Giriş
(11)

Nasilsiniz? Bir gununuz nasil geciyor?

mor oje
Ben surekli bir seylere yetismeye calisiyorum ama yetisemiyormus gibi hissediyorum. O yuzden sagligim iyi olsa da biraz yorgun ve yilginim.Sizden naber?
Ben surekli bir seylere yetismeye calisiyorum ama yetisemiyormus gibi hissediyorum. O yuzden sagligim iyi olsa da biraz yorgun ve yilginim.

Sizden naber?
0
mor oje
(23.11.20)
avrupa'da lockdown olan bir şehirdeyim. her gün öğleden sonra yataktan kalkıp, masa başına oturup yazmam gereken bir metne odaklanıyorum. sabah kahvaltımı düzgün yapıyorum. ancak dışarı çıkacak bir bahanem yoksa evden çıkmıyorum. istanbul'daki evimi özlediğimi hissediyorum. biraz yalnız hissediyorum.

sağlığım iyi, maddi durumum yerinde, işimde fena değilim. allah'a şükür diyorum.

ancak bazen sabaha karşı uyurken garip bir korku çöküyor içime, acaba yarın sabah uyanabilecek miyim diye soruyorum kendime. kendimden ve bedenimden çok emin olamadığımı hissediyorum. sabah uyandığımda, yine başladı gün, hadi bakalım, diyorum.

pek iyi değilim özetle ancak allah'a şükür. bizimki burjuva depresyonu.
0
parcaliham
(23.11.20)
Ya ne guzel anlatmissiniz :) burnuva depresyonu demem ben yine de, allah dagina gore kar verir derler ya, herkesin kendine gore derdi var. bir baskasinin daha cok sikintisi olmasi, sizinkini gereksiz sikinti yapmaz. Oyle inanirim ben. Belki iyi gelir.
0
🌸mor oje
(23.11.20)
Gamsız insanım, pek bir şeyi sallamıyorum. Sağlığım da iyi, domuz gibiyim. Genel olarak sevdiğim bir işim var ve işsiz kalma korkum yok. Mümkün olduğunca keyif almaya çalışıyorum her şeyden. Çünkü beni anam keyif yapayım diye doğurmuş. Doğurmuş demişken, doğum günü kutlamalarına da başladım, tek bir güne sığdırmak yerine bir aya fln yayarak kutluyorum. Öyle işte:)

Sağlığın iyiyse sen de sal gitsin, hayat kısa, bu günler geri gelmeyecek.
0
pati
(23.11.20)
Bu aralar şanssızlıklar peşimi birakmiyor, resmen bir çok isimde bir sorun çıkıyor. Ama olsun vardır bunda da bir hayır diyorum. Onun dışında işler yoğunlaşmaya başladı 2 haftadir, evden de çalışsam haftasonu dahi çalışmaya başladım. Bir de geçen hafta belimi incilttigim için işler falan da yetismemeye basladi. Ne olacak bilmiyorum.
0
spacevan
(23.11.20)
Sabah 5 gibi kalkıp 5.30 gibi parkta yürüyüşe koşmaya gidiyorum 1 saat kadar. Hava yağmurlu ya da çok soğuk olunca bu yürüyüşleri akşama alıyorum çünkü bereyle, şalla koşmak filan rahat olmuyor:/ Sabah ya da akşam çıkamadıysam öğlen güneş varken çıkmaya çalışıyorum. Onun dışında sürekli plan program yapıyor sonra onlara uymuyorum filan:/ Misal güya bugün 2-3 akor filan öğrenmeye çalışacaktım ama tövbeler olsun.
0
Amaranta ursula
(23.11.20)
İyi değilim dersem çok depresif konuşmuş olurum. Bazı insanların(karşı tarafın diyelim) zerre tınlamayacağı şeylere kafamı takıyorum. Biraz fazla duygusalım ve bazı şeyler moralimi bozuyor. Güçlü olmayı isterdim. İş güç var ama potansiyelimin bu iş olması da üzüyor. Bazı şeyler de bir araya gelince bazen gerçekten canım sıkılıyor ama yine de ben de Allah'a şükür diyorum.
0
bitchesaintshit
(23.11.20)
Pandemi sebebiyle aylardır dışarı çıkmıyorum. Sulu boya yapıyorum bu aralar. Daha çok kitap okumaya başladım. Spor yapıyorum. Yeni şeyler öğrenmeye çalışıyorum kendimi geliştirmek için. Bazı hayallerim de var ama pandemi bitene kadar beklemem gerekiyor bunlar için
0
rock n roll
(23.11.20)
Çalışmam lazım çalışmıyorum. Hem ders hem iş. Crown son sezonu izledim, zaten dianayı çok severim, netflixte onunla alakalı belgeselleri izliyorum bugün. Manitamla buluşamadım, öyle.
0
Hallegadola
(23.11.20)
@hallegadola crown’a ben de basliycam, diana’yi arastirmak istiyorum ben de. Cok zarif ve asil bir kadinmis.

@pati; nice saglikli mutlu guzel yaslara o zaman :)
0
🌸mor oje
(23.11.20)
Pandemi surecinin basindan beri evdeyim. Sabah uyan, bilgisayarin basina gec, isleri yetistir, aksam oldu bir seyler ye, bi sise sarap ac, internette takil, sonra yat. O degil de iyice alkole sardim, sonum amatem olacak gibi :)

Onun haricinde iyi gibiyim, isim gelirim vb iyi durumda. Gecim sikintim yok ama bi ic sikintisi geliyor ara ara. Evden cikip kadikoy sahile kadar soyunur halde kosasim da gelmiyor degil :)
0
msb
(23.11.20)
Pandemi sürecinde 2 aydır işsizim. Zamanımı iyi değerlendirmediğimi düşünüyorum. 10:30-11:00 gibi uyanıyorum güzelce kahvaltımı yapıyorum. Evimde ve bahçemde kediler besliyorum onlara zaman ayırıyorum. Evde 2 günde bir egzersiz yapıyorum. Bu süreçte bel ağrısı rahatsızlığım oldu, hastaneye gitmedim ama yaptığım bazı egzersizlerle epey iyileşti.kitap okuma alışkanlığı kazanmaya ve İngilizce öğrenmeye çalışıyorum. Haftada 5 günbazen 6 yürüyüşe çıkıyorum hava güzelse bisiklet sürüyorum. Sokaklarda çok insan yoksa bisiklet sürmek çok keyifli. İş arıyorum internetten çok başvuru yaptım fakat hiç dönüş olmadı. Lise mezunuyum bu süreçte aöf de kayıtlı olduğum bölümde ders çalışıp en azından bir ders bile geösem kar diye bakıyorum. Umarım yapabilirim. Evdeyken bazen işsiz olduğum için sıkılsamda Allah a şükür genel anlamda iyiyim.
0
rapisa
(23.11.20)
(10)

iPhone 11 vs Samsung S20

eksi sozlugun tatli insani
Selam,Çok kararsız kaldım. Bugüne kadar hiç iPhone kullanmadım hep android kullanıcısıydım ama iPhone 11 aklımı çeliyor. Telefonda sıklıkla Netflix, Spotify, kamera, sosyal medya gibi uygulamalar kullanıyorum, oyun hiç oynamıyorum. Kullananlar ya da fikri olanlar yazarsa sevinirim. Bu kullanıcı hang
Selam,

Çok kararsız kaldım. Bugüne kadar hiç iPhone kullanmadım hep android kullanıcısıydım ama iPhone 11 aklımı çeliyor.
Telefonda sıklıkla Netflix, Spotify, kamera, sosyal medya gibi uygulamalar kullanıyorum, oyun hiç oynamıyorum.

Kullananlar ya da fikri olanlar yazarsa sevinirim. Bu kullanıcı hangisini alsın?

Teşekkürler.
0
eksi sozlugun tatli insani
(23.11.20)
bütçe bu mertebelere çıktıktan sonra iphone.
üstelik android kullanmanı gerektirecek poweruser'lık bir durum da yok.
film, müzik, sosyal medya.
iphone en az 4-5 sene tık etmeden götürür seni.
0
teritori
(23.11.20)
ekran kalitesi, yazılımsal olarak kafana göre takılabilmek ve 3 gayet iyi kamera için s20,

pil ömrü, ileride iyi fiyata satılabilirlik, garantinin güvenilirliği açısından iphone 11. (kamerası da gayet iyi hatta videoda daha iyi. Samsung saçma sapan keskinleştirme filtreleri uygulayıp mahvediyor.)

Bir şeyler izlerken s20'nin ekranı daha fazla keyif verir ama s20'yi hiç görmesen ip11'e de kötü demezsin. Ben açıkçası Türkiye'nin şartlarını düşünerek (gönlüm biraz s20'lerde olsa bile) ileride satıp üst modele geçebilmek açısından ip11 diyorum.
0
nhk ni youkosu
(23.11.20)
İostan androide geçtim. Şüphesiz ki iphone 11. Hele s20 fiyatını ve cihazı baz alırsak iphone 11 tereddüt etmeden alın
0
soru icin geldim
(23.11.20)
Yılların Android kullanıcısı olarak iPhone'a 3 gün dayanabildim ancak. Android'de alışageldiğimiz kolaylıkların hiçbirisi iPhone'da yok o yüzden bana kullanım zorluğu yaşattı.
0
etna
(23.11.20)
Aynı soruya ben de cevap arıyordum hatta az önce buradan paylaşmak aklımdan geçti. Takipteyim ve teşekkür ediyorum.
Cevaba gelecek olursak, evet ben de iphone'a yakınım ancak neden bilmiyorum samsung'ta, daha doğrusu android'te beni kendine çeken bir şeyler var. Daha özgür gibi hissediyorum nedense. Dediğim gibi takipteyim.
0
va
(23.11.20)
bütçe el veriyorsa hiç düşünmeden iphone.
0
co2s2
(23.11.20)
iPhone alındı, tekrar teşekkürler herkese. Eğer zorlanırsam, beğenmezsem Zaten ikinci eli bile para eden telefon iPhone.
0
🌸eksi sozlugun tatli insani
(23.11.20)
iphone 11 en overrated iphonelardan biri. ben olsam s20 alırdım. yıllardır ios kullanıyorum buna rağmen söylüyorum bunu. ama 11 pro alınabiliyorsa kesinlikle 11 pro!
11'in xr'dan pratikte büyük bir farkı yok çok satması bir pazarlama stratejisi. baktı apple tuttu bu düşünce 12'de de aynı stratejiyi izledi. bu değişmedikçe pro olmayan iphone benim gözümde tercih edilmemeli.
0
debian
(23.11.20)
İphone alacak maddi güç varsa başka seçenek düşünmek manasız.
0
Hallegadola
(23.11.20)
@debian, pro alacak para ben de yok :) uzun yıllar kullanacağım, çabuk sıkılan biri değilim diye bütçeyi bir miktar da zorlayarak 11 i aldım. Samsung'u seviyorum ama biraz zaman geçtikten sonra piyasası ölüyor. Bir de s20 için çok fazla ısınma sorunu var denmiş. Memnun kalmazsam bile sorun yok kolayca satılıyor :)
0
🌸eksi sozlugun tatli insani
(24.11.20)
(23)

hamile, temaslı, evden çalışan personele 2 hafta rapor

teritori
Hamile bir personelim var. abisi kovid pozitif çıkmış, bu kız da temaslı olduğu için doctor bir hafta rapor vermis. Şimdi konu şu, biz zaten mart ayından beri full evden çalışıyoruz. Yani ofise gelme gibi bir durum söz konusu dahi değil. Ofise adım dahi atmıyoruz. E kız pozitif değil sadece temaslı.
Hamile bir personelim var. abisi kovid pozitif çıkmış, bu kız da temaslı olduğu için doctor bir hafta rapor vermis. Şimdi konu şu, biz zaten mart ayından beri full evden çalışıyoruz. Yani ofise gelme gibi bir durum söz konusu dahi değil. Ofise adım dahi atmıyoruz. E kız pozitif değil sadece temaslı.bu kıza rapor vermenin bir manası var mı?

Edit: bazı şeyleri belirtmekte fayda var.
Insanların evden çalışması için her türlü kolaylığı sağlayan, belirtildiği gibi “canını alacak” bir düzene sahip olmayan bir kurumuz. Şahsım olarak da üst yönetimden sıklıkla “personelinin çok arkasında duruyosun” şeklinde uyarı alan bir kişiyim. Burada ben “hayır efendim çalışacak, vuracan kırbacı” demiyorum. Bana bu uyglama saçma geliyor diyorum. Sapla samanı karıştırıp anlamsız laf çarpma çabasına girmeyin lütfen. Ben de nihayetinde bir sigortalı çalışanım, patron değilim. Ama belirttiğim konudan haberim ilgili personelin arayıp dalga geçer bir ses tonu ve gülerek “doctor bana da rapor Verdi” demesiyle oldu ve bu benim çalışma etiğime uyan bir şey değil.

Bazı arkadaşların belirttiği daha sonradan pozitife dönme durumu mantıklı evet. teşekkürler
0
teritori
(23.11.20)
evden de calismamak olabilir. rapor sadece is yeriyle mi alakali ya karantinada kalmasi gerekiyor cikmasi yasaksa da raporunu yazarlar. idk:)
0
ala09
(23.11.20)
@1917: ben çalışanın işgüzarlığı olark düşünüyorum zaten. ortada rapor alınması için gerekli bir durum yok.

@ala09: evden çalışmayı engelleyen bir durum yok. zaten evden çalışıyoruz ve kişinin de yapması gereken evden çıkmamak zaten temaslı olduğu için.
0
🌸teritori
(23.11.20)
Var. Temaslı demek corona olması yüksek ihtimalli insan demek. Dolayısıyla işe gelirse ve pozitifse sizin de korona olma ihtimaliniz olur. Ve virüs bu şekilde yayılıyor. İşverenler bu zamanda izin vermeye yakın olmalı diğer vicdansızlık ve katil adayı olmalık.
0
Hallegadola
(23.11.20)
@Hallegadola yanlış mı anladım ben acaba?
zaten evden çalışıyor. yani işe gelmesi gibi bir talep yok. ama çalışan raporlu olunca evden de çalışmıyor, hasta olduğunu gösteren bir belirti de yok.
0
kisa
(23.11.20)
zaten temasli olmasa da suram agriyor buram agriyor diye doktora gidip yine rapor yazdirabilirdi, hamilelerin durumunu sorgulamiyorlar rapor isterse yaziyor doktorlar. bence calisanin isguzarligi olmayabilir tamamen. ayrica gercekten garip bir psikoloji, hormonlar filan cilgin atiyor. belki cok etkilenmistir durumundan, korkuyordur, rapor isteyip is dusunmeden uzanmak dinlenmek istemistir bu da olasi. su anda hamileyim diye diyorum bunlari, insan gercekten garip bir donem geciriyor ve biz gercekten bu virusten normalde olacagindan cok daha fazla korkuyoruz.
0
in vino veritas
(23.11.20)
raporda ne yazıyor acaba?_
0
kisa
(23.11.20)
sistemde çalışan olarak yani atıyorum 4a sgk'lı olarak görünen birine temaslı olması ve zorunlu karantinada kalması gerektiği durumda otomatik olarak rapor yazıyor olabilirler en baştan, böyle bir kural duymuştum.
sonuçta devletin sisteminde sizin iş yeri olarak home office çalıştığınız yazmıyor veya yasal açıdan raporlu olmayan bir çalışanı işveren olarak yarın ofise çağırma hakkınız da var.
çalışan ben home office çalışıyorum, rapora gerek yok dese bile doktor prosedürü takip etmek, risk ve inisiyatif almak istememiş de olabilir.
veya böyle bir prosedür yok ise de rapor yazayım mı diye sorduğunda çalışan kendini hamile de olduğu için garantiye almak istemiş olabilir.
0
la lykia
(23.11.20)
çalıştığım yerde mart'tan beri home çalışıyoruz. bazı arkadaşlar bırakın temaslı olmayı direkt covid olmalarına rağmen çalışmaya devam ettiler. evden çalışılıyor sonuçta. bana manasız geldi.
0
makarnavodka
(23.11.20)
benzer bir durum yaşadım,
sağlık ocaklarından aile hekimleri temaslı kişilerle iletişime geçiyorlar. her çalışan rapor istiyormuş. kimi sağlık ocağı covidli kişilere direkt rapor veriyor, kimisi de talep gelirse yazıyor rapor. sebebi de karantinada olunca işe gidilememe sebebiyle işverenlerin maaş yatırmaması aslında.
sizin personelinize de direkt sağlık ocağı yazmış olabilir, mümkün.
karantinada olduğu dönem evden de olsa çalışmak istememiş de olabilir, bu da mümkün ve normal, ben de böyle bir şey tercih edebilirdim, sonuçta insan tedirgin de hissediyor.
0
veritaslibertas
(23.11.20)
@hallegadola: yahu zaten evden çalışıyoruz. kaldı ki hamile olduğu için ofise girmesi kesinlikle yasak. işi olan bazı arkadşlar bir kaç saatliğine ofise uğruyor ama hamile olan arkadaşları asla almıyoruz. konu da bu zaten.

@makarnavodka: evet bizde de pozitif ama evden çalışmaya devam eden semptomsuz arkadaşlar var.

@diğer tüm arkadaşlar: sanırım hamile olduğu için kendisi talep etti ama zaten kendisine bütün kolaylıkları sağlayan oldukça kurumsal bir yapıyız.
0
🌸teritori
(23.11.20)
istirahat raporu yazıyor raporda. aile hekimi temaslı takibinin ardından arıyor ve çalışıyor musunuz diye soruyor. Evet yanıtını verirseniz "raporu yazdım işyerinize SGK üzerinden gönderiliyor" diyor.
temaslı olması negatif olması anlamına gelmiyor. 3. gün ateşlense kim verecek hesabını? Bende temaslı takibindeydim. 3. gün ateşim çıktı. Filyasyonun testiyle pozitif olduğum ortaya çıktı. Raporu ben istemedim. Aile hekimim yazdı. SGK'lı değilim. Edevletten PDF formatında işyeri İK müdürüne yolladım.
Siz yine personeliniz ile görüşüp iş konusunda destek alabilirsiniz. Bunda bir sakınca yok. Kimse işinden olmak, işine mani olmak istemez. Sağlığı kötüyse zaten yapacak bir şeyiniz yok.
0
cliquot
(23.11.20)
Kusura bakmayın yanlış anlamışım, hamile olduğu için vermişlerdir,
0
Hallegadola
(23.11.20)
evden çalışmakla çalışmamak aynı şey değil çünkü.
temaslı kişilere ev karantinası verilirken tek düşünülen sizin sağlığınız değil takdir edersiniz ki, aynı zamanda onların da sağlıkları. dolayısıyla temaslı durumunun ilerleyen zamanda ne göstereceği de belli olmadığından biraz dinlenmesi yani daha anlaşılır bir dille "çalışmaması" daha iyi olabilir.
manası bu.

durumun suistimal edildiği şüphesine sahipseniz covid dışında başka bir sebeple de çalışanların gayet rahat rapor alabileceğini unutmayın derim.
0
jimjim
(23.11.20)
Hamile olduğu için doktor yazmış, çalışanın da işine gelmiş olabilir. Bana yazsalar ben de ses etmem mis gibi iki hafta yatış. Doktorlar da risk almak istemiyor bu durumlarda eskiden rapor yazmaya çekinirlerken şimdi bol keseden veriyorlar.
0
kismisolungac
(23.11.20)
Neyin peşindesiniz hocam? İnsanlar home ofis olarak çalışıyor diye canını mı almak istiyorsunuz? Adı üstünde "EVDEN ÇALIŞMA" yani evden de olsa kişiler çalışıyor? Çevrenizde çok yakınınız da covid 19 hastalığı geçiren ya da şüphenilen birisi var mı bilmiyorum ama bu hastalığı geçirmiş birisi olarak insanın o süreçte psikolojisi alt üst oluyor, bırak işi gücü eline telefon alası bile gelmiyor. Temaslı olması zaten şüpheyi güçlendiren bir durumken, üzerine kişi hamile iken "yav canım biz zaten home ofis çalışıyoruz, ne gerek vardı rapora" demek en hafif tabirle Türk tipi işveren ve yöneticilerin iş güzarlığıdır. Kusura bakmayın ama bu düşünce de olduğu müddetçe Türkiye dünya ile yarışacağı hiç bir alan yaratamayacak kendine. Durum çok basit, evden de olsa bir mesai, emek, zaman ayırma durumu söz konusuyken neden rapor aldı diye sorgulamak zihbiyetinizi yansıtıyor. İnsanlar evde olduğu zaman 24 saat yatmıyorlar, kaldı ki kişi hamile olması sebebiyle de ekstra ağır psikolojik bunalımına girmiş olabilir bu süreçte de gayet istediği gibi yan gelip yatabilir. Yönetici ya da işveren olarak sizin bu durumu sorgulama hakkınız yok.

Notumu da ekleyeyim: Ben kendimi bildim bileli babam yöneticilik yapıyor, abim bir çok büyük projede gmy pozisyonunda ve gm pozisyonunda çalıştı. Ben bir günden bir güne onların çalışanlara yönelik böyle acımasız sorgulamalar yaptığını ne gördüm ne işittim.
0
siyahsekiz
(23.11.20)
Unutmuşum hastalıklar insanlar üzerinde sadece fiziksel zorluklar yaşatmaz. İnsan hastayken ya da şüpheli iken (kaldı ki söz konusu hastalık Covid 19) psikolojik olarak da kendini iyi hissetmeyebilir, dünya yansa umurunda olmayabilir. Tüm bu perspektifden bakınca kendi kendinize tekrar düşünün derim hocam. Bir insanın (ki hamile birisiymiş çalışan) fiziki ve mental olarak dinlenip çalışması mı şirketinize daha çok performans sağlar yoksa psikolojik olarak etkilenmiş bir şekilde çalışması mı?
0
siyahsekiz
(23.11.20)
SGK kişinin evden çalışıp çalışmadığı bilmeden vermiştir raporu, çalışanın da işine gelmiştir. Kurumsal olmayan bir yerde gayet rahat personele telefon edilir "nedir senin derdin" diye sorulur. Sadece temaslı diye evden çalışmamak bence iyi niyeti kötüye kullanmaktır. Konuşurken "yani bu süre içinde çalışmayacak mısın" diye net olarak sorun bence. Olayın nereye doğru gittiğini anlaması için.

Gelebilecek her türlü hakarete karşı peşinen not: Pek çok işveren işini kapatma noktasında daralan piyasa yüzünden. Kurumsal şirketler bile zar zor ayakta duruyor. Yazılım şirketlerinde çalışanlardan çok duyuyorum böyle olayları. Ne işi tam gaz gidiyorken kısa çalışma ödeneğine baş vurup çalışanını zor durumda bırakan işyeri sahibini ne de aslında çalışabilecekken böyle sebeplerle raporun arkasına sığınıp çalışmayan elemanı etik buluyorum.
0
SiyamkedisiZorro
(23.11.20)
@ teritori

hem aile işimiz olduğu için işveren gözünden bakıyorum, hem home office beyaz yakalı gözünden, hem de beyaz yaka ekip yöneticisi gözünden:

bence bu durumda şu önemli:
1-raporu olduğunu nasıl söyledi, hangi cümlelerle ifade etti kendini, direkt olarak çalışmama talebini söyledi mi yoksa çalışıp çalışmayacağı muallakta mı kaldı?
2-çalışan nasıl biri genelde, nasıl bir performansı var, dürüstlüğüne güvendiğiniz biri mi, aranızda açık iletişim var mı, son zamanlarda hayatında yaşadığı kötü bir olay vb durum var mı vs?

ben işveren olarak normal şartlar altında home office çalışandan şuna benzer bir açıklamayı beklerim açıkçası, kendim beyaz yaka olarak da bu durum başıma gelse şuna benzer açıklamayı yöneticime kesinlikle yaparım:

abim pozitif çıkmış, bana da pozitif olmamama rağmen prosedür gereği rapor yazmışlar ancak ben de kendimi çok iyi hissetmiyorum, birkaç gün dinlenmem mümkün mü? acil ve süreli olan işlerim bunlardı, ekipten bu konuda nasıl destek alabiliriz gibi gibi.

yani yöneticime sağlığım benim için kesinlikle ön plandadır ama bakın işime karşı da sorumluluğumu göz ardı etmiyorum mesajı verirdim.

sonuçta testlerin yanlış çıkma olasılığı da var. belki gerçekten pozitif, kişi kendini gerçekten iyi hissetmiyor olabilir vs. ama işte bu durumun çalışan-yönetici arasında şeffaf bir şekilde konuşulması lazım.

o size hiçbir açıklama yapmadıysa bence uygun bir dil ile siz sorun.

ben güvendiğim astıma şöyle sorardım:

xx zaten hamile olduğun için ofis çalışması planlamamız kesinlikle mümkün değil, sağlığın her şeyden önemli, bunu öncelikle bilmeni isterim. kendini nasıl hissediyorsun, covid ile ilgili bir belirtin var mı, hamileliğin ile ilgili doktorunla konuştun mu? home office düzeninde de olsa kendini çalışabilecek gibi hissediyor musun? hissediyorsan bu süreçte benden beklediğin birşey var mı, ben sana bu süreçte nasıl destek olabilirim, iş planlarını yeniden gözden geçirelim mi? vs

ama işte burada normaldeki ilişkiniz nasıldı o ön plana çıkıyor, bu zamana kadar güvene dayalı bir ilişkiniz var mıydı, memnun olduğunuz, güvendiğiniz bir çalışan mı?
0
la lykia
(23.11.20)
Doktorun “çalışamaz” diye rapor verdiği bir insanın hangi tıbbi bilginizle “kapris yaptığını” söylüyorsunuz ben de bunu merak ettim. Gerek var veya yok, doktoru getekli görmüş. Ayrıca gebelik sebepli başka sıkıntıları da olabilir ve bunlar için dinleniyor olmak da isteyebilir. Doktoru uygun görmüş, raporunu vermiş. Hamile olduğu için pozitif çıkarsa ilaç kullanamayacak mesela. Bu süreçte kendine dikkat etsin, dinlensin, bol bol uyusun istemiş olabilir mesela doktoru.
0
physcos physcos
(23.11.20)
yasal olarak uygun mu? evet uygun, fakat ben yöneticisi olsam çalışan sağlıklı olduğu halde sırf kağıt üzerinde raporu var diye çalışmıyorsa hanesine eksi olarak yazarım.
0
nuisance
(23.11.20)
@nuisanc kendinizi doktor yerine koyduğunuz için yasalar önünde haksız duruma düşersiniz. ahlaki yönünden bahsetmiyorum bile.
"çalışan sağlıklı olduğu halde" demişsiniz. olayın ciddiyetini kavrayamamışsınız. COVID-19 sağlıklı görünün bireylerce bulaşılığı olan bir hastalık. Hamile olması, evden çalışıyor olması, rapor almasını haksız göstermez.
0
cliquot
(23.11.20)
@la lykia: editte nasıl söylediğini yazdım duyuruda. benim hiç hoşlanmadığım, burada atıp tutan insanların da duysalar "bu nasıl bir üslup" diyeceği bir tarzda bilgi verdi bana. kızdığım nokta bu.

bununla beraber rapor almış birisine çaışma planı, hastalığı ile alakalı soru sorma hakkım olmaz. babamın oğlu olsa dahi bunu ileride aleyhimde delil olarak kullanmayacağına güvenemem.
0
🌸teritori
(23.11.20)
@teritori, tam olarak bunu kastetmiştim işte, üslup ve tavır her şeydir. özellikle böyle yoruma açık olabilecek konularda.

ve tabii haklısınız endişenizde.

bu durumda sizin iyi niyetinize karşın çalışanın üslubunun ve yaklaşımının etik olmadığını düşünürüm.

eğer gerçekten iyi, çalışabilir durumda olmasına rağmen çalışmayacak ise belki çok daha fazla sıkışarak, fazla mesai yaparak onun işlerini başka bir ekip arkadaşı yapacak.

ki bu tavırda biri gizli iş yavaşlatma, gereksiz rapor alma gibi işlere de girebilir. sonuçta midem çok kötü, bütün gece kustum deyip aile hekiminden 2 gün rapor alıp evde film keyfi yapmamızın önünde hiçbir yasal engel yok. eğer yapmıyorsak bizi bundan alıkoyan 2 şey var: işverenin sağladığı adil güven ortamı ile etik ve sorumluluk duygumuz.

eğer gerçekten -az ya da çok- kötü hissediyorsa, endişeleri varsa da ona bu güven ortamını sunmuş yöneticisine bunu şeffaf bir şekilde anlatması, kendini ifade etmesi lazım diye düşünürüm.
0
la lykia
(23.11.20)
(17)

lisede nasıl bir insan olduğunuzu hatırlıyor musunuz?

