Giriş
(6)

Tamamlayıcı sağlık sigortası için şirket

beni tedavi et
Evet arkadaşlar 32 yaşına geldim sgklı çalışanım bugüne kadar bütün işlerimi devlet/ üniversite hastanelerinde yürüttün yürütmeye devam ediyorum. Kronik bir hastalığım bir tanım yok. Tamamen sigorta sistemine girmek için tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırmak istiyorum , sadece yatarak tedavi için
Evet arkadaşlar 32 yaşına geldim sgklı çalışanım bugüne kadar bütün işlerimi devlet/ üniversite hastanelerinde yürüttün yürütmeye devam ediyorum. Kronik bir hastalığım bir tanım yok. Tamamen sigorta sistemine girmek için tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırmak istiyorum , sadece yatarak tedavi için bir sigorta şirketi arıyorum, 3 senenin sonunda ömür boyu yenileme garantisi versin. Axa sigortayı düşündüm ama sözlükte baya kötü yorumları var allianz düşünüyorum bu ikisinden başka bana önerebileceğiniz bir sigorta firması varmıdır?
0
beni tedavi et
(7 saat)
Gitmeyi düşündüğün hastaneleri tespit edip, anlaşmalı oldukları sigorta şirketlerinin listesini çıkar. En ucuz olanına dal. Olumsuz yorumlara da bakma bence.

Ömür boyu yenileme garantisi 3 sene sonunda veriliyor. İlk 3 sene sigorta şirketini değiştirmemende fayda var.
0
Mirket
(6 saat)
ben axadan gayet memnunum. naçizane önerim firma seçerken iş ve evinize yakın hastanelerle anlaşmalı olup olmadıklarını kontrol etmeniz olur. ömür boyu yenileme garantisi için önceki yıllarda aldığınız teşhislerin sisteme nasıl girildiği de çok önemli. sağolsun kardiyoloji doktorumun sigorta buna gereksiz şekilde kafayı takar ilerde, o nedenle şöyle yazıyorum dediği bir konuyu ömür boyu yenileme garantisi sürecinde o kadar didiklediler ki anlatamam.
0
Phoebe
(6 saat)
bizim şirket geçen senelerde allianz ile anlaşma yapmıştı gayet memnunduk.
şu an anadolu sigorta ile anlaşma yaptılar , ameliyat filan oldum 5 6 kere mr çektirdim hiç sıkıntı yaşamadım
0
pislick0
(6 saat)
Allianz vardı, Acıbademler dahildi ama Amerikan hastanesini kapsamıyordu. Kapsamasını istediğim için anadolu hayat’ın bi üst paketine geçtim. Allianz’dan ucuza da geldi. Memnunum.
0
eileengray
(5 saat)
Bildiğim kadarıyla; Acıbadem Hastanelerinin hepsinin SGK anlaşması yok. Olanların da her servisinin anlaşması yok.
Amerikan hastanesinin zaten SGK anlaşması yok.

TSS. SGK nın ödemediği kısmı ödeyen bir sigorta sistemi olduğu için herhangi bir hastanede ya da o hastanenin gittiğiniz servisinde geçerli olabilmesi için öncelikle SGK anlaşmalı olması şart.
0
Mirket
(4 saat)
Zaten amacım tamamen sigorta sistemine girmek yani 3 sene boyunca kullanmayı planlamıyorum en düşük paketten tss yapıcağım
0
🌸beni tedavi et
(4 saat)
(4)

rojin kabais'e ne oldu?

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
olayi takip etmiyordum. https://www.instagram.com/reel/DQjFNktjaDa/?utm_source=ig_web_copy_link&igsh=MzRlODBiNWFlZA== bunu görünce haberleri baya okudum. kiza önce intihar etti demisler. intihar etmemis. üstünde dna bulunamamis denmis, sonra o da suya düsmüs. baska erkeklere ait en az iki farkli dna
olayi takip etmiyordum. www.instagram.com bunu görünce haberleri baya okudum. kiza önce intihar etti demisler. intihar etmemis. üstünde dna bulunamamis denmis, sonra o da suya düsmüs. baska erkeklere ait en az iki farkli dna bulunmus kizda ama cinsel saldiri var mi yok mu belli degil diyorlar. sonra diyorlar ki bulas olma ihtimali yok. kim niye, nasil sakliyor bu kiza ne oldugunu? kimin türetip saldigi bunlar böyle her zaman her davadan yirtabiliyorlar?
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(9 saat)
Muhtemelen bölgenin taştaşlı ailelerinden birine mensup birileri tarafından tecavüze uğrayıp öldürüldü olayın üstü de intihar diye kapatılmaya çalışıldı, sonra işte öyle olmadığı anlaşıldı, telefonunu falan Portekiz'e mi ne göndermişler açılsın diye, telefon da android bu arada İstanbul Aksaray'daki telefoncularda bile kırılabilen bi sistem, Portekiz ayağı belki de telefonu yok etmek için yapılmış bir hamleydi.
+3
kizil karga
(9 saat)
ben youtube yorumcularından takip ettim; dolayısıyla adli tarafından çok söylenti kısmına -kısmen- hakimim. okuldaki bir hoca (aile dostu ve rojin'in iki gün önce geçiş yaptığı okulda olmasına rağmen, ailenin son dakikaya kadar bağlantılarını gizlediği biri bu; ayrıca cemaat bağlantılı sanırım) bu işin içinde denildi. ve hatta geçenlerde yine okuldaki bir hoca ile ilişkisi sebebiyle ormanda kendi hayatına son verdiği(?) iddia edilen çarşaflı bir kız vardı; o olayla da bir bağlantısı varmış sanırım bu konunun (oradaki hoca mı burayla, bu hoca mı orayla bağlantılıydı; o kısmı unuttum). kısacası cemaat bağlantıları sebebiyle bu iş çözülmeyecek denilip, youtuberlar bile peşini bıraktı diye biliyorum. ama konuşulan, aile tarafından infaz edildiği; porsche ile gezen abilerin, telefon konuşmalarını gizleyen kız kardeşin, bağlantıları saklayan babanın falan işin içinde olduğu idi. ben dinlediklerimden ikna olmuştum açıkçası.
0
lil siztah
(7 saat)
sahsen, babasinin bu isin icinde oldugu, rojin'in bir hocasiyla iliskisi oldugu iddialari günümüz türkiyesi'nde artik inandiriciliktan cok uzak bir kurban suclama ve karalama taktigi diye düsünüyorum. adli tip raporu sadece ve sadece babasinin kan ter tirnaklariyla kazimasiyla düzeltildi. narin'in ailesi gibi babasi da cikip insanlari yaniltmaya calisabilirdi ama adam israrla kizinin intihar etmedigini söyleye söyleye ortaya cikardi. tecavüze ugradigini ortaya cikardi. sule cet olayinda izledik. rabia naz olayinda izledik. simdi rojin'de izliyoruz.
böyle anlatan youtube yorumcularini da merak etmedim degil.
+1
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(6 saat)
çok yüksek ihtimalle tecavüze uğradı, öldürüldü ve olayların üstü kapatılmaya çalışıldı, hala da çalışılıyor. babasını her izlediğimde kahroluyorum.

bu olay tek değil ki; gülistan doku kaç yıldır kayıp, nadira kadirovanın milletvekilinin evinde ölmesi doğru düzgün araştırılmadı bile.
+1
Phoebe
(6 saat)
(10)

Eski Sevgiliyle Arkadaş Kalma Olayı

lapetitemort
Evet, ayrıldık.Kendimi kurtarmam biraz zor olacak gibi görünüyor. Severek ayrılmamızın bunda etkisi büyük. Kendisini görmeye ve sesini duymaya karşı zaafım var. Üstüne bir de karşı taraf ısrarla eskisi gibi olma arzusunda olunca işler zor bir hal aldı. Bu durumu aşabilmek adına iletişim kanallarının
Evet, ayrıldık.
Kendimi kurtarmam biraz zor olacak gibi görünüyor. Severek ayrılmamızın bunda etkisi büyük. Kendisini görmeye ve sesini duymaya karşı zaafım var. Üstüne bir de karşı taraf ısrarla eskisi gibi olma arzusunda olunca işler zor bir hal aldı. Bu durumu aşabilmek adına iletişim kanallarının tamamından engellemiştim. En olmadık yerden yine ulaştı bana. Rica etti. Düşman değiliz neticede diye düşünerek engelleri kaldırdım.

Ancak iletişimimizin eskisi gibi olmasını bekliyor. Eski çevikliğimi ve fedakarlığımı görmek istiyor, sevgiliymişiz gibi yazışıyor, güzel sözler söylüyor. Tekrar bir yerlere davet etme cesareti de bulacaktır yakında.

Bu süreci nasıl yönetmeliyim sizce?
Kafa dengi birisi, hayatımda olsun isterim ama tekrar sevgili olmak istemiyorum. Çünkü ciddi problemler var (sadece eski duyurumdaki olaydan ibaret değil). Asla mantıklı bir ilişki değil. Belki aylar sonra bazı beklenen gelişmeler olduğunda tekrar konuşulur. Ancak şu an sadece beni tüketen toksik bir ilişki.

Boşver, çok takma, ona ayak uydur mu dersiniz?
Yoksa çok yüz vermemeli miyim?
Yüzyüze görüşmeli mi, görüşmemeli mi? Görüşülecekse ne sıklıkta? Aynı evde kalmalı mı?
Sınırlar neler olmalı?
Whatsapp'ta sadece onun yazdıklarına tepki vermekle mi kalmalıyım? Yoksa muhabbet etmekte sakınca yok mu dersiniz?
-1
lapetitemort
(27.11.25)
Arkadaş kalmak zorunda değilsin ? Bence bunu dile getir ve iletişim kurmak istemediğini söyle

Üzerinden bir sene iki sene geçer artık duygularınla değil aklınla karar verebilmeye başladığında medeni olarak selamlaşıp hal hatır soran arkadaş evresine geçersin
+3
grimavi
(27.11.25)
engelle, istemiyorum de ve gec. siz mantiksiz olani guzel ve uzun konusarak mantikli hale getirmeye calisiyorsunuz.

gercek ne kadar kacmaya calissaniz da tokat gibi carpar bir gun.
+1
gule gule
(27.11.25)
Siz engellediğiniz halde en olmadık yerlerden ulaşması takıntı göstergesi bence. Takıntılı insanlara karşı her zaman dikkatli davranılması gerektiğini düşünüyorum. Siz bence kendisinin ilk daha tam tanımamışken olan halini seviyorsunuz , mantıklı düşündüğünüzde sizi ne kadar tükettiğini anladığınızda ona olan zaafınız da kalmayacaktır.
Eğer hayatınıza yeni birini alma olasılığını göz önünde bulunduruyorsanız kesinlikle iletişimi direkt kesmeniz taraftarıyım. Yarın öbür gün biriyle flört etmeye başladığınızda ve o kişi bunu öğrendiğinde takıntılı davranışları artabilir, ya size ya da flört ettiğiniz kişiye rahatsızlık verebilir. Hatta bu işler hiç belli olmaz size fiziksel bir şiddette de bulunabilir. Olmaz dememek lazım.
+1
mermaidd
(27.11.25)
Eski sevgiliyle hiçbir şey olunmaz.
+1
arbre
(28.11.25)
exiniz takıntılıymış orası kesin ama sizin de bu ilişkiye bakışınızda problem var belli ki. hem asla sevgili olmak istemiyorum şu an diyorsunuz hem "Belki aylar sonra bazı beklenen gelişmeler olduğunda tekrar konuşulur." diyorsunuz. karşınızdaki bir insan evladı "git deyince gitsin gel deyince gelsin" şekli bir bakış olmaz yani. olursa da efendi - köle ilişkisi olur orada bir aşk- sevgi ilişkisinden ziyade. önce sizin kararı vermeniz gerekiyor şunları düzeltirse tekrar sevgili olurum diye bakıyorsanız o kişi sizin exiniz değildir zaten sadece şu an küssünüz ve ilerde sizi ikna etmesini bekliyorsunuz demektir. o sizin bileceğiniz iş bekleyin isterseniz. o kişiyle artık sevgili olmama kararını verecekseniz de belli ki takıntılı birisi karşınızdaki. bunu sündürmenin manası yok daha çok canınızı sıkar yara bandı gibi hızlıca çıkarmak daha mantıklı. iki taraftan birinin ilgisi varsa orada arkadaşlık olmaz bu sadece exler için değil herkes için geçerli.
+1
semaforo de medianoche
(28.11.25)
bi iş yerinden ayrılınca gidip ofiste oturmaya devam ediyor musunuz? soru biraz buna benzemiş.
+1
elorelia
(28.11.25)
eğer kesin olarak ayrılmak istiyorsanız 1 şans daha ver 1-2 ay sonra o kendi gider zaten.
+1
duyuruuser
(28.11.25)
birincisi severek ayrılma diye bir şey yok, sevgi böyle bir şey değil. toksik ilişkileri, bağları sevgi zannetmemeyi öğrenmek için bağlanma şemalarını falan bir araştırıp okumak, kendini yoklamak lazım.

ikincisi siz bu alanı açtığınız için bütün bu davranışları sergileyebiliyor karşı taraf. sizin üstünüzde tepinebileceği bir alan açmazsanız, sınırlarınızı doğru çizerseniz bu davranışların bir tanesini dahi sergileyemez.

üçüncüsü insan göz göre göre kendisine zarar veren, bu derece ikilemde bırakan, zarar gördüğünü düşündüğü bir paylaşımla ilgili hala acaba diyorsa, kendisi de bu durumdan besleniyordur. o beslendiği alanları bulup değiştirip dönüştürme yönünde gayret göstermezse, gider sonrakiyle yine benzer bir deneyim yaşar.

nasıl yöneteceğim sorusunun tek yanıtı var, kendinize ben neden kendimi bu toksik alanda tutuyorum sorusunu sorup cevabını bulmaya çalışmak. sonrası aşama aşama çorap söküğü gibi gelecek.
+1
Phoebe
(28.11.25)
Son derece adil ve sınırlarınızı korumaya yönelik bir ayrılık kararı vermiştiniz, bu kararı taşıyamaz ve açık verirseniz eskisinden çok daha ağır bir tablo ile karşılaşacağınızı tahmin ediyorum.
+2
loch ness
(28.11.25)
Sorunlu eski sevgiliyle arkadaş kalmak hiç iyi bir fikir değil zira takıntı da yapmış gibi.
+2
ekimoloji
(28.11.25)
(3)

memlekette niye her gün kaçak kazı yapılıyor

Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
define arıyorlar desen o kadar derinlerde definenin işi ne. orta yaş anadolu köylüsünün canı sıkılıp gerçek hayatta minecraft mı oynamaya çalışıyorlar? ayrıca insanlar kazı yapmış, devletten buna ne?
define arıyorlar desen o kadar derinlerde definenin işi ne. orta yaş anadolu köylüsünün canı sıkılıp gerçek hayatta minecraft mı oynamaya çalışıyorlar? ayrıca insanlar kazı yapmış, devletten buna ne?
-4
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(27.11.25)
Filmi çekilmiş, filmin ismi "Hakkı". Platform: Mubi
+1
adivar
(28.11.25)
tarihi eser kaçakçılığı başlıbaşına bir sektör bu ülkede ve dünyada. son derece organize, muhtarın, jandarmanın vb. dahi dahil olduğu, koca koca iş makinelerinin bile getirildiği kaçak kazılar yapılıyor ülkemizde. siz üç beş köylü yapıyor zannediyorsunuz ama olayların ne çapları ne de içerikleri düşündüğünüz kadar basit ve tek katmanlı değil.

tam da bu sebeple topluma dair her konuda olduğu gibi bu konuda da "yasal mevzuat ve düzenlemeler" olmak zorunda. bu düzenlemeler olmazsa kültürel miras kavramını yaşatamazsınız, gelecek nesillere de aktaramazsınız.

kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulu, anıtlar kurulu, kudeb vb. kurum ve kuruluşlar bu işlemleri yürütür.
+1
Phoebe
(28.11.25)
"devlet'e ne?" demek istediniz sanırım. devlet'e şu: kazılara konu olan kültür mirası, bırakın devleti, tüm dünya halklarının ortak mirası niteliğindedir. bunların kazılmasının ilk amacı, tüm insanlığın tarihinin anlaşılmasını sağlamak üzere, geçmişteki insanların yaşam biçiminin açığa çıkarılmasıdır. bunu sağlıklı bir biçimde başarabilmek için kazıların bilimsel bir şekilde yürütülmesi gerekir. kaçak kazıcı alana bodoslama dalıp, toprağı hallaç pamuğu gibi atarsa, katmanlaşma, toprak altındaki eserlerin bu katmanlarla bağlantısı gibi zincirler bozulur; eserlere kalk gidelim yaptığında da bilimsel veri sağlayacak unsurlar bağlamından koparılmış olur. bu bağlamda kazı alanlarını kriminal sahneler gibi düşünebilirsiniz.
dünya ülkeleri, sınırları dahilindeki toprak altı ve üstü mirasa yönelik karşılıklı sorumluluklarını kabul ettikleri tonla sözleşmeye tabiler (Türkiye de bunların hemen hepsine imzacı olmuş ve oluyor). bu kapsamda oluşturulan ortak fonlardan ya da bilim kurullarından ihtiyacı olan faydalanıyor ya da yanlış uygulama yapanlar bunlara erişimlerinin kesilmesi ile tehdit ediliyor vs.
define olayına hiç girmiyorum. kısaca bu şekil..
+3
lil siztah
(28.11.25)
(9)

Boşver memleketi dünyayı...

luluki
Senin gündemin ne?
Senin gündemin ne?
+1
luluki
(23.11.25)
Aşksızlık
+6
olaylar olaylar
(23.11.25)
Gurbette tek başına hayatta kalmak
+1
Take it away honey
(23.11.25)
Güvensizlik…
0
Dağcı
(23.11.25)
ortalama uzeri paraya nasil ulasabilirim sorusuna cevap ariyorum
+1
cooperr
(23.11.25)
Sosyal anksiyetemi azaltmak
0
kaset
(24.11.25)
Arabanın bagajı açılmıyor nasıl açsam diye çözüm üretmeye çalışıyorum
0
mirty
(24.11.25)
şu sıralar demir beton tuğla fiyatlarına odaklandım.
0
ground
(24.11.25)
bir haftadır hastanede o test senin bu tahlil benim cebelleşiyorum. hastane, hasta olma vb. konularla ilgili ne kadar travmam varsa tetiklenmiş durumda, psikolojim de zorlanıyor. bir de zamanında bana ısrar kıyamet tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırtan sigortacı arkadaşıma her seferinde teşekkür ediyorum çünkü bu işlemleri şu an ki stres yükümle bir kamu hastanesinde yaptırdığımı hayal dahi edemiyorum.
0
Phoebe
(24.11.25)
Yalnızlık, hevessizlik
0
pislick0
(24.11.25)
(5)

Reflü Boğaz Ağrısı

Take it away honey
Dostlar bende reflü ve gastrit var yıllardır. Dün kola içip çikolata yedikten sonra gece mide suyu ağzıma geldi ve gece gaviscon içip uyudum. Sabah kalktığımdan beri bademcik şişmesi gibi bir his var. Yutkunurken acı vs oluyor. Şu an yurtdışındayım o nedenle bana ne iyi gelir? Anksiyetem tuttu yemek
Dostlar bende reflü ve gastrit var yıllardır. Dün kola içip çikolata yedikten sonra gece mide suyu ağzıma geldi ve gece gaviscon içip uyudum.

Sabah kalktığımdan beri bademcik şişmesi gibi bir his var. Yutkunurken acı vs oluyor. Şu an yurtdışındayım o nedenle bana ne iyi gelir? Anksiyetem tuttu yemek borusu kanseri falan çıkıyorum google'da.
0
Take it away honey
(21.11.25)
Kakao (cikolata) kafein (kahve, Cola?) reflü azdırıcıların başı bunlar.

Uyurken hele bir de alcak yastıkla yatiyorsaniz o reflu sıvısı bütün gece boğaza ve genze dolar. Yara da yapar. Ben de zamanında çok karıştırdım, boğaz enfeksiyonu vs zannettim.

Reflü için gaviscon şurubu icwbilirsiniz özellikle yatmadan önce. Gastroenteroloji ye de gidin tabii ki reflu yoğunsa mide koruyucu + daha yoğun gaviscon kullanımı verebilir.
0
makbur
(21.11.25)
Bir bardak ılık suya yarım çay kaşığı tuz erit. Bu suyla, günde üç dört defa iki dakika gargara yap.

Doktor imkanı olmayan yerler için kocakarı ilacıdır ama iş görür. Ağza gelen acı su tahriş ediyor boğazı. Bende olunca bir de öksürük başlar. Haftalarca devam eder :(

Geçmiş olsun.
0
Mirket
(21.11.25)
Ben bu yuzden cok sevdigim alkolu biraktim. Yemek borusu kanserine kadar gidebilir bu durum. Diyetini tamamen degistirmen gerek. Asitli ve kafeinli iceceklerden & baharatli, soganli, domatesli , yagli. yiyeceklerden uzak durmalisin. Az yemelisin. Yatmadan 4-5 saat once yemegi kesmelisin.

Bir sure boyunca Nexium gibi proton pompasi inhibitoru kullaninca iyilesir. Diyete devam etmezsen tekrar basa donersin. Bu yil icinde bir arkadasim bu kanser yuzunden vefat etti. Son birkac ayinda hastanede mide ilacini ihmal etmeseydim bunu onleyebilirdim belki demisti.
0
thetruenorthstrongandfree1
(22.11.25)
Öncelikle çok geçmiş olsun. Ben ve annem de reflüden muzdaribiz ve benim kullandığım şeker ilaçlarından da reflüm maalesef azıyor. İlaç önermek istemem çünkü herkesin bünyesi farklı ama bu tarz durumlarda ilk olarak reflü yastığı kullanmak çok önemli.
Beslenme düzeninizi de değiştirmek oldukça önemli, yediklerinizin bazik yiyecek ve içecekler olması midenize daha iyi gelecektir.
Yurtdışında rahatlıkla hindistan cevizi suyu bulabilirsiniz. Reflüye ve onun sebep olduğu boğazdaki tahribata aşırı iyi geliyor.
0
mermaidd
(22.11.25)
Reflü yastığı, dikkatli beslenme+1.

Reflü yastığı şu an bulamıyorsanız yastıkları üçgenimsi (internette reflü yastığı yazınca çıkana benzer) hale getirip yatın.

Bir de bana doktor boğaz reflüsü teşhisi koyduğunda koltukta yan yatarak, uzanarak, kaykılarak bir şey atıştırmamamı, oturur pozisyonda yememin çok önemli olduğunu söylemişti.

Çok geçmiş olsun.
0
Phoebe
(22.11.25)
(8)

Istifa etmeden istifa etti diye isten cikarilma

matilda
Ben istifa etmediğim halde patron beni istifa etti diye işten cikartti. Şirketin pek bir malvarligi yok tazminatimi odeyebilecek durumda degil. Yalniz patronun kendisinin ev ve arabasi var. Benim bu durumum kötü niyetle işten cikartilma (tazminati vermemek icin) oldugundan şahşın kendi malvarligina
Ben istifa etmediğim halde patron beni istifa etti diye işten cikartti. Şirketin pek bir malvarligi yok tazminatimi odeyebilecek durumda degil. Yalniz patronun kendisinin ev ve arabasi var. Benim bu durumum kötü niyetle işten cikartilma (tazminati vermemek icin) oldugundan şahşın kendi malvarligina haciz de konulabiliyormus bu dogru mu? Şirket limited şirketi tek sahibi de bizim patron.
0
matilda
(20.11.25)
imzalı istifa dilekçen olmadan nasıl kendi istifa etti diye çıkarabilir ?
+1
orpheus
(21.11.25)
170'e de sordum cikartabiliyormus ama benim itiraz hakkim varmis
0
🌸matilda
(21.11.25)
Uzman değilim yanlış yonlendirmeyeyim.
Çıkarır tabi ama bu seni dövmesi gibi, cüzdanını çalması gibi bir şey. Yaptığıni yapar ama suçtur. Sen de hakkını ararsın.
şikayet yollarını bilmiyorum bu arada.
oncekinduyuruda kibritsuyu cevap vermişti başka vergi numarasına haklar transfer olmaz diye, ben bilmiyorum ama kibritsuyu bilgili biri. Onun sözüne güvenerek hareket etmek lazım.
Chatgpt dedi ki
En kısa özet

Şirket kapanmış olsa bile işçi alacağı devam eder.

Müdür işçi alacağından otomatik olarak sorumlu değildir.

Fakat şirketi kötü yönettiyse, mal kaçırdıysa, tasfiyeyi usulsüz yaptıysa:
Müdür kişisel olarak sorumlu tutulabilir.

Bu avukatlık bir soru gibi duruyor. Yani müdürün kişisel sorumlulukları kötü yönetim, vergi borcu gibi şeyler için. Isciyalacagi bu kapsamda değil diye anladım. O yüzden yorumla değil de gerçekten bir avukatla konuşmak lazım.
Yarın birine sormayı deneyeceğim.
0
kisa
(21.11.25)
Matilda, bence senin durumun muhakkak hukuki danışmanlık almanı gerektiriyor. En ufak hatalı veya özelikle eksik bir hamle yapman seni haklıyken haksız duruma düşürür ya da birikmiş haklarının kısmi kaybına neden olur.
0
Phoebe
(21.11.25)
SGK çıkışını yaparken işçinin iş akdini feshetmesi olarak seçmişler. Senin istifa yazını sormaz, sana da istifa ettin mi diye sormaz SGK. Ekran işveren ekranı. Çalışanın dava hakkı var tabii ki. Ne kadar zamandır çalışıyordun burada?

Çok geçmiş olsun bu arada.
0
gabe h coud
(21.11.25)
hem dava açıp hem de bu yeni şirkette çalışmaya devam edebilirsin.
bu süreçte işsiz kalmamış olursun ve tazminat için sürekli darlama fırsatın olur.
0
duyuruuser
(21.11.25)
"aynı kişi eski şirketi kapatıp yeni şirket açarsa kapanan ve açılan şirket arasında organik bağ olduğu için haksızlığa uğrayan işçi yeni şirkete de dava açabilir" dedi junior avukat.
0
kisa
(21.11.25)
burada olay patrona ne kadar güvendiğin yada adamın ne kadar güvenilir olduğu. bizde de aynı şekilde 3 şirket mevcut. çalışan sayılarını dengelemek için ara ara şirketler arası elemanları değiştirebiliyoruz. ama tabiki herkesin ilk giriş anından itibaren tüm haklarını saklı tutuyoruz ve basit bir belge imzalatıyorduk. (ya da eleman isterse tazminatını ödüyoruz) bu belgenin hukuki olarak bir kaşılığı varmı bilmiyorum ama vicdani olarak kul hakkı var ben buna inanırım.

bazı şirketlerde her sene tazminat olarak 1 maaş fazla veriyor ve giriş çıkış yaparak sıfırlamış oluyorlar.

aynı sektörde aynı işi yapan ve aynı ortakılık yapısına sahip farklı bir vergi numaralı şirkette olsa iyi bir avukat bağlantı kurup tazminatını alabilir diye düşünüyorum. sen burda patrona güvenmiyorsan kesinlikle iyi bir avukat bul ve o senin sorununu çözsün.
0
gercekdunya
(21.11.25)
(12)

hastalıklar, zorluklar...

art cat chocolate
sevgili duyuru arkadaşlarım. aranızda hastalar var mı? kronik falan yani... ne tür hastalıklarınız var? ne çektiniz, çekiyorsunuz?benimkiler:mitral yetmezlik, astım, alerjik rinit, pcos, gastrit, romatizma, miyop, dirsekte sinir sıkışmasıbir de şu an diş teli kullanıyorum çift çene ameliyatı olacağı
sevgili duyuru arkadaşlarım. aranızda hastalar var mı? kronik falan yani... ne tür hastalıklarınız var? ne çektiniz, çekiyorsunuz?

benimkiler:

mitral yetmezlik, astım, alerjik rinit, pcos, gastrit, romatizma, miyop, dirsekte sinir sıkışması

bir de şu an diş teli kullanıyorum çift çene ameliyatı olacağım seneye :')

11 yıl önce de apandist ameliyatı olmuştum. anksiyete, panik atak ve depresyon kombosunu atlattım geçtiğimiz yıllarda da...

her şey 5 yaşımdaki romatizma teşhisimle başladı. 29 yaşındayım şu an. şu mitral yetmezlik yüzünden lisede her ay penisilin/deposilin vurulmuştum. şu sıralar astım beni öldürmeye ant içti. pcos yüzünden regl olamıyorum bazı aylar ve ilaçla ancak olabiliyorum. falan filan. yani tabii beterinden korunalım buna da şükür. sadece sinir bozuyor arada :')
+3
art cat chocolate
(20.11.25)
2022'de insomnia olmuştum. doktorlar, ilaçlar, psikoterapiler işe yaramadı. ancak bu sene başında kendim çözdüm.
0
gabe h coud
(20.11.25)
hipertriodi, ilaç tedavisini bıraktık sonra tekrar nüksetti tekrar ilaç tedavisine başladık ama düzeleceğini sanmıyorum. atom tedavisi kesin çözüm olacak da doktor erteliyor, ilacı tekrar deneyelim diyor. diyemiyorum ki stressiz bir yaşama geçersek belki düzelir.

geçmiş olsun.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(20.11.25)
Yüksek tansiyonum var, küçüğü 8 yerine bende 10 standart, dikkat etmeye çalışıyorum, hayatımdan tuzlu şeyleri çıkardım, turşu zeytin cips aynı şekilde şekerli şeylerle kan şekerimi de dalgalandırmamaya çalışıyorum
0
grimavi
(20.11.25)
migren teşhisim 2001 yılında konuldu. o gün bugündür hayat kalitemi bazı dönemler çok ama çok ciddi şekilde düşürüyor. istediğim kadar önleyici şeyler yapayım, hava durumundan dahi tetiklenebildiği için o veya bu nedenle atak geçiriyorum. ben gündelik yaşam pratiklerimden kopmamak için direniyorum ama mesela yaş aldıkça bu direncim ve dayanıklılığım düşüşe geçti, psikolojik ve fiziksel olarak eskisine göre daha hızlı/fazla çöküyorum atak geldiyse. hele auralı bir atak geçiriyorsam kafadan 10 günümü kilitliyor. amerikada yapılan araştırmalar işsizlik oranının migren hastalarında 3 katı daha fazla olduğunu gösteriyor. migren ilaçları devletin uyguladığı bu kur sabitlemeleri nedeniyle dönem dönem bulunamıyor, korkumdan evde, laptop çantamda, ofiste, arabada, her yerde relpax vb. stokluyorum. bir ara 1,5 yıl bulunamadı, o süreyi nasıl geçirdim hatırlamak dahi istemiyorum. bu ilaçları yazdırmak da maalesef oldukça meşakkatli, o nedenle reçetesiz alıyorum, bu da ciddi bir maddi külfet demek. ha bu ilaçların da ayrıca handikapları var, mesela dün holter takıldı çünkü bu ilaçlar çarpıntı, taşikardi vb. yapıyor. bulantı, kısmi görme ve işitme kaybı vb. başka ilave sorunlarda yaşıyorum ataklar esnasında.

başka ufak tefek kronik sorunlarım da var ama hiç biri migren gibi majör bir sorun değil.
0
Phoebe
(20.11.25)
had safhada kedi, polen, toz alerjisi. çiftçi bir ailenin evladı olarak yuvadan uçmadan önce ilkbahar ve yazları bağda geçirmek çok zordu. astıma dönmeye de başladı. hayat kalitesini bir hayli düşürüyor. yeni nesil antihistaminiklerle idare ediyorum ama ciddi alerjene maruz kaldığımda fayda etmiyor.

şeytanla falan anlaşma yapma fırsatım olsa ömrümden 2-3 yılımı verip bu sinir bozucu durumdan kurtulmak isterdim galiba. acizlik ve kısıtlanmışlık hissi çok can sıkıcı.
0
lüzumsuz adam
(20.11.25)
Bende senin gibi pcos'tan muzdaribim. Ayrıca şeker hastasıyım ve aileden gelen mide problemlerinden dolayı çok ufak yaşlardan beri ülserim var. Arada ülser atağı yaşıyorum 2 ay suya hasret yaşıyorum resmen.
Başta sen olmak üzere burada hastalıklarını paylaşan tüm duyuru arkadaşlarına geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.
0
mermaidd
(20.11.25)
herkese çok geçmiş olsunnn... daha kötülerini görmeyiz umarım
+2
🌸art cat chocolate
(20.11.25)
skolyoz, kifoz. skolyozu gören doktor ameliyat gerekebilir diyor, profesörüne gidiyorum ameliyata gerek yok diyor. skolyozdan dolayı kalça ve omuzlarda yamukluk var, sağdaki ve soldaki aynı seviyede değil.

en alttaki bel omuru (l5) ile kuyruk sokumu (s1) doğuştan birbirine kaynakmış. (sakralizasyon)

sinüste osteom ve retansiyon kisti de varmış yeni öğrendim.

boyun ve bel fıtığı da varmış. bir ay önce kadar gece uyuyamaz durumdaydım. şimdi fizik tedavi ve egzersiz ile daha iyiyim.
0
inheritance
(20.11.25)
Von Willebrand hastalığı ve faktör 8 eksikliği, sonucunda da kolay kolay durmayan kanamalar ve demir eksikliği. Ben de 29 yaşındayım ve yaşlandıkça çıkmasını beklediğim başka genetik rahatsızlıklar da var.
0
gnosis
(20.11.25)
sol bacakta siyatik, 10 senedir cekiyorum. spor yaptirmiyor, surekli rahatsiz ediyor.
norolojik sikintilarda tip caresiz neredeyse, ilac deniyorlar uzerinde sadece.
6-7 defa MR cekildi, nerde sinir sikismasi var hala bulamadilar.
0
cooperr
(20.11.25)
Gastrit ve böbrek taşı, geçen yıl 12mm taş yüzünden ameliyat oldum hatta.
0
devorgilla the gunslinger
(20.11.25)
6 yıldır MS hastasıyım. Allah kimseye vermesin.. bazen MS olacağıma ölseydim daha iyiydi diye düşünüyorum. Anlatılmaz yaşanır bir hastalık.
+1
suicides underground
(20.11.25)
(53)

eşimin yeğeninin her hafta sonu bizde kalması sorunsalı

matilda
merhaba, bu duyurunun benzerini geçtiğimiz günlerde açmıştım ama olay biraz değişti o yüzden akıl danışacak birilerine ihtiyacım var. özetle: eşimin yeğeni istanbul'da askeri okul kazandı. bizi de evci olarak yazdı. bizim planımız 2-3 haftada bir cuma-cumartesi akşamları bizde kalması ve pazar günü
merhaba,
bu duyurunun benzerini geçtiğimiz günlerde açmıştım ama olay biraz değişti o yüzden akıl danışacak birilerine ihtiyacım var.

özetle:
eşimin yeğeni istanbul'da askeri okul kazandı. bizi de evci olarak yazdı.
bizim planımız 2-3 haftada bir cuma-cumartesi akşamları bizde kalması ve pazar günü okula dönmesiydi. çocuk da sizi her hafta rahatsız etmek istemiyorum, hem de çok uzak vs diyordu.
ben 2-3 haftada bir kalmasına da çok sıcak bakmıyordum ama yapacak bir şey yok moduna girmiştim.
şimdi okuldan öyle kafanıza göre evci iznine çıkmak yok. ya her hafta evci çıkacaksınız ya hiç çıkmayacaksınız denilmiş. çocuk da eşimi aramış amca okul böyle diyor ne yapayım diye o da gelme diyememiş. yani özetle çocuk her hafta sonu bizde kalmak zorunda ama bunu eşim de ben de kesinlikle diyemiyoruz.
buraya bir dipnot düşeyim: eşimin anne ve babası istanbul'da yaşıyordu. memleketlerine taşındılar. onların taşındığı eve biz geçtik yani eşimin anne-babasının evinde oturuyoruz. kira da ödemiyoruz. başka evleri var kirada onun kirasını da eşimin abisi alacak yıl sonundan sonra.
dün bayağı kavga gürültü oldu evde. çünkü ikimiz de çalışıyoruz. ben haftada 2 gün evden, 3 gün ofisten çalışıyorum ama 3 gün çalıştığım günlerde 2 saat işe gidiş, 2 saat eve dönüş sürüyor. 6'da çıksam 8'de evde anca oluyorum. bir tek hafta sonum var. cumartesi zaten temizlikle geçiyor. cumartesi akşamları eşimle vakit geçirmek istiyorum. pazar da yine ıvır zıvır işler oluyor ya da nadiren dışarı çıkıyoruz bi etkinlik vs olursa.
yeğeni bize gelirse cumartesi sabahı eşim evde olmuyor ve ben uyuyabileceğim 2 günden birinde kalkmak zorundayım çünkü ayıp. pazar günü de benzer durum var zaten askeri okulda olduğu için alışmış sabahın köründe kalkıyor. geçen pazar mesela 3'e kadar evde oturdu. 6'da okula girmesi gerektiği için 3'te çıktı.
benim artık cuma- cumartesi akşamları eşimle oturup film/dizi izleme ve vakit geçirme gibi bir olayım kesinlikle kalmadı. çünkü bu çocuk cuma akşam yemeği vaktinde gelecek ve bizle oturacak sohbet falan etmek istiyor. cumartesi gündüz çıkar gider ama akşam yine öyle. pazar da ya kahvaltıdan sonra biraz oturur ya da gider bilmiyorum 2 günüm çöp olduktan sonra pazar yarım günü düşünemiyorum artık.
dün eşime ya bu işe bi çare bul ya da bu iş boşanmaya kadar gider dedim. çünkü bu çocuk tam 5 sene okuyacak bu okulda. gidebileceği başka bir yer yok. olsa da yasak.
o da ailesiyle arasını bozmadan bir yöntem düşünüyor ama bulamadık.
makul şekilde abine anlat, bizim bi hafta sonumuz var. mümkün olduğunca evi otel gibi kullansın vs gibi çocuğunu uyarsın gibi bir yöntem geldi aklıma ama ne kadar etkili olur, nasıl bir tepki gelir bilmiyorum.
eşimi seviyorum ve bu nedenden ayrılmak istemiyorum ama ben sorumluluk almamak için çocuk bile yapmıyorum ve hayatımda 4-5 kere gördüğüm bi çocuğa da zaten tek dinlenme alanım olan hafta sonumu 5 sene feda etmek istemiyorum. üstelik bu çocuk bizde kalırsa benim evimde yatılı misafir de kalamaz her türlü tüm konforumu ve düzenimi bozuyor.
bu konuyla ilgili ailesini, abisini ve yeğenini de incitmeden nasıl bir konuşma yapılabilir. fikirlerinize gerçekten çok ihtiyacım var.

bunu kimse kabul etmez dedim eşime. çık sokağa 10 kişiye sor kaçı kabul edecek dedim. siz böyle bir şeyi kabul eder miydiniz bunu da kendisine okutmak için bunu da sorayım.

teşekkür ederim.
-1
matilda
(10.11.25)
Hoş bi düzen değil bu öncelikle ama bunu 5 sene sürdüreceğini düşünmüyorum, ilk sene çok sık olur fakat şehre alışıp kendi arkadaş ortamını kurunca size fazla uğramaz

Eşin öncelikle sana karşı sorumlu orası sizin eviniz. Senin durumunu anlayıp seni buna hiç dahil etmeden aile ve çocukla çözmeli. Başta dediğim gibi çocuk şehre alışıp ortamını kurana kadar 2-3 ay anlaşma yapabilirsiniz belki
+2
grimavi
(10.11.25)
@grimavi ben de öyle düşünüyordum alışınca sürekli gelmez ama okul ya her hafta evci çıkarsınız ya hiç izin vermeyiz demiş. mesele de bu zaten.
0
🌸matilda
(10.11.25)
kesinlikle mantıklı değil. bir sene bile bu şekilde yaşanmaz. çocuğun ailesi nasıl buna tamam diyebiliyor anlayamadım. okulun ya hep hiç demesi de saçma. bizim okulda da yurt var ama öyle bir durum yok. istedikleri hafta sonu kalıyorlar. okulla da görüşülebilir tabii ki ama çocuğun ailesinin rahatlığı çok ilginç.
+1
oyokbuyoknevar
(10.11.25)
haklısınız. her hafta sonu olmaz yani. ayda 1 olsa neyse. çocuk evci çıkmak zorunda değil. yatsın okulunda. ya da babası diğer evi boşalttırsın yerleştirsin çocuğu. bir şeyler kırılıp dökülecek artık pek çareniz kalmamış. sen çocuğun annesiyle konuş önce eşin utanıyorsa.
0
archmeister8
(10.11.25)
Kocaman insan ya kendisinin ya da ailesinin bunun ne kadar saçma olacağını düşünmesi gerekirdi.
Şimdi eşiniz abisine sizin dediğiniz cümleyi söylediği an ne olacak biliyor musunuz olay büyüyecek vay sen benim oğlumu istemiyorsunlara gelecek ve çocuk bir şekilde durumu düzeltip izne çıkmamaya karar verecek.
Her şekilde arada gerginlik çıkacak bu yüzden bence gerginlik nasılsa çıkacak diye düşünüp dürüst bir şekilde ben böyle dedim ama bizim yaşam biçimimiz bu uygun olmaz sanki gibi konuşsun abisiyle.
Ben olsam böyle yapardım.

Çok zor durum bunu daha önce okuduğumda da çok üzülmüştüm adınıza. Umarım en az hasarla atlatırsınız bu süreci :/
0
mutekebbir
(10.11.25)
eşiniz kendi anne babasıyla konuşacak, bunun normal bi şey olmadığını söyleyecek. onlar da çocuğun anne babasına büyükleri olarak bunun normal olmadığını söyleyecek. böylelikle kimse birbirine kötü olmayacak. en makul yol bu ama bazı ailelerde kimse birbirine bir şey söyleyemiyor. o durumda eşiniz açık açık konuşacak.
+2
la mort heureuse
(10.11.25)
Akrabalar arasında yüze gelememek ve böyle şeyleri kabul etmek kötü ama bu 5 sene sürdürülebilir bir şey değil tabii ki, ha arkadaşların dediği gibi ilk seneden sonra böyle bir yoğunluk olmaz ama olacak gibiyse de çıkmasın evci kendi rahat edecek diye sizin rahatınızı bozmaya hakkı yok.
0
kizil karga
(10.11.25)
benim kabul etmeme gerek kalmadan eşim zaten böyle bi teklifle gelmezdi. mantıklı da değil zaten.
yani bu işin oluru şöyledir. ya 4-5 aylık bi süreçtir hadi her hafta gelsin dersin ya da 5 senelik bi süreçse ayda bir hafta sonu anca olabilir. başka türlü kesinlikle oluru yok.
-1
elorelia
(10.11.25)
İstanbul'da kalacak yeri olmayan öğrenciler 5 yıl boyunca hafta sonu okuldan çıkamıyor mu? Hapishane mi orası? Ben mi yanlış anlıyorum?
Hadi, başka yerde kalamıyor olsun. Hafta sonu gündüzleri çıkıp akşam dönebiliyor olması gerekir ya. Saçma geldi bana.
+2
auroraaurora
(10.11.25)
çıkabiliyor aslında. cumartesi sabah çıkıp akşam 6'da okulda olması lazım. pazar da öyle. iki gün de çıkabiliyor. seneye giriş saati akşam 10 olacakmış ilk sene diye böyleymiş.
ama işte ya evci çıkacaksın her hafta ya da hiç çıkmayacaksın sadece böyle cumartesi 6'ya, pazar 6'ya kadar 2 gün çıkacaksın demişler.
+2
🌸matilda
(10.11.25)
O zaman okulda kalacak, kimse de kusura bakmayacak. Evlatlık mı aldınız?
Ben kesinlikle kabul etmezdim. Evde kira vermeden oturma bahsi açılırsa da neyse bedeli ödeyeyim deyin. Alırlarsa o da onların ayıbı olsun.
+5
auroraaurora
(10.11.25)
Çocuk zaten kalmasın ok da sizde vay eşimle vakit geçirmek istiyorum diye ortalıkta anlatmayın bunu çünkü inandırıcı değil. Acınası da duruyor bir yandan.

Açık açık ben böyle tanımadığım birisiyle haftasonu iki gün geçirmek istemiyorum diyin geçin. Bir de boşanmayı söz konusu etmek fırsat bulmuşsunuz gibi görünüyor.
-14
artıküyeolmakistiyorum
(10.11.25)
@matilda, nasıl söylerseniz söyleyin, kim söylerse söylesin, bu konunun sonunda mutlaka aile arasında gerginlik, küskünlük, tartışma vb. çıkacak. iki yetişkin olarak kendi sınırlarınıza saygı duyulmasını sağlamak için bunları göze alıp bu konuşmayı yapmak zorundasınız. bunu da eşiniz yapmalı, siz değil.

bu kadar izahat vermenize de, kendinizi haklı çıkarmaya çalışmanıza da gerek yok hiç kimseye karşı zira siz her türlü haklısınız zaten. çocukla gerektikçe ilgilenmek, göz kulak olmak başka, tamamen hafta sonları sizin evinize yerleşmesi bambaşka. bütün aile üyeleri de bal gibi biliyor bu durumun ne kadar "uygunsuz" olduğunu ama herkes salağa yatıyor bir şekilde zoraki de olsa kabul ettireceklerini bildikleri için. bu da muhtemelen eşinizin bu konuda net dur(a)mamasından kaynaklanıyor. önce o resti çekecek, konuyu da eşimle film izleme, uyuma vb. şeklinde yumuşatmaya çalışmayacak. lap diye ben evli barklı adamım, karımla canım isterse salonda koltukta seks yapıcam, canım isteyecek inleye inleye boşalcam, birlikte duşa gircem, genç sağlıklı çiftiz, evde yetişkin bir erkek çocuğu hanginize mantıklı geliyor, siyeeeaahh diye masaya yumruğunu vuracak. sizi arada bırakmaması da çok çok önemli.
+4
Phoebe
(10.11.25)
öncelikle bence bu egoistlik. aile olmak böyle birşey değil. tabiki kendi konforunu düşünmek senin hakkın ama eşinin de bir ailesi var. ileride annesi babası hasta olsa sizde kalmak zorunda olsa ona da aynı arızayı çıkartacaksın demekki. ayrıca empati yapsan ve aynı durumda sen olsan eşin istemeze ne yapardın.

çocuk tarafına gelince millet haklı bir süre sonra size gelmez bile arkadaşlarıyla dışarda vakit geçiririr. yada gündüz çıkıp akşam saati dolmadan geri dönsün. evci çıkmasına gerek yok.

sen bence boşan bu evlilik sürmez bu bencillikle. ayrıca benim eşim senin gibi rest çekecek direk avukata gönderirdim.
-23
gercekdunya
(10.11.25)
Ben şunu net anlayamadım. Diyelim ki hiç evci çıkmamaya karar verdi. Yine her haftasonu belli bir saate kadar dışarı çıkma hakkı olacak mı
Mesela her cumartesi saat 6 ya kadar izni var gibi mi?

Bunun dışında diyelim hiç cikamayacak tabii ki çok iyi bir seçenek olmayabilir ama bile isteye tercih edilmiş bir şehir,.okul. sokakta kalmayacak bu çocuk nihayetinde. Belki aktarılan kadar katı kurallar yoktur ya da belki göz korkutmak için çok katı konusulmus olabilir.

Gerçi askeri okul katıdır muhtemelen ama dediğim gibi evci çıkmamak da bir seçenek, öyle kalacak bir sürü arkadaşı da olacaktır.

