Giriş
(3)

En iyi fotoğraf sanatçıları ve platformları

jacque
Takip ettiğiniz veya tarzını beğendiğiniz dünyadan ve Türkiye'den en iyi fotoğraf sanatçıları kimlerdir?Bir de fotoğrafla yeni ilgilenmeye başlayan birinin takip etmesini önerebileceğiniz kanallar, hesaplar vs. var mıdır? İşin teknik değil de sanatsal boyutuna ve bakış açısını geliştirmeye yönelik o
Takip ettiğiniz veya tarzını beğendiğiniz dünyadan ve Türkiye'den en iyi fotoğraf sanatçıları kimlerdir?

Bir de fotoğrafla yeni ilgilenmeye başlayan birinin takip etmesini önerebileceğiniz kanallar, hesaplar vs. var mıdır? İşin teknik değil de sanatsal boyutuna ve bakış açısını geliştirmeye yönelik olursa süper olur.
0
jacque
(01.05.21)
serkan tekin, emin özmen, mustafa bilge satkın, ilker karaman, kemal bayraktaroğlu, sevil alkan, melike çetin,kağan baştimar, engin güneysu, haluk safi. bunlar sokak ve haber fotoğrafçılığı konusunda ülkenin kıymetli ama kıymeti pek bilinmeyen isimleri bana göre.
0
Jux
(01.05.21)
bir flickr hesabi acip, ilgi alanına göre gruplara üye olmanı öneririm.
0
spivak
(01.05.21)
Yusuf Sevinçli, Cansu Yıldıran, Kemal Cengizkan, Özcan Yüksek, Murat Germen, Ceren Saner
0
kaset
(01.05.21)
(9)

amazon-netflix-blu tv'de underrated dizi-filmler

regina phalange
var mı tavsiye edebileceğiniz kuytu köşede kalmış ama kesin izle dediğiniz dizi filmler. türü farketmez.
var mı tavsiye edebileceğiniz kuytu köşede kalmış ama kesin izle dediğiniz dizi filmler. türü farketmez.
0
regina phalange
(30.04.21)
Prime'da Unsane diye bir film izlemiştik ve bence konu, konunun işleniş biçimi ve çekimler çok güzeldi.

Netflix çöpten yemek aramak gibi bir şey bana kalırsa onu geçiyorum.

BluTV'de The Girlfriend Experience var dikkate değer ancak dizi olması sebebiyle bir bölüm izleyip bıraktım ben; ilk bölüm gayet güzeldi.
0
vedatchilipeppers
(30.04.21)
unsane +1
tamamen iphone 7 ile çekilmiş bir film ayrıca.
in time, invention of lying, eastern promises, shaun of the dead farklı türden başarılı filmler. amazon'da az film var ama dandik film sayısı az, olanların çoğu belirli standart üstünde.
0
Jux
(30.04.21)
Perfume,cardinal,babylon berlin
Dediğiniz platformlarda olduklarına emin değilim ama işe yarar diye yazmak istedim.
0
imnotsureabout
(30.04.21)
underrated mi bilmiyorum ama amazon'da the terror, man in the high castle, mad dogs izlemiştim daha önce. üçü de muhteşem.
0
burya
(30.04.21)
3% vardı netflixte, süper değildi ama popüler dizileri düşününce underrated kaldığını düşünüyorum.
0
atom karincanin torunu
(30.04.21)
spotless
the wrong mans
insatiable

özellikle polisiye seviyorsan ilk ikisi efsane iyi diziler.
0
roket adam
(30.04.21)
Amazon mrs. Maisel mi neydi.Dizi bitti diye üzüldüm.
0
Mistyimage
(01.05.21)
Netflix
Penguin Bloom 2020
Evil Genius: The True Story of America's... 2018
Shéhérazade 2018
The Ballad of Buster Scruggs 2018
Los favoritos de Midas 2020
Ruben Brandt, a gyujto 2018


Amazon
Blow the Man Down 2019
The Vast of Night 2019
Sound of Metal 2019 (Oscar sebebiyle biraz bilinir oldu)
0
baal
(01.05.21)
The Serpent
0
kaset
(01.05.21)
(5)

Tenet’in sonu

not sure if serious
SpoilerSarışın adam bizim başrolün öz çocuğu mu çıkıyordu yoksa kadının çocuğu mu kimdi o? Kim çıkıyordu?
Spoiler



Sarışın adam bizim başrolün öz çocuğu mu çıkıyordu yoksa kadının çocuğu mu kimdi o? Kim çıkıyordu?
0
not sure if serious
(29.04.21)
Kimsenin çocuğu çıkmıyor, baş karakteri filmin başında opera salonundan kurtaran maskeli asker olduğu çıkıyor
0
helena
(29.04.21)
Kadının çocuğu çıkıyor.
0
elorelia
(29.04.21)
peki opera salonunda kurtaran eleman ya o. onun geri geri hareket etmesi gerekmiyo muydu? kurşun ters e hareket ediyo orada kurtarırken ama eleman düz koşuyo.
0
belirsizlik
(29.04.21)
kadının çocuğu evet.
0
evimin paspasi
(29.04.21)
Kadının çocuğu olduğu konusu sadece bir fan teorisi, neden olmayacağına dair şurada detay var(son madde).
www.google.com
0
Jux
(30.04.21)
(18)

covid sonrası sigara içememe

winstonslenderblue
merhabalar, 21 yaşındayım, covid sürecim dün bitti ve negatif çıktım. çok kolay geçirmemiş olsam da büyük sıkıntım da olmamıştı, ta ki sigara içermediğimi fark edinceye kadar. tat ve koku duyularım sigara hariç tamamen normale dönse de sigarayı yaktığım an yanmış lastik kokusu almaya başlıyorum. içt
merhabalar, 21 yaşındayım, covid sürecim dün bitti ve negatif çıktım. çok kolay geçirmemiş olsam da büyük sıkıntım da olmamıştı, ta ki sigara içermediğimi fark edinceye kadar. tat ve koku duyularım sigara hariç tamamen normale dönse de sigarayı yaktığım an yanmış lastik kokusu almaya başlıyorum. içtiğim zaman da çürük soğan, asfalt karışımı iğrenç ve keskin bir tat oluyor. hayattan soğudum. mentollü sigara da yasaklandı... ne yapacağım? düzelecek gibi de durmuyor. şimdiden teşekkürler.
0
winstonslenderblue
(29.04.21)
ne güzel işte bunu değerlendirip sigarayı bırakabilirsin.
0
jelly bear
(29.04.21)
@jelly bean teşekkür ederim cevabınız için, kızmayın bana ana sigarayla aram hep iyi idi... yolumuz ayrılsın istemezdim fakat düzelmezse çare yok galiba:(
0
🌸winstonslenderblue
(29.04.21)
Sigarayı bırakmak için eline mükemmel bir fırsat geçtiği için sigarayı bırakacaksın :)

Süreç uzun sürdü dediğiniz için uzun süredir sigara içmediğinizi varsayıyorum, uzun süre sigara içmeyip sonra tekrar içildiğinde "yanmış lastik" gibi olmasa da çok kötü kokar zaten bu normal gayet :) hep çok kötü kokuyo zaten de biz sürekli içtiğimiz için anlamıyoruz
0
savidan
(29.04.21)
@savidan son derece olumlu cevabınız için çok teşekkürler, belki de bu yüzden bırakmış olacağım evet :( bu arada uzun süre bırakmadım aslında, hep deneyip söndürdüm yarıya gelmeden fakat asla da düzelmiyor işte...
0
🌸winstonslenderblue
(29.04.21)
tabi sigarayı bırakmak için güzel bir sebep ama dayanamıyorum diyorsan vape'e başla. bakalım onlardaki tat durumu nasıl olacak?
0
false pretension
(29.04.21)
@false pretension teşekkür ederim, vape aklıma gelmemişti. son durak o olsun bari:/
0
🌸winstonslenderblue
(29.04.21)
Yasiniz cok cok genc. Ben cok sevindim sahsen icemediginize, kusuruma bakmayin :)))
0
invictae
(29.04.21)
vape'e sakın bulaşma. bir arkadaş vardı. coronaya yakalanınca ani olarak boğazda tıkanıklık gerçekleşti. gırtlağına müdahale etmek zorunda kaldılar. arkadaş sağlam bir vape tüketicisiydi.
0
silah taciri
(29.04.21)
Allah sana torpil geçmiş sen belanı arıyorsun. Açıkça böyle bu. Sen bilirsin, istersen açık tütün filan al.
0
1bir1bir1
(29.04.21)
İçme içme boş ver, benim seninle yaşıt kardeşim var, önümde içiyor bazen içim parçalanıyor.
0
Hallegadola
(29.04.21)
@invictae, iyi niyetiniz için teşekkür ederim:)
@silah taciri doğrusu vape’i hiç denemedim, hep duydum fakat hep pahalı geldi. arkadaşınıza da geçmiş olsun, çok üzücü bir şey. belki covid ile müdahale edilecek fırsat oluşmasaydı ileriki yaşlarda yine böyle bir şey olacaktı kimbilir. yorumunuz için çok teşekkür ederim
@1bir1bir1 gülümsettiniz teşekkür ederim. ben bunun iyi bir şey olduğunu düşünmeden geldiğim için torpil değil de ceza gibi görüyordum fakat sağlıklı olan sizin bakış açınız. açık tütün olayında da taa covid bile yokken sarıp içtiğim tütünden acillik olmuştum alerjik astım dolayısı ile. ;( gerçekten bela aramışım o zamanlar
0
🌸winstonslenderblue
(29.04.21)
@Hallegadola düşünceli bir büyük kardeş olmuşsunuz demek ki, öbür türlüsünde insanlar hemen alışıyorlar yakınının içmesine, kendi içmese bile kanıksama durumu söz konusu oluyor galiba. teşekkür ederim:)
0
🌸winstonslenderblue
(29.04.21)
@ winstonslenderblue normalde bir ara sigara içen arkadaş gruplarımla çok takılıyordum. İçmeyince bana doğru geliyordu kokusu, diyordum bir tane verin de gelmesin o dumanı. Zaten ben hiç beceremedim içmeyi içime çekemedim. Sevgilim de içmiyor, rahatsız oluyor, ben de otlanmayı bıraktım. En son 10 Yıl önce aldım paket.
0
Hallegadola
(29.04.21)
belki de Allah'ın bir lütfu. bir de böyle düşün bence :)
0
debian
(29.04.21)
@Hallegadola sanırım o içine çekme ve otlanma evresi ile bırakıyor çoğu kişi, ben de içmeseydim sizin gibi rahatsız olurdum galiba, içen insan farklı düşünüyor tabii:)
@debian şimdilik öyle düşünemiyorum tabii yoksunluk olduğu için ama çare kalmazsa mecbur sizin dediğiniz gibi olacak demek ki:) teşekkür ederim
0
🌸winstonslenderblue
(29.04.21)
kardeşim valla bence de büyük bir şans ve fırsat senin için.
0
roket adam
(29.04.21)
Bana da aynısı oldu, direkt yanık plastik kokusuydu hatta. 5-6 gün içinde normale döndüm, merak etme sen de dönersin.
0
Jux
(29.04.21)
@roket adam çok teşekkür ederim yorumunuz için. belki de bir lütuftur uzun vadede tabii, kısa vadede ise sigara keyfim gitti :(
@Jux yorumunuz bana büyük bir ümit verdi, çok teşekkür ederim. sıkıntı daha geçmedi fakat beklemedeyim
0
🌸winstonslenderblue
(02.05.21)
(6)

Çok sağlıksız beslenmedeki motivasyon tam olarak ne?

ofelia
Kendimi kıstas alamıyorum çünkü ben de normalden fazla pimpirikli bir insanım. Yaşlanmak istemiyorum, 20 sene sonra da şu anki bedenimde olmak istiyorum, fiziksel olarak hep güzel olmak istiyorum vs. ona göre yaşıyorum elimden geldiği kadar. Ama çevremdeki insanlar bana iltifat ediyorlar mesela yedi
Kendimi kıstas alamıyorum çünkü ben de normalden fazla pimpirikli bir insanım. Yaşlanmak istemiyorum, 20 sene sonra da şu anki bedenimde olmak istiyorum, fiziksel olarak hep güzel olmak istiyorum vs. ona göre yaşıyorum elimden geldiği kadar.

Ama çevremdeki insanlar bana iltifat ediyorlar mesela yediklerime dikkat edebiliyorum diye, ee sen de yap diyorum hemen türlü türlü bahane. Ee o zaman niye öykündün ki şimdi, laf olsun diye mi?

Neyse asıl sıkıntı aile. Annem de babam da obez sınırında. Bunlar iftardan sonra hiç durmadan yemek yemeye devam ediyorlar. Masadan kalkılıyor tatlıya geçiliyor. Oradan meyve, oradan kuruyemiş, yatmadan hemen önce ayran... (onu da bir yerden öğrenmişler, ee ayran da bi kalori almaktır nihayetinde)

Size akıllı tartı alayım tartılırsınız dedim, o ürün baya gaza getiriyormuş. Annem niyetlendi babam diyor ki, "ben tartılmam ki onda"
Peki mübarek niye ya niye? Gelmişsin kaç yaşına, türlü çeşit hastalığın var. Kaç kere doktora gittik hepsi "az ye" diyor. Bu inat neden? Hangi düşünce yapısını değiştiremiyorlar? Bu iradesizlik mi başka bir şey mi? Yemek bağımlılığı mı mesela?
0
ofelia
(29.04.21)
Fizyolojik sebepler harici obezlik psikolojik bozukluklar sebebiyle ortaya çıkan bir durum. Yeme bozukluğu olarak nitelendiriliyor; kişinin yemekle kurduğu bağa, hayatındaki güvensizliklere, kaçış noktalarına bağlı düşünceler sebebiyle yaşanıyor genelde.

Çıktı olarak iradesiz diyoruz ama herkes her konuda irade gösteremiyor. Bunun altında da o insanın irade gösterirse kaçıracağı, kaybedeceği şeylerin korkusu oluyor genelde. Özellikle morbid obezlik seviyesine varan durumlar "aman canım yemeyiversin" düşüncesinden biraz daha ciddi bir psikolojik destek gerektiriyor.
0
Jux
(29.04.21)
Şeker ve msg bağımlılığı. Ayrıca diyabet yoksa bile kesin insülin direnci vardır, insana göz açtırmaz o. Üstelik bağırsak floralarındaki zararlı bakteriler şeker şeker diye bastırırlar, çünkü zararlı bakteriyi var eden ve çoğaltan şey şekerdir.

Bir yandan psikolojik bağımlılık var. Vücut susadığında susuzluk oluşturur ama karşılanmazsa tatlı isteği gibi hissedilir o susuzluk. Aynı bunun gibi, o zihin vaktiyle en temel duygusal ihtiyaçlarına cevap alamamış, doyurulmamış hatta beslenmemiş ise o tatmini zihin en kolay yerden çıkarıyor. Ya yemeden ya uykudan ya seksten ya gereksiz konuşmalardan... çok büyük çoğunlukla da yemeden çıkarılıyor o acı, çünkü nerdeyse hepimiz daha ilk bebeklikten itibaren "ye ki güçlü ol" "yemezsen büyüyemezsin" "bak çok güzel çok beğeneceksin mutlaka ye" tarzında baskılarla yedirildik. Mesela babaannem rahmetli beni muhallebiyle doyura doyura 4 ayda anne sütünden kesilmişim. Şimdi bende ne uyku düzeni var ne huzurlu ve kaliteli uyku var ne de iştah kontrolü var.

Bu bir bilinç meselesinden önce yetiştirilme meselesi yani. Evet insan irade sahibidir ama bazı konularda hakikaten çok çaresiz kalabiliyor, isabetli terapiler alamayacak durumdakileri düşünürsek onların tek dayanağı lezzet olabiliyor.
0
1bir1bir1
(29.04.21)
Valla benim için üşengeçlik. Hiç oturup yemek yapmak ile uğraşmak istemiyorum. Onun yerine dışardan söylemek daha kolayıma geliyor. Ee dışardan söyleyeceğim zaman da pizza hamburger, pide gibi şeyler dururken gidip de salata falan söyleyesim gelmiyor.
0
j r r tolkien hayrani
(29.04.21)
Bazı insanlar farklı bir keyif alır yemek yemekten, yemek kötü ise mutsuz olur, güzel ise dopamin deposu gibi dolaşır ortalıkta.

Yoğurt ve su ile yapılan karışımın kalori hesabını yapmak biraz abartı olmuş bana göre.
0
devorgilla the gunslinger
(29.04.21)
Bence de tam tersi 20 yıl sonra da aynı olmaya çalışmak, aşırı dikkat etmek, bazı şeyleri bu kadar ciddiye almak gereksiz geliyor. Ne gerek var. Aşırı sağlıksız beslenmek de asiri sağlıklı beslenmek de aynı derecede saçma bence. İkisinde de psikolojik olarak benzer bir altyapı olduğunu düşünüyorum.

Herkesin görüşü farklı işte.
0
westblack
(29.04.21)
Annem ve babam aşırı fit ve zayıflar, yaşlarını göstermiyorlar ve aşırı sağlıklı besleniyorlar. Benim ve kardeşimin de vücudu iyidir ama fast food bağımlısıyız çok severiz. Annemle babam bize aşırı kızıyor ev yemeği yemediğimiz için bazen ama biz bağımlıyız napalım. Kardeşim bir de sigara içiyor, biz de aşırı korkarız yaşlanmaktan ama annem gibi genç kalabilecek miyim diye düşünüyorum bazen. Genlerime güveniyorum biraz da yalan değil, ailemde hiç obez yoktur.
0
Hallegadola
(29.04.21)
(2)

Maltepe civarında paralel park çalışacak alan

prole
Var mı?
Var mı?
0
prole
(29.04.21)
Sahil yolunda geniş otoparklar var, rahat rahat çalışırsın.
0
Jux
(29.04.21)
sahil yolundaki geniş otoparklar demeye gelmiştim. +1
0
blatta hiberna
(29.04.21)
(9)

Uk'de yasam hakkinda ne dusunuyorsunuz?

proletarier aller lander vereinigt euch
Gitme firsati sunsalar gider misiniz? Biz turkler icin sunlar iyi sunlar kotu diyebileceginiz neler var?
Gitme firsati sunsalar gider misiniz? Biz turkler icin sunlar iyi sunlar kotu diyebileceginiz neler var?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(29.04.21)
Gitmemenin alternatifi orta doğu çukurunda kalmak mı? Herıld yani giderim!
İngiltere ne havası ne suyu ile beni cezbediyor ama buradan her türlü iyidir yahu.
0
Jux
(29.04.21)
Türkiye'de kuralcı olduğun için hakkın yeniyorsa(uyanıklar tarafından), soğuk* mesafeli biriysen akdeniz sıcaklığı denen şey pek de hoşuna gitmiyorsa, koş git. Ben bir yıl yaşadım orada kendimi "evde" hissettim, Türkiye'de yılladır dış kapının mandalı gibi hissediyorum. İmkanım olsa anında giderim. Şu an Kanada için uğraşıyorum ama esas/nihai hedefim İngiltere.

Fakat mesela İngiliz olup "çok geleneksel ve sıkıcı yea" diyen ve Almanya(Berlin)'de yaşamaya giden biriyle tanışmıştım. Ama Alman arkadaşım da İngiltere'de çalışıyor yaşıyor şu an :D Herkes karakterine göre ülke seçsin işte ne güzel.

*edit: hemen bi düzeltme yapayım, ben soğukluğu iyi anlamda dedim. Hani bizim ülke insanında kişisel sınırları tanımama her şeye burnunu sokma vb. şeyler vardır ya, o yok. Güzel. Kibarlık olarak da bence de çok iyiler. Ama brakgn'ın dediği farklı bi bakış açısı işte, çoğu insan Türkiye'deki insanlara sıcak, oradakine soğuk diyor o açıdan dedim. Bazı insanlar çevresindeki herkesle her şeyini paylaşıp sonra kavga etmek istiyor sanırım, mesela Kanada için "iş çıkışı iş arkadaşlarıyla bişey yapamıyoruz herkes kendi hayatına dönüyor yea" diyen Türk gördüm. Herkesin beklentisi farklı.
0
nhk ni youkosu
(29.04.21)
giderim, gideceğim de aksilik çıkmazsa bu yıl içerisinde. ek olarak hollanda, almanya ve diğer ab ülkelerinde de yaşama şansım var ama özellikle ingiltere'ye gidip orada denemek istiyorum.

kendi adıma artıları :

- türk gurbetçi profili bence çok iyi. 2018 seçimlerinde genel olarak kıta avrupası ve uk'ye bakarsan ne demek istediğimi anlarsın. fark izmir - konya kadar devasa.

- dil ingilizce. bu en büyük sebebim, b2 seviyesinde ingilizcem var 1 sene içerisinde akıcı hale getirebilirim diye düşünüyorum.

- türkler için çok çok iyi türk restaurantları ve marketler var ( londra için ) . bir ürünü arayıp bulamama gibi bir durumun olmaz yani. hollanda'da mesela o kadar iyi türk restaurantları yok benim bildiğim. ( diğer ülkeleri pek bilmiyorum )

- ingilizler türklere karşı ön yargılı veya soğuk değil, ırkçılık çok az. ingiltere biraz da abd'nin avrupadaki versiyonu gibi, her milletten insan iç içe yaşıyor.

eksi olarak da ekonomisi brexit'den dolayı zayıflıyor, ama brexit öncesi de durum pek iyi değildi. almanya, hollanda gibi ülkelerde yaşam standardı daha yüksek ve ev almak sanki bir tık daha kolay gibi özellikle almanya için.

soldan akan trafik ve her şeyin bize göre ters olması da bana göre bir eksi. tüm birimler vs.

ama genel olarak londra'ya bayıldığım ve genel olarak ingiltere'yi sevdiğim için tercihim ingiltere olacak benim.
0
garavel
(29.04.21)
üstteki arkadaşın dediği soğukluğa hiç katılmıyorum. inanılmaz kibar, yardımcı ve sıcak insanlar. ben türkiye'de öyle bir yakınlık, arkadaş canlısı yaklaşım hissetmedim.

avrupa kadar kuralcı da değiller. kimse bomboş yolda karşıdan karşıya geçmek için yayalara yeşil yanmasını beklemiyor mesela.

mutfak diye bir kültürleri yok. ama her mutfağın en iyi örnekleri var. türk her yerde olduğu gibi uk'de de çok ancak almanya gibi bariz bir çeteleşme içinde değiller. o yüzden özel bir nefret yok.

havasına alışmanız biraz zaman alabilir. onun dışında batıda yerleşilebilecek en ideal ülke olduğunu düşünüyorum.
0
brakgn
(29.04.21)
Alternatif neresi? Orta Dogu mu? Kosa kosa giderim.
0
howfaristhesky
(29.04.21)
Benim berberim 50 yaşlarında, geçen konuştum İngiltere'ye gidecekmiş, tüm işlemleri yapmış gün sayıyor yani. Adamın sürekli müşterisi, kurulu düzeni var. O bile gitmek istiyor. Gitmek istemesinin sebebi sanırım orada yaşayan akrabaları. Dürüst ve akıllı insanlar ki oradaki pandemi sürecine dair net bilgiler veriyorlar adama. İngiltere bizi kıskanıyor, kurulu düzenimiz olmasa donerdik Türkiye'ye demiyorlar Almancılar gibi.

Ben Akdeniz sıcaklığını seviyorum ama eşim de baya İngiliz kafası var, soğuk, mesafeyi seven biri. ikimiz de ileride gitmeyi istiyoruz. Şu anki hayat standardımızı biraz anlatsam, gitmeyin oturun oturduğunuz yerde diyen çok çıkar ama mesele bireysel sıkıntılar değil.
0
mezarkabul
(29.04.21)
imkan olsa aninda giderim. dunyada orta dogu cukurundan pis birkac yer var sadece zaten.
0
in vino veritas
(29.04.21)
ezelden beri bu ülkeyi bırakıp gitmek bana hep ters olmuştu. istanbul'u değil ama kendi memleketimi, köyümü çok severim. Hiçbir şey yok oralarda ama yine de çok severim. Buraları bırakmak bana saçma gelirdi ama şu anda ingiltere'ye çağırsalar, garanti bir iş imkanım olsa durmazdım..
0
silah taciri
(29.04.21)
göç edilecek en güzel yerlerden biri.
ben ne yazıkki alım gücü/blue cardU/uk'nin yeni göç yasası falan derken almanyayı tercih edeceğim ama iş garantim veya ailem olsa ne olursa olsun uk derdim.

+lar;
çok kültürlülük, her yerden göçmen gelmesine çoktaaan alışmışlık
yerlilerin insan canlısı/eğlenmeyi bilen ve çok nazik olması
uk'deki türk profilinin tüm dünyadaki (ortalamaya vurunca belki türkiye dahil) en yüksek seviyede olması
doğası, tarihi, insana saygısı , özgürlüğü vs bahsetmiyorum zaten
ing'nin ana dil olması



-'ler
belki biraz hava ama bir ada olduğu için aşırı soğuklar olmuyor hatta abartıldığı kadar yağmur olduğunu da sanmıyorum. havayla ilgili tek olay bulunduğu meridyen nedeniyle kışın gündüz süresinin kısalığı ama o da yaz gelince borcunu geri veriyor
başka eksi bulamadım.
0
rewlack
(29.04.21)
(7)

Otobüste, uçakta karşı cinsle tanışmak

santiago
Daha da genişletebiliriz, metroda tanışmak, otobüs durağında tanışmak vs Özellikle erkeklerin kızla tanışmasından bahsediyorum. Bu şekilde başlayan birçok ilişki var. Kısa süreli ilişki veya uzun. Bi müddet kesişme sonrası yeşil ışık alınırsa tanışma vs. Kadınların birçoğundan şunu duydum. Yakışıklı
Daha da genişletebiliriz, metroda tanışmak, otobüs durağında tanışmak vs Özellikle erkeklerin kızla tanışmasından bahsediyorum. Bu şekilde başlayan birçok ilişki var. Kısa süreli ilişki veya uzun. Bi müddet kesişme sonrası yeşil ışık alınırsa tanışma vs.

Kadınların birçoğundan şunu duydum. Yakışıklı partnerlarını ilk görmede beğenmişler ama başlangıçta tipsiz bulduğu sevgililerini zamanla sevmişler. İş arkadaşı, okul arkadaşı falan gibi.. tabi sevdikten sonra gözüne güzel gelmiş olabilir ama sevgili olma aşamasını konuşuyoruz.

Dolayısıyla bu uçakta yan koltuğunda oturan güzel kızla tanışma ya da şehirlerarası otobüste mola yerinde hoşuna giden kızla tanışma, otobüste durağında tanışma falan gibi anlatılan hikayeler aslında görünüm olarak çekici insanların hikayesi değil mi?

Tipin gayet kötü ama karakterin, başarıların ya da statün(konum, para) iyi olsa bile böyle kısacık zaman diliminde karşı tarafa bunları sunamazsın. Hatta böyle metroda kesişmeler sadece tip ile ilgili değil mi?

(hatta gerçekten böyleyse bunun yetenek ve başarı olarak sunulması garip değil mi)
0
santiago
(27.04.21)
Yetenek ve başarı kısmı gidip konuşma kısmı. Çok yakışıklı olsan bile bahsettiğin şekilde seni kesen bir kadının gelip seninle konuşması çok nadir. İlgisini çekmek yetmiyor, bir şekile sohbet başlatman lazım. Ki bu konuda kadınlar örnek anlatsın, konuşana kadar her şeyi mükemmel görünüp konuştuktan sonra batıran insan da az değil. Yetenek ve başarı kısmı burayla ilgili.
0
Jux
(27.04.21)
Bu tarz tanismalar dis gorunus (tip, giyim kusam) arti ozguvenin meyvesidir. Max 14 yasinda bunu cozmen lazimdi zaten bro.
0
neverletyougodown
(27.04.21)
Konu yakisiklilik / guzellik degil ozguven, enerji ve karizma meselesi.

Kimi insanlar var kapidan girdigi anda tum dikkatleri ceker, kimi insan var bir saat takildigi mekanda"aaa sen burda miydin" diye karsilanir.

Yani cok yakisikli ya da guzel olup inanilmaz silik insanlar da var.

Tam tersi tipsiz olup herkesin tanismak icin siraya girdigi insanlar da var.

Yani bu biraz ozguvensiz insanlarin avuntusu gibi geliyor bana.

Tabii ozguven ve karizma ile yilisiklik ve simariklik arasinda da bir cizgi var
0
anten
(27.04.21)
Dediğiniz doğru kimse beğenmediği insana yanaşmıyor.
0
Hallegadola
(27.04.21)
Olayı aslında şu:

- Yakışıklı isen yürü. Cold open direkt.
- Yakışıklı değilsin ama şeytan tüyü var, özgüven var, ilginç kişilik var, zeka var, alfa dedikleri faktör var. 1-2 cümle kadar yürü, olmazsa unut. Yürümezlik etme.
- Yakışıklı değilsin, saydıklarım da yok ama paran var: Ya Hakan Sabancı olmalısın ya da paranın olduğunu aleni şekilde kadının gözüne sokmadan tesadüfen belli etmelisin. Buradan da yürüyenler var.
- Yakışıklı değilsin, saydıklarım yok, paran da yok. Kadınlar seni düşününce ıslanmayacak, dediğin tarzda bir ilişki kuracaksın ve başkalarını düşünerek ıslanan kadının 2nci seçeneği olarak mutlu olacaksın.

