Multinet kartta ay sonunda içinde kalan para normalde bir sonraki aya devrediyordu ama şimdi şöyle bir söylenti var, normalde içindeki para bir sonraki aya devrederken yıl değiştiği için Aralık'dan Ocak'a devretmiyormuş, içinde kalan para varsa yeni yılda sıfırlanıyormuş.

Bu konu hakkında kesin bilgisi olan var mı?

Şimdi multinetlerdeki para Ocak'a devretmeyip sıfırlanacak mı, nedir tam olarak?

Merhabalar

Çoğunlukla sebze ağırlıklı az yağlı yemekler yapabiliyorum. Ama daha fazla çeşitli güzel sebze yemekleri ve salatalar yapabilen biri olmak istiyorum. Hani gerçekten elinin tadı varmış derler ya. Böyle biri nasıl olabilirim. Tavsiyeler?

Karşısındakine sürekli sorular yönlendiren bir adam olması lazım sahnede. illa adam değil, madam da olabilir.

Terim diye isim olur muymuş, yok çocukla dalga geçerlermiş. Ne alakası var? Çocuğu direk sınıf başkanı yapmazlarsa adam değiller diyorum dinletemiyorum. Sizce ne yapmalıyım? İki isim koyalım, biri Terim olsun diğerini sen seç dedim onu da dinlemedi. Boşanayım mı?

Edit: Oğlumun adını Terim koymama izin vericek bi kadın arıyorum.

Ağalar merhaba;

1-Otele chek-in yaptıktan sonra gezmek için dışarı çıkarken kart yada anahtarı resepsiyona bırakmak gerekiyor mu?

2- Odadaki eşyaların güvenliği açısından kapıya "rahatsız etmeyin" yazısını koysak 2 gün boyunca bizden başkasının odaya girmemesini garantileye bilirmiyiz?

şöyle harbiden işe yarayacak bir tane arıyorum ve bu kesinlikle voltaren değil.

3000 tl ye ihtiyacım var..Şu ara hangi bankaların imkanları daha uygun acaba.. ziraat ve işbankasına sordum 1,44 veriyolar.. internette söyledikleriyle , görüşünce söyledikleri tutmuyor..hiç..

bunu hiç bir kuaför tutturamadı şuan kafamda. Saçını kızıl siyah kullanan var mı? Siyah gibi duracak ama ışıkta, güneş altında kızıl kızıl parlasın istiyorum çok mu ütopik? :( Patlıcan moru değil.

Şu kuaför yapar ya da şu markanın şu no'lu boyası tam senlik diyenler?

Sevgiler, teşekkürler.


Büdüt; Teyze kızılı olmasın ama :(

1)Nasıl oldu?

2) Kimin hatasıydı?

3) Ne kadar yaralandınız?

isterseniz birden fazla örnek verebilirsiniz.

Merhabalar. Zona hastalığı geçiriyorum bel çevresinde. Banyo yapamaz mıyım? Kokmaya başladım biraz. Doktor su zararlı dedi ama.. Ne yapayım şimdi?

başına gelen var mı varsa özelden benimle paylaşırsa sevinirim, nasıl bir duygu yakın zaman az kalsın birden fazla kez tadacaktım ama malesef başıma geldi.

arkadaşlar biri bana yardım etsin valla. 1 aydır gözüm önünde siyah gölgeler oluşuyor, birşeyler uçuşuyor ama bunlar sürekli halde var VE özellikle açık alana çıkınca daha bi belli oluyor, gözümü güneşte açarken bile zorlanıyorum kimi zaman.2 hafta önce bi göz hastanesine gittim doktor göz sinirlerime kadar baktı , film falan çekti fakat hiçbirşey çıkmadı.Ne olabilir kafayı yiycem

dolapta duran birkaç aylık salça durdugu yerde küfleniyor sürekli. küflerini ayıklaya ayıklaya yarısını çöpe atmış oldum. ne yapabiliriz küflenmeyi önlemek için. salça derken marketten aldıgımız salça. (tek derdim bu olsun)

İşyerinden verdikleri sodexo pass card ile yapılan ödemelerin neler olduğunu (hangi restaurant, ne sipariş verildiği vb.) ve kartın kullanılma tarihlerini (günü, saati vb.) işverenin görme, takip etme gibi bir olanağı var mı?

