gkhT
Merhabalar...Yarın sabah 9.30'da bilkent doğu kampüsünde olmam gerekiyor. İki sorum var.1. Öğrenci değilim, Tunus servislerini kullanabilir miyim? Bunun için böbreğimi verebilirim.2. 9 servisine bilsem 9.30'da okulda olabilir miyim?Teşekkür ederim.
Merhabalar...
Yarın sabah 9.30'da bilkent doğu kampüsünde olmam gerekiyor. İki sorum var.
1. Öğrenci değilim, Tunus servislerini kullanabilir miyim? Bunun için böbreğimi verebilirim.
2. 9 servisine bilsem 9.30'da okulda olabilir miyim?
Teşekkür ederim.
Yarın sabah 9.30'da bilkent doğu kampüsünde olmam gerekiyor. İki sorum var.
1. Öğrenci değilim, Tunus servislerini kullanabilir miyim? Bunun için böbreğimi verebilirim.
2. 9 servisine bilsem 9.30'da okulda olabilir miyim?
Teşekkür ederim.
0
Bilkent son 1 senedir kartlı sisteme geçti. araç sürücüsü kıl tüy yapabiliyor bindiremeye bile bilir garanti veremeyiz.
9 da binersen 9.30da yetişirsin ama çok ucu ucuna olur tavsiye etmem. en ufak trafik seni yorar. gereksiz heyecan olabilir eğer işin önemliyse
9 da binersen 9.30da yetişirsin ama çok ucu ucuna olur tavsiye etmem. en ufak trafik seni yorar. gereksiz heyecan olabilir eğer işin önemliyse
0
1- mezunlara bile kimliksiz kullandırmıyorlardı servisleri geçen aylarda.
2- çok trafik var bu aralar, yetişmeniz mümkün değil.
2- çok trafik var bu aralar, yetişmeniz mümkün değil.
0
1- Hayır
2- Hayır.
Adam önemli demiş, neden bilmeden yanlış yönlendirmek ben onu anlamıyorum.
Doğuya servissiz gitmenin yolunu bilmiyorum ama çayyolu metrosunun bilkent durağında inip ordan ring ego otobüslerine binersen ankuvanın bilkent center'ın yakın olduğu kavşaktan geçiyor, doğu kampüs girişine gidiyor mu bilmiyorum. Ben senin yerinde olsam minibüsle bilkente girip (sıhhiyeden kalkıyor, merkez girişinde kimlik alınıyor içeri girmek için iyi bir sebebin varsa) ordan otostopla doğuya geçerdim veya yürürdüm (mescit önünden).
Trafik çok sabah saatlerinde, yarım saatte varman güvenip plan yapılacak ihtimal değil. Sıhhiyeden kalkan bilkent minibüslerinin başlangıç saati kaç bilmiyorum ama erkenden binip ordan merkezin içinden doğuya yürüyebilirsin (10-15 dk yürüyüş). Minibüsler Sıhhiye köprüsünün üstünden 10-15 dkda bir geçiyor.
Artık mezunların ayda 6 kere bilkent servisi kullanma hakkı var.
2- Hayır.
Adam önemli demiş, neden bilmeden yanlış yönlendirmek ben onu anlamıyorum.
Doğuya servissiz gitmenin yolunu bilmiyorum ama çayyolu metrosunun bilkent durağında inip ordan ring ego otobüslerine binersen ankuvanın bilkent center'ın yakın olduğu kavşaktan geçiyor, doğu kampüs girişine gidiyor mu bilmiyorum. Ben senin yerinde olsam minibüsle bilkente girip (sıhhiyeden kalkıyor, merkez girişinde kimlik alınıyor içeri girmek için iyi bir sebebin varsa) ordan otostopla doğuya geçerdim veya yürürdüm (mescit önünden).
Trafik çok sabah saatlerinde, yarım saatte varman güvenip plan yapılacak ihtimal değil. Sıhhiyeden kalkan bilkent minibüslerinin başlangıç saati kaç bilmiyorum ama erkenden binip ordan merkezin içinden doğuya yürüyebilirsin (10-15 dk yürüyüş). Minibüsler Sıhhiye köprüsünün üstünden 10-15 dkda bir geçiyor.
Artık mezunların ayda 6 kere bilkent servisi kullanma hakkı var.
0
Bruce
partiler üstü bir toplantı ya da çağrı değil, direkt olarak "x parti mitingi" olarak soruyorum. katıldıysanız kaç kere?teşekkürler...
partiler üstü bir toplantı ya da çağrı değil, direkt olarak "x parti mitingi" olarak soruyorum. katıldıysanız kaç kere?
teşekkürler...
teşekkürler...
0
hayatta katılmam. o kadar saat o kalabalıkta dikilemem. hele hava sıcaksa. çok merak ediliyorsa tv var internet var. aç izle.
0
bulunduğum yerde yapılan, katılma imkanımın olduğu her mitinge katılırım. ama chp mitinglerine bana uzak olsa da gitmişliğim vardır.
chp, hdp, akp, genç parti, mhp, saadet, hepar, işçi partisi (şimdiki haliyle vatan partisi) mitinglerine katıldım.
chp, hdp, akp, genç parti, mhp, saadet, hepar, işçi partisi (şimdiki haliyle vatan partisi) mitinglerine katıldım.
0
Neill +1
O kadar süre ayakta dikilmeyi bünyem kaldırmaz. TV'de görürsem 10-15 dakka dinlerim.
O kadar süre ayakta dikilmeyi bünyem kaldırmaz. TV'de görürsem 10-15 dakka dinlerim.
0
Manasız, sırf yapmış olmak için yapılan bir şey miting. Belki büyük şehirlerde yaşamayan, biraz eski kafalı insanlar için bir anlamı vardır ama geri kalan için hiçbir esprisi yok. Bir de sağa sola adam falan götürüyorlar sırf kalabalık görünsün diye, baştan aşağı rezillik.
Katılmadım, gelecekte katılmak gibi bir niyetim de yok.
Katılmadım, gelecekte katılmak gibi bir niyetim de yok.
0
sadece kemal kılıçdaroğlu'nun adalet mitingine katılmıştım.
adam savunduğu değer uğruna o kadar km yol yürüdü geldi. hiçbir şey olmasa bile o emeğine ve azmine saygı göstermek ve yanında olduğumu göstermek için katılmam gerektiğini düşündüm. tv de oturup dinlersem rahatsız olacaktım.
onun haricinde başka bir mitinge katılmışlığım yok.
adam savunduğu değer uğruna o kadar km yol yürüdü geldi. hiçbir şey olmasa bile o emeğine ve azmine saygı göstermek ve yanında olduğumu göstermek için katılmam gerektiğini düşündüm. tv de oturup dinlersem rahatsız olacaktım.
onun haricinde başka bir mitinge katılmışlığım yok.
0
Katilmadim. Katilmam da. ATM'de bir kisi bile varsa beklemeyip baska ATM'ye giden adamim. Butun gun orada dikilip beklemeyi dusunemiyorum. Ayrica fanatik degilim, mantikli buldugum yonde oyumu kullanir gecerim. Mitinge gidip tezahurat yapmak amelelik.
Ama Ince kazanirsa futbol taraftari gibi sokaklara atarim kendimi bu sefer.
Ama Ince kazanirsa futbol taraftari gibi sokaklara atarim kendimi bu sefer.
0
2008-2013 arası bütün TKP mitinglerine katılmıştım.
Sayısını bilemiyorum şimdi.
Sayısını bilemiyorum şimdi.
0
hiç katılmadım ama önümüzdeki günlerde muharrem incenin bir mitingine katılmayı düşünüyorum. youtube'dan arada açıp mitinglerini izliyorum çok keyifli geçiyor. dizi izlermiş gibi geliyor.
0
Çocukken ailemle chp mitinglerine giderdik şehrimize gelince. Kendi irademle ise iki kere hdp mitingine katıldım. Fırsat olursa tekrar katılmak isterim.
0
KK memlekete gelince pederle şakşaklamaya gitmiştik. 10-15 dk falan durmuştum.
0
2002'de genç parti mitingine gitmiştim. hande yener ve davut güloğlu konser vermişti. cem uzan sahne alınca alanı terk etmiştik.
2007'de ak parti mitingine katılmıştım. neden, nasıl o mitingde yer aldığım konusunda hala hiçbir fikrim yok. yarısında çıkmıştım zaten.
2007'de ak parti mitingine katılmıştım. neden, nasıl o mitingde yer aldığım konusunda hala hiçbir fikrim yok. yarısında çıkmıştım zaten.
0
evet, çok diyebilirim. en son adalet mitinginin son anlarına yetiştim iş çıkışı.
0
caletti
sb.
sb.
0
makas var burun kılları için özel onunla;
www.dhresource.com
bazen de sakal makinesinin ucu değişiyor, burun kılı için aleti var onunla yapıyorum ama o çok hoşuma gitmiyor.
www.dhresource.com
bazen de sakal makinesinin ucu değişiyor, burun kılı için aleti var onunla yapıyorum ama o çok hoşuma gitmiyor.
0
berber o işler için var , eğer çirkin bi görüntü yaratıp dışarı çıkan kıl vs varsa iyi berberin alalım mı diye siz söylemeden sorması lazım
0
noluyo yaa
Bi ben mi sıkıldım bunu izlerken ya? 2 bölüm izledim, 3.yü izleyesim gelmiyor artık, çok yavaş, çok bayık geliyor bana. Halbuki ilk sezonda 1 bölüm kapatıp diğer bölümü açmak içic can atıyodum.
Bi ben mi sıkıldım bunu izlerken ya? 2 bölüm izledim, 3.yü izleyesim gelmiyor artık, çok yavaş, çok bayık geliyor bana. Halbuki ilk sezonda 1 bölüm kapatıp diğer bölümü açmak içic can atıyodum.
0
İkinci sezon biraz sıkıntılı başladı ama dayanıp devam edince toparlıyor. Ben de 3. bölüm civarında eeeh diyip bırakıyordum az kalsın.
Yine de 1. sezondan kesinlikle daha kötü.
Yine de 1. sezondan kesinlikle daha kötü.
0
bence tam tersi 2. sezon çok daha fazla olay ve merak uyandırıcı unsur var, daha sürükleyici geldi bana. özellikle 2. sezon 4. bölüm westworld'in en iyi bölümüydü soruların çoğunun cevabının verildiği bir bölümdü ben olsam o bölüme kadar sabrederdim
0
2. sezon güzel başladı bence.
ama hala ilerleme yok. bu haftaki bölümden umutluyum. yoksa sezon bitecek, hala aynı yerde kalacaklar. son bölüm cidden sıktı beni. ilk kez.
ama hala ilerleme yok. bu haftaki bölümden umutluyum. yoksa sezon bitecek, hala aynı yerde kalacaklar. son bölüm cidden sıktı beni. ilk kez.
0
stavro
Giyimde.Opsiyonel: yas/cinsiyet
Giyimde.
Opsiyonel: yas/cinsiyet
Opsiyonel: yas/cinsiyet
0
kahverengi ve yeşil birlikte; çünkü göz rengim ortaya çıkıyor *-*
gri tonları; çünkü seçenek çok
eskiden mavi kırmızı da giyerdim ama sıkıldım.
renk yakışması diye bişey pek yok bence, birbirine yakışan renkleri uygun kıyafetlerle giyen herkese her renk yakışır diye düşünüyorum. uç ten renklerine sahipler için belki geçerli olabilir ama ortalama bir insana her renk yakışır diye düşünüyorum. tabii bu demek değil ki ortamların ağır abisi pembe giysin, kehkeh...
gri tonları; çünkü seçenek çok
eskiden mavi kırmızı da giyerdim ama sıkıldım.
renk yakışması diye bişey pek yok bence, birbirine yakışan renkleri uygun kıyafetlerle giyen herkese her renk yakışır diye düşünüyorum. uç ten renklerine sahipler için belki geçerli olabilir ama ortalama bir insana her renk yakışır diye düşünüyorum. tabii bu demek değil ki ortamların ağır abisi pembe giysin, kehkeh...
0
sportif takılıyorsam kırmızı/gri/lacivert yakışıyor, takımda ise lacivert takım beyaz/pembe gömlek güzel gidiyor.
0
siyah, bordo, lacivert, açık mavi
27/kadın
aslında insana yakışan renkleri belirleyen birinci faktör cilt alt tonu. sıcak bej-kırmızı ağırlıklı cilt tonlarına(emma watson, penelope cruz, beyonce gibi) sıcak renkler daha çok yakışırken soğuk bej-pembe* ağırlıklı cilt tonlarına(liv tyler, cate blanchett gibi) soğuk renkler daha çok yakışıyor.
bir de bunun saç, göz ve ten rengine göre yapılan "kişisel renk analizi(personal color analysis)" versiyonu var ama o uzun hikaye, çok merak eden google'dan araştırabilir, zira 12 grup var.
*içinde pembelik veya grilik barındıran bej tonlarına "soğuk bej" deniyor.
27/kadın
aslında insana yakışan renkleri belirleyen birinci faktör cilt alt tonu. sıcak bej-kırmızı ağırlıklı cilt tonlarına(emma watson, penelope cruz, beyonce gibi) sıcak renkler daha çok yakışırken soğuk bej-pembe* ağırlıklı cilt tonlarına(liv tyler, cate blanchett gibi) soğuk renkler daha çok yakışıyor.
bir de bunun saç, göz ve ten rengine göre yapılan "kişisel renk analizi(personal color analysis)" versiyonu var ama o uzun hikaye, çok merak eden google'dan araştırabilir, zira 12 grup var.
*içinde pembelik veya grilik barındıran bej tonlarına "soğuk bej" deniyor.
0
jesues
1,90 boyunda 100 kilo 33 yaşında bir vatandaşım. (konuyla ne alaka bilmiyorum)uzun süredir rutin giden bir hayatım var.işten eve, evden işe.. eve gel kızla oyun oyna, işte yaldır yaldır çalış ve yine eve dön. böyle standarda binmiş bir hayatım var ve bu son iki haftadır bilmem nedendir acaip duygusa
1,90 boyunda 100 kilo 33 yaşında bir vatandaşım. (konuyla ne alaka bilmiyorum)uzun süredir rutin giden bir hayatım var.
işten eve, evden işe.. eve gel kızla oyun oyna, işte yaldır yaldır çalış ve yine eve dön. böyle standarda binmiş bir hayatım var ve bu son iki haftadır bilmem nedendir acaip duygusal oldum. hiç öyle olmadığım halde.
örnek; geçen işyerinde çalışan bir kardeşimizin eşi askere gitti ve iki haftadır askere giden vatandaşın ne halde olduğu, yavrusunu ne kadar özlediği aklıma gelip gelip gözlerim doluyor.
yine eşimin teyzesi, kendisini iki kere görmüş olmama rağmen sayılı günlerinin kaldığını öğrendik. nedense boğazım düğümleniyor. niye böyle oldum acep?
işten eve, evden işe.. eve gel kızla oyun oyna, işte yaldır yaldır çalış ve yine eve dön. böyle standarda binmiş bir hayatım var ve bu son iki haftadır bilmem nedendir acaip duygusal oldum. hiç öyle olmadığım halde.
örnek; geçen işyerinde çalışan bir kardeşimizin eşi askere gitti ve iki haftadır askere giden vatandaşın ne halde olduğu, yavrusunu ne kadar özlediği aklıma gelip gelip gözlerim doluyor.
yine eşimin teyzesi, kendisini iki kere görmüş olmama rağmen sayılı günlerinin kaldığını öğrendik. nedense boğazım düğümleniyor. niye böyle oldum acep?
0
Hemen doktora git. Ayni durum annemde vardi, herseye agliyordu, iyiye, kotuye, surekli bir aglama, uzuntu, huzun hali. Belirli bir sebebi olmayabilir, kucuk kucuk streslerin birikimi olabilir, insaniz. Annem doktora gorundu, bir tedavi donemi gecirdi simdi kus gibi, hafifledi kadincagiz kendi de soyluyor. Bircok sindirim problemleri vardi, (yara, ulser, siskinlik, kabizlik ne ararsan) hepsi gecti. Hep bu ruh haliymis onu sikan megerse.
Mutlaka bir doktora gorun. Avrupa yakasinda Bakirkoy Ruh ve Sinir, Anadolu yakasinda ise Erenkoy 'u tavsiye ederim. Gecmis olsun.
Mutlaka bir doktora gorun. Avrupa yakasinda Bakirkoy Ruh ve Sinir, Anadolu yakasinda ise Erenkoy 'u tavsiye ederim. Gecmis olsun.
0
Böyle ani hal değişimleri hormonel veya psikiyatrik sıkıntılar çıkabiliyor gerçekten. Genelde çoğumuz sallamayız ve bir süre sonra geçer, o yüzden ciddiye alınmıyor pek ama almak lazım.
0
Biraz yalnız kalmışsın sanırım bu ara :( Bir de ara ara oluyor öyle vicdan şeyleri ama sonradan geçiyor, üzülmek normal insansın sonuçta ^ Önemli olan sürekli mutsuz olacak kadar üzülmemek
0
Hocam şimdi östrojen kaynaklı olabilir. kullandığınız bir krem vs varsa bi bakın derim aynı zamanda bahar depresyonundan kaynaklı da olabilir. ve eğer şeker ya da alımını arttırdıysanız onlar da ruh halini çok ciddi olarak etkiliyor.
0
grobet
Merhabalar, Tanımadığınız bireylerin aksine biraz tanıdığınız, tanıdığınız ama aranızın çokta iyi olamadığı bireylerin arasında yaşadığınız gerilim de sosyal fobi kategorisine mi giriyor? Teşekkürler.
Merhabalar,
Tanımadığınız bireylerin aksine biraz tanıdığınız, tanıdığınız ama aranızın çokta iyi olamadığı bireylerin arasında yaşadığınız gerilim de sosyal fobi kategorisine mi giriyor? Teşekkürler.
Tanımadığınız bireylerin aksine biraz tanıdığınız, tanıdığınız ama aranızın çokta iyi olamadığı bireylerin arasında yaşadığınız gerilim de sosyal fobi kategorisine mi giriyor? Teşekkürler.
0
evet giriyor. ben gerilim yaşamıyorum da gördüğüm zaman selam verip vermeme arasında kalıp görmemiş gibi yapıyorum. çok pişman oluyorum, bir ömür yüzüne bakmaya utanıyorum ama sonuç olarak karşılıklı yaşıyoruz bu durumu. bu da bir sosyal fobidir.
0
arabada üç kişiyken, samimi olan arkadaşı bıraktıktan sonra daha yeni yeni tanışılan bir insanla baş başa kalınca ben de geriliyorum. ne konuşayım, ne edeyim gibisinden. o yüzden genelde samimi olunan arkadaşı en son bırakmaya çalışırım.
0
Hayır buna anksiyete denir. Fobi bu durumun belli bir seviyeye gelmesi halidir. Bunun bir sürü kriteri var. Köpekten korkmak nasıl otomatik olarak köpek fobisi olmuyorsa bu da öyle.
Anksiyetenin de tonla çeşidi ve sebebi var. Bu sosyal anksiyete. Birçok sebebi olabilir. Biraz kendini gözlemleyebilen biriysen küçük küçük altında yatan şeyleri görebilirsin ama çoğu zaman bu yetmez. Kendi kendine geçmesini ummayacaksan bir uzmana görünürsen yenebilirsin.
Öte yandan bunu hastalık olarak görmeyebilirsin bile. Ben böyleyim dersin, öyle durumlara daha az girersin. Bu ancak öyle durumlara girmek isteyip de engelle karşılaşıp zorluk çektiğinde veya günlük hayatını zorlaştırmaya başladığında tedavi gerektiriyor olarak görülmesi gereken bir şey de olabilir insan için.
Anksiyetenin de tonla çeşidi ve sebebi var. Bu sosyal anksiyete. Birçok sebebi olabilir. Biraz kendini gözlemleyebilen biriysen küçük küçük altında yatan şeyleri görebilirsin ama çoğu zaman bu yetmez. Kendi kendine geçmesini ummayacaksan bir uzmana görünürsen yenebilirsin.
Öte yandan bunu hastalık olarak görmeyebilirsin bile. Ben böyleyim dersin, öyle durumlara daha az girersin. Bu ancak öyle durumlara girmek isteyip de engelle karşılaşıp zorluk çektiğinde veya günlük hayatını zorlaştırmaya başladığında tedavi gerektiriyor olarak görülmesi gereken bir şey de olabilir insan için.
0
c1b2k3
babamın annesinin anneannesi... zavallı nenem 150 küsür yaşında... şaka bir yana soyağacında görmüştük, ölüm kaydı yapılmadığı için hala sağ gözüküyor. tabi köylerde, dağda yaşadı belirli bir ikametgah da yok. ama böyle binlerce insan var çıktı soyağacının meşhur olduğu zamanlar. hadi benim nenem mu
babamın annesinin anneannesi... zavallı nenem 150 küsür yaşında... şaka bir yana soyağacında görmüştük, ölüm kaydı yapılmadığı için hala sağ gözüküyor. tabi köylerde, dağda yaşadı belirli bir ikametgah da yok.
ama böyle binlerce insan var çıktı soyağacının meşhur olduğu zamanlar. hadi benim nenem muharrem ince'ye verirdi ama herkesin nenesi de öyle olmuyor malum.
ölüm kaydı yapılmayan bu ölüler için oy kullandırılabilinir doğal olarak da... bunun önüne nasıl geçilecek? var mı bir gelişme? bir ara gündemdeydi çünkü?
ama böyle binlerce insan var çıktı soyağacının meşhur olduğu zamanlar. hadi benim nenem muharrem ince'ye verirdi ama herkesin nenesi de öyle olmuyor malum.
ölüm kaydı yapılmayan bu ölüler için oy kullandırılabilinir doğal olarak da... bunun önüne nasıl geçilecek? var mı bir gelişme? bir ara gündemdeydi çünkü?
0
Kimligi verip imza atarak oy kullanmiyor musun. Babaanene benzeyen birini mi gotureceksin, babaannenin kimliginle?
0
Kardeşim sorunun nesini anlamadınız? 10dan fazla senedir dönen muhabbet, nesini anlamadınız yani?
0
Arkadaslar biraz saka yollu yazdik da soru bence de gayet acik. "Gerekirse olulerinize bile oy kullandirin" denildi bu ulkede. O oluler de bu oluler. Sonucta yapilmak istenildikten sonra bu oluler de yasiyor gozukuyor ve secmen. Kac tane oldugunu da bilmiyoruz. Sadece benim soy agacimda 2 tane var.
Tekrar soyluyorum ISTENILSE bu kisiler BELIRLI yerlerde secmen yapilip oy kullanilabilir YERLERINE dimi?
Bunun onune gecmek icin ugrasiyolardi vs ama simdi ses cikmiyor?
Tekrar soyluyorum ISTENILSE bu kisiler BELIRLI yerlerde secmen yapilip oy kullanilabilir YERLERINE dimi?
Bunun onune gecmek icin ugrasiyolardi vs ama simdi ses cikmiyor?
0
dedim dedim de kime dedim
epic bir hikaye lazım bana mitolojiden. iş mailini öyle bitiricem. işte zeus'lu ceaser'lı falan olursa iyi olur. işte 3-5 şeyi bir araya getirmek için çok uğraşsın yapıncada acayip manyak birşey olsun falan.
epic bir hikaye lazım bana mitolojiden. iş mailini öyle bitiricem. işte zeus'lu ceaser'lı falan olursa iyi olur. işte 3-5 şeyi bir araya getirmek için çok uğraşsın yapıncada acayip manyak birşey olsun falan.
