bilgilisi değilim geçen birisi yazmıştı, hatırladığım kadarıyla

çıkan şeyi borsasına yatırıp daha sonra para çevirilebilecek karşılığına çevirip onu da daha sonra bi yere transfer edip öyle paraya çeviriyorlarmış.

tamamen yalan yanlış da olabilir.

belirli siteler var, bu sitede hesabına btc'yi yolluyorsun, oradan da tl'ye çevirip parayı banka hesabına yolluyorsun. çok basit bir sistem.

En son bitmek bilmeyen boyun ağrım olduğunda ve ağrı başka yerlere de vurduğunda 4 farklı yerde boyun fıtığım çıktı. Garantiye almak için lütfen bir doktora görünün ve mümkünse MR çektirin.

Kulunç girmişse yakı rahatlatıyor. Ama uzun süreli ise baktırmakta yarar var.

Boyun düzleşmesi ve fıtık olabilir. Bende boyun düzleşmesi var, her gün dediğin yerler ağrıyor. Fıtık var mı şu an için bilmiyorum, mr sonuçları çıkınca kesin olarak öğreneceğim ama doktorun şüphesi o yönde. Bir boyun mr'ı ve röntgeni iyi olur sana da.

4 farklı diskimde boyun fıtığı var. 2'si çok başlangıç 2'si orta düzey. Şu şekilde ortaya çıkmıştı, boynum tutulmuştu ve geçmemişti, artık ağrıdan MR çektirmek zorunda kaldım, sonuçta söylediğim gibi. Ama ben omuzuma vurana kadar bir şey yapmamıştım. Sonrasında Fizik Tedavi aldım. Bence ilk olarak ilaç kullan. Esas ciddi durum ağrılar başlarsa olur. Özellikle kola vurması vs.
Fizik tedaviden sonra her gün 1dk'mı almayan hareketler yapmaya başladım. Amaç orası ve çevre kasları çalıştırmak, bu yüzden aslında spor yapmak çok daha iyi bir şey. Sadece dikkatli ol, duştan çıktığında her zaman için saçını kurut. Şu an ağırlıkta kaldırabiliyorum başka şey de yapabiliyorum, kaslarını çalıştırdığın müddetçe sıkıntı olmaz. Ben de ilk endişem ya spor yapamazsamdı, fakat olay tam tersiymiş.

1- Düzgün bir tedaviyle eski haline dönersin.
2- Yaparsın.

her yönüyle dandik. dünyada en çok satan optimum gold standart sanırım, ondan al gerisini düşünme.

Bana güvenilir olmayan bi marka söyle desen, Hardline'ı söylerdim. Misal servis başına düşen protein miktarı düşük, ki bunu tek servisi 2 kaşık yaparak aşmaya çalışmışlar ama bu biraz hile giriyor tabii. Yani o servis başına düşen 35 gram protein, aslında 2 kaşıklık ölçüye ait bir miktar. Tek kaşığında 17 gram protein var. Bu paraya bu ürün değmez bence. Yok hidrolize whey yok konsantre whey falan gereksiz süslemesi olmuş. Haşmet'in dediği gibi Optimum iyidir.

Optimum al. Hiç uğraşma.

Geçenlerde antrenörlük eğitimine giden bir arkadaşım, Türkiye'de üretilen protein tozlarını, yurt dışındakilerle asla kıyas edilemeyeceğini söylemişti. Eğitimde bir hoca söylemiş.

İmkan varsa yurt dışından getirt. Yoksa patlat bir optimum gitsin.

optimumun fakeleri çok diyorlar dikkat et.

ultimate nutrition da fena değil.

optimum gold +1

optimumda bcaa az. weiderde daha iyi

Hardline = çöp.

yapılandırmış olabilir misin?

o sistemde bir salaklık var sanırım. ben de kendiminkini denedim, e-devlette 7 lira çıktı. sgk sitesinde 110 lira gözüküyor. sgk sitesindeki doğru olmalı, gerçekten de 110 lira borcum var çünkü.

sgk dahil bunu çözeni görmedim. ben yapılandırmıştım borcumu, ilk iki taksitimi ödedim o sayfadan. sonra 53tl muhabbeti girdi ve tüm sistem sapıttı. şu an bu tc. kimlik no'ya ait bir borç bulunamadı yazıyor. yani yapılandırılmış borç ödenmiş gibi. 1 ay önce sgk'yı aradım nereden ödeyeceğim dedim bankaların sistemleri bile hata veriyor. bana verdikleri cevap bizde de durum böyle, 15 gün sonra tekrar deneyin dediler. sonuç hala aynı.

On kere yüz kere can gürgül.
Bi cover up yaptırdım arkhe tattooda üstüne yeni bir cover up gerekecek kıvamda eskisi daha iyiydi, parama kıymadığım için hiç bu kadar pişman olmamıştım.
Can gürgüle sıfırdan dövme yaptırdım, adam çok ama çok iyi.

Ilgin Ozdogan. Instagramdan takip ediyorum.
Cizgisine bayiliyorum, yerini bilmiyorum elbette.

@hasmetizm,

başka bir şeye dönüşmesini istiyorum ama hiç fikrim yok nasıl yapılır. yaptırmadım daha önce.

Ilgın Özdoğan +1
İnstadan takip ediyorum ve hayli iyi. Randevuyu DM ile veriyor bildiğim kadarıyla

para sorun değilse Can Gürgül. Ilgın'da çok beğenilen bir sanatçı, fakat bariz bir tavır sorunu varmış, uğraşma derim. Ben en son Alp Soydaş'a yaptırdım çok memnun kaldım.

www.instagram.com

Var ama risk alırsınız;

bitcointalk.org
localbitcoins.com

Dünyanın çoğu yerinde aynı şey var. Çok zor değil 5dk'nı alıyor. İlla almam diyorsan Depik'in önerdiği siteler var, ama ordan da alayım derken iyi kazıklanırsın çünkü orada çekilen fiyatlarla koinim'in fiyatları baya farklı.

ingilizce 3-4 yaşında falan başladım babam bana basit temel şeyleri öğretiyordu kitaplar vardı teybe kasedi takıp dinletiyordu falan bir işe yaramış mıdır en ufak fikrim yok ama belki anca kulak dolgunlugu kazandırmıstır. baya sondan bir tık uzağa kadar öğrendim sanırım. (anadil seviyesinden bir tık uzakta olmaktan bahsetmiyorum tabii)

ingilizce - 12 yaş - anadolu lisesi.
almanca- 26 yaş - goethe institut

ingilizce 14- advanced
almanca 27- beginner
fransizca 27-beginner

İngilizce- ortaokul yaşları 10- anadilim sayılır
İspanyolca- 29- çay çorba isteyebilirim
Çince- 33- hiçbir halt anlamıyorum