Ve işveren kartta kalan bakiyeyi görebilir mi?

halihazırda önümüzdeki hafta elime geçecek 60 bin lira var. herhangi bir şeye ihtiacım yok (ev araba vs). bu parayı bir şekilde değerlendirmek istiyorum. yatırım aracı olarak da değerlendirmek istemiyorum. ne yapılabilir. kendi işim var eşim (bayan) ilgilenecek ve onunda sürekli başında durmasını gerektirmeyen bir işi var.
izmirdeyim bu arada.

Merhaba, şöyle bir durum var ve yardımcı olursanız sevinirim.

Ankara'da büyük bir hotel inşaatının elektrik işlerini üstlenmiş firmada 10 aydır Proje müdürü olarak çalışan mühendisin maaşı 3 aydır yatmıyor. Daha doğrusu açlıktan ölmeyecek kadar yatıyor. Ayrıca işe başlarken kullanımına verilen otomobil de şirket parasını tahsil etmekte zorlanıyor bahanesiyle elinden alındı.

Patron mühendisi asgari ücretle çalışıyormuş gibi gösteriyor.

Ne yapmak gerekir böyle bir durumda? Eğer istifa ederse ne kadar süre önceden bildirmesi gerekir istifa edeceğini?

arkadaşlar, gelir uzmanlığı sınavına gireceğim, antalya'yı seçeceğim ve aşağıda bulunan ilçeleri sıralamam gerekiyor:

merkez
alanya
elmalı
kemer
kumluca
manavgat
serik

haliyle 1. tercihim merkez olacak, diğer ilçeleri sıralayacak olsaydınız nasıl yapardınız? aklımda şu var:

1. merkez
2. alanya
3. kemer
4. kumluca
5. manavgat
6. elmalı
7. serik

hangısı? Ve uzun sure kokusu gıysılerde kalan?

arkadaşlar tekrar iyi akşamlar.

ekol kulak burun boğazda deviasyon ameliyatı olmayı düşünüyorum. genel sağlık sigortalıyım ve bugün attığım maile cevap olarak %75 katılım payı aldıklarını söylediler. ancak direkt fiyat söylemediler.

tahlillerdir, röntgendir vs. dir hepsi aşağı yukarı kaça patlar?
siz tamamının fiyatını söyleseniz de olur, ben ona göre %75'ini hesaplayayım.

şu yakın zamanlarda özel hastanede deviasyon ameliyatı olan yakınınız, kendiniz vs. var mı? varsa aşağı yukarı ne kadar ödediniz?

ya ben doktora gittim öyle başlayayım ama bir yere varmadı, şimdi de tekrarladığında yeniden gideceğim ama bu süreçte ne var diye merak ediyorum. belki fikri olan vardır diye burada soruyorum.

benim 4-5 aydır zaman zaman 2-3 haftada bir diyelim iki kolumun altında bir ağrı başlıyordu, sonra acıya dönüyordu sanki tam eklem yerinde çıkan sivilce acısı gibi. ben de sivilcedir deyip geçiştiriyordum, ama acı 3-4 gün sürüyor ve bu sürede kolumu kımıldatamaz hale geliyordum.

sonra bir ay önce bir anda ateşlendim. akşamları nöbete dönecek şekilde yüksek ateş.. ve hiçbir başka belirti yok, ne grip ne başka bir şey, ama ateşim düşmüyor. 2.gün fark ettim ki kolumun altında bu acı var yine baktığımda ilk kez kocaman (50 kuruş büyüklüğünde) kırmızı şişlikler var. acile gittik. ama malum acil hali, kan testi yapıldı, elime reçete tutuşturuldu gönderildim, tek öğrenebildiğim yumuşak doku enfeksiyonu tanısı oldu. ama ateşim 5 gün düşmedi.. sonra düzeldim.

bundan 2 hafta sonra kolaltım tekrarladı, ama ateş filan olmadı baştakilerde de olmadığı gibi. bu sefer doktora gittim, ama gidene kadar inmişti, adam bundan bir şey anlayamam dedi, eliyle kontrol etti kanser gibi bir ele gelen bir şey yok dedi. tekrar çıkınca gel dedi. iyi dedim. bu sefer de geçen hafta kolumun altını biraz kurcaladım canım acıdı biraz sonra bu ağrı başladı ve yeniden çıktı. yani sanki ben oynayınca çıktı ortaya ama yine doktora gidemeden 2 günde indi.