0
günahlarından arınması içinmiş o görevler, şimdi onu yazarsam geçmişte fena dağıttınız şimdi toplayacaksınız manası çıkar.
0
o bir yüzücünün hikayesi vardı baya yüzüyor bir denizde veya okyanusta sonra kıyıyı sisten göremiyor tam vazgecicekken sis dağılıyor bu da yüzüp rekoru kırıyor falan. kimdi o? kadındı galiba.
0
qxgviper
https://i.hizliresim.com/BLJgPj.jpghttps://i.hizliresim.com/nOzoL1.jpghttps://i.hizliresim.com/lOJREk.jpgilk ifşa oluşu sebebiyle onun beni gezdirdiğine dair itirafta barındırıyor.
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
ilk ifşa oluşu sebebiyle onun beni gezdirdiğine dair itirafta barındırıyor.
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
ilk ifşa oluşu sebebiyle onun beni gezdirdiğine dair itirafta barındırıyor.
0
mhmtt
ingilizcesi guzel duruyor da turkceye cevirmem lazim"Geçen gün telefonda sizinle konuşmak bir zevkti." desem olmaz, garip kaciyor. nasil denir. guzelce bir turkceyle, kurumsal dilde nasil denir bu ?yardims pls
ingilizcesi guzel duruyor da turkceye cevirmem lazim
"Geçen gün telefonda sizinle konuşmak bir zevkti." desem olmaz, garip kaciyor. nasil denir. guzelce bir turkceyle, kurumsal dilde nasil denir bu ?
yardims pls
"Geçen gün telefonda sizinle konuşmak bir zevkti." desem olmaz, garip kaciyor. nasil denir. guzelce bir turkceyle, kurumsal dilde nasil denir bu ?
yardims pls
0
"Geçtiğimiz gün, sizinle telefonda (telefon kaldırılabilir de) görüşmek (konuşmak) (oldukça) keyifliydi."
0
Gecen gun yaptigimiz telefon konusmasi cok keyifliydi
0
Sizinle konuşmak bir zevkti bir kalıp, aynı orijinal cümlede olduğu gibi. O yüzden sıkıntı yok. Ama gidip acayip keyif aldım var yaa, müthiş zevkli keyifliydi (cevaplardaki gibi) dersen o kalıp bozulur ve asıl o zaman garip olur.
Geçen gün sizinle konuşmaktan memnuniyet duydum da güzel bir alternatif.
Geçen gün sizinle konuşmaktan memnuniyet duydum da güzel bir alternatif.
0
dunyatuhaf
Daha önce sormuştum .Şimdi imza vermek için 5 kişi gidiyoruz . 2 misiz kesin temel e verecek . Diğerleri kararsız . Son bir fikir .
Daha önce sormuştum .Şimdi imza vermek için 5 kişi gidiyoruz . 2 misiz kesin temel e verecek . Diğerleri kararsız . Son bir fikir .
0
meral 100.000 imzayı 4. saatte falan geçti. Temel dünü 36.000 imza ile kapadı, perinçek 12.000 vecdet öz ise 205 :(
bence temele verin. Yani perinçekçi değilsen perinçek'e vermen saçma olur, vecdet öz de ne bileyim 205 imza üzücü ama çok mantıklı olmaz
bence temele verin. Yani perinçekçi değilsen perinçek'e vermen saçma olur, vecdet öz de ne bileyim 205 imza üzücü ama çok mantıklı olmaz
0
nundu +1. çok aday çok demokrasi, meral hanım zaten yeterli imzayı toplamış, gerisi de gelecek gibi görünüyor.temel amcaya yüklenmek gerek. pazartesi ben de gideceğim.
bizi aynı kafanın beyaz sakallısına mahkum eden demokrasi utansın.
bizi aynı kafanın beyaz sakallısına mahkum eden demokrasi utansın.
0
209.644 imza sayısı iken son durum.
Meral Akşener : 138.252
Temel Karamollaoğlu : 54.243
Doğu Perinçek : 16.877
Vecdet Öz : 272
son durum bu
Meral Akşener : 138.252
Temel Karamollaoğlu : 54.243
Doğu Perinçek : 16.877
Vecdet Öz : 272
son durum bu
0
buenosdias
bu yaşla mı alakalı bir durum acaba? yoksa sadece bende mi var?eskiden herkes goruslerime saygi duyardi, fikrimi sorardi, ama su an sacma karsilanir diye hep kendimi tutuyorum. tutamadigimda da bazen sacma seyler soyluyorum. boyle olunca hep kendimi itiraz edilirken buluyorum. en buyuk kaniti da yab
bu yaşla mı alakalı bir durum acaba? yoksa sadece bende mi var?
eskiden herkes goruslerime saygi duyardi, fikrimi sorardi, ama su an sacma karsilanir diye hep kendimi tutuyorum. tutamadigimda da bazen sacma seyler soyluyorum. boyle olunca hep kendimi itiraz edilirken buluyorum.
en buyuk kaniti da yabanci bir site. eksiduyuru gibi bir sitede eskiden yorumlarim hep begenilir, tesekkur edilirken simdi hep tartisma, itiraz geliyor.
nedenini bilen cikmaz heralde ama benzer durumda olan var mi aramizda?
eskiden herkes goruslerime saygi duyardi, fikrimi sorardi, ama su an sacma karsilanir diye hep kendimi tutuyorum. tutamadigimda da bazen sacma seyler soyluyorum. boyle olunca hep kendimi itiraz edilirken buluyorum.
en buyuk kaniti da yabanci bir site. eksiduyuru gibi bir sitede eskiden yorumlarim hep begenilir, tesekkur edilirken simdi hep tartisma, itiraz geliyor.
nedenini bilen cikmaz heralde ama benzer durumda olan var mi aramizda?
0
Bana da oluyor.Eskiden fikri alınan biri olarak hissederdim şimdi en son haberim oluyor konulardan. Özgüven eksikliğim var ama biraz.her gece aç +1. Dikkatsizlik de çok. Çözüm olarak ben çok takmıyorum moralimi ne bozucam diyip gülüyorum kendime.Daha çok oku. daha çok gez,unutkanlıkvari bir şey varsa doktora git badem ceviz ye.
0
Eskisi kadar akıllı olmamak benim de hissettiğim bir şey ama başlığı açarken böyle semptomlar ileri süreceğini düşünmemiştim. Saçma olmamış mı? Akıllı olmak = onay almak mı?
0
Dedigini hissediyorum ama olaylari analiz etme veya genel kultur noktasindan ziyade matematisel hesap kitap veya ales tipi mantik sorularinin cozumunde cok geriledim
0
skidro
Yakin cevredeki borderline arkadasa nasil davranmak lazim tecrubesi onerisi olan var mi?
Yakin cevredeki borderline arkadasa nasil davranmak lazim tecrubesi onerisi olan var mi?
0
@insaniz iste, cok tesekkurler detayli bir cevap olmus. Peki iyilesebilen bir sey mi hep boyle mi kalacak? Surekli durtu kontrol ilaclari ile mi yasamasi gerekiyor?
0
Bir de onun kendisi icin okumasi icin bir kitap onerebilir misiniz? Terapiye ve doktora zaten gidiyor
0
mayeskuel
ucak bileti almistim ispanyaya simdi haberim oldu. aof sinav tarihini degistirmisler tam gidecegim gune denk geliyor. 2. sinifa gidiyorum. ilk sinavlardan su notlari almistimATATÜRK İLKE VE İNKILAPLARI: 25TÜRK DİLİ: 56,25ÖĞRENME YÖNETİM SİSTEMLERİ: 62,5WEB YAYINCILIĞI ARAÇLARI: 50WEB’DE TELİF HAKLAR
ucak bileti almistim ispanyaya simdi haberim oldu. aof sinav tarihini degistirmisler tam gidecegim gune denk geliyor. 2. sinifa gidiyorum. ilk sinavlardan su notlari almistim
ATATÜRK İLKE VE İNKILAPLARI: 25
TÜRK DİLİ: 56,25
ÖĞRENME YÖNETİM SİSTEMLERİ: 62,5
WEB YAYINCILIĞI ARAÇLARI: 50
WEB’DE TELİF HAKLARI VE ETİK: 37,5
WEB TASARIMI SATIŞ VE PAZARLAMA: 62,5
İNTERNET TABANLI PROGRAMLAMA: 56,25
WEB GRAFİK TASARIMI: 62,5
AĞ YÖNETİMİ VE BİLGİ GÜVENLİĞİ: 43,75
SOSYAL AĞ ANALİZİ: 0
sizce tatili mi iptal edeyim yoksa sinavlari mi?
tatili iptal etsem 500 lira bir kaybim olacak. sinavi iptal edersem de muhtemelen 1 senem yananacak.
ATATÜRK İLKE VE İNKILAPLARI: 25
TÜRK DİLİ: 56,25
ÖĞRENME YÖNETİM SİSTEMLERİ: 62,5
WEB YAYINCILIĞI ARAÇLARI: 50
WEB’DE TELİF HAKLARI VE ETİK: 37,5
WEB TASARIMI SATIŞ VE PAZARLAMA: 62,5
İNTERNET TABANLI PROGRAMLAMA: 56,25
WEB GRAFİK TASARIMI: 62,5
AĞ YÖNETİMİ VE BİLGİ GÜVENLİĞİ: 43,75
SOSYAL AĞ ANALİZİ: 0
sizce tatili mi iptal edeyim yoksa sinavlari mi?
tatili iptal etsem 500 lira bir kaybim olacak. sinavi iptal edersem de muhtemelen 1 senem yananacak.
0
Abi sınavları zaten iptal edemezsin de tatile git bence. Ben olsam tatile giderdim.
0
para kaybını düşünme bence. çünkü aöf sınavına girmesen de 300 lira civarı harç yatıracaksın fazladan bir dönem.
0
aof ne işine yarayacak +1
hobi niyetine okuyorsan tatile git, yok eğer ileride kullanacaksan her zaman bir dönem bir dönemdir.
hobi niyetine okuyorsan tatile git, yok eğer ileride kullanacaksan her zaman bir dönem bir dönemdir.
0
rahip janick
bugün hollanda'da kral halkı selamlamaya çıkmış. herkes sokaklarda. sorum şu; deli mi bu insanlar?! neden sorun etmiyorlar bu insanların öylece büyük bir zenginlik içinde yaşamalarını? elbette sorun edenler var, ingiltere'de vs. sarayın harcamalarını vs. protesto ediyorlar ama değişim getirecek kada
bugün hollanda'da kral halkı selamlamaya çıkmış. herkes sokaklarda.
sorum şu; deli mi bu insanlar?! neden sorun etmiyorlar bu insanların öylece büyük bir zenginlik içinde yaşamalarını? elbette sorun edenler var, ingiltere'de vs. sarayın harcamalarını vs. protesto ediyorlar ama değişim getirecek kadar büyük bir şey değil belli ki.
neden umursamıyorlar? kral ne kraliçe ne ya? vasfi ne bu insanlarin!?
sorum şu; deli mi bu insanlar?! neden sorun etmiyorlar bu insanların öylece büyük bir zenginlik içinde yaşamalarını? elbette sorun edenler var, ingiltere'de vs. sarayın harcamalarını vs. protesto ediyorlar ama değişim getirecek kadar büyük bir şey değil belli ki.
neden umursamıyorlar? kral ne kraliçe ne ya? vasfi ne bu insanlarin!?
0
Onların kültürü bizimkinden farklı diye niye deli olsunlar ki? Söylediğin cinsten bir fikir herkesin için üstün olmak zorunda değil.
0
magazinel kişiler oluyorlar ve insanlar hayatlarını merak ediyorlar üzerine bir de royal olma "ayrıcalığı" verilince hayran kitle sayısı artıyor. şimdi de bunların hiçbiri olmadığı halde bir dizide oynadığı için ya da bir şekilde adından söz ettirdi diye insanlara tapmaya başlayanlar var. kral kraliçe yine daha anlaşılır.
siyasi yönü ise adamlar umursamıyor, avrupa'da abd'de siyasetin insanların yaşamlarında yer almasıyla türkiye'deki siyaset arasında çok ciddi farklılıklar var.
siyasi yönü ise adamlar umursamıyor, avrupa'da abd'de siyasetin insanların yaşamlarında yer almasıyla türkiye'deki siyaset arasında çok ciddi farklılıklar var.
0
Bizde de mesela Cumhuriyet ilan edildikten sonra Saltanat kaldırılmıştı fakat kültürel miras diye Halifelik makamı devam ediyordu, yani son padişah Vahdettin'di fakat son halife Vahdettin değil Abdülmecid Efendi'ydi. Gel gelelim bu Abdülmecid Efendi sadece Halife olmasına rağmen Osmanlı Padişahı gibi takılmaya çalıştığı, yani mevcut düzene adapte olamadığı için Halifelik makamı da TBMM'nin kontrolüne verilerek kaldırıldı. İşte, Avrupalı monarklar mevcut düzene adapte olup hadlerini bilerek yaşadıkları için halk bunları geçmişle bir bağ, geleneksel bir değer olarak görür ses etmezler, en nihayetinde bir tat bir doku olarak görürler. Ha ama anayasal sistemde ekstra söz sahibi olmaya çalışsalar kimse kraliçeymiş kralmış yok efendim geçmişle bir bağ imiş demez bunlar için. İngiltere'de falan Tek Adamlık dönemi Magna Carta ile bitmiştir zaten, adamlar bu olayı 800 yıl önce önce aşmışlar. Ha ama baksan İngiltere'deki tüm mülkler hala Kraliçe'nindir teknik olarak ama o ayrı bir konu.
0
o kadar karmaşık bir açıklaması yok ya, cevabı çok basit. zenginlere karşı nefret beslemek için kendini fakir hissetmen lazım. ve adamlar fakir değil.
0
İngiltere'de saray harcamaları vs. epey bir sorun oldu, ancak kraliyet aynı zamanda öyle bir çekim merkezi ki. Milyon poundluk getirileri var. Turizmi var. Sevenleri, fanları var. "Gölgesi yeter" diye düşünen bir sürü kişi var. Örneğin ayrı devlet olmasına rağmen hala daha Kraliçe'sini kabul eden Avustralya var. Bunun ucu ticarete dayanıyor. Kimse aptal değil.
0
Şunu da unutmamak lazım: Kraliyet yalnızca bir sembol. Son otuz yıl içerisinde bildiğim kadarıyla yalnızca bir kral dini hassasiyetleri sebebiyle bir kanun teklifini ilk seferinde reddetti. Baskılar sonrası ikinci seferde kabul etmek zorunda kaldı. Kanun ise ötenazinin yasallaştırılmasıydı.
Britanya kraliyet ailesinde Afganistan'da er/erbaş olarak görev yapmış prensler bulunur. Bu, hem halktan söz almamak içindir hem de çocukların büyüdüklerinde bir Ali Ağaoğlu olmasını engeller.
O gördüğünüz hükûmet gibi kadının, II. Elizabeth'in, konuşmalarını avam kamarası (kanları soylu kanı olmayan seçilmiş kimseler) hazırlar, başbakan onaylar. Bunun reddedildiği görülmemiştir. 2. Dünya Savaşı'nda dahi durum böyledir.
Avrupa'da krallıklar Fransız Devrimi'nin ardından nesillerinin ve canlarının tehlikeye girdiğini fark edip reformlar yapmışlardır. Yoksa sonlarının gelmesi işten bile değildir.
Britanya kraliyet ailesinde Afganistan'da er/erbaş olarak görev yapmış prensler bulunur. Bu, hem halktan söz almamak içindir hem de çocukların büyüdüklerinde bir Ali Ağaoğlu olmasını engeller.
O gördüğünüz hükûmet gibi kadının, II. Elizabeth'in, konuşmalarını avam kamarası (kanları soylu kanı olmayan seçilmiş kimseler) hazırlar, başbakan onaylar. Bunun reddedildiği görülmemiştir. 2. Dünya Savaşı'nda dahi durum böyledir.
Avrupa'da krallıklar Fransız Devrimi'nin ardından nesillerinin ve canlarının tehlikeye girdiğini fark edip reformlar yapmışlardır. Yoksa sonlarının gelmesi işten bile değildir.
0
sir gawain ve farabi +1
refah refah.
ayrıca kraliyet ailesi hakları olmasına rağmen oy kullanmıyor, siyasete girmiyor. bunu yapsalardı belki insanlar ayrılabilirlerdi kraliyet ailesine karşı ama adamlar iyi idare ediyor.
refah refah.
ayrıca kraliyet ailesi hakları olmasına rağmen oy kullanmıyor, siyasete girmiyor. bunu yapsalardı belki insanlar ayrılabilirlerdi kraliyet ailesine karşı ama adamlar iyi idare ediyor.
0
nick bulamadim
şu tarz şirketler neden borsada? mesela günlük 100 bin işlem hacmi var. hatta daha az olanları da var. ne kazancı oluyor şirketin? ve bunları alan insanlar neden alıyorlar?http://finans.mynet.com/borsa/hisseler/acsel-acipayam-seluloz/
şu tarz şirketler neden borsada? mesela günlük 100 bin işlem hacmi var. hatta daha az olanları da var. ne kazancı oluyor şirketin? ve bunları alan insanlar neden alıyorlar?
finans.mynet.com
finans.mynet.com
0
Borsaya ilk giristen sonra, yani ikincil markette sirketin bir kazanci olmuyor zaten.
Her malin bir alicisi vardir
Her malin bir alicisi vardir
0
dostum halka arzin ekstra finansman, likidite, kolay kredibite, saglam mali yapi gibi bircok getirisi var. en basitinden bistte islem goren paylarını teminat gosterip kredi kullanabiliyorlar. ufak dedigin sirketler belli sektorde aktif rol alan sirketler olabilir haliyle sektor ici gelismelerden dogrudan etkilenebilir bu da herhangi bir yatirimci icin o hissede bulunmasi icin yeterli bir sebep olabilir. belirli kriterlere (ucuz fiyat, yuksek volatilite, kucuk yatirimci sayisi) haiz oldugunda spekulatif veya manipülatif durumlar ile kazanc saglanabilir.
yalniz hayir olsun duyuruda borsa ile alakali sorular bir artti etti, garip.
yalniz hayir olsun duyuruda borsa ile alakali sorular bir artti etti, garip.
0
@fakyo o zaman ilk girişten sonra hissenin düşmesi ya da çıkması şirketi etkilemiyor mu?
@ate o zaman bir yatırımcı bir şirkete sadece sektördeki durumu görebilmek adına ufak bir miktar yatırım yapabiliyor değil mi?
büyük ihtimalle soruların çoğunu ben soruyorum. :D burada baya bilgili insanlar var. birçok konuda sağlıklı bilgiler alınabiliyor o yüzden baya soruyorum.
@ate o zaman bir yatırımcı bir şirkete sadece sektördeki durumu görebilmek adına ufak bir miktar yatırım yapabiliyor değil mi?
büyük ihtimalle soruların çoğunu ben soruyorum. :D burada baya bilgili insanlar var. birçok konuda sağlıklı bilgiler alınabiliyor o yüzden baya soruyorum.
0
bunu soran, seçime küçük partiler neden giriyor diye de sorar :)
küçük şirket borsaya para toplamak ve büyümek için giriyor
bunu alan kişi bu şirket ilerde büyür, ben de paramı katlarım diye giriyor.
örneğin garanti bankası alsan paranı x10 yapamazsın, çünkü zaten büyük. ama küçük şirket alsan paranı x10 değil x20 bile yaparsın, çünkü gidecek yolu çok
risk-kazanç yani. kimisi risk sever çok kazanmak ister. kimisi risk sevmez, az olsun benim olsun der.
aynısı kripto paralarda da var. sen gidip ethereum alsan yıl sonuna kadar x2 belki olur. ama zil alan adam bir ayda x5 yaptı bile. çünkü birisi çok hacimli ve pahalı, diğeri daha küçük ve yeni
jordan belfort küçük şirketleri alıp satarak zengin olmuştur. filmi bile var :)
küçük şirket borsaya para toplamak ve büyümek için giriyor
bunu alan kişi bu şirket ilerde büyür, ben de paramı katlarım diye giriyor.
örneğin garanti bankası alsan paranı x10 yapamazsın, çünkü zaten büyük. ama küçük şirket alsan paranı x10 değil x20 bile yaparsın, çünkü gidecek yolu çok
risk-kazanç yani. kimisi risk sever çok kazanmak ister. kimisi risk sevmez, az olsun benim olsun der.
aynısı kripto paralarda da var. sen gidip ethereum alsan yıl sonuna kadar x2 belki olur. ama zil alan adam bir ayda x5 yaptı bile. çünkü birisi çok hacimli ve pahalı, diğeri daha küçük ve yeni
jordan belfort küçük şirketleri alıp satarak zengin olmuştur. filmi bile var :)
0
Borsa insanlar hisse satıp alsın diye yok, şirketler equity yani finansman satıyor pay satarak.
0
peki bu durumda bir hissenin çıkması ya da düşmesi şirkete etki etmiyor değil mi? yani o ilk halka satışta finansmanı almış oluyor zaten.
0
Sektordeki durumu gorebilmek degil de mevcut bist endekslerine yatirim yapmak denebilir. Sadece bireysel yatirimlar degil orn. bireysel emeklilik sisteminde yaygin olarak kullanilan fonlardan biri de hisse senedi yatirim fonlari. Bu fonlar yerine tipine vs. gore belli basli endekslerdeki hisse senetlerinden olusur ve bu dağılım endeskteki payin onemine gore degisir.
www.borsaistanbul.com
www.borsaistanbul.com
0
Çıkması veya inmesi şirkete etki eder çünkü o fiyat değişimlerinin yönü ve daha önemlisi fiyat değişiminin volatilitesi şirket hakkındaki risk algısını ve beklentileri yansıtır. Bu risk algısı hisse çıkarmasa bile örneğin borç alacağında karşısına çıkacak risk premiumuyla korelasyona sahip.
Doğrudan etki istiyorsan ikinci halka arz'da açılış fiyatlarını etkiler.
İkisi de doğrudan etki aslında çünkü hisse satıldığında alım fiyatını belirleyen şey zaten risk ve beklenti.
Doğrudan etki istiyorsan ikinci halka arz'da açılış fiyatlarını etkiler.
İkisi de doğrudan etki aslında çünkü hisse satıldığında alım fiyatını belirleyen şey zaten risk ve beklenti.
0
douglas
doğunun amerikası mı?
doğunun amerikası mı?
0
whatdreamsnevercome
uzun yazabilirim. veya yazmayabilirim. yazmaya başladıktan sonra bakıcam duruma. olabildiğince özet geçmeye çalışacağım.konu teyzemler ve kuzenim.2016 yılında, kız arkadaşımla, ani bir karar alarak evlenmeye karar verdik. benim ailem dinden uzak, onun ailesi ise dindar kesimdendi. bu süreçte bazı "a
uzun yazabilirim. veya yazmayabilirim. yazmaya başladıktan sonra bakıcam duruma. olabildiğince özet geçmeye çalışacağım.
konu teyzemler ve kuzenim.
