Giriş
(4)

Telefon değiştirme

solenkol
Hepsiburada üzerinden eski iphone 13ümü 15 ile değiştirirsem 19bin lira para odeyeceğim takas sonrası, iphone 17ile değiştirirsem 45bin ödemem gerekiyor eksta. Hangisi daha mantıklı olur sizce? İş telefonum iphone 15, bence 13le cok farkı yok ama daha cok guncelleme alır . 17almak icin 45vermel mant
Hepsiburada üzerinden eski iphone 13ümü 15 ile değiştirirsem 19bin lira para odeyeceğim takas sonrası, iphone 17ile değiştirirsem 45bin ödemem gerekiyor eksta. Hangisi daha mantıklı olur sizce? İş telefonum iphone 15, bence 13le cok farkı yok ama daha cok guncelleme alır . 17almak icin 45vermel mantıklı mı?
0
solenkol
(26.11.25)
bence ikisi de mantıksız. iphone 13 en az 2 sene daha rahat gider. 19-20 falan alırsın.
0
jelly bear
(26.11.25)
ben olsam param varsa 17 alırım ama hepsi burada o fiyatı tahmini veriyor olabilir yani finalde 45 bin değil 50 bin de ödemeniz gerekebilir.
0
matilda
(26.11.25)
İphone 13ü kendiniz ikinci el satsanız 25bin falan yapıyor. Iphone 15 yenisi 47bin TL. Eğer 15 lazımsa telefon garantili olsun derseniz mantıklı bir takas.

Iphone 17 HB'de en ucuz 76bin TL. Eğer 45bin fark istiyorlarsa daha da uygun bence.
0
lamborcini
(26.11.25)
geçen hafta iphone 13 ü 17 ile takas ettim üstüne de 50.000 tl verdim. teknosa 19.000 fiyat verirken en iyi fiyatı 24.600 ile Vatan bilgisayar verdi. pil sağlığı %83'tü.
0
transparan kertenkele
(26.11.25)
(22)

Ailesiyle görüşmeyen var mı?

yenibirgüzelnick
Öncelikle benim ailemle aram çok iyi ve sevgi dolu büyüdüğüm için olaylara ve duygulara çok yabancıyım. Eşim kötü bir ailede büyümüş, şiddet alkol, psikolojik sıkıntılar vs Ve biz evlenirken bunu gizledi, ailesini bilirsem evlenmem diye düşünmüş çok haklı çünkü gerçekten böyle bir ailenin oğluyla ev
Öncelikle benim ailemle aram çok iyi ve sevgi dolu büyüdüğüm için olaylara ve duygulara çok yabancıyım. Eşim kötü bir ailede büyümüş, şiddet alkol, psikolojik sıkıntılar vs
Ve biz evlenirken bunu gizledi, ailesini bilirsem evlenmem diye düşünmüş çok haklı çünkü gerçekten böyle bir ailenin oğluyla evlenmezdim. Eşim hiç onlara benzemiyor tamamen farklı bir kişilik.

Bir kaç ay önce bize yatıya geldiklerinde büyük bir kavga çıkardılar ve eşim onları evden kovdu. Engelledi her yerden ve bir daha görüşmeyeceğiz dedi. O günden beri üzülüyor hep sürekli aklında ailesi var. Boş kaldığı her an babasının ona yaptığı haksızlıkları, annesinin eziyetlerini filan anlatıyor. Bir daha asla görüşmek istemiyor, kızgın ve kırgın hala.
Şimdi normal arkadaşım olsa destek olmak için vay şerefsizler filan diye tam destek olurum ama eşim olduğu için sadece haklısın, üzülmüşsündür kıyamam filan diye yüzeysel kalıyor çünkü ileride barışır mı bilmiyorum? Barışırlarsa bu sefer babama sövmüştün diye aklında kalmasını istemem. Ama barışmayacaklarsa da bu sefer yeteri kadar ona duygusal destek veremiyorum.

Ailesiyle hiç görüşmemek diye bir şey mümkün mü sizce? Ben böyle bir ailede büyümediğim için anne baba çok önemli benim için. Hani görüşmemek diye bir seçenek oluşturamıyorum bile. Sürekli barışırlarsa arada kötü olmayayım diye strateji kasıyorum.
Siz ne diyorsunuz bir insan 35 yaşından sonra ailesini silebilir mi?
0
yenibirgüzelnick
(25.11.25)
Onlarca örneğini gördüm. Bir gün barışacak. Siz ılımlı davranmaya devam edin.
+3
Mirket
(25.11.25)
babamla görüşmüyoruz 20 yıl olmuştur. hayatına huzur değil gereksiz ağır problemler katıyorsa. hayatından çıkarıp yoluna devam etmek en mantıklısı.

duygusal destek için kötülemek ya da eleştirmek gerekmiyor. ne yaparsan yap yanındayım, senin ailen senin kararın yaklaşımı en sağlıklısı.
+10
orpheus
(25.11.25)
Çok var. Kutsal olan anne baba değildir, sana değer veren anne baba baş tacıdır. Maalesef her anne baba, “anne baba” değil. Çoğunu giydirip yedirmekle olmuyor.

Bunların örneklerini görmek istiyorsanız, yalnız yürümeyeceksin platformu’na bir bakın.
+3
substituent
(25.11.25)
barışma ihtimali var ama strateji kasmak da bana doğru gelmiyor. ben olsam bize anlattığınız açıklıkla ona da anlatırdım ikilemimi, yani barışırlarsa diye değil de ailesi olduğu için. "ne desem bilemiyorum sonuçta onlar senin ailen, yaşadıklarına çok üzülüyorum kızmakta haklısın bence ama onlar da herhangi biri olmadığı için çok yorum yapamıyorum" derdim. cevaba göre bakılır
+3
mezzosprite
(25.11.25)
Mümkün. Babam ailesini silmişti. Çocukluktan bu yana kendisine çok kötü davranmışlar ve babaannem annemi istememiş. Başka bir şey söylemedi şu yaşıma kadar. Ben bir tek yeni doğduğumda ziyaretime gelmişler. Hiç görmedim. Annemle babam evlendiğinde ziyaretlerine gitmişler, 1 gece yatıya kaldıklarında sabah babaannem annemi ayağıyla iterek uyandırmış. Başka hiçbir şey bilmiyorum hakkında, hiç de bir şey anlatmaz bizimkiler ama annem yine de kin beslemedi hiç.

Ara sıra telefonla arayıp babamdan para isteyip dururlardı, kardeşleri de öyle. 10 sene önce falan babaannem vefat etti ona rağmen cenazeye gitmedi mesela. Mirastan pay falan da istemedi. Dedem zaten babam 10-12 yaşındayken falan vefat etmiş.

Muhtemelen başka şeyler de olmuştur ama babam da sildi mi siler adamı yani ondan hikayeyi hiç bilmiyorum ama hiç görüşmemek mümkün.
+3
gron
(25.11.25)
benim arkadaşım vardı ailesiyle arası kötüydü ve her anlamda dışlayan değersizleştiren bi ailesi vardı. ciddi kavgalar ediliyordu, yine de dönüp dolaşıp barışıyordu onlarla. bana göre yüktü mesela onlar onun omzunda, "kendi hayatına bak boşver onları" diyordum ama aradan zaman geçince olayları unutmasa da affetmese de barışıp yine samimi oluyordu. bana defalarca onu ailesinden daha çok düşündüğümü söylese de bu tabloda şu an arkadaşımın hayatında olmayan kişi benim :) dolayısıyla barışabilirler diye bakmak lazım evet. ama yine olsa yine aynı şeyleri söylerim çünkü yakınlarıma karşı dürüst olmayı politik olmaya tercih ederim
0
mezzosprite
(25.11.25)
Ailesiyle bir daha görüşmeyecek olsa dahi ona uyup sallama. Anlık kızgınlıklarda yanındayım hissiyatı için beraber sövülür ama bu tarz süreğen durumlarda sakinleştirici ve süreci atlatmaya yardımcı olacak şekilde destek olmakta fayda var. Bunu atlatması için o hayalkırıklığı ve hesaplaşma hissinden uzaklaşması lazım, körükle gitmemek lazım.
0
Bruce
(25.11.25)
Her baba Münir Özkul, her anne Adile Naşit değil. Hayatındaki en büyük kazıkları ailesinden yiyen insanlar da var. Dolayısıyla aileyle de küsülür hatta ömür boyu da bir daha hiç görüşülmeyebilir. Çok normal. Hatta belki eşinizin yapması gereken de bu, çünkü bir çok anne-baba çocuğu malı gibi gördüğü için kendisi ne yaparsa yapsın haklı olduğunu ve çocuğun tüm kötü muameleyi, haksızlığı, vb. kabullenmesini bekliyor. Haliyle de kısa vadede işler düzelmiş gibi olsa da konu yine "Doğurduk, büyüttük, adam ettik; şu yaptığına bak" noktasına geliyor... Bu tür bir döngü varsa oradan genelde pek çıkış olmuyor.

Sizin duruşunuz konusuda da yukardaki yorumların bir kısmına katılıyorum. Sonuçta eşinizle onun ailesi arasındaki tüm geçmişe hakim değilsiniz, o yüzden her ne kadar eşinizi destekleseniz de direkt taraf olmamak daha mantıklı.
+1
salihdt
(26.11.25)
Babama sövmüştün kısmı çok mühim. Bir akrabamızda alzhemier başlangıcı var ve eşinin kendi annesi hakkında tam 50 yıl önce söylediği şeyi şuan her gün nefretle anıyor.

Babama sövmüştün der.
+1
tiredofwaiting
(26.11.25)
babamla ve o tarafın geniş ailesiyle görüşmüyorum. 10 sene oldu.
+2
gabe h coud
(26.11.25)
ben uzun süredir birlikte olduğum kız arkadaşıma "ailen seni resmen istismar ediyor" demiştim. hakkımda ne düşünürse düşünsün. hem duygusal, hem maddi , hem de emek anlamında yaşadığı istismar onu tam anlamıyla tüketiyordu , istismarcıların taleplerinden kendi hayatı yönetilemez hale gelmişti. sevdiğim bir insana düşüncelerimi nezaketle ve açık yüreklilikle söyleyemezsem ilişkideki varlığımın da pek bir anlamım kalmaz diye düşünüyorum. nezaket kısmının altını çizmek istiyorum.
+1
loch ness
(26.11.25)
ben çok sevgi dolu bir ailede büyümedim. babaannem bayağı kibirli bir kadındır babam da ister istemez onun etkisinde çok kalmış. eğitim de olmayınca zincirler kırılamamış açıkçası. ailem ile çok görüşmüyorum. Yani küs değiliz ama öyle her gün ya da her hafta görüşme durumumuz yok. arada bir (ayda 1-2 defa) telefonda konuşuyoruz. benim evime de yılda 2 defa falan birkaç günlüğüne kalmaya geliyor annem. o zaman da biraz gezdiriyorum vs. babam evime gelmez. telefonda da nadiren konuşuruz sadece annem aracılığı ile haberim olur ne yapıyor diye vs. ama eşimin ailem hakkında kötü konuşmasını yine de istemem sanırım. bu nedenle siz risk almadan aynı şekilde devam edin derim.
0
Sadece soruyorum
(26.11.25)
Ve biz evlenirken bunu gizledi, ailesini bilirsem evlenmem diye düşünmüş çok haklı çünkü gerçekten böyle bir ailenin oğluyla evlenmezdim.

Bunu duyup senden bosanmayan adamın erkekliğini sorgula. Lafa bak, ben buradan boşandım senden
-10
artıküyeolmakistiyorum
(26.11.25)
Annem babasıyla ilişkiyi tamamen kesmişti. Bir kere kuzenimin düğününde bu da torunların diye gösterildik, bir de cenazesine gittik o kadar.
0
peki madem
(26.11.25)
anne ve baba konusunda aşırı şanslıyım. asla manipülatif, çıkarcı olmayan, her derdimde, sıkıntımda, sevincimde hep ama hep yanımda olan, resmen benim için yaşayan 2 mükemmel insan. sevgilerini hep koruyucu bi kalkan gibi hissediyorum. her gün varlıklarına şükrediyorum. çevremde ailesiyle konuşmayan kimse yok ama bir tane arkadaşım babasıyla yaşıyordu ve babasından nefret ediyordu. babası öldüğünde de hiç üzülmediğini aksine kurtulduğu için sevindiğini fark etmiştim.

annemin annesi ve ablaları değişik insanlar. ben rahmetli anneannemin yanında kaldığı teyzem dışında kimseyi sevdiğini görmedim. o teyzem de anneanneme yemek, temizlik vs türlü ev işi yaptırırdı. anneannem anneme gittiğinde annem elini sıcak sudan soğuk suya sokmazdı yine de mutlu olmazdı ki başka kızında kalmışlığı ben anneannem öldüğünde 29 yaşındaydım, 29 yıldır 3 kere falandır herhalde ancak. yanında kaldığı teyzeme sen ölürsen ben sokakta kalırım falan derdi ki annem de babam da gözünün içine bakardı ama onu bi başka seviyordu. annem hiç annemin beni sevdiğini hatırlamam der. o yüzden aralarında hep mesafe vardı ama görüşüyorlardı da.
annem de babam da aslında ailelerinden sevgi görmemiş insanlar. bu kadar sevgisizliğe rağmen nasıl kalplerinde sonsuz bi sevgi var ve bu kadar güzel gösterebiliyorlar şaşırıyorum bazen.
0
matilda
(26.11.25)
Görüşmüyorum.

Eşiniz muhtemelen barışacak. Siz yorum bile yapmayın. Kararini saygıyla karşılıyorum de geç
0
topkapiaksaray
(26.11.25)
Ailesiyle ömür boyu görüşmeyen insanlar var. Sağlıklı bir şey değil. Mecburiyet oluyor. Kanser olanın kemoterapi alması gibi, kangren uzvun kesilmesi gibi.

Bizim aile sıkıntılı biraz. İyi tarafı, madde kullanan, alkolik, kumar bağımlısı, hırsız, katil vs. türden insanlar değiller. Kötü tarafı, birbirimizi yemeden bir arada duramıyoruz. Bu yüzden kardeşlerimden mümkün mertebe uzak duruyorum. Çok can sıkıcı olaylar uzun (aylarca) küslüklere sebep olabiliyor ama genelde "az görüşelim, iyi olalım" modundayım. Anne-Baba hususunda problemim olmadı çok şükür. İyi bir evlat olmaya çalışıyorum.

Eşinizin ailesine küfür/hakaret etmemekle çok doğru yapıyorsunuz. Onun haklı olduğunu söylemeniz, sevgi ve anlayış göstermeniz zaten destek olmak. Karşı tarafa söyleyeceğiniz kötü şeyler çoğu insanın canını sıkar.

Mesela ben abime çok bilenmişsem, eşim o an bana hak verirken abimi kötülese yine o halimle zoruma gidiyor. Bakın, küfür, hakaret yok. Kötülemesi yetiyor. (Gurur duymuyorum ve iyi bir haltmış gibi söylemiyorum bunu. Bilakis, böyle bir gerçek var, belirtmiş olmak için söylüyorum) Bu yüzden, eşinizin ailesine laf etmeden kendisine destek olmanızı tavsiye ederim. Kendisi ailesini ömür boyu tamamen silse ve asla konuşmasa, arkalarından sövüp saysa bile sizin kendi ailesine hakaret etmeniz kalbini kırabilir.
0
yadigar
(26.11.25)
ailemle görüşmemek için şehir değiştirdim. "bir daha sizinle görüşmeyeceğim" dersem başıma bela olmaya devam edeceklerini bildiğim için bunu hafif bir ghosting şeklinde uyguladım. yanlarına asla gitmiyorum yıllardır çeşitli bahanelerle, arada bir formalite icabı arıyorum ve her aramam acil bi işimin çıkmasıyla erken kapatılıyor :)
bana yaşattıklarını ve benden aldıklarını unutacak değilim ve onlara "evlat sevgisi" bahşetmeyeceğim.
0
nolmus yani
(26.11.25)
@Bir sıcak el uzanır,
Senin bahsettiğin normal aileler için geçerli. Normal bir aile çocuğuna zarar vermez. Veriyorsa pek ana baba hakkından söz edilemez.
+2
🌸yenibirgüzelnick
(26.11.25)
Erkeklerde belirli bir yaştan sonra baba hassasiyeti başlıyor. Sözkonusu baba iskele babası da olsa, zararlı baba da olsa bu değişmiyor.
Hatta bu konu şurada hafif bir anlatılmış.

www.instagram.com
+1
Mirket
(26.11.25)
5 senedir babamla görüşmüyorum bugün hakkında bir haber aldım ve sonsuza kadar görüşmeme kararım pekişti. Ama başkası olsa o kadar emin olmazdım, insanlar kızgınlıkları geçince görüşmek istiyor eşim de benim gibiydi mesela ama o daha affedici biri, ben yapım gereği kinciyim. Eşinizin karakterini en iyi siz bilirsiniz.
0
ekimoloji
(26.11.25)
bir insanin yaninda olmak demek illa taraf tutmak ve karsi tarafa atip tutmak demek degil. tarafsiz da kalarak yaninda oldugunuzu gosterebilirsiniz. zaten insanlar bu tur durumlarda %90 birinin onlari gordugunu, duydugunu, ellerini tuttugunu bilmek istiyorlar, yani ihtiyac "benimle birlikte karsi tarafa soylen" degil; gorulmek, duyulmak oluyor.

ancak bir kac ay olmus, esiniz hala kirgin ve kizgin, isitip isitip ayni seyi anlatiyor diyorsunuz. siz esinizi daha iyi bilirsiniz ancak gorusur/gorusmezden ziyade, bence esinizin bu kizginliga tutunmamasi daha onemli. yani bir noktada, artik orasi neresi ya da ne zaman ise, ben ailemle bunlari yasadim, bana yapilan haksizlikti, kizginim kirginim ama bununla X seklinde bas etmeyi seciyorum ve geride birakiyorum (ve gorusmeyi ya da gorusmemeyi seciyorum) gibi bir sey diyebilmeli. bu hali ile hem kendini hem sizi hem de tekrar gorusurse ailesini yipratir ve sacma bir donguye girer. illa affetmek, sevgi bocegi olmak demek degil bu, kendi iyiligi icin olani oldugu gibi kabul edip, yuruyebilmek.

yukarda hep gorusup/gorusmeme tartisilmis ama bence en buyuk sorun, gorusse de gorusmese de surekli bir sekilde kendisine yapilanlarda takili kalip, 'ben bunlari yasadim' 'bana bunlari yasattilar' 'bana bunlari yaptilar' halinde takili kalmak.
0
kassiopeia
(26.11.25)
(12)

Yaşlılar nasıl ölüyorlar? Biz nasıl öleceğiz?

trablon
arkadaşlar soru basit ve net. yaşandıktan sonra nasıl ölüyoruz bu konuda detaylı bilgisi olan paylaşabilir mi?
arkadaşlar soru basit ve net. yaşandıktan sonra nasıl ölüyoruz bu konuda detaylı bilgisi olan paylaşabilir mi?
-1
trablon
(24.11.25)
Annem alzheimerdan öldü, annemin anne ve babası ise kanserden öldü. Çektikleri acıları gördükten sonra kendim için ani ölüm istiyorum. Bir gün yatak ikinci gün toprak derler. En iyisi.
Soruyu tekrar okudum, yazdıklarım sorunuza tam cevap değil galiba. Ama benim çevremdeki yakından gözlemleyebildiğim yaşlı ölümleri bunlar.
0
gnosis
(24.11.25)
hücreler ve bileşenlerinin yenilenme ömrü var ve telemore shortening.

pmc.ncbi.nlm.nih.gov
www.meresearch.org.uk
en.wikipedia.org

sonrası organ yetmezliği, çoklu organ yetmezliği.

www.the-scientist.com
+2
gabe h coud
(24.11.25)
eğer hasta yatağındaysa bir sabah gözlerini boşluğa bakarken buluyorsunuz.

sesleniyorsun cevap vermiyor.

elini tutup öpüyorsun ama sonra düşüyor.

hemen soğumuyor. ağır ağır yavaşça.

hala saati işliyor kolunda...
+4
yurtsuz john
(24.11.25)
anneannem 88 yaşındayken yaşlılığa bağlı organ yetmezliğinden öldü. son 4-5 ayına kadar çok iyiydi. her işini kendi görürdü. birden bire gelişti.
babaannem de ben bildim bileli tansiyon hastasıydı. anjiyo yapılırken işlem esnasında kalbi dayanmadı öldü. 80 var mıydı bilmiyorum yaşı ama 70lerinin 2. yarısıdır herhalde.
2 dedem de genç yaşlarda öldüler. ikisi de kalp.
babamın babası kalp krizi geçirdi ben 7 yaşındaydım.
annemin babasına kalp pili takmışlar ama bünyesi kabul etmemiş dayanamamış ölmüş. annem 12 yaşındayken.
0
matilda
(24.11.25)
kanser, kalp krizi(en yaygını), çoklu organ yetmezliği.

genelde bunlardan ölünür.
0
jelly bear
(24.11.25)
dostum nasıl kanserden çok acı çekecek öldüler? ağrı kesici fayda etmiyor muydu
-4
🌸trablon
(24.11.25)
bazı kansere ağrı kesici fayda etmez. babam su isteyerek öldü. boğulma riski olduğu için su içiremiyorduk. şükür "çabuk" kurtuldu, kanser olduğunu öğrenmemizden cenazesine 3 ay bile yoktu. normalde "allah ölümün de hayırlısını versin" lafına çok sinirlenirdim, ulan ölümün hayırlısı mı olur derdim ama babamı gördükten sonra bu fikrim değişti tabii. çocukken mesela yengemin annesi çok acı çekerek öldü, ben o zaman anlamıyordum pek, sadece "sinir bozucu" buluyordum. kadıncağıza hiçbir şey fayda etmiyordu, öldüğünde sevinmişlerdi.

kimisi bir anda küt diye, kimisi ihtiyarlığında hasta yatağında, kimisi de acı içinde ve bazen senelerce uğraşarak ölüyor. herhangi bir yaşlının da kendisinin de nasıl öleceğini bilemiyor insan.
+4
der meister
(24.11.25)
Doktor değilim ama anladığım kadarıyla ileri evrede ne yazık ki ağrı kontrolü kolay olmuyor. Özellikle ölmeden önce son bir aylık dönemleri çok kötüydü.
0
gnosis
(24.11.25)
genetik olarak baskılanmış hastalıklar ortaya çıkıyor, bünye bunları tolere edemiyor veya bir yere kadar ediyor. sonrasında süreç diğer organları da etkileyerek devam ediyor.
0
duyurukullanıcısı
(24.11.25)
Anne annem ben diyeyim 89, siz diyin 92 küsür yaşında, bir miktarda da çekerek öldü.
o yaşlarına kadar akli melekeleri ve fiziksel sağlığı yerindeydi; ancak ne zaman 90'a yaklaştı.
bizim ölümlere gelince... yemek yemeği sevdiğimden ve pekte sağlıklı beslenmediğimden bence kolestrol'den ya da kalpten giderim gibime geliyor.
ama tabii bilinmez. bugün ankara'da hava kapalı. bakarsın şimşeğin biri isabet eder ve "game over."
ha tabi gönül ister ki şöyle sağlıkla; elden ayaktan kesilmeden 350 yaşlarına kadar yaşayalım...
gerçi ileride hücreleri felan diri tutacak teknolojiler keşfederlerse bu gerçekleştirilebilir diye düşünüyorum; ancak biz göremeyiz.
0
pangea
(24.11.25)
Anneannemi ve annemi pankreas kanserinden, babamı akciğer kanserinden kaybettim. Ölüm döşeğindekiler (kanser hastaları) son birkaç ay çocukları ve yakınları için daha çok endişeleniyor. Son bir haftada, ölüm kapıyı çaldığında ise o kadar çok acı çekiyorlar ki-veya ölüm korkusu o kadar agir basiyor ki, sadece kendileri için endişelenmeye başlıyorlar. Ölüm doğal ve evet, belki ölüm sonrası acı tamamen bitiyor; hatta belki de huzura erdiğimiz sonsuz bir hayat başlıyor. Ama maalesef bazı durumlarda ölüm süreci çok zor bir süreç ve acısız veya ani ölüm bence büyük bir lütuf.

Kanser hastaları için ağrı kesiciler bir yere kadar fayda ediyor. Babam son 1-2 gününde hastanede morfin diye inliyordu. Acısı ne kadar büyükse…”
+1
trixi
(24.11.25)
Haziran ayında 88 yaşındaki babaannemi kaybettik. Son altı ayı büyük ölçüde hastanelerde geçti. Önce enfeksiyon geçirdi, yemek yiyemedi ve güçten düştü. Bir süre toparladı ama sonra böbrek sorunları çıktı ve tekrar hastaneye kaldırıldı. Nisan ayında durumu belirgin şekilde kötüleşti; yemek yemesi zorlaştı ve altı bezlenmeye başladı.

Mayıs ayında bilinci azaldı ve çevresine tepki vermemeye başladı. Yoğun bakıma alındı, üç hafta burada kaldı ve ardından vefat etti. Yılın başına kadar genel durumu yaşına göre iyiydi; yürümekte zorlanması eklem sorunlarından kaynaklanıyordu.

Anneannem ve dedelerim de 80’li yaşlarda vefat ettiler. Köyde oldukları için ölüm nedenleri tam olarak bilinmiyor; birden fenalaşıp kısa sürede vefat etmişler. Öncesinde durumlarının iyi olduğunu hatırlıyorum.

Çevremden gözlemlediğim kadarıyla, ölümler genellikle kalp krizi ve kanser nedeniyle oluyor.
0
sealth
(24.11.25)
(8)

Istifa etmeden istifa etti diye isten cikarilma

matilda
Ben istifa etmediğim halde patron beni istifa etti diye işten cikartti. Şirketin pek bir malvarligi yok tazminatimi odeyebilecek durumda degil. Yalniz patronun kendisinin ev ve arabasi var. Benim bu durumum kötü niyetle işten cikartilma (tazminati vermemek icin) oldugundan şahşın kendi malvarligina
Ben istifa etmediğim halde patron beni istifa etti diye işten cikartti. Şirketin pek bir malvarligi yok tazminatimi odeyebilecek durumda degil. Yalniz patronun kendisinin ev ve arabasi var. Benim bu durumum kötü niyetle işten cikartilma (tazminati vermemek icin) oldugundan şahşın kendi malvarligina haciz de konulabiliyormus bu dogru mu? Şirket limited şirketi tek sahibi de bizim patron.
0
matilda
(20.11.25)
imzalı istifa dilekçen olmadan nasıl kendi istifa etti diye çıkarabilir ?
+1
orpheus
(21.11.25)
170'e de sordum cikartabiliyormus ama benim itiraz hakkim varmis
0
🌸matilda
(21.11.25)
Uzman değilim yanlış yonlendirmeyeyim.
Çıkarır tabi ama bu seni dövmesi gibi, cüzdanını çalması gibi bir şey. Yaptığıni yapar ama suçtur. Sen de hakkını ararsın.
şikayet yollarını bilmiyorum bu arada.
oncekinduyuruda kibritsuyu cevap vermişti başka vergi numarasına haklar transfer olmaz diye, ben bilmiyorum ama kibritsuyu bilgili biri. Onun sözüne güvenerek hareket etmek lazım.
Chatgpt dedi ki
En kısa özet

Şirket kapanmış olsa bile işçi alacağı devam eder.

Müdür işçi alacağından otomatik olarak sorumlu değildir.

Fakat şirketi kötü yönettiyse, mal kaçırdıysa, tasfiyeyi usulsüz yaptıysa:
Müdür kişisel olarak sorumlu tutulabilir.

Bu avukatlık bir soru gibi duruyor. Yani müdürün kişisel sorumlulukları kötü yönetim, vergi borcu gibi şeyler için. Isciyalacagi bu kapsamda değil diye anladım. O yüzden yorumla değil de gerçekten bir avukatla konuşmak lazım.
Yarın birine sormayı deneyeceğim.
0
kisa
(21.11.25)
Matilda, bence senin durumun muhakkak hukuki danışmanlık almanı gerektiriyor. En ufak hatalı veya özelikle eksik bir hamle yapman seni haklıyken haksız duruma düşürür ya da birikmiş haklarının kısmi kaybına neden olur.
0
Phoebe
(21.11.25)
SGK çıkışını yaparken işçinin iş akdini feshetmesi olarak seçmişler. Senin istifa yazını sormaz, sana da istifa ettin mi diye sormaz SGK. Ekran işveren ekranı. Çalışanın dava hakkı var tabii ki. Ne kadar zamandır çalışıyordun burada?

Çok geçmiş olsun bu arada.
0
gabe h coud
(21.11.25)
hem dava açıp hem de bu yeni şirkette çalışmaya devam edebilirsin.
bu süreçte işsiz kalmamış olursun ve tazminat için sürekli darlama fırsatın olur.
0
duyuruuser
(21.11.25)
"aynı kişi eski şirketi kapatıp yeni şirket açarsa kapanan ve açılan şirket arasında organik bağ olduğu için haksızlığa uğrayan işçi yeni şirkete de dava açabilir" dedi junior avukat.
0
kisa
(21.11.25)
burada olay patrona ne kadar güvendiğin yada adamın ne kadar güvenilir olduğu. bizde de aynı şekilde 3 şirket mevcut. çalışan sayılarını dengelemek için ara ara şirketler arası elemanları değiştirebiliyoruz. ama tabiki herkesin ilk giriş anından itibaren tüm haklarını saklı tutuyoruz ve basit bir belge imzalatıyorduk. (ya da eleman isterse tazminatını ödüyoruz) bu belgenin hukuki olarak bir kaşılığı varmı bilmiyorum ama vicdani olarak kul hakkı var ben buna inanırım.

bazı şirketlerde her sene tazminat olarak 1 maaş fazla veriyor ve giriş çıkış yaparak sıfırlamış oluyorlar.

aynı sektörde aynı işi yapan ve aynı ortakılık yapısına sahip farklı bir vergi numaralı şirkette olsa iyi bir avukat bağlantı kurup tazminatını alabilir diye düşünüyorum. sen burda patrona güvenmiyorsan kesinlikle iyi bir avukat bul ve o senin sorununu çözsün.
0
gercekdunya
(21.11.25)
(4)

tazminat hakkını noter sözleşmesiyle korumak mümkün mü?

matilda
merhaba, dün açtığım duyuruyla ilgili bir gelişme oldu. duyurunun muhasebeci/avukatları bilir dedim inşallah bilirsiniz. ben 2016'da bir ofise girdim. ofiste çalışan 2 kişiyiz zaten. patronumuz yeni bir firma açtı. oraya bizi geçirmeyi planlıyordu. bunu yasal olarak yapamıyormuş yani tazminat haklar
merhaba,
dün açtığım duyuruyla ilgili bir gelişme oldu.
duyurunun muhasebeci/avukatları bilir dedim inşallah bilirsiniz.
ben 2016'da bir ofise girdim. ofiste çalışan 2 kişiyiz zaten.
patronumuz yeni bir firma açtı. oraya bizi geçirmeyi planlıyordu.
bunu yasal olarak yapamıyormuş yani tazminat haklarımızı oraya devredemiyormuş (vergi numarası farklı olduğu zaman başka yere nakledilemiyormuş sigorta).
2 seçeneği vardı ya bize kıdem tazminatlarımızı verip (haksız fesihle çıkartarak) işten çıkartacak ya da biz istifa edeceğiz (daha doğrusu yasal olarak etmiş görüneceğiz).
bizim patron bize hiçbir açıklama yapmadan bugün bizi istifa etmiş olarak gösterdi ama hiçbir şeye imza atmadık. patron diyor ki ben size bir evrak vereceğim (bunu noterden vermesini istediğimde damga vergisini ödeyecek misin gibi saçma sapan bir cümle kurdu ama noterden vermesini isteyeceğim ısrarla) bu evrakla sizin tazminat haklarınız korunmuş olacak. Yani noterden bir protokol düzenleyecek bu kişi şu firmaya geçmiştir. tazminat vs her türlü hakkını devralıyorum gibi. ama bunu yapabilmesi için benim istifa kağıdı doldurmam gerekiyor. bana bu kağıdı verdikten sonra ben istifa kağıdı doldursam, bu kağıdın geçerliliği olur mu bu ilk sorum.

ikinci sorum ben istifa kağıdı doldurmadığım halde beni istifa etmiş gösterdi ben buna itiraz edip dava vs açıp tazminatımı alabilirim ama hemen alamam sanırım bu da bir süreç. ayrıca istifa gösterdiği için şu anda işsizlik maaşı da alamam. şu an beni en fazla 1 çok dişimi sıkarsam 2 ay idare edecek param var. 1 ay içinde iş buldum buldum bulamazsam yandım. ön muhasebeciyim, kolay bulabileceğimi düşünüyorum ama belli de olmaz.
siz benim yerimde olsaydınız tazminatınızı almak için mi uğraşırdınız yoksa patronun verdiği o kağıt eğer geçerliyse devam mı derdiniz. Bu arada işimi çok severek yapıyorum ve aslında ayrılmak istemiyorum ama haklarımın da hiç olmasını istemiyorum.
0
matilda
(20.11.25)
Patronunuzun sözlerinde çok fazla kafa karıştıran konu var. Yasal olarak gayet mümkün yeni bir iş yeri açtıysa size nakledebilir sigortanız da oradan devam eder hiçbir hakkınız da ölmez. siz mi acaba yanlış bilgi aklınızda kaldığı için eksik anlatıyorsunuz? Ayrıca bu konular için mükemmel bir yol var ihtiyari arabuluculuk. Başvurursunuz hiçbir hakkınız ölmez her iki taraf içinde yeni bir dava hakkı olmaz. Ama iki tarafı da sonsuza kadar korur.
0
ground
(20.11.25)
@ground, vergi numarası farklı olduğu için yasal olarak devretme gibi bir durum olmuyormuş. yazıya bunu da ekleyeyim.
0
🌸matilda
(20.11.25)
geçen sefer de söylemiştim, tekrar söylüyorum.

sahibi, ortağı, adresi, çalışanı, yaptığı iş hepsi tamamen aynı olsa da, vergi numarası, yani tüzel kişiliği ayrı bir şirket kurulduysa, arada hiç gün kaybı olmasa bile sigortalı eski şirketten yeni şirkete devrolmaz. haklarını koruyacağım, protokol yapalım, sözleşme imzalayalım şeklindeki tutanakların da noterden bile olsa herhangi bir geçerliliği yok.

sadece adamın sözüne güveniyorsan ona güven. kağıda, protokole, sözleşmeye güvenme. gerçekten tazminat hak ettiğinde adam "vermiyorum" dediğinde elindeki sözleşme herhangi bir işe yaramayacak.

bu işin yasal yolu, eski şirketteki bütün yasal haklarını öder, yeni şirkete de sıfırdan başlatır.

nakil işi sadece aynı vergi numarası altındaki diğer bir şubeye yapılabilir. onda da nakil koduyla çıkış yapılır ve gidilecek olan şubenin sicil numarası yazılır. giriş yapılırken de geldiği şubenin sicil numarası yazılır. aynı vergi numarasında değilse sistem nakil işlemini zaten kabul etmez.

nakil işlemi olmadığı sürece de yasal haklar devam etmez, devrolmaz.

tekrar ediyorum. bu protokolle, sözleşmeyle olacak iş değil, bir geçerliliği yok. ama adam yapmaz öyle şey ben güveniyorum diyorsan ona güvenebilirsin.
+3
kibritsuyu
(20.11.25)
Bir önceki sorunuzu hatırlıyorum. O sorunuzda da şimdiki sorunuzda da anlayamadığım iki şeyden birisi patron neden yeni bir şirket kurma konusunda bu kadar ısrarcı? Yani aklıma tek gelen şey malvarlığı kaçırma. Anlayamadığım ikinci nokta ise neden size tüm yasal haklarınızı peşinen ödeyip yeni şirkette sıfırdan başlatmıyor?
0
ulukayin
(20.11.25)
(6)

Sosyal medyada yazıların yanına (şüpheli) gibi yazılan ifadeler

Rondak
Allahım aklımı kaçırıcam. bunu kim niye çıkardı ya böyle video görünce direkt geçiyorum.bu nasıl neden çıktı. bu olaya karşı duygularımı küfürsüz ifade edemiyorum 😂
Allahım aklımı kaçırıcam. bunu kim niye çıkardı ya böyle video görünce direkt geçiyorum.

bu nasıl neden çıktı. bu olaya karşı duygularımı küfürsüz ifade edemiyorum 😂
-1
Rondak
(17.11.25)
bi tane z kuşağı arkadaş bularak böyle şeylere duyarsızlaşmanızı tavsiye ederim, çok değişik bir dilleri var. ben keşfetmeyi seviyorum. öğretmen ruhum onları anlamaya çalışıyor. 35 yaşındayım 2000'li bir çevrem de var, yeni bir evren gibi onların arasında olmak.
+1
ofelia
(17.11.25)
Gerçekten başka bir dilleri var. Geçen hafta 16 yaşındaki öğrencim hoşlandığı çocuk için "Onu bir süre spotliycam" gibi bir şey dedi (tam olarak böyle dememiş olabilir). Anlamı da gozliycem, ölçüp bicicem gibi bir şeymiş. Öğretmen olunca bu tip trendleri es gecemiyorsun +1. Açıkçası şikayetçi de değilim.
0
sekizdokuzon
(17.11.25)
her şey birden trend olup birden ortadan kalkıyor ama ben seviyorum ya, eğlenceli oluyor. yoksa normal hayatlarında şüpheli falan dediklerini sanmıyorum ciddi ciddi, espri falan yaparken diyolardır. z kuşağı pek yok çevremde ama eğlenceli oluyo, ben de öğrendiklerimi kullanıyorum :D
0
matilda
(17.11.25)
Bu eskidi bile hocam
0
black holes in the sky
(17.11.25)
Anladığım kadarıyla yazılanın tonunu belirtmek için kullanılıyor ama örneğin İngilizce bazıları bende sadece kafa karışıklığı yaratıyor. Misal:

-(pos): amaç positive, anladığım piece of shit
-(hj): amaç half-joking, anladığım handjob
+1
peki madem
(17.11.25)
internetteki meme kulturunun bir getirisi, hızla gelip hızla geçen şeyler, dilin yaşayan bir kavram olduğunun da bir göstergesi ayrıca. sosyal medya yazılı dil kulturunu baya besliyor. sözlu olarak değil sadece yazıya özgu hitaplar, ifadeler de mizah unsurunu besliyor. eğlenceli taraflarına tutunmak lazım zira gerçekten çoğunlukla komik :d
-1
fyodor fyodorovic
(17.11.25)
(3)

