oy, ne şirinmiş.

gün içinde evde yalnız kalması sorun olmaz ama akşam gelince oynayın onunla. evde hoşuna gidecek bir kaç minik top olursa oynar. akşam da siz oynatırsınız.

evi pisleyebilir ya da çiçekleriniz varsa zarar verebilir.
bunlar dışında kendisiyle ilgili bir sorun yaşamaz.

yavru kaç aylık?

geçen bir videoda ancak 6 aydan sonra 8 saat yalnız kalabilir diyolardı ama gerçek hayatta bu pek mümkün değil maalesef. bizimkini sahiplendiğimiz gün 3 aylıktı ve ertesi gün bırakıp işe gitmek zorundaydık.

mama dengesini ayarlayamazlar sanıyorum başta. o yüzden gün içinde acıkıp sıkılacaktır. ama zamanla oturur. sokakta kalmasından iyidir.

Bir mama tavsiyesi alabilir miyim? N&d filan bütçelerini etkiler. Proplan iyidir diye düşünebilir miyim?

Ben 3 yıldır proplan kullanıyorum. Veteriner de gayet iyi diyor.

proplan iyi diyebiliriz. yavru kedilerin mamaları özel oluyor.

nd'nin daha iyi olduğunu söylüyorlar ve daha üst markalar da var. bütçenize göre.
ancak ben kedim yavruyken proplan kullandım ve çok sağlıklı büyüdü. yakın zaman önce başına bir iş geldi ve şaşırtıcı şekilde hızlı toparladı. veteriner yavruyken iyi mama kullanmanın bu durumlarda etkisini gösterdiğinden bahsetti.

proplan iyidir, verlilebilir. orta seviye mama diyelim. ama market maması çok zorunlu değilse vermeyin. gündüz uyur genelde tabi bütünü gün dinleneceği için, akşam bir enerji patlamasına hazır olsun :) yine de siz gündüz devireceği, yiyeceği (deterjan vs. gibi) şeyleri açıkta bırakmayın.

yaaa küçük bi aslancık o. ısırın onu.
hiçbir şey olmaz. oyuncak koyun önüne oynar zaten :)

buna benzer bir duyuru daha vardı. ya kusura bakmayın benim bu "kedi evde kalacak yalnız :/" endişesinin boyutlarını aklım almıyor. bakın oyuncak alınır, ikinci bir kedi düşünülür anlarım.
ama türkiye'deyiz ya. norveç falan değil burası. o hayvanın sokakta telef olma ihtimali ayrı, sahiplendirmek istesen başka bir hayvanın yerine sahiplendirmiş olacaksın seninle kalma imkanı varken bu saçma sapan endişen yüzünden.
hangi saçma sapan videoda öyle saçma sapan bir bilgi verilmiş bilmiyorum,6 ay sonrası 8 saati hangi organlarından uydurmuşlar. tamamen saçmalık. böyle böyle insanları kedi sahiplenmekten vazgeçiriyorlar. dayanamıyorum bu kadar gerizekalılığa.

oy çok tatlı. sokakta kalacağına evde kalsın tabii ki. bir şey olmaz.

açık proplan mama alsın.

sizin gibi düşünen binlerce insan var piyasada. şirketler genelde bildiği çevirmenlerle çalışıyor ingilizcede. ayrıca ücretler de çok düşük oluyor.

tercüme bürosunda çalışıyorum.
çoğu ofis deneyim olmayınca çalışmak istemiyor maalesef (biz dahil) çünkü 20 senedir bu işi yapıyorum diyenlerin bile yaptıkları çevirileri görseniz gözünüz kanar. ve günümüzde HERKES "çok iyi" ingilizce bildiği için çok sıkıntı oluyor ingilizce.
protranslate'i biliyorum, iyi firmadır ama sömürürler biraz maalesef.
fiyatlar ing için düşük olsa da iyi tercümanlar haftada 2000 civarı kazanabiliyor (tek ofisten değil tabii).
ayrıca notere siz gidip yeminli tercüman olamıyorsunuz, bi ofisin sizi yönlendirmesi gerekiyor. ona bağlı olarak yemin alabiliyorsunuz ama o yemini farklı ofisler için kullanabiliyorsunuz tabii ki.
bir de iş yaptırıp ödeme yapmayan ya da zorlayan firmalar var iyi araştırmak lazım.

@matilda'ya ek yapayım. Yeminli tercüman olarak çalışacağınız büronun dürüst olması lazım. Misal bazı bürolar sizin haberiniz olmadan kendi yaptıkları çeviriye sizin zaptınızı basıp yolluyor. Orada yanlış çeviriden dolayı hukuki bir sorun olsa direk sizin başınıza patlıyor olay. Sorun çevirmende olmasına rağmen o çeviriyi yapmasanız bile suç sizin üstünüze kalıyor. O açıdan çok dikkatli olmak lazım.

Teşekkür ederim arkadaşlar, bilgiler faydalı oldu.

Ben obsesifim bu konuda.

Gümüş küpem varsa bronz yüzük takmam onu geçtim, küpede mavi taş varsa kırmızı taşlı yüzük de takmam.

mesela tüylü küpem var üstündeki kulağa takılan yeri gümüş rengi, onu bile ciddiye aldığımdan gümüş renkli bir şeyle kombinliyorum.

Ama dediğim gibi benim bu konuda takıntım var. Kabullendim mutluyum :) karıştıran varoştur demem, nasıl kombinlediğine bağlı.

Aa ben :) bazı çantalarda mesela askı ile çantanın birleştiği yerlerde metal parçalar oluyor ya hani, onlar altın renkliyse o zaman bile gümüş takı takmam.
Bir ihtimal çanta veya kemerde altın varsa takılar rose gold olabilir ama kendi içinde takıları farklı renklerle, asla...

Ben hic taki takmiyorum :(

E herhalde. Tek istisnam kolumdaki altın rengi saat. Ona da yapacak bir şey yok çıkartamam saatimi.

aynı durum bende de var. Kemer, çanta, takıda renk farklılığını sevmiyorum. Hoş göründüğünü düşünmüyorum.

bence bu tamamen sizin kişisel tarzınızla alakalı bir durum. yani giyip taktıklarımız bence karakter olarak zaten sizin tarızınıza uyuyorsa, aksesuar kullanmayı kıyafetleri kombinlenmeyi daha çok içerden tasıdıgınız bir duyguyla yaparsanız bence her sey mümkün ve egreti durmaz :)

şöyle insanlar vardır illa ki siz de görmüşsünüzdür kendi çevrenizde ya da sosyal medyada, normalde bunlar asla kombinlenmez dersiniz o insanın o kadar tarzına ait bişeydir ki o parçalar gayet göze hoş görünür.

zaten önemli olan başkaları ne der beğenir mi gibi bi algı üstünden gitmek değil de ben aynaya baktığımda kendim gibi olabilmiş miyim sorusuna cevap verebilmek :)

ben normalde cok karıştırmıyorum zira altın rengi dısında herhangi bir renkte takı kullanmıyorum. bazıları karıstırır güzel durur, bazıları karıstırmaz hiç ama yine de kötü görünür.

sizin yorumunuzdan anladıgım kadarıyla siz karıstırırsanız mutlu olmayacaksınız, dolayısı ile muhtemelen üstünüzde tasırken de mutlu olmayacagınız için kendinizi iyi hissetmeyeceğiniz için etrafa da bu enerjiyi yayıyor olacaksınız.

benim eşim geçen özelde muayene oldu, aldı sgk katkısını da.

35 lira filan katkı yapıyor şaşırma sonra :)

merhaba,
öncelikle tebrik ederim. çok güzel bi karar.
kedinin (eğer o kadar yaşarsa) ortalama 15-20 yıl sizinle beraber olacağını ve onu asla bırakmamanız gerektiğini bilerek bu kararı almış olmanızı diledikten sonra 5 + 1 yıllık kedi bakma deneyimimle elimden geldiğince sorularınızı cevaplayayım.

1- Bu kedi denen canlıların her birinin ayrı karakteri oluyor. O yüzden dişiler daha oyuncu, erkekler sakin vs diyemem. Şunu diyebilirim: Erkek kediler kızgınlık döneminde inanılmaz ağır bir koku bırakıyor. Kediyi kısırlaştırın lütfen her halükarda. Zaten ev/bahçe karışık yaşayacakmış. Özellikle dişi olursa bir sürü yavru olabilir ve çok zorlanabilirsiniz. Ayrıca kedilerin kızgınlık dönemi cidden zor.
2- Ben tek kedi tercih ediyorum ama 2 kedi alırsanız çok iyi arkadaş da olabilirler, birbirlerinden nefret edip sürekli kavga da edebilirler. Birbirleriyle iyi anlaşırlarsa onların ayrı bir hayatları olur ve sizinle çok da vakit geçirmezler.
2 dişi, 2 erkek vs gibi bir şey diyemeyeceğim ama lütfen ikisini de kısırlaştırın böyle bir durumda.
Evdeki eşyalardan %100 uzak tutmanızın ne yazık ki hiçbir yolu yok. Benim kedim koltukların kendilerini değil altını tırmalıyor. Tırmalama tahtası hiçbir işe yaramıyor maalesef. Düzenli olarak tırnaklarını da kesiyorum. Elektro gitarın tellerine dadanmamasını istiyorsanız onu kedinin girmeyeceği ayrı bir odaya koyabilirsiniz. Ben kediyi yatak odasına almıyorum mesela. Çünkü devirebileceği çok fazla şey var ve kendisi bir tül katili olduğu için bari onlar sağlam kalsın dedim. Salondakilerin hali içler acısı çünkü.
Tüy dökümü ve kokuyu minimuma indirmek için evet kaliteli mama ve kum. Tavuklu mamalar daha çok tüy döktürüyor. Ben hiç vermiyorum. Kum olarak ever clean öneririm. 2 kedi olacaksa, bu kumun birden fazla kedi için olan versiyonu da var ve düzenli temizlediğinizde cidden koku olmuyor. Ayrıca kapalı ve filtreli bir kum kabı da kokuyu önlemek açısından iyi olur. Kedilerin tabii kendilerine özgü bir kokuları varmış ama benim burnum çok az koku alır, ben o kokuyu hiç almadım. Yalnız iyi beslenen ve sağlıklı bir kedinin insanı rahatsız edecek bir kokuya neden olacağını sanmıyorum. Tabii kızgınlık döneminde bıraktığı kokuyu saymazsak.
İkinci el alınan eşyalardan önceki kedinin kokusu rahatsız edebilir de etmeyebilir de. Bu kedilerin huyları dediğim gibi binbir türlü. Neye tiklenecekleri hiç belli olmuyor.