Gerçekten zor bir durum ama siz sonuna kadar haklısınız bence.
+1
egerbiryolcu
(10.11.25)
tabii ki evci çıkmazsa izni var.
ya evci çıkacaksınız ya da sadece askerlikteki gibi çarşı izni gibi ama 2 gün çıkabilirsiniz. birinden birini seçin gibi bi konuşma yapmışlar.
yeni oldukları için belki göz korkutma amaçlı yapılmış bir konuşma da olabilir sonuçta herkesin evci kaldığı ev kendi ailesine ait değil insanların işleri, başka misafirleri de olabilir. evci kaldıkları kişileri de düşünmeleri gerekir bence.
+1
🌸matilda
(10.11.25)
işte aslında yazdığınız cevabın içinde gizli olay: zorunda kalmak.
burada bu çocuk her hafta sonu bizde kalmak zorunda değil. zorunluluk olsa zaten bir şey diyemem. bu çocuk istanbul'da değil de konya'da bu durumu yaşasaydı kime gidecekti gidecek yer de yok. ama hastalık durumu dediğiniz zorunlu bir durum öyle bir durumda tabii ki bakılır.

"direk" avukata göndersin napayım çekmek zorunda değilim kimsenin çocuğunu. bu seçeneği de sundum ama kabul etmiyor.
+2
🌸matilda
(10.11.25)
eğer çocuğun babası eşinize, siz benim çocuğumu istemiyorsunuz diye filan hayıflanırsa eşiniz de desin ki; ben zaten çocuk sorumluğunu üstlenmek istemediğim için kendim çocuk yapmıyorum.

gereksiz ajitasyonlara gerek yok.
+3
since1907
(10.11.25)
Türkiye'de büyük aile yapısı kuralları hala geçerli. Sen mesela boşanmayı aklına getirmişsin. Boşansan normali baba evine dönmendir. O durumda küçük kardeşinin vay sen niye geldin, ben sorumluluk almamak için hatta bir haftasonum vardı deme lüksüne sahip değil.
Yine büyük aile yapısının bir özelliği olarak baba evinde ücretsiz oturulabilir. Babanın çıkın ben kiraya vereceğim, kirayı da biriktirip ahir ömrümde bir maldivler tatili planlıyorum. diyemiyor, diyemez.
Yine mesela, kardeşlerden birinin depremde evi yıkılsa, veya şizofreni teşhisiyle eşi terketse, sığınacağı yer kardeş evidir.
Anne babadan biri vefat edip, diğeri elden ayaktan düşmeye başlasa olacak olan yine aynıdır.
Yani başınıza bir durum gelmiş. Aklına da gelmiş madem, uygula. Boşa adamı. Ya da eşin gitsin Abisine, Matilda iyi kız, inan sesini çıkarmış değil ama, ben mahcubiyet duyuyorum. Biz sorumluluğundan kaçınıp çocuk yapmama kararı almışken, kendimi karıma eksikli hissediyorum. Çocuğun evciliğini iptal edelim de ayda bir falan geçici evci yapalım. Olmaz mı? cinsinden bir şeylerle vaziyeti idare etsin.
Ama ben bunun yanlış olacağını düşünüyorum. Şahsi fikrim bu.
-5
Mirket
(10.11.25)
@matilda, hastalık vb. bir durumda böyle bir reaksiyonunuz olmazdı zaten, hiç sanmıyorum. dediğiniz gibi emrivaki yapılması, sizin iradenize ve yaşam alanınıza saygı duyulmaması söz konusu.

elbette boşanmak böyle bir nedenle olmamalı ama şayet siz eşinizin böyle durumlarda hiç bir zaman sınır çizemediğini düşünüyorsanız ve bu bardağı taşıran son damla olduysa, çift terapisi düşünebilirsiniz. zira bu durumda konu o çocuk değil, eşinizin çekirdek ailenizle ilgili hiç sınır çizememesi oluyor.
0
Phoebe
(10.11.25)
Çocuk evci çıkmak zorunda değil ki. Haftasonu kalsın okulunda, gezmeye çıksın dönsün. niye dışarda yatıya kalmak zorundaymış? İlle çıkacaksa adres olarak sizi göstersinler gitsin nerde kalıyorsa kalsın. ne biçim genç erkek bu gelip sizde kalıyor çocuk gibi

Sorun eşinizde. O neden rahatsız olmuyor mesela sizinle baş başa vakit geçiremeyecek olmaktan. Çocuk geldikçe siz dışarı çıkın kafanıza göre kocanız ağırlasın madem öyle istiyor. Boşanma ya da eşinizle kötü olma meselesi yeğeninin her hafta gelip sizde kalmasından ziyade eşinizin ailesine karşı sınır koyamayan ve sizi öncelik yapmamış biri olmasıyla alakalı.
+5
dfn4
(10.11.25)
işin sarpa sarması dipnotta belirttiğiniz sebepten evin size ait olmamasından kaynaklı. kira verip vermemenizin pek önemi yok. birisi işin nereye varacağını düşünmeden laf arasında bizim istanbulda ev var orda kalır sizin oğlan demiştir, diğeri de oğlum x amcanlarda kalırsın demiştir. 3. kişilerin 1.kişiler adına plan yapması...

çocuk burada en masum olan kişi. zira ailesinin kendisine söylediğini yapıyor. kendi adına karar vermeyi öğrenene kadar da böyle olacak. ama 5 yıl boyunca her haftasonu bizde kalacak "korkunuz" endişeniz bence yersiz. belki 1 sene sonra "amca sağol ben artık okulda kalmak istiyorum" diyebilir.
bence askeri okul kurallarını bir de kendiniz gidin sorun, öğrenin. mesela ben bilmediğim için soruyorum, evci çıkmadan, yani hafta sonu da okulda kalmaya devam ederek gün içinde dışarıya çıkılamıyor mu? örneğin duş almaya, çamaşır yıkamaya, kahvaltıya/öğlen yemeğine gelip akşam saatinde de okula geri dönülemiyor mu? ya da size evci izni diye çocuğun aktardığı şey gerçekten her hafta sonu evde konaklama zorunluluğu mu, yoksa izne çıkarsam bu adreste beni bulabilirsiniz beyanı mı? mesela planlı bir şekilde her ay başında bu ay sadece 1/2/3 hafta sonu eve çıkacağım, hava soğuk hiç çıkmayacağım gibi bir tercih belirtilebiliyor mu? ya da 6 ay sonra bu beyandan cayılamıyor mu?
kısacası çocuğu kırmadan kafanızdaki soruların cevaplarını ilk ağızdan yetkili birinden öğrenip 3.kişi olan aileleri karıştırmadan çocukla oturup konuşarak beraber bir çözüm üretin. 3.kişiler dilediklerini söyleyebilirler de önemli olan 1.kişilerin ne istediği.

söylemeden duramayacağım :) "bunu kimse kabul etmez", "çık sokağa 10 kişiye sor kaçı kabul edecek" gibi söylemler bana manasız geliyor. zira herkesin aile-akraba ilişkisi bir değil. bu davranışınızı eleştirip, sizi kötüleyecek de bir sürü insan bulunur. siz belirttiğiniz sebeplerden ötürü bu duruma karşısınız. bu kadar. sorduğunuz 10 kişiden 9'u aksi yönde fikir belirtse, siz düşüncenizden/kararınızdan vazgeçecek misiniz?

son olarak sorunsalınıza çözüm önerisi: boşanmak yerine her hafta sonu evi çocuğa bırakıp otelde konaklayın :)
-1
tnz
(10.11.25)
dfn4 +1

ayda 1 bile kabul edilebilecek bir şey değil. çok can sıkıcı. eşinizin ciddi ciddi konuşması lazım. buna da alınacaklarsa alınsınlar. her hafta sonu misafirlik olur mu ya öyle? böyle saçma bir şey olabilir mi? sizin bir hafta sonunuz var. çocuğun yanında mı sevişeceksiniz? belki tatil planı yapmanız gerekecek belki bir işiniz çıkacak yapamayacaksınız. kimse kabul etmez böyle bir şeyi.

ben olsam eşim diyemiyorsa gider ben söylerim. hiç çekinmem utanmam, düşüncesiz ana babası utansın. direkt derim: "biz her hafta sonu müsait değiliz, kalabalığı sevmiyorum bu yüzden çocuk bile istemiyorum (ben de gerçekten istemiyorum bu arada) benim her hafta sonu bir çocukla ilgilenecek vaktim ve enerjim yok, tüm hata çalışıyorum, hafta sonu da evde yalnız kalmak, sessiz takılmak istiyorum. evde genç bir erkek çocuğu varken rahatça giyinemiyorum bile. lütfen başka bir çözüm bulun. ben bunu kabul edemem."

aynen bu şekilde söyleyin. küserlerse küssünler. hiçbir şekilde ayda 1 yok otel gibi bilmem ne kabul etmeyin. çünkü zaman geçtikçe ayda 1 de batacak. vallahi evliliğiniz biter. ben olsam ben de boşarım.

çocuğun durumunu, ahını vahını yazığını siz düşünmek dertlenmek zorunda değilsiniz. onu dünyaya getiren anne babası düşünsün. doğururken size mi sordular. neden ilgilenmek zorunda olasınız ki? kocanız da pısırık anneci aileci biri galiba. aile içinde saygı gören sesi çıkan sözü dinlenen biri değil gibi duruyor. bunu söylemenin bir yolunu nasıl bulamaz? katlasın 4 yıl okulda takılsın. benim lise arkadaşlarım da o şekilde okuldaki yurtta 4 yıl kaldılar, bir şey olmadı.

hem bir çocuğun sorumluluğunu almak kolay değil. o çocuğa sizin evde bir şey olsa anne babası gelir sizi suçlar. ergen deli dolu erkek çocuğunun ne yapacağı belli olmaz. ergenlik ihtiyaçlarını falan da sizdeyken evde karşılayacak olma ihtimali bile çok rahatsız edici. yok sevgilimi getirebilir miyim diyecek, yok kankasını getirecek, yok onlara gidecek gecenin köründe eve gelecek sizi uyutmayacak... ergenin derdi bitmez ki.

evde sütyensiz ve şortla, dantelli gecelikle ya da çıplak falan gezemeyeceksiniz, hafta sonu pinekliğini yapamayacaksınız. bu ne biçim bir hayata dönüşecek...

ay valla evlenmeme isteğime +1 sebep eklendi bu olayla. akrabayla uğraşmak rezilliktir.
+2
art cat chocolate
(10.11.25)
tnz adlı duyurucunun yazdıkları komedi... anne babasının sorgulaması, öğrenmesi, düşünmesi, ayarlaması gereken o şeyleri siz yapmak zorunda değilsiniz. o çocuğun adını ve yaşını bile bilmek zorunda değilsiniz. ne münasebet ya. çocuk bakmak istesek doğururuz.

çözüm önerisi de her hafta otel masrafı olmuş. :D evlenilmemesi gereken kişi modelini görmüş olduk.

gercekdunya nın yazdığı yazı ise troll olabilir veya klasik anacı erkek modeli uzak durulması gerekenlerden. ciddiye alınmaması gereken bir yazı. hatta kişiyi engelleme kararı aldım şu an çünkü baya rage bait yapan bir troll bence.
+2
art cat chocolate
(10.11.25)
Oğlum İstanbul'da yatılı lise öğrencisi, abim de İstanbul'da yaşıyor. Hatta birbirine bayağı yakınlar, otobüsle bile max 30 dk ama oğluma ilk tembihlediğim şey "amcan seni arayıp haftasonu için davet etmedikçe sakın gitme oğlum" oldu. Abimle de aramız çok iyidir ama ne kadar yeğen de olsa aile dışından biri ve sürekli, onu da geçtim zorunlu misafirlik çok hoş karşılanmaz. sizi çok iyi anlıyorum. bunu eşinizin abisi ile görüşmesi, uygun bir dille izah etmesi gerek. Fakat "iş boşanmaya kadar gider" tepkiniz biraz fazla. Boşanma lafını bu kadar kolay dillendirmemek lazım. yaydan çıkmış ok gibi birşey bu, bi kere boşanma kozunu ortaya sürdüğünüz zaman hep sizin de eşinizin de aklında boşanma opsiyonu olacak. başka konularda da olsa tüm tartışmalarınızda lafın sonu boşanmaya gidecek. evliliğinizi çok yıpratır. naçizane tavsiyemdir bu da, anlayışla karşılayacağınızı umarak..
+12
faberkastelli
(10.11.25)
hala üstten üstten konuşuyorsunuz ama. çocuk yabancı biri değil, kimsenin çocuğu hiç değil. eşinizin öz yeğeni. sizin aileye bakışınız farklı olabilir eşinizin bakışı farklı olabilir. ortak bir noktada değilseniz anlaşabilmeniz zaten mümkün değil.

ayrıca evlilik böyle bir şey değil. bana göre sevgi saygı ve özveri gerektirir. bırak çocuk 2-3 ay kalsın hemen arızaya bağlama sonra zaten kendi bir yol bulacaktır. olmadı siz bir yol bulursunuz oraya yönlendirirsiniz. sizin adresi yazdırdı diye sizde kalması gerekmiyor zaten. yada gece askerler gelip evi yoklamayacak.

yine söylüyorum boşanmak en güzel çare. çünkü sizin bu tavrınızla, şimdi yapmazsanız ilerde daha büyük sorunlar yaşayacaksınız.
0
gercekdunya
(10.11.25)
Kabul etmem. Erkeğim. Bu çocuk aç değil, açıkta değil. Okulu herhangi bir evden daha iyidir. Havuzu, spor salonu, kütüphanesi vardır. Bir de İstanbul. Köyden gelen insan her yeri öğreniyor, askerî okulda okuyan çocuk çıksın gezsin. Ben de askerlik yaptım 6 ay. Haftada 1 gün çıkarsın, alışveriş yaparsın, yemek yersin, kafa dağıtırsın. Evde oturmak neymiş saatlerce. Sıkıntı eşinde. Niye her şeye tamam diyor. Kurtulmak için şans doğmuş. Onu da kabul etmiş.
+2
arbre
(10.11.25)
Ajite etmeye gerek yok, hastalık ayrı bu durum ayrı. Kimse kimsenin konfor alanını bozmamalı. Bunu önce çocuğun ailesi düşünebilmeli. Çocuk genç daha, ailesi bile akıl edemiyorken ondan beklemek olmaz zaten. Ailesi akıl etmiyor mu? O zaman yapacak bir şey yok, eşiniz güzelce konuşacak. Ben de şahsen kabul etmezdim, benim öz yeğenim olması da durumu değiştirmezdi. Çalışıyor, yoruluyor ve dinlenmek istiyoruz. Kısa bir süre olsa diş sıkılıp idare edilebilir ancak 5 sene çok uzun bir süre. Çocuk ortam yapar demişler ama garantisi olan bir durum değil bu. Eşiniz konuşacak, başka çıkar bir yol yok. Gerekirse evliliğimde sorun yaşamak istemiyorum diyecek.
+4
huzurlarinizda huzursuzluk
(10.11.25)
daha önceki duyurunuza da yazmıştım. biraz karikatürize edeyim. 1940 larda yaşasaydık, yeğen de köyünden tahta bavulu ile büyükşehire okumaya gelseydi o dönemin sosyal gerçekliğinde normal olabilirdi ama 2025 yılında bu normal ve sağlıklı değil.

olması gereken şu; çocuğun hafta sonu sabahtan akşama kadar izinli olduğu günlerde devamlılık arz etmeyecek şekilde günübirlik ziyaretler yapması daha seyrek olmakla beraber başlarda alışma sürecinde eğer olanak var ise cumartesi gecesi sizin evinizde yatıya kalması, zamanla bunun da ayda yılda bir seviyesine inmesi.

2025 yılındayız. insanlar çalışma hayatının yoğunluğundan dolayı (hele ki 8-5 çalışan memur vs değiller ise) kendi evinde bile yeterli vakit geçiremezken, aç açıkta olmayan birinin evin 3.kişisi düzeyinde rutin olarak dahil olması hiç doğru değil.

her şeyden önce çocuğun anne babasının oğlum, amcam yengen ısrarla davet etmediği sürece yatıya kalma, ev insanların mahremidir. amcan seni ne kadar sevse de sen rahatsızlık verme demesi gerekirdi. çocuk çok gamsız bir tip değilse, başkasının evinde yatıya kalmaktan (evet, aksi yönde cevap verenlerin bilmesi gereken nokta bu, insanın ana baba evi dışındaki her yer, amcasının evi de olsa başkasının evidir.)

burada durumu çetrefilli hale getiren bir nokta çocuğun anne babasının tavrı. diğer bir nokta bence dede/babanne kaynaklı. onların evinde oturduğunuz için benin öngörüm büyükanne/büyükbaba eşinizin kardeşine aaa ne güzel işte, ''bizim'' evde kalır hafta sonları çocuk rahat eder zihniyetiyle yaklaşıyor. yani ''bizim'' kelimesini kullanmasalar dahi düşünce yapıları bu şekilde muhtemelen, bu iki durumun üstüne eşinizin de aman abimle, anamla, babamla kötü olmayayım diye düşünüp sınır çizememesi durumu işin içinden çıkılmaz hale getiriyor.

eşinizin diyeceği şu, abi, anne, baba ''yeğenim tabii ki bizim canımız her sorunu, sıkıntısı ile ilgilenmek amcası olarak yalnız olmadığını hissettirmek benim görevim, bizim de bir aile düzenimiz var, hafta sonları da gelsin ama devamlı yatıya kalırsa kendi de rahatsız olur'' gibisinden derdini anlatan ama karşı tarafı da üzmeyen minvalde konuşma yapması. ama muhtemelen bir noktadan sonra büyük bir çatışma çıkacak, küslük olacak gibi hissediyorum.
+4
wilhelmwasmuss
(10.11.25)
bunu o yaştaki bir çocuk düşünemez. toplumumuz da mahalle baskısı halen geçerli. ben kendim bu durumu yaşasam kabul etmem. siz de istemiyorsanız kabul etmeyin. kendinizi çok net açıklamışsınız ki eşinizin muhattap olacağı kişiler sizin bilinç seviyenizin altında. bizim toplumumuzda halen çocuk yapmamak, anaya babaya sınır çizmek abes görülüyor. aman toplum ne der baskısı var. ne derse desin ya sene 2025.
yatılı okula gönderen ana baba da çocuğunu hafta sonunu düşünsün.
+2
mikahakkinen
(10.11.25)
olay fazla büyümüş gibi. mantık geri plana atılıp duygusal tepkiler verilmesin.
boşanma gibi laflar çok tehlikeli. dilinizin ucunda olmasın.
5 yıl boyunca çocuk hep bizde kalacak diye düşünmeyin, bu nereden çıktı. eşinize biraz zaman tanıyın o da abisine, çocuğun ailesine der.

daha ilk senesi, belki arkadaşları yok, nereye gideceğini bilmiyor, zamanla yapacak şeyler bulur arkadaşlar bulur.

rahatsızlığınız anlaşılır. hiç yadırgamıyorum bunu. haklısınız. ama bu konuda eşinizin fazla üstüne gidip de arada bırakmayın onu.

bir iki defa geldi misafirdi, artık her hafta geliyorsa misafirden saymam ben onu.
cumartesi sabah geldi ben uyuyamam, erkek kalkmam lazım çünkü ayıp gibi şeyleri pek düşünmezdim. siz bakın keyfinize, yapın planınızı olduğu kadar.
hem böylece belki çocuk da vazgeçer evci çıkmaktan.
+1
biseysorcaktim
(10.11.25)
Bence nasılsa kötü olacaksınız en baştan kötü olayım reddedeyim mantıgı yanlış.

Eşiniz buna zaten tamam dememesi lazım ama sizin yerinizde olsam bir kaç hafta gelsin sonra olmuyor diye eşinizle konuşmak olurdu.
+1
liberal
(10.11.25)
ben ya her haftasonu bir akraba, arkadas, gun daveti yapardim ya da cocuk geldiginde toplanip giderdim.
0
Coma
(10.11.25)
yukarda akli basinda olanlar yazmis zaten, hocam normal degil. ilk basta esinizin karsi cikmasi lazimdi o gercekten cok enteresan. burada normal karsilayanlar da aileden boyle gormustur ve zaten cocukluktan itibaren buyuk aile herkes ic ice yasiyordur. bugun geldigimiz sehir yasaminda bahsettiginiz seyin normal karsilanmasi mumkun degil.
anlamadigim bir durum, esiniz neden cumartesi sabahlari cocuk geldiginde evde olmuyor? cocuk gelmezse evde mi oluyor? o kismi anlamadim.
once aileyle sonra da okulla konusacaksiniz, bunun tek mantikli oluru cocuk sizde kalmayacak, aksamlari yurduna donece, arada bir siz yemege davet edeceksiniz.
okulun 5 yil taahhut almasi mumkun degil, muhtemelen yillik hatta belki donemlik soruluyordur. kaldi ki bir kere cocuk evci cikacagim dedi diye kararin degismemesi mumkun degil, diyelim ki siz sehir disina tasindiniz, ne olacak cocuk evci cikacagim dedi diye okul kabul etmeyecek mi karardan donulmesini. dolayisiyla hala karar degistirebilirsiniz ki saglikli olan budur.

ben cocugun ilk zamanlar gelip sonra gelmeyecegine inanmiyorum. gelecek, kiyafetlerini getirecek, ev yemegi yemek isteyecek vs.

eger bu durum degismezse, esinizle bunun icin aranizi bozmanizi ve bosanma lafinizi agziniza pelesenk etmenizi tavsiye etmiyorum. siz bir takimsiniz, birbirinize karsi degil, karsilastiginiz gucluklere karsi birlikte durmak zorundasiniz. bu durum degismezse, sizin yerinizde olsam hic oyle sabah kahvalti hazirlayim, erken kalkayim, cocukla oturayim derdine dusmem.

bu arada cocugu suclamak da dogru degil, bu cocuk muhtemelen 17/18 yasinda bisi, akli basi ne olsun ki daha, ailesi ne diyorsa onu yapiyordur.

bol sans diliyorum. esiniz ailesiyle konusacak, gerekirse kotu olacak. yani o nasil bir performans bekliyor ki sizden acaba hic hayir dememis cok enteresan.
0
kassiopeia
(10.11.25)
Sorun ne ben anlamadim. Ayip olur diye erken kalkmak mi koca ile dizi izleyememek mi? Erken kalkmamak yegenine ayip oluyorsa kocana olmuyor mu, kocana ayip olmuyorsa yegenine niye ayip oluyor? Aksam kocanla niye dizi izleyemiyorsun? Durum zaten keyfi degil de zoraki degil mi? Cocuk aileden degil mi? Zaten bulundugunuz evde hakki da yok mu? Bunun icin bosanmakla tehdit etmek? Modern kadin deliligi bu.
-5
osssy
(10.11.25)
ailesinin kirasını abisi alacakmış ya, oradan aldıkları kira ile çocuğa 1+1 ev açsınlar madem çocuk rahat etsin istiyorlar, arada bir de size gelir misafirlik gibi.

kendi ikametlerini 1+1 evde gösterip evci gösterebilirler sanırım oraya
0
pislick0
(10.11.25)
bunun çözümü maalesef başka eve çıkmak. şu an kira ödemiyorsunuz ve bir bakıma çocuğun dedesinin evinde yaşıyorsunuz. eğer size karşı anlayışlı değillerse (-ki bence lise çağında çocuklar için günlük izin gayet de yeterli, bir evde kalmaya ihtiyaçları olmamalı) kendi evinize çıkarsanız böyle bir istekte bulunabileceklerini sanmıyorum.
+1
eileengray
(10.11.25)
"işgüzar" amcanın çocuğu size sormadan size kitlemesi ile, sizin annenizin babanızın evine kira ödemen çökmeniz genelde aynı sebepler aslında.

kendi bireysel alanınızı, huzurlu bir haftasonunuzu düşündüğünüz gibi mesela; bedavaya oturduğunuz evden gelecek kira ile anne babanın da hayat standartlarını arttırabileceğini hiç düşündünüz mü? ordan da para gelse belki turlara katılıp gezecekler, ya da tarzları değil derseniz belki arabayı yükseltecek, oturduğu evi daha güzel yaptıracak?

her şey malesef ekonomiktir. siz mesela tamamen ayrı gayri bağımsız, kirasını ödediğiniz bir evde otursanız bu tartışmalar belki hiç olmayacaktı.

değişen toplumumuzun sosyolojisi üzerine de aslında güzel bir konu bu. şikayetlerinizde kesinlikle haklısınız, 2025 yılında olacak iş değil bu tabii ki. ama siz sırf o evde para ödemeden oturuyrsunuz diye o amca kendisinde bunu hak görüyor. aslında anlatmak istediğim buydu.

aile içi, hele ki geniş aile için; asla para alan, bir yardım gören konumuna düşmeyin. para verin, yardım edin ama asla bu konuma düşmeyin. huzurunuzu, konforunuzu, dertsiz başınızı böyle sömürürler.
+10
makbur
(10.11.25)
Daha okurken canım sıkıldı. Çocuğun ebeveynlerine biraz empati yapabilme yeteneği zerk etmek gerekiyor bence. "Siz de İstanbul'da oturuyorsunuz haftasonları kalıversin işte" rahatlığına ayar oldum. Ebeveynleri daha baştan sizin hayatınız ne derece olumsuz etkileniri düşünüp bu teklifi yapmamalıydı. Sizin öneriniz ideal bana kalırsa. Eşiniz "Çalışma saatlerinden dolayı eşimle bir tek haftasonları baş başa kalabiliyoruz. Yeğen evci gelmese mi bize acaba?" desin mesela.
0
mungojerry
(10.11.25)
Her evliliğin dinamikleri ile aile yapısı farklı ve bekar olduğumdan fikir belirtmem doğru değil. Düşünceniz doğrudur yanlıştır bir şey diyemem ama takıldığım bir durum var. Bunu eleştirme olarak değil, anlamak için soruyorum.

Yazmışsınız ki: "... ben uyuyabileceğim 2 günden birinde kalkmak zorundayım çünkü ayıp." Neden kalmak zorundasınız ki, neden ayıp olsun?


Kendimi sizin yerinize koymaya çalışıyorum; haklılık payınız var. Özellikli yeni evlisiniz sonuna kadar haklılık payınız var.

Özellikle aile yapısı çok farklı. Bunu ikinci kez yazmanının doğru ve yanlış olmaması. Ben ailemden daha farklı gördüm. Erkek kişisiyim. Evli olsam ve hanımın yeğeni her hafta sonu kalmaya gelse, bir şey diyeceğimi sanmıyorum. Tabii büyük konuşmam doğru değil, şartlar değişebilir ama elimden geldiğince rahat rahat takılmaya çalışırım.
+1
put it in your appropriate place
(10.11.25)
ya siz neden hayır olmaz diyemiyorsunuz? tüm sorun burada.
+2
deartheodosia
(10.11.25)
cevaplari okudum, hem uzuldum hem sinirlendim yaw. her zaman soyluyorum, insanlar "default" kotu. kotu kalpliyiz, yarali ele isemeyiz, sadece kendi gotumuzu kurtarmaya calisiyoruz. istediginiz kadar eksileyin, cok da fifi.

oncelikle ev cocugun dedesinin yaw :) o evde o cocugun da hakki var. ben cocugun dedesi olsam ve boyle bir ariza ciksa, sizi o evden ivedilikle sepetlerim, madem torun kalamiyor kimse kalmasin derim, veririm kiraya. bu cepte dursun.

ailede boyle bir ihtiyac var, yaw belki cocugun da su anda sohbet falan etmek istedigini gore belki duygusal bir ihtiyaci var, yalniz hissediyor kendini vs. 1-2 sene bu sekilde idare etseniz sizin icin olumcul sonuclari olacagini sanmiyorum.
hadi cocuk dusunuyor olsaniz, odaya ihtiyaciniz falan olsa, ya da lohusa falan olsa bir nebze haklisin diyecem de oyle bir durum da yok. bu iki.

burda ayrica sizden istenen bir "entertaintment" degil, guvenilir bir kapi, bir adres olacaksiniz. siz bakin isinize, yok haftasonu erken kalkmak, yok aksam bilmem kaca kadar yatamamak, bunlara gerek yok ki. siz bakin isinize, cocuk zaten en fazla 1-2 sene gelir gider, sonra buyuk ihtimal kendini arkadas grubunu kurup gelmeyi kesecek.
bu da uc.

bu ayrica daha once denenmemis birsey de degil, benim tanidigim bir aile 4 sene boyunca her allahin gunu, istanbula okumaya gelen bir uzak akraba cocugunu misafir ettiler. kimsenin bu konuyu mevzu ettigini ne duydum ne gordum, surekli o eve girip cikardim. ve o sirada ciddi maddi sikintilari vardi.
+1
cooperr
(11.11.25)
Bence çok ümitsizliğe düşmeyin. Hallolmayacak şeyler değil. Moralinizi yüksek tutun.

-Okul her ne kadar "her hafta evci çıkacaksınız" dese de, bu "5 sene boyunca sizde kalacak" anlamına gelmiyor. Bu tarz kurumlarda mutlaka gelişmelere göre izlenen prosedürler vardır. Diyelim 2 ay sonra sizin şehir dışına taşınmanız gerekti, çocuğu okuldan mı atacaklar? Bir dilekçe verecek, artık evci olmayacak. Disiplin yönetmeliğine göre suç da değil. Başı da ağrımaz. Bu bir.

-Eğer düzenli olarak size gelecekse, "misafir" olmuyor artık. Bir nevi "ev halkı" oluyor. İlk bir iki haftasonu beraber takılırsınız. Sonra kendisi serbest takılır. Hiçbir ayıbı yok bunun. Siz eşinizle haftasonu rutinleriniz neyse bozmazsınız. Yani çocuk sizin düzeninize adapte olacak. Kendisini istenmeyen hissettirmeden, sevgiyle, serbest bırakın. Siz de kendi düzeninizi bozmayın. Erken mi kalktı, dolaptan bir şeyler atıştırsın kendine. Öyle ayda yılda bir gelen misafir değil çünkü. Hatta ev işlerinde siz ve eşinize yardımcı dahi olabilir.

-Eğer çocuğun sevmediğiniz, benimsemediğiniz huyları yahut çeşitli problemleri varsa tabii ki eve almak zorunda değilsiniz. Ama çocuk zararsızsa bence şimdiden olumsuz düşünmeyin. İlk aylarında şehre, okula, ortama alışmasında yardım etmiş olursunuz. Destek olmuş olursunuz. O zaten arkadaş edindikçe zamanla bir düzeni olur.

-Eğer ailenize olumsuz görüş bildirecwkseniz, eşiniz asla sizi bahane etmemeli. Suçlu olarak sizi öne atmamalı. Aile içinde işler çok karışabilir.

-18 yıllık evliyim. Yeri geldi benim yeğenim bir yıla yakın bizde kaldı. Yeri geldi eşimin ablası aylarca bizde kaldı. Çok müteşekkir oldular. Çok dua aldık. Dönem dönem evde ekstra birinin olması çok da kötü bir şey değil. Herkes sınırlarını biliyorsa, kimse kendini kasmıyorsa gündelik yaşamınız, düzeniniz sekteye uğramıyor.

Bence hemen peşinen olumsuz düşünmeyin. İlk bir ay (4 haftasonu) sonunda, eğer yapamayacağınıza kani olursanız kesin bir şekilde, sonra çocuk kurumuyla konuşur, evci izni iptal edilir. Çocukta bir olumsuzluk yoksa bence bir şans verin.
+1
yadigar
(11.11.25)
abi ev cocugun dedesinin, kira vermeden oturuluyor.. ortada bildigin royal flush var, kartlar acik :D
bunun ustune ne deseniz olsa olsa sinek ikili olur, bosuna analiz kasmaya gerek yok.
+2
cooperr
(12.11.25)
bir önceki duyurunu da okumuştum ve üzülmüştüm.

Öncelikle ev çocuğun dedesinin falan değil sizin eviniz. kira vermiyorsunuz diye çocuk gelip o evde istediği gibi kalabilir demek değil bu. öyle saçmalık mı olur ya evde kira vermeden oturuyosunuz diye dedenin tüm misafirleri arkadaşları akrabaları gelip kalsın o zaman djhffdjgh misafirhane mi orası kervansaray mı Allah aşkına saçmalamayın arkadaşlar.

çocuğun sürekli sizin evde kalması sizin aile ve ev düzeninizi tamamen bozar, böyle bir şeyi ancak çalışmayan ve aşırı geleneksel yaşayan ailelerin gelinleri kabul eder normal aile yaşantısına sahip olan kimse kabul etmez. bu çocuğun ailesi istanbuldaki askeri okulu yazdırırken size mi güvendiler? hayır. çocuğun yatılı bi şekilde orada kalacağını bilmiyorlar mıydı? size böyle bir yük yüklenmesi çok saçma ve haksızlık.

ben de istanbulda üniversite kazandığım zamanlar ilk dönem hafta sonları teyzemlere gidiyordum kalmaya. şimdi düşünüyorum da ne kadar saçmaymış annemin beni uyarması gerekirmiş gitme diye ama annem cahil bir insan olduğu için pek böyle şeyleri düşünebilecek biri olmadığı için gidiyordum. sonra bi baktım yurt arkadaşlarım hep kaynaşmışlar, hafta sonları hep bi yerlere gidiyolar vs. sonra ben ocak dışı kalmışım teyzemlere gittiğim için. neyse ben ikinci dönemden itibaren gitmemeye başladım yurtta takılıyordum artık. bence çocuğa bunu söyleyebilirsiniz, okul arkadaşların hep kaynaşır arkadaş olurlar hafta sonu gezdkleri takıldıkları için sen dışarda kalırsın vs diye korkutun bence.

ailesine de söyleyin çcouğun bu şekilde her hafta sonu gelmesi bizim açımızdan yorucu oluyor, kendi arkadaşlarımızı vs çağıramıyoruz, bazen makana ile veya kahvaltılık şeylerle geçiştrmek istediğimiz zamanlar oluyor, biz de çalışan insanlarız vs söyleyin çocuğun ailesine durumu. bence bu karşı tarafa bu şekilde anlatıldığı takdirde onların da anlayışla karşılaması gerekir. eşiniz ile beraber arayın hoparlöre verin durumunuzu anlatın. sizi de kırmak gücendirmek istemeyiz diyerek başlayın yumuşak bir tonda konuşun. çocuk için de ortamına alışması bakımından her hafta evci gelmesi iyi bi şey değil, arkadaşları kaynaşıyodur o dışarda kalıyodur vs ayrıca zorluklara tek başına vakit geçirmeye de alışması gerekiyor, hatta ders çalışması da ggerekiyor. böyle eve gelince ne ara ders çalışacak? bunları anlatın bence.

neyse bi de yukarıda da söylenmiş, bu bir hastalık durumu vs değil o yüzden mecbur değilsinz bakmaya.
-2
Sadece soruyorum
(12.11.25)
bir ekleme daha:
bu durumda bazı aileler çocuğunu tek bırakmaya korktukları zaman çocuğun bulunduğu ile taşınıyorlar. bizim öyle tanıdığımız aileler var mesela kızı kırıkkalede üniversite kazanmış aile de kızla birlikte o ile gitmiş ev tutmuşlar kız da evden gidip geliyor okula. böyle şeyler de var. ailesi bu kadar hassas ise gelip taşınsınlar istanbula. yine bu işin sorumluluğu size ait değil.
-5
Sadece soruyorum
(12.11.25)
makbur+1
cooper+1
put it in your...+1
osssy(soyleyis tarzi biraz fazla direkt olsa da)+1/2

istanbul' da kalacak yeri olmayan bekar olan kucuk kuzenim birkac senedir, evli olan buyuk kuzenimin evinde kaliyor. bildigim kadari ile simdiye kadar buyuk bir sorun cikmadi. yani her ailenin yapisi ve dinamikleri farkli. sizin derdinizi anliyorum ama bu durumu gayet normal olarak goren suruyle insan da cikacaktir.

siz de kisisel alandan filan bahsederken hollandali-amerikali, esinizin baba-annesinin evinde kira odemeden otururken turk gibi davranmissiniz. baska her konuda "modern" olup da is erkek tarafina milyonluk dugun merasimi kitlemeye gelince direkt geleneksele baglayan kadinlar gibi olmus biraz. kendi evinizde olsaniz bunlar yasanmaz.
+3
trixi
(12.11.25)
@sadece soruyorum :D

Öncelikle ev çocuğun dedesinin falan değil sizin eviniz - yaw duyuruyu acanin beyani ev dedenin, tapu dede adina. ne demek sizin eviniz asdasdasd. tapu kiminse ev onundur, dede hayattayken adamin evine mi cokuluyor, hayirdir?

vde kira vermeden oturuyosunuz diye dedenin tüm misafirleri arkadaşları akrabaları gelip kalsın o zaman djhffdjgh misafirhane mi orası kervansaray mı - yaw, COCUGUN OZ DEDESI, alooowww.. dedenin arkadasi falan degil mevzubahis.

biz de ayni topraklarda dogduk buyuduk. dedemin evi olacak, orada amcam yasiyacak. ben gidip kalmak isteyecem ve beni almayacak iceri oyle mi? niye, amcamin karisinin keyfi bozuluyormus.
iyiymi$, kafalara gel..
-1
cooperr
(12.11.25)
bence buradaki sorun evin dedesinin olmasi, cocugun ortama alisamamasi, ailesinin sehirdisinda yasamasi falan degil. sorun, op'nin cocuk istememesi ve baskasinin cocugunun sorumlulugunu da almak istememesi. cocuk sadece gelip gidecek, bir sorumluluk yok ki, demekle olmuyor bu. türkiye'de, türk aile yapisinda, evine gelen misafir yetiskin bile olsa ev sahibine sorumluluk düser.

bu durum benim ailemde sorun olmazdi.
bu durumu sahsen ben de sikinti etmezdim cünkü severim kalabalik aileleri.
ama kendim cocuk bile yapmak istemesem, buna ragmen 5 sene her haftasonu benim cocuga bak dense benim de ayarlarim oynardi.
düsünün ki kendinize ugrasmamak icin ve sevmediginiz icin araba almiyorsunuz. sonra bir aile büyügü size ev veriyor, evin garaji da var. diger aile büyügü de diyor ki evinde garaj var, benim arabayi her haftasonu sana vericem, icini sil süpür, arabayi yika, lastik basinciydi, suyuydu neydi kontrol et, her yil servise götür ve bu bes sene devam etsin.
buna sktr cekmem diyorsaniz ben de kibariye'yim.

soru sahibine: bosanma gibi laflar bence ortaya atilmamali. oyun degil yani bu. ne tehdit olarak ne uyari olarak bahsi gecmeli. agiz alistirilmamali. bir kere söyleyince bile iliskideki dengeler degismeye basliyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
@deranzo

uyan evlat, sabah oldu :D
0
cooperr
(13.11.25)
1- Bosanma kelimesini tehdit gibi kullanmasaymissin iyi olurmus. buyuk bir kelime bu. Ayip etmissin esine karsi. Bunun icin ozur dilemelisin.

2- Tecrubeyle sabit yaziyorum; bence seni asil yoran cocuk degil. 2 saat ise gidis, 2 saat isten gelis normal degil. Haftada 20 saatin! yolda geciyor. Sen zaten yorgunsun.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(13.11.25)
bence bu işi krizi fırsata çevirerek çözebilirsiniz. niye erken kalkmak, çocuğa kahvaltı hazırlamak, kendini çocuğa hizmet etmek zorunda hissedesin ki, anası mısın babası mısın, bu da ufacık çocuk değil.

ben erkek tarafıyım. eşimin yeğeni (kardeşinin de değil, kuzeninin çocuğu) ankara'da üniversite kazandı. kyk'ya yazıldı. daha ilk ay dolmadan koskoca herif böhühüüğğğ halaaa ben yapamıyom dayanamıyom ühühüğğğ diye çıktı geldi. ne diycen gel kal dedik. öyle sadece hafta sonu da değil, full time. ilk 2 yıl bizimle kaldı, 3. sınıfta daha yakın yurt çıktı, bu sene az geliyor, hafta sonu gelip pazartesi gidiyor.

ama bizde kalıyor diye de kendimizi çocuğa hizmet etmeye adamadık. kendi yatağını kendi seriyor, sabah kendi topluyor kaldırıyor. kahvaltısını kendi hazırlıyor. tarih öğretmenliği okuduğu için (ayrıca tarihe çok meraklı da olduğu ve bu alanda epey bilgili olduğu için) 13 yaşındaki oğluma tarih özel dersi veriyor (lgs denemelerinde inkılap tarihimiz full), çocuklarla çok güzel çocuk oluyor, oğlanın arkadaşları da çok seviyor. arkadaşlarını yanına kitleyip hadi bunları gezdir oyala diyip yolluyorsun, bir güzel oyun abisi oluyor. eve gelmeden önce arayıp "akşama misafir var bi evi süpürüver, ortalığı toparla" diyorsun evi hazırlıyor. biz mesela şu anda okul ara tatilde, çıktık tatile geldik, çocuk evde kediye bakıyor.

oğluma abi oldu, bedava özel öğretmen oldu, arkadaşlarına oyun abisi oldu, bize zor durum yardımcısı oldu. bir zorluğu, külfeti de yok, geç kalkılacaksa geç kalkıyoruz, bu yatağını toplayıp hazırlanıp gidiyor. akşam geliyor, geç geleceksek yemeğini koyup yiyor. misafir gibi ona özel ayrıcalıklı bir hizmet yok. o evde diye kendimizden esirgediğimiz bir şey yok. biz film izleyeceksek, o izlemek istemiyorsa gidiyor odasına oyun oynuyor. ya da oturup bizle izliyor. durduk yere ikinci çocuğumuz oldu.

misafir gibi davramayın. evin, ailenin üyesi olsun, zaten usanırsa "eeh bunlar beni hizmetçi gibi kullanıyorlar" diyip gelmez. kalma fikri ağır basıyorsa da aile üyesi olarak üzerine düşeni, hatta fazlasını yapsın, yaptırın.
+2
kibritsuyu
(13.11.25)
benim de anlatmak istediğim aşağı yukarı @kibritsuyu'nun dediği şeylerdi. Yani denenir, olumlu da sonuçlanabilir. Olumsuz bir durum olursa da, o zaman karar verirsiniz. Şimdiden peşinen kötü olacak diye şartlanmamak lazım. Can sıkıcı şeyler olursa aksiyon alınır. En azından peşin hükümlü davranmamış, bir olumsuzluğa binaen eyleme geçmiş olursunuz. O zaman da çocuk ister başka yerde kalır hafta sonu (kontrol edilmiyor nerede kaldığı) ister dilekçe verip daimi yatılıya geçer.

Tabii şöyle bir gerçek de var, kibritsuyu örneğinde aile çocuklu ve yaş farkı daha fazla. Evde kalan üniversiteli de olsa göze daha bir "bebe" gözüküyor. Daha rahat davranıyor evdekiler...
+1
yadigar
(13.11.25)
(5)

Ankara'da kahvaltı

Moonpie
Ankara'da kahvaltı için Anıtkabir'e çok uzak olmayan güzel mekan önerileriniz varsa harika olur. Şimdiden teşekkürler :)
Ankara'da kahvaltı için Anıtkabir'e çok uzak olmayan güzel mekan önerileriniz varsa harika olur. Şimdiden teşekkürler :)
-1
Moonpie
(09.11.25)
Merhaba mekan önerim yok, nette arayıp çıkan önerilerle sobalı köşk'e gitmiştik ama gitmenizi önermem. Bizim için tam hayal kırıklığıydı.
0
Amaranta ursula
(09.11.25)
Salaşın dibinin dibine vurmak isterseniz Anıtkabir tandoğan girişi tarafında gümüş fırın var opet arkasında. Simit ve Kır pidesi var sadece :D. Menemen falan olsun derseniz Beşevlerde bi dilim simit Cafe vardı. Yücetepe kapısı tarafında ise Sefa simit falan vardı. Bahçeli tarafında serpme falan isterseniz her türlü hüsrana uğrarsınız hocam. Simit menemen çay kadar güzel kahvaltı mı var :D
0
glamdr1ng
(09.11.25)
Pilita pasta evi diye bir yerde kahvaltı yaptık birkaç defa, çok memnun kaldık. Yürüme onbeş dakika kadar mesafedeydi.
0
Phoebe
(10.11.25)
arjantin caddesindeki ''cafemiz'' gayet keyiflidir.
0
kel aynak kusu
(10.11.25)
onerilen tum mekanlara gittim. onerilmeyenlere de gittim. size tavsiyem hicbire gitmeyin. hepsi fiyatlari ile kiyaslandiginda asiri kotu yerler.
0
yuz kiloluk bir zenci
(10.11.25)
(24)

Arada kalmak

camlicagazoz
Merhabalar,15 kasımda aile dostumuzun oglunun dügünü varmis. Annem aradı söyledi. Dügün de oturdugumuz yere 1.5 saat mesafede. Annem de şey dedi. Öglen gideriz, dügünden sonra da geliriz dedi. Dügün saat 19:00' da.Eşim 15 kasimda 38 haftalik hamile olacak. Yani ben gitmeyecegim dedi ve haklı da. Ama
Merhabalar,

15 kasımda aile dostumuzun oglunun dügünü varmis. Annem aradı söyledi. Dügün de oturdugumuz yere 1.5 saat mesafede. Annem de şey dedi. Öglen gideriz, dügünden sonra da geliriz dedi. Dügün saat 19:00' da.

Eşim 15 kasimda 38 haftalik hamile olacak. Yani ben gitmeyecegim dedi ve haklı da. Ama ben anneme söyleseme annem beni bastiracak. Bir sey olmaz gibisinden. Çekiniyorum da annemden. Ama eşim de hakli. Ne yapacagim ben?
-2
camlicagazoz
(03.11.25)
Öncelikle annenizden çekinmeniz yanlış çünkü sizin bir aileniz var.
Kaldı ki eşiniz o dönem 38 haftalık hamile olcakmış ve düğün de oturduğunuz yere 1.5 saat mesafedeymiş allah muhafaza doğum gerçekleşse yada olmamasını temenni ederim ama aksi bir durum olsa eşinizin yanına gitmeniz 1.5 saatinizi alacak. O dönemde olmanız gereken yer düğün değil eşinizin yanı bence. Bu şekilde açıklama yapabilirsiniz annenize.
+4
mermaidd
(04.11.25)
ben aileye bir butun olarak bakiyorum, kendi annem/babam/kardesler ve hanimin annesi/babasi/kardesleri..

annem beni al bu dugune gotur getir derse, yaparim. bu iki kez yaptim, hanim gicirdadi, cok da fifi dedim gectim. yine gotur derse yine gotururum.

senin hanim 38 haftalik hamile olabilir ama bu cocugun o gun dogacagi anlamina gelmiyor, bunun onceden bazi belirtileri var. Tavsiyem birkac gun onceden doktora gotur, dogumla ilgili bir gelirme var mi baktir. Eger hersey sakin ise o zaman 1.5 saat cok bir yol degil, acil bir durumda erken cikar donersin. Yok eger doktor eli kulaginda heran gelmeniz gerekir derse ayri mesele. Biz mesela son kontrolden sonra ayni gun hastaneye gittik dogumu baslattilar, 48 saat sonra dogum gerceklesti.
-19
cooperr
(04.11.25)
Bence bu tip soruları burada sormayın.
Burada 'Bir ilişki sorusu sorulsa da kadını haklı görsem.' diye bekleşen büyük bir güruh var. Anne kutsaldır, ne derse yapılır.
cooperr +1 diyorum.
-14
Mirket
(04.11.25)
Ben anlamadim anneniz istiyor diye 38 haftalik hamile esiniz dugune mi gitmek zorunda? Yoksa siz mi gitmek zorundasiniz? Ikisi de yetiskin olmus kendi ailesini kurmus (ya da olamamis/kuramamis) bir insan icin fazlasiyla absurt de, esiniz gitmeyecegini soyleyemiyorsaniz bir tik daha enteresan geldi. Yani ne yapacagim ben diye sormaniz da enteresan, esimi yalniz birakmayacagim demek yeterli olmali. Siz annenizin kocasi degilsiniz.
+7
kassiopeia
(04.11.25)
18 yıllık evliyim. Ailem de klasik anadolu (hatta doğu) ailesi. Anneme de inanılmaz düşkünüm. Tüm kardeşler arasında anne-babamla en çok ilgilenen, rızalarını alan da benim. Bunları belirtmiş olayım önce.

