Giriş
(4)

elektrik su dogalgaz tasima

la mort heureuse
selamlar, kiraci oldugum bir evden yine kiraci oldugum baska bir eve tasiniyorum. bu abonelikleri minimum elektriksiz susuz kalmak icin nasil tasimam gerekiyor? gidip once kapatip yeniden mi actiriyorum. yoksa nakil islemi yapiliyor mu?konum istanbul
selamlar, kiraci oldugum bir evden yine kiraci oldugum baska bir eve tasiniyorum. bu abonelikleri minimum elektriksiz susuz kalmak icin nasil tasimam gerekiyor? gidip once kapatip yeniden mi actiriyorum. yoksa nakil islemi yapiliyor mu?

konum istanbul
0
la mort heureuse
(08.08.22)
nakil olmaz. artık önceden başvursanız bile kapatılacağı tarihi seçebiliyorsunuz. örneğin bugün iptal başvurusu yapıp 15 ağustosta kesilsin elektrik diyebilirsiniz.
yeni taşınacağınız yer içinse kira sözleşmesi ile birlikte taşınmadan önce başvurunuzu yapın. hal-i hazırda abonelikleri açıksa devralmak için ev sahibi ile birlikte gitmeniz gerekiyor ilgili kuruma.
0
mustafakesekci
(08.08.22)
kapatıp açma işlemleri e-devletten yapılabiliyor. nakil de olması lazım ama şu an üzerimde abonelik olmadığı için teyit edemiyorum bu bilgiyi.
0
Improbable
(08.08.22)
abonelikler sayaç/tesisat no özelinde açıldığı için nakil olmuyor internet aboneliği haricinde. bir de güvence bedelleri günümüz ekonomik şartlarına göre belirlendiği için nakil işini yapmazlar.
0
mustafakesekci
(08.08.22)
Taşınma sürecindeyim. Önce taşındığım evdekileri açtırdım. Haftaya taşınacağım ama mevcut evimdekileri kapattırmadım. Taşınacağım evde oturanlar da taşındıktan sonra kapattırmışlardı. Açtırma işi hızlanmış epey, kapattırma daha da hızlı anladığım kadarıyla.
0
perferil
(08.08.22)
(2)

kadıköyde iyi dişçi önerisi var mı

ShadowOfMoon
kaplama dişim çıktı. umarım kırılmamıştır. kırılmamışsa yapıştıracak sanki , kısa sürer.gitmişken tartar temizliği de yaptırırm belki. ama randevu almadan bugün gidilebilecek yer var mı. daha fazla uzarsa sıkıntı olabilir sanki.
kaplama dişim çıktı. umarım kırılmamıştır. kırılmamışsa yapıştıracak sanki , kısa sürer.
gitmişken tartar temizliği de yaptırırm belki.
ama randevu almadan bugün gidilebilecek yer var mı. daha fazla uzarsa sıkıntı olabilir sanki.
0
ShadowOfMoon
(21.07.22)
kadıköy bahariye caddesi üzerinde çok fazla dişçi var. rastgele git birine bence, biri müsait değilse diğeri boştur.
0
devilone
(21.07.22)
Fizyodent (Doğan Koç) var. Ben çok memnunum. Yoğun olduğu için randevusuz mümkün olmaz büyük bir ihtimal, bi arayıp sorabilirsiniz.
0
perferil
(21.07.22)
(3)

fethi paşa korusunun yanındaki yer nedir?

baldan kaymak
tıkladığınızda karşınıza gelen girişten söz ediyorum.özel mülk girişi falan mı?https://goo.gl/maps/fPvdgCYusWS4Doue7
tıkladığınızda karşınıza gelen girişten söz ediyorum.

özel mülk girişi falan mı?
goo.gl
0
baldan kaymak
(01.07.22)
Orada aslında bir şey yoktu. Bundan 3-5 sene önce koruyu düzenlemek için gelen iş makineleri-kamyonlar park etsin diye bu alanı açtılar. Bir ara otopark olmuştu şimdi kapatmışlar.
0
catamenia
(01.07.22)
Özel mülk olan bir koru. Fethipaşa korusunun devamı.

Bundan 5-6 sene önce Mehmet Cengiz'e aitti, son durumunu bilmiyorum.
0
kaptankedi
(01.07.22)
Mehmet Cengiz aldı orayı. Arka tarafta eski evler de vardı belki yıkmıştır. Mehmet Cengiz aldıktan sonra orada ufak bi yangın da çıktı. Yani klasik AKP'li imar-inşaat dalavereleri dönüyor muhtemelen.
0
perferil
(01.07.22)
(7)

Kendi başına Excel öğrenirken?

Bartebly
Nasıl daha etkili olabilirim?Videoları izliyorum ama uygulama yapabilmek için hazır Excel formları bulmak ya da işin ehli olmayınca kendi kendine yapmak için to do list'ler hazırlamak pek mümkün olmuyor. Siz bir işiniz yokken kendi başınıza Excel'i nasıl etkili ogrenebildiniz?Ne önerirsiniz?Teşekkür
Nasıl daha etkili olabilirim?

Videoları izliyorum ama uygulama yapabilmek için hazır Excel formları bulmak ya da işin ehli olmayınca kendi kendine yapmak için to do list'ler hazırlamak pek mümkün olmuyor. Siz bir işiniz yokken kendi başınıza Excel'i nasıl etkili ogrenebildiniz?

Ne önerirsiniz?

Teşekkürler.
0
Bartebly
(24.05.22)
Ogrenemedim. Gercek bir challenge olmadan cidden zor bence. En kotu bi calisma tablosu atip buradan gorev iste mesela.
0
floydian
(24.05.22)
Aynı şeyi farkı yollarla yaomayiydeneyin
Tek formülle
Belki hücrelere uzun formülün parçalarını yazıp oradaki değerleri alarak
Fark formüllerle aynı işi yaparak
0
kisa
(24.05.22)
Piyasada veya youtube'da temel konuları anlatan kurslar var. Bir kaç tanesini baştan sona izleyin, çoğu şeyi kavrarsınız.

Bu tarz konularda çalışırken:

* Tüm konuyu ilk başta anlamayı beklemeyin. Anladığınız kadarını cebe koyup, devam edin. Konuyu devam edecek kadar bile anlamamış iseniz, tekrar edin.
* Bol bol pratik yapın. Kurslarda verilen örnekleri sadece izlemeyin, siz kendinizde yapmaya çalışın.

Bir kaç kurs sonra, olayın temelini kavramış olursunuz. Excel bir derya, tüm her şeyi öğrenmek mümkün değil. Olayın temellerini öğrenin yeter.


.
0
kartallar yuksek ucar
(24.05.22)
Kimse excel'i tam detayıyla bilmiyor zaten neyi nereden nasıl yapacağınızı biliyorsanız her karşılaştığınız çözüm isteyen durumda yeni bir şey öğrenerek "ha bak bu da böyle yapılabiliyormuş, daha kısa yolu varmış" gibi kazanımlarla gelişiyorsunuz.
Bence temel olarak excel menülerinde yazanların neler olduğu ne işler yaptığı nasıl yapıldığı ile başlayın. her menüyü kullanmaya çalışın videosunu izleyin verilen örnekteki gibi kendiniz bir örnek oluşturup işlemi gerçekleştirin.
orada ürün bazlı fiyat tablosu üzerinde çalışıyorsa siz ilginiz olan bir konuda örneğin meraklıysanız nüfüs bazlı iller tablosu oluşturun, onu grafikleştirin, pivot tablo yapın. tabloya ek sütunlar eklemeye cinsiyet dağılımını vermeye, yaş ortalaması veya dağılımını eklemeye çalışın tablonuzu genişletin.
ilk etapta bunu yapamayacaksınız zaten alın size gerçek bir problem hem de kendi probleminiz sonra bunu nasıl yapabileceğinizi araştırın. göreceksiniz bir şey nasıl yapılıyor öğreneiym derken 4-5 şeyin nasıl olduğunu öğreneceksiniz ki excelin en güzen yanı hiçbir şeyi tek bir tuş ya da bi sihirli değnekle yapamıyor oluşunuz, bir şeyi yapmak için onun öncesindekilerin de doğru olması gerekiyor, onların olması için ondan öncekilerin düzgün ve doğru olması gerekiyor gibi gibi bir çok zincir size kısa zamanda çok şey öğretecektir. vaz geçmeyin, burdan diğer duyuruculara sorun, ben şöyle yapıyorum ama daha kısa yolu var mı diye. size sonucu vermeyecekler veremeyecekler çoğu zaman ama nereye bakacağını göstereceklerdir. yardımcı olur, üzerine düş, vazgeçme, çok keyif alacağın bir öğrenim süreci olacaktır.
kolay gelsin.
0
erty_ksk
(24.05.22)
excel forumlarına üye olup sorunlarını çözmeye başla. ben bunu excel dışında mesleki bilgi için de yapıyorum kendimi güncel tutmuş oluyorum.
0
liberal
(24.05.22)
işinizde neye ihtiyacınız olduğunu düşünüp o konuda işinize yarar şeyleri araştırırsanız ilginizi çeker. yoksa excel bible kitabındaki bile çoğu örnek donuk ve bayık.
0
zenith
(24.05.22)
Bence hayatınızdaki herhangi bir konuyu yönetmek, takip etmek vs için bir excel oluşturun. İhtiyaç duyduğunuz şeyleri kurcalayarak ve araştırarak yapa yapa epey öğrenirsiniz. Ben serbest çalışıyorum. Yaptığım günlük işleri, faturalanıp faturalanmama durumunu, kalan günlerdeki muhtemel faturalanacak işleri, faturaları, tahsilatları vs yaptığım excel'de takip ediyorum. Kendi kendime öğrendim bir şeyler bu şekilde. Bu süreçte Ömer Bağcı'nın youtube kanalındaki videoları izledim 5x'te filan. Orada gördüğüm bazı şeyleri kendi excel'ime nasıl uygularım diye düşünüp bir şeyler ekledim. Tabi ki bu şekilde sadece ihtiyacım olan kısımları öğrenmiş oldum ama siz isterseniz farklı alanlarda küçük projecikler düşünerek diğer alanları da öğrenebilirsiniz birkaç projecikle.
0
perferil
(24.05.22)
(2)

data science öğrenmek için başlangıç noktası

haintospik
merhaba,hobi olarak data science alanına giriş yapıp belki küçük işler yapabilecek kadar öğrenmek istiyorum. bunun için biraz bakındım coursera, datacamp, veribilimi vb. sitelere bakındım ama bunlardan başka ülkemizde faaliyet gösteren siteler var mıdır ? bunları söylememin sebebi eğitimde türkçe al
merhaba,

hobi olarak data science alanına giriş yapıp belki küçük işler yapabilecek kadar öğrenmek istiyorum.

bunun için biraz bakındım coursera, datacamp, veribilimi vb. sitelere bakındım ama bunlardan başka ülkemizde faaliyet gösteren siteler var mıdır ?

bunları söylememin sebebi eğitimde türkçe altyazı da barındırmalarıdır. her ne kadar ingilizce şart da olsa türkçe ile öğrenmeye başlamak benim işimi bir nebze kolaylaştıracaktır.

illa bu tarz bir site olmasına gerek yok, sizin "bak buradan öğren iyi bu" dediğiniz noktalar da kabulümdür.

not: udemy'de iyi bir kurs da olur. referans bir kurs ile ilermek daha iyi olur gibi orada çünkü puanların ve katılanların sayısı bana şişirme gibi geliyor nedense.

teşekkür ederim.
0
haintospik
(20.05.22)
burda bi yol haritası paylaşılmış işinize yarayabilir: www.veribilimiokulu.com ben bu sitenin bootcampine katılmıştım. ayrıca udemyde de eğitimleri var, vahit keskin diye aratabilirsiniz. ama istatistik ve matematik kısmını önceden hallederseniz daha iyi olur tabii.
0
pide
(20.05.22)
Türkçe değil ama iyi bir data scientist olan arkadaşım bana şu kitabı onermişti: r4ds.had.co.nz

İngilizce seviyenizi bilmiyorum ama çok sade bir ingilizcesi var.

Ben vaktim varken yukarıdaki siteden bu kitabı açıp R çalışıyordum biraz. Eğlenceli ve öğretici idi. İşlerim çok yoğunlaştığı için bıraktım sonradan maalesef.

Bu kitaptaki alıştırmaların çözümleri de internette bulunabiliyor.

Konunun uzmanı gelirse daha isabetli tavisyeler verebilir ama şu an cevapsız olduğu için paylaşmak istedim.
0
perferil
(20.05.22)
(2)

Erken kapanan kredinin olumsuzluğu

baal
Merhaba, tazminatım işten ayrılmamdan 3 ay sonra yatacak. Bu 3 ayda işsizlik maaşı hariç gelirim olmayabilir. Bu yüzden 12 aylık bir kredi çekip para elime geçince kapatacağım yüksek ihtimal. Bu şekilde bir işlemin bana olumsuz bir yansıması olur mu? Beklenmeyen bir masrafı var mi ödenen ayların fai
Merhaba, tazminatım işten ayrılmamdan 3 ay sonra yatacak. Bu 3 ayda işsizlik maaşı hariç gelirim olmayabilir. Bu yüzden 12 aylık bir kredi çekip para elime geçince kapatacağım yüksek ihtimal. Bu şekilde bir işlemin bana olumsuz bir yansıması olur mu? Beklenmeyen bir masrafı var mi ödenen ayların faizi hariç.

Bir de 3 ay ertelemeli kredi veren bankalar var. Aynı durumu bu bankalar için dr degerlendirsek daha az kayıpla mı atlatılır dersiniz?
0
baal
(20.05.22)
erken kapatmanın bir olumusuzluğu olmaz, hatta kredi alıp borcunuzu kapatmanız olumlu yazar.
0
nuisance
(20.05.22)
Olumsuzluğu olmaz amaşu enflasyon ortamında reel faizi negatif kredi almışken kapatmanıza gerek yok bence. Alacağım bir şey varsa onları alırdım ben 3 ay sonra. Faizin yanında ufak sigorta ve dosya vs masrafları olabilir.
0
perferil
(20.05.22)
(2)

Ne tür bir süpürge almayalım

spackinq
Sürekli temizlik işim olduğundan ikinci el bir süpürge almak istiyorum. Dikey model daha önce kullanmadim. Klasik süpürgelerden daha iyi mi? Klasik süpürgelerin motoru sanki daha kuvvetli gibime geliyor?Şu marka model çok iyi diye önerdiğini her türlü süpürge olur. Bütçe: Max 1000/1200---1500 TL (ik
Sürekli temizlik işim olduğundan ikinci el bir süpürge almak istiyorum. Dikey model daha önce kullanmadim. Klasik süpürgelerden daha iyi mi? Klasik süpürgelerin motoru sanki daha kuvvetli gibime geliyor?

Şu marka model çok iyi diye önerdiğini her türlü süpürge olur. Bütçe: Max 1000/1200---1500 TL (ikinciel)
0
spackinq
(20.05.22)
Dikey süpürgeler koltuk altına felan girerken eğilip bükülmesi zor oluyor diye biliyorum, bir de motoru el bölgesinde olduğundan ağırlık çok yapıyor tüm evi tek seferde süpürmek biraz kol ağrıtabilir. Haznesi daha küçük, ben bu seveplerden dolayı dikey henüz tercih etmedim ama basit bir şey döküldü yada hızlıca nir mutfağı süpürüyim yeter deniliyorsa alınabilir
0
esinikaybetmiscorap
(20.05.22)
Genel olarak klasik süpürgeler daha güçlü. Dikey modeller hızlıca alıp kullanmak, koltuk vs gibi yüksek yerleri süpürmek için güzel. Etraflı temizlik için standart süpürgeler daha iyi.
0
perferil
(20.05.22)
(2)

Bahcedeki yavru kedilere evden mama

balpolen
Ne verebilirim bu gece icin? Yarin yas mama alicam. Evde sut yok, sagliklilar ve keyifleri yerinde. Anneleri de yaninda. 2 taneler. Kircil sokak kedisi bildiginiz. Sahiplenmek isteyen olursa da getiririm.Iyi geceler
Ne verebilirim bu gece icin? Yarin yas mama alicam. Evde sut yok, sagliklilar ve keyifleri yerinde. Anneleri de yaninda. 2 taneler. Kircil sokak kedisi bildiginiz. Sahiplenmek isteyen olursa da getiririm.

Iyi geceler
0
balpolen
(18.05.22)
Bütçeniz varsa getir'den mama söyleyebilirsiniz.
Aman lütfen süt vermeyin.

Emin değilim ama Ton balığı konservesi olabilir. Belki pişmiş yumurta da verilebilir. Annelerinden süt emiyorlarsa aman bozmayın düzenlerini,

İyi geceler,
0
michael_knight
(18.05.22)
Yavrulara değil de annelerine verin. Haşlanmış tavuk varsa sever muhtemelen. Tuzsuz peynir olabilir çok olmamak kaydıyla. Pilav filan sevebiliyorlar. Süt verecekseniz de biraz su katıp verin ve çok vermeyin. Salam, sosis vermeyin. Ekmek sevebilir. En temizi de kuru mama vermek.
0
perferil
(18.05.22)
(11)

Bu sarı sitedeki kira fiyatları gerçek mi?

fucking machine in my head
Yani gerçekten bu kiralara verebiliyorlar mı? toplu delirme hali var bana kalırsa. herkes harita görünümünden diğerinin 500 lira üstüne yaza yaza falan böyle yükselmiş olmalı bu kiralar. Bazı bölgeleri merak ettim, örneğin üsküdar'da 7000-8000 lira civarına verilen evlere insan arkadaşını çağırmaya
Yani gerçekten bu kiralara verebiliyorlar mı? toplu delirme hali var bana kalırsa. herkes harita görünümünden diğerinin 500 lira üstüne yaza yaza falan böyle yükselmiş olmalı bu kiralar.

Bazı bölgeleri merak ettim, örneğin üsküdar'da 7000-8000 lira civarına verilen evlere insan arkadaşını çağırmaya çekinir.

kadıköy moda tarafında ev kiraları 15.000 liradan başlıyor dersem mübalağa olmaz. ki o evlerde yaşam alanı değil, yaşamaya çalışma alanı. 40m2'de insan nasıl yaşar, niye 12.000 lira öder yada nasıl öder?

aynı şekilde fatih bölgesine de baktım, eskinin 600 liralık evleri 7000-8000 olmuş. eskiden asgari ücretle çalışan birisi bu evleri tutup minimum koşullarda yaşayabiliyordu. iyide kardeşim şimdi evin kendisi 2 asgari ücret tutarında olmuş. asgari ücretle çalışan iki kişi bir araya gelip bu evi tutçak olsa evin kirasını ödeyemiyor ki.

antalya'ya baktım bir de, antalya'da ev kiraları bana kalırsa istanbul'u geçmiş vaziyette. telafuz etmeye dilim gitmiyor.

özetle bu kiralar gerçek mi? bu kiralar gerçekse insanlar bu kiraları nasıl ödüyorlar? insanlar kaç para maaş alıyorlar hocam beni biraz aydınlatır mısınız? emlakçıara gidilse kapı kapı fiyatlar yine aynı şekilde mi? bence bu site çok ağır manipülasyon. bu paralar ödenebilir değil ya da insanların kazandığı para çok uçmuş.
0
fucking machine in my head
(17.05.22)
Döviz kazananları hedefliyor o ilanlar ve sanırım bulabiliyorlar. (Antalyayı örneğin Rus ve Ukraynalılar basmış sanırım)

Satış fiyatları çok uçtuğundan 1/200 mü 1/250 mi hatta 300’de 1’ine mi kiraya verecekler ev sahipleri de bilemiyor bence. Oranlar çok şaştı ama.
0
nhk ni youkosu
(17.05.22)
Gerçek, ödeyebilen tutuyor demek ki. Talep olmasa, arayıp soran olmasa, tutan olmasa boş evi kimse bekletmez. Fiyat düşürür ve bir an önce kiraya vermek ister her ev sahibi.
0
John Bloor
(17.05.22)
Bu hafta 8binlik ev buldum, toplu tasimaya 20km, arabayla da bi yere gidemezsin ormana yakin anadolu yakasi.
anca uzaktan calisirsin ben de zaten uzaktan calisiyorum.

ikinci tiklamamda tutuldu :))
0
divit
(17.05.22)
Site içinde, merkezi yerlere ve metroya ne uzak ne yakın, 2+1+1(depo) eve 3000 kira ödüyorum. Ev sahibi evi satacağım dedi, aynı sitede birebir aynı planlı evlerin kiraları 10 bin civarı ve uzun süre boş kalmıyorlar.

Türkiye çok ciddi bir konut sorunu ile karşı karşıya. Maaşlı çalışanların ev alması da zor, bu kiralarla ev tutması da. Bu yüzden insanlar yeni ev kiralarken standartlarını düşürmek zorunda kalıyor. Tabi bu zincirleme olarak en alt seviye konutlarda kalanların insani koşulları sağlamayan evlerde kalmasına, en periferide yaşamak zorunda olmasına, bazı insanlar için büyük şehirlerden mecburen göç etmesine sebep olacak muhtemelen.

Antalya'da genel duruma ek olarak Rus, Arap, Avrupalıların ev alması/yerleşmesi sorunu var.

Yani kiralar gerçek. İnsanların bazıları ödeyemeyip standardını düşürmek zorunda kalıyor, bazısı başka giderlerinden kısmak zorunda kalarak ödüyor. Ben bu kiralarla kiraya çıkmaktansa kredi borcunun altına girebilip ev alabilen şanslı azınlıktanım. Dolarla kazanan ya da enflasyona biraz daha az yenilen bilişim gibi sektörlerde çalışanların maaşları genel ortalamaya göre daha fazla arttı. Örneğin bir data analisti bu kiraları da aşırı zorlanmadan ödeyebiliyor yine de ama kamudaki doktorlar mülkü yoksa zorlanıyor muhtemelen.

Kaç yıldır yaşadığımız ekonomik sorunların ceremesi olarak kucağımızda bir konut krizi de var artık maalesef.
0
perferil
(17.05.22)
2050 tlden çıktığım içi dökük penceresi rüzgar yağmur karı içeri dolduran eve ev sahibi 7900den ilan girdi. Aidatı da 1300 tl. Kışın aidat 1900 olacak.