Sonuncuyu yani zamanla tanıyarak kazanılan sevgiyi güzel bulanlar var. Ben onlardan değilim. En güzeli, 1 ya da 2 ile başlayıp kasıklardan beyne doğru derinleşen sevgi.
0
twelfth
(28.04.21)
@beretta beretta milletin kacirdigi o zaten. Brad Pitt degilim niye teklif edeyim kafasindaki bireyler kaybediyor bu oyunu tip olarak daha dusuk leveldaki cesaretli, atilgan bireylere. Tamam sen Brad Pitt degilsin e karsidaki de Angelina Jolie degil zaten:) Bunu kaciriyorlar. Bu isin yuzde 55,60i ozguven zaten, kalani dis gorunus
0
speedy
(28.04.21)
yakışıklı olmadığı için üzülen erkek kardeşlerime;

turkiyede yakısıklı erkek yok bir etrafınıza göz atarsanız. bunlar biraz genetik işi o yuzden genelliyorum boy ortalamasından vs. yani o yuzden zekanızla övünüyo gibi görünüyoruz ama aslında muhteşem zekanızdan da değil de elde tutulur belki bi bakışta anlaşılmayacak soyut şeyleri övüyoruz. yok çok merhametliliğinden vay efendim aşırı zeki oluşundan, zeki ama çalışmıyor oluşunuzdan, ya ihtimalli ya da klasik özelliklerden tutulur basit şeyler buluyoruz. bu yüzden çok seçiciymişiz gibi düşünmeyin. tutunacak bi şey kanıtlayın yeter. statü ve parayı ilk seferde ispatlamaya gerek yok zaten ama onlar biraz belli eder insanda kendini azzcıh da olsa
0
ala09
(29.04.21)
(2)

bu instagram videosundaki şarkı nedir?

gadlemler
müzik geularına sorarım; bu popüler şarkı neydi?https://www.instagram.com/p/COGVT_qHNguEhTf0nvbcOe-8poyHmC8YREL7zM0/?igshid=dy1bjao2jtre
müzik geularına sorarım; bu popüler şarkı neydi?
www.instagram.com
0
gadlemler
(25.04.21)
sayfa gizli
0
nahtoderfahrung
(25.04.21)
Gangsta's paradise
0
Jux
(25.04.21)
(10)

Kahvaltıyı nasıl çekilebilir hale getiriyorsunuz?

siyahliadam
Derdim çok yemek değil. Az yiyorum zaten. Derdim zaman + lezzetli bir kahvaltı. Kendim hazırlayıp yiyorum.Genelde; 2 dilim bazen 1 dilim kepek ekmeği, beyaz peynir, domates, salatalık, tatlı biber, birkaç yeşillik, portakal suyu (kendim sıkıyorum). Bazı günlere bunlara ek yumurta çeşitleri.Ancak key
Derdim çok yemek değil. Az yiyorum zaten. Derdim zaman + lezzetli bir kahvaltı. Kendim hazırlayıp yiyorum.

Genelde; 2 dilim bazen 1 dilim kepek ekmeği, beyaz peynir, domates, salatalık, tatlı biber, birkaç yeşillik, portakal suyu (kendim sıkıyorum). Bazı günlere bunlara ek yumurta çeşitleri.

Ancak keyif almıyorum. Lezzetli de gelmiyor. Resmen mutsuz kalkıyorum masadan. Ama dışarda basit bir kahvaltı tabağı bile beni çok mutlu ediyor. Psikolojik mi bu durum? Nasıl üstesinden geleceğim? Sizler napıyorsunuz kahvaltıda?
0
siyahliadam
(25.04.21)
hazırlamaya üşeniyosun bence. dışarıda önüne hazır geldiği için mutlu oluyosun.
0
spirit crusher
(25.04.21)
O kahvaltı bana da sıkıcı geldi biraz. Ne kadar zamanınız olduğu önemli ama çok çeşitlendirebilirsiniz kahvaltıları.

Şu tarz şeyler deneyebilirsiniz
youtu.be

youtu.be
0
senolll
(25.04.21)
Kahvaltıyı çekilebilir hale getirmek bence de zor, o yüzden hiç etmiyorum. Yaşasın IF.
0
Jux
(25.04.21)
Kötü malzemeler ile lezzetli olmaz diye düşünüyorum. Güzel tulum peyniri bal sıcak pide filan güzel oluyor. Market peynirleri pek lezzeti degilller bence. Bi de mümkünse sabahın korunde yemek yerine oglen yenebilir yavaş yavaş.
0
coca cola
(25.04.21)
Ben mutlaka kaymak alıyorum ve güzel bir bal veya reçel. Bir de kuru domates’e bayılırım. Ve her sabahta zeytinyağı ve kekikli tatlı biberli bir sos hazırlıyorum bazlama banıyorum.
0
esinikaybetmiscorap.
(25.04.21)
kaliteli malzeme + baharat bence. domates salatalığı kekik ve pul biberle renklendirin, iyi bir zeytinyağı kullanın. peynirine göre çörek otu da olabilir mesela.
0
orient blue
(25.04.21)
Birim olarak dilim'in kullanıldığı hiçbir kahvaltı keyif vermiyor bana. Listede zeytin ve çay eksik. Portakal suyu fazla.
0
IncredibleMau
(25.04.21)
ben zamanla kahvaltıda sıcak yiyecekler olmadığında, domates peynir zeytin ağırlıklı beslendiğimde aç kalktığımı ve fazla zevk almadığımı fark ettim. özellikle sucuk ve yumurta çeşitleri olduğunda ise gayet dolu ve mutlu yiyorum.
0
sanal uyku
(25.04.21)
kahvaltı delisiyim, aşığım. insanları da gözlemlerim ve vardığım bi sonuç oldu; bir insan için kahvaltı küçükken neyse, ilerki yaşlarda da benzeri şekilde devam ediyor.

örneğin anlattığınızdan hareketle, küçükken de kahvaltılarınız bi şenlik havasında geçmiyordu muhtemelen. belki tamamen zaruriyettendi ve kısacıktı, belki de aslında hiç sevmediğiniz yiyecekler sağlıklı diye sürekli önünüze getirildi.

buraya kadar anlattığım tamamen kişi ve kahvaltı ilişkisi. bir de olayın kahvaltı boyutu var; bana göre kahvaltınız eksik değil, tam olması gerektiği gibi, belki türkiye için azıcık az ama yeterli. bence burada iki sorun var, bir anlattığım geçmiş, ikincisi de tek başına hazırlamak ve yemek.

bonus da arkadaşların dediği gibi kaliteli yiyecekler.
0
tempor
(26.04.21)
kızarmış ekmek, tereyağ, reçel ve bal.
limon, kekik, pul biber ve zeytinyağlı zeytin.
patatesli, mantarlı omlet.
arada bir de sosis, sucuk ve patates kızartması.
0
silver apple
(26.04.21)
(18)

Evi ikea’dan döşemeden önce son çıkış!

damba
Arkadaşlar başka markalardan mobilyaları beğenemiyorum. Daha önce öğrenciyken çok ikea mobilya kullandım ama en dandiğini, dandikler cidden dandik evet ama kullanışlı. Yeni evimi ikea’dan döşeyeceğim sanırım, çok sıkıldım. Hem de zaman kısıtlamamız var mobilyalar için öyle 2-3 ay bekleyemeyiz yani.
Arkadaşlar başka markalardan mobilyaları beğenemiyorum. Daha önce öğrenciyken çok ikea mobilya kullandım ama en dandiğini, dandikler cidden dandik evet ama kullanışlı.

Yeni evimi ikea’dan döşeyeceğim sanırım, çok sıkıldım. Hem de zaman kısıtlamamız var mobilyalar için öyle 2-3 ay bekleyemeyiz yani.

Orta segmentte ürünlerini alacağım İKEA’nın, lütfen birileri söyleyecekse bana: yol yakınken dön, paranı çöpe atma desin diyecekse. Sözlük’te bir sürü insan da böyle yorum yapmış çünkü.

Teşekkürler.
0
damba
(25.04.21)
İçinde bulunduğun şartlarda daha ideal bir çözüm yok. İkea dandik diyenler 68 sene aynı mobilyayı kullanma kafasındakiler. O kadar uzun vadeli planlar yapmıyorsan gerek yok fazlasına. Kaldı ki ikea'nın bazı ürünleri ortalamadır bazıları kalitelidir. Dandik ama ucuz olsun diye yapılmış ürünleri vardır ama fiyat farkından bunu anlarsın.
0
Jux
(25.04.21)
Ben evimi ikeadan döşedim ama bu şehirde ne kadar kaliriz belirsiz ve kalacak olursak da ev aliriz ileride. O sebepten 4-5 yillik döşedim evi.
Ikeadan; l koltuk, yemek masasi/sandalye, yatak yanina komodinler, bir adet sifonyer, tv sehpasi, orta sehpa ve kitaplik(bu üçü ayni seri fjallbo) ve misafir odasi yatak/karyola aldim.

Yemek masa/sandalye en ucuzuydu ve açıkçası harbiden en ucuz. Ama yurtdışında yasadigimiz için eve gelen Giden az. Yilda bir ay annemler gelir bir ayda hanimin kiz kardesi, arkadasi falan. Bu kadar. Haliyle öyle yemek yeme olayimiz yok. Ama bana göre çok dandik masa sandalye, oynak vs. Yani dayanmaz ve demonte/monte olursa toparlamaz.

Yatak ve karyola misafir icin; cok iyi. Yatanlar hep memnun.

Fjallbo serisi; temeli metal oldugu icin hic sikinti yok. Tek tavsiyem tv sehpasinin arkasi acik ve delikli. Kısacası toz cok giriyor iceri ve arkadan bir şey düşme ihtimali var (cam vs olursa).

Yatak basi komodinler; tipleri icin aldik, çok güzeller. Bence daha dayanirlar.

Sifonyer ; klasik ikea sifonyeri. Ne eksik ne fazla.

L koltuk; vallaha memnunuz ama dünyanın en rahat koltuğu diyemem. Ama l kisminin altinda birşeyler koymak oldukça güzel. Ucuz bir de.

Vallaha biz Avrupa'da oldugumuzdan hem ucuz hem de bu fiyata kalitesini bildigimiz seyler aldik. Ama açıkçası cok para verilecek şeyler almam ikeadan ben. Cok spesifik ürün olmasi lazim ve kalitesinden emin olmam lazim.

Bu arada; su hayatta her zaman x'in üstüne y koy sunu al diyen olur ama kimse size o y parayi cebinize koymaz. Ikea çoğu ürünü ile ucuz paranin karsiligini verir. Ama gidip en pahali malzemesini alırsaniz mutsuz olma olasiligi var.
0
logisticsmanager
(25.04.21)
valla türkiyede ikea ya gerek yok bence. hem daha ucuz hem daha kalitelilerini bulursun.
0
kelepir
(25.04.21)
Bence daha kalitelisini kesin bulurum arkadaşlar ama hızlısını ve sade mobilyalısını bulabilir miyim?
0
🌸damba
(25.04.21)
Evin yüzde doksanı ikea. 9 senedir kullanıyorum. Geçen kıvıkların rengini değiştirdim sıfırlandı. Şimdi olsa yine ikea dan başka yere bakmam. Tabi masif serisi.
0
Mistyimage
(25.04.21)
7 sene once ev dosedik, Ikea'dan tek parca yok. Ikea'yi ogrencilik yillarinda birakmak lazim. Ev dosemeyi acele getirmeye gerek yok, ufak ufak alarak devam ettik.
0
cooperr
(25.04.21)
müşteri memnuniyeti, hızlı lojistik, güncel teşhir ürünleri, fiyat/kalite dengesi ve gerçekten beğenerek içine sinerek yapacağın alışveriş. bu saydıklarım ikea'yı benim için diğerlerinden ayırıyor.

zart mobilyaya gidip bilindik klasik markalardan alırsın satıcıyla uğraşırsın, benzer tasarımları internette çok daha ucuz fiyata satıldığını görüp mobilyandan soğursun, içine sinmez.
0
oldz
(25.04.21)
IKEA´nin koltuklarini tavsiye etmem. Mobilya alacaksaniz, IKEA`nin en ust segmentlerinin ikinci ellerini alin. Stockholm Sideboard´unu aldim ikinci el, cok memnunum.

Camdan, metalden olusan esyalari da tatmin edici kalitede. Ama asla mutfak esyasi vs. almam. Evin tamamini oradan dizmek pismanlik bence.
0
buf-e kür
(25.04.21)
Bence diğer markalara bu kadar önyargılı olmanıza gerek yok. Doğtaş enza alfemo filan güzel mobilyalar yapıyor bence. Ayrıca renk değişimi filan istemezseniz o kadar uzun sürmüyor teslimat. Yine de geç teslim etme ihtimalleri var tabii.
0
coca cola
(25.04.21)
Koltuk söderhamn 2 tane 3lü, yemek masası ypperlig, mutfakta jokmok,şifonyer yatak malm, gardrop visthus kitaplık 3 tane gersby, çalışma masası plaka ve4 ayak satıyor ondan. Birkaö ıvır zıvır daha var. Her şeyi oradan aldım. Ypperlig masa üstü bozuldu bi mail attım yenisi eve geldi eskisini götürdüler. O kadar da rahat servis garanti falan.
0
ykyt
(25.04.21)
evde Ikea'dan pek çok şey var. İkea da diğer birçok yer gibi, kalite kalite ürün satıyor. kullanıp perte çıkardığım dandik çok şeyi oldu, ama zaten ucuz şeylerdi.

kesenin ağzını açıp aldığım şeyler yıllardır taş gibi. misal 5 kapılı aynalı bir gardrop almıştık, belki 15 sene olmuştur. daha bugün söküp tekrar monte ettik. bana mısın demedi.

özetle: uzun yıllar kullanmak gibi bir düşünceniz varsa ucuz ürünlerine kanmayın, birkaç sene içinde elinizde kalıyor.
0
Mekkeli Müşrik
(25.04.21)
biz de bir çok şeyi ikea'dan aldık, fazlasıyla memnunuz. ülkemiz mobilyacı lobisi eskisi gibi pahalı mobilyalar satamadığı için bu tarz bir propaganda var ama gayet iyiler fiyatına göre.
0
roket adam
(26.04.21)
Türkiye'deki barzo firmalarla uğraşmaktansa Ikea sırf müşteri hizmetlerinin kalitesi nedeniyle bile tercih edilebilir.

Özellikle kiracıyken daha premium markalara para vermeye gerek yok bence.
0
bruce mclaren
(26.04.21)
Ben de mobilyaciı lobisinin ikea'ya karşı algı oluşturmaya çalıştığını düşünüyorum. Bütuün ev ikea, hiçbir sorun yok. Tasarım - fiyat - performans üçgeninde daha iyisi yok.
0
gmzo
(26.04.21)
Yatak ve baza hariç evi ikeadan döşedim. Bir ay yatağımı ve bazamı versinler diye peşlerinden koştum. Yatak ve baza kurumsal bir yerdendi.

İkeanın dandik ürünleri de var, kaliteli ürünleri de var. Ne kadar çokomel o kadar kaliteli ürün.

Tasarımlarını ve kurumsallıklarını beğensem yerliden şaşmam, neden yerli ürünü desteklemeyeyim, fakat yerli mobilyaların hantallığı ve sadelikten uzaklığı sinirlerimi bozuyor.
0
denizgonen
(26.04.21)
gidiyorsun, alıyorsun, geliyorsun.
En cazip gelen yanı bu bana İKEA'da.
Diğer türlü, "yaparız abi", "hemen abi", "15 güne gelir abi" ayaklarını dinlememek için işimi görecek mobilya IKEA'da varsa, alıp geçiyorum.

Karşılaştırınca F/P olarak çok daha iyi olduğunu düşünüyorum.
Yıllar sonra aynı dolabı başka odada kullanmak istediğinde, gidip sadece raf ya da askı alıp kafana göre kullanabilmeyi seviyorum.

Bir de iki kere taşındım, bariz bir dağılma yok.
0
burfak
(26.04.21)
mutfak dolaplari dahil her seyimizi ikea'dan aldik ve hatta yine mutfak dolaplari dahil her seyi kendimiz kurduk. hem hesapliydi hem tasarim olarak cok begeniyoruz. gayet de kullanisli, kirilan, bozulan bir sey olmadi henüz (3 senedir kullaniyoruz). hatta calisma masam ve cekyatim da ögrenci evimden, 10 senelik ikisi de ve hala tas gibi. bence alin, pisman olacaginizi düsünmüyorum.
0
mamu
(26.04.21)
Arkadaşlar teşekkürler, ikea’dan alacağım galiba. Bu taş gibi dediğiniz, dağılmaz dediğiniz orta segmentte mobilyalara bi kaç örnek verir misiniz?
0
🌸damba
(26.04.21)
(15)

Pandemi hayatınızı nasıl etkiledi?

asaf
sb.
sb.
0
asaf
(25.04.21)
Açıkçası benim hosuma giden yanları daha fazla gibi, evden çalışmak stresimi azalttı. Eve vakit ayıramıyordum, dışarda çok para harcıyordum bu yüzden tasarruf ve kendime dönmem çok iyi oldu. Yürüyüş alışkanlığı kazandım. Full evde olmaktan da çok sıkılıyorum ama böyle bi cumartesi serbest olsa süper olabilir yada akşamları rahat olsa daha iyi olabilir
0
esinikaybetmiscorap.
(25.04.21)
Kötü derdim ama kötü yetersiz olur. Ortada bir hayat bırakmadı.
0
dissendium
(25.04.21)
beni etkileyen sadece yemeksepeti saatleri ve maske oldu. onun haricinde 10 yıldır böyle yaşıyorum zaten.
0
Whily
(25.04.21)
Para biriktirebildik.
Evden çalışmaya geçildiği için başka şehire taşınma imkanımız oldu.
Bol bol üretebilecek vaktimiz oldu.
Ailece çok memnunuz.
0
suicides underground
(25.04.21)
2005 ten beri her hafta en az 1 filmi sinemada izledim ve 1 yildir yok! lanet olsun, onun disinda maasta %30 kesinti var, pandemi izinlerini firsata cevirip 25 kg verdim, bakalim nereye varacak
0
alttaraf
(25.04.21)
Deli gibi kendimle ilgili eksik gördüğüm şeyleri düzelttim. Çok zamanım oldu kendime ayıracak. Ve şuan olmak istediğim hale geldim sayılır. Herşey o kadar güzel gidiyor ki koronaya şükredeceğim.
0
hepbiarayisicinde
(25.04.21)
İlk 6 aylık kısmında evden çalışmayı deneyimledim baya hoşuma gitti. Sonrasında da Baktım bitecek gibi değil askere gittim.

Ben kışlada millet sivilde kapalıydı. Aradan çıkarmış oldum, bana giren çıkan olmadı pek o yüzden.
0
materyalist imam
(25.04.21)
Ne güzel sosyal hayatım varmış onu anladım. Hala biraz var gibi ama eskiden ne güzel eğleniyormuşuz. Özledim kadıköy gecelerini. Geçen geldi bu his. Ha alkol kendiliğinden azalınca spor ve sağlıklı beslenme olayında daha bir istikrar sağladım. Olumli geri dönüşü oldu bunun hayatıma. O konuda iyi etkiledi mesela.
0
turkce konusan uzayli
(25.04.21)
Para biriktirme huyum yoktur olanı harcarım, pandemide harcayacak yer olmayınca(yeme içme giyim ve gezmeye çok harcarım) otomatik olarak birikti.

Sinemadan uzak kalmak üzdüyse de evde daha çok film izler oldum.

Gezmelerin sürtmelerin azalması stresi sıkıntıyı kanalize edememek demek, o yüzden genel ruh halim daha depresif oldu. Hayattan zevk almamı sağlayan ufak şeylerin hiçbirini yapamıyor olmak hayat kalitemi düşürdü.
0
Jux
(25.04.21)
Cok yogun calisiyorum son bir iki aydir kafayi yemek uzereyim. İstifa fantezileri kuruyorum. Evden calistigim icin tabii butun bunlar. Ofiste olsa boyle dertlerim olmaz
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(25.04.21)
zaten asosyal ve işsizdim bir şey değişmedi.
0
spartamed
(25.04.21)
Ne güzel sosyal hayatım varmış onu anladım +1
tasarruf ve para biriktme +1

İyi Kötü Animasyon çizimi yaptım, yapmaya çalışıyorum.
İngilizce konuşmaya vakit ayırdım.
0
put it in your appropriate place
(26.04.21)
Sosyal hayatımızı cidden çok etkiledi, arkadaşlarımızın yüzüne hasret kaldık desem yeridir. Ailem nedeniyle sıkça yurtdışina gidip geliyorum, her seyahat benim için stres kaynağı oldu. Evlilik planını erteledik. Yapacağımız seyahatleri erteledik.

Bir kitapçıda rahatça gezinip kitap almayı, cafede oturup kahve içip sohbet etmeyi özledim. Akşam sıkılınca 'hadi gel sahilde bir tur atalım' imkanımız da yok. Konserleri, etkinlikleri saymıyorum bile. Üstelik bu kadar korunurken yine de corona geçirdim. Dolayısıyla hiç mutlu değilim, bir an önce biteceği günlerin gelmesini bekliyorum.
0
fraise
(26.04.21)
ilk baslarda boyle olmuyordu ama su an ozellikle hafta sonlari boguluyor gibi hissediyorum
0
foster
(26.04.21)
Bunaldım
0
eksimeksi
(27.04.21)
(14)

Coin piyasasında nihai olarak artı'da mısınız eksi'de mi?

jamiro
herkes on'ları bin, binleri yüzbin yaparken benim gibi batanlar burda mı?:)) ne kadarla girdiniz ve sonuç nedir?çoğunluk bakalım ne çıkacak.ben 2000 tl ile girdim yarısı gitmek üzere.
herkes on'ları bin, binleri yüzbin yaparken benim gibi batanlar burda mı?:))

ne kadarla girdiniz ve sonuç nedir?

çoğunluk bakalım ne çıkacak.

ben 2000 tl ile girdim yarısı gitmek üzere.
0
jamiro
(24.04.21)
5 bin lira ile girdim 12 bin var şimdilik.
0
candide
(24.04.21)
biner biner ekledim toplam yatırdığım ana para 10bin. bir ara 11.200 ü gördüm sonra aç gözlülükten 9000lere düştüm şu an başladığım yerdeyim.
0
sanguine
(24.04.21)
ayrıca daha fazla kardaydım ama eridi tabii şu dönemde.
0
candide
(24.04.21)
%60 kar yapmıştım ama 30'lara düştü son düşüş trendi ile beraber. Al sat yapmıyorum, bir ara çok yükseldiğinde karın bir kısmını çekmiştim ama yine ara ara aldım. Kısa vadeli değil de uzun vadeli düşündüğüm için düzenli olarak almaya devam edeceğim, bu tarz kısa periyotlu artış azalışlara takılmıyorum pek. Tabii bu sebeple shitcoinlere girmiyorum, daha oturmuş olanlarla ilerliyorum.
0
Jux
(24.04.21)
Ripple’a short açtığım tek işlemde 6000$ batırarak -20.000 TL falan oldum. Kaldıraç kumardır dikkatli olmak lazım. Şimdi ufak ufak toparlamaya çalışıyorum.
0
zoghurt
(25.04.21)
coin almadim ama bitcoin mine eden firma hisselerine yatirim yaptim. 3 bin dolar kadar eksideyim ama eninde sonunda bitcoinle beraber bu sirketin hissleri de yukselecek diye dusunuyorum.
0
hot potato
(25.04.21)
4 sene önce X ile girdim geçen ay 12X ile çıktım
0
rentts
(25.04.21)
2017'de 3000 tl ile girdim, 25.000 tl'ye kadar çıkardım. 2019'da başladığım parayla, yine 3000 tl ile çıktım. daha da girmeyi düşünmüyorum.
0
sir gawain
(25.04.21)
Gecen hafta 10 attim 7.5 kaldı
0
eksimeksi
(25.04.21)
yüzde 30 yukarıdayım
tamamen çıkmayı düşünüyorum
genel birikimimin %1i ile girmiştim
0
superb
(25.04.21)
geçen ay girdim 500 dolarla. 1000 dolarla çıktım. daha bulaşmam. ufak meblağda bile strese sokuyor adamı. gereksiz iş.
0
burya
(25.04.21)
1350 dolar le girdim 950 dolarım var şuan. 1050-1150 arası gidip geliyordu 950’ye düştü 2 gün önce. zararı bi çıkarsam arkama bakmam.
0
garavel
(25.04.21)
400 Euro harcadim, bir ara +180'i görmüstüm, simdi +40'tayim :(
0
chitosan
(25.04.21)
bu iki hafta once haftabasi bnb falan bir artti ya hani, ondan tam bir gun once oylesine bir 100 euro atmistim, 107 olmus aninda cektim hehe. bana gore degil bu isler. fazla stresli.
0
chezidek
(25.04.21)
(14)

yarın yokmuscasina yasamak

buenosdias
atiyorum. isi gucu biraktiniz. ailenin yanında yasadiniz. gayet minimal bir hayatiniz var ve kimseyi takmiyorsunuz. 20-30-40 derken 50 oldunuz. anne, baba oldu. ev size kaldi. hala ayni hayat.herkesin korktugu kadar kötü bir durum mu bu gelecek?not öyle degilim ama neden bu kadar korkunc geldigini a
atiyorum. isi gucu biraktiniz. ailenin yanında yasadiniz. gayet minimal bir hayatiniz var ve kimseyi takmiyorsunuz. 20-30-40 derken 50 oldunuz. anne, baba oldu. ev size kaldi. hala ayni hayat.

herkesin korktugu kadar kötü bir durum mu bu gelecek?

not öyle degilim ama neden bu kadar korkunc geldigini anlamiyorum.
0
buenosdias
(24.04.21)
Ailenin yanında yaşamak çok zor. Ne kadar uyumlu bir aile de olsan anne ve baba her zaman içgüdülerine sahip olacaklar. Sana karışacak, hayatına karışacak. Niyet kötü değil ama atıyorum, hafta sonları sarhoş olmak istiyorsun, sana içme diyecekler. Biriyle sevişmek isteyeceksin eve getiremeyeceksin. Duştan sonra tüm gün bornozla dolaşamayacaksın... Falan filan. Bunlar olmazsa olmaz şeyler olmayabilir senin için ama bunları yapamamak adına kalkıştığın şeyin bir anlamı olmalı. Anne baba yardıma muhtaçtır ayrılmıyorsundur kabül ama ideal minimal hayat düzeninde yalnızlık vardır.
0
Jux
(24.04.21)
hiçbir şey yapmadan yaşlanana kadar ailenle birlikte ot gibi yaşamak kabul edilebilir bir şey mi? öl daha iyi. okurken hafif bi kafamda canlandı, direk bunaldım.
0
isveperver
(24.04.21)
sağlıklı bir durum değil çünkü insanların bireyleşmeye, kendi hayatlarını kurmaya ihtiyacı var. anne baba yanında yaşayan adamın kendi hayatı yok ki. ne özel hayatı olabilir yani bu adamın. en kötü işi bile yapsam kendi hayatımı kurduğum sürece o bana tatlı gelir zaten.
0
roket adam
(24.04.21)
Bu hayattan nasıl keyif aldığımızla alakalı bence.

Ağız birliği edip “aile yanında yaşamak kötüdür” denmesi bana da saçma geliyor. “Üniversite mezunu olmamak vizyonsuzluktur.” “Vegan beslenmemek saçmalıktır.” gibi gereksiz genelleme içeren bir cümle. Ben tercih etmezdim. Zaten hali hazırda ailemden ayrı, yalnız yaşıyorum ve mutluyum. Ama bunu böyle olması gerektiği için değil, kendim bu şekilde mutlu olduğum için yaptım.

Neden böyle düşündüğüme gelirsek, bireyin hem özgür hem de sorumluluk sahibi olabildiği bir form. Aile evinde de bulaşık yıkar, arada yemek yaparsın ama mesela kendi evinde tuvaleti de temizlersin, akan buzdolabının artıklarını da. Eve usta çağırmak da senin görevin, mutfakta ne bitmiş, ne lazım bunlara hakim olmak da. Kendi ayaklarının üzerinde durmanın yanı sıra birçok özgürlüğü de sayabiliriz ayrıca.

Bir de aile evinde insanın anksiyetesi, panik atakları tetikleniyor. En büyük nedenlerden biri de budur bence.
0
ruhen hastayim ben
(24.04.21)
Sıfır cinsellik diyorsun?
0
rewlack
(24.04.21)
ya aslında sıfır cinsellik yada depresif bir. hayat demiyorum. kendi çapında gene mutlu olacaksın. imkan dahilinde gene dışarı çıkıp eğleneceksin, seks falan yapacaksın; ama iş, evlilik ve yaşlılığı umursamayacaksın.
0
🌸buenosdias
(24.04.21)
Mecburiyetten degil de ailenizle beraber vakit gecirmeyi sevdiginiz icin onlarla yasanacaksa super bisey bence

eve kız atayım, partileyeyim, arkadaşlarla cigara içelim gibi hevesleriniz bittiyse ve ev yeterince buyukse tabii.