Eşiniz hamile olmasa ve düğüne gitmek istemese yine haklı. Zorlamamak lazım. Annenizin de böyle bir hakkı yok. Ama 38 haftalık hamile bir insanın değil 100 km, yan mahalledeki düğüne dahi katılmaması anlayışla karşılanmalı normalde. Kaldı ki, aileden birinin düğünü bile değil… (Yazdığınız tam net anlaşılmıyor. Bunları “eşimin gelmek istememesini anneme nasıl söyleyeceğim” demiş olma ihtimaliniz üzerine yazdım.

Yok eğer mevzu sizin eşinizi bırakıp gitmek istememeniz ise, haklısınız. En iyisi, annenizden rica edip, 17:30-18:00 gibi çıkarsınız. Düğünde yarım-bir saat görünür, hediyenizi verir, dönersiniz. Eşinizin doğumunun yakın olduğunu bilen herkes de anlayış göstermek zorunda. Göstermezlerse onların ayıbı. Sizin yanlışınız olmaz.

Yahut annenizi götürme ihtimali olan akraba vs. varsa ve anneniz uzun kalmak istiyorsa onlarla gider, siz bir görünür, tebrik eder dönersiniz.

Bu tarz konularda mutlak tavsiyem, eşinizi üzmemeniz. Anneler daha affedici oluyor, eşler olumsuzlukları yıllar içinde daha da büyütebiliyor. Üstelik doğum yakın, lohusa depresyonu kapıda. Ailenizden önemlisi olmamalı hayatınızda. Elalem umurunuzda olmasın. Anne-Baba da anlayış göstermeli. Göstermiyorlarsa da, saygı çerçevesinde tatlıya bağlanacak şekilde dik durulabilmeli. Evliliğin sağlığı için bağımsızlık şart. Zamanla öğreniliyor bu…
+2
yadigar
(04.11.25)
Ya bu erkekler bir konu hakkında da fikir sahibi olmazsa çatlayacaklar herhalde. Bak neymiş doğum öyle hemen başlamazmış belirtisi olurmuş. Beyefendi kaçıncı doğumunu gerçekleştirdi de konuşuyor çok merak ettim.

Doğum öyle belirti melirti demeden şak diye başlayabilen bir şey. 38.haftada şak diye doğurmuş bir birey olarak konuşuyorum.

Anne kutsaldır filan saçma sapan kendinizi şartlamayın. Ben de anneyim gelinimi karnı burnunda düğüne çağırmam bile en başta zaten. Anneyse bunu düşünmeli. Ayrıca annenden korkarak hiç bir zaman sağlıklı ve mutlu bir aile hayatı yaşayamacaksın gerçek sağlıklı ebeveyn-çocuk ilişkisi böyle bir şey değil.
+7
yenibirgüzelnick
(04.11.25)
Cevaplara gözlerim kanadı. Annenizin doğurdu doğuracak karınızı uzak bir yerdeki düğüne götürme düşüncesi, sizin annenizden çekinip bu durumu açıklayamamamız falan sizce de çok garip değil mi? Anneniz istiyorsa kendisi gitsin. Annenize ne karınız ne de siz eşlik etmek zorunda değilsiniz. Çoluk çocuk sahibi olmak üzeresiniz annenizden çekindiğiniz konuya bakar mısınız? Allah kocanın da hayırlısını versin diyorum :d
+12
sadakatsiz
(04.11.25)
38 hafta demek full term demek. yani dogum artık her saniye gerceklesebilir demek. ilk dogumuysa öyle hemen yirmi dakikada dogurma ihtimali az olsa da yok degil. o haftalarda beni en cok korkutan sey abruptio placentae olmasi ki bu durumda 1 dk fark bile hayat kurtarir. sahsen yanimda hep biri olsun isterim o haftalarda.

anneniz dügüne gitmek istiyorsa götürün. esinizin kendi annesi, kardesi, kuzeni, arkadasi kimi ayarlayabilirseniz o gün sizin evde esinizle olsun. gebelik hastalik degil, esasen her yere gidebilir ama full term gebelikle bir dügünde esiniz cok rahatsiz olacaktir cünkü yüksek sesli müzik sebebiyle anne karninda bebek korkudan sürekli takla atar. anneyi cok tekmeler. kendini kordona dolandirma riski yükselir. ayrica rahatsiz sandalyelerde saatlerce oturmak o haftalarda sahiden korkunc.

bence buradaki sorun anneden bu kadar cekinmeniz. annenize, ben seni götüremem, deseniz bile bu kadar anlayissiz ve kötü bir insan mi sizi ve esinizi anlamayacagini düsünüyorsunuz? o haftalarda esinizin rahat edemeyecegini anneniz de biliyor, kendisi de dogurmus. ayrica biraz simariklik yapmiyor mu anneniz? 38 haftalik hamile kadini dügünün 19'da basladigi yere taa ögle vaktinden sürüklemeye calisiyor? hani dügüne 19'da gidelim iki saat sonra kalkariz da demiyor. öglen gidelim dügünden sonra döneriz diyor; yani yolu da hesaba katarsaniz gece birde falan anca dönmüs oluyorsunuz. anneniz dügün sahibi mi, ne sacmalik! bebek de gelecegi icin sizin öncelik siranizin degismesinden rahatsiz, gelini ile güc savasina girmis gibi. bence asil üstüne egilmeniz sorun ve dengeyi bulmaniz gereken sey annenizin bu tavri olmali.
+3
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.11.25)
Şöyle bir şey ekleyeyim. Annemi ben götürmeyecegim. Yani babamla gidecekler. Beni düsündüren şeylerden birisi de şu. Dügünü olan cocuk benim düğüne gelmişti.
-9
🌸camlicagazoz
(04.11.25)
ya bu kadinlarin kayinvalide ile ilgili olan takintisini anlamasi guc..guc savasi vs. garip ya, sanki her ailede micro taht kavgalari yasaniyor :)

sunu idrak etmeniz lazim, erkeklerin anneleri ile arasinda farkli bir bag var, o bizim hayatimizdaki ilk kadin. erkegin annesiyle olan iliskisinin sizinle olan iliskisi ile alakasi yok.

birisi sak diye dogurdum demis, ikinci ucuncu cocuk degilse o biraz zor kardesim. benim de cocugum var, cevrede de birden fazla cocuk sahibi olan insan sayisi oldukca fazla, ilk dogumlarin hic sak diye oldugunu duymadim.

ayrica doguma da girdim, yaw normal bir dogumda ters gidebilecek o kadar cok sey var ki, olay zaten bir mucize, hastaneye yetisememe olasiligi tersliklerin icinde ilk 5'de bile degildir. en kotu cagirirsin bir ambulans gotururler. zaten erkek eger doktor degilse ne yapacak hatunu kuvete sokup dogum yaptirtacak degiliz, arabaya atip hastaneye goturuyoruz sonra da doktor ne derse o yapiliyor zaten. olay bir hastalik degil ve dogal kendi halinde bir sureci var bu ve surec oyle 1-2 saatlik bir mevzu da degil.

adam zaten zorla esini goturmeye calismiyor ki ben de olsam zaten goturmem 38 haftalik hamile esimi. gerekli onlemleri alirsin, a/b/c plani yaparsin, saat basi kontrol edersin, binbir turlu cozumu var.

annesi istiyorsa kendi gitsin falan, bunlari kadinlar gitsin kendi anasina soylesin, beni baglamaz. ama bana 5 tane cocuk dogursa da, bana cikip anana soyle kendi gitsin falan gibi bisey soylese esim, kotu bozarim. erkek cocugu olan hanimlar, yarin oburgun oglunuz gidip sizin gibi birini bulursa, o hatun da size "gitsin kendi isini kendi halletsin" diye mesaj yollarsa, ne dedigimi daha iyi anlayacaksiniz. umarim boyle bisey basiniza gelmez.
-17
cooperr
(04.11.25)
Evet anneniz düğüne gitmek istiyorsa a b c planları yapar eşinizi birilerine bırakırsınız, onlar da arar ambulansı doğuma götürürler nedir yani. Anne önemli. Anne düğüne gitmek istiyorsa iki eliniz kanda da olsa düğüne gideceksiniz. Karınız bir şekilde doğurur önemli olan anacığınızla ilişkiniz.... :d
+8
sadakatsiz
(04.11.25)
anneler biz kadinlarin da hayatlarindaki ilk kadin ama annelerimiz biz kizlarina annelik yaparken, sizin anneleriniz ogullarina annelik yapiyorlar, gelinlerine degil. annemin önceligi benim, benim sagligim, benim mutlulugum, benim evliligimin iyi gitmesi... kaynanamin önceligi önce oglunun rahati, sonra kendisi, sonra kocasi falan. kendi kizi olsaydi bu durumda, kocasinin 38. haftada tüm gün kendi annesi pesinde kosup kizini birakmasina agzini birakip kiciyla laf ederdi.

gazoz, dedigim gibi, annenle dügüne gideceksen karinin yaninda biri olmali. kendi annesi, kardesi, kuzeni, arkadasi ama yalniz kalmayacak.
sen gitmeyeceksen sayet annenle altinini yollayacaksin, soran olunca da annen, gelinin dogumu eli kulaginda, yalniz birakamadi, diyecek. zor bir sey degil. bu duruma anlayis göstermeyen de ne bileyim...
+3
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.11.25)
kadın doğum doktoru bile her doğum kendine özeldir derken bazıları çevresindeki doğumlardan örnek vererek senin karın da şak diye doğurmazz yhaaaa diye güvence veriyor. adamın gördüğü doğum sayısı benim kadın doktorumun gördüğü doğum sayısından fazla heralde.

ben 8 haftalık doğum iznine çıktığımda evde tek iken kafada kurup duruyordum acaba şu an suyum mu geliyor, acaba bu hissettiğim sancı mı vs diye. mesela su gelmesi öyle dizilerde olduğu gibi bardaktan su boşalması gibi de olmuyormuş vs vs.

yani ayrıca illa kadının o an doğurma ihtimalinin olmasına gerek yok. işin biraz psikolojik tarafı var.

zaten anneniz yolda kalmış değil, babanızla gidecek. sizin de bu durumda heidyeyi göndermeniz yeterli. yani hangisi önemli. karnı burnunda eşiniz mi yoksa diğerleri mi? evet bazı durumlarda bu kadar nettir her şey.

ha bu arada eşiniz yüzde doksan dokuz ihtimalle o gün doğum yapmayacak. ama siz onun isteğini geri çevirip düğüne giderseniz doğurmamış olmasının bi önemi yok, size kırılmış olacak.
+6
elorelia
(04.11.25)
düğün günü sabahtan anne hanımın ağrısı var de. gelemiyecek de, erkenden ananı uyarma.
+2
mikahakkinen
(04.11.25)
doğuma bir ay kala rutin doktor kontrolüne gittik. doktor akşama doğuracaksın, dedi. biz eşimle birbirimize bakıp şaka yapıyor dedik. ama şaka değilmiş. yani çokta öyle önceden belirti veren bişey değil.

38 haftalık eşini evde bırakıp düğüne anneni götürme. saçmalama. annende saçmalamasın.
+2
scudman1
(04.11.25)
hocam öncelikle umarım tüm süreciniz sağlık sıhhat içinde gerçekleşir. yengeye de hürmetler :)

sizin de gönlünüz gitmek istemiyor besbelli. tabi ki eşinizin yanında kalacaksınız. annenize 'gece çok ağrısı oldu gelemiyorum' dersin olur biter. hatta düğünde dedikodunuz bile yapılır..
+2
galahad reloaded
(04.11.25)
Merhaba, eşinizi yalnız bırakmayın, bunu 2 kız çocuğu babası olarak yazıyorum.
+6
devorgilla the gunslinger
(04.11.25)
yani bunu buraya soracak kadar sıkışmış olmanız bile çok enteresan. gitmemek zaten çok makul ama en uçta yapılacak şey şu: o gün gelsin bakıcam anne siz planınızı yapın, ben öğlen gelip akşam dönemem ama bir şekilde sizden sonra gelip yarım saatliğine görünmeye çalışırım tabi eşim iyiyse. söylenecek şey bu. o gün de illaki gitmek istiyorsanız, yani evlenen arkadaşınız sizinkine gelidiği için orda olmak gibi bir derdiniz varsa ve eşiniz de o gün rahatsa 6-7 gibi çıkar, 15 dak-30dak görünür, 9:30-10 gibi dönersiniz.

edit: çocuğunuzu sağlıkla kucağınıza almanızı dilerim
+5
awlmi
(04.11.25)
her şeyi geçtim, insan kendi doğacak çocuğu için sorumluluk hissetmeli, doğumla ilgili farkındalığa sahip olmalı. hiç mi heyecan duymuyorsunuz bebeğinizin gelecek olmasıyla ilgili? hiç mi endişeniz yok eşinizin sağlığıyla ilgili? başka hangi hissiyat bunların önüne geçebilir? yemişim tanıdığın düğününü, sizi böyle bir durumda arada bırakan ebeveyni vesaire. bebeğiniz ve eşiniz hariç her şey "şu aşamada" fasa fiso, fındık fıstık. gündelik rutin bir süreçten bahsetmiyoruz ki.
+8
Phoebe
(04.11.25)
hocam onceki duyurulariniza soyle bir baktim, yardim alin, ciddi olarak soyluyorum, cok icten sekilde. gobek bagi kesilmemis insanlari ciddiye almayin, yetiskin ve saglikli bir birey olmak boyle bir sey degil.

Baba olacaksiniz, aile kurmussunuz, ayri bir yasam kurmussunuz ve su anda yasaminizin merkezine bir bebek geliyor, tum yasami size bagli bir can, ebeveyn olmak demek insanin kalbinin disarda atmasi demek, kadin olarak hamilelik sureci zaman zaman 'lan bi tik fazla yemek yedim bebise bir sey olur mu' diye manyaklik derecesinde endise duyma, baba olmak da 'ailemin nasil guvenligini saglarim, nasil bakim veririm' gibi bir delilik hali, bunu hissetmiyorsunuz ve hala 'insanlar ne der' diyorsunuz, 'anama 38 haftalik hamile esimi ve bebegimi birakamam diyemiyorum' diyorsunuz. Phobe cok guzel yazmis, icinizde bir yerde cekirdek ailenize duydugunuz sorumluluktan fazla bir sorumluluk duyuyorsunuz. Esime, bebegime ne olursa olsun, didinin didisinin dugunune gitmem gerek diyorsunuz. Ha hicbir sey de olmayabilir evet, ama yani bir baba olarak yerim kocasiyla dugune giden anamin yani degil de kendi esimin ve bebegimin yani demiyor musunuz? evet tarlada da doguruyor millet evet, bebek dogumu 48 saat da surebilir ama bi tik evrilmedik mi yahu, bi tik insanlik ogrenmedik mi, bi tik gelismedik mi.
Ve isin daha da manyakcasi annenizin kocasi olan kisi yani babaniz annenizi goturecekmis, ve ne anneniz ne babaniz olum manyak misin esinle birlikte kal, senin bir ailen var demiyor ve siz de manyak mi bu insanlar benim su donemde yerim esimin yani, demiyorsunuz. Altininizi gonderirsiniz olur biter. Bana cok cok garip geldi acikcasi.

Ayrica hormon eksikligine bakmanizi da tavsiye ederim. Yani bu sordugunuz sorudan bagimsiz olarak bu konuda calismanizi tavsiye ederim, elalem ne der diye diye cekirdek ailenizi kaybederseniz bir gun buradaki kimse ne yaninizda ne de sizin yerinizde olacak.
+8
kassiopeia
(04.11.25)
Hocam, verdiğiniz ek bilgiye binanen şöyle diyorum: hediyenizi babanız ile gönderin. Damadı da arayıp, durumunuzu (doğum her an olabilir) samimi bir şekilde anlatın. Mutluluk dileyin. Anlayış göstermek zorundalar. Göstermezlerse de kendi problemleri. Çocuk bir aylık, 40 günlük falan olunca da eşiniz ve çocukla beraber hayırlı olsuna gidebilirsiniz isterseniz.

Çekirdek aileniz sizin birinci sorumluluğunuz. Elalemi takmayın. Ailenizi asla arka plana atmayın.

Çok önemliyse gitmek sizin için (ki olmamalı), atlar gider 10 dk görünür dönersiniz.
+1
yadigar
(04.11.25)
sorun bence sizin bir isteginizin olmamasi. yani once buna odaklanin, siz hangisini istiyorsunuz, esinizle kalmak mi yoksa annenizi goturmek mi?
+1
Sour
(04.11.25)
Anne kutsaldır, ne isterse yapılır diye bir şey yok.
Düşüncesiz annelerin her istediği yapılmaz. Ya da bencil ve narsist annelerin...
+5
pro9it9is9
(04.11.25)
1,5 saatlik mesafe pek uzak değil, bence siz anneniz ve babanızla beraber katılın düğüne, sanki karısı 38 haftalık hamile olanlar sürekli evde mi oturuyor, örneğin istanbulda insanların evi ile işin arası ortalama 1 saat mesafede. trafiğe göre artıyor bile. bu hesapta karısı hamile olan kimsenin işe bile gitmemesi lazım.

karın gelmek istememekte haklı oldukça ağırlaşmış olmalı, ödem vs. kaldı ki kocaman karnıyla giyecek kıyafet bulması bile zor.
-6
Sadece soruyorum
(04.11.25)
(8)

Sorum kadınlara: Yaş aldıkça PMS psikolojik ve duydusal yoğunluğunuz arttı mı? Nasıl başa çıkıyorsunuz?

Amaranta ursula
Merhaba arkadaşlar;Yaş aldıkça sizde de PMS'in psikolojik ve duygusal yoğunluğu arttı mı? Üniversite yıllarında PMS'i hissetmezdim bile. Sadece takvimime göre geciktiysem niye gecikti bu ya stresi olurdu bir tek. Ama şimdilerde en az 1 hafta Kafka'nın böceği gibi hissettiğim yetmezmiş gibi hayatımla
Merhaba arkadaşlar;

Yaş aldıkça sizde de PMS'in psikolojik ve duygusal yoğunluğu arttı mı? Üniversite yıllarında PMS'i hissetmezdim bile. Sadece takvimime göre geciktiysem niye gecikti bu ya stresi olurdu bir tek. Ama şimdilerde en az 1 hafta Kafka'nın böceği gibi hissettiğim yetmezmiş gibi hayatımla/hayatımdakilerle (benimle olan ilişkilerine dair) ilgili kıyamet senaryoları yazıyorum. Bu durum artık hepten yormaya ve canımı sıkmaya başladı.

PMS'in bu etkilerine karşı neler yapıyorsunuz? Deneyip iyi geldiğini düşündüğünüz şeyler neler acaba? Yürüyüş, sosyalleşme vs dışında.

Cevaplar için çok teşekkür ederim şimdiden.
0
Amaranta ursula
(03.11.25)
Yoğunluğu covidden sonra yoğunlaştı yaştan bağımsız.
Ruh hali değişimleri ve sancılar yaş ilerledikçe seyrekleşti.

Ayda yılda bir bel ağrısı çekerim ona ısı bandı iyi geliyor, bitkisel çay iyi geliyor. Yatıp dinlenmekten başka bir şey de iyi gelmiyor o süreçte açıkçası.
0
mutekebbir
(03.11.25)
yasinizi bilemiyorum ancak 35'ten itibaren filan biliyorsunuzdur belki perimenopoz dedigimiz surece giriyoruz, bu demek degil ki menopoz kapida, ancak bu yillar suren bir surec ve kadinlarin yasaminin buyuk kismi peri-menopoz-post doneminde geciyor. sizde de bu anlamda bir degisiklik olusmaya baslamis olabilir. bu nedenle oncelikle yasiniza bagli olarak kan degerlerinize ancak ozellikle bu sureci dikkate alan bir doktorla birlikte hormon degerlerinize baktirmanizi tavsiye ederim, bazen kucucuk bir hormon destegi vs epey ise yarayabiliyor. 30lu yaslarda insanlar bunu kisisel algilayip, ne menopozu triplerine girebiliyor ancak bu konuda ne kadar erken bilgilenirseniz o kadar iyi atlatirsiniz. forumlarda vs. cok guzel paylasimlar var. hatta bazen 'ya bu enteresan bir sey yeni cikti' dedigimiz bazi fiziksel/duygusal belirtiler aa perimenopozmus diyorsunuz. permenopoz/menopoz o hep duydugumuz sicak basmasi,gece terlemesinden filan cok daha kompleks ve uzun bir surec. yani benim anladigim sicak basmasina geldiginizde zaten is isten gecmis oluyor.
ozellikle pms oncesi yogun 'depresyon' icin, L-tryptophan ve 5-HTP gibi takviyeleri de doktorunuzla konusabilirsiniz. yine butuncul tip ve kadin sagligi calisan iyi doktorlar yumurta ve rahim sagliginizi destekleyecek cok guzel dogal takviyeler verebiliyorlar.

pms oncesi duygu durum degisikliginin epey yogun yasanmasi PMDD olarak geciyor literaturde, bana bu taniyi 20li yaslarimda filan doktorum soylemisti, acikcasi benim icin ise yarayan en kolay yontem, cok basit ama 'farkindalik'. yillardir bu sekilde epey yol kat ettim, 5-7gunden 1-2gune indi diyebilirim. felaket senaryolari ve inanilmaz depresif dusuncelerin girdabina girdigim anda iste farkli farkindalik teknikleri vs. kendime gore atlatiyorum, yani isin ozu benim icin farkindalikli yasamak ve meditatif yonunuzu gelistirip zihninizin sacmaliklarin sacmalik oldugunu o girdaba dustugunuz anda yakalamak ve buna kapilmamak. simdi diyebilirsiniz ki zaten kapilmamayi becersem pms olmaz, ama iste kendinizi egitmek mumkun. pratik yapa yapa gelisiyor. son olarak, eger bilginiz yoksa, hormon dongunuze gore beslenmeyi ogrenmenizi tavsiy ederim, her ay 4 farkli hormon dongumuz var, o da epey ise yariyor. mesela menstruasyon donemi ile luteal fazda ayni sekilde beslenmek de ayni sekilde spor yapmak da dogru degil, kucuk degisikliklerle kendinizi epey rahatlatabilirsiniz.
+3
kassiopeia
(03.11.25)
@kassiopeia,
Çok faydalı şeyler demişsiniz. Yaşım 31 ama erken menapoz konusuna ben de son günlerde aşinayım. Bu sebeple ilk doktor kontrolümde yumurta rezervlerime baktırmayı düşünüyorum. Bunun yanında bu depresif duygularla baş edebilmek için farkındalığı deneyeceğim muhakkak doktor gerekli görürse de dediğiniz takviyeleri yazdırmayı deneyeceğim.
0
🌸Amaranta ursula
(03.11.25)
(yanıtları okumadım) evet!!! ama anne olmama bağlıyorum ben bu durumu, beynimin kimyası değişti. 20lerimin başlangıcında ne oluyor, ne hissediyorum pek farkındalığım da yoktu kendime dair, şimdi hemen tanıyı koyabiliyorum. bunun da bi etkisi vardır mutlaka.
0
deartheodosia
(03.11.25)
ilk reglimi 14 yaşında oldum. o zamanlar ruhsal etkileri oluyor muydu hatırlamıyorum. zaten ergenliğin verdiği duygu değişiklikleriyle karışmış olabilir.

reglim ve ağları hafiflese de duygusal dalgalanmalar gitgide arttı sanırım. artık 29 yaşındayım.

2 güne regl olacağım ve bugün yine ağladım. bir de kolay sinirleniyorum. depresif düşünceler çabuk doluşuyor. tatlı yeme isteğim çok fazla.

gerçi psikolojim yıllardır çok bozuktu, bol travmalı bir hayatım oldu. bu yüzden çok da emin olmadan yazdım bunları. şimdi daha özgüvenliyim ve hayatım daha yolunda ama hala regl yüzünden ağlıyorum işte :D
0
art cat chocolate
(03.11.25)
kassiopeia+1

perimenopoz maalesef ülkemizde nerdeyse yok sayılan, doktorların dahi doğru düzgün izah etmediği bir süreç. detaylıca araştırmanızı öneririm. etrafımda kim varsa anlatmaya çalışıyorum okuyup, araştırıp, öğrendikçe ve anladım ki yaşadığımız beyin sisi, duygu durum değişiklikleri, migren artışı/perimenepoz dönemi baş ağrıları, reglin süre ve yoğunluğunun değişmesi, depresif ruh hali vb. her şey bu süreçle, hormonal değişikliklerle ilintili.

illa erken menopoz gibi düşünmeyin, okuduklarımdan anladığım menopoza kadar uzanan yaklaşık 10 yıllık bir süreçten bahsediliyor.

ben duruma nöroloğumun migren sıklık ve şiddettiniz çok arttı değil mi perimenopozda dediğinde, doktorla detaylı bir sohbet edince uyandım.

kassiopanın takviye önerilerine primrose oil içeren takviyeleri de ekleyebilirim, yaşam kalitem değişti. magnezyum zaten migrenden dolayı kullanıyordum, onu da araştırabilirsiniz.

çok güzel dayanışma grupları var facebook ve instagramda, ben yabancı olanları daha verimli buluyorum, türk olanlarında maalesef çoğunlukla her regli geciken ayyyy menopoz mu çığlıklarıyla mesaj atıyor.
+1
Phoebe
(03.11.25)
Benim en sancılı regl dönemlerim 10'lu yaşlardaydı. Pms hissetmiyorum sanırım ama Mittelschmerz sağ olsun son 2 senedir yumurtlama günümü biliyorum. Annem çok erken yaşta 41 yaşında menopoza girdi. Muhtemelen ben de o yaşlarda bu illetten kurtulacağım diye seviniyordum ama peri ve menopoz hakkında olduklarım beni daha da mutsuz yaptı. Sağlığımız, duygu durumumuz, mental yetilerimiz bile hormonlara bağlı. Şimdiden HRT falan araştırıyorum. Kadın vücudunda yaşamak çok zor. Kadınlığı terk edebilsek keşke.
0
gnosis
(03.11.25)
Yaşla birlikte çok daha iyi hissediyorum bu anlamda. Sadece birkaç gün önce ağlak oluyorum. Ama döngümü farkindalikli bir şekile yaşıyorum o hoşuma gidiyor. Ovulasyonda olduğumu fark ediyorum mesela, kendimi ve bedenimi hissediyorum.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(04.11.25)
(3)

Toki Güzelbahçe mi Urla mi?

basubadelmevt
Tokinin son projesi icin başvuru yapılacak. İzmir icin Urla mi Güzelbahçe mi seçsek tam karar veremedik. Yorum yapabilecek var mi?Teyzem kalacak,60 yaşında.
Tokinin son projesi icin başvuru yapılacak.

İzmir icin Urla mi Güzelbahçe mi seçsek tam karar veremedik. Yorum yapabilecek var mi?

Teyzem kalacak,60 yaşında.
0
basubadelmevt
(03.11.25)
eğer toki projesi varsa ne güzelbahçeye ne urlaya yakındır. güzelbahçe bence daha mantıklı. urla şu an istanbullu istilasında aşırı overrated oldu.
0
mikahakkinen
(03.11.25)
muhtemelen toki urla merkezde olmayacaktır ama illa merkeze inecek teyzeniz ihtiyaçları için. urla göçten kaynaklı korkunç bir durumda. yıllardır orada yaşayan arkadaşlarım aşırı fiyat artışlarından kaynaklı izmir'e gelip halletmeye başladılar işlerini. hafta sonları çekilmez olan trafiği ve kalabalığı da bonus.

güzelbahçede teyzenizin yaş grubunda çok insan var. şimdilik görece daha iyi durumda semt olarak.
0
Phoebe
(03.11.25)
İkisinin de merkezinde olmaz muhtemelen çünkü yer yok bunun için :) İki yer de pahalı, hiçbir fark yok. İki yer de F.Altaya uzak ( Urla bi tık daha uzak tabii ki..) ama Güzelbahçe Narlıdereye yakın olduğu için daha merkezi, dolayısıyla alışveriş vs için daha fazla seçeneği olabilir.

Benim teyzem de 68 yaşında ve Güzelbahçe-Urla sınırında yaşıyor :) Önceleri merkeze daha sık gidip geliyordu şimdi şimdi 3 ayda 1, o da çok acil bi şey çıkarsa. Urla çok kalabalık diye sadece ayda 1 peynircisine gider, döner. Her yanı Urlanın yerlisi olmayan kaba saba sonradan parayı görmüş insanlarla doldu taştı diye bunalıyor.
0
truf
(03.11.25)
(10)

Son ayrılığınızda

grimavi
Hatalı olan siz miydiniz yoksa karşı taraf mı ?
Hatalı olan siz miydiniz yoksa karşı taraf mı ?
0
grimavi
(01.11.25)
Karşı taraf oluyor yüzde 99.9
+1
sekizdokuzon
(01.11.25)
Hiçbir ayrılıkta tek taraf yekten haklı/haksız değildir. Çoğunlukta insanlar kolayına geldiği için karşı tarafı suçlamayı tercih eder.
+4
rakicandir
(01.11.25)
kimse, oturduk konustuk bitirelim dedik el sikistik ayrildik hatunla.
+1
cooperr
(01.11.25)
Hatalı taraf yoktu, görüş ayrılıkları vardı
+1
pislick0
(01.11.25)
Bendim. Ancak tartışma sırasındaki tutumuyla haklıyken haksız çıkan o oldu.
+1
hain kostokk
(01.11.25)
%40 ben, %60 karşı taraf :).
+1
Phoebe
(01.11.25)
ez dir. hata iliski yasayanda.
+1
ala09
(01.11.25)
%1 ben. o da çok fazla sevmek :)
+1
gabe h coud
(01.11.25)
@rakicandir +1

bazen iki taraf da çok iyi niyetle çaba gösteriyor ama olmayınca da olmuyor. illa bir hatalı aramaya gerek yok. en son ayrılığım öyle oldu mesela. olmuyor dedik, arkadaş kaldık, hala da her gün konuşuyoruz mesajlaşıyoruz.
+1
co2s2
(01.11.25)
Tabii cok bariz hatalar vardir, aldatmak, ilgisizlik, asiri ilgi talebi vs. gibi ama genel olarak biten iliskide yalnizca tek bir tarafin suclanmasini dogru bulmuyorum.

Ama son iliskim ayrildiktan sonra gormek istemedigim ve hic gorusmedigim tek sevgilimdi. O huzur veren biri degildi, gunluk yasantimizi bile zora sokar bi hale getirmisti iliskiyi, bense ona haddinden fazla sabrettim benim de en buyuk hatam buydu. Cunku hicbir kosulda birbiriyle anlasabilecek iki insan degildik.
0
bosver nicki
(01.11.25)
(12)

Bugün benim doğum günüm

gabe h coud
41 yaşındayım. Bir maşallahınızı alırım.
41 yaşındayım. Bir maşallahınızı alırım.
+4
gabe h coud
(01.11.25)
Maşallah abime :)) doğum günün kutlu olsun...
0
loch ness
(01.11.25)
11 kere maşallah

x.com
+1
exlibris
(01.11.25)
41 kere maşallah
0
Kahvedesu
(01.11.25)
maşmaşallah gabe duyurucuya. beraber kocadik burada.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.11.25)
🧿
0
co2s2
(01.11.25)
cadilar bayramin kutlu olsun
0
cooperr
(01.11.25)
Maşallah gabe 🫶 aperol ün bol olsun yeni yaşında da🍹
0
kullanicadi
(01.11.25)
nice yıllara
0
black holes in the sky
(01.11.25)
y kuşağı yaşlanıyoruz. 40lara merdiven dayadık.
0
mikahakkinen
(01.11.25)
Aynı yaştayız nice sağlıklı mutlu yaşlar diliyorum. Doğum gününüz kutlu olsun :)
0
hepimizkediyiz
(01.11.25)
Doğum gününüz kutlu olsun :)
40'tan selamlar!
0
rakicandir
(01.11.25)
40'ı devirdin ha gabe, daha nice yeni yaşların olsun!
0
Phoebe
(01.11.25)
(15)

ailesel mevzular

melodi
biraz uzun oldu kusura bakmayın babam bi süre önce zor bi hastalık geçirdi. şeker-tansiyon problemleriyle geçiyor günlerimiz. doktor alkol-sigara-tereyağ asla, şeker-tuz-çay gibi ürünlerde de kısıtlama getirdi. ilk zamanlar çok dikkat ediyorlardı artık iyileşiyor diye adım adım gevşetiyorlar. ben ra
biraz uzun oldu kusura bakmayın

babam bi süre önce zor bi hastalık geçirdi. şeker-tansiyon problemleriyle geçiyor günlerimiz. doktor alkol-sigara-tereyağ asla, şeker-tuz-çay gibi ürünlerde de kısıtlama getirdi. ilk zamanlar çok dikkat ediyorlardı artık iyileşiyor diye adım adım gevşetiyorlar.

ben rahatsızlığında 3 ay kendi evime gitmedim sabaha kadar nefesini dinledim. abimin eşi de o 3 ayda bi kere bile eve gelmedi. neyse şimdi o pıhtı mevzusundan beri sürekli babama “melodi görmesin al ye, al çay iç” , melodi izin verirse bi bira içsin canım nolucak modunda. bu 2 senede birden fazla defa kötü olmayalım diye ima ettim, ben sanki yasaklıyormuş gibi davranmayın vs diye. ama artık iş öyle bi yere geldi ki ben sanki evin çocuğu benim arkamdan iş çeviriyorlar.

neyse bugün yine uyumaya girdim ama duyuyorum 9 gibi yemek söylediler eve(ki babam 7de yemek yemişti. babama da yedirdi zorla(o da zaten yemek istiyor işine geliyor onun) sonra yemek işleri bitti salona gittim daha birşey demeden iyi ki yarım saat önce gelmedin yoksa yine kızardın dedi. benimde tepem attı. bu konu biraz daha uzarsa kalbini kırıcam, ben kendim için istemiyorum onun sağlığı. iyilik değil kötülükten yapıyorsun falan dedim. 3 ay ben onun nefesini dinledim bi kere bile eve gelmedin bırakta ben dert edeyim babamın sağlığını dedim. sonrası kıyamet abim bana bağırdı annem-babam falan. gereksiz birşey mi yapmışım?
kendi eşim de dahil ben onların aile işlerine karışmıyorsam onlarda duracakları yeri bilecekler hala aynı şeyi düşünüyorum.

kendimi o kadar rahatlamış hissediyorum ki size anlatamam.
+1
melodi
(29.10.25)
Hani küçük çocukları annen geliyor baban geliyor sana kızacak diye korkuturlar senin durum da öyle olmuş, etrafındakiler sorumluluk paylaşmak istemediği için sorumluluğu senin korkuna yükleyip kenara çekilmişler

Çıkışın biraz sert olmuş fakat etrafındakiler senin üzerindeki manevi yük ve sorumluluğun farkında değil, uygun bir zamanda anlat bunu onlara da
+1
grimavi
(29.10.25)
Zor zamanlarda 3 ay gelmeyip geldiğinde de babanızın sağlığı için yaptıklarınızın tersini yapması hiç doğru değil.
Yengede truva atı mı desem yoksa virüs mü bilmiyorum ama ona benzer huy sezinledim. Öyle ya "içeri girdiğinde" ne olduğu belli oluyor.
Evdekiler sizin gördüklerinizi nasıl göremiyor, onun yaptıklarına karşı neden biraz olsun temkinli olamıyorlar? Bunu anlaması zor.
Söz konusu yeme içme olduğunda, genel olarak toplumda dizlerin bağı çözülüyor. Doktorun yasakladıkları daha bir cazip görünmeye başlıyor.

Maddi varlık durumunuzu bilmem ama babanızdan sonra miras konularında biraz daha gerçek yüzü görünecektir.
Sizin söyledikleriniz tam da uygun zamanda taşı yerine oturtmak olmuş. Başka bir zamanda yaşanacak gerilimde (2. raund için ) söyleyeceklerinizi şimdiden not alın. Zamanı geldiğinde de yine herkesin gözü önünde eleştirinizi yapın ama ses yükseltmeden, daha sakin bir şekilde.
Herkes birbirinin ne mal olduğunu , yapılan yanlışları bilmeli.
0
diyecevaplandı
(29.10.25)
Sizin babanızla ilgili sorumluluklarda muhatabınz yengeniz değil ki, abiniz ve babanız. Muhtemelen abiyle çatışma yaşamayı göze alamadığınız için yengeye bilenmişsiniz ama yanlış kişiye fatura çıkarıyorsunuz. Abiniz dur diyecek sınır aşımı varsa ki anladığım kadarıyla o veya ailenin diğer üyeleri herhangi bir rahatsızlık duymuyor.

Babanız için endişelenmeniz, sağlıklı kalabilsin diye emek vermeniz çok doğru bir hareket ama en nihayetinde babanız da koskoca bir yetişkin, çocuk değil. Kimse bir yetişkine "zorla" (o da içten içe istese bile) yemek yediremez.

Ezcümle, onların hataları var evet ama sizin de tepkiniz hem yanlış kişiye, hem de fazla olmuş. Ayrıca bu gibi durumlarda çatışma yaşamanın kimseye faydası olmaz. Belli ki yorulmuşsunuz, bunu onlara daha sakin anlatmalısınız. Çoğu şeyi üstlenmeye meyilli biriyseniz farkında dahi olmayabilirler.
+2
Phoebe
(29.10.25)
Phobe +1 demeye geldim
0
basond
(29.10.25)
Benim babam da şeker hastası. Gözü kararıp bayılmışlığı bile var sokak ortasında. Her neyse ben katı davranırım. Mesela evde baklava servis edilirken onun önündekini ben alıp çekince “Bırak, yesin. Az yesin, gözü kalmasın.” deyip dururlar. Ben kızınca babam darılır yemez. Bir şey yapınca da benden habersiz yaparlar ki ben kızmayayım diye.

Şimdi sorun anne babada değil. Sorun çevredekilerin ciddiyetinin farkında olmaması ve yaptıklarıyla kendilerini iyi, seni kötü göstermesi. Çünkü “bir dilim baklavadan bir şey olmaz” anlayışıyla onlar merhametli, sen izin vermeyince kötü kalpli filan oluyorsun ama bir dilim baklava, şeker hastasına her şeyi yapar. Senin de durumun böyle. Çevredekilerin sözde merhameti aslında anlayışsızlık ve cehalettir. Ama toplum tarafından bazı duygular o kadar yanlış biliniyor ki…

Mesela senden gizlemeleri alttan alta seni de kötü gösteriyor bilinçli yapılmasa bile. Sen negatif bir uyarıcı oluyorsun. Nereden baksan sorunlu bir şey. Bir şey olunca da “ben demiştim” dersen bu da senin üste çıkmaya çalışmanı ve ailenin sağlığından çok kendi haklılığını sürekli vurguladığını gösterecektir.
+1
cemallamec
(29.10.25)
@cemallamec işte tam olarak yaşanan şey bu. ciddi anlamda babamla aram bozuluyor bana karşı hep sert.

@phobe abimin umrunda bile değil. oldum olası karı kız manyağıydı onlar ne derse doğru bizi anında satabilir. ona bundan önce birden fazla defa iyilik yapmıyorsunuz babama desem de demekki eşini hiç uyarmamış. onun uyarmadığı yerde de iş bana düştü. annemde aman problem çıkmasın diyen tiplerden yapılan herşeyi unutan
0
🌸melodi
(29.10.25)
@melodi, amacınız ve çabanız çok kıymetli ama bu karşınızdaki herkesin yetişkin olduğu ve esas sorumluluğun babanızda olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Herkes sizin doğrularınız ve seçimlerinize göre davranmak zorunda değil, bu gerçeği kabullenmeye mecbursunuz.

Ayrıca baktınız abiniz sınır çizmiyor eşine, muhatabınız yine de abiniz, yengeniz değil.

Siz elinizden geleni yapın babanızla ilgili ama o da yine bildiğini okuyacak. O alan açtığı için o yemekler ona önerilebiliyor. En fazla ona endişelerinizi, duygularınızı tatlı dille anlatabilirsiniz. Allah gecinden versin, aniden vefat etse sizin onunla son anılarınızın aile içi tartışmalar olmasını emin olun istemezsiniz.
0
Phoebe
(29.10.25)
Hasta bakımı ile ilgili yaşanan sıkıntıların, zorlukların ve endişelerin öncelikle çok bilincindeyim, sizi anlayabiliyorum. Genelde hastaya sürekli bakan kişi(ler) aslında bir süre sonra hastanın otoritesini ele almış gibi oluyor. Siz elbette endişelenmekte ve kızmakta haklısınız ama babanıza sürekli bakan kişi kimse buna göre bir rutin oluşturuyor ve aile arasında da gerginlik çıkınca “sen mi bakıyorsun sanki sen bak” noktasına geliyor her şey maalesef. Eğer babanıza sürekli bakan kişilerse ona özel yemek menüsü hazırlamak, yaşam düzeni oluşturmak onların rutinine girmediğinden böyle bir şey olmuş olabilir. Oturup konuşmak lazım bakın babama böyle bir rutin oluşturmamız lazım, ne eksik para mı yardım mı vs ona göre orta yol bulmak lazım. Şeker bir süre sonra uzuv kaybı yapabiliyor ve sakatlık vs de olabilir ileride o yüzden çözüm odaklı bir yol bulmam lazım. Sürekli bakımı ile ilgilenen kişi burada kritik olacak açıkcası.
0
titanic kemancısı
(29.10.25)
@titanic kemancısı sürekli bakan diye bir şey yok Allaha şükür annemle beraberler kendi rutinleri var. ama abimler geldiğinde yada onlara gittiklerinde rutin nanay. tabi ki babam 1 gün ipin ucunu gevşetsen devamını her gün istiyor bu sefer anneme eziyet evde sürekli gerginlik.

benim aslında anlayamadığım konu ben eşimin ailesinde hiç bir olaya müdahil olmam beni ilgilendirmiyor çünkü.(ona sürekli diyorum ki annesi kanserden vefat etti şeker tabi ki yasaktı) ben senden gizli annene şeker yedirsem ne hissederdin. biliyorum bu konuda abim muhattap ama o yok zaten :)
+1
🌸melodi
(29.10.25)
Yukarıda anne baba yetişkin diyenlerin konuyla o kadar alakası yok ki. Olay yengenin güç gösterisinin bir insanın sağlığını etkilemesi. İnsanların bunu anlamaması normal bir aileye sahip olduğunu gösteriyor sanırım. Güzel bir şey bu.
Yengeyle uğraşacaksınız başka yolu yok. Klasik yenge.
Çok uğraştım ben bunlarla. Yarısıyla kavgalıyız diğer yarısı yerini biliyor. Günün sonunda yıllarca kendimi boşu boşuna üzdüğümü anladım. İnsanlığı, iyiliği, aman aileyiz aman şöyleyiz aman böyleyizi bıraktınız an rahat edeceksiniz. Kötü biri olduğunuz anda size gücü yetmeyen sizi çok sevecek, gücünüzün yetmediğiyle de güzel bir sosyal anlaşma yapıp uzaklaşacaksınız ama en azından kafanız rahat olacak.
0
asue
(29.10.25)
@asue ben de dünden beri bu moddayım aman aileyiz diye ses çıkarmadığım her gün tepeme çıktılar. 40 yaşındayım çocuk değilim ev içinde sürekli bir küçük çocuk muamelesi. aman duymasın aman görmesin.

bana dün oturmuş bim dost yoğurt güzellemesi yapıyor gidip binlerce lira verip çanta alan kadın. en son dün kadın programlarından mı öğreniyosun bu sağlıklı beslenme şeylerini dedi(sağlıklı beslenme şeyi dediği akşam meyve-ekmek yenmemesi gerektiği) ki bunu bize doktorumuzda söyledi. kusura bakmayın kendim için istemiyorum istediğiniz şeyi yiyip içebilirsiniz ölebilirsiniz haklısınız beni ilgilendirmiyor dedim
0
🌸melodi
(29.10.25)
Seni haklı buldum. En fazla yük ve sorumluluk sende olduğu için biraz dolmuşsun ve en nihayetinde de patlamışsın bu kötü olmuş sadece. Bir sonraki mevzuda tepkilerini doğru yerlerde ve bekletmeden verirsen birden taşma yaşamazsın. Mesela o üç ay boyunca tek başına bakım vermişsin ya, bunu etrafındakilerle paylaşmalıydın, siz de gelin vs demeliydin.

Onun dışında çoook haklısın ama insanımız sağlık konusunda hiçbir şey bilmiyor. Zamanında alerjik çocuğum vardı çok çektim ben de. Vermeyin dememe rağmen sırıta sırıta uzatırlardı, bak şimdi nasıl da kızacak diyerek.. Bak yine tetiklendim sinir bastı.. Ya da ben paketli gıda vermiyorum dediğimde kendisini eksik hissedenler oluyordu bunu hissediyordum. istiyor ki sen de yedir ve onunla eşit ol. İflah olmayız gerçekten, insanımızdaki bu yedirme içirme merakını asla anlayamıyorum.
0
kullanicadi
(29.10.25)
@asue, 4-5'er yıl arayla abla, abi, baba ve anneyi kaybettim. 4 yıl paranoid şizofreni tanısı almış bir ablaya, yaklaşık 20 yıl da kalp/şeker/tansiyon hastası olağanüstü takıntılı ve dediğim dedik bir anneye baktım, ayrıca görme engelli bir babayla büyüdüm. Konuyla alakam olmadığı için değil, tersine bakım verme, hastayla ilgilenme durumlarında bu tür aile çatışmalarının her türlüsünü yaşamış biri olarak, deneyimlerimden yola çıkarak, aynı sizin "fikir belirttiğiniz" gibi fikrimi paylaştım.