Türke vermeyi de düşünmüyor. Yabancı gelir verir bu parayı diyor
Zaten 7900 tl ödeyebilen Türk mümkünse ev alsın
0
photo85
(17.05.22)
arz-talep meselesi.

kiralayan olmasa kimse o fiyatları yazmaya cesaret edemez ama aynı zamanda da kiralayacak başka ev olmadığı için insanların da o fiyatlardan kiralaması gerekiyor.

her zaman söylüyorum. mal sahibinin kendi oturmadığı tüm gayrimenkullerden yüksek vergiler alınmadığı sürece bu rakamların düşmesi mümkün değil.
0
co2s2
(17.05.22)
insanlar gerçekten bu kiraları verebiliyorlar. istanbul'da evi görmeden kira için kapora yollama olayı çok yaygınlaştı. geçen kuzene üsküdar tarafında ev bakıyorduk, ilana düşen eve görmek için randevu veriyorlar, 2 saat sonra kapora aldık abi deyip kapatıyorlar ilanı. ev yok ve adam da çok. istanbul genelinde gelir ve maaşlar da ciddi arttığı için diğer illerle karşılaştırılamayacak bir durum oluştu. insanlar bu paraları gerçekten kazanıyorlar yani bunu da belirtmek lazım. sırf döviz kazanmana gerek yok, standart beyaz yaka holding çalışanı 15-20 bini buldu artık, kendi gibi biriyle evliyse ayda 40k giriyor eve. yurtdışından sırf takılmaya gelen digital nomad'ler de var. gurbetçi olup 1 ay için evini 11 ay boş tutanlar da çok. yani sarı site gerçekleri az bile yansıtıyor denebilir, sokakta durum çok daha vahşi durumda.
0
roket adam
(17.05.22)
ya mesela modayı düşünecek olursak tüm caferağa mahallesinin nüfusu 22.760 görülüyor google'da.

6-7.000 ev falan var diyelim. istanbul'un en güzel yerlerinden biri. sadece 6.000 ev var.
evler kötü de olsa rakip evler arasında rezidanslara villalara gücün yetmiyorsa başka seçenek az.
burası istanbul nüfusunun %1'ini bile yapmıyor. tek başına ya da eşi dostuyla toplamda 30 bin civarı maaş alan birileri var tabii ki onlar oralarda yaşıyor. manipülasyon yok. ki orada yaşayanların da %95'i bu çapta kira ödemiyordur. sadece yeni taşınan insanlar bahsettiğiniz kiralarda.

artık beyaz yakalı maaşıyla orada yaşayamayan insanlar fatih, ümraniye gibi yerlere gitti. bu sefer oradaki ev/nüfus oranı daha daha kötü hale geldi, oralar da şiştikçe şişti.
ben istanbulluyum. maaşımın 3'te 2'sini de alsa bağcılarda bi çatı katında yaşamam lazım. yoksa tası tarağı topla köye yolculuk.
0
patronaj1
(17.05.22)
3-4 ay önce bostancı'da yeni aldıgı evini 10bin e kiraladı bir arkadaşım. ben de kiralayanın aklına şaştım ama talep var demek ki.
0
blackidom
(17.05.22)
evet gerçek, istisna yüksek girilen ilanlar haric en fazla 250-500tl pazarlık payı olur. hatta hiç ilana çıkmadan kiralalan evler var.
0
nuisance
(17.05.22)
Evet gerçek maalesef. Ben arkadaşım ev bakmaya başlayana kadar şey sanıyordum, orada fiyatları şişirmişler ama evleri kimse tutmuyor mecbur indiriyorlar bir süre sonra vs ama hiç öyle değilmiş. Arkadaşım 6.5-7 arası bütçe ile bakmaya başladı, şu an 8.5a kadar çıktı ama hala bulamıyor. Evler resmen kapışılıyor. 15 dakika içinde aradıkları 8000 liralık eve gelin görün ama sizden önce arayan var o tutmazsa veririz diyorlar. Ve hep de tutuluyor evler aynı gün ilandan kalkıyor. Parasıyla bile bulamıyorlar yani şu an.
0
anneboleyn
(18.05.22)
(4)

vizede maaş hesabı

patronaj1
selamlar.şengene başvuracağım ülkede diyor ki "x ay öncesi kadar maaş hesabı belgeleri"ama ben garanti'deki maaş hesabımı kullanmıyor, maaş aldığım gibi iş bankasına açıklamasız olarak aktarıyorum.tüm birikimim de iş bankasında haliyle.sorun çıkmaz gibi ama maaş hesabında 0 tl var, maaş olmayan hesa
selamlar.
şengene başvuracağım ülkede diyor ki "x ay öncesi kadar maaş hesabı belgeleri"

ama ben garanti'deki maaş hesabımı kullanmıyor, maaş aldığım gibi iş bankasına açıklamasız olarak aktarıyorum.
tüm birikimim de iş bankasında haliyle.

sorun çıkmaz gibi ama maaş hesabında 0 tl var, maaş olmayan hesabında da her ay havale ile gelen x kadar para var derler mi?


2. sorum: vize verirken cebindeki paraya bakıyorlar okey ama daha önce şengenlerim var bu sefer daha uzun süreli vermelerini umut ediyorum. tek bir hesabımda "uzun" vermelerine yetecek para yok gibi ama tl, dolar, euro, gram altın toplanınca kayda değer bir şey var. hepsinin belgesini alıp sunmak sorun olmaz değil mi? ona göre başvurmadan birleştireyim.
0
patronaj1
(12.05.22)
zaten bordro veriyorsun, maaşını görüyorlar yani. aktif hesap belgesi isteniyor orda, maaşındaki 0 tl değil aktif olarak harcama yaptıgın ve paranı attığın hesap hareketlerini paylaşman gerekiyor.

uzun verilmesi kaç tl'n oldugu ile alakalı bir durum değil, çok para gösterdim uzun verdiler hikayeleri şehir efsanesi. farklı kriterleri var dolayısıyla uzun ya da kısa alabilirsin bankadaki parandan bağımsız.
0
ayin yazari
(12.05.22)
1- sorun olmaz, para girişini görecekler zaten
2- gösterebildiğin kadar para göster

valla bu vize işleri çığrından çıktı maalesef, o yüzden "uzun süreli" veyahut kısa süreli bile vize alamayabilirsin paradan bağımsız. geçen hafta başvurdum, konsolosluğun %90'ı ukraynalı ve suriyeli doluydu vs.
0
plutongezegendegilmi
(12.05.22)
geçen ay ispanya'dan vize aldım, hiç tl'yi euroya çevirin falan demediler. tüm banka hesaplarında döviz, altın, tl ne varsa hepsinin dökümünü alıp yolladım. maaş hesabını özellikle istiyorlar, başka bankaya aktarsan bile maaş hesabı dökümünü vermen lazım.
0
roket adam
(12.05.22)
Ben aynı şekilde bakiyesi 0 olan maaş hesabımın hareketleri ile birkaç kere Schengen vizesi almıştım daha önce ama yine de iki hesabı da vermek daha sağlam olur herhalde. Not: benimkiler karşı tarafın bu adam bize iş için geliyor diye davetiye gönderdiği ticari vizelerdi.
0
perferil
(12.05.22)
(16)

İş değiştirmekten korkmak

mg3929
Şu an tr'nin gerçekten kurumsal diyebileceğimiz 3-5 şirketinden birinde çalışıyorum. Ortamım rahat, iş arkadaşlarımla aram iyi. Üstlerimden falan baskı hissetmiyorum, iş yüküm de çılgın değil maaş brüt 18.750tl. Ama işim çok stabil ve beni körelten bir iş. Buradan istersem bu şekilde emekli olabilir
Şu an tr'nin gerçekten kurumsal diyebileceğimiz 3-5 şirketinden birinde çalışıyorum. Ortamım rahat, iş arkadaşlarımla aram iyi. Üstlerimden falan baskı hissetmiyorum, iş yüküm de çılgın değil maaş brüt 18.750tl. Ama işim çok stabil ve beni körelten bir iş. Buradan istersem bu şekilde emekli olabilirim, yüz kızartıcı suç işlemedikçe işten atılacağın bi yer değil. İngilizce vs kullanmıyorum. Ayda 1-2 hafta ofise gidiyorum.

Büyük bir holdingin bankasında sevdiğim bir bölümle görüşüyorum. Ekibe baktım biraz millet hep robert kolej falan mezunu. Ekibin geneli eğitim anlamında iyi türkiye şartlarında. Burada ben biraz beyaz yaka savaşları olur mu diye çekiniyorum. Gidersem ekipteki en tecrübesiz ben olacağım. Bi de mesela banka pandemide yemek kartlarını iptal etmiş falan böyle şeyler beni çok çıldırtıyor.

Yani özetle şimdiye kadar iş değiştirmediğim için işler ciddiye bindikçe tırsıyorum biraz. Mesela işe başladım 3 ay sonra sevmeyip çıkardılar ne yapıcam vs konularını da düşünüyorum. Maaşım daha yüksek olacak ama ne kadar yüksek olacak bilmiyorum henüz belli değil. 4 yıldan fazladır iş hayatındayım yaş 28.
0
mg3929
(27.04.22)
Konfor alanınızdan çıkmazsanız bir süre sonra körelirsiniz. Memur zihniyetiyle hayat geçmez bence
0
regina phalange
(27.04.22)
ben geçenlerde ilk uzun süreli çalıştığım yerden cıktım. müthiş bir his. mutlaka çıkmalısın.
0
floydian
(27.04.22)
ayda 1-2 defa ofis ve 18750.
emekli olana kadar çalışın.
35yaşında da monoton hayat isteyeceksiniz.
0
gatherer
(27.04.22)
35 yaşındayım, monoton hayat istemiyorum. kendimizi zorlamıyorsak nasıl gerçekleştireceğiz yapmak istediklerimizi? mevcut şirketinizde yükselme imkanları var mı, belki de aradığınız zorluğu orada bulursunuz.
0
montreal
(27.04.22)
Ben de konfor alanımdan zor çıkıp iş değiştirmiştim fakat sizin durumunuzda ben olsam mevcut işimde devam eder ve kendimi geliştirebileceğim konularda bireysel ilerlerdim.

Şu an bahsettiğiniz şekilde bir iş bulmak çok zor çünkü.
0
alaimisema
(27.04.22)
Ben sizin yerinizde olsam değiştiririm. Memur gibi olmuşsunuz orada. Yeni şirketteki alana geçmek istediğinizi söylemişsiniz zaten. Bu başlı başına iş değiştirmek için yeterli.

Ayrıca rutindeyseniz şuan daha fazla orada kalırsanız o şirkete bağımlı hissetmeye başlayacaksınız. Daha çaresiz hissedeceksiniz olduğunuz noktada.

Bende kurumsal bi bankada çalıştım 4 sene, daha işten çıkartılan 1 kişi bile duymadım, kulağıma gelmedi. Yüz kızartıcı bir şey yapmadıktan sonra işten çıkartılmazsınız köklü şirketlerde.

Ben bir de kişisel deneyimimden bahsedeyim, bir şirket ne kadar iyi ürünler çıkartıyorsa ve çalışanları ne kadar kendi işleri ile meşgulse ekip içindeki dedikodu miktarı, beyaz yaka savaşları vs o kadar azalıyor. Bu konuda endişe etmeyin.
0
zimbirik
(27.04.22)
Türkiye'de şu koşullarda mevcuttaki harika işini sakın değiştirme. Heyecan ve gelişim istiyorsan yurtdışını düşün. Çalıştığın yerden daha iyi bir yer bulman imkansız ülkemizde.
0
adventchant
(27.04.22)
Is bankasindaydim ben, muhtemelen sen de benzer bir yerdesin, sartlar dedigin seylere benzerdi, gidip cok uber bir sey yapmadigim surece emekli olurdum :) sonra akbank'a gectim, muhtemelen sen de ya akbank ya ykb, insan profili benzerdi ama dedigin gibi is guvencesi vs yoktu. (Yeni kurulan bir ekibe kidemli olarak gecmistim, yoneticim de eskiden isbankta benimle ayni ekipte olan biriydi o yuzden cok sikinti cekmeyecegimi biliyodum). Is degistirdigimde ben 26 yasindaydim, oncesinde 3 yil ilk bankada calismistim.

Eger rolantide yasayip emeklilige gin saymak istiyosan simdiki yerinde kal. Kisayip uzalmazsin. Maasin cevrendekilere gore biraz daha az olur ama work life balance filan derken onun etkisi de azaliyor biraz.

3 ay sonra "sevmeyip" cikartmazlar eger performansin cok cok kotu degilse. 2015 temmuzundan beri calisiyorum 5. Is yerimdeyim su anda , 6 ay - 3 yil - 1.5 yil - 1.5 yil seklinde gecti hayatim, simdiki yerde de 3 aydir calisiyorum.
0
fakyoras
(27.04.22)
Ben işin illa ufuk açıcı ve insanı yüceltici bir şey olması gerektiğine katılmıyorum. Herkes işini sevmek zorunda da değil.

Bana kalırsa yapılan iş, senin hayattan almak istediklerin ve aldıkların karşılığında, o hayata olan borcunu ödemektir.

Ailenle takıl, sevgilinle takıl, hobilerinle uğraş, yeni yerler gör, değişik etkinlik ve kulüplere katıl. Dil öğren. Müzik aleti öğren. Hayat geçip gidiyor. İşim sürekli çok iyi olsun, sürekli yükseleyim diyen insanlar bu şeyleri yapmaya vakit bulamıyorlar. Tamam ileride iyi paralar kazanıyorlar ama 40ımdan 50limden sonra çok rahat olmaktansa 20'imden beri normal rahatlıkta yaşamayı tercih ederim.

O yüzden deli mi kovalıyor derler bizim oralarda, boşuna rahatını bozma derim.

Ama hayattan farklı anlamlar, heyecanlar çıkaramıyorsan, iş üstünde ürettiklerin seni tatmin ediyorsa sadece.. o zaman heyecan ara değiştir derim. Değiştirmek iş kalitesi ve maddiyat için iyidir. Bankada belki net olarak 5k daha fazla alırsın ama iş yükü bankaların çok fazla. Her an bir geliştirme gelebilir. Esnek çalışma saatleri olabilir.

Ben sektörde yeniyim. Daha yeni 27 oldum. Tatil beldesine yerleştim. Evden çalışıyorum. Dediğiniz tarzda kurumsal bir şirkette yazılımcıyım. Ama benim baktığım birim çok monoton. Öyle son teknolojileri falan takip etmiyorlar. Yaptığım işler aşağı yukarı aynı. Sırf iş olsun para gelsin diye çalışıyorum. Kalan zamanda köpeğim, kız arkadaşım ve hobilerimle ilgileniyorum. Yarın öbür gün çoluk çocuğa karışacağım onlarla ilgileneceğim. Gezeceğim. Hiç öyle şu an kazandığımın 5 katını kazanayım demiyorum. Bu iyi bir şey değil aslında konfor alanından çıkmak gerekebilir.. hatta belki kafamdaki girişimleri başlatsam milyoner olacağım (1000de 1 ihtimal) ama şuan için yetiyor, bu şekilde de mutlu olabiliyorum.
0
ananiyimioguz
(27.04.22)
Keyif insanıyım diyorsan mevcut yerinde kal. Macerayı seviyorsan ve olası kötü sonuçlara katlanacaksan yeni iş yeri ile anlaş.
0
kanlakarisikyagmur
(27.04.22)
En fazla 2 yılda bir istifa eden ve rahat, kolay iş yapılan yerde çalışamayan biri olarak iş değiştirmenin artılarına dair şeyler yazabilirim ama zaten yazmışlar. Ben de tersini söyleyeyim: türkiye'de kurumsal görünen çoğu yer huzurlu değil. O açıdan şanslısınız. Gittiğiniz yer huzurlu çıkmayabilir, bunu baştan kabul edin gidecekseniz. Mevzut durduğunuz yerde orta vadede terfi imkanı varsa terfi almayı düşünün bence. Yönetici olarak transfer olmak daha iyi olur sonradan.

Benim müşterilerimde uzun yıllar çalışmış insanlar oluyor. Onların sonraki terfileri de daha kolay oluyor. Ben hiç öyle bir kariyer yaşamadım. hiç yönetici vs olmadım. Birkaç kere şirket değiştirdim. Kurumsal tarafta pek çalışmadım, kurumsal şirketlere danışmanlık verdim. Şimdi kendim freelance olarak çalışıyorum. Belki de bu yüzden stabil, aynı şirkette yıllarca kolay bir işi yapmalı kariyerlere özeniyorum biraz.
0
perferil
(27.04.22)
bence önemli olan yeni gireceğin adamlarla karşılıklı beğenişmen. anlık bir sinerjinin tutturulması. bu olmuyorsa gittiğin yer eziyet olacaktır.

2 sene türkiye'den sonra aynı işi 2 seneyi aşkın bir süredir yurt dışında yapıyorum. aynı iş, aynı büyük operasyon...

bu işte, bu grupta, en iyilerden biri olduğumu düşünüyorum. fakat ara sıra daral geliyor.

sevişeceğim, sinerji oluşturacağım bir teklif gelirse istifa eder giderim.

fakat öte yandan burada istediğim kişiye, istediğim şekilde atar gider yapabiliyorum, işi kendime göre organize ediyorum, bağımsız çalışıyor gibiyim, altım yok, üstüm yok gibi, komple operasyona son vermezlerse ölene kadar çalışırım. bu konfor da rahat işin ilginci.

yaş 30.
0
rain when i die
(27.04.22)
4 yil ziplamak icin guzel sure. konfor balonunun patlatip risk almazsan oldugun yerde sayarsin +1

kapitalizm boyle birsey iste, sen bir sirkette burda rahatim, buradan emekli olurum diye 20 seneni verirsin, 20 sene sonra biri gelip seni kovarsa bir daha kolay kolay is bulamazsin, bu birkac tanidigimin basina geldi ve bir beyaz yakanin yasayabilecegi en boktan seylerden biri.

kendinizi koseye sikistirmayin.."boyle iyi ya" dedigin anda bitersin..
0
cooperr
(27.04.22)
eğer 35 ini geçmişsen son 7 8 senedir aynı şirketteysen, yönetici olmadıysan ve olma ihtimali de görmüyorsan o zaman çalıştığın şirkete bağımlı oluyorsun. Maaşını az veriyorlar, kıdemini engelliyorlar. Önüne taş koyuyorlar yani. Senin yerine genç birini almayı tercih ediyorlar. o anda iş değiştirmek istesen seni alacak şirket bulamıyorsun çünkü konfor balonunun içinde yaşamışsın uzun süredir.

Bu nedenle ben iş değiştirmenizi öneririm. bu konfor balonu atlayınca sonuçları pek hoş olmaz. kendinizi her yönden geliştirmeniz lazım. Eğer aynı işte kalacağım diyorsanız da bi yüksek lisans falan yapın yönetim kadrosuna kendinizi yaklaştırın.
0
zimbirik
(27.04.22)
eğer arada 10 bin net maaş farkı yoksa, kalın olduğunuz yerde.

bu devirde Mobbing olmayan bir işyeri bulmak o kadar zor ki. normalde iş değiştirmeler süper bir şeydir ama sorunsuz bir işyerinin kıymetini bilmeli. ek gelir yollarını arayarak kendinizi motive edebilirsiniz, ya da haftada iki defa tiyatroya, operaya gidin, ne bileyim. Robert kolejlilerle dolu ortam bana biraz korkunç geldi açıkçası..
0
lovemyself
(27.04.22)
Sen macera arıyorsun dostum. İşine devam et. Kendine yeni hobiler edin. Saygılar.
0
hepbiarayisicinde
(28.04.22)
(6)

İş yerinde düşük ücret konusunda ne yapmalı?

furry burns
Merhaba arkadaşlar, 5 yılı aşkın süredir aynı işyerinde çalışıyorum. İşyerindeki çalışma ortamından ve arkadaşlarımdan memnunum ancak yoğun iş yükü ve bu iş yükünün karşılığı asla olmayan bir ücret aldığım için ayrılmayı düşündüm. Askerliğimi yapmadığım için iş aramama engel olduğundan, tecilimi boz
Merhaba arkadaşlar, 5 yılı aşkın süredir aynı işyerinde çalışıyorum. İşyerindeki çalışma ortamından ve arkadaşlarımdan memnunum ancak yoğun iş yükü ve bu iş yükünün karşılığı asla olmayan bir ücret aldığım için ayrılmayı düşündüm. Askerliğimi yapmadığım için iş aramama engel olduğundan, tecilimi bozdurup askere gitmeye karar verdim, bunu da işyerine bildirdim ve mayıs ayında askere gideceğimi, yoğunluk ve ücret düşüklüğünden dolayı da dönüşte çalışmayacağımı bildirdim. Firma ise ekstra personel alınacağını söyleyip, asker dönüşünde tekrar burada başlamam için maaşımda ciddi bir düzeltme yapılacağını söylediler. Ancak şu an için bir şey yapmdılar. Ben de ne hayır dedim ne evet dedim akışına bıraktım derken günleri kaçırdığım için Mayıs değil Ağustos'a kaldır askerliğim en erken. Sonrasında da benimle aynı sebeplerden bir personel ayrılmak istediğini ve farklı bir firmadan şimdiki maaşının %30 daha üzerinde bir teklif aldığını iletti bunun üzerine maaşına %18 civarı bir düzeltme yapıldı. Sanırım denge yaratmak için başka bir personele de daha ufak olmak üzere bir zam yapıldı. Yeni girmiş 2 personel vardı onlara bir şey yapılmadı tabi ama benim dışında kalan kıdemli herkese zam yapılmış oldu. Bundan rahatsız oldum. Kartları açık oynadığımdan ve erken davrandığımdan, bu zaten çıkacak üzerine bir de tazminatı yükselecek diye benim maaşımı ellemediler. Benim şimdi ne yapmam gerek, bundan rahatsızım ama 4 ay sonra çıkacakken de ve öyle rest çeker gibi gelmeyeceğim demişken de gidip zam istemek saçma geliyor. Temmuz'da asgari ücret vs. artsa dahi, artık 1 ay kaldığından o zaman hiç zam yapılmaz. Ama böyle keriz gibi herkes zam almışken aynı seviyede kalıp, askerden gelince düzelticez pişpişlemisine maruz kalmak sinirimi bozuyor.
0
furry burns
(06.04.22)
Bence açık oynamışken yine açık oynayın, şimdi bir zam yaparsanız askerlik dönüşü devam etmek için düşünebilirim deyin. Askerlik sonrası için herhangi bir taahhüt vermeyin ama kesinlikle. Tazminatınızı alıp gidin. Dönüşteki tekliflerini uygun bulursanız girersiniz.
0
perferil
(06.04.22)
Senin üstünü çizmişler gibi geldi. Ne de olsa ayrılıcam dersen git konuş bi kaybedecek bi şeyin yok.
0
mg3929
(06.04.22)
kardeş askere giderken zaten tazminat alacaksın. sanan bir de zam mı yapsınlar. askere git gel zamlı işe başlarsın
0
tavish11
(06.04.22)
Kimse 4 ay sonra tüm haklarını alıp çıkacak adama zam yapmaz. Siz de patron olsanız siz de yapmazsınız şimdi kendimizi kandırmayalım.

İster şirketle konuş şimdi kabul ederlerse çıkışını al, askere kadar takıl biraz kafa dinle. Ya da 3 ay daha çalış, askerden geldikten sonra kim daha iyi teklifle gelirse siz de onu değerlendirirsiniz.

Zam işi olmaz bence . Konuşsan da olmaz. Denemesi bedava.
0
Arthur Dayne
(06.04.22)
@perferil ben de öyle yapmak istiyorum ama o tren kaçmış gibi hissediyorum sanki başta demediğim için.