"meister allahını seversen uzatma ya" dersen,

ingiliççe - 12 - C1
rusça - 22 - A2 (devam ediyor, hedef C2023)

detaylandıracak olursam,

oturup ingilizce çalışmadıysam da çocukluğumda ingilizce dergi falan vardı diye hatırlıyorum. hatta çok meşhur bir tane vardı ya gazeteler mi veriyordu sanki, ozmo mozmo bi' şeyler hatırlıyom. onunla başladım. asıl ingilizce eğitimim ise okulda, dördüncü sınıfla birlikte ingilizce dersinin gelmesiyle oldu diyebilirim. sonra lisede yabancı dil okudum zaten. okulda başarılıydım ama yazma, konuşma ve anlama alanında "breakthrough" kabul ettiğim sene 2013'tür, 18. yaşıma tekabül ediyor. o ara sabah akşam dota maçı izlerdim. bir sene falan her günüm en az 4-5 saat ingilizce duyarak geçiyordu. bu süreçte hem konuşmada hem de anlamada müthiş yol kat ettim. öncesinde mesela ingilizce denemelerinde 80'de 75+ çekerdim, yazılanı çok iyi anlardım, yazmada da fena sayılmazdım ama anlamıyodum anasını satiyim. şimdi eminem'i bile anlıyom büyük ölçüde, HELAL BANA BE.

rusça da benzer biçimde... yıllarca kendi kendime irili ufaklı çalıştım ama "BEYLER BAŞLIYORUZ, PASLI OYNUYORUZ" deyip de gaza geldiğim yaş 22'ydi. kursa başladım. NETEKİM çok faydasını gördüm. 7 senede A1.5'a kadar getiremediğim rusçam 8 ayda B1'e dayandı, rassiyski olimpiyatlarında (seviyesi A2-B1'di) derece falan yaptım, mutlu oldum. cyka blyat

şu an çok küçük bir ihtimal de olsa almanya'ya yerleşme durumum var, o iş olursa bunların yanında almanca da eklenecek ama yoksa ingilizce-rusça ikilisiyle devam etmeyi düşünüyorum. zaten tek haneli iq'm var türkçeyi zor konuşuyorum, üç yabancı dili imkanı yok öğrenemem. bildiklerimi de unuturum öyle. ingilizceyi ve rusçayı çok iyi konuşabileyim, fazlası lazım değil. başka alanda bi' şeyler yaparım belki. malum dilci olunca tek fonksiyonun "dil bilen adam" olmak oluyor. farklı yerlere yönelmek, işverenlerin aklını çelmek, "mmm ne kadar da donanımlı bi erkek" dedirtmek gerekiyor. işte iş görüşmelerinde kesinlikle yapmamanız gereken 10 şey! dıklayın!

ingilizce 14 - advanced
rusça 18 - upper intermediate

İngilizceye @proletarier'in oldugu gibi babam tarafindan 5 6 yaşlarında ufak ufak baslatilmistim, hatta ayni sekilde dergili kasetli bi set vardi evde bbc'nin sanirim ondan bakiyoduk ama babamin ingilizce yok yani max duzeyi how are you falandir o yuzden renkler sayilar falan öğrendim sadece. O yuzden 10 yaş 4. Sinif olarak sayiyorum İngilizceye başlama yasimi. Seviyemi bilmiyorum ama okudugum bilimsel makaleleri sıkıntısız Türkçeye ceviririm, Türkçe bi makaleyi eger teknik terimleri biliyorsam biraz sıka sıka İngilizceye ceviririm. Konusmada da abd'de yasasam 3. Günden sonra sikintisiz alışırım herhalde belki pratik eksikliği vardir su an.

Bi de 13 yasinda basladigim almanca var ve aslına bakarsanız 7 yil okulda gördüm ama lisede başa sardi ve hocalarimi sevmiyodum falan derken a1 bile yokumdur su an. 11. Sınıfta hocamiz b1siniz diyodu(ki uydurma bence) ama 3 yildir falan gram bakmiyorum unuttum her şeyi :(

Ayrica @der meister benden 1 yas mi buyuksun sen :/ 25 falan dusunuyodum hep seni..

ingilizce - 5 yaş - kolej - C2
fransızca - 15 yaş - lise ve üniversite - C1
japonca - 18 yaş - üniversite - N4
yunanca - 20 yaş - üniversite - sıkıntımı ifade edebilecek kadar :D

İngilizce-aslında ilkokul ama adam gibi öğrenmeye başlamam 14 yaş Anadolu lisesi- advanced

Çocukluğumdan beri bulgarca öğreniyor gibi şeyim, ailem sağ olsun tüm önemli konuşmaları bulgarca yaptıkları için ksjfjkdks

Almanca-lise-beginner
Çince-üniversite-beginner bile değil sjfjdkkdls

burdan ekşiduyuru ahalisinin burjuva olduğunu görüyoruz ahjhdahd
ingilizce- ortaokul zamanları başladık. 20 yıl oldu hala intermediate.

Fransızca 5 hala zorlanıyorum, ama advanced diyebilirim(B2 civarı).
İngilizce 13, fluent şekilde konuşuyorum(C2 diyebilirim).

@kobuzchu kiz
Karaçayca Türkçe'ye yakın değil mi? Öyleydi diye biliyorum hatta Kıpçak kolu oluyor sanırım.

İngilizce 10 yaş, hala B2

Almanca 14 yaş, A2 idim en son ne zamandır yüzüne bakmıyorum.

İspanyolca 18 yaş A1 hiç ilerletemedim, çalışmıyorum.

Yunanca 18 yaş, alfabeyi biliyorum, yazıları genel olarak okuyorum. Temel tanışma cümlelerini biliyorum başka bir şey bilmiyorum. Ama ilerletmek istiyorum. Ellinika<3

ingilizce 12 - C2

almanca ile türkçe'yi eşzamanlı öğrendim.
ingilizce 13 yaş, oldukça hakimim.
fransızca 11 yaş, kendisiyle gelgitli bir ilişkimiz var. orta seviyede kaldım.

aytintili isleyisi bilmiyorum ama sik sik uykusuz kalan biri olarak 24. saatten sonra halusinasyon (ses, goruntu) basliyor bende.

dmt'nin uykuda (veya ölümde veya doğarken) salgılandığı henüz kanıtlanmamış bir teori.

bokum gibi

apaçi

klasik şerit işte? çok klasik.

daha minimalist böyle dotwork linework falan çok daha güzel şeritler var. onlar fena olmuyor ama bu çok klasik.