@melodi, bütün çevresel faktörleri yönetemez, tüm aile üyelerini onların iyiliği için bile olsa domine edemezsiniz. Büyük ihtimalle hem psikolojik hem bedenen aşırı yorulmuşsunuz süreçten, çok normal bu ama dinlenmeli, hatta bir miktar uzak kalıp nefes almalısınız ki süreç daha da zorlaştığında (hayatın kaçınılmaz gerçeği) yanlarında olabilecek gücünüz ve psikolojiniz olsun.
0
Phoebe
(29.10.25)
@phoebe başınız sağ olsun. Cevaplarınızı tekrar okudum. Ne yazık ki çok iyi anlıyorum sizi.
Bir sürü güzel şey yazmışsınız ama bunların melodi için geçerli olduğunu düşünmüyorum. Konu yetişkinlerin sorumlulukları ya da sorumsuzlukları değil bana göre. Melodi de sorusunda belirtmiş, konu aile düzeninin bozulması.
Yenge görümceyle olan yarışını hasta bir babanın hayatı üzerinden yapıyor. Umarım baba bundan zarar görmez bu aile içerisindeki otorite savaşı başka şeyler üzerinden devam eder.
Son cevabınıza katılıyorum ama. Melodi kendine odaklanmalı. Daha yaşayacağı çok şey var.
0
asue
(30.10.25)
işin açıkcası bir şeyle alakalı söz sahibi olmak için o işin içinde olmak lazım diye düşünüyorum. (babam torununu görüntülü aradıklarında bile gördüğünde ağlıyordu-ağladığı zamanda pıhtı atan yerde kanama oluyordu- bizde haklı olarak bu atak süresince getirmeyin çocuğu dedik) ona alınıp arayıp sormamış kendi de gelmemiş :) ki biz o 3 ayda babamın kendi kardeşlerine aramayın, eve gelmek isteyenlere gelmeyin dedik. ondan başka alınan olmadı.

pıhtı attıktan ve yaklaşık 1 ay hastanede yatıp çıktıktan sonra çay-kahve gırla yarınlar yokmuşcasına. melodi abartma bundan nolacak lafları. 1 hafta sonra kontrole gittiğimizde kanama artmış tekrar yatış dediklerinde babam polikliniğin önünde bayıldığında o yoktu yanımızda
0
🌸melodi
(30.10.25)
(13)

eşyalardan kurtulma sanatı

turk kizi
nasıl elden çıkarıyosunuz eşyalarınızı? bi tık daha ufak bi eve geçiyoruz ama beni zorluyor eşya azaltmak, hep ıvır zıvır tutasım geliyor, asla kullanmadığım piknik sepeti, içini dolduramadığım şaraplık, koyacak yerimin olmadığı bar falan. Bana bu süreçte bir şeyleri düşünmeden attıracak bi mindseti
nasıl elden çıkarıyosunuz eşyalarınızı? bi tık daha ufak bi eve geçiyoruz ama beni zorluyor eşya azaltmak, hep ıvır zıvır tutasım geliyor, asla kullanmadığım piknik sepeti, içini dolduramadığım şaraplık, koyacak yerimin olmadığı bar falan. Bana bu süreçte bir şeyleri düşünmeden attıracak bi mindsetin vahiy olarak inmesi lazım. Satacak vaktim yok, atınca çok acıyorum o eşyaya.
Satacak vaktim yok demişken mesela asla atmaya kıyamadığım the office ve dunder mifflin tabelaları var büyük baya. Onları satayım bugün yarın kadıköyden teslim alabilecek varsa. Çözelim benim şu hoarding problemimi.
+1
turk kizi
(27.10.25)
Eşya fazlalığı hayat kaliteni düşüren bir olay o eşyaya yılda 1 kez bile ihtiyacın olmuyor ama hergğn kaliteni düşürüyor bu şekilde düşün at biz attık çok rahat ettik.
+1
basond
(27.10.25)
Hediye olarak verebilirsin.
0
sagesen
(27.10.25)
konmari metodu diye aratıp güzel anlatılan birkaç videosunu izlerseniz bu konuda gerçekten çok fayda görürsünüz. pandemi zamanı uygulamıştım şimdi yeniden yapacağım ev taşacak noktaya geldi çünkü
0
ofelia
(27.10.25)
foto falan olsa buradan çıkar belki? Örneğin hiç aklımda yok ama arkadaşım piknik sepeti demişti bir ara şimdi görünce aklıma geldi.
+1
kisa
(27.10.25)
Ben piyasasi olan urunleri kullanmiyorsam satmayi deniyorum. Piyasasi olmayanlari vermek bitik fiyata satmaktansa daha iyi geliyor. Simdi bir cocuk bisikleti var neredeyse hic kullanilmamis, ve zamaninda cok sacma bir fiyata alinmis. Satsam 1/10 fiyatina zor gider. Vermek daha iyi.
0
mbond
(27.10.25)
Bizim arkadaş grubumuz gelmişti eve 6-7 kişi. Evdeki gereksiz her şeyi attılar.
Çöpe gidecek diye ayırdıklarına en son bir bakıp onay verdim. Ev hafifledi ama yine de çok eşya ile yaşamaya devam ettik.
0
michael_knight
(27.10.25)
Özellille kiyafette şoyle yapiyorum, "son 6 ay icinde bunu hic giydim mi" diye soruyorum. Sezona göre 1 yil olarak da guncelleyebiliriz. Cevabim hayirsa atiyorum o esyayi.

"En son ne zaman kullandim" sorusu islevsel oluyo. Yakin zamanda kullanmamissam demek ki ihtiyacim olan bir sey degil. Hatira olarak saklamak istediklerimi tutup digerlerini atiyorum
+2
abuzer
(27.10.25)
farkli teknikler var ancak oncelikle hayat kalitenizi azalttigini fark etmeniz lazim. surekli ivir zivirla ugrasmak, surekli bir seyleri yerlestirmek, yer bulmaya calismak, ne neredeydi vs. bunlar siz fark etmeseniz de beyninizi bosa yoruyor.
vaktiniz yok sanirim ama ilerisi icin her gun 1+1 sey atma teknigini deneyebilirsiniz, ilk gun 1, ikinci gun 2, ucuncu gun 3 otuzuncu gun 30 vs. diye gidiyor. Ay sonunda epey bir seyden kurtulmus oluyorsunuz. bir anda atmaktan daha iyi gelebilir.
eger kadinsaniz ve kardesiniz/arkadaslariniz varsa, bir gun rica edip tum gardrobu birlikte bosaltmak hem keyifli hem kolay. biz duzenli olarak bunu yapiyoruz mesela.
bir de su var, sizin hic kullanmadiginiz evde bosu bosuna tuttugunuz bir sey ya da giysi aslinda birinin ihtiyacini karsilayacak, bence bu cok guzel bir duygu, o nedenle durustlukle ise yaramayan her seyi bir araya getirip kadin siginma evlerine ya da ogrencilere bagislamak acayip bir duygusal tatmin de sagliyor.
son olarak sivri sinek onemli bir noktaya parmak basmis, ya almayi birakacaksiniz ya da aldiginiz her esyanin yerine bir sey atacaksiniz yoksa surdurulebilir olmaz.
+1
kassiopeia
(27.10.25)
biz kendi aramızda takas yapmaya gayret ediyoruz, wp grubuna foto atıyoruz şuna ihtiyacı olan var mı diye. olan varsa doğrudan o geliyor alıyor. ordan kimse çıkmazsa ofiste birbirimize soruyoruz. ordan da çıkmazsa eve temizliğe gelen ablaya veya apartman görevlisine soruyoruz. illa çıkıyor ihtiyacı olan biri.

eşya ile neden bu kadar bağ kurduğumun üstüne çok düşündüm ben, ordan çıkan sonuçlarla anladım ki mevzu orda eşya değil, o eşyanın bende neyi, hangi duyguyu, anıyı vb. ifade ettiği. bu yöntemle o kadar çok eşya çıkardım ki evden, inanamadım. bu fikri de bir deneyebilirsiniz.
+1
Phoebe
(27.10.25)
ev taşırken acelem vardı fazla eşyaları spotçuya yok pahasına vermiştim.
0
inheritance
(27.10.25)
benim için de sıkıntılı bir durum olduğundan yanıtları tek tek okudum . 4+2 dublex 250 m2 evden 100m2 eve geçtik ve ister istemez ilk taşınma telaşıyla sevdiğimiz kullandığımız eşyaları atmak vermek zorunda kaldık ama hala sıkış tepiş ev .
facebook atmaver grubundan çok eşya verdim .
keşke ekşi duyuru da fotoğraf ekleyerek birşeyleri gerçekten ihtiyacı olan birileri ile paylaşabilsek .
@kassiopeia her gun 1+1 sey atma teknigini deneyeceğim çok mantıklı güzel bir fikir .
0
devilone
(27.10.25)
ben de eşya tutmayı seven biriyim. ama bazen fenalık basıyor ve ıvır zıvır ne varsa toplayıp çöpe atıyorum.
0
art cat chocolate
(28.10.25)
Benim 8 arac park edilebilecek genislikte garajim var evimin altinda. Bir donem garajda o kadar cok esya vardi ki, ipin ucu kacmak uzereydi. Satayim dedim, facebook'tan ilan verdim. Cok low class insanlarin pazarlik cabalarini, binbir turlu sorusunu falan cevaplamanin bana gore olmadigini anladim. En son bir 40 yard dumpster yani buyuk metal bir konteynir kiraladim. Kiymetli kiymetsiz herseyi icine attim. Cekici geldi her seyi aldi goturdu... Cok rahatlatici bir eylem. Tavsiye ederim.
0
thetruenorthstrongandfree1
(28.10.25)
(5)

numaramın kayıtlı olmadığı android telefonlarda eski şirketimin ismi çıkıyor

co2s2
numaramın kayıtlı olmadığı android telefonları ararsam, arayan olarak eski şirketimin ismi çıkıyor. şirkette çok uzun çalıştığım ve uzun dönem şirketin tek kontak noktası ben olduğum için sağda solda numaramı şirketin ismiyle kaydetmeleri beni şaşırtmaz.google maps'te şirketin numarası olarak benim
numaramın kayıtlı olmadığı android telefonları ararsam, arayan olarak eski şirketimin ismi çıkıyor. şirkette çok uzun çalıştığım ve uzun dönem şirketin tek kontak noktası ben olduğum için sağda solda numaramı şirketin ismiyle kaydetmeleri beni şaşırtmaz.

google maps'te şirketin numarası olarak benim numaram yok.

bunu nasıl düzeltebilirim? ismim çıksın istemiyorum. daha doğrusu herhangi bir isim çıkmasın. dümdüz numara çıksın.
0
co2s2
(25.10.25)
Ekstra bir uygulama yoksa Samsung Android hiya diye bir altyapı kullanıyor sanırım arayan kimliği için. Oraya bakmak lazım numara sildirme ya da kayıt düzeltme var mı.
0
anon1m
(25.10.25)
Şu numara kime ait uygulamalarda senin numaran en çok nasıl kaydedildiyse ve karşı tarafta o programlardan biri yüklüyse o şekilde çıkıyor ekranda.
0
Phoebe
(25.10.25)
@phoebe +1
aşağıdaki bağlantıları kullanarak, telefon numaranızın ilgili uygulamaların listelerinden çıkarılmasını talep edebilirsiniz.
www.truecaller.com
hiyahelp.zendesk.com
www.robokiller.com
0
tnz
(25.10.25)
şu numara kime ait uygulaması nedeniyle olmayabilir.

benim bir mali müşavirlik ofisim var, "soyadım mali müşavirlik" diye de bir google işyeri hesabım var. sabit numaram görünür şekilde, cep telefonum görünmez şekilde orada kayıtlı. nasıl ilişkilendirip okuyor, hangi uygulama bunu yapıyor bilmiyorum ama ben de kayıtsız bir samsung'u aradığımda ekranında "soyadım mali müşavirlik" şeklinde çıkıyorum.

kimse beni "soyadım mali müşavirlik" diye uzun uzun kaydetmiş olamaz. ya adımla soyadımla kaydederler, ya da maasebeci bora abi, bora abi masebe, bora bey (soyadsız şekilde) falan diye kaydediyorlar genelde. öyle "soyadım mali müşavirlik" diye kurumsal şekilde kaydeden yoktur. büyük ihtimalle google'dan çekiyor.

eğer uzun süre çalıştıysanız, google'ın bir yerlerinde de telefonunuz işyeri telefonu olarak işaretlendiyse oradan çekiyordur.
0
kibritsuyu
(25.10.25)
araştırdım, gerçekten de Samsung'un smart call app'inde hiya altyapısı varmış. hiya'nın websitesinde yanlış bilgi bildirim bölümü var. mesaj attım, geri döndüler, "veriyi sildik, Samsung smart call'dan silinmesi de bir kaç günü bulur" dediler.
+1
🌸co2s2
(29.10.25)
(13)

Aşırı Değer Verme

cemallamec
Sevgili Güzin Ablalarım,Hayatımdaki yakın insanlara aşırı değer veriyorum ve bir müddet sonra fark ediyorum ki “ben onlar için hiçbir şeyim”. Hayatlarında en ufak şeyde kolayca silinecek biriymişim. El üstünde tuttuğum her insandan bunu gördüm. İnsanlara pek fazla değer vermemek lazım denecek ama bu
Sevgili Güzin Ablalarım,

Hayatımdaki yakın insanlara aşırı değer veriyorum ve bir müddet sonra fark ediyorum ki “ben onlar için hiçbir şeyim”. Hayatlarında en ufak şeyde kolayca silinecek biriymişim. El üstünde tuttuğum her insandan bunu gördüm. İnsanlara pek fazla değer vermemek lazım denecek ama bunu törpüleyemiyorum. Onlar benim için kıymetli ve onları seviyor iken ben onlar için anlamsızmışım ki bunu sonra fark ediyorum. Fark edince de uzaklaşıyorum ve karşı tarafın da hiç umurunda olmuyor. Ben ise her daim o kişileri özlüyorum ya da anıyorum ya da neden böyle davrandılar diye üzülüyorum ya da bana verdikleri değeri anlayıp kahroluyorum.

Herkesin en zor gününde de en güzel gününde de yanında olurken bir kere zor günümde yanımda olmadılar. Muhabbet etmediğim mesafe koyduğum insanın yaşadığı kötü bir olayda hemen ona ulaşırım ya da mutlu bir şey yaşamışsa tebrik ederim.

Kendimi durdurmaya çalışsam da benim onlara verdiğim değeri azaltamıyorum. Herkese değer verirken ben herkes için bir kullan-at aparatı gibiyim.

Arayıp sormasam aramayacaklar. Sizce ben mal mıyım allah aşkına dürüst olun? Beni siklemeyen insanları neden hala anıyorum, kendi zihnimden çıkaramıyorum?
0
cemallamec
(22.10.25)
Kendinden fazla feragat ettiğin her ilişkide ilk gözden çıkarılan sen olursun. Fazla fedakarlık fazla vefasızlık getirir demişler. Her şeyi dozunda ayarlaman gerekir. Başına gelenlerden ders çıkartmadıkça maalesef ki üzülen taraf olmaya devam edeceksin. Arkadaşlarının seni kullandığını düşünüyorsan iletişimi kes yeni çevre edin en basit yöntem bu.
+1
mermaidd
(22.10.25)
Iletişimi tamamen keserdim ben. Ilişkiler karşılıklı. Kendine dönmek kendine dışardan bakmak ve kendini geliştirmek en iyisi bu durumda
0
pembediken
(22.10.25)
Ben ne zaman bunu yazdım diye düşündüm okurken. Kendimi gördüm. Bende şöyle oldu alttan alan, fedakarlık yapan, jestlerde bulunan ilgi gösteren biriydim ortamlarda. Ama zamanla değer verilmediğini, insanların ortada hiçbir sebep yokken veya en ufak bir konuda çok kaba şekilde silebildiklerini, zor zamanimda yanımda olmamaktan cekinmediklerini üstüne bir de bunun sitemini edince suçlandığımi görünce artık patlama noktasına geldim nihayetinde biz de insanız. Maalesef belki de bu tecrübeler bize doğru hayat tecrübesi edindiriyor.

Şimdi ise yine hayatımdaki insanlara çok değer veriyorum. Kullanıldığımi hissettiğimde mesafe koyabiliyor veya arkadasligimi kesiyorum. Eskiden olsaydı belki yıllarca alttan alır görmezden gelir yok ya ben yanlış anladım diye diye toksik ilişkileri barindirirdim köşede.

Bence biraz mesafe koymak, her mutlu veya dertli zamanlarimizi paylaşmamak, gizemli olmak, sürekli plan yapan taraf olmamak, sürekli sürpriz yapan taraf olmamak, belirli bir arkadaş veya arkadaş çevresine takılı kalmamak gerekebiliyo sanırım. En iyi insan dediğimiz kişiler bile değişen koşullarda size karşı da degisebiliyorlar. Bu yüzden hayal kırıklığı yaşamamak adına belki de böyle olunmalı.
+1
egerbiryolcu
(22.10.25)
demek ki yanlış insanlara değer veriyorsunuz. bu bir yana.

"arayıp sormasam aramayacaklar." dediğiniz kişileri seviyor, onlarla konuşmak istiyor ya da birlikte vakit geçirmekten keyif alıyorsanız niye onlardan girişim gelmesini bekliyorsunuz ki? siz arayın, siz mesaj atın bu kadar basit. sonuçta kendi mutluluğunuz için yaptığınız bir hareket. niye "hep ben arıyorum" diye hayıflanıyorsunuz ki?
0
tnz
(23.10.25)
@tnz, iyi misin arkadaşım sen? Yazılanları bu kadar yanlış yorumlamak nedir böyle
+1
🌸cemallamec
(23.10.25)
Gecen bir sey dinlemistim o kadar mantikli ve hosuma gitti ki. Mesela bi elma alacaksin gidiyorsun elmaciya diyosun ki bana bi elma ver, parayi veriyorsun ama sana elmayi vermiyor. Sen bekliyorsun ama vermiyor sonra ertesi gun diyorsun ki daha cok para vereyim belki dunku para az geldi yine gidip daha cok para veriyorsun ama yine elma yok. O elmaciya normalde olsa tekrar gider misin? Hatta ilk gittiginden sonra gitmezsin muhtemelen cunku para verdin elma alamadin, parani geri de vermedi. Sevgi de boyle iste alma verme dengesi olmadan surekli vermemek lazim. Ben de boyleydim birine cok deger veriyordum yani kendi ustume psikiyatri ilaci bile yazdirdim onun parasi yok diye, alip ona vermistim icsin iyi hissetsin kendini diye. Parami da, yemegimi de paylastim. Hep maddi, manevi sıkıntıları vardı 5 dk güldürmek icin 2 metro degistiriyordum is arasinda yaninda olmak icin. Sonra bi gun benim bi derdim oldu bana amaan benim de derdim basimdan askin dedi o gun vazgectim hala gorustugum bi insan ama artik caba sarfetmiyorum denk gelirse gorusup sohbet ediyorum. Etrafimda bana faydasi olmayan kimseyi birakmadim bu fayda maddi bir fayda degil kesinlikle annem babamdan baska kimseden cok sıkışsam da maddi destek istemem. Bir insani ben seviyorsam ve deger verip iyi ve kötü gününde yaninda oluyorsam ama o hic olmuyorsa aninda cikartiyorum hayatimdan. Ben kimsenin fanı değilim. Deger verir karsiligini alirsam iliskim devam eder yoksa kimseyi cekemem ve kimse icin güzel canimi üzemem. Ben bir taneyim, bi daha bu dunyaya gelmicem olabilecek en yuksek seviyede kendi mutlulugumu dusunmeliyim. Beni seven ve onemseyen insanlarla etrafimi doldurmaliyim.
0
matilda
(23.10.25)
Benim gibi kazık yersen öğrenirsin
-2
Kahvedesu
(23.10.25)
sevgi eksikliği hissediyorsun, seni sevsinler istiyorsun. ama bu kendi kendine olacak şey değil. bu eksikliği insanları daha çok sevmeye çalışarak kapatma. akışına bırak.
+1
koela
(23.10.25)
sevgi, ilgi, onay ve anlaşılabilme ihtiyacımız var hepimizin. bazen bunlara ulaşabilmek için insanları farkında olarak veya olmadan duygusal olarak borçlandırmaya çalışıyoruz aşırı vericilikle. yaparken de böyle yaptığımızın, verciliğimizin sınırları aştığının farkında oluyoruz ama durmuyoruz çünkü muhtemelen bir şekilde bu iletişim şekline maruz kalmışız ve bizde içselleştirmiş olabiliyoruz.

alma-verme dengesini gözetemediğimiz yerlerde en kolay yol olan ve kontrol alanımızda olmayan karşı tarafı suçlamak yerine kontrol alanımızda olan kendimizde aksayan noktayı bulmak ilerleyen dönemlerde aynı deneyimleri yaşamamanın en temel anahtarı bence. özdeğer, kusurluluk/değersizlik şeması, people pleaser vb. konuları araştırmak gelecekte bu örüntüden çıkabilmeniz için faydalı olabilir.
+2
Phoebe
(23.10.25)
ben de arkadaşlık konusunda böyleyim. bütün duygularımı arkadaşıma yoğunlaştırıyorum, ona karşı çok açığım ve arka planda başka bir ajandam olmaz, şeffafım. ama yine en son bir arkadaşımda daha hayal kırıklığına uğradım. kendimi biraz daha geri çekeceğim ona karşı.

esasında evli olduğum için eşim en yakın arkadaşım, sosyalleşme ihtiyacımı hep onunla gideriyorum ama kız kıza arkadaşlığı da özlüyorum yalan değil
0
Hallegadola
(23.10.25)
Self-serving bias
+1
mikahakkinen
(23.10.25)
insanlara sandiginiz kadar karsiliksiz asiri deger verdiginizi sanmiyorum, muhtemelen cok icten ve temelden gelen sevgisizlik ve degersizlik ihtiyacinizi tamamen disariya delege etmis ve disardan karsilamaya calisiyorsunuz ve bu inanciniz o kadar derin ve yerlesmis ki bilincdisi bu inancinizi onaylayan (yani sizi degersiz ve sevilmeye layik hissettirmeyen) iliskiler kuruyor bu insanlari hayatinizda tutuyorsunuz. o zaman iste dipsiz kuyu gibi oluyoruz. bir turlu yetmiyor. insanlar bunu kendileri bile fark etmeden hissediyorlar ve uzaklasiyorlar, ya da kendi kendini gerceklestiren kehanet dedigimiz, surekli degersiz oldugumuzu onaylayan insanlarla bir araya gelip iliski kurmaya calisiyoruz ve tum yasamimiz temel inancimizi dogrulamakla geciyor. ingilizce biliyorsaniz confirmation bias, shadow work vs. olarak bakabilirsiniz.
+1
kassiopeia
(23.10.25)
Arkadaşlar, beni ne tanırsınız ne bir şey. Maşallah psikolojik teşhisleri koymuşsunuz. Kesinmiş gibi konuşmuş, üstüne çocukluğuma bile inmişsiniz.

Ben insanlarla çok çabuk kaynaşan biriyim. 1.200 km öteye hiçbilmediğim bir yere tek başıma taşındım ve burada insanlarla kolayca arkadaş oldum, dost oldum. İnsanlar aile ailem geldiğinde bile ailemi yemeğe davet ederler. Ama siz maşallah nerelere çekmişsiniz. Kendimden şüphe etmeye başladım. Olay çok farklı yöne evrilmiş. İnsanlara değer veren kişi psikolojik sorunluymuş ya da travamaları varmış gibi algılıyorum artık :) İnsanlara değer vermek, bence o insanı cepte görmek oluyor ve sonra o insan değersizleşiyor. Arkadaşımın babası vefat ettiğinde iki uçak değiştirip taziyeye gittim ama bunun çocukluğumdan kalan travmalardan ya da bilmem ne eksikliğinden ötürü olduğunu söylüyorsunuz şimdi. Ablam vefat ettiğinde ise aramayı bırakın mesaj bile yazmadı. Şimdi bende bir şeyler eksik olduğu için ona değer vermişmişim de bilmem ne…
+1
🌸cemallamec
(23.10.25)
(11)

Benim kadar yalnız var mı?

Algorix
İş/okulda insanlarla mecbur olmadıkça iletişim kurmuyorum, arkadaş yok, sevgili yok ( hiç olmadı, istesem de olmuyor). Herhangi bir sosyallik yok arada spora gidiliyor onun dışında evde oyun, dizi, film, kitaplar ile hayatın monotonluğundan kaçılıyor ve profesyonel hayattaki ilgilenen alan ile self-
İş/okulda insanlarla mecbur olmadıkça iletişim kurmuyorum, arkadaş yok, sevgili yok ( hiç olmadı, istesem de olmuyor). Herhangi bir sosyallik yok arada spora gidiliyor onun dışında evde oyun, dizi, film, kitaplar ile hayatın monotonluğundan kaçılıyor ve profesyonel hayattaki ilgilenen alan ile self-development yapılıyor.

Birkaç senedir böyleyim, iyice yabani oldum kimse ile bir şey konuşasım veya bağ kurasım yok, günümüz ilişkileri inanılmaz yüzeysel geliyor.
+1
Algorix
(22.10.25)
biçok insan bu durumda şu an. ben de dahil.

1 hafta önce sevgilimden ayrıldım. sevgilim yokken zaten arkadaşlarımla mesafemiz artmıştı, 1.5 yıllık ilişki sonunda da artık pek iletişimim kalmadı aynı şehirde yaşadığım arkadaşlarımla.

sevgilimle kankaydık, 1.5 yıldır başka arkadaş buluşması olmasa da yalnız hissetmemiştim.

ama 1 haftadır resmen tek başımayım. öncesinde de bunu deneyimledim. ben yalnız olmayı seven de biriyim ama tamamen tek olmak insan psikolojisine zararlı bence.
0
asap raki
(22.10.25)
1 yıldır sevgilisi olmayan biri olarak kulübe katıldım. +1
-3
arbre
(22.10.25)
son 5-6 senem böyle benim. evden çalıştığım için telefon ve meeting dışında kimseyle konuşmuyorum diyebilirim.
0
false pretension
(22.10.25)
Senin kadar yalnızı var mı bilmiyorum ama senden daha yalnızı var.

Spor oyun film hiçbir şey yok. Sabah İstanbul kalabalığında okula, iş çıkış saatlerinde eve, günlük 4 saat yol.

Evde kendi odası bile yok, aile bireyleriyle kavgalı.
Aylık bursu 3bintl.

Hayatındaki tek farklılık devlet hastanesinde olan aylık 5-6dk lık psikiyatri muayenesi.
0
substituent
(22.10.25)
Ben de öyleyim. Görüştüğüm bir arkadaşım var sadece. Artık kimseyle konuşasım gelmiyor.
0
nothing in my way
(22.10.25)
Bugün lise yıllığımı okudum. Herkesin sayfasına onlarca insan yazmış, bende 3-5 kişi vardı. Laubaliligi sevmem. Az insan az dert since 1987
0
sekizdokuzon
(22.10.25)
ben hiç yalnız kalamıyorum ve bu beni inanılmaz yoruyor. haftanın takribi 5-6 günü dışarıdayım, arkadaş ısrarı ve çevremi genişletmek maksadıyla, 1 veya 2 gün evde kalıp dinlenmeye çalıştığımda asosyal muamelesi görüyorum, telefonlara çıkmayan küskün adam damgası yiyorum. yalnızlığımı ve huzurlu bir şekilde bir hafta sonu oturup yemeğimi hazırlayıp bir kitap açıp ferah ferah okuyabilmeyi çok özlüyorum. bence kıymetini bilmelisin. hayat eninde sonunda yalnızlığını alıyor elinden.
0
loch ness
(22.10.25)
Yalnızlığı bazen özgürlük olarak görüyorum. Öyle insanlar var ki iletişim kurdukça geriliyorsun sinirleniyorsun. Bu durumda yalnız olmak bence daha iyi. Başkalarıyla aynı kafa yapısına sahip olmayınca yalnızsın
0
pembediken
(22.10.25)
İlişkiler yüzeysel geliyorsa sen derinleştirmek için kişisel bir çaba harcıyor musun? Harcamıyorsan o zaman seninki de diğerlerine yüzeysel.
Herkes yalnızlıktan şikayetçi ama sürekli olarak biri gelsin beni kurtarsın diye bekliyor insanlar. Kimsenin kimseye yatırım yapmaya hevesi yok. Mesela yukarıda demiş, yalnızlık daha iyi çünkü bazen iletişim kurdukça sinirleniyorsun. Herkes kendini en mükemmel hissettiği için kimsenin hiçbir şeye tahammülü yok. Çok basit şeylerden dahi insanlar yeni tanıştıkları insanları silip atıyorlar. Yalnızlık güzellemesi yapanları siktir et. İstemediğin halde yalnız kalmak çok kötü bir şey ve o boşluğu doldurmak için tutunduğun hiçbir hobi ve aktivite sana fayda sağlamayacak. Yalnızlıktan kurtulmanın sihirli bir değneği, özellikle de erkeksen, maalesef yok. Her bulduğun ortama girip çıkarak oralarda denk geldiğin insanlarla etkileşimi başlatan kişi sen olman gerekiyor. Pasif kaldığın zaman yok olup gidiyorsun. Bunu yapmak dışa dönük bir insan değilsen maalesef çok zor ve çözümü de hiç basit değil.
0
synesthesia
(23.10.25)
yalnız değilsin. günümüz insanları böyle bir yaşama hapsolmuş durumda. bazen sevgililik, çok fazla arkadaşının olması, sürekli sosyalleşme çok da matah şeyler değil. hepsinin bir sıkıntısı var.
0
koela
(23.10.25)
social isolation, adult loneliness epidemic, male loneliness epidemic vb. kavramları araştırabilirsiniz.

bir de iletişim, ilişki (arkadaşlık, sevgililik vb. hepsi) canlı ve işteş eylemler. karşılıklılık ve emek istiyor dengeli bir şekilde. temelini kurmak, üstüne inşa etmek istiyorsanız mecbur olmadıkça iletişim kurmuyorum dememenizde fayda var. chit chat, small talk vb. durumlar olmazsa olmaz bazen görev gibi gelse de.

insan sosyal bir canlı, tabiatı bu. içinde yaşadığınız sosyal toplumdan kendinizi soyutlayamazsınız. ayrıca hiç kimse biricik değil. birkaç gün kafa kafaya verip sohbet etsek eleştirdiğiniz insanlarda olduğu miktarda ama aynı ama farklı başlıklarda sizde de arazlar çıkar mutlaka. bunun bilincinde olmak duygusal esneklik için çok önemli.
+2
Phoebe
(23.10.25)
(16)

Duyuru kadınlarına bir "erkek" sorusu

bitli su perisi
Oldukça yakışıklı olduğu halde kendine beğenmeyen ve dış görünüşüne fazla kafayı takan, otuzlarının başında saçında daha birkaç beyazı olmasına rağmen sürekli saç boyatan, alnında birkaç çizik var diye sık sık botoks yaptıran, birkaç ay uyku düzeni bozulduğu için göz altlarının şiştiğini düşündüğünd
Oldukça yakışıklı olduğu halde kendine beğenmeyen ve dış görünüşüne fazla kafayı takan, otuzlarının başında saçında daha birkaç beyazı olmasına rağmen sürekli saç boyatan, alnında birkaç çizik var diye sık sık botoks yaptıran, birkaç ay uyku düzeni bozulduğu için göz altlarının şiştiğini düşündüğünden önce göz altı dolgusu yaptırıp ve sonra göz altı torbalarını aldırıp bir de göz kapağı ameliyatı olan, beş on kilo aldı diye kompleks hissedip açıkça hiç gereği yokken jinekomasti ameliyatı olan ama hala özgüvensiz olduğundan aradan aylar geçmesine rağmen ameliyat sonrası kullanılan göğüs korsesini sıkça giyen, hiç ihtiyacı yokken aşırı bir sıklıkta G5 masajına gitme gibi zayıflama çabalarına giren... Bunlar ilk aklıma gelenler.

Üstelik ne zaman çevreden biri konusunu açsa ya da sorsa kesinlikle reddediyor ve hatta öfkeleniyor. Mesela saçındaki renk değişimini fark edenlere beachte çok fazla zaman geçirdiği için saç renginin açılması gibi bahaneler sunuyor ya da göz altı torbalarının yok olduğunu söyleyenlere göz altındaki egzama için krem kullandığını ve onun göz altı torbalarını yok ettiğini söylüyor. Böyle bir erkekten soğur muydunuz? Görünüş olarak asla yapaylık ve aşırı bir estetik durumu yok bu arada yani gayet doğal duruyor. Ancak gerçekten çevresinde ona ilgi gösteren ve çekici olduğunu dolu dolu hissettiren çok fazla kadın olduğu halde dış görünüşüyle bu kadar ilgilenmesi, bunu dert etmesi beni üzüyor ve bazen de ondan uzaklaştığımı hissediyorum. Anlayışsız mıyım?
0
bitli su perisi
(16.10.25)
You cant fix him :(
+3
grimavi
(16.10.25)
Böyle bir insan gayet soğutur. Erkek olmasina gerek yok
+1
artıküyeolmakistiyorum
(16.10.25)
Görünüş olarak bir problemi olmasa da psikolojik olarak bir hayli problemli duruyor anlattıklarına bakılırsa. Kendisinde beğenmediği şeyleri elbette yaptırabilir yada metroseksüel olabilir ama mesele bakımlı olmak değil yaptırdığı şeylere saçma sapan kılıflar uydurması. Bana bu tarz davranışlar aşırı şizofrence geliyor. Kişiyi sen tanıyorsun ama bu tarz bir adamla muhabbet kurmak bile istemezdim.
+3
mermaidd
(16.10.25)
Travmasi vardir tipine dair gecmisten kalan
0
baldur2
(16.10.25)
İnsanın kendisine dikkat etmesi bakımlı olması güzel bir şey ama bu biraz abartı olmuş artık, bu kadarı zarar. Belli ki bu arkadaşın psikolojik bir rahatsızlığı var kendisini bir türlü beğenmiyor sevemiyor. Kendisinde bu kadar kusur bulabilen birisi bana bakınca bende de sürekli kusur arar diye düşünür yanında rahat edemezdim. Sürekli bu bakım ve estetik muhabbeti de sıkardı beni açıkçası
+2
kullanicadi
(16.10.25)
www.memorial.com.tr
Tanı koymak değil tabii de, bence anlattığınız kişinin yaşadığı şey bir psikolojik bozukluk. Kendine bakmak bu değil.
0
kobuzchu kiz
(16.10.25)
O bedenen erkek olabilir ama ruhen bir kadın. Ben de olsam ben de soğurum. Anlayışsız falan da değilsin.
-3
muhayyer divan
(17.10.25)
psikolojik problemi var, aynisini yapan kadinlar icin de gecerli bu. atta yatan psikolojik nededin ne oldugunu bulabilirseniz, o sorunla yasayabilip yasayamamayi dusunmelisiniz. problem gorunusunun dogal/yapay olmasi degil.

yoksa herkes kendine baksin tabi, ama sacinin beyazi hakkinda yalan soylemesi fln sorunlu seyler.
0
taurina
(17.10.25)
bahsi gecen kisi kesin erkek mi?
-4
cooperr
(17.10.25)
Arkadas olarsk bile cevremde istemem.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.10.25)
efemine bir tip gibi geldi bana. erkek adam takmaz bunları.

geçmişten gelen travması olabilir +1
-4
Hallegadola
(17.10.25)
Arkana bakmadan kaç.
0
parka
(17.10.25)
psikolojik bozukluk sahibi, düzelmesi için yardım almalı ve önce yardıma ihtiyacı olduğunu kabul etmeli
0
( . )( . )
(17.10.25)
soğumak için ısınmak lazım önce, o aşamaya bile gelmem. özbakım bu değil, cinsiyetten bağımsız söylüyorum bunu. dış görünüşle bu derece kafayı bozmuş hemcinslerimle de arkadaş olamıyorum ben.

ha bu kafayı takma halinde bir anormallik olduğunun kendisi de farkındadır ama başedemiyordur, destek istiyordur, çözüm bulmaya/sıyrılmaya çalışıyordur, konuşuruz, dertleşiriz vb., o ayrı.
+1
Phoebe
(17.10.25)
Beden dismorfik bozukluğundan muzdarip olabilir. Psikiyatrik (psikolojik değil) destek alması gerekebilir.
0
10551037
(17.10.25)
beden dismorfik bozukluğu ilk aklıma gelen benim de. Dış görünüşe takık olmayı kadınlığa atfedenler cehaletin kaçıncı seviyesini yaşıyorlar hayret doğrusu.
+1
Sermet Hörmet
(17.10.25)
(2)

Ayvalik Izmir Havalimani

cancoskn
Merhabalar, Ayvalik merkezden Izmir Havalimani'na ulasim icin en mantikli opsiyon ne olabilir acaba? Merkez otogara otobus var ama havalimina yok.
Merhabalar, Ayvalik merkezden Izmir Havalimani'na ulasim icin en mantikli opsiyon ne olabilir acaba? Merkez otogara otobus var ama havalimina yok.
0
cancoskn
(12.10.25)
Ayvalık Aliağa : Otobüs
Aliağa Adnan Menderes : İzban

Saatleri uygunsa ve Aliağa'da otobüs durağı ve İstasyon yakınsa olabilir bir yol.
+1
Mirket
(12.10.25)
İzmir otogardan havalimanına toplu ulaşım var. Bornova metro-havalimanı otobüsü için eshot sayfasından bakabilirsiniz otogarda olduğu saatlere.

www.eshot.gov.tr

Ayrıca Mirket+1
+1
Phoebe
(12.10.25)
(16)

Üzülünce veya strese girince

gobekliraki
Bu vücudunuza yansıyor mu? Nasıl etkileri oluyor? Bende bikaç sene önce başladı bu durum, 35imden sonra. Direkt sırtım ve mideme vuruyor. Hiçbişey tüketmesem de istifra edip duruyorum, etmesem de sanki her an edecek gibi hissediyorum.
Bu vücudunuza yansıyor mu? Nasıl etkileri oluyor? Bende bikaç sene önce başladı bu durum, 35imden sonra. Direkt sırtım ve mideme vuruyor. Hiçbişey tüketmesem de istifra edip duruyorum, etmesem de sanki her an edecek gibi hissediyorum.
0
gobekliraki
(12.10.25)
Dişlerim karıncalanıp titremeye başlıyor, midem ağrıyor daha sonra tansiyonum düşüyor. Panik atak gibi bir şey yaşıyorum stres durumlarında. Ama bu stres bir kavga vbden değil de mesela 15dk sonra misafir gelecek ve ben 5 çeşit yemek yetiştirmeye çalışıyorum gibi ekstrem durumlarda oluyor.
Mutfakta çalışırken staj dönemimde olmuştu bir kaç kez :(
0
neira
(12.10.25)
Saçta beyaz çıkıyor.
0
runaway
(12.10.25)
@bir sıcak el istifra çok sorun değil de, sırt ağrısından geberiyorum.
0
🌸gobekliraki
(12.10.25)
Valla tam kürek kemiklerimin oraları kulunç dedikleri şey çıkıyor bi anda.
0
🌸gobekliraki
(12.10.25)
belimden omurilik boyunca değişik duygular yukarıya hücum ediyor. bunu "elektrik" gibi tarif edebilirim. şimşek hızıyla bir kroşe vursam sanki rahatlayacakmış gibi oluyorum. kendime engel olmasam joker soğuk kanlılığıyla doom müziği açar, mortal kombat gibi fatality yaparım. bir nevi berserker rage ama daha sistemli, daha metodolojik. insanları sinematik bir şekilde duvarın önünden sokup arkasından çıkartsam, "first blood, double kill, triple kill, monster kill" seslerini kendi kulaklarımla şaşırmam.
üzüldüğümdeyse karım junior vücudumun parçası değilmiş gibi oluyor. bundan gizliden gizliye zevk alıyorum.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(12.10.25)
Seboreik dermatit coşuyor. Onun dışında pek bir şey yok.
0
logisticsmanager
(12.10.25)
Üzülünce ya da sinirlenince nedenine bakılmaksızın sistem kortizol salgılar, kana kortizol salındığında fizyolojik olarak bazı tepkimeler meydana gelir mesela damarlar genişler kan akışı/debisi ve sıvı hacmi artıp tansiyonun yükselmesine ve buna bağlı semptomlar yaşanmasına neden olur ya da kortizol sonrası salgılanan adrenalin sinir sistemini yoğun şekilde uyardığı için anksiyeteye neden olur, bir sendroma bağlı olarak böyle bir problem yaşanıyorsa uzun vadede bağışıklık baskılanması nedeniyle bağışıklığa bağlı hastalık yaşanır ya da kortizol proteinlerden enerji ürettiği için kas kaybı ve kas kaybına bağlı olarak yine bağışıklığın zatıflamasına bağlı problemler yaşanır, bunlar hep sinir stres kaynaklı kortizol salınımına bağlı gerçekleşen olaylar, akut ya da kronik duruma göre sorun az ya da çok kendisini hissettirir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.10.25)
@logsitic o ne hocam?
0
🌸gobekliraki
(12.10.25)
benim uykularim kaciyor. gece birde, ikide, ücte uyanip sabaha kadar uyuyamiyorum.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.10.25)
Daha çok bilindik düz baş ağrısı oluyor.
bazen deride kaşıntı olabiliyor. (yani logisticsmanager'ın teknik olarak dediği gibi)
+1
ermanen
(12.10.25)
Aşırı stres yükü migrenimi tetikliyor.
0
Phoebe
(12.10.25)
Uykusuzluk çekiyorum genelde. Son üç aydır saat 3-4 gibi uyanıyorum sebepsiz yere, sonra da uyuyabilirsem kendimi şanslı hissediyorum. Nereye kadar yürüyeceğiz bu yolu onu da bilmiyorum.
0
rakicandir
(12.10.25)
Anlımda egzama. Anlım kızarıyor, kabarıyor.

Üşüme, hava çok iyi bile olsa üşmeye başlıyorum.

İştahsızlık/ mide bulantısı. Hiçbir şey yiyemiyorum, yesem de kusmaya başlıyorum.

Hepsi olmuyor tabii. Ne kadar stres yaptığıma göre. Üşümeyi hep yaşarım, diğer ikisi ağır strese girdiğimde genelde. Özellikle egzama. Hatta bir ara o kadar ileriydi ki bacağımda sivilceler çıkmıştı bir sürü. Bunu bir kere yaşadım.

Zor
0
substituent
(12.10.25)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim+1
Uykularım kaçıyor.
0
Amaranta ursula
(12.10.25)
Direkt midem kilitleniyor. Korkunç bir yaz geçirdim ve 1 ayda 6 kilo verdim. Sporcuyum, zaten kilom yoktu, bildiğin eridim. Şimdi o yağ kaybetme durumunu avantaja çeviriyorum antrenmanla.

@bir sıcak el... Bu arada mutluyken de midem kilitlenir. Kitaba göre Bunun sebebi nedir?
0
mslny
(12.10.25)
@gobekliraki; cilt hastalığı. Özellikle stresle beraber coşuyor. Dermatolog bir şampuan, bir lityumlu krem verdi bir de zen olacaksin, tatile falan çık git Türkiye'ye stresi bırak dedi. Öyle garip bir hastalık.
0
logisticsmanager
(12.10.25)
(11)

Kayınbabanın davranışları hakkında.

dedeminhirkasi
Er kişi niyetine…Eşimle beraber biraz borçlarımız var. Fakat bu borçlar, yeme içme, gezme tozma nedeniyle olan borç değil. Yatirim amacıyla denilebilir. Eşimin annesi 1 sene önce vefat edince eşim ve kardeşleri de annelerinden kalan fakat babalarının üzerine olan tarlayı satmak istiyorlar. Satip bol
Er kişi niyetine…
Eşimle beraber biraz borçlarımız var. Fakat bu borçlar, yeme içme, gezme tozma nedeniyle olan borç değil. Yatirim amacıyla denilebilir.
Eşimin annesi 1 sene önce vefat edince eşim ve kardeşleri de annelerinden kalan fakat babalarının üzerine olan tarlayı satmak istiyorlar. Satip boluselim, herkes kendi ihtiyacını gidersin istiyorlar. Bu toprak haricinde daha çok tarla da var ama ona bisey diyen yok. Bir kardeş hariç diğer üç kardeş satalım diyor.
Baba ve diğer kaz kafalı kardeş toprak satılır mı yaaooov diyor. Hatta tarlaların bir tanesini de eşime evlenmeden önce kredi çektirtip aldırmış.

Olabilir…. Mal benim malim değil. Borcu da adamlara sorarak yapmadım en nihayetinde, bundan eşimle ben sorumluyuz.

Benim sormak istediğim, nedense iyiden iyiye biraz bu kayınpedere tutulmaya başladım. Laz ziya gibi ulaaaan diyorum içimden, baba dedigin bencil olmaz, evlatlarına yardımcı olmaya calisir, yani iyi niyetli adim atar. Benim gördüğüm babalar bir şekilde çocuklarına maddi manevi destek oluyorlar. Olmayan, hatta çocuklarının parasını yiyen de var elbette ama belki daha az…. Sen zor gününde çocuğuna yardımcı olmayacaksın, destek olmayacaksın ne zaman duracaksın yaninda? Toprak bu kadar mı önemli bilmiyorum.
Yoksa haksızsın lan, adama tutulma, git ayağını yorganına göre uzat da derseniz tabiki başım gözüm üstüne.
0
dedeminhirkasi
(12.10.25)
"tarlayı satsak da arabayı yenilesek" seviyesindeyseniz, bencillik kesinlikle değil.

"borçların geri ödemesi yüzünden her ay içeri giriyoruz, cepten yiyoruz" seviyesindeyseniz, bencillik diyemem.

"alacaklılar kapıda, icraya verecekler" seviyesindeyseniz, bencillik diyemem ama biraz daha anlayışlı olmaları gerekir derim.
+1
co2s2
(12.10.25)
Yatırımda bir anlamda kişisel harcama. Hastalık olur, iflas olur bunun gibi nedenlerden borca batarsınız tamamda sen yatırım yapacaksın diye adam kendi yatırımlık arazisini niye satsın.
+2
my fault
(12.10.25)
Adam bu kafada olsaydi o tarla 50 kere satilmisti bugune kadar. Bu gibi tekliflere hayir diyebildigi icin su an tarla/tarlalari var.
+4
brkylmz
(12.10.25)
ya bıktım mala göz diken evlat, gelin, damatlardan. abi vermek zorunda mı? senin şu anki yatırımın neyse onun tarlası da o. sen satsana yatırım dediğin şeyi? bizimkiler yaptı bunu her eline geçeni sattılar normalde geyikten öteye geçmez fakat bizim köy öyle bir değerlendi ki, gidince otelde kalıyorlar artık. ek olarak siz miras olarak bakıyorsunuz ama adam kendi malı sanıyor muhtemelen hala. belki sıkıntı o
+4
ala09
(12.10.25)
Büyütmüş beslemiş, iş güç sahibi yapmış, evermiş, sonra da nankör damadı tarafından malına, mülküne göz dikilen biri olsam, o mülkü satıp beş yıldızlı otellerde çatır çatır yerim.

Bir daha mı geleceğim dünyaya ki nankör damada mülk bırakayım.

Yirmili yaşlarda bir karar vermiştim. Babamdan bana kalan tüm mülk çocuğumun olacak ben el sürmeyeceğim diye. Bu yaşa geldim aynı düşüncedeyim.
+2
Mirket
(12.10.25)
Toprak satılmaz, hele ki bu dönemde asla satılmamalı inancında olan kaz kafalılardanım, kazları da pek severim 🩷

Ayrıca kayın pederine kurulmaya gerek yok, sen istediğin kadar doğrusu şudur budur de, onun bugüne kadar görerek öğrendiği ve sonra yaşayarak kemikleştirdiği bir gerçeği var, bunu değiştirmek mümkün değil. Hem mecbur da değil. Herkes kendinden sorumlu, adam kaç yıl yaşayacağını bilmediği için o mülkü belki kendi güvencesi olarak görüyordur, belki gerçekten toprak satılmaz hele ki bu dönemde asla satılmamalı düşüncesindedir. Evlatlar gerçekten çok sıkışsalar gerçekten çok zor durumlar oluşsa elbet o da destek olur, yine olmak zorunda değil, yaşadığı yetiştiği şekillendiği kültür ne bilmiyoruz. Bence bunu aklından çıkarmak daha doğru. Eşin henüz ona ait olduğu ilan edilmemiş malını aklına takmamak lazım.
0
muhayyer divan
(12.10.25)
rahmetli keske serh koydurtsaydi mali mülküne, bunlar sadece cocuklarinma es hak olarak gececektir diye. kayinbaba simdi evlenip mali mülkü yeni kadina catir catir yedirir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.10.25)
eğer çok zor durumda değilseniz arazi satmayın derim, araba üretilebilen bişi, ev üretilen bişi, (kat çıkarak) ancak dünyadaki toprak alanı belli, bunların içerisinden de tarım/hayvancılığa uygun olanlar,, fabrika vs olabilecek yerler hepsi belli ve sınırlı, toprağın üretimi mümkün değil.

tabii bunda arazinin durumu önemli, 100mt kare şekilsiz bir yer ise satın gitsin birisi değerlendirir.
0
selam
(12.10.25)
baby boomer ve x kuşağının başında olan ebeveynlerimiz, mal satınca analarına sövülmüş gibi hissediyorlar. çünkü zor mal edinmişler. valla doğrusu ne bilmiyorum ama tarla takka bakılmaycaksa ve değerlenmiyecekse satılır.
0
mikahakkinen
(12.10.25)
Miras biri ölünce edinilen bir hak. Her ne kadar anne vefat ettiyse de yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla tarla resmi olarak kayınpeder üstüne ve o hala yaşıyor. Yani ortada henüz bir miras bile yok. Tarla onun, bize yanlış gelebilir ama hayatta olduğu sürece canı ne istiyorsa öyle davranabilir tarlayla ilgili. Henüz ölmemiş insanların mal mülkünün miras olarak konuşulması anlamsız.
+2
Phoebe
(12.10.25)
mecbur mu adam satmaya?

size mi soracak?