@tavish11 & @Arthur Dayne açıkçası normalde ben de böyle düşünüyorum ama maaşım gerçekten yıllardır çok standart altı, şu an çıksam yarın %50 yukarısına iş bulurum ama işte hem tazminatımı bırakmak istemiyorum hem de askerliğin dezavantajı mevcut. firma da her yıl ek zam yapıyor ama ilk işyerim olduğu ve ilk girişte asgari ücret ile başladığım için halen düşük. şu temmuzda asgari ücrete %40 falan zam yapılsa kafa kafaya gelicez asgari ücretle. ve öyle bir şey olsa bile beni o 1 veya 2 ay asgari ücretle çalıştıracak olma ihtimalleri zoruma gidiyor.
0
🌸furry burns
(06.04.22)
Ben de işverene bu tarz zam konularında sinir olurum ama zaten 4 ay sonra tüm haklarınızı alıp gideceksiniz. İstifa etseniz zaten 2 ay ihbarınız var.

Gitmenize bir şey kalmamış, o yüzden de uğraşmamaları normal.
0
kindarfil
(07.04.22)
(5)

yazılımcı ve tükenmişlik

aegina
yazılım sektöründe tükenmişlik ile bocalayan var mı? ve nasıl başa çıkıyorsunuz? teşekkürler!
yazılım sektöründe tükenmişlik ile bocalayan var mı? ve nasıl başa çıkıyorsunuz? teşekkürler!
0
aegina
(04.04.22)
yazılımcı değilim ama it sektöründeyim.

izin alıyorum, dönemine göre bi 3-5-10 gün mümkünse maceralı (otelde yatmalı değil yani) ağır bi tatil yapıyorum. döndüğümde tertemiz bir kafayla devam ediyorum.
0
roket adam
(04.04.22)
iş yerinde yapılacakları küçük parçalara böldüm, dışarıdan sürekli iş almamaya başladım kafa ağrıtmayacak temiz projeler olsun seçiçi davranıyorum. Bunun dışında bilgisayardan uzaklaşmak. Hafta içi gitar kursu, ing. kursu, 2 haftada bir mutlaka sinema hafta sonu pc kapalı veya çok az açık.
0
deligine yuvarlanmis tavsan
(04.04.22)
Bilişim sektöründeyim.

Tatil cidden iyi geliyor. İşle alakayı tamamen kesecek, telefon açmamalı bir tatil.

Ben bir de daha stressiz çalışacağım, sektörün kaosundan uzak bir müşteri buldum. İşin içeriği de support olduğu için daha rahat. Acayip iyi geldi. Pandemi olmasa sıkılıp geri dönebilirdim kaosa belki ama pandemi sürecinde bu işi yapıyor olmak epey iyi geldi.
0
perferil
(04.04.22)
BT analistiyim. İş değiştirmek iyi geldi ama o bile tam kurtarmadı.
İş dışındaki yaşantımda mutlu değilim. Orayı kurtarmadan bu ruh halinden tam anlamı ile kurtulamayacağımı anladım malesef.
0
cilekli pasta
(04.04.22)
spor + iyi beslenme ve kafadan işleri uzaklaitıracak bir aktivite çok fark yaratıyor.
0
orpheus
(04.04.22)
(4)

Tarih Belgeseli Önerileri

old possum
Özellikle Roma, Bizans tarihi, 1. ve 2.dünya savaşı meraklısı 16 yaşındaki elemana belgesel önerileri bekliyoruz. İngilizce de olabilir. Teşekkürler.
Özellikle Roma, Bizans tarihi, 1. ve 2.dünya savaşı meraklısı 16 yaşındaki elemana belgesel önerileri bekliyoruz.
İngilizce de olabilir.

Teşekkürler.
0
old possum
(25.03.22)
Kısacık bir tane :)

twitter.com
0
Mirket
(25.03.22)
Empire of the Seas:Britanya deniz kuvvetlerini anlatıyor fakat sanayileşme vs konularında ve tarihe bakış konusunda çok güzel şeyler veren, kaliteli bir belgesel.

Andrew Marr's History of the World

WW1, WW2 için BBC'nin belgeselleri vardı. Güzeldi onlar bence.

Bizans için şu belgeselleri izlemişim ama içeriklerini pek hatırlamıyorum:

Byzantium: The Lost Empire
Byzantium a Tale of Three Cities

Bir de Simon Reeve ve Francesco Da Mosto'nun belgesellerini öneririm. Gezi belgeseli gibi ama gezdikleri yerlerin tarihiyle ilgili çok şey oluyor. Francesco'nun Venedik tarihini anlattığı bir serisi var, o neredeye full tarih. Bir de Venedik'ten İstanbul'a, eski ticaret güzergahından yelkenli ile gittiği var, o da epey tarih içeriyor.
0
perferil
(25.03.22)
youtube kanalı oversimplified, tam belgesel sayılmaz ama akıllıca hazırlanmış videolar var
0
siyah gece
(26.03.22)
Youtube Kanalı olarak:

Extra Credits - Extra History serisi
Historia Civilis - Antik dönem için altın madeni
Mark Felton - 1 ve 2. Dünya Savaşı
The History Guy - Genel Tarih kenarda köşede kalmış ilginç şeyler
History Matters - Genel tarih, aşırı geyik animasyonlar ve kısa videolar
The Great War - WW1'in 100. Yılında başlayıp her hafta 100 yıl önce ne oldu diye anlatan müthiş seri. Bunu yapan adamlar çıtayı o kadar arşa çıkamıştı ki sonraki işlerinde bunun yanına yaklaşamadılar.

Popüler ama benim sevmediklerim
Simple History
History Buff
Oversimplified
Kings&Generals

--------------

Yok ben illa belgesel istiyorum dersen.

PBS Battlefield serisi
History Channel Decisive Battles - Total War Rome'u millete üstün bilgisayar teknolojisi diye yutturmuşlardı ama antik dönem için çok iyidir.
0
cleric
(26.03.22)
(3)

iş değiştirme olayları

biseysorcaktim
iş teklifi geldi, görüşmeler falan filan yapıldı. teklif gönderdiler. maaşımın yüzde 50 fazlası. talep ettiğim aralığın da üstü.tam kabul edecektim şirketim şimdi ve birkaç ay sonra iki zam vereceğini söyledi. ocak zammıyla beraber benzer bir ücret oluyor. yıllık bazda ise burada daha yüksek kazanıy
iş teklifi geldi, görüşmeler falan filan yapıldı. teklif gönderdiler.
maaşımın yüzde 50 fazlası. talep ettiğim aralığın da üstü.

tam kabul edecektim şirketim şimdi ve birkaç ay sonra iki zam vereceğini söyledi.
ocak zammıyla beraber benzer bir ücret oluyor. yıllık bazda ise burada daha yüksek kazanıyorum (çok değil, bir maaşlık fark. tahmini zam oranlarıyla)

yani hiç değiştirmesem de bu ücreti alacağım aşağı yukarı. sosyal haklar vs benzer-aynı.

ben de telefon ettim teklif verene ve böyle söyledim. revize söz konusu mu dedim. pek sanmıyorum ama düşünelim dediler. hata mı ettim? biz teklif ederken zaten verdiğiniz aralığa göre en makul ve yüksek fiyatı veriyoruz ona göre teklif yolluyoruz dediler.

şimdi revize etmeseler bile ben bu maaşla çalışmak istiyorum. kaybım yok çünkü. üstelik uzun yıllardır aynı şirketteyim, değiştirmek iyi olacak. farklı bir iş ortamı. üstelik yurtdışı bağlantılı bir şirket vs.

tekliflerini geri çekmezler dimi? telefon ettiğime pişmanlık duymaya başladım şimdi.
0
biseysorcaktim
(25.03.22)
Büyük ihtimal geri çekmezler bence ama hala pazarlık yapmaya çalışıyor, tekliften sonra fiyat artırmaya çalışıyor diye düşünüp biraz gıcık kapmış olabilirler:)
0
perferil
(25.03.22)
Teklifi geri cekmezler, en fazla "cikabilecegimiz rakam bu, daha fazla cikamayiz" derler.

Sizin sirketteki zam kesinse(zam yapcaz demek her zaman kesin olmuyor) ben degistirmezdim. Zammi aldiktan sonra is bakmaya calisip zam aldigim maasin ustune koymaya calisirdim.
0
fakyoras
(25.03.22)
Geri çekeceklerini sanmıyorum. Hatta yükseltebilirler.

Verebildikleri en yükseği vermeleri de koca bir yalandan ibaret. Verebilecekleri en düşüğü veriyorlar. Bir şirketle maaş pazarlığı yapabileceğin tek an teklif aşaması. Sonuna kadar kullanabilirsin.
0
zimbirik
(25.03.22)
(5)

yurtdışına çıkamıyor olmanın getirdiği kısıtlanma hissiyle başetme

iwillsee
iş güç durumlarından dolayı yurtdışına yerleşmem imkansız (aşırı istesem de buradaki işimi bırakıp benzer standartlarda medeni bir ülkede bir iş bulamam) kurdan dolayı da turistik seyehatler imkansız hale geldi. ben kendimi bildim bileli küçük bir çocuk olduğumdan beri yurtdışında yaşamak isteyen en
iş güç durumlarından dolayı yurtdışına yerleşmem imkansız (aşırı istesem de buradaki işimi bırakıp benzer standartlarda medeni bir ülkede bir iş bulamam) kurdan dolayı da turistik seyehatler imkansız hale geldi. ben kendimi bildim bileli küçük bir çocuk olduğumdan beri yurtdışında yaşamak isteyen en olmadı ara ara yurtdışını gezip görmek isteyen bir insandım ama tüm bu şartlarda bunu gerçekleştiremeyince şu an ülkenin de içinde bulunduğu malum hallerden dolayı kendimi kapana kısılmış hissediyorum. benzer hislerde olan var mı? nasıl başediyorsunuz?
0
iwillsee
(25.03.22)
Bende böyle bir his yok ama bilet fiyatları görece ucuz olan, vize olmadığı için vize masrafı olmayan, satınalma gücü de bizimkinden aşırı yüksek olmayan ülkelere 3-4 günlük geziler yapabilirsiniz belki. Makedonya, Karadağ, Sırbistan vs. 2015'te Makedonya'ya, 2018'de Karadağ'a gitmiştim. İlki aşırı ucuzdu, ikincisi de ucuzdu. Şimdi 2'şer kademe üste çıkıp biri normal, diğeri pahalı olduysa bütçenize uyabilir belki.
0
perferil
(25.03.22)
henüz öğrenciyim ama tam olarak bu sebepten okul bitince tır şoförü olmayı planlıyorum. çocukluktan beri hep istediğim bir şeydi zaten ama okuyup "büyük adam" olurum diye üzerine düşmüyordum. yaş ilerleyince herkese yetecek kadar beyaz yaka işi olmadığını, dil bilmenin ya da kendini geliştirmenin spesifik alanlar dışında yurtdışı açısından bir halta yaramadığını gördüm.

ha şoför olunca gideceğinin veya yerleşeceğinin yine garantisi yok ama en azından elinde geçerli ve spesifik bir meziyet söz konusu. açık da var.

zor meslek, herkese uymaz ama ben o açıdan da şanslı olduğumu düşünüyorum çünkü zaten asosyalin tekiyim. 70 yaşına kadar her akşam aynı dandik eve gelip ay sonunu düşünerek, makarna yiyerek yaşayacağıma bu ülke içinde kalsam dahi 7/24 gezip bir sabah Diyarbakır'da, bir sabah Malatya'da uyanarak yaşamak daha makul geliyor.

okula gitmemek için ayak sürüyordum mesela resmen çünkü bitince kendimi bu saçma girdabın içinde bulmak istemiyordum. şimdi bir an önce bitsin de işime bakayım diyorum. üç sene sonra belki pişman olurum onu bilmem ama şu an böyle düşününce kendimi kesinlikle daha sağlıklı ve mutlu hissediyorum.
0
der meister
(25.03.22)
Aynı hissin birebirini yaşıyorum. İş bul göç et zor geliyor, çıkıp gezmek de ekonomik olarak çok zor hale geldi. Kendi ülkemizde bile gezmek hayal oldu gerçi bir yandan da.
0
bigcaptain
(25.03.22)
gezi açısından ben de aynı durumdayım. kendimi çok eksik hissediyorum bu konuda. 29 yaşına geldim, kıbrıs dışında bir yer görmedim yurtdışı olarak:) askerde millet erasmus maceralarını anlatırken ağzım açık dinledim, utandım açıkçası. valla millet ne yapıp edip bir şekilde geziyor ya. bugünleri yaşayacağımızı bilsem yıllar öncesinden yurtdışı gezileri yapardım.
0
nothing in my way
(25.03.22)
Gocmus arkadaslariniz varsa kalma ve yeme icme konusunda onlardan yardim isteyin.

Biz vize ve ucagi halletmis arkadaslarimizi gezdiriyoruz burada. Yapabildigimiz ancak bu.
0
cleric
(25.03.22)
(11)

Sezonu 3-5 bölümlük minidiziler tavsiye edebilir misiniz?

lafıolmaz
Konusu önemli değil.
Konusu önemli değil.
0
lafıolmaz
(07.03.22)
After Life.
0
anatomik
(07.03.22)
black mirror'da 5-6 bolum oluyor ama onun da devam eden bir hikayesi yok her bolum kendi hikayesinde devam ediyor.
0
in vino veritas
(07.03.22)
sherlock
0
barankovan
(07.03.22)
i-land
0
onemoremile
(07.03.22)
The lost room
0
atom karincanin torunu
(07.03.22)
Derek
The IT Crowd
0
himmet dayi
(07.03.22)
the take - 4 bölüm
10/10
0
brakgn
(07.03.22)
Geçen hafta years and years diye bir dizi izledik; çok sevdim ben. 6 bölümlük, tek sezonluk bir dizi.
0
fraise
(07.03.22)
The Thick of It
This is England
Luther

Tek sezonluklar:
Band of Brothers
Chernobyl
The Night Of
Unsere Mütter, unsere Väter
A Very English Scandal
0
perferil
(07.03.22)
angels in america
olive kitteridge
black books
bölüm sayısını biraz zorlarsak spaced
0
kimwexler
(07.03.22)
alias grace
0
bugisme
(08.03.22)
(3)

Merkez bankası haftasonu kur hakkında?

bi anlatabilsem dunya degisir valla bak
Mali işlemler için kullandığımız bi program var fatura kesme vs. Arka planda bağlanıp kutları mb’den otomatik alıyor. Normalde bildiğiniz gibi cumartesi-pazar kuru cuma kuru olarak kalıyor resmi tatil olduğu için. Şimdi sisteme baktığımda kur hala 15,96 küsur yani perşembe kuru. Başka bir yerden kon
Mali işlemler için kullandığımız bi program var fatura kesme vs. Arka planda bağlanıp kutları mb’den otomatik alıyor. Normalde bildiğiniz gibi cumartesi-pazar kuru cuma kuru olarak kalıyor resmi tatil olduğu için. Şimdi sisteme baktığımda kur hala 15,96 küsur yani perşembe kuru. Başka bir yerden kontrol ettim o da öyle. Ama mb resmi sitede cuma kuru 15,70 falan. Neden olabilir acaba? Cuma günü bi aıkıntı mı vardı? Neden hala perşembe günü kurları aktif tekrar tekrar al drdiğimde yine aynı şey olıyor
0
bi anlatabilsem dunya degisir valla bak
(28.02.22)
mb'nin sitesinde cuma varsa ve program hala perşembe'yi çekiyorsa, bunu sadece programın sağlayıcısıyla görüşüp öğrenebilirsiniz sadece.
0
do you remember me
(28.02.22)
Programın çektiği veritabanı ile sizin baktığınız sayfa aynı olmayabilir. Eğer böyle bir durum varsa Cuma günü verileri veritabanına henüz işlenmemiştir. Böyle bir durum yoksa @dyrm +1
0
himmet dayi
(28.02.22)
Program %99 şu sayfadan çekiyordur kurları:www.tcmb.gov.tr

Buraya tüm iş günlerinde -resmi tatil ve haftasonu hariç- 15:30 civarında kurları koyuyor TCMB. Fakat ara ara gücenlik protokolü vs ile ilgili değişiklikler oluyor, bu yüzden kur çekilemeyebiliyor. Ayrıca yine bazen bu sayfadan kur çekilirken cevap alınamayabiliyor. Bu yüzden ben genelde bir gecede 5 kere filan denettiriyorum programa. Bu ve benzeri problemler yaşanmış olabilir. Bir ihtimal programın kur çekme ve yazma tarihleriyle ilgili karışıklıklar olabilir. Genel olarak TCMB'nin açıkladığı kur programlara ertesi günün kuru olarak kaydedilir. Ya bu kuralda yanlışlık olmuş olabilir ya da programın çalışma saati gece 12'den önce iken sonraya veya sonra iken önceye çekilmiş olabilir. Her halükarda bu programın bakımı ile kim ilgileniyorsa durumu ona iletin, o kişiler baksın.
0
perferil
(28.02.22)
(13)

evcil hayvanı uyutma kararı, siz olsaydınız?

la lykia
veteriner kedimizi uyutmayı önerdi.bu durumda uyutmak mı bencillik, uyutmamak mı bencillik hiç bilmiyorum.üstelik 67 yaşındaki annem çok bağlı.hikayesi biraz uzun, okuyup düşüncelerini paylaşanlara şimdiden çok teşekkür ederim.***kedimizi birkaç günlükken bulmuştuk. annesi ölmüş, kendisi de ölmek üz
veteriner kedimizi uyutmayı önerdi.

bu durumda uyutmak mı bencillik, uyutmamak mı bencillik hiç bilmiyorum.
üstelik 67 yaşındaki annem çok bağlı.

hikayesi biraz uzun, okuyup düşüncelerini paylaşanlara şimdiden çok teşekkür ederim.

***

kedimizi birkaç günlükken bulmuştuk. annesi ölmüş, kendisi de ölmek üzereydi. arkamızı dönüp gidemedik.

hemen veterinere götürdük, bir gözünü enfeksiyondan dolayı kaybetti ama yaklaşık 2 hafta veterinerde kaldıktan sonra hayata tutundu. maalesef süt anne bulamadık, hiç ememedi ama çok sağlıklıydı.

korunaklı olduğunu düşündüğümüz bahçede bakmaya başladık. zaten komşular ile birlikte baktığımız başka kediler de vardı, onlarla da arkadaş oldu. tamamen sağlıklı bir kedi olarak oynaya oynaya büyüyordu.

6 aylıkken normalde hiç trafik olmayan sokakta 1 ocak sabahı sarhoş bir sürücü araba ile çarpıp kaçmış. (Biz görmedik, görenler anlattılar.)

Kalça kırığı vardı, 2 ameliyat geçirdi, platin takıldı, 2 ay veterinerde kaldı. Sonra iyileşti ama kalçadaki bu durum bağırsağını ve kalbini sıkıştırmaya başladı.

Biraz iyi bir bakım, biraz ilaçlar ile 8 yaşına geldi. Son 6 aydır ise durumu çok hızlı kötüleşmeye başladı. Şu anki durumu: akciğerlerde ciddi boyutta geçmeyen su tutulumu, ona bağlı solunum yetmezliği, kalpte büyüme ve yetmezlik, bağırsağın çalışmaması, kaka yapamadığı için kalbe ve akciğere baskı olması ve düzenli lavman ihtiyacı.

Son 2 aydır her gün düzenli olarak veterinere gidiyor. (Veteriner neyseki çok yakın) Yoğun bakım kuvözünde kalıyor ve akşam alıyoruz. Maddi olarak çok zorlanıyoruz ama ne kadar yaşatabilirsek imkanları sonuna kadar zorlarız diyorduk.

Ta ki bu haftaya kadar. 3 gün önce birden çok miyavlamaya başladı, kalp spazmı geçirmiş ve ara ara ciddi karın spazmları ve solunum yetmezliği atakları geçiriyor, atak gelince çok miyavlıyor, veteriner müdahele etmeden acısını dindiremiyoruz.

İki veteriner de artık iyileşme ihtimali kalmadığını söyledi. Belki 3 gün, belki 3 ay.

Maddi boyutunu zaten geçmiş durumdayım ama onun bu kadar acı çektiğini, gözüme baka baka miyavladığını görmek çok zor. kalan ömrü böyle acı çekerek geçecek.
0
la lykia
(27.02.22)
Kendinizi hazırlayın, uyutun. Acı çekmesin daha fazla.
Sonra yeni bir kedi sahiplenin.
0
rastinon
(27.02.22)
Benzer durumda kalsam ötenazi olmayı isterdim diyecek biri olarak uyutmanın doğru karar olduğunu düşünüyorum. Ki - bildiğimiz kadarıyla- hayvanlarda ölüm-yaşam bilinci yok(içgüdüden bahsetmiyorum), haliyle acı çekmesindense yaşamıyor olması daha vicdani bir yaklaşım.
0
Bruce
(27.02.22)
3 hafta önce kedimizi kaybettik. birkaç saatlik çektiği acıya şahit oldum ve hala unutamıyorum. O gün vefat etti, çok üzüldüm ama aynı acıları çekmeye devam etseydi onu hiç kaldıramazdım herhalde. çok zor bir karar, bu kararı vermemek için dua etmiştim ama çok acı çekiyorsa bunu dikkate alın bence.
0
perferil
(27.02.22)
Tamamını okumadan trafik kazası sonrası felç falan sandım ki o şekilde hayatını devam ettiren çok hayvan var. Ama sizin durumunuz gayet güzel bakılmış, 8 yaşını görmüş, şimdi de her nefesinde acı çeken bir hayvan. Bu acıyı sonlandırmanın başka yolu yoksa bu kararı almak gerekiyor bence.
0
sibertenik
(27.02.22)
kedimizi kaybettik.

bu duyuruyu açtığım dakikalarda yine kakasını yapamadığı için acı ile miyavlıyor ve nefes almakta zorlanıyordu.

bir süre bekledikten sonra annem ile babam yakındaki nöbetçi veterinere götürdüler.

orada nöbetçi veteriner hekim lavman yapmaya çalışırken fenalaşmış sanırım. lavmanı hemen durdurmuşlar ve yoğun bakım kuvözüne koymuşlar. solunum kötüleşince kalp masajı, iğne yapmışlar ancak döndürememişler.

annem elimde çırpınarak öldü diye anlatıyor.

hafta içi asıl bakan veterineri kaka yaparken zorlanırsa kalp de zorlanır ve o an kaybedebiliriz diye uyarmıştı.

onun için evde kaka yapmaya çalışırken o kadar miyavlayınca ve solunum güçleşince nöbetçi veterinere götürdüler aslında hemen.

acaba veteriner hekim acemi miydi? götürmeselerdi de kakasını yapmaya çalışırken evde kaybedebilirdik.
başka yapılabilecek bir şey olabilir miydi?
1 gün daha yaşatabilir miydik?

