[]

Sözlüğü okuyabiliyor musunuz?

Sevgili savaşçı Galyalı'lar;
Sorum aynen başlıktaki şeklinde.. Ama biraz daha derin..
Ben son bir yıldır sözlükte herhangi bir başlığı açıp, "troll" dene nane adamlara rastlamadan birşey okuyamaz oldum. Eskiden sürekli farklı şeylere denk geldiğim şu mecrada, "bir yorum içeren söz. filmlerle alakalı. ingilizce kelime içeriyor. samimiyet dolu.", "laikçilerin karılarını satmalarının tek sebebi", "dincilerin kitaplarının gerçek olmadığının kanıtı" benzeri şeylerden başka yazıya denk gelmez oldum.
Önceleri "bunlarda kendileri eğleniyorlar işte ne olacak" diyordum. Son zamanlarda ise aniden sözlük ekranını kapatmamı sağlayacak kadar asabımı bozmaya başladılar. Öyle bir yazıyorlarki, terbiye sınırı yok, mantık yok, sadece art niyet var. Katlanamayıp kapatır oldum dediğim gibi..

Siz nasıl katlanıyorsunuz?

 
@esmer : Yazdıklarımdan umarım takıntılı olduğum kanısına varmadın.. Sözlüğü takıntı edecek kadar düşünmüyorum. Sadece dediğim gibi bir "mecra" ve ona göre değer veriyorum kendimce..
Bahsettiğim de "benim istediğim gibi yazmıyorlar" değil.. Bunuda yanlış anladın. Olay genele hitap etmeyen, mantıksız, sadece "ne kadar bozabilirim konsepti" temalı yazılar..

  • quaker  (31.07.11 23:34:50) 
katlanmak demeyeyim de hoşlanmıyorum bu halinden.

eskiden sözlükte insanlar ( ki az sayıdaydı hepsi) değer vererek bi şeyler paylaşırdı. geyikler bile belirli bi ölçülüydü.

önce entryleri tükettik sonra da geri kalan herşeyi.

ben sol frame'e hiç bakmıyorum. girer girmez kapatıyorum. çünkü yaptıklarını "eğlenmek" olarak tanımlayan bazılarının yazdıkları hoşuma gitmiyor. her koşulda siyasi nefretini kusanlar da hoşuma gitmiyor.

sonuç mu? (bkz: ekşi sözlük çok bozdu)
  • rondo alla turca  (31.07.11 23:36:35) 
@rondo alla turca: Yani tabii bozduda diyebiliriz ama ben buna bir evrimleşme olarak bakıyorum.. Ve buna uyum gösteriyor olmak lazım eğer okumaya devam edeceksek.. Temel sorumda bu zaten, bu gidişata nasıl ayak uyduruyorsunuz? Okunacka halde olmayan yüzlerce kişi varken..


  • quaker  (31.07.11 23:38:18) 
evet bu bir evrimleşmedir. herşeyin stabil kalmasını beklemek akıllıca olmazdı. ancak eskiden evrimleşme orta noktada olurdu. yeni gelenler bi şeyler katardı. sözlüğün nasıl diyeyim bir ortak paydası olurdu.

evrimleşme türkiye'yi yansıtıyor. bir o uçtan bir de öbür uçtan birbirlerini yiyenler...

eskiden burası türkiye'nin dışında bir yer gibiydi. belki de ondan soluk alıyordum,şimdi türkiye'den farkı yok.

bazı konularda bilgi ihtiyacım olduğunda bakıyorum ve eskisi kadar çok zaman geçirmiyorum sanırım böyle yanıtlayabilirim.

eskisi gibi özel olarak "okumak" gibi bir eylem içinde değilim. eskiden eğlenerek okurdum
  • rondo alla turca  (31.07.11 23:40:55) 
@esmer : tabii haklısın, dert edecek zaten bir sürü olayım veya olayımız var..
Benim dediğim şey sadece sözlük odağında buna nasıl katlanıyorsunuz..
Soruda demek istediğim "hayatımın merkezindeki sözlük bu hale nasıl gelir" değil :)
Bu sonuçta televizyon izlemek gibi, her kanalda bazı saçmalıklar var diye, o kanalları görmezden geldikçe dışa kapanıyor izleyici.. Sadece cnbc-e izlemek de saçma :)
  • quaker  (31.07.11 23:41:42) 
açıklayıcı olur mu bilmiyorum ama tv'yi hayatımdan çıkardım ve çok rahatladım.

sözlükte de aynı şekilde sol frame'i hayatımdan çıkardım ve yine rahatım.
  • rondo alla turca  (31.07.11 23:42:45) 
birisi bir başlığa eleştirel entry giriyor sonraki biri hemen altına uzun uzun savunmasını yapıyo filan.ne mal insanlar var ya.gereksiz yani.beğenmeyene de hakaret eder filan.


  • retarded  (31.07.11 23:44:40) 
@rondo alla turca : cevap çok güzel teşekkürler.. Hani belki aşırı elitist ve itici bir yaklaşım ama, tam olarak topluma yayıldıkça katlanılmaz oluyor belkide ekşi sözlük..
E tabii yönetim nezdinde de bu istendikten sonra bizim yapabilecek birşeyimiz yok.
(Ana haberleri izlemeye çalışıyorum hala tv'de olduğu kadar..)
  • quaker  (31.07.11 23:44:43) 
(bkz: ekşi++)
(bkz: donuz)

gereksizleri atıyorum. niye hamallık edeyim. donuz bedava
  • lancelot du lac  (31.07.11 23:47:33) 
badi list rullaz.


  • cedric tweedledee  (31.07.11 23:49:57) 
@cedric tweedledee : Çok az ilgileniyorum aslında hem sözlük ile hem de içeridekilerle.. Kendi halinde bi okuyucu oldum çıktım.. Pek işime yaramıyor badiler :)


  • quaker  (31.07.11 23:50:54) 
evet haklısın öyle bir yer oldu. ama benim umrum değil mesela. sadece istediğim başlıklara bakıp çıkıyorum. izlediğim filmler hakkında yazıyorum arada tek tük işte. ekşi duyuru'ya daha çok takılıyorum mesela. geçende de böyle birşey sorulmuştu, bu aralar serzenişler de artış var :)


  • ermanen  (31.07.11 23:54:08) 
cevap basit okuyamıyorum.

sorunun kaynağı troll yazarlardan ziyade yönetimin olaya bakış açısı. ama merak etmeyin sözlüğün popülaritesi günden güne azalıyor ve onlar da bu bakış açılarının sonucuna katlanacaklar. popülaritesi azalıyor derken hit sayısı, reklam gelirleri azalıyor anlamında söylemiyorum. azalan ekşi sözlüğün referans olma gücü, eleştiri gücü. artık kimse burayı önemsemiyor. topluca bir bırakma olsa veya geçebilecek daha uygun bir platform olsa ben de hemen bırakacağım.
  • moon palace  (01.08.11 00:49:30) 
@moon palace : Topluca bir tepki koyma asla olmayacaktır kanısındayım. Buradaki cevaplarda dahi farklı tepkiler görüyoruz. Gerçi bana biri gelip, "ekşi çok bozdu gel yeni platforma üye ol" diye, pek sallamam.. Alışkanlık ve aidiyet hissi.. Hiç okuyamasam bile..


  • quaker  (01.08.11 00:52:48) 
[]

Flash ActionScript 2 Arapça TextInput Sorunu

Merhabalar son teknolojinin vatanı Galya'nın cesur halkı;
Arap bir firmadan proje devraldık.. Aldık almasınada, adamların proje flash ve as2 üzerine kurulu.. Gel görki, bu projeye ramazan dolayısıyla birşeyler eklemek istiyorlar.. Ve mesaj fasilitesi var bu eklentiler arasında..
Dynamic textfield ile swf'ye xml'den arapça metin girmeyi hallettim as2 için.. Ama textinput çözemiyorum. Kullanıcıya arapça metin yazdıramıyorum.
Tecrübesi olan varsa, birazcık fikir şeyetse muhteşem olur..
Bu arada dynamic textfield çözümüm css kullanmaktan geçiyor..

Ayrıca ; Arapça fılaş mı olur lan!

 
kullanıcıya arapça metin yazdıramıyorum derken? mesela nereye ne yazdırmak istiyorsun?
adam arapça harf yazdığında orada ne çıkıyor? saçma bi karakter mi?

  • msecure  (04.07.11 16:02:54) 
Hiçbir metin gözükmüyor.. Texti dinamik olarak xml'den okutup getirirsem, yazı çıkıyor. Ama ben metni elle yazmak istersen uygulama başladıktan sonra(mesan gönderme kısmı gibi) hiçbirşey yazmıyor..


  • quaker  (04.07.11 21:43:59) 
[]

Köpek için alt bezi..

Selam Sezar'ın tek korktuğu toprak Galya'nın mağrur insanları;
Daha önce birkaç sefer sevgili köpeğimiz hakkında size sorular sormuştum.
Yok eve tuvaletini yapma problemi, şu bu ne yapabiliriz diye..
Çok farklı yaklaşımlar gelmişti, "tekrar eğitim, tedavi, ilaç vs." olmak üzere..
Artık veterinerinde söylediği tek birşey var, "Bu köpek bunadı.. Yapılacak birşey yok. Birşeyi engellemek için ilaç versek, başka bir yerini bozarız.. Dokunmamak lazım.." (Köpeğimiz 14.5 yaşını geçiyor..)

Artık eve tuvalet yapma olayı sınırı aştı.. Elde kovayla geziyorum.. Her tarafta çamaşır suları var.. Hatta bir odadaki parkeler ıslanmaktan kabardı, parke yaptırmamız gerekecek. O kadar zor durumdayız.

Bunun önüne geçmemiz gerekiyor, köpekler için alt bezi nereden bulabiliriz?
Bulamasak ne yapabiliriz? Hasta alt bezi alıp biz mi uygun hale getirsek?
Acil yardımınız gerekiyor.
Teşekkürler..

 
alt bezi takarsanız poposunda kurur, tıkanır, yara olur. yemekten hemen sonra dışarı çıkıyor mu? hareketini evin belli bir bölgesine kısıtlamanız mümkün mü?


  • kediebesi  (02.07.11 12:54:45) 
@kediebesi : Yemekten sonra ile sınırlı bile değil.. Günde 3-4 sefer çıkıyor..
Gece yarısı oda kapıma yaptı mesela.. Kokuya uyandım ve temizledim..
@elxa: Cidden temizlemek artık sinir yaratıyor.. Ben yaşlanınca umarım banada böyle bakan biri çıkar.. O videoyu da gördüm. Düşünüyorum yapmayı..
  • quaker  (02.07.11 13:26:06) 
Köpeğinizi bu kadar seviyor olmanız ne güzel,tebrik etmek istedim.Kolaylıklar diliyorum...


  • alınacaknikmikaldıaq!  (02.07.11 18:45:25) 
aklıma bişi geldi. böyle yere sermelik bezler var, paketli satılıyor. eczanede.com böyle bişi
sürekli yatmayı sevdiği bir yer varsa, oranın yakınına bundan serseniz, ona yapmasını teşvik etseniz, nasıl alıştıracağınızı bildiğinizden eminim.
bir de eğer bez takmayı düşünüyorsanız ve uzun tüylü bir hayvansa poposunu traş etmek rahatlatır sanıyorum.
  • kediebesi  (02.07.11 22:23:17 ~ 22:23:56) 
[]

Referandum için kaç milletvekili gerekir?

Sevgili Galyalı'lar,
Soru başlıkta..
Biraz daha açmam gerekirse; AKP şimdi 330 oy altına düşerse, anayasa değişikliği yapma ihtimali ne olacak?
Referanduma gidebilecek mi?
Gidebilmesi için en az kaç milletvekili gerekir?


Teşekkürler!

 
330 gerekir. eğer düşerse 330'un altına , uzlaşmaya gitmesi gerekiyor diğer partilerle. ya da dieğr partiler içinde 330'a erişene kadar milletvekili kafalaması lazım.


  • harrage  (12.06.11 19:17:43) 
Şu anki durumla akp'yi memnun edici bir durum yok yani?
O "Bize 367 verin" sözlerine istinaden soruyorum tabii.

  • quaker  (12.06.11 19:25:35) 
anayasa değiştirmek için 367 gerekiyor. ancak 367 yakalanmadigi taktirde, 330 ve ustu olmasi durumunda referanduma gidilebiliyor (yani halka sorulabiliyor).


  • perkele  (12.06.11 19:32:12) 
330-367 arası referandum zorunludur. 367 ve üstü tercihlidir.


  • fusiondx  (12.06.11 19:32:33) 
anayasayı değiştirmek için akp'nin zaten 367 mv ye ihtiyacı yok. 330 mv'yi geçtikten sonra referandum yolu açılıyor. referandum demek de direk akp'nin istediği demek. şu an yüzde 51 alan bir akp üstüne kafalanmış milliyetçiler ve belli bir miktar yetmez ama evetçi ile neler yapıldığını akp son referandumda gösterdi. akp'nin istediği gibi at koşturmaması için tek yol 330'un yaklaşık bir 20 mv altında kalması(çünkü diğer partiler oylamada fire de verebilirler) idi ki çok zor. yani akp ha 367 almış ha 330 almış ha 550 almış hepsi aynı.hayırlısı diyeceğim , ama dilimin ucuna gelmiyor


  • harrage  (12.06.11 19:37:05) 
[]

22 Ağustos'tan sonra DNS kullanımı ne olacak?

Sevgili Galya'nın yenilmez savaşçıları;
Malum, Sezar Roma'daki hükümdarlığını genişletme çabasında, her türlü iletişim aracının önüne engel koymakta..

Bizlerde DNS kullanıp sağa sola giren güruh içindeyiz sanırım..
E peki ne olacak?
Bu "DNS kullananlar suçlu durumuna düşecek!" geyiği doğru mudur?
Ben host dosyamı editleyip, bir de DNS'imi 8.8.8.8'e ayarlayıp yasaklı bir siteye girdiğimde, nasıl bir uygulama olacak?

Korkmak ile korkmamak arasındaki ince çizgiden, direk panik havuzuna atlamak üzereyim..
Bir el atıverin..

 
@lieutenantmono & @mrtksn : İkinizde aynı noktaya parmak bastığınızdan böyle soruyorum; peki etrafta gezen "dns değiştirip girince suçlu durumuna düşücez" lafları nedir?
Madem hiçbir şekilde DNS ile aşılamayacak, bu kanunsuz duruma düşme korkusunun sebebini anlamıyorum?
Zaten panik atağa bağladım bu sansür yüzünden, birde belirsizlik iyice delirtecek..
  • quaker  (02.06.11 17:12:05) 
22 agustostan sonra ne olacağını anlatan bir yazı: sosyalmedya.co


  • vejeteryan vampir  (02.06.11 17:19:31) 
Yani Dawkins'in sitesine girdik diye suç işlemiş olacağız, benim anladığım bu.


  • vexations  (02.06.11 18:03:40) 
Aslına bakarsanız, benim derdim işlendiği varsayılan suçun tespiti ve buna karşılık ne yapılacağı..
Tamam filtreden geçirirler, belirlerler..
Ee sonra?
Ben yazdığım kod için girdiğim forumda, yasak bir içerik var diye yanacak mıyım? Polis mi basacak evi?
  • quaker  (02.06.11 21:04:35) 
dns ile giremeyeceksın, girsen de suc olacak, ınternet hızmetın kesilebilir, ,nternet baglantısı stın alamayabilirsin. ceza vs de cabası.


  • bryan fury  (02.06.11 21:24:13) 
İnternet ile çalışan insanlar olarak gerçekten çok zor duruma girecekmişiz gibi bir his var içimde..
Ajansta hergün milyon siteye girmek gerekiyor, demekki adamlar o siteleri beğenmiyorsa iş de yapmayacağız..

  • quaker  (02.06.11 21:29:52) 
[]

Bodrum'da Tatil Köyü Tavsiyesi

Merhaba yenilmez Galya'nın şanlı evlatları;
Biz bu yaz, uzun yıllardan sonra ilk defa tatile çıkma kararı aldık.
En son yaptığımız Çeşme tatilindeki oda+kahvaltı kombinasyonlu pansiyon deneyiminden sonra, artık para biriktirmiş olarak Bodrum'da herşey dahil bir tatil köyüne gitmek istiyoruz.
Bir seçenek bulduk: "Club Blue Dreams" adında..
www.tatilbudur.com
Gecelik 129 TL istiyorlar, birde gideceğimiz günlerde rezervasyon konusunda sorun yaşabileceğimizi belirttiler yoğunluktan..
Derdimiz şu; gittiğiniz, tavsiye edebileceğiniz Bodrum'daki böyle herşey dahil, 120-150 TL arasındaki tatil köylerini yazabilir misiniz?

Zaten çok ender böyle bir fırsat elimize geçiyor, güzel olsun istiyoruz..

Çok teşekkürler şimdiden..

 
izer otel var yemekleri ve konumu güzel.. yanında da torba voyage var.. eğer voyage ın fiyatları uygunsa tercih edilebilir..ama izer de gayet güzeldir..


