Giriş
(14)

Komşunuzun yürüme sesini duyuyor musunuz

jepa
Bu genel bir sorun mu yoksa evde yaşayanlarla mı ilgili merak ettim. Biraz da evlerdeki yalıtım sorunuyla ilgili araştırma gibi bir şey olsun istedim. Benim üst katımda topuklarını vurarak tavanı sarsarak yürüyen, parkenin üzerinde sert topuklu terlikleri ile saat fark etmeksizin dolaşan birileri ot
Bu genel bir sorun mu yoksa evde yaşayanlarla mı ilgili merak ettim. Biraz da evlerdeki yalıtım sorunuyla ilgili araştırma gibi bir şey olsun istedim. Benim üst katımda topuklarını vurarak tavanı sarsarak yürüyen, parkenin üzerinde sert topuklu terlikleri ile saat fark etmeksizin dolaşan birileri oturuyor. İletişim kurulamadığı için uyarı da fark etmiyor. alt katımdan hiç bununla ilgili şikayet duymadım hatta kaç gündür sesiniz çıkmıyor tatile çıktınız falan diye düşündük demişlerdi bir ara. o yüzden daha çok insan kaynaklı düşünüyorum ben. Sizde durum nedir?
0
jepa
(06.07.22)
duyuyorum. hatta surekli kulak tikaci takmama ragmen duyuyorum. (hiperakuzi mevcut, seslere hassasiyetim var)

yalitim berbat, ev 78 yapimi filan. hepsinde degil ama yeni yapilan evlerde de duydugum oldu. yalitima keske daha cok onem verilse.
0
supergirl
(06.07.22)
Duymuyorum. Bitek köpeğin halı olmayan odada bişeyin peşinden koştuğunu duyuyorum, bi de seks seslerini.
0
Bruce
(06.07.22)
Sert terlik varsa binaların %90'ında duyuluyor sanırım. Bizim evde de duyuluyor.
Son 5-10 yılda yapılan markalı rezidanslarda duyulmuyordur herhalde.
0
michael_knight
(06.07.22)
Malesef bazı insanlar yürümesini bilmiyor. Abartmıyorum 30 yaşındaki 50 yaşındaki kocaman şahıs daha nasıl yürünür onu bilmiyor.O yüzden de böyle derme çatma yürüyorlar. Benim üst komşum da bu sorunlu insalara dahil. Adam ayak topuklarını yere vura vura yürüyor. Hangi odaya girip çıkıyor. Oturduğum yerden anlayabiliyorum. Sanırsın evde asker yürüyüşü yaptırıyorlar. Her şeyi geçtim ayak için konforlu değil. Ayagında mı agrımıyor be adam! Ben bi gün bunu dışarıda yürürken gördüm. Düz kaldırımda da ayaklarıyla yeri dövercesine yürüyordu. Gülesim geldi gülemedim sinirlerim bozuldu. Dışarıdayken bile yürüyüsüyle çıkardıgı ses rahatlıkla duyulabiliyordu. Dedim bu yaşa gelmiş adama anası babası ögretmemiş ben mi ögrenecegim. Sonra da katlandım yıllar yılı. Yalıtımla alakalı bir durum değil . Bu türden sesleri Yalıtımla engellemek imkansızdır.
0
limonlu eksi
(06.07.22)
Duymuyorum.

Aynı binada arkadaşlarım var, 4 farklı evde test etme şansım odu, hiçbir şekilde duymadım. Bina 8 yaşında, düzgün bir imalat, herhalde onun etkisi var.
0
orient blue
(06.07.22)
10 yıldır bu evden oturuyoruz hiç duymadım.
0
black holes in the sky
(06.07.22)
Evet duyuyorum. Sorun da etmiyorum, çok olağan, insanlık hali bu. Duyulmasının nedeni binanın yalıtımı ile alakalı. Biri bana sizin yürüme seslerinizden rahatsız oluyorum diye gelse, takıntılı biri olduğunu düşünürüm ve terslerdim.
0
GoodMorningTeacher
(06.07.22)
Eğer küçük çocuklar koşturmazsa duymuyorum ama bizim evde de sanki zemin katta dikiş makinası sesi varmış gibi bir ses geliyor sürekli ne var ki aşağıdaki dükkan katı boş onun altındaysa depo olarak kullanılan yerde bir makina yok ama bu sesi sabah ve akşam dikkatli dinlenirse duymak mümkün. Kaynağını bulup susturmak istiyorum lakin kaynağı bulmak henüz mümkün olmadı. Bu arada ev 30 senelik neredeyse.
0
bartholomew87
(06.07.22)
Duymuyorum. Yalıtım çok iyi. Maslak’ta lüks site.
0
gabe h coud
(07.07.22)
Duyuyorum, yandaki teyze torununu bağırarak seviyor çümjü, öğleden sonra bi odayı kullanamıyorum torun uyuyana kadar mesela. Alt kattta sürekli kavga dövüş.c onların birbirine ne söylediğini duyuyorum. Hem yalıtım hem de insanla alakalı
0
damba
(07.07.22)
Şap şap ses duyuyorum. Bu ayak sesi değil bence
0
OrangeYellow
(07.07.22)
Ayağını, topuğunu yere vurarak yürüyen insanların sesini hiç bi yalıtım kesemez. Bazı insanlar yürürken ayağının yere uyguladığı darbeyi kompanse edemiyor. Bam güm yürüyor. Ayak kaslarını kullanmıyor hiç. Bu insanlar sonra eklem problemi yaşarlar bence ama o başka konu.

Sert tabanlı terlik sesi, tıkırtılar vs yalıtımla kesilebilen şeyler.
0
zimbirik
(07.07.22)
Üst katımdaki yeni evlenmiş 25 yaşındaki kokona topuklu bir şeyle yürüyor üzerimde. Bazen gece 2-3 gibi bu sese uyanıyorum. Tek katlı gecekondu gibi bir yer bulup taşınacağım.
0
dakota
(07.07.22)
hangi odada olduğunu duyuyorum.
tuvalete girdiğinde de duyuyorum.
tek aile gibiyiz benim açımdan.
0
vizivozo
(07.07.22)
(2)

Covid-19'um

bartholomew87
Bir kaç gündür 38,0 civarında ateşim vardı dün de biraz nezle gibi olunca antijen testi yaptım ve pozitif çıktım. Kendimi izole ettim, ateşim de düştü, ciddi bir rahatsızlık da hissetmiyorum ama kaç gün izole olmam gerekli tam emin olamadım. 3 doz aşım da var. Ne yapmam gerektiğini bilen birisi vars
Bir kaç gündür 38,0 civarında ateşim vardı dün de biraz nezle gibi olunca antijen testi yaptım ve pozitif çıktım. Kendimi izole ettim, ateşim de düştü, ciddi bir rahatsızlık da hissetmiyorum ama kaç gün izole olmam gerekli tam emin olamadım. 3 doz aşım da var. Ne yapmam gerektiğini bilen birisi varsa, yazarsa sevinirim.
0
bartholomew87
(29.06.22)
Resmi süre 1 hafta idi en son. Şimdi zorunlu karantina kalmadı ama insanlar genellikle kendi inisiyatifleri ile izolasyona giriyor. Ben de 1 hafta evde kalmıştım, üstelik bunun ilk günleri hariç boğazım bile ağrımıyordu. Ateşim desen normalden de düşüktü (bu da enfeksiyon sonucu olabiliyor dediler). Boğaz ağrımın 4. gününde pozitif çıktım (ilk gününde testim ngatif çıkmıştı bir de, bu 2. testti) 2 gün içinde pastil-mastil boğazım düzeldi. 1 hafta sonunda bir defa daha test oldum negatif çıktım. Toplam 750 lira girdi ama, gerekli sonuçta. Geçmiş olsun.
0
d max
(29.06.22)
teşekkürler
0
🌸bartholomew87
(30.06.22)
(12)

doğum gününüz kutlanmayınca

pikap
kötü hissediyor musunuz? kutlamadan kastım parti anlamında değil. bildikleri halde doğum günün kutlu olsun diye mesaj atılmaması falan. ben önemsemediğimi düşünürdüm hep ama bu sene kimse de beni önemsemeyince biraz moralim bozuldu açıkçası.yani düğün olur çağırırlar hemen, benim muhitimde bir yere
kötü hissediyor musunuz? kutlamadan kastım parti anlamında değil. bildikleri halde doğum günün kutlu olsun diye mesaj atılmaması falan. ben önemsemediğimi düşünürdüm hep ama bu sene kimse de beni önemsemeyince biraz moralim bozuldu açıkçası.yani düğün olur çağırırlar hemen, benim muhitimde bir yere gezmeye geleceklerse yalnız kalmamak için çağırırlar hemen ama ufak bir mutlu yıllar yazısını yazmadı dost bildiklerim:) garip geldi.işsiz bir dönemimdeyim. bu sefer şey hissi oluştu. paran varsa, benzer yaşantılara sahipsen, sosyal ve popülersen, aynı ortamı paylaşıyorsan değerlisin. evde oturup kpss kasıyorsam değersizim baskalarının gözünde.gerçi beni sevdiğine emin olduğum insanlar iş yerinde personel ihtiyacı olunca da "gel bak boşluk oluştu haberin olsun" bile dememişlerdi. şaşırmamalıyım sanırım insan ilişkilerine.
0
pikap
(10.06.22)
Ben biraz misantropistim o yüzden kutlanmayınca çok mutlu oluyorum böylece ben de yalandan da olsa onların doğum günlerini kutlamayınca kendimi suçlu gibi hissetmiyorum ama her şeye rağmen doğum günümü neredeyse aksatmadan kutlayan birkaç kişi var ki ben de onların doğum günlerini zorla kutluyormuşum gibi hissetmiyorum. Bence çok da doğum gününüzü kutlayıp kutlamamalarına takmayın size olan genel tavırlarında size siz olmanızdan dolayı saygı duymuyorlarsa belki siz de o kadar onları önemsememelisiniz yine de bu bir yatırım tavsiyesi değildir.
0
bartholomew87
(10.06.22)
Güvendiğim birkaç arkadaşım var. Onlar hiç unutmaz. Ama işi düştüğünde arayanlar bilmez bile, benim için de artık önemsiz doğum günü şeysi. Bahsettiklerin o kişilerin öylesine arkadaşlık yaptığını hatırlattı.
0
geçerkenugradım
(10.06.22)
Kötü hissettiğim oldu. Bence yapabileceğin en güzel şey kendine o gün jest yapman. Tek başına çıkıp gezebilirsin. Sevdiğin bir yemeği yiyebilirsin. Ben cips kola ile film, dizi izlemeyi çok severim. Günü hiçbir şey yapmadan böyle geçirebilirim. Kendinle mutlu olabilen birisi olunca hiç sorun olmuyor aslında. Kendi doğum gününü kendin kutlamış oluyorsun. Doğum günün kutlu olsun.
0
dissendium
(10.06.22)
O gune ozel kayda deger guzellikte bir seyler (etkinlik, acayip bi hediye vs) yapilmadigi surece kuru kuru kutlanmis kutlanmamis umrumda bile degil. Aksine, ozenilmis somut bi sey yapilmadigi takdirde bir iki cumle ile kutlanmasi sinirimi bile bozabilir, samimiyetsiz gelir. Iyi ki dogmusum, aman ne de guzel olmus, yeni yasim super seyler getirsin ama tek yapilan mesaj yazmak... Hicbir sey yazmasinlar daha iyi :) Hic bozulmam.
0
jen
(10.06.22)
Doğum günümün kutlanmasından hoşlanmıyorum.

Normalde kutlamayan biri, birden bire hatırlayıp kutladıysa işkilleniyorum hangi dağda kurt öldü diye.
0
kaptankedi
(10.06.22)
bu sene 35ime girdim. hep 35 yolun yarısı, çok güzel kutlamak istiyorum o yaşımı derdim. doğumgünüm de bayramın son günüydü, hem eşim, hem ailem evde hep birlikte bir şeyler yaparız güzel bir anı olur diye umuyordum.

doğumgünüm geldiğinde evimde yapayalnız ağlayarak saç bakımı yapıyordum asdjgfkl :))

ben bunca senedir kendim dahil herkesin doğumgünü için koşturarak, pastasını, süsünü, püsünü dahil kendim yaparak hazırlandım. çünkü çok severim sevdiklerim için bir şeyler pişirmeyi, organizasyon yapmayı.

ilk defa bu sene herkes evde ve bir aradayken meyvesini yerim diye düşünürken kimsenin aklına gelmedim. annemler kardeşimin nişanlısının ailesiyle piknikteydi, eşim kızımı alarak yeğenleriyle birlikte çocuk günü planı yapmış, eşim ve abileri çocukları alıp gezmeye götürdüler.

normalde evde yalnız kalmam büyük lükstür, kendince erken anneler günü hediyesi vermek istemiş kendime zaman ayırmamı sağlayarak. ama ne annemler, ne eşim o günün doğumgünüm olduğunun farkında değildi.

işyerinden çok samimi olmayan arkadaşlarım bile teker teker arayıp kutlarken en yakınlarımın hatırlamaması başta çok koydu. bayağı salya sümük ağladım. bu mu yani dedim insanların hayatında kapladığım yer, bana verilen değer bu kadar mıdır? hadi herkes bir yana annem nasıl doğurduğu günü hatırlamaz, zaten 2 tane çocuğu var ötekinin 19 mayıs unutulacak gibi değil. bu kadar bile mi aklına gelmiyorum.

sonra babam hatırlamış o aradı, telafi edeceğiz falan dedi daha çok ağlamaya başladım. annem arkadan kızdı çocuk musun kaç yaşında kadının doğumgünü diye ağlaması normal mi vs diye fırça yedim üstüne. telefonu kapatınca daha çok ağladım.

sonra baktım ağlamaktan yüzüm leğen kadar oldu, kızardı vs dedim ya bi dakka. normalde bütün günü kendimle başbaşa geçirmek için sol kolumu feda ederim, dedim kendi kendime salak mısın ağlayıp zırlayacağına tadını çıkarsan ya.

kızım varken yiyemediğim ne kadar abur cubur varsa sipariş ettim, açtım güzel film dizi bir şeyler izledim, kitap okudum, uzun uzun banyo yaptım, kafa dinledim vs. sinir krizi geçirmeli ağlayarak başladı ama en güzel doğumgünüme dönüştü.

sonra zaten eşim de eşekliğini farketmiş pasta masta alıp gelmişler kızımla, telafisini yaptılar. ama annemin tavrına hala kırgınım, 50 yaşıma da girsem ben senin çocuğunum hatırlamadın bari küçümseme ne bu doğumgünü diye ağlamalar falan diye söylenmesi üzdü beni.

ama genel olarak beni çok mutlu eden bir gün geçirdiysem "bugün benim doğumgünümmüş meğersem" kafasında oluyorum. çünkü hiçbir doğumgünümde istediğim gibi pohpohlanmadım, ilgiyi üstümde toplayamadım. aman sen de iyi ki doğmuşsun işte muck falan yapılıp geçiştiriliyor. ama bazen spontane gelişen harika günler oluyor, ben yılın o gününü kafama doğumgünümmüş gibi kodlayıp güzel hatırlayarak mutlu olmayı seçiyorum.

ben de böyle böyle delirdim işte.

iyi ki doğdun @pikap. kimse hatırlamasa da biz en başta kendimiz için kıymetliyiz, önemliyiz. en çok kendimizi sevmeliyiz. her zaman en büyük darbeleri sevdiklerimizden alacağız bu bir gerçek ama kendimizi yeterince sever ve önemsersek üçüncü kişilerin bizi mutsuz edip yıkmalarına izin vermemiş oluruz. bu yaşımızın en güzel hediyesi de aldığımız bu dersler olsun. nice mutlu yaşlar dilerim...
0
kakamelsokoban
(10.06.22)
birkaç kişi dışında umrumda olmaz.
0
roket adam
(10.06.22)
Aksine, aylarca konuşmadığım, haberleşmediğim, samimi olmadığım insanlar kutlarsa samimiyetsiz geliyor, gıcık oluyorum. O yüzden sosyal medyada doğum günüm gizlidir hep. En yakın arkadaşım doğum günümü yıllardır unuttuğu için yıl içinde 3-5 kere kutlar, eğleniriz. En azından doğru haftada "bu aralar senin doğum günün di mi lan?" diye arıyor. En sevdiğim şey doğum günümde eşimle evde vakit geçirmek, güzel yemek yemek. Onun dışında yakın aile, sevdiğim kuzenler ve arkadaşlar kutluyor, yetiyor. Ben de çoğu insanın doğum gününü hatırlamam, özellikle unutmamak istediklerim takvimde kayıtlı, bildirim geliyor.

Siz sanki işsizlik ve kpss stresiyle biraz alınganlaşmışsınız, son 4-5 cümlemizden öyle anladım. Doğum gününüz kutlu olsun, bir sonraki doğum günü daha keyifli geçer umarım. :)
0
kobuzchu kiz
(10.06.22)
Doğum günüm kutlanmayinca hiçbir şey hissetmiyorum. Kutlanmaması daha iyi.
0
Amaranta ursula
(10.06.22)
Son doğum günüme kadar Doğum günü vs özel günleri hiç sevmem (sanırdım) kutlamayı da kutlanmasını da.
yeni evliydik evliyken ilk doğum günümdü eşimin güzel bir sürpriz yapacağından emindim. o gğn akşam eve gittiğimde eşim annesiyle kardeşinin yemeğe geleceğini söyledi. biraz bozuldum sinirlendim ama sesimi de çıkarmadım.
Neyse eşim yemekten sonra bugün doğum günün istersen pasta alıp gelelim de beraber kutlayalım dedi. İste orda nasıl sinirlenmişsem patladım, kendime inanamadım doğum günümün kutlanmaması değil adet yerini bulsun diye hadi pasta alalım da kutlayalım demesi çok sinirimi bozdu. Ya git başımda istemiyorum kutlama falan git ananla kardeşinin yanına rahat bırak beni dedim geçtim.
soruya gelirsek evet kötü hissediyormuşum ama başkaları kutlamadı diye değil de sadece eşim kutlamadı diye sinirlenirim kötü hissederim.
bu olaydan sonra da ne doğum gününü kutlarım ne kendi doğum günümü kutlatırım.
0
metos
(10.06.22)
Bugün benim doğum günüm ve ailem dışında sadece iki kişi kutladı şu saate kadar.

Şimdiye kadar doğum günüm pek kutlanmadı ben de aramadım açıkçası hiç. Hatta yapılan bir kaç kırık kutlamada da hep bir eğretilik vardı, hem içimde hem organizasyonda. benim üzerimde durmuyor. :) Ben insanların doğum günlerini hatırlamadığım için onlar da benimkini hatırlamayınca hiç de yadırgamıyorum, hatta sevgilisinin doğum tarihini takvime not alan biri olarak bir sürü kişinin doğum tarihini hafızasında tutan insanlara hayret ediyorum.
0
rahip janick
(10.06.22)
ben de kutlamayı ve kutlanılmasını sevmem. çünkü biri benimkini kutlayınca çiçek vs gönderince benim de kutlamam gerekecek. :) kutlanılmaması en güzeli. kafan rahat oluyor.
0
naksidil
(10.06.22)
(10)

Yürürken kafama cam kase düştü ve kafam yarıldı

summerof69
5 dikiş atıldı.Güya 2 kadın yukarıdan atıldığını görduklerini söylemişler.Cam kasenin içi kuş bokuyla kaplıydı, ve birkac tane de mısır tanesini kırıklar arasında gördüm. Benim çıkardığım sonuç, teras katina dengesizin teki kuşlarımisirlarla beslemek için terasın ucuna bu kaseyi koydu ve bu da düşüp
5 dikiş atıldı.

Güya 2 kadın yukarıdan atıldığını görduklerini söylemişler.

Cam kasenin içi kuş bokuyla kaplıydı, ve birkac tane de mısır tanesini kırıklar arasında gördüm. Benim çıkardığım sonuç, teras katina dengesizin teki kuşlarımisirlarla beslemek için terasın ucuna bu kaseyi koydu ve bu da düşüp kafamı yardı.

Polise şikayette gittiğimde, komiser, "zanlı belli değil, şimdi ben bunu değerlendirsem, apartmandaki herkes şüpheli durumuna düşer ve bu şikayet de onların siciline yansır. Bu insanların sicilini bozup, geleceğini karartamam"

Gibi saçma bie şey söyledi. "Yahu şikayetler sicile mi yansır ki?" Dedim icimden


Doktor arkadaş ise şahit yoksa hiç uğraşmamamı öneriyor. Sizce ne yapayım?

Boyle bir olay çocuğunuzun "başına" gelseydi siz ne yapardınız?
0
summerof69
(02.06.22)
Polis basından savmis, boyle sacma sey duymadım. Dava acıksa bile ispat edilemeyip ceza verilmeyen durumlar sicile yansimaz. Sikayetci olun, hakkınızı savunun. O kadınlar sahitlik eder mi acaba? Yarın baskasının kafasini yararlarsa sorumluluk biraz da siz de olmayacak mi
0
gunes123
(02.06.22)
Editleyemedim ama ben de bir sonuca baglanacagini dusunmedim :(
0
gunes123
(02.06.22)
Bence de vazgeçmeyin böyle böyle öğrenecek maalesef bu ülkenin insanı yaptığı davranışların sorumluluğunu almayı ve bir şeyler yaparken toplum içinde, yaptığının başka birilerine zarar verip vermediğini düşünebilmeyi. Mahalledeki herhangi bir gürültü 5 dakikadan fazla sürdüğünde doğrudan gürültü şikayeti yapıyorum, sonunda binadakiler en azından müziği yüksek sesle dinleyemeyeceklerini anladılar.
0
bartholomew87
(03.06.22)
Kagitla ugrasmamak icin seni kandirmaya calismis, savciliga git komiseri de sikayet et.
0
divit
(03.06.22)
Savcılık +1
0
mephistoo
(03.06.22)
oncelikle gecmis olsun. bir tanidik avukat vs yok mu ailende ve cevrende?

muhtemelen polis memurunun tavri tutumunu da iceren bir dilekce verip olayi yasadigin sekliyle anlatarak apartmanin tamamina ve yonetimine dava acabilirsin.

gorunuse gore hiyarin biri dusuncesizce koymus onu oraya. daha kotusu de olabilirdi. 3-5 kiloluk bir saksi da dusup seni oldurebilirdi veya sakat kalabilirdin.

eger ciddi olarak pesinden gideceksen tavsiyem sicagi sicagina deliller toplaman, raporlar, hastane kayitlari, varsa civarda o anin goruntulerini iceren kamera kayitlari, o apartmanin ozellikle kus boku tespit edebildigin katlarinin disaridan cekilmis fotograflari... artik pencere midir balkon mudur bilemem ama mesela dusen canagin yerine yenisi konulmussa yine kisiler daha isabetli bicimde tespit edilebilir.

kisilerle, apartman yoneticileriyle vb. dogrudan gorusmeye calismamani once bir avukatla dogru durust bir strateji dusunmeni ve sonra hareket etmeni tavsiye ederim.

bu tarz dusuncesiz insanlar yuzunden hayvanseverlerin adi da kotuye cikiyor.
0
idexo
(03.06.22)
baal
(03.06.22)
Bugün onu yapan, yarın da saksı koyar. Ölebilirdiniz de. Polisler neden insanları böyle başından savıyor?
0
geçerkenugradım
(03.06.22)
Polisler zorla polis olmuş gibiler valla, hiç kimsenin çalışası yok. Herkes ekip arabasında sabahtan akşama telefona gömülmeyi hayal ediyor gibi. Bence saksı koyanla beraber polisi de şikayet edin.
0
chicha_v2
(03.06.22)
Geçmiş olsun herkes söylemiş şikayet edin. Polisi de unutmayın.
0
meraklitursucu
(03.06.22)
(9)

4 günde 92 lira gelen su faturası normal mi?

birmilyonunvarmi
yine zam falan mı geldi son günlerde? çünkü 24 nisan-24 mayıs arası evde değildik, faturada ilk okuma 22 nisan, son okuma 26 mayıs yazıyor. yani sadece 4 günlük kullanıma 92 tl su faturası gelmiş.
yine zam falan mı geldi son günlerde? çünkü 24 nisan-24 mayıs arası evde değildik, faturada ilk okuma 22 nisan, son okuma 26 mayıs yazıyor. yani sadece 4 günlük kullanıma 92 tl su faturası gelmiş.
0
birmilyonunvarmi
(26.05.22)
Tesisatın herhangi bir yerinde kaçak oluşmuş olabilir mi? Kontro etmeniz gerekir.
0
foolrules
(26.05.22)
Normal değil. faturayla saati karşılaştır. Okumaya gelen eleman saate ulaşamamışsa veya başka bir nedenle saati görmemişse ortalama bir tüketim yazıp geçiyor. Başıma çok geldi.
0
metos
(26.05.22)
Baglanti ucreti, onceki kiracidan kalan borc falan yansitilmis olabilir mi incelediniz mi detaylarini? Normal degil cunku
0
floydian
(26.05.22)
Tüketime ve saate bakın, yanlış yazmış olabilirler +1

Paranız çöpe gitmez ama böyleyse, bir sonraki ayın tüketimi o sayaca gelene kadar kullanmış olacaksınız.
0
John Bloor
(26.05.22)
Evde bir kaç yüz kişi kalmıyorsa normal değil biz de bir hafta 10 gün kadar evde değildik 30 küsür bişiy gelmişti.
0
bartholomew87
(26.05.22)
Faturadaki son tüketim ile saati karşılaştırın. Doğru ise tuvalette falan kaçak olabilir.
0
ykyt
(26.05.22)
Kesinlikle normal değil.
0
kalorifer böceği
(27.05.22)
Yanlış okuma devri kapandı. Nereden biliyorum? Evim müstakil. Saatim bahçede. Ayaz, yağmur vs bazen saatin camı buhar oluyor. Bir gün baktım saatin camı full buhar, tek bir rakam dahi gözükmüyordu. O günde tesadüf sucu geldi, faturayı kesti gitti. Kafama takıldı, lan bu nasıl okudu, salladı mı yoksa diye. Bahçeye uzun kablo çektim, saç kurutma makinasıyla saatin camında ki buharı yok ettim, baktımki doğru okumuş. Demek ki bu saat okuma işini ellerindeki cihaz hallediyor artık.

Gelelim sorunun cevabına. Bir önceki faturayi ve yeni faturayı alıp metreküpleri karşılaştır. Sonra sağlamasını yap. Eğer metreküp hesabında sorum yoksa, ya evinizde bir musluk bozulmuş farkında olmadan damlatıyor vs olabilir, ya kaçak vardır, ya da saatiniz bozuktur.
0
el conquerador
(27.05.22)
@el conquerador senin olay şöyle olmuştur; eldeki cihazda son okumanın kayıtı duruyor, yeni rakamı girip aradaki farkı fatura ediyor cihaz.

Senin sayaç terli buğulu olduğu için geneli okunmuyordur ama mesela son bir ya da iki rakamı okunuyordur, elde eski okuma rakamı olduğu için sadece son bir ya da iki haneyi değiştirip fatura etmiştir adam. Göremediği fazlalık rakamlara ihtiyacı yoktu çünkü.

Neden dersen, manuel sayaçların neredeyse tamamı içinden geçen suyu değirmen mantığıyla çarkları çevirip sayacı döndüren aşırı basit bir sistem. Şu tipler;

productimages.hepsiburada.net

İçinde öyle veri alıp verecek bir sistem asla yok.

Ha akıllı sayaçlar var elektronik, şu tip bir kaç çeşit var;

www.suhakki.orgıllı-su-sayacı.jpg

Ama onlar da zaten ön ödemeli, kartla vs kontör dolumu yapılıp kullanılıyor, okuma yapılmıyor.

Sayaç okumada hata ise şöyle oluyor, aslında okumada değil de yazmada hata oluyor, okumaya gelen görevli son sayaç rakamını girerken 2. basamakta yanlış bir tuşa basıyor.

Mesela, sayaçta 2563 yazıyor. Bir önceki okuma da 2561 mesela, aslında 2 m3 su harcanmış, ama görevli elindeki cihaza 2563 yazarken 6 yerine 9 basıyor mesela, 2593 giriyor son okumayı. Hop kullanım 32 m3 çıkıyor doğal olarak.

Sadece son basamakta rakam hatası yapsa farkına varacağımız bir fatura tutarı olmayacağı için gözden kaçar.

Ben bu konuyu niye bu kadar uzun anlattım? Canım sıkılıyor herhalde :)

Saygılar.
0
John Bloor
(27.05.22)
(10)

Turkiye'de son 5-10 senede cikmis iyi yapimlar (izle,bak,dinle,oku)

ermanen
Turkiye'den pek bi uzak kaldim uzun sureler. Turkiye'den cikmis tek tuk filmler izledim sadece. Sizin onerebileceginiz iyi yapimlar/eserler neler var son 5-10 senede cikmis?Mesela:- dinlemelik sarki/turku/eser- izlemelik film/dizi/belgesel/klip/video- izlemelik komik skecler/videolar- okumalik kitap
Turkiye'den pek bi uzak kaldim uzun sureler. Turkiye'den cikmis tek tuk filmler izledim sadece. Sizin onerebileceginiz iyi yapimlar/eserler neler var son 5-10 senede cikmis?

Mesela:
- dinlemelik sarki/turku/eser
- izlemelik film/dizi/belgesel/klip/video
- izlemelik komik skecler/videolar
- okumalik kitap, bilimsel makale veya okumaya deger birseyler
- gormelik/bakmalik ne olursa belki internette

sanata ve bilime onem veriyorum daha cok.
gercekten komik/guldurecek seyler de guzel olur.
0
ermanen
(20.05.22)
son zamanlarda en çok gündemde olan tartışmaları takip edebilmek açısından gibi'yi izleyebilirsin mesela.
ayrıca gerçekten komik.

az önce onunla ilgili bir duyuruya cevap yazınca aklıma ilk bu geldi, aklıma geldikçe eklerim.
0
blatta hiberna
(20.05.22)
Film olarak:
İnsanlar İkiye Ayrılır, 2020
Kapıyı Açık Bırak, 2021

Yukarıdaki iki filmi yazdım aslında ama İstanbul Modern her sene şöyle bir şey yapıyor:
www.istanbulmodern.org
0
bartholomew87
(20.05.22)
film: sarmaşık
0
ted
(20.05.22)
son bikac senede aklinizda kalanlari da yazabilirsiniz. illa 10 sene onceyi hatirlamaniza gerek yok. hatirlarsaniz da ne guzel :)
0
🌸ermanen
(20.05.22)
Yapım yılını bilmiyorum, 10 seneden eski de olabilir ama Bornova Bornova filmi benim çok hoşuma gitmişti
0
encokbenisevinnolur
(20.05.22)
Nuh tepesi filmi.
0
halk
(20.05.22)
Bir Başkadır (Dizi - 2020)
Şahsiyet (Dizi - 2018)
+1 Gibi (Dizi - Güncel)

+1 Sarmaşık (Film 2015)
0
michael_knight
(20.05.22)
film/dizi geldi sadece. sarki, kitap vs. yok mu hic? :)
0
🌸ermanen
(20.05.22)
Orhan Pamuk kitap çıkardı, İhsan Oktay Anar kitap çıkardı. Sevdiğiniz yazarlardan zaten haberiniz vardır.
Son 10 yılda muazzam bir yeni yazar veya kitap gelmiyor aklıma.
0
michael_knight
(21.05.22)
Teoman eski bi ruya ugruna albumu
0
halk
(21.05.22)
(5)

"Savaş ve Barış" okumalı mıyım?

long live rock n roll
Daha doğrusu dinlemeli miyim? Sesli kitap olayına başladım iki ay önce. Yıllardır neredeyse sıfıra inmiş kitap alışkanlığıma faydası oldu, birkaç kısa şeyle başladım. Sonra hep ötelediğim Rus edebiyatına başlayayım dedim.Tolstoy'dan "İnsan Ne İle Yaşar"ı dinledim, hızlıca bitti zaten. Sonra "Anna Ka
Daha doğrusu dinlemeli miyim? Sesli kitap olayına başladım iki ay önce. Yıllardır neredeyse sıfıra inmiş kitap alışkanlığıma faydası oldu, birkaç kısa şeyle başladım. Sonra hep ötelediğim Rus edebiyatına başlayayım dedim.