Dişi mi erkek mi olsun olayını biz de sormuştuk.
www.eksiduyuru.com
Erkekten cekiniyorduk huy huy değişir, ne çıkarsa bahtiniza dediler Erkek denk geldi, onu sahiplendik.

www.eksiduyuru.com

İki kedi olayını bilemiyorum maalesef ama herkes iki kedi daha iyidir diyor.

Bence almişken eşyaları sıfır alın zaten bir kere alınacak şeyler ve çok pahalı değiller.

Valla kediyi alayım da gitarima elleşmesin diye garanti beklemek imkansız maalesef. Kimi kedi hayirdan anlar kimisi anlamaz. Kimisinin ilgisini çekmez. Bu şans işi. Kovucu spreyler, yüzüne uflemeler, su sikmalar vs denenebilir ama kimse kesin sonuç garantisi yok.

Kedi size siz kediye alışacaksiniz ve orta yolu bulacaksınız. Bizde mesela koltuklar sağlam ama perdeler delik deşik. Umrumda mı? Değil.

Kaliteli mama evet. Biz balıklı mama faydasını gördük. Bir de sabah akşam taramak gerek tüy gelmeyene kadar. Furminator alabilirsiniz haftalık kullanmak icin.

Kum için de kapalı tuvaletin kapısını duvara gelecek şekilde koyup önüne delikli paspaslardan alabilirsiniz. Bu da yüzde yüz onlemiyor ama, dağılıyor yine de sağa sola.

Bir de kızınız da çok üzerine düşüp bunaltmasin hayvanı, yazıktır. Havalar da sıcak, genelde keyifsiz bu ara kediler.

dişiler erkeklere oranla daha uysal ve sakin olurlar ve en önemlisi erkeklergibi bölge ve liderlik mücadelesi yapmazlar. iki ameliyatlı yaşıt dişi ikisine eşit davranırsanız gayet iyi geçinirler (kardeş olurlarsa daha iyi). yavru olurlarsa alışmakta zorlanmazlar ama sık sık ilgilenip sosyalleşmeniz lazım. bir de yavru oldukları için akşamları iyice bir yorup uyumalarını sağlayın.
eşyalar için; ben kap diktirdim. hem eşyalarım kirlenmiyor hem de tırnaktan korunmuş oluyor. yalnız bir fırça almanızı öneririm. nisan-mayıs ve ekim-kasım aylarında çok işinize yarayacak.
ikinci el eşyalarda başka bir kedinin kokusu varsa erkekleri rahatsız eder ama dişiler o kadar sorun çıkarmaz.
bir de bahçeyi iyi bir kontrol etmeniz lazım. bunlar atletik hayvanlar olduğu için bahçedeki ağaç ya da çitteki ufak bir aralıktan bile çıkabilirler.

2 kedi çok iyi olur, özellikle evde yalnız kalacağı saatler olacaksa arkadaşa ihtiyacı var. Özellikle kardeş olurlarsa harika olur ve ikisi de sizinle oynar bunda hiç sıkıntı olmaz. Erkek - dişi mevzusu da eğer kısırlaştıracaksam mutlaka dişi kedi alırım çünkü erkek kedilerde kısırlaştırma sonrası sıkıntılar olabiliyor. Dişi kedilerin ameliyatı zor ama sonraki hayatında hiçbir sıkıntı yaşamıyor. Bi de lütfen kediye sadece kuru mama vermeyin, arada konserve, haşlama vs verin ki içi kurumasın hayvanın! Hem de mutlu olsun.

sosyal bir aktivite hediyesi bence güzel olurdu, bir konser bir tiyatro oyunu birlikte yapabilecekleri bir sosyal aktivite. ama su anda corona nedeniyle duruma emin olamadim.

ben olsam güzel bir akşam yemeğine gönderirdim onları lüks bir yere. tabii ki maddi durumları iyidir ama bazen yaşlılar üşeniyorlar böyle şeylere.

Nereden kaptiginizi az cok tahmin edebiliyorsaniz, belirtiler kac gun sonra basladi?
Bizim is yerinden birisi de pozitif cikti. Gecen carsamba o maskesiz, ben maskeli bir sekilde, acik havada, 2.5 metre mesafeden 2 dakika konustuk. Dun hastaneye gittim, belirti olmadigi icin test yapmadilar. Esimi annesine gonderdim. 5 gun gecti, belirti gostermeyi bekliyorum.

gecmis olsun oncelikle

1- nasil ve nereden kaptigina dair suphen var mi?
2- surecin en basindan beri bir cok kisinin dikkat ettigi alisverislerini yikamak, vs gibi seylere dikkat tmis miydiniz?
3- bir anda mi ateslendin? yoksa yavas yavas hastalik geliyorum dedi mi?

inan hiç tahmin edemiyorum çünkü 1 aydan beri sadece 3 kişi ile takılıyorum ki sadece yürüyoruz, belirtiler dün akşam başladı. aynen abi, ailem ne olacak pek, dedim doktora en azından test yapın, belirti göstermeden yapamayız dediler.

çok geçmiş olsun.

1.maske takıyor muydun? hijyen falan? neler dikkat ediyordun/etmiyordun?
2.hangi hastaneye gittin ilk?
3.testi sen mi istedin? kim önerdi?
4.direkt tomografi mi çekildi önce başka bişeye baktılar mı?
5.ailen test yaptırdı mı?

tat-koku kaybı yok mu hiç?

@exlibris 1- yok kankacım zaten 1 hazirandan beri 3 kısı ıle takılıom birisi kardeşim sadece yuruyoz. ondan oncede 16 marttan 1 hazırana kadar istanbulda kapı önüne bile adım atmadım.
2- yok yıkamıyordum paketli ürünleri açıp hemen atıyordum pakedini
3- 2 öncesine kadar bıseyım yoktu 2 gündür sadece içimde ateş var bu arada :)

@jımjım
1- uyurken bile takıyordum desem yeridir :) pantolon ceplerimde bile dezenfektan taşıyorum :)
2- devlet hastanesine gittim
3-ateş 38 i geçince ben kıllandım gittim doktor yapıştırdı tomografiyi
4-kan aldılar, tomografi çektiler, ekg çektiler
5- yok yaptırmadı ne zaman belirti olursa o zaman yapıolarmıs zaten

@bruce yok be bankacım turp gıbıyım valla :)

pcr testi yapmadı mı doktor? sadece tomografi mi çekildin?

Eğer testleri direk böyle yapıyorlarsa vaka sayısın az çıkması normal. Tomografi sonucunu official test verisi olarak göstermiyorlar çünkü.

boğaz iltihabın var mıydı

yaa peki market alışverişleri?
dış dünyayla temas nasıldı?
yani maske okey de hijyen?

aklım almıyor :(
tekrar geçmiş olsun hemen atlatırsın inşallah.

@hayaletimsi pim yüzde yüz sonuc vermiyormuş, negatif çıkan biri ıkıncı testte pozitif olabılıyomus, bu ara bu teorileri bi kenara bırakın derim.

arkadaşlar yaş otuz hayatımda diş tedavilerim hariç doktora 5. gelişim kronik hastalığı bırakın normal hastalığım bile yok :) sadece tek belirti ateş başka hiç bi belirti yok tu :=)

Geçmiş olsun. Çevrenizde, görüştüğünüz kişilerde hasta olan yok mu henüz? Birde hastanede durumlar nasıl? Rahat mısınız?

@goodmornıng

dediğim ailem hariç zaten 2 -3 kısı ıle görüşmüştüm onlarıda aradım dikkat edın kendinize diye. rahatım acayip yerinde küçük bı şehirde oldugum icin burada kı devlet hastanesi , istanbulda ki orta sınıf özel hastaneye bedel ( personelden bahsedıorum yaklaşım ilgi vs ) odalar 4 yıldızlı hotel ayarında.

corona olup nasil sakin kaliyorsun?
1 hafta sonra olcem sorulari alayim:)

baldur, napayım hocam ? yakınmanın bi çaresi var da ben mi biliom :)

Hastaneler boş olduğu için yatış verdiler büyük ihtimal. Ben mart ayında pozitif çıktım ikinci negatifi alana kadar toplam 30 gün falan evde kaldım, hafif geçirmiştim. Akşamları koşuyorum ciğerlerde sıkıntı yok. Sende hafif atlatıyorsun. Muhtemelen hasar kalmayacak moralini yüksek tut.

Gecmis olsun, benim sorum yok. Bizi haberdar et, iyi misin nasilsin diye. Merakta birakma:) Tez zamanda acil sifa diliyorum

çok geçmiş olsun. inşallah ben olursam ben de böyle olurum.
benim sorum şey, madem iyisiniz sadece tek belirti ateş, niye 5 gün hastanede kalıyorsunuz ki?

ben cevap vereyim son soruya. genç hastalarda akciğer hasarı ciddi olmasa bile kalp kasındaki reseptörü de etkileyebiliyor bu virüs.
o yüzden gözlem altında tutmak faydalı, hani öksürmez ama ekgde bir belirti görürsün yoğun bakıma sokarsırn.

evde yatacağına burda yat dediler :)

Merak eden arkadaslara :)

dün yapılan sürüntü testim negatif çıktı, bugün birtanem daha yaptılar

ben taktırdım. 2 yıldır sorunsuz kullanıyorum. arada silikon burun pedlerini değiştirmelerini rica ediyorum hiç ikiletmiyorlar.

cam için reçeten varsa takıyolar sorun olmuyor

ben taktırmıştım. taktılar, senelerdir kullanıyorum valla çizik bile yok. eşim de geçen 2. gözlüğünü aldı oradan çok memnun.

ben bıyık aldırmak için gitmezdim. soğuk ağda bantları var 2 dk da alınıyor.

