Giriş
(8)

eski sevgilinin evlenmesi hakkındaki görüşleriniz

baldan kaymak
sb.
sb.
0
baldan kaymak
(04.08.20)
Sevgili olduğumuz süre içerisinde benden başka biriyle evlenmiyosa evlenebilir gayet normal.
0
lcha
(04.08.20)
allah mutlu etsin derim.

iki sene önce evlilik arefesinde bitmiş olan ilişkimizde karşı taraf için artık tamamen nötr'üm. belki evlilik haberinini duyunca garip hissederim. eski duygular aklıma gelebilir ama uzun sürmez bu.
0
biseysorcaktim
(04.08.20)
senle ilişkisine göre değişir. seni "ben evliliğe karşıyım, evliliğe hazır değilim" diye yarıyolda bıraktıysa ama başkasıyla koşa koşa evleniyorsa tabiki kötü hissetmen normal.
yine eski sevgilin zengin ya da ünlü biriyse aynı şekilde sevmesen bile kötü hissedebilirsin çünkü kaçırılmış bir fırsattır.
0
semitika
(04.08.20)
Ne görüşü olcak hocam allah aşkına.
0
fezagezgini_4
(04.08.20)
eski sevgiliyle ilgili hala bir gorusum olsaydi eskimezdi kendisi. niye gorusum olsun ki hicbir gorusum yok, evleniyorsa mutlu olsun der gecerim.
0
in vino veritas
(04.08.20)
ne kadar eski ? ne kadar ciktiniz, neler yasandi vb.

alisirsiniz, gecer
0
sweetoffice
(04.08.20)
bana ne. sevinmem de yani.
0
not dark yet
(04.08.20)
Muhtemelen haberim olmazdı. Eski sevgililerden bağımsız olarak evlenen insanlara acıyorum elimde olmadan.
0
ruhen hastayim ben
(04.08.20)
(6)

Karakoldan arandım

hayaletimsi
Bir polis memeru aradı. Bilginize başvurulması gerekiyor gelebilir misiniz dedi? İl dışında olduğum için haftaya gelebilirim dedim. Kabul etti memur. Sizce ne olabilir?
Bir polis memeru aradı. Bilginize başvurulması gerekiyor gelebilir misiniz dedi? İl dışında olduğum için haftaya gelebilirim dedim. Kabul etti memur. Sizce ne olabilir?
0
hayaletimsi
(04.08.20)
herşey olabilir. mutlaka gidin. zaten gitmediğinizde sonuçlarını görürsünüz.

benzer bir süreçte çağırtan taraftım oradan biliyorum.
0
baldan kaymak
(04.08.20)
Doğrudan senle ilgili olduğunu sanmıyorum. Bir yakınınla ilgili olabilir. İsimden bulmuşlardır. Yanlışlık da olabilir bu arada.

Yıllar önce annemi de arayıp karakola çağırmışlardı. Babam pek sıcak bakmadı başta. Çünkü annemin karakola gitmesini gerektirecek ne eylemi olabilir ki diye düşündük. Sosyal medya dahi kullanmıyordu. Sonra polis "illa ekip otosu gönderip zorla mı aldıralım" falan diye atarlanınca babam yüzleşmek için gitti. olay tamamen karakolda çalışan bir komiserin ya da memurun şahsi meselesiymiş ve isim benzerliği nedeniyle böyle bir şey olmuş. adam karakolda da ters ters konuşmaya devam edine babam "şimdi biz buradan gidiyoruz. cesaretin varsa durdur." deyip çıkmıştı. sonra da bir bok olmadı zaten.
0
himmet dayi
(04.08.20)
iki kişinin kavgasına savcı seni şahit yazmıştır. tanık olarak ifade vericeksindir.
muhtemelen karakola gittiğinde direkt savcıya yönlendiricekler seni.
benzer bir ifadeyle ben çağrılmıştım, böyle olmuştu.
0
semitika
(04.08.20)
taniksindir bir olaya.
0
baldur2
(04.08.20)
İyi de sebebini niye bize soruyorsunuz? Memura sorsaydınız ya.
0
Unde bach canim
(04.08.20)
@unde telefon ile bilgi veremiyorlarmış
0
🌸hayaletimsi
(04.08.20)
(3)

ilişki konusunda körelmek

isimsiz uye
birkaç gün önce benzer bir duyuru açmıştım, hastanede çalışan hoşlandığım kız ile ilgili. en ufak bir girişimim olamadı. bir yıldır pideci dükkanımız var, her gün 12 saat -öğlen 11 gece 11- dükkanda olmak zorunda kalıyorum. bayram boyunca açmadık, bir iki dostumla görüşünce fark ettim. gençliğin dil
birkaç gün önce benzer bir duyuru açmıştım, hastanede çalışan hoşlandığım kız ile ilgili. en ufak bir girişimim olamadı. bir yıldır pideci dükkanımız var, her gün 12 saat -öğlen 11 gece 11- dükkanda olmak zorunda kalıyorum. bayram boyunca açmadık, bir iki dostumla görüşünce fark ettim. gençliğin dilini unutmuşum (veya artık saçma geliyor). belki yaştan (25) ötürüdür. bilmiyorum ama gerçek şu ki müşterilerimiz genelde orta yaşlı ve erkek. zaman geçtikçe onların düşünce yapısında düşünmeye alışıyorsun. genç bir kızla muhabbet kurmayı tamamen unuttum, zaten dükkan öncesinde de pek normal kız arkadaşım yoktu. bir süre daha bu hayatı yaşamak zorundayım ama sosyalliğimden de geri kalmak istemiyorum. bu yaşlarda ne beyin ne vücut kaldırabiliyor yalnızlığı. ne önerirsiniz?
0
isimsiz uye
(03.08.20)
O da hastanede çalıştığına göre o da yetişkin diline alışmıştır. daha 95lisin, ruhen max ne kadar yaşlanmış olabilirsin ki. aga bee, dewamke, keşke bundanım olsa, bu dorumu, mezuna kalmak falan de, kapatırsın hemen açığı.
0
semitika
(03.08.20)
Maalesef efendilik samana dondu. Elinden ne gelirse gelsin ise yaramiyor.

instagramdan yurumek falan gerekiyormus. ben hayatta yapamam. bana ters geliyor cok utanc verici ama daha gencsin. nasip, nasipten otesi yok. cevremde 30 ustunde o kadar guzel kalbi temiz kadinlar var ki bekar, emin ol yalniz degiliz. yasitlarimizda da var.

buralarin okundugunu bildigimden fazla yazmayacagim. yalnizlik hayatin bir parcasi sadece.
0
baldan kaymak
(03.08.20)
Yaşım 30 ne yap et kadınlara yürü ben yalnız kaldım sen kalma. Yaşın geç değil ama benden daha fazla yıl var önünde. Abaza gibi yürüme ama yürü sosyal medya vs bir yerden başla.
0
Topalordek
(03.08.20)
(3)

Telegram Cahiline Yardım Eder misiniz?

paramolacak
Merhaba, 1- Birinin telegramda kullancı adını biliyorum ama kullancı adı ile onu arattığımda çıkmıyor hesabı, acaba yanlış yerde mi aratıyorum? Kullanıcı adını bildiğim bir kişiyi telegramda nasıl bulabilirim ?2-Telegram hesabım ile numaramı karşı taraf görmeden nasıl mesajlaşabilirim ? Bunu ayarlar
Merhaba,
1- Birinin telegramda kullancı adını biliyorum ama kullancı adı ile onu arattığımda çıkmıyor hesabı, acaba yanlış yerde mi aratıyorum? Kullanıcı adını bildiğim bir kişiyi telegramda nasıl bulabilirim ?
2-Telegram hesabım ile numaramı karşı taraf görmeden nasıl mesajlaşabilirim ? Bunu ayarlardan nasıl yapabilirim.

Sevgiler ve şimdiden çok teşekkürler
0
paramolacak
(02.08.20)
Profil resmine tıklayınca telefon numaranın altında kullanıcı adı var. Kullanıcı adına tıkladıktan sonra kullanıcı adı altında da link var.

t.me/kullanıcıadı şeklinde linki karşı tarafa atacaksınız o kişi linke tıklayınca sizi o linkten telegram hesabına ekleyecek. Aynı şekilde sizde karşı tarafın linkine tıklayıp ekleyebilirsiniz.
0
philiptraum
(03.08.20)
hazır soru açılmışken ben de bir şey sormak istiyorum. Telefon numaramı her bilen telegramdan bana erişemesin, sadece kullanıcı adımla erişebilsinler diye bir şey mümkün mü?
0
semitika
(03.08.20)
Maalesef. Telefon numaranızla giriş yaptığınız için mümkün değil. Ayrıca masaüstü uygulamasından falan telefonla giriş yapılabiliyor. O sebepten numaradan bağımsız kullanmak mümkün değil. Çok gerekliyse kontörlü bi hat alırsınız. Numarayı kimse bilmediği için numarayla erişmeleri mümkün olmaz. Ayrıca kullanıcı adıyla eklediğiniz kişilerden numaranızı gizleyebiliyorsunuz.
0
philiptraum
(03.08.20)
(3)

X'le yaşayan Y ile ölür?

bobinhoo
Neydi bu laf hatırlayamadim, şimdiden teşekkürler.
Neydi bu laf hatırlayamadim, şimdiden teşekkürler.
0
bobinhoo
(01.08.20)
Kılıçla yaşayan
0
freebird5406_2
(01.08.20)
Duanla mi yaşadım ki bedduanla öleyim
0
allah yazdiysa bozsun
(01.08.20)
Kılıçla Yaşayan Kılıçla Ölür.

incilde geçer.
0
semitika
(01.08.20)
(8)

boşluk

aloneinthedark
yiyip bitiriyor. dayanamıyorum. bir ilacı bir çaresi yok mu ya?
yiyip bitiriyor. dayanamıyorum. bir ilacı bir çaresi yok mu ya?
0
aloneinthedark
(01.08.20)
Sana bırakılsa hikayenin nasıl gelişmesini isterdin? Aç word'ü yaz. Gideni geri getirmez ama terapi yerine geçer.
0
semitika
(01.08.20)
Hicbir tavsiye ise yaramıyor, bekliyorsun ve geçiyor. Çıkabildiğin kadar dışarı çık...
0
olaylar olaylar
(01.08.20)
her güne sabah 6 da başlarsan geçer, söz.
0
The_Lollok
(01.08.20)
kuran oku.
0
anais
(01.08.20)
neyin boşluğu? bi kişinin mi bi olayın mı?
0
superfluid
(01.08.20)
koşuya çık.
0
snape i başından beri tanırım
(01.08.20)
Kurtulursun ama işin biraz maliyeti olur kardeş. Haftalık 500 falan. Seçenekler şunlar:
1-Alkole başla
2-Terapi al
3-Onu burdan yazamam uygun kanal lazım.
0
pass
(01.08.20)
existential void diye bir şey var. ilacı ve çaresi de logoterapi. viktor frankl'ın "insanın anlam arayışı" kitabını okumanı öneririm.
0
ron dennis
(02.08.20)
(7)

engellemek

kirazıseviyorum
çoğu kişiye göre çok ilkel bir durum olabilir bu, ben de pek böyle bir durumda kalmamıştım açıkçası. ama çok uzun zamandır bumerang gibi dönen bi iletişim var. aylarca kopuluyor ve baştan baştan bi iletişim, dolaylı çaba yaşanıyor. karşıdan engellemesini rica etmiştim bunların olmaması için ama enge
çoğu kişiye göre çok ilkel bir durum olabilir bu, ben de pek böyle bir durumda kalmamıştım açıkçası. ama çok uzun zamandır bumerang gibi dönen bi iletişim var. aylarca kopuluyor ve baştan baştan bi iletişim, dolaylı çaba yaşanıyor.

karşıdan engellemesini rica etmiştim bunların olmaması için ama engellemedi. inanın niye bilmiyorum, taciz edecek kadar bile mesaj attım engellesin diye. çünkü bu tekrar tekrar iletişime geçiş durumu benim de sinirlerimi alt üst etmişti.

ben kendim engelledim artık. sizce bu karşı taraf için net bir mesaj olur mu? hiç gitmez bitmez nasıl olsa orada gibi baktığınız bi insanın sizi hattına kadar engellemesi bir şeylerin artık dank etmesini sağlar mıydı?
0
kirazıseviyorum
(01.08.20)
İradeler engel tanımaz yine yazışırsınız
0
pass
(01.08.20)
Birkaç gün sonra engeli kaldirmazsan bariz bir mesaj vermiş olursun karşı tarafa. Umarım böyle olur.
0
epistemic_regress
(01.08.20)
Karşı tarafa beni engelle demek ayrılıyorsak da ayrıldık de demekten ziyade ayrılmayalım konuşalım demek bence.
0
pass
(01.08.20)
engellemek ergenlik.
karşı taraftan engellemesini istemek ise :D
0
dafuq
(01.08.20)
Ben olsam aldırış etmem beklerim,nasıl olsa o engeli kaldıracaksın diye düşünürüm.
0
duptıs
(01.08.20)
seninle tıpatıp aynı durumda kaldım dün akşam ve ben de engelledim.

karşı taraftakilerin bizi neden engellemediklerini bilmiyorum. tahminim, bence düşündüğümüz kadar iyi niyetli değiller. mesajlarını biriktirip seni savcılığa vermek için kasıtlı açık bırakıyor olabilir. ben de engelledim. tekrar açmayı düşünmüyorum.

amaçları gerçekten bizi şikayet etmek bence. yazmayalım, ve engeli açmayalım, o artniyetli planları içlerinde patlasın.
0
semitika
(01.08.20)
Rehberinden öylece silip hayatına devam edecek kadar irade ortaya koyamadığının net mesajı. Cılkı çıkmış tipik bir ilişki. Yarın tekrar konuşmak isterse eğer bi başka numaradan aramak zorunda. Ya da belki engellemeyi tam başaramamışsındır, bi bakmışsın sms gelmiş: "özledim".

Hiç asil olmayan davranışlar.
0
IncredibleMau
(01.08.20)
(9)

360 Kişiyi İşten Çıkarmak

hir
Çalıştığım şirket virüs salgını başladığında yaklaşık 360 kişiyi işten çıkardı. Çıkarılanlara da işler düzelince geri alınacakları söylendi. Bu yüzden de ilk anda büyük bir tepki toplamadı ve olay duyulmadı lakin aradan geçen zaman gösteriyor ki işler düzelecek gibi değil çünkü bu şirket yabancı tur
Çalıştığım şirket virüs salgını başladığında yaklaşık 360 kişiyi işten çıkardı. Çıkarılanlara da işler düzelince geri alınacakları söylendi. Bu yüzden de ilk anda büyük bir tepki toplamadı ve olay duyulmadı lakin aradan geçen zaman gösteriyor ki işler düzelecek gibi değil çünkü bu şirket yabancı turiste göbekten bağlı ve daha uzun süre de bu yüzden işler düzelmeyecek.

Benim merak ettiğim konu şu aslında. Siz olsanız çıkardığınız bu kadar kişiyi işler açılınca geri çağırır mıydınız yoksa hepsi ses çıkarmamamız için miydi? Umudu tamamen kesmeli miyim sizce?
0
hir
(01.08.20)
Ben olsam geri alırdım, sıfırdan adam alıp ona iş öğretmektense işi bilen adamı direk geri alırım

Ama bu benim tabi, muhtemelen umudu kesin siz
0
paramolacak
(01.08.20)
Umudu tamamen kesme ama yeni iş de bak kendine. Onların yarısını falan almayabilirler bile bir daha işe.
0
pass
(01.08.20)
@paramolacak ve @pass'in tam tersini fikre sahibim

+ Umudu tamamen kesmeli miyim sizce?
- umudu kes. haberi duyar duymaz yeni is bakmaliydin.