önemli bir durum olmadığını düşünüyorum. kendimle elimle muayene ediyorum. doktor da etti. ama sürekli tekrarlayan böyle acayip bir durum var.

fikri olan var mı?

Kaç saat kaç kaç arası çalışıyorsunuz? Memnunmusunuz?

günde 10 saati aşkın bilgisayara bakıyorum ve gözlerim yoruluyor sgk'ya gitmeye pek vaktim yok artı gidince de gözlük vermiyolar dinlendirici gözlük istiyorum hafif astigmat var birazda özelden alabilirmiyim muayene ücreti falan ne olur bileniniz var mı?

az miktarda müsli+süt yemek uygun mudur ?
uygunsa önerdiğiniz mısır gevreği yada müsli markası ?

evet burçlara inanan öküz, mal ve budalanın tekiyim. sizin yerinize kendime hakaret ettim, şimdi dağılın.

beyler, bayanlar. aslan burcu kadınını 3-5 cümle ile özet geçebilir misiniz?

selam,

biraz stresli işim var finans uzerine.

lakin sorun is ile ilgili degil tamamen karakter olayı.
annem sagolsun oyle efhamlı buyutmus ki beni sokakta yururken kafama meteor duser mi yada bir durum karsisinda en kotu felaket senaryoları yeşeriverir kafamda bir turlu degistiremedim kendimi mumkun de degil sanirim 33 yasindayim artik.

psikolog filan demeyin anti depresan dahi kullandım.

ne tavsiye edersiniz yogo filan mı baslasam yada masada otururken ne yapsam ne icsem faydasi dokunur.

tesekkurler.

bunlar mutlu mesut insanlar mı? buhran yaşamazlar mı? yaşasalar da hemen atlatırlar mı?

Foçaya geldim. Onumuzdeki 4-5 gun buradayim. Bilenler nerede denize girilir, nerede yenir, icilir, nereyi gormek lazim bi iki tavsiye verebilir mi?

ilk defa çeviri işi yapmayı planlıyorum. Bir medikal şirketinde çalışan arkadaşım bana şirketin ingilizce dokümanlarını(kullanım klavuzu vs) çevirecek birini aradıklarını söyledi. Bana yapıp yapmayacağımı sordu. Daha önce hiç paralı çeviri yapmamıştım. Ne kadar istemeliyim? sanırım karakter başına ya da kelime başına para alınıyor. ilk çevireceğim metin 50 sayfa civarında olacak. medikal sektöründe olduğu için teknik terimler falan da olacak. bu fiyatı ne oranda etkiler? freelance çalışan çevirmenler kaça çeviriyor hiç bir fikrim yok. ücret olarak ne kadar istemem gerekir? bana yardımcı olursanız çok sevinirim.

İnternette gezen tariflere bakarak yapacağım şimdi, ekstradan bilmem gereken bir şey var mı?

dün içi minik taş, altın vs dolu gölün içinde 2 saat yürüdüm (çok pis yandım). yürüyüş bittikten sonra herkesinh ayakları pambık gibi oldu ama benimkisi taş kesti. senin derin gergin falan diye salladılar ama resmen ayağımın altı tamamen nasır bağlamış gibi sert :( niye böyle oluyo kafayı yicem. su an bazı yerleri yumuşamı durumda ama bazı yerleri cidden kaya kdar sert. bi daha yürümicem :(
niye böyle oldu ben naapcam hakikaten yürümicek miyim

Sözükte de başlığını gördüm az önce, o yüzden duyuruda 31465. kez bu konuyu açmak istedim bi. Nedir yalnızlıkla başa çıkmak? Bu kadar çok kişi yalnızlık çekiyorsa zor birşey diyebilir miyiz? Psikolojik bir vak-a mıdır yalnız hissetmek? Mesela birileriyle yakınlaşmaya çalışarak yalnızlıktan kurtulamıyor muyuz? Hiçbir çaba sarfetmeden birileri için çok değerli olmak mı istiyoruz? İyi davranınca karşılığını göremiyor muyuz? Yalnız mı hissediyorsunuz?