Anne baba ölürse de yeni yaşama alışılacak bir şekilde.
0
Bikit
(24.04.21)
ailemi çok severim ama ben 50 yaşına kadar ailemle yaşayacaksam niye yaşıyorum ki. ha ailem yardıma muhtaç olursa her şeyi bırakıp yanlarına giderim, ya da onları yanıma alırım ama bunun dışında manasız buluyorum. hem işi gücü niye bırakıyorsun ki, başkasının eline bakmak genç yaşında sorun yaratmayacak mı?

kendi isteğiyle çalışmayıp 30-40 yaşında ailesinin eline bakan bir insan bence amipten farksızdır. kendi başımın çaresine bakabilmek için yaptığım alakasız işleri saysam şuradan biri çıkıp burs verir öyle diyeyim sana.
0
bohr atom modeli
(24.04.21)
"imkan dahilinde gene dışarı çıkıp eğleneceksin, seks falan yapacaksın; ama iş, evlilik ve yaşlılığı umursamayacaksın"

Kendi evinde istediğin zaman istediğin gibi yapmak varken bunları niye dışarıda yapmakla uğraşayım ki? Evlilik, yaşlılık, işle aile yanında yaşamanın ne alakası var? Aile ile yaşıyım yemeğimi onlar yapsın babam harçlık versin ben 15 yaşında gibi takılayım sıfır sorumluluk diyorsun sanırım. Eh tabii, düşününce kulağa rahat geliyor, ekmek elden su gölden. Sokakta açlıktan öleceğime hapse girerim en azından yemek su bedava demek gibi bişey sanırım.
0
Jux
(24.04.21)
imkan dahilinde eğlenmek ne be :D
"eheheh abi bu kadar imkanımız vardı kusura bakma" gibi.

bir de anne baba öldü, ev bana kaldı düşüncesi de çok ürkütücü ve kırıcı geliyor. nasılsa ölecek bunlar dediğin ev arkadaşlarıyla yaşamak.. : /
bir de yaşlıyla kalmak çok zor değil mi ya? hastalığı var, bakımı var. annen horlar, baban gürültülü gürültülü işer falan :D hahaha.

bu hayat kimsenin hayali değildir dostum. emin ol.
0
rewlack
(24.04.21)
30+ yaşında olup da imkanı olduğu halde çalışmayan, ailesiyle yaşayan biriyle karşılaştığımda "sorunu ne acaba" diye düşünürüm.
İmkan dahilinde eğlenirken tanıştığın ve hoşlandığın bir karşı cinse, "40 yaşındayım ve ailemin evinde kalıyorum" dediğini hayal et bir. Sence bu kötü bir durum değil mi?
0
Anthony McCarten
(24.04.21)
şey değil mi bu ya, asalak? parazit yaşam formu?
böyle asalağa saygı duyulmaz, hadi kimseyi takmıyormuş ama kendine saygı duyabiliyor mu?
0
pati
(24.04.21)
ailemle yaşamak istemem.

babanız da "ben de kimseye bakmak istemiyorum" derse ne olacak?

not: neden sadece kendi cevabınızı tikliyorsunuz sdkfad
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(26.04.21)
10 tane kedi sahibi, vegan, ateist, komunist, feminist, mor sacli, ekocevreci bir sjw'ye donusme ihtimalin epey yuksek.
0
baldur2
(26.04.21)
(9)

Pek tanımadığınız birine hediye

ofelia
Birine hediye almak istiyorum ama ne sever pek bilmiyorum. O yüzden size soruyorum, dur yere size ne hediye alınsa mutlu olursunuz? Çok spesifik cevaplar değil de böyle daha genel olarak hoşunuza gidebilecek şeyler söylerseniz çok mutlu olurum. Hediye alınacak kişi ile ilgili bilgiler;Erkek, 28 yaşı
Birine hediye almak istiyorum ama ne sever pek bilmiyorum. O yüzden size soruyorum, dur yere size ne hediye alınsa mutlu olursunuz? Çok spesifik cevaplar değil de böyle daha genel olarak hoşunuza gidebilecek şeyler söylerseniz çok mutlu olurum.

Hediye alınacak kişi ile ilgili bilgiler;
Erkek, 28 yaşında, veteriner.

Şimdiden çok teşekkür ederim.
0
ofelia
(24.04.21)
d&r veya starbucks hediye çeki
0
superb
(24.04.21)
Kaliteli bir cüzdan ya da kartlık. Hiç kullanmayacağı egzantrik bişey alacağına herkesin günlük hayatında kullandığı şeylerden birini almak daha mantıklı.
0
Jux
(24.04.21)
Ee bugün veterinerler günü?
Çikolatalı çilek gönderin kliniğine bence, ben öyle yaptım shhffjş
0
megalomaniac
(24.04.21)
Kahve termosu
Ve veya yanına kahve, güzel çikolata vs
0
rewlack
(24.04.21)
termos guzel bence de ya da guzel cikilata, tatli
0
ala09
(24.04.21)
rewlack+1 yani ahah
0
ala09
(24.04.21)
neredeyse 30 yasina geldim ve baklava gorunce sevinmeyen insan gormedim

baklava al haci karni doysun
0
nibba
(24.04.21)
Ben erkek arkadaşima Bluetooth kulaklık aldım Xiaomi sever herhalde
0
bugunolmadiamayarinkesinolacak
(24.04.21)
bence kitap en güzeli eğer saçma sapan bir zevkiniz yoksa. zaten kitabı hediye edilecek kadar değerli gören biri de kötü kitap seçmez herhalde.
0
bohr atom modeli
(24.04.21)
(19)

Peşkeş çekilmek

Mirabel
Baya yakın oldugunuz ve her şeyinizi paylaştığınız kız arkadaşınız size kariyer olarak sizden daha düşük konumda, sizden 10 yaş büyük, kel, göbekli, (icip icip kızlar beni kullansın istiyorum esprileri yapıyor), alkolik, lise mezunu, ilçede yasayan birini uygun görse bozulur musunuz? Ben adamla kesi
Baya yakın oldugunuz ve her şeyinizi paylaştığınız kız arkadaşınız size kariyer olarak sizden daha düşük konumda, sizden 10 yaş büyük, kel, göbekli, (icip icip kızlar beni kullansın istiyorum esprileri yapıyor), alkolik, lise mezunu, ilçede yasayan birini uygun görse bozulur musunuz? Ben adamla kesinlikle samimi degilim ama gordugumde konusuyordum.

Farkli watsapp gruplarinda falan da adinizin gectigini, bu adama beni yamamak icin goy goy yapıldığını, sizin öyle bir talebiniz olmamasina ragmen arkadaş dediginiz kızın surekli ona peşkeş cekmeye çalıştığını anlasanız ne yapardiniz? ​

Kesinlikle çirkin degilim, maddi/manevi/fiziksel bir erkege muhtaç degilim, amerikada yuksek lisans yaptım ve alkolizm gibi sorunlarım yok. Arasira tabii ki keske sevgilimiz olsa geyigi yapiyorduk kiz kiza o ayri.

Bir de kendisine kendinden kucuk, fit ve iyi egitimli erkekleri layik görüyor.

Ek: adam iyi bir insan da degil. Dedigim gibi kari kız muhabbeti yapıyor sürekli, dost dedikleri sırtından vurmus geyikleri, otoriteye iyi görünme, gucsuzu ezmeye calısma gibi davranışları var. Sinsi falan.
0
Mirabel
(24.04.21)
Müthiş kıskanıyor seni ama öyle böyle değil.

İsteyen senin hakkında istediği kadar konuşabilir, senin hayatının hükümdarı sensin. O kadar. Kimse seni etkilememeli, senin isteğinin dışında herhangi bir harekete seni sürükleyememeliler. Öyle bir dik duruşun olsun ki altında ezilsinler. Öyle dik dur. Bu tip insanların karşısında bütün bilincinle bütün haysiyetinle bütün varlığınla dimdik duracaksın.

O kızı da bence hayatından silip at, yavaş yavaş yapmak daha mantıklı olabilir, ben olsam çat diye yaparım o ayrı. O çevreyi de mümkünse değiştir veya kendi tavırlarını değiştir o çevreye karşı.

Senin hayatının hükümdarı yalnızca sensin. Sen ne istersen aslolan odur. Dimdik duracaksın.
0
1bir1bir1
(24.04.21)
Öncelikli sorun kızın had bilmez olması. Bunu yapmayı bırakması için güzelce haddini bildirmen lazım. Al karşına konuş, bu tavrın sıktı artık, bir daha o adamla ilgili benim üzerimden yorum yapmanı istemiyorum gibilerinden konuşman gerekiyor.

Sırf eğlencesine de yapıyor olabilir(akran zorbalığı), sana gıcık olduğu için seni ona layık görüyor gibi yapıp seni incitmek istediği için de. Her halükarda hadsizlik. "Benimle bir derdin varsa anlat çözelim, başkalarının önünde bu konuyu açman adice" diye ekleyebilirsin de.
0
Jux
(24.04.21)
arkadaşınız sorunlu gerçekten.
adamın kimliğinin dışında, zaten ne münasebet?
anında hayatınızdan çıkartın.

bunu anladığınız anda olay çıkartıp bir daha görüşmemelisiniz zaten.
0
blatta hiberna
(24.04.21)
Benim arkadaşlarım da peşkeş çekiyor ama beni biliyorlar. Bana göre birilerini bulmaya çalışıyorlar. Uygun olmayan birini bulduklarında önce bana anlatıyorlar karşıyı sonra buluşturalım mı diye soruyorlar.

Arkadaşın düşüncesiz. Hiç sormadan adama veya gruba yazıyorsa veya ima ediyorsa arkadaşınla konuşmalısın derim. Samimi arkadaşın hem. Lan ben böyle adama bakar mıyım? Bilmiyor musun? E öğrendin o halde vs diye yardır.
0
Amory Lorch
(24.04.21)
bence de sizi kıskanıyor.
0
rose parks
(24.04.21)
:D boyle arkadasin varken dusmana ihtiyacin yok.
Ben kendi adima arkadasligimi bititrmekle kalmaz, buna guzel bi tuzak kurardim.
0
durgunfoton
(24.04.21)
ben arkadasligimi bitirirdim eger boyle bir durum varsa. ama bazen insan kendini de oldugundan cok daha iyi goruyor (bu adamdan bagimsiz konusuyorum).
arkadasima kendime uygun gormedigimi, asil su su ozelliklerinden oturu bu adamin ona cok yakistigini soylerdim. cok sinirlendiysem de kendine uygun gorduklerinin ona hic uygun olmadigini belirtirdim.
0
deartheodosia
(24.04.21)
neden bu adamı bana uygun gördün diye sorsan mesela? arkadaşın kötü niyetli değil de mal olabilir belki. ama genel olarak bence de tatsız bir durum.
0
roket adam
(24.04.21)
Adam belki çok iyi biridir diyecektim değilmiş, arkadaşınız en iyi ihtimalle gıcık. Kesinlikle arkadaşınıza sorun, bilmediğiniz sürece siniriniz artacak, gerek yok. Hatta belki sorunca duyuruyu güncellersiniz:):) merak ettim.
0
ofelia
(24.04.21)
"kariyer olarak sizden daha düşük konumda, sizden 10 yaş büyük, kel, göbekli, (icip icip kızlar beni kullansın istiyorum esprileri yapıyor), alkolik, lise mezunu, ilçede yasayan biri"

Burada seni gereksiz yere olumsuzlaştıran bazı maddeler var. Bu bahsettiğin arkadaşının kötü niyetli veya haset olduğu ortada ama, bundan sonra cidden iyi niyetli ve gönlü geniş biri sana mesela "ilçede yaşayan" birini uygun görse, ya da "lise mezunu" veya "10 yaş büyük" birini uygun görse yinr aynı şekilde mi düşüneceksin, o var. İnsanlara verdiğin değer konusunda bu arkadaşının vasıtasıyla sınandığınu düşünüyorum.
0
1bir1bir1
(24.04.21)
adamı ara ve kız arkadaşının kendisinden çok hoşlandığını ama utandığı için senin iletişime geçtiğini ve wsp tan kendisine mesaj atmasını beklediğini söyle.
0
makarnavodka
(24.04.21)
bence de kıskanıyor +1.

sizin adınıza karar vermesi, muhabbetini yapması hoş değil. ben olsam önce uyarır, devam ederse arkadaşlığımı keserdim.

ayrıca size kendinizden kucuk, fit ve iyi egitimli erkekleri layik görse bile son karar sizin.
0
oekuklu
(24.04.21)
ben peşkeş çekiyor olarak okumazdım olayı
kafasında böyle manasız bi eşleştirme yapmış hepsi bu
ciddiye almamak lazım
0
superb
(24.04.21)
Senin onunla olmayacağın zaten belli anlattıklarına göre. Bence sinirlenmeye falan hiç gerek yok, durum ortada, kendilerine eğlence arıyorlar.
“Bence sen x’ten hoşlanıyorsun ve benim ağzımı arıyorsun anladım bennn;)” şeklinde uzun süre devam ettirerek ibreyi ona çevirebilirsin. “Siz zaten tam uyumlusunuz bence, kafa yapılarınız, görselliğiniz birebir yani puzzle gibi tamamlıyorsunuz” diyerek püskürtebilirsin.
Hiçbir şey yapmayıp o grupla ilgiyi alakayı tamamen kesebilirsin.
Öyle arkadaş olmaz olsun, seni watsap gruplarına eğlence malzemesi yapıyorsa o arkadaş değildir başka bişeydir.
0
megalomaniac
(24.04.21)
Buradan okuyunca bile bir kaşık suda boğmak geliyor insanın içinden. O derece itici ve haddini bilmezce bir davranış. Bana kalırsa arkadaşlığınızı hemen bitirin, böyle kendini bilmez hadsiz ve mahalle kültürünü benimsemiş insanlar sizin gibi kültürlü ve çok iyi eğitim almış, standartları yüksek birisinin arkadaşı olmamalı. Davul bile dengi dengine sonuçta. Ben buram buram kıskançlık kokusu aldım. Madem o kalitesiz herifi size yamayacak kadar denk görüyor kendine ayarlasın o halde. Varoş!
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(24.04.21)
kendini o kadar övmüşsün de böyle saçma bir arkadaş çevresi olan birinde bence bir şeyler eksik olmalı. suçu kendinde ara bence. ahah.
0
bohr atom modeli
(24.04.21)
Bana da yakın arkadaşım anasıyla birlikte bu baskıyı yaptı hatta anneme de dediler. Ben beğenmediğimi söylediğim halde devam ettiler yakıştırmalara. En son dedim ki “anasına sen git kendi kızına al o kadar iyiyse”. Arkadaşım da “beni beğenmediler seni beğendiler” dedi. Normalde de kendisini aşırı güzel görürdü beni beğenmezdi diğer ortak arkadaşımla birlikte. Kime mezuniyet fotoğrafımızı göstersem bu kız senden 10 yaş büyük gösteriyor, sen daha güzelsin dediler. Bunu da hangimiz güzeliz diye sormadım bu arada.

Sonra sevgilim oldu, bu arkadaşlar bana düşman kesildi. Bana yakıştırmadılar hatta bazen. Bu arkadaşım kendisine 190 boylarında Tarık akan Kıvanç Tatlıtuğ ayarında insanları yakıştırırdı ama muhatap olduğu yazıştığı tipler huqqacı babet çorap sivri topuk ayakkabı giyen kendinden minyon keko tipli erkeklerdi. Hayata bakış açım arkadaşlarıma nazaran daha muhafazakar olduğu için beni akp gençlik kollarından biriyle olmam gerektiğini söylerler dalga geçerlerdi.

Sonra yavaş yavaş yeni tanıdığım insanlar bana bu arkadaş dediğim insanların nasıl toksik bir hal aldığını söylemeye başladılar. Herkes bana bu insanların beni manipüle ettiklerini söylüyorlardı. Sevgilimle tanıştırdığımda ise sevgilimin yüzüne “bizi fancy mekana götürüp neden yemek ısmarlamadın” diye laf ettiler. 10 yıldır yediğim içtiğim ayrı gitmeyen insanlara bastım tekmeyi. Şimdi egolarını okşayacak birilerini bulsunlar.
0
Hallegadola
(25.04.21)
önce suc sende, birisi bir ima vs. yaptigi anda agzinin payini vereceksin.

benim tavsiyem, yok mu yakisikli kuzenin bir arkadasin, instagramdan, vatsaptan sevgili gibi hikaye at, catlasin. sonrada engelle, erkek arkadasim rahatsiz oldu cinim seninle görüsemiyorum falan yaz iste.. hatta bence biraz oyna, iste biri var falan diye meslegi falan da bu kizin kendine yakistirdigi gibi salla

bu varoslara laf falan sokarsan hoslarina gider, benim dusuncem sen cevap vermedikce gicik olup dozu arttirmis. amac seni tetiklemek. ilk cümlemle ters oldu ama anlasilmistir.
0
spherical
(25.04.21)
bu peşkeş çekilmek olmuyor bence, yakıştırma diyelim.
0
vizivozo
(25.04.21)
(14)

Rahatsız olmakta haksız mıyım?

other half
Ben, 20 yıllık kardeşim diyebileceğim çok yakın dostum ve kız arkadaşım bugün bir yerde buluşup birlikte birşeyler yedik. İkisini geçen ay tanıştırdım. İkisi de sıcakkanlı olduklarından hemen samimi oldular. Bugün kız arkadaşım dostuma eğlencesine kahve falı yorumluyordu. Aralarında şöyle bir diyalo
Ben, 20 yıllık kardeşim diyebileceğim çok yakın dostum ve kız arkadaşım bugün bir yerde buluşup birlikte birşeyler yedik. İkisini geçen ay tanıştırdım. İkisi de sıcakkanlı olduklarından hemen samimi oldular. Bugün kız arkadaşım dostuma eğlencesine kahve falı yorumluyordu. Aralarında şöyle bir diyalog geçti

-Yakında sana kısmet görünüyor. Bak burda sarı saçlı güzel bir kadın var sanki
-Sanmıyorum ya ehehehe
-Niye?
-Ne bileyim artık zor geliyor işte bir kadınla tanışıp iyi anlaşacağımı düşünmek falan
-Olumsuz düşünme ya bak hoş yakışıklı adamsın. Olur illaki birşeyler
-Eheheh sağol

Ben buna bozuldum. Onlara belli etmedim tabi. İkisine de ayrı ayrı güveniyorum ama yine de çok rahatsız oldum. Geçen hafta da birşey olmuştu. 10 yıl önce arkadaş grubuyla çektirdiğimiz fotolara bakıyorduk benim kızla. Hangimiz daha yakışıklıyız diye sordum. Bana bu dostumu gösterdi. E ben o zaman dedim. Çekici olmakla tip olarak yakışıklı olmak farklı şeyler, seni çok beğeniyorum gayet çekicisin ama tip olarak bu arkadaşın daha yakışıklı dedi. Ben baya rahatsız oldum. Ona söylemedim yine ama huzursuzlandım. Bilmiyorum abartıyor muyum haksız mıyım durduk yere sorun mu çıkartıyorum. Ne dersiniz? Sizce benim kızla ciddi bir konuşma yapmam gerekir mi?
0
other half
(23.04.21)
Kız seni iyi tanısa bunların rahatsız ettiğini bilirdi.
0
JackDanielSparroww
(23.04.21)
Sevdiğim bir söz vardır, cevabını duymaktan mutsuz olacağın soruları sorma diye. Madem cevap rahatsız edecekti niye öyle bir soru sordun? Ergen kız çocuklarının duymak isteyeceği gibi "sen tabii aşkooam" demesini mi bekliyordun?

Rahatsız olduysan olmuşsundur, bunun haklısın haksızı olmaz. Ama sağlıklı bir düşünce yapısı değil bu.
0
Jux
(24.04.21)
belki de sadece dürüsttür :)
0
candide
(24.04.21)
"Hangimiz daha yakisikliyiz diye sordum."

Durup dururken neden böyle birsey sordunuz ki? Cok absürt. Kiz arkadasinizdan bagimsiz bir kompleksiniz mi var? Muhtemelen buna takildiginizi kiza hissettirmissiniz, o da bu zayifliginizi test edecek davranislarda bulunuyor. Bunu kesinlikle planli ve istemli sekilde yapiyor olmayabilir, belki bilincaltina islemistir. Kadinlar erkeklerde gördükleri zayifliklari biraz tirmalayacak davranislarda bulunup erkegin tutumunu gözlemeyi severler.
0
catgroove
(24.04.21)
Jux +1

bu biraz ilişkinizin konumuna, sürecine, aranızdaki bağa bağlı.
sizin etrafınızda sizden yakışıklı erkekler, onun etrafında da ondan güzel kadınlar var ve olacak.
bunu kabullenmek ve olgunlukla karşılamak en sağlıklısı.
gönlünüz olsun diye, "bence sen daha yakışıklısın" demesi bence çok daha kötü ve çocukça olurdu.

birini yakışıklı bulmakla ondan hoşlanmak veya onunla bir şey yaşamak istemek farklı şeyler.
kız arkadaşınız arkadaşınızı yakışıklı buluyor.
kendi arkadaşlarına da "ay çok yakışıklı çocuk allah için" diyor olabilir.
madem olay bu noktaya geldi, bunu kabullenin.
kıza sormuşsunuz, söylemiş.

aranızdaki bağa güveniyorsanız zaten endişe duymanıza gerek yok.
anlattığınız kadarıyla da güven sarsıcı bir şey olmamış zaten.

ama sıra dışı bir yakışıklılığa sahip değilseniz, cem yılmaz'ın dediği gibi sohbeti "jude law mu, ben mi?" noktasına taşımanız anlamsız.
sahipseniz de anlamsız olurdu ama farklı nedenlerle.
0
blatta hiberna
(24.04.21)
bir konuşma yapmanız yersiz olur. onlara güvendiğinizi zaten belirtmişsiniz, kendinize de güvenin, o sizin kızarkadaşınız, gözünde saygınlığınızı kaybetmenize değecek bi durum yok.
0
engelbert humperdinck
(24.04.21)
Jux+1 harfiyen katılıyorum

ayrıca rahatsızlığın haksızlığı haklılığı olmaz.
yani gayet normal bir konuşma geçmiş.
kız senden ayrılacaksa ne çocukluk arkadaşına ne başka birine gerek var, beğenmiyorsa veya huyundan suyundan rahatsız olursa ayrılır.
bir de neden sürekli bir kendinizi kıyaslama peşindesiniz asıl bu rahatsız edici. eski arkadaşlara bakıp hangimiz daha bişeyiz diye sormak nedir? o foto olmasa bile sizden yakışıklı milyonlarca insan var. eee? so what?
0
rewlack
(24.04.21)
"hangimiz daha yakışıklıyız" soruyu gerçekten biraz absürt olmuş. kız yine dürüst olmuş, bence birçok insan dürüst olmayıp sevgilisinin daha yakışıklı olduğunu söylerdi. kızın çekinecek bir şeyi yok, kendine güveniyor demek ki ki doğruyu söylemiş.
0
isabella was a ginger
(24.04.21)
Bir gün olur da ayrılırsan dostunla kız arkadaşın sevgili olabilir. Onları tanıştırıp samimi olacakları bir ortama sen sokmuşsun. Senin yanında kız arkadaşının dostun da olsa bir erkeğe hoşsun, yakışıklısın demesinin seni rahatsız etmesi gayet normal. Güveniyorum demen de aslında aklına güvensizlik gelmesinden kaynaklanıyor. O öyle bir şey yapmaz diyorsun ama yapar. Kimseye yüzde yüz güvenemezsin. Dost gibi şeyler de 180 derece dönmeye çok müsaittir. Dost dediğin biri yarın büyük bir düşmanın olabilir. Normalde bir erkek sevgilisine sen çekicisin ama şu kız senden daha güzel deseydi o erkek tribin kralını görürdü.
0
dissendium
(24.04.21)
dissendium +1
0
anais
(24.04.21)
Dissendium +1

Kadınım, arada cilveleşmek için erkek arkadaşıma böyle sorular sorarım şakasına, “sen bebeğim” demezse gözlerini oyarım. Ha bana göre de sevgilimden başka yakışıklı erkek yok, çok beğeniyorum kendisini. Ama şöyle diyeyim, beğendiğim için sevgilim kendisi, sevgilim olduğu için de yakışıklı buluyorum. Yani karşılıklı.

Sevgilinizle aranızdaki dinamiği bilemeyiz, sevgilinizi de tanımayız.
Bazı insanlar daha tutkulu iken atıyorum bazıları daha net ve ters olabiliyor. Yani sevgilinizin sizi sevme biçimi farklı olabilir. Ancak, sevginiz sizi seviyorsa zaten sizi “yakışıklı” buluyordur. Ben bazı arkadaşlara katılmıyorum, sorduğunuz zaman sizin kırılacağını düşünebilirdi. Belki de bilerek söylemiştir dediğim gibi dışardan iyi gözlemlemek gerek böyle durumlarda. Bana da sevgiliniz ve arkadaşınız aranızda elektrik/çekim olmuş gibi geldi ama bu sadece sizin anlattıklarınız şeylerden kaynaklanıyor belki böyle bir şey yoktur. Bakın bakalım.
0
Hallegadola
(24.04.21)
Fal dialogu kisinin mesrebine gore degisir kiz icin son derece dogal ve art niyetsiz olan soylem sana ters geliyor olabilir. Foto diyaloguna gelince de kadinlar erkekler bu tarz seylere kirilmaz zannediyorlar. Sen desek arkadasin daha guzel burnundan getirir, ama rahatca kendileri soyleyebiliyor boyle seyleri.
0
pofudukayi
(24.04.21)
sondan başlayayım. ciddi bir konuşma yapman gerekmez. konuşarak çözülecek bir şey olduguna inanmıyorum.

kahve falı olayı neyse de diğer soruna verdiğin cevap ile birleştirince gerçekten rahatsız olunacak bir durum.

senin bu soruyu sorman saçma olmuş ama belki de bir şeylerden şüphelenip sordun. verdiği cevap çok yanlış olmuş. bir daha asla ikisini bir araya getirme bence.

20 yıllık arkadaşınla aranızdaki samimiyete güvenerek böyle rahat davranıyor olabilir kız arkadaşın. ama aynısını sen yapsaydın ne olurdu bir düşün istersen.
0
dafuq
(24.04.21)
gönül işine mani olunmaz. bence gerek yok karışmanıza. sorduğunuz soru da bence saçma. o mu ben mi nasıl dostluk bu?
0
mikahakkinen
(24.04.21)
(9)

başrolünde yaşlı birinin oynadığı diziler

asisamus
başrolünde yaşlı bir oyuncunun oynadığı (65+) son yıllardan hangi diziler var?oyuncu kadın ya da erkek olabilir ama hikayenin başrolünde olmalı. şahsiyet ya da the kominsky method gibi...
başrolünde yaşlı bir oyuncunun oynadığı (65+) son yıllardan hangi diziler var?

oyuncu kadın ya da erkek olabilir ama hikayenin başrolünde olmalı. şahsiyet ya da the kominsky method gibi...
0
asisamus
(22.04.21)
curb your enthusiasm
0
pide
(22.04.21)
Grace & Frankie
0
i think therefore i am
(22.04.21)
Betty White'ın dizisi. It's always sunny in philly var ama denny de vito +65 mi emin değilim.
0
Jux
(22.04.21)
başrol 59 yaşında olsa olur mu? oluyorsa after life.
0
nathanieltroy
(23.04.21)
Grace and Frankie
0
hot potato
(23.04.21)
Lilyhammer
0
kaset
(23.04.21)
ncis (mark harmon-70)
0
miranda
(23.04.21)
işinize yarayabilir

www.ranker.com
0
elestirman
(23.04.21)
modern family. ed o'neill var.
0
jangbogo
(23.04.21)
(7)

Modunuz gün içinde değişiyor mu?

epistemic_regress
Yoksa sabah nasıl kalktiysaniz bütün gün büyük oranda o civarlarda mi ilerliyor?
Yoksa sabah nasıl kalktiysaniz bütün gün büyük oranda o civarlarda mi ilerliyor?
0
epistemic_regress
(21.04.21)
Bir yukarı bir aşağı gidiyor. Mod yükseltici kullanıyorum. Video, müzik vs gibi.
0
Amory Lorch
(21.04.21)
günlük de değil, hayatımın %80'ine hakim bir modum vardır ve mod değişimine sebep olacak şeyler olmadıkça hep aynıyımdır. modumu da kolay kolay değiştirmez bişey. özellikle son 3-4 senedir devam eden bir modsuzluk durumum var ve nadiren değişiyor.
0
Jux
(21.04.21)
yarım saatte bir değişiyor istisnasız. genelde mutsuzum ama araya kısa mutlu anlar serpiştirebiliyorum sadece.
0
yeteramadenedimherseyi
(21.04.21)
Değişmiyor hep mutsuz ve toksik bir insanım.Gün içinde twitter a girip, gündem takip edip mutlu kalabilen varsa helal olsun valla
0
paramolacak
(22.04.21)
Cok stabilim. Nadir degisir.
0
e mice
(22.04.21)
Saat başı değişir bende.
0
azzlack
(22.04.21)
Tabii ki değişiyor. Olaylara, durumlara ilgisiz kalmayi basarabilsem yaniti da değiştirebilirdim ve aslinda çok isterdim dunya yansin benim bi kalbur samanim yanmasın ama olmuyor. Olmaz. Çok zor.
İş günleri zaten asiri muthis uyanamiyorum ama kafamda bi program yapiyorum iş başlıyor bi saat sonra toplanti hop tum planlar degismis. Hızlıca yeni bi program yap kafada filan olmuyor.