+ yoksa hepsi ses çıkarmamamız için miydi?
- evet, ses cikartmamaniz icindi.

isveren icin isci yakasi ne olursa olsun onemsiz. seni, kendini gordugun kadar degerli gibi gormez.
0
rm
(01.08.20)
dava açmamanız için söylenen kibar bir yalana nasıl bu kadar kolay körü körüne inanabilirsiniz? Türk Hava Yolları da ne zaman aşçılarını toplu halde çıkarsa "eğer dava açmazsanız sizi ilk alımda hostes olarak işe alırız" diye yalan söyler ama hiçbirini işe almaz. kanıt: www.airporthaber.com
0
semitika
(01.08.20)
tamamen yalan. işe iade davası açılmaması için söylenen bir yalan hatta.
0
trajikomix
(01.08.20)
2020 türkiye'sinde almam, yeni eleman alırım yeni olduğu için düşük ücret veririm.

yasa falan da korumuyor sizi zaten.
0
duyurukullanıcısı
(01.08.20)
Verdikleri sözün yalan olduğunu biz de tahmin ediyoruz zaten ama kendimizi kandırıyoruz işte. Sektörün düzelmesi için daha çok zaman lazım. Zaten başka iş bakmaya çoktan başladım ama piyasanın durum ortada. Her yer aynı.

@Cesario Evet, havalimanında bir şirket. İşin içindensen zaten hangisi olduğu kulağına kadar gelmiştir.
0
🌸hir
(01.08.20)
ee yasak masak diyorlardı.
0
x571
(01.08.20)
@x571 Yasaktan hemen önce çıkardılar. Ya iyi tahminde bulundular ya da bir yerlerden kulaklarına haber erken gelmiş olmalı.
0
🌸hir
(01.08.20)
(15)

4-5 gün arabada tek başına kalmak

mirafiori
Bu sene tek başıma tatil yapacağım ilk defa. Bütçem fazla değil ve fazla yer görmek mümkünse ıssız yerler görmek istediğim için araba kiralasam 4-5 gün arabada uyuyarak geçirebilir miyim acaba? En büyük sorun büyük wc olur gibime geliyor onun dışında başka ne gibi zorluklar olabilir? Duş sorun değil
Bu sene tek başıma tatil yapacağım ilk defa. Bütçem fazla değil ve fazla yer görmek mümkünse ıssız yerler görmek istediğim için araba kiralasam 4-5 gün arabada uyuyarak geçirebilir miyim acaba? En büyük sorun büyük wc olur gibime geliyor onun dışında başka ne gibi zorluklar olabilir? Duş sorun değil deniz var. Yemek de hallederim dışarıda ya da hazır yemeklerle.
0
mirafiori
(01.08.20)
Abı olur tabi neden olmasın, zorlar mı zorlar tabi ama ölmezsin. Büyük tuvalet içinde mapsten benzinci kovalarsın.
0
paramolacak
(01.08.20)
Arabanın neresinde yatacaksın? Koltuklarda olmaz o iş belin ağrır. Koltukları yatırıp yatak yapabiliyorsan zorlanırsın ama imkansız değil.
0
pass
(01.08.20)
Deniz suyu da olsa sabunsuz temizlik olmaz.
0
pass
(01.08.20)
Ucuz kamp alanlarını tercih edin. Çadır ve şişme yatakla rahat edersiniz. Ciltte kalan deniz suyu kaşındırır ve leke yapar.

Çok tercih edilmeyen yerlere giderseniz kamping parası uygun olur. Çanakkale, Asos taraflarına bakabilirsiniz.
0
kaset
(01.08.20)
havasızlık sorununu nasıl çözeceksin, cam açık mı uyuyacaksın?
0
semitika
(01.08.20)
Doblo kirala
0
cosmicgadin
(01.08.20)
Tatile değil, eziyet çekmeye gidiyor olacaksın. Bu halde tatil yerlerini değil köyümü akrabalarımı ziyaret ederim daha iyi.
0
Erva
(01.08.20)
rezillik cekiyorsun.
sirtim agiriyor gunes vuruyor terliyorsun. her tarafin les gibi oluyor dinlenemiyorsun o yorgunlukla araba vs suremezsin zaten.
sakin bulasma.
0
turbo sadık
(01.08.20)
Araba kirala, yanına aprenaz çadır al Decathlon'dan. Ufak bir masa kamp sandalyesi ufak bir tüp kısaca minimum kamp eşyası.

2 günde bir kamp alanına gidersin duş vs alabilirsiniz. Kamp duşları da var 20 lt lik
0
Fritz-X
(01.08.20)
arabada kalirim mantigi kulaga hoş geliyor ama buyuk sknti cekersin, ikinci gun pisman olursun, en ucuzundan da olsa bi dus bi yatak olacak sekilde bi pansiyon falan bak derim, yoksa hic cikma o tatile
0
alttaraf
(01.08.20)
2 gece arabada 1 gece pansiyonda şeklinde yapabilirsin.

arabada uyuma konforu açıkçası boyuna bağlı 1.60-70 kişi için belki ama 1.80 ve üzeri adam arka koltukta uyuyamaz.

arka koltukları düz yatan station bir araç bulursan bunun üzerine mat+uyku tulumu ile olabilir.

camı mutlaka 1 parmak açık bırakmalısın yoksa içeride aşırı nem olur, ön cama mutlaka güneşlik koymalısın bu havada arabanın içi gün doğumunda hamam gibi olacak.

youtubeda "how to sleep in your car" videoları var bir sürü, sana epey bilgi verir.
0
orpheus
(01.08.20)
Arabada bir saat uyumak bile yorucu oluyor her yerin tutulduğu için -boyum 1.55 ama durum bu-

+çadır diyorum.
0
damba
(01.08.20)
şişme yatak ve çadır al. veya arka koltukları yatırıp şişme yatağı oraya da atabilirsin.
0
sttc
(01.08.20)
olur diyenler bir geceden fazla yattı mı acaba arabada merak ediyorum? çok yorucu olur. arabada mecburiyetten yatılır. tatil yapıyorum diye arabada yatarsan daha yorgun bir şekilde evine dönersin.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(01.08.20)
Evet yattım o nedenle olur dedim zaten ? oldu mu ? @proletarier aller lander vereinigt euch kardeşim adam çadır yatak duş bilmem ne satın almasın diye sormuş soruyu algı sorunu mu var size? o kadar para verceğine gitsin pansiyona daha iyi allah allah ya. Adam ne dio siz ne diosunuz
0
paramolacak
(01.08.20)
(17)

gerçekten insanlar 90'lar - 2000'lerin ortalarına kadar daha mı mutluydu?

borat
ne zaman 90'lardan eski bir video,reklam,fotoğraf görsem insanlar hep gözüme daha farklı daha mutlu gözüküyor.deniz bile daha farklı geliyor renkleriyle.acaba gerçekten böyle bir düşünce sadece ben de mi var merak ediyorum.belki o dönemler çocukluk zamanım olduğu için böyle bir düşünceye kapılıyor
ne zaman 90'lardan eski bir video,reklam,fotoğraf görsem insanlar hep gözüme daha farklı daha mutlu gözüküyor.deniz bile daha farklı geliyor renkleriyle.acaba gerçekten böyle bir düşünce sadece ben de mi var merak ediyorum.belki o dönemler çocukluk zamanım olduğu için böyle bir düşünceye kapılıyor olabilirim belki bazılarının en zor zamanları bu dönemler olabilir ama gerçekten o zaman 30 yaşında olsam daha mutlu hissederdim gibi geliyor.
0
borat
(31.07.20)
mutluluk değilde insanların dertleri başkaydı

90lar 2000lerde eu'ya girdik girecez kafasındaydık

bugün vize ofisleri bile kapalı.
0
duyurukullanıcısı
(31.07.20)
Evet, ne yazıkki kesinlikle doğru.
Dertler tabiiki vardı ama şimdikilerle kıyaslanınca ne kadar küçük/basitmiş.
İnsanlar daha huzurluydu, major ülke problemleri yoktu, kutuplaşma azdı ya da yoktu. Alım gücü yüksekti. Birbirini sevmeyen insanlar, kitleler bile şu ana nazaran kim biriktirmiyordu. He he diyip geçiliyordu.

Sizin nesil için de avantaj daha erken yurt dışına gitmek olur belki.
0
rewlack
(31.07.20)
Bizim mahallede musluklardan şu akmiyordu, iki günde bir tanker gelirdi. Yollarda asfalt yoktu, çamura bata çıka eve şu taşırdik. Annem geceleri elinde baltayla fare kovalardi. Dertlerimiz daha farklıydı ama daha az değildi. Kesinlikle özlemiyorum o zamanları. Hülya Avşar, İbrahim Tatlıses gibi tipler TV de program yapardı düzenli ya. Ozlenecek bir tarafı yok gerçekten.
0
epistemic_regress
(31.07.20)
Boyle seylerin analizi fotograftan yapilmaz. Ayrica Turk insani mi kastettigin, dunyadan mi bahsediyorsun yoksa?Neyse insandan insana degisir bu, misal cocuklugum kotu gectigi icin o zamanlardan guzel bahsedemem ben. En mutlu oldugum donem 2005 - 2015 arasiydi.
0
bahele
(31.07.20)
Kutuplaşma az değildi bu arada. Madımak katliamından sonra Alevi olduğumuz için komşular bizle selamı sabahı kesmişti. Her gün şehit haberi duyardık TV de.
0
epistemic_regress
(31.07.20)
Çok farklı değildi. Sadece sosyal medya yoktu.
0
pass
(31.07.20)
Sovyetler dağıldıktan sonra ABD tarafından kültürel kanallarla yaratılan umutlu bir dünya havası vardı. Temeli budur, soğuk savaşın son bulması. Tabi ikinci Körfez savaşı ile bu dönem son buldu.
0
eksisozlukokuryazari
(31.07.20)
nerede yaşadığınıza göre değişebilir belki ama genel olarak rewlack+1.

bugünler asla sonradan güzel olarak hatırlanacak zamanlar değil.
her şeyden önce, bugün herhangi bir şeyin ruhu yok.
o zamanlarla şimdinin arasındaki en büyük fark bu.
bu kadar kalitesiz ve avam bir ortam da yoktu, insanlar da öyle değildi.
toplumun seviye olarak nispeten daha düşük olan kesimi de düzgündü.
en azından çoğunluğu böyleydi.
0
blatta hiberna
(31.07.20)
Ben açıkçası bir teraziye koyarsak ilerleme kaydetmediğimizi düşünüyorum.

Sadece yönetici kısmı artık doğrudan seviye düşük kitleye hitap ettikleri için bu kitle daha öne çıkmaya başladı.

Yoksa eskiden de hiç de toplumu yansıtmayan bir kitle öne çıkıyordu. (Mesela bugün eski bir reklam gördüm, bayramda ikram için verilecek likör reklamı) yani gerçek türkiye o da değil bu da değil.

Yoksa kalitesiz ortam o zamanlar da vardı. Kaliteli ortam da o zamanlar vardı.

Eskiden de her gün şehit haberleri gelir, hep aynı mevzular tartışıp dururdu (sadece tartışmayı yöneten kesim görüşü daha farklıydı) şimdi de aynı şey.

Değişen tek şey teknolojinin kolaylaştırdıklarının kattığı ilerlemeler (özellikle altyapı ve ev elektroniği)
0
kindarfil
(31.07.20)
insanlar daha özgürdü, bence güzel zamanlardı, geri gelmesini isterim. ayrıca asfalt, fare, balta falan yoktu, olan yerde yine vardır emin olun. mıcırlı yol suların kesilmesi vs fakirlikle ilgili 90-2000lerle değil.
0
semitika
(31.07.20)
Rewlack +1

Dertler yine vardı ama böyle değildi.
Kalitesiz ortam yine vardı ama kaliteli ortam daha kaliteliydi.
Aynı şey insanlar için de geçerli. Vasatlar, kötüler vs yine vardı tabiiki ama iyi eğitimli, görgülü, nazik, entelektüel açıdan hem nitelik hem nicelik açısından büyük fark var.
Bir de hem sosyal hem ekonomik anlamda birşeyin karşılığını alabiliyordun. Çok çalışınca iyi eğitime ulaşabiliyordun, iş yerinde nispeten daha iyi alıyordun emeğinin karşılığını.

İyileşen şeyler de var ama totale vurunca ve dünyayla kıyaslayınca tam bir fiyasko türkiye için.
0
jimjim
(01.08.20)
Ben buna asla katılmıyorum. Her zaman için bir üçüncü dünya ülkesiydi Türkiye. Bu yaşanan ilüzyon, sadece şu anki boktan vaziyetten dolayı geçmişi yüceltmekten ibaret. Yani Tv'de dansöz oynatılabiliyor diye o dönemleri modern falan sanıyoruz. Halbuki beyaz Torosları, faili meçhulleri, madımak'ı unutuyoruz.

Yoksa sadece 32. Gün arşivini izlemek bile 90'ların matah bir zaman dilimi olmadığını anlamak için yeterli.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(01.08.20)
ayniydi. ekonimi de gene rezildi.
ben her halti hatirliyorum.
bir is yerine 20 tane amele lazimdi mesela. 4 otobus isci gelmisti bizi ise alin diye 4 otobus. adamlar otobus tutmus sirketin onune gelmisti.
rusvet desen girtlaga kadar batmis durumda. hicbir is yapamiyorsun.

devletin hicbir yapisi 1-2 senede bitmiyor. seneden senede hakedis veriliyor devam ettiriliyor 5-10 sene surerdi yapilar.

komsuluklar daha fazla idi. o baska da. bir cacik yok.
0
turbo sadık
(01.08.20)
Teknolojik olarak günümüzle mukayese edilmez ama yaşam biçimi olarak bence daha güzeldi..

Sokaklarda sabahtan akşama kadar misket, gazoz kapağı (biz öyle diyorduk), basketbol, futbol oynar, tüftüfle kağıttan yaptığımız külahları üfleyerek fırlatma gibi envaye çeşit oyun oynar bir de üstüne gece karanlığında saklambaç oynardık. komşuların bahçelere dalardık. Günümüzde bir çocuğun sokakta cep telefonsuz akşama kadar oyun oynaması kafayı yeme sebebidir herhalde ailesi için..

Devlet okullarında gayet kaliteli eğitim verilirdi, özel okul diye bir kavram yoktu (ya da ben çevremden hiç duymadım) anadolu lisesinde, fen lisesinde daha da nitelikli eğitim verilirdi. 19 mayısları, 23 nisanları stadlarda kutlardık.. özellikle 19 mayısa hazırlık süreci çok keyifli olurdu..

Tv'de rahmetli kemal sunalın bol eşşşoleşşek laflı filmleri dönerdi ama ahlakımız bozulmazdı.. vs vs vs..