İnnovia evlerinde kendisi veya yakını oturan var mıdir? (Istanbul/Esenyurt)

cancoskn
Merhabalar, ailem Innovia 1 sitesinden ev almak icin bakiniyor ancak orada yasayan veya yakini yasayan biri varsa bu konuda destek almak isterim. Cok tesekkurler simdiden.
Merhabalar, ailem Innovia 1 sitesinden ev almak icin bakiniyor ancak orada yasayan veya yakini yasayan biri varsa bu konuda destek almak isterim. Cok tesekkurler simdiden.
0
cancoskn
(16.11.25)
Yıllar önce innovia 2deki evimi sattım. Eskort ve ne idüğü belirsiz yabancı uyruklu tipler dışında yaşayan kalmamıştı ve aidat çok yüksekti. Şimdi ne durumdadır bilmiyorum.
0
suicides underground
(16.11.25)
Esimin ailesi de innovia2'den ev alacakmis ama asiri derecede Arap uyruklu ve kaba saba tipli insanlari gorunce vazgecmisler.
0
matilda
(17.11.25)
İnnovia 1 iyidir innovia 2 ve 3 den uzak durun
0
basond
(17.11.25)
(4)

kargo ile telefon gönderimi

panamera
başka bir şehre iphone göndereceğim. ama çalınma durumlarına karşı tedirginim açıkçası. tam içeriğini belirterek göndermek istiyorum ama sanki başka bir şeylerin arasında göndermek daha güvenilir. bilemedim. nasıl yapsam?
başka bir şehre iphone göndereceğim. ama çalınma durumlarına karşı tedirginim açıkçası. tam içeriğini belirterek göndermek istiyorum ama sanki başka bir şeylerin arasında göndermek daha güvenilir. bilemedim. nasıl yapsam?
0
panamera
(13.11.25)
ben samsung aldım gönderdim sorun olmadı.
0
inheritance
(13.11.25)
Telefon kargolarinda artık fatura istiyorlar fatura yoksa göndermiyorlar. En azından yaşadığım şehirde bana söylenen bu.
Güvenlik için kimse garanti veremez, ekstra para vererek sigortalı gönderim yapabilirsiniz.
Ek olarak tüm bu şartları gözeterek 75 kagatlik telefonu 250 TL'ye geçen ay kargoladim bir sorun olmadı.
Yurtiçi kargo
+2
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
sorun olmaz sadece telefon değil macbook notebook tablet aklınıza ne gelirse kargo ile alıyor ve gönderiyoruz biz .kargo firmaları alışık
0
devilone
(13.11.25)
%100 güvenmemek lazım bence. seneler önce ekşide bi başlık vardı. kargonun teki kayınbiraderine mi ne birkaç kargo veriyor al bunları da sen dağıt diye, kayınbirader de laptoptu galiba cepliyor ve gitmişti laptop. sonra ne oldu bilmiyorum ama aylar geçmiş bi sonuca ulaşamamıştı. tabii güvenmeyip ne yapacağız orası ayrı. mecbur kullanıyoruz yine de risk var.
+1
matilda
(13.11.25)
(5)

Şu müziği hatırlayan var mıı

muhayyer divan
Selaaamhttps://www.instagram.com/p/DQ-ISTVE8sVBöyle bir müziğe denk geldim ve ben bu müziği hatırlıyorum. Ama nerden. Gerçekten biliyorum bu melodiyi, nerden bildiğimi bir türlü çıkaramıyorum. Nasıl arayacağımı da bilemedim. Bilen var mı biz bu müziği nerden biliyoruz??
Selaaam

www.instagram.com

Böyle bir müziğe denk geldim ve ben bu müziği hatırlıyorum. Ama nerden. Gerçekten biliyorum bu melodiyi, nerden bildiğimi bir türlü çıkaramıyorum. Nasıl arayacağımı da bilemedim. Bilen var mı biz bu müziği nerden biliyoruz??
-3
muhayyer divan
(13.11.25)
bir donem radyo'da trt 2 hava durumu bultenlerinde jingle olarak çalardı diye biri entry yazmış. oradan hatırlıyor olabilir misiniz acaba?
0
matilda
(13.11.25)
müzik yok
+2
herzan
(13.11.25)
Aynısı değil ama Two girls one cup in müziğine çok benziyor. İzlediysen o çağrışım yapmış olabilir
+3
kisa
(13.11.25)
@kisa

Yok o değil, aynen bu müzikti, ama sanki çoook minikliğimde mi dinledim, acaba gerçekten bir jingle mıydı, benzer bişey miydi... o kadar iyi biliyorum ki aynen bu müzik olduğunu...
0
🌸muhayyer divan
(13.11.25)
bana akşama doğru programının müziği gibi geldi ama değilmiş. bazı tınıları benziyor.
www.youtube.com
0
ground
(14.11.25)
(22)

Oturduğunuz bina kaç yaşında?

messina123
Bizimki 35
Bizimki 35
0
messina123
(13.11.25)
75 yıllık.
0
elektr10
(13.11.25)
10 yıllık.
0
unalub
(13.11.25)
9 ya da 10 yıllık bizimki de
0
matilda
(13.11.25)
10 15 arası.
0
mikahakkinen
(13.11.25)
4
0
gabe h coud
(13.11.25)
8-10 yıllık.
0
inheritance
(13.11.25)
16
0
co2s2
(13.11.25)
8
0
lemmiwinks
(13.11.25)
10 ay
0
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
12 yıllık
0
my fault
(13.11.25)
26 Yıllık
0
onyx
(13.11.25)
70
0
gurur
(13.11.25)
6
0
nothing in my way
(13.11.25)
1953'te insa edilmis. 72 yasinda.
2 katli. kismen ahsap. deprem kusagi degil. daglik bölgede.
o sebeple bir korkum yok.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
5
0
kullanicadi
(13.11.25)
99 yapımı 26 yaşında. güvenilirliği test edildi, zemini de sağlam.
0
orpheus
(13.11.25)
10 olmak üzere.
0
m e b
(13.11.25)
59 yapımı.
0
denizgonen
(13.11.25)
Bizim burada 1800lü yıllarda yapılmış binalar var dimdik ayakta
0
suicides underground
(13.11.25)
8
ailemin 14
eşimin ailesinin 35+
0
biravekahve
(14.11.25)
villa 15 yıllık
0
hold the door
(14.11.25)
5 yasinda, onceki 1970 modeldi kentsel donusumden yikip bastan yaptilar.
istanbulda yuksek riskli bolgedeyiz.
yeni yapilana da guvenmiyorum.
0
cooperr
(14.11.25)
(10)

Aşırı empati tam olarak ne demek?

1bir1bir1
Örneklerle anlatmak isteyen?
Örneklerle anlatmak isteyen?
0
1bir1bir1
(12.11.25)
Fast food siparişi verirken bir yandan da siparişi alan kişinin durumunu, yaşadığı zorlukları ve yüzündeki donukluğu düşünmek. Bu sebeple yemekten tat alamamak.
Örnek.
+6
artıküyeolmakistiyorum
(12.11.25)
Başka birinin duygularını sanki kendi duygunmuş gibi hissetmek.
Mesela; birisi bir olay yaşadı bundan dolayı çok üzgün ve onunla aynı şiddette üzüntü hissetmek gibi.
+1
rock n roll
(12.11.25)
Ben eskiden birine kırıldığımda ona açikça söylersem o üzülecek vs diye düşünüp içime çok atıyordum. Elbette üzülebilir ama sonuçta ben de üzüldüğüm için kirilmiş oluyordum. Böyle durumlarda bile karşindakini düşünmek artık aşırı empati mi gereksiz empati mi kavramdan emin değilim.
0
egerbiryolcu
(12.11.25)
eskiden ben böyleydim. aşırı empatiden delirecek noktaya geliyordum.
mesela eşim bi gün şey dedi bugün bi kadın geldi cv bıraktı. eşi de işsizmiş kendi de, inşallah bulurlar iş üzüldüm falan dedi. ben abartısız 1.5 saat ağladım. ne yapacaklar nasıl geçinecekler diye. gerçekten sanki biz işsiz kalmışız da onun derdine düşmüşüm gibi.
sonra baktım ben böyle böyle deliririm, nasıl becerdiysem daha az üzülmeyi başarmaya başladım. hala normal insanlara göre empati dozum yüksek ama eskisi gibi fenalıklar geçirmiyorum.
+1
matilda
(12.11.25)
Cevabımı eksileyen arkadaş kim bilmiyorum da aşırı empatiyle ilgili okuduğum yazılarda yazan bu. Bunun nesi eksilenir anlayamadım?
Kesin bu cevabımı da eksileyecek önemli değil de arkadaşlar bu oylama sistemi getirildi ama abuk sabuk oylamanız için değil.
-2
rock n roll
(12.11.25)
Ben zamanında bir duyuru açmıştım burada, ben bozuldum heralde diye.

Bir keresinde el yapımı ürün satan bir dükkandan tereyağı almıştım. Tereyağı acı, keskin bir tattaydı iyi değildi. Götürüp iade edemedim çünkü dükkan sahibi teyzenin o dükkanı büyük ihtimalle çocuklarının, torunlarının senin yemeklerin gibisi yok gazıyla açtığına orada o şeyleri yapıp satarken mutlu olduğuna, o yaptığı şeyleri sevgiyle yaptığına ve değer gösterdiğine; ben tereyağını beğenmeyip götürürsem kalbi kırılıp üzüleceğine insanlar beğenmiyor diye içleneceğine, dükkanda sevgiyle ürettiği ürünleri falan okşayıp sizi sevmediler mi yavrıım falan diye ağlayacağına inandım. Oturdum kadına üzüldüm, halbuki ortada bir şey yok. Götürmedim. Tabi bu düşündüklerimin hiçbiri çok büyük olasılıkla gerçek değildi. Ama ben hisli bir dönemimdeydim.

Aşırı empati de bu. Aşırı sözcüğü doğası gereği nitelediği sözcüğü bozar. Aşırı olan her şey kötüdür, eğer kötü değilse aşırı olmamıştır. Benim örneğimde belki de teyze bayat ürünü daha fazla müşteriye satmama şansını kaybetmiş oldu, eleştiriden mahrum kaldı. Ben de yok kere tereyağından oldum.
+1
akhenaten
(12.11.25)
Kurduğun empati sonucu kendinden ödün veriyorsan, kendini hiçe sayıyorsan aşırı sayılıyor sanırım. Ya da empati seni ya da başkasını eylemsizlige itiyor, pasiflestiriyor, gerçeğin üstünü örtüyor ya da çarpıtıyor ve kimsenin hayrına bir iş cikarmiyorsa ortaya orada da iyilikten maraz doğuyor.
+2
sekizdokuzon
(12.11.25)
kimse yanlış anlamasın ama sempati ile empatiyi karıştırıyorsunuz.
"aşırı empati" ifadesi komple anlamsız.

not: bu arada ben de karıştırıyordum, bir eğitimde doğrusunu öğretmişlerdi.
-3
late viper
(12.11.25)
empatide evet karşındakinin duygusunu anlayıp bi miktar paylaşmak var ama aşırı empatide gereğinden fazla paylaşıyorsun arana yeterince mesafe koyamıyorsun bence o duyguyla. mesela arkadaşın sevgilisinden ayrılmış sen de ağlıyorsun bu aşırı empati oluyor, gerek yok o kadarına, üzül destek ol yeter. empati arkadaşınla ilişkine iyi gelir ama aşırı empati karşı tarafa ya yapay ya da tuhaf gelir, seni de tüketir. sempati konusu biraz karışık farklı kaynaklarda farklı anlatılıyor
+1
mezzosprite
(13.11.25)
Hiper empati galiba psikolojiye yeni katılan bir terim. Ben mesleki yorum yapayım. Tam olarak feedbackini bilmesem de kişinin kendi için geliştirdiği savunma mekanizmaları tiplerinden biri bence.
0
mikahakkinen
(13.11.25)
(20)

duyuruda kiminle oturup kahve içimek isterdiniz?

Bartebly
romantik anlamda değil illa. normal sohbet.
romantik anlamda değil illa. normal sohbet.
+3
Bartebly
(12.11.25)
Herkesin en sevdiği insan olduğunu tahmin ettiğim logistics geliyor ilk olarak akla. Her konudan konuşabileceğin ve aynı fikirde olmasan da medeni tartışma sınırlarını aşmayacak bir tavrı var.

Bartebly’ın sesi ses sanatçısı gibiymiş diye okumuştum ama sanat düşkünü insanların muhabbetinin çok bayması ihtimali yüksek, risk almamak için onunla telefonla konuşurum, çok daralırsam elime bir poşet alıp önce hışırtı yapar sonra telefonu kapatırım ve hat kesildi derim.

Kittie veya buna benzer nicki olan kişi de bambaşka bir dünyada yaşıyor gibi, onunla bir kahve içip dünyasını dinlerim.

Edmond Honda diye çok gıcık olduğum biri vardı, gitti galiba. Onunla kahve içip ne rahatsızlığı varmış onu keşfederdim.

Aşırı verici ve herkese yardımcı olmaya çalışan, bir kere bana yeni aldığı arabasını bir haftalığına ödünç vermeyi ciddi bir şekilde teklif eden vardı, nick’ini unuttum ama çok aktifti geçen sene. Belki de gitti. Onun da hayatını bir dinlemek istedim.

Rakıcandır da ilginç birisi galiba ama nasıl biri olduğu çok aklımda kalmadı, zihnimde kalan intiba zeki, yardımsever ve ilginç biri olduğu. Bir kahve içelim.

Nhkni yohusu gibi nick’i olan adamı da pek merak ediyorum. Onunla çok keyifli, doyurucu bir sohbet olur gibi geliyor bana.

Bir sürü başka kullanıcı vardır da nick’leri hep unutuyorum.


Bir de beni engelleyen 3 kullanıcı varmış. Yeni gördüm öyle bir şey olduğunu.
Onları da merak ettim, onlarla bir kahve içelim de kışkırtıp kudurtayım onları kahvede.

Peki ya sen Bartebly?
0
michael_knight
(12.11.25)
compadrito ve aychovsky. Dönelerdi iyiydi.
0
yadigar
(12.11.25)
der meister.
+1
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(12.11.25)
basond, fraise, kibritsuyu, rakicandir
+3
compumaster
(12.11.25)
Sorduğum her soruya hiç erinmeden en detaylı şekilde cevap verip beni PT'lerin elinden kurtardığı için Kaleci saçlı yırtıcı forvet hocamla içmek isterdim, o arada aklımda kalan 700 soruyu daha sorup kafasını açmaya devam ederdim burada olmadığı için soramıyorum çünkü.
+3
kizil karga
(12.11.25)
kibritsuyu geçen mesajlaşmada baya atıştık ama muabbeti iyidir herhalde. arada bir kaç kişi var ama nickleri aklıma gelmedi.

bir de şu muabbetteki arkadaşlarla konuştukları konuyu anlamak için muabbet etmek isterdim. kesinlikle bilmediğim bir coğrafya. www.eksiduyuru.com

thetruenorthstrongandfree1
eileengray
kuehles blondes
gabe h coud
+2
mikahakkinen
(12.11.25)
der meister (ucl gibi diye)
logistcs manager (gs li diye)

bi de güzel şarkı söyleyen tatlı bi kız vardı ama onunla içmezdim, kasada şarkı söyletir, uzardım.
0
baldan kaymak
(12.11.25)
Phoebe'yle çok isterdim. onun dışında yok.
0
matilda
(12.11.25)
Kassiopeia nickli yazar ile konuşmak isterdim.
0
umutt
(12.11.25)
Compadrito ile kahve içmek isterdim +1

15 sene önce falan (ben o zamanlar lisedeyken) kendisi bana çok faydalı tavsiyelerde bulunmuştu. 10 senedir de buralarda yok sanırım kendisi, öldü mü kaldı mı haberim bile yok ama hayatımın kırılım noktalarında etki sahibi birisi her ne kadar kendisi farkında olmasa da hihoh. Üniversite tercihlerim konusunda da çok yardımcı olmuş ufkumu genişletmişti.

Gerçi ben lisedeyken buralarda başka süper insanlar da vardı ama yine de compadrito kadar yardımcı olmamıştı hiçbiri.

Birkaç tane de meslektaş var tabii fikrine zikrine tecrübesine güvendiğim, ground var mesela. O da yıllardır burada. Var daha sayarım ama ilk aklıma gelenler bu iki kişi.
0
vedatchilipeppers
(12.11.25)
basond ve der meister ilk aklıma gelenler. özellikle der meister için hiç kasmadan muhabbet akıp gider diye düşünüyorum. bir de aklımda gibi yılmaz figürünü canlandırıyor.
0
MtKrt
(12.11.25)
Çok var, @bir sıcak el yorumuna yarıldım:)
-2
Kahvedesu
(12.11.25)
Konuşma ben konuşuyorum ve kobuzchu kız'la tanışmak isterdim.
0
sekizdokuzon
(12.11.25)
bir der meister da benden o zaman. ukrayna/rusça meselesini naptın, spor gazeteciliğine dönüş planı var mı, dota en so nne zaman oynadın vs akar giderdi muhabbet.
0
unalub
(12.11.25)
@arbre kankimin her gün aşık olduğu kızları bir de yakından dinlemek isterdim
+5
koela
(12.11.25)
akhenaten
cooper
der meister (yeni nickini unuttum)
0
deartheodosia
(12.11.25)
eileengray, kisa, abuzer, logistics, thetruenorth, grimavi olabilir neden olmasin
+1
ala09
(12.11.25)
pandispanya
aychovsky
kobuzchu kız
fraise
tuborg yeşili
angelus
gabe h coud
kuehles blondes
janderzel zartanyan
-2
dedim ben sana
(12.11.25)
Compumaster
Kibritsuyu
orta büyüklükte bir ülkenin kralı

eskilerden olacaksa
aychovsky

hiç tanışmadığım/sohbetimizin olmadığı kişiler olara:
pandispanya
tuborg yeşili
0
rakicandir
(13.11.25)
troller hariç herkes kafa insan burada.
0
gabe h coud
(14.11.25)
(6)

Watsapp’ta mesajlara bakmayan arkadaş

don’t panic
Arkadaşlar merhaba, 2 farklı grupta 2 arkadaşım var, 3-4 sene önceki mesajlara bile bakmamış görünüyor. İletildi var, ama okumamışlar, okumuyorlar. Etiketlendikleri mesajları bile :D Şimdi sorum şu ki admin olarak bu arkadaşları atayım mı gruptan? Sonuçta bu gruptaki sohbet muhabbet umurlarında deği
Arkadaşlar merhaba,

2 farklı grupta 2 arkadaşım var, 3-4 sene önceki mesajlara bile bakmamış görünüyor. İletildi var, ama okumamışlar, okumuyorlar. Etiketlendikleri mesajları bile :D

Şimdi sorum şu ki admin olarak bu arkadaşları atayım mı gruptan? Sonuçta bu gruptaki sohbet muhabbet umurlarında değil madem, atayım diyorum? Ne dersiniz?

Teşekkürler…
0
don’t panic
(11.11.25)
Buyruk senindir admin'im.
+3
makbur
(11.11.25)
Size zaman ayırmayan biriyle kafanızın içinde tartışmanız bile hata.
+1
rakicandir
(11.11.25)
Bu kadar zamandır grupta hiç etkileşimleri olmamışsa elbette salla gitsin. Amaç iletişim, iletişmeyi reddeden insanlarla uğraşmanın anlamı yok.
+2
muhayyer divan
(12.11.25)
Durmalarının ne zararı var ki hocam?
0
kumandanim
(12.11.25)
atın gitsin ya. kimsenin fanı değilsiniz niye dursunlar ki onlar sizi takmamışsa siz de onları hayatınızın hiçbir alanında bulundurmayın. her şey karşılıklı.
0
matilda
(12.11.25)
bende genelde bakmam. gerek duymuyordur cevap verebilecek kadar önemli bir şey değildir.
0
koela
(12.11.25)
(19)

İstanbul'da "Mutlaka gör" diyeceğiniz cami

yadigar
Gerek mimarisi, gerek iç tasarımı, süslemeleri, gerek tarihi özelliği, gerek manzarası, gerek imamı/müezzini, gerek bahçesi, gerek havası, hissi, sebep farketmeksizin, "görmelisin" dediğiniz cami/camiler hangileridir?Dediğim gibi sebep dinî de olabilir, turistik de, başka türlü de olabilir, hiç fark
Gerek mimarisi, gerek iç tasarımı, süslemeleri, gerek tarihi özelliği, gerek manzarası, gerek imamı/müezzini, gerek bahçesi, gerek havası, hissi, sebep farketmeksizin, "görmelisin" dediğiniz cami/camiler hangileridir?

Dediğim gibi sebep dinî de olabilir, turistik de, başka türlü de olabilir, hiç fark etmez. Tarihî de olabilir, modern de, bildiğimiz semt camii de olur. Sınırlama yok. Önerileriniz nelerdir?
+1
yadigar
(11.11.25)
Altunizade - ilahiyat camisi
Büyükçekmece tarafında adını unuttuğum yer altında olan cami. (Google hemen söyler)
+1
kisa
(11.11.25)
merhaba, sinan’ın çıraklık ve kalfalık diye adlandırdığı eserlerini görebilirsiniz. şehzade camii’ne gidip sonra süleymaniye’ye geçince cami mimarisindeki fil ayaklarının nasıl hafifleştiğini ve mekanın bütünleştiğini görebilirsiniz (ustalık eseri için edirne’ye gitmek gerekiyor). süleymaniye’de sadece camii’ye değil, dükkanlarla birlikte bütün bir kompleksi gezmelisiniz. avluda bazı kolonlar devşirme (spolia), onlar da ilginizi çekebilir.

insan ölçeğine olan yakınlığı ve denizle olan ilişkisi için de üsküdar’daki şemsi ahmet paşa camii’sine gidebilirsiniz. tatlı ve kompakt bir sinan eseridir. halk arasında kuşkonmaz olarak bilinir.

kariye vb. camiiye çevrilen bizans yapıları her zaman gezilmeli (bence ayasofya tekrar camii yapılmamalıydı bu arada).

emre arolat’ın sancaklar camiisine gitmelisiniz. topografyayla bütünleşen bir yaklaşımı var. güncel bir yorum.

barok dönemi görmek için de nuru osmaniye görülebilir.

(agnostiğim)
+6
eileengray
(11.11.25)
Hah sancaklar camii evet adını hatırlayamadığım
0
kisa
(11.11.25)
Ortaköy
0
osssy
(11.11.25)
Süleymaniye Camii mutlaka görülmeli. Özellikli ikindi akşam arasında bahçesinde zaman geçirmek aşırı huzurlu, hem caminin içi hem de bulunduğu konum mükemmel gerçekten.
0
hayalhayal
(11.11.25)
pertevniyal valide sultan camii
0
deartheodosia
(11.11.25)
Büyük piyalepaşa, molla zeyrek.
0
Bruce
(11.11.25)
kuşkonmaz cami
0
gercekdunya
(11.11.25)
Kanyon AVM'nin karşısındaki camiiye (Barbaros Hayrettin Paşa Camii) gidebilirsiniz. Hem yeni yapıldı hem bence mimari ve peyzaj açısından çok güzel bir camii.
0
elektr10
(11.11.25)
cami gurmeleri bilir burayı sadece o yüzden en üste yazıyorum: rüstem paşa
ayasofya esintili: kılıç ali paşa
kadırga: sokullu mehmet paşa
edirnekapı mihrimah sultan

bir de arkadaşın yukarda yazdığı büyükçekmecedeki sancaktar camii modern mimari olarak.

son ek: bahçe ve manzara olarak asla değeri bilinmeyen fener: yavuz sultan selim
0
bay b
(11.11.25)
hiç görmediyseniz camilerin en ikoniği olanları ziyaret edin. hem birbirine yakınlar
1- süleymaniye
2- sultanahmet
3- ayasofya

anadolu yakasında karacaahmet meazrlığı içinde şakirin camii var. orası da farklı bir mimariye sahip küçük bir cami

bir de yalı cami tavsiyesi vereyim kuzguncuk-beylerbeyi arasında üryanizade camii, çok küçük bir cami ama huzurlu.
0
exlibris
(11.11.25)
Pertevniyal Valide Sultan Camii +1
süleymaniye falan onlar klasik zaten söylemiyorum onları.
0
matilda
(11.11.25)
istanbulun tam ortasında şehzade cami benim favorim . bahçesinde eski osmanlı mezarları ve bir tarihi ağaç var .

Mimar Sinan'ın, Kanuni Sultan Süleyman'ın emriyle yaptığı hesaplamalar neticesinde yerini tespit ettiği rivayet edilen Şehzadebaşı Camisi avlusunun köşesindeki yeşil sütun, 470 yıldır eski İstanbul'un merkezi olarak biliniyor...


Şehzade Camii (Şehzade Mehmet Camii ya da Şehzadebaşı Camii olarak da bilinir), İstanbul'un Fatih ilçesinde yer alan ve Mimar Sinan tarafından yapılan cami, I. Süleyman tarafından Saruhan Sancak Beyi iken 1543'te 22 yaşında ölen oğlu Mehmed adına yaptırılmıştır. Camiyi 1543-1548 yılları arasında Mimar Sinan'a yaptırttı. Mimar Sinan'ın "çıraklık eserimdir" dediği camidir.[kaynak belirtilmeli]

18,42 metrelik kubbesi 4 büyük yarım kubbeye yaslanır. Şadırvan avlusu 12 sütunda 16 kubbelidir. İkişer şerefeli çift minaresi vardır. İmaret ve medrese, tabhane, türbeler cami bahçesinde ve arka sokaktadır. Caminin dış duvarında Emine Hanım Çeşmesi bulunur.

Şehzade türbesinin içi rengârenk çinilerle doludur. Ortadaki sandukada Şehzade Mehmed, sağında Şehzade Cihangir yatar, solunda Hümaşah Sultan. Şehzade türbesinin sol tarafında Rüstem Paşa'nın türbesi bulunur. Diğer şehzade türbeleri Vefa tarafındadır. Dış avluda Destari Mustafa Paşa'nın türbesi vardır.


Dönemin kudretli padişahı Kanuni Sultan Süleyman oğlu şehzade Mehmet için dönemin zirve isimlerinden Mimar Sinan'dan bir cami yapmasını ve bu mabedin İstanbul’un tam orta noktasında olmasını emreder... O yıllarda İstanbul sadece Suriçi’nden oluştuğu için, şehrin ölçülebilir fizikî bir gövdesi mevcuttur. Mimarbaşı Sinan tarafından birtakım detaylı hesaplamalardan sonra, Suriçi’nin “geometrik ağırlık noktası” milimi milimine tespit edilir. Bu yöntem,karmaşık alanlı levhaların “G” noktasının bulunması prensibinden yola çıkılarak hesaplanmıştır.

Sıra yekpare, parlak yeşil granit silindirik bir sütunun dikilmesine gelmiştir. Bu taş aynı zamanda kıble yönünü işaret eder.
0
devilone
(11.11.25)
kayire müzesini çok severdim.
müze olmadan önce de kilise idi, şimdi cami yapıldı. görmeye değer.

zeyrek camisini de beğenirim.
0
biseysorcaktim
(11.11.25)
çok önemli olanlar yazılmış zaten, iki tane de ben ekleyeyim.

Cihangir Camii -istanbul'un pek göremeyeceğiniz bir manzarasını da görürsünüz-
nusretiye camii
0
fyodor fyodorovic
(11.11.25)
Yıldız Hamidiye nasıl yazılmaz?! Şok oldum. Yıldız Hamidiye sadece cami olarak değil, iç tasarım olarak görüp görebileceğiniz en güzel yerlerden birisi...
0
silverleaf
(11.11.25)
Süleymaniye, Şehzade, Rüstempaşa, Nuruosmaniye çok kişi tarafından yazılmış zaten, yine bir Sinan eseri olan Kazasker İvaz Efendi Camii diyeceğim, çinileri ile ünlü.
0
(12.11.25)
ortakoy +1
kucuk ama sevimli
lokasyonu inanilmaz
0
cooperr
(12.11.25)
yukarıdakiler dışında ben de tavsiyelerimi yazayım, bulunsun.
ambiyans olarak balat civarında gül camii var. aslı kilise olan diğer camiler gibi bunun da çok ulvi bir havası var. mimari olarak da güzel olan ve yine eski bir kilise olan kalenderhane camii var vefa'da. ortaköy'de alarko holding binasının karşısında yalı camilerimizden defterdar ibrahim paşa camii var. küçük, ahşap, tatlı, gizli saklı bir cami. manzarası güzeller arasında düşünülebilir. nuruosmaniye'den bahsedilmiş. aynı dolaylarda çorlulu ali paşa camii ve atik ali paşa camii de var. gitmişken görülebilir.
ramazan'da hatimli teravih için kâbe imamları ile yarışan fahrettin paşa camii var başakşehir'de. ramazan'da kıraatler olağanüstü. bir de kapalıçarşı cevahir bedesteni (iç bedesten) mescidinin bir üst katı var ki, İstanbul'un en mistik hissettiren yerlerinden biri olabilir.
0
dilemma of subscribtionability
(14.11.25)
(4)

Evleneceğiniz kişiyi çekirdek aile dışında özellikle tanıştırdığınız kimse oldu mu?

egerbiryolcu
Yoksa anam babam tanışsın yeter gerisi düğünde nişanda tanışır mı dediniz?
Yoksa anam babam tanışsın yeter gerisi düğünde nişanda tanışır mı dediniz?
0
egerbiryolcu
(10.11.25)
Yani annem babam bile arkadaşlarımdan çok sonra tanışır.

Biraz gevezelik yapacam. Sevgiliyi aile dışında biriyle tanıştırıp onun onayını alınca içi rahatlayan insanın karakteri olgunlaşmamış demektir. Bu insan hayatta başka konularda da insanlardan onay alma ihtiyacı duyar, kararlarının sorumluluğunu kendi başına alamaz.

Sonra burda duyurular açılıyor bir değil iki değil. Evlenmiş aile kurmuş fakat anne babasının sözünden çıkamayan ya da onların isteklerine karşı gelemeyen hikayeler.
+1
grimavi
(11.11.25)
Eşim daha sevgiliyken butun sulalemle nerdeyse (gorustuklerimizle) tanisti ve iyi ki öyle olmus.
0
matilda
(11.11.25)
Kuzenlerim, teyzelerim, halalarim, anneannem ve babannem.
0
logisticsmanager
(11.11.25)
aynen öyle dedim. nişanlanana kadar kardeşim hariç kimseyle tanıştırmadım, akrabalık zorunlu gereksiz bir bağ zaten.
+3
mikahakkinen
(11.11.25)
(53)

eşimin yeğeninin her hafta sonu bizde kalması sorunsalı

matilda
merhaba, bu duyurunun benzerini geçtiğimiz günlerde açmıştım ama olay biraz değişti o yüzden akıl danışacak birilerine ihtiyacım var. özetle: eşimin yeğeni istanbul'da askeri okul kazandı. bizi de evci olarak yazdı. bizim planımız 2-3 haftada bir cuma-cumartesi akşamları bizde kalması ve pazar günü
merhaba,
bu duyurunun benzerini geçtiğimiz günlerde açmıştım ama olay biraz değişti o yüzden akıl danışacak birilerine ihtiyacım var.

özetle:
eşimin yeğeni istanbul'da askeri okul kazandı. bizi de evci olarak yazdı.
bizim planımız 2-3 haftada bir cuma-cumartesi akşamları bizde kalması ve pazar günü okula dönmesiydi. çocuk da sizi her hafta rahatsız etmek istemiyorum, hem de çok uzak vs diyordu.
ben 2-3 haftada bir kalmasına da çok sıcak bakmıyordum ama yapacak bir şey yok moduna girmiştim.
şimdi okuldan öyle kafanıza göre evci iznine çıkmak yok. ya her hafta evci çıkacaksınız ya hiç çıkmayacaksınız denilmiş. çocuk da eşimi aramış amca okul böyle diyor ne yapayım diye o da gelme diyememiş. yani özetle çocuk her hafta sonu bizde kalmak zorunda ama bunu eşim de ben de kesinlikle diyemiyoruz.
buraya bir dipnot düşeyim: eşimin anne ve babası istanbul'da yaşıyordu. memleketlerine taşındılar. onların taşındığı eve biz geçtik yani eşimin anne-babasının evinde oturuyoruz. kira da ödemiyoruz. başka evleri var kirada onun kirasını da eşimin abisi alacak yıl sonundan sonra.
dün bayağı kavga gürültü oldu evde. çünkü ikimiz de çalışıyoruz. ben haftada 2 gün evden, 3 gün ofisten çalışıyorum ama 3 gün çalıştığım günlerde 2 saat işe gidiş, 2 saat eve dönüş sürüyor. 6'da çıksam 8'de evde anca oluyorum. bir tek hafta sonum var. cumartesi zaten temizlikle geçiyor. cumartesi akşamları eşimle vakit geçirmek istiyorum. pazar da yine ıvır zıvır işler oluyor ya da nadiren dışarı çıkıyoruz bi etkinlik vs olursa.
yeğeni bize gelirse cumartesi sabahı eşim evde olmuyor ve ben uyuyabileceğim 2 günden birinde kalkmak zorundayım çünkü ayıp. pazar günü de benzer durum var zaten askeri okulda olduğu için alışmış sabahın köründe kalkıyor. geçen pazar mesela 3'e kadar evde oturdu. 6'da okula girmesi gerektiği için 3'te çıktı.
benim artık cuma- cumartesi akşamları eşimle oturup film/dizi izleme ve vakit geçirme gibi bir olayım kesinlikle kalmadı. çünkü bu çocuk cuma akşam yemeği vaktinde gelecek ve bizle oturacak sohbet falan etmek istiyor. cumartesi gündüz çıkar gider ama akşam yine öyle. pazar da ya kahvaltıdan sonra biraz oturur ya da gider bilmiyorum 2 günüm çöp olduktan sonra pazar yarım günü düşünemiyorum artık.
dün eşime ya bu işe bi çare bul ya da bu iş boşanmaya kadar gider dedim. çünkü bu çocuk tam 5 sene okuyacak bu okulda. gidebileceği başka bir yer yok. olsa da yasak.
o da ailesiyle arasını bozmadan bir yöntem düşünüyor ama bulamadık.
makul şekilde abine anlat, bizim bi hafta sonumuz var. mümkün olduğunca evi otel gibi kullansın vs gibi çocuğunu uyarsın gibi bir yöntem geldi aklıma ama ne kadar etkili olur, nasıl bir tepki gelir bilmiyorum.
eşimi seviyorum ve bu nedenden ayrılmak istemiyorum ama ben sorumluluk almamak için çocuk bile yapmıyorum ve hayatımda 4-5 kere gördüğüm bi çocuğa da zaten tek dinlenme alanım olan hafta sonumu 5 sene feda etmek istemiyorum. üstelik bu çocuk bizde kalırsa benim evimde yatılı misafir de kalamaz her türlü tüm konforumu ve düzenimi bozuyor.
bu konuyla ilgili ailesini, abisini ve yeğenini de incitmeden nasıl bir konuşma yapılabilir. fikirlerinize gerçekten çok ihtiyacım var.

bunu kimse kabul etmez dedim eşime. çık sokağa 10 kişiye sor kaçı kabul edecek dedim. siz böyle bir şeyi kabul eder miydiniz bunu da kendisine okutmak için bunu da sorayım.

teşekkür ederim.
-1
matilda
(10.11.25)
Hoş bi düzen değil bu öncelikle ama bunu 5 sene sürdüreceğini düşünmüyorum, ilk sene çok sık olur fakat şehre alışıp kendi arkadaş ortamını kurunca size fazla uğramaz

Eşin öncelikle sana karşı sorumlu orası sizin eviniz. Senin durumunu anlayıp seni buna hiç dahil etmeden aile ve çocukla çözmeli. Başta dediğim gibi çocuk şehre alışıp ortamını kurana kadar 2-3 ay anlaşma yapabilirsiniz belki
+2
grimavi
(10.11.25)
@grimavi ben de öyle düşünüyordum alışınca sürekli gelmez ama okul ya her hafta evci çıkarsınız ya hiç izin vermeyiz demiş. mesele de bu zaten.
0
🌸matilda
(10.11.25)
kesinlikle mantıklı değil. bir sene bile bu şekilde yaşanmaz. çocuğun ailesi nasıl buna tamam diyebiliyor anlayamadım. okulun ya hep hiç demesi de saçma. bizim okulda da yurt var ama öyle bir durum yok. istedikleri hafta sonu kalıyorlar. okulla da görüşülebilir tabii ki ama çocuğun ailesinin rahatlığı çok ilginç.
+1
oyokbuyoknevar
(10.11.25)
haklısınız. her hafta sonu olmaz yani. ayda 1 olsa neyse. çocuk evci çıkmak zorunda değil. yatsın okulunda. ya da babası diğer evi boşalttırsın yerleştirsin çocuğu. bir şeyler kırılıp dökülecek artık pek çareniz kalmamış. sen çocuğun annesiyle konuş önce eşin utanıyorsa.
0
archmeister8
(10.11.25)
Kocaman insan ya kendisinin ya da ailesinin bunun ne kadar saçma olacağını düşünmesi gerekirdi.
Şimdi eşiniz abisine sizin dediğiniz cümleyi söylediği an ne olacak biliyor musunuz olay büyüyecek vay sen benim oğlumu istemiyorsunlara gelecek ve çocuk bir şekilde durumu düzeltip izne çıkmamaya karar verecek.
Her şekilde arada gerginlik çıkacak bu yüzden bence gerginlik nasılsa çıkacak diye düşünüp dürüst bir şekilde ben böyle dedim ama bizim yaşam biçimimiz bu uygun olmaz sanki gibi konuşsun abisiyle.
Ben olsam böyle yapardım.

Çok zor durum bunu daha önce okuduğumda da çok üzülmüştüm adınıza. Umarım en az hasarla atlatırsınız bu süreci :/
0
mutekebbir
(10.11.25)
eşiniz kendi anne babasıyla konuşacak, bunun normal bi şey olmadığını söyleyecek. onlar da çocuğun anne babasına büyükleri olarak bunun normal olmadığını söyleyecek. böylelikle kimse birbirine kötü olmayacak. en makul yol bu ama bazı ailelerde kimse birbirine bir şey söyleyemiyor. o durumda eşiniz açık açık konuşacak.
+2
la mort heureuse
(10.11.25)
Akrabalar arasında yüze gelememek ve böyle şeyleri kabul etmek kötü ama bu 5 sene sürdürülebilir bir şey değil tabii ki, ha arkadaşların dediği gibi ilk seneden sonra böyle bir yoğunluk olmaz ama olacak gibiyse de çıkmasın evci kendi rahat edecek diye sizin rahatınızı bozmaya hakkı yok.
0
kizil karga
(10.11.25)
benim kabul etmeme gerek kalmadan eşim zaten böyle bi teklifle gelmezdi. mantıklı da değil zaten.
yani bu işin oluru şöyledir. ya 4-5 aylık bi süreçtir hadi her hafta gelsin dersin ya da 5 senelik bi süreçse ayda bir hafta sonu anca olabilir. başka türlü kesinlikle oluru yok.
-1
elorelia
(10.11.25)
İstanbul'da kalacak yeri olmayan öğrenciler 5 yıl boyunca hafta sonu okuldan çıkamıyor mu? Hapishane mi orası? Ben mi yanlış anlıyorum?
Hadi, başka yerde kalamıyor olsun. Hafta sonu gündüzleri çıkıp akşam dönebiliyor olması gerekir ya. Saçma geldi bana.
+2
auroraaurora
(10.11.25)
çıkabiliyor aslında. cumartesi sabah çıkıp akşam 6'da okulda olması lazım. pazar da öyle. iki gün de çıkabiliyor. seneye giriş saati akşam 10 olacakmış ilk sene diye böyleymiş.
ama işte ya evci çıkacaksın her hafta ya da hiç çıkmayacaksın sadece böyle cumartesi 6'ya, pazar 6'ya kadar 2 gün çıkacaksın demişler.
+2
🌸matilda
(10.11.25)
O zaman okulda kalacak, kimse de kusura bakmayacak. Evlatlık mı aldınız?
Ben kesinlikle kabul etmezdim. Evde kira vermeden oturma bahsi açılırsa da neyse bedeli ödeyeyim deyin. Alırlarsa o da onların ayıbı olsun.
+5
auroraaurora
(10.11.25)
Çocuk zaten kalmasın ok da sizde vay eşimle vakit geçirmek istiyorum diye ortalıkta anlatmayın bunu çünkü inandırıcı değil. Acınası da duruyor bir yandan.

