olkol
Kurtuluş Savaşı temalı bir oyun için isim önerisi istiyorum. Monopoly gibi masaüstü bir oyun olacak. Varsa fikirlerinizi alayım.Aklımıza gelenler;Ya İstiklal Ya ÖlümBir Destanın Öyküsüvb.bunlar yeterince vurucu gelmedi bana varsa önerileriniz?
Kurtuluş Savaşı temalı bir oyun için isim önerisi istiyorum. Monopoly gibi masaüstü bir oyun olacak. Varsa fikirlerinizi alayım.
Aklımıza gelenler;
Ya İstiklal Ya Ölüm
Bir Destanın Öyküsü
vb.
bunlar yeterince vurucu gelmedi bana varsa önerileriniz?
Aklımıza gelenler;
Ya İstiklal Ya Ölüm
Bir Destanın Öyküsü
vb.
bunlar yeterince vurucu gelmedi bana varsa önerileriniz?
0
al basmadan donu var
Elimde bir excel var, sürekli data çekiyor. Günlük olarak çektiği datada tarih kısmı bugün olan miktarların toplamını görmek istiyorum. Tarihin içerisinde saat, dakika da olduğu için ve hergün tarih ilerleyeceği için manuel olarak toplamak zorunda kalıyorum. bunu nasıl yapabilirim?
Elimde bir excel var, sürekli data çekiyor. Günlük olarak çektiği datada tarih kısmı bugün olan miktarların toplamını görmek istiyorum. Tarihin içerisinde saat, dakika da olduğu için ve hergün tarih ilerleyeceği için manuel olarak toplamak zorunda kalıyorum. bunu nasıl yapabilirim?
0
Yeni bir kolona LEFT(,10) yaparak önce tarih kısmını ayırın. Sumif formülüne TODAY() ekleyin.
0
=SUMIFS(C:C;D:D;"<="&TODAY();D:D;">"&TODAY()-1)
Bu formülle 22.02.2022 tarihinde gerçekleşen kârların toplamını bulabilirsin.
23.02.2022 için:
=SUMIFS(C:C;D:D;"<"&TODAY()+1;D:D;">="&TODAY())
istediğin tarihi direkt görmek için şöyle değiştirilebilir:
i.imgur.com
formül üstte
Bu formülle 22.02.2022 tarihinde gerçekleşen kârların toplamını bulabilirsin.
23.02.2022 için:
=SUMIFS(C:C;D:D;"<"&TODAY()+1;D:D;">="&TODAY())
istediğin tarihi direkt görmek için şöyle değiştirilebilir:
i.imgur.com
formül üstte
0
harmanyeri
Sportif kıyafetlerle günlük olarak giyebileceğim bir mont arıyorum. Bu fiyata kadar alternatifleriniz varsa alırım. Teşekkürler :)https://www.vakkorama.com.tr/dis-giyim/mont-pm868289826173-0004/
Sportif kıyafetlerle günlük olarak giyebileceğim bir mont arıyorum. Bu fiyata kadar alternatifleriniz varsa alırım. Teşekkürler :)
www.vakkorama.com.tr
www.vakkorama.com.tr
0
çok düz sıradan geldi gözüme, bu fiyat seviyelerine çıkabiliyorsan ramsey, lufian, dsdamat ve damatween'in güzel montları var bunlara bakabilirsin.
0
floydian
Asiri garip geliyor bu olay bana. Ananem oldugunde biz de yapmistik millet hizmet bekliyordu hatta birine dalacaktim ya bize corba gelemdi falan dedigi icin.Bu nasil kultur ya hic bizim kulturumuz gibi degil?
Asiri garip geliyor bu olay bana. Ananem oldugunde biz de yapmistik millet hizmet bekliyordu hatta birine dalacaktim ya bize corba gelemdi falan dedigi icin.
Bu nasil kultur ya hic bizim kulturumuz gibi degil?
Bu nasil kultur ya hic bizim kulturumuz gibi degil?
0
Eskiden tam tersiydi, cenaze evine komşular yemek vs getirirdi. Nasıl oldu ne ara oldu anlamadım ama şimdiki duruma evrildi durum. Saçma ve bırakmak gerekiyor acilen.
Şehir dışından gelen akrabalara vs zaten verilir de kültür olarak pide veya lahmacun vs dağıtmak doğru değil.
Şehir dışından gelen akrabalara vs zaten verilir de kültür olarak pide veya lahmacun vs dağıtmak doğru değil.
0
Normalde cenaze sahibi yemek dağıtmaz cenazeye gelenler yemek getirir dağıtır ama sonradan bu şekilde evrilmiş enteresan bi şekilde.
0
Aslında uzak yoldan gelenler için sanırım.
"Hayrına olsun" mantığıyla da birleşince zamanla yemekli davete evrilmis
"Hayrına olsun" mantığıyla da birleşince zamanla yemekli davete evrilmis
0
Aşırı saçma bir gelenek. Son derece haklısın.
İnsanlar cenazesine mi üzülsün, yemekle mi uğraşsın, o yemeğin servisiyle, bulaşığıyla mı uğraşsın? Nereden tutsan elinde kalıyor.
Bilgi olarak ilçe ve il belediyeleri cenaze evlerine pide gönderiyor genelde. Ben İzmir'de şahit oldum. Babamın amcası vefat ettiğinde hem İzmir BB hem de ilçe belediyesi pide göndermişti epey bir miktar.
İnsanlar cenazesine mi üzülsün, yemekle mi uğraşsın, o yemeğin servisiyle, bulaşığıyla mı uğraşsın? Nereden tutsan elinde kalıyor.
Bilgi olarak ilçe ve il belediyeleri cenaze evlerine pide gönderiyor genelde. Ben İzmir'de şahit oldum. Babamın amcası vefat ettiğinde hem İzmir BB hem de ilçe belediyesi pide göndermişti epey bir miktar.
0
Bizde hala akrabalar/arkadaslar ayarlar yemegi. Cenaze sahibi yapmaz.amac da insanlar tum gun cenaze yerinde durabiliyor ya da sehir disindan gelenler oluyor, bunlarin ac kalmamasi.
0
Bu ülkedeki en sacma adet bana göre. Ulan adam olmus biz yemek yiyoruz. Ölenin yakinlari acisindan bakarsak da yakınıni kaybetmisler oturup milletr yemek vermeye uğrasiyorlsr. Nerden baksan saçma bir adet. Yemek kutlamada verilir. Olunun arkasından yemek vermek sacma.
Oldum olasi sorgulsrim bu adeti.
Oldum olasi sorgulsrim bu adeti.
0
Bizim çevremizde hiç görmedim bunu. Sadece internette okuyorum ve çok garip geliyor. Bizde yakınlar yemek getirir ve dağıtır. Cenaze sahipleri yemek işiyle uğraşmasın, özellikle uzaktan gelen misafirler ve yine cenaze evinde uzun süre duran diğer yakınlar aç kalmasın, hayat bir şekilde devam etsin, ölenin hayrı olsun diye yemek verilir ama kesinlikle cenaze sahiplerine hizmet ettirilmez, yemek yaptırılmaz.
Hatta bizim köylülerin bir cenaze yardım hesabı var, herkes istediği zaman istediği kadar para atıyor. ZAten cenaze sahipleri bu işlerle uğraşmıyor ama ilk gün onların yakınları da bu işlerle uğraşmasın diye köy derneği o hesaptan yemek ayarlayııp dağıtıyor cenaze töreninden sonra filan.
Hatta bizim köylülerin bir cenaze yardım hesabı var, herkes istediği zaman istediği kadar para atıyor. ZAten cenaze sahipleri bu işlerle uğraşmıyor ama ilk gün onların yakınları da bu işlerle uğraşmasın diye köy derneği o hesaptan yemek ayarlayııp dağıtıyor cenaze töreninden sonra filan.
0
Valla saçma adet bence de ancak ben bunun çıkış noktasının şu helvanın dağıtılması olayı olduğunu düşünüyorum. Bunun dışında bir de ölümün 7.gunu bilmem kaçıncı günü vs şeklinde yine helva ve mevlid tarzı şeyler de olayı hızlandırmıştır. Yani hep cenaze evi bişeyler dağıttığı için de olay en son buna dönüşmüştür.
0
bu kadar saçma sapan bir şey olamaz.
anan-baban ölmüş sen gidip pide sipaşi veriyorsun. saçmalığın daniskası. birde yemek nerede diyen açlar var ki gidip olduğu yere gömesim geliyor.
olabilecek en saçma şey.
anan-baban ölmüş sen gidip pide sipaşi veriyorsun. saçmalığın daniskası. birde yemek nerede diyen açlar var ki gidip olduğu yere gömesim geliyor.
olabilecek en saçma şey.
0
Gereksiz, anlamsız bir adet.
Uzaktan gelenler aç olurmuş, ayıp olurmuş vs gibi sebepler..
Dinen de uygun değil.
Uzaktan gelenler aç olurmuş, ayıp olurmuş vs gibi sebepler..
Dinen de uygun değil.
0
Günümüz ulaşım ve yeme-içme imkanları da düşünülünce bugünün şehir yaşamı için saçma geliyor ancak kırsal alanlarda bir amaca hizmet eden birşey, köyde bir cenaze oluyor ulaşım sıkıntılı, bir sürü insan günü birlik cenaze için geliyor ancak böyle yerlerde lokanta, restaurant büfe v.s yemek yenecek hiçbir yer olmuyor, bu gibi durumlar için ortaya çıkmış birşey bazı bölgelerde sadece bu iş için dernekler kurulur ki vefat edenin yakınları bu işlerler uğraşmasın diye, cenazeye gelmek isteyipte aracı olmayanlar için toplu otobüs kaldırırlar, cenaze olduğunda dernek cenazeyi alır defnedileceği yere götürür, mezarı hazırlar, topluca yemekleri hazırlar, dağıtır v.s
@anthemis nobili +1 diyorum benim içinde bulunduğum ortamda da bu şekilde yapılıyor, köy tarafı içinde yukarıda yazdığım şekilde yapılıyor ve bence olması gereken davranış şeklide bu insanları böyle günlerin de yalnız bırakmamak, destek olmak gerekir.
@anthemis nobili +1 diyorum benim içinde bulunduğum ortamda da bu şekilde yapılıyor, köy tarafı içinde yukarıda yazdığım şekilde yapılıyor ve bence olması gereken davranış şeklide bu insanları böyle günlerin de yalnız bırakmamak, destek olmak gerekir.
0
Eşimin ailesinden vefat olduğunda Trabzon'da cenaze evinde sizin dediğiniz gibi cenaze sahibi gelenlere pide dağıttı. Millet pide salonu gibi yedi içti. Kimsenin eve yemek getirdiğini görmedim.
Bizim de yakın zamanda cenazemiz oldu. İzmit'te. Yemek falan yapmadık. Eve gelenler yemek, börek, pide vs getirdiler. Ziyarete gelenlere onlar dağıtıldı.
Bizim de yakın zamanda cenazemiz oldu. İzmit'te. Yemek falan yapmadık. Eve gelenler yemek, börek, pide vs getirdiler. Ziyarete gelenlere onlar dağıtıldı.
0
Valla ben çok seviyorum bu adeti. Kendi evimde yapmadım o yüzden o kısmı bilemiyorum ama dedem ve babaannem vefat ettiğinde orada yapmıştım.
Adet eski bi şaman adeti aslında. Birisi öldüğünde eve iyi ruhların yanında kötü ruhlar da geliyor. Ama hem yemek kokusu, hem de kalabalık kötü ruhların dikkatini dağıtıyor, böylece ölen kişinin ruhu, rahatsız edilmeden evden ayrılabiliyor.
Aynısı bizde bebek doğduğunda da var. 7'sinde ve 40'ında hamur pişirilip dağıtılır, bir nevi rüşvet, kötü ruhlar bebeği rahat bıraksın diye.
İşin bu "yoldan geldiler" vs. gibi pratik kısımlarıyla hiç ilgilenmiyorum, benim hoşuma giden mitolojik kısmı. Çünkü pratik hayat her nesilde değişir, mitoloji kısmı değiştirmen mümkün değil.
Bir de bu adeti sadece TR'de değil, Kırım'da, balkanlardaki Türklerde, Gagavuz Türklerinde de gördüm. Moldova'da köyün birinden geçiyorum, baktım bahçede kazanı koyup hamur kızartıyorlar, gittim hem yedim, hem de oo nerede bebiş diyip gidip bebek sevdim falan.
"Bizim kültürümüz değil" kısmının 2 boyutu var. Birincisi Anadolu'da yaşayanların çoğu zaten Türk değil, ayrıca İslam yüzünden yaşanan büyük bi Araplaşma var. Bir de üzerine cumhuriyet & modernizmi eklediğinde, bu toprak insanının bahsetmeye değer bir kültürü zaten kalmadı. O yüzden öyle düşünmen normal.
Cenaze törenleri de apar-topar gerçekleşen, hastaneden belediyeye koşturmaktan yolda heba olduğun çok çirkin bi hal aldı. Halbuki ister şimdi ister 1000 yıl öncesi olsun insan ölüyor, modern zamanların günlük pratiklerini unutup, hiç değişmeyen şeylere odaklanabileceğin, o adetleri yaşatabileceğin bir ortam olması lazım. Ama değil maalesef.
Adet eski bi şaman adeti aslında. Birisi öldüğünde eve iyi ruhların yanında kötü ruhlar da geliyor. Ama hem yemek kokusu, hem de kalabalık kötü ruhların dikkatini dağıtıyor, böylece ölen kişinin ruhu, rahatsız edilmeden evden ayrılabiliyor.
Aynısı bizde bebek doğduğunda da var. 7'sinde ve 40'ında hamur pişirilip dağıtılır, bir nevi rüşvet, kötü ruhlar bebeği rahat bıraksın diye.
İşin bu "yoldan geldiler" vs. gibi pratik kısımlarıyla hiç ilgilenmiyorum, benim hoşuma giden mitolojik kısmı. Çünkü pratik hayat her nesilde değişir, mitoloji kısmı değiştirmen mümkün değil.
Bir de bu adeti sadece TR'de değil, Kırım'da, balkanlardaki Türklerde, Gagavuz Türklerinde de gördüm. Moldova'da köyün birinden geçiyorum, baktım bahçede kazanı koyup hamur kızartıyorlar, gittim hem yedim, hem de oo nerede bebiş diyip gidip bebek sevdim falan.
"Bizim kültürümüz değil" kısmının 2 boyutu var. Birincisi Anadolu'da yaşayanların çoğu zaten Türk değil, ayrıca İslam yüzünden yaşanan büyük bi Araplaşma var. Bir de üzerine cumhuriyet & modernizmi eklediğinde, bu toprak insanının bahsetmeye değer bir kültürü zaten kalmadı. O yüzden öyle düşünmen normal.
Cenaze törenleri de apar-topar gerçekleşen, hastaneden belediyeye koşturmaktan yolda heba olduğun çok çirkin bi hal aldı. Halbuki ister şimdi ister 1000 yıl öncesi olsun insan ölüyor, modern zamanların günlük pratiklerini unutup, hiç değişmeyen şeylere odaklanabileceğin, o adetleri yaşatabileceğin bir ortam olması lazım. Ama değil maalesef.
0
O kadar kötü bir hal almaya başladı ki bu durum Anadolu'da, bazı ilçelerde Kaymakamlık bazı köy/mahallelerde muhtarlık yasak bile getirdi bu duruma. İlgili haberler bulunabilir internette.
Hani biz öyle bir milletiz ki bu saçma geleneği kırmak istesek de "elalem ne der" diye saçmalığa alet olmak zorunda kalırız, ama bir yasak olunca en azından sorun kökten çözülmüş olur.
Diyanetin de bu konuda fetvası/açıklaması vardı, bunun uygun olmadığına dair.
Cenaze evine komşular yemek yapar getirir +1
Aslında örfümüz bu yöndeydi yüzyıllardır, ne oldu da bu hale geldi hakikaten ilginç.
"Yemek/pide yok mu?" diye soranlara da bireysel olarak "cenaze evine yemek getirmek adettir, biz de siz getirirsiniz diye ummuştuk" diyecek cesurların çoğalması dileğiyle.
Hani biz öyle bir milletiz ki bu saçma geleneği kırmak istesek de "elalem ne der" diye saçmalığa alet olmak zorunda kalırız, ama bir yasak olunca en azından sorun kökten çözülmüş olur.
Diyanetin de bu konuda fetvası/açıklaması vardı, bunun uygun olmadığına dair.
Cenaze evine komşular yemek yapar getirir +1
Aslında örfümüz bu yöndeydi yüzyıllardır, ne oldu da bu hale geldi hakikaten ilginç.
"Yemek/pide yok mu?" diye soranlara da bireysel olarak "cenaze evine yemek getirmek adettir, biz de siz getirirsiniz diye ummuştuk" diyecek cesurların çoğalması dileğiyle.
0
sözde ölen kişi için "hayır yapmak" amaç. ama günümüzde cenaze değil de sanki altın günü gibi. asıl olan o yemekler o halde cenaze sahipleri yemek hazırlayamaz mantığı ile onlara getirilmesi olmalı. gerçekten hayır yapmak için yemek dağıtılması da hoş ama insanlarımız cenazeye değil de yemeğe gidiyor mantığında olduğu için artık anlamını yitirmiş bir gelenek.
0
anneboleyn
Bir yerde çalışırken başka yerden teklif aldım ve anlaştım. Şirkete istifamı vereceğim ancak yeni şirketle henüz sözleşme imzalamadık. Yazılı teklif ve yazılı kabul var sadece. Bu aşamada sözleşme imzalanır mı, yoksa işe başlarken mi imzalanır? Herhangi bir sorun yaşar mıyım? 1 ay ihbar sürem var.
Bir yerde çalışırken başka yerden teklif aldım ve anlaştım. Şirkete istifamı vereceğim ancak yeni şirketle henüz sözleşme imzalamadık. Yazılı teklif ve yazılı kabul var sadece. Bu aşamada sözleşme imzalanır mı, yoksa işe başlarken mi imzalanır? Herhangi bir sorun yaşar mıyım? 1 ay ihbar sürem var.
0
Teklif mektubu hemen, iş sözleşmesi işe başlanılan gün ya da takip eden günlerde imzalanır. Sorun yaşama ihtimali olmakla birlikte düşük olasılıklı. Ama örnekleri yok değil.
0
@himmet dayi cevap için teşekkür ederim. Teklifi imzalamadım mail olarak ilettiler mailden kabul ettiğimi yazdım. Bu bir ön anlaşma oluyor değil mi?
0
Herhangi bir bağlayıcılığı olmaz. İş sözleşmesini imzalasanız da bir bağlayıcılığı olmaz. Yani iş sözleşmesinde çok büyük ihtimalle deneme süresi belirlenmiştir. Deneme süresi içinde ihbarsız ve gerekçe sunmadan sözleşmeyi feshedebilir her iki taraf da. O yüzden ön anlaşma olmuş, tam anlaşma olmuş pek bir önemli yok.
Bu kadar evham yapılacak bir mesele değil. Firma kötü niyetli değilse ya da olağanüstü bir durum yaşanmadığı sürece sizi yarı yolda bırakmazlar.
Bu kadar evham yapılacak bir mesele değil. Firma kötü niyetli değilse ya da olağanüstü bir durum yaşanmadığı sürece sizi yarı yolda bırakmazlar.
0
himmet dayı + 1 evhamlanmaya gerek yok, işe başladığınız hafta imzalarsınız tahminen. bir de iş sözleşmesi illa yazılı olacak diye bir zorunluluk da yok.
0
obur tarafa imza atmadan istifa etmem, yoksa ters koseye yatma ihtimalin var.
teklifi verenlere imza attiktan 1 ay sonra baslayabilirim, imzayi bekliyorum diye haber ver.
teklifi verenlere imza attiktan 1 ay sonra baslayabilirim, imzayi bekliyorum diye haber ver.
0
İstifa etmeden önce öbür tarafa imza atsan da bir önemi yok, söylendiği gibi deneme süresi vardır yüksek olasılıkla ve 2 ay içinde herhangi bir sebepten çıkışı verebilirler.
Her an iptal olabilir şüphesini veren yerle başlanmaz zaten, basit saçma bir iş olmadığı veya saçma bir işveren olmadığı sürece aşırı ihtiyatlı davranmak gereksiz. Aksi durumlar mevcutsa da en baştan o işe girmeye çalışmak hatalı.
Her an iptal olabilir şüphesini veren yerle başlanmaz zaten, basit saçma bir iş olmadığı veya saçma bir işveren olmadığı sürece aşırı ihtiyatlı davranmak gereksiz. Aksi durumlar mevcutsa da en baştan o işe girmeye çalışmak hatalı.
0
sec guard
Soruldu mu daha önce bilmiyorum ama rusya, donetsk ve lugansk'ı neden ayrı ayrı iki devlet olarak tanıyor?Yani zaten birbirine sınır iki bölge, tek bir ülke olarak tanıması daha kolay/mantıklı/pratik olmaz mıydı?
Soruldu mu daha önce bilmiyorum ama rusya, donetsk ve lugansk'ı neden ayrı ayrı iki devlet olarak tanıyor?
Yani zaten birbirine sınır iki bölge, tek bir ülke olarak tanıması daha kolay/mantıklı/pratik olmaz mıydı?
Yani zaten birbirine sınır iki bölge, tek bir ülke olarak tanıması daha kolay/mantıklı/pratik olmaz mıydı?
0
bahçedekisandal
Hazırladığım bu tasarım göz yorucu mu olmuş sizce?
Hazırladığım bu tasarım göz yorucu mu olmuş sizce?
0
Bir kare post için çok fazla metin var ve metinler arasındaki hiyerarşi zayıf. Başlığı büyütelim en azından, tarih vb gibi yalnızca konuyla ilgilenen insanları ilgilendiren yazılar yalnızca okunabilir boyutta olsa yeter, küçültebiliriz. Görsel fazlasıyla sıradan, mahremiyetle ilgili çok çarpıcı etkileyici görseller kullanılabilir. Hatta tek başına çarpıcı görsel, başlık ve tarih bile yeterli. Kalanı Caption'da verirsiniz.
EK: Kötü değil bu arada elinize sağlık, sadece başlığı büyütsek bile işlevini yerine getirir.
EK: Kötü değil bu arada elinize sağlık, sadece başlığı büyütsek bile işlevini yerine getirir.
0
Göz yorucudan ziyade olmamış :(
Bu kadar fazla renk kullanımına gerek yok, her şey aynı boyutta öne çıkan bir başlık yok.
Bu kadar fazla renk kullanımına gerek yok, her şey aynı boyutta öne çıkan bir başlık yok.
0
Birbirinden farklı ve alakasız çok sayıda font var. Kırmızı font fazla göze batıyor. Bir de nereye bakacağını şaşırıyor insan. Öne çıkan bir başlık olmalı +1
0
Çok daha iyi olmuş yenisi, açıklama olan uzun yazıyı infoya vs konulabilir paylaşım altına.
0
Filinta61
Eksi sözlük mesajlaşmada Nasıl oluyor. Çözemedim.
Eksi sözlük mesajlaşmada Nasıl oluyor. Çözemedim.
0
imgur ya da ibb.co gibi 3. parti siteye yükleyip göndermen lazım. biri sana ekşi sözlük üzerinden bir görsel gönderiyorsa o görsel entry'ye önceden gömülmüş bir görseldir. entry silinince görsel de siliniyor. sadece mesaj olarak göndermek için görsel yüklenmiyor bildiğim kadarıyla.
0
NightBringer
merhabalar. şimdi benim elimde bir excel dosyası var. bu dosyada tarihlerde yapılan proje ve harcamalar gibi bir veri var. ben bu verilerde tarihlerin yanına proje ismi ve projeyi yapanın ismini getirmek istiyorum. ancak tarih içeren hücre sayıları ve adetleri farklı olduğundan tabi sonuç değişiyor.
merhabalar. şimdi benim elimde bir excel dosyası var. bu dosyada tarihlerde yapılan proje ve harcamalar gibi bir veri var. ben bu verilerde tarihlerin yanına proje ismi ve projeyi yapanın ismini getirmek istiyorum. ancak tarih içeren hücre sayıları ve adetleri farklı olduğundan tabi sonuç değişiyor. kurgusunu kurmamda şuan kafam basmadı. nasıl yaparız sizce.
istiyorum ki tarihlerin sadece tarihlerin dolu olduğu hücrelerin soluna veri gelsin kalan kısımlar boş olsun. ama tabi aşağı çektiğim zaman rakamlar geliyor alt hücrelerden.
tercihim formül ile yapmak
istiyorum ki tarihlerin sadece tarihlerin dolu olduğu hücrelerin soluna veri gelsin kalan kısımlar boş olsun. ama tabi aşağı çektiğim zaman rakamlar geliyor alt hücrelerden.
tercihim formül ile yapmak
0
vlookup ile olmaz çünkü şunu istiyorum.
tarih var ise tarihin soluna projeyi yapan ve proje ismi gelsin. tarih yok ise gelmesin. günün sonunda buna benzesin
www.imgim.com
nedeni şu. çok fazla böyle tarih var yani 3-5 tane kopyalayayım yapıştırayım değil ve her gün yapılacak. bundan dolayı bu işi formüle etmek lazım ve bu veri exceli çok bilmeyen birinde olacağı için formülü aşağıya çekip tüm hücrelere uyguladığında sorunsuz çalışması lazım
tarih var ise tarihin soluna projeyi yapan ve proje ismi gelsin. tarih yok ise gelmesin. günün sonunda buna benzesin
www.imgim.com
nedeni şu. çok fazla böyle tarih var yani 3-5 tane kopyalayayım yapıştırayım değil ve her gün yapılacak. bundan dolayı bu işi formüle etmek lazım ve bu veri exceli çok bilmeyen birinde olacağı için formülü aşağıya çekip tüm hücrelere uyguladığında sorunsuz çalışması lazım
0
Eğer formüyle olabilir sanırım ama gene Düşeyara lazım olacak. If mantıksal sınama doğruysa, bu bu yazsın (düşeyaşara kısmı), yanlışsa yazmasın.
