rivulet
Sözünden çıkmayan, seçimlerinde onları mutlu etmeyen çalışan, önceliği ailesi olan, ailesinin belirlediği sınırların dışına çıkmayan, her şeyde onlara danışan insanları anlayamıyorum. Kendi isteklerini, kişiliklerini bir kenara atıp önceliği ailesinin isteklerine verenleri anlayamıyorum. Bu insanlar
Sözünden çıkmayan, seçimlerinde onları mutlu etmeyen çalışan, önceliği ailesi olan, ailesinin belirlediği sınırların dışına çıkmayan, her şeyde onlara danışan insanları anlayamıyorum. Kendi isteklerini, kişiliklerini bir kenara atıp önceliği ailesinin isteklerine verenleri anlayamıyorum. Bu insanların birçok sebepleri oluyor. Hala onlardan para alıyorum, kendi paramı kazanana kadar onlara uymaya mecburum diyen var. Onların sözünü dinlemediğimde annem/babam fenalaşıyor, duygu sömürüsü yapıyor; yapamıyorum diyen var. Ben onları anlayamadığımı söyleyince, "tabi senin ailen rahat, şanslısın" diyorlar. Normali bu mudur yani? Öyle ya da böyle ailenin dediğine gelmek mi? Onların düşüncesini almadan küçük ya da büyük bir karar verememek mi? Gerçekten anlayamıyorum. Ülkedeki "aile kutsaldır" düşüncesini de anlamıyorum. Evet, zor zamanlarımızda elbette birbirimize destek olmalıyız ama bunun ileri versiyonu sağlıklı bir ilişki mi? Ana kuzusu falan olmaktan bahsetmiyorum, o zaten ileri bir boyut ve kimsenin çok hoşlanmadığı bir tip. Ama gerçekten önceliği kendisi değil de ailesi olanları anlamak güç. Bizi doğurmuş olabilirler, biz de ilerde birilerine hayat verebiliriz. Bu onun tüm hayatını belirleye hakkın olması mı demek? Ne bileyim, bu bana şey gibi geliyor: Anne kuş yavrusuna uçmayı öğretiyor ama yalnızca belirli bir alanda uçmasına izin veriyor ya da bazen hiç vermiyor. İşte her şeye rağmen kanatları olup uçmayı bilip de uçmayan insanları anlayamıyorum. Sebebi nedir bunun? Eminim böyle bir tanıdığınız vardır veya siz bile böyle olabilirseniz. Benim çevremin neredeyse tamamı böyle çünkü.
0
Maddi bağımlılık oldukça illa ki ailenin fikrine saygı duyulur. Herşeyini idame ettirebilecek ekonomik bir güce sahipsindir, kızınca kapıyı çarpıp gidersin ve kimse de sana bişey diyemez. Aileden para alıp da ailesini takmayan kişilerde sıkıntı daha büyük bence. Çocuğunun evini semtini bilmeyen aileler var bu da normal değil.
0
@ich will maddi bağımlılığın her şeyi açıkladığını düşünmüyorum. bu aile kurumunu da çok metalaştıran bir düşünce. sırf para için mi saygı duyuluyor yani? bence maddi konu ayrı, aile arasındaki ilişki konusu ayrı olmalı. yoksa çok sahte bir aile yapısı ortaya çıkıyor ama maalesef bizde çok yaygın bu.
0
Belli bir yaştan sonra kimse kimseye para vermek ya da bakmak zorunda değil. Ailenin bunu yapması bir jesttir, bir sahiplenmedir. Bunun karşılığında da vicdan ve minnet duygusu oluşması kadar normal bir şey yok.
+ para ver tatile gideceğim
- nereye gideceksin
+ sanane nereye gidersem giderim !?
Ailenin kişinin hayatında aşırı derecede söz sahibi olmasını da doğru bulmuyorum ancak maddi bağımlılık varsa iş değişiyor biraz
+ para ver tatile gideceğim
- nereye gideceksin
+ sanane nereye gidersem giderim !?
Ailenin kişinin hayatında aşırı derecede söz sahibi olmasını da doğru bulmuyorum ancak maddi bağımlılık varsa iş değişiyor biraz
0
muhafazakar çevrelerde büyüyen çocuklarda birey olma anlayışı gelişmediği için böyle bir sorgulama mekanizması oluşmuyor. göbekten aileye bağlı olan insanlar da yaşları ilerlediğinde onlardan ayrılma ihtiyacı hissetmiyor. aksine, ailesi "bas git lan kendi başının çaresine bak" diyecek olsa dahi dönüp kendi isteğiyle geliyor. kültürle ilgili bir durum bu. aynı şey sadece muhafazakar ve gariban insanlarda değil, yalılarda yatlarda katlarda yaşayan zengin ve "evropalı" ailelerde de olabiliyor. sürünün parçası olarak büyürsen, yaşamak için sürüye ihtiyaç duyarsın.
kendi adıma konuşacak olursam ben ateist, laik ve gavat bir tece vatandaşı olarak aile kavramına önem veriyorum çünkü benim güzel bir aile yaşantım olmadı. arkamda annemin ya da kardeşimin olduğunu bilmenin verdiği hazzı anca 18-19 yaşıma geldiğimde yaşayabildim. aynı evde doğup büyüdüğüm, aynı kanı ve canı paylaştığım insanlara sarılabilmenin, onlarla oturup yemek yiyebilmenin ne kadar değerli ve özel bir şey olduğunu da yine o zamanlarda anladım. benim aileye bağımlı olmak gibi bir durumum yok, aksine fazlasıyla serbest yetiştirildim ve her zaman ben ne dediysem o oldu ama bu demek değildir ki ben ailemi gözetmeyeceğim ve onların mutluluğu için de uğraşmayacağım. açıkçası fazlasıyla bencil bir insanım, ergenliğimin neredeyse tamamı ailemden, vatanımdan, ottan boktan nefret etmekle geçti ve bunun şu yaşıma kadar bir faydasını görmedim.
bilmiyom valla, karışık mevzular bunlar. herkesin kırmızı çizgiyi çektiği yer farklı, aile kavramına bakış açısı farklı falan. ben de mesela şu an tam bir muhafazakar aile babası, belgesel izlerken portakal kemiren ve battaniyenin altında sevişen adam imajı çiziyorum ama "aile kutsaldır" demem, diyemem. en fazla, benim ailem benim için kutsal olur. salt ~~fular belir~ aile olmakla kazanılmıyor her şey. önemli olan, o aileyle ne kadar anlaşabildiğin ve onlar için ne anlama geldiğin. benzer şekilde, senin onlar için önemin.
neden ailesinin sözünden çıkmayan insanları ultimate sığır olarak görüp bireyselliğe bu kadar vurgu yaptın onu da anlamadım ben açıkçası, sanki insanın ailesine bağlı olması çok iğrenç bir şeymiş gibi. herkesin imkanları ve şartları aynı olmuyor. dediğim gibi ben de ergenliğimi ailemden kaçmayı planlayarak geçirdim ama sonra gördüm ki kaçabileceğim bin tane yer varken beni HUAEEOO ABİM/OĞLUŞUM GELMİŞ ALLAHUEKBER WOHOO diyerek karşılayacak sadece üç tane insan var. bu benim için önemli. o yüzden ailemin mutluluğunu da gözetiyorum. senin için değildir, buna ihtiyacın yoktur, gözetmezsin.
not: şu yaşıma kadar ailemin istediği neredeyse hiçbir şeyi yapmadım, hatta aksine tam tersi yönde ilerledim. asi fakat aile babası erkek seven qızlar eqlesin :)))
kendi adıma konuşacak olursam ben ateist, laik ve gavat bir tece vatandaşı olarak aile kavramına önem veriyorum çünkü benim güzel bir aile yaşantım olmadı. arkamda annemin ya da kardeşimin olduğunu bilmenin verdiği hazzı anca 18-19 yaşıma geldiğimde yaşayabildim. aynı evde doğup büyüdüğüm, aynı kanı ve canı paylaştığım insanlara sarılabilmenin, onlarla oturup yemek yiyebilmenin ne kadar değerli ve özel bir şey olduğunu da yine o zamanlarda anladım. benim aileye bağımlı olmak gibi bir durumum yok, aksine fazlasıyla serbest yetiştirildim ve her zaman ben ne dediysem o oldu ama bu demek değildir ki ben ailemi gözetmeyeceğim ve onların mutluluğu için de uğraşmayacağım. açıkçası fazlasıyla bencil bir insanım, ergenliğimin neredeyse tamamı ailemden, vatanımdan, ottan boktan nefret etmekle geçti ve bunun şu yaşıma kadar bir faydasını görmedim.
bilmiyom valla, karışık mevzular bunlar. herkesin kırmızı çizgiyi çektiği yer farklı, aile kavramına bakış açısı farklı falan. ben de mesela şu an tam bir muhafazakar aile babası, belgesel izlerken portakal kemiren ve battaniyenin altında sevişen adam imajı çiziyorum ama "aile kutsaldır" demem, diyemem. en fazla, benim ailem benim için kutsal olur. salt ~~fular belir~ aile olmakla kazanılmıyor her şey. önemli olan, o aileyle ne kadar anlaşabildiğin ve onlar için ne anlama geldiğin. benzer şekilde, senin onlar için önemin.
neden ailesinin sözünden çıkmayan insanları ultimate sığır olarak görüp bireyselliğe bu kadar vurgu yaptın onu da anlamadım ben açıkçası, sanki insanın ailesine bağlı olması çok iğrenç bir şeymiş gibi. herkesin imkanları ve şartları aynı olmuyor. dediğim gibi ben de ergenliğimi ailemden kaçmayı planlayarak geçirdim ama sonra gördüm ki kaçabileceğim bin tane yer varken beni HUAEEOO ABİM/OĞLUŞUM GELMİŞ ALLAHUEKBER WOHOO diyerek karşılayacak sadece üç tane insan var. bu benim için önemli. o yüzden ailemin mutluluğunu da gözetiyorum. senin için değildir, buna ihtiyacın yoktur, gözetmezsin.
not: şu yaşıma kadar ailemin istediği neredeyse hiçbir şeyi yapmadım, hatta aksine tam tersi yönde ilerledim. asi fakat aile babası erkek seven qızlar eqlesin :)))
0
Tecrübe
"Ailesinin sözünden cikmiyor" diye bakmak yerine ailesinin tecrübelerinden faydalanıyor diye baksaniz olaya?
Ebeveynlerimizin hayat tecrübesi bizden fazla. Bunun için her ortama girmiş, yüzlerce insan tanımış olmalarına gerek yok. Hayatları boyunca yaşadıkları gün, gördükleri olay, tanıdıkları insan sayısı matematik olarak bizimkinden fazla.
Bazen anlamasak da bize gösterdikleri yoldan gitmek iyidir. O tecrübeleri biz yaşamadığınız için anlayamıyoruz zaten.
Bu sürekli korunaklı bir alanda kalmamızı, kendi deneyimlerimizi edinmememizi gerektirmez. Sadece bazı tecrübelerin sonu acı olacaksa ve daha önceden bunu kestiren/yaşayan varsa, bile bile lades dememizin önüne geçer.
O zamanı, enerjiyi, parayı, duyguyu daha hoş deneyimler edinmek için kullanabiliriz böylece.
Ornegin; -oğlum sobaya dokunma elin yanar.
-size ne, benim hayatım, yanacaksa benim elim yanacak, kendi param var yanarsa gider tedavi olurum... bla bla...
Ne gerek var böyle bir durumu yaşamaya. Bazen yapacagimiz hareketin sonuçları bu kadar da belli olmaz ne yazik ki...
Inatlasmak yerine sözlerini dinleyip, elinizi sobaya sürmek yerine o zamanda bungee jumping yapmaya gidebilirsiniz mesela?
(Bu sadece örnek olsun diye yazdığım bir mizansen)
Kısacası bağımlılıklar değil, bazen sadece güven, tecrübe, içtenlik temelli bağlar sebebiyle yapar insanlar bunu.
Bir de ailenin kendi dinamikleri vardır. Ailecek görüşüp karar almak, bunu uygulamak kötü bir şey değil. Ailenin bir parçası olmamız kendi hayatımız olmayacağı anlamına gelmez. Sadece kendi hayatımızı yaşarken onlara da fikir söyleme serbestisi verdiğimizi gösterir ki bu son derece hoş ve olgun bir davranıştır.
"Ailesinin sözünden cikmiyor" diye bakmak yerine ailesinin tecrübelerinden faydalanıyor diye baksaniz olaya?
Ebeveynlerimizin hayat tecrübesi bizden fazla. Bunun için her ortama girmiş, yüzlerce insan tanımış olmalarına gerek yok. Hayatları boyunca yaşadıkları gün, gördükleri olay, tanıdıkları insan sayısı matematik olarak bizimkinden fazla.
Bazen anlamasak da bize gösterdikleri yoldan gitmek iyidir. O tecrübeleri biz yaşamadığınız için anlayamıyoruz zaten.
Bu sürekli korunaklı bir alanda kalmamızı, kendi deneyimlerimizi edinmememizi gerektirmez. Sadece bazı tecrübelerin sonu acı olacaksa ve daha önceden bunu kestiren/yaşayan varsa, bile bile lades dememizin önüne geçer.
O zamanı, enerjiyi, parayı, duyguyu daha hoş deneyimler edinmek için kullanabiliriz böylece.
Ornegin; -oğlum sobaya dokunma elin yanar.
-size ne, benim hayatım, yanacaksa benim elim yanacak, kendi param var yanarsa gider tedavi olurum... bla bla...
Ne gerek var böyle bir durumu yaşamaya. Bazen yapacagimiz hareketin sonuçları bu kadar da belli olmaz ne yazik ki...
Inatlasmak yerine sözlerini dinleyip, elinizi sobaya sürmek yerine o zamanda bungee jumping yapmaya gidebilirsiniz mesela?
(Bu sadece örnek olsun diye yazdığım bir mizansen)
Kısacası bağımlılıklar değil, bazen sadece güven, tecrübe, içtenlik temelli bağlar sebebiyle yapar insanlar bunu.
Bir de ailenin kendi dinamikleri vardır. Ailecek görüşüp karar almak, bunu uygulamak kötü bir şey değil. Ailenin bir parçası olmamız kendi hayatımız olmayacağı anlamına gelmez. Sadece kendi hayatımızı yaşarken onlara da fikir söyleme serbestisi verdiğimizi gösterir ki bu son derece hoş ve olgun bir davranıştır.
0
@der meister yoo sığır olduklarını ima etmedim asla. çevremin nerdeyse tamamı böyle dedim, buna çok yakın arkadaşlarım dahil. bu toplumsal bir olgu. maddi imkansızlığı falan gerçekten anlıyorum ama bir kere bile "ama baba ben bunu yapmak istiyorum" ya da "anne hayır bunu istemiyorum" gibi cümle bile kuramamaktı benim kastım. mesela bunu geçmişte deneyip hiçbir şeyi değiştirmediğini görünce artık akışına bırakan arkadaşım da var. çok trajik buluyorum. aslında birisi hayatını yaşarken, kendi seçimlerini yaparken yine ailesi onu kapıda "HUAEEOO ABİM/OĞLUŞUM GELMİŞ ALLAHUEKBER WOHOO" diye karşılayabilmeli? bana çok basit geliyor bu? gidip oroin içelim, pogo yapalım demiyorum zaten ama türkiye'deki ilişkilerin salt saygı/sevgi yerine "karşılıklı" olması canımı sıkan. çoğu kişi ailesinin onun için en iyisi olacağını düşündüğü şeyin aslında en iyisi olmayabileceğini aklına getirmiyor ya da en iyisi olacak şekilde programlanıyorlar. aman ne bileyim, fak dı sistım.
0
Size daha sonu bir örnek vereyim. 35 yasindayim. 17 yaşından beri ailemden ayrı yaşıyorum. Çalışıyorum, evliyim, hatta bir de oğlum var.
Son derece demokratik bir ailede büyüdüm.
Gecenlerde baska bir sehirde yasayan babamlari ziyarete, yalniz gittim; bir akşam dışarı çıkacaktım. Babam "çıkma, evde otur." Dedi. Peki, deyip oturdum.
Nedenini bilmiyorum; sorgulamadım. Ama bana 17 yaşında bile gitme, demeyen babam bunu 35 yaşında yapıyorsa vardır bir bildiği. Sorgulamaya, tartışmaya gerek yok.
Belki (huyu değil ama kız babası iste) kıskandı beni. Hepimiz insaniz ve bazen olmadık tepkiler verebiliriz.
Ya da belki gerçekten yoktu bir sebebi; sadece yanında olayim istedi.
Değmez mi buna???
Bence değer. Buna "aile olmak" diyorum ben. Siz "kendi başına karar alamamak ya da maddi bağımlılık olarak" bakabilirsiniz tabii, bilemem.
Bu benim penceremden görünen...
Son derece demokratik bir ailede büyüdüm.
Gecenlerde baska bir sehirde yasayan babamlari ziyarete, yalniz gittim; bir akşam dışarı çıkacaktım. Babam "çıkma, evde otur." Dedi. Peki, deyip oturdum.
Nedenini bilmiyorum; sorgulamadım. Ama bana 17 yaşında bile gitme, demeyen babam bunu 35 yaşında yapıyorsa vardır bir bildiği. Sorgulamaya, tartışmaya gerek yok.
Belki (huyu değil ama kız babası iste) kıskandı beni. Hepimiz insaniz ve bazen olmadık tepkiler verebiliriz.
Ya da belki gerçekten yoktu bir sebebi; sadece yanında olayim istedi.
Değmez mi buna???
Bence değer. Buna "aile olmak" diyorum ben. Siz "kendi başına karar alamamak ya da maddi bağımlılık olarak" bakabilirsiniz tabii, bilemem.
Bu benim penceremden görünen...
0
kurnaz
güncel olarak aşağıdaki diziler sevmiş----->Stranger things, Childhoods end, the last ship ,wayward pines, how to get away from murder, madam secretary , the blacklist, suits, secret & lies, silicon valley,better call saul, Forever, 11.22.63, the night manager.insana hangi dizileri önerirsiniz?
güncel olarak aşağıdaki diziler sevmiş----->
Stranger things, Childhoods end, the last ship ,wayward pines, how to get away from murder, madam secretary , the blacklist, suits, secret & lies, silicon valley,better call saul, Forever, 11.22.63, the night manager.
insana hangi dizileri önerirsiniz?
Stranger things, Childhoods end, the last ship ,wayward pines, how to get away from murder, madam secretary , the blacklist, suits, secret & lies, silicon valley,better call saul, Forever, 11.22.63, the night manager.
insana hangi dizileri önerirsiniz?
0
@liyakat
yok ama şu anda zaten listemdeki tek aday o. ondan dolayı eklemeler yapmak istiyorum bu listeye.
yok ama şu anda zaten listemdeki tek aday o. ondan dolayı eklemeler yapmak istiyorum bu listeye.
0
izlemediysen taken'ı da izleyebilirsin bence, taken çok güzel dizi ya niye kimse izlemiyo anlamıyorum :(
0
@fragile
humansı seyrettim, kötü değil ama sarmadı.
black mirror-yazdım listeye
utopia-hiç sevmedim
@liyakat
taken- bakayım bi. liam neeson'ın kızını mı kaçırıyolar gene :)
@eren
better call saul seyretmek yeterince açık cevap bence :))
humansı seyrettim, kötü değil ama sarmadı.
black mirror-yazdım listeye
utopia-hiç sevmedim
@liyakat
taken- bakayım bi. liam neeson'ın kızını mı kaçırıyolar gene :)
@eren
better call saul seyretmek yeterince açık cevap bence :))
0
the get down, vinyl (bu ikisi 70'ler müzik endüstrisini anlatıyor), halt and catch fire (silicon valley tadında ama komedi değil), mad men (40'lar-70'ler reklam endüstrisi/suits tadında)
0
The night manager'ı sevdiysen the honourable woman'ı tavsiye ederim. 8 bölümlük ingiliz mini seri. Giderek artan temposu vs. baya güzel. Fragmanı da spoilerlı.
0
1990 was a bad year
istanbul'da her şey'in bir yeri var, nikah elbiselerinin de bir adresi var mı?
istanbul'da her şey'in bir yeri var, nikah elbiselerinin de bir adresi var mı?
0
kadıköy opera pasajı payetli allı dallı abiyeler de var, sade düz beyaz şık nikah elbiseleri de. her dükkanın farklı konsepti var, sabırla gezince mutlaka size uygun olanı bulabiliyorsunuz.
0
winston insani
MerhabalarBu aralar herkes bu diziden bahsediyor. Gerçekten bu kadar iyi mi? Edit: Perişan etmişsiniz duyuruyu alacağınız olsun :)
Merhabalar
Bu aralar herkes bu diziden bahsediyor. Gerçekten bu kadar iyi mi?
Edit: Perişan etmişsiniz duyuruyu alacağınız olsun :)
Bu aralar herkes bu diziden bahsediyor. Gerçekten bu kadar iyi mi?
Edit: Perişan etmişsiniz duyuruyu alacağınız olsun :)
0
Ben sevdim atmosferi güzel,teknik anlamda yuyuzeysel. Standart kullanıcılar için merak uyandırabilir.
Networkcuyum
Networkcuyum
0
Bence de kötü değil ama overrated. İncicaps tayfası falan ergenliğin zirvesinde ben gizemliyim ayağına yatan bebeler seviyo bunu.
0
ilk başlarda güzel gelip sonra bayan dizilerden bana kalırsa. deneneybıl.
0
Çoook. kendi başlığında bir sürü entry'im var. o dizinin yaşattığı kafayı başka bir dizide bulamadım. sezonu bitirince loop'a alacağım, yeni sezon gelene kadar izleyeceğim. her hafta damardan aldığım sağlam bir malmış gibi geliyor bana.
diğer taptığım 2 diziyi söyleyeyim;
Person of interest
Battlestar Galactica
diğer taptığım 2 diziyi söyleyeyim;
Person of interest
Battlestar Galactica
0
teknik anlamda yuzeyselmis adafsfafsfa
bunu diyen adam da sanirsin kevin mitnick
mr robot bugune kadar "hacking" ile alakali en gercek dizidir.
gordugunuz tum ekranlardaki veriler, programlar vs gercekten o hack yapilirken kullanilan seyler.
bunu diyen adam da sanirsin kevin mitnick
mr robot bugune kadar "hacking" ile alakali en gercek dizidir.
gordugunuz tum ekranlardaki veriler, programlar vs gercekten o hack yapilirken kullanilan seyler.
0
gorsel ve sinemasal dil olarak basarili. breaking bad, better call saul tadi aliyorum biraz.
mevzu olarak bazi dialoglar anlam olarak cok fazla tekrarliyor kendi acimdan. o sebeple bazi sahneler sikici geliyor.
mevzu olarak bazi dialoglar anlam olarak cok fazla tekrarliyor kendi acimdan. o sebeple bazi sahneler sikici geliyor.
0
programcı olmak ile alakası yok içindekiler çok sıra dışı ve güzel, ama bu zamana kadar filmlerde, dizilerde bilgisayar oynar gibi hack yapanları gördükten sonra buradaki kod ve işleyişin gerçek olması düzgün bir hava katıyor.
0
ortamlarda ne kadar rate ediyolar bilmiyorum ama farkli bir dizi oldugu kesin. kotu yada overrated degil. kesinlikle izlenir.
yazilimci olarak bazi teknik sahneleri daha iyi anliyor olmak ekstra guzel oluyor, cunku ceviride sicabiliyorlar.
sezon 2'de feci bir tirmanis yakaladi, belki de son bolumlerdi olanlardan oturu o kadar konusuluyor ki baya baya konusulmucak gibi degil.
yazilimci olarak bazi teknik sahneleri daha iyi anliyor olmak ekstra guzel oluyor, cunku ceviride sicabiliyorlar.
sezon 2'de feci bir tirmanis yakaladi, belki de son bolumlerdi olanlardan oturu o kadar konusuluyor ki baya baya konusulmucak gibi degil.
0
rentts'e katiliyorum, hacking uzerine en gercek yapim olabilir. programcilikla ilgisi yok elbette cunku hacking'in programcilikla ilgisi yok. islerin nasil dondugunu gayet guzel anlatiyorlar. sinema dili siradisi. izleyiciyi surekli yabancilastirdigindan kimi insanlarin sevemedigi oluyor. bense aksine, yabancilastigim anlardan cok keyif almisimdir. izlerken iyi takip etmek gerekiyor ki olanlari anlayabilin. kimi zaman ergenlestigi oluyor cunku gercekte olan da bu, o yuzden.
ayrica overrated denmis ancak kimler overrate ediyor anlayamadim. oyle delicesine hakkinda konusulan bir dizi degil ki. tam olarak hak ettigi ilgiyi goruyor. ikinci sezonunu ilkinden daha iyi buluyorum.
ayrica overrated denmis ancak kimler overrate ediyor anlayamadim. oyle delicesine hakkinda konusulan bir dizi degil ki. tam olarak hak ettigi ilgiyi goruyor. ikinci sezonunu ilkinden daha iyi buluyorum.
0
ha bir de içinde Darlane ve bacakları diye 2 güzel öğe barındırmakta. :) Tyrell'ın hatunu da tarzı ile hoş. Angela sıkabilir. keşke ölse dediklerimden...
0
Bilgisayar, kodlama, girişimcilik ilgili her diziyi izleyen biri olarak elbette Mr. Robot'u izliyorum ama seviyorum denemez. Akıl hastalığını her meslekle harmanladıkları gibi bu dizide de kodlamayla/hackerlıkla harmanlamışlar işte. Yoksa bilindik hikaye. O yüzden klişe geliyor.
0
rivulet
Vinyl ve The Get Down'a bayılıyorum. Başka var mıdır böyle yoksa bunlar tek mi? Müzik endüstrisini anlatmasa da olur ama bayık olmamalı. Bu ikisine benzer ama farklı bir yakın dönemi anlatan da olur en kötü.
Vinyl ve The Get Down'a bayılıyorum. Başka var mıdır böyle yoksa bunlar tek mi? Müzik endüstrisini anlatmasa da olur ama bayık olmamalı. Bu ikisine benzer ama farklı bir yakın dönemi anlatan da olur en kötü.
0
(bkz: that '70s show)
yani hikaye 70lerde geçiyor adından da anladığın gibi bama gündelik olaylardan oluşan sitcom tarih bazlı bir şey arıyorsan pek önermem.
yani hikaye 70lerde geçiyor adından da anladığın gibi bama gündelik olaylardan oluşan sitcom tarih bazlı bir şey arıyorsan pek önermem.