Maske zaten karşı tarafa bulaştırmamak için takılan bir şey değil mi? Kuafördeki çalışan maskesini nizami bir şey taktığı sürece büyük sorun olmaz bence. İçiniz rahat değilse risk almayın ama yine de.

cımbızla kendiniz alın madem bu kadar hassassınız. çok basit iş

İple evde kendinizde halledebilirsiniz. 5 dakika yerine belki 20 dakika uğraşırsınız ama risk almazsınız.

2 tarafta maskesini düzgün takmazsa maske özelliğini kaybediyor diye biliyorum ben ama yine de siz bilirsiniz.

caddebostan sahil tarafında migrosun oralara biz geçen hafta kamp sandalyesi koyup oturduk gece 2.30'a kadar. migrosun otoparkı 22.00'ye kadar açık, 25 tl mi ne alışveriş yapana da 3 saat otopark ücretsiz. biz beltur'a gitmedik ama önünde turladık güzeldi. migrosta tanesi 55 tl ye kamp sandalyesi satıyorlar. masa da vardı. biz bira ve kola içtik ama etrafta çay satan yerler vardır mutlaka. çok keyifli oluyor.

Belturlar standart dinlenme tesisi/kantin ayarında şeyler yapıyor, fiyatları da saçma değildi diye hatırlıyorum.

Çayınızı kahvenizi termosa doldurup sahilde oturun, o daha keyifli. Ama hafta sonları yine tıklım tıklım dolu oluyormuş, pandemi falan yok galiba oralarda.

Sallama çay+sıcak termos. Çocuk parkına yakın olan yerlerde aileler daha çok oluyor. Daha fazla gürültü demek yani. Ama genel olarak iyi yine de. Çomar gelmez pek. Bostancı, Maltepe sahilleri için söylüyorum.

Cizilmeyen cam yok. Bakimini iyi yapmak lazim.

Hoya, zeiss, rodenstock bilindik markalardir.

Cizilmeyen cam yok +1
Atasun'da en ustun bi alti olan bi cam cesidi var 280 tlydi ondan aldik biz, 70 tl ye mavi isik filtresi kaplattik bir de 30 tlye 1 sene boyunca her turlu darbeye karsi garanti yaptirdik. Hicbir sey olmasa bile seneye garantinin dolmasina birkac gun kala cami ucretsiz degistirebilecegiz. Mavi isik filtresinden sonra esim tvnin renklerinin daha canli gorundugunu soyluyor

hesap özetini öderim.

param varsa hepsini oderim

ayda bir kart limitinden ne kadar kalmış hesaplayıp tüm borcu kapatıyorum.

kredi kartını az kullanan bir insan olduğum için genelde ne kadar borç varsa maaş yatınca öderim hepsini.

Hesap kesildikten sonra yaptığınız her harcama bir sonraki hesap özetine işlenir ve hesap kesildiği günden sonra bir diğer hesap kesimine kadar üstüne yatırdığınız tüm meblağ ekstra para olarak kartınıza yatıyor ve borç Ödemiş sayılmıyorsunuz. Sadece o miktar kadar kartınızın limitini arttırmış oluyorsunuz. Hesap kesiminden önce pata yatırıp borcu kapatmak diye bir şey yok.

Diye biliyorum ben.

@not sure if serious

öyle bir şey yok. Nakit parayı götürüp kredi kartının tüm borcunu kapatabilirsin. 10 aylık taksitin birincisinde bile olsan..

ben hesap özeti ne geliyorsa onu ödüyorum. Zaten hesap kesim tarihine göre kullanıyorum. öncesi ve sonrası zaten birbirinden ayrılıyor.

hesap özetini beklemeden ne harcama yaptıysam ödüyorum. hatta genelde hesap özetim 0 tl olarak gelir.

tüm borcu

Kredi kartıyla alışveriş yapılınca o ay yaptıkların hesap özetine yansır ve hesap özetini ödersin.

taksitler diğer aylara aittir ve günü geldikçe ilgili ayın hesap özetine yansır. yukarda tüm borcu ödüyorum diyenler o gelmemiş taksitleri de mi ödüyorlar. ne gerek var.

hesap özetinin tamamını ödüyorum

Neredeyse bütün alışverişlerimi kredi kartıyla yapıyorum ve hep tamamını öderim.

henuz ekstreye yansimamis borcu odedikten sonra kredi kartiyla odemeyi ileri atmanin ne manasi kaldi ki? tabi ki hesap ozetinde ne varsa onu oderim. beklesin banka 1 ay isi ne.

yani 1 ay sonra ödemek varken neden erkenden yatırayım? erkenden yatırmakla hesap kesilince yatırmak arasında "limit artışı" dışında bir fark yok. Evet şimdi yatırsan ekstre kesilince o parayı düşüp ekstre oluşturacak, ama madem öyle neden peşin cash parayla veya banka kartıyla tek çekim almadım?

kafam rahat olsun diyorsan tümünü kapatabilirsin tabii.

asgari ödeme 500 se 750 öderim. daha doğrusu şöyle kredi kartım için aylık ayırdığım maksimum ödeme miktarı 800. asgari ödeme 805 olsa, 805 öderim.

neden herkes borcunun tümünü ödüyor?

ben ekstre'ye göre ödüyorum.
kredi kartım ile maaş hesabım farklı bankalar olduğu için genelde düz ödüyorum. 778 lira ise 800 gibi. bazen daha fazla yuvarladığım da oluyor. erken ödemenin faydası var mı (zaten ödenecek bu borç, param varken ödeyeyim borçlu kalmayım demek dışında)

Hepsini ödüyorum. Sonuçta bugün olmasa yarın yine ödeyeceğim.

hepsini. yoksa gerçekten mecbur değilsem kullanmam.

Fakirim anca asgarisini ödüyorum. Paran varsa hepsini öde geç.

Çakmak testi ne bilmiyorum ama biz iş yerinde bundan kullanıyoruz. Bence güzel en azından kulağımı acıtmıyor.

www.hepsiburada.com

www.trendyol.com

tavsiye ederim.

Sorunsuz alışveriş yaptım ben.

ben trendyol üzerinden tişört aldım defacto'dan. perşembe aldım, kargo bugün ulaştı ama daha denemedim yani olmazsa iade/değişimde sıkıntı yaşar mıyım konusunda bi bilgim yok.

2 kere yaptım bir sorun yaşamadım kargoda. ama iade etmedim hiç.

Çok alışveriş yaptım. Ürünler mng ile geldi iadede sorun yaşamadım.

ev sahibi ise attıramazsınız.
çözümünü yazmak isterdim ama silivri soğuktur.

çözümü kendi gibi çirkef birini bulmak. tüm site toplanıp adamı şikayet edelim diye plan yaparsınız, uygulama aşamasında bir bakarsınız sadece siz varsınız, diğerleri vazgeçmiş.

Huzuru bozmadan şikayetçi olabilirsiniz ama kim olduğunuz ortaya çıkar, kat mülkiyeti kanununa göre evi de satılabilir ama kimbilir neee zaman.

Kabahatler kanunu madde 36 ya göre başkalarını rahatsız etmenin para cezası var 154 lira belki bu yıl 200 lira olmuştur. Bunu bilen uygulayan var mı derseniz, yok.. Bu yıl benzer şekilde kaç kişi komşusu tarafından öldürüldü. O cezalar uygulansaydı, bu insanlar hayatta olurdu.

Müstakil evmiş bir de. Ya üstünüzde otursaydı?

Şimdilik ne yapılır bilmiyorum da mümkün mertebe kanıt toplayın, aranizin iyi olduğu en az birini de ikna edin sitede ikamet eden bir durum olduğunda şikayetçi vs olunduğunda şahit olması için.

Sonra da biraz daha büyük bir mevzu olması için bekleyin. Yazdığınız şeyler edeben hoş değil ama bir işlem yapmazlar muhtemelen bir şikayet durumunda, ki yapmamışlar.

Banacevaplazim guzel demis. Sikayetmis, hukukmus bunlar icin sovalyeler zamanina gutmeniz lazim. Yapabiliyorsaniz tek yol anladigi dilden konusmak. Bi de bakmissin kuzu gibi olmus, her gectiginde kafasini camdan cikarip saygilar efendim diye selam veriyor.

merhaba

www.mfa.bg

site eğer buysa üstte en sağda en yazıyor ona tıklayınca ingilizce olur. ya da sizde oluyor mu bilmiyorum da ben google chrome'dan giriş yapıyorum, google translate için otomatik çevirme seçeneği çıkıyor

Merhaba, hayir site asagidaki linkte

www.consulatebg.eu

şöyle bir şey buldum. buraya göre edirne'den pasaport yenilemek mümkün.

www.eagvs.com

www.consulatebg.eu
buradan google translate ile ek bilgi alınabilir belki.

www.mfa.bg
burada pek bir şey yok ama telefon var. 02842140617. e-services sayfası vermişler ama açılmıyor e-services.mfa.bg

interrail türkiye grubuna da sorulabilir.

Annem de aldirdi. Sorun yok.

Kanser stresi çekmektense aldırsın kurtulsun. Mis.

Rahim alındıktan sonra rahim kanseri riski olmuyor da benim gözlemlediğim rahim alındıktan sonra ortaya çıkan fiziksel ve ruhsal etkileri ameliyattan daha yorucu. Özellikle anneniz şu an menopoza girmemişse. Çok geçmiş olsun.

Benim annemde miyom (ameliyattan sonra kanserli hücre olduğu anlaşıldı patolojide), teyzemde rahim kanseri vardı ve ikisi de aldırdılar. Doktor ikisinde de tüm kanserli hücreleri aldığını ve radyoloji veya kemoterapiye ihtiyaç olmadığını söyledi, kontrollerine gidiyorlar çok şükür bir şey yok.