Nedir abi yalnızlık? Dünyada yedi milyar insan varken yalnız hissetmemizin sebebi ne olabilir? Duvarlar mı koyuyoruz? Kimseyi kendimize layık göremiyor muyuz? Nedir bunun olayı?

hesabimda oyle yuklu bir para yok. bir arkadas bugun kredi karti odemesi yapacakmis. acaba onun parasini 1 saatligine kendi hesabima yatirip, dokum alsam sonra geri cekip arkadasa geri teslim etsem olur mu?

-hayır bırakamam ben seni öyle kolayca.
+saçmalama lütfen, yeter artık. sıkıldım bu tavırlarından ben. yaptıklarınla söylediklerin birbirlerini tutmuyor.
-neden bilmiyorum ama yapamam. evet, belki aşık değilim ama eşek kadar önemsiyorum ben seni işte. bilmiyorum... değerin çok fazla. zaten o yüzden her şeyden endişeleniyorum, sorun ediyorum. hayır, gidemem, gitmene de izin veremem. bırakamam. anladın mı?
+poker face.

biri bana şu - insanının kurduğu cümlelerinin mealini yapsın.
bunu diyen insan her anı benimle geçirmek isteyen bir adam. nedir bu allah aşkına nedir? ben anlamıyorum, nedir?insanı önemsemek mi bu? aşık olup itiraf edememek mi? nedir?
ben mi? ben fazlasıyla bencilim. çok seviyorum, ama kimse vazgeçilmez değil..

o halde gidelim geriye... (git: www.eksiduyuru.com nedir bu)
gittim yanına, yabancılık çekmedik tabi, güzel vakit geçirdik. durduk yere yakınlaştı bir anda. daha önceki tavırlarından pek yakın olamadım ben. ama beni mutlu etmeki gülümsetmek kolay, itmedim de zira gönlüm var onda. konuştuk, anlaştık, tamamdır derken ben ankdaraya döndüm bu adam yine aynı hale geldi. yahu takside orada burada kız arkadaşım diye tanıtan insan ki ben böyle bir şeye henüz cüret etmedim onun adına yani erkek arkadaşım diyerekten... neyse, yine aynı ukala tavır. ve yukarıdaki mesaj. artık eve dönüp de bu tavırla karşılaşınca kafayı yedim ben tabi. kızdım bağırdım. tama bırak git dedim. çıkıyorsun hayatımdan, ne ya bu? derdin ne falan filan. kararlıyım evet. sıkıldım artık, gerçekten sıkıldım.
ben mi yanlış anlamışım yoksa saçma bir durum mu var ortada.
nedir?

anormal bi durum mu bu?

şimdi ben hemmen konuya gireyim.
bir adam var, ocaktn beri benimle ilgileniyor, her boş anını benimle ilgilenmeye adamış durumdaydı ta ki bir bir buçuk ay öncesine kadar.
hooop ilk 4 aya gidelim şimdi. biz bununla sıradan iki arkadaştık ki normalde benş dürtmese aklıma gelecek bir tip değil. ha her zaman b,ilirdim iyi, güvenilir biri olduğunu ama sırdandı yani, bir şey hissetmiyordum kesinlikle. sonra bu üzerime düşmeye başladı ama nasıl desem ben yine normal davranıyorum, ha benimle ilgileniyor, ayh herkes bana aşık triplerine giren biri de değilim, boş vakti vardır diyorum, iyi de sohbet ediyoruz hani ama dediğim gibi asla başka bir gözle bakmıyorum, bakacak bir neden de yok zaten benim adıma. sonra bu bana bir gün benden çok hoşlandığını söyledi, sanırım aşık olacağım falan.. ben de kibarca benim ona karşı bu yönde bir ilgimin olmadığını söyledim ki o söyleyene dek bu kadar büyük bir hoşlanma olduğnun da farkında değildim. her zaman mesafeyi iyi bir ölçüde korumuş, şimdi farkediyorum. neyse zaman geçti benim de buna kanım ısınmaya başladı, kopamadım, her gün konuşuyoruz falan filan ama bu süre içinde onu çok üzdüğüm anlar da oldu. söyle ki, ben sana umut vermek istemem, bu nedenle de görüşmek istemiyorum havalarında. doğruydu ama. dediğim gibi peşimde koşturmak istedğimden değil, yani yoktu işte bir şey, boş yere de insanların hayallerini ve vakitlerini çalmaya gerek yok.