0
the get down'ı ilk defa duyuyorum ona bakarım
roadies izlemeye başlamıştım konu fikir güzel ama işlenişi çok tırt, güzel yanları şarkı keşfetmek ve bazı bölümlerdeki misafir müzisyenler, lindsey buckingham, jim james, eddie vedder
www.imdb.com
bir de sex&drugs&rock&roll var ( 2. sezon sonunda iptal edilmiş )
www.imdb.com
roadies izlemeye başlamıştım konu fikir güzel ama işlenişi çok tırt, güzel yanları şarkı keşfetmek ve bazı bölümlerdeki misafir müzisyenler, lindsey buckingham, jim james, eddie vedder
www.imdb.com
bir de sex&drugs&rock&roll var ( 2. sezon sonunda iptal edilmiş )
www.imdb.com
0
@thecoolestdude onun sadece ilk 5 dksına dayanabilmiştim :(
@freebird ben de roadies'i ilk kez duyuyorum, bakacağım. diğerine de başlamıştım ama 2 bölüm sonra çok tırt gelmişti.
@freebird ben de roadies'i ilk kez duyuyorum, bakacağım. diğerine de başlamıştım ama 2 bölüm sonra çok tırt gelmişti.
0
roadies olayın meraklısı için keşke biraz daha detaya girseydi, şovun arkasındaki müzik teknisyenlerinin ruhunu yansıtmaya çalışıyorlar ama beceremiyorlar, bu haliyle sabun köpüğü gibi pembe dizi havasında
bu ara bir de biyografik filmler var
miles davis
www.imdb.com
chet baker
www.imdb.com (bu baya iyiymiş)
hank williams
www.imdb.com
frank zappa
www.imdb.com ( biraz daha documentary sanırım)
bu ara bir de biyografik filmler var
miles davis
www.imdb.com
chet baker
www.imdb.com (bu baya iyiymiş)
hank williams
www.imdb.com
frank zappa
www.imdb.com ( biraz daha documentary sanırım)
0
dellamortedellamore
imkanınız olsa hangi ülkede yaşamak isterdiniz ve neden o ülkede yaşamak isterdiniz
imkanınız olsa hangi ülkede yaşamak isterdiniz ve neden o ülkede yaşamak isterdiniz
0
ingiltere sis yağmur kasvetli havalar sürekli sohbahar bunlar yeter de artar
0
Almanya, fransa, italya, kanada, ingiltere.
İnsanların beni tanımadığı bir yerde yaşamak istiyorum. Sokaklarda türkçe şarkılar söyleyeyim ama kimse anlamasın istiyorum.
Malım.
İnsanların beni tanımadığı bir yerde yaşamak istiyorum. Sokaklarda türkçe şarkılar söyleyeyim ama kimse anlamasın istiyorum.
Malım.
0
Hollanda veya Japonya.
Avusturalyada evde örümcek besliyorsunuz, yılan besliyorsunuz :D
Avusturalyada evde örümcek besliyorsunuz, yılan besliyorsunuz :D
0
tamamen kültür şoku yaşayacağım bir yere gitmek isterdim...avrupa kültür olarak tanıdık ve memleketten de çokca tanıdık var..japonya, çin olabilir..
0
italya olabilir insanlarını ve bazı şehilerini çok çok sevdim. kültürlerine bayılıyorum:)
amerika olabilir mesleğimi geliştirmem açısından iyi bir ülke.
amerika olabilir mesleğimi geliştirmem açısından iyi bir ülke.
0
ingiltere, isveç, italya, estonya, rusya.
ingiltere: futbol dolayısıyla sempatim var ingiltere'ye. ne bileyim 20 yıllık bristol city kombinelisi tonton bi amca olmak isterdim 50 sene sonra. bol bol sosis, yumurta, kızartma yiyip bira içer, şişerdim. sabah iş, akşam pub-maç qeyfi. ooh.
isveç: spesifik olarak lulea'da yaşamak istiyorum, kuzeyde. buraya da buz hokeyinden aşinayım. çok mutlu olurdum herhalde. şehir küçük, en sevdiğim şeylerden birinin (buz hokeyi) en alasını yapıyorlar, soğuk, karanlık... şahane. mutlu olurdum burada. güney taraflarında mülteciler yüzünden bissürü mevzu çıkıyo, bi tarafta ruh hastası pakistanlısı diğer tarafta aşırı sağcı isveçlisi... kuzey daha sakindir diye tahmin ediyorum.
italya: italyan dili ve edebiyatı okuyorum, öyle ÖLÜRÜM İTALYAM durumu yok ama seviyorum kerataları, ne bileyim torino-cuneo taraflarında karı kışı sanayisi olan nispeten evropaaai bi italyan ilinde yaşamak isteyebilirdim sanırım.
estonya ve rusya uzun hikaye, üşeniyom. listeyi rastgele yaptım bu arada sevgi sırasına değil. sevgi sırası olsa isveç-estonya-rusya diye giderdi sanırım.
ingiltere: futbol dolayısıyla sempatim var ingiltere'ye. ne bileyim 20 yıllık bristol city kombinelisi tonton bi amca olmak isterdim 50 sene sonra. bol bol sosis, yumurta, kızartma yiyip bira içer, şişerdim. sabah iş, akşam pub-maç qeyfi. ooh.
isveç: spesifik olarak lulea'da yaşamak istiyorum, kuzeyde. buraya da buz hokeyinden aşinayım. çok mutlu olurdum herhalde. şehir küçük, en sevdiğim şeylerden birinin (buz hokeyi) en alasını yapıyorlar, soğuk, karanlık... şahane. mutlu olurdum burada. güney taraflarında mülteciler yüzünden bissürü mevzu çıkıyo, bi tarafta ruh hastası pakistanlısı diğer tarafta aşırı sağcı isveçlisi... kuzey daha sakindir diye tahmin ediyorum.
italya: italyan dili ve edebiyatı okuyorum, öyle ÖLÜRÜM İTALYAM durumu yok ama seviyorum kerataları, ne bileyim torino-cuneo taraflarında karı kışı sanayisi olan nispeten evropaaai bi italyan ilinde yaşamak isteyebilirdim sanırım.
estonya ve rusya uzun hikaye, üşeniyom. listeyi rastgele yaptım bu arada sevgi sırasına değil. sevgi sırası olsa isveç-estonya-rusya diye giderdi sanırım.
0
zaten yaşadığım ülke ve şehri çok seviyorum ama alternatif olarak
italya-floransa, roma
USA- California, boston
Almanya- Münih
Avusturya-Viyana
para mara derdim olmasa açık çekim olsa california sanırım.
italya-floransa, roma
USA- California, boston
Almanya- Münih
Avusturya-Viyana
para mara derdim olmasa açık çekim olsa california sanırım.
0
USA çünkü dünya ikiye ayrılır, aa hatta ayrılmaz bile lan dünya Amerika'dır bir de geri kalanı vardır...
0
Uzakdoğu'da herhangi bir yer olabilir. Malezya, Endonezya, Brunei hariç. Ha seyahat ederim ama yaşamam bu 3'ünde. Japonca ve Filipinler ilk 2 tercihim. Bunlar için yeni bi dil öğrenmem gerekmiyor :)
0
kisin hollanda-eindhoven, yazin danimarka-kopenhag.
kopenhag'in disinda bi yazlik evin olacak mis vallahi. havasi bunaltmiyor keyif veriyor.
kopenhag'in disinda bi yazlik evin olacak mis vallahi. havasi bunaltmiyor keyif veriyor.
0
taha1907
evet bu sorunun cevabı kesinlikle boğaziçi.bu konuda eminim ki herkes hemfikirdir.şimdi size neler olduğunu anlatıcağım. ben 3 sene önce odtü işletmeye girdim. ama sınavda sıçtığım için odtü oldu yoksa herkes benden boğaziçi bekliyordu. hazırlığı 1 sene de zar zor geçtim. bu arada dgs ile girdim. ya
evet bu sorunun cevabı kesinlikle boğaziçi.bu konuda eminim ki herkes hemfikirdir.
şimdi size neler olduğunu anlatıcağım. ben 3 sene önce odtü işletmeye girdim. ama sınavda sıçtığım için odtü oldu yoksa herkes benden boğaziçi bekliyordu. hazırlığı 1 sene de zar zor geçtim. bu arada dgs ile girdim. yani 4-5 sene önce benden bırak odtü işletmeyi kocaeli işletme bile beklemiyordu, bu çocuk okumaz diyorlardı.:)
daha sonra 1. sınıfa geçtim ama 1. sınıfı 2 kere okudum ortalamadan dolayı sonunda haziranda 2. sınıfa geçtim. bide yazın 2 tane ders aldım 2 side aa geldi çok şükür :) yani odtü de artık dersten kalsam bile sene uzamıcak.
gelelim öbür soruna. dgs yi bilenler bilir, baya kolay sınavdır. ben de içimde boğaziçi olduğu için hep her sene girerim. ama ilk sene puan kırıldı diğer sene de güzel geçmeediği için olmuyordu hiç birşey. bu sene lanet olsum ki tekrar girdim ve herkesin aksine sınavım mükkemmel geçti ! muhtemelen derece yapacağım ve boğaziçi işletme gelecek. ama acaip pişmanım :(
1) boğaziçine geçersem muhtemelen hazırlık sınavını geçemiyeceğim çünkü ingilizcem o kadar iyi değil odtü de bile ucu ucuna geçtim.
2) benim yaşım artık 23 ben hazırlık okumyak istemiyorum !! bırakın hazırlık okumayı 1 sınava bağlı sene uzayacak ve uzamayacak stresini bile çekmek istemiyorum çünkü bu yaşıma kadar çok stres yaşadım bu sınav olaylarından.
3) odtü de artık sistemi çözdüm sınıf tekrarı olması çok çok zor ve aksine ortalamamı yükseltip erasmus bile olabilir.
4) fakat boğaziçini kazanıp gitmemek bana çok koyacak belki senelerce pişmanlık hissedeceğim ama mantıklı düşününce odtü de kalmak daha iyi olcak gibi.
şimdi siz benim yerimde olsanız napardınız ?
keşke sınava girmeseydim ya, hatta önceki gün deli gibi içip 4-5 saatlik uykuyla sınava girdim hiç bu kadarını tahmin etmemiştim :(
lütfen bana odtüde kalmam için gaz verin yoksa 2-3 senemi boğaziçi uğruna yakacağım :(
artık CV'me boğaziçini kazandığım ekranın SS'ni koyarım hahaha
şimdi size neler olduğunu anlatıcağım. ben 3 sene önce odtü işletmeye girdim. ama sınavda sıçtığım için odtü oldu yoksa herkes benden boğaziçi bekliyordu. hazırlığı 1 sene de zar zor geçtim. bu arada dgs ile girdim. yani 4-5 sene önce benden bırak odtü işletmeyi kocaeli işletme bile beklemiyordu, bu çocuk okumaz diyorlardı.:)
daha sonra 1. sınıfa geçtim ama 1. sınıfı 2 kere okudum ortalamadan dolayı sonunda haziranda 2. sınıfa geçtim. bide yazın 2 tane ders aldım 2 side aa geldi çok şükür :) yani odtü de artık dersten kalsam bile sene uzamıcak.
gelelim öbür soruna. dgs yi bilenler bilir, baya kolay sınavdır. ben de içimde boğaziçi olduğu için hep her sene girerim. ama ilk sene puan kırıldı diğer sene de güzel geçmeediği için olmuyordu hiç birşey. bu sene lanet olsum ki tekrar girdim ve herkesin aksine sınavım mükkemmel geçti ! muhtemelen derece yapacağım ve boğaziçi işletme gelecek. ama acaip pişmanım :(
1) boğaziçine geçersem muhtemelen hazırlık sınavını geçemiyeceğim çünkü ingilizcem o kadar iyi değil odtü de bile ucu ucuna geçtim.
2) benim yaşım artık 23 ben hazırlık okumyak istemiyorum !! bırakın hazırlık okumayı 1 sınava bağlı sene uzayacak ve uzamayacak stresini bile çekmek istemiyorum çünkü bu yaşıma kadar çok stres yaşadım bu sınav olaylarından.
3) odtü de artık sistemi çözdüm sınıf tekrarı olması çok çok zor ve aksine ortalamamı yükseltip erasmus bile olabilir.
4) fakat boğaziçini kazanıp gitmemek bana çok koyacak belki senelerce pişmanlık hissedeceğim ama mantıklı düşününce odtü de kalmak daha iyi olcak gibi.
şimdi siz benim yerimde olsanız napardınız ?
keşke sınava girmeseydim ya, hatta önceki gün deli gibi içip 4-5 saatlik uykuyla sınava girdim hiç bu kadarını tahmin etmemiştim :(
lütfen bana odtüde kalmam için gaz verin yoksa 2-3 senemi boğaziçi uğruna yakacağım :(
artık CV'me boğaziçini kazandığım ekranın SS'ni koyarım hahaha
0
Tamam boğaziçi daha iyi ama odtü de boru değil yani. Bence riske etme,eğer ortalamanı yükseltebileceğine inanıyorsan boğaziçine mastera başvurursun. Hatta odtüde exchange programı dahilinde 1 dönem boğaziçinda okuma imkanı vardı diye hatırlıyorum,ico sayfasından bi bak ona bence.
Ha ama kafaya çok taktıysan,çok pişman olacağını düşünüyorsan,o zaman git boğaziçine. Toefla veya ieltse girip (ve iyi bir skorla tabiki) hazırlığı atlayabilirsin sanırım.
Ha ama kafaya çok taktıysan,çok pişman olacağını düşünüyorsan,o zaman git boğaziçine. Toefla veya ieltse girip (ve iyi bir skorla tabiki) hazırlığı atlayabilirsin sanırım.
0
5-10 yıl sonra "ulan gitseydik nolurdu acaba ya" diyecek misin, bu önemli bence. boğaziçi hep içinde ukde kalacak gibi geldi bana yazdıklarından, maddi olarak sıkıntı olmayacaksa 2-3 yıl insan hayatında çook uzun bir zaman dilimi değil
0
bana 5 sene önce sen odtü de okuyacaksın deseler ben h.... laan derdim. şimdi şımarıklık olmasın çok şükür odtü de okuyorum.
normalde 2-3 yılı hiç sıkıntı etmem ama normal dönemimde kilere göre zaten 3 sene kaybım oldu :( bu olmasa hiç düşünmezdim zaten.
normalde 2-3 yılı hiç sıkıntı etmem ama normal dönemimde kilere göre zaten 3 sene kaybım oldu :( bu olmasa hiç düşünmezdim zaten.
0
yatay geçiş de olsa ingilizce yeterlilik sınavına girmeni istiyorlar. toefl için malesef zamanım kısıtlı. maksimum 2 haftaya açıklanacak herşey.
0
ingilizcen kötü ise geliştirmek için bir nedenin olur işte. işletme mezunu olup zehir gibi ingilizce bilmek zorundasın sonuçta. ayrıca yaşın daha genç. boğaziçi ile kendine 'meydan okumuş' olup kendini geliştireceksin, bence git.
0
E ne güzel iste ingilizcen mezun olduğunda odtudekinden daha iyi olacak. İşine yaramayacak mi ingilizce?
0
kesinlikle boğaziçi bunu kız arkadaşı odtü işletmede ve hergün odtüye gidip gelen birisi olarak söylüyorum dikkate al
0
kuzenim boğaziçi'nde okurken onu ziyarete gidiyordum.
açık konuşacağım: gerek atmosferi, gerekse de öğrenci kalitesiyle gerçekten yok TR'de Boğaziçi gibi bir üniversite!
doğruya, doğru.
bence BOUN'a gitmelisin.
açık konuşacağım: gerek atmosferi, gerekse de öğrenci kalitesiyle gerçekten yok TR'de Boğaziçi gibi bir üniversite!
doğruya, doğru.
bence BOUN'a gitmelisin.
0
ben boğaziçi, arkadaşım odtü mezunu. aynı bölüm. 5 yıldır gözlemlediklerime göre odtü'deki eğitim boun'dan kat ve kat daha iyi. evet, aşırı zorluyorlar ama gerçekten çok birikimli bir şekilde ayrılıyorsun. öte yandan sosyal açıdan ve okulun ismi açısından boğaziçi'nde daha özgürsün. daha çok fırsatın oluyor, ufkun daha açık. odtü'deki insanların çoğunun devlette çalışmayı yere göğe sığdıramadıklarını gördüm. çünkü ankara ortamı. boğaziçi insanı daha çok özel sektöre yönlendiriyor ve işletme okuyacaksan bu açıdan daha iyi tabi. yine diğer yandan odtülü odtüllüyü daha çok kolluyor.
herkes boğaziçi ortamı falan demiş de ben odtü'nün ortamını daha çok sevmiştim.
boğaziçi'ni isteme nedeninin sırf ukte olduğunu düşünüyorum. özel sektör hırsın varsa her iki okulda da çok iyi yerlere gelebilirsin. boğaziçi'nin aman aman bir şeyi yok bana sorarsan. düzenli aralıklarla birbirimize ego tatmini yapıyoruz işte. en nihayetinde mezun olunca bebek bezi falan pazarlıyoruz, bu neyin havası 5 yıldır çözemedim.
ama farklı şeyler yapmak istiyorsan; çevre edinmek, nokta atışı insanlarla tanışmak istiyorsan boğaziçi ismi kesinlikle daha çok kapı açar. yaşını falan da takma.
you decide.
herkes boğaziçi ortamı falan demiş de ben odtü'nün ortamını daha çok sevmiştim.
boğaziçi'ni isteme nedeninin sırf ukte olduğunu düşünüyorum. özel sektör hırsın varsa her iki okulda da çok iyi yerlere gelebilirsin. boğaziçi'nin aman aman bir şeyi yok bana sorarsan. düzenli aralıklarla birbirimize ego tatmini yapıyoruz işte. en nihayetinde mezun olunca bebek bezi falan pazarlıyoruz, bu neyin havası 5 yıldır çözemedim.
ama farklı şeyler yapmak istiyorsan; çevre edinmek, nokta atışı insanlarla tanışmak istiyorsan boğaziçi ismi kesinlikle daha çok kapı açar. yaşını falan da takma.
you decide.
0
28 yaşındayım. Boğaziçi ne dgs ile girdim ve bu yıl hazırlık okudum. Şimdi okulu bırakmam gerektiği için çok üzgünüm. Boun dan başka Ankara ve İstanbul'da 5 farklı okulda okuma Fırsatım oldu. Boun bir başka.
0
Boğaziçiliyim. Hazırlık sınavının abartıldığı kadar zor olduğunu düşünmüyorum. Hazırlık okumama rağmen nerdeyse hiç derslere gitmeyip 2 ay kadar sınava çalışarak geçmiştim ki ingilizcem pek iyi durumda değil gibiydi. Daha önce hazırlık okumuş biri en azından gramere hakimdir ki geriye listening ve reading pratiği yapıp vocabulary geliştirmek kalıyor. Ayrıca baba parası yemeyeceksen iyi olmayan bir ingilizceyle işletme mezunu olarak yapılabilecek çok iyi şeyler yoktur diye tahmin ediyorum. Hem hazırlık okusan bile muhtemelen bölümde saydıracağın dersler olacak, ordan telafi edersin.
0
Resmi 27 gayriresmi 28 yaşında bir Boğaziçi işletme mezunu olarak boğaziçi işletmeyi tavsiye ederim. Asıl pişmanlığı üniversitede düzgün ingilizce öğrenemediğin için yaşayacaksın, bu yüzden boğaziçi ne gelip biraz kas, Proficiency yi geç ve işletmeden nnnneffffrrreeeeetttt eden beni bile işletme sevdalısı haline getiren bölümü bitir. Odtüde sistemi çözdüysen bizde de çözersin.
0
rivulet
Universiteye gecmeden once acayip kararli ve ne istedigini bilen biriyken universiteden sonra her seyi goreyim illa karar veririm dedim. Cok iyi bir universitede Iibf fakultesinde sozel bir bolum okudum. Yazi yetenegim oldugu icin icerik yazma ve sosyal medyaya yoneldim. Bunlar eglenceli gorunse de
Universiteye gecmeden once acayip kararli ve ne istedigini bilen biriyken universiteden sonra her seyi goreyim illa karar veririm dedim. Cok iyi bir universitede Iibf fakultesinde sozel bir bolum okudum. Yazi yetenegim oldugu icin icerik yazma ve sosyal medyaya yoneldim. Bunlar eglenceli gorunse de bir yerden sonra sıktı. 3 sene boyunca istisnasiz calistim ama bolumumle ilgili cok iyi bir firsati degerlendirmedim (su an biraz pismanim). Su an sans eseri gectigim pazarlama departmaninda kovulmayi bekliyorum. Hem isi sevmedim hem de mezuniyet stresinden dolayi cok iyi performans gosteremedim. Sosyal acidan da uyum saglayamadigim icin (nefret ettim corporate samimiyetsizliginden) cok sevilmedim.
3 sene sonunda kafa ve ruh olarak cok yorgunum ama kovulmayi da kaldiramayacagimi hissediyorum. Ozguven olarak cok dusurucu bir durum. Kafam o kadar net degil ki o kadar. Akademisyenligin benim icin oldugunu dusunmuyorum ama yurtdisinda yasama hayalimden dolayi neden olmasin diyorum. Bilisime hala ilgim var, Berlin'de startuplara mi basvursam diyorum ama onlara da alinirsam sosyal medyaya falan alinirim. Bu saatten sonra bolumumle ilgili islere nasil adim atacagimi da kestiremiyorum. Ote yandan dil kursuna bile olsa yurtdisina cekip gidesim var. Hatta cesaret edebilirsem kendi girisimimi bile yapmak istiyorum. Maddi durumum ortalama.
Biraz ic dokme gibi oldu ama siz de boyle hissetmis miydiniz mezun olunca? Ne yapayim ben?
Kadinim.
3 sene sonunda kafa ve ruh olarak cok yorgunum ama kovulmayi da kaldiramayacagimi hissediyorum. Ozguven olarak cok dusurucu bir durum. Kafam o kadar net degil ki o kadar. Akademisyenligin benim icin oldugunu dusunmuyorum ama yurtdisinda yasama hayalimden dolayi neden olmasin diyorum. Bilisime hala ilgim var, Berlin'de startuplara mi basvursam diyorum ama onlara da alinirsam sosyal medyaya falan alinirim. Bu saatten sonra bolumumle ilgili islere nasil adim atacagimi da kestiremiyorum. Ote yandan dil kursuna bile olsa yurtdisina cekip gidesim var. Hatta cesaret edebilirsem kendi girisimimi bile yapmak istiyorum. Maddi durumum ortalama.
Biraz ic dokme gibi oldu ama siz de boyle hissetmis miydiniz mezun olunca? Ne yapayim ben?
Kadinim.
0
Tecrübeli biri olarak söylüyorum; direk askere git. Hem aradan çıkarmış olursun, hem "askerliğini yapmış" personel arayan iş yerlerine başvurabilirsin hem de daha sonra neler yapabileceğini planlayacagin uzun bir süre olur önünde.
0
Senin için maddi manevi optimum hayat kalitesini sağlayacak olanı seçtikten sonra ucundan da olsa başlaman gerekiyor, kararsız kalarak geçirdiğin her dakika zarar.
0
senin yasinda yasanan panik duygusunun normal olduguna inaniyorum ve evet ben de boyle hissetmistim. Zira bir an once okulu bitirip is hayatina atilma gerekliliginin pompalandigi, surekli 'bilmem kim bilmem ne yapmis' diye bitmek bilmeyen cumleler duydugumuz, gercekten ne istedigimizi dusunmeye/anlamaya firsat bulamadigimiz bir ulke turkiye. ancak daha yasin cok genc, kovulmakla da hicbir sey olmaz merak etme, dunyanin sonu degil, hatta tazminat alip onu degerlendirebilirsin belki. farkli seyler denemek guzel, yavas yavas ne istemedigini gorerek ne istedigini bulursun. sakin ol, gercekten bu donem geciyor, kafandaki soru isaretleri yavas yavas dagiliyor ve daha net sekilde gormeye basliyorsun. imkanin varsa dil kursu guzel bir fikir sonra da bolumunle ilgili olarak uygun fiyatli 3-6 aylik kurslara/sertifika programlarina devam edebilirsin gittigin yerde, ilgi duydugun alanlari kesfedersin.
0
Olsun genede askere git:)
Kovulma meselesini gercekten kafana takma,uyusamadiginiz icin ayriliyorsunuz.sevip kendini kaybedecegin bir yer olsa boyle olmazdi ama zaten sevmedigin bir yer.cokta seyetme oyle:)
Cik once guzel bir dinlen,tatil icin guzel zaman ,tatil yap,kitap oku ve neler yapabilecegini dusun.notlarini al.bundan sonra ne yapacagina karar ver.tak sirt cantani yola cik.en relaks pozlarini sayfanda paylas,isyerindeki insanlari dusunmeye sevket,huzurlari bozulsun:)
Kovulma meselesini gercekten kafana takma,uyusamadiginiz icin ayriliyorsunuz.sevip kendini kaybedecegin bir yer olsa boyle olmazdi ama zaten sevmedigin bir yer.cokta seyetme oyle:)
Cik once guzel bir dinlen,tatil icin guzel zaman ,tatil yap,kitap oku ve neler yapabilecegini dusun.notlarini al.bundan sonra ne yapacagina karar ver.tak sirt cantani yola cik.en relaks pozlarini sayfanda paylas,isyerindeki insanlari dusunmeye sevket,huzurlari bozulsun:)
0
İçerik yazma işi sömürü üzerine kurulu.
100 kelime 1-1,5 lira nedir abi. Günde 12 bin kelimeden fazla yazamazsın, 120 lira günde hiç bir şey, o da full iş buldun yani.
100 kelime 1-1,5 lira nedir abi. Günde 12 bin kelimeden fazla yazamazsın, 120 lira günde hiç bir şey, o da full iş buldun yani.
0
Bu arada kassiopedia cok guzel aciklamis,
Isyeri evraklarin duruyorken vize islerini hallet,daha kolay olur.
Isyeri evraklarin duruyorken vize islerini hallet,daha kolay olur.
0
@kaddiopea hic gecmeyecekmis gibi gercekten. Dil kursu olabilir belki. Umarim depresyona girmeden cikabilirim bu surecten.
0
İşten kovulmak özgüven kırıcı bir şey olmamalı. Bu karşılıklı bir durum. Siz onların işini yapıyorsunuz, onlar da size para veriyorlar. Size artık bu işi yapma diyerek kapıyı göstermeleri o işi yapamadığınız anlamına gelmez. Başka bir işe başvurun şimdilik.
0
Sevmediğiniz bir işte sergilediğiniz performansınızın ve kovulacağınızın bilindesiniz zaten; bunun sizi manen çökertmesine kesinlikle izin vermeyin. Bir tecrübedir diyin ve geçin. Sonrası için de içinizde en ağır basan tarafı -illa ki öyle bir taraf vardır- dinleyin.
0
www.cafetur.com
Önce istifa et, sonra bu tarz bi on günlük bi tura git, geldiğinde spora başla, manita yap, ailenle takıl, yol haritası yap.
Sonra o haritaya göre bulabildiğin bir işe başvur.
Önce istifa et, sonra bu tarz bi on günlük bi tura git, geldiğinde spora başla, manita yap, ailenle takıl, yol haritası yap.
Sonra o haritaya göre bulabildiğin bir işe başvur.