0
vlookup ın getireceği sonucun hangi hücrede olduğunu sürekli değişen hücre adedi ve konumuna göre nasıl kurgulayacağız peki?
0
kırmızı hücreleri doldurma imkanın yoksa index ve match fonksiyonlarını iç içe kullanarak da yapabilirsin.
örnek: i.imgur.com
SPILL uyarıları için de en başa IF(C4="tarih";"";... eklersen oralarda hata vermez. 3 nokta yerine görselde görünen formül olacak.
A4 formülü:
=IFERROR(INDEX($H$3:$J$18;MATCH(C4;$H$3:$H$18;0)-2;2);"")
B4 formülü:
=IFERROR(INDEX($H$3:$J$18;MATCH(C4;$H$3:$H$18;0)-2;3);"")
örnek: i.imgur.com
SPILL uyarıları için de en başa IF(C4="tarih";"";... eklersen oralarda hata vermez. 3 nokta yerine görselde görünen formül olacak.
A4 formülü:
=IFERROR(INDEX($H$3:$J$18;MATCH(C4;$H$3:$H$18;0)-2;2);"")
B4 formülü:
=IFERROR(INDEX($H$3:$J$18;MATCH(C4;$H$3:$H$18;0)-2;3);"")
0
aslindasorunumpsikolojik
normalde bir kişi ayda en fazla 5 ürün getirebilir kuralı var.ben 10-15 ürün sipariş verirsem ve gümrükte takılırsa, gümrük masrafını amazon abd'mi ödüyor yoksa benmi ödüyorum ?
normalde bir kişi ayda en fazla 5 ürün getirebilir kuralı var.
ben 10-15 ürün sipariş verirsem ve gümrükte takılırsa, gümrük masrafını amazon abd'mi ödüyor yoksa benmi ödüyorum ?
ben 10-15 ürün sipariş verirsem ve gümrükte takılırsa, gümrük masrafını amazon abd'mi ödüyor yoksa benmi ödüyorum ?
0
Gümrükte takılma olayı ile 5 ürün sınırı farklı şeyler.
Kendi adına bir ay içinde en fazla 5 ürün getirtebiliyorsun. Bu 5 ürün fiyatından bağımsız olarak vergiye tabi zaten. 10-15 ürün sipariş edersen vergisini ödesen de gümrükten geçmez. Gümrük işlemini kimin yaptığı önemli değil. İşlemi Amazon da yapsa senin adına yapılıyor. Yani Amazon senden gümrük vergisini peşin alıyor diye senin kotanı etkilemiyor gibi bir durum yok. 1 ay içinde 5'ten fazla ürün sipariş edersen gümrükten geçmez ve muhtemelen geri döner.
Kendi adına bir ay içinde en fazla 5 ürün getirtebiliyorsun. Bu 5 ürün fiyatından bağımsız olarak vergiye tabi zaten. 10-15 ürün sipariş edersen vergisini ödesen de gümrükten geçmez. Gümrük işlemini kimin yaptığı önemli değil. İşlemi Amazon da yapsa senin adına yapılıyor. Yani Amazon senden gümrük vergisini peşin alıyor diye senin kotanı etkilemiyor gibi bir durum yok. 1 ay içinde 5'ten fazla ürün sipariş edersen gümrükten geçmez ve muhtemelen geri döner.
0
Direk amazon com dan alıyorsanız amazon gümrüklü fiyatı veriyor ödeme esnasında Örneğin bir kitap 100 tl ise check outa gelince 200 oluyor, öylr gönderiyor, gümrükte para fazla ise hesabanıma geri yatırıyor
0
Transa
sb
sb
0
Omlet, avakado, mevsim sebzes ( suanda turp, havuc, mor ve beyaz lahana, marul) , ceri domates,
Eger ozel bi seyler yapmak istediysem: firin patates
Eger ozel bi seyler yapmak istediysem: firin patates
0
Olmazsa olmaz çay ve ekmektir.
Zeytin, başta peynir olmak üzere diğer süt ürünleri, domates, yumurta, bazı kızartmalar, nane maydonoz soğan gibi yeşillikler de kendi aralarında duruma göre kombin edilebilirler.
Ayrıca yaz mevsiminde peynir, zeytin ve yanlarında kavun ya da karpuz harika oluyor.
Son olarak bu coğrafyanın çay ve ekmekten sonraki vaz geçilmez demirbaşlarını ise zeytin,peynir, domates olarak biliyorum.
Zeytin, başta peynir olmak üzere diğer süt ürünleri, domates, yumurta, bazı kızartmalar, nane maydonoz soğan gibi yeşillikler de kendi aralarında duruma göre kombin edilebilirler.
Ayrıca yaz mevsiminde peynir, zeytin ve yanlarında kavun ya da karpuz harika oluyor.
Son olarak bu coğrafyanın çay ve ekmekten sonraki vaz geçilmez demirbaşlarını ise zeytin,peynir, domates olarak biliyorum.
0
gottacatchemall
Merhaba sayın tıpçılar ve tıp bilimi ile ilgilenenler,Özellikle son 3 aydır, uyumaya yakın kalbim aşırı hızlı şekilde artıyor. Normalde kalp atış hızı 130-140 olan biriyim. ama uyumaya yakın 170-180 olduğuna eminim. kalbimin sesinden uyuyamıyorum, arada ağrı ve sızı da yapıyor.bunun yanında uyku fel
Merhaba sayın tıpçılar ve tıp bilimi ile ilgilenenler,
Özellikle son 3 aydır, uyumaya yakın kalbim aşırı hızlı şekilde artıyor. Normalde kalp atış hızı 130-140 olan biriyim. ama uyumaya yakın 170-180 olduğuna eminim. kalbimin sesinden uyuyamıyorum, arada ağrı ve sızı da yapıyor.
bunun yanında uyku felci de çok sık yaşanıyor, abartısız hafta da 3-4 kez oluyordur.
belki ilgili olabilir günde max 3 bardak kahve içiyorum.
teşekkürler,
Özellikle son 3 aydır, uyumaya yakın kalbim aşırı hızlı şekilde artıyor. Normalde kalp atış hızı 130-140 olan biriyim. ama uyumaya yakın 170-180 olduğuna eminim. kalbimin sesinden uyuyamıyorum, arada ağrı ve sızı da yapıyor.
bunun yanında uyku felci de çok sık yaşanıyor, abartısız hafta da 3-4 kez oluyordur.
belki ilgili olabilir günde max 3 bardak kahve içiyorum.
teşekkürler,
0
Bi kardiyolojiye gitmenizde fayda var. 3 bardak kahve biraz fazla. Özellikle akşam saatlerinde içiyorsanız çarpıntı yapması çok olası.
0
Stoneface
doların TL karşısında değer kazanması = yıl sonu yüksek TÜFE oranı diyebilir miyiz?
doların TL karşısında değer kazanması = yıl sonu yüksek TÜFE oranı diyebilir miyiz?
0
Basit matematik: Dolar yükselirse ithal malların fiyatları ve ithal girdisi olan (ithal hammadde, ithal yarı mamul, fosil yakıt vs.) yeri üretim malların fiyatları da yükselir.
Dolar artışı = TÜFE artışı demek doğru değil. Yani doların yükseldiği oranda TÜFE yükselmez. Ama doğrudan etkisi var.
Dolar artışı = TÜFE artışı demek doğru değil. Yani doların yükseldiği oranda TÜFE yükselmez. Ama doğrudan etkisi var.
0
TÜFE artık devletin halkı ne kadar fakirleştireceği konusunda vereceği karara göre belirleniyor.
gerçek enflasyon %110 iken devlet %15 açıklayınca maaşlı çalışanlar ve kira kazancı olanlar fakirleşiyor.
TÜFE'nin belirlenmesinde bence (türkiyede) bvaşa bir kriter yok.
gerisi ekonomi kitaplarında yazan teorik bilgiler sadece.
gerçek enflasyon %110 iken devlet %15 açıklayınca maaşlı çalışanlar ve kira kazancı olanlar fakirleşiyor.
TÜFE'nin belirlenmesinde bence (türkiyede) bvaşa bir kriter yok.
gerisi ekonomi kitaplarında yazan teorik bilgiler sadece.
0
mikahakkinen
ekonomik suv kategorisindeki bu araçlar en uygun suvlar. 1.4mpi atmosferik motor performansı nasıldır?stonic mi bayon mu?alınır mı?
ekonomik suv kategorisindeki bu araçlar en uygun suvlar.
1.4mpi atmosferik motor performansı nasıldır?
stonic mi bayon mu?
alınır mı?
1.4mpi atmosferik motor performansı nasıldır?
stonic mi bayon mu?
alınır mı?
0
Kia zaten Hyundai'nin markası. Birbirine çok benzeyen iki araç. Hangisinin tipini beğeniyorsan onu seç. Ben olsam Stonic alırdım. 1.4 atmosferik motor bence aşırı kötü. 1.6 atmosferik bile iyi değil hatta. Atmosferik motorlar anca bağırıyor. Turbo beslemeli olmadığı için çok hantal motorlar. Turbo motorlu bir SUV seçenek dahilindeyse bunları almazdım mesela.
0
Biri çakma suv rio.
Biri çakma suv i20
Bayon daha yeni, ondan alınabilir. Bana kalsa almam çünkü bu Compact suv işini sevmiyorum.
1.4 mpi çok yakar. Basit motor, sıkıntı çıkarmaz.
Biri çakma suv i20
Bayon daha yeni, ondan alınabilir. Bana kalsa almam çünkü bu Compact suv işini sevmiyorum.
1.4 mpi çok yakar. Basit motor, sıkıntı çıkarmaz.
0
Benzin 20liraya dogru giderken hem gitmeyen hem cok yakan araçlaro tercih etme derim. 1.2 yada 1.0 turbo birşeyler bak derim. Pederde crossland var 1.2 5.5 6 lt gibi yakıyor memnun baya.
0
osssy
İş hayatında niye çift maaş diye bir olgu var? Senede 12 maaş değil daha fazla adet maaş olması kime ne fayda getiriyor? Genelde kimler 12 maaştan fazla alıyor?
İş hayatında niye çift maaş diye bir olgu var? Senede 12 maaş değil daha fazla adet maaş olması kime ne fayda getiriyor? Genelde kimler 12 maaştan fazla alıyor?
0
Tazminatlar ve birtakım ödenekler baz maaşa göre hesaplanır. Baz maaş düşük olunca bu gibi potansiyel ödemeler de düşmüş oluyor işveren için.
0
Çift maaş yada yılda 16 maaş olayı çalışan için avantajlı gibi gözükse de lakinki öyle değildir. Zaten işveren 12 maaş üstünü ikramiye olatak yazar bordroya. Böyle olunca da vergisi vs durumlarda avantaj sağlıyor diye biliyorum. Genelde maaşınız özellikle işe yeni başladıysanız ortamala üzerinden hesaplanır ve size iletilir. Örn 16 maaş alıyorsunuz ort maaşınız 7k siz yuvarlak olarak 5k 5k 10k şeklinde maaş alırsınız. Ve 16 maaş sistemi brüt olarak hesaplanır bu da yıl sonuna geldikçe maaşınızın giderek azalacağını gösterir. Belki tek avantaj yılın son maaşını çift aldığınız için brüt ödemeden kaynaklı azalışı nispeten hafifletir. En azından benim çalıştığım sistemde böyleydi. İk ve muhasebedekiler daha iyi anlatır.
0
@grand kimyon
bazı bilgiler yanlış.
İşveren 12 maaş da verse 16 maaş da verse hem çalışanın hem de işverenin ödeyeceği vergi (sgk primi, işsizlik ödeneği vb.) gelirin tümüne göre hesaplanır. Yani ikramiye olarak gösterilen kısım vergiden muaf değil ve kümülatif geliri yine artırır. Dolayısıyla vergi dilimi yine değişmiş olur.
Maaşın giderek azalacağı gerçeğinin 12 ya da 16 maaşla alakası yok. Brüt maaş ile anlaşılıyorsa 12 de alsan 16 da alsan o maaş azalarak gider. Yani bu durumu 16 maaşın dezavantajıymış gibi söylemek doğru değil.
Bir de yılın sonunda çift maaş almak brüt ödemeden kaynaklı azalışı hafifletmez. İkramiyeyi ya da çift maaşı ya da primi yıl içinde ne zaman aldığının hiçbir önemi yok. Yıl sonu eline geçen net ücret değişmez. Primi yılın başında alırsan primin gelir vergisi henüz vergi dilimi değişmemiş olacağı için daha az olur. Aynı zamanda da sonraki aylarda vergi dilimin daha erken değişir. Ancak yıl sonu toplam net kazanç değişmez.
bazı bilgiler yanlış.
İşveren 12 maaş da verse 16 maaş da verse hem çalışanın hem de işverenin ödeyeceği vergi (sgk primi, işsizlik ödeneği vb.) gelirin tümüne göre hesaplanır. Yani ikramiye olarak gösterilen kısım vergiden muaf değil ve kümülatif geliri yine artırır. Dolayısıyla vergi dilimi yine değişmiş olur.
Maaşın giderek azalacağı gerçeğinin 12 ya da 16 maaşla alakası yok. Brüt maaş ile anlaşılıyorsa 12 de alsan 16 da alsan o maaş azalarak gider. Yani bu durumu 16 maaşın dezavantajıymış gibi söylemek doğru değil.
Bir de yılın sonunda çift maaş almak brüt ödemeden kaynaklı azalışı hafifletmez. İkramiyeyi ya da çift maaşı ya da primi yıl içinde ne zaman aldığının hiçbir önemi yok. Yıl sonu eline geçen net ücret değişmez. Primi yılın başında alırsan primin gelir vergisi henüz vergi dilimi değişmemiş olacağı için daha az olur. Aynı zamanda da sonraki aylarda vergi dilimin daha erken değişir. Ancak yıl sonu toplam net kazanç değişmez.
0
bir iş yerinde çalışırken başka bir firma işe çağırmıştı.
gittim görüştüm 6 maaş ikramiye var, neyse ölçtüler biçtiler hesapladılar, mevcut aldığım maaştan daha az bi miktar çıkmıştı.
amaç göz boyamak ve vergi vb gibi masraflardan düşmek. baz maaş düşük olunca algısı vergisi de düşük oluyor sanırım.
gittim görüştüm 6 maaş ikramiye var, neyse ölçtüler biçtiler hesapladılar, mevcut aldığım maaştan daha az bi miktar çıkmıştı.
amaç göz boyamak ve vergi vb gibi masraflardan düşmek. baz maaş düşük olunca algısı vergisi de düşük oluyor sanırım.
0
sweetoffice
aracin arka sileceginin yarisi cikmis sarkiyor, eskimis sanirim ondan. netten baktim bosch marka cok uyguna buldum, siparis versem kendimiz halledebilir miyiz? not: daha once hic yapmadim :)
aracin arka sileceginin yarisi cikmis sarkiyor, eskimis sanirim ondan. netten baktim bosch marka cok uyguna buldum, siparis versem kendimiz halledebilir miyiz? not: daha once hic yapmadim :)
0
Ön sileceklere göre bir nebze daha zor ama yapılamayacak bir şey değil. Servislerde bunu takanlar özel alet edevat kullanmıyor. Onlar da elle takıyor. Araç marka modeline göre youtube'da vardır hatta nasıl takılacağını anlatan onlarca video.
0
kimwexler
şimdi sağ üstteki hesaplar listesini açıyorum. farklı bi hesaba geçiş yapmak istiyorum ve x gmail hesabına tıklıyorum. ama gmail inatla y hesabını açıyor. birkaç kez denedikten sonra x hesabını açıyor ama niye birkaç kez deneyeyim sürekli dimi. bu saçmalıktan nasıl kurtulurum?
şimdi sağ üstteki hesaplar listesini açıyorum. farklı bi hesaba geçiş yapmak istiyorum ve x gmail hesabına tıklıyorum. ama gmail inatla y hesabını açıyor. birkaç kez denedikten sonra x hesabını açıyor ama niye birkaç kez deneyeyim sürekli dimi. bu saçmalıktan nasıl kurtulurum?
0
0
cigdem tasiyan karinca
iphone 13 'te malumunuz parmak izi okuyucu yok yenisinde sizce parmak izi okuyucusu olur mu bekleyeyim mi yoksa alayım mı ? parmak izi okuyucuyu niye kaldırdı ki bu adamlar
iphone 13 'te malumunuz parmak izi okuyucu yok yenisinde sizce parmak izi okuyucusu olur mu bekleyeyim mi yoksa alayım mı ? parmak izi okuyucuyu niye kaldırdı ki bu adamlar
0
Face id cok rahat, ben de sinir olmustum ama cok cabuk alisiliyor ve cok pratik. (Maske olayi sinir bozucu ama bi guncellemeyle halledilecekmis diyorlar + simdi bile yontemleri var)
0
parmak izi okuyucusu aklına bile gelmez kullandıktan sonra. apple'ın son yıllarda çıkardığı en iyi cihaz genel olarak.
0
Nasıl bir yöntemi var maskeliyken yüz okumanın?
Şuanki telefonumda gece karanlıkta da yüz okuma var iphone 13 karanlıkta yüz okuyabiliyor mu?
Şuanki telefonumda gece karanlıkta da yüz okuma var iphone 13 karanlıkta yüz okuyabiliyor mu?
0
Iphone 13 karanlikta yuz okuyor.
Maske yontemiyle ugrasmadim, apple pay vs kullanacagim zaman maskeyi indiriyorum umrumda olmuyor. Googlelarsaniz ya da youtubeda ararsaniz filan cikar. Kullanan arkadaslarim var.
Maske yontemiyle ugrasmadim, apple pay vs kullanacagim zaman maskeyi indiriyorum umrumda olmuyor. Googlelarsaniz ya da youtubeda ararsaniz filan cikar. Kullanan arkadaslarim var.
0
FaceID otomobilse TouchID at arabasıdır.
Apple FaceID Mercedes ise diğer markaların yüz okuma teknolojileri Tofaş'tır.
Apple FaceID Mercedes ise diğer markaların yüz okuma teknolojileri Tofaş'tır.
0
bu arada bilgi olarak; maske ile face id okumasi icin apple watch'iniz olmali. saatle beraber maske ile aciyor 1 seneden beri. gerci ben de yeni ogrendim ama neyse...
0
condom kurşunu
Vavacars, ikinciyeni gibi siteler sanki daha güvenilir gibi ekspertiz raporları oluyor falan, herhalde satışa koyarken bi sürü testten geçiyordur araçlar? İpini koparan sahibindene koybiliyor aracını neticede. Siz hangisini tercih ediyorsunuz ve neden?
Vavacars, ikinciyeni gibi siteler sanki daha güvenilir gibi ekspertiz raporları oluyor falan, herhalde satışa koyarken bi sürü testten geçiyordur araçlar? İpini koparan sahibindene koybiliyor aracını neticede. Siz hangisini tercih ediyorsunuz ve neden?
0
vavacarsın sıkı kontrol ve denetim süreçleri var. ayrıca belli bir süre arkasında da duruyor arabanın. ancak niş modeller olmayabiliyor.
0
en ucuz genelde vavacarsta oluyor. alınır. ama daha uygun varsa sahibinden de alırdım ben
0
ben vava'dan aldım. Alırken sahibinden'deki benzer araçların fiyatına baktım. En ucuzu benim aldığım fiyattan 12 bin lira pahalıydı. Pazarlıkla 10 bin düşse bile vava'nın fiyatına gelmiyordu. Sahibinden'den almak için vava'ya göre en az bi 5-10 bin fiyat avantajı olması lazım. Öteki türlü direkt vava'dan alırım. Eksper derdi yok. Noter derdi yok. Araca 3 ay / 5 bin km mekanik garanti veriyorlar. Kapına kadar da teslim ediliyor. Beğenmezsen 14 günde iade edebiliyorsun. Bu avantajların hiçbiri sahibinden alırken olmuyor. Sahibinden almanın avantajı aracı almadan önce görebiliyorsun ve pazarlık yapabiliyorsun.
Ayrıca ne ilgisi var anlamadım ama vava'da araç plakası gizli değil.
Ayrıca ne ilgisi var anlamadım ama vava'da araç plakası gizli değil.
0
araba vava'da ise oradan almak daha mantıklı. daha güvenli ve biraz için rahat oluyor o kadar para verince. ancak model sayısı sınırlı doğal olarak. kafanızda belli bir model vs varsa bulamayabilirsiniz.
0
Fiyat farkı çok yoksa kurumsal yerden almak tabi ki mantıklı, ama ben ne olursa olsun eksper yapmadan hiç bir yerden araç teslim almam.
0
ala09
ne dusunuyosunuz? tek bi yanlis ifadesi yok gibi geliyor hafif alkol etkisiyle
ne dusunuyosunuz? tek bi yanlis ifadesi yok gibi geliyor hafif alkol etkisiyle
0
kendilerine teba gördükleri bir ülke ve toplumun özgürlüğünü hiç bir şekilde egolarına ve gururlarına yediremiyorlar.
0
Adam bence haklı ya, benim burnumun dibine silahları yığsalar ben de böyle davranırdım.
0
öncelikle yanlış tek bir lafı yok.
bu kadar rahat konuşmasının sebebi macron aracılığıyla bandera'cı zelensky'yle görüşmeyi kabul etti. Yani açıklamaların ortamı daha da germe ihtimali çook düşük.
- "ukrayna, nato'nun doğal düşmanı rusya'ya kafa tutarak aslında bir savaşı değil de uluslararası dünyada yer edinmeye çalışıyor" dedi.
sonuna kadar haklı. Ukrayna'nın şu anki berbat halini toparlayabilmesinin tek ama tek yolu güçlü bir ağacın gölgesi altına girmek. ülkedeki milliyetçiler yüzünden de rusya'ya değil abd'ye yol yapıyor tabii ki. abd'nin de canına minnet, 0'dan girecekleri bir ülke ve rusya'ya karşı sınır karakolu.
- "91'den beri ukrayna kuruşu kuruşuna rusya'nın kaynakları ile hayatta kaldı." dedi. 91'de sovyetler çöktüğünde ukrayna'nın hiç dış borcu kalmamış, aksine o borçlarla alınan yapılan altyapı ve sanayi, askeri donanımların parasını rusya ödemişti.
ama bu bir şeyi değiştirmez. borç ödetmeyip para verdi diye biat etmeleri beklenemez. ama bu dostane yaklaşıma karşı natocu abd'ci olarak rusya'ya tehdit olmak tabii ki de bir "tehdit".
- "sadece abd büyükelçiliği maydan darbesine günde 1 milyon dolar verdi ve haklı olan isyanı nazi destekçilerinin darbesine döndürdü." dedi.
bu lafı tartışmaya gerek yok, çok açık.
- "2014'te sendika üyesi 46 antifaşist yakılarak katledildi. tüm dünyanın gözleri önünde, tüm dünya kanalları canlı yayındayken. ve bugüne kadar 1 kişi bile suçlanmadı."
putin de bunların suçlularını cezalandıracağız, isim isim biliyoruz dedi. gözümden yaş geldi. o gün modern avrupa tarihinin en kötü günüydü. kapitalizmin maşası olan faşizmin en gözle görünür günüydü.
- "ukrayna'yı lenin yarattı." dedi.
evet, ukrayna tarihsel olarak biraz bolşeviklerin çabasıyla kuruldu. ah insanlık tarihinin en ilerici devrimini gerçekleştiren insan Lenin, ukraynalıların 40'larda gitler, 2000'lerde abd gazlamasıyla nazi olacağını tahmin edemedi.
bu kadar rahat konuşmasının sebebi macron aracılığıyla bandera'cı zelensky'yle görüşmeyi kabul etti. Yani açıklamaların ortamı daha da germe ihtimali çook düşük.