Ameliyattan sonra ağrı çok oluyor, zor bi ameliyat, çok geçmiş olsun.

zor olsa da şart. halama seneler önce doktor aynı şeyi söylemiş. ameliyat ol demiş. olmadı. doktorun bunu söylemesinden 12 sene sonra (uzun sürdü evet kansere çevirmesi ama çevirdi nihayetinde) kanser oldu ve kansere yakalandığını öğrenmemiz ve kaybetmemiz arasında 1 ay bile yok. çok acı çekti.
ayrıca risk de olmaz rahim kanseriyle ilgili. çok geçmiş olsun.

Bir arkadasimin anneannesi 3 kalp krizi gecirmis, 85 yasinda bir bünye ve Corona'yi atlatti.

65 yaş üstünün corona'dan ölüm orani %10-15 aralığında zaten. Her 65 yaş üstü vefat etmiyor ki. Dolayisiyla benim de birebir tanidigim değil ama çevremdeki insanlardan duyduğum 2-3 kişi var iyileşen.

eski komşum, bir teyze vardı yoğun bakıma aldılar ama atlattı çok şükür.

70, E
Şeker ve astım hastası
İyileşti.
Ama 10-15 gün kendinden habersiz şekilde yattı hastanede, ağır geçirdi yani.

var. 2 kişi. biri sigara içen. diğeri içmeyen. sigara içmeyen 5 günde taburcu oldu. sigara içen 14 günde.

var, kuzenimin kayınpederi 65 yaşında. entübe şekilde 18 gün yoğun bakımda kaldı. iyileşti, taburcu oldu.
şu an bildiğim kadarıyla bayağı iyi.

will and grace
friends
modern family
seinfeld
the big bang theory

two and a half man

the big bang theory

friends

That '70s Show

modern family

big bang theory

friends izlemeden ölme.

scrubs

Eski dizileri severseniz Cheers

brooklyn nine nine

brooklyn 99 <3

Californication

It's Always Sunny in Philadelphia
The Office

the big bang theory +1

married with children

seinfeld

seinfeld izlemeyeni dövüyorum, izlemedi iseniz haber verin dövmeye geliyorum.

Fiyatını bilemiyorum ama telefonla sorarsanız bilgi veriyorlar.

Aşağı yukarı 20 kg için Fransa-Çekya arası 100€ verdik diye hatırlıyorum. Fikir versin diye yazdım. Sitelerde hesap araçları vardır belki.

ben almanya'dan 5,6 kg paketi 38 euro'ya gönderdim. heralde 150 euro filandır.

edit: firma dhl'di bu arada.

bilgisayarla ne yapacağınıza göre bu fiyata almanız gereken mantıklı cihaz değişir. neler yapacaksınız?

eksisozluk.com

bence alınmaz.

monster markası hakkında bilgi için şunu okumanı tavsiye ederim.

eksisozluk.com

monster ile ilgili güzel bir şey okumadım hiç.
casper excalibur g770 kullanıyorum, çok memnunum ama onu da gömenler var.

her marka için, her servis için sayısız kötü yorum bulursunuz.
monster uygun olduğu için tercih ediliyor.
facebook sayfalarına bakabilirsiniz. orada da kötü yorum var. ama şunu da unutmamak lazım. insan kötü bir şey başına gelince yazar. durup dururken çok iyi diye yazılmaz.
benin şuan bi arkadaşım 3 senedir monster kullanıyor bir yamuğunu görmedim.

monsterda kronik sıkıntılı olan seriler var galiba onlara bakmak lazım.

monster ucuz diye tercih ediliyor. zaten lenovo,dell,msi,asus fiyatında olsa kimse almaz. bunu da unutmayın.

ben monsterı almam, ön yargım, fetişim var asuscuyum. ama sorunsuz kullananların olduğunu da gözden kaçırmayın.

mesela matilda casperdan memnunmuş. ama o fiyatlara çıkıldığı zaman ben asus,dell,lenovo alınması taraftarıyım.

edit: ekimde aldığım 10klık asus laptopda ölü piksel var bir adet. göze batmıyor. servisle de uğraşmak istemiyorum. 1 adet pikselin garantiye girip girmediği hakkında tartışmalar var zaten.

valla ben maskemi takıp her yere gidiyorum. daha avm'ye gitmedim ama ihtiyaç duymadığım için gitmedim. çünkü bildiğim kadarıyla elbise denemek vs yasak. ben de trendyola sardım o yüzden.
ama maskenizi takın, sosyal mesafenizi koruyun. elinizi yüzünüze sürmeyin ve hayatınızın tadını çıkarın. çünkü korona ne zaman hayatımızdan gidecek bilmiyoruz, sürekli evde kalmak da psikolojinizi bozar. eğer fırsat varsa zorlu gibi, kanyon gibi açık alanı bol bir avm ye giderseniz içiniz daha çok rahat eder. açık alanda virüsün yayılma ihtimali çok düşük. sanırım 638'de 1 gibi bir oranı vardı.

"akıllıca" değil. orada halledilmesi gereken bişey olmadıkça gitmiyorum. yaşamak için çok ta gerekli olmayan bir aktivite olarak avm'de kahve + yemek aylardır evde oturmanın karşılığını sıfırlayabilir.

Dikkat ettiğiniz sürece bir sıkıntı olacağını sanmıyorum. Belki yemek yenmeyebilir sadece.

ben gittim, çıktıktan sonra üzerime dezenfektan döküp yakasım geldi. kimse dikkat etmiyor. mecbur kalmadıkça avm'ye gitmeyi tavsiye etmiyorum.

ben mecbur kalmadıkça gitmem.

ben 10 gün önce bakırköy capacity ve carousel'e gittim.

decathlon'un olduğu avm yeteri kadar boş ve güvenliydi. hiç rahatsız olmadım.
diğeri daha kalabalıktı, kalabalıktan biraz rahatsız oldum ama çok problem değildi. işim önemli olmadıkça oraya tekrar gitmem. decathlon'lu olana giderim.

starbucks'a görevli dikmişlerdi. kapıda da kuyruk vardı. belli bir orana göre müşteri alıyorlardı. hatta ben gördüğüm sırada kapasite olduğu için sadece al-götür satıyorlardı. bazı kahveciler boştu.

eğlence olsun zaman geçirsin diye gidilmez ama işiniz varsa ya da artık illa birini görmek/bi yere gitmek istiyorsanız kalabalık olmayan birine gidilebilir.

netten kızıma aldığım ayakkabı gelmediği için gitmek zorunda kaldım. açık hava avm olanını tercih ettim. (antalya erasta) gitmişken de kendime birkaç tişört aldım. bunun dışında gitmedim, zaruri bir şey olmazsa gitmeyi de düşünmüyorum.

avm'ler önlem almış gibi olsa da insanlar yamyam gibi, bu kadar zaman evden çıkmadıysan, dışarıda insanların tedbirli olduğunu falan zannedeceksin ama gördüklerin şoka uğratacak seni, bırak kahveyi-yemeği alacağın bir şey varsa alıp koşarak kaçacaksın, olan psikolojine olacak. bence temiz havada yürüyüş yapın daha iyi.

ha çok ukde kaldı diyorsan tedbirlerini alıp alacağın şeyleri oyalanmadan al. gel eve duşunu al, kahveni yap balkonda iç mis gibi.

Evden sıkılıp yine kapalı alana gitmek yerine, parka, sahile filan gitseniz, içiniz çok daha rahat olur. Ben de Decathlon'a gitmem gerektiği için bir kez avm'ye gittim ve bir arkadaşın daha dediği gibi çıktıktan sonra üzerime baştan aşağı dezenfektan dökesim geldi.

2 defa gidip saatlerce takıldım. Yemek de yedim, alışveriş de yaptım. Yeme içme mekanları popüler açık alanlardan (sahil vb.) daha güvenli bence. İn cin top oynuyor Cumartesi ve Pazar gecesi bile. Tek sorun klimalar çalışmadığı için özellikle mağaza içlerinin çok sıcak olması.

benzin icin 750 desek

misafirhane icin 500

tekne turu icin 250

oren yeri girisi 100

plajda sezlong falan 1 haftalik 400

yeme icme 10 gunluk 1000 desek.

en az 3000-3500 gibi...

cairo nun hesabına katılıyorum ama yeme içme 2000 civarı tutar.

masraflar için bir şey söyleyemeceğim ama kelebekler vadisi bir balon. eğer varsa planlarında hiç tavsiye bile etmem. bir de evet yeme içme hayli pahalı o taraflarda 2000 civarı +1

yeme içme o bölgede çok pahalı, özellikle göcek. yemekler avrupa gibi, bir öğün 15 euro ve üzeri.

çadırda kalırsan bin tlye çıkarsın.

Eve kimse gelmiyor, ben de kimsenin evine gitmiyorum. Sadece açık havada buluşuyorum insanlarla. Market dışında kapalı alana girmiyorum. Sık el yıkama, dışarıdayken elleri dezenfekte etme gibi şeylere eskisi gibi devam ediyorum.

kesinlikle hayir. herhangi bir degisiklik yok genel olarak.

marketten aldığım eşyaları bekletirdim 24 saat, sadece onda gevşeme var. 1 saat sonra kullanmaya başlıyorum.

Normale cok yakinim. Saldim artik. Maskemi takiyorum her yere gidiyorum.

arkadaşlarla bir araya geliyoruz.
dışarıda yemek yiyorum. açık alan arıyoruz tabi.
maske hariç büyük oranda normale döndüm.

Yakin cevremle görüşmeye başladım. Kapalı ortamlara girmiyorum ama açık havalarda yemek yiyorum.

maske mesafe uyarak normale döndüm.

Hiç ara vermemiştim ki. Artık dışarıda falan da buluşabiliyoruz güzel oldu.

Maske + mesafe devam.

maskemi takıyor ve sosyal mesafe kurallarına uyuyorum ama bunu da sadece diğer insanlar için yapıyorum. şu noktadan sonra bana bulaşmış beni öldürmüş gerçekten umrumda değil, bıktım. tamam yaşamak güzel falan ama bu kadarı fazla geliyor bana kardeşim robot gibi yaşayacaksak gereği yok öldürüyosa öldürsün napiyim yani yeter, kendi adıma saldım tamamen umrumda değil. tek derdim ben hastaysam başkasına bulaştırmayayım, gerisini umursamıyorum.