Açık açık ben böyle tanımadığım birisiyle haftasonu iki gün geçirmek istemiyorum diyin geçin. Bir de boşanmayı söz konusu etmek fırsat bulmuşsunuz gibi görünüyor.
-14
artıküyeolmakistiyorum
(10.11.25)
@matilda, nasıl söylerseniz söyleyin, kim söylerse söylesin, bu konunun sonunda mutlaka aile arasında gerginlik, küskünlük, tartışma vb. çıkacak. iki yetişkin olarak kendi sınırlarınıza saygı duyulmasını sağlamak için bunları göze alıp bu konuşmayı yapmak zorundasınız. bunu da eşiniz yapmalı, siz değil.

bu kadar izahat vermenize de, kendinizi haklı çıkarmaya çalışmanıza da gerek yok hiç kimseye karşı zira siz her türlü haklısınız zaten. çocukla gerektikçe ilgilenmek, göz kulak olmak başka, tamamen hafta sonları sizin evinize yerleşmesi bambaşka. bütün aile üyeleri de bal gibi biliyor bu durumun ne kadar "uygunsuz" olduğunu ama herkes salağa yatıyor bir şekilde zoraki de olsa kabul ettireceklerini bildikleri için. bu da muhtemelen eşinizin bu konuda net dur(a)mamasından kaynaklanıyor. önce o resti çekecek, konuyu da eşimle film izleme, uyuma vb. şeklinde yumuşatmaya çalışmayacak. lap diye ben evli barklı adamım, karımla canım isterse salonda koltukta seks yapıcam, canım isteyecek inleye inleye boşalcam, birlikte duşa gircem, genç sağlıklı çiftiz, evde yetişkin bir erkek çocuğu hanginize mantıklı geliyor, siyeeeaahh diye masaya yumruğunu vuracak. sizi arada bırakmaması da çok çok önemli.
+4
Phoebe
(10.11.25)
öncelikle bence bu egoistlik. aile olmak böyle birşey değil. tabiki kendi konforunu düşünmek senin hakkın ama eşinin de bir ailesi var. ileride annesi babası hasta olsa sizde kalmak zorunda olsa ona da aynı arızayı çıkartacaksın demekki. ayrıca empati yapsan ve aynı durumda sen olsan eşin istemeze ne yapardın.

çocuk tarafına gelince millet haklı bir süre sonra size gelmez bile arkadaşlarıyla dışarda vakit geçiririr. yada gündüz çıkıp akşam saati dolmadan geri dönsün. evci çıkmasına gerek yok.

sen bence boşan bu evlilik sürmez bu bencillikle. ayrıca benim eşim senin gibi rest çekecek direk avukata gönderirdim.
-23
gercekdunya
(10.11.25)
Ben şunu net anlayamadım. Diyelim ki hiç evci çıkmamaya karar verdi. Yine her haftasonu belli bir saate kadar dışarı çıkma hakkı olacak mı
Mesela her cumartesi saat 6 ya kadar izni var gibi mi?

Bunun dışında diyelim hiç cikamayacak tabii ki çok iyi bir seçenek olmayabilir ama bile isteye tercih edilmiş bir şehir,.okul. sokakta kalmayacak bu çocuk nihayetinde. Belki aktarılan kadar katı kurallar yoktur ya da belki göz korkutmak için çok katı konusulmus olabilir.

Gerçi askeri okul katıdır muhtemelen ama dediğim gibi evci çıkmamak da bir seçenek, öyle kalacak bir sürü arkadaşı da olacaktır.

Gerçekten zor bir durum ama siz sonuna kadar haklısınız bence.
+1
egerbiryolcu
(10.11.25)
tabii ki evci çıkmazsa izni var.
ya evci çıkacaksınız ya da sadece askerlikteki gibi çarşı izni gibi ama 2 gün çıkabilirsiniz. birinden birini seçin gibi bi konuşma yapmışlar.
yeni oldukları için belki göz korkutma amaçlı yapılmış bir konuşma da olabilir sonuçta herkesin evci kaldığı ev kendi ailesine ait değil insanların işleri, başka misafirleri de olabilir. evci kaldıkları kişileri de düşünmeleri gerekir bence.
+1
🌸matilda
(10.11.25)
işte aslında yazdığınız cevabın içinde gizli olay: zorunda kalmak.
burada bu çocuk her hafta sonu bizde kalmak zorunda değil. zorunluluk olsa zaten bir şey diyemem. bu çocuk istanbul'da değil de konya'da bu durumu yaşasaydı kime gidecekti gidecek yer de yok. ama hastalık durumu dediğiniz zorunlu bir durum öyle bir durumda tabii ki bakılır.

"direk" avukata göndersin napayım çekmek zorunda değilim kimsenin çocuğunu. bu seçeneği de sundum ama kabul etmiyor.
+2
🌸matilda
(10.11.25)
eğer çocuğun babası eşinize, siz benim çocuğumu istemiyorsunuz diye filan hayıflanırsa eşiniz de desin ki; ben zaten çocuk sorumluğunu üstlenmek istemediğim için kendim çocuk yapmıyorum.

gereksiz ajitasyonlara gerek yok.
+3
since1907
(10.11.25)
Türkiye'de büyük aile yapısı kuralları hala geçerli. Sen mesela boşanmayı aklına getirmişsin. Boşansan normali baba evine dönmendir. O durumda küçük kardeşinin vay sen niye geldin, ben sorumluluk almamak için hatta bir haftasonum vardı deme lüksüne sahip değil.
Yine büyük aile yapısının bir özelliği olarak baba evinde ücretsiz oturulabilir. Babanın çıkın ben kiraya vereceğim, kirayı da biriktirip ahir ömrümde bir maldivler tatili planlıyorum. diyemiyor, diyemez.
Yine mesela, kardeşlerden birinin depremde evi yıkılsa, veya şizofreni teşhisiyle eşi terketse, sığınacağı yer kardeş evidir.
Anne babadan biri vefat edip, diğeri elden ayaktan düşmeye başlasa olacak olan yine aynıdır.
Yani başınıza bir durum gelmiş. Aklına da gelmiş madem, uygula. Boşa adamı. Ya da eşin gitsin Abisine, Matilda iyi kız, inan sesini çıkarmış değil ama, ben mahcubiyet duyuyorum. Biz sorumluluğundan kaçınıp çocuk yapmama kararı almışken, kendimi karıma eksikli hissediyorum. Çocuğun evciliğini iptal edelim de ayda bir falan geçici evci yapalım. Olmaz mı? cinsinden bir şeylerle vaziyeti idare etsin.
Ama ben bunun yanlış olacağını düşünüyorum. Şahsi fikrim bu.
-5
Mirket
(10.11.25)
@matilda, hastalık vb. bir durumda böyle bir reaksiyonunuz olmazdı zaten, hiç sanmıyorum. dediğiniz gibi emrivaki yapılması, sizin iradenize ve yaşam alanınıza saygı duyulmaması söz konusu.

elbette boşanmak böyle bir nedenle olmamalı ama şayet siz eşinizin böyle durumlarda hiç bir zaman sınır çizemediğini düşünüyorsanız ve bu bardağı taşıran son damla olduysa, çift terapisi düşünebilirsiniz. zira bu durumda konu o çocuk değil, eşinizin çekirdek ailenizle ilgili hiç sınır çizememesi oluyor.
0
Phoebe
(10.11.25)
Çocuk evci çıkmak zorunda değil ki. Haftasonu kalsın okulunda, gezmeye çıksın dönsün. niye dışarda yatıya kalmak zorundaymış? İlle çıkacaksa adres olarak sizi göstersinler gitsin nerde kalıyorsa kalsın. ne biçim genç erkek bu gelip sizde kalıyor çocuk gibi

Sorun eşinizde. O neden rahatsız olmuyor mesela sizinle baş başa vakit geçiremeyecek olmaktan. Çocuk geldikçe siz dışarı çıkın kafanıza göre kocanız ağırlasın madem öyle istiyor. Boşanma ya da eşinizle kötü olma meselesi yeğeninin her hafta gelip sizde kalmasından ziyade eşinizin ailesine karşı sınır koyamayan ve sizi öncelik yapmamış biri olmasıyla alakalı.
+5
dfn4
(10.11.25)
işin sarpa sarması dipnotta belirttiğiniz sebepten evin size ait olmamasından kaynaklı. kira verip vermemenizin pek önemi yok. birisi işin nereye varacağını düşünmeden laf arasında bizim istanbulda ev var orda kalır sizin oğlan demiştir, diğeri de oğlum x amcanlarda kalırsın demiştir. 3. kişilerin 1.kişiler adına plan yapması...

çocuk burada en masum olan kişi. zira ailesinin kendisine söylediğini yapıyor. kendi adına karar vermeyi öğrenene kadar da böyle olacak. ama 5 yıl boyunca her haftasonu bizde kalacak "korkunuz" endişeniz bence yersiz. belki 1 sene sonra "amca sağol ben artık okulda kalmak istiyorum" diyebilir.
bence askeri okul kurallarını bir de kendiniz gidin sorun, öğrenin. mesela ben bilmediğim için soruyorum, evci çıkmadan, yani hafta sonu da okulda kalmaya devam ederek gün içinde dışarıya çıkılamıyor mu? örneğin duş almaya, çamaşır yıkamaya, kahvaltıya/öğlen yemeğine gelip akşam saatinde de okula geri dönülemiyor mu? ya da size evci izni diye çocuğun aktardığı şey gerçekten her hafta sonu evde konaklama zorunluluğu mu, yoksa izne çıkarsam bu adreste beni bulabilirsiniz beyanı mı? mesela planlı bir şekilde her ay başında bu ay sadece 1/2/3 hafta sonu eve çıkacağım, hava soğuk hiç çıkmayacağım gibi bir tercih belirtilebiliyor mu? ya da 6 ay sonra bu beyandan cayılamıyor mu?
kısacası çocuğu kırmadan kafanızdaki soruların cevaplarını ilk ağızdan yetkili birinden öğrenip 3.kişi olan aileleri karıştırmadan çocukla oturup konuşarak beraber bir çözüm üretin. 3.kişiler dilediklerini söyleyebilirler de önemli olan 1.kişilerin ne istediği.

söylemeden duramayacağım :) "bunu kimse kabul etmez", "çık sokağa 10 kişiye sor kaçı kabul edecek" gibi söylemler bana manasız geliyor. zira herkesin aile-akraba ilişkisi bir değil. bu davranışınızı eleştirip, sizi kötüleyecek de bir sürü insan bulunur. siz belirttiğiniz sebeplerden ötürü bu duruma karşısınız. bu kadar. sorduğunuz 10 kişiden 9'u aksi yönde fikir belirtse, siz düşüncenizden/kararınızdan vazgeçecek misiniz?

son olarak sorunsalınıza çözüm önerisi: boşanmak yerine her hafta sonu evi çocuğa bırakıp otelde konaklayın :)
-1
tnz
(10.11.25)
dfn4 +1

ayda 1 bile kabul edilebilecek bir şey değil. çok can sıkıcı. eşinizin ciddi ciddi konuşması lazım. buna da alınacaklarsa alınsınlar. her hafta sonu misafirlik olur mu ya öyle? böyle saçma bir şey olabilir mi? sizin bir hafta sonunuz var. çocuğun yanında mı sevişeceksiniz? belki tatil planı yapmanız gerekecek belki bir işiniz çıkacak yapamayacaksınız. kimse kabul etmez böyle bir şeyi.

ben olsam eşim diyemiyorsa gider ben söylerim. hiç çekinmem utanmam, düşüncesiz ana babası utansın. direkt derim: "biz her hafta sonu müsait değiliz, kalabalığı sevmiyorum bu yüzden çocuk bile istemiyorum (ben de gerçekten istemiyorum bu arada) benim her hafta sonu bir çocukla ilgilenecek vaktim ve enerjim yok, tüm hata çalışıyorum, hafta sonu da evde yalnız kalmak, sessiz takılmak istiyorum. evde genç bir erkek çocuğu varken rahatça giyinemiyorum bile. lütfen başka bir çözüm bulun. ben bunu kabul edemem."

aynen bu şekilde söyleyin. küserlerse küssünler. hiçbir şekilde ayda 1 yok otel gibi bilmem ne kabul etmeyin. çünkü zaman geçtikçe ayda 1 de batacak. vallahi evliliğiniz biter. ben olsam ben de boşarım.

çocuğun durumunu, ahını vahını yazığını siz düşünmek dertlenmek zorunda değilsiniz. onu dünyaya getiren anne babası düşünsün. doğururken size mi sordular. neden ilgilenmek zorunda olasınız ki? kocanız da pısırık anneci aileci biri galiba. aile içinde saygı gören sesi çıkan sözü dinlenen biri değil gibi duruyor. bunu söylemenin bir yolunu nasıl bulamaz? katlasın 4 yıl okulda takılsın. benim lise arkadaşlarım da o şekilde okuldaki yurtta 4 yıl kaldılar, bir şey olmadı.

hem bir çocuğun sorumluluğunu almak kolay değil. o çocuğa sizin evde bir şey olsa anne babası gelir sizi suçlar. ergen deli dolu erkek çocuğunun ne yapacağı belli olmaz. ergenlik ihtiyaçlarını falan da sizdeyken evde karşılayacak olma ihtimali bile çok rahatsız edici. yok sevgilimi getirebilir miyim diyecek, yok kankasını getirecek, yok onlara gidecek gecenin köründe eve gelecek sizi uyutmayacak... ergenin derdi bitmez ki.

evde sütyensiz ve şortla, dantelli gecelikle ya da çıplak falan gezemeyeceksiniz, hafta sonu pinekliğini yapamayacaksınız. bu ne biçim bir hayata dönüşecek...

ay valla evlenmeme isteğime +1 sebep eklendi bu olayla. akrabayla uğraşmak rezilliktir.
+2
art cat chocolate
(10.11.25)
tnz adlı duyurucunun yazdıkları komedi... anne babasının sorgulaması, öğrenmesi, düşünmesi, ayarlaması gereken o şeyleri siz yapmak zorunda değilsiniz. o çocuğun adını ve yaşını bile bilmek zorunda değilsiniz. ne münasebet ya. çocuk bakmak istesek doğururuz.

çözüm önerisi de her hafta otel masrafı olmuş. :D evlenilmemesi gereken kişi modelini görmüş olduk.

gercekdunya nın yazdığı yazı ise troll olabilir veya klasik anacı erkek modeli uzak durulması gerekenlerden. ciddiye alınmaması gereken bir yazı. hatta kişiyi engelleme kararı aldım şu an çünkü baya rage bait yapan bir troll bence.
+2
art cat chocolate
(10.11.25)
Oğlum İstanbul'da yatılı lise öğrencisi, abim de İstanbul'da yaşıyor. Hatta birbirine bayağı yakınlar, otobüsle bile max 30 dk ama oğluma ilk tembihlediğim şey "amcan seni arayıp haftasonu için davet etmedikçe sakın gitme oğlum" oldu. Abimle de aramız çok iyidir ama ne kadar yeğen de olsa aile dışından biri ve sürekli, onu da geçtim zorunlu misafirlik çok hoş karşılanmaz. sizi çok iyi anlıyorum. bunu eşinizin abisi ile görüşmesi, uygun bir dille izah etmesi gerek. Fakat "iş boşanmaya kadar gider" tepkiniz biraz fazla. Boşanma lafını bu kadar kolay dillendirmemek lazım. yaydan çıkmış ok gibi birşey bu, bi kere boşanma kozunu ortaya sürdüğünüz zaman hep sizin de eşinizin de aklında boşanma opsiyonu olacak. başka konularda da olsa tüm tartışmalarınızda lafın sonu boşanmaya gidecek. evliliğinizi çok yıpratır. naçizane tavsiyemdir bu da, anlayışla karşılayacağınızı umarak..
+12
faberkastelli
(10.11.25)
hala üstten üstten konuşuyorsunuz ama. çocuk yabancı biri değil, kimsenin çocuğu hiç değil. eşinizin öz yeğeni. sizin aileye bakışınız farklı olabilir eşinizin bakışı farklı olabilir. ortak bir noktada değilseniz anlaşabilmeniz zaten mümkün değil.

ayrıca evlilik böyle bir şey değil. bana göre sevgi saygı ve özveri gerektirir. bırak çocuk 2-3 ay kalsın hemen arızaya bağlama sonra zaten kendi bir yol bulacaktır. olmadı siz bir yol bulursunuz oraya yönlendirirsiniz. sizin adresi yazdırdı diye sizde kalması gerekmiyor zaten. yada gece askerler gelip evi yoklamayacak.

yine söylüyorum boşanmak en güzel çare. çünkü sizin bu tavrınızla, şimdi yapmazsanız ilerde daha büyük sorunlar yaşayacaksınız.
0
gercekdunya
(10.11.25)
Kabul etmem. Erkeğim. Bu çocuk aç değil, açıkta değil. Okulu herhangi bir evden daha iyidir. Havuzu, spor salonu, kütüphanesi vardır. Bir de İstanbul. Köyden gelen insan her yeri öğreniyor, askerî okulda okuyan çocuk çıksın gezsin. Ben de askerlik yaptım 6 ay. Haftada 1 gün çıkarsın, alışveriş yaparsın, yemek yersin, kafa dağıtırsın. Evde oturmak neymiş saatlerce. Sıkıntı eşinde. Niye her şeye tamam diyor. Kurtulmak için şans doğmuş. Onu da kabul etmiş.
+2
arbre
(10.11.25)
Ajite etmeye gerek yok, hastalık ayrı bu durum ayrı. Kimse kimsenin konfor alanını bozmamalı. Bunu önce çocuğun ailesi düşünebilmeli. Çocuk genç daha, ailesi bile akıl edemiyorken ondan beklemek olmaz zaten. Ailesi akıl etmiyor mu? O zaman yapacak bir şey yok, eşiniz güzelce konuşacak. Ben de şahsen kabul etmezdim, benim öz yeğenim olması da durumu değiştirmezdi. Çalışıyor, yoruluyor ve dinlenmek istiyoruz. Kısa bir süre olsa diş sıkılıp idare edilebilir ancak 5 sene çok uzun bir süre. Çocuk ortam yapar demişler ama garantisi olan bir durum değil bu. Eşiniz konuşacak, başka çıkar bir yol yok. Gerekirse evliliğimde sorun yaşamak istemiyorum diyecek.
+4
huzurlarinizda huzursuzluk
(10.11.25)
daha önceki duyurunuza da yazmıştım. biraz karikatürize edeyim. 1940 larda yaşasaydık, yeğen de köyünden tahta bavulu ile büyükşehire okumaya gelseydi o dönemin sosyal gerçekliğinde normal olabilirdi ama 2025 yılında bu normal ve sağlıklı değil.

olması gereken şu; çocuğun hafta sonu sabahtan akşama kadar izinli olduğu günlerde devamlılık arz etmeyecek şekilde günübirlik ziyaretler yapması daha seyrek olmakla beraber başlarda alışma sürecinde eğer olanak var ise cumartesi gecesi sizin evinizde yatıya kalması, zamanla bunun da ayda yılda bir seviyesine inmesi.

2025 yılındayız. insanlar çalışma hayatının yoğunluğundan dolayı (hele ki 8-5 çalışan memur vs değiller ise) kendi evinde bile yeterli vakit geçiremezken, aç açıkta olmayan birinin evin 3.kişisi düzeyinde rutin olarak dahil olması hiç doğru değil.

her şeyden önce çocuğun anne babasının oğlum, amcam yengen ısrarla davet etmediği sürece yatıya kalma, ev insanların mahremidir. amcan seni ne kadar sevse de sen rahatsızlık verme demesi gerekirdi. çocuk çok gamsız bir tip değilse, başkasının evinde yatıya kalmaktan (evet, aksi yönde cevap verenlerin bilmesi gereken nokta bu, insanın ana baba evi dışındaki her yer, amcasının evi de olsa başkasının evidir.)

burada durumu çetrefilli hale getiren bir nokta çocuğun anne babasının tavrı. diğer bir nokta bence dede/babanne kaynaklı. onların evinde oturduğunuz için benin öngörüm büyükanne/büyükbaba eşinizin kardeşine aaa ne güzel işte, ''bizim'' evde kalır hafta sonları çocuk rahat eder zihniyetiyle yaklaşıyor. yani ''bizim'' kelimesini kullanmasalar dahi düşünce yapıları bu şekilde muhtemelen, bu iki durumun üstüne eşinizin de aman abimle, anamla, babamla kötü olmayayım diye düşünüp sınır çizememesi durumu işin içinden çıkılmaz hale getiriyor.

eşinizin diyeceği şu, abi, anne, baba ''yeğenim tabii ki bizim canımız her sorunu, sıkıntısı ile ilgilenmek amcası olarak yalnız olmadığını hissettirmek benim görevim, bizim de bir aile düzenimiz var, hafta sonları da gelsin ama devamlı yatıya kalırsa kendi de rahatsız olur'' gibisinden derdini anlatan ama karşı tarafı da üzmeyen minvalde konuşma yapması. ama muhtemelen bir noktadan sonra büyük bir çatışma çıkacak, küslük olacak gibi hissediyorum.
+4
wilhelmwasmuss
(10.11.25)
bunu o yaştaki bir çocuk düşünemez. toplumumuz da mahalle baskısı halen geçerli. ben kendim bu durumu yaşasam kabul etmem. siz de istemiyorsanız kabul etmeyin. kendinizi çok net açıklamışsınız ki eşinizin muhattap olacağı kişiler sizin bilinç seviyenizin altında. bizim toplumumuzda halen çocuk yapmamak, anaya babaya sınır çizmek abes görülüyor. aman toplum ne der baskısı var. ne derse desin ya sene 2025.
yatılı okula gönderen ana baba da çocuğunu hafta sonunu düşünsün.
+2
mikahakkinen
(10.11.25)
olay fazla büyümüş gibi. mantık geri plana atılıp duygusal tepkiler verilmesin.
boşanma gibi laflar çok tehlikeli. dilinizin ucunda olmasın.
5 yıl boyunca çocuk hep bizde kalacak diye düşünmeyin, bu nereden çıktı. eşinize biraz zaman tanıyın o da abisine, çocuğun ailesine der.

daha ilk senesi, belki arkadaşları yok, nereye gideceğini bilmiyor, zamanla yapacak şeyler bulur arkadaşlar bulur.

rahatsızlığınız anlaşılır. hiç yadırgamıyorum bunu. haklısınız. ama bu konuda eşinizin fazla üstüne gidip de arada bırakmayın onu.

bir iki defa geldi misafirdi, artık her hafta geliyorsa misafirden saymam ben onu.
cumartesi sabah geldi ben uyuyamam, erkek kalkmam lazım çünkü ayıp gibi şeyleri pek düşünmezdim. siz bakın keyfinize, yapın planınızı olduğu kadar.
hem böylece belki çocuk da vazgeçer evci çıkmaktan.
+1
biseysorcaktim
(10.11.25)
Bence nasılsa kötü olacaksınız en baştan kötü olayım reddedeyim mantıgı yanlış.

Eşiniz buna zaten tamam dememesi lazım ama sizin yerinizde olsam bir kaç hafta gelsin sonra olmuyor diye eşinizle konuşmak olurdu.
+1
liberal
(10.11.25)
ben ya her haftasonu bir akraba, arkadas, gun daveti yapardim ya da cocuk geldiginde toplanip giderdim.
0
Coma
(10.11.25)
yukarda akli basinda olanlar yazmis zaten, hocam normal degil. ilk basta esinizin karsi cikmasi lazimdi o gercekten cok enteresan. burada normal karsilayanlar da aileden boyle gormustur ve zaten cocukluktan itibaren buyuk aile herkes ic ice yasiyordur. bugun geldigimiz sehir yasaminda bahsettiginiz seyin normal karsilanmasi mumkun degil.
anlamadigim bir durum, esiniz neden cumartesi sabahlari cocuk geldiginde evde olmuyor? cocuk gelmezse evde mi oluyor? o kismi anlamadim.
once aileyle sonra da okulla konusacaksiniz, bunun tek mantikli oluru cocuk sizde kalmayacak, aksamlari yurduna donece, arada bir siz yemege davet edeceksiniz.
okulun 5 yil taahhut almasi mumkun degil, muhtemelen yillik hatta belki donemlik soruluyordur. kaldi ki bir kere cocuk evci cikacagim dedi diye kararin degismemesi mumkun degil, diyelim ki siz sehir disina tasindiniz, ne olacak cocuk evci cikacagim dedi diye okul kabul etmeyecek mi karardan donulmesini. dolayisiyla hala karar degistirebilirsiniz ki saglikli olan budur.

ben cocugun ilk zamanlar gelip sonra gelmeyecegine inanmiyorum. gelecek, kiyafetlerini getirecek, ev yemegi yemek isteyecek vs.

eger bu durum degismezse, esinizle bunun icin aranizi bozmanizi ve bosanma lafinizi agziniza pelesenk etmenizi tavsiye etmiyorum. siz bir takimsiniz, birbirinize karsi degil, karsilastiginiz gucluklere karsi birlikte durmak zorundasiniz. bu durum degismezse, sizin yerinizde olsam hic oyle sabah kahvalti hazirlayim, erken kalkayim, cocukla oturayim derdine dusmem.

bu arada cocugu suclamak da dogru degil, bu cocuk muhtemelen 17/18 yasinda bisi, akli basi ne olsun ki daha, ailesi ne diyorsa onu yapiyordur.

bol sans diliyorum. esiniz ailesiyle konusacak, gerekirse kotu olacak. yani o nasil bir performans bekliyor ki sizden acaba hic hayir dememis cok enteresan.
0
kassiopeia
(10.11.25)
Sorun ne ben anlamadim. Ayip olur diye erken kalkmak mi koca ile dizi izleyememek mi? Erken kalkmamak yegenine ayip oluyorsa kocana olmuyor mu, kocana ayip olmuyorsa yegenine niye ayip oluyor? Aksam kocanla niye dizi izleyemiyorsun? Durum zaten keyfi degil de zoraki degil mi? Cocuk aileden degil mi? Zaten bulundugunuz evde hakki da yok mu? Bunun icin bosanmakla tehdit etmek? Modern kadin deliligi bu.
-5
osssy
(10.11.25)
ailesinin kirasını abisi alacakmış ya, oradan aldıkları kira ile çocuğa 1+1 ev açsınlar madem çocuk rahat etsin istiyorlar, arada bir de size gelir misafirlik gibi.

kendi ikametlerini 1+1 evde gösterip evci gösterebilirler sanırım oraya
0
pislick0
(10.11.25)
bunun çözümü maalesef başka eve çıkmak. şu an kira ödemiyorsunuz ve bir bakıma çocuğun dedesinin evinde yaşıyorsunuz. eğer size karşı anlayışlı değillerse (-ki bence lise çağında çocuklar için günlük izin gayet de yeterli, bir evde kalmaya ihtiyaçları olmamalı) kendi evinize çıkarsanız böyle bir istekte bulunabileceklerini sanmıyorum.
+1
eileengray
(10.11.25)
"işgüzar" amcanın çocuğu size sormadan size kitlemesi ile, sizin annenizin babanızın evine kira ödemen çökmeniz genelde aynı sebepler aslında.

kendi bireysel alanınızı, huzurlu bir haftasonunuzu düşündüğünüz gibi mesela; bedavaya oturduğunuz evden gelecek kira ile anne babanın da hayat standartlarını arttırabileceğini hiç düşündünüz mü? ordan da para gelse belki turlara katılıp gezecekler, ya da tarzları değil derseniz belki arabayı yükseltecek, oturduğu evi daha güzel yaptıracak?

her şey malesef ekonomiktir. siz mesela tamamen ayrı gayri bağımsız, kirasını ödediğiniz bir evde otursanız bu tartışmalar belki hiç olmayacaktı.

değişen toplumumuzun sosyolojisi üzerine de aslında güzel bir konu bu. şikayetlerinizde kesinlikle haklısınız, 2025 yılında olacak iş değil bu tabii ki. ama siz sırf o evde para ödemeden oturuyrsunuz diye o amca kendisinde bunu hak görüyor. aslında anlatmak istediğim buydu.

aile içi, hele ki geniş aile için; asla para alan, bir yardım gören konumuna düşmeyin. para verin, yardım edin ama asla bu konuma düşmeyin. huzurunuzu, konforunuzu, dertsiz başınızı böyle sömürürler.
+10
makbur
(10.11.25)
Daha okurken canım sıkıldı. Çocuğun ebeveynlerine biraz empati yapabilme yeteneği zerk etmek gerekiyor bence. "Siz de İstanbul'da oturuyorsunuz haftasonları kalıversin işte" rahatlığına ayar oldum. Ebeveynleri daha baştan sizin hayatınız ne derece olumsuz etkileniri düşünüp bu teklifi yapmamalıydı. Sizin öneriniz ideal bana kalırsa. Eşiniz "Çalışma saatlerinden dolayı eşimle bir tek haftasonları baş başa kalabiliyoruz. Yeğen evci gelmese mi bize acaba?" desin mesela.
0
mungojerry
(10.11.25)
Her evliliğin dinamikleri ile aile yapısı farklı ve bekar olduğumdan fikir belirtmem doğru değil. Düşünceniz doğrudur yanlıştır bir şey diyemem ama takıldığım bir durum var. Bunu eleştirme olarak değil, anlamak için soruyorum.

Yazmışsınız ki: "... ben uyuyabileceğim 2 günden birinde kalkmak zorundayım çünkü ayıp." Neden kalmak zorundasınız ki, neden ayıp olsun?


Kendimi sizin yerinize koymaya çalışıyorum; haklılık payınız var. Özellikli yeni evlisiniz sonuna kadar haklılık payınız var.

Özellikle aile yapısı çok farklı. Bunu ikinci kez yazmanının doğru ve yanlış olmaması. Ben ailemden daha farklı gördüm. Erkek kişisiyim. Evli olsam ve hanımın yeğeni her hafta sonu kalmaya gelse, bir şey diyeceğimi sanmıyorum. Tabii büyük konuşmam doğru değil, şartlar değişebilir ama elimden geldiğince rahat rahat takılmaya çalışırım.
+1
put it in your appropriate place
(10.11.25)
ya siz neden hayır olmaz diyemiyorsunuz? tüm sorun burada.
+2
deartheodosia
(10.11.25)
cevaplari okudum, hem uzuldum hem sinirlendim yaw. her zaman soyluyorum, insanlar "default" kotu. kotu kalpliyiz, yarali ele isemeyiz, sadece kendi gotumuzu kurtarmaya calisiyoruz. istediginiz kadar eksileyin, cok da fifi.

oncelikle ev cocugun dedesinin yaw :) o evde o cocugun da hakki var. ben cocugun dedesi olsam ve boyle bir ariza ciksa, sizi o evden ivedilikle sepetlerim, madem torun kalamiyor kimse kalmasin derim, veririm kiraya. bu cepte dursun.

ailede boyle bir ihtiyac var, yaw belki cocugun da su anda sohbet falan etmek istedigini gore belki duygusal bir ihtiyaci var, yalniz hissediyor kendini vs. 1-2 sene bu sekilde idare etseniz sizin icin olumcul sonuclari olacagini sanmiyorum.
hadi cocuk dusunuyor olsaniz, odaya ihtiyaciniz falan olsa, ya da lohusa falan olsa bir nebze haklisin diyecem de oyle bir durum da yok. bu iki.

burda ayrica sizden istenen bir "entertaintment" degil, guvenilir bir kapi, bir adres olacaksiniz. siz bakin isinize, yok haftasonu erken kalkmak, yok aksam bilmem kaca kadar yatamamak, bunlara gerek yok ki. siz bakin isinize, cocuk zaten en fazla 1-2 sene gelir gider, sonra buyuk ihtimal kendini arkadas grubunu kurup gelmeyi kesecek.
bu da uc.

bu ayrica daha once denenmemis birsey de degil, benim tanidigim bir aile 4 sene boyunca her allahin gunu, istanbula okumaya gelen bir uzak akraba cocugunu misafir ettiler. kimsenin bu konuyu mevzu ettigini ne duydum ne gordum, surekli o eve girip cikardim. ve o sirada ciddi maddi sikintilari vardi.
+1
cooperr
(11.11.25)
Bence çok ümitsizliğe düşmeyin. Hallolmayacak şeyler değil. Moralinizi yüksek tutun.

-Okul her ne kadar "her hafta evci çıkacaksınız" dese de, bu "5 sene boyunca sizde kalacak" anlamına gelmiyor. Bu tarz kurumlarda mutlaka gelişmelere göre izlenen prosedürler vardır. Diyelim 2 ay sonra sizin şehir dışına taşınmanız gerekti, çocuğu okuldan mı atacaklar? Bir dilekçe verecek, artık evci olmayacak. Disiplin yönetmeliğine göre suç da değil. Başı da ağrımaz. Bu bir.

-Eğer düzenli olarak size gelecekse, "misafir" olmuyor artık. Bir nevi "ev halkı" oluyor. İlk bir iki haftasonu beraber takılırsınız. Sonra kendisi serbest takılır. Hiçbir ayıbı yok bunun. Siz eşinizle haftasonu rutinleriniz neyse bozmazsınız. Yani çocuk sizin düzeninize adapte olacak. Kendisini istenmeyen hissettirmeden, sevgiyle, serbest bırakın. Siz de kendi düzeninizi bozmayın. Erken mi kalktı, dolaptan bir şeyler atıştırsın kendine. Öyle ayda yılda bir gelen misafir değil çünkü. Hatta ev işlerinde siz ve eşinize yardımcı dahi olabilir.

-Eğer çocuğun sevmediğiniz, benimsemediğiniz huyları yahut çeşitli problemleri varsa tabii ki eve almak zorunda değilsiniz. Ama çocuk zararsızsa bence şimdiden olumsuz düşünmeyin. İlk aylarında şehre, okula, ortama alışmasında yardım etmiş olursunuz. Destek olmuş olursunuz. O zaten arkadaş edindikçe zamanla bir düzeni olur.

-Eğer ailenize olumsuz görüş bildirecwkseniz, eşiniz asla sizi bahane etmemeli. Suçlu olarak sizi öne atmamalı. Aile içinde işler çok karışabilir.

-18 yıllık evliyim. Yeri geldi benim yeğenim bir yıla yakın bizde kaldı. Yeri geldi eşimin ablası aylarca bizde kaldı. Çok müteşekkir oldular. Çok dua aldık. Dönem dönem evde ekstra birinin olması çok da kötü bir şey değil. Herkes sınırlarını biliyorsa, kimse kendini kasmıyorsa gündelik yaşamınız, düzeniniz sekteye uğramıyor.

Bence hemen peşinen olumsuz düşünmeyin. İlk bir ay (4 haftasonu) sonunda, eğer yapamayacağınıza kani olursanız kesin bir şekilde, sonra çocuk kurumuyla konuşur, evci izni iptal edilir. Çocukta bir olumsuzluk yoksa bence bir şans verin.
+1
yadigar
(11.11.25)
abi ev cocugun dedesinin, kira vermeden oturuluyor.. ortada bildigin royal flush var, kartlar acik :D
bunun ustune ne deseniz olsa olsa sinek ikili olur, bosuna analiz kasmaya gerek yok.
+2
cooperr
(12.11.25)
bir önceki duyurunu da okumuştum ve üzülmüştüm.

Öncelikle ev çocuğun dedesinin falan değil sizin eviniz. kira vermiyorsunuz diye çocuk gelip o evde istediği gibi kalabilir demek değil bu. öyle saçmalık mı olur ya evde kira vermeden oturuyosunuz diye dedenin tüm misafirleri arkadaşları akrabaları gelip kalsın o zaman djhffdjgh misafirhane mi orası kervansaray mı Allah aşkına saçmalamayın arkadaşlar.

