insan psikolojini, psikolojik sorunları, dengesizlikleri, ülkelerin yanlış tedavi yöntemlerini, suç psikolojisi gibi, psikolojiyi temel alan film tavsiye eder misiniz?

Selaminhello, bir yazarin basligi altina mal, kendini bir bok sanan vs vs gibisinden bkz lar versek bir sey olur mu?

Kadere inanan adam tesadüfe inanmaz
Tesadüfe inanan adamsa kaderini elinde tutamaz


Bu söz bize ne anlatmak istiyor?

nasıl bulursunuz sesini ? kaçımız dinliyor ?

abi yurtdışından telefon getirmenin boku çıktı galiba, her üç duyurudan biri satılık iphone 5. sözlükte entrylerde bile satış yapmaya çalışan tipler var. millet bu parayı nerden buluyor?

Lock Stockin... Rock'n rolla, Revolver falan da izledim. Bu tarz film var mı bildiğiniz? Aksiyon olsun, dövüş olsun..

1- şimdi ben aylık 1500 lira maaşla çalışıyorum.

2013 yılına kadar maaşımızın asgari ücret kadarını bankadan, geri kalan miktarı elden zarf ile alıyorduk. sigortamızda asgari ücretten çalışıyormuşuz gibi gözüküyordu.

misal yaklaşık 700 lira bankaya yatıyordu, o rakamı 1500'e tamamlayan 800 tl de zarfla elden veriliyordu. yani işe girerken anlaştığımız gibi sonuçta elime 1500 tl geçiyordu.

şimdi patronlar 2013 itibari ile bu sistemi değiştirip maaşın hepsi bankaya yatıracaklarmış. Bu yüzden vergi ıvır zıvır bilmemne kesintisinden dolayı maaşın elimize geçen miktarında farklılık olacakmış.

patron bunu üretim müdürüne söylemiş o da bu işlerden anlamadığı için hıhı demiş geçmiş. arkadaş ofiste bunu bize söyleyince internetten bakalım dedik,

bu maaş hesaplama sitesine 1500 brüt maaş girersem, benim elime 1145 lira geçecek diye hesaplıyor. 1500 net girersem, brüt 2000 gözüküyor.

şimdi işveren bankaya 1500 lira yatırınca benim elime 1145 tl mi geçecek? ya da 1500 geçmesi için 2000 tl mi yatırması gerekecek? açıkçası brüt-net maaş ayrımını pek anlayamadım. eğer bu hesap doğruysa ve 1050 liraya düşecekse maaş işi bırakırım.

2- yarım gün izin alma da yasaklanmış bundan sonra.

sigortayı yarım gün yatıramıyorlarmış, bu yüzden "yarım gün banka, fatura vs. işi olup izin alan olursa onu bir güne tamamlasın, çünkü yarım gün gelmeyenin sigorta ve maaşından 1 gün kesilecek" denilmiş.

kanunda böyle bir şey var mı, yarım gün sigorta yatmaz diye?


bu konulardan anlayanlar bana basit bir şekilde anlatabilir mi lütfen, şimdiden teşekkürler.

sizin 30-35 bin tl niz olsa hangi arabayı tercih edersiniz?

bir film söyleseniz -tabi köşede kalmış, pek bilinmeyen olsa iyi olur- gecem şenlense, ne güzel filmdi deyip bir rahatlasam olmaz mı?

Sallıyorum:

Yüzünüz unutulur; ama kokunuz asla.

Bu tarz kullanımları çok sık görüyoruz. Ancak, sonuna ''unutulmaz'' yazmadan kullanmak Türkçe'nin kurallarına aykırı mıdır? Resmi bir yazıda bu tür bir cümle kullanacağım.

www.zara.com

hani bazı kurallar vardır ya, çoğu kişi bilmez... taçtan ofsaytın olmaması gibi. bunun gibi futbol veya başka bir spor dalı ile ilgili bu tarz bilgileri arıyorum...

bir kaç gündür şu lamba yanıyor. 14üne kadar arabayı servise götürecek vaktim yok bu halde kullanıyorum. Konu hakkında bilgisi olan varsa ve beni aydınlatırsa çok iyi olur. şimdiden sağ olun.

araba markası : jeep cherokee 2.8 diesel

Hem amorti hem de son iki rakam çıkmış bana. son iki rakam 32 tl veriyormuş. amorti parasını da alacak mıyım ekstradan?

atıp tutana rakı şişesi armağan edeceğim.

