se se ge
Arkadaşlar selam. Konuya giriyorum kızıl goncalar son bölümü izlemek istiyorum ama internetin hiçbir yerinde bulamadım. diziizle.com gibi siteler now anasayfaya yönlendiriyor. Now anasayfa ise ilk beş gün sadece disney plusta diyor bölüm için. eskiden yerli dizileri yayınlandıktan iki saat sonra izl
Arkadaşlar selam.
Konuya giriyorum kızıl goncalar son bölümü izlemek istiyorum ama internetin hiçbir yerinde bulamadım. diziizle.com gibi siteler now anasayfaya yönlendiriyor. Now anasayfa ise ilk beş gün sadece disney plusta diyor bölüm için.
eskiden yerli dizileri yayınlandıktan iki saat sonra izleyebileceğimiz ücrestsiz platformlar olurdu onlardan kalmadı mı ?
yardımcı olaiblirseniz sevinirim. özelden direkt bölüm linki de makbule geçer
Konuya giriyorum kızıl goncalar son bölümü izlemek istiyorum ama internetin hiçbir yerinde bulamadım. diziizle.com gibi siteler now anasayfaya yönlendiriyor. Now anasayfa ise ilk beş gün sadece disney plusta diyor bölüm için.
eskiden yerli dizileri yayınlandıktan iki saat sonra izleyebileceğimiz ücrestsiz platformlar olurdu onlardan kalmadı mı ?
yardımcı olaiblirseniz sevinirim. özelden direkt bölüm linki de makbule geçer
0
@shadow hocam haklısınız ama bu hafta onu da yapmamışlar. yoksa 25 bölümdür bu yöntemle izledim ben de. bu bölümde disney ile olan anlaşmadan sebep olmalı youtube'a da yüklenmemiş.
neyse sağlık olsun beş gün dolunca düşer herhalde o zaman izleriz
neyse sağlık olsun beş gün dolunca düşer herhalde o zaman izleriz
0
put it in your appropriate place
96. bölümde bir adam silahı mı ne temizliyordu, parçalarını ayırmıştı. O ara kapı çaldı, kapı deliğinden 2 saniye bakınca, delikten indirdiler. Bu adam kimdi, kim öldürdü?97. bölümde Polat, cd'ye bilgiler aktırıp, arabaya sakladı. Bu cd'de ne vardı? Kendisine 2015 senesine bir zarf postaladı. Bu zar
96. bölümde bir adam silahı mı ne temizliyordu, parçalarını ayırmıştı. O ara kapı çaldı, kapı deliğinden 2 saniye bakınca, delikten indirdiler. Bu adam kimdi, kim öldürdü?
97. bölümde Polat, cd'ye bilgiler aktırıp, arabaya sakladı. Bu cd'de ne vardı? Kendisine 2015 senesine bir zarf postaladı. Bu zarf neydi?
97. bölümde Polat, cd'ye bilgiler aktırıp, arabaya sakladı. Bu cd'de ne vardı? Kendisine 2015 senesine bir zarf postaladı. Bu zarf neydi?
0
İlk kişiyi hatırlamadım.
Cd'de kriptekste dair bilgiler vardı (karahanlının kendi serüveni ekseninde kısmet Türk siyasi tarihini anlattığı metinler)
Zarf olayı unutuldu. Pusuyu çok az izledim ama ne orijinal vadide ne de pusuda (sanırım) bu konuya tekrar dönülmedi.
Cd'de kriptekste dair bilgiler vardı (karahanlının kendi serüveni ekseninde kısmet Türk siyasi tarihini anlattığı metinler)
Zarf olayı unutuldu. Pusuyu çok az izledim ama ne orijinal vadide ne de pusuda (sanırım) bu konuya tekrar dönülmedi.
0
İlk adam , Nizamettini öldürecek olan kişiydi. Nesrin birini aradı Nizamettin güvenç yarını görmeyecek dedi, Tapınakçılar da bunu öğrenip ilk önce tuttukları tetikçiyi sonra da laz Ziya'yı öldürdüler.
Ben asıl 80.bölümlerden birinde Polat'ın eline bir CD geçiyor. İzleyip umarım bu iş bittiğinde doğrularım yanlışlarımdan fazla olur diyor. O CD de ne vardı onu merak ediyorum.
Ben asıl 80.bölümlerden birinde Polat'ın eline bir CD geçiyor. İzleyip umarım bu iş bittiğinde doğrularım yanlışlarımdan fazla olur diyor. O CD de ne vardı onu merak ediyorum.
0
se se ge
Merhaba arkadaşlar.Kısmet olursa Ekim ayının ilk haftası evlenmeyi planlıyorum ve düğün yeri arayışındayım. Aklımızda açık havada güzel bir mekanda kır düğünü yapmak var.Hizmetin mekanın vs iyi olduğu daha önce kendi düğününüzde veya davetli olarak gidip beğendiğiniz tavsiye edebileceğiniz yerler va
Merhaba arkadaşlar.
Kısmet olursa Ekim ayının ilk haftası evlenmeyi planlıyorum ve düğün yeri arayışındayım. Aklımızda açık havada güzel bir mekanda kır düğünü yapmak var.
Hizmetin mekanın vs iyi olduğu daha önce kendi düğününüzde veya davetli olarak gidip beğendiğiniz tavsiye edebileceğiniz yerler var mı?
Bütçem çok uçuk yerlere yetmez ama ortalamanın bir iki tık üstü yerlere yeter.
Lokasyon çok önemli değil mekan güzel olacaksa. Ama deniz veya ormana yakın bi yer tercih sebebi olur.
Teşekkür ederim şimdiden
Kısmet olursa Ekim ayının ilk haftası evlenmeyi planlıyorum ve düğün yeri arayışındayım. Aklımızda açık havada güzel bir mekanda kır düğünü yapmak var.
Hizmetin mekanın vs iyi olduğu daha önce kendi düğününüzde veya davetli olarak gidip beğendiğiniz tavsiye edebileceğiniz yerler var mı?
Bütçem çok uçuk yerlere yetmez ama ortalamanın bir iki tık üstü yerlere yeter.
Lokasyon çok önemli değil mekan güzel olacaksa. Ama deniz veya ormana yakın bi yer tercih sebebi olur.
Teşekkür ederim şimdiden
0
selamlar sorunuza net cevap degil ama bazi oneriler:
1- nikah tarihi vs yer gun ayarlamaniz lazim en kisa surede. vurda cevap olmasa da kendiniz kovalayin
2-onerim==>> pendik yunus emre kultur merkezi kokteylli nikah. ben evlenecektim bizzat kendi icime sinen en iyi optionim olmustu. evlenmedim o ayri(thank god). hizmeti guzel. fiyatini ogrenirsiniz. istanbul yazdiginiz icin muhtemelen avrupa yakasindasiniz ama ben bildigim yerden onerimi yaptim. aaa unutmadan! bahcedeki kokteyl nikah icin eylul sonu son tarih. ekimde yapmiyorlar belki bu size uymaz :/
1- nikah tarihi vs yer gun ayarlamaniz lazim en kisa surede. vurda cevap olmasa da kendiniz kovalayin
2-onerim==>> pendik yunus emre kultur merkezi kokteylli nikah. ben evlenecektim bizzat kendi icime sinen en iyi optionim olmustu. evlenmedim o ayri(thank god). hizmeti guzel. fiyatini ogrenirsiniz. istanbul yazdiginiz icin muhtemelen avrupa yakasindasiniz ama ben bildigim yerden onerimi yaptim. aaa unutmadan! bahcedeki kokteyl nikah icin eylul sonu son tarih. ekimde yapmiyorlar belki bu size uymaz :/
0
Hidiv kasrı
Arkadaşım evlendi 4 sene önce ben ki düğünlerden nefret ederim rüya gibiydi.
Arkadaşım evlendi 4 sene önce ben ki düğünlerden nefret ederim rüya gibiydi.
0
Yer tavsiyesi veremeyecegim sadece uyarı yapmaya geldim; biz 1 Ekim 2021'de evlendik. Kır düğünü, akşam saatinde oldu. Geçen senelerdeki fotoğraflara bakıp 'hava zaten soğuk olmaz' diye düşündük.
Düğünün olacağı hafta 3-4 gün hava aşırı sıcaktı. Bir gun önce soğuk başladı; düğün günü sabahtan akşama kadar yağmur yagdi. Düğün başlayana kadar yağmur durmazsa ne olacak diye düşünmekten hazırlık kısımlarını hatırlamıyorum bile. Düğün saatinde yağmur durdu ama hava aşırı soğuktu. Tüm davetliler ısınmak için içmek ve oynamak zorunda kaldı. Sonrasında çok eğlendik ama öncesi bir cileydi bizim için. Ki bu sebepten gelemeyen çok kişi de oldu.
O yüzden Ekim ayında yapacaksaniz size önerim mutlaka kapalı alan opsiyonu olan bir yer tercih edin. O mevsimde havanin durumu istanbul'da hiç belli olmuyor. Bizimkinde büyük şemsiyeler dışında bir koruma yoktu maalesef.
Düğünün olacağı hafta 3-4 gün hava aşırı sıcaktı. Bir gun önce soğuk başladı; düğün günü sabahtan akşama kadar yağmur yagdi. Düğün başlayana kadar yağmur durmazsa ne olacak diye düşünmekten hazırlık kısımlarını hatırlamıyorum bile. Düğün saatinde yağmur durdu ama hava aşırı soğuktu. Tüm davetliler ısınmak için içmek ve oynamak zorunda kaldı. Sonrasında çok eğlendik ama öncesi bir cileydi bizim için. Ki bu sebepten gelemeyen çok kişi de oldu.
O yüzden Ekim ayında yapacaksaniz size önerim mutlaka kapalı alan opsiyonu olan bir yer tercih edin. O mevsimde havanin durumu istanbul'da hiç belli olmuyor. Bizimkinde büyük şemsiyeler dışında bir koruma yoktu maalesef.
0
Boğaziçi Üniversitesi’nin içinde bir yer var, Bir şey Lounge, bi bakın isterseniz.
0
Herkese çok teşekkür ederim. Önerilerinizi dikkate alacağım. İlave öneriler gelirse de müteşekkir olurum.
0
polonezköy aktivitem park. orada geçen yaz orada evlendik tam f/p mekanıydı bizim için
0
se se ge
Merhaba arkadaşlar.Eskişehir veya İstanbul için geçerli sorum. Gidip "hocam ben estetik algısı son derece düşük saçını taramaktan bile erinen biriyim, bana sadece iyi bi traş değil iyi bi saç tarzı yap bundan sonra da öyle devam edeyim" dediğimde tatmin edici bir hizmet verecek berber arayışım var.
Merhaba arkadaşlar.
Eskişehir veya İstanbul için geçerli sorum.
Gidip "hocam ben estetik algısı son derece düşük saçını taramaktan bile erinen biriyim, bana sadece iyi bi traş değil iyi bi saç tarzı yap bundan sonra da öyle devam edeyim" dediğimde tatmin edici bir hizmet verecek berber arayışım var. Tavsiyelere açığım.
Ek olarak giyim kuşam konusunda da danışmanlık verebilecek bildiğiniz yerler varsa tavsiye alabilirim.
Teşekkür ederim herkese.
Eskişehir veya İstanbul için geçerli sorum.
Gidip "hocam ben estetik algısı son derece düşük saçını taramaktan bile erinen biriyim, bana sadece iyi bi traş değil iyi bi saç tarzı yap bundan sonra da öyle devam edeyim" dediğimde tatmin edici bir hizmet verecek berber arayışım var. Tavsiyelere açığım.
Ek olarak giyim kuşam konusunda da danışmanlık verebilecek bildiğiniz yerler varsa tavsiye alabilirim.
Teşekkür ederim herkese.
0
ir mania
Bibliyografyaya yazılan 100 tane kaynak okunuyor mu? Atıf yapmanın yöntemi ne? Yok mu süreci anlatacak dürüst biri?
Bibliyografyaya yazılan 100 tane kaynak okunuyor mu? Atıf yapmanın yöntemi ne? Yok mu süreci anlatacak dürüst biri?
0
1) tamamınını okumaya gerek yok.
2) senin tezini okuyan biri daha ileri okuma yapmak isterse hangi konuya dair hangi kaynağı okuyabilir diye fikir edinir. Atıf yapılan yayın sahibine hakkı verilmiş olur. Yazılan yazıların götten uydurma olmadığı akademik referanslara sahip, belli bir bilimsel süzgeçten geçtiğine dair fikir verir vs.
2) senin tezini okuyan biri daha ileri okuma yapmak isterse hangi konuya dair hangi kaynağı okuyabilir diye fikir edinir. Atıf yapılan yayın sahibine hakkı verilmiş olur. Yazılan yazıların götten uydurma olmadığı akademik referanslara sahip, belli bir bilimsel süzgeçten geçtiğine dair fikir verir vs.
0
Kaynağın hepsini okursanız işin içinden çıkamazsınız. Mesela life science için söylüyorum, pubmed'de anahtar kelimelerle detaylı arama kısmında filtreyi ayarlayarak arama yaparım, verdiği makaleleri pdf açıp abstract okurum ve ctrl+f ile beni ilgilendiren anahtar kelimeleri arar bakarım bu makale işime yarayacak mı diye. Yani max 2 dk'da o makale işime yarar veya yaramaz karar veririm, sonra detay okurum.
Üniversitenin tez yazım kılavuzunda, hangi kaynak nasıl atıf yapılacak örnekleri ile yazar.
Hocanıza da sorabilirsiniz ama faydası olmayabilir. Bazı üniversitelerde pubmed gibi veritabanlarının nasıl kullanılacağı vb. konularda eğitimler oluyor, kendi üniversitenizde var mı bir kontrol edin bence.
Üniversitenin tez yazım kılavuzunda, hangi kaynak nasıl atıf yapılacak örnekleri ile yazar.
Hocanıza da sorabilirsiniz ama faydası olmayabilir. Bazı üniversitelerde pubmed gibi veritabanlarının nasıl kullanılacağı vb. konularda eğitimler oluyor, kendi üniversitenizde var mı bir kontrol edin bence.
0
@kobuş ben silmiyorum modun biri siliyor. O dediklerinizi öğretmediler nasıl öğrenebilirim. Ben prensip olarak başlasigim şeyin hepsini okumak isterim yoksa bişeyleri kacirmis gibi hissederim. Nasıl olacak bilmiyorum.
0
acı çekerek.
acı çekerken tüm sorularınıza cevap bulabilirsiniz.
acı çekerken tüm sorularınıza cevap bulabilirsiniz.
0
Atıf yapmanın yöntemini şekilsel olarak mi soruyorsunuz ben sorularınızı anlamadım. Tezin içinde doğal gelişen bir süreç atıf yapmak. Bir yönteme , başkasının yaptığına bulduğuna dair bilgi vermek için yapilabilr ya da bir tanım verecekseniz. Atıf yapacağınız kişinin cümlesini birebir yazmamaniz kendi cümlelerinizle ifade etmeniz beklenir. Atıflar benim yaptığım işin bilimsel bir tabanı var bu bunu yapmış ama ben de benzerini bu şekilde yapıyorum demek icin önemli bir araç. Alanınızda yapılan bir tezi özellikle kendi araştırma konunuzda yapılan bir tezi okuyun bence.
0
bilimsel etik dersi almış veya alacak olmanız gerekiyor. orada öğretirler kaynakça vd kullanımını.
özet olarak;
kaynakçaya yazılan şeylerin tamamını okumuş olmak değil fakat ilgili bölümlerini okumuş olmak ve atıfta bulunulan kısımları bağlamından koparmamış olmak gerekiyor.
atıf sistemi olarak çoğunluk apa kullanıyor.
lisans teziyse dönem ödevinden hallice bir şey yazacaksınız. yüksek lisansta konunun muazzam olması gerekmiyor, tez inceleme komitesinden filan da geçmeyeceksiniz. sadece yazdıktan sonra jüri karşısında savunacaksınız. yüksek lisans için akademiye hazırlık deniyor ve o sebeple çoğu üniversitede, fahiş hatalar yoksa çok da iplenmiyor.
bu soruları sorduğunuza göre zaten bu aşamaya gelmemişsinizdir fakat doktora tezinde öpüyorlar. doktora yeterlik sınavında başarılı olunduktan sonra en az üç tez inceleme komitesi ve ardından savunma var. ömrün boyunca peşinizden gelecek olan bir çalışma. gerçek akademiye hoş geldiniz diyorlar.
özet olarak;
kaynakçaya yazılan şeylerin tamamını okumuş olmak değil fakat ilgili bölümlerini okumuş olmak ve atıfta bulunulan kısımları bağlamından koparmamış olmak gerekiyor.
atıf sistemi olarak çoğunluk apa kullanıyor.
lisans teziyse dönem ödevinden hallice bir şey yazacaksınız. yüksek lisansta konunun muazzam olması gerekmiyor, tez inceleme komitesinden filan da geçmeyeceksiniz. sadece yazdıktan sonra jüri karşısında savunacaksınız. yüksek lisans için akademiye hazırlık deniyor ve o sebeple çoğu üniversitede, fahiş hatalar yoksa çok da iplenmiyor.
bu soruları sorduğunuza göre zaten bu aşamaya gelmemişsinizdir fakat doktora tezinde öpüyorlar. doktora yeterlik sınavında başarılı olunduktan sonra en az üç tez inceleme komitesi ve ardından savunma var. ömrün boyunca peşinizden gelecek olan bir çalışma. gerçek akademiye hoş geldiniz diyorlar.
0
adım başı üniversite açtıkları için bilmemesi normal aslında.
acı çekerek +1
birileri gereğinden fazla yardımcı olursa, tezi savunurken fazlasıyla zorlanırsınız. ayrıca doktora çok daha zor, birinin yardımıyla y.l bitiren biri doktorayı hiç bitiremez sanırım.
ek öneriler: tez nasıl yazılır diye birkaç kitap var, vakit varsa onları okumanın az da olsa faydası olacağını düşüyorum, ayrıca youtube da illa ki güzel cevaplar vardır. bir bakın derim.
acı çekerek +1
birileri gereğinden fazla yardımcı olursa, tezi savunurken fazlasıyla zorlanırsınız. ayrıca doktora çok daha zor, birinin yardımıyla y.l bitiren biri doktorayı hiç bitiremez sanırım.
ek öneriler: tez nasıl yazılır diye birkaç kitap var, vakit varsa onları okumanın az da olsa faydası olacağını düşüyorum, ayrıca youtube da illa ki güzel cevaplar vardır. bir bakın derim.
0
Pazartesi tezimi teslim ettim, epey kısa ("içerik" kısmı 6000 kelimeden biraz az) bir tez olmasına rağmen onlarca kaynak inceledim. bunların otuz kadarı tezde yer etti, kaçını kullanamadım sayısını bilmiyorum bile. genelde kendi çalışmanıza "komşu" bir tane makale olur, o makalenin bir sorununu çözmeye çalışırsınız. O esnada da, o makaleyi merkeze alıp genişleye genişleye kaynakçanızı oluşturursunuz. o yüzden kaynakçalar çok önemli, bu sayede alanda neler olup bittiğini takip edebiliyorsunuz.
atıf yapmanın en kolay yöntemi bence zotero'yu word'e entegre edip kullanmak. ama word'un kendisi de kaynaklarınızı düzene sokuyor, sadece tek tek isim şehir falan girmeniz gerekiyor.
süreci anlatmak haftalar sürüyor okulda, doktorasını yapmış insanlar falan anlatıyor genelde. yani gerçekten meşakatli bir iş, burada 3 cümle yazan birinden öğrenebileceğinizi ummadığınıza inanmak istiyorum.
iyi geceler, kolay gelsin.
atıf yapmanın en kolay yöntemi bence zotero'yu word'e entegre edip kullanmak. ama word'un kendisi de kaynaklarınızı düzene sokuyor, sadece tek tek isim şehir falan girmeniz gerekiyor.
süreci anlatmak haftalar sürüyor okulda, doktorasını yapmış insanlar falan anlatıyor genelde. yani gerçekten meşakatli bir iş, burada 3 cümle yazan birinden öğrenebileceğinizi ummadığınıza inanmak istiyorum.
iyi geceler, kolay gelsin.