çocuğun sürekli sizin evde kalması sizin aile ve ev düzeninizi tamamen bozar, böyle bir şeyi ancak çalışmayan ve aşırı geleneksel yaşayan ailelerin gelinleri kabul eder normal aile yaşantısına sahip olan kimse kabul etmez. bu çocuğun ailesi istanbuldaki askeri okulu yazdırırken size mi güvendiler? hayır. çocuğun yatılı bi şekilde orada kalacağını bilmiyorlar mıydı? size böyle bir yük yüklenmesi çok saçma ve haksızlık.

ben de istanbulda üniversite kazandığım zamanlar ilk dönem hafta sonları teyzemlere gidiyordum kalmaya. şimdi düşünüyorum da ne kadar saçmaymış annemin beni uyarması gerekirmiş gitme diye ama annem cahil bir insan olduğu için pek böyle şeyleri düşünebilecek biri olmadığı için gidiyordum. sonra bi baktım yurt arkadaşlarım hep kaynaşmışlar, hafta sonları hep bi yerlere gidiyolar vs. sonra ben ocak dışı kalmışım teyzemlere gittiğim için. neyse ben ikinci dönemden itibaren gitmemeye başladım yurtta takılıyordum artık. bence çocuğa bunu söyleyebilirsiniz, okul arkadaşların hep kaynaşır arkadaş olurlar hafta sonu gezdkleri takıldıkları için sen dışarda kalırsın vs diye korkutun bence.

ailesine de söyleyin çcouğun bu şekilde her hafta sonu gelmesi bizim açımızdan yorucu oluyor, kendi arkadaşlarımızı vs çağıramıyoruz, bazen makana ile veya kahvaltılık şeylerle geçiştrmek istediğimiz zamanlar oluyor, biz de çalışan insanlarız vs söyleyin çocuğun ailesine durumu. bence bu karşı tarafa bu şekilde anlatıldığı takdirde onların da anlayışla karşılaması gerekir. eşiniz ile beraber arayın hoparlöre verin durumunuzu anlatın. sizi de kırmak gücendirmek istemeyiz diyerek başlayın yumuşak bir tonda konuşun. çocuk için de ortamına alışması bakımından her hafta evci gelmesi iyi bi şey değil, arkadaşları kaynaşıyodur o dışarda kalıyodur vs ayrıca zorluklara tek başına vakit geçirmeye de alışması gerekiyor, hatta ders çalışması da ggerekiyor. böyle eve gelince ne ara ders çalışacak? bunları anlatın bence.

neyse bi de yukarıda da söylenmiş, bu bir hastalık durumu vs değil o yüzden mecbur değilsinz bakmaya.
-2
Sadece soruyorum
(12.11.25)
bir ekleme daha:
bu durumda bazı aileler çocuğunu tek bırakmaya korktukları zaman çocuğun bulunduğu ile taşınıyorlar. bizim öyle tanıdığımız aileler var mesela kızı kırıkkalede üniversite kazanmış aile de kızla birlikte o ile gitmiş ev tutmuşlar kız da evden gidip geliyor okula. böyle şeyler de var. ailesi bu kadar hassas ise gelip taşınsınlar istanbula. yine bu işin sorumluluğu size ait değil.
-5
Sadece soruyorum
(12.11.25)
makbur+1
cooper+1
put it in your...+1
osssy(soyleyis tarzi biraz fazla direkt olsa da)+1/2

istanbul' da kalacak yeri olmayan bekar olan kucuk kuzenim birkac senedir, evli olan buyuk kuzenimin evinde kaliyor. bildigim kadari ile simdiye kadar buyuk bir sorun cikmadi. yani her ailenin yapisi ve dinamikleri farkli. sizin derdinizi anliyorum ama bu durumu gayet normal olarak goren suruyle insan da cikacaktir.

siz de kisisel alandan filan bahsederken hollandali-amerikali, esinizin baba-annesinin evinde kira odemeden otururken turk gibi davranmissiniz. baska her konuda "modern" olup da is erkek tarafina milyonluk dugun merasimi kitlemeye gelince direkt geleneksele baglayan kadinlar gibi olmus biraz. kendi evinizde olsaniz bunlar yasanmaz.
+3
trixi
(12.11.25)
@sadece soruyorum :D

Öncelikle ev çocuğun dedesinin falan değil sizin eviniz - yaw duyuruyu acanin beyani ev dedenin, tapu dede adina. ne demek sizin eviniz asdasdasd. tapu kiminse ev onundur, dede hayattayken adamin evine mi cokuluyor, hayirdir?

vde kira vermeden oturuyosunuz diye dedenin tüm misafirleri arkadaşları akrabaları gelip kalsın o zaman djhffdjgh misafirhane mi orası kervansaray mı - yaw, COCUGUN OZ DEDESI, alooowww.. dedenin arkadasi falan degil mevzubahis.

biz de ayni topraklarda dogduk buyuduk. dedemin evi olacak, orada amcam yasiyacak. ben gidip kalmak isteyecem ve beni almayacak iceri oyle mi? niye, amcamin karisinin keyfi bozuluyormus.
iyiymi$, kafalara gel..
-1
cooperr
(12.11.25)
bence buradaki sorun evin dedesinin olmasi, cocugun ortama alisamamasi, ailesinin sehirdisinda yasamasi falan degil. sorun, op'nin cocuk istememesi ve baskasinin cocugunun sorumlulugunu da almak istememesi. cocuk sadece gelip gidecek, bir sorumluluk yok ki, demekle olmuyor bu. türkiye'de, türk aile yapisinda, evine gelen misafir yetiskin bile olsa ev sahibine sorumluluk düser.

bu durum benim ailemde sorun olmazdi.
bu durumu sahsen ben de sikinti etmezdim cünkü severim kalabalik aileleri.
ama kendim cocuk bile yapmak istemesem, buna ragmen 5 sene her haftasonu benim cocuga bak dense benim de ayarlarim oynardi.
düsünün ki kendinize ugrasmamak icin ve sevmediginiz icin araba almiyorsunuz. sonra bir aile büyügü size ev veriyor, evin garaji da var. diger aile büyügü de diyor ki evinde garaj var, benim arabayi her haftasonu sana vericem, icini sil süpür, arabayi yika, lastik basinciydi, suyuydu neydi kontrol et, her yil servise götür ve bu bes sene devam etsin.
buna sktr cekmem diyorsaniz ben de kibariye'yim.

soru sahibine: bosanma gibi laflar bence ortaya atilmamali. oyun degil yani bu. ne tehdit olarak ne uyari olarak bahsi gecmeli. agiz alistirilmamali. bir kere söyleyince bile iliskideki dengeler degismeye basliyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
@deranzo

uyan evlat, sabah oldu :D
0
cooperr
(13.11.25)
1- Bosanma kelimesini tehdit gibi kullanmasaymissin iyi olurmus. buyuk bir kelime bu. Ayip etmissin esine karsi. Bunun icin ozur dilemelisin.

2- Tecrubeyle sabit yaziyorum; bence seni asil yoran cocuk degil. 2 saat ise gidis, 2 saat isten gelis normal degil. Haftada 20 saatin! yolda geciyor. Sen zaten yorgunsun.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(13.11.25)
bence bu işi krizi fırsata çevirerek çözebilirsiniz. niye erken kalkmak, çocuğa kahvaltı hazırlamak, kendini çocuğa hizmet etmek zorunda hissedesin ki, anası mısın babası mısın, bu da ufacık çocuk değil.

ben erkek tarafıyım. eşimin yeğeni (kardeşinin de değil, kuzeninin çocuğu) ankara'da üniversite kazandı. kyk'ya yazıldı. daha ilk ay dolmadan koskoca herif böhühüüğğğ halaaa ben yapamıyom dayanamıyom ühühüğğğ diye çıktı geldi. ne diycen gel kal dedik. öyle sadece hafta sonu da değil, full time. ilk 2 yıl bizimle kaldı, 3. sınıfta daha yakın yurt çıktı, bu sene az geliyor, hafta sonu gelip pazartesi gidiyor.

ama bizde kalıyor diye de kendimizi çocuğa hizmet etmeye adamadık. kendi yatağını kendi seriyor, sabah kendi topluyor kaldırıyor. kahvaltısını kendi hazırlıyor. tarih öğretmenliği okuduğu için (ayrıca tarihe çok meraklı da olduğu ve bu alanda epey bilgili olduğu için) 13 yaşındaki oğluma tarih özel dersi veriyor (lgs denemelerinde inkılap tarihimiz full), çocuklarla çok güzel çocuk oluyor, oğlanın arkadaşları da çok seviyor. arkadaşlarını yanına kitleyip hadi bunları gezdir oyala diyip yolluyorsun, bir güzel oyun abisi oluyor. eve gelmeden önce arayıp "akşama misafir var bi evi süpürüver, ortalığı toparla" diyorsun evi hazırlıyor. biz mesela şu anda okul ara tatilde, çıktık tatile geldik, çocuk evde kediye bakıyor.

oğluma abi oldu, bedava özel öğretmen oldu, arkadaşlarına oyun abisi oldu, bize zor durum yardımcısı oldu. bir zorluğu, külfeti de yok, geç kalkılacaksa geç kalkıyoruz, bu yatağını toplayıp hazırlanıp gidiyor. akşam geliyor, geç geleceksek yemeğini koyup yiyor. misafir gibi ona özel ayrıcalıklı bir hizmet yok. o evde diye kendimizden esirgediğimiz bir şey yok. biz film izleyeceksek, o izlemek istemiyorsa gidiyor odasına oyun oynuyor. ya da oturup bizle izliyor. durduk yere ikinci çocuğumuz oldu.

misafir gibi davramayın. evin, ailenin üyesi olsun, zaten usanırsa "eeh bunlar beni hizmetçi gibi kullanıyorlar" diyip gelmez. kalma fikri ağır basıyorsa da aile üyesi olarak üzerine düşeni, hatta fazlasını yapsın, yaptırın.
+2
kibritsuyu
(13.11.25)
benim de anlatmak istediğim aşağı yukarı @kibritsuyu'nun dediği şeylerdi. Yani denenir, olumlu da sonuçlanabilir. Olumsuz bir durum olursa da, o zaman karar verirsiniz. Şimdiden peşinen kötü olacak diye şartlanmamak lazım. Can sıkıcı şeyler olursa aksiyon alınır. En azından peşin hükümlü davranmamış, bir olumsuzluğa binaen eyleme geçmiş olursunuz. O zaman da çocuk ister başka yerde kalır hafta sonu (kontrol edilmiyor nerede kaldığı) ister dilekçe verip daimi yatılıya geçer.

Tabii şöyle bir gerçek de var, kibritsuyu örneğinde aile çocuklu ve yaş farkı daha fazla. Evde kalan üniversiteli de olsa göze daha bir "bebe" gözüküyor. Daha rahat davranıyor evdekiler...
+1
yadigar
(13.11.25)
(27)

düdüklü tencere kullanıyor musunuz? yoksa korkuyor musunuz?

Gradient_tabanlı_mor
ben korkuyorum. 5 sene önce almıştım geçen hafta kullanmaya cesaret ettim ama hep eşime yaptırdım. tek başıma basıncı filan boşaltamadım korktum. siz ne düşünüyorsunuz? kullanıyor musunuz? patlar diye korkuyor musunuz?
ben korkuyorum. 5 sene önce almıştım geçen hafta kullanmaya cesaret ettim ama hep eşime yaptırdım. tek başıma basıncı filan boşaltamadım korktum.

siz ne düşünüyorsunuz? kullanıyor musunuz? patlar diye korkuyor musunuz?
+1
Gradient_tabanlı_mor
(05.11.25)
Kullanıyorum ve her seferinde korkuyorum.
+1
sadakatsiz
(05.11.25)
Kullanıyorum ama korku oluyor bende de. Basıncı boşaltma sırasında mümkün olduğunca tencereden uzak duruyorum ve düğmeyi çevirir çevirmez mutfaktan son hız koşarak çıkıyorum ve kapıyı kapatıyorum :)
Eskinin düdüklü tencereleri biraz daha riskliymiş simdikiler daha güvenli yapılıyor herhalde.
0
rock n roll
(05.11.25)
korkmuyorum.
korkuya bir şey denmez tabi de gayet güvenli araçlardır.
o düdük denilen şey aslında bir güvenlik valfi, içindeki basınç aşırı artınca havayı boşaltır. o ses korkutuyr olabilir ama güvenlikle ilgili bir derdi yok. hep annelerin korkutması bunlar.
aynı valf kombide de var. kombiye fazla su basarsanız bir den foşşşşaarttşsşşss diye aşağıdan sfazla suyu fışkırtarak atar, etraf batar ama hiç bir yer patlamaz.
mantığını fiziğini anlayarak korkuyu yenebilirsin belki
edit: eskiler daha ügvensizdi, yenilerde bu ihtimal gerçekten çok çok çok küçük.
+1
kisa
(05.11.25)
kullanıyorum, korkmuyorum. basıncının göstergesi var.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(05.11.25)
öğrencilik zamanımdan beri kullanırım.
kullanırım dediysem, senede bir iki ihtiyaç duyarım.
açarken bir yandan kapağa sıkıca basıyorum ve yavaşça kaldırıyorum kolunu. gereksiz ama gayri ihtiyari yapıyorum bunu.

içindeki havasını iyice aldıktan sonra bir de çeşme altında yıkayın tencereyi, her yerine su değsin, o zaman güvenle açabilirsiniz.
0
biseysorcaktim
(05.11.25)
Korkuyorum. Düdüklü tencere şart olan bir tarifim de yok. En fazla bakliyat yemekleri için kullanabilirim. Onun yerine fasulyeyi nohutu akşamdan suya koymayı tercih ediyorum
0
grimavi
(05.11.25)
Korkuyorum ve kullanmıyorum.
+1
mutekebbir
(05.11.25)
kullandım defalarca korku olmadı. ama şu an evimde yok. ihtiyaç olmuyor. kemik suyu vs yapmadığım için. diğer bütün yemekler düdüklü olmadan da yapılıyor nasılsa
0
jelly bear
(05.11.25)
fissler tarzı güvenli modellere bak. daha güvenli duruyor. kendi kendine ve zorlama ile açılacak bir alet değil.
0
mikahakkinen
(05.11.25)
Kullanıyoruz ama tehlikeli mi evet
0
basond
(05.11.25)
fissler kullanıyorum patlamama garantisinden dolayı herhangi bir korkum yok. ama başka model de kullansam çok korkmazdım sanırım. patlama çok düşük bir ihtimal gibi geliyor
0
dfn4
(05.11.25)
kullanıyorum ve korkmuyorum.
0
inheritance
(05.11.25)
Korkutmak gibi olmasın iki defa patladı benimki. Kapağı iyi kapatmamışım. Mutfakta değilken patlayıp içindekiler tavana yapışmıştı. :( Kullanmaya devam ettim sonrasında; travmatik bir tecrübe değildi. Yeni nesilller daha güvenlidir, benimki eski epeyce.
0
auroraaurora
(05.11.25)
kullanıyorum ve korkmuyorum. eski tipte duduklu.
0
lemmiwinks
(05.11.25)
Çalışıyorum zamanım kısıtlı ağır ağır pişirme imkanım yok.
Kullanmak ne kelime :) Wmf set aldım büyük ve küçük her gün illa kullanıyorum.
0
cilekli pasta
(05.11.25)
10 senedir kullanıyorum bir kez bile sorun yaşamadım. Fissler
0
kullanicadi
(05.11.25)
yıllardır kullanıyorum, hiç de korkmuyorum, eskiden de korkmazdım.

eski tip düdüklü tencereler, içinde basınç varken açılabiliyordu. belki orada yanlışlıkla açma riski vardı. yeni düdüklü tencerelerin açma mandalı, içinde basınç varken kilitleniyor, isteseniz de açamıyorsunuz.

doğru kullandıktan sonra bir tehlikesi yok. ama mesela @kisa demiş ki düdük dediğin şey emniyet valfi, fazla basıncı oradan çıkarıyor. şimdi içini fazla doldurursun, içerideki bir mercimek parçası gelir içeriden o valfi tıkar, içerideki fazla basınç çıkamayınca ne olur? iyice sıkışır, sonra güm.

ama tepesine kadar doldurmak yerine yarısını doldurup içinde fokurdamaya yer bırakırsan hiçbir şey olmaz. ya da ne bileyim olmaz ya, fıslaması gerekirken fıslamıyor, fıslaması kesildi, ya da tuhaf sesler çıkarıyor, her zamankinden değişik bir şeyler oluyor. sakince ocağı kapat ve tencerenin durulmasını bekle. alttan ateşi kapattıktan sonra patlayacaksa bile patlamaz artık.
0
kibritsuyu
(05.11.25)
evimde düdüklü tencerem var ancak nasıl kullanılacağını bilmiyorum. içine ne koyup da pişireceğimi bilmiyorum.
0
co2s2
(05.11.25)
korkuyorum, kullanmıyorum annem kullanıncada girmiyorum mutfağa, korkan bir arkadaşım elektriklisini aldı %100 güvenilirmiş o şekilde kullanıyor.
0
eja
(05.11.25)
Kullaniyorum ve korkmuyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.11.25)
Düdüklüde pişecek bir şey varsa eşim pişiriyor. Öğrenci evimde bir düdüklü tencere kazası sonrası saatlerce tavandan/duvarlardan salça ve fasulye silmem gerekmişti, gerçi o zaman da yemeği annem yapıyordu. Ben her türlü uzak duruyorum, gerek yok :)
0
kobuzchu kiz
(05.11.25)
Şimdi auroraaurora nin dediği şeyi ben patlama olarak almam, kapağı doğru kapatmamis, emniyet valfi ise yaramamış. Bu emniyet kemeri takmadan kaza yapınca emniyet kemeri ise yaramıyor gibi bir durum.
düdüklüyu savunayım (rakamlar uydurmadır)
Kapak kapalıyken 50 Bar iç basınca dayanır, düdük ise 6 barda açılır ve havayı boşaltir. Kapak tam. Kapanmazsa 4 barda kendini bırakır diyelim.
kapak kapalı olsa fazla. Basınç dudukten çıkacaktı, ama yarım kapalı olduğu içi. 6 bara gelmeden 4 5 varda kapak açıldı ve etrafı dağıttı. Mubtemelen bomba gibi. İr sarapnel parçası yoktur sadece ortalık batmıştır (kapak da bir tarafa gitmiştir)
0
kisa
(05.11.25)
korkuyorum kullanmıyorum onun yerine arçelik gurme şef kullanıyorum, instant pot olarak geçen ürünler kullanılabilir kısaca
0
barisa
(05.11.25)
@kisa
Evet, kullanıcı hatasıydı benimki. Hala kullanıyorum aynı tencereyi, bir sıkıntısı yok. Yine de dikkatli olmakta fayda var.
+1
auroraaurora
(05.11.25)
surekli kullaniyoruz, elimizdeki tencere 15 yasini gecti.
sifir korku.
cunku (bkz: guvenlik katsayisi)
+1
cooperr
(05.11.25)
korkuyorum. evde bomba gibi duruyodu yıllardır. anneme verdim o da kullanamıyor çünkü o da korkuyor. niye istedi bilmiyorum sdkfsfg
0
matilda
(05.11.25)
Neredeyse tüm yemekleri düdüklüyle yapıyorum, korkmuyorum.
0
mirty
(05.11.25)
(17)

Pencerenizin manzarası

a perfect lie
Evde (varsa böyle bir pencere) en çok dışarıyı izlediğiniz pencerenizin manzarası nasıl? Bakınca ne görüyorsunuz? Uzun uzun bakıyor musunuz? Sizi mutlu ediyor mu? Ne düşündürüyor?
Evde (varsa böyle bir pencere) en çok dışarıyı izlediğiniz pencerenizin manzarası nasıl? Bakınca ne görüyorsunuz? Uzun uzun bakıyor musunuz? Sizi mutlu ediyor mu? Ne düşündürüyor?
0
a perfect lie
(02.11.25)
İstanbul'da yaşadığım evde betondan başka bişi görünmüyor ne yazık ki.
Ama köy evimde salon manzarası şu, sık gidiyorum her seferinde uzun uzun izliyorum.
ibb.co
+1
Bruce
(02.11.25)
Karsi sitenin havuzu, bi de bayagi blokluk site yapmalik, neden bos oldugunu anlamadigim kocaman bir yesillik alan.
0
matilda
(02.11.25)
İstanbul şartlarına göre fena sayılmaz. 7. Kat. Evimin önünde bir cadde, onun diğer tarafında da bir çukur/vadi var. O yüzden önü kapanmıyor. Vadinin karşı tarafı birkaç sıra müstakil ev. Ancak arkaları komple toplu konut ufka kadar…

Güneydoğuya baktığı için güneşin ve ayın doğuşunu izlemek çok hoş. Panaromik bir gökyüzü manzarası var yani. Ama o beton binalar yerine yar yer ağaç ve çiçeklerle bezeli bir çayır olsaydı diye iç geçiriyor insan…

Şu şekil:
eksisozluk.com
0
yadigar
(02.11.25)
denize bakıyor. balıkçı teknelerini görüyorum. bazen uzun uzun dalıyorum. mutlu da ediyor ama bazen düşüncelere dalıyorum manzaradan dolayı.
+2
false pretension
(02.11.25)
Deniz manzarasi var şu an
0
artıküyeolmakistiyorum
(02.11.25)
salonda dışa bakan duvar enine boyuna komple fransız balkon. en çok buradan bakıyorum dışarıya.

aşağıya doğru yeşillikler ve havuz.
solda otoban. ortada tek katlı bir avm. avm'nin arkasında ve sağda solda alçağıyla yükseğiyle binalar ama genel olarak çok açık.
denize kuş uçuşu yaklaşık 3-4 km mesafede olmama rağmen bir dolu deniz. (ev tepede gibi)
uzaklarda da yalova sahil.

uzun uzun bakıyorum. içim daraldığı zaman ferahlatıyor.
+1
co2s2
(02.11.25)
soz.lk

evet uzun bakiyorum arada. geleni geceni izliyorum, kuslari izliyorum. mutlu ediyor, huzur veriyor ama bazen de ozlem duygumu tetikliyor, guzel ama keske sevdiklerime yakin olsam diye de dusunebiliyorum.
+1
lemmiwinks
(02.11.25)
hizliresim.com
Tam önünde dalları uzanan kavuşan ağaçlar var. Yaprakların yeşilden sararmasına şimdilerde dökülmesine tanık olmak buruk ama tatlı bir his veriyor. Arada uzun uzun bakıyorum bilhassa gece yarıları ya da gün doğarken.
+1
Amaranta ursula
(02.11.25)
millette ne pencereler manzaralar var.
www.window-swap.com

bizim manzara bağcılar!
0
exlibris
(02.11.25)
bir pencere doğrudan karşı binaya bakıyor çoğu zaman perdeyi açmıyorum bile.
diğeri binanın önündeki küçük yeşillik alana ve parka bakıyor. güneybatı cephe olduğu için ara ara gün batımına bakıyorum ama nadiren.
0
black holes in the sky
(02.11.25)
Karlı dağ, orman.
+1
logisticsmanager
(02.11.25)
sazlık ve uzun zeytin ağaçları. ileride dağlar var. beni mutlu ediyor.
0
mikahakkinen
(02.11.25)
Benim balkonum sokağa bakıyor karşıda apartmanlar var balkonda otururken karşı binadaki insanlarla denk gelme durumunu hiç sevmiyorum bu yüzden oturduğum tarafın camını açmam.

Salondaki küçük balkonun önü açık parka bakıyor arkasında avm olduğu için açıklık devam ediyor orada oturmak daha keyifli bu yüzden, parkta biraz ağaç olsa daha da keyifli olabilirdi.
+1
mutekebbir
(02.11.25)
<a href="hizliresim.com"><img src="i.hizliresim.com " alt="ff"></a>
hizliresim.com
Trdeki evimizin manzarası baya iyiydi her sabah uzun uzun boğazı izlerdim ve güneşin batışları çok güzel olurdu izlemek çok mutlu ederdi. şimdi ise sovyet bloklarına bakıyor hayatı sorguluyorum.
0
suicides underground
(02.11.25)
pencere değil de balkonda oturmayı severim arka bahçemde avokado ağacı var 4. kata kadar boyu var her yer yemyeşil(di) inşaatlar da olmasa
0
neira
(03.11.25)
telefonumda, icinde insan olmadan sadece düzgün bir sekilde evimin manzarasi fotosu olmadigini fark ettim.
camdan bakinca klasik köy manzarasi görüyorum. iki hafta önce bahceyi kisa hazirlarken esimi cekmistim. onun fotosu var en güncel. bir de gecen kistan ön kapi fotosu. imgur.com
pencere pervazlarini zimparalatmaliyiz. bir sürü is. su an onu tekrar aci sekilde fark ettim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.11.25)
(4)

Olumsuz ruh halim?

Topalordek
Herkese selamlar. Son aylarda sürekli işlediğim günahlar, işyerimde yaptığım hatalar, hayatımda yaşadığım olumsuzluklar ve hatalar sürekli aklıma geliyor. Bir türlü atamıyorum kafamdan. Bazı şeyleri hak etmediğimi bazılarını ise hak ettiğimi düşünüyorum. Kafam allak bullak hiçbir şeye aklımı veremiy
Herkese selamlar. Son aylarda sürekli işlediğim günahlar, işyerimde yaptığım hatalar, hayatımda yaşadığım olumsuzluklar ve hatalar sürekli aklıma geliyor. Bir türlü atamıyorum kafamdan. Bazı şeyleri hak etmediğimi bazılarını ise hak ettiğimi düşünüyorum. Kafam allak bullak hiçbir şeye aklımı veremiyorum. Durumumu ailemden arkadaşlardan saklıyorum. Yaş 35. Bu yetmiyor öbür dünyada da sürekli cehenneme gideceğim diye korkuyorum. İşlediğim büyük günahlar da yok ama nedense öyle görüyorum sürekli kendimi. Aklımı temizleyemiyorum. Ne yapsam sizce? Okb tedavisi aldım 3 4 yıl önce, başka bir meseleden.
0
Topalordek
(02.11.25)
muhtemelen depresyondasın hocam, anksiyete de var.

ben de benzer bir ruh halindeyim. çözüm ne bilmiyorum. dizi/film, kitap ve oyunlarla bu ruh halinden kaçmaya çalışıyorum ama kalıcı bir çözüm de değil.
0
hold the door
(02.11.25)
@bir sıcak el uzanır duyuruma bekleniyorsunuz sndkdmd
0
matilda
(02.11.25)
sona düştüğünüz nottan da farkında olduğunuzu düşündüğüm üzere, bu okb'nin yarattığı binlerce tür arızadan biri. bildiğiniz üzere bu kişinin günahkar olup olmamasıyla ilgisiz; doğrudan kaygı bozukluğuna dayanıyor. kimi sürekli yakınlarının başına bişey geleceğinden kaygılanır; kimi ütüyü ocağı kapattım mı diye.. psikiyatriye görününüz.
not: uzman değilim, okb geçmişim var.
0
lil siztah
(02.11.25)
Cennet de cehennem de yok o yüzden rahat ol. Tüm sorunda bu şekilde çözüldü
0
artıküyeolmakistiyorum
(02.11.25)
(5)

Hayatınızda kendinize göre büyük bir borcunuz oldu mu?

egerbiryolcu
1. Psikolojiniz ne durumdaydı2. Dertleseceginiz birileri oldu mu3. Nasıl ödediniz/toparladiniz veya hâlâ çabalıyor musunuz4. Bunu düşünmekten hayatınızı ertelediniz mi
1. Psikolojiniz ne durumdaydı
2. Dertleseceginiz birileri oldu mu
3. Nasıl ödediniz/toparladiniz veya hâlâ çabalıyor musunuz
4. Bunu düşünmekten hayatınızı ertelediniz mi
0
egerbiryolcu
(28.10.25)
evet eşimle ikimiz ev borcuna girmiştik, evi akrabamızdan aldığımız için bize indirim yapmıştı, borç öyle büyük bir borç değildi ama bize göre fazlaydı.

1. psikolojim normaldi
2. eşimle ortak derdim olduğu için onunla konuşuyorduk
3. bir miktar kredi çektik, kalanı çalıştığımız paradan biriktirdik ödedik
4. bu yüzden hayatımızı erteledik evet. neredeyse hiç dışarı çıkmadık, hep evde yemek yedik, tatile vs gitmedik, para harcanacak ortamlardan genelde uzak durduk. evet gençliğimizden gidiyordu ama yapabileceğimiz de bir şey yoktu ailemizden bize miras kalmadığı için bir şeyleri kendi kendimize halletmek zorundaydık ve hallettik, bitti borcumuz.
+1
Sadece soruyorum
(28.10.25)
evet oldu. eşim kartlarını yapılandırma yapmak zorunda kalmış üstelik söylemeden. cidden çok tartışmıştık ve kızmıştım nasıl bu hale geldi diye. çünkü çok masraf yapmıyorduk gerçekten. normal hayatımız vardı. en son artık kredi kartının asgarisini dahi ödeyemiycek konuma gelmiştik. atıyorum 15.000 asgari ama bizim elimizde suyunu da çıkartsan 13.000 var o 2000'i bulma şansımız yok.
çok bunaldığım bi gün anneme söyledim artık dayanamıyorum ben böyle hayat yaşamadım hiç diye. annem tabii benim ağladığımı duyunca tansiyonu fırladı, sinir krizleri geçirildi. babamla koalisyon kurup ondan biraz dolar borcu alıp birazını benim köşedeki az miktarda altınımla kapatıp kalanını da kredi çektik 2 senemiz gitti ama.
şimdi yine ev taşıdık babamdan euro aldık borç, geçen seferki gibi olmasa da sıkışık durumdayız ama ocak zamlarına güveniyoruz, bakalım. bu borç da tahmini 1-1.5 yılda bitecek gibi.
0
matilda
(28.10.25)
Bu yaşıma kadar her zaman kenardaki param borçlarımdan fazlaydı ve güven veriyordu.
Fakat geçen hafta araba aldım,
Teorikte ödeme planına göre ödenebilir borç ama harici masrafları kısmam gerekiyor yemek, gıda takviyeleri, kahve, ıvır zıvır filan bakalım ilerleyen günlerde göreceğiz.

Borcu yaparken psikoloji biraz bitik seviyedeydim,
Annem destek olacağını söyledi,
Henüz ödemeler tam anlamıyla başlamadı güzel taksitlere böldüm,
Hayatı hep erteledim zaten bu da çok fazla etkilemeyecek,
Yurtdışı hayalleri filan biraz ötelenir,

Umarım mutluluğum uzun sürer çok konforlu meret.
0
kararsızataletfilozofu
(28.10.25)
leasing ile araba aldık yanlış hesap yapmışız ve baya zorluyor:/ satılmıyor da gerçekten bütün hayatımızı etkiledi baya zorlanıyoruz. Dertleşiyoruz evet ama kimse anlamıyor satın gitsin diyorlar ama bir yıldır ilanda araba arayan bile olmadı. Buralarda bu işler kolay değil. Hayatı baya erteliyoruz bitse de kurtulsak.
0
suicides underground
(28.10.25)
birinin iftiraları sonrasında işimden çıkartıldım. para kazanmadığım bir dönemde çok saçma sapan para harcadım, ve sonra fark ettim ki kendime bir borç yaratmışım. tekrar benzer bir iş bulabileceğimi sanıyordum, o arada bizim sektörde piyasa çöktü.

1- psikolojim hala berbat durumda. önümüzdeki bir kaç sene harcadıklarıma çok dikkat etmem gerekiyor.
2- kimsenin beni anlamasını bekleyemiyorum. hem de oluşan borç tamamen benim ihmalim yüzünden olduğu için, kimseye dert anlatabileceğimi zannetmiyorum. kimseyle dertleşmiyorum.
3- kimseden borç almadım. ailemin durumu iyi olmasına rağmen çok zaruri bir durum haricinde kuruş para almadım. kendim çabalıyorum.
4- eskiden olduğu gibi para harcayamadığım için, eski hayatımı yaşayamadığım için otomatik olarak ertelenmiş oluyor. örnek veriyorum, eskiden en pahalı restoranlara mekanlara çok rahat giderken, şimdi mekan seçerken 2 kere düşünüyorum.
0
co2s2
(28.10.25)
(2)

Sanal Gerçeklik Gözlükleri İlgili Bazı Sorular

pangea
Herkese merhaba,bu zamanigolardan bir tane almaya niyetleniyorum... gelgelelim kafamda henüz yanıtlayamadığım bazı sorular var.evvela, deneyim mevzusu. daha önce hiç bunlardan kullanmadığım hesaba katılırsa, acaba kullanırken "vay canına!" dedirtecek bir deneyim söz konusu olur mu? ikinci mevzu ise,
Herkese merhaba,

bu zamanigolardan bir tane almaya niyetleniyorum... gelgelelim kafamda henüz yanıtlayamadığım bazı sorular var.
evvela, deneyim mevzusu. daha önce hiç bunlardan kullanmadığım hesaba katılırsa, acaba kullanırken "vay canına!" dedirtecek bir deneyim söz konusu olur mu?

ikinci mevzu ise, hangi cihazı almak gerekir üzerine. bildiğim kadarıyla bu alandaki en iyi cihazlar oculust rift 3 ve htc vive. Türkiye şartlarını hesaba katarak, hangisini almak daha doğru olur sizce? yeri gelmişken, htc vive'da sanıyorum steam uygulaması "default" geliyor; benzer durum oculust rift'de de mevcut mu? yoksa oculus'da steam desteği yok mu?

son sualimse, uygulama desteği ile ilgili... bu zımbırtılardaki uygulamalar Türkiye'de de kullanılabiliyor mu? yani, o kadar para verdikten sonra heves ettiğimiz bir uygulama için "bölgenizde bu hede desteklenmemektedir" gibi bir uyarı almak insanın tadını kaçırabilir!

biraz uzun oldu; ancak yanıtlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
0
pangea
(28.10.25)
fiyatına göre en tatmin eden cihaz meta quest 3s (299 usd amerika fiyatı, tr'de ikinci el az kullanılmışları bu fiyatlara bulabilirsiniz). amaç vr neymiş göreyim, beat saber, pistol whips, table tennis falan oynayım ise direkt alıp geçin. (kabloyla bilgisayara bağlayıp steam üzerinden half-life falan da oynayabiliyorsunuz).

gerçek dünya ile entegre (ar) gözlük istiyorsanız apple'ın vision pro'su iyi ama parasının aleti değil. samsung da yeni galaxy xr çıkardı 1800 dolar civarına. ona da bakabilirsiniz. bunların asıl olayı gerçek dünyaya tam entegre olması (duvara dev ekran yerleştirme, evinizdeki sehbanın üzerinde 3d model inceleme vs.)

ha bu dediklerimi oculus meta ile de yapıyorsunuz ama aynı deneyim değil elbette.

bunlar uzun süreli kullanılacak cihazlar değiller henüz. alıp deneyimlemek için güzel oyuncaklar ama 3-5 ay sonra muhtemelen satarsınız ya da birine verirsiniz (2 cihazımı da birine verdim).

uygulamalarda bölge kısıtlaması yok. oculus meta'da aylık belli bir ücretle çoğu oyuna erişim de sağlayabiliyorsunuz (xbox'ın game pass'i gibi).

htc gibi markalar en son bıraktığımda duvara hareket algılayıcı kurduruyorlardı. uğraşılacak iş değil onlar. şimdi baktım kalkmış onlar ama fiyatlar gereğinden fazla pahalı.
0
brkylmz
(28.10.25)
alıp 3-4 kere kullanıp kenara atılacak aletler.
çok baş dönmesi ve baş ağrısı yapıyor bir kere.
öyle vay be denilecek de çok bir şey olmuyor.
kontrolü de zor.
ben tavsiye etmem yani. gereksiz masraf.
0
matilda
(28.10.25)
(12)

kız arkadaşım resimler gördü ve..

baldan kaymak
fotoğraf uygulaması yedeği varmış. senelerdir girmediğim çöplük. Ve ayrılmak istedi. Yan yana çekildiğim resimler vardı geçmişten, onları gördüğünü söyledi. Ne yapmalıyım? Ondan sonra olan hiçbişi yok.Çok üzgünüm düşünemiyorum lütfen napmam gerektiğini salağa anlatır gibi..
fotoğraf uygulaması yedeği varmış. senelerdir girmediğim çöplük. Ve ayrılmak istedi. Yan yana çekildiğim resimler vardı geçmişten, onları gördüğünü söyledi. Ne yapmalıyım? Ondan sonra olan hiçbişi yok.

Çok üzgünüm düşünemiyorum lütfen napmam gerektiğini salağa anlatır gibi..
0
baldan kaymak
(24.10.25)
Olgunlaşmamış biriyle ilişki sürdürmek istemiyorum. Kendine iyi bak. Diyorsun.
+9
arbre
(24.10.25)
Konu bir iki gün soğusun sonra açıklamanı yaparsın, kendini aşırı açıklamaya çalışma sadece olanı anlat. Bundan sonrası ona kalmış istediği kararı verebilir

Geçmişindeki fotoğrafları silmeliydin vs argümanı da duygusal manipülasyon. Bazı insanlar fotoğrafları siler bazıları silmez. Bunu kabullenmeyecek insanlar da özgürce başka yollara gidebilir.
+1
grimavi
(24.10.25)
olgunlaşamamış +1
eskiden ben de böyleydim. olay çıkartırdım her şeye. sen açıklamanı yap inanmıyosa bye bye de.
+2
matilda
(24.10.25)
Mal mı bu afedersin onları görmeseydi yaşanmamış mı olacaktı.

Yaşanmış ve görmüş işte ne var bunda benim liseden beri fotoğraflarım duruyor (2012)

Merak edip bakarken ne görmeyi bekliyordu acaba?

Kızlarda şey tribi oluyor. Eskiyse neden silmiyorsun.s.s.s işim gücüm yok binlerce fotoğraf arasından eski foto arıycam.

Saniyorlar ki yalnız kalınca gizli gizli eski sevgililerimize bakıp ağlıyoruz herhalde... değişik bir kafa.

Ben şahsen olsa ve görsem çok isterim, merak ederim yani. Eşim her şeyi silmiş, bu daha rahatsız edici.
+7
ananiyimioguz
(24.10.25)
Derin derin nefes al geçecek. Kendini daha iyi hissedince her şey bu kadar karanlık olmaz ve daha iyi konuşur ona göre kararlar verirsin.
0
i'm gonna start a revolution from my bed
(24.10.25)
Kız arkadaşına olgunlaşmamış diyenlere katılmıyorum bazı takıntılı adamlar var ki ben de denk geldim eski sevgililerinin hepsinin fotoğrafları bi köşe saklı duruyor. Belki hala ona karşı bir şeyler hissettiğin için sakladığını düşünmüş olabilir. Bir kaç gün müsaade et ardından @grimavi dediği gibi açıklamanı yaparsın. Şayet açıklamadan sonra görüşmek istemiyorsa yapacak bir şey yok
+2
mermaidd
(24.10.25)
Kıza da hak veriyorum benim de birebir takıntılı olarak takip edildiğim oldu, çok ürkütücü.
Seni de öyle sanmış olabilir.
Sakin kafa ile konuşun güvenemiyorsa yapılacak başka şey yok.
0
cilekli pasta
(24.10.25)
Gecmis olmus bitmistir geri gidip mudahele sansinin olmadigi bir yerdir. Ayrica iyi ya da kotu insanin anilarini saklamasi kadar dogal bir sey olamaz. Fotograflarin duruyor olmasini, hala o kisilere karsi duygusal hisler besleyebilecegin anlamini cikaran insanlarla birlikte olma. Kimse kendini guvende hissedecek olgunlugu gosteremiyor diye gecmisine dair olanlari silme. iyi de olsa kotu de olsa gecmis senin gecmisindir. Gecmisin gecmiste kaldigini bilip bunu sindirebilecek olgunlukta olmayan biriyle vakit kaybetme.
+2
tezek
(24.10.25)
ayrıl abi, ne işin var. böyle bir psikolojinin kime ne faydası olacak.
0
gabe h coud
(24.10.25)
Ben şahsen birlikte olduğum kişinin eski sevgilisiyle fotoğraflarının arşivde dağınık bir şekilde kaldığını görsem daha rahat hissederdim. Bu durum özellikle hepsini silmiş olmaktan daha umursamazca duruyor.

Sadece bu kişiyle olan fotoğrafları ayrı bir klasörde titizce gruplanmış olarak bulsam biraz rahatsız olurdum ama yine de ayrılma noktasına gelmezdim.

Ayrılma noktası benim için fi tarihinden kalma fotoğrafların derli toplu şekilde güncel, kolay ulaşılabilir bir yerde ve hatta belki diğer eski sevgilerle olan fotoğraflarla da birlikte bir arada bulunması olurdu. Bu @mermaidd'in dediği yere denk düşüyor.