- "ukrayna, nato'nun doğal düşmanı rusya'ya kafa tutarak aslında bir savaşı değil de uluslararası dünyada yer edinmeye çalışıyor" dedi.
sonuna kadar haklı. Ukrayna'nın şu anki berbat halini toparlayabilmesinin tek ama tek yolu güçlü bir ağacın gölgesi altına girmek. ülkedeki milliyetçiler yüzünden de rusya'ya değil abd'ye yol yapıyor tabii ki. abd'nin de canına minnet, 0'dan girecekleri bir ülke ve rusya'ya karşı sınır karakolu.
- "91'den beri ukrayna kuruşu kuruşuna rusya'nın kaynakları ile hayatta kaldı." dedi. 91'de sovyetler çöktüğünde ukrayna'nın hiç dış borcu kalmamış, aksine o borçlarla alınan yapılan altyapı ve sanayi, askeri donanımların parasını rusya ödemişti.
ama bu bir şeyi değiştirmez. borç ödetmeyip para verdi diye biat etmeleri beklenemez. ama bu dostane yaklaşıma karşı natocu abd'ci olarak rusya'ya tehdit olmak tabii ki de bir "tehdit".
- "sadece abd büyükelçiliği maydan darbesine günde 1 milyon dolar verdi ve haklı olan isyanı nazi destekçilerinin darbesine döndürdü." dedi.
bu lafı tartışmaya gerek yok, çok açık.
- "2014'te sendika üyesi 46 antifaşist yakılarak katledildi. tüm dünyanın gözleri önünde, tüm dünya kanalları canlı yayındayken. ve bugüne kadar 1 kişi bile suçlanmadı."
putin de bunların suçlularını cezalandıracağız, isim isim biliyoruz dedi. gözümden yaş geldi. o gün modern avrupa tarihinin en kötü günüydü. kapitalizmin maşası olan faşizmin en gözle görünür günüydü.
- "ukrayna'yı lenin yarattı." dedi.
evet, ukrayna tarihsel olarak biraz bolşeviklerin çabasıyla kuruldu. ah insanlık tarihinin en ilerici devrimini gerçekleştiren insan Lenin, ukraynalıların 40'larda gitler, 2000'lerde abd gazlamasıyla nazi olacağını tahmin edemedi.
0
Putin herhalde kalkıp herşeyi yalan söylemeyecek.
İyi yalancıların söylediklerinin %90'i doğrudur. Putin ayni hesap.
Bişe de yapamayacak, çok netim bu mevzuda...
İyi yalancıların söylediklerinin %90'i doğrudur. Putin ayni hesap.
Bişe de yapamayacak, çok netim bu mevzuda...
0
Kesinlikle savaş çıksın istemem ama adam haklı. ABD Ukrayna üzerinden Rusya'yı zayıflatmaya, olası bir saldırı zeminini hazırlamaya çalışıyor. Ne AB'nin ne de NATO'nun Ukrayna'ya ihtiyacı var. Görünen tek amaç Rusya'nın dibine NATO üssü kurup Rusya'yı sürekli tehdit altında tutup belki de gelecekteki bir saldırı için zemin hazırlamak. Rusya'nın da sınırında olan bitene sessiz kalmaması normal. Mesele kesinlikle Ukrayna'nın özgürlüğü falan değil. Ukrayna toprakları ABD ile Rusya arasındaki çekişmenin ufak bir sahnesi sadece. Asıl konuşulması gereken ABD'nin tutumu. Kaç haftadır Rusya için ha girdi ha girecek diye ortalığı kızıştırıyorlar. "9 bin km uzaktaki yerden sana ne be adam" derler.
Rusya DNR ve LNR'yi tanıyarak Doğu Ukrayna'da tampon bölge oluşturmuş oldu. Rus olsam destekleyeceğim bir hamle olurdu.
Rusya DNR ve LNR'yi tanıyarak Doğu Ukrayna'da tampon bölge oluşturmuş oldu. Rus olsam destekleyeceğim bir hamle olurdu.
0
Haklısı ya da haksızı olan bir münakaşa değil bu bence, putin kendi açısından bakınca görünen doğruları söylüyor ama nihai amaç abd'den farklı değil. ABD Rusyaya göz açtırmak ve etki alanı tanımak istemiyor, Rusya da abd'nin bu tutumu yüzünden agresif savunma taktiği uyguluyor.
Kimsenin Ukrayna insanının ne istediğini taktığı yok. Ukrayna kendi isteğiyle nato abd tarafında yer almak istiyorsa bitmiştir. Rusya biz kurduk dediği Ukrayna ile arayı iyi tutup karşı cenaha kaymasına engel olsaydı o zaman. Ukrayna bir tarafın maşası oluyorsa bunu durup dururken canı sıkıldı diye değil, ulusal çıkarları için yapıyordur. Bu durum Rusyayı rahatsız ediyor olabilir ama bu bir işgal sebebi olamaz.
Küresel politikalar böyle naif, idealist düşüncelerle şekillenmiyor tabii; politik jungle'da kazanan haklı kaybeden haksız.
Kimsenin Ukrayna insanının ne istediğini taktığı yok. Ukrayna kendi isteğiyle nato abd tarafında yer almak istiyorsa bitmiştir. Rusya biz kurduk dediği Ukrayna ile arayı iyi tutup karşı cenaha kaymasına engel olsaydı o zaman. Ukrayna bir tarafın maşası oluyorsa bunu durup dururken canı sıkıldı diye değil, ulusal çıkarları için yapıyordur. Bu durum Rusyayı rahatsız ediyor olabilir ama bu bir işgal sebebi olamaz.
Küresel politikalar böyle naif, idealist düşüncelerle şekillenmiyor tabii; politik jungle'da kazanan haklı kaybeden haksız.
0
beyaban
youtube kısıtlı modu kaldıramıyorum, gri kalıyor seçenek ve değişmiyor. yakın zamanda internet şifresini değiştirdim o süreçten sonra oldu sanırım. ne telefondan ne de bilgisayardan kısıtlı modu kapatamadım.
youtube kısıtlı modu kaldıramıyorum, gri kalıyor seçenek ve değişmiyor. yakın zamanda internet şifresini değiştirdim o süreçten sonra oldu sanırım. ne telefondan ne de bilgisayardan kısıtlı modu kapatamadım.
0
gibicibicis
İlk defa web sitesi olusturan bir acemi olarak bazi sorularim var. Bir muayenehane icin wix’te site olusturup yayina aldim. Google business’a kaydedip adresi girdim, 14 gune kadar mektup gelecek dediler. İsimle aratinca google’da (dogal olarak) alt siralarda cikiyor, is alanina iliskin kelimelerle a
İlk defa web sitesi olusturan bir acemi olarak bazi sorularim var. Bir muayenehane icin wix’te site olusturup yayina aldim. Google business’a kaydedip adresi girdim, 14 gune kadar mektup gelecek dediler. İsimle aratinca google’da (dogal olarak) alt siralarda cikiyor, is alanina iliskin kelimelerle aratinca ise hic cikmiyor. google’da aramalarda yukselin gibi bir wix alt menusunde onerdiklerini de yaptim (belli basli keywordler, site description vs)
Simdi sorularim soyle; google business’a kaydolan bir tanidigim oradan gelen kodla ucretsiz reklam verdigini soylemisti. Onu beklemeli miyim yoksa direk google ads’e reklam mi verelim gorunurlugu artirmak icin? Gunluk 50-90 tl arasi bir ucreti varmis galiba dogru mudur?
Belli basli kelimelerde sitenin aramalarda cikmasi icin reklam disinda yapabilecegim bir sey var midir?
Tesekkurler simdiden
Simdi sorularim soyle; google business’a kaydolan bir tanidigim oradan gelen kodla ucretsiz reklam verdigini soylemisti. Onu beklemeli miyim yoksa direk google ads’e reklam mi verelim gorunurlugu artirmak icin? Gunluk 50-90 tl arasi bir ucreti varmis galiba dogru mudur?
Belli basli kelimelerde sitenin aramalarda cikmasi icin reklam disinda yapabilecegim bir sey var midir?
Tesekkurler simdiden
0
Google reklamları dışında araştırmanız gereken konu SEO (Search Engine Optimization). Web sitesinin Google'da üst sıralara çıkması için yapılması gereken temel şeyler var.
0
Sitenize ne kadar çok ve güvenilir kaynaktan link verilirse o kadar artar yukarılarda çıkma ihtimaliniz.
Forumlara, haber yorumlarına, sözlüğe, buraya, facebook'a vs yavaş yavaş ve çaktırmadan laf arasında sitenin adresini vereceksiniz.
Siteye sık sık yeni veri gireceksiniz, size ait ve orjinal içerikler üretmelisiniz, başka yerden kopyalanan yazılar içerikler eksi puan yazar haneye.
Uzun zaman alır doğal yoldan yukarılara çıkmak, sektör de rekabetci ise işiniz daha zor olur.
Forumlara, haber yorumlarına, sözlüğe, buraya, facebook'a vs yavaş yavaş ve çaktırmadan laf arasında sitenin adresini vereceksiniz.
Siteye sık sık yeni veri gireceksiniz, size ait ve orjinal içerikler üretmelisiniz, başka yerden kopyalanan yazılar içerikler eksi puan yazar haneye.
Uzun zaman alır doğal yoldan yukarılara çıkmak, sektör de rekabetci ise işiniz daha zor olur.
0
birmilyonunvarmi
Garanti bankasında altın alış satış arasında 12 lira fark var. daha piyasalar açılmadı mı? yoksa normal mi?
Garanti bankasında altın alış satış arasında 12 lira fark var. daha piyasalar açılmadı mı? yoksa normal mi?
0
Hayır, normal. Banka kurları arasındaki makas saat 9 itibariyle kapanıyor diye biliyorum. Uzun süredir o makas 3-5 kuruş değil zaten.
0
bay b
https://eksisozluk.com/17-subat-2022-asus-turkiye-rezaleti--7177929üstteki başlıkta yazar şöyle bir şey yazmış:1- yasalara göre garantili veya garantisiz ürünün minimum 5 yıl yedek parça satışını yapma veya teknik serviste yedek parça ile onarımını gerçekleştirme yapmak zorundalar.benim garantisi bi
eksisozluk.com
üstteki başlıkta yazar şöyle bir şey yazmış:
1- yasalara göre garantili veya garantisiz ürünün minimum 5 yıl yedek parça satışını yapma veya teknik serviste yedek parça ile onarımını gerçekleştirme yapmak zorundalar.
benim garantisi bitmiş ithalatçı garantili bir xiaomi telefonum var, ilk olarak ithalatçı firmayı aradım garanti bittiyse hizmet vermiyoruz dedi ben de tamirciye verdim bekliyorum, biraz ağır bir sorun.
1- ithalatçı firma/yetkili servis bana yalan mı söylemiş
2- burda ithalatçı firmanın ne gibi bir yükümlülüğü var, eğer telefonda yedek parça ile dahi düzelmeyecek bir sorun varsa?
üstteki başlıkta yazar şöyle bir şey yazmış:
1- yasalara göre garantili veya garantisiz ürünün minimum 5 yıl yedek parça satışını yapma veya teknik serviste yedek parça ile onarımını gerçekleştirme yapmak zorundalar.
benim garantisi bitmiş ithalatçı garantili bir xiaomi telefonum var, ilk olarak ithalatçı firmayı aradım garanti bittiyse hizmet vermiyoruz dedi ben de tamirciye verdim bekliyorum, biraz ağır bir sorun.
1- ithalatçı firma/yetkili servis bana yalan mı söylemiş
2- burda ithalatçı firmanın ne gibi bir yükümlülüğü var, eğer telefonda yedek parça ile dahi düzelmeyecek bir sorun varsa?
0
Burada ucu açık olan durum servisin bunu ücretli yapabilmesi. Yani ben de birkaç ay önce kvk yı arayıp pil sordum yok dediler. Aslen diyemezler. Ama velev ki var 1300 lira dedi. Etmez. Bununla nasıl başetcez?
0
1- Üretici ya da ithalatçı firma cep telefonları için 5 yıl satış sonrası hizmet vermek zorunda. Yedek parça satışı da yapmak zorunda yani. Tabii ücreti karşılığında. Size yalan söylemiş, evet.
2- Telefon yedek parça ile düzelmeyecek durumda ise ithalatçı firma ya da üretici firmanın herhangi bir yükümlülüğü yok. Dolayısı ile 1. maddede ithalatçı firma yapmak istemezse "bunun tamiri mümkün değil" deyip sıyrılabilir yine. Ama "biz bakmayız" demesi doğru değil. Sonuçta bozulan her telefon tamirle düzelecek değil. Düzelir tabii ama yeni telefon almakla aynı fiyata denk gelebilir. Sonuçta telefonun hangi aksamı bozuksa onu yenisiyle değiştirecekler.
Garantisi bitmiş bir ürün için de iade/değişim olmaz. Tamiri mümkün değilse ithalatçı firmanın yapabileceği ya da yapmakla yükümlü olduğu bir şey yok.
2- Telefon yedek parça ile düzelmeyecek durumda ise ithalatçı firma ya da üretici firmanın herhangi bir yükümlülüğü yok. Dolayısı ile 1. maddede ithalatçı firma yapmak istemezse "bunun tamiri mümkün değil" deyip sıyrılabilir yine. Ama "biz bakmayız" demesi doğru değil. Sonuçta bozulan her telefon tamirle düzelecek değil. Düzelir tabii ama yeni telefon almakla aynı fiyata denk gelebilir. Sonuçta telefonun hangi aksamı bozuksa onu yenisiyle değiştirecekler.
Garantisi bitmiş bir ürün için de iade/değişim olmaz. Tamiri mümkün değilse ithalatçı firmanın yapabileceği ya da yapmakla yükümlü olduğu bir şey yok.
0
Özetle yedek parça temin etmek zorundalar, ama yukarıda yazıldığı gibi isteyecekleri rakam telefon fiyatına yakın olunca bir anlamı olmaz.
0
tesekkurler arkadaslar.
evet bariz yalan soylemisler o halde, verdigim yerde anakart arizasi dedi herhangi bir marka/ithalatcinin da sifir anakart saglayabilecegini hic dusunmuyorum zaten ama konu bir sonraki sefer icim aklimda olsun, guzel bir noktaymis.
evet bariz yalan soylemisler o halde, verdigim yerde anakart arizasi dedi herhangi bir marka/ithalatcinin da sifir anakart saglayabilecegini hic dusunmuyorum zaten ama konu bir sonraki sefer icim aklimda olsun, guzel bir noktaymis.
0
www.mevzuat.gov.tr
Madde 12'ye bakarsanız sizin durumu açıklıyor.
Ancak yedek parçanın fiyatı ile ilgili bir madde bulamadım.
Madde 12'ye bakarsanız sizin durumu açıklıyor.
Ancak yedek parçanın fiyatı ile ilgili bir madde bulamadım.
0
coca cola
?
?
0
abone numaranız değiştiyse ve otomatik ödemeniz abone numarasından verilmişse kalkar.
abone numarasız talimat oluyor mu onu da bilmiyorum ama Bizim abonelik değişince yeni talimat vermem gerekti.
abone numarasız talimat oluyor mu onu da bilmiyorum ama Bizim abonelik değişince yeni talimat vermem gerekti.
0
kahve ve kahve
Merhaba, SEO uzmanı ve içerik editörü olarak çalışıyorum. Kripto para konusunda uzman arkadaşlardan, piyasa veya diğer verileri takip ettikleri site, mobil uygulama, Chrome uygulaması vs. hakkında liste talebim vardır, sadece içerik yazabilmek için. Yardımcı olacak arkadaşlar bana ulaşabilirler, şim
Merhaba,
SEO uzmanı ve içerik editörü olarak çalışıyorum. Kripto para konusunda uzman arkadaşlardan, piyasa veya diğer verileri takip ettikleri site, mobil uygulama, Chrome uygulaması vs. hakkında liste talebim vardır, sadece içerik yazabilmek için. Yardımcı olacak arkadaşlar bana ulaşabilirler, şimdiden teşekkürler.
SEO uzmanı ve içerik editörü olarak çalışıyorum. Kripto para konusunda uzman arkadaşlardan, piyasa veya diğer verileri takip ettikleri site, mobil uygulama, Chrome uygulaması vs. hakkında liste talebim vardır, sadece içerik yazabilmek için. Yardımcı olacak arkadaşlar bana ulaşabilirler, şimdiden teşekkürler.
0
Uzman değilim.
İki farklı portföyüm var. Portföyleri takip etmek için CoinMarketCap uygulaması ve web sitesini kullanıyorum. Ayrıca API desteği de var.
Kripto dışında yatırım aracı varsa Delta.app öneririm.
İki farklı portföyüm var. Portföyleri takip etmek için CoinMarketCap uygulaması ve web sitesini kullanıyorum. Ayrıca API desteği de var.
Kripto dışında yatırım aracı varsa Delta.app öneririm.
0
Uzman değilim kendi çapımda ilgileniyorum. Benim takip ettiklerimi ekleyeyim işine yarar mı bilmem. En başta Coinmarketcap ve tradingview sitelerinde takılırım.
Btc exchange flows
cryptoquant.com
Usdt dominance
tr.tradingview.com
Usd endeksi
tr.tradingview.com
Birkaç site daha var laptopu açtığımda editleyeceğin.
Btc exchange flows
cryptoquant.com
Usdt dominance
tr.tradingview.com
Usd endeksi
tr.tradingview.com
Birkaç site daha var laptopu açtığımda editleyeceğin.
0
inanna
B sütunundaki metin ile karşısındaki C sütunundaki metin aynıysa C sütunundaki hücrenin yeşil, değilse kırmızı olmasını istiyorum ama bir türlü beceremedim. Yardım edebilecek olan var mıdır?(Öğrencilerin cevabıyla test cevaplarını karşılaştırmaya çalışıyorum :( )
B sütunundaki metin ile karşısındaki C sütunundaki metin aynıysa C sütunundaki hücrenin yeşil, değilse kırmızı olmasını istiyorum ama bir türlü beceremedim. Yardım edebilecek olan var mıdır?
(Öğrencilerin cevabıyla test cevaplarını karşılaştırmaya çalışıyorum :( )
(Öğrencilerin cevabıyla test cevaplarını karşılaştırmaya çalışıyorum :( )
0
www.hizliresim.com
dücre değerindeki dolar işaretine dikkat.
satır sırasını gösteren 2'de dolar olmamalı
dücre değerindeki dolar işaretine dikkat.
satır sırasını gösteren 2'de dolar olmamalı
0
baldan kaymak
özetlemeye çalıştım, şimdiden teşekkürler.ön edit: meslekte 5.yılım. deneyim olarak kanıtlama ihtiyacım yok kendimi, sağlam bi cv m var.yaklaşık 10 aydır iki kişilik çalıştığım, 3 yıllık beyaz yaka bir uzman beyaz yaka işim var. Henüz biri alınmadı. Son 6 ayı hayli yoğun geçti aralıksız 30 gün min 1
özetlemeye çalıştım, şimdiden teşekkürler.
ön edit: meslekte 5.yılım. deneyim olarak kanıtlama ihtiyacım yok kendimi, sağlam bi cv m var.
yaklaşık 10 aydır iki kişilik çalıştığım, 3 yıllık beyaz yaka bir uzman beyaz yaka işim var. Henüz biri alınmadı. Son 6 ayı hayli yoğun geçti aralıksız 30 gün min 12-18 saat arası çalıştım. Mesai ücretsiz ve izin tarihlerinde izinli olmaya rağmen çalıştım.
sadece %5 fazla zam aldım arkadaşlarımdan. Yönetcilik için ilk fırsatta şans sağlayacaklarını paylaşan bir yöneticim var. Hafta sonu yine iş talep edildi ama ben artık reddettim. 30 gün olmayacağım askerlik sebepli. Yine aynı zamanda askerden dönüşte herşeyin düzeleceğini söyleyen bir yöneticim var. Gelir gelmez elimi şıkırdatsam iş bulabilirim, piyasada aranan biriyim.
sizce hafta sonu iş talebini reddederek kötü mü yaptım? Siz olsanız ne yapardınız? Bazan diyorum ki; değişse şimdiye kadar değişirdi, niye ısrar ediyorsun? Emek işte, insan vazgeçemiyor.
ön edit: meslekte 5.yılım. deneyim olarak kanıtlama ihtiyacım yok kendimi, sağlam bi cv m var.
yaklaşık 10 aydır iki kişilik çalıştığım, 3 yıllık beyaz yaka bir uzman beyaz yaka işim var. Henüz biri alınmadı. Son 6 ayı hayli yoğun geçti aralıksız 30 gün min 12-18 saat arası çalıştım. Mesai ücretsiz ve izin tarihlerinde izinli olmaya rağmen çalıştım.
sadece %5 fazla zam aldım arkadaşlarımdan. Yönetcilik için ilk fırsatta şans sağlayacaklarını paylaşan bir yöneticim var. Hafta sonu yine iş talep edildi ama ben artık reddettim. 30 gün olmayacağım askerlik sebepli. Yine aynı zamanda askerden dönüşte herşeyin düzeleceğini söyleyen bir yöneticim var. Gelir gelmez elimi şıkırdatsam iş bulabilirim, piyasada aranan biriyim.
sizce hafta sonu iş talebini reddederek kötü mü yaptım? Siz olsanız ne yapardınız? Bazan diyorum ki; değişse şimdiye kadar değişirdi, niye ısrar ediyorsun? Emek işte, insan vazgeçemiyor.
0
dostum ilk iş deneyiminse, kendini ispatlaman gerekiyorsa, bir şeyler öğreniyorsan vs fazla mesai yapmak tabii ki güzel bir şey. ama sektörde aranan biriyim dediğine göre kendini zaten kanıtlamış ve belli bi seviyeye gelmiş birisin, o zaman kendini bu kadar harap etmen yanlış. iş görüşmeleri yapıp diğer yerlerin şartlarını öğren, sonra da patronuna dönüp "ben seninle çalışmak istiyorum ama bak başka yerlerin şartları şunlar, durum da bu, ne yapalım" de derim. benzer bir senaryoda daha geçen uçuk ve olmaz denilen bir artış aldım, bu artışı da ancak ben ayrılıyorum teklifim de bu dedikten sonra counter offer olarak yaptılar.
0
reddetmeniz kötü değil elbette ama onlarca defa kabul edip sonra son anda reddettiğiniz için biraz ayıp olmuş olabilir.
Bu iş, kariyer konusuna da özel değil. Bir defa reddettiğiniz için 3 yıl boyunca kabul ettikleriniz çöpe gitmiş oldu.
Kendi şirketinizi siz daha iyi bilirsiniz ama genelde kolay kolay değişmez bu sistemler. Değişeceğine fazla bel bağlamayın.
Yöneticinize yardım isteyen bir havada taleplerinizi iletin derim. Ama olması kolay değil, en doğrusu değiştirmek maalesef.
Bu iş, kariyer konusuna da özel değil. Bir defa reddettiğiniz için 3 yıl boyunca kabul ettikleriniz çöpe gitmiş oldu.
Kendi şirketinizi siz daha iyi bilirsiniz ama genelde kolay kolay değişmez bu sistemler. Değişeceğine fazla bel bağlamayın.
Yöneticinize yardım isteyen bir havada taleplerinizi iletin derim. Ama olması kolay değil, en doğrusu değiştirmek maalesef.
0
"değişse şimdiye kadar değişirdi" çok doğru bir tespit. bunu söyleyecektim ben de. "biraz sabır, düzelecek." iş dünyasının en büyük yalanı. önceki iş yerimde 1,5 yıl kadar çalıştım. mutsuz olduğumu belli ediyordum. ayrılmayayım diye sürekli "düzelecek" dediler. 1,5 yılın sonunda düzeleceğini söyledikleri her şey daha da kötüye gitti. olumlu adım diye lanse ettikleri her şey (örneğin fabrika müdürü işten çıkarılıyor, yerine başkası geliyor) işleri daha da kötüleştirdi. sonuç olarak 1,5 yılın sonunda ayrıldım. hayatımda verdiğim en doğru kararlardan biriydi.
0
Ben olsam yüzde 5 zammı ben size vereyim derdim. Ben hatayı sizde buldum. Ücretsiz mesai, aralıksız 30 gün, 18! saat çalışmak... Siz bunları yaptıysanız hâlinden memnundur diye düşünmüşlerdir. Hatta sizi öyle alıştırmışlar ki hafta sonu iş yapmayı reddettiğiniz için şüpheye düşüp kötü mü yaptım diyorsunuz. Alınmayın ama bunun adı kölelik. Ben olsam birikmiş param varsa pazartesi istifa ederim.