Tolstoy'dan "İnsan Ne İle Yaşar"ı dinledim, hızlıca bitti zaten. Sonra "Anna Karenina"yı dinledim ama haddimi aşmak gibi olmayacaksa beğenmedim. Yani tamam, dönemin sosyete kültürünü anlatıyor, toplumun kadınları değerlendirme şekli, bazı psikolojik çözümlemeler, karakterlerin bazı siyasi-felsefi sohbetleri var, o dönemle şimdiyi kıyaslama şansı veriyor ama kitabın %90'ı sırf sayfa doldursun diye anlatılan boş olaylar. 37 saatimi harcadım buna ve 3 saatlik bir içerikle aynı mesajlar verilebilirdi diye hissediyorum.

Rus edebiyatı hep böyleyse hiç daha zorlamayım diyorum. Yoksa biraz daha şans verilir mi klasiklere?
0
long live rock n roll
(19.04.22)
Rus klasiklerinin çoğunu 15-20 sene önce okudum, şimdi öldürseler okuyamam. Rus edebiyatı hep böyle. Edebi değerleri var, okunsalar iyi olur falan, tamam ama keyif almak için ya da okuma alışkanlığınızı geri kazanmak için kendinizi zorlamanıza hiç gerek yok. Ne seviyorsanız onu okuyun, bilimkurgu okuyun, polisiye okuyun, çağdaş yazarlar okuyun.
0
kobuzchu kiz
(19.04.22)
Zaman değişiyor. Eskiden bu klasik eserlerin mutlaka okunması gereken eserler olduğunun düşünülmesinin nedeni bunları okumadan bir insanın dünyayı anlaması ve yorumlamasının mümkün olmadığının düşünülmesiydi. Şimdi eğer filologsanız mutlaka okumanız gerekiyor ama onun dışında 100-150 sene önce yazılmış bu kitapları okuyarak entelektüel olmak mümkün değil. Yeni dünyanın yeni dinamikleri var ve bu dünyaya ait dinamikleri anlamayı kolaylaştıracak şeyler okumak lazım.

Okumanın amacı budur zaten, "bakın ben bunu okudum, şunu okudum" diyebilecek malzeme biriktirmek değil. Entelektüel insan dünyayı tanıyan insandır. İnsanlığın en erken devirlerinde henüz edebiyatın ortaya çıkmadığı zamanlarda bile bilge insan olarak değerlendirilen kişi hayvanları izleyip onların davranışlarını öğrenen ve hangi bitkileri yememesi gerektiğini bilen kişiydi.

O yüzden @kobuzchu kiz gibi bence de hoşunuza gitmediyse hiç zorlamayın, okumak zorunda değilsiniz, sizi bunları okumadığınız için ayıplayacak insanların da etrafınızda olmasına ihtiyacınız yok. Çağdaş şeyler okuyun ve canınız ne istiyorsa ona verin zamanınızı, hayat kısa.
0
mantheman
(19.04.22)
Ben okumuştum aşırı pragmatist olmayan herkese de okumasını tavsiye ederim. Ayrıca yanlış hatırlamıyorsam BBC yapımı güzel bir dizisi de vardı birkaç bölümlük onu da izleyin derim hatta Gillian Anderson (X-files severler Dana Scully olarak bilir) da oynuyordu.
0
bartholomew87
(19.04.22)
kitap okumanın amacı "bu kitap bana kullanabileceğim hangi bilgiyi verecek" sorusuna bir yanıt bulmaksa okuma.

dostoyevski, tolstoy ve benzerlerinin bugün dahi okunuyor olmasının insani duygulardaki beynelmilellik. psikoloji, toplumbilim, ahlaki çatışmalar, kullanılan dil ve betimlemeler ve estetik kaygılar gibi onlarca nedeni var.

tüm bunları bir kenara bırakın, kitap okumaktaki motivasyon salt o dönemdeki ve o bölgedeki insanları tanımak, düşünce tarzlarını, yaşamlarını öğrenmek bile olabilir. edebiyatı güzel yapan bir şey de budur. tüm bunları "bakın ben bunu bunu okudum" seviyesine indirgeyip eleştirmek bence yanlış.

edebi eserlerin insanlara bir şey öğretmek gibi bir görevi olduğunu sanmıyorum. ayrıca entelektüel kabul edilmenin tek bir formülü yoktur fakat bunlardan biri en azından edebiyattan ve dünya klasiklerinden haberdar olmaktır.

savaş ve barış elbette okunmalı. 2001 a space odyssey izlenmeli, beethoven dinlenmeli, pisa kulesi ya da notre dame katedrali görülmelidir. bunların değerini anlamak için bilmek gerekir. bunları değersiz bulan kişilere önerim öğrenmeye devam etmeleri olur.
0
bohr atom modeli
(19.04.22)
Abi butun edebiyat bos muhabbet zaten, o kafayla bakarsak godfather,dovus kulubu bile bayiyor insani bu devirde.

Zorlaya zorlaya okumak lazim bazi seyleri. Kafani aciyor bir gun bir yerde bir olayi yorumlarken kafan oraya gidiyor.
Vizyon genislemesi oluyor.

Hayatimda peksimet gormuslugum yok, tonla kitaptan peksimetin ne bela bir sey oldugunu biliyorum.
0
divit
(19.04.22)
(13)

3. Dunya savasi?

hlot
Cikar mi diyorsunuz? Yorumcular bu ihtimalin arttigini soyledikce ben de korkmaya basliyorum :(Ek olarak, bu konuyu tartisan uluslararasi forum, reddit vs linki verebilecek olan var mi?
Cikar mi diyorsunuz? Yorumcular bu ihtimalin arttigini soyledikce ben de korkmaya basliyorum :(

Ek olarak, bu konuyu tartisan uluslararasi forum, reddit vs linki verebilecek olan var mi?
0
hlot
(14.03.22)
Çıkmaz. Ülkeler hiç olmadığı kadar birbirlerine bağımlı.

Reddit'te şu çıktı.

www.reddit.com
0
dissendium
(14.03.22)
hiç kimse bişey bilmiyor, herkes bizim gibi izliyor sadece.

olabilir de olmayabilir de.

mesela hindistan'ın pakistan'a kaza ile attığı gibi bi füze müze atılırsa rusyaya nükleer savaş bile çıkabilir yani.
0
killerbee
(14.03.22)
Çıkmaz. İnsanlar, halk savaş istemiyor. Eskiden Avusturya veliahtını vurunca savaş çıkıyordu çünkü adamın oğlunu vurursan o da sana savaş açar. Halk biz savaş istemiyoruz diyemiyordu o zamanlar. Şimdi totaliter devletler dışında böyle bir savaş açma durumu yok. Onların da savaşı sürdürebilecek kaynağı yok. Şimdi ABD savaş açabiliyor ama o da savaş sayılmaz. İstediğini girip alıyor, arada insanlar ölüyor.

Üçüncü dünya savaşı için birden fazla, büyük ihtimal iki taraf ve bu taraflar arasında bir güçler dengesi lazım. Şimdi bir tarafta ABD varsa ona savaş diyemiyoruz.

20 insan var bir köyde. İçlerinden bir tanesi Superman. Köyde kavga çıkıyor. Herkes birbirine vuruyor. Kavgaya Superman katılana kadar ya da biri yanlışlıkla Superman’e yumruk atana kadar bir kargaşa olur, evet. Sonrası malum.

Superman olmasın, tamam. Homelander olsun.
0
gabe h coud
(14.03.22)
@gabe h coud: rusya, çin ve iran ile ittifak kurarsa? çin'in askeri gücü çok yok diyorlardı ama bilemiyorum.
0
🌸hlot
(14.03.22)
cikmaz.

3-5 tane totaliter rejim kaldi onlara da demokrasi gelirse hayatta cikmaz.
0
baldur2
(14.03.22)
çıkmaz diye düşünmekle beraber çıkarsa şaşırmam. "nükleer var abi çıkmaz" deniyor, yanlış düşünce değil ama şunu da unutmamak lazım ki nükleer silah teknolojisi inanılmaz gelişti. artık attığın yerde 100 sene ot bitmeyen bombalar yok. ha yine korkunç bir yıkım ama çok şükür (!) temiz bombalar yaptılar, yani yerine göre nükleer savaşın dünyanın sonunu getirmemesi bile ihtimal dahilinde. burada sorun şu: iş o raddeye gelirse ülkeler birbirlerine "temiz" bomba mı kullanacak yoksa direkt haritadan silmeye mi çalışacak? termobarik bombalar var mesela. rusya, ukrayna'da kullandı. nükleerden tek farkı radyoaktif olmaması... o yüzden nükleerlere güvenip savaş çıkmayacağını düşünmek isabetli olmayabilir.

ha ben yine de çıkmayacağını düşünüyorum çünkü rusya'nın dünyaya savaş açacak gücü yok. iş nükleere dönerse kendileri de yok olurlar, o bir koz değil. putin her zaman yaptığı gibi brinkmanship'çilik oynuyor. kısaca "tehlikeli adam"ı oynuyor; batı'nın karşılık verip işleri kızıştırmak istemeyeceği yönünde yapıyor tüm bahislerini... nitekim bu şu ana kadar hep tuttu. batı "aman ağzımızın tadı kaçmasın" dedi.

bunun istisnası ukrayna oldu ama. batı bu konuda çok net biçimde tepki koydu. rus ordusu da ukrayna'da rezil oldu. bundan 7-8 sene önce kırım'ı kurşun atmadan vermiş ülkede 6-7 bin asker, onlarca uçak, yüzlerce tank kaybettiler. dünya savaşı çıksa neyle savaşacaklar?

korkmak ve gerilmek normal elbette ama ben bir şey çıkacağını sanmam.
0
der meister
(14.03.22)
Çıkarsa hiç şaşırmam.
0
Fusha
(14.03.22)
Çıkma ihtimali yok değil ama çok yüksek bir ihtimal olduğunu da sanmıyorum ülkeler arası bir dünya savaşının.
0
bartholomew87
(14.03.22)
Fragmandan bi kesit sadece bence bu. Asıl bölümlere daha çok var. Şu an çıkmaz gibime geliyor
0
photo85
(14.03.22)
ilk 2 tanesi niye cikti ona bakmak lazim.
Eskiden bunlara 1 ve 2. Petrol savasi diyenler vardi, sonra b laf unutuldu.

Birden bire enerji kaynagi kesfediyorsun belki ulkenin gelecek bin yili buna bagli.
Ulkendeki sirketler o alani almak icin butun dunyayi birbirine sokuyor.
Japonya mesela maden fakiri oldugu icin savasti.

Simdi de bu tarz madenlerin ustunde oturan devletler var, birisi rusya mesela.
Ondan once afganistan lityum kaynagi derlerdi sonra daldilar zaten.

Rusya'da nukleer olmasa ona da dalacaklardi ama ufak ufak isirik koparmayi sectiler.
0
divit
(14.03.22)
Çıkma ihtimali düşük ama birkaç hafta öncesine kadar Rusya Ukrayna'ya girmez diyenler şimdi 3. dünya savaşı çıkmaz diyor. Son durum ortada.

Savaş çıkar demiyorum. Ama çıkma ihtimali var. Özellikle Rusya'nın bu son hamlesinden sonra "savaşa girenin yanını kâr kalıyor" düşüncesi baş gösterebilir.
0
himmet dayi
(14.03.22)
abd, savaş çıkarmak istiyor gibi geliyor bana :( sürekli "büyük sonuçları olur", "çin, rusya'ya destek veriyor, böyle devam ederse büyük sonuçları olur" lafları var :(
0
🌸hlot
(14.03.22)
Son yıllardaki Çin / Rusya sıçramaları ortada. Özellikle Çin tarafında makas çok hızlı küçüldü ABD ile gerek ekonomik gerek askeri anlamda. Abd şu an hala her anlamda dünyayı başı çekiyor ama bu birinciliği 1 bu kadar süre daha götüremeyecek gibi. Ve birbirlerinden tamamen zıt ülkeler.

İşin özü önünüzdeki 20 yıl içinde savaş çıkıp bu ülkeleri alt edemezse 1 daha hiçbir zaman alt edemeyecek.

Bugün olmasa bile yarın savaş çıkacak diye düşünüyorum ben.
0
materyalist imam
(14.03.22)
(8)

yapı kredi kart aidatı

kondansator
yapı kredi kredi kartım için 200 küsür tl bir para kesilmiş. edevlet üzerinden konu hakkında hakem heyetine başvurdum. olması gerektiği gibi usule uygun olarak para kesiyoruz, sorun yok diyerek banka başvuruyu red etmiş. burada nasıl bir yol izlemek gerekir acaba
yapı kredi kredi kartım için 200 küsür tl bir para kesilmiş. edevlet üzerinden konu hakkında hakem heyetine başvurdum. olması gerektiği gibi usule uygun olarak para kesiyoruz, sorun yok diyerek banka başvuruyu red etmiş. burada nasıl bir yol izlemek gerekir acaba
0
kondansator
(09.03.22)
aidatsız kart kullanıyorsan ve aidat kestilerse dava sürecine girebilirsin.
aidatlı kart kullanıp aidat kestilerse thh doğru karar vermiş, yanlış bir şey yok. kesecek tabii adam.
0
roket adam
(09.03.22)
Kart aidatı yasallaşalı çok uzun zaman oldu. Bankalar aidatsız kart sunmak koşulu ile kartlarına aidat kesebiliyor. Yapı Kredi'nin aidat olmayan kartlarını kullanabilirsin. Ancak onun da avantajları diğeri gibi olmaz.
0
himmet dayi
(09.03.22)
Aidat ile ilgili en can sıkan şey daha önceden ne kadar kesinti yapacaklarının belli olmaması yani 2022'ye girerken ücreti söyleseler belki iptal edeceksiniz ama önceden bilgi vermiyorlar, daha önce aidat alınmayan kart ve ek kartıma ciddi bir ücret talep ettiklerinde telefonda uzun bir diyaloğumuz olmuştu kendileriyle en sonunda aidat borucunu ödedim onlar da bana puan vermişlerdi ve farklı bir karta geçirdiler sonra.
0
bartholomew87
(09.03.22)
Vay be 60-70 liraydı en son hatırladığım kart ücretleri, onlar bile fahiş zamlanmış.

Bir kaç sene önce bir kanun/yasa çıkarıldı BDDK tarafından, o tarihten sonra her banka aidatsız kart da vermek zorunda isteyen müşterisine.

Ama bununla beraber aidatlı kart kullanan müşterilerden aidat almaları da yasal olarak hakları oldu.

Siz bankanıza başvurup bununla ilgili iyi niyetli geri dönüş almadıysanız kanunen ödemek zorundasınız. Ama bazen müşteriyi kaçırmamak için puan yükleyelim vs diyorlar, siz kaçırmak istemedikleri bir müşteri iseniz yaparlar.
0
John Bloor
(09.03.22)
www.sikayetvar.com
buraya yazdığım 2 seferde farklı bankadan olan kartımın yıllık ücretini iptal ettirdim.
0
kumandanim
(09.03.22)
@barth 200 liradan az olmayacak. Seneye için de 250 liradan az olmayacak. Belirsizliği bitirdim gidiyorum.
0
baal
(09.03.22)
bankaya arasan harcama limiti koyup aidatı iade ederdi.
aidat yasal bi şey.
0
jelly bear
(09.03.22)
Benden de garanti bankası kesti kart ücretinin iadesini istiyorum dedim kartı 9 ay kapatmaya sözüne karşılık iade ettiler
Bu yöntemi deneyebilirsin ilk müşteri temsilcisinde olmazsa kapat tekrar ara bor diğeri yapacaktır hepsinde farklı teklifler sunuluyor
0
horizon
(09.03.22)
(8)

A2 ingilizce seviyesini nasıl kanıtlayacağım?

goodman
Yurtdışındaki bir iş için min. A2 level ingilizce şartı var. Bunu hangi belge ile kanıtlayacağım? Yazmamışlar kime göre neye göre a2 olduğunu.
Yurtdışındaki bir iş için min. A2 level ingilizce şartı var. Bunu hangi belge ile kanıtlayacağım? Yazmamışlar kime göre neye göre a2 olduğunu.
0
goodman
(08.03.22)
ielts ya da toefl sınavına gireceksin
0
bugisme
(08.03.22)
biraz salliyorum ama a2 gibi bir seviye icin belli basli "ciddi" online testler kabul gorebilir kanisindayim, cesitli durumlarda sahit oldum
0
hewit
(08.03.22)
A2 gibi dusuk bir seviye icin kanitlama, belge vs aramazlar diye dusunurdum ben. Yaziyor mu acik acik belgelemelisiniz diye?
0
hot potato
(08.03.22)
A2 belgelenmez sanki. Belki B1 için belgeyebilirsin.

www.cambridgeenglish.org
0
kaptankedi
(08.03.22)
Duolingo ücretli testi
0
kaset
(08.03.22)
Yurt disi bu konularda bizden daha esnek.
Okuldaki hocadan kagit alsan tamam diyorlar bazen.
0
divit
(08.03.22)
Bilindik bi kursa gidip sormak lazim oraya senin gibi giden cok olmustur. Okuyir mu olmuyormu bi ögren hocam. Birde acaba diyelim ki sana a2 sertifika verdiler bunu gondericegin ülkebin diline falan cevirmen gerekecek mi bunuda bi öğren. En kötü heralde uluslar arasi gecerliligi olan bi yerden alir atarsin.
0
Slynmaster
(09.03.22)
toptalent.co şöyle bişiy var sertifika da veriyorlarmış ama ne kadar geçerli olur emin değilim.
0
bartholomew87
(09.03.22)
(10)

2. Dünya Savaşı-Türkiye

Kaleci Saçlı Forvet
Kimsenin bize bulaşmaması enteresan değil mi? Yani şu tabloya göre birinin "lan zaten ortam karışık 2 bomba da şuraya gönderelim" dememiş olması bana çok ütopik geliyor sizin için de öyle mi? Teşekkür ederim.
Kimsenin bize bulaşmaması enteresan değil mi? Yani şu tabloya göre birinin "lan zaten ortam karışık 2 bomba da şuraya gönderelim" dememiş olması bana çok ütopik geliyor sizin için de öyle mi? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(02.03.22)
Almanlar zaten uğraşacak durumda değillerdi Türkiye ile, diğer tarafta durduk yere neden böyle bir şey yapsın.
0
bartholomew87
(02.03.22)
o dönemde savaşa girmemek için ne gerekiyorsa yapılmıştı, bir o yana bir bu yana göz kırparak neredeyse bitime kadar iki tarafı da idare etmek müthiş bir siyaset/uluslararası ilişkiler başarısıydı. zaten artık savaş bitmek üzereyken biz de tarafımızı seçmiştik dostlar alışverişte görsün hesabı.
0
reanarchy
(02.03.22)
Abi bi fikrim yok sadece enteresan geliyor, misal "bunlar da Almanların müttefikiydi ilk savaşta" deyip arada bize de sallayabilirlerdi belki. Yani Osmanlı ilk savaşın "ağır" bir tarafıyken ikinci savaş da neredeyse Hitler'in ilk savaşın sonuçları nedeniyle sağa sola saldırmasıyla çıkmışken bizim böyle tarafsız kalmamız kimsenin de bize bulaşmaması bana çok değişik geliyor.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(02.03.22)
Bence esas ilginç olan İsviçre'nin tarafsız kalabilmesi.

Ama garip değil, çünkü tarafsız kalmak anlamında bir savaş verdik sayılır biz de. Hiç öyle kolay olmadı.

Bugün de bir süredir Ukrayna sosyal medya üzerinden bize övgüler yağdırıyor mesela, muhtemelen amaçları Rusları bize karşı kışkırtmak, böyle bir şey olursa şu hali hazırda akan savaş ortamında bir anda batıyla tüm ilişkimizi kesip Rusya yanında duramayız. Bunun hem altyapısı yok, hem de Rusya'yla ticaret dışında doğru düzgün hiçbir uluslararası bağımız yok. Avrupa'yla ise çok bağımız var. Dolayısıyla Ukrayna'da, Rusya bize "ya bendensin ya onlardan" dediğinde Ukrayna tarafında savaşa girmek zorunda kalacağımızın farkında.

Türkiye savaşa girmek istemiyorsa dengeyi güzel ayarlamalı.

Bu durum 2. Dünya savaşında çok daha vahimdi. Yani öyle kolay olmadı o füzeleri üstümüze çekmemek.
0
akhenaten
(02.03.22)
Mesela İngiliz uçakları "yanlışlıkla" Alman kontrolündeki Rodos yerine Muğlayı bombalamış bi kere. Asıl amaç Türkiye'yi savaşa çekmek muhtemelen. Almanya yanında savaşa girecek bir Türkiye Müttefik devletler için çok fazla bir zorluk çıkarmayacak ama sonuç olarak Ortadoğu bağlantılarını güçlendirecekti
0
nundu
(02.03.22)
Evet ve bu kadar uzun bir süreç içinde bunun gerçekleşmemesi mucize sayılır aslında.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(02.03.22)
Bu ne haritası?
0
herzan
(02.03.22)
2. Dünya Savaşı olurken o esnada Türkiye haritası.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(02.03.22)
Almanlar, İngiltere’yi bombalayıp iyice köşeye sıkıştırınca, Chirchill Almanları oyalamak için Ortadoğu’da cephe açıyor. Yani bu harita eksik aslında ve gerçekten Türkiye ortada kalmayı beceriyor. Eskiden bunu da kuru bi hamaset sanırdım, ama gerçek, Trnin diploması başarısı. Almanlar en başından Ortadoğu’yu hedefleseydi yada trde Norveç’te ki gibi aktif maden falan olsaydı belki tr yi de işgal ederlerdi.
0
ya volna
(02.03.22)
Bu biraz da savasin seyri ile alakali.
Nazi almanyasinin olasi İstanbul'u isgal plani bile hazırdı. Harita urerinde kamp kurulacak yerler bile belirlenmiştir hatta. Sutlucede bir toplama kampi planlanmistir. Ama is o noktsya gelmedi.
Yani kimse dur bir bomba da sursya sallayim demez. Savaş cok sikintili bir surectir, kimse mecbur kalmadıkça buna kalkismaz. Cikarlsro dogrultusunda hareket ederler ulkeler, cikarlar savasa girmeyi zorunlu kiliyorsa girerler, savasmis olmsk için değil.

Bugün Rusya da keyfinden girmedi savasa ayni sekilde. Putin bir sabah kalkıp dur ulan bir kac Ukraynali sivil avlayalim da batı bizden korksun demedi.
0
stavro
(02.03.22)
(10)

ukrayna'daki çatışmanın çok kıytırık durması

amsterdam otlu sigarası
yani rusya istese ukraynayı 2 günde dümdüz edip içinden geçer gider gibime geliyor. böyle sündüre sündüre gitmelerindeki sebep nedir? bir de sürekli "konvoylar vuruldu" diye haber çıkıyor. koskoca rusya konvoylarının güvenliğini nasıl sağlayamaz? bir sürü uçakları, hava savunma sistemleri var, bayra
yani rusya istese ukraynayı 2 günde dümdüz edip içinden geçer gider gibime geliyor. böyle sündüre sündüre gitmelerindeki sebep nedir?

bir de sürekli "konvoylar vuruldu" diye haber çıkıyor. koskoca rusya konvoylarının güvenliğini nasıl sağlayamaz? bir sürü uçakları, hava savunma sistemleri var, bayraktarları indirmek, konvoylara hava güvenliği sağlamak bu kadar zor mu?
0
amsterdam otlu sigarası
(02.03.22)
rusya'nın niyeti façasını çizmeden ve politik olarak çok zarar almadan o bağımsız bölgeleri toprağına bağlamak. bütün ukrayna'yı almak istediğini sanmıyorum. hükümeti değiştirip kolonize edecektir.
0
osmanyueksel
(02.03.22)
rusya'nın askeri yöntemle işgal etmeye çalıştığı ülke başka bir millet veya dine mensup değil, direkt kendi toplumu ve kültürüne dahil insanlar yaşıyor ukraynada. bu sebeple sivillere zarar vermeden bu işi yapmak zorunda yoksa ukrayna halkıyla arasındaki son kalan ipleri de kendi eliyle kesmiş olur.

kaldı ki sivil zaiyatın önemsenmediği körfez savaşında gördük ki dünyanın en büyük askeri gücü için bile bir ülkeyi "dümdüz etmek" o kadar da kolay değilmiş.
0
kent sakini
(02.03.22)
Suriye gibi istedikleri her yeri sorumsuzca darmadağın etmek ayrıca eleştiri/tepki konusu olur Rusya için.
Sosyal medyada da Ukrayna'dan çok Kiev konuşuluyor ki orayı Rusya'nın alması büyük psikolojik yıkım olur.
Vuracağız dedikleri yerleri de vuruyorlar zaten.
0
Erva
(02.03.22)
Türkiye Azerbaycan'a girip dümdüz edecek gücü olup bunu kullansa, T.C. vatandaşları mevcut yönetime nasıl bakar? Putin yaptığı saçmalıkla maalesef ülke içindeki kötü olan imajını daha da kötüleştirdi. Üstelik, Putin yüzünden Rusya vatandaşlarına uygulanan yaptırımlar da canını çok sıkacak. 2024 seçimlerinde bakalım nasıl bir durum olacak.
0
bartholomew87
(02.03.22)
her şeyden önce bu Avrupa’nın en kibar savaşı.
Hatırlatırım, daha birkaç sene önce 200-250 tane pkk’lı için bile birkaç mahalleden oluşan sur ilçesi tanklarla dümdüz edilmişti.
köy dahi olsa bir yerleşim yerini fiilen almak imkansıza yakın zorlukta.

Zaten Rusya’nın da baştan beri stratejisi toprak kontrollü işgal değil de Ukrayna yönetiminde kaos çıkarmak, muhalefetteki Rus yanlıları ve ordu gibi kritik yerlerdeki destekleri ile hükümet değiştirmek.
0
patronaj1
(02.03.22)
dün hulki cevizoğlu da tvde acayip acayip konuştu bu nasıl iş diye.

arkadaş savaş bu savaş. çatışma değil. hayatımızda kaç tane savaş gördük de bunu kıytırık buluyoruz? en son hatırladığınız savaştan bu yana savaş teknolojileri çok değişti. işler artık o kadar kolay da değil bak adamın haberleşme altyapısını hedef alıyosun amerikalı milyarder başka port açıyor. ayrıca daha 6-7 günlük bir savaş bu. 6-7 günde adamlar yaklaşık 2000 kmlik sınırı kontrol altına aldı. haberleri ukrayna kaynaklarından izliyoruz o yüzden rusyada "tokatlandı" imajı var ama bence pek de öyle değil. ayrıca işler hulki beyciğimin "ukrayna başkbakanı nerde? çıksın halkın arasında poz versin moral olsun" dediği kadar da basit değil. yüzlerce suikastçı göndermişler zelenskiyi indirmek için bir kurşuna bakar işlerin değişmesi. dünkü açıklamalarından sonra hulki beyciğime çok taktım sorry
0
KidLazer
(02.03.22)
harkiv'de bizdeki toki'ye benzer yapıları hedef ayırt etmeksizin füzelerle vuran rusya mı sivillere zarar vermekten kaçınıyor? geçiniz.

rusya muhtemelen gerçekten de ukraynalıların direnç göstermeyeceğini düşündü. tüm uçaklarını ve hava gücünü daha yerdeyken patlatırım, 3-5 bin askeri sokup kiev'de yönetimi ele geçiririm dedi. öyle olmadı.

rus askerleri savaşmak istemiyor. moral çok düşük. yoksa kadirov'un çeçenlerinden, kazakistan'dan, belarus'tan medet ummazdı putin.

uzun vadede rusya evet yine kazanır çünkü ukrayna'ya kıyasla ellerinde sınırsız denebilecek kaynak var. amaç kiev'i düşürmekse dünyaları kaybederler ama kiev'i yine alırlar.

rusya'nın son yıllardaki operasyonlarına bakın. kırım'ı kurşun atmadan aldılar. ukrayna'nın hükümeti bile yokken, öylece ortada sahipsizken donetsk ve luhansk'a daldılar. keza gürcistan aynı şekilde, gürcülerin külüstürlerine karşı 2-3 bin iyi eğitimli askerle oldu bittiye getirdiler.

ukrayna çok büyük bir ülke. orada lojistik desteği sağlamak kolay değil. rusya belli ki düşmanını küçümsemiş, dersine hiç çalışmamış. biz suriye'de operasyon yapacağımız zaman bile 5 gün bombalıyoruz oraları. bunlar bir saat füze attıktan sonra girdi. hava savunma sistemlerini yok etmişlerdi güya, hala her gün 3-5 uçakları düşüyor.

saydığın şeyler zor değil ama dediğim gibi rusya bunu öngörememiş, üzerinde durmamış. işin propaganda yönü de va elbet, işler batı'nın gösterdiği kadar ukrayna lehinde olmayabilir ama ruslar cidden aptal gibi "nasılsa vuramazlar" diye konvoy diziyor.

bir de dediğim gibi moral düşük. kurşun atmadan teslim olan adamlar var. tankları gidemesin diye kendi tankının benzinini çeken asker var.

tüm rus propagandasına rağmen sen ortalama bir rusa ukrayna'yla savaşmanın mantığını açıklayamazsın abi, adamlar istemiyor. böyle orduyla savaş kazanamazsın. taş üstünde taş bırakmaz, bomba üstüne bomba atar, ukrayna'nın direncini kırıp yerine göre annesini bile vurabilecek 3-5 bin psikopatı sürersin sahaya anca öyle. zaten işin sonunda olacak olan da bu. hayatında rusya'nın sınırına bile yaklaşmamış, zorunlu askerlik görevini yapan yakutistanlı çocuk ukrayna'da terminatör gibi savaşamaz. aynı şekilde halası, teyzesi, dayısı vs. ukraynalı olan bir rus genci de oralara girip canını riske etmek istemez.

o yüzden bir arpa boyu yol alamadılar.
0
der meister
(02.03.22)
instagramdan takip ettigim ukraynali hanfendiler var.
Kiev'de yasamalarina ragmen daha 1 tane savas fotosu paylasamadilar.
Paso siginaktayiz selfie'si atiyorlar siginak dedigi de kat otoparki. Bir tanesi 5 gun sonra tekerlekli askeri arac bulmus onla foto atti.