Böyle bir durum yoksa olgun bir davranış değil +1. Bence de kendi açınızdan olayı anlatıp sonrasında çok ısrarcı olmayın.
+2
akhenaten
(24.10.25)
bir iki gün bekle. sonra karşına alıp bu resimleri gördükten sonra ayrılmak istemesinin asıl sebebini öğren. resimleri sakladığını mı düşündü, yoksa ondan önce biriyle çıkmış olmana mı öfkelendi?
sakladığını düşündüyse açıklamanı yap, yedek olayını anlat. hala inanmıyorsa postala.
ondan önce biriyle çıkmış olmana öfkelendiyse, postala.

bu ne ya çocuk gibi
0
nolmus yani
(24.10.25)
ohooo daha şimdiden böyle şeylere ayrılmak istiyorsa işin iş geçmiş olsun
0
Hallegadola
(24.10.25)
(12)

sokaklara isim yerine numara vermek her şehirde yaygın mı?

messina123
mersinde saçma sapan şekilde sokakların isim yerine numaraları var. illa ismi olan sokaklar da vardır ama geneli numaralı. mesela 103658 sokak, 74985 sokak gibi. sokağımın numarasını hep unuttuğumdan telefon rehberime sokak diye kayıt açtım. sizin şehrinizde de bu numara verme işi yaygın mı?
mersinde saçma sapan şekilde sokakların isim yerine numaraları var. illa ismi olan sokaklar da vardır ama geneli numaralı. mesela 103658 sokak, 74985 sokak gibi. sokağımın numarasını hep unuttuğumdan telefon rehberime sokak diye kayıt açtım. sizin şehrinizde de bu numara verme işi yaygın mı?
+1
messina123
(23.10.25)
Hayır değil.
Mersin'de bu durum benim de dikkatimi çekmişti. Doğuya doğru gittikçe bu durum daha da artıyor diye biliyorum. Bitlis vs
0
artıküyeolmakistiyorum
(23.10.25)
var ama isim de çok var. hangisi daha fazla bilemedim yani.
0
jelly bear
(23.10.25)
İstanbul'un bazı yerlerinde de bu olay var, bu sokak 1000. sokaksa bir alttaki sokak 1010.sokak diye geçiyor, belli bir düzene göre gitmiyor. Eskiden problem olabilirdi ama şimdi GPS var, sokak ismi ne olursa olsun çok da problem değil bence.
0
lamborcini
(23.10.25)
benim oturduğum yerde de sokak isimleri böyle ama böyle 5-6 haneli değil 4 haneli bizdeki bence 4ten fazlası akılda zor tutulur gerçekten de.
0
matilda
(23.10.25)
Ankara'da 4 haneli sokaklar var ama 6 haneli neymiş öyle.
0
anatomik
(23.10.25)
Benim en çok yaygın gördügüm bu olayın izmirde daha çok olması belli başlı caddeler isimden oluşuyor fakat geri kalanın çogungu 4 haneli numaradan oluşuyor
0
limonlu eksi
(23.10.25)
İzmir'in belli semtleri hep numaralı sokaklardan oluşuyor. Ama izmirde benim yaşadığım ilçede sokakların isimleri normal kelimelerdi.

Denizli'de iki sene yaşadım, orada da numaralı sokaklar yaygın.
0
nundu
(23.10.25)
istanbul'da da böyle uygulama var ama ilçe bazlı alışkanlık filan herhalde. tabii bunlarda da sözcük bazlı sokak/caddeler de var, sadece numara/sayı yok.

esenyurt, sultangazi, esenler, bağcılar, arnavutköy filan aklıma gelenler.
0
m e b
(23.10.25)
Muğla, benim bulunduğum mahalle tamamen numaralı sokak ama merkezi ve eski mahalleler hep isim, çiçek adı ya da kişi adı filan.
Sanırım birden yerleşime geçip patır patır sokak açılan yerleri numaralamış geçmişler.
0
subcomponent
(23.10.25)
yurtdisinda yaygin olan ulkeler var.
benim nefret ettigim uygulamalardan biri.
0
cooperr
(23.10.25)
görece yeni yerleşim yerlerinde sokaklara numara verilir. bir yaşanmışlık yok, tarihi bir bağ yok. biri çıkıp şuradan isim söyle yazayım demiyor, sıradan numara veriyorlar. sonradan bu numaralı sokaklardan isim verilenleri oluyor.
0
late viper
(24.10.25)
izmirin tarihi sokaklar hariç nerdeyse tamamı numaralı sistem. hatta bazılarında 7854/45 gibi durumlar da var. sistemi zamanında iyi kurmuşlar. sıralı gidiyor ve amerkan sistemi gibi kendi içinde bir düzeni var.
-skati ! 17. caddeye gidiyoruz. yeni bir ceset bulunmuş:)))
0
ground
(24.10.25)
(13)

Aşırı Değer Verme

cemallamec
Sevgili Güzin Ablalarım,Hayatımdaki yakın insanlara aşırı değer veriyorum ve bir müddet sonra fark ediyorum ki “ben onlar için hiçbir şeyim”. Hayatlarında en ufak şeyde kolayca silinecek biriymişim. El üstünde tuttuğum her insandan bunu gördüm. İnsanlara pek fazla değer vermemek lazım denecek ama bu
Sevgili Güzin Ablalarım,

Hayatımdaki yakın insanlara aşırı değer veriyorum ve bir müddet sonra fark ediyorum ki “ben onlar için hiçbir şeyim”. Hayatlarında en ufak şeyde kolayca silinecek biriymişim. El üstünde tuttuğum her insandan bunu gördüm. İnsanlara pek fazla değer vermemek lazım denecek ama bunu törpüleyemiyorum. Onlar benim için kıymetli ve onları seviyor iken ben onlar için anlamsızmışım ki bunu sonra fark ediyorum. Fark edince de uzaklaşıyorum ve karşı tarafın da hiç umurunda olmuyor. Ben ise her daim o kişileri özlüyorum ya da anıyorum ya da neden böyle davrandılar diye üzülüyorum ya da bana verdikleri değeri anlayıp kahroluyorum.

Herkesin en zor gününde de en güzel gününde de yanında olurken bir kere zor günümde yanımda olmadılar. Muhabbet etmediğim mesafe koyduğum insanın yaşadığı kötü bir olayda hemen ona ulaşırım ya da mutlu bir şey yaşamışsa tebrik ederim.

Kendimi durdurmaya çalışsam da benim onlara verdiğim değeri azaltamıyorum. Herkese değer verirken ben herkes için bir kullan-at aparatı gibiyim.

Arayıp sormasam aramayacaklar. Sizce ben mal mıyım allah aşkına dürüst olun? Beni siklemeyen insanları neden hala anıyorum, kendi zihnimden çıkaramıyorum?
0
cemallamec
(22.10.25)
Kendinden fazla feragat ettiğin her ilişkide ilk gözden çıkarılan sen olursun. Fazla fedakarlık fazla vefasızlık getirir demişler. Her şeyi dozunda ayarlaman gerekir. Başına gelenlerden ders çıkartmadıkça maalesef ki üzülen taraf olmaya devam edeceksin. Arkadaşlarının seni kullandığını düşünüyorsan iletişimi kes yeni çevre edin en basit yöntem bu.
+1
mermaidd
(22.10.25)
Iletişimi tamamen keserdim ben. Ilişkiler karşılıklı. Kendine dönmek kendine dışardan bakmak ve kendini geliştirmek en iyisi bu durumda
0
pembediken
(22.10.25)
Ben ne zaman bunu yazdım diye düşündüm okurken. Kendimi gördüm. Bende şöyle oldu alttan alan, fedakarlık yapan, jestlerde bulunan ilgi gösteren biriydim ortamlarda. Ama zamanla değer verilmediğini, insanların ortada hiçbir sebep yokken veya en ufak bir konuda çok kaba şekilde silebildiklerini, zor zamanimda yanımda olmamaktan cekinmediklerini üstüne bir de bunun sitemini edince suçlandığımi görünce artık patlama noktasına geldim nihayetinde biz de insanız. Maalesef belki de bu tecrübeler bize doğru hayat tecrübesi edindiriyor.

Şimdi ise yine hayatımdaki insanlara çok değer veriyorum. Kullanıldığımi hissettiğimde mesafe koyabiliyor veya arkadasligimi kesiyorum. Eskiden olsaydı belki yıllarca alttan alır görmezden gelir yok ya ben yanlış anladım diye diye toksik ilişkileri barindirirdim köşede.

Bence biraz mesafe koymak, her mutlu veya dertli zamanlarimizi paylaşmamak, gizemli olmak, sürekli plan yapan taraf olmamak, sürekli sürpriz yapan taraf olmamak, belirli bir arkadaş veya arkadaş çevresine takılı kalmamak gerekebiliyo sanırım. En iyi insan dediğimiz kişiler bile değişen koşullarda size karşı da degisebiliyorlar. Bu yüzden hayal kırıklığı yaşamamak adına belki de böyle olunmalı.
+1
egerbiryolcu
(22.10.25)
demek ki yanlış insanlara değer veriyorsunuz. bu bir yana.

"arayıp sormasam aramayacaklar." dediğiniz kişileri seviyor, onlarla konuşmak istiyor ya da birlikte vakit geçirmekten keyif alıyorsanız niye onlardan girişim gelmesini bekliyorsunuz ki? siz arayın, siz mesaj atın bu kadar basit. sonuçta kendi mutluluğunuz için yaptığınız bir hareket. niye "hep ben arıyorum" diye hayıflanıyorsunuz ki?
0
tnz
(23.10.25)
@tnz, iyi misin arkadaşım sen? Yazılanları bu kadar yanlış yorumlamak nedir böyle
+1
🌸cemallamec
(23.10.25)
Gecen bir sey dinlemistim o kadar mantikli ve hosuma gitti ki. Mesela bi elma alacaksin gidiyorsun elmaciya diyosun ki bana bi elma ver, parayi veriyorsun ama sana elmayi vermiyor. Sen bekliyorsun ama vermiyor sonra ertesi gun diyorsun ki daha cok para vereyim belki dunku para az geldi yine gidip daha cok para veriyorsun ama yine elma yok. O elmaciya normalde olsa tekrar gider misin? Hatta ilk gittiginden sonra gitmezsin muhtemelen cunku para verdin elma alamadin, parani geri de vermedi. Sevgi de boyle iste alma verme dengesi olmadan surekli vermemek lazim. Ben de boyleydim birine cok deger veriyordum yani kendi ustume psikiyatri ilaci bile yazdirdim onun parasi yok diye, alip ona vermistim icsin iyi hissetsin kendini diye. Parami da, yemegimi de paylastim. Hep maddi, manevi sıkıntıları vardı 5 dk güldürmek icin 2 metro degistiriyordum is arasinda yaninda olmak icin. Sonra bi gun benim bi derdim oldu bana amaan benim de derdim basimdan askin dedi o gun vazgectim hala gorustugum bi insan ama artik caba sarfetmiyorum denk gelirse gorusup sohbet ediyorum. Etrafimda bana faydasi olmayan kimseyi birakmadim bu fayda maddi bir fayda degil kesinlikle annem babamdan baska kimseden cok sıkışsam da maddi destek istemem. Bir insani ben seviyorsam ve deger verip iyi ve kötü gününde yaninda oluyorsam ama o hic olmuyorsa aninda cikartiyorum hayatimdan. Ben kimsenin fanı değilim. Deger verir karsiligini alirsam iliskim devam eder yoksa kimseyi cekemem ve kimse icin güzel canimi üzemem. Ben bir taneyim, bi daha bu dunyaya gelmicem olabilecek en yuksek seviyede kendi mutlulugumu dusunmeliyim. Beni seven ve onemseyen insanlarla etrafimi doldurmaliyim.
0
matilda
(23.10.25)
Benim gibi kazık yersen öğrenirsin
-2
Kahvedesu
(23.10.25)
sevgi eksikliği hissediyorsun, seni sevsinler istiyorsun. ama bu kendi kendine olacak şey değil. bu eksikliği insanları daha çok sevmeye çalışarak kapatma. akışına bırak.
+1
koela
(23.10.25)
sevgi, ilgi, onay ve anlaşılabilme ihtiyacımız var hepimizin. bazen bunlara ulaşabilmek için insanları farkında olarak veya olmadan duygusal olarak borçlandırmaya çalışıyoruz aşırı vericilikle. yaparken de böyle yaptığımızın, verciliğimizin sınırları aştığının farkında oluyoruz ama durmuyoruz çünkü muhtemelen bir şekilde bu iletişim şekline maruz kalmışız ve bizde içselleştirmiş olabiliyoruz.

alma-verme dengesini gözetemediğimiz yerlerde en kolay yol olan ve kontrol alanımızda olmayan karşı tarafı suçlamak yerine kontrol alanımızda olan kendimizde aksayan noktayı bulmak ilerleyen dönemlerde aynı deneyimleri yaşamamanın en temel anahtarı bence. özdeğer, kusurluluk/değersizlik şeması, people pleaser vb. konuları araştırmak gelecekte bu örüntüden çıkabilmeniz için faydalı olabilir.
+2
Phoebe
(23.10.25)
ben de arkadaşlık konusunda böyleyim. bütün duygularımı arkadaşıma yoğunlaştırıyorum, ona karşı çok açığım ve arka planda başka bir ajandam olmaz, şeffafım. ama yine en son bir arkadaşımda daha hayal kırıklığına uğradım. kendimi biraz daha geri çekeceğim ona karşı.

esasında evli olduğum için eşim en yakın arkadaşım, sosyalleşme ihtiyacımı hep onunla gideriyorum ama kız kıza arkadaşlığı da özlüyorum yalan değil
0
Hallegadola
(23.10.25)
Self-serving bias
+1
mikahakkinen
(23.10.25)
insanlara sandiginiz kadar karsiliksiz asiri deger verdiginizi sanmiyorum, muhtemelen cok icten ve temelden gelen sevgisizlik ve degersizlik ihtiyacinizi tamamen disariya delege etmis ve disardan karsilamaya calisiyorsunuz ve bu inanciniz o kadar derin ve yerlesmis ki bilincdisi bu inancinizi onaylayan (yani sizi degersiz ve sevilmeye layik hissettirmeyen) iliskiler kuruyor bu insanlari hayatinizda tutuyorsunuz. o zaman iste dipsiz kuyu gibi oluyoruz. bir turlu yetmiyor. insanlar bunu kendileri bile fark etmeden hissediyorlar ve uzaklasiyorlar, ya da kendi kendini gerceklestiren kehanet dedigimiz, surekli degersiz oldugumuzu onaylayan insanlarla bir araya gelip iliski kurmaya calisiyoruz ve tum yasamimiz temel inancimizi dogrulamakla geciyor. ingilizce biliyorsaniz confirmation bias, shadow work vs. olarak bakabilirsiniz.
+1
kassiopeia
(23.10.25)
Arkadaşlar, beni ne tanırsınız ne bir şey. Maşallah psikolojik teşhisleri koymuşsunuz. Kesinmiş gibi konuşmuş, üstüne çocukluğuma bile inmişsiniz.

Ben insanlarla çok çabuk kaynaşan biriyim. 1.200 km öteye hiçbilmediğim bir yere tek başıma taşındım ve burada insanlarla kolayca arkadaş oldum, dost oldum. İnsanlar aile ailem geldiğinde bile ailemi yemeğe davet ederler. Ama siz maşallah nerelere çekmişsiniz. Kendimden şüphe etmeye başladım. Olay çok farklı yöne evrilmiş. İnsanlara değer veren kişi psikolojik sorunluymuş ya da travamaları varmış gibi algılıyorum artık :) İnsanlara değer vermek, bence o insanı cepte görmek oluyor ve sonra o insan değersizleşiyor. Arkadaşımın babası vefat ettiğinde iki uçak değiştirip taziyeye gittim ama bunun çocukluğumdan kalan travmalardan ya da bilmem ne eksikliğinden ötürü olduğunu söylüyorsunuz şimdi. Ablam vefat ettiğinde ise aramayı bırakın mesaj bile yazmadı. Şimdi bende bir şeyler eksik olduğu için ona değer vermişmişim de bilmem ne…
+1
🌸cemallamec
(23.10.25)
(19)

son kredi kartı ekstreniz ne kadardı?

tabudeviren
soru başlıkta...
soru başlıkta...
0
tabudeviren
(19.10.25)
1000 tl.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(19.10.25)
14.764,24 TL, asgarisi 6.764,24 TL'ydi, 8000 TL ödedim.
0
matilda
(19.10.25)
30k.
0
messina123
(19.10.25)
3500 ama sabırsız olduğum için ekstre gelmeden ödüyorum.
0
Amaranta ursula
(19.10.25)
4.6K
0
MtKrt
(19.10.25)
ödediğim son ekstre garanti 24k, kesilen son ekstre enpara 26.5k
ekstre kesim tarihlerini aralıklandırıp farklı kartlara bölüyorum genelde harcamaları tek karta yığmıyorum... limiti ortak ikinci kart var mesela garantide sadece ekstre ayırayım ödemeleri max süreyle erteliyeyim diye, o da 17k, akbank var 12k... daha az kullandığım kartlar da var daha teb getirfinans kuveyttürk yapı kredi vs.

atıyorum bi kart ayın 17sinde kesiliyor biri 25inde, ayın 20sinde ödeme yapıyorsam 17sinde kesilmiş olanı kullanıyorum bi kampanya vs. için farklı kart kullanmak daha avantajlı değilse.
0
konetsu
(19.10.25)
350k
-1
yüzyıllık yalnızlık
(20.10.25)
Enpara 26bin küsür
Vakıfbank 12bin küsür
0
ezkaza
(20.10.25)
$18373
-1
thetruenorthstrongandfree1
(20.10.25)
İş bankası kartlarım toplam 80 bin, QNB 20 bin gibi bir şeydi.

Bu ay biraz daha az gelir bebek için bir sürü şey alınmıştı geçen ay ve önceki ay.
0
chicha_v2
(20.10.25)
365k tl
-1
gabe h coud
(20.10.25)
320k civarıydı
-1
basond
(20.10.25)
23-30 arası değişiyor hep
0
OgutucuRecep
(20.10.25)
80 küsur. İki tane 20'şer binlik taksitim vardı. Bu ay kurtuluyorum çok şükür.
0
auroraaurora
(20.10.25)
90 bin ve 93 bin
0
denizmaniaherif
(20.10.25)
750 lira hala aynı
0
nahtoderfahrung
(20.10.25)
95bin geldi. 22bini BES, 6bini özel sağlık sigortası.
aralık ayından itibaren BES dahil 50bine sabitleyip düzenli bi hayata geçeceğim inş.
+1
tchuck
(20.10.25)
78k
0
ala09
(20.10.25)
0 (sıfır)

kredi kartı kullanmıyorum.
0
co2s2
(20.10.25)
(19)

Çamaşır Kurutma Makinesi Kullananlara Bir Sorum Var

elektr10
Evde astığım çamaşırlar sonbahar/kış aylarında hiç kurumuyor, kurusa da inanılmaz kötü kokuyor ve artık bir tane çamaşır kurutma makinesi almak niyetindeyim. Aslında önyargım da var bu aletlere sanki kıyafetlerimi küçücük ve buruşuk yapacakmış gibi geliyor ama teknoloji de gelişti artık.Sizin kullan
Evde astığım çamaşırlar sonbahar/kış aylarında hiç kurumuyor, kurusa da inanılmaz kötü kokuyor ve artık bir tane çamaşır kurutma makinesi almak niyetindeyim. Aslında önyargım da var bu aletlere sanki kıyafetlerimi küçücük ve buruşuk yapacakmış gibi geliyor ama teknoloji de gelişti artık.

Sizin kullandığınız ve memnun kaldığınız bir marka ve model var mı?
Bütçe olarak 30 - 45 bin arası diyelim.
0
elektr10
(17.10.25)
Bosch veya arçelik

Evet küçükmeler var sonuçta sıcak ama gayet yeterli
+2
baldan kaymak
(17.10.25)
ben hem miele hem beko kullanan biri olarak her ikisinden de son derece memnunum. beko miele'nin yari fiyati ve cok cok iyi calisiyor. annemde lg var, o da cok memnun.
yünlü, ipekli esya atmadiginiz sürece sorun yasamazsiniz.
sac, kil, tüy, toz, hav kalmiyor. kötü koku olmuyor. istediginiz derecede kurutabilirsiniz. ben katlayip dolaba koyacak kadar iyi kurutturuyorum, annem bir tik nemli biraktiriyor. yeni makinelerde artik bircok program var. mesela benimkinde hassaslar, kotlar, bebek kiyafetleri falan festekiz bir sürü farkli program var. kurutmak istediginiz kiyafetlerin özelligine göre secebiliyorsunuz.
kiyafetlerde incelme ya da kücülme problemini hic yasamadim. 2012'den beri kullaniyorum.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.10.25)
arçelik kullanıyorum 7-8 yıldır. hiç küçülme yapmadı.
+1
inheritance
(17.10.25)
bosch bundan aldım 3 saatlık programda kurutunca küçültümüyor, 1.50 saatlik program hızlı kurutma yaptığından aşırı ısı verp küçülttüğü oluyor. küçültmesi bence kişinin kullandığı program kaynaklı. kendi kendini temizleyen model aldım çok uğraşmıyorum

www.bosch-home.com.tr
+1
eja
(17.10.25)
grundig marka kullanıyorum 5 yıldır. çok memnunum.
+1
yazar yazmaz yazan yazar
(17.10.25)
10 kusur yildir bosch kullaniyorum.
atmadiklarim
- kotlar: artik cok elastikler ve bu nedenle naylon icerdiklerinden herhalde, bir sure sonra boyle sunmus lastik goruntusu veriyor. kotlari utu kurulugunda kurutup, asarak bitiriyorum
- yunluler. yunlu programi da dahil atmiyorum.
- narinler
- pamuk olmayan ic camasirlari

bunlarin disinda tum tisortleri, carsaflari, yorgani, battaniye falan her seyi atiyorum. mikro kuculmeler oluyor ama dert edilecek kadar degil.
kurutma candir.
+2
65 derece
(17.10.25)
Arceligin 2 senelik ortalama bir modeli var.
Dusuk isida calistiriyorum, 4 kuruluk seviyesi var 2.de calistiriyorum. Genel olarak sikinti cikarmadi.

Cok cok hassas kiyafetleri atmiyorum tabii, ama kazaktir spor kiyafetidir falan onlari atiyorum rahatca.
+2
aguen
(17.10.25)
beyaz eşya servisi olan arkadaşımın tavsiyesi ile aldım. arçelikten kesinlikle şaşma diyor. almadan önce lüx gereksiz bir şey zannediyordum alınca değerini anladım. mikrodalga ile de çok dalgaa geçmiştim zamanında şimdi 3 tane var. kurutmanını bakımlarını çok düzenli yapmalısınız.
+1
ground
(17.10.25)
arçelik var küçülme yapıyor. arçelik önermem.
+1
mikahakkinen
(17.10.25)
marka veren insanlar model de verse harika olur, ben de bir çok markayı modeli araştırıyorum alma arefesindeyim. benim şu ana kadar elimde tuttuğum modeller;

Profilo KM961RCTR
Arçelik 1001 kmx
Grundig GPDH 9854

bu modeller 25k'ya kadar olanlar.
+1
ruhlardan esinlenen karga
(17.10.25)
Grundig + 1
ben de 5-6 senedir kullanıyorum, gayet güzel.
+1
mustafakesekci
(17.10.25)
ay ben altus aldım altus al 93 yb modelini.
o kadar güzel ki hayatımdaki eksiklik buymuş resmen.
bi sürü şey yıkadım, kuruttum hiçbir şey çekmedi, küçülmedi.
çok şüphede kalırsam sentetik modunda dolap kuruluğunda kurutuyorum.
sentetik modu 55 dk, pamuklu modu 2.30 saat mi 2.55mi öyle bir şey.
sentetikte bazen kurumayan birkaç parça kıyafet oluyor onları da 14 dkya atıyorum.
ne kırışma ne bir şey. azcık kassa eşim gömlekleri ütüsüz bile giyebilir.
bi de tozunu falan da topluyor kıyafetlerin. harika bir şey.
ben dediğim makinadan çok memnunum. temizlik yaptıktan sonra kullandığım bezleri de atıyorum 14 dk kuruyorlar. çok seviyorum bu işlevini.

yalnız makine üstüne kuracaksanız makinenizin derinliği ile çamaşır kurutma makinesinin derinliği arasında 10 cmden fazla fark olmamalı. benim 12 cmdi üstüne bi aparat aldım 1000 küsür tlye. hiçbir sorun çıkmadı.
+2
matilda
(17.10.25)
annem için bir sene önce siemens marka kurutma makinası almıştım.
annemden şu ana dek olumsuz hiçbir dönüş almadım. kıyafetlerim(iz)de de hiçbir küçülme, yıpranma, kırışıklık vs vs görmedim.

yorumlara istinaden, bütçem de kısıtlı diye birkaç hafta önce de teyzeme altus marka kurutma makinesi aldım, kurutma sesi biraz fazla gibi ama ondan da ciddi bir şikayet duymadım.

bu arada bu iki markanın da fiyatı sizin bütçenizin yarısı kadar bile değil. bu yüzden model söylemiyorum.
+1
m e b
(17.10.25)
bosch marka aldım yıkamada bosch marka idi üzerine monte ettiler. kullanımı kolay ve pratik
+2
( . )( . )
(17.10.25)
bosch'un kurutmalı çamaşır makinesini kullanıyorum 7-8 yıldır. kirli veriyorsun, temiz ve kuru çıkıyor. süperkısa programı var, 1 kilo çamaşırı 1 saatte yıkayıp kurutup veriyor.

dikkatli kullanıldığı sürece küçülme sorunu olmuyor.
+1
co2s2
(17.10.25)
hoover marka kullanıyorduk balkonlu eve çıkınca sattık ve gayet memnunduk. çok bilinmez ama kaliteli bir markadır. tam fiyat performans ürünü bana göre
+1
mermaidd
(17.10.25)
kesinlikle yasam kalitesini arttiran bir urun. ozellikle evdeki toz miktari inanilmaz azaldi, tozun cogu camasirlardan kaynakliymis onu farkettim. f/p yorumlari iyi bir urunu alin gecin, ben bosch aldim gayet memnunum.
+1
tahtakafa
(17.10.25)
aa tahtakafa'nın yazdığını görünce ben de fark ettim. bizim evde de toz kalmadı gibi bir şey. üstelik kedimiz olduğu halde.
0
matilda
(17.10.25)
@tahtakafa @matilda toz olmaması mükemmelmiş. çünkü alerjik astımım da var benim çok iyi olur.

teşekkürler herkese. hepsini inceleyeceğim.
0
🌸elektr10
(17.10.25)
(13)

Kıskançlık psikolojisi

arbre
Kıskançlığımın patolojik seviyede olduğunu düşünüyorum. Kız arkadaşımı (sevgili değiliz) kıskanabiliyorum bir erkekle konuştuğunu görünce.Normalde sevgilimin başka erkeklerle yakın olmasını, konuşmasını istemem. Ama ben sevgilisi olan kızlarla yakın olabiliyorum ve şunu düşünüyorum. Bu kızlar benim
Kıskançlığımın patolojik seviyede olduğunu düşünüyorum. Kız arkadaşımı (sevgili değiliz) kıskanabiliyorum bir erkekle konuştuğunu görünce.

Normalde sevgilimin başka erkeklerle yakın olmasını, konuşmasını istemem. Ama ben sevgilisi olan kızlarla yakın olabiliyorum ve şunu düşünüyorum. Bu kızlar benim sevgilim olsaydı olay çıkarırdım. Ama ben sevgilimi kıskanacağım o erkek konumumdayım gerçekte. Anlatabildim mi bilmiyorum. Ya da cinsellik konusunda geçmişini bilmek beni rahatsız eder, ama ben de neler yaptım. Kendi psikolojimi çözemiyorum. :D Psikoloğa mı gitsem?
-8
arbre
(16.10.25)
Psikologla alakası yok kişiliğin gelişmemiş.
Bu yaştan sonra gelişir mi inan bilemiyorum.
+17
Gradient_tabanlı_mor
(16.10.25)
kaç yaşındasınız bu aslında önemli bir kriter.
eskiden ben de böyleydim. mesela erkek arkadaşım (şimdiki eşim) bir kız arkadaşının sadece oturduğu semti biliyor diye yapmadığım kalmamıştı sen nerden biliyosun demek ki evine gittin vs. çok utanıyorum o hallerimden ama çok küçüktüm, 19 yaşındaydım. şu an eşim kız arkadaşlarıyla bensiz buluşur, görüşür, bi kıskançlığım kalmadı ara ara kıskanıyorum ama sorun çıkartacak, kavga çıkartacak düzeyde değil.

bence siz biraz niyet okuyorsunuz. karşı cinsten arkadaşı olması iyidir insanın her zaman. benim de karşı cinsten arkadaşlarım var. bunda yanlış bir şey yok. biraz empati yapmayı öğrenmeniz lazım. eğer aşırı kıskançsanız ve bu durumu çözemiyorsanız psikolog şart bence de. insan onunla konuşurken anaaaa diyip kendini çözüyor tabii doğru psikoloğu bulursa.

edit: kullanıcı adınıza bakmamıştım arbreymişsiniz çok genç olduğunuzu düşünmüyorum orta yaştasınızdır herhalde 35 civarı falan.
+2
matilda
(16.10.25)
matilda, 32'yim :)
0
🌸arbre
(16.10.25)
Böyle yaparak hem kendini hem karşınızdaki kişiyi bunaltirsin. Psikologa gitmek iyi fikir bence zaten farkındalığın olmuş bu konuda.
0
pembediken
(16.10.25)
Toksik maskülenite konusunu araştırmanı öneririm.
0
rock n roll
(16.10.25)
Gradient_tabanlı_mor, kişilik ne anlamda? Kişiliğimin ortalama üstü olduğunu düşünüyorum. Laf sokma mı, yardımcı olmak için mi bu yorum
-8
🌸arbre
(16.10.25)
abicim son derece sağlıklı bir erkeksin. bu devirde herkes alt alta üst üste diye de bu rezil ortamdan midenin bulanmasını garipsemene lüzum yok. herkes böyle olmak yada sosyal medya-hızlı sadakatsiz ilişkiler çağının getirdiklerini kabullenmek zorunda değil. hem kadın hem erkek olarak farklı bakış açısına ve karşı cins ile mesafeli insan ilişkileri kurabilme kapasitesine sahip kişiler de yaşıyor aramızda.

kız arkadaşın bir erkekle konuşursa elbette ki kıskanırsın, anında müdahil olmadığın sürece sorunlu bir durum yok. bu konuşmaların sıklığı artar , tonu değişirse de müdahale etmen son derece sağlıklı bir tepkidir. utandırma söylemlerine takılma bence.
-6
loch ness
(16.10.25)
reyiz gün gelecek eşin otobüse metroya binecek yanına elin adamı oturacak napacaksın.
iş arkadaşlarıyla çay kahve sohbeti yapacak engel mi olacaksın?

kendini eğitmeye çalış bir şekilde.
0
Hallegadola
(16.10.25)
Shepard nerlerde ya?
-1
mikahakkinen
(16.10.25)
mikahakkinen, 1 günde kurtulduk hepsinden. Compumaster sağ olsun. Komik olan Shepard beni engellemiş. HAHAHA. Ulan engelleyecektin neden her soruma cevap yazdın. Kafalar pırıl pırıl.
-1
🌸arbre
(16.10.25)
bence bu klasik erkek ikiyüzlülüğü :)) sevgilin olduğunda bu huyunu şu şekilde değiştirirsin, sen de artık kızlarla yakın olmazsın, senin kız arkadaşın da erkeklerle yakın olmaz, karşılıklı uzlaşma sağlanırsa sorun da kalmaz. pskologa gidecek bi durum olmaz. benim eşimle aramdaki anlaşma bu şekilde, kimsenin karşı cins arkadaşı yok, böyle anlaştık.
+1
Sadece soruyorum
(16.10.25)
Bu kiskanclik olayi bende sifir. Hic kiskanmadim.

Buraya bir anektod birakayim; Gecenlerde is yerime oglende bir arkadas geldi. Esimi restoranda gordugunu soyledi. Ben " umarim yanindaki adam benden yakisiklidir" dedim. Guzel bir kahkaha koptu is yerinde :) Evde falan da sormam o kim bu kim diye. Hic merak etmiyorum.
0
thetruenorthstrongandfree1
(17.10.25)
psikolojik özellikleri tek tek anlatıp hepsi bende bok gibi demenize gerek yok, genel olarak psikolojik/psikiyatrik problemleriniz olduğu ortada. psikolog ve psikiyatrist takibi şart.
+1
co2s2
(17.10.25)
(7)

Babam anjiyo olacak

metal69
EKG de hr değerleri 130lardaydı.Anjiyo için yoğun bakıma alındı, sabırlı bir şekilde bekliyorum. Bana moral verebilir misiniz?
EKG de hr değerleri 130lardaydı.

Anjiyo için yoğun bakıma alındı, sabırlı bir şekilde bekliyorum.

Bana moral verebilir misiniz?
+1
metal69
(15.10.25)
korkma önemli bir şey çıkmayacak.
daha da önemlisi ileriki günlerde sağlığına eskisinden daha iyi bakabilmesi ve senin de desteğin. geleceğe yoğunlaş. daha iyi olacağına, belki evde alacağınız yeni kararlara, belki yapması gereken perhiz ya da sigarayı bırakması ya da yürüyüş gibi aktiviteler..
0
love and trust
(15.10.25)
sağlam çıkılıyor korkma.
0
i'm gonna start a revolution from my bed
(15.10.25)
İki kez anjiyo oldum. İşlem sonrası bol su içip, çiş yapana kadar bir odada bekletiyorlar. Orda insanın canı çok sıkılıyor. Onun dışında bir zorluğu yok.

Rahat ol. Geçmiş olsun.
0
Mirket
(15.10.25)
geçmiş olsun korkmayın. bir şey varsa damarlarında hallolacak daha iyi işte o gözle bakın. kriz geçirip gitmesi mi daha iyi ki benim babam kalp krizi geçirmişti 3 ana damarından biri %90 biri %70 tıkalı çıkmıştı. yine hiçbir şey olmadı maşallah. ayakta girdi, ayakta çıktı şimdi çok iyi. Allah size ve sevdiklerine bağışlasın. iyi olacak.
0
matilda
(15.10.25)
Anjiyo kolay bypass sıkıntı. Geçmiş olsun
0
artıküyeolmakistiyorum
(15.10.25)
Anjiyolar çoğunlukla problemsiz geçiyor. Çok geçmiş olsun.
Önemli uyarılar:

Kasıktan yapıldıysa, kum torbasının olması gereken yerde düzgün durduğundan emin olunsun. Kayarsa sıkıntı.

Hastanızda kontrast nefropatisi gelişmemesi için, işlem sonrası özellikle ilk 24 saatte olmak üzere üç gün boyunca bol sıvı aldığından (damardan veya ağızdan) emin olun. Hastaya sonda takılmamışsa, ördek mördek bol idrar yaptırın. Hasta konforu bozulmasından korkup da susuz kalmasın. Böbrekler hasar görmesin.

Allah'ın izniyle, sıkıntısız geçer çoğunlukla. Balondur, stenttir korkulacak şeyler değil. Çok geçmiş olsun.
0
dilemma of subscribtionability
(16.10.25)
Damarın çapı,cebindeki bozuk para kadar büyük ve ameliyatta damar icerisinden gecen kablo incecik,
10-15 dk da islem bitiyor,
iyi gecmeme olasiligi binde bir,
rahat ol..
0
designer
(16.10.25)
(5)

İşten çıkarıldığında hukuken nasıl davranılmalı?

winston insani
MerhabalarŞirketim küçülmeye gidiyor ve yakın zamanda işten çıkartılabilirim.13 senelik çalışma hayatım var, tazminatlarımı ve diğer haklarımı (izin ücretlerimi vb.) hepsini sağlıklı bir şekildde alabilmek için işten çıkartıldığımı öğrendikten sonra nasıl davranmak en iyisi?Herhalde belirli belgeler
Merhabalar

Şirketim küçülmeye gidiyor ve yakın zamanda işten çıkartılabilirim.

13 senelik çalışma hayatım var, tazminatlarımı ve diğer haklarımı (izin ücretlerimi vb.) hepsini sağlıklı bir şekildde alabilmek için işten çıkartıldığımı öğrendikten sonra nasıl davranmak en iyisi?

Herhalde belirli belgeler imzalatmak istiyorlarmış (herkes bunları imzalamayın diyor) şirketler ama bunları imzalamayıp bir avukata başvurmak en mantıklısı mı?
0
winston insani
(15.10.25)
eğer şirket size, işten çıkarılacaksınız ama tüm haklarınızı hesapladık şu kadar tutuyor bunları size ödeyeceğiz diyorsa, kendin hesaplamayı ortalama bi şekilde yapabiliyorsan yaparsın, teklif edilen rakamla karşılaştırırsın, çok çok altında kalmıyorsa kabul edersin, bu aşamada tazminat miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığını teyit etmek için avukat yardımı alabilirsin.