7 yıl sevgiyle büyütüp hayatta tuttuğumuz kedimizin böyle acı çekerek ölmesi çok ağır geldi. sürpriz olmadı ama çok ağırmış. şu an nasıl canımın acıdığını tarif edemiyorum.

yorum yapan herkese teşekkürler.
0
🌸la lykia
(27.02.22)
Yaşatamazdınız, hem kendinize, hem kedinize hem de onu yaşatmak için uğraşmış herkese haksızlık etmeyin . Siz bir canlıya doğduğu şartlarda sahip olabileceğinden çok daha iyisini verdiniz yıllarca. Kendinize gelince tekrar bir kedinin hayatını kurtarmanızı dilerim.
0
sibertenik
(27.02.22)
Okurken icim parçalandı. O kadar iyi anlıyorum ki sizi. Allah sabir versin. Siz gerçekten de elinizden gelenin en iyisini yaptininiz. Hayata -2 den baslamis bir cani bu kadar sure buyutebilmek yaşatabilmek bile çok guzel.
0
çaykovski
(27.02.22)
uyuturdum. hatta trafik kazası sonrası çok acı çekeceği, tüm ömrünü sancılı geçireceği bi sürece gireceğini biliyorduysam daha o zaman uyuturdum. eziyet gibi bi hayattansa erken ölümü yeğlerim.
0
kimwexler
(27.02.22)
Elinziden gelenin en iyisini yapmissiniz. bu kadar ilgilenmeseniz bu kadar yasamazdi bile. Iciniz rahat olsun,
0
oscar
(27.02.22)
benzer bir durumu biz 12 yaşındaki köpeğimizle yaşadık, bir iki haftalık veteriner süresinden sonra bize uyutmaya karar verip vermeyeceğimiz soruldu, çok zorlandık ama daha fazla acı çekmesine dayanamayacağımız için uyutmayı seçtik, ancak biz buna karar verdiğimiz anda kendisi bu dünyadan ayrılmaya karar verdi. üzerinden iki ay geçti, hala düşündüğümde üzülüyorum ancak böyle durumlarda daha fazla acı çekmemesi için uyutmanın en doğru karar olduğunu düşünüyorum.

acınızı çok iyi anlıyorum, ancak elinizden gelenin en iyisini yapmışsınız, maalesef hayata müdahale etme şansımız olmuyor her zaman, olması gereken böyleymiş, daha fazla acı çekmeden gitmeyi tercih etmiş. melek onlar. zamanla acısı hafifleyip yerini özleme ve güzel anları hatırlamaya bırakacak. sabırlar diliyorum.
0
hypathia
(27.02.22)
Kedim yaşlıydı, hastaydı veteriner uyutalım daha fazla acı çekmesin dedi, ben kendi kendime "bu halde o da mutlu değil" diye uyutma kararı verdim ellerimle teslim ettim.

Çok üzülmem sandım, onun için en iyisi buydu dedim. Uyutulmuş hali bana bir kutuda verilince ben orada yığıldım kaldım, koca adam ben deli gibi hem orada hem evde ağladım.

Şimdi bile gözlerim dolu halde yazıyorum. Onun için doğru kararı verdiğimi düşünüyorum ama aradan 1,5 sene geçti hala üzülüyorum...
0
catamenia
(27.02.22)
Keskelerle yaşamak çok zor, ihtimallerinse sonu yok. Ben bir yabancı olarak sadece okuduklarimdan bile ona sevgiyle ve çok güzel baktığınızi anladım. Ki yazılanlardan da fazlası olduğuna eminim.

Ilk kedi bakmaya başladığım zamanlarda ben inanılmaz etkileniyordum ölümlerden, hastaliklardan. Sonra alışmak zorunda kaldım çünkü psikolojimi, hayatımı çok etkiliyordu. Kedilerden kaciyordum artık. Halbuki onların hala bize ihtiyacı var, yetebildigimiz kadar artık.

Kendinizi hazır hissettiğinizde bir miniğin daha yuvası olun. Emin olun iyi gelecek.
0
piremses
(27.02.22)
içim çok acıdı okurken, acınızı paylaşıyorum ve sabırlar diliyorum öncelikle. siz öyle güzel öyle sevgiyle bakmış, öyle çok ömür katmışsınız ki bu çocuğa vereceğiniz her karar olurmuş, o açıdan içiniz rahat olsun.
0
evde liyakat kalmamis
(28.02.22)
(10)

Ukrayna savaşı neden bu kadar gündem oldu

mg3929
Daha doğrusu şöyle; dibimizde yıllardır milyonların öldüğü farklı savaşlar oldu, çok yakın tarihte ermenistan azerbaycan olayında ölümler oldu ama hiçbir şey ukrayna kadar gündem olmadı hem Türkiye hem de dünyada. Bu niye böyle oldu? Facebook gruplarında insanlar ukrayna için savaşa gitmek istiyorum
Daha doğrusu şöyle; dibimizde yıllardır milyonların öldüğü farklı savaşlar oldu, çok yakın tarihte ermenistan azerbaycan olayında ölümler oldu ama hiçbir şey ukrayna kadar gündem olmadı hem Türkiye hem de dünyada. Bu niye böyle oldu?
Facebook gruplarında insanlar ukrayna için savaşa gitmek istiyorum nasıl giderim falan yazmışlar ve ciddiler, şok oldum.
Savaşa karşı olan ve sivillerin haline üzülen sıradan bir vatandaşım herhangi bir ima içermiyor sorum.
0
mg3929
(27.02.22)
büyük ülkenin küçüğe zorbalık yapmasıyla alakası yok. o zaman libya, yemen, filistin de sürekli gündem olmalı? yemende, filistinde her gün uçaklardan tonlarca bomba yağıyor.

bir şey çok gündem oluyorsa orada rant çok demektir. rantı olmayan bir şeyi sömürsünler haberin bile olmaz. ama rant büyükse artık duymaktan gına gelir.

olay NATO ve Rusya arasında rant kavgası. iki taraf da Ukrayna'nın kendi egemenliğinde olmasını istiyor. olay bundan ibaret. o facebook grubundakilerin çoğu Amerikalıdır sanırım. rahat batıyor diyelim. 2. dünya savaşında da çoğu amerikalı "iş olsun diye" savaşa gitmişti.
0
lesmiserables
(27.02.22)
Gundem olsun diye medyayi acayip fonluyorlar muhtemelen milyar dolar falan ayirmislar bu ise.
Dogru 1 tane haber okuyamiyoruz 3 gundur.

Gundem olma sebebi bu tamamen.
Yoksa kirimi aldilar daha buyuk savas cikti kimse sallamadi.
0
divit
(27.02.22)
Bu kadar gündem olmayan diğer savaşlardan farkı iç savaş olmaması, uzlaşılamamış bölgesel bir konu veya benzeri spesifik bir konu yerine tümden işgal çabasını içermesi, yeri ve içeriği sebebiyle 2. dünya savaşı ve soğuk savaş dönemini hatırlatan yanlarının olması, savaşın evrilebileceği yer ile ilgili (ülkeler arası büyük savaş, nükleer kullanımı vs. gibi) büyük korkuların olması, işgalin sonrasında polonua, finlandiya benzeri ülkelere de "sıçrayacağı" korkusu, batı sisteminin (nato, eu, ec) çaresiz/gönülsüz/güçsüz kalması sebebiyle 30 yıllık statükonun değişiyor olduğuna dair bir belirsizliği ima etmesi, rusya ile gaz ticareti ve onu destekleyen çinle her türlü ticaretin akıbetine dair belirsizlikler, 40 milyonluk bir avrupa ülkesindeki işgalin getireceği mülteci sorunları barındırması. Diğerlerinde bunlar ya yoktu ya da daha azdı. bu savaşa benzeyen körfez savaşı ve ırak'ın işgali de bu çapta gündem olmuştu.
0
perferil
(27.02.22)
20 sene önce haber kanalı yerine kral tv izleyen tayfa, bu tür bir gündeme pek dahil olmuyordu. şimdi öyle değil. iletişim olanakları arttıkça ve propaganda araçları geliştikçe sıradan insanlar kopan patırtıyı daha fazla hisseder oldu. ırak savaşının başları ya da suriye iç savaşının başladığı dönemlerde de benzer derecede gürültü koptuğunu görmüştük oysa.

şunu da eklemek gerekir; bu savaşın olası sonuçları hepimiz açısından çok büyük olabilir. facebook'ta gördüğün o aptalca gözüken içerikleri bir kenara koyarsak toplumun bu konuda en azından belli bir farkındalığa ulaşması bence kıymetli.
0
zgrydn
(27.02.22)
Bir sürü kişi yazmış, o yüzden kısa ve öz yazacağım ki bir farkı olsun:

Diğer savaşlar büyük güçleri birbirine düşürecek savaşlar değilken Ukrayna savaşı NATO ile Rusya'yı doğrudan karşı karşıya getirebilecek ve üçüncü bir global savaşa yol açabilecek ilk savaş.

NATO belli başlı bir oluşum, Rusya'ya karşı operasyona karar verilirse bütün üye devletler bu savaşa dahil olurlar. Buna karşı da mutlaka Çin gibi bir güç de Rusya'ya destek çıkar. Oldu sana III. Dünya Savaşı.
0
Kayzer1919
(27.02.22)
En ozet haliyle soyleyeyim, siyasi ve stratejik açıdan cok kritik, cok onemli ve butun dunyayi ilgilendiren bir savas oldugu için. Bu bir dogu-bati mucadelesi. Cift kutuplu dunyanin yansimasi. Ve bu savaş sonrasinda belki de cift kutuplu duzen olusacak tekrar.
Yani bu savaş her yonuyle ayriliyor ve boyle gündem olmasi cok dogal.

İnsanlari da daima medya yonlendirir. Medyada ne kadar gundem olursa insanlarin da o kadar gundeminde olur. Unlu isimler savasa karsi mesajlsr verince insanlarin da gundemine giriyor. Hiçbir unlu ismin aciklamasi olmasaydı emin ol sosyal medyadan savasla ilgili mesajlar veren vatandas sayisi da cok az olurdu. Medyadan ve tanınmış yuzlerden cok etkilenir kamuoyu.
Ayrica sari sacli acik tenli renkli gozlu slav irkina ortadoglulu kahverebgi irktan daha fazla sempati duyuluyor halk tarafindan.
Vatandas tarafidna da durum boyle.
0
stavro
(27.02.22)
tam bir makbul savaş, ukrayna tarafında isen eğer.
bembeyaz ve ortodoks olmalarının da alakası var
ukraynada savaşmaya gönüllü olursan buyur ederler kahraman olursun, suriyede ırakta filistinde yaparsan terörist olursun

mesela şöyle:
"This isn't a place, with all due respect, like Iraq or Afghanistan who has seen conflict rage for decades. This is a relatively civilized, relatively European - I have to choose those words carefully - city where you wouldn't expect that or hope that it was going to happen."
twitter.com
relativli :D

@pluton'la aynı şeyi atmışım, tüm mesaj floodu okunabilir neyse
0
comp
(27.02.22)
"Batılılar" Iraklıları, Afganları, Libyalıları falan insan olarak görmüyorlar çünkü. O yüzden onlarla değil Ukraynalılarla empati kuruyorlar:

twitter.com
0
plutongezegendegilmi
(27.02.22)
@pluton +1
0
komando kani var bende
(27.02.22)
hepsi birileri için gündem oldu ama başkaları için gündem olmamış olabilir bu da gayet doğal. kimseden iyilik meleği olmasını beklemeyin. interneti de çok ciddiye almayın.

ayrıca ortadoğuyu gösterip kıyaslayan arkadaşları anlıyorum ama durum o kadar net değil.

yıllardan beri çatışmalarını proxy olarak geçirmiş ve buna zorlanmış bir bölge ile 20. yüzyılda 2 dünya savaşı soğuk ve savaş geçirmiş, sırf bunlar olmasın diye(?) içinde yaşadığımız organizasyonları kuran ve içinde yaşadığımız dünyanın ağır abilerinin olduğu bir bölgede proxy şeklinde bile değil bir asır önceki retorikler ve amaçlarla doğrudan iki ülke arasında saldırı olmadı balkanlardan beri.

uluslararası realpolitikte yeri de bambaşka ayrıca.

şu an batıda hatta post sovyet periferi ülkeleri ve pro putin lideler dolayısıyla asyada da birincil gündem olması kadar doğal bir şey yok.
0
AlsterWasser
(27.02.22)
(17)

Cenaze evinde neden yemek dagitilir?

floydian
Asiri garip geliyor bu olay bana. Ananem oldugunde biz de yapmistik millet hizmet bekliyordu hatta birine dalacaktim ya bize corba gelemdi falan dedigi icin.Bu nasil kultur ya hic bizim kulturumuz gibi degil?
Asiri garip geliyor bu olay bana. Ananem oldugunde biz de yapmistik millet hizmet bekliyordu hatta birine dalacaktim ya bize corba gelemdi falan dedigi icin.

Bu nasil kultur ya hic bizim kulturumuz gibi degil?
0
floydian
(22.02.22)
Eskiden tam tersiydi, cenaze evine komşular yemek vs getirirdi. Nasıl oldu ne ara oldu anlamadım ama şimdiki duruma evrildi durum. Saçma ve bırakmak gerekiyor acilen.

Şehir dışından gelen akrabalara vs zaten verilir de kültür olarak pide veya lahmacun vs dağıtmak doğru değil.
0
mezarkabul
(22.02.22)
Normalde cenaze sahibi yemek dağıtmaz cenazeye gelenler yemek getirir dağıtır ama sonradan bu şekilde evrilmiş enteresan bi şekilde.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(22.02.22)
Aslında uzak yoldan gelenler için sanırım.

"Hayrına olsun" mantığıyla da birleşince zamanla yemekli davete evrilmis
0
abuzer
(22.02.22)
Aşırı saçma bir gelenek. Son derece haklısın.
İnsanlar cenazesine mi üzülsün, yemekle mi uğraşsın, o yemeğin servisiyle, bulaşığıyla mı uğraşsın? Nereden tutsan elinde kalıyor.

Bilgi olarak ilçe ve il belediyeleri cenaze evlerine pide gönderiyor genelde. Ben İzmir'de şahit oldum. Babamın amcası vefat ettiğinde hem İzmir BB hem de ilçe belediyesi pide göndermişti epey bir miktar.
0
himmet dayi
(22.02.22)
Bizde hala akrabalar/arkadaslar ayarlar yemegi. Cenaze sahibi yapmaz.amac da insanlar tum gun cenaze yerinde durabiliyor ya da sehir disindan gelenler oluyor, bunlarin ac kalmamasi.
0
ciagra
(22.02.22)
Bu ülkedeki en sacma adet bana göre. Ulan adam olmus biz yemek yiyoruz. Ölenin yakinlari acisindan bakarsak da yakınıni kaybetmisler oturup milletr yemek vermeye uğrasiyorlsr. Nerden baksan saçma bir adet. Yemek kutlamada verilir. Olunun arkasından yemek vermek sacma.
Oldum olasi sorgulsrim bu adeti.
0
stavro
(22.02.22)
Bizim çevremizde hiç görmedim bunu. Sadece internette okuyorum ve çok garip geliyor. Bizde yakınlar yemek getirir ve dağıtır. Cenaze sahipleri yemek işiyle uğraşmasın, özellikle uzaktan gelen misafirler ve yine cenaze evinde uzun süre duran diğer yakınlar aç kalmasın, hayat bir şekilde devam etsin, ölenin hayrı olsun diye yemek verilir ama kesinlikle cenaze sahiplerine hizmet ettirilmez, yemek yaptırılmaz.

Hatta bizim köylülerin bir cenaze yardım hesabı var, herkes istediği zaman istediği kadar para atıyor. ZAten cenaze sahipleri bu işlerle uğraşmıyor ama ilk gün onların yakınları da bu işlerle uğraşmasın diye köy derneği o hesaptan yemek ayarlayııp dağıtıyor cenaze töreninden sonra filan.
0
perferil
(22.02.22)
Valla saçma adet bence de ancak ben bunun çıkış noktasının şu helvanın dağıtılması olayı olduğunu düşünüyorum. Bunun dışında bir de ölümün 7.gunu bilmem kaçıncı günü vs şeklinde yine helva ve mevlid tarzı şeyler de olayı hızlandırmıştır. Yani hep cenaze evi bişeyler dağıttığı için de olay en son buna dönüşmüştür.
0
j r r tolkien hayrani
(22.02.22)
bu kadar saçma sapan bir şey olamaz.

anan-baban ölmüş sen gidip pide sipaşi veriyorsun. saçmalığın daniskası. birde yemek nerede diyen açlar var ki gidip olduğu yere gömesim geliyor.

olabilecek en saçma şey.
0
duyurukullanıcısı
(23.02.22)
Gereksiz, anlamsız bir adet.
Uzaktan gelenler aç olurmuş, ayıp olurmuş vs gibi sebepler..
Dinen de uygun değil.
0
Erva
(23.02.22)
bence bunu mevlütte falan yemek dagitilir ya onunla karistirdilar zamanla.
0
Ley
(23.02.22)
Günümüz ulaşım ve yeme-içme imkanları da düşünülünce bugünün şehir yaşamı için saçma geliyor ancak kırsal alanlarda bir amaca hizmet eden birşey, köyde bir cenaze oluyor ulaşım sıkıntılı, bir sürü insan günü birlik cenaze için geliyor ancak böyle yerlerde lokanta, restaurant büfe v.s yemek yenecek hiçbir yer olmuyor, bu gibi durumlar için ortaya çıkmış birşey bazı bölgelerde sadece bu iş için dernekler kurulur ki vefat edenin yakınları bu işlerler uğraşmasın diye, cenazeye gelmek isteyipte aracı olmayanlar için toplu otobüs kaldırırlar, cenaze olduğunda dernek cenazeyi alır defnedileceği yere götürür, mezarı hazırlar, topluca yemekleri hazırlar, dağıtır v.s

@anthemis nobili +1 diyorum benim içinde bulunduğum ortamda da bu şekilde yapılıyor, köy tarafı içinde yukarıda yazdığım şekilde yapılıyor ve bence olması gereken davranış şeklide bu insanları böyle günlerin de yalnız bırakmamak, destek olmak gerekir.
0
sealth
(23.02.22)
Eşimin ailesinden vefat olduğunda Trabzon'da cenaze evinde sizin dediğiniz gibi cenaze sahibi gelenlere pide dağıttı. Millet pide salonu gibi yedi içti. Kimsenin eve yemek getirdiğini görmedim.

Bizim de yakın zamanda cenazemiz oldu. İzmit'te. Yemek falan yapmadık. Eve gelenler yemek, börek, pide vs getirdiler. Ziyarete gelenlere onlar dağıtıldı.
0
pispinti
(23.02.22)
Valla ben çok seviyorum bu adeti. Kendi evimde yapmadım o yüzden o kısmı bilemiyorum ama dedem ve babaannem vefat ettiğinde orada yapmıştım.

Adet eski bi şaman adeti aslında. Birisi öldüğünde eve iyi ruhların yanında kötü ruhlar da geliyor. Ama hem yemek kokusu, hem de kalabalık kötü ruhların dikkatini dağıtıyor, böylece ölen kişinin ruhu, rahatsız edilmeden evden ayrılabiliyor.

Aynısı bizde bebek doğduğunda da var. 7'sinde ve 40'ında hamur pişirilip dağıtılır, bir nevi rüşvet, kötü ruhlar bebeği rahat bıraksın diye.

İşin bu "yoldan geldiler" vs. gibi pratik kısımlarıyla hiç ilgilenmiyorum, benim hoşuma giden mitolojik kısmı. Çünkü pratik hayat her nesilde değişir, mitoloji kısmı değiştirmen mümkün değil.

Bir de bu adeti sadece TR'de değil, Kırım'da, balkanlardaki Türklerde, Gagavuz Türklerinde de gördüm. Moldova'da köyün birinden geçiyorum, baktım bahçede kazanı koyup hamur kızartıyorlar, gittim hem yedim, hem de oo nerede bebiş diyip gidip bebek sevdim falan.

"Bizim kültürümüz değil" kısmının 2 boyutu var. Birincisi Anadolu'da yaşayanların çoğu zaten Türk değil, ayrıca İslam yüzünden yaşanan büyük bi Araplaşma var. Bir de üzerine cumhuriyet & modernizmi eklediğinde, bu toprak insanının bahsetmeye değer bir kültürü zaten kalmadı. O yüzden öyle düşünmen normal.

Cenaze törenleri de apar-topar gerçekleşen, hastaneden belediyeye koşturmaktan yolda heba olduğun çok çirkin bi hal aldı. Halbuki ister şimdi ister 1000 yıl öncesi olsun insan ölüyor, modern zamanların günlük pratiklerini unutup, hiç değişmeyen şeylere odaklanabileceğin, o adetleri yaşatabileceğin bir ortam olması lazım. Ama değil maalesef.
0
plutongezegendegilmi
(23.02.22)
O kadar kötü bir hal almaya başladı ki bu durum Anadolu'da, bazı ilçelerde Kaymakamlık bazı köy/mahallelerde muhtarlık yasak bile getirdi bu duruma. İlgili haberler bulunabilir internette.

Hani biz öyle bir milletiz ki bu saçma geleneği kırmak istesek de "elalem ne der" diye saçmalığa alet olmak zorunda kalırız, ama bir yasak olunca en azından sorun kökten çözülmüş olur.

Diyanetin de bu konuda fetvası/açıklaması vardı, bunun uygun olmadığına dair.

Cenaze evine komşular yemek yapar getirir +1

Aslında örfümüz bu yöndeydi yüzyıllardır, ne oldu da bu hale geldi hakikaten ilginç.

"Yemek/pide yok mu?" diye soranlara da bireysel olarak "cenaze evine yemek getirmek adettir, biz de siz getirirsiniz diye ummuştuk" diyecek cesurların çoğalması dileğiyle.
0
John Bloor
(23.02.22)
sözde ölen kişi için "hayır yapmak" amaç. ama günümüzde cenaze değil de sanki altın günü gibi. asıl olan o yemekler o halde cenaze sahipleri yemek hazırlayamaz mantığı ile onlara getirilmesi olmalı. gerçekten hayır yapmak için yemek dağıtılması da hoş ama insanlarımız cenazeye değil de yemeğe gidiyor mantığında olduğu için artık anlamını yitirmiş bir gelenek.
0
chanandler bong
(23.02.22)
Aslında normalde birinci dereceden yakınların bu işlerle ilgilenmiyor olması lazım. Yemektir, servistir bu işler orta derece akrabalar/tanıdıklar tarafından halledilir.
0
peki madem
(23.02.22)
(2)

Araç kazası ve sol kaburga ağrısı

biseysorcaktim
Dün ilk kez gokart'a bindim. Virajda oldukça sert bir şekilde yanlamasına kenarlara vurdum ve sol kaburgam zedelendi.İlk etapta bir nefes almam değişti ama bi kaç saniyede kendime geldim, keyifle devam ettim. Eve dönüşte yürürken ağrının devam ettiğini farkettim. Aslında otururken, kalkarken, yürürk
Dün ilk kez gokart'a bindim.
Virajda oldukça sert bir şekilde yanlamasına kenarlara vurdum ve sol kaburgam zedelendi.

İlk etapta bir nefes almam değişti ama bi kaç saniyede kendime geldim, keyifle devam ettim.

Eve dönüşte yürürken ağrının devam ettiğini farkettim. Aslında otururken, kalkarken, yürürken, eğilirken hatta barfiks yaparken bile hiç birinde problem yok -yavaş olmam kaydıyla. hızlı bir adam atsam ya da sandalyeden hızlı kalksam ağrı oluyor, hemen kaslar kasılıyor refleks olarak.

Bugün daha iyi olmazsa yarın doktora gideceğim, ihmal etmeyeceğim.