Jux
soru oldukça absürt, farkındayım. ama çok enteresan ki lisedeki jux nasıl biriydi diye düşündüğümde kafamda net bir şey belirmiyor. lise derken, en az 10 seneden fazla bir süreden bahsediyorum.bahsettiğim şey insanların beni nasıl gördüğü, yani dışarıya karşı nasıl bir izlenim verdiğim. şimdiki arka
soru oldukça absürt, farkındayım. ama çok enteresan ki lisedeki jux nasıl biriydi diye düşündüğümde kafamda net bir şey belirmiyor. lise derken, en az 10 seneden fazla bir süreden bahsediyorum.

bahsettiğim şey insanların beni nasıl gördüğü, yani dışarıya karşı nasıl bir izlenim verdiğim. şimdiki arkadaşınıza sizi sorsalar nasıl tanıtır sorusuna cevap verebiliyorum ama o zamankine veremiyorum. elbet bir profil var ama çok genel, sanki o zamanlar düşünce şeklim insanların beni nasıl gördüğüyle alakalı değilmiş ki o zamanlardan aklımda kalan tespitler yok diyorum.

buna özfarkındalık mı diyoruz? sizin özfarkındalığınız yüksek miydi o zamanlar, ergenliğinizde dışarıdan nasıl göründüğünüzü hatırlıyor musunuz?
0
Jux
(23.11.20)
@playing star again, benim de biraz demek istediğim o aslında, kendi duygu düşüncelerimden bağımsız halimi şu an analiz edemiyorum.
ben arkadaş yorumu da hatırlamıyorum işin kötüsü, sanki bunların üzerine hiç konuşmamışız gibi. eminim konuşmuşuzdur, yani bu direkt bir hafızasızlık kaynaklı da olabilir.

soruyu sorma sebebim, acaba ergen olmanın getirdiği bir durum muydu bu özfarkındalık eksikliği, o yüzden sordum. ilkokul zamanlarında nasıl biri olduğumun daha farkındayım mesela.
0
🌸Jux
(23.11.20)
2012'de mezun oldum. başka insanların beni nasıl gördüğünü bilemem tabii ama benim o zamanlar nasıl birisi olduğuma dair net bir fikir var kafamda. yine çekingen, ürkek biriydim ama enerjim ve potansiyelim daha yüksekti. başarılı bir öğrenciydim. küçük ama çok güzel vakit geçirdiğim, çok güzel anılar biriktirdiğim bir arkadaş grubum vardı. kendimi hiçbir zaman "insanlara ilham veren" birisi olarak görmedim, daha ziyade sessiz ve silik bir tipim ama şunu fark ettim mesela: ben buz hokeyini çok severdim. ne alaka yani türkiye'de lise okuyan adamın buz hokeyiyle ne işi olur, di mi? arkadaşlarımla NHL 09'da turnuva yapmıştık, ilçemizde açılan buz pistine kaydolmuştuk, geceleri oturup birlikte NHL izler hale gelmiştik vs... bu açıdan düşününce diyorum ki belki sandığımdan daha olumlu bile olabilir tablo. yani çocuklar benden görüp, duyup buz hokeyini sevmeye başladı. bir arkadaşın hala takip ettiğini biliyorum mesela yıllar sonra.

lisede neredeyse her şey iyiydi benim için. okulda başarılıydım, hemen herkes çok akıllı olduğumu düşünürdü, sağlıklıydım, fiziksel olarak aktif olduğum için at gibi vücudum vardı vs...

bir insan sekiz senede ne kadar batabilirse o kadar battım. sanırım biraz da o yüzden bu kadar net bir fotoğraf oluştu kafamda liseye dair. o zamanlar hayallerimiz vardı, ümitlerimiz vardı. olmayan her şey için "daha çok vakit var" diyebiliyorduk. şimdi ne oldu? iş yok güç yok, iki adım atsak gtümüz çıkıyor, özgüvenin ö'sü yok, bi ingilizceyi kotardık işte başka yetenek-beceri namına hiçbi şey yok. liseden sonra da güzel şeyler yaşamadım değil ama keşke hep lisede kalabilseydim hehe.
0
der meister
(23.11.20)
2012 mezunuyum, maldım. Şimdiki kafam olsa kimseyi siklemez hayvan gibi ders çalışırdım.
0
Hallegadola
(23.11.20)
@jux ilk yanıtına katılıyorum. ortaokulda nası biri olduğumu da başkalarının hakkımda ne düşündüğünü de kesinlikle bildiğimi düşünüyorum ama lise halimi hatırlamıyorum neredeyse özellikle lise1
0
owaki
(23.11.20)
2006'da mezun oldum. Kadayıf olmuşum onu fark ettim. Neyse konuya girelim. Meslek lisesinde okudum. Çoğu şeyi hatırlıyorum. Naif , kibar , içine kapanık falan yazmayı çok isterdim. Ama itin tekiydim. Hiç pişman değilim. Geçen lise hocamla konuştum. Ona tasdik etti hayvan olduğumu.

Lise arkadaşlarımla eşimi konuşturamıyorum. :D İşin kötüsü nedenlerini dün gibi hatırlıyorum.

Bu ara Liseden kalma resimlerinize baktığınızda da hatırlamıyor musunuz ?
0
ycaycayca
(23.11.20)
2000 yılında mezun oldun liseden :)

çok içe kapanık ve çömez bir kopildim. kızlarla konuşmaya bile cesaretim yoktu, hatta kitaplarına notlar sıkıştırırdım cesaretim pek yoktu. gerçi bunda evin en küçüğü olmam etkiliydi, abi baskısı. ev-okul hattında takılırım genelde. anca okulun bitmesine 1-2 ay kala açılmaya başladım o da biraz geç oldu, çünkü herkes okula gelmemeye başlamıştı.

allahtan güzel sanatlara gittimde sonra kendime geldim, yoksa kullandığım oy bile boşa gidecekti.
0
redeath
(23.11.20)
Mezun olalı 30+ sene oldu. Neredeyse dün gibi hatırlıyorum. Bunda lise arkadaşlarıyla ara ara buluşmamızın da etkisi var. Hatırladığım çok daha dışa dönük, sahnelere oynayan bir çocuktum. Zaman geçtikçe törpülendim. Zaman, zalimsin...
0
SiyamkedisiZorro
(23.11.20)
7 yıllık anadolu lisesinden 2002'de mezun oldum. lisedeki halim şimdikine benzer. zehir gibi bir kafa. yaşıtlarımın çok üstünde bir vizyon. yazın bir ayda babamın aylık maaşının üç katı para kazanırdım. inanılmaz bir ticari zekam vardı. gerekirse bu geliri kaptırmamak için çok küçük çapta mafyalık, çetelik işine bile girdim. (normal insana değil, benim işimi zorla elimden almak isteyenlere)
0
stewie
(23.11.20)
insanların nasıl gördüğünden ziyade kendimi nasıl görüyordum diye cevap verirsem,
daha enerjik, neşeli, komik ve vurdumduymazdım.
yaş aldıkça sorumluluklarla beraber tabi hayatın ciddiyeti daha çok çıkmaya başladı bünyede.
0
bigcaptain
(23.11.20)
son derece kapasitesinin farkında bir lise öğrencisiydim, sürekli sorgulayan, haklarının peşinde koşan biriydim. lise arkadaşlarım ne zaman beni görse gram değişmedin sen diyorlar.
0
Phoebe
(23.11.20)
o zamanlar aşırı gevşek ve hiçbir şeyi umursamayan bir yapıdaydım (bunu bir savunma mekanizması gibi kullanıyordum) ve pek farkında değildim ama üzerinden yıllar geçip geriye dönüp baktığında her şeyi daha iyi görebiliyorsun.
hayatın en kazık taraflarından biri de bu olsa gerek.
0
filteria
(23.11.20)
2006'da liseden mezun oldum. Dışarıdan nasıl gözüküyordum bilmiyorum. Kendi düşüncelerimi yazayım.

- Aklı bir karış havada, toz pembe bir hayat yaşayan malım biriydim.
- Asosyal bir hayatım vardı. Yaz tatilleri bilgisayar başında geçiyordu.
- Utangaçtım.
- Erkek kişisi olarak karşı cinsle iletişimim epey zayıftı.

Baya malmışım özellikle lise döneminde. Kendimi iyi kötü bir şekilde kurtarmışım. Özfarkındalık üniversitede hazırlıktayken oluşmuştu. Utangaçlığımdan hocaya soru soramamıştım. O an dedim, bu iş böyle gitmez. Üniversitede pek süper geçmedi tabii ama en azından değişim için bir özfarkındalık oldu.

Üniversiteye 2007 senesinde girdim. Aradan 13 sene geçti, halen değişiyorum. Geriye dönüp baktığımda ne kadar malmışım diyorum hep.
0
put it in your appropriate place
(23.11.20)
8 sene oldu gayet iyi hatırlıyorum nasıl olduğumu. Her şeye ve herkese sebepsiz bir öfke duyuyordum. Tabii bunun nedenini daha yeni yeni anlamaya başladım. Kendimi düzeltmeye de öyle. o zamanlar farkında olsaydım yaptığım bir çok hatayı yapmazdım daha mutlu olurdum diye düşünüyorum ama bu şekilde öğrenmem gerekiyormuş.
0
Sonsuzluk ve Bir Gün
(23.11.20)
peheyy 2013 mezunuyum. sessiz sakin gözükürdüm hocalara ama aslında piçin tekiydim ben de :D hiçbir şeyi ciddiye almazdım o dönemlerde yaa aklım olsa çok daha fazla ders çalışırdım.
0
theseachange
(23.11.20)
Ezik.
0
trixi
(23.11.20)
hatırlıyorum çünkü hiç değişmedim. 2007 lise mezuniyetim.

ama sizin hatırlamıyor olmanız da çok sıkıntı değil bence.
0
disardayim
(23.11.20)
Hatırlıyorum çünkü hiç değişmedim.+1 Gayet aklım başımdaydı, ergen triplerim ya da hezeyanlarım olmadı hiç.
2012 mezuniyetim.
0
Amaranta ursula
(23.11.20)
(13)

Zayıf erkek mi şişman erkek mi?(kadınlara soru)

Unde bach canim
Birini diğerine tercih edecek olsanız hangisi sizin için daha seçilebilir olurdu?Diğer fiziksel özellikler (boy, ten ve göz rengi, yüz tipi gibi) eşit kabul ettiğimiz bir durumda yalnız görsellere göre zayıf ve şişman tanımını düşünün lütfen.Zayıf erkek: https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=t
Birini diğerine tercih edecek olsanız hangisi sizin için daha seçilebilir olurdu?
Diğer fiziksel özellikler (boy, ten ve göz rengi, yüz tipi gibi) eşit kabul ettiğimiz bir durumda yalnız görsellere göre zayıf ve şişman tanımını düşünün lütfen.

Zayıf erkek: encrypted-tbn0.gstatic.com

Şişman erkek: encrypted-tbn0.gstatic.com
0
Unde bach canim
(19.11.20)
anoreksik değilse zayıfı tercih ederim her zaman. kilo birçok açıdan sorun.
0
centrolenidae
(19.11.20)
Zayıf
0
turkce konusan uzayli
(19.11.20)
ben çok zayıf olduğum için şişmanı tercih ederdim, zıtlık iyidir :)
0
rose parks
(19.11.20)
Zayıf +1.
0
kendi helvasını kavuran zombi
(19.11.20)
şişman.
bu denli zayıflık beni rahatsız eder.
0
blatta hiberna
(19.11.20)
Bu ikisi arasından şişman.
Genel olarak fazla zayıflığı, çelimsizliği erkekte beğenmiyorum, ama biraz göbek severim. Yastık gibi kafamı koyayım fln hoşuma gider ^^
0
pati
(19.11.20)
Şişman
0
Hallegadola
(19.11.20)
Sisman.

Ama burada iki secenegi de uzun boylu aldim. Uzun boylu degilse sisman da uzak durabilir.
0
2oda1salon
(19.11.20)
şişman. Çünkü sağlam antrenman yapıyorum ve şişmanla yapardık. Zayıf olanla yapamam. Ayrica zayıf olan toparlansın diye sürekli yemek yer, oysa şismanla benim perhize de uyarız. Ay kesin şişman kesin.
0
velvetmorning
(19.11.20)
şişman. zayıf erkek bana güçsüz, çocuksu geliyor ya.
0
anais
(19.11.20)
istemeye istemeye zayıf
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(19.11.20)
Şişman. Zayıf erkekler bana feminen geliyorlar.
0
physcos physcos
(21.11.20)
İnsanların biraz kilo alsın hastalıklı gibi dediği erkekleri beğenmişliğim vardır ama buradaki zayıf erkek bana bile fazla zayıf geldi ama yine de tercihim zayıftan yana.
0
hair freak
(21.11.20)
(14)

Evlilik teklifi karat?

Topalordek
Selamlar, evlilik teklifi için tektaş yüzük almak istiyorum. hrd veya gia sertifikası da önemli benim için. Yüzüklere baktım da evlilik teklifi için genelde ortalama olarak 0.3 karat tavsiye edilmiş. Bu ölçü uygun mudur sizce? Birde renk olarak d e veya f düşünüyorum. Teşekkürler.
Selamlar, evlilik teklifi için tektaş yüzük almak istiyorum. hrd veya gia sertifikası da önemli benim için. Yüzüklere baktım da evlilik teklifi için genelde ortalama olarak 0.3 karat tavsiye edilmiş. Bu ölçü uygun mudur sizce? Birde renk olarak d e veya f düşünüyorum. Teşekkürler.
0
Topalordek
(18.11.20)
gia sertifikali, tektas, 0.4 karat. 16k tl tuttu.

zaten 0.3 alti sertifikaya giremiyor bildigim kadariyla.

bunlarin rengi ve kusur harfleri var. mesela d en temiziydi sanirim. e f g h devami oldukca renk degisiyor sariya dogru.

bir de lc kusursuz dan vvsi, ssi2 diye giden bir durum var bu da o tasin icindeki kusurlari ifade ediyor.

f den sonrasi pek iyi degil. olcu dediginiz sey baska, o parmakla ilgili. ama bu kistaslari soruyorsaniz bir de kusur olayini arastirin. hani su lc, vvs, ss1 dedigim olayi. fiyati etkiliyor.
0
baldan kaymak
(18.11.20)
Ben de gecen sene ekim ayında almıstım. Gia sertifikası isteyince fiyat yükseliyor haliyle. Karat meselesi tamamen buna ayıracağın bütçeyle alakalı ona yorum yapmıyorum. Fiyatlar dolar bazlı oldugu için o gün kur neyse ona göre fiyat biçerler. Ben forumdonanımdan Barış beyden almıstım, çok yardımcı oldu ve dışarıya göre oldukça uyguna denk geldi hatta o kadar detay vs anlattı ve paylaştı ki dışardaki mücevherciler yaşan dolan bilgiler veriyorlar yazık. mobile.donanimhaber.com
Bir konuyu incele oyle karar ver derim. Tebrikler şimdiden.
0
solenkol
(18.11.20)
0.3 karat nedir allasen?
Sertifika önemli değil çünkü o yüzük satılmayacak. Renk de çok önemli değil çünkü o rengi ayırt edebilecek ışık ve anlayabilecek göz yok. Kızların gösterdiği tek şey yüzükteki taşın büyüklüğü belki de biraz tasarımı.
Bu söylediklerim tecrübelerle sabit. şu an kendini sertifikaya ve renge odaklamışsın ama yüzüğü aldıktan sonra bunun böyle olmadığını anlayacaksın.
2 ay önce Altınbaştan 1,63 karat tamtur aldım, 16.500 liraya.
Tebrikler bu arada, benim gibi sende zor bir yola girdin.
0
etna
(18.11.20)
bu isin yurtdisinda raconu net aylik gelirin x 3.
O artik kac karata tekabul ediyor ise, hamama giren terler :)

Bir de tektas 1.5 karat ile tamtur 1.5karat arasinda baya fiyat farki olur, tek tas buyudukce, kalitesi de arttikca fiyati exponential olarak artiyor.
0
cooperr
(18.11.20)
Selam, @cooperr'a,

geçen izlediğim bir belgeselden öğrendiğim kadarı ile 2 months salary deniyor imiş. 3 aylık fazla
0
conta
(18.11.20)
@ conta

2 aylik burut olabilir net degildir. 3 aylik net ile ayni hesaba gelir.

4 ay net olmasi lazim diyeni ne duydum. Bir italyan arkadasin karisi mesela ben "tam sayi" istiyorum diye tutturmustu. Hatun 0.5 kabul etmiyor yani, min. 1.0 istiyor hahahah
0
cooperr
(19.11.20)
www.zenpirlanta.com

Bana alınan yüzük bu yüzük. Birlikte seçtik, o zaman fiyatı 3700dü, altın zamlanınca arttı tabi fiyatı. Maaşının yarısıydı o zaman. Çok saçma bence maaşın üç katı, yok karatı şu olacak. Parmaklarım ince ve kısa olduğu için bu bile büyük geliyor bana. Bir yüzüğe 15 bin veriyorsanız geçmiş olsun sizin evlilik en az 200bine patlar. Zaten evlenince hep alyans takılıyor, kimsenin elinde sürekli tektaşla gezdiğini görmedim.
0
Hallegadola
(19.11.20)
hrd sertifikalı 1carat vs f renk taşı ve montürü totalde 3000$ denk getirdim haziran ayında
0
karsiyakaliyiz
(19.11.20)
walla bunlara para vermek büyük saçmalık
şu kadar tutuyor de
yüzük mü istersin doya doya gezelim mi

terkederse mesuliyet kabul etmem :)
altın yüzük üzeri tektaş 1800'e almıştık galiba

bence burada kriter maaş değil
vereceğin paranın seni rahatsız etmemesi, aldığın bi şeyin, niye buna bu kadar para harcadım diye düşündürtmemesi
0
bir soru sorcam
(19.11.20)
Maaşın 2 3 katı banada saçma geldi.
0
🌸Topalordek
(19.11.20)
vah kardeşim...
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(19.11.20)
Yüzüğe verilen paralara hayret ettim bir kadın olarak. Kadınlar taşları yarıştırıyor. 3 maaş mı verilmesi gerekiyormuş? İçinden geçeni al bence, taşa takan yarın maaşına da takar.
0
geçerkenugradım
(19.11.20)
3 sene önce gia sertifikalı 0.35 - D/VS1 almıştım. Gayet uygun bir ölçü bence. D olması aşırı farkettiriyor, ona dikkat et.
0
awareim
(19.11.20)
@cooperr, arkadaşının karısı bayağı güzel seçmiş :))
0
conta
(19.11.20)
(13)

Ayakkabı

synesthesia
Şu nasıl?https://www.hotic.com.tr/p/hakiki-deri-siyah-erkek-spor-ayakkabi-162677
Şu nasıl?

www.hotic.com.tr
0
synesthesia
(18.11.20)
Valla ben de çok sevmiyorum kalın tabanlı ayakkabı da, küçük bir şehirdeyim düzgün bir şey bulamadım bir türlü. O yüzden kararsız kaldım :/
0
🌸synesthesia
(18.11.20)
Kötü. Bu tarz ayakkabıları nike adidas dışı çok kötü yapıyor.
0
mg3929
(18.11.20)
Ben beğendim
0
westblack
(18.11.20)
bu ayakkabıları beğenip nasıl giyiyorsunuz anlamıyorum.
0
koela
(18.11.20)
Bu ayakkabıya bu pata verilmez.
0
Hallegadola
(18.11.20)
beyaz tabanlı apaçi ayakkabısı almayın artık üreticiler şundan vazgeçsin.
0
emininsel
(18.11.20)
Valla daha yeni Nordic ülkelerinin birinden geldim ve sanki sosyal yardım olarak dağıtılmış gibi herkesin ayağındaydı bu tarz ayakkabılar. Orda kendimi sorguladım hatta ben mi zevksizim, o yüzden mi beğenmiyorum acaba diye. Bir şans vereyim dedim ama Türkiye'de algı farklı gördüğüm kadarıyla.

Alacak ayakkabı yok ya. Ya böyle kalın tabanlı, ya da yelekli nargileci sneakers'ı dolu ortalık. Nike/Adidas'ta da bulamadım istediğim gibi. Neyse bakalım.
0
🌸synesthesia
(18.11.20)
Bence gayet ok.
Bu eksicilerle duyuruculari dinlersen yalın ayak gezersin dostum.
0
yarey
(18.11.20)
Ben beğendim ya zevkimi sorguladım yazılanları okuyunca :D
0
jazzabel
(18.11.20)
çok kötü çok
0
lcha
(18.11.20)
güzel degil
0
hazen
(18.11.20)
bence güzel de o para o ayakkabıya verilmez. adidas'da benzer modeller ve aynı fiyata oradan almak daha mantıklı.
0
ayin yazari
(18.11.20)
Ayakkabı fiyatı indirimle 340 lira. 850 değil. Normal yani.

Ha 340'a çok diyorsanız bir şey diyemeyeceğim :)
0
🌸synesthesia
(18.11.20)
(10)

Türk erkeği zevki vs holivud erkeği zevki

kirazz
Selam arkadaşlar, çok önemli (!)bir mevzu hakkında fikir almaya geldim:)Avrupanın ABD'nin ünlü erkeklerine bakıyorum, top list alt list fark etmiyor. Bomba, taş, afet diyeceğimiz güzellikte kadınlarla veya 20-30 yaş küçüklerle olanlar da var elbet ama önemli bölümü de dönüp bakmayacağımız kadınlarla
Selam arkadaşlar, çok önemli (!)bir mevzu hakkında fikir almaya geldim:)

Avrupanın ABD'nin ünlü erkeklerine bakıyorum, top list alt list fark etmiyor. Bomba, taş, afet diyeceğimiz güzellikte kadınlarla veya 20-30 yaş küçüklerle olanlar da var elbet ama önemli bölümü de dönüp bakmayacağımız kadınlarla birlikte. For example list yapmaya gerek var mı bilmiyorum, Hugh Jackman, Will Smith, Matt Damon, James Mcavoy, Chris Hemsworth, Tom Hanks ve daha tonlarcası. Hepsinin eşleri vasat hatunlar. Veya Samuel L.Jackson yüzyıllardır aynı kadınla evli. Prens Charles Camilla'da ne buldu, John Lennon Yoko'da? Bunlar böyle rastgele aklıma gelenler.

Diğer yandan bizim ünlülere bakıyorum, bu adam bu kızda ne bulmuş denen bir Barış Arduç geliyor aklıma. Onun dışında Youtube ünlüsü olan bile en güzel, en estetikli kızın peşine düşüyor. Futbolcular, şarkıcılar, oyuncular hepsi.. Normalde yüzlerine bakmayacak kadınlarla takılıyorlar hep.

Bana istisnalarla gelmeyin, genel görünüm bu epeydir gözlemliyorum bu durumu. İlişkiler konusunda çok farklı yaklaşımlarımız olduğu gerçek. Bizim bir türlü ayrılamamamız, reddeden insana düşman olmamız ama onların ayrılık sonrası arkadaş kalabilmesi gibi.. Bu da bir fact.

Beyin fırtınası yapalım hadi, niye böyle sizce? Aradaki fark ne?
0
kirazz
(17.11.20)
Buna kesinlikle katılmıyorum! Mesela jason mamoa kendinden hem yaşça büyük hem daha kısa hem olabileceğinden çok daha az güzel bir kadınla birlikte.
0
IncredibleMau
(17.11.20)
Doğru ya. İstisna ile geleyim derken yanlış gelmişim.
0
IncredibleMau
(17.11.20)
türkler olarak aşka ve sevgiye bakış açımız da, karşı cinste genel olarak aradığımız şey de farklı. kendimizi başkasının üzerinden tanımlamayı, arabamızla/sevgilimizle/paramızla/mevkimizle prestij kasmayı seviyoruz. türkiyeden verdiğin örneklerin çoğu genç yaşta parayı bulup kafayı başka hiçbir şeye yormayan hödüklerden oluşuyor. holivud erkeği diye tabir ettiğin örneklerin hemen hemen hepsi eğitimli, kafası çalışan, tek amacı nefes alıp vermek olmayan kişiler. bence fark bu. insan eğitimli olunca karşı cinsteki kriteri güzellik-yakışıklılık olmuyor, haliyle dışarıdan insanların "vasat" diyeceği tiplerle birlikte oluyorlar.
0
lesmiserables
(17.11.20)
Bu sekilde disaridan uyumsuz gozuken bir tarafin asiri iyi diger tarafin vasat oldugu ciftlerde genelde ya super bir yatak uyumu oluyor yada super bir kafa uyumu. Bizde insanlar sevgililerine tablo muamelesi yapip onunla ovunup hava atmayi sevdigi icin sadece fizige bakiyorlar
0
turkuaz
(17.11.20)
Biz türkler sığ insanlarız, önce güzelliğe bakıyoruz.
0
antihero
(17.11.20)
tamamen yuzeysellik, gosteris meraki. Kendi degerini baskasi uzerinden bicme seysi bu kadin erkek icin gecerli genelde Turk insani icin.

Fakat cebi para goren erkeklerin yaptigi tamamen kafa yapisindan ve kadini zaten insan seviyesinde gormeyip sadece cinsel bir obje olarak gormelerinden kaynakli.
0
2oda1salon
(18.11.20)
Tamamen sallıyorum, şimdi düşündüm bu tezi;

Gavurun erkeği az ünlüyken, ünlü olmadan önce de, hatta çok genç yaşlarda sekse ve kadına doyuyor. Ünlü olduğuna göre gençken hatta ergenken de eli yüzü düzgün bir erkek demek ki bunlar, yakışıklı olmasalar da karizmatikler.

E böyle olunca rahatça sekse ve sevgiliye doyuyor, ünlü olunca ya da yaş biraz kemale erince de seksilikten ve güzellikten dha başka şeylere değer veriyor demek ki.

Tam tersini bizim ve tüm ortadoğu için düşünelim şimdi!

Olay zevk değil aslında, tamaen ihtiyaç meselesi, yani ihtiyaç belki tam karşılığı olmadı ama getiri/götürü meselesi de olabilir.

Sonradan parayı bulanın hemen koşup en lüks araba alması, dededen ve babadan zengin adamınsa arabaya bu kadar önem vermemesi gibi mesela.
0
John Bloor
(18.11.20)
Türk erkeği parayı bulunca ilk arabayı sonra karıyı değiştirir, diye bir söz vardır.
Ortadoğululuk +1 bu yüzden. Adamlar bizden çok önce bazı şeyleri yaşıyor ve hayatın başka yönlerine bakmaya çalışıyor bence.

Bir de vefa çok önemli, Johnny Depp karısını boşadı, Amber Heard ile evlendi de ne oldu, doğduğuna doğacağına pişman oldu.
Bir de Gupse Özay Barış Arduç'a göre bence daha güzel ve zeki. Bu ilişkide ben hep Gupseye şaşırıyorum o adama nasıl baktı diye.

Eyyolamama bu kadar.
0
Hallegadola
(18.11.20)
burada herkes türk erkeği türk zihniyeti diye bok atmış. ancak ortalama evlilik süreleri, boşanma oranları, kendini yalnız ve arkadaşsız hissetme vb ABD'de vb çok daha yüksek. Yani biz hep bok yiyoruz ama ABD mikemmel kafası o kadar da geçerli değil.
0
KaraSakall
(20.11.20)
ask bu degil mi zaten?
0
baldur2
(23.11.20)
(2)

Aile ve Sosyal Pol. Bakanlığı işe alım sınavında CV ve KPSS

kırmızıayakkabılıgargamel
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na hemşire, fizyoterapist, sosyal çalışmacı, psikolog gibi sözleşmeli alımlar için sınav başvurusu vardı. Burda bi sisteme kayıt olup bilgilerimi girmem istendi. Fotoğraf, daha önce nerede çalıştığım, CV’m ve KPSS puanım alındı. Şimdi bu sınava KPSS puanı yüksek
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na hemşire, fizyoterapist, sosyal çalışmacı, psikolog gibi sözleşmeli alımlar için sınav başvurusu vardı. Burda bi sisteme kayıt olup bilgilerimi girmem istendi. Fotoğraf, daha önce nerede çalıştığım, CV’m ve KPSS puanım alındı. Şimdi bu sınava KPSS puanı yüksek olanlar çağrılmayacak mı? Neden benim CV’mi ve fotoğrafımı istediler?

Ülkede bu tarz alımlarda KPSS sadece baz alınıyor sanıyorum, CV’yi de dikkate alırlarsa ülkemiz adına sevinmek istiyorum, sevineyim mi?
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(16.11.20)
Demek ki kpss dışında başka kriterler de önemli bu alımda. Çok umutlanmamak ve bel bağlamamak lazım bence ama belli de olmaz, umarım şans size güler.
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(16.11.20)
KPSS a ilanlarının hepsinde CV alınıyor, neden çalışmak istersiniz tarzında kendi el yazınızla yazı istiyorlar falan da bunların sevindirici bir haber olduğunu düşünmüyorum. Öylesine yapıyorlar bence.
0
Hallegadola
(16.11.20)
(4)

paket kıyma

diffarentiationation
Şok'takini denedim bugün, indirimle 400 gramı 13 liraydı. Pişerken resmen bok gibi koktu ve döktüm hemen. Asla almayın diye tavsiyemi de vererek bu kokunun sebebi ne sizce? Bari bir problem yok mu yoksa hayvanın cinsine göre kokabilir mi?
Şok'takini denedim bugün, indirimle 400 gramı 13 liraydı. Pişerken resmen bok gibi koktu ve döktüm hemen. Asla almayın diye tavsiyemi de vererek bu kokunun sebebi ne sizce? Bari bir problem yok mu yoksa hayvanın cinsine göre kokabilir mi?
0
diffarentiationation
(14.11.20)
Sakatat karıştırmışlardır, ondan ağır kokuyordur. Ucuz olmasının sırrı.
0
Unde bach canim
(14.11.20)
Bi sey karistirmalarina gerek yok yuzde yuz sadece et ve yag karisimidir ama hayvan o kadar kotu beslenmistir ki oyle kokar olabilir. Ben de bulamadigimdan bi defa a101den emin marka mi ne kiyka almistim uffff yok boyle bi sey kuru ekmek yer onu yemezsin bi hafta ac kalsan
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(14.11.20)
A101-bim-şok dan çok alışveriş yaparız. Ama hiç et almadık. Balık bile aldık et almadık. Anneme dedim neden et denemiyoruz çok ucuz baksana diye, sakatat vs karıştırıyorlar yenmez o et dedi. Kurban kesecektik biz, ama hem anam babam coronadan korktukları için hemde ortak bulamadıkları için kesemedik. Evimizin dibinde A101 var bunlar kurban kesip veriyorlar işte, onu dedim bizimkilere. Annem yine dedi ki hemen o kendi marketlerinde sattıkları iğrenç erleri karıştırırlar nereden bileceğiz.

Bu da böyle bir adımdır.
Bu arada Torku’dan alıyoruz biz eti, iyi oluyor bayağı.
0
Hallegadola
(14.11.20)
Kendiniz nasıl çekildiğini görmediğiniz kıymayı almak büyük cesaret. Hele ucuzsa. İçinde kim bilir yüzde kaç et vardır.
0
catch the arrow
(14.11.20)
(7)

çift maske takmak

avianthem
mantıklı mı?
mantıklı mı?
0
avianthem
(14.11.20)
surekli olmasa da, eger cok kalabalik bir yere gidiyorsan ve masken de ince gibiyse iki tane ustuste takabilirsin,

ama acik havada cok kalabalik bir ortamda degilsen gereksiz gibi
0
exlibris
(14.11.20)
ben cevabın "evet" olduğunu düşündüğüm için 1 aydan fazladır çift maske kullanıyorum.
0
MandMs
(14.11.20)
kendinizi korumak istiyorsaniz ffp2 / ffp3 / n95 maske alip dikkatle kullanmalisiniz (icini temiz olmayan hic bir yere degdirmeyerek)
0
robokot
(14.11.20)
yukarida ici temiz olmayan bir yere degmeyecek derken, buna (bir kere disarida vakit gecirdikten sonra) ceneniz, bogaziniz, kolunuz vs. dahil. Maskenin yuzunuze bakan tarafi acik oldugu zaman kontamine olur, ondan sonra agziniza taktiginizda hastalik kapasiniz yoksa bile agziniza burnunuza soktugunuz icin hasta olursunuz.
0
robokot
(14.11.20)
Maske çok nemleniyor ben çift maske hiç takamadım.
0
Hallegadola
(14.11.20)
Abim tek maskeyle coronaya yakalandı. Dün konuştuğumda çift maske tak dedi. Alabiliyorsanız n95 maske daha iyi tabi
0
Hazelelif18
(14.11.20)
ben çift takıyorum 2 aydır kapalı ortamlarda
0
ruh i tibbiye
(14.11.20)
(12)

keanu reeves

duyurukullanıcısı
bu eleman hiç birşey yapmayarak nasıl bu kadar karizmatik olabiliyor?
bu eleman hiç birşey yapmayarak nasıl bu kadar karizmatik olabiliyor?
0
duyurukullanıcısı
(13.11.20)
bence öyle doğmuş
0
hazen
(13.11.20)
matrix gibi bir filmde oyna. sonra sokağa çık. gerisi gelir.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(13.11.20)
Yüzü temiz falan. Bayağı parlak. Bir de karı kız meseleleri, alkol, uyuşturucu vs. İle pek gündemi yok. Kullanıyorsa bile gündem olmuyor.

