merhaba gönül dostları...kusura bakmayın bunu hep yapmak istemiştim. neyse konumuza dönersek dostoyevski'ye başlamanın artık zamanı geldi diye düşündüm birden. bir anda oldu.hayda bre deyip karamazov kardeşlerden yardırmayı düşündüm başta ama olur mu olmaz mı danışmak istedim.ulan sen kim oluyorsun
merhaba gönül dostları...
kusura bakmayın bunu hep yapmak istemiştim. neyse konumuza dönersek dostoyevski'ye başlamanın artık zamanı geldi diye düşündüm birden. bir anda oldu.
hayda bre deyip karamazov kardeşlerden yardırmayı düşündüm başta ama olur mu olmaz mı danışmak istedim.
ulan sen kim oluyorsun da dostoyevskiye başlayacaksın derseniz edebiyat hocasıyım. edebiyat okumaları yapıyordum bir zaman ama 1 senedir okumuyordum pek. şimdi ihsan oktay anar ve sabahattin aliyle başladım yeniden okumaya ve tutunamayanları da bir haftada bitirerek tarihi bir rekora imza atmış olabilirim. ilk okuduğumda bir sene sürmüştü, baya gaza gelmişim meğer.
bu gazla dostoya artık başlayabilirim diye düşündüm. ne önerirsiniz?
cevaplardan sonra editleme gereği duydum;
"abi alınma ama türkiyede eğitim sisteminin geldiği noktanın yaşayan bir örneğisin"
@
docriversseni kaçırmışız arada be dostum. eğitememişiz.
neyse konumuza dönersek, girişte belirtiğim üzere ben dostoya verdiğim önemden dolayı hep geciktirdim. @
rakicandir saolsun bir şeyler söylemiş ama ben de bir iki eklemeliyim.
ya beyler bu aptallar nereden türedi, nasıl türedi? bonzai ile bir paralellik mi var bu aptal kendini beğenmiş boş kafaların oluşumunda. ekşi de bu hıyarlarla dolmuş hep.
dostoyevski okumadım daha önce, yüz tane sebebim var ve ayrıca size ne lan?
ben ince memed'i ilkokul 5'te okudum. o hata yüzünden tekrar okumak hiçbir tat vermedi. lisede gittim tanzimat dönemi okudum, yok yere türk romanına küstüm. önce kaçırdığımdan çocuk kalbi'ni, şeker portakalı'nı, sofie'nin dünyası'nı hep geç okuyabildim.
neyi ne zaman yapacağını bilmemek, nerde naıl davranacağını bilememeye, nerede nasıl davranacağını bilememek de aptallığa götürüyor. başlığa bakın var bi tane.
eğitim sisteminin yaşayan örneğisin diyor mesela, yazmayı sökmüş bu armudun ne konuştuğunu bilmediği türkçe'nin 8 dilini biliyorum, içinde bir sene duramayacağı edebiyat fakültesinde bunu öğretiyorlar. bu armudun populer-politik argümanlarını hakkında hiçbir şey bilmeden sıçtığı yoz muhalifliğin de böylesine kabul görüp yayılması, hep bu ne okuyacağını, ne zaman okunacağını, okuduğunu senin beynin alacak mı kapasiten bunu kaldıracak mı bilmemekten kaynaklanıyor.
diğer bir açıdan türkiyede eğitim sistemi evet kötü, sadece eğitim sistemi değil tüm kollarıyla sistemin tamamı sorunlu ama bu sistemin içinde güzel şeyler yapmak istenmesine de engel oluyor bu yoz popüler nesil. cahil her yerde aynı, kendisi aptal diye herkesi aptal yerine koymak istiyor, çok vahim.
yardımcı olan tüm arkadaşlara samimiyetle teşekkürlerimi iletirim. hangisinden başlayacağıma sizin tavsiyelerinizle karar verdim ve başladım bu sabah. hangisi olduğunu söylemek istemiyorum çünkü her biriniz farklı bir tavsiyede bulunmuşsunuz. verdiğim karar, buradan birinizin seçiminden ziyade tüm cevaplara göre çizdiğim yol haritası desem daha doğru olur.
benden de size bir tavsiye, şiir okuyun. ikinci yenicileri okuyun, varoluşçuları okuyun, edip cansever ve attila ilhan okuyun. iyi günler arkadaşlar. saol.