0
ben de olsam sizin yaptığınızın aynısını yapardım, asla geri adım atmayın ancak siz yine de 5. yıl deneyiminizi çok büyük bir tecrübe gibi görmeyin, bunu söylemeye geldim. neredeyse kariyerinizin başından beri aynı şirkette çalışıyorsunuz, pek engin tecrubeli sayılmazsınız. bu tabi sizi böyle çalıştırmaları için bir neden değil , ben yanlış adımlar atmamanız için uyarmak istedim, biraz "ben oldum" gibi konuşuyorsunuz sanki.
0
stavro
Bunu tatlısini pastasıni her seyini yapıyorlar intenrttw görüyorum. Oreo denen biskuviyi diğerlerinden ayıran nedir, neden baska biskuvi ile yapmıyorlar da her şeyin oreolusunu yapiyorlar?Oreolu kek oreoolu pasta oreolu dondurma oreolu cupcake oreolu baklava yapılamayan sey yok. Merak ettim nedir b
Bunu tatlısini pastasıni her seyini yapıyorlar intenrttw görüyorum. Oreo denen biskuviyi diğerlerinden ayıran nedir, neden baska biskuvi ile yapmıyorlar da her şeyin oreolusunu yapiyorlar?
Oreolu kek oreoolu pasta oreolu dondurma oreolu cupcake oreolu baklava yapılamayan sey yok. Merak ettim nedir bunun özelliği? Bir suru biskuvi var piyasada boyle kremali neli ama hep oreo tariflerri görüyorum.
Oreolu kek oreoolu pasta oreolu dondurma oreolu cupcake oreolu baklava yapılamayan sey yok. Merak ettim nedir bunun özelliği? Bir suru biskuvi var piyasada boyle kremali neli ama hep oreo tariflerri görüyorum.
0
Lezzet olarak ayrıca bir özelliği yok, mondelez reklam tanıtım işini iyi beceriyor. Milka da onların, her şeyin milkası var, milkaya her şey koyuyorlar.
0
Bunlar pr isi degil mi? Bana da pek dogal gelmedi cunku. Ne olabilir ki bir kremali biskuvi nihayetinde?
0
Marka bilinirliği olarak Oreo ile yarışabilecek bir bisküvi markası yok gibi bir şey. Dolayısıyla X ürününün içinde Oreo olunca o ürün için de prestij anlamında bir artı oluyor. Oreo'nun tadı da spesifik bir tat olduğu için 'Oreo'lu dondurma' denince insanlarda "tadı zaten güzeldir" algısı oluşuyor.
Oreo'nun tadını beğeniyorum ama pek yediğim bir şey değil. Atıştırmalık olarak alıp yediğim bir ürün olsa oreo'lu ürünler de bende aynı algıyı yaratırdı muhtemelen. Bu biraz şey gibi; bademi çok severim mesela. Bir ürünün bademlisi olunca direkt tadı güzeldir diye düşünürüm. Bademli Fellas gibi. Badem resmini görünce bile direkt dikkatimi çeker.
Oreo'nun tadını beğeniyorum ama pek yediğim bir şey değil. Atıştırmalık olarak alıp yediğim bir ürün olsa oreo'lu ürünler de bende aynı algıyı yaratırdı muhtemelen. Bu biraz şey gibi; bademi çok severim mesela. Bir ürünün bademlisi olunca direkt tadı güzeldir diye düşünürüm. Bademli Fellas gibi. Badem resmini görünce bile direkt dikkatimi çeker.
0
bence farklı bir tat olması açısından oreo'nun yanına yaklaşan yok bisküvisinde ne varsa sadece kakao olmadığı kesin ve damakta sıradışı bir tat bırakıyor ayrıca kreması da sağlam
yılların negro'su bile bozdu oreo sağlam duruyor.
bence reklamın yanı sıra cidden abur cubur sınıfında ayrı bir kategoride oreo
yılların negro'su bile bozdu oreo sağlam duruyor.
bence reklamın yanı sıra cidden abur cubur sınıfında ayrı bir kategoride oreo
0
marka bilinirligi yuksek cunku. amerikada nasil bilmiyorum ama turkiyede ust sinif bir urun olarak goruluyor. ondan icine konuldugu urun de direkt o kademeye cikmis oluyor.
tat olaraksa bana gore bi numarasi yok. arti kremasi bayici derecede sekerli. ben ki tatliya bayilirim.
tat olaraksa bana gore bi numarasi yok. arti kremasi bayici derecede sekerli. ben ki tatliya bayilirim.
0
Glikoz şurubu ve palm yağının verdiği korkunç kalitesiz tat negroyla kıyaslanamaz bile. (En azından Türkiye pazarına üretileni)
Ama sanırım lotus’tan sonra uluslararası seviyede ünlü olabilen nadir bisküvi markalarından. Türkiyeye çok geç geldi, bu durum iyice talep edilmesine yol açtı. Marka tanıtımı iyi olduğu için hiç ünlü olmayan bir pastenenin hiç ünlü olmayan bir tatlısı için güzel referans oluyor.
Ama sanırım lotus’tan sonra uluslararası seviyede ünlü olabilen nadir bisküvi markalarından. Türkiyeye çok geç geldi, bu durum iyice talep edilmesine yol açtı. Marka tanıtımı iyi olduğu için hiç ünlü olmayan bir pastenenin hiç ünlü olmayan bir tatlısı için güzel referans oluyor.
0
adi var sadece, dunya capinda populer olmus iste. bizim negro'nun (nero) onunde oreo diz coker tovbe ister
0
Biz Türklere satılan sanırım düşük kalite ürün. 1 avuç toz şeker yer gibi bir tat, doku.
Diğer tüm bisküvilerde de benzer kalite düşüşü var.
Diğer tüm bisküvilerde de benzer kalite düşüşü var.
0
Unde bach canim
Asgari ücret üzerinden 3 günlük sigorta ücreti ve vergiler dahil işverene masrafı be kadar çıkar? İşçiye ödenen ücreti hesaba katmadan sadece devlete gidecek para için…
Asgari ücret üzerinden 3 günlük sigorta ücreti ve vergiler dahil işverene masrafı be kadar çıkar? İşçiye ödenen ücreti hesaba katmadan sadece devlete gidecek para için…
0
fff02561
https://www.ciceksepeti.com/cvs-dn-19801-coffee-master-filtre-kahve-makinesi-kcm55492311şu makineyi aldım kendi filtresi de var ama ben kağıt filtre de kullanmak istiyorum çünkü bardağın dibine hala biraz tordu geliyor.kağıt numaralı neye göre belirleniyor sizce hangisini almalıyım?2 numara 4 numara
www.ciceksepeti.com
şu makineyi aldım kendi filtresi de var ama ben kağıt filtre de kullanmak istiyorum çünkü bardağın dibine hala biraz tordu geliyor.
kağıt numaralı neye göre belirleniyor sizce hangisini almalıyım?
2 numara 4 numara falan ne oluyor tam olarak. benimki gayet küçük bi makine hangi kağıdı almalıyım
şu makineyi aldım kendi filtresi de var ama ben kağıt filtre de kullanmak istiyorum çünkü bardağın dibine hala biraz tordu geliyor.
kağıt numaralı neye göre belirleniyor sizce hangisini almalıyım?
2 numara 4 numara falan ne oluyor tam olarak. benimki gayet küçük bi makine hangi kağıdı almalıyım
0
klasik boy 4-5 fincan hacimli makinem icin 4 numara tam oluyor. sanki bu makina 2 lik gibi
beyazlatilmamis olanlarin alin
buyuk gelirse de tepesinden kesersiniz
beyazlatilmamis olanlarin alin
buyuk gelirse de tepesinden kesersiniz
0
14
Saat 15'te yurtdisi ucusuyla istanbul havaalanina inip 16:45'te adanaya ic hatlar ucusuna aktarilacak sekilde bilet almak iyi bir fikir mi? Yetisebilir miyim? Valizler benimle adanaya gelmezse diye korkuyorum :/ Tecrube eden var mi? Tesekkurler.
Saat 15'te yurtdisi ucusuyla istanbul havaalanina inip 16:45'te adanaya ic hatlar ucusuna aktarilacak sekilde bilet almak iyi bir fikir mi? Yetisebilir miyim? Valizler benimle adanaya gelmezse diye korkuyorum :/
Tecrube eden var mi? Tesekkurler.
Tecrube eden var mi? Tesekkurler.
0
Arada iki saat var neredeyse. Aynı havayolunun ucuslarindan bilet aldığınız takdirde valizleri onlar iletiyor zaten, bir sorun olacağını sanmam.
0
Aktarmalı alabiliyorsanız sizi transitten yetiştirebilirler fakat bu şekilde benim daha ufak havalimanlarında yetişemediğim oldu, valizim arkamdan sonraki uçakla geldi. Bağlantılı uçuş değilse aktarmayı siz yapacaksanız imkansız.
0
Aynı havayolu olmasa bile uçuşları birleştirmek mümkün olabiliyor. Valizi verdiğiniz yerde görevliye durumu belirtin, valizinizin son durağında adana havalimanı yazıyor bu durumda ve valizinizi direkt adana'dan alıyorsunuz. 1 saat 45 dakika iki uçuş arası için fazlasıyla yeterli. ben aralarında 40-50-45 dakikalar olan toplam 4 uçuşluk 'ekspres' bir seyahat yapmıştım. hiçbirine de gecikmedim.
0
Baglantili ucak olacak, yani ikisini bir bilette alacagim (THY) ama gene de cekindim. "Valizleri iletiyorlar" kismiyla ilgili olarak: acaba Mersin'e kadar getirirler mi? Ucus Adana'ya ama Adana'da degil bizimkiler.
0
Mersin'e kadar kim getirecek?
Valizi birileri getirmiyor. Uçağın bagajına koyuyorlar. Adana'da da bagajdan alıp 'valiz alım' konveyörünün üzerine koyuyorlar. Hepsi bu.
Dış + İç hat bağlantılı uçuşlarında eğer iç hat varış noktası gümrüklü bir havalimanı ise valiz oraya gelir. Ama gümrüklü bir havalimanı değilse (eski adıyla havaalanı) valizinizi gümrüklü olan varış noktasında alıp gümrükten geçmeniz gerekir.
Sizin durumda Adana'daki havalimanında gümrük olduğu için sizin valiz Adana'ya kadar gidecek ama siz valizinizi dış hatlar terminaline geçip alacaksınız. uçaktan indiğinizde bir görevli "dış hatlar aktarmalı yolcular bu tarafa" diye seslenir. Onu takip edeceksiniz. Ara bir geçişten dış hatlara gidip valizinizi oradan alacaksınız.
Aktarma iç hat uçuşu gümrüksüz bir havalimanına olsaydı valizinizi İstanbul dış hatlardan alıp kendiniz tekrar valiz verme bölümüne giderdiniz.
Valizi birileri getirmiyor. Uçağın bagajına koyuyorlar. Adana'da da bagajdan alıp 'valiz alım' konveyörünün üzerine koyuyorlar. Hepsi bu.
Dış + İç hat bağlantılı uçuşlarında eğer iç hat varış noktası gümrüklü bir havalimanı ise valiz oraya gelir. Ama gümrüklü bir havalimanı değilse (eski adıyla havaalanı) valizinizi gümrüklü olan varış noktasında alıp gümrükten geçmeniz gerekir.
Sizin durumda Adana'daki havalimanında gümrük olduğu için sizin valiz Adana'ya kadar gidecek ama siz valizinizi dış hatlar terminaline geçip alacaksınız. uçaktan indiğinizde bir görevli "dış hatlar aktarmalı yolcular bu tarafa" diye seslenir. Onu takip edeceksiniz. Ara bir geçişten dış hatlara gidip valizinizi oradan alacaksınız.
Aktarma iç hat uçuşu gümrüksüz bir havalimanına olsaydı valizinizi İstanbul dış hatlardan alıp kendiniz tekrar valiz verme bölümüne giderdiniz.
0
@himmet dayi
Tesekkurler. Yazmaya calistigim sey suydu:
1 saat 40 dakikalik istanbul aktarmasi sirasinda gecikme olur da (mesela ilk ucagin kalkisinda) valizler benim adana ucagima aktarilmazsa/yetismezse diye endiseliyim. boyle durumlarda valizler arkadan bir sonraki ucakla gelirse eve gonderiyorlar diye duymustum.
Tesekkurler. Yazmaya calistigim sey suydu:
1 saat 40 dakikalik istanbul aktarmasi sirasinda gecikme olur da (mesela ilk ucagin kalkisinda) valizler benim adana ucagima aktarilmazsa/yetismezse diye endiseliyim. boyle durumlarda valizler arkadan bir sonraki ucakla gelirse eve gonderiyorlar diye duymustum.
0
Jux
Instagram'dan tanımadığı insanlara yürüyebilen biri değilim, hiç denemedim bile çünkü çok "tuhaf(awkward)" geliyor.Lakin birkaç aydır takip ettiğim, yaklaşık 1000 takipçisi olan ve daha çok mimari fotoğraf paylaşan(30-40 fotoda 1 tane kendi fotosu), mimarlık doktorası yapan bir hanımefendi var; uzak
Instagram'dan tanımadığı insanlara yürüyebilen biri değilim, hiç denemedim bile çünkü çok "tuhaf(awkward)" geliyor.
Lakin birkaç aydır takip ettiğim, yaklaşık 1000 takipçisi olan ve daha çok mimari fotoğraf paylaşan(30-40 fotoda 1 tane kendi fotosu), mimarlık doktorası yapan bir hanımefendi var; uzaktan kendi kendime beğeniyorum kendilerini. Yani aslında fotolarını da beğeniyorum neredeyse hepsini, hikayelerine de bakıyorum.
Gelelim olaya; bu güzel gözlü ceylan bakışlı minik surat son 1 saat içinde hikayeme bakmış!
Beni takip etmiyor ama profilim gizli değil, aslında hikayeme bakmasına gerek yok kimim neyim anlaması için. Ama demek ki merak etmiş dimi? Yanlışkla bakması pek mümkün değil çünkü onun hikayeler akışına çıkmıyorum takip etmediği için.
Normalde pek bi ilgi belli ediyim halim yoktu ama demek ki bi gözüne batmışım ki hikayeme bakmış. Nihai fikri olumsuz da olabilir bu arada, ki hikayemde negatif bişey yoktu ama muhtemelen ilk defa ziyaret etti profilimi ve hikayeye de öyle baktı.
Sorum ise şu: hazır gündeme gelmişken mi meraba diyim yoksa üzerine meraba denicek bi hikaye ya da foto paylaşmasını mı bekliyim?
Şimdi diyeceksem: "dikkatini çektiğime sevindim" gibi, hikayeme baktığını gördüm tatlı kıss mesajıyla mı yazıyım yoksa direkt selam melam klişe şeyler mi? Klişe bişey yazasım yok ama densizlik yapma potansiyeli olan biri olarak emin olamıyorum nasıl girsem konuya diye.
Ne dersiniz, mesaj atıyım mı, şimdi mi atıyım, nasıl giriyim mevzuya?
Lakin birkaç aydır takip ettiğim, yaklaşık 1000 takipçisi olan ve daha çok mimari fotoğraf paylaşan(30-40 fotoda 1 tane kendi fotosu), mimarlık doktorası yapan bir hanımefendi var; uzaktan kendi kendime beğeniyorum kendilerini. Yani aslında fotolarını da beğeniyorum neredeyse hepsini, hikayelerine de bakıyorum.
Gelelim olaya; bu güzel gözlü ceylan bakışlı minik surat son 1 saat içinde hikayeme bakmış!
Beni takip etmiyor ama profilim gizli değil, aslında hikayeme bakmasına gerek yok kimim neyim anlaması için. Ama demek ki merak etmiş dimi? Yanlışkla bakması pek mümkün değil çünkü onun hikayeler akışına çıkmıyorum takip etmediği için.
Normalde pek bi ilgi belli ediyim halim yoktu ama demek ki bi gözüne batmışım ki hikayeme bakmış. Nihai fikri olumsuz da olabilir bu arada, ki hikayemde negatif bişey yoktu ama muhtemelen ilk defa ziyaret etti profilimi ve hikayeye de öyle baktı.
Sorum ise şu: hazır gündeme gelmişken mi meraba diyim yoksa üzerine meraba denicek bi hikaye ya da foto paylaşmasını mı bekliyim?
Şimdi diyeceksem: "dikkatini çektiğime sevindim" gibi, hikayeme baktığını gördüm tatlı kıss mesajıyla mı yazıyım yoksa direkt selam melam klişe şeyler mi? Klişe bişey yazasım yok ama densizlik yapma potansiyeli olan biri olarak emin olamıyorum nasıl girsem konuya diye.
Ne dersiniz, mesaj atıyım mı, şimdi mi atıyım, nasıl giriyim mevzuya?
0
Instagram kültürüne biraz uzağım ama mantıken "dökül bakalım" demiş hikayene bakarak. Rahatsız edici bir takipçi değilsin. Mesaj atmamışsın, postlarını beğenmişsin falan. Tehlike arz etmiyosun onun için. Bu da onda hikayene bakıp "varsa diyeceğin bir şey söyle hadi" gibi senin ona sunduğun konfora dayanan bi merak uyandırmış. "O da sana ilgi duydu" demek için biraz erken bu sebeple. Mesaj atmazsan ezik durursun. Mesaj at. Ama dökülme. Cool görünmeye de çalışma ama ortayı bul. O merakı canlı tutabilirsen eğer önünü açık görüyorum ben.
0
Hicbir manasi oldugunu sanmiyorum acikcasi. Yanlislikla basmis bile olabilir geri okuna basarken eli profil resminize gelince. Bir sey demeyin bence zira bunu fark etmeniz ve bunun bir anlamı oldugu onkabuluyle yaklasmaniz cok “creepy (rahatsiz edici)” bir hareket.
Onun yerine paylastigi bir bina ile ilgili bir yorumunuz olursa, misal “merhaba, gecen gun siz xyz kavramindan bahsettiginizde abc’ye daha farkli bir gozle baktim bugun. 123 de oluyor mu?” gibi bir mesaj atarsaniz cevap alma ve creepy algilanmama ihtimaliniz daha yuksek olur.
Onun yerine paylastigi bir bina ile ilgili bir yorumunuz olursa, misal “merhaba, gecen gun siz xyz kavramindan bahsettiginizde abc’ye daha farkli bir gozle baktim bugun. 123 de oluyor mu?” gibi bir mesaj atarsaniz cevap alma ve creepy algilanmama ihtimaliniz daha yuksek olur.
0
Kendi paylaşımını beğenmiş kişilere bakarken senin kim olduğuna bakmak için profiline tıklamış. Zaten hikaye paylaşmış bir profile isim yerine profil fotoğrafı üzerinden tıklarsan direkt hikaye açılıyor. Senin durum da bu olabilir. Ben olsam gaza gelmem hemen. Başka birkaç hikaye daha paylaş. Onlara da bakarsa o zaman stalkluyor diyebiliriz.
0
"bence zira bunu fark etmeniz ve bunun bir anlamı oldugu onkabuluyle yaklasmaniz cok “creepy (rahatsiz edici)” bir hareket."
+1
+1
0
hikayene bakmasi hicbi sey ifade etmiyor sakin yazma sakin...
storysinde ilgi alanina giren, yazabilecegin bi sey gorursen mesaj at baska turlu selam, merhaba falan asiri kotu fikr
storysinde ilgi alanina giren, yazabilecegin bi sey gorursen mesaj at baska turlu selam, merhaba falan asiri kotu fikr
0
Akıl ve izanın galip geldiği bir pazar oluyor...
Bir sonraki hikayeme bakıp bakmaması üzerine bir plan geliştirip, bakmadığı durumda onun paylaşımı üzerinden sohbet geliştirmeyi hedefledim şu anda. Tavsiyeler için sağ olunuz!
Bir sonraki hikayeme bakıp bakmaması üzerine bir plan geliştirip, bakmadığı durumda onun paylaşımı üzerinden sohbet geliştirmeyi hedefledim şu anda. Tavsiyeler için sağ olunuz!
0
Creepy +1
Obsesyona dönmüş cidden
Yine de iyi niyetli olduğunuzu varsayıp, ya da duyuruya denk gelen insanlar için diyeyim cevaba devam edeceğim.
Çok umutlanmayın maalesef şansınız çok çok düşük onu da belirteyim de şimdiden, belki böyle böyle zamanla normal bi iletişime geçme şansınız olur. Zor bir şeyi yok storylere cevap yazıyorsunuz, normal insan gibi sohbet ediyorsunuz karşı taraf da açıksa vs. vs. öyle ilerliyor.
Obsesyona dönmüş cidden
Yine de iyi niyetli olduğunuzu varsayıp, ya da duyuruya denk gelen insanlar için diyeyim cevaba devam edeceğim.
Çok umutlanmayın maalesef şansınız çok çok düşük onu da belirteyim de şimdiden, belki böyle böyle zamanla normal bi iletişime geçme şansınız olur. Zor bir şeyi yok storylere cevap yazıyorsunuz, normal insan gibi sohbet ediyorsunuz karşı taraf da açıksa vs. vs. öyle ilerliyor.
0
paraustunualmayanadam
macbook air m1 için sıkıntı yaratmayacak hub önerilerinize açığım. 2 usb girişi 1 hdmi girişi olması benim için yeterli. fiyat olarak aşırıya kaçmak istemiyorum. teşekkürler.
macbook air m1 için sıkıntı yaratmayacak hub önerilerinize açığım. 2 usb girişi 1 hdmi girişi olması benim için yeterli. fiyat olarak aşırıya kaçmak istemiyorum. teşekkürler.
0
Ağustos 2021'de aldım. MacBook Air M1'da sorunsuz kullanıyorum o tarihten bu yana.
O günden bugüne kadar kullanılmadığı gün neredeyse yok. Hiç sorun çıkarmadı.
O tarihte 339 Liraya livaticaret adlı satıcıdan almışım.
Tavsiye ederim.
www.hepsiburada.com
O günden bugüne kadar kullanılmadığı gün neredeyse yok. Hiç sorun çıkarmadı.
O tarihte 339 Liraya livaticaret adlı satıcıdan almışım.
Tavsiye ederim.
www.hepsiburada.com
0
www.amazon.com.tr
Bende bu markanın daha fazla fonksiyonu olan modeli var. Gayet iyi ve kaliteli bir marka. Sizin ihtiyacınıza göre olan modelini paylaştım. Fiyatı gayet uygun.
Bende bu markanın daha fazla fonksiyonu olan modeli var. Gayet iyi ve kaliteli bir marka. Sizin ihtiyacınıza göre olan modelini paylaştım. Fiyatı gayet uygun.
0
bi anlatabilsem dunya degisir valla bak
bu yavruya uygulama yine app store'dan mı indiriliyor? az önce opera browser normal web sitesinden indirdim de kuramadım. uygulama app store'dan indirilmediği için açılmıyor diyor. işin ilginç tarafı app store'da Chrome dahil herhangi işe yarar bi uygulama bulamadım. acaba bi ayaraı vs eksik mi yapt
bu yavruya uygulama yine app store'dan mı indiriliyor? az önce opera browser normal web sitesinden indirdim de kuramadım. uygulama app store'dan indirilmediği için açılmıyor diyor. işin ilginç tarafı app store'da Chrome dahil herhangi işe yarar bi uygulama bulamadım. acaba bi ayaraı vs eksik mi yaptık?
0
storedan indirilen de var websiteden indirilen de. opera websitesinden indirebilirsin
0
Ayarlar / guvenlik kisminda "sadece appstore'dan indirilenler" gibi bir ayar var, onu degistir.
0
sag tiklayip open dersen de izin ister bu arada. cift tiklamadan farkli oluyor.
0
asaf
sb
sb
0
bi şey bahane olsa da türkiye kriz yaşasa ya:)) bak rusya da krizde ukrayna da krizde denimce türkiyenin kriz yaşaması doğal karşilanacak
0
Hem insanlar ölmesin hem de alo09Un dediği gibi mazeret olmasın diye savaş olmasın istiyorum.
0
Rusya ve Ukrayna, Türkiye'nin komşusu ülkeler. Zaten bu konuda Türkiye çok şanssız bir ülke, çünkü çok rezalet bir coğrafyada yer alıyor (aslında iyi kullanabilse bir bakıma çok avantajlı da bir coğrafya). Örneğin; ortadoğu'da bereketli topraklar ve petrol üzerinden dönen politikalar, doğu akdenizde enerji politikaları, karadeniz'de askeri strateji vb. en ufak bir harekette çok baş ağrıtacak bir yerdeyiz.