He bir de Matrix'te oynamışsin. 2000lerin başında Matrix muazzam bir filmdi.(gerçi hala öyle) o saçma sapan kimseye yakışmayan gözlüğü hepimiz taktik maalesef :((
0
westblack
(13.11.20)
Kirma oldugu icin.

Dobermanlar da birsey yapmiyor ama karizmatikler. :D
0
cooperr
(13.11.20)
adamın matrix'te mimiği yok resmen tüm film karizma karizma geziyor.

bunun bi metodu olmalı bence.
0
🌸duyurukullanıcısı
(13.11.20)
İyi bir oyunca değil aslında. Hatta çok kötü rol çıkardığı filmleri var. Ama gerçekten karizmatik ve düzgün biri. Hoş adam.
0
old possum
(13.11.20)
Yakışıklı ve cool
0
Hallegadola
(14.11.20)
Düşününce evet, doğal bir soğukluk ve gizemi var (herhalde karizma bu oluyor) dolayısıyla gülümsediği ve güldüğü zaman bunu daha değerli bulunup iyice merak ettiriyor kendini ("Bu cool adam neye gülüyor acaba ya" gibi)

Matrix'e katılmakla beraber öncesinde Şeytanın Avukatı da var. O filmde de oldukça etkileyici olduğunu düşünüyorum ben. Öte yandan filmlerden bağımsız olarak baktığımda oyunculuk olarak çok dar bir kalıpta gibi görüyorum. Zaten adamın filmografisini düşününce aklıma gelenler Şeytanın Avukatı, Matrix, Hız Tuzağı, Ronin 47, John Wick oluyor. Demek ki yapımcılar, yönetmenler de onu bu tür rollere uygun görmeye başlamışlar.

Dipnot : Tüm oynadığı filmlere hızlıca bakınca içlerinde bazı bildiklerim var ama 7-8 tanesini belki hiç görmemişim bile. O filmler de aksiyon dışı filmler olmuş genelde. Demek ki diyorum o tür filmlerde pek öne çıkamamış Keanu, ya da dikkat çekmemiş film.
0
burka
(14.11.20)
TLDR: PRi cok iyi calisiyor.

Sisteme sifirdan girmis biri degil. Uvey babasi zaten Hollywood icerisinde (vasfini unuttum) yoksa bence nobody olarak bir bok yapamazdi. Adamin oyunculugu cok kotu. Sonradan da iste bebeginin olu dogmasi vb. hikayelerle PRini Allahu ekber daglarina cikardilar. Metro olayi tost makinesiyle fotograf cektigimiz zamanlardan onu da dahil ederek sad keanu, (hatta fat keanu) bilimum meme olagelen tum resimleri hepsi PR.

Kim o PRi akil ettiyse alnindan opup el ustunde tutmali.(keanu yapmali bunu, biz degil)
0
2oda1salon
(17.11.20)
Hiçbir şey yapmamak dediğin her film için aylarca it gibi çalışıp pro seviyede dövüşçü, savaşçı vb olurken diyetine, sağlığına, sporuna çılgınca önem verip genç ve zinde görünüp aynı zaman başarılı aktörlük yaparken bir yandan bu kadar şöhret ve paraya rağmen kişiliğini kaybetmeden sürekli hayır işleri ve çalıştığı kişilere büyük sadakat göstermek. Adam genetik olarak avantajlı tabi ama iyi bir aktör olması yanı sıra ne kadar iyi ve alçak gönüllü bir insan olduğunu anlatan şehir efsaneleri sayesinde bu kadar popüler oldu.
0
r_u_h
(11.01.21)
hiç bir şey yapmıyor derken mimik yok adam da demek istiyorum.

ama mesela bir yürüyüşü bakışı var

Clubbed To Death !!!

nasıl oluyor bu?
0
🌸duyurukullanıcısı
(11.01.21)
@rock bottom

jack Nicolson ve Johnny Depp

sana el sallıyor.
0
🌸duyurukullanıcısı
(11.01.21)
(3)

Resmi Gazete Saati

yeteramadenedimherseyi
Merhaba. resmi gazete tam geceyarısı 12'de mi yayımlanıyor? Bilen var mıdır?Teşekkürler.
Merhaba. resmi gazete tam geceyarısı 12'de mi yayımlanıyor? Bilen var mıdır?

Teşekkürler.
0
yeteramadenedimherseyi
(12.11.20)
Resmi gazetenin saati olmaz, 24 saat herhangi bir anda yayınlanabilir. Ama teamül nedir son zamanlarda bilemiyorum.
0
candanag
(12.11.20)
Ya o değişiyor, yayınlamak şey az olunca beş dk olmadan gece yarısından sonra açıklanıyor. Ama Naci ağbalın TCMB başkanı olmasının yayınlandığı resmî gazete gece üçte yayınlandı. Önemli bir şey olduğunda ya da yayınlanacak çok şey olduğunda geç yayınlanıyor. Her gün ilan kovaladığım için rutinim resmî gazete takip etmek.
0
Hallegadola
(12.11.20)
çoğu zaman tam 12’de yayımlanıyor, bazen de 12’den birkaç saat sonra ama kesinlikle gece 4’ü geçmiyor.
0
ozgur bir kusun hatirati
(12.11.20)
(6)

35 yasinda emniyet amiri?

neverletyougodown
Bildigim konu degil. Normal mi? Konusanlar'da bir izleyici vardi bu hafta, adam 22 yasinda polis olarak baslamis, komiser yardimcisi, komiser, bas komiser, yuksele yuksele en son da emniyet amiri olmus 35inde.
Bildigim konu degil. Normal mi? Konusanlar'da bir izleyici vardi bu hafta, adam 22 yasinda polis olarak baslamis, komiser yardimcisi, komiser, bas komiser, yuksele yuksele en son da emniyet amiri olmus 35inde.
0
neverletyougodown
(11.11.20)
Normal.
0
westblack
(11.11.20)
92'li kaymakam var. (2 sene önce de kaymakamdı) torpil hep. bu arkadaşı bilmiyorum.
0
ya ben lan neyse
(11.11.20)
95li kaymakam, 96lı hakim var.
0
Hallegadola
(11.11.20)
polis koleji -> polis akademisi şeklinde eğitim alanlar zaten komiser yardımcısı (ya da benzeri, tam hatırlayamadım) olarak başlıyor. okullu olduğu için de hızlı terfi alabiliyor.

hatta bir de yüksek lisans ya da yandan yapmışsa. piuuu.
0
fever
(11.11.20)
Kaymakam ve hakim yeni mezunlardan olabiliyor ezelden beri zaten. Polislerdeki terfi durumlarini bilmiyorum.
0
pofudukayi
(11.11.20)
Normal. Adı kötü bir şeye karışmadığı sürece 10 senede olabilir.
0
jazzabel
(11.11.20)
(5)

Aylık lens vs günlük lens

ir mania
Son dönemlerde aylık lenslerimi günlük lens gibi gece yatmadan çıkardigim icin acaba günlük lens kullansam daha mantıklı mi diye düşünüyorum. Sizin tavsiyeniz ne olur. Günlük kullanırsam solüsyon da almam herhalde ama hijyenik olur mu bilmiyorum. Her Gece çıkarırdigim halde aylık lens almaya devam e
Son dönemlerde aylık lenslerimi günlük lens gibi gece yatmadan çıkardigim icin acaba günlük lens kullansam daha mantıklı mi diye düşünüyorum. Sizin tavsiyeniz ne olur. Günlük kullanırsam solüsyon da almam herhalde ama hijyenik olur mu bilmiyorum. Her Gece çıkarırdigim halde aylık lens almaya devam etmem mantıklı mi?
0
ir mania
(10.11.20)
hocam aylık lensi yanlış anlamışsın, aylık lens de olsa geceleri çıkarman gerekiyor. sadece kullanım süresi daha uzun. benim göz doktoru geceleri çıkarmıyorum diye fırça kaymıştı. bi sabah gözünü açamazsın diye de korkuttu. hangi lens olursa olsun geceleri gözünde kalmamasına dikkat et
0
cowboy
(10.11.20)
Yaani, gerçekten aylık olsa bile 1 ay boyunca gözümde yabancı madde ile dolaşmak istemem.
0
trixi
(10.11.20)
Bizim millet lens kullanmayı öğrenemedi bir türlü.

1-Uyurken, yıkanırken, denize girerken lens çıkarılır.
2-Lens kullanmadan önce eller mutlaka yıkanmalı ve sonrasında eller havlu ve kuru peçete ile kurutulmalıdır. Ardından eller hiçbir yere sürülmeden lens takılmalıdır.
3-Lens çıkarma işleminde de takarken gibi eller yıkanmalıdır.
4-Aylık lensler de sabah takılıp akşam çıkarılmalı, lens kabındaki solüsyon her kullanımda değiştirilmelidir.
5-Bu konuda herkesin rutini farklı ama ben çok şeklini denedim en uygun olanı; makyajdan önce lensi takıyorum, makyajı silmeden önce lensi çıkarıyorum.

Ben şahsen eğer dışarı çıkmıyorsam lens takmıyorum evde, gözlükle takılıyorum. Dışarı çıkarken lens kullanıyorum. Eve gelir gelmez ilk işim maskeyi atıp el yıkamak sonra lensi çıkarmak. Böyle olunca zaten uyurken lensi unutma gibi bir şey olmuyor.
0
Hallegadola
(10.11.20)
bana yeterince fırçalanmışsınız gibi gelmedi :) netleştirmek için tekrar ediyorum. aylık lens demek 1 ay boyunca gözünüzde kalabilir demek değil. ne olursa olsun geceleri, denizde ve duşta çıkarmak üzere 1 ay kullanabilirsiniz demek. günlük lens de lensin ömrü bir gün demek. ben linklemicem ama google'a bi "sleeping with contact lens" yazın. eğer mideniz sağlamsa bir bakın görsellere. hassas biriyseniz bakmayın. demek istediğim o ki, lensle yatıp gözünüzden olmayın mazallah. ayrıca, günlük lens birçok açıdan aylık lense göre daha dezavantajlı bence. hangi lensi kullanırsanız kullanın, evdeyken veya takmanız gerekmediğinde lens kullanmayın. uzun süreli kullanımda kuruluğa, korneada incelmeye vb aksiliklere yol açabilir.
0
hazen
(10.11.20)
aylık lens olayını yanlış anlamışsın +1
0
ruby elixir
(10.11.20)
(3)

Exeter mezunu Türk bürokratlar?

soru icin geldim
İnternette araştırdım da tam liste bulamadım. Ülkemizde üst düzey yönetici,bakan vs. burada eğitim görmüş kimler var? Tam liste olsa iyi olur aslında
İnternette araştırdım da tam liste bulamadım. Ülkemizde üst düzey yönetici,bakan vs. burada eğitim görmüş kimler var? Tam liste olsa iyi olur aslında
0
soru icin geldim
(10.11.20)
mehmet şimşek ilk aklıma gelen.
0
garavel
(10.11.20)
Unde bach canim
(10.11.20)
Devletin anlaşması gibi bir şey var kaymakam adaylarını dil eğitimi için buraya yollarlar, yine aynı şekilde yüksek lisansa buraya yollar kurumlar. Bence ucuz bura, İngiltere’nin güneyinde kalıyor, Londra’ya uzak, ondan bu okulu seçmişler.
0
Hallegadola
(10.11.20)
(17)

Eglencelik ve komik ilk akla gelen film

melancholia
Tavsiyeleri alinir.
Tavsiyeleri alinir.
0
melancholia
(07.11.20)
50 first dates
0
himmet dayi
(07.11.20)
cinayet süsü
0
serbest gezen koala
(07.11.20)
The Hangover
0
dissendium
(07.11.20)
scott pilgrim vs the world
0
pegi
(07.11.20)
pineapple express
0
sanat guresi
(07.11.20)
Borat :/ Ben buradaki doğallığa güldüm. Bir filme kolay kolay gülmem.
0
ruhen hastayim ben
(07.11.20)
Hangover yazılmış. Kolpaçino.
0
IncredibleMau
(07.11.20)
yahşi batı.
0
benevolent sun
(07.11.20)
Lars and the real girl
0
baal
(07.11.20)
mean girls
0
hot potato
(07.11.20)
kolpacino
0
kelepir
(07.11.20)
Three Flavours Cornetto Trilogy
0
heritage
(07.11.20)
The dictator.
0
ElfElf
(07.11.20)
nimberjack
(07.11.20)
ted 1-2
0
nothing in my way
(07.11.20)
Benim de kafa hiçbir şey kaldırmıyor, film değil ama Avrupa yakası aşırı kafa dağıtıyor tam çerezlik.
0
Hallegadola
(07.11.20)
Naked gun 1-2-3
0
nhk ni youkosu
(07.11.20)
(5)

Daire ilanına gelen arama türleri

montakristokondu
Selamlar, Ankarada dairemizi satıyoruz bir ilan koyduk, bir kaç arama geldi. Tufaya gelmemek ve zaman kaybetmemek için bilginizi istiyorum. daha önce de hiç ev satış tecrübem yok.Arayanlardan bir gayrımenkul yatırım şirketleri var, emlakçı mantığıyla çalışan, ama komisyonu karşıdan alıyor. bunlar ge
Selamlar, Ankarada dairemizi satıyoruz bir ilan koyduk, bir kaç arama geldi. Tufaya gelmemek ve zaman kaybetmemek için bilginizi istiyorum. daha önce de hiç ev satış tecrübem yok.

Arayanlardan bir gayrımenkul yatırım şirketleri var, emlakçı mantığıyla çalışan, ama komisyonu karşıdan alıyor. bunlar genelde hep bilinmedik isimler. Şimdilik ilgilenmiyorum diyorum ama hiç bulaşmamak mı lazım?

ikinci arayıp kredi ne kadar çıkıyor diye soranlar, bunu ben bilemem heralde? soru biraz şüpheli geldi.

şu an başka ne tür dümenler veya zaman kaybettirici yaklaşımlar var piyasada?
0
montakristokondu
(06.11.20)
ben olsam hiç uğraşmam, veririm bir emlakçıya o ilgilenir. sizin için değişen bir şey olmayacak (komisyonun alıcıdan alınacağı üzerine anlaşırsanız), üstelik potansiyel dolandırıcılardan, çakallardan, laf olsun diye arayanlardan vs. kurtulmuş olursunuz. kredi işleriyle de onlar ilgileniyor.
0
sir gawain
(06.11.20)
Emlakçılar da zaten komisyonu alıcıya iteliyor. Normali o Türkiye piyayasina göre. Ama ben olsam bilinmeyen biri yerine daha kurumsal bir emlak şirketi ile anlasirdim.

Kredi durumunda ise bence sorulması normal. Örnegin daha önce biri almaya kalkmıştır, sonra vazgeçmiştir. O ara öğrenmiş olabilirsiniz ne kadar çıktığını. Veya siz de kredi ile almış olabilirsiniz vs.
0
elorelia
(06.11.20)
az kurumsal emlakçıya verin.
yani çok küçük olmasın remaxx gibi sizin evinize gelene kadar bi dünya işi olan emlakçılara da vermeyin. sürünceme de kalır.
kesin alacak birileri var, referanslı, komşu eski kiracı falan deseniz emlakçıyı aradan çıkarın derdim de sizin açınızdan bir şey değişmeyecek nasılsa. zırt pırt evi göster, evraklar vs zaten pandemi var bütün bunlarla uğraşmamak adına emlakçı diyorum.


krediyi siz de bilebilirsiniz aslında ama dediğim gibi uğraşmanıza gerek yok.

sonuç olarak satış gerçekleştiğinde tapu dairesinde para bankada blokajlı hesaba yatsın gerisi önemli değil.
0
jimjim
(06.11.20)
Önce yakın çevrenize söyleyin evi sattığınızı. İlgilenen biri çıkma olasılığı yüksek.

Diğer türlü emlakçıya verin. Remax gibi şirketler satıcı için iyi, alıcı için kötüdür. Satabildiği en yüksek fiyattan satmaya çalışırlar.

Önemli bir nokta: Sakın emlakçıyla bir sözleşme yapmayın. Bir kağıt imzalamayın. Satabilirsen sat paranı alıcıdan alırsın gibi baştan net tavrı koyun.
0
horowitz
(06.11.20)
Bizde de böyle bir sorun olmuştu evimizi satarken. Bir de biz evimizi sattığımız parayla yeni ev alacaktık oturmak için. Babam emlakçıları sevmediği için epey dayandı sahibinden satmaya çalıştı. İnsanlar ilginçtir emlakçılardan yaka silker sana gide yine emlakçıya. Her neyse babam kendisini arayan bir emlakçı ile ahbap oldu, eğer satarsan ben vermem para, alıcıdan al diye anlaştı. Evimiz yaşamkentte iyi bir yerdeydi ama giriş katı olduğu için insanlar biraz çekingen davranıyordu. O yüzden emlakçılar bazen iyidir.
0
Hallegadola
(06.11.20)
(14)

Memurla olan diyaloğum

sanguine
İşe başlayacağım yerdeki personel şefi ile geçen gün bir tartışma yaşadım, çok uzun zamandır birileriyle sürtüşme yaşamıyordum üst üste enteresan oldu.Tartıştığımız konuyu postun en sonuna koyuyorum çünkü olayla doğrudan alakası yok, mesele bu manyak karının üslubu. konuyu merak eden orayı da okuyab
İşe başlayacağım yerdeki personel şefi ile geçen gün bir tartışma yaşadım, çok uzun zamandır birileriyle sürtüşme yaşamıyordum üst üste enteresan oldu.

Tartıştığımız konuyu postun en sonuna koyuyorum çünkü olayla doğrudan alakası yok, mesele bu manyak karının üslubu. konuyu merak eden orayı da okuyabilir.

Şimdi ben bu kadını katiyen tanımıyorum, zaten atandığım yere de hiç gitmedim daha. Yani ilk defa konuşuyorum düşünün ve bilgi almak için aradığımdan tamamen karşımdakine kanalize olmuş durumda oldukça nazik ve normal şekilde konuşuyorum. Telefonu açtı, aşırı gergin, merhabalar rahatsız ediyorum kurumunuza avukat olarak atandım, tarafıma sms geldi, şu anda da başka bi yerde çalışıyorum, istifa dilekçemi sundum, bana tebligat göndereceksiniz değil mi görev sürem kaçmasın o yüzden soruyorum, dedim. karı bir başladı bana saydırmaya, smsle başlar süreniz, ama devlet memurları kanunu var vs vs dedim, ardından şöyle dedi.

"burada sizin avukatlığınız geçerli değil, burası adliye değil, ben 32 yıllık memurum, ben böyle diyorum, bana avukatlıkla gelmeyin, ankarayı arayın onlara sorun" aynen bu cümleyi kurdu. neye uğradığımı şaşırdım, sırf küfür etmemek için tamam deyip kapattım. zaten ağzımı açtığım anda ben konuşuyorum diyerek bana da izin vermiyordu. sonra aynı kurumda bir müdür yardımcısını aradım onun da sekreteri mi ne çıktı kendisi yok bana anlatın dedi, anlatmaya başlayınca "göt hanım diyorsa doğrudur, ne uzatıyorsunuz, o kadar kişi alındı sorun çıkmadı sizde mi sorun olacak" deyince tepem attı onun da suratına kapattım.

sonra söz konusu sorunu çözdüm bir şekilde, tabi ki kendisinin embesilliğinden kaynaklı bir durum vardı. bu aynı yere atandığım insanlarla iletişimimiz var, hatta orada çalışmakta olan birinin de telefonunu buldum, "biz de tartıştık onla, gergin birisi, size özel değil, uğraşmayın boşuna (cimere şikayet edeceğimi söylemiştim) buranın demirbaşlarından biri, aynı yerde çalışacaksınız huzursuzluk olmasın" vs bunları dediler. bu karı belli burada bir hegemonya kurmuş kimse buna gık demek istemiyor. bir de avukat olacaklar (bunları diyen arkadaşlar) nasıl olsa sinmişler işte.

ben bu lafı duyduğumdan beri bildiğiniz uyuyamıyorum, senin avukatlığın burada sökmez ne demek, sen nasıl böyle konuşursun, sen kimsin, ilk defa konuştuğun üstelik aynı ortamda çalışacağın (benim üstüm amirim vs hiçbir şeyim olmayacak bu arada, aynı binada olacağız) insana nasıl böyle terbiyesizce konuşursun. aklım almıyor, laf öyle bir oturdu ki içime, zaten daha telefonu kapatır kapatmaz cimer ekranını açtım şikayet yazmaya başladım. sonra yol açtığı sorunu düzeltmek için uğraştım biraz, dedim atamam yapılsın önce bir, ondan sonra şikayet ederim. ama duramıyorum yani.

1-doğrudan adını zikrederek ve şikayet sekmesi altından şikayet edecektim olayın ilk öfkesiyle, bundan vazgeçtim. çünkü şahsileştirmiş olacağım, gitmeden bir düşman edinmiş olacağım, baya bildiğiniz baş düşmanım olacak o kurumda, uzun yıllar çalıştığı için kurum amirleri nezdinde sorun çıkartma durumu olabilir, haklıyken de haksız duruma düşmek istemiyorum.

2-şikayet yerine görüş ve öneri olarak, atama işlemlerinde yaşadığım problemi ve personelin tarafıma yaklaşımıyla ilgili böyle daha soft bir metin kaleme almayı düşündüm bunu da hazırladım, karıya da o lafını yutturacak şekilde. işyeri hekimi de o zaman işyerinde doktorluk yapmasın o zaman orası hastane değil, 30-40 sene tecrübesi olup avukatların tek çalışma alanının yalnızca adliye olduğunun bilinmemesi memurlar adına çok üzücü vs gibi (tabi ki son derece resmi bir üslupla) kendisinden değil yaptıklarından bahsederek bu olayı gündeme getirmek, susup oturmadığımı ve tepkimi bu şekilde göstermek. nasıl olsa o lafı diyen kendini biliyor.

3-içim katiyen soğumadı, kendimi dizginliyorum, hala cimerde bir şey yapmadım, göndermedim, cimerden bir şey çıkacağı için değil bu arada, kendisinin verdiğim tepki kulağına gitsin yeterli, sadece bu. arkadaşlarımla konuşuyorum ya boş ver sana ileride izinlerini kullanırken, özlük dosyanı hazırlarken zorluk çıkarır, her gün göreceksin, (uzun yıllar durmayı düşündüğüm bir yer bir de) daha hiç gitmemişsin, bu olayla beraber anılma, gider gitmez sorun yaşama vs diyorlar. şu an çalıştığım yerdeki memurlar da sallama dedi, yalnızca çok sevdiğim bir abla tabi şikayet et dedi. hiçbir şey yapmamak belki en makul seçenek ama bunu yapamayacağım galiba

hangi yolu izlemek konusunda kararsız kaldım, en güzeli ikincisi bence ama. o cahilliği, iş bilmezliği, kanun tanımazlığı ismini vermeden gözüne sokmak. sen kimsin de avukatlığı küçümsüyorsun, allahım aklıma geldikçe deliriyorum, ben kendi mesleğimden zaten nefret ediyorum ama kendi mesleğime sadece ben bok atabilirim sen atamazsın. nereden ne tanıdığı varsa var, böyle bir cümle kuramaz bana. görsünler en azından bunu cimerde, bu lafı hangi gerizekalı memur söylemiş ehehehe desinler bakalım ben dedim diyebilecek mi.

mesele: şu an bi devlet kurumunda çalışıyorum, başka bir devlet kurumuna da yeni atandım oraya geçeceğim. atandığım yerden geçen cuma günü mesaj geldi, atamanız onaylandı, kuruma müracaat edin diye. sonra ben kurumu aradım, smsten sonra tebligat da göndereceksiniz değil mi dedim, çünkü usulü böyle, resmi görevlendirme yazısı gönderirler onu tebliğ aldıktan sonra 15 günlük göreve başlama süreniz başlar. ilk atandığım yerde böyle olmuştu. düz memur evet deyince ben de döndüm hazır çalıştığım yere bu ayın 14ünden itibaren geçerli olacak şekilde istifa dilekçemi verdim. 14ünde istifa etmemin sebebi hem çalıştığım kurumu seviyorum, maaşı önden aldığımız için bir kısmını iade etmekle uğraşmak istemiyorum, üçüncüsü de zaten sürem başlamadığı için kafadan tebligat gelene kadar 5-10 gün artı 15 günüm var. Acelem yok.

Sonra yeni atandığım yerde aynı konumda çalışacağımız insanlarla kurduğumuz bir whatsapp grubu vardı, orada işe benden önce başlayan arkadaşa bu tebligat olayıyla beraber çeşitli şeyler sordum. o da ben personel şefi (insan kaynaklarında çalışan memurların şefi yani şube müdürü falan değil öyle bir unvanı yok) kadın sms ile süre başlar dedi, dedi. Bunu duyunca benim bütün planım berbat olmuş oldu çünkü smsi tebliğ kabul edersem (ki bu kanuna katiyen aykırı ve emsali görülmemiş bir saçmalık) sürem istifa edeceğim tarihten bir gün önce dolmuş oluyor. Yani hakkımı kaybetmiş oluyorum gibi bir şey. Bunu duyunca hemen aradım bu kadının dahilisini ve bağlandım. Dediğinde diretince istifamı geri çekmeye çalıştım, çalıştığım kurum kabul etmedi, az daha göt gibi ortada kalacaktım. Sonra ankaradaki hukuk müşavirliğini aradım avukat meslektaş allah razı olsun ilgilendi ve bu kadının da üstü olan ildeki atama şube müdürünü aradı, kimlik numaramı verdi ona ve ayın 16sinda başlayabileceğimi tebligatın çıkacağını vs söyledi. bu karının götünden uydurduğu bir şey olduğu ortaya çıkmış oldu yani. Ben de rahat bir nefes alabildim.
0
sanguine
(05.11.20)
İlk önce şunu diyeceğim, merkez uzman yardımcısıyım 2 yıl olacak, hayatımda görmediğim en değişik, saçma, allah belasını versin diyeceğiniz insanları bu iki yılımda gördüm, hayatımda hiç bu kadar bezdiğim dönem olmamıştı.

İkincisi, personelciler kıldır. Bizde de hemen ertesi gün gelin dediler, ben işin acemisiydim, siz tabi önceki tecrübenizle biliyormuşsunuz başlama sürenizi. Bizde şehir dışından gelen adamlara hemen gelin dediler. Muvafakatname zamanında daire başkanından memuruna bir sürü sıkıntı çıkardılar. Daire başkanıma hakkımı helal etmiyorum. Sevgilimle aynı iş yerindeyiz, ona bir haksızlık yapıldı ama o hakkını çatır çatır savundu, sonra istediğini de aldı. Yine de başka bir konuda yaşadığımız şeylerin aynısının beteri sülalesinden çıksın.

Hiçbir şekilde kimseye kendinizi ezdirmeyin. Doğrudan amiriniz olmayan kişi hariç lafınızı kimseden esirgemeyin. Bu bir taktiktir, yenilere her zaman psikolojik olarak baskı yapılır, ezdirme ve özgüvenim düşürme yöntemleri. Bir kere kendinizi ezdirdiniz mi devamı gelir.

Sizin yaşadıklarınıza gelince, yazılı bir şey vermeyin. İlk önce kuruma başlayın, insanları gözlemleyin. Bu kadın herkese böyledir ve davranışları alışılagelmiştir belki, bu size yaptığı saygısızlığı ortadan kaldırmaz ancak acele bir davranışınız ilk günlerde antipati yaratır. Telefonda gereken cevabı vermişsiniz zaten. Konu açılınca ilerde lafı gediğine koyarsınız.
0
Hallegadola
(05.11.20)
"sana ileride izinlerini kullanırken, özlük dosyanı hazırlarken zorluk çıkarır" mı? orası bakkal mı, hiçbir şey yapamaz. onun adını da vererek cimere yaz
0
esref
(05.11.20)
Klasik devlet memuru. Her yerde böyle bunlar. Ben de denk geldim. Alttan alma kesinlikle. Avukatsın. Kanunu, hakkını daha iyi biliyorsun. Eğer tanıdığı falan varsa senin konumun daha iyi olduğu için daha yetkili kişilerden çevre edinebilirsin. Gücünün farkına var bence ve zaman içinde uğraş bence onunla. Düşman edinirim diye düşünüyorsan o düşman edindi bile. Ondan daha avantajlı konumdasın. O alttan alsın .
0
black mamba
(05.11.20)
Ben sadece cimer tecrübemi aktarayım. Siz şikayet ediyorsunuz, o memur da, öyle bir şey olmamıştır, diyor şikayet kapanıyor. Kaç kere denedim, hep aynı.
0
gelmeistemem
(05.11.20)
Özür dileyeewk avukat hanım/bey şunu diyecegim ama kan davası gitmenizi anlayamadım doğrusu.
Bahsini ettiğiniz kişi gerçekten de kompleksli olabilir ancak yazınızı baştan aşağıya okuduğumda sizi de ondan çok daha rasyonel hareket ediyor görmedim . Bunu söylemek biraz beni de tedirgin etmedi değil. Hatta bana dava açar mısınız diye de düşündüm doğrusu.
25 yılı aşkın yurt içi dışı memuriyet hayatım az konuşup az duyarak rahat edilebileceğini bana gösterdi. Hayırlı olsun yeni işiniz, savaş baltanizi gomunuz ve muvaffakiyetler dilerim.
0
fempusay
(05.11.20)
Bence bulaşmayın. Sadece ilk kadın değil, sekreter de size bayağı ters cevap vermiş. Telefonda böyle konuşan gerçekte daha fazla huzursuzluk çıkarabilir. O kurumda çalışmaya başladıktan sonra düşünürsünüz.
0
dissendium
(06.11.20)
Bulaş. Yanına gittiğinde nasıl bir konuşma tarziydi o, siz kim olduğunuzu zannediyorsunuz de. Zorluk falan da çıkaramaz. Çıkarırsa senin de elin armut toplamicak
0
abuzer
(06.11.20)
hem cimere şikayet et hem de işe gittiğinde bi söyle sen hayırdır amacın neydi diye, dava aç hakaret davası aç. ben böyle aptal insanlara asla tahammül edemiyorum. yok öyle "onun mizacı o takılma" demek. o kadar çabala "senin avukatlığın burada sökmez" desin yok ya.
0
Cebrikkuş
(06.11.20)
bir devlet kurumunda memurum. size tek önerim bence cimerden cevap alamazsınız hiç kendinizi boşuna saçma bir şeyin içine atmayın fakat kurumda dik durun sözünüzü esirgemeyin, hatta ters davranın fakat kavga da etmeyin. kim kime diş geçirebilirse.
0
herseyi birakip gitmek istiyorum
(06.11.20)
@fempusay

Hangi davranışım irrasyonel söyleyin, gerçekten farkında değilim, biraz da onun için açtım duyuruyu yani haklı olduğumu düşünüyorum elbette ama dışarıdan bakamıyorum. Ben bu kadina hakaret etmedim, üstünlük taslamadim, bir şey sordum sadece. Kendi fikri her ne kadar yanlis da olsa, bunu daha düzgün dile getirebilirdi.