Okul olmadığı için normal hayatıma pek dönemiyorum ama elimde olsa dönerim. Maskeyi de zorunluluktan takıyorum.

Decathlondan 2 sandalye bir masa aldım, park bahçe'de takılıyoruz. Birşey yiyeceksek paket yaptırıp yine bahçede vs. yemeye çalışıyoruz. Maske ve açık havaya devam. Umarım kış gelene kadar biter. Yazın iyi de, soğukta ne yaparız bilmem.

Erkek. Bu kadinsa ben erkegim

open.spotify.com

Mezar açılıp meftanın kemikleri bir kenara alınıyor. Diğeri onun yanına yerleştiriliyor.

Pass +1. Anneannemi dedemin ustune gomduler bu sekilde. Ustune gommek denir ama pass'in dedigi gibi yapiliyor. Tabii diger kisinin ölümünün üzerinden 5 yil falan gecmesi lazim

yol bisikleti, uzun mesafeler icin, yaris bisikletlerine benzer ozelliklere sahip. hafif, ince lastikler falan. posturu bayagi asagida. yani gundelik kullanim icin degil pek, ozellikle turkiye'de.

genelde dag bisikleti adi altinda satilan seyler normal yolda surmek icin fazla abartili, gerek lastikler gerek her yerde suspansiyon falan. ciddi arazi icin yapilmis seyler.

hibrid denen bisikletlere bak. hem bindiginde durusun gorece olarak dik olsun hem de lastikler gorece kalin olsun. ama mesela onde suspansiyon gereksiz sehir icinde.

bunlarin haricinde en onemli nokta size olarak sana uygun olmasi.

Ben sana satayım 5 yıldır duruyo depoda. Büyük baya. Vitesli. Ufak bi tamirattan geçse rahat edersin. Rengi de mavi.

Kron tx100 kullaniyorum ben. Bayagi memnunum onerebilirim.

Katlanabilirm sakın almaa

www.mossobisiklet.com

Bence başlangıç için bu model yeterli olacaktır.

Yukarıdaki iyiymiş. Bende de carraro sportive 327 var. Ama tabi kadın kullanacaksa kadronun alcak olması avantaj olacaktır. Denedigim kadariyla katlanır bisikketlerden de alabilirsiniz. Decathlon ya da carraro katlanır bisikletler keyif icin iyidir. Atletik kadın değilse katlanır bisiklet derim.

bende kron tx100 var. çok memnunum 1400 tl ye aldım.

sahil şeridi dediğiniz yer parçalı betonlardan kırık dökük taşlardan oluşuyor, kilitlemeli maşalı bir bisiklet almanızı öneririm. jel ve komforlu bir sele de şart.
alçak kadro +1
v fren
bu ayarda bi bisikleti 2000 2500 aralığında bulabilirsiniz diye düşünüyorum.
hibrit şehir / yol bisikletlerine bakabilirsiniz.
fiyatta yukseldikçe daha teknik bisikletlere yaklaşacaksınız ki bahsettiğiniz yol hem bisiklete zarar verecek hem de amaca yonelik bisikletlerde çok fazla komfor bulamazsınız. bisiklet sporu vücudu hırpalayan bir spor, ufak bir bütçeyle , komfor / güvenlik amaçlı bir bisikletle başlayın. Eğer bisiklet tecrübeniz yoksa bir ay düzenli kullanınca oluşacak his, keşke daha hızlı gidebilsem veya , ordan burdan atlayabilsem ne güzel olura dönüyor. O zaman bu bisikleti satıp üstüne üç beş daha koyup ,istediğiniz parkura amaca yonelik bir bisiklet bulabilirsiniz.

kalkan daki villaları tavsiye ederim. hem gezme şansı hem de kafa dinleme şansı olur. eve siparişle yemek de söyleyebilirsiniz

phuket turunu seneye erteleyin,o kadar parayı tabiki yurtiçine vermeyin.

yurtiçinde de kaş çok güzel, biz ağustos sonu yine kaşa gideceğiz.

yani uzak elbette ama ben fethiye/ölüdeniz tavsiye ederim. uçakla gidilmelik. belcekız beach hotel çok iyi.

bence iade alamıyorsanız, phuket turunuzu yurtiçi otelde şimdi değerlendirin. seneye, döviz çıktı, o paraya sizi dubai'ye götürebiliriz derler. veya daha kötüsü olur hiçbir yere gidemeyebilirsiniz...

bu konuda tavsiye veremeyeceğim ama evde kullanılan lazer cihazlarında marka fark etmeden deri üzerinde pigmentlere zarar veriyor.

Genel kanı kalıcı olarak yok etmedikleri yönünde

kız arkadaşım kullanıyor. kalıcı değil ama düzenli kullandığında pürüzsüz doku oluşturuyor.

evdeki lazer bitirmez. bitiremez. sadece, ağdaya göre, işlem sonrasında cildin daha pürüzsüz olmasını sağlar ve tüyleri geç çıkartır.

Komşularınızla yakınlık kurarak işe başlayın. Mesela tam da bu akşam üstü komşunuzun birine hazırladığınız yemekten bir tabak verin. Az bir kapı önü sohbeti ile başlar her şey.

Ben olsam komşuyla samimi olmazdım. Yaşınız 30 ve üstüyse bu genel bir problem. Couchsurfing, internations meetings gruplarını takip edin derdim ancak şu ara salgın var. En güzeli gönüllü olmak bir kuruluşta. Eşinizle beraber bile gidebilirsiniz.

@Erva apartmanımızın yaş ortalaması 40+ o yüzden onlarla da olmaz..

Outdoor aktivite yapanlar, hobisi haline getiren insanlar genellikle sıcakkanlı oluyorlar. Ortam eğlenceli ve geniş oluyor. Bireysel olarak veya eşinizle katılabilirsiniz.

Hangi şehir? Burdan bulursun belki

Yaş ilerledikçe eskisi gibi kolay bulunmuyor arkadaşlar ne yazık ki. Hoşunuza gidecek gönüllülük esaslı (yardımlaşma vb.) derneklerde bulabilirsiniz belki. Hem faydanız da olur.

Var evet. İnsan ilişkilerinde hep arayan soran taraf ben olmamama ve yakın arkadaşlarımla aynı ülkede yaşamama rağmen sağlam arkadaşlıklarım var. Bir kısmı liseden, dershaneden yani aynı alanı mecburen paylaştığım insanlardan. Ama büyük bir kısmı da hobi olarak ilgilendiğim alanlara ilgisi olan, o nedenle karşılaştığım insanlar.

Bu salgın döneminde sosyalleşmek biraz zor. Dışarıda vakit harcayabileceğiniz bir hobiniz yok mu? Öyle arkadaş bulursunuz bence.

arkadaşım yok, çoğu zaman eksikliğini bile zor hissediyorum ama bazen dank ediyor. geçen iş çıkışı yürürken canım konuşmak istedi ve 200 kişilik rehberde bir kişiyi bile arayamadım. ama bundan memnuniyetsizlik duymak bir sonraki aşamada bana nevrotik sancılar yaşatacak gibi geliyor.

bu sebeple 5/10 nötr veriyorum memnuniyete.

sürekli muhabbet içersinde bulunduğum arkadaşım yok ama ara sırada yazıştığım insanlar var tabi. kafam rahat çok yazışmamak güzel birşey. zaten son 2 senedir iyice kendi içime çekildim. korona morona tuzu biberi oldu :) İnsan aradığım yok ama bazen çok yalnız hissettiğinizde veya insanları beraber gördüğünüzde iç çekiyorsunuz.

eskiden zirvelere giderdim. o da yok. ben de bilmiyorum kiminle nerede tanışılır.

Arkadaşım kalmadı valla. En kafa dengi olan arkadaşımla da Whatsapp'dan hoşuma gitmeyen mal mal, trol şeyler yolladığı için 8-9 ay önce iletişimi kestim. Zaten insan canlısı biri de değilim. Şikayetçi değilim açıkçası. Bazen ihtiyaç duymuyor muyum duyuyorum tabiki, görünce heyecanlandığım şeyleri falan paylaşacak birilerini arıyor insan ama çok da şart değil. Bu konuda bir girişimim yok.

Benim de àrkadaslarim evlendi kocisci oldu :)

Aralarinda evlenince face'ten bile silen oldu. Sadece beni degil tum kizlari silmis sgdh

2 adet arkadasim var. Buna da sukur :) devir boyle cogumuz yalniziz. Onun disindakiler yazismaca. Yani bulusmayi birak telefon acip muhabbet edemem, sanal yakinlik sadece. Reelden tanidiklarim oysa ki.

Sifir arkadas diyorsun ama yine evlisin o da bi sey. 1 arkadasin var gibi say. Onun cevresi yok mu? Yoksa dans kursuna falan git. Millet sevgili bulmaya gidiyor bos donuyor cogu zaman ama hemcins arkadas bulmak zor olmaz.

benim sifir. ekip arkadaslari buyuklerim haric yok.

kendi basimayimdir genellikle. istanbul anadoludayim. bayagi da gencim acikcasi.

ne yazik ki boyle olunca niye sevgilisi yok falan oluyor. erkek de olsaniz etiket oluyor. bir suredir boyleyim acikcasi kafa dinliyorum ama cok fazla soru isareti kaliyor millette.

bence cevrenizden biriyle tanisma eforu sarfetmek yerine hobilerinizle eslesen kisilerin arasina karisin.

ben olsam oyle yapardim. umarim isinize yarar. istanbuldaysaniz arkadas bulursunuz.

Belediye kursları. Herkes sosyalleşmek için gidiyor zaten bu kurslara

2. seçenek işlemcisi olsun ekran kartı olsun 1. seçeneği tokatlayıp etrafında tur attıran bir seçenek olmuş.

ram opsiyonel olarak 16 yapılabilir ama tarif ettiğiniz profile göre gerek bile yok.

size ortalama bir i5 + ssd'li konfigürasyon yeterli olur. eski ülkemde 1800-2300 tl eden bilgisayarlardı. şimdi 3-4 arası sanıyorum?