çok kötü

@cekilmis gayfe +1

çok çirkin

Koluna faça attıysan kapatmak için olur

şurada güzel şeyler var, kolda şerit gibi olanlar da

nextluxury.com

bir de şu adamın dövmelerini beğeniyorum ben genel olarak, minimalist güzel işler

www.instagram.com

seri bi akım oldu o çizgiler dövmede. anlamları da var sanırım yerine ve adedine göre ama merak edip araştırmadım, sanatsal bi yönü yok bence, hakketten bokum gibi dövme. onlarca dövmeci takip ediyorum. ucu bucağı yok beğendiğim dövmelerin. önemli olan sahibinin beğenmesi ama sonuçta.

İlla şeritse olay bıyır..

i.hizliresim.com

Wow, hayatımda böyle güzel dövme görmedim hahahahaha

Dövmeye yorum yapmayacağım, 15 yıldır dövme yaptıran biri olarak sana tek önerebileceğim şey birçok kişide olan bir dövmeyi yaptırma. Sonra gerçekten pişman oluyorsun. İlk dövmem değil ama sonraki birkaçında bu hataya düştüm, insanın siniri bozuluyor :)

(bkz: freeletics)

www.bodyforumtr.com

geçen yaz gittim, güzel yer fakat birkaç saat içinse vize almaya değmez, kotor-budva gibi yerler buna benzer yerler. oraları gez yeterli.

Değmez.

Dubrovnik'i geçtim, herhangi bir ülkede 1-2 saatlik gezi için vize almam.

www.mottotattoo.com

ben burada bir arkadaşımın önerisiyle yaptırdım, memnunum

@cureforlove Sözlükte birçok kişi tavrıyla ilgili şikayette bulunmuş, benim için biraz önemli bir durum. Bu yüzden tercih etmem sanırsam.

@cureforlove istediğim kalibrede bir yer değil

Yine de sağolun yazdığınız için.

Ben bir yapın bir yaptırmayın önerisiyle geldim. (Can gürgüle de bir dövme yaptırdım hiçbiri oma yaklaşmıyor ama)

Burak danışmend, dövmenizin güzel olması tamamen şans işi, yetekli ama umursamaz bir adam, önermiyorum.(bir küçümen, memnun kalınca da büyük 2-3 seanslı bir dövme yaptırdım PİŞMANIM.)

Serkan mercan, çok büyük bir şey yaptırmadım ama işlerini inceledim, tavırları, yaklaşımı, dövmeyi yaparkenki sabrı ve açık, bilgilendirici oluşu tam not aldı benden.
Bunlar alsancakta bir de karşıyaka pasaj içinde bir dövmecide piercing yaptırdığımda adamı çalışırken gördüm bir dövme üzerinde gayet iyiydi adını hatırlarsam editleyeceğim.

izmirden manisaya gittim ben dövme için. hasan bozal'ın oldukça iyi işleri. helikopter dövmesi görürsen işlerinin içinde o benim sırt işte. izmir'deki ünlüler hem çok pahalı hem de çok özensiz yapıyorlar. ha şimdi yakın arkadaşıma dotwork dövme yaptırıyorum artık. çocuk grafiker zaten. etkisi çok hoş görünüyor. sitedeki elinde kedi tutan hatun ve şarlo dövmeleri benim. bi düşün derim bu tarzı da. www.kemalerkol.com

Lucky Ink Tattoo. İki yıl dolucak yakında, gayet memnunum.

@kullanıcıadımbuolsun serkan mercan'ı resmen bulamadım internette :D link yollayabilir misin.

@hasmetizm Hasan Bozal'ı beğendim, yaptırılabilir. Yani anlaşırsam ben de giderim sorun değil :) Dotwork düşünürsem yolladığın link mantıklı ama fiyatlandırmayı seansla yapması çok değişik geldi bana.

@lüzumsuz adam vasat bir dövme stüdyosu ne yazık ki.

Çünkü Serkan değil Serhat idi,

www.instagram.com


Bu arada bi hesabına baktım da danişmendciim daha iyiymiş.

Danişmendin tek sıkıntısı aşırı ağrılı olacak bir bölgeye hiç uyuşturma olmadan hem de cover up için girişmesi ve bu sırada işlerin doğal olarak ters gitmesiydi benim için.
Doğru düzgün konuşulursa çizgisi güzel yoksa adamın sıkıntı içinden kasap çıkmasındaydı.

@kullanıcıadımbuolsun Gayet iyiymiş, çok sağol.

@awareim normal dövmeye oranla daha uzun sürüyor işlem. ondan kaynaklı olabilir seans durumu. bunlar zaten baştan konuşulan işlemler. kemal çok kafa elemandır. bölgenin fotosunu çekip fotoşop ile şekli yerleştiriyor, dövmenin tam pozisyonunu ayarlayabilmek güzel bu şekilde, açısı büyüklüğü vb.
dotwork art çalışmaları, dotwork mandala vb şekilleri seviyorsan düşünebilirsin. kendine özel bi tarz. ben şahsen çok beğeniyorum. mükemmel bi örnek buldum şimdi onu yaptıracağım. sırf böyle çalışmalar yapıp satan illustratörler var. aşağıdaki eleman çok ii bi örneği

www.google.com.tr

mercan tattoo muthismis.

dedigin gibi sakat bir hareket. dikkatli olmana inan cok sevindim. videolardaki gibi formunu bozmadan yapmaya devam et ama agirligini kesssssinlikle dusur. kaslar yoruldugu icin kaldiramiyor diye yorumlardim bunu. deadliftte form cok onemli. bu oyle kol ayak sakatlanmasina benzmez abi aman diyim.

@angelus @arnold birazdan gelir daha iyi aciklar.

Formunun bozulduğu noktada bırak, deadlift sağlam egzersizdir ama kolay da sakatlar. Ya da tam set çıkarabileceğin ağırlıkları seç. Ya da tam set çıkarabileceğin tekrarlar yap. Hepsi olur.

Touch and go yapma, her tekrarda barı yere bırak, kalkıp hazırlan ve tekrar baştan yap. Daha kontrollü olursun. Videoyu buraya koyabilirsin. Yorum almak sağlıklı olacaktır senin için

hasmet +1.