Cimerden yanıt almak ya da yaptırım uygulatmak niyetim yok. Bunu zaten yazdım yukarıda da hiçbir şey çıkmasın önemli degil. Ben tepkimi göstermek istiyorum yalnızca.
0
🌸sanguine
(06.11.20)
Bu kadın gibileri çoğunluktadır kurumlarda. Bunun kuramı bile var. Bunlarla uğraşarak ömür tukeyenez, performans uretemezsiniz.
Benim dünya görüşüm kan davasına elverişli değil. Sizde bir kan davası arayışı görüyorum. Oysa insan nitelikleri itibariyle, özellikle medenilesememis, kurallara uymayı becerememislere ne şart altında olursa olsun örnek olmalıdır
Siz farkında değilsiniz zannımca ancak kendi mesleginiz itibariyle sanıyorum fazla elitist hareket ediyorsunuz. Ancak bunca elitizmin bir köşesine de "kan davası" girişiminizi sıkıştırmak istiyorsunuz (tesbih için kusura bakmayın) kan davası dememin hususi nedeni ziya gokalptir. Ona göre kan davasının bittiği yerde devlet başlar. Ben böyle bakıyorum.biraz daha sakin olup kin gutmeden işinize odaklanirsaniz, çeşitli kompleksler barındıran muhataplarinizdan daha çok yararlanır, iş hayatında daha az yara alırsinız.
Sanıyorum biraz gencsiniz, kizginliklarinizi yönetmek ve yaşamınızın merkezine almamak konusunda kendinizi ikna edin ve yönetin. :)
İrasyonalite çok duygusal hareket etmenizden kaynaklanıyor. Kimse sizi ezmedi, kırmadı,dagitmadi, rezil etmedi. Küçük dustugunuzu (avukat olduğunuz ve muhataplarinizin sizden daha düşük statülü olduğundan bahisle) düşünüyorsunuz, gururunuz incindi değil mi? Gerçek büyüklük işte bunlarin hiçbirine takılmamak yürüyüp gitmek, kendi işine, yoluna bakmaktır. Tavrinizin, davranisinizin orijin olarak kendinizden çıkmasıdır, baskalarininkine eklemleenmesi, başkalarına tepki verilmesi, sırf onlara had bildirme, ders vermede değil.
0
fempusay
(07.11.20)
@fempusay

Özür diliyorum ama yazdıklarınızın benim yaşadığım olay ile ne yazık ki hiçbir ilgisi, alakası yok. Önemli tavsiyeler hepsi tabi ki.

Mesleğiniz ne bilmiyorum, önemi de yok zaten. Çünkü meselenin benim avukat olmamla da hiçbir alakası yok. Bu olayin içine avukatlığı çeken kendisi. Muhtemelen yazdıklarımın tamamını okumadınız. Tekrar etmem gerekirse, ilk defa konuştuğum birisine kurumlarina atandığımi, tebligat gönderip göndermeyeceklerini soruyorum. Konuyla hiç alakası olmamasına rağmen, mesleğime hakaret ediyor kendisi. Olay bu.

Siz bir insaat muhendisisiniz diyelim, bu şahıs, tamamen durduk yere size burası şantiye değil, senin bilginin geçerliliği yok dese "ezilmiş, kırılmış" hissetmeyecek misiniz, gülümseyerek estağfurullah mi diyeceksiniz, eğer öyleyse tamam, bu sizin tercihiniz ve sorgulamiyorum.

Ayrıca kompleksi olan da kendisi, konunun mesleklerle hiçbir alakası yokken, bilgisinin yanlış olabileceğini söyleyince komplekse girip burası adliye değil diyerek kibrin, ilkelligin, kural tanımaz ligin, nezaketsizligin Allah'ını yapan yine kendisi.

Bu hareketini üstelik sıkça herkese tekrarladığı da biliniyor ayrıca. Ben kan davası gitmek istesem, hiçbir şey çıkmayacagini bildiğim halde savciliga hakaretten suç duyurusunda bulunurdum ve gerçekten ömür boyu bu kan davası olarak devam ederdi.

Ben yalnizca, cimer üzerinden görüş ve öneri olarak yaşadığım bu terbiyesizligi kendisinin ismini vermeden ama o olduğu anlaşılacak şekilde anlattım ve gönderdim. Artık utanır mi yediği halttan ötürü, yoksa kan davasına mi dönüştürür kendi bileceği iş.
0
🌸sanguine
(07.11.20)
Şansınıza tam olarak şunu okudum şimdi:
"Pay bad people with your goodness; fight their hatred with your kindness. Even if you do not achieve victory over other people, you will conquer yourself."
Leo Tolstoy, "War and Peace"
-
Yazdıklarınızı harfiyen okudum. Dikkat ederseniz reddetseniz bile, kaç gündür bu olayla yatıp kalkiyorsunuz. Sakin olun, o kadın şimdi koca bir taş kahve içip kendine göre mükellef bir kahvaltı yapıyor. Sizi çoktan unuttu bile. Ama siz maalesef atağa kalkmissiniz bile.
Kendimi daha fazla yormayayim. Ben uzun yıllar yöneticilik yaptım. Sanırım son bir iki sen hariç. Eski memurlar kadar iyi koku alabilen ve sabırla avını bekleyeni görmedim. Sakin olmakta her zaman fayda vardır. Bana kizmaniza gerek yok. :)
Farkında değilsiniz ama kendinizi muhataplarinizla denk hale getirdiniz. Hiç de seçkin bir tavır değil.
Arada kavganın gidişatını yazın madem umalım ki ben külliyen haksız çıkayım. Ama uygar tavır,medeni tepki benim onerrdigimdir.
0
fempusay
(07.11.20)
Güncelleme yapayım ise başlayalı bir hafta oldu

İlk gün kadını gördüm, her ne kadar insanları genelde dış gorunusuyle yargilamasam da karşımda pespaye, pasakli, kısa boylu, yuvarlak suratlı, himbil, gözlüklerinin cami kirden görünmeyen, kadınlar günü hirkasiyla gezen ve bağıra bağıra konuşan bu insan kaynakları şefi kadını gördüğüm anda bütün hırsım kayboldu ve şikayetçi olmadım. Zaten onunla da hiç isim olmadi, olmayacak. Beklediğim iyi olmuş dedim.
0
🌸sanguine
(20.11.20)
(3)

Ama bu haksızlık !

elma
Merhaba,Belki bir çoğumuz bir şekilde haksızlığa uğramışızdır, berbat bir his :( Peki hiç farkında olarak ya da olmayarak siz birine haksızlık ettiniz mi?Fark ettiğinizde ne hissettiniz, telafisi olmayacak bir haksızlıksa ne yaptınız, neler hissettinizDüşündükçe geçmişte şu kişiye o hareketi yapmam
Merhaba,

Belki bir çoğumuz bir şekilde haksızlığa uğramışızdır, berbat bir his :(

Peki hiç farkında olarak ya da olmayarak siz birine haksızlık ettiniz mi?
Fark ettiğinizde ne hissettiniz, telafisi olmayacak bir haksızlıksa ne yaptınız, neler hissettiniz
Düşündükçe geçmişte şu kişiye o hareketi yapmamlıydım çok pişmanım dediğiniz olumsuz tecrübeleriniz var mı?

Bu konuda paylaşmak istediğiniz bir şeyler olursa çok sevinirim :)

Teşekkür ederim
0
elma
(05.11.20)
Yaptım ama üzerinde düşünmüyorum, herkes yapmıştır kimse sütten çıkmış ak kaşık değil.

Ben de daha çok ne kadar yumuşak davranmışım kafası var. Bazı insanlar çok arsız.
0
Hallegadola
(05.11.20)
10 sene önce, beni deliler gibi seven birinden, bir günde, eve çağırıp bitti diyerek ayrıldım. bana o kadar bağlanmıştı ki, epey üzücü oldu iki taraf için de. haksızlık sayılır mı bilmiyorum ama ilişkide kalsaydım daha büyük haksızlık olacaktı.

bir de 6-7 sene önce buradan biriyle tanışmıştım. suriye sınırında yaşıyordu ve o zamanlar sınır kapalı değildi, çok zor durumdaydı. bir iş kurmuştu ama o ortamda tutacak iş değildi. benden o zaman 50 bin lira istemişti, vermedim. beni "kurda kuşa yem ediyorsun" demişti. sınırda olan her olaydan sonra onu düşündüm ve çok üzüldüm. kendisine de ulaşamadığım için vicdan azabı çekiyorum.
0
douchebag
(06.11.20)
Yakın bir arkadaşımla kontağı birdenbire kestim hiçbir neden vermeden. Bana çok iyilik yapmış, çok sevdiğim, beraber yaşadığım bir insandı. Yurt dışına taşınmıştı hemen sonra, belki de zaten ufak ufak kopacaktık zamanla. Ama yaptığım çok büyük ayıptı. Bazen düşünüyorum bulup özür dilemeyi, açıklamayı denesem mi diye. Ama kendi vicdanımı rahatlatmak için yapıyor olacağım sadece. Böyle bir insan olduğumu bildiğim için de sonrasında hiç gerçek arkadaşım olmadı zaten.
0
peki madem
(06.11.20)
(4)

Branş bazında sıralama / Kpss

bidakikanizialicam
Bugün bi instagram sayfasında 2020 tercihler başladı diye bi haber gördüm ve ösym'nin sitesine girdim. Şu anda branş bazında sıralama diye bir sekmenin aktif olduğunu görüyorum, üstünde puanım yazıyor ve "Sıralama yapmak istediğiniz alanlar/Programlar (En fazla 40 adet seçebilirsiniz)" diye bir yazı
Bugün bi instagram sayfasında 2020 tercihler başladı diye bi haber gördüm ve ösym'nin sitesine girdim. Şu anda branş bazında sıralama diye bir sekmenin aktif olduğunu görüyorum, üstünde puanım yazıyor ve "Sıralama yapmak istediğiniz alanlar/Programlar (En fazla 40 adet seçebilirsiniz)" diye bir yazı var ve altında yüzlerce seçenek var. (benim bölümüm otomatik tikli olarak en üstte)

Bu tam olarak ne oluyor, buradan seçim yapıp ikinci adıma falan mı geçeceğiz, bilenler yardımcı olabilir mi?
0
bidakikanizialicam
(05.11.20)
sadece bilgilendirme amaçlı. kendi branş sıranı ve diğerlerini bilirsen önünde kaç kişi kaldığını tahmin edebilirsin. branşında 50sin mesela. 30 tane düzgün kadro açarlarsa büyük ihtimalle atanamazsın o atamada. dış alımlarda girenleri de inceleyip sonraki atamalardaki şansını görüyorsun.
0
glamdr1ng
(05.11.20)
sizinle birlikte sınava girenlerin arasında kaçıncı olduğunuzu gösteriyor. tabii genel değil, branşınızda kaçıncı olduğunuz. atıyorum x bölümünden genelde 100 kişi alınıyor, siz 200. sıradaysanız atanmam zor gibi düşünebilirsiniz. 95. sıradaysanız büyük ihtimalle atanacağım diyebilirsiniz. tahminde bulunmanıza yarıyor aslında.
0
candide
(05.11.20)
Birden fazla branş bitirenler branşlarını seçip aratabiliyor da. Onlarınki de seçili halde geliyor önlerine.
0
podrostok
(05.11.20)
Daha çok merkezi atamayla tercih yapacakların işine yarar bu sistem. Merkez uzmanlıklarında başvuru/mülakat olduğu için çok yerinde bir tespit yapılamıyor.
0
Hallegadola
(05.11.20)
(7)

Hükümet neden erken seçim istesin?

avatar is back
geçen sene herkes 2020 sonunda erken seçim olacak diyordu. şimdi de 2021 yazı olmasa da en geç seneye sonbaharda seçim olacak diyor. bazıları da 2022 baharında olur en geç diyor. herkes erken seçim diyor da hükümet buna neden karar versin ki? her şey kontrolleri altında ve oyları anketler iyi görünm
geçen sene herkes 2020 sonunda erken seçim olacak diyordu. şimdi de 2021 yazı olmasa da en geç seneye sonbaharda seçim olacak diyor. bazıları da 2022 baharında olur en geç diyor. herkes erken seçim diyor da hükümet buna neden karar versin ki? her şey kontrolleri altında ve oyları anketler iyi görünmüyor.

1- rte tekrar aday olamıyor muhabbetinden dolayı olabilir mi böyle bir şey?
2- ak parti bişeyler yapıp milliyetçilik tavanken seçime götürür mü milleti? askeri operasyon, asgari ücrete abartılı zam vs vs

anlamaya çalışıyorum sadece herkesin dillendirdiği seçimi neden istemeleri gerektiğini
0
avatar is back
(05.11.20)
Geçen gün duydum. Ne kadar doğru bilmiyorum ama eğer rte görev süresinin bitimine 1 yıldan fazla varken erken seçime giderse tekrar aday olabiliyor dedi biri. Gerçi aksi olsa ne olacak yasayı değiştirir yine aday olur, dert değil bence. Ama mantıklı geldi.

Diğer bir ihtimal de işler daha kötüye gitmeden erken seçime gidip hem kamu nezdinde güvenoyu tazelemek hem de görev süresini uzatmak isteyebilir hükumet. Ancak günümüz şartlarında epey riskli görüyorum. Ancak bu söylentilerin çıkma sebebi 2023'e kadar başta ekonomi olmak üzere her şey daha da kötüye gidecek. Uzun vadeli bir ekonomik plan yok. Varsa yoksa damat "ekonomimiz yükseliyor" diye sallıyor. Artık çocuklar bile inanmıyor söylediklerine.
0
himmet dayi
(05.11.20)
Vergi affı geldi.
Ayasofya cami yapıldı.
Abuk subuk askeri harekatler yapılıyor.
Seçim yakında yapılmayacaksa, secim yapılacağı zaman hangi kartları oynayacaklar merak ediyorum.
Bence abd secimini bekliyorlar.
0
prizmatik
(05.11.20)
ABD seçimini bekliyorlar +1
Kabine değişecek diyorlar bir de seçim olmasa da (kesin bilgi değil)
0
Hallegadola
(05.11.20)
AKP surekli anket yaptiran ve secime cok vakit olsa bile surekli secim varmiscasina davranan bir parti. Gecmis basarilari da burdan geliyor zaten.

Oteki taraftan parti kadrolari eski caliskanliklarini kaybetmis durumda. Herkesin derdi devletin kaynaklarina cokmek, kendisine ve yakinina pastadan daha cok pay kapmak. (Teorik olarak eskiden de boyleydi de en azindan kapi kapi dolasiyorlardi) Ekonomi su noktadan sonra surekli bayir asagi oldugu icin saglam oy kaybi var ve genc nesli egitim sistemi uzerinden sekillendirme fikri de iflas etti. Kazanabileceklerini hissettikleri an secim yaparlar ama bir turlu gecici bir nefes alma + oylari stablize etme durumu olusturamiyorlar.
0
cleric
(05.11.20)
1. rtenin ve akpnin oyları her geçen gün eriyor.
2. şu an rte 2. döneminde ve cumhurbaşkanı 2. dönemindeyken erken seçim kararı alınırsa tekrardan seçilebilir.
0
candide
(05.11.20)
Bugün Erdoğan kadroların güçlendirilmesini, 30% genç, 30% kadınlarla doldurulmasını istedi. Bana da hazırlık gibi geliyor.
0
pass
(05.11.20)
Hükümetin erken seçim istediğine dair bir imare yok bu sadece ana muhalefet partisinin dönem dönem ortaya attığı bir iddia. Sanırım ana muhalefet partisi ara sıra kendisini hatırlatmak için böyle bir yola başvuruyor. Hem erken seçim olsa bile AKP'den CHP'ye kayda değer miktarda oy kayacağını sanmıyorum.


Ayasofya camisi sorunu on yıllardan beri gelen kronik bir sorundu ve çözüldü bu meselenin seçim yatırımyla uzaktan yakından alakası yok uluslararası denklemlerle alakalı bir konu hatta Ayasofya'dan önce daha önce müze haline getirilmiş bir çok camii sessiz sedasız aslına döndürüldü Ayasofya sembol olması sebebiyle açılışı biraz gürültülü oldu o kadar. Vergi yapılandırmasıda (af değil af farklı bir şey) rutin bir uygulama seçim yatırımı değil kesinlikle her 3 yılda bir vergi yapılandırması yapılıyor zaten muhtemelen bir 36 ay sonrada yeni bir yapılandırma olacak amaç hem vatandaşa ödeme kolaylığı sağlamak hemde alacakları tahsil etmek.
0
acebi
(06.11.20)
(7)

Uzaktaki yakinlariniz arkadaslariniz "nasilsin" diye sorunca

ala09
Iyi degilseniz, istirabiniz buyukse onlara cevaben ne diyorsunuz? Uzun uzun anlatiyor musunuz?
Iyi degilseniz, istirabiniz buyukse onlara cevaben ne diyorsunuz? Uzun uzun anlatiyor musunuz?
0
ala09
(05.11.20)
ben geçen birine nasılsın diye sorunca kötü dedim.

dalga geçti. senden de ne beklenir ki zaten minvalinde bir şey dedi.

bizim ülkede işlemiyor. iyi de geç.
0
duyurukullanıcısı
(05.11.20)
bu durumda çoğunlukla yarım bir yanıt veriliyor, ''eh işte'' gibi. karşıdaki hakikaten merak ediyorsa neler olduğunu soruyor, o halde paylaşıyorsun
0
Etanglement
(05.11.20)
nasılsın diyen herkese kötüysem de iyiyim diyorum.
gerçekten kötü oldugumu anlattıgım iki kişi falan var, onların da nasılsın demesine gerek kalmadan ben anlatıyorum.
0
penceredengorunenmorbina
(05.11.20)
“İdare ediyoruz”
“Yaşıyoruz”
“Bir an önce eve gitmek istiyorum”
Nasıl gidiyor cevabına da “gidiyor” diyorum kötü olduğumda, daha fazla soru sorulmaması için hemen ortadan kayboluyorum.
0
Hallegadola
(05.11.20)
Ben yakındakilere de iyiyim diye cevap veriyorum ki
0
dafuq
(05.11.20)
nolsun diyorum ben direkt. eh işte falan demem pek. haydaa sorduk şimdi dert anlatır kafasına girerse diye. kimse benim derdimi dinlemek zorunda değil ama annem, babam vs olursa onlara söylerim tabii ki.
0
matilda
(05.11.20)
İyi diyorum. Herkese, her zaman.
kimsenin, kimsenin derdini salladığı yok.
0
Giovanni Pipitto
(05.11.20)
(11)

ayakkabılar nasıl?

berkes2
https://www.hepsiburada.com/jum-p-24770-erkek-spor-ayakkabi-p-HBV00000YBTZ4https://www.hepsiburada.com/reebok-ef3110-ever-road-dmx-erkek-siyah-yuruyus-ayakkabisi-p-HBV00000UFA2Phttps://www.hepsiburada.com/pierre-cardin-30066-gunluk-erkek-spor-ayakkabi-p-HBV0000118S6G3ünüde almayı düşünüyorum nasılla
www.hepsiburada.com

www.hepsiburada.com

www.hepsiburada.com

3ünüde almayı düşünüyorum nasıllar sizce?
0
berkes2
(05.11.20)
beğenmedim
0
sen nasıl bir insansın
(05.11.20)
3ü de tarzım değil, daha ne olduğu belli ayakkabılar tercih ederim.
0
olaylar olaylar
(05.11.20)
Sadece 2, reebok dmx taban nispeten rahattır diğerlerini boşver
0
freebird5406_2
(05.11.20)
1. Kanim cekildi
2. Makul
3. Moralim bozuldu
0
exlibris
(05.11.20)
1. GORA’da oturuyorsanız olur.
2. En gideri olan bu ama bu bile çok çirkin.
3. Benim de moral bozuldu.
0
jamiro
(05.11.20)
Çirkinler.
0
turkce konusan uzayli
(05.11.20)
üçü de birbirinden kötü.
0
koela
(05.11.20)
Üçü de aşırı kötü bunlara bu para verilmez.
0
Hallegadola
(05.11.20)
Hepsi kötü.
0
Fiyu
(05.11.20)
1.olana o para verilmez, yazik ve kotu
2.olan daha iyi
3.olani da ben olsam almazdim
0
sweetoffice
(05.11.20)
3unu alicagina toplam paraya 1 tane daha guzel bi sey al bence ya:/
0
hindistan cevizi
(05.11.20)
(5)

Banka Müfettişlik ve İç Kontrolörlükle ilgili

madurumdamadurum
Mülakatlarında bayanları eledikleri ve daha az bayanla çalıştıkları doğru mu ?
Mülakatlarında bayanları eledikleri ve daha az bayanla çalıştıkları doğru mu ?
0
madurumdamadurum
(04.11.20)
Doğru
0
irene
(04.11.20)
Kamu bankalarında evet, ama özel sektör bankalarında değil. Tersine bazı durumlardan dolayı özellikle kadın eleman aramamıza rağmen bulamıyoruz, turne, mesai yoğunluğu, stress vs. nedenlerden kadınlar biraz daha az tercih ediyor.
0
koskoca kirpi
(04.11.20)
koskoca kirpi +1. kadınlar tarafından tercih edilmediği için seçimlerde pozitif ayrımcılık yapılıyor bile denilebilir.
0
benevolent sun
(04.11.20)
Bu meslekler çok prestijli görünür ama kadın için gerçekten zor ve bu yüzden kadınlar ünvan değişikliği için çok uğraşıyor müfettiş ya da kontrolör olunca. Turneler uzun ve yorucu. Bir tane kadın alır veya almazlar. Sayıştay denetçiliği mesela ger yıl 45 kişi alır en fazla 5 kadın alırlar. Her sene 100 kaymakam alınır, 10 tanesi kadın olur daha fazlası olmaz. İçişleri bakanlığının kontrolörlükleri de öyledir. Ancak diğer meslek gruplarında yani uzman yardımcılıklarında kadın tercihi daha fazladır.
0
Hallegadola
(05.11.20)
Net bilgim yok ama kuzenim once mufettisti sonra başka bir bankaya iç kontrole transfer oldu. Kendisi ve birçok ekip arkadasi kadin
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(05.11.20)
(24)

İlişkide kadın ve erkeğin maaşı arasındaki fark

Geceler
Flört aşamasından sevgililik aşamasına geçmek üzere olan bir çift var. Erkek özel sektörde çalışıyor, 4 bin tl maaş alıyor kadın ise pratisyen 7-8 bin falan maaşı var, ileride daha da artar. Bu durum hakkında ne düşünüyorsunuz? Genelleme yaparsam İlişki yürüyüp evliliğe gider mi yoksa egolar devreye
Flört aşamasından sevgililik aşamasına geçmek üzere olan bir çift var. Erkek özel sektörde çalışıyor, 4 bin tl maaş alıyor kadın ise pratisyen 7-8 bin falan maaşı var, ileride daha da artar. Bu durum hakkında ne düşünüyorsunuz? Genelleme yaparsam İlişki yürüyüp evliliğe gider mi yoksa egolar devreye giriyor mu?
0
Geceler
(04.11.20)
Çok büyük çoğunlukla egolar devreye gider. Kadın sorun etmese erkek yetersizlik hissine oradan aşağılık kompleksine kapılır. Gerek yok.
0
1bir1bir1
(04.11.20)
Girmez girmez.
0
all girls dream
(04.11.20)
Eşimin benden daha çok ya da az kazanması sorun oluşturmaz.
0
hayirsiz
(04.11.20)
Tarafların karakterine bağlı. Ben tınlamam böyle şeyleri ama çalışmalar kadınların bu durumu sorun ettiğini gösteriyor.
0
glamdr1ng
(04.11.20)
erkekte oluşmasa bile kadında sorun olur. maaşına göre bir partner arar. Kendisi kadar ya da fazla maaş alan biriyle olsa daha lüks evler, arabalar, tekneler alırdı, çocuğunu daha iyi okula gönderirdi, yurtdışı tatili yapardı. Ama böyle fakirliğe talim :(

Boşver sen bu ilişkiyi, yol yakınken dön.
0
stewie
(04.11.20)
benden fazla kazanan bir suru kadin var. bunlardan birinin benim esim olmasi sorun mu yaratmali? bos isler. birey kendine yetecek kadar kazaniyorsa, digerinin daha fazla kazanmasi sorun degil. hos kendine yetecek kadar kazanmiyorsa da problem degil bence.
0
camussar
(04.11.20)
abi olaya tersten bakarsan mantıksızlığı daha net göreceksin, manzara şu:
ben fakirim o zaman eşim de fakir olsun ailece hep böyle az kazanalım.
0
rewlack
(04.11.20)
Benim icin benim param, benim paramdir, iliski turune bakilmaksizin. "Sikinti icerisindeyim, ihtiyacim var sinyali verilirse", elbette paramin uzerinde uyumam, paylasirim. Saklayacak degilim, ancak bir denge kurulsun isterim. Ego konusu yapilacak tek sey degil para. Iliskinin gelecegini sadece bu belirlemez.

Ancak egitim, sosyal cevre egonun cok daha guclu oldugu konular. Oralarda durum nasil?
0
buf-e kür
(04.11.20)
Benim hayatımda olan şu:

Babam isteği dışında zorla emekli edildiğinde maaşı 10'da 1'e düştü ve annemin maaşının yarısından da az oldu. Annem öğretmen. Babam gittikçe hırçınlaştı gittikçe daha fazla borç yaptı ve sonunda annemi aldattı. Annem babamla parası için evliymişmiş de emekli olduğundan beri babamı istemiyormuşmuş. Halbuki annemin babama olan davranışları hiç değişmedi, bu tamamen babamın kuruntusuydu. O borçları hâlâ ödüyoruz, belimiz doğrulmadı.

Kardeşim ise önüne gelen her işi yaptı. Kokoreççilikten saray restorasyonuna su satıcılığına şantiye şefliğine ve evrak memurluğuna kadar. Karısı onun aldığı hiçbir maaşı beğenmedi (kendisi asgarî ücretle ve haklarını gözetmeden çalışıyor) ve kardeşimi çok büyük borçlara soktu. Kardeşimde ne metabolizma kaldı ne diş ne sağlık hiçbir şey, kardeşim kendi kazandığı parayı artırmayı elbette istiyor ama bunu sen ben davasına çekmiyor, ama kadın götüne bakmadan sürekli daha fazla para diye ortalığı yırtıyor.

Kişilerin karakterine kalmış. Ama olan genellikle bu arkadaşlar. Belki yeni nesil farklıdır. 39 yaştan bikdiriyorum.
0
1bir1bir1
(04.11.20)
Maaşımın 2 katını alan bir kadın bulursam anında evlenirim. Hayalimdeki kadının kriterlerinden biri benden çok kazanması. Hatta öyle çok kazansın ki benim çalışmama gerek kalmasın, evi ben çekip çevireyim; mis!
0
Jux
(04.11.20)
Eşim benim kazandığımın iki katını kazanıyor. Sorun olması aklıma bile gelmedi. Eminim onun da böyle kaprisleri yoktur. Hatta çocuğumuz olduğunda bir süre evde kalabileceğimi bile önermişti.

Ben erkeğim.
0
a man alone
(04.11.20)
Ben problem olarak görüyorum.

Beraber olacağım insanın benden daha iyi bir pozisyonda olmasını istiyorum. Haliyle de bu durum maaşa da yansıyor.

28K
0
purplee
(04.11.20)
Bi arkadaşım bu sebeple boşandı. Kadın sürekli laf sokuyormuş ama demesine göre.
0
sekerse tehlike
(04.11.20)
Sorun olur oluyor. Erkeğin maaşı büyük eşittir kadının maaşı.
0
Hallegadola
(05.11.20)
Tarafların karakterine bağlı. ve kadının beklentisine.

aynı ilişkide kadın olarak, erkek memur 4-5 bin, kadın 10-11 de idim. Ve hiç önem vermezdim. Bilmiyordum o zamanlar bu duruma bakış açımı sonsuza kadar değiştirecek bir ilişkiye başladığımı. Erkek mükemmel bir görünüme havaya ve coolluğa sahipti. Alışmış o, yakışıklılıkla herşeyi karşıdan beklemeye, eski ilişkilerinden biliyorum.. Bana söylediği şey tam olarak "sen ilerde evin masraflarını ödersin ben araba alacağım" Böyle lömp diye ama, tamamen bu cümle ile. Hayırdır hacı. Bunu söylemenin bin yolu var. Sonra ayrılacağımız gün sen böyle dedin dediğimde diyor ki, araba senin üzerine olurdu (ben öyle birşey mi istedim acaba), ki böyle bir muhabbetin içinde de kalmak istemezdim. Ve hayatım boyunca kalmadığım kadar para mevzusunun içinde kaldım onunla olan ilişkimde. Bana dese idi ki, bak benim maaşım bu, ilerde ne yaparız, nasıl yaparız, ev giderleri bana da bir araba fln alırsak nasıl olur ikimizde ortaya birşeyler koyalım vs. Ama onu söyleyiş tarzı.. Bilemiyorum..