çeviri için i7 li ekran kartlı laptop almak bence gereksiz

amaç 10 sene kullanmaksa 4-5 sene sonra yine i5'in güncel muadili bir laptop almak daha mantıklı bana göre

Peki i5'e alternatif olarak "Ryzen 5 3500U, 8GB, Vega 8" nasıldır?
Ekran, ses ve klavye olarak daha kaliteli bir alternatif buldum da.
Zenbook UM431DA, bu da 5300 lira.

Casper alma
Amd alma demeye geldim :)

Neden amd alma dedin Corc?

xps-thinkpad-mbp

Çeviri için i5 alınmaz diye düşünmeyin. i5 kullanan bir tercümanım var her gün sinir krizi geçiriyor adam.
Ben olsam 2.yi alırım.

Hocam eğer uzun yıllar laptop kullanmak istiyorsanız böyle laptoplar yerine iş yerleri için üretilmiş laptoplar bakmanızı tavsiye ederim.
Bu laptopların hem upgradeleri daha fazla oluyor hem de bozulursa vs. internette daha çok cevap bulursunuz.
Özelliklerine göre fiyatları diğer laptoplardan bir tık pahalı olabilir ama onu da kasa kalitesine vs. verin.
Ben sizin yerinizde olsam yurtdışından getirttirebilme seçeneğim varsa full thinkpad t480 getirtirdim.
Oyun oynamak isterseniz de thunderbolt girişi var bağlarsınız bir ekran kartı

bende t490 var, çeviride donmaz da, grafikle ilgili iş yaparken
mx250 kart'a ragmen donuyor.

asus alabilirsen, hele 2.tercihi
kaçırma derim.

amd konusuna gelirsek
bir bilgisayar mühendisi olarak
hem intel hem amd x86 mimarisinde ok
birbirinin muadili buna da ok
ama arkadaş, gerçekten fark var.
salak i3 bilgisayarda bile kasmayan word, excel
amd olan cihazda kasar mı yav.

bunu destekleyecek hiç bir resmi verim yok
ama işletim sistemleri ve bir çok programın özellikle intel'e göre yazıldığından eminim.
Misal bazı xeon işlemcilerde bir quicksink vardı, intel mimarisinde.
Video Encode / Decode muazzam hızlıydı
Aynı seri, aynı xeon işlemci, quicksink desteği yok, real time bile encode / decode edemiyordu.

işlemcinin normal çarpma bölmesinden hariç, ek hızlandırıcı membrainleri oluyor
amdnin sorunu bu sanırım.
onun da varsa bu ek özellikleri destekleyen yazılımı yok.

hayır değil, hatta hiç alakası yok.

alakası yok +1

yok daha neler

alakası bile yok

o zaman hic alakasi yokmus demek ki.

ekşi 20. yıl begeseli mi öyle uzun bir videoda immanuel tolstoyeveski de konuşuyordu. tipini merak ediyorsan aklında olsun.

barış özcan'ı az izlemişimdir hakkında kesin bir yargıya varmam haksızlık olacak belki ama tolstoyevski felsefeye ve felsefeyle ilgili olan her şeye (psikoloji, edebiyat, siyaset vs) çok zaman harcamış ve entry'lerinde bunları çok başarılı harmanlayan bir yazar. barış özcan'ın pekmezini çıkarır yani:)

ekleme: @aziz dostum jack, haklısın konuşuyor ama orda da yüzü gözükümoyrmuş:) youtu.be

Makbur +1

Fularsız barış özcanı donunda sallar.

Ancak bahsettiği video fularsızın yüzü görünmüyordu diye hatırlıyorum.

ekşi sözlük belgeselinde yüzü hiç görünmüyor, illa merak ediyorsanız,

tam olarak şu videoda 70. sn'de sol profilden görebilirsiniz.

youtu.be

benzese benzese oytun erbaşa benziyor bence :)

kardeslerim icimi rahatlattınız, baris ozcani günahım kadar sevmem. evet deseydiniz büyük hayalkirikligi olacakti.

travel consultant

travel advisor -> seyahat tavsiye edeni
travel agent- -> seyahat acentası
travel consultant -> seyahat danışmanı.

daha çok kullanılanı consultant sanırım
www.jobisjob.com

maksimum 4 saate bir beslemek gerekir ama benim kedim bebekken biz çalışıyorduk ve 10'dan 16'ya kadar mecbur aç kalıyordu. zaten acıktığında bebek gibi ağlıyordu. eğer 6 saatte de uyanıp ağlamazsa siz uyandırın bence aç kalmasın. bir de besledikten bir süre sonra ıslak pamukla poposuna masaj yapıp çiş/kaka yapmasını sağlıyorsunuz değil mi yoksa ölür.
bende meme arama olayı olmadı hiç o yüzden bir şey diyemeyeceğim, köpeğim de hiç olmadı...

evet önce tuvaletini yaptırıyoruz, sonra da sütünü veriyoruz. aklıma gelmişken şunu da sorayım. önce biberondan sütü içiyor sonra istemiyor ve üstümüzde meme arayışı sırasında özellikle eşimin sakallarından ve kollarından süt içmeye çalışıyor. ben de eşimin koluna ve boynuna süt damlatıyorum yeter ki içsin diye. o da hapır hupur içiyor. böyle alıştırmanın ilerde zararını görür müyüz?

Sözlükte sorun yaşadığımda girebilmek için bi hesabım var ama soru cevap yok içinde sanırım hiç. Başka da stalk, troll vs hesabım yok

1 hesabım var. O da bu. Aynı nick, sözlük de vardı. Sözlük onu kapattı.

Neymiş reklam hesabı imiş. Hiç de öyle değildi saftirikler. Beğendiğim beğenmediğim markalar hakkında 3-5 yorumum vardı. Üstelik çoğu organik markalar hakkında. Faydalı olur diye düşünmüştüm ama gerçek bulunmamış. Yazık oldu. Neyse peşine düşmedim. Ki hesabın iyi anıları da yoktu. Hüzünlü bir aşk hikayesine malzeme idi : D ahaha.

Becerebilsem bu hesabımı kapatıp reset atacam kendime ama yapamıyorum. Geçen gün sinirlendirdim beni engellediler silecez demişlerdi, öyle sandım, oh iyi oldu dedim, zorunlu reset atarım, sonra bir baktım bir iki hafta sonra açılmış kendiliğinden. Bir de bu nicki bilip beni tanıyan kişiler var. Stalklayamasınlar beni. ahaha : D

Benim mal gibi bi hesabım var. Daha da malligi direkt eksi hesabımı kullanmak :D Şeffaflık iyidir bence.

Ama bu replika soruların kimlerden çıktığı çok belli ya, hele uzun süredir takip edince insan hemen etiketi yapistiriveriyo.

Amaan kim nası rahat hissediyosa öyle takılsin.

Ekşiden ulaşamazsam diye aynı isimle hesabım var. Bir de ikinci sözlük hesabımla var. 3 diyebiliriz sanırım.

benim bir tane. sözlük için anlarım ama duyuru için neden birden fazla hesaba gerek duyuluyor anlamadım.

kaç yıl önce bir tane yedek hesap almıştım belki anonim takılmak isterim ya da bir şey sormam gerekirse diye.
hiç kullanmadan birine ödünç verdim, saçma sapan işler oldu, kapandı hesap.

sonra yine bir tane yedek hesap aldım bir ara.
galiba 1-2 duyuru açtım onunla alakasız şeyler için.
sonra da unuttum gitti, hiç bakmıyorum bile.

Bir tane var, o da bu. Sözlük hesabım duyuru hesabima bağlı değil ama onu da kasten yapmadım aslında; yazarligim sonradan onaylandı, birleştirmeye üşendim. Öyle kaldı. Sözlük hesabımla duyuruya da girmiyorum zaten.

Onun dışında uçurulsa bile farkli hesapla tekrar tekrar gelenler, 20 tane farklı hesap alanlar var tabii.

1

tek. genel olarak sosyal medya ile ilgili dusuncem (bkz: cok de sey yapmamak lazim)
birden fazla hesabi olanlari icin ise (bkz: insan hayret ediyor) diorum. eyyorlamam bu kadar.

1 tane var, yeter.

zaten inlik cinlik peşinde olmayan insana fazlası da gerekmez.

son zamanlar bakıyorum üye alımı genelde açık, yine bakıyorum bir sürü trol türemiş.

formül basit: üye alımı = troll+kalitesiz duyuru ve cevaplar

Modlar biliyor zaten hangi hesabın hangi Nike ait olduğunu. Fazladan aldığım hesaplar vardı. Şifresini unuttum. Bir taneisni de modlar ucurmus sanırım

@seyyar satıcı
Modlar farklı mail adresi ile alınmış hesapların aynı kişinin kullandığını biliyor mu? Çünkü aynı kişi olduğunu tahmin ettiğim birkaç kişi var bazen ispiyonlamak istiyorum bilmiyorlarsa diye.

Bir tek bu var.

Bir tane hesabim var. On yıldan fazladır da kullaniyorum.

Bir

bu var. bir de sözlük hesabım var.
aslında bu hesabım, anonim kalmak üzere aldığım ve gönül işleri için kullandığım olandı. sonra sözlük hesabımı kullanmak istemez oldum nick'im biliniyor diye. arada bir login olup mesajları kontrol ediyorum. 2-3 ayda bir.

bir üçüncü hesabım daha var ama email'ini vs hatırlamıyrum ama lazım olsa hatırlarım. onla yalnızca bir kez bir soru sorup cevabımı alınca sildim. bir daha da login olmadım. lazım olursa kullanırım.
trollük için hiç kullanmadım.

edit: şuan 18 kişi buraya yazmış ve çoğunluğu tek hesabı olduğunu söylüyor. oy dağılımları ise 45'e 55 şeklinde. %45 1'den fazla hesabı olan kişiler. cevaplarda da 5-6 tane benim birden fazla var denmesini beklerdim :D

@you and me paradise,

hukuksal sebeplerle IP adresleri ve kullandığın cihazla ilgili bazı kişisel veriler veritabı üzerinde saklanır. trollük için yeni hesap alan kişi özel bir önlem almadıysa ip ve cihaz bilgileri üzerinden hangi nick'lerin birbirinin kopyası olduğu anlaşılabilir.

ama birden fazla hesap sahibi kurallara aykırı değildi sanırım.

benim bu hesabım var bir de ekşisözlükteki hesabım var, o 2 t ile bu tek :)

ekşi hesabım var ama onu burada kullanmayı tercih etmiyorum.