Muhtemelen okudugumuz tum haberler yalan.
Birisi cikip biz daha girmedik ulkeye dese ona da inanirim.
Ne yapiyorlar kimse gercekten bilmiyor.
Birini okuyorum 10000km konvoy geliyor diyor, digeri tek pilot 100bin araci vurdu falan yaziyor.
0
divit
(02.03.22)
Eğer Rusya’nın daha agresif davranmamasından işgal komplosu gibi bir sonuç çıkartacaksak işin içinde Rusya da var ki çıkıp kendileri bile “ne İşgali manyak mısın?” demiyor? Sadece daha fazla tehdit. Bağlanan öğrenciler, farklı ajanslardan gazeteciler hepsi tutarlı? Ukrayna yönetiminin elini daha güçlü göstermek için daha fazla zayiat açıklaması genel çerçeveyi değiştirmiyor.
Neyse cevap verilmiş zaten. Halklara rağmen oluyor bütün bunlar. Bu vesileyle Rus diye kafamda kodladığım ama Ukrayna-Rus asıllı olduğunu öğrendiğim insanlar var ve ilk günden Ukrayna’ya destek vermeye başladılar. Referans alıyorum kendi adıma.
0
not dark yet
(02.03.22)
bir arkadaş var yengesi rus. onunla konuştum rusyada ne konuşuluyor diye. maalesef rusyanın kiev'i almadan durmayacağı gündemdeymiş. işin özeti daha çok kan dökülecek ve bu müzakereler falan hep yalan
0
KidLazer
(03.03.22)
(7)

Tayyip Erdoğan-Tarkan-Geççek

Kaleci Saçlı Forvet
Bugün alternatif senaryolarla ilgili ikinci ve son duyurumu açıyorum. Tarkan'ın Geççek şarkısını hepimiz biliyoruz dinledik ne anlattığının da farkındayız. Olmaz ama mesela Tayyip Erdoğan bi konuşmasında "evet ben de dinledim şarkıyı güzel olmuş tebrik ederim hayırlı olsun" benzeri bi açıklama yapa
Bugün alternatif senaryolarla ilgili ikinci ve son duyurumu açıyorum. Tarkan'ın Geççek şarkısını hepimiz biliyoruz dinledik ne anlattığının da farkındayız. Olmaz ama mesela Tayyip Erdoğan bi konuşmasında "evet ben de dinledim şarkıyı güzel olmuş tebrik ederim hayırlı olsun" benzeri bi açıklama yapaaydı bu kendisiyle ilgili malum algıları bir anda tersine çevirir miydi? Bana sanki baya bi puan kazandırırdı gibi geliyor. Siz ne dersiniz? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.02.22)
tersine çeviremezdi. aksine öyle bir şey olsa kafadan 5 puan kaybederdi.
0
paintov
(26.02.22)
hakkindaki malum algilari ters cevirmesi imkansiz bu saatten sonra. hele bir iki aciklamayla filan, cik. mumkun degil.
0
in vino veritas
(26.02.22)
Kulaga dogruymus gibi geliyor ama lakin ki oyle degil. Zaten o yuzden 20 yildir yonetimde. Isini biliyor.
0
brkylmz
(26.02.22)
tamamen hedef kitleyle ilgili. Onun kitlesi öyle değil. Sen ben o tür hareketten mutlu olabilirdik evet. Atıyorum Penguen'de kapak olduğunda "karikatür severim ben de ellerine sağlık" diyip geçse artı puan alabilirdi benden. Average Mehmet ağa karşı çıkmasını istiyor ama.
0
nhk ni youkosu
(26.02.22)
tayyip erdoğanın kendisi ile ilgili malum algılardan rahatsız oldugunu zannediyorsan çok yanılıyorsun
0
dafuq
(26.02.22)
Muhalif kitleye şirin gözükmekten başka bir işe yaramazdı. 20 yıldır hamasi politikalarla kitlesini elinde tutuyor
0
olaylar olaylar
(26.02.22)
somut olarak bir şey yapmadıktan sonra böyle açıklamalardan puan kazanacağı zamanı geçeli çok oldu ne kendi kitlesinden ne de karşı kitleden. Artık kendisi de biliyor aşağı doğru giden ivmeyi durdurabilmesi için somut bir şeyler yapması gerektiğini yoksa KDV indirimi, ya da elektrik faturasındaki limiti 150'den 210'a çıkarma falan yapmayı isteyecek biri değil.
0
bartholomew87
(26.02.22)
(5)

yakın zamanda vesikalık çektiren var mı?

tabudeviren
kaç fotoğrafa kaç tl verdiniz?
kaç fotoğrafa kaç tl verdiniz?
0
tabudeviren
(15.02.22)
Altılı biyometrik fotoğraf çektirdim 1 ay kadar önce; 60 lira verdim.

Edit: ben İstanbul'dayım bu arada.
0
fraise
(15.02.22)
12'li 50 tl
4'lü 25 tl

tekirdağ.
0
biravekahve
(15.02.22)
12 Adet 80 TL ~ Anadolu Yakası ~
0
since1907
(15.02.22)
Daha dün noter için lazım oldu. 6 tane normal vesikalığa 60TL ödedim. İzmit.
0
pispinti
(15.02.22)
4 tane için 30TL verdim, İstanbul Kasım sonu Aralık başı gibiydi sanırım.
0
bartholomew87
(15.02.22)
(4)

Hangi durumlarda was/were, hangi durumlarda did kullanıyoruz

anladespina
Şu sitedeki açıklamayı okuyarak öğrenmeye çalıştım, yine yanlış oldu: https://ingilizceyi-ogrenmek.blogspot.com/2020/03/was-were-did-arasindaki-farklar-nedir-nerelerde-kullanilir-konu-anlatimi.html
Şu sitedeki açıklamayı okuyarak öğrenmeye çalıştım, yine yanlış oldu: ingilizceyi-ogrenmek.blogspot.com
0
anladespina
(10.02.22)
Daha iyi açıklayanlar olacaktır ama kısaca:

Eylem geçmişte olup bitmişse; did ("sürdü" oldu bitti)
Geçmişte bir süre devam eden bir eylemse was/were ("sürüyordu" geçmişte bir süre devam eden)

simple past'ta fiil ing almaz
past continious'da fiil ing alır.

sorunun cevabı A muhtemelen de ben C diyeni de anlardım. Yol çok uzun ve bir kaç kişi arabayı kullandıysa "Arabayı sürenler kimlerdi?" Demenin nesi yanlış acaba, neyse daha iyi bilen birileri belki açıklar ben de öğrenmiş olurum.
0
bartholomew87
(10.02.22)
Sorunun cevabının c olmama nedeni şu:
In questions about the subject, who is always followed by a singular verb.

Bu present continuous tense için de böyle, who are driving the car? Who are playing the game? Bunlar hep yanlış.
0
kobuzchu kiz
(10.02.22)
Was/were "to be" fiilinin geçmiş zaman çekimi. Did ise "to do" fiilinin geçmiş zaman çekimi.

Haliyle "Who is driving the car" cümlesinin geçmiş zaman biçimi "Who was driving the car" oluyor.
0
akhenaten
(10.02.22)
Burada olay was driving / drove değil aslında. Seçeneklerde, gramer olarak tek doğru seçenek, "who was driving the car?" "arabayı kim kullanıyordu?" ama orada "who did drive the car?" deseler de doğru olurdu (arabayı kim kullandı?) Burada sorun, did'den sonra ing eki gelmez.
0
PhoenixRising
(10.02.22)
(12)

99 depreminde yıkılmayan bina aynı şiddette yine yıkılmaz mı?

Trafalgar
sb
sb
0
Trafalgar
(10.02.22)
Belli olmaz.
0
kisa
(10.02.22)
Kanka bizim bina 99 depreminde yıkılmadı. Şiddetli yağmurda korkuyorum. Travmatik bir durum mu yoksa bina gerçekten çürük mu emin değilim ama az zaman geçmedi. Güven vermiyor. Yeni ev alacak olsam 99 depremini görmüş bina almam.
0
allah yazdiysa bozsun
(10.02.22)
Beton zaman içinde aşınıyor, çelikler küflenebiliyor diyorlar. www.youtube.com
0
nhk ni youkosu
(10.02.22)
Gözle görülür hasar almasa bile, taşıyıcı elemanlarda çatlaklar olmuştur. 23 sene içinde yapı iyice eskidi, beton zamanla dayanım kaybeder. Güçlü bir depremde yıkılmaması/ ağır hasar almaması için hiçbir sebep yok. Yıkılmaması birçok pozitif faktörün beraber olmasına bağlı, yani tamamen şanş. Afad sayfasına girin, deprem risk haritasını açın, evin bulunduğu adresteki deprem riskine bakın. Kırmızıya doğru deprem kuvveti artıyor. Ev eğer kırmızılı alanda ise, beklenti ağır hasar almasıdır.
0
ya volna
(10.02.22)
Bina nerede? 99 depreminde istanbulda yıkılmayan bir binanın hissettiği deprem büyüklüğü ile gerçekleşecek adalar depreminde hissedeceği büyüklük çok farklı olucak. İlk deprem 100 km uzakta iken beklenen depremden 20-30 km uzaklıkta olacak yapı.
0
hayaletimsi
(10.02.22)
99 depreminde bir parça hasar almış ve yeni bir depremde yıkılmaya hazır olabilir.

Bir tanıdığımın oturduğu 40 yıllık binadan belediye karot aldı ve acilen boşaltılması gerektiğine karar verildi. Eğer endişeniz varsa muhakkak baktırın.
0
kaptankedi
(10.02.22)
22 yil olmuş. 22 yılda insan yaşlanıyor. beton mu ayni kalacak. zatenin betonun ömrü 50 yıl diyorlar. 50 yıldan sonra muhakkak yenilenmeli.
0
buenosdias
(10.02.22)
hiç ilgisi yok.
99 istanbul merkezli değildi, beklenen istanbul merkezli bir deprem.
99da yıkılmayan "yepyeni" bina minimum 25 yaşında bir bina anlamına geliyor. aynı zamanda beton kalitesi kötü, şu anki yönetmeliklere çok uzak standartlarda yapılar anlamına geliyor.

ayrıntılar ve uzman yorumu için;
www.youtube.com
0
rewlack
(10.02.22)
deprem bu sefer istanbul merkezli olacak, buradan bir eksi. 22 yılda daha da eskimesi ve aşınması var, ikinci eksi.

bir de naci görür birkaç yıl önce söylemişti, 99 depremini yaşayan binalar 7. 8.raunddaki bir boksör gibi, aldığı darbeler yüksek ve yıkılma ihtimali epey güçlü.
0
furry burns
(10.02.22)
bunu buradan konuşmak boş hareketten başka bir şey değil.

sadece şunu söyleyebilirim ortalama 5 katlı bi bina için zemini uygunsa zaman şartlarına göre üst kalitede yapıldıysa o zaman şansı var. aksi halde pek şanslı değil. bina yoruluyor. çelik ve beton zamanla yorgun düşer.
ben 2008 sonrası binaları oldukça beğeniyorum. güvenli bölge oldukça geniş.
0
turbo sadık
(10.02.22)
asla net bir şey söylenemez, allah bilir yani. ayrıca deprem gölcükte oldu + aradan 23 sene geçti. çok da güvenmeyin.
0
candide
(10.02.22)
Bizim bina veya çevresindeki hiç bir bina 99 ve 01'de yıkılmadı ama tahiminim İstanbul depreminde ayakta kalamazlar ki bu binaların bazıları 30 senden fazla.
0
bartholomew87
(10.02.22)
(2)

İstanbul Klasik Müzik Konseri

clones
Uçuk fiyatlarda olmayan var mı? Ara ara gitmek istiyorum.
Uçuk fiyatlarda olmayan var mı? Ara ara gitmek istiyorum.
0
clones
(05.02.22)
Çok uçuk değildi fiyatları eskiden, Rudolf Buchbinder, Beethoven'ın eserlerini çaldığı iki günlük konserlerine gitmiştim çok kalabalık da değildi o zaman iki gün üst üste gidebildiğimi düşünerekten fiyatlarının uygun olduğunu sanıyorum.
0
bartholomew87
(05.02.22)
Cemal Reşit Rey'e bakmanızı öneririm, uygun fiyatlı ve keyifli konserler oluyor. Bu akşamki senfoni orkestrası konserinde en ucuz kategori 30 lira idi (internetten alırsanız +3 lira hizmet bedeli).
0
fotrsapka
(05.02.22)
(3)

Açık öğretim fak. sınavına şemsiye ile girebiliyor muyuz

smurfy
Bilen var mı
Bilen var mı
0
smurfy
(07.01.22)
Vizelerde ben girmiştim.
0
bartholomew87
(07.01.22)
iki sene önce girmeyi denemiştik, benle beraber yaklaşık 10 kişi polisler tarafından alınmadı.
henüz sınav başlamamıştı. biraz ısrar ettik, bina sorumlusu ile konuştuk, o da birilerini aradı konuştu falan sanırım. sonra kabul ettiler.
böyle ufak bir heyecan olmuştu sabah sabah.
0
dahinnotha
(07.01.22)
Ben 2 sene önce şemsiyeyi kapıda bırakıp girebilmiştim. Herkes giriş holünde bir köşeye bırakıyordu. Çıkarken de aynı yerden aldım.
0
yeninesiltupcu
(07.01.22)
(11)

3. Doz biontech

mg3929
Yazın 2 doz olmuştum. Şimdi 3. Doz olayım mı tekrar siz oldunuz mu? Sürekli aşı olmak biraz sıkıntılı olur mu diye korkuyorum.
Yazın 2 doz olmuştum. Şimdi 3. Doz olayım mı tekrar siz oldunuz mu? Sürekli aşı olmak biraz sıkıntılı olur mu diye korkuyorum.
0
mg3929
(02.01.22)
2 Sinovac 2 Biontech olmuştum. Dün tekrar aşı hakkı açıldı, salı günü beşinci aşıyı olacağım.
Aşıyla kimse ölmez. Bu meretten kurtulmanın tek yolu aşı olmak.
0
anatomik
(02.01.22)
Biontech bulmuşken oldum şahsen, bunları bulamadığımızda düşünürüz :)
0
dreamnesiac
(02.01.22)
Oldum
0
hot potato
(02.01.22)
ben de 3 doz oldum ama sinovac.

ne hikmetse ne zaman istediğim hastaneden biontec için randevu almaya kalksam biontec olmuyor.
0
killerbee
(02.01.22)
Kapma riskin varsa ol yoksa olma
0
ir mania
(02.01.22)
Aşı olmaktan korkacak bir şey yok el kadar bebekler bile sürekli aşı oluyor. 6 aylık hamileyim 10 gün önce 3.doz biontech aşımı oldum.
0
gmzo
(02.01.22)
Ol ol
0
ceketimi alip cikcam
(02.01.22)
5. doz aşımı oldum cuma günü. 2 sinovac üstüne 3 biontech oldum. 3. aşı şu süreçte çok önemli, mutlaka olun
0
nundu
(02.01.22)
Oldum, siz de olun, özellikle 1-2 hafta içinde mevcut varyant bir çok kişiyi etkileyebilir. Üste üste 3 gündür dünya genelinde vaka sayısı rekor kırıyor en az bir kaç gün daha böyle gidecek bence.
0
bartholomew87
(02.01.22)
Grip asisini da surekli oluyoruz sonucta :/

Ben 3 doz oldum, kendimi daha guvende hissediyorum. Doktorunuzla konusup antikor testi yaptirip sonuclari degerlendirdikten sonra karar verebilirsiniz.
2 biontech ustune (ikinciden 6 ay sonra) moderna oldum ben. 6aydan daha kisa surede -3. hakkim olmasina ragmen- olmadim.
0
kuehles blondes
(02.01.22)
Olmadim, icine yeni varyant eklenince olcam.
0
divit
(02.01.22)
(4)

Kitap Listesi Çıkarmak

kullanıcıadımbuolsun
Sahip olduğum kitapların listesini çıkarmak istiyorum, sayıca fazla kitabım var ve iş ile ilgili onları taramak güç oluyor bazen bu bende var mıydı diye düşünürken. Aynı kitabın ikincisini aldım geçen ay karıştırıp. Bazı kitapları ödünç alıp ödünç veriyorum, sonra karışıyor ipin ucu kaçtı. Nasıl bir
Sahip olduğum kitapların listesini çıkarmak istiyorum, sayıca fazla kitabım var ve iş ile ilgili onları taramak güç oluyor bazen bu bende var mıydı diye düşünürken. Aynı kitabın ikincisini aldım geçen ay karıştırıp. Bazı kitapları ödünç alıp ödünç veriyorum, sonra karışıyor ipin ucu kaçtı.
Nasıl bir sistem önerirsiniz? Buna dair hazır excel dosyaları vs. var mıdır?
0
kullanıcıadımbuolsun
(01.01.22)
Goodreads hesabı açarsanız mobil uygulamasında kitabın barkodunu/kapağını taratıp hesabınıza hızlı hızlı ekleyebilirsiniz. Bazı kitapları bulamadığı oluyor tabii.
0
kobuzchu kiz
(02.01.22)
Bir ara shelfari vardı ben de üniversitedeyken kütüphaneden alıp okuduğum kitapları hatırlayayım diye oraya kaydediyordum "kitap bende var", "istek listemde", "ödünç alarak okudum" gibi seçenekleri vardı yanlış hatırlamıyorsam. şimdi goodreads oldu ama değişince hiç kullanmadım siteyi.
0
bartholomew87
(02.01.22)
Ben access tabanlı basit bir kütüphane programı indirmiştim zamanında, kitabı kaydediyorsunuz sonra adını, yazarını vesaire yazınca önünüze geliyor. kütüphane programı olduğu için ödünç verme ile ilgili özellikleri de açık, eğer birine kitap veriyorsam kullanıyorum :) zamanı geçince uyarı da gönderiyor.

google'da aratın, size uygun basit bir programı mutlaka bulursunuz adları sanları yok genelde. goodreads bakıp "aman da ne güzel kitaplar okumuşum" demek için hoş ama bu tarz bir kullanım için çok da pratik değil.
0
akhenaten
(02.01.22)
Goodreads işe yaramıyor zaten çoğunlukla işe dair kitaplar için acess kısmına eğileceğim teşekkürler @akhenaten
0
🌸kullanıcıadımbuolsun
(02.01.22)
(19)

Aldığım hediyeyi beğenmediler

top_secret
Öncelikle iş yerimden nefret ediyorum.Aslında günüm çok iyi başlamıştı, gayet mutluydum. Yılbaşı için çekiliş yaptık buradaki insanlarla (arkadaş diyemiyorum artık)Herkes kendine çıkana bir hediye aldı. Bende küçük ahşap bir ev aldım hediye paketinde.Herkes hediyelerini verdi sıra bana geldiğinde ba
Öncelikle iş yerimden nefret ediyorum.

Aslında günüm çok iyi başlamıştı, gayet mutluydum.

Yılbaşı için çekiliş yaptık buradaki insanlarla (arkadaş diyemiyorum artık)
Herkes kendine çıkana bir hediye aldı. Bende küçük ahşap bir ev aldım hediye paketinde.

Herkes hediyelerini verdi sıra bana geldiğinde başta hediye aldığım kişinin arkadaşı olmak üzere herkes dalga geçti benimle.

Bu ne biçim hediye demeler, asıl hediye nerede çıkar demeler vs

Şu an aşırı üzgünüm ve ağlıyorum. Ben hata mı yaptım. Daha pahalı yada daha gösterişli bişey mi almalıydım. Zaten maddi durumum o kadar iyi değil öyle büyük büyük hediyeler alamam ki ben

Sadece biraz içimi dökmek istedim nefret ediyorum hediyelerden ve yeni yıldan:(

Suç bende mi gerçekten?
0
top_secret
(31.12.21)
Yok ya boyle insanlar olduklarini bildigin halde fazla bile almissin. Corap alip gecmeliydin belki de.
0
floydian
(31.12.21)
gercekten yaptilar mi bunu :(

is yerinde ekip ici hediyelesme semboliktir, begenmesen bile tesekkur eder gecersin. hep birlikte laf edip dalga gecmeleri inanilmaz ayip olmus.
bir nevi mobbing, zorbalik bu.

su an dislanmis ve onurunuz kirilmis hissediyorsunuz buyuk ihtimalle ve hep birlikte oyle bir tepki vermelerini beklemediginiz icin sok olmussunuz tabii.

boyle bir davranista bulunan da davranisa istirak eden de iyi insan degildir. uzmeyin kendinizi. kendilerine yakisan sekilde davranmislar.

samimi oldugunuz insana espri yaparsiniz, takilirsiniz falan tamam da su hayatta gercekten en nefret ettigim davranislardan biri bir insan ile dalga gecmek.
0
la lykia
(31.12.21)
of aynı bizim işyerinin toksikliği. böyle hadsizler yüzünden 4-5 senedir bıraktık hediyeleşme işini, zaten herkes herkesten nefret ediyor, iyi arkadaş olanlar her türlü birbirlerine alıyorlar. böyle gerizekalılar da kendilerinde gereksiz yorumlar yapma cüretini buluyorlar. bizde de en son salak bi kıza doğumgünü hediyesi olarak altın set almışlardı sormadan etmeden, kişi başına bölünce düşen para bir haftalık mutfak masrafına denkti. ben bu parayı vermem almadan sormadınız fikrimizi almadınız diyince peşimden millet de ayaklandı kaldırdık hediye olayını.

hediye olayının özü budur bu arada, içinden ne gelirse, bütçen neye elverirse onu alırsın. kimse kimsenin hediyesini yargılayamaz. ki zaten baştan maddi sınırlar da belirlenmeliydi en çok şu kadar diye, yoksa adaletsizlik kaçınılmaz. bir de zaten işyerindeki insanı ne kadar iyi tanıyıp da bayılacağı hediye bulabiliriz ki. yakın olduğum kişiler dışında kimseye hediye almayı sevmem bu sebepten, %90 beğenilmiyor çünkü.

üzülmeyin, hassas davranmayın o onların densizlikleri. düşünüp almışsınız maddi imkanınız olmamasına rağmen bu bence iyi niyetinizi fazlasıyla gösteriyor. eğer ki alt limit 200tl iken gidip 50 tl.lik bir şey almadığınız müddetçe ortada sıkıntılı bir durum yok bana göre, ki öyle bile olsa şu ekonomik durumda böyle şeylere bütçe ayıramamanız çok normal. biz çekirdek ailemizde bile kardanadamlı çorap, noel babalı çamaşır falan aldık bu sene valla, geçti pahalı hediye dönemi artık. devir hayatta kalma devri
0
kakamelsokoban
(31.12.21)
ya nasıl insanlarla çalışıyorsunuz, hayret ediyorum. bir insan bir diğerine neden böyle bir şey yapma ihtiyacında olsun. arkadaşlarımdan da benzer ofis dramaları duyuyorum, inanılır gibi değil. beklentisi neymiş ki o arkadaşın, michael kors çanta mı istiyordu yani? bana da 2 sene önce bildiğin 1 milyoncudan alınmış meşrubat bira açacağı hediye geldi. bir kere birlikte bira içmiştik o arkadaşla, çok bira içtiğimi düşünmüş. yani çok saçma bir hediye ama neden böyle bir tepki vereyim ki.

şirket içi iletişimde bu tür alaycı durumlar şirkete ve ekibine bağlılık ve güven bağının koparılmasında son aşama. çalışanı kaybedersiniz ve geriye dönüşü de çok zor.
0
gabe h coud
(31.12.21)
Cehennemden mi yazdın bunu?

Kötü karakterden başka izahı yok bence hiç canınızı sıkmayın, değmez :)
0
lüzumsuz adam
(31.12.21)
suç sende değil. imkanın varsa acilen değiştir o işini.
0
redskull
(31.12.21)
yukarıda yazılanların hepsi +1

moralinizin bozulması normal ama bu onların ayıbı.
ağlamanız bitince yüzünüzü yıkayın, konuyu kapatın.
bundan sonra da hak ettikleri gibi davranırsınız.
kendinize acımayın, hayatta böyle şeyler olabilir.
kurban pozisyonuna geçmeyin.
ortada bir suç yok tabii ki.
0
blatta hiberna
(31.12.21)
Hic katilmamak lazim bu cekilislere.
Evin fotosu var mi?
0
divit
(31.12.21)
Valla hediye olayinda yaptiklari sacma bisey olmus ancak bu duruma aglamak ve kendini hirpalamak da cok saglikli degil bence. Hadi sagliksiz demeyeyim de bence verilmesi gereken tepki degil diyeyim. Bilmiyorum belki cok asiri hassas birisin ya da bisekil bir sinir bosalmasi sonrasi bir patlama olmustur ancak her durumda pek iyi degil.

Is yeri oldukca sikintili ancak buradan ciksan bile ayni durumla baska yerde karsilasabilirsin. Insanlarin sacma davranislarina pasif tepki vermek ya da hic tepki vermemek yerine bir tepki vermek bence daha dogrusu. Misal o durumda bana laf atana ben de yerine gore ya hediyesine laf atar ya 'ehehe size de anca bu verilir' tarzi genel bisey soylerdim vs. Oyle susup bisey demedikce digerleri de birbirinden destek alip yuklenmistir. Yani bu tip durumlarda susmak iyi degil bence.

Neyse, kisaca uzulmeye gerek yok bu kadar. Yalniz bir dahaki sefere de tepkini ver.
0
j r r tolkien hayrani
(31.12.21)
Aldığım hediyeyi birinin eleştirebilmesi için çok yakın arkadaşım falan olması gerekir onun haricinde verilen hediyeyi açık açık eleştirecek tinyetteki kişiler ile ilişkimi keserim, senin durumunda bu mümkün olmayabilir bu durumda da yaptıkları eleştiriyi takmamaya çalışırım. Bir sonrakinde salatalık hediye et, kartivizitinizi yaptırdım dersin.
0
bartholomew87
(31.12.21)
bence alttan alma. çekingen biri misin bilmiyorum. tepkini koyamayabilirsin belki ama tepki göster. o iş yerinde de kalmak zorunda değilsin. hediyenin iyisi kötüsü olmaz. gönülden kopan bir şeydir ve beğenmemek ağır ucuzluktur. 10-15 yaşındaki çocuklar yapsa bile çiğliktir. iş güç sahibi olmuş insanlar yapıyorsa büyük bir karakter sorunu vardır. sende bir sorun yok. karşıdakiler karaktersiz.
0
black mamba
(31.12.21)
ya kafaya takmayacaksınız, yok ben kafama takmadan durmama derseniz gidip bir çorap alın, ama gri renkli erkek çorabı olacak, aynı arkadaşa gidip geçen gün aldığım hediye ile dalga geçmiştiniz, bu ne diye, haklıydınız, senin değerine uygun bir hediye almamıştım kusura bakma, buyur hediyeni deyip masasına bırakıp gideceksin gri erkek çorabını. ama bunu sesli bir şekilde söyleyeceksin ki herkes duysun. sonrasında bırak onlar kafalarına taksınlar.
0
yemrem
(31.12.21)
hediye bahane olmuş sizi çekemiyorlar veya kıskanıyorlar bence. mesela kadınsanız ve onlardan genç ve güzelseniz vurabilecekleri tek yerden vurmaya çalışmışlar. bunu aldığıma dua edin salatalık da alabilirdim deyip geçseydiniz.
0
dadasalon
(31.12.21)
gelen diğer hediyeler nasıldı ki? gerçi nasıl olursa olsun yaptıkları şey düpedüz terbiyesizlik. kesinlikle sizinle alakası yok, bu tür etkinlikler zaten hoşbeş için yapılıyor. bunda bile kalp kırma fırsatı bulanlara yazıklar olsun.

bence hediyeniz çok tatlı bu arada, bana gelse çok mutlu olurdum.
0
south park in kapusonlu uyesi
(31.12.21)
yılbaşı hediyeleşmelerinden nefret ederim. keşke hiç yapılmasa. zaten ben kendi işyerimde bunun yapılmamasını sağladım. bir dahaki sefere katılmak istemediğinizi söyleyin ve katılmayın.

size yapılan çok büyük bir ayıp olmuş. çiğ insanlar olsa gerek. bu kadar kafaya takmayın, taktığınızı belli etmeyin. olur böyle şeyler.
0
dafuq
(31.12.21)
Sabah gördüm işyerinde yazamadım şimdi sırf bunun için girdim duyuruya.

Üzgünüm. Ama çöp iş arkadaşlarına sahip olduğunuz için üzgünüm. Hiçbir hatanız yok. Daha pahalı bir şey almış olsanız bu çöp insanlara daha çok para harcamış olacaktınız sakın pişman olmayın.

Zevkiniz uymaz vs. gelen hediyeyi beğenmezsiniz diyelim, yine de normal bir insan hmm beğenmedim demez. Kibarca kabul eder, teşekkür eder. Dalga geçebilecek kadar leş insanları hayal bile edemiyorum.
0
aguen
(31.12.21)
bu gercek mi?

ortaokulda cekiliste, durumu da iyi olan bir arkadasim bana uyduruk bir kalem vermisti, arkadaslarim -iyy kalem mi almis demesine ragmen, begenmememe ragmen, hem cok güzel zaten ihtiyacim vardi dedim hem de onlari susturdum. bir ortaokul ogrencisi kadar olamamislar, sen hak edene hak ettigi degeri verip, daha iyi bir is ortamina bak.

ama ben olsaydim bunun altinda baska seyler arardim. kisisel ya da is ile ilgili bir kiskanclik vs.
0
durgunfoton
(31.12.21)
Ya bu çekilişlerde zaten sikko sikko hediyeler alınmaz mi bana klasik gömlek almışlardı millete kartlik falan. küçük hediyeler alinir. millet tam hanzoymus. bir daha çekilişlere katilmazsiniz en sağlıklisi budur
0
all girls dream
(31.12.21)
Laf söyleyecek insanlar için ne aldığınızın önemli yok. Kendinizi boş yere üzmeyin. Sizi ve onları düşünmenizi hak etmiyorlar. İlk iş yerimdeki yılbaşı hediyeleşmesi geldi aklıma, o zaman çok üzülüp utanmıştım ama on sene sonra bakıyorum da esas üzülüp utanmaları gerekenler onlarmış. Bir senelik işsizlik sonrası işe yeni başlamıştım ve bir ay sonra yılbaşı çekilişi yapılmıştı. Kitap almayı düşünmüştüm ama az olur diye uyarmışlardı:)) Bütçem kısıtlı olduğu için dolanıp en sonunda mangodan hırka almıştım. Fişini de poşette unutmuşum. Yılbaşından sonraki bir sabah fişi masamda buldum:))) şimdi düşünüyorum da bunu yaptığında bana kendimi kötü hissetirmekten başka eline hiçbir şey geçmedi. Sadece kötü birine denk gelmiştim. İş hayatında her tipten insanla muhattap olunuyor. Değmeyecek insanlar için üzmeyin kendinizi. Benim gibi on sene sonra anar geçersiniz:)
0
boyalı kuş
(31.12.21)
(6)

Excel Eğer sorusu

bartholomew87
Tablo şuna benzer birşey;C sütunu için formüller şu olmalı;B1=x ise A1B2 ve B1=x ise Ortalama(A1+A2) B3,B2,B1=x ise Ortalama(A1+A2+A3) B4,B3,B2=x ise Ortalama(A2+A3+A4)B5,B4,B3=x ise Ortalama(A3+A4+A5), değilse son üç x olan b sütunun, a değerlerinin ortalaması yani Ortalama(A2+A3+A4)Ortalama(A6+A4+
Tablo şuna benzer birşey;
C sütunu için formüller şu olmalı;
B1=x ise A1
B2 ve B1=x ise Ortalama(A1+A2)
B3,B2,B1=x ise Ortalama(A1+A2+A3)
B4,B3,B2=x ise Ortalama(A2+A3+A4)
B5,B4,B3=x ise Ortalama(A3+A4+A5), değilse son üç x olan b sütunun, a değerlerinin ortalaması yani Ortalama(A2+A3+A4)
Ortalama(A6+A4+A3)
Ortalama(A6+A4+A3)
Ortalama(A6+A4+A3)
Bu x sütunlarını Eğer ve Ve formülleri ile yapabiliyorum ama y sütunları için tekrar bir Eğer açıp içini ben seçmek istemiyorum kendisi B sütununda son üç x hücrelerinin yanındaki değerleri seçsin istiyorum nasıl yapabilirim?
0
bartholomew87
(29.12.21)
Formül ile olmaz gibi geldi bana. Yukarı doğru istenen sayı kadar X sayılamayabilir.

Makro ile mümkün. İlgili kodu aşağı bırakıyorum. C1 ve C2'yi elle yazmanız gerekir. C3 ve sonrası için makro otomatik çalışır. İlk satırdaki 18 sayısını excel'deki verileriniz bittiği satır sayısı olacarak değiştirin. Yani 500 satır veri varsa o 18, 500 olacak.

For i = 3 To 18

sayac = 0
toplam = 0
j = i

Do Until sayac = 3

If Cells(j, 2) = "x" Then
sayac = sayac + 1
toplam = toplam + Cells(j, 1)
End If
j = j - 1
Loop

Cells(i, 3) = toplam / 3

Next i
0
himmet dayi
(29.12.21)
teşekkürler, denedim ama olmadı
0
🌸bartholomew87
(29.12.21)
Ben denedim, bende oldu. Ne hata verdi? Yardımcı olayım. İsterseniz Excel'i gönderin ona yazayım direkt makroyu.
0
himmet dayi
(30.12.21)
Kusura bakmayın daha önce bakamadım. Dosyayı buradan indirebilirsiniz:
usaupload.com

ya da mail de atabilirim nasıl uygunsa.
0
🌸bartholomew87
(30.12.21)
Duyuruda verdiğiniz örnek ile gönderdiğiniz tablo aynı olmadığı için bu makroyu tabloya göre uyarlamadıysanız çalışmaması normal.