Bu yüzden, yanı başımızda bir savaş durumu olması demek ister istemez politik olarak olaya müdahil olacağımız anlamına geliyor. Tabii, "banane kardeşim, kendi aranızda takılın" da diyebilirsiniz, bu da bir tercih. Ama bu durumda bölgede sözü geçmeyen, pasif, herkesin enseye şaplak attığı bir ülke haline gelirsiniz. Kimse gelip de sizi takmaz (mesela akdeniz'deki enerji krizinde herkes kafasına göre at koşturuyordu. hatta doğu akdeniz enerji birliğinde filistin bile yer alırken türkiyeyi şutladılar mesela. ama sonradan birkaç defa rest çekerek "burada bizim de hakkımız var" dedik. ha çok bir şey çıkmadı tabii, oradan enerji çıkarmak için 10 tane daha türkiye'ye gerek var ama "biz de burdayız" diyebildik, orası önemli) Bu duruma gelmemek için olaya müdahil olmak zorundasınız.
Müdahil olduk diyelim: yine iki ucu boklu değnek. Ukrayna'dan yana çıkarsanız Rusya ile olan ticaret çok büyük zarar görür ve turist gelmez. Bu, Türkiye için milyarlarca dolar kayıp demek, Rusya'nın enerji konusunda Türkiye'ye sıkıntı çıkarması demek. Rusya ile geçinememezlik yapamazsın. Avrupa neden İran'a ambargo koyabiliyorken Rusya'ya koyamıyor? Çünkü elleri mahkum. Biz de aynı şekilde.
Ama Rusya'dan yana da çıkamazsın. Hem Avrupa'yı karşına alırsın (ki NATO içerisinde sen de varsın) hem de Ukrayna'ya bir sürü askeri teçhizat sattın. Onları n'apacaksın? Bu konuda Lavrov'un açıklamaları var "Ukraynalılar Albayrak'ı kullanıyor, buna dair raporlar var elimizde" diye. Bir de bugün tesis edilecek bir düşmanlık onlarca yıl boyunca politikada karşına çıkacak bir olay.
Sadece rusya-ukrayna özelinde değil, genel durumu anlatmaya çalıştım. Uluslararası ilişkilerde en uzak ülkedeki bir savaş bile seni her türlü etkiler. Etkilemesi lazım. Bu açıdan, Türkiye'nin bulunduğu coğrafya nedeniyle barış yanlısı bir politika izlemekten başka şansı yok. Atatürk boşuna "yurtta sulh, cihanda sulh" demiyor. Bu çevrede yaşanan Irak, Afganistan vb. savaşların etkileri yıllar boyu yaşadık, yaşıyoruz.
Bu yüzden, yanı başımızda bir savaş durumu olması demek ister istemez politik olarak olaya müdahil olacağımız anlamına geliyor. Tabii, "banane kardeşim, kendi aranızda takılın" da diyebilirsiniz, bu da bir tercih. Ama bu durumda bölgede sözü geçmeyen, pasif, herkesin enseye şaplak attığı bir ülke haline gelirsiniz. Kimse gelip de sizi takmaz (mesela akdeniz'deki enerji krizinde herkes kafasına göre at koşturuyordu. hatta doğu akdeniz enerji birliğinde filistin bile yer alırken türkiyeyi şutladılar mesela. ama sonradan birkaç defa rest çekerek "burada bizim de hakkımız var" dedik. ha çok bir şey çıkmadı tabii, oradan enerji çıkarmak için 10 tane daha türkiye'ye gerek var ama "biz de burdayız" diyebildik, orası önemli) Bu duruma gelmemek için olaya müdahil olmak zorundasınız.
Müdahil olduk diyelim: yine iki ucu boklu değnek. Ukrayna'dan yana çıkarsanız Rusya ile olan ticaret çok büyük zarar görür ve turist gelmez. Bu, Türkiye için milyarlarca dolar kayıp demek, Rusya'nın enerji konusunda Türkiye'ye sıkıntı çıkarması demek. Rusya ile geçinememezlik yapamazsın. Avrupa neden İran'a ambargo koyabiliyorken Rusya'ya koyamıyor? Çünkü elleri mahkum. Biz de aynı şekilde.
Ama Rusya'dan yana da çıkamazsın. Hem Avrupa'yı karşına alırsın (ki NATO içerisinde sen de varsın) hem de Ukrayna'ya bir sürü askeri teçhizat sattın. Onları n'apacaksın? Bu konuda Lavrov'un açıklamaları var "Ukraynalılar Albayrak'ı kullanıyor, buna dair raporlar var elimizde" diye. Bir de bugün tesis edilecek bir düşmanlık onlarca yıl boyunca politikada karşına çıkacak bir olay.
Sadece rusya-ukrayna özelinde değil, genel durumu anlatmaya çalıştım. Uluslararası ilişkilerde en uzak ülkedeki bir savaş bile seni her türlü etkiler. Etkilemesi lazım. Bu açıdan, Türkiye'nin bulunduğu coğrafya nedeniyle barış yanlısı bir politika izlemekten başka şansı yok. Atatürk boşuna "yurtta sulh, cihanda sulh" demiyor. Bu çevrede yaşanan Irak, Afganistan vb. savaşların etkileri yıllar boyu yaşadık, yaşıyoruz.
0
Ukrayna'ya olası bir Rus müdahalesine NATO karşılık verebilir. Böyle bir durumda bölgeye (doğu Ukrayna) en yakın NATO ordusu Türkiye'de. NATO karşılık verme kararı alırsa Türkiye açısından taraf olmama gibi bir durum olmayabilir.
0
der meister
27 yaşındayım, normal şartlarda bir aksilik olmazsa rus dili ve edebiyatı bölümünden 2023 yazında (üç dönem kaldı) mezun olacağım. iyi derecede ingilizcem var. bölümümü severek ve isteyerek seçtim, bir nevi ilke meselesiydi benim için, sonrasında ne yapacağımı ekonomik anlamda açıkçası pek düşünmedi
27 yaşındayım, normal şartlarda bir aksilik olmazsa rus dili ve edebiyatı bölümünden 2023 yazında (üç dönem kaldı) mezun olacağım. iyi derecede ingilizcem var. bölümümü severek ve isteyerek seçtim, bir nevi ilke meselesiydi benim için, sonrasında ne yapacağımı ekonomik anlamda açıkçası pek düşünmedim. çocukluğumdan beri en büyük hevesim ve merakım EKONOMİK KOŞULLARDAN BAĞIMSIZ OLARAK türkiye'den ayrılmak, farklı kültürler ve çevreler görmekti; geldiğimiz noktada bir yetişkin olarak bunun zaten "romantizm"den çıkıp düzgün bir hayat için adeta "gereklilik" haline geldiğini düşünüyorum en azından kendi adıma.
tır ne alaka derseniz çocukluğumdan beri zaten tırları çok seviyorum. söylememe gerek yoktur, 10 yıldan uzun süredir (ilk oyunla beraber) iflah olmaz bir euro truck simulator hastasıyım. yapı olarak da işe uygun olabileceğimi düşünüyorum zira bayağı introvert, grup çalışmasına yatkın olmayan (hehe), sevdiği işte çok çalışabilen ama sevmediği şeye hiç dikkat vermeyen, insan ilişkileri pek gelişmemiş birisiyim. plaza ortamı, sürekli iş arama derdi, 4-5 bin lira için türlü türlü insanla muhatap olma vs. fikri beni inanılmaz korkutuyor. yapsam yine yaparım ama sevmiyorum, istemiyorum, içimden gelmiyor.
geçenlerde ekşi'den benzer yollardan geçmiş (no pun intended), ilk ehliyetini 29 yaşında almış ve sadece bir yıldır tır şoförlüğü yapan bir arkadaşla konuştum. telefonlaştık, sağolsun uzun uzun anlattı. adam sadece bir yıllık tecrübeyle belçika firmasıyla anlaşmış, direkt ab oturumlu olarak orada çalışacakmış. sektörde genel olarak zaten açık olduğunu biliyorum dünya genelinde. haliyle yabancı dilim de olduğu için ilk birkaç yılımda çok saçmalamazsam o taraflara gidebilirim diye düşündüm. avrupa içinde tır sürdükten sonra gitmesem de olur zaten, sonuçta 30 günümün 23'ü ab'de şoförlük yapmakla geçiyorsa bi hafta türkiye'de kalırım ne olacak.
bu zamana kadar neden hamle yapmadım? çünkü açık konuşayım "daha iyisini" yapabileceğimi düşünüyordum. egom "kamyoncu" olmak için çok büyüktü. yalnız sonra gördüm ki ülkenin gerçekliği farklı. üstelik "yeni nesil tırcı" diye bi şey var, çıtı pıtı kızlar heyvan gibi tırları sürüyor avrupa'da. ne toplum nezdinde kötü muamele görüyorlar ne başka bi şey... e sonuç olarak ben bu işi zaten çok seveceğimi düşünüyorum, mutlu olacak ve iyi kötü para kazanacaksam niye kendimi kısıtlayayım ki?
siz ne dersiniz, özellikle beni buradaki 10 yılımdan az buçuk tanıyan abilerimin/ablalarımın fikirlerini duymak isterim açıkçası. aslında olumludan ziyade olumsuz değerlendirmeleri duymak istiyorum, yani "yapma" diyorsanız neden diyorsunuz? bu sayede daha iyi bir değerlendirme yapabilirim belki, hani dikkate almadığım noktalar vardır vs...
örneğin, "arkadaşın şanslıymış, bir sene tır sürdü diye kimse avrupa'ya gidemez, o umutla girersin bölümden mezun arkadaşların moskova'ya yerleşirken sen samsun-konya arasında limon taşırsın" gibi fikirleri merak ediyorum, hele ki sektör içinden birileri paylaşırsa çok daha mutlu olurum.
ben şu an kendi adıma "niye olmayayım?" sorusuna net cevap bulamıyorum çünkü gerçekten. en kötü bir sene deneyip bırakırım yani ne olacak zaten 500 yaşına geldim, sonuçta doktorluğu bırakıp şoför olmuyorum ki, elimde şu an bir şey yok. diplomamla yapacağım muhtemel işleri 30 yaşında yapabiliyorsam 32 yaşında da yapabilirim sanırım, hatta belki cv'de tır şoförlüğünü görünce "bu adam kesin manyağın teki, değişik birine benziyo, bunu bi deneyelim" derler hehe.
tır ne alaka derseniz çocukluğumdan beri zaten tırları çok seviyorum. söylememe gerek yoktur, 10 yıldan uzun süredir (ilk oyunla beraber) iflah olmaz bir euro truck simulator hastasıyım. yapı olarak da işe uygun olabileceğimi düşünüyorum zira bayağı introvert, grup çalışmasına yatkın olmayan (hehe), sevdiği işte çok çalışabilen ama sevmediği şeye hiç dikkat vermeyen, insan ilişkileri pek gelişmemiş birisiyim. plaza ortamı, sürekli iş arama derdi, 4-5 bin lira için türlü türlü insanla muhatap olma vs. fikri beni inanılmaz korkutuyor. yapsam yine yaparım ama sevmiyorum, istemiyorum, içimden gelmiyor.
geçenlerde ekşi'den benzer yollardan geçmiş (no pun intended), ilk ehliyetini 29 yaşında almış ve sadece bir yıldır tır şoförlüğü yapan bir arkadaşla konuştum. telefonlaştık, sağolsun uzun uzun anlattı. adam sadece bir yıllık tecrübeyle belçika firmasıyla anlaşmış, direkt ab oturumlu olarak orada çalışacakmış. sektörde genel olarak zaten açık olduğunu biliyorum dünya genelinde. haliyle yabancı dilim de olduğu için ilk birkaç yılımda çok saçmalamazsam o taraflara gidebilirim diye düşündüm. avrupa içinde tır sürdükten sonra gitmesem de olur zaten, sonuçta 30 günümün 23'ü ab'de şoförlük yapmakla geçiyorsa bi hafta türkiye'de kalırım ne olacak.
bu zamana kadar neden hamle yapmadım? çünkü açık konuşayım "daha iyisini" yapabileceğimi düşünüyordum. egom "kamyoncu" olmak için çok büyüktü. yalnız sonra gördüm ki ülkenin gerçekliği farklı. üstelik "yeni nesil tırcı" diye bi şey var, çıtı pıtı kızlar heyvan gibi tırları sürüyor avrupa'da. ne toplum nezdinde kötü muamele görüyorlar ne başka bi şey... e sonuç olarak ben bu işi zaten çok seveceğimi düşünüyorum, mutlu olacak ve iyi kötü para kazanacaksam niye kendimi kısıtlayayım ki?
siz ne dersiniz, özellikle beni buradaki 10 yılımdan az buçuk tanıyan abilerimin/ablalarımın fikirlerini duymak isterim açıkçası. aslında olumludan ziyade olumsuz değerlendirmeleri duymak istiyorum, yani "yapma" diyorsanız neden diyorsunuz? bu sayede daha iyi bir değerlendirme yapabilirim belki, hani dikkate almadığım noktalar vardır vs...
örneğin, "arkadaşın şanslıymış, bir sene tır sürdü diye kimse avrupa'ya gidemez, o umutla girersin bölümden mezun arkadaşların moskova'ya yerleşirken sen samsun-konya arasında limon taşırsın" gibi fikirleri merak ediyorum, hele ki sektör içinden birileri paylaşırsa çok daha mutlu olurum.
ben şu an kendi adıma "niye olmayayım?" sorusuna net cevap bulamıyorum çünkü gerçekten. en kötü bir sene deneyip bırakırım yani ne olacak zaten 500 yaşına geldim, sonuçta doktorluğu bırakıp şoför olmuyorum ki, elimde şu an bir şey yok. diplomamla yapacağım muhtemel işleri 30 yaşında yapabiliyorsam 32 yaşında da yapabilirim sanırım, hatta belki cv'de tır şoförlüğünü görünce "bu adam kesin manyağın teki, değişik birine benziyo, bunu bi deneyelim" derler hehe.
0
Bu duyuru bana ETS2 açtırır. Şu cevabı yazayım sonra ben kaçar.
Yani bana mantıksız gelmedi. En başta anlatış tarzın bile bu işi severek yapacağını gösteriyor zaten. Severek yaptığın iş olduğu sürece negatif tarafları olsa da çok odaklanmana gerek kalmaz. Ama illa olumsuz taraflarını duymak istiyorsun diye yazayım aklıma gelenleri (ki bunlar benim tecrübelerim değil, tahminlerim). Gerçek hayat ETS gibi değil tabii bunu biliyorsun. Yani ben ETS'de 50 dakika süren bir teslimatta bile sıkılabiliyorum bazen. Şimdi o teslimatın 11-12 gün sürdüğünü düşün. İş gereği sürekli mobilsin. Yani "Avrupa'da geçireceğin 23 gün" Avrupa hayalini yaşıyor olmayacaksın. Zamanının çok az bir kısmını kendine ayırabilirsin. Sürekli yollarda olursun. Yani bu iş memur gibi ya da beyaz yaka gibi akşam mesaini bitirip evine gidip biranı açabileceğin, ayaklarını uzatıp keyif yapabileceğin bir iş değil. Günlerce yoldasın ve yalnızsın.
İnsanla muhatap olmamak güzel geliyor ama insanoğlu sosyal bir varlık. Bir yerden sonra insan sesine bile muhtaç olursun. Hiç insan görmezsin demiyorum tabii ama iyi bir ofis ortamında çalışırken ara verip 10-15 dk. geyik çevirebilirsin iş arkadaşlarınla.
Son olarak CV'de tır şoförlüğünü gören bir işe alımcı "bu adam kesin manyağın teki, bunu bi deneyelim" demez. Böyle bir dünya yok maalesef. Kariyer anlamında (eğer ilerde diplomanı kullanacağın bir mesleğe döneceksen) sana hiçbir katkısı olmaz. Hatta olumsuz tarafı olur. Ben şahsen iş hayatından kaçmayı tercih etmiş birini işe almazdım işe alım kararını veren biri olsam. Sen iş hayatından kaçıyorsun demiyorum ama senin özgeçmişin öyle görünecek. "Bu adam bir yıl sonra sıkılır burada durmaz" diye düşündürtür.
Yani bana mantıksız gelmedi. En başta anlatış tarzın bile bu işi severek yapacağını gösteriyor zaten. Severek yaptığın iş olduğu sürece negatif tarafları olsa da çok odaklanmana gerek kalmaz. Ama illa olumsuz taraflarını duymak istiyorsun diye yazayım aklıma gelenleri (ki bunlar benim tecrübelerim değil, tahminlerim). Gerçek hayat ETS gibi değil tabii bunu biliyorsun. Yani ben ETS'de 50 dakika süren bir teslimatta bile sıkılabiliyorum bazen. Şimdi o teslimatın 11-12 gün sürdüğünü düşün. İş gereği sürekli mobilsin. Yani "Avrupa'da geçireceğin 23 gün" Avrupa hayalini yaşıyor olmayacaksın. Zamanının çok az bir kısmını kendine ayırabilirsin. Sürekli yollarda olursun. Yani bu iş memur gibi ya da beyaz yaka gibi akşam mesaini bitirip evine gidip biranı açabileceğin, ayaklarını uzatıp keyif yapabileceğin bir iş değil. Günlerce yoldasın ve yalnızsın.
İnsanla muhatap olmamak güzel geliyor ama insanoğlu sosyal bir varlık. Bir yerden sonra insan sesine bile muhtaç olursun. Hiç insan görmezsin demiyorum tabii ama iyi bir ofis ortamında çalışırken ara verip 10-15 dk. geyik çevirebilirsin iş arkadaşlarınla.
Son olarak CV'de tır şoförlüğünü gören bir işe alımcı "bu adam kesin manyağın teki, bunu bi deneyelim" demez. Böyle bir dünya yok maalesef. Kariyer anlamında (eğer ilerde diplomanı kullanacağın bir mesleğe döneceksen) sana hiçbir katkısı olmaz. Hatta olumsuz tarafı olur. Ben şahsen iş hayatından kaçmayı tercih etmiş birini işe almazdım işe alım kararını veren biri olsam. Sen iş hayatından kaçıyorsun demiyorum ama senin özgeçmişin öyle görünecek. "Bu adam bir yıl sonra sıkılır burada durmaz" diye düşündürtür.
0
@himmet dayı,
abi bak güzel bir noktaya değinmişsin, ben orayı atlamıştım. ben normalde spor hastası biriyim. bırak 7/24 maç izlerim. çok seviyorum. şu an bununla ilgili bir iş yapıyorum zaten (ama uzun vadede kazancımın artması mümkün değil, o yüzden tam zamanlı iş olarak değerlendirmiyorum). beni iş hayatıyla ilgili en çok korkutan şey kendime vakit ayıramama fikri... sabah 7'de uyan. akşam 6-7'ye kadar iş güç. temizlik, yemek, diğer sosyal işler vs. derken sana bir şey kalmıyor. ben İYİ KAZANSAM DAHİ böyle bir hayat istemiyorum. gece 11'de şampiyonlar ligi maçı varken "sabah işe kalkmam lazım tüh" diye yatağa gitmek istemiyorum mesela. düşüncesi bile psikolojik olarak yıpratıyor beni, özgür hissetmiyorum. ülkenin hali de ortada şimdi... ben çalışsam ne olacak? alacağım 5-6 bin lira. şanslıysam pazar günü boş olurum. terminatör gibi enerjim olmadıktan sonra ben ne biriktireceğim, nereyi göreceğim, hayatımın bana kalan süresini ayı gibi yatmak dışında nasıl bir aktiviteyle değerlendireceğim mesela? bunu kendim için söylüyorum tabii ki, yani kimi insan asgari ücretle bile çok dolu yaşayabilir ona itirazım yok ama ben kendi halimi tavrımı az çok biliyorum.
tır şoförlüğü ise tam olarak "maç varsa var olum napalım, işimiz gücümüz var, boş vaktimize denk geleni izleriz o zaman" dedirten bir iş bana. kısacası tır şoförü olma fikrinde hayatı kaçırma korkusunu yaşamıyorum, dolayısıyla yapmak için çok daha istekli ve motive olduğum bir meslek bu açıdan. kendimi kapana kısılmış, hayat boyu hiçbir şeye sahip olmayacak, bir şirketi zengin etmek için sinir stres sahibi olacak birisi gibi hissetmiyorum. ha baktığında tır şoförü de bunu yapıyor elbet, hatta çok daha stresli ve sinir bozucu bir iş ama dediğim gibi ben plazada yapamam derken tırda yaparım diyebiliyorum en azından.
avrupa'da geçirdiğim sürece hayali yaşamayacağım konusunda haklısın ama beni zaten en çok heyecanlandıran şey sürekli yolda olma fikri. yani 30 günün 4-5'ini evde geçirebiliyorsam gerisi sorun değil. ben zaten dediğim gibi maç izlerim, kitap okurum, internette sürterim vs. tırda da yapılır yani bu benim için problem değil :)
son olarak bir de şunu ekleyeyim, türkiye'de çalışırsam akşam evde ayaklarımı uzatıp bira içebileceğim bir hayatım olacağını düşünmüyorum. biraz da ondan bu kadar yöneldim zaten tır fikrine. avrupa'da €2500 kazanacağım bir ofis işi olsa mesela yine tır şoförlüğü düşünmeyebilirim... ama öyle bir dünya yok benim için ne yazık ki. en azından şimdilik.
abi bak güzel bir noktaya değinmişsin, ben orayı atlamıştım. ben normalde spor hastası biriyim. bırak 7/24 maç izlerim. çok seviyorum. şu an bununla ilgili bir iş yapıyorum zaten (ama uzun vadede kazancımın artması mümkün değil, o yüzden tam zamanlı iş olarak değerlendirmiyorum). beni iş hayatıyla ilgili en çok korkutan şey kendime vakit ayıramama fikri... sabah 7'de uyan. akşam 6-7'ye kadar iş güç. temizlik, yemek, diğer sosyal işler vs. derken sana bir şey kalmıyor. ben İYİ KAZANSAM DAHİ böyle bir hayat istemiyorum. gece 11'de şampiyonlar ligi maçı varken "sabah işe kalkmam lazım tüh" diye yatağa gitmek istemiyorum mesela. düşüncesi bile psikolojik olarak yıpratıyor beni, özgür hissetmiyorum. ülkenin hali de ortada şimdi... ben çalışsam ne olacak? alacağım 5-6 bin lira. şanslıysam pazar günü boş olurum. terminatör gibi enerjim olmadıktan sonra ben ne biriktireceğim, nereyi göreceğim, hayatımın bana kalan süresini ayı gibi yatmak dışında nasıl bir aktiviteyle değerlendireceğim mesela? bunu kendim için söylüyorum tabii ki, yani kimi insan asgari ücretle bile çok dolu yaşayabilir ona itirazım yok ama ben kendi halimi tavrımı az çok biliyorum.
tır şoförlüğü ise tam olarak "maç varsa var olum napalım, işimiz gücümüz var, boş vaktimize denk geleni izleriz o zaman" dedirten bir iş bana. kısacası tır şoförü olma fikrinde hayatı kaçırma korkusunu yaşamıyorum, dolayısıyla yapmak için çok daha istekli ve motive olduğum bir meslek bu açıdan. kendimi kapana kısılmış, hayat boyu hiçbir şeye sahip olmayacak, bir şirketi zengin etmek için sinir stres sahibi olacak birisi gibi hissetmiyorum. ha baktığında tır şoförü de bunu yapıyor elbet, hatta çok daha stresli ve sinir bozucu bir iş ama dediğim gibi ben plazada yapamam derken tırda yaparım diyebiliyorum en azından.
avrupa'da geçirdiğim sürece hayali yaşamayacağım konusunda haklısın ama beni zaten en çok heyecanlandıran şey sürekli yolda olma fikri. yani 30 günün 4-5'ini evde geçirebiliyorsam gerisi sorun değil. ben zaten dediğim gibi maç izlerim, kitap okurum, internette sürterim vs. tırda da yapılır yani bu benim için problem değil :)
son olarak bir de şunu ekleyeyim, türkiye'de çalışırsam akşam evde ayaklarımı uzatıp bira içebileceğim bir hayatım olacağını düşünmüyorum. biraz da ondan bu kadar yöneldim zaten tır fikrine. avrupa'da €2500 kazanacağım bir ofis işi olsa mesela yine tır şoförlüğü düşünmeyebilirim... ama öyle bir dünya yok benim için ne yazık ki. en azından şimdilik.
0
Belçika 5 yıl oturumu olana vatandaşlık veriyor. Oradan yürürsün zaten. Avrupa'da her türlü işte çalışılır hiç düşünme
0
almışsın narkozu hayırlı olsun. Yıl 2018 işten bıkmışın gittim tır ehliyeti aldım src 3 aldım. Dedim ilerde lazım olur ülkenin durumu kötü :) şimdi ce ehliyet cüzdanda kuzu kuzu yatıyor yine de aldığım için pişman değilim. Belki bir gün lazım olur. Ben bankacıyım, ben de terfi vb durumları olduğu için tırcı olma durumunu erteledim bakalım ilerde olur mu bilinmez, nasip. Yaş 33.