2016 yılında, kız arkadaşımla, ani bir karar alarak evlenmeye karar verdik. benim ailem dinden uzak, onun ailesi ise dindar kesimdendi. bu süreçte bazı "adet farkları" nedeniyle problemler çıktı, ben hiçbirini problem etmedim (maddi külfet getirecek şeyler değildi. maddi şeyler değildi kısaca). onlar da ilk başlarda problem etmedi aslında.
ardından düğün günü, bir "kız alma" olayı nedeniyle büyük bir olay yaşadık. annemler ciddiye almayıp kız almaya gelmediler, ben tabir yerindeyse 'sik' gibi ortada kaldım. çok çirkin şeylerdi, asla hatırlamak istemiyorum o günü. kızın ailesiyle o sırada büyük problem yaşadım. yine de sustum, ses etmedim. ama beni bir inat uğruna ortada bırakan annemleri de o gün affetmedim ve düğünde hiçbiriyle göz göze gelmedim. kız tarafının ailesi de annemlere aynı şekilde davrandı. yani belki şuan size saçma geliyor ama o ortamda böyleydi durum. bir inat uğruna oldu hepsi başka bir şey değil.
nikahın çıkışına biz (eşimel ben) arkadaşlarla ve benim aile tarafımla beraber rakıcıya gittik evlilik şeysine. (kız tarafı dindar olduğu için gelmediler. sorun değil çok) orada da ben annemlere surat yaptım, yanlarına da gitmedim. çünkü üstümde bir sürü baskının olduğu bir gün beni adeta yok ettiler. ancak olay bununla tamamlanmadı.
kuzenim olacak gerizekalı -biz onunla kardeş gibi büyüdük aslında. 1 yaş fark vardı aramızda, ve genelde bizde yaşardı-, o gün orada kavga çıkardı bir arkadaşımla. ve rezaletin boyutu arttı. teyzem benimle aptal aptal konuşmalar yaptı içkili kafayla.
ama bitmedi.
çünkü benim nihaktaki davranışıma ve onun ailesinin davranışına çok içerlenmişler. paragraflar dolusu yağdırdılar, ağızlarına ne gelirse saydırdılar. eşimin ailesine ağzına ne gelirse saydırdılar. telefona gelen bildirimlerden bu lafları eşim gördü ve 2 gün ağlayıp durdu. (onun cahil ailesinin adetleri vs. gibi şeyler saydırdılar)
kuzenim olacak hıyarağası nikahtan sonra "o kız yüzüme bile bakmadı selam bile vermedi" gibi iftiralar attı. ki öyle bir durum da yok, eşimin tanıştığı arkadaşlarım ve akrabalarım arasında en sevdiği çocuk oydu alsında.
ben de büyük ölçüde bağları kopardım. özellikle de kuzenimle olan bağları tamamen kopardım.
annemle de 2 hafta küs kaldıktan sonra bir şekilde barıştım.
konunun devamında; annemin el emeği ile yürüttüğü ve büyük fakirliklerden rahat bir nefes almasını sağlamış bir işi vardı. o işi bir süre büyütmeyi denediği bir dönemde; teyzemler gidip annemin elinden o işi almaya çalıştılar (hiçbir şekilde paraya ihtiyaçları olmamasına rağmen. sadece annemin fakir kalmasının onlarda iktidar sağladığını ve bu hissi yitirmek istemedikleri için).
ben de işi daha fazla uzatmayıp onlarla olan bağımı da yok ettim ve ağzıma ne gelirse saydırdım. ve anneme de onlalra asla konuşmamasını asla sohbet etmemsini söyledim. o da bağını kesti.
bu anlattıklarımın üsütnden 1.5 seneden fazla süre geçti.
kuzenim bu süreçte askere gitti ve annemin olduğu şehirde olduğu için, annem ona yardımcı falan oldu.
o da anneme; "xxx benle konuşursa ben ona hiç kırgın değilim" falan gibi şeyler söylemiş.
bir yanım onunla barışmak istiyor, beraber büyümenin şefkati belki. diğer yanım ise; asla diyor. benden asla geri alamayacağım günleri söküp aldılar. annesiyle ve teyzesiyle beraber binbir zorlukla yürüttüğümüz işi elimizden almaya çalıştılar. eşimin arkasından iftiralar attı.
ve allah bilir o, onun anası ve teyzesi benim arkamdan neler ne ağza alınmayacak laflar ettiler.
hatta anasıyla teyzesi alalh bilir ne hakaretler etmeye devam eidyorlar. hainliğimden, nankörlüğümden, şımarıklığımdan bahsedip durduklarından eminim.
gidip onu askerde ziyaret edip bir dal uzatabilirim. ancak bunu zayıflık olarak görüyorum. vicdanım çoğu kez "git" dese de kendimi tutuyorum, affetmek istemiyorum.
siz olsanız ne yapardınız
edit: buraya eklememiş olduğum bir şey daha mevcut; teyzemler, bizim çok büyük fakirlik vs. çektiğimiz dönemler bize oldukça yardım etmişlerdi.
konu teyzemler ve kuzenim.
2016 yılında, kız arkadaşımla, ani bir karar alarak evlenmeye karar verdik. benim ailem dinden uzak, onun ailesi ise dindar kesimdendi. bu süreçte bazı "adet farkları" nedeniyle problemler çıktı, ben hiçbirini problem etmedim (maddi külfet getirecek şeyler değildi. maddi şeyler değildi kısaca). onlar da ilk başlarda problem etmedi aslında.
ardından düğün günü, bir "kız alma" olayı nedeniyle büyük bir olay yaşadık. annemler ciddiye almayıp kız almaya gelmediler, ben tabir yerindeyse 'sik' gibi ortada kaldım. çok çirkin şeylerdi, asla hatırlamak istemiyorum o günü. kızın ailesiyle o sırada büyük problem yaşadım. yine de sustum, ses etmedim. ama beni bir inat uğruna ortada bırakan annemleri de o gün affetmedim ve düğünde hiçbiriyle göz göze gelmedim. kız tarafının ailesi de annemlere aynı şekilde davrandı. yani belki şuan size saçma geliyor ama o ortamda böyleydi durum. bir inat uğruna oldu hepsi başka bir şey değil.
nikahın çıkışına biz (eşimel ben) arkadaşlarla ve benim aile tarafımla beraber rakıcıya gittik evlilik şeysine. (kız tarafı dindar olduğu için gelmediler. sorun değil çok) orada da ben annemlere surat yaptım, yanlarına da gitmedim. çünkü üstümde bir sürü baskının olduğu bir gün beni adeta yok ettiler. ancak olay bununla tamamlanmadı.
kuzenim olacak gerizekalı -biz onunla kardeş gibi büyüdük aslında. 1 yaş fark vardı aramızda, ve genelde bizde yaşardı-, o gün orada kavga çıkardı bir arkadaşımla. ve rezaletin boyutu arttı. teyzem benimle aptal aptal konuşmalar yaptı içkili kafayla.
ama bitmedi.
çünkü benim nihaktaki davranışıma ve onun ailesinin davranışına çok içerlenmişler. paragraflar dolusu yağdırdılar, ağızlarına ne gelirse saydırdılar. eşimin ailesine ağzına ne gelirse saydırdılar. telefona gelen bildirimlerden bu lafları eşim gördü ve 2 gün ağlayıp durdu. (onun cahil ailesinin adetleri vs. gibi şeyler saydırdılar)
kuzenim olacak hıyarağası nikahtan sonra "o kız yüzüme bile bakmadı selam bile vermedi" gibi iftiralar attı. ki öyle bir durum da yok, eşimin tanıştığı arkadaşlarım ve akrabalarım arasında en sevdiği çocuk oydu alsında.
ben de büyük ölçüde bağları kopardım. özellikle de kuzenimle olan bağları tamamen kopardım.
annemle de 2 hafta küs kaldıktan sonra bir şekilde barıştım.
konunun devamında; annemin el emeği ile yürüttüğü ve büyük fakirliklerden rahat bir nefes almasını sağlamış bir işi vardı. o işi bir süre büyütmeyi denediği bir dönemde; teyzemler gidip annemin elinden o işi almaya çalıştılar (hiçbir şekilde paraya ihtiyaçları olmamasına rağmen. sadece annemin fakir kalmasının onlarda iktidar sağladığını ve bu hissi yitirmek istemedikleri için).
ben de işi daha fazla uzatmayıp onlarla olan bağımı da yok ettim ve ağzıma ne gelirse saydırdım. ve anneme de onlalra asla konuşmamasını asla sohbet etmemsini söyledim. o da bağını kesti.
bu anlattıklarımın üsütnden 1.5 seneden fazla süre geçti.
kuzenim bu süreçte askere gitti ve annemin olduğu şehirde olduğu için, annem ona yardımcı falan oldu.
o da anneme; "xxx benle konuşursa ben ona hiç kırgın değilim" falan gibi şeyler söylemiş.
bir yanım onunla barışmak istiyor, beraber büyümenin şefkati belki. diğer yanım ise; asla diyor. benden asla geri alamayacağım günleri söküp aldılar. annesiyle ve teyzesiyle beraber binbir zorlukla yürüttüğümüz işi elimizden almaya çalıştılar. eşimin arkasından iftiralar attı.
ve allah bilir o, onun anası ve teyzesi benim arkamdan neler ne ağza alınmayacak laflar ettiler.
hatta anasıyla teyzesi alalh bilir ne hakaretler etmeye devam eidyorlar. hainliğimden, nankörlüğümden, şımarıklığımdan bahsedip durduklarından eminim.
gidip onu askerde ziyaret edip bir dal uzatabilirim. ancak bunu zayıflık olarak görüyorum. vicdanım çoğu kez "git" dese de kendimi tutuyorum, affetmek istemiyorum.
siz olsanız ne yapardınız
edit: buraya eklememiş olduğum bir şey daha mevcut; teyzemler, bizim çok büyük fakirlik vs. çektiğimiz dönemler bize oldukça yardım etmişlerdi.
0
Ölümlü dünya, artık hiçbir şeyin düzeleceği yok ama olsun, çay için en azından. Artık dertleşecek değilsini zaten. Anlattıklarınızdan çok daha azı için onlarca insan çıkardım hayatımdan, gurur yapıp o çayı da içmedim, bir başıma oturuyorum şimdi evde.
0
barışırdım ama eskisi gibi olmazdı.
ve asla geçmişi unutmazdım.
ve asla geçmişi unutmazdım.
0
ben olsam hiçbiriyle görüşmezdim. sizin belki de en mutlu gününüzde sizi nasıl yalnız bırakmış aileniz, hiç aklım almadı. bence siz konuşmaya başlarsanız bunun gibi bir dolu sorun daha yaşarsınız gibime geliyor. zaten içinizde tamamen affetmediğiniz için de en ufak bir sorunu siz de gözünüzde büyütürsünüz. alakasız bir konudan eski konular açılır, onun üzerinden tekrar tekrar tartışma yaşar kendinizi yıpratırsınız. hali hazırda elinizi eteğinizi çekmişken bırakın öyle kalsın, dertsiz başınıza dert almayın derim.
0
millette ne hikayeler var ya, vay canına.
beni defalarca sıkıntıya sokan birine ne barış dalı ne kazık dalı hiçbir şey uzatmam zerre umrumda olmaz, çoktan geçmişin tozlu sayfalarına gömmüş olduğum için de vicdan micdan yapmam. yalnız cevap yazarken hayali bir kuzen varmış gibi yazdım ve durduk yere sinirlendim, geçmişe falan gömemedim henüz, ağzını burnunu kırmak istiyorum. sana kolay gelsin.
beni defalarca sıkıntıya sokan birine ne barış dalı ne kazık dalı hiçbir şey uzatmam zerre umrumda olmaz, çoktan geçmişin tozlu sayfalarına gömmüş olduğum için de vicdan micdan yapmam. yalnız cevap yazarken hayali bir kuzen varmış gibi yazdım ve durduk yere sinirlendim, geçmişe falan gömemedim henüz, ağzını burnunu kırmak istiyorum. sana kolay gelsin.
0
insan çocuğunu düğün gübü yalnız bırakır mı ? bence kuzeni sallayın siz ailenizle olan ilişkilerinize bakın
0
ben olsam ayağına gitmezdim. gelecek senden ve eşinden özür dileyecek, pişman olduğunu söyleyecek o zaman tamam. ayıp eden o çünkü.
0
Barışmam. Cehennemin dibine kadar yolları var kısacık hayatında böyle dingillerin problemlerini çekmek zorunda değilsin. Ne vicdanı birader her fırsatta bi tekme vur bunlara. Şerefsizlere bak.
0
askerde ziyaret etmezdim ben olsam. zira haklı olan sizsiniz, ayağına gitmiş olursunuz. görürsem bi yerde konuşurdum ama onun dışında özellikle gidip konuşmazdım. zaten farkındaysan o konuşursa konuşurum demiş yani ben hatalıyım gibi bi tavrı da yok.
ayrıca şunu da belirteyim bu kız alma olayının dindarlıkla veya cahillikle alakası yok. aileniz çok büyük ayıp etmiş. 2 haftada affetmişsiniz hemen, eşinize çok üzüldüm ben.
ayrıca şunu da belirteyim bu kız alma olayının dindarlıkla veya cahillikle alakası yok. aileniz çok büyük ayıp etmiş. 2 haftada affetmişsiniz hemen, eşinize çok üzüldüm ben.
0
Neill +1
Onun kırgın olacağı bir şey yok ki zaten olaylarda yarayı alan sizsiniz. Bir de utanmadan ben kızgın/kırgın değilim demesi ayrı bir pişkinlik. Gelip özür dilerse konuşabilirdim ben de, onun dışında gitmezdim.
Akrabalık bağları çok da mühim değil bence, mühim olan insanlıkları. Teyzem ya da kuzenim diye kimseye iltimas geçmem şahsen.
Onun kırgın olacağı bir şey yok ki zaten olaylarda yarayı alan sizsiniz. Bir de utanmadan ben kızgın/kırgın değilim demesi ayrı bir pişkinlik. Gelip özür dilerse konuşabilirdim ben de, onun dışında gitmezdim.
Akrabalık bağları çok da mühim değil bence, mühim olan insanlıkları. Teyzem ya da kuzenim diye kimseye iltimas geçmem şahsen.
0
buraya eklememiş olduğum bir şey daha mevcut; teyzemler, bizim çok büyük fakirlik vs. çektiğimiz dönemler bize oldukça yardım etmişlerdi.
0
Neil+1
Ama dahası var. Bu zeytin dalıyla ailenin o tarafı sana yanaşmaya çalışacak. Ve bu yanaşma sonunda tekrar (belki) kendilerini davet ettirme, eşine laf söyleme, bir sürü durum yaşayabileceksin. Aile eğer bağları güçlüyse çok değerli ve önemli bir şey. Ama nifak da yaratabiliyor. Dikkatli ol, barışabilirsin ama asla tam güvenmemelisin.
Ama dahası var. Bu zeytin dalıyla ailenin o tarafı sana yanaşmaya çalışacak. Ve bu yanaşma sonunda tekrar (belki) kendilerini davet ettirme, eşine laf söyleme, bir sürü durum yaşayabileceksin. Aile eğer bağları güçlüyse çok değerli ve önemli bir şey. Ama nifak da yaratabiliyor. Dikkatli ol, barışabilirsin ama asla tam güvenmemelisin.
0
barisirdim. gecmis gecmiste kalmistir. ve gecmisin su an uzerinde hicbir gucu yoktur benim icin. hepimiz insaniz, olmasini istemedigimiz olaylar, yapmasini beklemedigimiz insanlar tarafindan yapilabiliyor. bu her ne kadar uzucu olsa da hayatin gercegi.
barisir ve yoluma devam ederdim. kendime ve cekirdek aileme odaklanirdim, onemli olan onlar cunku.
barisir ve yoluma devam ederdim. kendime ve cekirdek aileme odaklanirdim, onemli olan onlar cunku.
0
hazır dağınıkken bırak dağınık kalsın yoksa yine sen toparlamak zorunda kalırsın. herkes bir şekilde tartışır eder. bunlar sorun edilecek şeyler değil ama insanın bazen kendisini ne olursa olsun tutması gereken yerler vardır ve bu olaylar o zamanda olmuş o yüzden umrumda bile olmazdı. ulan iş yerinde bile patron tabiri caizse adamın ağzına sıçıyor yerin dibine sokuyor, zamanı geliyor ses çıkaramıyorsun niye? paraya işe muhtaç olduğun için. sen onun kardeşiysen o olayların o gün yaşanmaması lazımdı. koy götüne rahvan gitsin.
0
barışmazdım. ilk kuzeninle barışacaksın, arkasından ailesi, arkasından da diğer küs olduklarınla barışacaksın. yine aynı dertler yaşanacak. yaşanmasa bile gelecekte ne kadar samimi olursan ol, bu yaşananlar-söylenenler her gördüğünde aklına gelecek, yine rahatsız olacaksın. ayrıca küsken de rahat durmayıp annenin işine çökmeye çalışmışlar. bence hiç gerek yok. bizim toplum "akraba" olayını abartıyor, önemli bir şey değil bence.
0
Kuzenini bırak, annenle konuşuyor olman bile hata bence. Asla konuşmazdım. Adamsa kendi gelip özür diler benden ve eşimden. Ondan sonra fikrim değişebilir ama o zaman da eskisi gibi olmaz.
0
Ben burada en çok şuna takıldım, hayır arkadaş nasıl dersiniz annenle nasıl görüşüyorsun diye, anne ne yaparsa yapsın annedir ya. Eş bulursun, sevgili bulursun ama anne bulabilir misin, annesi yanında olanlar ne güzel atıp tutuyor, benim annem sağ olacaktı, anneme laf söyletmezdim. Değerini bilin annenizin.
0
dafaisss
çok-epey arasında teşhis edilmiş, literatürde yer alan vs. eşanlamlılık ya da yakın anlamlılık olup olmadığını bilmiyorum.kullanımına informal olarak rastladım, ben de kullanırım. yani biri için diğerini ikame edebiliyoruz. aradaki fark sayısal olup olmamasıyla ilgili zannediyorum. epey, epeyi (sıms
çok-epey arasında teşhis edilmiş, literatürde yer alan vs. eşanlamlılık ya da yakın anlamlılık olup olmadığını bilmiyorum.
kullanımına informal olarak rastladım, ben de kullanırım. yani biri için diğerini ikame edebiliyoruz. aradaki fark sayısal olup olmamasıyla ilgili zannediyorum. epey, epeyi (sımsıkı gibi, ordaki -eyi, aslında iyi) yutularak söylenegelen hali. çok da bildiğimiz çok.
nasıl bir bağdaşım kurduğumu anlatmak adına yazdım bunları.
SORU:
aynı şekilde biraz, çok az, az kelimelerinin yerine, sayısal bir bağlama işaret etmeyen nasıl bir ifade kullanılabilir?
kullanımına informal olarak rastladım, ben de kullanırım. yani biri için diğerini ikame edebiliyoruz. aradaki fark sayısal olup olmamasıyla ilgili zannediyorum. epey, epeyi (sımsıkı gibi, ordaki -eyi, aslında iyi) yutularak söylenegelen hali. çok da bildiğimiz çok.
nasıl bir bağdaşım kurduğumu anlatmak adına yazdım bunları.
SORU:
aynı şekilde biraz, çok az, az kelimelerinin yerine, sayısal bir bağlama işaret etmeyen nasıl bir ifade kullanılabilir?
0
az diyebilirsin. ingilizcedeki a bit veya a little bit gibidir, az ve biraz arasindaki fark. fark yokmus gibidir ama cok az da olsa fark var olsa bile kisinin algisina gore degisir gibi. mesela az tuz koy dersin birine, bir baskasina da biraz tuz koy dersin, ikisi de ayni oranda tuz koyabilir.
0
Bildiğim kadarıyla epey zarfken çok hem zarf hem sıfat olabiliyor. Çok büyük fark yok kulağa batacak kadar. Yani nadiren olur.
0
eurhka
ya da arabayla birini yolculuğa uğurladığında arkasından su dökmek gibi aklınıza gelen anlar var mı? atış serbest.
ya da arabayla birini yolculuğa uğurladığında arkasından su dökmek gibi aklınıza gelen anlar var mı? atış serbest.
0
ucaklar ilk seferine ciktiklarinda suluyorlar dev hortumla, bi kac kez denk geldim. havacilik adeti galiba.
0
@brkylmz su takı: genelde ilk kez sefer düzenlenen havaalanlarında yapılan karşılama merasimi gibi.
pilotların ilk kez yalnız uçuşlarında indikten sonra su hortumuyla yıkanması.
askerlikteki yatakhaneye su basması, 100'den düşme, teskere vs vs
pilotların ilk kez yalnız uçuşlarında indikten sonra su hortumuyla yıkanması.
askerlikteki yatakhaneye su basması, 100'den düşme, teskere vs vs
0
Uyandırmak için su atmak?
Pencereden aşağı su dökmek.
Savaşlarda kaynar su dökmek belki ama kaynar yağ döker onlar niye su döksünler.
Balıkçılıkla ilgili vidyolarda sürekli su dökülür her şeye.
Pencereden aşağı su dökmek.
Savaşlarda kaynar su dökmek belki ama kaynar yağ döker onlar niye su döksünler.
Balıkçılıkla ilgili vidyolarda sürekli su dökülür her şeye.
0
bisiklet yarisinda finishe gelenlere su doken izleyiciler, sakalasirken birbirine su doken gencler
0
yemek masasında kavga eden çiftten birinin elindeki bardaktaki suyu, karşısındakinin suratına fırlatarak dökmesi.
maraton koşanların yüzüne su dökmesi
maraton koşanların yüzüne su dökmesi
0
futbolcuların suyu içtikten sonra çok terliyken yüzlerine de fışkırtmaları. gerçi artık pet şişede içiyorlar ama eskiden sulukları vardı.
0
bir de cok sicakta tarlada calisan ciftcinin kafasina doktugu bir tas su olabilir
hamamda da su dokulur
hamamda da su dokulur
0
sebzelerin üstüne su serpen manav.
illa su değil, sıvı kabul olursa,
şampanya patlatan F1 pilotları
ilk yolculuğuna çıkan gemide kırılan şampanya şişesi.
illa su değil, sıvı kabul olursa,
şampanya patlatan F1 pilotları
ilk yolculuğuna çıkan gemide kırılan şampanya şişesi.
0
elektrikli sandalyeye oturtulan idam mahkumunun kafasına konulan ıslak süngerden sızan su.
0
sorunvar
Sağcıyla sağcı solcuyla solcu gibi davrananKimseyle siyasi polemiğe girmeyenHerkesle genelde arası olanHer camiaya kolayca giren kişi hakkında ne düsünürsünüz ?Hiç bir şekilde de alenen diğer grupları övücü bir fikir paylasmazYani solcu arkadaşları kızar diye akpyi övmez meselaAynı şekilde akpli ark
Sağcıyla sağcı solcuyla solcu gibi davranan
Kimseyle siyasi polemiğe girmeyen
Herkesle genelde arası olan
Her camiaya kolayca giren kişi hakkında ne düsünürsünüz ?
Hiç bir şekilde de alenen diğer grupları övücü bir fikir paylasmaz
Yani solcu arkadaşları kızar diye akpyi övmez mesela
Aynı şekilde akpli arkadasları duyar diye yönetimi kötülemez
Ne düsünüyorsunuz?
Kimseyle siyasi polemiğe girmeyen
Herkesle genelde arası olan
Her camiaya kolayca giren kişi hakkında ne düsünürsünüz ?
Hiç bir şekilde de alenen diğer grupları övücü bir fikir paylasmaz
Yani solcu arkadaşları kızar diye akpyi övmez mesela
Aynı şekilde akpli arkadasları duyar diye yönetimi kötülemez
Ne düsünüyorsunuz?