0
cidden merakimdan soruyorum, size yuksek lisans egitimi verip arastirma yontemleri dersi vermiyorlar mi? hangi okul bu?
ek: bize lisansta dahi vermislerdi bu dersi ki tez falan yazmamiza ragmen.
ek: bize lisansta dahi vermislerdi bu dersi ki tez falan yazmamiza ragmen.
0
se se ge
MerhabalarAynı wifi hattına cep telefonu ile bağlanıp 20 mbps hız alırken pc ile bağlanınca 2-3 mbps falan ancak alıyorum. Bilgisayarda torrent vs hiçbir şey çalışmıyor. Bunun sebebi ne olabilir günlerdir kurtulamadım bu sorundan. Fikri olan varsa yardımcı olabilir mi lütfen.
Merhabalar
Aynı wifi hattına cep telefonu ile bağlanıp 20 mbps hız alırken pc ile bağlanınca 2-3 mbps falan ancak alıyorum. Bilgisayarda torrent vs hiçbir şey çalışmıyor. Bunun sebebi ne olabilir günlerdir kurtulamadım bu sorundan. Fikri olan varsa yardımcı olabilir mi lütfen.
Aynı wifi hattına cep telefonu ile bağlanıp 20 mbps hız alırken pc ile bağlanınca 2-3 mbps falan ancak alıyorum. Bilgisayarda torrent vs hiçbir şey çalışmıyor. Bunun sebebi ne olabilir günlerdir kurtulamadım bu sorundan. Fikri olan varsa yardımcı olabilir mi lütfen.
0
bilgisayarının wifi adaptörü sıkıntılı olabilir, sürücüsü sıkıntılı olabilir, geri planda update yapıyordur. windows update gerçekten berbat kasıyor bilgisayarı eğer windows kullanıyorsan.
0
Tarayıcıda VPN eklentisi varsa açık kalmış olabilir, başıma geldi.
PC eski ise wi-fi alıcısı yavaştır.
PC eski ise wi-fi alıcısı yavaştır.
0
Maalesef sorun bu sayılanlar değil sanırım çünkü bazen kız arkadaşım film seyretmeye gelirken kendi bilgisayarını getiriyor (Apple baya yeni bir model) ama onda da aynı sıkıntı oluyor. Çıldırtan bir sorun haline geliyor bi yerden sonra
0
evde duran packard-bell marka laptopta bir benzerini yaşıyorum. ayarları nasıl değiştirirsem değiştireyim, laptop'ı pille çalıştırdığımız zaman internet çok çok yavaş oluyor. elektriğe bağlayınca canavar gibi oluyor. aynı problem macbook pro'mda yok mesela.
bu yüzden önerim elektriğe bağlayın.
bu yüzden önerim elektriğe bağlayın.
0
Bilgisayarın wifi adaptörü sıkıntılı olabilir +1
ISS'nin verdiği modem aşırı dandik olabilir. Hatta en büyük ihtimal bu olabilir. Bende de bir tane var o lanet olasıcalardan. Modemin kanal ayarlarını düşürebilirsiniz. Düşük kanalları seçerseniz bağlantı kalitesi artar, yüksek kanalları seçerseniz hız artar. Ama bir süre sonra yine ayar yapmanız gerekir.
Modemi elektronik cihazlardan uzakta bir yere koyun ki bu cihazların yaydığı dalgalar wifi sinyal kalitesini bozmasın. Mümkünse modemi etrafı açık bir yere koyun, dolap içine falan koymayın.
Ama bunlar geçici çözümler. En iyisi siz bir tane wifi sinyal güçlendirici alın ve bu soruna elveda diyin. Çünkü ben de aynı şeyi yaptım ve bilgisayarın başında sövmediğim bir an olmazken internetin keyfini çıkarıyorum artık. Eğer almayı düşünürseniz ethernet girişi de olan güçlendiricilerden alın ki bilgisayarınıza modem gibi bağlayın. Ben şunu almıştım, 1 ay falan olmamıştır belki indirimlerde 150 TL falan oluyor. Son derece de memnunum.
www.hepsiburada.com
ISS'nin verdiği modem aşırı dandik olabilir. Hatta en büyük ihtimal bu olabilir. Bende de bir tane var o lanet olasıcalardan. Modemin kanal ayarlarını düşürebilirsiniz. Düşük kanalları seçerseniz bağlantı kalitesi artar, yüksek kanalları seçerseniz hız artar. Ama bir süre sonra yine ayar yapmanız gerekir.
Modemi elektronik cihazlardan uzakta bir yere koyun ki bu cihazların yaydığı dalgalar wifi sinyal kalitesini bozmasın. Mümkünse modemi etrafı açık bir yere koyun, dolap içine falan koymayın.
Ama bunlar geçici çözümler. En iyisi siz bir tane wifi sinyal güçlendirici alın ve bu soruna elveda diyin. Çünkü ben de aynı şeyi yaptım ve bilgisayarın başında sövmediğim bir an olmazken internetin keyfini çıkarıyorum artık. Eğer almayı düşünürseniz ethernet girişi de olan güçlendiricilerden alın ki bilgisayarınıza modem gibi bağlayın. Ben şunu almıştım, 1 ay falan olmamıştır belki indirimlerde 150 TL falan oluyor. Son derece de memnunum.
www.hepsiburada.com
0
phoera
1960-1980 yılları arasındaki, dış ticaret ve kur politikaları ile iktisadi planlama üzerine yazılmış kitap önerisi olan var mıdır? Genel ithal ikame konulu kitaplar da olur. Şöyle bir makale var bak kesin okumalısın derseniz o da olur tabii ki.
1960-1980 yılları arasındaki, dış ticaret ve kur politikaları ile iktisadi planlama üzerine yazılmış kitap önerisi olan var mıdır? Genel ithal ikame konulu kitaplar da olur. Şöyle bir makale var bak kesin okumalısın derseniz o da olur tabii ki.
0
Pertev nail
Merhaba duyurunun Evliya Çelebileri, geçen tanıştığım bi kız “ben az kişinin bildiği, keşfedilmemiş yerlere bayılırım” dedi İstanbul için. Ben de “seni İstanbul’un balta girmemiş ormanlarına götürücem” diyerek cevap verdim ama kız ciddiye almış, ne zaman geziyoruz diyor. Nereleri tavsiye edersiniz?
Merhaba duyurunun Evliya Çelebileri, geçen tanıştığım bi kız “ben az kişinin bildiği, keşfedilmemiş yerlere bayılırım” dedi İstanbul için. Ben de “seni İstanbul’un balta girmemiş ormanlarına götürücem” diyerek cevap verdim ama kız ciddiye almış, ne zaman geziyoruz diyor. Nereleri tavsiye edersiniz? Zor durumdayım, götürmezsem sözümü tutmamış olurum. Cafe olur, çay bahçesi olur, manzara olur, aklınıza ne gelirse. Direkt konum atarsanız çok makbule geçer. Teşekkürler.
0
0
Sokak sokak gezecek vaktim olmadığı için tecrübeli arkadaşlardan yardım istiyorum :)
0
istanbul'da keşfedilmemiş yer kalmadı sanırım. en son adalar kalmıştı, oraları da keşfettiler. yine de yolunuz kınalıada'ya düşerse (düşecekse hafta içi düşsün, tatillerde iğrenç kalabalık oluyor), bir de dolunaya denk getirirseniz, ömer usta'dan külahın içine sos koydurarak birer dondurma alıp sahilde ayın doğuşunu izleyebilirsiniz. oraya varana kadar dondurma biter ama güneşin batışını da manastırın oralardan veya iskeleden denizi solunuza alıp bayağı yürüdüğünüzde hoşunuza giden herhangi bir yerden izleyebilirsiniz. sabah veya öğlen gidip önce denize de girmek isterseniz (hafta içi gidin) nispeten az kırolu birkaç yer tarif etmeye çalışayım.
edit: bir de manastırın yakınlarında bir çocuk parkı var. onun orada bir kuytuluk var, evlerle yolun arasındaki ağaçların arkasında, burgazada manzaralıdır, gelen giden de olmaz. oraya da manzara izlemeye gidebilirsiniz ama fazla kuytu, yeni de tanışmışsınız, hemen gitmeyin :)
edit: bir de manastırın yakınlarında bir çocuk parkı var. onun orada bir kuytuluk var, evlerle yolun arasındaki ağaçların arkasında, burgazada manzaralıdır, gelen giden de olmaz. oraya da manzara izlemeye gidebilirsiniz ama fazla kuytu, yeni de tanışmışsınız, hemen gitmeyin :)
0
Çorlulu nargile mekanı değil mi ya, kırolar falan oluyor orda, tabi yanlışsan düzeltin :d bence garipçe köyüne gidin, öğleden sonra hatta akşamüstü gidip yukarılara doğru yürüyince çok güzel bir manzara var. Çul falan alırsanız birkaç saat manzarayı izlersiniz güzel olur.
0
kesenin ağzını açmak istersen kızı de etkileyim manzarayla diyorsan, birdy roof, feraye ya da nasip gibi eğlence mekanı/ restaurant düşün derim
0
istanbul'un balta girmemis ormanlari var aslinda. arabaniz varsa catalca tarafina gidin. su kemerleri kalintilari var o bolgede. trekking yaparsiniz ama harita iyi olur kaybolmamak icin.
belgrat ormaninin iclerinde artik kullanilmayan bir yangin kulesi var. birbirinizin omzuna cikarak tirmanabilirsiniz, merdiveni kirik cunku. romantikli yer, manzara var. ama inin asagi diye uyarmaya gelebilir yetkililer.
belgrat ormaninin iclerinde artik kullanilmayan bir yangin kulesi var. birbirinizin omzuna cikarak tirmanabilirsiniz, merdiveni kirik cunku. romantikli yer, manzara var. ama inin asagi diye uyarmaya gelebilir yetkililer.
0
se se ge
merhabalar. soruyu başlıkta ifade etmeye çalıştım. bu bluetooth kulaklık piyasasına tamamen yabancı olduğum için sormak istedim. üst düzey beklentilerim yok. kablonun sağa sola takılmasına zaten ayar oluyordum uzun süredir, şimdi bozuldu o da. bluetooth'a geçiş için sebep oldu. cep telefonu alırken
merhabalar. soruyu başlıkta ifade etmeye çalıştım. bu bluetooth kulaklık piyasasına tamamen yabancı olduğum için sormak istedim.
üst düzey beklentilerim yok.
kablonun sağa sola takılmasına zaten ayar oluyordum uzun süredir, şimdi bozuldu o da. bluetooth'a geçiş için sebep oldu.
cep telefonu alırken yanında verilen kulaklıkların ses kalitesi kadar ses kalitesi olsun, şarjı fena gitmesin (5-6 saat) ve kopmalar olmasın yeter.
böyle bir cihaz için ödenecek meblağ ne seviyede olmalı ve direkt olarak önereceğimiz bir marka/model var mı ?
not: huawei p20 pro ile kullanılacak (sanırım android ile ios için farklı modeller öneriliyor, belirteyim dedim).
herkese teşekkürler.
üst düzey beklentilerim yok.
kablonun sağa sola takılmasına zaten ayar oluyordum uzun süredir, şimdi bozuldu o da. bluetooth'a geçiş için sebep oldu.
cep telefonu alırken yanında verilen kulaklıkların ses kalitesi kadar ses kalitesi olsun, şarjı fena gitmesin (5-6 saat) ve kopmalar olmasın yeter.
böyle bir cihaz için ödenecek meblağ ne seviyede olmalı ve direkt olarak önereceğimiz bir marka/model var mı ?
not: huawei p20 pro ile kullanılacak (sanırım android ile ios için farklı modeller öneriliyor, belirteyim dedim).
herkese teşekkürler.
0
(git: www.hepsiburada.com )
ben bunu kullanıyorum. Bluetooth'a geçmek direkt olarak yaşam kalitesini arttıran bir olay bence :) şuan kullandığımdan farklı birde (git:www.hepsiburada.com ) bunu deneme sansım oldu mukemmel bır kulaklık fakat fiyatlar yüksek. Doların bu durumunda diyecek pek söz yok. pahalılar değer mi değmez mi tamamiyle kullanıcının bakış açısıyla doğru orantılı.
Android veya ios için farklı model önerilmesi olayını anlamış değilim manasız kanımca.
ben bunu kullanıyorum. Bluetooth'a geçmek direkt olarak yaşam kalitesini arttıran bir olay bence :) şuan kullandığımdan farklı birde (git:www.hepsiburada.com ) bunu deneme sansım oldu mukemmel bır kulaklık fakat fiyatlar yüksek. Doların bu durumunda diyecek pek söz yok. pahalılar değer mi değmez mi tamamiyle kullanıcının bakış açısıyla doğru orantılı.
Android veya ios için farklı model önerilmesi olayını anlamış değilim manasız kanımca.
0
www.hepsiburada.com
Ben de mate 20 lite ile bunu kullanıyorum. Giriş seviyesi olmasına rağmen gayet iyi, 8 saat gidiyor şarjı.
Ben de mate 20 lite ile bunu kullanıyorum. Giriş seviyesi olmasına rağmen gayet iyi, 8 saat gidiyor şarjı.
0
"cep telefonu alırken yanında verilen kulaklıkların ses kalitesi kadar ses kalitesi olsun," böyle bir teknoloji maalesef yeryüzünde yok. ben de bir ara kablo muhabbetinden dolayı bt kulaklık arıyordum. sennheiser 4.40 bt aldım. kablolu haliyle kablosuz hali arasındaki muazzam ses farkını görünce direkt iade ettim.
sana tavsiyem bt kulaklık alma ilk önceliğin ses kalitesiyse. gerçekten kaydadeğer bir ses kaybı var çünkü. he yok ben illa kablosuz istiyorum ses kaybı önemsiz dersen sennheiser 4.40 bt alabilirsin. ben şu an xiaomi mi comfort kullanıyorum inanılmaz memnunum.
sana tavsiyem bt kulaklık alma ilk önceliğin ses kalitesiyse. gerçekten kaydadeğer bir ses kaybı var çünkü. he yok ben illa kablosuz istiyorum ses kaybı önemsiz dersen sennheiser 4.40 bt alabilirsin. ben şu an xiaomi mi comfort kullanıyorum inanılmaz memnunum.
0
@aşk adamı
hocam şu entry'de arkadaş kullanılan modelin daha doğrusu teknolojinin önemli olduğunu yazmış.
eksisozluk.com
hocam şu entry'de arkadaş kullanılan modelin daha doğrusu teknolojinin önemli olduğunu yazmış.
eksisozluk.com
0
0
www.hepsiburada.com
tam size uygun olamayabilir ama kullanıp da memnun olduğum ürünü söylemek istedim.
tam size uygun olamayabilir ama kullanıp da memnun olduğum ürünü söylemek istedim.
0
JBL t110bt kullanıyorum ve memnunum. Ama telefon görüşmelerinden çok verim alınmıyor kalabalık ortamlarda. Müzik için şahane alet
0
Açılın, o bahsedilen arkadaş benim.
Yazdıklarımı tekrar etmemekle birlikte bluetooth kablosu olarak TRN BT3 öneririm (android için; ios için böyle "toplama" şeklinde önerim yok).
Dinleme zevkinize göre bir de detachable kulaklık alırsanız işlem tamamdır.
Not: Kulaklık modeli tavsiyesi istemeyin, kalbinizi kırarım. İki dk açıp bakacaksınız internetten zevkinize uyan modellere ve yorumlara.
Yazdıklarımı tekrar etmemekle birlikte bluetooth kablosu olarak TRN BT3 öneririm (android için; ios için böyle "toplama" şeklinde önerim yok).
Dinleme zevkinize göre bir de detachable kulaklık alırsanız işlem tamamdır.
Not: Kulaklık modeli tavsiyesi istemeyin, kalbinizi kırarım. İki dk açıp bakacaksınız internetten zevkinize uyan modellere ve yorumlara.
0
se se ge
30 nisan 2018 itibariyle 50/d'li araştırma görevlisiyim aynı zamanda yüksek lisans öğrencisiyim. yüksek lisansım kısa süre içinde bitecek (savunma bitti ama düzeltmeler var biraz vakit alacak) fakat bittiği tarihte üniversitelerin doktora alımları bittiği için doktoraya başlamak için yaz alımlarını
30 nisan 2018 itibariyle 50/d'li araştırma görevlisiyim aynı zamanda yüksek lisans öğrencisiyim. yüksek lisansım kısa süre içinde bitecek (savunma bitti ama düzeltmeler var biraz vakit alacak) fakat bittiği tarihte üniversitelerin doktora alımları bittiği için doktoraya başlamak için yaz alımlarını beklemem gerekecek.
bu bekleme sürecinde ise 1 yılımı dolduracağım ve sözleşme yenileme tarihinde yüksek lisanstan mezun olmuş fakat doktoraya da başlayamamış statüde olacağım.
bu durumda çalıştığım kurumla olan ilişiğim kesilir mi yoksa mezuniyet tarihimde herhangi bir alım olmaması sebebiyle bana ilk alım dönemine kadar vakit tanınır mı ?
kritik bir konu olduğu için somut bilgisi, örneği olan arkadaşlar yazarsa çok sevinirim.
not: enstitüyü de, yök'ü de aradım. çeşitli hocalarla da görüştüm. ve net bilgisi olan yok. birinin a dediğine diğeri b diyor. çok saçma bi durumda kaldım şuan.
bu bekleme sürecinde ise 1 yılımı dolduracağım ve sözleşme yenileme tarihinde yüksek lisanstan mezun olmuş fakat doktoraya da başlayamamış statüde olacağım.
bu durumda çalıştığım kurumla olan ilişiğim kesilir mi yoksa mezuniyet tarihimde herhangi bir alım olmaması sebebiyle bana ilk alım dönemine kadar vakit tanınır mı ?
kritik bir konu olduğu için somut bilgisi, örneği olan arkadaşlar yazarsa çok sevinirim.
not: enstitüyü de, yök'ü de aradım. çeşitli hocalarla da görüştüm. ve net bilgisi olan yok. birinin a dediğine diğeri b diyor. çok saçma bi durumda kaldım şuan.
0
Örneğim yok, ama duyduğum arkadaşlar olmuştu. Kötü niyetli değiller ise, bir dönem beklerler. ilişik kesmezler.
0
@tss peki hocam bu noktada inisiyatif kimde tam olarak ? karar mercii kim ? yani ''kötü niyetli değillerse beklerler'' dediğimiz bekleyecek olan kişiler kimler ?
0
Hocam bağlı olduğunuz enstitü/fakülte yönetim kurulu karar verir buna. Kendileri işin işinden çıkamazlar ise personel daire başkanlığından görüş alırlar. Bence sizin en net bilgiyi alabileceğiniz kişi üniversitenizin personel daire başkanlığı akademik büro şube müdürü. Üniversitede bu tip konuları en iyi onlar bilir.
0
Bu iş dünyanın en saçma olayı. Yazılı bir şey yok. Herkes alakasız yazılı bir metne bakıp farklı bir şey söylüyor. Ben zamanında bunu çok araştırdım ve net bir şey olmadığını fark ettim. Eğer Fakülte olumlu görüş verirse teoride İK-Pİ 1 seneye kadar sizin doktora kaydınız gelene kadar sizin sözleşmenizi yenileyebiliyor. Yenileyemez diye bir şey yok, ama aynı zamanda yeniler diye de bir şey yok. Ben bu durumu vakıf üni. de yaşadım, aynı durumu dönemdaşım devlet üni.de yaşadı. Ona da günün sonunda aynısı dendi. Sen bize 1 sene içinde doktoraya başlayacağına söz ver biz senin sözleşmeni 1 sene uzatalım dendi.
Eğer ters gittiğin, huzursuz olduğun birileri varsa mesela taş koyabilir. Taş nasıl koyar dersen yine olayın hiç bir yazılı metne dayanmamasına gidiyor konu. Kadro şartın YL-Doktora yapmaktı artık kadro şartını sağlamadığından senin iş sözleşmeni yenilemiyoruz diyebilir. İK-Pİ genelde fakülteden gelen görüşe göre hareket ediyor.