Michelangelo Antonioni, Andrey Tarkovski, Andrey Zvyagintsev, NBC, Michael Haneke, Yasujirô Ozu vs seven izleyiciye onerebileceginiz bildik/bilinmedik film ya da yonetmen var mi?

Nasıl bir süreç ve fiyat.. ERKEK YAŞ 23

Yolda bazı tipler görüyorum sanki çim adam amk.. Peki hep öyle mi oluyo nası oluyo. Napsak zor bişey mi KEL KALICAM AZ KALDI

filmde bir suçlu varmış hapise girmeden bir gün öce yaşadıklarını anlatıyormuş ?

dostlar, kardeşler çok sıkıntıdayım şu günlerde. Okulda bi kız peydeh oldu önceleri dikkat etmiyordum fakat kız iyicene dikkat cekmeye başladı. Okul icinde beni takip etmler, arkamdan yürüyüp benim hakkımda konuşmalar vs. En son ki çılgınlığı eve kadar beni takip etmesi oldu.

yani bildiğiniz taciz ediyor kız beni heryerde. Şu ana kadar bir kez olsun kafamı çevirip bakmadım ilgilenmediğimi anlasın diye ama yok hiç umrunda değil bu davranışım. Gelip konuşacak cesaretide yok bende kalbini kırmak istemiyorum ha güzellikle anlasin gitsin diyorum ama olmuyor.

şimdi söyleyin ne yapmalıda kurtulmalı bu kenemsi varlıktan. Ulan o degil etraftan götü kalktı diye laf işitiyorum.

böyle soft, ağır olmayan parfüm önerileriniz var mı?

şimdi genelde parfüm doldurulan yerlerden armani aqua di gio alıyorum. şimdi bu 10-15 liralık doldurma parfümlerle, işte 100-150 liraya alınan parfümler arasında gerçekten çok fark oluyo mu? o para farkına değer mi sizce?

kendim kullanacağım, öyle hediye falan değil.

şmdi 5 senelik beraberliğim var bir hanım arkadasla her şey cok iyi çok hoş giderken bu hafta sonu şöle bir oturup rakı içelim dedi sevgili şahsı bende yedi gün beş vakit namaz kılan bir mümin olduğumdan anlamamam böle şylerden neyse dedim içelim günahı boynuna her şey çok güzel giderken biraz rahatlamaya başladı sevgili burda ki hiçbir şeyi sevmedğinden istediklerinin bu olmadığından aklında başkası oldugunundan bahsetmeye başladı ne diyorsun sen falan derken pörtücan musakka diye birinden bahsetti işte çok güzelmiş çok tatlı birşeymiş görsem bende çok severmişim.bende hem sinirime hakim olayım dedim hemde sarhoşluguna verdim konuyu değiştirdim ama içim içim yiyor beyler boynuzlanıyormuyum

4.bp.blogspot.com bu filmi arıyorum buldurursanız çok sevinirim.

iyi bir ikili mi, yoksa bu tadı seven insan sayısı az mıdır ?

sıkılıyorum da
dışarısıda soğuk
nolcak napcaz?

Valla sıkıldım, hani bi askerlik olsun, sonra bi iş dünyasına atılalım gerisi kolay falan dedik ama hala aynı sıkıcı hayatı yaşıyorum, muhtemelen kendi kendine birşeyler düzelmeyecek ama yine de umut fakirin ekmeği.

Güzel bir işim, mutlu olduğum bir maaşım var. Önümüzdeki sene tamamen aileden kopup tek başıma eve çıkmaya karar verdim, artık bir şekilde altından kalkarım diyorum.

Lakin sosyal hayatım yok. Kağıt üzerinde bir ton arkadaşım olmasına rağmen, cuma akşamı eve girip pazartesi günü evden dışarı çıkıyorum. İnsanlara sürekli, abi gel buluşalım, gel içelim, gel sıçalım demekten gına geldi. O kadar sıkıldım ki, ayar olup bir daha arayıp sormadığım insanlar var. Ya da abi bugün başkasına söz verdim, yarın görüşelim tarzı bir boka yaramayan tekliflerle geliyorlar. Pazar akşamı dışarıya neden kahve içmeye çıkayım ki.