öldükten sonra istediğinizi yaparsınız. adam istese satar çatır çatır kumarda, pavyonda yer.

ne tuhaf adamlarsınız. satmayın 25 sene, sonra çok dua edersiniz.
0
gurur
(12.10.25)
(33)

Kaç kişi tarafından engellenmişsiniz?

sekizdokuzon
Beni sekiz kişi engellemiş. Daha fazlasını bekliyordum. Sizi kaç kişi engellemiş?Teşekkürler.
Beni sekiz kişi engellemiş. Daha fazlasını bekliyordum.

Sizi kaç kişi engellemiş?

Teşekkürler.
-1
sekizdokuzon
(10.10.25)
Sıfır

Edit: dokuzmuş:)))
+1
Kahvedesu
(10.10.25)
1 kişi engellemiş onu fark ediyorum ama sadece 1 mi daha mı fazla bilmiyorum. Nasıl bakılıyor onu da bilmiyorum.
0
muhayyer divan
(10.10.25)
İstatistiklerden bakılıyor.
+2
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
istatistiklerin neresinde, ben göremedim?
0
der meister
(10.10.25)
Ben >> İstatistikler >> Az aşağıda, favori duyurularının altında
0
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
teşekkür ederim. beni 15 adet sevgi ve insanlık düşmanı engellemiş, canları sağolsun...
0
der meister
(10.10.25)
11.

Aslında 10 kişiydi, dün senin " kaç kişiyi engellediniz?" soruna cevap yazınca 11 oldu. Artış bekliyorum.
+1
rock n roll
(10.10.25)
10 olmuş. Ne ettim size
+1
benaslindayohum
(10.10.25)
3 ve bugüne kadar tek bir tartışmaya dahil olmadım. hatta doğru dürüst yazmam bile genelde okurum :)
+3
pide
(10.10.25)
3 kisi engellemis :D
Birilerinin onemsemesi <3 ben asdgag
+2
sey mi dostum
(10.10.25)
1 kişi engellemiş.

Hukuki sorununa beleş çözüm arayan birine tepki göstermiştim, sanırım o değil çünkü duyurusunu görebiliyorum. Fırsattan istifade ben engelledim kendisini. Bu nedenle benim de engellediğim kişi henüz 1 ama zamanla artacaktır.

Farklı rumuzlarla gelen bir akıl hastası (sanırım gerçekten hasta) vardı, denk geldiğim anda engelleyeceğim. Bir de garip rumuzlar kullanan tipler var ve gerçekten garip sorular soruyorlar, onlar da radarıma takıldıkça itinayla engellenecekler arasında.
0
10551037
(10.10.25)
O değil de Shepard resmen HAYATIMIZDAN ÇIKTI, inanabiliyor musunuz?
+9
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
bak samimi söylüyorum ben 13 senedir filan buradayım. eskiler varsa hatırlar, 17 yaşındayken polonya vize başvurusuna giderken giyeceğim tişörte kadar buraya sormuştum. bir nevi duyuru'nun elinde büyüdüm. shepard kadar pislik birini görmedim. kaç kere mesaj attım. adres ver, geleyim görüşelim dedim. gerçekten amacım kavga etmek bile değildi, yani madem bu kadar agresif ve gıcık bir adamsın, her yazdığımıza böyle nefretle cevap veriyorsun, görüşelim dedim. politik olarak da zıt kutuplardayız zaten. ben komünistim, o kapitalistin allahı. dedim ki kardeşim beni misafir et, görüşelim, sen nasıl iş yapıyorsun, GERÇEKTEN merak ediyorum bunları, görmek istiyorum. yapacağın tek şey bana bir çay ve çorba ısmarlamak.

yok. adam hepsini reddetti. dövüşelim dedim, insanca buluşalım dedim... hepsini reddetti. üstüne gelip her duyurumun altına sıçmaya devam ediyordu. sanırım hala yapıyor ama engellediğim için görmüyorum. duyuru'da gördüğüm ilk akıl hastası değil ama en özeli diyebilirim. diğerlerinde hiç değilse insanlığın kırıntısını görebiliyordum, dövüşelim deyince "gel amk çocuğu" diyorlar veya geri vitese takıp susuyorlardı. bu kadar pervasız, bu kadar ahlaksız, bu kadar klavyesine güvenen rezil bir bit yavrusu hiç görmemiştim.
+8
der meister
(10.10.25)
iki kisi imis..
+1
cooperr
(10.10.25)
@der meister: yemin ediyorum dünyanın en ılık gtlü insanıyım ama benim bile bu herifi ıslata ıslata dövesim gelmişti.
-2
🌸sekizdokuzon
(10.10.25)
1
+1
ermanen
(10.10.25)
5 çıktı. Daha çok bekliyordum :))
+1
muhayyer divan
(10.10.25)
Bir. Bizi shephard'dan kurtaran compu'dan Atatürk razı olsun. Acaba onu kaç kişi engelledi?
+3
herzan
(10.10.25)
1. Çok şaşırdım bu kadar az olmasına
0
denizgonen
(10.10.25)
1 imiş, şaşkınım.
0
Amaranta ursula
(11.10.25)
sözlük hesabımı kimse engellememiş, zaten bir iki yıldır aktif kullanmıyorum bu hesabı. 16 yıl önce açmışım hesabımı, vay arkadaş.

aktif kullandığım hesabım ise 1 kişi tarafından engellenmiş. 12 yaşındaymış, ona da vay be. o hesabı neden açtım bilmiyorum ama anonim olarak sormak istediğim sorular için açmıştım zamanında, bilhassa ilişki üzerine. sonra gerek olmadı ana hesap olarak kullanmaya devam ettim gerçi. muhtemelen bir ilişki sonrasında peşpeşe ayrılık soruları sorduğum için engellemişlerdir.
0
dahinnotha
(11.10.25)
1
Ne yapmış olabilirim acaba engellenmek için deli gibi merak ediyorum şu an :):)
0
mutekebbir
(11.10.25)
2 kişi engellemiş, vallahi şaşkınım :):
0
Phoebe
(11.10.25)
1 kişi engellemiş. Kim olduğunu ve niye engellediğini merak ettim doğrusu =)
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(11.10.25)
2 kişi engellemiş.beni nerden bulup engellemekle uğraşmışlar şaşırdım.
0
duptıs
(11.10.25)
Yoğun aktif zamanlarımdan kalan 5 kişi engellemiş beni bende heralde onları engelledim mallar listemde 5 kişi var hiçbiri aktif değil
0
basond
(11.10.25)
iki kisi.
biri kim biliyorum. kendisi ile karsilikli engelliyiz. engelleme özelliginin gelmesine en cok onun kendini cool zanneden, esasinda altinda fazlasiyla özgüvensizlik ve aile travmasi yatan sirret tavirlarini görmeyecegim icin seviniyorum.
digeri kim bilmiyorum.

edit: bugün 3 kisi olmus :)
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.10.25)
2 kişi engellemiş. kim bilmiyorum. şaşırdım açıkçası beni kimse engellememiştir diye düşünmüştüm. neyse sağlık olsun. kalan sağlar bizimdir.
0
matilda
(11.10.25)
4. şaşırdım :)
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(11.10.25)
sıfır (0)
0
pislick0
(11.10.25)
1
nedenini bilmiyorum. bir iki soruma troll müsün demişlerdi gerçi, sarhoşken kime ne sorduysam artık.

eskiden nasıl engelliyorduk? mallara ekle diye bir şey vardı, o muydu? ama bir işe yarıyor muydu ki sadece mesaj atmasını engellemiş oluyorduk.
0
biseysorcaktim
(11.10.25)
Bu güncelleme ilk geldiğinde beni engelleyenlerin sayısı sıfırdı, dün baktım bir kişi engellemiş. Kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok, pek kimseyle ters düşmedim burada.

Ben sadece bir kişiyi engelledim ki kendisi muhtemelen duyuruda en fazla engellenen kişilerden birisi. Bana mesaj atıp saçma sapan konuşmasaydı belki yine de engellemezdim, görmezden gelirdim
0
kullanicadi
(12.10.25)
Ulan beni de 3 kişi engellemiş, kim bunlar yazın konuşalım kardeşim kime zararım dokundu bileyim!
Gerçi engellediyse göremiyor bu cevabı dimi, vay ams...
0
Bruce
(14.10.25)
(18)

yetişkin birine bisiklet sürmeyi öğrettiniz mi hiç?

Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
ve öğrenebilir mi acaba? bu cumartesi deneyeceğiz de bakalım. böyle bir tecrübe yaşayan var mı diye de merak ettim.
ve öğrenebilir mi acaba? bu cumartesi deneyeceğiz de bakalım. böyle bir tecrübe yaşayan var mı diye de merak ettim.
-1
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(07.10.25)
öğrenir bir tık cesaret lazım. annem bir iki kez denedi yapamadı. korktu çünkü.
0
art cat chocolate
(07.10.25)
Sen öğrenirsin lan, Ankarayın diyorum yukarı ayrancıyı avcumun içi gibi bilirim. Bin pedal çevir bu kadar. Geçen gördüm şempanze bisiklet sürüyordu.

edit: öğretemezsin, daha burada millete saygıyı sevgiyi öğretemedin. Kask, çelik yelek giysin. Baston ve tahta ve ip hazır et.
-2
Shepard
(07.10.25)
Shepard kardaşım iyi oku, ben öğreneceğim yazmıyor orda. öğreteceğim. inşAllah. bakalım.
0
🌸Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(07.10.25)
Yardımcı tekerlekler olmadan zor. Çocukken düşünce geçiyor ama yaş ilerleyince Allah korusun daha kötü olur. Kırık olabilir. Koruyucu olmadan denemeyin. Bisiklet basit gözüken ama zor bir şey. Ama öğrenince çok keyifli.
0
arbre
(07.10.25)
evet arbre 3 tekerlekli olsaydı dedik aslında biliyor musun ama maalesef öyle bisikletimiz yok.
0
🌸Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(07.10.25)
Bunun en rahat yolunu yazayım
bisikletin oedallarini soktur. Pedalsiz olsun.
Öğrenecek kişi düz yolda, seleye oturunca ayağının ne ucu tem tüm tabanı yere değecek değil de arada kalacak şekilde seleyi ayarlasın. Ayaklarını sallayıp yolu iterek bisikleti ilerlersin.
Hiç de müdahale etme. Düz yolda ver öyle oynasın
1 saate öğrenir
0
kisa
(07.10.25)
@kisa'nın dediği iş boş iş ha. Dene bize de cevabını ver. Pedalsız sürecek. Öğrendi diyeceksin bu sefer pedallı sürecek en baştan öğreteceksiniz. Futbolu da ayakkabısız oynatın öyle öğrensin. Kaleciliği eldivensiz. Arabayı boşta sürsün kanka, otoyola falan da zamanla alışır.
0
Shepard
(07.10.25)
youtu.be
Bu video bir örnek olabilir. Boş iş değil yetişkinlere bisiklet sürme dersi veren birinden öğrendiğim bir şey. Tecrübe diyelim.
0
kisa
(07.10.25)
Ben hiç öğretmedim ama bana arkadaşım öğretti. Yaşım 26 idi. Kabaca müsait bir yerde tek ayak pedalda diğeri boşta ilerlemeye çalıştım. Deneye deneye daha fazla gidebildim, sonra pedal çevirmeyi yavaş yavaş denedim, bu sırada biraz daha geniş ama gene müsait bir yere geçmiştik. Muhtemelen bunu youtube'da video izleyip uygulatmıştır arkadaşım.

Neyse bu 3-4 saatlik eğitimin ardından bir bisiklet alıp, sadece bisiklet yolunda sürecek şekilde evime gitmiştim. 2-3 kez düşmüşümdür en az.
0
mbond
(07.10.25)
3 tekerlekli olmayacak zaten. 2 tekerlekli bisiklete bisikletçide 2 tekerlek taktıracaksınız. 2 hafta bu şekilde kullanacak. Sonra 1 tekerleği sökeceksiniz. 3 tekerlekle 2 hafta sürecek. En son onu da söküp 2 tekerlek olarak alışacak. Denge hissinin oluşması, gelişmesi gerekiyor. Bu işin tekniği bu.
0
arbre
(07.10.25)
@ kisa +1
Bir saatte öğrenir.
0
Mirket
(07.10.25)
küçük bir çocuk için, bisiklet satan ve kiralayan bir dükkanın sahibine sormuştum. @kisa'nın dediğini bire bir söylemişti. yetişkinlerde de aynısı olacaktır.
0
co2s2
(07.10.25)
ben eşime öğrettim, 30 yaşında filandı. yöntem basit, pedalllar sökülecek
kendi hızında gidonla kendine yön verecek hızına gelinceye kadar ayaklarıyla ittirecek. hatta çok hafif rampada başta yukarı doğru, sonra aşağı doğru.

aynısını kızıma yaptım bu sene 5. yaş gününde öğrendi. yani öğrenmesi bir saat sürmedi. öyle süper yetenekli biri de değil denge konusunda destek bile aldık bir süre
0
denemeyanilma
(07.10.25)
evet eşime öğretmiştim. aslında çok önemli detay şu ilk etapta hafif eğimli bir yer olması lazım böylece pedal çevirmeden de hareket edecek bisiklet o sadece dengede durmayı öğrenecek daha sonra denge oturdukça pedalı da hareket ettirir 1-2 saat sürer.
0
biravekahve
(07.10.25)
Evet, öğrendi.
0
Amaranta ursula
(08.10.25)
kısa'nın önerdiği şekildeki bir kursa katıldım, 4. derste bisiklet kullanabiliyordum. grubun tamamı yetişkinlerden oluşuyordu ve herkes bu teknikle öğrendi.
0
Phoebe
(08.10.25)
önerenlerin aksine training wheel önermem. www.youtube.com

tam tersi doğal olmayan, denge hissini kazandırmayan, dönüş yaparken sahip olmaları gereken hissi yansıtmayan bişey. çocukken yıllarca yan tekerle sürüp gelişememiştim yıllar sonra 19 yaşımda gidip normal bisiklet aldım ve aynı gün içinde sürmeye başladım.

özetle yan tekerler sana sadece pedallamayı öğretir ama önce pedallamayı sonra dengeyi öğrenmek saçma olan. önce dengeyi sonra pedallamayı öğrenmek daha etkili ve hızlı olur. normal bisikleti direkt süremezse ona yan teker eklemek yerine pedalları sökmeyi deneyin düz yerde ayaklarıyla itekleyerek veya çok hızlanmayacağı hafif eğimli yerlerde filan pratik yapın pedalsız şekilde önce denge kurmayı öğrensin.
0
konetsu
(08.10.25)
@kısa'nın dediği yöntem ile kendi kendime öğrenmiştim. Pedalları sökmemiştim de yokmuşlar gibi önce dengeyi kurmayı öğrenmek için işe yarıyor.
0
peki madem
(08.10.25)
(11)

psikolog mu psikiyatrist mi?

reanarchy
iş ve özel hayatla ilgili bazı stres kaynaklarım var ve bunlar giderek birikiyor sanıyorum, artık özel hayatıma ciddi etki etmeye başladı.asıl sorunum stresle baş etmek değil,ççok hızlı ve çok ani yüksek desibelli öfkelenmeler yaşamaya başladım. yaklaşık 1 yıl önce sigarayı bırakmıştım ondan sonra s
iş ve özel hayatla ilgili bazı stres kaynaklarım var ve bunlar giderek birikiyor sanıyorum, artık özel hayatıma ciddi etki etmeye başladı.

asıl sorunum stresle baş etmek değil,

ççok hızlı ve çok ani yüksek desibelli öfkelenmeler yaşamaya başladım. yaklaşık 1 yıl önce sigarayı bırakmıştım ondan sonra sanırım bu noktaya geldi öfke konusu.

sizce doğrudan psikiyatriye mi gitmeliyim yoksa birkaç seans da olsa psikoloğa mı görünmeliyim?

teşekkürler
0
reanarchy
(10.09.25)
psikiyatrist önce bence.
0
erty_ksk
(10.09.25)
ben de geçen sene öfke krizleri ve iş arkadaşlarımla sürekli bir çatışma hali nedeniyle psikiyatriye gittim.1 yıla yakın ilaç kullandım düşük doz bir şey. baya iyi geldi sakinleştim kendime geldim. hatta sonradan pişman oldum keşke ilacı bırakmasaydım bir süre daha kendime zaman tanısaydım diye.
0
Sadece soruyorum
(10.09.25)
bunun kararini veren kisi psikolog zaten.
0
buenosdias
(10.09.25)
@erty hemşerim sen bari yapma.

eğer hayatınızı etkileyen olay günlük hayatınızı devam ettirmekte zorluk yaşatıyorsa psikoloğa gidebilirsiniz. eğer ilaç kullanmanız gerekiyor ve tanı almanız gerekiyorsa psikiyatriye gitmeniz önerilir. bilişsel terapi psikologların işi, psikiyatristler ilaç yazan tıp doktoru. türkiyede halen bu ayrım bilinmiyor. psikologlara terapist denir aynı zamanda. psikoloğa gidebilirsiniz.
0
mikahakkinen
(10.09.25)
önce psikolog, psikolog yönlendirmesiyle psikiyatrist, ihtiyaç varsa eş zamanlı olarak terapiye de devam etmek.

bu dönüştürmek istediğiniz durumların temel nedenlerini çözemezseniz, bulamazsanız ilaç sadece günü kurtarır.
0
Phoebe
(10.09.25)
ben psikiyatrinin kapisindan girip de "yok size ilac vermeyeyim, psikologa gidin" denildigini gormedim, duymadim. o ilaci mutlaka yazar. bu konuda cekinceniz varsa once psikologla gorusun durum analizi yapilsin
0
ala09
(10.09.25)
Mekan değişikliği... tatil ya da eş dost ziyareti. Belki spor. Uzun Yürüyüşler mesela. Bunlar zaten psikolog ziyareti gibi.

Sonra psikolog. Zaten psikolog ta önce bunları yap öyle gel diyecek.
0
halk
(10.09.25)
Vücudundaki etkilere bak.

Uykuların eksildi mi veya arttı mı
Vücudun sürekli gergin mi yani sürekli boyun omuz bacak karın gibi kaslarını kasıyor musun, kramp giriyor mu
Yemende değişiklik var mı, aşırı yemeye veya aşırı iştahsızlığa düştün mü
Çarpıntı oluyor mu, özellikle öfke ve sonrasında ritim bozukluğu, nefes alış verilince anormallik oluyor mu

Bu gibi değişiklikler var mı düşün. Varsa ve seni ciddi zorluyorsa psikiyatri. Değilse psikolog.
0
muhayyer divan
(10.09.25)
@mikahakkinen
konu hemen ilaç almak değil, ilaca gerek olup olmadığının tespiti. bunu da psikolog değil psikiyatr yapıyor diye biliyorum. psikiyatrlar sana ilaca gerek yok psikoloğa git dediğinde süreç böyle de işleyebiliyor.
yanlış biliyor da olabilirim ama birinin önceliği şart değil diye biliyorum. her ikisi de danışılabilecek ilk merkez olabiliyor doğru hekimlere denk gelindiği sürece.
0
erty_ksk
(10.09.25)
devlet hastanelerinde psikologdan randevu alabilmek için psikiyatriste gitmen gerekir. ancak özelde bir yere gitmeyi düşünüyorsan bunu seçme hakkı senin. gitmen gereken kişi psikolog. genelde psikiyatristler 5 dk dinler ilaç yazar.
0
mikahakkinen
(11.09.25)
normalde teshis koyan psikiyatristtir, fakat insanlar genelde oncelikle psikologu tercih eder cunku psikiyatristler belkide bir miktar terapiyle halledilebilecek sorunlari hemen ilacla cozmeye calisabiliyorlar. ayrica terapide yeterince uzmanlasmiyorlar. bu nedenle once birkac seans psikologa gidin derim. ikisi de tamamen farkli yaklasiyorlar ve bence ilactan once cesitli bilissel, davranisci, psikodinamik, sosyal terapileri denemekte fayda var. ayrica bunlar daha butuncul oluyor, yani sadece semptomatik degil (ilactaki gibi), daha genis bir degisim sagliyor.
0
Sour
(11.09.25)
(12)

kariyer.net alternatifi

gobekliraki
nereler var önerebileceğiniz? personel alımı için.
nereler var önerebileceğiniz? personel alımı için.
0
gobekliraki
(09.09.25)
biz belediyelerin kariyer merkezlerinden ve yetenekkapısından da faydalanıyoruz.

işkur+1
0
Phoebe
(09.09.25)
Personel ama nasil personel? Linkedin nedense belirtilmemis, ben etkili saniyordum.
0
mbond
(09.09.25)
linkedin'e ilan veren küresel firmaları saymazsak kariyer.net'e ilan vermeyen firmalar ilan ücretinin dahi hesabını yapan ucuzcu firmalardır
0
Batuhanolabilir
(09.09.25)
@batuhan ne alaka?
0
🌸gobekliraki
(09.09.25)
ya aday havuzu en büyük sayfa kariyer.net şimdi mesela şöyle düşün manavda meyve sebze daha kaliteli belki pazarda bulamayacağın egzotik meyveler falan da var ve fakat pazara göre daha pahalı. İşte kariyer.net manav, yenibiris pazar. eğer firma iyi kazanıyor ama ben pazarla da işimi görürüm diyorsa o tutumunu sana karşı da sergileyecektir bu maaşına yansır. yok şirket kazanamadığı için ucuzu seçmek zorundaysa o zaman da zaten sana fazla maaş teklif edemez ve hatta ilerde belki batar falan.

Ha bazen değişik güzel ilanlar çıkıyor eleman.net'te secretcv'de o başka ben genelleyerek konuştum
0
Batuhanolabilir
(10.09.25)
@Batuhanolabilir sus bilenler konuşsun. Eleman net 2k mı ne alıyordu bir ilan için. Muhasebeci için verilir lan dedim, dur sahibindene açayım ne olcak dedim. 2 kişiyi işe aldık, süper de kişiler ve işi de iyi yapıyorlar. Maaşları da iyi, hafta sonu yok. Maaşı verdim, bana fazla yatırmışsınız bir yanlışlık mı var dedi birisi. 25k maaşım dedi. Yok ulan yok 45k maaşın dedik. E 25k'ya razı muhasebeci, fazla teklif etmişiz. Batmadık. İhtiyaç yoksa niye fazla para verelim bu platformalara? Mesela atlassian kullandık bir süre 800 lire mi ne kullanıcı başı, 5k aylık yani. E verdik, sonra gerek kalmadı vermedik. Hosting amazonda ki amazon pahalı biliyorsundur.
0
Shepard
(10.09.25)
@batuhan kariyere daha önce 4 paket alındı, adaylar ya gelmedi ya da aşşşırı alakasız başvurular oldu. o yüzden kariyer.net konu dışı artık. parayla alakalı değil.
0
🌸gobekliraki
(10.09.25)
Shepard cok kabasin, adam yorum yapmis kendi acisindan, belki yaniliyor da bu nasil giris. Neyse Batuhan hakli aslinda ama bir noktadan sonra kariyet.net sanirim asiri bilinirlikten dolayi macrocenter'dan semt pazarina donmus.
0
mbond
(10.09.25)
@mbond abicim adamın yazdığında bir şey yok, hakaretinde sorun yok. Ama ben sus bilenler konuşsun diyorum, azarlıyorum ve hakaret yok. Bunu sorun ediyorsan hakkaniyetsiz bir abimizsindir derim. Bana ucuzcu demiş, bana elemanının maaşını yani hakkını yer demiş ve şirketi bırakmış kariyernette olmayan iş arayanlara pazar malı çer çürük demiş.

Lan tamam anladık, mesela mal diyince aaaa hakareti, lan diyince aaa kabalık gibi şeyleri anlıyorsunuz. Adam a1 türkçe seviyesinde mecazlarla laf sokmuş siz bunu nasıl anlamıyorsunuz?
0
Shepard
(10.09.25)
@Shepard, adam sana hitaben yazmamis ki, oyle ortaya yazmis. Ben burada yazilanlara baksam her gun hakarete ugruyorum. :) Neyse ben batuhanin avukati miyim sonucta. Iyi gunler herkese.
0
mbond
(10.09.25)
Amaranta ursula
(10.09.25)
@mbond alındım abi, şey gibi düşün. Kadınlar şöyledir diyince 500 kişi yazıyor duyuruya, bir de mesaj kutunu patlatıyorlar. Yani duyurudaki premsesler hariç demeyince herkes üstüne alınıyor.
0
Shepard
(10.09.25)
(37)

red flag mi?

inspired by a true story
birkac hafta once ortak bir arkadasimizin dogum gununde tanistik. o dogum gunun gununden sonra hic yalniz bulusmadik ama yine arkadas ortaminda 2 kere daha gorustuk. her gorusmemizde flort ediyorduk ve ara sira kisa kisa mesajlasiyorduk.en son gecen hafta aramizda soyle bir diyalog gecti. ben ona ik
birkac hafta once ortak bir arkadasimizin dogum gununde tanistik. o dogum gunun gununden sonra hic yalniz bulusmadik ama yine arkadas ortaminda 2 kere daha gorustuk. her gorusmemizde flort ediyorduk ve ara sira kisa kisa mesajlasiyorduk.
en son gecen hafta aramizda soyle bir diyalog gecti. ben ona ikimizin de ilgi alani olan, katilmayi planladigim bir etkinlikten bahsettim (yalniz gorusme bahanesi olur belki diye). o da bana "bilemiyorum musait olur muyum ama bakalim" dedi. aradan 3 gun gecti ve gelip gelemeyecegine dair hicbir sey soylemedi. etkinlik gunu geldiginde benim baska bir isim cikti ve gidemedim. aksam bana mesaj atti "geldim ve yoksun, inanilmaz..." yazmis. ben de ona herhangi bir sey yazmadigi icin gelmeyecegini dusundugumu soyledim, acil bir isim ciktigi icin gidemedigimi acikladim. ama baya sinirlenmisti ve sunlari yazdi:"planlarin degistiyse bunu haber vermesi gereken sensin. sana kesin bir sey soylemedim cunku ben bugun sehir disindaydim ve etkinlik saatine yetisip yetisemeyecegimi bilmiyordum. seni gorebilmek icin geziyi erken bitirdim, yorgun argin buraya geldim ve simdi sen yoksun. her neyse, anladim. iyi aksamlar"
sonra ben sakinlestirmek icin tatli dille bir seyler yazdim ama iletisim tarzi hic hosuma gitmedi. gelip gelmeyecegine dair net bir cevap vermeyip, tum sorumlulugu bana yikmasi dogru gelmiyor. ne dersiniz, red flag mi?
0
inspired by a true story
(08.09.25)
red flag değil ama daha kötüsü iletişimsizlik. o da suçlu sen de suçlusun, sonuç olarak onun da "gelemeyebilirim" diye belirtmesi gerekirdi. ama davet eden sen olduğun için yine bir sorsan iyi olurdu. %50 olarak ikinizi de suçlu buldum. lul.
0
ruhlardan esinlenen karga
(08.09.25)
burdan sonra döndürülmesi zor olur...

yaslar kac? tr'de genel bir iletisimsizlik problemi var bence. kuzenlerimden görüyorum. bana gelecegim yazdi. ben de plan yapmadim ama gelmedi :D isim uzadi falan diyor sorunca da. kendi kendine haber vermek aklina gelmemis.

garip bir iletisimsizlik olmus. sen gelmiyorsun diye gitmedim desen tatliya baglanirdi hemen.
0
sonsuz
(08.09.25)
Ben de %50 - %50 diyorum ama geleceğim demediği halde böyle dırdır yapması da pek çekilesi değil, yorar.
0
cilekli pasta
(08.09.25)
ne alakası var yarı yarıya, iletişimsizlik falan. müsait değilim diyen, bir zahmet müsait olacağını anladığında "ben okeyim, sen kaçta orada olacaksın vs." diye iletişime geçmeli.
0
gobekliraki
(08.09.25)
Göbeklirakı +1

Aptalın teki diyeceğim kusura bakma. 3 gün boyunca zahmet edip geleceğini haber verseydi. Hem suçlu hem güçlü.
0
sorularimicinfeykhesap
(08.09.25)
doğru davranan taraf sensin.

teklif etmişsin, açıkça evet dememiş , bakarız demiş ama süreç içinde sana müsaitlik durumu ile ilgili gelişmeleri de aktarmamış.

yeni flört dönemlerinde ısrar ve takip pek çok insanın yapacağı şeyler değil.

sen topu karşı tarafa atmışsın , o ise kendi kendine garip bir alan açmış. tamamen şahsi paranoyamı çalıştırıyorum; muhtemelen aklında başka insanlar ve başka planlar vardı ve gelmeyecekti. son anda dur şu etkinliğe gideyim deyiverdi ve sormadan etmeden daldı işin içine. o saatten sonra sana "davetin halen geçerli mi?" diye sorsa alacağı cevapla yüzleşemeyebilirdi. iletişimsiz kalan net cevap vermeyen karşı taraf.

boşver gitsin. kimsenin b planı , yoklukta gideri olmaya gerek yok bence.
0
loch ness
(08.09.25)
Ahahha. Hala o cevabı yazan manyağa ilgi duyuyor olamazsın di mi?
0
Cezcez
(08.09.25)
Sanki yeri, saati belirlemişsiniz de sen haber bile vermeden buluşmaya gitmemişsin gibi bir tavır. Bir de üstüne vicdanına oynuyor "Senin için işimi yarida bıraktım, geldim" diye. Dünya onun etrafında dönüyor ve insanlar düşüncelerini okuyabiliyor sanıyor galiba.
0
sekizdokuzon
(08.09.25)
İletişimsizlik falan değil bu, karşı taraf güpegündüz sıkıntılı. Gelicem ben ya da gelmeye çalışıcam falan yazar insan. Yumurtadan çıkmış gibi kendi başına gidiyor sonra da seni suçluyor ne mana yani. Kaç kaç kaç.
0
mor oje
(08.09.25)
@gobeklirakı +1 demeye geldim ben de.
0
peki madem
(08.09.25)
Ay bu ne saçmalık ya.
Belki red flag demek abartılı mı olur bilemedim ama bu insanla zor.
“bilemiyorum musait olur muyum ama bakalim” şunu dedikten sonra gelebileceğine dair bir bilgi vermediyse tek kelime sitem etmeye hakkı yok kusura bakmasın. Salak mıdır nedir biz senin net olmayan ani müsaitlik durumuna göre mi hareket edeceğiz.
Ben olsam bir daha iletişime geçmem siktir ederim. Aptal ya sinir etti beni.
0
mutekebbir
(08.09.25)
ısrar ve üstüne düşülmesini istemiş, siz de akışa bırakmışsınız haklı olarak. size vahiy gelemez onun seyahati, ordan sizi görmek için erken dönmeye çalışması, etkinliğe geleceği vb. ile ilgili. vahiy geliyorsa zaten sizinle de görüşmeyelim duyuruda bir süre :).

göbekliraki+1. burdan dönmesi zor, dönerse de sağlıklı iletişim mehhh, düşük ihtimal gibi duruyor. oyumu red flagten yana kullanıyorum.
0
Phoebe
(08.09.25)
sehir disinda olacagini ve etkinlik saatine yetisip yetisemeyecegini bilmedigini soylemis miydi?

daha saglikli bir iletisim soyle olmali sanirim, bilemiyorum musait olur muyum, ben o tarihte sehir disinda olacagim, etkinlik saatinde yetisip yetisemeyecegimden emin degilim. eger yetisecek gibi olursam o gun icinde sana haber vereyim mi? ya da en son hangi saatte/tarihte sana gelebilecegimi soylersem uygun olur? gibi,
su hali ile birlikte kesinlesmis bir plan yapilmamis diye algiliyorum ben. ve sehir disinda oldugunu ya da neden musait olup olmayacagini bilmediginiz bir insanin gelip sizi bulamamasinin sorumlulugunu uzerinize almak zorunda degilsiniz.
su konusma tarzi red flag mi degil mi bunun icin gorusmeli mi gorusmemeli mi sizin bileceginiz is.
0
kassiopeia
(08.09.25)
Cevap yazmasi gereken oydu. Hicbir sorumlulugunuz yok zaten sormussunuz. İletisimi bu sekilde olan birisiyle iliski de cok zor olur.
0
sey mi dostum
(08.09.25)
hanginiz kadın hanginiz erkek yazın ya
0
OgutucuRecep
(08.09.25)
sende hiç suç yok, karşı taraf saçmalamış. bir de inanılmaz falan yazmış çok komik. verilmiş sadakam varmış de yoluna devam et.
0
hrskrs
(08.09.25)
bu olayda soru sahibine nasil suc buldunuz ya hahaha, bilemiyorum müsait olur muyum diyen kimse, müsait oldugu ve gidebilecegi kesinlestigi noktada davet eden kisiyi arar ve "ben müsait oldum, kac gibi nerede bulusalim?" der.
burada iletisim kopuklugu var ama sadece karsi tarafta var.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.09.25)
Ruh hastasıymış arkadaş. flört bile etmediğin birine böyle laflar edemezsin; öyle düşünsen, içinden kırılsan bile.
Sorumluluk almayı bilmeyen şımarık bir tipmiş, devamı gelmesin.
0
Bruce
(08.09.25)
Hata büyük oranda senin. Haber vermemiş olsa da onun etkinliğe gelip gelmemesi seni etkilemiyor çünkü bu senin bireysel planın, o gelmese de gidiyorsun sen. Senin haber vermeden gitmemen onu direkt etkiliyor çünkü sen davet ettiğin için geliyor o.

İkiniz de hatalısınız, reg flag yok.
0
beyfendi
(08.09.25)
@beyefendi çok güzel noktadan bakmış lan, abi çok doğru diyorsun da karşı taraf sana "bakarız bilemem diyorsa" diyorsa bu hayır demek oluyor ve sen dönüp "bu arada ben de gitmiyorum haberin olsun .sss" dersen karşı taraf ne alaka ya, uff tribb atıyor diyebilir. O yüzden red flag abicim.
0
Shepard
(08.09.25)
beyfendi'nin bakis acisina gore her davet ettigimiz ve "hmmmm bilemedim yeaaaağğ bi bakalim musait olur muyum;))))" deyip karar vermeyen insana sonradan bildirim yapmamiz gerekirse, isimiz cok zor.
Bana ne lan, derim gecerim. Canim sonradan gitmek istememis olabilir. İletisim ozurlusu olmasaydi da karar verseydi derim. :)
0
sey mi dostum
(08.09.25)
@shepard belki gelirim diyen birini arayıp "davet ettim seni ama benim işim çıktı malesef gidemiyorum haberin olsun" demek niye trip olsun. kadın belki gelirim demiş. kesin gelmem dememiş. tr kezbanının dengesiz belirsiz hareketlerine fazla maruz kaldığımız için niyet okuyoruz hep. olaydaki kadın net, tatava yapmıyor.

davetine hayır gelmem diyen birine karşı ben de gidemiyorum diye haber verme sorumluluğun yok ama belki diyen ya da evet gelirim diyen birine karşı bu sorumluluğun var.
0
beyfendi
(08.09.25)
@beyendi ulan bilerek mi yapıyorsun karının nesi net?

"bilemiyorum musait olur muyum ama bakalim" bu mu net? Ulan bu net mi? Evet gelirim dememiş. Allahım güç ver.
0
Shepard
(08.09.25)
@beyfendi yine okudugunu anlamamis. sasirdik mi? idts
0
sonsuz
(08.09.25)
@shepard bak seni kulağından tutar tane tane anlatırım. yorma beni işte qq sen de biraz çabala. net derken gelirim gelmem anlamında net değil. naz yapmıyor, üstü örtülü ret de etmiyor. kadın müsait olup olamayacağını gerçekten bilmiyor ki sonradan söylediğine göre oraya gidebilmek için gezisini erken bitirmiş. o anlamda net kadın.
0
beyfendi
(08.09.25)
belki gelirim diyen erkek cagiran taraf kadin burada.
comar cinsiyetci dünyanizda alisik olmadiginiz bir durum olabilir. hayal dahi edilemiyor. haklisiniz.
0
sonsuz
(08.09.25)
@sonsuz duyuruda bugüne kadar gördüğüm en aşağılık yaratıksın. insanların acısı üzerinden prim kasacak kadar sefil, bunun işe yarayacağını zannedecek kadar kıtsın.
0
beyfendi
(08.09.25)
@sonsuz sen gaddar, acımasız, vicdan ve empati yoksunu bir arkadaşımızsın. Seni aramızda görmek istemiyoruz.

@beyefendi abicim allah sana sabır versin, kendine katlanmak zordur diye tahmin ediyorum.
0
Shepard
(08.09.25)
@shepard, sen bana (tanimadigin birine) "öl,geber" diyebilen bir insansin. ben hayatimda kimseye öl demedim. kavga ederken de ölmek ne kelime olarak ya da durum olarak aklima gelir.
senin psikolojinde bir insanin ne bir hayvana ne de cocuga bakabiliyor olmasi lazim.

senin cok ciddi sorunlarin ve tehlikeli bir potansiyelin var. ne kadarinin farkindasin bilmiyorum. umarim düzelirsin.
0
sonsuz
(08.09.25)
@sonsuz zekan biraz geride olduğu için kaynağın, olayın nereden başladığının farkında değilsin. Hayvan düşmanı, empati yoksunu herkes toplumdan uzaklaştırılmalı.
0
Shepard
(08.09.25)
@shepard, neyse ne sal
0
sonsuz
(08.09.25)
İletişimsizlikten kaynaklı yanlış anlaşılmalar.
Ben şuna takıldım:
Kesin gideceğine nasıl emin oldu da seni orda bulmayı umdu? Belki gitmeyeceksin o yok diye bunu öngörememesi enteresan, gitmemişsin zaten. Yetişip etkinliğe katılabilecekse haber vermeliydi gidiyorsan ben de yetişebiliyorum diye. Cinsiyetten bağımsız bu şekilde iletişime geçilmeli.
Senin karşında cool olcam derken sağlıksız bir iletişim yolunu seçmiş karşı taraf.
0
hain kostokk
(08.09.25)
reddd. davet eden adım atmış net cevap alamamış bir de peşinden mi koşsun
0
ala09
(08.09.25)
Ayril coco
0
lapaz
(09.09.25)
Florte cilgin surpriz elde patlayinca yasanan amansiz gerginlik.

Hemen red flag'e gerek yok.

Belli ki kafasinda senaryoyu kurmus, sana haber vermeden orda ta taa diye cikip seni sasirtacak, tatilini nasi yarida kesip senin icin geldigini haykiracakti. Tum gun bunun heyecaniyla yasayip orada da saatlerce seni bekleyince buyuk bi hayal kirikligi yasamis.
0
brkylmz
(09.09.25)
Siz onu etkinlige davet ederken ortada henuz bir iliski yok.Dolayisiyla karsi taraf gercekten mi musait degil yoksa sizinle bulusmaya gonulsuz oldugu icin mi hemen atlamadi henuz bilmiyorsunuz.Bu belirsizlikte ustelik ilk davetinize olumlu cevap alamamisken hani noldu bizim davet gidiyor muyuz seklinde bir takipten sorumlu degilsiniz. Eger karsi tarafin gonlu varsa bilemiyorum bakalim diye cevap yazmazdi.Gercekten gelmesine engel olacak durumu aciklardi ki sizin akliniza begenmediginden gelmiyor ihtimalini elimine etsin.

Karsi taraf ozensiz ve kendini sizden ustun goren,sizi elde goren biri.Yerinizde olsam hic pesinden kosmazdim beni arayana kadar aramazdim.Daveti karsi taraftan beklerdim eger cok hosuma gitmisse.Karsi taraf %100 suclu diyorum ben de
0
turkuaz
(09.09.25)
sen haklısın
bebe kavun
sizin işin olmaması daha hayırlı
0
basond
(09.09.25)
(8)

Ne yapmalı? (7 yıl önceki mesajı yeni anlamak)

yadigar
2018 yılında bir akrabam bana bir mesaj atmış ve bir konu hakkında bilgimi sormuştu. Ben de bildiğim kadarıyla cevap yazmıştım. Bugün bambaşka bir konu için mesajlarımda arama yapınca tesadüfen gördüm yine o 7 yıl evvelki mesajı.Adam inanılmaz ince bir üslupla benden maddi yardım istemiş dolaylı ola
2018 yılında bir akrabam bana bir mesaj atmış ve bir konu hakkında bilgimi sormuştu. Ben de bildiğim kadarıyla cevap yazmıştım. Bugün bambaşka bir konu için mesajlarımda arama yapınca tesadüfen gördüm yine o 7 yıl evvelki mesajı.

Adam inanılmaz ince bir üslupla benden maddi yardım istemiş dolaylı olarak. Yeni anladım. Öküz gibi oturdu üstüme. Nefes alamıyorum desem yeridir…

Şimdi ben, “tahsilli”, “entelektüel”, “zeki” geçinen geri zekalı, babadan hali vakti yerinde, şehirli, “medeni” ben; bu okul okumamış, köyde büyümüş, “cahil”, “işsiz” kendi halindeki bu gariban akrabamın rastlaması zor, latîf bir incelikle üstü kapalı dile getirdiği meramını anlamamış, mal mal cevap vermişim… Ne yapacağım, bilmiyorum…

Gerçi kendisine ara ara habersiz yardımlarım oldu. (git: 1561859) Şu duyuruda bahsettiğim gizli yardım gönderdiğim akrabalardan birisi kendisi idi. Ama resmen içim acıyor. Adam muhtemelen kendisini görmezden geldim zannediyor üstelik…

Bu ay nakite de sıkışığım ama önümüzdeki yaz önemli bir ihtiyacım için ayırdığım, seneye yaza kadar bana lazım olmayacak, kenara koyduğum biraz altın var. Ondan biraz bozup da kendisinden iban istesem, “kusura bakma, 7 yıl sonra anca anladım mesajını” tarzı bir mesaj atsam, göndersem ayıp olur mu? Bir de kendisi benden 20 yaş kadar büyük… Yahut nasıl yapmalı? Olan olmuş deyip parayı yine gizli mi göndermeli? Akıl akıldan üstündür, daha güzel bir önerisi olan var mı? Kendimi inanılmaz duyarsız, mal, geri zekalı, kalpsiz hissediyorum şu an…
0
yadigar
(08.09.25)
7 yıl evvelki mesele bugün yine karşınıza bir şekilde çıktıysa bu tesadüf değildir bence.

Bu kadar samimi bir üzüntü yaşanıyorsa arayıp bir konuşun derim. Varsa bir ihtiyaç zaten dile gelir zaten sohber içerisinde bir şekilde.
0
ezkaza
(08.09.25)
Şimdi şöyle de olabilir

Nasip denen bir şey var, bu kişinin o gün o süreç için senden yardım alması, senin paranı ona aktarman ilahi planda olmayabilir, senin o anki anlamayışın buna bahane edilmiş olabilir. Yani adamın o yardımı senden değil başkasından alması gerekiyormuştur. O başkasının sınavı olabilir bu mesele, hatta o adamla o başkasının arasındaki bir mesele bir sınav bile olabilir.

Burada senin sınavın bu hisleri yaşayıp yapamayacağın, harekete geçip geçmeyeceğin ve neler yapabileceğin olabilir.

Bence onunla irtibata geçip halini vaktini sormak, o zamanki olayla ilgili "hani şu zaman sormuştun o iş ne oldu" gibisinden bir yoklamak, uygun düşüyorsa da destek olmak iyi olur, çünkü aranızda bir "somut"luk borcu oluşmuş. Sen bu borcu ödemeye canla başla gönüllüsün, sadece onu incitmeyecek şekilde ama ihtiyacı varsa (çünkü senin açından da bir denge gerekli) ödemen daha doğru olur gibi geliyor.

Ben seni hiç de duyarsız mal geri zekalı kalpsiz falan görmedim. Şu verdiğin tepki ne kadar hassas olduğunu gösterir. Sadece o an çalışmamış, bunun da elbet var bir sebebi. O kadar çok üzülme, az üzül. :)
0
muhayyer divan
(08.09.25)
@Ezkaza
Kendisiyle yıllardır konuşmuyoruz. Yani küs vs. değiliz de, irtibatımız yok pek. Yaş farkı da çok, amca/dayı gibi aile büyüğü de değil. Biraz da sosyal anksiyiteleri olan bir insanım. SMS belki, ama aramam çok zor. Anca taziye vs. olacak ki (Allah korusun)
0
🌸yadigar
(08.09.25)
Önce bir sor bence; yedi yıl önce gönderdiğin mesajı yeni anladım, o isteğin hâlâ devam ediyor mu? şeklinde
0
etna
(08.09.25)
bence once normal mesaj at. Abi, nasılsın? Uzun zamandır haberleşemedik, merak ettim.
sonra da, Sana küçük bir katkım olsun isterim. IBAN’ını gönderebilir misin?
0
spherical
(08.09.25)
iban vb istemeyin, destek olmak gibi anlaşılmaz şu saatten sonra, tersine rencide edici gibi de gelebilir karşı tarafa. ailenize x kişi ne yapıyor ya, haber alıyor musunuz, aklıma düştü diye bir duyurup belki bambaşka bir nedenle ieltişim kurabilirsiniz.

esasen aranızda size burada yazdığınız hissiyatı yaşatacak bir bağınız olsaydı bu derece kopukluk olmazdı yıllardır. ya şu an ki ziyadesiyle yoğun hissiyatınızda bir aksaklık var ya da aranızdaki iletişimin zayıflığında. burda konu ondan çok sizin şu an kendi iç dünyanızda yaşadığınız bir şeylere temas ediyor gibi. zaten kendinizi hem tahsilli”, “entelektüel”, “zeki” geçinen geri zekalı, babadan hali vakti yerinde, şehirli, “medeni” hem de duyarsız, mal, geri zekalı, kalpsiz vb iki uçta tanımlamanız iç dünyanızda bir dalgalanmaya işaret ediyor.
0
Phoebe
(08.09.25)
uzak akraba için bu kadar dert etmeye gerek yok yahu 7 sene olmuş, o zamanki sen ve şimdiki sen farklı kişilersin. O zaman kafan doludur, öyle yorumlamamışsındır olur yani. Hatta şu anki yazdıklarına bakılırsa şimdi fazla duygusallık yapıp olmayan bir anlam çıkarmış olma ihtimalin dahi var
0
nundu
(08.09.25)
mesajı da yaz da biz de okuyalım ya
0
OgutucuRecep
(08.09.25)
(15)

Erkeklere soru

muhayyer divan
Selam, iyi geceler Sadece erkek beylere soruyorum ama erkekleri gayet iyi bilirim diyen ya da bu konu hakkında çevresinde şahit olduğu şeyler bulunan hanımefendi arkadaşlar da cevaplayabilirler.60 yaşındaki erkekler çocuk sahibi olmak isterler mi? Böyle (çok affedersiniz) "hamile bırakmak istiyorum"
Selam, iyi geceler

Sadece erkek beylere soruyorum ama erkekleri gayet iyi bilirim diyen ya da bu konu hakkında çevresinde şahit olduğu şeyler bulunan hanımefendi arkadaşlar da cevaplayabilirler.