Peki diyeceksin o zaman kadro şartını kaybettiğimde sözleşmem bitiyorsa nasıl bu iş kesin olmuyor. Şu şekilde kesin olmuyor, kadro ilanının koşulları sürekli koşullar mı bu açık değil. Yani kadroya girerken aranan koşulları kaybetmek sözleşme yenilememe-fesih neden olabilir mi belli değil. Kadronun devamına dair bir şey yazıp çizmemişler. Bu şu aşamada kriz yaratıyor, örneğin Siyaset Bilimi alanında kadron, Siyaset lisans ve YL çıkışlısın. Bi anda estiler ve Sosyolojiye geçmek istedin. Doktorada Sosyoloji kabulü aldın. Kadron devam edecek mi sözleşmen yenilenecek mi belli değil. Eğer yenilenmeyecekse o zaman YL diplomanı aldığın gibi sözleşme fesih etmek gerekir. Yok yenilenecekse o zaman o kriterler sadece alım kriteri ve devam konusunda boşluk var. Bu bağlamda aslında burayı zorlasan 35 yaşına kadar doktoraya başlamadan çalışmaya devam edebiliyor olman gerek. Dediğim gibi teoride ama bu.
Özetle Ar. Gör. sürecinde mevzuat o kadar gevşek ki her şey olabilir. Birinin sözleşmesi yenilenir, aynı durumda olan seninki yenilenmez. Emsal durum gibi bişi pek olmuyor bu durumda. O yüzden fakülte ile iyi geçinip onların devam diye İK-Pİ e görüş vermesini sağlamak en temizi. Bu durumdan aranın kötü olduğu kişileri uyandırma kuyunu kazarlar bir dost tavsiyesi diyerek bitireyim.
Eğer ters gittiğin, huzursuz olduğun birileri varsa mesela taş koyabilir. Taş nasıl koyar dersen yine olayın hiç bir yazılı metne dayanmamasına gidiyor konu. Kadro şartın YL-Doktora yapmaktı artık kadro şartını sağlamadığından senin iş sözleşmeni yenilemiyoruz diyebilir. İK-Pİ genelde fakülteden gelen görüşe göre hareket ediyor.
Peki diyeceksin o zaman kadro şartını kaybettiğimde sözleşmem bitiyorsa nasıl bu iş kesin olmuyor. Şu şekilde kesin olmuyor, kadro ilanının koşulları sürekli koşullar mı bu açık değil. Yani kadroya girerken aranan koşulları kaybetmek sözleşme yenilememe-fesih neden olabilir mi belli değil. Kadronun devamına dair bir şey yazıp çizmemişler. Bu şu aşamada kriz yaratıyor, örneğin Siyaset Bilimi alanında kadron, Siyaset lisans ve YL çıkışlısın. Bi anda estiler ve Sosyolojiye geçmek istedin. Doktorada Sosyoloji kabulü aldın. Kadron devam edecek mi sözleşmen yenilenecek mi belli değil. Eğer yenilenmeyecekse o zaman YL diplomanı aldığın gibi sözleşme fesih etmek gerekir. Yok yenilenecekse o zaman o kriterler sadece alım kriteri ve devam konusunda boşluk var. Bu bağlamda aslında burayı zorlasan 35 yaşına kadar doktoraya başlamadan çalışmaya devam edebiliyor olman gerek. Dediğim gibi teoride ama bu.
Özetle Ar. Gör. sürecinde mevzuat o kadar gevşek ki her şey olabilir. Birinin sözleşmesi yenilenir, aynı durumda olan seninki yenilenmez. Emsal durum gibi bişi pek olmuyor bu durumda. O yüzden fakülte ile iyi geçinip onların devam diye İK-Pİ e görüş vermesini sağlamak en temizi. Bu durumdan aranın kötü olduğu kişileri uyandırma kuyunu kazarlar bir dost tavsiyesi diyerek bitireyim.
0
Başka üniversitede doktoraya başla. Önemli olan lisansüstü öğrencisi olman. Diğer türlü üniversitenin keyfine bağlı
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Ya iş gereği sık sık Adana'ya gidiyordum, orda yiye yiye ciğer müptelası oldum. Şimdi Adana seyahatları kesilince ciğersiz (hehe) kaldım. Ciğer aşeriyorum abi. İstanbul'da gittiğim hiçbir yer oradaki lezzete yaklaşmıyor bile. Şu ciğeri iyi yapan bir yer söyleyin de lavaşın içine soğanla kim
Selamlar.
Ya iş gereği sık sık Adana'ya gidiyordum, orda yiye yiye ciğer müptelası oldum. Şimdi Adana seyahatları kesilince ciğersiz (hehe) kaldım. Ciğer aşeriyorum abi. İstanbul'da gittiğim hiçbir yer oradaki lezzete yaklaşmıyor bile. Şu ciğeri iyi yapan bir yer söyleyin de lavaşın içine soğanla kimyonu basıp yiyelim ya, rüyalarıma giriyor namussuz.
Ya iş gereği sık sık Adana'ya gidiyordum, orda yiye yiye ciğer müptelası oldum. Şimdi Adana seyahatları kesilince ciğersiz (hehe) kaldım. Ciğer aşeriyorum abi. İstanbul'da gittiğim hiçbir yer oradaki lezzete yaklaşmıyor bile. Şu ciğeri iyi yapan bir yer söyleyin de lavaşın içine soğanla kimyonu basıp yiyelim ya, rüyalarıma giriyor namussuz.
0
Umut ocakbasi var taksimde. Oranin cigeri guzel ama orasi ciger durumcu degil, ocakbasi
0
en ünlülerinden ciğeristan var mesela. gercekten efffsane kötü. afsgshs şaka biyana orası da vasat yani.yakın mısınız bilmiyorum ama gungorende bagdat ocakbaşının ciğeri güzel hem kavurması hem şişi.
0
Ciğeristan diyecektim ki yazılmış. En son 7-8 sene önce gittiğimde iyiydi. Horhor'daki ciğerler genel olarak iyidir aslında. ekstra kuyruk yağı çekmelerini de istediniz mi tamamdır. Afiyet olsun.
0
ciğeristanı sevmedim ben.Aksaraydaki ciğerciler de kötü.3-4 yıl önce Asmalımescitte canım ciğerim isminde bir yerde yediğim ciğer iyiydi
0
Su islerim bi hallolsun senin icin ist da en iyi cigerciyi bulup ismarlarim knk bekle beni:)
0
@stavro o saatten sonra bana adana'dan paket getirirsin artık shsjds
0
se se ge
Merhabalar. çalıştığım kurumun sosyal medya hesaplarının yönetimi görevi bana verildi. Bu bağlamda verebileceğiniz tavsiyeler var mı?"X kuruluşu sosyal medyayı güzel kullanıyor, bir bak istersen""Paylaşımları şu saat aralığında yap""Kendi kişisel hesaplarınla karışmasın diye şöyle önlemler al" " Şöy
Merhabalar. çalıştığım kurumun sosyal medya hesaplarının yönetimi görevi bana verildi. Bu bağlamda verebileceğiniz tavsiyeler var mı?
"X kuruluşu sosyal medyayı güzel kullanıyor, bir bak istersen"
"Paylaşımları şu saat aralığında yap"
"Kendi kişisel hesaplarınla karışmasın diye şöyle önlemler al"
" Şöyle bi uygulama var indir Twitter, Facebook, Instagram falan senkronize et"
Gibi ve bunların dışında her türlü tavsiyeye açığım.
Şimdiden teşekkürler.
"X kuruluşu sosyal medyayı güzel kullanıyor, bir bak istersen"
"Paylaşımları şu saat aralığında yap"
"Kendi kişisel hesaplarınla karışmasın diye şöyle önlemler al"
" Şöyle bi uygulama var indir Twitter, Facebook, Instagram falan senkronize et"
Gibi ve bunların dışında her türlü tavsiyeye açığım.
Şimdiden teşekkürler.
0
Twitter icin tweetdeck kullanabilirsin. Orada hesaplarin karismasini onlemek icin bir secenek var, tweet atmadan once emin misiniz diye soruyor. Bir de belirli saatlerde tweet atmak icin secenek var, tweeti hazirliyorsun, belirli araliklarla atiyor. Gorsel, video vs kolayca hazirlamak icin Adobe Spark diye bir sey var, cok pahali degil. Onun lisansini aldirabilirsin, oldukca profesyonel gorseller hazirlanabiliyor.
0
Twit atarken 3 kere metni oku.
Kullandığın görseller yüksek çözünürlük ve png formatında olsun.
Instagramda doğru etiket kullan.
Bu siteden sektöründeki rakiplerine bakabilirsin. Neler yapmışlar filan.
Kolay gelsin.
Kullandığın görseller yüksek çözünürlük ve png formatında olsun.
Instagramda doğru etiket kullan.
Bu siteden sektöründeki rakiplerine bakabilirsin. Neler yapmışlar filan.
Kolay gelsin.
0
Yazım yanlışı yapmayın.
Hiçbir zaman sen kalıbıyla hitap etmeyin, her zaman siz kalıbıyla hitap edin.
Yazım yanlışı yapmayın.
Yazım yanlışı yapmayın.
Anlatım bozukluğu yapmayın.
Yazım yanlışı YAPMAYIN.
Hiçbir zaman sen kalıbıyla hitap etmeyin, her zaman siz kalıbıyla hitap edin.
Yazım yanlışı yapmayın.
Yazım yanlışı yapmayın.
Anlatım bozukluğu yapmayın.
Yazım yanlışı YAPMAYIN.
0
ssiradanbirigibi
Yoksa sadece konuşabiliyormuş gibi mi yapıyorlar? Gramer filan hak mı getire?
Yoksa sadece konuşabiliyormuş gibi mi yapıyorlar? Gramer filan hak mı getire?
0
çoğu bilmiyor ama bazen denk geliyor güzel öğrenmiş bir şekilde. ama geneli a1 seviyesi filandır.
0
hızlandırılmış ucuz yollu kursları oluyor esnaf tayfasının. kurs dediğim 3-4 haftalık bişey işte. özellikle turistik bölgelerde çok var. çok basit gramer öğretip günlük ingilizceye geçiyorlar. bunlardan birine gitmişti babam ordan biliyorum. ama tabi böyle öğrenmeyip pata küte kelime kelime yapıştıranlar da yoğunlukta.
0
gramer falan hak getire, ama işlerine yetecek kadarlık kısmını gayet kotarıyorlar. hatta şöyle diyeyim o kırık ingilizceleri ile birçok advanced seviyeden daha iyi satış pazarlama yapıyorlar.
0
zaten hep aynı şeyleri söylüyorlar. aynı şeyleri konuşuyorlar. farklı şeylerden bahsetmeye başlayınca yes yes deyip geçiştiriyorlar :) bi de pazarlama diye bi şey yok. turist gelmiş halı alacak belli bakar beğenirse fiyatı uygunsa alır. yani almak isterse turist bi şekilde anlaşma işi halloluyor :)
0
Burada ingilizce biliyorum diyenlerden iyi anlar ve konuşurlar bazıları.
Gramer hak getire tabi, kim siker grameri günlük hayatta pardon da.
Gramer hak getire tabi, kim siker grameri günlük hayatta pardon da.
0
se se ge
https://www.youtube.com/watch?v=LtQkAGuVm70bi el atarsak lütfen :)
0
ppemreqq
yurt başvurusu yapmak istiyorum fakat referans olacak birini bulamıyorum. milletvekili tanıdığım mı olması gerekiyor?
yurt başvurusu yapmak istiyorum fakat referans olacak birini bulamıyorum. milletvekili tanıdığım mı olması gerekiyor?
0
bir devlet yurdu düşün derim dostum. yarın öbür gün bu çete gider ve devlet bu çetenin üyesi miydin? diye yakana yapışır.
0
se se ge
Merhabalar herkese. Soru başlıkta. Saç ekimi, estetik operasyonlar, ağız ve diş sağlığı gibi hizmetlerin verileceği bir yer için İngilizce isim aramaktayım. Her türlü fikre açığım yardımcı olursanız sevinirim.
Merhabalar herkese.
Soru başlıkta. Saç ekimi, estetik operasyonlar, ağız ve diş sağlığı gibi hizmetlerin verileceği bir yer için İngilizce isim aramaktayım. Her türlü fikre açığım yardımcı olursanız sevinirim.
Soru başlıkta. Saç ekimi, estetik operasyonlar, ağız ve diş sağlığı gibi hizmetlerin verileceği bir yer için İngilizce isim aramaktayım. Her türlü fikre açığım yardımcı olursanız sevinirim.
0
Latince olan isimler de dusunebilirsiniz estetik ve saglik ile alakali. Hem fonetik olarak hem de okunus olarak da ayni olan guzel kelimeler var. Biz saglik ile ilgili kurdugumuz bir firma icin oyle yapmistik.
0
@mandy hocam dediğiniz mantıklı ama bu esasta internet üzerinden müşteri bulacak bi işletme olacak ve müşterilerin arama yaparken kullanacağı dil ingilizce olacaktır. o yüzden görünürlüğü arttırmak için ingilizce dil seçeneği daha iyi geldi bana. fikri katkınız için teşekkürler.
0
coderlovescoder
selamlar,bugün sınava girdim araştırma görevliliği için yazılı bir sınavdıbana saçma gelen yüz yüze konuşma olayının olmaması.yani bu adamlar 1 senelik en azından iş arkadaşlarını seçecekler ama sözlü mülakat yok. bu normal bir şey mi? yoksa sizce zaten seçtiler mi istediklerini?not:özel bir ünivers
selamlar,
bugün sınava girdim araştırma görevliliği için yazılı bir sınavdı
bana saçma gelen yüz yüze konuşma olayının olmaması.
yani bu adamlar 1 senelik en azından iş arkadaşlarını seçecekler ama sözlü mülakat yok. bu normal bir şey mi? yoksa sizce zaten seçtiler mi istediklerini?
not:özel bir üniversite ilgili üniversite.
bugün sınava girdim araştırma görevliliği için yazılı bir sınavdı
bana saçma gelen yüz yüze konuşma olayının olmaması.
yani bu adamlar 1 senelik en azından iş arkadaşlarını seçecekler ama sözlü mülakat yok. bu normal bir şey mi? yoksa sizce zaten seçtiler mi istediklerini?
not:özel bir üniversite ilgili üniversite.
0
normal bir şey. birçok üniversitede sözlü mülakat yerine yazılı bilim sınavına girmek gerekebiliyor.
kendi tecrübe ettiğim biri için
(bkz: gazi üniversitesi)
kendi tecrübe ettiğim biri için
(bkz: gazi üniversitesi)
0
_goddard_
Benden başka var mıdır çok seven? Neden seviyorsunjz?
Benden başka var mıdır çok seven?
Neden seviyorsunjz?
Neden seviyorsunjz?
0
ben de severim. böyle oturulup bir köşeden yazılmış gibi. çok içten.
0
Okumadan eleştiren tayfaya bayılıyorum. Okumadım ama cümlesinden sonra yazılan her kelime boştur.
Ben askerde bir iki eserini okumuştum, ortam tasvirleri biraz boğmuştu beni ama yine de okumuştum. Yer yer içine çekiyor bu kadar tasvirin fazla olması ama yer yer bayıyor.
Ben askerde bir iki eserini okumuştum, ortam tasvirleri biraz boğmuştu beni ama yine de okumuştum. Yer yer içine çekiyor bu kadar tasvirin fazla olması ama yer yer bayıyor.
0
ben de cok severim. butun romanlarini okudum. ama son kitaplarda bozdu biraz, bize degil de yabancilara yaziyor gibi artik.
0
bende severim,yormaz. satır aralarında çarpıcı analizleri de vardır. rahatsız eder eşrafı her kitaptan sonra bi posta yüklenirler adama. Murat Bardakçı'nın 17 şubat 2016 tarihli köşe yazısını okursanız ne demek istediğimi daha net anlatmış olurum.
0
severim. kar kitabı ile hayranı oldum. sonra masumiyet müzesini ve cevdet bey ve oğullarını okudum.
hepsi ayrı ayrı şahane kitaplardı. neden sevmeyeyim ?
hepsi ayrı ayrı şahane kitaplardı. neden sevmeyeyim ?
0
se se ge
soruyu başlıkta ifade etmeye çalıştım zaten ancak şöyle açayım. seminer dersi için ödev hazırlarken daha önce kendi yaptığım ödevlerden alıntılar yapmamda etik açıdan bi sakınca var mı ? mesela daha evvel seyahat acentacılığı ile ilgili yazdığım bi rapor vardı. şimdi seminer konusunun içeriğinde bi
soruyu başlıkta ifade etmeye çalıştım zaten ancak şöyle açayım. seminer dersi için ödev hazırlarken daha önce kendi yaptığım ödevlerden alıntılar yapmamda etik açıdan bi sakınca var mı ?
mesela daha evvel seyahat acentacılığı ile ilgili yazdığım bi rapor vardı. şimdi seminer konusunun içeriğinde bi nebze seyahat acentacılığına değinmem gerekiyor. kendi yazdığım, intihal sıkıntısı olmayan içeriği seminerde kullanmam etik olarak yanlış mı ?
mesela daha evvel seyahat acentacılığı ile ilgili yazdığım bi rapor vardı. şimdi seminer konusunun içeriğinde bi nebze seyahat acentacılığına değinmem gerekiyor. kendi yazdığım, intihal sıkıntısı olmayan içeriği seminerde kullanmam etik olarak yanlış mı ?
0
İşin etik kısmı göreceli ama kendi yazınızdan direk olarak copy-paste yapmanız intihal olur. Akademik olarak legal değildir. Self-Plagiarism diye aratabilirsiniz.
en.writecheck.com
örnek: www.ed.ac.uk
en.writecheck.com
örnek: www.ed.ac.uk
0
kendinizin bile olsa eserinizi kaynak göstermelisiniz diye biliyorum. yamuluyor da olabilirim.
0
Olmaz, ciddi bir ihlal olur. Ama cok yaygin o yuzden kimse farkinda bile degil ne yaptiginin.
0
şimdi sıradan bi yüksek lisans dersinde yapılmış bir ödevi referans olarak mı göstermem gerekiyor yani ? hani herhangi bir yerde yayımlanmış bi şey değil. sadece ilgili dersin hocasının -okuduysa- bildiği bi içerik.
0
evc
Kafam karışıyor arkadaşlar.. Yardım eder misiniz bi? Diyelim ki; okuduğumuz Gürsoy'un yazısında (akt. kazancı) diyor. Ben bu gürsoy' un kazancı' dan diye belirttiği ifadeyi değiştirmeden tırnak içinde alıntı yapıcam. Metin içinde nasıl bi referans yazmam lazım? Teşekkür ederim.
Kafam karışıyor arkadaşlar.. Yardım eder misiniz bi?
Diyelim ki; okuduğumuz Gürsoy'un yazısında (akt. kazancı) diyor. Ben bu gürsoy' un kazancı' dan diye belirttiği ifadeyi değiştirmeden tırnak içinde alıntı yapıcam. Metin içinde nasıl bi referans yazmam lazım?
Teşekkür ederim.
Diyelim ki; okuduğumuz Gürsoy'un yazısında (akt. kazancı) diyor. Ben bu gürsoy' un kazancı' dan diye belirttiği ifadeyi değiştirmeden tırnak içinde alıntı yapıcam. Metin içinde nasıl bi referans yazmam lazım?
Teşekkür ederim.
0
Bu durumlarda her zaman birinci kaynaga gitmekte yarar var, gidilemiyorsa 2. kaynak da olumlu. Yalniz Kazanci'nin aktardigini aktaran Gursoy'dan aktarmak cok da hos degil. Boyle bir referans gormedim, nasil verilir bilmiyorum acikcasi.
0
Ama bu bi tanım mesela, kendim o cümlenin manasını verecek bişe bulamıyorum çünkü. ya da ona rağmen, kendi ifademle mi yazayım o aktarılan kısımları? Bir de mesela, ilk kaynağa tamam gideyim ama o ifadeyi bulmam çok zaman alır.
0
Yani senin ozgun durumunu bilemiyorum tabii ki de ben olsam kesinlikle ilk kaynaga giderdim, eger bulamazsam Kazanci'ya giderdim. Gursoy'dan aktarmazdim yani. Illaha Gursoy'dan aktaracaksan Kazanci'dan aktaran Gursoy olabilir ama ilk kaynak arada kayniyor boyle olunca. Kendi cumlenle yaz yazabiliyorsan bence.