şirket ödeme yapmaksızın evrak imzalatmaya çalışırsa tabi ki imzalama. o durumda zaten dava yoluna gitmen gerekiyor avukat ile ilerleyeceksin bu aşamada.
0
Sadece soruyorum
(15.10.25)
tüm haklarınızı almadan hiçbir şeye imza atmayın. avukata başvurursanız daha iyi olur eğer karşılayabilecek durumdaysanız. ben de firma devri nedeniyle benzer bi süreçteyim ve babamın avukat çevresi çok geniş olduğundan danıştığı tüm arkadaşları hiçbir şeye imza atmasın haklarını almadan dedi.
0
matilda
(15.10.25)
Tazminatlarınız yanında ek hak da ödemeliler sağlıklı bir ikale yapabilmek için. Ama bunun yerine arabuluculuk yaparak çıkartmak isteyeceklerdir sizi, yakınınızda mutlaka bir avukat vardır danışmanız faydalı olur.
0
o sopa bi gun elimize gecmez mi
(15.10.25)
internette bu haklarınızı hesaplayan bir dolu site var. bunlara bir bakın. sonrasında bir muhasebeci ve/veya avukat arkadaşınızla konuşun. haklarınızı tam olarak öğrenin. şirket size işten çıktığınızı tebliğ ettiğinde, haklarınızı hesaplamalarını ve bildirmelerini isteyin. bunu size resmi olarak yazılı bildirsinler, email bile olabilir. (bazı şirketlerde bu haklar için pazarlık bile yapılıyor.)

eğer şirketin size verecekleri konusunda hemfikirseniz, OK verin. ama hiç bir şeye imza atmamak diye bir şey yok. bir şeylere imza atılması gerekiyor.

tüm alacaklarınız hesabınıza yattıktan sonra imza atın. ama ne olursa olsun istifa ediyorum, kendi rızamla ayrılıyorum gibi şeyler yazan bir şeye imza atmayın. matbu evraklara imza atın, el yazısı ile bir şey yazmanızı isterlerse boşverin. bilgisayarda yazılıp çıktı alın, imzalayın. sonradan başınıza dert olur.

bazı şirketlerde imza atmadan para yatırmayız diyorlar. doğru bir yaklaşım değil. "tüm alacaklarımı aldım" yazan bir şeye imza atamayacağınızı söyleyin, tüm paralar yattığında imzalayacağınızı söyleyin. sizi zorlayamazlar.
0
co2s2
(15.10.25)
Tüm hakkınızı alsanız bile imza atmayın.
Bizim şirkette bu dönemde çıkanlara paket veriyorlar. Yani tüm hakların + 6 maaş
Tabii bunun karşılığında imza alıyorlar işte tüm haklarimi aldim ise iade davası vs acmayacagim gibi
0
artıküyeolmakistiyorum
(15.10.25)
(12)

Nazar diye bişey gerçekten var mı sizce? İnanıyor musunuz?

psmstc
Soru başlıkta
Soru başlıkta
-5
psmstc
(15.10.25)
Var. İnanıyorum.
-4
arbre
(15.10.25)
var ya. ve bize çok değiyor eşimle bana. her seferinde hiçbir şeyi hiç kimseye anlatma diyorum ama olumlu ve güzel bir şey olduğunda paylaşmayı çok seviyor o yüzden başımıza türlü bela geliyor.
0
matilda
(15.10.25)
ben dini konulara komple şüpheci yaklaştığım için nazara doğrudan inanıyorum diyemem. ama bazı şeylerin bazı kişilere anlatılmaması gerektiğini düşünüyor ve matildaya katılıyorum.

benim eşim de mesela biri işler nasıl gidiyor dediğinde "çok şükür iyi vsvs" anlatıyor, ben de en son geçen gün anlatma şu insanların şerini üstümüze çekme dedim. iyi deme, idare eder işte bu ekonomide ne olabilirdi ki herkes gibi biz de bir şekilde yaşamaya çalışıyoruz de diyorum.
0
Sadece soruyorum
(15.10.25)
Nazar bize özgü değil, çok daha eski bir şey. Eski insanlar gözün çalışma mekanizmasını dokunmaya benzer bir şey olarak düşünüyorlardı; onlara göre gözden çıkan bir "şey" gidip görülen nesne ile temasa geçip onu algılıyordu. Buradan hareketle de kötü niyetli birilerinin haset dolu bakışları bizi olumsuz etkileyebiliyordu...

Yani kısaca "Yok öyle bir şey"
0
salihdt
(15.10.25)
nazar diye bir şey yok. kendi kendini gerçekleştiren kehanetle plasibo etkisinin el ele tutuşmuş hali var. bir de algıda seçicilik eklenince, bütün saçmalıklar mantıklıymış gibi görünmeye başlıyor. aslında kimsenin gözü değmiyor, insan kendi dengesini kendisi bozuyor.
+3
gabe h coud
(15.10.25)
Var. Geçen haftalarda beni ilk kez gören bir komşu teyzenin (arkadaşımın komşusu) mavi gözlerinden sorgulayan sözlerinden yamuldum resmen, annem de yamuldu. Nazar değdiğinde nazar ayetleri vardır onlar okunur, annem bana okudu ve 2 gün kendine gelemedi kadın bitkinlikten, ben de aynı şekilde. Kur'an'da zaten "bakışlarıyla seni devireceklerdi" gibi bir ayet var, Kalem Suresi 51-52 olması lazım. Bizzat yaşamışlığım çok, bilim dünyası da bunu çalıştı, çalışıyor ve varlığına kanaat getirdiler.
-2
muhayyer divan
(15.10.25)
Yok
-1
abuzer
(15.10.25)
evet var.
-6
elektr10
(15.10.25)
Nazar aslında dinimizce ortaya çıkan bir olgu değil Antik Yunan döneminde ortaya çıkmış. Nazar boncuğu gibi şeyler de şamanizmden kalma.

Soruna gelecek olursak tanrının varlığına inansakta inanmasakta evren enerjiyle dönüyor bana kalırsa. Hasis ve kıskanç insanlarda etrafımızda olunca onların negatif enerjilerini dolaylı yoldan üstümüze çekmiş oluyoruz ve buna da nazar diyoruz.
Ben hiçbir işim tamamlanmadan kimseye anlatmama taraftarıyım nazar olsun olmasın bazen kendimize saklamak önemli.
-1
mermaidd
(15.10.25)
inanc ve mantik birbirini tamamlayan seyler olsaydi din diye bir mefhum olmazdi arkadaslar. insanlar inandiklari seyleri mantik süzgecinden gecirdikleri icin degil, kalplerinden öyle geldigi icin inaniyorlar. cevaplarda nazara inanmak isteyip de yargilanmaktan korktugu icin mantikli calismaya calisan bir sürü kisi var.
-2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(15.10.25)
başımıza kötü bir şey geldiğinde gerçek sebebi aramak yerine "ahmet öyle demese böyle olmazdı" demek daha kolay geliyor. başımıza gelen 100 kötü olayın 3'ünde böyle bir cümle kursak nazara inanmış oluyoruz.
-2
co2s2
(15.10.25)
@konusma ben konusuyorum

"insanlar inandiklari seyleri mantik süzgecinden gecirdikleri icin degil, kalplerinden öyle geldigi icin inaniyorlar" demişsin,

Benim çevremde akılla mantıkla inanan çok insan var. O kadar ki, kalplerinden öyle geldiği için inandıklarını zannettiğin insanların kalplerinden falan gelmediğini, ya aileden gördüğü ezberle ya da menfaati orada olduğu için "inandığını" gözümüzle görüyoruz. Hiçbir şey bilmeden ve bilmeyi istemeden, merak etmeden inanmak Allah'ın istemediği, aşağıladığı bir şey. Bunun da farkındayız. Akıl çalıştırmanın iman olmadığını söyleyenler çıkacak, onların da başka izmlerin etkisinde olduklarının farkında olmadığını da belirteyim.

Yani inanç meselesi senin belirttiğin gibi değil aslında.
0
muhayyer divan
(15.10.25)
(21)

Ev - iş arası 2.5 km, sizce nasıl?

hadi ya la
İstanbul için düşünmeyin, burası Alanya. İçime çok sinen bir ev buldum ama iş yerime birazcık uzak kalıyor ve şimdilik aracım yok. Yakında motosikletim gelecek, scooter kullanıyorum ama buna güvenmeli miyim bilemedim. Ev iş arası direkt otobüs de yok, çok uzakta bırakıyor, en az 15-20 dakika yürümem
İstanbul için düşünmeyin, burası Alanya. İçime çok sinen bir ev buldum ama iş yerime birazcık uzak kalıyor ve şimdilik aracım yok. Yakında motosikletim gelecek, scooter kullanıyorum ama buna güvenmeli miyim bilemedim. Ev iş arası direkt otobüs de yok, çok uzakta bırakıyor, en az 15-20 dakika yürümem lazım. Diğer evlerin de hep bir sorunu oldu, kiminin eşyaları sıkıntılı, buzdolabı küflenmiş, manzarası hiç yok ve boğucu, gibi gibi... Burası rezidans gibi geçiyor, içinde spor salonu, sauna, havuz ve başka birçok şey var. Çok küçük bir 1+1 olmasına rağmen manzarası da iç açıcı, gayet güzel. Fiyat aidat dahil 27.000 TL.

Kafam çok karışık ve artık beynim çalışmayı durdurdu. 4 gündür valizlerimle hostelde kalıyorum, yeni işime adapte ol, onlarca ev arasından gezdiklerime karar ver derken birazcık ağlama noktasına geldim. Hiç fikriniz yoksa bile öylesine yazabilirsiniz, okurken rahatlarım. Teşekkür ederim, sevgiler
+1
hadi ya la
(14.10.25)
bence baya yakın nere olursa olsun. yokuş yoksa bisikletle gider gelirsinin en kötü.
yokuş varsa da elektrikli scooter al 10 dkya gidersin max.
0
jelly bear
(14.10.25)
2.5 km bir şey değil ya zorlasanız yürüyerek de gidersiniz yokuş yoksa. hele bisiklet şahane olur. otobüs uzakta bırakıyorsa 15-20 dk hiçbir şey değil ya, eski evimi düşünüyorum sırf metrobüse binebilmek için 25 dakika yürüyordum.
scooter, elektrikli bisiklet tarzı bir şeyle harika çözülür bu sorun. ev de güzelmiş bence dert etmeyin. ben her gün beylikdüzü son durak - mecidiyeköy gidiş dönüş yapıyorum :)
0
matilda
(14.10.25)
+ Alanya diyorsun kış mevsimi neredeyse yok.
Yağmur varsa sıkıntı olur onu da otobüs + taksi vs planini yaparsın.
0
artıküyeolmakistiyorum
(14.10.25)
yarim saat yuruyerek bile gidilir. bence cok iyi.
0
lemmiwinks
(14.10.25)
2.5 km yürünür yav.

bisiklet de olur.

terlerim derseniz scooter mis.
0
gurur
(14.10.25)
uzak değil. yürüyerek çok iyi.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(15.10.25)
Yazın Alanya sıcağında 20 dk yürümek zor olabilir. Ama scooter bu sorunu çözer. Gayet uygun gibi.
0
thunder thunder thunder thundercats
(15.10.25)
ev içinize sinmiş. ılık havalarda yürünür onun dışında scooter veya bisiklet mükemmel çözüm. motor da gelecekmiş. ben olsam düşünmezdim. direkt tutun. istanbul'da böyle şeyler ömüre ömür katar. şanslısınız, kıymetini bilin
0
cisimcik golgi
(15.10.25)
Günde 15-20 dk yürümek çok iyi bir şeydir, hiç düşünme tut evi. İş yerimle aramız 35 km, arabasız gidersem günde 4.5 saatim yolda geçecek. Sağlığın yerindeyse lütfen yürümeyi tercih et, emin ol yaşlılığına muazzam iyi bir yatırım yapmış olursun.
0
muhayyer divan
(15.10.25)
Direkt tutun hocam, akşamları iş çıkışı eve yürünür, düzgün yol varsa.
0
kumandanim
(15.10.25)
iş yerime trafikten bıkıp araçla gitmediğim zamanlarda, ilk evden bir km + 2 metro aktarma + son iki km yürüme mesafesinin son kısmına yakın sizin mesafe. Ben olsam tutardım.
0
va
(15.10.25)
Soru bu değil ama kışın da motorla gidip gelecekseniz sağlam bir yağmurluk seti + kışlık motor botu alın mutlaka.

Yokuş değilse güzel havalarda rahat rahat yürünecek mesafe +1
0
kobuzchu kiz
(15.10.25)
2.5 km çok iyi mesafe, scooter da işini rahat görür, havanın güzel olduğu günlerde yürürsün de. Üniversiteye atanmıştın sanıyorum, servis imkanını sordun mu, kesin vardır diye düşünüyorum.
0
hrskrs
(15.10.25)
ben 2.5 sene ise 3 km + 3 km yürüyerek gittim geldim. tek yön 35 dakika sürüyordu, iyi spor oluyordu.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(15.10.25)
Cok guzel, tutasim geldi evi
0
narod
(15.10.25)
km olarak değil de süre olarak değerendirin bence. yol 30 dakikadan kısa sürüyorsa gayet makuldur.
scooter için "buna güvenmeli miyim bilemedim" demişsiniz. scooterla günlük 5km yolculuk için mi sordunuz, yoksa yol şartları/güvenliği açısından mı sordunuz?
0
tnz
(15.10.25)
istanbul da yaşayanlar için hakaret kabul edilebilir bu entry.
2.5 km iş ev komik
-1
jamswety
(15.10.25)
zaten scooter varmış ev de çok yakın . hemen tut ve taşın
0
gercekdunya
(15.10.25)
@tnz, yürüyerek 36 dakika sürüyor ve son 5 dakikası yokuş.
Scooter için yol şartları/güvenliği için sordum. Mayıs'tan beri kullanıyorum, 1000 km tecrübem var, biraz çekindim. yüzden.

Ama sanırım ilk bahsettiğim evi eleyeceğim. Çünkü eve 600 metre bir ev buldum ve 1+1 olmasına rağmen üç kat geniş. Eşyaları tam ve güzel, sadece ana caddenin arkasında, birazcık eski evlerle çevrili bir yer. İki katlı evin ikinci katı. Yüksekten manzarası yok ama çevresi yeşillik/ağaç kaplı, iki balkonu var. Yıllardır evden çalışan biri olarak hiç alışık değilim her gün bir saat erken çıkıp mesai yapmaya. En azından bu şekilde daha kolay olur diye düşünüyorum.
0
🌸hadi ya la
(15.10.25)
2.5 km yol değil bence. küçük şehir standartlarında da yol değil.
0
co2s2
(15.10.25)
kurallara uyuyor ve gerekli teçhizatınız varsa tecrübeniz yeterli, ancak yol güvenliği konusu önemli. siz ne kadar tecrübeli olursanız olun, çevresel faktörlerin de uygun olması gerekir. ben olsam ilgili güzergahta boş ve dolu saatlerde birkaç kere yürüyerek yerel sürücülerin davranışlarını izler ona göre scooter için güvenli olup olmadığının kararını verirdim.
0
tnz
(16.10.25)
(11)

Laptop tavsiyesi

peki madem
Merhaba! 8 yıllık Lenovo laptopum artık pert olduğu için Kasım indirimlerinden yeni bir laptop almak istiyorum. Okuduğum kadarıyla 16 GB RAM ve 1 TB hafıza beni götürür (daha düşük hafıza bana yetmez). Şimdiki laptopumun işlemcisi i5, bunun üstüne çıkmak gerekir mi bilemedim zira günlük internette d
Merhaba! 8 yıllık Lenovo laptopum artık pert olduğu için Kasım indirimlerinden yeni bir laptop almak istiyorum. Okuduğum kadarıyla 16 GB RAM ve 1 TB hafıza beni götürür (daha düşük hafıza bana yetmez). Şimdiki laptopumun işlemcisi i5, bunun üstüne çıkmak gerekir mi bilemedim zira günlük internette dolaşma vs gibi işler için kullanacağım genel olarak. Onun dışında oyun oynamayacağım ama evde televizyon olmadığı için film/dizileri laptoptan izliyorum o nedenle ekranı iyi olsun istiyorum. Marka olarak Lenovo veya Dell düşünüyorum, iş laptopum Dell ve memnunum kendisinden de. Uzun yıllar kullanabileceğim bir laptop arıyorum. Fiyatlar 20-30 bin civarında gibi diye gördüm. Ekran kalitesi için 40 bine kadar çıkabilirim. Tavsiyeniz var mıdır acaba? Çok teşekkürler!
0
peki madem
(14.10.25)
Macbooklara ne dersiniz görüntü kalitesi baya iyi
+1
ihsanlı
(14.10.25)
Casper S100
-4
arbre
(14.10.25)
Casper S100 +1

32 gb olanını kullanıyorum ben ofis için. Benim oyun için aldığım laptop'tan daha büyük bi ekranı var. Görüntü kalitesi falan da gayet güzel. Hızı falan da çok iyi 4 aydır kullanıyorum hiç kasma sorunu yaşamadım.
-4
matilda
(14.10.25)
Casper önerilerine şaşırdım açıkçası.

Monster, casper gibi yerli markalar yedek parçada dışa bağımlılar. Bunu dikkate almak lazım değerlendirirken. Güncel olarak model önerisi veremeyeceğim ama sizin kullanımınıza uygun olarak direkt Dell derim. Oyun biraz daha işin içinde olsaydı Msi veya Asus bakılabilirdi. Ekosistem ve/veya aşinalık varsa macbook'da olabilir.
+4
kirmizimsi
(14.10.25)
dell marka olarak iyi bence. aslinda macbook air diyecektim ama 50bin tl'den basliyormus. :(

casper almanizi tavsiye etmem. onun kadar sorunlu az marka gordum.
+2
lemmiwinks
(14.10.25)
işlemciyi seçerken i5 i3'ten iyi, i7 hepsinden iyi gibi bir şey düşünme. faraza i7 9000 ile i3 15000 diye iki seçenek var diyelim. örnekteki i7 örnekteki i3'ten 6-7 sene daha eski daha kötü performans verecek.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(14.10.25)
bence yine lenovo mümkünse thinkpad; olmadı ideapad ile devam et. aslında oyun yoksa macbook tavsiye ederim. zaten macbook seste de güzel ama ekranı daha büyük istersin.

Casper ve monsterden uzak dur. yeni mezun olduğum bölüm bilgisayar üzerine ve arkadaşların da neredeyse hepsi biraz daha ucuz olduğu için, oyun delisi olduğu için monster ve casper kullanıyor, neredeyse servise gitmeyen yok, hatta bazıları 3-4 kere gidiyorlar. saçma sapan üretim ve servis hataları. CPU fanını takmadan servisten çıkarmışlar bilgisayarı.

macbook+ 27" monitor ile ben de film izlemeye devam ediyorum

monitor olmaz dersen de 44 bin'e oled panelli laptop'lar var www.hepsiburada.com

hatta şöyle hepsi birden www.akakce.com
0
hoot
(14.10.25)
Dell kaliteli laptoplar üretiyordu ama sahibi Michael Dell'in direkt İsrail ordusuna (evet, ordusuna) büyük miktarlarda düzenli bağış yaptığını öğreneli beri benim için bitti o marka.

Asus genel olarak üzmüyor. En son bu aralık Asus Tuf Gaming A16 aldım. Uyumlu ram ile ssd alıp kendim 32GB ve 2TB'ye yükselttim. Gayet memnunum.

Uzun süreli laptop kullanım geçmişimde piyasadaki meşhur çoğu markayı kullandım. Vaio çok iyiydi, adamlar bıraktı üretmeyi. Dell'i de malum sebepten dolayı kullanmıyorum artık. Lenovo iki sefer üzdü beni. Kronik sorunları vardı. Yerli marka kullanmadım ama yeğenim Monster ile hoş olmayan bir tecrübe yaşadı. Son tahlilde Asus ya da Acer üzmez diye düşünüyorum. (MSI ve Hp hiç kullanmadım)

i5 yahut dengi bir AMD'nin üstüne çıkmanıza gerek yok. Yeni nesil işlemci olursa o seviyeler gayet görür işinizi. 16 ram de işinizi görür ama ddr4 değil ddr5 olsun.
0
dilemma of subscribtionability
(14.10.25)
Casper gömülmüş ama şunu söylemeye geldim. İdeal ekran 16 inç. Casper 16 inç. Diğer markalar 15,4 inç üretiyor. Bu çok küçük. Apple 15 inç üretiyor. Mağazada görünce anlayacaksın söylediğim şeyi. Çok hızlı olsa da örümcek kadar ekrana bakmak istemeyeceksin.
-2
arbre
(14.10.25)
macbook air. öğrenci veya hocaysanız pt
0
gurur
(14.10.25)
Harddisk icin,
okuma hizi yüksek ssd seç
0
designer
(15.10.25)
(13)

Uykumu getirin

gobekliraki
Uyku tutmuyor 3 gündür ya. Zombi gibi oldum. Yarın da iş var, 4 kişi de iş görüşmesine gelecek. Benim acil uyumam lazım. Duş yaptım, melatonin aldım ama fayda etmedi. Kafamın içi lunapark. Nasıl uyuyacağım.
Uyku tutmuyor 3 gündür ya. Zombi gibi oldum. Yarın da iş var, 4 kişi de iş görüşmesine gelecek. Benim acil uyumam lazım. Duş yaptım, melatonin aldım ama fayda etmedi. Kafamın içi lunapark. Nasıl uyuyacağım.
-2
gobekliraki
(13.10.25)
aşina olduğunuz bir sesli kitap açıp telefonu 1 saat sonra kapatmaya ayarlayın. (vlc player'da var mesela uyku modu) ışığı kapatıp kafayı yastığa koyun. kitabı dinleyin. muhtemelen 1 saat dayanmazsınız.
0
dilemma of subscribtionability
(13.10.25)
1 kadeh fiski
0
ditu
(13.10.25)
Derin uyku uyuyormuş numarası yapın.

Küçük kardeşimle aramız 14 yaş, onu uyutmak için ninniler pışpışlar işe yaramadığında uyumuş taklidi yapıyordum, çoğu zaman derin uyku numarasına geçmeden uyuyordu. Derin uyku numarasına başvurunca da ben uyuyordum 😁😁😁 hayalinde bir bebeği uyutmaya çalıştığını düşünerek böyle bir numara yap, tiyatro çevir kafanda. Beynin gerçekten uykuya geçecektir.
0
muhayyer divan
(13.10.25)
Ya neler neler deniyorum. Sonra uyumaya çalıştığım aklıma geliyor işim tüm doğası kaçıyor başlıyorum yine düşünmeye.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
yeme-icme olayini 18 de birakırsan,
22 gibi uyursun.
0
designer
(13.10.25)
@designer ne alaka Allah aşkına.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
sinir sistemindeki kimyasal tepkimeleri

artiran ve azaltan reaksiyonlar var,

yani seni uyanik tutan ve uyutan gibi,

uyuman icin kendine avans ver ,

veri girisini azaltirsan,

ekran koruyucu moduna gecebilirsin.
0
designer
(13.10.25)
Şimdi uyumam lazım. Yani şu sıralar. Sorum buydu.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
Sıfır uykuyla işe gidiyorum.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
amzn.eu

Melatoninle birlikte güzel bir uyku çektirir.
-1
auroraaurora
(13.10.25)
@auroraaurora bana melatoninle uyursun diyen arkadaşın aklına uyduğum için 36 saat uyuyamadım, yorgunluktan bayılmak üzereyken bile uykum gelmedi.

kafanıza göre ilaç almayın.
0
duyuruuser
(13.10.25)
benim life hack'imdir bu, yakın zamanda keşfettim. ingilizcemi geliştirmek için sürekli ingilizce podcast dinlediğim bi dönemdeyim. gece yatmadan önce de dur bakayım meditasyonu da ingilizce açayım dedim. guided sleep meditation yazmalısınız. meditasyonu türkçe açınca bi süre sonra beynin içindeki lunapark geri geliyor, yönergelerden kopuluyor çünkü. ama ingilizce açınca "dur lan her dediğini anlayayım, kelime kaçırmayayım" diyorsun anadilin olmadığı için. veee o dikkatle dinleyince meditasyon müthiş çalışıyor, kopmuyorsun bi 5-10 dakikada dalıyorsun.

isim de vereceğim "lauren ostrowski fenton"
0
ofelia
(13.10.25)
çok geç görmüşüm ama bundan sonrası için işe yarar. nefes alırken gözünüzü açın verirken kapatın, alırken açın, verirken kapatın bi süre sonra açamadığınızı ve göz kapaklarınızın ağırlaştığını hissedeceksiniz. tatlı rüyalar :)
+1
matilda
(13.10.25)
(12)

Kediye hayır' i nasıl öğretebilirim? Veya isirmamasini?

icimdekipollyannatinerebasladi
Merhaba, en fazla dört aylık erkek bir bebek. Sürekli ısırıyor ve can yakıyor. Hayır dediğimde anlamıyor. Bu çocuğa hayır' i nasıl öğreteceğim ben? Veya ısırmasini nasıl engellerim?
Merhaba, en fazla dört aylık erkek bir bebek. Sürekli ısırıyor ve can yakıyor. Hayır dediğimde anlamıyor. Bu çocuğa hayır' i nasıl öğreteceğim ben? Veya ısırmasini nasıl engellerim?
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(12.10.25)
şimdi kedici arkadaşlar gelip psikolojisini bozarsın diyecek belki ama benim önerim şu:

sert bir "pisssst" veya "şşşşşt"

istemediğin şeyi yaptığı anda söyleyeceğin şey bu. sesi aynı zamanda hareketle desteklersen (mesela ısırırken elinle hafifçe iteklemek gibi) daha etkili olur.
0
kibritsuyu
(13.10.25)
Dediklerinizi uyguluyorum ama değişen bir şey olmuyor. Daha çok hırslanıp daha çok ısırıyor bu sefer. Sırtını okşamaya basladigim an çoğu kez anında ısırmaya başlıyor. Alıyorum uzağa koyuyorum veya yere bırakıyorum üzerime atlayıp yüzümü ısırıyor, elimle güreşip parmaklarımi veya elimi ısırıyor sert bir şekilde. Aşırı inatçı ve hırslı intikamını almadan rahat etmiyor.
0
🌸icimdekipollyannatinerebasladi
(13.10.25)
Su püskürt üstüne fıs fıs olanlardan. Laftan anlamaz.
0
gobekliraki
(13.10.25)
Bebeklik çocukluk döneminde, ergenliği geçinceye kadar yapar bunları haberin olsun, 1 yaş bittiğinde sakinleşecektir. Bence o zaman öğretsen daha iyi ama sen bilirsin. Şahsen sesimi sertleştirip biraz yükselterek ve aynı anda kaşlarımı çatarak (çünkü onlarla hep gülümseyerek konuşurum) "hayır" diye ünlerim. Bazen kavga ettiklerinde o ses yükseltme epey etkili oluyor. Su püskürtme işini çok çaresiz kalırsanız yap derim. Son çare olsun ki daha da çaresiz kalma.
0
muhayyer divan
(13.10.25)
olumsuz birsey yaptiginda,
hayır de,
ve parmağının ucu ile burnuna dokun,

Ama bunu hemen yap,
olay ile
verdigin tepki arasında
Belli bir süre geçmesin.
0
designer
(13.10.25)
Hayır diye söylüyorum. Yüksek seslede söylüyorum ama burnuna dokunmuyorum. Deneyeceğim.
Onu burnundan öpüyorum. Umarım farkı ayırt edebilir 😊
0
🌸icimdekipollyannatinerebasladi
(13.10.25)
dişleri kaşınıyor, bir kaç aya geçer.
0
mesuta
(13.10.25)
veteriner siz de onu ısırın demişti. şaka değil. kardeşleriyle oynarken karşılık aldığı için ısırmanın can yakıcı olduğunu anlıyolar ama erkenden sahiplendirilince bunu anlamıyolar. o yüzden o sizi ısırınca siz de onun kulağını vs ısırın demişti. ha bizim kedi 5 yaşını geçti hala saldırıyor, ısırıyor.
+1
elorelia
(13.10.25)
açılın 6 yıllık kedi annesi geldi. su fışkırtın her ısırdığında ama her ısırdığında. bir kere bile atlarsanız arasındaki bağlantıyı anlayamaz. yanınızda hep su dolu bir sprey şişesi olsun. bi süre sonra ısırsam su gelecek diye ısırmamaya başlayacak.
0
matilda
(13.10.25)
diş kaşınması falan değil. ele tetiklenmiş oyuncak sanıyor eli hızlı çekmeyin, ısırınca burnuna vurun, su fışkırtın, anlamasını fiziksel sağlayın. ben yapmadım büyüdü şuan heryerimiz derin çizikler içinde. el ile oynatmayın sadece sopa ile oynatın. ele odaklanırsa oyunu bırakın.
0
eja
(13.10.25)
ben elimi ısırdığında hemen elimi saklıyoum. şşt diye kızıyorum. benim elime pek bulaşmıyo bu aralar. veteriner bize "ısırdığında hafifçe burnuna vurun" demişti de bizimki dayak arsızı olmuştu pek işe yaramamıştı küçükken. şu anda canı oyun istiyosa direkt gelip kaldırmak uyandrmak için falan ısırmaya başlıyo. eğitilmez bi kedi.
0
Sadece soruyorum
(13.10.25)
öğretemezsiniz.
0
gurur
(13.10.25)
(7)

Kedimin halleri

emre513
Merhaba. 3 aylık bir dişi kedi sahipledik. Benim önceki kedi tecrübem olgun (6 yasında) bir kediydi. Eve yavru kedi almamıştım. Şimdi bu kediş iki gündür tepemizde geziyor. Geceleri yatakta tepemizde gurgur uyutmuyor. Hanıma yatak odasına almayalım diyorum. Ama kedi de kapıda ağlıyor o zaman. Gönül
Merhaba. 3 aylık bir dişi kedi sahipledik. Benim önceki kedi tecrübem olgun (6 yasında) bir kediydi. Eve yavru kedi almamıştım.

Şimdi bu kediş iki gündür tepemizde geziyor. Geceleri yatakta tepemizde gurgur uyutmuyor. Hanıma yatak odasına almayalım diyorum. Ama kedi de kapıda ağlıyor o zaman. Gönül elvermiyor.
Ya bu yaş aldıkça o miskin uykuculardan olur değil mi:) iki günde uyku kalmadı bizde.
+1
emre513
(11.10.25)
ilk 1 sene bu şekilde idare edeceksiniz. ben sokaktan yavru sarman almıştım, bir müddet sonra arkadaşıma vermeye karar verdim çünkü huzur bırakmadı evde yaramaz çocuk gibi her şeyi indiriyordu neyse sonra vazgeçtim vermedim. şimdi 8 kilo bir obeze dönüşü hareketsiz takılıyor :D
bir sakatlık yaşadı o yüzden zamanla obeze döndü ama yine de kontrollü mama verin.
bu arada ilk 6 ay tabağı hep dolu olsun. ondan sonra kontrollü verin.
+1
neira
(11.10.25)
büyüdükçe biraz durulur ama tamamen geçmez. kediler gece avlanır. o yüzden gece vakti yorgan altındaki ayağa saldırma, sabaha karşı evde oyuncak bulup patır kütür onunla oynama gibi şeyler sonraki yaşlarında da devam edebilir.

ama kendisiyle ilgilenen olmayınca ben de gidip yatayım bari diyecek zamanla.

odaya almamazlık etmeyin.
+1
kibritsuyu
(11.10.25)
O kapıyı kapatmazsanız ömür boyu sizi çok yorar söyleyeyim. Ya kapınıza Amerikan filmlerindeki sokak kapılarında gördüğümüz kedi köpek kapısı yapın böyle sallanan bir kapı hani, ya da kediyi dışarıda durmaya alıştırın, gerçekten rahat bırakmaz sizi. İçeride misafiriniz olur odanızda kapınızı kapatır sevişmek istersiniz taciz eder kapıyı açtırır, açarsınız çıkmaz, çıkar girer çıkar girer çıkar girer... çeşitlemesi de çok bu olayların. Benim odamın kapısı kapanmıyor maalesef, evde 4 kişiyiz ve herkes kapısını kapattığı için benim odamın kapısı kapanmıyor, çünkü ulaşabildikleri tek "güçlü" canlı benim (mama vermek su vermek ilgilenmek güven vermek vs).

Evde sizden başka kimse yoksa ve siz de odanızın kapısını kapatırsanız evet ciyaklayacak ve o ciyaklama hiç bitmeyecek, çünkü "canlılar içeride!" Tuvalete gittiğinizde peşinizden tuvalete girip başınızı bekleyen bir tür bu. Hele bir de minicik, hâlâ anneyi kardeşleri arar... of bilemedim.
0
muhayyer divan
(11.10.25)
Kısırlaştırana kadar böyle. Sonra rahat.
0
gobekliraki
(11.10.25)
benimkiler de sokaktan aldığımda 6 aylıklardı. 1 yaşlarına kadar deli gibi koşturup duruyorlardı. ben uyurken kafamın üstünden uçuyorlardı birbirlerini kovaladıkları için. yüzüme, göğsüme basa basa... 1 yaşında aniden sakinleştiler. 1 yaşı bekleyin :)

şimdi 5 yaşındalar. tabii bazı geceler kudurmaya devam ediyorlar. dönem dönem huyları değişiyor. bir ara kapıyı asla kapatamıyordum ağlıyordu birisi. bir ara umursamadı hiç. son zamanlarda ikisi de tepemde uyuyorlar, önceden aynı oda içinde ama daha mesafeliydiler falan. ilk günden beri çok iyi anlaşıyorlardı, son zamanlarda kavga etmeye başladılar. değişiyorlar işte sürekli. :D
0
art cat chocolate
(11.10.25)
Evet aynısı göğsüme basa basa tepemdeler. Uyku kalitem çok düştü:/
0
🌸emre513
(11.10.25)
Öncelikle hayirli olsun. Bizim kiz 6 yasinda biz de 3 ayliga dogru aldik. İlk geldiginde asiri miv miv ciglik atarak miyavliyordu biz odaya sokmuyoduk cok minik, uyurken ezeriz diye. Sonra geceleri eşim kalkip oynamaya basladi ama birakip yatinca yine ayni oluyordu. Biz de oturma odasina mamasini suyunu kumunu koyup kapiyi kapatmaya basladik mecburen. Sonra gelemedigi icin miyavlamamaya basladi. Birkac gun sonra alisinca o huyu da gecti. Simdi serbest ama yine odaya almiyoruz ezeriz diye yine de gelmek istemiyor zaten.
0
matilda
(11.10.25)
(3)

Çalışma masası sandalyesi

ayhsegull
Merhaba arkadaşlar istanbul avrupa yakası için çalışma masası sandalyesi nereden bakılır?Oyuncu koltuğu tarzıda olabilir bir kız bir erkek için bakıyorum.
Merhaba arkadaşlar istanbul avrupa yakası için çalışma masası sandalyesi nereden bakılır?
Oyuncu koltuğu tarzıda olabilir bir kız bir erkek için bakıyorum.
0
ayhsegull
(11.10.25)
valla ben "hawk future" almıştım. ama oyuncu sandalyesi tarzında kafayı geçen modeller benlik değilmiş. sonra satmıştım.
hawk, xdrive'ın falan kendi yerleri var oradan bakmıştım ben. ama genel bi yer var mı ben de bilmiyorum.
0
high hopes of the sozluk
(11.10.25)
Çocuklar oyuncu koltugunu daha cok severler. Ben xprime titan aldim memnunum. Calisma masasini da 2 kisilik olarak mobilyaciya ozel olarak yaptirmistim yerini bilemiyorum onun :(
0
matilda
(11.10.25)
aklıma ilk gelen koçtaş mağazaları oldu.
avm'lerde yine ona benzer başka mağazalarda da oluyor.
çok fazla çeşit olmasa da oluyor.

ben koçtaş'tan şu ürünü beğendim ancak internette daha uyguna buldum, bir bakın derim:
www.hepsiburada.com
0
biseysorcaktim
(11.10.25)
(20)

Toksik ilişki- ne yapmalı

gobekliraki
Dün ayrıl-barış olan kız arkadaşım aradı, sabah saatinde. Morali çok kötüydü ağlıyordu falan, iş yerinde patronuyla vs bir sürü problem yaşamış iş küfürleşme boyutuna varmış. Dertleşmek istedi. Bizim ilişkimiz biraz değişik, hem toksik ama hem de ahiretlik gibi düşünebiliriz. En en zor zamanlarımızd
Dün ayrıl-barış olan kız arkadaşım aradı, sabah saatinde. Morali çok kötüydü ağlıyordu falan, iş yerinde patronuyla vs bir sürü problem yaşamış iş küfürleşme boyutuna varmış. Dertleşmek istedi. Bizim ilişkimiz biraz değişik, hem toksik ama hem de ahiretlik gibi düşünebiliriz. En en zor zamanlarımızda, ölümlerden döndüğümüzde bile her zaman birbirimizin yanında olduk, cümle alem de bilir bu durumu.
Neyse sabah gittim aldım, sarhoş. İçmiş sabaha kadar, bana zorla saat gündüz 11de mekan açtırdı rakı içicem diye. Başladı dertlerini anlatmaya ama iş döndü dolaştı sürekli bizim ilişkimize geldi. Ya diyorum gülüm senin sıkıntın ben miyim iş yerin mi? "Her şey" gibi saçma cevaplar verdi. Bardaklar kırdı falan. Neyse hesaptan sonra aldım bana getirdim. Evde de önce gayet iyi dertleşme, ben yol göstermeye çalışıyorum falan, sonra bir anda patlamalar ana avrat küfürler, ne haysiyetim kalıyor ne adamlığım vs. Dilindedir ama onun onu da biliyorum. Sonra tekrar bir anda öpmeye bağlamaları falan ambale oldum. Güç bela uyuttum. Telefonunu da kapamış, kızı arayan arayana, herkes merak içinde. Arada 3-5 kişi de beni arıyor, o telefonu açarsan kendimi aşağı atarım güllü gibi diyor. Yapar da. Ben de açmadım tabi kimsenin telefonunu. Şimdi uyuyor ama benim gözüme damla uyku girmedi, hatta bana zorla aldırdığı rakıyı açtım gece hala ona devam ediyorum (güç bela içmesini engelledim, yemek falan yaptım bolca karnı dolunca canı istemedi). Bikaç saate uyanacak, benim tahminim şu ki o tekrar barıştık (ilişki anlamında) zannedecek ama ben böyle bişey istemiyorum. Nasıl davranmam gerektiğini de bilmiyorum. Hayatımdan da çıkarmıyorum, çıkarmam da.
Mesela dün tutturdu hadi evlenelim diye. Ama nasıl ısrar. 3 cümleden sonra es verip aybı şeyi tekrarladı hadi evlenelim diye falan. Ben laf ebeliği yapınca başlıyor hakarete "Ben yarın ilk gördüğüm adamın altına yatayım da sen beni kaybetmek ne anla" falan gibi arabesk laflar.
Ruh hali zaten iyi değil, ama sanki tüm ihale benim üstüme kalmış gibi. Nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum artık.
-9
gobekliraki
(11.10.25)
Abi salman lazım bırak gitsin eğer istemiyorsan komple söyle yoksa senden sürekli beklenti içinde olacak
ikimizin de iyiliği için komple bağları koparmak tek çare gibi
+4
basond
(11.10.25)
Ya öyle de o kadar şeyden sonra nankörlük gibi geliyor bana.
-3
🌸gobekliraki
(11.10.25)
Bu toksik değil kanser ilişki. Ben en yakın arkadaşımı bile bu kadar çekmem. Dehle gitsin.
+1
mikahakkinen
(11.10.25)
Bu uzaklaştırma aldığın değil mi?
0
Kahvedesu
(11.10.25)
@kahvedesu evet
0
🌸gobekliraki
(11.10.25)
ya gönder gitsin sen misin alemin enayisi? ortalık düzgün kız dolu.
+1
shadex
(11.10.25)
"Hayatımdan da çıkarmıyorum, çıkarmam da." böyle düşündüğün ve devam ettiğin sürece. o rezillikleri ve küfür kıyamet halleri yaşayacaksın. hatta daha beterlerini.
+1
koela
(11.10.25)
Başkasının ardını toplayan, her derdine koşan bu "kurtarıcı" rolünden kendini sıyırman gerek
0
grimavi
(11.10.25)
dilinde ya da değil "Ben yarın ilk gördüğüm adamın altına yatayım da sen beni kaybetmek ne anla" bu cümleyi kuran biri ne halde olursa olsun sokağa atmadığın sürece sana her şey müstahak kusura bakma.
+3
matilda
(11.10.25)
Bütün bunları tam da senin hayatına yeniden girmek hatta gerçekten evlenmek için yapıyor olmasın, bu kadar öfkeler, kontrolsüzlükler, hır çıkarmalar, bu kadar içmeler, kendini kaybetmeler...