Durum ne olabilir öyle yandan darbe alınca? kas mı zedelenmiştir, kemik mi incinmiştir? kas gevşetici fayfa olur mu, sıcak su iyi gelir mi?
0
biseysorcaktim
(17.02.22)
Kaburga(ları)nız çatlamış/kırılmış olabilir. Benim kayakta düşünce başıma gelmişti benzeri. Doktor arkadaşım çatlamış veya kırılmıştır demişti. Başta en ufak harekette çok fazla acı duyuyordum. Başka bi şehirde iş seyahatinde olduğum için kas gevşetici hap ve merhem kullanmıştım birkaç gün, geçmişti. Aile hekiminize giderseniz benzeri bir tedavi ile rahatça atlatırsınız muhtemelen. Geçmiş olsun.
0
perferil
(17.02.22)
tarz darbelerde sakin sicak su kullanmayin soguk press yapabilirsin. kas gevsetici+agri kesici kullanin tek kas gevsetici yetmez
0
ala09
(17.02.22)
(5)

IBB'den burs alan akpliler

speedy
Ravza Kavakci, Betul Kaya falan filan. Iyi de Istanbul belediyesi burs veremez diye bir kural, kanun bir sey gelmisti Akp doneminde ben mi yanlis hatirliyorum.
Ravza Kavakci, Betul Kaya falan filan. Iyi de Istanbul belediyesi burs veremez diye bir kural, kanun bir sey gelmisti Akp doneminde ben mi yanlis hatirliyorum.
0
speedy
(16.02.22)
Ravza Kavakçı 2 milyon liralık burs almış 2 milyon liralık burs mu olur sen hiç 2 milyon lirayı yan yana gördün mü baya bi para yani, hatta sıfır atılmadan önceki para ile telaffuz edersek 2 trilyon yapıyor, 34 kişiye de toplamda 64 milyonluk burs verilmiş.
0
Zaman Tamircisi
(16.02.22)
onun adı burs değil teknik olarak, yurt dışına öğrenci gönderiyor kurumlar. yıllardır var hatta bazı büyük kurumsal şirketlerde yapar bunu ama liyakat ve sonra geri gelince çalışma zorunluluğu vardır kurumsal şirketlerde
0
yeahbutso
(16.02.22)
bunların kanun, hak, hukuk, nizam gibi kavramlara uyduğunu düşünen kaldı mı gerçekten? 2022 yılındayız ve malum kesim ile "kanun, kural" kelimeleri nasıl yan yana gelebiliyor ben asıl onu anlamıyorum.

2 milyon lira almışlar. 2 milyon. bu gerçekten "burs" mudur? değildir tabii.
0
ilgeru
(16.02.22)
insanların para algısı kayboldu.
aynı olay gemi alımı sırasında da olmuştu bence. bir gemi ne kadardır kim nasıl satın alabilir falan.. sanki çok çalışınca biraz paran varsa alınırmış gibi geliyordu. aynı şey bu 2 milyon liralık burs için de geçerli. burs böyle olmaz. ne yurt içi tübitak gibi kurumların belirlediği rakamlarda ne de yabancı burs fonlarında böyle bir miktar olmaz, olamaz.
bir başka benzeri için de bknz 1-2-8
0
rewlack
(16.02.22)
İnsanlar yazmış ama ben de özet olarak yapıyı anlatayım:

Verilen burs IBB'nin kendi personelini yurt dışında okutmak için verdiği para. Normal şartlarda kurumda belli süre çalışmış, alacağı eğitimin kuruma fayda sağlayacağı, geldiğinde de kurumda çalışmaya devam edecek kişilere bu tip burslar veriyor devlet kurumları.

Ravza Kavakçı benzerlerinde ise birkaç sakatlık var. Bunlar işe başladıkları hafta hatta aynı gün bursları başlıyor. Ne hikmetse üniversitelerden kabulleri de aynı gün geliyor. Yani sırf bu paraların aktarılması için IBB'de işe başlamış gibi gösteriliyorlar. Eğitimlerini tamamladıktan sonra da IBB'de çalışmıyorlar. Tahminim bu süreç boyunca burs haricinde maaş da alıyorlar. Yani normal bir ülkede olsa ortada yargılanacakları ve bu düzeneğin parçası olan başkalarının da yargılanmasını gerektirecek bir sürü suç var.

Başka bir tahminim de yaptıkları doktoraların vs de kolpa olması. Zaten tezleriyle ilgili haberler çıktı ama ben eğitim aldıkları üniversitelerin de muvazaalı olduğunu düşünüyorum. Yani para karşılığı kabul alıyorlar ve aldıkları "bursun" bir kısmını üniversiteye veriyorlar. Onlar da normal öğrencilerinden bekledikleri hiçbir standardı ve görevi beklemeden diploma veriyorlar. Birçok AKP'linin üniversite bile olmayan merdivenaltı bir yabancı kuruluştan "üniversite diploması" aldığı da çıkmıştı geçmiş yıllarda.
0
perferil
(16.02.22)
(10)

Yağmurlu havada nasıl araba kullanıyorsunuz?

hrvl
Sevgili sürücü arkadaşlarım,Birkaç aydır İstanbul trafiğinde araba kullanma çabasındayım. Fena da gitmiyor gibiyim. Ancak yağmur yağdığında hele de hava karanlıksa şu yan aynaları nasıl kullanıyorsunuz?Ön cam arka cam silecek var da, yan camlar (şöför camı ve yanındaki yolcu camı) damla damla su hep
Sevgili sürücü arkadaşlarım,
Birkaç aydır İstanbul trafiğinde araba kullanma çabasındayım. Fena da gitmiyor gibiyim. Ancak yağmur yağdığında hele de hava karanlıksa şu yan aynaları nasıl kullanıyorsunuz?
Ön cam arka cam silecek var da, yan camlar (şöför camı ve yanındaki yolcu camı) damla damla su hep. E yan aynalar da aynı şekilde. Ben bir halt göremiyorum. Şerit değiştireceğim, hiçbir şey anlamıyorum serbest mi geçeyim mi napayım? Siz nasıl görüyorsunuz kurban olayım?
Yağmur kaydırıcılar varmış, kullanan, işe yaradığını gören ve marka tavsiyesi verebilecek varsa alırım. Ama 40-50 km üstünde hızda kaydıranlardan değil. Sıkışık trafikte de olsa tadından yenmez.
Bir de karanlıkta araba kullanırken karşıdan gelen arabanın farları sizi de kör ediyor mu? E-5’ten bahsetmiyorum da normal bir cadde de gidiş-gelişli yolda. Doktora gittim, 0.25-0.50 miyop olduğumu söyledi. Bu yüzden mi ben çok rahatsız oluyorum? Yoksa acemiliğin verdiği ekstra rahatsızlık mı?
0
hrvl
(13.01.22)
aynalarda ısıtma yok mu?
0
gabe h coud
(13.01.22)
bashettiklerin genel, herkesin yaşadığı sorunlar, acemilikle ilgisi pek yok en kötü tecrübe edilerek halledilebilecek şeyler. aynalar için damlacık engelleyici spreyler işe yarar. ben kullanmıyorum ama almayı düşünmüştüm çoğu kez. camlarda film varsa belki onun da etkisi oluyordur görüşünü bozuyor olabilir.

karanlıkta karşıdan gelenlerin kör etmesi hadisesi son dönemde çıkan furyayla alakalı, sahte xenon beyaz ışık farlardan dolayı oluyor. adam 20 yaşındaki arabaya beyaz ampul taktırıyor. bir de uzunları yakıp gezenler var ki Allah bildiği gibi yapsın. her seferinde sövüyorum bu iki gruba.
0
Improbable
(13.01.22)
Ben de şehirlerarası yollarda zorlanıyorum yağmur+karanlık olunca. Astigmatla ilgili olabilir gibi geliyor. Sadece farların uzaklığı yakınlığını filan anlamak için yan aynaları kullanıyorum. Olabildiğince dikiz aynasını kullanıyorum. Bir de ara ara camı açıp kapatıyorum hiç olmazsa camdaki damlalar biraz gitmiş oluyor:) Isıtmalı ayna, damla tutulmasını engelleyen sıvılar gibi çözümler var sanırım ama denemedim.
0
perferil
(13.01.22)
İşte bu yüzden yağmur yağınca trafik daha da kalabalıklaşıyor, sıkışıyor.

Arka rezistansları açın, araç çok eski değilse yan aynalarda da ısıtma vardır, aynı anda onlar da çalışır ve aynaları ısıtır.

Yan camlar çok ıslandıysa camı aşağı indirip yukarı kaldırmak camdaki suyu/yağmuru siler, kapıdaki cam fitili içeri su almayı engellediği gibi bu işe de yarar.

Görüş kısıtlı olduğu için daha yavaş, daha dikkatli sürüş şart.
0
John Bloor
(13.01.22)
yan ayna ve camlarla ilgili bir problem yaşamıyorum ama benimkinde de ayna ısıtma var ondan olabilir. aracının camları buğulanıyorsa önce onu çöz derim, buğu tamamen görüşü bitiriyor.
karanlıkta karşıdan gelen araba kör ediyor gerçekten, gözün bozuksa daha da fazla göz alıyor.maalesef o geçen bir şey değil, küfür edip geçiyorum ben de.
onun dışında mümkün olduğunca sakin gitmek ve ani hareketlerden kaçınmak en önemlisi yağmurda. bir de çok şeritli yollarda en sağ ya da en solu kullanma, yolda su birikintilerinden uzak dur, lastiklerin eskiyse de mutlaka değiştir
0
roket adam
(13.01.22)
Işıkların gözü alması astigmat yüzünden olabilir. Değilse bile gece sürüşlerini kolaylaştırmak icin sarımsı gözlükler var onları deneyebilirsiniz.
0
kaptankedi
(13.01.22)
yan camlarin bugulanmasi icin once her iki cami da sonuna kadar acip kapatirsan cam kecesi camlari silmis olur. onun disinda havalandirma izgaralarini yan camlara dogru yonlendirirseniz sicak hava en kisikda calissa bile o buguyu dagitiyor. onun disinda on cam arka cam bugulanmasini ilk arabaya biniste engelemek icin max ayahri vardir. onu bir iki dk. calistirirsaniz buhat hizlica cozulur

evet yagmurlu havada hele bir de siddetli yagiyorsa daha fazla dikkat gerekiyor. cunku gorus alani kisitli. bir de gereksiz surat yapmamak lazim.
0
exlibris
(13.01.22)
www.youtube.com

2'nci dakikadan itibaren izleyin.
ürünün satış linki de videonun altında info bölümünde var.
0
la traviata
(13.01.22)
aynalar için su kaydran spreylerden uygulayabilirsin, çok bi fark yaratır mı bilmem ama denemekte fayda var.

genelde ön cama uygulyolar ve rüzgarın etkisiyle çalışıyor

bir de bu varmış bak www.trendyol.com
0
killerbee
(13.01.22)
biraz alışmayla alakalı. Yağmurlu ve gece etrafı daha kötü gördüğünüzü bilerek kullanmak gerekiyor. Naparsanız yapın, farklarını açmamış gri bir arabayı fark etmek çok zor olacaktır.

Yağmurda araba kullanmak biraz daha keyifsiz gibi gelse de, arabada olmak yerine dolmuş beklediğimi ve sonra havasız nemli ve aşırı sıcak otobüste dur kalk gitmeye çalıştığımı hatırlayınca yağmurda araba kullanmak çok keyifli geliyor :)
0
burfak
(13.01.22)
(7)

iş kanunu ile ilgili bir soru.

beter mi
haftanın 6 günü sabah 08:30 akşam 18:30 arası çalışmaktayım. 10 saat, bunun 1 saati yemek, 15 dakika sabah, 15 dakika öğle sonrası olmak üzere toplamda 1 saat 30 dakika mola mevcut. günlük toplam çalışma saati 8 saat 30 dakika. haftada ise 51 saat yapıyor, yani haftada 6 saat, ay bazlı baktığımızda
haftanın 6 günü sabah 08:30 akşam 18:30 arası çalışmaktayım. 10 saat, bunun 1 saati yemek, 15 dakika sabah, 15 dakika öğle sonrası olmak üzere toplamda 1 saat 30 dakika mola mevcut. günlük toplam çalışma saati 8 saat 30 dakika. haftada ise 51 saat yapıyor, yani haftada 6 saat, ay bazlı baktığımızda ise 24 saat fazla mesai mevcut olmasına rağmen işveren bu mesai ücretini bırakın ödemeyi, hiç yokmuş gibi davranıyor. anonim olarak nereye şikayet edilir, ne yapılır edilir?
0
beter mi
(03.01.22)
Çalışma bakanlığı ve SGK.
0
uylugunusevdimin
(03.01.22)
45 saat üstüne mesai yazmaları lazım

öncelikle ik'ya dilekçe verip, şu kadar gün şu kadar fazla mesai yaptım, şu tutarı ibanıma yatırılmasını talep ediyorum tarzı dilekçe vermen gerekiyor

vermezlerse dava açıp alabilirsin, "bu sebeple" işten atma hakları yok

bi de çalışma bakanlığının ihbar hattı var tabi önce orayı da deneyebilirsin

süre aşımı 5 yıl
bu işi bütün çalışanlar aynı anda yaparsa, dilekçe işini, eli mahkum öder işveren, ama sanmıyorum ki pratik de mümkün olsun, inşallah olur
0
bir soru sorcam
(03.01.22)
15 dk'lık molalar da çalışma saatinize dahil bu arada.
0
perferil
(03.01.22)
@perferil bunu düşüyorum hocam. sabah 10.00 da 15 dakikalık mola, 12.30 da 1 saatlik yemek molası ve 15.30 da 15 dakikalık mola yapıyorum. 18.30'da da çıkıyorum. bunları düşerek hesapladım.

@bir soru sorucam şu dönemde kimsenin elini taşın altına sokacağını sanmıyorum hocam. fakat konuyu önce ik ya sözlü dile getirip akabinde ise yazılı olarak dilekçe vereceğim. inceldiği yerden kopsun :)
0
🌸beter mi
(03.01.22)
C.tesi çalışmalarınızın tamamı mesai olarak hesaplanması gerekiyor.
0
sordumsoruyu
(03.01.22)
@sordumsoruyu hocam onu sordum, haftalık 45 saati 6 güne bölebilirler pazar hariç.
0
🌸beter mi
(03.01.22)
ben eski çalıştığım yeri şikayet ettim cimer üzerinden, mesai ücreti vermiyor diye, çalışma bakanlığından müfettiş geldi 1-2 ay sonra, paşa paşa herkesin ücretini yatırdılar
0
Huan8
(03.01.22)
(4)

doğalgaz faturasını kartla ödemek

dali dili havali korna
doğalgaz faturasını internet şubesinden kredi kartıyla ödemeyi düşünüyordum olmadı, illa hesaptan ödemek gerekiyor. kartla ödeme yapmanın bir yolu var mı? firma aksa bu arada.
doğalgaz faturasını internet şubesinden kredi kartıyla ödemeyi düşünüyordum olmadı, illa hesaptan ödemek gerekiyor. kartla ödeme yapmanın bir yolu var mı? firma aksa bu arada.
0
dali dili havali korna
(15.12.21)
kendi web sitesinden ödenmiyor mu?
0
hadsafhada
(15.12.21)
Kredi kartı bankanızın uygulamasında çıkmıyor mu? Ödemeler/Faturalar/Doğalgaz tarzı bi menü olmalı ve orada çıkmalı.
0
perferil
(15.12.21)
başkent gaz için aynı sorunu yasiyorum, odeyecek yer bulamadim kendi sayfasi dahil, cari hesaptan odedim az once
0
sweetoffice
(15.12.21)
Fastpay ve benzeri platformlari deneyebilirsiniz, kartla komisyonsuz odeme yapilabiliyor ama Aksa ya da Baskent Gaz var midir bilmiyorum, bir kontrol edin isterseniz.
0
(16.12.21)
(11)

türk lirasının değerli olduğu bir yer var mı?

tabudeviren
almanlarin euro ile türkiye'ye geldiğinde yaşadığını bizim tl ile giderek yasayabilecegimiz bir ülke var mı :D
almanlarin euro ile türkiye'ye geldiğinde yaşadığını bizim tl ile giderek yasayabilecegimiz bir ülke var mı :D
0
tabudeviren
(14.12.21)
www.google.com

suradan ust tarafi 1 turk lirasi olarak sabitleyip asagidan ulkeleri degistirerek kurlara bakabilirsin bir kac denemede angola para birimine gore oldukca degerliyiz.
1 lira = 39 angola para birimiymis. muthis haber

simdi tek yok angola ucak biletlerine bakmaya gidiyorum

endonezya rupisi daha guzelmis
0
exlibris
(14.12.21)
şimdi ben de tam ona bakıyordum, sanırım sri lanka hala bizim için uygun bi ülke :-) avrupaya gitmek hayal oldu, bari asyaya gidelim
0
euteamo
(14.12.21)
Bir birim turk parasinin falanca ulkenin parasından 10birime tekabul etmesi o ulkede paramizin degerli oldugu anlamına yani almanlarin trye geldiginde yasadigini yasayacagimiz anlamına gelmez ki.

Soyle dusun 1tl x ulkenin 10 parasina denk geliyor diyelim, ama bir sise suyu 50 birime satiyorlar. Sen bir sise suya 5tl vereceksin oraya gittiginde ama senin ülkende su 2tl.

Ornek Japonya:)
0
stavro
(14.12.21)
stavro +1 bunu yazmaya gelmistim.
0
in vino veritas
(14.12.21)
stavro +1
İran'da mesela para birimi daha düşük fakat Tahran'da oteller İstanbul'dan daha pahalı. Birim bir kıstas değil. Karşılaştırma yapmak için aşağıdaki gibi siteler kullanılabilir.

www.numbeo.com
www.moneygeek.com

Mesela şu linkte görüldüğü üzre İran'da restoran fiyatları da Türkiye'den pahalıymış.
www.numbeo.com
0
uvbray
(14.12.21)
stavro +1, para birimleri rakam degerine gore karsilastirilamaz, alim gucunu karsilastirmak gerekiyor. oradaki ve buradaki ortalama maaslari / kiralari / yasam masraflarini oranlayarak anca yapilabilecek bir sey. Biz paradan 6 sifir attik mesela, 100bin kat fakirlesmedik di mi bir gecede?
0
robokot
(14.12.21)
Afrikanin ya da Asyanin kirsallarini deneyebilirsin. Tabii tl'yi dogrudan takas etmekte muhtemelen sorun olur.
0
dunal
(14.12.21)
Kişi başı yurt içi gelir ile bakabilirsiniz. GDP per capita. Türkiye'ninki 5 bin dolarlara doğru gidiyor. Bunun altı bizden fakir işte kabaca.
0
perferil
(14.12.21)
Sahra alti afrika kabile devletleri kaldi sadece
0
technicalte
(15.12.21)
Bir zamanlar Ukrayna böyle idi ama artık nerdeyse fark kalmamış grivna ile tl arasında.
0
(15.12.21)
Dünyanın alım gücü en düşük ülkelerinden biriyiz. Uyguna tatil yapıp yiyip içebileceğiniz tek yer Lübnan
www.statista.com
0
plastic_angel
(15.12.21)
(8)

Neden İngilizce konuşamıyorum?

arıkuşu
İngilizce konuşma pratiğim hiç yok. 30 yaşına geldim hala öğrenemedim. Bazen konuşmayı deniyorum mülakat vs olunca sürekli ııı eee filan diyorum, tekliyorum ve hiç bir şey gelmiyor aklıma. En basit cümleleri bile unutuyorum. Ama kendi kendime içimden sessizce konuşurken akıcı şekilde konuşabiliyorum
İngilizce konuşma pratiğim hiç yok. 30 yaşına geldim hala öğrenemedim.

Bazen konuşmayı deniyorum mülakat vs olunca sürekli ııı eee filan diyorum, tekliyorum ve hiç bir şey gelmiyor aklıma. En basit cümleleri bile unutuyorum.

Ama kendi kendime içimden sessizce konuşurken akıcı şekilde konuşabiliyorum aklıma geliyor hemen kelimeler.

Neden böyle sizce?
0
arıkuşu
(14.12.21)
Çünkü içinizde aşmanız gereken bir bariyer var, henüz aşamamışsınız. Pratik yaptıkça olacak.
0
pispinti
(14.12.21)
cevabı kendin vermişsin işte, pratiğin olmadığı için konuşamıyorsun. pratik yaptıkça konuşursun.
0
Bruce
(14.12.21)
icinden degil, sesli konus. kendini duydukca alisacaksin. youtube'daki interview gibi videolari izlerken, cevap asamasinda durdurup kendi cevabini sesli vereblilrsin.

diger bir yontemde, 15-20 tane cok sorulan soruyu yaziyip, sonra bunlara cevap yazmak ve bunlari sesli okumak.

tabi en guzeli, imkan varsa baskalari ile diyalog kurmak.
0
helenart
(14.12.21)
Arkadaşlarınızla ya da sevgilinizle/eşinizle her gün belli bir süre boyunca sadece İngilizce konuşun. Çok faydasını göreceksiniz.
0
ultranil07
(14.12.21)
Pratik yapabileceğiniz online uygulamalar var, orada karşınıza çıkan ingilizce konuşan kişiler zaten sizin gibi insanlarla konuşmaya hazır ve alışık, sizi de rahatlatırlar ve korkunuzu yenmeniz daha kolay olur
0
kent sakini
(14.12.21)
Discordda büyük bir İngilizce sesli sohbet kanalı var. Tipler genelde kuzey Afrikalı, Arap, Rus çok az da Avrupalı var ama çok iyi sohbet edenler çıkıyor aralarında. Sen konuşmayınca seni de konuşturmak için gaz verenler oluyor don't be shy bro diye :) O tarz sesli kanallarda insanlarla konuşmak bir nebze faydalı olabilir.
0
uvbray
(14.12.21)
çünkü ülkemizde dil öğretilmiyor bir dil sınavından nasıl yüksek not alınacağı öğretiliyor. senin bir suçun yok. bugüne dek öğrendiklerinin dışında dil nasıl konuşulur konusu üzerine yoğunlaşman gerek. aynı durumdayım. bir de hata yapmaktan korkmamak lazım. içimizden konuşurken genelde bildiğimiz konular üzerine bildiğimiz kelimelerle konuşuruz ama karşımızda biri varken vereceğimiz cevap bazen bilmediğimiz kelimelerin de kullanılmasını gerektiriyor ve bunun paniğini yaşıyoruz.
0
photo85
(14.12.21)
Verilen tavsiyelerin çoğuna katılıyorum ama birkaç ekleme yapmak istiyorum:

- Okuyup yazabiliyor musunuz? Eğer rahatlıkla okuyup yazamıyorsanız bu konularda da kendinizi geliştirmeniz lazım. Seviyenize göre okuma kitapları (stage kitapları) ile başlayabilirsiniz okuma için. Ben ingilizce iki gazete takip ederek, ilgimi çeken konuları ingilizce kaynaklardan okuyarak ve bazı kitapları ingilizce okuyarak geliştirmiştim okumamı. Yazma için ise derslerde gereklilik oluyordu. Siz de kendi kendinize fikirlerinizi, anılarınızı vs yazmayı deneyebilirsiniz.