60 yaşındaki erkekler çocuk sahibi olmak isterler mi? Böyle (çok affedersiniz) "hamile bırakmak istiyorum" diyebiliyorlar, bunun motivasyonu ne?
0
muhayyer divan
(27.08.25)
Ben gidiyorum bir eser bırakayım dünyaya
0
kisa
(27.08.25)
Sexting’de söylenmiş bir şeyi ciddiye almasaydın. Creampie diye bir şey var.
0
gabe h coud
(27.08.25)
@gabe

Yok bildiğin yan yana otururken söylendi. Arabada.
0
🌸muhayyer divan
(27.08.25)
Bırakıp bırakamayacağını bilmek istercesine bir wishful thinking gibi geldi.
0
Bruce
(28.08.25)
@Bruce

Yani? İngilizce bilmeyenler için açıklama alayım, ben bilmiyorum zira?
0
🌸muhayyer divan
(28.08.25)
Ahlaklı, edepli biri demek ki. Ciddi düşünüyor. Ciddiyim, ondan öyle demiş.
0
encokbenisevinnolur
(28.08.25)
Teneşir paklasin abiyi. O çocuğun geleceği hakkında da konuştu mu? Ok erkekliğin yerinde anladık da çocuk öyle yap doğaya sal gibi bir şey değil.
0
sekizdokuzon
(28.08.25)
Senden çocuğumuz olsun istiyorum değil. Hamile bırakmak istiyorum. (Aşkımdan) dolup taşacaksın. Kovam olacaksın demek istemiş.
0
gabe h coud
(28.08.25)
hamile birakmak mi. bu cumle bile tek basina tiksindirici. seveni yoktur, kurban bulup diger kurbanini da "hamile birakarak" meydana getirecek. bi yakinim yapti bu isi 70li yaslarda kucucuk cocuklari oldu millete genç karisi ve cocuklariyla guc gösterisi gibi bisi yapmaya calisiyordu. aynen amca cok gencsin, yetiskin cocuklarin yuzune bakmiyo kucuk cocuklarin ne de olsa anlamayacak. kompleksli bi durum
0
ala09
(28.08.25)
:))) yani iyi bir şey olmadığını kullanılan üsluptan anlamıştım tabii ama tepkileriniz çok güldürdü beni :)) Allah iyiliğinizi versin :))

İki farklı erkek iki farklı durumda söyledi bunu, hayatın en kıyıda köşede kalmış olaylarını tecrübe ettiğime kanaat getirdim artık hhahahah :)))
0
🌸muhayyer divan
(28.08.25)
Bu bildiginiz dirty talk, baska mantikli bir aciklamasi yok bunun.
0
bosver nicki
(28.08.25)
@bosver nicki

Yanlış bilmiyorsam dirty talk sevişme sırasında yapılan bir şey. Bunlar sevişme sırasında olmadı. Bildiğin arabada şehir merkezi trafiğinin içine karışmış giderken, bir yerde bir işe hazırlanırken söylendi. Biri daha edeplice söylendi gerçi ama nihayet zamansız ve anlamsızdı, gereksizdi. Onun için ben bu konuşmaları hadsizlik ve terbiyesizlik olarak nitelendiriyorum.
0
🌸muhayyer divan
(28.08.25)
örtülü taciz, standart yaş almış erkek abazalığı. başka bir şey değil. özne çocuk falan değil bu arada, özne benim pipim kalkıyor bende iş bitmedi, daha çok seks, daha da, daha da, ennnn daha çok seks.
0
Phoebe
(28.08.25)
muhtemelen tavlama cümlesi olarak söylendi.
0
ruhlardan esinlenen karga
(28.08.25)
@ruhlardan

Ne için söylendiği bile belli değildi ikisinin de. O kadar cesaretsiz, o kadar korkak savaşkanlardı ki. Hani acaba başka bir anlamı olabilir mi diye merak ettirecek kadar kaçak dövüşmek bu.
0
🌸muhayyer divan
(28.08.25)
(2)

İzmir Karşıyaka Boş Ev Temizliği

sorucu
İzmir Karşıyaka'da yeni daireye taşındım. Ev 2+1. 80 metrekare. Yeni kiracısıyım. Ev bomboş. Lavabonun, tuvaletin, duş kabininin, banyonun, mutfağın, dolapların, bütün odaların, balkonun vs her şeyin tertemiz edilmesi lazım. Üç pencere var. Ayrıca balkon camı da var. Evde su ve elektrik var. Ama tem
İzmir Karşıyaka'da yeni daireye taşındım. Ev 2+1. 80 metrekare. Yeni kiracısıyım. Ev bomboş. Lavabonun, tuvaletin, duş kabininin, banyonun, mutfağın, dolapların, bütün odaların, balkonun vs her şeyin tertemiz edilmesi lazım. Üç pencere var. Ayrıca balkon camı da var. Evde su ve elektrik var. Ama temizlik malzemesi namına hiçbir şey yok. Eve şu an ayakkabıyla giriliyor. İş bittiğinde ayakkabıyla girilmeyecek halde tertemiz olması lazım. Armut.com'da talep oluşturdum teklifleri bekliyorum ama ola ki buradan da gören olur diye yazıyorum. Teşekkür ederim.
0
sorucu
(27.08.25)
temizlik malzemesi yoksa şirketten çağırmanız daha mantıklı. onlar süpürge, deterjan, kova vb. her şeyi getiriyorlar. temizlik için gelecek kadın bunlarla uğramaz çünkü. bizim ofis olarak çalıştığımız şirketi yazabilirim, oturduğum binanın yönetim şirketinin çalıştığı firmayı da sorabilirim.
0
Phoebe
(27.08.25)
O civarda işinizi gorebilecek temizlik şirketleri bol, google haritalara yazın.
0
encokbenisevinnolur
(27.08.25)
(8)

Alsancak ve Karşıyaka Alaybey taraflarında otopark?

hadi ya la
Bugün şehirdışından önce Alsancak, sonra Alaybey tramvay durağının oradaki bir yere gideceğim. Sokakta tesadüfen boş yer bulma imkanım var mı, yoksa önerebileceğiniz otoparklar var mıdır iki yerde de?
Bugün şehirdışından önce Alsancak, sonra Alaybey tramvay durağının oradaki bir yere gideceğim. Sokakta tesadüfen boş yer bulma imkanım var mı, yoksa önerebileceğiniz otoparklar var mıdır iki yerde de?
0
hadi ya la
(27.08.25)
Alaybeyde çok yer var ara sokaklarda, rahat bulursunuz.
Alsancak katlı otopark ya da liman otoparkı diye sorun gösterirler yer bulursunuz.
0
erty_ksk
(27.08.25)
Alsancak için fuar arkalarında ara sokaklarda yer olabiliyordu bazen 3-5 sene önce tabii bu bilgi.
0
biravekahve
(27.08.25)
alsancak tam neresi ama? katlı otopark da var, otomatik otopark veya limanda da otoparklar ve ara sokaklarda bir sürü özel otopark var. bugün için henüz oralar kalabalık değildir bir şekilde bulursun. alaybey ise bir iki tur atarsan illaki bir yer oluyor.
0
ground
(27.08.25)
alaybey izbanın az ilerisinde katlı otopark var migros üstünde
tramvaydan karşıya geçip ilk sokaktan dümdüz yukarı ilerleyin çıkacak karşınıza
0
nolmus yani
(27.08.25)
Alsancak'ta TCDD otoparkı da bir seçenek, katlı otoparka girene kadar ara sokaklardan geçmek yerine burayı tercih ediyoruz biz. Gideceğiniz yerlere yakınsa pratik olur.

maps.app.goo.gl
0
kobuzchu kiz
(27.08.25)
Alaybey ara sokaklar +1. Biraz uzak ama öyle aşırı uzak olmayan naldöken şzban'ın oradaki çıkmaz sokaklar var, yine naldöken izbandan alaybey izbana doğru tam tren hattının yanından (sahile doğru tarafı, 1671 sokak) giden sokakta da boş yer hep oluyor.
0
cilacı ökkeş usta
(27.08.25)
Alsancak hocazade camiinin oradaki otopark ve arka tarafındaki sokakta belediyenin işlettiği park alanları. Kordon da bir seçenek olabilir güneş olur ama.

Alaybey ara sokaklar. Ama Karşıyaka çarşıya yaklaştıkça ihtimaller azalır, alaybey ve naldoken izban durakları civarlarına bakmanız lazim. Alibey hamamının olduğu sokak ya da bir alt sokagiydi galiba (buna gitmeden haritadan bir kontrol edin) ufak bir ücretli otopark da vardı.
0
encokbenisevinnolur
(27.08.25)
alaybey katlı otopark, migrosun üstü. fiyatları da gayet uygun çünkü belediyenin.
share.google

alsancak fuar yeraltı otoparkı, yine belediyenin.
share.google

her iki bölgede de ara sokak vb yer bulmak imkansıza yakın hafta içi mesai saatleri içinde.

alsancak hemen limana yakın tcdd otoparkı da var ama akşam saatlerinde çıkmak işkence gibi araç yoğunluğundan. zorda kalmadıkça kullanmıyorum.
0
Phoebe
(27.08.25)
(8)

Bağımlı olmak istediğiniz şeyler

sekizdokuzon
Spora, saunaya ve paraya bağımlı olmak istiyorum. Üçüncüsü opsiyonel çünkü kötü yola düşürebilir.Teşekkürler.
Spora, saunaya ve paraya bağımlı olmak istiyorum. Üçüncüsü opsiyonel çünkü kötü yola düşürebilir.

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(26.08.25)
her şeyi yazabiliyorsak; karşılıklı sevgiye, vefaya, kardeşliğe.
0
gabe h coud
(26.08.25)
hicbir sey. bagimliligin her türlüsü kötüdür.

bagimsizlik benim de karakterimdir -sonsuz
0
sonsuz
(26.08.25)
Hiçbir şeye bağımlı olmak istemiyorum. Bağımlı değil bağlı olmak daha sağlıklı neticede. Bunda da neye bağlı olacağım önemli
0
mor oje
(26.08.25)
mor oje+1

bağımlı değil bağlı olmak daha sağlıklı. bağımlı olmak gelişim, değişim ve dönüşümün de önünü kapatır tamamen.

bağlılığımın devam etmesini istediğim şeyler; yaşam enerjim, dostlar ve arkadaşlarım, deniz.
0
Phoebe
(26.08.25)
Benim de çok param olsa ve bi eve kapanıp istediğim enstrümanları çalmayı öğrensem

Müziğe bağımlı olmayı isterdim ideal şartlarda :)
0
grimavi
(26.08.25)
Tam bağımsız Shepard!
0
Shepard
(26.08.25)
fitness bağımlısı olmak isterdim. haftada üç gün yıllar boyu gitmiş olmak isterdim. ömrümün en istikrarsız alışkanlığı.
0
tabudeviren
(26.08.25)
-Kendi yaptığım şaraba,
-Spora,
-Okumaya

bağımlıyım ve mutluyum.
0
Mirket
(26.08.25)
(11)

Az görüsüyoruz diye biten iliskiler

karanlik yanim
Son 3 senede 3. kez basima geliyor. Yeni baslayan iliskilerde kadin kisisi bu iliski bana yeterli gelmiyor deyip 2. aydan ayrilik konusmasi yapiyor, 3. aya kalmadan benden bu kadar diyorlar. Haftada 2 gün görüsmek yetiyor bana, zaten 8-19 rutininde calisan, 1 saatten fazla yolda geciren bi insan ola
Son 3 senede 3. kez basima geliyor. Yeni baslayan iliskilerde kadin kisisi bu iliski bana yeterli gelmiyor deyip 2. aydan ayrilik konusmasi yapiyor, 3. aya kalmadan benden bu kadar diyorlar.

Haftada 2 gün görüsmek yetiyor bana, zaten 8-19 rutininde calisan, 1 saatten fazla yolda geciren bi insan olarak ancak yetisebiliyorum. Cuma ya da Cumartesi aksami illa ki birimizin evinde kaliniyor, haftasonu 24 saat beraber geciriyoruz. Görüsülmeyen günlerde mesajlasilmadan gecen tek bir gün bile olmuyor. Ilgisiz veya sevgisiz asla degilsin, gayet sicakkanlisin diyorlar, fiziksel cekim kimya vs. de gayet üst seviyedeydi 3 iliskide de. Ama haftada 1-2 görüsme yetmiyor diyolar. Bu yasa (39) gelmis bir insanin daha önce hic bir kiz arkadasiyla ayni evde yasamamis olmasi normal degil dedi bir tanesi. Garip olan su ki ayrildiktan sonra kopamiyorlar da, bir tanesi 2 yil aradan sonra bile hala instadan bakiyor (takiplesmiyoruz ve hic iletisimde degiliz), digeri 9 ay sonra aradi tekrar deneyelim dedi, o aralar aklimda baskasi vardi istemedim vs.

Bu 3 kadindan ikisi daha önce evlilik yasamis kisilerdi, digerinin de 7+ yillik beraber yasadigi iliskisi olmus. Dediklerini anliyorum, belli ki evlilikte neye alistilarsa en bastan o sekilde bir yogunlukta yasansin istiyorlar ama yine de biraz sasirtiyor beni bu durum. Beraber yasamaya karsi degilim ama 1 yildan önce bunu kesinlikle gündeme getirmem gibi hissediyorum. Sakin sakin yasansin, zamanla gelisen büyüyen bir iliski olsun istiyorum ama yetmiyor demek ki.

Benim yaslarimda olup da (35+) evlilik ya da ayni evde yasamali iliskisi olmamis kadin da pek yok zaten. Dolayisiyla üctür duvara tosluyorum. Nedir yorumunuz?
0
karanlik yanim
(25.08.25)
Beraber olduğun kişiler dulmuş, muhtemelen ilişkileri bu yüzden bitmiştir. Bu yüzden derken seninle bittiği gibi değil, bahse girerim önceki ilişkilerindeki kişiler her şeye tamam tamam demişlerdir. Yine bahse girerim sorunsuzluktan içimde bir sıkıntı boşluk vardan falan bitmiştir.

Beklentilerinin hiçbiri gerçekçi değil çünkü. Senin söylediklerin gayet makul. Napicaktin sadece 6 aydır tanıdığın kişiyle aynı evde mi yaşamaya başlayacaktın.
0
encokbenisevinnolur
(25.08.25)
instagramdan bakmak mi kopamamk? saka misin?
erkekler bakmiyordur belki ama kadinlar dedikodu olsun falan diye meraktan bakar. o tarz yaklasimlari(?) kaale alma derim.

onun disinda kadinlar hakli. birlik vakit gecirmene gerek yok ki... evinde kalir sabah islere gidilir ya da sen onda kalirsin. ergen gibi datelesip duracak haliniz yok bu yastan sonra...

ama senin düzenin bozulmasin dikkat et. bu yasa kadar düzenli iliskinin olmayisi da red flagin alasi evet.
0
sonsuz
(25.08.25)
aynı evde yaşamadın diye çok tuhaf olarak karşılanman garip geldi bana. evet, herkes bir ara beraber yaşıyor ama haftanın birkaç günü birbirinizde kaldığınız ilişkiler de bir miktar buna girer zaten.

2. aydan aynı evde yaşamak istiyorlarsa o sıkıntı geldi bana. ayrıca 7 sene birlikte yaşamak da garip.

yine de her şeye rağmen haftada 2 gün buluşmak bana da çok az geldi. er kişiyim. haftada 3-4 olmalı bence, hatta 5.
0
ahm1
(25.08.25)
Simdi iki taraf da hakli. 39 olup da liseli gibi datelesmek, mesajlasmak falan bence de biraz seyy ya....
ama 39 yasina kadar yalniz yasamayi kendi konfor alanin olarak gormussun. İsten yorgun gelince dinlenmek, kendi basina vakit gecirmek fln filan bunlara alismis olmak 40 tan sonra beraber yasamayi zorlastirmis senin icin. Bence evlen rahatla.
0
sey mi dostum
(25.08.25)
insan belirli bir yaştan sonra kendini çözmüş, hayattan beklentilerini belirlemiş oluyor. geçmiş tecrübeleri sayesinde de bir sonraki ilişkisinde daha hızlı hareket ediyor. örneğin flört, tarafların birbirini tanıma süresi 14 yaşında 5 yıl sürebilirken, 30lu yaşlardan itibaren 6 ayın altına düşüyor. kısacası zannettiğiniz gibi bunun kişilerin evlilik yaşamış olmalarıyla pek alakası yok. tamamen kişilerin olgunlaşmalarıyla ilgili.

partnerleriniz sorunu gayet de açıkça söylemişler aslında, ilişkiden bekledikleri fiziki birlikteliği onlara sunamadığınızdan rahatsız olmuşlar. akşamları boş yatağa girmekten sıkılmışlar. hatta belki ev yaşamınızda da partnerinize bir hayatı/evi paylaşan insanlar gibi davranmıyor olmanızdan rahatsızdırlar.

şu bir gerçek ki birlikte yaşadığınızda paylaşımlarınız artacağı için ilişki de daha hızlı ilerleyecek. ve sanırım siz beraber yaşamayı hemen taraflardan biri mevcut evini kapatsın ve diğerinin evine taşınsın olarak gördüğünüzden bu fikre tavırlısınız. ama öyle olması gerekmiyor. temelli taşınmadan da birlikte yaşanabiliyor. bunu bir düşünün.
0
tnz
(25.08.25)
Kadınlar haklı. 39 yaşında adam liseli gibi haftada 2 gün görüşüyorsa kadınlar sıkılıyordur.
0
kaptan maydanoz
(25.08.25)
Abi sen haklısın. Sen nasıl rahat ediyorsan doğru da odur. Benim de bir ex böyle haftada 2 gün yetmez derdi. 48 saat az gelirdi. Ayrıldık, 2-3 aya evlendi. Herkesin beklentisi farklı ama sevgili ile de 7/24 çok. Yeter kendi hayatına git de diyemiyorsun. Kendi başına sıkılan, sürekli ilgi bekleyen yıkıklarla bu iş zor. Dullarmış zaten, sebebi kendilerinde aramalılar.
0
Shepard
(25.08.25)
hala ailesiyle yasayan tipler de bir zahmet iliski tavsiyesi vermesin :)
büyükler konusuyor , odaniza gidin
0
sonsuz
(25.08.25)
haftada 2 gün ailelerinin izin vermediği ergenler buluşup görüşüyor. yaş 39 demişsin bir de.

ayrıca duyuruda bazılarının kadınlar tarafından reddedile reddedile nasıl incel profiline dönüştüğüne birebir şahit oluyoruz. iyi yapıyo kadınlar size, aferin.
0
deartheodosia
(25.08.25)
Belli bir yaştan sonra uzun uzun flört dönemi yaşamak da mantıksız çünkü iki tarafın da her anlamda ne isteyip ne istemediği zaten netleşmiş oluyor. Bu yüzden süreç daha olgun ve daha hızlı ilerliyor. Ayrıca aynı evde yaşamak illa tek bir eve tıkılmak demek değil. Sizin en azından arada birbirinizde kalmalı ve ortak bir hayat inşa etmeli hiç ilişkiniz olmadığı için anlam verememeniz normal ama 40 yaşına gelmişken hala liseli gibi ilişki yaşamak da çoğu insana cazip gelmez. Kadınları bir kenara bırakalım erkeklerin bile büyük bir kısmı böyle bir ilişki istemez. Haftada iki gün görüşüp ergen sevgililer gibi devam etmeyi garipsemeyecek birini bulmanız bence epey zor ama yine de aramaya devam edin.
0
64654942
(25.08.25)
bunun cinsiyetle, evlenip boşanmış olmakla, alışkanlıkla falan ilgisi yok. sizin bağlanma şemanızla ilgisi var. kaçıngan bağlanma şemasını, daha doğrusu bütün bağlanma şemalarını araştırmanızı öneririm naçizane, tabi ki daha önce bu konuyu duymadıysanız.

bir başka nokta da, sürekli bir ayağı kapının eşiğinde olan birine ne kadın ne erkek hiç kimse güvenmez. ara ara o kapıdan birlikte girilip, kafada belirlenmiş/sınırları çizilmiş bir süre olmadan, akışta kalarak, kendi olağan akışı içinde birlikte birkaç gün geçirilip, birlikte çıkılması da gerekir. adı üstünde, ilişki, işteş. bir kişinin sınırları, talepleri, tatminleri ve kurallarına, ona yeten haline göre ortak bir ritm yakalanamaz. siz ortak bir noktaya açık değilsiniz. ben buyum, bana yetiyor, e daha ne onlara neden yetmiyor ki noktasındasınız. bir dakika ya, ben acaba kişisel alanımı belirlerken/belirtirken fazla mı köşeli/keskinim, kastını aşan söz ve davranışlarım oluyor mu, bu söz ve davranışlarla karşı tarafa özne olmadığını, her daim o çemberin dışında kalacağını mı hissettiriyorum vb. sorgulamalarınız yok gibi görünüyor yazdıklarınızdan.

bir diğer nokta da, evren söylemlere değil, eylemlere bakar. sadece sözlerde, mesajlarda, aramalarda kalan bir sevgi, şefkat ve alaka karşı tarafa temas etmez. temas olmazsa bağ kurulmaz, bağ kurulmazsa ilişki inşa edilemez.

son olarak, bu kadar konfor alanına sıkı sıkıya bağlı kalmak ilerleyen yaşlarda çok zorlar sizi. 50 yaştan sesleniyorum, sizin yaşlarınızda böyle olan tanıdığım kadın ve erkekler şu an arkadaş çevrelerinden de kopmuş, komşularla kavgalı, işyerlerinde selam verilmeyen kişilere dönüştüler çünkü kesişen kümeler kurmadılar insanlarla. çoğunlukla kapsayan küme olmaya çalıştılar. kesişen kümeye odaklanın, kimse kimsenin alt kümesi olmaz uzun vadede. oyun kurucu her zaman siz olamazsınız, oluyorsanız ona ilişki/paylaşım değil, bir yöneticinin yönetimindeki şirket, iş vb. denilir.
0
Phoebe
(25.08.25)
(5)

bulaşık makinesi bozuldu

kibritsuyu
bosch sgs55e32eu/35 bulaşık makinemiz bozuldu. 20 yıllık makine ama alman üretimi taş gibi yıkıyor.çok da bozulmadı gibi aslında, su alıyor, yıkıyor, suyu boşaltıyor. fakat suyu boşalttığını anlamıyor. su boşaltma pompası suyu boşaltmayı bitirdikten sonra bunu anlayıp durması, ve bulaşık makinesinin
bosch sgs55e32eu/35 bulaşık makinemiz bozuldu. 20 yıllık makine ama alman üretimi taş gibi yıkıyor.

çok da bozulmadı gibi aslında, su alıyor, yıkıyor, suyu boşaltıyor. fakat suyu boşalttığını anlamıyor. su boşaltma pompası suyu boşaltmayı bitirdikten sonra bunu anlayıp durması, ve bulaşık makinesinin sonraki programına geçmesi gerekiyor. ama bunu anlamadığı için pompa suyu boşalttığı halde sürekli çalışıyor, durup "tamam bütün su boşaltı" diyemediği için de sonraki programa geçemiyor.

pompanın oralarda suyun bittiğini algılayan bir sensör, hatta daha da basit şekilde minik mekanik bir şamandıra olduğunu ve bunun bir yere takılı kaldığını ve pompaya hala içeride su var zannettirdiğini düşünüyorum.

biraz kurcaladım ama elimin girdiği yerlerde oynak bir parça bulamadım. elimden geliyorsa servisin "anakartı yanmış, makineyi komple çöpe at" demesinden önce kendim yapmak isterim, aletim edevatım var, elimden de az çok gelir.

bununla ilgili bilgisi olan var mı?
0
kibritsuyu
(21.08.25)
Bulasik makinelerinin temel çalışma prensipleri aslında basit;

Çeşmeden suyu alıyor, makinanın yan duvarlarinda suyun ısısının ayarlandigi kanallar var, daha sonra bu su sizin pompa dediginiz motora ulaşıyor ve motor bu suyu tazyikle pervanelere iletiyor, su da pervanelerden fışkırarak çıkıyor. Bu tayzik aynı zamanda pervanelerin dönmesi gibi bir mekaniği de sağlıyor.

Annemlerin 30 senelik taş gibi çalışan bir bulasik makinesi vardı, mutfak tezghindaki sinsi su sizintisindan dolayi düğmenin olduğu yerde kısa devre çıkarıp yanmıştı (yanmasa bir 30 sene daha giderdi)

Sadece elektronik bölümü yandığından ben bu makineyi alıp saçma sapan peojelerim için götürmüştüm :) Dediğiniz şamandıra gibi bir parça varsa makina yan duvarlarindaki su kanallarindadir ama ben öyle bir parça hatırlamıyorum.

Bence sadece su alırken, aldığı suyun haznesini doldurduguna dair bir mekanizmasi var, zaten haznesi belli bir ölçüde olduğu için sonraki bütün işlem otomatik şekilde gidiyor da olabilir; arıyorum motor 5 dakika çalışarak hazne bitti kabul edip sonraki su alma işlemine başlıyor gibi.

Eğer gider bölümünde bir sensör var ve orası su bosalmiyor olarak görüp makineyi durduruyor derseniz de bu sefer makinanın ilk programı da hiç calistirmamasi gerekirdi çünkü ilk program düzgün çalışıyor demişsiniz.

Valla kolay gelsin, bir şekilde servis anakart değiştirmeyi kitleyecek gibi duruyor :) (aslında kendiniz de değiştirebilirsiniz ama tabii emin olmak lazım esas sorun ne)
0
makbur
(21.08.25)
resetlemeyi denemediyseniz bunu da denemenizi öneririm. marka model yazınca YouTube da resetleme videoları çıkıyor.
0
Phoebe
(21.08.25)
@makbur

bahsettiğim sensör ikinci dediğin, gider bölümünde olan ve suyun bittiğini anlaması gereken bir şey olmalı. uzun bir tatilden sonraki ilk çalıştırmamda ve sanırım ilk programın sonunda bozuldu. makine bulaşıkları ıslattığı ilk suyu almış. makineyi deterjan kapağını açıp yıkama programına geçmemiş, 1 saat kadar su pompası çalışır halde buldum, hafif elektrik yanığı gibi kokuyordu (çalışmaktan ısınmış gibi). yani ilk program başlayana kadar sorun yoktu, ilk suyu almasıyla birlikte ne olduysa oldu. programı resetleyip yeniden çalıştırmak isteyince ilk programı da çalıştırmıyor artık. normalde makine programa başlamadan önce su kalmışsa diye önce bir pompayı çalıştırıyor, oranın boş olduğundan emin olunca yıkama programına geçiyor. artık ona da geçmiyor, pompa dönüp duruyor.

şimdi @wayfarer'ın videosunu izleyeceğim, yapabileceğim bir şeyse bir bakarım.

edit: bu videoda makineyi parça pinçik etti, bu kadar sökemem, söksem de takamam. bir de bu makinede bulanıklık sensörü yok ondan eminim.

pervane kısmını da söktüm, pervane düzgün çalışıyor ama bir sensöre denk gelmedim.

demek ki illa servis çağıracağız. teşekkürler.
0
🌸kibritsuyu
(21.08.25)
@kibritsuyu

Ben @wayfarer'in yolladığı videoyu biraz izledim, yorumlarda mesela söyle bir şey diyordu; eğer bu bulanıklık sensörü bozuksa program olduğundan çok uzun süre çalışır diyordu comment bölümüne baktım biraz.

Yalniz tabi evin içinde onu o kadar detay sökmek sıkıntı, yalnız sıkıntın gerçekten o videoda anlatılan olabilir.

Kolay gelsin.
0
makbur
(21.08.25)
Prosestat ya da su sayaç kartı. bu ikisine bakman gerekiyor.
0
gercekdunya
(21.08.25)
(11)

Tarot hakkında ne düşünüyorsunuz?

sessizce aglayan sanat
Merhaba iyi geceler Soru başlıkta. Ama dikkatimi çekti, tarot kartlarını kitapçılar ve yayın evleri satıyor. Çok acaip bir çelişki değil mi? Üstelik tarot videoları izledikçe görüyorum ki kelimelerin içine saklanmış anlamlarla dans eden zihinler üretiyor bu oyun. Ama o zihinler gerçek hayatta sıkınt
Merhaba iyi geceler

Soru başlıkta. Ama dikkatimi çekti, tarot kartlarını kitapçılar ve yayın evleri satıyor. Çok acaip bir çelişki değil mi? Üstelik tarot videoları izledikçe görüyorum ki kelimelerin içine saklanmış anlamlarla dans eden zihinler üretiyor bu oyun. Ama o zihinler gerçek hayatta sıkıntı içinde, tarot bakanlar da baktıranlar da hayatı dert ağırlıklı yaşıyorlar. Bunlar bana çok tuhaf geliyor, siz ne düşünüyorsunuz?
0
sessizce aglayan sanat
(20.08.25)
Falın her çeşidine şiddetle karşıyım. Akıllı insan uğraşmaz öyle işlerle.
0
Batuhanolabilir
(21.08.25)
Batuhan+1.

Bu tarz şeyleri takip edenler rasyonelllikten son derece uzak kişiler. Yaptıkları ve yapacaklarına excuse yaratıyorlar bu vesileyle. Tembelim, götüm yemedi/yemiyor x yapmaya vb demiyorda retro ters açıyla götün götün bilmem neyle kesişmiş ondan olmadı/olmayacak benim o iş falan diyor. Gibi gibi.
0
Phoebe
(21.08.25)
himmet dayi
(21.08.25)
Falına inanmıyorum ama bence kartların kendileri estetik olarak güzel. Değişik tasarımları oluyor bakmayı seviyorum.
0
peki madem
(21.08.25)
vakit geçirmek için bir aktivite olabilir. ciddiye alanın zekasını sorgularım dsfjsdk
0
gabe h coud
(21.08.25)
Falın her türlüsü eğlencesine olduğu sürece sıkıntı görmüyorum. Ciddiye alınmaması gerekiyor sadece. Geyiğine kahve falı bakmayı/baktırmayı severim mesela.

Tarot hiç baktırmadım ama biri bakayım dese baktırırım. Elbette ciddiye alarak değil dediğim gibi maksat eğlence olsun, vakit geçsin.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(21.08.25)
@himmet dayi

Ne kadar çirkin bir video göndermişsin. Ben burada küfürlü bir ifade kullanmadım sen neden bunu yapıyorsun? Ne kadar rahatsın, hadsizlik noktasında yani. Yuh.

@@@HERKES

Benim dikkatimi çeken şey bu tarot kartlarını satanların oyuncakçı veya ne bileyim elektronikçi ya da bit pazarı doğal taş falan satan yerler değil bizzat kitap evleri, yayın evleri olması. İnsanların kitapları okumaya düşünmeye anlamaya zihinlerinin yetmemesi (?) ama tarotu öğrenmeye, tarot bakarken sembol okuyup anlam araştırmaya zihinlerinin yetmesi.

Bu beni çok düşündürüyor. Size bunu soruyorum aslında.
0
🌸sessizce aglayan sanat
(21.08.25)
internette viral olmuş bir sekans bu. orada amaç küfür etmek değil. astrolojinin ya da fal/tarot/büyü vs. her neyse, bunların saçmalığına vurgu yapan bir video.

bu kadar şahsi algılamana gerek yok. ayrıca küfürü eden de ben değilim. sanki sana ana bacı yapmışım gibi triplere girmen de komik.
0
himmet dayi
(21.08.25)
@himmet dayi

Bana cevaben gönderdiğin içerikte bu küfür var. Ben bir kadınım ve sen tanımadığın, yakınlığın olmayan bir kadına küfürlü içerikle karşılık veriyorsun. Sana en ufak bir tepki gösterince de haysiyet meselesi haline getirip savunuyorsun. Asıl bu komik.
0
🌸sessizce aglayan sanat
(21.08.25)
Komik buluyorum
0
lancelot du lac
(21.08.25)
düşünmüyorum.

ama mesela "Agatha All Along" dizisinde tarot olayı güzel işlenmişti. yani fantastik yapımlarda karşıma çıkarsa sorun değil. gerçekliği olan birşey değil zaten.
0
ermanen
(21.08.25)
(16)

İş yerinden ayrılınca veda maili atar mısınız?

Amaranta ursula
Merhaba arkadaşlar, Ay sonunda projemin bitmesi nedeniyle işten ayrılıyorum. 20 ay olacak burda çalışalı ve geldiğimden beri bazi çalışanlar ayrildiklarinda herkese teşekkür ve iyi dileklerinin yer aldığı veda mailleri atıyorlar. Sizce nezaketen veda maili atılmalı mı? Siz atıyor musunuz?Kurumda gör
Merhaba arkadaşlar,
Ay sonunda projemin bitmesi nedeniyle işten ayrılıyorum. 20 ay olacak burda çalışalı ve geldiğimden beri bazi çalışanlar ayrildiklarinda herkese teşekkür ve iyi dileklerinin yer aldığı veda mailleri atıyorlar. Sizce nezaketen veda maili atılmalı mı? Siz atıyor musunuz?

Kurumda görece yeniydim diğerlerine göre iyisiyle kötüsüyle burda doldu zamanım. Kırgın olduğum insanlar da var ama bunun yükünü de taşımak istemiyorum. Bir de bir eğitim icin bursla 1 yıllığına yurt dışına gideceğim bundan da bahsetsem mi acaba? İçten içe "Kaybettiğine dön de bir bak" :D demek istiyorum sanki:/ Yoksa hic gerek yok mudur? Linkedin'den paylaşmayı düşünüyordum orda mı görsünler? Bir de sanki buradaki kapıları da tam kapatmak istemiyorum hani dönünce iş için bağlantılarım devam etsin:/

Cevaplar için çok teşekkür ederim şimdiden.
0
Amaranta ursula
(15.08.25)
nezaketin sebebi olmaz, içten gelir.

bence ne çok kısa ne çok uzun bir veda maili at. günün sonunda herkes aslında aynı gemideyiz, kırgınlık da olur mutluluk da.

ve evet; asla bir kapıyı tam kapatma, o kapı sana ait değilse (özellikle iş hayatında).
0
gobekliraki
(15.08.25)
ben çıkarıldığım bir yere, whatsapp grubundan ekibe veda metni yayınlamıştım. Tamamen içten gelen bir şey.
0
koela
(15.08.25)
Anladigim kadariyla hafiften dokundurup "oh oh gidiyorum" yapmak istiyorsunuz ama nezaketiniz ve aşırı nezaketli ortam baskısı buna elverişli değil.

Öğrenmelerini istediğiniz şeyler varsa ağzı gevşek birine citlatin o yayar.

Düz veda maili atılabilir bence bunun sonrasında.
0
encokbenisevinnolur
(15.08.25)
Asla atmam. Gelen veda maillerini de umursamıyorum hiç. Tanıdığım biri olursa belki. Atmış atmamış önemi yok benim için. İş yerinle ve ordaki insanlarla kurduğun duygusal bağa bağlı.
0
jelly bear
(15.08.25)
geleceğinizden bahsetmeden, kısa, nazik, detay içermeyen bir mail atmak uygun. şu minvalde; bugün itibariyle ayrılıyorum, herkese destekleri için teşekkür ederim. şu mail ve numaralarımdan ulaşabilirsiniz. başarılar, sevgiler.
0
awlmi
(15.08.25)
bence atılmaz, uzun süre çalışıp çok sağlam bağlar varsa belki.
20 ay çalıştığım yerde atmazdım açıkçası.
0
bay b
(15.08.25)
atmam herhalde.
0
deartheodosia
(15.08.25)
icinden geliyorsa yaz. bir sebep veya niyetle yazacaksan hic yazma. yazacagin tripli veya tesekkurlu mailin sana bi faydasi olmayacak cunku
0
buenosdias
(15.08.25)
Profesyonellik gereği kısa bir teşekkür maili atardım. Bursu da çıtlat bence. Buradan ayrılan bir müdür, direktör belki başka bir firmada karşına çıkar ve işe alır. İş hayatı bu belli olmaz. Ne kadar vaktini alacak ki. Veya yd bursu almış diyip birine önerir belki.
0
merhum
(15.08.25)
4 yıl çalıştığım yerde atmadım. sahte buluyorum, yapanı yargılamıyorum ama öyle insanlarmış deyip geçiyorum. içinden gelme meselesi çalışma sürenle ilgisi yok bence.
0
ruhlardan esinlenen karga
(15.08.25)
merhum+1

profesyonel ve nazik davranmak iyidir, çıkarken kapıları çarpmaya da gerek yok olağanüstü negatif bir durum yaşanmadıysa. Kariyer belli noktalarda biraz da network işidir, o networkler de böyle nezaketli ve profesyonel davranışlarla birikir.
0
Phoebe
(15.08.25)
proje bazli calisiyorum. her zaman atarim. genelde de dunya kucuk, bir gun bir yerde karsilasmak dilegiyle gibi bir seyle bitiririm.

is hayatinda boyle seylerin onemli oldugunu dusunurum, atmayan icin de sorunlu mu ayrildi diye dusunurum. bence onemli.
0
65 derece
(15.08.25)
önceki işimden ayrılırken ben de veda mail'i (daha doğrusu slack mesajı) atmayı düşündüm.
ama ayrılmadan bir kaç gün önce yakın çalıştığım arkadaşlarıma bizzat söyleyince, yakın çalışmadığım arkadaşlara söyleme gereği hissetmedim sonrasında zaten herkes öğrendi.

ama uzaktan çalışıyorsanız ya da herkesi görme imkanınız yoksa, iyi-kötü selamınız varsa atmakta ben bir mahsur görmüyorum.

mail bana biraz kasıntı geliyor. çalıştığım tüm iş yerlerinde slack/teams şeklinde anında mesajlaşma uygulamaları vardı ve oralarda gelen/giden insanlarla ilgili paylaşımların yapıldığı kanallar vardı. oraları kullanmak daha az kasıntı. insanlar cevap yazmaktansa emojiler ile tepki veriyorlar genelde.

kurum kültürü önemli burada.
at ya da atma, ikisi de geçerli cevap. bir teamülü olduğunu düşünmüyorum.
0
biseysorcaktim
(15.08.25)
birseysorcaktim +1
Yoksa öyle bir kültür, veda maili atmayınca kimse küsmeyecek aman ne ayıp etti demeyecekse eğer atmam. Yurtdışına gidecekmiş nispet yapıyor herhalde bile diyen olur. Kapıyı açık tutacak şey atacağın bu mail değil. Veda maili atınca profesyonel, atmayınca unprofesyonel olmuyorsun. Yakın olduklarımla şahsen vedalaşır, olmadıklarımla sadece denk gelirsem eğer vedalaşır önüme bakarım.
0
beyfendi
(15.08.25)
Nein :)
0
baldan kaymak
(16.08.25)
Boş iş
0
Shepard
(16.08.25)
(38)

Eşimin Benden Gizli Oyuna 550 bin tl yatırması

kamvithmi
Konu nasıl anlatılır bilmiyorum ama aşık olarak evlendiğim hala da aşık olduğum adam Last War adlı oyuna aramızdaki strese dayanamayıp kafa dağıtma amacıyla 4 ayda 550 bin tl para yatırmış. İlk 2 ay appledan birkaç iade almış çocuğum oynadı yanlışlıkla satın almış diyerek ve iade aldığı halde kredi
Konu nasıl anlatılır bilmiyorum ama aşık olarak evlendiğim hala da aşık olduğum adam Last War adlı oyuna aramızdaki strese dayanamayıp kafa dağıtma amacıyla 4 ayda 550 bin tl para yatırmış. İlk 2 ay appledan birkaç iade almış çocuğum oynadı yanlışlıkla satın almış diyerek ve iade aldığı halde kredi kartlarımızdan totalde 550 bin tl gitmiş. ben doğum yapalı 3 ay oldu ve ona güvenmeyi seçtim zaten kırılgan bir ruh halindeydim eşim psikiyatrik olarak iyi değil farkındayım ama bunu belgeleyemem mesleği nedeni ile işten atılabilir. Arkadaşlar ben bu parayı appledan nasıl geri alabilirim maddi durumumu şöyle izah edeyim ücretsiz izne çıkamadım işe başlayacağım, kaldıramıyorum olmayan paramızdan yani eksi ve kredi kartı hesaplarımızdan 550 bin tl gitmesini. Bu borcu ancak aylar belki de yıllar sonra ödeyebileceğim için bu para bize faizleriyle 1 milyonu geçecek
0
kamvithmi
(14.08.25)
reportaproblem.apple.com

apple id ile giriş yaptığınızda buradan iade talebinde bulunabiliyorsunuz.
ama anladığım kadarıyla bu oyun pay2win türünde ve oyun için alışverişler yapıyorsunuz. uygulama için alışverişler burada görünmeyebilir.

geçmiş olsun. umarım daha ciddi sorunlar oluşmadan hallolur.
0
biseysorcaktim
(14.08.25)
çok kötü bir durum çok geçmiş olsun. o parayı geri almak pek mümkün değil ama apple'a başvurun yine de belki iptal olur. belki bir miktar geri alınır.
yalnız bugün 550 bin tl harcayan yarın 5 milyon tl harcar ve bu durumun pek düzeleceğini sanmıyorum. eşinizde acaba bir psikiyatrik rahatsızlık olabilir mi bipolar vs gibi tabii buradan teşhis koymak değil amacım ama sağlıklı biri oyuna o parayı harcamaz ve sağlıklı değilse de daha büyük şeylere de girişebilir çok tehlikeli şeyler olabilir.
0
matilda
(14.08.25)
Yahu ekstresinde yazıyor niye yalan olsun.

Parayı geri alamazsın, zaten parça parça harcanmış. "kusura bakmayın yanlışlık oldu" treni geçti.
Maalesef artık böyle bir borcunuz var. Bankayla falan belki yapılandırılabilir.
0
gobekliraki
(14.08.25)
Harcama itirazı yapabilirsiniz bankanıza bi ihtimal iaede edilebilir
0
olaylar olaylar
(14.08.25)
@biseysorcaktim appleı arayıp birkaç bahane sundu ama değerlendirilecek dedi acaba 550 binin ne kadarı iade edilir ya da edilir mi bilmiyorum. Tüketici hakem heyetine Yetkisiz / bilinçsiz harcama durumunda tüketici haklarını baz alarak mı başvursam diye düşünüyorum sadece ne yapacağımı bilmiyorum bu şoku atamadım

@burka inanın kumara, borsaya, iddiaya veya herhangi bir kar getireceğine inandığı bir şeye yatırsa biraz da olsa anlayacaktım ama bu sadece amaçsız bir şey ne olduğunu bilmiyorum o da bilmiyor ben kendimde değildim stresi kaldıramadığımı sana söylemiştim diyor ben zor bir eştim bu nedenle stres faktörünü anlıyorum fakat ne yapılacağını bilmiyorum.

@matilda psikiyatrik hastalığı bilmiyorum ama bipolar olmadığına eminim yaklaşık 7 yıldır beraberiz ama büyük bir psikiyatrik sorun var biliyorum size hak veriyorum.

@arbre ekstreleri tek tek gördüm doğru olduğunu biliyorum teşekkür ederim cevabınız için ama boşanın demek hayatına tanık olmadığınız birine inanın ne doğru ne de had içinde bir yorum.

@gobekliraki teşekkür ederim

@olaylar olaylar bankaya itirazı düşündüm vakıfbank ve akbank, fakat bankalar topu applea atar diye düşündüğümden henüz yapmadım ne doğru bilmiyorum.
0
🌸kamvithmi
(14.08.25)
Borcu ödemeye ya da kurtulmaya adam ugrasmiyor sen gelmissin soru aciyorsun.

Cocugunun hakkini bu adama yedireceksin ve cocugun büyüyünce ikinizden de nefret edecek. Belki sana acir.

Sorun o değil ama aklini basina topla ve bosan.
0
sonsuz
(14.08.25)
stres yapıp çocuğa yansıtma o para bi şekil ödenir hatta sen karışma eşin ödeyecek hiçbişi olmamış gibi yap, dediğimi yap çpcuğa zarar verirsin
0
izmirduyuru
(14.08.25)
yanlış anlaşılmak istemiyorum ama çevrede duyduğum bu tür olaylarda hiç bir zaman sadece açıklanan rakam olmadı o oyun, borç, bahis, sanal kumar vb. meselesi. hep anlatılandan çok çok daha fazlası çıktı, elden alınmış borçlar vb. sonradan çıkan yığınla şey oldu.

bu arada aramızdaki strese dayanamayıp kafa dağıtma amacıyla diyerek durumu sağaltmaya çalışmışsınız ama çocuk sahibi olabilecek yaştaki biri böyle bir gerekçe sunamaz yahu. herkesin sorumlulukları var. psikiyatrik olarak iyi değilse ve kayıtlara geçmesini de istemiyorsa terapi alabilir, kendine bir aile büyüğü veya eş, dost, tanıdık seçip ara ara danışabilir gibi gibi yığınla başka çözüm var.

parayı maalesef geri alabileceğinizi düşünmüyorum açıkçası, yanlışlıkla oynanmış denilebilecek bir tutar değil çünkü.

eşinizi karşınıza alıp konuşun, durumun gerçek boyutundan emin olun ve birlikte bir ödeme planı oluşturun. üzülerek söylüyorum ki başka çıkar yolunuz yok.

samimi fikrimse bu olayın muhakkak artarak tekrarlanacağı ve eninde sonunda çok ciddi yoksunlukla sınanıp, boşanmanın gerçekleşeceği yönünde...bunu da paylaşmadan geçemiyorum...
0
Phoebe
(14.08.25)
@sonsuz Lütfen haddinizi aşmayın eşimin ne kadar iyi bir eş iyi bir baba olduğunu ben biliyorum burada ben parayla ilgili bir çözüm aramak için post açmış bulunmaktayım boşanayım mı diye sormadım. Ben öfkemi kavgayla yansıtırken eşim 7 yıl boyunca bana bir gün of demedi. Yapılan doğru değil farkındayım ama onun da bir yerden bu ağır yılların stresini boşaltmasının bir gün olacağını biliyordum haddinizi bilin eşim hakkında adam düşünmüyor sen düşünüyorsun gibi bir yaftada bulunmayın belli ki psikiyatrik olarak iyi değil evliliğin başlangıcında geçen söz: iyi günde kötü günde.

@phoebe samimi, iyi niyetli yorumlarınız için teşekkür ederim. Meblağın tam olarak bu olduğunu ve bu oyunda oynandığını biliyorum ve size katılıyorum bu olayın tekrarlanması olası. O zor bir durum bense çözüm arayışındayım
0
🌸kamvithmi
(14.08.25)
Adama bak bir de manipüle etmiş bir güzel. Lohusalık döneminde size şunu yaşatan insana hala aşık olmanız çok tatlı.
0
ekimoloji
(14.08.25)
App Store last war adında tek bir oyun gördüm o da: “Last War: Survival”

Oyun içi harcamalar ise hot package lar. Oyundaki ilerlemeleri hızlandırıyormuş.

En pahalı paket 4100₺. Yani en pahalı paket alındığı düşünülürse 135 kere satın alma işlemi yapılmış.