0
Ben de Haziran'da mezun oldum. Ve bilerek sadece tatile yoğunlaştırdım kendimi. Eğer kendine tanıyacak zamanın varsa balıklama bir işe atlamak yerine düşünmelisin.
0
Aşağı yukarı neredeyse aynı şeyleri yaşadım yakın geçmişte. Toparladım bir yola girdim ben artık o açıdan memnunum ama biraz zaman ve baya büyük psikolojik mücadeleler aldı bu noktaya gelebilmem.
Sana söyleyebileceğim tek şey sabırlı ol ve tırmala. Tırmala ya sonuna kadar saldır. Oluyor yani eninde sonunda bir şekilde bir şey oluyor. Oldu çünkü yani hikaye değil. 3 tane 5 tane 55 tane yer olmayabilir ama bir şeyler elbet bir noktada değişiyor.
Seni gerçekten çok çok iyi anlıyorum. Gel arada bunalırsan falan anlat, ne bileyim birinin fikrine falan ihtiyacın olursa, herhangi bir şey için yaz. Herkesle konuşulmuyor bu olaylar çünkü.
Başarılar
Sana söyleyebileceğim tek şey sabırlı ol ve tırmala. Tırmala ya sonuna kadar saldır. Oluyor yani eninde sonunda bir şekilde bir şey oluyor. Oldu çünkü yani hikaye değil. 3 tane 5 tane 55 tane yer olmayabilir ama bir şeyler elbet bir noktada değişiyor.
Seni gerçekten çok çok iyi anlıyorum. Gel arada bunalırsan falan anlat, ne bileyim birinin fikrine falan ihtiyacın olursa, herhangi bir şey için yaz. Herkesle konuşulmuyor bu olaylar çünkü.
Başarılar
0
ben de
selam. 2004 girisli bir ögrenci, lisanstaki son sınavına 2009'da giriyor ve birkaç dersi kala okula ara veriyor. o günden bu güne sınava girmemiş hiç. 2013/2014 güz döneminde kayıt yenileme yapmış sadece. 2014'te çıkan yasada diyor ki, 4 yıllık lisans eğitimini 7 yılda bitirmeyen atılır. ek maddede
selam.
2004 girisli bir ögrenci, lisanstaki son sınavına 2009'da giriyor ve birkaç dersi kala okula ara veriyor.
o günden bu güne sınava girmemiş hiç. 2013/2014 güz döneminde kayıt yenileme yapmış sadece.
2014'te çıkan yasada diyor ki, 4 yıllık lisans eğitimini 7 yılda bitirmeyen atılır. ek maddede de 2014'ten önce kayıtlı olanlar için süreç yasa yürürlük tarihinden itibaren işler tarzı bir madde var.
sorum şu:
2004'te başlayan kişi 7 yılını 2011'de doldurduğu için okuldan atılmış mıdır yoksa 2014'ün üzerine 7 yıl eklenmiş haliyle 2021'den önce mezun olması mı gerekir?
teşekkürler.
2004 girisli bir ögrenci, lisanstaki son sınavına 2009'da giriyor ve birkaç dersi kala okula ara veriyor.
o günden bu güne sınava girmemiş hiç. 2013/2014 güz döneminde kayıt yenileme yapmış sadece.
2014'te çıkan yasada diyor ki, 4 yıllık lisans eğitimini 7 yılda bitirmeyen atılır. ek maddede de 2014'ten önce kayıtlı olanlar için süreç yasa yürürlük tarihinden itibaren işler tarzı bir madde var.
sorum şu:
2004'te başlayan kişi 7 yılını 2011'de doldurduğu için okuldan atılmış mıdır yoksa 2014'ün üzerine 7 yıl eklenmiş haliyle 2021'den önce mezun olması mı gerekir?
teşekkürler.
0
Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten bir gün önce bile üniversiteye kayıt olduysa yasanın eski hali işler diye biliyorum. Eğer eski yasa okuldan atılmaz, istediği kadar okur diyorsa atılmaz. Eğer yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra üniversiteye kayıt olduysa evet atılmıştır. Atılıp atılmadığını e-devletten veya okulun öğrenci işlerinden rahatlıkla öğrenebilir.
Bu arada 2011'de atılmış olsa bile tam da 2011'de bu nedenle üniversiteden atılanlara af gelmiş. Haberi olmadan okula tekrar kaydı alınmış bile olabilir. Ama süreci hiç takip etmediyse belki yapması gereken işlemleri yapmamıştır, af işlememiştir.
Bu arada 2011'de atılmış olsa bile tam da 2011'de bu nedenle üniversiteden atılanlara af gelmiş. Haberi olmadan okula tekrar kaydı alınmış bile olabilir. Ama süreci hiç takip etmediyse belki yapması gereken işlemleri yapmamıştır, af işlememiştir.
0
“GEÇİCİ MADDE 67 – Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte yükseköğretim kurumlarında kayıtlı olan öğrenciler bakımından azami sürelerin hesaplanmasında, daha önceki öğrenim süreleri dikkate alınmaz.
yasa kasım 2014'te yürürlüğe girmiş. son harç yatırılan tarih mart 2014.
yani kasım ayını kapsayan döneme harç yatırılmamış. harç yatırmasak da kayıtlı olunuyor di mi üniversiteye? bu maddeden faydalınıyor yani?
yasa kasım 2014'te yürürlüğe girmiş. son harç yatırılan tarih mart 2014.
yani kasım ayını kapsayan döneme harç yatırılmamış. harç yatırmasak da kayıtlı olunuyor di mi üniversiteye? bu maddeden faydalınıyor yani?
0
2004 yılındaki hakların ne ise lehine bir durum olmadığı sürece aynen geçerlidir. Hukuki olarak böyle olması lazım.
0
body electric
Var mı?Reddit, quora gibi değil de daha çok sohbet tarzı siteler var mı kullandığınız?Maksat dil gelişsin, taze tutulsun
Var mı?
Reddit, quora gibi değil de daha çok sohbet tarzı siteler var mı kullandığınız?
Maksat dil gelişsin, taze tutulsun
Reddit, quora gibi değil de daha çok sohbet tarzı siteler var mı kullandığınız?
Maksat dil gelişsin, taze tutulsun
0
Dil için HelloTalk diye bir app var. Öğrendiğin dili seçiyorsun, o dili konuşan nativeleri çıkarıyor. İster yazılı, ister sesli chat yapıyorsun. Karşındaki kişinin dediğini anlamazsan transkripsiyona döküyor ya da direkt app'in sözlüğünden çeviriyor. Eğer karşındaki kişi de sizin dilinizi öğrenmek istiyorsa exchange yapıyorsunuz. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
0
rivulet
Marmariskoop'un sitesinde Bodrum'a direkt seferler iptal edildi diyor. En son Muğla'ya görünüyor. Çağrı merkezi de telefonu açmadı. İnternette de başka otobüs firması görünmüyor. Bu iki yer arasında ulaşım yok mudur? Çok şaşkınım şu an.
Marmariskoop'un sitesinde Bodrum'a direkt seferler iptal edildi diyor. En son Muğla'ya görünüyor. Çağrı merkezi de telefonu açmadı. İnternette de başka otobüs firması görünmüyor. Bu iki yer arasında ulaşım yok mudur? Çok şaşkınım şu an.
0
olmaması imkansız.
1- bodrum otogarını arayıp kimlerin gittiğini öğrenin, belki şehirlerarası firmalar gidiyordur.
2- hadi oldu ki gitmiyorlar, bodrum'dan feribot'la datça'ya geçip, datça'dan marmaris'e geçebilirsiniz.
1- bodrum otogarını arayıp kimlerin gittiğini öğrenin, belki şehirlerarası firmalar gidiyordur.
2- hadi oldu ki gitmiyorlar, bodrum'dan feribot'la datça'ya geçip, datça'dan marmaris'e geçebilirsiniz.
0
only the strong survive
Arkadaşlar kaş'ta nerde kalinir, ne yapilir?
Arkadaşlar kaş'ta nerde kalinir, ne yapilir?
0
Kaş zaten küçük, tekneyle ya da yürüyerek oradaki kumsallara gidiyorsunuz, içinde çok güzel yemek yenecek, içecek yerler var. Dilerseniz yunan adasına da gidiyorsunuz. Ben Kaş Kamping ve Çakıl Pansiyonda kaldım, memnundum. Kaş Kamping'in denize girme yerini çok seviyorum.
0
clones
Son iki yıl içinde başlamış ve devam eden güzel bir dizi önerisi istiyorum var mıdır önerisi olan?
Son iki yıl içinde başlamış ve devam eden güzel bir dizi önerisi istiyorum var mıdır önerisi olan?
0
deeps
Üniversiteye geçtiğiniz yazdaki halinize şimdiki aklınızla neler söylerdiniz? Neleri yapmasını tavsiye ederken, nelerden kaçınmasını isterdiniz? Şu anki yaşınızla birlikte belirtirseniz sevinirim.Teşekkürler.
Üniversiteye geçtiğiniz yazdaki halinize şimdiki aklınızla neler söylerdiniz? Neleri yapmasını tavsiye ederken, nelerden kaçınmasını isterdiniz? Şu anki yaşınızla birlikte belirtirseniz sevinirim.
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
önünde hayatının en gamsız, en mutlu, en özgür yılları var. canın ne istiyorsa onu yap, delirebildiğin kadar delir, içinde hiçbir şey kalmasın, okul her türlü biter derdim.
yaş otuz küsür.
yaş otuz küsür.
0
1 sene oldu bitireli. üniversite hayatımda yapmak istediğim hemen her şeyi yaptım.
takıl, yapmak istediğini yap, mutlu olacaksın derdim.
takıl, yapmak istediğini yap, mutlu olacaksın derdim.
0
Eger dil sorunun varsa bu yaz dil kursuna gıt üniversiteye bu sorunu halletmiş olarak basla derdim yaş 24
0
29.
Günü gününe okula git. Okulu uzatma. Ortalamanı yüksek tut. Bu tür şeyleri önemsiz görme. Çünkü önemli. Yoksa çok pişman olacaksın.
KYK kredisine dokunmamaya çalış ihtiyacın yoksa. Havadan gelen para gibi görme, geri ödemesi var. Bırak biriksin hesabında.
İlk kez kendi bütçenden sorumlusun, denk tutmaya çalış.
Kızdığın, hoşlanmadığın şeyleri sebebiyle birlikte dile getirmekten çekinme.
Sevdiğin, güvendiğin, seni seven insanların fikirlerine kıymet ver. Pislik olsun diye konuşmuyorlar.
O işe girme. İki kuruş para kazanacağım diye okulu boşladın. O sene çok önemliydi oysa.
Spor yap.
Güneş kremi kullan.
Günü gününe okula git. Okulu uzatma. Ortalamanı yüksek tut. Bu tür şeyleri önemsiz görme. Çünkü önemli. Yoksa çok pişman olacaksın.
KYK kredisine dokunmamaya çalış ihtiyacın yoksa. Havadan gelen para gibi görme, geri ödemesi var. Bırak biriksin hesabında.
İlk kez kendi bütçenden sorumlusun, denk tutmaya çalış.
Kızdığın, hoşlanmadığın şeyleri sebebiyle birlikte dile getirmekten çekinme.
Sevdiğin, güvendiğin, seni seven insanların fikirlerine kıymet ver. Pislik olsun diye konuşmuyorlar.
O işe girme. İki kuruş para kazanacağım diye okulu boşladın. O sene çok önemliydi oysa.
Spor yap.
Güneş kremi kullan.
0
Bu yaz üniversiteden mezun oluyorum ve bu soru içimi acıttı.
Genel olarak kötü bir üniversite hayatı geçirdim. 1-1.5 yıl süren saçmasapan depresif dönemim, arkadaşlık ilişkilerimde problemler, zaman zaman yalnızlık, çekingenlik... Eğlendiğim de oldu ama hiç cidden kabuğumdan çıkamadım. Şimdi bazıları benim yapamadığım, bundan dolayı pişman olduğum bazıları da iyi ki yapmışım dediğim birkaç öğüt vereyim.
Üniversiteye başlarken tüm önyargılarını yık. Kimseyi bir şeyden dolayı yargılama, herkese açık ol.
Çevrende olabildiğinde çok insan biriktirmeye çalış. İlla az olsun samimi olsun deme. Samimi de olsun ama genellikle her telden birini tanımaya bak.
Mutlaka kulüplerde aktif ol. Birinde yükselmeye çalış ama tek kulübe de bağlı kalma. Spor seviyorsan kulüplerde takımlara gir.
Üniversitede herkes bir dönem depresifleşiyor. Bu çok normal çünkü büyüyoruz ve kişiliğimiz bu dönem oturuyor. Bu dönemi olabildiğinde kısaltmaya çalış. Gerekirse yardım al ama sakın her şeyi boşlayıp kabuğuna çekilme. İnadına daha aktif olmaya çalış.
Hiçbir şeye üşenme. Nerde ilgini çeken bir etkinlik varsa mutlaka katıl. Mezun olunca bunlara vaktin olmayacak.
Yazlarını asla boş geçirme. Parasız staj bile olsa mutlaka çalış.
Özellikle ilk iki yıl dersler kolayken ortalamanı yüksek tutmaya çalış. Son 2 sene o kadar bunalabilirsin ki ortalaman düşebilir. En azından 3.00'ın altına düşme.
Yandal veya çap yapmaya çalış. Yandalın hiçbir şeye faydası olmasa bile iş başvurularında çok artı puan kazanmanı sağlıyor.
Mutlaka 2. yabancı dil öğren (ingilizce bildiğini varsayıyorum). Okuldaki eğitim güzel değilse git özel ders al, kursa yazıl veya en güzeli bir yazını yurtdışında dil kursunda geçir.
İleride akademisyen olmak istiyorsan istediğin alandaki derslerin notlarını yüksek tut, hocalarla da aran iyi olsun. Referans için lazım olacak.
Mutlaka Erasmus'a git, hatta ne kadar erken gidersen o kadar iyi. Eğer çekingen biriysen döndüğünde kendini tanıyamıyorsun, acayip açıyor insanı.
Gezmeyi seviyorsan veya akademisyenlik düşünüyorsan Erasmus'a, iş odaklıysan Erasmus stajına git.
Dersler yoğun diye kitap okumayı boşlama. Sakın boşlama.
Yurtdışı gönüllülük programları veya başka etkinlikler oluyor. Yücel Kültür Vakfı gibi bu tür programlara burs sağlayan kurumları araştır.
Mutlaka bir hayır kurumunda gönüllülük yap.
Bilgisayar konularında kendini olabildiğince geliştir.
Dar düşünme. İstediğinde her şeyi başarabileceğine inan. Çok istediğin şeyleri imkansız bile görünse denemekten vazgeçme. Her zaman en iyisini hayal et.
Bol bol eğlen.
Genel olarak kötü bir üniversite hayatı geçirdim. 1-1.5 yıl süren saçmasapan depresif dönemim, arkadaşlık ilişkilerimde problemler, zaman zaman yalnızlık, çekingenlik... Eğlendiğim de oldu ama hiç cidden kabuğumdan çıkamadım. Şimdi bazıları benim yapamadığım, bundan dolayı pişman olduğum bazıları da iyi ki yapmışım dediğim birkaç öğüt vereyim.
Üniversiteye başlarken tüm önyargılarını yık. Kimseyi bir şeyden dolayı yargılama, herkese açık ol.
Çevrende olabildiğinde çok insan biriktirmeye çalış. İlla az olsun samimi olsun deme. Samimi de olsun ama genellikle her telden birini tanımaya bak.
Mutlaka kulüplerde aktif ol. Birinde yükselmeye çalış ama tek kulübe de bağlı kalma. Spor seviyorsan kulüplerde takımlara gir.
Üniversitede herkes bir dönem depresifleşiyor. Bu çok normal çünkü büyüyoruz ve kişiliğimiz bu dönem oturuyor. Bu dönemi olabildiğinde kısaltmaya çalış. Gerekirse yardım al ama sakın her şeyi boşlayıp kabuğuna çekilme. İnadına daha aktif olmaya çalış.
Hiçbir şeye üşenme. Nerde ilgini çeken bir etkinlik varsa mutlaka katıl. Mezun olunca bunlara vaktin olmayacak.
Yazlarını asla boş geçirme. Parasız staj bile olsa mutlaka çalış.
Özellikle ilk iki yıl dersler kolayken ortalamanı yüksek tutmaya çalış. Son 2 sene o kadar bunalabilirsin ki ortalaman düşebilir. En azından 3.00'ın altına düşme.
Yandal veya çap yapmaya çalış. Yandalın hiçbir şeye faydası olmasa bile iş başvurularında çok artı puan kazanmanı sağlıyor.
Mutlaka 2. yabancı dil öğren (ingilizce bildiğini varsayıyorum). Okuldaki eğitim güzel değilse git özel ders al, kursa yazıl veya en güzeli bir yazını yurtdışında dil kursunda geçir.
İleride akademisyen olmak istiyorsan istediğin alandaki derslerin notlarını yüksek tut, hocalarla da aran iyi olsun. Referans için lazım olacak.
Mutlaka Erasmus'a git, hatta ne kadar erken gidersen o kadar iyi. Eğer çekingen biriysen döndüğünde kendini tanıyamıyorsun, acayip açıyor insanı.
Gezmeyi seviyorsan veya akademisyenlik düşünüyorsan Erasmus'a, iş odaklıysan Erasmus stajına git.
Dersler yoğun diye kitap okumayı boşlama. Sakın boşlama.
Yurtdışı gönüllülük programları veya başka etkinlikler oluyor. Yücel Kültür Vakfı gibi bu tür programlara burs sağlayan kurumları araştır.
Mutlaka bir hayır kurumunda gönüllülük yap.
Bilgisayar konularında kendini olabildiğince geliştir.
Dar düşünme. İstediğinde her şeyi başarabileceğine inan. Çok istediğin şeyleri imkansız bile görünse denemekten vazgeçme. Her zaman en iyisini hayal et.
Bol bol eğlen.
0
Yaz okullarında sürünme zaten okul uzadı boşver kasma derdim. 5 yıldır tatile gidemiyorum.
0
ne yapabiliyorsan yap. ben yapmadım ve çok pişmanlığını çekiyorum . okulu 1 sene uzat . gez dolaş seviş ye iç eğlen ne geliyorsa aklına yap . cidden pişmanlık yaşıyorum bu konuda . kardeşim üni okuyor ona da diyorum gez eğlen tek bi kural var aileni ve kendini utandıracak şeyler yapma . ha bu arada dilini geliştir. imkanın olursa yurtdışına çık.
ya allah kahretmesin beni ne biçim yaşamışım. bak üzüldüm yine.
yaş 25.
edit : okulu uzat derken son seneye 1 2 kolay ders bırak demek istedim . nedeni de şu eğer ki okul sonrası devlette çalışmayı düşünüyorsan son sene b grubundan kpss ye gir atan okul bitince kafan rahat olur. benim yaptığım tek isabetli şey bu oldu
ya allah kahretmesin beni ne biçim yaşamışım. bak üzüldüm yine.
yaş 25.
edit : okulu uzat derken son seneye 1 2 kolay ders bırak demek istedim . nedeni de şu eğer ki okul sonrası devlette çalışmayı düşünüyorsan son sene b grubundan kpss ye gir atan okul bitince kafan rahat olur. benim yaptığım tek isabetli şey bu oldu
0
nıç
Tek başıma, "kadın başıma" gidip kalabileceğim uygun hostel var mı güzel bi yerde Berlin'de?Tek odalı da olabilir. ama biraz ucuz olsa iyi.tarih: eylül
Tek başıma, "kadın başıma" gidip kalabileceğim uygun hostel var mı güzel bi yerde Berlin'de?
Tek odalı da olabilir. ama biraz ucuz olsa iyi.
tarih: eylül
Tek odalı da olabilir. ama biraz ucuz olsa iyi.
tarih: eylül
0
Friedrichshain'daki Plus Berlin'i tercih ederdim ben. Pahalı geliyorsa Görlitzer Park'ın orada 36 Rooms var, çok daha ucuzdur, tercih edilebilir. Ucuz olduğundan birbirinden farklı ilginç tiplerle tanışma imkanına da sahipsin. Öyle pis falan da değil. Bu arada kadın başına Berlin'in her yerinde gayet güvende olursun aslında. Sadece geceleri Alexanderplatz sevimsiz oluyor bence. Sevmiyorum oraları ben. Kreuzberg güzel, hareketli. Bu hareketten bunaldığında elinde biranla bir parkta ya da kanal kenarında oturup kafa da dinleyebilirsin. Tam tadında bence. Ha yok "Türkiye'den geliyorum, her yer yine Türk olmasın, rica ediyorum" dersen de Prenzlauer Berg taraflarına bak. Alexanderplatz'a da yakındır hem.
0
peki bu hostellerde hırsızlık olayına karşı ne yapılıyor? özel kilitli dolaplar var mı bavullar için?
bütün paramı yanıma almak istemem her gün.
daha önce hiç kalmadım hostelde bilemiyorum o yüzden.
bütün paramı yanıma almak istemem her gün.
daha önce hiç kalmadım hostelde bilemiyorum o yüzden.
0
36 rooms kreuzberg'den cok memnun kalmistik ama kreuzberg biraz tekinsiz mahalle olarak goruldugu icin bilemiyorum.
0
hostellerde kilitli dolaplarin oldugu odalar var.
Ayrica berlin genel olarak güvenli bir sehir. Özellikle cumartesi geceleri alkol nedeniyle cok sayida taskin tip olur etrafta ama bir istanbul kadar tehlikeli degil.
Ayrica berlin genel olarak güvenli bir sehir. Özellikle cumartesi geceleri alkol nedeniyle cok sayida taskin tip olur etrafta ama bir istanbul kadar tehlikeli degil.
0
Industriepalast var plus'un karşı sırasında. konum olarak mükemmel ama koşullar açısından plus kadar iyi değil, tercih edilebilir.
0
rockbursa
merhaba,mf-4 47 bin sıralaması. osmangazi ve kocaeli endüstri mühendisliğine girebiliyor gibi duruyor. hem tercih edecek kişinin kadın olması hem de mezun olunan bölümün iş olanakları, sıralamasına göre en makulu gibi. bilgisayar mühendisliği de olabilir mi dedim ama şöyle bir iş sahasına bakınca en
merhaba,
mf-4 47 bin sıralaması. osmangazi ve kocaeli endüstri mühendisliğine girebiliyor gibi duruyor. hem tercih edecek kişinin kadın olması hem de mezun olunan bölümün iş olanakları, sıralamasına göre en makulu gibi. bilgisayar mühendisliği de olabilir mi dedim ama şöyle bir iş sahasına bakınca endüstrinin daha geniş bir yelpazesi var gibi geldi bana.
bir mühendis olarak bana kalsa babalar gibi öğretmenlik zorlarım ama lisedeki sayısalcı kafanın öğretmenliği çok da itibarlı bir meslek olarak görmediğini biliyorum. ben de öyleydim.
makul mu, çok mu saçma kararını tek başıma vermek istemedim.
mf-4 47 bin sıralaması. osmangazi ve kocaeli endüstri mühendisliğine girebiliyor gibi duruyor. hem tercih edecek kişinin kadın olması hem de mezun olunan bölümün iş olanakları, sıralamasına göre en makulu gibi. bilgisayar mühendisliği de olabilir mi dedim ama şöyle bir iş sahasına bakınca endüstrinin daha geniş bir yelpazesi var gibi geldi bana.
bir mühendis olarak bana kalsa babalar gibi öğretmenlik zorlarım ama lisedeki sayısalcı kafanın öğretmenliği çok da itibarlı bir meslek olarak görmediğini biliyorum. ben de öyleydim.
makul mu, çok mu saçma kararını tek başıma vermek istemedim.
0
Ne öğretmenliği abi ya. Adamlar bir günde binlerce memuru görevden aldı. Öğretmen olup 30 yaşına kadar KPSS'ye hazırlanıp sonunda da intihar mı etsin? 47 bin sıralaması olan birinin öğretmenlik yazması ayıp olur. Endüstriyi bilmem ama kafası çalışıyorsa çatır çatır makine, elektrik-elektronik, mimarlık yazabilir. Benim bölümümde (makine müh.) bile taş gibi kızlar var. Kız diye alanı daraltmayın. Şantiyede gece yarısı beton döken kadın inşaat mühendisleri de var. Kocaeli rahatlıkla yazılabilir.
0
öğretmenliği niye bu kadar hafife alıyorsunuz anlamıyorum.
çevremdeki kimse 30 yaşına kadar kpss kasıp intihar etmedi adam gibi çalışan en kötü 2. girişte atanıyor. hem şimdi malum olaylardan sonra bissürü boş yer olacak. biraz atamalar rahatlar diye düşünüyorum.
yani bunu öğretmenlik yazsın diye demiyorum sadece eğer aklında varsa, nefret ederek girmezse çok da güzel okur diye diyorum.
evet bende öğretmenlik okuyorum ama branşımı sevmediğimden zorlanıyorum net
çevremdeki kimse 30 yaşına kadar kpss kasıp intihar etmedi adam gibi çalışan en kötü 2. girişte atanıyor. hem şimdi malum olaylardan sonra bissürü boş yer olacak. biraz atamalar rahatlar diye düşünüyorum.
yani bunu öğretmenlik yazsın diye demiyorum sadece eğer aklında varsa, nefret ederek girmezse çok da güzel okur diye diyorum.
evet bende öğretmenlik okuyorum ama branşımı sevmediğimden zorlanıyorum net
0
endüstri mühendisliğibden yeni mezun oldum. şu andaki aklım olsa anında öğretmenlik yazarım. ayrıca 30 yaşında atanmak nedir yahu. fizik öğretmenliği falan değilse rahatlıkla atanırsın 1.de
0
osmangazi veya kocaeli endüstri bitirip sağlam torpil bulabilirse yazsın ama kariyer net hesabı açıp iş arayacaksa kesinlikle önermiyorum. öğretmenlik seçip çok rahat bir hayat yaşayarak 2500 civarı maaş alabilir.
0
öğretmenliğin "hmm tutuyormuş yazayım" diye yazılacak bir bölüm olmadığını düşünüyorum. bu kafayla ya da annemin durumunda olduğu gibi aile zoruyla öğretmenlik tercih edilince mutsuz, bunalmış, çocuklardan hatta öğrettiğin konudan bile sıkılmış bir insan olabiliyorsun. mesela annem ingilizce öğretmeni ve ben televizyonda ingilizce bir program açtığımda çevirttirirdi bıktım diye. gerçekten sabır ve tutku varsa tercih edilmeli.
onun dışında bilgisayar mühendisliğinin endüstri mühendisliğinden daha geniş ve maaşı daha yüksek iş olanaklarına sahip olduğunu düşünüyorum ama bilgisayar mühendisliğinde de kesinlikle ilgi, merak ve hatta tutku olması lazım. yoksa bir şirketin IT departmanından öteye geçmek zor olur.
son olarak cinsiyetin seçilecek bölüm ve meslekle ilgisi olmamalı diye düşünüyorum.
onun dışında bilgisayar mühendisliğinin endüstri mühendisliğinden daha geniş ve maaşı daha yüksek iş olanaklarına sahip olduğunu düşünüyorum ama bilgisayar mühendisliğinde de kesinlikle ilgi, merak ve hatta tutku olması lazım. yoksa bir şirketin IT departmanından öteye geçmek zor olur.
son olarak cinsiyetin seçilecek bölüm ve meslekle ilgisi olmamalı diye düşünüyorum.