Bence kadını beklentileri ve adamın tavrı ve karakteri çok önemli. Erkeğin tavrı aşırı aşırı aşırı önemli.

Şahsen erkeğin bu durumu kafaya benden daha çok taktığını düşünmem, beklentilerim ve daha fazla bu kadar para mevzusunun içinde kalmak istemediğim için ayrıldım.

Beklenti mevzusu. Ben tatile önem veririm. İlk başladığımızda kanada'ya gidecek adam,(sonra iptal oldu), ben sonra yazın kübaya gitmek istediğimde uzattı da uzattı bin türlü bahane buldu en sonunda maddiyat olduğu benim kavga edip olayı derinleştirmemle anlaşıldı. Okey de baştan söylese hiç sorun olmazdı ki küba masraflı bir yerdi anlardım ve onun hakkında düşüncelerim değişmezdi. Sonraki sene gidelim dediğimde olur dedi nereye gidelim fln dedi. sonra zaman geçince ilişkinin bir yerinde dedi ki, ben hiç bir zaman yurtdışına gidemem sanırım. Dalga mı geçiyorsun benimle. Bozcaadaya gidelim dedim, onda bile uzattı da uzattı. Bir tatile bile güle oynaya gidemedim. Elini asla bana karşı açık oynamadı. Asla. Her dediğime yaparız dedi. günü gelince param yok oldu. Şuan maaşını bile tahminen yazdım asla bilmiyorum hala ne aldığını. Benimse açık ve seçik ortada idi. Ama beni bu kadar yıpratmadan en baştan, benim şuan durumum bu şekilde, bir kaç sene tatile gidemem, yurtiçinde gidelim, ne kadar bütçe ayıralım kendimi ayarlayayım, böyle yapsak benim için daha uygun olur dese idi, ona olan sevgim saygım azalmadan belki şimdiye herşey farklı olmuştu. Onunla tanıştığımızda asla takmazdım. ama artık bu durumu inanılmaz takıyorum sağolsun. Bir daha dersen hayır. Kendimi öyle bir durumda bulmak istemem.

Ve saygı. Zamanla ona olan saygım o kadar azaldı ki, bu davranışları söylemleri ile. Onu gerçek bir erkek olarak bile göremedim. Ve o babyface vücutlu vs vs adamla son 3 ayda sevişmedim bile. Hala zaman zaman, fotoğrafına bakıp birşey hissetmemem üzerinde düşünüp duruyorum, okdr yakışıklı bir adamla sevişmek istemeyeceğim denli yalanlarına. Ayrıldıktan sonra annemi arayıp, laf arasında maaşının 8-9 olduğunu söylemiş mesela, bana ne isterse 20 olsun bu saatten sonra. Para mevzusunda yalan berbat birşey. Asla yaşatmayın karşı tarafa.

Saygı biterse ilişki biter. Kadın asla saygısını kaybetmesin, erkek kadının saygısını kaybettirecek şeyler yapmasın. Erkek asla para mevzusunda yalan söylemesin. Neyse o. Azsa az yani, bunu değiştirecek şekilde göstermesin. Ve çok fazla para mevzusu mevzu bahis olmasın.

Ha aslında bakarsın yürümez mi yürür, kadın ortaya 4 koyar adam ortaya 4 koyar. Yaşar giderler, kadının üstü onda kalır. Ama dediğim gibi erkeğin tavrı ve kadının beklentileri çok önemli.

Edit: sonraki sene gidelim dediğinde bana ülke tarih fln seçtirdi, konuşuyorduk yani üzerine, sonra ben bulunca buna gidelim diyince işin rengi değişti. Dalga geçer gibi ben okdr zmn baktıktan sonra, ben hayatım boyunca gidemem demez mi bir de. Baştan söylesene hayatimda en sinir olduğum insan tipi, içinden hesap yapan. Onun haricinde baştaki kanada fayk olabilirdi bilmiyorum artık. Maaşının tutarı hakkında 4 kere yalan söyledi. Okdr çok yalan söyledi maddi mevzuda artık tek cümlesine inanmıyorum hayatının. Bu arada evet çok doluyum bu mevzuda. Ben eski moby, ilk başta aylarca adama hiçbirşey demedim, alınır gücenir diye. Maaşım 2 dedi ona bile tamam neyse yapacak birşey yok dedim. Düşünebiliyor musunuz öyle biri idim ben. Sonra kredi öduyor kalan tutar 2 oldu, sonra krediyi ailesi ödüyor o kredi kartlarini ödüyor oldu, sonra krediyi yine o ödüyor ailesi evlenmesi için para biriktiriyor oldu, sonra ailesi arabası icin para biriktiriyor oldu, sonra evlenince araba için kredi çekecek oldu, bu arada maaşı 2 den 4 5 e ayrılırken de 9 10 a yükseldi. oldu da oldu yani... Ha bir de aynı çocukla çıkarken ilk başta bukdr mükemmel biri bende ne buldu diye aylarca düşünmüştüm ya ne safmışım ya. Cidden ki ne güzel iyi niyetli güzide insanmışım.. Bu arada son söz, bir daha düşünmem. Şöyle ki, bir arkadaşım da maaşı 5 6 olan biri ile çıkmıştı. Kız bütün yurtdışı tatillerine tek çıktı. Ve aralarında laf sokma başlamıştı. Bence olmuyor ya. Ve iyi niyet de bir yerde bitiyor. Ve o kız 2 yıl çıktı, ayrıldıktan sonra ya farklı hayat beklentileri oluyor ya bir daha asla düşünmem demişti ben üzerine cok düşünmemiştim o sırada güzide bir şekilde ilişkim devam ediyordu çünkü. Ah şimdi karşımda olsa ne dertleşirdim o kızla var ya.
0
mobydick
(05.11.20)
mantıklı bakan 2 insan arasında problem yaratmamalı. zaten direk maaş muhabbetinden eziklik açısından bakıyorlarsa yürümez o iş. şimdi benim eşimin maaşı *5 olsa ben memnun olurum daha çok kazansın yani
0
kondansator
(05.11.20)
davul bile dengi dengine
kadın kendisi gibi maaş alan birini bulsa (ki kadın şimdi pratisyen 3 4 seneye uzman olunca 20 30lar alacak) hayatı bambaşka olur
bu devirde 4 bin alan erkek, vasıfsızdır, vasıfsız da kalacaktır
Ne senelik ücreti 100 bin olan fransız okuluna gönderirsin çocuğunu
ne senede 1 2 kere yurtdışına gidersin
bodruma herşey tatil bile zor adamın 3 kuruşu ile

adama hayat güzel de
kadına eziyet

düzgün işi gücü okulu olan adam bulsun
0
summatinyourteeth
(05.11.20)
Oturup konuşulduğunda çoğu insan sorun olmaz diyebilir.

Oturup konuşan insanların bu soruya cevap vermesi için düşündüğü süre bir kaç saniye.

X'i Y'yi sorun etmem deyip de evlendikten sonra tam da X'i Y'yi sorun eden insanlar tanıyorum.

Çünkü evlilik bir kaç saniye düşünülüp veya aynı şeyleri yaşamadan fikir söylenecek kadar basit bir süreç değil. 1 sene içerisinde zibilyon tane konu, iş, tartışma, uyuşmazlık, inatlaşma, alışveriş ve plan yapılıyor. Dengesizlik bir yerde patlak verecektir. Bir taraf kötü hissedecek veya diğer taraf laf sokmaya başlayacaktır. Normalde öyle insanlar olmasa bile ailesi veya arkadaşları gaza getirecektir.

Çok çok az duydum ama ortak havuzda paralarını toplayıp kimseye de kulak asmayıp mutlu mesut geçinen insanlar var. Fakat iki taraf da vizyon sahibi. Parayı kullanan var kullanamayan var.

Yine de güçler dengesinin birbirine yakın olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü erkek fazla kazanınca hovardalık yapabiliyor, aşağılayıp küçük görebiliyor. Kadın da benzer şekilde laf sokarak hayattan bezdirebiliyor. Sorun aslında çoğumuzun güçlü karakterde olmaması. Başta düşündüklerimiz çok rahat değişiyor ileride. Sonra da diyoruz ki yaşamadan bilemeyiz. Kardeşim sen her ihtimali düşünüp de yola çıkacaksın. Düşünmüyorsanız o sizin plansızlığınız. İyi günde kötü günde deriz ama çoğumuz için fasa fiso. O yüzden bunu düşünerek söylüyorum, çok büyük ihtimalle ileride sorun çıkar.
0
ananiyimioguz
(05.11.20)
Bizim arkadaşlar var oğlan hemşire 5bin tl falan alıyordur, Eşi kadın doğum uzmanı sanırım 20 bin tl falan alıyordur.
Gül gibi geçinip gidiyorlar.Evlilikte 3. yılları....
0
aids rakun
(05.11.20)
Avrupada ve dunyanin medeni ulkelerinde sorun olmaz ama Turkiyede kadinlar kendilerini armagan olarak gordukleri icin cok kucuk bir azinlik disinda yurumez derim.Turk kadinlarindaki bu mantalitenin duzelmesi icin 2-3 kusak daha gecmeli
0
turkuaz
(05.11.20)
Maaşta değil ama eğitimde ve görgüde fark varsa yürümez. Erkekte ilerisi için potansiyel varsa yürür.
0
SiyamkedisiZorro
(05.11.20)
Kadın aldığı maaşı aldığı gibi kocasının hesabına yatırıp kocasının kendisine harçlık vermesini bekler ve tartışma nereye giderse gitsin asla para mevzusunu açmazsa olur.
0
niyeti bozuk http nesnesi
(05.11.20)
İlişki yürür de evlilikte işler değişir. evlilik demek ortaklık demek. sen kendinden az sermayesi olanla ortaklığa girer misin öyle düşün.

Ben erkek olarak benden çok az kazanan kadınla evlenmem. 8 alırsın o 6-7 alır olur ama 8'e 4 olmaz. Bİr de o ilerleyecek, sen de bu imkan yok.

Olaya şöyle bak. Kendi gibi birini bulursa daha hızlı ev alır. Ailenin arabası olur. Çok kazananla az kazananın ilişkisinde bunlar geç olur.
0
OrangeYellow
(05.11.20)
SiyamkedisiZorro +1

evlilik uzun bir süreç.
sürekli power couple olabilenlere ne mutlu.
ama işsiz kalınan dönemler, iş değişiklikleri falan gibi süreçler de yaşanabilir.
bunlar atlatılır.
ama kökten gelen bir fark veya hiç değişmeyecek maddi uçurumlar sorun yaratır.

birinin diğerini hayatın içinde geriye düşürmemesi veya aşağı çekmemesi gerekir.
böyle olunca genelde kadınlar parayla ezmeye ve adama saygı duymamaya, erkekler de para azlığından komplekse girmeye ve kendini erkek gibi hissetmek için saçmalamaya meyilli olabiliyor.
temelden gelen bu tarz bir farklılık olunca karakterlere ve çiftin dinamiğine göre iki taraftan birine doğru denge bozuluyor.
0
blatta hiberna
(05.11.20)
(3)

Antik Mısır Halkı ve Günümüzdeki Mısır Halkı

üç gün gündüz
Bu iki halkın ortak bir noktası var mı, yoksa birbiriyle ilgisi sadece aynı topraklarda yaşamış iki farklı toplum olması mıdır? Teşekkür ederim.
Bu iki halkın ortak bir noktası var mı, yoksa birbiriyle ilgisi sadece aynı topraklarda yaşamış iki farklı toplum olması mıdır? Teşekkür ederim.
0
üç gün gündüz
(02.11.20)
alakaları yok diyebiliriz sanırım. mısır (ve sudan'ın kuzeyi) firavunlardan sonraki zamandan taa 1950lere kadar her zaman mısırlı olmayanlar tarafından yönetildi. her zaman impratorlukları besleyecek kadar artı değer üreten bir yer olmasından mütevellit bunlar başına geldi. fazla ürün üretebilecek topraklara sahip olması başını yaktı diyebiliri yani. antik yunanlılar, persler, bizanslılar, araplar, türkler hepsi sadece sömürdü bu coğrafyayı. böyle el değiştiren memleketlerde de demografi çok hızlı değişir. şu an yaşayanların antik mısır ile alakası olmaması çok muhtemel yani ezcümle
0
ala09
(02.11.20)
Günümüzdeki çoğunluk zaten Araplar onların bir ilgisi yok ama Mısır'ın yerel halkı olan Kıptilerin soyunun firavun dönemine kadar gittiğini söylersek yanlış olmaz.
0
angelus
(02.11.20)
Şimdikiler Arap
Antik Mısır’dakiler Kıpti-Egypt-Gypsy yani bildiğimiz Roman. Romanların antik mısırdan yayıldığına dair görüşler var. Şimdi yalayan kıptilerin çoğu da hristiyandır.
0
Hallegadola
(02.11.20)
(23)

sean connery'yi tanımayan insan

Jux
ya böyle basit şeylerden insan ayırmayı sevmiyorum ama sean connery'yi de tanı be kadın!biriyle konuşuyorum, flört gibi bişey ama daha yeni. rahmetliden bahsettim bugün, tanımadı :/flörtünüz sean connery'yi tanımasa soğur musunuz? soru da bu olsun. anlaşılan benim zaten soğuyasım varmış da, sizi mer
ya böyle basit şeylerden insan ayırmayı sevmiyorum ama sean connery'yi de tanı be kadın!
biriyle konuşuyorum, flört gibi bişey ama daha yeni. rahmetliden bahsettim bugün, tanımadı :/

flörtünüz sean connery'yi tanımasa soğur musunuz? soru da bu olsun. anlaşılan benim zaten soğuyasım varmış da, sizi merak ettim.
0
Jux
(01.11.20)
ben isim olarak bilmiyordum ama yüzünü görünce tanıdım.

Ben Tesla'yı tanımayan kadından soğurum.
0
fezagezgini_4
(01.11.20)
Soğurum. Birazcık pop kültür de olsun. Basit bir şey gibi geliyor ama bir yerden sonra sürekli bir şeyler anlatırken buluyorsunuz kendinizi karşıdakinin de size katacagı şeyler var mı yok mu böyle anlarda fark ediliyor.
0
spadæs
(01.11.20)
olabilir çünkü bizde çok popüler biri değil, duyan da michael jackson'ı duymamış falan zanneder :d
0
rose parks
(01.11.20)
25'den büyükse soğurum.
0
ya ben lan neyse
(01.11.20)
Çocukluğumdan beri ismini bilirim ama her defasında yüzüne bakmam gerekir. Yüzü tanıdık gelmeyince ben bu adamı niye tanıyorum diye her defasında sorarım kendime. Gençliğine baktım çok iddalı değil. Yaşlanınca daha bi oturmuş. Filmografisine baktım şimdi hep 80ler 90lar. Benim jenerasyonumun ilgisini çekmeyebilir.

Sınır 25 kabul edilmiş ama 32'ye kadar garipsenecek bişey yok.
0
IncredibleMau
(01.11.20)
Duymuş olan da tanıyor mu ki? Indiana Jones ve James Bond seven bir kadın varsa anca o tanıyordur zaten. Bırak bu filmleri, genç nesil Yüzüklerin Efendisi, The Matrix vb. görece 2000 civarı filmleri bile izlememiş oluyor.
0
nhk ni youkosu
(01.11.20)
Az önce arkadaş ile bire bir aynı muhabbeti yaptık. Özetle "eğer favori aktörleriniz yaşlılıktan bir bir ölüyorlarsa siz yaşlanıyorsunuz demektir" sonucuna vardık. Arkadaş'a örnek verdim: İki sene evvel üniversiteden mezun olan, doğma büyüme İstanbul'da yaşayan bir iş arkadaşım İlyas Salman'ı tanımıyordu. Yeni nesil eski nesli tanımak zorunda değil. Bir Atilla Atasoy, Nalan Altınörs falan bilinmeyecek birkaç seneye...
0
dilemma of subscribtionability
(01.11.20)
@playing star again, bilginin niteliğinin entelektüelite ve kültür birikimi açısından önemsiz olduğunu mu düşünüyorsunuz? Herhangi bir bilgi, birkaç bir şey bilmek çok afaki tabirler çünkü.

Sean connery'yi bilmeyen birinin entelektüel olmadığını ve genel kültürünün eksik olduğunu çok rahat savunabilirim mesela, bu bilgi herhangi bir bilgi gibi değil bana göre. Karşıdakinin bilmediğini bilmek değil maharet, o yüzden herhangi bir bilgi olarak kısıtlama yapılamaz diyorum.
0
🌸Jux
(01.11.20)
@playing star again, kimin daha çok bildiğinden bağımsız aslında benim söylemek istediğim şey. Jari menpaa Sean connery kadar tanınmış biri değil, bunu kabul edersin sanırım?
Bazı bilgiler temeldir, onu demek istiyorum. Buna ben karar vermiyorum, belirli seviyeye gelmiş herkes bildiği için temel hale geliyor
Menpaa'yı bilen herkes entelektüeldir denebilir mesela. connery ondan daha common bir isimdir, onu bilen herkes entelektüel diyemem. Ama onu "bile" bilmeyen birinin kendini benim senden ayrı bildiklerim var demesi tuhaf gelirdi bana. Onları öğrenirken nasıl kaçırdın bunu gözden derdim öyle birine.
0
🌸Jux
(01.11.20)
karşınızdakiyle sizin aranızdaki genel kültür düzlemi farkının ölçümü binlerce küçük bilgi / görgü parçası üzerinden yapılmalı. tek atış tek kurşunla adamdan soğuma aşırı genelleme olur. siz de bunun farkındasınız da belki de tanımadığını söylerken takındığı umursamazlık filan batmıştır.
0
engelbert humperdinck
(01.11.20)
Yerli yabanı ünlü tanıma konusunda benle kapışana rastlamadım. Sean connery’i herkes bilmez, zaten bilen insan az çok sinema kültürü olan bir insandır. Ama james Bond gibi bir kültü tanımayan, takip etmeyeni içten içe kınar içimden gülerdim herhangi bir platformda böyle bir kişiye rastlasam.
0
Hallegadola
(01.11.20)
Ben bilmiyom. Çünkü isim hafızam yok. Şuan bunu burada okudum ve tartismalari takip ettim ya, 3-5 ay sonra tekrar sorulsa yine hatirlamayabilirim. Demem o ki hemen sogumayin :') 1-2 testten daha geçir xd
0
abuzer
(01.11.20)
Sinema kültürü yeterli değildir. Başka kültürleri var mı ona bakın.
Bomboş biriyse o zaman soğuyun.
Herkes her şeyi bilmek zorunda değil.
0
pro9it9is9
(01.11.20)
siz ronny johnsen'i bilir misiniz kendisi besiktasa rekorla gelmisti?

insanlarim toplamdaki degerleri esittir. bu bilgi icin de boyle zeka icin de boyle yetenek icin de boyle.

ornek veriyorum, hekim arkadas derse kafasini yormustur disari cikmamistir kendisi spor alaninda pek bulamamistir.
bir de ders calismayip eve girmeyen gence bakarsin besyo'da okuyordur.

bakarsin birisi kendisini ise vermistir. isinde cok basarilidir altinda 800.000 lik arabayla dolasir laboratuvarindan cikmiyordur. digeri de internetten dizilerden gece aleminden kitaplardan sosyal hayattan dusmez ama altinda megane vardir.

biz insanlar icin de boyle. normal bireyler icin gozlerimiz goruyor diyoruz, ama gorme engellilerin de kulaklari bizden daha hassas onlar da oradan o acigi kapatip bizden one geciyor. ya da down sendromlular mesela. ilk bakista normal bir insanin aldigi egitimi almasi zor. bu alanda iyi degiller ama sayi ezberleme kapasiteleri. diger insanlardan cok cok cok cok daha fazla bizim yapabileceklerimizim ustunde.

sonunda herkeste 100 birimlik bir olusum var. kimisi 40 birimini c'ye koyuyor 60ini d'ye, kimisi 30'unu c''ye atiyor 70'ini D'ye. bazisi da cidde freedos hdjsks.. o da iste ne verirsen ezberlemeye meyilli tabularasa gibi emiyor hdks
0
turbo sadık
(01.11.20)
İki ihtimal var. Ya yaşı küçük ya da cidden boş birisi.
0
dafuq
(01.11.20)
50 kisilik üniversite sınıfında hitchcock un ismini duymus 4 kisi vardi. sınıftan sogudum. flört durumunda tuvalete gitmek icin izin ister bir daha geri dönmezdim.
0
proteus
(01.11.20)
Bu soruya Sean Connery özelinde değil de daha genel cevap vermek istiyorum.
Kişiye göre değişen durumlar, istediğin şey senin tanıyıp bildiğin birini onun da tanımasını istemen, mesela yukarıda biri Tesla'yı bilmezse soğurdum demiş ama Sean Connery'i bilmemesine takılmamış bunun gibi..

Kendimce "başarılı", "yetenekli" bulduğum ve sevip beğendiğim ya da yeteneksizliğiyle nam salmış sevmediğim ama "popüler" olan insanları tanımaması (ya da tanıyıp beğenmesi :)) soğuturdu.

Şu an aynı şeyi yaşasam mesela ve karşımdaki kişi "Sean Connery mi aa o kimdi?" dese ne derdim bilmiyorum, soğurdum direkt. Zaten soğuyasım varmış olayına çok inanmıyorum böyle şeyler önemli, çok sevip değer verdiğimiz insanlar böyle böyle puan kaybedebiliyorlar.
0
mutekebbir
(01.11.20)
bilinmemesine şaşırılacak biri değil ki?

ben de adamı sadece james bond filminden biliyorum ki filmi de izlemedim sadece ekrandaki görüntülerden gördüm. adını ölümünden sonra duydum.

ama daha bilindik biri olsa: mel gibson, leonardo di caprio gibi birini bilmese de umrumda olmaz.

bunlar çok basit şeyler. onun da ilgilendiği başka bir alan vardır benim bilmediğim.
0
tabudeviren
(01.11.20)
Benim de bilmediğim genel kültüre dair o kadar çok şey var ki sadece Sean Connery üzerinden bir insanı yargılayacak konumda olmadığımı düşünüyorum kendi açımdan.
0
peki madem
(01.11.20)
sogurum
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(02.11.20)
Valla şirkette eğitimde bir arkadaş Saddam Hüseyin'i tanımıyordu. Ben dinozorum kabul ettim onu çoktan, ama kendinden önceki 20 seneyi üniversite okuyan birinin bilmemesi bana yanlış geliyor. 90'lı birinin Ecevit'i, Demirel'i tanımaması gibi bir şey.

Politika'dan örnek verdim ama kült filmlerde oynamış birini üniversitede okuyan birinin tanıyor olmasını beklerim.
0
SiyamkedisiZorro
(02.11.20)
Soğumam, çiğ bir tavır ve dahası bahane.
0
alfred
(02.11.20)
Sean Connery nerdeyse 20 yildir oyunculuk yapmiyor ve oynadigi filmlerin ciddi kismi belli bir zevke hitap ediyor. Tanimiyor olabilir.

Sorun kendi yasi ve zevkine uygun bilgilerde bile genel kultur seviyesinin cok asagida kalmasi ise soguyabilirim bir insandan.
0
cleric
(02.11.20)
(11)

Otel Temizlikçisi Hırsızlık Yapar Mı?

yanqoue
Her şey dahil konseptte bir rezidansta ev kiraladım. Otel gibi işletiliyor. Ücrete temizlik de dahil. Haftada bir gün temizlikçi kendi kartıyla odama girip temizlik yapacak. Yönetim, temizlik günlerini kendimiz seçemediğimizi belirtti. Şimdi, hafta içi ben yokken bu kadın evden bir şeyler çalabilir
Her şey dahil konseptte bir rezidansta ev kiraladım. Otel gibi işletiliyor. Ücrete temizlik de dahil. Haftada bir gün temizlikçi kendi kartıyla odama girip temizlik yapacak. Yönetim, temizlik günlerini kendimiz seçemediğimizi belirtti. Şimdi, hafta içi ben yokken bu kadın evden bir şeyler çalabilir mi diye endişe duymaya başladım. Bunu yönetime sorduğumda "çalışanlarımıza güveniyoruz, böyle bir olayla karşılaşmadık" gibisinden bir şeyler dedi. Sizce endişe duymalı mıyım?
0
yanqoue
(31.10.20)
Ben şüphe duymam ama ziynet eşya, değerli elektronik vs de çok bırakmam ortada.
0
mg3929
(31.10.20)
Yapabilir. Kamera sistemi caydırıcı olabilir.
0
etna
(31.10.20)
200-300 tl bandında ip kameralar var onlardan monte et bir tane kayıt yapsın sürekli hareket algıladığında mesaj falan atıyor sana
0
basond
(31.10.20)
Ben duyardim kesinlikle. Degerli seyleri kilitli bir yerde tutardım kasa yoksa kilitlenebilen valiz gibi.
0
ruby elixir
(31.10.20)
Kasa alırdım sizin yerinizde olsam
0
Hallegadola
(31.10.20)
hafif ama çok değerli şeyleri ortada bırakmayın yeterli. bir şey olmaz.
0
fever
(31.10.20)
Sonuçta insan oğlu çiğ süt emmiş çok da güvenmemek lazım ama hor da görmemek gerek sonuçta her insan bir değil iyisinde var kötüsü de sizin yapmamız gereken elinizden geldiği kadar tedbirli olmak ve tedbir almak .
0
mehmetcayofficial
(31.10.20)
Ben olsam eve sokmam evde yokken. Özel eşyalarını karıştırabilir, hırsızlık yapabilir. Bir sürü risk var
0
insomniac
(31.10.20)
Kendi çalıştığı iş yerini soyan müdürler, yöneticiler varken böyle şeyleri her daim alt tabakadan ya da işçilerden beklemek haksızlık.
Böyle durumlarda baştan önlemini almalısın.
0
Erva
(01.11.20)
şöyle düşün, daha önce bir müşteri "kolyem kayıp, temizlikçi mi aldı acaba" demiş olsa ve kolye bulunamasa, sen sorduğunda "geçen hafta bir müşteri kolyesini kaybetti ama İspat olmadığı için temizlikçiyi suçlamak istemedik" diye sana söyleyecekler miydi? bence yönetimin cevabı önemsiz.

ortada bir şey bırakırsan, onun yok olma ihtimalini de göze alırsın. çünkü neden almayasın? odada kaybolduğunda çok üzüleceğin ve para edecek şeyler bırakmayıp, para falan hiç tutma. değersiz eşyaların zaten çalışma riski yok. tavsiyem "bu kesin paralıdır ama paraları saklıyordur" da dedirtme kimseye. yanında hiç nakit yokmuş gibi davran. ütü vs yaptırdıysan, "bankada 100 liram olcaktı, çekip vereyim yarın, yanımda hiç nakit yok" falan demekten bahsediyorum.

böyle yerlerde fazla pimpirik olurum gerçi. istersen daha rahat ol sen.
0
lovemyself
(01.11.20)
Kasa yok mu? Odadaki kasayi kullanin.
0
kuehles blondes
(01.11.20)
(9)

avrupa yakası

maybe one day
daha önce diziyi seri halinde izlemedim. komik kesitleri parça parça izledim.diziyi seri halinde izlemeye karar verdim.daha çok burhan altıntop sahnelerini seviyorum. burhan altıntop karakterinin girdiği 59. bölümden itibaren mi izlemeye başlasam yoksa ilk bölümden itibaren mi başlasam karar veremed
daha önce diziyi seri halinde izlemedim. komik kesitleri parça parça izledim.
diziyi seri halinde izlemeye karar verdim.

daha çok burhan altıntop sahnelerini seviyorum. burhan altıntop karakterinin girdiği 59. bölümden itibaren mi izlemeye başlasam yoksa ilk bölümden itibaren mi başlasam karar veremedim.

burhan altıntop olmadan gideri var mı sizce?
0
maybe one day
(31.10.20)
burhan altıntopsuz daha güzel.
0
rose parks
(31.10.20)
İlk bölümden başlayın biraz kendinizi zorlayın bırakmamak için. Sonra keşke Burhan girmeseydi diyeceksiniz.
0
Hallegadola
(31.10.20)
Ekleme= Dizi Burhan’a kadar ABD tarzı sitcomlar gibiydi, sex and the city ve Seinfeld karışımı, durum komedisiydi. Burhan girince zamanla Burhan’a yoğunlaşırdı ve karakter komedisine döndü dizi, dizinin ilk bölümleri daha akıllıca yazılmış bana kalırsa.
0
Hallegadola
(31.10.20)
Hangi karakteri seviyorsan onun bölümlerini izle. Supernatural'da en sevdiğim kişi cas. O gelene kadarki sezonların hiçbirini izlemedim. Pişman değilimm
0
ElfElf
(31.10.20)
buna benzer bi soruyu behzat ç'de yaşadım. ercüment çözer'li bölümleri izlemek istiyordum ama baştan başladım iyi yapmışım.

ayrıca burhansız daha iyi olduğuna katılıyorum.
volkan-sertaç ikilisinin muhallebicide döndürdüğü muhabbetleri podcast yapsalar aralıskız dinlerim
0
owaki
(01.11.20)
İlk bölümden izle. Nerden izliyorsun bir de?
0
lion de la Turquie
(01.11.20)
@lion de la Turquie, halihâzırda dizide sansürlenen bir sahne olmadığı için youtubedan izliyorum, farklı bir mecra mı var tavsiye ettiğiniz?

ilk bölümden itibaren başladım.
0
🌸maybe one day
(01.11.20)
Ben de YouTube dan başladım .
0
lion de la Turquie
(07.11.20)
şahsen ben de burhan altıntop'u seviyorum. burhan altıntopsuz bu diziyi pek sevmiyorum. hele ata demirer'den nefret ediyorum.

burhan, 90. bölümden itibaren bildiğimiz burhan oluyor. 90 öncesi tatsız, izlemene gerek yok.
0
hlot
(07.11.20)
(19)

direksiyon sınavını kaçıncı girişte geçtiniz ve altyapınız var mıydı?

neoluyokardesimnebutantantana
2014 sonrası girenler için soruyorum çünkü o zaman zorlaşmış sınav.2 hafta sonra gireceğim tavsiyeniz varsa da dinleyebilirim.
2014 sonrası girenler için soruyorum çünkü o zaman zorlaşmış sınav.2 hafta sonra gireceğim tavsiyeniz varsa da dinleyebilirim.
0
neoluyokardesimnebutantantana
(31.10.20)
Sifir tecrübeyle basladim, bugün ücüncü girisimde aldim. Tavsiyem parkura cok hakim olmaniz ve sakin kalmaniz bir sekilde...
0
feliss
(31.10.20)
2.de aldım sıfırdım.
0
drako
(31.10.20)
Tek seferde aldım. Arabayı sürmekten ziyade parkuru ezberledim.
0
aynabugusu
(31.10.20)
sıfır tecrübeyle girip tek seferde aldım
0
garavel
(31.10.20)
Sifir tecrube, 3. Giris.
0
balpolen
(31.10.20)
sıfır tecrübe, ilk seferde aldım.
0
stewie
(31.10.20)
2019. Sifir tecrube- ilk sefer
0
tosunpasa
(31.10.20)
sıfır tecrübe, ilk sefer.

edit:
sadece başlığı okumuşum.
2014 öncesi, manuel-otomatik ayrımı yokken standart manuel vitesle sınava girmiştim.
0
blatta hiberna
(31.10.20)
Hiç altyapım yoktu. 2. Denemede geçtim..
0
ElfElf
(31.10.20)
Sıfır tecrübe - 2.seferde.
İmkanınız varsa parkuru kendiniz de çalışın gece boş saatinde.