0
en iyisi.
ben de Ak parti'liyim ama karı kız ortamlarında solcu gibi takılıyorum.
ben de Ak parti'liyim ama karı kız ortamlarında solcu gibi takılıyorum.
0
İşinde gücünde mutlu biri derim.
Susmak özellikle kasıyorsa pragmatist derim, ilgisini çekmiyorsa öyle şeyler aferin derim.
Apolitik olmak kötü bir şey değil.
Susmak özellikle kasıyorsa pragmatist derim, ilgisini çekmiyorsa öyle şeyler aferin derim.
Apolitik olmak kötü bir şey değil.
0
ne şiş yansın ne kebap şiarını benimseyen, bir orta yolcu olduğunu düşünürüm. insanı, insan kılan en önemli şey karakteridir. bir karakter sahibiysen, herkes seni sevmez bu olağan bir durumdur,kötü bir şey değildir. fakat hal,hatır,çıkar,istek doğrultusunda susuyorsan,bulunduğun kabın şeklini alıyorsan diyecek pek bir şey kalmıyor.
ak partili olup karı kız ortamlarında solcu gibi takılanlardan da olabilir. yalnız sol ne desek onu da açıklayamaz, üzücü. kavramsal olarak ''sol'', devrim öncesi 16.louis'in meclisinde, kralın veto yetkisinin kaldırılmasını isteyen ilerici kesimin mecliste sol kanada oturmasından geliyor.
ak partili olup karı kız ortamlarında solcu gibi takılanlardan da olabilir. yalnız sol ne desek onu da açıklayamaz, üzücü. kavramsal olarak ''sol'', devrim öncesi 16.louis'in meclisinde, kralın veto yetkisinin kaldırılmasını isteyen ilerici kesimin mecliste sol kanada oturmasından geliyor.
0
kazayla veya bilerek bilgece bir sey yaptigini dusunurum.
din ve politika oyle herkesle tartisilmaz. gerek yok, sadece zarar getirir.
din ve politika oyle herkesle tartisilmaz. gerek yok, sadece zarar getirir.
0
"sağcıyla sağcı, solcuyla solcu gibi" davranmak omurgasızlığı gerektirir.
lüzumsuz yere slogan atmamak başka şey.
lüzumsuz yere slogan atmamak başka şey.
0
her duruma uymaya çalışan, her devrin adamı olan yavşak bir omurgasız diye düşünürüm. insanın herkesle tartışmak istememesi başka bir şey, siyasi bir tarafı olmaması başka bir şey, nabza göre şerbet vermesi başka bir şey.
0
Kimsenin kimseye politik olmak gibi bir ödevi yok. Umurunda değildir sağ sol belki de.
0
Sağcının yanında sağcı, solcunun yanında solcu olmak baya karaktersizliktir. Anlattığın kadarıyla bahsettiğin insan baya bulunduğu kabın şeklini alan biri.
Öteki taraftan bilmediği konuda fikir belirtmemek, karşısındakinin görüşünü düzgünce dinlemek erdemdir. Siyasete bulaşmamak, siyasi bir fikre sahip olmamak ayıp değildir.
Öteki taraftan bilmediği konuda fikir belirtmemek, karşısındakinin görüşünü düzgünce dinlemek erdemdir. Siyasete bulaşmamak, siyasi bir fikre sahip olmamak ayıp değildir.
0
sanat seks sinema doğa yemek gibi şeyler varken "ahparti çoheyi, kınıyorum doğru bulmuyorum, vatanım begaaası, selöcan zımmey zımmey" gibi tırı vırı şeyler sallamıyor. aynı ben.
0
Bu apolitik olmak degil. Rüzgar nereye eserse o yöne gitmek.
Ben görüsmezdim böyle biriyle.
Ben görüsmezdim böyle biriyle.
0
Popüler siyasi gündemi takip etmemek, siyasilerin görüşlerini takip etmemek, gündelik hayatında siyasi konuları konuşmaktan hoşlanmamak gayet doğaldır.
Bu futboldan hoşlanmayan erkek muhabbetine benzemiş. Zorunda mı? Elbette değil. Faka ülkede öyle bir hal var ki, politik olmak zorundasın. Yeni tanıştığın insanla edecek muhabbetin kalmadığında "bilmemne partisi çok sorunlu" diye muhabbeti devam ettirmek zorundasın. Akraba buluşmalarında, akşam yemeğinde seni dolduran, sinirlendiren tüm haberleri izledikten sonra, konuları tekrar açarak akrabalarınla kavga etmek zorundasın.
Değilim arkadaşım, hoşlanmıyorum! Seçimde gider oyumu veririm. Geri kalan ömrümde siyasetle bizzat ilgilenmediğim, siyasi kurumlarda rol almadığım sürece, popüler siyasi konuları konuşmaktan kaçınırım.
Bu futboldan hoşlanmayan erkek muhabbetine benzemiş. Zorunda mı? Elbette değil. Faka ülkede öyle bir hal var ki, politik olmak zorundasın. Yeni tanıştığın insanla edecek muhabbetin kalmadığında "bilmemne partisi çok sorunlu" diye muhabbeti devam ettirmek zorundasın. Akraba buluşmalarında, akşam yemeğinde seni dolduran, sinirlendiren tüm haberleri izledikten sonra, konuları tekrar açarak akrabalarınla kavga etmek zorundasın.
Değilim arkadaşım, hoşlanmıyorum! Seçimde gider oyumu veririm. Geri kalan ömrümde siyasetle bizzat ilgilenmediğim, siyasi kurumlarda rol almadığım sürece, popüler siyasi konuları konuşmaktan kaçınırım.
0
gölgede aynı
Ya da araştırılmadı.
Ya da araştırılmadı.
0
researched uygun durmuyor.
There's no literature on x yet in Turkey olabilir gibi.
hasn't -been- studied yet olurdu ilk cevap olsa ama o da tam karşılamıyor gibi.
Ayrıca yet'i eklemeye de çok gerek yok, gereksiz vurgu oluyor.
There's no literature on x yet in Turkey olabilir gibi.
hasn't -been- studied yet olurdu ilk cevap olsa ama o da tam karşılamıyor gibi.
Ayrıca yet'i eklemeye de çok gerek yok, gereksiz vurgu oluyor.
0
Adramelekhh
Neydi o?
Neydi o?
0
valarmurgulis
1 kaç gün önceden başlıyor söylemeye yok adet olucam, oluyorum, oldum, Karnım şişiyor, karnım ağrıyor vs. hiç sevmiyorum bu konuşmaları. Daha önce hiç bi kız arkadaşım böyle şeyler söylemiyordu. Normal mi bu tarz konuşmalar, nasıl cevap verilir hiç bilmiyorum. Yardım edin
1 kaç gün önceden başlıyor söylemeye yok adet olucam, oluyorum, oldum, Karnım şişiyor, karnım ağrıyor vs. hiç sevmiyorum bu konuşmaları. Daha önce hiç bi kız arkadaşım böyle şeyler söylemiyordu. Normal mi bu tarz konuşmalar, nasıl cevap verilir hiç bilmiyorum. Yardım edin
0
kızın genel huyu nasıl?
normalde herşeyini anlatan biri midir? -saçının tonunu tutturamayan kuaförün adını filan biliyor musun?
bunun dışındaki konularda şımarık mıdır?
o dönemi ağır yaşıyor, ağrı çekiyor ve kız ilgi şefkat filan bekliyor belki, artık kızlar böyle şeylerden de utanıp çekinmiyor pek, normal geliyordur erkek arkadaşıyla paylaşmak, kadınların bu konularda rahat olduğu bir ortamda yetişmiş olabilir...ona sıcak çikolatalar yap, sinirini alttan al filan istiyordur? ya da belki biraz attention whore'luk yapıyor, ayrımı biz yapamayız.
normalde herşeyini anlatan biri midir? -saçının tonunu tutturamayan kuaförün adını filan biliyor musun?
bunun dışındaki konularda şımarık mıdır?
o dönemi ağır yaşıyor, ağrı çekiyor ve kız ilgi şefkat filan bekliyor belki, artık kızlar böyle şeylerden de utanıp çekinmiyor pek, normal geliyordur erkek arkadaşıyla paylaşmak, kadınların bu konularda rahat olduğu bir ortamda yetişmiş olabilir...ona sıcak çikolatalar yap, sinirini alttan al filan istiyordur? ya da belki biraz attention whore'luk yapıyor, ayrımı biz yapamayız.
0
Doğal bir durum söyler tabi. Başım ağrıyor demekten bir farkı yok yanda spora gittim baldırlarım sızlıyor vs.
Bana ne de diyebilirsin. Dinlemek istemiyorsan dinlemek zorunda değilsin.
Sinir harbi vs yapıyorsa regli döneminde ondan söylüyordur ya da sevişme talebiyle gelme bana diyor da olabilir.
Ama normal ya. Yani bana tampon al, tatlı krizim tuttu vs de diyebilir.
İlişki içerisindeki yakınlıkla alakalı bence.
Bana ne de diyebilirsin. Dinlemek istemiyorsan dinlemek zorunda değilsin.
Sinir harbi vs yapıyorsa regli döneminde ondan söylüyordur ya da sevişme talebiyle gelme bana diyor da olabilir.
Ama normal ya. Yani bana tampon al, tatlı krizim tuttu vs de diyebilir.
İlişki içerisindeki yakınlıkla alakalı bence.
0
romantik bir anda kızın kulağına doğru eğil ve şunları söyle fısıldayarak:
"bana bir daha adet günlerinden bahsetmeni istemiyorum, bana ne amına koyiim, tam bir hayvansın bahsedilir mi böyle şeylerden devamlı..."
daha sonra kızın suratına bak, gülümse, hiçbirşey olmamış gibi sohbet muhabbete devam et.
"bana bir daha adet günlerinden bahsetmeni istemiyorum, bana ne amına koyiim, tam bir hayvansın bahsedilir mi böyle şeylerden devamlı..."
daha sonra kızın suratına bak, gülümse, hiçbirşey olmamış gibi sohbet muhabbete devam et.
0
@sipsi senin dediğin gibi oldu. Ped al bize getir dedi. Yok artık imkansız dedim. tartıştık, ayrıldık. Teşekkürler
0
Naz yapıyor. Onunla ilgilen istiyor.
Bir kadın olarak kız arkadaşına uyuz oldum. Mızmız insanlardan hiç hoşlanmam çünkü. Aynı mızmızlığı bir erkek yapsa, cinsiyetinden bağımsız olarak ona da uyuz olurum. Ben de regl oluyorum, ben de karın ağrısı çekiyorum. Benzer şekilde başım da çok ağrır benim regl olsam da olmasam da, efendime söyleyeyim çok yürürüm bacaklarım ağrır, yine reglden bağımsız olarak; ancak ben ağrım sızım konusunda kimseye yayın yapma ihtiyacı hissetmem. Ha, madalya takın diye söylemiyorum bunu. Yalnızca bana tuhaf geliyor bu tip söylemler. Ben mızmızlanmadığım için mızmızlanan, naz yapan insanlar bana antipatik görünüyor.
Peki sen ne yapacaksın bu konuda? Seviyorsan devam edeceksin bu muhabbeti çekmeye.
Edit: Sevmiyormuşsun demek ki, ayrılmışsın. Bu olay bahane olmuş.
Bir kadın olarak kız arkadaşına uyuz oldum. Mızmız insanlardan hiç hoşlanmam çünkü. Aynı mızmızlığı bir erkek yapsa, cinsiyetinden bağımsız olarak ona da uyuz olurum. Ben de regl oluyorum, ben de karın ağrısı çekiyorum. Benzer şekilde başım da çok ağrır benim regl olsam da olmasam da, efendime söyleyeyim çok yürürüm bacaklarım ağrır, yine reglden bağımsız olarak; ancak ben ağrım sızım konusunda kimseye yayın yapma ihtiyacı hissetmem. Ha, madalya takın diye söylemiyorum bunu. Yalnızca bana tuhaf geliyor bu tip söylemler. Ben mızmızlanmadığım için mızmızlanan, naz yapan insanlar bana antipatik görünüyor.
Peki sen ne yapacaksın bu konuda? Seviyorsan devam edeceksin bu muhabbeti çekmeye.
Edit: Sevmiyormuşsun demek ki, ayrılmışsın. Bu olay bahane olmuş.
0
Uzerine bir yuk yuklenmiyor bro. Kiz sana bunu soylediginde yapmak zorunda oldugun bir 'gorev' yok. O konuda rahatlayabilirsin. Dinle biraz, yaninda ol. Standard hayat paylasimi. Bazen cok cok kotu gectigi olabilir o zaman agri kesici icmediyse agri kesici, ictiyse de acil.
0
tamamen kezbanlık. türk kızlarının genelinde bu var. sürekli bi dikkat çekme, bak ben böyleyim, böyle oluyorum deme huyu.
sadece koz arkadaş değil, normal iş, arkadaş ortamında da çok var bunlardan. sürekli ‘bizim hallerimiz var’ goygoyu.
takma, himm ok falan de geç aga.
sadece koz arkadaş değil, normal iş, arkadaş ortamında da çok var bunlardan. sürekli ‘bizim hallerimiz var’ goygoyu.
takma, himm ok falan de geç aga.
0
naz +1
benim iş arkadaşım sürekli diyor bunu bana beni düşünsene bir de.
benim iş arkadaşım sürekli diyor bunu bana beni düşünsene bir de.
0
aslında güzel bir şey, bırak söylesin. söylemeyip, senden anlamanı ve ona göre davranmanı beklemesinden daha iyi :) çok sıkıntılı öbür türlü.
0
ilgi çekmek istiyor. prenseslik halleri. hiç oram ağrıyo buram ağrıyo insanı olmadım ama sevgilin gibi prenseslik yapanlar el üstünde tutuluyor, ilgi görüyor işte. o da bundan faydalanıyor.
0
Ben şöyle yapardım, o adet döneminden bahsediyor mesela, gerekirse lafını bölüp alakasız bi konu açardım. Gözünün içine bakarak. Senin söylediğine cevap verip tekrar o konuya dönerse, yine aynısını yap.
Boş boş susar cevap vermeyip sessiz kalırsan öküz olursun. Ama bu dediğimi yaparsan ilgilenen fakat o konudan bahsetmek istemeyen kişi olursun.
Ama şu var, karnı ağrır senden yardım ister, yataktan çıkacak gücü olmaz ve öylece yatarken seni ararsa yardımına ihtiyacı var demektir, biraz olsun değer veriyosan böyle anlarda mutlaka yanında ol.
Boş boş susar cevap vermeyip sessiz kalırsan öküz olursun. Ama bu dediğimi yaparsan ilgilenen fakat o konudan bahsetmek istemeyen kişi olursun.
Ama şu var, karnı ağrır senden yardım ister, yataktan çıkacak gücü olmaz ve öylece yatarken seni ararsa yardımına ihtiyacı var demektir, biraz olsun değer veriyosan böyle anlarda mutlaka yanında ol.
0
Bir kadın olarak kız arkadaşına uyuz oldum +1.
regl oldugunu bildimesinde bir sorun yok, son derece normal. agrisi/sizisi olabilir, gergin olabilir, gelecek birkac gun normalin disina cikabilir ve bunlari bilmeni isteyebilir ama dakika dakika durum bildirmesi biraz gereksiz bence de. fakat isin ayriliga gelmesi de sacma olmus. regl donemi bitince bu muhabbetten rahatsiz oldugunu belirtsen bir cozum bulabilirdiniz meseleye.
regl oldugunu bildimesinde bir sorun yok, son derece normal. agrisi/sizisi olabilir, gergin olabilir, gelecek birkac gun normalin disina cikabilir ve bunlari bilmeni isteyebilir ama dakika dakika durum bildirmesi biraz gereksiz bence de. fakat isin ayriliga gelmesi de sacma olmus. regl donemi bitince bu muhabbetten rahatsiz oldugunu belirtsen bir cozum bulabilirdiniz meseleye.
0
Söyleyiş tarzını bilemem. sonuçta olan değişiklikleri hissediyor da söylüyor. Hemen yok nazlı bilmem ne diye etiketlemişler. Ağrı çekmeyi de sevmiyordur bir de pms denen mevzu var. Konuşacaksan bile bu konuyu adetinden sonra konuş. Bana sorarsan alış, böyle kabullen.
0
@bass solo take one +1, ne gereksiz uyuz olunmuş. Partner lan o, standarda uyacak diye bir şey mi var.
0
Yahu bu kadar normal bişeyi niye dert ediyorsunuz ki? Bunun yorgunumdan bacağım ağrıyordan ne farkı var? Kadınlık utanılacak bir şey değil ki siz niye rahatsızsınız bu regl konusundan?
Sizin başınız ağrıdığında ne yapıyorsanız nasıl söylüyorsanız öyle yapın. Reglden de bu kadar korkmayın.
Sizin başınız ağrıdığında ne yapıyorsanız nasıl söylüyorsanız öyle yapın. Reglden de bu kadar korkmayın.
0
yanında olduğunu hissettir çok mantıklı ahhaha. Sonra gidip iyi erkek vs başlıklarında ağlıyorsunuz.
0
Adet korkunç bişi. Ruh halin bile değişiyo ağrıları tahmin bile edemezsin seni öldürüp buzluğa koymadığına şükret
0
pms günüm geldiğinde özellikle belirtiyorum. hatta "istersen birkaç gün konuşmayalım, gereksiz şeylere sinirlenebilirim." diyorum. ne var canım burada? herkes farklı geçiriyor pms ve regl dönemlerini. her şeye de uyuz olmayın, uyuz olasınız tutmuş sizin.
normal veya değil, her ilişki farklı. öncekilerle kıyaslamanız normal değil asıl, bu kız arkadaşınız farklı bir insan çünkü. gün içinde "kendini nasıl hissediyorsun, iyi misin, bir şeye ihtiyacın var mı, çok tatlısın bbşm" gibi ilgilendiğinizi gösteren şeyler söyleyebilirsiniz.
normal veya değil, her ilişki farklı. öncekilerle kıyaslamanız normal değil asıl, bu kız arkadaşınız farklı bir insan çünkü. gün içinde "kendini nasıl hissediyorsun, iyi misin, bir şeye ihtiyacın var mı, çok tatlısın bbşm" gibi ilgilendiğinizi gösteren şeyler söyleyebilirsiniz.
0
Troll müsün acaba?
Soru yeteri kadar ilginç zaten de ped istedi diye ayrıldıysan cidden sorunlu birisin.
İsabet olmuş ayrıldığınız ama kimi ayrılıklar kurtuluş oluyor neticede.
Soru yeteri kadar ilginç zaten de ped istedi diye ayrıldıysan cidden sorunlu birisin.
İsabet olmuş ayrıldığınız ama kimi ayrılıklar kurtuluş oluyor neticede.
0
Sevgilim acısını sıkıntısı benimle paylaşmayacak da kiminle paylaşacak? Gidip elin mericine mi dert yansın? Elbette normal. Azıcık pışpışla işte. Kadın oğlum bu, ilgi göster biraz. Asker arkadaşın değil.
0
ay evet her ay 10 gün boyunca rel olucam, olmak üzereyim, oluyorum diye vızıldanıp durmak çok feministçe, kadın olduğumuz için hakkımız var. ne alakası var ya? grip olduğumda da, dişim ağrıdğında da ayyy gribim ay şuram şöyle buram böyle ya öhüü diye vızıldanmıyorum.
kadınsan ve regl oluyorsan bunu insanların gözüne sokmalısıncılara da ayrı uyuzum. kimsenin utandığı çekindiği yok. karnım ağrıyo, karnım şişti, göğüslerim acıyo gibi mızmızlanmaktan bahsediliyor burada.
kadınsan ve regl oluyorsan bunu insanların gözüne sokmalısıncılara da ayrı uyuzum. kimsenin utandığı çekindiği yok. karnım ağrıyo, karnım şişti, göğüslerim acıyo gibi mızmızlanmaktan bahsediliyor burada.
0
@pinkpeony ortada ped istediği için terk edilen bir kadın var? şu hayatta sevgilimizden kocamızdan ped isteyemeyeceksek bilmiyorum nerelere gidelim?
ben gözüne soksun demiyorum + ben de çok mızmızlanmam regl konusunda. 2-3 ayda bir falan ağır olur benim anca o zaman "ay olamadım da ama vakti geldi aslında" vs. derim. ya da ağrım varsa onu derim. ayrıca reglden yakınmak feministlik değil, sadece bundan bahsetmemesi gerektiğini düşünmek aptallık. he sen genel olarak vücudun çektiği sıkıntıdan bahsetmeyi saçma buluyorsan o ayrı ama durumla ilgisi yok bence çünkü bu beye başka şeyler rahatsız edici gelmiş.
kanıyorum, rahatsızsam da sevgilime söylüyorum. kalkıp da iş yerinde yanımdaki amcayı dürtüp "ay amcaaa rahmim bana bir rahatsızlık veriyor anlatamam" demiyorum. ulan sevgilim be, hayat arkadaşım aq. o da bana yakınsın dinlerim, elimden gelen bir şey varsa yaparım, akıl veririm hiç olmadı "tüh tüüüh :(" derim. bu ya bu kadar.
ben gözüne soksun demiyorum + ben de çok mızmızlanmam regl konusunda. 2-3 ayda bir falan ağır olur benim anca o zaman "ay olamadım da ama vakti geldi aslında" vs. derim. ya da ağrım varsa onu derim. ayrıca reglden yakınmak feministlik değil, sadece bundan bahsetmemesi gerektiğini düşünmek aptallık. he sen genel olarak vücudun çektiği sıkıntıdan bahsetmeyi saçma buluyorsan o ayrı ama durumla ilgisi yok bence çünkü bu beye başka şeyler rahatsız edici gelmiş.
kanıyorum, rahatsızsam da sevgilime söylüyorum. kalkıp da iş yerinde yanımdaki amcayı dürtüp "ay amcaaa rahmim bana bir rahatsızlık veriyor anlatamam" demiyorum. ulan sevgilim be, hayat arkadaşım aq. o da bana yakınsın dinlerim, elimden gelen bir şey varsa yaparım, akıl veririm hiç olmadı "tüh tüüüh :(" derim. bu ya bu kadar.
0
Evet bir şey daha öğrendik ki adet ağrımız varsa ya da orkide ihtiyacımız varsa erkek arkadaşımıza söyleyelim ki kim gönül eğlendirmek istiyor kim zor zamanımızda yanımızda duracak görülsün. Neyse yol yakınken ayrılmışsınız zaten...
0
lamira
Herkese merhaba,Size gore insan beyni ile alakali en gizemli sey nedir?Sizi ogrendiginizde en cok sasirtan insan beyniyle ilgili bilgi nedir?Tesekkurler ^^
Herkese merhaba,
Size gore insan beyni ile alakali en gizemli sey nedir?
Sizi ogrendiginizde en cok sasirtan insan beyniyle ilgili bilgi nedir?
Tesekkurler ^^
Size gore insan beyni ile alakali en gizemli sey nedir?
Sizi ogrendiginizde en cok sasirtan insan beyniyle ilgili bilgi nedir?
Tesekkurler ^^
0
Evrenin kendi kendini anlaması geyiği var. Bilmem kaç milyar yıllık atomlar bir araya gelip kendilerini anlıyorlar.
Bir de direkt beyin değil ama küçücük epifiz bezinin çok ciddi salgılar ürettiğini öğrendiğimde şaşırmıştım.