@biseysorcaktim, sadece bu duyuruya cevap verenlerden bile 2 kişinin başka hesapla burada olduklarını biliyorum ben, buraya böyle yazdıklarına çok güvenme o yüzden :) anketi o yüzden açtım, birden fazla hesabını aktif kullanan yazmaz buraya çünkü chakallique...

hayır iade edilmeyecek. Allah korusun ölür kalırsınız vs diye sigorta yapılıyor ailenize falan borç kalmasın diye.

Özel sigorta yaptırıp bankanın yaptırdığını iade alma imkanı var, araştırın.

1300 lira sigorta neymiş ya hu, çok para. Daha ucuza yaptırabiliyorsanız bankanınkini iptal ettirme ihtimaliniz var, tabi biraz dişli olacaksınız.

Bende geçen renden çektin 30,000 lira için 700 tl aldılar iptal ettirdim sigortasız kullandım krediyi

Yikiyorum tabi ki. Orasi ev, otel degil ki? Her gun temizlikci gelmez, havlular degismez.

Makina varsa makinaya koyuyorum ama.

kuehles blondes +1

Bulduğum gibi temiz bırakırım.

Bana ayıp geliyor. yıkıyorum. Sonuçta ücretini ödediğin kendine ait yaşam alanı.

tabii ki yıkıyorum. evi dağınık da bırakmam.

Otel odasını bile toplarım.

Ortamı kirli bırakırsan ev sahibinden kötü yorum alırsın. (Bol yorumlu süper ev sahibiyim)

İşi biraz ileri götürüp çarşafı da yıkamıştım ayıp olmasın diye. Ödediğim temizlik ücreti cebinde kalsın diye ev sahibi temizlik kıyafetiyle gelince pişman oldum.

Yıkanması normal olandır.

Bunlar nasıl sorular böyle :D Sıçıp sifona da basmayalım o zaman.

uzun kalıyorsak(1 haftadan fazla) makina ve deterjan varsa çarşafları bile yıkıyoruz. win-win oluyor.

tabii ki sonuna kadar açmak gerekiyor.
kapağını açmazsanız içindeki sepetleri dışarı çıkartamazsınız, bir şey yerleştiremezsiniz.
üst sepet yine açılır biraz ama alt sepet hiç açılmaz kapak tam inmeden.

konulmaz, sonuna kadar açmak lazım. bulaşık makinesinin kapağını sonuna kadar açtığım halde keşke daha çok açabilsem diyorum bazen.

alt çekmece 10-15 cm çıkar çıkmaz. alt alt çekmeceyi üçte bir kapasite ile kullanabilirsiniz ancak. tek yaşıyor, bulaşığınız olmuyor ve makineyi doldurmadan kullanıyorsanız belki olabilir.
onun dışında olmaz.

kapağın açılabileceği mesafeyi ölçüp şuanki durumunda o mesafeyi test edin.

bulaşık makinesi kapağı için için minumum 65 cm lik yer lazım. o da makineye göre değişir.
Yok ben illa bulaşık makinesi kullanacağım ve oraya da sokacağım derseniz. Tezgah üstü bulaşık makinesi olarak arama yapın. oraya yaptıracağınız bir dolap içine gömebilirsiniz.

www.n11.com

en az rachelı seviyorum, sanırım en çok da phoebe. ross'a ısınamamanıza üzüldüm ya ross sevilmez mi. sezon olarak 5 6 7 iyi, 8 mehh, 9 ve 10'u spoiler veremeyeceğim için açıklayamayacağım bazı nedenlerden ötürü sevemedim. ama şu an friends izlesem sevemezmişim, karakterlerin biraz sevgi pıtırcığı olması yapmacık geliyor bana. o dönemde karakterleri sevmemin sebebiyle hala izlerken eğlenebiliyorum.

chandler/joey ikilisi favorim. jennifer aniston'u çok beğensem de asla rachel olarak sevmedim.

ben en çok Phoebe ve Chander'ı seviyorum.
Janice'den nefret ederim.
Eğer biri olmayacaksa Monica olmasın isterdim çok da gerekli bir karakter değil bence.
Phoebe / Joey shipliyorum :))

chandler favorim.
rachel en sevmediğim.

diğer karakterler arada.
ama ross'u da severim ben. hatta rose > phoebe == monica > joey gibi bir şey sanırım.
bölüm ve sezona göre değişiyor gerçi.

rachel bencil bir karakter. ama zaman zaman karakter sahibi olduğunu gösterdiği durumlar da oldu.

janice'i hiiiiç sevmiyorum.
o çıkınca sesini falan kapatmayı düşünüyordum. o derece. daha fazla rol alsa onun oynadığı yerleri hızlı geçerdim.

Açık ara chandler. Chandler joey dostluğu olmasa asla izlemem bu diziyi. 4.sezonun başındayım, ilk 3 sezona bakarsam 2>1>3. 3.sezonda çok sıkıldım nedense, monicayı beğeniyorum Racheli sevemedim, phoebe bana uzak biraz ama arkadaş olarak iyidir, rossa gıcık oluyorum itici buluyorum. Bir karakter olmasa herhalde phoebe derdim, olmasa bişey değişmemiş gibi geliyor

Joey, chandler, monica, ross.

Rachel ve phoebe'ye karsi notrum

En sevdigim bolum yok zira eski izleyicisi olarak hatrimda kalan bolum yok.

Monica ve Joey benim bebeklerim ^_^
Rachel ve ross’u da severim ama arkadasim olsalar ross ve phoebe beni deli ederdi. Chandler daha notr bir karakter

Seçemedim adeta... ama Rachel’a bencilliklerinden ötürü sinir oluyorum. Phoebe ise azıcık saf geliyordu bana. Chandler ve monica sanırım en sevdiklerim. Monica’ya benzetiyorlardır huy olarak beni, yemek yapması, titizliği, sürekli herkesin onu evinde toplanması gibi özelliklerinden ötürü. Bu sebeple belki karaktere empati yaptığımdan monica bir tık daha önce olabilir.

phobe ve joey kesinlikle. ikisinin de şapşallıklarına bayılıyorum.

Phoebe
Bence en akıllısı o. Sarkazm yeteneğine hastayım.

Chandler
Ross
Joey, Monica, Rachel

Ben de Phoebe'ye ısınamadım hiç.

Sezon ayrimim yok.

Tabii ki joey. Zaten sonradan adama özel dizi yaptılar, ömrü kısa oldu dizinin ama ben sevmiştim.

Chandler ve Joey favorilerimdi. Rachel'i pek sevemedim.

Her sezonu ayrı güzeldi bence.

İlk baslarda favori sezonum 6. sezon idi, sonra bir ara 5 oldu, su an sanirim 4 favorim, joey ve chandler uğruna. Favori karakterimi secemiyorum, Chandler'a bayilirim, cogu kisinin aksine Ross'a bayilirim, Phoebe'den vazgecemem, Rachel'i da severim ben, bu Monica ve Joey'yi sevmediğim anlamina gelmez tabii.

Sezon olarak degil de sahne olarak Joey'nin aptalliklarinin abartildigi bolumleri sevmem, her ne kadar kendisinin akilla iliskisi olmamasini sevsem de...

Mizahla yoğrulduğu için Chandler ve her şeyi pata pata söylediği için phoebe. Ross'u eyyorlayacak olursam mimikleri ve o üzgünkenki haağğy deyişi çok hoşuma gider.

tercüme ofisinde çalışıyorum. hayır kaymakamlık çeviri yapmaz. herhangi bir çeviri ofisinden çeviri yaptıracaksınız, o ofisin bağlı bulunduğu noterde noteri yapılır. sonrasında siz kaymakamlığa götürüp apostil alabilirsiniz ya da ücreti karşılığında ofis de alabilir. bazı noterler de çeviri için yönlendiriyor isterseniz öyle de yaptırabilirsiniz ya da biz de yardımcı olabiliriz :)

bu arada apostil hangi ülkeye alınacak? bazı ülkelere apostil kaymakamlıktan değil valilikten alınır.

avusturya, viyana.

Avusturya Apostil Sözleşmesine tabidir. Önce çeviri, sonra noter ardından apostil gerekiyor. Kaymakamlık yada Valilik ikisi de yapabilir apostil işlemini. Bazı şehirlerde Covid önlemlerinden ötürü Kaymakamlıklarda işlemler uzun sürebiliyor, ertesi güne kalabilir. (Bkz : Ankara - İstanbul) Valiliklerden aynı gün apostil alabilirsiniz. Daha fazla bilgi için www.onattercume.com adresinden bilgi alabilirsiniz.

www.kaft.com

Kaft ı bilmem ama kardeşim bi Tshirt almış , ne lan bu dedim , sonra bi yerde otururken gelen geçen tshirt ün markası ne acaba dedi .
Dalga mı geçtiler bilmiyorum .

A cold paradise, indtagramda

Son cümleden ötürü hediye edeceğiniz kişinin bu konuda bir hassasiyeti olmadığını varsayıyoruz sanırım? Eğer bu konuda emin değilseniz riskli bir seçim yapma ihtimaliniz yüksek.