Ben 1.de kaldım, 2.de bir arkadaşım sınavdan önceki gece 1de beni götürdü, 2 kere kendim gittim. (yanımda oturdu) ertesi gün kendimi daha sakin hissediyordum, sınavı geçtim.
İlkinde stop ettirdiğim için kalmıştım. O zaman da sakindim ama başka bir arabayla kendim gidince daha hakim hissettim.
0
balik kraker
(31.10.20)
Sıfır tecrübe, ilk girişimde kendi arabamla giderek aldım.
0
valarmurgulis
(31.10.20)
Kardeşim Manuel’den ilk seferde aldı, sıfır tecrübe
Ben Otomatikten üçüncüde aldım, sıfır tecrübe.

Tamamen şahısın kendisiyle alakalı. Ben genel olarak beceriksiz ve sakar bir insanım. Hoca bana inanamadı. Yola çıkamıyorum. Kardeşim de aldığı gibi yollara düştü, uzun yola çıktı.
0
Hallegadola
(31.10.20)
Sıfır tecrübeyle başladım, ilk girişte geçtim. Ama kurstan 22 saat direksiyon dersi almıştım. Sakin ol yeter, heyecanlanma. Sinyalleri unutma. Durunca kalkarken vitesi 1'e almayı da unutma, 1'e alıyorum diye 3'e alma. Rahat ol. Ben geçtiysem herkes geçer. İyi şanslar.
0
pati
(31.10.20)
sınav zorlaşmadı, inanılmaz basit. düz yolda gidiyorsun, geri geri gidiyorsun, yokuşta kalkış yapıp bir de paralel park yapıyorsun. bunlar zor geliyorsa ehliyet almayın abi lütfen.

tavsiye: trafiğe kapalı alanda bol bol sürüş yapın.
0
klassno
(31.10.20)
2017'de 10 ders kurs ve sıfır altyapıyla ilk seferde aldım. Bir kez stop ettim normalde hiç etmediğim yerde (yokuşta kalkış), arabanın aküsü bitti ve çalışmadı, kurs eğitmeni geldi, arabayı çalıştırdı bana geri verdi ve devam edip bitirdim. Önceki sınavlarda tek stopta kalınıyormuş ama bizim sınavda ikinci şans vermeye başlamışlar. O sayede ilkinde aldım.

Ama sınavdan sonra bir daha araba kullanmadım. Kurs çok dandikti, tamamen sınav geçmeye yönelik anlatmıştı. Paralel parkın asıl mantığını bir kere bile anlatmadı. Tüm kurs boyunca arabanın sağ arka tekerinin üstüne bi lamba yapıştırıp aynadan o lambanın kaldırım hizasına gelmesine göre kılavuz alarak park ettik. Sınavda müfettiş lambayı çıkardı ama kafamda canlandırıp geçtim. Yoksa normalde paralel parkta ne yapmam gerektiğini bi kere bile anlatmadı kurs.
0
nundu
(31.10.20)
sıfır tecrübe ilk girişte- 2020. Anahtar nokta, kurs ve hocanın iyi olması. Parkur zaten ezber.
0
herseysermayeicin
(31.10.20)
Sıfır tecrübe ilk girişte b ehliyet, 2. Girişte tır ehliyeti aldım...
0
Boris
(31.10.20)
2015te kursun verdiği 9 10 saat ders dışında hiçbir tecrübem olmadan girdim ilk seferde aldım.
0
legolasin son oku
(31.10.20)
Tekrar ekleme olsun diye yazıyorum. Kardeşim 2019 martta ben 2019 eylülde aldım ehliyeti sınav aşırı zordu bana kalırsa. Ankara incek’te girdim sınava. Üçüncüde geçtiğimi yukarıda demiştim zaten, iki sefer de sinyal vermediğim için elendim. Parkta iyiydim çünkü hoca bandı görünce tam sağ yap işte kapı koluyla duba aynı hizaya gelince direksiyonu düzelt gibi şeyleri ezberletti ve geçtim. Paralel park ve l park bu şekilde çok kolay. Bir de komisyon çok önemli. Hatta aşırı önemli öyle diyim.
0
Hallegadola
(31.10.20)
(5)

Suudi Arabistan Bize Neden Bir Anda Düşman Oldu?

üç gün gündüz
Neler oldu? Teşekkür ederim.
Neler oldu? Teşekkür ederim.
0
üç gün gündüz
(30.10.20)
Kültürel olarak bakarsan adamlar zaten bize en başından beri düşman + bizi müslüman olarak bile saymıyorlar. Politik olarak da alors'un dediği kısım doğru.
0
roket adam
(30.10.20)
Tamam tarihsel bir durum da var ama şu son 1 ayda yaşanan olaylar ilginç. Yani Türk ürünlerini almamalar boykotlar, hatta Türkiye'nin antiteziymiş gibi Yunanistan'a yanaşmaları falan çok ilginç.
0
🌸üç gün gündüz
(30.10.20)
Bir de eklemeyi unuttum yeni nesil bae ve suud prensler pro Amerikancı ve siyonist. Eski krallarla iyi anlaşıyorlardı bizimkiler bayrak yarıya indi vs. Cemal kaşıkçıyı da öldüren trumpın yahudi damadı kushnerla kanka olan Muhammed bin Selman çok enterasan bir insan. Da vincinin İsa tablosunu satın alan, lindsay lohanı karışı yapan ve Fransa’da kendine saray alan yine bu eleman. Bunlar müslüman değildir, bunlar vatansever de değildir zaten kabileci bir devlette vatan devlet millet aşkı olmaz. Bunlara kalsa itikadlarına göre ne Kabe ne de ehlibeytin mezarlarını bırakırlar.


Katar vahabi değildir, dost gözükmesinin en temel sebebi budur. Diğeri ise ekonomidir. Katar,suud ve bae nin Çin ABD İngiltere ve AB yatırımlarına bakmanızı öneririm,
0
Hallegadola
(31.10.20)
Son dönemde de şu cemal kaşıkçı olayı var, bizimkiler olayı pembe dizi gibi haftalarca gündemde tutarak suudi kralını rezil kepaze ettiler. Amerikalılara bi ton askeri ihale vermek zorunda kaldı imajı kurtarmak için.
0
roket adam
(31.10.20)
Müslüman olmayanlarla her türlü iş birliğine giden hiç bir ülke, Osmanlının devamı olan Türkiye ile gerçek anlamada dost olamaz .
(Bakın hemen yanı başımızda iran'a . Ermenistan'ın karabağdaki haksız işgaline rağmen yine de onlara yardım ediyorlar.)
Bu düşmanlık hep vardı. Ama Türkiye'nin attığı adımlarla iyice yüzeye çıktı.

Suudi Arabistan'la arada olan soğukluk, 1700lerde suudlara ingilizlerin destek vererek elden çıkmasına kadar dayanır.
O zamanlarda Osmanlının uluslararası alandaki zor durumu, savaşlar ve Arabistan'ın merkezden uzaklığı bölgeyle yeterli derecede yakından ilgilenilememesine neden olmuştur.

Araştırılırsa Suud ailesinin bile
o bölgeden olmadığı görülür. Bir kaç yüz yıllık geçmişleri vardır sadece.
Amerika'nın ekonomik anlamda dayatmalarını bir an yapmayacak olsalar, abd orada da (sözde) bir arap baharı başlatır.

İlgili sadece bir örnek:
tr.sputniknews.com
0
Erva
(31.10.20)
(7)

Bulgaristan'ı neden bu kadar gömüyorlar anlamadım ?

Avoiding The Puddle
Sözlükte neden Bulgaristan'ı kötüleme içerikli şeyler yazılıyor ? Adamlar şu haliyle bizden çok daha iyi durumda. Bildiğim kadarıyla paraları bizimki kadar değersiz değil ve bizde olduğu gibi yasaklar ülkesi de değiller.
Sözlükte neden Bulgaristan'ı kötüleme içerikli şeyler yazılıyor ? Adamlar şu haliyle bizden çok daha iyi durumda. Bildiğim kadarıyla paraları bizimki kadar değersiz değil ve bizde olduğu gibi yasaklar ülkesi de değiller.
0
Avoiding The Puddle
(29.10.20)
komunist rejimden gelme ülke. görece geri kalmış bir ülkeydi. zaten şu anda bizden daha iyi duruma geldiklerinden, en azından para değeri açısından, onların üzerinden aslında kendimizi vuruyoruz.
0
lazpalle
(29.10.20)
Cem Yılmaz’ın “Ali Baba ve Yedi Cüceler” filmi hep eleştirilir ama Bulgaristan’ı ve soğuk savaş sonrası AB ve demokrasileşme süreci arasında kalan Doğu Avrupa ülkelerini çok iyi anlatır, bana kalırsa siyasi mizah filmidir. Filmi izlerseniz anlarsınız Bulgaristan’ın neden kötü olduğunu.
0
Hallegadola
(29.10.20)
gittim, gördüm, yedim. gömülecek kadar kötü değil ama türkiyeden iyi olduğunu da söylemeyiz. ha iyi olduğu yönler de var elbette. ama moda, teknoloji, inşaat vs anlamında bir 10-20 yıl belki bizden geriler.
ülkede genç yok, hepsi almanyaya hollandaya kaçmış. kalanlar 50 yaş üstü. dolayısıyla o eski kafayı yaşamaya devam diyorlar. bürokrasi çok ağır ve hantal. çoğu yerde kural, müdürün ya da o an karşına çıkacak memurun kafasına göre işliyor.
üretim yok, sadece tarım o da, buğday, mısır, gül, lavanta. bizde de yok tabi de, katma değer yaratan hiç bir sanayi üretimleri yok.
yollar çok bozuk, hakkaten gittiğinizde, bizim yollara kurban oluyorsunuz. yol olmadığı gibi, inşaat da yok. hala komünizm döneminde yapılmış olan o eski rus filmlerindeki binalarda oturuluyor. inşaat ustası yok ve hatta tamirci de yok.
ha ama şu var, trafikte kurallara uyuluyor, kavşakta kimin geçiş üstünlüğü var, yayalara ne zaman yol verilir herkes biliyor ve uyuyor. sokaklarda bir tane dahi çöp yok, tüküren aksıran hayvan gibi bağıran yok, egzozu patlak araba ya da tekerlekli disko gibi dolaşan apaçi yok. istersen çıplak gez, dönen bakan, laf atan, sarkıntılık yapan yok. beyin s.ken çocuk bağırtısı yok.
ayrıca yasaklar ülkesi ne yazık ki. biz ordayken sofyada gösteriler vardı tam da bu konuda. hık diyeni alıyorlar içeri. zaten onların reis bizim reise hayranmış demokrasi konusunda. halk şikayetçi ama yapacak bir şey yok diyorlar. gençlerin kaçmasının bir sebebi de zaten bu kafa ve işsizlik.
ayrıca paraları bizimki kadar değersiz derseniz onlara ayıp etmiş olursunu. 4 sene önce gittiğimizde 1 leva 2 tl idi. şimdi 1 leva 4.5 tl.
zaten leva, euroya sabitlenmiş durumda. 2 euro eşittir 1 leva. dolayısıyla bizim tl euro karşısında değer kaybettikçe, leva karşısında da değer kaybediyor.
0
halanne
(29.10.20)
Büyük ihtimal kıskançlık. Adamlar AB üyesi.
-Sen ben turistik vize alacaz diye uğraşıyoruz. Bulgar gençleri çalışacak ülke seçiyorlar.
-Sen ben araba alacaz diye kasıyoruz. Adamlar telefon alir gibi 2. El alman arabası alıyor.
- Eğitim sistemi bizdeki kadar bozuk değil.
- Türkiye kadar kadına şiddet sorun değil.
- Evet Türkiye de fabrika var . Usta var . Yollar güzel. Genc nüfus var. Ama şuan AB kimliği verseler Türkiye'de kaç kişi kalır ?
0
ycaycayca
(29.10.20)
son on yılda bizim ekonomi dibe doğru çöküşe geçmeseydi bulgaristan'ı kimse eleştirmeye bile zahmet etmezdi. sırf ab üyesi diye neyi bizden çok iyi?

ayrıca ülkeleri "gençleri istediği zaman almanya'da fransa'da çalışabilir" diye iyi kötü şeklinde sınıflandırmak çok üzücü. koskoca türkiye cumhuriyeti'nin vatandaşları ab'ye girmeyi bu ülkelere kapağı atma fırsatı olarak görmesi benim için hayalkırıklığı. istanbul'da ankara'da yönetim nasıl el değiştirdi ve her şey yavaş yavaş avrupa standartlarna getiriliyorsa ülkenin yönetimi de el değiştirdiğinde kısa sürede benzer bir süreçten geçip hak ettiği yere ulaşacaktır diye umuyorum.
0
bohr atom modeli
(29.10.20)
Bulgaristan bizden çok daha iyi durumda falan değil, iyi durumda bile değil.Kim uyduruyor bunları. Bulgaristan, Romanya falan gibi AB üyesi bazı ülkeler var, hala bizden her yönden çok geride. Gittim gördüm.
0
ozgurluk savascisi
(30.10.20)
"ab'ye girmeyi bu ülkelere kapağı atma fırsatı olarak görmesi benim için hayalkırıklığı"

Normalde kimseye cevap vermek istemem . Ama Rüyalar gerçek olmuyor.
Öğretmen, Mühendis , Teknisyen vs Türkiye'de ne kadar kazanabiliyor ? 1000 euro alabiliyor mu ? Yeni mezunu sormuyorum deneyimliler. C-level olup .maaşı 2000 euro olmayan kaç kişi var.

Türkiye'de ortalama üstü maaş dediğiniz şey . AB'nin işsizlik maaşıdan az kardeşim.
0
ycaycayca
(04.11.20)
(6)

Siyasete girmek

docrivers
Bugün malum partiye üyelik başvurusunda bulundum, siyaseten yakın olduğun parti yok bu arada, tamamen akademik çalışma için , biraz departed filmi gibi diyelim. Ama ciddi yükselmek istiyorum, önerileriniz var mıdır, batan bir gemi nihayetinde, dinamiklerini içeriden koklamak için böyle bir çılgınlık
Bugün malum partiye üyelik başvurusunda bulundum, siyaseten yakın olduğun parti yok bu arada, tamamen akademik çalışma için , biraz departed filmi gibi diyelim. Ama ciddi yükselmek istiyorum, önerileriniz var mıdır, batan bir gemi nihayetinde, dinamiklerini içeriden koklamak için böyle bir çılgınlık yapıyorum, ileri derece bipolar var bende, ileride şizofreniye kayma ihtimali yüksek, hayatımdaki diğer deliliklerden biri işte, neyse tavsiye öneri açığım yani.
0
docrivers
(29.10.20)
kardeşim hayırlı olsun. hemen hemşerilerini bul, onlarla takıl. sana zamanla gerekeni gösterirler (ihale,belediye, arsa iskan-imar, kadro falan fistan işleri)

bu arada partinin olmazsa olmazları var. tayyip erdoğan, dış güçler, milliyetçilik. ama bunlar karın doyurmuyor. parti içinde yükselebilmek için doğru kişilerle takılmalı, doğru hamleleri yapmalısın. yoksa on milyon üyesi olan parti. kimin umrunda on milyon. esas malı toplasan tüm türkiye'de çok çok 2-3 bin kişi götürüyor. kırıntılarıyla belki 10 bine ulaşıyordur.

rekabete hazır ol. parti diye herkes her konuda aynı şeyi yapıyor sanma. ideoloji vs. den ziyade kişisel çıkarlar, gruplaşmalar, vs. önemli. ticaret gibi düşün. bir de hep güçlünün yanında yer al, zayıfları sallama, gerekirse ez. doğruyu değil o an için gerekeni söyle, fazla karıştırma.

kolay gele.
0
alors
(29.10.20)
kötü bir zamanlama. içlerine de çok alırlar mı bilemedim. tanıdık iyi olurdu.
0
not dark yet
(29.10.20)
Derdim yükselmek değil , sadece önemli tiplerle oturup kalkmak , zamanlama neden kötü anlamadım, kötü günde partiye girmem daha cefakar bir üye yapmaz mı beni ?
0
🌸docrivers
(29.10.20)
Partiye üye olup da bir şey olan yok, görmedim. İçine girmiş sayılırım. En fazla seçimlerde müşahid yazarlar ona da en son 75 lira mı ne vermişlerdi. Bunların içlerinde protokolle oturup kalkanlar yok. Ankara’da yaşıyorum, çoğu protokol çocuklarıyla uzaktan da olsa gözlemleme fırsatı buldum, çoğu siyasetle alakasız, çoğu hukuk mezunu, hakimlik sınavına girip sınavı geçmeye çalışıyor. Yani kendi çocukları bile siyasete bulaşmamaya çalışıp iş kovalarken sizin gibi heyecanlı bir gencin aralarına katılması garip geldi bana. En büyük etkinliğiniz toplu cuma namazı kılma olur.

Edit: duyuru sahibi de okuduğu ve can sağlığımı korumak için bazı yerleri sildim, üzgünüm. :)
0
Hallegadola
(29.10.20)
Hayırlı olsun öncelikle,

Yükselebileceğin tek yer elektrik direkleri olur, ona da seçim zamanı bayrak asarsın. Türkiye'de parti ayrımı gözetmeksizin bunu söylüyorum sıfırdan bir üye il yönetimine bile giremez. Pasta hep belirli kişiler tarafından bölüşülür.
0
paramolacak
(29.10.20)
Yalana doğru demeyi, vasatı takdir etmeyi, körü körüne itaat etmeyi, insanlara boyun eğmeyi, başkalarının doktrinlerini kendi doğrularınla değişmeyi ve papağan gibi düşünmeden tekrar etmeyi başarabilirsen,

yani kendinden ne kadar ödün verirsen o kadar tutunabilirsin.

Yükselmek için ise kesenin ağzını açman gerek. Ne kadar açarsan o kadar yükselirsin.

Keseyi de doldurarak yükselirsen o zaman başarılı bir siyasetçi olmuş olursun.
0
pass
(29.10.20)
(29)

sevgiliniz ingilizce bilmese ya da çok az bilse

Stoneface
bu sizi etkiler miydi? bazen çok güzel yazılar buluyorum ancak paylaşamamak biraz canımı sıkıyor :/
bu sizi etkiler miydi? bazen çok güzel yazılar buluyorum ancak paylaşamamak biraz canımı sıkıyor :/
0
Stoneface
(29.10.20)
intermediate seviye biriyle bile birlikte olmam.
0
stewie
(29.10.20)
Etkilerdi. Filmleri İngilizce izliyoruz. Bazen konuşma pratiği yapıyoruz. Bazen Gif atıyoruz. Çok önemli şeyler değil belki ama çeşitlilik oluşturan şeyler.
0
dissendium
(29.10.20)
Yanında bir de Fransızcası yoksa yanına yaklaşmam
0
olaylar olaylar
(29.10.20)
Ben de aynı durumdan muzdaripdim. Ama sorun değil bu. Yazıyı çevirip paylaş, anlatarak paylaş. Etkilenecek bir durum yok. Büyütmemelisin.
0
Amory Lorch
(29.10.20)
ben iki yabancı dil arıyorum koşul olarak. ayrıca en az 1 yıl tecrübe, kimseye baştan her şeyi öğretemem.

etkilerdi.
0
alors
(29.10.20)
Etkilerdi, soğurdum
0
sta
(29.10.20)
etkilerdi ama paylas arada yollayip cevirebilirsin. o fazla tepki vermiyor ve ogrenmeye aciksa cok etkilenmemelisin aksi durumda kotu bir sey.
0
ala09
(29.10.20)
İngilizce kırmızı çizgim
0
kisa
(29.10.20)
Etkisi üzülürdüm.

Keşke bilse diye hayıflanırdım. Güvenlebileceğim, birlikte olmaktan mutlu olacağım birini buldum da, İngilizcesi kaldı.
0
put it in your appropriate place
(29.10.20)
İngilizce bilmiyor ile az biliyor ama hevesli ve çabalıyor farklı şeyler bence, gerçekten çok az bilen ve hevesi olmayan biri , dünya görüşü ve kişiliği ile alakalı az çok negatif ipuçları veriyor bence. Çok iyi ingilizce bilen biri ile hiç hevesi olmayan biri zaten birlikte olamaz, ha nasıl olur, lisede misede zoraki öğrenmiştir iş gereğide pekiştirmiş ve onunla beraber büyümüş bir ingilizce olabilir, oteller su gibi ingilizce bilen turizm mezunu şeriatçılarla dolu mesela.
0
docrivers
(29.10.20)
Üniversitedeki sevgilime dair en unutamadığım birkaç şeyden biri “have” ile “has” arasındaki farkın “have”in daha bir sahiplenme anlamı taşıdığını söylemeseydi. “Has” aynı etkiyi vermiyormuş ajsjx. Doğrusunu anlatmaya çalışınca da “bence böyle, ben buna inanıyorum” gibi bir şeyler söylemişti. Tabii ki başka sebeplerle ayrıldık ama bu tür şeyler benim yavaş yavaş soğumama neden olmuştu zamanında.

Üstte dalga geçilmiş ama o kadar da önemsiz değil bence. Tabii ki yabancı bir dili mükemmel seviyede bilmeyebilir herkes ki ben de mükemmel bilmiyorum zaten ama en azından karşındakinin öğrenmeye açık olması bile önemli yani bu zamanda İngilizce konusunda.
0
ms brownstone
(29.10.20)
cinsiyet belirterek yazsak daha doğru olabilir :)

bir erkek olarak, zerre kadar etkilemez diyorum.
0
tabudeviren
(29.10.20)
Ben IELTS sonucu görmeden date bile yapmıyorum.
0
pass
(29.10.20)
Hiç İngilizce bilmeyen insanla aynı ortamda bulunmadım yaşıtım olarak. Benim de çok iyi değildir bu arada İngilizcem. Ama az çok bilmek de gerek bu çağın dilini. Özellikle bu internet çağında genç bir insanın az buçuk da olsa İngilizce bilmemesi beni dumura uğratır,
0
Hallegadola
(29.10.20)
başka batan şeyler varsa her şey gibi bu da bal gibi etkileyebilir. ama fazla detay olmadığı için her şey ideal bir model kurup düşünelim, yabancı bir sevgiliniz/eşiniz var, ikiniz de farklı dillerle doğup büyüdünüz. yıllardır bildiğiniz alıştığınız dilde belki de sizi siz yapan mizahı, argoları, çok daha sofistike hilarious kalıpları, sözlerine gülüp ağladığınız şarkıları sevdiceğinizle paylaşamıyorsunuz :( buna rağmen, diğer her şey yolundaysa, birbirini seven ve ingilizce gayet iyi anlaşan bireyler olan size bu soru soruluyor. büyük olasılıkla "haha amk bunun için ara bozulur mu" diyerek el ele uzaklaşıyorsunuz. şimdi voilà anı, yukarıdaki metinde "ingilizce" kelimesini "türkçe" ile değiştirin
0
engelbert humperdinck
(29.10.20)
Dilin kendisi önemli değil, ancak ingilizce biliyor olmanın önemli olduğu o kadar çok şey var ki hayatta eğer bir insan belli bir yaşta hala bu dili öğrenmek zorunda kalmamışsa direkt hüküm vermesem de şöyle bir göz ucuyla bakarım hayatına. Kendine yeten, düzgün bir hayatı varsa, örneğin birkaç meme paylaşamıyor olmam çok da sorun olmaz benim için.
0
mentuhotep
(29.10.20)
internetteki neredeyse her düzgün kaynak ingilizce, günümüzde ingilizce bilmeyen biri gerçek manada kendini geliştiremez, geliştirse bile bir yerde tıkanır; entelektüel olamaz. entelektüelite meraklısı olmayan biriyle en baştan sevgili olamam.
denedim, olmadı. güldüğüm bir meme'i bile paylaşamadım, napıyım öyle ilişkiyi.
0
Bruce
(29.10.20)
3 dil bilmeyen insana selam bile vermiyorum şahsen ben. Ne flörtü, ne sevgilisi?
0
westblack
(29.10.20)
yani genel olarak yillar icinda asla asla dememeyi ogrendim o yuzden kesin konusamam. bir insanin bu yasa gelip nasil ingilizce ogrenmemeyi becerebildigini sorgularim garipserim ama dedigim gibi hayat, ozellike gonul isi, belli olmuyor.
0
hot potato
(29.10.20)
Ben ingilizce bilmeyen tüm insanları gördüğümde dövüyorum otobüse falan almıyorum aynı havayı solumuyorum lflfkvögög

Şaka bir yana İngilizce çok aman aman bir sorun oluşturmaz ama belli bir seviyede bilgi birikim şart paylaşım için.
0
basond
(29.10.20)
İng bilmemesinin olumsuz etkisi olmaz, bilmesinin olumlu etkisi olur. Sevgilim yok gerçi ama şöyle örnek vereyim; bazen bi story’i birine tam atacak oluyorum, sonra ingilizce olduğu için vazgeçiyorum ya da bi başkasına atıyorum.
0
üşüdüm üstümü örtsene hande
(29.10.20)
Esim internet memelerini benim kadar takip etmedigi icin bile paylasamayip uzuldugum seyler var. Ingilizce bilmemesini dusunemiyorum.

Ingilizce bilmeyen veya az bilen biri buyuk ihtimalle benim zihinsel dunyama yakin degildir. Belli kosullarda anlasilirsa hala iliski yasanir ama cok zor.
0
cleric
(29.10.20)
bunu 1-2 kere yaşadım, olmuyor.
sorun ingilizce değil aslında, paylaşımın kısıtlı kalması sanırım.
çok güldüğüm, çok sevdiğim birçok şeyi paylaşamamak kötü oluyor.

sevdiğin şarkılar bile aynı olamıyor.
olsa da, sende yarattığı duyguyu yaratmadığını biliyorsun.
tatsız.
bütünleşemiyorsun, aynı dili konuşamıyorsun sanki öyle olduğunda.
0
blatta hiberna
(29.10.20)
İngiliz olmadığım için etkilemez.
0
alfred
(29.10.20)
sabahlari vocabulary aksamlari perfekt tense calisacaksa bilmeyebilir onemli degil.
0
Ley
(29.10.20)
etkiliyor, ön yargılı olduğumu düşünüp ve denedim birkaç kere, olmadı. zira ilave bir dil biliyor olmak, başka bir dildeki kaynaklara da ulaşabilmek, daha çok araştırma yapabilmek, daha çok bilgiye ulaşabilmek, dolayısıyla da kendini daha çok geliştirebilmek demek. ha ingilizce bilir ama yine de bunları yapmayabilir. o zaman zaten oluru yok. ayrıca özellikle internet ile birlikte daha da global bir dünya ile haşır neşir olmanın gereği olan bir konuya zaman ve enerji harcamamış olması da beni olumsuz etkiliyor.

muhakkak iki kişi arasında bir makas yaratıyor, özellikle belli bir yaştan sonra yaşamsal birikmişliklerin, bilgi birikiminin paralel/benzer seviyelerde olmaması ilişkiyi imkansız hale getiriyor.
0
Phoebe
(29.10.20)
(bkz: mürsel ve anna) başka söze gerek yok. :)))
0
naksidil
(29.10.20)
Sanırım yapamazdım.
Aynı dili konuşamayan iki insanın bir arada yaşaması gibi. Aynı esprilere gülememek gibi. Farklı kültürlerde yetişmiş olup temel konularda anlaşamamak gibi.
Bunun dışında, eğer başka bir yabancı dil de bilmiyorsa, bu, dünyasının çok dar olmasını getirir.
Öğrenmeye çalışıyorsa durum değişir tabii. Destekleyebilirdim.
0
pantepember
(29.10.20)
Sorun İngilizce değil +1. Üniversite mezunu olmayan biriyle de birlikte olmam mesela. Şaka gibi gelmesin, Bayrampaşa'daki Nişantaşı üniversitesinden mezun olmuş biriyle de birlikte olmam. Genelleme olacak ama bunlar insanların nasıl bir hayat görüşü edinerek büyüdüğünü o kadar iyi anlatıyor ki; belki tanısam bambaşka biridir ama insan bir yerden sonra uğraşmak istemiyor. Etiketlere bakıp çıkarımda bulunmak zorunda kalıyorsun. Çok etkiler beni.
0
piremses
(29.10.20)
(8)

Instagram Dm'den SS alma bildirim acil

sakince
bi kız arkadaşım dm'den mesaj attı bende başka bi arkadaşa göndermek için ss aldım. Karşı tarafa bildirim gider mi? Lütfen acil cevaplayın lafı yumuşatarak göndermem gereken birşeydi. Ara bozucu gibi olucam.
bi kız arkadaşım dm'den mesaj attı bende başka bi arkadaşa göndermek için ss aldım. Karşı tarafa bildirim gider mi? Lütfen acil cevaplayın lafı yumuşatarak göndermem gereken birşeydi. Ara bozucu gibi olucam.
0
sakince
(26.10.20)
Evet
0
freebird5406_2
(26.10.20)
Hayır. Denendi.
Kişiye özel olarak gönderdiğiniz fotoğrafin ekran görüntüsünü alınca bildirim gidiyor.
0
elorelia
(26.10.20)
biz geçen gün arkadaşlarla denemek için aldık bildirim gitmedi ama gittiğini söyleyenler de var. güncellemeyle falan alakalı olabilir.
0
hadsafhada
(26.10.20)
Foto değil adece yazışma vardı.
0
🌸sakince
(26.10.20)
Gitmiyor
0
cemallamec
(26.10.20)
Çok sağolun arkadaşlar cansınız.
0
🌸sakince
(26.10.20)
Dm'den değil de hikayeden ss alınca bildirim gidiyor kesin bilgi
0
olaylar olaylar
(26.10.20)
Instagramdan hikayede dm’de ekran görüntüsü alınca bildirim gitmiyor, çok defa denendi, kesin bilgi.
0
Hallegadola
(26.10.20)
(15)

Türkiye'nin en güzel kadını?

ya ben lan neyse
çok klasik soru ama olsun.yüz olarak. yüz güzelliği...edit: göz önünde olanlardan. yoksa ne güzeller var.
çok klasik soru ama olsun.

yüz olarak. yüz güzelliği...

edit: göz önünde olanlardan. yoksa ne güzeller var.
0
ya ben lan neyse
(25.10.20)
hülya avşar
0
superb
(25.10.20)
pınar deniz olabilir.
0
ismim ibrahim
(25.10.20)
Dilan Çiçek Deniz
0
eazy
(25.10.20)
Arzum Onan
Songül Öden

Kisilikeleri de cok guzel insanlar.
0
a perfect lie
(25.10.20)
selma ergeç
0
der meister
(25.10.20)
Dilan çiçek deniz mi , kadın full estetik ama yine de güzel değil.