0
Valla seni anlıyorum. Bu kadar istekliyken "yok o iş olmaz, boşver." demem zaten. Ben de herhangi bir konuda bu kadar hevesli olsam kesin şansımı denerdim.
Sadece eklemek istediğim bazı noktalar var. Birini zengin etmek uğruna sabah akşam çalışma fikri konusunda katılıyorum sana. Ama bundan kaçış tır şoförlüğü değil. Çünkü kaçtığın şeyin temelinde stres, emeğinin karşılığını alamamak, bir yere zincirlenmiş gibi hissetmek gibi olgular var. TIR şoförü olunca bunlar değişecek mi? En azından büyük bir kısmı hayır. Yani kendi kamyonunun olduğu ve ETS'deki gibi istediğin ülkedeki istediğin işi tıklayarak seçebildiğin bir hayat olsa belki daha özgür hissedersin kendini ama öyle bir şey seni beklemiyor (diye tahmin ediyorum). Yine bir şirkete bağlı şoför olacaksın. Bu kez gecen gündüzün belli olmayacak. 9 saat kamyon sür. Sonra dur, uyu. Sonra 9 saat daha sür falan. Şimdi sana çok heyecan verici geliyor olabilir ama bu iş de rutine bindikten sonra sıkıcı olacak. 1 yıl tecrübeli birinden ziyade en azından en az 5 yıldır falan bu işin içinde olan birilerini bulmaya çalış konuşmak için. Ama "işini seviyor musun?" gibi sorulardan ziyade seni zorlayabileceğini düşündüğün şeylere odaklan.
"Yarın iş var." diye 23.00'teki maçı izleyemediğin bir hayatı kötüleyip "benim işim zaten bu o yüzden maçı anca denk gelirsem izlerim" gibi bir hayatı benimsemen bana biraz anlamsız geliyor. Meslek uğruna özel hayatının büyük bölümünden feragat edeceğinin farkında değilsin gibi.
Sadece eklemek istediğim bazı noktalar var. Birini zengin etmek uğruna sabah akşam çalışma fikri konusunda katılıyorum sana. Ama bundan kaçış tır şoförlüğü değil. Çünkü kaçtığın şeyin temelinde stres, emeğinin karşılığını alamamak, bir yere zincirlenmiş gibi hissetmek gibi olgular var. TIR şoförü olunca bunlar değişecek mi? En azından büyük bir kısmı hayır. Yani kendi kamyonunun olduğu ve ETS'deki gibi istediğin ülkedeki istediğin işi tıklayarak seçebildiğin bir hayat olsa belki daha özgür hissedersin kendini ama öyle bir şey seni beklemiyor (diye tahmin ediyorum). Yine bir şirkete bağlı şoför olacaksın. Bu kez gecen gündüzün belli olmayacak. 9 saat kamyon sür. Sonra dur, uyu. Sonra 9 saat daha sür falan. Şimdi sana çok heyecan verici geliyor olabilir ama bu iş de rutine bindikten sonra sıkıcı olacak. 1 yıl tecrübeli birinden ziyade en azından en az 5 yıldır falan bu işin içinde olan birilerini bulmaya çalış konuşmak için. Ama "işini seviyor musun?" gibi sorulardan ziyade seni zorlayabileceğini düşündüğün şeylere odaklan.
"Yarın iş var." diye 23.00'teki maçı izleyemediğin bir hayatı kötüleyip "benim işim zaten bu o yüzden maçı anca denk gelirsem izlerim" gibi bir hayatı benimsemen bana biraz anlamsız geliyor. Meslek uğruna özel hayatının büyük bölümünden feragat edeceğinin farkında değilsin gibi.
0
Ben senin yerinde olsam kesin tır işine girerdim. YouTuberlik da yapabilir aynı anda. Alican diye biri vardı, rahmetli oldu, Almancı bir tır şoförüydü, aynı zamanda YouTube'a video çekerdi. Acayip keyifliydi izlemesi. Senin de muhabbetin satarsa milleti, YouTubedan da para kazanırsın.
0
Önce B sınıfı manuel ehliyet al. B sınıfı manuel ehliyet ilkokul ise tır şoförlüğü doktoradır. Belki yeteneğin yoktur. Bu da bir olumsuz sebep.
youtu.be
Bu kız bayağı bilgi paylaşıyor.
youtu.be
Bu kız bayağı bilgi paylaşıyor.
0
@himmet dayi, son kısımla ilgili: anlatmak istediğim şey şu abi, ben normalde ofis işi yaparken, her akşam eve gelirken falan kendi hayatımı istediğim gibi yaşayamadığım için üzülürüm. huzursuz olurum. tırda ise şartlar daha ağır olmasına rağmen o işi sevdiğim için "maçı da izlemeyiverelim ne olacak" diyebilirim. yani kar-zarar ilişkisi aslında biraz. ben kendime 3-4 saat ayırabileceksem, üç kuruş paraya öyle ot gibi bi ilçede/şehirde 30 sene yaşayacaksam maç izleyememek ve sevdiğim işlerle ilgilenememek beni üzer mesela. ama yok ben tır şoförüysem, sürekli yoldaysam o zaman özel hayatımdan feragat etmek daha az koyar, çünkü genel olarak daha mutlu ve iyi hissederim. demek istediğim buydu.
@mezarkabul, yazdığını okurken istemsiz DÖŞE BAH DÖŞE diye bağırdım :) hala arada izlerim videolarını. ben ama kendim yutubırlık neyin düşünmüyorum hiç, becerebileceğimi sanmıyorum. bi de şu var: şimdi ben kendi tecrübelerini paylaşan insanlara minnettarım ama türkiye'de yaşayan bir genç olarak "isveç'te tır şoförüyüm bi günde 3000 kazanıyorum" gibi videoları izleyince depresyona giriyorum... yeterince içerik var zaten. onlar kötü niyetle yapmıyor belki ama ben oralara gidersem elime kamerayı alıp şu kadar kazanıyom, bu kadar kazanıyom diye konuşmak istemiyorum. en fazla burda filan hava atarım yani tüm dünyaya açılmak gibi bir isteğim yok. o yüzden ben yaparsam anca günlük tutup onu yayınlarım okumak isteyen olursa. yoksa vlogger'lık filan benlik değil, sevmiyorum. tutacağını da sanmam.
@dissendium, aga artistik patinajda olimpiyat madalyası alıcam demedim ki ne yeteneği? işin zorluğuna ayak uyduramazsın, sıkılırsın, bırakırsın vs. orası ayrı konu da fiziksel/zihinsel engeli olmayan birisi (hatta yerine göre olan biri bile) niye tır süremesin ne var onda. "bu iş yapılmaz" deyip pes eden adam vardır elbet ama ben sanmıyorum ehliyetini alıp işe başladıktan sonra "oha tır sürmek çok zor benim yeteneğim yokmuş" diye bırakan birisi olsun.
@mezarkabul, yazdığını okurken istemsiz DÖŞE BAH DÖŞE diye bağırdım :) hala arada izlerim videolarını. ben ama kendim yutubırlık neyin düşünmüyorum hiç, becerebileceğimi sanmıyorum. bi de şu var: şimdi ben kendi tecrübelerini paylaşan insanlara minnettarım ama türkiye'de yaşayan bir genç olarak "isveç'te tır şoförüyüm bi günde 3000 kazanıyorum" gibi videoları izleyince depresyona giriyorum... yeterince içerik var zaten. onlar kötü niyetle yapmıyor belki ama ben oralara gidersem elime kamerayı alıp şu kadar kazanıyom, bu kadar kazanıyom diye konuşmak istemiyorum. en fazla burda filan hava atarım yani tüm dünyaya açılmak gibi bir isteğim yok. o yüzden ben yaparsam anca günlük tutup onu yayınlarım okumak isteyen olursa. yoksa vlogger'lık filan benlik değil, sevmiyorum. tutacağını da sanmam.
@dissendium, aga artistik patinajda olimpiyat madalyası alıcam demedim ki ne yeteneği? işin zorluğuna ayak uyduramazsın, sıkılırsın, bırakırsın vs. orası ayrı konu da fiziksel/zihinsel engeli olmayan birisi (hatta yerine göre olan biri bile) niye tır süremesin ne var onda. "bu iş yapılmaz" deyip pes eden adam vardır elbet ama ben sanmıyorum ehliyetini alıp işe başladıktan sonra "oha tır sürmek çok zor benim yeteneğim yokmuş" diye bırakan birisi olsun.
0
YouTuber deyince yanlış anlaşıldım ama işte Alican gibi bir şeyler yap, adam YouTuber değildi ama YouTubea güzel bir renk katıyordu. Adamı profesöründen, hizmetlisine her kesimden izleyen vardı. Doğaldı. Sen de doğal doğal takıl bir yandan müzik dinle, bir yandan da sigaranı iç, üç beş bir şeyler anlat günün nasıl geçtiğine dair, tutarsa tutar tutmazsa sana anı kalır. Yap sen bu tır işini. Valla bak.
0
Tırcılık iyi hoş güzelde. Millet henüz deneyimi olmayan birine milyon liralık mallarını emanet eder mi? Bir tırcının yanında staj gibi birşey yapmak mümkün mü? ya da bir tırcı bulup yanında gidip gelmek gerekir diye düşünüyorum.
0
Bu işi yapan bilen birine işin artısını eksisini, nasıl başlanacağını, merak ediyorsan yurt dışı imkanlarını sor. Bir eksisi yola çıkıp uzun süre evden uzak kalmak dolayısıyla aile ile ilgili olabilir. Bir artısı muhtemelen insanın mevcut sistemde en özgür ve kendi başına olabileceği işlerden biridir diye düşünüyorum. Yaşında bir sorun yok ama tavsiye almak için doğru yerleri bul.
0
@komando, konuştuğum arkadaşın bana söylediği iş bulmak ilk etapta çok kolay olmayabiliyor ama sektörde açık olduğu için ehliyetin, gerekli belgelerin vs. varsa bir şekilde tutuyorsun bir ucundan. hatta abd'de filan direkt eğitimi kendi veren, ücretini de sonra maaşından kesen firmalar var. onlarda aynen dediğin şekilde bazen altı hafta boyunca yanında bir eğitmenle birlikte gidiyorsun, sonra komple sana bırakıyorlar. türkiye'de nasıldır bilmiyorum.
yalnız erkan zey'in videosunda izlemiştim, yükün sigortalı olduğunu ve dolayısıyla o tip durumlarda sorun çıkmadığını söylüyordu. tecrübesizim tamam da sonuç olarak gerekli donanıma sahibim, atıyorum kendi salaklığımla 120 basıp tırı paramparça etmediğim sürece bir şey olmaz sanırım. hem firma için hem de benim için. bi' de tırın gittiği yolun %90'ı dümdüz zaten, dikkatli ve özenli bir şoför için olacak en kötü şey en fazla dorseyi çizdirmek olur sanırım çok ekstrem durumlar dışında. kağnı gibi araç sonuçta büyük zarar vermek için bile isteye uğraşmak lazım bence.
yalnız erkan zey'in videosunda izlemiştim, yükün sigortalı olduğunu ve dolayısıyla o tip durumlarda sorun çıkmadığını söylüyordu. tecrübesizim tamam da sonuç olarak gerekli donanıma sahibim, atıyorum kendi salaklığımla 120 basıp tırı paramparça etmediğim sürece bir şey olmaz sanırım. hem firma için hem de benim için. bi' de tırın gittiği yolun %90'ı dümdüz zaten, dikkatli ve özenli bir şoför için olacak en kötü şey en fazla dorseyi çizdirmek olur sanırım çok ekstrem durumlar dışında. kağnı gibi araç sonuçta büyük zarar vermek için bile isteye uğraşmak lazım bence.
0
romanya'daki çürük yolla sosyalliğin bence ilgisi yok, sosyal birisi olsam oradaki köyden tanıdıklarım mı olacak? ne yapılması gerektiğine dair prosedür bellidir, yabancı dilim zaten var. insanlarla aram iyi değil dediysem tırda sorun yaşayınca direksiyona kapanıp ağlarım, insanlarla kesinlikle muhatap olmam demedim ki. bu tarz sorunlar, beklenmedik durumlar her meslekte var zaten.
yani yanlış anlama ama bana bu spesifik örnek biraz zorlama geldi, romanya'da frenimin tutmamasıyla network'ün ne alakası var yani elimin altında teknoloji var yabancı dilim var mağaradan çıkmadık sonuçta. fren patlayınca network'üm mü gelip durduracak tırı sanki.
yani yanlış anlama ama bana bu spesifik örnek biraz zorlama geldi, romanya'da frenimin tutmamasıyla network'ün ne alakası var yani elimin altında teknoloji var yabancı dilim var mağaradan çıkmadık sonuçta. fren patlayınca network'üm mü gelip durduracak tırı sanki.
0
sık sık tırcılarla muhatap olan biri olarak söyleyebilirim ki, ekseriyetle pek parlak değiller. iş yapılır bence ama bu tamamen kişisel bir konu. ben biraz daha sosyal açıdan değerlendireyim.
pek parlak değiller dedim ya, aslında daha kaba söylerdim de burada bu kadar oluyor. yani bir kere tırcılık kariyerine girdin mi geriye dönüşü zor olur.
pek parlak değiller dedim ya, aslında daha kaba söylerdim de burada bu kadar oluyor. yani bir kere tırcılık kariyerine girdin mi geriye dönüşü zor olur.
0
@floydian, açık konuşmak gerekirse en büyük motivasyonu yurtdışına çıkma imkanı olması. gerek Türk firmasında uluslararası çalışarak gerekse oradan bir firmayla anlaşarak... Türkiye'deki imaj olumsuz ve kitle de GENEL OLARAK iyi değil, onun farkındayım ama son yıllarda benim gibi eli iyi kötü kalem tutmuş bir sürü insanın bu sektöre yönelmesi biraz yüreklendiriyor beni. belki bizim nesille biraz değişir ilerleyen yıllarda.
0
Ben de sınırda yasiyom. Tircilarla iç içe sayilirim xd gorduklerimi yazayim.
Olumsuz;
*Günlerce arabanin içinde sıra bekliyorsun. Karda kışta, sıcakta sogukta günlerce tırın içinde bekliceksin. Sürekli 1-2 arabalik ilerle-dur şeklinde
*Aile hayatı ya da ilişki için çok işlevsel degil.
*O 3 gün bekledigin siralarda sürekli birileri öne falan gececek, saclarini yolacaksin.
*O sırada muhatap olacağın tircilar genelde o citi pıtı kizlarin profilinde olmayacak. Türlü mafyatik tipler...
*Arabanla ilgili yurt dışında bir sorun yasadiginda sektör icindeki biri kadar kolay halledemeyebilirsin baslarda.
Olumsuz;
*Günlerce arabanin içinde sıra bekliyorsun. Karda kışta, sıcakta sogukta günlerce tırın içinde bekliceksin. Sürekli 1-2 arabalik ilerle-dur şeklinde
*Aile hayatı ya da ilişki için çok işlevsel degil.
*O 3 gün bekledigin siralarda sürekli birileri öne falan gececek, saclarini yolacaksin.
*O sırada muhatap olacağın tircilar genelde o citi pıtı kizlarin profilinde olmayacak. Türlü mafyatik tipler...
*Arabanla ilgili yurt dışında bir sorun yasadiginda sektör icindeki biri kadar kolay halledemeyebilirsin baslarda.
0
ya sana son söz olarak şunu diyeyim; adını sanını bilmediğim ama meşhur bir artiz de oyunculuğu bırakıp tırcı oldu abdde, yaprak dökümünde mi ne oynamıştı, o adam işte.
0
Der meister selam. Seni buradan az çok tanıyan bir arkadaşın olarak bu hevesinin geçici olacağı kanısındayım. Bol şans.
0
playing star again'e katiliyorum. bu tarz durumlarda insan iliskileri masa basi ofis isinden cok daha kritik.
but that was just a dream'e de katiliyorum. yani bu kacinci duyuru/girdi bununla ilgili. acma demiyorum ama yapacak olan adam sessizce yapardi. sen daha cok geyigini yapmayi seviyorsun gibi gozukuyor. bu sebeptendir ki yapamazsin.
but that was just a dream'e de katiliyorum. yani bu kacinci duyuru/girdi bununla ilgili. acma demiyorum ama yapacak olan adam sessizce yapardi. sen daha cok geyigini yapmayi seviyorsun gibi gozukuyor. bu sebeptendir ki yapamazsin.
0
avrupa'da çalışmak istesen de önce türkiye'de bir tır şoförü olacaksın. burada da şöyle bir durum var benim açımdan, türkiye'de tır şoförü olmak için ehliyet ve psiko-motor becerilerine ek olarak biraz yırtık ve açıkgöz olmak gerekiyor. yani bitirim bir tarafın yoksa hiç bulaşma derim.
0
Hocam bu iş benim de ara ara ciddi hayalini kurduğum bir durum. Ama memleketteki sektör, çalışma koşulları, kendi araban yoksa kazanç işleri vb. çok tatsız maalesef. Üstüne, işveren altında o özgürlük hissinden uzakta çalışılıyor genelde. Fakat –büyük ihtimalle bir ukde olarak kalacak olsa da– birinci dünya ülkelerinde tırcı olma fikri içimi kıpır kıpır yapıyor.
Ben ideal koşullarda tırcılık yaparsan mutsuz olacağını düşünmüyorum bu arada. Tek ve belki de en büyük dezavantajı, sevdiğin/sevdiklerinden pratikte resmen ayrı bir hayat yaşıyor olmak.
Kısa vadede önerim de şöyle: yukarıda biri daha yazmış, nasıl yapılabilir emin değilim ama bir iki farklı araba bulup yan koltukta iki üç kez Samsun-Konya, Ankara-Antep yapmak lazım. En azından karar verme yolunda gerçekten fikir sahibi olmuş olursun. Bir de dediğin gibi, başladın baktın olmadı en kötü bir sene deneyip bırakmış olursun.
Ben ideal koşullarda tırcılık yaparsan mutsuz olacağını düşünmüyorum bu arada. Tek ve belki de en büyük dezavantajı, sevdiğin/sevdiklerinden pratikte resmen ayrı bir hayat yaşıyor olmak.
Kısa vadede önerim de şöyle: yukarıda biri daha yazmış, nasıl yapılabilir emin değilim ama bir iki farklı araba bulup yan koltukta iki üç kez Samsun-Konya, Ankara-Antep yapmak lazım. En azından karar verme yolunda gerçekten fikir sahibi olmuş olursun. Bir de dediğin gibi, başladın baktın olmadı en kötü bir sene deneyip bırakmış olursun.
0
Nazim diye bi elwman var fenomen tirci. Onu takip et.
Bu arada neden olmasin. 2 cocuklu 35 yasinda akademisyenim. Ben de tir ehliyetine kaydoluyorum bu ay.
Hedefim seninkine benzer ama sebebim baska. Yurtdisinda yasamak degil hedefim. Ama sebebim yurtdisi is garantisinin verecegi emniyet duygusu.
Neden mi? Hicbir siyasi parti ile alakam olmadigi icin 32 yasima kadar atanamadim. Freelance islerle gecindim. Hasbelkader liyakatle persinel alinacak bir kadro cikti ben de kazandim bilegimin hakkiyla. Simdi de x donemde atanan biri olarak kesin x'ci muamelesi gorup issiz kalma ihtinalim var ulkede olusabilecek cesitli siyasi degisikliklerde.
Olasi bir durum icin en azindan baslangic seviyeso gereklilikleri simdiden yerine getirmek istiyorum.
Olmayacak sey degil. Hedsfin buysa yuru. Imkansiz bir hedef degil.
Bu arada neden olmasin. 2 cocuklu 35 yasinda akademisyenim. Ben de tir ehliyetine kaydoluyorum bu ay.
Hedefim seninkine benzer ama sebebim baska. Yurtdisinda yasamak degil hedefim. Ama sebebim yurtdisi is garantisinin verecegi emniyet duygusu.
Neden mi? Hicbir siyasi parti ile alakam olmadigi icin 32 yasima kadar atanamadim. Freelance islerle gecindim. Hasbelkader liyakatle persinel alinacak bir kadro cikti ben de kazandim bilegimin hakkiyla. Simdi de x donemde atanan biri olarak kesin x'ci muamelesi gorup issiz kalma ihtinalim var ulkede olusabilecek cesitli siyasi degisikliklerde.
Olasi bir durum icin en azindan baslangic seviyeso gereklilikleri simdiden yerine getirmek istiyorum.
Olmayacak sey degil. Hedsfin buysa yuru. Imkansiz bir hedef degil.
0
yalnızca başlığı okudum, gerisi çok uzundu.
cevabım şu: tır şöförlüğü en maskülen işlerden birisi. küçümsenecek bir iş değil. pelinsular falan bakmaz belki ama yine de iş yapar.
selvi boylum al yazmalımdaki kadir inanırı düşün :)
zor iş ama yapabilirsen bir erkek için en zevkli işlerden birisi bence. ben olsam ben de isterdim tır şoförü olmak. tır ile istanbuldan yükü alıp almanyadaki depoya teslim etmek. geliri çok iyi bu arada
cevabım şu: tır şöförlüğü en maskülen işlerden birisi. küçümsenecek bir iş değil. pelinsular falan bakmaz belki ama yine de iş yapar.
selvi boylum al yazmalımdaki kadir inanırı düşün :)
zor iş ama yapabilirsen bir erkek için en zevkli işlerden birisi bence. ben olsam ben de isterdim tır şoförü olmak. tır ile istanbuldan yükü alıp almanyadaki depoya teslim etmek. geliri çok iyi bu arada
0
Ben onaylıyorum güzel fikir. Kanada bir ara tır şoförü arıyordu vatandaşlık vermek için ama 30 günün 23'ü yurtdışında geçtikten sonra 7 gün Türkiye'de yaşarım ne olacak diyorsanız vatandaşlık, oturum izni falan hiç önemli değil. Dediğiniz gibi AB ülkelerine mal taşır durursunuz. Tek bir noktaya dikkat etmenizi tavsiye ederim. Vaktinizin çoğu gelişmiş ülkelerdeki caddelerde sokaklarda geçmeyecek, gelişmiş ülkelerde hareket halinde olan bir tırın kabininde geçecek.
0
Ne var onda diyerek bence küçümsüyorsun. Neredeyse 15 metre uzunluğundaki bir aracı yönetmekten bahsediyoruz. Burada yetenek dediğim şey doğuştan gelen bir şey anlamında değil, beceri anlamında. Kimi insan çivi çakamaz, becerisi yoktur. Kimi insan da 10 metre ağaca tırmanıp ceviz toplar. Beceriyi tamamen yok sayamayız. Yapamazsın demiyorum, yapabilirsin, fikir güzel. Bence dene.
Aklıma bir olumsuz nokta daha geldi. Belki de en önemlisi. Taşıyacağın şeylerin sorumluluğu. Örnek olarak bir tır dolusu bakır telin maliyeti milyonlarca lirayı bulabilir. Tırı durdurup önünü kesebilirler. İşin güvenlik tarafı da var.
Aklıma bir olumsuz nokta daha geldi. Belki de en önemlisi. Taşıyacağın şeylerin sorumluluğu. Örnek olarak bir tır dolusu bakır telin maliyeti milyonlarca lirayı bulabilir. Tırı durdurup önünü kesebilirler. İşin güvenlik tarafı da var.
0
mayster seni duyurudan bildiğim kadarı ile tanıyorum ve severim de.
sana tır mır vermem ben.
kızma bana ama güvenmiyorum.
¯\_(ツ)_/¯
ha başka işler olur yapar bu çocuk derim.
burda okul biterken arayış içine girip YouTube , ETS falan derken heveslenmişsin. güzel tabi bazı şeyler böyle başlar.
ama senin 1 ay sonra bunu unutup başka temalar ile bambaşka bir şeyi aşırısı istemene de şaşırmam.
ha gaza gelir beni yanıltırsın. üzülmem tabii. ne güzel.
tır işi de öyle çok dışardan göründüğü gibi değil.
sana tır mır vermem ben.
kızma bana ama güvenmiyorum.
¯\_(ツ)_/¯
ha başka işler olur yapar bu çocuk derim.
burda okul biterken arayış içine girip YouTube , ETS falan derken heveslenmişsin. güzel tabi bazı şeyler böyle başlar.
ama senin 1 ay sonra bunu unutup başka temalar ile bambaşka bir şeyi aşırısı istemene de şaşırmam.
ha gaza gelir beni yanıltırsın. üzülmem tabii. ne güzel.
tır işi de öyle çok dışardan göründüğü gibi değil.
0
Güzel fikir. Günümüzde artık diploma ile masabaşında iş bulmak dünyanın hemen her yerinde zor. Artık bu bu tarz işler hem daha çok para kazandırıyor hem de iş bulmak daha kolay.
Dezavantaj ise dikkat gerektiren bir iş. En basitinden gün içinde telefon ekranına bakmak bile zor olabilir.