Bir de bizim ulkede gerçekten çok zor yukardaki arkadasin dedigi gibi iki haber okusan moral filan kalmiyor ki insanda. Ruhun daraliyor yani. O gun mukemmel uyansan ne olur.
0
a perfect lie
(22.04.21)
(7)

Bu davranisin adi ne? görüşünüz?

durgunfoton
Hep baskalarindan sikayet ediyorum, simdi de kendimi yazayim.Arkadaslar ben su tarz hareketi cok yapiyorum, birisi bana iyi bir hareket yaptiginda rahatsiz oldugum kucuk birsey varsa, hemen tersliyorum.Gercek hayatimdan ornek,Dogum gunumde arkadasim bir kagit hazirlamis bana, fotograflar falan eklem
Hep baskalarindan sikayet ediyorum, simdi de kendimi yazayim.
Arkadaslar ben su tarz hareketi cok yapiyorum, birisi bana iyi bir hareket yaptiginda rahatsiz oldugum kucuk birsey varsa, hemen tersliyorum.

Gercek hayatimdan ornek,
Dogum gunumde arkadasim bir kagit hazirlamis bana, fotograflar falan eklemis. Ama mesela fotograflardan birinde snoopy, cizgi film karakteri var. Ben hemen sunu yapiyorum " sagol, ben snoopy sevmem. " begenmedigimi de farkettiriyorum. Cunku snoopy'i seven baska bir arkadas (benim en sevmedigim birisi ama onlar bilmiyor) hem o yuzden gicik oldum hem de ben redkit severim, snoopy nedir bi is yapiyosun tam yap bari? Elime alip bakmak bile icimden gelmiyor. Ama uzuluyorum da.

bunu bir tek bu gibi durumlarda yapiyorum ve kendimi tutamiyorum. Fakat bir arkadasim boyle dusunmus olsa, ya iste emek vermis seni dusunmus falan derim.

Ne simdi bu. Kendimden rahatsiz oldum valla, ama bir acidan hakliyim da sadece insanlari kirmamayi nasil basarabilirim?
0
durgunfoton
(21.04.21)
Haklı olmadığının farkına vararak.
0
intihar etsem de kendime gelsem
(21.04.21)
Cevval bir arkadaşın tarafından bu tarz yakışıksız harektinden sonra terslenerek, haksız olduğunu, yaptığının yakışmadını iliklerine kadar hissederek..
0
IncredibleMau
(21.04.21)
hiçbir açıdan haklı değilsin. zaten temel sorun da bu, bakış açın temelden yanlış olduğu için, "tersleme niyetimde haklıyım ama sosyal ilişkilerde başarılı olmak için bunu yansıtmamalıyım" diye düşünüyorsun ve sıkıntı burada.

şunun farkında olamayacak kadar benmerkezci olabilir misin? normal bir insan o snoopy'yi gördükten sonra "aa bu benim sevmediğim kişinin sevdiği bişey" diye düşünmez çünkü hediyeyi verenin bunu bilmediğinin farkındadır. sen bu gibi durumlarda insanların sana bilerek saldırdığını düşünüyor olabilir misin? bunu bilinçaltında yapıyor olma durumundan bahsediyorum tabii ki.
ya da insanların sana hediye verirken daha hassas davranmaları gerektiğini mi düşünüyorsun? bunların hepsi benmerkezci ve empatiden uzak yaklaşımlar. özgüven sorunu, kendini dış dünyaya karşı savunmak zorunda hissetme, başkalarının senin kötülüğünü istediğini düşünme, başkalarının seni hiç önemsediğini hissetme gibi düşüncelerle bağlantı kurabiliyor musun, bunları biraz düşünebilirsin.
0
Jux
(21.04.21)
Bana da oluyor bu ama hemen pişman olurum ben. Şu anda stresli bir dönemden geçtiğim için öfkeliyim. Öfkeliyken bu hareketleri çok yapıyorum.
0
Hallegadola
(22.04.21)
Jux, hassas davranmalari disinda aynen hepsini dusunuyorum. Ama ben de empati var. Fakat merhametsizimdir. Bir de kiskancimdir.
Ben pisman olmuyorum, kendimi hakli goruyorum. Sadece karsimda ki insan bilmiyo ama ters davrandigim icin uzuluyorum.
0
🌸durgunfoton
(22.04.21)
bahsettiğin şey merhametsizlik değil, dürtüsel olmayı seçtiğin için insanları üzüyor ve kırıyorsun. bunu fark etmeden yapıyorsun, bunun çözümü de temeldeki bu düşüncelerinden kurtulmakla mümkün. yani kendini haklı gördüğün sürece insanları üzmeye devam edeceksin.
0
Jux
(22.04.21)
bu konuda haksızlığın daniskası, derslerde öğretilmesi gereken rol modelisin.
Dahası hala haklı olduğunu düşünüyorsan boşver sana ne desek boş yazdığımıza bile değmez.
0
basond
(22.04.21)
(5)

led tv tavsiyesi plz

sirkelimon
aşağıdaki 4lü arasında kaldım, bana fikir verebilir misiniz?not: fiyatlar en ucuz olanlar değil, benim alışveriş yapabileceğim seçenekler arasındaki en ucuz seçenek.- 4.989tl - samsung 50tu7000 - popüler bir tv ama kumandası çok kötüymüş, eski model yani. o sebeple üst modellerine doğru kayıyorum,
aşağıdaki 4lü arasında kaldım, bana fikir verebilir misiniz?
not: fiyatlar en ucuz olanlar değil, benim alışveriş yapabileceğim seçenekler arasındaki en ucuz seçenek.

- 4.989tl - samsung 50tu7000 - popüler bir tv ama kumandası çok kötüymüş, eski model yani. o sebeple üst modellerine doğru kayıyorum, ilk akıllı tvim olacak, almışken keyif kaçırtacak bi detay olmasın diyorum.

-4.744tl - lg49lgun71 - ya özellikleri iyi, ama 1 inch bu kadar önemli mi, bir de samsung daha garanti geliyor ne biliyim. ama özelliklerini karşılaştırdığımda 50tu7000'den daha iyi görünüyor, fiyat olarak da avantajlı.

-5.695tl - samsung50tu8000 - bu modelden itibaren akıllı kumandalar başlıyor. 7000'e göre görüntü kalitesi de daha iyiymiş.

-6.099tl - samsung50tu8500 - işte burası kapitalizm. 50tu7000'le aralarında 1000tl fark var. ama hem ses hem görüntü kalitesi daha iyi sanırım. kumandası akıllı. almışken bunu mu alsam bea modundayım. ama bi yandan da bunu alana kadar ekranı mı büyütsem acaba diyorum ama yine kumanda problem. bilemedim.

tamamen dışarıdan ve bu işten anlayan biriler varsa tavsiye verebilir mi? ömrü hayatımda aldığım 2 tv mi de "ses var görüntü yok" hastalığından kaybetmiş biri olarak şeytanın bacağını kırmak istiyorum artık.
0
sirkelimon
(20.04.21)
tv işi ne kadar ekmek o kadar köfte. paranın yettiği en pahalı modeli alıp geçiceksin. hem bir sefer alıp yıllarca kullanacağın bir cihaz olduğu için hem de segmentasyonu gimmick ya da oyuncaklara göre değil, maliyet ve ona orantılı getirisine göre yapıldığı için.
o sebeple tu8500.
0
Jux
(20.04.21)
Sonyler nerede listede?
0
buck rogers
(20.04.21)
@buck rogers neden olsun? var mıdır önerin?
0
🌸sirkelimon
(20.04.21)
O fiyat aralığında 100hz panel olmadığı için hepsi birbirine yakın olacak alternatiflerin. Tabii Sony, Samsung, LG gibi markalar olduğunu varsayıyorum. Dolayısıyla ben olsam ucuzu tercih ederdim. Keyif kaçmasın istiyorsanız bütçeyi 10bin civarına çıkarmak lazım. Ya da ucuz olanı alıp yanına Apple TV gibi bir akıllı medya oynatıcı lazım.
0
orient blue
(20.04.21)
akıllı kumanda olmayan alternatifleri ele.
başlı başına bir tercih akıllı kumanda.
ben samsung kullanıyorum 2 yıldır, çok memnunum.

panellerin hepsi 50hz ve hepsi 4k. aralarında atla deve bir fark olmayacaktır.
ses konusu da ne kadar iyi olursa olsun, ciddi bir fark bekleme bence.
ben olsam 8000 alırdım.
0
teritori
(20.04.21)
(14)

cevaplarda tik yoksa cevap yazmamazlık yapıyor musunuz?

superb
sb
sb
0
superb
(19.04.21)
Tiklere hiç takılmıyorum ben. Kendi duyurularımda tik olayı sadece alaycı çirkin cevap gelirse eğer onlara tik vermediğim zaman işlevini yerine getiriyor benim için.
0
IncredibleMau
(19.04.21)
Ben de yazıyorum takılmıyorum ama sonrasında tik var mı diye kontrol ediyorum
0
esinikaybetmiscorap.
(19.04.21)
Ediyorum, hatta ara ara bakıp tik gelmeyen cevaplarımı siliyorum. Buna gelmezse bunu da silerim zaten.
0
top_secret
(19.04.21)
buna hiç takılmıyorum. burası en nihayetinde deneyimlerimizi paylaştığımız bir platform. duyuru sahibinin yanıtıma tik vermemesi yanıtımın benzer bir soruya yanıt arayan başka duyurucuların işine yarayabileceği gerçeğini değiştirmiyor benim açımdan.
0
Phoebe
(19.04.21)
Tik alıp almamam ile ilgilenmiyorum ama soru sahibi tik atmaktan bihaberse cevabımı ondan esirgiyorum.
0
ruhen hastayim ben
(19.04.21)
Tik bir anlamda yazdıklarımızın dikkate alınıp alınmamasını, verilen cevabın faydalı olup olmamasını da gösteriyor benim için. Dikkat ediyorum mesela...
0
istanbul gecesi
(20.04.21)
Tik benim için de önemli değil ama soruyu soran kişi sorularına gelen hiçbir cevaba özellikle tik atmamasıyla dikkatimi çekmiş biriyse ona cevap bile vermiyorum.
0
kedimedi
(20.04.21)
herkes her an tik atamayabiliyor, soruyu açıp saatler sonra bakabilenler de var. o yüzden o soru özelinde buna dikkat etmiyorum ama soruya cevap yazıp tik atmamışsa, baktığımda eski sorularında tik atmamışsa bir kullanıcı, ona cevap vermemeyi tercih ediyorum. nezaketsizlik çünkü, vakit ayırmış cevap yazmış, tik atmaya erinecek kadar yüzsüz bir tipmiş gibi geliyor.
0
Jux
(20.04.21)
evet yapıyorum. adam üşenip tik atmamış, ben niye uğraşıp cevap yazayım diyorum.
0
trajikomix
(20.04.21)
Aynen, yazmiyorum ben de oyle olunca :) Onemsenmiyormus gibi geliyor cevap.
0
e mice
(20.04.21)
Önemsemiyorum. Kendim duyuru açmadan önce benzer bir duyuru açılmış mı diye arıyorum. Yani buradaki soru cevaplar sadece soruyu soranın işine yaramıyor. Yıllar sonra okuyan birinin de işine yarayabiliyor. Duyuru sahibinin tik atıp atmaması çok önemli değil benim için.
0
black holes in the sky
(20.04.21)
yo umrumda değil. hatta bu adamları tikleri olması gerektiği gibi kullananlardan daha çok seviyorum. trollük yapanlar hariç yanıtını beğenmediklerine tik vermeyenler çok itici geliyor.
0
bohr atom modeli
(20.04.21)
Ben soru sormuş cevap vermişim,3 gün geçmiş hiç tik yok o zaman demek sorusunu da umursamıyor verdiğim cevabı siliyorum.
0
liberal
(20.04.21)
Evet
0
pati
(20.04.21)
(5)

Sizce bu eser'İ satın almalı mıyım?

paramolacak
Severek takip ettiğim bir grafik sanatçısı eserlerini satışa çıkardı, sevdiğim bir eserinin fiyatını sordum 250 tl dedi (ki bence hak eder) cepte ay sonuna kadar 600 gayme var. Ay sonuna kadar satılabilir belki sizce almalı mıyım ?Bunumu sordun be biader demeyin valla kararsız kaldım :)
Severek takip ettiğim bir grafik sanatçısı eserlerini satışa çıkardı, sevdiğim bir eserinin fiyatını sordum 250 tl dedi (ki bence hak eder) cepte ay sonuna kadar 600 gayme var. Ay sonuna kadar satılabilir belki sizce almalı mıyım ?

Bunumu sordun be biader demeyin valla kararsız kaldım :)
0
paramolacak
(19.04.21)
Ay sonuna kadar 350 tl yetecekse alin, yetmeyecekse kapora verseniz 50-100 tl, olmaz mi oyle?
0
kuehles blondes
(19.04.21)
Kim bu sanatçı biz de bakalım:)
0
suicides underground
(19.04.21)
açlıktan ölecek değilsin ya. borcun harcın yoksa al, böyle şeyleri almadıktan sonra ne için para kazanıyorsun?
0
Jux
(19.04.21)
Alıyorum ulan :)

Buna ihtiyacım varmış :) @suicides aldıktan sonra sana mesaj atarım :D
0
🌸paramolacak
(19.04.21)
Bence de hoşunuza gittiyse alın, ne için çalışıyoruz sonuçta. Erteleyince giderse üzülürseniz hemen alın
0
esinikaybetmiscorap.
(19.04.21)
(10)

ev alma niyetiniz var mı

superb
ne durumdasınızkredilerin düşmesini bekliyorum da bensizleri merak ettimyer istanbul
ne durumdasınız
kredilerin düşmesini bekliyorum da ben
sizleri merak ettim
yer istanbul
0
superb
(19.04.21)
yok.
göç edeceğim.
istanbulda yaşanmaz.
yaşamayacağım yere yatırım yapmak istemem. hele bir de deprem facts..
0
rewlack
(19.04.21)
Yok, kira forevir. Bu devirde aileden destek olmadıkça düşünmek bile gereksiz
0
mirty
(19.04.21)
Kredilerin taban yaptığı dönemde yatırımlık aldım,
Hayatımda yaptığım en mantıklı iş diyebilirim
0
paramolacak
(19.04.21)
Yok. Aileden kendimi garanti altına alamasaydım olurdu ama.
0
ruhen hastayim ben
(19.04.21)
daha önceki tecrübelerimden ve yurdum insanını iyi tanıdığımı iddia ederek olacakları söyleyeyim;
krediler düştüğünde 100bin lira daha uyguna kredi alacaksın, alacağın evin fiyatını 200bin lira yükseltecekler krediler düştü diye
0
asbe
(19.04.21)
Var. Ama göç ettiğim memlekette ev yok.

Bir senedir ev arıyorum. Daha 10 dakika dolmadan kaldırılan ilanlar var. En sonunda bunalıp başka bir ev kiraladım. Gerçi onu da bulmak çok zor.
0
buf-e kür
(19.04.21)
faizler birden düşerse ev fiyatları o oranda yükselir, ona göre hesabınızı yapın.
0
nuisance
(19.04.21)
ruhen hastayim ben +1
ev kredisi faizine ödeyeceğim parayla itlik serserilik yapmayı tercih ediyorum.
0
Jux
(19.04.21)
2023'e kadar uzun vade planim yok. (ya da secimler olana kadar)
secimler benim icin bir milat olacak.

korona biterse, secimler de gecerse bazi girisimlerde bulunmayi dusunuyorum. bu girisimler arasinda tasinmak var ama ev almak yok.
0
idexo
(19.04.21)
piyasayı bilen kulağı kesik bir iki elemanla görüştüğümde kredi oranlarının yakın vadede düşeceğini öngörmediklerini söylemişlerdi.

akılda tutmakta fayda var. olur veya olmaz bilinmez ama 0,64 zamanı büyük fırsat kaçmış sizin için.

elinizde nakit yoksa, mısırdaki merhum paşa dedenizden miras gibi ciddi para gelmedikçe kısa vadede cash ev almak... ne bileyim.
0
istanbul gecesi
(20.04.21)
(4)

Cevik olmayan kurum

austenn
Merhaba. Disaridan kurumsal denecek ve yan haklari da iyi olan bir sirketteyim. 7 aydir buradayim ve mutlu degilim pek. biraz gozlemleyeyim ortami, departmani dedim ve sonuc olarak bu departmanin sirketin kulturunu begenmedim. Herkes elinin ucuyla is yapiyor, en basit dosyalar bile 1 gun sonra ileti
Merhaba. Disaridan kurumsal denecek ve yan haklari da iyi olan bir sirketteyim. 7 aydir buradayim ve mutlu degilim pek. biraz gozlemleyeyim ortami, departmani dedim ve sonuc olarak bu departmanin sirketin kulturunu begenmedim. Herkes elinin ucuyla is yapiyor, en basit dosyalar bile 1 gun sonra iletiliyor. Aradigimda ulasamadigim biri var departmanda, tum gun durumu disarida gorunuyor. Ve buna kimse bir sey demiyor.

Ben burada biraz daha kalirsam gelismeyecegimden emin olmaya basladim. Ogrenecegim bir sey yok, sorsam da cok hevesli cevap vermiyorlar. Anlattigim tum seyler kisisel gibi gozukse de dedigim gibi sirketin kulturu curumus vaziyette. Boyle sirketlerde calisan oldu mu aranizda? Neler yaptiniz? Is bulmadan ayrilamam o hatayi bir kere yaptim buraya dustum.. simdi bu durumlarini yoneticime soylesem ters mi teper? Duzgun bir uslup var midir bunu soyleyecek? Her sey gulluk gulistanlik gibi mi davranayim is bulana kadar?
0
austenn
(19.04.21)
pandemideyiz, aloo pandemi... PAN DE Mİ.
0
Techsavvy
(19.04.21)
türkiye'de "kurumsal" denen firmaların %90'ı bu şekilde. aslında kurumsallıktan kasıt da budur bir noktada, her şey oturmuş gibi görünür ama bu iyi bir şey olmak zorunda değil; kemik kadrolar uzun süre çalışan insanlar, herkesin yolunu bulduğu, kendini geliştirmeye çalışmadığı, kendini güzel pazarlayan yapılardan ibaret türkiye özel sektörü. iyi paralar kazanıp farklı kültürler tanımak adına buralarda çalışmak kötü bir şey değildir ama hedefin sürekli gelişen yapılarsa tamamen yabancı kültürlü şirketlerle ilgilenmelisin.

bahsettiğim tamamen yabancı kültürlü şirketlerin sayısı da çok değil tabii. bir çırpıda sayabileceğin bir sürü "yabancı" şirket türk kafasıyla yürüyor. gelişmekte olan, tr piyasasında rekabeti çok olan, gündemi yakalamak zorunda kalan şirketler aradığın şeyi sana sunar.

demem o ki, fazla idealist davranıp eldeki kuştan olma. hele ki iş tecrüben 5 seneden azsa bu tarz şirketlerde 1-2'şer sene çalışıp hedefindeki şirketlere daha hızlı geçebilirsin. bu tarz şirketlerin kültürlerinden öğreneceklerin de var sana şimdi öyle gelmese de, en kötü iş yapmadan nasıl iş yapıyormuş gibi gösterilir onu öğrenirsin. 7 ay kısa bir süre, direkt hedefin olacak bir şirket bulmadan çok kıpırdamazdım ben olsam. ama haftada 1-2 başvuru da yapar, mülakatlara giderdim. aynı zamanda hedeflediğin kültüre sahip şirketler kimler, senin sektöründe işler nasıl yürüyor, biraz bunları araştırırdım. bunları anlamanın en iyi yollarından biri de oldukça fazla mülakata girmek. iyi ya da kötü, sektörde neler oluyoru öğrenmek için mülakatlara girebilirsin.
0
Jux
(19.04.21)
kurumsal bir şirketse sana şunu vaad eder.
31i gece 00:01 de (1i sabah yani) maaşın hesabında.

oraya yetecek kadar iş yapacağın bir sistem kur
kalan vakitlerinde freelance iş kovala...

hem 00:01 de maaş almanın garantisi hayatını kolaylaştırsın
hem de freelance işler ile daha çok şey öğren
0
summatinyourteeth
(19.04.21)
Kurum kültürünü siz degistiremezsiniz. Bununla ugrasmayin, bosuna risk. Hani bir iki kiside sorun olsa tamam derdim de sirket boyle diyorsunuz.

Size uymuyorsa iş arayın, başka çözüm yok ya da yükselip müdür olup kültürü degistirin.
0
logisticsmanager
(19.04.21)
(5)

Üniversiteler Önümüzdeki Sene Yüz Yüze Eğitime Geçer mi?

top_secret
Şimdi öncelikle ne "okullar açılsın evde sıkıldık" grubundanım ne de "ne açılması virüs var virüüs" grubundanım.Bugün sınav için üniversiteye gittim. Baktım her yer yemyeşil, kuşlar cıvıldıyor ama bomboş. 3 tane çarşısı var ama dükkanlar kapalı. Üzüldüm biraz sanki bir hizmet varmış boşa gidiyormuş
Şimdi öncelikle ne "okullar açılsın evde sıkıldık" grubundanım ne de "ne açılması virüs var virüüs" grubundanım.

Bugün sınav için üniversiteye gittim. Baktım her yer yemyeşil, kuşlar cıvıldıyor ama bomboş. 3 tane çarşısı var ama dükkanlar kapalı. Üzüldüm biraz sanki bir hizmet varmış boşa gidiyormuş gibi geldi.

Diğer yandan geçen sene 2 yıllık bir üniversite kazanan biri hiç okul yüzü görmeden mezun olacak.

Hatta biraz bencil davranıp "bir bölüm patlatayım uzaktan filan bir şekilde alırım diplomamı" diye düşündüm.

Bunların yanı sıra okulları açmak inanılmaz bir hareketliliğe sebep olacak ve virüs daha çok yayılacak.

Sonuç olarak sorum şu;
(evet biliyorum hiç birimiz karar mercii veya müneccim değiliz)
Şu anki durum, geçen seneden bu seneye kadar ki yaşananlar, aşı ve aşılama hızı/tedarik durumları vs. değerlendiğimizde,

Üniversiteler en erken ne zaman yüz yüze eğitime geçer?
0
top_secret
(19.04.21)
aşı krizi olacak gibi görünüyor. tahminim seneye bahar.
0
Cruyff
(19.04.21)
Aşıda hızlanırsak 2022 bahar, aksi durumda 2022 güz.
0
Jux
(19.04.21)
100% acilir at fava bekle.
0
lycoxin
(19.04.21)
ben geçileceğini düşünüyorum. şu an türkiye için ciddi bir aşı sorunu var okulların açılması eylül'ü buluyor, hatta biraz geç açılmasına da karar verilebilir, ekim veya kasım'da açılıp bir yıllığına takvimde değişiklik yapılabilir mesela. o zamana kadar hem virüsü kapanlarla hem de aşıyı olanlarla artık en azından durumun "okula gidilebilir" hale geleceğini düşünüyorum, buna inanmak istiyorum. virüsle mücadelede 4-5 ay çok uzun zaman. iki ayda nereden nereye geldi.

bi de gelişmiş ülkelerin bir bölümü yaz sonuna kadar büyük oranda bitirecek gibi bu aşılama işini. o sayede bizim gibi gariban boylara daha fazla doz gelebilir diye düşünüyorum bir ihtimal.

ben "yaşlı" bir üniversite öğrencisi olarak ortamın derdinde değilim. tam aksine para harcamadan anamın yanında oturup, hırkamı giyip çay-kahve içerek üniversite okumak fikri hoşuma gidiyor. gençler gezip tozmak, üniversite ortamı görmek istiyor. benden geçti onlar. buna rağmen ben bile çıldırma noktasına geldim, böyle hayat olmaz olsun. umarım okulların açılabileceği seviyelere geliriz, yoksa perişan olduk demektir. evde okuduğumdan ben bi halt da anlamıyorum zaten açıkçası, okul varken hiç değilse iki insan yüzü görüp sohbet mohbet ediyoduk. bilgisayar başında evin içinde iyice maymun olup çıktık aq böyle okul bitse ne olur.
0
der meister
(19.04.21)
bu sorunun cevabı sputnik V aşısı ve virüs mutasyonlarına bağlı. şöyle ki,

sağlık bakanı'nın açıklamalarından anladığım kadarıyla, yaz aylarında biontech aşısı türkiye'ye gelmeyecek (gelse de çok çok az bir miktar gelcek) ayrıca çinli sinovac'ın aşı üretimini arttırmak için ek süre istemesi haberlerine de bakılırsa bu yaz rusların sputnik v aşısı ülkenin kaderini belirleyecek. Ayrıca aşılara dayanaklı mutasyon varyantlarının oluşup oluşmama durumu da belirleyici diğer neden.
0
makarnavodka
(19.04.21)
(2)

istanbul'da kulaküstü kulaklık

filteria
deneyebileceğim, en çok modeli bir arada bulabileceğim yerler nereler olabilir? avr/asya fark etmez. teşekkürler.
deneyebileceğim, en çok modeli bir arada bulabileceğim yerler nereler olabilir?
avr/asya fark etmez.

teşekkürler.
0
filteria
(16.04.21)
en büyük mediamarkt hangisiyse en fazla seçenek de oradadır. mediamarkt kadar teşhir kulaklık çeşidi olan başka elektronik mağazası yok.
ikinci sırada d&r gelir, üçüncü teknosa.
0
Jux
(16.04.21)
evet, mediamarkt benim de aklımdaki tek seçenekti.
çoğalır mı, bilmediğim yerler de vardır mutlaka diye sormak istedim.
0
🌸filteria
(16.04.21)
(2)

Eurodance ne güzel bir tarz değil mi?

alperz
Çocukluğum ve ilk gençliğime denk geldiğinden mi öyle geliyor yoksa?Korona bitsin eurodance partisi yapacağım. Herkes davetli.
Çocukluğum ve ilk gençliğime denk geldiğinden mi öyle geliyor yoksa?