0
turkiye'deki hangi endustrinin muhendisi olacaksin ayiptir sormasi? odtu endustri mezunlari bile iyi isler bulamiyorlar haberiniz olsun. ha biri cikar benim dunurum, kayincim, arkadasimin arkadasi buldu surada burada der 5. elden bir bilgi paylasir. ben de 2009 odtu mezunu olarak torpiliniz yoksa nah bulursunuz derim.
0
qazaqwsx
Merhaba,Hali hazırdaki sevgilinizin giyim tarzı, sizin için ne kadar önemli?Sevgilinizin giyim tarzını beğenmediğiniz zamanlar oluyor ve dile getiriyor musunuz, yoksa pek beğenmeseniz de kendi haline mi bırakıyorsunuz? Yoksa, "ne giyse benim gözüme güzel geliyor hiç umrumda değil" mi?
Merhaba,
Hali hazırdaki sevgilinizin giyim tarzı, sizin için ne kadar önemli?
Sevgilinizin giyim tarzını beğenmediğiniz zamanlar oluyor ve dile getiriyor musunuz, yoksa pek beğenmeseniz de kendi haline mi bırakıyorsunuz?
Yoksa, "ne giyse benim gözüme güzel geliyor hiç umrumda değil" mi?
Hali hazırdaki sevgilinizin giyim tarzı, sizin için ne kadar önemli?
Sevgilinizin giyim tarzını beğenmediğiniz zamanlar oluyor ve dile getiriyor musunuz, yoksa pek beğenmeseniz de kendi haline mi bırakıyorsunuz?
Yoksa, "ne giyse benim gözüme güzel geliyor hiç umrumda değil" mi?
0
Giyim tarzı baya önemli bence. Beğenmediğim bir şey giydiğinde direkt söylerim. Örneğin kısa kollu gömleğe, sofra bezi gibi kumaşlara, aşırı bol pantolonlara, esmer olup da kırmızı içeren gömlek giyenlere, artık genç gibi görünmeyip hala converse giyenlere ve her yere eşofman altı giyip gidilebileceğine inananlara tahammülüm yok. Eski sevgilim hepsini yapıyordu sırasıyla hepsini söyledim vazgeçirmeye çalıştım.
0
Fikrimi almak isterse yakışacağını düşündüğüm şeyleri söylerim yoksa umrumda bile olmaz.
0
tarzını da kendi içinde bir bütün olarak beğenmeseydim sevgili olmazdım, 180 derece ekstrem değişimler olmadığı sürece sıkıntı yok
0
ne giyse yakışıyor. ama o da her yere kotla gidebileceğini düşünen erkeklerden. pantolon çeşitliliği konusunda fikirlerimi söylüyorum sadece.
0
kıyafetlerini genelde ben seçtiğim için beğeniyorum. beğenmediğim kıyafeti olursa gizlice atıyorum.
0
ben onun yanına önemsesediğim için özene bezene gidiyorum. özenip beğenmese de doğru düzgün giyinsin en azından. atıyorum sandaletle falan gelmesin hiç sevmem. ha gelen oldu mu, 7 senelik sevgilimdi :)
0
Hali hazirda sevgilim yok. Genel olarak cevap vereyim. Fikrim sorulmadigi surece bir sey soylemem, fikrimi sorarsa soylerim. Fikrimi sormadan ciddi ciddi bir sey demem icin kisa kollu gomlek giymedi falan lazim :p
0
o ney öyle yaa! bu tarz benim jürisi miyiz ? ne istiyorsa onu giysin hiiç dert değil yakıştırıyorsa bende beğeniyorum zaten malzeme güzel ondan heralde
0
Normal zamanlarda kendi haline bırakıyorum. Özel bir yere gidileceği zaman o da, ben de birbirimizin fikrini alıyoruz.
Ama yavaş yavaş benim sevdiğim tarzı benimsemeye başladı o da. Aslında şöyle oldu, benimle birlikte olana kadar kendine gidip de bir kıyafet almamış, yani kaç yaşında koskoca adam, kıyafetlerini hala annesi alıyormuş. Ben onu kıyafet alışverişi yapmaya alıştırdım, böylelikle kendi tarzını oluşturdu yavaş yavaş.
Ama yavaş yavaş benim sevdiğim tarzı benimsemeye başladı o da. Aslında şöyle oldu, benimle birlikte olana kadar kendine gidip de bir kıyafet almamış, yani kaç yaşında koskoca adam, kıyafetlerini hala annesi alıyormuş. Ben onu kıyafet alışverişi yapmaya alıştırdım, böylelikle kendi tarzını oluşturdu yavaş yavaş.
0
Genelde tek tip giyindiği için begenmedigim bir şey olmuyor. Zaten kendisi gitmez absürt bir şey. Ama ekstra yakışan bir şey olursa sık sık giysin diye mobbing uygularım.^^ Çünkü çık tıtlı oluyor.
0
winston insani
Merhabalar.A şirketinde çalışıyorum. B şirketindeki 4 görüşme sonrasında bugün benimle çalışmak istediklerini söylediler fakat brüt ücreti 450 TL daha az.Levent'te kanyonun bir sokak arkasında oturuyorum ev arkadaşımla. 28 yaşında bir erkeğim. Bekarım.Şirketlerin özelliklerini karşılaştırdım. Şöyle;
Merhabalar.
A şirketinde çalışıyorum. B şirketindeki 4 görüşme sonrasında bugün benimle çalışmak istediklerini söylediler fakat brüt ücreti 450 TL daha az.
Levent'te kanyonun bir sokak arkasında oturuyorum ev arkadaşımla. 28 yaşında bir erkeğim. Bekarım.
Şirketlerin özelliklerini karşılaştırdım. Şöyle;
i.hizliresim.com
Çok arada kaldım açıkçası. Bir de siz sevgili duyuru sahiplerinin fikirlerini almak istedim.
Sormak istediğiniz kriterler varsa sorun lütfen.
EDIT: Yol parası kısmı benden çıkacak olan. B şirketi yol parası vermiyor.
SONUÇ: Ücret kısmında şu andaki maaşım üzerinden düşüş yaşamak istemediğimden, onlar da yukarı çıkmadığından anlaşamadık. Teşekkürler cevaplarınız için.
A şirketinde çalışıyorum. B şirketindeki 4 görüşme sonrasında bugün benimle çalışmak istediklerini söylediler fakat brüt ücreti 450 TL daha az.
Levent'te kanyonun bir sokak arkasında oturuyorum ev arkadaşımla. 28 yaşında bir erkeğim. Bekarım.
Şirketlerin özelliklerini karşılaştırdım. Şöyle;
i.hizliresim.com
Çok arada kaldım açıkçası. Bir de siz sevgili duyuru sahiplerinin fikirlerini almak istedim.
Sormak istediğiniz kriterler varsa sorun lütfen.
EDIT: Yol parası kısmı benden çıkacak olan. B şirketi yol parası vermiyor.
SONUÇ: Ücret kısmında şu andaki maaşım üzerinden düşüş yaşamak istemediğimden, onlar da yukarı çıkmadığından anlaşamadık. Teşekkürler cevaplarınız için.
0
iş mululuğu ve kariyer fırsatı A nın 3 katı oldugu için tabi ki B. çekilir mi sevilmedik iş ve o devasa yol 300 lira için.
0
şuan düşünmeden B yi sçemen lazım ama, bu 550TL fark senin maaşının % kaçı yapıyor onu bilmiyoruz tabi. atıyorum 5000-5500 gibi bi farksa tabi ki B,
ama 1300 1800 gibi farksa arada kalınabilir.
ama 1300 1800 gibi farksa arada kalınabilir.
0
şirketleri bildiğin için belki sen arada kalıyor olabilirsin ama hazırladığım grafiğe bakınca BBBBBB
0
Tabii ki Beşiktaş'taki, sadece 1 saat yolda geçecek iş.
%100
düşünme bile hiç..
A'nın maaşını yakalaman da 2 performans dönemine bakar en çok..
%100
düşünme bile hiç..
A'nın maaşını yakalaman da 2 performans dönemine bakar en çok..
0
28 yaşında, 550 lira için hayatından 3 saat çaldırma derim. 1 sene içinde zaten o 550'lik fark da kalmaz ortada.
B
B
0
B. O yol bir yerden sonra adamın amina koyar. Net. Ben de Pendik'te oturup Levent'te çalışıyorum. Servis evimden alıyor ama artık gotum falan duzlesmeye başladı, izdirap. Vakit bazen nakit değildir, daha önemlidir.
0
10 yıldır özel sektördeyim, 3 yıldır orta düzey yöneticiyim. Pazarlığa açık olmayan bir pozisyon görmedim. Neden pazarlık etmiyorsunuz? Aradaki farkı rahatlıkla size verebilirler 4 görüşme yapıp 450 TL için sizi kaybetmek isteyeceklerini sanmam.
0
şu an ayda 55 saat fazladan yolda geçiriyorsun. 7 iş günü demek. 7 günlük paran 450 brütten fazladır diye tahmin ediyorum. dolayısıyla bye geç. ama bence maaş olayını bi zorla, mesela şu an bunu alıyorum, + servis var biraz daha yakınlaşamaz mısınız geriye düşmek istemiyorum falan de.
0
450tl fark + 100tl mevcut maaşına oranı nedir? B firması seni beğendiyse en azından maaşını aynı seviyeye çekebilir. aradaki fark uçuk değil sonuçta. "bende sizinle çalışmak istiyorum fakat teklifiniz mevcut maaşımdan daha düşük bir rakama denk geliyor en azından mevcut maaşımla eş baza çekilmesini rica ediyorum diyebilirsin"
0
Yaşınız uygun. Bence belli bir yaşa kadar kariyer, ilerleyen yaşlarda maaş + rahatlık gelir.
Eğer A şirketinde daha iyi iş öğrenebiliyorsanız, daha iyi kendinizi geliştirebiliyorsanız A'yı tercih edin. Ancak aynı veya B kariyer açısından daha iyi ise kesinlikle B. Sırf daha az yol için bile tercih edilir...
.
Eğer A şirketinde daha iyi iş öğrenebiliyorsanız, daha iyi kendinizi geliştirebiliyorsanız A'yı tercih edin. Ancak aynı veya B kariyer açısından daha iyi ise kesinlikle B. Sırf daha az yol için bile tercih edilir...
.
0
limoncello
merak ettim akşam akşam sorayım dedim canım sıkılıyor da :) doğma büyüme istanbul/yeşilköy selanik ve makedon göçmenliği de varsiz?
merak ettim akşam akşam sorayım dedim canım sıkılıyor da :)
doğma büyüme istanbul/yeşilköy selanik ve makedon göçmenliği de var
siz?
doğma büyüme istanbul/yeşilköy selanik ve makedon göçmenliği de var
siz?
0
doğma büyüme izmit
babam malatyalı
annemin baba tarafı yunanistan, anne tarafı sudan göçmeni, annem de izmitli
babam malatyalı
annemin baba tarafı yunanistan, anne tarafı sudan göçmeni, annem de izmitli
0
doğma büyüme istanbul/kadıköy
ortaya karışık rumeli göçmenliği de var (baba tarafı arnavut makedon, anne bosna)
ortaya karışık rumeli göçmenliği de var (baba tarafı arnavut makedon, anne bosna)
0
Ben yazayim da siz karar verin nereliyim :d
ananem arnavut torunu ananem kocaeli'de buyumus. Dedem adanalı. Obur dedem afyonlu babannem kutahyali ama izmir'de dogmus buyumus babam da orda buyumus. Annemler mersin'de buyumus ben canakkale'de dogdum kocaeli'de buyudum simdi istanbul'dayim ajshshys
ananem arnavut torunu ananem kocaeli'de buyumus. Dedem adanalı. Obur dedem afyonlu babannem kutahyali ama izmir'de dogmus buyumus babam da orda buyumus. Annemler mersin'de buyumus ben canakkale'de dogdum kocaeli'de buyudum simdi istanbul'dayim ajshshys
0
Tokatliyim. Doğma büyüme istanbul. Anne tarafı iki kuşak önce sivastan, bin yıl önce de horasandan göçmüş.
0
Ben hiçbir yerli değilim bence. Benimseyecek kadar uzun zaman yaşadığım bir yer yok. Kağıt üzerinde Sivas.
0
Anne baba mersinli. Gerçi annelerin ailesinin bir kısmı da Hataylı sanırım. Kütük mersin'de. Ben Antep'te doğmuşum ki totalde 2 hafta bile kalmamışim. Çocukluklugumun bir kısmı mersin'de geçtikten sonra isvicre'ye taşındık. 5 yıl önce de istanbul'a geldim.
Bu yüzden kendimi bir yere ait hissetmiyorum ama sorunca mersin diyorum.
Bu yüzden kendimi bir yere ait hissetmiyorum ama sorunca mersin diyorum.
0
Babadan dolayı İzmirliyim diyorum.
Göçmenlik olarak:
Baba tarafı Arnavutluk ve Yunanistan
Anne tarafı Suriye ve Kırım
Göçmenlik olarak:
Baba tarafı Arnavutluk ve Yunanistan
Anne tarafı Suriye ve Kırım
0
doğma büyüme izmir. annem babam da aynı sekilde. aslen eskişehirli imişiz, tatarım.
0
Tokatliyim. Nereden goctugumuzu bilmiyorum :(
Genelde muhatap olduğum bir Tokatliyi %25 hata payıyla anlarım. Tek meziyetim bu.
Genelde muhatap olduğum bir Tokatliyi %25 hata payıyla anlarım. Tek meziyetim bu.
0
izmirde doğup büyüdüm, annem babam trabzon oflu. gerçi ben bi kez gittim of'a. Nüfusum da çok salak bi şekilde balıkesir savaştepe'ye bağlı
0
Anne konya.. Baba antalya-toros yoruklerinden.. Doğma büyüme izmir.
@nice tnetennba izmir'in neresi böyle 7 göbekten?
@nice tnetennba izmir'in neresi böyle 7 göbekten?
0
doğma büyüme istanbul
ailem iki taraftan da 89 bulgaristan göçmeni.
ailem iki taraftan da 89 bulgaristan göçmeni.
0
çorumlu ve hopalıyım. üniversite süreci hariç doğduğumdan beri ankara'da yaşıyorum, eylül'den sonra diyarbakırlı olacağım. aidiyet problemlerim var :P
0
6 underground
Merhaba, biz bozcaada'ya gelme gafletinde bulunduk. Boyle dedim cunku hic sevemedik. Uzun lafin kisasi geyikli den ayvalik tarafina en kolay nasil ulasiriz?yol ne kadar surer. Ya da cok fazla yol cekmeden civarda guzel tatil yapilabilecek yerler var mi tavsiye edebileceginiz? lutfen yardim edin.
Merhaba, biz bozcaada'ya gelme gafletinde bulunduk. Boyle dedim cunku hic sevemedik. Uzun lafin kisasi geyikli den ayvalik tarafina en kolay nasil ulasiriz?yol ne kadar surer. Ya da cok fazla yol cekmeden civarda guzel tatil yapilabilecek yerler var mi tavsiye edebileceginiz? lutfen yardim edin.
0
Arabalı değilseniz Bozcaada-Akçay tekne turları var. Onlarla Akçay'a gidip oradan da Ayvalık'a geçebilirsiniz.
0
Assos a yakın kadırga koyu var.Otel pansiyon ların yanında çadırda kiralayabilirsiniz
0
Gökçeada'ya gidin, bir de neyini sevmediniz ona göre cevap yazalım. mesela Gökçeada tam anlamı ile huzur veren bir yer; canlı, hareket arayan biri pek sevmeyebilir.
0
engiribord
Merhaba, buradan sorayım da ara ara bakarım cevaplara izlerim diye yazıyorum. :) Japonlarda Hana Kimi ile Hana Yori Dango'yu izledim pek sevdim. Tayland, Tayvan, Japon, Kore hepsi olabilir.Şöyle günümüzde geçen dizi öneriniz var mı? Hatta çok meşhur olmayanlardan da olabilir. Kore'den İzlediklerim
Merhaba, buradan sorayım da ara ara bakarım cevaplara izlerim diye yazıyorum. :) Japonlarda Hana Kimi ile Hana Yori Dango'yu izledim pek sevdim. Tayland, Tayvan, Japon, Kore hepsi olabilir.
Şöyle günümüzde geçen dizi öneriniz var mı? Hatta çok meşhur olmayanlardan da olabilir. Kore'den İzlediklerim ve sevdiklerim şunlar:
Boys over flowers
Heirs
Personal Taste
Secret Garden
Coffee Prince
Princess Hours
Lie to Me
My girlfriend is a gumiho
Oh My venus
Teşekkürler :)
Şöyle günümüzde geçen dizi öneriniz var mı? Hatta çok meşhur olmayanlardan da olabilir. Kore'den İzlediklerim ve sevdiklerim şunlar:
Boys over flowers
Heirs
Personal Taste
Secret Garden
Coffee Prince
Princess Hours
Lie to Me
My girlfriend is a gumiho
Oh My venus
Teşekkürler :)
0
Japon dizisi olarak love shuffle izlemiştim çok beğenmiştim açıkcası.
Bir de 49 days Kore dizisi, the greatest love, rooftop prince, flower boy ramyun shop, masters sun.
Yeni dizilerlerden lucky romance e güzel diyorlar.
Bir de 49 days Kore dizisi, the greatest love, rooftop prince, flower boy ramyun shop, masters sun.
Yeni dizilerlerden lucky romance e güzel diyorlar.
0
rivulet
Ara ara sol elimin baş parmağındaki kaslar istemsizce kasılıyor ve parmağım bir süre şiddetli biçimde titriyor. Önceleri de oluyordu ama nadiren olduğu için çok takmıyorum. Artık daha sık olmaya başladı ve çok sinir bozucu. Endişelenmeli miyim?
Ara ara sol elimin baş parmağındaki kaslar istemsizce kasılıyor ve parmağım bir süre şiddetli biçimde titriyor. Önceleri de oluyordu ama nadiren olduğu için çok takmıyorum. Artık daha sık olmaya başladı ve çok sinir bozucu. Endişelenmeli miyim?
0
hemen endişelenme ama nörolojiye de bi git istersen. çok mu streslisin acaba?
0
Ben sol elle mause kullandığımdan bu tarif ettiğin şey sıklıkla oluyor. O elinle kasarak ne yapıyorsun, onu bi düşün bence.
0
rivulet
Nasil yapiyorsunuz? Ben yapamiyorum.Edit: zaten patlamadan sonra "orada ben de olabilirdim ve boyle olebilirdim" dusuncesi bir yana, derse gittigimde hocamin akademisyenler bildirgesine imza atanlardan biri oldugunu, memuriyetten cikarilmakla yargilanacagini ve bu belki de son dersi oldugunu ogrenme
Nasil yapiyorsunuz? Ben yapamiyorum.
Edit: zaten patlamadan sonra "orada ben de olabilirdim ve boyle olebilirdim" dusuncesi bir yana, derse gittigimde hocamin akademisyenler bildirgesine imza atanlardan biri oldugunu, memuriyetten cikarilmakla yargilanacagini ve bu belki de son dersi oldugunu ogrenmem de ustune tuy dikti. Sosyal medyaya bakiyorum, hukumet baskanligin onundeki tek engel diye anilan bir torba yasa kabul etmekle mesgulmus dun gece. Ben artik kaldiramiyorum. Burada, bu sekilde, alakam olmayan siyasi cikarlar icin olmek istemiyorum. Diger yandan zaten yasiyor muyuz ki? Her gun daha fazla ensemizde hissettigimiz bu baski, curumusluk, umutsuzluk ve yenilmislik hissini kaldiramiyorum.
Edit: zaten patlamadan sonra "orada ben de olabilirdim ve boyle olebilirdim" dusuncesi bir yana, derse gittigimde hocamin akademisyenler bildirgesine imza atanlardan biri oldugunu, memuriyetten cikarilmakla yargilanacagini ve bu belki de son dersi oldugunu ogrenmem de ustune tuy dikti. Sosyal medyaya bakiyorum, hukumet baskanligin onundeki tek engel diye anilan bir torba yasa kabul etmekle mesgulmus dun gece. Ben artik kaldiramiyorum. Burada, bu sekilde, alakam olmayan siyasi cikarlar icin olmek istemiyorum. Diger yandan zaten yasiyor muyuz ki? Her gun daha fazla ensemizde hissettigimiz bu baski, curumusluk, umutsuzluk ve yenilmislik hissini kaldiramiyorum.
0
bir yerde okudum güldürmüştü beni;
"sıkıntı yapma hayat, biz seni her türlü yaşarız."
düşe kalka devam hacı.
"sıkıntı yapma hayat, biz seni her türlü yaşarız."
düşe kalka devam hacı.
0
ben gayet kanıksadım. milletçe helak olmayı hakettiğimizi düşünüyorum. yavaş yavaş da öyle oluyor zaten. dolayısıyla gidişat beni üzse de şaşırtmıyor. bir yandan hayat devam ederken bir yandan da patlamalar oluyor ve ölüyoruz; gayet olağan...
0
etrafımdan gördüklerim, dün olayın içerisinde veya havaalanında yakını bulunmayanlar "haa bomba mı patlamış, bitti bu ülke ..." deyip sonra günlük yaşama devam ediyor.
Bense son 3-4 patlamada hep tanıdıklarım olaydan etkilendiği veya etkilenebilecek kadar yakında oldukları için olanları içimde hissettim.
Bense son 3-4 patlamada hep tanıdıklarım olaydan etkilendiği veya etkilenebilecek kadar yakında oldukları için olanları içimde hissettim.
0
Olayların kontrolü tamamıyla benim elimde değil ki. Ben kendimi paralasam da değişmeyecek çok şey var çevremde. Bunu kabullenerek başlıyoruz hayata devam etmeye.
Belki birazdan öleceğim, belki bunlar benim son nefeslerim, yaşadığımız ülke malum. Hal böyleyken neden üzeyim ki kendimi? Üzeyim de mutsuz mu öleyim? Ben yaşadığım her saniyenin tadına varmak istiyorum, zihnimi yaşadığım olumsuzluklardan tamamen arındırmak istiyorum. Hayat gerçekten çok kısa ve o sahip olduğumuz en değerli şey. Neden her şeye rağmen devam etmeyelim?
Dersen ki "Şu yaşadığımız hayat da hayat mı allasen!?", o zaman çeşitli intihar yöntemlerini araştır derim. Böyle yaşanmaz.
Edit: Benim uzun uzun yazmaya çalıştığım şeyi devilred özetlemiş o yüzden devilred +1 diyorum.
Belki birazdan öleceğim, belki bunlar benim son nefeslerim, yaşadığımız ülke malum. Hal böyleyken neden üzeyim ki kendimi? Üzeyim de mutsuz mu öleyim? Ben yaşadığım her saniyenin tadına varmak istiyorum, zihnimi yaşadığım olumsuzluklardan tamamen arındırmak istiyorum. Hayat gerçekten çok kısa ve o sahip olduğumuz en değerli şey. Neden her şeye rağmen devam etmeyelim?
Dersen ki "Şu yaşadığımız hayat da hayat mı allasen!?", o zaman çeşitli intihar yöntemlerini araştır derim. Böyle yaşanmaz.
Edit: Benim uzun uzun yazmaya çalıştığım şeyi devilred özetlemiş o yüzden devilred +1 diyorum.
0
Ben bu patlama gibilerinden sonra daha bir sarılıyorum hayata. Nasıl olsa ne zaman gideceğim belli değil, kalanın tadını çıkarayım istiyorum.
0
insanın duygularını bile şoklayacak cinstendi dün akşamki patlama.
sl78
devilred +1
sl78
devilred +1
0
ben anlamıyorum artık insanları. ofiste kimsenin umrunda değil, o kadar duyarsızlar ki bırakıp kaçasım geliyor.
bu denli ağır bir toplumsal olayda neden sessizleşir, görmezden gelir insanlar?
ben anlayamıyorum, çok yoruldum düşünmekten.
bu denli ağır bir toplumsal olayda neden sessizleşir, görmezden gelir insanlar?
ben anlayamıyorum, çok yoruldum düşünmekten.
0
@absinthe, hele bir tanesi, aa evet sabah duydum dedi ve geçti. Sanki Kadıköy'de su kesintisi haberi duymuş herif.
0
Aklimda o kadar soru var ki.
Su baskanlik sistemi ciktigindan beri kac bomba patladi,kac sehit verildi? Komplolar teoriler... Ve yine gizli kapakli isler. Maskeli baloya hoşgeldiniz diye ekranlarda boy gösterenler.hedef gösterenler.Ihanetler ve entrikalar. Masumlarin hayatları üzerine denge kurmalar.Korku yaratanlar.Evet sesleri cikmasini isteyenler. Kisacasi kafamda deli sorular..and time..
Su baskanlik sistemi ciktigindan beri kac bomba patladi,kac sehit verildi? Komplolar teoriler... Ve yine gizli kapakli isler. Maskeli baloya hoşgeldiniz diye ekranlarda boy gösterenler.hedef gösterenler.Ihanetler ve entrikalar. Masumlarin hayatları üzerine denge kurmalar.Korku yaratanlar.Evet sesleri cikmasini isteyenler. Kisacasi kafamda deli sorular..and time..
0
birkac defa baska baska yazdim, her seferinde sildim.
ne desem gg.
böyle yasamak zor. ölü olmamak yasamak degil @sour, güvende hissetmeden yasamak yasamak degil. yok sayabiliyor ya da kaniksayabiliyorsan, devam ediyorsun. afferim o zaman sana.
kalanlar icin degil. yasamak bu degil. insanca yasamak bu degil.
ne desem gg.
böyle yasamak zor. ölü olmamak yasamak degil @sour, güvende hissetmeden yasamak yasamak degil. yok sayabiliyor ya da kaniksayabiliyorsan, devam ediyorsun. afferim o zaman sana.
kalanlar icin degil. yasamak bu degil. insanca yasamak bu degil.
0
bazen şurada bile çok insancıl durumlarda bazı insanların verdikleri tepkileri görüp "ne ara bu kadar vicdansız olduk" diye düşünür olmuştum. mesela bu duyurunun altına mesaj atan insanlardan bir kaçı benim gözümde o seviyededir.kendini çok masum hissediyor mesela, olanlardan kendine hiçbir şekilde pay biçemiyor.. sana çok acımasız birşey söyleyeyim geldiğimiz noktayı anla. ölse sikimde olmaz. düşün. yüzünü bile görmediğim bir insana nasıl bir nefret besler olmuşum.
0
Ben kaldiramiyorum; dün geceden beri cok az uyudum, basım ağrıyor, gözümün önünden kaçan insanlar geçiyor.