Bu soruya Tuba Büyüküstün’den başka cevap yoktur. İnş onun gibi kızım olur ileride.
0
Hallegadola
(25.10.20)
en güzel denebilecek seviyede herkesin kabul ettiği kimse yoktur da, yukarıda görünce belirteyim dedim; eda şölenci'ye ben de bitiyorum. ünlü olmadan önceleri instagram'da yaman bir takipçisiydim, baktıkça içim açılırdı. güzel kadın dediğin öyle olur zaten, baktıkça için açılır, mutlu olursun. başka da böyle biri gelmiyor aklıma ünlülerden. ünlü olmayanlardan var ama yüz güzelliğini takdir ettiğim.
gerçi benim güzellik anlayışım herkese uymuyor ama eda'yı görünce şaşırdım, eklemek istedim.
0
Bruce
(25.10.20)
Sinem Kobal
Tuvana Türkay(estetikli ama çok güzel bence)
Selma Ergeç
Cansu Dere
Bunları saatlerce izlerim...
0
megalomaniac
(25.10.20)
Turk kokenli sayilirsa Elif Aksu cicek gibi kadin. Cansu Dere Azra Akin cok guzeller. Tugba Buyukustun dogal guzel
0
hindistan cevizi
(25.10.20)
Merve İldeniz
www.youtube.com

Hangimiz o kaşık olmak istemedik?
0
boray eris
(25.10.20)
Gönül Yazar 1

Hülya Avşar 2

Türkan Şoray 3

Yenilerin hiçbirinin yüz hatları bu denli muntazam değil bana kalırsa.
0
msb
(26.10.20)
yazilan bazi kadinlari gece görsem korkarim, helen dilan c. deniz, seda sayanin 50 yasinda yaptirdigi estetigi yaptiriyo.
msb+1
+emel sayin
0
durgunfoton
(27.10.20)
Yazılanlara baktım. Benim için sonuç hala aynı, Dilan Çiçek Deniz'in kaşına gözüne 10 tane adam öldürürüm :D
0
eazy
(27.10.20)
gülsen bubikoğlu.

türkan şoray'ın gözlerini çok bayık bulsam da, bugünün insanlarına göre çok güzel tabii ki.

banu alkan'ın gençliği de çok güzelmiş bence.

günümüzdekiler çok silik ve makyaj/estetik güzeli genel olarak.
0
blatta hiberna
(27.10.20)
tuba buyukustun
nehir erdogan
aysin zeren
0
camussar
(27.10.20)
(13)

ilişkilerini sosyal medyada yaşayanlardan mısınız,yaşamayanlardan mı?

neoluyokardesimnebutantantana
story,post falan atar mısınız mesela?
story,post falan atar mısınız mesela?
0
neoluyokardesimnebutantantana
(25.10.20)
asla atmam, bana saçma geliyor. ondan ayrılınca hepsini tek tek silmek zorunda kalıyorlar komik.
0
jelly bear
(25.10.20)
Ben bu tarz paylaşımlar yapmıyorum ama yapan kişilere de tuhaf bakmıyorum.
0
manuelka
(25.10.20)
asla, ben sosyal medya kullanmıyorum zaten de karşı tarafın atmasını da istemem.
artırıyorum, arkadaşlarla foto çekildiğimiz zaman fln da içinde benim olduğum fotoları sosyal medyaya koymamalarını rica ediyorum.

edit: ahaha @antihero +1
0
pati
(25.10.20)
Pek yapmam ama güZel, paylaşmaya değer bir an olduğunda da paylaşırım
0
gazozailacatmauzmani
(25.10.20)
Bir sevgilimle çok attım üniversite zamanı. Avrupa turu yapmıştık çok güzel fotoğraflarımız vardı. Ayrılınca sildim bir daha kimseyle fotoğraf koymadım. Fotoğraf ekle, tekrar sil vs artık zor geliyor. Arkadaşlarımla da zaten fotoğraf koymuyorum sadece ben ve gittiğim yerlerden fotoğraflar var.

Ama bu ilişkilerimde çok büyük sorun yarattı. Beni saklıyorsun, aldatıyor musun, neden beni göstermiyorsun, utanıyor musun gibi tartışmalar yaşadım. İki üç hikaye atar gönlünü yaparım bu yüzden.
0
jazzabel
(25.10.20)
İlişki yaşamayanlardnım.
0
antihero
(25.10.20)
Şu ara. Korona vs. Sebebiyle de iyice asosyal olduk.


antihero +1
0
westblack
(25.10.20)
Çok nadir, yılbaşında belki.
0
stewie
(25.10.20)
antihero +1

ilişkideyken de atmazdım. iki güne bir nefesim ömrüm diye paylaşanları da samimi bulmuyorum.

sürekli bunu sorun eden bir erkek arkadaşım vardı, onu sakladığımı ve aldattığımı düşünüp saçma sapan sadakat testleri uygulardı. kendi hesabı benimle olan fotolarla dolu diye kendi sevgisini överdi ne alakası varsa. meğer o aldatıyormuş. çok ciddiye almaya gerek yok yani.
0
pink cadillac
(25.10.20)
Hiç yan yana fotoğraf atmadım, manzara ya da güzel bir mekanın fotoğrafını çekersek birbirimizi etiketleyerek atıyoruz arada.
0
Hallegadola
(25.10.20)
arada bi toplu etkinliklere katıldığımızda story atmışımdır başka da yok, evlenmek üzereyiz hala fotosu yok yani.
0
rayde
(25.10.20)
Sevgilinin fotoğrafını sosyal medyada paylaşmamak kadar paylaşmak da normal. Biri kotulenirken birinin insanın kendisini övme aracı olması bana ilginç geliyor. Şu ara en çok kedimi paylaşıyorum. O zaman kedimle olan ilişkimi sosyal medyada mi yaşamış oluyorum? Doğrusu veya yanlışı olmayan durumlar için insanların aferin bekler gibi kendi davranışını yuceltmesi komik.

Cevap; çok değil ama paylaşıyorum.
0
elorelia
(25.10.20)
elorelia +1

ben paylaşmazdım. ama paylaşana da niye paylaşıyor gözüyle bakmam. ben zaten ayda yılda bir fotoğraf paylaşırım. onda da ekseriyetle ben yer almam.
0
himmet dayi
(25.10.20)
(5)

çocuğuma yanlış mı yapıyorum?

kibritsuyu
arkadaşlar 8 yıl önce, çocuğum daha 5-6 aylıkken yüzümü ellerimle kapatıp cee-ee yapınca yüzünü asıp ağlıyordu. hatta burada da sormuştum derdi ne bu çocuğun diye (git: 531804)cee-ee yapınca gülmekten ağlamaya geçiş sırasında yüzü o kadar sevimli bir hal alıyordu ki ben bunu birkaç kez yapıp videoya
arkadaşlar 8 yıl önce, çocuğum daha 5-6 aylıkken yüzümü ellerimle kapatıp cee-ee yapınca yüzünü asıp ağlıyordu. hatta burada da sormuştum derdi ne bu çocuğun diye (git: 531804)

cee-ee yapınca gülmekten ağlamaya geçiş sırasında yüzü o kadar sevimli bir hal alıyordu ki ben bunu birkaç kez yapıp videoya çektim. sonra zaten kendisi de unuttu, ben de unuttum gitti.

şimdi herif 8,5 yaşına geldi. o videolarını açıp izletiyorum, altına zıça zıça gülüyor kendi haline. elli kere izlettiriyor bi daha bi daha diye. eşim de diyor ki "sen manyak mısın, çocuğun ağlamasından zevk mi alıyorsun da izliyorsun, bi de çocuğa izletiyorsun?"

e çocuk bebekken ağlamasını izleyince gülüyor abi, eğleniyor. komik çünkü. hatta gelip baba cee-ee videosunu açsana diyip özellikle izlemek istiyor.

yanlış mı yapıyorum ben ya? manyak mıyım gerçekten?
0
kibritsuyu
(24.10.20)
Bekarım çocuğun yok. Bana komik geldi. Yanlış da göremedim.
0
allah yazdiysa bozsun
(24.10.20)
Ben yanlış bir şey görmüyorum. 2.5 yaşındaki oğlumla bile benzer durumu yaşıyoruz. getiriyor telefonu " baba şifre gir" diyor. açıyor galeriyi kendi videolarını izliyor. güldüğü de oluyor sallamadan geçtikleri de oluyor.

Burada kilit nokta onun gülmesi bizim çok hoşumuza gidiyor ve gayri ihtiyarı biz de gülüyoruz. burada bir etkileşim oluyor. En nihayetinde bunların hepsi çocuk. ilgi çekmek, sizin tarafınızdan beğenilmek sizle vakit geçirmek en çok istedikleri şey.


Bu videoları izlerken sizin de güldüğünüzü görüyor, sizinle vakit geçiriyor, eğleniyor.

abuk sabuk videolar izleyip beyni oyuncak, hediye, şeker, çikolata gibi şeylere kodlanacağına bırakın kendi bebeklik videolarını izlesin.
0
janavarorion
(24.10.20)
Problem yok bende gayet sevimli bir anı. Kalte sterne +1
0
Hallegadola
(24.10.20)
Oyna devam
0
le jeune turc
(24.10.20)
Biz nelerle buyuduk bu detaylara takilmamak lazim. Bence sikinti yok, hatta cocukla iletisimin tam yaslarinda beraber izlemeniz iyi bir sey
0
karpuzpeynirekmeksu
(24.10.20)
(9)

Sorunun cevabını açıklayarak söyleyebilir misiniz? İlkokul 5 mat.

hocam fazla egon var mi
Selamlar ilkokul 5. Sınıf ogrencisi yegenimin çözemediği bir soru, kendisinin anlayabileceği bir dille anlatır mısınız? Ben dilciyim soyleymis boyleymis diyemem :) mat öğretmeni arkadasim ve kendi öğretmeni ölü taklidi yapıyor. Yüksek çözünürlük https://ibb.co/bNcGWxF
Selamlar ilkokul 5. Sınıf ogrencisi yegenimin çözemediği bir soru, kendisinin anlayabileceği bir dille anlatır mısınız? Ben dilciyim soyleymis boyleymis diyemem :) mat öğretmeni arkadasim ve kendi öğretmeni ölü taklidi yapıyor.
Yüksek çözünürlük ibb.co
0
hocam fazla egon var mi
(18.10.20)
Daha net bir resim var mı,ya da bende mi bir sorun var.
0
duptıs
(18.10.20)
Maalesef dubtis :( Galiba çözünürlük dusuyor burada biraz, yine de belli oluyor sanirim biraz
0
🌸hocam fazla egon var mi
(18.10.20)
Birinci satırdaki sayıları okuyamadım. 8 ve 6 mı yazıyor?
0
ruhen hastayim ben
(18.10.20)
8 ve B
0
🌸hocam fazla egon var mi
(18.10.20)
Doğru cevap ne, belki şıktan gidebiliriz. Aleste de sayısal mantıktan gümlüyorum. Çok düşünüyorum soru için şu an,
0
Hallegadola
(18.10.20)
@hallegadola bilmiyoruz.:(
0
🌸hocam fazla egon var mi
(18.10.20)
4ün altındaki 8 mi? Eğer öyleyse;
-ilk sıradaki düzen 3. Sıradaki gibi. 8 var, onun yanındaki boşlukta 12 var gibi düşünüyoruz, sonra x var. 3. Sıradakinden x'ten sonra 19 olduğu için B 19 oluyor.

-ikinci pattern daha belirsiz ama şuradan gittim. A'nın olduğu sıraya üstten bakınca hepsinin çift olduğunu görüyoruz. Yani orası - şıklardan gidersek - ya 18 ya da 16 olacak. Ama hangisi olacak onu bulamadım, gerisi sizde sdjdkkg
(ben de dilciyim ¯\_(ツ)_/¯ )
0
Bruce
(18.10.20)
En soldaki sütunda 4 ve 6 var. 2 artmış. Demek ki o sütun yukarıdan aşağıya 2, 4,6,8 olacak.

En üstteki satırda ilk kutucuk 2 oldu. 2'den 8'e atlamış. Demek ki 3'er 3'er artıyor. En üstteki satır 2,5,8,11 olur.

11 ve 19 sütununda 4'er 4'er artsın ki 11'den 19'a ulaşılsın. Bu sütun 11,15,19,23 olur.

35 olan satırda 23 ve 35 bulunur. 6'şar 6'şar artsın ki 23 35'e ulaşsın. Bu satır
17, 23, 29, 35 olur.

Buradan A 17 çıktı.

10 olan sütunda ikinci kutucuğa 15 geldi. 5'er 5'er artmış.

O satır 10, 15, 20, 25 olur.

Son olarak 35 sütununda B'den sonraki kutucuk 25 oldu.

25'ten 35'e ulaşılması için 5'er 5'er artmalı.

B sütunu 20, 25, 30, 35 olur.

Buradan B 20 çıktı.

A+B=17+20=37 olur.
0
dissendium
(18.10.20)
Sizce seviyesi ağır mı sorunun?
0
🌸hocam fazla egon var mi
(18.10.20)
(15)

İş Arkadaşı Sorunu

auroraaurora
Kafama takmayayım diyorum, yine de deli oluyorum.Odada iki kişiyiz, aynı işi yapıyoruz. Ama yöneticilerimiz farklı.Bu arkadaşın rutini şöyle:Mesaiye 1 saat geç gelme, yerinde kahvaltı, dışarıda kahve molası, 2 saat öğle arası, öğleden sonra bir kahve molası daha, yerinde oturduğu zamanlarda sürekli
Kafama takmayayım diyorum, yine de deli oluyorum.
Odada iki kişiyiz, aynı işi yapıyoruz. Ama yöneticilerimiz farklı.
Bu arkadaşın rutini şöyle:
Mesaiye 1 saat geç gelme, yerinde kahvaltı, dışarıda kahve molası, 2 saat öğle arası, öğleden sonra bir kahve molası daha, yerinde oturduğu zamanlarda sürekli bağıra çağıra telefonla konuşma ve dedikodu.
O bu mühim işlerle ilgilenirken onun işlerine ben ‘destek’ oluyorum. Yöneticileri ile enseye şaplak olmuşlar. Onlar da şikayetçi olsalar da sert tepki vermiyorlar bu davranışlarına.
Bu sabah yine geç geldi ofise. Doğrudan onu ilgilendiren bir telefona niye bakmamışım diye laf etti. Ben de patladım artık. Saydım döktüm yaptıklarının bir kısmını, geç gelmelerini vb. İK’ya şikayet et dedi. Ben konunun aramızda olduğunu, ama istiyorsa İK’ya taşıyabileceğimizi söyledim. Kesti sesini.
Toplantı odasına taşıdı eşyalarını, orada çalışıyor şimdi. Ben o keyif çatarken onun işlerini yapmayacağımı açık bir şekilde ifade ettim. Daha dün bir şey sorduğumda “Senin işin” deyip kestirip attı hanımefendi üstelik. Dışarı çıkamıyor diye kuduruyor şimdi.
İnanılmaz dedikoducu biri. Herkese kafasına göre anlatacak mevzuyu muhtemelen. Bu şahıs önümüzdeki hafta bu hallerini sürdürürse yöneticime taşıyayım konuyu diyorum. Benden duysun en azından. Evli barklı 30 yaşında kadın, ama tam bir ergen.
Nasıl bir tavır takınayım buna? Ben profesyonel yaklaşmaya çalışıyorum. Ama kadınla bu yolla anlaşmak mümkün değil.
Teşekkür ediyorum.
0
auroraaurora
(16.10.20)
iyi yapmışsın iyi yapmışsın da, kadının arası yukarı ile iyiyse - ki böyle sallabaş davrandığına göre iyidir- kendine dikkat et, açık verme sakın, yalan yanlış dedikodu yapar üzülen sen olursun.
0
paramolacak
(16.10.20)
Arkadaşın yöneticisi ondan memnunsa, burada seni ilgilendiren konu ne ki? Muhattap olmayıp uzatmaman lazım.
0
roket adam
(16.10.20)
Evet, dediğim gibi yöneticileri ile araları iyi. Ama bütün gün hiçbir şey yapmadığının onlar da farkında. Bir yöneticisi aradı bunu geçen gün. Ben açtım, yoktu yine. “Biz X’e hiç ulaşamıyoruz.” dedi adam. E, ona söyle. Bana niye söylüyorsun?
0
🌸auroraaurora
(16.10.20)
Sevgili dostum davanda haklısın, bende uyuz olurum ama diğer arkadaşında dediği gibi yöneticisi ilgilensindi keşke. İş hayatı böyle seni her ne kadar uyuz etsede sokma her yere burnunu, o terfi alır sen dışarda kalırsın
0
paramolacak
(16.10.20)
hocam olayı yöneticiye taşımak için çok bekleme. zira o senden önce davranıp saçma sapan yalanlarla seni suçlarsa sen sözde suçuna bahane buluyorsun gibi anlaşılır.
0
shadowfollower
(16.10.20)
Roket Adam, konu şu: Yerinde olmadığında işlerini benim yapmamı bekliyor bu şahıs. Ben de yapmak istemediğimi söyleyince, ay ama burası böyle biz birbirimize destek oluyoruz diyor. Daha dün ben ufak bir şey sorduğumda “Senin yöneticinin işini ben mi bileceğim?” diye soran kendisi. Madem öyle, otursun işini yapsın bundan sonra.
0
🌸auroraaurora
(16.10.20)
Çoktan gidip yöneticileri doldurmuş ve cilve yapmış olabilir.
Keşke daha önce davransaydınız diyeceğim de böyleleri hep haklı bulunur.
0
pro9it9is9
(16.10.20)
Pro9, evet benim çekincem de bu.
0
🌸auroraaurora
(16.10.20)
olan biteni resmi sekilde anlat. belki ustlerde bikmislardir ama laf soylemiyorlardir. sen de ustlerinle arani yap, onun arasi iyi diye dusunme.
0
durgunfoton
(16.10.20)
bence olabildiğince resmi takılın, işlerine koşturmayın. makul şekilde kime aktarabilirseniz sorunu taşıyın. benim de böyle bir sorunum vardı, bir yıl idare ettim. sonra bana patladı mesele. hiç idare etmeye çalışmayın. canınızı da sıkmayın.
0
nzessia
(16.10.20)
Siz haklısınız, en azından kendi üstünüz ile açık açık olanları konuşun, şikayet ediyor gibi değil de sanki fikrini alıyormuş gibi.
0
bigcaptain
(16.10.20)
benim aklima gelen, üstleriyle arasi iyi olsaydi gidip toplanti odasinda oturmazdi, kendisi cikip gitmis, patronda sana hayirdir diye sormus olurdu, kendini millete acindirip, olayi kendine cevirecek.
gidip resmi sekilde anlat, onunla ayni odada kalmak istemedigini, cocukca tavirlarinin isini etkiledigini, demagoji(yazamadi) yaptigini falan söyle. toplanti odasina gitmekle neyi amacladigi hic profesyonel bir davranis olmadigini falan soyle iste.
0
Coma
(16.10.20)
hocam arkadaşlar yöneticiye taşı demiş ben de aynı fikirdeyim ama bir ekleme yapayım: mümkün mertebe yazılı şekilde yap bu bildirimi. sadece sözde kalmasın. yarın öbür gün bir şey olursa maili çıkarır koyarsın önlerine

ek: bugün sözlü söylediysen bile bir de yazılı geç. her türlü yazıda olsun bu konu yani. sonradan faydasını göreceksin.
0
ala09
(16.10.20)
Karışma ama asla onun işlerini yapma.
0
Hallegadola
(16.10.20)
Sen zaten olayını çözmüşsün artık yöneticisi ile hiç iletişime geçme ama onun işlerini de kesinlikle yapma yönetici etliye sütlüye karışmak istemezse işin olup olmadığına bakar onun işi de senin vasıtanla birşekilde yürüyorsa kendilerince problem yok gibi düşünebilirler,işler daha yavaş ilerkediği zaman dikkat çekecektir zaten durum.


İnsan kaynakları zaten insan kaynakları olsa hergün 1 saat geç gelmeye ve günlük 2 saat öğle aralarına müdahale ederdi :)

Yönetici zaten biliyor deme :) böyle muhabbetlerde onlar en iyi bildiklerini bile yalandan unutuyorlar
0
Diskirminant
(17.10.20)
(4)

Rahat topuklu ayakkabi

hindistan cevizi
Hanimlar rahat topuklu ayakkabilarinizi nerden aliyosunuz? Fiyattan bagimsiz soruyorum. Gorece rahat edebilecegim bi topuklu gunluk giymeklik is yeri icin gerekli. Hangi marka ?
Hanimlar rahat topuklu ayakkabilarinizi nerden aliyosunuz? Fiyattan bagimsiz soruyorum. Gorece rahat edebilecegim bi topuklu gunluk giymeklik is yeri icin gerekli. Hangi marka ?
0
hindistan cevizi
(13.10.20)
Kastettiğin stilettoysa, hiçbiri h&m’den aldıklarım kadar rahat değildi. Saatlerce ayakta durduğum günlerde de giyebiliyorum.
0
megalomaniac
(13.10.20)
Markadan ziyade kalıp önemli kalıp değişken oluyor çünkü. En çok rahat ettiğim elle ve aldo
0
tuborg yesili
(13.10.20)
Marks & Spencer'ın topukluları da rahat oluyor, yani iş yeri için günlük giyilebilecek yazdığınız için bir bakın derim.
0
depol
(13.10.20)
H&M’den aldığım ayakkabı da beni mahvetmişti. Sürekli stiletto giyen bir olarak Elle’yi öneririm üç ayakkabım var üçünden de aşırı memnunum.

Ankara’da iseniz Oz Ayakkabı’ya mutlaka uğrayın, buradaki ayakkabılarımdan da çok memnunum ,Elle ile üreticileri aynıymış zaten. Kızılaydaki şubesinin alt katında 99tl’ye çok güzel ayakkabılar aldım, herkes beğeniyor görünce ve çok rahatlar. Bu iki markadan aldıklarım ayakkabılar 8-10 cm topuza sahip ve hepsi stiletto.
0
Hallegadola
(13.10.20)
(12)

Ankara'nın pavyonları ne zamandan beri meşhur?

chihirovekohaku
Her zaman meşhur muydu yoksa 10-15 yıllık bir durum mu? 14-15 yaşıma dek Ankara denince aklıma Anıtkabir ve üniversiteler gelirdi. Şimdi "maganda tipli herifler" ve pavyonlar geliyor. Belki son birkaç aydır Aleyna Çakır cinayetiyle ilgili haberleri sık okumamın etkisi vardır diyeceğim ama Aleyna Çak
Her zaman meşhur muydu yoksa 10-15 yıllık bir durum mu?

14-15 yaşıma dek Ankara denince aklıma Anıtkabir ve üniversiteler gelirdi. Şimdi "maganda tipli herifler" ve pavyonlar geliyor. Belki son birkaç aydır Aleyna Çakır cinayetiyle ilgili haberleri sık okumamın etkisi vardır diyeceğim ama Aleyna Çakır'dan önce de aynıydı.
0
chihirovekohaku
(11.10.20)
kesinlikle haklisin. son 15 sene bence.
0
tunaktunaktun
(11.10.20)
Ben 90larin başında ankarada öğrenciydim ve demirtepede ustgecidin ayağında bir pavyon vardı. Sonra 2008lerde o pavyonu gittim ziyaret ettim, yabancı kadınlar çalışıyordu.
Demek ki öyle 15-20 senenin olayi degil daha eskidir.
0
fempusay
(11.10.20)
Ulustakiler de aynıdır bu arada. Misal pavyonun sahibiyle tanışmıştım orduluydu ve komi olarak ise girip pavyonu almış . Yani birkaç yılla olacak iş değil.
0
fempusay
(11.10.20)
2004te ogrenciyken ulusta kaliyordum, pavyonlar dolup tasiyordu yine.

Behzat c, Blutv belgeseli vs derken ilgisi olmayan insanlara da ulasti sadece.
0
brkylmz
(11.10.20)
kesin bir tarih verilemez ama 90lar diye geciyor.
0
neverletyougodown
(11.10.20)
ankara'nın simgelerinden biriydi her daim. 90'larda bile bilinirdi. siz biraz steril yetişmişsiniz muhtemelen.
0
Phoebe
(11.10.20)
1980'li yıllarda çekilen bazı filmlerde bile rastalnıyor bu kültüre, 90'lardan bile eski demek ki.
0
John Bloor
(12.10.20)
Babamın 80'lerin başında üniversite okumaya geldiği zamanlardan anıları var. Yani ne kadar meşhur bilemiyorum ama o zamanlar da varmış öyle olaylar.
0
plutongezegendegilmi
(12.10.20)
@ben adam Ankara'yi soruyor, tr'deki ilk pavyonu degil
0
neverletyougodown
(12.10.20)
Son 10-15 senede olan sosyal medyanın ve paylaşım sitelerinin yaygınlaşması ile buralardan videoların ve görüntülerin rahat rahat paylaşılıyor olması. Dolayısıyla görünürlük elde edildi. Gitmeyen adam bile o videolardan az çok neler var, görebiliyor.

Sarı Tutku'yu hepimiz biliyoruz. Kaçımız gerçek hayatta gördü? Çok azdır. Ama biliriz. Sebep, videoları.
0
faith no more
(12.10.20)
Ya Kemal Sunal'ın geç dönem filmlerinden "Düttürü Dünya"yı izleseydiniz bu soruyu sormazdınız. Ankara'nın 80'lerdeki halini, Bentderesi, Ulus, Kızılay ve daha nice yerleri görürsünüz. Sandalyeyle güreş sahnesi ve yıllar önceden beri var olan "Oku kızım da memur ol" sözü filme dair en çok sevdiklerim. Dramdır, Kemal Sunal'ın en güzel dram filmidir bana kalırsa, acil izleyiniz.

www.youtube.com
0
Hallegadola
(12.10.20)
şöyle bir şey anlatayım;
2006 yılında cep telefonu ile gizlice sahneyi video çekmeye çalışan adamı 4-5 kişi feci şekilde döverek dışarı atmıştı.. şimdi pavyona gidip story atmayanları dövüyorlar.. değişen tek şey sosyal medya etkisi ile reklam gücü.

bu alem eskiden beri pislikti zaten. facebook ile başladı şimdi instagram ile hız kesmeden devam ediyor bu olay. eskinden pavyonda çalışan kızların ne adı ne sanı bilinirdi, devlet sırrı gibi saklarlardı. şimdi mekanları kons çalıştırıken takipçi sayısına bakıyor. sosyal medya ekibi ile fan sayfaları kurduruyorlar.bu sayede hiç alakası olmayan insanların bile bu pavyonların ortamından haberdar, yaratılan bu ilgi sayesinde hiç gelmeyen tipleri bile merak edip geliyor. haa tabi bu ortamları acayip seven bir iç anadolu abaza ve ergen tayfada var.
0
ada meltemi
(12.10.20)
(17)

Yakın arkadaşın düğününe gitmemek

namidigerkokuc
Yaşadığımız şehirde sözü, kına gecesi oldu katıldım. Bugün de nikah olacak, ona da katılıcam. Haftaya düğün olacak fakat o farklı bir şehirde. Gitmezsem ayıp olur mu sizce:/
Yaşadığımız şehirde sözü, kına gecesi oldu katıldım. Bugün de nikah olacak, ona da katılıcam. Haftaya düğün olacak fakat o farklı bir şehirde. Gitmezsem ayıp olur mu sizce:/
0
namidigerkokuc
(11.10.20)
Hem de ne ayıp olur. En sevdiğim arkadaşlarımı (4 kişi birden) bu yüzden kaybettim. Birinin düğününe gitmedim. Hepsi defterden sildi. Hafifletici sebeplerim vardı ama dinlemediler bile.
0
stewie
(11.10.20)
Söz, kına, nikah hepsine kalmışsınız zaten. Düğüne katilmayinca anlayışlı olması lazım.

Ama kadınlar çok önem veriyor boyle şeylere. Kolay gelsin.
0
biseysorcaktim
(11.10.20)
Olur tabi git mutlaka.
0
msb
(11.10.20)
corona döneminde böyle şeyler için anlayışlı olması lazım.

hem corona olmasa bile söz kına ve nikaha katılmışsın. düğüne de gitmeyiver. ona bildir gidemeyecegini.
0
tabudeviren
(11.10.20)
Katilmamanin anlasilabilir olmasi gerekir ama buyuk bir ihtimal bozulur veya küser. Bu riski alabiliyorsan gitme.
0
ruby elixir
(11.10.20)
Aynı şey geldi başıma. Gitmedim corona sebebiyle. Açık açık da söyledim. Bozuldu belki ama anlayışlı olmak zorunda şu dönemde. Herkesin kendine göre sebepleri var. Size silecekse zaten yakın arkadaşınız değildir. Yok değilse bir şekilde düğün sonrası gönlünü alırsınız.
0
sacrilegious
(11.10.20)
Aslında ayıp olmaması lazım ama insanlar bu tip şeylere bozulmaya çok meyilli.
0
elorelia
(11.10.20)
bu dönemde düğün yapan insanlarla arkadaşlığını bitir derim.
0
basond
(11.10.20)
olmaz
pandemi var zaten şu an olağandışı bir durum.
bir de zaten diğer etkinliklere katılmışsınız daha ne.
0
jimjim
(11.10.20)
Ben bu tür şeylere bozulan insanlarla ilişkimi gözden geçiriyorum. Mutluluğu paylaşmanın bin bir türlü yolu var, düğüne katılmak sadece biri. Hele ki pandemi sürecinde herhangi bir etkinliğe katılmamanın kesinlikle ayıp olmadığını düşünüyorum.
0
fotrsapka
(11.10.20)
Annen, baban, çocuğun ölmediyse; İbrahim Tatlıses gibi headshot yemediysen hiçbir bahanen işe yarar bahane olamaz.