0
2006
Selam millet. Hem çalışıp, hemde kısmi tatil yapacağım bir Ege kasabası/ilçe arayışı içerisindeyim. Hayalet kasaba kıvamına gelmemiş bir yer tercih sebebi. Tavsiyeniz olur mu? (Yazılımcıyım)
Selam millet. Hem çalışıp, hemde kısmi tatil yapacağım bir Ege kasabası/ilçe arayışı içerisindeyim. Hayalet kasaba kıvamına gelmemiş bir yer tercih sebebi. Tavsiyeniz olur mu? (Yazılımcıyım)
0
kasaba diyorsun tenha olmayan diyorsun? tenha olmayacaksa min. ilçe olmalı. aliağa olabilir misal. vestel'de çalışırsan izmir - manisa arası istediğin yerde kalırsın.
0
galiba deniz kenarı bir yer arıyorsun, Fethiye iyi bir seçenek olur ya da marmaris. iç kısıma geçersen Salihli veya Akhisar.
0
benim de oyum kuşadası'na. yaşamak için birebir. eğer sıkılırsan 1 saate izmirdesin, eğer iyice sakinlik arıyorum dersen 20 dkya davutlar sahildesin.
kışın kuşadası'nın nüfusu tam kıvamında oluyor.
kışın kuşadası'nın nüfusu tam kıvamında oluyor.
0
kuşadası kadıkalesi ya da güzelçamlı.yazılımcılıkla ilgili bir iş bulur musun bilemem ama.merkez de olabilir.
0
urla demeye geldim ben de. otoban bağlantısı sayesinde izmir merkezi - konak meydanı'na 30 dakika'da arabayla gidebilirsiniz. arabanız yoksa dolmuşlar ile fahrettin altay meydanı'na uzanıp, oradan metro ile istediğiniz tarafa dağılabilirsiniz. iskele mahallesi civarlarında (izmir körfezine bakar) ve demircili taraflarında (ege denizine bakar) çatır çatır yüzebilirsiniz de.
aliağa çok sanayi kaçar sana. kuşadası ise çok büyük ve düzensizdi en son gittiğim 2005'te, halen de öyledir diye düşünüyorum. seferihisar'ın otoban bağlantısı olmadığı için pas geçiyorum (izmir ilçesi), bodrum mayıs ayında şahaneydi.
---
oyum 2009'dan beri her gün urlaya giden biri olarak urla.
aliağa çok sanayi kaçar sana. kuşadası ise çok büyük ve düzensizdi en son gittiğim 2005'te, halen de öyledir diye düşünüyorum. seferihisar'ın otoban bağlantısı olmadığı için pas geçiyorum (izmir ilçesi), bodrum mayıs ayında şahaneydi.
---
oyum 2009'dan beri her gün urlaya giden biri olarak urla.
0
razvan rat
Bir günlük boş gününüz olsa ve ikisinden birini gezmek isteseydiniz hangisini tercih ederdiniz? Özellikle iki şehre de gitmiş olanlar ve bilenler cevap verirse sevinirim.
Bir günlük boş gününüz olsa ve ikisinden birini gezmek isteseydiniz hangisini tercih ederdiniz? Özellikle iki şehre de gitmiş olanlar ve bilenler cevap verirse sevinirim.
0
Gune bagli. Ve cikis noktaniza.
Pazar gunuyse bratislava olabilir cunku dukkanlar avusturya'nin aksine pazar gunleri de acik.
Onun disinda ikisi de kucuk ama graz'da daha ilgi cekici muzeler var ve zaten uhrturm a tirmanmak vb sure aliyor, ya da schloss eggenberg e gitmek de. Graz'in christmas marketini gormedim, bir sey diyemiyorum.
Bratislava fakirligiyle insanin icini karartiyor ama ucuz. Max 3-4 saatte gezilir. Ve christmas marketi guzel baya.
Pazar gunuyse bratislava olabilir cunku dukkanlar avusturya'nin aksine pazar gunleri de acik.
Onun disinda ikisi de kucuk ama graz'da daha ilgi cekici muzeler var ve zaten uhrturm a tirmanmak vb sure aliyor, ya da schloss eggenberg e gitmek de. Graz'in christmas marketini gormedim, bir sey diyemiyorum.
Bratislava fakirligiyle insanin icini karartiyor ama ucuz. Max 3-4 saatte gezilir. Ve christmas marketi guzel baya.
0
@kuehles Söylemeyi unutmuşum, Viyana'dan yola çıkılacak
Muhtemelen Cuma gününden sonra
Muhtemelen Cuma gününden sonra
0
graz'a gitmedim. Bratislava sik gibi. kayda değer hiçbir şey yok. fırsat varsa budapeşte öneririm o taraflarda.
0
Brarislava bence.
İkiside pek gezme yeri değil, bratislava graz arasında bratislava. Viyanadan sonra grazda çok bir şey bulamazsınız. Bratislavada farklı kültürü farkedeceksiniz. Ama sokaklar insanlar daha fakir hemen göze çarpar.
İkiside pek gezme yeri değil, bratislava graz arasında bratislava. Viyanadan sonra grazda çok bir şey bulamazsınız. Bratislavada farklı kültürü farkedeceksiniz. Ama sokaklar insanlar daha fakir hemen göze çarpar.
0
Graz'i bilmiyorum ama Bratislava gitmeye degecek bir yer degil. "Bu ne simdi?" dersin gidince.
0
@razvan rat
Viyana'da kac gun kaliyorsunuz?
Graz bence guzel ama farkli kultur, fakir ulke, slav suratsizligi filan goreyim derseniz (yaslilarda ama gencler iyi) bratislava olur :D
Maddi olarak bratislava gidis-donus olarak da uygun olur (blablacarla graz da uygun baya)
Graz sokaklari vb de cok hos ve dedigim gibi farkli muzeler var. bratislava'da yok ama baska ulkE vb gorecem diye gidilir ancak.
Viyana'da kac gun kaliyorsunuz?
Graz bence guzel ama farkli kultur, fakir ulke, slav suratsizligi filan goreyim derseniz (yaslilarda ama gencler iyi) bratislava olur :D
Maddi olarak bratislava gidis-donus olarak da uygun olur (blablacarla graz da uygun baya)
Graz sokaklari vb de cok hos ve dedigim gibi farkli muzeler var. bratislava'da yok ama baska ulkE vb gorecem diye gidilir ancak.
0
@kuehles Teşekkürler. Viyana'da 15 gün kadar kalacağım ama iş dolayısıyla bulunacağım, başlıca yerlerini yeterince gezmiş olurum diye düşünüyorum. 1-2 günümü de çevre şehirlere ayırayım diyorum.
0
se se ge
selamlar. daha yeni spss almaya başladım da kafama takılan bazı sorular var. mesela;1) Ki kare analizi ile Bağımsız örneklem T testi arasında ne fark var acaba ?Şöyle diyeyim; Cinsiyetlere göre başarı düzeyini ölçmek adına hem T testi hem de ki kare testi yaparsak elde edeceğimiz sonuç hangi noktada
selamlar. daha yeni spss almaya başladım da kafama takılan bazı sorular var. mesela;
1) Ki kare analizi ile Bağımsız örneklem T testi arasında ne fark var acaba ?
Şöyle diyeyim; Cinsiyetlere göre başarı düzeyini ölçmek adına hem T testi hem de ki kare testi yaparsak elde edeceğimiz sonuç hangi noktada birbirinden ayrılacak ?
2)Yapılan korelasyon testi sonucu sig2 değeri p>0.05 çıktı yani anlamlı bir ilişki yok ancak pearson korelason testi sonucu da -0.40 olarak geldi. Bu noktada nasıl yorum getirmemeiz gerekiyor ?
TEşekkürler şimdiden.
1) Ki kare analizi ile Bağımsız örneklem T testi arasında ne fark var acaba ?
Şöyle diyeyim; Cinsiyetlere göre başarı düzeyini ölçmek adına hem T testi hem de ki kare testi yaparsak elde edeceğimiz sonuç hangi noktada birbirinden ayrılacak ?
2)Yapılan korelasyon testi sonucu sig2 değeri p>0.05 çıktı yani anlamlı bir ilişki yok ancak pearson korelason testi sonucu da -0.40 olarak geldi. Bu noktada nasıl yorum getirmemeiz gerekiyor ?
TEşekkürler şimdiden.
0
1. soruya cevap: ki-kare testi kategorik verilerle yapılır, yani nominal ve ordinal datalarınız içindir, sürekli veriler kullanılmaz. t-testlerde bir adet kategorik bir adet sürekli veriye ihtiyacınız vardır. Sürekli veriden kastımız da scale data oluyor. Hatırladığım kadarıyla çok hızlıca yazdım, umarım yardımcı olur.
2. soru için, zaten anlamlı ilişki çıkmamış ve korelasyon değeri de düşük, yani korelasyon da yok, daha doğrusu çok zayıf, burada garip bir durum yok sanki?
2. soru için, zaten anlamlı ilişki çıkmamış ve korelasyon değeri de düşük, yani korelasyon da yok, daha doğrusu çok zayıf, burada garip bir durum yok sanki?
0
dellydenis
1. eve 200 mt, 5 yıldızlı business oteldeki fitness + küçük havuz + sauna / hamam filanlı 3 aylık üyeliğe 600tl iyi mi? aylık 250tl.gidebileceğim alternatif ibb'nin salonu var. fakat akp li belediyenin. 2. yıllardır spor yapmayan bendeniz, üstüne başına neler alsın?
1. eve 200 mt, 5 yıldızlı business oteldeki fitness + küçük havuz + sauna / hamam filanlı 3 aylık üyeliğe 600tl iyi mi?
aylık 250tl.
gidebileceğim alternatif ibb'nin salonu var. fakat akp li belediyenin.
2. yıllardır spor yapmayan bendeniz, üstüne başına neler alsın?
aylık 250tl.
gidebileceğim alternatif ibb'nin salonu var. fakat akp li belediyenin.
2. yıllardır spor yapmayan bendeniz, üstüne başına neler alsın?
0
Dolu dolu spor yapacaksan (en kötü iki günde bir) gidebilirsin.
Havlu al. Kolsuz tişört tavsiye etmiyorum. Kısa kollu tişört al. Pamuklu çorap. Terlik. Çok bol olmayan bir şort.
Havlu al. Kolsuz tişört tavsiye etmiyorum. Kısa kollu tişört al. Pamuklu çorap. Terlik. Çok bol olmayan bir şort.
0
Belediyeye ait spor salonlarını sevmiyorum belli günleri saatleri vs. oluyor.
Ben otele kayıt oldum fiyat benimkinden bayağı fazla ama ben açılış zamanı kayıt olmuştum ondandır herhalde. Şartları düşününce fiyat makul denebilir.
Spor alışverişimi decathlon, koton ve h&m den toparladım ben. Abartma bir iki parça al sonra ihtiyaç olursa alırsın. Ben manyak gibi bi dünya alışveriş yaptım, pişmanım.
Ben otele kayıt oldum fiyat benimkinden bayağı fazla ama ben açılış zamanı kayıt olmuştum ondandır herhalde. Şartları düşününce fiyat makul denebilir.
Spor alışverişimi decathlon, koton ve h&m den toparladım ben. Abartma bir iki parça al sonra ihtiyaç olursa alırsın. Ben manyak gibi bi dünya alışveriş yaptım, pişmanım.
0
ibb çok kötü. cinsiyet bilmiyorum ama erkekler yarı çıplak filan çalışıyordu. bir de haremlik selamlık sistemi var bu arada.
bana kalırsa oteldeki yerle anlaşın ama 1-2 senelik o zaman fiyat ucuzlar. o tür yerlerin standardı genelde 150-200 arasıdır en fazla aylık.
bana kalırsa oteldeki yerle anlaşın ama 1-2 senelik o zaman fiyat ucuzlar. o tür yerlerin standardı genelde 150-200 arasıdır en fazla aylık.
0
fitness şortu ve eldiveni mutlaka al. ne kadar rahat o kadar verimli spor.
0
Belediye salonları çok kalabalıktır. Diğeri de pahalı ama tercih edilebilir.
0
se se ge
Network intelligenceTürkçe karşılığı tam olarak nedir ? Yardım edebilecek olan var mı acaba
Network intelligence
Türkçe karşılığı tam olarak nedir ? Yardım edebilecek olan var mı acaba
Türkçe karşılığı tam olarak nedir ? Yardım edebilecek olan var mı acaba
0
0
se se ge
Selamlar. Sorum başlığın aynısı. Şuan avea faturalı kullanıyorum ve taahhitüm bitmiş durumda. 2gb internet1000 dakika her yöne konuşma 1000 her yöne sms için 37 lira ödüyorum. daha ideal tarife bilen tavsiye edecek olan var mıdır ? ona göre değiştireyim. teşekkürler.
Selamlar. Sorum başlığın aynısı. Şuan avea faturalı kullanıyorum ve taahhitüm bitmiş durumda.
2gb internet
1000 dakika her yöne konuşma
1000 her yöne sms için 37 lira ödüyorum.
daha ideal tarife bilen tavsiye edecek olan var mıdır ? ona göre değiştireyim.
teşekkürler.
2gb internet
1000 dakika her yöne konuşma
1000 her yöne sms için 37 lira ödüyorum.
daha ideal tarife bilen tavsiye edecek olan var mıdır ? ona göre değiştireyim.
teşekkürler.
0
Vodafone'da 400 dk konusma 2 gb int 1000 sms'e 15 tl oduyorum. Ölücüysen onerebilirim. Donanimhaber sicak firsatlarda gormustum zaten vodafone'un sitesinde bile yok bu paket :)
600 dk 3 gb 1000 sms de 19 liraymış. forum.donanimhaber.com
600 dk 3 gb 1000 sms de 19 liraymış. forum.donanimhaber.com
0
@signore hocam valla gayet iyiymiş bu. smsten kısıp dakikaya biraz eklemiş olsalar düşünmeden alırdım :) +750 dakika lazım bana en az. sms çok da gerekli değil.
0
Dolu 2GB Paket (Faturasız)
2 GB Cepten İnternet, Her Yöne 750 DK ve Her Yöne 1000 SMS sadece 27 TL!
bireysel.turktelekom.com.tr
2 GB Cepten İnternet, Her Yöne 750 DK ve Her Yöne 1000 SMS sadece 27 TL!
bireysel.turktelekom.com.tr
0
gkn
Maili sonlandırırken;"Best regards" mı diyorsunuz?"Best Regards" mı diyorsunuz?Sanki ilki, yazım kuralları gereği doğrusu. Ama ikincisi daha yaygın.
Maili sonlandırırken;
"Best regards" mı diyorsunuz?
"Best Regards" mı diyorsunuz?
Sanki ilki, yazım kuralları gereği doğrusu. Ama ikincisi daha yaygın.
"Best regards" mı diyorsunuz?
"Best Regards" mı diyorsunuz?
Sanki ilki, yazım kuralları gereği doğrusu. Ama ikincisi daha yaygın.
0
Sorumdaki ana nokta, "regards" yazarken "R" harfi büyük mü olmalı küçük mü olmalı?
0
yün prenses
günde kaç saat uyuyorsunuz?neredeyse günün yarısını uyuyarak geçiriyorum neden bu kadar anormalim?az uyumak için neler yapıyorsunuz? uykunuz geldiğinde nasıl kovalıyorsunuz?
günde kaç saat uyuyorsunuz?
neredeyse günün yarısını uyuyarak geçiriyorum neden bu kadar anormalim?
az uyumak için neler yapıyorsunuz?
uykunuz geldiğinde nasıl kovalıyorsunuz?
neredeyse günün yarısını uyuyarak geçiriyorum neden bu kadar anormalim?
az uyumak için neler yapıyorsunuz?
uykunuz geldiğinde nasıl kovalıyorsunuz?
0
8 saat uyuyorum. bazen 7. uykum geldiğinde kahve, çay falan içiyorum. akşamları da erken yatıyorum uykulu olduğum günler. yani 10-11 en geç. böylece dengelemiş oluyorum.
0
4 7 maksimum. istesemde fazla uyuyamıyorum.
az uyumak için bişey yapmıyorum, biyolojik saatim buna ayarlı sanırım, çat diye uyanıyorum.
uykum geldiğinde bi 12 saat daha aktif olabiliyorum.
az uyumak için bişey yapmıyorum, biyolojik saatim buna ayarlı sanırım, çat diye uyanıyorum.
uykum geldiğinde bi 12 saat daha aktif olabiliyorum.
0
ben çok uyuyorum, imkanım olsa günümün yarısından fazlasını seve seve uyuyarak geçiririm. arkadaş çevrem hep dalga geçer hatta bunla ilgili, bana alınan doğumgünü hediyeleri pijama gibi yatakla, uykuyla ilintili şeyler olur.
az uyumak için hiçbir şey yapmıyorum, uykum geldiğinde uyuyorum. uyuyamayacak durumdaysam sabaha kadar oturuyorum, o günü uykusuz ve korkunç derecede sinirli geçiriyorum. sorularına pek cevap olmadı ama anormal bir durum değil bu, onu anlatmak için yazdım.
az uyumak için hiçbir şey yapmıyorum, uykum geldiğinde uyuyorum. uyuyamayacak durumdaysam sabaha kadar oturuyorum, o günü uykusuz ve korkunç derecede sinirli geçiriyorum. sorularına pek cevap olmadı ama anormal bir durum değil bu, onu anlatmak için yazdım.
0
8 saat ideal benim için ama son zamanlarda 6-7 saat uyuyorum h.içi, kalanı da h.sonu telafi edip geç kalkıyorum :) es kaza erken kalkmışsam da kahvaltı sonrası uyku süper bişi :))
genelde kahve içiyorum uykuyu kışkışlamak için. pozisyonumu değiştiriyorum nasıl oturuyorsam artık. odayı havalandırıyorum vs...
genelde kahve içiyorum uykuyu kışkışlamak için. pozisyonumu değiştiriyorum nasıl oturuyorsam artık. odayı havalandırıyorum vs...
0
Ben de uyku müptelaları arasındayım. sorumluluklarım işim gücüm dersim olmasa günde 20 saat uyurum :) ama pek fırsat olmuyor malumunuz.
hayatımın en güzel uyku düzenini üniversite süreccinde oturtmuştum. gece 01,30-02,30 arası uyuyordum. Daha erken ya da daha geç değil. Sabah da 07,30'u geçmiyordu uyanmam. genelde 07.20'li saatler. ilk başlarda telefon kurarak yaptım bunu sonraları telefonu kurmaya da gerek kalmıyordu ama yine de kuruyordum. yataktan çıkılan ilk 5 dakika zordu. ama sonrasında hep en sevdiğim şeyleri yapıyordum. uykudan uyanmak bi nevi ödüle giden yol oluyordu benim için. ama gün içinde okuldan dönünce falan 45-60 dakika arası gene uyuyordum çoğu günler.
sabahları ne yapıyordun dersen güzel bi rutin tutturmuştum kendime. uyanıp kişisel gündelik temizliğimi yaptıktan sonra bi nescafe eşliğinde debelist okurdum sözlükte, biraz haberlere göz atardım. sonra alır bisikletimi soğuk falan dinlemez, ki çok soğuk olmazdı alanyadaydım, sahilde 50 dakika pedal atardım. 25 dakika gidiş yönünde 25 dakika eve dönüş. dönerken simit alırdım evdeki arkadaşları arardım uyanmış olurlardı kahvaltı hazırlarlardı. hep birlikte güzel bi kahvaltı yapıp güne başlardık.
baktığınızda çok sıradan şeylerdi yaptıklarım ama o kadar seviyordum ki bu rutini yataktan çıkmanın zor geldiği anlarda bunların beni nasıl mutlu edeceğini düşünerek çıkıyordum.
yanisi tavsiyem ilk başlarda kendinizi disipline edin. zor olacaktır ama zamanla alışırsınız. alışmak için de normalde uyuyarak geçireceğiniz vakitlere yapmaktan hoşlandığınız, sevdiğiniz aktiviteleri koyun. 2 haftaya kalmaz yeni düzene geçersiniz.
hayatımın en güzel uyku düzenini üniversite süreccinde oturtmuştum. gece 01,30-02,30 arası uyuyordum. Daha erken ya da daha geç değil. Sabah da 07,30'u geçmiyordu uyanmam. genelde 07.20'li saatler. ilk başlarda telefon kurarak yaptım bunu sonraları telefonu kurmaya da gerek kalmıyordu ama yine de kuruyordum. yataktan çıkılan ilk 5 dakika zordu. ama sonrasında hep en sevdiğim şeyleri yapıyordum. uykudan uyanmak bi nevi ödüle giden yol oluyordu benim için. ama gün içinde okuldan dönünce falan 45-60 dakika arası gene uyuyordum çoğu günler.
sabahları ne yapıyordun dersen güzel bi rutin tutturmuştum kendime. uyanıp kişisel gündelik temizliğimi yaptıktan sonra bi nescafe eşliğinde debelist okurdum sözlükte, biraz haberlere göz atardım. sonra alır bisikletimi soğuk falan dinlemez, ki çok soğuk olmazdı alanyadaydım, sahilde 50 dakika pedal atardım. 25 dakika gidiş yönünde 25 dakika eve dönüş. dönerken simit alırdım evdeki arkadaşları arardım uyanmış olurlardı kahvaltı hazırlarlardı. hep birlikte güzel bi kahvaltı yapıp güne başlardık.
baktığınızda çok sıradan şeylerdi yaptıklarım ama o kadar seviyordum ki bu rutini yataktan çıkmanın zor geldiği anlarda bunların beni nasıl mutlu edeceğini düşünerek çıkıyordum.
yanisi tavsiyem ilk başlarda kendinizi disipline edin. zor olacaktır ama zamanla alışırsınız. alışmak için de normalde uyuyarak geçireceğiniz vakitlere yapmaktan hoşlandığınız, sevdiğiniz aktiviteleri koyun. 2 haftaya kalmaz yeni düzene geçersiniz.