Makro eklenmiş tablo: usaupload.com
(Chrome indirmeyi engelleyebilir makro içerdiği için)

Makronun bu tabloya göre güncellenmiş hali:

For i = 4 To 35

sayac = 0
toplam = 0
j = i

Do Until sayac = 3

If Cells(j, 3) = "Green" Then
sayac = sayac + 1
toplam = toplam + Cells(j, 2)
End If
j = j - 1
Loop

Cells(i, 4) = toplam / 3

Next i
0
himmet dayi
(31.12.21)
Teşşekürler,

Aslında ben de; For i kısmını ve "Green" kısmını düzenlemiştim ama nedense

'If Cells(j, 2) = "Green" Then' bu kısımda uyarı alıyordum.
0
🌸bartholomew87
(31.12.21)
(20)

"Ben evlenmeyeceğim" netliğinde olanlar var mı aramızda?

norules
30'lu yaşlarında bir erkeğim. Şahsen evlilik hadisesine sıcak bakan biri hiçbir zaman olamadım, evlenmek gibi bir yaşam hedefim ve hevesim de hiç yok ama eş dost akrabadan dönem dönem "Hayat hep böyle gitmez, yaşlanınca kalırsın bir başına bak" psikolojik baskısını yiyince de bir huzursuzluk çöküyor
30'lu yaşlarında bir erkeğim. Şahsen evlilik hadisesine sıcak bakan biri hiçbir zaman olamadım, evlenmek gibi bir yaşam hedefim ve hevesim de hiç yok ama eş dost akrabadan dönem dönem "Hayat hep böyle gitmez, yaşlanınca kalırsın bir başına bak" psikolojik baskısını yiyince de bir huzursuzluk çöküyor yani.

"Ben evlenmeyeceğim" netliğinde olanlar var mı aramızda? Yaşlanınca işlerin nasıl yürüyeceği konusunda bir endişeniz var mı, o dönemleriniz için motivasyonunuz ne şekilde?
0
norules
(29.12.21)
Ben öyleydim. Daha doğrusu ergenliğimde ve genç yetişkinliğimde öyleydim, sonrasında o kadar katı değildim (bu katılığı açacağım) ama evlilik hedefim de olmadı. Sonra evlendim çünkü hayata aynı baktığım, evlilik konusundaki çekincelerimi (ortalama Türk erkeği toksik cinsiyetçiliği) bünyesinde neredeyse hiç barındırmayan bir adama aşık oldum. 30'ların ortasında/ikinci yarısında evlendik.

O kadar katı olmak orta yaşlara gelmiş insanlar için biraz saçma geliyor bana, ergen inadı gibi geliyor. (Ha evlenmeden de çocuk yapabileceğiniz, devletin sizi çift olarak kabul ettiği, partnerinizle birbirinizin sağlığı, resmi işleri vs konusunda aile saydığı bir ülkede yaşıyorsanız o ayrı.) Evliliği ulaşılması gereken bir hedef sayıp önünüze çıkan ilk kadınla evlenin, sizi evlendirmek isteyen akrabalar temiz aile kızlarıyla tanıştırsınlar demiyorum. Fakat "olsa da olur olmasa da olur, bir gün bir sevgilimle evlenmek istersem bakarız" yaklaşımı daha sağlıklı sanki.

Ha bir de, evlenince yaşlılığınızın eşinizle huzur içinde geçeceğinin garantisi yok. Gayet huzurla evliyken eşi erken ölünce 40'larında, 50'lerinde yalnız kalan çok insan var. Ne yapmak lazım o zaman, yalnız kalmamak için hemen yeni birini bulup evlenecekler mi?
0
kobuzchu kiz
(29.12.21)
30 yaşındayım. Hayatımı birlikte geçirme niyetimin olduğu kadınla ilişkim geçen sene sonlandı. Uzun bir ilişkiydi. Bu da bana uzun vadeli plan yapmamın pek de anlamı olmadığını öğretti. Etrafımda evlenen çoğu insan da zaten bunu hedef edindiğinden değil öyle süregeldiği için evlendiler. O yüzden en fazla 8-9 gün sonrasını düşünüyorum galiba artık :)
Yalnızca kendi kontrolümüzde olmayan planların hayalkırıklığı hoş olmuyor.
0
lüzumsuz adam
(29.12.21)
bu baskının varlığı yalnızlığınızdan/düzenli bir ilişkinizin olmayışından mı yoksa bekar oluşunuzdan mı kaynaklanıyor?

@kobuzchu kiz+1

yakınlarınız hayat tek başına tatsız, birini sevince daha güzel demek istiyor da olabilir. yoksa tabiiki evlenmek bir hedef olmamalı, öyle olması saçma zaten.
çok küçük yaşlardan beri kendi kendine yetebilen biriyim, birey olmayı erken öğrenmiş biriyim. dolayısıyla "aile" ye aşırı anlam yükleyip ihtiyaç duymadığım gibi, aile olmak için evliliğe gerek olduğunu da düşünmüyorum. insanın tüm sosyal çevresi geleceğini şekillendiriyor aslında. sırf partneriz değil. motivasyonum bu konularda attığım, atacağım doğru adımlar. ancak yine de @kobuzchu kiz+1111
0
jimjim
(29.12.21)
20li yaşlarımda evlilik için aile ve toplumun da etkisiyle belki diyordum, okul biter evlenir çocuk sahibi olur aile kurarım klasik düşüncesi vardı.

30 lu yaşlarıma gelince evlenmeyi gerçekten istemediğimi fark ettim, bunda 18 yaşımdan itibaren aileden ayrı, kendi başıma yaşamaya başlayıp kendi istediklerimi yapma özgürlüğünün ve kendimi tanımanın da etkisi oldu. aklımda tek soru biyolojik saatim işlemeye başladığında çocuk istersem ne olur acabaydı. yine şanslıydım ki bu da bende olmadı. çocuklara aşık bir insanım, birlikte vakit geçirmeye bayılıyorum ama kendi çocuğumun olması düşüncesi beni çok rahatsız etti. bu arada ablam da evlenip çocuk yapınca ailenin evlen baskısı da yok oldu, ben de çocuk sevgimi bu şekilde giderebilir hale geldim.

40a yeni girmiş bir insan olarak evlenme ve çocuk yapma konusunda almış olduğum kararlardan asla pişman olmadım. hatta tersi bir durumda olsam ülkenin de malum durumu yüzünden anksiyete krizleri geçirirdim, şu an kararlarımı tek başıma alıyorum, hayatımı nasıl sürdüreceğime, ne yapmak istediğime tek başıma karar veriyorum.

yaşlanınca ne olacağını açıkçası pek umursamıyorum, son 2-3 yıldır yaşanılanlardan sonra anladım ki önümüzdeki ay bile ne olacağı belli değil. bu konudaki mottom "tanrı'yı güldürmek istiyorsan ona planlarından bahset" sanırım.

evlenip aile kurup çok mutlu olan insanlar da var, yalnız yaşayıp ileriki yaşlarda bu durumdan pişman olmayanlar var, çocuklarının bakmadığı yaşlılar var. emekli maaşını verip huzurevinde yaşamak, ya da elden ayaktan düşene kadar kendi başının çaresine bakıp, gerekirse bakıcı ile son zamanları yaşamak bana rahatsız edici gelmiyor. yaşayıp göreceğiz modundayım.
0
hypathia
(29.12.21)
Kritere bağlı olarak benim kriterlerime uyan biri olmadığında öyleyim.
0
garylineker
(29.12.21)
kobuzchu kiz +1

Hayatımın hiçbir döneminde evlenmeyi düşünmedim. Evlenmek, çocuk sahibi olmak hiç istemediğim şeylerdi. Ergenlik zamanında bu konuda çok keskin söylemlerim vardı ama insanların "aa öyle mi, peki" demek yerine sürekli seni ikna etmeye çalışmaları bi noktada o kadar bunaltıyor ki pes ediyorsun.

Son yıllarda "yoo düşünmüyorum" demekle yetiniyorum uzarsa da "bakalım hayat bu belli olmaz" diyorum.
33 oldum hala aynı fikirdeyim.

Yalnız kalma konusunda yine kobuzchu kiz +1 diyeceğim.
0
mutekebbir
(29.12.21)
Evlenmek ya da evlenmemek konusunda katı olmak gerektiğini düşünmüyorum. Bu kadar anlam yüklenecek bir şey değil evlilik. 34 yaşında bekarım, olursa evlenirim olmazsa meh dedim.. Hala da öyle diyorum. Evlenmem diye ciddi ciddi konuşanlar çocuk yapıyor şu an.
0
lcha
(29.12.21)
Evlenmeyeceğim değil ama çocuk doğurmayacağım netliğindeyim şahsen. Hoş, hayat bana "evlenemicen sen" netliği göstermeye başladı ama... bakalım.
0
muhayyer divan
(29.12.21)
hypathia +1

34 yasında, kadınım ne evlilik ne de cocuk isteğim var. buna katılık değil de soru baslıgındaki gibi "netlik" demek daha doğru. istemiyorsan istemiyorsundur, biri fikrimi değiştirirse evlenirim diyorsan ılımlısındır, istiyorsan da istiyorsundur. hiçbir zaman evlenmeyi dusunmedim ve istemedim.
0
suyin
(29.12.21)
34 yaşındayım, son ilişkimi “benimle gelecek yok” cümlesi yüzünden bitirmek durumunda kaldım. evlenme niyetinde değildim, ama birlikte yaşamak da dahil hiçbir gelecek düşünememek de geri kalan kısımları yolunda giden bir ilişkiyi bitirmeme yetti. evlenmek istememeye sonuna kadar saygı duyuyor ve hak veriyorum. ama 30+ yaşında olan birinin en basit ilişkiye başlarken bile bunu karşısındakine söylemesi gerektiğini düşünüyorum. zira mevzu sadece imza atmak değil. şu yaşımda hayatımda biri varsa hafta sonumu kimle geçireceğim, tatile kimle gideceğim vs. düşünmeme gerek kalmamalı. “birlikte” olmak karşılıklı sorumluluk alabilmek istiyorum. imza olması ya da olmaması bu durumu değiştirmiyor. belli bir yaşta insanların bunu önceden konuşup üstünde anlaştıkları takdirde ilişkiye başlamaları gerektiğini düşünüyorum. + yaşlanınca yalnız kalma durumundan korkuyorum ama korkunun da ecele faydası yok. yalnız kalmayacağım diye de evlenilmez ya da birlikte kalınmaz olmadım biriyle.
özetle: kısmet.
0
inanna
(29.12.21)
hypathia +1
0
olimpia
(29.12.21)
25 yaşındayım, biraz daha gençken "aman ya ne evlenicem" kafasındaydım ama şu an oturup düşününce çevrenizde her ne kadar arkadaş, aile, sevgili vs. olsa da bir yaştan sonra yalnız kalmak ve bu durumun üzmesi kaçınılmaz. o yüzden şu an daha sıcağım, asla evlenmem demiyorum illa da evleneyim de demiyorum. kısacası uygun birisi olursa neden olmasın kafasındayım.

ama çocuk konusunda kendimi bildim bileli istemiyorum. hamile kalmak, doğurmak, bir çocuğun sorumluluğunu üstlenmek bana aşırı korkutucu ve zor geliyor.
0
candide
(29.12.21)
Asla evlenmiş olmak için evlenilmemeli düşüncesinde biriyim. İnsanlar gerçekten birlikte yaşamayı ve aile kurmayı çok istediklerinde evlenmeliler bence. Yalnız kalmamak için yapılan evlilikler hep boşanmayla ve yalnız kalmayla sonuçlanıyor zaten.

Ek olarak 30 yaşına merdiven dayamış bir kadın olarak her zaman evliliği saçma bulmuştum. Şimdi sevdiğim insanla birlikte yaşamayı çok isteyen bir ruh haline büründüm.

Yani zaman ne gösterir bilinmez. Büyük büyük konuşmamak lazım hayatta.
0
alaimisema
(29.12.21)
%99: evlenmeyeceğim + %1: belki = kısmet ve olasılıklar.
0
neynep
(29.12.21)
Kesin ve net olarak evlenmeyeceğim(büyük çaplı bir felaket olmazsa), biriyle birlikte yaşayabilirim ama evlenmeyi düşünmüyorum. Yaşlanınca evli ve çocuklu olduğu halde eşi ve çocuklarının bakmadığı bir çok kişi biliyorum, üstelik bu kişiler çalışma hayatlarının tamamını eşi ve çocukları istediği gibi yaşayabilsin diye uğraşarak geçirdiler. Yaşlanınca eşiniz veya çocuğunuzun size bakacağının garantisi yok ama onlara harcayacağınız paraları kendinize ayırırsanız çok sağlam bir birikiminiz olabilir.
0
bartholomew87
(29.12.21)
ben varım. 28 yaşında adamım. yaşıtlarımın çoğu evlendi, çocuğu oldu. hiçbirine özenmedim, aklımdan bile geçmedi evlilik. bana çok sıkıcı ve sıradan geliyor evlilik. en sevdiğim insanla bile evlenmeyi kırk kere düşünürüm. belki ilerde evlenirim ama büyük ihtimalle boşanacağımı biliyorum:) yaşlılıkta yalnızlıktan ise hiç korkmuyorum.
0
nothing in my way
(29.12.21)
Yas ilerdeikce bir cok konuda kafa yapımının degistigini gordukce artik hemen hemen hicbir konuda o kadar kesin konusmuyorum kendimle ilgili. Yarın ne olacagi belli olmaz. Dolasiyla hiçbir zaman evlenme heveslisi biri olmamakla birlikte kesinlikle asla evlennem diye bir iddaam yok.
0
stavro
(29.12.21)
33 erkek kişisi.

Zaman zaman sevdiğim biriyle evlensem, kendi halimizde tatlı bir aile olsak, kızım olsa diye düşündüğüm oluyor ve zaman zaman gerçekten de istediğim olur ama işin içinde çocuğun sorumluluklarını da düşününce bir ürpeme geliyor. Evlilik zaten başlı başına bir zor süreç, çocuk apayrı bir süreç. İlla evleneyim diye tabii ki bir düşüncem yok. Bazen iyiyim ya böyle dediğim de oluyor.

Öbür taraftan sanki hiç evlenecekmişim gibi geliyor. Ben seviyorum sevmesine ama tek taraflı kalıyor. Bir karşılık alamıyorum. Dediğim gibi illa evleneyim diye bir düşüncem yok.

Kısaca bilmiyorum.
0
put it in your appropriate place
(29.12.21)
Benim evlenmem ülkemizde yasal değil. Açıkçası hayatım boyunca da bu durumun değişeceğini düşünmüyorum. Biraz da bu yüzden evlilik hiç gündemimde olmadı. Yanlızlığımı seviyorum, ama belki de tersini hiç yaşamadığım içindir onu bilemem. Yukarıdakilerin de dediği gibi hayatın ne getireceği bilinmez. Göreceğiz. Çocuk kesinlikle istemiyorum ama. Bu konuda kararımı asla değiştirmeyeceğimden adım gibi eminim.
0
peki madem
(29.12.21)
Erkek bakis acisindan bu evlilige direnme mevzusu da solculuk gibi, birisi parayi bulana kadar suruyor, oburu de dogru zamanda dogru hatunu.

Evlenmeyecegim kafasinda olan birsuru arkadas evlendi. Hemen evlenmeliyim diyenler evlenemedi hala bekliyor. Kimisi evlendi coktan bosandi, ikinciye evlendi. Hayat zaten cogunlukla sizin istediginiz kulvardan ilerlemiyor.

Ortada korkulacak birsey yok, uzerinde asiri dusunulup kafa yorulacak birsey degil. Herkes evlenmek zorunda da degil. Hayatin akisina birakin kendinizi, olursa olur, olmazsa olmaz.
0
cooperr
(29.12.21)
(2)

Açıköğretimin pdf kitaplarına nasıl ulaşabilirim? (Anadolu)

ya ben lan neyse
legal yolu var mı? (aöf öğrencisi olmak dışında)
legal yolu var mı? (aöf öğrencisi olmak dışında)
0
ya ben lan neyse
(28.12.21)
arama motorlarında arayıp ulaşabilirsiniz. Felsefe bölümüyle ilgiliyse yardımcı olmaya çalışırım.
0
bartholomew87
(28.12.21)
0
black mamba
(28.12.21)
(19)

aşı

black mamba
aşı olmayan var mı acaba? olanlar hangisini oldu?
aşı olmayan var mı acaba? olanlar hangisini oldu?
0
black mamba
(22.12.21)
3 doz pfizer
0
gabe h coud
(22.12.21)
2 doz biontech. 3. için niye bilmiyorum ama erken olduğunu düşünüyorum 6 aydan 3 aya düşürmeleri falan. zaten çok güvenerek yaptırmadığım için sanki aralığı uzun tutsam iyi olur gibi geliyor. cahil cahil şeyler aklıma geliyor..
0
matilda
(22.12.21)
3 doz sinovac oldum.
0
killerbee
(22.12.21)
2 biontech,
3. için randevu aldım yarın vurduracağım.
0
erty_ksk
(22.12.21)
2 doz sinovac
2 doz biontech toplamda 4 doz oldum.
0
bloodymoon
(22.12.21)
3 doz biontech.
Geçen hafta vefat eden bir yakınımın da aşı olmadığını ve başka hastalıkları için hastaneye gidip gelirken covid kaptığını, iki kere hastaneye yattığını, entübe olduğunu... öğrendim. Hâlâ aşı yaptırmaya karşı çıkanlara İlber Ortaylı gibi bakıyorum.
0
kobuzchu kiz
(22.12.21)
13:30'da randevum var 3.doz biontech olacağım, 6 aylık hamileyim, antikorlarım bebeğime de geçecek. geçen hafta aşı olmayan bir tanıdığım annesine covid bulaştırdı ve kadıncağız vefat etti. bunu da her yere yazıyorum. aşı olmamanın hiçbir mantığı yok.
0
gmzo
(22.12.21)
3'u henuz olmadim kararsizim.

Aileye korona geldi.

Bir tane asisiza hic bulasmadi
2 asiliya bulasmadi
2 asili agir gecirdi

Ailenin diger kolunda 3 asili vefat etti.

Boyle istatistige lanet olsun dedik.
0
divit
(22.12.21)
3 doz biontech + grip aşısını da oldum bu yıl hiç hasta da olmadım.
0
bartholomew87
(22.12.21)
2 sinovac 2 biontech
0
unalub
(22.12.21)
Dün 3. doz Biontech'i oldum bu seferki fena çarptı.
0
uvbray
(22.12.21)
@uvbay nasıl bir etkisi oldu acaba?
0
🌸black mamba
(22.12.21)
3 biontec, 2 si gebe 1 i emzirirken. Ufak tefek halsizlik vs dışında bir yan etki olmadı.
0
physcos physcos
(22.12.21)
2 biontek.
3yu olmayi dusunmuyorum simdilik. 4. doz da gelirse baktim bu is boyle gidiyor o zaman yaptiririm 3 ve 4u.
0
Kittie
(22.12.21)
2 doz moderna.
3. Moderna mi biontech mi olsam arasindayim. Ocak basi ne bulursam olurum gibi.
0
logisticsmanager
(22.12.21)
3 doz biontech
0
awareim
(22.12.21)
2 doz çin aşısı, 1ay sonrasında grip aşısı, araya 6 ay girdi, oradan başlayarak da 3 doz biontech.

tüm bunlar 1 sene içinde oldu. bu sırada yurtdışı seyahatlerim oldu. açık havada hiç bir zaman maske takmadım. kapalı alanlarda maske ve mesafeye dikkat ettim. el hijyenini önemsedim.

ve hiç soğuk algınlığı ya da benzeri hastalık geçirmedim.
0
kaptankedi
(22.12.21)
3 doz biontech oldum. gene olsa gene olurum.
0
unique hint kumasi
(22.12.21)
2 doz biontech oldum. Şimdi önümde bir tatil planım olduğu için 3. doz randevusu almadım ama döndükten sonra 3. dozu da yaptırırım.
0
ms brownstone
(22.12.21)
(29)

İlişki tavsiyesi

bbb_1
Herkese selam,Yaklaşık 3 ay önce bir kızla tanıştım, çok kafa dengim saatlerce keyifle sohbet ediyoruz.Dış görüntüsü de çok hoş. Birlikte aktivite yapıyoruz ; dizi,film izliyoruz, tiyatroya gidiyoruz , parklarda geziyoruz.Ancak hayata bakış açımız çok farklı.Geçen bir arkadaşımın çocuğu oldu dedim k
Herkese selam,

Yaklaşık 3 ay önce bir kızla tanıştım, çok kafa dengim saatlerce keyifle sohbet ediyoruz.Dış görüntüsü de çok hoş. Birlikte aktivite yapıyoruz ; dizi,film izliyoruz, tiyatroya gidiyoruz , parklarda geziyoruz.Ancak hayata bakış açımız çok farklı.Geçen bir arkadaşımın çocuğu oldu dedim ki hediye alıp gidelim . Almak istediğim hediyeyi pahalı buldu aldırmadı uyduruk bir hediye ile misafirliğe gittik ama aynı gün boynerde üç katı paraya makyaj malzemesi aldı. Başka bir olay da ;Geçenlerde bir yerde arabayı valeye verdik adam arabayı saçma bir yere park etmiş baya bir bekledik. Vale özür diledi ben de sorun olmadığını bekleyebileceğimzi söyledim, ancak kız arkadaşım adama çok sert çıktı. Ben böyle yapma dediğimde hemen sakinleşti ama ben ömrüm boyunca böyle sakinleştirecek miyim ?Ayrıca Farklı aile yapılarından geliyoruz. Benim daha muhafazakar bir ailem var ancak muhafazakarlığı burada din bağlamında kullanmıyorum sadece geleneksellikten bahsediyorum. Ancak o çok rahat bir aileden geliyor. Anne baba ayrı her ikisinin de sevgilileri var gibi. Bir de çok sinir bozucu bir kardeşi var maalesef durmadan kızdan para isteyen. Abla, kız arkadaşımla gezeceğim para yolla , konsere gidecğim para yolla gibi. Kız arkadaşım da telefonda kızıyor ,söyleniyor ama parayı da yollamak zorunda kalıyor.Bu arada kardeşi üniden mezun,işe soktular ama zora gelmedi ,işten çıktı.Sabahtan akşama kadar arkadaşlarıyla kafede oturuyor.
Ben çok ciddi düşünüyorum çünkü gerçekten aşığım bu kıza ancak bu tip farklılıklar ileride bizi yıpratır mı ? Yoksa zıt kutuplar mı birbirini çekiyor. Ne dersiniz bu iş daha ciddileşmeden bitsin mi?
Tavsiyelerinizi bekliyorum.
0
bbb_1
(14.12.21)
1- hediye konusu: zamanla çözülür
2- vale konusu: biraz hayvanlık ama zamanla çözülebilir diye düşünüyorum
3- muhafazakarlık konusu: ileride bu kız çok rahat, ailesi şöyle böyle diye kafaya takmayacaksan problem yok. ama kafaya takacakmışsın gibi geliyor bana, bence en önemlisi bu. yok anam seni böyle beğenmez, yok ben seni şöyleyken aldım falan filan muhabbetlerine gireceksen problem. genelde muho aileden gelen erkekler böyle bi deli yürek triplerine giriyorlar bi süre sonra öyle olursan çok üzülürsün.
4- kız kardeş konusu: seni ilgilendiren bir şey yok.
0
roket adam
(14.12.21)
roketadam , Kardeşi ile konuyu söyleme nedenim şu ki ; geçenlerde kız arkadaşımdan yine para istedi o da kızdı ve vermedi sonrasında kardeşi beni aradı. Ablam duymasın ,bana para gönderir misin dedi ve ben de yolladım.

sadece vale konusu da değil , geçenlerde bununla ortak bir arkadaşımız bizi bir yere çağırdı biz de buluşmaya gittik , aradı arkadaşımız gecikeceğim biraz özür dilerim ,işten çıkarken son anda bir sorun oldu dedi. Yarım saat bekledikten sonra tutturdu kalkalım diye. Bekle falan dedim ama sonunda Kalktık gittik, sonrasında arkadaşı arayıp acil bir işimiz çıktı bekleyemedik demek zorunda kaldım :(
0
🌸bbb_1
(14.12.21)
Kızın rahat olması, aile ilişkileri, salça olan işe yaramaz erkek kardeş, kızın tavırları vs hepsi sıkıntı bunların. Aşık olabilirsin ama ileride üzülürsün. Güzel bir ilişki olarak kalabilir ama evlilik bence olmaz. O saçma aile ilişkileri sana da yansır bundan kaçamazsın ki yansımış bile seni arayıp para istemesi çok ayıp. Evlenince bu tarz şeyler katlanarak artar. Anne baba ayrı ve sevgilileri var, kimseyi yargılamak istemem ama verdiğin tüm bilgileri birleştirince senin için olumsuz bir sonuç çıkıyor. Kendini çok kaptırma bence.
0
bayc
(14.12.21)
@bayc hocam kızın hareketleri , tavırları beni çok etkiledi. Çok düzenli yaşayan bir adamım , işinde gücünde. Kız arkadaşım beni aslında bu düzenin içinden çıkardı ve belki de bu durum başta bana güzel geldi.Ama uzun vade için çok karamsarım ben de. Keşke hiç tanışmamış olsaydım diyorum.
0
🌸bbb_1
(14.12.21)
Kızın tavırları çok sıkıntı,yıpratır. Ufaktan uzaklasmakta fayda var diye dusunuyorum
0
matilda
(14.12.21)
3 ayda çok ciddi düşünmeye başlaman üzerine düşünmen lazım. Biraz fazla hızlı geldi. Ayrıca kızın her davranışı sana batmaya başlamış, o değişse de sen ona rahat vermezsin bence artık. Hem kendi iyiliğin hem de onun iyiliği için acil demokrasi, halk arenası, karşılıklı iletişim ve gerekirse bir daha iletişmeyin.
0
her giriste sifresini unutan adam
(14.12.21)
İlk heyecanla devam ediyosun ama bu bahsettiğin sorunlar bi kaç aya seni soğutacak.

Arkadaşını beklemene izin vermemesi, hediye alırken karışması vs. Bak bunlar senin inisiyatif alman gereken konulardı. Çünkü senin tanıdıkların . O fikrini söyleyebilir ama kararını değiştirecek kadar seni manipüle etmiş. Ucuz hediyeyle bebek görmeye gitmişsin, arkadaşının samimiyetine inandığın halde sen kalkmışsın ve mahcup duruma düşmüşsün vs.
Ayrıca kardeşinin senden para isteyebilmesi büyük saçmalık. Daha 3 ay olmuş. Yüzsüz bir tip belli ki.

Bitecek bir ilişki anlatmışsın
0
zimbirik
(14.12.21)
1. "Almak istediğim hediyeyi pahalı buldu aldırmadı" - Garip. Evli falan degilsiniz ki harcamalara ortak karar veresiniz. Diretip almaliydiniz, sizin arkadasiniz neticede.
2. "Anne baba ayrı her ikisinin de sevgilileri var gibi." Burada sen bahane ariyor gibisin. Zaten ayrilarsa sevgililerinin olmasinin ne gibi bir sikintisi var?
3. "Ben çok ciddi düşünüyorum çünkü gerçekten aşığım bu kıza ancak bu tip farklılıklar ileride bizi yıpratır mı" - sinirlarini net cizmen lazim. Ote yandan senin ailen de muhtemelen mukemmel degildir ve onlarda da kizi rahatsiz eden seyler vardir. Orta yolu bulacaksiniz.
0
hot potato
(14.12.21)
sıkıntılı konu, düzelmez.
0
prodeq
(14.12.21)
Gunaydin, malesef cok farkli deger yargilarina sahipsiniz. Anladigim kadariyla sevgiyle buyutulmus bir aileden geliyorsunuz. Onun icin ayni seyi soyleyemeyecegim. Siz insanlara insan oldugu icin deger verirken, o ise kisileri konum, pozisyon belki de ekonomik durumlarina gore siniflandiriyor. Zamanla degisebilir mi? Zor ama belki. Cok yipranir, yorulursunuz zamanla. Kaygilarinizda haklisiniz. Iyi dusunun.
0
balpolen
(14.12.21)
" Ablam duymasın ,bana para gönderir misin dedi ve ben de yolladım."

bu asla yapmaman gereken bir hareket
net olarak sömürülmektir
0
bir soru sorcam
(14.12.21)
hediyeyi pahalı buldu aldırmadı derken naptı cüzdanı mı kaptı elinizden? ağzınıza kürekle mi vurdu? ben bile eşimin başkasına alacağı hediyeye karışmam yahu banane.

ayrıca 3 aylık ilişkide kardeşin sizden para istemesi, sizin göndermeniz filan aşırı aşırı aşırı tuhaf şeyler.

bence çok saçma bir ilişki içindesin ve baskın biri değilsin. eziliyosun, ipleri karşı tarafa vermişsin, bu saatten sonra da alabileceğini sanmam.
0
elorelia
(14.12.21)
Hediye konusu: Arkadaş sizin arkadaşınız, para sizin paranız. Neden kız arkadaşınızın istediği hediyeyi alıp gidiyorsunuz? Çok saçma. Sonrasında üç katı paraya makyaj malzemesi aldı demişsiniz. Alır size ne ki?

Vale konusu: Beklemeniz makul bir süreyi aşmışsa valeye çıkışmak doğal bence. Tabii burada üslup önemli. Üstten bakan ve karşıdakini ezen bir üslupla söylenmişse problem.

Kızın ailesi: Anne baba ayrı ve sevgilileri var demişsiniz. Sanki bu bir kusur gibi. Size ne? Bunu bir kusur gibi görüyorsanız sizde büyük problem var demektir.

Kızın kardeşi: Sürekli kızı darlaması para istemesi vs. yine sizinle alakalı bir durum yok. Çocuğun sizden para istemesi ve sizin o parayı gizlice vermeniz ise çok saçma. Hayır demeyi bilmeniz lazım.

Arkadaşınızı beklemek: Yine sizin arkadaşınız ve yine kararı kız veriyor siz de peşinden gidiyorsunuz. Neden biraz daha bekleyemediniz?