  • omonia  (11.05.11 10:28:09) 
@omonia : Voyage oldukça pahalı çıktı aradığımız tarihler arasında.. İzer güzel gözüküyor onu da arkadaşlarıma ileteyim bir baksınlar..


  • quaker  (11.05.11 11:34:51) 
[]

Köpek Oteli

Sevgili Galyalılar!
Başımızın tacı, canımızın parçası 14 yaşındaki "Cleo"muzu, ilk defa onsuz tatile gideceğimiz için İstanbul'da bir köpek oteline bırakmamız gerekiyor. Her türlü şeyi denedik onuda götürebilmek için ama nafile. Bizde en güzel, en temiz, onunla en çok ilgilenilecek yeri araştırmaya başladık.
1 hafta bu otelde kalması gerekecek. Yaşlı olduğundan fazla derdi tasası yok, koşmaz etmez ama dışarı çıkmasını hava almasınıda istiyorum. Dört duvar arasında insansız durması zaten içimi parçalıyor fikren, ama elden birşey gelmiyor.
Ben bir yer buldum aratınca : www.topazkennel.com

Sizden de eğer deneyiminiz varsa yardım bekliyorum.
Sevgiler, saygılar..

 
1 haftalik versene bi arkadasina, otel de neymis. nedir yani 1 hafta. hic mi "ver bana" dkyen olmadi :| istanbulda olsam alirdim hemen


  • numbernine  (21.04.11 14:20:13) 
@numbernine : Pek arkadaşa bırakılabilecek bir durumda değil. Yazdığım gibi 14 yaşında ve bazı ihtiyaçlarını kontrolsüz yapacak duruma geldi. Herhangi birinin evine giderse o ortamı çok kötü hale sokabilir. Biz ancak üstesinden gelebiliyoruz şu an.


  • quaker  (21.04.11 14:35:39) 
dert degil. benim de kopegim var. neler yasadik o olumun esigindeyken. anlasabilirdik bi sekilde. ama iste istanbulda degilim.


  • numbernine  (21.04.11 14:49:28) 
Olsun, teşekkürler yinede ilgi için..


  • quaker  (21.04.11 14:55:51) 
veterinerinizle konuştunuz mu? onlar da belirli bir ücret karşılığında bir hafta misafir edebilirler, hatta köpeğiniz için de çok daha güvenli olur.


  • gereksiz insan  (21.04.11 15:00:57) 
@gereksiz insan : Bu aklıma gelmemişti. Ufak bir klinik çünkü.. Ama yinede sorarım iyi olabilir..


  • quaker  (21.04.11 15:22:52) 
www.wofwofdoghotel.com

köpeğimi 3-4 kez bırakmışlığım var önerebilirim. evden gelip de alıyorlar, fiyat biraz tuzlu gelebilir ama isterseniz deneyin.
  • oskopoz  (21.04.11 15:59:08) 
Topaz çok iyi.

Benim 2 köpeğim var, bir yere gitmemiz gerekirse onlara bırakıyoruz, hatta ara sıra sokaktan alıp tedavisini yaptırdığımız hayvanlar olursa da onlara bırakıyoruz, çok ilgililer. Köpeklerin hem üstü açık hem de üstü kapalı yerleri var kalacak. Mama saatleri falan çok disiplinli, mesela, yemek saatinden sonra, kaldıkları yere giremiyorsunuz bile, heyecanlanır hayvanlar da mideleri rahatsız olur diye.

Ayrıca, köpeklerimden biri, o kadar yüksek duvara rağmen kaçmıştı bir kere (tarihlerinde ilktir ve son da olacaktır eminim--kabahat, 2 metrenin üstüne gerilmeden atlayan benim canavarda). Peşinden cümbür cemaat koşup, ellerinin ısırılması kan revan olması pahasına yakalamışlıkları var. Ayrıca, gelip evinizden alıp evinize de bırakabiliyorlar, nakliyecisi de köpeksever; minibüse kaka yapmıştı benimki de, adam zorla temizletmedi, "ben yaparım abla" diye.

Kesinlikle tavsiye ederim.

Veteriner Altuğ Bey'e ve diğerlerine, Eddie ve Çıtır'ın annesinin selamını da söyleyebilirsiniz. Buradan da çok kişi yönlendirdim ve hepsi de memnun kaldı.

(hayır komisyon almıyorum, ama benim için de çok önemli köpeklerimin huzuru, halden anlarım o kadar).
  • cedilla  (26.04.11 01:56:27) 
[]

Netbeans mi Visual Studio mu?

Merhaba yenilmez Galyalı'lar,
Ben biraz şu programlama işlerine heveslendim..
Temel bilgilere sahibim.. (Action script ile birşeyler çıkartabiliyorum ortaya..)
Basit birşeye heveslendim aslında, misal bir text dosyası içindeki aradığım kelimeyi bulacak bir program yazabilmek istiyorum.
Java olsun istemiyorum bu program..
C++ araştırdım biraz en mantıklısı geldi..
Nerede yazmak lazım ona karar veremedim ancak..
Netbeans kurdum ama gui desteği yok basic kurulumda.. Extensionlarda java programlar için destek veriyor gui konusunda..
Visual Studio'ya ise hiç bakmadım.. Kurmam gerekecek eğer daha ele yatkın ve gui hazırlamada kolaysa..

Fikirleri alabilirsem harika olur,
Teşekkürler..

 
Ofisteki bilgisayara bağlanıp visual studio'yu kurcaladım biraz.. Sanırım aradığım meret bu :)
Okuyan vs. varsa teşekkürler yinede..

  • quaker  (24.01.11 23:14:11) 
Her ne kadar mikrosoftu sevmesem de, visual studio kullaniyorum, isimi goruyor. express surumleri ucretsiz.


  • curt  (24.01.11 23:15:01) 
Bende pek microsoft taraftarı değilim ama anladığım kadarıyla en düzgünü şu an bu..
En azından benim gibi bir newbie için başlaması daha rahat olacak..

  • quaker  (24.01.11 23:30:08) 
[]

Birkaç PC sistem sorusu

Merhaba yenilmez Galya'nın korkusuz halkı,
8 yıl sonunda kendime bir bilgisayar toplayabildim.
Sistem beni tatmin edecek durumda.. Memnunum..
Ancak bir iki ufak tefek sorun var.. Onlar hakkında yorumlarınızı isteyecektim..
1) CPU fanı çok ses çıkartıyor.(Anakartın programı ile hızı ayarlayabiliyorum. Kaç rpm optiumumdur bir biglim yok. Birşey söylerseniz ona da sabitleyebilirim.)
2)Eski Creative SB Live! 5.1 Sound Cardımı tanıtamıyorum Windows 7'de.. Everest sistemde ekli olduğunu görüyor, ama driver yüklenmiyor.(Yüklenmiyordan kastım, device manager'dan creative driverlarının olduğu klasörü gösterdiğimde "driver yok" diyor, creativein kendi setup'ıyla yüklemeye çalıştığımda ise, "Sistemde creative ürün bulunamadı" diyor..)
3) Ramler 1600mhz destekliyor ama everest 1333mhz gösteriyor..(1600mhz'e ayarlamanın yolu ve bunun bana yararı var mıdır?)
4)Onboard realtek ses kartı, kendi test programında 4+1 sistemde düzgün çalışıyor, ancak herhangi bir müzik, film , oyun vs. ortamında arka hoparlörlerden ses gelmiyor..



Birinci soruyla bağlantılı olarak, yoğun olarak oyun oynuyorum.. Flash & Photoshop CS5 vs. kullanıyorum iş için bol bol..

Bilgi gerekir derseniz sistem şöyle:
CPU : AMD Phenom II X6 1055T, 3100 MHz
Anakart : Gigabyte GA-870A-UD3
Ram: 2x Corsair XMS 2 GB DDR3-1333 DDR3
Ekran kartı : Radeon HD 6800 Series (1024 MB)
HDD : 1 TB WD + birkaç yüz gb küsür ufak 2 hdd..
Ses kartı: (İki açıklama vardı everestte)
High Definition Audio Controller [1002-AA88] [NoDB]
Realtek ALC892 @ ATI SB800 - High Definition Audio Controller


Saygılar sevgiler,
Şimdiden bol bol teşekkürler..

 
2.ci soru için (bkz: #20830170)
denemedim ama çok uğraşan olduğunu biliyorum.

  • sutlu nescafe  (19.12.10 21:32:54 ~ 21:33:22) 
@sutlu nescafe : Şu an çekiyorum. Kontrol edip yüklemeye çalışıcam. Şansıma artık..


  • quaker  (19.12.10 22:05:05) 
[]

Hangi AÖF Bölümü?

Merhaba göklerden bile korkmayan Galyalı'lar,

Okul biteli 1.5 yıl oldu.. Çalışıyorum, askerliği aradan çıkardım vs..
Ama özlediğim birşey var; "Öğrenci" olmak. Hani çayır çimen koşturmak değil ama, bazı avantajlardan yoksun olmak koyuyor. Sosyal aktivitelerde "yasal olarak" öğrenci olmanın artılarını kaybetmiş bulunuyorum. Ha en başta "paso" sayılabilir. (Yol masrafı tahmin edersiniz..)
Ayrıca işletme mezunuyum ve kendime birşeyler eklemek istiyorum. Türkiye'de her 5 üniversite mezununden 6(!)'sının işletme mezunu olduğunu göz önüne alırsak, biraz farklılaşma derdindeyim..
İlk önceleri sosyoloji düşündüm, ancak AÖF'te sanırım yeni açılan bir bölümmüş ve geçmişe dayalı çalışma-soru örnekleri yok diyorlar. Yoğun bir çalışma hayatım olduğundan kursa gitme şansım da olmayacak. Daha önce çıkan soruların üzerinden giderek, elimden geldiğince mevcut kitaplardan takip ederek sınavlara girme niyetindeyim.


Bu şartlar altında, hem işletme mezunu bir kişiye artı sağlayacak, hem de okuması-geçmesi aşırı çaba istemeyecek bir AÖF bölümü tavsiye edebilir misiniz?

Teşekkürler şimdiden..

 
Yüksek lisans yap.


  • pposeidon_1  (19.10.10 16:51:06) 
Bölüm konusunda tavsiye verebilecek olan?


  • quaker  (19.10.10 18:02:40) 
dış ticaret düşünüyorum ben de mesela


  • sickbastard  (19.10.10 22:35:25) 
[]

Ford mu Hyundai mi?

Merhaba Galya'nın, Caesar'ı sallamayan halkı!
Bendeniz babamın araba arayışlarına yardım etmeye çalışıyorum.
Kendisi otomatik vites, dizel ikinci el bir araç almak istiyor.
Baktığımız araçlar şu ana kadar hyundai idi..
25.000 TL'ye Hyundai Era 2010 model buldu. (Otomatik, dizel vs vs..)
Ancak bu akşam sohbet ederken, arabanın daha "güzel" olmasını tercih edebileceğini belirtti. İç ekipmanlar, aksamlar şık olursa daha hoşuna gidecek.
Ancak yukarıda belirttiğim fiyatı da aşmamak istiyor.

Bu bilgi dahilinde birkaç ford focus inceledik. Beğendi..
Ama birkaç sorusu var:
1)Bu iki markadan hangisi herhangi bir sorunda daha az masraf çıkartır?
2)Parça gerekirse hangisi daha kolay bulunur ve yine ucuza kotarılır?
3)Siz olsanız hangi markayı ve model bu fiyata tercih edersiniz?(Bu genel bir soru.. Tavsiyelerinizi de mutlaka dinlemek isterim..)

Teşekkürler kaygısız ve sevgili Galyalı'lar..
Saygılar..

 
ford en azından tenekeden yapılmıyor.


  • istanbull  (22.09.10 22:10:09) 
@istanbull : Biraz açarsak? (Araçlar konusunda bilgim yok. Pedere de aynen bunu söyleyip korkutmak istemem.)


  • quaker  (22.09.10 22:11:53) 
ford parça ucuzlğu yaygınlığı, sorunsuzluğu her şekilde hyundai den üstündür.


  • istanbul beyefendisi  (22.09.10 22:20:40) 
focus çok daha güzel bir arabadır. konfor bakımından, kalite bakımından, performans bakımından hyundai'den 2 gömlek üstündür. ama diğer tarafından açık konuşalım, accent parça bakımından, tamiri bakımından, ucuzluk bakımından daha üstündür. şu sıralar ben de araba alıcam ve focus'ta karar kıldım. (1.6 tdci ghia) accent'i de inceledim ve sürdüm, kesinlikle kötü bir araba değil ama bir ford gibi asla olamaz.


  • suursuz deve  (22.09.10 22:20:45) 
ford her zaman hyundaiden daha iyidir ama sen yine de honda'ya da bi bak es geçme :) ikisinide ezer kanımca


  • demirr  (22.09.10 22:25:13) 
@demir: dizel araba bakıyor arkadaş. honda dizel üretmiyor malesef.


  • suursuz deve  (22.09.10 22:26:50) 
birde arkadaş hondanın fiyattan habersiz galiba. adamın dediği bütçeye honda diyorsun.


  • istanbull  (22.09.10 22:31:31 ~ 22:32:45) 
Peki arkadaşlar madem ortak kanı ford'un genel olarak daha iyi olduğu;
25.000 TL gibi bir fiyata düzgün yeni model 2.el bulabilmek mümkün olur mu?

  • quaker  (22.09.10 22:36:34) 
mümkün ama donanımlı bir focus mümkün değil pek. ha olabilir tabi olmaz diye bişey yok. ama o fiyata genel olarak focus 1.6 tdci trend bulabilirsiniz.


  • suursuz deve  (22.09.10 22:55:17 ~ 22:55:45) 
Mondeo bakınıyoruz şu an..
Belki pazarlıkla vs. daha yukarılara çıkabiliriz diye umuyoruz fiyatta..

  • quaker  (22.09.10 23:07:29) 
soru mu ki şimdi bu genç arkadaş,
piyasadaki taksilerin yarısı hyundai, yarısı fiat albea.

bak devamını getirmiyorum sen akıllı çocuksun...
  • delikan76  (23.09.10 12:31:59) 
@istanbul,şuursuz deve : 25.000 tlden bahsediyoruz beyler tabi ki bulunabilir bu paraya honda.biz 20.000 tl ye brc marka lpgside dahil 2002 hondayı düzdük.dizel üretmediğini biliyorum ama ben dizeli daha ekonomik olacağını düşündüğünüzü varsayarak söyledim.yakıt olarak lpgli bi honda dizeli aratmaz ve performansı da tecrübemle sabittir.2010 model hyundai ye bininceye kadar 2005 hondayı "şahsen" tercih ederim


  • demirr  (23.09.10 17:37:24) 
[]

Çelik kordonlu saatte koku sorunu..

Merhaba Roma'ya korku, bizlere neşe saçan Galyalı'lar..
Ben yıllardır kendime, demir-çelik kordonlu güzel bir saat arıyordum.
Bu arayış evvelinde ise sürekli ya deri ya da plastik kordonlu saatler kullandım.
Ama gelin görün ki, saatleri 1 gün takınca bile (ki 1 gün uzun bir süre bile olabiliyordu) saati taktığım sol bileğim rezil bir koku salmaya başlıyordu.
Neyse bu sorundan dolayı, "deri ve plastikten koku oluyor herhalde" diyerek 3 ay evvel başlıkta yazdığım gibi çelik kasa ve kordondan oluşan bir saat aldım.
Herşey çok güzel başladı, 1-2 hafta ne koku ne birşey, çareyi buldum diye seviniyordum.
Ama gelin görünki o rezil kokular yine başladı.

Akşam iştem eve gelince çıkartıyorum, sabahları tekrar takıyorum..

Bileğim öyle ağır kokuyor ki yanımdaki insanalr fark edecek diye, takıntılı halde bileiğimi ve saatin altını koklar oldum.
Saati sabunla yıkıyorum, bileğimi yıkıyorum.. Ancak 3-4 saat dayanıyor.

Nedir benim olayım? Pis, rezil bir isnanım biliyorumda, koku saçmak da oha artık..

Teşekkürler,
"Abraracourcix" nam-ı diğer Toptoriks'in iyi dilekleri sizinle olsun,
Gökler başınıza yıkılmasın..

 
bildigim kadariyla kotu kokularin sebebi bakterilerdir. onlarin olusmasini engelleyecek bir sey (anti bakteriyel krem falan? bilemedim) cozum olabilir. veya ne bileyim koltuk alti icin falan kullandigimiz sticklerden surebilirsin belki.

belki de sana kokuyor gibi geliyordur. sikayet duydun mu hic?
  • kurukafa  (16.09.10 11:06:25) 
@theconqueror : Soruda da yazdığım gibi, saati alalı daha tam 3 ay bile olmadı.. Ayrıca yine belirttiğim gibi günde sadece 7-8 saat takıyorum koku olmasın diye..
@want2die : Aynen öyle. Güneşin altına yumurta bıraksam "Aaaa saatimin kokusu lan" diye yerini bulurum, o haldeyim..

  • quaker  (16.09.10 11:07:46) 
@kurukafa : Heheh.. Validenin burnuna bileğimi yaklaştırıp "Annea bak bakayım nasıl kokuyor" diyerek test ettim.. "Öğğğk olm bu ne bee" diye geri kaçtı kadın..
Daha ötesi yok sanırım..