0
7-8 saat uyuyorum ama bıraksalar benim idealim 10 saat. Şekerleme de yaparsam 12 saat keyifle uyuyabilirim. Lanet olası kapitalizm, uyutmuyor.
0
Gunun yarisi uyuyorsaniz bi kan tahlili yaptirin derim, fazla uzun.
Ben gunun yarisini uyuyarak gecirdigim zamanlarda kan tahlili yaptirmistim, demir eksikligi ve tiroid cikmisti.
Tiroid ilaclarimi bazen aksatiyorum (1 ay unuttugum oluyor evet, cok kotu) ve bunu uykumdan anliyorum resmen.
Onun disinda 6-7 saat.
Ben gunun yarisini uyuyarak gecirdigim zamanlarda kan tahlili yaptirmistim, demir eksikligi ve tiroid cikmisti.
Tiroid ilaclarimi bazen aksatiyorum (1 ay unuttugum oluyor evet, cok kotu) ve bunu uykumdan anliyorum resmen.
Onun disinda 6-7 saat.
0
Bana 6-7 saat uyku yetiyor, fazlası baş ağrısı yapıyor. Az uyumak için ekstra çaba sarf etmeme gerek kalmıyor, vücudum bu şekilde alışmış. Yıllardır böyleyim. Ancak sana uyku kaçırıcı birkaç tavsiye verebilirim. Tam uykuya dalacağın anda aklına geçmişte yaşadığın utanç dolu anları getir ya da uğradığın haksızlıkları. Olumsuz düşünceler bende hep işe yarar. Bir de çok uykuluyken elektronik bir cihazın ekranına uzun süre bakıp bir şeyler okuduğumda ya da izlediğimde hemen uykum kaçıyor benim. Gözlerim fal taşı gibi açılıyor. Erken kalkmak için de iş güç edinmeni tavsiye ederim.
0
se se ge
Selamlar arkadaşlar. konu başlıkta mevcut. 25 soruluk bi testte çözemediğim bazı sorular var da yardımcı olabilir misiniz lütfen ? sorular;1) The telephone company has come up with a new …-------- for keeping customers.a. ambitionb. initiativec. introduction2) They are giving a discount on the old m
Selamlar arkadaşlar. konu başlıkta mevcut. 25 soruluk bi testte çözemediğim bazı sorular var da yardımcı olabilir misiniz lütfen ?
sorular;
1) The telephone company has come up with a new …-------- for keeping customers.
a. ambition
b. initiative
c. introduction
2) They are giving a discount on the old models of PC, so they are great … for money.
a. worth
b. price
c. value
3)The catering in our company … to a private company.
a. is outsource
b. are outsourced
c. is outsourced
4) Caitlin is responsible for BMS's orders. They … here.
a. procesed
b. process
c. are processed
5)My next point is … the new design.
a. about
b. over
c. for
Şimdiden teşekkürler yardımcı olabilecek herkese
sorular;
1) The telephone company has come up with a new …-------- for keeping customers.
a. ambition
b. initiative
c. introduction
2) They are giving a discount on the old models of PC, so they are great … for money.
a. worth
b. price
c. value
3)The catering in our company … to a private company.
a. is outsource
b. are outsourced
c. is outsourced
4) Caitlin is responsible for BMS's orders. They … here.
a. procesed
b. process
c. are processed
5)My next point is … the new design.
a. about
b. over
c. for
Şimdiden teşekkürler yardımcı olabilecek herkese
0
3-4-5 sizinle aynı fikirdeyim. ama biri pek anlamadım. ikiniz de a dediğinize göre a yapayım :)
2.soru en çelişkide bırakan olmustu beni de.
teşekkür ederim :)
2.soru en çelişkide bırakan olmustu beni de.
teşekkür ederim :)
0
1 ve 2ye aciklik getireyim,
1) b - new initiative = "yeni bir girisim" / yeni hirs, yada yeni bir giris yanlis olur.
2) c - deyim "value for money" - en iyi fiyat performans diyoruz ya, o demek aslinda.
1) b - new initiative = "yeni bir girisim" / yeni hirs, yada yeni bir giris yanlis olur.
2) c - deyim "value for money" - en iyi fiyat performans diyoruz ya, o demek aslinda.
0
neil manke
hayatında bir maç futbol izlememiş bir adamım. en ufak ilgimi çekmedi küçüklüğümden bu yana. son zamanlarda futbol manyağı insanların çok türediğini görüyorum, maç muhabbeti dışında hiçbir konuda konuşma yetenekleri yok kültür düzeyleri düşük olduğu için. oturup 5 dakika felsefe, müzik, kitap konuşa
hayatında bir maç futbol izlememiş bir adamım. en ufak ilgimi çekmedi küçüklüğümden bu yana.
son zamanlarda futbol manyağı insanların çok türediğini görüyorum, maç muhabbeti dışında hiçbir konuda konuşma yetenekleri yok kültür düzeyleri düşük olduğu için. oturup 5 dakika felsefe, müzik, kitap konuşamazsın; bu sebeple futbol hayranları düz insanlar oluyor genelde diyebilirim. zaten futbolla ilgilenen kız iticiliği kadar boktan bir şey yok.
ne diyorsunuz bu konuda? hastalık seviyesine geldi bence bu futbol denen para tuzağı, farklı takımları destekledikleri için kavga edip birbirine dayak atanlar, öldürenler... anadolu çomarı turnusolüne döndü sanırım bu futbol denen olgu.
son zamanlarda futbol manyağı insanların çok türediğini görüyorum, maç muhabbeti dışında hiçbir konuda konuşma yetenekleri yok kültür düzeyleri düşük olduğu için. oturup 5 dakika felsefe, müzik, kitap konuşamazsın; bu sebeple futbol hayranları düz insanlar oluyor genelde diyebilirim. zaten futbolla ilgilenen kız iticiliği kadar boktan bir şey yok.
ne diyorsunuz bu konuda? hastalık seviyesine geldi bence bu futbol denen para tuzağı, farklı takımları destekledikleri için kavga edip birbirine dayak atanlar, öldürenler... anadolu çomarı turnusolüne döndü sanırım bu futbol denen olgu.
0
Tam o bahsettigin itici kiz oluyorum sanirim cunku baya severim futbolu.
Ama yine de cevap veriyim: evet dedigine katiliyorum. Futbolla asiri ilgilenenler genelde dusuk sosyoekonomik siniftan olan insanlar.
Bi yere ait olma durumu belki cok cezbediyor bilemiyorum. Ayrica futboldan anlamak icin dahi olmaya da gerek yok :) o da bir etkendir saniyorum. Bu insanlar genelde zaten devlete/dine/herhangi bir irka vb ait olmayi da cok buyuk bisey zannediyolar zaten :/
Ama yine de cevap veriyim: evet dedigine katiliyorum. Futbolla asiri ilgilenenler genelde dusuk sosyoekonomik siniftan olan insanlar.
Bi yere ait olma durumu belki cok cezbediyor bilemiyorum. Ayrica futboldan anlamak icin dahi olmaya da gerek yok :) o da bir etkendir saniyorum. Bu insanlar genelde zaten devlete/dine/herhangi bir irka vb ait olmayi da cok buyuk bisey zannediyolar zaten :/
0
Net rakam veriyorum; 23 yaşından sonra fanatik biçimde futbol takımı destekliyorsa o kişi olgun birisi değildir. Çomar dediğin kısım bence tribünleri parsellemiş tinerciler.
Yoksa ben de yılda 2-3 defa maça giderim ama oturur tribünde pizzamı yer, çayımı içer, maç sarmazsa da kalkar giderim. Bilmem bu beni çomar yapar mı :)
Yoksa ben de yılda 2-3 defa maça giderim ama oturur tribünde pizzamı yer, çayımı içer, maç sarmazsa da kalkar giderim. Bilmem bu beni çomar yapar mı :)
0
100 yıl öncenin maçlarını izle tani para tuzağı olmadan önceki zamanlarını. Stadlar yine tıklım tıklım ve futbıl çok seviliyor. Çünkü temel ihtiyaçları karşılıyor. Bir gruna ait hissetme. O yakımı kendiyle özdeşleştirme. Yenme galip gelme falan filan. Diğer dediklerine de genelleme yapamam. Senn çevren futbol dışı boşssa bilemem. Hem futbol sanat müzik gezi üzerine bilgi sahibi de çok insan var. Şuan tüm dünya gelişmişinden gelişme işine futbolla yatıp kalkıyor.
0
Vay yine çomar ilan edilmişiz :D
Ben hafta sonu 3 gün kapanır tüm liglerin maçlarını izlerim, sol görüşlü aydın bir Chp seçmeni olarak tanımlıyorum kendimi ayda 10 kitap bitirmeye çalışırım. İyi filmler izlemeye güncel yabancı dizileri takip etmeye çalışıyorum. Bide oyun hastalığım var. Ha bide atayız bir insanım yobaz da değilim halbuki.
Esnafım ama maç izlediğim için düşük profilli ilan edilmişim. Hayırlı işler. :D
Ben hafta sonu 3 gün kapanır tüm liglerin maçlarını izlerim, sol görüşlü aydın bir Chp seçmeni olarak tanımlıyorum kendimi ayda 10 kitap bitirmeye çalışırım. İyi filmler izlemeye güncel yabancı dizileri takip etmeye çalışıyorum. Bide oyun hastalığım var. Ha bide atayız bir insanım yobaz da değilim halbuki.
Esnafım ama maç izlediğim için düşük profilli ilan edilmişim. Hayırlı işler. :D
0
@gozu acik sevisen yahudi
Bence duyuru sahibinin demek istedigi, hayatinda futboldan baska bir sey olmayan insanlar.
3 gun kapanip futbol izlersin de takimin icin karsi takim taraftariyla kavgaya girer misin? Yok semte x takim formasiyla geldi diye dover misin? Oyle tiplerden bahsetmis anladigim kadariyla.
Yuksek profilli birinin bunlari yapacagini sanmiyorum.
Bence duyuru sahibinin demek istedigi, hayatinda futboldan baska bir sey olmayan insanlar.
3 gun kapanip futbol izlersin de takimin icin karsi takim taraftariyla kavgaya girer misin? Yok semte x takim formasiyla geldi diye dover misin? Oyle tiplerden bahsetmis anladigim kadariyla.
Yuksek profilli birinin bunlari yapacagini sanmiyorum.
0
Isim geregi futbolun kalbindeyim. Bir takima gonul vermis milyonlarca insandan daha da icindeyim bu isin. Buna ragmen ben x takimliyim diyen bir insandan cok daha az futbol konusurum gunluk hayatimda. Ama spor (tum spor faaliyetleri) konusunda her seyi konusabilirim. Konusuyorum demiyorum ama konu acilirsa konusabilirim. Bugune kadar tanidigim tanistigim hicbir insan da beni senin belirttigin sekilde degerlendirmedi eminim. Buna is yaptigim kulubun baskani da dahil.
Ama kesin olarak sunu diyebilirim ki turkiyede futbol konusan insanlarin buyuk cogunlugu dedigin durumda. Cunku insanlarimizin cogunun maddi durumu yetersiz. Kayak yapan, kano-rafting gibi sporlarla ilgilenen, basketbol bilen, badminton oynamis, tenis ogrenmis, buz pateni denemis, aletli jimnastik izlemis, amerikan futbolu ile rugby arasindaki farki bilen kac insanimiz var ki? Kac kisi futbol dahil herhangi bir sporun kurallarini tam olarak biliyor ki?
dunya uzerinde ekonomik olarak en dusuk seviyedeki spor faaliyeti futboldur. Bu nedenle yoksul toplumlarda en onemli spor etkinligidir. Ve futbolcularin buyuk cogunlugu da yoksul ailelerden gelmektedir. Maddi durumu kisitli olan insanlarin maalesef kendini gelistirmeleri pek fazla gorulen bi' durum degildir. Yapabilecek tek sey insanimizin ekonomik durumunu iyilestirmek olacaktir ama bu da 1 kusak sonrasinin degil 3-4 kusak sonrasinin gelisimini etkileyecektir.
Izlemekten keyif almadigim ve kurallarini tam olarak bilmedigim tek spor dali beyzbol. Cocuklugumdan beri beni bir turlu etkileyemedi bu spor dali. Sanirim bir zamanlar ataride oynadigim beyzbol oyunundan kaynaklaniyor. :)
Tabii ki dunya uzerinde bulunan binlerce spor dalini biliyor degilim. Demek istedigim bu degil. Ama ulkemizde yasayan yaklasik 80 milyon insana dunyanin en buyuk spor etkinliklerinin basinda gelen super bowl'u sorsan cok buyuk cogunlugu ne oldugunu bilmez. Maalesef toplumumuz bu sekilde.
Ama kesin olarak sunu diyebilirim ki turkiyede futbol konusan insanlarin buyuk cogunlugu dedigin durumda. Cunku insanlarimizin cogunun maddi durumu yetersiz. Kayak yapan, kano-rafting gibi sporlarla ilgilenen, basketbol bilen, badminton oynamis, tenis ogrenmis, buz pateni denemis, aletli jimnastik izlemis, amerikan futbolu ile rugby arasindaki farki bilen kac insanimiz var ki? Kac kisi futbol dahil herhangi bir sporun kurallarini tam olarak biliyor ki?
dunya uzerinde ekonomik olarak en dusuk seviyedeki spor faaliyeti futboldur. Bu nedenle yoksul toplumlarda en onemli spor etkinligidir. Ve futbolcularin buyuk cogunlugu da yoksul ailelerden gelmektedir. Maddi durumu kisitli olan insanlarin maalesef kendini gelistirmeleri pek fazla gorulen bi' durum degildir. Yapabilecek tek sey insanimizin ekonomik durumunu iyilestirmek olacaktir ama bu da 1 kusak sonrasinin degil 3-4 kusak sonrasinin gelisimini etkileyecektir.
Izlemekten keyif almadigim ve kurallarini tam olarak bilmedigim tek spor dali beyzbol. Cocuklugumdan beri beni bir turlu etkileyemedi bu spor dali. Sanirim bir zamanlar ataride oynadigim beyzbol oyunundan kaynaklaniyor. :)
Tabii ki dunya uzerinde bulunan binlerce spor dalini biliyor degilim. Demek istedigim bu degil. Ama ulkemizde yasayan yaklasik 80 milyon insana dunyanin en buyuk spor etkinliklerinin basinda gelen super bowl'u sorsan cok buyuk cogunlugu ne oldugunu bilmez. Maalesef toplumumuz bu sekilde.
0
futbolu sevmeyen adamla hayatta ortak bir noktam olabilecegini sanmiyorum. cidden farkli bi olay. yetenekli olsaydin ve biraz hali saha maci yapmis olsan anlardin ne demek oldugunu. hayatin anlami degil tabi ama herseyin entelektuel geri donusu mu olmasi lszim?
bu tek tiplestirmenize de hastayim. belli bi stereotip var diye(ki bahsettiklerindem kendi cevremde hic gormedim) herkesin oyle mi olmasi gerekiyor? o kadar belli ki sinirli sayida insanla muhatap oldugun. tip fakultesinden tut, muhendislige ordan sanat tarihi bolumune kadar bir ton kulturlu/entelektuel hali saha manyagi+ yetenekli adam var.
butun boksorleri de hispanic ve gangster kokenli mi saniyosun? ben sana dahi seviyesinde iq'ya sahip ve princeton'dan muhendislik derecesi olan eski bir amator boks sampiyinu ornegi veririm mesela. bunun turkiye uyarlamalari da var. Ahmet cakar kim taniyor musun?
stereotipler filmlerde olur. gercek hayat farkli
bu tek tiplestirmenize de hastayim. belli bi stereotip var diye(ki bahsettiklerindem kendi cevremde hic gormedim) herkesin oyle mi olmasi gerekiyor? o kadar belli ki sinirli sayida insanla muhatap oldugun. tip fakultesinden tut, muhendislige ordan sanat tarihi bolumune kadar bir ton kulturlu/entelektuel hali saha manyagi+ yetenekli adam var.
butun boksorleri de hispanic ve gangster kokenli mi saniyosun? ben sana dahi seviyesinde iq'ya sahip ve princeton'dan muhendislik derecesi olan eski bir amator boks sampiyinu ornegi veririm mesela. bunun turkiye uyarlamalari da var. Ahmet cakar kim taniyor musun?
stereotipler filmlerde olur. gercek hayat farkli
0
mesele aidiyet hissini hangi kanala yönlendirdiği. insan kendini bir şeye ait hissetmek istiyor. bir dine, ırka, siyasi görüşe, futbol takımına, bazen belki bir insana. kendini onun üzerinden tanımlamak istiyor. futbol üzerine bir temellendirme bana da sığ gelen bir yaklaşım, ama aidiyet hissinin kendi sığ zaten. gerekliliği üzerine bir yorum yapmıyorum tabii ki. illa ki gerekli bir yerde, ama bu insanın acizliğini de gizlemiyor.
bizim aidiyetimiz farklı alanlaraa temellendiği için eleştiriyoruz sanırım. ona sorsan o da bir takıma duyulan sevgiyi, hatta ona göre "aşk"ı anlayamadığımızı söyler. göreceli yani.
bizim aidiyetimiz farklı alanlaraa temellendiği için eleştiriyoruz sanırım. ona sorsan o da bir takıma duyulan sevgiyi, hatta ona göre "aşk"ı anlayamadığımızı söyler. göreceli yani.
0
albert camus da zamanında futbol hastası bi abimizmiş ama kendisi anadolu çomarı tanımlamasına pek uymuyor. dolayısıyla çok da belirleyici olduğunu sanmıyorum.
0
futbol için sosyoekonomik düzeyi düşük olan kesimin tutunacağı dal diye bir tabir vardır. adamın hayatında kendini işe yarar hissettiği tek yer orası; gerekirse yemek yemez, 3 gün aç gezer; otobüs parasını, bilet parasını denkleştirir, deplasmana gider. bahsetmek istediğin grup bu kesim. adamın maddi durumu kötü, büyük ihtimalle küçük yaşlardan beri çalışıyor, sevgilisi yok. ailesinden de gereken ilgiyi görmemişse tribün yaşamına bağlanıyor. evi tribün, ailesi de takımı oluyor. bu gruptakilerle ortak bir paydan yoksa birşey konuşamazsın. onlar da seni küçümser, "futbolla ilgilenmeyen erkek mi olur" derler. son dönemde parti seçmeninden çok parti taraftarlığı ortaya çıktı mesela. bu da futbol taraftarlığı gibi birşey haline geldi.
bir grup da takım sevgisini en yakin dostu olarak görüyor. hayatınin merkezinde değil ama vazgeçmiyor da. mesela ben 1 yildır maça gitmiyordum; sehrimin takiminin evindeki son 3 macina kendi basima forma giyerek gittim. cogunlukla eş dostla gidilir. resmen çimleri ilk gordugumde içim açıldı. hatta macin birisinin bitiminde merdivende 50'li yaşlarda bir abiyle takimin analizini yaparken buldum kendimi. abiyle normalde otursak ortak bir konu bulamayız; bariz kuşak farkı var aramizda. futbol bu grup icin de bir cesit birlestirici unsurdur ama kesinlikle hayatlarınin merkezinde değildir. stad cikisi hayat normale doner. bu grupta her türlü ırk, din, siyasi görüş ve meslekte insan bulabilirsin. bu gruptakilerle herhangi bir konu hakkinda fikir alisverisinde bulunabilirsin.
bir grup da takım sevgisini en yakin dostu olarak görüyor. hayatınin merkezinde değil ama vazgeçmiyor da. mesela ben 1 yildır maça gitmiyordum; sehrimin takiminin evindeki son 3 macina kendi basima forma giyerek gittim. cogunlukla eş dostla gidilir. resmen çimleri ilk gordugumde içim açıldı. hatta macin birisinin bitiminde merdivende 50'li yaşlarda bir abiyle takimin analizini yaparken buldum kendimi. abiyle normalde otursak ortak bir konu bulamayız; bariz kuşak farkı var aramizda. futbol bu grup icin de bir cesit birlestirici unsurdur ama kesinlikle hayatlarınin merkezinde değildir. stad cikisi hayat normale doner. bu grupta her türlü ırk, din, siyasi görüş ve meslekte insan bulabilirsin. bu gruptakilerle herhangi bir konu hakkinda fikir alisverisinde bulunabilirsin.