İsteklerinizi, hayat görüşünüzü kız arkadaşınıza aktaramadığınızı ve o ne isterse onu yaptığınızı düşünüyorum. O haklı siz haksızsınız demiyorum ama şu anda ben sizin davranışlarınızı problemli görüyorum. Kusura bakmayın kırıcı olmak istemem ama benim yazdıklarınızdan çıkarttıklarım bunlar.
0
pispinti
(14.12.21)
pispinti +1

kızın belli ki saçma sapan halleri var, belki biraz fazla "karışan" biri olabilir ama siz sadece size söyleneni yapıyorsunuz.
ilişki içinde bir duruşunuz yok gibi.

diğer yandan, yaşam tarzı ve ailesi konularında kızı yargılıyorsunuz.
bu da muhtemelen aile yapıları arasındaki fark yüzünden çünkü sadece aileniz değil, belli ki siz de muhafazakarsınız ve yaşam tarzında onaylamadığınız şeyler var.
en büyük sorun bu.
farklı olmak başka, yargılamak başka.

diğer yandan, üç aylık ilişki için fazla yüzgöz olmuşsunuz.
kız kardeşine para göndermeyi bırakın, kız kardeşinde sizin telefonunuzun işi ne zaten?
sınır çizmekte problem yaşıyorsunuz bence.

ilişkileri olaylar değil, tutumlar bitirir.
ne olacağı tamamen size ve karşınızdakinin size karşı olan tutumuna bağlı.
0
blatta hiberna
(14.12.21)
Benim telefon numaramın Kardeşinde neden olduğu çok yazılmış , nedeni şu ki bir gün üçümüz yemek yemiştik ve sonrasında havaalanına götürmüştüm . Gece geç saatti bir sıkıntı olursa ararsın diye numaramı vermiştim.
Neden ayrılmadın diyenler için de : Beni en çok üzen gelgitleri, bazen yanında o kadar mutlu olduğumu hissediyorum ki . Ama kimi zaman da bambaşka biri gibi oluyor.İnsanları küçümseyen , ötekileştiren…
0
🌸bbb_1
(14.12.21)
ben karsi tarafta sorun gormedim de sizin bu olanlara karsi seyirci gibi sus pus kalmanizin sebebini merak ettim. belki karsi taraf "ya pahaliymis bu" dedi agzinin icine de siz hemen PAHALI DEDI ALMAYAYIM mi dediniz yoksa kasaya giderken kolunuzdan cekistirip BIRAK ONU SAKIN ALMAA falan mi dedi. biraz fazla ciddiye aliyorsunuz agzindan cikan her seyi. bence karsi taraf sizi asar.
pispinti+1
0
ala09
(14.12.21)
aynı senin gibi bir kuzenim var, kendisi sana manitası seninkine benziyor. 2 senede 4 kere falan ayrılıp barıştılar, her seferinde bu kapısına gidiyor kızın. çünkü çok aşık...

köpeği oldu köpeği. kızı takdir ediyorum, ciddi ruh hastası ama tam bir alfa gibi yönetiyor kuzenimi. bizimkinin de hoşuna gidiyor demek ki bunlar. sorsan gelir şikayet eder dert anlatır, 10 dk sonra kız arar, açar gider konuşur gelir, kız bişeylerden şikayet etti diye onun gönlünü almak zorunda hisseder ve bi etkinlik bişi planlar. çünkü çok aşık...

senin geleceğin de tam benim kuzen gibi görünüyor haberin olsun.
0
Bruce
(14.12.21)
zor bence bu iş. hele ki durumun farkındalığına sahipseniz. yol yakınken daha kolay bitirilir; bitirmek istemiyorsanız da güçlü bi sabır ve hoşgörü diliyorum size.
0
barankovan
(14.12.21)
@Bruce hocam kuzenini çok iyi anlıyorum , bazen istediğini yapmıyorum ancak sonrasında onu üzgün görünce hiç dayanamıyorum, ne olacaktı dediğini yapsaydım da kalbini kırmasaydım keşke diyorum
0
🌸bbb_1
(14.12.21)
@barankovan hocam pişman olmaktan korkuyorum , bitirmek kolay ama , nasıl etkilendiysem işyerinde bile tek motivasyonum işi bitirip onunla sohbet etmek :(
0
🌸bbb_1
(14.12.21)
@ala09 yok tabiki kolumdan zorla tutup alma demedi ,ben yakın arkadaşım sevdiğim bir insan dememe rağmen ne gerek var bu kadar pahalı bir şeye. Paramızı biriktirelim yarın bir gün ev kurmak , evlenmek kolay mı dedi. Ben de evlilik falan deyince peki o zaman dedim.
0
🌸bbb_1
(14.12.21)
o<da senin için senin kadar çırpınmıyorsa
kendini bu kadar yormanın hiçbir anlamı yok
0
bir soru sorcam
(14.12.21)
@bir soru sorcam , Hocam beni sevdiğini hissediyorum ,bunu hissettiriyor. Ancak bunları farkında olmadan yaptığını düşüğnüyorum.
0
🌸bbb_1
(14.12.21)
Ayrıl, karşısındakinin aile bireylerini bu kadar umursadığına göre yapamazsın zaten. Kızın davranışları konusunda belki orta yol bulunabilir ama karşındakinin ailesi senin için bu kadar önemliyse sonunda zaten ayrılacaksınız şimdi veya daha sonra.
0
bartholomew87
(14.12.21)
bunlar seni iyi sömürür. Kardeşinin senden para istediğinden ablanın haberi olabilir. Kadın daha 3 aylık ama kimbilir ne zamandan beri tanıdığın arkadaşına hediye almana bile karışmış ve sen onun dediğini yapmışsın. Kendini müge anlı’da bulma dikkat
0
anais
(14.12.21)
Uygun değilsiniz birbirinize. Belli. Üzülecek taraf da sensin maalesef.
0
antihero
(15.12.21)
kendine şu soruyu sor

bizim bu başlığa ilgi gösterdiğimiz kadar
sevgilin seni düşündü mü, ilgilendi mi

şu an herkes kötü hatıraları üzerinden aşık olduğun kişiyi gömüyor

herkes bir gün akıllanır ama akıllandığında isteyeceği kişi sen olmayabilirsin
ve akıllanmasını sağlayan şey senin emeklerin olmaz çünkü zaten bunlara ihtiyacı yok

devam etmek istiyorsan senin de önce kendini düşünmen gerekiyor

bu arada ikizler burcu mu sfdfd
0
bir soru sorcam
(15.12.21)
derhal muhabbeti bitirip kaç kurtar kendini

evlenirken sadece eşinle evlenmiyorsun, ailesi de buna dahil.

ayrıca şimdi böyle dengesizse evlenince senin ağzına s.
0
killerbee
(15.12.21)
Okurken anksiyetem azdı. Bazı şeyler düzelmez. Kendine daha uygun birisini bulabilirsin.

Benim her ilişkim bir öncekinden güzel oldu ama eksiklikler vardı. En sonunda duruldum aradığımı bulunca. 4/4 lük mü şuan? Hayır kimse öyle olmayacak. Ama benim önemsediğim noktalar için evet 4/4lük.
0
ananiyimioguz
(15.12.21)
(11)

2021'de okudugunuz en iyi kitap?

111111
merhaba, yeni kitap arayisina girdigim su gunlerde, sizin bu yil neler okudugunuzu merak ettim. bu yil okudugunuz ve en begendiginiz kitap hangisiydi? ayni sekilde "hic begenmedim" dediginiz bir kitap varsa onlari da yazabilirsiniz, onlari da bilelim.tesekkurler.edit: bu yil cikmis kitaplari kastet
merhaba,

yeni kitap arayisina girdigim su gunlerde, sizin bu yil neler okudugunuzu merak ettim.

bu yil okudugunuz ve en begendiginiz kitap hangisiydi?
ayni sekilde "hic begenmedim" dediginiz bir kitap varsa onlari da yazabilirsiniz, onlari da bilelim.

tesekkurler.

edit: bu yil cikmis kitaplari kastetmiyorum :)
0
111111
(03.11.21)
sonsuzluğun sonu-isaac Asimov
0
erenderk
(03.11.21)
Bu yıl çıkmış kitapları kastetmiyorsan Puslu Kıtalar Atlası'nı okudum en son. Beğendim.
0
himmet dayi
(03.11.21)
en kötüsünü de yazayım: sally rooney-normal people ve conversations with friends. akıcı bi dili ve rahat anlaşılır bi ingilizcesi olduğu için İngilizce kitap okumak isteyip korkanlara öneririm ama konu/yaratıcılık vs tırt.
0
erenderk
(03.11.21)
Ellen Wood - Kapitalizmin Kökeni
0
prole
(03.11.21)
The Gift of Fear (non-fiction)
Klara and The Sun (fiction)
0
ganbatte
(03.11.21)
Amin Maalouf-Ölümcül Kimlikler
0
bahçedekisandal
(03.11.21)
plutongezegendegilmi
(03.11.21)
Victor Hugo seven biri olarak sonunda Türkçe'ye çevrilen Gülen Adam diyeceğim ama umarım diğer baskılar öncesi hatalar düzeltilir, yoksa okuyor musunuz redaktörlük mü yapıyorsunuz belli olmuyor.
0
bartholomew87
(04.11.21)
extremely loud&incredibly close - jonathan safran foer, en son okudugum bu. mümkünse ingilizcesinden oku.
0
spivak
(04.11.21)
hikmet hükümenoğlu okudum ben bu yıl. piyasada bulabildiğim tüm kitaplarını okudum.
çok beğendim. yerli romanda yeni favorilerimden, tavsiye ederim.
atmaca, körburun ve 04.00 kitaplarını öncelikle okumanı tavsiye ederim.
0
ananotherlife
(04.11.21)
(14)

Covid Pozitif

clones
An itibariyle pozitif olduğumu öğrendim. Aradılar beni ilaç getireceklerini söylediler. Fakat çevreden bu ilacın oldukça ağır etkileri olduğunu söyleyenler var. İki doz biontech aşım var bu ilaçları kullanmam gerekiyor mu?
An itibariyle pozitif olduğumu öğrendim. Aradılar beni ilaç getireceklerini söylediler. Fakat çevreden bu ilacın oldukça ağır etkileri olduğunu söyleyenler var. İki doz biontech aşım var bu ilaçları kullanmam gerekiyor mu?
0
clones
(27.10.21)
Twitter'da @esenol kullanılmaması gerektiğini söylüyor. Ben ona inanırım.

Esin Davutoğlu Şenol'u bilmeyenler var sanırım kendisinin Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı olduğunu şuraya bırakayım.
0
lcha
(27.10.21)
Abdurrahman dilipak'da kullanılmaması gerektiğini söylüyor. karar sizin :)
0
giovanne
(27.10.21)
Semptom var mı?
0
pispinti
(27.10.21)
@pispinti ufak soğuk algınlığı belirtileri var sadece.
0
🌸clones
(27.10.21)
Benim aşım yokken 1 yıl önceki varyant ile geçirdim.ilaçtan sonra iyileştim ama ilk 6 ay çarpıntı vs gibi şeyler yaşadım. Kendinizi gözmelemenizi kötüleşirseniz kullanmanızı öneririm.
0
denizmaniaherif
(27.10.21)
ben kullanmadım.
0
dafuq
(27.10.21)
yakın zamanda bir arkadaşım oldu. ilacı getirenler zaten aşınız var. eğer çok kötüleşirseniz kullanırsınız demişler.
0
draconas
(27.10.21)
Bende nefes darlığı vardı ciğerlere inmeye başlamış kullan demişlerdi kullandım nefes darlığım azalmıştı sonra. Ateşim de düşük seyretmişti hep.
0
izza
(27.10.21)
ağır geçirirsen kullan. işe yarıyor.
0
xrated
(27.10.21)
İşe yarıyor +1
Ağır etkileri var -1

Zamanında iki ilaç vardı. Bu ikinci ilaç ağır etkileri olan ilaç idi. Zaten covid faydası olmayan zatürre ilacı gibi bişeydir. Onu vermeyi uzuuuuun süre önce durdurdular.

Fakat şu "çevre" bu durumu "covid ilacı zararlı" diye genelledi.

Şu çevreye bi sormanı rica ediyorum, zararlı dedikleri covid ilacının tam adı neymiş. (kesin bilmiyoruz diyecekler yada "işte veriyorlar ya onlar" deyip geçiştirecekler)

Bu verdikleri ilaç yüzde yüz iyileştiren bir ilaç değil ve fakat covidi hafif geçirmeye faydası olan bir ilaç.

Hafif geçiriyorsunuzdur kullanmazsınız siz bilirsiniz.

Ayrıca o söyleyen çevreyi bulsam bir çift sözüm olacak ama neyse :)
0
top_secret
(27.10.21)
Aynı ilaç mı bilmiyorum ama ailemden herkes kullandı ilacı pozitif olmadığım halde bana da verdiler ve ben de kullandım, bir yan etkisi olmadı sadece ilk dozlar biraz fazla olduğundan bol sıvı tüketmeniz iyi olabilir.
0
bartholomew87
(27.10.21)
İlacın ağır yan etkileri yok. Kullanırsanız bir zararı olmaz. Kanıtlanmış bir faydası da yok. Kullanmazsanız da bir zararı olmaz. Kullanıp kullanmamanın zarar noktasında fark yaratmadığını düşünürsek kullanmak daha mantıklı.
0
amateur
(28.10.21)
Ben kullanmadım, nefes sorunum olmadı, sadece yüksek ateş vardı. Oldukça sağlam beslenmeye dikkat ettim.
0
sirisum
(28.10.21)
Covid pozitif biri olarak yazıyorum şu an, 13.günümdeyim.

Aşı çift doz sinovac var. İlacı kullanmayacaktım, sözde. Çok tepkiliydim. Ama can korkusu içime yerleşene kadarmış o :) 3.gün çok kötü oldum ve içmeye başladım. İlaç sayesinde 2 gün içinde toparladım. Öyle ki, ilaç saatlerine yakın ilacın etkisi azaldığı için öksürük nöbetlerim artıyordu. İlacı içince rahatlıyordum.
0
mellifica
(28.10.21)
(9)

Hayalinizdeki iş

dissendium
Hayalinizdeki iş nasıl?Hayalinizdeki işi mi yapıyorsunuz?Küçük yerde maaş iyiyse, ulaşım kolaysa bir ömür çalışır mısınız? Büyük yerleri hedeflemez misiniz?Büyük yere ulaşınca iş değiştirme macerasından kaçınır mısınız?
Hayalinizdeki iş nasıl?

Hayalinizdeki işi mi yapıyorsunuz?

Küçük yerde maaş iyiyse, ulaşım kolaysa bir ömür çalışır mısınız? Büyük yerleri hedeflemez misiniz?

Büyük yere ulaşınca iş değiştirme macerasından kaçınır mısınız?
0
dissendium
(26.10.21)
Hayalimdeki is kendi isim. Yani maastan kurtulmak. Calistigim kadar kazanmak.
0
floydian
(26.10.21)
Yani benim öyle gibi, evden yabancı bir firmaya çalışıyorum, izin durumuna karışan görüşen yok 8 de iş başı yapmak yok, bugün Ankara yarın Paris'ten çalışabilirim. Ancak bir arıza olursa gecenin 3'ünde de arayabiliyorlar. 2 senede bir değiştirirdim ancak şimdilik düşünmüyorum tek problem maaşlı olması üstteki arkadaşa katılıyorum.
0
mirty
(26.10.21)
hayalimde iş yok.

ama çocukken ve gençken ne yapmayı hayal ettiysem hepsini yaptım. önce bol seyahatli prestijli "büyük yerde" bi işte çalıştım, mutlu olmadım. sonra daha anlamlı bulduğum bi alana yöneldim maddi kazançtan bi nebze feragat ederek. daha mutluyum. birkaç senede bir iş ve ülke değiştirmeyi daha tercih edilir görüyorum şu an. ilk işimden sonra para kıstasım olmaktan çıkmıştı. yaptığım yapacağım işlerden tek beklentim beni zihnen ve vicdanen tatmin etmesi artık. şimdilik iyiyim ama yine de uzun yıllar aynı yerde çalışmak sıkıcı geliyor. 2 seneye başka şeylere sararım kesin.
0
erenderk
(26.10.21)
Başkomiserlik. Treni kaçırdım tabi. :(
0
stejerners
(26.10.21)
Hayalimdeki iş yaratıcılığımı kullanıp üretebildiğim bi iş, zanaat gibi düşünülebilir. Kendi işimin patronu olsam süper olur ama olmazsam da beni manevi olarak tatmin etsin isterim.

Hayalimdeki işi yapmıyorum hatta doğru dürüst düzenli bi işim de yok.

Küçük yerde maaşım iyiyse ulaşım kolaysa ve sevdiğim birileri de varsa ömür boyu olmasa da uzunca bi süre geçinirdim. Sevdiğim biri- köpeğim bile olabilir- yanımdaysa işten kalan vakti kafama göre tatile çıkarak filan değerlendirir küçük şehirde yaşama işini biraz dengelerdim.

Büyük yere gideyim diye özel bi gayreti olan adamın da bi zahmet risk alıp iş değiştirme, deneme yanılma, kendini geliştirip bi sıçrama sevdası olması gerektiği kanaatindeyim. Yoksa kalanlardan sıyrılamaz. Ben pek hırslı olmadığım için buna yanıt veremiycem.
0
kulaktan dolma biber
(27.10.21)
hayalimdeki iş evden yurtdışına çalışmak olurdu sanırım. dövizle para kazanmak. tl'den kurtulmak.

bunun daha da üstü bir hayal olarak kendi işimi kurup yine dolarla kazanmak.

büyük yerin maaşı önemli. sırf büyük diye tercih etmem. maaşı da iyi olmalı. her zaman daha iyisi vardır.
0
jelly bear
(27.10.21)
hayalimdeki işi hiç sevmeyerek yapıyorum. doktorum. belki yurt dışında severek yapabilirdim.

küçük yer ilk tercihim kesinlikle.
0
andlee
(27.10.21)
Hayalimdeki iş yarış stretejisti olmak. Küçük veya büyük yarış takımı fark etmez.
0
bartholomew87
(27.10.21)
Bilimadami olmak. Diger tum isler vakit kaybi ya da oyalanmak gibi. Ya da basibos insanları oyalayan seyler uretmek gibi.

Kucuk yer iyidir kendi coplugunde otersin.
0
halk
(28.10.21)
(21)

akp'li dayılar haklı mı?

yazar yazmaz yazan yazar
öncelikle "dayı" diyerek sempatikleştirmek zorunda kaldığım için üzgünüm. çünkü başka türlü açsam duyuru silinirdi.ekonomi bu kadar kötüyse (kötü değil berbat) halk çok fakirleşmişse bu kadar araba nasıl geziyor yollarda? dünyanın en basit ara sokağında bile park edecek yer yok. tüm otoparklar tıklı
öncelikle "dayı" diyerek sempatikleştirmek zorunda kaldığım için üzgünüm. çünkü başka türlü açsam duyuru silinirdi.

ekonomi bu kadar kötüyse (kötü değil berbat) halk çok fakirleşmişse bu kadar araba nasıl geziyor yollarda? dünyanın en basit ara sokağında bile park edecek yer yok. tüm otoparklar tıklım tıklım. 50binlik araba olmuş 250bin lira ama hâlâ patır patır satılıyor.

kahvecilere gitsen aynı şekilde 3 fırtlık kahve 20 liradan başlıyor ve kasada kuyruk var o kahve bir gecede 40 liraya çıksa o kuyruğun yine olacağına adım gibi eminim. çoğu da öğrenci bu arada.

bu nasıl olabiliyor? günübirlik mi yaşıyor insanlar? bugün buldun bugün ye mi diyorlar? herkesin bir ek geliri, babadan kalma arsası mı var nedir yani fiyatlar ne kadar artarsa artsın bu kalabalıkların azalmama sebebi?
0
yazar yazmaz yazan yazar
(18.10.21)
sığ düşünme ile alakalı.

ekonomi, ortalıkta bukadar çok arabanın olması, park edecek yerlerin olmaması ya da kahvecilerde sıraların olmasına göre iyi ya da kötü olarak beirlenmiyor. o yüzden cevap aslında burada gizli.

hangi ortama girerseniz o ortama göre kriterlerle karşılaşırsınız. parası olmayan kimseyi kahvecide göremezsiniz, tıpkı kahvecinin kapısından çıktıktan sonra karşılaştığınız ya da gördüğünüz insanların ancak %1'inin kahvecide olması gibi. Aynı şekilde, parkı, bahçesi çevre düzenlemesi olmayan bir şehirde daracık sokaklarda iki üç arababının bile tüm sokağı kaplaması gibi.
Ya da 15 yaşında 250 bin km üstü arabasına neden insanlar 100 bin liradan fazl istiyor sence? Ekonomi iyi olduğu için mi? Eli bol da ancak malı mı kıymetli sadece? Eskiden neden böyle değildi?

eskiden aldığın bir hizmeti aynı kalitede aynı fiyata alabiliyor musun bunu sorgulayarak başlamalısın sorularına.
0
foolrules
(18.10.21)
arabasi olmayanlar ne olacak?
siraya girmeyenler ne olacak?
akpli dayi gibi bakarsan akpli dayi gibi gorursun
0
nibba
(18.10.21)
İstanbul veya Ankara gibi bir büyük şehirde yaşıyorsan bunun en önemli sebebi şu yanılgı: Şehirler çok kalabalık ve çok fakir olduğu gibi çok da zengin var.

Akp'nin zengin ettiği kesim de hiç azımsanacak seviyede değil. Birileri fakirleşirken onların cebindeki parayla zengin oldular ve son model BMW'lere, Range'lere, Porsche'lere biniyorlar.

Orta sınıf (kaldığı kadarıyla) da lan üç günlük dünya biriktiriyorum biriktiriyorum ne ev ne araba alabiliyorum moduna giriyor bence ve gerekirse o zengin hayatını yaşıyormuş gibi yapmak için borçlanıyor. Bir hafta Bodrum'da tatil yapıp senenin geri kalanını kredi kartlarına çalışan çok insan var.

Bir de araba özelinde artık millet arabayı yatırım aracı olarak gördüğü için anasının altınını, babasınının birikmişini falan toplayıp krediyle vs. alıyor arabayı üç ay geçmeden o yılki maaşından artıracağından fazlasına satıyor. Sonra başka araba alıyor, onu satıyor. Önceden öğretmenler falan yapardı bunu artık eline biraz para geçen herkes al-satçı oldu. Devlet de sağ olsun bunları göt etmiyor yönetim anlayışıyla fiyatları yukarı tırmandırmaya devam ediyor. Daha bugün sıfır arabalara %15 civarı zam gelecek haberi vardı kurdan dolayı. İkinci eller de değerlenecek bu durumda örneğin.
0
chicha_v2
(18.10.21)
haklılık payın var; ama şöyle bir durum da var. o arabaları alanlar, kahvecileri dolduranlar da fiyatlardan şikayetçi. tam tersini düşünelim. arabaların hiç satılmadığı, kahvecilerin bomboş kaldığı bir durum olması için ülkede kıtlık olması yada afganistan gibi olmamız lazım. benim için kriter araba yada cafe değil. yurtdışına çıkabilmek, rahatça tatil yapabilmek, istediğin şeyi alabilmektir.
0
buenosdias
(18.10.21)
yüzdeci kesim geldi. aramızda kim her gün kahveye 20 lira veriyor? çoğu ayda 3-4 kere kahve içiyor. kim her ay tatile gidiyor? bir yıl önceden erken rezervasyon yaptırıp yılda 1 hafta tatile gidip bütün yıl ödüyor insanlar. ayda 3-4 kere kahve alanlar bile kahvecileri kalabalık yapabiliyor. yılda 1 hafta tatil yapanlar kısıtlı tatil mekanlarında yoğunluk yaratıyor. şimdi git datça'ya bak, insan göremezsin. ülkede çalışanların yarısından fazlası asgari ücret kazanıyor. 2800 lira kazanıp da 250 bin liralık araç almıyor tabii. hangi araçlar hangi yolda geziyor? istanbul'dan tüm ülkenin geneline yorum yapılamaz. istanbul'da ülkenin tüm araç sayısının yarısı var. son bir kaç senede yoldaki araçların modellerine bakarsan hep yerinde sayıyor eskiye göre çok daha az yeni model araç var.

orta kesim için, 30-50 bine aldığı araç 100-150 bin oluyor. o zaman maaşı 3-4 bin şimdi 7-8 bin, 100 bin kredi çekiyor 250 bine yeni aracını alıyor.

evini 2012-2015'te 200 bine almış. şimdi oradan 3 bin kira alıyor. vaktinde mallananlar bu zamanları daha az kayıpla atlatıyor.

ben 2007'de ilk işe girdiğimde 2 bin lira maaş alıyordum. 10 maaşımla araba alabiliyordum. iphone bir maaş ediyordu. şimdi aynı yerde yeni işe girenler 3-4 bin alıyor, 10 aylık maaşlarıyla toros bile alamazlar.

en yoğun dönemde bodrum'a 1 milyon insan gidiyor, e hepsi bu işte. sen de ben de oradayız temmuz'daki bayram tatilinde.
0
gabe h coud
(18.10.21)
ben akademisyenim, eşim öğretmen. ikimiz de devlet memuruyuz, ek gelirlerimizle birlikte ülke şartlarına göre iyi kazanıyoruz. pandemiden önce her yaz 15 gün yurtdışında tatil yapıp, tüm ihtiyaçlarımızı hiç düşünmeden satın alıp, dışarıda her keyfimiz istediğinde arkadaşlarımızla bira içmeye gidiyorduk. ki o zamanlar da ekonomik daralma başlamıştı. ona rağmen 3 sene önce ayda 6 bin tl kenara koyabiliyorduk.

şimdi ne oldu? 200 bin tl kadar biriktirebilmiştik 3-3 buçuk senede. araba fiyatları fırladı. çocuk yapmak istediğimiz için arabaya ihtiyacımız olacaktı. arabalar her ay 10-15 bin tl zamlanıyor, fakat biz her ay 10-15 bin tl kenara koyamıyorduk. sonunda tüm altını, dövizi satıp, acil durumlar için kenara 3-5 bir şey ayırıp, kredi çekip araba aldık. 4 ay önceydi bu. şu an sarı siteye koymaya kalksak, satın aldığımız fiyattan 40 bin tl daha fazla yazacağız (diğer ilanlardaki emsal fiyatlara göre).

peki kenara 6-7 bin tl koymaya devam edebiliyor muyuz? işte burada koca bir kahkaha atabilirim. 3 sene önce 6 bin tl koyabiliyorsak, şu an en azından bir 8-9 bin tl'yi bulmuş olmalıydı kenara attığımız para resmi enflasyona göre. en son ne zaman arkadaşlarımızla buluşup dışarıda bira içtik, hatırlamıyorum. en fazla ikimiz gidip birer tane içip kalkmışızdır. kimse arayıp dışarı çıkalım demiyor bile, evlerde takılıyoruz bir araya gelirsek de :) ayakkabı mont alırken eskiden düşünmezken (aşırı pahalı markalardan satın almıyorduk zaten), şimdi ortalama ürünler için 3 defa düşünüp alıyoruz. market harcamamız 3 katına çıktı. aylık 1900 tl kredinin üzerine 2500 tl arttıracağız diye göbeğimiz çatlıyor.

siz bir de esnafa sorun, gelen giden sayısı aynı mı pandemi öncesine göre diye. ya da gelenler aynı parayı bırakıyorlar mı kalkarken acaba? kadıköy'ün ortasındaki avm'de mağazaların 3'te 1'i boş, baya dükkanı kapatıp gitmişler. kadıköy diyorum. yukarıda biri inditex gömlekler 400 tl olmuş, hala satıyor diyor. napsın herkes pazardan mı giyinsin? çıplak mı gezsin? inditex dediğiniz nedir ki? o sizin gördüğünüz insanlar da mekânda iki kahve içmese, 1 tişört almasa ülkeyi kapatıp gidelim zaten.
0
gmzo
(18.10.21)
önceki cevaplar +1

"bu nasıl olabiliyor? günübirlik mi yaşıyor insanlar?" sadece bu kısma cevaben yazacağım, evet. çünkü yıllarca çalışsam da aldığım maaşı hiç hiç hiç harcamadan biriktirsem de bir mülkiyet sahibi olamayacağımı düşünüyorum. belirsiz bir geleceğe yatırım yapmaktansa yaşadığım şu anı keyifli geçirmek istiyorum. tamamen şahsi bir durum tabii.
0
south park in kapusonlu uyesi
(18.10.21)
nüfus fazlalığı (biri almasa/gitmese öbürü alıyor) ve aile desteği bunu yaratıyor. Çevremde birkaç arkadaşım evlendi, aileleri + kredi desteğiyle ev aldılar mesela. Kendi maaşlarıyla almaları imkansızdı ama şu an bu şişen piyasada bile ev alabildiler. Arz az olduğundan onlar ev alarak ev fiyatlarının daha da artmasına katkıda bulunmuş oldular mesela.

Ben yıllardır direnip araba almıyordum, artık "ya şimdi alıcam ya da ömür boyu alamayacağım galiba" kafasına geldim. Şu an alabileceğim araba da 150-200 bin lira civarı bişey ha. Patır patır satılmasının sebebi bendeki bu düşünce, eskiden "eskiyen şey ucuzlar ikinci el alırız" kafasındayken artık "almadığın her gün zarardasın, alabiliyorsan anında al" kafasına geldik. Babam anlatırdı eskiden de enflasyon bu şekildeymiş herhalde.

Kahveci örneği, e bugün gitmedin yarın 50 lira olacak o kahve? Gençliğimizi yaşayalım biriktirip ne yapacağız diyor o gençler. Mesela biz zamanında euro 2,5 lirayken Avrupa'ya gidip gezebildik, şimdiki gençler onu da yapamıyor oturup Beşiktaşta kahve içiyor ne yapsın.
0
nhk ni youkosu
(18.10.21)
Ülkede ekonomik sıkıntı var mi yok mu diye bakmak istersek bir şehir bir ilçe "burada araba var o zaman sıkıntı yok" ya da "kahveciler dolu o zaman nerede sıkıntı" acayip sığ bir düşünce olur.
Bir kere Türkiye kişi başı araç sayısında baya geride bir ülke. Bu veri eski de olsa hadi 20 sıra atlasın;
www.nationmaster.com

Benim ailemde bir araç vardı ben okurken.
Benim şu an yaşadığım ülkede iş arkadaşlarım çocuklarına araba lease ediyor okurken rahat gitsin diye.

Buna ek olarak kahveci dediğiniz yeri doldurmak o kadar da zor değil. Kahve şu an alkolden daha ucuz ve 20 lira kahve alıp bir kaç saat gecirebilirsiniz; çünkü ülkede kahveci/avm dışında yer kalmadi. Yeşil alan yok, tenis alani yok, park yok hiçbir şey yok. Insanların yapabileceği şey bu. Hobi desen binlerce lira.

Ekonomik kriz var mi diye bakmak gerekirse hane borçlanması, kredi kartı borçları, ozel/devlet kredi oranlari vs bir sürü şey var. Böyle gözlemler hiçbir şey aciklamaz anca AKP'li dayılar arasinda ya da günlerde falan konusulur.
0
logisticsmanager
(18.10.21)
Ekonominin psikolojik boyutuna da bakmak lazım. Tüketici psikolojisi, alım gücü ve yaşam standartları kapsamında da düşünmek lazım.

Son 2-3 yılda alım gücünde ve yaşam standartlarında düşüş olmayan kaç kişi var?
Benim çevremdeki gözlemim herkesin alım gücü de yaşam standartları da az ya da çok düştü. Tabii ki benim çevremdeki gözlemim bilimsel ve geçerli bir veri değil ama işin bir de bu kısmı var demek istiyorum.

Yaşam standardından kastım sadece et, peynir almak değil. Her sosyoekonomik, sosyokültürel kesimin kendine göre bir yaşam standardı var.

Farklı açıdan bakalım; daha üst sosyoekonomik kesimden aklıma gelen, çevremde de ya aynısı ya benzerini gördüğüm birkaç örnek:

Her ay yurt dışına tatile giden adam onu yılda 2-3'e düşürdü.
Audi'ye binen adam şu an Toyota'ya biniyor.
Teknesi, yazlığı olan adam satmak zorunda kaldı.
İkinci fabrikasını kuracak olan sanayici vazgeçti.
Çocuğunu özel okula gönderen aldı, devlet okuluna verdi.
En pahalı özel okula gönderen alıp daha ucuzuna verdi.
Her hafta sonu dışarıda rakı-balık yapan ayda 1'e düşürdü.
x şirketinden genel müdür olarak emekli olan adam freelance danışmanlığa başladı.

Örnekler daha da artırılabilir.

Bu örneklere bakınca amaaan derde bak da diyebilirsiniz ama hayatı boyunca bolluk ve lüks içinde, para derdi olmadan yaşayan bir insanın o hayatını tamamen kaybetmesi de bir travma.

Ekonomik ve kültürel seviyeden bağımsız olarak ne olursa olsun hayat standardını kaybetmenin insanda farkında olsa da olmasa da travma yarattığını düşünüyorum. Ve bu çabuk alışılabilen, hemen uyum sağlanabilen bir travma da değil bence. İnsanlar ucundan kıyısından eski hayat standartlarını devam ettirmeye çalışıyorlar. Kaybettiklerini kabul etmek veya görmek istemiyorlar. En basitinden onun için deli gibi faiz oranları ile kredi çekip tatile çıkıyorlar.
0
la lykia
(18.10.21)
Okyanustan bir bardak su doldurup, " ee hani bunda balina yok?" demeye benziyor bu bakış açısı.

Büyük şehirlerdeki alışveriş merkezlerinin bulunduğu semtlere bakarak ülkenin ekonomik durumu hakkında çıkarım yapmanın bundan hiçbir farkı yok.

Herhalde ekonomik kriz dendiğinde ortamın "i'm lagend" filmindeki gibi olmasını, böyle post apocaliptic, nükleer savaş sonrası madmax ortamı falan olmasını bekliyordunuz. Ancak o zaman ikna olunacak kriz olduğuna sanırım.