Bir de direkt beyin değil ama küçücük epifiz bezinin çok ciddi salgılar ürettiğini öğrendiğimde şaşırmıştım.
0
epilepsi.. kendi içinde çok çeşitlidir epilepsi. bilinenin aksine bütün epilepsi türlerinde düşüp bayılmaz hastalar.. bazı hastalar olmayan kokuyu alır, bazısının midesi bulanır gibi olur, bazısı 1-2 dakikalığına dışardaki dünyadan kopup boş boş uzaklara bakar.. çok değişiktir anlayacağın.. mesela ben de epilepsi hastasıyım. bazen midem bulanır gibi olur, bazen de boş boş uzaklara dalarım dünyadan kopup..
bir ufak daha detay var. kafatasını açıp beynine dokunsalar bunu hissedemezsin. her yere ulaşır ama kendisinden bi haberdir :)
bir ufak daha detay var. kafatasını açıp beynine dokunsalar bunu hissedemezsin. her yere ulaşır ama kendisinden bi haberdir :)
0
grobet
Merhabalar herkese, Dün herhangi bi kimseye şaka yaptınız mı? Size şaka yaptılar mı?
Merhabalar herkese,
Dün herhangi bi kimseye şaka yaptınız mı? Size şaka yaptılar mı?
Dün herhangi bi kimseye şaka yaptınız mı? Size şaka yaptılar mı?
0
30 yaşında sakallı bıyıklı göbekli hayvan gibi adamız. 1 nisanı mı kalmış.
0
ben yaptım ama bana kimse yapmadı. geçen sene çok kötü bir şaka yapmışlardı ama uzun süre de söylememişlerdi gerçeği sinir olmuştum
0
bizde şöyle oldu,
beraber çalıştığımız bir arkadaş ısrarla "abi diğer arakadaşlara haftasonu mesai var diye şaka yapalım" konusunda başımın etini yedi. ben de herkese haftasonu mesai var tandanslı bi mail attım.
hepsi "hafatsonu programımız var keşke cuma 17:00'de değil de daha erken atsaydınız" şeklinde serzenişi oldu haliyle. şaka yapmamı isteyen arkadaş ise sigaray inmişti. ben de herkese şaka olduğunu söyledm. ama şaka isteyen arkadaşa söylediğimi söylemedim.
cumartesi sabahı herkese "biz geldik siz nerdesiniz", "genel müdürü aradık mesai filan yokmuş", "nasıl haftasonumuzu mahvedersiniz tarzında" mesaj attırdım. diğer arkadaş panik oldu filan.
öyle işte.
beraber çalıştığımız bir arkadaş ısrarla "abi diğer arakadaşlara haftasonu mesai var diye şaka yapalım" konusunda başımın etini yedi. ben de herkese haftasonu mesai var tandanslı bi mail attım.
hepsi "hafatsonu programımız var keşke cuma 17:00'de değil de daha erken atsaydınız" şeklinde serzenişi oldu haliyle. şaka yapmamı isteyen arkadaş ise sigaray inmişti. ben de herkese şaka olduğunu söyledm. ama şaka isteyen arkadaşa söylediğimi söylemedim.
cumartesi sabahı herkese "biz geldik siz nerdesiniz", "genel müdürü aradık mesai filan yokmuş", "nasıl haftasonumuzu mahvedersiniz tarzında" mesaj attırdım. diğer arkadaş panik oldu filan.
öyle işte.
0
eskiden sözlükte bile 1 nisan şakası olurdu.
yapılan tek şaka bir arkadaşımın whatsapp'tan gönderdiği "seni engelledi" şakası idi.
yapılan tek şaka bir arkadaşımın whatsapp'tan gönderdiği "seni engelledi" şakası idi.
0
for day to break
bizim çikolataları yediğim zaman dokunuyor ama bunlar çok hafif. içeriğine bakamıyorum Rusçam olmadığı için, neyle yapıyorlar da böyle hafif oluyor acaba? valla Türkiye'den siktirolup Rusyaya mı taşınsam.
bizim çikolataları yediğim zaman dokunuyor ama bunlar çok hafif. içeriğine bakamıyorum Rusçam olmadığı için, neyle yapıyorlar da böyle hafif oluyor acaba? valla Türkiye'den siktirolup Rusyaya mı taşınsam.
0
@Adramelekhh, 1 tane markanın, bir bademlisi birde karamelisi vardı sadece bunları yedim. tabi Rusya'daki tüm tatlıları yemedim ama bu iki tanesi hafifti.
0
aychovsky
Bahar geliyor gibi oldu. Gelmesiyle evde karınca nüfusu arttı. Öldürürken çok üzüldüğüm içn öldüremiyorum da. “Her köşeye üç limon koyarsan kokusundan kaçarlar” gibi kocakarı yöntemleriniz varsa talibim.
Bahar geliyor gibi oldu. Gelmesiyle evde karınca nüfusu arttı. Öldürürken çok üzüldüğüm içn öldüremiyorum da. “Her köşeye üç limon koyarsan kokusundan kaçarlar” gibi kocakarı yöntemleriniz varsa talibim.
0
Borik asit belki ise yarar ama emin degilim, bir arastir istersen.
Gercek anlamda "karincayi incitmeyen" insan:)
Gercek anlamda "karincayi incitmeyen" insan:)
0
Limon diliminin ustune kekik serpiyordum biraz, olduklari yere koyuyordum. Boyle boyle gelmemeye basladilar.
0
nigeo
niye herkes "inanın" yerine "inan edin" demeye başladı?
niye herkes "inanın" yerine "inan edin" demeye başladı?
0
İlk defa duyuyorum. İnan Edin diye bir kişi var ve bunun bi sözü yaygınlaştı sandım.
0
Eskiler “İnan olsun” dermiş. Babaannem hep öyle derdi “Gerçekten” veya “İnan ki” yerine. Daha sonra Develuşu Kabare’de de Metin Akpınar’ın “İnan olsun” dediğini duydum. En son da orada duydum zaten. “İnan edin”i ilk defa duyuyorum.
0
The_Lollok
Amaçsız bir soru merak ettim sadece insanlar günde kaç defa asansör kullanıyor diyeEdit: Ben mesela 10-15 defa biniyorum zannedersem
Amaçsız bir soru merak ettim sadece insanlar günde kaç defa asansör kullanıyor diye
Edit: Ben mesela 10-15 defa biniyorum zannedersem
Edit: Ben mesela 10-15 defa biniyorum zannedersem
0
çalıştığım ofiste bulunduğum katta sigara içebiliyorum. bundan önce çalıştığım yerde sigara içmek için 18 kat asansörü günde en az 10-15 defa kullanıyordum.
0
0
İş yerim 2 katlı, asansör yok. Evim de 3 katlı, evde de asansör yok. Dolayısıyla devamlı asansör kullanabileceğim bir ortam yok.
İş yerim 2 katlı, asansör yok. Evim de 3 katlı, evde de asansör yok. Dolayısıyla devamlı asansör kullanabileceğim bir ortam yok.
0
i m cool with that
Bulunduğum şehirdeki (Eskişehir) pek çok mağazayı gezdim, internete baktım. Skinny jeans şeklinde kahverengi pantolon bulamadım. Neden üretmiyorlar ki böyle koyu kahverengi kotumsu pantolon? Bence gayet güzel dururdu.Tamam, yaz geliyor, koyu renkler yazın pek gitmez, hem dar paça rahatsız eder vs. v
Bulunduğum şehirdeki (Eskişehir) pek çok mağazayı gezdim, internete baktım. Skinny jeans şeklinde kahverengi pantolon bulamadım. Neden üretmiyorlar ki böyle koyu kahverengi kotumsu pantolon? Bence gayet güzel dururdu.
Tamam, yaz geliyor, koyu renkler yazın pek gitmez, hem dar paça rahatsız eder vs. vs. ama kışın da görmedim ben. Çok istiyorum yav. Nereden bulabilirim, siz hiç görüdünüz mü bi yerlerde?
Kahverengiden kastım:
i.hizliresim.com
(Yani sütlü kahve, bej falan değil)
Cinsiyet kadın bu arada.
Tamam, yaz geliyor, koyu renkler yazın pek gitmez, hem dar paça rahatsız eder vs. vs. ama kışın da görmedim ben. Çok istiyorum yav. Nereden bulabilirim, siz hiç görüdünüz mü bi yerlerde?
Kahverengiden kastım:
i.hizliresim.com
(Yani sütlü kahve, bej falan değil)
Cinsiyet kadın bu arada.
0
link açılmıyor ama şöyle bişey buldum www2.hm.com
erkeksiniz diye düşündüm tabi.
edit: kadınmışsınız. şöyle bişey buldum. www.koton.com
haklısınız hiç dikkatimi çekmemişti benim de.
erkeksiniz diye düşündüm tabi.
edit: kadınmışsınız. şöyle bişey buldum. www.koton.com
haklısınız hiç dikkatimi çekmemişti benim de.
0
H&M'in koyu bordo gibi olanları işinizi görmez mi ki acaba?
(ben de hiç görmedim kahverengi. Belki koton yapıyordur.)
(ben de hiç görmedim kahverengi. Belki koton yapıyordur.)
0
gözlerim bozulmadıysa linkteki rengi ben kahverengi olarak görmüyorum, bordo gibi daha çok. trendyol'da denk geliyorum ben hep bu tür renklere, bir bakın isterseniz.
0
@interview yok böyle değil, koyu kahverengi istiyorum ben -_-
@diğer üyeler bende bordo var, ben özellikle kahverengi istiyorum.
@diğer üyeler bende bordo var, ben özellikle kahverengi istiyorum.
0
@westblack baktım. Büyük mağazalardan ümidimi kestim artık ufak butik tarzı yerlere, pasajlara falan bakayım bari bugün de.
0
İsmet İnönü tramvay durağının arkasında bir pasaj var (Kurtuluş Kuruyemiş'in yanı gibi, Doktorlar caddesinde) orada sol tarafta küçük bir dükkan var, neredeyse sadece kot satıyor. Orada olabilir bir ihtimal.
0
Oxxonun vardı benim geçen arkadaşıma verdim. Ama haklısınız kahverengi kanvaslar bir ara modaydı ama şimdi pek yok.
0
@curukturpkokusu oxxo’ya dün bakmıştım aslında, göremedim. Daha doğrusu açık sütlü kahve gibi olanını gördüm ama ben tam koyu kahve istiyorum. Bugün başka yerlere de baktım, zinhar yok -_-
0
fragile lady
Yalnızlık tanımınız nedir ve bu tanıma göre siz yalnız mısınız? Yalnızsanız yalnızlıkla aranız nasıl; halinizden mennun musunuz?
Yalnızlık tanımınız nedir ve bu tanıma göre siz yalnız mısınız? Yalnızsanız yalnızlıkla aranız nasıl; halinizden mennun musunuz?
0
günaydın / nasılsın / iyi geceler
bu 3'ünden hiçbirini kullanmadan kapattığım günlerim oldu (diyecek kimse olmadığından), o dönemimi yalnız addediyorum. artık böyle değilim. memnun olunacak bir şey değildi, benim gibi bir sosyopath için bile. yalnızlığın "cool" sanıldığı tek dönem; ayrılık sonrası acı yaşanan veya yeni biri bulunamayan zamanlar. yaş ilerleyince kıçıyla gülüyor bu sanrılara insan oğlu. yalnızlık iyi filan değildir.
bu 3'ünden hiçbirini kullanmadan kapattığım günlerim oldu (diyecek kimse olmadığından), o dönemimi yalnız addediyorum. artık böyle değilim. memnun olunacak bir şey değildi, benim gibi bir sosyopath için bile. yalnızlığın "cool" sanıldığı tek dönem; ayrılık sonrası acı yaşanan veya yeni biri bulunamayan zamanlar. yaş ilerleyince kıçıyla gülüyor bu sanrılara insan oğlu. yalnızlık iyi filan değildir.
0
Kolumda bandaj var sabah revirde kremi sürüp sarıyorlar, akşam ben kremi sürüyorum ama tek elimle saramıyorum. Yalnızlığın kafa attığı anlarımdan biri böyle mesela.
0
ben değilim. kendimle öyle güzel anlaşıyorumki geçen iddiaya girdik saçlarını kazıtıcam ibnenin :)
0
Belki gercekten yalniz degilimdir ama bu siralar yalniz hissediyorum ya. Fazla gururlu oldugum ve insanlarin gozunde hep iyi bir imaj cizmek istedigimden belki de. Su an hissettigim turden yalnizlik, sevdigim turden bir yalnizlik hali degil, tehlikeli bir yalnizlik hali. Genel olarak da yalnizligi sevmiyorum, asla da barisamayacagim sanirim. Hayat paylastikca guzel bence.
0
Benim için problem olabilecek 2 çeşidi var. 1.si anlaşılmamak, hayat görüşü paylaşamamak, bir şeylere karşı kimseyle aynı kavrayışa sahip olamamak. 2.si de kimsenin zihninin bir diğerininkine dokunamayacak olması.
Edit: Bu arada anlaşılmamaktan kastım biraz o ergen tınısı olan hal olsa da aslında algıladığın gerçekliğin dünyanın tamamen farklı olması. Yani işte ben böyle biriyim o şöyle biri değil de tamamen farklı şeyler deneyimlemek. Genelde çoğu konuda benzer hisler, deneyimler, tecrübeler yaşadığımızı hissederiz ama hiç öyle değil aslında.
Edit: Bu arada anlaşılmamaktan kastım biraz o ergen tınısı olan hal olsa da aslında algıladığın gerçekliğin dünyanın tamamen farklı olması. Yani işte ben böyle biriyim o şöyle biri değil de tamamen farklı şeyler deneyimlemek. Genelde çoğu konuda benzer hisler, deneyimler, tecrübeler yaşadığımızı hissederiz ama hiç öyle değil aslında.
0
Yalnizlik tanimim anlasilmamak ya da farkli olmaktan ziyade, "Olsem, kimsenin haberi olmaz. En az birkac gun beni bulmazlar" ya da "Su anda acil bir durum olsa ve hastaneye gitmem gerekse, arayacak kimsem yok" seklinde. Pesinden "Cagirayim da, bulusalim, goruselim " diyecek birinin olmamasi geliyor. "Ben derdimi anlatayim" ya da "Beni anlamiyorlar", vb bunlardan sonra ama o da yalnizlik tabii.
Gecen sene cografya degistirdikten sonra sifirdan baslamak zorunda kaldim. Istanbul'da arkadasim da vardi, anlasiliyordum, mutluydum ama 30'undan sonra sifirdan baslamak zor oldu biraz. Bir sene kadar cok yalniz hissettim kendimi. Sevgilim var ya da Istanbul'dan, vb arkadaslarim sik sik arayip soruyorlar, ben de onlari arar sorarim ama buradan yakin oldugum kimse olmadi. Arkadaslarim var ve gorusuyoruz ama herkes cok yogun. Cok sik toplanamiyoruz ya da gorusemiyoruz. Her seyimi anlatacagim, "kanka mode on" biri olmadi, geyik pesindeyiz surekli. Hala her seyimi eski arkadaslarima anlatiyorum.
Ozetle hayatta yalniz degilim ama henuz sosyal cevreyi duzene koyamadim. Aliskin oldugum bir durum olmadigindan, bu da ara ara bana yalnizlik hissi veriyor. Arkadaslarim olmasini, arkadaslarla vakit gecirmeyi, konusmayi cok severim. Biraz kizgin kumlardan serin sulara oldu sosyal hayatim, o da carpti ilk anda. Yeni yeni oturtuyorum.
Gecen sene cografya degistirdikten sonra sifirdan baslamak zorunda kaldim. Istanbul'da arkadasim da vardi, anlasiliyordum, mutluydum ama 30'undan sonra sifirdan baslamak zor oldu biraz. Bir sene kadar cok yalniz hissettim kendimi. Sevgilim var ya da Istanbul'dan, vb arkadaslarim sik sik arayip soruyorlar, ben de onlari arar sorarim ama buradan yakin oldugum kimse olmadi. Arkadaslarim var ve gorusuyoruz ama herkes cok yogun. Cok sik toplanamiyoruz ya da gorusemiyoruz. Her seyimi anlatacagim, "kanka mode on" biri olmadi, geyik pesindeyiz surekli. Hala her seyimi eski arkadaslarima anlatiyorum.
Ozetle hayatta yalniz degilim ama henuz sosyal cevreyi duzene koyamadim. Aliskin oldugum bir durum olmadigindan, bu da ara ara bana yalnizlik hissi veriyor. Arkadaslarim olmasini, arkadaslarla vakit gecirmeyi, konusmayi cok severim. Biraz kizgin kumlardan serin sulara oldu sosyal hayatim, o da carpti ilk anda. Yeni yeni oturtuyorum.
0
Yalnızlık insanın kendine yakışanı giymesidir jsjsjk
Yalnızlık enteresan bir şey, tanım yapmaya kalktığımda @aychovski'nin tanımına benzer şeyler aklıma geliyor ancak o durumda olmamama rağmen yalnız hissediyorum.
Geçen duyuru açmıştım, tüm dostlarım bir anda başka yerlere dağıldı. Kendimle çokça vakit geçirmeyi sevsem de yanında inanılmaz rahat hissettiğim insanların yok olması ile birlikte içime yalnızlık hissi çöktü. Sanki artık hayattan daha az zevk alacakmışım gibi geliyor.
Yalnızlık enteresan bir şey, tanım yapmaya kalktığımda @aychovski'nin tanımına benzer şeyler aklıma geliyor ancak o durumda olmamama rağmen yalnız hissediyorum.
Geçen duyuru açmıştım, tüm dostlarım bir anda başka yerlere dağıldı. Kendimle çokça vakit geçirmeyi sevsem de yanında inanılmaz rahat hissettiğim insanların yok olması ile birlikte içime yalnızlık hissi çöktü. Sanki artık hayattan daha az zevk alacakmışım gibi geliyor.
0
Daha yeni bi makale okudum, yalnizlik uzun vadede saglik sorunlarina daha cok yol aciyormus.
0
En son arada bir “Nbr kenks!? xd” diye mesaj atacak motivational bir telefon uygulaması arıyordum, var sen düşün halimi ahshf.
Benim problemim daha ziyade arkadaşsızlık. Hoş, sevgilim de yok ama arkadaşımın olmaması daha çok koyuyor. Neyse ki ailemle aram iyi. O konuda bari yüzüm gülüyor.
Benim problemim daha ziyade arkadaşsızlık. Hoş, sevgilim de yok ama arkadaşımın olmaması daha çok koyuyor. Neyse ki ailemle aram iyi. O konuda bari yüzüm gülüyor.
0
insanlar ayrılık sonrası oluşan depresif döneme, işsiz kalınan , ailenin kaybedildiği ve bilimum sıkıntılı süreçlerde düştükleri dönemleri yalnızlık olarak kategorize ediyyor, bazıları ise doğduğu günden beri zaten herkesten farklıdır, normal insanların yılın kısa bir sürecinde yaşadıkları o buhran dolu süreci zaten hergün yaşar onlar için hiçbirşey ifade etmez yalnızlık, zaten onlar yalnızlık kelimesinin vücut bulmuş halidir, ben kendimi böyle tanımlarım, yağmurda sırılsıklam olmuş leş gibi kokan acıyarak bakılan dokunmaya tahammül edemeyeceğiniz sokak köpeği benim
0
Yalnızım ve mutsuzum özellikle akşamları işten eve gidince. Mutsuz olmamın sebebi sadece yalnız olmam.
0
Yalnızım. Hayatında sevdiği insan olan insanları çok şanslı buluyorum sanki imkansızı başarmışlar gibi. Evlenmek için evlenenlerden bahsetmiyorum.
0
çevremdeki insan fazlalığı açısından hiç yalnız sayılmam ama kimseyle konuşmayı tercih etmediğim için yalnızım diyebiliyorum. bazı dönemler bu yalnızlıktan sıkılıp dışarıdan çıkmadığım olur, onun dışında konuşmam pek. delirmeyeyim diye merhaba merhaba.
0
no; etraf insan kaynıyor, normal bir insanın yalnız olması pek mümkün değil.
0
Sanırım değilim ya. acayip bir mahalle kültürüyle yetiştim. herkes birbirini seviyor sayıyor. 3-4 tane adam var, özellikle 2 tanesine Bursa'ya gidek mi iskender yeriz, Salda gölü mü ne varmış gidek mi çadır kurarız, gebze'ye gidelim mi elmalığı budayalım yaz geliyor dediğimde hepsi ertesi gün kapının önünde oluyor.
burası aracılığıyla hepsine selam olsun. Mehmet 1, ilaykan 2, The Witcher 3
burası aracılığıyla hepsine selam olsun. Mehmet 1, ilaykan 2, The Witcher 3
0
Yalnızım ama alıştım gibi; yani o kritik eşiği geçtim. Bundan sonra alıştığım düzenimi bozar mıyım bilmem.
0
tek başıma yaşıyorum, iş bitip de eve gittikten sonra neredeyse hiçbir zaman hiçkimseyle görüşemiyorum. Ama bir introvert olduğumdan, bu zamanı şarj zamanı olarak değerlendiriyorum. Akşamları, haftasonunu vs tek başıma geçirmek yalnızlık gibi gelmiyor. Yalnız başıma yemek yemek, sinemaya gitmek gibi şeyleri aşağılayıcı, küçümsenecek bir şey olarak görmüyorum. Zira derdimi anlatacağım, yardım isteyeceğim, "ya kalk gelsene" diyebileceğim insanlar var hayatımda, ailem, yakın arkadaşlarım falan.
Ama sevgilim yok içerikli bir yalnızlığı yeni yeni yaşamaya başlıyorum sanırım. Haftasonu 8-9 günlük bir tatilden döndüm ve döndüğüm gibi derin bir mutsuzluğa girdim. Jetlag mi yaşıyorum yoksa depresyonda mıyım onu anlamaya çalışıyorum şu anda. Zihinsel olarak uzun süre önce hayatımın bundan sonrasını "single" olarak geçireceğim gerçeğini kabul ettim zira yeni insanlarla tanıştığım, tanıştıklarımı da çekici/ilginç vs bulduğum bir hayatım yok. Ve bu fikre gayet normal da bakıyordum. Ama işte son dört beş gündür, aychovsky'nin dediği "ölsem kaç gün sonra bulurlar" hissini romantik düzlemde yaşıyorum. Ama bu durumu değiştirecek hiçbir şey de yapmayacağımdan, yani gidip de bir çöpçatanlık uygulamasına falan sarmayacağımdan, şikayet etmek manasız herhalde. Jetlag ile birlikte duygusal çalkalanmalar da gider diye umuyorum zira biraz makaleler okudum, belirtiler aynı oluyormuş. Gereksiz iç dökmemi dinlediniz.
Ama sevgilim yok içerikli bir yalnızlığı yeni yeni yaşamaya başlıyorum sanırım. Haftasonu 8-9 günlük bir tatilden döndüm ve döndüğüm gibi derin bir mutsuzluğa girdim. Jetlag mi yaşıyorum yoksa depresyonda mıyım onu anlamaya çalışıyorum şu anda. Zihinsel olarak uzun süre önce hayatımın bundan sonrasını "single" olarak geçireceğim gerçeğini kabul ettim zira yeni insanlarla tanıştığım, tanıştıklarımı da çekici/ilginç vs bulduğum bir hayatım yok. Ve bu fikre gayet normal da bakıyordum. Ama işte son dört beş gündür, aychovsky'nin dediği "ölsem kaç gün sonra bulurlar" hissini romantik düzlemde yaşıyorum. Ama bu durumu değiştirecek hiçbir şey de yapmayacağımdan, yani gidip de bir çöpçatanlık uygulamasına falan sarmayacağımdan, şikayet etmek manasız herhalde. Jetlag ile birlikte duygusal çalkalanmalar da gider diye umuyorum zira biraz makaleler okudum, belirtiler aynı oluyormuş. Gereksiz iç dökmemi dinlediniz.