0
katılıyorum. bir adım ileri gideyim: futbol fanatikleri ÇOĞUNLUKLA milliyetçi, ırkçı, cinsiyetçi ve homofobik de oluyor. tezahüratlar, küfürler, hakaretler hep bir şekilde kadınları, eşcinselleri aşağılayıcı şekilde. maç kazanılır "tecavüz" denir, hakem penaltı vermez "ibne" olur, fenerbahçe-galatasaray maçlarında birbirlerini "karısı olmak" gibi tuhaf şeylerle suçlarlar (?). zaten futbolcuların kültür seviyesine bakarsanız onların da çoğunluğu böyledir, küfürbazdır, ırkçıdır. hem dünyada hem Türkiye'de çok detaylı incelenmesi gereken bir futbol fanatiği psikolojisi olduğunu düşünüyorum. bu insanların bu kadar ortak noktasının olması tesadüf değil. bir şekilde erkeklik ve futbol eşleşmiş durumda ve erkeklerin hakimiyet alanındaki her şey gibi burada da saydığım rezillikler mevcut.
0
Son zamanlarda turemedi, hep vardi. Futbol hastasi olup profili hic de dusuk olmayan da var tanidigim ama genel olarak haklisin.
Futbolu hayat memat meselesi yapmanin anlamsizligini tartismaya gerek yok zaten.
Degil futbolu, herhangi spor dalini takip etmek bana anlamsiz geliyor hatta. Bir spor takimi var, rakipleri var, sampiyonalar turnuvalar kupalar var, kaybedilen maclar kazanilan maclar var, bazi hedefler var, o hedeflere ulastiktan sonra baska hedefler var, sampiyon olunup kupa mupa alindiktan sonra tekrar basa sariyor, para kazaninca ona gore iyi oyuncu transfer ediliyor, yine maclar yapiliyor.. E peki ben tum olaylarin neresindeyim? Hicbir yerinde. Niye takip ediyorum olan biteni? Oturup film ya da tiyatro izlemek gibi keyif icin izlersin futbol ya da baska bir sporu ama olan biteni takip edip bunun icin zaman ayirmak bana anlamisz geliyor.
Illa ki mantikli bir sebep aramaya da gerek yok. izlemek istersen izlersin tabi ama benim aklima ister istemez geliyor bu. Oturup bir oyunu izlemeye baslar baslamaz icimden bir ses hemen "neden izliyorsun bunu?" diyip buyuyu bozar:)
Kaldi ki bu bir endustri. Futbolu da basketbolu da digerleri de. Insanlari yaristiriyorlar, bunu da senin bu yarisi takip etmen icin yapiyorlar, yarisin gercek bir varolma amaci yok. Sen ben bu yarisi takip ediyoruz ve bu endustri boyle para kazaniyor. Hicbir sey gercek degil ki. Ismarlama mucadele. Komik yahu:) Survivor'i dert etmekle basketbol takimini dert etmek arasinda pek bir fark yok bana gore.
Futbol muhabbeti yapilan yerde de duramam, kacarim.
Futbolu hayat memat meselesi yapmanin anlamsizligini tartismaya gerek yok zaten.
Degil futbolu, herhangi spor dalini takip etmek bana anlamsiz geliyor hatta. Bir spor takimi var, rakipleri var, sampiyonalar turnuvalar kupalar var, kaybedilen maclar kazanilan maclar var, bazi hedefler var, o hedeflere ulastiktan sonra baska hedefler var, sampiyon olunup kupa mupa alindiktan sonra tekrar basa sariyor, para kazaninca ona gore iyi oyuncu transfer ediliyor, yine maclar yapiliyor.. E peki ben tum olaylarin neresindeyim? Hicbir yerinde. Niye takip ediyorum olan biteni? Oturup film ya da tiyatro izlemek gibi keyif icin izlersin futbol ya da baska bir sporu ama olan biteni takip edip bunun icin zaman ayirmak bana anlamisz geliyor.
Illa ki mantikli bir sebep aramaya da gerek yok. izlemek istersen izlersin tabi ama benim aklima ister istemez geliyor bu. Oturup bir oyunu izlemeye baslar baslamaz icimden bir ses hemen "neden izliyorsun bunu?" diyip buyuyu bozar:)
Kaldi ki bu bir endustri. Futbolu da basketbolu da digerleri de. Insanlari yaristiriyorlar, bunu da senin bu yarisi takip etmen icin yapiyorlar, yarisin gercek bir varolma amaci yok. Sen ben bu yarisi takip ediyoruz ve bu endustri boyle para kazaniyor. Hicbir sey gercek degil ki. Ismarlama mucadele. Komik yahu:) Survivor'i dert etmekle basketbol takimini dert etmek arasinda pek bir fark yok bana gore.
Futbol muhabbeti yapilan yerde de duramam, kacarim.
0
buradaki siniri anlamadim. ben bu oyundan cok keyif aliyorum. izlemesi cok hosuma gidiyor. o kadar icgudusel birşey ve aslinda o kadar basit bir spor ki buyusune kapiliveriyorsun. taraftarlik da oyle. evet ait olmak, veya neblyim rekabet etme güdüsü vs.
fanatiklik hususunda haklisiniz ama futbol seven herkese de dusuk profilli demiyorsunuz herhalde.
fanatiklik hususunda haklisiniz ama futbol seven herkese de dusuk profilli demiyorsunuz herhalde.
0
futbolu sevmeyenlerin bu aşağılayıcı tavırlarına götümle gülüyorum. kano-rafting yapmak ve amerikan futboluyla rugby arasındaki farkı bilmek bizi neden daha az çomar yapıyor, bunu da anlayabilmiş değilim. örneklere gel.
tribündeki çomarların futbol hastası olduğu doğrudur ama futbol hastası insanlara çomar/kültürsüz demek aptallığın daniskasıdır. konu hakkında uzun uzun yazmaya gerek yok, ben nerede böyle "ufff çok barzo :((" diyen tip görsem "yav he he" deyip geçiyorum. abuk sabuk şeylerle kendinizi tatmin etmeye, insanları hor görmeye devam edin siz.
tribündeki çomarların futbol hastası olduğu doğrudur ama futbol hastası insanlara çomar/kültürsüz demek aptallığın daniskasıdır. konu hakkında uzun uzun yazmaya gerek yok, ben nerede böyle "ufff çok barzo :((" diyen tip görsem "yav he he" deyip geçiyorum. abuk sabuk şeylerle kendinizi tatmin etmeye, insanları hor görmeye devam edin siz.
0
soylemıne katılıyorum. Durum çok yeni değil zaten hep boyleydı. Sosyo-ekonomik düzeyi düşük grup futbolu seviyor. sarımsaklı işkembe çorbası üzerine sigara içip halı saha maçına giden arkadaşlar var. bu ortadoğu ülkelerinde daha belirgin olabilir.
0
uzun tutmaya gerek yok. hayatında futboldan başka zevki olmayan insanlardan bahsediyorsan belki haklısın. ki aynı şeyi her konuda genelleyebilirsin.
hayatında uzay araştırmaları dışında hiçbir şey olmayan adamla da felsefe, tarih vs konuşamazsın mesela. örnekler sınırsız burada.
ama futbolu çok seven, takip edebildiği kadar maç takip eden insanlardan bahsediyorsan haksızsın.
hayatında hiç premier lig seyretmemiş olman da ayrıca üzücüymüş. :(
hayatında uzay araştırmaları dışında hiçbir şey olmayan adamla da felsefe, tarih vs konuşamazsın mesela. örnekler sınırsız burada.
ama futbolu çok seven, takip edebildiği kadar maç takip eden insanlardan bahsediyorsan haksızsın.
hayatında hiç premier lig seyretmemiş olman da ayrıca üzücüymüş. :(
0
ben de senin gibi düşünüyorum, çoğu fanatik futbol destekçisiyle farklı tür konuları maalesef konuşamıyorum, konuşmaya çalışsam da çok iplemiyorlar zaten.ortamlarda da sıkılıyorum çoğu zaman. ama genellememek de lazım. kimisi için sadece bir zevktir, çok dozunu kaçırmaz sadece takipçisidir. felsefe okuyup da bir yandan futbol köşe yazarlığı yapan tanıdığım var.
benim açımdan sorun çevremde gerçekten farklı tür konuları konuşabileceğim objektif tipte insanlar olmaması, bu futbol da olabilir, din fanatizmi de olabilir, siyaset fanatizmi de olabilir, empati yoksunluğu da.
benim açımdan sorun çevremde gerçekten farklı tür konuları konuşabileceğim objektif tipte insanlar olmaması, bu futbol da olabilir, din fanatizmi de olabilir, siyaset fanatizmi de olabilir, empati yoksunluğu da.
0
Yalniz bir insanla "felsefe muzik vs." konusulamiyor olmasi o insanin bos insan oldugu anlamina gelmiyor, se se ge'ye ben de katiliyorum. Vatandas felsefe-tarih konusmaz ama sabahlara kadar akiskan dinamiginden konusur istersen seninle. Adam ya da kadinin biri sabahlara kadar felsefe ya da edebiyat konusabilecign bir kisi icin tek kelime pozitif bilim konusamiyoruz diyip "bos adam bu.." diyebilir.
0
stavro +1
çok büyük, global bir firmanın ortağıyla iş görüşmesine gitmiştim konuyu futbola getirmişti. bazen bizim mahalledeki kahvehane tayfasına denk geliyorum. onlar futbolla biraz daha fazla ilgili ama özünde o okumuş etmiş şirket ortağıyla aynı muhabbeti yapıyorlar konu futbol olunca. ikisi de maç izlerken ''sabri senin yapacağın ortaya'' diye küfrediyor. inan daha fazlası yok. çünkü futbol bu kadar düz bir oyun.
hele o kupa törenleri bana çok spastikçe geliyor. adamlar final maçını kazanıyor, ok. takım kaptanı geliyor, bir tane değişik şekilli büyükçe bir çaydanlığa benzeyen şeyi havaya kaldırıyor ve herkes seviniyor :)
çok büyük, global bir firmanın ortağıyla iş görüşmesine gitmiştim konuyu futbola getirmişti. bazen bizim mahalledeki kahvehane tayfasına denk geliyorum. onlar futbolla biraz daha fazla ilgili ama özünde o okumuş etmiş şirket ortağıyla aynı muhabbeti yapıyorlar konu futbol olunca. ikisi de maç izlerken ''sabri senin yapacağın ortaya'' diye küfrediyor. inan daha fazlası yok. çünkü futbol bu kadar düz bir oyun.
hele o kupa törenleri bana çok spastikçe geliyor. adamlar final maçını kazanıyor, ok. takım kaptanı geliyor, bir tane değişik şekilli büyükçe bir çaydanlığa benzeyen şeyi havaya kaldırıyor ve herkes seviniyor :)
0
Besiktasliyim. Uzun suredir takip ediyorum. Maclari izlerim. 2 kere kombine aldim. Onun disinda senede birkac maca giderim. Takim yenildiginde istahim kapanirdi. Besiktas sayesinde hic kilo alamadim ;)
Ama artik eskisi kadar cekmiyor. Besiktas icin ne biriyle kavga etmeyi ne birini kirmayi dogru bulmuyorum. İsteyen istedigini dusunsun. Hep bir en buyuk, en namuslu kavgasi var.
Maalesef basin yoneticiler de genel olarak kardesligi tesvik etmek yerine holiganligi tesvik ediyor. Ki ancak boyle satislarini arttirabiliyorlar veya oyle dusunuyorlar.
Eger birbirimizle kavga etmeden-kufur etmeden-oldurmeden izlemeyi basarabilseydik belki de herkes tarafindan takip edilirdi, cunku tutkulu milletiz.
Sampiyon da olsak ne birini kizdirma derdindeyim ne laf sokma derdindeyim. Salakca geliyor.
Ulkemize gelirsek durum cok fena. Takim tutmak namus meselesi gibi. Ve geri donulecege benzemiyor. Bu boyle surup gidecek benim tahminim.
Bircok insanin kurallardan dahi haberi yok. Ofsayt ne bilmiyor ama tribunde hööö diye bağırıyor. El kuralini ise ben hala anlayabilmis degilim.
İşte böyle.
Ama artik eskisi kadar cekmiyor. Besiktas icin ne biriyle kavga etmeyi ne birini kirmayi dogru bulmuyorum. İsteyen istedigini dusunsun. Hep bir en buyuk, en namuslu kavgasi var.
Maalesef basin yoneticiler de genel olarak kardesligi tesvik etmek yerine holiganligi tesvik ediyor. Ki ancak boyle satislarini arttirabiliyorlar veya oyle dusunuyorlar.
Eger birbirimizle kavga etmeden-kufur etmeden-oldurmeden izlemeyi basarabilseydik belki de herkes tarafindan takip edilirdi, cunku tutkulu milletiz.
Sampiyon da olsak ne birini kizdirma derdindeyim ne laf sokma derdindeyim. Salakca geliyor.
Ulkemize gelirsek durum cok fena. Takim tutmak namus meselesi gibi. Ve geri donulecege benzemiyor. Bu boyle surup gidecek benim tahminim.
Bircok insanin kurallardan dahi haberi yok. Ofsayt ne bilmiyor ama tribunde hööö diye bağırıyor. El kuralini ise ben hala anlayabilmis degilim.
İşte böyle.
0
Futbol en risksiz muhabbet imkanı sağlıyor. Ne olacak bu Cimbom'un hali diyip laf atarsın koca koca patronlarla da konuşursun çocukluk arkadaşınla da. Ama siyaset konuşsan riskli başka konular için de yaş statü sosyo ekonomik olarak yakın olman lazım karşındakinle. Patrona senin yat kaç yakıyor diyemezsin :) 3 erkek bir araya geldi mi muhabbet futbola bağlar genelde. Yabancı kalmamak için fanatik olmasan bile arada bir takip etmek iyidir. Survivor gibi içi boş ama görevi büyük.
0
nathanieltroy + 1000000
Söylediklerine harfiyen katılıyorum. Hayatıma giren insanları futbol ile ilgilenmeyen kişilerden seçmeye azami özen gösteriyorum. Misal şu ana kadar hiç futbolu seven bir erkek arkadaşım olmadı. Hiçbiri takım tutmuyordu. Bu benim için bir ilişkiye başlarken (arkadaşlık ilişkisi, aşk ikişkisi fark etmez) en önemli kriterlerden biridir.
Söylediklerine harfiyen katılıyorum. Hayatıma giren insanları futbol ile ilgilenmeyen kişilerden seçmeye azami özen gösteriyorum. Misal şu ana kadar hiç futbolu seven bir erkek arkadaşım olmadı. Hiçbiri takım tutmuyordu. Bu benim için bir ilişkiye başlarken (arkadaşlık ilişkisi, aşk ikişkisi fark etmez) en önemli kriterlerden biridir.
0
kendinizi yuksek profilli olarak tanimlamak icin futbol izlememenize tutunacaksaniz belki de pek dusundugunuz gibi biri degilsinizdir hic biriniz. futbol hastasiyim ama konustugum konu ilgili oldugum bir konuysa karsimdakini gomerim evelallah. kendinizi ovecekseniz yine ovun de insanlarin sinirini oynatmanin alemi yok.
0
Sadece sana katılanlara tik attığına göre benzer taraflılık sende de var diyebilir miyiz? ;)
0
futbol hastası insanlarda profil düşük değildir. henüz yeterince gelişmemis algıya sahip insanlarda profil düşüktür. kaldı ki konuşmak her şey değildir. mesela konuşup; konuştuğum şeyin %95'i yalan oluyorsa ve bu konuştuklarımla ikimiz de eğleniyorsak bu bence düşük bir profildir. benim gıcık olduğum profil de bu yani: boş konuşan insan profili...
0
se se ge
selamlar arkadaşlar. tezsiz yüksek lisans yapan birinin seminer ödevini yapacağım. konusu stresin örgütsel bağlılık üzerindeki etkisi. yaklaşık 30 sayfalık bi literatür yazımı olacak. tahminimce üzerine düşsem 10 günümü falan alır adam gibi bir şey yapmak. ne kadar para isteyeyim nedir bu işin piyas
selamlar arkadaşlar.
tezsiz yüksek lisans yapan birinin seminer ödevini yapacağım. konusu stresin örgütsel bağlılık üzerindeki etkisi. yaklaşık 30 sayfalık bi literatür yazımı olacak. tahminimce üzerine düşsem 10 günümü falan alır adam gibi bir şey yapmak.
ne kadar para isteyeyim nedir bu işin piyasası bilen var mı ?
tezsiz yüksek lisans yapan birinin seminer ödevini yapacağım. konusu stresin örgütsel bağlılık üzerindeki etkisi. yaklaşık 30 sayfalık bi literatür yazımı olacak. tahminimce üzerine düşsem 10 günümü falan alır adam gibi bir şey yapmak.
ne kadar para isteyeyim nedir bu işin piyasası bilen var mı ?
0
@dahili hocam o kadar eder mi yaa ? ben 500-600falan diye tahmin ediyordum. yani ilk defa yapmaya niyetli olduğum için sanırım hiç bilmiyorum işin olurunu.
0
sektörün içinden biri değilim. bilimsel bilginin değeriyle ilgili kafamda olanı söyledim aslında. yani daha aşağısı olmaz gibi geldi.
iyi bir çalışmayla 10 gününüzü alacak (sizin 10 gününüzü alacaksa diğer kişi için en az 1 aylık bir uğraştır diye düşünüyorum) 500-600 çok az değil mi?
belki diğer arkadaşlar daha iyi yönlendirebilirler. benimki yanıltıcı olmasın:)
iyi bir çalışmayla 10 gününüzü alacak (sizin 10 gününüzü alacaksa diğer kişi için en az 1 aylık bir uğraştır diye düşünüyorum) 500-600 çok az değil mi?
belki diğer arkadaşlar daha iyi yönlendirebilirler. benimki yanıltıcı olmasın:)
0
Yüksek lisans tezleri 5000,liradan yazılıyor. 60-70 sayfa tutuyor en fazla
0
10 günlük bir emek + sürekli bir iş değil
bu durumda 1500-2000 hiç de çok değil. yazacağın kişi kendi yapsa o 10 günde ne kadar para kaybedecekti? bence makul bir talep bu.
bu durumda 1500-2000 hiç de çok değil. yazacağın kişi kendi yapsa o 10 günde ne kadar para kaybedecekti? bence makul bir talep bu.
0
mühendislik fakültesi lisans bitirme projelerini iki yıl önce 800-850 civarına yazıyordu bir arkadaşım. yüksek lisansda tabi daha kapsamlı literatür tarama ve daha düzgün yazım gerekecek. dolayısıyla sizin söylediğiniz 500-600 gibi bir rakamla değil yüksek lisans, lisans bitirme projesi bile hazırlanmaması gerektiğini düşünüyorum.
0
teşekkürler arkadaşlar 1300 falan gibi seviyelerin altına inmeyeyim öyleyse ben.