İnsanın yaşadığı koşullara göre değişir ama ben çok şükür mutlu bir ailede büyüdüm ve çevremde de mutlu insanlar vardı

ben özlüyorum geçmişi
0
Oscar
(01.08.20)
yeni nesil son yirmi seneyi türkiyenin normali zannediyor ama o iş öyle değil. bence en büyük fark insanımızın eskiden cahilliğinin farkında olmasaydı. bilgisizliğini bilir ona göre konuşurdu ya da konuşmazdı. şimdi cahillik prim yapıyor. cahil özgüveni diye birşey oluştu. hadsiz, bilgisiz, cahil yığınlar oluşturdular.
0
hepbiarayisicinde
(01.08.20)
geçmişin daha mutlu gözükmesinin sebebi tamamen psikolojik bence. Her konuda böyledir, sözlük eskiden daha güzeldi, eski müzikler daha iyiydi falan filan, örnekler çoğaltılır. Ülkenin de eskiden daha güzel gözükmesinin birinci sebebi o bence.

Onun dışında bakarsak da bu ülke hiçbir zaman öyle çok güzel bir ülke olmadı. Her zaman ekonomik ve sosyal problemleri olan bir ülkeydi, bundan sonra da öyle olur. hükümet de değişse öyle çok efsane değişimler olacağını sanmıyorum, aynı hukuk problemleri falan devam eder.
0
icerden cikan adam
(01.08.20)
İnsan psikolojisi geçmişi genelde daha pozitif olarak hatırlama egilimindedir. 90li yıllarda da faili meçhul cinayetlerı, madımak olaylarını, uğur mumcuya yapılan suikastlar gibi suikastlari konuşuyordu bu ülke. Ekonomi de öyle ahım şahım değildi. Babam hep 'türkiye hep böyleydi kızım. İnsanlar hep gecim sıkıntısı çekerdi, siyasi gerginlik hep vardı. 70lerin sonlatonda güpegündüz çocuklar yollarda oldurulurdu' der. Bence de öyle. Bu ülkenin hiçbir zaman 'iyi bir dönemi' olmadı.

Egitim vs konusunda da Anadoludaki o kötü şartların 90li yıllarda nasıl olduğunu bilmeden konuşmamak gerek. Kadın cinayetleri, çocuk tecavüzleri yeni artmış gibi konusuluyor mesela hep. Halbuki o zamanlar da aynıydı, insanlar kendi cevrelerinde yoksa haberdar olmuyordu. Şu anin çok daha kötü olduğunu düşünüyoruz zira şu anı yaşıyoruz. Ayrıca şu anda bilgiye çok çabuk erisiyoruz. 90larda bir nebze daha kapalıydı her şey.
0
fraise
(01.08.20)
(14)

Instagram'da bir erkeğe yürüme

aramızda kalsın
Bu işlerden hiç anlamıyorum. Yardım bekliyorum. Biraz ünlümsü gitarist bir adam var. Ben bu adamla tanışmak istiyorum. Arkadaşıyla işlettiği bir stüdyo var Beşiktaş'ta. Oraya gidip onunla daha yakın görüşebiliriz ama bunun için önce mesaj atmam lazım tabii. Durup dururken stüdyoya gidip tanışamam. B
Bu işlerden hiç anlamıyorum. Yardım bekliyorum. Biraz ünlümsü gitarist bir adam var. Ben bu adamla tanışmak istiyorum. Arkadaşıyla işlettiği bir stüdyo var Beşiktaş'ta. Oraya gidip onunla daha yakın görüşebiliriz ama bunun için önce mesaj atmam lazım tabii. Durup dururken stüdyoya gidip tanışamam.

Bunun için nasıl bir yol izleyeyim? Adam uzun süredir radarımda ama takip etmiyorum. Aklıma gelenler şunlar:

1- Önce takip et, sonra mesaj at.
2- Takip et, 5-10 fotoğrafını arka arkaya beğen, mesaj at.
3- Takip etme, dümdüz mesaj at.

Daha önce hiç böyle bir şey yapmadığım için gerginim biraz. Ne söylemek lazım? Selam, merhaba yazarsam cevap vermez diye düşünüyorum. Başka yazanlar da vardır. 20 bine yakın takipçisi var. Direkt ''merhaba, uzun süredir sizinle ilgileniyorum, stüdyonuza gelip sizinle tanışayım diyorum'' benzeri bir şey yazmak daha mantıklı gibi. Biraz sabırsızım. Pat diye ilerlemek istiyorum galiba :d Ne önerirsiniz?
0
aramızda kalsın
(31.07.20)
Hesabı takip et, son birkaç fotoğrafını beğen, paylaşımlarından birine ilgi çekici yorum at. Bu şekilde ilgisini çekip, hesabınıza bakmasını sağlarsınız. Sizi çok beğenirse o size mesaj atabilir. Ya da yorumunuza cevap yazabilir. Hikayelerine de ifade bırakabilirsiniz.
0
GoodMorningTeacher
(31.07.20)
Bu biraz uzun sürecek bir şey. Ben daha çabuk olsun istiyorum. Bir de yorum yazanı da bol yani ben ilginç bir şey yazsam da dikkatini çekmesi zor.
0
🌸aramızda kalsın
(31.07.20)
Onun alanıyla ilgili mesaj atıp bir şey sorun. Stüdyo işletiyormuş. Bir tanıdığınız kayıt yaptırmak istiyordur bilgi almak istediğinizi belirtebilirsiniz.
0
GoodMorningTeacher
(31.07.20)
Fotografa yorum yapip seni fark etmesini beklemekten baska care yok.
Ya da gercekten isiyle ilgili bir sey sorman lazim ki cevap versin.

Senin soyledigin de (biraz kelimeleri degistirerek) bana normal geldi. Ama o kadar takipci arasindan bu tarz tanisma istegi gonderen cok oluyordur. Gene gozden kacabilirsin.. hatta belki prensip olarak onlara hic bakmiyor bile olabilir
0
Kittie
(31.07.20)
2. seçenekle birlikte yukarıda yazdığınız mesaj yeterli. ilgisini çekerseniz sadece ? yazıp gönderseniz bile dönüş yapar zaten. diğer türlü de ağzınızla kuş tutsanız faydası yok.
0
hadsafhada
(31.07.20)
ortak arkadaş bulmaya bak, yada instagram storylerden falan yürü aslında ne yazdığının çok önemi yok bir iki mesajına cevap alamıyorsan adamın ilgisini çekmemişsin demektir.

takip et, etme, 20 fotoğraf beğen zerre önemi yok.
0
orpheus
(31.07.20)
Taktik maktik yok. Bam bam. Cesur kadından her erkek bir miktar çekinir. Özelden "gitarın çok güzelmiş" yaz gitsin.
0
IncredibleMau
(31.07.20)
Pek story paylaşmıyor ki mesaj atayım oradan. Bir de yıllar yıllar önce içinde bulunduğu bir rock grubu vardı ama ayrıldı. Hala 15 yıl öncenin mevzusundan 17-18 yaşındaki çocuklar abi abi diye dolduruyorlar yorumlarla her postunu. Beni yorumla falan görmesi zor işte o yüzden.

İşiyle ilgili bir şey sorarak mesaj atmaya karar verdim. Ne yazacağımı bulamadım henüz. Bu konuda da tavsiye olan varsa yazabilir.
0
🌸aramızda kalsın
(31.07.20)
Gitarın çok güzelmiş mi hahahahsh onun yerine ''sana geleyim de tanışalım'' yazayım
0
🌸aramızda kalsın
(31.07.20)
Bu basit mesajın ardında kurşun geçirmez bir fikir var.

1 - diğer herkes için ulaşılmaz görünen bu arkadaş senin için tiye alınabilecek kadar basit.. bırak o öyle zannetsin.
2 - bişeyleri bahane etmeden direkt ilgini belli etmişsin. Demek ki çok da vazgeçilmez biri değil. O öyle zannedecek.
3 - mesajın çok keko, ama fotoğraflarında fazlası var. kafası karışacak.
4 - "sana geleyim tanışalım" daki cinsel ima bunda yok. ama çılgın bişeylerin işareti var. heyecan duyacak.
0
IncredibleMau
(31.07.20)
En az 7/10 değilsen seni farketmesi çok uzun zaman alır. İstersen nude ay, büyük ihtimalle geri dönmeyecektir. Yine de ben de bir senaryo sunayım: 13 yaşında, müziğe yetenekli bir yeğenin olsun. Duyduğunu notaya dokebilen, müzik kulağı Mozart in bir gömlek altı. Bahsettigin adamın gitar çalma stilini çok beğensin bu yeğenin. Bu arada biraz teknik şeyler öğrenmen lazım gitarla alakalı, "şu tekniği ustaca kullandığınızı söylüyor:)" falan diyebil. Ailesinin durumu olmasın bir de, ucuzundan bir gitar almak istediğini söyle yeğenine, ne tavsiye eder diye sor. Ama bu senaryo bile çok zayif yani, celebrity crush, celebrity crush olarak kalmalı.
0
epistemic_regress
(31.07.20)
işiyle ilgili cevap alabileceğin,mantıklı sorular sor,cevap verdiği an iletişime geçmiş olursun.ne cok ciddi ne de cıvık ol mesaj atarken
0
siyahbeyaz1903
(31.07.20)
5 fotoğrafı arka arkaya beğen, cevap gelmezse istersen kapısında yat ister 100 mesaj at ilgilenmiyor demektir.
0
semitika
(31.07.20)
stüdyo işletiyormuş ya, olay şu şekilde; stüdyonun adresi belli sonuçta, gidiyorsun kapıyı çalıyorsun, açıyorlar merhaba ben aramızda kalsın, tabelayı görünce gelip bir bakmak istedim diyorsun, (müzikle uğraşan insanlar stüdyoda ne tür aletler var, durumları ne vs görmek isterler, fiyat sorarlar, kayıt fiyatını sorarlar, vs. vs. vs. f/p ararlar her zaman), seni içeri buyur ediyorlar, adamların satmak/kiralamak istedikleri alanı, zamanı ve hizmetleri var, dolayısı ile pazarlama için seni içeri alacaklar. aa bu öylemi şu şöyle mi diye sormaya başlayacaksın, ne biliyim ders veriyor musunuz diyeceksin, davul dersi falan gibi (neden davul? taşıması zor bir alet, gitar gibi yanında götüremiyorsun sen davula gideceksin, davul studyoda, dolayısı ile mecbursun stüdyoya gitmeye), kimi hocalar stüdyolarla anlaşıp dersleri öyle veriyorlar vs. müzikten falan anlamıyorsan da ay benim arkadaşlarım bişiyler yapıyor onlara söylemek için geldim falan gibi bişi üretebilirsin bahane olarak. sonrası artık sohbet yeteneğine kalmış
0
selam
(05.08.20)
(29)

Kendinize 10 üzerinden kac puan verirsiniz?

epistemic_regress
Fiziksel görünüsunuzu, seksapalitenizi baz alarak.Ben umut vadeden bir 6 yım.
Fiziksel görünüsunuzu, seksapalitenizi baz alarak.

Ben umut vadeden bir 6 yım.
0
epistemic_regress
(31.07.20)
11
0
pass
(31.07.20)
5
0
kedili bisiler
(31.07.20)
4,25
0
mate soul
(31.07.20)
5.5den 6
0
MtKrt
(31.07.20)
1
0
uzunincemalbrodayim
(31.07.20)
yaşı da hesaba katacak mıyız? 10 alan mükemmel kişinin standart yaşını kaç belirledik?
0
semitika
(31.07.20)
2
0
eazy
(31.07.20)
Yasa gerek yok. Kaç hissettiginiz önemli :p
0
🌸epistemic_regress
(31.07.20)
Alçak gönüllülük ve tecrübe, birikim kültür için 9
0
kisa
(31.07.20)
10. Bu butlar, baldırlarlar için paraşütçü olma hevesiyle az uğraşmadım. Seksepalite yok ama bedene 10 veriyorum ve kendimi yanaklarımdan öperek uğurluyorum.
0
velvetmorning
(31.07.20)
7.5tan 8
0
anais
(31.07.20)
5

Nette dolasan 2 tablo var buralardan referans alabilirsiniz:

www.reddit.com

www.reddit.com
0
cleric
(31.07.20)
Ryan Gosling e 7 diyen bir tabloyu ciddiye alamam :)
0
🌸epistemic_regress
(31.07.20)
Epistemic sorma orda bi trolluk yapmis listeyi yapan, hollywoodda 9 olmayan birinin tutunmasi cok zor zaten.
0
cleric
(31.07.20)
2
0
rose parks
(31.07.20)
10
0
clones
(31.07.20)
şuan 7.5

6 ile 9 arasında gidip geldiğim zamanlar oluyor.
9 iddialı oldu galiba ama bazen öyle hissediyorum. formumda olduğum zamanlar genelde 8 diyelim.
0
biseysorcaktim
(31.07.20)
Yok 3 muşum ben. Notu kıt biraz belli ama yine de 3 aldım ya
0
kisa
(31.07.20)
6.8/10
0
nundu
(31.07.20)
Rahatlıkla 8 veririm.
0
burka
(31.07.20)
7 ve üstünü ifsaya davet ediyorum. Gecemiz şenlensin :)
0
🌸epistemic_regress
(31.07.20)
3
0
plastikposet
(31.07.20)
2 falan. Ama çok tatlı birisiyim aslında valla bak.
0
Giovanni Pipitto
(01.08.20)
5 veririm
0
yuzır
(01.08.20)
4,56
0
choclatetekila
(01.08.20)
insanın kendi kendini puanlaması daima subjektiftir.

objektif olmaya çalışarak 8.
0
firemanjonny
(04.08.20)
reddit listesine gore 7-8 oluyorum. ozellikle saclari kestirdikten sonra hakikaten yakisikliymisim gibilerinden bir aydinlanma oldu bende.

erkek arkadaslar birakin artik bu metalci ayaklarini saclarinizi kestirin:D
0
baldur2
(04.08.20)
6
0
siradam
(06.08.20)
(7)

Web dünyasına girmek l nasıl başlamaliyim

optimistbakunin
Selam bundam once kisa bir sure flutterla ilgilendim. Baska programlama bilgim yok fakat web'e de adim atmak istiyorum. Amacim wix veya wordpress ile basit şeyler yapmak değil. O yuzden full stack kendimi gelistirmek istiyorum. nereden nasil baslamaliyim?
Selam bundam once kisa bir sure flutterla ilgilendim. Baska programlama bilgim yok fakat web'e de adim atmak istiyorum. Amacim wix veya wordpress ile basit şeyler yapmak değil. O yuzden full stack kendimi gelistirmek istiyorum. nereden nasil baslamaliyim?
0
optimistbakunin
(31.07.20)
Ben de merak ediyorum lütfen silme.

Süper adamlar var burada emrahday pluton tchuck gibi. İşşalla görüp karalarlar bir şeyler.