0
Yalnız: Biriyle duygusal birliktelik içinde olmayan.
Tek başına: Arkadaşları olmayan.
şeklinde ayırıyorum.
Tek başınalık konusunda sıkıntım yok, boş zamanlarımda sosyalleşebiliyorum. Çalışırken de sosyalleşebiliyorum. Yeni kimselerle tanışmak kolay. Sürekli görüştüğüm 15 yıllık yakın bir arkadaşım var, daha seyrek görüştüğüm 8-10 yıllık arkadaşlarım da var. Hatta geçen yıl bir 10-15 kişiyi de hayatımdan kendim çıkardım. Her yer insan...
Yalnızlık konusunda da elimden geleni yapıyorum. Kimiyle imkanlarımız el vermiyor, uzak şehirlerdeyiz. Kimiyle kafalar uymuyor. Hiçbir zaman sırf biriyle birlikte olmak için birlikte olmayı düşünmediğimden bu durum normal.
Memnun muyum? Bunun bir önemi yok diye düşünüyorum. Mevcut şartlar ve belirsizlikleri aşınca, bu arada biri de beni ikna ederse, daha stabil bir hayata geçebilirim diye umuyorum. O zamana kadar çevreyi genişletiyorum.
Kadınların hiç romantik olmaması zaman zaman canımı sıkıyor, ama ona da yapacak bir şey yok. Doğaları gereği erkekleri et parçası gibi görüyorlar. Son uzun ilişkim 3 yıl sürmüştü. Ayrılmamızın üzerinden bir yıldan biraz daha fazla geçti. Ayrılınca daha iyi hissetmeye başladım, çünkü beni de aşağı çekmeye başlamıştı. O psikolojiyle koşup yeni birini bulmak da istemedim.
Özet: Hayatı nasıl gelirse öyle yaşıyorum. Geleceğe dönük büyük kaygılarım yok. Üzerimdeki yükleri atıyorum. Böylece hayat her seferinde daha iyiye gidiyor.
Tek başına: Arkadaşları olmayan.
şeklinde ayırıyorum.
Tek başınalık konusunda sıkıntım yok, boş zamanlarımda sosyalleşebiliyorum. Çalışırken de sosyalleşebiliyorum. Yeni kimselerle tanışmak kolay. Sürekli görüştüğüm 15 yıllık yakın bir arkadaşım var, daha seyrek görüştüğüm 8-10 yıllık arkadaşlarım da var. Hatta geçen yıl bir 10-15 kişiyi de hayatımdan kendim çıkardım. Her yer insan...
Yalnızlık konusunda da elimden geleni yapıyorum. Kimiyle imkanlarımız el vermiyor, uzak şehirlerdeyiz. Kimiyle kafalar uymuyor. Hiçbir zaman sırf biriyle birlikte olmak için birlikte olmayı düşünmediğimden bu durum normal.
Memnun muyum? Bunun bir önemi yok diye düşünüyorum. Mevcut şartlar ve belirsizlikleri aşınca, bu arada biri de beni ikna ederse, daha stabil bir hayata geçebilirim diye umuyorum. O zamana kadar çevreyi genişletiyorum.
Kadınların hiç romantik olmaması zaman zaman canımı sıkıyor, ama ona da yapacak bir şey yok. Doğaları gereği erkekleri et parçası gibi görüyorlar. Son uzun ilişkim 3 yıl sürmüştü. Ayrılmamızın üzerinden bir yıldan biraz daha fazla geçti. Ayrılınca daha iyi hissetmeye başladım, çünkü beni de aşağı çekmeye başlamıştı. O psikolojiyle koşup yeni birini bulmak da istemedim.
Özet: Hayatı nasıl gelirse öyle yaşıyorum. Geleceğe dönük büyük kaygılarım yok. Üzerimdeki yükleri atıyorum. Böylece hayat her seferinde daha iyiye gidiyor.
0
jesterdvine
Tarayıcıyı bişeyler hijack etmiş ve ara ara reklam amaçlı bir arama sayfasına yönlendiriyor arama yapılınca.Avast, adaware vb hiçbişey bulamıyor. Napabilirim kurtulmak için?
Tarayıcıyı bişeyler hijack etmiş ve ara ara reklam amaçlı bir arama sayfasına yönlendiriyor arama yapılınca.
Avast, adaware vb hiçbişey bulamıyor. Napabilirim kurtulmak için?
Avast, adaware vb hiçbişey bulamıyor. Napabilirim kurtulmak için?
0
perfectum
Bunu nasıl başarıyorlar? Hatta genişletiyorum canı istediğinde bir tane falan içip 3-4 gün hiç içmeyen insanlar. Bağımlılık gelişmiyor mu nasıl oluyor yahu bu?
Bunu nasıl başarıyorlar? Hatta genişletiyorum canı istediğinde bir tane falan içip 3-4 gün hiç içmeyen insanlar. Bağımlılık gelişmiyor mu nasıl oluyor yahu bu?
0
Sigara keyif işi... puro içerim ben de ara sıra... bağımlılık psikolojik biraz da bence. Tok karna sigara içerim mesela ben sadece gibi gibi
0
En hafif puro sürekli içilemeyecek kadar ağır zaten.
Sigara ise katılmıyorum ciddi bir bağımlılık hem fizyolojik hem de psikolojik olarak.
Sigara ise katılmıyorum ciddi bir bağımlılık hem fizyolojik hem de psikolojik olarak.
0
yemekten sonra da dürtüyor ama içmemem gerektiğini bildiğim için içmiyorum. çok gün üst üste içicek durum oluşmuşsa ara veriyorum, ucunu kaçırmayınca çok büyük bağımlılık gelişmiyor. gerçi benim 2 sene günde 4-5 tane içip bırakmışlığım da var.
0
Şu "Çok gün üst üste içecek durum oluşmuşsa ara veriyorum" nasıl oluyor? 10 gündür sigara içmiyorsun ama 10 günün sonunda bir paket sigara içiyorsun mesela? Böyle insanlardan bahsediyorum.
0
10 günün sonunda 1 paket içmiyorum, uzun saatli alkollü eğlenceli bir ortamsa günde 6-7 tane oluyor ama o da sürekli olmuyor, 2-3 haftada 1 diyelim. bazen 3-4 gün üst üste içiyorsun, sonra bi ortam daha oluşuyor, içmiyorsun. ya da 2 haftadır hiç içmemişsem güzel bir yemekten sonra içiyorum. kendimce bir denge işte, içmeyeceğim dedikten sonra çok zor olmuyor.
0
@want2die Evet aradığım böyle bir cevaptı. Bu bağımlılık neye göre oluşuyor acaba, öğrenmek lazım
0
nerdeyse 2 aydır kendi üzerimde deney yapıyorum, sonuçlarını paylaşiyim burdan.
öncelikle bi kere 10 ay boyunca sigara içmedim. her an aklımdaydı.
geçenlerde sigarayı bırakim dedim ama benim için ızdırap olacağının da farkındaydım. şöle bi yol izliyim dedim kendi kendime. güzel bi yemekten sonra ya da alkolün yanında sigara serbest dedim. 3 hafta boyunca sadece cuma cumartesileri alkol ile içtim sigarayı. 4-5 taneyi geçmedi. 4. hafta fire vermeye başladım. hafta sonu kahvaltısından dur bi tane içeyim, öğlen çayla beraber dur bi tane daha yakayım derken ipin ucu kaçtı tabi. şu hafta içi gün içinde içmiyorum ( salı günü bi tane içtim işyerinde ) akşam eve gidince ise yemek sonrası, çay sonrası yatmadan vs 3-4 tane içiyorum. nihai amacım senin de belirttiğin gibi canım istediğinde 3-4 tane içip sonra günlerce hiç içmemek. bakalım nolacak.
öncelikle bi kere 10 ay boyunca sigara içmedim. her an aklımdaydı.
geçenlerde sigarayı bırakim dedim ama benim için ızdırap olacağının da farkındaydım. şöle bi yol izliyim dedim kendi kendime. güzel bi yemekten sonra ya da alkolün yanında sigara serbest dedim. 3 hafta boyunca sadece cuma cumartesileri alkol ile içtim sigarayı. 4-5 taneyi geçmedi. 4. hafta fire vermeye başladım. hafta sonu kahvaltısından dur bi tane içeyim, öğlen çayla beraber dur bi tane daha yakayım derken ipin ucu kaçtı tabi. şu hafta içi gün içinde içmiyorum ( salı günü bi tane içtim işyerinde ) akşam eve gidince ise yemek sonrası, çay sonrası yatmadan vs 3-4 tane içiyorum. nihai amacım senin de belirttiğin gibi canım istediğinde 3-4 tane içip sonra günlerce hiç içmemek. bakalım nolacak.
0
Sigaraya bağımlı olmayan bir yapıları var işte. Öyle senden benden müthiş yüksek iradeye sahipler de karşı koyuyorlar gibi bir durum değil. Ben sigarayı bıraktığımda 2. gün etrafımdaki insanların da huzurunu kaçırmaya başlıyorum.
Her insanda aynı derece bağımlılık yaptığını sanan insanlar varmış o da ilginç bir kafa.
Ben de ne kadar içsem içkiye bağımlı olmuyorum, bir dönem sık içsem bile devamında aramıyorum.
Her insanda aynı derece bağımlılık yaptığını sanan insanlar varmış o da ilginç bir kafa.
Ben de ne kadar içsem içkiye bağımlı olmuyorum, bir dönem sık içsem bile devamında aramıyorum.
0
günde en az 1 sigara içmen gerekiyor tıbbi olarak bağımlı kabul edilmen için.
ben alkolle bi oturuşta bi paket içiyorum bazen ama sonra 1 ay içmiyorum veya 2 gün sonra yine alkolün yanına içiyorum. ama sigarayı aramıyorum. ortamda olduğu için içiyorum sadece.
bağımlılık öyle kolay gelişmiyor yani.
ben alkolle bi oturuşta bi paket içiyorum bazen ama sonra 1 ay içmiyorum veya 2 gün sonra yine alkolün yanına içiyorum. ama sigarayı aramıyorum. ortamda olduğu için içiyorum sadece.
bağımlılık öyle kolay gelişmiyor yani.
0
canım istediğinde içiyorum. ayda bir, iki ayda bir, üç ayda bir birkaç kez, belki altı ay. hiçbir düzeni veya parametresi yok.
0
ben öyle içiyorum. bağımlılık yapmıyor, nedenini bilmiyorum. nikotine bağışıklığım var galiba :D
hatta deney de yaptım. bir ara 2 hafta falan her gün paket alıp içmeye başladım, canım çektiği için değil de bağımlı olacak mıyım diye, baktım olmadı bıraktım gene. artık dışarı çıktıkça barda falan içiyorum ayda 1-2 gün falan o da.
hatta deney de yaptım. bir ara 2 hafta falan her gün paket alıp içmeye başladım, canım çektiği için değil de bağımlı olacak mıyım diye, baktım olmadı bıraktım gene. artık dışarı çıktıkça barda falan içiyorum ayda 1-2 gün falan o da.
0
önceden sigara dumanını ciğerime çekemezdim. gözlerimden yaşlar gelirdi öksürürken. askerde en düşük nikotinli sigarayla başladım denemeye. biraz azmettim ve sonunda sigaraya alıştım. paket almayıp sağdan soldan otlanan tiplerdendim. çünkü kendi kendime şunu diyordum: paket almaya başlarsam ipin ucu kaçar! sigarayı arkadaş ortamlarında özellikle alkolle filan tüketiyordum. daha sonra evlendim ve arkadaşlardan biraz koptuğum için can sıkıntısından paket almaya başladım. ama öyle sadece x sigarasından içerim triplerinde değildim. işteyken filan içmiyordum, paketler sadece evde duruyordu ve akşamları 2-3 tane içiyordum. baktım iş boka sarıyor içmemeye karar verdim ve kendimce önlem olarak tövbe ettim. yaklaşık 1buçuk senedir içmiyorum. canım çekmiyor. hatta tiksindim. bence biraz irade biraz da bünye meselesi..
0
ben.
hafif sigaralardan içiyorum. bundan daha sık içtiğim dönemler de oldu ama fırsat olmayınca bi hafta içmeyip eski düzene döndüğüm de... nasıl oluyor bilmiyorum.
hafif sigaralardan içiyorum. bundan daha sık içtiğim dönemler de oldu ama fırsat olmayınca bi hafta içmeyip eski düzene döndüğüm de... nasıl oluyor bilmiyorum.
0
ben akşam vakti olunca yorgunluk üzerine bir veya iki adet sarma sigara içerim her gün. bazen çok yorgun olurum, uyurum, canım istemez içmem. paket sigara illetini bırakıp sarma sigaraya geçin derim.
0
Standart olarak 3 günde bir paket içerim o da sadece işyerinde. Dışarıda pek içmem. Hatta yıllık izinde ağzıma sürmem. Aramıyorum. Keyif için içiyorum normal günlerde.
Dışarıda alkollü bir ortamda ise 2 3 saatte bir paketi öldürürüm.
Değişik bir yapım var sanırım.
Dışarıda alkollü bir ortamda ise 2 3 saatte bir paketi öldürürüm.
Değişik bir yapım var sanırım.
0
Alkollü bir akşama çıkarsak 1 paket gider, sonraki alkollü akşama kadar 1 tane dahi içmem kokusu beni irrite ediyor :D
0
neyyirnevcivan
Sigaraya yeni başlıyorum(3 aydır) Her nefes çektiğimde, hıçkırıyorum. Neden olabilir bu?
Sigaraya yeni başlıyorum(3 aydır) Her nefes çektiğimde, hıçkırıyorum. Neden olabilir bu?
0
iyi oldu seni bulduğum. uzun zamandır sigaraya yeni başlamış birini bulmak istiyordum. çok merak ettiğim bir soruyu sormak istiyorum:
niye başladın?
niye başladın?
0
böyle birini tanımıştım.
yeni falan başlamamıştı, içtiği zaman ekseriyetle hıçkırık tutuyordu elemanı.demek ki rastlanılan bir durum.
yeni falan başlamamıştı, içtiği zaman ekseriyetle hıçkırık tutuyordu elemanı.demek ki rastlanılan bir durum.
0
Refleks olarak hava yutuyorsun gibi geldi. Devam edersen bol bol mide problemi çekersin.
0
- Sigaraya niye mi başladım? Keyif verdiği için. Ama hıçkırığım keyfimi kaçırıyor.
-Havayı yutuyorsam gazdan dolayı mı mide ağrısı çekebilirim?
-Yaş olarak 30 üstüyüm. Çok defa sigaraya başlayıp bırakmışımdır. Sigara içmekten daha güzel bir aktiviteyi rutin yaptıklarım arasına aldığımda sigarayı da bırakıyorum.
-Havayı yutuyorsam gazdan dolayı mı mide ağrısı çekebilirim?
-Yaş olarak 30 üstüyüm. Çok defa sigaraya başlayıp bırakmışımdır. Sigara içmekten daha güzel bir aktiviteyi rutin yaptıklarım arasına aldığımda sigarayı da bırakıyorum.
0
Hava yutuyorsan duman da yuttuğun için mide problemleri çekersin. Benim midem sapasağlamken sigaraya başlamamla gittikçe hassaslaşmaya, zayıflaşmaya başladı. Bu benim yorumum, kesin bir şey bilmiyorum. Ben bana olanlar böyle böyle oldu gibi hissediyorum çünkü neredeyse her sigaradan sonra halsizlik ve midede rahatsızlık çöküyor. Başka bir sebebi de olabilir.
0
m e b
Bilgisayardan mı, telefondan mı oynadığımı hatırlamıyorum ama sanki iki platformda da benzer oyunlar vardı. Oyunda, sana verilen boş bir dikdörtgen alanda fare ile bir kenardan bir kenara çizgi çekeceksin. Tabii bu sırada sağdan ya da soldan fırlayan o top sizin çekmekte olduğunuz sınıra değmemeli.
Bilgisayardan mı, telefondan mı oynadığımı hatırlamıyorum ama sanki iki platformda da benzer oyunlar vardı. Oyunda, sana verilen boş bir dikdörtgen alanda fare ile bir kenardan bir kenara çizgi çekeceksin. Tabii bu sırada sağdan ya da soldan fırlayan o top sizin çekmekte olduğunuz sınıra değmemeli. Ancak bittikten sonra değebilir. Her aşamada oyun sana "Bu el toplam alanın %80'ini doldur." diyordu. Neydi bu oyunun adı? Flash oyunlardan da olabilir.
0
0
Çok teşekkür ederim ya, benim oynadığım tam olarak Jezzball ve Qix sentezi idi. Teşekkürler hepinize.
0
ateyist_
Merhaba, Aspire Breeze almak üzereyim (http://www.aspirecig.com/aspire-kits/aspire-kits463.html). Aroma ikinci planda olmak üzere, derdim sigarayı aratmaması, "boğaz vuruşu(?)", nikotin oranı (0.6mg nik. içeren sigara kullanmaktayım). Siz tecrübeli arkadaşlara birkaç sorum olacak,#1 - Nicotine salts
Merhaba,
Aspire Breeze almak üzereyim (www.aspirecig.com). Aroma ikinci planda olmak üzere, derdim sigarayı aratmaması, "boğaz vuruşu(?)", nikotin oranı (0.6mg nik. içeren sigara kullanmaktayım). Siz tecrübeli arkadaşlara birkaç sorum olacak,
#1 - Nicotine salts içerenler için coil resistance ne kadar olmalı (.6 ohm ve 1.2 ohm seçenekleri mevcut)
#2 - POD tipindekiler için %50'den yüksek VG kullanın diyorlar, sizce uygun olan oran nedir?
#3 - Nereden alışveriş yapıyorsunuz?
Teşekkürler.
Aspire Breeze almak üzereyim (www.aspirecig.com). Aroma ikinci planda olmak üzere, derdim sigarayı aratmaması, "boğaz vuruşu(?)", nikotin oranı (0.6mg nik. içeren sigara kullanmaktayım). Siz tecrübeli arkadaşlara birkaç sorum olacak,
#1 - Nicotine salts içerenler için coil resistance ne kadar olmalı (.6 ohm ve 1.2 ohm seçenekleri mevcut)
#2 - POD tipindekiler için %50'den yüksek VG kullanın diyorlar, sizce uygun olan oran nedir?
#3 - Nereden alışveriş yapıyorsunuz?
Teşekkürler.
0
The Breeze employs U-tech coils, a 0.6ohm for advanced flavor and vapor production, the 1.2 ohm coil specifically designed to work perfectly with high nicotine ejuice.
1.2 ohm olan yüksek nikotinli sıvılar için tasarlanmış.
1.2 ohm olan yüksek nikotinli sıvılar için tasarlanmış.
0
manhattan likit, iyibuhar, alev kimya, ilke kimya dan alışveriş yaptım ve büyük bir olumsuzluk yaşamadım. iyibuhar birkaç kez yanlış likit gönderdi fakat telafi ettiler. esigaram us daki tedarikçilerin iyi olduğunu arkadaşlarım söyledi ancak ben henüz deneyemedim.
0
synesthesia
Marketlerde tost ekmeği diye satılan şeyler çok kötü. Fırından aldığım ekmekler de çok kalın, tamamen hamur yiyormuş gibi hissediyorum. Nasıl bir ekmekle yapmak lazım bunu ?
Marketlerde tost ekmeği diye satılan şeyler çok kötü. Fırından aldığım ekmekler de çok kalın, tamamen hamur yiyormuş gibi hissediyorum. Nasıl bir ekmekle yapmak lazım bunu ?
0
Gobit olabilir, içini kesebilirsin de inceltmek için.
Gobit değil aslında o ekmek galiba ama adını unuttum.
Gobit değil aslında o ekmek galiba ama adını unuttum.
0
ben de aynı sorundan muzdaribim. bu tostçuların kullandığı ekmeklerden bulmak lazım.
0
bos gezenin bos ustasi
Bir nötronun veya protonun ya da komple bir atomun ya da elektronun bir diğeri ile ne kadar birbirinin aynısı olduğunu merak ediyorum. Yani bir nötron ile bir başka nötron %100 tamamem aynı mıdır?Veya spin yönü ve diğer tüm özellikleri aynı olan iki elektron, tamamen aynı mıdır?Mesela bir makine yap
Bir nötronun veya protonun ya da komple bir atomun ya da elektronun bir diğeri ile ne kadar birbirinin aynısı olduğunu merak ediyorum.
Yani bir nötron ile bir başka nötron %100 tamamem aynı mıdır?
Veya spin yönü ve diğer tüm özellikleri aynı olan iki elektron, tamamen aynı mıdır?
Mesela bir makine yapsalar; vücudunuzda bulunan bütün atomların bir haritasını çıkartsalar ve bu bilgiyi kuantum eşlemesi sayesinde ışık hızından daha hızlı biçimde başka bir galakside başka bir gezegene ışınlasalar ve sizin %100 aynınız olan bir kişiyi orada yaratsalar/kopyalasalar, uzun lafın kısası sizi ışınlasalar, orada oluşan Ali Veli ile gönderilip atomlarına ayrılmış Ali Veli aynı Ali Veli midir? Böyle bir ışınlanmayı nasıl değerlendirirsiniz?
2. Soru
Mesela siz a noktasında atomlarınıza ayrılırken b noktasında sizin atomlarınız oluşturuluyor diyelim. Bu esnada a noktasındaki siz ölürken 1 saniyeliğine canınız yanıyor diyelim. Fakat bu canınız yanmadan önce atom haritanız çıkartıldığı için bunu hatırlamayacak b noktasında oluşturulan siz. Bu durumda a noktasında çekilen acı gerçek midir? Anlamlı mıdır? Yoksayılabilir mi?
Yani bir nötron ile bir başka nötron %100 tamamem aynı mıdır?
Veya spin yönü ve diğer tüm özellikleri aynı olan iki elektron, tamamen aynı mıdır?
Mesela bir makine yapsalar; vücudunuzda bulunan bütün atomların bir haritasını çıkartsalar ve bu bilgiyi kuantum eşlemesi sayesinde ışık hızından daha hızlı biçimde başka bir galakside başka bir gezegene ışınlasalar ve sizin %100 aynınız olan bir kişiyi orada yaratsalar/kopyalasalar, uzun lafın kısası sizi ışınlasalar, orada oluşan Ali Veli ile gönderilip atomlarına ayrılmış Ali Veli aynı Ali Veli midir? Böyle bir ışınlanmayı nasıl değerlendirirsiniz?
2. Soru
Mesela siz a noktasında atomlarınıza ayrılırken b noktasında sizin atomlarınız oluşturuluyor diyelim. Bu esnada a noktasındaki siz ölürken 1 saniyeliğine canınız yanıyor diyelim. Fakat bu canınız yanmadan önce atom haritanız çıkartıldığı için bunu hatırlamayacak b noktasında oluşturulan siz. Bu durumda a noktasında çekilen acı gerçek midir? Anlamlı mıdır? Yoksayılabilir mi?
0
Selam. 2. sorudan önceki paragraf için "necessity of names - saul kripke" bu makaleyi okumanı öneririm. Bu sana epey farklı bir çıkış noktası ve bakış açısı verir.