Korona bitsin eurodance partisi yapacağım. Herkes davetli.
0
alperz
(15.04.21)
çocukluk ve gençliğine denk geldiğinden öyle geliyor. 80'lerin dans müzikleri daha eğlenceli bence.
0
Jux
(15.04.21)
eurodance güzel, artık spotify youtube dan doyana kadar dinlersin ama bbc nin müzik radyolarında hala çalıyorlar program yapıyorlar, o dönem bu müzik türüyle alakam olmamasına rağmen artık denk gelince hoşuma gidiyor, fonda kulağıma aklıma işlemiş

bbc sounds uygulamasını indir bbc radyolarını dinlemek için
0
freebird5406_2
(15.04.21)
(3)

Canon EOS RP

vo0
Selamlar, Canon EOS RP dijital fotoğraf makinesi almak istiyorum ancak doğru düzgün yetkili servis bulamadım. İnternet'den de almak istemedim kargoda başına neler geleceğinden emin olamadığım için. Sıfır alacağım bu arada. Tavsiye ettiğiniz, düzgün bir yetkili bayi aramaktayım. Deneyimlerinizi ve te
Selamlar, Canon EOS RP dijital fotoğraf makinesi almak istiyorum ancak doğru düzgün yetkili servis bulamadım. İnternet'den de almak istemedim kargoda başına neler geleceğinden emin olamadığım için. Sıfır alacağım bu arada. Tavsiye ettiğiniz, düzgün bir yetkili bayi aramaktayım. Deneyimlerinizi ve tecrübelerinizi bekliyorum. Teşekkür ederim.
0
vo0
(15.04.21)
yetkili bayi değil ama eğer istanbuldaysanız hayyam pasajında babataş fotoyu tavsiye edebilirim.
seneler önce oradan almıştım kameramı ve müthiş ilgililerdi. haklarında hiçbir kötü yorum da duymamıştım.
0
teritori
(15.04.21)
fotografium yetkili bayidir, mağazaları da var. işi bilen profesyonel insanlar.
0
Jux
(15.04.21)
Sirkeci'de Showroomları var, orada satış yapmıyorlardır tahminen ama gidip makineyi kurcalarsın üstüne yetkili bayileri öğrenirsin. Zaten Hayyam'da ve çevresinde çoğu yerde vardır (Doğubanka bulaşma). Fotografium'un da yeri Sirkeci'deydi.
0
nhk ni youkosu
(15.04.21)
(9)

İnsanlar nasıl hala altı sıfırlı birim söyleyebiliyor?

wild honey suckle
Yaşlı insanları bir nebze anlasam da (ki bence o da saçma), genç insanlar hele ki 20’li yaşlardaki insanların Bin tl’ye bir milyar falan dediğini duyuyorum. Bu nasıl olabilir ya?Sene 2021, yıllardır yeni birimi kullanıyoruz ama hala özellikle sosyo kültürel olarak bir tık daha alt kesimde olanlar mi
Yaşlı insanları bir nebze anlasam da (ki bence o da saçma), genç insanlar hele ki 20’li yaşlardaki insanların Bin tl’ye bir milyar falan dediğini duyuyorum. Bu nasıl olabilir ya?
Sene 2021, yıllardır yeni birimi kullanıyoruz ama hala özellikle sosyo kültürel olarak bir tık daha alt kesimde olanlar milyon kullanıyor. Geçen gün taş çatlasa 30 yaşında olan kat görevlisi “Domatesler de olmuş 5 milyon lira” dedi şok oldum.
Sebebi ne olabilir?
0
wild honey suckle
(15.04.21)
Sosyokültürel özelliklerden bağımsız olarak, alışkanlık. Tespit yanlış. Arkadaşım var 96’lı. 7 kuşaktır zenginler. Babasından harçlık olarak 7bin $ falan ister, o sürekli kullanır. Babası süper entelektüel, o da kullanıyor.
Bazen bin tllere milyar diyorum konuşma dilinde. Olur yani böyle şeyler, fazla şaapma.
0
Deathrow
(15.04.21)
arkadaşınız 8 yaşındayken paradan sıfır atılıyor. ne ara alışmış?
0
🌸wild honey suckle
(15.04.21)
Domatesler ucuzmuş:) Belki kat görevlisi, yaşı nispeten büyük ve yeni para birimine alışmamış birinden duymuştur bu bilgiyi ve değiştirmeden tekrarlıyodur.
0
(15.04.21)
Aile içinde tekrar ediyordur. Benim öyle oldu. Dedem ticaretle uğraştığından inatla milyon/milyar konuşurdu ytl zamanları bile. Ben de 94lüyüm. Alıştım. :)
0
Deathrow
(15.04.21)
milyon ve milyarlı devirde lira kullanılmazdı aslında lira = milyon olmuştu

o sebeple milyon diyorlar. sıfırları attılar ama lira'yı ekleyemediler
0
duyurukullanıcısı
(15.04.21)
Daha kötüsü benim annem eski sisteme göre de yanlış söylüyor. Birim algısı bozuldu kadının. 20 lira için "yirmi bin lira" diyor. Binler basamağına geçtiğimizde zaten iyice saçma sapan şeyler uyduruyor. Hem de o kadar yaşlı da değil 48 yaşında
0
eatpraylaw
(15.04.21)
Evet, genelde sosyokültürel olarak daha alt kesimde olanlar ve yaşlılar eski para birimini kullanıyor. Eğitimsizlikle bağlantılı olarak belki bir şeyin yenisini öğrenmek zor geliyordur, umursamıyorlardır. Bu kişilerin çocukları da genç olmalarına rağmen evde hep böyle konuşulduğu için alışkanlık edinmişlerdir.
0
isabella was a ginger
(15.04.21)
benim 70'lik babam ben bildim bileli para birimlerini gubidik söylerdi. eatpraylaw'un annesi gibi "bin lira" derdi ufak şeylere ya da pahalı şeylere 3 lira 5 lira derdi. milyon atıldı bu sefer onun seviyesine geldik ama bu sefer değerler karıştı. ucuza bin lira, pahalıya direkt lira diyor.

azıcık akıl fikir ve izan sahibi biri olarak bu süreçten etkilenmedim, o yüzden "ailesi öyle diyordur" kısmına katılamayacağım. cehaletin konfor alanında kalmış tipler bunlar, bir şeyin doğrusunu yapmaya erinen tipler. bunların bir değişiği "ne var canım de'yi ki'yi ayırmıyorsak" diyenler işte.
0
Jux
(15.04.21)
bence de çok saçma ve uyuz oluyorum cidden.

tam olarak ocak 2005'te paradan altı sıfır atılmış. tam 16 sene olmuş. zaten o zamanlar da büyüklerimizin yeni paraya alışamayacağını tahmin ediyordum ama orta yaşlı insanların (gençlerin dediklerine pek şahit olmadım), televizyona çıkan yazarların "100 bin TL, eski parayla söylersek 100 milyar TL" (veya sadece eski parayı söylüyor) demesinden bıktım açıkçası. yahu 16 sene oldu 16. nasıl hala paranın altı sıfırlı halini söyleyesiniz geliyor, nasıl hala yeni hali normal gelmiyor, nesini yadırgıyorlar anlamıyorum gerçekten.
0
hlot
(16.04.21)
(6)

Gözlerin sağa sola kısa süreli hareketi

kostüm çok güzel prenses misiniz
Uzun süre bir şey okuduğumda satır geçişleri yaparken ya da gözlerimi farklı yönler için fazlaca kullandığımda, ara sıra göz bebeklerim sağa-sola 1 saniyelik bir git gel yapıyor. Araştırdım nistagmus diye bir durum varmış ancak benim sürekli tekrarlayan bir durumum yok.Ara sıra göz yorgunluğundan do
Uzun süre bir şey okuduğumda satır geçişleri yaparken ya da gözlerimi farklı yönler için fazlaca kullandığımda, ara sıra göz bebeklerim sağa-sola 1 saniyelik bir git gel yapıyor. Araştırdım nistagmus diye bir durum varmış ancak benim sürekli tekrarlayan bir durumum yok.

Ara sıra göz yorgunluğundan dolayı bu durumu yaşayan var mıdır? Çevremdekiler yaşıyoruz herhalde farkında değiliz dediler.

Teşekkürler şimdiden
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(14.04.21)
bana da oluyor bu, başkasının böyle bir şey yaşayacağı aklıma gelmemişti hiç, görünce şaşırdım. ben çok farkındayım ama rahatsız edici olacak şekilde sık ve peş peşe olmuyor.
0
Jux
(14.04.21)
@Jux yalnız değilmişim ya ben de şaşırdım. Anlattığım çoğu kişi anlamamıştı bile :)
0
🌸kostüm çok güzel prenses misiniz
(14.04.21)
Aaaa bende de oluyor bu. Ne olduğunu anlamadığım için göz kayması, göz tembelliği olarak arattım, çocuk örnekleri çıktı bulamamıştım ismini. Çevremdekilere anlattım bu size oluyor mu diye ama anlamadılar.

Ben günde 13-14 saat bilgisayara bakıyorum o zaman oluyor ama haftasonu bakmadığım için olmuyor.
0
jazzabel
(14.04.21)
@jazzabel sanırım yaygın bir durum, bilgisayar kötüleştiriyor benim de..
0
🌸kostüm çok güzel prenses misiniz
(14.04.21)
Gözlerin kuru kalmasından kaynaklanıyor.
0
zekicalik
(15.04.21)
bende de aynı problem vardı, başka hiç kimsede olmuyor zannediyordum :)

fakat enteresandir 4-5 yıldır hiç olmuyor.
0
boyle buyurdum
(15.04.21)
(10)

ing. layık olmadığı yer

rewlack
ya bunu türkçede de çok karıştırıyorum."Ali layık olmadığı bir yerde yaşadığını biliyordu." cümlesinin ingilizcesi ne?(anlam: yer kötü, Ali iyi. Ali daha iyi yerlerde olmayı hak ediyor)
ya bunu türkçede de çok karıştırıyorum.

"Ali layık olmadığı bir yerde yaşadığını biliyordu." cümlesinin ingilizcesi ne?


(anlam: yer kötü, Ali iyi. Ali daha iyi yerlerde olmayı hak ediyor)
0
rewlack
(14.04.21)
tam karşılığı değil ama,
Ali knows that he deserves to live in a better place.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(14.04.21)
"ali knew he lived in a place where he wasn't belong" dersen aynı anlamı verirsin. oraya ait olmamak demek oradan daha iyisini hak ediyor anlamını taşıyabilir bağlam içinde.
0
Jux
(14.04.21)
wasn't belong olmayacak tabii, didn't belong olacak
0
bir garip melek
(14.04.21)
Ali lives in a place he knows there'is not worthy of him.

gibi saçma bişey desem? : /
0
🌸rewlack
(14.04.21)
Ali knew the place he lives in he didn't deserve
0
Amory Lorch
(14.04.21)
@Amory öyle söyleyince,
Ali hak etmiyormuş gibi oluyor. sanki :/ yani orası güzelmiş de ali hak etmiyormuş gibi ben tam tersini kastediyorum.
0
🌸rewlack
(14.04.21)
Ali knew the place he lives in wasn't the one he is worthy of
0
Amory Lorch
(14.04.21)
cümlenin türkçesinde bir hata yok mu? yani "layık olmadığı bir yerde yaşıyordu" dediğiniz zaman yer iyi, ali kötü anlamı verir gibi geldi bana. ali layık olmadığı bir yerde yaşıyorsa ali orayı haketmiyordur henüz anlamı çıkıyor benim için. "ben buna layık değilim" dediğimizde kendimizi aşağıya koyarız. "Bu bana layık değil" dediğimizde kendimizi yukarı koyarız gibi hissettim düşününce. Yanlış mı düşündüm acaba?

"ali, kendisine layık olmayan bir yerde yaşadığını biliyordu" derseniz ali iyi, yer kötü anlamı verir. yani türkçe yazdığınız cümle verdiğiniz anlama uymuyor gibi hissediyorum. o yüzden bazı cevaplar ali kötü yer iyi gibi çeviri vermiş.

cümleyi benim kurduğum gibi kurunca da şöyle bir çevirisi olabiliyor "ali knew he lived in a place not worthy of him"
0
nimberjack
(14.04.21)
Nimberjaxk doğrusunu demiş, asıl hata Türkçesinde.

Jux da uydurmuş.

Not: Türkçe ve Ingilizce öğretmeni
0
howfaristhesky
(14.04.21)
ali knew that he was working in a place that he does not deserve(worthy).

burada deserve worty hikaye ye göre değişir.
0
duyurukullanıcısı
(14.04.21)
(7)

Online spor ayakkabi

balpolen
Hangi sitelerden alisveris yapiyorsunuz?
Hangi sitelerden alisveris yapiyorsunuz?
0
balpolen
(13.04.21)
Sneaksup'tan çok memnun kaldım, aynı ayakkabıyı iki kere değişim yaptım ertesi gün yenisini yolladılar. Paketleme vs. çok iyi.
0
Jux
(13.04.21)
Genelde Morhipo ya da boyner. Başım ağrımasın diye ama grçenlerde bir ayakkabı numarasını sporjinal de buldum, tereddüt ettim ama aldım ve kısa sürede gayet iyi geldi.
0
somethinginthewayshemoves
(13.04.21)
trendyol ve deichman
0
Tochinoshin
(13.04.21)
Boyner
0
esinikaybetmiscorap.
(13.04.21)
cinsi kisi
(13.04.21)
boyner'e bakarım genelde.
yalispor'dan da iki kere spor ayakkabı aldım, memnun kaldım ve değişimde sorun yaşamadım.
0
blatta hiberna
(13.04.21)
Morhipo-Boyner +1
0
hrvl
(13.04.21)
(8)

kullanılmayan giysileri nereye verebilirim?

knight of cydonia
şişli'de oturuyorum. gardırobumu ayıkladım ve iyi durumda olan ancak kullanmayacağım iki orta boy poşet giysi ayıkladım. bunları ihtiyaç sahiplerine en iyi biçimde nasıl ulaştırabilirim, fikri olan var mı? normalde komşuya falan sorulur böyle şeyler ama çevrede kimseyi tanımıyorum. esnafa gidip de p
şişli'de oturuyorum. gardırobumu ayıkladım ve iyi durumda olan ancak kullanmayacağım iki orta boy poşet giysi ayıkladım. bunları ihtiyaç sahiplerine en iyi biçimde nasıl ulaştırabilirim, fikri olan var mı? normalde komşuya falan sorulur böyle şeyler ama çevrede kimseyi tanımıyorum. esnafa gidip de pat diye giysi ihtiyacı olan birilerini tanıyor musunuz diye sormak biraz abes geldi.

giysiler genç erkek, l-xl bandındalar ve genellikle pantolon, gömlek, uzun kollu üst.

eğer mümkünse ihtiyacı olan lgbtqi+ gençlere ulaştırabilirsem çok daha makbule geçer.
0
knight of cydonia
(12.04.21)
muhtarınıza danışmanızı önerebilirim.
0
rakicandir
(12.04.21)
sosyal medyadan lgbti dayanisma hesaplarindan biriyle iletisime gecebilirsin
0
tahtakafa
(12.04.21)
Kıyafet kumbaraları var oraya atıyorum ben.
0
Jux
(13.04.21)
kıyafet kumbarasına atacaktım ben de ama baktım bugün kumbaranın üstünde yazanlara, kumaş geri dönüşümü için kullanılıyormuş o kumbaralar sanırım. giyilebilir durumda giysilerin geri dönüşüme sokulmasını istemiyorum haliyle, o yüzden vazgeçtim atmaktan.
0
🌸knight of cydonia
(13.04.21)
kıyafet kumbaralarının bazıları geri dönüşüm için (şehit aileleri kumbaraları galiba), bazıları da ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için (belediyelerinki öyle galiba).
0
goldenbrown
(13.04.21)
(git: 1402496) Geçen yıl bu soruyu sormuştum, "Ben geçenlerde İstanbul Kadav' ın düzenlediği bir eğitim için Ankara'daki Pembe Hayat derneğindeydim. Ofisin bir odası cezaevlerindeki tutuklu kadın ve LGBTi bireyler göndermek için toplanan kıyafetlerle doluydu." demişlerdi. Pembe Hayat'a bir ulaşabilirsiniz belki.
0
kobuzchu kiz
(13.04.21)
Biz muhtarlığa bırakıyoruz ordan ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyor diye biliyorum.
0
amelie poulain
(13.04.21)
ben de şişli'de oturuyorum geçen hafta sokaktaki giysi kumbarasına baya bir şey attım. atmadan önce belediyeyi arayıp sordum; kutulara atılan giysilerin ayrıştırıldığını, kullanılabilir kıyafetlerin ihtiyaç sahiplerine gittiğini, kullanılamaz olanların iplik vs yapılmak üzere tekstil atölyelerine falan verildiğini söylediler.
doğru olduğunu umuyorum...
0
asisamus
(13.04.21)
(2)

Şöyle gizem dolu bir korku dizisi

turkce konusan uzayli
The haunting of hill house/ bly manor Castle rockMarianneBaşka var mıdır teşekkürler.
The haunting of hill house/ bly manor
Castle rock
Marianne

Başka var mıdır teşekkürler.
0
turkce konusan uzayli
(12.04.21)
(bkz: penny dreadful)
son yıllarda yapılmış en başarılı korku dizisidir.
0
Jux
(12.04.21)
american horror story'nin ilk 2 sezonu. özellikle 2. sezonu efsane iyi. tam anlamıyla korku değil bence ama aradığın gizem ve gerilim var. üstelik çok iyi oyunculuklar var.
0
nathanieltroy
(12.04.21)
(7)

Doğum günü stresi

dissendium
Son birkaç yıldır doğum günüm yaklaştıkça stres yaşıyorum. Yakın bir zamanda 28 yaşına gireceğim. Şimdiden bunun stresini yaşamaya başladım. Hem doğum günüm gelene kadar stres yaşıyorum hem de doğum günümde o günün bir an önce bitmesini istiyorum. Bunun nedenlerini biraz düşündüm. İnsanların doğum g
Son birkaç yıldır doğum günüm yaklaştıkça stres yaşıyorum. Yakın bir zamanda 28 yaşına gireceğim. Şimdiden bunun stresini yaşamaya başladım. Hem doğum günüm gelene kadar stres yaşıyorum hem de doğum günümde o günün bir an önce bitmesini istiyorum. Bunun nedenlerini biraz düşündüm. İnsanların doğum günümü kutlaması beni odak noktası hâline getirdiği için bundan kaçmaya çalışıyorum. Hele hediye, pasta gibi şeyler beni çocuk gibi utandırıyor bazen. Yaş ilerlediği için de bir stres oluyor. Başka ne gibi sebepleri olabilir bu durumun? Bunu nasıl aşabilirim?

Siz böyle bir durum yaşıyor musunuz? Doğum günleriniz genelde nasıl geçiyor?
0
dissendium
(12.04.21)
Kendine değer vermeyen, insanların seni sevmediğini(çünkü niye sevsinler) düşünen bir insansan bu hareketlerin samimiyetsizliği sende bir redde sebebiyet veriyor olabilir.

İlgiden uzak durmaya çalışanlar kendini değersiz hisseden, gösterilen ilginin yapmacıklığı sebebiyle sevilmediğinin yüzüne vurulmasından rahatsız olan insanlardır denebilir.
0
Jux
(12.04.21)
Sosyal okazyonlari sevmiyor olabilirsin, gayet doğal. Sonuçta çevrendeki insanlar o gün seni mutlu etmek için binbir şekle girecek, minnet duyacaksın hepsine, mahcup hissedeceksin. Yaptıkları iyiliği yeterince coşkulu karşılayamazsam, gogsumde yumusatamazsam diye korkuyorsun. Ve bu o kadar yaygın bir anksiyete çeşidi ki, kendini tuhaf hissetmene gerçekten gerek yok :)
0
epistemic_regress
(12.04.21)
Ofiste pasta kola muhabbet olduğu için uzun yıllardır doğum günümde yarım ya da 1 gün izin alırım, kafam rahat olur. Eskiden kendi arkadaşlarımla bir şeyler içip eğlenirken çok sallamazdım ama benim de artık telefonu bile açmayasım geliyor, çalmıyor da zaten pek :)

Odak olmaktan endişelenme, sosyal fobi gibi bir şey olabilir, çok yaygınlaştı son zamanlarda. Bence 2 günlük bir tatille herkesten uzak durarak keyifle tek başınıza (ya da partnerinizle) geçirebilirsini.z
0
whoosie
(12.04.21)
insan ilişkileri de ister özel ister profesyonel anlamda olsun canlı bir organizma bana göre. suyunun, toprağının, güneşinin ayarlanması, günlük/haftalık/mevsimsel bakımlarının yapılması gerekiyor. bu tarz etkinlikleri bu canlı organizmanın bakımı gibi düşünmek gerek zira içe dönük bir mizacınız olsa bile insan sosyal bir varlıktır, sosyal ihtiyaçlar vardır ve %100 izolasyon imkansızdır. ayrıca kaypaklığa vardırmadan diplomasi de şarttır.

bu açıdan bir değerlendirin, belki faydası olur.
0
Phoebe
(12.04.21)
Doğum günü kutlama terörü son bulsa da bir rahat nefes alsak.

Kendi doğum günümü zaten kutlamıyorum, normal geçiyor. Belki özel bir arkadaşla öylesine spontane muhabbetini edip kutlarmış gibi yapabilirim ama o modda olmadığım zamanlarda biri üstüne vazifeymiş gibi hatırlatırsa gayet de gıcık oluyorum.
Bence saçmalık zaten kocaman insanların doğum günü şeysi
0
epitaf
(12.04.21)
Kendi doğum günümün kutlamasını seviyorum ama nedeni hep geçmişime dayanıyor, kırmızı odaya gitsem bu benim için temel bir sıkıntı olurdu geçmişime dair. Temmuz ayında doğdum ben, tüm ilkokul ortaokul lise üniversite hayatımda okul zamanı arkadaşlarımın doğum günü kutlandı, danaya girer gibi ortak pahalı hediyeler alındı. Benim doğum günümde zar zor harçlıklarımdan hediye alınsın diye para verdiğim insanlar bana kutlama mesajı bile atmadı. Hele lisede zengin bir arkadaşım inatla payına düşen parayı vermemişti, ben de başarı bursu alıyordum ondan vermiştim mesela para, çok içimi acıtır. Nefret ediyorum hepsinden haram olsun.

Çok arkadaşım oldu, iyi kutladığım zamanlarda oldu 26 yıl içinde. Şimdi zaten hiçbiri kalmadı. Bir de benim doğdum gün ve kimliğimdeki doğum günü arasında 1 hafta var, Trabzonlu nüfüs memuru sağ olsun. (Ben de karadenizliyim, asla kötü niyet içermiyor dediğim) bir de kimlikteki doğum günüm beş yıldır resmî tatil oldu. :( dolayısıyla iş yerinde de herkesin doğum günü kurum sitesinde yazdığı için kutlanırken benimki yine güme gitmiş oldu. Sıkıntı olur diye de değiştiremiyorum doğum tarihini.

Öyle işte aşırı saçma ve komik travmalarım yüzünden doğum günü benim için önemli. Ama artık büyük kutlamalı bir doğum günü yerine sevgilimle güzel baş başa bir doğum günü kutlamasını yeğlerim. Zaten asla çok büyük bir kutlama istemedim. Yaptıklarımın karşılığını istemiştim sadece. :’(
0
Hallegadola
(12.04.21)
Doğum günlerim genelde kutlanmaz, en fazla hayatımdaki insan kutlar. Hatta öyle yıllar oldu ki annem bile kutlamadı. Hem kutlanmasını çok isterdim -bir insanın aklına gelmek bence mükemmel bir şey- hem de böyle şeylerle karşılaşmaktan korkarım. Bu tarz şeyler samimiyetsiz geliyor aynı zamanda. Sizi çok iyi anlıyor ve hak veriyorum.
0
ruhen hastayim ben
(12.04.21)
(6)

4-5 gündür geçmeyen boğaz ve eklem ağrısı için test yaptırsak mı?

la lykia
annemde de bende de 4-5 gündür müzmin bir boğaz ve eklem ağrıs, halsizlik var. bunlar dışında hiçbir şey yok.ateş hiç çıkmadı, tat koku duyuları yerinde, durumda kötüleşme yok.kalabalık ortama girmek gibi riskli bir durumumuz yok.bir de ikimizde de kronik farenjit var, boğazımız ara ara hep ağrır, s
annemde de bende de 4-5 gündür müzmin bir boğaz ve eklem ağrıs, halsizlik var.
bunlar dışında hiçbir şey yok.
ateş hiç çıkmadı, tat koku duyuları yerinde, durumda kötüleşme yok.
kalabalık ortama girmek gibi riskli bir durumumuz yok.

bir de ikimizde de kronik farenjit var, boğazımız ara ara hep ağrır, sadece bu sefer uzun sürdü.

düşünüyorum; bu ara sıcaklıklar bir indi, bir çıktı, özellikle birkaç gündür havadaki nem oranı da rüzgar ile çok düştü. önce ona bağladık ama bu tablo covid olabilir mi acaba?

(annem 67 yaşında ve kronik hastalıklarından dolayı risk grubunda, evden çıkarıp teste götürmek de risk, test yaptırmamak da bir risk.)
0
la lykia
(12.04.21)
öncesinde şüpheli temasınız oldu mu ki?
0
hayal fazlasi
(12.04.21)
Anne risk grubunda, aşı olmadı mı?
Testi sen yaptır, pozitif çıkınca eve annene de test yapmaya geliyorlar. Aradıklarında söylersin annemde de belirti var diye.
0
Jux
(12.04.21)
Cuma günü bana da pozitif teşhisi kondu öncesinde sadece cok hafif öksürük şikayetim vardı. Teşhis tomografi ile koyuldu. Perşembe ve tomografinin çekildigi cuma günü yapılan pcr testleri negatif cıktı.
Ciddiye almak lazım annenizdeki belirtileri, çünkü ben de hafif bir öksürük vardı bu corona değildir heralde diye düşünüyordum ama öyleymiş malesef.
hastalık herkeste ayrı belirtiler ve sonucları cıkarıyor. Ateş, tat koku kaybı vs. hiç olmadı suanda da öksürük dısında hersey normal
0
skoylu
(12.04.21)
Çok geçmiş olsun. Bir an önce test isteyin.

1 nisanda valide ameliyat oldu, 3 nisanda çıktı hastaneden ve eve getirdik.
7-8 nisan öksürük başladı, ardından nezle gibi burun akıntısı ve hapşırık. Aradık covid hattını, ameliyatlı ve 65 yaş üstü eve gelip test yapar mısınız dedik bugüne kadar gelen gideni bırakın arayan bile olmadı. bu sabah özel hastaneden evde test talep ettik sabah eve gelip test yaptılar, akşamına POZITIF sonuç geldi.
filyasyon ekipleri geldi eşim ve bana da test yaptılar, sonuç bekliyoruz şimdi.

kısacası devleti beklerseniz çok beklersiniz, zaten bekleyeceğiniz için biran önce başvurun.
0
erty_ksk
(12.04.21)
@erty_ksk hangi hastaneyi aradiniz
0
tunaktunaktun
(12.04.21)
annem ikinci doz aşısını tam 1 hafta önce pazartesi günü oldu.

acaba aşı yan etkisi olabilir mi o da aklıma geldi ama bu kadar uzun sürer mi?

hafta içi çarşamba günü sadece 1 kişi ile görüştü. bugün sabah az önce o kişinin eşinin pozitif olduğunu öğrendik. (eşiyle bir teması olmadı, görüştüğü kişide birşey yokmuş)

bende de boğaz ağrısı geçti gibi, halsizlik dışında bir şey yok ama annem için endişe ettim, bugün test yaptıralım, çok teşekkürler yanıtlarıniza.
0
🌸la lykia
(12.04.21)
(13)

Kış mevsiminin bir türlü bitmemesi

yaraticinick
Normalde sonbahar kış en sevdiğim mevsimlerdir. Ama bu sene bitmek bilmedi sanki ya da sürekli evde olduğumuz için geçmek bilmiyor. Sürekli hava ne zaman ısınacak hala bir sıcak hava dalgası gelmedi mi diye kontrol ediyorum umutsuzca... Sizde de benzer bir his var mı; yoksa git köşende yazı bekle, b
Normalde sonbahar kış en sevdiğim mevsimlerdir. Ama bu sene bitmek bilmedi sanki ya da sürekli evde olduğumuz için geçmek bilmiyor. Sürekli hava ne zaman ısınacak hala bir sıcak hava dalgası gelmedi mi diye kontrol ediyorum umutsuzca...
Sizde de benzer bir his var mı; yoksa git köşende yazı bekle, bana dokunma sıcaklar gelmesin mi diyorsunuz?
0
yaraticinick
(12.04.21)
Bu sene kış yersiz uzadı, katılıyorum. Nisan in ortasında kazak üstüne hırka giymek istemiyoruz, giyince keyfimiz kaçıyor.
0
epistemic_regress
(12.04.21)
Aşırı derecede katılıyorum sana, üşümekten yoruldum, eskiden sevdiğim soğuk havayı 1-2 senedir hiç sevmiyorum, soğuk, rüzgar, kapalı hava ve kötü havalarda yağan yağmur yaşama sevincimi emiyor. İncecik giyinmek ve ısınmak istiyorum.
0
alfred
(12.04.21)
kesinlikle katiliyorum.
sahsen katilmanin da otesinde elimde deliller var :)
gecen yil nisan ayinda sokaga cikma yasagi olan gunlerde evin penceresinden bir dunya fotograf cekmisim, bugunlerde tum agaclar yemyesil yapraklanmis durumdaymis. bu yil ise daha yeni yeni yapraklaniyorlar. bu yilin nisani gecen yilin marti gibi.
bu yil nisan daha soguk geciyor.
0
la lykia
(12.04.21)
Doğru. Nisanın ortasında halen deli gibi kar yağıp duruyor. kahrolsun kış.
0
heathen
(12.04.21)
Yether yeminlen yether. Pijamamı çorabıma tıkıştırmaktan bıktım artık, her seferinde kendimi "olm bu hareket sana yakışmadı" ile "üşümekten iyidir olm hem ayakların üşürse çocuun olmaz" demek arasında bulmaktan gına geldi!
0
Jux
(12.04.21)
ben de düzenli koşuya çıkarım, motosiklete binerim. her seferinde içlik dahil 10 kat giymekten aşırı bıktım. yeter artık bu sene acayip sıktı bu soğuklar. ilk defa bu sene bu kadar soğuktan tiksindim.
0
diffarentiationation
(12.04.21)
her gün erik gelmiş mi diye kontrol ediyorum, yok.............
0
owaki
(12.04.21)
bu günlerdeki soğuk son diyorlar, yarından itibaren herhalde ısınır ve kalır öyle...
0
passion rules the game
(12.04.21)
Evet kesinlikle katılıyorum, bu sene bir garip.
0
roket adam
(12.04.21)
bkz. #climatechangeisreal
0
denizmaniaherif
(12.04.21)
diğer bölgeleri bilmem ama istanbulda her zaman kış geç biter geç başlar.

aslında bizim ilkokulda öğrendiğimiz mevsim algımız biraz yanlış, mesela mart kış ayıdır bahar değil.

istanbulda haziran bile bi tık serin geçer. hatta eylül hazirandan daha sıcaktır.
0
nuisance
(12.04.21)
Bu yıl önceki senelerden daha soğuk bir nisan olduğu kesin ama kendi adıma durumdan hiç şikayetim yok, şehirde yazdan ve yazın etkilerinden hiç hoşlanmıyorum, en basitinden yürüyüşte kulaklık bile takamayacağım, kışın güneşi çok severim, güneşli günlerde rahat rahat tadını çıkarıyorum, yazın kaçmak gerekecek güneşten, yani evet benim elimde olsa 'git köşende yazı bekle, bana dokunma sıcaklar gelmesin' derim.
0
(12.04.21)
Dışarıda on saniye yürüyunce kıçıma kadar terledigim yazın gelmesini hiç istememekle beraber tam tersi asıl eskiden Mayıs'a kadar hava serin devam ederdi hep. Ilkokulda falan Mayıs'ta yaz kıyafetine geçerdik. Şu son üç dört yıldır hava erken ısınıp çok geç soğuyor. Aralık ayında 20 dereceydi bu sene tam yılbaşından önceki hafta. Ekim ayı korkunc sıcaktı Ağustosla yarisiyordu. Kış zaten çok geç geldi. Hava bi ısındı mi 6 ay sogumuyor sıcağın çaresi de yok ayriyeten.
0
sanguine
(12.04.21)
(7)

Siz Olsanız Nasıl Tanışırsınız?

bitchesaintshit
Biri ile konuşmak, tanışmak istiyorum ama yok arkadaş bir yalnız yakalayamadım gitti. Sürekli arkadaşlarıyla. Tek çalışırken yakalayayım diyorum ama o da yok. Arkadaşlarım diyor ki ''Tek yakalaman biraz zor. İnstagramı varsa bulalım oradan konuş'' Ben bunu kesinlikle yapmam. Garip geliyor bana. Ne ö
Biri ile konuşmak, tanışmak istiyorum ama yok arkadaş bir yalnız yakalayamadım gitti. Sürekli arkadaşlarıyla. Tek çalışırken yakalayayım diyorum ama o da yok. Arkadaşlarım diyor ki ''Tek yakalaman biraz zor. İnstagramı varsa bulalım oradan konuş'' Ben bunu kesinlikle yapmam. Garip geliyor bana.