İnsanların yorumları da ekstra midemi bulandiriyor. Bilmiyorum ülkenin sonu ne olacak ama benim sonum hiç iyi değil.
İnsanların yorumları da ekstra midemi bulandiriyor. Bilmiyorum ülkenin sonu ne olacak ama benim sonum hiç iyi değil.
0
Açıkçası kanıksadım, 10 saniye içinde hayata devam ediyorum kaldığım yerden. Dediğin şeylerden yaşıyorum. 'Değerini bileyim, ben de olabilirdim. Ne zaman olacağı belli değil' gibi değil; bildiğin 'Evet, patlama olmuş. Ne zaman öleceğimiz belli değil. Öğle yemeğinde de bamya varmış, kantinden mi yesek? Bu arada, rektörlük yarın soruşturmaya çağırmış. O zaman yarına kalmadan dosyaları hazırlayayım. Aaaa, yine mi kadroyu bir partiliye vermişler? Ya, su bitmiş, söylesek ya' hızında.
Yaşıyor muyuz? Evet, nefes alıyorum. Yetiyor mu? Bazen.
Daha önce birkaç kere yazmıştım, tekrar okuyanlar için affola. İnsan bulunduğu koşula süper uyum sağlayabilen bir canlı. Haberler okuyoruz örneğin, diyor ki 'Irak'ta (ya da savaş olan başka bir yer) çocuklar dışarıda oyun oynarken, üstlerine havan topu düştü' ve biz şaşırıyoruz 'Savaşın ortasında aileler nasıl çocukları oyun için dışarı gönderir' diye. Ya da pazar yerinde bomba patladığında 'İnsanlar nasıl savaşta pazar yerine gider', diyoruz. İnsan kendi içinde yaşadığı koşulların süresi uzadıkça ona adapte oluyor, artık bunu normal kabul ediyor. Örneğin, kocasından şiddet gören ve kendi maaşı olan bir kadının nasıl olup da boşanmadığına hayret ediyoruz. İnsan hayatındaki kötüyü normalleştiriyor. İçten içe kötü olduğunu biliyor ama umutsuzlukla birlikte artık onu normal sayıyor ve 'Normal hayatım bu zaten' diyerek günlük işlerini yapmaya devam ediyorlar. İnsanlar savaşın göbeğinde yaşayıp akşama ne pişireceklerini, izleyebileceği dizileri düşünebiliyorlar. Bir nevi alışıyorlar.
Normalleştirme kabul etmek değildir, ilgisi yoktur; bunun altını çizmek gerek. Açıkçası, Facebook'a yazabileceğim ya da gördüğüm 'Kınıyoruz, lanet olsun. Allah belalarını versin' ya da 'Bu kaçıncı ha, kaçıncı'nın çok bir etkisi olduğunu düşünmüyorum. Tabii etkisi vardır, en azından çok insanın senin gibi düşündüğünü ve yalnız olmadığını biliyorsun ama artık yapıcı bir eleştiri gelmiyorsa, sadece lanet okuyorsak, bir eylem planı yoksa, 'Şunun şunun yapılması lazım' ya da 'Şunu şöyle yapmamız lazım' denmiyorsa, ben 'Kahretsin, güvende değiliz' diye devamı gelmeyen şikayetlerle ya da umutsuzlukla zaman geçirmek istemiyorum. Bir şiddet karşıtı olarak 'Hacı, ben her türlü kamu malına zarar vererek bunu protesto edeceğim' ya da 'Ben toptan ülkeyi terk ediyorum, bıktım' bile daha çözüm odaklı ve yapıcı görünüyor bana. Büyük oranda katılmadığım görüşleri söyleyen kişilere bile 'Çok teşekkür ederim çözümle geldiğin için' diye sarılmak istiyorum. Şu anda da Ekşi Sözlük'te debe'de okuduğum ekonomik boykotu uyguluyorum kendimce. Yoksa, öğle yemeğinde iş arkadaşlarımla 'Yine patladık, ne zamana kadar yaşayacağız. Allah belalarını versin' gibi aynı şeyi üç yüz milyonuncu kez konuşmak istemiyorum. Konuşup konuşup bir şey yapmamaktan sıkıldım. Bu şartlar altında konuşup üstünde durasım da yok.
Bir yandan da kendimi sorumlu ve suçlu hissediyorum. Çünkü diğer patlamalarda bir şey yapmadığım için bu patlamanın da gerçekleştiğine inanıyorum. Bir anlamda bu patlamaya da ben izin verdim. Dolayısıyla lanet okuyamıyorum; lanet okuduğum insanların içinde kendim de varım. Bir yandan da, kendimle yüzleşmemek için de düşünmemeye çalışıyorum.
Yaşıyor muyuz? Evet, nefes alıyorum. Yetiyor mu? Bazen.
Daha önce birkaç kere yazmıştım, tekrar okuyanlar için affola. İnsan bulunduğu koşula süper uyum sağlayabilen bir canlı. Haberler okuyoruz örneğin, diyor ki 'Irak'ta (ya da savaş olan başka bir yer) çocuklar dışarıda oyun oynarken, üstlerine havan topu düştü' ve biz şaşırıyoruz 'Savaşın ortasında aileler nasıl çocukları oyun için dışarı gönderir' diye. Ya da pazar yerinde bomba patladığında 'İnsanlar nasıl savaşta pazar yerine gider', diyoruz. İnsan kendi içinde yaşadığı koşulların süresi uzadıkça ona adapte oluyor, artık bunu normal kabul ediyor. Örneğin, kocasından şiddet gören ve kendi maaşı olan bir kadının nasıl olup da boşanmadığına hayret ediyoruz. İnsan hayatındaki kötüyü normalleştiriyor. İçten içe kötü olduğunu biliyor ama umutsuzlukla birlikte artık onu normal sayıyor ve 'Normal hayatım bu zaten' diyerek günlük işlerini yapmaya devam ediyorlar. İnsanlar savaşın göbeğinde yaşayıp akşama ne pişireceklerini, izleyebileceği dizileri düşünebiliyorlar. Bir nevi alışıyorlar.
Normalleştirme kabul etmek değildir, ilgisi yoktur; bunun altını çizmek gerek. Açıkçası, Facebook'a yazabileceğim ya da gördüğüm 'Kınıyoruz, lanet olsun. Allah belalarını versin' ya da 'Bu kaçıncı ha, kaçıncı'nın çok bir etkisi olduğunu düşünmüyorum. Tabii etkisi vardır, en azından çok insanın senin gibi düşündüğünü ve yalnız olmadığını biliyorsun ama artık yapıcı bir eleştiri gelmiyorsa, sadece lanet okuyorsak, bir eylem planı yoksa, 'Şunun şunun yapılması lazım' ya da 'Şunu şöyle yapmamız lazım' denmiyorsa, ben 'Kahretsin, güvende değiliz' diye devamı gelmeyen şikayetlerle ya da umutsuzlukla zaman geçirmek istemiyorum. Bir şiddet karşıtı olarak 'Hacı, ben her türlü kamu malına zarar vererek bunu protesto edeceğim' ya da 'Ben toptan ülkeyi terk ediyorum, bıktım' bile daha çözüm odaklı ve yapıcı görünüyor bana. Büyük oranda katılmadığım görüşleri söyleyen kişilere bile 'Çok teşekkür ederim çözümle geldiğin için' diye sarılmak istiyorum. Şu anda da Ekşi Sözlük'te debe'de okuduğum ekonomik boykotu uyguluyorum kendimce. Yoksa, öğle yemeğinde iş arkadaşlarımla 'Yine patladık, ne zamana kadar yaşayacağız. Allah belalarını versin' gibi aynı şeyi üç yüz milyonuncu kez konuşmak istemiyorum. Konuşup konuşup bir şey yapmamaktan sıkıldım. Bu şartlar altında konuşup üstünde durasım da yok.
Bir yandan da kendimi sorumlu ve suçlu hissediyorum. Çünkü diğer patlamalarda bir şey yapmadığım için bu patlamanın da gerçekleştiğine inanıyorum. Bir anlamda bu patlamaya da ben izin verdim. Dolayısıyla lanet okuyamıyorum; lanet okuduğum insanların içinde kendim de varım. Bir yandan da, kendimle yüzleşmemek için de düşünmemeye çalışıyorum.
0
ölüm, dünyanin her yerinde yaşanabilir. meseleyi sadece bu topraklarla sınırlayıp şikayet etmek seni beni başkasını kurtarmaz. dozunu kaçırmadan ihtimalleri düşünüp kendi tedbirini alırsın olur biter. kendi evimizde bile ne kakadar güvendeyiz? düdüklü tencere bile (yerine göre) o kadar masum değil.
0
ben 10 ekim katliamının tanıklarından biri olarak ertesi gün işe geldiğimde hayatın nasıl devam ettiğine inanamamıştım. o korkunç manzaralar hala gözümün önündeyken takip etmem gereken siparişler vardı. üstelik o katliam sonrasında, azımsanmayacak kadar çok büyük bir kesim "orada ne işleri varmış" düşüncesine sahip olduğu için duygularımı kimseyle paylaşamamıştım. günlerce ruh gibi yaşadım. daha toparlanamadan ankara katliamı oldu. çok uzun bir süre toplu taşımaya binemedim, kızılay'a, eğlence mekanlarına, avmlere gidemedim. aylardır her arkadaş ortamında bunları konuşuyoruz. artık katliamlar toplumun hiçbir kesiminde ayrım gözetmediği için herkes benim kadar endişeli.
kısacası ben zaten hayatıma eskisi gibi devam edemiyordum. şimdi kimse edemiyor.
kısacası ben zaten hayatıma eskisi gibi devam edemiyordum. şimdi kimse edemiyor.
0
yav ben duyarsız biri değilim. dün gece ağladım bile. her patlamadan psikolojik anlamda ciddi olarak etkileniyorum hatta çevremdekiler ipin ucunu kaçırdığımı söylüyor biraz. buna karşın her patlamadan sonra şu sosyal medyadaki "omg nasıl unutabiliorz ://" triplerinden nefret ediyorum. inanılmaz çiğ ve yapmacık geliyor. orada olabilirdimciler var bi de. ölene, patlamaya mı üzülelim senin vicdan mastürbasyonuna mı destek çıkalım amk ne istiyosun yani amacın ne. o açıdan üzüleceksem de kendi çapımda üzülüyorum ben, herkesin travma yaşadığı dönemlerde böyle piyasaya çıkıp da NASIL YAŞAYACAĞIZ ŞİMDİ tripleri yapmayı saçma buluyorum.
savunmaya geçme lütfen, ben senin nasıl düşündüğünü ve neden öyle düşündüğünü de anlıyorum ve buna bi şey diyemem. yani kendini haklı göstermeye, anlatmaya çalışmak zorunda değilsin çünkü ortada bir haklı veya haksız olma durumu yok zaten. nasıl devam ediyorsunuz demişsin ya, ben de en başta bu soruyu düşünmenin bile anlamsız olduğunu düşünüyorum. sormuyorum. o yüzden devam ediyorum. ulu önder till lindemann'ın dalai lama adlı eserinde de belirttiği gibi: wir müssen leben bis wir sterben.
devam edemiyorum diyenlere de şunu sorayım: normalde yaptığınız neyi yapmıyosunuz ya da yapamıyosunuz abi? sözlükte, duyuruda döşemeye devam ediyosunuz. hepiniz işinize gücünüze gittiniz. hayatınızda değişen ne? bu patlamalarda her insan etkileniyor. çoğu insan bir köşede gözyaşı döküyor ya da içten içe yaralanmış, örselenmiş hissediyor. speşıl snovfleyk'lik yapmanın lüzumu yok.
not: patlamaya şahit olanları ya da patlamada sevdiğini kaybedenleri ayrı tutuyorum elbette, onların attention whore'luktan çok daha büyük dertleri var.
savunmaya geçme lütfen, ben senin nasıl düşündüğünü ve neden öyle düşündüğünü de anlıyorum ve buna bi şey diyemem. yani kendini haklı göstermeye, anlatmaya çalışmak zorunda değilsin çünkü ortada bir haklı veya haksız olma durumu yok zaten. nasıl devam ediyorsunuz demişsin ya, ben de en başta bu soruyu düşünmenin bile anlamsız olduğunu düşünüyorum. sormuyorum. o yüzden devam ediyorum. ulu önder till lindemann'ın dalai lama adlı eserinde de belirttiği gibi: wir müssen leben bis wir sterben.
devam edemiyorum diyenlere de şunu sorayım: normalde yaptığınız neyi yapmıyosunuz ya da yapamıyosunuz abi? sözlükte, duyuruda döşemeye devam ediyosunuz. hepiniz işinize gücünüze gittiniz. hayatınızda değişen ne? bu patlamalarda her insan etkileniyor. çoğu insan bir köşede gözyaşı döküyor ya da içten içe yaralanmış, örselenmiş hissediyor. speşıl snovfleyk'lik yapmanın lüzumu yok.
not: patlamaya şahit olanları ya da patlamada sevdiğini kaybedenleri ayrı tutuyorum elbette, onların attention whore'luktan çok daha büyük dertleri var.
0
Ne yapabiliyoruz ki başka? Öyle veya böyle, iyi ya da kötü, hayat devam ediyor bizler için.
En fazla buradan, sosyal medyadan veya arkadaşlar arasında konuşurken isyan edebiliyoruz.
Başka hiçbir şey yapamıyoruz. Birkaç gün sonra her şey normale dönecek yine. Sadece vefat edenlerin ailelerinin, arkadaşlarının içinde bir sızı kalacak.
En fazla buradan, sosyal medyadan veya arkadaşlar arasında konuşurken isyan edebiliyoruz.
Başka hiçbir şey yapamıyoruz. Birkaç gün sonra her şey normale dönecek yine. Sadece vefat edenlerin ailelerinin, arkadaşlarının içinde bir sızı kalacak.
0
@der meister seni anlıyorum ve kızmadım da söylediklerine. haklı olabilirsin. ama ben de bu "siz de şöyle şöyle yapmayın be abi" diye birbirimizi saçma sebeplerden eleştirmemizden bıktım. ben de yaptım bunu. "of bunlar da anca facebooktan bir şey paylaşsın, 2 gün sonra tatil fotosu atmaya devam ederler" dedim. bazı insanların her hareketlerine bir kulp taktım. her şeyin doğrusunu biliyordum ya. artık doğru bir davranışın olduğunu sanmıyorum. kimsenin elinden bir şey gelmediği bir ortamda ya bazıları psikolojik olarak çöküyor, bazıları hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam ediyor, bazıları sosyal medyadan yardırıyor, bazıları da benim gibi kendi gibi düşünen insan varsa acısını paylaşmak istiyor. cidden başka da amacım yoktu. kimin neyi nasıl yaptığını ben artık sorgulamayacağım. varsın 2 gün sonra tatil fotoğrafı atsın, şu an bu durumdan acı duyduğunu görmek bile bir bakıma beni mutlu ediyor. o kadar da ölmemişiz diyebiliyorum. ne bileyim ya...
0
ben ankara patlamasında ciddi anlamda travma yaşadım. orada değildim ya da çok yakınlarım orada değildi. ama birkaç gün hep gözlerim doldu hatırladıkça, çok güçsüz hissettim.
bu defa da üzüldüm ama aynı şekilde etkilenmedim ve şimdi de bu halime üzülüyorum. olaydan sonraki fotoğraflara bakabiliyorum rahat rahat bu nasıl kanıksamak gerçekten çok üzücü.
ama demiyorum ki yarın çıkmayayım, ya gittiğim yerde patlarsam vs. herhalde tek takıldığım nokta böyle saçmasapan şekilde bu hayattan gitmek. evet sadece buna üzülüyorum herkes adına.
bu defa da üzüldüm ama aynı şekilde etkilenmedim ve şimdi de bu halime üzülüyorum. olaydan sonraki fotoğraflara bakabiliyorum rahat rahat bu nasıl kanıksamak gerçekten çok üzücü.
ama demiyorum ki yarın çıkmayayım, ya gittiğim yerde patlarsam vs. herhalde tek takıldığım nokta böyle saçmasapan şekilde bu hayattan gitmek. evet sadece buna üzülüyorum herkes adına.
0
Tüm Ankara patlamalarında Ankara'daydım, mayıstan beri de İstanbul'dayım. Bilmiyorum ya bende sıkıntı yok, patlamalar, ölümler tabii ki üzücü ama dışarıdayken falan off her an ölebilirim gibi bir düşüncem olmuyor.
0
Rahatsız olduğun şey tehlikenin hemen yakınlarda olması mı yoksa olayın acı vericiliği mi? Eğer 1.si ise haklısın, hiç yaşama sevinci olmayan kişi bile böylesine bir ölümle yaşama veda etmek istemez. Yok eğer 2.si ise pek mantıklı değil çünkü tarih boyunca hemen her gün bundan çok daha acı olaylar tekrar edip duruyor. Mesela, açlıktan ölen insanlar. Herşeyin deliler gibi üretildiği bir zamanda insanların yaşamlarını sürdürecek yiyeceğe ulaşamadıkları için ölmeleri bombalı saldırılardan daha korkunç bir gerçek. Ama yine de kimse bunun hakkında birşey söylemiyor çünkü aç kalma ihtimalimizin olmadığını düşünüyoruz. Dünya kötü bir yer, en güçlüden en zayıfa doğru herkes el birliğiyle onu bu hale getirdi. Bu kötülük ama kırıcı bir sözle ama büyük bir patlamayla dışarı vurmak durumunda. Nedenleri değil sonuçları konuşmaya devam ettiğimiz sürece değişen birşey olmayacak.
0
e bunun bir benzeri trafik kazası
güzel güzel yolunda 80 le gidiyorsun yandan bir kamyon gelip biçiyor seni bu da aynısı güzel güzel tatile gidecekken birisi gelip bomba patlatıyor.
Önlenebilir mi evet (trafik kazası da terör saldırısı da) önleyebiliyorlar mı hayır.
Sen ne yaparsan yap bir şekilde gelip seni buluyor.
Ölenler için üzülüyorum ama kendi elimden geleni yapıyorum bu kadar oluyor.
Gayette yaşıyoruz yaşamaya devam edeceğiz bir hafta sonra kimse hatırlamayacak bile.
yazık.
Peşin not: Atatürk Hava Limanında çalışıyorum. Patlama çalışma bölgemin az biraz uzağında yaşandı. Yolcu yada görevli olarak da orada olabilirdik.
güzel güzel yolunda 80 le gidiyorsun yandan bir kamyon gelip biçiyor seni bu da aynısı güzel güzel tatile gidecekken birisi gelip bomba patlatıyor.
Önlenebilir mi evet (trafik kazası da terör saldırısı da) önleyebiliyorlar mı hayır.
Sen ne yaparsan yap bir şekilde gelip seni buluyor.
Ölenler için üzülüyorum ama kendi elimden geleni yapıyorum bu kadar oluyor.
Gayette yaşıyoruz yaşamaya devam edeceğiz bir hafta sonra kimse hatırlamayacak bile.
yazık.
Peşin not: Atatürk Hava Limanında çalışıyorum. Patlama çalışma bölgemin az biraz uzağında yaşandı. Yolcu yada görevli olarak da orada olabilirdik.
0
rheia
ulusal ajans sağolsun hibeleri açıklamadığı için vize almak zorlaşıyor. geçen sene eylül'de açıklamış.en kötü 3 aylık hibe alabileceğim ama açıklanmadığı için konsolosluğa verecek hiçbir şeyim yok.siz nasıl yaptınız/yapıyorsunuz? hibesizmiş gibi tüm geçimi karşılayacak kaynak mı göstermeli ne yapmal
ulusal ajans sağolsun hibeleri açıklamadığı için vize almak zorlaşıyor. geçen sene eylül'de açıklamış.
en kötü 3 aylık hibe alabileceğim ama açıklanmadığı için konsolosluğa verecek hiçbir şeyim yok.
siz nasıl yaptınız/yapıyorsunuz? hibesizmiş gibi tüm geçimi karşılayacak kaynak mı göstermeli ne yapmalı?
bir de ne zaman vizeye başvurmalı? başvurdunuz mu?
en kötü 3 aylık hibe alabileceğim ama açıklanmadığı için konsolosluğa verecek hiçbir şeyim yok.
siz nasıl yaptınız/yapıyorsunuz? hibesizmiş gibi tüm geçimi karşılayacak kaynak mı göstermeli ne yapmalı?
bir de ne zaman vizeye başvurmalı? başvurdunuz mu?
0
bizde de gitmeden önce hibeler belli olmamıştı. okul "bu öğrenci muhtemelen hibelendirilecektir" diye bir yazı vermişti. vize başvurusuna onu vermiştim, çıkmıştı.
edit: "bu öğrenci hibe almaya aday" da olabilir daha formal ifadesi :)
edit: "bu öğrenci hibe almaya aday" da olabilir daha formal ifadesi :)
0
ben ikinci donem gitmistim, hibeler belliydi. okuldan aldigim hibe kagidi + bankada gosterdigim para ile basvurmustum. vize denemezdi gerci, hollanda'daki okul oradan basvurmustu oturum icin ben buradaki yere gidip pasaportu vermistim sadece.
kasim miydi neydi basvurmustum ben, ocak sonunda gittim.
kasim miydi neydi basvurmustum ben, ocak sonunda gittim.
0
bizim okul da ulusal ajans öğrencinin hesabına para aktardığında şu kadar hibe alacaktır diye kağıt vermişti. kalanı da maaş, hesap dökümüyle falan halletmiştik. eylül'de gideceğim için ağustos başında başvurmuştum. hemen 2-3 gün içinde almıştım vizeyi. 1 ay öncesi ideal bence ama evraklar hazırsa daha erken de olur.
0
rivulet
Kumral saçlarımı açmadan organik boyayla boyayacağım. Hafif sarıya çalan soluk, açık bir tene sahibim. Hangi saç rengi yakışır?https://www.directionsturkiye.com/urunler/sac-boyasi/directions-apple-green/https://www.directionsturkiye.com/urunler/sac-boyasi/directions-rubine/https://www.directionsturk
Kumral saçlarımı açmadan organik boyayla boyayacağım. Hafif sarıya çalan soluk, açık bir tene sahibim. Hangi saç rengi yakışır?
www.directionsturkiye.com
www.directionsturkiye.com
www.directionsturkiye.com
edit: mor da ekledim :)
www.directionsturkiye.com
www.directionsturkiye.com
www.directionsturkiye.com
edit: mor da ekledim :)
0
Yazin boyama bence. Surekli dus mus alman lazim. Hepsi akar ama yazin daha cabuk akar.
0
bunların içinden mor en güzeli duruyor. tabi şimdi yaptıran kişi de (ten durumu vs) önemli.
0
Bu sorunun tüm cevapları öznel olacaktır ama kendi fikrim şudur. KIZIL
Bir kadının boyu, fiziği, ten rengi, giyimi ne olursa olsun, saçı kızılsa acayip çekici buluyorum , özellikle beyaz ten ile çok daha alımlı geliyor bana.
Bir kadının boyu, fiziği, ten rengi, giyimi ne olursa olsun, saçı kızılsa acayip çekici buluyorum , özellikle beyaz ten ile çok daha alımlı geliyor bana.
0
Kimse de dememis ki açmadan nasıl tutacak... tutsa bile bu kadar yogun bir sekilde gorunmesi mumkun degil ancak yesil yesil veya mor mor parlar belki.
0
@physcos fotoğraftaki gibi durmayacağını biliyorum ama saç açmanın dönüşü yok ve o yola girmek istemiyorum. bu linklerini koyduğum renkler en koyuları olduğu için daha çok şansım var gibi.
0
soso
Biraz daha kıyıda köşede kalmış, Woody Allen filmlerine benzeyen tarzda günlük hayatı konu alan Alman filmleri arıyorum. Yani kesinlikle savaşı ve Hitler dönemini konu alan filmler önermeyin, gına geldi. Mesela şu film istediğim tarzdaydı: http://www.imdb.com/title/tt1954701/ Ya da bugün Herr Lehman
Biraz daha kıyıda köşede kalmış, Woody Allen filmlerine benzeyen tarzda günlük hayatı konu alan Alman filmleri arıyorum. Yani kesinlikle savaşı ve Hitler dönemini konu alan filmler önermeyin, gına geldi. Mesela şu film istediğim tarzdaydı: www.imdb.com Ya da bugün Herr Lehmann diye bir film kiraladım, baktığıma göre benlik olabilir, akşam zaman bulursam izleyeceğim. Fatih Akın'ın hiçbir filmini izlemedim bu arada. Başlasam mı acaba? Fazla aksiyonluymuş ya da aksiyon yoksa da fazla duygusalmış gibi geliyor sanki onun filmleri, yani sıradan karakterler ve olaylardan ziyade hep bir ekstrem durum söz konusu sanırım ama emin değilim de tabii. Almanca öğreniyorum da bu yüzden aksiyondan ziyade bol diyalog olması tercihimdir.
Ha bu arada Der Tatortreiniger dizisini de biliyorum ama Almanca altyazı bulamadığım için biraz zorlandım izlerken. Yoksa istediğim tarza yakın bir diziydi aslında.
Ha bu arada Der Tatortreiniger dizisini de biliyorum ama Almanca altyazı bulamadığım için biraz zorlandım izlerken. Yoksa istediğim tarza yakın bir diziydi aslında.
0
Alman netflixinde tatortreiniger in almanca alt yazisi var, biraz daga ararsan kesin bulursun.
Onun disinda sevimli Sonnenallee var film olarak.
Onun disinda sevimli Sonnenallee var film olarak.
0
docrivers
acil bir hobi edinmem lazım birden bi fotoğraf çekme hevesi geldi bana, 200 tl ye bi analog makine almayı düşünüyorum ama benim gibi bi hevesle başlayıp devam eden var mı ? bu hobi hayatımın bir parçası olsun istiyorum zor mu foto işi
acil bir hobi edinmem lazım birden bi fotoğraf çekme hevesi geldi bana, 200 tl ye bi analog makine almayı düşünüyorum ama benim gibi bi hevesle başlayıp devam eden var mı ? bu hobi hayatımın bir parçası olsun istiyorum zor mu foto işi
0
Ben hevesle başlayıp devam etmedim ama bu olay kişiden kişiye göre değişiyor. Ben gezmeyi severim, hafta sonları çıkıp yeni yerler keşfedip fotoğraf çekmeye üşenmem dersen al. Tabi öncesinde fotoğraf tekniği de öğrenmeye üşenmemek gerekiyor. Teknik bilmeden girişince ortaya pek başarılı kareler çıkmıyor, bu sefer demoralize oluyorsun. Sabır işi.
0
Evde kendi fotoğraf makineni yapabilirsin. DIY pinhole camera diye arat. Çektiğin fotoğraflardan da albüm yaparsın. Normal fotoğrafçılıktan daha orijinal bence.