-Listening de gerekli yine. Ben ingilizce filmleri-dizileri izleyebildiğimde konuşmamın da düzeldiğini fark etmiştim. Bahsettiğim telaffuz değil, gramer, cümle yapısı, kalıplar vs. Listening konuşurken ingilizce düşünebilme yetisini ve kastırarak ve düşünerek değil refleks olarak cümlecikleri, kalıpları, kelimeleri kullanabilme yetisini artırıyor. Ben önce belgeselleri ingilizce alt yazı ile izleyerek başlamıştım. Sonra altyazısıza geçtim. Sonra da dizi filmleri aynı şekilde ingilizce alt yazılı ve altyazısız izledim.

-İngilizce-ingilizce sözlük kullandım ve kelimelerin tanımlarını okumaya özen gösterdim. Aynı şekilde durup dururken bildiğim kelimeleri kendi kendime konuşarak tanımlamaya çalışıyordum. Mesela door'un tanımını yapmaya çalışıyordum. Bu hem alakalı diğer kelimeleri öğrenmemi sağladı hem de cümle kurma yetimi geliştirdi.

-Bundan sonrası direkt pratikle alakalı. Bu yukarıdakilerle en azından iletişim kurabilecek kadar konuşabiliyordum. Okulda filan da kullanınca biraz daha gelişti konuşmam ama iş hayatına başlayınca mesela bir Hintli ile, bir Fransız ile vs telefonda konuşmam gerektiğinde zorlanmıştım çok. Türkçe bile zor anlıyorum telefonda. Bu tip şeyleri de ingilizce telekonferanslar, toplantılar yapmam gerektikçe geliştirdim.

-Tüm bunların sonunda telaffuzum iyi değil mesela. Telaffuzu iyileştirin ama mükemmel yapmak için mutlaka yabancı ülkede yaşamak gerekiyor çoğu kişiye. Ben telaffuzun aşırı önemli olmadığını düşünüyorum. Düzgün cümle kuruyorsanız anlıyor karşı taraf genel olarak. Sizin için telaffuz önemli olsa da telaffuzu temel seviyede yapıyorsanız bence önce yukarıdakileri halledin sonra telaffuza dönün.
0
perferil
(14.12.21)
(19)

"en kötü kurumsal firma, en iyi patron firmasından evladır"

estranged
bu "genelleme"ye yüzde kaç oranında katılırsınız?
bu "genelleme"ye yüzde kaç oranında katılırsınız?
0
estranged
(14.12.21)
0
0
PoscheN
(14.12.21)
Ne yapmak istediğine, nasıl çalışmak istediğine bağlı. Kurumsal şirkette prosedür ve bürokrasiye takılan bir çok süreci patron şirketi ile 5 dk'da çözebilirsin. Bu süreç yıllık zam oranı da olabilir, ekibi büyütme kararı da olabilir, ofise kahve makinesi almak da.

Patron iyiyse %0 katılırım. Patron normalse %40 katılırım. Patron kötüyse %80 katılırım.
0
Bruce
(14.12.21)
Ben de katılmam. Evet prensip olarak kurumsal firmada çalışmak daha derli toplu bir iş hayatı sunar size. Maaşınız asla aksamaz örneğin. Ama iş hayatındaki mutluluğun temel belirleyici noktası ilk amirinizdir. Muhteşem bir düzgünlükte işleyen bir sistemi olan harika bir kurumsal şirkette dahi ilk amiriniz sizi canınızdan bezdirebilir.
0
pispinti
(14.12.21)
80
0
rewlack
(14.12.21)
"...iş hayatındaki mutluluğun temel belirleyici noktası ilk amirinizdir." Çok doğru bir tespit.
Genellemeye ben de katılmıyorum.
0
ganbatte
(14.12.21)
Ben de çok katılmıyorum. Yerine göre patron firması çok daha iyi ve esnek olabiliyor. Kurumsallar ise çok hantal olabiliyor bazen. Bence bu genelleme yanlıştır.
0
roket adam
(14.12.21)
ikisinde de calistim, kendine gore avantajlari ve dezavantajlari var ikisinin de. ilk amirin iyi olup olmamasi kurumsal ya da patron sirketi olmasindan daha onemli cumlesine katiliyorum. sizin genellemenize katilmiyorum.
0
in vino veritas
(14.12.21)
Tamamen senin beklentilerin ve patron'un kişiliğiyle alakalı bir şey.
Kurumsal firmaların belirli bir standardı vardır. Her firma üç aşağı beş yukarı aynıdır.
Patron firması mükemmelle rezil arası bir yerdedir. İçine girmeden nerede olduğunu bilemezsin.
0
Mirket
(14.12.21)
%90 katilmam.

ilk amir cok onemli +1

iş hayatindaki huzurunuz buyuk olcude ilk yoneticinize bagli. ne kadar duzgun bir iletisim tarzi var, ne kadar adil ve etik vs.

iki senaryo dusunelim:

1. patron firmasi, patron etik degerleri olan adil olmaya calisan iyi bir insan. calistiniz alanda bilgisi ve deneneyimi cok iyi. elinden geldigince size bilgi ve deneyim katiyor ve etik is yapmaya calisiyor.

2. kurumsal firma, hicbir etik deger yok, hatta sirket kulturu birbirinin ayagini kaydirip yukselme uzerine kurulu. yalanlar, iftiralar, arkadan is cevirmeler. profesyonel gelisiminiz baltalandigi gibi surekli kendinizi korumaya calismaktan anksiyete bozuklugu yasiyorsunuz.

boyle iki alternatif arasindan kesinlikle patron firmasini tercih ederdim.

is hayatinda hicbir yerde, hicbir zaman %100 etik ve %100 adalet yok, olmayacak. ama en azindan bu degerlere inanan biriyle calismak daha iyi olur.

ornegin bazi buyuk sirketlerin kulturu tamamen bireysel rekabet uzerine kuruludur. ayaginizi kaydirmaya calisan ilk yoneticiniz bile olabilir. size verilmeyen bir is sanki verilmis ve siz yapmamissiniz gibi oyunlar oynarlar. veya ilk yoneticinize %100 itaat etmediginiz icin kendinizi bir anda kapi onunde bulursunuz.

hepsi sahit oldugum olaylar maalesef :(
0
la lykia
(14.12.21)
Sektörüne göre değişiyordur herhalde ama işim gereği en büyüklerden onlarca kurumsal firmada danışman olarak bulundum. Kötü kurumsal firma kadar enerji emen yer az bulunur. İçerideki insanlara sabır diliyorum öyle yerlerde.

Patron şirketleri de doğası gereği sektörüne, patronuna ve çalışanlara göre çok değişiyor. İlk çalıştığım yerlerden biri patron şirketiydi ama 5 ortaklardı. 4'ü ile aram iyiydi ama biri ile kötüydü. Onla kavga edip ayrılmıştım. O patron olmasa o şirketi çoğu kurumsal firmaya değişmezdim herhalde.
0
perferil
(14.12.21)
firmaya yöneticinize pozisyonunuza ve en önemlisi tecrübenize göre çok değişir.
0
patiska
(14.12.21)
%1 falan katilirim.
Nihayetinde benim rahatim ve bana olan getirisi onemli firmanin. Cok kral takilabilecegin patron firmasi var, surekli baski altinda ve mutsuz calisacagin kurumsal firma var.
Sahsen kurumsaldan patron firmasina gectim, eskisinden fazla kazaniyirum ve cok daha rahat takılıyorum.
0
stavro
(14.12.21)
hiç patron firmasında çalışmadım ama %99 katılıyorum.
0
gabe h coud
(14.12.21)
İlk amir çok önemli +1

Ama benim için kurumsal firma her zaman için tercih sebebi oldu. Maaşın aksamaz demişler, doğrudur. Başına biri gelip "sana ekmek veriyoruz" muhabbeti yapamaz. Benim çalıştığım kurumsal şirketlerde yeri geldi müdürü de şikayet edebildik. Bunu patron şirketinde yapamazsın.
0
SiyamkedisiZorro
(14.12.21)
Kurumsal firma dedigimiz firmalar ozunde zaten patron firmasi.
Patron sabah kalkip satislari begenmeyip ceo'yu kovabiliyor. Kimseye hesap vermek zorunda da degil.

Primin,maasin,zammin her sey patronun o sene verdigi hedefe bagli.

Girdigin yerdeki calisanlara bakmak lazim, kurumsal kafaya gecemedilerse firmanin ne oldugu cok da onemli degil.
Bazi yerlerde patron bile kendi yalakalari ile bas edemiyor.
0
divit
(14.12.21)
asla ve kat'a. kurumsal adi altinda turkiyede kac tane firma var acaba. adi kurumsal da olsa zaten haklarin cok az bu yuzden trde kurumsalligin bir sey ifade ettigini dusunmuyorum. ben de iyi gibi gorunen bir yerde calisiyorum ne bayramim var ne seyranim. isin kosullarina bakmak lazim sektor seni gece de calistirabilir, izinde de. diger ornek thy icin dusunursek maas indirimi yapildi pandemi zamani %30 kesinti! kim bir sey diyebildi? buyur sana kurumsal.
0
ala09
(14.12.21)
Cok net katilirim diyemem.
Yani misal koç şirketi patron firmasiysa denmez. Ama patronun sürekli başında olduğu bir işten bahsediyorsan yüzde 95 katilirim.
Örnek verirsem; bir tanıdığın forwarder şirketi var ve herkes mutlu. Zamaninda piyasanin en iyi maaslarini veriyordu, herkesi senede iki kere aileleri ile tatile cikarirdi falan. Çoğu çalışan da kurumsal forwarderdan gelenler.

Yani bu çok net söylenemez ama genellersek genelde kurumsal daha iyi. Denildiği gibi bugün patron firmasinda patrona geribildirim vermek zorken çoğu kurumsal firmada müdürüne geri bildirim verirsin yönetim tarzi vs ile alakalı.

Ben patron firmasinda calismam ama iyi patronun olduğu firma yok da diyemem. Çok rezil kurumsallar olduğunu da bilirim, mobbingin, asagilamanin normalleştigi.
0
logisticsmanager
(14.12.21)
Kolektif seyler deneyen tek tuk istisnalar disinda her firma patron firmasi. Once bunu anlamak lazim.
0
dunal
(14.12.21)
beklentilerine, kariyer hedefine göre de değişir bu ama genel anlamda katılmam. çok iyi patron firmaları da var, kurumsal görünen dandik şirketler de.
0
soft
(14.12.21)
(9)

Sıkıntılı ayrıldığınız işyerine arkadaşınız başvurursa?

meraklitursucu
Sıkıntılı zamanlardan sonra ayrıldınız, uzun mesailer, düşük maaş, karışık iş ortamı,iş hayatını çekilmez hale getiren müdür ve iş arkadaşları yüzünden. Bunları tek tek anlattığınız arkadaşınız bu şirket ilan açınca başvuruyor. İş başka diye mi düşünürsünüz, yoksa arkadaşınız anlattıklarınızı önemse
Sıkıntılı zamanlardan sonra ayrıldınız, uzun mesailer, düşük maaş, karışık iş ortamı,iş hayatını çekilmez hale getiren müdür ve iş arkadaşları yüzünden. Bunları tek tek anlattığınız arkadaşınız bu şirket ilan açınca başvuruyor. İş başka diye mi düşünürsünüz, yoksa arkadaşınız anlattıklarınızı önemsemiyor diye mi?
0
meraklitursucu
(14.12.21)
İş mi değiştiriyor, ilk işi mi ? , uzun süredir işsiz mi ?

İlk işi veyahut uzun süredir işsiz ise gayet normal.
0
ceketimi alip cikcam
(14.12.21)
Şansını denemek istiyor diye düşünürüm, iyi niyetle de olsa başkasının hayatı üzerinde bu kadar kontrolcü olmak doğru mu diye düşünürüm :) belki 1 ay çalışıp ayrılacak belki çalışırken başka ilanlara da başvuracak, neticede 5 yıllık kontrat yapıp bağlamıyorlarsa başlamasında sakınca yok
0
freebird5406_2
(14.12.21)
Çok yaşadım. O sıkıntıları birinci elden yaşamayınca çok önemsemiyorlar, her yerde var gibi düşünüyorlar ve şirketin başka özellikleri ilgilerini çekiyor.
0
perferil
(14.12.21)
Ahahha... Kardeşim sektörde iyi bilinen ünlü bir firmaya başvurdu ve işi aldı. Önceki işyerinde çalışan arkadaşı gitme b*k gibi iş ortamı demiş ama bizimki yine de gitti. Bir haftanın sonuna doğru nasıl yeni işyerin diye sordum. Bana orayı öven herkese her sabah işe giderken küfrediyorum diyor:D
Sen uyardın mı? Uyardın. Bırak yaşayarak öğrensin.
0
ganbatte
(14.12.21)
Alınganlık yapacak bir şey yok bence. Arkadaşınız anlattığınız şeyleri önemsemiştir mutlaka. Ama o farklı bir insan, siz farklı. Size çok büyük bir sorun olarak gelen bazı konular ona göre halledilebilir küçük problemler olarak görülebilir. O yüzden kırılmayın derim ben.
0
pispinti
(14.12.21)
İzmir'de herkesin övdüğü yerde çalıştım. Içi rezil; bağıran müdür, azarlamali sabah toplantısı, toplantiya 15 saniye geç girsen toplantidan kovan müdür vs vs. Haliyle turnoverlari daglari asti.

Bunu anlattığım çoğu kişi belki buradan daha kötü yerde çalışıyor. En azindan parasi iyi, mesai yok vs. Yani bazi yerler harbiden hem maddi hem manevi kötü. O sebepten bilemeyiz ama buraya birçok genç gitmeye çalışıyor ve ben benim zamanimda nasıl olduğunu hep anlattim, gene denemek isteyen kendi tercihi diyorum.

Içine girmeden de çok anlasilmayabiliyor.
0
logisticsmanager
(14.12.21)
herkesin iş deneyimi farklı oluyor. Senin daraldığın konuları belki adam umursamayacaktır.

Salla o kadar da üstüne düşülecek bir durum değil.
0
anten
(14.12.21)
uzun suredir issizse soyle onemsemiyordur, zaten elimde bir sey yok bir girip bakayim olmazsa cikarim diyordur.

kisa sureli is arayisi vardir acilen. kotuyse bile bir sure katlanirim diyordur.

yok her sey yolundayken duzenini bozup gidiyorsa evet seni kaile almiyordur.
0
Kittie
(14.12.21)
Herkesin hayatı kendisine... İşssizdir, kötü de olsa bir işe maddi veya manevi sıkıntılardan dolayı ihtiyacı olabilir.

Farklı bir departmanda işler sizin zannettiğiniz kadar sıkıntılı olmayabilir.
Hassasiyetleriniz farklıdır, sizin problem saydığınız şeyler onun için önemli olmayabilir.

Ben de kendimce sebeplerden memuriyetten dönülmez bir şekilde istifa ettim, 5 yıldır işsizim. Başkası için altın gibi bir iş fırsatı ama...
0
balik kraker
(14.12.21)
(6)

merkez bankasi mudahale

exlibris
mer. bank neden dolara mudahale ediyor, amaci ne? mudahale ettiginde 5-10 kurus dusuyor ama bir iki dakika icinde eski haline geri geliyor hatta daha da yukseliyor. bu baglamda mudahale etmesi anlamsiz degil mi? onlarin bilip de bizim bilmedigimiz bir sey mi var?
mer. bank neden dolara mudahale ediyor, amaci ne? mudahale ettiginde 5-10 kurus dusuyor ama bir iki dakika icinde eski haline geri geliyor hatta daha da yukseliyor. bu baglamda mudahale etmesi anlamsiz degil mi? onlarin bilip de bizim bilmedigimiz bir sey mi var?
0
exlibris
(13.12.21)
"Biz üstümüze düşeni yaptık" diyebilmek için muhtemelen. Onlar da biliyor hiçbir işe yaramayacağını. Ancak faiz de yükseltemiyorlar hükumet baskısı yüzünden. E bari boş durmayalım piyasaya dolar verelim diyorlar. Ama işte koca bir bina yanıyor, 1 kova suyla söndürmeye çalışıyorlar.
0
himmet dayi
(13.12.21)
Arabada amortisör olmadığını düşün. Araba çukura girerse, kafanı tavana çarparsın, gözlüğün düşer, elindekileri dökersin vs. Arabada amortisör varsa, araba çukura girerse bunların hiçbiri olmaz.
Merkez bankasının müdahalesi yüksek volümlü dalgalanmalarda amortisör vazifesi görmektir. Değerin düşmesini önlemek ayrı bir konudur.
0
Mirket
(13.12.21)
Himmet Dayı +1

Tayyip hem faizi düşürtüyor hem de aşırı yükselme olan günlerde bi şey yapın diyor. Ellerinde net rezerv yok. Swap mekanizması ile, bankaların parasıyla filan piyasaya dolar sağlıyorlar. Hiçbir işe yaramıyor. Görev savmış oluyorlar.
0
perferil
(13.12.21)
Hayır onların bilip de bizim bilmediğimiz bir şey yok. Ekonominin bütün olayı tahmin edilebilir olması üzerine kuruludur zaten. Gerek politikada gerek ekonomik göstergelerde şeffaflık esastır. Eğer ortada zaten bir "gizem" varsa bunun kendisi sorunlu bir şey.
0
akhenaten
(13.12.21)
dünya lideri diyor ki; bizim maliye politikamız yüksek kur ve düşük faiz olacak. mantık bu olunca müdahaleler bir işe yaramaz. isterse daha büyük tutarlarda müdahale olsun işe yaramaz çükü adam diyor ki ben gaza basacam, sen fren sesi duymayı umuyorsun olmaz. E madem öyle bu müdahale nedir? dünyada ekonomi anlatılırken şu söylenir; maliye politikasını hükümet yani bakanlar kurulu belirler, para politikasını da merkez bankası belirler, merkez bankası bağımsız olmalı aksi halde bu işler maliye politikasının emrine bırakılır ise bunlarda seçim kaygısı olduğu için popülist yaklaşımlar ile bütçenin, rezervin anasını ağlatır diyor. bizim mb biz bağımsız takılıyoz ya havasında , müdahale ettik falan filan. ülke ekonomisinin uluslararası derecelendirme kurumlarının gözünde iyice yerlere düşmesini engellemek maksat ama onlar sizden akıllı olduğu için bütün notlar ve değerlendirmeler yerlere inecek. hükümet, asrın lideri dövizin düşmesini şuan istemiyor. hadi geçmiş olsun.
0
seyduna6687
(13.12.21)
bugün bir hoca da dedi ki mantıklı, onlar da düşmeyecek biliyorlar ama birilerinin almak isteyip de alamaması daha büyük sıkıntıya yol açar, likidite sağlıyorlar.
0
passion rules the game
(13.12.21)
(3)

Kürt Sorunu - Kitap

maksat muhabbet
Arkadaşlar Merhabalar;Aranızda, KÜrt sorununu anlatan, olabildiğince tarafsız bir kitap önerebilecek birileri var mıdır?Yani ne Millliyetçilik hassasiyeti ile yazılsın, nede birilerinin sözcülüğümü yapsın kitap. Olabildiğince tarafsız bir kitap var mıdır?
Arkadaşlar Merhabalar;
Aranızda, KÜrt sorununu anlatan, olabildiğince tarafsız bir kitap önerebilecek birileri var mıdır?

Yani ne Millliyetçilik hassasiyeti ile yazılsın, nede birilerinin sözcülüğümü yapsın kitap. Olabildiğince tarafsız bir kitap var mıdır?
0
maksat muhabbet
(13.12.21)
Hasan Cemal'in Kürtler kitabı iyi bir başlangıç olabilir.
0
salihdt
(13.12.21)
Şu kitabı öneririm: Milada Dönüş: Ulus Devletten Devlet-Ulusa Türk ve Kürt Meselesinin Üç İkilemi, Murat Somer

Direkt Kürt Sorunu kitabı olmasa da bağlantılı kitaplar da tavsiye edeyim:

Aliza Marcus'un PKK'yı anlattığı kitabı: Kan ve İnanç

Kadri Gürsel'in PKK'nın elinde esir olduğu günleri anlattığı kitabı Dağdakiler.

Şu kitap çok iyi değildi ama koruculuk hakkında temel bilgiler vs için okunabilir: Devlet ve PKK İkileminde Korucular, Mehmet Seymen Önder

Taraflı bir kitap, daha doğrusu bir araştırma değil fikir kitabı. Apocu olmayan bir Kürt milliyetçisi olduğunu sandığım bir yazarın kitabı. İçinde ilginç şeyler var: Muhatapsız Savaş Muhatapsız Barış


Bu da aslında konuyla doğrudan bağlantılı değil gibi görünse de işin erlerle ilgili yönü için çarpıcı ve önemli bir kitap:Mehmedin Kitabı, Nadire Mater
0
perferil
(13.12.21)
www.idefix.com

nadir kitapta uygun fiyata 10-12 liraya var
0
freebird5406_2
(13.12.21)
(2)

Şu cümlenin tam tercümesi nedir?

su eve bi peynir alamadin diyen fare
if you can't hold you won't be rich.SB.
if you can't hold you won't be rich.

SB.
0
su eve bi peynir alamadin diyen fare
(10.12.21)
kripto para için söylenmiş sanırım, elinde tutmayı beceremiyorsan zengin olamazsın diyor.
0
do you remember me
(10.12.21)
Bağlama göre değişir ama sanırım bir yatırım aracı için kullanılıyor: Yükseldiği zaman gaza gelerek, düştüğü zaman korkarak yatırımını elinden çıkarırsan zengin olamazsın.
0
perferil
(10.12.21)
(6)

mülakat - maaş

newsman
ilk mülakatta maaş beklentisine dair bir şey söylüyorsunuz. ama fakir bir türko olarak maaşı kendi dünyanız ölçeğinde söylüyorsunuz. aslında karşınızdaki global firmanın maaş skalası daha farklı. böyle bir durumda sonraki mülakatlarda maaş tekrar konuşulabilir mi ve firma/kuruluş sizin ağzınızdan çı
ilk mülakatta maaş beklentisine dair bir şey söylüyorsunuz. ama fakir bir türko olarak maaşı kendi dünyanız ölçeğinde söylüyorsunuz. aslında karşınızdaki global firmanın maaş skalası daha farklı. böyle bir durumda sonraki mülakatlarda maaş tekrar konuşulabilir mi ve firma/kuruluş sizin ağzınızdan çıkanı mı baz alır yoksa kendi maaş politikasını mı?
0
newsman
(10.12.21)
çok rekabetçi sektörlerde, şirketlerde maaş kişiye göre değişebiliyor; global ve "kurumsal" bir şirket olsa da. bu bir politika meselesi, dışarıdan bakarak yorumlayamayız.
ilk görüşmede 10 bin diyip son görüşmede 15 dersen tuhaf durur, bunu diyorsan da temellendirmelisin. "ben görevim şu çerçevede olur diye düşünüyordum ama bunları bunları da yapacaksam fazla bir maaş beklerim" bunun olabilecek en makul açıklamasıdır, ki bunu bile olumsuz karşılayanlar olur.

sen seni mutlu edicek maaşı söyle, firma skalası yüksekse çalışıp ilk zam döneminde bundan bahsedip iyileştirme istersin.
0
Bruce
(10.12.21)
Böyle durumlarda olabildiğince yüksekten söylemekte fayda var bence. Skalalarının üstündeyse zaten söylüyorlar daha düşük maaşla teklif yapabilir miyiz vs diye.