  • quaker  (16.09.10 11:09:05) 
yok hocam o koku gitmiyo , bende aynı durumdayım seninlen ama ı ıh olmuyo düzelmiyo :(


  • busuta  (16.09.10 11:46:35) 
Resmen utanç sebebi..
Kokulara karşı da dikkatliyimdir.. Rahatsız olurum ve rahatsız etmek de istemem kismeyi..
Ama ofiste elimi çenemin altına alıp birinin ekranına yaklaşıp "Abi şu şöyle mi bu böyle mi" derken bir bakıyosun "Leeeeeş!" tarzı bir efekt çıkıyo bilekten..
Yazık bana..
  • quaker  (16.09.10 11:59:43) 
kokulu kordonlu saat çıkarmış armani sırf bu illeti biraz olsun azaltmak için. ekşi ekşi ter kokmak yerine vanilya kokuyor kordon.. tek çözümü evdeyken takmamak, sen de öyle kullanıyormuşsun zaten. geriye yapacak ekstra bir şey kalmıyor.

tabi bir de kişinin ter kokusunun kordonla uyumu/uyumsuzluğu söz konusu bence. herkesin ter kokusu farklı. benim saat de kokuyor ama senin anlattığın kadar değil, bundan bir önceki saatim çok daha kötü kokardı mesela aynı marka ve kalitede olmasına rağmen. bazı ter kokuları bazı kordonlarla uyuşmuyor ve kokunun şiddeti artıyor olabilir.
  • sir gawain  (16.09.10 12:03:18) 
@sir gawain : Çok farklı saatlerde kullandım aslında.. İşportadan da kullandım, kaliteli mağazadanda.. (Şu an kullandığım az buz para eden bir saat de değil..)
Saatçideyken "Abi ben bunu 1-2 gün takayım bakalım kokuyor mu?" diye de test edemiyoruz hehe..
@want2die : Zaten zengin olacak yer arıyorum.. Hemen bi formül bulalım..
  • quaker  (16.09.10 12:15:21) 
hergun kordonun üstünü altını temizleyeceksin işte, sabunla veya dis macunuyula diyen de var. sonra kurulayacaksın. kuruduktan sonra karbonat veya pudra koy diyen de var. ardından da kuru bi yerde bekleteceksin. saati de bol giymek gerekiyor biraz.

not: hergun degil de 2 gune 1 ya da 3 gune 1 de olabilir. kokunun kac gunde bır olduguna baglı.

not2: yukarda dediklerım deri olanların için daha çok

şimdi gelelim ozellikle paslanmaz çelik olanlar için:

-bir bezi beyaz sirkeyle ıslatıp kordonu temizleyin

- sonra kurumasını bekleyin

- bir bezi zeytinyağı ile ıslatıp kordonun üstünü çok az şekilde silin

- sonra kuru bir bezle yağı silin ve parlak görünüm kazansın
  • ermanen  (16.09.10 12:21:57 ~ 12:28:55) 
aklıma sorunun alerjik olma ihtimali geldi, bilmiyorum alerjik koku var mı ama bir önceki saatimin kordonu, 2 yıldan sonra deli gibi alerji yapmıştı bileğimde.
alerjik olabilir diyorsanız titanyum alacaksınız saati, hem hafif, hem alerji yapmıyor.

  • brainfour  (16.09.10 12:22:02) 
abi her sabah kolonya ile saatini temizleyip dezenfekte edeceksin,zaten havalar sıcak bakteriler heryerde şezlong atmış takılıyo:)


  • killerbee  (16.09.10 13:31:01) 
Saati hergün olmasada sıklıkla yıkıyorum sabunla.. Hemde oldukça özenli yıkıyorum..
Diş fırçasıyla girişme fikrimde vardı onu da deneyecem kesinlikle..
Bakalım artık..
Demekki herkes muzdarip bu dertten..
  • quaker  (16.09.10 13:50:45) 
[]

Pratik zeka oyunları!

Selam yenilmez Galya'nın yorgunluk nedir bilmeyen savaşçıları!
Ben işten eve geldiğimde, kendimi boş boş tutacak oyunlar oynamak istiyorum.
Ama oynarken zamanı harcamış olmak değil, biraz da olsa katma değer peşindeyim.
Misal lumosity diye bir yer buldum.. Güzel zeka ve refleks oyunları var. En sevdiklerimden biri şu :
www.lumosity.com

Ama gelin görün ki paralı bir site ve 5-10 oyundan sonra zaten verdiği az sayıdaki oyunuda kilitliyor.
Derdim şu; böyle güzel, ilgi çekici ve gerçekten refleksleri, pratik zekayı arttıracak oyunları nereden bulabilirim?
Web based olur, ne bileyim dvd, cd olur.. Herşeye ulaşmaya çalışabilirim sanırım.
Ne kadar oyun o kadar güzel.

Çok teşekkür ediyorum şimdiden..

 
supaplex. netten indirebilirsin. ilk başta değilde sonraki bölümlerde kastırıyor ufak ufak.

bloxorz var bide güzeldir.

gravity master var.
  • pposeidon_1  (21.07.10 10:31:45 ~ 10:37:47) 
@pposeidon_1 : teşekkürler tavsiye için.. İndirdim ancak çalıştıramıyorum şu an win 7 olduğundan..

@rondo: kapsamlı derken? neler içeriyor?
  • quaker  (21.07.10 10:36:32) 
www.oyunskor.com

sinir küpü, güzel oyundur.
  • sokak cocugu  (21.07.10 11:32:15) 
(bkz: braid)


  • sttc  (21.07.10 13:16:19) 
brain challenge var xbox ta oynadigim, tam aradigin sey. bissuru egzersiz, gunluk gelisim takip imkani vs vs. pc versiyonu da vardir illa ki


  • cosmicgadin  (21.07.10 13:46:20) 
go calismak isteyebilirsin bence.


  • kurukafa  (21.07.10 14:26:29) 
Brain challenge gerçekten güzel gözüküyor..


  • quaker  (21.07.10 14:56:13) 
[]

Böcek (Tahminen örümcek) Isırığı

Selam yenilmez Galyalı'lar,
Bu sabah uykum esnasında kolumda acı hissettim. Rüya ile gerçek arasında olduğum için fazla algılayamadım. Uyandığımda resimdeki şekildeydi kolum.
Neyse kas sıkışması, kolumu incittim falan sanıp krem sürdüm. Evden çıkarken, cebime elimi attım, cep telefonumla beraber bir örümcek çıkarttım dışarı. (Yaklarşık 1 cm büyüklüğünde bir gövde, 3-3,5 cm. büyüklüğünde de bacaklarla büyüklüğü vardı.)
Neyse, bu yere düştü ve orda kaldı. Ölüydü sanırım.
Yolda eczaneye sordum nedir diye, doktora göster dedi. İşe varınca 1 saat kadar huysuzlanıp sağlık ocağına gittim. Ayrıca kızarlıklığın ortasına dikkatlice bakınca, iki tane yuvarlak kabarıklığı gördüm. Doktor, böcek ısırığı olduğunu, bugün alkol içmemem, domates ve yumurta yememem gerektiğini söyledi.
Verdiği ilaçlar: Thiospa, Fexofen, Etol Fort.
ilk ikisini hemen almamı, Etol'u ise yarım saat sonra almamı tembihledi.(O panikle yanlışlıkla hepsini aynı anda içtim.)
Öğleden sonra kızarıklı iyice arttı ve resimdeki halini alarak iyice yanmaya başladı. Buz tuttum biraz üstünde iyi geldi.
Birinci resimde yakın olarak fotoğraf var, o iki noktanın büyüklüğü 2-3 milim kadar.
(Sağlam diş varmış hayvanda ama..)
Çok uzun yazdım sanırım.

Fikirlerinizi almak istedim. Nedir bu? Ne yapmak gerekir daha ötesinde?
Ayrıca doktor, "Akşam ağrın artarsa hemen bir hastaneye git" diye ekledi.
Herhangi bir durumda koşucam zaten en yakın hastaneye.. Umarım gerek kalmaz..

Tenk yu şimdiden..

Edit: Resimler yüklenmiyor sanırım.
Linkler şöyle:
Yakın çekim : img408.imageshack.us
(Resimde net anlaşılmıyor ancak, ortadaki iyi yuvarlak tamamen mor ve çevreleride -yarım cm kadar- aynı renkte.)
Genel bakış : img231.imageshack.us

 
bişi yapma
antihistaminik böcek ısırığı kremi al sür. geçer. yalnız benim bir ısırığım bir yıl kaşındı. doku çözücü kimyasallar zerk ettiğinden iyileşme epey uzun zaman alabiliyor. geçmiş olsun.
örümceği attın mı?
böyle şeylerde ısıran hayvanı atmamalısın.
hatta akrep ısırığına en iyi gelen şey ısıran akrebin karnını yarıp yaranın üstüne bastırmakmış. kendi panzehiri ile olayı çözüyormuş, tabi avusturalya'daki gibi akreplerden bahsetmiyorum. :)
  • kediebesi  (22.05.10 01:58:45 ~ 09:49:16) 
Üzerinden 3-4 saat geçtikten sonra da ısırık halen aynı ebatlarda ise muhtemelen birşey olmayacaktır.
daha önceden bilinen bir alerjik durum yoksa birşey olmaz bence.
bu tür durumlarda ısıran canlının fotoğrafı ısırıktan daha çok işe yarar onu görüntülemeye çalışın.
  • thebug  (22.05.10 14:57:46) 
[]

Açık Öğretime Nasıl Girilir?

Merhaba yenilmez Galya'nın, yenilmez savaşçıları..
Ben askerliği, üniversiteyi, iş arama dönemini vs. toptan atlatmış bir er kişiyim.
Bazı şeyler düzene girdi etti derken ancak birşeyi kaybettiğimi fark ettim.
Öğrencilik artılarım..
Her orta halli insan gibi hesabımı kitabımı iyice yapmak zorundayım. Öğrenciyken, "paso" sayesinde kazandığım fırsatları şimdi kaybetmiş bulunuyorum. İşe gidip gelirken dahi verdiğim otobüs parası, bu nedenle katlandı tahmin edersiniz. Üstüne sosyal ortamda öğrencilere sunulan indirimlerde cabası.
Ufak bir hesap kitap yapınca, AÖF'e yıllık 450 lira verdikten sonra, öğrenci indirimleri sayesinde bu harç ödemeleri üstüne bir 400 lira kadar kar edeceğimi buldum..
Şimdi ben AÖF'e girmek istesem, ne yapmam gerekir.
Uzak kaldım ÖSS'ye girme durumlarına. Kısaca anlatırsanız sevinirim.
Bu yılki treni kaçırdım mı? Yoksa bir şekilde kayıt yaptırabilir miyim?
Ayrıca AÖF'e 450 lira öderim diye biliyorum. 2010 fiyatları değişti mi?

Şimdiden teşekkürler,
Akbiliniz hiç bitmesin..

 
bu yilki sansini kacirdin. seneye OSSnin yeni adi her neyse ona girip baraji gecip herhangi bir acikogretim fakultesine kaydini yaptiriyorsun. iki senede bir sinifi gecmen yeterli sanirim.


  • erich  (17.05.10 23:00:24) 
kaç yaşındasın?


  • sutlu nescafe  (17.05.10 23:14:56) 
4 yıllık üniversite mezunlarına sınavsız açıköğretim fakültesi girişi hakkı tanınıyor, diye biliyorum. anadolu üni. sitesinden araştırırsanız mutlu olursunuz.


  • pomolilik  (17.05.10 23:15:28) 
@sutlu nescafe: 25 yaşındayım. Hayırdır? :)
@pomolilik: Hemen araştırmaya başlıyorum. Teşekkürler..

  • quaker  (17.05.10 23:21:19) 
belirli bir yaştan sonra öğrencilik hizmetlerinden yararlanılamıyor. o nedenle sordum.
ek olarak ikinci üniversiten olacağı için %100 zamlı ödeyeceksin harçları. 09-2010 ücretlerine göre yeni kayıt olsaydın 916 lira ödeyecektin.

  • sutlu nescafe  (17.05.10 23:29:51) 
Cevabımı buldum.
www.aof.edu.tr
"Tüm Üniversite Öğrencilerine ve Mezunlarına Sınavsız İkinci Üniversite Olanağı"
başlığı altında.. İlgilenen diğer kişilere de yön gösterebilsin diye buraya not düşüyorum.
Herkese teşekkürler ilgi ve alaka için..
  • quaker  (17.05.10 23:29:56) 
@sutlu nescafe: Hoppa.. Gitti benim güzelim hesap kitap..


  • quaker  (17.05.10 23:42:12 ~ 23:42:27) 
ve sınıf geçersen ödeyeceğin miktar artacak. pasodan yararlanayım diye uzatayım dersen iyice artacak.
2010-2011 için 1000 liraya yakın bir ücret isteyebilir senden. bir de paso konusunda emin değilim. yararlanamayabilirsinde.

  • sutlu nescafe  (17.05.10 23:55:14) 
paso veriyor ikinci üni. olarak okuyana ben aldım oradan biliyorum.


  • kyha  (18.05.10 00:36:25) 
@kyha: Gerçi paso vermesi birşey değiştirmeyecek bu fiyat politikasıyla.
Girmem pek işe yaramayacak..

  • quaker  (18.05.10 00:44:44) 
@sutlu nescafe: ikinci üniversitenin 100% zamlı hali yeni yasalar gereği mi? geçen seneki mezuniyetime kadar bir şey yoktu çünkü


  • einherjer  (18.05.10 10:12:44) 
@einherjer : Biraz evvel telefon açtım AÖF Beşiktaş şubesine, telefondaki bayan ikinci üniversite için yıllık 450 küsür lira gibi bir fiyattan bahsetti. sutlu nescafe'nin bahsettiği %100 zamlı fiyattan bahsedince "Hayır öyle bir uygulama yok, zaten amaç ucuz öğrenim görmek burada" dedi.. Gerçi tam emin olamadım yine.. Eylül-Ekim gibi kayıtlar başlıyormuş.. O zaman net öğrenmiş olurum..
Telefonda bana söylenen biyat bu arada 190+78 TL olmak üzere iki sefer ödeme ile 536 TL..
2010 ücretlerinde çok ufak bir artış olabileceğini de ekledi..
  • quaker  (18.05.10 10:33:44 ~ 10:34:30) 
www.aof.anadolu.edu.tr
29.cu sayfa

yanlış anlamışım. kusura bakmayın :) cari hizmet katkısı %100 zamlı imiş. 160 lira falan yani.
  • sutlu nescafe  (18.05.10 12:40:35 ~ 12:45:46) 
[]

Notre-dame De Paris Dvd?

Selam onurlu Galyalı'lar..
Sevgilime doğum günü hediyesi olarak bayıldığı Notre-dame müzikalinin DVD'sini almak istiyorum. Ancak Türkiye'de satan bir web sitesi bulamadım. D&R vs. bakma şansım da olmadı daha.. Araştırmam sürüyor.
Ancak siz "aha ben burda gördüm" veya "şurada var" diye birşeyler dersiniz diyerek sormak istedim..
DVD'nin amazon'daki şekli şemali ve fiyatı linkte görülebilir.
www.amazon.com

Var mıdır tavsiye verecek olan?

 
  • Ted Lapidus  (03.05.10 21:25:34) 
[]

B12 eksikliğine ne gider?

Sevgili Galyalı'lar..
Bugün aşırı üşüme sorunum nedeniyle doktor ziyaretindeydim. Ellerim buz kesip, morarmakta ve uyuşmakta.. Doktora da böyle anlattım, tahliller yapıldı vs. ve b12 takviye hapı verdi. Neyse orası iyi güzel..
Peki ben B12'yi doğal yollarla vücuda katmak istesem(katmak?) ne yemek lazım?

Bitkilerde yok diye biliyorum.
Peki et de ne eti? Neye abanmak lazım? Gut olmayalım birde?

Tenk yu verimaç..

 
balık, süt, süt ürünleri, yumurta ve dana etinde varmış.


  • sourlemonade  (26.04.10 19:21:06) 
dana karaciğeri diye duymuştum. yiyebilirsen dalak falan..


  • sutlu nescafe  (26.04.10 20:50:38) 
Dalak tavsiyesi birkaç yerdne daha geldi ama.. Pek sanmıyorum yiyebileceğimi.. Teşekkürler herkese..


  • quaker  (26.04.10 21:27:32) 
[]

Actionscript Dökümanı

Selam yenilmez Galyalı'lar..
Acil ve iyi derecede actionscript öğrenmem gerekiyor.
Aslında öğrenme sürecim kısıtlı değil, ama olabildiğince hızlı öğrenmek benim için çok şeyi değiştirebilir.

Tavsiye edebileceğiniz, anneye anlatırcasına programlamaya giriş seviyesinde anlatan e-booklar, tutoriallar ne olursa makbuldür.
Yeterki "public class Elmalar extends Sprite;" dedikten sonra gelecek şeyi copy paste yapmadan mantık kurarak getirebileyim..
OOP öğrenmek sanırım temel. Buralardan başlayıp "teee oralara" gidecek bir kaynak bişey..