4-5 senedir ilişkim olmadı, kız arkadaşım da yok. 4-5 senelik süreçte muhtemelen 10 kadınla tanışmışımdır, ya yazıp başarısız olmuşumdur, ya da zaten yazılacak bir durum yoktur. En son erasmusta yabancı bir kız arkadaşım olmuştu. O saatten sonra da zaten ben eski kafama dönemedim, şimdi kim uğraşacak yok mesajı yok neden aramadını yok ilgi göstermiyorsun muhabbetleriyle beynim iyice ambele olacak dedim. Lakin gelip geçici de biri olmadığı için bildiğin "sap" modundayım baya uzun bir süredir. Normal bir insan evladı ortalama bir eforla birşeyler bulabiliyorken, benim ultra bir efor sarfetmem gerekiyor, zira ortamım da yok.

Haftaiçi yine yorgunluk vs sebebiyle işten çıkıp eve geldiğimde dert etmiyorum ama haftasonları zul geliyor. Bilgisayarın başında oturmaktan başka yaptığım bir şey yok. Bir şey yapabilmek için arkadaş gerekiyor, ortam gerekiyor, ikisi de pratikte bende yok zira. Pazartesi olsun ki en azından tek de olsa işe gitmek için dışarı çıkıp işyerime varayım iş yerindeki insanları göreyim diyorum.

İnsanlar sosyal medyadan, gelip geçici gönül eğlendircek kız/erkek arıyor ya hani, ben düzgün uzun süreli ilişki kuracak birilerini arıyorum işte. Zira nadir de olsa birini bulduğumda, onu da tek gecelik bir ilişki sonucu heba etmek istemiyorum. Ha karşı taraf başka diyorsa orası ayrı.

Hobi dediğin olay da zaten bilgisayar başında kendi yaptığım irili ufaklı sitelerle vakit geçirmek oluyor, yani sosyal olan hobim yok. Ancak işte bir grup olacak da ben de o grubun içine sonradan dahil olacam, o şekilde.

Sıkıldım yani, bazen kendimi atayım da sıkıntım bitsin diyorum, ondan sonra da ulan ailem falan var, daha 25 yaşındayım saçmalama diyorum kendime. İntihar girişimim falan olmadı, ha arada çok daraldığımda aklımın ucundan geçiyor ama o da sıkıntı be, arkandan birileri senin bokunu püsürüğünü temizleyecek.

sıkıldım lan...

4 ay çalışıp ayrıldım bir yerden. Aynı sektörde farklı işlere başvuruyorum, mülakatta bu sorunun en doğru cevabı nedir? Çalışma şartlarını, saatleri vs. kötülemek istemiyorum.

kız gayet aklı başında iyi bir ünide okuyor.. işte konu dövmelerden açıldı bu ben isteseydim yaptırırdım ama sıkılırım biliyorum dedi sonrada 7-8 tane dövmeci sevgilim oldu dedi biz nası yani falan dedik kızın biraz üzerine gittik sonra kız siz sevgili olayını ne sanıyosunuz acaaba evlilik falan mı dedi..

bende şimdi düşünüyorum kız gayet haklı kafamızda sevgili olayını çok büyütmüyormuyuz sizcede.. flört ettiğimiz her kişi sevgilimiliz olup esk sevgili kalıbına mı giriyor aga nedir bu yaa

ehliyetim uzun zamandır var ama istanbul'da yalnız yaşadığım zamanlar bir arabam olmadığı için uzun süre pratik yapamadım. şimdi geçici bir dönem ailemin yanındayım ve arabayı alıp kaçmak istiyorum.

araba kullanmayı da biliyorum tabii sadece kısa mesafelerde kullandım. biraz daha trafiğin olduğu yollara çıkmak ve pratik yapmak istiyorum, korkuyorum. hep kötü senaryolar gözümün önüne geliyor.

siz acemiliği nasıl attınız? bir anda düştünüz mü yollara? bana biraz cesaret...

şimdi türü nasıl anlatacağımı bilmiyorum. aşk filmi gibi ama mutlu veya mutsuz sonla bitmesin. ne bileyim iki taraf sonunda birbirini umursamasın. dram olmasın.

Terim diye isim olur muymuş, yok çocukla dalga geçerlermiş. Ne alakası var? Çocuğu direk sınıf başkanı yapmazlarsa adam değiller diyorum dinletemiyorum. Sizce ne yapmalıyım? İki isim koyalım, biri Terim olsun diğerini sen seç dedim onu da dinlemedi. Boşanayım mı?

Edit: Oğlumun adını Terim koymama izin vericek bi kadın arıyorum.

sorum bu :)

Ben 2 yıl önce öğrenmiştim ve ondan sonra konusu açıldığında Brezilya'nın başkentinin Rio de Janerio olmadığını, Brasilia olduğunu defalarca anlatmama rağmen insanları inandıramadım. Oscar Niemayer'den bahsettim, mimariden bahsettim, internetten bakalım dedim fakat bu girişimlerim hep hüsranla sonuçlandı.