Şu an mobilim ama kendim için araştırırken bulduğum şeyleri göndermek için bir mesaj atıcam gün içinde. Unutursam lütfen hatırlat.
0
Giovanni Pipitto
(31.07.20)
freecodecamp.org ile başlayabilirsiniz.

alaylı web yazılımcısı olmak için harika bir yer.
iyi bir path sunuyorlar, güzel alıştırma çalışmaları var. iyi bir forumu var vs.

ingilizceniz varsa pluralsight gibi yerlerden öğrenmeye çalışırsanız çok daha profesyonel olur. ayrıca öğrenmek istediğiniz şeyleri mesela javascript, react her ne ise, onu kendi resmi dökümantasyonlarını takip etmeniz iyi olur. udemy'den kurs alayım video izleyim öğreneyim işi çok iyi değil.

udemy'den de faydalanabilirsiniz ama ingilizceniz yeterli ise bunu yapmak yerine dediğimi yapın.
0
biseysorcaktim
(31.07.20)
öncelikle sen kim köpeksin diyebilirsin ama benim teorime göre web sitesi diye bir şey kalmayacak yakın gelecekte.

nereden başlamalıyım sorusuna temeli parçalayarak cevap vereyim.

websitesi dediğin şey iki parçadan oluşuyor, front ve back.

front dediğimiz son kullanıcının gördüğü kısım, websitesi. ekşi duyuru'dan örnek vermek gerekirse. duyuruların listelenmesi, sağda son cevaplananların olması, son cevaplananlarda bir şeye tıklayınca başka bir sayfaya gitmesi, ikonlar, açılıp kapanma animasyonları, renkler, şekiller, görseller, borderlar, yazı stilleri.

tüm bunların özünde iki üç şey var,

html
javascript
css

hangi kütüphane (jquery, vue.js, typescript, less ....) kullanırsan kullan websitesi dediğin şeyin özü yukarıdaki üçlüdür, kullandığın kütüphaneler sadece işi daha kolaylaştırır ama işin sonunda yine en temel sonucu verir, html, javascript, css.

__________

bir de back kısmı var. burada seçebileceğin bir sürü dil var. c#, php, ruby, python, java, node.js, swift, rust.

back kısmında ise veritabanından veri sorgulama, çeşitli işlemlerden geçirme ve mantıklı veriyi front'a gönderme işi yapılıyor. Route kontrolü de yine buraya ait,

eksiduyuru.com/herbirsey/ sayfasına gidince hangi kodlar çalışacak, hangi html son kullanıcıya gösterilecek bunun yönlendirmesini de yine back end tarafında yapıyorsun.

toparlayacak olursak eğer full stack web developer olacağım diyorsan en başta öğrenmen gereken temel şeyler.

HTML
CSS
javascript
Herhangi bir back-end dili

bunların özünü öğrenmekle başlayabilirsin, herhangi bir kütüphane kullanmadan sadece bu üçünü kullanarak neler yapabildiğini görmelisin.

html özel bir dil sayılmaz, haliyle bir kütüphanesi vs. yok. yapabileceğin şeyler standart ve belli, öğrenmesi kolay. bir websitesinin kaba inşaatı gibi bir şey aslında, neyin ne işe yaradığını bilmende fayda var.

link verirken hangi tag'ı kullanılıyor, paragrafta hangi tag kullanılıyor. meta tagları nelerdir, ne işe yarar vs.

css dediğimiz ise HTML'i güzelleştiren renklendiren, işin peyzajı, boyası, iç mimarisi. bunda işini kolaylaştıracak kütüphaneler bulabilirsin, özellikle sürekli tekrar tekrar aynı şeyleri yazmamanı sağlayan less var en bilindik.

javascript artık kullanım olarak çok değişik yerlere evrildi ama temelinde kullanıcı arayüzünde yazdığın yani front-end bir programlama dili.

temelinde kullanıcı şuraya tıklayınca şunu yap, şunun üzerine gelince bunu yap gibi komutlarla arayüzü daha kullanışlı hale getirmeni sağlıyor diyebiliriz. ama tabii bunlarla sınırlı değil. en çok da bununla ilgili kütüphane bulacaksındır.

jQuery en bilindik ve muhtemelen hakkında en çok kaynak kod bulabileceğin fakat artık kullanımı da yavaş yavaş azalmaya başlayan bir kütüphane. komplike animasyonları, event yakalamalarını vs. çok kolay bir şekilde yapmanı sağlayan bir kütüphane.

hatta o kadar güzeldir ki çoğu kişi jquery'i bir dil sanar. javascript'i hiç bilmeden kullananlarını da çok gördüm.

özellikle mvvm ve single page application muhabbetiyle de bir çok fremework ortaya çıktı.

angular, vuejs, reactjs, typescript incelenebilecek kütüphaneler.

ama bu kütüphaneleri en sona bırakmakta fayda var, öncelikle temelden html, css ve javascript öğrenmelisin. daha sonra zaten bir şekilde karşına bu kütüphaneler gelecektir.

Tüm bunları öğrendikten sonra back-end tarafına geçebilirsin. yine kendine uygun bir dil ve framework seçmen gerekiyor. alternatif çok, en çok kullanılan ve en çok kaynak bulabileceğin dil muhtemelen PHP, wordpress mesela php tabanlı bir dil. bir de yine javascript'te olduğu gibi temel php var ve çeşitli frameworkler var,

laravel, smyfony, codeigniter, cakephp, yii, zend gibi.

yani php seçtiysen eğer php syntax'ını öğrendikten sonra bir framework seçip onun yapısını öğrenmelisin.

php'den sonra muhtemelen ikinci dil olarak da c# (asp.net, asp.net mvc, asp.net core mvc) geliyor, yapı ve syntax olarak php'den çok farklı bir dil.

öğrenme tekniği olarak önereceğim şey de şu olur, kendinize basit bir proje belirleyin. kopya bir proje de olur mesela ekşi duyuru'yu yeniden yapmak gibi. oturup yazmaya başlayın. yazarken karşınıza çıkan zorluklar zaten sizi araştırmaya ve yeni şeyler öğrenmeye yönlendirecektir. ben öğrendiğim çoğu şeyi oturup çalışarak öğrenmedim, karşıma çıkan problemleri çözerek öğrendim.

çünkü mesela css, html syntax'ını öğrenmek/ezberlemek çok kolay ama pratikte karşına öyle bir tasarım gelir ki ben bunu nasıl koda dökerim diye uğraşır durursun, asıl öğrenme o zaman başlar.
0
aziz dostum jack
(31.07.20)
valla ben girdim pişman oldum. bir sürü site yaptım, bişey olduğu yok. vakit kaybı.
0
semitika
(31.07.20)
freecodecamp +1, çok güzel kaynak.
@aziz dostum jack +1, özellikle proje yaparak öğrenme kısmı. sadece bir kaç ekleme yapmak istiyorum.

backend için bence node.js seçin. seveni var sevmeyeni var o ayrı konu ama başka bir dil öğrenmeniz gerekmiyor, frontend'de kullandığınız gibi js kullanıyorsunuz. full-stack olmak zaten zor, bir de sıfırdan iki farklı dili aynı anda öğrenmeniz iyice zor olur.

başlangıç için backend stack'i tavsiyem: node.js + express + mongodb
başlangıç için frontend stack'i tavsiyem: vue.js (pug/jsx falan, css kütüphanesi ya da preprocessor tavsiye etmiyorum, düz html/css yazın).

hepsinden önce tavsiyem js ile project euler çözün (bitirmenize gerek yok, bi 50-100 tane çözseniz yeter): www.hackerrank.com

syntax'a alışmak ve genel programlama pratiği için çok faydalı.

stack'e döneyim, niye bunlar? çünkü öğrenmesi kolay, sade ve internette zibille kaliteli kaynak var. bunlarla rahat rahat istediğiniz projeyi yapabilecek hale geldiğinizde artık zevkinize göre şu daha iyi bu daha kötü diye kendi yolunuzu bulursunuz.

@giovanni teşekkür ederim :)
0
plutongezegendegilmi
(31.07.20)
oz suser
(31.07.20)
teknik tavsiyeleri başkaları vermiş, ben sana çok para kazanman için gerekeni söyleyeceğim.

bir konu seç ve o konuda aranılan kişi ol.

örneğin front-end developer oldun. bu bir uzmanlık değil. seyahat siteleri yapan bir front-end developer olursan, uzman ve aranılan kişi olursun. yaptığın iş başına birkaç kat fazla kazanırsın.

front-end veya back-end seçtikten sonra bir uzmanlık seçmelisin.

peki uzmanlığı nasıl seçersin?
- sektör (e-ticaret, seyahat, bankacılık, fintech vs)
- platform (shopify, wordpress, squarespace vs)
0
sensible soccer
(31.07.20)
(12)

ilkeleriniz var mi?

durgunfoton
varsa ne?uygulamadiginizda, kötü bir sey oluyor mu?cok mesleki seylerden bahsetmiyorum. gundelik hayat seyleri.mesela arkadaslarimla, para konularina girmemek gibi bir ilkem vardi, bi arkadasim rica ettigi icin havale yaptim, kendi kartimla yabanci banka hesabimdan. parayi benim turk banka hesabima
varsa ne?
uygulamadiginizda, kötü bir sey oluyor mu?
cok mesleki seylerden bahsetmiyorum. gundelik hayat seyleri.

mesela arkadaslarimla, para konularina girmemek gibi bir ilkem vardi, bi arkadasim rica ettigi icin havale yaptim, kendi kartimla yabanci banka hesabimdan.
parayi benim turk banka hesabima gondermisti, fakat banka biraz kesmis, ben de haber verdim, sonra ogrendim ki bankayi arayip kesintinin sebebini sormus. kestigi cok az bir miktar ama ben havale yapamayacagim icin kusurati tamamla demistim. Tr de olmadigim icin benim tamamlama sansim yok.

simdi cok sinir oldum, rica ederken -yok kesinti olursa ben oderim, hic onemli degil vs. vs. . Inanmayip bankayi aramis 3 kurus icin. mide bulantisi sebebi.
0
durgunfoton
(30.07.20)
1- Paragöz, Cimri insan ile arkadaşlık etmem.
2- Gözünü makam mevki bürümüş kadın ile ilişkiye başlamam
3- Zor zamanlar geçirdiğimi bildiği halde arayıp sormayan insanların listesini tutar ölselerde dahi su vermem, silerim.
0
paramolacak
(30.07.20)
akrabalarımla ortak olmam.
hatta normalde de biriyle ortak olma ihtimalim çok çok düşük ama akrabayla asla olmam.

parasını ödemeden hatır gönülle kimseye herhangi bir iş yaptırmam.
0
blatta hiberna
(30.07.20)
Ailemle uzun yola çıkmamak gibi bir ilkem vardı ama bu bayramda taviz vericem bu ilkeden.
0
epistemic_regress
(30.07.20)
Benim hayatimi iyilestiren birkac ilke var, bir kere bozsam krizlere girerim seklinde degil, ancak hep olumlu yanlarini gordum:

Kopegimi bir iki kisi disinda kimseye emanet etmem.

Her zaman nakit odeme yaparim, gittikce zorlassa da. (Iskandinavya´da, sadece kredi kartinin ya da app. ile odemenin gectigi yerlerden cikip, baska yer aramisligim var. Türkiye´de de son yillarda biraz komik oluyor nakit paranin ameleliligini yapmak, ama olsun.)

Taksitle asla alisveris yapmam, param varsa alirim, yoksa almam. ilk maasimi aldigimdan beri taksitlerin o dipsiz kuyusuna hic girmedim.

Kibarlik olsun diye bana sunulan bir seyi yiyip icmem. Herhalde en cok yarari olan ilkem bu. Zor olsa da ogrendim "hayir!" demeyi. Bu sayede kac sabahimi bas agrisiz gecirdim kim bilir...
0
buf-e kür
(30.07.20)
Arkdaşınız nasıl bir yöntem kullanarak para gönderdi bilmiyorum ama uygulama üzerinden ise zaten ne kadar kesinti olacağı gösterilir bankanın programında. Bunu göre göre bile bile özür dileme ve telafi etme gibi ayaklara girdiyse,
- önemli değil,
- lafı mı olur,
- aramızda sorun olmaz.. gibi şeyler söylemeyin noksanı tamamlamasını isyeyin .

benim ilkelerimden biri ise borç verdiysem, arkadaş geri ödediğinde yok kalsın, sonra verirsin gibi saçmalıklara girmem kolay kolay.
sonuçta para herkese lazım.
ikram, hibe , borç , bağış ... gibi şeylerin anlamı bellidir karıştırmamak lazım .
Diğer ilke ise borcu olabildiğince en kısa zamanda
ödemektir. Her şeyi maaş gününe sarkıtmak gevşekliğin bir gösyergesi .
0
Erva
(30.07.20)
Kesinlikle yalan söylemem. Bana yalan söylenildiğini fark ettiğim anda da yalan söyleyen kişiyi affetsem bile asla eskisi kadar güvenemiyorum.
0
icomefromanatolia
(30.07.20)
- Konuşma esnasında karşımdakinin sözünü kesmem, "ııı, şey, aynen" kelimelerini/sözlerini kullanmam. Sözümün kesilmesine müsade etmem. Günlük konuşmada araya garip İngilizce deyimler katmam. Bu kadar kötü seviyede Türkçe konuşuluyor olması (başta en üst seviye eğitimliler arasında olmak üzere) beni hem ciddi anlamda rahatsız ediyor, hem de üzüyor.

- Yemek yerken telefonum çalarsa açmam, bittikten sonra dönüş yaparım. Biriyle buluştuğumda gereksiz yere telefonda zaman harcamam.

- Her ay az ya da çok mutlaka finansal varlık satın alırım.
0
Lethe
(30.07.20)
şöyle bi düşününce çok şey çıktı yav. kendimi leş gibi, kendini beğenmiş biri gibi hissettim.

-bekletilmekten nefret ederim önceden planlanmış bir buluşma durumu varsa.

-abi yanımda nakit yok kartımda evde kalmış ya diyerek ufak ufak para kitleyen insanlardan nefret ederim, bu olabilir tabii de 2 gün içinde falan öndersin en geç. mobil bankacılıkla 3 saniye falan sürer.

-nasıl bir yalan olursa olsun ufacık bir yalan veya sallama bir şey söyleyen kişiye bir daha en ufak şeyde güvenmem. karpuzun dışı yeşil içi kırmızı olur dese bile.

-karşılıklı konuştuğum kişi ben bir şeyler anlatırken sağa sola bakıp insanları kesiyorsa sürekli veya telefonuna bakıyorsa ayar olurum. ki bu genel olarak hiç sevmediğim bir insan huyu zaten ben konuşmuyor dahi olsam veya bir iletişim olmasa da ortada o an.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.07.20)
Evli bir kadınla ya da biriyle en ufak medeni ilişkisi olan bir kadınla ilgili 3. kişiyi rahatsız edecek en ufak bir davranışta bile bulunmam.

İnsanların gelirlerini ve varlıklarını, ilişki ve çocuk planlarını sormam.

Başkasına ait olan bir mal veya para (eğer korumam gerekmiyorsa) benim nezdimde bir A4 kağıdından farksızdır.
0
pass
(30.07.20)
Uzun saçli(poposuna kadar) ve turbanli kizlarla arkadas olamamiyorum, ilke gibi oldu zamanla.

En dindar. En Ataturkcu, en en oldugundan bahseden insanlardan kaciyorum.