Deadlift'i makine egzersizi yapar gibi haldır huldur yapma. 5x5 gibi daha düşük tekrarlı setleri daha konsantre yaparsın muhtemelen bir de.

formun düzgün bir şekilde yaptığını hissetmeden kesinlikle devam etme sakatlanırsın.

en mantıklısı izban'dır. hızlı ve zahmetsiz. yaklaşık 1 saat 25 dakika sürer sanırım. tecrübeme dayanarak söylüyorum.

Evet en mantıklısı odur.

en hızlı İzbandır
yine de temkinli olun az erken gidin

yanıtlar için çok teşekkürler iki sorum olacak:

1) dikiliden aliağa ulaşım için dolmuş vs kalkıyor mu düzenli olarak?
2) aliağadan izbana binince doğrudan adnan menderese gidiyor mu? aktarma yapılıyor mu_-?

1- Dikili'den 837 - DİKİLİ-ALİAĞA AKTARMA otobüse binerseniz İZBAN'da inersiniz.
2- İZBAN'dan başka bir araç kullanmayacaksınız. Doğruca Adnan Menderes'te ineceksiniz.

aktarma otobüsünün saatleri ne yazık ki uymuyor. dolmuş vs vardır değil mi :) aktarmadan kastım metro aktarması gibi yani o hat doğrucu adnan menderese gidiyor değil mi?

Bu yılın başında İstanbul'da kiraladım. kutu bedeli ve yıllık kira toplam 20 lira. Açık olduğu saatlerde bakabiliyorsunuz tabii, İzmir özelinde bilemiyorum hafta sonu hangisi açık ama en büyükler açık oluyor, mesela Kadıköy.

cumartesi hangilerinin açık olduğu yazıyor internet sitelerinde.

mtu sorunu gibi duruyor. çağrı merkezinden destek almayı deneyebilirsiniz. Bir de modemde MTU tarafında 1492 yazan rakamı 1350 yapıp deneyin, düzelmezse tekrar 1492'ye çekip çağrı merkezinden destek almayı deneyin. kolaylıklar

superonline mtu ayarlarını değiştirmiyor. arayüzden de değişmiyor. bugün çıkan bir sorun bu zaten ne alaka anlayamadım, bir şey değiştirmedim ki hiç.

Abi vestel ne cidden :/ emekli değilsen alma, xiaomi al, fitbit al...

git mi band 2 al allasen

yaptım, gayet de güzel oldu

Oluyor ama cam bombeliyse olmuyor denmişti bana. Düz olduğu sürece hepsi olur.

Suratınıza yakışıp yakışmayacağını nasıl anlıyorsunuz?

Benim de gözlük almam gerekiyor. Ona göre alayım

arkadaşım hep ucuz ama beğendiği gözlükleri alıp çok güzel kaliteli camlar taktırırdı. olur yani

yaptim cok güzel oldu.

Biraz tuhaf durmuyor mu sence ?

türkiyedeysen you gonna die anam, yurtdışındaysan fiyatlar nasıl bilemem. mikrodalgada ısıtma bence aşırıya kaçarsan hiç yiyemezsin. daha önce sıcak suşi yiyip kusan ben bildirdi.

Gayet guzel,gom gitsin,isitma.boyle takil

gayet güzeller. nereden aldınız?

Polonya'nın BİM'i Biedronka'dan aldım

abd'de biscuit vardı, kfc ekmeğinin hamur olarak da satıyorlardı. hamuru silindir bir şeyde satıyolar, hafif çevirince patlıyor ortasından. çok iyi olurdu :/

bir de hollanda kalitesinde süt isterdim. şekerli gibiydi, günde 1 litre içerdim ne güzel.

aklıma geldikçe eklerim.

torta chilena

Kırgızistan'da lagman diye bir yemek var. Elde açma makarma ve üzerine etli, turplu, otlu biraz sulu üstlük.

ABD'de redvines diye bir şekerleme vardı. Jelibon gibi ama daha az tatlı. Bunun nefret edeni de çok. Yine orada sık tükettiğim pakette bebek havuç Ankara'da Macrocenter'da bile hiç görmediğim ve bence hem sağlıklı hem lezzetli bir atıştırmalık. Satılsa kesin alırdım.

Rusya'da krieşki diye kıtır bir atıştırmalık vardı.

sosis abi sosis. ukrayna'da her gün yiyordum. farklı çeşitleri var, hangisinin ismi nedir bilmiyorum açıkçası. ukroplar kovbasa diyodu sanırım. polonyalılar kielbasa. ben hayatımda o kadar güzel bi şey yemedim ya. türkiye'de sosis deyince benim aklıma şu marketlerde satılan pembe, yapay, iğrenç şeyler geliyor sadece. adamlar kol gibi sosisi yatırıyor tavaya, pişiriyor. ver ediyor yanına patates püresini. ye allah ye. müthiş be. upucuz üstelik.

beykon
var diyenin kalbini kırarım

Tim Horton's daki her şey.
Blenz - ICED CHOCOLATE (bunun için ne paralar veririm..)
Rusya - Pelmeni (çok pratik ve doyurucu, en önemlisi çok çeşitli)

Salyangoz.

Ya valla ben yemedim ama gecen YouTube da mediakraft in bi kanalında beyaz çikolatalı snickers yiyorlardi keşke olaydı dedim.

Hazır pizza kitleri var, içinden ilk yorumu atan arkadaşın dediği gibi silindir içinde pizza hamuru ve domates sosu çıkıyor. Üstüne istediğin malzemeyi koyup fırına verdin mi ucuz ve kafana göre pizza elde ediyorsun.

almanyada dönere koydukları soslar.

hiçbir şeysiz sade doritos cips, bir ara TR'de de vardı ama artık yok.

Bir de instant meallerin çeşitleri yok bizde. Mesela mikrodalgada hazırlanan lazanya mac&cheese vs. çok çeşit var. Hem lezzetli pratik hem de ucuzdu.

Yeni başladığın için.

O zaman tempoyu düşürmeden devam mı?

Aynen devam. Mevcut duruma kardiyovasküler sistem alıştığında, yani güçlendiğinde, daha az hareketle daha çok kan pompalamaya başlayacak, o zaman düşer nabzın.

'Normalde kaçtır nabzın, heyecan durumlarında falan da öyle fırlayıp gittiği olur mu, merdiven çıkarken nasılsın, vb...?' soruların cevapları da önemli gerçi de ben senin yerine olsam bir kardiyoloğa görünür, bir eforlu ekg testinden geçerdim.