Ülkenin %40'ından fazlası asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Eğer bir çıkarım yapılacaksa buyrun buz gibi bir istatistik. E o zaman nasıl herkesin altında gıcır gıcır arabalar dediğinizi duyar gibiyim. Bir kaldırsanız mı kafanızı acaba biraz daha yukarı doğru? Yaşadığınız şehrin kenar mahallelerine doğru bir bakın isterseniz orada da latte'lerini almak için kuyruk bekleyen insanlar görebilecek misiniz? Akşam üzerine doğru semt pazarlarına bir inin isterseniz. Karşılaştığınız insanlara bir sorun, nasıl alıyorsunuz bu arabaları diye.

Bu ülke sadece sizin gittiğinizde gözünüze çarpan yerlerden ibaret değil. Yoksulluğun, fakirliğin en sert yaşandığı semtlere zaten sizin yolunuz düşmüyor diye o yoksulluk yaşanmıyor sanıyorsunuz. Bu ülke sizin tahayyül ettiğinizden çok daha büyük bir yer, hatırlatmak isterim. Bir de böyle düşünün.
0
thracia
(18.10.21)
ekonomi kötüleştikçe orta sınıf azalır, alt ve üst sınıf artar. bu cümlem üzerine düşünün.
0
candide
(18.10.21)
akp'li dayılar dünya gerçeklerinden kopmuş durumdalar.

evde pazardan alınmış bir demlikle çay demlediğinde keyfi yerine geliyor adamın. çıkıp güzel bir yerde iki çay içmeyi kendine hak görmüyor.

ayağımızı yerden kessin yeter mantığıyla araba alıyor (alabilirse). doblo gayet yeterli geliyor. almanya'daki muadili station passat'a biniyor, ama türkiye'deki akp'li dayı bunu kendine hak görmüyor.

ayda yılda bir tavuk alınca et yedik diyor. kırmızı eti kendisine hak görmüyor. öyle bir bilinç yok.

pazardan kıyafet alıyor, gidip düzgün bir alışveriş yapmayı kendine hak görmüyor.
0
co2s2
(18.10.21)
çok ciddi bir nüfus (20 milyondan fazla insan yani) ufacık bir alanda (istanbul) sıkışmış durumda. istanbul dediysem de şile de istanbul çatalca da, oralar değil, bildiğin e5 hattında belçika'dan, hollanda'dan fazla insan yaşıyor. bu kadar insan arasında zengini de var tabii ki. zengini de çok daha fazla zengin. mutlaka kasada kuyruk olacak, mutlaka trafik olacak. zaten 50 araba arka arkaya gelse istanbul'un her yerinde trafik kilitlenir, e 50 arabayı da arka arkaya getirirsin koskoca türkiyede yani. artı üstüne bir de gelen göçmen, turist kalabalığı var, deli gibi para eziyorlar orada burada. e tabii ki kalabalık olacak.

bu arada ciddi bir fomo etkisi de var. şu an devlet en ufak bir kampanya yapsa gider dişimden tırnağımdan artırır arabamı yeniler, bir ev daha alırım. aç kalırım belki ama yaparım bunu. neden, devlet orta sınıftan topladığı vergilerle piyasa koşullarının tersine aşırı avantajlı şekilde para dağıtıyor. bu şartlar altında maaşını ipotek ettirip ev araba almayan adam ekside kalıyor. devlet senden çalıp, kredi kullananları besliyor yani.
0
roket adam
(18.10.21)
ya ben de şunu anlayamıyorum mesela. toplumun her kesimi aynı oranda tasarruf etmek zorunda mı? yukarıda da dedim, kriz beni bir asgari ücretli kadar etkilemiyor. belki 5 tane değil ama 3 tane inditex ürünü almaya devam edeceğim. yılda 5 kere değil 2 kere yurtdışına çıkacağım. iphone'umu 2 sene değil 3 sene kullanacağım. ee, ne şimdi ülkede genel bir kriz yok mu demek bu? benim gibi insanların varlığı; herkes rahat, refah seviyede, sıkıntı yok anlamına mı geliyor? herkes kendine göre tasarruf yapıyor, benim de tasarrufum bu. uygun bir şey arayışında olmak zorunda değilim, benim keseme uygun. peki ya geri kalanlar?

üstelik tüketim çılgınlığının bir sebebi de para biriktirerek yapılabilecek hiç bir şey kalmaması. adama kazak alma diyorsun ayda 200 lira biriktirsin. hadi 2 bin tl de kenara koysun. yılda yaptı 25 bin tl. kendine bir iphone alır anca. onun dışında para biriktirip, tasarruf yapıp ne alacak bu adam? eskisi gibi değil ki 6 ay kendini kasıp araba peşinatı yapasın. z kuşağı da vuruyor kendini tatile, ne yapsın adam. kardeşim benden daha kalifiye bir çalışan, aramızda 6 yaş var, benim kariyerimin başlangıcındaki fırsatları, ekonomik durumu hayal bile edebilecek durumda değil. hep tasarruf et diyordum ona da. artık gez diyorum. ayda 2 bin tl biriktirsen ne olacak.

ekonomiyi anlamaya çalışmak istiyorsanız zenginlerden değil, kenar mahallelerdeki ailelerden başlamanız gerekiyor. restoranları değil, mahalleleri analiz edin. o zaman daha net bir tablo çıkıyor ortaya. ortalama insanı o zaman görüyorsunuz. yoksa 2 milyon adamın yaşadığı mahallede 30 kişi kapasiteli bir restoran dolmuş diye bir analiz sağlıklı olmaz. önemli olan 2 milyon haftada kaç kere et yiyebiliyor? insanlar ekmek, makarna yiye yiye aptallaştılar resmen, yazık günah.
0
roket adam
(18.10.21)
@roket adam +1

Mesela birkaç sene önce filtre kahve makinesi alırken, Delonghi'nin en iyilerinden birini almıştık, bozulduğunda gittik Carrefour'dan kampanyalı en basic Philips makineyi aldık birkaç ay önce. Bu görüşe göre krizin kabul görmesi için illa ki Sinbo kettle ile su kaynatıp ne idüğü belirsiz Nescafe 3ü 1 arada içiyor olmamız lazım.

Öte yandan lise son sınıf kızı için dershane parası toparlayamayan akrabam var. Kendi işleri de pandemi sebebiyle oldukça sıkışık olmasına rağmen sevgili babam destek oldu da, çocuk geleceğe dair hayal kurmaya devam edebiliyor bir nebze. Yoksa hayal kurma hakkı bile olmayacaktı, bence bundan ağır kriz olamaz.
0
gmzo
(18.10.21)
bahsettiğiniz fakir, kenar mahalleli kesimin %99'u akpli ama o iş nasıl oluyor o zaman?

yani ekonomik krizi iliklerine kadar hissedenler akp'li, teğet geçenler akp'li değil. tamtersi olması gerekmiyo mu? neden böyle bu ülke ya:(
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(18.10.21)
öncelikle türkiyede nüfusuna oranla düşük seviyede araç satılıyor. medya avrupa'da 6.7. sıradayız diye övünüyor ama nüfusu hiç söylemiyor. türkiye eğer avrupalı sayılacaksa almanya ile birlikte avrupanın en kalabalık ülkesi ancak almanyada 6 kat daha fazla araç satılıyor. örneğin aşağıda verdiğim linkte görüleceği üzere bizim nüfusumuzdan çok daha az sayıdaki ülkeler bile bizi geçmiş durumda.

(git: www.aa.com.tr)

(git: eksisozluk.com)

peki kim alıyor bu araçları? aslında büyük oranda araç alanlar değişmiyor bana göre. zaten halihazırda otomobili olan insanlar araç değişimi yapıyor.. eşine, oğluna kızına araç alabilen kaç aile vardır ki? trafiğin olması veya parklarda çok araç varmış gibi görünmesi de otopark sıkıntısı ve yanlış planlamadan dolayı bir ilüzyon sadece.

şunu da belirtmek isterim ki ülkeler geçmiş yıllara göre değil o anki dünya sıralamasına göre değerlendirilmeli. türkiyede gençler akp öncesi de dünyada ne popülerse o ürüne sahipti zaten.. örneğin yaşı yetenler hatırlar herkeste bir walkman vardı ya da levis pantolon satışı revaçtaydı vs.
0
jepa
(18.10.21)
karapara aklama ekonomiyi ayakta tutuyor, hepimiz neoliberal sistemdeyiz olmayan parayı harcıyoruz. tamamen subkektif yazdım ekonomist değilim.

toplumun orta üst ve üst zengin kesimi etkilenmiyor çünkü bu adamlar zaten her halükarda para kazanbiliyor ve mal varlıkları var. ancak orta alt alt kesim gayet fakirleşti. peynir alırken sebze alırken artık daha da fazla düşünüyor insanlar. akpli dayılar için bir şey değişmiyor, bu dönemde mal varlığı edindikleri için akp döneminde hep böyle olacak sanıyorlar.
0
mikahakkinen
(18.10.21)
Bence bu ülke bu yönetimi dibine kadar hak ediyor. Ülkedeki gelir dağılımı belli ekonomi böyle gittiği sürece de trafikte araç sayısının azalması gerekmiyor hatta ekonomi böyle giderse araç sayısı artabilir bile. Ekonomide kişi başına düşen gelirin artması da araç sayısını artması anlamına gelmeyebilir önemli olan gelirin dağılımıdır ve bu ülke ile birlikte dünyada da gelir dağılımı felakete doğru gidiyor.
0
bartholomew87
(18.10.21)
ekonominin iyiligi bunlara endekslenemez ki.

haftada 1 cikip kahve icen ogrenciler var ama, biriktirdigi parayla yurtdisina tatile gidebilecek veya araba alabilecek ogrenciler var mi? veya 2-3 kursa yazilip kendini gelistirme imkani olan? yok. ekonomisi iyi olan ulkelerde bunlar var.

luks araba olayini ben de anlamiyorum, benim butun sulalem senelerdir hep ikinci el b en fazla c sinifi arabaya biner. yani cidden kimler nasil aliyor bu arabalari bilmiyorum. bana cogunlugu ak parti yandasi gibi geliyor. 5 bin nufuslu ilcede 1500 oyla secilen belediye baskani, kendi kayinbiraderine 1.5 milyonluk ihale verdi diye cikti gecenlerde. 1.5 milyonu bulan afedersin anadolu comari gidip bi bmw cekiyor tabi altina.

asil bakilmasi gereken orta ve alt sinifin ne kadar et yedigi, ne kadar tatil yaptigi, araba ve elektronigin ne kadar ulasilabilir oldugu, haftada kac saat calistigi, ne kadar kendini gelistirdigi-kitap okudugu vs. asil zenginlik budur.
0
icim urperiyor
(18.10.21)
(3)

Kaçakçılık üzerine bir film... ama hangi film?

placebo
Merhaba,Bir süre önce bir film izlemiştim, ama adı neydi, kim oynuyordu, bir türlü hatırlayamadım. Belki hatırlayan çıkar umuduyla özetini aşağıya bırakıyorum:Uyarı: Bundan sonrası spoiler içerir.Olay, bir Ortadoğu ülkesinde (kuzey Afrika da olabilir, sonuçta malum coğrafya) geçiyor. Uyuşturucu yükl
Merhaba,
Bir süre önce bir film izlemiştim, ama adı neydi, kim oynuyordu, bir türlü hatırlayamadım. Belki hatırlayan çıkar umuduyla özetini aşağıya bırakıyorum:

Uyarı: Bundan sonrası spoiler içerir.

Olay, bir Ortadoğu ülkesinde (kuzey Afrika da olabilir, sonuçta malum coğrafya) geçiyor. Uyuşturucu yüklenip komşu ülkenin sınırına doğru bırakılan eşeklerden (veya katır, emin değilim) birisinin yolu, bir (birkaç mıydı yoksa, onu da unuttum) kesişir. Çocuklar uyuşturucunun olduğu paketi görürler, tabii ne olduğunu anlamazlar ama çocukluk işte, alıverirler, eve götürüp bir güzel saklarlar. Kaçakçılar uyuşturucuyu ararlar, ederler, yamulmuyorsam ölenler de olur hatta bu yüzden... O ayrı hikaye. Finalde de çocuklar futbol oynayabilmek için saha çizgileri çizecek bir şey aramaktadırlar. Akıllarına eşekten aldıkları beyaz toz gelir, o tozu kullanarak bir güzel saha çizgilerini çizerler ve maç yaparlar.

Yardımcı olan/olmak isteyenlere şimdiden çok teşekkürler. Allah beyin kıvrımlarınıza zeval vermesin.
0
placebo
(29.09.21)
filmin ismini hatırlamıyorum ama mısır ya da tunusta geçiyordu sanki. İstanbul modern'de gösterilmişti sanki.
0
bartholomew87
(29.09.21)
nefta football club?
0
lesmiserables
(29.09.21)
Çoook çok teşekkürler. İki bilgi de doğru. Kısa film olduğunu bile unutmuşum, asla bulamazdım herhalde. Çok yaşayın :)
0
🌸placebo
(30.09.21)
(11)

Hükümet değiştiğinde istediğiniz ilk yenilik nedir?

Unde bach canim
2023 seçimlerinde hükümet değiştiğinde yapmasını isteğiniz veya aciliyet kesbettiğini düşündüğünüz ilk değişiklik/yenilik ne olmalı?Mesela;-ötv nin kaldırılması-parlementer sisteme geri dönülmesi-khk kararlarının iptali-bürokratların görevinden alınması vs.
2023 seçimlerinde hükümet değiştiğinde yapmasını isteğiniz veya aciliyet kesbettiğini düşündüğünüz ilk değişiklik/yenilik ne olmalı?

Mesela;
-ötv nin kaldırılması
-parlementer sisteme geri dönülmesi
-khk kararlarının iptali
-bürokratların görevinden alınması vs.
0
Unde bach canim
(28.09.21)
Özgürlüklerin arttırılması.
0
bartholomew87
(28.09.21)
Kılıçdar sen misin?

- Gerçek anlamda demokratikleşme
- ÖTV düzenlemesi ama kaldırılmaması. Geçende biri "BMW bilmem ne için şu kadar vergi" diye başlık açmıştı. Afedersin ama 150bin dolarlık arabaya binecek olan da versin vergisini de kamu hizmetinde kullanalım. 10bin dolarlık arabayla 100bin dolarlık arabaya binen aynı oranda vergi vermemeli.
0
prole
(28.09.21)
ötv'nin kaldırılması : kısa vadede mümkün değil. devletin önemli bir gelir kalemi. devletin farklı kurumlarının bütçeleri var. ötv'yi kaldırdığınızda bu bütçelerin bazılarını devletin karşılaması mümkün olmayabilir. 2-3 sene içerisinde gelirler ve giderler dengesi gözetilerek, kaldırılması ya da hafifletilmesi mümkün olabilir.

parlamenter sisteme geri dönülmesi : yapılacak ilk şey bu mu olmalıdır? yoksa mevcut sistemde hızlıca bazı değişiklikler yapılarak, sonrasında mı sistem değiştirilmesi gerekir?

khk kararlarının iptali : tüm khk kararlarının yanlış olduğu kabulüyle böyle bir işe kalkışmak yanlış olur. kaldı ki devlette devamlılık esastır, hadi herşeyi değiştirelim demek de zor. kararların doğru ya da yanlış olup olmadıklarını yavaş yavaş gözetmek, anlamak lazım.

bürokratların görevinden alınması : akp döneminde bile bürokratlar o kadar sık değişiyor ki, kimse görevinde iş yapacak kadar uzun kalmıyor. benim görüşüm, işini yapan kalır, yapmayan gider.
0
co2s2
(28.09.21)
Aciliyet sırasına göre değil de aklıma geldiği kadarıyla

En önemlisi sağlam bir ekonomi yönetimi kadrosunun oluşturulması.

Üniversiteli enflasyonunun sonlandırılıp acilen üniversiteli sayısının azaltılması. İnsanların meslek eğitimine yönlendirilmesi.

Referansla, dini grupların tensibiyle; hakim,asker gibi kritik görevlere gelen kişilerle ilgili ayrıntılı bir operasyona gidilmesi.
0
biravekahve
(28.09.21)
yolsuzluk mahkemeleri kurulması

-kazanılmış haklar elden alınamaz kanununun devre dışı bırakılarak
son 20 senedeki her şerefsizliğin hesabının her sorumludan maddi olarak söke söke alınması
0
bir soru sorcam
(28.09.21)
Seçim Barajı arttırılmalı. Milletvekili sayısı azaltılmalı Yüzde 0.0005lik oy alma adına bu kadar parti olmamalı. Türkiye'ye parti değil istikrar lazım.

Cezalar caydırıcı değil , kanuni düzenlemeler yapılmalı. Bu da hapishanelerin dolmasına ve başka hapishanelerin yapılmasına engel olur. Büyük bir yük kalkar.
Yolsuzluklarla ilgili olarak cezalar hızlı olmalı kişinin haksız olarak elde ettiği mal varlığı hazineye devredilmeli. Tuhaf olan ülkemizde delilli kanıtlı olsa da haksız ya da suçlu olanın bile bir savunması ,gerekçesi olabiliyor işlediği suç için. Haksızım diyen yok gibi.

Ekonomide dalgalanmalara, fiyatların aşırı yükselmesine , dışarıya para gitmesine kaçırılmasına sebep olanlar da göz ardı edilmemeli.
0
Erva
(28.09.21)
Yolsuzlukların peşine düşülmesi, haksız kazanılan her kuruşa el konulması.
0
marla is in my head
(28.09.21)
ötv'nin kaldırılması. devletin ihtiyacı varmış da bilmem ne.. sen devlet misin kardeşim? sen vatandaşsın ve vatandaş gibi düşüneceksin. devlet gibi düşünüp "ayh devletimin buna ihtiyacı var" dersen devlet de seni yolmaya devam eder. ötv ile yaşamaya alışamayız ve yeni hükümet geldiğinde de kesin kriterim bu olacak. bir iyileştirme göremezsem de babam olsa oy vermem bir dahaki seçimlerde, 5 yıllık bir dönemden bahsediyoruz nihayetinde. ötv konusun refahımızla doğrudan alakalı bir mesele.

ardından seçim barajının düşürülmesi gelir. mecliste temsiliyeti maksimuma çıkarmalıyız. hiçbir partiyi bu konuda ittifakların insafına bırakamayız. %9.99 alan bir seçmen iradesinin yok sayılması gibi bir aptallık olamaz. kaldı ki, akp'nin %35 oy ile %65'lik temsiliyet oranı yakaladığı 2002 seçimlerini kimse unutmasın rica ediyorum bu saçma %10 barajı yüzünden.
0
asırlardır yandaş bir süredir çağdaş
(28.09.21)
ötv ile ilgili bir ekleme yapmak isterim.

son rakamları hatırlamıyorum ama örneğin 100bin liraya kadar olan araçlardan %25, 100bin lira ile 200bin lira arasındaki araçlardan %45 ötv alınıyor olsun. şöyle bir saçmalık oluyor. aracın vergi öncesi fiyatı 100bin lira ise , satışı 125bin oluyor, 101bin lira ise satış fiyatı 146bin lira oluyor. bin liralık bir fark, 21bin liralık bir fark yaratıyor.

halbuki gelir vergisinde olduğu gibi, 100bin liraya kadar olan kısımdan %25, 100bin ile 200bin lira arasında olan kısımdan %45 alınmalı.


tabii en doğrusu, bu uygulamanın 2-3 sene içinde yavaş yavaş sonlandırılması.
0
co2s2
(28.09.21)
hukukun üstünlüğü sağlansın. gerisi gelir zaten.
0
bohr atom modeli
(28.09.21)
hukukun üstünlüğü
İstanbul sözleşmesi
tüm devlet kurumlarında haksız yere başa geçen insanların tekrar sınava falan sokulmasını isterim.
Eğitimden dinsel öğelerin çıkartılması.
0
zimbirik
(28.09.21)
(9)

"blokaj var"

kibritsuyu
evet formula 1'den bahsediyorum. serhan acar ne zaman bi duman görse "blokaj var", "blokaj geldi" diye illa ki söylüyor. hiç kaçırmıyor ama. blokaj denilen şey, adam sert fren yapıyor ve tekerlek kilitlendiği için lastiklerden duman çıkıyor, bu değil mi?yani bunu illa çok önemli bir şeymiş gibi beli
evet formula 1'den bahsediyorum. serhan acar ne zaman bi duman görse "blokaj var", "blokaj geldi" diye illa ki söylüyor. hiç kaçırmıyor ama. blokaj denilen şey, adam sert fren yapıyor ve tekerlek kilitlendiği için lastiklerden duman çıkıyor, bu değil mi?

yani bunu illa çok önemli bir şeymiş gibi belirtmenin, hiç ama hiç kaçırmadan aşırı gerekli ve önemli bir şey gibi söylemenin bir anlamı var mı? lastiği kilitleyip duman çıkarmak lastiğe lokal bir zarar veriyor, yanık bölge oluşturuyor olabilir de yani e yarış abi bu, yani böyle hızlı bir yarışta adamın fren yapıp duman çıkarması normal bir şey değil mi ya? yarışı etkileyip lastiği patlatacak kadar manyak bir aşınma olmadıktan sonra her gördüğün frenden çıkan dumana "blokaj geldi blokaj aha blokaj oldu" diye vura vura söylemenin sebebi nedir?
0
kibritsuyu
(27.09.21)
Blokaj f1'in basit hatası gibi bişey. Blokaj olduysa geç fren yapmış olduğun anlamına gelir, bu da çizgiyi kaybetmene ve hatta arkandakine geçilmene sebep olabilir.

Blokaj olunca zaman kaybı kesindir, peş peşe giden pilotların önde olanı blokaja düşerse arada zaman farkı azalmış olur ve arkadaki yaklaşır. Dediğim gibi, f1'in basit hatalarından biri ve geçişe imkan veren bir gelişme olduğu için vurguluyor olabilir.

Her blokaj bir aksiyona sahip olmasa bile pilotun temposu hakkında da bilgi verebilir.
0
Bruce
(27.09.21)
taamam basit hata, geç frenleme, geçişe imkan verecek bir durum, lakin hani blokaj yüzünden sıra kaybetme riski vardır, kıçından takip eden adam iyice yaklaşır falan anlarım.

hamilton bomboş yolda tek başına giderken virajda duman çıkarıyor, "hamilton'dan blokaj geldi". lan gelsin nolacak yav, önü boş arkası boş, bi an hata yapıp yanlış frenledi duman çıkardı. yani çok önemli bir haltı söylüyor gibi bunu belirtmesini hiç anlamıyorum.
0
🌸kibritsuyu
(27.09.21)
Blokaj lastik ömrünü cok ciddi etkilediği için söylüyor. Cok sert blokajlarda lastik bile degistirmek gerekebiliyor. En yakin ornek yanlış hatırlamıyorsam bir iki yarış önce Sainz’dan gelmişti. (Perez de olabilir çok emin olamadim.)
0
zor azizim zor
(27.09.21)
blokaj yapıldığında lastik ömrü ve performansı çok ciddi oranda etkileniyor. o blokaj sebebiyle belki %10 daha az performans olacak belki 5-10 tur erken pite gelmesi gerekecek, bunların hepsi ayrı parametre.
0
biergarten
(27.09.21)
hocam diyorsun ya "önü boş arkası boş yapsa nolacak diye" bu tamamen lastik ömrünü etkilediği için özellikle vurgulanıyor. çünkü birkaç tur sonra hamilton piste erken girerse "nalaka ya nasıl tüketti abi o lastikleri" diyemezsin blokajı gördüysen. kendi hatasıyla lastikleri yemiş dersin. basit ama oldukça önemli bir durum bence. vurgulanması da gerek.
0
ilgeru
(27.09.21)
elin ingilizi de azerisi de böyle. azeriler o esnada ooo 'bu gidişatla lastik geberik' deyip duruyor. gerçi geçiş olduğunda da vettel pis çaktı diyolar. genel kaba bir tavır da var.
0
onemoremile
(27.09.21)
Konunun eğitimini almış biri olarak blokaj lastik ömrünü etkiliyor daha da kötüsü araçtaki diğer lastik ile arasında bir fark oluşmasına neden oluyor, yol tutuş her iki tarafta farklı olunca hem aracın dengesi değişiyor hem de kerblerde daha az yol tutuş olduğundan yanık lastik ile oralara taşıldığında da daha öncekinden farklı bir his oluşur sürücüde (zamanla yanık bölge traşlanır ve hissiyat iyileşir genelde). Ayrıca sürücü bu iki taraftaki yol tutuş farkından dolayı kendini biraz daha güvenli moda alabiliyor bu da tur derecelerinin düşmesine hatta pilot hissiyattan hoşnut değilse daha erken bir pit stratejisine geçmesine neden olabilir. Bu nedenle blokajın ne kadar kaçınılması gereken bir şey olduğunu şuradan anlayabilirsiniz; bazen imkan varsa blokaj yaşamaya devam edip virajı almak yerine kaçış alanını kullanırlar (ki kaçış alanları hem daha az yol tutuşa sahiptir hem de bazen ciddi zaman kaybı olabilecek alanlardır). Yarışta belki de en önemli şey sürücünün araca tam güvenidir 0,3 saniye kazandıracak ön kanat ile sürücünüz kendini rahat hissetmiyorsa yarışamazsınız diğer taraftan aero olarak 0,1 saniye yavaş gidebilecek bir pakette sürücü kendini daha güvende hissediyorsa 0,2 saniye kazanabilirsiniz.
0
bartholomew87
(27.09.21)
Teknik detayları zaten anlatılmış. Ben Serhan Acar'ın gereksiz abarttığını düşünüyorum. Antrenman seanslarında bile herhangi bir pilot en hızlı turu atınca bağırmaya başlıyor. Q1-Q2 seanslarında da keza öyle. Aksiyona kendini fazla kaptırıp gereksiz yerlerde çok yükseliyor. Heyecanını falan anlıyorum da bazen bu heyecanı yüzünden ekrana yansımayan hatta yansıyanları bile kaçırabiliyor. Önünde zaman ekranı varken "ikinci sektörde sarı bayraklar var, henüz nedenini göremedik" falan diyebiliyor. Halbuki zaman ekranına baksa iki pilotun geriye düştüğünü görüp temas ettiklerini rahatlıkla anlayabilecekken bu gibi şeyleri çok fazla kaçırıyor.

Neyse, uzun lafın kısası bazı ufak şeyleri de çok büyük aksiyonmuş gibi anlattığı için çok önemli bir detay sanabiliyor izleyenler de. Halbu ki blokaj her pilotun sayısız defa yapabileceği çok ufak ve basit bir hata.
0
himmet dayi
(27.09.21)
Evet çoğu blokaj önemsiz ama ben Schumacher'in bir blokaj sonrası çok hızlı bir yere çarpıp ayaklarının kırıldığını hatırlıyorum. Bir çok spin blokaj sonrası olabiliyor. O heyecan blokaj için değil daha çok her an daha önemli bir aksiyon olabilir heyecanı.
0
boray eris
(27.09.21)
(6)

Komedi Dizisi/ Filmi Önerisi

dreamnesiac
Pandemi döneminde Netflix'in sonuna geldiğimi düşünmeye başladım:)Herhangi bir platformda önerebileceğiniz yabancı komedi dizisi/ filmlerine müteşekkir olunur.PS. Favorim HIMYM. Ayrıca Friends ve Grace & Frankie bitirdim.Friends for College, Modern Family sarmadı, bıraktım. The Office birkaç bölüm i
Pandemi döneminde Netflix'in sonuna geldiğimi düşünmeye başladım:)

Herhangi bir platformda önerebileceğiniz yabancı komedi dizisi/ filmlerine müteşekkir olunur.

PS.
Favorim HIMYM. Ayrıca Friends ve Grace & Frankie bitirdim.

Friends for College, Modern Family sarmadı, bıraktım. The Office birkaç bölüm izledim, çok güldüğüm henüz olmadı. Seinfeld izleyeyim desem de ilk bölümlerini yüklememişler.

Film olarak da en son büyük umutlarla Büyük Budapeşte Oteli'ni bitirdim, hiç gülmedim :)

Çok teşekkürler şimdiden!..
0
dreamnesiac
(25.09.21)
Şimdi bir dakika, The Office, ne bileyim The Big Lebowski vs. bu tür şeyler komedi olarak geçiyor ama öyle içeceğini püskürterek güleceğin komedi değil, atmosferini beğenip içine kapılacağın yüzünde gülümsemeyle izleyeceğin şeyler. Bunlardan öyle komedi beklemek yanlış. Büyük Budapeşte Oteli'ni hatırlamıyorum ama Anderson'ın filmleri şirin tarzından dolayı sevilir komik olduğu için değil.

(bkz: coupling) (ingiliz versiyonu)
benim en çok güldüğüm dizilerden. Karakterlere alışırsan bence harika.
0
nhk ni youkosu
(25.09.21)
grace and frankie'yi duymamistim simdi konusuna baktim.
romantik komedi ama book club'i da begenebilirsin film olarak, benzer buldum diziyle.
0
Kittie
(26.09.21)
Ted lasso
0
freebird5406_2
(26.09.21)
espri anlayışınıza uyarsa schitt's creek diyorum.
ama hiç sevmeyebilirsiniz de, biraz durum komedisi ama arada gerçekten kahkaha attırabiliyor.
yine de 6-7 bölüm zaman tanımanızı tavsiye ederim.

onun dışında will and grace ve seinfeld.
seinfeld'in de ilk 5-6 bölümünden sonra aşina olursunuz.
0
blatta hiberna
(26.09.21)
Seinfeld, Married with Children, My Name is Earl, Scrubs
0
bartholomew87
(26.09.21)
peep show
curb your enthusiasm
flight of the conchords
0
isveperver
(26.09.21)
(20)

Kombiyi Açtınız mı?

BuddyGuy
(bkz:kombiyi açmaya karar verilen an)Geceleri üşümeye başladık ama kombiyi çalıştırmak için çok mu erken sanki? Isınmaya başladınız mı?
(bkz: kombiyi açmaya karar verilen an)

Geceleri üşümeye başladık ama kombiyi çalıştırmak için çok mu erken sanki? Isınmaya başladınız mı?
0
BuddyGuy
(25.09.21)
henüz değil, istanbul
0
bartholomew87
(25.09.21)
şaka gibi ama
çarşamba akşamı klima açmıştık.
perşembe gecesi ve dün gece yatmadan 1-2 saat kombi yaktık.

sabaha karşı çok serin oluyor ve çok üşüyen kişileriz.
(izmir)
0
la lykia
(25.09.21)
Hayır, izmit
0
sta
(25.09.21)
istanbulda hayır, daha erken yahu :)
0
rose parks
(25.09.21)
Merkezi sistemi apartman açmış
0
photo85
(25.09.21)
şortla cam açık yatıyorum hala
0
nahtoderfahrung
(25.09.21)
Bence çok erken şu an. Bütün gün bütün camlar açık takılıyoruz biz hala.
0
ms brownstone
(25.09.21)
Tüm gün camlar açık, gece camı kapatıp pike ile yatıyoruz. Yer istanbul
0
zimbirik
(25.09.21)
iki gün öncesine kadar şortla yatıyordum. yorgan bile çıkarmadım. hatta geçen hafta cam açık yatıyordum. kombi açmadım kısacası. istanbul
0
oekuklu
(25.09.21)
Şu an açmadık, daha çok erken ama geçenlerde elimi sıcak suyla yıkama isteğim geldi ve yazdan sonra ilk defa sıcak suyla el yıkadım. Şu an şort yerine eşofman, kısa kollu üstüne hırka ile çözüyorum üşürsem.
0
dissendium
(25.09.21)
şortla gezmeye devam. İstanbul
0
westblack
(25.09.21)
erzurumda misafirhanedeyim açmadı i*neler montla oturuyoruz
0
egokalp
(25.09.21)
Soruya cevap vermeyi unutmuşum;
Mobilden dilemiyorum tekrar yazıyorum bilgisayara geçince üsttekini sileceğim.