Counter strike tarzı oyunlar olsa bu paraları anlardım. Çünkü bu tarz oyunlar biraz kumara giriyor bir yerden sonra ve çok yüksek fiyatta eşyalar satılıyor. İnsanlar deli oluyor buna.

Ama last war belliki fazlaca basit oyun. Alınan eşyaların bir karşılığı da yok. 550k harcamak ciddi bi sorun. Öyle kumar bağımlılığı tarzı bir şey değil.

Siz psikiyatriye giderse işini kaybeder diye endişeleniyorsunuz da ama bu tedavi edilmezse çok daha kötü olacak? İşte yaptıklarını etkilemeyeceğini nereden biliyorsunuz?

Bankadan chargeback isteyin. App Store da 3d güvenlik yok o yüzden chargeback yapılabilir. Ama araya zaman girdiyse o sıkıntı yaratır.

Nasıl bir yerimiz ağrıdığında hastaneye gidiyorsak psikolojik problemde de gitmeliyiz. Bu işin şakası yok.
0
divergent
(14.08.25)
yanıtları okudum. eşiniz çok şanslı, “iyi günde kötü günde” mantığını içselleştiren bir eşe sahip ve hemen çekip gitmiyor, birlikte çabalamayı tercih ediyor. maşallah diyorum. umarım bu sorunu da birlikte aşarsınız.
0
deartheodosia
(14.08.25)
boktan bir oyuna bu kadar para harcayan eşi hala korumak anlaşılır bir şey değil.
belli ki eşinizle birlikte sizinde psikolojik tedaviye ihtiyacınız var.
0
my fault
(14.08.25)
satın alınan oyun itemleri karşılığında bitcoin veren siteler var. eşiniz de böyle bir şey yapmış olmasın?
0
pide
(14.08.25)
Evet esiniz yilin babasi ve esi. Sizi hak etmeyen tek kisi ise cocugunuz. Yazik.
0
sonsuz
(14.08.25)
eğer bu oyun last war:survival ise ben bu oyunu komşumun çocuğundan biliyorum. dünyanın en salak ve basit oyunu. yani içine girip para harcamayı geçtim, yetişkin bir insanın zahmet edip indireceği bir oyun bile değil. ve eşiniz bu oyuna 13.500 usd harcamış? her ne kadar ekstrede yazıyor olsa da işin içinde bir bit yeniği olabilir. yoksa bu daha da büyük bir problem. yeni bebeği olan anne babalarda genelde aşırı tasarruf ve paranın kıymetini bilme modu açılır. eşiniz gidip hyper casual bir çocuk oyununa bir araba parası veriyor. bence kesinlikle tedavi görmesi gerek.

satın alımlar peş peşe ve kısa zaman aralığında yapılsa çocuğum almış denilebilirdi ama 4 aya yayıldıysa geçmiş olsun. her biri için iade talep edin, artık ne kadar koparabilirseniz kardır.
0
sir gawain
(14.08.25)
Şu an eşinize çok aşık olduğunuz için durumun ciddiyetini idrak edemediğinizi düşünüyorum. Biz burada sadece bize anlattığınız kadarını bilebiliriz, o yüzden çok uç önerilerde bulunmak yersiz olur. Aranızda strese sebep olan şey neydi bilmemekle beraber, üç aylık bebeği olan birisinin daha fazla sorumluluk sahibi olmasını beklerim. Umarım paranın bir kısmını geri alabilirsiniz.
0
kullanicadi
(14.08.25)
Yeni dogrum yapmis ve ucretsiz izne 'bile' cikmayacak bir anne olarak gosterdiginiz özveri ve sakinlik gercekten etkileyici.

En kotusu de demissiniz ki "borcu ancak aylar belki yillar sonra ODEYECEGİM."
Gercekten olani bu haliyle kabul edip bu sekilde devam edecekseniz; bu saatten sonra tek basiniza, biri psikiyatrik sorunlu olan 2 cocugu buyutmek bence sizin icin epey zorlayici olacak. Hem maddi hem de manevi olarak.
İkiniz de bence yardim almalisiniz.
0
sey mi dostum
(14.08.25)
@divergent haklısınız ne diyebilirim ki. Bankayla fikriniz sonrası konuştum dilekçe vereceğim.

@deartheodosia beni anladığınız için teşekkür ederim ama yorumlardan sonra kendimde de psikolojik sorunlar olduğunu fark ettim, eşim seviyorum başka bir şey elimden gelmiyor.

@pide ne yazık ki öyle de değil.

@sir gawain satın alımlar peş peşe çünkü her gün düzenli 4 5 farklı satın alım olmuş nisan ayından beri. Günlük 1000 ila 20 bin arası değişen. Diğer dediklerinize de katılıyorum, çok üzgünüm.

@kullanicadi teşekkür ederim evet haklısınız fark edemedim edince belki de olması gerekenleri biliyorum ama yapamam her şeyiyle dünyanın en iyi eşiydi, kaldıramıyorum.

@sey mi dostum ayrıntıyı fark etmeniz gözlerimi doldurdu, ne diyebilirim ki haklısınız.
0
🌸kamvithmi
(14.08.25)
Ben sizin esinize olan bakis acinizi sevdim, lakin hayat bir saniye dahi kontrole kaybetmeye uygun degil. Sonucu kotu olur. Bi baba asla ama asla kontrolu kaybetmemeli. Lutfen onlem alin. Umarim en kisa surede duzene girer her sey
0
die fetten jahre sind vorbei
(15.08.25)
size içten kolaylıklar diliyorum. bu süreçler atlatılır, absürt bir para deği. zorlar ama ödenir. bunu demekten başka elimden gelen başka bir şey yok. arkadaşlar baya bir fikir vermişler zaten.
0
kel aynak kusu
(15.08.25)
Öncelikle çok üzüldüm. Yorumların hepsini okuyamadım. Tekrarsa affola.

Bu tür oyunların manyakları iyi puanlı veya özellikleri olan hesapları satın alabiliyor. Bu hesap da satılabilir mi? Belki bu değerlendirilebilir. Eşiniz forumlarda araştırsın.

Bu arada eşinizi seviyorsanız ve ayrılmayı düşünmüyorsanız borçtan önce onun psikolojik durumuna odaklanın bence. Çünkü "iyi olmadığı" için bugün oyun oynayan yarın sizin ve çocuğunuzun güvenliğini tehdit eden daha ciddi bir şey yapabilir.

Ayrıca konu muhtemelen ailelerden gizleniyordur. Öyleyse sadece anne ve babalarla paylaşın mutlaka. Sizin tek başınıza çözmeniz çok zor. Borçları ödemek için herkesin maddi ve manevi desteğine ihtiyacınız olacak. Borçları ödemek için sıkı kemer sıkma politikası uygulamanız gerekecek.

Kolay gelsin.
0
merhum
(15.08.25)
geçmiş olsun hanfendi. bence şöyle bir yol çizilebilir.
1- annelerimizin okul zamanı yaptığı gibi konsolun fişini kablosunu kendisini yok edip bir yere saklamak.
2- borçları hakkında konuşup ödeme planı yapmak.
3- bir ihtimal iade almak için çaba vermek.
4- en iyi stres atma biçimi olan spor salonuna kaydolup koşup dopamin salgılatıp mutlu olmasını sağlamak.
5- kaçtığı her ne ise yüzleşmek.
6- cocuğa dikkat etmek. para yüzünden yuva yıkılmaz diyeceğim ama önü alınmazsa kendi kendine yıkılır cocuğa da zeval gelir.
0
denizmaniaherif
(15.08.25)
hepimizin hayatında bir takım stresler var, çoğumuz bu ülkede mutlu değiliz fakat öyle diye de saçma sapan bir oyuna 4 ayda 550.000 lirayı eşi 8 aylık hamileyken ve lohusa dönemindeyken yiyen bir insanı da savunmanın anlamı yok, bir de üstüne olmayan bir para yenmiş.
elde 3 aylık bir çocuk var ve bu para ödenemez bir halde. En iyi senaryoda bu durum tekrarlanmayacak ve uzun yıllarca bu para ödenecek, evin huzuru bozulacak, çocuğun konforu bozulacak.
millete ters ters cevap vermişsiniz, fakat buraya yazıyorsanız bence bazı cevaplara da hazır olmanız gerekiyor. eşiniz hamileliğinizin son döneminde var olmayan yarım milyondan fazla parayı bir oyuna harcadı. şu an siz 3 aylık bebeğinizle doğum iznine bile çıkamazken eşinizin bu keyfe harcadığı yarım milyondan fazla parayı nasıl alabiliriz derdine düştünüz. o parayı alamayacaksınız, ve eşiniz kötü bir eş kötü bir baba doğmamış çocuğunu milyonlarca borçla hayata başlattı.
kızarsanız kızın fakat bu affı olmayan bir durum. artık bir annesiniz ve sizi böyle bir hale sokan bir kişi baba olamaz. paranızı geri almak istiyorsanız ve kart size aitse gidin şikayetçi olun, bir avukata danışın süreci başlatın ve borcu ilgilisine rücu edip aranızdaki bağı koparın. En azından çocuğunuz borçsuz bir evde sorumsuz bir baba olmadan büyür.
0
denizgonen
(15.08.25)
yorumlar o kadar haklı ki, burada tek haksız olan ''o dünyanın en iyi babası - eşi'' diyebilen sensin.
Kusura bakma bunun eşini sevmenle iyi olmasıyla bir ilgisi yok, bu tamamen 3 aylık çocukla ne yaparım boşanırsam kafasıyla kendine güvenmemenle alakalı, seviyorum, o en iyisi, aslında çok minnoş ayaklarını bırakıp seninde tedavi olman gerekiyor.
Bu hikayde çocuğa üzüldüm sadece @sonsuz+1 ''sizi hak etmeyen tek kişi çocuğunuz.
0
IcedFlames
(15.08.25)
Oyunu falan bilmiyorum da normal bir yetişkinin sorunu da olsa oyuna bu kadar para gommesi çok mantıklı gelmiyor. Siz oyunu oynadığına şahit oldunuz mu? Olduysanız paikolojisi bozuktan çok daha ileri boyutta olabilir. Olmadiysanız bu işin içinde başka bir şey olabilir.

Maddi olarak yapilabilecekler
1. Apple ve oyunla görüşüp itiraz etmek
2. Bankaya harcama itirazı oluşturmak
3. Kart limiti ve harcama tutarını %3.5 faize denk geecek şekilde ayarlayıp asgarisini ödemek her ay. Bu durumda vergi ile %5 faiz olur
4. Bankaların yeni müşteriye %0 faizli kredi kampanyalarında n faydalanmak
0
nano mercy
(15.08.25)
@die fetten teşekkür ederim, haklısınız.

@kel aynak kusu teşekkür ederim, umarım.

@merhum bir kişi , eşim oyunda kendi serverında ilk 5'te yer alıyor oyunda buna rağmen oyunu satın almaya sadece biri 400 euro teklif verdi o nedenle bu durum olamadı ne yazık ki. Nasıl düzelteceğimi eşimi bilmiyorum bir doktorun muayenehanesine gitmeyi planlıyorum herkesin yazdığı bu ben de hak veriyorum.

@ denizmaniaherif evet haklısınız. Neden yaptığımı bilmiyorum diyor yüzleşmenin sonucu çıkmıyor, teşekkür ederim.

@denizgonen size hak veriyorum bir başkasına bu yorumu ben de yapardım anlıyorum ama yılların hatrı var eşimin bana davranışını hiçbir erkek hayat arkadaşına yapmıyordur onun hatrı bende öylesine çok ki bu durum evet çok büyük bir problem göstergesi ama çözümü için her şeyi yapmaya tamamım ben belki yeterince anlatamıyorum ama ben eşimin 6 7 yıl boyunca ki gerçekten bu çok uzun bir zaman dilimi bana karşı minicik dahi bir kusurunu görmemiştim, o yüzden. Belki durumu anlatabilmişimdir.

@IcedFlames yorumunuz seviyesizce.

@nano mercy evet hatta yanımda da birçok kez oynadı ama ilgimi çekmediği için bakmamıştım teşekkür ederim yardımcı olmak istediğiniz için.
0
🌸kamvithmi
(15.08.25)
@kamvithmi siz cevap almak için değil duymak istediklerinizi duymak için açmışsınız bu duyuruyu. Onun için başından beri işinize gelmeyen yorumlara tik atmıyorsunuz. Yorumum seviyesizce değil bende uyandırdığınız karakterinizin yüzünüze vurulması sadece. Ama polyannacılık daha kolay tabi.
Her şey dilediğiniz gibi olsun ne diyelim.
0
IcedFlames
(15.08.25)
denizgonen +1

---

yanlışlıkla yatırmışız, yanlışlıkla satın almışız, harcama itirazı vs. ... bunların hepsi yalan ve bu durumda da parayı geri alırsanız o para haram para olacak. çünkü ortada bir yanlışlık yok. eşiniz bile isteye o parayı oyuna harcamış. ben dini inancı olan bir insan değilim ama haram kavramı sadece dinle alakalı değil. o para artık sizin hakkınız değil. o para karşılığında eşiniz oyunda bir şeyler yaptı. o para kullanıldı yani. eşiniz o kullandıklarının da hepsini geri iade edemez zaten bu tür oyunlarda. gerçekten yanlışlıkla 550 bin yatırılmış olsa 1 kerede veya 1 günde yatırılmış olması gerekir ve satın alınan ögelerin kullanılmamış olması gerekir. ancak belli ki böyle bir durum yok, 4 aydır demişsiniz.

sonuç olarak hakkınız olmayan bir parayı geri almaya çalışıyorsunuz. bunu mideniz nasıl kaldıracak bilmiyorum. bence çok rahatsız edici. benim hakkım olmayan bir sakızı bile alamam ben.

eğer kart eşinizin değil de sizinse boşanın ve dava açın o parayı söke söke alın ondan. 3 aylık bebeğinizle size bunu yapan biri bunu hak ediyor.

ayrıca yıllardır hem pc hem telefon oyunları oynayan biriyim. 100 bin tl bile harcamamışımdır tüm oyunlarımda toplam olarak. hatta 50 bin bile harcamamışımdır. bir adet oyuna bu kadar para harcayabilmek bana pek normal gelmedi. işin içinde iş olabilir cidden.

--------------------------------------

bunu yazdığım için sana ne sen kimsin de karışıyorsun diyebilirsiniz. ancak bunun üzerinde gerçekten iyi düşünün.

o adam, iyi bir eş veya baba değil. uzun yıllardır birlikte olduğunuzu ve hep psikolojik sorunları olduğunu söylediniz. siz lohusa olduğunuz için, duygusal olduğunuz için, aşık olduğunuz için gözünüz kör şu anda.

1) psikolojik sorunları olan ve tedavi olmayan biriyle neden evlendiniz?
2) psikolojik sorunları olan ve tedavi olmayan birinden neden çocuk yaptınız?

bunların cevabını bulmak için kendiniz terapi almalısınız. bu hataları geri alamazsınız ama en azından aynı hatayı tekrar yapmazsınız. adam iyileşti sanıp ikinci çocuk falan yapmayın sakın.

lohusa olan sizsiniz. sizin saçma şeyler yapmanız normal karşılanabilir. sizin duygusal hareket etmeniz normal karşılanabilir. sanki kendisi doğurmuş gibi, o hormon dalgalanmalarını o yaşıyormuş gibi saçmalayan neden o?

"kendimde değildim stresi kaldıramadığımı sana söylemiştim diyor ben zor bir eştim bu nedenle stres faktörünü anlıyorum"

tam bir manipülasyon. hem kendisi suçlu hem suçu size atmış. sizi resmen manipüle etmiş ve siz demişsiniz ki "ben zor bir eştim"

zor bir eş olan o. hem de çok zor. sorumsuz, düşüncesiz, bencil.

yıllardır süren bir manipülasyon sebebiyle "o bana çok iyi davrandı kahrımı çekti bana hiç bir hatası olmadı ben çok zor biriydim" diyor olabilirsiniz. kendi suçlarını size yansıtmış olabilir hep. olayları iyi düşünmeye çalışın. belki de yaptığı sıradan şeyleri gözünüzde çok büyütmüş ve onu mükemmelleştirmiş olabilirsiniz. bunların sebeplerini kendi terapinizde öğrenebilirsiniz.

psikolojik sorunlarla aklanamaz bu davranışlar. psikolojik sorunları vardıysa tedavi olsaymış, çocuk yapmasaymış. anası babası onu hastaneye yatırsalarmış. evlenmesine izin vermeselermiş. evlenince düzelir diye mi düşündüler? al daha beter olmuş.

bence acilen boşanmalısınız. borcu ödemesi gereken siz değilsiniz. ödesin kendi başına. baba falan olmaz bu adamdan. hani hatasını anlamış olsa, tedavi için bir adım atmış olsa, borcu ödemek için ekstra çaba harcamaya başlamış olsa (ek iş vs.) anlayış gösterirdim ama yapmamış. onun arkasını siz topluyorsunuz şu an lohusa halinizle. bebeğinizle ilgilenmeniz gerekirken bu adamın açtığı sorunları kapatmaya çalışıyorsunuz.
0
art cat chocolate
(15.08.25)
@art cat chocolate yorumlarınızı size ne olarak değil aksine gönülden, iyi niyetle yazılmış yorumlar olarak okudum, belki inanmayacaksınız ama ilk paragrafta haram ile ilgili olduğunu yazdığınız şeylere tamamen katılıyorum ne diyelim kimse sınanmasın ben maddiyattan öte ruhen zor bir süreçteyim zor kararlardayım. Sanırım yanlış anlaşılma olmuş eşimin psikolojik sorunları başından beri vardı demedim ya da dediysem de yanlış ifade etmişim. Eşim son aylarda bu şekle büründü öncesinde sorunları yoktu kendimi manipüle edilmiş hissetmiyorum sebebi ise eşimden çok kendi ailem bana zor bir karakter olduğumu birçok sorunumun olduğunu belirten eşimin güzel huyunu takdir eden bir ailem var çünkü durumlar tam olarak böyle üzülüyorum o gerçekten böyle değil, değildi. Yanlış anlaşılma olmasın ben bu korkunç meblağı haklı bulmuyorum o kadar da aklımı yitirmedim sadece bu sürece gelmesinde bu olayların en büyük sebebi evliliğimizdeki yoğun stresti. Anlıyorum sorun bende diyen kişi sayısı toplumda nadir bu yüzden manipüle ile yorumlanıyor ama evliliğimde eşime ağır stresleri yükleyen bendim bir gün patlayacaktı bu şekilde olmasına ben şaşırdım. Evet genel olarak bu yorumları görünce herkes psikanaliz yaptı ki hak da veriyorum ama konu özünden gerçekten çokça saptı ben maddi boyutla ilgili fikir almak istemiştim bu durumda sürekli hayır öyle değil diye açıklama yapmak beni de yoruyor teşekkür ederim benimle olduğunuz için bu yapılan yorumları yapan birçok kişinin özünde iyi niyet yatıyor farkındayım.

@Icedflames sizde güzel karakter uyandırdıysam ne mutlu değilse de üzgün değilim. Size karşı yorumum hala aynı.
0
🌸kamvithmi
(15.08.25)
kendinizi suçluyorsunuz bu konuda ve belki haklısınızdır.
tanımadığınız insanlara açıklama yapmak zorunda değilsiniz, öyle hissetmeyin.

ancak sözlerinizde ve kendinize karşı olan "çok iyiydi, onu ben bu hale getirdim" düşünceleri de çok sağlıklı değil, burası aklınızda olsun.

o parayı geri istemek haramdır düşüncesini de çok doğru bulmuyorum. bu şirketler milyon dolar değil, milyar dolarlık büyük şirketler ve eğlence için değil büyük karlar oluşturmak için oradalar. kumar gibi bir şey bu oyunlar haliyle bu oyunları yapan şirketler de esasında kumar oyunu yapanlarla aynı klastalar. insanların zaaflarını nasıl kanırtacaklarını biliyorlar ve tek tuşla ceplerimizdeki parayı almak için yapmayacakları şey yok.


o yüzden refund etmek için elinizden geleni yapın ve vicdanınız rahat olsun.
isteğim dışında alındı, almak istememiştim gibi seçenekler var.
alınan oyun için paketler satın alındıktan sonra oyunda kullanıldıysa ve oyun çok oynandıysa reddedebilirler iade taleplerinizi. 4 aylık bir süreç diyorsunuz, o yüzden tümünü iade almanız imkansız. ama bir kısmını almanız mümkün olabilir (bir kısmını almışsınız zaten)

bu borç ödenir. borcu yapılandırıp faizsiz kredi veren bankalardan hesap açarak 50bin, 100bin gibi bir kısmıyla oluşacak faizi minimumda tutarak bitirmek mümkün.

ama eşinizin sorumsuzluğu ya da stres altındaki bu kaçışları üzerine destek alması gerekiyor gibi görünüyor.
sizin bu korumacı ve kendinizi suçlayan tavrınız da bana çok sağlıklı gelmedi, belirtmek istedim.

ilişkinizle ilgili geçen yıllarda sorunlar yaşadıysanız ve bu süreç onu buraya sürüklediyse belki çift terapisi gibi seçenekleri değerlendirmeniz gerekir.

ayrılmak, boşanmak kolay şeyler değil. üstelik daha yeni çocuk varsa. bu kadar kolay şekilde bu önerilerde bulunmak da doğru değil. bekara boşanmak kolay derler.

--

iade formuna yazılacaklar konusunda ai'dan destek alabilirsiniz. “yetkisiz/izinsiz harcama”, “bağımlılık sebebiyle aşırı harcama” veya “ailenin bilgisi dışında yapılan harcama” gibi ifadeler kullanmanız hem iade alma imkanınızı arttırır hem de endişe ettiğiniz ahlaki çizgiyi bozmaz. çünkü ortada gerçekten bağımlılık sebebi ile aşırı harcama sözkonusu.
0
biseysorcaktim
(15.08.25)
tekrar yanıtlama ihtiyacı duyuyorum.

hiç bir ilişkide hata tek taraflı olmaz, adı üstünde, ilişki, işteş bir eylem, yani iki taraflı, iki muhatabı var. ayrıca hiç kimse mutlak iyi veya kötü değildir. yani sizin iddianız olan o süperdi ben kötüyüm/zorum iddiası hayatın olağan akışına ve insan doğasına aykırı.

size her kim böyle hissettirdi, sizi kim buna inandırdıysa uzun vadede bunun üstünde mutlaka çalışın. çok üzüldüm kendinizi böyle etiketlediğinizi okudukça...

bir de, şu anlatım tarzınızdan bir eş ilişkisi algılanmıyor, daha ziyade eşine annelik yapan biri algılanıyor. iki yetişkinsiniz ve eş düzeyde sorumluluklarınız var. konu ne olursa olsun böyle bir harcamanın izahı yok sorumsuzluk demek dışında. lütfen çift terapisi veya bireysel terapi almayı bütün bu maddi sıkıntıya rağmen ertelemeyin ve gündeminize alın zira ben hala bu harcamaların size anlatıldığı kadar olmadığını, daha büyük miktarların söz konusu olduğunu ve bu konunun muhtemelen önceden de var olduğunu ve de devam edeceğini düşünüyorum. çevremde böyle olmayan tek bir örnek dahi görmedim.

borç ödemede de genellikle 2 yöntem dikkate alınır. küçük borçlar tek bir krediyle kapatılıp tek bir büyük borç üzerinden ilerlenir. ya da en büyük borcun faizi vb. daha yüksek olacağı için önce ona yüklenilir, küçük borçlar yapılandırılabilir.

diliyorum tez zamanda hem bu borç cenderesinden hem de bu ruh halinden çıkarsınız.
0
Phoebe
(15.08.25)
Cevaplari okumadim ama kesin yazilmistir ustte. Sizin sorununuz o parayi kurtarmaktan cok kocanizla bu omur nasil gecer.
0
turkuaz
(15.08.25)
@turkuaz Yorumun hadsizliğine bak. Kocamla ömrümün nasıl geçeceğini konuşabilecek bayağılık da gerçekten fazla. Siz ne konuştuğunuzu bilmeyen limitsiz bayağı bir insan profilisiniz.
0
🌸kamvithmi
(15.08.25)
Burada bazen çok yersiz yanıtlar oluyor. Yanıt veren soru soranın yazdığı iki cümleden tüm hayatı hakkında hüküm kurma yetkisini kendinde görebiliyor. Ben de şahsen benzer şeyler düşünsem de bu düşüncemi kendime saklıyorum, ahkam kesmeyi kendimde hak görmüyorum. Hayır, yani kişinin hayatı ve ilişki dinamikleri hakkında yüzde kaçını biliyoruz? Uç bir örnek ama belki soruyu soran adamın kardeşini öldürdü. Adam onu affetti vs vs. Binbir farklı şey olasılık dahilinde.
0
nano mercy
(15.08.25)
Esin harcamis parayi. Applei nasil kandiririm da parami geri alirim diye soru acmak ahlak yoksunluğu ve dolandiriciliga giriyor.
Millete bayagisin yazmissin.

Ask mask diyorsun. Cocugunu düsün önce.
Siz bu borcu halledersiniz sonra yeni borc yapar. Bunu görmek icin yasaman mi lazim illa.
0
sonsuz
(16.08.25)
Eşinizi sevip arkasında durmanız güzel. Uzun uzun da yazsam özeti yine şunlar olacak:
1. Eşinizle konuşup, problemi anlamasını sağlayıp en azından birkaç ay, bir yıl için kredi kartını kullanmamasını sağlayacaksınız. Elinde olmayan bir parayı harcamamayı öğrenmesi lazım. Şu anda o yetisi gitmiş maalesef.
2. Eşiniz yaptığı eylemlerin farkına varacak yaşta ve buna rağmen aylarca devam etmiş. Bu da onu bağımlı yapıyor. Kumar bağımlısı değil çünkü kumarda “ya kazanırsam/parayı toparlarsam” psikolojisi var. Bu dah çok madde bağımlılığı, alışveriş bağımlılığı gibi bir problem olmuş. Tek çaresi, ister 10 tl’ye satacak hesabını, ister bedavaya kapatacak ama mutlaka o oyundan kurtulması lazım. Yoksa sıkıntı eşinizin en zayıf anında tekrarlayacak.

Dediğim gibi, hem kredi kartına hem de oyuna erişimini, açıklayarak ve kendisini ikna ederek engelleyeceksiniz.

3. Bu ciddi bir psikolojik problem. Bir yolunu bulup mutlaka piskyatra gitmesi gerek. İşinden olmamasının bir yolunu bulacaksınız. Gerekirse iş değiştirecek. Bu büyük bir problem. Çözmezseniz çok daha büyük sıkıntılar yaşarsınız. Bu süreçte eşiniz “oyun içi satın alma” seçeneği olan hiçbir oyuna yaklaşmayacak, yaklaşmayacak.

4. Hayatta korkunç sıkıntılı dönemler de olsa bir şekilde geçiyor. Enseyi karartmayın. Borçlardan kaçamadığınızı yapılandırın. Gerekirse 1-2 yıl biraz sefil bir hayatınız olacak. Bir ömüre kıyasla az bir müddet. Birbirinize ve evladınıza tutunun. Sıkıntıyı böyle atlatacaksınız. Hayat böyle.

5. Problem halı altına süpürülecek bir problem değil. Tekrar tekrar yaşanırsa evliliğinize, sağlığınıza, çocuğunuzun sağlığına vs. etki edecek. Sonu, Allah korusun daha bir dramlara evrilecek. O yüzden, probleme çok ciddi yaklaşıp, ortadan kaldırmanız lazım. Terapi, destek, ailelerden yardım, vs…

Allah yardımcınız olsun.
0
yadigar
(16.08.25)
@kamvithmi, kocasi ne bok yerse yesin kocam da kocam deyip arkasinda durup durdukca daha da batan ne gordugum ilk kadinsiniz ne de son kadin olacaksiniz.Size kolayliklar dilerim
0
turkuaz
(17.08.25)
(9)

Yüzmeyi sevmeyen biri öğrenebilir mi?

Gradient_tabanlı_mor
Ben havuz ve deniz sevmiyorum 33 yaşındayım zevk almıyorum ve çok korkuyorum ayağım yere değmeyince panik oluyorum. Bir yaşında oğlum var havuza denize gidince babası duruyor başında ama benimle tek kalamıyor ve bir şey olsa müdahale edemem çünkü yüzme bilmiyorum. Sizce öğrenmeli miyim? Sevmesem bi
Ben havuz ve deniz sevmiyorum 33 yaşındayım zevk almıyorum ve çok korkuyorum ayağım yere değmeyince panik oluyorum.
Bir yaşında oğlum var havuza denize gidince babası duruyor başında ama benimle tek kalamıyor ve bir şey olsa müdahale edemem çünkü yüzme bilmiyorum.
Sizce öğrenmeli miyim? Sevmesem bile zorla öğrenir miyim?
Oğluma da 2 yaşına gelince kursa göndereceğim ama o zamana kadar kendim de gitsem mi acaba dedim.

Çocuk yanlışlıkla havuza düşse Allah korusun arkasından yüzüp alamam.
0
Gradient_tabanlı_mor
(13.08.25)
bence gidin.
sevmeseniz de öğrenirsiniz.

zaten sevmemenizin sebebi yüzmeyi bilmiyor oluşunuz da olabilir. kendi adıma benim böyleydi.
hala da yüzmekten çok zevk almam ama en azından şuan yüzmeyi sevmiyorum demiyorum.

ya yüzmek de, bahsettiğiniz sebepler ve dahası için, bir noktada zorunluluk.
zorunluluk doğru bir kelime değil ama anladınız, merak ve eğlencenin ötesinde bir gereklilik.

sevmeseniz de öğrenebilirsiniz.
öğrendikten sonra da sevebilirsiniz.

eğer sudan korkmuyorsanız öğrenmek hiç de zor değil.
0
biseysorcaktim
(13.08.25)
yuzmeyi gozunuzde buyutmeyin. suyun ustunde guvenle durabilmek birinci adimi ki buyuk oranda psikolojik bu. yeni dogan cocuklari suya atiyorlar ve cocuklar su ustunde kaliyor, videolari var. www.youtube.com

yani yuzme bilmiyorumdan ziyade sudan korkuyorum olayi bu. bu korkuyu yenmeniz onemli. kursa gitmek de gozunuzde buyuyorsa iyi bilen bir tanidikla biraz zaman gecirin. yani suyun ustune yatabilmek, yavas el ve ayak refleksleriyle suyun ustunde kalabilmek, batinca cikacagini bilmek.

sonra a noktasindan b noktasina gidebilme olayi da zamanla olur ve cok verimli yuzmenize gerek yok. yavas yavas gidebilin yeter. zaten suyun ustune yatip ayaginizi cirpinca ileri gidiyorsunuz. elinizle de destek olursaniz sukela, yuzme bu iste.
0
antikadimag
(13.08.25)
Öğrenemezsin. Korkuyorsan hiç öğrenemezsin hatta. Yüzmek zor bir eylem değil. Önemli olan sudan korkmamak.
0
koela
(13.08.25)
ogrenin.

41 yasindayim. 25 yaslarima kadar vapura dahi binemezdim. denize havuza gidilince kenarda oyle otururdum.sonra yuzucu bi erkek arkadasim oldu, onunlayken girmeye basladim ama ayagim degmeden durmayi ogrenemedim.

sonra denize yakin bir yerde oturmaya basladim, arkadasim e yuh artik ogren sunu dedi. sonra yine yuzmeyi cok seven bir erkek arkadasim oldu, onunla suyun ustunde kalmayi ogrendim. hatta su altinda arka arkaya 2 kez takla atmayi da ogrendim yakin zamanda. bu benim icin hayal edemeyecegim bir seydi.

su an yuzebiliyorum denemez ama suda ayaklarim degmeden, yuzustu veya sirtustu durabiliyorum. ama derinligin hala boyumdan uzun olmamasi gerekiyor. yani mantiken derin sudan sig suya gecebilecek kadar yuzuyorum ama yine de....

kimseyi kurtaracak kadar yuzme ogrenebilecegimi sanmiyorum. ama seviyorum denize veya havuza girmeyi... korkarken hic keske girebilsem hissi gelmiyordu acikcasi. siz de girdikce sevmeye baslarsiniz belki.
0
supergirl
(13.08.25)
Universitelerin kurslarina katilin,daha disiplinli oluyor.

m.youtube.com
0
designer
(13.08.25)
özel ders alabileceğiniz kursları araştırın. iyi bir hocayla 4-5 derste halledersiniz. fobiniz varsa birkaç ders daha sürebilir. siz farkına dahi varmadan aşmanızı sağlıyorlar korkularınızı. genellikle otellerin, hamamların vb yerlerin havuzlarında oluyor dersler. benim hocam otelde veriyordu dersi, 6 yaşından 65 yaşına kadar öğrencileri vardı. bir de sadece yüzmeyi öğrenmek olarak düşünmeyin, mesela benim hocam sürekli bilgisayar başında çalışmaktan kaynaklı duruş bozukluklarım içinde yüzme teknikleri öğretti.

çocuğunuz ana motivasyon kaynağınız olabilir ama inanın öğrenince keşke daha önce halletseydim diyeceksiniz.
0
Phoebe
(13.08.25)
36 yaşındayım ve yaklaşık 25 sene iskenderunda yaşadım ve yüzme bilmiyorum. Ankara'ya taşındım şu 3. yüzme dersime gideceğim bugün ve bugüne kadar soran herkese ooo burdan bi dalsam var ya diye kandırıyordum allahtan kimse nerden çıkarsın diye sormadı :(

Bilmediğiniz için sevmiyor olabilirsiniz bu arada. Bence çok hoşlaşmıyordum ama derslerden sonra mutlu etmeye başladı az az makarnalarla filan hoş oluyorum. Hele çocuk var ise kaçarınız yok muhtemelen öğrenmek durumunda kalacaksınız eni sonu.Bence bir deneyin ders alın 1-2 tane ona göre karar versin.
0
herseysoyledigimgibioldu
(14.08.25)
Öğrenin. Öğrenirsiniz.
İnsanoğlu batmaya değil yüzmeye müsait bir organizma zaten.
0
sanal hayvan
(14.08.25)
öğrenirsiniz. çocuk içinse öğrenin.
0
bay b
(14.08.25)
(29)

Bu arkadaşa napayim ve arkadaşlık etiği

encokbenisevinnolur
Taa lisanstan (12-13 yıl öncesi) yakın arkadaşım zannettiğim biriyle şöyle bir şey oldu:8-9 ay önce bana, hakkında bir soru sordugu (mesleki detay bir konu, öyle aman aman üst düzey bir bilgi de değil ama tecrübe sorusu diyelim) sırada, yanıtladım, mesajlaşırken, sonra birdenbire "la (benimadim) ben
Taa lisanstan (12-13 yıl öncesi) yakın arkadaşım zannettiğim biriyle şöyle bir şey oldu:

8-9 ay önce bana, hakkında bir soru sordugu (mesleki detay bir konu, öyle aman aman üst düzey bir bilgi de değil ama tecrübe sorusu diyelim) sırada, yanıtladım, mesajlaşırken, sonra birdenbire "la (benimadim) ben seni kullanıyor muyum ya" gibi acayip bir şey söyledi. Ben de gayriihtiyari "öyle bir şey yaparsan seni s*kerim beni bilirsin yavşak" dedim, çünkü ne alaka.

Neyse, geri sariyoruz, ben 3-4 yıl önce birkaç ay finansal olarak çöktüm, hiçbir borcumu ödeyemiyorum, o ara daha kritik erteleyemeyecegim bir ödeme vardı, ondan borç istemiştim. Bu arkadaş direkt vereyim ben dedi (konusurken bahsettim), ben başta sordum ne zaman ödeyebilirim önümü göremiyorum şu ara, söyle ona göre, mahcup da olmak istemiyorum sana diye (böyle deme sebebim biraz da şey, ikimiz de aile desteği vs olmayan kendi yağında kavrulmaya çalışan insanlarız). Yok la sende kalsın vs dedi. Ben de iyi dedim, eyvallah. Sonra durumum olunca da birkaç kere vereyim dedim, yok istemez nolacak arkadaşlık böyle bir şey şeklinde konuştu. Ben de dedim ki "sağol, yalnız ileride lafını yapacaksan ayıp edersin" o da işte "Yok la nolacak" dedi, konu kapandı zannediyordum.

5-6 ay önce de (ilk paragrafta anlattığım olaydan birkaç ay sonra) benden borç istedi, işte ne kadar verebilirsen tarzı. O 8-9 ay önceki konuşmadan sonra da, iletisimiz seyreklesti biraz, hıı dedim var bir numara. Su kadar bu kadar, ben kasten tam o 3-4 yıl önce verdiği miktar kadar verdim, bir de kendimce bir tılsım yaptım, düşündüğüm şuydu: biraz borç takip ortadan kaybolacak diye düşündüm, eğer öyleyse verdiğini geri vereyim madem gözü kalmış (çünkü bir de bu olduğu sıralarda ben bayağı iyi kazanmaya başladım da), s*keyim böyle arkadaşlığı derim olur biter. Verirse de, olur derim, eski konunun da içime sinmedigini, elimin rahat olduğunu, isterse onda kalabilecegini karşılık olarak, söylerim diye düşündüm.

Sonucta, tahmin ettiğim gibi oldu ve iletişim sıfır, bahsettiğim miktar da 30k bu arada, vermese de beni bozmuyor. Ama bu arada, instagramda takipcilerden cikarmis. Whatsapptan da birkaç kez naber vs yazdım, kısaca iyi vs diyip konuyu kapatıyor.

Neyse, ben bu kadar zamandır arkadaş zannettiğim birinin böyle kafasında bir çeşit oyunlar çevirmesine bozuldum acikcasi. Bir de yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmedi kaç senedir.

Laf sokmak + canını sıkmak istiyorum. Ama parayı da geri istemeyeceğim.

Secenekler:
1- Ev adresi var. İcra takibi başlatacağım diyip, baslatmamak.
2- Tavrından belliydi, git anandan babandan fakirliğinin intikamını al vs içerikli bir şey yazmak.
3- Bu arkadaş, yl tezinin istatistik kısmını dışarıdan birine yaptırdı, bana anlatmisti (yazışma vs duruyor) şimdi akademisyen olmaya çalışıyor. "Bir daha böyle bir şey yaparken, akademik sahtecilik yaptığından haberi olmayan birine bu hareketleri yapmadigindan emin ol, basın belaya girmesin :)" gibi bir mesaj atmak, canı sıkılsın yine maksat.
4- Başka ne olabilir? Şöyle bir düşününce, hiçbir şey demesem de içim rahat gibi, ama konuyu da aslında böyle bir son mesaj (engellediyse de e-mail) ile aslında kendim için de kapatmak istiyorum.
0
encokbenisevinnolur
(08.08.25)
bence yazdığın şeyler çok gereksiz ve saçma olur.

ben şöyle düşündüm; bazen misafirlikte aç olduğumuz halde, yemek verilir ama ayıp olmasın diye "tokum gerek yok" deriz ya arkadaşın da öyle bir blöf yapmış olabilir ve sen de üstelemeyince konu senin için kapanmıştır ama onun için kapanmamıştır.

ben olsam "borcunu ne zaman ödeyeceksin kanka" derdim. bu laftan sonra sana patlayacaktır. karşılıklı verip veriştirirsiniz gibi :)
0
respect
(08.08.25)
Bence ona dümdüz soğuk yap. Uzaklaş. O sana yaklaşsa da, arayı düzeltmek istese de, ısrar etse de soğuk yap. Sebep sorarsa o zaman anlat böyle yaptın böyle yaptın diye. Bana benim gibi sağlam adam lazım başkasıyla uğraşamam de. Bence.
0
muhayyer divan
(08.08.25)
Borcu verdiğini ispatlayabiliyorsan ver avukata sessizce yapıştırsın icra takibini
0
apocalipy
(08.08.25)
Muhtemelen seninle alakalı olmayan bir konu var. Sen olayları kendine göre yorumluyorsun. kendine yoruyorsun
0
izmirduyuru
(08.08.25)
Sen de az toksik değilmişsin.
0
Batuhanolabilir
(08.08.25)
Adam sana ihtiyacın varken para vermiş üstelik geri de istememiş şimdi sen icra micra yazmışsın. Seninle irtibatı kestiği iyi olmuş.
0
mirty
(08.08.25)
Arkadaşlıkların da ömrü bitebilir, yollar ayrılabilir, gayet insani, hayata dair şeyler bunlar. Bunda bu kadar bilenecek planlar yapacak ne var? Üstelik zamanında size kritik bir durumda sağlam bir şekilde arka çıkmış birisiymiş bu. Ayrıca iyi günde verilen sözler ve sırlar kötü günde de bakidir.

Thetruenorth+1
0
Phoebe
(08.08.25)
bence sende sorun var. ayrıca o zamanın 30k parası ile şimdinin aynı mı?

adam iyi niyetli sen normal değilsin hemen icra falan demişsin
0
Hallegadola
(08.08.25)
Arkadasliklar bir hediye degil, bir sorumluluktur. Emek ister, fedakarlik ister ve ozen ister. Saglam arkadasliklar Tipki bir ticari yatirima benzer. Surekli yatirim yapman lazim.

Bahsettigin arkadasa uzuldum. Senin gibi bi kararktere yatirim yaparak zarar etmis. Sirf bu yuzden kendini ahmak hissetse yeridir.
0
krmzbvl
(08.08.25)
thetruenorth+1. Arkadaşlığınız bitmiş, bu kadar. Neyin intikamı, neler düşünmüşsünüz, hayret ediyorum.
0
asteriks
(08.08.25)
thetruenorthstrongandfree1 +1000
0
duyuruuser
(08.08.25)
abi oncelikle o borcu kapatmaliydin. yani yok falan demis ama usteleyeceksin ve geri vereceksin. bir ikincisi de ayni miktar demissin ama 4 yil onceki 30k ile simdiki ayni degil. dolar bazinda bile ayni degil. ne kadar ayni miktarda verdigini anlamadim.

bence arkadastan ziyade sen kafanda oyunlar ceviriyorsun. bir de hala daha ne yapayim falan diyorsun. derdin neyse erkek gibi konusacaksin cikip. hala yok santaj mantaj hesaplari pesindesin. ben senin tavirlarini hic begenmedim acikcasi. arkadas bu yuzden uzaklasmis olabilir.
0
antikadimag
(08.08.25)
@izmirduyuru: işte bunu bilmem için iletişim kurması lazım, zaten bu kısmı beni düşündürüyor bu kadar ayrıntı. Konuyu çetrefilli hale getiren de bu.

@thetruenorthstrongandfree: ilk soruda surasini yazmıştım:
"... ondan borç istemiştim. Bu arkadaş direkt vereyim ben dedi (konusurken bahsettim), ben başta sordum ne zaman ödeyebilirim önümü göremiyorum şu ara, söyle ona göre, mahcup da olmak istemiyorum sana diye (böyle deme sebebim biraz da şey, ikimiz de aile desteği vs olmayan kendi yağında kavrulmaya çalışan insanlarız). Yok la sende kalsın vs dedi. Ben de iyi dedim, eyvallah. Sonra durumum olunca da birkaç kere vereyim dedim, yok istemez nolacak arkadaşlık böyle bir şey şeklinde konuştu. Ben de dedim ki "sağol, yalnız ileride lafını yapacaksan ayıp edersin" o da işte "Yok la nolacak" dedi, konu kapandı zannediyordum."

Bir de bir sürü ayrıntı var da amma uzun hikayeymis, onu farkettim, borç dolarlaydi 2021'in 700 doları. Ben de onu hesaplayıp düz 30k verdim eğer öyle düşünüyorsa diye.

Akademi kısmına girmeyeceğim konu dışı, bir şeyi herkesin yapmasının onu doğru yaptığını düşünmüyorum.

Hayatını kaydirayim kafasinda değilim, duyuruda açıkça yazdım, öyle bir şey yapmayacağım diye hem icra hem akademi konusu için, sadece söyleyeceğim ki gerilsin.
0
🌸encokbenisevinnolur
(08.08.25)
@antikadimag: abi işte gıcık tarafı burası. Ben naptgini anlamaya çalışırken konu buraya geldi. Bir de adam konusmuyor, ben de oturup düşündum bunlar geldi aklıma. Düşünsene biri sana, yıllardır süren olaganlasmis diyalogunun/paylaşıma dair "la kanka ben seni kullanıyor muyum" diyor, oturup bir düşünmez misin ne diyor bu diye? O an sakaya vurup cevabini verdim. Konuşma konusu da, sıkıntısı olan ben değilim o belli. Bunu diyecek kadar yuzsuzlesmis adama "hayirdir bir sikintin mi var" demek bana abes geliyor, kocaman yetiskin insanlariz bir zahmet söylesin baska bir sıkıntısı varsa. Bir de tam bundan sonra ufak ufak ortadan kayboluyor,gecistirilen konusmalar disinda son diyalog bu olunca; boyle birine daha neyi soracam diye dusunuyorum, abisi miyim babası mıyım, kocaman insanlariz.

Geri vermem.icin hesap numarası olması lazım bende, aynı şehirde de değiliz o zaman , kac kere de sormusumdur, hesap no da vermiyor, onu iyice ısrar ettiğim zamanlarda bankaya baktım iban da gözükmüyor eski hareketlerde. Ha yine yazmadığım ayrıntı, hatirlamadigim benzerleri geçmişte benim verdiğim de oldu. Benim asil tetiklendigim nokta da burasi "aramizda lafi olmaz" kamuflajiyla bu adam kafasinda borclandirmis beni, ve geri ödeme yapmami engelleyerek. Bunu boyle dusunuyor olma ihtimali bile bana asiri pislik geldi.

Acikcasi bu yuzden hem rahatsiz edip canini sıkayım, hem de pratikte zararina bir sey de yapmamis olacak ne yapabilir söyleyebilirim diye açtım basligi. Ondan arkadaslik etigi diye ekledim basliga.
0
🌸encokbenisevinnolur
(08.08.25)
Benim anlamadigim adamdan 700 dolar borc alip niye geri odemedigin?

Karsi tarafin iyi niyetinden soyledigi "lafi mi olur, arkadasiz" lafini gercek anlamiyla kimse anlamaz. Bu bir jesttir. Salaga yatip da ulan ne guzel istemedi iste demenin alemi yok. Ne arkadasin ne de buradakiler cocuk degil.

Parayi geri verirken bile o gunku dolar kurundan hesaplayip tam ayni tutari odemen senin de zaten o borcu unutmadigini gosteriyor. Madem ustune sunger cektin, niye ayni tutari gonderiyorsun?

Geri odedigin "borc" uzerinden intikam planlari yapmana zaten diyecek bir sey yok.

Sana acik iletisim ve durustluk tavsiye ediyorum; arayip ozur dile. O zaman durumum yoktu, para da tatli geldi bi hata yaptim de. Eger istersen paranin deger kaybini da hesaplayip odeyelim de. Konu da kapansin gitsin.
0
brkylmz
(08.08.25)
@brkylmz: hesap no yoktu, hesap no isteyince vermiyor, elden veremiyorum cunku aynı şehirde değiliz, yaklaşık o zamanlardan beri. Başka geri verme kanalı bulunabiliyorsa da benim aklıma gelmedi.

diğer tarafı da şu, benzerlerini geçmişte ben de yaptım, yani veren bendim o da aldı. O aramızda lafı olmazı ben de birçok kez söylemişimdir. Zaten asıl burasına takıldım. Onun demesi de ondan kabul edilebilir geldi. Ya da bu onun dusundugunu tahmin ettigim sekilde dusunsem, yaptiginin aynısını ben de yaparım.