Bu sorular hakkında düşünürken prestij filmindeki ışınlama aygıtını düşünebilirsin. Kopyalanmadan önceki kişi ışınlanan mıydı yoksa düşen mi? Bunun üzerine kafa yorduğumuzda önemli olan şeyin devamlılık olduğunu görüyoruz. En azından benim yorumum bu. Yani benim aynımı başka bir yere ışınladıklarında ben var olmayı bırakacağımı ve orada bıraktığım yerden devam edecek ve benimle birebir aynı olmasına rağmen yine de ben olmayacak başka bir kişi olacağı sonucuna varıyorum. Bu düşüncenin şöyle bir problemi var, buna göre uyumak da aynı şekilde devamlılığı bozuyor. Bu düşünceye göre her akşam yok olup her sabah tekrar var oluyor olmalıyım. Devamlılığımı yitiriyorum. Ama buna karşı çıkarsam beni burda yok edip az ötede tekrar var ettiğinde aynı kişi olmalıyım. Eğer buna evet dersem prestijdeki ışınlanma makinesinden çıkan 2 kişi de ilk kişiyle aynı kişi olmalı ki bu olamaz. Ama burada bahsi geçen makine ve durum hayali olduğu için güzel bir düşünce deneyi değil diyebilirsin, hoş, bu tarz sorularda tüm şartlar hayali oluyor.
Ama burada metotlu düşünmeye engel olan birçok şey var, hangi varsayımları yapmamız gerektiğini ve bu varsayımların ne sonuçlar doğuracağını kestiremiyoruz. Öte yandan kişiler derken vücuttan mı zihinden mi bahsediyorsun? Substance monist'ler acı ile acı olduğunda eş zamanlı vücutta gelişen değişimlerin aynı şey olduğunu savunur mesela. İkinci sorunun cevabı her türlü çekilen acı gerçektir olmalı bence. Sen koşulluyorsun bunu soruyu sorarken. Buna benzer şöyle bir soru var: boş bir ormanda yere düşen ağaç ses çıkarır mı? Ama senin sorularınla alakasız bir mesele bu şu an.
Zihin ve dil felsefesine dalarsan çok ilginç şeyler görürsün diye düşünüyorum.
www.amazon.com
Şu kitabın pdfini bul ve göz gezdir bence. Hatta atabilirim ben sana.
Bu sorular hakkında düşünürken prestij filmindeki ışınlama aygıtını düşünebilirsin. Kopyalanmadan önceki kişi ışınlanan mıydı yoksa düşen mi? Bunun üzerine kafa yorduğumuzda önemli olan şeyin devamlılık olduğunu görüyoruz. En azından benim yorumum bu. Yani benim aynımı başka bir yere ışınladıklarında ben var olmayı bırakacağımı ve orada bıraktığım yerden devam edecek ve benimle birebir aynı olmasına rağmen yine de ben olmayacak başka bir kişi olacağı sonucuna varıyorum. Bu düşüncenin şöyle bir problemi var, buna göre uyumak da aynı şekilde devamlılığı bozuyor. Bu düşünceye göre her akşam yok olup her sabah tekrar var oluyor olmalıyım. Devamlılığımı yitiriyorum. Ama buna karşı çıkarsam beni burda yok edip az ötede tekrar var ettiğinde aynı kişi olmalıyım. Eğer buna evet dersem prestijdeki ışınlanma makinesinden çıkan 2 kişi de ilk kişiyle aynı kişi olmalı ki bu olamaz. Ama burada bahsi geçen makine ve durum hayali olduğu için güzel bir düşünce deneyi değil diyebilirsin, hoş, bu tarz sorularda tüm şartlar hayali oluyor.
Ama burada metotlu düşünmeye engel olan birçok şey var, hangi varsayımları yapmamız gerektiğini ve bu varsayımların ne sonuçlar doğuracağını kestiremiyoruz. Öte yandan kişiler derken vücuttan mı zihinden mi bahsediyorsun? Substance monist'ler acı ile acı olduğunda eş zamanlı vücutta gelişen değişimlerin aynı şey olduğunu savunur mesela. İkinci sorunun cevabı her türlü çekilen acı gerçektir olmalı bence. Sen koşulluyorsun bunu soruyu sorarken. Buna benzer şöyle bir soru var: boş bir ormanda yere düşen ağaç ses çıkarır mı? Ama senin sorularınla alakasız bir mesele bu şu an.
Zihin ve dil felsefesine dalarsan çok ilginç şeyler görürsün diye düşünüyorum.
www.amazon.com
Şu kitabın pdfini bul ve göz gezdir bence. Hatta atabilirim ben sana.
0
gonion
Soru başlıkta zaten ama gerçekten merak ediyorum, buraya fotoğraf koyan insanların amacı nedir? Amiyane tabiriyle adam/karı düşürmek mi? Bu mudur yani?
Soru başlıkta zaten ama gerçekten merak ediyorum, buraya fotoğraf koyan insanların amacı nedir? Amiyane tabiriyle adam/karı düşürmek mi? Bu mudur yani?
0
:)) bu gerçekten soru mu ? hadi ama, lütfen. Sorarken cevabını biliyorsunuz zaten, ayrıca hiç de öyle aşağılanacak hor görülecek birşey de değil, tamamen HERKESİN ihtiyaç duyduğu bir pozisyon. En fazla giderme yerlerinde farklılık gösteriyorsunuzdur.
Bu tür eylemlerin tamamı ''pazara çıkmak''dır, yani bi' nevi ''ben de burdayım'' deme şekli. Olaya şu sığlıkla yaklaşmamak gerekir; ''SADECE erkek ya da kız düşürmek için ifşa''. hayır böyle yapılmıyor, çokcası kendisini oradan da(ifşa) gerçekleştirme çabasıyla yapıyor. Birileri onları da görsün istiyor, birşeyler söylesin onlar hakkında, bi' masanın konusu da onlar olsun istiyorlar. Herkes ister. Tabi burada asıl acıklı kısım şu, duyurudan çok şey bekleniyor. Çünkü; zaten gündelik hayatta ortalamanın üzerinde bir fiziğe sahip olsalardı bu gibi ihtiyaçları buralara kalmayacaktı, gün içinde giderilecekti.
Bu yüzden burada gelecek bütün refleksleri göze alıyorlar. İnstagram'ın twitter'ın facebook'un da büyüsü bu, ''paylaşım'' paylaşmaktaki ana maksat farkedilmek. İnsanlar mukadderat gereği farkedilmek istiyor, tanrı bile bunu isterken insanın istemesini de çok görmemek lazım.
edit: burada tek bir ifşaya katılmadım. hatta ifşaların çoğunda başlıkları bile açmam, merak da etmem, ilgimi çekmiyor. Bunun da(ifşanın) faydasız olduğuna dair çokça yazım mevcuttur. Bu editi ''benim de kürt arkadaşlarım var'' penceresini kapatmak için yapıyorum. Ben kişisel olarak bunun zayıflık olduğunu düşünen birisiyim, keza eskiden ekşibition varken de orada ifşalara fazlasıyla karşı çıktığım kullanıcıları tarafından hatırlanacaktır. Ama bunun herkes tarafından giderilen bir duygu olduğu gerçeğini de anlatmak istedim. Herkes bunu yaşıyor, hissediyor. Yolda yürürken mesela güzel bir kız seni süzdüğünde onunla birlikte olmak istediğin için hoşuna gitmiyor, hoşuna gidiyor çünkü sana yaşadığını hissettiriyor. Varlığını kendine göstermiş oluyorsun bu vesile ile, bu da aynı tonun laciverti.
Kadınlar kadınlar için giyinir hezeyanının da laciverti.
çok uykum geldi.
Bir de bu akşamki ifşayı benim başlattığıma dair söylentiler, okuduğunu anlamayanların zırvalarından ibarettir. Ben ''hadi fotoğrafınızı çekip koyun'' diye birşey söylemedim hiçbir zaman. Zaten bu akşam evde dahi değildim.
hadi dağılalım, uyuyalım artık.
Bu tür eylemlerin tamamı ''pazara çıkmak''dır, yani bi' nevi ''ben de burdayım'' deme şekli. Olaya şu sığlıkla yaklaşmamak gerekir; ''SADECE erkek ya da kız düşürmek için ifşa''. hayır böyle yapılmıyor, çokcası kendisini oradan da(ifşa) gerçekleştirme çabasıyla yapıyor. Birileri onları da görsün istiyor, birşeyler söylesin onlar hakkında, bi' masanın konusu da onlar olsun istiyorlar. Herkes ister. Tabi burada asıl acıklı kısım şu, duyurudan çok şey bekleniyor. Çünkü; zaten gündelik hayatta ortalamanın üzerinde bir fiziğe sahip olsalardı bu gibi ihtiyaçları buralara kalmayacaktı, gün içinde giderilecekti.
Bu yüzden burada gelecek bütün refleksleri göze alıyorlar. İnstagram'ın twitter'ın facebook'un da büyüsü bu, ''paylaşım'' paylaşmaktaki ana maksat farkedilmek. İnsanlar mukadderat gereği farkedilmek istiyor, tanrı bile bunu isterken insanın istemesini de çok görmemek lazım.
edit: burada tek bir ifşaya katılmadım. hatta ifşaların çoğunda başlıkları bile açmam, merak da etmem, ilgimi çekmiyor. Bunun da(ifşanın) faydasız olduğuna dair çokça yazım mevcuttur. Bu editi ''benim de kürt arkadaşlarım var'' penceresini kapatmak için yapıyorum. Ben kişisel olarak bunun zayıflık olduğunu düşünen birisiyim, keza eskiden ekşibition varken de orada ifşalara fazlasıyla karşı çıktığım kullanıcıları tarafından hatırlanacaktır. Ama bunun herkes tarafından giderilen bir duygu olduğu gerçeğini de anlatmak istedim. Herkes bunu yaşıyor, hissediyor. Yolda yürürken mesela güzel bir kız seni süzdüğünde onunla birlikte olmak istediğin için hoşuna gitmiyor, hoşuna gidiyor çünkü sana yaşadığını hissettiriyor. Varlığını kendine göstermiş oluyorsun bu vesile ile, bu da aynı tonun laciverti.
Kadınlar kadınlar için giyinir hezeyanının da laciverti.
çok uykum geldi.
Bir de bu akşamki ifşayı benim başlattığıma dair söylentiler, okuduğunu anlamayanların zırvalarından ibarettir. Ben ''hadi fotoğrafınızı çekip koyun'' diye birşey söylemedim hiçbir zaman. Zaten bu akşam evde dahi değildim.
hadi dağılalım, uyuyalım artık.
0
www.eksiduyuru.com
2 cm vizyonuyla kısıtlı aklını başkalarına projekte etmeye çalışan gerizekalılara ve insan davranışını kolundaki saat kadar basit sanan embesillere çok kulak asmamak gerek.
Aklı ifşa yaptığına göre partner arıyor ve sürekli attığına göre çaresiz'den öteye basmayan bir insan(!)ın ne dünyaya ne başkalarına ne kendine bir faydası dokunur, 70 yıl mı yaşayacak? O 70 yıl ömrü karıncaya versen daha az ziyanla daha verimli geçer. Bu insan ne düşünmeyi biliyordur, ne empati yapmayı, ne kendini sorgulamayı. Bu insan bilinçsiz ve farkındalıktan yoksun yaşayacak, öyle ölecektir. Bu insan oksijen israfıdır. Sokak hayvanından öteye geçemeyen farkındalığıyla geçirdiği ömrü israftır. Kaynak israfıdır, potansiyel israfıdır, kolektif varlığımıza zarardır, ilerlemenin gelişmenin önünde böyle yaratıklar durur işte.
Edit: Yorum uçmuş.
2 cm vizyonuyla kısıtlı aklını başkalarına projekte etmeye çalışan gerizekalılara ve insan davranışını kolundaki saat kadar basit sanan embesillere çok kulak asmamak gerek.
Aklı ifşa yaptığına göre partner arıyor ve sürekli attığına göre çaresiz'den öteye basmayan bir insan(!)ın ne dünyaya ne başkalarına ne kendine bir faydası dokunur, 70 yıl mı yaşayacak? O 70 yıl ömrü karıncaya versen daha az ziyanla daha verimli geçer. Bu insan ne düşünmeyi biliyordur, ne empati yapmayı, ne kendini sorgulamayı. Bu insan bilinçsiz ve farkındalıktan yoksun yaşayacak, öyle ölecektir. Bu insan oksijen israfıdır. Sokak hayvanından öteye geçemeyen farkındalığıyla geçirdiği ömrü israftır. Kaynak israfıdır, potansiyel israfıdır, kolektif varlığımıza zarardır, ilerlemenin gelişmenin önünde böyle yaratıklar durur işte.
Edit: Yorum uçmuş.
0
bakın ben de böyle bir şeyim. bakim, siz nasıl bir şeysiniz?
sözlükten daha küçük bir toplulukta sürekli yazan birilerinin kim ve nasıl biri olduğunu merak ediyor kullanıcılar. kendilerinin de merak edildiğini düşünüyorlar.
belki iyi bir muhabbet olacak, belki arkadaşlık ve evet belki sevgili/eş... ifşalara hoş gözle bakmayan herkesin aklı orasında burasında genelde ama ifşa yapanların değil! nihai amacı sevgili/eş falan bulmak da değil, olay oraya evrilir o ayrı, ama özünde amaç bu değil.
tabii ki fark edilmek, beğenilmek isteği de var. neden olmasın?
sözlükten daha küçük bir toplulukta sürekli yazan birilerinin kim ve nasıl biri olduğunu merak ediyor kullanıcılar. kendilerinin de merak edildiğini düşünüyorlar.
belki iyi bir muhabbet olacak, belki arkadaşlık ve evet belki sevgili/eş... ifşalara hoş gözle bakmayan herkesin aklı orasında burasında genelde ama ifşa yapanların değil! nihai amacı sevgili/eş falan bulmak da değil, olay oraya evrilir o ayrı, ama özünde amaç bu değil.
tabii ki fark edilmek, beğenilmek isteği de var. neden olmasın?
0
amaçlarını bilemeyeceğim; ancak internet üzerinde takıldığım websiteleri içinde duyuru kadar karı kız düşürme amaçlı kullanılan hiçbir sitede bulunmadım. bırak siteyi; tinder'la kapışır bu site.
0
valla ben hep yaparım ama ifsa yaptim diye kari düşürdügümü hic hatirlamiyorum. ki dusse bile turkiyede degilim, amac bence geyik yapmak, eglenmek, kari kiz dusurmek icin atanda vardir ama herkes oyledir demek dogru olmaz.
0
Cevapların her biri için ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Yalnız "Adramelekhh" nickli arkadaşın cevabı biraz ilginç geldi.
Her ne kadar yuvarlağa yakın bir cevap olsa da hakarete varan bir yaklaşım olmuş. Olsun, kendi görüşüdür ama bu cevabın ardından bir soru daha doğar. Şöyle ki;
Soru şu, "ifşa yapanların amacı nedir". Belli ki o kısımda bir anlama kıtlığı veya olguya yabancılık söz konusu. Size göre ayan beyan ortada olan bir açıklamayı herkesin görmesini beklemek doğru değil. Hadi diyelim böylesi ayan beyan bir mevzuya yabancı kalmak benim sığlığım olsun, olabilir, gocunmuyorum. Yalnız bu yabancılığın karşılığı insanlığıma kadar parantez içine girecek bir ünleme sebebiyet vermeli mi? Veya empatiden ne derece yoksun olduğuma? Veya bana bahşedilmiş/edilecek 70 yıl ömrü bir karıncanın çok daha verimli bir şekilde eda edeceğine? Oksijen israfı olduğuma?
Hayır normalde böyle bir yazıyı nick altıma girseniz dahi pek umursayacak biri değilim inanın. Dedim ya, bir soruya daha gebe, o yüzden devam ediyorum. Basit bir soruya karşılık yukarıda saydığım hakaretler dahil olmak üzere kusulan kin ve nefretin kaynağı nedir? Bunun da bir sebebi olmalı.
İroni veya şaka peşinde değilim sayın Adramelekhh. Umarım bu duyuruya tekrar bakıp cevap verirsiniz. Sağlıcakla.
Her ne kadar yuvarlağa yakın bir cevap olsa da hakarete varan bir yaklaşım olmuş. Olsun, kendi görüşüdür ama bu cevabın ardından bir soru daha doğar. Şöyle ki;
Soru şu, "ifşa yapanların amacı nedir". Belli ki o kısımda bir anlama kıtlığı veya olguya yabancılık söz konusu. Size göre ayan beyan ortada olan bir açıklamayı herkesin görmesini beklemek doğru değil. Hadi diyelim böylesi ayan beyan bir mevzuya yabancı kalmak benim sığlığım olsun, olabilir, gocunmuyorum. Yalnız bu yabancılığın karşılığı insanlığıma kadar parantez içine girecek bir ünleme sebebiyet vermeli mi? Veya empatiden ne derece yoksun olduğuma? Veya bana bahşedilmiş/edilecek 70 yıl ömrü bir karıncanın çok daha verimli bir şekilde eda edeceğine? Oksijen israfı olduğuma?
Hayır normalde böyle bir yazıyı nick altıma girseniz dahi pek umursayacak biri değilim inanın. Dedim ya, bir soruya daha gebe, o yüzden devam ediyorum. Basit bir soruya karşılık yukarıda saydığım hakaretler dahil olmak üzere kusulan kin ve nefretin kaynağı nedir? Bunun da bir sebebi olmalı.
İroni veya şaka peşinde değilim sayın Adramelekhh. Umarım bu duyuruya tekrar bakıp cevap verirsiniz. Sağlıcakla.
0
yaşı yetmeyenler için, facebook ilk çıktığında yerli menşeili "yonja" diye bir çöpçatanlık sitesi vardı. baya ünlenmişti ama çok leş bir yerdi. o sebeple gururuna yediremeyenler gizli gizli profiller falan açıyordu.
sonra bir anda facebook çıktı. mahalle baskısı yüzünden yonja'ya girmeyen -yonja'da gizli profilleri olan herkes- herkes "aa ilkokul arkadaşlarımı bulacam" bahanesiyle facebook'a üye oldu. sonra facebook çok başka boyutlara ulaştı falan filan da hikayenin özü aynı.
ön planda hep bir bahane olur. olayın özü ise hep aynıdır.
zaten insanın çiftleşmesine giden yol da bu bahanelerdeki yaratıcılık/zeka oyunlarında gizli. sokaktaki köpek gibi beğendiğin dişinin önce poposunu koklayıp sonra çok afedersin işe geçemezsin. toplumun normlarına aykırı olmayan oyunlar, kurgular yaratmalısın.
özetle "insan"ı oynayan insan her platformu bu amaçla kullanabilir. yadırganacak bir durum yok. yadırgayanlarda esas problem var.
sonra bir anda facebook çıktı. mahalle baskısı yüzünden yonja'ya girmeyen -yonja'da gizli profilleri olan herkes- herkes "aa ilkokul arkadaşlarımı bulacam" bahanesiyle facebook'a üye oldu. sonra facebook çok başka boyutlara ulaştı falan filan da hikayenin özü aynı.
ön planda hep bir bahane olur. olayın özü ise hep aynıdır.
zaten insanın çiftleşmesine giden yol da bu bahanelerdeki yaratıcılık/zeka oyunlarında gizli. sokaktaki köpek gibi beğendiğin dişinin önce poposunu koklayıp sonra çok afedersin işe geçemezsin. toplumun normlarına aykırı olmayan oyunlar, kurgular yaratmalısın.
özetle "insan"ı oynayan insan her platformu bu amaçla kullanabilir. yadırganacak bir durum yok. yadırgayanlarda esas problem var.
0
Çok özür dileyerek son yorumumu yapıyorum; "Adramelekhh" nickli arkadaşın yazdığı cevap bana hitaben değilmiş, kendisi söyledi mesajla. Başka bir arkadaş da teyit etti.
Bu soruyla kırıp gücendirdiğim insanlardan gerçekten kalben özür diliyorum. Amacım yadırgamak veya hor görmek değildi. Evet, adam/karı düşürmek şeklinde seviyeyi bizzat ben düşürerek sordum soruyu ama uzaktan bakan birinin gözünden görülen de kabaca bu, o açıdan değerlendirirseniz sevinirim. Yoksa bir üstteki cevapta yer alan yonja (ve belki ondan bile eski olan hotornot) gibi kavramlara da uzak değilim, biliyorum yani. Oralardaki olay zaten belirli amaca hizmet etmeleriydi (sanıyorum günümüzdeki örneği tinder mesela). Neyse, daha fazla uzatmadan konuyu kendi açımdan kapatıyorum. Esenlikler dilerim.
Bu soruyla kırıp gücendirdiğim insanlardan gerçekten kalben özür diliyorum. Amacım yadırgamak veya hor görmek değildi. Evet, adam/karı düşürmek şeklinde seviyeyi bizzat ben düşürerek sordum soruyu ama uzaktan bakan birinin gözünden görülen de kabaca bu, o açıdan değerlendirirseniz sevinirim. Yoksa bir üstteki cevapta yer alan yonja (ve belki ondan bile eski olan hotornot) gibi kavramlara da uzak değilim, biliyorum yani. Oralardaki olay zaten belirli amaca hizmet etmeleriydi (sanıyorum günümüzdeki örneği tinder mesela). Neyse, daha fazla uzatmadan konuyu kendi açımdan kapatıyorum. Esenlikler dilerim.
0
beyefendi, niye yalvarıyorsunuz? gayet de karı kız derdinde yüzde doksanı. sırf soru sordun diye gelip atar gider yapana "he amk (ankara mali kurumu), cinsel birleşme yaşayıp git" de geç. ne kasıyorsun?
not: senin son cevabın dışında hiçbir yorumu okumadım. kim haklı kim haksız bilmiyorum.
not 2: duyuruda küfür ettiğim için cevabım silinmiş. düzenledim. kıps.
not: senin son cevabın dışında hiçbir yorumu okumadım. kim haklı kim haksız bilmiyorum.
not 2: duyuruda küfür ettiğim için cevabım silinmiş. düzenledim. kıps.
0
Adramelekhh
Herhangi bir internet kafeden almak istemediğim bir belge. Okulumun yazıcılarını kullanabilirim ama çıktısı alınan belgeleri hafızaya aldıklarını biliyorum. Bu hafıza ne kadar süreli oluyor bilmiyorum. Nasıl iz bırakmadan çıktı alırım?Elle mi yazmak lazım illa?Edit: Sanırım aynı şeyden bahsediyoruz,
Herhangi bir internet kafeden almak istemediğim bir belge. Okulumun yazıcılarını kullanabilirim ama çıktısı alınan belgeleri hafızaya aldıklarını biliyorum. Bu hafıza ne kadar süreli oluyor bilmiyorum. Nasıl iz bırakmadan çıktı alırım?
Elle mi yazmak lazım illa?
Edit: Sanırım aynı şeyden bahsediyoruz, ben o dosya isimlerini dosyayı da hafızada tutuyor diye algıladım belki de. Ama daha önce birilerinin "hafızada vardır tekrar alalım" gibi şeyler dediğini de hatırlıyorum.
Elle mi yazmak lazım illa?
Edit: Sanırım aynı şeyden bahsediyoruz, ben o dosya isimlerini dosyayı da hafızada tutuyor diye algıladım belki de. Ama daha önce birilerinin "hafızada vardır tekrar alalım" gibi şeyler dediğini de hatırlıyorum.