Hayatımdan çıkarmadım çıkarmam demişsin ama "hiçbir şeyin" olan birinin bütün bu davranışlarını çekmeye hazır mısın? Yeni bir ilişkin olsa neler olacak, yeni sevgiline zarar verebilir mi... bilmem, bence senin bağımlılık sorunun ondaki alkol bağımlılığı olup karşına gelmiş. O alkolden sen de ondan (ona olan bağımlılığından) kurtulmalısınız gibi.
0
muhayyer divan
(11.10.25)
muhayyer divan+1 , bence de konu evlilik olabilir. krizi bunun için kasten yaratmıştır diyemem , ama hayatında kötü giden her şeyin faturasını "istediği adamı" nikah masasına oturtamamasına bağlıyor olabilir.

hayatının neresinde tutacaksan o konuda açık olsan kadın da bu konuda netleşebilir diye düşünüyorum. son derece sağlıklı görünen kadınlarla bile evlenmek pek akıl kârı değil bu düzen içinde. bardak çanak kıran bir kadın, kimseden evlilik bekleyemeyeceğini gayet iyi bilir. maksat kötü giden hayatının faturasını kesmek, yükü "evlenmeyen" erkeğe aktarmak.
0
loch ness
(11.10.25)
@muhayyer seni severim ama genelde cevapların aşırı iddialı ve keskin oluyor, tüm teşhisi koymuş gibi sanki Bi havalar. Alkol bağımlılığını nerden çıkardın şu sorumda cidden merak ediyorum.
+2
🌸gobekliraki
(11.10.25)
Abi annenle kızkardeşin ne diyorsa onları dinle. Onları dinlemediğin sürece sen daha buralarda çok sürünürsün.
+2
i'm gonna start a revolution from my bed
(11.10.25)
@i'm gonna start

Onlara kalsa ohooo bi kaşık suda boğarlar.
0
🌸gobekliraki
(11.10.25)
bence sen ilişkideki konumundan memnunsun her ne kadar rahatsız olduğunu yüzeysel olarak belirtsen de bu kişiyle bağını kopartmak istemiyorsun.

seninle evlense de memnun olmayacak ve onu kurtarmış, korumuş olmayacaksın bir şeylerden. hayatı böyle yaşayan biri demek ki.

iş yerinde neden küfürleşiyor en basitinden, bi insan profesyonel olmayı neden denemiyor (kesin başkaları suçludur bunda da, onu mecbur etmişlerdir vs) sonra kendisini alkole veriyor ve yazdığın diğer her şey.

hepimiz bi şeylerle oyalanmayı seçiyoruz işte yaşamak için, sen ve eski sevgilininki de bunlar.
0
deartheodosia
(11.10.25)
@dearthrodosia çok güzel yazdın teşekkür ederim. Ama inan memnun değil de mecbur gibi hissediyorum ve bundan kurtulamıyorum.
0
🌸gobekliraki
(11.10.25)
Bu meselede sadece patron haklı. belli ki iş yerinde de bir uyumsuzlukları var.

Nuri alço'nun nevriye budak'a sahip çıkması bile daha anlaşılabilir:
m.youtube.com
0
diyecevaplandı
(11.10.25)
@gobekliraki

Öğlenin 11'inde rakı içecem diye tutturmak, geceden beri içmek sarhoş olup sana bulaşması... bu kadar uzun süre içebilmek hem de bir kadın bedeni... bağımlılıktan başka bir şey değil ki bu? Anlamayacaz mı sanmıştın, onun bağımlı olduğunu sözle ifade etmek mi ağır geliyor (hem de sana), problem ne onu anlamadım. Bir teşhis koymuş veya kesinlik ifade etmiş gibi de konuşmamıştım. Tamam bana gıcık olabilirsin de onun bağımlı olduğunu düşünmemin nesi sorun? Bağımlı değil deyip çıkabilirsin?
0
muhayyer divan
(11.10.25)
Hicbir seye mecbur degilsiniz, esasinda sorumluluk almamak ve kendinizi kurban olarak nitelemek icin boyle bir hikaye uydurmus gidiyorsunuz. Oncelikle yaptiginizin sorumlulugunu alin, ben eski kiz arkadasimla bu sekilde bir iliskiyi yasamayi seciyorum demeyi ogrenin. Bu sekilde hem yaptiginizin sorumlulugunu almis olursunuz hem de baska bir secim yapabileceginizi idrak edeceginiz icin bu size guc verecektir. Su haliyle Irade Gucunuzu sizden bagimsiz unsurlara teslim etmis oluyorsunuz. Eger baska bir turlu iliski ya da yadam istiyorsaniz baska bir secim yapacaksiniz, ayni seyleri yaparak farkli sonuc beklemek bir tur delilik ve yazdiginiz seyin kolay/kisa bir cozumu yok. Ayrica Ofke Dansi'ni okumanizi da tavsiye ederim. Ve sinir sisteminizin, bedeninizin, psikolojinizin bu tur iliskileri sevgi/ask olarak nitelemeyi, bir tur dopamin olarak benimsemeyi nerede ve neden bu sekilde ogrendigine bakmak saglikli olacaktir.
+1
kassiopeia
(11.10.25)
Ne yapmalı diye kime sorarsan sor, sana ne derlerse desinler, sen yine gidip kendi bildiğini okuyacaksın. Aklın yolu bir, kimse böyle bir tavıra maruz kalmamalı. Sende biraz travma bağı oluşmuş, bazen böyle inişli çıkışlı ilişkilerden bu bağı koparamadığın için kurtulamıyorsun kolay kolay. Çocukluğunda sevgiyi kaybetme korkusu yaşadıysan böyle kaotik ilişkilere dayanıklı oluyorsun, gerçek aşk böyle olmalı diye düşünüyor olabilirsin, huzurlu ilişkiler sıkıcı geliyor olabilir. Bu tür ilişkiler insanın kendi içindeki bir tekrarı fark etmesi için yaşanıyor bence, bu ilişkiden bir ders alman lazım. O dersi alamazsan bu insanla ilişiğini kessen bile bir sonraki ilişkide yine benzer profilde birisine tutulabilirsin.

Bu kadarını asla yaşamadım, benim yaşadıklarım bunun çeyreği falan olabilir sadece ama lisede ve üniversitenin ilk dönemlerinde böyle ilişkilerim olmuştu. Kaosun aşk olmadığını fark ettim, sevgimin acıya katlanmakla ölçülmeyeceğini öğrendim. Sevginin karşındaki insanı değiştirmek değil, onun kendi yolunu bulmasına alan açmak olduğunu öğrendim. Bu kadın da senin içinde çözülmemiş bir duyguyu temsil ediyor. Onu bir şekilde bulman lazım, kafanda bir ışık yanması lazım, eureka moment lazım. O olunca özgür kalacaksın. Öbür türlü siz böyle kavga kıyamet devam edersiniz maalesef. Ahiretlik diyorsun, hep birbirimizin yanında olduk diyorsun anlıyorum ama huzur da lazım insana. böyle küfürleri böyle lafları kimse hak etmez
+2
kullanicadi
(12.10.25)
(33)

Kaç kişi tarafından engellenmişsiniz?

sekizdokuzon
Beni sekiz kişi engellemiş. Daha fazlasını bekliyordum. Sizi kaç kişi engellemiş?Teşekkürler.
Beni sekiz kişi engellemiş. Daha fazlasını bekliyordum.

Sizi kaç kişi engellemiş?

Teşekkürler.
-1
sekizdokuzon
(10.10.25)
Sıfır

Edit: dokuzmuş:)))
+1
Kahvedesu
(10.10.25)
1 kişi engellemiş onu fark ediyorum ama sadece 1 mi daha mı fazla bilmiyorum. Nasıl bakılıyor onu da bilmiyorum.
0
muhayyer divan
(10.10.25)
İstatistiklerden bakılıyor.
+2
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
istatistiklerin neresinde, ben göremedim?
0
der meister
(10.10.25)
Ben >> İstatistikler >> Az aşağıda, favori duyurularının altında
0
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
teşekkür ederim. beni 15 adet sevgi ve insanlık düşmanı engellemiş, canları sağolsun...
0
der meister
(10.10.25)
11.

Aslında 10 kişiydi, dün senin " kaç kişiyi engellediniz?" soruna cevap yazınca 11 oldu. Artış bekliyorum.
+1
rock n roll
(10.10.25)
10 olmuş. Ne ettim size
+1
benaslindayohum
(10.10.25)
3 ve bugüne kadar tek bir tartışmaya dahil olmadım. hatta doğru dürüst yazmam bile genelde okurum :)
+3
pide
(10.10.25)
3 kisi engellemis :D
Birilerinin onemsemesi <3 ben asdgag
+2
sey mi dostum
(10.10.25)
1 kişi engellemiş.

Hukuki sorununa beleş çözüm arayan birine tepki göstermiştim, sanırım o değil çünkü duyurusunu görebiliyorum. Fırsattan istifade ben engelledim kendisini. Bu nedenle benim de engellediğim kişi henüz 1 ama zamanla artacaktır.

Farklı rumuzlarla gelen bir akıl hastası (sanırım gerçekten hasta) vardı, denk geldiğim anda engelleyeceğim. Bir de garip rumuzlar kullanan tipler var ve gerçekten garip sorular soruyorlar, onlar da radarıma takıldıkça itinayla engellenecekler arasında.
0
10551037
(10.10.25)
O değil de Shepard resmen HAYATIMIZDAN ÇIKTI, inanabiliyor musunuz?
+9
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
bak samimi söylüyorum ben 13 senedir filan buradayım. eskiler varsa hatırlar, 17 yaşındayken polonya vize başvurusuna giderken giyeceğim tişörte kadar buraya sormuştum. bir nevi duyuru'nun elinde büyüdüm. shepard kadar pislik birini görmedim. kaç kere mesaj attım. adres ver, geleyim görüşelim dedim. gerçekten amacım kavga etmek bile değildi, yani madem bu kadar agresif ve gıcık bir adamsın, her yazdığımıza böyle nefretle cevap veriyorsun, görüşelim dedim. politik olarak da zıt kutuplardayız zaten. ben komünistim, o kapitalistin allahı. dedim ki kardeşim beni misafir et, görüşelim, sen nasıl iş yapıyorsun, GERÇEKTEN merak ediyorum bunları, görmek istiyorum. yapacağın tek şey bana bir çay ve çorba ısmarlamak.

yok. adam hepsini reddetti. dövüşelim dedim, insanca buluşalım dedim... hepsini reddetti. üstüne gelip her duyurumun altına sıçmaya devam ediyordu. sanırım hala yapıyor ama engellediğim için görmüyorum. duyuru'da gördüğüm ilk akıl hastası değil ama en özeli diyebilirim. diğerlerinde hiç değilse insanlığın kırıntısını görebiliyordum, dövüşelim deyince "gel amk çocuğu" diyorlar veya geri vitese takıp susuyorlardı. bu kadar pervasız, bu kadar ahlaksız, bu kadar klavyesine güvenen rezil bir bit yavrusu hiç görmemiştim.
+8
der meister
(10.10.25)
iki kisi imis..
+1
cooperr
(10.10.25)
@der meister: yemin ediyorum dünyanın en ılık gtlü insanıyım ama benim bile bu herifi ıslata ıslata dövesim gelmişti.
-2
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
1
+1
ermanen
(10.10.25)
5 çıktı. Daha çok bekliyordum :))
+1
muhayyer divan
(10.10.25)
Bir. Bizi shephard'dan kurtaran compu'dan Atatürk razı olsun. Acaba onu kaç kişi engelledi?
+3
herzan
(10.10.25)
1. Çok şaşırdım bu kadar az olmasına
0
denizgonen
(10.10.25)
1 imiş, şaşkınım.
0
Amaranta ursula
(11.10.25)
sözlük hesabımı kimse engellememiş, zaten bir iki yıldır aktif kullanmıyorum bu hesabı. 16 yıl önce açmışım hesabımı, vay arkadaş.

aktif kullandığım hesabım ise 1 kişi tarafından engellenmiş. 12 yaşındaymış, ona da vay be. o hesabı neden açtım bilmiyorum ama anonim olarak sormak istediğim sorular için açmıştım zamanında, bilhassa ilişki üzerine. sonra gerek olmadı ana hesap olarak kullanmaya devam ettim gerçi. muhtemelen bir ilişki sonrasında peşpeşe ayrılık soruları sorduğum için engellemişlerdir.
0
dahinnotha
(11.10.25)
1
Ne yapmış olabilirim acaba engellenmek için deli gibi merak ediyorum şu an :):)
0
mutekebbir
(11.10.25)
2 kişi engellemiş, vallahi şaşkınım :):
0
Phoebe
(11.10.25)
1 kişi engellemiş. Kim olduğunu ve niye engellediğini merak ettim doğrusu =)
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(11.10.25)
2 kişi engellemiş.beni nerden bulup engellemekle uğraşmışlar şaşırdım.
0
duptıs
(11.10.25)
Yoğun aktif zamanlarımdan kalan 5 kişi engellemiş beni bende heralde onları engelledim mallar listemde 5 kişi var hiçbiri aktif değil
0
basond
(11.10.25)
iki kisi.
biri kim biliyorum. kendisi ile karsilikli engelliyiz. engelleme özelliginin gelmesine en cok onun kendini cool zanneden, esasinda altinda fazlasiyla özgüvensizlik ve aile travmasi yatan sirret tavirlarini görmeyecegim icin seviniyorum.
digeri kim bilmiyorum.

edit: bugün 3 kisi olmus :)
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.10.25)
2 kişi engellemiş. kim bilmiyorum. şaşırdım açıkçası beni kimse engellememiştir diye düşünmüştüm. neyse sağlık olsun. kalan sağlar bizimdir.
0
matilda
(11.10.25)
4. şaşırdım :)
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(11.10.25)
sıfır (0)
0
pislick0
(11.10.25)
1
nedenini bilmiyorum. bir iki soruma troll müsün demişlerdi gerçi, sarhoşken kime ne sorduysam artık.

eskiden nasıl engelliyorduk? mallara ekle diye bir şey vardı, o muydu? ama bir işe yarıyor muydu ki sadece mesaj atmasını engellemiş oluyorduk.
0
biseysorcaktim
(11.10.25)
Bu güncelleme ilk geldiğinde beni engelleyenlerin sayısı sıfırdı, dün baktım bir kişi engellemiş. Kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok, pek kimseyle ters düşmedim burada.

Ben sadece bir kişiyi engelledim ki kendisi muhtemelen duyuruda en fazla engellenen kişilerden birisi. Bana mesaj atıp saçma sapan konuşmasaydı belki yine de engellemezdim, görmezden gelirdim
0
kullanicadi
(12.10.25)
Ulan beni de 3 kişi engellemiş, kim bunlar yazın konuşalım kardeşim kime zararım dokundu bileyim!
Gerçi engellediyse göremiyor bu cevabı dimi, vay ams...
0
Bruce
(14.10.25)
(3)

Video editlerindeki cuk oturan komik arşivlik kesitler nasıl bulunuyor?

egerbiryolcu
Hani bir video düzenleniyor ya. Her kelimeyle veya görüntüyle ilgili geçmişte viral olmuş videolar nasıl bulunuyor. Ben izlerken AA diyorum evet böyle bir şey vardı ama sittin sene aklıma gelmezdi unutup gitmişim mesela. Bir program mi var yoksa bu kişilerin hafızaları mi mükemmel. Mesela diyelim oğ
Hani bir video düzenleniyor ya. Her kelimeyle veya görüntüyle ilgili geçmişte viral olmuş videolar nasıl bulunuyor. Ben izlerken AA diyorum evet böyle bir şey vardı ama sittin sene aklıma gelmezdi unutup gitmişim mesela. Bir program mi var yoksa bu kişilerin hafızaları mi mükemmel. Mesela diyelim oğlum bak git gibi videolar yine neyse diyorum da dizilerden de bulunuyor. Aşkı memnu gibi tabii siz anneleri tarafından gibi çok bilinen kesitler de değil yine. Magazin olayları, az bilinen TV programlari, vs her yerden uygun bir şey editleniyor.
0
egerbiryolcu
(07.10.25)
ekran süresi fazlalığı. benim de böyle bi arkadaşım var. edit yapmıyor ama geçen gün sen kibariye'nin kesitini biliyo musun falan dedi. attı bana. hiçbir fikrim olmayan bir şeydi. bazı insanlar çok hakim böyle şeylere.
0
matilda
(07.10.25)
Evet oyle malesef. Gunde 2 saatimi instagram'da gecirdigim karanlik donemde gunluk hayatimda surekli viral videolardan referans veriyordum. Kimse de anlamiyordu tabi ki.

O tarz sayfalar yapay zeka da kullaniyo olabilirler.
0
mirafiori
(07.10.25)
bende de var o hafıza. ama bana yorucu geliyor bunları izlemek.
0
ground
(08.10.25)
(9)

Doğalgaz açık mı

messina123
Benim kapalı. Çarşafla üşüdüm yorganı çıkarttım sıcaktan daraldım. Pencereyi açtım. Pencere+yorgan çok güzel oldu aslında ama manasız gelince kapattım. Vücudumun yarısını yorganın dışında yarısını içinde tuttum o da olmadı. Çarşafı geri aldım sonra yine üşüdüm. İkinci çarşafı da aldım iki kat çarşaf
Benim kapalı. Çarşafla üşüdüm yorganı çıkarttım sıcaktan daraldım. Pencereyi açtım. Pencere+yorgan çok güzel oldu aslında ama manasız gelince kapattım. Vücudumun yarısını yorganın dışında yarısını içinde tuttum o da olmadı. Çarşafı geri aldım sonra yine üşüdüm. İkinci çarşafı da aldım iki kat çarşafla yatıyorum şu an en ideal ayarı buldum sanırım. Sabaha karşı üşüyebilirim ama. Lokasyon istanbul
0
messina123
(03.10.25)
Neredeyse hafta basindan beri kisik da olsa yaniyor. Lokasyon istanbul- esenyurt
0
matilda
(04.10.25)
battaniye ile uyuyorum. evde atlet şortla geziyorum. anca ay sonu açarım heralde. ankara
0
jelly bear
(04.10.25)
açık.
0
gurur
(04.10.25)
jelly bear +1

soğuk memleketliler için daha kış gelmedi :d

tişört ve şortla geziyorum ve pencere de açık. ama battaniye ile uyuyorum.

benim lokasyon da istanbul ama memleketim eskişehir. oranın ayazından sonra burada üşümüyorum.
0
art cat chocolate
(04.10.25)
kapalı, çünkü oda sıcaklığı şu anda 23 derecelerde ve şort tişörtle geziyorum evde. oda sıcaklığı 20'nin altına düşmedikçe doğalgaz açmıyorum.
0
king lizard
(04.10.25)
istanbul.
henüzaçık değil kombi ama pike üzeri polar battaniye şimdilik yeterli oluyor. kasım başı gibi kombileri ateşleriz diye düşünüyorum.
0
exlibris
(04.10.25)
kapalı camlar yarım aralık içerisi 24 derece.
0
orpheus
(04.10.25)
ev termostatı 21 dereceye ayarlı
termostat 22 derece gösteriyordu
yakında otomatik devreye girer kombi
nisana kadar da yanar
mekan cluj-napoca
evde şort tshirt üstüne polarla duruyorum
dışarısı 9 derece olmakla beraber, gece 3-4'lere kadar iniyor
battaniye sevmem, yorgan sevmem, hala pike var
0
rain when i die
(04.10.25)
dışarı sıcaklığı hergün 12 derece altına düşmüyorsa kapalıdır. askerde kaloriferci başıydım(şaka tabi)
0
denemeyanilma
(04.10.25)
(8)

Aile ziyaretinden sonra neler hissediyorsunuz?

sekizdokuzon
Ben anneme ayrı babama ayrı üzülüyorum. Onları öyle yıllardır oldukları halde bırakmak ağırıma gidiyor ama yanlarından ayrılıp kendi hayatıma devam ediyorum. Birlikte geçireceğimiz zaman giderek azalıyor ve ömürlerinin sonuna kadar aynı problemleri yaşayacaklarını ve çözemeyeceklerini bilmek, onları
Ben anneme ayrı babama ayrı üzülüyorum. Onları öyle yıllardır oldukları halde bırakmak ağırıma gidiyor ama yanlarından ayrılıp kendi hayatıma devam ediyorum. Birlikte geçireceğimiz zaman giderek azalıyor ve ömürlerinin sonuna kadar aynı problemleri yaşayacaklarını ve çözemeyeceklerini bilmek, onları mutsuz hayatlarıyla baş başa birakmak inanılmaz sarsıyor beni.

Siz neler hissediyorsunuz?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(03.10.25)
Biraz sarhos oldugum cicin su an daha duygusal hissediyorum😭😭 Cok bwraber kalirsak toksik hissefiyprum ama. Uzakta olmak daha iyi. 🤍
0
sey mi dostum
(03.10.25)
Bi de babami cok sevitorun, canim babam. 🤍 iyi ki var. Aramiz duzeldi artik, ben kendimi kwndim gibi hissediyorum onun sayesinde artik. İyi ki varsin babacigim twsekkur ederim varligina🤍 demek istiyorum kalbimden.
0
sey mi dostum
(03.10.25)
Ben teşekkür ediyorum duygularını paylaştığın için<3
0
🌸sekizdokuzon
(03.10.25)
8910 seni de sevviyorum sen de cok orijmal ve oldugum gibi birisin gerckten 😍 hep mutluol 9180:))))
0
sey mi dostum
(03.10.25)
Sen de mutlu ol beybi öpüyorum:**
0
🌸sekizdokuzon
(03.10.25)
Ziyaret etmedigim gunlerde de hep icimde bi üzüntü var. Yani haftada 1 onlardayim ve sürekli iletisimdeyiz ama mesela annem emekli degil babam emekli evleri kira fazla birikimleri yok babam 62 yasinda tekstilci daha ne kadar calisacak nasil gecinecekler hep benim icin dert bu. Evimde bir oda bos tutuyorum onlar icin. Kendilerine ozel banyolari tuvaletleri bile olacak ama gelmek istemiyorlar cok sıkışmazsak gelmeyiz Allah da gostermesin o gunleri diyorlar ama ben tek cocugum inanilmaz duskunum onlara bu satirlari yazarken agliyorum.

Annem meme kanseri oldu erken teshis ettik kemoterapisi bitti ameliyat olacak iyi gidiyor ama surec cok yipratti. Babam iyi cok sukur. O kadar iyi insanlar ve bana maddi manevi o kadar buyuk destekler ki dunya yikilsa bana bir sey olmaz.
Toksik olmayan, manipulatif olmayan, hep dag gibi arkamda, yanimda duran, derdimi benden cok dert eden, beni hep seven ve cok seven bi annem babam var onlar benim hayattaki en buyuk sansim. İyi ki varlar. Hep var olsunlar iyi olsunlar.

Amaan nerden gordum bu duyuruyu agladim gece gece. Belki kimse okumaz bile bunlari.
+1
matilda
(04.10.25)
Ben de anne babadan yana şanslıyım, uzak kalınca anladım. Allah uzun ömür versin onlara.
0
🌸sekizdokuzon
(04.10.25)
Abi ben bunları demiştim, hep beraber linç etmiştiniz. Daha gideceğiniz yol var... Aile ayrı, bol vakit geçirin bilmem ne diye ahjhaahahaha.
0
Shepard
(04.10.25)
(17)

en son ne izlediniz/ ne okudunuz?

titanic kemancısı
Çayımızı alıp okuyabileceğimiz duyurulardan olsun yine hadi başlayalım XDBen bu aralar Rus edebiyatına daldım Budala'yı okuyorum 850 küsür sayfaymış maşallah oku oku bitmiyor. Okurken dikkatimi çeken ayrıntılardan bir tanesi;18. yy Ruslarda çok az kazanan bir memurun bile kuru ekmeğe tabi hizmetçisi
Çayımızı alıp okuyabileceğimiz duyurulardan olsun yine hadi başlayalım XD

Ben bu aralar Rus edebiyatına daldım Budala'yı okuyorum 850 küsür sayfaymış maşallah oku oku bitmiyor. Okurken dikkatimi çeken ayrıntılardan bir tanesi;
18. yy Ruslarda çok az kazanan bir memurun bile kuru ekmeğe tabi hizmetçisi olması. İngiliz ve Fransızlarda, bizim Osmanlı döneminde de varmış tabi bu, çok az parası olmasına rağmen kahya, uşak barındırma olayı.
Sınıfsal olarak alt gruba ait olmama belirteciymiş adeta hemen aklıma Aşk-ı Memnu da gelmedi değil XD
Şimdi düşününce tuhaf geliyor elbette aslında insanlar çok kazandığından değil de alt sınıftakilerin hiç kazanmamasından ötürü o şartlar doğuyormuş sanki. Sahipsiz kalan hizmetçinin adeta yurtsuz ve hayatı bitmiş gibi olması da çok tuhaf geliyor.
Bir de yetim kalan çocuğu alıp sorgusuz sualsiz kendi ailesine alıp büyütme olayı da çok enteresan geliyor sonu ya ızdırap ya da sefa belirsiz, şimdi olsa elli tane prosedür var elbette bu bir tuhaf :)
Siz bu ara nelere takıldınız durduk yere, okurken/izlerken?
0
titanic kemancısı
(30.09.25)
Bir sertifika programına başladım uluslararası öğretmenlik lisansı için. Globalization okutuyor şu an, hocanın yolladığı makaleleri okuyorum. Bir aydır izlediğim tek sey de Downtown Abbey.
0
sekizdokuzon
(30.09.25)
Maldoror'un şarkıları. Durup durup "lan adam 17 yaşında bu muhayyileye nasıl erişmiş vay anasını ya" demekten kendimi alamıyorum, o yüzden mola vere vere okuyorum.

Ondan önce de Bozkır izledim, izlediğim Turkiyedeki insan profillerini birebire yakın tasvir eden nadir dizilerden biri olabilir. İşledikleri konular da hayret verici düzeyde cesaretli.
0
encokbenisevinnolur
(30.09.25)
Budala'nin tamamini okumadim(neden okumadigimi su an hatirlayamadim) ama ben dostoyevskinin kitaplarinda yansittigi psikolojik derinligi cok seviyorum. Karakterleri cok guzel betimliyor, ic dunyasini vs.

Ben bu ara virgina woolf'a sardim ya :)) Flush kitabini okuyorum. Elisabeth browning'in kopeginin bakis acisiyla viktorya donemi ingilteresini anlatiyor. Diger okudugum 2 kitabi inanilmaz felsefik, agir dili olan kitaplardi. Uzun ve dusundurucu cumlelerden olustugu icin okurken zorlandim. Fakat flush, diger eserlerine gore daha kolay ilerliyor.
0
sey mi dostum
(30.09.25)
Donna Tartt'in Saka Kuşu'nu okudum. Daha doğrusu bugün bitirdim, pek sarmadı. Aynı yazarın ilk kitabı olan Gizli Tarih'e başlayacağım bir iki güne

Seinfeld'i izliyorum. İlk iki sezon eh işteyken üçüncü sezonla birlikte sevmeye başladım.
Dün House of Guinness'in ilk bölümünü izledim. Beğendim. Yalnız beklentim çok yüksekti ama ses getirmedi hiç.
0
put it in your appropriate place
(30.09.25)
Şu an şu kitabı okuyorum. Kitabın kapağından sanki bilfiil Karabekir Paşa tarafından yazılmış gibi anlaşılsa da durum öyle değil. İzmir Suikastini içinde bulunmadığım cephenin bakış açısıyla anlatan bir kitap. Epey yanlı ama epey de doyurucu. Seviyorum Tarih okumayı.

Bu arada da Amazon prime videodan Lost'u seyrediyorum. Daha önce seyretmemiştim. Üçüncü sezon ondördüncü bölümdeyim. Yıllarca niye bu kadar abartılmış, göklere çıkarılmış diye şaşırarak ve biraz da sıkılarak izlemeye devam ediyorum. Yarım bırakamama obsesyonum nedeniyle tamamlayacağım bir şekilde.

www.pandora.com.tr
0
Mirket
(30.09.25)
Huzur içinde yatsın, Üzeyir Garih'in "İş hayatımdan kesitler ve gençlere tavsiyeler" diye bir kitabı vardı, onu okuyorum. Arapçamın pasını atmaya çalışıyorum derslere girerek. Hanımla Dexter'ın (2006) ilk sezonunu izledik. Şimdi anlaşamıyoruz neye devam edeceğiz diye. Dr. Mario oynuyoruz.

Bir de tamirat sezonum geldi. Musluktan cep telefonuna, masaj aletinden su sebiline, printerdan şifonyere evde tamir/tadil bekleyen ne varsa hallediyorum bugünlerde...
0
yadigar
(30.09.25)
- Ficciones (Jorge Luis Borges) okuyorum çünkü İspanyolca hocam şimdiye kadar okumamışım diye çok şaşırdı, utandım.
- Bir yandan Mitos (Stephen Fry) okuyorum, Yunan mitolojisi seviyorsanız çok keyifli.

- Project Runway'in son sezonundaki (21. sezon) yarışmacılardan birini izlemek istiyorum (çünkü başka bir programdan biliyorum) ama direkt 21. sezondan başlayamayacağım için ilk sezondan itibaren izlemeye başladım, 11. sezona kadar geldim. Bir noktada esas izlemek istediğim sezona yetişirim diye umuyorum. Evet çok saçma bir şey yaptığımın ben de farkındayım...
- Prime Video'da Last One Laughing UK izledik eşimle beraber, çok eğlendik.
- Bir de Slow Horses'ın ilk bölümünü izledik, çok sarmadı ama sırf Gary Oldman oynuyor diye en az bir bölüm daha izleyip öyle karar verelim dedik.
0
kobuzchu kiz
(30.09.25)
Ursula Le Guin - The Wind's Twelve Quarters
Sırf son hikayesi The Day Before the Revolution'u okuyabilmek için aldım (bir nevi Mülksüzler'in önsözüymüş) ama henüz oraya gelemedim.
0
aloha snackbar 3
(30.09.25)
Şu ara Kelebek Evi diye bir kitap okuyorum. Bundan önce de İçimdeki Müzik diye bi kitap okumuştum.
Bugün Seinfeld'e başladım. Metrobüste yolum hayli uzun artık 2.5 bölüm bitirdim.
Daha önce izlemediğim için üzüldüm açıkçası. 1989'da başlamış. 90'lara bayılıyorum. Bu bile diziyi izlemem için yeterli ama bakalım ne kadar çok seveceğim.
0
matilda
(30.09.25)
sait faik'in kayıp aranıyor'unu bitirdim en son. tek romanı. superman (2025) izledim en son
0
black holes in the sky
(30.09.25)
Büyük Isimler Sözlügü :) fikrimizi degistiren bir sey cikmadi.

Gone Girls: The Long Island Serial Killer izliyorum bu ara.
Bir de The X Files'i ücüncü defa bitiriyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.09.25)
Dan Brown'ın son çıkan kitabı "Sırların Sırrı" nı okudum, pek beğenmedim; dandik bir Robert Langdon fan fictionu gibi hissettirdi.
Şimdi de "With Amusement for All" diye bir kitaba başladım, 1800lerden itibaren Amerikan eğlence endüstrisini ve popüler kültürünü anlatıyor.
0
salihdt
(01.10.25)
killing bites (anime) izledim en son. dandadan ın mangasını okumuştum en son. sesli kitap sayılırsa space 1969* dinliyorum.
0
inheritance
(01.10.25)
Kafamda Bir Tuhaflık'ı okuyorum. 100 sayfa kadar kaldı. Ana karakterin kafasındaki tuhaflıktan iz yok hala. Ortalama Orhan Pamuk romanı.

Netflikş'te La Muertas'ı bitirdim. Ben çok keyif aldım. IMDB puanı düşük sayılır; şaşırdım.

Mubi'de Günahın Dokunuşu diye bir Çin filmi izledim. Çin bilmediğim bir coğrafya. Merakla izledim. Hikayesi de fena değildi.
0
auroraaurora
(01.10.25)
forbrydelsen ve broen dizilerini izledim. nordiclerin ahlak takıntısı aşırı geldi.
0
mikahakkinen
(01.10.25)
x-files turuna başladım her akşam bir motw bölümü izliyorum
0
grimavi
(01.10.25)
Erman Toroğlu'nun biyografi kitabı oynadım oynattım oynatalım okuyorum, charlie sheen'in kitabını bekliyorum çevrilmesi için.

onun harici sims 4 oyanyıp aşkı memnu izlerim, bu ara kıskanmak izliyorum ama
0
Hallegadola
(01.10.25)
(8)

enpara iban değişikliği sonrası para transferi

der meister
şu ana kadar tecrübeniz nasıldı, eski iban'a gönderilen para hesabınıza geldi mi? süre 90 gün demişlerdi, benim alacağım bir ya da iki ödeme var ve ulaşıp iban'ı değiştirtmek hakikaten çok uğraştırıyor. normalde eft olarak (dekontta böyle yazıyor) ve daima mesai saatleri içinde almıştım. kişisel tra
şu ana kadar tecrübeniz nasıldı, eski iban'a gönderilen para hesabınıza geldi mi?

süre 90 gün demişlerdi, benim alacağım bir ya da iki ödeme var ve ulaşıp iban'ı değiştirtmek hakikaten çok uğraştırıyor. normalde eft olarak (dekontta böyle yazıyor) ve daima mesai saatleri içinde almıştım. kişisel transferler fast olarak yazıyor dekontta hep, bu öyle değil. şu yüzden söylüyorum, enpara için "havale ve fast gelmiyor, sadece eft yönlendiriliyor" gibi bir şey okudum ekşi'de. kendi hesaplarımla da deneyemedim çünkü belli bir meblağ altı için otomatik fast yapıyor sanırım. şimdi para gelmezse taklaya geleceğim süreç durduk yere uzayacak, yeni iban bilgisi vereyim desem saul goodman hesabı i know a guy who knows a guy who knows another guy deyu deyu hiyerarşik zincirde kaybolacağım zaten üç ay sonra problemim olmayacak bir durum için.
0
der meister
(30.09.25)
gelmedi. ilk günden fail oldu. gelmeyecek de. kendi kendime göndermeyi denediğimde de gitmiyor. yeni iban paylaşmak elzem.
0
jelly bear
(30.09.25)
talimat olmasına rağmen eftler gelmedi. cafer sıçtı.
0
adivar
(30.09.25)
nuevo
(30.09.25)
denemek için başka bankadaki hesabımdan enpara paraya gönderdim, fast yaptı banka. anında geri geldi.
0
inheritance
(30.09.25)
Gelmedi.
0
Amaranta ursula
(30.09.25)
ibanlar değiştiği için mutlaka yeni iban verilmeli. yönlendirme falan boş. olmuyo
0
chanandler bong
(30.09.25)
Benim sigorta şirketinde gerekebilir diye iban'ın kayıtlı. Numaraların değiştiği ilk gün, sigorta uygulamasına yeni ibanı yazdım. 'Biz öyle bir banka tanımıyoruz, yanlış iban bu' minvalinde hata verdi.
0
Mirket
(30.09.25)
ben talimat vermiştim belli bir süre gelmesi gerekiyordu. gelmedi.
mecburen yeniden ibanımı yazmak zorunda kaldım ilk günden.
0
matilda
(30.09.25)
(7)

E book reader

Mirket
15 yıldır kullandığım Nook marka e kitap okuyucum dün öldü.Sağlam bir epub arşivim var ve kitaba para vermek istemiyorum. Bunları calibre'ye falan bulaşmadan, yükleyeceğim diye uğraşmadan kullanabileceğim, kargo pantolon ya da kot arka cebine sığabilir bir e kitap okuyucu önerir misiniz?Şarjın uzun
15 yıldır kullandığım Nook marka e kitap okuyucum dün öldü.

Sağlam bir epub arşivim var ve kitaba para vermek istemiyorum. Bunları calibre'ye falan bulaşmadan, yükleyeceğim diye uğraşmadan kullanabileceğim, kargo pantolon ya da kot arka cebine sığabilir bir e kitap okuyucu önerir misiniz?