neyse, son iki aydır benim de bu adama karşı tavırlarım değişti tabi, ısınmaya başladım, hatta sevmeye, sahiplenmeye. haaa şimdi dananın kuyruğu burda kopacak -.- bu adam anında 180 derece dönüş yaptı. bir ukalalık, terslik.. diyorum ki acaba çok mu bunlatıyorum, acaba vazgeçti, istemiyor mu? e o zaman biraz rahat bırakıyorum, mesela, nasıl desem, rahatsız etmemeye çalışıyorum. o zaman da niye ilgilenmiyorum diye ağzıma ediyor. ulan ilgilenince de tavırlarınla ağzıma sıçıyorsun.

son zamanlarda benim ona karşı oluşabilecek olan sevgimin büyüklüğünden kortuğu gibi bir şey kaçırdı ağzından ama çok üzerine basmadım. beni asla gelecekte de kırmak istemezmiş. iyi bir adam, temiz kalpli, ama bu tavırları beni gerçekten çok üzüyor. sözde hala çok büyük bir ilgisinin olduğu belli ama ne yapmaya çalışıyor anlamış değilim. dün de ben bunu aradım akşam sekiz gibi nasılsın diye yine bir triplerde, laf soktu vs.

kabul! zor bir insanım, tersim, ukalayım ama.. kabul! çektirdiğim zamanlar adına da özür dliyorum. dikkat ediyorum hareketlerime..

tamam, anlarım, daha önceleri yüz vermeyişlerimle canını yaktım ama hala neyin tavrı? hesabı bu? sürekli bir kendinden soğutma girişimi... desin ki ben senin beni sevmeni istemiyorum, tamam, kapatırım konuyu.
bu tür şeylerin hoşuma gitmediğini biliyor. niye aradın dedi, niye arayacağım dedim, işte merak ettim.. iyi dedi. ben de iyi akşamlar dileyip kapattım. geceye kadar tık yok, sonra tumblrda paylaştıklarım hakkında birkaç şey söylmiş mesajla, hoşuna gitmiyormuş onları paylaşmam. cevap vermedim. 2 gibi de aramış uyuyordum. ki görsem dahi açmayacaktım zira cidden kırıldım. sabah dersteyken aramış. hala cevap vermiyorum.

cumartesi istanbula yanına gidecektim, özlüyorum resmen ama şimdi kararsızım. bu saçma, gereksiz iici tavırları beni gerçekten irrite ediyor.

buuuuunca zırvalığı okuyanlara çok teşekkür ederim.. ben yalnızca birkaç fikir edinmek istiyorum.

izmir sıcağına çözüm.. evimiz güneş alıyor ve odalar su kaynatıyor adeta, yurttan yeni taşındık ve sıcaktan uyuyamadık. mutlaka bir soğutucu şart.

üç kişiyiz. üç oda var. odama vantilatör mü alsam (faydalı?) yoksa üçümüz birleşip ikinci el klima mı alsak (daha serin olacaksa salonda yatarız bir iki ay nolacak) pek yanaşmıyo arkadaşlar klimaya pahalı diye ama iki ay burdayım daha ve en az üç yaz izmirdeyiz. ne dersiniz? napabilirim?

askerde tanıdığım okuma yazması pek iyi olmayan sadece ilkokulu okumuş ve sürekli inşaatlarda çalışmış 19 yaşında bir genç vardı. Akşamları yatmadan evvel sürekli yanıma gelir bana "abi ne okuyorsun. ne var o kitabın içinde de bu gürültüde sadece oraya bakabiliyorsun" falan derdi. neyse gel zaman git zaman ben bu çocuğa kışlanın kütüphanesinden kitaplar alıp okumasında yardımcı oldum. hasbelkader akıcı okur oldu, derken askerlik bitti. geçenlerde beni aradı. "ağabey ben okumak istiyorum ama kitaplar hakikaten çok pahalı, eski kitaplarından okumadıkların varsa bana gönderir misin. okudukça güçlü hissediyorum" dedi. "olur" dedim. ve sonra aklıma burası geldi. Daha önce burada böyle şeyler yapmıştık. Hepimizin kütüphanesinde okuduktan sonra rafta bekleyen kitaplarımız var biliyorum. Gözden çıkarabileceklerinizi sizden bu genç arkadaş adına istesem çok şey mi istemiş olurum. kamyonlar, pikaplar dolusu kitap istemiyorum. Ama bir genç, bir gençtir diye düşünüyorum. Resimdeki gibi, bu genç duvara bakan yüz olmasın. Duvarın ötesini görsün istiyorum.. Ne dersiniz, çok mu şey istedim.