Her koşulda senin gibi biri için mantıklı bir iş. Cv'de tır şöförlüğünün olumsuz etkisi olur falan demişler de alakası bile yok... Günümüzde zengin bir aileden gelip de avrupa'nın iyi okullarında okumamışsan, sağlam referansların yoksa, üst düzey yetenekli değilsen zaten Cv'ne bakan olmaz. Türkiye özel sektörü gerçekten çok kötü. İnsanların şirket dedikleri yer kurumsallığı zayıf sömürü merkezleri.
Dezavantaj ise dikkat gerektiren bir iş. En basitinden gün içinde telefon ekranına bakmak bile zor olabilir.
Her koşulda senin gibi biri için mantıklı bir iş. Cv'de tır şöförlüğünün olumsuz etkisi olur falan demişler de alakası bile yok... Günümüzde zengin bir aileden gelip de avrupa'nın iyi okullarında okumamışsan, sağlam referansların yoksa, üst düzey yetenekli değilsen zaten Cv'ne bakan olmaz. Türkiye özel sektörü gerçekten çok kötü. İnsanların şirket dedikleri yer kurumsallığı zayıf sömürü merkezleri.
0
3-4 sene sonra cl maçı izlemek umrunda bile olmayacak hayatına buna göre planlama
0
@bir soru sorcam, neden olmasın ki? şimdi şöyle düşünebilirsin, işte yaşın ilerleyecek, eş-dost, çoluk çocuk vs... ama ben zaten 27 yaşındayım. şu an yaptığım iş de sporla ilgili. tabii ki daha az vakit ayırabileceğim tam zamanlı çalışırken, elbette hayatımı maçlara göre planlamam ama tam olarak bundan söz ediyorum işte: ofis işi, kariyer fikri vs. beni zerre heyecanlandırmıyor. "bunun için mi hayatımdan vazgeçiyorum?" diye düşünüyorum... işin içinde tır olunca ama her şeyi kenara koyabilirim gibime geliyor. yani emek ettiğime, özgürlüğümden feragat ettiğime değecek bir şey. en azından şu anki fikrim o yönde.
bunu o yüzden söylüyorum yani yoksa zaten "akşam maç var" diye çalışmayı reddedecek değilim ama biraz sabit kafalı ve uyuz olduğum doğrudur bu konuda. şımarığım da hatta. sevmediğim şeyi yapmak istemiyorum. bu çoğu insan için lüks... ama "tır sürerek mutlu olacağım diyorsan git sür madem" demeden de edemiyorum. böyle bir şansım varsa, böyle mutlu olacaksam niye değerlendirmeyeyim ki?
bunu o yüzden söylüyorum yani yoksa zaten "akşam maç var" diye çalışmayı reddedecek değilim ama biraz sabit kafalı ve uyuz olduğum doğrudur bu konuda. şımarığım da hatta. sevmediğim şeyi yapmak istemiyorum. bu çoğu insan için lüks... ama "tır sürerek mutlu olacağım diyorsan git sür madem" demeden de edemiyorum. böyle bir şansım varsa, böyle mutlu olacaksam niye değerlendirmeyeyim ki?
0
seyretmek yerine direk spor yapabileceğin aktiveteler daha çok ilgini çeker
90 dk maç izlemenin "aptalca" olduğunu farkedebilirsin
yaptığın iş izlemeni gerektiriyorsa başka tabi
90 dk maç izlemenin "aptalca" olduğunu farkedebilirsin
yaptığın iş izlemeni gerektiriyorsa başka tabi
0
ayrıca bu kadar tır şoförü fikrinin pompalanma sebebi 2 yıldır süren konteyner krizi.
temeli de çin vs. amerika bunun sebebi. ipler gerilirse iyice artar bu sorun ama bir diğer ihtimal de çözülür ve tır şoförleri yine değersizleşir(talep azalacağı için) ama bu sefer bir sürü gaza gelip tır şoförü olmuş genç kalakalır.
ha dersen ki 2 sene önceden tır şoförlüğü çok popiydi, ben hiç hatırlamıyorum valla.
şu an nakliyeciler/müşteriler full karayolu çalışıyorlar çünkü kimse konteyner ile uğraşmak istemiyor. bir de üstüne brexit ile iyice hype'landı ama UK EU vatandaşlarına 3 aylık çalışma vizesi vermeye başladı bile tır şoförü olarak.
son bir şey de, ekonomi her geçen gün high tech ürünlere kayıyor, tren ve gemi hatları gelişiyor, high tech ürünler hava yolu ile gönderilir hale geliyor. ben tır şoförlüğünün ölü yatırım olduğunu düşünüyorum.
bir de demişler zaten ama çok leş ya, mal yüklemeye gidersin 10 saat orada mahsur kalırsın. indirmeye gidersin 2 gün kalırsın. gümrük sırasında beklersin, evraklarda sıkıntı olur sıradan çıkarsın başkasının hatasının bedelini sen çekersin.
elektronik cihaz tamirciliği öğrensen yerel esnaf olarak ufak dükkan açsan da istediğin şeylere ulaşabilirsin.
temeli de çin vs. amerika bunun sebebi. ipler gerilirse iyice artar bu sorun ama bir diğer ihtimal de çözülür ve tır şoförleri yine değersizleşir(talep azalacağı için) ama bu sefer bir sürü gaza gelip tır şoförü olmuş genç kalakalır.
ha dersen ki 2 sene önceden tır şoförlüğü çok popiydi, ben hiç hatırlamıyorum valla.
şu an nakliyeciler/müşteriler full karayolu çalışıyorlar çünkü kimse konteyner ile uğraşmak istemiyor. bir de üstüne brexit ile iyice hype'landı ama UK EU vatandaşlarına 3 aylık çalışma vizesi vermeye başladı bile tır şoförü olarak.
son bir şey de, ekonomi her geçen gün high tech ürünlere kayıyor, tren ve gemi hatları gelişiyor, high tech ürünler hava yolu ile gönderilir hale geliyor. ben tır şoförlüğünün ölü yatırım olduğunu düşünüyorum.
bir de demişler zaten ama çok leş ya, mal yüklemeye gidersin 10 saat orada mahsur kalırsın. indirmeye gidersin 2 gün kalırsın. gümrük sırasında beklersin, evraklarda sıkıntı olur sıradan çıkarsın başkasının hatasının bedelini sen çekersin.
elektronik cihaz tamirciliği öğrensen yerel esnaf olarak ufak dükkan açsan da istediğin şeylere ulaşabilirsin.
0
@floydian,
abi valla inan 10 sene önce tır şoförlüğü düşündüğümde "yauuu teknoloji gelişecek, kendini süren tırlar olacak" diye vazgeçirmişti millet... her konuda aynı geyiği görüyorum. ha belki sen haklı çıkarsın, 10 sene içinde cidden tır şoförlüğü diye bir iş kalmaz ama ben her şeyi bu şekilde değerlendirip vazgeçmekten sıkıldım açıkçası kendi adıma. bak o zamanlar okul okumayıp şoför olsaymışım şimdi 7-8 sene tecrübem olurmuş, gördüğüm kadarıyla iş de var yani... böyle böyle en sonunda hiçbir şey yapmayacağım, o olacak.
elektronik cihaz tamirciliği nedir inan hiç bilmiyorum, hiç ilgim de yok açıkçası :/
abi valla inan 10 sene önce tır şoförlüğü düşündüğümde "yauuu teknoloji gelişecek, kendini süren tırlar olacak" diye vazgeçirmişti millet... her konuda aynı geyiği görüyorum. ha belki sen haklı çıkarsın, 10 sene içinde cidden tır şoförlüğü diye bir iş kalmaz ama ben her şeyi bu şekilde değerlendirip vazgeçmekten sıkıldım açıkçası kendi adıma. bak o zamanlar okul okumayıp şoför olsaymışım şimdi 7-8 sene tecrübem olurmuş, gördüğüm kadarıyla iş de var yani... böyle böyle en sonunda hiçbir şey yapmayacağım, o olacak.
elektronik cihaz tamirciliği nedir inan hiç bilmiyorum, hiç ilgim de yok açıkçası :/
0
şey ya işte, sana tv kumandası getirecekler bu tuş basmıyor diye açıp bakacaksın belki devrede bir çipin bir ayağı kopmuş olacak lehimleyeceksin falan.
benim dediğim olay aslında kendini süren tır olacak değil, tır şoförü hep lazım olacak ama ihracat kg değeri denen bir şey var. ona bakmanı öneririm. benim bildiğim kadarıyla dünya trendi yükselişte. bu da şu demek oluyor, artık hafif mal para getiriyor ağır değil.
benim dediğim olay aslında kendini süren tır olacak değil, tır şoförü hep lazım olacak ama ihracat kg değeri denen bir şey var. ona bakmanı öneririm. benim bildiğim kadarıyla dünya trendi yükselişte. bu da şu demek oluyor, artık hafif mal para getiriyor ağır değil.
0
Benim dayım yurtdışından kesin dönüş yapıp tır şöförü oldu. Avrupa tarafına gidiyor genelde.
Zorlukları yukarda yeterince açıklamışlar. Benim dayımın en çok zorlandığı şey sevdiklerinden uzakta olmak ve başına bir şey geldiğinde yalnız olmak. İki ay önce tırın üzerinden düşmüş ayağı kırılmış. Fransadan o şekilde gelmiş. Yalnızlığı öyle anladım baya koydu diye dert yanıyordu.
Dayım gibi uzun süre araba kullanmayı ve yolcuğu seven kişiler deneyebilir bence.
Zorlukları yukarda yeterince açıklamışlar. Benim dayımın en çok zorlandığı şey sevdiklerinden uzakta olmak ve başına bir şey geldiğinde yalnız olmak. İki ay önce tırın üzerinden düşmüş ayağı kırılmış. Fransadan o şekilde gelmiş. Yalnızlığı öyle anladım baya koydu diye dert yanıyordu.
Dayım gibi uzun süre araba kullanmayı ve yolcuğu seven kişiler deneyebilir bence.
0
boyle buyurdum
3 adet boş hücreye bazı rakamlar girerek elimizde olan belirli bir ortalama değerini tutturmaya çalışıyoruz.elinizde belli bir ortalama değeri varken ilgili boş hücrelerin hangi rakamlarla doldurulacağını en kolay nasıl belirlersiniz?benim aklıma ilk 2 hücreyi doldurduktan sonra 3. hücreye hangi rak
3 adet boş hücreye bazı rakamlar girerek elimizde olan belirli bir ortalama değerini tutturmaya çalışıyoruz.
elinizde belli bir ortalama değeri varken ilgili boş hücrelerin hangi rakamlarla doldurulacağını en kolay nasıl belirlersiniz?
benim aklıma ilk 2 hücreyi doldurduktan sonra 3. hücreye hangi rakamın girilmesi gerektiğini söyleyebilen bi formül yazmak geliyor.
bu formülü nasıl yazmalı? veya daha pratik bi fikri olan var mı?
elinizde belli bir ortalama değeri varken ilgili boş hücrelerin hangi rakamlarla doldurulacağını en kolay nasıl belirlersiniz?
benim aklıma ilk 2 hücreyi doldurduktan sonra 3. hücreye hangi rakamın girilmesi gerektiğini söyleyebilen bi formül yazmak geliyor.
bu formülü nasıl yazmalı? veya daha pratik bi fikri olan var mı?
0
i.ibb.co
A1 ve A2 elle sayı girilecek hücreler. C1 istenen ortalama değer.
A3 ise ortalamayı tutturmak için gereken sayı. Formül üstte yazıyor.
Üç sayının ortalaması ise söz konusu iki sayıyı vermeden üçüncüyü bulamazsın zaten. Örneğin tek sayı versen diğer iki hücre için gelebilecek sayılar kümesinin elemanı sonsuz olur.
A1 ve A2 elle sayı girilecek hücreler. C1 istenen ortalama değer.
A3 ise ortalamayı tutturmak için gereken sayı. Formül üstte yazıyor.
Üç sayının ortalaması ise söz konusu iki sayıyı vermeden üçüncüyü bulamazsın zaten. Örneğin tek sayı versen diğer iki hücre için gelebilecek sayılar kümesinin elemanı sonsuz olur.
0
www.extendoffice.com şurda Anlatmışlar. herhangi bir değer vermeden 3 hücreyi de belli bir ortalama ile doldurabilirsin.
Türkçesi şu şekil: ibb.co
Ortalamayı A1 e
Standart sapmayı A2 ye yazıyorsun. senin rakamlar D sütununda çıkıyor, arttırmak istersen C ve D sütunlarını aşağı doğru uzatabilirsin.
Türkçesi şu şekil: ibb.co
Ortalamayı A1 e
Standart sapmayı A2 ye yazıyorsun. senin rakamlar D sütununda çıkıyor, arttırmak istersen C ve D sütunlarını aşağı doğru uzatabilirsin.
0
Trafalgar
x excel'inde sayfa 1 den sayfa 2 ye geçip tekrar sayfa 1 e geçmenin kısayolu nedir?
x excel'inde sayfa 1 den sayfa 2 ye geçip tekrar sayfa 1 e geçmenin kısayolu nedir?
0
floydian
evet el sıkışılırsa bir şekilde öğrenecekler net aldığım maaşı o zaman yalancı olmuş olurum amaaaadoğru söyleyince de yüksek maaş vermeye yanaşmıyorlar gibi geliyor. nedir bunun oluru? yoksa ben mi yanlış yorumluyorum acaba?
evet el sıkışılırsa bir şekilde öğrenecekler net aldığım maaşı o zaman yalancı olmuş olurum amaaaa
doğru söyleyince de yüksek maaş vermeye yanaşmıyorlar gibi geliyor. nedir bunun oluru? yoksa ben mi yanlış yorumluyorum acaba?
doğru söyleyince de yüksek maaş vermeye yanaşmıyorlar gibi geliyor. nedir bunun oluru? yoksa ben mi yanlış yorumluyorum acaba?
0
Önceki maaşını söylemek zorunda değilsin. Ancak Ocak ayında işe girmiyorsan kümülatif vergi matrahından ötürü vergi dilimin değişiyorsa aradaki farkı kendin ödersin vergi dairesine.
0
dogru yorumluyorsun. dersen ki eski yerden 3k aliyordum. sana 5k vereceklerse bile maks 4k verirler. bu isler boyle.
her turlu de haklar odenmiyor. kazanan hep isveren. o yuzden bu konuda yalan soylemeyi dogru buluyorum. bir sey derlerse sonradan eski deneyimlerim bu yondeydi ben de gecinebilmek icin kendimi dusunerek bu sekilde davrandim dersin.
her turlu de haklar odenmiyor. kazanan hep isveren. o yuzden bu konuda yalan soylemeyi dogru buluyorum. bir sey derlerse sonradan eski deneyimlerim bu yondeydi ben de gecinebilmek icin kendimi dusunerek bu sekilde davrandim dersin.
0
@himmet dayı bahsettiğin konu şu mu?
eksisozluk.com
@Kittie, şunu da merak ediyorum. ben işimden istifa ettim sonra bu olayı fark ettiler ve sırf gıcıklığına vazgeçebilirler veya maaşı düşürebilirler yani büyük risk değil mi?
eksisozluk.com
@Kittie, şunu da merak ediyorum. ben işimden istifa ettim sonra bu olayı fark ettiler ve sırf gıcıklığına vazgeçebilirler veya maaşı düşürebilirler yani büyük risk değil mi?
0
sigorta kaydindan mi goruyorlar ayrica. goremezler ki zaten maasini. bunlar bir nevi gizli bilgi. her isteyen o zaman yeni aldigi kisi uzerinden rakibinin odedigi paralari az cok tahmin eder. bence gorulmuyordur. ama oyle olsa bile ne sorun olacak ki. yani bunu gorup maasini dusuren sirket de somurucunun onde gidenidir. zaten calisma uzun vadede uzer.
0
Su anki maasiniz degil de maas beklentiniz sorulmuyor mu zaten?
Beklentinizi belirtin yeter.
Beklentinizi belirtin yeter.
0
yok valla baya şu anki maaşı soran denk geliyor bana.
sgk dökümünden görebiliyorlar diye biliyorum.
sgk dökümünden görebiliyorlar diye biliyorum.
0
maaşını bir sonraki şirket göremez. SGK kayıtlarında böyle bir şey mümkün değil. Sen açıklarsan ya da eski şirketinden kümülatif matrah getir derlerse ve sen de kabul edersen ancak. Bir de iş teklifi yapan ile kümülatif matrahı alan aynı kişi olmayabilir. yine yırtma durumun var.
0
Üstünü elden veriyorlardı diyeceksin, kim bilecek.
Buna inanmayacakları insanı insanı işe almazlar zaten, yıllardır fazla söylerim(dikkat çekici şekilde abartmadan) kimsenin sorguladığını görmedim.
Buna inanmayacakları insanı insanı işe almazlar zaten, yıllardır fazla söylerim(dikkat çekici şekilde abartmadan) kimsenin sorguladığını görmedim.
0
Önceki maaşını niye söylüyorsun ki zaten? Kafandaki rakam neyse onu söyle.
Daha hiç aldığım maaşı söylemedim hiçbir iş görüşmesinde. Türkiye'de çok tuhaf bu adetler. Hak ettiğini düşündüğün parayı söylemek ayıp değil. En fazla pazarlık edersin.
Daha hiç aldığım maaşı söylemedim hiçbir iş görüşmesinde. Türkiye'de çok tuhaf bu adetler. Hak ettiğini düşündüğün parayı söylemek ayıp değil. En fazla pazarlık edersin.
0
ben yalan söyledim. çünkü eski işyerimden almam gerekenin çok altında alıyordum, teklif eden işyeri de "bu piyasanın üstünde alıyordur kesin" gözüyle baktı bana. ik ile görüşünce öyle bir hissiyat aldım. ve çok yüksek söyledim maaşımı. onlar da bu duruma göre bir teklif sundular. eski maaşımı da öğrenmediler. yine de her ihtimale karşın "resmî olarak bir kısmı gösteriliyor ama, şu kadar da ek bir şey diye sanırım üstünü kapatıyorlar, anlamıyorum o işlerden pek" gibi bir laf etmiştim. ama sorun olmadı zaten, o yalana da gerek yokmuş.
ve evet, eski işyerinizden aldığınız maaşı muhakkak söyletiyorlar. bir keresinde ikcı arkadaşım "az daha ben teklif edecektim, meğer yarısını veriyorlarmış" dedi. ve söyleyeceği maaşın yarısına adamı aldıklarından bahsetmişti. o zamandan beri insafsız davranıyorum ikcılara :)
ve evet, eski işyerinizden aldığınız maaşı muhakkak söyletiyorlar. bir keresinde ikcı arkadaşım "az daha ben teklif edecektim, meğer yarısını veriyorlarmış" dedi. ve söyleyeceği maaşın yarısına adamı aldıklarından bahsetmişti. o zamandan beri insafsız davranıyorum ikcılara :)
0
vatanperver
Mi box denen aleti biliyorum, bu da onun gibi mi? Farkı ne?
Mi box denen aleti biliyorum, bu da onun gibi mi? Farkı ne?
0
Mi Box Android işletim sistemli. Haliyle korsana daha elverişli. Apple TV'ye korsan yayın izlenebilecek uygulama yüklenemiyor. Marketteki uygulamalar ile sınırlı.
Mi Box'a Google Play dışından da uygulama kurmak mümkün (ör: stremio). Apple TV'de bu mümkün değil. Temelde benzer işler için varlar ama Adroid tarafı daha özgür. Tıpkı cep telefonlarında olduğu gibi. Tabii bu durum güvenlik sorunlarını da beraberinde getiriyor. Yine iOS vs. Android kıyaslamasında olduğu gibi.
Mi Box'a Google Play dışından da uygulama kurmak mümkün (ör: stremio). Apple TV'de bu mümkün değil. Temelde benzer işler için varlar ama Adroid tarafı daha özgür. Tıpkı cep telefonlarında olduğu gibi. Tabii bu durum güvenlik sorunlarını da beraberinde getiriyor. Yine iOS vs. Android kıyaslamasında olduğu gibi.
0
mi box fiat egea ise apple tv bmw 1 gibi düşünün. sonuçta ikisi de araba. zaten apple ekosistemindeyseniz, para problemi de yoksa apple alınır.
0
ikisi de aynı işi görüyor. Sadece işletim sistemleri farklı. Apple tv tahmin edeceğin gibi ios tabanlı işletim sistemine sahip. Mibox android.
zaten kurabileceğin uygulamalar da aşağı yukarı aynı. Youtube, netflix, spotify, amazon prime vs... Standart bir kullanıcı için çok farkı yok. Öyle kalite olarak da efsane bir fark yok.
Ben android tv'yi daha kullanışlı buluyorum. Apple cihazlar da kullanan biri olarak. Üstelik playstore dışında resmi appler dışında da bir app kurmadım.
Ufak detay farklılıkları var sadece. Apple bir ara show olsun diye apple hesaplarına android cihazlardan "güvenli değil" diye erişime izin vermiyordu. Ama şimdi o da kalktı hatta android tv için apple tv+ app'i var. Eskiden apple müzik hesabına da erişemiyordun. Şimdi android telefon ve tabletler için onun da appini yayınladı mecbur kalınca apple. Yakında android tv için de çıkacaktır. Çıkarmasa bile chromecast ile telefonumda apple müzik açıp tvye aktarabiliyorum zaten şu anda.
apple tv'de daha fazla oyun var, android tv'de bu az. ama yani tv kumandasıyla oyun oynayacğaım diye çıldırmıyordur bence kimse. Ama eğer nvidia shield pro alırsan bu android tabanlı total bir medya istasyonu, içine geforce now yükleyip konsol gibi de kullanabilirsin.
hangisi daha kullanışlı dersen bu çok subjektif. Biraz da elindeki telefona ve diğer cihazlara bağlı. Yani androidse telefonun android tv'den daha fazla verim alırsın. iPhone'un varsa apple tv'den.
Bir de yukarda da belirtilmiş android tv daha kolay modifiye edilir. Apple tv'de sıradan kullanıcı için bu neredeyse imkansız ya da çok zor. Ama bir android tv'yi neredeyse bilgisayarda yapabileceğin birçok şeyi yapabilecek hale getirebilirsin. Ama bunu niye yapasın aşırı geek bir tip değilsen o da ayrı konu:D
zaten kurabileceğin uygulamalar da aşağı yukarı aynı. Youtube, netflix, spotify, amazon prime vs... Standart bir kullanıcı için çok farkı yok. Öyle kalite olarak da efsane bir fark yok.
Ben android tv'yi daha kullanışlı buluyorum. Apple cihazlar da kullanan biri olarak. Üstelik playstore dışında resmi appler dışında da bir app kurmadım.
Ufak detay farklılıkları var sadece. Apple bir ara show olsun diye apple hesaplarına android cihazlardan "güvenli değil" diye erişime izin vermiyordu. Ama şimdi o da kalktı hatta android tv için apple tv+ app'i var. Eskiden apple müzik hesabına da erişemiyordun. Şimdi android telefon ve tabletler için onun da appini yayınladı mecbur kalınca apple. Yakında android tv için de çıkacaktır. Çıkarmasa bile chromecast ile telefonumda apple müzik açıp tvye aktarabiliyorum zaten şu anda.
apple tv'de daha fazla oyun var, android tv'de bu az. ama yani tv kumandasıyla oyun oynayacğaım diye çıldırmıyordur bence kimse. Ama eğer nvidia shield pro alırsan bu android tabanlı total bir medya istasyonu, içine geforce now yükleyip konsol gibi de kullanabilirsin.
hangisi daha kullanışlı dersen bu çok subjektif. Biraz da elindeki telefona ve diğer cihazlara bağlı. Yani androidse telefonun android tv'den daha fazla verim alırsın. iPhone'un varsa apple tv'den.
Bir de yukarda da belirtilmiş android tv daha kolay modifiye edilir. Apple tv'de sıradan kullanıcı için bu neredeyse imkansız ya da çok zor. Ama bir android tv'yi neredeyse bilgisayarda yapabileceğin birçok şeyi yapabilecek hale getirebilirsin. Ama bunu niye yapasın aşırı geek bir tip değilsen o da ayrı konu:D
0
norules
Sizinle tamamen zıt siyasi görüşlere sahip olan, bu görüşlerini dile getiren, savunan biriyle yakın arkadaşlık ilişkisi kurmayı tercih ediyor musunuz? Arkadaşlık yürüteceğiniz kişide etkiliyor mu sizi böyle detaylar, yoksa umurumda olmaz noktasında mı olursunuz?
Sizinle tamamen zıt siyasi görüşlere sahip olan, bu görüşlerini dile getiren, savunan biriyle yakın arkadaşlık ilişkisi kurmayı tercih ediyor musunuz?