Isyerinde baskasinin dedikodusunu yapan insana karsi cok dikkatli davranir, firsatini bulursam aciga çıkarırım

Onun sevgilisi bana bakiyo diyen insanla arkadasligimi bitiririm universitede cok duydugum biseydi.
0
Coma
(31.07.20)
1. kimseyle ortak is yapmam. ya tek basima ya da hic.
2. arkadaslarimla is yapmam, para konularina asla girmem.
3. tanimadigim insanlarla din ya da siyaset konusmam.
4. kimseye borc vermem, sevdigim biriyse bagis yaparim, hibe ederim.
5. kimseden borc almam.
6. aramama donmeyen birini asla 2. kez aramam.
7. kimsenin arkasindan kosmam.
8. asagilik kompleksi olan birini yakin cevreme sokmam.
9. bitti diye uzulmem, oldu diye sevinirim.

simdi yazinca farkettim baya gicik biriymisim ben :)
0
ehti
(31.07.20)
1- Paragöz, Cimri insan ile arkadaşlık etmem.
2- Gözünü para bürümüş, romantik ilişkiye başlama şartı olarak kadının çalışmasını şart koşan paragöz erkekle ilişkiye başlamam.
3- Zor zamanlar geçirdiğimi bildiği halde arayıp sormayan insanların listesini tutar ölselerde dahi su vermem, silerim.
4- Borç vermem
0
semitika
(31.07.20)
(9)

ayrılık işleri

passion rules the game
3 ay önce falan tanışmıştık. 1 ay işte gezdik tozduk vs ilişkiye başladık.ben biraz kapana kısılmış ve baskı altında hissediyordum, geçer sandım ama geçmedi.işte memleketine gitti sonra 1 aylığına, başlarda konuşuyorduk ama bir süre sonra ben yazmadım, o da yazmadı. 2 haftadır falan konuşmuyoruz.böy
3 ay önce falan tanışmıştık. 1 ay işte gezdik tozduk vs ilişkiye başladık.
ben biraz kapana kısılmış ve baskı altında hissediyordum, geçer sandım ama geçmedi.
işte memleketine gitti sonra 1 aylığına, başlarda konuşuyorduk ama bir süre sonra ben yazmadım, o da yazmadı. 2 haftadır falan konuşmuyoruz.

böyle bitmesi de üzüyor, normal bir şekilde noktalamak istiyorum ama iş uzarsa diye de korkuyorum. böyle olması da üzüyor tabii bir anda.

ne yapsam, ne etsem? en azından bir özür mesajı yazmak istiyorum ama hiç de uzatasım yok.

danke.
0
passion rules the game
(30.07.20)
Bitmiş işte. Tertemiz bir sonuç. Keşke biten her ilişki böyle sulh içinde bitse de insanlar üzülmese.

Gerçi rahat batınca insana bir şekilde kendini üzüyor. Acaba ne yapsam ne etsem de bitmiş, olmayacak, mutsuz edecek bir ilişkiyi küllerinden yeniden doğursam da hayatları berbat etsem diyor.
0
pass
(30.07.20)
yani bitti diye konuşmadık işte. fiilen bitti de...
işleri daha kötü mü yapar emin olamadım mesaj atmak
0
🌸passion rules the game
(30.07.20)
Şöyle düşün. Sinemaya gitmişsin. Film izlemişsin. Mısır yemişsin. Filmden çıkmışsın. Eve gitmişsin. Diyorsun ki “‘film bitti’ yazısını görmedim ben bi daha AVM’ye gidip film bitti yazısını görmeden rahat edemem”
0
pass
(30.07.20)
Bu söylediklerini ona da söyleyip bitirmek daha şık olur. Belirsizlik, ilişkide iyi birşey değildir. Empati yapın biraz.
0
Arthur Dayne
(30.07.20)
Karşı tarafın size nedenini sormaması da ilginç. En son konuşmanızda bir tartışma veya kavga mı oldu, yoksa normal bir konuşmanın üstüne mi gerçekleşti?

Gerçi çok fark etmez, bence neresinden bakarsanız bakın çok saygısızca bir davranış. Bence insan, hiçbir insan ilişkisinde görünmez oluyormuş gibi davranmamalı. Sonuçta yetişkin insanlarız, yaşadıklarımız nasıl görünürse bundan sonra yaşamak istemediklerimiz de görünür olmalı. Kararlarımızın arkasında durmalıyız. Karşımızda bizim gibi bir insan var.

İşlerin karışacağına dair korkunuz nedir ve neyi gözetiyorsunuz bilemem ama bence insan her şeyden önce kendisine saygısı için doğruyu yapmalı. Burada söylendiği gibi, bir ilişkiyi tertemiz ya da sulh içinde bitirmek böyle bir şey değil. Birini üzmemek böyle bir şey hiç değil.

Asıl pürüzlü olan, asıl insanların kafasında kurmasına sebep olan bu tip belirsiz, sessiz tutumlar. Net ve açıklayıcı olmak her şeyin doğal döngüsünde tamamlanmasını sağlar. Şurada cümle kurarken bile noktasını koyuyoruz ki cümlenin bittiği anlaşılsın.
0
yalnizligin muthis saltanati
(30.07.20)
Karşı tarafta sizi merak etse arardı bence. 2 hafta uzun bir süre. Devam etsin de istiyorsanız aramayın derim.
0
meraklitursucu
(30.07.20)
yalnizligin muthis saltanati +1
ama karşı tarafın size bir şey sormaması ilginç değil.
ben olsam ben de peşinde koşup "ne oldu? ne oldu?" diye sormam.
insan ne olduğunu elbette hisseder ama bu kararı verenin bildirmesi, konuşması gerekir.

ilişkilerde "closure" yani bir şekilde nokta koymak önemli.
ucu açık kaldığında herkes ne olduğunu anlasa da aslında ortada bir şeyler yarım kalmış oluyor.
0
blatta hiberna
(30.07.20)
Friends'te Joey'nin bu durum için bir önerisi vardı: Man up and never call her back.
0
epistemic_regress
(30.07.20)
erkek tarafı sen misin?
cinsellik yaşandı mı?

ikisi de evetse klasik aşık olmadığı için topuklayan erkek vakası.
ama eğer ikisi de evet değilse bile üzücü, hiçbir ilişki türü böyle bitmemeli.
0
semitika
(30.07.20)
(7)

şu videodaki gibi partiye gitmek istiyorum

semitika
https://www.youtube.com/watch?v=ckKi01gqW7A&feature=youtu.be&t=4119 şöyle bir partiye gitmek istiyorum. 1. istanbulda bu akşam ne zaman nerde var bu tarz parti?2. bu dans eden insanlar cüzdanlarını çantalarını nereye koyuyor?
www.youtube.com şöyle bir partiye gitmek istiyorum.
1. istanbulda bu akşam ne zaman nerde var bu tarz parti?
2. bu dans eden insanlar cüzdanlarını çantalarını nereye koyuyor?
0
semitika
(28.07.20)
private party diyor başlıkta, zengin ve laik arkadaş çevreni organize eder bi mekan ayarlar yaparsın aynısını. çoğu zengin olduğu için muhtemelen at hırsızı yoktur aralarında bu da 2. soruna cevap olsun :D
0
nahtoderfahrung
(28.07.20)
peki istanbulda sürekli böyle müzik çalan mekan var mı?
0
🌸semitika
(28.07.20)
şuan ortamın virüslü olduğunu düşünürsek böyle partileri bi süre göremezsin, lakin normal zamanlarda karaköyde oluyor böyle mekanlar
0
nahtoderfahrung
(28.07.20)
bana çok varoş geldi bu parti.

amaç nedir parti görmek mi elektronik müzik mi, ortamlara akmak mı ?
arnavutköy aleksandra var pandemi öncesi aynı bu ayardı, biraz daha lüks tabi.

bu akşam(salı) günü için çok böyle bir parti bulacağını pek sanmıyorum. biletix ve benzeri etkinlik sitelerinden nerede ne var bakabilirsin.
0
orpheus
(28.07.20)
eli kolu uzun, cevresi olan, dj kovalayan bir ya da birkac arkadas edinmen lazim, onlarin vasitasiyla nerde ne oluyor ogrenirsin, listeye isim yazdirirsin vs. Herseyde oldugu gibi burada da cevre onemli..
0
cooperr
(28.07.20)
Virüsten dolayı çoğu mekan açılmadı fakat suma beach’te etkinlikler başladı. Oraya bakabilirsiniz.
0
mutlu yillar sana
(28.07.20)
bu videoda arkadaşlarım var :) private party dediklerine bakma, öyle elit bir şey değil. biliniyor ama öyle panolara afişleri asılmıyor ve biletler biletix'te vb satılmıyor, bir şekilde haberin olması ve istemen lazım. birkaç mekan var, oralarda takılıyorsun, birileriyle tanışıyorsun haberin oluyor. çok event takip ediyorlar ve sosyal medyada yazıyorlar.

bu videosunu attığın etkinlik klein'daydı. bilinen bir gece kulübü. private party adı altında olmasa da benzer müzik etkinliklerinin yapıldığı mekanlar; beat, kiki, module, zorlu, binbirdirek sarnıcı, volkswagen arena, glow, zor, arka oda.. bu tarz ortamlar için ilk aklıma gelenler. bunların sosyal medya hesaplarını takip ederek de biletlere ulaşabilirsin. pahalı da değiller, normal etkinlik giriş ücreti.

bu akşam için bu tarz çalan bir etkinlik bulman çok zordu zaten, öncelikle salı olduğu için. ikinci olarak da yaz mevsiminde istanbul'da böyle etkinlikler suma ve kafes'te yapılırdı, onlar da haftasonu yapılırdı. ama bu sene ikisi de el değiştirdi. artık bu tarz müzik yapılmıyor oralarda diye biliyorum. şu dönemde istanbul'da böyle bir etkinlik bulman zor. sonbaharda belki başlar.

ikinci soruna cevap olarak; çantayla gittiysek kredi kartı ve telefonu alıp çantayı vestiyere bırakıyoruz. mümkünse en baştan çantayla gitmiyoruz. ya da masaların altına asıyoruz çantaları, masada da sürekli duran arkadaşlarımız oluyor, biz dans etmeye gittiğimizde onlar bakıyor masaya.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(29.07.20)
(9)

ilk buluşma mekan önerisi

snakexenzia
Merhabalar. Daha önce açtığım (git: https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1423561/hoslanilan-kisiyle-muhabbet) duyurusunda bahsettiğim hoşlandığım kişiyle muhabbeti baya ilerlettim ve bu hafta içi kendisi ile ilk kez buluşacağım. Ancak nereye gidebileceğimize dair kafamda en ufak bir fikir yok. Hafta iç
Merhabalar. Daha önce açtığım (git: www.eksiduyuru.com) duyurusunda bahsettiğim hoşlandığım kişiyle muhabbeti baya ilerlettim ve bu hafta içi kendisi ile ilk kez buluşacağım. Ancak nereye gidebileceğimize dair kafamda en ufak bir fikir yok. Hafta içi öğleden sonra tatlı yiyip çay kahve içebileceğimiz ardından sahilde yürüyebileceğimiz ilk buluşmaya uygun nezih bir mekan önerisi istiyorum siz değerli duyuru halkından. İstanbul asya tarafı kartal, pendik, maltepe ve belki üsküdar civarı olabilir. Şimdiden teşekkürler.

not:yaşlar 22e 20k
0
snakexenzia
(27.07.20)
Kadıköy Leman’a giderdim ben olsam.
0
cikolata selalesi
(27.07.20)
moda’ya gidin. sokak arasinda elli tane kahveci var, beğendiğiniz birine oturun. oradan da sahile inip fenerbahçe’ye doğru yürürsünüz.

sahil hattındaki tüm ilçeleri sırayla yazıp içlerinde en güzel ve nezih olanı atlaman peki fkjhksdfj
0
sir gawain
(27.07.20)
Moda+1

Üsküdar Maltepe vs. nedir ya? ilk buluşma için olacak şey değil.
0
lcha
(27.07.20)
önerdiğiniz lokasyonlara bakılırsa sanırım kızarkadaşınız tesettürlü, Kuzguncuk çınaraltı cafe iyi bir seçim olabilir.
0
semitika
(27.07.20)
kadıköy'ü yazmama sebebim aslında park yeri sorunundan kaynaklı. ulaşım özel araç ile olacak ve açıkçası nerede park yerleri bulunur pek bilmiyorum kadıköyde. aracı koyacak yer bulamama gerginliği var aslında üstümde tabi ki kadıköy en güzel sahil semtlerinden birisi. önerilerinizi dikkate alacağım park yeri konusunda da tavsiyesi olan yazabilir :))
@semitika tesettürlü değil arkadaşım.
0
🌸snakexenzia
(27.07.20)
Kadiköy Moda +1

Sahilde belediyenin bir park yeri vardi galiba.
0
chitosan
(27.07.20)
Akmara yakın bir kapalı otopark olduğunu biliyorum, o da aklınızda bulunsun.
0
Olive
(27.07.20)
Kartal İstmarina olabilir Scoop Lounge iyidir,
Pendik Marina olabilir ama Özsüt vs olur
Kadıköy Moda olabilir, Moda’da Big Chef var

Park yeri olarak hepsinin araç parkı var, Kadıköy’de eski Balon cafenin yan tarafı ispark otoparkı, ben moda tarafına yürürken oraya koyuyorum aracı
0
Northern Mariner
(27.07.20)
Hafta sonu desen diyorum da hafta içinde park yeri diye dertlenmen anlamsız. Rıhtımdan modanın başlangıcında (şu balonun olduğu yerde) isparkın devasa açık otoparkı var. Kesin yer bulursun.
0
denizgonen
(27.07.20)
(7)

tinder konum sorusu

elvis00
merhaba,karsimizdaki kisi tatile, uzaklara gitti diyelim. (yani oyle soyledi.) ama mesafe hala eskisi gibi. ben konumumu degistirdigimde de degisiyor.konumu nasil boyle sabit kalabilir? tinder’in yuklu oldugu telefonu eski yerinde birakmasi disinda bunun bir yolu var mi? mesela tinder’a konum erisim
merhaba,

karsimizdaki kisi tatile, uzaklara gitti diyelim. (yani oyle soyledi.) ama mesafe hala eskisi gibi. ben konumumu degistirdigimde de degisiyor.

konumu nasil boyle sabit kalabilir? tinder’in yuklu oldugu telefonu eski yerinde birakmasi disinda bunun bir yolu var mi? mesela tinder’a konum erisimini kapatirsa da sonucu boyle mi olur? veya uygulamayi silerse? yoksa bizi yiyor mu?

olay da su tinder’dan tanisip gayet samimilestik, gorusuyoruz yani. supheli bir davranis da yok ama eslesme duruyor hala ve iste tatile gitti guya. suphelenelim mi? :p yardim edin a dostlar.
0
elvis00
(26.07.20)
ya yalan söylüyor. ya da telefonunu bıraktı gitti. üçüncü bir ihtimal de belki internetini kapatıp tatile gitmiştir ve konumu aynı kalmıştır.

yine en iyi ihtimal uygulamayı açınca konumu değişiyordur (lokasyon ayarları malum). belki de sevinmelisin tinder'a bakmıyor demek ki :)
0
elektr10
(26.07.20)
evet, ya yalan soyluyor ya da konuma uygulamayi actiginda erisiliyor demek ki. cok tesekkur ederim.
0
🌸elvis00
(26.07.20)
Alaksız ama 2019 Eylül ayında Fethiye'ye gitmiştim ve o zamandan beri ne yaparsam yapayım telefonumun konumu değişmiyor. Telefonla yol tarifi de aldım kaç kere ama değişmedi bir türlü. Kendisini hala Fethiye'de zannediyor telefon, sayesinde orada havalar nasıl an be an haberdarım.
0
peki madem
(26.07.20)
@peki madem, hahaha. :))
0
🌸elvis00
(27.07.20)
tinder'ı gittiği yerde açmazsa eski konumu sabit görünür. açarsa değişir. iyi bişi yani aslında, orada kullanmıyor işte? lol.
0
snape i başından beri tanırım
(27.07.20)
plus üyedir, lokasyon ayarlarına girip kendi değiştiriyordur. amacı tatildeki değilde hala asıl evinin oralardaki yeni birileriyle eşleşmek olabilir.
0
semitika
(27.07.20)
@snape i başından beri tanırım

isin asli buymus, evet.