Not:moderator arkadaşlardan ricam bir süre üstte durursa..

Edit: Arkadaşlar Benim adım Murat İnce İstanbul içi olan arkadaşlardan kitapları elden teslim alabilirim. İstanbul içinden olmayan arkadaşlarda göndermek istedikleri kitapları Temmuz başına kadar aşağıda çalıştığım firmanın adresine gönderebilirler.
Çalıştığım firmanın adresi: Sena Makina San. ve Dış. Tic. Ltd. Şti.
Girne Mh. Irmak Sk. Küçükyalı İş Merkezi C Blok No:2 Küçükyalı/Maltepe/İstanbul
Cep Telefonum: 544 529 01 53

Kitap gönderecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim. Kitaplar fazla fazla olursa, muhtemelen Giresun/Tirebolu'da bir okula bağışlayacağız. Benim arkadaşım da peyderpey gidip oradan kitaplar alarak okuyacak. Şayet civarda bu desteği kabul edecek bir okul biliyorsanız bana ulaşabilirsiniz.

merhaba, merak ettim şimdi yurtdışından turist getiren firmaların hepsinin tüm aşamalar için ayrı ayrı elemanları mı var yoksa burada da taşeronluk sistemi var mı, tur operatörleri sadece müşteriyi bulup gezdirme vs işlerini taşeronlar mı yapıyor? eğer böyleyse mesela istanbulda bir turisti 4-5 gün ağırlamanın maliyeti nedir ya da bunun için fikriniz var mı nasıl öğrenilebilir, şimdiden teşekkürler

bu konuyu son zamanlarda biraz kurcalıyorum.inanın kadın düşmanı filan değilim kadınlar olmasa hayat mı olur lan?ama kadınla erkeğin eşit olduğuna eşitliği geçtim kadının erkekten herhangi bir alanda üstün olduğuna bile inanmıyorum.düşünün kadının binlerce yıldır yaptığı tek şey olan yemek yapmak konusunda bile şu anda dünyada erkek aşçılar bir numara.bir kadın düşünün dünyaya erkek olarak gelse bugünkü boyundan 15 20 cm kadar uzun,daha kuvvetli,daha mantıklı ve biraz daha zeki olacak.(araştırmalar var.nobeli var,kaşifler var,filozoflar var,dünyayı erkekler bu hale getirdi neyi tartışıyorsak.)bana kadınlar ezildi vs ile gelmeyin.zaten zayıf olan ezilir.
edit:soru yok.siz ne düşünüyorsunuz?
edit 2:amerika da zenciler yıllarca ezildiler.köpeklerden farkları yoktu beyazların gözünde zencilerin.ama haklarını gibe gibe aldılar.kimse bana ezildik vs ile gelmesin demiştim.
edit:hesapları karıştırmışım beyler çaktırmayın. :)

selamlar, seneler önce bir film izlemiştim ama ismini hatırlamıyorum. konusu şöyleydi, taşrada yaşayan bir aile var, çocuk ve babası bişey satmak için mi yoksa bir festival ya da fuar alanına gitmek için evden çıkıyor gidiyor, bu sırada kadın evde yalnız kalıyor, sonrasında ise kadının sevgilisi eve geliyor, romantik günler falan geçiriyorlar ama sonunu izlememiştim filmin.


acaba adını hatırlayan var mı?

son zamanlarda bu kürtaj konusunda genel bir tepki var ya benim bedenim benim kararım die merak ediyorum acaba ötenaziye de benim bedenim, hayatım benim kararım diyebiliyor muyuz, diyebiliyorlar mı? bence insanın görmediği bir şey olunca onun hakkında karar almak daha kolay gibi geliyor bana. sizin görüşleriniz nelerdir?