Şarjın uzun olması dışında hiçbir özelliğe ihtiyaç duymuyorum.
0
Mirket
(28.09.25)
Sadece paperwhite i biliyorum. İkinci el ucuz bir tane iş görür Bence
0
kisa
(28.09.25)
kobo clara 2e kullanıyorum gayet iyi.
www.reddit.com
0
potsdamer
(28.09.25)
Paperwhite iyidir.calibre cok kolay bir program oyle "bulasma" denilebilecek hicbir sey yok. İkinci el paperwhite harika olur.
0
matilda
(29.09.25)
telefondan okuyamıyormusun, 10+ senedir moon reader ile telefondan okuyorum görüntü olarak mavi ışık süzgeci falan var mükemmel bir uygulama ya, istediğin gibi her şeyi ayarlanıyor ister kaydır ister tuşla sayfa kaydır. font ayarlanıyor, ister 2 sayfa oku zibilyon tane opsiyon var.

eğer ekranı iyi bir telefonun varsa gözde yormuyor, ki son 5 senedir çıkan telefonların hepsi kindledan iyi demişti quaorada biri.

açıkçası burdaki e kitap okuyucu alma motivasyonunu anlamıyorum ben :( kendimde deneyimledim telefon hep daha üstün geldi, 2 tane şey taşımıyorsun direk elinin altında vs.
0
eja
(29.09.25)
kobo clara colour
0
unalub
(29.09.25)
Moon reader, daha ekrani cevirince kendini ceviremeyen bir program. 2010'dan beri ayni kindle'i kullaniyorum. Gayet iyi.
0
starfield
(29.09.25)
bu konuda önerebileceğim tek marka onyx boox oluyor. onyxboox.com.tr adresinden ürünleri inceleyebilirsiniz. eğer amaç taşınabilirlikse go 6-7 veya palma işinizi görecektir.

play store desteği ile moon reader falan da kullanılabiliyor ama ben kendi okuyucusunun yeterince iyi olduğunu düşünüyorum. herhangi bir dönüştürücüye ihtiyaç duymadan da istediğiniz kitabı okuyabilirsiniz.
0
darksoul
(29.09.25)
(26)

Kredi kartı borcu icra takibi

sekizdokuzon
80 binlik bir kredi kartım borcum vardı, yaz başında taksitlendirmistim. Son iki taksidini ödeyemedim. Az önce bir hukuk bürosundan aradılar, borç 170 bin olmuş ama yarına kadar 70 bin ödeyebilirseniz dosyayı bir ay daha bekletiriz,. borcu da 140-150 ye düşürürüz diyorlar. Öteki türlü icra işlemleri
80 binlik bir kredi kartım borcum vardı, yaz başında taksitlendirmistim. Son iki taksidini ödeyemedim. Az önce bir hukuk bürosundan aradılar, borç 170 bin olmuş ama yarına kadar 70 bin ödeyebilirseniz dosyayı bir ay daha bekletiriz,. borcu da 140-150 ye düşürürüz diyorlar. Öteki türlü icra işlemleri başlayacakmis yarın. Adıma kayıtlı bir taşınmazım yok, adresim aile evi görünüyor. Banka Vakıfbank. Ne yapmalıyım?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(22.09.25)
Öde geç bir şekilde, pazarlik et 70k yerine daha azını verebilirim diyebilirsin. Bankalarla arani bozmamaya çalış. Orta yol için pazarlık. Sabir. Is daha da ilerlerse 3 5 sene bankalar yüzüne tükürmez.
0
Shepard
(22.09.25)
Ne yaparsan yap, ödeme taahhüdü verme.
0
gabe h coud
(22.09.25)
@gabe milyorluk adam olduğuna emin misin? Bankayla mi savassin diyorsun?
0
Shepard
(22.09.25)
Bu işlerden hiç anlamıyorum, başıma ilk kez geliyor. Ay başı 50000 vereyim dosyayı bir ay bekletin geri kalan borcumu da iki taksitte vereyim desem kabul ederler mi?
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Türk İcra ve İflas Kanunu 340. maddesine göre borçlu “ödeme taahhüdü” verirse ve bu taahhüdü yerine getirmezse, bu sadece borcun tahsiliyle ilgili bir mesele olmaktan çıkıyor. Çünkü o anda taahhüdü ihlal suçu oluşuyor. Alacaklının şikayeti üzerine savcılık soruşturma açar ve 3 aya kadar tazyik hapsi, borç ödenene kadar hapis cezası söz konusu olabiliyor. Para cezasına çevrilmez, ertelenmez.
0
gabe h coud
(22.09.25)
Ödeyemeyeceğin paranın asla taahhüdünü verme. Onun dışında gerçekten ödeyebileceğin paraları hesapla ona göre konuş.
0
logisticsmanager
(22.09.25)
Hukuk bürosu bu şekilde taksit vs önererek senden ödeme taahhüdü almaya çalışır. Ucunda hapis ihtimali olunca tahsilatı da garantilemiş gibi olur. Bu yüzden indirim de yapabilirler. İndirimi ya da taksit sayısını zorla derim.
0
gabe h coud
(22.09.25)
taahhüt verme. ödemezsen borç azalır. bu borçları ucuza satıyorlar çünkü. ama kredi notun leş olur tabii.
0
jelly bear
(22.09.25)
Avukata yarına kadar 70 bin ödeyemiyorum, aybaşında ödesem olur mu dedim. Yarın en az 40 bin öde ki ödemeye niyetli olduğun anlaşılsın diyor. Hadi diyelim onu yarın olmasa da bu hafta ödedim diyelim. Kalan borcu Ekim ortasına kadar ödemem gerekiyormuş. Bunu da yine avukatla konuşa konuşa iki taksitte Kasım sonuna kadar ödeyebilir miyim sizce? Gerçekten bu işlerin cahiliyim ve aşırı panikledim.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Lan ödersin, söyle iste nasıl ödeyeceğini. Kabul etmisler zaten. Dahasini da kabul ederler. Icra şans işi, herkesi icra etmek faydalı değil.
0
Shepard
(22.09.25)
Kadın bayağı asariz keseriz konuştu, ne bileyim ben sıradan vatandaşım. İcra, haciz denince ödüm kopuyor. İcra başlamış da haczi durdurmak için borcu bir an önce ödemem gerekiyormuş. Valla aybaşı 40 bin vericem, her ay Max bu kadar ödeyebilirim yoksa da haciz işlemleri başlasın seklinde blöf yapicam. Yerse artık napayım.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Bir de bu süreçleri başlatmadan önce bana hiçbir şekilde ulaşılmadi, celb vs gelmedi. Kadın şimdi arıyor yarına şu kadar parayı hazır et diyor ay sonunda. İşler karmaşıklasirsa bankayı buradan dava edeyim mi mesela? Ya da yarın avukatla konuşurken söyleyeyim mi, gerçi laf anlayan birine benzemiyor. Zitlasmamak daha iyi onunla. He odiycem deyip tatlı dille işi hafif sundursem daha iyi gibi. Kredi notum da düşsün artık napayım, başka çare yok.

Üç ay daha taş kemiricez, alıştık ona da neyse. Herkese çok teşekkür ederim.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Yanlış biliyor olabilirim ama anladığım kadarıyla sizin borç banka tarafından varlık yönetim şirketine devrolmuş durumda.

Yani konu artık bankanın konusu değil ve kredi notu falan tarih olmuş durumda. Artık muhatap banka değil yani.
0
Mirket
(22.09.25)
Kredi notu kaç yıla düzeliyor? Bir de en hızlı nasıl düzelir, nasıl bir profil çizmem gerekir?
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Az da olsa kredili ürünler alıp zamanında ödeyerek yükseltirsin.

Başka kredi kartın varsa onu zamanında öde. Yoksa yeni kart için ne alabilirsen, onu al. Bin liralık da olsa kart yani limit alıp onunla alışveriş yapıp öde. Limiti git gide artırarak ilerlersin, yükselir. Öyle abartılacak bir şey değil.
Kart/kredi verilmesi için kefil olacak ailenden biri olursa hızlanır süreç.

En az bir sene.
0
gabe h coud
(22.09.25)
Findekse gir yillik, danismanli paketi al. Danismanla randevu olustur. Akil veriyor. Uygularsan duzelir. Benim 10 yıllık 200 liralık bir borç vardi. Ödedim. Odendi kagidini aldim. Her bankaya goturdum verdim evragim meyil attim hepsine. Ne derse bankalar veya varlik firmasi yaptim. Findekse sey ettim ya 200 borc var dedim. Olm dur duzelteyim dedi, yarina yansir bye. Duzeldi...
0
Shepard
(22.09.25)
ödeme taahhüdü denilince kafamda canlanan video :)

x.com
0
nobody
(22.09.25)
ödeme taahhüdü verme + 1 çünkü bunu gerçekleştirmediğinde artık suça giriyor ve hapis cezası var.

bir de dolandırıcılık olmadığına emin ol. borcun var tamam ama bu arayan gerçekten onları temsil ediyor mu. bunlar bilgilerini icra dairesinden öğrenerek seni arayan bir dolandırıcı da olabilir. en temizi ödemelerini icra dairesindeki dosyaya yapmandır.

80 bin borç nasıl son 2 taksidi nedeniyle 170 bine çıkıyor onu anlamadım. avukatdan bu konuda bir hesap iste. ya da e-devletinden kendin girip dosyaya bakabilirsin. avukatlar seni korkutmak için rakamları şişiriyor olabilir. ayrıca gene e-devletden dosyadaki avukat veya hukuk bürosunu da doğrulayabilirsin.
0
orpheus
(22.09.25)
@nobody: aşırı rahatladım. Ben bankaya değil de avukata ödemeye çalışırım dedim telefonda, hapis yatar mıyım? :p Neyse kadınla kanka olucaz başka yolu yok.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
@orpheus: kredi kartı borcumu iki ay ödemeyince ihtarsiz yasal takibe aldılar, yine başka bir avukat aradı borcun yüzde elli faizli halı üzerinden taksitlendirdi. Son iki taksidi ödemeyince de tablo bu.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
80K borcu , 120K olarak 1 yıl taksitlendirdiler buraya kadar tamam. ayda 10K -12 ay diyelim. kaç taksit ödemiştin ? son iki taksit dediğinde 10 taksit ödemişsin gibi anlaşılıyor. bu durumda kalan borcun bu kadar olmamalı.
0
orpheus
(22.09.25)
Bir taksit ödedim.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Oha.! O nasıl matematik? 70.000 borcun vardı. Bunu taksitlendirdin. Son iki taksidi ödeyemedin. Güncel borç 170.000 doğru mu? Ya dolandırıcı ile muhatap oluyorsun, ya da arayanlar rakamları şişirip seni daha düşük bir rakama ikna etmeye çalışıyorlar. Muhtemelen dosyanız avukatta belki ama icraya bile verilmemiştir. Sallamasyon rakamları çalışan yasa dışı risk alıp bir ton yalan söylemiş size. Eğer verdiğiniz bilgiler doğru ise. Belirtmeden edemeyeceğim avukatım
0
ground
(22.09.25)
amatör fakirim, öncelikle geçmiş olsun diyorum. sadece kredi notu konusunda veri sunmaya geldim.

8 ağustos'ta kredi notum 950'ydi. bugün 956. findeks'in şeysi bu. ikisi de çok riskli müşteri sınıfında, banka selam versen almıyor.

bu süreçte ben de aynı sen gibi icralık oldum, bütün borçları kapattım. yani tek başına borçların kapanması 1900 küsür puanlık skalada sadece 6 puanlık etki etti.

gabe'in dediği gibi kredi notunu yükseltmek için bankaya "bakın ben sizin ürünlerinizi kullanıyor ve vaktinde ödüyorum" demen lazım. işini nakitle gördüğün sürece milyoner olsan bile bankalar nezdinde sıfırsın.

kredi çekeceksin, kredi kartı kullanıp vaktinde ödeyeceksin vs... öyle öyle yükselir. tabii geliri arttırmak da önemli ama o şu an çok gerçekçi değildir diye düşünüyorum. sıradan vatandaş için genelde en geçer yol günlük harcamalar için VAKTİNDE ÖDEMEK ŞARTIYLA kredi kartını kullanmaktır.

ha bu arada sırf icralık oldun diye ömürlük aforoz olduğunu düşünme. türkiye'de çok fazla insan zaten ödeme zorluğu yaşıyor. yasalarla problem yaşamadığın, acil 100-150 bin nakit ihtiyacın vs. olmadığı sürece kredi notunun düşük olması kısa vadede problem değil. onu toparlarsın.

benim annem, babamın katakullileri yüzünden senelerce maaşını tam alamadı. kendi adına hiçbir şey yapamıyordu kadıncağız. öyle bir noktadaydık yani. şimdi kredi skoru hepimizden iyi. ama tabii burada hacim de önemli. annemin kredi notu çok iyi evet ama krediye başvursa 200 binden fazla vereceklerini sanmam, geliri az çünkü.

bankaların vur emri verdiği kişi olman için asgari ücretle çalışıp 1-2 milyon borç yapman, bütün bankaları peşine takman, senelerce borcunu ödememen filan lazım. o kısmını dert etme. başına ekstra çorap örmeden temizlemeye bak. işin gücün varsa ödedikçe kredi notun yükselir zamanla.
0
der meister
(22.09.25)
öncelikle geçmiş olsun. panik yapmayın zaten panik yapın diye asarım keserim diyorlar.
sonuçta sizin bu parayı ödemenizi istiyorlar. ödemeye niyetli olduğunuzu belli edin. kesin net şu tarihte şu kadar ödeyebilecekseniz onu söyleyin onun dışında hiçbir şey söylemeyin ama %100 ödemeniz lazım o tarihte de başınızın belaya girmemesi için.
0
matilda
(22.09.25)
@matilda: öyle bir panik oldum ki pijama terlikle bankaya koştum. Çingene sandılar şubede yüzüme bakmadılar. Francala ekmeğiyle kahvaltı ettiğim bir gün böyle devam etmemeliydi
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
(22)

Borcunu ödemeyen insan vol II

Mirabel
Kızını benim ikametgahım üzerimden okula kaydettiren bir kadın vardı. Elektriği üzerine almıştı. Kadını arayıp açık açık söyledim “güvence bedeli faturaya yansımış onu müsait olursan yollar mısın” diye. Tamam canım dedi ama ibanımı yolladığım halde hala yollamadı.Bugün beni aradı. Diyor ki “güvence
Kızını benim ikametgahım üzerimden okula kaydettiren bir kadın vardı. Elektriği üzerine almıştı. Kadını arayıp açık açık söyledim “güvence bedeli faturaya yansımış onu müsait olursan yollar mısın” diye. Tamam canım dedi ama ibanımı yolladığım halde hala yollamadı.

Bugün beni aradı. Diyor ki “güvence bedelini benim faturama yansıttılar. Ben 2 kere güvence bedeli mi ödeyeceğim.” Ben de “bilmiyorum ama benim senin adına ödediğim faturada güvence bedeli 1800 küsür” dedim.
Yooo benim oturduğum eve de gelmiş güvence bedeli diyor. Ona sormuşlar faturaya mı yansıtalım diye o da tamam demiş ve onun oturduğu evin faturasına yansıtmışlar güya. O da şaşırmış hatta nasıl bu kadar yüksek diye.
Önceden konuştuğumuzda da 1800 ödedim demişti. Şimdi faturama yansıtın dediğini söylüyor.

“Ben gideceğim soracağım ama çok yoğunum kızın peşinden koşuyorum iş güç yoğun” falan diyor. Merak etme borcun kalmaz bizde diyor. Bi de ona faturayı yolladığım halde tekrar yollatıyor. Dekonta kadar yolladım.
Sizce kadının normal oturduğu evin faturasına güvence bedeli diye benö oturduğum evin faturasının güvence bedeli yansır mı?
Sizce borcunu ödeyecek mi? Siz olsanız ne yapardınız? Ne kadar süre verirdiniz dedikodusunu yapmadan önce.
0
Mirabel
(20.09.25)
Tırt arkadaş. Senin yaptığın iyiliğe böyle karşılık verilmemeli. Her aboneliğin teminat bedeli o aboneliğe yansır, İst Avrupa'da önden peşin alırlar. İst Anadolu'ysa faturaya yansır. Borcu boşver geç. Muhabbeti de kes. Müthiş bir iyilik yapmışsın, hareketlere bak.

Önceki güvence bedellerini müş hizmetlerini arayaRRak geri alabilir. Sen de aynı şekilde.
0
Shepard
(20.09.25)
Siz kocasıyla muhattap olmalısınız bence biraz da üst perdeden. Müthiş bir iyilik gerçekten de çok ayıp yaptığı. Adama rezil edin.
0
gadlemler
(20.09.25)
Onlar elektriği üzerine almadan önce sizin elektriği kestirmeniz ve açarken ödediğiniz güvence bedelini geri almanız gerekirdi.

Sonra onlar elektriği açtırırken güvence bedeli yatırıp, sonra da iş olmayınca elektriği kestirip güvence bedellerini geri almaları gerekirdi.

Sonra da siz tekrar açtırırken yeni güvence bedeli yatıracaksınız ki bu bedel sizin cebinizden çıkmalı. Onların borcu değil.

Bu şablonda sizin anlaşamadığınız ve üçüncüdür buraya sorduğunuz güvence bedeli saydıklarımdan hangisi?
0
Mirket
(20.09.25)
Kadının üzerine olan güvence bedeli olduğu için sorun ediyorum
0
🌸Mirabel
(20.09.25)
Kadının üzerine olan güvence bedeli için bir ödeme emri, size gelmez ki, onun adına gelir.

Hatta daha sonra siz sizin güvence bedelinizi ödeyerek yeniden açtırdıysanız, onun adına gelen faturayı ödemezseniz elektriğinizi kesemezler ve icra gidecekse de ona gider.

Neyi anlamıyorum ben?
0
Mirket
(20.09.25)
Yeniden açmadım. Kadın üzerine alalı 1 ay oldu. Bu da ilk fatura. Kadının üzerine olan elektrik faturasının geldiği evde ben oturuyorum. Elektriğim kesilmesin diye de ödüyorum haliyle
0
🌸Mirabel
(20.09.25)
Gidip kendi üzerine açtıracaksın. Faturayı ödeyip, güvence bedelini kadının adına olan güvence bedelini (sana verirlerse) alıp, kendi güvence bedelini yatırıp yoluna devam edeceksin.

Kadın haklı burada. Gereksiz darlamışsın kadını.
0
Mirket
(20.09.25)
Benim onun adına ödediğim 1800 küsür tl de tekrar onun hesabına yatacak yani. Neyi anlatamıyorum?
0
🌸Mirabel
(20.09.25)
Kadın haklı değil. Sen sana iyilik yapani bu kadar ugrastirmamalisin. Mirket yine başladın ha ilginç cevaplara.
0
Shepard
(20.09.25)
fatura kadının adına olduğu için elektriği tekrar üzerine al bence.

sonuçta borçtan o sorumlu o ödemeli sana bi şey olmaz.
0
jelly bear
(20.09.25)
Bana bişey olup olmaması değil. Evde ben oturuyorum ve ödenmezse benim elektriğim kesilecek.
Evde ben oturuyorum, fatura kadının üstüne ve yatırılması gereken güvence bedelini de onun ödemesi gerek ama faturaya yansısın dediği için ben ödüyorum. Sorun bu.
Kadın yalan söylüyor. Benim oturduğum fakat elektriği onun üzerine olan evin elektiğinin güvence bedeli nasıl onun normalde oturduğu evin faturasına yansır? Mümkün mü diye soruyorum.
Kızı da okuduğu için 1-2 ay daha kalması gerekiyormuş. Ama lanet ettim alacağım.
Bi de utanmadan sana kahve ısmarlayayım teşekkür için diyor.
0
🌸Mirabel
(20.09.25)
ödemezsiniz, e-devlet'ten yeni abonelik başvurusu yaparsınız. gelen ekip bakar evde siz varsınız, elektriğinizi kesmeden yeni aboneliği başlatır. normalde böyle olsaydı, hesaplarınız karışmazdı. sanırım siz ödemişsiniz zaten faturayı. eğer ödemediyseniz hiç müdahale etmeyin, hemen şimdi yeni aboneliğe başvurun. bir-iki güne gelirler. o arada da elektriğiniz kesilmez çünkü kesmeye gelenler ile abonelik başlatanlar aynı personel...

eğer ödediyseniz, kadına sadece şunu söyleyeceksiniz "siz zaten iptal edince, güvence bedelinin kalanını sadece sizin iban'a yatırabiliyorlar. o yüzden sizin ödemeniz lazım"

tabii bu arada, eğer bahsettiğiniz sizin en son kendi aboneliğinizden kaynaklanan güvence bedeliyse, sizin ödemeniz lazım. ama anladığım kadarıyla zaten ondan bahsetmiyorsunuz.
0
yadigar
(20.09.25)
Ödedim. Evet bahsettiğim tamamen kadının ödemesi gereken güvence bedeli.
Ödemeden önce de kadına faturayı attım.
Önceden bana elden ödedim 1800 tl demişti. Şimdi de faturaya yansıtın dedim benim kendi evimin faturasına yansıtmışlar diyor.
O kendisine gelen hiç bir faturayı göndermedi ya da ödediğine dair hiç bi dekont yollamadı. Uyanıkşık yapmaya çalıştığını düşünüyorum.
0
🌸Mirabel
(20.09.25)
"Merak etme borcun kalmaz bizde" şu üslupla konuşan insandan uzak duracaksın. hayat dersi 101 :D
0
neira
(20.09.25)
Sizce borcunu ödeyecek mi?
ödemeyecek

Siz olsanız ne yapardınız?
daha önce de yazdıgım gibi kadınla değil adamla konusurdum.

Ne kadar süre verirdiniz dedikodusunu yapmadan önce.
süre vermem, hemen başlarım. çünkü bu kadın başlamıştır bile "bir iyilik yaptı, burnumuzdan getirdi" demeye
0
abelardo
(21.09.25)
O semtin insanı olmamasına rağmen o semtte oturuyormuş usulsüzlüğü yaptığınız için size müstehak diyorum.
O kişiyle elele verip sistemi kandırırken, hiç acaba gerçekten bu semtte oturan insanların o okula gitme hakkını yiyor olabilir miyim, kontenjanı haksızca dolduruyor olabilir miyim? Diye düşünmediniz mi?
Herkes te o kadar normal karşılamış ki.
Ülke iyice işini bileceksin, işe gitmeyeceksin yeri olmuş pes.
0
dawsonscreek
(21.09.25)
3 gün içinde ödemedigi takdirde okula sikayet edeceginizi söyleyin
0
matilda
(21.09.25)
Son gelişme edit: ben bu kadına sabah mesaj attım. Senin 1800 tl güvence bedeli yatırdığına dair dekontu bana yollar mısın arkadaşım kontrol edecek dedim. Arayıp dün geceden beri arıyorum valla bulamadım dedi eveledi geveledi. Pazartesi ilk işim elektrik merkezine gidip halledetmek olacak dedi. İyi dedim. 1 saar sonra hesabıma 1800 tl yattı.
Sonra arayıp 1800 tl dediğin nedir ki yaaa falan dedi. Verdiğimiz borcun dilencisi gibi bişey olduk yani.
0
🌸Mirabel
(21.09.25)
Bir daha beni bu konularla muhatap etme o zaman. Bi iyilik yaptim burnumdan getirdiniz yaz. Bir daha da yuzlerine bakma. Is arkadasiysa is arkadasi. Ben yuzune bakmazdim daha. Ben burda sinir oldum. Bir de kadini hakli bulan cikmis pess.
0
Kittie
(21.09.25)
son yazdıgın cevabı okudum. sonucta senin tüm alacağın ödenmiş oldu mu yani? ekstra cebinden bir şey çıkmayacaksa tüm duyuru ahalisi rahatlayalım
0
abelardo
(21.09.25)
"Sonra arayıp 1800 tl dediğin nedir ki yaaa falan dedi."

O halde bu kadar ugrastirmasaymis.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(21.09.25)
Sağolun valla içimi dökmem gerekiyordu.
Bi de seçilmiş kişiymişim gibi “bizim o semtte eşimiz dostumuz çok da illa sen ol istedik” diyor.
Oysa ben onlara baştan söyledim başka birini bulsanız iyi olur ev annemin üzerine diye.
Çocuğun öğretmeniyle de papaz olmuş zaten. İlgisiz falan diyor.
Rabbim sabır versin.
0
🌸Mirabel
(21.09.25)
(4)

Cam silme robotu

kullanicadi
Bunlardan kullanan var mı? Varsa hangi markayı aldınız? Elektronik almayı hiç sevmem bir türlü karar veremem, o yüzden hali hazırda kullanan varsa tavsiye eder mi diye sormak istiyorum
Bunlardan kullanan var mı? Varsa hangi markayı aldınız? Elektronik almayı hiç sevmem bir türlü karar veremem, o yüzden hali hazırda kullanan varsa tavsiye eder mi diye sormak istiyorum
0
kullanicadi
(20.09.25)
Aldığımdan ve kullandığımdan değil ama 1-2 ay önce Xiaomi mağazasında bir şeylere bakarken tahminen 70'li yaşlarında bir çift vardı, Xiaomi'nin cam silme robotunu öve öve bitiremediler, teyzenin heyecanından benim de alasım gelmişti :)
0
kobuzchu kiz
(20.09.25)
Ben aldım, beklentimin çok altında çıktı. Ecovacs mini.

Benim evin pimapenlerin üsten bölmeli, orayı da temizler diye düşünmüştüm, boyut olarak sığsa bile hareket alanı küçük olduğu için silemedi. Eğer sizin pencereleriniz bölmeli değil de tek parçaysa mantıklı.

Onun dışında altındaki pedini sürekli ıslatmak ve temizlemek zorundasın ki yeni pencereye toz aktarmasın. Başını bekliyosun bitirse de bezini değiştirsem de başka pencereye geçsem diye. Ha bi de kenarlar filan ufaktan kalıyor tabii, peşinden geçmek gerekiyor.

Bence dışı tamamen cam kaplı bir rezidansta oturuyorsanız alın. Benim çocuğu yollayabilirim bi bakın diye.
0
tiredofwaiting
(20.09.25)
Hussa W bot GT1 aldım bir kaç ay önce. Camı temizliyor da süngeri iz bırakıyor. Bırakmasın diye şunu bunu yap demişler, yapınca da hem zaman harcanıyor, hem de yine iz bırakıyor :) Evin çok camı olduğu ve müthiş tasarımı gereği hiç bir şekilde erişilemediği için aldım, 10 üzerinden 7 diyeyim.
0
wct3 org
(20.09.25)
Hussa W bot GT1 aldim ben de bende de iz birakiyor eger kirlendiyse ozellikle son sildigi yerde iz kaliyor ama umursamiyorum o yerin ustunden geciyorum. Cok memnunum yasam kalitem artti diyebilirim.
0
matilda
(21.09.25)
(6)

beyoglunda sevdiginiz ispanyol&italyan restorantlar nelerdir?

ala09
selamlar dostlar sb
selamlar dostlar sb
0
ala09
(18.09.25)
İspanyol değil ama Peru var olur mu?
Carbon criollo
0
Bruce
(18.09.25)
@bruce permanently closed demisler googleda malsef, bu yuzden diger secenegi merakla bekliyorum
0
🌸ala09
(18.09.25)
La fontana ama bayağı zaman oldu gitmedim
0
Sadece soruyorum
(18.09.25)
Antique pizzeria
0
matilda
(19.09.25)
Senden duyuyorum şimdi, üzdü...
Mabou var genel akdeniz mutfağı ama yazın kapatmıştı, sezon bitti açacaklardır yakında; kaydet orayı.

Çok instagirl mekanı olsa da il cortile üzmez.
0
Bruce
(19.09.25)
İtalyan için - Napoli Gusto TomTom

maps.app.goo.gl
0
elektr10
(19.09.25)
(4)

Konut sigortası

epitaf
Kirada olan bir ev için konut sigortası yaptırmayı değerlendirir misiniz? 5-6 yıllık bir sigorta geçmişi var, bu sene yaptırılmazsa ne kaybedilir? Mutlaka yaptırılsın diyenlerin gerekçesi nedir? Şimdiden teşekkürler:) Emlakçılar aramasın gibi altına not düşermişim acenteler aramasın diye :d
Kirada olan bir ev için konut sigortası yaptırmayı değerlendirir misiniz?
5-6 yıllık bir sigorta geçmişi var, bu sene yaptırılmazsa ne kaybedilir?
Mutlaka yaptırılsın diyenlerin gerekçesi nedir?

Şimdiden teşekkürler:)
Emlakçılar aramasın gibi altına not düşermişim acenteler aramasın diye :d
0
epitaf
(10.09.25)
2019 yılından beri sigorta yaptırıyorum.
son sigortamızın bitişi, taşınmamızdan 5-6 ay öncesineydi.
nasıl olsa taşınacağız, yeni eve yaptırırız dedim.
küvetin giderinden aşağıya su gidiyormuş onun yapılması lazım
aşağıdaki evin tavanı berbat, boyanması lazım.
mutfaktaki petek kendi kendine patlamaya ve sınırsız su fışkırtmaya karar verdi, onun yapılması lazım gibi bir sürü sorun çıktı.
kiracıyız ama ev sahibimiz züğürtün teki daha önce de bu ev için 2-3 kere kullandık sigortayı şimdi sigorta yok diye ağlıyor.

yeni taşınacağımız ev kendi evimiz artık, boyattık 3 gün sonra bi gittik üst katın banyosundan bizim banyomuza şakır şakır su akıyor. henüz taşınmadık ama o ev de sigortalı şu an.
sigortasız 1 dakika bile duramam şu saatten sonra.

gerekçelerim ve ne kaybedilir sorularının cevabı bence yazdıklarımın içinde gizli.
0
matilda
(10.09.25)
sigorta candır ya olası su-elektrik arızalarında hızlı bir şekilde para ödemeden halledilmesi bence iyi zira artık tek bir tadilat sigorta masrafı kadar desek abartı olmaz.

sadece kiracı olduğunu düşünerek poliçe fiyatını düşürmek için eşya teminatı koydurmayabilirsiniz (bu ciddi bir kalem).
0
eisberg
(10.09.25)
eşya teminatsız yaptırılmalı. günlük kullanımdaki hasarlarla birlikte olası bir deprem senaryosunu da düşünmek gerek.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(11.09.25)
olası risklerin meydana gelme ihtimali çok düşük ancak ev dediğin şey de çok pahalı bir şey. dask, yani zorunlu deprem sigortasının bir limiti var. konut sigortası bu limiti yükseltir. yangına su baskınına vs karşı korur. primleri de çok yüksek olmuyor, ödenmeyecek rakamlar değiller. bence yaptırın.
0
co2s2
(11.09.25)
(15)

annemle babam dolandirilmis

lemmiwinks
butun paralarini almislar. kimine gore cok, kimine gore az, ama emekli insanlarin butun paralari gitmis.whatsapp'tan konusmuslar, eft/fast ile iq money uzerinden para gondermisler. bu sekilde para gonderip alamayan bircok kisinin sikayeti var sikayetvar.com'da. dava acarak alabildigini soyleyen de v
butun paralarini almislar. kimine gore cok, kimine gore az, ama emekli insanlarin butun paralari gitmis.

whatsapp'tan konusmuslar, eft/fast ile iq money uzerinden para gondermisler. bu sekilde para gonderip alamayan bircok kisinin sikayeti var sikayetvar.com'da. dava acarak alabildigini soyleyen de var bir iki tane.

paralarini geri istemisler, geri gondermek icin daha cok para istemisler, bir miktar gondermisler bizimkiler, yine paralarini gondermemisler. klasik dolandirici yontemleri.

babam savciliga vermis. ama oradan bir sey cikmaz. google'da soyle bir avukatin websitesinde bir sey buldum: savun.av.tr ama bu da baska bir dolandiricilik gibi hissettiriyor. barodan baktigimda bu avukati gorebiliyorum. ama yine de cok guvenemedim. parayi geri alma sanslari var mi? ben pek sanmiyorum alabileceklerini.

ayrica her gun, gunde birkac kez farkli vodafone numarasindan ariyorlar. yardim etmeye calisir gibi konusuyorlar. sozde spk'dan, esma'dan, uluslararasi borsa merkezinden ariyorlar. bu aramalardan numara degisikligi disinda kurtulabilir miyiz? az once bir tanesiyle konustum, aramayin bir daha, dolandiricisiniz diye. ama kabul etmiyorlar, uste cikmaya calisiyorlar. bir de parayi geri alamazsiniz diye tehdit ediyorlar, sanki normalde alabilecekmisiz gibi.

bir tavsiyeniz var mi?
0
lemmiwinks
(10.09.25)
2 kez neler diyorlar falan gormek icin bir sey yokmus gibi konustum, 1 kez de bir daha aramayin diye konustum. beni aramiyorlar, ailemi ariyorlar. ben kapatmayip biraz ters konustum, ama hicbir sekilde dolandiriciligi falan kabul etmiyorlar tabi. sanki yardim etmeye calisiyorlar da ben ters yapiyormusum gibi konusuyorlar :) bir kere daha aradiklarinda acip aramamalari icin ikna etmeye calisacagim, sistemlerinden silsinler diye. ise yaramazsa sizin dediginiz gibi taninmayan numaralardan gelen cagrilari engellerim. ama bu da bazi gerekli aramalarini almalarini engeller. ama bir sure kabul edilebilir. belki bir sure ulasmayinca birakirlar.

ben yurtdisinda yasiyorum, kisa sureli turkiye'deyim, kendim bir sey yapamam. hem dava isleri falan kolay isler degil bence, tamamen farkli bir dunya.
0
🌸lemmiwinks
(10.09.25)
Niye dolandırıcıları size musallat olmamaları için ikna etmeye çalışıyorsunuz yahu? Hemen numaraları değiştirin ve sivri'nin dediği şekilde arama ayarlamalarınızı yapın. Farklı yöntemlerle ailenizin tekrar dolandırılmayacağından emin olun bir şekilde.
0
auroraaurora
(10.09.25)
Geçmiş olsun.
Maalesef bir sonuç çıkması zor yine de yılmayın bir süreç yürüsün en azından.
0
anon1m
(10.09.25)
kayınpederim dolandırıldı. hesabındaki tüm parası gitti + kredi çektirmişler. 300.000 tl gibi bir para gitti. ve hiçbir sonuç yok. üstüne bi bardak soğuk su içtiler.
o parayı geri almaları imkansız. çok geçmiş olsun.
0
matilda
(10.09.25)
bankaya ile konustunuz mu? matilda'nin dedigi kredi cekme olayi bir tanidigimiza oldu. kendisi kredi cekmemis ama dolandiricilar bir sekilde kredi cekmisler adamin adina, hemen banka ile konustuk, iptal edildi falan biraz prosedür isi oldu sadece.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.09.25)
@auroraaurora: numara degistirme son secenek. kimseye soylemek istemiyorlar, utaniyorlar muhtemelen. numara degistirirlerse insanlar neden diye sorar. ama kurtulamazsak son secenek olarak onu yapacaklar.

@anon1m, @matilda: tesekkurler
@matilda: size de gecmis olsun. bizimkiler de 600 bin kadar kaptirmis.

@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim: kredi durumu yok. bankadaki paralari eft olarak gondermisler. onun donusu olmuyor benim bildigim. zaten 2 ay once olmus, bana sonradan soylediler.

telefona gelen salak sacma bildirimleri, internette gorduklerini bana sorarlar, bunu sormadilar, goruntulu gorusunce falan guvenmisler. :(
0
🌸lemmiwinks
(10.09.25)
@ananiyimioguz: bizimkileri yatirim yapacagiz, her ay size bir miktar para verecegiz diye kandirmislar. bana deseler ben yapardim yatirimi oysa.
0
🌸lemmiwinks
(10.09.25)
Çok geçmiş olsun. Aynı durumu dedemde yaşadık, yanında birileri olduğu için para kaybetmedik ama dedem o olaydan sonra iyice çöktü. Kendilerine olan güvenleri çok azalıyor para kaybetmenin yanında. Size bile iki ay sonra söylemişler, kendilerini baya yıpratmışlardır. Sizin bu dönemde destek vermeniz ve bu olayı fazla dillendirmemeniz önemli olacaktır.
Ailem küçük bir emekli kasabasında yaşıyor, neredeyse her gün ilan veriliyor telefon dolandırıcılarına yönelik. Köy gibi küçücük kasabada aynı gün içinde birbirinden alakasız 3 farklı kişiyi aramışlar mesela. Çok raydan çıktı bu dolandırıcılık işi.
Numaraları değiştirseniz çok fazla bir şey değişir mi emin olamadım, anne babanıza biraz iş düşüyor maalesef bu konuda.
0
hayalhayal
(10.09.25)
öncelikle geçmiş olsun. Bu tip olaylar çok artarak devam ediyor.
Adamlar bir şekilde bankaların resmi numarasından bile arayabiliyorlar.
Kaldıki bu işlerin bu kadar basit olmadığını ve işerin arkasında büyük balınalar veya politikacıların olduğunu düşünüyorum.

Aynısı bir yakınımızın başına geldi, anında bankaya ve savcılığa bildirilde ancak, hiç bir şey çıkmadı.

tavsiye olarak kullanılan telefonlarda , yalnızca kayıtlı kişilerden gelen aramalara izin ver” seçeneğini aktif hale getirerek diğer tüm numaralara engel koymak , tabiki olası diğer dolandırıcılık girişimlerini engelemek için.
0
Rao
(10.09.25)
@hayalhayal: tesekkurler. ben cok uzuldum ve sinirlendim, ama onlara caktirmadim, normal gibi davrandim. tabi uyardim, uzulmemelerini onlarin sucu olmadigini soyledim. bir daha bana sormadan bir sey yapmamalarini tembihledim. o paranin geri gelmeyecegini anlattim falan. telefon degistirmenin sebebi hala aramalari, degistirirsek arayamazlar en azindan.
0
🌸lemmiwinks
(10.09.25)
@Rao: tesekkurler. yarin da aramaya devam ederlerse oyle yapacagim artik.
0
🌸lemmiwinks
(10.09.25)
geçmiş olsun 2 gün önce de babamı aramışlar ilçe emniyetten, girdiğiniz siteler indirdiğiniz uygulamalar yüzünden adınız dolandırıcılık şebekelerine karışmış, şimdi çaktırmadan yine sizin adınızı kullanarak para akışını yakalamak için yem olarak para gönderticez sizden, biz de takibe alıcaz buradan falan gibi şeyler sıkmışlar. babamın kimlik bilgilerini falan atmışlar, adınız geçiyor şebekelerde falan demişler babam da inanmış.

babama 155 i aratmışlar, aramış, evet böyle bir başkomiser var, şuan soruşturmada demişler. (onu nasıl yaptılar hala anlamadım)

sonra adam tekrar aramış, babam nakitim yok deyince 100 bin liralık anında kredi çektirmişler. onu göndermeye çalışmışlar. babamın şansına banka onay vermemiş bekletmiş. (artık çok sayıda o hesaba para mı geçmeye çalıştı ne olduysa artık)

sonra babam madem ilçe emniyettesiniz bi çıkın gösterin bakalım oranın bahçesini falan demiş. o sırada kem küm edince adam babam anlamış kapatmış.

krediyi de bankadan iptal ettirmiş geri. konuştuğu numaraları bankaya vermiş.

polise gittin mi diyorum, yok ya ne uğraşıcam bişey çıkmaz allah bilir devletin, polisin falan bile parmağı vardır dedi bu işlerde ama bilemiyorum.
0
ananiyimioguz
(10.09.25)
* numarayi kesinlikle degistirmeleri lazim. cunku su an utaniyorlar dediniz ve parayi geri almak icin her seyi deneyecekler. dolandiricilar basarili bir sekilde dolandirilan kisilerin yakasini birakmazlar. "recovery scam" diye ararsaniz gorursunuz ki, dolandiriciya kaptirdiginiz parayi kurtardigini iddia edip sizi bir daha dolandiran gruplar var.

* yabanci numaralari kesinlikle acmasinlar. hic oyle dolandiriciyi numaranizi silmeye ikna etmeye filan da calismayin. cevaplayan numaralari kayitlarinda cevap veren numara olarak kaydedip baska bir dolandiricilik yontemi icin yine arayacaklar.

attiginiz linki acmadim ama cok buyuk ihtimal dolandirici o da.

sanmiyorum ki avukat bir sey yapabilsin. parayi aldiklari hesap kendi adlarina bile kayitli degil muhtemelen. birilerinin banka hesabini kiralayip onda yapiyorlar islemleri. yani maks yapilacak o bankaya bildirmek olur ki o da banka hesabinin kapanmasiyla sonuclanir, para czaten coktan cekilmistir.
0
supergirl
(10.09.25)
Büyük geçmiş olsun, çok üzücü.

Avukat olarak söylüyorum: Para gitti. Yapacak hiçbir şey yok. Parayı kurtaracağını iddia eden hiçkimseye güvenmeyin, o da anne babanızın kalan parasının peşinde.

Savcılık sürecini elbette takip etsinler ama çok da üzerinde durmasınlar. Birileri yakalanırsa zaten dava açılır. Yakalanmazsa yapacak bir şey yok, bu konuyu gündemlerinde tutup daha da sinirlenmesinler.
0
10551037
(11.09.25)
@supergirl: parayi geri almak icin artik yapabilecekleri bir sey olmadigini anladilar gibi. en azindan babam anladi, annem hala birazcik umitli ama yeterince kirabildigimi umuyorum.

@10551037: tesekkurler. bir avukattan duymak iyi oldu. yapilabilecek gercek bir sey varsa engel olmak istemem ama ben de geri alinabilecegine inanmiyorum.
0
🌸lemmiwinks
(11.09.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.