0
se se ge
selamlar bilişsel gelişim ile ilgili bir test var. testte renk isimleri yazılı fakat her renk kendisinden farklı bir renkle yazılmış. yani yeşil kelimesi sarı renk kalem ile, kırmızı kelimesi mavi renk kalem ile yazılmış. bu test nasıl adlandırılır ?
selamlar
bilişsel gelişim ile ilgili bir test var. testte renk isimleri yazılı fakat her renk kendisinden farklı bir renkle yazılmış. yani yeşil kelimesi sarı renk kalem ile, kırmızı kelimesi mavi renk kalem ile yazılmış.
bu test nasıl adlandırılır ?
bilişsel gelişim ile ilgili bir test var. testte renk isimleri yazılı fakat her renk kendisinden farklı bir renkle yazılmış. yani yeşil kelimesi sarı renk kalem ile, kırmızı kelimesi mavi renk kalem ile yazılmış.
bu test nasıl adlandırılır ?
0
aradığın tam bu mu bilmiyorum ama Lumosity'nin öyle bi testi var "Color Match" demişler
(git: help.lumosity.com)
(git: help.lumosity.com)
0
se se ge
selamlar arkadaşlar. Genelde en fazla ne kadar zamana yayabiliriz gibi sorular oluyor sanırım bu konuda ama ben tersini sormak istedim. şubat ayında yüksek lisansa başladım. şu anda tez konusu kafamda şekillenmiş durumda. aklımda olan şey şu; bu yaz 3-4 ay boyunca literatür taramasına, yazma işlemin
selamlar arkadaşlar. Genelde en fazla ne kadar zamana yayabiliriz gibi sorular oluyor sanırım bu konuda ama ben tersini sormak istedim.
şubat ayında yüksek lisansa başladım. şu anda tez konusu kafamda şekillenmiş durumda. aklımda olan şey şu; bu yaz 3-4 ay boyunca literatür taramasına, yazma işlemine falan başlayayım, ikinci ders döneminde de muhtemelen haftada 2 gün falan dersim olacak kalan 5 günde tez yazımına devam edeyim. ders dönemi bitince tez de aşağı yukarı bitmiş olsun ve kurulun karşısına çıkayım.
prosedürel olarak bunun önünde bi engel var mı acaba ? ders dönemi bittikten sonra tezi istediğim zaman savunabilir miyim ?
şubat ayında yüksek lisansa başladım. şu anda tez konusu kafamda şekillenmiş durumda. aklımda olan şey şu; bu yaz 3-4 ay boyunca literatür taramasına, yazma işlemine falan başlayayım, ikinci ders döneminde de muhtemelen haftada 2 gün falan dersim olacak kalan 5 günde tez yazımına devam edeyim. ders dönemi bitince tez de aşağı yukarı bitmiş olsun ve kurulun karşısına çıkayım.
prosedürel olarak bunun önünde bi engel var mı acaba ? ders dönemi bittikten sonra tezi istediğim zaman savunabilir miyim ?
0
şuan danışman hocam belli zaten. zorunlu derslerden de spss kaldı ikinci dönem alacağım. lisans döneminden kalma bilgilerim var biraz spss'den eksik kalan kısımları da tamamlarım diye düşünüyorum ama bakalım.
0
üniversitesine hatta enstitüsüne göre değişir. her enstitü yönetmeliğinde bunu belirtir. kimisi 2 yıldan önce mezun olmana izin vermezken kimisi 1.5 yılda tamamlamana izin veriyor. 1. yılı unut sen. öyle bir şey yok. en erken 1.5 yıl, o da yönetmeliği izin veriyorsa.
onun dışında danışmanın olur verirse tezini gayri resmi olarak danışmanınla yürütebilirsin.
onun dışında danışmanın olur verirse tezini gayri resmi olarak danışmanınla yürütebilirsin.
0
ursa major
Selam İstanbul'a yeni taşındım. Merak ettiğim çok yeri var. İnternetten de araştırıyorum ama tecrübe farklı bir şey ayrıca bazı bilgiler güncel olmayabiliyor. Yani özetle İstanbul'da yaşayıp da şurayı görmeden olmaz dediğiniz yerleri merak ettim.
Selam İstanbul'a yeni taşındım. Merak ettiğim çok yeri var. İnternetten de araştırıyorum ama tecrübe farklı bir şey ayrıca bazı bilgiler güncel olmayabiliyor. Yani özetle İstanbul'da yaşayıp da şurayı görmeden olmaz dediğiniz yerleri merak ettim.
0
merhaba
yürümeyi seviyorsan eğer şuradan rotalara bakabilirsin
www.walkingistanbul.com
www.walkingistanbul.com
yürümeyi seviyorsan eğer şuradan rotalara bakabilirsin
www.walkingistanbul.com
www.walkingistanbul.com
0
Yürümeyi severim rotaları illa ki listeye alırım. Anadolu yakasında olduğum için işe adalar'dan başlayabilirim sanırım.
0
Adalar'a (buyukada) 23 nisan'da giderseniz, aya yorgi kilisesi'deki dilek tutma gunu'ne katılabilirsiniz.
0
Dilek günü enteresan fikir. 23 Nisan da Cumartesi'ye geliyor. Olabilitesi var.
0
se se ge
Arkadaşlar mesela yirmi sene önce 16 yaşında evlenmek normal ama bugun bu değişti diyelim. Bunun bi ismi vardı. İsminin içinde effect falan vardı hatta. Bi buldurun be
Arkadaşlar mesela yirmi sene önce 16 yaşında evlenmek normal ama bugun bu değişti diyelim. Bunun bi ismi vardı. İsminin içinde effect falan vardı hatta. Bi buldurun be
0
se se ge
sanırım imkansızı isteyeceğim biraz ama 2. veya 3. sezon bölümlerinden bir tanesini arıyorum sanırım. şöyle bi tema vardı, hasta olan erkek çocuk dr. foreman ile konuşurken şu benzeri laflar etmişti. (foreman çocuğa onun çok başarılı olacağına inandığını vazgeçmemesini vs tavsiye ediyordu) ''hepiniz
sanırım imkansızı isteyeceğim biraz ama 2. veya 3. sezon bölümlerinden bir tanesini arıyorum sanırım. şöyle bi tema vardı, hasta olan erkek çocuk dr. foreman ile konuşurken şu benzeri laflar etmişti. (foreman çocuğa onun çok başarılı olacağına inandığını vazgeçmemesini vs tavsiye ediyordu)
''hepinizin çok iyi işleri var, iyi paralar kazanıyorsunuz, başarılısınız. eminim sizin yerinizde olmayı isteyen bir çok doktor vardır ama fark ettiniz mi doktor foreman, hepiniz yalnızsınız. hiçbirinizin hayatında bir şeyleri paylaşabilecek kimseniz yok, kariyeriniz uğruna hayatınızdan olmuşsunuz''
bu bölümü bilen hatırlayan bulabilecek olan var mıdır yahu ?
''hepinizin çok iyi işleri var, iyi paralar kazanıyorsunuz, başarılısınız. eminim sizin yerinizde olmayı isteyen bir çok doktor vardır ama fark ettiniz mi doktor foreman, hepiniz yalnızsınız. hiçbirinizin hayatında bir şeyleri paylaşabilecek kimseniz yok, kariyeriniz uğruna hayatınızdan olmuşsunuz''
bu bölümü bilen hatırlayan bulabilecek olan var mıdır yahu ?
0
iki haftadır house izliyorum şuan 6. sezondayım. dediğin bölümü hatırlıyorum ama biraz daha bilgi verirsen tam olarak bulabilirim
0
ben çok ön yargılıydım uzun diye. korkunçlukla alakası yok, doktor dizisi bro.s genel olarak hastalık tanısı üzerine ilk sezondan sonra akar gider. komedi dram bir arada.
0
konskenkova
Belki bunu cok sormusumdur duyuru ortaminda ama kafam hala net degil. Odtu kimya muh. Mezunuyum ve is bulamanya bir er kisisiyim. Yuksek oranda askerlige bagliyorum bu durumu ama icimden %1 de olsa "gitme be bulursun" bir seyler diyorum. 6 aylik surecte 2 mulakata gittim. biri red digeri de pozisyon
Belki bunu cok sormusumdur duyuru ortaminda ama kafam hala net degil. Odtu kimya muh. Mezunuyum ve is bulamanya bir er kisisiyim. Yuksek oranda askerlige bagliyorum bu durumu ama icimden %1 de olsa "gitme be bulursun" bir seyler diyorum. 6 aylik surecte 2 mulakata gittim. biri red digeri de pozisyon acilip acilmayacagi belli degil dediler.
Neyse teror,isid falan hic umrumda degil sadece askeri sartlar ve bosa gidecek 6 ay koyuyor bana. Tek alternatif su an icin bolumumde master yapmak. Ama onda da yari gonulluyum. Ne dersiniz yarin tecili bozayim mi?
Neyse teror,isid falan hic umrumda degil sadece askeri sartlar ve bosa gidecek 6 ay koyuyor bana. Tek alternatif su an icin bolumumde master yapmak. Ama onda da yari gonulluyum. Ne dersiniz yarin tecili bozayim mi?
0
valla dünkü ales'in götüme kaçması sonucu ben de askerlik alternatifini düşünmeye başladım. yani ben turizm okudum, aile işimiz de turizm, sultanahmette otel işletmeciliği yapıyoruz, o yüzden iş bulamama durumum yok en azından kendi adıma ama askerliğin bi ayak bağı olduğunu düşünüyorum.
yapıp kurtulmak en temizi. şubatta git ağustos'ta döner 10-15 gün tatil yapar dinlenirsin. sonra hayırlısıyla bulursun iş falan.
dediğim gibi kendim de bu alternatifi düşünüyorum şuan.
yapıp kurtulmak en temizi. şubatta git ağustos'ta döner 10-15 gün tatil yapar dinlenirsin. sonra hayırlısıyla bulursun iş falan.
dediğim gibi kendim de bu alternatifi düşünüyorum şuan.
0
se se ge
iyi geceler herkese çok uzatmadan soracağım. kardeşim üniversite sınavında tm3 puan türünde 19650.sırada yer alıyor. tercih listesinde hukuk psikoloji vs pdr olacak. bu bölümlerin avantaj ve dezavantajları nelerdir bilen var mı ? herkes hukuk iyidir diyor ama öte taraftan avukatlar falan zor durumda
iyi geceler herkese çok uzatmadan soracağım.
kardeşim üniversite sınavında tm3 puan türünde 19650.sırada yer alıyor.
tercih listesinde hukuk psikoloji vs pdr olacak. bu bölümlerin avantaj ve dezavantajları nelerdir bilen var mı ?
herkes hukuk iyidir diyor ama öte taraftan avukatlar falan zor durumda diyenler de çok. psikoloji bölümünün iş imkanları falan nasıldır acaba ?
kardeşim üniversite sınavında tm3 puan türünde 19650.sırada yer alıyor.
tercih listesinde hukuk psikoloji vs pdr olacak. bu bölümlerin avantaj ve dezavantajları nelerdir bilen var mı ?
herkes hukuk iyidir diyor ama öte taraftan avukatlar falan zor durumda diyenler de çok. psikoloji bölümünün iş imkanları falan nasıldır acaba ?
0
psikoloji bölümünün çalıştığı tek alanı biliyorum o da hastanedeki psikologlar (Psikiyatristler değil). Diğer alanları hakkında bilgim yok. Şahsen ben okumuş olsaydım bilim dalı üzerine eğilir akademisyenlik hedeflerdim.
Benim de tavsiyem hukuk üzerine olur. Sadece avukat olacak diye bir şart yok, hakim, savcı da olabilir. Avukat olarak da iyi para kazanabilir.
Benim de tavsiyem hukuk üzerine olur. Sadece avukat olacak diye bir şart yok, hakim, savcı da olabilir. Avukat olarak da iyi para kazanabilir.
0
hukuk bölümü tm2 yerine tm3 puan türünden alım yapacak bu sene bu sıralamaları etkiler mi acaba o da soru işareti. geçen yıl 33000 ile kapatmış hukuk, bu durumda 19-20 binli sıralamaların rahatlıkla hukuku kazanması gerekiyor ama insan bilemiyor.
0
Ben üniversite tercihinden önce sene boyunca rahat bölüm+iyi okul kafasıyla sosyoloji düşünüyordum. Tercih döneminde ciddi bir araştırmayla, eh tabii ki çevremdekilerin de yönlendirmesiyle hukukta karar kaldım. Her fırsatta iyi ki hukuk seçmişim, sosyolojide napardım dememe rağmen yeri geliyor ben bile "neden biz böyle yük altındayken diğer bölümlerin sülalesi rahat?" diyorum. Cidden belki herkese kendi bölümü zor geliyor ama hukuk ayrı bir şey. Okulda zorlandığım dönemlerde kendimi avutabildiğim tek nokta şu: "ben hukukçu olucam ve hayatım artık böyle bir tempoyla deva edecek, zorluklara alışmam için okul başlangıç". Bunu da kendim uydurmadım tabii. Staj yaptığım zamanlarda gördüklerimden ve hocalardan, çevremden duyduklarımdan çıkardığım sonuç.
Klasik olacak ama hukukla psikolojinin alakası yok. İlgi alanına göre tercih yapsa daha sağlıklı olur. Ama ilgi alanı da psikolojiyse ben pdr yazmasın derim. Bildiğim kadarıyla bir tek rehberlik yapabiliyorlar. Eğer doğru biliyorsam hayatı boyunca düz öğretmen olmak istemez herhalde kardeşiniz. He mesela sıradan hareketsiz bir hayat beklentisi vardır. O zaman evet belki pdr.
Çok karışık yazdım ama anlayın. Kardeşiniz ne istiyor? Her bölümde okurken, okuduktan sonra iş ararken, çalışırken yaşanan zorluklar var. Kardeşiniz hangisine katlanabilir önemli olan bu. :i
Klasik olacak ama hukukla psikolojinin alakası yok. İlgi alanına göre tercih yapsa daha sağlıklı olur. Ama ilgi alanı da psikolojiyse ben pdr yazmasın derim. Bildiğim kadarıyla bir tek rehberlik yapabiliyorlar. Eğer doğru biliyorsam hayatı boyunca düz öğretmen olmak istemez herhalde kardeşiniz. He mesela sıradan hareketsiz bir hayat beklentisi vardır. O zaman evet belki pdr.
Çok karışık yazdım ama anlayın. Kardeşiniz ne istiyor? Her bölümde okurken, okuduktan sonra iş ararken, çalışırken yaşanan zorluklar var. Kardeşiniz hangisine katlanabilir önemli olan bu. :i
0
Psikoloji mezunları sosyal bilimlerden mezun alınan her türlü işe alınıyor. Psikolojik danışmanlık, insan kaynakları vb.
Psikolojiyi bitirip üzerine yapacağı yüksek lisans belirleyici olur. Klinik psikoloji yüksek lisansı yaparsa psikoterapi yapabilir.
Ben avukatım, şimdiki aklım olsa (çok daha fazla keyif aldığım bir alan olduğu için) psikoloji yazardım. Hukuk hem yorucu, hem de işinin maddi manevi karşılığını alamıyorsun. İnsanların nazını kaprisini zaten yazmışlar. Bunun üzerine bir de kendi meslektaşlarınınki var. Zaten çok fazla mezun var, yani piyasa çok kötü. Kendi çocuğumun hukuk okumasını istemezdim, öyle söyleyeyim. Daha doğrusu hukukçu olmasını istemezdim, hukuk bilgi olsun bilinçlenilsin diye her zaman herkes tarafından okunmasını destekleyeceğim bir bölüm ama meslek olarak tavsiye etmem.
Psikolojiyi bitirip üzerine yapacağı yüksek lisans belirleyici olur. Klinik psikoloji yüksek lisansı yaparsa psikoterapi yapabilir.
Ben avukatım, şimdiki aklım olsa (çok daha fazla keyif aldığım bir alan olduğu için) psikoloji yazardım. Hukuk hem yorucu, hem de işinin maddi manevi karşılığını alamıyorsun. İnsanların nazını kaprisini zaten yazmışlar. Bunun üzerine bir de kendi meslektaşlarınınki var. Zaten çok fazla mezun var, yani piyasa çok kötü. Kendi çocuğumun hukuk okumasını istemezdim, öyle söyleyeyim. Daha doğrusu hukukçu olmasını istemezdim, hukuk bilgi olsun bilinçlenilsin diye her zaman herkes tarafından okunmasını destekleyeceğim bir bölüm ama meslek olarak tavsiye etmem.
0
@okuyamıyom
hocam aslında kardeşim de sosyoloji okuyordu :) ama kötü bi üniversitede, benim içim razı gelmediği için kendisiyle konuştum bir daha sınava hazırlan ben evdeki herkesi ikna ederim hiçbir şeyi takma kafana diye. o da kabul etti. çok şükür sıralama olarak gayet iyi bir başarı elde etti. bir önceki sınav döneminde 150 bin civarındayken şimdi 19 binlerde. ilgi alanı hukuk, bu kesin. baya baya istyor. parasını falan da hayal etmiyor hiç. haklarımı bileyim, insanların haklarına sahip çıkmasına yardımcı olayım, kendimi sürekli geliştireyim diye hayaller kuruyor ama işte bölümün zor olduğunu ben biliyorum, kendisini çok yıpratmadan bitirebilir mi onu merak ediyorum. bir de bitirdikten sonraki süreç de önemli. o çok önemsemese de iş bulmak kazanç elde etmek falan zor mudur hukuk mezunları için bunu bilmek de mühim.
hocam aslında kardeşim de sosyoloji okuyordu :) ama kötü bi üniversitede, benim içim razı gelmediği için kendisiyle konuştum bir daha sınava hazırlan ben evdeki herkesi ikna ederim hiçbir şeyi takma kafana diye. o da kabul etti. çok şükür sıralama olarak gayet iyi bir başarı elde etti. bir önceki sınav döneminde 150 bin civarındayken şimdi 19 binlerde. ilgi alanı hukuk, bu kesin. baya baya istyor. parasını falan da hayal etmiyor hiç. haklarımı bileyim, insanların haklarına sahip çıkmasına yardımcı olayım, kendimi sürekli geliştireyim diye hayaller kuruyor ama işte bölümün zor olduğunu ben biliyorum, kendisini çok yıpratmadan bitirebilir mi onu merak ediyorum. bir de bitirdikten sonraki süreç de önemli. o çok önemsemese de iş bulmak kazanç elde etmek falan zor mudur hukuk mezunları için bunu bilmek de mühim.
0
yani ben mi çok ütopik düşünüyorum bilmiyorum ama işini seviyorsa zaten iyi bir hukukçu olur ve hak ettiği mevkiye ulaşır bence.
hukukta hak ettiğini alamaz diye başka bölüm yazdı diyelim. e o zaman da sevmediği mesleği yapacak ve başarılı olmayacak. yine iyi bir mevkisi, kazancı olmayacak. bir de mesleğini sevmeyecek.
bölümün zorluğu vize final haftalarında aralıksız. o iki hafta dişini sıkarsa çok da güzel biter bence. açıkçası henüz bitirmedim ben ama bitircem gibi gözüküyor şimdilik. hiç unutmam ilk vizemden önceki gece "ben gerizekalıyım galiba anlamıyorum okıyamıycam" diye ağlamıştım. şimdi bakıyorum ilk vizemden sonra 150den fazla sınava girmişim. durduramıyoruz, hala okuyorum.
nickim yanıltmasın lütfen. nickimi lisede vasatın altı bir öğrenciyken almıştım. şimdi üniversitede vasatın üstü bir öğrenciyim alkfalsf
hukukta hak ettiğini alamaz diye başka bölüm yazdı diyelim. e o zaman da sevmediği mesleği yapacak ve başarılı olmayacak. yine iyi bir mevkisi, kazancı olmayacak. bir de mesleğini sevmeyecek.
bölümün zorluğu vize final haftalarında aralıksız. o iki hafta dişini sıkarsa çok da güzel biter bence. açıkçası henüz bitirmedim ben ama bitircem gibi gözüküyor şimdilik. hiç unutmam ilk vizemden önceki gece "ben gerizekalıyım galiba anlamıyorum okıyamıycam" diye ağlamıştım. şimdi bakıyorum ilk vizemden sonra 150den fazla sınava girmişim. durduramıyoruz, hala okuyorum.
nickim yanıltmasın lütfen. nickimi lisede vasatın altı bir öğrenciyken almıştım. şimdi üniversitede vasatın üstü bir öğrenciyim alkfalsf
0
psikoloji ne yazık ki herkesin uzaktan gördüğü gibi gül bahçesi değil. türkiye'de ne yasası var, ne de hakları. klinik psikoloji yükseği çok az devlet okulunda var, 56 kişi başvuruyorsun 6 kişi alıyorlar. özeller 30-40 bin tl falan istiyor ve doğru düzgün süpervizyon bile vermiyor. klinik yükseği hadi bi şekilde yaptın, psikaytr olmadan kendi yerini açamıyorsun. hadi açtın, hasta bulamıyorsun.
diğer alanlarına yoğunlaşsan onlarda da apayrı dertler. ha, diğer bölümlere nazaran daha çok iş koluna girebiliyorsun doğru ama hukuk istiyorsa hukuk okusun, erasmusunu falan yapsın, burs bulsun bir yıl da yurtdışında yüksek çaksın kurumsal yerlere girer, olmadı hakim savcı olur.
diğer alanlarına yoğunlaşsan onlarda da apayrı dertler. ha, diğer bölümlere nazaran daha çok iş koluna girebiliyorsun doğru ama hukuk istiyorsa hukuk okusun, erasmusunu falan yapsın, burs bulsun bir yıl da yurtdışında yüksek çaksın kurumsal yerlere girer, olmadı hakim savcı olur.