Sadece yeni başladığınız için olmayabilir. Aynısı 4 ay önce başıma geldi, ekg çektirdim bir sorun yok dediler, eko çektirdim bir sorun yok dediler, en sonunda bir doktorun aklına kan değerlerime bakmak geldi, sebep demir eksikliği çıktı :) demir takviyesi almaya başladığımdan beri de nabzım düzelmeye başladı, regl periyodum düzene girdi, daha bir sürü etkisini gördüm. zaten kadınların bir çoğunda demir eksikliği var. özetle kan değerlerinize baktırın. içiniz daha rahat edecekse eko da çektirin.

egzersizde 160 normal. doktorluk bir durum yok-

Hımm en iyisi bi doktora gidiyim ben. Eşeği sağlam kazığa bağlayayım. Ama en azından içim ferahladı. Teşekürler kanklar.
Bi an yoksa kalbim falan mı yetmiyo mu ki diye korkmuştum açıkçası.

HIIT egzersizleri için 160 normal olabilir, ama bisiklet için çok da normal değil bence.

şu anda gss'yi kullanıyorum ve evet normal sigortalılar gibi. (daha yeni muayene olup mr parası ödedim). yapılandırdıysan zaten şu an senin gss'li olman lazım. tüm parayı ödemen gerekmiyor sigortalı olman için. ben de yapılandırdım ilk taksidi ödedim, ama şu an yararlanıyorum.

Nisanda azalacak. Eaki borçlar Aylık 53ten hesaplanacak. Yabi 2300 olan borç azalacak. Hiç gelir testi yaptirmasaydiniz sifirlanacakti.

sahilde kafka, sonra 1q84 sonrasını tekrar konuşuruz:)

sahilde kafka

@carabelli @awareim sağ olasınız :)

Imkansizin sarkisi bence kitapları arasinda en guzeli sayilir, sahilde kafka da benim ara ara sikildigim yerler olmuştu, yaban koyununun izinde de baya sıkıcı idi zemberekkusunun guncesi guzel, aaa birde sinirin güneyinde gunesin batisinda da guzel,

İmkansızın Şarkısı Murakami'nin en Murakami'ye ait olmayan kitabı gibi. Tipik Murakami romanlarının sürrealliği yok onda. Sahilde Kafka +1, Zemberekkuşunun Güncesi önerilebilir.

30 euro limit. 30-1500 arasını %18 vergisini ödeyerek alabiliyorsun. 1500'ü geçerse başka bir takım vergiler giriyor sanırım işin içine.

amazon normal vergiden çok çok daha fazla vergi çıkarıyor. arada kalan farkı da 60 gün sonra kartınıza yatırıyor. hiç makul değil yani şu anda.

Yürünür.

Diyet yapıyorsan verilir, yapmıyorsan verilmez.

1- günde 20 km bile yürünür.

2- tempolu yürüyüp beslenme düzeni de buna göre belirlenirse belki verilir.

benden sana 2 evet. düzenli devam edersen kilo verirsin

yürümek yerine koşsan, 7 km az bir mesafe zaten çok çok daha faydalı olur.

günlük en az yürüdüğümde 7 km yürüyorum.

kilo verdirmiyor. 15 desek neyse.

daha fazla yemeye başlamazsan kesinlikle kilo verirsin. hem de çok sağlıklı bir şekilde. yürümek koşmaktan çok daha iyi bu arada sağlıklı kilo vermek için.

dizleri mahvetmek istemiyorsan yürümeye devam et

Yürünür.
Nasıl yürüdüğüne bağlı. Kalp ritminin hızlandığını hissediyorsan işe yarar. Sallana sallana yürürsen sadece ayakların yorulur başka işe yaramaz.

1- yürünür, hatta 1 saat ya da azıcık daha fazla sürer yürüyüş tempona göre. ben yazın 1 km'yi 10 dakikada tamamlıyordum.

2- yediklerine dikkat edersen verirsin.

her gün 7 çok fazla değil ki. Hatta ortalama ve hayır veremezsin.

ben geçen yaz 6 km ile başlayıp 11 km'ye kadar çıkarmıştım. 1 km'yi 8-9 dakikada yürüyordum. tempoyu sen düşün artık. 1 hafta filan yürüdüm. hızlı alıp hızlı veririm kiloyu zaten. 2 kilo verdim. ekmeğe, yağa filan dokunmadım. sonra 1 hafta sonra bıraktım. sıkıldım. 7km çok büyük bir mesafe değil. zaten yürüyünce sen de anlayacaksın.

birkaç ufak tavsiye:

runkeeper uygulamasını edin. çok faydasını göreceksin.
her gün güzergahın ve rotan farklı olsun.
7 km ile başlama, başlarsan bile haftada bir kez 1 km artırarak git.

bol şans

Fazla hesap edip, kalanını 60 gün sonra falan iade ediyor. Kısacası artık hiçbir şey alınmaz.

krema/pasta enjektörü diye aratırsan bulabilirsin, ucunu kafana göre kesersin

www.pasta9.com

edit : cc olarak ölçüm kısmı olmadı.

standart enjektörlerle iğnesiz olarak gliserin çekiyorum aylardır, sen ne tür bir gliserin kullanıyorsun acaba?

ben de iğnesiz çekebiliyorum.

3milyon 100bin

3 milyon 100 bin olmasin?

3milyon 100 bin dolar olmasın?
prntscr.com

kimse sormamış ama sorayım:
3 milyon 100 bin olmasın?

11.355.000₺ diyor.

ben girince site otomatik tlye çevirdi 11.355.000 (11 milyon 355 bin tl)

bence 3 milyon 100 bin

sen 3 milyar milyon olmasın?

www.youtube.com

hayret kimse sormamış. 3 milyon 100 bin olmasın?

sen rakamları okumayı mı bilmiyorsun acaba

öyle bir uygulama yok

Kas kütlene yağ oranına göre 90 kilo da olabilir 70 kilo da. Bilemeyiz.

arada 10 birim fark olacak diye biliyorum. 68.

64-68 arası(kendimden biliyorum). 1.78 boya 75 kilo tontiş olur.

edit: kaslı yapı denmiş. ille de ''geniş'' kaslı adam olmanız gerekmiyor. zayıf kaslı adam olmak daha güzel. o nedenle 178 boyla 75 kg. ve üstüne çıkmak her türlü kötü bir görüntü bana kalırsa.

insandan insana değişir, kaslı bir yapın varsa 80 de olur. ben de 72 civarı iyi oluyor.