Bir Türk firmasında İK müdürü olan arkadaşım da adayın maaş beklentisi kendi skalalarının altında ise adayın beklentisi değil kendi skalalarına göre, daha yüksek maaşla teklif çıktıklarını söylemişti.
0
perferil
(10.12.21)
kendi maaş politikasını baz alır ama büyük ihtimal en düşük banttan.
0
theseachange
(10.12.21)
işe ne kadar ihtiyacın var, firmanın sana ne kadar ihtiyacı var ona bağlı. ***eğer uzaktan çalışıyorsan*** bir çok firma artık "tamam biz sana lokal para birimi yerine burada bir elemana ayırdığımız bütçenin bir tık altını verelim, senin de işin görülsün bizim de" kafasına girebiliyorlar it sektöründe. ama ofisi olan, oturmuş büyük şirketler doğal olarak genelde buna yanaşmıyor.

eğer işin varsa ve o işe çok ihtiyacın yoksa sen kafandaki rakamı söyle tabii ki, olursa olur olmazsa olmaz. ama o işe girmek istiyorsan uçuk bir rakam söylemen direkt diskalifiye olmana yol açabilir.
0
roket adam
(10.12.21)
Daha yüksek teklif yaptığını söyleyen Türk firmasını gerçekten merak ettim :)

Bu pazarlığın en baştan yapılması gerekli bence. Son aşamalarda counter offer vb alıp söylenirse "Biz bu konudaki iç onay süreçlerimizi tamamladık" gibi cevaplar alınabiliyor İK'lardan.
0
dreamnesiac
(10.12.21)
Kendi maaş politikasını baz alır ama en düşük banttan +1

Mesela başlangıç maaşı 8 - 10 ise 8 verir geçer.
0
zimbirik
(10.12.21)
(4)

başparmaklarımdaki iki yıldır geçmeyen kesikler

sensible soccer
(fotoğraf ekledim)bundan 2 yıl önce soğuk bir kış günü sahilde yürüdükten sonra oldu ve bir türlü geçmiyor. bazen kesikler kapanır gibi oluyor ama bir iki gün sonra tekrar eski haline dönüyor.aile hekimine gidince gösterdim. Pantenol merhem verdi ama geçmedi.cildiyeye de gitmeye üşeniyorum nedense.s
(fotoğraf ekledim)

bundan 2 yıl önce soğuk bir kış günü sahilde yürüdükten sonra oldu ve bir türlü geçmiyor.

bazen kesikler kapanır gibi oluyor ama bir iki gün sonra tekrar eski haline dönüyor.

aile hekimine gidince gösterdim. Pantenol merhem verdi ama geçmedi.

cildiyeye de gitmeye üşeniyorum nedense.

sizce bu neden oldu?

iki elimde de simetrik bir şekilde olması çok garip.

geçen aylarda başka parmaklarımı birkaç kez bıçakla derinden kestim. en fazla 5-6 günde iyileşti.

bu bir türlü geçmiyor.

resmen gizemli bir hal aldı.


sizce ne yapmalıyım?
0
sensible soccer
(10.12.21)
Cildiyeye görünmelisiniz kortizonlu deri yeniyici merhem verecektir muhtemelen hareketli kısım olduğu için de iyileşme zor olur muhtemelen sarmak gerekecektir.
0
apocalipy
(10.12.21)
Sizce ne yapmalıyım?

Bence bir dermatolog randevusu alıp üşenmeyip girmelisiniz. Buradan verilen tavsiyelerin çok işlevsel olacağını düşünmüyorum.
0
fraise
(10.12.21)
Hiçbir tıp bilgim yok ama hipotiroidi teşhisi alan bir tandığın tedaviye başladıktan sonra uzun süredir geçmeyen yaralarının geçmiş. Bu tip fizyolojiyi yavaşlatan bir durum olabilir belki. Hiçbir tıp bilgimin olmadığını tekrar belirtmek isterim.
0
perferil
(10.12.21)
Az da olsa kaşıntı da varsa bunların egzama olduğunu söyleyebilirim. Benim ellerimde de simetrik çıkıyorlardı ve 2 yıl geçmediler. Bir ayrılık üzüntü stres mi yaşadınız? Ben dermatolojiye gittim ve bana momecon ilaç verildi
1 yıl kullandım dediğim gibi geçmemişti. Ta ki dut kürünü yapana kadar. İsterseniz bir deneyin daha ucuz ve basit çünkü. İnternette dut kürünü bi araştırın derim, geçmiş olsun.
0
buzbebek
(10.12.21)
(13)

İstanbulda araba kullanmak

pudra
Yaklaşık 1,5 aydır araba kullanmaya çalışıyorum ve bazen kendimi savaştaymış gibi hissediyorum. Dün akşam kadıköyde de yine aynı şeyi hissettim ve kendi kendime ne oluyo yahu diye şaşkın şaşkın bakarken buldum. Sağ, sol, yayalar bilmem neler. Düzen yok her yerden birileri atlıyor resmen ki yavaş yav
Yaklaşık 1,5 aydır araba kullanmaya çalışıyorum ve bazen kendimi savaştaymış gibi hissediyorum. Dün akşam kadıköyde de yine aynı şeyi hissettim ve kendi kendime ne oluyo yahu diye şaşkın şaşkın bakarken buldum. Sağ, sol, yayalar bilmem neler. Düzen yok her yerden birileri atlıyor resmen ki yavaş yavaş ya da düzensiz sürmüyorum. Yanımda kaç yıllık kullanıcı var şimdi ne yapsam durumu saniyelik salaklıklar falan olmuyor. İstanbula yeni gelmedim ama daha önce böyle hissetmemiştim. Sürekli bir sinir, stres, oradan geçer miyim bu önüme atlar mı(genelde atlıyorlar) korkusu beni çok yordu. İstiyorlar ki uçayım. Gerçekten uçmamı isteyen bir grup var. Önüme geçince önündekinin de uçmasını istiyor ama olmuyor tabii. Sonra tin tin devam ediyoruz. Yanımda araba sürmeyi bilen biri yokken trafiğe çıkmıyorum. Özel ders de aldım ama ne olacak bu durum. Araba kullanma zorunluluğum olmasa arabanın parasıyla taksiden inmezdim zaten ama gerçekten kullanmak zorundayım. Zorunluluk durumu var ortada.
Gerçekten feci mutsuzum. Biriyle şehir falan değiştiriyorum ama birisi yokken yan sokağa çıkamıyorum. Ne yapayım ben?
0
pudra
(10.12.21)
İstanbul trafiği yaklaşım olarak bir akış trafiği. Evet pek aktığı söylenemez ama ayak uydurabilmek ve nispeten daha az stresli hale getirmek için "gitmeye" çalışmak lazım. Yani aman yaya geldi, aman araba çıktı, hop sola kırdı, dur fren yaptı demeden ilerlemeyi bilmek lazım. Bakınca magandalık gibi duruyor ki öyle ama başka türlü ilerleyemezsin, kızdığınla kalırsın.

Alışmak lazım, biraz takmamak lazım. Dikkat lazım ama bi yandan da kılı kırk yararsan gereksiz stres olursun. Orman kanunları geçerli, uyum sağlayan hayatta kalıyor.
0
Bruce
(10.12.21)
İstanbul trafiği tam bir orman maalesef, zamanla alışacaksınız korkmayın. Kornaya bassınlar umursamayın, selektör yapsınlar boş verin.

Siz kurallara riayet ederek dikkatli kullanın, arkanızda yanınızda ne olursa olsun.

En fazla gideceğiniz yere 5-10 dk geç gidersiniz, önünüze atlayanlar yüzünden, onlar gibi kullanmadığınız için.

Zamanla siz de alışacak ve takip mesafesini biraz yoğun trafikte biraz düşüreceksiniz.

Maalesef şoförlerimiz ne hesap biliyor ne fizik ne matematik, önünüzde yarım araba boşluk olsa basıyorlar kornaya.

Terke edemeyeceği kavşağa giren mi dersin, ada içindeki araca yol vermeyen mi dersin.

Halbuki yol verse 10 saniye sonra yol verdiği için kendi yolu da açılacak, ama yok sokacak o arabayı o araya illa ki.

Ülkemizdeki en önemli trafik kuralı ihlali bu aslında, sadece bunu öğretsek trafik ciddi rahatlar.

1 - Terk edemeyeceğin kavşağa girme!
2 - Dönel ada içindeki araca yol ver!
0
John Bloor
(10.12.21)
dün akşam kadıköy'de maç vardı, maç günleri kadıköy ve çevresinde trafiğe çıkmamanı önerebilirim öncelikli olarak. trafikte ekstra bir gerginlik ve her yerden insan çıkma durumu oluyor gerçekten de. yaya yoğunluğu olan yerde gaza basıp adam mı ezeceksin? yol vermeyip kırmızı ışıkta mı geçeceksin? trafikte insanların beklentileri ne makul ne de doğru olma eğiliminde genelde, sen dikkat ediyorsun diye en fazla kornaya basıp el kol yaparlar, o da kendi problemleri. sen düzgün ilerlediğinden eminsen kimseyi kafana takma, müziğini aç önüne bak.
0
evde liyakat kalmamis
(10.12.21)
Ben de uzun yıllar sonra araba kullanmaya başlayınca çok zorlanmış ve çok zor alışmıştım. Alıştıktan sonra İtalya'ya iş seyahatleri için gittim bir süre. Hem İtalya hem İstanbul'da araba kullanıyordum aynı ay içerisinde. Aradaki farkı görmek acayip rahatsız etmişti. Şimdi evden çalıştığım için çok nadir araba kullanıyorum ama deliriyorum her çıktığımda. Allah hepimize kolaylık versin:(
0
perferil
(10.12.21)
sürekli kullanarak alışkanlık kazanacaksın. ilk trafiğe çıktığımda ne işim var burada diyordum. sonra alışılıyor. sen de düzensizliğe alışacaksın.
0
sutlu nescafe
(10.12.21)
dün çağlayan'dan mecidiyeköy'e doğru e-5'ten gidiyorum, daha doğrusu gidemiyorum. berbat trafik var. en sağ şeritteyim, önümdeki araba hareketlendi, ben de hareketlendim, ama solumdaki yarım otobüs zart diye şeridime dalmaya yeltendi, ne sinyal var ne bir şey. silme geçtim, neredeyse kaza olacak, az ilerledim, el frenini çektim, indim arabadan, söför kazağındaki amblemi gösteriyor, polismiş, araba da polis servisi ama ne çakar var, ne bir şey, normal yarım otobüs. 1 ton polisin olduğu, kurallara en uyması gereken gruptaki adamlara laf anlatmaya çalıştım.

demem o ki, istanbul trafiği efendi adama göre değil, efendi adamı da bir süre sonra değiştiriyor zaten.
0
altinci nesil caylak
(10.12.21)
sürekli sinir ve stres olmanıza gerek yok. sakin ve yavaşça sağ şeritten adım adım gideceksiniz. yaya geçecek gibiyse de yol vereceksiniz, kesinlikle aceleniz olmayacak ve gideceğiniz yere 1-2 saat önce çıkacaksınız strese girmeden gideceksiniz bu bir.

ikincisi de kadıköy, karaköy ve benzeri aşırı kalabalık yerlere özellikle akşam, haftasonu gibi saatlerde araba ile zaten gitmeyin. metroya bir iki durak kala aracı bırakın, metroya binin gidin. benim de aracım var, gerçekten öyle yapıyorum çünkü o saatlerde o hengameye girmek gerçekten çok manasız.

üçüncüsü, trafikte sizi sinir eden davranışlar gerçekleştiren 1 hanzoya karşılık 10000 tane sizin gibi normal kendi yolunda şöför var. o hanzoya odaklanıp sürekli delirme tribine girerseniz büyük şehirlerde yaşayamazsınız.
0
roket adam
(10.12.21)
Yanında birine niye ihtiyaç duyuyorsun o kısmı anlamadım? O kişinin sana faydası oluyor mu? Şoförlük tek kişinin yapması gereken bir şey bence, ben yanımda biri olunca daha çok geriliyorum hele ki karışıyorsa falan iyice geriliyorum.

Senin gibi zorunluluğum olmadığı için ben arabayı haftada bir ancak çıkarıyorum ama senin yerinde olsam daha az takmaya, canını sıkan şeyleri daha az görmeye ve maalesef diğer arkadaşların söylediği gibi ayak uydurmaya çalışırdım. Ben de ışıklarda dönüş için beklerken bir anda sıranın en önüne girmeye çalışan taksiye minibüse yol vermiyorum, şerit değiştirecekken önüme kırana korna çalıyorum bağırıp çağırıyorum ama bu şekilde ben yıpranıyorum o yüzden bazen gülümseyerek küfrediyorum yoluma devam ediyorum. Aşağı inip birbirimize girsek ne olacağı belli değil o yüzden ilerlemek en iyisi.
0
chicha_v2
(10.12.21)
@chicha kesinlikle oluyor. Şöyle ki bazen şerit değiştirmeye cesaret edemiyorum, şerit kontrolü konusunda ilk hafta kötüydüm, otobüs vb. gibi büyük araçlar beni inanılmaz geriyordu, arada suv ve sağ taraf konusunda sıkıntı yaşıyorum. Bir sürü konu var bunun gibi ve dışarıdan bakan biri en fazla değişik araba kullanıyor falan der. Acemi gibi görünmüyorum çünkü yanımda sürekli eksiklerimi kapatan biri var.
Tek başıma olduğumda sağ ve sol tarafta araçlar park edilmişse ve yol neredeyse tek arabalık olacak kadar daralmışsa oturup ağlayacağım o durumdayım. Çözemediğim tek konu bu. Arkamda elli araba, önümde geçmeme izin vermeyip o geçti ben de arkasından geçeyim diyen elli araba ve ben. Arkadaki adam beklemek istemiyor. Ben beklemek istemiyorum. Karşıdan gelen beklemek istemiyor. Sonuç kornalar kornalar ve panik.
Önüme kırmalar, makaslar, ışıklardaki anlamsız etkileşimler. Bunlara alışığım zaten. Hiçbirinde problem yok. Problem yukarıdaki sıkışık durumlar ve bazen gerçekten de anlamsız bir hareketlilik. Kimin ne yaptığı belli değil. E-5de belli mesela. Ama kalabalık caddeler bağlantılar vs. yoruyor.
Teşekkür ederim herkese. Bir süre daha tek başıma çıkmayacağım sanırım.
0
🌸pudra
(10.12.21)
İstanbul trafiği bu şekilde evet stresli. Ama yanında biri ile araç sürmek ne olursa olsun stres seviyesini 1 tık arttırıyor. Yanınızdaki kişi istersen dünyanın en sakim ve iyi insanı olsun yine de arabada birinin sizi izlemesi, stres kaynağı.
0
zimbirik
(10.12.21)
1.5 ay istanbul keşmekeşine alışmak için az. yaşadıklarınız normal. daha çok kilometre yapacaksınız gördükleriniz size tecrübe olacak pişeceksiniz yavaş yavaş.
0
argent dawn
(10.12.21)
10 yıldır falan ehliyetim var. Kendi aracım yoktu, aile arabasını kullanıyordum ara sıra. Ama yılda birkaç kez öyle diyeyim. Asla tek başıma çıkamıyordum, yanımda kardeşim oluyordu hep. Dediğin gibi şerit değiştiremiyordum mesela. Geçeyim mi diye kardeşime soruyordum hep, park konusunda sıkıntılıydım (bu hala düzeldi denemez). Sonra evlendim ve bir araç aldık. İlk başlarda birkaç kez eşimle kullandım. Sonra baktım ki bu böyle olmayacak, her zaman yanıma birini bulamam. Acil bir şey olabilir, eşimi doktora götürmem gerekebilir örneğin, bana yol gösteremeyecek durumda olabilir. Bir kez cesaret ettim ve 25 km’lik bir yolu gittim tek başıma. Gerçekten bir kere çıkmaya bakıyormuş. Yanımda biri olmayınca mecbur aynaları daha dikkatli kontrol ettim. Özgüvenim geldi resmen. Sıkışık trafikte dakikalarca da kaldım, 100 km hızla gittiğim de oldu. Park konusunu da çok dar olmayan bir yer de olsa halledebildim, 3 manevra değil 10 manevrayla yaptım belki ama olsun.

Kendinize güvenin ve yalnız başınıza çıkmayı deneyin. Gerçekten zor bir şey olmadığını göreceksiniz.
0
hrvl
(10.12.21)
Size komik gelecek ama anadoluda çok daha kötü araç kullanıyorlar

istanbulun sorunu sıkışıklık alışmak imkansıza yakın boşa trafikte geçen bir hayat

merhaba diyen birisi bile size küfür ediyor gibi geliyor tahamülsüzlük yapıyor trafik
0
basond
(11.12.21)
(2)

doların durumu ve ppk

black mamba
önümüzdeki perşembe ppk toplantısı var. türk lirasındayım. uzun vadede çıkacağı açık doların. en azından 12 liraya falan gelince alayım diyordum ama 13'ün altına inmedi. 15 i geçerse de 20'ye yaklaşır. o yüzden perşembe ne olur? perşembeye kadar dolar alınır mı?
önümüzdeki perşembe ppk toplantısı var. türk lirasındayım. uzun vadede çıkacağı açık doların. en azından 12 liraya falan gelince alayım diyordum ama 13'ün altına inmedi. 15 i geçerse de 20'ye yaklaşır. o yüzden perşembe ne olur? perşembeye kadar dolar alınır mı?
0
black mamba
(10.12.21)
Bir gün önce Fed toplantısı var. Orayı iyi takip etmek lazım. Çıkacak kararlara göre hızlıca aksiyon ahmak lazım.
0
etna
(10.12.21)
Bariz bir politika değişikliği yapmazlarsa kısa vadede de pek düşeceğini sanmıyorum. Etna'nın da belirttiği gibi FED toplantısı ve bugün ABD enflasyon verileri var. Buralardan artmış-artma eğilimli enflasyon ve faiz artırımı-faiz artırımı iması gelirse, faizi sabit bırakmalarının, hatta düşürmelerinin bile kısa vadeli etkisi çok sınırlı olur diye düşünüyorum.

PS: Bu konularda bir uzmanlığım yok.
0
perferil
(10.12.21)
(6)

türkiye yakın tarihi ile ilgili kitaplar

neverlose
merhaba arkadaşlar. her zaman türkiye yakın siyasi tarihine ilgim olmuştur. ama geçenlerde cemal ersever'in anıları adlı kitabı okudum ve çok ilgimi çekti. oradaki isimleri araştırmaya başladım ve gerçekten inanılmaz bağlantılar olduğunu fark ettim. işte bu tarz başka kitapları önermenizi istiyorum.
merhaba arkadaşlar. her zaman türkiye yakın siyasi tarihine ilgim olmuştur. ama geçenlerde cemal ersever'in anıları adlı kitabı okudum ve çok ilgimi çekti. oradaki isimleri araştırmaya başladım ve gerçekten inanılmaz bağlantılar olduğunu fark ettim. işte bu tarz başka kitapları önermenizi istiyorum. illa kontragerilla üzerine olmak üzerine değil. 1945 sonrası tarihlerle ilgili iyi yazılmış ve mümkün olduğunca tarafsız kitapları rica ediyorum.
0
neverlose
(05.12.21)
1960'tan Günümüze Türkiye Tarihi-Yüksel Taşkın
Mete Kaan Kaynar'ın editörlüğünde çıkan: Türkiye'nin 50'li/60'lı/70'li Yılları kitapları var 3 cilt.
0
perferil
(05.12.21)
Cengiz Özakıncı : Türkiye'nin Siyasi İntiharı - Yeni Osmanlı Tuzağı
0
emirleblebikemir
(05.12.21)
Okumadım ama 1945 sonrası birbirleriyle hiç ilgisi yokmuş gibi görünen tanınmış kişilerin aralarındaki bağlantılarını merak ediyorsanız erguvaniler kitabına bakabilirsiniz.
Devamı niteliğindeki kitap ise yalıdakiler'dir.

Ekşideli entriylerde bile bu kitaplar hakkında yeterli bilgi vardır.
0
Erva
(05.12.21)
Mete Kaan Kaynar'ın editörlüğünde çıkan: Türkiye'nin 50'li/60'lı/70'li Yılları +2
0
put it in your appropriate place
(05.12.21)
Soner Yalçın - Reis Gladyo’nun Türk Terikçisi
0
dakota
(06.12.21)
(4)

Dolar ve Euro

spackinq
Neden düştü? Şu an haberleri izleyemiyorum, bir şey mi oldu?
Neden düştü? Şu an haberleri izleyemiyorum, bir şey mi oldu?
0
spackinq
(24.11.21)
sonsuza kadar yükselicek hali yok arada düşücek arada yükselicek ve bir yerde bir süreliğine denge yakalıycak işte, önemli olan ayda veya daha uzun bir periyotta nereden nereye geldiği.
0
semaforo de medianoche
(24.11.21)
sabah saatlerinde yüzde 3 artmıştı, şimdi yüzde 3 düşmüş.
bir merkez bankamız olsaydı döviz bu kadar oynamazdı :)
0
vizivozo
(24.11.21)
BAE'liler Türkiye'de. Onlar 20 milyar dolar civarına bir şeyler alacak filan deniyordu. Onunla bağlantılı olabilir. Kar realizasyonu yapanlar olabilir.
0
perferil
(24.11.21)
iki nedeni var:

1) bae prensi yatırım için burda.
2) dolarını kar için satanlar var şu an. arz/talep muhabbeti.
0
makarnavodka
(24.11.21)
(3)

Endüstri mühendisi yazılım projesinde ne iş yapar?

gezegen olan pluton
Bir endüstri mühendisine yazılım projesinde ne iş verilir?
Bir endüstri mühendisine yazılım projesinde ne iş verilir?
0
gezegen olan pluton
(24.03.19)
simülasyon, organizasyon, algoritmaların oluşturulması vs.
0
dedim dedim de kime dedim
(24.03.19)
süreç analizi ve dizaynı, fonksiyonel tasarım, teknik spec hazırlama, test, kullanıcı dokümanı hazırlama vs
0
perferil
(24.03.19)
Tam olarak bunu yapiyorlar
encrypted-tbn0.gstatic.com

Not: Yazilimciyim
0
acemi
(24.03.19)
(3)

Maaş pazarlığı

üç nokta
Başka bir şirketten aldığınız teklifi artırmanın en iyi yolu nedir? İşi de istediğinizi varsayarak bu konuda başarılı olmuş kişilerin tavsiyelerini bekliyorum.Teşekkür ederim.
Başka bir şirketten aldığınız teklifi artırmanın en iyi yolu nedir? İşi de istediğinizi varsayarak bu konuda başarılı olmuş kişilerin tavsiyelerini bekliyorum.