Ne önerirsiniz?
0
bitchesaintshit
(11.04.21)
Instagram +1
0
Nickbulamadım
(11.04.21)
instagram +1, bunun haricinde yanına gidip dal mevzuya, (ben seni beğeniyorum falan deme tabii), ben bunu yapamam diyebilirsin, senin gibi diyen ve bu nedenle yapmayan bir sürü kişi var, bu kişilerden biraz önde oluyorsun. kadın kişisi isen ikinci yolda dikkatli olman lazım, çok üstüne düşerken erkek tarafı geri çekilir.
0
selam
(12.04.21)
İnsta +1 ama hayvan gibi yürümeden önce tanışma niyetiyle
0
eatpraylaw
(12.04.21)
bir keresinde migros'ta bir kasiyere, iki yanında da başka market çalışanları olduğu halde "merhaba, yakın zamanda bir sigara molası vs verecek misiniz? size eşlik edebilir miyim?" demiştim.

ınstayı tavsiye etmiyorum.
0
karahan01
(12.04.21)
Instagram işi çok basitleştiriyor, tipine güvenmiyorsan reelden yürü bence. Gerçi yaşlar ufaksa sonradan ig'ye bakıp yine cayabilir ama en azından ses tonunla, kibarlığınla(varsa) etkileme şansın olabilir. Kız da çok güzel değilse bu cesur hareketi çekici bulabilir.

Tipin iyiyse ama konuşkan sempatik bi tip değilsen ig'den devam.

İkisine de sahip olsan bu soruyu buraya sormadan kızla konuşmuştun, o yüzden farklı senaryolar yazdım.
0
Jux
(12.04.21)
@Jux

Tip yok maalesef. O zaman reel'de bir şeyler yapayım. Zaten ilk seçeneğim bu. Baktım cidden şans bulamıyorum, en son çare Instagram.
0
🌸bitchesaintshit
(12.04.21)
Tip yoksa seni tanımak için ilgi çekici bir şey sunması lazım ig'nin. Reelde en azından gerçek bir tanışma olur ve çok özgüvenli biri değilse anında reddetmez. En azından kendini anlatma şansın daha fazla olur.
0
Jux
(12.04.21)
(5)

Kargo aşamasında ki telefonu nasıl iade ederim ?

paramolacak
Kardeşim Amazon üzerinden bir telefon satın almış, satıcı Amazon değil, firmayı biraz internetten araştırdım şikayet var'da hakkında bir çok şikayet var. Şimdi ürün kargoda henüz almadık benimde tadım kaçtı bu ürünü almak istemiyorum süreci nasıl ilerletebilirim ? Birde kredi kartı ile tek çekim alı
Kardeşim Amazon üzerinden bir telefon satın almış, satıcı Amazon değil, firmayı biraz internetten araştırdım şikayet var'da hakkında bir çok şikayet var. Şimdi ürün kargoda henüz almadık benimde tadım kaçtı bu ürünü almak istemiyorum süreci nasıl ilerletebilirim ? Birde kredi kartı ile tek çekim alınmış para iadesi nasıl oluyor bilen biri yardım edebilirse çok makbule geçer.
0
paramolacak
(11.04.21)
teslim alın sonra iade başlatın. amazon olduğu için iade edebilirsiniz. paranızı amazon iade edecek, satıcı farklı olsa da.
0
onurrrrr
(11.04.21)
kargoyu teslim almadan, kapıdan geri göndermeniz lazım.
teslim alıp geri vermek istediğinizde sorun çıkartabilirler.
0
blatta hiberna
(11.04.21)
sakın teslim almayın. istemiyorum ya da vazgeçtim deyip geri gönderin.
0
age of empirestaki paladin1
(12.04.21)
kargo ile iletişime geçip size gelmeden geri gitmesini sağlayabilirsiniz.
0
sttc
(12.04.21)
Kargo evine getirmeden geri teslim etmez, telefonla falan hiç olmaz. Şubeye gidip kimlik göstermen lazım, onu yapana kadar bekle evine gelince almazsın. Kargocuya da ben iade talebi açtım dersin başına üşüşmez. Adam gider gitmez de iade talebi açarsın. Satıcıya bilgi gitmeden geri giderse telefon, paran satıcıya aktarıldıktan sonra geri alman uzun sürebilir. İade prosesi açmazsan kargo geri gitti şu oldu bu oldu süresinde para karşıya geçebilir.

Gerçi amazon bu konuda yardımcı oluyor diyorlar ama ne olur ne olmaz.
0
Jux
(12.04.21)
(19)

Tepkiniz ne olurdu?

kaptan maydanoz
Hastanede kan tahlili için kan vermeye gidiyorsunuz. Oldukça acemi yeni başlamış bir paramedik çocuk kan almaya çalışırken damarı patlatıyor, bir kaç kez deniyor kolunuz şişiyor ve morariyor, çocuk özür dileyip Arkadaşını yardima çağırıyor sonra diğer koldan kanı veriyorsunuz. Durum anında tepkiniz
Hastanede kan tahlili için kan vermeye gidiyorsunuz. Oldukça acemi yeni başlamış bir paramedik çocuk kan almaya çalışırken damarı patlatıyor, bir kaç kez deniyor kolunuz şişiyor ve morariyor, çocuk özür dileyip Arkadaşını yardima çağırıyor sonra diğer koldan kanı veriyorsunuz.

Durum anında tepkiniz ne olurdu?

Ben hiç önemli değil, böyle böyle öğrenirsiniz acemilik olur ilk zamanlar filan diye teselli ettim çocuğu. Ama kolumun avuç içi kadar morarmış olduğunu gören herkes niye tepki vermedin, acemi bile olsa düzgün ogrenmeliydi diyor:)
0
kaptan maydanoz
(11.04.21)
denemeden öğrenemezler derdim. öldürmediği ve kalıcı bir hasar bırakmadığı sürece mesele yok bence.

edit: bu arada benzer bir olay başımdan geçti. kan gazı alınması lazımdı. öğrenci arkadaşlar var deneseler olur mu dediler. olur. deneyerek öğrenecekler dedim. acemiler denediler defalarca. yine beceremediler. doktor aldı :)
0
sutlu nescafe
(11.04.21)
Daha önce 2 kez başıma geldi aynı tepkiyi verdim, kalıcı hasar yoksa sorun yok :)
0
paramolacak
(11.04.21)
Bence doğru olanı yapmışsınız. Bu durum bir tık daha uzasa o zaman tepki verirdiniz.

İki yıl önce üniversite içinde özel bir hastaneye gittim. Danışmada özellıkle stajyer istemediğimi belirtmeme rağmen röntgen tarzı bir şey için ( hani şu tek dişin röntgenini çekmek için bisküvi kadar ufak kare bir şey ağıza sokuyorlar ya.) stajyer geldi. Neyse dedim ses etmedim. Bir oldu iki oldu çocuk yapamıyor. Ben de gülümsüyorum heyecanlanmasın diye. Gitti bir arkadaşını çağırdı ikisi bir uğraşıyorlar yok olmuyor. Acemiliktir zamanla olur falan diye aklımdan geçiriyorum. Çocuklar baktılar yapamıyorlar biri diğerine git de hocaya seslen gelsin bi baksın diyince diğeri de ona dönüp şimdi kızar lan sen git söyle dedi. O an benim şalterler attı tabi. Nazikçe tedaviden çekilmek istediğimi söyledim. :)
0
Başkalaşım
(11.04.21)
Başıma geldi sorun cikartmadim. İyi yapmışsınız ama bir sefer kangazi için kasiktan kan aldılar, tek seferde halletmesine rağmen acıdı:) onu denemelerini istemezdim
0
kisa
(11.04.21)
Benim de kollarımda damar yolunu bulamıyor çoğu hemşire, zaten mide krampları geçiriyordum acildeydim, ağrıdan kıvranıyorum. Hemşirenin yine damarımı bulamadığını az çok anladım, ilaçlı tomografiye girecektim bir de o yüzden kadına sordum nasıl bir ağrı hissederim içerdeyken diye, çok hafif demişti. Tomografiye bi girdim çığlık attım resmen koldaki damarım balon gibi şişti hemen çıkartılar beni, meğersem düzgün takamamış ama o şişlik 1 günde anca indi. Mide ağrımı unuttum koluma odaklandım öyle sinirlenip ağladım ki tartıştık ordakilerle tabi ki. Bize bir kağıt imzalattılar tedavi yarım kaldığı için ve eve gittik, mide ağrısını bile hatırlamıyordum
0
esinikaybetmiscorap.
(11.04.21)
Doğrusunu yapmışsınız. Biz stajyerken de tahammül eden kadar önüne gelene bağırıp stajyer değil deneyimli hemşire gelsin diyenler de oluyordu, bazılarında diretip kanı sorunsuz aldığımızda sesleri kesiliyordu. Şans vermek gerek, ki stajyer de pratik yapmak için oraya geliyor. Hemşirelerin alamadığı kanları aldığım çok olurdu.

Geçenlerde atanmış hemşirenin biri kolumu yemyeşil etti damaryolu açtıktan sonra, damarı patlatmış. El pratiği her şekilde şart ve deneyim olsa bile o an şans yanınızda olmayabiliyor.
0
heathen
(11.04.21)
Çok tepki vermezdim ama bence iki kez deneyince olmadıysa daha tecrübeli birine söylemesi gerekiyor. O noktada ben müdahale ederdim olaya. Bir gün pıhtılaşma sorunu olan birinde aynı olay olursa karşısında sizin gibi karşılayan biri olmayabilir. Stajyer deyip teselli ederek sorumluluk bilincinden uzaklaştırmak da iyi değil bence.
0
dissendium
(11.04.21)
Ben sorun etmiyorum, birkaç kez başıma geldi. Hatta sakinleştirdim, yapamayınca daha da paniğe kapılıyor çocuklar :)
0
hayirsiz
(12.04.21)
Bu yıl benzeri başıma geldi. Sorun etmedim. Edilmemeli de bence.
0
ruhen hastayim ben
(12.04.21)
ben genelde damar bulamayınca neredeki damardan alabileceklerini gösteriyorum, önce çok umursamıyorlar bu damardan alınmaz diyorlar sonra sözüme geliyorlar.

normal şartlarda morarma, deneme yanılma vs okay ama bir kez ateşim varken serum takıldığında damar şişmeye başlamıştı, o zaman pek sakin olamamıştım korkudan.
0
yaraticinick
(12.04.21)
Beni Kızılay çadırındaki hemşire bayıltmıştı damarı bulamayıp bir de iğneyi içeride sağa sola çevirince.

Kalktım gittim ondan sonra, bir daha da kan veremedim korkudan.

Aynı şekilde eşim de kan verirken zorlanıyor, önceden kadını uyarmqsına rağmen damarı bulamayıp inat etmiş ve bayılmasına sebep olmuştu hastanedeki hemşire. Bir de üstüne dili arkaya kaçıyor diye eliyle çenesini bastırıp bir hafta çene ağrısı çekmesine sebep olmuştu.

Tahammül edilecek zaman var edilmeyecek zaman var kısaca.
0
chicha_v2
(12.04.21)
Okurken bile içim cekildigi icin orda tartisirdim. İgne ve kan beni tutuyor
0
onkiloversemtamamım
(12.04.21)
ne olacak yahu, bizim insanımızın da canı ne kadar tatlı. hep bir şikayet. böyle böyle öğreniyorlar işte. kimse hata yapmamış sanki, herkes anasının karnından uzman çıkıyor. sinirlendim gece gece. gencecik insanlara destek olalım.
0
rose parks
(12.04.21)
Anlık kızıp bağırsan yadırganmazdı ama bunu yapmadın diye "dersini vermeliydin" demek insafsızlık olur. İçinden bu şekilde sakin atlatmak geçtiyse olması gereken budur, her hareketimizi stratejik ya da planlı kurabiliyor olsak robot olurduk.
0
Jux
(12.04.21)
@jux, ya strateji kaygısından çok, bana söylenen şey böyle tepki vermediğim için stajyerlerin yeterince özenli çalışmayacaği ve ileride de işlerini düzgün yapmayacağı oldu. O yüzden merak etmiştim :)
0
🌸kaptan maydanoz
(12.04.21)
Bağırınca daha iyi çalışır da tam Türk kafası. Kendisi sizden daha endişelenmiştir, zaten bir sonraki kişiden bıçak mı yumruk mu yerim diye düşünüp iyi çalışmaya çalışıyordur eminim. Ben de sallamazdım birkaç kereye kadar.
0
whoosie
(12.04.21)
Benim hiç başıma gelmedi ama kardeşimin damarını bulamıyorlar ve böyle çok sorun yaşadı. Gittiğimizde uyarıp bebek hemşiresi kan alsın diyoruz. Halloluyor.
0
jazzabel
(12.04.21)
bu olayın çok benzerlerini iki kere yaşadık.

birisi çok pahalı bir özel hastanede. eşim acilden yattı, o zamanlar bizim için olağan bir durumdu. sebebi bir türlü bulunamayan kulak ağrısı nedeniyle, 2-3 ayda bir kere acile gidiyorduk. acilde yatırdılar, damar yolu açıldı, serum ve ilaç veriliyor. serum ve ilaç, aradaki elektronik serum zımbırtısından geçerek geliyor. cihaz alarm verdi, hemşireye seslendim. geldi, kontrol ettik, normal dedi, alarmı susturup gitti. aynı mevzu 2-3 kere daha oldu. o arada en az bir kere damar yolunu aynı kolda değiştirdi. ben de cihazın sürekli alarm vermesinin normal olmadığını, başka bir problem olduğunu çok sakin bir şekilde söyledim ama değişen bir şey olmadı. bu arada eşim kolunda ağrı olduğunu söyledi. hemşire bankosunda hep aynı hemşire vardı, bir ara değiştiler, bizimle ilgilenen çok genç ve tecrübesiz hemşire gitti, yerine daha tecrübeli bir hemşire geldi. hemen gittim anlattım durumu, geldi baktı. damar yolunun yanlış açıldığını, cihazın alarm vermekte haklı olduğunu söyledi. damar yolunu öbür kola aldı, düzeltti etti falan, sonra düzeldi. çok laf etmedim o zaman ama ilk hemşirenin, tecrübesiz de olsa, aynı şey 2-3 kez olmasına rağmen hep aynı şekilde düzeltmeye çalışması asıl tecrübesizlik.

diğer olayda ise, kan grubu kartı almak için sırf eve yakın diye saçma sapan dandik bir hastaneye gittim. (kan grubumu biliyorum ama ehliyet vs bir şey yeniletmek için kan grubu kartı gerekiyordu) 5-10 lira neyse parası verdim, parmağımdan kan alacakları yere gittim. kızcağıza dedim ki, benim kan grubum şudur, biliyorum, kan vermekten de nefret ederim, beni uğraştırmayın, siz kartı yazın, ben de yoluma gideyim. kız olmaz dedi, ben de mecbur kan verdim, 3-5 dakika sonra alakasız bir kan grubunun kağıdını verdi. buna çok sinirlendim, hatta eşim de yanımdaydı, o iyice sinirlendi, "bu hastanede yetkili birisi yok mu, böyle saçmalık olur mu?" diye diye bağırmaya başladı.
0
co2s2
(12.04.21)
devlet hastanesine gittigimde anliyorum zaten stajyer oldugunu, bikac kere basima geldi. artik stajyerse istemedigimi söylüyorum. baskasi yapiyor. kan benim damar benim sonucta :D
saglik okuyo oldugunu bilsem yaptiririm ama ayni hastanede kimya okuyan arkadasim staj yapti, o da kan aliyordu. 2. sinif kimya ögrencisinin orada ne isi var?
0
durgunfoton
(12.04.21)
(7)

Çeşitli kanserlerin nedeni

Unde bach canim
En bilineni sigaranın akciğer kanseriyle, radyoaktif şeylerin ve ultraviyolenin cilt kanseriyle, hpvnin rahim ağzı kanseriyle 1. Dereceden ilişkisi dışında direkt ilişkili olan kanser türleri var mı? Mesela tarım ilaçları, sebze ve meyvelerdeki hormonlar, sanayi bölgelerindeki kimyasal gazlar vs.
En bilineni sigaranın akciğer kanseriyle, radyoaktif şeylerin ve ultraviyolenin cilt kanseriyle, hpvnin rahim ağzı kanseriyle 1. Dereceden ilişkisi dışında direkt ilişkili olan kanser türleri var mı? Mesela tarım ilaçları, sebze ve meyvelerdeki hormonlar, sanayi bölgelerindeki kimyasal gazlar vs.
0
Unde bach canim
(11.04.21)
Alkol + karaciğer kanseri
0
suicides underground
(11.04.21)
Bir de ağır metallerin kanser ile 1. Derece ilişkisi olduğunu biliyoruz.
0
suicides underground
(11.04.21)
Sıcak yemek kaynar çay çorba icmek- yemek borusu kanseri.
0
deer hunter
(11.04.21)
herpes ile bazı gırtlak kanserleri ilişkisi var.
0
orpheus
(12.04.21)
Kanser zaman içinde gelişen bir hastalık olduğu için şu şu etmenler direkt kanser yapıyor demek imkansız. Elimizdeki verilerin hepsi kabaca tümdengelim yöntemiyle yapılan saptamalar.
Çünkü işin içinde kalıtsallık da var, çevre şartları da var. Bunun en gürültüsüz deneyi iki tane tek yumurta ikizini doğumdan itibaren ayırıp birini bahsettiğin ilaçlarla, hormonlarla, gazlarla büyütmek diğerini de dağ başında büyütmek şeklinde olur. Şehirdeki kanser olsa bile sebebinin tam olarak ilaç mı, hormon mu, wi-fi dalgaları mı olduğunu belirlemek imkansız.

Bahsettiklerinden kaçınmanın riski azalttığını söylemek için bilim insanı olmaya gerek yok ama ortada direkt bir etkiden bahsediyorsak "evet yapar" demek de bilimsel metotla uyuşan bir söylem değil.
0
Jux
(12.04.21)
Helicobacter pylori - mide kanseri (tabi boyle dedim de korkutucu olmasin bu bakteri insanlarin yarisindan fazlasinda var asiri cogalmasi durumunda tehlikeli)
0
kolonyaa
(12.04.21)
hpv rahim agzi kanseriyle iliskilendiriliyor. tabii yillaaaar sonra ve tedavi edilmedigi takdirde.
0
in vino veritas
(12.04.21)
(14)

Insanlar nasıl bu kadar kolay ateist olabiliyor?

sanguine
Uzun zamandır düşündüğüm bir konu biraz önce burda bi başlık görünce o da tetikledi. Ben musluman bir bireyim ama bu bir din ya da İslam güzelleme postu değil. Aklımdaki şeyin herhangi bir inançla da alakası yok aslındaBen yobaz olmayan, pek dindar da olmayan bir ailede büyüdum. Hiçbir zaman karisil
Uzun zamandır düşündüğüm bir konu biraz önce burda bi başlık görünce o da tetikledi. Ben musluman bir bireyim ama bu bir din ya da İslam güzelleme postu değil. Aklımdaki şeyin herhangi bir inançla da alakası yok aslında

Ben yobaz olmayan, pek dindar da olmayan bir ailede büyüdum. Hiçbir zaman karisilmadi din konusunda, babam ramazan haric alkol kullanırdı, annem kapalı olmasa da namaz kılmaya çalışır dönem dönem. Bense inanç konusunu daha içimde yaşadım hala da öyle. Zamanla ibadet kısmından neredeyse tamamen uzaklaştım, dışarıdan inançsızlık olarak görünse de temelde tembellik tamamen.

Yaratıcı inancım hep oldu hala da var. Durum şu ki özellikle babam öldükten sonra ben aşırı derecede ölümden, ölüm sonrasının belirsizliğinden ve hiçlikten çok korkar oldum. Halbuki babamla aramız daima çok kötüydü. Ama onu özlüyorum, öldükten sonra dünyanın bitmedigini, onun hala yaşadığını görmek istiyorum.

Birkaç ayda bir çok depresif rüyalar görüyorum, ilk zamanlar hep babamın ölümünü tekrar tekrar görürdüm, rüya başında canli olurdu, ben gerçekten yaşıyor hissederdim, rüya sonunda ölürdü ve ilk seferki gibi derinden bunu hissederdim
Neyse ki bu eskisi kadar sık olmuyor. Şimdi kendi ölümümu veya ölüme yaklastigim anları görüyorum. O mutlak yalnızlık, hiçlik, belirsizlik, karanlık beni çok ama çok yoruyor, bazen uyandığımda çok zor kendime geliyorum. Eşyaların, yakinlarimin, ailemin, kedimin yıllar sonra artık olmayacağı anları görüyorum. Kedimden önce öldugumu görüyorum. Çok basit bir şey, mesela çok abartı da gelebilir, bir milyar yıl sonrasını hayal ediyorum.

Ölüm bu kadar ağır, kalıcı bir vakayken, benim açıkçası delirmememin sebebi mutlak iyi bir yaratıcıya inanıyor olmam. Yoksa ben ölüm olayını kaldiramazdim. Her şeyin geçici ve boş olma ihtimali bana çok ağır geliyor. Inancli olduğum icin ihtimal olarak kabul ediyorum elbette. Inandığım dinin gereği gibi yaşamıyor olsam hatta günah kabul edilen davranışları alışkanlık haline getiren bir yaşam tarzım olsa da bu beni inanmaktan alikoymuyor. "Öbür dünya" olarak cennet duslemiyorum bu arada yani ajandamda cennet gibi bir utopyada yaşayabilmek için inançlı olmak yok. Belki reenkarnasyon, belki paralel evren, belki başka bir konsept, ama bir şekilde hayatlarımızın boşa gitmedigi ve ölüm sonrasına aktarilabildigi ve en önemlisi mutlak iyi bir yaratıcı tarafından bunların orkestra edilmesi. Dunyadaki kötülüğün çokluğunu da kaldıramıyorum çünkü. Bu da çok ağır geliyor, inançlı olmamdaki bir sebep de bu kadar kötülüğün karşısında mutlak güclu olan mutlak bir iyinin varlığına duyduğum ihtiyaç ve güven.

Dinlerdeki çelişkileri cok kafama takmıyorum, üzerlerine düşünmüyorum, açıkçası beni alikoymuyor da. Yaratıcının varlığına gölge düşürmuyor benim icin en azından, diğer her şey teferruat gibi geliyor. Çünkü mutlak iyi yaratıcı düşüncesi beni çok rahatlatıyor. Böyle olmasindan memnunum ve değişmeye niyetim yok. Bilim ölüm sonrasina ilişkin yaratici kaynaklı olmayan bir veriye ulaşsa bile. Her türlü bir yaratici olmak zorunda inancındayım.

Merak ettiğim, herhangi bir yaratıcıya inanmayan insanlar bunlari başa çıkılması gereken bir şey olarak görmüyorlar mı? Ya da bakış açınız nasıl?
0
sanguine
(11.04.21)
Armağan Çağlayan’ın programına bir hayat kadını konuk olmuştu. Şöyle bir cümle kuemuştu: Ben hep Allah’a inanıyordum ama ben 9 yaşındayken amcam bana tecavüz ederken Allah neredeydi?

Bir insan böyle ateist olabiliyor işte.

Öte yandan ben babam ölünce kendimi öldürmeye kalkıp akıl hastanelerinde yatarken halam “ Allah sevdiği kulu olduğu için abimi yanına aldı.” Diyip acısını hafifletebiliyor. Sanırım inanç böyle zamanlarda insanın tutunacağı tek dal oluyor. İnanmayınca başa çıkmak çok zor.

Eşim inançlı bir insan. Buranın ahir zaman olduğunu, burada yaşadığımız kötü şeylere karşılık ahirette ödüllendirileceğimize inanıyor. Kötü bir şey yaşadığımızda o “ vardıe bir hayır” diyor. Ben ise küfürler edip saydırıyorum.
0
suicides underground
(11.04.21)
dindar ailede büyüdüm. annem dünya tatlısı iyi bir insandır, babam ise görünüşte modern fakat esasında maalesef bazı konularda fazlasıyla bağnaz biridir. yine de asla şiddet yanlısı bir adam değil. ben buna rağmen niyeyse ışid militanı gibiydim çocukken, çok vahşi ve negatif fikirlerim vardı. 12'nci yaşıma bastığımda beş vakit namaza başlamıştım örneğin. kimsenin benden böyle bir talebi yoktu ama ben çok mutlu ve gururlu hissediyordum.

yanlış olmasın ama sadece üç sene sonra mı ne ateisttim. hiç kolay değildi. doğru bildiğin, inandığın her şeyin yanlış olduğunu düşünmeye başlıyorsun... çok zor. gecelerce ağladığımı hatırlıyorum. aradan geçen yıllarda internette sürtmeye başlamış, üstüne "abiler" ortamlarında bulununca dinden acayip soğumuştum ben. hayatımda din istemiyordum, inancımı sorgulamaya başlamıştım ama "nasıl ya, ulan allah olmasa bu kadar adaletsizlik, ölümden sonrası vs. ne olacak?" diye deliriyordum. çok ciddi bir kriz yaşamıştım kendi içimde. dindar çevrede büyüdüğüm için ayrıca zor olmuştu. o insanların içinde, belli bir kültürle büyümüşsün. tamamen inançsızlık bunlardan da tümüyle kopuş demek, sevdiklerinle bile ister istemez arana bazı konularda mesafe girmesi demek.

zamanla oturdu. ölüm, adaletsizlik gibi konuları aşabilmiş değilim. canımı çok yakıyor ama sonuçta yaratıcıya inanmıyorum işte, ne oluyorsa oluyor, benim yapabileceğim bir şey yok diye düşünüyorum. üzüldüğümle kalıyorum. "ölüm çok zor, bununla baş edebilmek için sonsuzluk hayal edeyim" demenin manası var mı? olduğuna inanmıyorum. "keşke olsa" diyorum bazen ama aklım inanmıyor sonuç olarak.

olmasını istediğim şeyle olduğuna inandığım şey farklı. ben de tabii ki adalet olsun, sevdiklerimizle ikinci bir şans elde edip sonsuza dek mutlu yaşayalım isterim ama öyle bir şey olduğuna inanmıyorum. bu üzüntüyle, mutsuzlukla değişecek bir şey değil. trafik kazasında kolunu kaybeden, bu yüzden çok üzülen birisi kolunun tekrar çıkacağına inanır mı mesela? böyle bir şeyin makul olduğunu düşünür mü? o hesap. "keşke olsa" diye düşünüyorum ama olmayacağını biliyorum, benim için öyle bir ihtimal yok.
0
der meister
(11.04.21)
Ben inançsız biriyim

"Dinlerdeki çelişkileri cok kafama takmıyorum, üzerlerine düşünmüyorum, açıkçası beni alikoymuyor da. "

Demeni anlıyorum, bunlar bana yetiyor çok da sorgulamıyorum deyip böyle bir hayat yaşayabilirsin, bazıları da bunlara takılıp sorguluyor bu yönde bir inanç ya da inançsızlık içinde bir hayat sürüyorlar
0
freebird5406_2
(11.04.21)
inandığımız din kültürümüzle ilgili. ben şöyle düşünüyorum; ormanda doğup büyüseydim islam diye bir şeyin i'sinden haberim olmayacaktı. bana doğal olan inançsızlık gibi geliyor.

dünyada sayısız din var. hangisine inanacağımı bilmiyorum. hepsini öğrenmem mümkün değil ki.

senin için inanmak, bir şeylerle başa çıkma yöntemi olmuş gibi. benim için öyle değil. bunu nasıl aştığıma gelirsek, sanırım bilimle çok haşır neşir olmak gerekiyor. evrende ne kadar ufak bir şey olduğunu fark ettiğinde, insana ve dünyaya dair yüklediğin anlamlar değişmeye başlıyor. ama gerçek bir farkındalıktan bahsediyorum, yoksa lafta herkes farkında evrenin büyüklüğünü :)
0
nathanieltroy
(11.04.21)
> ve en önemlisi mutlak iyi bir yaratıcı tarafından bunların orkestra edilmesi. Dunyadaki kötülüğün çokluğunu da kaldıramıyorum çünkü. Bu da çok ağır geliyor, inançlı olmamdaki bir sebep de bu kadar kötülüğün karşısında mutlak güclu olan mutlak bir iyinin varlığına duyduğum ihtiyaç ve güven.