68 olur

Bmi vb bağıntılar kas kütlene göre anlamsız kalır. Angelus kaslı olmanı tavsiye etmiyor, kaslanırsan yağ oranın düşükse standart ideal kilo hesapları anlamsız olur diyor. Zayıf bir insan 20 kg yağsız kas kütlesi yaptığında fazlakilolu ya da obez sınıfına girmez.

Sürekli spor yapan veya hareket eden veya yediklerine dikkat eden bir biri değilsen tabii ki de 75kg altı.

Tüm rakamlar yanlış olur. Kas / yağ oranına bakmadan bir şey diyemezsin.

hangi sayfayı istiyorsun?

Yapılıyor, çünkü toplumda ne olduğu ile ilgili anlayışımızın bir ölçüde çözülmemiş bir boyutu var.

yurtdışında bu işte uzman kendi çalışanı yerine seni alması demek senin bu işte ondan daha iyi olman demek, yani ingilizcen perfect değilse şansın sıfır diyebilirim.

tabii bu dediğim şey amerika, kanada, ingiltere vs için geçerli.
ana dili ingilizce olmayan ülke için zaten o ülkenin dilini onlar gibi bilmen lazım, özellikle senin mesleğinde.

aynen tamamen dil üzerine benim mesleğim bu taraftan iş bulmam çok zor. hatta kültür gelenek göreneklerine de aşırı hakim olmam lazım. :(

Aynen öyle, kendin cevapladın :)

Eve gelmiyorlar, tebligat gönderiyorlar. Sokakta yakalarlarsa da hadi askere demeye hakları yok. Yine tebligat verip bırakıyorlar.

zamaninda genelkurmay tarafindan asker kacakları facebook üzerinden bulundu ve askere alındı. gerekirse yataktan da kaldirirlar. icra esyaları aliyorsa, devlette adamı alır. adı üstünde gitmeyen, kaçak sıfatına tabi oluyor.

Tecil 31.12de mi bitiyor ya? Bence tecil edilmemiş otomatik e devlet tarihi o

Artık kolundan tutup götürme devri yok. Kaçakken yakalanırsan para cezan artıyor o kadar.Evine kimse gelmez, çevirmede denk gelirlerse de para cezan katlanır. Bu kadar.

almazlar.
anca askere gideceksin de ne bileyim geri dönmeyeceksin filan... anca böyle şeylerde gelir alırlar, öpücüklere boğarlar :)
ama otellerde vs sıkıntı çıkar kesin, o konuda biraz dikkatli olmak lazım.

Kalınan otele gelip, gecenin köründe uyandırdıklarını gördüm.

biri ispitlerse bu evde asker kacagi var diye. eve gelirler ama alirlar mi bilmiyorum.

yok hocam dikkatle dinlersen fonda tekrar eden bir ses o
soundtrackin bi parçası yani

ışık parlıyor ama aynı anda?

fon müziği

fonda çalan sesten ayrı olarak flaş patlaması eşliğinde deklanşör sesi geliyor.

evet çok haklısınız, set fotoğrafçısı iki kare fotoğraf çekiyor. flaş patlaması ve deklanşör sesi çok net.

evet kamera penceyere döndüğü sırada lens flare de var ama sözkonusu parlama daha çok strobe tadında. bariz bir flaş yani.

ışık dediğin şey lens flare

evet yanılıyorsun

ücretsiz değildir. indigo biletleri tixbox adlı sitede saılıyor. kapıda da satılıyor tabi oradan da alabilirsiniz.

bilet almış olsanız bile tipinizi beğenmeyip paranızı iade edip almayabiliyorlar. bi iki kızla giderseniz iyi olur her ihtimale karşı. ama "sırf kız düşürmeye gitmiş" gibi bir tipiniz yoksa genellikle alıyorlar.

indigo bay bayan dengesi bakımından aşırı kıldır. tanıdığın yoksa ve bayanla girmezsen mümkün değil girmen.

1- ben beğendim. şu kırmızılıklar yeni yapılmış diyeyse onlar geçer ama o hali de güzel durur bence.

2- sigara olmadığını fark etmemiştim, bu haliyle de düşünüyormuş havası var belki biraz değiştirilip çeneye falan konsa nasıl olur diye düşündüm.

dövmeyi beğenmedim, böyle düz çizimler hoşuma gitmiyor.

2.tuhaf duruyor.

3.bildiğim kadarıyla ebatlara göre bir tık fazla ama şehir/dövmeci fark ettiği için olabilir.

bacaklardaki orantısızlığı bilerek söylememiştim fark edilecek mi diye ve fark etmişsiniz. gerçekten sırıtıyor bacaklar ya.

iyi bir dövme sanatçısı değil.

Gecikmeli bellek

avm'lerde gördüğüm kadarıyla oralara gidenlerin çoüu lise çağındaki çocuklar, onlar da ucuz ve gösterişli olduğu için gidiyorlar. pek sanmıyorum onları etkileyeceğini.

ayrıca türkiye gibi zengin bir mutfağa sahip ülkede mcdonalds - burgerking nasıl iş yapar anlayamıyorum.

beni etkilemiyor cunku zaten hamburgerlerdeki etin islenmis et oldugunu iyi biliyorum. akil var mantik var, mcdonalds da 3 kurus verilen hamburgerin icinde lop et oldugunu sananlarin problemi bu sanirim. duzgun direk etten burger yapan butik mekanlar var, mcdonalds'in 3-4 kati fiyatina oralarda da yiyebilir isteyenler. cok daha da lezzetli olur ama tam olarak "ne kadar para o kadar kofte"

sosis salam vs. de benzer sekilde yapiliyor en iyisi bile olayi o yani. hayvanin normalde yenmeyen kemik uzerinde kalan falan et parcalarinin islenmesi sonucu elde edilen gidalar. guzel guzel yiyoruz. kimisi islenmis et yemez sevmez vs. o onun bilecegi istir tabii ki. ben islenmis et seviyorum seve seve de yiyorum.

Hayır etkilenmiyorum, düzenli olarak ayda 8-10 kez fast-food restoranından yerim, genelde arby's ve mcdonald's olur.

Önelikle mcdonald's bundan 6-7 sene öncesine göre beerbat durumda denebilir, özellikle double köfteburger'in geldiği hal içler acısı, bunun yanında big mac de eskisi gibi değil ama gideri var ve double cheeseburger taze yapılırsa hala güzel oluyor. Et konusunda mcdonald's'a güvenmesem de pınara az biraz güvenim var, bize hayvanın mükemmel yerini yedirmeyeceklerini tahmin edebiliyoruz ama yine de heralde ingilteredeki gibi berbat bir durum yoktur.