Teşekkür ederim.
0
üç nokta
(26.02.19)
Şu an çalıştığım yerde alışık olduğum, iyi ilişkilerimin olduğu bir çevrem var. Pozisyonumdan ve maaşımdan memnunum ancak şirketinize geçmemin her iki taraf adına da olumlu olacağından şüphem yok, bu doğrultuda teklif ettiğinizin ücreti bir miktar arttırmanızı talep ediyorum gibi gibi
0
dayl
(26.02.19)
Bizim memlekette pazarlık olayına bakış açısı çok ilginç. Ortadoğulu olmakla alakalı sanırım. Adamlar 5bin verecek de x taktiğiyle 10bin yapacaksınız.

Yine de gönlünüz olsun taktik vereyim. Şuanki aldığınız maaş sorulduğunda biraz arttırarak söyleyin. Min. o maaşı vermek isterler. Ama size "bu rakam bizim düşündüğümüzden fazla" derlerse nolacak? Dönüp dolaşıp doğruculuk kazanıyor. Kabul edeceğiniz min. maaşı söyleyin işte.
0
the coon
(26.02.19)
Ben evlendiğim için daha altına geçinmem zor olacak diye bir alt sınır belirleyip bunun altında kabul etme imkanım yok demiştim. Ama ben kabul edebileceğimi düşündüğüm birkaç yer ile görüşmüştüm, bazıları bu yüzden teklif çıkmadı, teklif verenler istediğimi karşıladılar.
0
perferil
(26.02.19)
(5)

Muhtarlık kurumu neden var?

valarmurgulis
E devletten sonra muhtarlık kurumunun bir görevi kalmadığını düşünüyorum. Ne iş yapıyor muhtarlar? Boş boş durduklarını düşünüyorum.
E devletten sonra muhtarlık kurumunun bir görevi kalmadığını düşünüyorum. Ne iş yapıyor muhtarlar? Boş boş durduklarını düşünüyorum.
0
valarmurgulis
(26.02.19)
Az kaldı. Tüm ülke elektronik tebligata geçince veya bu zorunlu olunca başka işlevleri kalmayacak. Muhtarla benim tek işim gidip tebligat almak.
0
malheiros
(26.02.19)
mahalle mutarlıklarının kaldırılmasından yanayım. hiç bir işleri kalmadı diyebiliriz. ufak tefek tabigat vs. ama köy muhtarlıklarının başka görevleri de var. onların devamlılığı zorunlu.
0
delidir yakalayin
(26.02.19)
Muhtarlık kurumu esasında görünen yüzü ile boş bir kurum ama muhtarlar geçmişten günümüze, günün konjonktürüne göre görev bölgeleri hakkında istihbarat toplayan fişleme yapan bunları devletin ilgili kademelerine raporlayan insanlar olmuştur hep. Misal bu 12 Eylül döneminde de böyleydi bugün de böyle, o dönem gizli kapaklı yapılıyordu şimdi Muhtar Bilgi Sistem/Muhtar İstihbarat Teşkilatı adıaltında yapılıyor, her ay Cumhurbaşkanı ile boşuna mı toplanıyor bu adamlar, böyle bir ortamda muhtarlık kurumunun kaldırılması çok mümkün gözükmüyor.
0
angelus
(26.02.19)
Hah Angelusun dediğini demeye geldiydim.
Diyanet için de bu paraları napıyo diyoruz ya bir de, o da aynı hesap. O işin yurtdışı ayağı daha çok.
0
windows95
(26.02.19)
Mahalleliyi fişletiyorlar, maddi yardımların yapılacağı kişileri seçtirtiyorlar. O tip işlevleri de var:)
0
perferil
(26.02.19)
(3)

Firma isim önerisi

huzuru daimi
Raydolap mutfak dolabı vestiyer vb. Mobilya ürünlerin imalatını yapan firmamıza kurumsal bir kimlik kazandırmak istiyoruz. Bununla alakalı isim önerisinde bulunabilir misiniz ?Sektördeki firmalar için örnekleyecek olursak:LineadecorNaturaldecorSkymobArtella Artevetta
Raydolap mutfak dolabı vestiyer vb. Mobilya ürünlerin imalatını yapan firmamıza kurumsal bir kimlik kazandırmak istiyoruz.

Bununla alakalı isim önerisinde bulunabilir misiniz ?

Sektördeki firmalar için örnekleyecek olursak:
Lineadecor
Naturaldecor
Skymob
Artella
Artevetta
0
huzuru daimi
(20.02.19)
Seçenekler sunsaydiniz keske
0
lost aci soyler
(20.02.19)
Decorail
Furnirail
Railmob
0
faik abi
(21.02.19)
Zeki Alasya Raydolap
0
perferil
(21.02.19)
(1)

Gastronomi kitabı önerisi

sys coyg
Kendimi bildim bileli mutfağa meraklıyım, yemek yapmayı da (özellikle tatlı) severim. Bana gastronomi kitabı önerir misiniz? Teknik pek fazla bilgim yok, ancak yemek tarifi kitabı da istemiyorum. Teşekkür ederim.
Kendimi bildim bileli mutfağa meraklıyım, yemek yapmayı da (özellikle tatlı) severim. Bana gastronomi kitabı önerir misiniz? Teknik pek fazla bilgim yok, ancak yemek tarifi kitabı da istemiyorum. Teşekkür ederim.
0
sys coyg
(09.02.19)
Süt Uyuyunca: Türkiye Peynirleri, Artun Ünsal

Mutfak Sırları, Anthony Bourdain
0
perferil
(09.02.19)
(4)

Is Basvurulari

hikmetkaraman
Merhabalar,Is basvurularini kariyer.net gibi siteler uzerinden mi yapmak daha etkili yoksa sirketlerin sitelerindeki kendi sistemleri/mail uzerinden mi? Kariyer.net'teki ilanlara genelde 2000 basvuru geliyor, o yuzden bir suruncemede kaldim.
Merhabalar,

Is basvurularini kariyer.net gibi siteler uzerinden mi yapmak daha etkili yoksa sirketlerin sitelerindeki kendi sistemleri/mail uzerinden mi?

Kariyer.net'teki ilanlara genelde 2000 basvuru geliyor, o yuzden bir suruncemede kaldim.
0
hikmetkaraman
(05.02.19)
İkisi de
0
deadwampir
(05.02.19)
@deadwampir, ikisi uzerinden de basvuru gondermek abarti sayilmaz mi?
0
🌸hikmetkaraman
(05.02.19)
+Linkedin
0
perferil
(05.02.19)
her şirketin başvuru alma şekli farklıdır hem kariyer hem kendi sitesinden başvuru almaz. kariyerdeki ilanların hepsine bakmıyorlar filtreliyorlar.
gpa şu üstü olsun. yabancı dil olsun vs
0
manivela
(05.02.19)
(6)

Kulaklık Önerisi

mutekebbir
Merhabalar.Kulaklığımı kaybettim. Dün akşam idare etsin diye telefoncudan bir kulaklık aldım (10 TL) ama o kadar kötüydü ki beynim hala ağrıyor. Kaybettiğim kulaklık şu; https://www.apple.com/tr/shop/product/MNHF2TU/A/35-mm-kulakl%C4%B1k-jakl%C4%B1-earpods?fnode=4ee34732593869c9fda7559e8db2c8a3b52a5
Merhabalar.

Kulaklığımı kaybettim.
Dün akşam idare etsin diye telefoncudan bir kulaklık aldım (10 TL) ama o kadar kötüydü ki beynim hala ağrıyor.

Kaybettiğim kulaklık şu; www.apple.com

Fakat 230 TL şu an bir kulaklığa vermek için inanılmaz lüks kaçıyor bana.
Bu yüzden üzerine düşünmem gerekiyor.
Kulaklığın iyi olması önemli ama bu paradan fazla veremem.

Sorum şu;

230 TL hadi 250 TL olsun kullanıp memnun kaldığınız kulaklık modelleri nelerdir?
Daha da ucuzu varsa ne ala.


Teşekkürler.
0
mutekebbir
(05.02.19)
sennheiser -kesin böyle yazılmıyor ama inat ettim bakmıyca- cx300-II modeli
0
kablelvuku
(05.02.19)
urun.n11.com

2 senedir kullanıyorum çooook memnunum xiaomi her şeydir.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(05.02.19)
ben general mobile ve asus un kulaklığını seviyorum. kulak içi oluyorlar ve fiyatları da uygun bence.
0
lata
(05.02.19)
Urbanears Plattan ve Urbanears Kransen
0
perferil
(05.02.19)
heralde kulakiçi sevmiyosun benim gibi. ben de aynısını kullanıyorum. geçen amazon'da indirim vardı 67 tl'ye aldım ve orjinal. yedek olarak duruyor. şu an fiyatı yine uygun sitede. 90 tl. yalnız ben alırken satıcı amazon'du. şimdi başka bi satıcı olmuş.

www.amazon.com.tr
0
spirit crusher
(05.02.19)
Sennheiser cx-300 +1 ama telefon apple ise aynı kulaklığın kumandalı mikrofonlusunu tavsiye ederim.
Sennheiser MM 30i
0
arenas
(05.02.19)
(6)

istenmeyen bölümü 6. seneye uzatmak

steve rogers
şu an içinde bulunduğum durum. ilk 2 sene eğlence , şamata geçip gitti, ilk 2 senedeki derslerin zorluk derecesi 2 ise 3. sınıfta bir anda zorluk derecesi 6’ya yükseldi, neyse dedim 3. sınıfa gelmişken bitireyim. alttan dersler kaldı falan 4. sınıf, 3. sınıftan da zorlaştı derken 1 sene uzattım, şu
şu an içinde bulunduğum durum.
ilk 2 sene eğlence , şamata geçip gitti, ilk 2 senedeki derslerin zorluk derecesi 2 ise 3. sınıfta bir anda zorluk derecesi 6’ya yükseldi, neyse dedim 3. sınıfa gelmişken bitireyim. alttan dersler kaldı falan 4. sınıf, 3. sınıftan da zorlaştı derken 1 sene uzattım, şu an 6. seneye uzatacağım gibi duruyor. bölümü istemediğimi 3. sınıf ortalarında iyice kavramıştım ve 1 sene daha okur gerekirse 2. üni, yüksek kovalarım diyordum ama bitmiyor!
yaz okuluna gidip 3 ders alıp daha da fazla uzatmamayı deneyeceğim ama moralim çok bozuk millet:( okul yüzünden istediğim şehirde yaşayamıyorum, 2. üni hayal oldu zaten:/ var mı benim gibi uzatıp bu ruh halini daha önce yaşayan birileri? varsa eğer tavsiyelerinizi, tecrübelerinizi(iyi/kötü fark etmez) dinlemeye ihtiyacım var. buradan yazmam diyen dm’den yazsın lütfen:/
0
steve rogers
(05.02.19)
Istedigin sehirde yasamana engel oluyorsa birak gitsin. Bir de mezun olunca is bulmana yardimci olacak mi? Yoksa birak gitsin X 2
0
hot potato
(05.02.19)
1 yıl daha okuyup mezun olmak varken 5 yıllık çabanı hiçe sayıp okulu bırakmak yapabileceğin en saçma şey olur herhalde.
0
hayley williams ile evlenecek genc
(05.02.19)
Bölüm ne?
0
efx
(05.02.19)
(git: 1336404) Geçen biri sordu benzerini. Mühendislik okuduğu için ve 2 sene içinde bitirme şansı olduğu için ben dahil çoğu kişi bırakmamasını önerdi.

Ben bırakmak istediğimde 4. senemdi ve 2-3 karışık derslerim vardı. 5te bitmeyeceği kesindi. Bana ailem ve çevrem bırakmamam konusunda öğüt verdiler. Üniversitenin formalite olduğunu, başka bölümde de aynı sorunlar olduğunu söylediler. Ben o yaştan sonra bırakmak ve yeni bir okula başlayıp derslere girmek zor geldiği için bırakmadım aslında.

Şuan oldukça mantıklı bir karar olduğunu görüyorum. Mühendislik yerine sıradan bir bölüm seçseydim iş bulmak ve yükselmek çok zor olurdu sanırım. Gerekirse 6'da değil 7'de bitsin. Eğer iyi bir bölümse bırakmayın.
0
the coon
(05.02.19)
Okulda 4.senemdeyim 1 2 3 sınıfın ilk dönemleri 5 akts hariç tamam 1 2 sınıfın 2.dönemlerinden tan toplam 41 akts dersim eksik bu halde bile umutla ilk günkü aşkla olaya sarıldım bu dönem kendimi yormadan 40 akts verdim diğer dönem çok rahat 45 vermeyi planlıyorum okulun e kadar uzadığı değil bunu farkettikten sonra ne kadar başarılı olduğun önemli insan gerçekten döngüyü bir yerde kırıyor ve okul o noktadan sonra bitiyor.
0
ZetaStar1903
(05.02.19)
Okulu uzatacağım belli olduğunda zaten sevmiyorum bırakayım diye düşünmüştüm ben de. Fakat çalışmaya başladım, bir yandan da okula devam ettim. Çalışırken biraz ısındım işe ve derslere. İyi ki bitirmişim. Özel sektörde çalışacaksanız çoğu iş için diploma hiç önemli değil, ama yine de bir diploma olması iyi oluyor.

Tavsiyem mesleğinizle bağlantılı ve ilginizi çeken bir alanda part-time iş bulabiliyorsanız çalışıp bir yandan da okula devam etmeniz yönünde.
0
perferil
(05.02.19)
(11)

Ayda kaç para kazanıyorsunuz ?

tower34
Mesleğiniz nedir ? Yabancı para cinsinden nasıl para kazanırız ?
Mesleğiniz nedir ? Yabancı para cinsinden nasıl para kazanırız ?
0
tower34
(29.01.19)
Hepinizden çok kazanıyorum. Hem mühendislik/orta düzey yöneticilik yaptığım ssklı normal işim var. Ek olarak da 3 adet yabancı şirkete müşteri hizmetleri danışmanlığı yapıyorum. Maaşımın yüzde 20 fazlası da buradan geliyor.

Bu tarz yabancı menşeli bir iş bulman lazım.
0
valentinov
(29.01.19)
Yazilimciyim. Normal senior maasi aliyorum.
Simdi bi is bagladik, gunde bin tl tokatliycam.
0
acemi
(29.01.19)
turkiye'de benim tanidigim dovizle calisan arkadaslarin hepsi cok uluslu sirketlerde calisiyor ve hepsinin bir ayagi yurtdisinda, devamli gider gelirler.
0
cooperr
(29.01.19)
Bir arkadaşım İnsaat sanayiinde. Karayollarinda yamaclardan yola tas dusmesin diye tel ağ ile örtüleme işi yapıyor. Onlarca elemanin yanısıra Hepinizden cok kazaniyorum diyen muhendis arkadas gibi 8 adet orta duzey yonetici calistiriyor.
Nasil para kazanirim sorusunun cevabina gelince: turkiye'de uretilmeyen ürünü bulacaksın. O ürünü burada üretecek ve ihraç edeceksin. Varsa oyle fikri olan o urunu turkiyede uretebilmek icin gerekirse o ürüne ait yurtdisindaki fabrikayi da ithal edebilir arkadasım. Dm beklerim.
0
hepbiarayisicinde
(29.01.19)
Yukardaki gibi 500tl ayrıca geri ödemeli.
0
Ulufruko
(30.01.19)
Dövizle kazanmak istiyorsan yabancı şirkette çalışman şart.
0
roket adam
(30.01.19)
Son üç ay ortalaması 33bin olmuş
0
zoghurt
(30.01.19)
burada şöyle kazanıyorum, böyle eviriyorum şöyle de çeviririm diyenler '350 liralık doğalgaz faturası' başlğında ağlıyor, çok derin düşünme o yüzden
0
dertli gönüllere giren işte benim zeki müren
(30.01.19)
yabanci para cinsinden para kazanmak icin ya ihracat yapacak ya ihracata aracilik edecek ya da yabanci para cinsindan para veren yerlerde calisacaksiniz.

bu arada burada kazanclarini yazanlari da cok fazla dikkate almayin lutfen.

zira "parayla imanin kimde oldugu belli olmaz".
0
for the record
(30.01.19)
bilişim sektöründe serbest çalışan olup yurtdışı müşteri bulunarak dövizle kazanılabilir. ben maaşlı çalışanım, tl veriyorlar.
0
perferil
(30.01.19)
iyi para kazanan arkadaşlar yazılımcılar hariç. şuraya gelip yorum yazacak zamanı dahi olmayan adamlardır. buralara düşmezler.
0
mikahakkinen
(30.01.19)
(17)

Sabit masraflarınız maaşınızın ne kadarına tekabül ediyor?

roket adam
Yani şöyle, 5000 TL maaşınız olsun, 3000 TL'si kira fatura kredi borcu vs.'ye gidiyorsa, maaşınızın %60'ı sabit masraflara gidiyor demektir, gibi.
Yani şöyle, 5000 TL maaşınız olsun, 3000 TL'si kira fatura kredi borcu vs.'ye gidiyorsa, maaşınızın %60'ı sabit masraflara gidiyor demektir, gibi.
0
roket adam
(08.01.19)
%12,25
0
arabayla 15dk
(08.01.19)
%51'i sabit
0
karjalainen
(08.01.19)
%85
0
mikahakkinen
(08.01.19)
%11
0
kablelvuku
(08.01.19)
%7
Yakinda %50'ye cikacak ama.
0
stavro
(08.01.19)
%22
0
hicbirfikrimyok
(08.01.19)
%13 sabit
0
patos64
(08.01.19)
%25
0
perferil
(08.01.19)
Aydan aya değişiyor da kabaca ortalama %70-75
0
pati
(08.01.19)
işsizim, aldığım nefes masraf...
0
late viper
(08.01.19)
Eşimle birlikte maaşlarımızın %25'i
0
gmzo
(08.01.19)
%30 civarı.
0
auroraaurora
(08.01.19)
%30-40 gibi
0
orpheus
(08.01.19)
%3-4.. kira ödemiyorum.
0
hocam
(08.01.19)
%70-75 arası
0
anily
(08.01.19)
%5'den az, kira yok, bu rakam yaklaşık rakam ama bunun içinde mtv, araç sigortası, benzin, bakım vs. gibi masraflar yok.
0
selam
(08.01.19)
Mutfak masrafı, kira, faturalar, aylık yapılan alış-verişler (giyim vs) yani tüm giderler eşimle gelirimizin %30-35’ ine denk geliyor.
0
yorgunpanda
(08.01.19)
(5)

Devlet faizsiz koşulsuz herkese kredi dağıtsa

alfist
Ticari olmayan vatandaşlar için devlet faizsiz, koşulsuz şartsız, uzun vadeli, maksimum 100 bin liraya kadar kredi dağıtsa, el borcu, banka borcu olan vatandaş bunu ödeyip rahatlasa ekonomiye bunun etkisi ne olur?Tabii ki o parayla ev, arsa, araba alacak, hatta tatile gidecek, hatta lüks tüketim yap
Ticari olmayan vatandaşlar için devlet faizsiz, koşulsuz şartsız, uzun vadeli, maksimum 100 bin liraya kadar kredi dağıtsa, el borcu, banka borcu olan vatandaş bunu ödeyip rahatlasa ekonomiye bunun etkisi ne olur?

Tabii ki o parayla ev, arsa, araba alacak, hatta tatile gidecek, hatta lüks tüketim yapacak milyonlarca insan da var. Yapsınlar, onlar da piyasaya para sokmuş oluyorlar sonuçta.

Fakat tek taksidi bile aksatmaya izin vermeden, koşulsuz şartsız, afsız, indirimsiz ciddiyetle geriye toplayacak bu paraları devlet. Öyle düşünleim.
0
alfist
(07.01.19)
Pek bilgim yok ama enflasyon yükselmez mi iyice?
0
Boris
(07.01.19)
Bir şeyin arzı olursa değeri düşer demi.
0
bos gezenin bos ustasi
(07.01.19)
olmayan parayi harcamanin ekonomiye hicbir zaman katkisi olmaz. 40milyon kisiye verdi desek o parayi, yaklasik 700 milyar $ yapiyor.
1- devletin bu kadar parasi yok
2- o para ile Apple'in butun hisselerini alsa ulkeye daha cok katkisi olur.

(bkz: neden para basip borc odemiyoruz)
0
crucio
(07.01.19)
Devletin hazinesi yıllık %25 zarar etmiş olur o tarz bir durumda. Çok ciddi bir rakam.
0
roket adam
(07.01.19)
"Pek bilgim yok ama enflasyon yükselmez mi iyice?" Evet, ilk etkisi enflasyonun artması olur.

"Bir şeyin arzı olursa değeri düşer demi." Bu paranın diğer kurlara karşı değerini düşürür, ama paranın fiyatı esasen faizle ölçülür. Faizleri de düşürür yani.

"olmayan parayi harcamanin ekonomiye hicbir zaman katkisi olmaz. 40milyon kisiye verdi desek o parayi, yaklasik 700 milyar $ yapiyor.
1- devletin bu kadar parasi yok
2- o para ile Apple'in butun hisselerini alsa ulkeye daha cok katkisi olur."

Bu tamamen yanlış bir yorum. Olmayan parayı harcamak diye bir kavram yok. Devlet para yaratırsa para olmuş olur. Devletin o kadar parası yok da saçma, para yaratılabilen bir şey. Devlet istediği kadar para yaratabilir teorik olarak. Apple'ın hisseleri konusu saçma çünkü onlar dolar ile alınıyor, burada sözkonusu olan TL.

"Devletin hazinesi yıllık %25 zarar etmiş olur o tarz bir durumda. Çok ciddi bir rakam." Bu da yanlış. Hazine maliye politikası kuruluşudur, yani vergi toplama-bütçe, harcamalar. Açık piyasa işlemleri para politikası işidir ve MB veya diğer kamu bankalarıyla yapılabilir. Onun için de kenarda para olmasına gerek yok, para yaratılır.


Genişleyici para politikası anlamına gelir bir nevi. Yani para basmak. Kısa vadede büyümeye ve enflasyona artırıcı, işsizliğe düşürücü etki eder. Zaten benzerini yaptı devlet KGF kredileri ile. 250 milyardan fazla kredi dağıtıldı. Aynı zamanda bankaların rezerv oranları düşürülerek de para yaratılıp, o paraların kredi olarak verilmesi sağlanabilir. Benzer kapıya çıkar hepsi.

Para politikası araçları genelde kısa vadeli sonuçlar için kullanılır. örneğin Amerika 2008 krizinden genişleyici para politikası ile çıktı. Yani para bastı. 80 yılda bastıklarından daha fazla para bastılar 2 yılda. Ama pnların bizdeki gibi enflasyon problemi yok, aynı zamanda paraları bizimki kadar kırılgan değil. Bizim bir de üstüne ciddi dış ticaret açığı problemimiz var, bu yüzden tasarrufun azalması da problem oluyor.

Özetle evet yapılabilir, benzerleri yapılıyor. Bunlar kısa vadede enflasyonu artırır, büyümeyi artırır, işsizliği ve faizi düşürür, fakat orta ve uzun vadede paranın değerinin düşmesini sağlar, işsizlik geri tırmanır, faizler yine artar, enflasyon düşmez. Türkiye'nin kaç yıldır yaptığı da aşağı yukarı benzer işler zaten:)
0
perferil
(07.01.19)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.