Üzgünüm ama inancınıza göre tüm bu kötülüğü, adaletsizliği orkestre eden bir yaratıcı var. Mutlak güçlü ve olmuş ve olacak her şeyin kontrolüne sahip ise, burada acı çekenlerin acı çekmesini istiyor. Burada acı çektirenleri, acı çektirmeleri için yaratmış ve kendi yaptırdığı şeyler için sonrasında cezalandıracak.


Çelişkilere takılmamanız da tuhaf geliyor ama sizi sorgulamayacağım konumuz o değil. Agnostiğim ben, başka hiçbir inancı mantığım kabul etmezdi. Elimizde yeterince data yok ama mutlak güçlü ve iyi niyetli bir yaratıcının olmadığını bilecek kadar kanıt var.
0
aguen
(11.04.21)
insanlar bir gün uyanınca ateist olmaya karar vermiyorlar, bir şeyler oluyor etraflarında, bu okuma da olur, sohbetde olur başına gelen kötü bişiyde olur iyi bişiyde olur ama bişiyler olmaktadır.

yani kimse bir gün uyanınca karar vermiyor, herkesin ayrı ayrı kendine ait süreçleri var.

ölüm bu kadar ağır diye başladığın paragraf senin için inanma ihtiyacını oluştururken benim için ise iyiki inançlı biri değilim dedirtiyor. yine herkesin bir olayı kendi içlerinde nasıl yaşadığı da değişiyor. aynı olayı aynı anda yaşayan (diğelim araçta iki kişi var ve kaza yaptılar) biri inançlı olurken diğeri ateizme yönelebiliyor. her ne kadar bu olay ayrım noktası olarak gözükse de kişiler için anlamları farklı.
0
selam
(11.04.21)
geçen yıl covid türkiye'de gündem dahi değilken korkmaya başladım, ciddi ciddi öleceğimi düşünüyordum. 30'a yaklaşıyorum ama çocukluktan beri inancım olmamasına rağmen ilk defa ölümü düşündüğümü farkettim ve gerçekten başa çıkmak çok zor. covid'e kadar sanki ölüm denen şey çok uzak bir gelecekte olacaktı, düşünmeye değer değildi. bir anda ölüm yaklaştığında çok savunmasız hissettim, deliksiz uyumaya alışkınken her gece uyanır oldum.

covid korkum 3-4 ayda geçti ama o zamandan beri yaşlılık ve ölüm fikrini aklımdan çıkaramıyorum. yaşlı birini görünce aşırı üzülüyorum, yaşayacak ortalama kaç yılı kalmış onu düşünüyorum vs. seinfeld'de bir sahne vardı, george 85 yaşında bir adamla konuşuyordu ve "nasıl çıldırmıyorsun ölmekten korkmuyorsun, ben bu yaşımda kafayı yiyorum nasıl bu kadar rahat olabilirsin" falan diyordu, öyle hissediyorum birebir. www.youtube.com

bir inanca sahip olmayı isterdim, her şey daha kolay olurdu ama benim için olanaksız, o yüzden başa çıkmak zorundayım. ilerleme kaydetmeye de başladım aslında. milyarlarca yıllık evrende, dünyada rastgele aşırı evrimleşmiş bir türün üyesiyim, 70-80 yıl yaşayıp öleceğim. doğmadan önce nasılsam, öldükten sonra da öyle olacağım. fazla kurcalayıp bu 70-80 yılı kendime zehir etmenin anlamı yok. çünkü bu işin bir çözümü yok. çözüm olmadığı için dinler halen bu kadar yaygın. çözüm olmadığı için benim sana önerim boşver, inançsız olmak için zorlama. günlük yaşantıya etki etmeyen, yalnızca ölüm sonrası belirsizlikten kurtaran inanç bana kalırsa faydalı.
0
signore
(11.04.21)
kimse için kolay olduğunu sanmıyorum açıkçası. ama asıl zor olan inkar içinde yaşayıp çocuk yaşta aklımıza yerleştirilmiş korkuların hayatımıza yön vermesine izin vermek. ateist olduğumu anladığım zaman sadece "kaybettiğim" yıllarım için üzülmüştüm.

çok küçük yaşta babamı kaybettim ve onu tekrar görme fikri dilimle söylesem de aklımla ikna olmadım bir şeydi. bir taraftan da dindar ve dini konularda tatlı sert bir şekilde baskı yapan bir ailenin üyesi olmanın getirdiği yerleşmiş ve sorgulanamaz davranış ve inançlar vardı. babamı tekrar göremeyeceğime de kılmadığım namazlar ve örtmediğim başım yüzünden cehennemde yanacağıma da aynı anda inanabiliyordum ve bana göre bu arada kalma durumu çok daha yorucu.

evrimle, fizikle ve tarihle biraz içli dışlı olunca aradığım cevapları buldum ve artık çok huzurluyum.

var oluşumuza bakışım da gözlemci olduğumuz yönünde. sonsuz ve kaotik bir evrenin içindeki inanılmaz küçük canlılar olarak 70-80 yıllık, adeta komik uzunluktaki ömrümüzde, etrafımıza bakıp gördüklerimizle ilgili sorular soracak kadar zeki olmamız bence sürecin anlamlı bir parçası olduğumuz anlamına gelmiyor; sadece şaşkınlıkla, bazen hayranlıkla ve merakla seyrediyoruz.
0
confusedyus
(11.04.21)
dinler için antroposentrik diyebiliriz. yani evrenin merkezinde insanın olduğu görüşüne dayalılar. halbuki evrenin sonsuzluğuna baktığımızda insan denen canlının çok önemsiz bir varlık olduğunu fark ediyoruz. evreni geç, kendi gezegenimizdeki bile diğer tüm canlıları yok sayarak tanrının dünyayı ve evreni insan için yarattığını düşünmek bana mantıksız geliyor. bu meseleye gelene kadar zaten evrim diye bir şey var üstelik. ama siz çelişkileri kafama takmıyorum demişsiniz zaten.

boşluk duygusu, dünyanın geçiciliği için de şunu söyleyebilirim: dünyanın ya da hayatımızın geçici olduğuna inanmak iyi bir şey değil aslında. hem bizim için, hem de toplum için. dünyanın geçici olduğuna inandığın için yaşarken istediğin şeyleri yapmıyorsun, kötülükleri sineye çekiyorsun (öteki tarafta cezalandırılacak nasılsa düşüncesiyle), bir şeyleri düzeltmeye çabalamıyorsun. bu dünyanın tek gerçeklik olduğunu kavradığında ise kendi anlamını yaratma şansın ortaya çıkıyor. elimizdeki dünyanın tek dünya olduğunu fark edip onu iyiye götürmek için çaba sarfetmek isteyebiliyorsun mesela, böylece de hayatın bir anlam bulmuş oluyor.

elbette inançsız insanlar (ben mesela) ölüm ve boşluk duygusunun etkisiyle zaman zaman depresyona giriyorlar. ben de düşünüyorum ölümü. ama bunun doğanın bir gerçeği olduğunu kabullenmeye çalışıyorum. bu noktada da bir savunma mekanizası, araç olarak kendime yaşama amacı bulmaya çalışıyorum. bunu elinden kaçırdığın an depresyona girme olasılığın yüksek. bazı insanlar ise hiç düşünmüyor, sadece anı yaşıyor, hayattan keyif almaya çalışıyor. ben öyle olamıyorum.
0
isabella was a ginger
(11.04.21)
Ben bu kavramların artık olmadığını kabul ettiğimde çok rahatladım. Ölümle ilgili bir derdim yok. Evrende belli bir zaman aralığında gelip gidecek varlıklarız. Öncesi ve sonrası simsiyah yokluk. Zaten hiçbir şeyin farkında olmayacağım. Benim için ölümden sonra hayat olması daha korkunç. Hiç ölememek demek. Sonsuza kadar yaşamayı asla istemiyorum. Zamanım geldiğinde gitmem lazım.

Adalet konusunda zaten dünyanın adaletli olduğunu düşünmüyorum, adaletli olması gerektiğine inanmıyorum. Bu konuda başa çıkmaya çalıştığım bir nokta olmadı ama sizi anlıyorum. Annemle din konusunda konuşurken, herhangi bir yaratıcı olduğuna inanmazsam, bazı şeyleri yaratıcıya havale edip öbür dünyada çözebileceğime inanmazsam ben deliririm yaşayamam demişti. Biraz da içsel rahatlatma sağlıyor. Bana da dinlere inanmasan da bari karma gibi şeylere inan kafan rahat etsin diyordu ama yok ona da inanamıyorum.
0
jazzabel
(12.04.21)
Aslında çok basit, sen inanmak istiyorsun. Bir yaratıcının olması fikri seni rahatlatıyor. Allahın olmadığı kanıtlansa bu sefer de budaya taparsın muhtemelen. Bu kötü bir şey olmak zorunda değil, insanlığın doğasında olduğunu düşünüyorum ben. Ama sen de söylüyorsun, dinin çelişkili tutumu seni içindeki inanma güdüsünden alıkoymuyor. Anlattığına göre konunun Müslümanlıkla da alakası yok sanırım, ibadet ve kapanma konularına da uzakmışsın zaten. Demek ki inanmaya ihtiyacın var.

Ateistler ise içlerindeki inanma güdüsüyle başa çıkabilmiş insanlar oluyor genelde. Ya bunu görmezden gelip üzerine düşünmüyorlar(senin yaptığın gibi) ya da enine boyuna düşünüp olmadığına ikna oluyorlar.
0
Jux
(12.04.21)
Ölünce tamamen her şeyin bitmesi fikri beni korkutmuyor çünkü o kadar önemli görmüyorum kendimi. Çok uzun bir hikayenin bir harfinin bir kenarıyım anca, ölsem nolur ölmesem nolur?

Ama işte öbür dünya var, öbür dünyada cezasını çeker, öbür dünyada sınanır diye bu dünyada o kadar çok kişinin kötülüklerinin yanlarına kar kalması, asıl öbür dünya inancına nasıl bağlanabiliyor insanlar diye düşündürüyor.

Ayrıca öbür dünya var, ölümden sonra hesap var diye iyi olan kişilere de mesafeli yaklaşırım. Korkudan iyi davranmak çok tehlikeli bir şey bence.
0
whoosie
(12.04.21)
Soruyu gece görünce uzun uzun yazmaya üşendim, şimdi biraz yazayım. İnsanlar o kadar kolay ateist olmuyor bence. Eğer az ya da çok inançlı bir aileye doğduysanız ateist olmamak, büyürken öğrendiğiniz inanç sistemini sorgulamamak daha kolay. Ölen sevdiklerine bir gün kavuşacağına, bir gün bütün iyilerin-kötülerin adaleti bulacağına, koruyan kollayan yaratıcıya... inanmak daha kolay.

Sizin yaşadıklarınıza benzeyen şeyler yaşadım. Annemi kaybedeli 1,5 sene oldu, sık sık rüyamda görüyorum, bazen hayatta, bazen değil, bazen ölmüş ama bir yanlışlık olmuş da geri gelmiş. Ama sığınacağım bir inanç yok. Cenazeden sonra insanlar "huzura erdi, allah yanına aldı, biz de yanına gideceğiz, kavuşacağız, sen bol bol dua et" gibi *teselli* sözleri söylerken içimden çok sinirleniyordum çünkü bir yandan bu söylenenlerin benim için hiçbir anlamı yok, bir yandan da o inanca sahip olmalarını kıskandım çünkü sevdikleri birini kaybettiklerinde güç alabilecekleri (bende olmayan) bir şey var. Ama yok işte, bazı şeyleri kolaylaştırır belki diye "inanayım ben de" diyemiyorsun.

İnsan merkezli düşünme açıklamasına da katılıyorum epey. Evrenin merkezinde değiliz, varlığımızın bizden başka kimse için önemi yok. Bunu kabul edince hayat daha kolay.
0
kobuzchu kiz
(12.04.21)
Direk basliktaki soruya cevap degil ama default olanin inancli olmak gerektigi dusuncesi de nereden geliyor?
0
turkuaz
(12.04.21)
(25)

İnancınızı nasıl kaybettiniz?

isabella was a ginger
Dini inançtan bahsediyorum. Aslında daha çok bu süreçteki psikoloji ilgimi çekiyor. Çünkü cennete ve sonsuza kadar var olacağına inanırken bir anda öldükten sonra yok olacağını idrak ediyorsun, büyük bir yıkım olmalı. Ne hissetmiştiniz?Ben böyle bir süreçten hiç geçmedim çünkü ateist olarak büyütüld
Dini inançtan bahsediyorum. Aslında daha çok bu süreçteki psikoloji ilgimi çekiyor. Çünkü cennete ve sonsuza kadar var olacağına inanırken bir anda öldükten sonra yok olacağını idrak ediyorsun, büyük bir yıkım olmalı. Ne hissetmiştiniz?

Ben böyle bir süreçten hiç geçmedim çünkü ateist olarak büyütüldüm. Ailem, özellikle babam bilimle ilgili olduğu için her şeyi bana açıklardı. Hiç şüphe ettiğimi hatırlamıyorum. Sadece okula başladığımda "allah" diye bir şey olduğunu sınıf arkadaşlarımdan öğrenmiştim (o zamana kadar hiç duymamıştım ailemizdeki ve çevremizdeki herkes dinsiz olduğu için) ve kafam karışmıştı bir süre. Daha sonrasında babam uzun uzun konuşmuştu benle.
0
isabella was a ginger
(11.04.21)
Alevi bir ailede büyüdüğüm için zor olmadı, 11-12 yaşlarında net olarak karar verdiğimi hatırlıyorum.
0
signore
(11.04.21)
dindar sayılabilecek bir aileden geliyorum. çocukluğumdan beri araştırmaya ve okumaya meraklı bir tip oldum. lise dönemlerinde sorgulamaya başladım, islamiyette kendimce çelişkiler, manasızlıklar ve adaletsizlikler gördüm. aslında sarsıcı olmadı, daha çok düşüncelerimi açıklama ve düşüncelerime uygun yaşamakta sıkıntı oldu. yine de "ya islamiyet doğruysa, ya ben yoldan çıkmışsam" tarzı düşünceler ara sıra olmuyor değil.

bir de duyurudaki kişilerin genel olarak dindar sayılabilecek bir aileleri/çevreleri yok yani burada büyük bir yıkım göremezsiniz, çok dindar olup da dönen binde birdir yani. çoğu ortalama müslüman.
0
candide
(11.04.21)
tasarlanan kurgu çok küçük yaşlarımdan beri kafamda oturmuyordu, peygamberliğin dünyanın en eski mesleklerinden birisi olduğuna dair okuduklarım çok tutarlı gelmişti.
tesadüf bir yakınımın evinde incil gördüm ve yarım saat kadar okudum çok mantıksız geldi. sonra gidip incil ile kur'an satın aldım. okuduktan sonra hiç şaşırmadım tutarsız olmalarına. yaş 16 o zaman. amerikadayken de yahudi bir çevre oldu iş ortamında. oradan merak sarıp ara ara tevrat okudum. gene aynı bomboş bir içerikle karşılaştım.

aslında benim kadar bunları okumak bile zaman kaybı ciddi anlamda. dünyaya zerre kadar katkı sağlayıp, insanlığa faydası olan insanlara bakmanız bile fazlasıyla yeterli. din ile uğraşıp, din satanlarında yaptıkları ortada zaten.
0
ada meltemi
(11.04.21)
Bunun dediğiniz gibi "bir anda" olduğunu pek sanmıyorum.

Tatlı su müslümanı bir ailede büyüdüm, ramazanda oruç, bayram namazı falan, bir tek babannem sürekli kuran okurdu ve dinle kafayı bozmuştu. Yazları bütün sokak arkadaşlarım gidiyor diye ben de kuran kursuna gittim, zerre kafam almadı. Bir ara kuran meali okumaya çalıştım, onu da kafam almadı, bitiremedim. Bu arada önce bilimkurgu, sonra pozitif bilim kitapları girdi hayatıma, "aha bak bu mantıklı" dedim. Ama çocukken bile, "uyumadan önce dua et" mevzusu falan asla kafama yatmıyordu, hiçbir zaman dine yatkın olmadım bence.

İran'da doğup büyüyen, hafız/imam olan, sonradan ateist olan bir tanıdığım var, bu mevzuları biraz konuşmuştuk. Keşke onunla sohbet edebilseydiniz bu konuda, o kadar kapalı bir inanç sisteminde büyüyüp ateizme ulaşma süreci cidden çok ilginç.
0
kobuzchu kiz
(11.04.21)
Cevabım silinmiş.

“Dindar bir ailede, tüm ibadetleri yerine getirerek büyütüldüm. Uzun uzun bahsetmeyeceğim ama en az bir yıl arafta kalmıştım. İnancımı terk etmek hiç kolay olmadı.”

Mantık yönü ağır basan bir insan olmama rağmen inancımı sorgulamaya başlamam vicdani yönden oldu. Arafta kaldığım süre boyunca ise akıl ve mantığa uyan kanıtlar edindiğim için inancımı terk edebildim.
0
ruhen hastayim ben
(11.04.21)
ateist baba - annesinin etkisinde kaldığı için inanan anne ortamında büyüdüm. ananem onda kaldığım zamanlar bana dua öğretirdi, babam farkettiği zaman çok kızardı fln. babam sayesinde senin anlattığına benzer yetiştirildim. babam tam pozitif bilim insanıydı ve her şeyi açıklardı bana. 17 yaşında babamı kaybedene kadar allah'ın varlığından başka bir inancım yoktu. babamla birlikte o inancı da kaybettim.
0
pati
(11.04.21)
Dini cemaatlerin nasıl çıkar amaçlı suç örgütü olduklarını gördükten sonra.
Fetö öncesi oluyor kendi adıma.
0
neymis
(11.04.21)
ben yobaz olmayan ama müslüman bir ailede büyüdüm.

çok net kırılma anları hatırlamıyorum, bende yavaşça oldu.
ama liseyi bitirdiğimde din dosyasını kapatıp yakmıştım, bunu iyi hatırlıyorum.

zaten hemen sonrasında da çok zor günler, hatta yıllar geçirdim ve bana sürekli tatlı dille, ısrarla telkin edilmesine rağmen bir kere bile aklımdan dinden medet ummayı geçirmedim. tersine acı çektikçe dinden tiksintim daha da koyulaştı.

ben galiba ölüm gerçeğiyle gereğinden erken bir şekilde kendi başıma yüzleşmiştim. çocukken geceleri sürekli ölümü ve sonsuz hayatı düşündüğüm bir dönem oldu. gece uyku vakti çok yüksek konsantrasyonla bu konulara takılıp işin içinden çıkamıyordum bir türlü. başka çocuklar da da böyle bir "karanlık dönem" yaşıyor mu bilmiyorum. vardır belki de ama kimseden duymadım.

işte dinlerin de bu tür cevapsız sorulara bir cevap olarak üretildiğini düşünüyorum. yani kişinin korkunç derecede saçma ama rahatlatıcı bir şeye inanmak mı yoksa daha acı verici de olsa gerçeği seçmek mi noktasında yapacağı tercihe kalıyor iş. yoksa ben genç bir insanın 2021 yılında ciddi ciddi müslüman olabileceğine inanmıyorum. yani inanasım gelmiyor. tamam hepimizin hayatı türlü saçmalıkla dolu, hiçbirimiz gödel, wittgenstein değiliz (onların hayat bile delilik doludur zaten ki gödel sıyırmıştı mesela) ama bu kadar da değil ya. buna kalpten inanabilen bir insana saygı gösteremiyorum artık.

her neyse biraz dağınık oldu ama böyle.
0
filteria
(11.04.21)
18-19 yaşımdayken an american crime filmini izleyip, üzerine okuyup konuştuktan sonra oldu.
0
perloneth
(11.04.21)
diyanetin açıklamaları gayet yeterli bence.
0
duyurukullanıcısı
(11.04.21)
Tanıdığım en iyi ve en dürüst ve üstelik iyi bir müslüman insan olan amcam 12 yaşında oğlunu toprağa verdiğinde.. birkaç sene sonra da canlı yayında bir sürü insanın gözü önünde kurtarılamadan denizde boğularak öldüğünde..
Tecavüzcüler katiller yüz yaşına kadar yaşarken benim nahif, dünyanın derdini kendine dert eden babam 52 yaşında acılar içinde öldüğünde..

Her şeye olan inancımı kaybettim..

Fakat bunlar olduktan 5 yıl sonra imkansız olduğunu bile bile çok istedim ve bebek bekliyorum. İnancım geri geliyor.
0
suicides underground
(11.04.21)
Ben de bu surecten gectim diyemem. Ateist olarak buyutulmedim hatta hevesliydim oruc tutayim, cevsen takayim namaz nasil kilinir falan. Neyse, 4. Sinifa gittigim yaslarda bu nasil is lan olmaz oglum oyle sey demeye baslamistim kisa surede de mantigim ustun geldi hic sancili bir surec olmadi.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(11.04.21)
üniversitedeki arkadaşlarım ve bu konudaki uzun sohbetler sayesinde yavaş yavaş dinden uzaklaştım.
0
roket adam
(11.04.21)
Bayağı dindar ve cemaatçi olan akrabaların içinde büyüdüm. Babam nurcular diye bilinen cemaatin (fetullaçılardan farklı) bayağı tanınan bilinen bir insanı istanbul üni islam enstitüsü mezunu olduğu için Arapça okur yazarlığı olan birisiydi. Hem anne tarafımın bir kısmı hem de baba tarafı 5 vakit namaz kılan, cemaat ayağı olan bir akraba güruhu. Üniversitede tanıştığım komünist sınıf arkadaşlarımın o zamana kadar bana öğretilmiş “herşey kuranda yazıyor” “kalem varsa onu yapan da vardır” minvalindeki saçma şeyleri yerle yeksan eden konuşmalarımızın ardından beni araştırmaya sevk ettiler. O zamanlar bir forum sitesinde “seksi şeytan” gibi bir nicke sahip yazarın hadislerle bir ilahiyat mezunu adamı harcaması, ateistler bilgiyle tokatlayabilir, bunlar hiç de bomboş adamlar değiller aksine bu ilahiyatçılar bu ateistten nasıl cahil olabilirler diye düşündüm. O zamana kadar cemaat içinde gösterilen hatun yahya unsurlarının saçmalıktan ibaret olduğunu, kullanılan fosil resimlerinin olta yemi (üzerinde metal kancayı unutmuşlar) olduğunu gösteren richard dawkins gibi bilim admalarına denk geldim. Daniel dennett isimli felsefecinin dinler tarihi ile ilgili dinleri ayyuka çıkaran videosunu izlemiştim. O zamanlar facebook moda olduğu için ateist-müslüman gruplarına dahil oldum. Ya allah varsa fikri tutarsız geldiği anda da her şeyi terkedip ateist oldum. Bu süreç yaklaşık 1 yıl sürdü. Ama ben müslüman olanların yüksek zekalı kesimini inatçı ya da korkak olarak nitelendiriyorum. Yoksa bunca tutarsızlık varken müslüman kalmak mümkün olamaz.
0
Unde bach canim
(11.04.21)
Sıkı bir şakirttim. Ama kendimce mantıklı bir şekilde götürüyordum inanç meselesini. Cin diye bahsedilenlerin öcüler olmadığını belki mikroskopik canlılar veya uzaylılar olabileceğini düşünüyordum. Hiçbir hadisi ciddiye almıyordum.

Lisede kuranla ilgili şüphelerim başladı. Ama tanrı inancımı tamamen kaybetmem üniversitede ekşideki bir yazıyı okumamla oldu. Zaten çok sorgulardım içimde ama yazıda evrenin kendi kendine oluşabilme ihtimalini o kadar güzel anlatmışlardı ki bi anda gözümden perde kalktı sanki.

Sonraki hafta boyunca hep ağladım. Orada olmadığını bildiğim halde tanrıya sitem ettim bunca zaman yok muydun kime anlattım ben dertlerimi beni nasıl yalnız bırakırsın vs. diye. Şimdi komik de gelse o an yakın bir arkadaşımı kaybetmiş ve aldatılmış hissetmiştim.
0
eatpraylaw
(11.04.21)
ailemin işi sonda da kendi işimle ilgili dünyayı gezmem ve çeşitli inançtan çeşitli milletten insan tanımam bunda etkili oldu.

Özellikle de malezya, arjantin, çin, kudus ve mekke gezilerinden sonra iyice netleşti
0
summatinyourteeth
(11.04.21)
Yaratıcı meselesinde çok emin değilim ama din konusuna hep mesafeliydim. Dindar bir ailede yetismedim ama din, kitap korkusunu hissetmiştim çocukluğumda gittiğim Kur'an kurslarında, şunu yaparsan cehenneme gidiyorsun vs dediklerinde yalnızca korktuğumu hatırlıyorum. Hiçbir kutsal kitabı okumadım ama kurmaca hikayeler üzerinde kurulu olduğunu çok uzun zamandır belli belirsiz hissediyordum. Üzerine hiç dusunmedim, öyle miydi böyle miydi demedim. İlgimi cekmedi.

Son birkaç yıldır bu inanmama durumu bütün sosyal organizasyonlara sirayet etti. Yani dini geçtim, devlet, ahlak tamamının insan yapısı olduğunu anlıyorsun. Zincirlerinden bir bir kurtulmak gibi. Bakın bir örnek vereyim: Online kpss kursuna gidiyorum, hoca Whatsapp şu kadar soru çözün diye ödev verdi. Pazar akşamı video çekip yollayın hepiniz falan dedi. Lan dedim, yapmasam ne olacak, bir yaptırımı mi var sanki? Sonra baktım insanlar bu ultimatomu ciddiye almaya başladılar grupta, "Ay hocam ne kadar süremiz kaldı?", "Ben disaridaydim hocam, şimdi hemen başlıyorum" demeye başladılar. İş ciddiye bindi, otorite doğdu birden, hepimizin iyiliğine olduğuna inandığımız bir amaç uğruna bir buyuran etrafında birleştik. Paragrafın başında bahsettigim insan ürünü her türlü sosyal organizasyonun da çalışma mekanizması özünde bu. Bir noktadan sonra bu hikayeye o kadar inanıyoruz ki kainatın başından beri oradaymış, dogalmis gibi geliyor. Kpss hocasının buyruğu evrile evrile tanrının buyruğuna dönüşüyor.

Beni inanılmaz rahatlatıyor bu düşünceler, hiçbir şey hayatı değil, zaruri değil, anlattığımız hikayelere inanıyor gibi yapsak yeterli. Olmeyelim, haz alalım yaşadığımizdan yeterli.
0
epistemic_regress
(11.04.21)
Yıkım değildi; lisede sınıf arkadaşımla konusmaya başlayınca okumaya, araştırmaya başladım. Saçmalık ya dedim. Yikim da olmadi. Hayatimin büyük bir parçası değildi, genel kültür gibi bir şeydi.
0
logisticsmanager
(11.04.21)
Edit: haz alamazsınız da olur, bunun için de tribe girenler olur şimdi. "Mutlu olmamız gerekiyormuş has.ktir! Hemen mutlu olmalıyım" diye. Hiçbir şey yapmak zorunda değilsiniz.
0
epistemic_regress
(11.04.21)
Kazanmadım ki kaybedeyim. İnandıklarım, büyük oranda çocukken kafama doldurdukları korkulardan ve ön yargılardan ibaretti. Yürekten hissettiğim bir inanmışlık değildi benimki. Haliyle geride bırakması da çok güç olmadı. Sarsıcı bir tecrübe yaşamadım, doğum sancıları çekmedim. Adım adım, santim santim, ilmek ilmek ilerleyen bir geçişti. Hiç canım acımadı :) Sadece din de değil. O güne kadar sağdan soldan işittiklerimle dağarcığımda yer tutmuş ne varsa aklımda, eş zamanlı olarak aşınıp ufalandılar. Bir şeyi yitirme değil de, daha çok kendini bulma süreciydi aslında.
0
huçi kuçi
(11.04.21)
Kazanmadım ki kaybedeyim +1

6. Sınıfa kadar her yaz kuran kursuna giden, kuran okumaya o yaşta başlamış, hacı dedelerin ve kapalı bir annenin oğlu olarak hiç baskı altında hissetmeden islam öğretildim. Ama daha ufacık çocukken bile hiçbiri bana bir anlam ifade etmiyordu, annem üzülmesin diye gidiyordum. Ama daha o yaşta bile duaymış, ibadetmiş bunların bir anlama geldiğine inanamadım. Bile isteye yaptığım bir şey değildi.

Çocuksun tabii ki inanç hissin olmaz desen, babaannem öldüğünde ya da 99 depreminde tanıdıklar öldüğünde "sığınabilirdim". Bence allah bana hidayet vermemiş, içimde yok yani. Manevi tarafı gelişkin bir insan değilim.

Benim suçum mu bu? Gelmiyor işte içimden inanmak, bu öğrenilebilen bişey olsa çoktan öğrenmiştim. Annem beni döve döve namaza devam ettirmedi diye mi suçlu? Benim gibi inanmaya ihtiyaç duymayan biri için sonuç illa ki cehennem mi? İyi bir insan olmamın hiç önemi yok mu?
Sırf bunların cevabının olmaması bile inanmamak için bir sebep.
0
Jux
(12.04.21)
Kutsal kitapları okuduktan sonra. Zaten yoktu da işte daha çok emin oldum diyelim.
0
awareim
(12.04.21)
Teoride alevi, pratikte ateist olan bir ailede büyüdüm. Hiçbir dini ritüel konusunda bilgisi yok ailede kimsenin. Evin duvarında en ufak bir dini simge de yer almaz örneğin. Bu nedenle hiçbir zaman güçlü dini inancı olan biri olmadım. Bu konuda aile tarafından herhangi bir baskı ya da öğreti olmadığı için birçok şey kendi kendine gelişti.