Arby's ise yani tadından anlaşıldığı fast-food restoranları arasında en kaliteli ete sahiptir gibi geliyor ama ne yedirdiklerine yine de emin olamıyorum.

Bu arada bilinmesi gerekir ki semt'e göre değişse de bölgenizde uygun fiyata iyi hamburger yapan yerler olabilir, en azından ben bir steakhouse'dan 18-19 liraya menü şeklinde güzel bir hamburger yiyebiliyorum ve de patatesi de çok güzel.

edit: Bir de fast-food restoranları rahat yerler, işte steakhouse adıyla andığımız yerler biraz kasıntı gibi oluyor, en sevmediğim hesap isteme işi yüzünden öyle yerlere girmek istemiyorum. Eve servis istiyorum :P

benim gozumde fastfood tuketen insanlar pis yagli kokan, kotu kalpli insanlar.

mc donalds türkiyenin köftelerini buradan bir şirket üretiyor galiba. yurtdışındakiyle aynı olabileceğini zannetmiyorum.

fast food yiyeni bırak izleyen bile domuz eti yemiş gibidir.

etkilenmiyorum. çünkü trdeki fast food'culara da banvit, pınar, namet vs. veriyor. dışarıdan alıp evde pişirdiğin etten bir iki tık düşüktür muhtemelen.

bir de fast foodcuların fiyatları da artık normal hamburgercilerle yarışır hale geldi. burger king'de düzgün yenebilecek menü, big king xxl. fiyatı 22.5 lira. onu oraya verene kadar burgerlab'da, virginia'da vs. 30 liraya adam gibi burger yemek mümkün.

@hosein abi 20 liraya düzgün doyabileceğin ne var türk mutfağında? iskender yesen en aşağı 16-17 lira o da kuş kadar. kebap vs. de öyle. ki onlarında ne kadar sağlıklı olduğu şüpheli.

Türkiye'deki McDonalds Pınar'dan alıyor etleri.

Food Inc. isimli belgeseli izlemenizi öneririm, gerçekten bilmek isterseniz. Ama gerçekleri görerek yaşamak zor olduğu için gözünüzü kapatıp devam edebilirsiniz.

eşşek kadar büyük ekran ve daha kaliteli ses. yeterince farkı var.

Kesinlikle parasına ve zahmetine değer, tabi sıkışık trafikte 2 saat yol gitmeyin ama makul ise ve sevdiğiniz bir filmi izleyecekseniz kesinlikle gidin. Arkalardan iki üç Sonraki sıralarda izlemek daha da bir keyifli oluyor.

aslında imax'in esas olayı 3d'si değil. görüntüden ve sesten kaynaklanan yaşattığı tecrübe. misal interstellar 3d verilmemişti, fakat daha en az 6 defa aynı filmi bir şekilde izlemişimdir, orada izlediğim gibi değildi hiçbiri.

imax ve 3D bambaşka şeyler. "imax in olayı 3D'si değil" deyince sanki 3D imax özelliği anlamı çıkıyor. yok öyle bir şey.

imax 3d çok güzel bir şey olsa da her filme değmiyor. örneğin rogue one'ı imax 3d yapmıslar ama cok basarısızdı, anlamadığım bir takım netlik sorunları vs vardı ancak iyi çekilmiş filmlerde daha iyi olabiliyor.

3d'lerin hepsi kötü, hala tatmin eden bir teknoloji değil, kötü 3d yerine 2d'de izlemek daha iyi, bu imax için de geçerli, hatta imax'de 3d filmler gözlükten dolayı perdede daha küçük oluyor, 2d'de devasa perde ile izlemek daha iyi bence.

Filme gittim. İmax iyiymiş de 3dsi kötüymüş. Zaten oldum olası sevemedim şu teknolojiyi.

şöyle bir ilişkisi olabilir mi, sıkıntı stres boyun fıtığını etkiliyor direkt. kullanmayı bıraktıktan sonra artmış olabilir mi stres vs?

olabilir abi benim bi fikrim yok o yüzden soruyom

Boyun fıtığı değil ağrısı patlak vermiştir. Antidepresan ağrısını azaltıyordu muhtemelen, onu bırakınca ağrısı arttı.

ağrı yapmıyor, ellerde karıncalanma oluyor

düşüncem yok herkes kafasına göre

bence hepsi serefsiz

Düzgün Türkçe yazamayan birine bile kıl olduğum için, ona da kıl oluyorum :)

anlamını biliyorlar mı diye sorsana.

ben hiç umursamam
hayat cidden bu kadar küçük şeylere takılmamayı gerektiricek kadar kısa
sen kendin kullanıyosan boşver millet ne yazıyo, oku geç

Her zaman için macbook pro eski model alınabilir, zira taş gibi. Mid 2012 kullanıyorum (16gb ram - 256gb ssd) çoğu yeni bilgisayarı olan tanıdıklarımdan daha sorunsuz ve hızlı bir bilgisayar.

alinir tabi ben bugun aliyor olsaydim 15'i alirdim.
benchmarklarda cok fark cikmiyor aradaki farka degecek kadar.

late 13 kullaniyorum ben de cok memnunum. bi 3 sene daha gider diye dusunuyorum. ins teknoloji kaldiramayacagi kadar hizli gelismez :p

ayıptır sorması nerede buldun 3900 liraya?

apple'ın sitesinde eğitim indirimiyle beraber 5000 liraya satılıyor 13'' 2015 macbook, kapasitesi ise 126 gb. 2016 touchbarsız baz model ise 5600 lira, kapasitesi 256 gb.

2015 modelin 256 gb'lık opsiyonunu tercih ettiğin zaman da 5700 lira oluyor zaten. bence usb-a fetişiniz yoksa 2015 almanızın bir anlamı yok.

nereden bulduğunu ben de merak ettim. eski, 4 gb ramli macbook air'ı 3999 tl ye satmaya çalışıyorlar.

russki standart.

turkiyede satilanlar gurcistanda uretiliyor. oradan alinan orijinal olur.

mamont vodka
www.richardgrangerwines.co.uk

Beluga.

beluga+9999

Putinka

Russian Standard.

"İnanma sikecek" derim ben.