Hayır kombi yakmadık.
Yazlık pijamadan kışlığa geçtim.
Pikeden battaniyeye geçtim.
Ama bugün hava o kadar iyi ki yine yazlık pijama ve pikeye döndüm.
0
Dağcı
(25.09.21)
bu akşam açtık. ankara.
0
antikoff
(25.09.21)
Hayır, Ankara.
0
evandro roncatto
(25.09.21)
Hala şort ile yatıyorum, belki ince pike. Hava sıcaklığı 20'li derecelerde iken gerek yok bence.
0
biravekahve
(25.09.21)
hayır,istanbul.
şortu çıkarmadım ben daha ya.
0
neoluyokardesimnebutantantana
(26.09.21)
ankara'da açsan açılır ama üstüne ince bi pike alırsan falan otururken idare ediliyor hala o yüzden açmadım. doğalgaz ucuz olsa açardım ama.
0
floydian
(26.09.21)
İstanbul, tişört+polar ile duruyorum içerisi baya soğuk aslında Macbook'a dokununca eskisine göre çok daha soğuk olduğunu anlıyorum mesela. Bir haftaya açarım en geç.

Fakat pek güneş görmeyen, 30 yıllık binadan bahsediyorum.(Ayrıca Sarıyer'de. Zaten burası yazın bile birkaç derece düşük) Yalıtımı vs. düzgün yerler hala sıcaktır tahminen. Benim için dışarısı evden daha sıcak şu an.
0
nhk ni youkosu
(26.09.21)
şortla oturuyorum.
0
hayirsiz
(26.09.21)
(8)

neler yapıyorsunuz mesela?

data
merhabalar iş-ev arasında sıkısıp kalan ve bekar vs ilişkisi olmayan insanlar, neler yapıyorsunuz, akşamlarınız ve hafta sonlarınız nasıl geciyor? ben çok sıkılıyorum da. sizleri merak ettim. iyi akşamlar
merhabalar

iş-ev arasında sıkısıp kalan ve bekar vs ilişkisi olmayan insanlar, neler yapıyorsunuz, akşamlarınız ve hafta sonlarınız nasıl geciyor?

ben çok sıkılıyorum da. sizleri merak ettim.

iyi akşamlar
0
data
(22.09.21)
Ben çok takılıyorum bu ara. Akşamları spora gidiyorum programım yoksa.
Şehirdeki etkinliklere gidiyorum, eğlenmeye çıkıyoruz, arkadaşlarla buluşuyorum vs. Boş günüm olmuyor neredeyse, vakit uyduramiyorum hatta.
0
veritaslibertas
(22.09.21)
cumartesi 14:30'a kadar çalışıyorum. bazen arkadaşlarımla görüşüyorum işten sonra. ama pazar gününü evde geçirmeye özen gösteriyorum. hafta içi ve hafta sonu bir şey yapmasam da oldukça yorucu geçiyor cumartesi çalışma durumundan dolayı.

eleman lazım mı... :/
0
rahip janick
(22.09.21)
Puro içiyorum aromali puro.
0
stavro
(22.09.21)
Nakış yapıyorum. Mesela:
imgyukle.com
0
Amaranta ursula
(22.09.21)
merhaba,

bir kaç yakın arkadaşım var, zamanımız uyuyorsa beraber yemeğe gidiyoruz akşamları.
ben bazen tek başıma da olsa güzel sergi varsa onları gezmeye gidiyorum.
sahilde yürüyüş yapmayı seviyorum ve çıkmışken sokakta yaşayan kedilere mama veriyorum, bolca onları seviyorum.

geri kalan zamanlarda ev işleri, film, dizi, kitap derken öyle zaman geçiyor.

bazen yalnız hissediyorum ama iyiyim yine de :)
0
elma
(23.09.21)
Dizi izliyorum.
Pandemi dönemi kaybettiğim kitap okuma alışkanlığımı kazanmaya çalışıyorum.
Bazen örgü örüyorum.
0
mutekebbir
(23.09.21)
maç, kitap, dizi, internet, yabancı dil öğrenmeye çalışma vs.
0
alevli deniz sortu
(23.09.21)
Boş zamanım olmuyor, açıktan felsefeye yazıldım ilk sene bitti, yaz okuluyla 3 senede bitirmeye çalışıyorum. Ayrıca yurt dışından online eğitimler var yakın zamana kadar ayın bir cumartesi çevrim içi eğitim alıyordum, şimdi süre sınırlaması olmayan 3 eğitim var onlara geçiyorum. Ayrıca akşamları varsa İstanbul modernden film izliyorum yoksa festivalscope'da bir şeyler var mı diye bakıyorum, biraz zamanım olursa aldığım ve kapağını dahi açmadığım bir sürü kitap ve çizgiromanı bitirmek istiyorum. Ayrıca Futuramaya başlamıştım pandemi öncesi, 2. sezonun ortasından devam etmek istiyorum ve son sezon harici tüm bölümlerini izlediğim the simpsons'ı tamamlamak. Hafta sonları motorsporları yarışlarını izlerken bitiyor çok bir şey kalmıyor kalırsa yine film veya moduma göre eski aldığım dergileri bitirmeye çalışıyorum.
Çok sosyal biri sayılmam ama en çok canımı sıkan şey yurtdışı turlar ve müzik festivallerine gidememek umarım bir an önce herkes aşılanır ve tekrar kavuşuruz bu etkinliklere.
çok yalnız hissetmiyorum ama arada uzun uzun sohbet etmeyi fena halde özlüyorum.
0
bartholomew87
(23.09.21)
(8)

Alman iş arkadaşlarıma Türkiye'den ne hediye götüreyim

wiekannich
Selamlar, yakında iş değiştireceğim mevcut iş yerime işten ayrılırken hatıra anlamında bir hediye götürmek istiyorum. Uçakta kabine sığabilecek büyüklükte ne götürebilirim? Daha önce türk kahvesi götürmüştüm böyle 30 paket falan şirketin mutfağına koymuştum üzerine de yazı yapıştırmıştım, böyle daya
Selamlar, yakında iş değiştireceğim mevcut iş yerime işten ayrılırken hatıra anlamında bir hediye götürmek istiyorum. Uçakta kabine sığabilecek büyüklükte ne götürebilirim? Daha önce türk kahvesi götürmüştüm böyle 30 paket falan şirketin mutfağına koymuştum üzerine de yazı yapıştırmıştım, böyle dayanıklık süresi olan insanların illa o gün değil bir hafta sonra da alabileceği bir şey vermek istiyorum. Aklımdan bu sefer Türk lokumu götürmek geçiyor başka neler olabilir ?
0
wiekannich
(20.09.21)
nazarlik
0
buenosdias
(20.09.21)
yurt disindaki arkadaslarim pismaniye sevmislerdi.
0
in vino veritas
(20.09.21)
Avusturyalı arkadaşlarıma lokum götürüyorum, cok seviyorlar.
0
monicapp
(20.09.21)
Eğer çay seviyorlarsa küçük bir çaydanlık + çay olabilir.
0
nuevo
(20.09.21)
lokum ve saray helvası götüreceğim raf ömürleri de uzunmuş iş görür xd
0
🌸wiekannich
(20.09.21)
Bilmiyorum beğenirler mi ama ben buzdolabı magneti topluyorum hem kendi gittiğim yerlerden hem de arkadaşlarım gittiği yerlerden getiriyorlar. Daha önce Türkiye'ye gelmediyse iyi bir hediye olabilir ya da ben uzun süreli yurtdışında kalacak olsam toz salep götürürdüm herhalde yanımda sanırım yurt dışında ya yok ya da bulmak zor. Belki boza da olabilir ama ben pek sevmiyorum.
0
bartholomew87
(20.09.21)
lokum, pişmaniye v.s. bunlar her zaman banko.
0
nuisance
(20.09.21)
Almanyada bunları bulabilirler zaten. Bulamayacakları ya da nadir bulabilecekleri şeyler düşün bence, met helvası, pestil muska, cevizli sucuk vs gibi.
0
e mice
(20.09.21)
(4)

Covid 19 Asi karti- AB uyumlu saglik pasaportu

neverletyougodown
Ya kafam corba oldu, nasil boyle karman corman yapmislar. Bulgaristan vatandasi annem Bulgaristan'a gidecek. 1- E-Nabiz'da "Covid 19 asi karti" kismi var bir de "AB uyumlu saglik pasaportu" (Asi sertifikasi aliniyor)kismi var. Hangisini almasi gerekiyor?2- Pasaport numarasi ile asi kartini eslestirm
Ya kafam corba oldu, nasil boyle karman corman yapmislar. Bulgaristan vatandasi annem Bulgaristan'a gidecek.
1- E-Nabiz'da "Covid 19 asi karti" kismi var bir de "AB uyumlu saglik pasaportu" (Asi sertifikasi aliniyor)kismi var. Hangisini almasi gerekiyor?
2- Pasaport numarasi ile asi kartini eslestirme vs gerekiyor mu?
0
neverletyougodown
(04.09.21)
aynı durumdan müzdaribim, çözümünü bulamadım. bulgaristan kimliğinde soyadım farklı ve o pasaportla seyahat ediyorum pasaport no girmeme rağmen otomatik tc kimlik ve adı soyadını atıyor sistem. anlamadım hiçbişey.
0
phiphi
(04.09.21)
Abimler gitti geldi, sadece aşı bilgilerini göstermek yeterli oluyordu. Ayrıca BG pasaportunuzla isminizin eşleşmesine gerek yok zaten yanınızda TC kimliğiniz olacaktır. Zaten çok da dikkatli bakmıyorlarmış sorun olacağını sanmıyorum.
0
bartholomew87
(04.09.21)
@ bartholomew87

tc soyadım ile yurtdışı bileti alıp son anda düzeltmiştim yoksa uçağa almıyorlardı. aşı konusunda daha mı gevşektir emin misiniz ? öyleyse iki kimliği de yanımızda taşırız ama demezler mi soyisim aynı değil vs diye ?
0
phiphi
(04.09.21)
Uçuş konusunda ben de Avrupa'ya BG pasaportum ile uçacağım için öyle alıyordum ama BG'ye gidecekseniz çifte vatandaş olduğunuz için TC aşı kimliğinizi de kabul ediyorlar BG'ye girişte ama ben de acaba Türkiye'den başka bir Avrupa ülkesine direk uçarsanız durum nasıl onu merak ettim şimdi. Ayrıca abimler BG'den Yunanistan'a da geçmişlerdi ve bir sorun olmadığını biliyorum.
0
bartholomew87
(04.09.21)
(7)

Japonya olimpiyatlardan kar elde etti mi?

dogu karelyadaki dere agzi
SB.
SB.
0
dogu karelyadaki dere agzi
(20.08.21)
japonya'nın bu işten bir geliri yok ki kar etsin? olay tamamen reklam.
0
co2s2
(20.08.21)
gelir elde etme diye bir şey yok bu tür organizasyonlarda. amaç tanıtım sadece. aksine komple zarar.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(20.08.21)
Seyirciler olsaydi bir miktar gelir elde edebirdi ama malum sadece prestij icin yapiliyor bu organizasyonlar. Amac kar elde etmek degil. Hatta yunanistan atina 2004 icin oldukca kriz yasadi
0
exlibris
(20.08.21)
Bu tür organizasyonlarda kar elde edilmiyor bildiğim kadarıyla hatta bazı yerlerde bu tesisler atıl kalıp bakımları da yapılmazsa tamamen israfa dönüşüyor. Yine de Japonlar atıl durumda bırakmazlar diye tahmin ediyorum. Bu tür organizasyonlar için (Dünya Kupası, Avrupa şampiyonası vs) varsa yeni tesisler yapmak yerine mevcut tesislerin durumlarında iyileştirme yapılması daha uygun ve tahminimce daha az masraflı olur.
0
bartholomew87
(20.08.21)
Aslında dünya kupası, olimpiyat gibi organizasyonların şehirlere ciddi maddi zarar verdiği, hatta çevreye de zarar verdiği üzerine çok eleştiri var.
0
anten
(20.08.21)
kar etme imkanı yok zaten. gelirin yüzde 75i iocye gidiyor. tv gelirleri vs.
0
mikahakkinen
(20.08.21)
Yunanistan olimpiyatla birlikte batti. Tamamen zarar.
0
divit
(20.08.21)
(20)

Euro 2020 - TRT spikerleri

mysticriver
Ekşi sözlükteki maç başlıklarında maç ile ilgili yorumlardan çok spiker eleştirisi görüyorum. Spiker yorum yapıyor bununla ilgili 10 entry art arda geliyor, spiker yorum yapmıyor sadece adları söylüyor yine çok fazla eleştiri geliyor. İstisnasız her maçta böyle yorumlar var. Bazı spikerler daha iyi
Ekşi sözlükteki maç başlıklarında maç ile ilgili yorumlardan çok spiker eleştirisi görüyorum. Spiker yorum yapıyor bununla ilgili 10 entry art arda geliyor, spiker yorum yapmıyor sadece adları söylüyor yine çok fazla eleştiri geliyor. İstisnasız her maçta böyle yorumlar var. Bazı spikerler daha iyi bazıları değil fakat ben izlerken spiker seyir zevkimi fazla değiştirmiyor -milli takımın maçlarındaki demagoji hariç o hayattan soğutuyor tabi-. Gerçekten bu kadar rahatsız ediyor mu sizi de spikerler merak ettim. Ve gerçekten çok mu kötüler?
0
mysticriver
(03.07.21)
Ediyor tabi. Adam bi ara ispanya milli takımımız falan dedi.
Replay olan pozisyonu o an oynanıyor gibi bağıra bağıra anlattı. Çok rahatsız ediyorlar hem de.
0
Deathrow
(03.07.21)
Az önce şöyle dedi mesela: dünyanın en basit oyunu olmasına rağmen milyonları peşinden koşturan…….
Bu ne şimdi? Kim diyor futbol dünyanın en basit oyunu diye? Deli oluyorum ya.
0
Deathrow
(03.07.21)
Akışı bozuyor bazen anlamsız yükselişler, yanlış yerde verilen tepkiler de çok dikkat dağıtıyor. Beni en çok rahatsız eden tehlikeli pozisyonların hiç heyecanlı anlatılmamasıydı. Taa ki beinsporttan bi kaç kişi gelene kadar.
0
olaylar olaylar
(03.07.21)
Bir tanesi haric(bu aksam mac anlatan) hepsi rezil seviyede bence. Ersin düzen falan anlatsa belki daha iyi olurdu(eskiden ntvsporda anlatırdı arada) ama 250bin lira maas alıyordu sanırım aylık. Maç anlatmakla uğraşacağını sanmıyorum.

Keske ssport spikerleri anlatsaydi turnuvayı. Erman yaşar, Emre Özcan falan bunlardan 10 kat iyi spiker. Ve yeni jenerasyona uygun spikerler. Gencler zaten 90dk mac izlemiyor. Bari eğlenceli, entelektüel ve düzgün anlatsınlar da ilgi çeksin. Sacma sapan bilgiler veren sıvacı ertem sener de bunlardan iyi bence.
0
westblack
(03.07.21)
şu an oynanan ingiltere maçında bile en az 3 topçunun adını yanlış söyledi bütün maç. kane şut çekti kaleci tuttu ve top açıldı, arkadaş 3 saniye sonra keyyyynnn şuutt diye bağırdı.

yani demem o ki inanılmaz rezalet seviyedeler. yorum yapma kısmında da avrupa futbolunu az takip eden insanlar verdikleri sözde bilgilerin ne denli boş/yanlış/hatalı olduğunu bildikleri için keyifleri kaçıyor. çok kötü değiller, rezaletler. sanki bilerek maçlar kötü anlatılıyor. istenilse bu denli kötü olamazlardı.
0
ilgeru
(03.07.21)
ben de takılmıyorum maç izlediğimde. insanlar sürekli bişeylerden şikayet ediyolar, artık ülkenin genel durumu mu nedir bilmiyorum. "dünyanın en basit oyunu olmasına rağmen milyonları peşinden koşturan" desin yani ne yapabilirim. buna da sinirleneceksem genel olarak çok daha zor bir hayatım olurdu. daha iyi spikerler vardır mutlaka ama maç izleyeceksem izlerim yani problem değil benim için.
0
tepedeki psychedelic adam
(03.07.21)
ilk maçlarda çook kötülerdi. Son maçlarda biraz daha iyi bence.
0
nundu
(04.07.21)
beni çok etkilemiyor. sadece bazen mesela bir pozisyon oluyor, pozisyonun tekrarını veriyorlar, sen de korner mi aut mu anlayamıyorsun, spiker de bir şey demiyor, "acaba stattan anlatmıyorlar mı?" diyorsun ama onu da bilmediğim için bir şey diyemiyorum. eğer her maçı stattan anlatıyorlarsa spikerin burada bir şey dememesine sinirlenirim. onun dışındaki hatalar da senkronizasyon problemi olabilir. başka bir problem vardır. spikerleri dinleyin, "bazen stattaki konumumuz sahaya çok uzak oluyor, önümüzdeki ekrandan anlatalım desek, oraya da 1 saniye geç geliyor" diyor. yani bir adamın nasıl bir zihinsel problemi olabilir ki bir hareketi gördükten 3 saniye sonra onu anlatsın?

"dünyanın en basit oyunu" artık klişe olmuş bir laftır. bunu da bilmeyene, ilk defa duyana da ilk defa rastlıyorum. türkiye'deki herkes illa ki söylüyor bunu. dünyada ne kadar söyleniyor bu laf bilmiyorum ama johan cruyff'un artık atasözü olan bir lafı var bununla ilgili: "futbol basit bir oyundur, zor olan ise basit oynamaktır." gelip bunları bilmeyip de ona buna laf etmek çok ilginç cidden.

insanlar sinirlenmeyi çok seviyor demek ki. ben de buna sinir oluyorum.
0
hlot
(04.07.21)
Özellikle ülkede çok iyi spikerler varken Avrupa futbolunun ülke bazında en önemli turnuvasını gerçekten en kötü spikerler anlatıyor. TRT o kadar yozlaştı ki zamanında bu turnuvaları anlatanlara bakın bir de şimdikilere.
0
bartholomew87
(04.07.21)
Bizim milli takimin maclarindaki hamasetten kaynakli takti millet, seyir zevkini etkileyecek bir durum yok benim icin. Koyun surusu mantigiyla eskiden urundul linc yerdi simdi spikerler.

Bonus: italya-belçika macindaki "bir futbolcunun goz yaslarindan daha onemli ne olabilir" sözü beni de germişti biraz
0
pofudukayi
(04.07.21)
euro 2020 için değil de, tenis ve wimbledon için yorum yapacağım.

bu yıl wimbledon ssport'ta, o yüzden ingiliz spiker(ler)le orijinali izlemek mümkün oluyor.
meğerse trt spor da wimbledon'ı yayınlıyormuş, haberim yoktu.
dünkü federer-norrie maçına baktım ve trt 2'deki spikerle izlemeyi tercih ettim.

gerçekten çok iyiydi.
türkçe hakimiyeti olsun, maçı aktarması olsun, gayet iyiydi.
eurosport'takilerle kıyaslandığında bayağı iyiydi mesela.
yani aradaki farkı dünkü maçı izleyince daha iyi anladım.

futbolu pek bilemiyorum ama teniste spiker seyir zevkini çok etkiliyor bence.
o açıdan spiker önemli.
0
blatta hiberna
(04.07.21)
@pofudukayi o söz beni de irrite etti fakat o maçı anlatan spiker aslında euro 2020 boyunca nispeten iyiydi bence. Talihsiz oldu biraz o lafı söylemesi.

Ben de basketbolda daha çok rahatsız oluyorum. Çünkü sürekli bir basket olma durumu var ve her baskette bağıran spiker yada tam tersi durgun spiker hiç çekilmiyor. Ancak futbolda bu ayrım bu kadar keskin değil gibi geliyor.

Bir de şahsi kanaatimce milli takım yada avrupa maçlarında basketbol özelinde konuşursam gerçekten en az futbol kadar abartı bir hamaset var kanal/spiker farketmeksizin. O nedenle futbola bakınca rahatsız hissetmedim belki de.
0
🌸mysticriver
(04.07.21)
Ben çok başarılı buluyorum trt spikerlerini.
Bu turnuvada da 1-2 maç hariç anlatımlar gayet iyiydi.
Bizim millet genetik olarak “yorum yapmazda ölecek” hastalığına sahip olduğu için her boku eleştirmek zorunda.
Bu sebeple her maçta yorum yapıyor spikerlerle ilgili.
0
otopsicocugu
(04.07.21)
bizim maçı anlatan 2 tane yaşlı adam var onlar sahiden kötü ya. Kendini kanıtlama, izleyici heycanlandırma peşinde ama işe yaramıyor daha kötü oluyor. Diğer iki tane sesi daha genç olanlar var. Onlar gayet iyi beni rahatsız etmiyor.
0
eazy
(04.07.21)
kardes naaptin, ekside mac basligi okunur mu hic? En kalitesiz entryler mac basliklarinda. O anlik pas hatasi yapti, diye Messi futbolcu degil diyen mi ararsin, ana avrat soven mi:)
0
neverletyougodown
(04.07.21)
Formula 1'i İngilizce yayınından izliyorum ben de. Serhan Acar'ı çok öven arkadaş var ama ben arkadaşların heyecanlı anlatmasıyla bilgi ve yorum yeteneğini karıştırıyorlar diye düşünüyorum.

İngiliz yayınında 4 kişi filan anlatıyorlar, biri eski F1 pilotu oluyor. Olabilecek ihtimaller, stratejiler, paddock'tan bilgiler, çok daha doyurucu geçiyor.
0
burfak
(05.07.21)
bu arada şimdi levent özçelik chiesa'ya inzaghi deyince aklıma geldi. turnuvanın başlarında bi maçı izlerken yine levent özçelik'in böyle çok bariz hata yaptığını duyunca bunun bi hastalık belirtisi olabileceğini düşünmüştüm. yani bunun gibi çok bariz bikaç hata yapmıştı ve bunun bilmemekle filan da alakası yok. ne bileyim alzheimer başlangıcı filan gibi bişey mesela, ciddiyim.
0
tepedeki psychedelic adam
(06.07.21)
ben de inzaghi olayı için geldim.

yahu chiesa'ya ısrarla inzaghi demek ne oluyor? sonra "federico chiesa" diye düzeltiyor ama 5 dk sonra yine inzaghi diyor. yahu italya'nın bu turnuvada 6. maçı, inzaghi kardeşler çoktan tarih oldu, iyi misiniz ya?

acaba chiesa'ya inzaghi benzetmesi mi var, bizim duymadığımız? bu kadar bariz hata da olamaz çünkü. inzaghi'nin çocukları da top oynuyor desen, yine karıştırabilir diyeceğim ama çocukları var mı yok mu onu bile bilmiyoruz.

muhtemelen kendi aralarında çocuktan sürekli inzaghi diye bahsediyorlar bir sebepten benzettiklerinden dolayı. o yüzden de dili sürçüyor. başka mantıklı bir açıklaması yok. buna benzer başka bir hikaye de duymuştum.
0
hlot
(06.07.21)
@hlot italya maçı sonunda da italya 0 - türkiye 3 demişti:)
0
nothing in my way
(06.07.21)
@nothing in my way: o zaman sağlık sorunları olabilir :) zaten az önce de "yıllardır anlattığımız inzaghi adını telaffuz ettim, kusura bakmayın" dedi. başka sebep sunmadı.

çok yaşlı da değil gerçi, 63 doğumluymuş.
0
hlot
(06.07.21)
(2)

İstanbul'da kültür-sanat etkinlikleri

Mossy
Önümüzdeki günlerde/haftalarda/aylarda gitmeyi planladığınız, tatminkâr olacağını düşündüğünüz etkinlikleri paylaşır mısınız? Özellikle SSM ve Pera'da yapılan sergilerin müptelası olarak sizlerden yine bu yönde tavsiyeler bekliyorum. Ama illaki sergi olmasına gerek yok elbette, sadece kendi planlar
Önümüzdeki günlerde/haftalarda/aylarda gitmeyi planladığınız, tatminkâr olacağını düşündüğünüz etkinlikleri paylaşır mısınız? Özellikle SSM ve Pera'da yapılan sergilerin müptelası olarak sizlerden yine bu yönde tavsiyeler bekliyorum. Ama illaki sergi olmasına gerek yok elbette, sadece kendi planlarınızı paylaşmanıza da sevinirim. Yeni bir şeyler keşfetmek istiyorum *-*
0
Mossy
(27.06.21)
40. İstanbul film festivali, İstanbul müzik festivali ve caz festivali var. Salonların açılmasını 4 gözle bekleyen biri olarak her fırsatta filme gideceğim. Diğerlerinin takvimi açıklandıkça onlar da listede.
0
Jux
(27.06.21)
Ağustos'ta İdil Biret konseri var, 10 Mart 2020 Riverside'dan sonraki ilk etkinliğim olacak, hatta pandemi sonrası evden iş hariç çıktığım sayılı zamanlardan biri olacak. Tabii o zamana kadar yeni bir dalga yükselmezse.
0
bartholomew87
(27.06.21)
(7)

Biontech 10 güne falan bitmez değil mi?

avatar is back
Bugün aşı hakkım tanımlanmış ama çok fazla seyahatten dolayı beklemek istiyorum. 10-14 gün sonra falan aşı olmayı düşünüyorum da geçen bayağı sinovac geldi. Şu an ne kadar biontech vardır? Ne kadar gelmişti?
Bugün aşı hakkım tanımlanmış ama çok fazla seyahatten dolayı beklemek istiyorum. 10-14 gün sonra falan aşı olmayı düşünüyorum da geçen bayağı sinovac geldi. Şu an ne kadar biontech vardır? Ne kadar gelmişti?
0
avatar is back
(23.06.21)
Ilkinde yan etki olmuyor gibi bir sey, bence sikinti olmaz gibi.
0
kuehles blondes
(23.06.21)
şu andaki plana göre her bir ay (haziran-temmuz-ağustos-eylül) 30 milyon doz olmak üzere toplamda 120 milyon doz biontech gelcek. plana sadık kalınırsa biteceğini öngörmüyorum.
0
makarnavodka
(23.06.21)
Randevuyu alinca garantilemis (bi nevi ayirtmis :D) olmuyor muyuz asimizi? Eger oyleyse ve 10-14 gun sonrasina aciksa randevunuz alin.
0
invictae
(23.06.21)
@invictae, nasıl düşünemedim yahu? Alayım 10-15 gün sonraya haha. Teşekkürler
0
🌸avatar is back
(23.06.21)
Özel bir sağlık durumunuz yoksa ve seyahatinize 3-4 gün varsa bence aşınızı olun. İlk doz olsa dahi bir antikor oluşturuyor.

Herkesin sağa sola gittiği şu dönemde tek doz olsa da insanların aşılı olması hiç de fena bir şey olmaz bence.
0
denizgonen
(23.06.21)
randevu alinca rezerve olmus oluyor; ama turkiye'de oyle islemiyor. sinovac randevusu verdiler millete sonra asi kalmadi dediler. soz konusu elde olmayan/gelecek asi olunca kimse garantisini veremez.
0
buenosdias
(23.06.21)
randevunuzu aldıktan sonra gidemeyecek olursanız iptal de edebiliyorsunuz.
0
bartholomew87
(23.06.21)
(6)

Uğur ve Özlem Hoca neden bu kadar ön planda?

makarnavodka
selam dostlar, özlem ve uğur hocalarımızın geliştirdiği ve büyük fedakarlıklarla bizleri buluşturdukları biontech aşıları için kendilerine gerçekten minnettarız. ancak benim dikkatimi çeken bir konu var ve sizlerin de fikrini almak istedim. uzunca bir süredir uğur ve özlem çifti dünya basınında ve s
selam dostlar, özlem ve uğur hocalarımızın geliştirdiği ve büyük fedakarlıklarla bizleri buluşturdukları biontech aşıları için kendilerine gerçekten minnettarız.

ancak benim dikkatimi çeken bir konu var ve sizlerin de fikrini almak istedim. uzunca bir süredir uğur ve özlem çifti dünya basınında ve sosyal medyada manşetlerde. gerek amerikan dergi kapaklarında gerekse almanya'daki yüksek tirajlı gazetelerde hep ön plandalar. hatta son 1-2 aydır linkedin'e ne zaman girsem orada bile kendileriyle ilgili postlar havada uçuşuyor.

aklıma takılan konu ise, kendileri bu kadar gündemdeyken neden atıyorum moderna'nın aşı geliştiricisi, oxford'un profesörleri, gamaleya'nın doktorları vs bu kadar gündem olmuyor?
0
makarnavodka
(22.06.21)
uzman değilim medyadan takip ettiğim kadarıyla
1.aşının medikal içeriğinden çok yeni bir teknoloji geliştirmeleri önem arz ediyor
2.yıllar yıllar boyunca bu metotla, çeşitli hastalıklara çözüm olsun diye çalışmalar yapmış, bu çalışmaları ön görüp yatırım yapmışlar. bknz ms, kanser vs..
bir problem oldu ne yapsak acabadan ziyade, bu ileride lazım oluru görmeleri önemli. bir de sanırım doğrudan bir ömrü bu olaya adamak var.
0
rewlack
(22.06.21)
Sanırım bu çiftin kendi kurduğu bir şirket aşıyı geliştirdiği için, yani pfizer'da çalışan iki hekim/biyolog değiller, kendi şirketleri var. Ondan olabilir.
0
John Bloor
(22.06.21)
ilk geleiştiren olmaları, ilk mRNA aşısı olması ve en yüksek düzeyde koruyuculuk içeren Covid aşısı olması olabilir.
0
bartholomew87
(22.06.21)
Marketing'leri iyi çünkü.

Kişi üzerinden yapılan reklamlar, direkt marka üzerinden yapılan reklamlardan daha etkili. İnsanlar daha kolay "bağlanabiliyorlar", özellikle çok daha yüksek güven gerektiren deneysel aşı sektöründe bu daha önemli. O yüzden daha çok gündem oluyorlar, daha çok görüyoruz.

Tabi bi de daha "marketable"lar. "Fakir göçmen çocuğu hepimizi kurtarıyor" mevcut politik narrative'e çok güzel oturuyor.

Bi de aşı başına 20$ para alıyorlarmış. Kendileri de epey para basmışlardır reklam için. Batılı devletler için de kârlı bir iş, yani Sinovac, Sputnik reklamı yapıp pastayı niye Çin'e Rusya'ya kaptırsınlar.
0
plutongezegendegilmi
(22.06.21)
Bu ikili eskiden de cok zengin oldugu icin saglam bir pr butceleri var sanirim.

Muhtmelen pfizer da gocmen sempatikligini one cikarmak istiyordur.

Yoksa o sirketin 7 kurucusu var, mrna asisi da macar bir kadinin olayi zaten.
0
divit
(22.06.21)
tr.m.wikipedia.org

Ben daha bu kadini anan gormedim, bu da ayni sirkette.
0
divit
(22.06.21)
(25)

Çocuk sahibi olmak

dissendium
Çocuk sahibi olmak hakkında düşünceleriniz neler?Ben günümüzde çocuk yapmanın çılgınlık olduğunu düşünüyorum. Hem dünyada birçok sorun var (küresel ısınma, aşırı nüfus, su kıtlığı, besinlerin kalitesizliği, hava ve deniz kirliliği, savaşlar...) hem de ekonomik olarak büyük bir yük olduğunu düşünüyor
Çocuk sahibi olmak hakkında düşünceleriniz neler?