Ben de şimdi merak ettim, Brezilya'nın başkentini bilmeyen birileri var mı acaba burda?

dacia arabalar neden rağbet görmüyor? Tek sebep 2. el satışı çok zor olduğu için mi?

kulaklığı çektim ve tek taraftan ses gelmemeye başladı. sorunu nasıl çözebilirim

herkese merhaba. türkiye'den almanya'ya bir şirketin hsbcdeki hesabına para göndermem gerekiyor. daha önce hiç böyle bi tecrübem olmadı, en ucuz komisyonla nasıl halledebilirim bunu?

duyuru her ne kadar bir çok kişi tarafından kıymeti bilinmeden arsızca, ahlaksızca, hoyratça kullanılıyor olsa da; (küçükler abisi, büyüyünce kıymet bilecekler inşallah)

bana göre kullanıcılar/okuyucular için gerçekten sözlükten çok daha dinamik ve etkili, daha yaşayan, daha canlı ve işlevli bir ortam.

genelde az cevap yazıyor daha çok okuyorum. yaş ortalaması küçük olduğu için çoğunlukla sözlükteki 15 yaşında hayatı anladığını sanan gerizekalılar başlığını hatırlatıyor zihniyetler.

ama işte aradaki azınlık kalan çok güzel düşünceler, bilgiler, yorumlar, tavsiyeler, tecrübeler için bu siteye takılmaya değiyor. gerçekten o küçük azınlığa çok teşekkür ediyorum. az zamanda çok şey öğrendim onlar sayesinde.

geleyim asıl kanayan yaraya; size göre "TROLL'lük" bana göre "ikiyüzlülük" konusuna.

kendimden örnekle devam edeyim;
lezbiyen ilişkisinde sorun yaşayan birinin(21) yazdığı bir duyuruya cevap yazmışım. 7 eylül'de duyuru sahibi msj atmış "çok uzun bir yazı göndersem okur musun, anlatacak kimsem yok.vsvs" demiş.. "tabi" diyerek cevap vermişim.

ve üşenmedim bugün saydım. bana 12 mesaj atmış. ben de işimden gücümden vakit ayırıp oturup, sırf cinsel tercihlerinden dolayı kendisini toplumdan dışlanmış, itilmiş, kakılmış hissetmesin, yaşı da küçük kötü etkilenmesin diye, sürekli moral verici ve pozitif yönlendirici uzun uzun cevaplar yazmışım.

ayna nikin bugün, "karıyla ("karı" yani, zihniyetin yapısı ortada) seviştik, donu vardı, göğsüne ve göbeğine boşaldım. karı tutturdu hamile kalırım diye." falan filan şeklinde duyurusunu gördüm.

geçmişine baktım, önceki duyurularının hepsi silinmiş. vs vs derken, bu duyuru da ya moderasyon tarafından ya da kendi tarafından silindi bilmiyorum.

e ben onca zaman harcayıp mesajlarla moral vermeye çalışmışım, yardımcı olmaya çalışmışım?

bu arada belki gerçekten bir fikre bir düşünceye, bir tavsiyeye ihtiyacı olan başka bir insan vardı ve ben onu es geçmiş oldum belki?

peki bu aşağılık davranıştan sonra, (verecek cevabımız var ise bile) nasıl içimizden gelecek de cevap vereceğiz? bu durumda site asıl işlevini, ihtiyacı olanlara insanlara karşı destek/yardım/cevap işlevini yitirmiş olmayacak mı? site bu malların yüzünden gerçek işlevinden uzaklaşıp, onların oyuncağı haline dönmeyecek mi?

sadede geldim;

sevgili compumaster,

lütfen bir de "TROLL" bölümü açar mısın. en azından hemen "hayır" demeden önce bu konuyu biraz düşünür müsün?

sahteliklerini sergilemek isteyenler istedikleri gibi orada troll olarak fink atabilirler. bunlara bakıp eğlenenler de orada kafalarına göre takılabilir eğlenirler. normal insanlar da adam gibi duyurulara vakit ve emek harcarlar.herkes duyuru'yu kendi seçimine ve isteğine göre kullanmış olur. win-win. yani herkes mutlu.

sevgili duyurucular, sizler ne dersiniz?

***
biraz uzun olduğu için kusura bakmayın..

ev arkadaşım araba aldı ve öğrenci bütcesini etkilemiyecek küçük bir hediye ne olabilir?