cevaplar icin tesekkurler.
0
🌸elvis00
(28.07.20)
(10)

Ayak topuğumda yere basınca acıtan siyah nokta ne olabilir ?

herseysermayeicin
Ayak topuğumun altında daha da doğrusu içinde küçük siyah bir nokta var, parmağımla üzerine basınca acıyor. Yalın ayak yere basarsam eğer bayağı acıyor o nokta. Diken olabilir diye düşündüm ama hiç yalın ayakla dışarıda dolaşmış da değilim. Daha önce bu veya benzer bir durumu yaşayan,duyan veya fikr
Ayak topuğumun altında daha da doğrusu içinde küçük siyah bir nokta var, parmağımla üzerine basınca acıyor. Yalın ayak yere basarsam eğer bayağı acıyor o nokta. Diken olabilir diye düşündüm ama hiç yalın ayakla dışarıda dolaşmış da değilim. Daha önce bu veya benzer bir durumu yaşayan,duyan veya fikri olan duyurucuların yardımlarını bekliyorum. teşekkür ederim.
0
herseysermayeicin
(24.07.20)
kıl olabilir. çok ciddiyim. başıma geldi çünkü. tek bir tane kıl çıkardım topuğumdan.
0
sutlu nescafe
(24.07.20)
Deniz kestanesi, kesinlikle
0
Yavuşuhlu
(24.07.20)
@yavuşuhlu yakın zamanda(son 1 ay) denize girmedim, deniz kestanesi ihtimalini sıfırlar sanırım.
0
🌸herseysermayeicin
(24.07.20)
korkutmak gibi olmasın ama siğil olması muhtemel. ayak dışında nokta gibi gözükse de iç kısımda bezelye büyüklüğünde alanı kaplamış olabilir. 2 ila 6 seansta temizlenir.
0
janavarorion
(24.07.20)
doktor değilim ama %98 siğil. doktora göster. dondurarak ya da yakarak çözüyorlar olayı. süreç çok uzun olacak gibi gelmişti kendi tehlikeli metodumla temizlemiştim ben. siyah nokta gibi ama içeride daha büyük bi alanı kaplamıştır büyük ihtimalle. baya derinde oluyor bi de :D
0
glamdr1ng
(24.07.20)
Sigil olabilir, boyle acitiyor siyah nokta.
Dondurmak kesin cozum ama can yakiyor, yasandi...
0
logisticsmanager
(25.07.20)
ilacı verrutol doktora gitmek istemezsen.
0
zoque
(25.07.20)
Bi 10 sene önce başıma geldi tam hatırlamıyorum ama Onu söken bantlar var eczanelerde nasır bandından biraz farklıydı satılıyor. Sanki böyle diken saplanmış da kalmış gibi oluyor. Net çözümü ayağımı uzunca bi süre ılık-sıcak suda tutup yumuşattıktan sonra iğneyle kazıya kazıya o siyahlığı çıkararak sağlamıştık diye hatırlıyorum. Ytd
0
bass solo take one
(25.07.20)
Topuk dikeni
0
elorelia
(25.07.20)
siğil ya da deniz kestanesi olması şart değil. vücut ağırlığından dolayı içine göçmüş ve sağlıklı dokulara baskı yapan bir nasır da olabilir. onların da ortasında siyah nokta oluyor.
0
semitika
(25.07.20)
(11)

enerji emici oda arkadaşına çözüm

Çağa ayak uyduramayan
iş yerinde ayarı kaçmış bir oda arkadaşım var. her sabah bilgisayarını açar açmaz başlıyor akşam çıkana kadar gelen geçene laf sokuyor, yaptığı işten sürekli şikayet ediyor, her şeye söyleniyor. diğer çalışanlar da bu durumdan şikayetçi ancak kimse bir şey demiyor. Ben bu arkadaşı daha önce şakayla
iş yerinde ayarı kaçmış bir oda arkadaşım var. her sabah bilgisayarını açar açmaz başlıyor akşam çıkana kadar gelen geçene laf sokuyor, yaptığı işten sürekli şikayet ediyor, her şeye söyleniyor. diğer çalışanlar da bu durumdan şikayetçi ancak kimse bir şey demiyor.

Ben bu arkadaşı daha önce şakayla karışık, ciddi her türlü uyardım. bir kaç gün dikkat etti sonra eski haline döndü. huyu böyle diyorum ama artık iyice şiştim. müdürümle de aynı odadayız o da durumun farkında ama müdahale etmiyor. Ben şimdi bir de müdürüme söylesem uyarmasını istesem kötü arkadaş mı olurum? nasıl çözmeli bu işi?

bütün gün enerjim düşük, halsizim kaynağını biraz da bu duruma bağlıyorum:/
0
Çağa ayak uyduramayan
(23.07.20)
Bizim ofise gönder :) ofiste çok söylenen iki kişiyiz, karşılıklı söyleniyoruz, rahatlatıcı oluyor. Gelsin beraber söylenelim.
0
pati
(23.07.20)
benim hayattaki tecrübelerimde gözlemlediğim kadarıyla bu tarz konular ile enerjisi düşen, kendini modunda hissetmeyen hatta halsiz vs hisseden insanlar, bu ileri sürdükleri bahaneden kurtulduklarında da farklı bahaneler buluyorlar kendi düşük enerjilerine.

eğer arkadaşından dediğin gibi rahatsız oluyorsan ve kendisini daha önce defalarca uyarmayı denediysen tabii ki yöneticin ile konuşabilirsin konuyu. ama yöneticin de benim gibi düşünüyor olabilir, aslında çok da rahatsız edici bir durum değildir bu belki de onun gözünde.

kendini biraz daha dinle ve sonrasında risk budur diye kararını ver.
0
reanarchy
(23.07.20)
@pati benim de huyum suyum değişti söylenmeye şikayete başladım olur olmaz :) sizin için rahatlatıcı olan dinleyici konumunda acı verici oluyor:/
0
🌸Çağa ayak uyduramayan
(23.07.20)
Sen de söylen bak bir dene, sadece dinleyici olma :)
0
pati
(23.07.20)
reanarchy +1
0
ala09
(23.07.20)
sen de ona onun hareketleri üzerinden söylen rahatla :)
0
takunyali kokos
(23.07.20)
bence sizin de enerjiniz düşük, oda arkadaşınızı bahane ediyorsunuz. milleti raporlayıp beddua almayın. her haltı müdüre yetiştire yetiştire işyerindeki hiyerarşiden tiksindirdiniz iyice. beni de işyerindeki mutfağımda ayakkabımı siliyorum diye müdüre söylemişti şizofrenin biri şfgjfkd
0
semitika
(23.07.20)
mudure soylemeden kendin uyarma ayni odadaysaniz. ben uyarmistim, mudur bana, patron benim ben uyarirdim tavirlari yapti.
uyarmak yerine birde bu yaptiklarin sana hic yakismiyo, profesyonel degil gibi yapici konus. bir de bu yolu dene. baktin olmadi kotu ol.
0
Coma
(23.07.20)
müdüre söyledikten sonra aynı odada birbirinizin suratına nasıl bakıcaksınız?
0
semitika
(23.07.20)
Ona de ki bi daha böyle söylenirsen seni müdüre şikayey ederim. Sonraki her ama her söylendiğinde uyar “bak yine” falan de. Bir daha söylenirse onun yanında müdüre şikayet et. Şakayla karışık “müdürüm bu arkadaş günde 100 kere şikayet ediyor lütfen kovar mısınız içim şişti” de. Ama sadece 3’ünüz olun ortamda.

Benim de yanımdaki sümük arkamdan geçerken sandalyeme çarpıyordu. Yaklaşık 20 kere uyarmama rağmen aynı şeyi yapınca müdürün yanında artık yapma bunu elli kere söyledik sana dedim. Bi daha yapmadı lavuk. Bu tip hareketler mobbingtir. Kasten yapıyor bazı şeyleri bu insanlar. Acımayın verin ellerine. Derslerini....
0
pass
(23.07.20)
@semitika evet benim de enerjim düşük ve bu arkadaşım sayesinde gün içerisinde ölü gibi oluyorum. müdürüm de durumun farkında sadece aksiyon alsın istiyorum. uyarıdan kastım da eline yazıyla ihtarname vermek değil, uygun bir dille söylemek. benim belirtmemle onun söylemesi aynı etkiyi vermeyecektir.

@pass tepkili ya da olumsuz tavırlarımız yok birbirimize karşı iyi anlaşıyoruz ama bazen selamı sabahı kesesim geliyor :)

teşekkür ederim cevaplayan herkese. bir süre daha izleyip uygun bir anda onun iyiliği içinmiş havasında tekrar konuşmayı planlıyorum.
0
🌸Çağa ayak uyduramayan
(24.07.20)
(4)

Kadınların ayrıldıktan sonra bir daha asla geri dönmek istememesi

Avoiding The Puddle
Hani hep bilindik durum, sizi çok seven ve sizi çok ayrı yere koyan kadının bile sizinle bozuştuktan sonra (sebebi her ne ise) bir daha asla geri dönmeyişinin mutlak sebebi ne olabilir ?Burada kadın kişisinin yoğun bir haksızlığa uğraması filan gerekmiyor, incir çekirdeği gibi bir sebepten de ayrılı
Hani hep bilindik durum, sizi çok seven ve sizi çok ayrı yere koyan kadının bile sizinle bozuştuktan sonra (sebebi her ne ise) bir daha asla geri dönmeyişinin mutlak sebebi ne olabilir ?

Burada kadın kişisinin yoğun bir haksızlığa uğraması filan gerekmiyor, incir çekirdeği gibi bir sebepten de ayrılıp sonsuza kadar sizden nefret eden veya sizinle olmaktan haz etmeyen kadınlar mevcut.

(Sözlükte de bununla ilgili bir başlık vardı hatta, kadınların bitirince tam bitirmesi şeklinde).
0
Avoiding The Puddle
(21.07.20)
mutlak sebebi bu mudur bilemem ama içinde bir şeyler bitince tekrar canlanması imkansız gibi geliyor. illa aramızda kavga gürültü olmasına, ondan nefret etmeme gerek yok. içimde ona karşı bir şeyler bittiyse geri dönmek istemem. aşk bitmiş oluyor çünkü, artık onu eskiden olduğu gibi çok ayrı bir yere koymadığımı fark ediyorum. artık güçlü hisler beslemediğim biriyle bir daha denemenin bir anlamı yok. aynı şeyler tekrar edecek belli ki.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(21.07.20)
Tolkien doğru söylemiş.

Mesajımda özellikle belirttim: "burada kadın kişisinin yoğun bir haksızlığa uğraması filan gerekmiyor, incir çekirdeği gibi bir sebepten de ayrılıp sonsuza kadar..." diye.

Çok basit bir örnek, siz çok bir şey yapmadığınız hâlde paçanıza yapışan kadın, çok acayip bir gerekçeyle (belki öyle bir gerekçe dahi yok) sziden soğuyup bir de üstüne tüm iletişim kanallarını kapatabiliyor. Kendi kendine güvey olmanın extreme hâli velhasıl.

Ve bu örnek öyle iki üç adet filan değil, benim de tanıdığım pek çok kadın böyleydi istisnasız.
0
🌸Avoiding The Puddle
(21.07.20)
başkasını bulup size bahane bulmuş da olabilir.
0
nahtoderfahrung
(21.07.20)
tam tersini gözlemliyorum ben de. erkekler dönmüyor asıl.
0
semitika
(21.07.20)
(11)

Cips yerine ne koyabiliriz?

The Student
Cipsi çok seviyorum ama mideme iyi gelmiyor. Kola gibi, hem seviyorum hem de zararını görüyorum. Artık bırakmak istiyorum ama yerine bisey koymam lazım. Nasıl kurtulacağım bu bağımlılığımdan? :(
Cipsi çok seviyorum ama mideme iyi gelmiyor. Kola gibi, hem seviyorum hem de zararını görüyorum. Artık bırakmak istiyorum ama yerine bisey koymam lazım. Nasıl kurtulacağım bu bağımlılığımdan? :(
0
The Student
(20.07.20)
diffarentiationation
(20.07.20)
soslu fıstık ama bu hayvan gibi turuncu olanlardan bahsetmiyorum. baharatlı olanlardan bahsediyorum. tabii bu geçiş süreci, sonra normal tuzlu fıstık leblebiye filan geçersin.
0
aziz dostum jack
(20.07.20)
lavaş cips, patlican cipsi
0
freebird5406_2
(20.07.20)
antep fıstığı, ayçiçeği çekirdeği.
0
semitika
(20.07.20)
Patlamış mısır. Cipse göre daha sağlıklı. Evde az yağ ve az tuzla yaparsanız çok daha iyi.
0
senolll
(20.07.20)
bilumum kuruyemiş kurtarabilir. size hangisi hitap ederse.

ben de cips manyağıyım, kontrollü hareket etmeye çalışıyorum, bi paketi açarsam 5 günde bitirmeye çalışıyorum falan. önceden almıyodum bile ama şu karantina dönemlerinde ve sonrasında bastım yine eve cipsi.

beni bu ara beyaz leblebi-sarı leblebi kombosu kurtarıyor. Sarı tuzlu leblebiler var o da fena olmuyor beyaz leblebi ile. tuzsuz çekirdek seviyorum mesela hem tuz manyağı olmuyorsunuz o da iyi.

soyalı fıstık diye bişi var, zararlı mıdır değil midir bilmiyorum ama o da iyi oluyor bazen, ondan da ufak ufak yenebilir.
0
nimberjack
(20.07.20)
www.cimri.com

Yagsiz ve tuzsuz...
0
pass
(20.07.20)
fırınlanmış patlıcan ve kabak dilimleri
kuruyana kadar ve baharatla fırınlayın.

karışık kuruyemiş
0
rewlack
(20.07.20)
YouTube’da mercimek cipsi diye bir şey gördüm, yapımı kolay ve sağlıklı duruyor.
0
damba
(21.07.20)
En kolayi yer fistigi.
En sagliklisi firinlanmis nohut.
0
taurina
(21.07.20)
eti gong pops
0
bugisme
(21.07.20)
(7)

Kredi de hayat sigorta parası yasal mı?

soulmate
YapıKredi den 104.500 kredi çektim ve bu paranın 6.500 tl si hayat sigortası adı altında kesilmiş konu hakkında zerre bilgim olmadığından size sormak istedim bu paranın iadesi mümkünmü kesilen para sizce de oldukça fazla değili mi? Merak ettiğim bu kestikleri para yasal mı ve iadesini alabiliyor
YapıKredi den 104.500 kredi çektim ve bu paranın 6.500 tl si hayat sigortası adı altında kesilmiş konu hakkında zerre bilgim olmadığından size sormak istedim

bu paranın iadesi mümkünmü kesilen para sizce de oldukça fazla değili mi? Merak ettiğim bu kestikleri para yasal mı ve iadesini alabiliyormuyum tşk saygılar
0
soulmate
(20.07.20)
cok fazla rakam, inanilmaz fazla cikarmislar.
0
müptezel dostoyevski
(20.07.20)
sigorta parası kredi bittiğinde geri alınabiliyor.
yapı kredi otomatik geri yatırıyor mesela.
0
lesmiserables
(20.07.20)
Sözleşmelerinizi okumanızı tavsiye ederim, zorunlu tutulması yasal değildi sanırım, kredi tipine bağlıydı bu da sanırım. Kredi için cayma hakkınızı kullanabilirsiniz.
0
atom karincanin torunu
(20.07.20)
104.500 tl aldığınız kredinin toplamda geri ödemesi kaç tl?
0
semitika
(20.07.20)
Tüm krediler içerisinde , konut kredisindeki dask hariç hiç bir şey zorunlu değildir.