Bi buldurun gözünüzü seveyim..

 
Flash'i yukle, ac, F1.
her sey ornekleriyle mevcut.

  • sourlemonade  (22.02.10 22:39:05 ~ 22:39:12) 
İngilizce kaynak mı soruyorsunuz?


  • lex  (23.02.10 03:28:42) 
@lex: Her türlü olur.. İngilizce, Türkçe..
@assert: Elde ne varsa kurcalıyorum şu an.. Bu da oldukça makbule geçiyor.. Ama dış kaynakta gerekiyor gibi geliyor bana..

  • quaker  (23.02.10 08:34:44) 
[]

Şirket bilgisayarı!

Sevgili Galyalı'lar..
Bezmiş durumdayım. Topu topu excel açıp rapor işleyecek, outlook'ta mail alıp verecek bilgisayar, cinnetleri getirdi bana.
Intel core 2 duo e4500 2.20 GHz işlemci, 1,00 GB ram var..
XP kurulu. Ama gel gör ki web sayfası açarken bile ağlıyor, mail atayım dediğimde outlook birbirine giriyor, yazılar menuler gozukmez oluyor. Farklı bir işlem yapmak hak getire..

Daha bugün 3 sefer resetledim..
Aklıma baı sebepler geliyor.. Bu bilgisayar ben gelmeden evvel yaklaşık 6 kişi tarafından kullanılmış. Her biri için documents and settings içinde klasör var da var..
Her biri kullandığında birşeyler yükledi diye varsaysak(ki en ufak program dahi registryi şişirse) ağzına edilmiş durumda sistemin.
Şu yazıyı yazarken bile ben klavyede kelimeyi bitirmeme rağmen ekranda daha snra çıkıyor yazı.

Sorum şu: registryi, gereksiz dosyaları hdd'i memory'i herşeyi düzene sokacak, akşam bırakıp sabah temiz alabileceğim bir program var mı bildiğiniz?

Defrag yapmayı planlıyorum bu gece.
Kullanabileceğim her türlü program için fikrinize açığım. Yeterki bu bilgisayar nefes alacak hale gelsin.(RAM takviyeside planlıyorum 1-2 gb kadar)

Tenk yu veri maç..

 
Registry ile dogrudan alakasi yok. Antivirus programi var mi? Guncel mi? Gorev yoneticisinde islemler cpu kullanimina gore siralandiginda cpuyu ne kullaniyor?


  • erich  (09.02.10 15:11:27 ~ 15:11:56) 
Windows 7 kur. Xp sürekli yavaşlıyor ama windows 7 de böyle bir problem yok. O bilgisayar da kaldırır.


  • ataturkiye  (09.02.10 16:18:57) 
virüs programı varsa, silerek başlayabilirsin.


  • desdinova  (09.02.10 18:05:10) 
arkadaşların dediklerinden başka, geçici bir çözüm lazım ise(format imkan dahilinde değilse, antivirüs de yapıldı sayarsak):

Advanced SystemCare Professional diye bir program var. registry, onu bunu yapıyor. kaş yapayım derken de pek göz çıkarmıyor. denenebilir.
  • hiperaktifmanyetik  (09.02.10 18:59:25) 
[]

Göz Kapağı

Merhaba yenilmez Galya'nın sadık vatandaşları..
Bendeniz, (daha önceki duyurularda milyon sefer yazmış olabilirim) 8.5 miyop ve 3 küsür astigmata sahip iki gözlü bir insan evladıyım.. (İki gözün numaralarını toplayınca 23 ediyor düşünün durumu)
2005 yılı Eylül ayından beri lens kullanıyorum. Sabah takıp akşam çıkarmak suretiyle. (09:00-20:00 diyebiliriz. Hatta 20:00'den çok daha erken genelde.)
Son 2 yıldır sinemada şurda burda, arada sırada sağ gözüm bulanıklaşır, net göremez olurdu lensle. Bu durumda ya suni göz yaşı damlası damlatır, ya gözümü biraz kurcalar lensi dış etkenle düzeltirdim. Ama son 1-2 aydır iyice rahatsız olmaya başladım.
Son haftalarda ise birşey geldi başıma. Arkadaş fotoğraf çekerken, "Yauv senin sağ göz neden daha kapalı" diye sordu.. "Yok canım hehe" diye geçiştirdim.. Ancak fotoğrafta harbiden öyle duruyordu..
Gel gelelim bu laftan sonra benim bu hafif sabıkalı sağ göz iyice dikkatimi çekti. Gerçekten sol göz lensliyken netliği hiç kaybetmezken, sağ göz bulanıklaşıyor mütemadiyen. Kuruyor, kayıyor. Bir noktaya boş boş baktığımda ise görüntü yok oluyor. (Bunu nasıl anlatayım bilmiyorum.. Hani bulut geliyor gibi gözün önüne. Rengarenk.. Sonra bir anda odaklanıyorum bir noktaya ve düzeliyor.)
Son olarak iyice baktım ve sağ göz kapağım cidden daha aşağıda. Hani "Hüsnü kuruntuluk" yapmak değil. Ayırt edilebilecek durumda..

Oh uzun uzun anlattım derdimi.. En kısa zamanda göz doktoruna gidiyorum.
Ama yinede sizin fikirlerinizi almak istedim. (Şişli'de göz doktoru tavsiye edeceklere de kapım açık.)

Sevgiler, saygılar..

 
Dunya goz hastanesi. Gormeyen gozumun gormemesinin devam etmesini sagladilar. Ayrica mavi gozlu ve bakimli bagyan doktorlari var, senede 1-2 kere hal hatir sormaya giderim.


  • erich  (03.02.10 22:00:31 ~ 22:00:40) 
@erich : "Gormeyen gozumun gormemesinin devam etmesini sagladilar" derken yaşanan korkutucu ironiden dolayı ters yöne doğru koşmalı mıyım?


  • quaker  (03.02.10 22:04:07 ~ 22:04:25) 
evet, dunya goz hastanesinden uzak dur hocam.


  • erich  (03.02.10 22:09:10) 
Bu arada, benim bu sağ gözün daha kapalı olması durumu, lensin kaymasını sağlıyor olabilir mi?
Doktora nasıl anlatmak lazım?

  • quaker  (03.02.10 22:20:15) 
Bunun nedeni; sağ gözününde büyük ihtimal ilerleme söz konusu (astigmat veya miyop) fakat lensinin numarasını değiştirmediğin için sağ gözün eskisine oranla lensle iyi göremiyor. bunun sonucu olarak sağ gözünü sol gözüne oranla görmek için daha fazla kısıyor olmalısın(farkında olmadan). doğal olarak yüz kasların bir süre sonra buna adapte olup normal zamanda da o şekilde duruyor.
Lenslerimi bende senin gibi sabah 8 gibi takıp gece 12 ye gibi çıkartıyorum(günlerce gözümde kalabilecek bir lens). bu sebeple 6 aylık lenslerimi 1 sene kadar kullanabiliyorum...zaman zaman dediğin olay benimde başıma geliyor ve astigmatı yüksek olan sağ gözümde nadiren bulanıklaşma oluyor, fakat bir kaç seri göz kırpışıyla düzeliyor. (belki de göz,odağı kaybediyor ve kapatıp açarken odak kendini ayarlıyor).
muhtemelen benimde göz numaram ilerledi fakat aynı lenslere devam ediyorum... benim korkum iki gözün ortansız görmesi ve bunun göz tembelliğini tetiklemesi.
En kısa zamanda ölçüm yaptırmanı tavsiye ederim.

sol göz (1.5 miyop, 0.25 astigmat[ihmal]) - sağ göz (1.25 astigmat,0.75 miyop)
  • orion takim yildizi  (03.02.10 22:22:55 ~ 22:26:27) 
@ orion takim yildizi : Hani ayağını kaldır tam üstüne bastın diyecek durumdayım. Bende 6 aylık lensleri 1 yıldır kullanıyorum ve ayrıca 2 yıldırda lens numaramı değiştirmedim.
Yarın hemen göz doktoruna gidiyorum. Astigmatın durumunu öğrenip hemen yeni lens almam gerekiyor.
İşin kötü tarafı daha lens alalı 1 ay oldu.. Elimde patlayacak 5 aylık lens.. Keşke değiştirilebilecek birşey olsaydı..
  • quaker  (03.02.10 22:28:57) 
eğer aldığın lensler Bausch & Lomb, Provision veya Air Optics ise zaten bunlar garantili lensler. istediğin zaman memnun değilim diye değiştirebilirsin ve hiçbir ücret alınmaz.


  • orion takim yildizi  (03.02.10 22:40:08) 
Lensler Bausch & Lomb ama yurt dışından alıyorum hep..
Lens.com üzerinden.. Çok daha ucuza geliyor diye hep oradan aldım. İncelemek lazım sitesini değiştim nasıl yapılır diye..

  • quaker  (03.02.10 22:52:05) 
yeri gelmişken dünya göz acaip kazık... gözünüzü makineye sokup "sorun şu" deyince 100 kağıtı bir güzel alıyorlar.


  • brkylmz  (03.02.10 23:51:37) 
Daha önce yazılmış ama Dünya Göz'den kaçın. Daha önce verdiğim bir cevapta detaylı açıklaması var. Şişli değilse de Beyoğlu Kuledibi'nde Eğitim Araştırma Hastanesi olabilir. Dünya Göz'de fahiş mangırların çözemediği ve teknik yetersizlik olduğu anlaşılan sorunu orada giderdim. Retina yırtılması idi sorun da.


  • uyuklayankedi  (04.02.10 02:43:46 ~ 14:06:46) 
Herkese cevapları için çok teşekkürler..
Artık bana yakın ve uygun neresiyse oraya giderim..
Numara değişikliklerimi de yazarım buraya yüzsüz gibi :)
  • quaker  (04.02.10 08:56:41) 
[]

Şirket firewall hengamesi

Selam yenilmez Galyalı'lar..
Şimdi şirkette takılıyoruz iyi güzel.. Bazen iş var bazen yok.. Ama her zaman 1000kb/s internet bağlantısı hazır.. Su uyur, downloada aç insan uyumaz noktasından hareketle DL yapayım dedim..
Rapid kullandım 1-2, blockladılar.. utorrent denedim, portlar firewalldan kapalı olduğu için bağlanmıyor bile.. megaupload falan iş görüyor gibi olsada, beklemek sıra falan derken günde 10 mb anca.. O da tek slot veriyor bi halta yaramıyor 60 kb ile..
Şimdi aklıma şu geldi; proxy kullansam, irc de DCC ile dosya paylaşım kanallarında takılsam dedim..
Denedim ayarları, mirc options'dan firewall ayarlarını çaktım.. socks4 için proxy buldum giridm ip'yi portu vs.. (1080 sanırım)
Ama meret irc'ye bile bağlanmıyor. Gel gelelim web clientlar ile her irc servera girebiliyorum..
Nedir bunun olayı? Ne etsemde rahat etsem şu download işi için..

 
webclientlar web üzerinden port açarak bağlanıyor. mIRC dediğiniz 1080 portunu açıyor o kapalıdır muhtemelen ondan oluyor.


  • kobretti  (30.12.09 12:10:51) 
vpn server kullanmanız gerekiyor.

itshidden.com şuradan önce free olarak deneyin.işe yarıyorsa sonra satında alabilirsiniz.
  • layer26  (30.12.09 12:28:46) 
@layer26: işe yaramıyor.. bağlanamıyorum. sanırım firewall vpn bağlantısını da engelliyor..


  • quaker  (30.12.09 12:58:18) 
hangi aşamada sorun çıkıyor.vallahi üzmek gibi olmasın ama vpn bile olmuyorsa o iş yaş.


  • layer26  (30.12.09 14:02:56 ~ 14:03:09) 
Bağlantıyı kurmak için, connect diyorum vpn ekranında.. Bağlanıyor diye yazıyor ve tak diye bağlanılamadı hata mesajı çıkıyor..
Hata 800 çıkıyor.. Onda da aynı şekilde firewall sorunu olabilir yazıyor..

  • quaker  (30.12.09 14:18:05 ~ 14:18:23) 
O zmn sağlam bi güvenlik var sizde bilemedim.


  • layer26  (30.12.09 22:02:58) 
[]

Pırlanta Kolye

Selamlar..
Çalıştığım firmada yılbaşı çekilişi yapıldı ve Atasay'dan üstünde pırlanta bulunan bir kolye uçlu, 18 ayar bir kolye kazandım..
Atasay'ı aradım fiyat öğrenebilmek için(birine verecek durumda değilim nakite ihtiyaçtan dolayı)ancak bana "firma tarafından hediye edildiği ve reklam kapsamında verildiğinden" fiyat bilgisi vermediler.
Pırlanta garanti belgesi, bandrolü, kutusu vs. herşey yerli yerinde.
Şimdi ben bunun fiyatını nasıl öğrenebilirim? İnternet sitesinde fiyat yok, modeli de bulamıyorum hiçbir yerde.. Google hak getire..

Maksat fiyat öğreneyim ki, elden çıkartacağım yerde değerinin çok altında kaybetmeyeyim..
Birinci resimde pırlanta garanti belgesi ve kolyenin özellikleri mevcut, ikincisinde ise kolyeyi görebilirsiniz..

 
bi magazasina gidip konussaniz, durumu anlatsaniz, satmaniz gerektgini soyleseniz filan yardimci olabilirler bence. hediye diye tembihlemislerdir onlari, telefonda soyleyemezler ama gidip yuz yuze konusursaniz..


  • cisterna  (28.12.09 21:16:44) 
O benimde aklıma geldi.. Ama ne bileyim, elde pırlantayla gidip bunu satmak istiyorum deyince de pek hoş kaçmaz diye düşündüm..
Sağda solda tanıdık kuyumcular var onlarada danışacağım ama bakalım.. Kim kimi kazıklar bilmiyorum ki bu zamanda..

  • quaker  (28.12.09 21:20:49) 
Satın almaya kalksan kaba bi' hesapla 300 usd civarı diye sallıyorum - mantıklı bi sallama merak etme -
100 civarına bozdurursan iyi diyeyim.

  • charlesbukowskiineksi  (28.12.09 22:23:17) 
kuyumcu herzaman kazıklayan taraf olur eğer kazıklamak isterse :) üzerindeki pırlanta para etmez sadece altın olarak teraziye atar hesabını yapar hepsii bu. tahminen 3-4 gr. bişidir. 4 gr. olsa 140 tl gibi bi rakam eder. 3 gr olsa 110 filan olur.


  • pposeidon1  (28.12.09 22:46:41) 
bu altin / pirlanta isinde bir kural var. bozdururken 3 kati dusuk bozduruyorsun. 3x lik mal gidiyor x e. cok nakit sikintin yoksa bozdurma , takmam diyorsan hediye et deger verdigin birine.


  • kakoy  (29.12.09 07:48:44) 
pırlanta kuyumcuda bozdurarak para etmez maalesef.

piyasada araştırma yaparak ürünün kaça satıldığını bulun sıfır olarak. daha sonra bu fiyatın az/çok altından Gittigidiyor'da açık arttırma ile satışa çıkarın. aynen burada koydugunuz sertifikaların resmini de koyarsınız satışa. ben pırlanta yüzüğümü bu şekilde satmıştım gg'den.

yalnız kargoyla yollarken içindekinin anlaşılmayacak şekilde paketlemeniz ve tercihen sigortalı kargolamanız gerekiyor. zira bazen değerli şeyler kargo poşetlerinden çalınabiliyor.
  • qwertyuo  (29.12.09 13:07:49) 
@qwertyuo: bana ulaşabilir misin acaba msn den?
bi kaç soru sormak istiyorum..

demongibi .et. hotmail . com
  • quaker  (29.12.09 13:18:42 ~ 13:18:55) 
bu arada genel bir soru daha sorayım.. ben gittigidiyor'dan bu şekilde atasay sertifikalı kutulu vs. bir ürünü satarsam sorun yaşar mıyım?
sonuçta bana hediye edilen birşey.. bir terslik çıkar mı?

  • quaker  (29.12.09 13:27:36) 
bana satabilirsin? istanbul da oturuyorum. kuyumcunun verdiğinin azıcık fazlasını veririm, tabii istersen.


  • vurursa gol olur  (29.12.09 19:01:28) 
[]

Köpek ile sorun..

Selam hayvan dostu Galyalı'lar..
Yaklaşık 12 yıldır bizimle beraber yaşayan, artık 13 yaşına yaklaşan bir Dalmaçyalı-Pointer kırması köpeğimiz var. Kendisi fırlamanın, hiperaktifin önde gideni hala yeri geldiğinde. Ancak bir sorunumuz var ki çileden çıkmak üzereyiz.
Dışarı çıkmayı beklemeden, artık sağa sola yapıyor. (Büyük işlemi hemde..)
O kadar iğrençleştiki durum anlatamam. Dışarı geç çıkartmamızla alakası da yok. Rutini sabah 9-10, akşam 6-7 olmak üzere günde 2 sefere rağmen, bu saatlerde çıkartmaya meyillendiğimizi gördüğü gibi olduğu yere tam tabiriyle çatır çatır sçmakta..
Tasmayı görünce yapıyor sandık, tasmayı göstermeyelim dedik çıkartırken, bu sefer asansörün kapısını açtığımızı görünce yapar oldu. Hiç bişey söylemeden asansör kapısı açık tutup gir içeri dedimimizde asansöre yapar oldu.
Dışarı çıkartacağımızı anladığı anda nerede olursa olsun yapıyor. Son 1-2 ayda o kadar sıklaştıki artık yoğun çamaşır suları, bezler kovalar evin içinde her noktada duruyor.
Hadi canımızdır, ciğerimizdir ama bu kadar anti-hijyenik bir duruma katlanmak da mümkün değil. Nasıl ederiz bilmiyorum. Şu an yazarken bile burnuma koku geliyor resmen psikolojik olarak.