(bkz: pinhole)
(bkz: pinhole)
0
zamanında bir hevesle aldım bir makina, 2-3 ay sonra dolapta. çalışıyor mu bilmiyorum bile beni sarmadı. analog makinayla hiç girme o işe. sarf malzemesi ekstradan gereksiz bir maliyet hem kalitede artık dijitalle kıyaslanamaz.
ekleme: fotoğrafçıların gömme ihtimaline karşı. hobi dir sonuçta keyif alanıda vardır muhakkak.
ekleme: fotoğrafçıların gömme ihtimaline karşı. hobi dir sonuçta keyif alanıda vardır muhakkak.
0
charlotte blanc
erkekte ne tur bir vucudu cekici buluyorsunuz ? yani daha acikca ne kadar kasli diyim ? daha iyi anlatmak isteyen gorsel paylasabilir. (tombul severleri tenzih ediyorum)
erkekte ne tur bir vucudu cekici buluyorsunuz ? yani daha acikca ne kadar kasli diyim ? daha iyi anlatmak isteyen gorsel paylasabilir. (tombul severleri tenzih ediyorum)
0
bir gerard butler gelse hayır demem ama realitede daha düz adamları beğeniyorum (hatta kocam tam olarak beğendiğim vücut tipi. kolda bacakta kaslar belirgin, six packsiz, geniş omuzlu)
bir celebrity crush olarak gerard butler
bir celebrity crush olarak gerard butler
0
Fit olması yeterli. Silikon basılmış gibi beğenmiyorum.
Vücut tipinin yanında beslenme şekli, yaşam tarzı da önemli. Beraber spora gidelim sağlıklı beslenelim isterim. Fit olup yanımda cips yemesin.
Vücut tipinin yanında beslenme şekli, yaşam tarzı da önemli. Beraber spora gidelim sağlıklı beslenelim isterim. Fit olup yanımda cips yemesin.
0
En çok geniş omuzları önemsiyorum sanırım.
Body building ile detaylandirilmis olması gerekmiyor ama kaslı ve fit bir yapıyı beğeniyorum.
Soyle bir sey. i.hizliresim.com
Shadowcat in gönderdiği fotoğraf güzel duruyor ama hiç öyle biriyle tanışmadım. Vücudu çok sert mi gelir bilmiyorum. Ben yanında ufacık kaldığım iri erkeklerden hoşlanıyorum (şişman değil). Çok detaya gerek yok.
Body building ile detaylandirilmis olması gerekmiyor ama kaslı ve fit bir yapıyı beğeniyorum.
Soyle bir sey. i.hizliresim.com
Shadowcat in gönderdiği fotoğraf güzel duruyor ama hiç öyle biriyle tanışmadım. Vücudu çok sert mi gelir bilmiyorum. Ben yanında ufacık kaldığım iri erkeklerden hoşlanıyorum (şişman değil). Çok detaya gerek yok.
0
en ziyade tarzı önemli
newsimg.wowtv.co.kr
1.bp.blogspot.com
www.eonline.com
img.fashion.tvreport.co.kr
çok mu oldu ne :)
newsimg.wowtv.co.kr
1.bp.blogspot.com
www.eonline.com
img.fashion.tvreport.co.kr
çok mu oldu ne :)
0
Zayıf olmamalı, ayva göbek ve geniş omuz ve tabi güzel bir yüzle beni tavlar :)
0
Geniş omuz, geniş göğüs, belirgin pektoral kaslar ve biçimli kollar. Six pack çok lazım değil. Yüzücüler çok güzel. Basketbolcular da öyle.
0
Çok kıymetli hanımefendiler ve diğerleri,
Bir beyefendi olarak buraya yazıyorum; şuraya fotoğrafını attığınız tarzda ve o vücut ölçülerüne sahip adamlar bulursanız onlara söyleyin gelip beni de siksinler lütfen.
Sizin yüzünüzden kendimi sevmez oldum, şişman kesinlikle değilim ama göbeğim var :)boyum 1.80 veya 1.78, güçlü müyüm bilmem ama sizi çok pis korurum he bir de komiğim.
İlgilenenler olursa bir mesaj kadar uzağnızdayım ;)
Bir beyefendi olarak buraya yazıyorum; şuraya fotoğrafını attığınız tarzda ve o vücut ölçülerüne sahip adamlar bulursanız onlara söyleyin gelip beni de siksinler lütfen.
Sizin yüzünüzden kendimi sevmez oldum, şişman kesinlikle değilim ama göbeğim var :)boyum 1.80 veya 1.78, güçlü müyüm bilmem ama sizi çok pis korurum he bir de komiğim.
İlgilenenler olursa bir mesaj kadar uzağnızdayım ;)
0
Geniş ve yapılı omuz+göğüs <3 Karın bölgesi düz olsa daha güzel ama çok da dert değil.
24.media.tumblr.com
24.media.tumblr.com
0
alexander skarsgard'ın true blooddaki hali dünyada olup olabilecek en güzel vücut diye düşünüyorum. genel manada kaslı ama zayıf seviyorum, jared leto da güzel örnek.
0
Zevkler bu kadar çeşitli olduğu için "Bizi de seven bulunur elbet" diyerek yolumuza devam ediyoruz sanırım di mi beğler? Bitli baklanın kör alıcısı olurmuş.
0
Alt4y
merhaba,evlenmem diyeniniz var mı?cinsiyet ve yaş da ekleyebilirler aynı zamanda.
merhaba,
evlenmem diyeniniz var mı?
cinsiyet ve yaş da ekleyebilirler aynı zamanda.
evlenmem diyeniniz var mı?
cinsiyet ve yaş da ekleyebilirler aynı zamanda.
0
Gerçekten kendime göre birini bulmadan evlenmem. Özgürlüğün zirvesine ulaşmadan da evlenmem.
23E
23E
0
düşünüyorum evlenmeyi de önce 2-3 sene tanımak lazım, beraber iyice vakit geçirmek, karakterini tanımak lazım diyorum. sonra bazen öyle biri denk geliyor, ya istese 5-6 aya nikah masasına oturtur bu beni diyorum, sonra geçiyor ama.
26m - 30 civarı olabilir yani...
26m - 30 civarı olabilir yani...
0
evlenmem diyenler en erken gidiyor genelde ama evlenmem. hangi kız alır la beni
0
Benim tam kafamda yarattığım gibi bir insanla karşılaşma olasılığım %0.0002 falan. Her şeyiyle mükemmel anlamda içime sinen bir insan girmeden hayatıma evlenmem. Neyse ki ailem de sık boğaz etmiyor, karışan eden yok şu an rahatın ve özgürlüğün doruğundayım. Huzurumu kaçırmaya niyetim yok. 28K
0
Evlenmeyi dusunebilirim.
1.90 boy
Atletik vucut
Kendi isi olan
Inanilmaz guzel ses tonu ve diksiyonu olan bir adamim.
35 yasindayim ve taliplerimi bekliyorum :d
1.90 boy
Atletik vucut
Kendi isi olan
Inanilmaz guzel ses tonu ve diksiyonu olan bir adamim.
35 yasindayim ve taliplerimi bekliyorum :d
0
Evlenmek isterim ama ileride ne olur bilemem. Evliliği obsesyon haline getirip her evlenenin ardından karalar baglamak istemiyorum.
0
25e,
Daha kendimi çocuk gibi hissediyorum ilişkiler konusunda. 15 yaşında neysem şimdi de öyleymiş gibi geliyor. Etrafımdaki insanlar evlendikçe "lan daha dün birlikte müdürden kaçıyoduk amk!?!?" demek istiyorum.
Daha kendimi çocuk gibi hissediyorum ilişkiler konusunda. 15 yaşında neysem şimdi de öyleymiş gibi geliyor. Etrafımdaki insanlar evlendikçe "lan daha dün birlikte müdürden kaçıyoduk amk!?!?" demek istiyorum.
0
Su an icin oyle bir sorumluluk almak bana cok uzak gelse de ilerde hayatimi paylasabilecegime inandigim, sevdigim ve guvendigim biriyle evlenirim neden evlenmeyeyim. 22K
0
bende diyorum neden evde kaldım, hepsi özgür ruhluymuş meğer kadınların :(
33E
seksi duyuru kızları eqlesin, evlenelim.
33E
seksi duyuru kızları eqlesin, evlenelim.
0
26e daha gecenlerde kız arkadasımın buna benzer ama daha ciddili sorusuna farketmez dedim.evlensem de olur evlenmesem de gibi geliyor.
0
Önümüzdeki 10 yıl istemiyorum, ama uzun süreli bi ilişkim var sonu ya ayrılık ya evlilik. Bilemiyorum.
22/K
22/K
0
benim durumum daha tuhaf
aslında evlenmek -daha doğrusu güzel bir ilişki istiyorum
ama valla rahatımı, düzenimi bozmaya üşeniyorum ben, çok uzun süredir-neredeyse hep- yalnız olup çok pis alıştım, kısa süreli şeylere zaten hiç gelemiyorum. nasıl olcaksa bu böyle.
32k
aslında evlenmek -daha doğrusu güzel bir ilişki istiyorum
ama valla rahatımı, düzenimi bozmaya üşeniyorum ben, çok uzun süredir-neredeyse hep- yalnız olup çok pis alıştım, kısa süreli şeylere zaten hiç gelemiyorum. nasıl olcaksa bu böyle.
32k
0
30 dan önce ı ıh
30 dan sonra da cidden bütün ömrümü geçirebileceğime inandığım biri olursa.
30 dan sonra da cidden bütün ömrümü geçirebileceğime inandığım biri olursa.
0
@niye ama'ya talibim arkadaşlar, yaşı yaşıma, nicki nickime uygun. övün beni biraz, kadın düşmanı olduğumu da söylemeyin.
0
Kadinlar bu kadar tatminsizken bu kadar gozleri yukseklerdeyken mumkun degil.
Aldatildigi icin guvenemeyenini mi ararsin acik acik evi olmayan erkekle evlenmem diyen gotu bokluyu mu yuksek lisans yaptigi halde 'evlenirsem calismam' diyen belescileri mi ''kir dugunu isterim ama'' diyenleri mi... Uff icim daraldi.
25E
Aldatildigi icin guvenemeyenini mi ararsin acik acik evi olmayan erkekle evlenmem diyen gotu bokluyu mu yuksek lisans yaptigi halde 'evlenirsem calismam' diyen belescileri mi ''kir dugunu isterim ama'' diyenleri mi... Uff icim daraldi.
25E
0
@chiper
Aldatildigi icin guvenememesi normal abicim naptın. aldatılmak çok zorlu bi olay. yanlış seçim yapmış olabilir tabi de, kimse hak etmiyor böyle bi şerefsizliği.
Aldatildigi icin guvenememesi normal abicim naptın. aldatılmak çok zorlu bi olay. yanlış seçim yapmış olabilir tabi de, kimse hak etmiyor böyle bi şerefsizliği.
0
ben evlenirim diyorum da, yukardaki cevapların sahipleri birkaç yıla evlenir. kimse kimseyi kandırmasın.
beni ciddi bir ilişki düşünmüyorum diyerek reddeden hatun 1 yıl sonra evlendi. bu işler böyle.
beni ciddi bir ilişki düşünmüyorum diyerek reddeden hatun 1 yıl sonra evlendi. bu işler böyle.
0
Evlenmek istemiyorum ama şartlara bağlı olarak en geç 35 gibi evlenmek zorunda kalacağım gibi hissediyorum
28E
28E
0
büyük ihtimalle evlenmem, sorumluluk çok fazla, 32 k
ama hayatımda bi şey değişmeyecekse, ne bileyim, ilişkinin normal hali gibi devam edecekse, ve sevdiceğimden de teklif alırsam :) bir imza atabilirim neden olmasın
ama hayatımda bi şey değişmeyecekse, ne bileyim, ilişkinin normal hali gibi devam edecekse, ve sevdiceğimden de teklif alırsam :) bir imza atabilirim neden olmasın
0
evlenmek yerine aileler ile konuşularak birlikte yaşama fikrini düşünmek, çok daha mantıklıdır.
deneme süresi gibi.
deneme süresi gibi.
0
evlenmemek zaten "varsayılan" değil mi yav, sorunun "evlenmeyi düşünüyor musunuz" olması gerekmez mi?
ben şartların oluşması halinde (iyi anlaşabileceğim, beni gerçekten seven, sevdiğim birisi mesela) evlenmeyi çok isterim. seviyorum öyle şeyleri. hatta ben tam olarak fabrikada çalışıp yorulan, eşi ve çocukları tarafından üzerine titrenen cefakar baba modelini çok seviyorum haha. tam aile saadeti ortamı işte. "bebeye yeni ayakkabı lazım" cümlesi ve onun için oturup bütçeye, ekonomiye girişmek beni mutlu eder mesela ama bunları seven adamlarla da kimse evlenmek istemiyo, nasıl iş anlamadım.
22E
ben şartların oluşması halinde (iyi anlaşabileceğim, beni gerçekten seven, sevdiğim birisi mesela) evlenmeyi çok isterim. seviyorum öyle şeyleri. hatta ben tam olarak fabrikada çalışıp yorulan, eşi ve çocukları tarafından üzerine titrenen cefakar baba modelini çok seviyorum haha. tam aile saadeti ortamı işte. "bebeye yeni ayakkabı lazım" cümlesi ve onun için oturup bütçeye, ekonomiye girişmek beni mutlu eder mesela ama bunları seven adamlarla da kimse evlenmek istemiyo, nasıl iş anlamadım.
22E
0
24k
Evlenmem demem ama kesin boşanırım diyebilirim. Ya ben sıkılırım ya o beni çekemez.
Evlenmem demem ama kesin boşanırım diyebilirim. Ya ben sıkılırım ya o beni çekemez.
0
27e düşünüyorum şahsen. okul ve askerlik gibi sorunlarımı halletmiş olsaydm durmazdım
0
40ıma kadar evlenmem +1 40dan sonra evlilik zirvesi yapacağım duyurucular takipte kalın wtf
24E
24E
0
rivulet
Malum ortamdan oyun yükleyeyim dedim, beceremeyince extract ettiğim dosyaları sildim. Virtual drivei da kaldırdım ama 15 GB yer olması gereken C driveinda sadece 1 GB yer görünüyor. Ne yapmalıyım düzeltmek için?
Malum ortamdan oyun yükleyeyim dedim, beceremeyince extract ettiğim dosyaları sildim. Virtual drivei da kaldırdım ama 15 GB yer olması gereken C driveinda sadece 1 GB yer görünüyor. Ne yapmalıyım düzeltmek için?
0
neil manke
ben ilkokul 4.sınıfta öğrenmiştim, arkadaşın birinin babası çocuk nasıl yapılır anlatmış o da bize anlatmıştı. hayat için ilk o zaman "ne kadar boktan bişey lan bu" demiştim. sevişmeyi seviyoruz tabi, veletken kötü geliyor insana bir penisin bir vajinaya girmesi.
ben ilkokul 4.sınıfta öğrenmiştim, arkadaşın birinin babası çocuk nasıl yapılır anlatmış o da bize anlatmıştı. hayat için ilk o zaman "ne kadar boktan bişey lan bu" demiştim. sevişmeyi seviyoruz tabi, veletken kötü geliyor insana bir penisin bir vajinaya girmesi.
0
Ben 5. ya da 6. sınıfta öğrenmiştim. Bir sınıf arkadaşım anlatmıştı. Anlatırken zihnimde daha iyi canladırabilmem için meyvelerle örneklendirerek aydınlatmıştı beni eheh. İnanamamıştım uzunca bir süre, çok absürt görünmüştü bana.
0
ortaokuldayken bi abi dergi getirmişti. bizde merak edip incelemiştik dergiyi. bana iğrenç gelmişti ilk başlarda.
0
Aileme hiç bebeklerin nereden geldiğini, çocuğun nasıl olduğunu sormadım. Umrumda olmadı.
Benim dönemimin çoğu sevişmek diye bir şeyin varlığını Banu Alkan filmlerinden ne olduğunu tam anlamasa da fark etti. Hatta geçen gün yaşıt bir iş arkadaşım 'Ben küçükken Banu Alkan'ı güzel sanıyordum, hep öyle diyorlardı, hep onun filmleri vardı' dedi. Aynı şekilde Cesur ve Güzel, Yalan Rüzgarı'nda falan omuzlarını gördüğümüzde çıplak olduğunu varsaydığımız kadınlar sevişiyordu. Sevişmenin ne olduğunu göstermiyordu ama 'Bir kadının omuzları yalanmaya başlandığında kadın zevkli sesler çıkarmaya, inlemeye başlar' diye öğrendim. Uzun bir süre sevişmeyi çıplak kalıp yalanmak sandım.
Sonrasında yakın bir erkek arkadaşım bizi bilgilendirmek için 31 çekmenin ne olduğunu anlattı ama işin içinde penis yoktu. Tam olarak şu şekildeydi: Bir erkek bir sabunu alır ve 'Bir dam dam, iki dam dam, üç dam dam, ...' diye 31'e kadar elinde çevirirse ve kızın arkasına sürerse hamile kalır. Hadi, sabun ile benzerlik kurulabilir ama neden dam dam, hiç bilmiyorum. Kaç sene sonra, ne olduğunu öğrendikten sonra da 31 sayısının her erkek için standart olduğunu düşündüm.
Asıl ne olduğunu öğrenmem 13 yaşıma denk geliyor. En yakın arkadaşım 'Mastürbasyon yapıyor musun' diye sormuştu, 'O ney ki?' deyince ayrıntılı anlattı. Sonra da oturup porno izledik, oradan öğrendim. Ama öyle zevk için bakarak değil; tamamen belgesel izler gibi, hatta bazen elimizde çekirdeklerle. Bayağı ilginç geldi, bir süre esprilerim bel altı oldu. O zaman öğrendim ne olduğunu. Benden bir yaş büyük bir arkadaşım vardı, ona da ben anlattım. Bir süre de onunla porno izledik. Zaten o zaman 'E 31'i geçti, neden olmadı ki' diye incelemiştim. En son 'Kimbilir kaç tane 31'in sonunda kestiler de, görüntüleri birleştirdiler' demiştim.
Benim dönemimin çoğu sevişmek diye bir şeyin varlığını Banu Alkan filmlerinden ne olduğunu tam anlamasa da fark etti. Hatta geçen gün yaşıt bir iş arkadaşım 'Ben küçükken Banu Alkan'ı güzel sanıyordum, hep öyle diyorlardı, hep onun filmleri vardı' dedi. Aynı şekilde Cesur ve Güzel, Yalan Rüzgarı'nda falan omuzlarını gördüğümüzde çıplak olduğunu varsaydığımız kadınlar sevişiyordu. Sevişmenin ne olduğunu göstermiyordu ama 'Bir kadının omuzları yalanmaya başlandığında kadın zevkli sesler çıkarmaya, inlemeye başlar' diye öğrendim. Uzun bir süre sevişmeyi çıplak kalıp yalanmak sandım.
Sonrasında yakın bir erkek arkadaşım bizi bilgilendirmek için 31 çekmenin ne olduğunu anlattı ama işin içinde penis yoktu. Tam olarak şu şekildeydi: Bir erkek bir sabunu alır ve 'Bir dam dam, iki dam dam, üç dam dam, ...' diye 31'e kadar elinde çevirirse ve kızın arkasına sürerse hamile kalır. Hadi, sabun ile benzerlik kurulabilir ama neden dam dam, hiç bilmiyorum. Kaç sene sonra, ne olduğunu öğrendikten sonra da 31 sayısının her erkek için standart olduğunu düşündüm.
Asıl ne olduğunu öğrenmem 13 yaşıma denk geliyor. En yakın arkadaşım 'Mastürbasyon yapıyor musun' diye sormuştu, 'O ney ki?' deyince ayrıntılı anlattı. Sonra da oturup porno izledik, oradan öğrendim. Ama öyle zevk için bakarak değil; tamamen belgesel izler gibi, hatta bazen elimizde çekirdeklerle. Bayağı ilginç geldi, bir süre esprilerim bel altı oldu. O zaman öğrendim ne olduğunu. Benden bir yaş büyük bir arkadaşım vardı, ona da ben anlattım. Bir süre de onunla porno izledik. Zaten o zaman 'E 31'i geçti, neden olmadı ki' diye incelemiştim. En son 'Kimbilir kaç tane 31'in sonunda kestiler de, görüntüleri birleştirdiler' demiştim.
0
31 çekmek tabirini 2. sınıfta öğrenmiştim, hatta o kadar ilginç gelmişti ki ilk olarak nerede duyduğumu bile hatırlıyorum, baya şaşırmıştım. sonra 4. sınıfta ilk defa porno izlemiştim, mahalledeki 2-3 yaş büyük bi arkadaşın evinde toplanmıştık. kadının oral seks yaptığını görünce kusucak gibi olmuştum lkajsşda. o vakte kadar çişli pis bişey olarak bildiğim pipi organının ağızda ne işi var diye baya düşünmüştüm. sesler çok etkilemişti aynı zamanda, kadının inlemelerini biraz rahatsız edici bulmuştum; kız resmen acı çekiyor ne biçim bişey bu demiştim. bu sebepten uzun bir süre seksin kadının çok da isteyerek yaptığı bişey olmadığını düşündüm çünkü izlediğim o pornoda kadının gördüğü muamele hiç hoşuna gidiyormuş gibi değildi. sonra uzun bi süre izlemedim, 7. sınıfta arkadaş yolda bulup getirmişti 3-4 tane cd, bizde izlemiştik. o zaman hoşuma gitti diye hatırlıyorum ama emin değilim, sonra liseye geçince zaten olayın ne olduğunu anlamıştım.
0
8 yaşında erotik dergi okuyarak başladım. Bilenler bilir, kral diye bir dergi vardı. Erken tanıştım cinsellikle. Ama ergenliğe girişim ve ilk cinsel deneyimim geç oldu. Başka sebeplerden ötürü. Şimdi de acısını çıkarıyorum haha.
0
5. sınıfta detaylarını öğrenmiştim ama 5-6 yaşındayken bile kadınla erkeğin farklı olduklarını ve birlikte türlü türlü aksiyonlara girdiklerini tahmin ediyordum, sadece detayları bilmiyordum. Öğrenince de tiksinmedim, bilinmeyene karşı duyulan o garip, merak dolu, heyecan verici ve biraz da korkutucu duyguyu hissettim.
0
Yaşımı hatırlamıyorum ama çocukken bilgisayarda babamın özenle sakladığı pornoları bulmuştum... normal porno da değillerdi......... Ağzım açık izlemiştim bunlar ne yapıyor diye. İğrenmediğimi hatırlıyorum, sadece çok merak etmiştim.
0
9 yaşındaydım, annem hamileydi. isviçre'de yaşıyorduk, en yakın arkadaşım bakıcımın kızıydı. o zamanlar allah uygun gördüğü zaman evli kadınların karnına bebek yerleştiriyor sanıyordum, arkadaşıma da bunu söyledim. sonra o annesine "anne x bebekleri tanrının kadınların rahmine yerleştiriyor sanıyor!" dedi. ben de "e evet, bebek tanrının takdiridir." dedim. annesi de bunun üstüne "tabii ki öyle ama bizim de bir şey yapmamız gerekmez mi sence bebek olması için?" dedi. baya kafam karışmıştı, sonra arkadaşım anlattı. dumur oldum tabii.
0
Kadınla erkeğin bir şey yaptığını biliyordum ama ne yaptıklarını çözememiştim. 5. sınıftayken bilgisayarda pornodan bir kare gördüm fotoğraf olarak. Büyük ihtimalle virüsle falan inmiştir.
O zamana kadar çıplak gördüğüm tek erkekler 3-4 yaşında cocuklar olduğundan şok olmuştum. Penisi nasıl oluyor da pantolondan fark etmiyoruz, nasıl gizliyorlar diye kafam karışmıştı. Tabii o zaman penisin büyüyüp küçülen bir şey olduğundan da haberim yok. Haha.
Epey kafam karıştı. Tam anlamıyla süreci 7. sınıfta fen dersinde öğrendim sanırım. Nasıl hamile kalınıyor, sperm nedir, ergenlikte neler oluyor falan filan.
O zamana kadar çıplak gördüğüm tek erkekler 3-4 yaşında cocuklar olduğundan şok olmuştum. Penisi nasıl oluyor da pantolondan fark etmiyoruz, nasıl gizliyorlar diye kafam karışmıştı. Tabii o zaman penisin büyüyüp küçülen bir şey olduğundan da haberim yok. Haha.
Epey kafam karıştı. Tam anlamıyla süreci 7. sınıfta fen dersinde öğrendim sanırım. Nasıl hamile kalınıyor, sperm nedir, ergenlikte neler oluyor falan filan.
0
rivulet
Türkiye'den yurtdışına gidiş fiyatlarının arttığı kadar dönüş fiyatları da artar mı? Gidişe fiyat sabitledik ama dönüşü bıraksak olur mu ki?
Türkiye'den yurtdışına gidiş fiyatlarının arttığı kadar dönüş fiyatları da artar mı? Gidişe fiyat sabitledik ama dönüşü bıraksak olur mu ki?
0
rotaya ve zamana bağlı.
alamancıların izin tarihi ise artabilir.gerçi onlar çoktan almış o tarihe artacağı kadar da artmış olması muhtemel.
alamancıların izin tarihi ise artabilir.gerçi onlar çoktan almış o tarihe artacağı kadar da artmış olması muhtemel.
0
fiyat 228 liradan(3 haziran kiev aktarmalı istanbul) ucuzsa ise şu an sabitleyin :)
0
aerobilet'de klm'nin 240 liraya bileti var şu an aktarmasız. ayrıca sürekli kampanya oluyo. bi araştır.
www.aerobilet.com.tr
www.aerobilet.com.tr
0
rivulet
En seksi bulduğunuz ünlülerin en beğendiğiniz fotoğrafı hangisi? Çıplak veya bikinili olmazsa şükela olur.
En seksi bulduğunuz ünlülerin en beğendiğiniz fotoğrafı hangisi? Çıplak veya bikinili olmazsa şükela olur.
0
Zerrin tekindor'un pek yakında filminde birkaç sahnesi. Çok güzel kadın ya bu ne güzelliktir zerrinciğim diyesim geliyor. İzleyenler anlamıştır.
İlk aklıma bu geldi.
İlk aklıma bu geldi.
0
0
www.google.com.tr
Erkek değilim ama bu kadın çok güzel, seksi geliyor bana. Diğer Victoria's Secret mankenleri arasında ayrı bi yerde. Muazzam bir kadın. Alçakgönüllü, masum, karizmatik...
Erkek değilim ama bu kadın çok güzel, seksi geliyor bana. Diğer Victoria's Secret mankenleri arasında ayrı bi yerde. Muazzam bir kadın. Alçakgönüllü, masum, karizmatik...
0
marisa tomei
çıta gibi genç kızlar çekici gelmiyor bana. mature iyidir.
çıta gibi genç kızlar çekici gelmiyor bana. mature iyidir.