0
Bu kadar önyargıya karşılık tek diyeceğim; kardeşiniz ve hukuk okumayı düşünen kim varsa mutlaka ama mutlaka gitsin adliyeye ve hangi tür davalar ilgisini çekiyorsa o davaların görüldüğü mahkemelerde duruşma izlesin. Bunu 1 hafta boyunca yapsın. Hatta mümkünse aynı gün içinde adliyeden adliyeye de geçsin (aynı gün farklı adliyelerde duruşmalara yetişmek gerekebildiği için onun stresini de bir canlandırmış olur). Avukatların, savcı hakimlerin, adliyelerin, kalem memurlarının bir halini görsün. Halen hukukçu olmak isterse başarılar dilemekten başka diyecek bir şey yok. :) Sevgiler
0
Yapabileceğine inanıyorsa, istiyorsa yazsın hukuk. Benim tm3 sıralamam 15 bin ama ilk başlarda ciddi ciddi düşünsem de hukuku yeni bitirmiş bazı arkadaşlarımla konuştuktan sonra listemde bir tane dahi hukuk bulunmjyor şuan. Okuyamayacağımı, okusam da ömür boyu böyle bir iş yapamayacağımı az çok tahmin edebiliyorum. Gerçi yapabilseydim zaten iktisatı doğru dürüst okuyabilirdim.
Sıralamalarda da çok büyük bir oynama olmaz ayrıca. Geçen seneki tm2 sıralamalarıyla karşılaştırsın kendi tm2sini. Ona göre bi liste oluştursun bence. Çünkü yakın sıralamaya sahip herkesin çözdüğü sorular da çoğunlukla aynı. tm2 ve tm3 paralel ilerliyor sıralama olarak.
Sıralamalarda da çok büyük bir oynama olmaz ayrıca. Geçen seneki tm2 sıralamalarıyla karşılaştırsın kendi tm2sini. Ona göre bi liste oluştursun bence. Çünkü yakın sıralamaya sahip herkesin çözdüğü sorular da çoğunlukla aynı. tm2 ve tm3 paralel ilerliyor sıralama olarak.
0
ilgi alanı hukuksa, psikoloji, pdr okumasın bence, çok ilgili değilseniz çekilecek dert değil zira. seven bile tükeniyor bir süre sonra, özellikle psikolojide. bi de lisansla bitmiyor iş, maddi imkanın olması önemli, zira yüksek lisans, terapi ve test eğitimleri filan falanla kendini sürekli geliştirmediğin sürece kalabalık içinde sıyrılmak çok zor. istanbul, ankara gibi illerde devlete (hastaneler, adliyeler, aile ve sosyal politikalar bakanlığına bağlı kurumlar, emniyet, askeriye, cezaevleri ve denetim serbestlik büroları) atanmak da güçleşti, aşırı mezun verdiği için. ama misal endüstri psikolojisinde ilerlerse kafası daha rahat olabilir, iş ortamları, plaza mlaza seviyorsa. ya da reklamcılık vb yapan da var. orada biraz kişisel yetenekler devreye giriyor.
pdr rehberlik ya da özel danışmanlık merkezleri üzerinden yürüyor. daha az mezun verdiği için atanması psikolojiye göre daha rahat ama tabii psikolojiye göre biraz daha sınırlı bir alan. puanları hiç bilmiyorum ama boğaziçi gibi hem pdr hem psikoloji olan yerlerde çift anadal yapanlar olabiliyor, onlar baya rahat. hem okulda çalışabiliyor hem başka yerde.
ama dediğim gibi ilgi alanın değilse psikoloji üzerine çalışmak akıl karı değil.
pdr rehberlik ya da özel danışmanlık merkezleri üzerinden yürüyor. daha az mezun verdiği için atanması psikolojiye göre daha rahat ama tabii psikolojiye göre biraz daha sınırlı bir alan. puanları hiç bilmiyorum ama boğaziçi gibi hem pdr hem psikoloji olan yerlerde çift anadal yapanlar olabiliyor, onlar baya rahat. hem okulda çalışabiliyor hem başka yerde.
ama dediğim gibi ilgi alanın değilse psikoloji üzerine çalışmak akıl karı değil.
0
okuyamıyom ben ya
Şeka şeka silmiycem.Şimdi ben kitabın içeriğini anlatmadan kitabı tarif edemeyeceğime göre spoiler uyarısına gerek yok. Bir hayat kadını tarafından büyütülen arap asıllı (belki de değildi bilemedim) bir çocuğun hayatını anlatan çok güzel bir kitap vardı. Annesi hayat kadınıydı ve onu terk etmişti ga
Şeka şeka silmiycem.
Şimdi ben kitabın içeriğini anlatmadan kitabı tarif edemeyeceğime göre spoiler uyarısına gerek yok.
Bir hayat kadını tarafından büyütülen arap asıllı (belki de değildi bilemedim) bir çocuğun hayatını anlatan çok güzel bir kitap vardı. Annesi hayat kadınıydı ve onu terk etmişti galiba. Kitabın sonunda kadın ölüyordu da çocuk cesedin yanından ayrılmayıp onunla saklanıyordu bir yerde hatta. Bu kadın mamaydı bir de galiba.
Hatırladıklarım bunlar. Kitabı ne amaçla, kimden duyup, ne zaman okuduğumu kesinlikle hatırlamadığımdan adını kendi başıma bulmam imkansız. Lütfen okumuş olun.
Teşekkürler.
Şimdi ben kitabın içeriğini anlatmadan kitabı tarif edemeyeceğime göre spoiler uyarısına gerek yok.
Bir hayat kadını tarafından büyütülen arap asıllı (belki de değildi bilemedim) bir çocuğun hayatını anlatan çok güzel bir kitap vardı. Annesi hayat kadınıydı ve onu terk etmişti galiba. Kitabın sonunda kadın ölüyordu da çocuk cesedin yanından ayrılmayıp onunla saklanıyordu bir yerde hatta. Bu kadın mamaydı bir de galiba.
Hatırladıklarım bunlar. Kitabı ne amaçla, kimden duyup, ne zaman okuduğumu kesinlikle hatırlamadığımdan adını kendi başıma bulmam imkansız. Lütfen okumuş olun.
Teşekkürler.
0
atıyorum şu anda ama aklıma şunlar geldi;
-kamelyalı kadın
-safiye sultan
-kamelyalı kadın
-safiye sultan
0
kamelyalı kadın olamaz. orada elemanın aşkı hayat kadınıydı. ama çok mikkemmel kitaptı.
0
yorumlu yorum
arkadaşlar istiklalde Koreli bi çifti fotoğrafladım şimdi yemek yiyoruz diyorlar ki damatlıkları (formal clothes) giyip çekilebileceğimiz yer var mı? Nereye götürüp çekim bunları?
arkadaşlar istiklalde Koreli bi çifti fotoğrafladım şimdi yemek yiyoruz diyorlar ki damatlıkları (formal clothes) giyip çekilebileceğimiz yer var mı? Nereye götürüp çekim bunları?
0
Tarihi binaların olduğu bir yerde olabilir arkadaşlar. Yeter ki çekim parası istemesinler ve etrafta musallat olacak insan olmasın. By the way elinde foto makinesi istiklal civarında Koreli çift çeken bir Türk görürseniz o benim
0
cihangir'de her yer olur bence :)
yıldız parkı iyidir de bayram sebepli çok kalabalık olabilir.
yıldız parkı iyidir de bayram sebepli çok kalabalık olabilir.
0
Otağtepe. Tüm boğaz ayakların altında, ayrıca doğa parkı ve kalabalık olmuyor.
0
GÖRDÜM GÖRDÜM SALACAKTA GÖRDÜM! duyuruda verilen cevapları ciddiye aldığınız için tebrik eder, çekimler için daha çok balon dilerim. iyi akşamlar.
0
salacak değilde ortaköy, yıldız parkı ve istiklal.
bir tane basitçe foto paylaşıyorum. esas fotoğrafları düzenledikten sonra paylaşacağım. katkı veren herkese teşekkürler.
link1: i.hizliresim.com
bir tane basitçe foto paylaşıyorum. esas fotoğrafları düzenledikten sonra paylaşacağım. katkı veren herkese teşekkürler.
link1: i.hizliresim.com
0
mustancigano
Şimdi Bursa ya geliyoruz feribottayız..Neler yapabilirizNe yapmadan gelmeyelim Nereleri özellikle görelim
Şimdi Bursa ya geliyoruz feribottayız..
Neler yapabiliriz
Ne yapmadan gelmeyelim
Nereleri özellikle görelim
Neler yapabiliriz
Ne yapmadan gelmeyelim
Nereleri özellikle görelim
0
Mutlaka iskender de iskender kebap yenir.sonra tophane de veya balibey han da cay icilir.arac varsa cumalikizik veya golyazi koyune gidilir.uludag a cikmak isterseniz cok siki giyinin.ve kafkas tan kestane sekeri yemeden donmeyin.aklima baska birsey gelirse yazarim.
0
cumalıkızık çok güzeldi.
köfteci yusuf da efsanedir diyorlar. ben gidememiştim.
köfteci yusuf da efsanedir diyorlar. ben gidememiştim.
0
köfteci yusufta köfte yemeden dönülmez. cumalıkızık'ta pek bir olay yok. sabah gidilecekti oraya, kahvaltıya. tophane plase. başka da pek bir numara yoktu bursa'da açıkçası. ama severim bursa'yı. iyi bayramlar.
0
mutekebbir
Kadıköy'de düzgün bir yerde iftar programı düşünülüyor ama fiyatlar konusunda bir bilgimiz yok, ortalama bir yerde ortalama bir iftar menüsü ne kadar bilgisi olan var mı?Fiyatı bilmiyorsanız bile şöyle güzel bir mekan önerir misiniz? Üsküdar da olabilir.. Hatta Üsküdar olursa daha iyi olur.. (Bir de
Kadıköy'de düzgün bir yerde iftar programı düşünülüyor ama fiyatlar konusunda bir bilgimiz yok, ortalama bir yerde ortalama bir iftar menüsü ne kadar bilgisi olan var mı?
Fiyatı bilmiyorsanız bile şöyle güzel bir mekan önerir misiniz?
Üsküdar da olabilir.. Hatta Üsküdar olursa daha iyi olur..
(Bir de bilenler yoğunluk durumu hakkında bilgi verirse çok iyi olur, kalabalık oluyor mu? Mesela o gün gidip yer bulabileceğimiz yerler var mıdır?)
Fiyatı bilmiyorsanız bile şöyle güzel bir mekan önerir misiniz?
Üsküdar da olabilir.. Hatta Üsküdar olursa daha iyi olur..
(Bir de bilenler yoğunluk durumu hakkında bilgi verirse çok iyi olur, kalabalık oluyor mu? Mesela o gün gidip yer bulabileceğimiz yerler var mıdır?)
0
abi belediye tesisleri çok iyidir de full dolu. geçen çamlıca tepesi için aradım, ramazanın ilk günü tüm ay rezerve edilmiş. biraz pahalı olabilir ama üsküdarda kanaat lokantası denenebilir. bu sene genel olarak gözlemim de iftar menüleri 25 tl ile 45 tl arasında değişiyor.
0
normalde kız kulesinde iftar 125 TL
fırsat sitelerinde kız kulesinde iftar 79 TL
geçen gün gittim, eğer maddi olarak çok sarsmayacaksa kesinlikle tavsiye ederim
fırsat sitelerinde kız kulesinde iftar 79 TL
geçen gün gittim, eğer maddi olarak çok sarsmayacaksa kesinlikle tavsiye ederim
0
long live rock n roll
Nasıl yapıyorsunuz bu sevişmek-duş almak döngüsünü? Sevişmeden önce duş almak mantıklı, zira günün ter kokusuyla partnere işkence çektirmek istemiyor insan. Öte yandan sevişince de, özellikle bu yaz sıcağında leş gibi terliyoruz. O halde uyuyup ertesi sabah işe gitmek de ayrı dert. E hem önce, hem s
Nasıl yapıyorsunuz bu sevişmek-duş almak döngüsünü? Sevişmeden önce duş almak mantıklı, zira günün ter kokusuyla partnere işkence çektirmek istemiyor insan. Öte yandan sevişince de, özellikle bu yaz sıcağında leş gibi terliyoruz. O halde uyuyup ertesi sabah işe gitmek de ayrı dert. E hem önce, hem sonra duş alacaksak bir sevişme için çok fazla prosedür oluyor. Sizin rutininiz nedir?
0
seçenekler;
a) üşeniyorsak sevişmiyoruz(veya sevişme planlı bir şey mi onu da çözemedim tam ama olabilir bir şey demiyorum)
b) klimalı ortamda sevişip terlemiyoruz.
c) eve gelince duş alıp sevişme sonrası duş alma arasına baya zaman koymuş oluyoruz.
d) seviştikten sonra duş almıyoruz sabah kalkınca alıyoruz.
e) yukarıda da belirtildiği gibi en pratik olanı duşta sevişiyoruz.
bunlardan birini seçebiliyor insanoğlu garip ama gerçek.
a) üşeniyorsak sevişmiyoruz(veya sevişme planlı bir şey mi onu da çözemedim tam ama olabilir bir şey demiyorum)
b) klimalı ortamda sevişip terlemiyoruz.
c) eve gelince duş alıp sevişme sonrası duş alma arasına baya zaman koymuş oluyoruz.
d) seviştikten sonra duş almıyoruz sabah kalkınca alıyoruz.
e) yukarıda da belirtildiği gibi en pratik olanı duşta sevişiyoruz.
bunlardan birini seçebiliyor insanoğlu garip ama gerçek.
0
sıcak su tek başına da çözücüdür. kısa bir süre de olsa iki dakka suyun altına girip iki fış fış bi hış hış, hemen çıkarsınız, düşünmeye değmez. zaten şampuanlanınca onun köpüğüyle ufak tefek elle keselenme manevraları pratik oluyor. e sabah da şart tabii, aynı şekilde...
0
samir Nasri
inciri mi daha çok sevdiğime, üzümü mü daha çok sevdiğime karar veremiyorm!! yardım ?
inciri mi daha çok sevdiğime, üzümü mü daha çok sevdiğime karar veremiyorm!! yardım ?
0
incir tabii ki. inciri sevmelisin. incirsiz bir hayat düşünülemez. incir olmadan hayat olmaz. yaşam durur. Allah kimseyi incir mi üzüm mü arasında bırakmasın. inan ki çok zor. anlatamam. çok çok zor.
gece gece sinirlerimi hoplattın R'leri uzatarak derdini sikeyim diyorum.
gece gece sinirlerimi hoplattın R'leri uzatarak derdini sikeyim diyorum.
0
se se ge
+1..
dolaptan soğuk soğuk çıkmış tonlarca ufak çekirdeksiz üzüm havada karada.
+1..
dolaptan soğuk soğuk çıkmış tonlarca ufak çekirdeksiz üzüm havada karada.
0
@samir nasri @hayal fazlası o degil de iyi güldüm. çok iyi güldüm :D incirle platoniksin,üzülme. sevişe devam. üzümle sikişe devam. ben de çok severim üzümü.
0
incir candır. mor incir, kolay soyulur. löp löp atarsın. kuru incir, içine cevizi koydun mu hem lezzetli hem faydalı. incir candır incir.
0
bir ucuncu alternatif dene bence
beki aradigin ne uzum ne incirdir. kirazi dene
beki aradigin ne uzum ne incirdir. kirazi dene
0
deletesystem32
1)turizm rehberliği okunur mu?2)yaşar üniversitesinde turizm rehberliği okunur mu?
1)turizm rehberliği okunur mu?
2)yaşar üniversitesinde turizm rehberliği okunur mu?
2)yaşar üniversitesinde turizm rehberliği okunur mu?
0
tarihi yarım oda
adam yazdığın entryi beğenmiyor, öyle oluyor böyle oluyor basıyor küfürü. şimdi buna ne yapabilirsin?
adam yazdığın entryi beğenmiyor, öyle oluyor böyle oluyor basıyor küfürü.
şimdi buna ne yapabilirsin?
şimdi buna ne yapabilirsin?
0
evinden aldır, dağa kaldır. vur beline beline sopayı. bir de dava açılabilir tabii.
0
zastavam76
Şimdi panpalar işyerimde çalıştığım bi bayan var. 12 saat beraberiz daha önce bunun 7-8 kişilk arkadaş grubu vardı arası iyiydi ama menfaat arkadaşlığıydı bazı şartlar ortadan kalkınca yani çıkar kalkınca bu grup dağıldı tabi bu bayan kızcağızımız kötü oldu daha sonra erkek arkadaşıyla ayrıldı bana
Şimdi panpalar işyerimde çalıştığım bi bayan var. 12 saat beraberiz daha önce bunun 7-8 kişilk arkadaş grubu vardı arası iyiydi ama menfaat arkadaşlığıydı bazı şartlar ortadan kalkınca yani çıkar kalkınca bu grup dağıldı tabi bu bayan kızcağızımız kötü oldu daha sonra erkek arkadaşıyla ayrıldı bana söylediği sebep erkek arkadaşı buna ilişki teklif etmiş buda sinirlenip ayrılmış. daha sonra en yakın arkadaşı buna evlenme teklifi etti. yani olaylar üst üste geldi bana güvendiğini söylüyor benimle arkadaş olmak istediğini belirtiyor ama ben diyorum bir erkekle bir kız arkadaş olamaz diyorum ilerde kötü şeyler olacak diyorum üzüleceğiz diyorum ya sen bana şık olacaksın yada ben sana diyorum kız dinlemiyor ben sana güveniyorum böyle şeyler olamayacak bir kızla bir erkek arkadaş olur diyor. olum korkuyorum lan bişey olmasından bi akıl verin şu kardeeşinize.
0
iyi de bu kadar açık muhabbetten sonra arkadaş değil misiniz? arkadaş olmaktan kasıt nedir tam olarak?
0
sana arkadaşlık "teklif etmek" gibi birşey yapması ve senin bunu normal karşılaman, (karşı cins olduğu için bunu değelendirmenden bahsetmiyorum bile) acilen çoluk çocuğa karışıp, günlük ailecek 1.5'ar dürüm yutmanızın aciliyetinin yeterince altını çizmiş.
Bu ne olm arkadaşlık teklif etmek ne, iş derken ilkokula giderken yan iş olarak peçete mi satmayı mı kastediyorsunuz.
Bu ne olm arkadaşlık teklif etmek ne, iş derken ilkokula giderken yan iş olarak peçete mi satmayı mı kastediyorsunuz.
0
@bizkid arkadaşlık daha da yakın arkadaş olmak istiyor. sevgili gibi ama değil anlatamadım amk.
@flithy ben küçük muhafazakar bir yerde büyüdüm bir kız ile erkek arkadaşlığına hazır değilim ben ona diyorum ki: " seninle arkadaş olamam sana aşık olurum" o da yok olmazsın ben buna izin vermem diyor.
@flithy ben küçük muhafazakar bir yerde büyüdüm bir kız ile erkek arkadaşlığına hazır değilim ben ona diyorum ki: " seninle arkadaş olamam sana aşık olurum" o da yok olmazsın ben buna izin vermem diyor.
0