Yaptırmak zorundaymışsınız gibi bir algı var ancak yargı kararları hem zorunda olmadığınızı hem istediğiniz yerden yaptırabileceğinizi söylüyor.

6500 lira baya yüksek bir tutar en fazla 400 lira çıkması gerekir.
0
member of illuminati
(20.07.20)
1. yasal olarak zorunlu değil ama geride kalacaklar için güvence olur sigorta.
2. yıllık yaklaşık 1k gibi olur sigorta. sizde ki vade 5-6 yıla olmalı.
3. sigortayı iptal ettirebilirsiniz. bu durumda paranız iade edilir. ama madde 1 deki gibi riskli bir durum.
4. kredi bitince sigorta parası geri ödenmez. krediyi vadesinden erken kapatırasnız. kalan süreye ait primler iade edilir.
0
helenart
(20.07.20)
sigorta istenmezse sanırım kredi oranı değişiyordu, son taktikleri buydu bazı bankaların.
0
jugador
(20.07.20)
(9)

Sizce de pilotların hepsi zengin aileden gelmiyor mu?

eyeinthesky
Pegasus, thy, sunex’in aday adayı programlarından bahsediyorum. Diğerleri zaten zengindir. Hiç anası babası fakir olup cadet’e kabul alan gördünüz mü?
Pegasus, thy, sunex’in aday adayı programlarından bahsediyorum. Diğerleri zaten zengindir.
Hiç anası babası fakir olup cadet’e kabul alan gördünüz mü?
0
eyeinthesky
(26.06.20)
Benim gördüğüm kadarıyla orta sınıfa mensup insanlar pilot oluyor veya olmaya çalışıyor. Zenginliği tanımlayışınızla alakalı sanırım. Gerçekten zengin olup aile şirketi/işleri dışında çalışan insan sayısı bile oldukça az.
0
the coon
(26.06.20)
zenginden kastım anası babası doktor mühendis falan olanları düşünerek açtım evet onlar zengin değil de bana göre zengin
0
🌸eyeinthesky
(26.06.20)
gördüm, yakın bi arkadaşım.
0
lalu
(26.06.20)
ben.

annem babam devletten emekli öğretmen.

arkadaşlarımın %80'i de benim gibi. genelde memur çocuğu.
0
levpontryagin
(26.06.20)
Çevremden gördüğüm kadarıyla memur çocuğu ve akıllı adamlar THY altyapısına kabul ediliyor.
0
member of illuminati
(26.06.20)
thy programından bahsetmek gerekirse yanlış bir önerme bu. herhangi bir devlet üniversitesinin herhangi bir bölümünde ne kadar doktor-mühendis çocuğu varsa thy uçuş akademisinde de o kadar vardır.

ayrıca ebeveynin mühendis olması nasıl bir zenginlik göstergesidir be aga
0
ismim ibrahim
(26.06.20)
yoo orta sınıf insanlar çok var. benim bir pilot arkadaşım var, borçlanarak pilot oldu, şu an borçlarını ödeyebilmek için açlıktan geberiyor tabiri caizse.
0
semitika
(26.06.20)
Çok gördüm, hatta kendisi memur olup eğitim için para biriktirip olan da gördüm. Bunların yanında zengin olup ya da aileden pilot olup olanları daha az gördüm.
0
cursor
(26.06.20)
eskiden askeriyeden geçiyordu çoğu, arkadaşımın babası öyle. tabii arkadaşım da bu durumda zengin aileden gelen bir pilot olmuş oldu. hehehe.

bence genelleme yapılamaz ama pilotlar zengin olduğu için bu algı oluşuyor olabilir.
0
bohr atom modeli
(26.06.20)
(16)

ölü babam şu an ne yapıyordur

bir garip melek
merhaba. bugün babam öleli 1 yıl oldu. sizin inancınıza göre şu an nerededir ve ne yapmaktadır?
merhaba. bugün babam öleli 1 yıl oldu. sizin inancınıza göre şu an nerededir ve ne yapmaktadır?
0
bir garip melek
(25.06.20)
Yaptıgın güzel ve onurlu davranıslara bakıp işte benim evladım diyordur bence.
0
chemnil
(25.06.20)
ben arada düşünüyorum ne yaptıklarını. bana öyle geliyor ki gülüyorlar. bozulduğumuz, üzüldüğümüz, kafaya taktığımız şeylere bakıp da gülüyorlar.
0
prodeq
(25.06.20)
Allah rahmet eylesin. Melek olmuştur o.
0
rahibeler terasa
(25.06.20)
maalesef hiç bir şey. sadece senin hafızanda yaşıyor.
0
stewie
(25.06.20)
Başın sağolsun :(
Doğaya, azot döngüsüne karışmıştır.
0
pati
(25.06.20)
senin hatiralarinda yasiyor bana göre, onu nasil hatirlarsan öyle yasayacak.
0
proteus
(25.06.20)
müslümanca yaşayıp son nefeste de öyle öldüyse ferahtadır, kendisine gösterilen güzel diyarlara gideceği günü bekler. emin ellerdedir yani, artık hiçbir kötülüğün zararı dokunamaz ona. arkasından fatiha okursanız, hayır hasenat yaparsanız haberdar olur.

bu benim inancım değil bizzat gerçeğin kendisi bu arada. insanların inanıp reddetmesi bunu değiştirmiyor. istisnasız hepimiz bunları yaşayıp göreceğiz, ölüm ve sonrası bizden çok uzakta bir köyde çağrılan bir türkü değil.
0
ssiradanbirigibi
(25.06.20)
senin babanı bilmem de, benim babam öleli 15 yıl oldu, halam öleli bugün tam 1 hafta.
Halam gider gitmez annemi ve diğer gelinleri şikayete başlayıp babamı darlamıştır. babam şu an bi yerlerde halamdan saklanıyordur.
0
halanne
(25.06.20)
geçen sene bu günlerde en sevdiğim arkadaşlarımdan birinin ölüm haberini aldım. google fotoğraflar arada bir bildirim gönderiyor, 3 yıl, 5 yıl önce bugün diye. hep onun fotoğrafları çıkıyor. oradalar işte, 3 yıl öncedeler, 20 yıl öncedeler. herkesin bir saati var ve o saat bir gün duruyor.

ne yazık ki doğmadan önce olduğu yer +1
0
bruges
(25.06.20)
@halanne: umarım öyle olmamıştır :))

Başın sağolsun, bu konuda sana verebileceğim kesin bir yanıt yok, kimsenin yok. Dokuz sene önce dedem vefat etti, ilk sene benim için gerçekten zordu. Bir türlü kabullenemedim, zihnim almıyordu. Senin sorduğun soruları ben de kendime sordum. Dünyada bir izinin kaldığını düşünüyorum, fotoğraflarında, bize aldığı hediyelerde ya da söylediklerinde. Onu tanıyanlarda bir etki bıraktı, zihnimizin bir köşesinde imgesi yaşıyor ya da ne bileyim bir huyu ya da rahatsızlığı kalıtımsal olarak günlerimizde, hayatımıza yön veriyor. Peki biz ölünce ona ne olacak? Dünyadan tamamen silinecek mi? Belki de. Belki öyle olması gerekiyor. Belki farklı bir bilinç düzeyinde başka varlıklara etki ediyor şu an, dünyadaki varlığını hatırlamıyor. Belki her şey iç içe, dedem dünyadaki varlığının sona ermekte olduğunu biliyor ve bunu çok dert etmiyor.

Fiziksel olarak olmasa da zihninin, benliğinin bi köşesinde yaşadığını bilmek iyi gelebilir sana da. Ötesini bilemiyoruz. Başın sağolsun.
0
epistemic_regress
(25.06.20)
Annem öleli 7 aydan biraz fazla oldu. Hücreleri doğaya karışıyor, bilinci ise öldüğü anda kayboldu. Benden önce de söylenmiş, kaybettiklerimiz hatıramızda ve hafızamızda yaşıyor sadece.
0
kobuzchu kiz
(25.06.20)
Benim inancıma göre yaptıkları ne ise onun karşılığını alıyordur.
0
komando kani var bende
(25.06.20)
Zümer Suresi 42. ayete göre bakalım olaya. (Süleymaniye Vakfı Mealinden alıntıdır)

Allah nefisleri/ruhları, vücut öldüğü sırada vefat ettirir[1*], ölmemiş olanların nefislerini /ruhlarını da uykusunda vefat ettirir. Ölümüne hükmettiğinin ruhunu tutar, ötekini belirlenmiş eceline[2*] kadar salıverir. Bunda, düşünen bir topluluk için âyetler /dersler vardır.
[1*] Her insanda iki nefis vardır; birincisi bedeni, ikincisi ruhudur. Ana rahminde döllenmiş yumurtadan yaratılan bedene ruhun üflenmesi, bütün organların tamamlanmasından sonra olur. Böylece insan, dinleyebilen, basiret ve gönül sahibi olan farklı bir canlı türü haline gelir (Müminûn 23/12-14 ve Secde 32/7-9)

Bu âyete göre vefat, işi biten ruhun bedenden ayrılmasıdır. Allah ruhu iki şekilde vefat ettirir, biri uykuya daldığında, diğeri de öldüğünde olur. Ruh, bilgisayarın işletim sistemi gibi bütün bilgileri korur. Onun için Allah, hem uyuyan hem de ölen bedenin ruhunu koruma altına alır. Uyuyan insanın ruhu, uyandığında, ölen kişinin ruhu da vücut yeniden yaratıldığında geri döner. (Bkz. Müminûn 23/100 ve Tekvîr 81/7)

Ölüm ile uyku, insan açısından aynıdır. Uyurken kapanan göz, uyanınca açılır. Ölürken kapanan göz de yeniden dirilince açılır. Her ikisi de gözü kapayıp açmadır. İnsan bu arada geçen sürenin farkında olmaz. (Bakara 2/259, Kehf 18/19, Yasin 36/51-52)

Ahirette yeniden yaratılan bedene gelen ruh ile kişi, daha yeni uyuklayıp uyanmış gibi olur:"Sura üflenmiştir. İşte o zaman kabirlerinden Rablerine doğru koşup giderler. "Bize ne oldu! Uyukladığımız yerden bizi kim kaldırdı? derler." (Yasin 36/51-52)

Ölümle birlikte vücudu terk eden ruh, yeni bedene girince kişi kendini, hiç olmadığı kadar dinç hisseder ve tatlı bir uykuya geçtiği sırada uyandırıldığını sanarak tepki gösterir. İlgili âyetlere göre ilk ölen ile en son ölen insanın zaman algısı aynıdır. Böyle bir algıya sahip olabilmek için ölüm anındaki bilgi ile diriliş anındaki bilginin aynı olması gerekir.


Yani anlayacağın ölen öldüğünden habersiz uykuda. Yeniden yaratılma gerçekleştiğinde kendine gelecek.

Bu bakış açısından dolayı ölüm korkutucu gelmiyor artık(sevdiklerimizden uzak kalma açısından). Ölen için sorun yok sıkıntı kalana. Ölen zamandan bağımsız uykuda binlerce yıl geçirecek belki ama kalan kaybettiği sevdiğinden uzun yıllar ayrı kalmanın acısını tadacak.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(25.06.20)
ben reenkarnasyona inanıyorum. baban şu anda başka bir beden içerisinde geçmişini bilmeden yeni bir gelecek yazmakla meşgul.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(25.06.20)
Allah'ın emirlerine uyduysa ve iyi bir insan olarak öldüys ne mutlu ona.
0
alt4y
(25.06.20)
Allah sabır versin.

veraset ilamında, tapularında, gelir belgelerinde yaşıyor. umarım maddi anlamda bir şeyler bırakabilmiştir ve acının yanısıra bir de çalışmak zorunda değilsindir.

lütfen böyle depresif olma. dünyada milyarlarca insanın annesi babası ölü şu an. yalnız değilsin. istisnasız herkes yüzleşecek bu acıyla. er ya da geç. ölüm bir yokoluş, ne yapıyordur diye düşünmek sana yalnızca ıstırap verir. bu yalnızca ölüm için değil, bir daha geri başlamayacak şekilde biten ilişkiler için de böyle. geriye bakıp ne yapıyordur diye düşünmek çok yorucu, lütfen bu eziyeti yapma kendine.

hayatının bundan sonraki kısmını huzurla geçirmeye bak sadece.
0
semitika
(25.06.20)
(12)

Varlıklı aileden maddi destek almamak

psmstc
Ailem varlıklı insanlar. Yeni evlendim. Onlardan maddi destek almayı kabul etmedim. Babam parayla kontrol etmeyi, verdiği birşeyin reklamını yapmayı seven birisi. Benzeri sebeplerden şimdiye değin kendi yağımda kavruldum. Fakat diğer kardeşlerime iki üç ayda bir maddi destek yaptığını biliyorum. İçt
Ailem varlıklı insanlar. Yeni evlendim. Onlardan maddi destek almayı kabul etmedim. Babam parayla kontrol etmeyi, verdiği birşeyin reklamını yapmayı seven birisi. Benzeri sebeplerden şimdiye değin kendi yağımda kavruldum. Fakat diğer kardeşlerime iki üç ayda bir maddi destek yaptığını biliyorum. İçten içe ulan acaba aptallık mı ediyorum diyorum. Yardım edilmek beni çok aciz hissettiriyor. Gururumu incitiyor. Ölsem bir bardak su istemem modundayım. Siz olsanız ne yaparsınız.
0
psmstc
(22.06.20)
Evli bir insan cok cok zor durumda kalmadikca ailesinden yardim almayi bence birakmali, isin varsa ne kadar kazaniyorsan onunla gecinmeyi insan ogrenmeli. Bence sizin yaptiginiz dogru, kardeslerinizinki yanlis eger onlar da is bulmus universite mezunu insanlarsa. Zaten eninde sonunda miras kalacak. Ben olsam kendi ayaklarim uzerinde durmaya devam ederdim.
0
howfaristhesky
(22.06.20)
Düşünce tarzınız çok yanlış.Bu gurur değil kusura bakmayın. Kendi hayatınızı mahvediyorsunuz. "Ölsem bir bardak su istemem modundayım." yarın öbürgün eşinize çocuğunuza bir şey olsa, paraya ihtiyacınız olsa yine 'gurur' diye tanımladığınız gereksiz, anlamsız bakış açısında mı kalacaksınız? Ya da çok ama çok istediğinzi bir şeyi sırf maddiyattan dolayı erteleyecek, vazgeçeceksiniz. Neden? Anlamsız bakış açınız yüzünden.

Babanız çok, çok kötü bir insandır. Size, annenize, kardeşlerinize hayatı zehir etmiştir, emek vererek kazanmadığı paradır anlarım ama geri kalan durumları anlamak saçma. Üstelik kardeşlerinizin böyle bir derdi yok, ihtiyaçları olduğunda destek alıyorlarmış, babanız kötü biri olsa hiç para vermez.