Öpe öpe G İ D E C E K S I N.
0
boray eris
(11.10.20)
Ben cevaplara inanamadım.

Korona varken zaten ne cesaret her organizasyona katılmışsınız. Asla gitmeyin düğüne, her birine gitmişsiniz o eşlik kalsın. Sizin ve sizin gibiler, bu pandemi döneminde nişan,kına,düğün yapanlar yüzünden bu hastalık bitmiyor. Cinayetten farksız bu.
0
Hallegadola
(11.10.20)
Cuma günü 15 kişilik bir nikah ile evlendim. Başka hiçbişey yapmadık sadece 10 dk nikah, şu an covid pozitifim. Düğün yapmaya cesaret edenlere hayretle bakıyorum. Gitmeyin tabiki.
0
tuborg yesili
(11.10.20)
pandemi döneminde söz, kına gecesi, nikah, düğün yapılır mı? bu dönemde düğün yapan insanlarla arkadaşlığını bitir +1
0
master of ceremonies
(11.10.20)
Sanırım covid oldum de. Gitme istemiyorsan ya. Keyfinden daha mı önemli. Takma.
0
elitoangelito
(11.10.20)
her şeye gidip tek şeye gitmedin diye tepki göstereceklerse boşver göstersinler. gitme
0
nadirendeolsa
(12.10.20)
Corona varken ne dügünü? Insan pazara giderken bile 10 kere düsünüyor.
Nikahta takarsin altinini. Bosver gitme dügüne falan.
0
chitosan
(12.10.20)
(13)

Annenin en az değer gören çocuğu olmak

mobydick
Yaşayan var mı bunu?Şimdi ben dün ameliyat oldum dikiş fln var yani. Anneme gelme dedim sen işinle ilgilen tamam dedi hiç alınmadım ben böyle istedim hem. Böyle birilerine muhtaç olmayı pek sevmem. İşte dün tek başıma ankarada ameliyatımi oldum fln, sonra kalacak yerime geçtim. Yaklaşık bir gündür d
Yaşayan var mı bunu?

Şimdi ben dün ameliyat oldum dikiş fln var yani. Anneme gelme dedim sen işinle ilgilen tamam dedi hiç alınmadım ben böyle istedim hem. Böyle birilerine muhtaç olmayı pek sevmem. İşte dün tek başıma ankarada ameliyatımi oldum fln, sonra kalacak yerime geçtim. Yaklaşık bir gündür de sessizlik ve sükunetle kendi bakımımı yapıyorum.

Yarın erkek kardeşim arkadaşının düğününden dönecek ankaraya, ona da pztsi sen dönünce ameliyat olacağım dedim yoksa benim için düğüne gitmeyecekti.

Neyse.

Şimdi öbür pazar günü benim doğumgünüm. Aracımla ankaradan döneceğim. 10 saat fln yol var. Akşam üzeri yaşadığım şehirde olrum bu arada annem yol üzerinde ve yaşadığım şehre 2 saat.

Annem bugün mesaj atmış kız kardeşimin evine gidecekmiş tam cumartesi günü, 17 sinde. Hayır insan bir merak eder benim çocuğum ameliyat olmuş der, tek başına neler yaptı der, pazar günü benim kızımın doğumgünü der. Göreyim 1-2 gün geç gideyim der. Ama yok. Hayatında varsa yoksa bir kız kardeşim. Hayır ciddi bir doğumgünü fln beklemiyorum. Tek istediğim şey beni düşünmesi ve değer vermesi.

Annenin herşeyiyle ben ilgilenirim bu arada. Vitaminleri, sabahları kara üzüm ekstreleri, çörek otu yağları, keçi boynuzu özleri, tahinleri pekmezleri balları, sporu, ingilizce uygulamalar kurarım telefonuna fln. İlgilenirim yani baya. En doğalından ona da alırım evine taşırım fln. Ceviz ve fındık çiğnemeyi sevmiyor diye mermer dövecek fln aldım. Sağlığına ben olmazsam dikkat eden yok.

Hayır yani kız kardeşim ailenin problem manyağı. Sürekli abuk sabuk kişilerle sevgili olur, sonra depresyona fln girer.

Ben gözümden birşey mi kaçırıyorum, sizce bu bana reva mı. Ve bulunduğum şehirde pek arkadaşım yok son 1 yılda 6-7 arkadaşım birden tayin istedi yeter bu kadar doğuda dedi gitti, ben de pek yeni kimse ile arkadaş olmadım. annem bunu biliyor, muhtemelen doğumgünümü tamamen tek geçireceğim.

Ya bir anne bir çocuğunu bu kadar mı merak etmez ya, ameliyat olup döneceğim üstelik, uzun yoldan. Gerçekten aklım almıyor.

3 çocuğu var ben hayatında ilk 5 e bile girmiyorum sanırım. Gerçekten çok üzgünüm. Bugun ağladım. Ve dikişlerim o bölgede idi. Beni bu halde üzdü ağlattı. Sonra da konuyu değiştirmeye çalışıyor.

Ben de seninle arama artık mesafe koyacağım dedim. Çok üzdü beni. Beni birazcık teselli eder misiniz.
0
mobydick
(10.10.20)
üzgünüm ama sizin anneniz anne değil. mesafe kararı çok doğru olmuş. anne diye de her söylediğine tamam diyecek haliniz yok. biraz kıymetinizi anlasın. erkek kardeşinize aferin ama keşke yalan söylemeseydiniz. ameliyattan sonra dikişler alınmadığı takdirde yalnız kalmanız hiç doğru değil, bu fedakarlık değil cahillik ve kendine değer vermemezlik. önce kendinize değer verin. bu noktada bile dikkat çekiyor bu durum.
0
biseysorucam
(10.10.20)
her ailede ailenin büyüğü gibi davranan bir çocuk oluyor malesef böyle.
Kusura bakmayın sizin özelinizden bahsetmiyorum ama
anne - baba cahil veya bencilse bir çocuk evin büyüğü haline geliyor
diğerlerinin normal çocuk olarak kalması da ona batıyor.

Bizim evde anne - baba tam otorite mesela, ben de kardeşim de çocuğuz
ama eşimin evinde, eşim ailenin büyüğü
Kardeşinin gideceği okul, kalacağı yurt, babasının kardeşine vereceği harçlık
annesiyle babasının birbiriyle konuşmadığı sorunlarının çözümü
anneannesi, dedesinin hastalıkları
herşeyle o ilgileniyor, onun istediği olmazsa da sinirleniyor
İnsanlar da ister istemez ona bırakmış durumda kararları, köyün delisi gibi geziyor yani :)

Ama bu durum, onu çocuk kategorisinden çıkartıyor
Hem pastam dursun hem karnım doysun malesef yok
evin ebebeyni sen oluyorsan, çocuğu olmaya dönemiyorsun.

kendi çocuklarınızı ona göre yetiştirin
ameliyatınızda çok geçmiş olsun
biz burdayız, elimizden birşey gelirse söyleyin lütfen.
0
summatinyourteeth
(10.10.20)
@biseysorucam, doktorum. Belki ondan ameliyat sonrasi için rahat davranmış olabilirim.
0
🌸mobydick
(10.10.20)
haklısın mesafe doğru karar
0
basond
(10.10.20)
Aile arasında evlat olsa sevilmez diye bir tabirimiz var. Öyle olabilir misiniz? Belki siz çok sevimsizsiniz ama farkında değilsiniz.
0
boray eris
(10.10.20)
ben arkadaşlara katılmıyorum. diğer ilişkilerde olduğu gibi, aile ilişkilerinde de garantiye alma durumu oluyor. sen ne kadar olgun olursan, sorunsuz olursan, onlara değer verirsen, seni o kadar garantiye alıyorlar. kardeşin sorunlarıyla ilgi topluyor. annen ilgilendiği zaman annelik duygusunu tatmin ediyor. ama sen öyle değilsin. annen seninle olduğunda bir annelik duygusu yaşamıyor. ona ihtiyacın olduğunu hissetmiyor.

küsme, mesafe koyma. bunu da böyle kabul et. eminim ona gerçekten ihtiyacın olduğunu hissetse yanından ayrılmazdı. zaten doktormuşsun. gelip de ne yapacağım demiştir. ya annene annelik yapması için fırsat vereceksin. bazen elinden gelse de ondan bir şeyler isteyeceksin. yemek tarifi, kıyafetlerle ilgili görüş, temizlikle ilgili görüş isteyebilirsin. ya da arayıp eskilerden bahsedersin, annenin sizin için fedakarlık yaptığı zamanları konuşursun. küçük şeyler tekrar annenin senin için şefkat beslemesini sağlayacaktır. ya da hayatına böyle devam edeceksin ama bu nedenle ailen ile arana mesafe koyarsan sonra çok pişman olursun. dünyada en önemli bağ aile bağı.
0
stewie
(10.10.20)
@boray eris, annemin göz bebeği olmasam da annem tarafının göz bebeğiyim. Hatta geçen annem anneannemin torunları arasında en çok beni sevdiğini beğendiğini kendisi söyledi. Teyzemler fln da öyle. Dayımlar da. sevimsiz bir kişiliğim yok. Ayrıca insanın her durumda kendini suçlamasını da seviyorum. Annemin böyle olması beni azaltmıyor, arttırmıyor da. Daha derin sadece, hüzün veriyor.

@summatinyourteeth, annem cahil bir kadın değil. Hatta arkadaşlarım annemi çok zeki tatlı vs bulur. Beni üzen şey de bu. Çocuğu gibi görmüyor heralde beni, gerçekten. Belki benden kaynaklanıyordur. Ona çok az ihtiyacım oluyor çünkü. Ben söz konusu olunca herşey önemsizleşiyor. Ameliyatıma çağırmadım çünkü aklı işte kalacaktı. İşle ilgilenmem lazım daha iyi olur dedi. Sonra kız kardeşimin psikolojisi kötü imiş diye cart diye uçak bileti alıp gitmeye karar veriyor. Hayır okdr kötü ise hemen gitsin, yok okdr kötü değilse 7 8 gün sonra gidiyorsa, 1-2 gün daha bekleyip mobydick i görüp öyle gitsin. Ben de ne kdr yetişkin de olsam nihayetinde çocuğuyum.

Ama bu kadar düşüncesiz olması bazen gerçekten kırıyor. Gerçekten aşırı kırgınım. Üstüne bir de kendisini haklı beni anlayışsız görüyor. Ameliyatıma çağırmamışım gelmiyor diye trip atmamışım. Cidden çok tek taraflı bakıyor. Varsa yoksa kız kardeşim.
0
🌸mobydick
(10.10.20)
sorunsuz, olgun, başarılı insanlar aileleri tarafından pek sevilmez. muhtemelen sizin durum da böyle. benzer şeyleri yaşıyorum. tek çözümü onlardan uzaklaşıp kendi hayatınızı kurmak.
0
Pertev nail
(10.10.20)
Anneannem de beş çocuğunun arasından en az anneme değer veriyor diye düşünüyoruz biz. Bunun temel nedeni acı çektirene aşık olmaktır. Annem hiç dert çektirmemiş anneanneme. Teyzem ve dayılarımın işlerinden dedem de anneannem de kanser oldu, aşırı sağlıklı insanlardı, dertten hasta oldular, çektikleri acı onları daha da bağladı. Kendinizde sorun yok, dert yaşamayın ailenize de yaşatmayın boş verin.
0
Hallegadola
(10.10.20)
kendimi gördüm sanki. kendi kendine yeten aileye dert olmayan çocuk pek sallanmıyor. benim de kız kardeşim mesela ekonomik özgürlüğü yok, gitti saçma sapan bi evlilik yaptı şimdi de hamile annem deli oluyor ay kızıma şunu götüreyim bana da arabayla bizi götür falan demek için muhatap oluyor mesela nişanımı atmak üzereyim haberi yok :)))

beni evin reisi falan zannediyor sürekli maddi taleplerde bulunuyor bunun dışında hiç ilgilenmiyor. insanı derinden üzen bir şey bu. ama nasıl başedileceğini ben 30 yaşındayım ve çözemedim. diyebileceğim tek şey sorun sende değil. o da bir insan ve hatalı bir davranış sergiliyor bu da seni yaralıyorsa mesafe bence iyi bi karar.
0
ruby elixir
(10.10.20)
@mobydick doktorsanız daha da kötü durum, üzgünüm. keşke söylemeseydiniz. benim de çevrem doktor dolu. kimse bu durumda yalnız kalmıyor. yapmayın böyle şeyler. bu rahat davranılacak bir durum değil. siz temkinli olmazsanız bu halk nasıl olacak? neyse konumuz değil. umarım annenizle aranıza mesafe koymuşsunuzdur. sizi haketmiyor. böyle bir durumda çocuğunu merak etmeyen insan anneyim diye gezmesin ortada yani.
0
biseysorucam
(13.10.20)
Bana sürpriz yapıp gelmiş demin. Kapı çaldı pat girdi. Hem de benimle arabada yolculuk yaparak dönecekmiş 10 saat. Burdan da geçmeyecekmiş daha kısa olurdu aslında. Sonra ertesi gün uçakla kardeşimin yanına gidecekmiş. Gerçi kabul etmiyor ilk başta ciddi düşüncesizlik yaptığını, uçak biletini değiştirirken baya bir tutar ödediğini söyledi de neyse önemli değil. Ama tabi ki şuanki davranışı sonucu ben şok. Neyse baya mutlu oldum. Bilsem burdan geç kardeşimin yanına derdim. önceden de beni defalarca geriye atma huyu vardı çocuklarının arasında, bu ilk olay değildi de, şuan ciddi şoktayım ama.

İyice artık beni yalnız bırakmamak için 10 saat benle yolculuk yapmalar fln. Annemin değer verdiği çocuğu oldum sanırım uzun zaman sonra galiba. Şoktayım net.
0
🌸mobydick
(14.10.20)
haklısınız okurken ben bile üzüldüm.
0
drako
(21.10.20)
(6)

Synthwave nedir bilir misiniz?

aristarkos
İçimizden birinin bugün başımıza sardığı şu şarkı örnektir mesela:https://www.youtube.com/watch?v=f0zQkGmSbJk
İçimizden birinin bugün başımıza sardığı şu şarkı örnektir mesela:

www.youtube.com
0
aristarkos
(04.10.20)
Bilmek derken, bunun yanında youtube da retrowave kanalı da sırf bu tarz
0
freebird5406_2
(04.10.20)
Tabi. 3-4 sene önce retro modası varken patladı vaporvawe ve bir çok subgenresı ile birlikte. Synthwave diyince aklıma gelenlerden biri HOME ; www.youtube.com Simpsonvawe videolarının da popülermeşinde etkisi oldu bence.
0
mirafiori
(04.10.20)
O zaman şöyle kapatalım:

Perturbator - Venger [feat. Greta Link]

www.youtube.com
0
🌸aristarkos
(04.10.20)
hoşgeldin. kavinsky dinlemeni öneriyorum acilen.
0
ayin yazari
(04.10.20)
Gunship
0
westblack
(04.10.20)
Çok severim. Kavinsky’nin Nightcall şarkısı Dönence ile birlikte dünya üzerindeki en güzel şarkı bence.
0
Hallegadola
(05.10.20)
(5)

Ne hissediyorsunuz?

Karmaşıklık
Bir pencere açsam karşımdasın, bir fidan diksem dalları olur elim kolum, kapına varmak ecel, ölüm.Okuyunca ne his ediyorsunuz?
Bir pencere açsam karşımdasın, bir fidan diksem dalları olur elim kolum, kapına varmak ecel, ölüm.

Okuyunca ne his ediyorsunuz?
0
Karmaşıklık
(04.10.20)
Tolkien +1
Millet aç, cepte para yok. Felsefeyi zenginler yapar.
0
Hallegadola
(04.10.20)
Komşunun karısına göz dikmiş namussuz. Ben bunu anladım.
0
allah yazdiysa bozsun
(04.10.20)
Ergen...
Zorlama işler, bu sira birbirini tekrar eden bu tip çok iş var.
0
fempusay
(04.10.20)
Etkileyici buldum ben. Ecel ve ölüm kelimelerinin aşkı betimlemesi biraz keko geliyor artık bana ama olsun, fena durmamış bu cümlede.
0
IncredibleMau
(04.10.20)
"Sana bu kadar yakın olmaktan korkuyorum, sana bu kadar yakınlık beni öldürüyor" gibi bir şey anladım ben.

(Bkz: düz adam sami)
0
1bir1bir1
(04.10.20)
(1)

YDS 2020 kitapçık+cevap anahtarı

influx
Yayımlanan kitapçıkta sadece soruların %10'u var. Ais'den girince çıkıyormuş herhalde tüm sorular. Elinde olan/nasıl ulaşabileceğimi bilen var mı?
Yayımlanan kitapçıkta sadece soruların %10'u var. Ais'den girince çıkıyormuş herhalde tüm sorular. Elinde olan/nasıl ulaşabileceğimi bilen var mı?
0
influx
(30.09.20)
Ankara’da iseniz yakında Kızılay Kök çarşısına düşer.
0
Hallegadola
(30.09.20)
(5)

kpss alan sınavına gideyim mi

egokalp
mühendislik fakültesi mezunuyum. alana da gir demişlerdi başvurdum öylesine kaydolurken. gkgy zaten iyi geçmedi 85 puan falan bekliyorum. alana zaten gitsem sadece puan çıksın diye gitmiş olucam. sizce gideyim mi? inanılmaz üşeniyorum 3 tane sınav hem cts hem pazar.şimdi yatıyorum sabah buradaki yor
mühendislik fakültesi mezunuyum. alana da gir demişlerdi başvurdum öylesine kaydolurken.

gkgy zaten iyi geçmedi 85 puan falan bekliyorum. alana zaten gitsem sadece puan çıksın diye gitmiş olucam. sizce gideyim mi? inanılmaz üşeniyorum 3 tane sınav hem cts hem pazar.

şimdi yatıyorum sabah buradaki yorumlara göre gidicem/gitmeyecem
0
egokalp
(12.09.20)
valla kardeş bence git. odtülü bir arkadaşım vardı gy/gk iyi puanı yoktu ancak alan sınavıyla beraber enerji bakanlığında uzman yardımcısı olarak işe başladı:)
0
blue eyes white dragon
(12.09.20)
Yukarıdaki arkadaş +1

Hiçbir şey kaybetmezsiniz, belki sınavınız güzel geçer.
0
Hallegadola
(12.09.20)
mühendis olarak hangi alandan giriyorsunuz? bilsem ben de girerdim, faydası olacağına dair bir şey duymadım.
0
Tochinoshin
(12.09.20)
Git tabi, evde yatmaktan iyidir. Ne kaybedeceksin. Belki aldigin puan isine yarayacak.
0
balpolen
(12.09.20)
Git
0
westblack
(12.09.20)
(44)

Neden intihar etmiyorsunuz?

fragile lady
Ve yaşamaya devam etmeyi seçiyorsunuz?
Ve yaşamaya devam etmeyi seçiyorsunuz?
0
fragile lady
(09.09.20)
iyi böyle
0
dafuq
(09.09.20)
Neden sordun bunu?
Felsefi açıdan mi?
Mantık mı?
Yoksa hayatınızda neler güzel diye mi? Yoksa intihar etmeyi düşünüyorsun da etmemek için destek mi arıyorsun?

Yaşamak, durum. Kötü olsa bile umut ve ihtimalleri görmek demektir. Daha iyi olacak inancı devam etmeye sebeptir.
Olmaması bırakmaya yeter değildir.
0
kisa
(09.09.20)
aklima gelmiyor.
0
Leonardo~Da~Vinci
(09.09.20)
ölüm kesin bir şey, yaşam öyle değil, 1 yılım aynı geçse de 1 gün beni sevindirecek bir şey olabiliyor. öbür dünyaya da inanmayınca intihar etmek hiç mantıklı gelmiyor.
0
gaza gelen
(09.09.20)
yaşamak her şeye rağmen güzel +1
daha çok güzel günler göreceğim.
ilave: daha çok güzel yerler göreceğim, çok güzel şeyler yiyeceğim
0
pati
(09.09.20)
olum cozum degil, mucadele degerli.
0
cooperr
(09.09.20)
bişeylerin değişeceği umudu :=)
0
cum dederit dilectis suis somnum
(09.09.20)
şuan ailem dışında kimseye yük olmuyorum(aileme de az, öyle şımarık biri değilim). durumlar gittikçe kötüleşiyor, suriyeli gibi olmaya çok az kalmış gibi hissediyorum. o durumda, hayatta kalmak için ordan oraya koşturup rahat nefes için tırnaklarımla kazıma noktasına gelmeden intihar etmiş olurum. zaten şu sıralar bile ara ara bu düşünce gidip geliyor. dur bakalım :D
0
MtKrt
(09.09.20)
Belki her şey en azından bazı şeyler iyiye gider diye.
0
GoodMorningTeacher
(09.09.20)
sekiz sene önce denedim. olmadı.

sonra tedavi falan oldum ve gerçekten çok daha iyi hissetmeye başladım. şu an mutlu musun dersen çok ciddi anksiyete & gelecek kaygısı yaşıyorum falan ama geriye dönüp baktığımda "ulan ölsem o sekiz yılı hiç yaşamayacaktım, abooov" diyorum ister istemez.

her şeye rağmen "yaşanabilir" geliyor bana.

bi de eskiden aşırı kırılgandım... üzülmekten, zayıf görünmekten, bir şeyleri yanlış yapmaktan inanılmaz korkuyor ve çekiniyordum. şimdi kimsenin umursamadığı vasat bir oç olduğumun farkındayım. o yüzden daha iyi hissediyorum. cool değil miyim? param mı yok? birisi "salağa bak" deyip güldü mü? varsın gülsün, ne olacak ki diyorum.

bence bazı şeyler hiç gitmiyor. gitse bile sürekli olarak savaşman gerekiyor. kendi adıma konuşacak olursam ben artık "tamam lan öyle olsun, savaş mı istiyorsun kamon" kafasındayım.

korktuğum hemen her şeyi yaşadım. bakıyorum... ölmedim. hala burdayım. aşağı yukarı aynı insanım. o yüzden diyorum ki herhalde gerçekten hiçbi şey için değmiyo, bi şekilde değişiyosun ya da atlatıyosun zaman içinde.

yazdıklarımdan da anlamış olabileceğin üzere derin bir iç sıkıntım, bir iç savaşım falan yok - ben sadece kendimi salak hissediyorum, o yüzden hayata tutunmak o kadar zor olmuyor. içinden çıkılmayacak sıkıntılar, ciddi anlamda depresyon vs. hissediyorsan psikolojik destek almanı tavsiye ederim. ben inanılmaz faydasını görmüştüm.
0
der meister
(09.09.20)
merak ediyorum.
0
ateistanbul
(09.09.20)
çünkü otlu peynir diye bir gerçek var.
0
turbo sadık
(09.09.20)
sevdigim seyler, sevmedigim seylerden fazla.
0
ateistanbul
(09.09.20)
sen neden etmiyorsun?
0
ateistanbul
(09.09.20)
Annem, babam ve kardeşim üzülür.
0
peki madem
(09.09.20)
Ailem üzülür.

En güne yeni umutla bakıyorum.

Sevmeyi ve yemek yemeyi çok seviyorum.

İnançlı bir insanım.
0
Hallegadola
(09.09.20)
Çünkü yeteri kadar zenginim
0
zaire elcisi
(09.09.20)
alfred
(09.09.20)
Tatmadığım zevkler var. Yaşamayı istediğim yerler var. Hayat her şeye rağmen güzel değil yani, sürünüyorum bildiğin.
0
ryhmer
(09.09.20)
bir sürü kitap aldım onları okumam lazım.
0
clones
(09.09.20)
Her şey zamanında güzel. Birkaç senem kaldı.
0
Giovanni Pipitto
(09.09.20)
Henüz o noktaya gelmedim. Uzak değilim ama günü kurtarıyoruz diyelim.
0
loverdose
(09.09.20)
yasamayi seviyorum daha yapmayi istedigim seyler var. kesin olacagini bildigim bir sey icin herhangi bir caba gostermeme gerek olmadigini dusunuyorum. bebegimi bekliyorum bi de hevesle :)
0
in vino veritas
(09.09.20)
Ailem üzülür, öbür dünyada yaradana da hesap veremem. Birde üstteki arkadaşın yazdığı gibi ölüm çok kesin bir son, yaşarken mutlu olduğum anlar oluyor.
0
Topalordek
(09.09.20)
Cesaretim yok o yuzden
0
Kittie
(09.09.20)
niye devam etmeyelim
0
fezagezgini_4
(09.09.20)
O dusunce hep var. En buyuk sebep oteki dunya inancim olmasi. Kesinlikle oteki dunya ve ceza/odul kavrami olmasa oglum dahil kimse kalmak icin neden olamaz.
0
SevdaliBulut
(09.09.20)
E çünkü yemiyo. Bazen senaryoyu kuruyorum, köy evindeki tüfeği dayamışım ağzıma. Parmağım tetikte. O soğuk demiri ağzıma koyduğum düşüncesi bile ürpertiyor beni.

Ölme düşüncesi çok cezbedici, yok olma fikrine uzun zamandır sıcak bakıyorum. Ama yemiyor işte o hamleyi yapmak. Demek ki daha vakti değil diyorum, korkarak intihar edilmez zira. Vakti geldiğinde edeceğim sanırım.
0
Bruce
(09.09.20)
gelecek güzel günleri bekliyorum
0
purrp
(10.09.20)
Oğlumun büyüdugunu görmek istiyorum.
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(10.09.20)
ben niye intihar ediyorum pardon da?

etrafımdakiler malsa suç benim mi? değil. e o zaman onlara çektir git diyorum (en son küfürlü yorum yaptığımda duyuru sildiği için mecbur çektir git yazdım şalkdjajdasd)

dahası, ben de çocukluğumdan beri çok sık intiharı düşünmüşümdür, ama kaşınıyorum sanırım daha da zorunu yaşayacağım diye. niyeyse zoru deneyip "challenge accepted!" deme bağımlılığım var XD kaçmayı çok sevsem de kaçmamayı daha çok seviyorum sanırım. bir arkadaşın da yazdığı gibi, savaş mı istiyorsun kamooon!

ha, intihar edene ve etmek isteyene de saygı duyarım, bireysel bir eylem sonuçta. ama yine de herkes hayatın ve dünyanın suyunu çıkarırken ben niye çıkarmıyorum ki? diye düşünerek, etmiyorum. (ha bazen eve geldiğimde aşırı yorgunluktan "keşke ölsem......." dediğim oluyor ama kalkıp savaşmaya devam ediyorum. insan böyle bir varlık işte.)
0
pasp
(10.09.20)
güzel günler göreceğim umuduna sahip olduğum için. ve bu ölene kadar sürecek.
0
Tochinoshin
(10.09.20)
daha güzel kız pardon öhöm öhöm sevdiğim işi yapmak için yaşıyorum. bir sonraki leveli merak ediyorum.
0
lata
(10.09.20)
yarını merak ediyorum, yemek yemeyi seviyorum, 25 yaşımdayım daha seks yapmadım (erkeğim) :) onu merak ediyorum, ayrıca ölünce bilincimiz yitecek hiçbir şey kalmayacak bence zamanı gelince ölmek daha iyi :) bu kötü veya iyi Bi şekilde olacak ama maalesef son böyle, imkanım olsa sonsuza kadar yaşayıp uzayda neler var görmeyi çok isterim.
0
m orak
(10.09.20)
Hobilerim, hoşlandığım şeyler var. Bir de ailem. Bunlar yeterli.
0
aristarkos
(10.09.20)
Nefes almak çok güzel.
0
kanlakarisikyagmur
(10.09.20)
cok guzel kizlar var. sirf bunun icin yuruyus yapiyorum uahsduahsda
0
baldur2
(10.09.20)
İnancıma aykırı.
0
Amaranta ursula
(10.09.20)
yaşamak çok güzel. iyi ki yaşıyorum. çok mutluyum. ölmemi gerektirecek hiçbir sebebim yok.
metrobüste giderken bile dans etme isteği geliyor içime. bağırarak şarkı söylemek istiyorum.
sanırım ben nil karaibrahimgil'im.
0
matilda
(10.09.20)
1- sağlıklı isen yaşamda mutlu olabileceğin şeyler buluyorsun. ancak belli miktarda para da önemli tabi ki ve türk halkı gittikçe fakirleşiyor.

2- intihar etmeye çalışıp da bunu başaramayan ve sakat kalan veya acı çekerek ölen insanlar var. dolayısı ile ciddi bir karar ve kötü sonuçları olası.

3- annen baban hayatta ise onlar için acımasızlık olur.
0
s0phiesw0rld
(10.09.20)
Eger cozumu olmayan bir aci ve keder kaynagim olsaydi (Son evrede kanser vs) iyice emin olduktan sonra direk yapardim.

Su anda sevdigim insanlarla cok guzel iliskilerim, dunyaya katkida bulundugum bir isim, eglendigim hobilerim var. Can sikici seyler oluyor mu oluyor ama toplamda intihara gidecek bir durum yok.

Not: Cocuk bir yasama amaci degildir. Hayatinizi karartmayin.
0
cleric
(10.09.20)
dinamik olmayı, hayattaki devinimleri seviyorum.
0
muslugubozukhayrat
(10.09.20)
Ev kredisi var
Telefon Kredisi var
bi iş yaptım oradan alacağım var

Ondan etmiyorum ben
0
paramolacak
(10.09.20)
En son bunu düşündüğümde; ulan madem intihar edecek kadar kaybedecek bir şey bulamıyorum, giderim dünyanın öbür ucuna, ordan diğerine, ordan diğerine, biraz oralarda takılırım, nasılsa kaybedecek bir şeyim yok, geberirsem orda geberirim diye düşünmüştüm.
İlerde bu seviyeye geldiğimde intihar etmek yerine böyle bir maceraya atılırım sanırım.
0
kismisolungac
(10.09.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.