Zaten temizliğe kafayı takan bir insanım, bir de böyle birşeyi yaşamak zıvanadan çıkartıyor beni. Fikir verin lütfen..

 
Kediler genelde bizim anlayamayacağımız derin anlamları bize anlatmak için tuvaletle dikkat çekerler. Sizin köpeğiniz de örneğin, dışarıda hırlaştığı üstün bir köpek veya korktuğu bir olaydan dolayı "işimi burada hallederim çıkmaya gerek yok" tarzı yapıyor olmasın? Eğer öyle bir olasılık varsa, tuvalet harici dışarı çıkardığınızda (alışılmadık bir zamanda) davranışlarını izleyin. Erkekse koku bırakma rutinlerini falan.. Bundan birşeyler çıkar sanırım. Bir kedi insanı olarak bu kadar akıl yürütebildim.


  • hikaye mesture  (21.12.09 09:52:23) 
Her ne kadar temizlik takıntınız olsa da çocuğunuzu tuvaletini altına yapıyor diye nasıl sokağa koymuyorsanız 12 13 yıllık dostunuzu da kapıya koymayı düşünmemelisiniz.
Ben de bir kedi insanı olarak alternatif bir öneri de bulunmak istiyorum.
büyük bir leğen içine kedi/köpek kumlarından koyarak oraya yapmasını sağlayabilirsiniz, zamanla da oraya alışabilir. bunun için küçük tuvalet, varsa kapalı balkon uygun olabilir.
Ek olarak farklı veterinerlere ve pet forumlarına danışmakta fayda var.
  • knorbulyon  (21.12.09 10:54:07) 
@hikaye: dışarı çıkmak için can atar her zaman.. bu durumlar esnasında da öyle; hopluyor zıplıyor havlıyor, tipik "hadi haid hadi dışarı çıkalım hadi hadi" durumunda..

@knorbulyon: "kapıya koyma" diye bir durumdan bahsetmedim zaten. ama unutmayalım ki altına yapan çocuk için çareler varken, orta boyun üstünde bir köpeğin halının ortasına oldukça büyük bir dışkı bırakmasına çare bulamıyorsunuz yaşı çok ilerledikten sonra.
bende eğitip, belirli bir noktada tuvalet eğitimini düşündüm. ama belirttiğimiz ilerlemiş yaş yüzünden çok zor.


danıştığımız bir veteriner "birşey yapamayız" dedi.. başkalarınada da sormak gerekiyor tabii..

sonuçta, kuzenin çocuğu gelip halıda oyun oynarken, benim aklıma o halıya 2 saat evvel olan şey geliyor.
  • quaker  (21.12.09 11:41:28) 
efendim veterinere değil bir özel eğitmene danışmalısınız. sorununuzu ancak o çözer. evinize gelip sorunun sebeplerini anlaması gerekir. başka çaresi yok. tamamen psikolojik bir sorun. farlında olmadan sebep olmuş olabilirsiniz.


  • faideli bilgiler  (21.12.09 11:49:27) 
@faideli: eğitmen bulsak dahi, nasıl bir ücreti olacağını bilemiyorum.
doğrusu karşılayabileceğimden de emin değilim..

  • quaker  (21.12.09 11:53:19) 
Bunun gibi bir durum bir tanıdığımızın başına geldi. Anlattığınız kadarıyla köpeğinizin idrarını veya tuvaletini tutamama gibi bir sorunu yok gibi görünse de şeker hastalığı olma şansı olabilir. Tanıdığım bir insanın 12 13 yaşındaki köpeği şeker hastalığı sonucunda tuvaletini tutamama gibi sorunlar yaşadı hala da yaşamakta bu şekilde bakılıyor, ayrıca sağ arka ayağını da kaybetmiş durumda. İmkanınız var ise bir süre köpeği bahçeli bir evde misafir edip tuvaletini belli bir yere yapma konusunda alıştırmayı da deneyebilirsiniz.


  • knorbulyon  (21.12.09 13:28:50) 
şöyle bir ped var belki işinize bir süre yardımcı olabilir.
urun.gittigidiyor.com
bir de şöyle bir şey var
urun.gittigidiyor.com

bu tür ürünlere bakabilirsiniz.
  • knorbulyon  (21.12.09 13:35:44) 
tuvalet saatlerini 1-2 saat öne alın, eğer gerekiyorsa sayıyı 3 e çıkartın. birkaç gün üst üste düzeni tutturussanız hiç bir problem kalmaz.
Ayrıca yaşından dolayı tuvaletini tutamama gibi bir durumlada karşı karşıya olabilirsiniz. Dolayısıyla dışarı çıkacağı zaman heyecanlanan köpeğiniz, o anki heyecanla kaçırır gibi oluyor ve gerisinide koyuveriyor olabilir.
Bundan emin olmak içinde veteriner kontrolü şart.
  • aytaral  (21.12.09 14:15:17) 
öncelikle ne kadar zamandır bunu yapıyor? eğer 13 senedir bunu yapıyor ve şimdi şikayet edyor iseniz durum karışık bir hal alır, ama bugüne kadar tuvalet alışkanlığı var bir süredir bunu yapıyorsa bunun nedenlerini araştırmak lazım.

öncelikle davranıştan ziyade sağlık problemlerine baktırmalısınız köpeğin. çünkü tuvalet alışkanlığı eğitim gibi değildir, eğitim tekrarlanmadığı sürece sönebilir, ama tuvalet alışkanlığı böyle değildir. ha ama şu söz önemli;

''Dışarı çıkartacağımızı anladığı anda nerede olursa olsun yapıyor. ''

* köpeği eve bağlayan veya dışarıda onu korkutan veya travmatik etki yaratabilecek bir şartlayan oldu mu bu tuvalet olayının başladığından beri? şöyle düşünülebilir; köpek eve tuvalet yapınca evde kalacağını biliyor ve bunu o yüzden yapıyor.

* köpek ilgi çektiğini biliyor ve o yüzden yapıyor. sahibinin ilgisini çekebilmek için dayak yiyen köpekler var. resmen sahibinin ayakkabısına sıçıyor dayak yemek için.

çamaşır suyu yanlış seçim gibi duruyor. amonyak veya dışkı/çiş kokusuna eşdeğer koku alabilir köpek, arap sabunu ie temizlik yapın.

neler yapılabilir? davranış rehabilitasyonu 13 yaşındaki bir köpek için pek önerilecek bir şey değil. karakteri olgunlaşmış bir köpek bu, bu kadar kolay yönlendirmeler yapılamayacağı kanaatindeyim, ancak köpekler için hijyenik pedler var, bunlardan kullanılabilir. köpek dışkısını yaparken cezalandırma yaptıysanız köpek dışkısını tutar ve lokal bir bölgeye değil, sizin olmadığınız herhangi bir bölgeye yapar. bence öncelikle sabit bir yere dışkısını yaptırın, bunu yönlendirmek veya taşımak daha kolay.
  • galahad  (21.12.09 22:10:04) 
@galahad : bu durum daha önce de yazdığım gibi son 1,5-2 aydır mevcut..

dışarı çıkmasını engelleyecek, korku veya travmatik bir durum mevcut değil bildiğim kadarıyla.. sokağa çıkmayı her zaman çok sevmiştir ve hala öyle..
ilgiye de ihtiyacı yoktur veya ona göre davranmamıştır hiç.. çünkü ev içinde herkes kendisiyle oldukça bol ilgilenir.. oturup sohbet bile ederiz o kuyruk salladıkça..

tek çözüm ev içinde sabit bir noktaya yapmaya alıştırmak gibi..
  • quaker  (21.12.09 22:28:16) 
üstadım ben davranış kısmına çok az ihtimal verdiğimi belirtmiştim, bence sağlık ile alakalı bir şey olabilir, normalde köpek tutmalı çişini kakasını. ancak 13 yaş az buz bir yaş değil, köpek için geç bir yaş. benim köpeğimde bu tip bir şey olsa tahlil yaptırırdım, davranış rehabilitasyonuna daha sonra geçerdim.


  • galahad  (21.12.09 22:39:03) 
bence dolaylı olarak yaşıyla ilgili bir durum. dışardaki herhangi bir şeyden korktuğunu sanmıyorum.
refleks ve kasları eskisi kadar iyi çalışmıyor olabilir. ev köpekleri belli saatlerde tuvalet yapmaya şartlanırlar yaşam tarzlarından dolayı. bu saatler dışında tuvaleti gelse de, dışarı çıkma zamanı gelene kadar tutar ve tutarken de zorlanmaz çünkü vücudu dışarı çıkana kadar yoğun bi "tuvaletim geldi, sıkıştım" psikolojisi yaşatmaz ona eğitiminden dolayı. pavlov tarzı bi durum oluşmuştur.
dolayısıyla, "dışarı çıkacağız yani tuvalet zamanı" uyarısını aldığı anda, belki 6 saattir var olan tuvaletini aniden yeni gelmiş gibi hissetmeye başlar. sizin köpeğin yaşı biraz ilerlediği için bu "tuvalet zamanı" uyarısını hissettiği anda artık binadan dışarı çıkmayı bekleyecek kadar kontrollü davranamıyor olabilir.
bu eğer yaşıyla ilgili değilse bir sağlık problemidir tutamamasının sebebi. test yaptırın eğer herşeyin temiz olduğunda emin değilseniz.
eğer hiç bir sağlık sorunu yoksa sanki yavruymuş gibi tekrar tuvalet eğitimine başlayın. tuvaletini tutmasını sağlayan kasları gücünü kaybettiyse tekrar toparlmasına yardımcı olabilirsiniz.
çiş pedlerinde alın. kapıya yakın bi yere yapıştırın. dışarı çıkar gibi kapıyı filan açınca oraya yapmasını sağlayın. sonra git gide pedi kapının dışına taşıyın. bu şekilde tekrar öğretebilirsiniz.
  • cereal killer  (22.12.09 11:15:20) 
[]

Outlook Date Stamper

Merhabalar Galyalı'lar..
Outlook'ta görevleri kullanırken her bilgi yenilemesinde tarih ve saat girmem gerekiyor. Başlıktaki add in yapıyor bunu ancak 15 gün deneme süresi var ve ödeme yapabilecek durumda değilim..
Programın tek olayı, kendi öezl tuşuna basılınca outlook içindeki hangi test field'daysa oraya günün tarihini ve o anki saati yazıyor..

Derdim bu.. Aynı şeyi ücretsiz halledebilecke birşey biliyor musunuz?
Çok tenk yu..

 
www.slipstick.com adresindeki bilgiler isinize yarar mi acaba?

www.outlookpower.com bir de bu adres var, daha kapsamli anlatmis.
  • dahicocuk  (04.11.09 23:57:03) 
[]

Hırsızın keyif vereni..

Ne yanıltıcı başlık oldu di mi ama.. Ehehe.. Neyse..

Saygın Galyalı'lar..
Bendeniz akşam saatlerinde yarım saat bilemedin 45 dakika boş zamanı olan bir faniyim. Zamanında Ultima Online oynayıp, hırsız karaterimle oynadığım serverda dolaşır, para çalar, güler eğlenir çaldıklarımı newbielere dağıtır tekrar çalardım vs vs..
Böyle kendi kendime eğlendiğim bir hırsız rpg eğlencem vardı.. Hangi servera girsemde hırsız olurdum zaten.. Keyfi benim için budur..

Neyse.. Şu aralar ne uo için adam gibi server var, ne de bende oturup skill kasacak zaman..
Ne yapsamda bu hırsız rpg keyfini alacak bir oyun bulsam? Online olması tabii zorunlu sonuçta insan faktörüydü keyif katan.. (Örnek vermek gerekirse; adamın çantasından robe çalıp, "ya baba bu robe'u buldum kaç para eder?" deyip, adama satıp sonra tekrar çalmak haz veriyor harbi..)
Tavsiyelerinizi bekliyorum..
P.S.: Kaliteli, kalabalık uo server'ı tavsiye edersenizde kabulümdür aslında.. Maksat o eğlenceyi tadabilmek..

 
nebula yaşıyor mu ki? googledan baktım bir iki 115 ve 71 oyunculu iki shard vardı ama nedir ne değildir, ne desem yalan olur şimdik, yeni oyunlardanda hani o hırsızlık tadını o rp yi verecek oyun var mı ki? hani çok böyle ah ah nerde eski oyunlar geyiği olacak ama...


  • kyha  (01.11.09 02:05:31) 
revolutionuo vardı, geçen sene staff kadrosuna girecektim vazgeçtim lan dedim şimdi yıllardan sonra ultimaya vakit ayırmak hoş bi fikir gibi gelse de gerçekçi değildi.


  • Karluk  (01.11.09 10:30:14) 
www.oyuncuyuz.com bünyesinde yeni bi runuo shard açıldı. online sayısı gayet yüksek.


  • BeaLzeBuB  (01.11.09 11:03:56) 
[]

Lens ve göz kuruması

Selam yenilmez Galyalı'lar!
Bendeniz, 4 yıldır lens kullanan bir faniyim.. Lensleri 4-5 saat kullandıktan sonra gözlerim kurumaya başlıyor ve görüntü bulanıklaşıyordu.. Sonra buna çare buldum suni göz yaşı damlaları vs. bir şekilde hallettim..
Ancak gel gelelim 1 hafta evvel işe girdim, sürekli bilgisayar karşısındayım..
Sabah 9'dan akşam 6'ya gelene kadar, seviye seviye gözüm bulanıklaşmaya başlıyor. Damlayı kullanıyorum ama etkisiz. (LCD ekran bu arada.) Ağırlıklı olarak sağ gözümde görüntü gidiyor. Kuruduğunu açık açık hissediyorum. Göz kapağımın üzerinden lensi tekrar yerine oturtabiliyorum oynayarak vs. Hatta bazı durumlarda extreme mode'a geçip direk sokuyorum parmağı oynuyorum lens ile sağa sola. Sağ gözü kapıyorum mis gibi net, açıyorum sol göz ne kadar net olsada sğa göz bulanık olduğundan görüntü kayıyor.. (Hani lensle uyursunuz, lens göze yapışır kupkuru halde.. Hİçbir halt görmezsiniz lens olsa dahi gözde.. O duruma geliyorum kısaca..)

Göz numaralarım bu arada 8.5 miyop ve astigmatlar vb.. Kol gibi kısaca.. Bausch & Lomb kullanıyorum en toriğinden..

 
acuvue advance ya da oasis kullanmayı deneyin.
bilgisayar karşısında 3 lens denedim en etkilisi buydu.

  • natnan  (09.10.09 15:09:51) 
bak ben de lenslerimin gün içinde sık sık kurumasından şikayetçiydim. sen gibi rahatsız olurdum. iş çıkışı kururdu. yatana kadar rahatsız olurdum.

üniversiteden bi arkadaşımın tavsiyesiyle johnson and johnson marka lense geçtim. 2 aydır kullanıyorum henüz ama saatlerdir bilgisayar başında oldugum günlerde bile kurumuyor.

biraz pahalıdır diğer lenslere göre ama dene derim.

2 modeli var sanırım advance ile oasys. arkadaşım advance kullanıyo ben oasys. gerçekten çok ince ve asla kurumuyor.
  • esmer  (09.10.09 15:10:23) 
Yeba! İkiniz de aynı cevabı verince çok mutlu oldum :)

Tam karar versek? Advance mi oasys mi?
Ona göre sipariş vereyim bugün yarın..
  • quaker  (09.10.09 15:13:21) 
istersen bi de sözlükteki yorumları oku öyle karar ver:)
(bkz: acuvue advance)
(bkz: acuvue oasys)

yani pek fark olmadığını söylüyorlar. bence fiyatı sana uygun olanı al.

rahat ol cidden memnun kalcaksın:) ama temiz kullanmaya dikkat!
  • esmer  (09.10.09 15:18:41) 
4 yıldır gözümde bir sorun olmadı temizlik konusunda :) Zaten her akşam mutlaka solusyona koyarım sabah tekrar takarım. Elleride yıkarım çıkarmadan evvle lensleri vs.

Ozaman direk sözlüğe akayım yorumları alayım ve siparişe geçeyim.. Çok ümitliyim hehe!
  • quaker  (09.10.09 15:21:31) 
oasys alın. uyurken çıkartırsanız, tek çifti 4-5 ay kullanabilirsiniz. parasını fazlasıyla çıkartır. 4-5 ay dedim ama daha fazla da kullanılabilir, ben 4 aydan sonra değiştiriyorum ama yenisini taktığımda bile fark hissetmiyorum.
torik değil benim lensim bu arada

  • sttc  (09.10.09 15:31:10) 
Ben lensle uyumam zaten aşırı durumlar haricinde. (Lens kutusu veya solusyonu olmayan yerde yapacak şey kalmıyor.)