Arkadaşlık yürüteceğiniz kişide etkiliyor mu sizi böyle detaylar, yoksa umurumda olmaz noktasında mı olursunuz?
Arkadaşlık yürüteceğiniz kişide etkiliyor mu sizi böyle detaylar, yoksa umurumda olmaz noktasında mı olursunuz?
0
Etkiler. Umrumda olur. Manasız, takım tutar gibi fikir savunsa canımı sıkar sadece siyaseten değil.
0
Siyasi görüş bir manada yaşama bakış açısını gösterdiği için aynı pencereden bakamadığım biriyle yakınlık kurmam çok düşük ihtimal. Fakat Siyasi görüşünden de önemlisi, siyasi fanatizm ve bağnazlık düzeyi benim için.
0
benim için önemli ya. etkiliyor. şöyle tabii fikir ayrılığımız olmasın, aynen benim gibi birisi olsun filan değil bahsettiğim. çok zıtsak, hele ki bazı konularda keskin fikirlerimiz varsa pek anlaşamayız diye düşünüyorum. bi de bu maalesef biraz türkiye'yle ilgili... şimdi açık konuşayım ben akp'yi seven biriyle mecburiyet haricinde muhatap olmak istemem ama almanya vatandaşı olsam (şimdi olmaktan bahsediyorum, sonradan) ve atıyorum yeşillere oy versem, başka partiye oy veren biriyle daha rahat anlaşabilirim.
çünkü orada her şey verdiğin oya bağlı değil, siyasetin etkileri buradaki gibi yıkıcı ve çok büyük olmuyor. haliyle aynı ölçüde kutuplaşma söz konusu değil. burda ben tartışmaya dahi girmiyorum çünkü kavga çıkarmaktan, birilerine zarar vermekten korkuyorum. orda arkadaşımla "yaaa oğlum hadi ordan, yanlış düşünüyon" vs. diye efendi gibi tartışıp arkadaşlığımı da koruyabilirim. çünkü o kadar agresif ve keskin olmaya gerek yok.
çünkü orada her şey verdiğin oya bağlı değil, siyasetin etkileri buradaki gibi yıkıcı ve çok büyük olmuyor. haliyle aynı ölçüde kutuplaşma söz konusu değil. burda ben tartışmaya dahi girmiyorum çünkü kavga çıkarmaktan, birilerine zarar vermekten korkuyorum. orda arkadaşımla "yaaa oğlum hadi ordan, yanlış düşünüyon" vs. diye efendi gibi tartışıp arkadaşlığımı da koruyabilirim. çünkü o kadar agresif ve keskin olmaya gerek yok.
0
Siyasi görüş hayata bakış açısıdır. Hayata bakış açısı da yaşantıyı etkiler. Önemsiz diyen insanlar genel olarak sadece kafalarında kendilerine alternatif gördükleri ana akım bir iki görüş üzerinden düşünüyor bunu sanırım. Ya da kafalarında hayali, zıt siyasi görüşe sahip olmasına rağmen kendileriyle iyi anlaşma niyeti taşıyan insanlar yaratıyorlar.
Gerçekte siyasi görüşü farklı olan insanlarla çoğu zaman arkadaş dahi olmayız. Çoğu zaman ilgi alanları uyuşmaz çünkü. Siyasi görüşü farklı insanlarla genelde iş ortamında karşılaşırız ve malum, zoraki katlanırız bu kişilere.
Gerçekte siyasi görüşü farklı olan insanlarla çoğu zaman arkadaş dahi olmayız. Çoğu zaman ilgi alanları uyuşmaz çünkü. Siyasi görüşü farklı insanlarla genelde iş ortamında karşılaşırız ve malum, zoraki katlanırız bu kişilere.
0
Hiç umrumda değil.
Ne yapabileceğimize bakarim tamamen.
Ancak toplumda gördüğüm herkesin bunu umursadigi veya bir şekilde referans aldığıdir. Misal birlikte çalıştığım arkadaşlara hiç hesapsız onca iyilik yapar hic adaletten, hakkaniyetten sapmam ama onlar bana hep bir rezerv koyarlar. Bu benimle veya benim herhangi bir zaafimla ilgili değil tamamen onlarin gecmis deneyimlerinden kaynaklaniyor. Bizatihi itiraf ediyorlar bunu doğrusu.
Ne yapabileceğimize bakarim tamamen.
Ancak toplumda gördüğüm herkesin bunu umursadigi veya bir şekilde referans aldığıdir. Misal birlikte çalıştığım arkadaşlara hiç hesapsız onca iyilik yapar hic adaletten, hakkaniyetten sapmam ama onlar bana hep bir rezerv koyarlar. Bu benimle veya benim herhangi bir zaafimla ilgili değil tamamen onlarin gecmis deneyimlerinden kaynaklaniyor. Bizatihi itiraf ediyorlar bunu doğrusu.
0
evet, benim için önemlidir. ha direkt olarak muhabbeti kesmem belki ama mesafeyi hep belli bir seviyede tutarım.
0
Etkiliyor evet. Siyasi görüş birçok konuda fikir veriyor. Zıt görüşte biriyle farklı pencerelerden bakıyoruzdur. Arkadaşlık kurabileceğimi düşünmüyorum.
0
Boyle bir arkadasim vardı. Hiçbir zaman politik konulara girmezdik. Birbirimizin siyasi gorusunu biliyorduk ve hic o konulara girmiyorduk.
0
turkiyede etkiler+1 ama cogu arkadasim ozellikle is arkadaslarim. asiri terso olanlari hafiften fitliyorum dogru yolu gosterme gorevi... sadece siyasi gorus degil butun hayat tarzi bana ters olan ama hayvan gibi eglendigim bi arkadasim var. arada tartisitken ikileme dussem de vazgecemiyorum kendisinden. etkilemesi ilisigimi kesmesine neden olmuyor
0
siyaseten uç fikirlere sahipse ve her konuyu siyasete bağlayan bir tipse hiç istemem.
0
Türkiye'deyse doğrudan etkiler. Türkiye'de siyaset çok keskin, hayatın her alanına yansıyor. Yabancı arkadaşlarımın çoğunun siyasi görüşünü bilmiyorum, ilişkimizi etkileyen bir durum olmuyor.
0
akp'liyse ve hala akp'yi savunuyorsa yakını geç, arkadaşlık bile kurmam. tanıdık biri olarak kalır sadece.
0
Siyasi görüşleri arkadaş olacağım kişiden daha önemli valla, siyasi görüşünü anladığım turşucuya bile gitmiyorum ben. Kutuplaşmanın merkezinden iyi akşamlar diliyorum.
0
eskiden onemli degildi; ama artik ozellikle akp ve mhpli tayfanin kendinden olmayanlara neler yapabilecegini gordukten sonra, bunlarla arkadasligi kestim. hicbir akp ve mhp secmeniyle arkadas olmam, selam vermem, yardim etmem..benden uzak allah'a yakin olsunlar..
0
jepa
plastik ürünlerdeki numaralandırmada 7 numara için zararlı kanserojen madde barındırır bilgisi var. Decathlon'un kamp tenceresinin kapağında bu tarz bir plastik kullanılmış. Sizce bir sıkıntı olur mu? https://www.decathlon.com.tr/p/kamp-yemek-seti-2-kisilik-paslanmaz-celik-mh100/_/R-p-174675
plastik ürünlerdeki numaralandırmada 7 numara için zararlı kanserojen madde barındırır bilgisi var. Decathlon'un kamp tenceresinin kapağında bu tarz bir plastik kullanılmış. Sizce bir sıkıntı olur mu?
www.decathlon.com.tr
www.decathlon.com.tr
0
7 numaralı plastik grubu 'Other' diye geçer. Bu gruba dahil tüm plastik türleri üzerinden genel bir yorum yapmak doğru değil.
Kapağın malzemesi Tritan. Bu malzemenin güvenli olmadığı ile ilgili bir dava görülmüş ama hammadde üreticisi kazanmış davayı. Test metodu yanlış olduğu için malzeme güvenli değil gibi algılanmış. Sonuç olarak bu malzeme güvenli.
Detaylar şurada;
www.hellonaturalliving.com
Ek olarak bu tarz ürünler 'food contact' olarak geçtiği için özel testlere tabidir. Üreticinin de bu konuyla ilgili sertifikasının olması gerekir. En katı standartlardan biri olduğu için Dechatlon gibi bir firmanın bu sertifikaya sahip olmayan bir tedarikçiden food contact testlerini geçmemiş bir ürün tedarik etme ihtimali yok.
Kapağın malzemesi Tritan. Bu malzemenin güvenli olmadığı ile ilgili bir dava görülmüş ama hammadde üreticisi kazanmış davayı. Test metodu yanlış olduğu için malzeme güvenli değil gibi algılanmış. Sonuç olarak bu malzeme güvenli.
Detaylar şurada;
www.hellonaturalliving.com
Ek olarak bu tarz ürünler 'food contact' olarak geçtiği için özel testlere tabidir. Üreticinin de bu konuyla ilgili sertifikasının olması gerekir. En katı standartlardan biri olduğu için Dechatlon gibi bir firmanın bu sertifikaya sahip olmayan bir tedarikçiden food contact testlerini geçmemiş bir ürün tedarik etme ihtimali yok.
0
iddaaci
Merhaba 1 ay önceye kadar 100 Mbps alıyordum sorunsuz. Tesisat filan değişmedi her şey aynı ama 60 zor alıyorum. Telefon açtım düzeltitoruz dediler kapattıktan sonra 100'ü tekrar aldım. Ama 1 gün geçmedi yine 60larda geziyorum. Sorun ne olabilir?
Merhaba 1 ay önceye kadar 100 Mbps alıyordum sorunsuz. Tesisat filan değişmedi her şey aynı ama 60 zor alıyorum. Telefon açtım düzeltitoruz dediler kapattıktan sonra 100'ü tekrar aldım. Ama 1 gün geçmedi yine 60larda geziyorum. Sorun ne olabilir?
0
orhan tv
ilk kez bir ayakkabıyı görünce kalbim pır pır etti, sizce nasıl? bir de nerden bulurum ben bunu hiçbir yerde yok?https://tr.ecco.com/tr/siyah-ecco-byway-tred-black_50182402001-1346
ilk kez bir ayakkabıyı görünce kalbim pır pır etti, sizce nasıl? bir de nerden bulurum ben bunu hiçbir yerde yok?
tr.ecco.com
tr.ecco.com
0
Ben tipini beğenmedim. Sıradan bir tasarımı var. Buna göre fiyatı da fazlasıyla abartılı.
Reebok'ın şu modelini buna tercih ederim: www.trendyol.com
Neredeyse 3'te 1 fiyatına.
Reebok'ın şu modelini buna tercih ederim: www.trendyol.com
Neredeyse 3'te 1 fiyatına.
0
herkes gömmüş ama bence güzel, ben beğendim. ecco aşağıda bahsi geçen markalara kıyasla üst segment bir marka, evladiyelik sayılır o açıdan parası batmadı bana. eğer ayakkabılarınızı çabuk deforme etmiyorsanız yıllar boyunca giyersiniz öyle söyleyeyim.
müşteri ilişkilerine ne kadar önem veriyorlar bilmiyorum ama iletişime geçmeyi denediniz mi? en azından stoklara ne zaman girecek onu öğrenmiş olursunuz.
müşteri ilişkilerine ne kadar önem veriyorlar bilmiyorum ama iletişime geçmeyi denediniz mi? en azından stoklara ne zaman girecek onu öğrenmiş olursunuz.
0
güzel harbiden, kumaş hariç her pantolonun altına gider. ama o kadar paralara çıkmışken alternatif;
static.rockcity.com.br
static.rockcity.com.br
0
karahan01
Instead, they rely on data sets to find common patterns and use them to accomplish the tasks....... .A)givingB)givenC)be givenD)gaveBen be given diye düşündüm. Orda gizli Bi that var diye. Fakat cevap given. Verilen tasklar değil mi oradaki anlam?
Instead, they rely on data sets to find common patterns and use them to accomplish the tasks....... .
A)giving
B)given
C)be given
D)gave
Ben be given diye düşündüm. Orda gizli Bi that var diye. Fakat cevap given. Verilen tasklar değil mi oradaki anlam?
A)giving
B)given
C)be given
D)gave
Ben be given diye düşündüm. Orda gizli Bi that var diye. Fakat cevap given. Verilen tasklar değil mi oradaki anlam?
0
aslinda bunu "tasks (that are) given" kisaltmasi olarak dusunebilirsin. that are opsiyonel.
0
lemmiwinks
yoksa 27 inc icin QHD yeterli mi?UHD 360 euroQHD 280 eurocogunlukla is icin kullanilacak ama film, dizi izlenebilir, oyun oynanabilir seyrek olarak.
yoksa 27 inc icin QHD yeterli mi?
UHD 360 euro
QHD 280 euro
cogunlukla is icin kullanilacak ama film, dizi izlenebilir, oyun oynanabilir seyrek olarak.
UHD 360 euro
QHD 280 euro
cogunlukla is icin kullanilacak ama film, dizi izlenebilir, oyun oynanabilir seyrek olarak.
0
Hocam zamanında çok araştırdım, 27" 4k gerek yok.
İş için daha çok demişsin, oyun olsa tamam da yazılar küçücük kalacak, yazılımsal olarak büyüteceksin kimi bulanık gözükecek kimi saçma gözükecek programların. O yüzden ben gittim 27" 2k aldım çok memnunum.
Parası önemli değil yani benim aldığım monitörün 4k'sı çok daha ucuzdu.
İş için daha çok demişsin, oyun olsa tamam da yazılar küçücük kalacak, yazılımsal olarak büyüteceksin kimi bulanık gözükecek kimi saçma gözükecek programların. O yüzden ben gittim 27" 2k aldım çok memnunum.
Parası önemli değil yani benim aldığım monitörün 4k'sı çok daha ucuzdu.
0
hiç gerek yok. ben qhd aldım. tam da sizinle aynı amaçlar için. çok memnunum. 4k şu aşamada manasız.
0
27inç boyutu için QHD gayet yeterli, hatta fazla bile.
Bir de IPS panel ise tadından yenmez.
Bir de IPS panel ise tadından yenmez.
0
27" 4k kullanıyorum ben yazılım için almıştım işime de yaradı. ancak panel kalitesinin çözünürlükten daha önemli olduğunu düşünüyorum.
ofis, web vs gündelik işler için 2k gayet yeterli olur.
ofis, web vs gündelik işler için 2k gayet yeterli olur.
0
Yazılım, oyun, film için 27" 4k kullanıyorum. Herhangi bir sıkıntım olmadı. İkiden fazla pencereyi ekrana yayıyorsan 4k işe yarıyor.
0
Doğrusu 2K. Nedenleri:
Eğer grafik tasarımcısı değilseniz tabii ki. Grafik tasarımcısı iseniz, 4K ve 27inchden daha büyük ekran kullanmanız geeeleceltir.
4K yayın bulmanız zor, Bulsanız bile korkunç bant genişliği ister. Fiberi bile zorlarsınız.
2K ve 144Hz monitör bulursunuz, fiyatı da makuldür. Ama 4K ve 144Hz bulamazsınız, bulsanız bile fiyatı dramatik pahalıdır.
Eğer grafik tasarımcısı değilseniz tabii ki. Grafik tasarımcısı iseniz, 4K ve 27inchden daha büyük ekran kullanmanız geeeleceltir.
4K yayın bulmanız zor, Bulsanız bile korkunç bant genişliği ister. Fiberi bile zorlarsınız.
2K ve 144Hz monitör bulursunuz, fiyatı da makuldür. Ama 4K ve 144Hz bulamazsınız, bulsanız bile fiyatı dramatik pahalıdır.
0
encokbenisevinnolur
Sorunu ne olabilir?Bataryasını değiştirdim. Şarj aleti ve kablosunu değiştirdim. "Bazen" derken kastettigim de şöyle bir şey, demin soyledigim değişiklikleri yaptıktan sonra düzeldi bir süre, sonra tekrar aynı oldu. Şarja takılı iken ve şarj oluyor bildirimini ekranda görürken de şarj olmuyor bazen,
Sorunu ne olabilir?
Bataryasını değiştirdim. Şarj aleti ve kablosunu değiştirdim. "Bazen" derken kastettigim de şöyle bir şey, demin soyledigim değişiklikleri yaptıktan sonra düzeldi bir süre, sonra tekrar aynı oldu. Şarja takılı iken ve şarj oluyor bildirimini ekranda görürken de şarj olmuyor bazen, bazen de oluyor.
Önemi ne kadar vardır bilmiyorum ama yaklaşık 3 yıl oldu alıp kullanmaya başlayalı. Marka model, moto e4 plus.
Bataryasını değiştirdim. Şarj aleti ve kablosunu değiştirdim. "Bazen" derken kastettigim de şöyle bir şey, demin soyledigim değişiklikleri yaptıktan sonra düzeldi bir süre, sonra tekrar aynı oldu. Şarja takılı iken ve şarj oluyor bildirimini ekranda görürken de şarj olmuyor bazen, bazen de oluyor.
Önemi ne kadar vardır bilmiyorum ama yaklaşık 3 yıl oldu alıp kullanmaya başlayalı. Marka model, moto e4 plus.
0
0
iddaaci
Merhaba, tüm amazon maillerini istenmeyen klasörüne taşıyor. Not a spam işaretliyorum. Bir dahakine yine aynısını yapıyor. Ne yapılabilir?
Merhaba, tüm amazon maillerini istenmeyen klasörüne taşıyor. Not a spam işaretliyorum. Bir dahakine yine aynısını yapıyor. Ne yapılabilir?
0
bu domain'den gelen tüm mailleri güvenilir yap gibi bi buton olması lazım 'spam değil' bölümünün altında.
0
chitosan
Merhaba, Benim size danismak istedigim bir sey var. Bir komsumuz, ayni zamanda da malesef bir akrabamiz; özel ihtiyaclari olan cocugunu (Otizm) okuldan almis ve Özel Egitim'e verdirme bahanesiyle 1.5 aydir cocugu okula yollamadan evde tutuyormus. Cocuk bizim eve gelip anne babama veryansin edince, "
Merhaba,
Benim size danismak istedigim bir sey var.
Bir komsumuz, ayni zamanda da malesef bir akrabamiz; özel ihtiyaclari olan cocugunu (Otizm) okuldan almis ve Özel Egitim'e verdirme bahanesiyle 1.5 aydir cocugu okula yollamadan evde tutuyormus. Cocuk bizim eve gelip anne babama veryansin edince, "Nolur babama söyleyin ben okula gitmek istiyorum!" deyince bizim haberimiz oldu. Normalde Milli Egitim'e bagli okuldaki hocalar babasini karsilarina alip konusmuslar. Haftada 2-3 gün tamamen özel egitime gitsin, onun disinda burada da normal müfredati takip etsin. Eksik günleri falan özel dersle tamamlariz demisler. Babasi da cocugun okuluyla ugrasmak istemedigi icin "Ben tamamen özel egitime yollarim!" bahanesiyle okuldan aliyor ama randevu bulamadim falan diye oyaliyormus herkesi. Normalde de yobaz, siddete meyilli, öfke kontrolü olmayan bir herif.
Ben su anda Türkiye'de yasamiyorum, dolayisiyla Türk hattimla arayip da sikayet edemedim polise. +90 155'i cevirince (bunu denedim) böyle bir hat yoktur diyor baglanamiyor.
Sikayet etmek icin ne yapabilirim, bana bu konuda yol gösterebilecek birisi var mi!
Not: Cocugun annesiyle babasi bosandi ve annesi maddi yönden bagimsiz olmadigi icin cocukla ilgili kararlari tek basina alamiyor. Bir de cocuklarin velayeti babada, annenin yaptirimda bulunma hakki var mi onu da bilmiyorum.
Not 2: Ufaklik 4. sinifa gidiyor (bir önemi var mi bilmiyorum bunun).
Benim size danismak istedigim bir sey var.
Bir komsumuz, ayni zamanda da malesef bir akrabamiz; özel ihtiyaclari olan cocugunu (Otizm) okuldan almis ve Özel Egitim'e verdirme bahanesiyle 1.5 aydir cocugu okula yollamadan evde tutuyormus. Cocuk bizim eve gelip anne babama veryansin edince, "Nolur babama söyleyin ben okula gitmek istiyorum!" deyince bizim haberimiz oldu. Normalde Milli Egitim'e bagli okuldaki hocalar babasini karsilarina alip konusmuslar. Haftada 2-3 gün tamamen özel egitime gitsin, onun disinda burada da normal müfredati takip etsin. Eksik günleri falan özel dersle tamamlariz demisler. Babasi da cocugun okuluyla ugrasmak istemedigi icin "Ben tamamen özel egitime yollarim!" bahanesiyle okuldan aliyor ama randevu bulamadim falan diye oyaliyormus herkesi. Normalde de yobaz, siddete meyilli, öfke kontrolü olmayan bir herif.
Ben su anda Türkiye'de yasamiyorum, dolayisiyla Türk hattimla arayip da sikayet edemedim polise. +90 155'i cevirince (bunu denedim) böyle bir hat yoktur diyor baglanamiyor.
Sikayet etmek icin ne yapabilirim, bana bu konuda yol gösterebilecek birisi var mi!
Not: Cocugun annesiyle babasi bosandi ve annesi maddi yönden bagimsiz olmadigi icin cocukla ilgili kararlari tek basina alamiyor. Bir de cocuklarin velayeti babada, annenin yaptirimda bulunma hakki var mi onu da bilmiyorum.
Not 2: Ufaklik 4. sinifa gidiyor (bir önemi var mi bilmiyorum bunun).
0
0
Sizin şikayetiniz çocuğun kesintisiz eğitime devam etmediği yönünde olabilir (ne derece ilgilenilir muamma)
Anne şikayet edebilir, şikayetine binaen kesintisiz eğitime dair işlem başlatılır, para ve hapis cezasına kadar yolu var. Annenin eli kolu bağlı değil, danışmanlık ve veya eğitim tedbir kararı aldırabilir. Velayetin değişmesine kadar gidebilecek bir süreç bu. Elbette siz iyi niyetiniz ile yola çıkmaya çalışıyorsunuz ama top annede, uğraşırsa olur.
Anne şikayet edebilir, şikayetine binaen kesintisiz eğitime dair işlem başlatılır, para ve hapis cezasına kadar yolu var. Annenin eli kolu bağlı değil, danışmanlık ve veya eğitim tedbir kararı aldırabilir. Velayetin değişmesine kadar gidebilecek bir süreç bu. Elbette siz iyi niyetiniz ile yola çıkmaya çalışıyorsunuz ama top annede, uğraşırsa olur.
0
Polis,Jandarma,Sahil Güvenlik,AFAD,Sağlık,İtfaiye ve Orman acil çağrı numaraları 112’de birleşti.
0
Zamanında bunu yazmıştım ama çalışıyor mu hiç denemedim. 155i (veya 112yi) aramak için deneyebilirsiniz. (Başına +90 koyarak tabii ki)
eksisozluk.com
eksisozluk.com
0
alo 183. bu konuya sosyal hizmetler bakar ancak fazla müdahale edemezler. daha çok çocuğun bakımının yapılıp yapılmamasına bakıyorlar.
0
Öncelikle çocuğun kayıtlı bulunduğu okulun yönetimi bu konuda gerekli tedbirleri almakla birinci dereceden sorumludur. Başka okula gittiğini sanmak gibi bir durumları da olamaz çünkü başka okula gitseydi naklini göndermiş olmaları gerekirdi. Dolayısıyla çocuk hangi okula kayıtlıysa devamsızlığı ile ilgili işlem yapılmalıdır. Mesela bizim okulumuzda böyle bir öğrenci var. Biz İl Müdürlüğüne durumu resmi yazıyla bildirdik. Onlar da savcılığı harekete geçirecekler. Daha önce çalıştığım okullardan birinde de benzer bir olay olmuş, jandarma, öğrenci velisinin kapısına dayanmıştı.
Burada şöyle bir durum olabilir. Otizmli öğrenciler genelde okul ortamında "sorun çıkaran" çocuklar oldukları için okul yönetimi devamsızlıklarını girmiyor olabilir. Ki bu da risktir. Öteki türlü bu çocuk polis zoruyla okula getirilirdi. Hatta baba, eğitim hakkından mahrum ettiği çocuğunun velayetini bile kaybedebilirdi.
Hele ki otizmli bir çocuk için korkunç bir kayıp bu.
Burada şöyle bir durum olabilir. Otizmli öğrenciler genelde okul ortamında "sorun çıkaran" çocuklar oldukları için okul yönetimi devamsızlıklarını girmiyor olabilir. Ki bu da risktir. Öteki türlü bu çocuk polis zoruyla okula getirilirdi. Hatta baba, eğitim hakkından mahrum ettiği çocuğunun velayetini bile kaybedebilirdi.
Hele ki otizmli bir çocuk için korkunç bir kayıp bu.
0