0
kaya scodelario yaz bide marine vacth. fotoğraflarının da %90ı güzeldir ama illa fotoğraf istiyorsan daha sonra editleyeyim bunu.
kaya: www.filmizledepo.com (gel beni boya diyor)
kaya: assets.papelpop.com
kaya: cdn04.cdn.justjaredjr.com
kaya: 31.media.tumblr.com
marine: www.lahiguera.net
marine: www.studded-hearts.com
marine: www4.pictures.zimbio.com
marine: www2.pictures.zimbio.com
kaya: www.filmizledepo.com
(gel beni boya diyor)kaya: assets.papelpop.com
kaya: cdn04.cdn.justjaredjr.com
kaya: 31.media.tumblr.com
marine: www.lahiguera.net
marine: www.studded-hearts.com
marine: www4.pictures.zimbio.com
marine: www2.pictures.zimbio.com
0
0
0
Bu aralar charlize Theron dikkatimi çekiyor, bence en güzel yaşlarında www.google.com.tr
0
brnbrs
Ortaokul cocugu icin soruyorum,simdi 5. Sinifta ve devlet okulunda okulunu bazi nedenlerden dolayi degistircez,hazir degistirmisken acaba ozel emi yollasak dedik.Yani mutlaka fark vardir ama ozel okullar ders konusunda daha yogun olupta bunalir mi cocuk,zaten evde ders yapmayi sevmiyor.Fikir almak i
Ortaokul cocugu icin soruyorum,simdi 5. Sinifta ve devlet okulunda okulunu bazi nedenlerden dolayi degistircez,hazir degistirmisken acaba ozel emi yollasak dedik.
Yani mutlaka fark vardir ama ozel okullar ders konusunda daha yogun olupta bunalir mi cocuk,zaten evde ders yapmayi sevmiyor.
Fikir almak istedim sizden.
Yani mutlaka fark vardir ama ozel okullar ders konusunda daha yogun olupta bunalir mi cocuk,zaten evde ders yapmayi sevmiyor.
Fikir almak istedim sizden.
0
özel okula giden çocuğu sonradan tekrar devlet okuluna aldırırsanız çocuk sıkıntı yaşayabilir. özele sokup sonradan da(üniversiteye kadar) özele gönderecek bütçeniz olacağını düşünüyorsanız şimdiden gitsin.
0
büyük kızımı 8 yıl özel okulda okuttum. bu yıl lise 1 i devlet okuluna verdim. iyi de bir okul ama bariz fark var öyle böyle değil. seneye tekrar özel okula gönderiyorum. tabi yeni açılmış, dersaneden devşirme özel okullar değil de an az 30/40 yıllık köklü okulları tercih etseniz iyi olur. izmir bu arada.
0
Kurumsal bir özel okula ya da butik bir özel okula gönderebilirsinz bence. Diğer arkadaşların da dediği gibi dersanelerden devşirme olmasın çünkü onlar çocukları yeteneklerine göre yönlendirmiyor, boot camp gibi ele alıyorlar olayı, sürekli test çözdürüyorlar.
Benim çocuklarım da ödev yapmayı sevmiyor, uygun fiyatlı bir butik okuldalar. Ha yakınımızda İTü vakfı va da Bilfen gibi gayet donanımlı ama çok fazla ödev yükü veren okullar var ama benim çocuklarım orada yapamaz. Şahsına münhasır, biraz keyfine düşkün çocuklar.
Şu anda devam ettilleri okulda, müthiş bir sanat öğretmenleri ve çok iyi bir bilgisayar öğretmenleri var. Sanat ögretmeni hemen hemen her hafta bir sergiye, bale ye yada müzikale götürüyor onları ve rehberlik ediyor. tenefüslerde her hafta farklı bir ülkenin müziklerin dinliyorlar. Sanat dersinde her hafta ayrı bir sanatçıyı işliyorlar. Eve gelip bana büyük bir şevkle Frida Kahlo'yu anlatıyorlar mesela :)
Bilgisayar desinde Kodu Game lab la kod yazmayı öğreniyorlar keyifle. Dediğim gibi çocukların mutlu olduğu okul en iyi okuldur bence. Ben sınavlardaki başarılarını o kdar da önemsemiyorum. Mutulu olmaları ve meraklarının kamçılanması yeterli benim için.
Benim çocuklarım da ödev yapmayı sevmiyor, uygun fiyatlı bir butik okuldalar. Ha yakınımızda İTü vakfı va da Bilfen gibi gayet donanımlı ama çok fazla ödev yükü veren okullar var ama benim çocuklarım orada yapamaz. Şahsına münhasır, biraz keyfine düşkün çocuklar.
Şu anda devam ettilleri okulda, müthiş bir sanat öğretmenleri ve çok iyi bir bilgisayar öğretmenleri var. Sanat ögretmeni hemen hemen her hafta bir sergiye, bale ye yada müzikale götürüyor onları ve rehberlik ediyor. tenefüslerde her hafta farklı bir ülkenin müziklerin dinliyorlar. Sanat dersinde her hafta ayrı bir sanatçıyı işliyorlar. Eve gelip bana büyük bir şevkle Frida Kahlo'yu anlatıyorlar mesela :)
Bilgisayar desinde Kodu Game lab la kod yazmayı öğreniyorlar keyifle. Dediğim gibi çocukların mutlu olduğu okul en iyi okuldur bence. Ben sınavlardaki başarılarını o kdar da önemsemiyorum. Mutulu olmaları ve meraklarının kamçılanması yeterli benim için.
0
özele yollamayın aşırı leş ve dejenere bir nesil yetişiyor. Devlet okulunu da göndermeden bi araştırın iyi devlet okulları gerçekten var.
Derslere daha çok özen göstermesini istiyorsanız etüt merkezleri ya da dershanelere gönderebilirsiniz.
Derslere daha çok özen göstermesini istiyorsanız etüt merkezleri ya da dershanelere gönderebilirsiniz.
0
özel okulların en büyük artısı sanat spor müzik gibi bazılarınca hobi olarak görülen alanlarda daha iyi olabiliyor. bir de sözde ingilizce eğitimi devlete göre daha iyi diyorlar ancak yabancı liseler ve anadolu lisesi dışında (o da eskiden, şimdi o da yalan oldu) hiçbir okul mezununun mezun olunca ingilizce bildiğini görmedim.
bana özel okul say dediğimde kafadan sayacağın türkiyenin en büyük ve bilinen özel okullarının birinin VIP şubesinde (üstün başarılı öğrencilerin toplandığı şube, şu afişlerde boy boy reklamları yapılan türkiye derecesi almış çocukların yoksa herhangi bir şubeden mi çıktığını sanıyordunuz) öğretmen olarak çalışıyordu. bu VIP bile leş, sen daha diğer şubeleri düşün demişti bana.
leş den demek istediği çoğunlukla ahlaki ve karakter olarak dejenere olma durumu. paralı ergenler bir araya gelince maddi manevi yemedikleri bok yokmuş.
abim büyük yeğenimi bu sene başında özel koleje yazdırmıştı, yok etüd yapıyorlar, ingilizce eğitimi devlete göre şöyle iyi, yok ata bindiriyorlar, gezi düzenliyorlar vs. diye. yukarda yazdıklarımı onlara da anlattım. resmen yaw he he diyip duymazdan geldiler. tekrar devlete almaları 3 ayı bulmadı.
ha devlet de derken gidip sıradan bir okulu kastetmiyorum. nasıl ki özel okullar kendi aralarında farklılık gösteriyorsa devlet de kendi içinde farklılık gösteriyor.
bana özel okul say dediğimde kafadan sayacağın türkiyenin en büyük ve bilinen özel okullarının birinin VIP şubesinde (üstün başarılı öğrencilerin toplandığı şube, şu afişlerde boy boy reklamları yapılan türkiye derecesi almış çocukların yoksa herhangi bir şubeden mi çıktığını sanıyordunuz) öğretmen olarak çalışıyordu. bu VIP bile leş, sen daha diğer şubeleri düşün demişti bana.
leş den demek istediği çoğunlukla ahlaki ve karakter olarak dejenere olma durumu. paralı ergenler bir araya gelince maddi manevi yemedikleri bok yokmuş.
abim büyük yeğenimi bu sene başında özel koleje yazdırmıştı, yok etüd yapıyorlar, ingilizce eğitimi devlete göre şöyle iyi, yok ata bindiriyorlar, gezi düzenliyorlar vs. diye. yukarda yazdıklarımı onlara da anlattım. resmen yaw he he diyip duymazdan geldiler. tekrar devlete almaları 3 ayı bulmadı.
ha devlet de derken gidip sıradan bir okulu kastetmiyorum. nasıl ki özel okullar kendi aralarında farklılık gösteriyorsa devlet de kendi içinde farklılık gösteriyor.
0
Bu digerlerinden farkli devlet okullarida ilk kayit yaptirirken ayni ozel okul gibi hatiri sayilir para istiyorlar,aslinda birazda o yuzden dusundum ozel okulu.
0
özel okulların devlet okullarındaki başarılı çocukları büyük indirimle ya da bedava alıp sınav başarısı kastığını da göz önünde bulundurmakta fayda var. lisede kesinlikle devlet fen liselerini tavsiye ederim tabi kazabilirse.
0
arkadaşlarımın hepsi devlet okullu. hepsi ilk 5bine girmiş insanlar. okulu büyütme. çocukta bitiyor iş. sınıfı 30 kişi üstündeyse başka okula al. değilse kalsın orda.
eğitimi sen vereceksin.
ingilizceyi de.
eğitimi sen vereceksin.
ingilizceyi de.
0
Okul boş iş ve vakit kaybından başka bir şey değil. Unschooling terimini araştırın.
0
bence çok basit, durumunuz varsa gönderin, yoksa göndermeyin.
benim iki kardeşim de ilköğretimlerini özel okulda tamamladılar (Denizli'de), pamukkale üniversitesinin eğitim vakfına bağlı okul. büyük şehirlerdeki top class özel okullardan değil elbette, maddi yükü de ona göre daha hafifti muhakkak. ama birinci sınıftan itibaren drama, satranç, bale dersleri vardı. sınıflar kalabalık değildi, öğretmenleri çok ilgiliydi. biri lise 3, biri lise 4'te şimdi hala arayıp, sorarlar. ikisi de iyi liseleri kazandılar.
ama sizi maddi açıdan sıkıntıya düşürecekse, öyle aman aman gerekli değil diye düşünüyorum. arkadaşların önerdiği gibi sınıfların kalabalık olmadığı devlet okullarını araştırıp, okul dışında kurslara gönderebilirsiniz. çocuğun başarısı için ailenin ilgisi ve takibi çok önemli. bunun dışında da sürekli devam ettiği bir spor veya sanat kursu olsun. boş zamanları kaliteli bir şekilde geçirmek okul başarısını da arttırıyor, bizimkiler senelerce üniversite kulübünde yüzdüler örneğin.
benim iki kardeşim de ilköğretimlerini özel okulda tamamladılar (Denizli'de), pamukkale üniversitesinin eğitim vakfına bağlı okul. büyük şehirlerdeki top class özel okullardan değil elbette, maddi yükü de ona göre daha hafifti muhakkak. ama birinci sınıftan itibaren drama, satranç, bale dersleri vardı. sınıflar kalabalık değildi, öğretmenleri çok ilgiliydi. biri lise 3, biri lise 4'te şimdi hala arayıp, sorarlar. ikisi de iyi liseleri kazandılar.
ama sizi maddi açıdan sıkıntıya düşürecekse, öyle aman aman gerekli değil diye düşünüyorum. arkadaşların önerdiği gibi sınıfların kalabalık olmadığı devlet okullarını araştırıp, okul dışında kurslara gönderebilirsiniz. çocuğun başarısı için ailenin ilgisi ve takibi çok önemli. bunun dışında da sürekli devam ettiği bir spor veya sanat kursu olsun. boş zamanları kaliteli bir şekilde geçirmek okul başarısını da arttırıyor, bizimkiler senelerce üniversite kulübünde yüzdüler örneğin.
0
Ben de 4. sınıfta devletten özele geçirilmiştim. Ders yoğunluğu değil ama asıl en büyük problem aradaki sosyo-ekonomik uçurum oluyor. Devlet okulunda yapılanlar/görülenler ile özeldekilerle dağlar kadar fark oluyor. Adapte olmak çok zor oluyor. Benim tüm özel okul hayatım boyunca 1 tane çok iyi arkadaşım vardı. Hatta 8. sınıfım bol depresyonlu geçmişti. Ama tabi benim çocuğum adapte olur diyorsanız yabancı dil bakımından çok yararlı oluyor. Ders konusunda da ev ödevi yoğunluğu oluyor ama öğrenmesi açısından faydalı tabi.
0
rivulet
http://www.styleaddict.com.au/collections/all-clothing/products/leila-lace-up-cropBuna benzer bir üstün Türkiye'de satıldığını gördünüz mü?
0
Sahne kıyafetleri satan mağazalarda olabilir.
Ek olarak, bunu giyebilecek hatunun Türkiye'de yaşadığını gördünüz mü?
Ek olarak, bunu giyebilecek hatunun Türkiye'de yaşadığını gördünüz mü?
0
@pike hm'deki olurmus aslinda ama bodysuit tarzi istemiyorum:( yine de cok tesekkurler.
0
zombiedeveloper
Merhaba sevgili duyurucular,Lisede psikolog olmak isterken coğrafya, tarih ve bilimum ezber gerektiren derslerin notlarımın düşük sayısal ders notlarımın yüksek olması, eşten dosttan gelen "aman deli doktoru mu olucan, türk insanı korkar gelmez aç kalırsın, doktor ya da mühendis ol hayatını yaşarsın
Merhaba sevgili duyurucular,
Lisede psikolog olmak isterken coğrafya, tarih ve bilimum ezber gerektiren derslerin notlarımın düşük sayısal ders notlarımın yüksek olması, eşten dosttan gelen "aman deli doktoru mu olucan, türk insanı korkar gelmez aç kalırsın, doktor ya da mühendis ol hayatını yaşarsın" gibi laflar ve 18 yaşın getirdiği cahillikle gittim bilgisayar mühendisliği okudum. İyi de bir mühendis oldum üstelik, şu anda 2 aydır Amsterdam'da çalışıyorum.
Ama sevemiyorum mesleğimi, inanılmaz mutsuzum :( Sabah 8 akşam 5 gözüm sulanana beynim bulanana kadar kod yazmak, debug yapmak, olmuyorsa neden olmuyor diye çıldırmak, oluyorsa herşey tastamam mı diye tekrar tekrar test etmek ve beynimi bilgisayarlara aktarıp akşam gerizekalı gibi dolanmaktan sıkıldım.
Yaş 26 cinsiyet kadın. İlgi alanları: kitap okumak, belgesel seyretmek, yeni ülkeler yeni kültürler yeni tatlar keşfetmek, insanların hikayelerini dinlemek, yemek yapmak... İlgi alanı dışı konular: ofis (kafes), 8-5 mesai, her türlü bağ-kök, teknoloji, spor.
yanlış şık 1 yıl, yanlış üniversite 4 yıl, yanlış meslek 40 yıl kaybettirir derler ya; bu meslekte kalırsam 40 yıl kaybedeceğim gibi görünüyor :( ve kendime bundan sonrası için maksimum 20 yıl ömür biçerken bunu hiç istemiyorum. bana yeni meslek bulabilir miyiz?
şimdiden teşekkürler...
Lisede psikolog olmak isterken coğrafya, tarih ve bilimum ezber gerektiren derslerin notlarımın düşük sayısal ders notlarımın yüksek olması, eşten dosttan gelen "aman deli doktoru mu olucan, türk insanı korkar gelmez aç kalırsın, doktor ya da mühendis ol hayatını yaşarsın" gibi laflar ve 18 yaşın getirdiği cahillikle gittim bilgisayar mühendisliği okudum. İyi de bir mühendis oldum üstelik, şu anda 2 aydır Amsterdam'da çalışıyorum.
Ama sevemiyorum mesleğimi, inanılmaz mutsuzum :( Sabah 8 akşam 5 gözüm sulanana beynim bulanana kadar kod yazmak, debug yapmak, olmuyorsa neden olmuyor diye çıldırmak, oluyorsa herşey tastamam mı diye tekrar tekrar test etmek ve beynimi bilgisayarlara aktarıp akşam gerizekalı gibi dolanmaktan sıkıldım.
Yaş 26 cinsiyet kadın. İlgi alanları: kitap okumak, belgesel seyretmek, yeni ülkeler yeni kültürler yeni tatlar keşfetmek, insanların hikayelerini dinlemek, yemek yapmak... İlgi alanı dışı konular: ofis (kafes), 8-5 mesai, her türlü bağ-kök, teknoloji, spor.
yanlış şık 1 yıl, yanlış üniversite 4 yıl, yanlış meslek 40 yıl kaybettirir derler ya; bu meslekte kalırsam 40 yıl kaybedeceğim gibi görünüyor :( ve kendime bundan sonrası için maksimum 20 yıl ömür biçerken bunu hiç istemiyorum. bana yeni meslek bulabilir miyiz?
şimdiden teşekkürler...
0
ben Hollanda'da yaşasaydım bir fotoğraf makinesi alıp çıplaklar kampına katılırdım. orada çektiğim fotoğraflarla da porno sitesi açıp oradan para kazanırdım. ya da bunun daha kibar bir versiyonu, tüm Avrupa'yı dolaşır ve fotoğrafçılığa sarardım. makine müh. okuyorum. mühendisliğin bünyedeki etkisini azaltacak hiçbir şey bilmiyorum.
0
neden psikoloji veya seyahat alanlarında bir girişim yapmıyorsunuz? bu tür startup işlerine meraklı bir psikolog ile ortak çalışıp böyle bir işe kalkışabilirsiniz. bir derece tatmin edebilir diye düşünüyorum. seyahat konusu ise tamamen hayal gücünüze kalmış. çoğu kişi seyahate çıkıp blog açmayı tercih ediyor. iyi bloglar ciddi tutarda paralar getiriyor reklam aracılığıyla ya da birileri seyahatine sponsor olabiliyor.
bence yazılım bilginiz bir lanet değil bir gift. böyle bir devirde sizi çok kıskanıyorum. bu bilginizi ofis ortamından bağımsız hale getirebilirseniz daha olumlu bakabileceğinizi düşünüyorum.
bence yazılım bilginiz bir lanet değil bir gift. böyle bir devirde sizi çok kıskanıyorum. bu bilginizi ofis ortamından bağımsız hale getirebilirseniz daha olumlu bakabileceğinizi düşünüyorum.
0
çıplaklar kampında çektiğin fotoğrafları(izinsiz) porno sitesine koymak hapse girmeni sağlar. geri kalan ömrünü hapiste geçirmek istiyosan iyi fikir:))
8-5 çalışmayı sevmiyosan freelance çalışsan olmaz mı? hatta türkiye'ye dönüp, freelance çalışırken psikoloji okumak nasıl fikir?
8-5 çalışmayı sevmiyosan freelance çalışsan olmaz mı? hatta türkiye'ye dönüp, freelance çalışırken psikoloji okumak nasıl fikir?
0
@victum kesinlikle böyle bir niyetim, isteğim yok zaten :)
genel olarak freelance'e bile katlanamayacak kadar bıktım bu işten :( aşçılık mı denesem diye düşünmüyor değilim ama o da kafeste, o da süre baskılı, stresli :/
genel olarak freelance'e bile katlanamayacak kadar bıktım bu işten :( aşçılık mı denesem diye düşünmüyor değilim ama o da kafeste, o da süre baskılı, stresli :/
0
rivulet
2 saattir sol kolumun damar bölgesi ağrıyor. Komple kolum da pek tutmuyor, şu an yazarken bile çok yoruluyor. Kolumu bükünce ağrı artıyor ve sanki damar bölgesinde hafif bir sertlik var gibi. Geçer dedim ama 2 saat olup da geçmeyince endişelendim. Ne olabilir?
2 saattir sol kolumun damar bölgesi ağrıyor. Komple kolum da pek tutmuyor, şu an yazarken bile çok yoruluyor. Kolumu bükünce ağrı artıyor ve sanki damar bölgesinde hafif bir sertlik var gibi. Geçer dedim ama 2 saat olup da geçmeyince endişelendim. Ne olabilir?
0
dirsegin ic kisminda mi yani tam kan alinan damarlarin oradaki mi oluyor o agri? aynisi bende de var, hala nedenini bilememekteyim, bu aralar cesitli sebeplerle cok fazla doktora gidildiginden ruhum daraldi daha da gitmek istemiyorum.
0
@mavicorap evet kan alınan damarda. şu an biraz azaldı ama yine de devam ediyor.
0
rivulet
Merhaba, haftada 2,5 gün stajyer olarak çalışmaya başlayacağım yer bana sigorta yapacak. Yeşil pasaportum iptal olur mu? Teşekkürler.
Merhaba, haftada 2,5 gün stajyer olarak çalışmaya başlayacağım yer bana sigorta yapacak. Yeşil pasaportum iptal olur mu? Teşekkürler.
0
oluyor. kesin bilgi.
bunun üzerine zaten iade etmek zorundasınız. sigorta bitişinde tekrar çıkartabiliyorsunuz.
bunun üzerine zaten iade etmek zorundasınız. sigorta bitişinde tekrar çıkartabiliyorsunuz.
0
@kurnaz internette belirli bir güne kadar olmuyor diye okudum. aynı zamanda üniversite öğrencisiyim. iptal oluyor mu kesin ya? :(
0
kesin oluyor. üniversite öğrencisi olman yeterli değil. sigorta ödendiği anda iade etmek zorunluluğu var.
bu yüzden stajını sona bırakan arkadaşım oldu.
bu yüzden stajını sona bırakan arkadaşım oldu.
0
peki kamuda çalışan birisi yeişili aldıktan sonra istifa edip başka bir yerde çalışırsa. özel olarak. özel şirkette. -kamuya dönme hakkı saklı-
0
ben 1 ay staj yaptım sonrasında kullandım bir şey olmadı.
keza okulda çalışan bir arkadaşım vardı 6 ay kadar çalıştı sonrasında pasaportunu 2 yıl daha kullandı iptal vs ettirmedik hiçbirimiz.
keza okulda çalışan bir arkadaşım vardı 6 ay kadar çalıştı sonrasında pasaportunu 2 yıl daha kullandı iptal vs ettirmedik hiçbirimiz.
0
hayır staj zamanı kullanmadım. zorunlu değildi ama yine devlet ödemişti sigortamı yaz dönemi stajıydı. :) ya ben 6 ay da sigortalı çalıştım işi bıraktıktan sonra hemen kullandım hala kullanıyorum hatta :) başka ülkelere de girip çıktım bi sorun olmuyor.
0
@fikrasna gulunen madam acayip içim rahatladı, çok teşekkürler. stajlar zorunlu değildi dimi?
0
buraya sorayım, iptal olup olmadığını öğrenmenin kolay bir yolu var mı? ben part time baya çalıştım pasaportu çıkarttıktan sonra, yurtdışı planım da var sürpriz yaşamayayım.
0
rivulet
Girişimcilik ve startup ağırlıklı olmak üzere teknoloji ve bilişim temalı haber siteleri veya bloglar biliyor musunuz? Teşekkürler.
Girişimcilik ve startup ağırlıklı olmak üzere teknoloji ve bilişim temalı haber siteleri veya bloglar biliyor musunuz? Teşekkürler.
0
@an engineer bana daha az bilindikler lazım. kaşırı küçük de değil ama kendince bir okur kitlesine sahip falan.
0
0
arstechnica, for entrepreneurs, crunchbase, entrpreneurship.org, forbes, hubspor, hbr, inc, allbusiness, startupbootcamp valla cok var ya aslinda.
0
@kurnaz cok tesekkurler, peki bildigin turk sitesi var mi? Duyuruda yazmayi unutmusum turk aradigimi.
0
ethros
linkedin, glassdoor... Olmazsa olmaz diyeceğiniz başka nereler var?hedef avrupa ve uaeteşekkürler
linkedin, glassdoor... Olmazsa olmaz diyeceğiniz başka nereler var?
hedef avrupa ve uae
teşekkürler
hedef avrupa ve uae
teşekkürler
0
Şirketlerin kendi sayfaları.
Genelde jobs.firmaismi.com ya da careers.firmaismi.com gibi sayfalarda olur.
Genelde jobs.firmaismi.com ya da careers.firmaismi.com gibi sayfalarda olur.
0
linkedin, monster, stepstone
en büyük geri dönüş genelde şirket sayfasından yaptıgın başvurulara olur
amaç almanya ise arbeitsagentur deutschland diye arat devletin resmi sitesine ulaşırsın
en büyük geri dönüş genelde şirket sayfasından yaptıgın başvurulara olur
amaç almanya ise arbeitsagentur deutschland diye arat devletin resmi sitesine ulaşırsın
0
rivulet
Basic bluzler arıyorum ama kumaşlarının kaliteli ve yaka kısımlarının bisiklet gibi değil de daha farklı/şık olmasını istiyorum. Online böyle şeyler satan yer var mıdır?
Basic bluzler arıyorum ama kumaşlarının kaliteli ve yaka kısımlarının bisiklet gibi değil de daha farklı/şık olmasını istiyorum. Online böyle şeyler satan yer var mıdır?
0
iamnotbasic'i biliyorum ama pahalı geliyor. başka yok mudur? illa basic bluz/tişört üzerine kurulması gerekmiyor, "şu sitede güzel, ucuz basic bluz" bulursun dedikleriniz de olur.
0
dessy
Kızlar çok acil! :D En beğendiğiniz mineral fondöten markası hangisi ve neden en beğendiğiniz bu marka? Mümkünse doğala yakın, kullanımı güvenilir bir marka olsun. Kadıköy'e gideceğim bir iki saate, dolayısıyla eczane veya civarında alabileceğim bir ürün olmalı.
Kızlar çok acil! :D
En beğendiğiniz mineral fondöten markası hangisi ve neden en beğendiğiniz bu marka?
Mümkünse doğala yakın, kullanımı güvenilir bir marka olsun. Kadıköy'e gideceğim bir iki saate, dolayısıyla eczane veya civarında alabileceğim bir ürün olmalı.
En beğendiğiniz mineral fondöten markası hangisi ve neden en beğendiğiniz bu marka?
Mümkünse doğala yakın, kullanımı güvenilir bir marka olsun. Kadıköy'e gideceğim bir iki saate, dolayısıyla eczane veya civarında alabileceğim bir ürün olmalı.
0
Mineral fondöteni bilmiyorum ama kesinlikle Loreal True Match öneririm. Kullanıp da memnun olmayanına rastlamadım.
0
Physicians Formula ve Gosh var. Ben mineral fondötendeki hissi sevemedim, ama pf'yi öneririm duruşu güzel. Bir de daha güvenli bir marka.