O zaman oasys'tir.. 4-5 ay zaten aşırı bir sür ebana.. 2 ayda lomb'lar gözüme batmaya başlar hep.. 4 ay mucize :)
  • quaker  (09.10.09 15:39:49) 
20 yıldır lens kullanıyorum, son yıllarda da acuvue. (Göz numaralarım 10'lardan 8'lere yeni düştü, 1 numara da astigat var.) Gözlerimde 1 veya 2 kez sorun oldu 20 yılda. Temizliğine dikkat etmek ve mecbur kalmadıkça lensle uyumamak dışında birşey yapmadım. Bilgisayarla da aynı şekilde haşır neşirim. Kuruluğa engel olmak için, gözlerinizi sık sık kırpmanızı öneririm.


  • uyuklayankedi  (09.10.09 16:04:21 ~ 16:04:53) 
ortam havası da etkili dikkat edin, yani -artık zamanı geçti ama- sürekli bir klima ya da havalandırmanın açık olduğu ortamlarda benim lensler double kuruyor.


  • pinking of you  (09.10.09 16:37:37) 
[]

Cnbc-e neden bozuk?

Merhaba yenilmez Galyalı'lar..
Odamki ve evdeki diğer bütün televizyonlarda kablo tv kullanıyoruz. Her kanal cam gibi, hiç sorun yok.

Gel gelelim, benim odamdaki televizyonda sadece ve sadece Cnbc-e'de yayın bozuk. Hem de şaka gibi alt yazıların olduğu kısım kayıyor. Gözlerim bozulacak okumaya kasarken. Ekrandaki görüntüde böyle hafif bulanık gibi. Ama bir kanal ileri gidiyorum CNN cam, Atv pırıl pırıl..
Bütün televizyonlar ayrıca Cnbc-e'yi dediğim gibi harika gösteriyor.

Komplo teorileri kurmaya başladım artık.. Neden sadece benim TV ve Cnbc?

 
Kablo tesisatınıda kendi ellerimle döşedim. Çoğaltıcılar vs. herşey sapasağlam.
Asab bozucu harbiden..

  • quaker  (28.09.09 21:42:16) 
sorunu çözene dek sipru diye bişey yapmış cnbc-e yi de içine alan yayın grubu, netten kaliteli yayın yapıyorlar tüm kanallarını. www.sipru.com adresinden indirebilirsin. tabi bağlantın limitsizse. bu programla o anda aynı yayını izleyen kullanıcılarla sohbet edip, yayınları kayıt etme şansın da var diye ekleyim de tam olsun.


  • stopnsilence  (28.09.09 22:50:44) 
[]

Yamuk adım atmak?

Merhaba yenilmez Galyalı'lar..
Bir tanıdığım, adımlarını yamuk atmasından dolayı biraz sorun yaşıyor. Yamuk adım atmayı hazırladığım resimle anlatmaya çalıştım önce ona bakarsanız daha açıklayıcı olur.
1. şekilde kendimizce (tanıdığımla ben) normal varsaydığımız adım atma şekli var. Ayak uçları ileri bakıyor tam manasıyla.
2. şekil ise tanıdığımın adım atma şekli. Grafikteki kadar açık olmasada bazen öyle bazen daha dar şekilde adımlarını yamuk(?) atıyor.
Genel olarak estetik duruş haricinde bir sorun olmasada, son zamanlarda bileği çok fazla burkuluyor ve kendisi yere düşüyor. Adım atmasıyla ilgili olduğunu düşünüyoruz. (Örnek olarak yokuş aşağı yürürken adımları böyle açık olduğundan bileği boşa gider gibi dönüyor ve çok canı yanıyor. Daha dün aynı şekilde bileği burkuldu ve yokuşta düştü. Genellikle sağ bileği burkuluyor.)
Benim aklımda bu adım atma şeklini düzeltebilecek "ortopedik tabanlar" kullanmak yatıyor.
Sanırım bir yerlerde duymuştum veya tamamen sallıyorum. Yere basarken ağırlığın düzgün dağılmasını sağlayarak, düz adım atılmasını sağlayan tabanlar.
Varmıdır böyle bildiğiniz taban vs. gibi çareler? Kendisine beraber yürüdüğümüzde "düz adımlar düz adımlar" diye hatırlatsamda ben yokken hep unuttuğundan yakınıyor ve düzelme göstermiyor.

 
Doktora gidecek durumu yok sanırım şu aralar..
Gerçi gitmeden de sağlıklı bir sonuç alacak taban ne olur bilmiyorum.
Gidipte rastgele birşey giyip başka birşeyleri bozmak iyi olmaz.
  • quaker  (24.09.09 00:46:53) 
kendisinde çukurtabanlık (pes cavus) olabilir.

bende de var, konsantre olmak gerekiyor düz yürümek için, askerde o mal botları giyince de daha kötü oldu.
  • plainwalker  (24.09.09 01:10:39) 
@plainwalker: Konsantre olmak dışında nasıl birşey deneyebiliriz?
Divit'in söylediği gibi doktor kontrolü olmadan bir taban almayı denesek tecrübeli bir ortopedi firmasından?

  • quaker  (24.09.09 01:18:39) 
standart paytak yürüme bu. eğer bir acı hissetmiyorsa arkadaşın, hiçbir sorun olmaz. zaten tanıyanların da bir süre sonra gözü alışacağı için farketmezler bile. sen daima düzeltiyorsan adımlarını ayıp ediyorsun.

bu sorun evlenmeye çocuk sahibi olmaya da engel değildir. daha ne diyeyim.

hepimiz aynı kalıptan çıkmıyoruz işte. böyle çeşit çeşidiz.
  • trocero  (24.09.09 08:55:23) 
@divit: evet konuştuğum firmalar $80 gibi fiyatlardan bahsediyor göze alınacak gibi değil.

@trocero: Öncelikle adımları düzeltme isteği, canı yanan birinin "of nasıl düzelecek bu" demesi üzerine başlıyor. Gözününüz önünde yokuşta yuvarlansa, bileğine kendi elinizle bandaj sarsanız, sizde yardım etmek istersiniz, üstüne kendisi "bana hatırlat lütfen" diyorsa buna başlarsınız. Lütfen bilip bilmeden "ayıp ediyosunuz" gibi tepkiler vermeyin. Kimse kimseye kast etmiyor "sen rezilsin yürüyemiyorsun bile" diyerek. Ortada durumdan canı yanan biri var ve yardım istediği için ona yardım etmeye çalışan biri.
  • quaker  (24.09.09 13:22:07) 
[]

Güneşli Kanal D

Yenilmez Galyalı'lar!
Acilen başlıkta geçen "Güneşli Kanal D" isimli binaya ulaşabilecek bir yol güzergahına ihtiyacım var.
Ben Şişli'de ikamet etmekteyim. Mecidiyeköy'e ulaşımımda sorun yok.
Kanal D ulaşım görevlisi mi her kim ise "Mecidiyeköyden Başakşehir yazana bin sonra in o kadar" dedi. "Ekspresse değil ama bak. Sadece başakşehir olana" diye de ekledi.
Otobüsün kodu numarası nedir biliyomusunuz dedim, "Yok hatırlamıyorum" dedi..

Eveeet.. Nedir ne değildir? Hangi otobüsle gideyim? Sabah 10:30 da orada olmak için saat kaçta yola koyulayım.
Cevaplar?

 
97m (Güneşli- Mecidiyeköy) e binebilirsin. trafik olmazsa 1 saatte ordasın.
146m (başakşehir 4.etap- mecidiyeköy) de olabilir galiba.
bence mecidiyeköyden saat 9 gibi çıksan( otobüsün kalkış saatinde) yetişirsin.
göztepeye gelmeden ineceksin ama trafik olabilir.
ineceğin durağın adı fatih mahallesi.
  • tyrarcx  (10.09.09 16:57:27) 
Telefondaki adam 25-30 dk sürer demişti, aklım karıştı şimdi..
İyice bakayım bi iett'nin sitesinden..

  • quaker  (10.09.09 17:28:52) 
[]

Orkestra cümbüşü!

Merhaba yenilmez Galyalı'lar..
Şu an bir şarkı dinlerken, son 35 saniyesindeki tam kadro orkestralı gaz bölümüyle coştuğumu fark ettim. Hani böyle canlı, ritmik, eğlenceli bütün orkestradaki enstrümanların ve sanatçıların coşarak eşlik ettiği türden bir bölüm.

Böyle şarkılar veya dolu dolu albümler arıyorum. Bilindik popüler şarkıların böyle orkestra ile çalınmış söylenmiş halleri olur, çok eskiden kalma gaz eğlenceli şarkılarda..
Yeterki moralimi düzelteyim biraz.. (Evet söylemeyi unuttum işsizlikten delirmek üzereyim, kafa dağıtmaya çalışıyorum.. Ne alakaysa.. )

Her fikir, cevap işime yarar..
Sevgiler, saygılar..

 
dolapdere big gang ve elveda rumeli soundtracini tavsiye ederim.


  • sonsuzvarliginhicolmamisyoklugu  (08.09.09 21:12:29) 
Dolapdere Big Gang arşivimde.. Gerçekten harikalar.. Billie Jean ile çok göbek atmışlığım var..
Elveda Rumeli'yi deneyeyim..

Yok mu arttıran?
  • quaker  (08.09.09 21:14:46) 
goran bregovic in var böyle şarkıları..bunun yanında balkan jazz gruplarını denemeni taviye ederim,illaki böyle parçaları oluyo..


  • toshiro  (08.09.09 21:35:20) 
taraf de haidouks tavsiye ederim. al sana coşku ;

www.youtube.com
  • sarap dumani  (08.09.09 22:58:28 ~ 22:59:12) 
çoşku mu direk gogol bordello geldi aklıma.


  • madrigal  (09.09.09 13:02:11) 
Herkesin tavsiyeleri için çok teşekkürler..
Verdiğiniz örneklere ya sahibim ya da siz söyleyince denedim.
Yüzsüzlük olacak ama; ben daha senfoni orkestrası tarzı şeyler arıyorum..
Tamam terbiyesizlik ettim artık.. Sustum..
  • quaker  (09.09.09 21:07:30) 
swing parçalarını dene o zaman çok hareketli şeyler var..benny goodman dan başlayabilirsin mesela..


  • toshiro  (10.09.09 01:42:35) 
[]

Deri Buruşması..

Merhaba Galyalı'lar..
Hani çocukken denize girmek istemeyen çocuk, denize bir girdimi 2-3 saat çıkmaz.. Ebeveynleri deniz kenarından bağırır "Evladım gel akşam oldu aaa" diye..
İşte o çocuk benim..
Sorunum ise; denize girdiğimde 7 yaşında olan ben, çıktığımda uzuvlar itibari ile 80 yaş görünümünde oluyordum..
Sonra azaldı, banyoda uzun durunca denk gelmeye başladım bu deri buruşmasına.. Avuç içlerim berbat oluyor, parmak uçlarım sanki döküldü dökülecek gibi oluyordu.
Son 1 yılda ise iyice coştu bu durum. Ellerim terleyince dahi bir bakıyorum avuç içim mahvolmuş, deri dökülüyor ve canım yanıyor. Birşeyleri tutmaya çalışınca parmaklarım acıyor. Banyoya girmek zaten dert oldu. Saçlar uzun, yıka krem sür falan derken bir bakıyorum yine dede-nine kıvamında eller parmaklar..

Sevgilim uzaylı diye dalga geçiyor. Aslında hani komik, espri konusu falan ama, son dönemde can yakmaya ve deri dökmeye başlayınca kıllandım. Şu an misal, bulaşıkla uğraştım yarım saat, gitti eller..

Derim pütür pütür, parmakları açıp kapatırken bile bir sızlama var.
Neyim var benim yahu?

 
"exfoliative dermatitis" olabilir. iyi bir nemlendirici ise yarar genelde ama rahatsiz edecek boyutlara ulastiysa dermatologa gorunun bir.


  • ermanen  (31.08.09 19:35:12 ~ 19:35:40) 
@yohtur : :) herkesde var farkındayım ama tanıdığım hiç kimse tuvalete girdikten sonra ellerini yıkayınca deri dökülmesi veya can yanması yaşamıyor ellerinde..
benim ki bu durumda artık..

@ermanen : önce bir doktora sorma fikri daha ağır basıyor. nemlendirici fikri için teşekkürler evde varsa deneyebilirim..
  • quaker  (31.08.09 21:14:09) 
exfoliative dermatitis mi.. nerden buluyorsunuz bunları bilemedim. kaşıntı yok, sadece suyla ortaya çıkıyor, kızarma yok.. hani olur olmasına da bunlarla olmaz. neyse. vitamin eksikliği veya kullandığınız bir ilacın yan etkisi olabilir. dermotolog yine de. bişey acı veriyosa doktora giderim ben arkadaş..


  • dr cucu  (31.08.09 21:44:56 ~ 23:22:59) 
@dr cucu

can yakmaya ve deri dokmeye baslamis dedi iste, bulasik yikadiktan sonra da artmis. kasinti ve kizarmayi da ayrica eklemeyi unutmus olabilir. bazi belirtiler tutuyor ki olabilir dedim. ben kesin teshis koymuyorum ki burda, dermatologa gorunmesini soyledim. en kotu ihtimali dusunesin ki, en iyi careyi bulasin.
  • ermanen  (31.08.09 23:26:52 ~ 23:29:55) 
[]

Turkcell'den Vodafone'a geçsek mi?

Durum şu;
9-10 senedir Turkcell abonesiyim.
Son 1 yıldır atmadığı kazık, yemediği haksız kontör, kesmediği konuşma kalmadı.
Son 1 ay içinde ise geceleri arama yasak diye çat diye hattı kesiyor, bir daha arama yaptırmıyor. Bugün arkadaşlarımı dahi arayamadım, aramaya izin verilmiyor diyor bir hatun sesi.
Her ay periyodik olarak 250 kontur yuklerim, kampuscelle kıt katanaat yeter, eksi konturlerde surunurum. Vodafone avea aratmaz bile cart curt sokar bi tarafıma..
En son yurt dışına çıktı sevgilim, bi kampanya var uye olun istediginiz gibi arayın dediler, sonra yanlış bilgilendirme yapıldı deyip 60 kontorumuzu de yediler (kavga çıkardım call center gorevlileriyle resmen, geri iade ettiler.) Bunun üstüne yeter vodafone a geçmekten başka çare bırakmadınız siz diye telefonu kapatırken "lütfen durun.. Size 30 kontor yollamak istiyorum içimden geldi sakinleşin" diye rüşvete kadar gittiler.. Ben terbiyesizleşmeyin ne demek istiyorsunuz diye çıkışınca afedersiniz o niyetle değil falan fıstık diye geri bastılar.
250 kontor 45 liramı 46 lira mı ne..
Konuşmak limitli, arayabildiğimiz kişiler limitli..

Ben şimdi gidip Vodafone cep limitsize geçsem ayda 54 liraya, her vodafoneluyu sınırsız arasam, turkcell avea'yıda 750 dk arasam beleş..
Sonra çok canım yanar mı? "Lan güzelim turkcelli bıraktık, ses kalitesi, dağda tepede full sinyal gücü herşeyi vardı, biraz pahalıydı ama olsun" diyerek?

Okuyorum sağı solu, yok smsler gitmiyor, yok çekmiyor diye yanan da var, "abi muhteşem oldu geçmek ya" diye ballandıran da..(Ayda 250-300 sms atarım, daha da abarttığım oluyor, ondan sms olayı önemli.)

Bir yardım edin cinnetlerdeyim, telefon dahi açamaz oldum.

Vodafone'a geçeyim mi geçmeyeyim mi?

 
yıllardır telsim/vodafone kullanan biri olarak diyebilirim ki turkcell'in çekmediği çoğu yerde çekiyor vodafone. yani en azından benim hattım çekiyor. bence vodafone hattınız hayırlı uğurlu olmalı artık :)


  • cumingsoon  (19.06.09 01:25:48) 
avea olmasın da çamurdan olsun farketmez.


  • cro magnon  (19.06.09 01:28:54) 
daha bugün buna benzer bir entry girdim.
ben 3 hattı da kullandım ve son 4-5 yıldır da vodafone kullanmaktayım. aria ile aycell ilk birleştiği zaman aldım, o zamandan beri avea hep aynı, ya çekmez, ya mesaj gitmez, ya birden kontör gider falan filan. daha bugün de 2-3 saat kesinti yapmış. zaten avea'ya geçmek istemiyorsunuz bu şıkkı geçiyorum.

vodafone'da 150 kontör yüklerseniz 5, 250 kontör yüklerseniz 15 dakikası 1 kontör. Ayrıca 150 kontör yüklediğiniz an 250 mesaj tüm yönlere bedava. 35 kontör karşılığı da yine tüm yönlere 3000 mesaj kazanıyorsunuz.

Tüm yönlere konuşuyorum ben derseniz de şöyle bir tarife çıkmış, her yöne 3 dakikası 1 kontör. Mesaj olayını da 35 karşılığı 3000 olayıyla halledersiniz. Gayet kullanışlı bence.