İlk okulun başlarında bir tanrının varlığına inandığımı biliyorum. Dua falan ettiğimi hatırlarım. Ama tabiri yerindeyse "kafa basmaya başladıkça" birçok şeyi sorgulamaya başladım. İnanç konusunda da keskin bir geçiş olmayanlardanım ben. Sorgulamaların yanı sıra hem çekirdek ailem hem de akrabaların çoğunluğu zaten çok inançlı kimseler olmadığı için öyle bir çevrede büyümenin de etkisi var elbette.

Keskin bir geçiş olmadı diyorum ama hiçbir zaman agnostik bir düşünceye sahip olmadığımı da biliyorum. Yani kafamda hiç "acaba" olmadı. Var ile yok arası aslında keskin bir geçişti ama bunun ne zamana rastladığını hatırlamıyorum.

Richard Dawkins'in The God Delusion kitabında 1 ile 7 arası bir skala vardır.
1: Kesin olarak bir tanrının var olduğunu düşünen kişi
7: Kesin olarak bir tanrının olmadığını düşünen kişi

Richard Dawkins kendinin 6 (bazı söylemlerinde 6,9) olduğunu ama 7 olmadığını, çünkü bu konuda bir kesinlik belirtmenin 'bilim dışı' olduğunu söyler. Şüpheci yaklaşır yani.

Ben kendimi 7 olarak görüyorum. Çünkü bilim insanı değilim :)
0
himmet dayi
(12.04.21)
inançsız baba - soft müslüman bir anneyle büyüdüm. annem müslüman olmasına rağmen birkaç dua ve regl sonrası abdesti öğretmesi dışında herhangi bir dini empoze çabasına girmedi.

Anneannem de namaz kılmaz, oruç tutmaz ama dinin şehir efsanelerine çok meraklıdır, böyle saçma sapan hikâyeler olur ya onları anlatırdı arada. babam da sinirlendirdi ve bize hep bunların akılcı olmadığını nedenleriyle açıklardı.

15-16 yaşlarıma gelince okumaya anlamaya başladıkça; dinler tarihini, farklı inanç sistemlerini, kültürleri, mitolojiyi ve dini ritüellerin yansımalarını gördükçe zaten çok kuvvetli olmayan inancım ciddi şekilde sarsıldı. Özellikle dünya tarihinin %80'inin ekonomiyle ve ticaret döngüsüyle alakalı olduğunu idrak edince ise tamamen inançsızlaştım. ölümden sonraki hayatın olmama mevzusu da benim için ne küçükken ne de şimdi yıkım olmadı. zira sonsuzluk fikri ağır bir yükmüş gibi geliyor.
0
muslugubozukhayrat
(12.04.21)
ben yazılanların aksine bir durumdayım sanırım.

"geleneksel islam" çerçevesinde yaşayıp giden bir ailede büyüdüm.
namazın kılınmadığı ama oruçların aksatılmadığı, kitap okunmayan ve kuranda olmayan şeylerin birileri tarafından din diye yutturulduğu şeylerle çevrelenmiş bir aile ortamı diyelim. yani türkiye'nin büyük bir kısmı nasılsa benim ailemde öyleydi.

lise zamanlarında saf ve samimi duygularla "geleneksel islam" çerçevesinde dindar bir insan oldum ama herhangi bir cemaat vesaire ortamında hayatım boyunca hiç bulunmadım. geldiğim süreçte onlarca kişiyi dinleyip farklı yorumları dinledim ama burada yazılan kişilerin aksine "sorgulama" kafasına biraz geç girdiğim için sanırım dindarlıktan kopmadım. daha çok toyken sorgulamış olsam muhtemelen ne lan bu saçmalıklar deyip farklı birisi olurdum diye düşünüyorum. saflığım bir nevi beni bu durumdan engelledi diyebilirim.

şu aşamada geleneksel islam öğretisindeki saçmalıklardan kurtulup gerçek islamı öğrenmeye çalıştıkça inancım daha da artıyor. fakat dediğim gibi uzun bir süreç sonrası sorgulama aşamasına geçmiş olmak daha olgun düşünmeme sebep oldu bence.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(12.04.21)
(4)

Bu site ne ayak: aderkekucuz.com

alperz
https://www.aderkekucuz.combunlar yarı fiyatına satıyorlar. çakmacı mı dolandırıcı mı nedir bunlar?
www.aderkekucuz.com

bunlar yarı fiyatına satıyorlar. çakmacı mı dolandırıcı mı nedir bunlar?
0
alperz
(11.04.21)
%90 dolandırıcı çünkü bu kadar çeşit çakma yapmalarının imkanı yok. Çakması yapılan ayakkabıların tipi de bellidir zaten, normali 300 lira olan, indirimde 200 liraya satılan sıradan bir yürüyüş ayakkabısının çakmasını yapmazlar. Ya da buradaki kadar çok çeşit halı saha kramponun çakması yoktur.

Fiyatları karşılaştırmadım piyasayla, eğer çok fark yoksa dolandırıcı da olmayabilir.
0
Jux
(11.04.21)
üst menüde oğlan yazıyor, güzel bir çakma sitesi.
çakma olsa can feda, 5 liralık ayakkabı da gönderebilirler.
0
admin
(11.04.21)
"800 TL ve üzeri kargo bedava" yoh anas...

Çakallar.
0
ryhmer
(11.04.21)
dolandırıcı olduklarına kanaat getirdim. çakmacı değildir bunlar. bu da burada not olarak dursun ileride arayan eden olursa diye.
0
🌸alperz
(11.04.21)
(7)

evin çevresindeki sura ne denir?

architects creed
merhaba, şu şeylerin adını bir türlü bulamadım, duvar dersek olur ama özel bir adı var mı?kayrak taşı kaplanıyor hani, çit gibi ama deliği yok, sur gibi daha çok. evin, arsanın, arazinin çevresi kaplanıyor genelde. beton, üzerinde yürünecek kadar geniş.teşekkürler.
merhaba,
şu şeylerin adını bir türlü bulamadım, duvar dersek olur ama özel bir adı var mı?
kayrak taşı kaplanıyor hani, çit gibi ama deliği yok, sur gibi daha çok. evin, arsanın, arazinin çevresi kaplanıyor genelde. beton, üzerinde yürünecek kadar geniş.
teşekkürler.
0
architects creed
(11.04.21)
Benimnl bildiğim normalde karatasla örülmüş taş duvardir ama ucuz ve rahat olsun diye kayrak ile kaplama yapıyorlar.
Özel bir ad ise duymadım.
0
kisa
(11.04.21)
soyle birsey ise bahsettigin, istinat duvari.

hataysoz.com
0
cooperr
(11.04.21)
Duvar yav. Özel bir adı en fazla istinat duvarıdır.
0
1bir1bir1
(11.04.21)
duvar, istinat duvari +1. illa tastan oldugunu belirtmek istiyorsan orme duvar diyebilirsin
0
crucio
(11.04.21)
eskiden ihata duvarı denirdi. artık daha çok bahçe duvarı ve çevre duvarı deniyor.
0
malheiros
(11.04.21)
İstinat duvarı arkasındaki toprağı tutmak için yapılır, baraj gibi set gibi. evi bahçeyi çevreleyen şeye istinat duvarı denmez.

Özel bir adı olduğunu sanmıyorum, duvardır. Bahçe duvarı en uygunu bence, mimar arkadaşlar açıklık getirsin.
0
Jux
(11.04.21)
çevre duvarı
0
megacracker
(11.04.21)
(5)

Ucak yolculugu (covid)

invictae
Yurt ici. İzmir - İstanbul veya Ankara - İstanbul gibiYapar miydiniz? Guvenilir mi? Ucaklarda hepa filtre kullanildigi yaziyor, 2-3 dakikada bir ucak havasinin tamamen yenilendigi vs yaziyor. Ne diyorsunuz. Atis serbest. Tesekkurler.
Yurt ici. İzmir - İstanbul veya Ankara - İstanbul gibi

Yapar miydiniz? Guvenilir mi? Ucaklarda hepa filtre kullanildigi yaziyor, 2-3 dakikada bir ucak havasinin tamamen yenilendigi vs yaziyor. Ne diyorsunuz. Atis serbest. Tesekkurler.
0
invictae
(09.04.21)
istanbul izmir yaptım 40 gün önce. işin medikal kısmını bilmiyorum aldıkları önlemler ne anlam ifade ediyor ama 1 sene oldu, elbet işe yarar bir şeyler geliştirilmiştir. 1 saat boyunca kapalı bir alanda olmak risk, bu riski almaya değecek bir şeyse gidilebilir. ben iş için gittim döndüm.
0
Jux
(09.04.21)
yaptım hatta önümüzdeki haftalarda tekrar yapacağım, bir sıkıntı yaşamadım. çift maske artı siperlik gittim, zaten toplu taşıma kullandığım için riskin daha fazla olduğunu düşünmüyorum normale göre. ancak aynı uçakta uçtukları kişi bir sonraki hafta pozitif çıkınca arkadaşlarımı 1 hafta karantinaya almışlardı. bu ihtimal her zaman sıkıntı.
0
amugochi
(09.04.21)
Biz Mart'ın ilk haftası gibi Muğla'ya gittik, geçen hafta da döndük.

Giderken Anadolu Jet'le sabah 08:35 uçağıyla gittik. Uçakta boşluklar vardı ve şansımıza yanımız da boştu.

Dönüşte de Pegasus'la 20:15 uçağıyla döndük. Uçak neredeyse tamamen doluydu ve çift maske ile başımıza henüz bir şey gelmedi.

Her iki havayolu firması da önlemlere dikkat etti, herkesin maskesi vs. takılıydı. Hatta Pegasus'ta önden itibaren ikişer sıra olarak uçağı boşalttılar. İnsanlar da genel olarak kurala uydu, gözlerimiz yaşardı ülkede böyle bir anıya şahit olabildiğimiz için :)
0
chicha_v2
(09.04.21)
uçakta HEPA filtrenin kralı olsa yanındaki adam foşurt diye maskesi sağa sola kayarak öksürdüğünde hapşurduğunda tutamaz. Son 1 senedir kesinlikle uçağa binmiyorum. Atlarım arabama giderim 4 saat mesafe, araba olmasa da kiralardım hayatımı riske atmam.
0
roket adam
(09.04.21)
Ben son 1 yıl içinde 6 defa filan uçağa bindim. Bir şey olmadı.
0
turuncu tonlarda
(10.04.21)
(12)

Temmuz ayında Türkiye'ye gelinir mi?

logisticsmanager
Iki sene oldu aileyi, arkadaşları görmeyeli. Temmuz ayında iki hafta gelelim diyoruz, lufthansa ile güzel bulduk.Temmuzda sizce en azından geçen yaz gibi olur mu? Bana artık yazin da insanları tutamazlar gene geçen yaz oldugu sekilde olur gibi geliyor. Zaten çok gezmeye değil de aileyi görmeye geliy
Iki sene oldu aileyi, arkadaşları görmeyeli. Temmuz ayında iki hafta gelelim diyoruz, lufthansa ile güzel bulduk.
Temmuzda sizce en azından geçen yaz gibi olur mu? Bana artık yazin da insanları tutamazlar gene geçen yaz oldugu sekilde olur gibi geliyor. Zaten çok gezmeye değil de aileyi görmeye geliyoruz (Avrupa'dan). Bir de yemek yemeye, üzerime iskender kebap, copsis, baklava atilsin istiyorum :/
0
logisticsmanager
(09.04.21)
ben olsam riske girmezdim. evet ozlem fazla olmus olabilir ama turkiye su an icin cok riskli. boyle devam ederse tr ucuslarini da askiya alabilir avrupa.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(09.04.21)
dün abd'deki komşularla konuştum. onlar da aşı olmuş gelmek istiyorlar ama gelmemeniz daha hayırlı olur dedim. yaşları da 70'in üstünde.

bu arada karaköy güllüoğlu yurtdışına baklava yolluyor :)
0
sutlu nescafe
(09.04.21)
Agustosta gidiyoruz biz. Gecen yazdan daha rahat olur bana kalirsa, su anda bile insanlarin umrunda degil.

Ailenin buyukleri asi oldu, biz de gitmeden olacagiz buyuk ihtimalle. Iki taraf da asili olunca cok bir risk kalmiyor ortada aslinda.

Baklava olarak da gaziantep elmacipazari gulluoglu da yurtdisina gonderiyor. Karakoy gulluoglundan birkac gomlek daha iyi. Ingiltereye kilosu 30 pounda geliyor, sizin oralara da benzerdir herhalde, deger kesinlikle
0
fakyoras
(09.04.21)
ben olsam gelmem
0
in vino veritas
(09.04.21)
Avrupa'daki vaka sayılarının da düşük olmadığı varsayılırsa (özellikle Fransa, İtalya gibi yerlerde), yaza kadar vaka sayıları Türkiye'de biraz düşer, anne babanız ve siz de gelmeden önce asilanirsaniz, geldiğinizde de gezmek yerine aileyle vakit geçirmeyi tercih ederseniz bence gelinebilir. En azından biz ailecek öyle yapacağız.
0
fraise
(09.04.21)
Aşı olmadığınız sürece kesinlikle gelmeyin. Her şey olabilir bu saatten sonra.
0
roket adam
(09.04.21)
Geleceğin yerde virüs yok mu? Var.
Ha orada kurallara uyumuşsun ha burada. Türkiyedeki virüs daha bulaşıcı değil nasıl olsa, vaka sayısı çok ama örneklemin küçük olacağı için(tüm ülkeyi gezmeyeceğini düşünerek) ayrıca riske girmiş olmayacaksın.

2 sene uzun bi süre, bu yaz gelmezsen öbür yaza kadar gelemezsin çünkü kışın sayılar artıyor, muhtemelen yazın sayılar biraz daha düşecektir. Ben olsam gelirdim.
0
Jux
(09.04.21)
Bizim asi zor gibi, yaslar 28-26, hastalik vs yok, risk grubunda degiliz. Bilmiyorum. Babam oldu, annem de herhalde o zamana olur.

Kafam karisik vallaha buradan da herkes mantikli cevaplar vermis yani :/
0
🌸logisticsmanager
(09.04.21)
Ben Haziranda geliyorum.Ustelik uzaktan calisip uzun sure kalmayi planliyorum. Almanya asi isini beceremedi belki Turkiye'de asi sirasi gelir :)
0
turkuaz
(09.04.21)
Benim de gitmem lazim 3 sene oldu gidemedim. A$i olduktan sonra gitmeyi dusunuyorum.
0
cooperr
(09.04.21)
Sizle yaklasik olarak ayni durumdayim. Türkiye´ye gelmeyeli 1 seneyi gecti. En yakinlarimi gorsem yeter diyorum, ancak ortalik kiriliyor. Annem-babam asi oldular, simdi korona da oldular, yatak dosek yatiyorlar. Ben de asi oldum, yuksek risk grubundayim ve su an icin Türkiye´ye gitmeyi planlamiyorum.

Temmuz bana cok gercekci gelmiyor. Gecen yildan daha da kotu olacak bence. Gecen yil ciddiye alinan sokaga cikma yasagi, isleyen kati kurallar bu yil oyuncak oldu, kimsenin kurallari, yeni uygulamalari ciddiye aldigi ya da alacagi yok. Ayrica dondugumde uzun sure karantinada kalmak istemem, hele de yazin ortasinda... Donunce karantinada gercekten kalabilecek misiniz?

En güzeli Yunanistan kapilari acsin, ortada, guzel ve sakin bir adada bulusalim. Yoksa zor.

Asla su vakitte ucak bileti alip kendinizi ekstra strese sokmayin derim.
0
buf-e kür
(09.04.21)
Çekya'da yaşayan ve sonbahara doğru bebekleri doğan arkadaşlarım iki kez gelip gittiler bebek doğduktan sonra. Şaşırmadım dersem yalan olur ama, sonuçta herkes kendi risk-yarar-zarar hesabını yapıp karar veriyor. Şu süreçte salmayıp tedbirli davrananlar olarak zaten psikolojimiz alt üst oldu artık. Tedbirli davranmaya devam ederek kendimize hareket alanı yaratabiliriz hatta yaratmalıyız diye düşünüyorum ben. Ama herkesin koşulları farklı tabii.
0
gmzo
(09.04.21)
(7)

kahvede tadım notaları ne anlama geliyor?

isabella was a ginger
kahveye çok bayılan biri değilim ama arada filtre kahve içiyorum. fakat bu farklı kahvelerin paketlerine/açıklamalarına yazılan tadım notaları ne manaya geliyor çözemedim. mesela meyvemsi tatlar, tarçın, süt, kakao filan falan yazıyor. bunlar yalnızca benzetme mi, yoksa bir gerçeklik payı var mı? ya
kahveye çok bayılan biri değilim ama arada filtre kahve içiyorum. fakat bu farklı kahvelerin paketlerine/açıklamalarına yazılan tadım notaları ne manaya geliyor çözemedim. mesela meyvemsi tatlar, tarçın, süt, kakao filan falan yazıyor. bunlar yalnızca benzetme mi, yoksa bir gerçeklik payı var mı? yani kavrulurken ya da çekilirken aroma vermek için ayrı bir işlemden mi geçiyor?
0
isabella was a ginger
(07.04.21)
kahvenin cinsine, yetiştiği bölgeye, yetiştiği toprağa, yetiştiği yüksekliğe, kavrulma derecesine göre farklı tadı oluyor o benzetmeler oradan geliyor, gerçekliği var, doğal sonradan ekleme değil

youtubeda bununla ilgili, kahve üzerine türkçe içerikler de var

youtu.be
youtu.be
0
freebird5406_2
(07.04.21)
Benzetme. Bazen ahududu notaları falan yazıyorlar bi gülme geliyor. Ya da ben çok kalas damaklı biriyim.
0
msb
(07.04.21)
Benzetme aslinda ama bos sallama degil iyi cekirdekse
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(07.04.21)
tamamen benzetme, herhangi bir aroma katılmıyor içlerine.
bunu yapmanın amacı "bunu içince elma tadı gelicek ağzına" değil, tüm o notlar birleşince nasıl bir şey içeceğine dair fikir oluşuyor kafanda. turunçgil diyince nasıl bir tat canlanıyor ağzında mesela? ya da floral? notları okuyup kahvenin dengesi nerede, asiditesi mi fazla, bunları anlamaya yarıyor. kimi topraksı sever, kimi asiditesi yüksek.

tabii bir yandan da pazarlama hamlesi. hatta öyle ki, farklı dna kodları dildeki reseptörlerin farklı çalışmasına sebep oluyor. yani herkes aynı tadı alması mümkün değil.
0
Jux
(07.04.21)
eğer insan kendini bu konuda eğitirse orada yazan notaları cidden alabiliyor. çoğu insana yalan gelse de böyle bir durum var.
0
biergarten
(08.04.21)
az once yaptim cupping, bilmiyorum instagramin varsa son story'de gorebilirsin www.instagram.com

6 farkli kahve denedim, hepsi ayni derecede su, ayni demleme sekli, ayni grind size ile yapildi. tadina bakip 'hic bi tat ayristiramiyorum' ya da 'kahve tadi' var demek cok normal. damak genelde dogustan gelen bisey degil, gelisime cok acik. ayni sarapta oldugu gibi, biri bana sarap tattirinca herhangi bi ayrim yapamzdim, yanimdaki insanlar doktururdu. bu da oyle, zaman ve emek vermek lazim.

freebird'in yukarida dedigi gibi, bolge, gunes, toprak, yukseklik, kavrulma derecesi, yikanmis mi yikanmamis mi, etrafinda baska ne gibi agaclar varmis, ruzgarlar o bolgeye ne tasimis bi cok sebebi var. aroma eklenmesi gibi bisey soz konusu degil
0
try again fail again fail better
(08.04.21)
hipster trap.
0
baldur2
(08.04.21)
(11)

Türkiye nerede hata yaptı? (Covid)

avatar is back
Vakalar günlük 55bin oldu. Kendi rekorumuzu ikinci kez kırdık. Dışarda, toplu taşımada herkes maskeli insanlar olabildiğince dikkat ediyor. Sosyal medyada yerilsede Türkiye’de vatandaşlar iyi kötü uyuyor kurallara. Son 1 haftada ne oldu da arttı bu kadar? 30bin civarı vaka varken, gizli 200bin vaka
Vakalar günlük 55bin oldu. Kendi rekorumuzu ikinci kez kırdık. Dışarda, toplu taşımada herkes maskeli insanlar olabildiğince dikkat ediyor. Sosyal medyada yerilsede Türkiye’de vatandaşlar iyi kötü uyuyor kurallara.

Son 1 haftada ne oldu da arttı bu kadar? 30bin civarı vaka varken, gizli 200bin vaka vardır diyorlardı, şimdi de gizli 400bin vaka mı vardır aşağı yukarı.

Tabiki de artacaktı, kongreler bilmem neler insanların salması derken tamam ama günden güne inanılmaz artıyor yahu vakalar
0
avatar is back
(07.04.21)
sayıların bir güvenilirliği olmadığı için ben kafalarına göre arttırıp azalttıklarını düşünüyorum. yani belki de 1 haftadan beri 55 bin, nereden bileceğiz ki?
kimsenin bir doğrulama yapamayacağı şu ortamda manipüle edilmesi hiç şaşırtıcı gelmez. o yüzden bu sayılara çok takılmamak gerektiğini düşünüyorum, halkın da çok takılmaması lazım. sayılar azalsa tedbiri elden mi bırakıcaz. bi de üstüne manipülasyon da olduğunu düşündüğüm için ben bakmıyorum ne artmış ne azalmış. haber değeri yok yani benim gözümde.

bu sayılar arasında referans aldığım tek nokta toplam iyileşen sayısının toplam vaka sayısına oranı. şu anda %12 oranda bir farkla vaka sayısı daha fazla. ne zaman ki iyileşen sayısı vaka sayısını geçer, o zaman iyiye gidiş var derim. o zamana kadar önlemlere uymaya devam.
0
Jux
(07.04.21)
Katlanarak artması çok normal. Ne kadar çok vaka o kadar hızlı yayılım.

1 kişi 2 kişiye bulaştırıyor desek (varsayım) günlük sırayla
2-4-8-16-32-64-128 diye gider.

Sadece 1 haftada vaka sayısı 128 katına çıktı. Tabii Koronavirüs'ün bulaşma oranı daha düşük ama sonuç olarak böyle katlanarak artan bir hesap var elimizde.

Açıkçası ben insanların kurallara çok uyduğuna da katılmıyorum. Sadece insanlar değil, yetkililer de yeterli önlemi almıyor. Akşam iş çıkışı metrobüslere bir bakarsan insanlar ağız ağıza yolculuk yapıyor. O kadar yakın ve temaslı ortamda maskenin koruyuculuğu da fazla kalmıyor. Hafta sonları yasak var mı yok mu belli değil. Arada bir sokağı izliyorum bazı insanlar 4 kişilik aile olarak markete gidiyor. Anlıyorum insanlar çok bunaldı evde, biraz olsun nefes almak istiyorlar ama 4 kişi de markete gitmezsin yani.

Zaten maske takanların önemli bir bölümü de öylesine takıyor, çok belli. Maskeler hep burnun altında. Bu korumaktan çok daha fazla zarar veren bir maske takma şekli. Ağzınla aldığın nefeste maskede filtrelenen ne varsa burundan direkt solunuyor zaten.
0
himmet dayi
(07.04.21)
Ev gezmeleri çok fazla. Benim gördüğüm genelde bu yüzden kapıyor insanlar. Ya da cenaze/taziye.
0
zoghurt
(07.04.21)
Katlanarak artıyor +1

Ayrıca 1 Mart sonrası kararları bu hale getirdi. Sayılar doğru yada yanlış bilemem ama arttığı kesin.

Çalıştığım kurum esnek çalışıyor iken 0 vaka vardı. İşlerde gayet yetişiyordu. Esnek çalışmayı kaldırdılar 5 birim kapatıldı, onların işleri sebebiyle işler artık yetişmiyor.

Vaka sayısı az iken yapmadıkları aşıları şimdi yapmaya çalışıyorlar.

Bir kere o okullar açılmayacak, ne zamana kadar derseniz kusura bakmayın virüs bitene kadar.

Tüm kamu ve özel sektör olabildiğince esnek ve uzaktan çalışacak.

Halk bilinçli olacak saçma sapan işler için dışarı çıkmayacak "amcam tavuğumu pişirip yemiş diye şikayete emniyete adliyeye gitmeyecek"

Belediyeler yasak var diye toplu ulaşımı azaltmayacak tam tersi eskisinin kat kat fazlası sefer koyacak.

Valiler karar filan almıyor, madem işleyiş böyle ve merkezde bir çok şeyin bir sürü yetkilisi var o zaman "cumhurbaşkanlığı covid-19 daire başkanlığı" kuracaksın, kendisi il il anında hızlı ve PLANLI bir şekilde karar alacak. Gerekirse vatandaşa sms atacaklar bilgilendirme için. Hes uygulaması ile bildirim gönderecekler.
0
infernalcadre
(07.04.21)
Ramazan yaklaşıyor vakalar o yüzden arttı kimse dışarı çıkmasın diye. Ayın başından beri vaka sayısı aslında sadece %10 arttı. Vaka sayısına değil vaka/test sayısına bakacaksınız. Ramazan bitimine doğru yapılan test miktarı aşağı çekilerek vaka sayısı da azalacak.
0
sting
(07.04.21)
ramazanda "bakın hastalık çok arttı o yüzden sizi çok kısıtmamamız lazım" demek için yol yapıyorlar. ramazan biter bitmez de sayı alt seviyelerde olacak, çünkü havalar güzelleşiyor, tatil sezonu başlıyor. yerli yabancı turist devletimize para kazandırsın diye az gösterip gel gel yapacaklar.
0
candide
(08.04.21)
İnsanlar kafelere gidebiliyor, büyük gruplarla buluşuyor. Bu meretin kapalı mekanlarda daha kolay bulaştığı tespit edildi.
0
kaset
(08.04.21)
@biseysorcaktim,

ramazan ve yasak bağlantısı bu ülke iktidarının zihniyetine 20 senedir binlerce kez aşina olmuş insanlar için anlaması çok kolay bir konu. nasıl ki marketler açık ama markette alkol satışı yasak, çünkü rererö gibi muhteşem bir argümanla şeriatçı zihniyetlerini kabak gibi ortaya seriyorlarsa ramazan'da da dışarda kafana göre gezmek, sosyalleşmek, eline sandvicini alıp yemek, kafede oturup oruçluların asabını bozmak dinimizde zinhar günah olduğu için o yüzden yasaklar artıveriyor birden. cidden zor mu bunu fark etmek? anadolu'da ramazanda nefes alışını kontrol edesi geliyor insanın dayak yememek için. sağ olsun devletimiz bizi bizden çok düşünüp önlemimizi almış.
0
del piero10
(08.04.21)
Yetersiz ve göstermelik önlemler yüzünden bence. Ev arkadaşım 3 hafta önce Brezilyadan geldi (güya kapalıyız Brezilyaya) Sabiha gökçene indi kimse dur kardeşim nereye gidiyorsun dememiş , bizimki duyarlı vatandaş ya aramış 112 i vefaya aktarmışlar, Brezilyadan geldim kimse bir şey sormadı vs diye, bekleyin orada demişler ve alıp yurda yerleştirmişler. Olması gereken yapılmış yani karantinaya alınmış ama onunla birlikte gelen diğer yolcular ellerini kollarını sallayarak evlerine gittiler.Önlemleri sıkı tutmayıp varandaş insiyatifine bırakırsanız sayıların artmaması mümkün değil.
0
delikedidilimiyedi
(08.04.21)
lebaleb kongreler ve restoranların açılması sonrası sayıların artması normal de,
neden gizlemeyip bu yüksek rakamları verdiler onu merak ediyorum, yine neyin peşindeler acaba ?
0
vizivozo
(08.04.21)
@alperz
Vermeyin elinizi Antalya'ya ^^ buraya da sürekli turistler geliyor ve en b.ok ülkedeki karantina kuralı bizim ülkemizde yok.. elini kolunu sallayarak geziyorlar ve maskesiz.. asla uyarılmıyorlar kimse tarafından..

diğer herkese katılmakla beraber eklemek istiyorum ki.. çok daha kötü şartlar altındayken kamuda ve özel sektörde esnek çalışma vardı şimdi o sayıların kat be kat üzerindeyiz ama hiç bir şey yok..

özetle mantık aramaya çalışan arkadaşlara suya yazı yazmaya çalışmaktan vazgeçmelerini söylemek isterim.

babam vefat ettiğinde açıklanan sayı 1600 civarıydı ama doktor olan dayım ve kendi kurdukları ağ üzerinden yaptıkları hesaplama ile o gün 17500 vaka vardı.

Her hangi godomanın ne amacı var bilinmez ama artık tuşa basıp bitirse şu işleri güzel olacak. yoksa hakikaten geri dönüşü olmayan ve kabuklaşan bu psikolojik tranvatik durumlarımız hayatımızın geri kalanını komple değiştirecek..
0
denizmaniaherif
(08.04.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.