Evlilik teklifi ederken bir şey hediye etme zorunluluğu olduğunu düşünmüyorum ama kolye veya yüzük alınabilir.
Kızlar tek tip olmadığı gibi zevkleri de tek tip değil ne yazık ki. Bu noktada bence şunlara bakmak lazım:
Ağzından hiç “yüzük/takı takamam” gibi bir cümle duydunuz mu? Bazı insan hiçbir zaman takı takmaz, bu durumda takı da mantıksız olur.
Veya çok takı takan biri ise, takıları hangi renk? Mesela hep beyaz altın/ gümüş takıyor ise beyaz altın bir şey alırsanız hoşuna gider. Sarı/rose gold takıları varsa da o tonda bir takı olmalı. Mesela ben kendime sarı/rose gold takıları yakıştırıyorum. Gümüş renkli bir adet kolyem var, onu da tek takıyorum.
Günlük giyimi nasıl? Spor mu klasik mi? Ona göre pırlanta gibi daha klasik bir yüzük veya renkli değerli/ yarı değerli taşlardan bir yüzük tercih edebilirsiniz.
Bu taş kesimi/rengi/adeti konusunda zevkler tahmin edemeyeceğiniz kadar değişken. Mesela bir arkadaşımın yüzüğü 5 adet taştan oluşuyor. Bana o yüzüğü birinin taktırması için bayıltması lazım. Ama arkadaşım aşık yüzüğüne.
Bir de, 2 arkadaşım zamanında beni tembihlemişlerdi, erkek arkadaşları yüzük modeli sorarsa bana onlara göstermem gereken modelleri göstermişlerdi bana. Bu da bir yöntem bence. En yakın arkadaşına sorulabilir. Muhakkak zevkini biliyordur.
Fiyat olarak da kendi bütçenizi aşmayacak bir şey olmalı bence. Bana evlenme teklif edecek insan 2 aylık maaşını bir takıya verse çol çok çok üzülürdüm.
Benim arkadaşlarımın bana gösterdiği yüzükler burcu okut’un yüzükleriydi. Onlar haricinde hiç hakim değilim yüzük piyasasına.
Hayırlı olsun şimdiden.

bilindik firmalar dışında almayın. çok katakülli dönen bir sektör. taşın büyüklüğünden çok kalitesi vs önemlidir. favori,altınbaş,atasay,zen gibi muhattabını bulabileceğiniz yerlerden alın. aldığınız kişi beğenmezse değiştirme avantajı olur.

kuzenim nişanlısından 5 taş almadığı için ayrılmıştı. çocuk tektaşla evlenme teklif etmişti ve çok şık, çok güzel bi yüzüktü ama o 5 yaş istemiş sonradan oradan kavga çıktı vs ayrıldılar.
benim eşim ise minik bi pırlantası olan sade bi yüzük almıştı. bence yüzük pırlanta olmalı yani pırlanta değilse de değerli bi taş olmalı çünkü çok özel o. ben baget kesim yüzükleri de çok beğeniyorum. çok asil duruyor onlar da, ama yüzüğü takacak kişiye bağlı tabii. ben seneler önce (2017'de) darlayarak 2600 tl ye aldığını öğrenmiştim. bütçe 10.000 tl ise çok iyi şeyler bulabilirsiniz ama 10 bin de vermeyin bence günah o kadar para bi yüzük için fazla.

www.bluediamond.com.tr şunu bu hafta aldım Hilltown AVM'de bulunan mağazasından. Karat çok yüksek olmasa da taş yüksekte durduğu için belirginliği artıyor. Ayrıca mağaza internet fiyatından daha uygun.

madem etik sıkıntı yok yazalım:

en az 3 maaş olması lazım. aşağısı olmaz.

favori,altınbaş,atasay,zen gibi markalardan alırsan 1 yüzük de onlara alırsın. sertifikalı taş satan bir yerden alman lazım. izmir piyasasını bilmiyorum açıkçası sizin kapalıçarşınız neresiyse oraya bakman ve sertifika sorman lazım.

bir kaç etken var gia diye aratırsan ve biraz çalışırsan taşların boyut, netlik,kesim vs gibi nasıl değerleri olduğunu ve nasıl fiyatlandırıldığını öğrenirsin.

örnek olması açısından bulduğum bir listeyi paylaşıyorum. 0.7 karat d renk ve vs2 netlik sertifikalı bir taş 2393 dolar iken aynı boyut da si2 1798 dolar mesela. bu ikisini çok yakından incelemedikçe anlamak imkansız. o yüzden boyuta oyna derim. karat ne kadar büyükse o kadar etkiler ama çıtır kızın elinde 1.5 karat pırlanta görürsem sahte bu der geçerim. karatların nasıl büyüklükte olduğunu anlaman için biraz araştır göreceksin zaten. bir kağıda falan çıktı al ya da ölçerek çiz falan yüzükte nasıl duracağını anlarsın.

paran yoksa 0.30 a kadar inebilirsin ama biraz göz doldursun diyorsan teknik özelliklere takılmadan daha yüksek karata çıkabilirsin. bu tamamen sana bağlı.
0.4 karat mükemmel bir taş mı yoksa 0.7 karat ama biraz kusurlu bir taş mı bunun kararı tamamen sana ait.

bir de lütfen markalardan benzer taşlar için fiyat al ve sertifika sor bakalım fiyatlar nasıl gelecek. sertifika veremeyenle de çalışma. bu işte gia mesela sertifika sağlar galiba bir yer daha vardı. sertifika olarak fotokopi ya da dandik çıktı verenlerden de uzak dur.

taş listesi:
0.70 D VS2 2393 USD GIA 1335546498

0.70 D SI2 1798 USD GIA 2347559036

0.61 D SI2 1392 USD GIA 5303719756

0.60 D SI2 1392 USD GIA 3345355785 3X EXCELLENT

0.60 D SI2 1372 USD GIA 1319869122

0.60 E SI2 1350 USD GIA 5346855168 3X EXCELLENT

0.60 E SI2 1330 USD GIA 6341989780

yurt dışında olup da paypal hesabı olan birisi varsa o gönderebilir.

Ne kadarlik bir odeme

bizim de geçen aynısı oldu. ttnet'i aradık. uğraştılar bayağı sonra arıza kaydı açtılar. 4 saat sonra düzeldi kendiliğinden.

Dsl isigi yanmiyorsa hatla ilgili ya da santraldeki dslam karti ile ilgili bir sorun vardir. Hemen ariza kaydi birakin. Cok cabuk halledilmeyebilir. Mobil internet uzerinden isinizi halletmeyi deneyin. Arizanin duzelmesi uzun surebilir. Lan isiklari falan demissiniz, modem de gidik olabilir. Ariza kaydinda gelip modem de sorun var mi diye bakarlar. Bakmazlarsa gelen ekibe modemi test edin diyin.

verem gibi bulaşıcı hastalık var mı yok mu ona bakıyorlar.

verem akciğerde gom denilen odaklar ve kaviteler yapar onları gösterir. dediğiniz gibi akut hastalıklar pnömoni vs de grafide görülür. Sigara ile ilgili ac kanseri vs yoksa göstermez, onunla ilgili daha çok solunum fonksiyon testleri denen testler var erken dönemde akciğer kapasitesini gösteren.

banabikurye'den memnunum ben.
her ay düzenli kullanıyorum, hiç sorun yaşamadım.

Biz de ofiste gerektiğinde banabikurye kullanıyoruz. Çok nadir sıkıntı oluyor, motor seçiyorum araba gönderiyorlar sonra da trafiğe kalıyor haliyle ama bu dediğim 20 gönderi yaptıysak 1 tanesinde olmuştur.

güzelmiş

Ben çok beğenmedim ama kötü veya dandik de bulmadım. Swarovski ve so chic’e bakabilirsiniz

kız arkadaşınız böyle takılar takıyor mu? gümüş seviyor mu ya da taşlı takılar takıyor mu? bir de ben gümüş bir takı almayalı baya oldu ama 170 tl gümüş için çok gibi geldi bana.

Özellikle deniz, yaz, tekne sevdası falan yoksa başka bakınız.

paslanacak bozulacak bir şey almayın bence. takı altın değilse kalıcılığı düşük olur. en incesi bile olsa altın olmalı diye düşünüyorum. şahsen gümüş ve bijuteri kullanmayı bıraktım.

Ben sıfır takı takan ve kulakları bile delik olmayan biri olarak takı alınmamasını isterim ama alınacaksa bunun yerine daha kısa zincirli minik uçlu bi kolye olsun isterdim şunun gibi mesela. çünkü bunu her şeye takarım.

www.trendyol.com

Eğer kız arkadaşınız takı kullanıyorsa kolye güzel bir hediye fikridir. Bu yolladığınız kolye yelkenlilerin özel bir anlamı yoksa onun için alakasız olabilir. Ama siz çok beğendiyseniz de alın, kişisel bir hediye olmuş olur. Daha her şeyle takılabilecek kolye uçları seçebilirsiniz.

Ben şu siteden bayağı takı aldım, taşların rengi ve kaplama rengini de seçebilirsiniz. Dilerseniz bir göz atın: www.mortaki.com

genelde hepsi sadece yüz yüze görüşme ya da telefonla görüşme sonucu tamamen aptallıklarına para kaptıran insanlar. o nedenle somut bir kanıt da yok. kendi verdi bana vs derlerse alamazlar zaten.
onun dışında dolandıran kişi bazen bir kısmını, bazen tamamını iade ediyor ama çok nadir yani. 10 olay oluyorsa böyle 1i falan.
eğer organize bir suç varsa hapis falan oluyor. onlar da yine alabiliyorlar mı bilmiyorum.

Daha önceki olaylardan avukatın yorumları şu yöndeydi;

EFT veya havale yoluyla alınan kayıtlı paraların geri ödenmesine hükmediliyor, ama kayıtsız ve elden alınanların üstüne bir bardak soğuk su maalesef.

Bugünki olayda kadın bankadan parayı çekince adama vermek istemiş, adam da "evde alırım böyle ulu orta para mı verilir demiş" yani bankada güvenlik kameralarına bile kaydedilmesin diye yapmış çakal.

Tile iş görmez mi?anahtarlık bu diyip verin ,ya da izin verirse kolye gibi boynuna asın

İphone varsa iphone’u bul uygulamasını kullanın. Telefonun mobil interneti hiç kapalı olmasın.

ben cihaz tavsiyesi veremeyeceğim ama cihazın şarjı bitebilir, düşürebilir vs gibi durumlar için bence en garantisi dedenize sevgi izi yaptırmanız.