Ulan vodafone en az 1000 kontör göndermen lazım sana bugün sözlükte yaptığım reklamın sayesinde.

Turkcell oldum olası pahalıdır, pazarlama taktikleri öyledir, kaliteli görünmek baabında. Geçin bence.

Vodafone'un pek çekme sorunu olmuyor. Bazen 1-2 haftada bir kere, 5-10 dakika kimseyi arayamadığınız olabilir. Ama fazla sorun olmuyor genelde, bakmayın böyle söylediğime.

Fakat yerin 2 kat altındaki yerlerde falan vodafone'un çekmediğine, turkcell'in çektiğine bazen şahit olmuşluğum var. Fakat sadece bu yüzden de binlerce kontör kazıklamayı haketmiyor elbette.
  • only alcoholica  (19.06.09 02:00:00 ~ 02:01:30) 
ben turkcell ile başladım uzun seneler kullandım, numara taşınırlılığı ile ilk avea'ya geçtim,
önce turkcell: gerçekten kaliteli, çekmeme, mesajın gitmemesi ve benzeri sorunlar hiç yaşamadım, diğerlerinden de çok az bir fiyat farkı var, bence bu fiyat farkına değer.

avea: mesajların gitmemesi ve gelmemesi sorununu çok yaşadım. istanbul'da yaşayan biri olarak bir çok yerde çekmediği de oldu. fiyatı uygun ama fiyat performans da turkcelin epey gerisinde.

ve son 1 aydır vodafone kullanıyorum; fiyat olarak avea kadar uygun, ilk günler ses problemi yaşadım ama sonra daha fazla sorun çıkarmadı, mesajların ulaşması sorunsuz, sanırım avea beleş dakikalarda geçiriyordu bir şekil ancak vodafone daha az gidior gibi, sanırım saniye hesaplamasından.

bir iki ay sonra yeniden türkcell e geçicem, her hattı denemek için bir tur attım.
ama kalite olarak, turkcell sonra vodafone illa sıraya alacaksak en sonda avea gelir.

artı vodafone'a geçersen her ay hattını 250 dakika heryöne beleş konuşuyon 3 ay.
  • alchemistt  (19.06.09 02:17:25) 
ben de 9-10 yıldır turkcell kullanıyordum, 2 ay once vodafone'a gectim numaramı değiştirmeden.
şimdi bana her ay her yönde 250 dk. bedava k onusma suresi geliyor vodafondan, onun dışında diğer operatörlerden arandıkça da bedava kazanıyorum, çevremde bir sürü turkcell-avea sınırsız tarifeli insan vaar ve onlar tarafından surekli arandığım için bedava kontor kazanıyorum. 2 ay önce 150 kontor yuklemiştim ama bedavadan gelen konusma suresi-kontor sayesinde o 150 kontoru bile bitiremedim.
hayvan gibi arama yaptığım-konustuğum halde.
turkcelli niye bıraktığıma gelince, uyuz oldum efendim; hani bi ara kampanya yapmıştı, bize 40 tllik taahhüt verin biz de sizi haftada 2 gun bedava konusturalım diye, ben de taahhut vermedim, sonra beni adılar " aaa taahhüt vermemişsiniz, hayrola yoksa operator mu değiştireceksiniz" dediler, ben de evet dedim, o zaman da bana durun değiştirmeyin siz eski müşterimizsiniz, siz taahhüt verin biz de size her ay yuzde25 indirim verelim yanında da haftada 2 gun bedava konusun dediler.
ben de mal gibi kabul ettim, ama sonrasında faturada yuzde25lik indirim yoktu, hatta bindirim vardı, bunun uzerine aradım onları, onlar da bana yok biz size mesaj attık siz de cevap olarak evet yazıp yollamalıydınız bıd bıdı deiler, iyi o zaman şimdi duzeltelim dedim, gunduz saatlerinde cık yogunuz yapamayız dediler, gece aradım gun sonu işlemi yapıyoruz yapamayız dediler. bu boyle 2 ay surdu, sonra da dayanamayıp vodafone gectim, iyi ki gecmişim.
ha bir de utanmadan benden, siz taahhut vermiştiniz ama uymadınız hadi bakalım bayılın 40 tl dediler ve fatura gonderdielr, mecburen yatırdım, sonra tuketici hakem heyetine gidip catır catır alırım dedim, ama finaller ardından butler derken zamanım olmadı ve gitti 40 tl.
bu arada hukukcuyum, o 40tlyi söke söke alırdım ama işte zamanım olmadı.
velhasılı kelam, hiç tereddüt etme dostum geç vodafone'a
  • zubundy  (19.06.09 02:31:17) 
Herkese çok teşekkürler..
Vodafone'a geçince mutlulukla bildireceğim size o zaman :)
Çekmezse de çekmesin kazık yemeye deymez..
  • quaker  (19.06.09 09:03:18) 
[]

Elektro Gitar ve Müzik Türü

Merhaba Galyalı'lar..
Ben yine saçma sapan problemlerimden biriyle karşınızdayım.
Şu caaanım ucuz elektro gitarımla debelenirken, yok alternate picking, yok tapping yok sweep picking derken, bir baktım ki, yahu ben bu metal müzikten hoşlanmıyorum ki!
Bir Chris abimizin Wicked Game'i olsun, Erik Satie abiminiz Gnossienne No 1'i olsun yahut Still Got The Blues'un o güzel solosu olsun, hiçbirinden aldığım keyfi, şu elektro gitar dünyasını saran metal kısmından alamıyorum. Hastasıyım tellerini temizlemesine de, gıdıklar gibi çalma taklidi yapmaya da..
Ama işte gel gör ki şu güzelim hobiden soğuyacam diye korkuyorum. Ben nasıl bir müzik tarzına odaklanmalıyım ki, şu yukarıdaki örneklerdeki gibi güzel melodilerde elektro gitara sarılayım.
Severek ayrılmak istemiyorum elektro gitarımdan.. Bu aşk bitmedi.. Bitemez..
Her türlü parça önerisine açığım, ya da "ee neyi sevdiğin belli değil yetersiz bilgi" deyiverin, dökeyim her sevdiğim şarkının adını buraya. Yeterki çaldığımdan keyif alayım. Pıraktis pıraktis bir yere kadar..

 
en iyisi dire straits dinle bence. ayrıca belli gibi işte blues seviyorsun sen bırak metal'i filan napıcan. jimi hendrix, led zeppelin dinle.


  • tepedeki psychedelic adam  (25.05.09 01:22:39) 
metal diye ne dinlediğin de önemli. death dinlemeden metal dinledim denmez, denemez, denmemeli.

olmadı diyorsan da evet blues'a geçiş yapmanın vakti gelmiştir.
  • tahsin sutcuoglu  (25.05.09 01:26:42 ~ 01:27:24) 
Yani tabii metal derken hepsini kategorize etmiyorum. Edememde. Öyle geniş bir dağarcığım yok. Ama anlatmak istediğim, deli gibi distortionlı, 170 bpm'de shred kasan adamların yaptığı müzik.. Blues fikrine hep sıcak baktım, denedim de biraz giriş yapmayı ama, işte dediğim gibi nereye kime yönleneceğimi bilemedim.


  • quaker  (25.05.09 01:30:45) 
Thin Lizzy - Still In Love With You
www.youtube.com

  • deckard  (25.05.09 01:43:53) 
led zeppelin, deep purple, jimi falan bunları bir dene, tabi denemediysen. çalması zevklidir hepsini. türü seversen (tabi çok yabancı olduğunu farz ediyorum) daha underground gruplara zamanla yönelirsin, araştırırken vs. denk gelirsin.

özellikle deep purple'ı çalarken verdiği keyif konusunda tek geçerim.
  • tahsin sutcuoglu  (25.05.09 01:48:09 ~ 01:48:29) 
arkadaslarin belirttigi led zeppelin, deep purple, dire straits gibi gruplara goz atmalisin mutlaka. ama icimden bir his ozellikle pink floyd calmayi sevebilecegini soyluyor. david gilmour'un tarzi, bendleri kullanisi, vibrato teknigi, pinch harmonic leri, slide kullanisi vs. hem ogretici olabilir, hem de gelmis gecmis en duygulu sololara imza atmistir kendisi.


  • npyx  (25.05.09 08:00:56) 
bence dire straits'i geç diğerlerine odaklan zira mark knopfler'in kendine has ilginç bi tekniği var-bildigin parmakla çalıyor. fanı değilsen çok uğraştırır. bence hendrix'e odaklan. onun da yine kendine has müthiş bi tekniği var-online gitar öğretme sitelerinde hendrix teknik falan bulursun- misal bir little wing dinle, beğernirsen ona odaklan.

tabi asıl mesele bunu severek yapman. hangisini seviyosan onu çalmak daha zevkli olacaktır. bana sorarsan hendrix birdir, gilmour da onun kulu ve elçisidir.
  • vecihi  (25.05.09 12:12:41) 
Ben de aynen senin dilinden konuşuyorum kardeş. Yani elekto gitar denen muhteşem aleti görünce akla hemen "metal" gelmesi gerekliliğini anlayamıyorum. Ve ben de senin gibi yeni başlayanlardanım. Sana benim yaptığımı tavsiye ediyorum; Pink Floyd, Jimi Hendrix ve hatta Santana amcamın videolarını sololarını izle. Ne bileyim; Michael Bolton, Bruce Springsteen, Mark Knopfler hatta hatta Asım Can Gündüz abilere kulak ver. Bak nasıl ağlatıyolar gitarı...ben ööle yapıyorum ve gayet de memnunum...


  • trawmatolog  (25.05.09 12:38:13) 
gilmour'un solo albümlerini unutma. slash'i de gözardı etme derim ben. don't cry, estranged...


  • qranta  (25.05.09 13:19:27) 
blues çal, bir süre sonra sıkarsa ciddi teorik müzik bilgisi ile haşır neşir olup jazza geçersin...

metal de neymiş?


tepki alıyorum süperim :p
  • jeanluc  (25.05.09 14:10:16) 
Teori çalışıp kendim birşeyler çıkarmaya çalışıyorum zaten şu aralar..
Gamlar vs. hepsi ayrı zevkli çalışması bile..
Pink Floyd olsun, Led Zeppelin olsun bunlar zaten benim gözümde tek.. Dinlerim de severim de..
Ama çaldığım tür olarak onlara yönelmemem hata oldu..
Hepinizin tavsiyesine uyup tek tek örnekler bulup izleyecem..
Eminim güzel olacak.. Çok teşekkürler..
P.S.: jeanluc senin lafın doğrudur :) benim asıl hedefim senin gibi keman çalabilmekti ama heyhaaat :)
Ayrıca birebir yardım edebilecek biri var ise gitar konusunda, sözlükten mesaj atarsa çok makbule geçer..
  • quaker  (25.05.09 18:17:20) 
[]

Gitar amfisi distortion sorusu..

Merhaba Galya'nın yenilmez savaşçıları..
Elimde, yan tarafta görmüş olduğunuz amfi mevcut. Bir arkadaştan kısa süreliğine temin ettim. Aria markalı 50 watt'lık bir Ag-30AT Pro2 amfi kendisi.. İyi güzel, getirdim taktım fişe, çalıştı.
Taktım gitarında jakını input 1'e..
Channeldan distortion a geçirdim.
Vurdum kırbacı vurdum kırbacı.. Öhm.. Dokundum tellere hafifçe..
Sonuç hüsran; sanki bir süpürge makinesi sürekli olarak çalışıyor, bende arkasında normal clean tone gitar çalıyorum.
Ne yaparsam yapayım distorion tone alamadım. Gain i veriyorum ses artıyor, distortionu abanıyorum cızırtı abanıyor vs. vs. Ama asla gitardan hani o "ciiiuv ciiiuv" sesli tatlı distortion çıkmıyor. Hep bir gürültü süpürge makinesi sesi arkadasında klasik gitar temalı çıkıyor.

Nedir fikriniz? Amfimi berbat? Ben mi geri zekalıyım?

 
çok çok amatör olarak bir şey söyleyebilirim bazı amfilerde overdrive tuşu var o sanki istediğin "tatlı" sesi verebilecek düğme gibi geldi bana.


  • edip  (22.03.09 23:21:33) 
Valla evirdim çevirdim.. Altından girdim üstünden çıktım. Yok öyle bir tuş.
Nasılda ümitlenmiştim oysa, "ciiivu ciiuv ciiiiiiiuvvn" diye inletecektim kulaklarımı..

  • quaker  (22.03.09 23:26:48 ~ 23:27:01) 
hic kullanmadim boyle bir $ey ama biraz eski gibi de duruyor alet. arkada$in distortionda calabiliyor muymu$? onu ogren bir de istersen.

ayrica bilgisayarinda da cok "tatli" distortion sesi cikarabilirsin gitarinla. (bkz: guitar rig)
  • astaroth  (23.03.09 01:55:07) 
kastettiğin cızırtı elektrik altyapısı ile ilgili de olabiliyor. Eğer temin ettiğin arkadaş aynı dertten müzdarip değilse farkli mümkünse toprakli bir pirizde test etmeni öneririm.


  • ned flanders  (23.03.09 02:03:46 ~ 02:04:05) 
normal select yazan tuş.
clean ve gain arasında seçim tuşu o olmalı.

  • can see  (23.03.09 03:03:26) 
Normal select tuşunu vs. hepsini denedim..
Ama farklı priz olayını denememiştim.. Hemen bakıyorum.
Peki hiçbirinde değilse sorun, ben bunu bir tamirciye götürsem müzik aletleriyle ilgilenen, birşey yapabilir mi?
  • quaker  (23.03.09 18:37:58) 
[]

Uygun adım marş!

Selam Kalamış Orduevi sakinleri,
Biraz aşağılarda, göz ameliyatıyla ilgili soru soran arkadaşın cevaplarında, "8 numara miyop komando tanıyorum" diyene cevap olarak "belge göstermemiştir yoksa rahatsızlığı belgeleyen gitmez, yollamazlar" tarzında bir muhabbet dönmüş..
Şimdi çok merak ettim.. Benim 23 bitiyor hayırlısıyla birkaç aya kalmadan. Üniversitede aynı tarihlerde son bulacak. Haziran dediniz mi koşarak askere gitmek istiyorum. Hayatımı engellemeden aradan çıksın gitsin.
Gel gelelim bende saymaya gözden başlar isem;
Her gözdede, 9'ar miyop ve 4 küsür astigmat.
Omurga disklerinin en altındakinden başlayarak o bölgede takılı 4 titanyum vida ve 2 sabitleyici çubuk mevcut.. (Bel kaymasının biraz ileri durumları nedeniyle, kemiklerde bir kırılma ve dolayısıyla ameliyat olmuştum, olmasam felç tehlikesi vardı.)

Anladınız siz... Her belgem ve kağıdımla ben 2 ay sonra sağlık muayenesine girersem ne olur?

 
yürüyebiliyor musun koşabiliyor musun, tetik çekebiliyor musun, dışardan bakınca seni diğerlerinden ayıran fiziki bi kusurun var mı, yürümende falan aksaklık.


  • rentts1  (18.03.09 22:22:24) 
geçen yaz, arkadaşım 6,5şar miyop ve 3er astigmatla çürük raporu aldı, başka bi derdi de yoktu.


  • s man chen  (18.03.09 22:23:40 ~ 22:24:00) 
curuk verirler cok buyuk bir ihtimalle.


  • astaroth  (18.03.09 22:23:42) 
rentts'e cevaben: akşam yatarken, sabah kalkarken bariz ağrılar var çok doğal olarak. eğilip kalkmak zaten hak getire..
de dışarıdan bakınca gözükmez ki bunlar?

  • quaker  (18.03.09 22:26:47) 
Çürüğe çıkarsın muhtemelen. Ama anlatman lazım derdini açık açık muayene eden doktora. Sesini çıkarmıyorsun diye kendini Şırnak'ta bulabilirsin.


  • ataturkiye  (18.03.09 22:32:36) 
Asıl korkumda o aslında..
Şimdi orada herşeyi ortaya dökünce "bu askerden kaçmak istiyor yollayın hibineyi" diye garez yapıp bi yere atarlarsa patlarım.. (1.90 boy ve 80 e yakın kilo var.. Kim görse "ehi ehi sen kesin gomando olacağn" diye takılıyor.)
Çekingen davranırsam da birşeyim yok diye göderirler diyorlar..
Ne bok yiyecem ben..
  • quaker  (18.03.09 22:40:45) 
Efendi efendi derdini anlat, sakin ol kafii. Askerden yırtmak isteyen adamı gözünden anlıyorlar onlar merak etme.