Ben günümüzde çocuk yapmanın çılgınlık olduğunu düşünüyorum. Hem dünyada birçok sorun var (küresel ısınma, aşırı nüfus, su kıtlığı, besinlerin kalitesizliği, hava ve deniz kirliliği, savaşlar...) hem de ekonomik olarak büyük bir yük olduğunu düşünüyorum çocuk sahibi olmanın. Hele 3 çocuk sahibi olan insanlar bana bayağı ilginç geliyor. Ben 1 çocuğumun olmasını isterim. 2 çocuk bile bence fazla. Maliyet direkt iki katına çıkıyor. Siz kaç çocuk sahibi olmayı istiyorsunuz? 2 ve üstü sayıda çocuk düşünen kişilerin motivasyonları ne? Çocuk yapmak yerine evlat edinmeyi düşünür müydünüz?
0
dissendium
(19.06.21)
Bu hayatta en net olduğum konulardan biri çocuk sahibi olmamak

Evlat edinmek değil ama ekonomik olarak biraz rahat olsam çocuk ya da çocukların eğitim ve sosyal hayatına destek olmak isterim
0
freebird5406_2
(19.06.21)
Çocuk yapmak yerine evlat edinmeyi düşündük. Ama kedi sahiplenmek gibi kolay değil. Biz kritere uymadık mesela. Evimiz kira, benim kronik rahatsızlığım var, en az 5 yıldır evli değiliz. Direkt eleniyoruz. Kriterler uysa da 3 yıl çocuğa koruyucu aile oluyorsun daha sonra mahkeme kararıyla çocuğu evlat edinebiliyorsun. Evlat edinmek kolay olsaydı tüm varlığımızı, paramızı son kuruşuna kadar tüp bebek merkezine gömmezdik. Bizim çocuk sahibi olma motivasyonumuz kendimiz gibi bir insanın daha olmasıydı. Tabi bu özetin de özeti. Ben kendim gibi farkındalığı olan, duyarlı ve ahlaklı bir insan daha olsun istedim. dondurulmuş embriyolarımız var. İlerde maddi gücümüz ve sağlığımız elverirse bir embriyo çözdürebiliriz:)
0
suicides underground
(19.06.21)
Çocuk sahibi olmak istemiyorum. Hatta istememekten öte bu konuda çok netim. Dünyanın en büyük sorumluluğu ve insanların çok büyük bir kısmının bu kadar rahat bir şekilde bu sorumluluğun altına girmesi bana da çok ütopik geliyor.

Çocuklardan hiç hoşlanmıyorum açıkçası ve evlat edinmek de çok ütopik bir şey benim için bu yüzden. Mümkün değil başkasının çocuğuna dokunamam ya da hiçbir çocukla 1 gün bile geçiremem.
0
ms brownstone
(19.06.21)
çocukları severim ama çocuk sahibi olmayı pek düşünmüyorum, her açıdan büyük sorumluluklar gerektiren bir iş.

32 e
0
blue rebel motorcycle club
(19.06.21)
ben öyle bu dünyaya çocuk getirmek istemiyorum gibi argümanları sevmem ama çocuk bakmak dünyanın en sıkıcı şeyi gibi geliyor bana. komşunun çocuğunu, yeğenlerimi falan seviyorum. güzel bir bebek gördüğümde de dayanamayıp severim ama konu çocuk bakmaya gelince bana çok korkunç geliyor. bir kere sosyal hayatın sıfırın altına inecek. hele ki yaramaz bir çocuk insanı çok hızlı yaşlandırır. bu pahalılıkta hala 3-5 çocuk yapanları ben de anlamıyorum.
0
nothing in my way
(19.06.21)
youtu.be

Sirf 46 gun yuva yapmaya kasiyor, sonra kari koca besliyorlar. Hatta erkek olan disiyi besliyor.
Sonra bunun cogu ölüyor. 2 tanesi ucuyor.

Bunun bir de sahinli versiyonu var, o kadar vahsi kus dagin basina et tasiyor devamli.
Disi kaciyor, yavrularin hepsi ölüyor erkek yine bastan basliyor.

Dusun iste cocuk yapmak oyle manyak bir icgudu, istemesen bile genlerinde kodlu oldugu icin karsi koyamiyorsun.
0
divit
(19.06.21)
Cocuk dogurmanin bencil ve yanlis bir davranis oldugunu dusunuyorum. Ebeveynler kendi istek ve kaygilari dogrultusunda dunyaya bir hayat getiriyorlar. Ancak bu bebege yasamak istiyor musun diye soran yok.
Kendi istek ve arzularimiz disinda dogurulup bu dunyaya atiliyoruz...
0
nax
(19.06.21)
Ekonomik durumum iyi, duygularımı saklamam, sevgi göstermekten çekinmem, haksız olduğum kanıtlanırsa kabul ederim vs. vs. çok iyi bir baba olacağımı düşünüyorum ama bu dünyaya bir çocuk getirme planım yok.

Hem hedeflerim çok büyük, isteklerim çok fazla; çocuk yaparsam zaten az olan kişisel zamanım yok olacak çünkü hepsini ona ayıracağım; çocuğu boşlamayacağım.

Hem de ülkeye göre iyi bir durumdayım ama bu ülkeye çocuk mu getirilir. Mutsuz yaşayacağına hiç var olmasın daha iyi bence. Hadi yurtdışına gittim diyelim; insanların gelir artışının enflasyonun çok altında olduğu bir sistem sürüyor. 30 yıl sonra ne durumda olacak insanlık bilmiyoruz.

Kirlilik, su krizi, küresel ısınma, nüfus patlaması bunlar yaşanabilir alanları yok ediyor ve yakın gelecekte yüz milyonlarca mülteci olacak. Sistem değişmediği sürece çocuk yapmayı düşünmüyorum. Şu an ilişki durumumuz karışık olan son sevgilim de çocuk yapmaya karşıydı ama evlat edinmeye açıktı, eğer gerçekten kişisel olarak istediğim noktaya gelirsem o opsiyonu düşünebilirim.

Yine de gelecek hayallerimde çocuk yok. Kedi ve tavşan ağırlıklı planlar yapıyorum.
0
aguen
(19.06.21)
Valla ben istiyorum ya da istemiyorum şeklinde net bir şey diyemiyorum. Hayat bu insan değişiyor her şey değişiyor. Ancak çocuk yapma büyütme süreci oldukça meşakkatli. Öte yandan bir canlıya ahlaki ve insani şekil vermek çok zor, ağır ve önemli bir sorumluluk. Böyle bakınca ne gerek var diye düşünüyorum. Ama birgün anne olursam iyi bir anne olacağıma inanıyorum. Evlat edinme konusunda da olumlu düşünüyorum.
0
Amaranta ursula
(19.06.21)
Çok doğru düşünüyorsunuz. Çocuk sahibi olmak isteyenlerin en büyük argümanı "çocuk evin neşesi" klişesi. Çok büyük bir istismar bu, çocuğu eğlence aracı olarak görüyorlar. Diğerleri de sanki 200 IQ'lari varmış gibi genlerimi aktarmak istiyorum diyor. Bu kişiler bu konuyu düşünenler yine de. Diğerleri ise ne toplumu ne de kendi hayatini sorgulamayan kişiler. Koyun gibi oku, çalış, çocuk yap, tüket, emekli ol, öl mantığında kişiler.
0
howfaristhesky
(19.06.21)
Hayattaki kendi verebileceğim kararlar içerisinde ilk kırmızı çizgim heralde. Çocuk istemiyorum. 30 e.
0
the real brad pitt
(19.06.21)
Antinatalizm deniyo bu olaya, çocuk yapmanın doğru bir şey olmadığını savunan bi akım.

Ben şahsen çok olumlu bakıyorum çocuk olayına, hedef 5 çocuk. Henüz hiç yok gerçi, belki ilk 2'den sonra fikrim değişir, bilmiyorum :)

Sorumluluk almak hayatta en sevdiğim şey, öbür türlü sıkılıyorum. O dandik Twitter postlarından gibi olacak ama bi sürü ülke gezdim, her şeyi yedim içtim falan, baydı bi noktadan sonra. Yani kötü değil ama kesmiyor diyeyim. 50 yaşıma gelip 3. kedimle baş başa oturuyor olmak düşlediğim gelecek değil.

Niye 1-2 değil de 5? Çok çocuklu geniş ailelerde çocuğun daha geniş bir özgürlük alanına sahip olduğunu düşünüyorum. Önemli bir şey bu.
0
plutongezegendegilmi
(19.06.21)
Bir çocuk istiyorum, iki çocuk belki. Esim iki cocukmus ve iki cocuk konusunda mantıklı yorumları var.

Yalniz çocuğu yapmadan aşağıdakiler olacak;
-arabanin kredisi bitecek (39 ay)
-benim kalacagim ülke ya da sehir daha netlesecek (bir üst müdürüm 4 seneye falan emekli.amaclari beni onun pozisyonuna atamak ama büyük firmada olunca bir anda kendimi İsviçre, İrlanda'da falan bulabilirim).
-bu ikinci kisim olursa artik bir eve girisecegiz.

Bunlar olunca cocuk yapabiliriz diyoruz. Normal sartlarda herşey düzgün giderse çocuk 18 yasina geldiginde isteyecegi eğitim icin bi 20-30 bin euro para olabilir ama iki cocuk olursa biraz zorlu.

Neyse; genel düşüncelerimiz para durumumuzun iyi olmasi ve benim kariyerimin biraz daha belli olmasi. Öyle acayip çocuk yapalim olayimiz yok. Daha yasimiz var, bir 4-5 seneye bakariz.

3 cocuk bana göre de fazla :)
0
logisticsmanager
(19.06.21)
Çocukken bile diğer çocukları sevmeyen bir çocuktum. "Biyolojik saatin alarm verecek, sen de çocuk isteyeceksin" dediler yıllarca, kırkıma geliyorum ama hâlâ istemiyorum. Dünyanın sorunları, ülkenin ekonomisi falan gibi "mantıklı" gerekçelerim yok. Basitçe, çoğalma güdüsüne sahip değilim.

Evlat edinmek gibi bir niyetim de yok. Kedilerimden biri üç gün önce ameliyat oldu, ilaçları, iğneleri, kuma giremediği için parkeye işemesi derken ameliyattan bir gün sonra "Yok ben zaten çocuk falan bakamazmışım, bu ne ya, bıktım, yoruldum, yeter" diye homurdanıyordum evde, o bile fazla geldi. Çocuk isteyen arkadaşlarım, yakınlarım çocuk sahibi olduğunda onlar için mutlu oluyorum ama bir yandan da çok çekecekler ya yazık diye üzülüyorum içten içe.

Çok çocuk yapma motivasyonu çok karmaşık. Üremek ve soyunu devam ettirmek çok ilkel/temel bir insan güdüsü, bir kısmımız mantığı devreye sokup çocuk yapmazken ya da bir çocuk yapıp bütün sermayesini/enerjisini ona yöneltirken bir kısmımız da "bol bol çocuk yapayım da en az biri soyumu devam ettirsin" seviyesinde davranıyor (bunu bilinçli yapması gerekmiyor, güdü işte). (Mültecilerin kamplarda bile çocuk yapmaya devam etmesi, pandeminin ortasında insanların bile isteye çocuk yapması da buna dahil bence.)

Ya da inancı gereği doğum kontrolünden uzak duranlar var, eğitimi-parası-imkânı olmadığı için doğum kontrolüne erişemeyenler var. Çok fazla ve karmaşık sebep var bunun arkasında.
0
kobuzchu kiz
(19.06.21)
çok üstün zeaklı olursun ya da ne biliğim dünya için çok önemli şeyler başarırsın belki genlerin bir sonraki nesle aktarılması için yaparsın da arkadaş dünyayı tüketmekten başka bir şey yapmayanlar neden illa kendi egoist ihtiyaçlarını karşılamak için ürer. Neyse ki uzun vadede insanlar ya çocuk yapmayı seçmeyecek ya da imkanları buna el vermeyecek ya da bunun kombinasyonu olacak.
0
bartholomew87
(19.06.21)
Temeli sağlam bir aşk evliliği yapmak, sevgi, saygının olduğu huzurlu bir yuva kurmak çocuk yapma eyleminden çok daha zorlu geliyor bana. Şiddetli geçimsizlikten herkesin apar topar boşandığı, birbirine tahammülünün zayıfladığı bir dönemdeyiz. Belki kendi anne babamda sağlıklı evlilik göremediğim için inancım bu kadar zayıf olabilir. Sıcak bir yuvada, eğitimli, ekonomik olarak rahat ve ruh sağlığı yerinde anne baba ile büyüyen çocuklar özgüvenleri, hayata karşı pozitif bakış açıklarıyla kendilerini belli ediyorlar zaten hemen. Çocuk doğduğunda bir kil kütlesi gibi aslında, çevre ona bir heykeltıraş gibi şekil veriyor sunduğu iyi ve kötü yaşantılarla. Gerçekten doğru eşi bulduğuma inanırsam ki olasılık biraz düşük geliyor bana, ekonomik açıdan da sıkıntı yaşamadığım sürece 1 tane çocuk yapmak isterdim. Herkes anne baba olmak zorunda değil, olmamalı da zaten. Hele evliliğini kurtarmak için eve neşe gelsin diye çocuk hiç yapmamalı. Asgari düzeyde fizyolojik ve psikolojik ihtiyaçları bile karşılayamıyor çoğu ebeveyn, bencil ebeveynler bu gibi ebeveynler bana göre.
0
Josephine.
(19.06.21)
çocukları çok seven, çocuk hassasiyeti fazla olan biri değilim ama çocuk sahibi olmak istemenin bununla bir ilgisi pek yok gibi.
elbette çocuk isterim.
hatta duruma göre 2-3 tane de istenebilir ama şartlar çok önemli.
maddi ve manevi olarak kısıtlı imkanları bölüştüreceksem gerek yok.
onu ilkini yaptıktan sonra düşünmek lazım.

benim asıl kriterim gerçekten benden çocuk yapmak isteyen birinden, gerçekten çocuk dünyaya getirmek isteyeceğim biriyle bunu yapmak.
önemli olan bu.
0
blatta hiberna
(19.06.21)
biz yaptık büyütüyoruz maşallah sağlıklı sıhhatli büyüyor yapmak isteyen yapar istemeyen yapmaz zaten ama kısır döngü bu bilinçli insanlar az çocuk yapıp yada yapmayıp bilinçsizler üredikçe toplum git gide daha kötü yozlaşıyor
0
basond
(19.06.21)
Biraz dar bir perspektiften bakıyorsun. Mesela kendine çocugun tum masrafları devlet tarafından karşılansa çocuk dogurup doğurmayacağını sorabilirsin. En son danimarka tatilde hamilelik oranı daha yuksek oldugu icin tatile teşvik paketleri başlatmıştı. Ya da Almanya 25 yaşına kadar çocuğa gelir sağlıyor. Vallahi ben doğurmak istiyorum. Ama finlandiya'ya taşınacağım galiba doğurmak için. 3 yaşına kadar evde bakacağım çocuğuma deyince maaş ödüyor ebeveyne. Jeff evde ilgilenir, Aylık 200 euro da bu bakıcı maaşın dışında çocuk için veriyorlar. Bir de bütün bebek bakım malzemleri koli ile geliyor yaş ilerledikçe. Her çocuk başına para artıyor çocuk sayısı arttıkça. Bukadar maliyet dedin diye yazdım bunları (*-*)/ Ülkeye göre gideri bırak üzerine para alıyorsun.
0
velvetmorning
(19.06.21)
@velvetmorning, yahu Danimarka, Finlandiya gibi 5, 6 milyonluk ülkelerde 50 yaşındaki insanlar da çocuk yapar. Almanya zaten yaş ortalaması yüksek bir ülke. Tarihten silinmemek için mecbur teşvik etmesi gerekiyor. Ben bunları referans kabul etmiyorum maalesef. Bu tip ülkelerde doğmak zaten hayata 3 0 önde başlamak demek. Ben Türkiye'yi ve yakın coğrafyayı dikkate aldığımda dar bir perspektife sahip olduğumu düşünmüyorum. Bu arada erkeğim. Bunu doğum konusu için belirttim. Ama para da verseler yine 2'den fazla çocuk istemem.
0
🌸dissendium
(19.06.21)
Maddi durumlari cok iyi olanlar genelde cocuk yapiyor. Gozlemim bu yonde.
0
medusa
(19.06.21)
benden 16 yaş küçük kardeşimin yalnız bir çocukluk geçirmesinden dolayı diyorum ki: eğer çocuk sahibi olunacaksa en az 2 tane olmalı ve yakın yaşlarda olmalılar. tek çocuk her şeyden önce çocuk için sıkıntı. kardeşim mesela pandemi vardı okula gidemediler, dışarı çıkamadılar, çıksalar oyun oynayamadılar. kardeşi olsa bu kadar yalnız ve oyunsuz kalır mıydı? hayır. ebeveylerle buyuklerle bir yere kadar oluyor o ve gerisi olmuyor, olmaz. bu konuda aşırı netim. tek çocuğa karşıyım. eğer bir gün anne olursam o yola en az 2 çocuk için çıkmışımdır. ama çok büyük ihtimalle olmayacağım, çünkü 1) doğurmaktan ve hamilelikten ölesiye korkuyorum 2) klişe ya da her neyse bu dünyaya çocuk getirip üzülmesine, yorulmasına, haksızlığa uğramasına, çaresiz kalmasına vb hiçbir şekilde yaşayacağı olumsuz şeylere sebep olmak istemiyorum. ben her türlü yanında olurum ama illa ki büyüyecek ve hür bir birey olacak, bu ülkede veya bu ülkeden kaçıp herhangi bir yerde ne kadar hür olabilirse tabii. e bir de baba olacak kalibrede erkek tanımamam da etkili tabii. ama buna gelene dek zaten oluru yok.
0
levybroo
(19.06.21)
Ben çocuk istemiyorum, ama hormonlarım zaman zaman baskı yapıyor. :) Çocukları severim aslında. Fakat bakımını üstlenmek istemediğim için evlat edinmeyi de düşünmem.
0
auroraaurora
(19.06.21)
2 tarafın da ana baba sağ ise ve yakında oturuyorlarsa yapılabilir
2 taraf da çalışabilir bu durumda
ama anne 3 yaşa kadar izin alma imkanı olursa daha sağlıklı olur
0
bir soru sorcam
(19.06.21)
cocuk sahibi olmak istemiyorum. kimsenin dusunmedigi, umursamadigi kadar cok sorumluluk gerektiriyor.

ulkenin hali belli. dunyanin hali belli. dogaya verdigimiz zarar, siyasi sorunlar... bunlar zaten hayati mahveden seyler. boyle bir hayata bir cocuk getirirsem karsilasacagi sorunlarin ustesinden nasil gelirim bilmiyorum.

hem ben bu cocuga yeterli ilgiyi veremem, cok yogun bir is hayatim var. cocuklari da oyle cok sevmiyorum. basa cikamam.

zengin degilim, her istedigini yapamam. kaliteli bir hayat yasamasi icin gereken ihtiyaclarini asgari olcude bile karsilamam cok zor. saldim cayira mevlam kayira bir sekilde cocuk buyutmeyi dogru bulmuyorum.

saglikli, mutlu, ozguvenli, merhametli, egitimli, enerjik, ogrenen, eglenen, akilli, bilgili, saygili bir cocuk yetistirmek icin yapmak gereken cok sey var. bu cok seyi ben yapamam. zamanimi cocuga ayiramam. yeterli de olamam zaten.

evim, arabam, birikmis param yok. ben bu cocugun gelecegini nasil garantileyecegim? bana bir sey olursa bu cocuga ne olacak?

en basitinden saglikli beslenmesini saglayamam. kendim bile saglikli beslenmiyorum. yemek yapmayi sevmiyorum.

bu cocugun okulu var, lisesi var, universitesi var, erasmusu var, masteri var. var oglu var.

ben bu egitim sureci boyunca ona hicbir sekilde destek olamam. ha benim gibi tasarimci olacaksa olurum ama matematik, fizik, kimya, biyoloji... bunlardan anlamiyorum. destek olamam. ogretmen tutmak gerekir, para ayiramam.

bir suru hastalik var. hastalandiginda en iyi tedaviyi almasini saglayamam. para para para. oldu da kotu bir durum yasadi diyelim. bir uzvunu kaybetti veya yasitlarina gore daha sakin yasamasini gerektitecek bir kalp hastaligi cikti diyelim. ben ona bu durumda ihtiyaci oldugu psikolojik destegi saglayamam. benim zaten psikolojim bozuk.

evet bak benim psikolojim bozuk. nereden yaptim bu cocugu keske yapmasaydim derim. cocuga yazik ettim kendimden nefret ediyorum derim. berbat gunler geciririm. bu hallerimle cocugu korkuturum. onun da psikolojisi bozulur.

benden anne manne olmaz. yok yok istemem.
0
batlegolas
(20.06.21)
(1)

İnternet sorunsalı

bartholomew87
D-smart net'e geçme hatası yaptım, aktivasyon için bekliyordum ki bugün modemin internet ve DSL ışıkları yanmaya başladı, ben de aktivasyonun tamamlandığını düşündüm ancak internet bağlantım hala yok muhtemelen ayarların yapılması gerektiğini düşünüp müşteri hizmetlerini aradım ancak henüz aktivasyo
D-smart net'e geçme hatası yaptım, aktivasyon için bekliyordum ki bugün modemin internet ve DSL ışıkları yanmaya başladı, ben de aktivasyonun tamamlandığını düşündüm ancak internet bağlantım hala yok muhtemelen ayarların yapılması gerektiğini düşünüp müşteri hizmetlerini aradım ancak henüz aktivasyonumun tamamlanmadığını söylediler. İnternet ışığının yanıp, internetin olmaması normal bir durum mu?
0
bartholomew87
(15.02.20)
@konetsu teşekkürler
0
🌸bartholomew87
(15.02.20)
(9)

Müşteri memnuniyeti

rock n roll
Selam herkese. Diyelim ki bir kafe ya da bir restorana gittiniz, ne olursa o mekana tekrar gitmek istersiniz? Yani bir mekanın müdavimi olmanız için ne olması gerekir?
Selam herkese. Diyelim ki bir kafe ya da bir restorana gittiniz, ne olursa o mekana tekrar gitmek istersiniz? Yani bir mekanın müdavimi olmanız için ne olması gerekir?
0
rock n roll
(18.01.20)
hijyen
güleryüzlü hizmet.
minik jestler belki. (çay ikramı, bişey tattırmak, vb..)
tadında minik bir ilgi ve sohbet.
fiyat-performans oranı
lezzet
0
la traviata
(18.01.20)
Ben sürekli etrafımda dönülmesinden ve ha bire bir şey ister misiniz diye sorulması dan çok rahatsız oluyorum. Bir de bana efendim şeklinde hitap edilmesinden hoşlanmıyorum ama bu çok kişisel bir şey neticede onlardan da böyle hitap etmelerini istedikleri için içimden üzülmekle kalıyorum çoğu zaman.
0
Amaranta ursula
(18.01.20)
Güleryüz
Hijyen
Yerken rahat hissetmem
Fiyatın absürt olmaması
0
zahlebinin
(18.01.20)
Her zaman gittiğimiz kafelerde genellikle kahve ve tatlı ikramı oluyor bize. Ayrıca Guler yüz ve kafenin bize aitmiş hissiyatı. Menülerde de bir şey sipariş ettiğimizde su olmasın bu olsun diyince bizi kirmamalari bizi mutlu ediyor.
0
monkey
(19.01.20)
Kibarlık çok önemli. Bir de tabii gitmeden önce varolan beklentilerimi karşıladı mı asıl soru bu.

3-4 kez midemi bozan bir Hatay usulü tavuk dürümcü var mesela. Hala gidiyorum. Arkadaşlarım da aynı şekilde. Resmen 50/50 pure pleasure veya 1 gün devre dışı kalma.

Ama üst düzey bir restorana gidersem servis süresi de önemli, yemeğin porsiyonu da sunumu da. Bir yemeğe yüz iki yüz lira veriyorsam vaat ettiği her şeyi kusursuz sağlamalı.
0
aguen
(19.01.20)
1-rahat sandalyeler, koltuklar.
2-temiz tuvalet
3-saygılı personel
0
anarsika
(19.01.20)
Benimle herkesle ilginedildiği kadar ilgilenilmesi.
Bir grup insanın dışındaki tek insanmışım gibi hissetmemem.
Yiyecek ya da içecekte hoş detay yakalamam.
Fiyatın makul ve porsiyonun doyuruyor olması.
0
baal
(19.01.20)
Diğerlerinin kopyası olmayan kendine özgü bir konsepti oiması.
0
bartholomew87
(19.01.20)
lüks bir mekana gittik özel bir gündü fiyatar yüksekti ama özel gün için eyvallah ettik(köfte tabağı 100 tl döner 130 tl gibi bir rakamlar) yemekler harikaydı davranış hijyen vs mükemmeldi eşimde bende tekrar özel bir gün olursa buraya geliriz tavsiye de ederiz diyorduk kendi aramızda ancak hesaba bakınca ikram edilen çaydan 16 tl aldıklarını görünce oha çaydan para mı alıyorlarmış dedik ki daha da asla adımımı atmam. Ekmeğe 20 tl yazmalarını kabullendim kuver adı altında ama çay kırmızı çizgim oldu.

İkram diye düşünüp gelen çayı içtik kitlediler ayıp ettiler. Tek kelime etmeden efendice ödeyip ayrıldık ama o yemeğin o fiyatların üzerine çaydan böyle bir para alınmasını ben kabul edemedim.

sözün özü ne kadar mekan düzgün olursa olsun standartlara uymak önemlidir bu tarz ufak şeylerden kar edeyim diye ufak hesaplara girmemeli.
0
basond
(19.01.20)
(9)

Uçağa Nutella tarzı ürün sokabilir miyim?

bartholomew87
Sorum şu yurtdışından Türkiye'ye uçarken Nutella gibi yoğum kıvamlı kapağı hiç açılmamış bir ürünü uçağa sokabilir miyim? Tam olarak sıvı da katı da sayılmazlar.
Sorum şu yurtdışından Türkiye'ye uçarken Nutella gibi yoğum kıvamlı kapağı hiç açılmamış bir ürünü uçağa sokabilir miyim? Tam olarak sıvı da katı da sayılmazlar.
0
bartholomew87
(11.11.19)
nutella yasak değil diye biliyorum. sokulur. bir ihtimal el koyabilirler 400 gr götürün.
0
ozdek
(11.11.19)
Yok zaten getirmeye çalıştım da el koydular çok şaşırdım ama ilk defa başıma geldiğinden bir şey de diyemedim. Üstelik Türkiye'de olan bir ürün olmadığından almıştım. Çanta sıvır kalmasın demişlerdi ama ben çok küçük bir şampuanı çantada unutmuşum, cihazdan geçerken örtü çanyaya baktılar Nutella tarzı şeyi aldılar, şampuanı da şeffaf çıtçıtlı poşete koyup geri verdiler.
0
🌸bartholomew87
(11.11.19)
Sıvı kısıtlamasına kremsi şeyler de dahil, geçmiş olsun
0
mezzosprite
(11.11.19)
normal şartlarda hayır. nutella kaptıran çok oluyor yurtdışı uçuşlarda
0
burya
(11.11.19)
Normalde de özellikle almam. Çok umursamasam da doğum günüm nedeniyle bir hovardalık yapayım dedim parasında değilim de zaten sıfıra yakın tatlı tüketen biriyim bu nevaleyi de sadece bir kere uzun seneler önce yarım kavanoz kadar yedim ve bayıldım. Ceza olarak 10 katını öde deseler gözümü kırpmayacağım nadir şeylerdendi üzdü.
0
🌸bartholomew87
(11.11.19)
Sokamazsınız. Paris'ten binerken almışlardı bizimkini
0
karacigerim vur kadehlere
(11.11.19)
Allah Allah halam Almanya'dan 700 gramlık dev kavanozlar getiriyor her sene.
0
chicha
(11.11.19)
kabine alınmıyor. uçak altı bagaja verilebilir.

@ chicha senin halan bu şekilde getiriyordur.
0
helenart
(11.11.19)
@chicha halanız muhtemelen kabinde değil bagajda getiriyordur. Bagajda sınırlamalar daha rahat.
0
karacigerim vur kadehlere
(11.11.19)
(6)

Yurt dışı için kaç saat önce havaalanında olmam yeterli olur?

bartholomew87
Online check-in yaptım 1 saat önce olsam yeterli olur mu?
Online check-in yaptım 1 saat önce olsam yeterli olur mu?
0
bartholomew87
(28.10.19)
valizin yoksa 45 dakika yeterli bence. varsa 1 saat.
0
hot potato
(28.10.19)
eger istanbuldaysaniz havaalani cok kalabalik olabilir, pasaportta sira olabilir, guvenlikte sira olabilir, ucagin kalktigi kapi uzakta olabilir. bunlari da dusunun.
daha dun ucaktan tam 2 saat once gittim havaalanina, kapiya vardigimda boarding baslamasina 5 dk kalmisti. duty free de sadece 10 dk gecirdim, tuvalete girdim. bu kadar oyalandim.
istanbul havalimani icin konusuyorum.
0
interview with the vampire
(28.10.19)
sabiha gökçene gideceğim ve sadece kabin bagajım var sanırım 1 saat yeterli olacaktır.
0
🌸bartholomew87
(28.10.19)
%80 ihtimalle yeterli olur, asıl soru %20 riski alacak mısın?
0
mikro patlama
(28.10.19)
yurtdışı uçuşlarınız için bence en az 2 saat önce orada olun. Polnet kilitlendiğinde yaşlı gözlerle kalırsınız dışarıda malesef
0
Northern Mariner
(28.10.19)
Bencede 2 saat önce orda ol
0
Topalordek
(29.10.19)
(4)

Brexit - AB Vize durumu

bartholomew87
31 Ekim tarihinden önce İngiltere'ye giden ve 31 Ekim tarihinden sonra dönecek olan bir AB vatandaşı vize almalı mı, almaması durumunda geri dönerken bir yaptırım ile karşılaşır mı? Şu an için vize konusu tam çözülmedi diye biliyorum.
31 Ekim tarihinden önce İngiltere'ye giden ve 31 Ekim tarihinden sonra dönecek olan bir AB vatandaşı vize almalı mı, almaması durumunda geri dönerken bir yaptırım ile karşılaşır mı? Şu an için vize konusu tam çözülmedi diye biliyorum.
0
bartholomew87
(18.10.19)
AB vatandaslarinin giris cikisinda sikinti olmayacagi soyleniyor.

"For the time being, border crossing arrangements will remain unchanged. EU citizens will enter the UK as they do now, using their passport or national identity card. They will be able to use eGates if they are travelling on a biometric passport, and they will not face routine intentions testing."

resmi kaynak: www.gov.uk
0
Haldamir
(18.10.19)
"EU citizens entering the UK after Brexit
Free movement as it currently stands under EU law will end on 31 October 2019. However, Parliament has provided that much of the free movement framework will remain in place under the EU (Withdrawal) Act 2018 until Parliament passes primary legislation to repeal it. Ahead of that, the government will introduce some specific changes, reflecting that we are no longer part of the EU, to increase security and better protect the UK public." Şöyle bir şey de var ama tam olarak yine vize gerekir ya da bir yaptırım oalcak denmemiş.
0
🌸bartholomew87
(18.10.19)
Orada da farkli bir sey soylemiyor. 2018'de cikan EU withdrawal act ile EU vatandaslarinin serbest gecisi korunuyor. Ilerde yeni bir kanun cikip o iptal edilene kadar da EU vatandaslari serbest gecebilecek. Zaten su an vize alip gitme diye bise mumkun olmasa gerek. EU vatandasi birinin basvurabilecegi bir vize bile yok sanirsam.

Su da baska bir resmi kaynaktan bu arada;
"If the UK leaves the EU without a deal
Irish citizens will be able to enter, work and study in the UK without a visa as they can now.

EU, EEA and Swiss citizens will be able to enter the UK as they do now after 31 October 2019.

EU, EEA and Swiss citizens will also be able to live, work and study in the UK as they do now until 31 December 2020.

In other cases, find out if you’ll need to apply for a visa to enter the UK."

www.gov.uk
0
Haldamir
(18.10.19)
Teşekkürler
0
🌸bartholomew87
(18.10.19)
(3)

istanbul (av. yakasi) mutlaka görülmeli diyeceğiniz kiliseler.

goochie goochie
Sb. Tskler
Sb. Tskler
0
goochie goochie
(28.09.19)
istiklal caddesi'nde bulunan ve istanbul'daki en büyük katolik kilisesi olan (bkz: sent antuan kilisesi).
0
aslansimsek
(28.09.19)
Aya İrini ama aktif değil.
0
bartholomew87
(28.09.19)
Sveti Stefan kilisesi

Kanlı Kilise

Balat'ta bunlar.
0
old possum
(28.09.19)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.