0
jane iredale - hafif, gün içinde parlama yapmıyor, spf'si iyi, açık tenliler için çok seçeneği var tam tonunu bulabiliyorsun
0
rivulet
Merhaba, elimizde 1 adet bugüne kadar hep aynı alanda çalışmış birisi var. Bu kişi 1 aydır başka bir alanda hiç bilinmedik bir yerde maaş almadan stajyer olarak çalışıyor. Türkiye'nin bilindik ve iyi bir şirketi bu kişiyi eski çalıştığı alanda maaşlı stajyerliğe kabul ediyor. Şirketin ismi CV'de iyi
Merhaba, elimizde 1 adet bugüne kadar hep aynı alanda çalışmış birisi var. Bu kişi 1 aydır başka bir alanda hiç bilinmedik bir yerde maaş almadan stajyer olarak çalışıyor. Türkiye'nin bilindik ve iyi bir şirketi bu kişiyi eski çalıştığı alanda maaşlı stajyerliğe kabul ediyor. Şirketin ismi CV'de iyi duracak ama eski çalıştığı alan olduğu için üstüne yapışacak gibi hissediyor. Avantajı da mezuniyetten sonra full-time işe alacak olmaları. Ayrıca bu kişi dünyanın en büyük şirketlerinden birine başvurmuş ve oradan haber bekliyor. Ne zaman haber geleceği bilinmiyor ama buradan umutlu.
Bu kişi onu kabul eden yere bugün haber vermek zorunda. Napsın?
edit: Kişi eski çalıştığı alanı seviyor ama daha büyük işler yapmak istiyor. O alan buna pek müsait değil.
edit2: Para ihtiyacı yok.
Bu kişi onu kabul eden yere bugün haber vermek zorunda. Napsın?
edit: Kişi eski çalıştığı alanı seviyor ama daha büyük işler yapmak istiyor. O alan buna pek müsait değil.
edit2: Para ihtiyacı yok.
0
Bu kisi önceden calismis oldugu bu üstüne yapisacagindan korktugu alani istemiyor galiba. Eger istemiyorsa üzerine yapisacagi korkusunda hakli. Ayrica deneyimi varsa neden stajyer olarak basliyor?
0
2 ay deneme süresi var. hem şirket bakacak 2 ay bize uyumlu mu iyi çalışıyor mu, hem de çalışan bakacak ben burada yapabilir miyim diye, o iki ay süresinde herhangi bir yaptırım olmadan kontratı feshedebiliyor diye biliyorum.
en azından paraya ihtiyacı varsa kabul etsin. eğer paraya ihtiyacı yoksa kabul etmesin diğer şirketi beklesin.
en azından paraya ihtiyacı varsa kabul etsin. eğer paraya ihtiyacı yoksa kabul etmesin diğer şirketi beklesin.
0
Kişi bencil olsun. Şu an para verene girsin, sonra diğer yerden teklif alırsa ona geçsin.
0
rivulet
İşe alındığımı bildirmek için aradıklarında böyle dedim ama haber beklediğim yerin ismini verdim ve gerçekten haber beklenecek bir yer. Yani rakip ya da küçük yer değil. Yine de çok mu kötü bir izlenim oluşmuştur? Bu cevabı alan İK görevlisinin düşüncesi ne olur genellikle? Ya da dönüş yaptığımda "t
İşe alındığımı bildirmek için aradıklarında böyle dedim ama haber beklediğim yerin ismini verdim ve gerçekten haber beklenecek bir yer. Yani rakip ya da küçük yer değil. Yine de çok mu kötü bir izlenim oluşmuştur? Bu cevabı alan İK görevlisinin düşüncesi ne olur genellikle? Ya da dönüş yaptığımda "teklifimiz artık geçerli değildir" derler mi?
0
IK'cı olarak soyluyorum, hayır bana da cok söylüyorlar. Gerçi genelde firma ismi vermiyorlar ama böyle durumlarda sorunsuz beklediğimiz oluyor. hem birlikte çalışmayacaksınız sanırım aldırmayın o kadar ne düşündüğünü :)
0
@zartanyan gerçekten cevabınız içimi çok rahatlattı, çok teşekkürler. eğer o beklediğim yer olmazsa her türlü bu alındığım yeri istediğim için acaba riske mi attım diye çok endişe ettim. bir de stajyer pozisyonu olduğu için full-time süreci gibi olmayabilir diye düşündüm.
0
rivulet
Unsere Mütter Unsere Vater dışında böyle güzel Alman dizileri var mıdır? Savaş, aksiyon gibi değil de modern komedi, dram vs.? Amacım biraz günlük hayatlarını görmek, şu anki espri anlayışlarını, kültürlerini falan anlamak.
Unsere Mütter Unsere Vater dışında böyle güzel Alman dizileri var mıdır? Savaş, aksiyon gibi değil de modern komedi, dram vs.? Amacım biraz günlük hayatlarını görmek, şu anki espri anlayışlarını, kültürlerini falan anlamak.
0
En unlu, herkesin sevdigi ve onerdigi dizileri Tatort sanirim. Isteklerinize pek uymuyor ama cok da uzak degil bence, bilmiyorsaniz diye, yine de onereyim dedim.
0
Dizi degil de canlandirmalar var. google da vedachtsfälle, betrugsfälle falan diye aratinca videolar cikiyor. Günlük hayattan ilginc olaylari canlandiriyorlar. Ben almanlarin tepkilerini yasam tarzlarini, kültürlerini falan görmustum biraz bu programlarda. Bunlar almanyanin gündüz kusagi programlari. Bence biraz da halki egitme amacli, su durumda soyle davranilmali gibi gibi. Cok önem veriyorlar günlük davranislarda bile standardizasyona.
0
Kısa bir sezon yayınlanmış olan "Morgen hör' ich auf" var, sevmiştim ben. Almanya'nın Breaking Bad'i olarak da anılıyor.
0
xef6 trailer'ı güzel görünüyor ama almançça :( ingilizce altyazılı versiyonunu nerede bulabileceğimi biliyor musun?
0
0
der tatortreiniger
geçen gün açtığım bir duyuruda bu dizinin ismi verilmişti. henüz izlemeye başlamadım gerçi.
www.eksiduyuru.com
geçen gün açtığım bir duyuruda bu dizinin ismi verilmişti. henüz izlemeye başlamadım gerçi.
www.eksiduyuru.com
0
gazozailacatmauzmani
Dün gece sevgilimin evinde kaldım, kız da şimdi ise gitti ben bugun çalışmıyorum. Evi inceden toparlasam abuk bir durum olur mu sizce ya da siz daha önce kız ark evini temizlediniz mı, soru abuk kusura da bakmayın artik
Dün gece sevgilimin evinde kaldım, kız da şimdi ise gitti ben bugun çalışmıyorum. Evi inceden toparlasam abuk bir durum olur mu sizce ya da siz daha önce kız ark evini temizlediniz mı, soru abuk kusura da bakmayın artik
0
"sen bana pis mi demek istiyosun!111birbirbir"
böyle bir şey söylemesinin en ufak ihtimali dahi varsa yapma.
bence sor "bugün bi işim yok evde boş oturacağıma bi temizlik yapıcam hayatımın aşkı, temizlik malzemeleri nerede" diye. cevaba göre anlarsın zaten isteyip istemediğini.
böyle bir şey söylemesinin en ufak ihtimali dahi varsa yapma.
bence sor "bugün bi işim yok evde boş oturacağıma bi temizlik yapıcam hayatımın aşkı, temizlik malzemeleri nerede" diye. cevaba göre anlarsın zaten isteyip istemediğini.
0
Hayir abuk olmaz, cok tatli bir hareket. Benimki bazen ben gec gelecegim zaman temizleyip ustune yemek bile yapiyor <3
0
Bokunu çıkartmadan derle topla, temizleme. Hazır uğraşıyorum değsin bari diyorsan da yemek yap.
0
çok düşünceli bi hareket bence de. asıl işe gidip gelmeme rağmen eve döndüğümde sevgilimi hala aynı yerde bulsam inceden bozulurdum. o kadar saat yoktum insan bi ortalığı toparlar diye. bal dök yala değil demek istediğim.
0
yapabildiğin her şeyi yap, çok makbule geçecektir!
çalışan biri olarak söylüyorum, hafta içi en ufak bir temizlik bile işkence gibi geliyor...
sevinmek yerine ciddi ciddi "sen bana pis mi demek istiyorsun" mantığında olacaksa, o ilişki/kişi hakkında biraz düşünmek lazım...
çalışan biri olarak söylüyorum, hafta içi en ufak bir temizlik bile işkence gibi geliyor...
sevinmek yerine ciddi ciddi "sen bana pis mi demek istiyorsun" mantığında olacaksa, o ilişki/kişi hakkında biraz düşünmek lazım...
0
hep kendi evimde, evlerimde kaldığımız için bugüne kadar hiç temizlemedim. pek temizleyeceğimi de düşünmüyorum öyle bir şey olsaydı bile, ama şık bir hareket ne yalan söyleyeyim? ayrıca,
(bkz: entry nick uyumsuzluğu)
(bkz: entry nick uyumsuzluğu)
0
O anda nikahı basardım asdkfhj
Şaka bir yana çok düşünceli ve şık bir hareket olur.
Şaka bir yana çok düşünceli ve şık bir hareket olur.
0
akşamdan kalan bulaşıkları yıkamak, ortalığı toplamak, yerlere dökülen cips mips kırıntılarını süpürmek, yani orada kalnman neticesinde dağılan kısmı toplayıp evi eski haline getirmek tamam.
ama durduk yere klozeti ovalamak, ne bileyim kendi dağınıklığınız olmayan şeyleri düzenlemek falan "ben pis miyim ya, sen bana pis mi demek istiyorsun, iğrendin mi benden" şeklinde düşündürebilir.
ama durduk yere klozeti ovalamak, ne bileyim kendi dağınıklığınız olmayan şeyleri düzenlemek falan "ben pis miyim ya, sen bana pis mi demek istiyorsun, iğrendin mi benden" şeklinde düşündürebilir.
0
arya yada vera
bana shameless benzeri hem dram olan hem eğlenceli bir dizi önerseniz aynı tadı vermez biliyorum ama en azından benzer olur :( bkz.herseydeonuaramak
bana shameless benzeri hem dram olan hem eğlenceli bir dizi önerseniz aynı tadı vermez biliyorum ama en azından benzer olur :( bkz.herseydeonuaramak
0
Shameless bile kendisine benzemiyor artık...
Konusu bambaşka ama ondan daha akıcı bi dizi önerebilirim benim shamless dışnda izlediğim tek dizi: NARCOS.
Konusu bambaşka ama ondan daha akıcı bi dizi önerebilirim benim shamless dışnda izlediğim tek dizi: NARCOS.
0
Ergebsen skins yoksa californication dram komedi arasi derim. Benzediginden degil.
0
californication mantıklı ergen değilim :) @rivulet izledim @megalomaniac narcos düşündüm ama fazla suç unsuru barındıran oz gibi birşey değil dimi?
0
komedi-dram deyince ilk aklıma breaking bad geliyor. dram gibi dram içinde durum komedisi vs. fakat gerilim polisiye tarafı da ağır onun. better call saul bence bu tanıma daha uyan bir seri olmuş.
0
ambrosia
Tema değişti diye mi? Tek tek okumaya üşendim, dürümlü kanzuk esprisi yapmadan açıklayabilecek olan var mı?
Tema değişti diye mi? Tek tek okumaya üşendim, dürümlü kanzuk esprisi yapmadan açıklayabilecek olan var mı?
0
yönetim asıl emek sahibi olan yazarlara danışmadan değer vermeden kendince birşeyler yapıp ediyor. yazarlara sormadan onların entryleriyle para kazanıyor. bir sıkıntıda yazarların yanında durmuyor vs. insanlar da madem değerimiz yok entrylerimizi de alır gideriz diyor
0
''bizim tek derdimiz tema, eksi seyler falan degil. biz sozlugu eski haline getirmenin derdine dustuk. format denilen bir sey kalmadi. zamaninda patir patir yazar ucurulmasina sebep olan tanim diye bir sey kalmadi. biz bunlari geri istiyoruz. eski havayi yakalamak, yeniden burada hevesle entry girmek istiyoruz. cop entry vardi bir zamanlar hatirlar misin? hah iste biz onu da geri istiyoruz. keyfi mudahalelerden biktik artik. keyfi ucurulan yazarlarin gunahi yoktu ucurulurken. son 10 gundeki olaylar sadece bardagi tasiran son damla oldu.
biz cok sey istemiyoruz, kanzuk. biz sozlugumuzu geri istiyoruz
yoksa kanzuk, biz gidiyoruz. ''
demiş adam.
eksisozluk.com
daha ilk entrynin 3. paragrafı. üşenme oku.
biz cok sey istemiyoruz, kanzuk. biz sozlugumuzu geri istiyoruz
yoksa kanzuk, biz gidiyoruz. ''
demiş adam.
eksisozluk.com
daha ilk entrynin 3. paragrafı. üşenme oku.
0
@efruz ben de öyle düsünmüstüm ama yazarlar entry sildikten sonra uçurulunca niye olay yaratıyolar? Amaç "entryleri alıp gitmek" ise eğer?
Bi de feysbuk, twitter, ne bileyim bilumum sosyal medya da üzerimizden para kazanıyor onlara niye direnmiyoruz? :) bi noktayı mı kaçırıyorum?
Bi de feysbuk, twitter, ne bileyim bilumum sosyal medya da üzerimizden para kazanıyor onlara niye direnmiyoruz? :) bi noktayı mı kaçırıyorum?
0
- tema değişti alternatifsiz olarak, sonradan grimsi bi alternatif geldi
- sub-etha linki kaldırıldı
- ekşi şeyler dayatıldı
- entrylerini silenlerden uçurulanlar oldu
- entry silmenin önüne geçmek için dakikada 2 entry silme sınırı koyuldu.
özetle insanı irrite edecek ne kadar şey varsa yaptılar.
- sub-etha linki kaldırıldı
- ekşi şeyler dayatıldı
- entrylerini silenlerden uçurulanlar oldu
- entry silmenin önüne geçmek için dakikada 2 entry silme sınırı koyuldu.
özetle insanı irrite edecek ne kadar şey varsa yaptılar.
0
eksiseyler yapıyorsan burada izinsiz yazar entrylerini göz önüne çıkarıp buradan para kazanıyorsan zaten bir ödeme (editör, metin yazarı, içerik sağlayıcı) planın olmalı yazarlara. her türlü elinde kalacak kadar amatör bir uygulama yaptılar ellerine yüzlerine bulaştırdılar. umarım direniş büyür. ders olur herkese.
0
benim isyanım hem temaya, hem kullanıcı sözleşmesine hem de yönetimin kibirli tavrına.
tema gözlerimizi kör ediyor dedik, bizce doğrusu bu alışacaksınız dendi. kullanıcı sözleşmesinde eğer entry hukuken sakıncalıysa ekşi sözlük bir yer sağlayıcı ama entrylerden ticari gelir elde etmek istediklerinde ekşi sözlük eser sahibi oluyor. böyle bir saçmalık olabilir mi? son olarak da temayı beğenmedik diyince "bunlar ne anlar değişime direnç gösteriyorlar işte" temalo yazılar paylaşıp, dünkü açıklamayı yapmadan önce 340000 entrynin silinmesine göz yumdular. hatta hatta ssg ve kanzukun twitterdaki son menşınlaşmaları şok edici:eksisozluk.com
bu nasıl bir kibirdir anlamadım gitti. bu siteye uzun zamandır saçmasapan anlamlar yükleyen tek bizmişiz, onların umurlarında bile değil.
tema gözlerimizi kör ediyor dedik, bizce doğrusu bu alışacaksınız dendi. kullanıcı sözleşmesinde eğer entry hukuken sakıncalıysa ekşi sözlük bir yer sağlayıcı ama entrylerden ticari gelir elde etmek istediklerinde ekşi sözlük eser sahibi oluyor. böyle bir saçmalık olabilir mi? son olarak da temayı beğenmedik diyince "bunlar ne anlar değişime direnç gösteriyorlar işte" temalo yazılar paylaşıp, dünkü açıklamayı yapmadan önce 340000 entrynin silinmesine göz yumdular. hatta hatta ssg ve kanzukun twitterdaki son menşınlaşmaları şok edici:eksisozluk.com
bu nasıl bir kibirdir anlamadım gitti. bu siteye uzun zamandır saçmasapan anlamlar yükleyen tek bizmişiz, onların umurlarında bile değil.
0
yamuklu sucurta
ama böyle sonuca benim kafam girsin.lan resmen adam susun diye direnişçilerin ağzına bir parmak bal çaldı. tahminim bu yazı çoğu direnişçinin direncini kıracaktır. ki şimdiden yetmez ama evetçiler çıktı meydana.neyse formata dönelimde soruyu soralım:sizce direniş devam eder mi?durumdan memnun musunu
ama böyle sonuca benim kafam girsin.
lan resmen adam susun diye direnişçilerin ağzına bir parmak bal çaldı. tahminim bu yazı çoğu direnişçinin direncini kıracaktır. ki şimdiden yetmez ama evetçiler çıktı meydana.
neyse formata dönelimde soruyu soralım:
sizce direniş devam eder mi?
durumdan memnun musunuz?
lan resmen adam susun diye direnişçilerin ağzına bir parmak bal çaldı. tahminim bu yazı çoğu direnişçinin direncini kıracaktır. ki şimdiden yetmez ama evetçiler çıktı meydana.
neyse formata dönelimde soruyu soralım:
sizce direniş devam eder mi?
durumdan memnun musunuz?
0
ayarlarda temalar dümeni var ama seçince çalışmıyor. herkesin kendi temasını ekleyebileceği bir sistem yapılmalı aslında.
0
okurlar ne yapacak? sadece yazarların yararlanabileceği bir şeyse o zaman sadece yazarlara hizmet etsin sözlük.
0
altta kaydet butonu varmış lan ona da basmak lazımmış :dd ama beğenmedim ben yine kendim antik temasını kullanmaya devam edicem
0
entry silme düzeltildi demiş, bende hala hata veriyor. düzelince entrylerimi silmeye devam edeceğim. bu eyleme bir kez destek veren çoğu insanın da ne sildiği entryleri geri getireceğini ne de entrylerini silmekten vazgeçeceğini düşünüyorum. şu basit açıklamayı yapabilmek için 340.000 entrynin silinmesi gerekti. bu nasıl bir kibirdir anlam veremiyorum. böyle bir sitenin parçası olmak istemiyorum.
0
Olum ya, ne sözlükmüs. Türkiyede alternatif platform yok diye ne oynadi be yazarlarla. Alternatif yok, bize muhtacsiniz diyor, istedigimi yaparim diyor.
Siteyi site yapan, gelen kullanicisi, üreten kesimidir. Direnis devam ederse, yillarin efsanesi göz göre göre cökecek. Umarim cöker. Bu adamlarla olmaz cünkü.
Para getiren bunlar, icerik giren bunlar, kollektif birikim var, sen kime calisiyorsun da herkese karsi kararlar aliyorsun? Bu adamlar kalmak icin asil k.clarini yirtiyor, didiniyor, bu noktaya getirmek asil emek ister. Girmezsin, hit azalir, icerik kalmaz. Ya o zaman seni dinler ya da zaten gidisat belliydi düsmeden voleyi vuralim zihniyeti kendini bitirir. Alternatiflere yönelin gencler.
Yakinda kanzuk "ben banlamam kicklerim" diye atarli moda baglamazsa ben de neyim.
Siteyi site yapan, gelen kullanicisi, üreten kesimidir. Direnis devam ederse, yillarin efsanesi göz göre göre cökecek. Umarim cöker. Bu adamlarla olmaz cünkü.
Para getiren bunlar, icerik giren bunlar, kollektif birikim var, sen kime calisiyorsun da herkese karsi kararlar aliyorsun? Bu adamlar kalmak icin asil k.clarini yirtiyor, didiniyor, bu noktaya getirmek asil emek ister. Girmezsin, hit azalir, icerik kalmaz. Ya o zaman seni dinler ya da zaten gidisat belliydi düsmeden voleyi vuralim zihniyeti kendini bitirir. Alternatiflere yönelin gencler.
Yakinda kanzuk "ben banlamam kicklerim" diye atarli moda baglamazsa ben de neyim.
0
eksisozluk.com
uzun uzun anlattım burada, nerden baksan elinde kalan bir yazı yazmış. esasında ben bildiğimi yapmaya devam edeceğim demiş.
uzun uzun anlattım burada, nerden baksan elinde kalan bir yazı yazmış. esasında ben bildiğimi yapmaya devam edeceğim demiş.
0
millet tatmin olmuş açıklamalarla da benim aklıma iki konu takıldı.
1-) şu saman ve gri de kontrast düşürmedikçe beyazdan çok farklı değil ve RGB 255 255 255 bir tek benim mi gözümü yoruyor? Nasıl uzun süreli kullanılan sitelerde bu varmış? Acaba o sitelerde background olarak bu beyaz varken, foreground yazıyla ve içerikle dolu olduğu için o beyaz göz yormuyor olabilir mi?
2-) "entrylerin içeriği değiştirilmiyor, sadece entryde konuyla alakasız bir kısım varsa o alıntılanmayabiliyor. bunun dışında entrynin revize edilmesi, içeriğin değiştirilmesi gibi bir uygulama kesinlikle yok, olmayacak." şu cümle bir tek bana mı mantıksız geldi? "sadece entryde konuyla alakasız bir kısım varsa o alıntılanmayabiliyor" demek revize etmek demek değil mi? ne bu şimdi? "zam değil, düzenleme" gibi bir şey mi? yoksa ben mi yanlış anlıyorum?
soruya cevap olarak da direniş(!) devam etmez. yetmez ama evet gibi saçma bir zihniyet her zaman güçlü bir akım olmuştur. onlar tatmin olup yürür 1-2 yıl sonra da pişman olup ağlarlar, site de 1-2 değişimden sonra devam eder yayınına. bu arada "ekşi şeyler"de kullanılmasın entrylerim dedim.
düzeltme: ben bunu yazarken, bu duyuruya cevap yazan rakicandir 'ın yazdığı entry'e baktım. aynısını yazmış benim 2. madde ile ilgili. tek değilmişim demek.
1-) şu saman ve gri de kontrast düşürmedikçe beyazdan çok farklı değil ve RGB 255 255 255 bir tek benim mi gözümü yoruyor? Nasıl uzun süreli kullanılan sitelerde bu varmış? Acaba o sitelerde background olarak bu beyaz varken, foreground yazıyla ve içerikle dolu olduğu için o beyaz göz yormuyor olabilir mi?
2-) "entrylerin içeriği değiştirilmiyor, sadece entryde konuyla alakasız bir kısım varsa o alıntılanmayabiliyor. bunun dışında entrynin revize edilmesi, içeriğin değiştirilmesi gibi bir uygulama kesinlikle yok, olmayacak." şu cümle bir tek bana mı mantıksız geldi? "sadece entryde konuyla alakasız bir kısım varsa o alıntılanmayabiliyor" demek revize etmek demek değil mi? ne bu şimdi? "zam değil, düzenleme" gibi bir şey mi? yoksa ben mi yanlış anlıyorum?
soruya cevap olarak da direniş(!) devam etmez. yetmez ama evet gibi saçma bir zihniyet her zaman güçlü bir akım olmuştur. onlar tatmin olup yürür 1-2 yıl sonra da pişman olup ağlarlar, site de 1-2 değişimden sonra devam eder yayınına. bu arada "ekşi şeyler"de kullanılmasın entrylerim dedim.
düzeltme: ben bunu yazarken, bu duyuruya cevap yazan rakicandir 'ın yazdığı entry'e baktım. aynısını yazmış benim 2. madde ile ilgili. tek değilmişim demek.
0
2 tema vereyim ağlamayı kesin yazının özeti. aktif iletişim kuracakmış,sözleşme yenilenecekmiş vs vs.
olum bu adam değil mi sizi s*me takmadan yazılarınızı ben istediğim şekilde ekşişeylere aktaracağım diyen?
temaya gelen eleştirilere huffington post mükemmel taam mı, siz ne anlarsınız zaten diyen bu adam değil mi?
500.000 entry silinirken twitterında makara kukara yapan bu adam değil mi?
olum bu adam değil mi sizi s*me takmadan yazılarınızı ben istediğim şekilde ekşişeylere aktaracağım diyen?
temaya gelen eleştirilere huffington post mükemmel taam mı, siz ne anlarsınız zaten diyen bu adam değil mi?
500.000 entry silinirken twitterında makara kukara yapan bu adam değil mi?
0
vermedi ama abi lütfen bu şekilde başlık açmayın. içeriğinde ironi yapmışsın ancak başlığın bu hali bile başlı başına direnç kırıcı etkiye sahip.
0
Kesinlikle sonuc verdi. Entrylerimi silip youreads e tasindim. Tavsiye ederim. Kizini satan laikci tarzi basliklardan bunaldiysaniz size uygun yazarlik da var.
Sinirleniyorum arkadas. 2006 yillariydi sozlukle ilk tanismam. Hatirliyorum; cok tartismaci toplayan, evrim, din tartismalarinda ve diger bircok baslikta o kadar cok sey ogrendim ki simdi bu copluge donmus halini gordukce uzuluyorum. Sorgulamayi, ironiyi ekside ogrendim desem yeridir.
Din konusunda bir bir tartisma her iki tarafinda mantikli, bilimsel yazilari ile devam ediyordu. Ve siz her iki tarafi da okurken birseyler ogrenebilirdiniz. Bugun eksi sozluk surekli birbirine kufur eden yazarlardan ibaret.
Sinirleniyorum arkadas. 2006 yillariydi sozlukle ilk tanismam. Hatirliyorum; cok tartismaci toplayan, evrim, din tartismalarinda ve diger bircok baslikta o kadar cok sey ogrendim ki simdi bu copluge donmus halini gordukce uzuluyorum. Sorgulamayi, ironiyi ekside ogrendim desem yeridir.
Din konusunda bir bir tartisma her iki tarafinda mantikli, bilimsel yazilari ile devam ediyordu. Ve siz her iki tarafi da okurken birseyler ogrenebilirdiniz. Bugun eksi sozluk surekli birbirine kufur eden yazarlardan ibaret.
0
rivulet
Nereyi önerirsiniz?
Nereyi önerirsiniz?
0
Nöroloji için Maltepe devlet hastanesine gittim geçen hafta. Başka hastaneler MR için haftalar sonrasına sıra verirken burası hemen 9 saat sonrasına verdi. Ayrıca ordaki dr levent bey tecrübeli ve ilgili intibası bıraktı bende. Daha sonuçları göstermedim. İyi midir kötü müdür bilmiyorum.
0
@yemrem çok teşekkürler ama orası bana biraz uzak kalıyor.
avrupa yakasında yok mudur hızlı MR randevusu veren? :(
avrupa yakasında yok mudur hızlı MR randevusu veren? :(
0
Devlet hastaneleri cok ileriye atiyor; maddi durumj bilmiyerek soyle bir oneri yapiim size;
Medicalpark hastanelerinjn sgk anlasmasi var ve aksam 19 dan sonra mr tomografi % 50 indirimli. yani 400 500 tl gibi fiyata denk geliyor. Aklinizda olsun en azindan; disariya gore cok cok uygun bir fiyat
Medicalpark hastanelerinjn sgk anlasmasi var ve aksam 19 dan sonra mr tomografi % 50 indirimli. yani 400 500 tl gibi fiyata denk geliyor. Aklinizda olsun en azindan; disariya gore cok cok uygun bir fiyat
0