  • ataturkiye  (18.03.09 22:45:11) 
öncelikle, muayeneye giderken tüm sağlık raporların, varsa röntgen filmlerin yanında olsun. askerlik şubesinde "sağlık sorunlarım var, askeri hastaneye sevk istiyorum" demelisin. sana da söylendiği gibi, sesini çıkarmazsan kimse detaylı muayene yapmaz, hem şubedeki memurun, hem de hastanedeki doktorun görmesini sağlayacaksın sorunlarını.

hangi şubede muayene olacağını mesajla gönderirsen biraz daha detaylı bilgi verebilirim.

bir de, komandoların boyu posu hakkında yanlış bilinen bir şeyi düzelteyim (ki bir sene öncesine kadar ben de öyle biliyordum), komanmdolar artık boylu poslu, iri yapı adaylardan değil, ufak tefek, güçlü ve çevik adaylardan seçiliyor. malum, hacim büyüdükçe hedef olma riski de artıyor.
  • sangria  (18.03.09 22:48:26) 
komandolar hiç bi zaman boylu poslulardan değil aksine küçük ve çevik adamlardan seçilmiştir. sahada ne kadar hızlı hareket ederse bir tim o kadar yararlı olur.


  • rentts1  (18.03.09 23:17:59) 
kuvvetle muhtemel çürük.ancak tavsiyem şudur ki muayneye girdiğinde kesinlikle askeri hastaneye sevk iste.yoksa acemilikte muayne edilene kadar askerlik çilesini çekmek zorunda kalabilirsin.askerlikte durum şudur ki; konumu ne olursa olsun hiç kimse bir başkasının üzerine kalacak sorumluluğunu almak istemez.bu durumdan hareketle eğer askerlikte durumunuzda sakata sarabilecek,olağan zorlanmalarda sizde kalıcı yahut engelleyici (ki burda sizi davalı konuma sokabilecek demek daha doğru) herhangi bir durum mevcut ise çürüğe ayrılmanız muhtemel.ancak daha önce de dendiği gibi kesinlikle askeri hastaneye sevk isteyin.aksi halde geç olur,güç olur.


  • sarap dumani  (19.03.09 02:19:42) 
istanbulda olduğunu ve gümüşsuyu askeri hastanesine gideceğini farzediyorum:

ortopedideki tabip yüzbaşıydı sanırım berbat bi adam hiç bi dediğini dinlemiyor, hiç bir raporuna bakmıyor, kendi çektirdiği röntgeni bile açıp bakmıyor hatta. sadece sağa sola küfür eden bi adamdı. hiç bulaşma . (hoş.. yüzlerce adama uğraşıyo tabi yüksek stres altında.. ondan da olabilir )

sen direk ordaki göz doktorlarına git, iki tanesi muayene etmişti beni, gerçekten çok medeni adamlar görünce subay dediğin budur diyorsun. (onlar da yüzlerce adama bakıyorlar ama bozmuyolar seviyelerini heralde :) ) derdini anlat muayeneni yaptır. zaten 9 ar miyop demek bildiğim kadarıyla direk çürük demek.. seni en yakın heyete sevkederler. cidden 9 derece miyopsan kimse sana "bu askerden kaçmak istio" muamelesi yapmaz korkma..

ha oldu da kimselere derdini anlatamadın kendini bi anda birliğinde asker olarak buldun.. oraya gidip de ertesi günü eline çürük raporunu alıp dönen de biliyorum..hatta ben o hastanede 5 -6 gün sürünmüştüm.. hastaneyle heyetle kalabalıkla ugrasacagıma birlikte girerim diyen de var bolca.. korkma sen.
  • evandro  (19.03.09 14:21:05 ~ 14:28:50) 
[]

Elektro Gitar Eğitimi

Selamlar dünya sakinleri..
İsteğim kısa ve öz;
Elektro gitar için, bilgisayar ortamında eğitim veren, videolu, güzel bir eğitim seti arıyorum..
Emedia'nın guitar method Vol.1'ini denedim, hem çok basit hem de aradığımı sunmayan bir ürün çıktı.

Şöyle "Bu DVD çok güzeldir beginnerdan başlar advanced e kadar taşır adamı hede hede guitar ultra mega set" falan ne deseniz kardır, candır, şekerdir..

Klasik gitara yoğunlaşmış çoğu gitar eğitim seti.. Elektro gitar olsun canımı yesin.. Dil sorunu yok, İngilizce çat pat ekrana vura vura okurum anlarım.. Zorlarsam İspanyolca da olur.. (Ama bunun için ekranı yalıyorum, hoş olmuyor.)

Saygılar..

 
(bkz: troy stetina)
başlıkta metotları var. e book falan olarak da bulmuştum zamanında. videoları da vardır nette muhtemelen.

  • dorian greyfurt  (10.03.09 22:45:21) 
justinguitar.com (İngilizce-Yeni başlayanlar için dersler,teknikler,akorlar,gamlar,lead guitar için dersler(lick vb.))

www.selimrock.net(Türkçe-Videolar var.Yine teknikleri,akorları,gamları anlatıyor.)

İzleyerek daha rahat öğrenebilirsiniz.Metod olarak Troy Stetina:Speed Mechanics For Lead Guitar önerebilirim.Ancak onda video yok sadece alıştırmaları cd'den dinleyebilirsiniz.
  • prometheus  (10.03.09 23:27:17) 
[]

Solo öğrenme süresi

Soloo soloo soooooloo.. 90'lardan bir parça dinledik.. Şimdi haberler..

Efenim merhaba.. Bendeniz 6 yıldır gitar eskitip çalmayı öğrenemeyen bir zavallı.
Her 6 ayda bir, 7 günlük heveslenme süreleri dahilinde, toplamda 3 aylık tecrübem bulunmakta. Bu tecrübenin son 1,5 ayı elektro gitarda..
Yok bending yok hammer on pull off falan fıstık kendimce oynadım bu oyuncağımla.
Akor basmaktır şudur budur, arkadaşlarla iğrenç sesler eşliğinde eğlenmek yeterli gelmiyor doğal olarak.
Şu engin "solo atma" sevdasına bir burnumu sokayım dedim.
www.ultimate-guitar.com
Şu tabın solo kısmıyla başladım işe.(Başladım diyorumda, evvelinde tabii parmak alıştırmaları yapmışlığım var çok sefer.)
Şarkının hızını zaten tahmin edersiniz.
Şimdi sorum şu, böyle bir soloyu tam manasıyla çalabilmek için benim gibi bir aceminin ne kadar süreye ihtiyacı vardır?

(Soru başında çalan parçayı hatırlayanlara sevgiler..)

 
Şimdi tabii yıllarını gitara vermiş adamın öğrenme süresiyle benimkini karşılaştırmak değil amacım.
"Abi bende işte gitarda akor basar bi kaç parça çalardım solosuz.. İlk denediğimde şöyle şöyle zamanda çaktım olayı" tarzında bir yaklaşım bekliyorum sadece..
Hani bir nevi "lan adamlar bu kadar da yapıyo ben ne kadar mal mışım" diyebileyim..
  • quaker  (18.02.09 00:01:01) 
ritim 2 ay, solo 2 yıl derler... ayrıca ne ekersen onu biçersin de demişler :)


  • insantaklidiyapanmaymun  (18.02.09 00:02:50) 
ben sureden cok calisma yontemi ile ilgili birseyler soyleyeyim. sadece dogru calmaya calis, hatasiz calabilecegin bir hiz bul. daha sonra hizi yavas yavas arttirarak (metronom veya guitar prodaki speed trainer ile) calis ama dogru calmaktan odun vermeden. bu yaptigin aslinda basit bir kas egzersizi. nasil ki basketcilerde bir kas hafizasi olusuyor, sen de ayni seyi parmaklarindaki kucuk kaslar icin yapiyorsun. onemli olan hiz degil, dogru calmak. bir sure sonra kendin de sasiracaksin rahatca hizlandigin zaman. steve vainin verdigi ornek once yuru ki sonra kosabilesin.


  • kadirsavun  (18.02.09 09:29:45) 
bir parçaya odaklanıp o sırf parçayı çalmaya çalışırsanız bitirdiğinizde sadece bir parçayı çalıyor olursunuz. solo işinin büyük kısmı sol el tekniğinde bitiyor. pozisyonlar üzerinde bol parmak alıştırması yaparsanız istediğiniz her soloyu çalabilirsiniz. bu alıştırmalar için de bora ulusoy'un solo gitar metodunu şiddetle öneririm.


  • muhammed eminoglu  (18.02.09 12:47:10) 
[]

Benim yaptığım işin adı nedir?

Kısa özet; tanıdıklardan biri Photoshop bilgim dolayısıyla bana geldi, "Benim tekstil firmasının koleksiyonundaki çizimleri bilgisayara geçirebilir misin?" diye sordu.
Denerim dedim. Bir örnek yaptım. Beğendi..
Resimde gördüğünüze benzer yaklaşık 100 model çizimi yaptım kağıtta gördüğüm modellere bakarak.(Bu çizdiklerimi satış yapacağı firmalara örnek olarak ve üretimi yapacak firmalara kalıp niyetine yolluyor.)

Yani, bana elle çizilmiş model geliyor, onu ayrıntılarıyla renkleriyle bilgisayarda teknik çizim haline getiriyorum. (Teknik lafını da tekstille uğraşan bir arkadaş söyledi.)

Mümkünse benim bu yaptığım işin tam adı ve raici nedir söylerseniz mük-kemmel olur..
Model başı fiyat falan.. Çok müteşekkir kalırım..

 
Eğer modelleri de siz tasarlıyor olsaydınız Stilist denirdi, işiniz kağıtta halihazırda varolan tasarımları bilgisayar ortamına geçirmek olduğu için... Desinatör?


  • ezeriko  (05.01.09 15:20:28) 
trace (trase) diye bilinen bir işi yapıyorsunuz.
fiyatlandırma konusunda birşey diyemeyeceğim çünkü ben grafik tasarımcıyım.
ancak yüksek adetlerde gelecekse uygun fiyat çekmeniz yararınıza :)
  • Gulyadkin  (05.01.09 15:23:09) 
Bazı gelen t-shirt modellerini tamamiyle kendim tasarlıyorum. 15'e yakın t-shirt bu şekilde hem tasarım hem çizim bana ait.
Ama dediğim gibi geneli kağıt üzerinden bilgisayara geçirmek.
Desinatör olarak aradım ama pek birşey bulamadım google'da..
  • quaker  (05.01.09 15:23:33) 
bilgisayarcı?


  • areels  (05.01.09 16:24:24) 
Yok o kadar düz bir isim olduğunu sanmıyorum :)


  • quaker  (05.01.09 16:43:32) 
scanner?


  • point me at the sky  (05.01.09 16:51:00) 
dijital artist
tekstil grafik tasarimcisi

  • ermanen  (05.01.09 16:53:26) 
"moda tasarımcısı" de gitsin.


  • weeping guitar  (05.01.09 17:31:19) 
Sonuçta ben bir ilan vermek istesem, "Desinatör trase modelist tekstil grafik ve moda tasarimcisi" şeklinde yazıcam :)

Şaka bir yana herkese teşekkürler.. İşin içinde çalışan birilerine de danıştıktan sonra tam sıfatıyla bir ilan yazarım bari..
  • quaker  (05.01.09 18:13:05) 
[]

Bu sıcaklarda ter ne nasıl?

Şimdi, olay şu..
Deodorant kullanmak istemiyorum.(Asıl sebep ikinci paragrafta) Kendi parfumumu (artık ne deniyosa koku bok püsür) kullanma taraftarıyım.. (açık parfümculerden aldıklarım var hastayım onlara!)

Asıl sebep ise, teri ve kokuyu engellemek için ille de deodorant veya o deo-stick denen kokulu malzemeleri kullanmak gerekiyor ve ben bunların kokularını istemiyorum.
Tamam teri engellesin, 24 saat boyunca aktif olayım koltuk altımı ofisteki çaycının burnuna sürtüp çay isteyeyim reklamlardaki gibi ama, kokmasın kardeşim!

Hem böyle ter kokusunu engelleyebileceğim, hem de asıl parfumumu kullanmamı engellemeyecek bir ürün var mıdır?

 
küçük bir operasyonla terleme sinirlerine klips takıyolar, neresi için istiyorsanız. (koltuk altı, ayak, el) bi daha ömrü billah terlemiyo operasyon yapılan bölge. tıbbı bir uygulama. hiçbir zararının olmadığı söyleniyor hatta geri dönüşümlü bir oprasyon. yani klipsleri tekrar çıkarttırıp yine terlemeye başlayabilinirmiş.

elleri için yıllar önce yaptıran arkadaşım var bi zararını ya da acayip bi etkisini görmedi.
  • dorian greyfurt  (17.08.08 02:35:21) 
Öyle aşırı bir ter kokusu saklama durumumyok. Sadece böyle birşey olsaydı iyi olurdu diye aradığımdan..
Böyle hastanelik bir olaya girişecek vahimlikte değilim yani kafaca..

  • quaker  (17.08.08 02:44:32) 
kokusuz deodorantlar var. niveanın var bi tane mesela, "sensitive" diye. ne kokusu var ne pudrası var. sıkıyorsun, yalnızca ter kokusunu engelliyor.

ben kullanıyorum, tavsiye ederim. tabi benim kullandığım beyaz kutuda olanı, kadınlar için olanı yani. erkekler için de ayrı bir sistem geliştirdiler mi bilmiyorum. ha zaten kokusuz olduğundan kadın-erkek farketmeyecektir.
  • pain sustains  (17.08.08 03:51:04 ~ 04:17:23) 
(bkz: deotak).

Bir de Sweatex diye bir şey var, koltuk altı pedi. Teri emiyor, koku yapacak bir şey kalmıyor. Ama çok fazla terliyorsanız yetersiz kalıyor.

Terden değil de sadece kokusundan rahatsızsanız Deotak kullanın.
  • fadetoreality  (17.08.08 11:34:20) 
en doğalı olsun diyosanız fısfıslı kolonyalardan bir fıs püskürtüp üstüne biraz talk pudrası sürmek gerçekten işe yarıyor.

lakin koyu renkli kıyafetlerde pudra iz yapabilir.
  • charm  (17.08.08 14:15:12) 
teri önlemek için asıl deodorantlar pudralılar yani yatmadan önce felan sıkarsanız sabaha kokusu kalmaz kolay kolay da terlemezsiniz kokusuz pudralı deodorant varsa da 10 numara olur


  • yuto  (17.08.08 16:41:00) 
kokunun sebebi bildiğiniz gibi ter değil oradaki mikroorganizmalardır. dolayısıyla teri önlemek yerine (ter izi dert değil diyorsanız) mikroskobik elemanlara çalışabilirsiniz.
bizim interrail sırasında dana gibi yürüyüp de ağustos sıcağında hala sosyalleşebilir düzeyde az kokmak için yöntemimiz pürel denen mucizevi nesneyle günde 1, 2, kokan terleyen neremiz varsa temizlemekti. (hassas bölgelerde, mesela skortum, ateşe oturmuşçasına hisler yaratabilir..) elbette pürelle banyo yapmak yerine düzenli duşu günde 2 ye falan da çıkarabilirsiniz, ama pürel %96 alkol ile mikro hadiselerin kökünü kazıdığından gerçekten işe yarıyor.
kullanabileceğiniz yerler : koltuk altı, baldırlar, genitalia (burada dikkat), ayak parmakları, göğüs altı (DDler için :) )

buna ek olarak, aşırı terlemeyi modere etmek için pudra kullanmak da gayet mantıklı. zinc chloride ağırlığının 5 katına kadar suyu emer. eğer eczaneden antimikotik bir pudra alırsanız (utalk gibi) çinko klorüre ek olarak yine mikro elemanlara karşı bileşenler içereceğinden kokuyu engelleyecektir.
teri engellemiyor, kokuyu bastırmıyor, yok etmiyor, direk teri çıktığı gibi hapsediyoruz (bebek bezi mantığı), hapsetmeseydik bile o teri koku üreten reaksiyonlarında kullanacak pek bir canlı kalmadığından yine sorun olmuyor.
  • lhun  (17.08.08 23:38:37) 
[]

Metallica Konsere Gidiş Saati?

Şimdi efenim. Sevgili zoruyla gideceğim şu nadide konsere ait biletlerimiz "Numara üst çift" diye tanımlanan bölgeden..

Numaralı bileti alma sebebim, kapıda "Ekmeeek çıktıı!" diye birbirine giren insan güruhu arasında olmamak istemem. Ameliyatı, rahatsızlığı derken, bir de konser heyecanı arasında tekrar hastanelik olmayalım.

E numaralıyı aldık, kapılar saat 15:00 da açılır diye bileti de okuduk.
Asıl sorular başlıyor:

1) Saat kaçta kapıda olmamız yeterlidir?
2) Numaralı biletimin gösterdiği (koltuk, sandalye, taht vs.) noktada başkası oturuyor ise, yerimi zorla alma hakkım gizli midir?
3) Ben zekilik yapıp daha biletlerin ilk çıktığı dakika, en güzel yerden aldığım biletle gireceğimi düşünürken, çakalların önceden girip benim yerimi doldurma olasılığı nedir? Numaralının, numarasız gibi kullanılma ihtimali nedir?


Bir de harbi fecii tırsıyorum. Tekrar soruyorum. Kapı 15:00'da açılacak diyor.. Ben 19:00'da gitmeyi düşünüyorum. Çok büyük bir hata mıdır? Tırsıyorum vallahi..

 
koş çık hemen. durduğun hata.

edit: koltuk numarasına kimse bakmaz. önce gelen kapmıştır çoktan.
  • deckard  (27.07.08 14:19:32 ~ 14:31:52) 
12345   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.