Dediği kişiyi beğendiği kesin de niyetini bilemeyiz.

ben diyom, ama benim kedimin adı da fıstık şimdi :D sevdiğim bi laf olup zaman zaman kullanırım altında bişi yok benimkinde. ha birde arada sırada çıtır da diyorum

@yontem aynen senin gibi dusunuyorum. Ikisi de birbirinden rezil. Yav biri bana fistik dese direkt ayarlari bozmayalim fln derim. Hos zaten fistik diyebilecegi bir ortam hazirlamam ama ayarsiz cok.

Net flört.

flörtoz +1

amma abartmışsınız yahu, goygoyuna demiş olabilir, belki de adamın tarzı budur, samimi bulmuştur falan filan. samimi gördüklerime fıstık değil de benzer şeyler söylerim.

kendisinden çok küçükse yani kardeş gibiyse diyebilir ama böyle bir şey yoksa yavşıyordur, net. evli olması bu ihtimali kuvvetlendiriyor, kimse alınmasın ama bazı evli erkekler bekarlardan daha cesur olabiliyor garip şekilde. hani ters cevap alırsa "sana öyle gelmiş, evli barklı adamım ben" deyip sıyrılabileceği için sanırım.

Nasıl söylediğine de bağlı ama fıstık bence daha çok "abi-kardeş" ilişkilerinde söylenen bir söz. Genelde kendinden küçük veya kardeş gibi gördüğü kadınlara "naber fıstık?" tarzı söylüyorlar. Ben de bu şekilde kullanıyorum.


.

Gelir testi yaptırırsan büyük ihtimalle borcun daha fazla çıkacak. Böyle bir anormallik var. Aynısı bana oldu 3700tl borç vardı, SGK'daki çalışan bana maaşımı sordu, sonra da sen gelir testi falan yaptırma artar borcun dedi. Şimdi borç 4500tl oldu. Şehir değiştirdim, işsizim şu an hemen gelir testi yaptırdım ve yapılandırdım. 1500tl falan oldu yeni borç. İşe girmeden yapsaydın bunları keşke bilip.

işe girmeden önce de 4-5 kez ziraat atm'den kontrol etmiştim. borcunuz yoktur diyordu hep. şimdi işe girdikten sonra bakayım dedim, tak borç çıkmış 4 bin lira.

Habere şöyle bir göz gezdirdim de borç silinme yok.Eğer 25 yaşın altında olan bir borç varsa devlet bundan vazgeçiyor.Fakat eğer 25 yaşından sonra işsizken ki borçlardan devlet vazgeçmiyor cezayı silmiyor.Belki faizi filan siler ana para her daim durur.Askerdeyken veya işteyken borç yazıldıysa bunlar siliniyor.
Gelir testiyse duruma göre hatta ailenizin durumuna göre bile değişiyor.Bende gelir testi için gittim fakat adam maaşımı öğrendikten sonra "abi sen hiç test filan yapma bu borç artar" dedi.

Adres değişikliği konusuysa eğer seçim dönemi değilse herhangi bir fatura istemeden adres taşıması yapılabiliyor.

Medya, uyuşturucu kullanımı konusunda arkadaş ortamının, bozuk psikoloji ve bozuk aile yapısının etkinliğine yeteri kadar değinmiyor.

birinci söylediğin daha popüler bir fikir, daha çok bilgi toplayabilirsin. bana sorarsan 'bir uyuşturucu olarak medya' daha dikkat çekici bir konu. TV ve internet bağımlığının madde bağımlılığından daha tehlikeli olduğunu savunursun. ;)

blackmamba +1

medya, çoğu uyuşturucudan çok daha tehlikelidir. uyuşturucu daha çok bireysel alanı kapsarken, medya yoluyla kitleleri kışkırtabilirsin, farklı kesimleri karşı karşıya getirebilirsin, halkı aptallaştırabilirsin, özetle bir toplumu sadece medya yoluyla şekillendirebilirsin. soruya da cevap olmadı gerçi, pek bi işine yaramayacaktır ama o ikisi de geçerli değil zaten bence.

bence ''medya uyuşturucu kullanımı konusunda istek uyandırıyor.''

medya istek uyandırıyor derseniz rtük kafasına girmiş olursunuz, bunun yerine uyuşturucu kullanımına ilişkin bilgilerin insanları nasıl etkileyebileceğine ilişkin uzman görüşü, tr ve yurt dışındaki regülasyonlar (tvde gösterim) üzerine bir şey yapın derim.

İkisi de değil çünkü ne medya ne de toplum uyuşturucu kullanımı ile ilgili yeterli bilgiye sahip değil. Sen bence medya ile uyuşturucuyu karşılaştır daha etkili olur.

acemi birliğinde yapılıyor o sınavlar.
fransızca, almanca ve ingilizce sınavı vardı benim zamanımda (2009, burdur)

heh tamam acemi birliğindeyse kaçırmadım demektir. bir de oraya gidince takip edip soruşturmak lazım sanırım.

Kısa dönem yapacaksan öyle bişey yok. Uzun dönemde bilmiyorum etkisini.

Ben kısa dönem yaptım, YDS 90+, bana ing-türkçe çeviri yaptırdılar :) ama bunun yanında askerdim de, her türlü eğitime de gittim, hiç yirtamadim

uzun dönemde de öyle bir şey yok.

askerlikte yabancı dil sınavı diye bir olay duymadım. askerlik şubesine yök tarafından onay verilmiş (tercihen yds) bildiriyorsun yabancı dil notu olarak ve o not msb tarafından işleniyor.

imza: yds 86.25, makina mühendisi, meslek kurasına tabi yedek subaylık yapmış bir birey.

yok öyle bi sınav. acemiliğin ilk günleri bi albay gelir "var mı iyi yabancı dil bilen" der sonra alır seni.

@acemi öyle saçmalıklar da var yani di mi. illa askeri müze de değil düşüncem ya, ne bileyim yazışma çevirisi olur vs olur daha böyle dil odaklı bir iş olabilir babında. ama dediğin örnekler de düşündürmedi değil :)

15 Temmuz'dan beri (terör ile) ölen herkes şehit kabul ediliyor, AKP'nin duygu sömürüsü yaparak götünden uydurduğu bir şey. Boşu boşuna sormuşsun yani bütün bu soruları.

kendi kafalarına göre şehit diyorlar. yol falan izlenmiyor.

duygu sömürüsü +1. bu kadar ölümün üzerine yapabilecekleri tek şey "güzel öldüler" diyebilmek; ailelerin ufak da olsa hesap sorma ihtimaline karşı her zaman yaptıkları gibi dini kullanıyorlar.