Benim anladığım borç, verirken adı konulur, o bahsettiğin dolaylı dili ben anlamazdan geliyorum, adam olan en azından "sana borç verdim" demesini bilir. Ha dediğin türkiye'nin geneli olmuşsa, zaten o da politik de bir konu genel bir adilik var demektir, ben öyle düşünüyorum. Ben borç olsun dedim, o hayır dedi, vereyim israrina da hayır dedi.

Açık iletişim kısmına girmiyorum çünkü arkadaş konuşmuyor, arti sosyal medyada falan kayboldu iste.
0
🌸encokbenisevinnolur
(08.08.25)
adama borç takmışsın. yıllarca ödememişsin. arkadaşlığı bozulmasın diye seni yıllarca idare etmiş. yarım ağız yıllar sonra parayı ödemeyi teklif etmişsin. nasıl adamsın bilader?
0
messina123
(08.08.25)
Bir iki ince söz söyledi diye adamın parasının üzerine mi yattın gerçekten?
Az değilmişsin valla.

Arkadaş bilip paylaştığı şeyleri ifşa ile tehdit edeceksin?

Ben arkadaşlarımı bir gözden geçireyim, senin gibisi var mı diye.
0
Mirket
(08.08.25)
Bence buyuk olcude arkadasiniz hatali ama burada daha buyuk hata kulturumuzun bu sekilde sekillenmis olmasinda. Adam nezaketen siz teklif ettiginiz halde parayi kabul etmiyor. Bu tur gevsek kulturel davranislar sosyal iliskilere her zaman bu sekilde zarar veriyor. Sizinki de ilginc bir ornek olmus. Maalesef ya hic borc islerine girmemek yada dove dove parayi vermek falan gerekiyor.

Soylenmis ama ben de belirteyim, secenekler cok sacma, yaklasik benzer tutarlarsa alacak/verecek yok deyip hayatiniza bakacaksiniz.
0
mbond
(08.08.25)
senin gibi bir arkadaşım olmadığı için nasıl sevindim ya. bi de işine gelmeyen cevapları tiklememiş bak bak.
yazdığın intikam(!)lar birine yapabileceğin en büyük kötülükler arasında.
nickin encokbenisevinnolur olsa da sen sevilecek bi insan değilsin. kötü bi insansın.
umarım bi gün iyi bi insan olmaya çabalarsın böyle yaşanmaz.
0
matilda
(08.08.25)
Benim anladigim siz bu arkadasinizi kaziklamissiniz zaten.Daha neye kiziyorsunuz anlamadim. 4 yil once siz 30 bin alip geri odememissiniz.Simdi de siz 30 in vermissiniz karsi tarafin geri odeyip odemeyecegi belli degil.Bu durumda kaziklayan siz kaziklanan diger arkadas oluyor.Neye kizdiniz tam anlamadim
0
turkuaz
(08.08.25)
yukarida saydiginiz seceneklerle nasil hissetmeyi bekliyorsunuz? bunu sorabilirsiniz kendinize, intikam almak mi mesela? intikam almak sizi nasil hissettirecek, neden intikam almak istiyorsunuz? borcu odemedigi icin mi? borcunu odememesi sizi nasil hissettirdi? gormezden gelinmis mi hissediyorsunuz? degerinizin bilinmedigini mi hissediyorsunuz? sizi sevmedigini mi hissettiniz? buralara bakmak yardimci olabilir. olaya karsi vermek istediginiz tepki orantisiz, durtusel ve tepkisel ve altinda yatan sey baska bir sey gibi sanki.
0
kassiopeia
(08.08.25)
@matilda: verdiği cevaptan okumadığı bariz olanları tiklemedim. ayrıca cevapları okumayanlara napilir bilmiyorum.

ama sorduğum şey buydu, yazılan cevabı bile borç olarak mı veriyorsunuz da naptigima hesap soruyorsunuz, işte onu da anlamadım.
0
🌸encokbenisevinnolur
(08.08.25)
3-4 yıl önce size 30bin verdi ve siz de ona 5-6 ay önce 30bin verdiyseniz size 5. bi seçenek sunayım. enflasyona göre borcunuzu tamamlayın.
0
elorelia
(08.08.25)
isinize gelmeyen cevaplari tiklememissiniz, kendinizi yuzde yuz haklı gormussunuz. Pes.

-----
Ben de dedim ki "sağol, yalnız ileride lafını yapacaksan ayıp edersin" o da işte "Yok la nolacak" dedi, konu kapandı zannediyordum."
------

"Peki o halde, yardimin icin tesekkur ederim. Zor durumda oldugunda hic cekinme elimden geldigi kadariyla yardim ederim" demeniz arkadasca olurdu. Daha ince ve dusunulmus bi cevaptir. Benim aklima mesela direkt bu cevap gelirdi.

"İleride lafini yapacaksan ayip edersin" diyerek asil siz ayip etmissiniz. Durumlar degisebilir, bugun size "yok la"diyen insanin 2 yil sonra paraya ihtiyaci olabilir ve siz, bunu dediginizde sizden yardim isteme secenegini kapatmis oluyosunuz.

Saydiginiz secenekleri kâle bile alinacak olcude degil, o derecede.
0
sey mi dostum
(08.08.25)
1- sana borç vermiş-geri almamış
2- kendi sıkışınca borç istemiş-aynı miktarı vermişsin ama verirken aklında binbir türlü hinlikler.

aslına bakarsan, sen borcunu ödemişsin, yanlış mı anlamışım, kaçırdığım bir detay mı var?

arkadaşına niçin bileniyorsun? önce yarım ağız "istemezük" yapıp, dara düşünce istemiş olmasına mı? evet o an elibol'dur nakite ihtiyacı yoktur, "aman nolcak" kafasındadır. ama dünyanın binbir türlü hali var. dara düşünce "borç istemiş"(!) tir ama senin olayı kavrayıp, kardeşim o gün ben zor durumdayken yardım etmiştin, al sana borcumu geri ödeyeyim hatta biraz da fazlası, müsait olunca sen duruma bakarsın" diyip biraz kalender meşrep olmak gerekir ya.

erkekler niye böylesiniz??
0
love and trust
(08.08.25)
galiba sizin arkadaşlığınız döviz kurunun kurbanı olmuş. arkadaşın doların yükselmesini fırsat bilerek borcunu senden istemiş olmalı. sen de "o gün aldığım 700 dolardı şimdi oldu 30 bin tl" diyip bilenmişsin.

ozaman o parayı ondan almayacaktın? o günkü durumunun da çaresine bir şekilde bakacaktın?

biraz da şeye benziyor, eskiden herkese çeyrek altın takan birinin kendi düğününde de gram altına razı olmaması.

ben ona çeyrek taktım o bana gram taktı diye bitirilen 20 yıllık arkadaşlıklar biliyorum.

yanlış anlamadıysam alttaki mevzu bu.
0
love and trust
(08.08.25)
Bu kadar da kör göze parmak nankörlük örneği zor görülür. İnsanı iyilik yapmaktan soğutursun o kadar söyleyeyim.
0
kaptan maydanoz
(09.08.25)
@sey mi dostum: yazdıklarınız konuyu kafamda netlestirmemi sağladı, ayrıca teşekkür ederim. Secenekler konusunda da haklısınız, önceden bir seçenek olmamasına rağmen, icra takibi başlatmaya karar verdim.
0
🌸encokbenisevinnolur
(09.08.25)
(17)

Tek basina tatil cehennem gibi bir sey degil mi ya?

tantamount_to_equivalent
Restorana, kafeye gidilmiyor. Herkes cift, grup bilmemne. Isletmecide 5 karis surat, masa isgal ediyormussun muamelesi cekiyor, ilgilenmiyor. Sezlongu semsiyeyi 2 kisilik satiyorlar ya da 2 kisilik harcama yapmani bekliyorlar. Ciftler seni potansiyel tehlike olarak goruyor falan. Tura mura katilsan
Restorana, kafeye gidilmiyor. Herkes cift, grup bilmemne. Isletmecide 5 karis surat, masa isgal ediyormussun muamelesi cekiyor, ilgilenmiyor. Sezlongu semsiyeyi 2 kisilik satiyorlar ya da 2 kisilik harcama yapmani bekliyorlar. Ciftler seni potansiyel tehlike olarak goruyor falan. Tura mura katilsan herkes gene grup, cift. Yalnizlari, sololari belediye zehirlesin bari, topluma rahatsizlik vermeyelim.
0
tantamount_to_equivalent
(07.08.25)
Sıkıntıyı kendinde ara, genele yayma.
0
HellKeePer
(07.08.25)
Tek başıma çok tatil yaptım, hepsinden çok keyif aldım, hiç böyle hissetmedim veya düşünmedim.
0
cilacı ökkeş usta
(07.08.25)
Ben de tek başıma tatillerde hep güzel vakit geçirdim valla.
0
peki madem
(07.08.25)
"Çiftler seni potansiyel tehlikeli olarak görüyor"

Çiftleri kafanda burjuva sınıf olarak görme. Bir çoğu senin gibi yalnız yaşamayı beceremeyen, özgüvensiz insanlar topluluğu.
0
ditu
(07.08.25)
cehennem gibi değil. kendi keyfi var. kafana göre takılıyorsun kimse karışmıyor. yanlış yola yapsan yanlış bi şey yapsan kimse laf etmiyor kimseye mahcup olmuyorsun. aç kalsan da tek başına kalıyorsun kimseden sorumlu değil.

tabii ki anlaştığın biriyle daha zevkli ama tek başına cehennem değil asla.
imza: tek başına en az 5 ülkeye uğramış birisi.
0
jelly bear
(07.08.25)
ya birakin tek yasayamama ozguvensizligiymis, asosyallikmis, sorun bendeymis. Aksam restorana gitmek istiyorum, restoranlarda millet 3lu 4lu masalarda, grup, cift sen sakrak muhabbetini ediyor, ickisini iciyor, yemegini yiyor, sen orda tek basina oturup napican? 5 dakika otursan hayati sorgulayip, depresyona girersin zaten, olan moralin de sifira iner, benim burda ne isim var diye. Gece kulubune falan gitmek istesen gene ayni. Insanlarin en insaflisi acir, digerleri ne ayak bu diye tuhaf tuhaf bakar zaten.
0
🌸tantamount_to_equivalent
(07.08.25)
Ya işte sizin gibi düşünmüyoruz, insanlar farklı birbirinden. Güzel bir yemek yiyip insanları izlemek tek başına da keyifli, depresyona girmiyorum ben. Birisi ile tatile gittiğimde 2 gün sonra afakanlar basıyor. Size uymuyorsa uymuyordur, uydurmak zorunda da değilsiniz.
0
peki madem
(07.08.25)
yapacak bir şey yok. bu ülkede bekarlara bakış açısı böye maalesef.
0
nothing in my way
(07.08.25)
bütün tek tatillerimden son derece keyif aldım. siz kendinizi ezik hissederseniz beden dilinize yansır, insanlar da öyle davranır. parasını ödüyorum, hizmet satın alıyorum. diğer hizmet satın alanlarla benim aramda ayrımcılık yapanı hissedince postamı koyarım, bu kadar basit.

siz neden tatilde çevreye bu kadar odaklanıyorsunuz ki? kendime zaman ayırmışım misler gibi, bana ne çevrede ki şen şakrak gruplardan? hem insanlar dönsün kendine acısın, acınacak bir durum yok ki ortada? ayrıca varsayalım öyle düşündüler, düşüncelerini mi okuyorsunuz? sanmak/varsaymak insan da huzur falan bırakmaz yahu. hadi diyelim ki acıdılar, çok da fifi yani?
0
Phoebe
(07.08.25)
Degil. Herkes kolaylik sagliyor ayrica. Sanirim erkeksin ondan tatillerde tek erkek pek istenmiyor. Bana gore sacma ama oyle bir durum var.

Onun disinda cift olmus, grup olmus hic ilgilenmiyorum etrafla. Ben keyfime bakarim. Cok da guzel bir sey tek tatil. En sevdigim :))
0
Kittie
(07.08.25)
Erkek için zor. Kadın için güzel. Erkek adam da yanına tatil için birini bulabilir. Erkeksen, tek gitme. Değiştiremeyeceğin şeyler için sabır ve farkındalık, kalp ben.
0
gabe h coud
(07.08.25)
entelektuel amacla yapilabilecek en iyi tatil. istedigin yere istedigin zaman gidiyorsun bir sehri tanimak ve anlamak icin en iyi yol. ama eglenmek iyi vakit gecirmek istiyorsan o zaman yalnizlik bazen sikici olabiliyor. yani aksamlari otele gidip erkenden yatiyorum tek basina tatile gittigimde. tek basina barlarda takilmak olmuyor.
0
antikadimag
(07.08.25)
Değil
0
Civil.leo
(07.08.25)
Çıktığım ilk tek tatilin akşamında otelde ağlamıştım moral bozukluğundan:d

Herkes çift doğru, garson bile iki kere soruyor “kaç kişisiniz” diye. Yine de pozitif tarafından bakalım, sırf eşlik edecek birileri yok diye kendinizi eve kapatmadınız. Milletin tek başına kafeye, tiyatroya gidemediği yerde siz tatile çıkıyorsunuz, özgüven şov.
0
ruhen hastayim ben
(07.08.25)
@tanta

Tek başına tatil değil de yalnız başına tatil cehennem gibi bir şeydir.. Örneğin ortalama bir kız ya da ortalama/ortalama üst bir erkek tek başına tekne turuna tatile çıksa cafeye bara otursa aslında yalnız değildir, bir sürü kişiyle tanışabilir hatta aşk bile başlayabilir. Hayat sürprizlerle dolu. Tek başına tatil bu grup için belki de bir keşif yolculuğudur, ister ruh eşini ister kendi kendini keşif olsun fark etmez zevkli geçer.

Burada yıkıcı olan ise hayatı boyunca teklif almamış ya da on yılda bir teklif alan o da beğenmediği kişiden) birinin tek başına tatili o kadar zordur ki belki de 1-2 tatilden sonra tatil kelimesinin anlamını unutur. Onun için hapishaneden farkı yoktur.

Bir de kadın erkek farkı da vardır. toplum tek kadının tatilini dünyanın her yerinde onaylar, erkeği ise onaylamaz genelde. İşletmeciler açısından bile eşit şartlarda değilsin.

Sen haklısın ama genel olarak internette bu tür konularda gerçekçi cevapları bulamazsın.
0
rosey
(08.08.25)
bu biraz oznel bir durum. karakter, psikolojik durum vs. ile alakali. ben hic problem yasamadim, hic boyle dusunmedim. sonucta her seyi farkli algiliyoruz. mesela ben o garsonu gorsem herhalde yorulmus, isinden bezmis derim. kaba saba bir tip oldugunu dusunurum. ulkede hizmet kalitesinin ne kadar dustunu dusunurum. belki de farketmem bile. fakat siz sizinle alakali olumsuz bir durumdan oyle oldugunu dusunuyorsunuz. bu olumsuzlugu da siz yorumluyorsunuz. su acik ki yalnizlik konusunda sikinti cekiyorsunuz, bunu cok onemsiyorsunuz. fakat yalnizligiyla barisik veya normalde sosyal ama arada bir yalniz tatile gidenler icin bu bir problem degil, hatta daha iyi bir sey.
0
Sour
(08.08.25)
Bro sen yanlis yapiyorsun. Gunduz gezi isleri, plaj vs yapican. Aksam 6'da 7'de falan kafayi gomup, uyuyup dinleneceksin. Gece 11, 12'de kalkip kuluplere akacaksin. Gece 3e 4e kadar Icip dagitip denk getirebilirsen ons ile geceyi sonlandiracaksin. Olmazsa saglik olsun eskorta gidersin ertesi gun, rafet el romanin dedigi gibi "caddeler benim, geceler benim, arayan soran yok, rahat yasiyorum". Tek kisi icin restoran vs bos is zaten. Hazir al, siparis et pizzani, kebabini, tv karsisinda ya da tablet onunde veyahut balkonunda disari seyrederken gom yemegini mis gibi. Hersey dahil otel de bos is, gereksiz bence tek kisi icin. Bu arada otel odasi yalnizligi sozlukte 182 sayfa olmus, bu basit, oyle gecistirilecek bir konu degil, yalnizlik cagimizin, herkesin sorunu
0
freedonia
(08.08.25)
(21)

"ah" almak

gobekliraki
böyle bir şeye inanıyor musunuz? birine ah etmek veya birinden ah almak gibi?
böyle bir şeye inanıyor musunuz? birine ah etmek veya birinden ah almak gibi?
0
gobekliraki
(06.08.25)
Boş iş, fakir avuntusu
0
Shepard
(06.08.25)
Tabiki hayır.
Kenan evren 500 yaşında resim yapa yapa öldü.
Diğerlerini de görüyoruz işte mutlu mesut yaşıyorlar.
0
logisticsmanager
(06.08.25)
evet inanıyorum. benim ahım tutar mesela o yüzden çok nadir birine ah ederim.
tabii başımıza gelen her kötü şeyde birinin ahını aldık demek saçma ama mutlaka birinin ahını aldığımız için de başımıza gelen şeyler vardır.
0
matilda
(06.08.25)
eskiden inanıyordum, artık inanmıyorum
0
yuvarlanantencereninkapagi
(06.08.25)
inanmıyorum.
0
gabe h coud
(06.08.25)
Keske olsa ama yok oyle bi sey
0
Kittie
(06.08.25)
bence bu psikolojik bir savunma mekanizması. insan kendi kontrol alanında olmayan, değiştiremeyceği ve müdahale edemeyeceği bir nedenle haksızlık, eziyet vb. yaşayınca psikolojik olarak aktif dosyalardan birini kapatmak, çarpıştığı cephe sayısını azaltmak, o konudaki şalteri indirip enery save edebilmek için allahından bulsun, ah ettim fasa fiso diyor. kendi iç mekanizmanı rahatlatan bişi o kadar. ha ben hiç inanmam, o nedenle de ah ettim, beddua ettim, allahından bulsun falan demem, karşılığı yok çünkü reel hayatta.
0
Phoebe
(06.08.25)
dünyaya rasyonel bakmayı öğreneli çok oldu. bunların hepsi fasa fiso.
0
lazpalle
(06.08.25)
hem evet hem hayır.
ah almak üzerine bir sürü hikaye var, herkesin bir yakını vardır "şunun ahını aldı böyle oldu" ya da "şuna ah etti o kişi böyle oldu" diye. tutarlı bir hikaye de sunabiliyorlar.

ama dünya tek boyutlu değil, her gün başımıza iyi kötü bir sürü şey geliyor. sanırım ah almak dediğimiz şey de biraz algıda seçicilik ile ilgili.

ben inanmıyorum tarafına, inanıyorum tarafına göre bir cm daha yakınım.
0
biseysorcaktim
(06.08.25)
Ben inaniyorum ve aldigim 'ah'lari biriktiriyorum. Biriktirdigim 'ah'larla da 'ahahaha' diye guluyorum.
0
sey mi dostum
(06.08.25)
Gençken üzdüğüm kızların ahını aldım. 37 yaşındayım bekarım, evde kaldım.
0
HellKeePer
(06.08.25)
İnanıyorum, hatta ah eden kişi ah etmemiş bile olsa ona yaşattıklarını yaşamadan ölmeyecek kişi. Bunu çok gördüm.
0
muhayyer divan
(06.08.25)
Beni satan arkadaşım iki ayda patladı.
0
Kahvedesu
(06.08.25)
İnanıyorum.
0
Kahvedesu
(06.08.25)
Inaniyorum.

Ah aldigim da oldu ah verdiğim de. It works.
0
sonsuz
(06.08.25)
inanıyorum. ve bizzat ahımın çıktığını da gördüm, bana yaptığı şeyin aynısı başına geldi ve bayağı imkansız bi şeydi. kimsenin ahını da almak istemem, çok dikkat ediyorum. dini öğretilerde bu dünyada yaptıklarının karşılığını çekiyorsa bir insan şanslı oluyo.
0
deartheodosia
(06.08.25)
Bildiğim iki kere ah aldım, ikisi de çıktı.
0
cilacı ökkeş usta
(06.08.25)
bana bir "ah" versenize, bakalım çalışıyor mu?
0
gabe h coud
(06.08.25)
@gabe, öyle haksız yere ah olmaz ajdjdj birisinin canını yakmış olman gerekiyor.
0
deartheodosia
(06.08.25)
aaa sapık!
0
gabe h coud
(06.08.25)
Hayır.
0
sanal hayvan
(07.08.25)
(9)

istanbul'da çocukların ilgisini çekecek müzeler

dali dili havali korna
9 ve 14 yaşlarındaki iki çocuk için hangi müzeleri görmek keyifli olabilir?
9 ve 14 yaşlarındaki iki çocuk için hangi müzeleri görmek keyifli olabilir?
0
dali dili havali korna
(05.08.25)
Oyuncak müzesi
0
Bruce
(05.08.25)
Rahmi Koç Müzesi
0
fotrsapka
(05.08.25)
müze gazhane içerisinde yer alan iklim müzesi
0
ebeş
(05.08.25)
Deniz müzesi
0
Phoebe
(05.08.25)
rahmi koc +1

miniaturk de iyidir.
0
gule gule
(05.08.25)
Rahmi Koç, oyuncak müzesi ve miniatürk +1

Ayrıca Pelit çikolata müzesi
0
kullanicadi
(05.08.25)
İstanbul Hava Kuvvetleri Müzesi
0
gyroscope
(06.08.25)
santral istanbul'daki elektrik müzesi
dijital deneyim müzesi-bence her yaş için çok eğlenceli
0
wendyangelamoiradarling
(06.08.25)
rahmi Koç +99
0
aligan
(06.08.25)
(10)

Oda kartini her disari cikista resepsiyona birakmayi sart kosan hotel

speedy
Atina'da kaldigim 7.9 booking puanli 3 yildizli otelin icadiydi bu. Sinir oldum her seferinde resepsiyonistle muhatap olmaktan. Nedeni nedir bunun? Bu Turistler mal olur karti kaybederler sonra biz otel olarak ugrasip durmayalim diye mi yani?
Atina'da kaldigim 7.9 booking puanli 3 yildizli otelin icadiydi bu. Sinir oldum her seferinde resepsiyonistle muhatap olmaktan. Nedeni nedir bunun? Bu Turistler mal olur karti kaybederler sonra biz otel olarak ugrasip durmayalim diye mi yani?
0
speedy
(01.08.25)
dışarıda anahtarın kopyasını çıkarttırmaman veya bir başkasına vermemen için de olabilir.
0
neira
(01.08.25)
saçmalıktan başka bi şey değil. aslında zaten ellerinde yedek de var her türlü odaya girebiliyorlar. bana da aynısını marmariste bir otel söylemişti, bırakmadım hiçbi şey olmadı. her giriş çıkışta resepsiyonla muhatap olmak zorunda mıyız dedim.
0
asap raki
(01.08.25)
1 kartın kaybedilmemesi için.(bu kartlar ucuz değil ve bugün sipariş etseniz yarın gelmiyor. programlanması gerekiyor)
2 odada müşteri var mı yok mu haberdar olmak için
3 energy saver varsa bazı süperzekilerin kartı odada bırakarak klimayı sonuna kadar açıp sonrasında kartı odada unutmuşuz ehi ehi gibi saçma bahaneleriyle uğraşmamak için
4 2 kişi gelip sonrasında 8 kişi aynı odaya girmeye çalışacak müşterileri fark edebilmek için.
0
bravoteam
(02.08.25)
@bravoteam: 2 ne alaka ya. Odada musteri oldugunu bilse ne olacak bilmese ne olacak? Adam, kadin parasini odemis ister 24 saat odadan cikmaz, ister disarda gecirir tum zamanini. Temizlik icinse gorevliler kapiyi tiklatip geri donus yoksa her turlu giriyor zaten, sayet rahatsiz etmeyin diye kapi kolu zirbirtisi konulmamissa
0
🌸speedy
(02.08.25)
her işletmenin kendi düzeni oluyor. küçük otellerde de bazı kuralları böyle göze batıyor. o yüzden çok takılmayın bu otel böyledir, diğeri istemez, bir başkası housekeeping için zorla odadan kovar falan.
0
malheiros
(02.08.25)
müşteri odadaysa odaya hknın gitmemesi için,
örneğin bir tamirat yapılacaksa müşteri rahatsız edilmemesi için,
planlı değişim varsa değişimlerin yapılabilmesi için vs. vs. vs.

otelci odada mısın değil misin diye düşünürken bu ne yapıyor sürekli odada duruyor diye düşünmez. kendi işini yürütmeye çalışır yoksa istediğini yap odada...

@malheiros'un da dediği gibi otelciler rutin işlerini yürütmek için kendince prosedürler belirleyebilirler. bunlar sizi merak ettiklerinden veya burada ne oluyor diye düşündüklerinden dolayı değil. ya ilgili kurumların istedikleri şeyler vardır yada bir takım aksaklıklar vardır.
0
bravoteam
(02.08.25)
Bravoteam+1

24 saat aralıksız süren bir operasyondur otelcilik. Pek çok departmanın birbiri ile koordineli bir şekilde bakım, temizlik, tamirat, personel organizasyonu vb şeyleri yürütebilmesi için bazı düzenlemeler yapılmak zorundadır.
0
Phoebe
(02.08.25)
@bravoteam: (1e cevap olarak) kartlar ucuz değil demişsin, şu an kaldığım 4 yıldız otelin kurallar kitapçığı önümde: oda kartının kaybolması ya da zarar görmesi halinde 3 euro değişim ücreti vardır diyor, sadece 3 euro cuk, yani bu kartlar pahalı falan değil programlaması falan da inan çocuk oyuncağıdır 90lı yıllarda değiliz, otel zaten her ihtimale karşı kopyalarını tutuyordu ciddi sıkıntı yaşanması için aynı müşteri aynı gün oda kartını 3 4 kere falan kaybetmeli sanırım
0
freedonia
(03.08.25)
Pintilikten başka bişi değil. Otel yönetiminde de çalıştım, 50'den fazla otelde de kaldım yurt içi yurt dışı; hiç denk gelmedim.
Misafirin odada olup olmadığını anlamanın basit yolları var, bu hiç pratik ve mantıklı bir yöntem değil.
0
Bruce
(03.08.25)
@freedonia kartlar minimum 200 adet olarak sipariş verilebiliyor. maalesef firmaya bana 10 tane gönder diyemiyorsunuz. ayrıca baskılı ise ya baskı parası istiyorlar ya da minimum 500 adet almalısınız diyorlar. sistemi size kim sağladıysa kartları da oradan almak ve aynı frekansta yazdırmak zorundasınız. yoksa mifare kartların çalışma mantığı gereği kartlar çalışmayacaktır. kaldı ki kart sistemi proyu sistemine aitse ve tedarikçi firma da kapandıysa otelci bütün sistemi değiştirmek zorunda bile kalabilir çünkü bazı versiyonlara destek kesildi ve kart-yedek parça bulmak çok zor hale geldi.

daha pratik, daha rahat, personeli uğraştırmayacak, kimseyi de yormayacak çok fazla sistemler var evet. ama hepsi sonunda aynı kapıya çıkar. para para para
0
bravoteam
(04.08.25)
(5)

Antalya havalimani'ndan Side'ye ulaşım

erginsak
Arkadaşlar havaalanindan Side'de bir otele gitmek istiyoruz 2 yetiskin 1 cocuk.En hizli ve f/p çözümü bulmaya çalışıyorum.Ne dersiniz nasil bir yol izleyelim ?
Arkadaşlar havaalanindan Side'de bir otele gitmek istiyoruz 2 yetiskin 1 cocuk.
En hizli ve f/p çözümü bulmaya çalışıyorum.Ne dersiniz nasil bir yol izleyelim ?
0
erginsak
(26.07.25)
Shuttle ayarlayın. Kontak veriyorum. Ramazan bey 05411818052
0
Cenk Daniels
(26.07.25)
sarı inci uygulaması
0
Rao
(26.07.25)
Otelin ücretli transfer hizmeti mutlaka vardır, fiyat almanızda fayda var .
0
Phoebe
(26.07.25)
Havaalanından tramvayla expo-aksu yönüne gidin. aksuda inince mini otobüs terminali var oradan manavgat-side otobüslerine binebilirsiniz.
0
joooper
(26.07.25)
7/24 transfer.
hızlı ve fiyatı da uygun

www.724transfer.com
0
MtKrt
(26.07.25)
(17)

yazın soğuk içecek

orin
merhabalar. yazın serinelemek için su ve sade maden suyu dışında tercih ettiğiniz en az zararlı (yapay tatlandırıcı ve katkı maddesi az olan) içecek nedir?
merhabalar. yazın serinelemek için su ve sade maden suyu dışında tercih ettiğiniz en az zararlı (yapay tatlandırıcı ve katkı maddesi az olan) içecek nedir?
0
orin
(24.07.25)
Ev yapımı iced tea.
0
kobuzchu kiz
(24.07.25)
Buzlu kahve çeşitleri.
Evdeyken nescafe de fena olmuyor.
0
encokbenisevinnolur
(24.07.25)
Şekerini az tutacağınız limonata,
karpuzların buzlukta dondurulup sonra rendelendiği ve içine soda konduğu içecekler.
şeftali ve çayla evde yapabileceğiniz şekersiz soğuk çaylar belki.
severseniz de evde yapacağınız soğuk şekersiz kahveler.

tabi hiç biri su gibi veya sade soda kadar zararsız değiller.
0
la traviata
(24.07.25)
Hibiskus şerbeti, kuru yaprak olarak satılıyor, saklaması ve hazırlaması kolay, internette tarifleri var.
0
grimavi
(24.07.25)
schwepps bitter limon, cold brew , az biraz soda. Bol buz. lime dilimi.

Cold brew, yerine espresso shot da olabilir.
0
wallcan
(24.07.25)
fesleğenli ayran
komposto
naneli limonata
0
jelly bear
(24.07.25)
ev yapimi limonata 3-4 limonata + 1 portakal ustune su, tatlandirma bal, tatlandirici, elam suyu vs kisiye kalmis. cok eksi kalirsa yarim/yarim sodayla buzlu.
0
bay b
(24.07.25)
ben buzdolabına şişeler içinde içine su, kokulu elma dilimleri veya üzüm taneleri, nane yaprağı falan koyuyorum, aromali su oluyor.

sabahtan kalan çayı acılaşmadan süzüp, su ile istediğim kıvamda açıp, içine şeftali dilimleri atıp blenderdan geçiriyorum. içmeden önce buz ekliyorum, ev yapımı şeftalili soğuk çay oluyor.

kuşburnu ve ıhlamuru sıcak demleyip soğutuyorum, içine buz, çok az bal/pekmez ve limon dilimleri ile mükemmel oluyor.
0
Phoebe
(24.07.25)
ayran.

sade maden suyunun içine liomn başta olmak üzere bilimum meyve.
0
kumandanim
(24.07.25)
Tamamen deneysel olarak şunu buldum. C vitamini/ magnezyum tabletleri buzlu suya atıp içiyorum cok güzel oluyor.
0
Amaranta ursula
(24.07.25)
Doğadan lime mango yeşil çayı biraz ılık suyla demledikten sonra içine buz atıp soda ekliyorum ferah bir tat oluyor. Bir de yarım demet naneye bir limon, biraz şeker ve beş altı buz ekleyip rondodan geçiriyorum bardağa soda ekliyorum alkolsüz mojito oluyor.
0
ekimoloji
(24.07.25)
arpa çayı. soyulmuş kuru arpayı kavurduktan sonra baharat değirmeninde öğütün. 1.5 - 2 litre kaynar suya 3 - 4 kaşık öğütülmüş arpayı koyup 10 dakika kadar bekletin. sonra süzüp soğutun. yaparken çay demleme torbası kullanmanız işinizi kolaylaştırabilir.
0
inheritance
(24.07.25)
Ayran (Ekşi Ayran, acılı ayran, naneli, fesleğenli vs.)
Sodalı ayran (Ayran + maden suyu)
Pirpirim (Semizotu) cacığı (direkt içilecek kıvamda)
Churchill (maden suyu + tuz +limon)
Acılı Şalgam (turnib ve doktorum markaları çok iyi)
Biyam (meyan kökü şerbeti)
Alkolsüz bira
Hardaliye (şarabın aksine soğuk içiliyor)
Nane, salatalık, çubuk tarçın, gül gibi şeylerle aromalandıracağınız soğuk su.
0
yadigar
(24.07.25)
Karadut özünü soğuk suyla çoğaltıp içine buz atıp içiyorum
0
HellKeePer
(24.07.25)
Ayran
Limonata
Maden Suyu+Limon
Cin+Tonik
0
nawar
(24.07.25)
Ayran, reyhan şerbeti. Bir de bir kavanoz suyun içine limon dilimleri ve varsa nane koyup buzdolabına koyuyordum, güzel ferah oluyordu. Soğuk kahve de var, kahveden yaptığım buzlar ve soğuk sütle yapıyordum, bazen biraz votka ekliyordum.
0
cilacı ökkeş usta
(24.07.25)
Günlük hayatta nadiren meyve suyu tarzi seyler içiyorum, tatilde falan cok takılmıyorum limonata falan da içerim ama yaz aylari dediğiniz için sunu vurgulamam istiyorum; sade maden suyu, ayran karışımı ve ekstra tuz belki, resmen hayat kurtarıyor.
0
mbond
(24.07.25)
(16)

İnsan doğası hakkında söyleyeceğiniz en net sey

sekizdokuzon
Bence hayatı kendi istediğimiz gibi yaşamak, şartları buna uydurmak konusunda yüzsüzlük derecesinde bir direncimiz var. En bedbaht, hayattan umudunu kesmiş insan bile bir köşede şartların olgunlaşacagı, oyuna gireceği zamanı bekliyor. Kimse "Ben de bu kadarım" demiyor. Hayalindeki hayat için canını
Bence hayatı kendi istediğimiz gibi yaşamak, şartları buna uydurmak konusunda yüzsüzlük derecesinde bir direncimiz var. En bedbaht, hayattan umudunu kesmiş insan bile bir köşede şartların olgunlaşacagı, oyuna gireceği zamanı bekliyor. Kimse "Ben de bu kadarım" demiyor. Hayalindeki hayat için canını dişine takıyor. Bayağı şiddetli, zararlı varlıklarız bakınca. Acı çeke çeke, yırtınarak feryat figan hayattan istediğimizi koparıyoruz. Daha büyük bir kuvvet bizi hayattan koparana kadar.

Siz insan doğası hakkında tek bir şey söyleseniz ne olurdu?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(21.07.25)
İnsanın bencil bir tür olduğunu düşünüyorum ama böyle olmayanlar da var. Dediğin gibi şiddetli ve zararlı varlıklarız. Hayvana, ağaca, çiçeğe tahammül yok. Yaşama hakkına sadece kendinin sahip olduğunu düşünüyor insanlar. Hatta öyle ki; kendi gibi düşünmeyen insana da tahammül yok, kadına tahammül yok.
0
rock n roll
(21.07.25)
Güvensen de yetki de versen, çok sevsen de denetle.

Bazen çok sakin görünse de, adeta virüs gibi uygun yeri buldukça bir salgına da dönüşebiliyor insan.
0
diyecevaplandı
(21.07.25)
tek soylemek zor.

- insan ozunde celiskilerle doludur. zihin birbirine rakip bircok fikrin catistigi bir oyun alanidir. yani insan zihni tutarli ve stabil bir yer degildir.

- insana dogustan verilen zeka ve ahlak (huy) gibi ozellikler vardir. bunlar ayni fiziksel ozelliklerimiz gibi genetiktir, ancak boy gibi kolay gorulemediklerinden sabit olmalari hemen anlasilamaz. yani zekayi veya ahlaki gelistirmek mumkun degil. sadece ufak rotuslar yapilabilir. ayni boyunu uzatamayacagin ama kilo alip verebilecegin gibi. alttaki yapi degismez. can cikar huy cikmaz.

- insan cok bencil bir varliktir. kendi kosullarini iyilestirmeye calisir ve toplumsal konulari onemsemez. kendi kicini kurtardiginda onun icin oyun bitmistir. partilerde kicini sallamayi, herkesin huzura erecegi bir toplum saglamaya tercih eder.

- insanin kotulugu, insanin iyiligini gecer. dunyada net olarak toplasak acik ara insan kaynakli kotuluk, insan kaynakli iyiligin otesindedir. bunlara ragmen dunyada ve varolusta gordugumuz cogu seyi insan yaratmistir. guzeli, dogruyu, aski insan bulabilir. bence evrimsel surecini henuz tamamlayamamis bir canli. ona biraz sans vermemiz gerekiyor ama cok da serbest birakmaya gelmez. hemen sehvete, acgozluluge, kisisel zevk ve refah icin etrafina zarar vermeye meyleder. o yuzden devletle kontrol etmek ve kulturle, sanatla yol gostermek gerek.
0
antikadimag
(21.07.25)
ben insanin default bencil ve kotu olarak dogdugunu dusunuyorum.
iyilik ve paylasim sonradan ogrenilen birsey.
0
cooperr
(21.07.25)
tabudeviren
(21.07.25)
Gelişime açık
0
pembediken
(21.07.25)
Hainler, habisler, tamahkarlar. Mesela yardım ister yaparsın veya yapmak istersin, düşman olur. Yapmaya devam edersin, mola verirsin selamı sabahı keser.

diyecevaplandı +1
0
Shepard
(21.07.25)
Yumuşak başlı, anlayışlı, terbiyeli, kibar insanlar sömürülmeye çalışılıyor. Herkes böyle değil ama büyük bir çoğunluk sessiz, sakin, kendi halinde insanları potansiyel enayi yerine koyuyor.
0
kullanicadi
(21.07.25)
gürültülüler. ne yapacakları kestirilemiyor.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(21.07.25)
en temel gıdamız sevgi.

bebekler üzerinde yapılan bir deney okumuştum. bebeklerin ilk hangi dili konuştuklarını anlamak için50 bebeği bi yatakhaneye kapatıyorlar. asla göz teması kurmadan konuşmadan sevmeden, sadece mamaları verilip altı değiştiriliyor. bunun haricinde asla temas, göz teması, sevgi sözcüğü başka sözcükler filan her şey yasak. bebekler 4. aydan itibaren ölmeye başlıyorlar. bunu okuduğumda çok ağlamıştım.

edit: deneyi soranlar oldu; 2. frederick deneyi diye geçiyor literatürde.
archive.gdh.digital
0
love and trust
(21.07.25)
İnsan her zaman aşırılaşır, aşırıya gider, aşırılık gösterir. Öğrenmesi gereken şey dengedir.
0
muhayyer divan
(22.07.25)
iddia edildiği kadar gelişmiş canlılar değiliz. hala çok ama çoooookkk fazla primitif yönümüz var.
0
Phoebe
(22.07.25)
umut ediyoruz.
0
gobekliraki
(22.07.25)
edit; yukarıda yazdığım deneyi soranlar oldu, 2. frederick deneyi diye geçiyor literatürde.

50 bebek bir odaya kapatılıp büyütülürse hangi dili konuşur?
Evet, bu soru yıllar önce yanıt aramaya başlamış ve kan donduran deneylerin yapılmasına neden olmuştu. Bu deneylerden biri de 2. Frederick 'e ait. Frederick ; bu sorunun yanıtını öğrenmek için tam 50 bebeği ailesinden ayırıp bir odaya kapattırmış ve bu sorunun yanıtını aramıştı. Ancak yapılan bu deneyin sonucunda hiç beklenmeyen bir sonuç çıktı. Sonuç ne mi? İşte yanıtı.
Yüzyıllar boyunca pek çok kez yeni doğmuş bebekler üzerinde bu tür deneyler yapılmış.
Yeni doğan minicik yavrular ailelerinden ayrılmış ve dış dünyayla yazılı ya da sözlü olarak herhangi bir dilde iletişim kurulması engellenmiş. Bu nedenle de bu deneylere "dil yoksunluğu deneyleri" adı verilmiş.
Amaç ise lisanın kaynağını bulmak ve daha da derinlerde insan doğasının temellerini anlamaktı. Fakat bu deneylerden en dikkat çekeni 2. Frederick 'e ait.
Bazı kaynaklara göre; dış dünyayla hiç teması olmayan bir yere kapatılmış bebeğin büyüyünce söylediği ilk kelimenin frigcede "ekmek" olduğu efsanesine inanmayan Frederick bunu bir de kendi denemeye karar vermiş.
Bunun üzerine ise 50 bebeği ailesinden ayırıp bir odaya kapatmış.
Frederick'in beklentisi bebeklerin ilk olarak ibranice konuşmaları olsa da hiç beklemediği bir sonuçla karşılaşmış.
Bebeklerin yalnızca besin ihtiyacının karşılanması için bakıcılar görevlendirildi.
Ancak en önemli husus şuydu ki, bakıcıların bebeklerle herhangi bir şekilde iletişim kurması katiyyen yasaktı.
Öyle de oldu; bakıcılar bebeklere mamalarını verdi, altlarını değiştirdi ve asla göz teması dahi kurmadı.
Acımasız deney sonucunda bebeklerin hangi dili konuştuğu ise hiç öğrenilemedi.
Çünkü bebekler, 4 ay sonunda hayatını kaybetti. Bebekler; sevgi görmedikleri için beyinlerindeki "hipokampus merkezi" bu dünyada istenmediklerinin sinyalini verdi.
Bu deney sonucunda dillerin kökeni öğrenilemedi ama insanoğlunun hayatta en muhtaç olduğu şeyin sevgi ve ilgi olduğu öğrenildi.

archive.gdh.digital
0
love and trust
(22.07.25)
@Shepard: Kardeş sen de çok yetkin bir abi sayılmazsin, millete giydirmeden önce dön bir kendine bak ben neyi ne kadar doğru konuşuyorum diye.
0
🌸sekizdokuzon
(22.07.25)
@sekizdokuzon yazdığım şey yüzde yüz doğru. Tersini kanıtlayabiliyorsanız yazın görelim. Yoksa ağlamak çözüm değil, sel basmasın oraları.
0
Shepard
(22.07.25)
(8)

Oteller emniyete bildirim yapıyor

muhayyer divan
Denilmiş, neden? Her otel yapıyor mu?Hayır ise hangi oteller yapar hangisi yapmaz ve sebepleri? Çok tuhafıma gitti, her otel her gelip kalanı emniyete neden bildirsin ki?
Denilmiş, neden?
Her otel yapıyor mu?
Hayır ise hangi oteller yapar hangisi yapmaz ve sebepleri?

Çok tuhafıma gitti, her otel her gelip kalanı emniyete neden bildirsin ki?
0
muhayyer divan
(18.07.25)
aranan bir şahıs olabilirsin.
0
gobekliraki
(18.07.25)
yeni internet bağlattınız galiba hatta bazıları evli değilseniz almıyor bile
0
respect
(18.07.25)
turizm işletme belgesi olan oteller evlilik cüzdanı soramaz. Bakanlığa bağlı uygulama otelleri, ya da polisevi - öğretmenevi gibi yerler evlilik cüzdanı sorarlar.

Ve evet, emniyete bildirim yapılması zorunlu. Ya sistemden direkt emniyete gider ya da polise her gün elden teslim edersin. Uymayan var mı bu zorunluluğa? Elbette var. Gerçek Kesit dizisine sahne olan leş oteller yapmayabiliyorlar.

Sebebi ise aranan birisi olabilirsin. FETO'den adına ihbar yapılmış olabilir. Asker kaçağı olabilirsin..
0
duster
(18.07.25)
20 yıldır falan yasal zorunluluk. 60 yıldır otelciyiz 80 darbesinden sonra da gayri yasal olsa da veriliyordu zaten. eskiden saaat 121 olmadan fiziken verilmesi gerekiyordu, şimdilerde anlık olarak bilgi gidiyor. asker kaçağıysanız, aramanız varsa 10 dkaikada polis odanızda olur.
0
ground
(18.07.25)
Kimliğini verdiğin herhangi bir apart bile bildirmek zorunda.
0
mikahakkinen
(18.07.25)
günlük kiralık daireler bile bildirim yapmak zorunda. araç kiralarken de aracı kimin kiraladığı, hangi aracı kiraladığı emniyete bildiriliyor.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(18.07.25)
tabi ki anında bildirim yapılır araman varsa gece odandan alınnırsın. tuhafına gitmiş olması tuhaf. çok genç bir arkadaşsın sanırım.
0
gercekdunya
(18.07.25)
eski otelciyim, çok çok uzun yıllardır var bu uygulama. eskiden ground'un dediği gibi fiziki liste şeklinde verilirdi, artık online entegre sistemler üzerinden bilgi veriliyor.

kanun kaçağı, asker kaçağı, intihar notu bırakıp ortadan kaybolmuş kayıp aranan kişi, tehditle alıkonulan kişi vb. bir sürü durumu içeren kişiye ulaşılabiliyor bu şekilde.
0
Phoebe
(18.07.25)
(4)

mutsuzluk ve şarkı dinlemek

biseysorcaktim
hayatımın ve duygularımın yolunda gittiği, yaşam motivasyonumun yüksek olduğu zamanlarda bir sürü şarkı dinlemişim.ancak iyi hissetmediğim zamanlarda hiç dinlememişim.dinlediğim şarkıları last.fm'e otomatik kaydediyorum 10 yıldır (lastfm'e kaydedilmeyen mecralardan dinlediklerim istastiği bozmayacak
hayatımın ve duygularımın yolunda gittiği, yaşam motivasyonumun yüksek olduğu zamanlarda bir sürü şarkı dinlemişim.

ancak iyi hissetmediğim zamanlarda hiç dinlememişim.

dinlediğim şarkıları last.fm'e otomatik kaydediyorum 10 yıldır (lastfm'e kaydedilmeyen mecralardan dinlediklerim istastiği bozmayacak kadar. bir de çalışırken arkaplanda olsun diye asansör müziği, japanese-city pop).

şarkı dinleme sıklığım ile hayatımın enerjisinin yüksekliği arasında doğrudan bir alaka var. 2025'te dinlediklerimin çoğu da yolculukta araba ile bir yerlere giderken. üstelik çoğu benim tarzım bile değil.

sizde durumlar nasıl?
böyle bir şey var mı gerçekten yoksa bendeki bir rastlantı gibi bir şey mi ya da yaşın ilerlemesinin getirdiği bir durum mu.

ya da "e çok normal değil mi, insan keyifsizken müzik dinlemez. thank you captain obvious" gibi bir durum mu
0
biseysorcaktim
(11.07.25)
Mutsuzken depresif şarkılar dinliyorum, eğlenceli ve hareketli şeyler yoruyor.
0
sekizdokuzon
(11.07.25)
Moralim iyi iken farklı ruh hallerine daha kolay girip çıkabiliyorum, sevgilisinden ayrılmış birini anlatan şarkıyla daha kolay empati kurabiliyorum hüznüne ortak olabiliyorum ama sevgilimden ayrılınca ben zaten o durumun içindeyken o şarkıyı açıp dinlemiyorum.
0
grimavi
(11.07.25)
her an her yerde müzik var benim hayatimda.

careless whisper mesela. aglarken de dinlerim sporda da.
cöp müzik de dinlerim her seyi de.
0
sonsuz
(11.07.25)
her daim müzik var hayatımda. iyi hissetmediğim zamanlarda asla, asla, aslaaaa türkçe sözlü müzik dinlemem. sözsüz, klasik, enstrümental, alfa-beta dalgaları vb. açarım. keyfim yerindeyken her türlü müziğe okeyim ama genel hatlarıyla arabesk, rijit, keko şeyler dinlemem. eskiden playlist vb. yapardım ancak sonra fark ettim ki yeni keşiflerin önüne geçiyor o listeler, aynı şeyler seni de o loopa alıyor. analog radyoya aşığım, cızır cızır. aşırı temiz, high end teknolojilerle dinlenen müzikleri hiç sevmem, aşırı yapay gelir. ezcümle, müziksiz bir hayat düşünemiyorum :).
0
Phoebe
(11.07.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.