0
Eger standart printserverlerden bahsediyorsak, orada hafizaya alma gibi bir durum yok. Kim, saat kacta, hangi dosyayi cikti aldi diye log tutulur. Ama belgenin icerigi hafizaya alinmaz.
Eger özel bir durumdan bahsediyorsan bilemem.
Eger özel bir durumdan bahsediyorsan bilemem.
0
Dosyayı istediğin bir dosya paylaşım sitesine yükle ve linkini paylaşıma aç.
Internet cafeye girdiğinde tarayıcıda gizli pencerede linki aç.
Eğer pdf'se direk yazıcıya gönderebilirsin, diske kaydedilmesi gereken bir dosyaysa çıktı alınca diskte kaydettiğin yerden silersin.
Internet cafeye girdiğinde tarayıcıda gizli pencerede linki aç.
Eğer pdf'se direk yazıcıya gönderebilirsin, diske kaydedilmesi gereken bir dosyaysa çıktı alınca diskte kaydettiğin yerden silersin.
0
İnternete hiç verilmemesi gereken bir dosya :D
En iyisi okul yazıcıları sanırım yine. Flash bellek ile.
En iyisi okul yazıcıları sanırım yine. Flash bellek ile.
0
tahin pekmez yoğurt
Alalı bir ay olan ayakkabım yanından birazcık açıldı. Merkezi yerlerde bunu nerede tamir ettirebilirim. Gözüme hiç ayakkabı tamircisi çarpmadı. Merkezi yerlerde bildiğiniz bir tamirci var mı? Ayakkabı deri bu arada.
Alalı bir ay olan ayakkabım yanından birazcık açıldı. Merkezi yerlerde bunu nerede tamir ettirebilirim. Gözüme hiç ayakkabı tamircisi çarpmadı. Merkezi yerlerde bildiğiniz bir tamirci var mı? Ayakkabı deri bu arada.
0
piston aşağı indi
soruda anlam biraz bulanik oldu, hizlica ornege geceyim. bir arkadasim var; cocuk felaket donanimli, okuyor, arastiriyor, izliyor, genel kulturu, bilgisi, tarih ve siyaset bilgisi oldukca iyi. mizahtan anliyor, guldugu ve paylastigi seyler oldukca komik. gundemi takip ediyor, sozlugu biliyor, temiz,
soruda anlam biraz bulanik oldu, hizlica ornege geceyim. bir arkadasim var; cocuk felaket donanimli, okuyor, arastiriyor, izliyor, genel kulturu, bilgisi, tarih ve siyaset bilgisi oldukca iyi. mizahtan anliyor, guldugu ve paylastigi seyler oldukca komik. gundemi takip ediyor, sozlugu biliyor, temiz, guvenilir, akca pakca bir insan. fikir sordugun her konuya da gayet mantikli, bilimsel veriler isiginda guzel de cevaplar veriyor. sohbeti de guzel. ne guzel degil mi insanin etrafinda boyle insan olmasi?
gel gelelim ben elemana bir turlu isinamiyorum. yahu diyorum allah allah bende mi bir problem var acaba, onu da bulamiyorum. aramizda en kucuk bir ego savasi, en kucuk bir uste cikma cabasi da yok. birbirimizden faydalanma gibi, dedikodu gibi huylarimiz da yok. fark ediyorum ve anlamlandiramiyorum ki ben kendisini hic aramiyorum, yokmus gibi hayatima devam ediyorum. goruselim diyor, bulusalim diyor, isim olmadigi halde useniyorum. baskasi deyince gidiyorum mesela, ozunde ne kadar ayip. goruselim istegi de oyle bogucu degil bu arada, aradigi zaman telefonda mutlaka guluyoruz bi konuya. valla ben isin icinden cikamadim. bu arada yeni arkadasim falan da degil nereden baksan 10 senedir taniyorum. ama genel olarak ben uzakta duruyorum bir adim. buna da anlam veremiyorum. hemcinsine neden yapar boyle bir seyi insan? sizin de sebepsiz yere sevmediginiz insanlar var mi?
not: erkegim bu arada yanlis anlasilmasin :)
gel gelelim ben elemana bir turlu isinamiyorum. yahu diyorum allah allah bende mi bir problem var acaba, onu da bulamiyorum. aramizda en kucuk bir ego savasi, en kucuk bir uste cikma cabasi da yok. birbirimizden faydalanma gibi, dedikodu gibi huylarimiz da yok. fark ediyorum ve anlamlandiramiyorum ki ben kendisini hic aramiyorum, yokmus gibi hayatima devam ediyorum. goruselim diyor, bulusalim diyor, isim olmadigi halde useniyorum. baskasi deyince gidiyorum mesela, ozunde ne kadar ayip. goruselim istegi de oyle bogucu degil bu arada, aradigi zaman telefonda mutlaka guluyoruz bi konuya. valla ben isin icinden cikamadim. bu arada yeni arkadasim falan da degil nereden baksan 10 senedir taniyorum. ama genel olarak ben uzakta duruyorum bir adim. buna da anlam veremiyorum. hemcinsine neden yapar boyle bir seyi insan? sizin de sebepsiz yere sevmediginiz insanlar var mi?
not: erkegim bu arada yanlis anlasilmasin :)
0
Var, aynen anlattigin gibi hic sevmedigim birkac kisi var. sebep yok.
Sonra ben soguk soguk durunca selam vermemeye kadar gidiyor iki taraftan da :D
Sonra ben soguk soguk durunca selam vermemeye kadar gidiyor iki taraftan da :D
0
Onunla konuşmak seni yoruyor olabilir. Bir sohbette daldan dala atlayınca insan sıkılıyor. Bana göre en yakın arkadaşlarla bomboş muhabbetler bile yapılabilir. Siz böyle muhabbetler yapamadığınız için onu aramıyor olabilirsiniz. Ben de mesela buluşacağım arkadaşımla karı-kız, iş güç, futbol, basketbol, oyun, dersler, hayat gibi onlarca konuda boş muhabbet yapmak isterim. Kültür istesem bu iş için zaten binlerce kitap, dizi, film var. Beklenti meselesi aslında.
Ek olarak sevmediğim insanlar var tabii ki ama temelde hepsinin bir sebebi var.
Ek olarak sevmediğim insanlar var tabii ki ama temelde hepsinin bir sebebi var.
0
Sebepsiz sevmemek olmaz. Bu kadar üstün gördüğün biriyse belki bu yönü kaçınmana neden oluyordur.
0
bir türlü ısınamadığım birileri olabiliyor. bana hiçbir zararı hatta en ufak iletişimimiz bile olmamasına rağmen sevmemek sebepsiz sevmemekse öyle diyebiliriz. biraz önyargı ama genel olarak halini tavrını konuşmasını ne bileyim bakışını bile itici bulduğum, bu yüzden mesafeli olduğum ve sevmediğim insanlar oluyor.
0
var, bir insan var hiçbir kötülüğünü görmedim, aramızda herhangi bir sorun yok ve kendisini sevmiyorum. herkese ısınmak zorunda olduğumu da sanmıyorum. kaç yıldır tanıdığımı bilmiyorum, 50 sene geçse de seveceğimi sanmam.
0
Biraz üstüne gitsen o hislerin belki bulursun sebebini. Elbette kimse herkesi sebep yoksa sevmek zorunda değil ama vardır bir sebebi. Bulamaman da gayet olası. Ben şunu şu yüzden sevmiyorum dediklerimiz için de kim emin olabilir ki? Bunlar üstünde kontrolümüzün çok az olduğu neden öyle hissettiğimizi bilemeyeceğimiz haller. Bilemeyeceğimiz derken asla tam emin olamamaktan bahsediyorum yoksa bunun yine en sağlam kaynağı bizim hislerimiz. Birini x sebepten sevmediğine eminken bir gün birden beyninin senden sakladığı bir şey hissedersin, üstüne gidersin ve bambaşka bir sebep olduğuna ikna olursun. Bu da başka bir farkına varışla değişebilir. Çok kafayı takmamak lazım diye düşünüyorum.
Ben bir sebep bulamadığım zaman böyle durumlarda sebebini aramaya düşüyorum ve haksızlık etmemeye çalışıyorum.
Ego sıkıntısı yok diyorsun ama bu tespit etmesi kolay bir şey değil gerçekten. Bayağı araştırman lazım içeriyi, bütün hislerini alt üst edeceksin bakılmadık yer bırakmayacaksın ki o hissin sebebine dair bir şeyler bulabilesin.
Kıskanmışsın çatlaaa düzeyi youtube yorumları kadar da basit değil tabi olay.
Ben bir sebep bulamadığım zaman böyle durumlarda sebebini aramaya düşüyorum ve haksızlık etmemeye çalışıyorum.
Ego sıkıntısı yok diyorsun ama bu tespit etmesi kolay bir şey değil gerçekten. Bayağı araştırman lazım içeriyi, bütün hislerini alt üst edeceksin bakılmadık yer bırakmayacaksın ki o hissin sebebine dair bir şeyler bulabilesin.
Kıskanmışsın çatlaaa düzeyi youtube yorumları kadar da basit değil tabi olay.
0
eurhka
hürriyetemlak.com'un iki filmlik serisi mesela. karakter yaratmışlar.https://www.youtube.com/watch?v=xjvn9Rn3Edsbu şekilde örnekler arıyorum eğer hatırlayan varsa. banka reklamları falan hariç, onlarınki güzel olmuyor. mizah yapılması önemli. teşekkürler <3
hürriyetemlak.com'un iki filmlik serisi mesela. karakter yaratmışlar.
www.youtube.com
bu şekilde örnekler arıyorum eğer hatırlayan varsa. banka reklamları falan hariç, onlarınki güzel olmuyor.
mizah yapılması önemli. teşekkürler <3
www.youtube.com
bu şekilde örnekler arıyorum eğer hatırlayan varsa. banka reklamları falan hariç, onlarınki güzel olmuyor.
mizah yapılması önemli. teşekkürler <3
0
0
0
Doritos alaturca - cem yılmaz
Arçelik - robot
Opet - cem yılmaz
Ace - Ayşe Teyze
Lays- yiyin gari
Derby - Ali Desidero
Regal - tokatlayan abi
Merinos Halı - İbrahim Tatlıses
not: aklıma geldikçe modifiye ederim
Arçelik - robot
Opet - cem yılmaz
Ace - Ayşe Teyze
Lays- yiyin gari
Derby - Ali Desidero
Regal - tokatlayan abi
Merinos Halı - İbrahim Tatlıses
not: aklıma geldikçe modifiye ederim
0
Banka olmasın demiştin de, benim hatırladığım en ilginçleri onlardı. Uğur Yücel’in Arzum Onan’a aşık olduğu ve sağduyusu olan Haluk Bilginer sayesinde Papuanca konuşmak gibi garip şeyler yaparak işlerini kopardığı bir reklam serisi vardı. Çok eğlenceliydi. Tabii üstünden 20 yıl geçince eski teknoloji kaldı biraz. İş Bankası’nın reklamıydı.
youtu.be
youtu.be
Serinin bir reklamı daha vardı Arzum Onan’la Uğur Yücel’in tanıştığı.
Eskiden Marmara Bira’nn reklamları vardı. Aşkın’la Taşkın diye geçerdi. Taşkın’ı Metin Akpınar, Aşkın’ı Berna Laçin oynardı. Üç reklam sürdü o da ama çabuk kaldırıldı. Bulamadım onu.
İçinde Chevy Chase’in olduğu iki Cola Turka reklamı vardı. Biri çok ünlü olunca diğerini çekmişlerdi ama ikinci o kadar güzel olmamıştı.
youtu.be
youtu.be
Serinin bir reklamı daha vardı Arzum Onan’la Uğur Yücel’in tanıştığı.
Eskiden Marmara Bira’nn reklamları vardı. Aşkın’la Taşkın diye geçerdi. Taşkın’ı Metin Akpınar, Aşkın’ı Berna Laçin oynardı. Üç reklam sürdü o da ama çabuk kaldırıldı. Bulamadım onu.
İçinde Chevy Chase’in olduğu iki Cola Turka reklamı vardı. Biri çok ünlü olunca diğerini çekmişlerdi ama ikinci o kadar güzel olmamıştı.
0
banka olmasın demişsiniz ama benim en çok sevdiğim reklam dizisi garantinin deneysel bankacılık reklamlarıydı. erdal bakkallı olanlar.
bi de özgür kız vardı
bi de özgür kız vardı
0
Mcfly
Aynı Biletix gibi fakat daha çok eğitim, konferans gibi aktivitelerin biletleri satılıyordu. Neydi bu site ?
Aynı Biletix gibi fakat daha çok eğitim, konferans gibi aktivitelerin biletleri satılıyordu. Neydi bu site ?
0
dwight
Merhaba,Bir websitesi almıştım 5-6 ay önce. Godaddy whois gizleme yapmıştım. Ancak domain'i tamamen silmek istiyorum.Sildiğimde bilgilerim tamamen mi gider? Yoksa sildikten sonra whois sorgulama yapıldığında bilgilerim çıkar mı?
Merhaba,
Bir websitesi almıştım 5-6 ay önce. Godaddy whois gizleme yapmıştım. Ancak domain'i tamamen silmek istiyorum.
Sildiğimde bilgilerim tamamen mi gider? Yoksa sildikten sonra whois sorgulama yapıldığında bilgilerim çıkar mı?
Bir websitesi almıştım 5-6 ay önce. Godaddy whois gizleme yapmıştım. Ancak domain'i tamamen silmek istiyorum.
Sildiğimde bilgilerim tamamen mi gider? Yoksa sildikten sonra whois sorgulama yapıldığında bilgilerim çıkar mı?
0
Savcılık nerden çıktı adam yoldan geçen insanın ulaşmasından bahsediyor açıkça.
0
evet yoldan geçen insan ulaşması durumu. kişisel bir websitesiydi ilgilenemedim. sildiğimde whois sorgulamada ya da başka bir şekilde çıkar mı diye merak ediyorum.
0
catpat
İki tanesi erkek, biri kız toplam 3 arkadaşım burnunu yaptırdı. Şuan üçününde bikaç yıl geçmiş durumda. Karakterlerinde köklü değişiklikler olduğunu gözlemliyorum. Özellikle de dengesizleşme, empati yeteneğinde azalma gibi. Geçen yılların insanları değiştirdiğini düşünsemde başka kişilerde (estetik
İki tanesi erkek, biri kız toplam 3 arkadaşım burnunu yaptırdı. Şuan üçününde bikaç yıl geçmiş durumda. Karakterlerinde köklü değişiklikler olduğunu gözlemliyorum. Özellikle de dengesizleşme, empati yeteneğinde azalma gibi. Geçen yılların insanları değiştirdiğini düşünsemde başka kişilerde (estetik yaptırmamış olan yada başka yerine yaptırmış kişilerde) bu kadar bariz göremiyorum karakterdeki bu olumsuz yönde değişimi.
Sorum şu; Burun estetiği sırasında veya sonrasında vs. beyinde bir bölge etkilenip kişilik, karakter değişimine sebep oluyor olabilir mi? Türkçe kaynaklarda bir bilgi bulamasam da yabancı kaynaklarda araştırmalar vardır diye düşünüyorum ama google translate ile anlaşılmıyor.
Sorum şu; Burun estetiği sırasında veya sonrasında vs. beyinde bir bölge etkilenip kişilik, karakter değişimine sebep oluyor olabilir mi? Türkçe kaynaklarda bir bilgi bulamasam da yabancı kaynaklarda araştırmalar vardır diye düşünüyorum ama google translate ile anlaşılmıyor.
0
Dış görünüş düzelince aşırı özgüven yüklemesi olup götleri kalkmış bence. Bir kız arkadaşım göğüslerini yaptırınca bambaşka bir insana dönüşmüştü.
0
Tıbbi bir neden aramaya gerek yok. Başka yerlerini yaptıranlar da aynı oluyor. Sebep aşırı özgüven akabindeki göt kalkması +1
0
Tıbbı sebep arıyorum çünkü özgüvenle alakalı değişiklikten bahsetmiyorum... Değişimler genel olarak empati yoksunluğu ve dengesizlik üzerine. Özgüvende ki ufak değişiklikler her estetik sonrası gözlemlenebilir ve doğal geliyor. Birde özgüvenli insan dengesiz ve empatisizdir gibi bir genelleme yapılamaz bana göre.
0
burun estetiğinden sonra insanların dengelerinde bir problem yaşayabildiklerini biliyorum. hostes bir arkadaşım burnunu yaptıran bir arkadaşın yaptırdıktan sonra uçuşlarda hep dengesini yitirip bir o yana bir bu yana sallandığından bahsederdi. hatta kenara çekmiş konuşmuş ne oluyor diye, o da burun ameliyatımı olduktan sonra dengemi yitirdim doktor bahsetmişti bundan demiş.
0
Yaşınız kaç? İnsanların birkaç yılda böyle değişmesi normal.
Öte yandan öz imajın değişiyor ama böyle bir genelleme yapılmaz bence. Bu da çok yönden etkiliyor insanı. Mesela gülerken konuşurken kafasında canlanan kendisi farklı olacak. Dallanır budaklanır hiç belli olmaz nasıl etkileyeceği sanki.
Öte yandan öz imajın değişiyor ama böyle bir genelleme yapılmaz bence. Bu da çok yönden etkiliyor insanı. Mesela gülerken konuşurken kafasında canlanan kendisi farklı olacak. Dallanır budaklanır hiç belli olmaz nasıl etkileyeceği sanki.
0
Ben hem dişleri hem burnu yaptırıyorum. Hayatim boyunca gamsız ve empati yeteneği olmayan bir adam olmayı diledim . Umarim olurum.
0
Benim de burnumda estetik var ama karakterim değişmedi?
Onların özgüveni yerine gelmiştir, ondandır
Onların özgüveni yerine gelmiştir, ondandır
0
@nobody
Sadece seks davranışı kişilikte sandığın kadar yüksek bir paydaya sahip değil. Öz görüntü yapılan her mimikte her harekette kafada canlanacağı için davranışları derinden etkiler. Bu anlattığımın yanında seks yapma ihtimalinin artması komik bir etken kalır. Babannenin elini öpme şeklin bile değişebilir (değişir de). Gülüşün, yürüyüşün, konuşurken dudaklarına verdiğin hareket, küçük ve büyük jestlerin miniklerin, hepsi.
Bu bahsettiğim değişiklik hakkında farazi konuşmuyorum ayrıca, deneyimledim gözlemledim.
Sadece seks davranışı kişilikte sandığın kadar yüksek bir paydaya sahip değil. Öz görüntü yapılan her mimikte her harekette kafada canlanacağı için davranışları derinden etkiler. Bu anlattığımın yanında seks yapma ihtimalinin artması komik bir etken kalır. Babannenin elini öpme şeklin bile değişebilir (değişir de). Gülüşün, yürüyüşün, konuşurken dudaklarına verdiğin hareket, küçük ve büyük jestlerin miniklerin, hepsi.
Bu bahsettiğim değişiklik hakkında farazi konuşmuyorum ayrıca, deneyimledim gözlemledim.
0
burcem
yani lobların üzerindekiler.nasıl alınır? neyle alınır?makineyle mi? tüy dökücüyle mi? yoksa ağda mı daha iyi? hangisiyle alsak çoğalmaz ya da sertleşmezteşekkürler.
yani lobların üzerindekiler.
nasıl alınır? neyle alınır?
makineyle mi? tüy dökücüyle mi? yoksa ağda mı daha iyi? hangisiyle alsak çoğalmaz ya da sertleşmez
teşekkürler.
nasıl alınır? neyle alınır?
makineyle mi? tüy dökücüyle mi? yoksa ağda mı daha iyi? hangisiyle alsak çoğalmaz ya da sertleşmez
teşekkürler.
0
almışken ya makineyle ya ağdayla alın. tüy dökücünün jiletten farkı yok, hemen uzar. hormonal bi bozukluk yoksa bu tip müdahalelerde -jilet dahil- tüyler çoğalmaz.
ama en mantıklı olanı almamak bence. ne gerek var ki?
ama en mantıklı olanı almamak bence. ne gerek var ki?
0
Erkeksen alma. Onun disinda neyle alirsan al sertlesmez cogalmaz.
0
Erkeksen ağda falan sakın düşünme oralara; muhtemelen ölürsün acıdan. Çok rahatsız oluyorsan tıraş makinesiyle üzerinden geç gitsin. Kılların sertleşmesi konusunda değişen bir şey olmaz (jilet hariç) kıl nerede olursa olsun.
0
Bence ne ağda ne jilet ne tüğ dökücü onlar sert çıkmasına sebep olur ve baya bi tahriş edebilir popişinizi
Bence en iyisi epilasyon tamamen bitirin demiyorum ama. 3-4 seansta bile baya bir azalır ve siz de rahat edersiniz. Hem hijyen açıaından da böylesi daha sağlıklı olur diye düşünüyorum.
Bence en iyisi epilasyon tamamen bitirin demiyorum ama. 3-4 seansta bile baya bir azalır ve siz de rahat edersiniz. Hem hijyen açıaından da böylesi daha sağlıklı olur diye düşünüyorum.
0
Bence almayın. Kadında da erkekte de o bölge can yakar bence ağdada. Diğerleri de bana gereksiz geliyor.
0
Alma +1. Zaten kalın siyah bir tüy değilse rahatsızlık çıkarmaz görüntü olarak bence.
Edit: Biri daha "diye düşünüyorum" diye bitirmiş, tekrar etmemek lazım diye düşünüyorum.
Edit: Biri daha "diye düşünüyorum" diye bitirmiş, tekrar etmemek lazım diye düşünüyorum.
0
Erkeksen alma denmiş.
Kadınsan da alma. Hatta kadınsan hiç alma. Kadının o bölgede hepi topu ne kadar tüyü olacak ki? Bir de var olsun. Alma.
Kadınsan da alma. Hatta kadınsan hiç alma. Kadının o bölgede hepi topu ne kadar tüyü olacak ki? Bir de var olsun. Alma.
0
eğer kadınsanız kuaförlerdeki ağdacılar alıyorlar. erkekseniz bilemiyorum.
0
Aşk Adamı
evet 1 saat önce yavaş yavaş ağrı bastırdı. sol testiste yumru var okudum varikosel falan belirtisine benziyor. Fakat bu durdu durdu 1 saat içinde mi ağrı yapmaya basladı ne yapsam yururken bile acı cekıyorum dediğim gibi bundan 1 saat öncesine kadar hiç birşeyim yoktu. yaş 23edit apranax alayım mı
evet 1 saat önce yavaş yavaş ağrı bastırdı. sol testiste yumru var okudum varikosel falan belirtisine benziyor. Fakat bu durdu durdu 1 saat içinde mi ağrı yapmaya basladı ne yapsam yururken bile acı cekıyorum dediğim gibi bundan 1 saat öncesine kadar hiç birşeyim yoktu. yaş 23
edit apranax alayım mı
edit apranax alayım mı
0
Güçlü bir ağrı kesici al (internette benzer durumlara öneri bulabilirsen veya bir eczacı veya doktor tanıdığın varsa tavsiye al) ve doktora git olabildiğince erken. En kötüsünden şüphelenip strese girme.
Bana yıllardır çok nadir olur bu, 2-3 gün sürer geçer. Ben doktora gitmedim, sen git.
Bana yıllardır çok nadir olur bu, 2-3 gün sürer geçer. Ben doktora gitmedim, sen git.
0