Bu şekilde düşünen biri olsaydım, ailemden maddi destek alırdım. Ama bu maddi destek ile en azından birikim/yatırım yapardım. Hayat bu her şey olabilir. Belki ilerde çocuğunuz olacak. Ona daha iyi bir hayat sunabilmek varken gereksiz nedenlerle niye ondan imkanlarını çalasanız ki? Aynısı sizin içinde geçerli. Çok, çok daha iyi fırsatlar önünüze geliyor ve siz bunları kaçırıyorsunuz.
0
GoodMorningTeacher
(22.06.20)
GoodMorningTeacher +1

Evet her ay harçlık gibi bir destek alınmaz belki ama ihtiyaç olduğunda alınabilir. Evladınız olsa almasını istemez miydiniz ? reklam yapma durumu evet hoş değil. o tavırda olmasa alır mıydınız maddi destek.

vefat ettiklerinde her türlü size de pay düşecek sonuçta o zaman da mı almayacaksınız ?

ben olsam alırım.
0
fezagezgini
(22.06.20)
Her ay; hayir. Maaş gibi o ne?

Ama ihtiyaç olunca evet. Ailemle aramda parayla ilgili en ufak laf olmaz. Onlarin para durumu Süper değil ama bazen ufacik bir seyden bahsedeyim hop annem oglum bak kafana takma gerekirse biz yardım ederiz der (ki edemezler euroya cevirdikleri an acayip para). Ben de misal onlara hic sey yapmam. Misal annemin dikis makinesi vardi, biri kullanmiyordu ona vermişti ama o kişi yeniden baslamak isteyince geri vermek zorunda kalmis, hobi gibi de yapiyordu. Dayanamadim sen al ben oderim dedim.

Kisacasi boyle şeyler olur, destek istenir vs ama maas gibi her ay olmamali.
0
logisticsmanager
(22.06.20)
Sen dogrusunu yapiyorsun. Insanin kendi ayaklari uzerinde durmasinin verdigi hazzi hicbir sey vermez. Turk genci maalesef 24-25 yasina kadar ailesine bagimli olarak yasar. Bu da erken yasta olusturulmasi gereken bircok karakter ozelliginden yoksun buyumelerine neden olur. Kendi kisiliginizi olusturmaniz acisindan, zorluklarla kendiniz mucadele edip kendi kaslarinizi gelistirmeniz cok onemli. Para sizin icin onemliyse eger babanizin yaptigi seyi siz de yapabilirsiniz.
0
tezek
(22.06.20)
bence ailen o kadar da varlıklı değil, yüzleşmek istemediğin asıl sorun bu.
0
semitika
(22.06.20)
Valla benzer bir durumdaydım. Gurur yapmak kadar salakça ve saçma bir şey yapmamışım. Aileye karşı gereksiz gurur yapılmaz yok aile saçmalıyorsa sallanır. Ayrıca adam baban yahu, hava atsa nolacak? Adamın spermisin sonuçta. Yapman gereken Aslan babam o olmasa ben neyim diye takılıp baba sen aslansın kaplansın demen lazım. İki el öpünce dudağın mi aşınacak.

Kendi kasların üzerinde dur tabii ama Türkiye’de asgari ücretle kas geliştirmek kolaysa saygı duyarım ama ben tercih etmiyorum
0
KaraSakall
(22.06.20)
Aç kal, muhtac Kalma müdür. Atasözü bana ait, dilediğin gibi kullan.
0
fempusay
(22.06.20)
Yetiskin insan ailesinden maddi destek almadan yasayabilmeli. Sen iyisini yapiyorsun.
0
chitosan
(22.06.20)
araba ev satın almalarında yardım isterdim. diğer türlü aylık harçlık gibi yardımları ben de istemezdim. siz de istemeyin. ama ev alacaksanız mesela, 100k'lık bir ev buldunuz farazi, 80-85'i biriktirip geri kalanı ailenizden isteyin mesela. hem küçük miktarlar olduğu için kimse kimseye şovda yapamaz hem de siz mahcup olmazsınız
0
avatar is back
(22.06.20)
Lafını ederse vermeseydin o zaman diye cikisilabilir bence.
0
encokbenisevinnolur
(22.06.20)
para al hata ediyorsun. aynı durumdayım ve lanet ede ede parayı alıyorum. ama alıyorum
0
charlotte blanc
(22.06.20)
(4)

bugün ilk kez ambulansa bindim, kan şekerim düşmüş.

jules
iyi akşam duyuru, moraller bozuk.bugün arkadaşlıma bulaşacaktım fakat bi anda böyle enerjim tükendi bitti yolun kenarında mantıksız mantıksız hareketlerim oldu. farkındayım ama kendimi kontrol edemedim. neyse ambulans geldi bi özel hastaneye gittik orada kendime geldim. oradan çıktıktan kısa bir sür
iyi akşam duyuru, moraller bozuk.

bugün arkadaşlıma bulaşacaktım fakat bi anda böyle enerjim tükendi bitti yolun kenarında mantıksız mantıksız hareketlerim oldu. farkındayım ama kendimi kontrol edemedim. neyse ambulans geldi bi özel hastaneye gittik orada kendime geldim. oradan çıktıktan kısa bir süre sonra yine aynısı oldu bu sefer 112 ambülansı geldi orada şekerimi falan ölçtüler kan şekerim 30'larda çıktı. bu olay sık sık oluyordu bende ama ben nörolojik bir olay sanıyordum bugün çözdüm. buradan yola çıkarak artık ben şeker hastasıyım diyebilir miyim? veya bu olayı kökten çözmek mümkün müdür? yarın doktora gideceğim ama moralim çok bozuk uyuyamıyorum.
0
jules
(22.06.20)
alıntı
"yolun kenarında mantıksız mantıksız hareketlerim oldu. farkındayım ama kendimi kontrol edemedim. neyse ambulans geldi"
alıntı

ne gibi mantıksız hareketler? "mantıksız hareketler"den hemen ambulansa geçilmiş, arada atlanan bir şeyler var sanki? anladığım kadarıyla epilepsi nöbeti geçirmişsiniz?
0
semitika
(22.06.20)
@semitika, etraftaki vatandaşlarda öyle söyledi ama akşam eve geldiğimden beri biraz araştırma yaptım. epilepsi gibi dışa vurumu varmış. bu zamana kadar hiç bir hastalık, ameliyet vs geçirmedim. genetik bir hastalığım da yok. saçma hareketlerim şöyle; mesela kaldırıma oturup kalkamıyorum kalktığımda abuk subuk yürüyorum. etrafa mal mal bakınıyorum vs.

@unde bach canim, yani size saçma gelebilir tabi. burada tedavi aramadım ama değişik bir haldeydim.
0
🌸jules
(22.06.20)
bir arkadaşım da benzer bir şey yaşadı ama 1 ay tetkik yapılmasına rağmen banyoda yalnız olduğu için tansiyondan mı yoksa epilepsiden mi bayıldığı muallak kaldı.

siz dış ortamda fenalaştığınız için avantajınız var, baygınlık geçirdiğiniz anı kaydeden bir kamera kaydı varsa onu edinmeye çalışıp doktora gösterin.

geçmiş olsun.
0
semitika
(22.06.20)
hipoglisemi yani kan şekerinin düşmesi bilinçte bulanıklığa, "mantıksız hareketler"e, bilinç kaybına neden olabilir. Ağrılı uyarana dahi cevap vermeyen hastamızın iv dekstroz infüzyonu sonrası kendine gelmişliği çoktur. Şu an için farklı bir nörolojik hastalığı düşündürecek bir bulgu yok. Dahiliye randevusu almışsınızdır zaten. Geçmiş olsun.
0
unalub
(22.06.20)
(8)

Domain almaya çalışırken yaşadığım şey

semitika
Godaddy'den bir domain almaya çalıştım. "kibariye.com alan adı alınmış" diye bir ekran çıktı: https://prnt.sc/skd5adSonra aynı alan adını turhost'a girdim. Turhost'ta kibariye.com'u 9 dolara alabiliyorum, müsait: https://prnt.sc/skd8rnSatın almak için tıkladım, karşıma "bitiş tarihi 16 şubat 2021,
Godaddy'den bir domain almaya çalıştım.
"kibariye.com alan adı alınmış" diye bir ekran çıktı: prnt.sc

Sonra aynı alan adını turhost'a girdim.
Turhost'ta kibariye.com'u 9 dolara alabiliyorum, müsait: prnt.sc

Satın almak için tıkladım, karşıma "bitiş tarihi 16 şubat 2021, 272 gün kaldı" diye bir yazı çıktı. Bakın: prnt.sc

Şimdi anlamadım, ben bu kibariye.com'u alabiliyor muyum alamıyor muyum?
0
semitika
(20.05.20)
alamıyorsun sahibi var.
öteki rezerve gibi düşün domain düştüğünde alacak. ama uzatılırsa alamayacak.

sonra soruyorlar neden godaddy öneriyorsun diye. işte tam bu yüzden kardeşim.

bu arada namescheap e de bak uzatmada kendilerindeyim. ucuz ve güzel gibi.
0
ozdek
(20.05.20)
Şimdi alamıyorsun, süresi bitince sahibinden hızlı davranırsan alabiliyorsun.
0
ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
(20.05.20)
nasıl yani, başkasının domainini bana nasıl satabiliyorlar ki? bakın ciddi
ciddi almak üzereyim:  prnt.sc
0
🌸semitika
(20.05.20)
domain değil hosting alıyorsunuz. turhost hostingin bağlanacağı domaini ya kendisinden yeni olarak register etmenizi yahut halihazırda bir domaininiz varsa bu hosting hesabına bağlamanızı istiyor. seç yazan yeşil butona tıkladığınızda da zaten ya domaini transfer etmenizi yahut DNS güncellemenizi istiyor.
0
ensar
(20.05.20)
Bu alan adı alımı değil, transferi. Bir firmadan, başka bir firmaya domaini taşımak için. Alan adının transfer kodunu alıp, Turhost'a iletmezsen, transfer edemezsin.

NicProxy firmasından transfer kodunu alacaksın, Turhost'a ileteceksin. O da bu domaini transfer edecek. Başka türlü olsa, ortalıkta 1 tane domain kalmaz.


.
0
kartallar yuksek ucar
(20.05.20)
kartallar yüksekten uçar'a

peki domaini ben nicproxy firmasından alacaksam turhost benden 9.75 doları ne karşılığında kesiyor?
0
🌸semitika
(20.05.20)
Turhost alan adının zaten size ait olduğunu ve onlara taşımak istediğini varsayıyor. Alan adı size ait olmadığı için zaten transfer etme ihtimaliniz yok, hizmeti satın alırsınız ama transferi yapamayacağınız için bir işinize yaramaz. Alan adının süresi bitmeden önce de şu anki sahibi çok muhtemelen yenileme yapacaktır. Bu şekilde yanlış yönlendirme yaparak satış yapmaya çalıştıkları için bu firmayla çalışmayın derim.
0
mikro patlama
(20.05.20)
Alan adı transfer edilirken, genelde süresi de 1 yıl uzatılıyor. Onun parasını alıyor firma.

Böyle bir şey satın alırsanız, transfer kodunu gönderemezseniz, en iyi ihtimalle paranızı geri iade ederler. Büyük ihtimalle de paranız yanar.


.
0
kartallar yuksek ucar
(20.05.20)
(4)

işten çıkarılma sonrası bunalım

ikcı
selamlar3 haftadır işsizim ve evde mal gibi hayat yaşıyorum. üzerine 30 yaş krizi de eklendi. Coronadan bağımsız olarak, bir çemberde sıkışmış hissiyatı yaşıyorum. yapmaya çalıştığım şey sadece anda kalmak.hayatım bitmiş gibi hissediyorum.napmalı da geçse bunlar? boş boş duruyorum ne yapsam da dolsa
selamlar

3 haftadır işsizim ve evde mal gibi hayat yaşıyorum. üzerine 30 yaş krizi de eklendi. Coronadan bağımsız olarak, bir çemberde sıkışmış hissiyatı yaşıyorum. yapmaya çalıştığım şey sadece anda kalmak.

hayatım bitmiş gibi hissediyorum.

napmalı da geçse bunlar? boş boş duruyorum ne yapsam da dolsa bu boş geçen zamanalr...
0
ikcı
(17.05.20)
Bir bocalama dönemi oluyor. So taşında ise davranışlarin belirler. Kontrolü ele almaya çalışabilirsin. Bunun için hobiyle ilgilenmek ye i bir şey öğrenmek mevcut bilgileri geliştirmek gibi şeyler olabilir. Yapmak kolay değildir. Ben pek başaramadım mesela.
0
kisa
(17.05.20)
Salgın döneminde işten çıkarmalar yasaktı diye biliyodum. Neden çıkarıldınız bununla ilgili şikayette bulunabilirsiniz. Tazminat hakkınızı ve işsizlik maaşı alabiliyorsanız başvuruda bulunun. Kenarda durup olanı biteni seyretmekle insanın eline bi şey geçmiyo kolları sıvayıp harekete geçmek lazım.
0
umutsuzevjınıkı
(17.05.20)
Kişisel gelişim ile kriz sonrası daha iyi bir iş bulma icin hazırlık. Film, dizi, kitap, spor.
0
northern
(17.05.20)
İşten çıkarılma sonrası bunalıma girmenin esas sebebi çevrendeki insanlar.
Bizim çocuk gül gibi işinden oldu diye yaygara yapan annen,
Nasihat etmek için tetikte bekleyen baban,
İşten çıkarıldığın için senin başarısız algılayan arkadaşların,
Artık çalışmadığın için senden soğuyan (aslında hiç sevmeyen ama bunu bahane eden) sığ sevgilin.
Aylarca kuyunu kazıp sonunda seni işten attırmayı başaran ve arkandan kıs kıs gülen eski iş arkadaşların.
Seni çıkarıp yerine manitasını almak için aslında baştan beri sana tuzak kuran eski patronun.


İşten çıkarılma sonrası bunalımın etrafındaki insanlarla ilgilidir. İş dediğin şey tek başına bir kontrat ve maaş kartından ibarettir. Kontratın sürebilir de bitebilir de. Hayatı çekilmez kılan şey insanlardır.

Seni dandik bir bordrodan ibaret gören herkesi hayatından çıkar. Bu kişiler sana akıl vermeye kalkan öz annen ya da öz babansa bile bunların ağzının payını ver. Hiçbirisi senden daha akıllı, üstün ya da başarılı değil.
Mobbing denen şey, bu insanlar yüzünden var.
0
semitika
(17.05.20)
(17)

türk evlerinde neden duvar kağıdı kullanılmıyor?

Bruce
şu belarus'taki kelepir daireyi görünce aklıma geldi.https://re.kufar.by/vi/99792767amerikan filmlerini izlerken, özellikle suburb evlerinde, dikkatimi çeker hep; biz neden duvar kağıdı kullanmayız diye. bize gelmemiş bir moda olduğu için mi, yoksa başka bir sebebi var mıdır? bu konuda yorumlarınızı
şu belarus'taki kelepir daireyi görünce aklıma geldi.
re.kufar.by

amerikan filmlerini izlerken, özellikle suburb evlerinde, dikkatimi çeker hep; biz neden duvar kağıdı kullanmayız diye. bize gelmemiş bir moda olduğu için mi, yoksa başka bir sebebi var mıdır? bu konuda yorumlarınızı merak ettim.

bi de yerden duvarın yarısına kadar gelen ahşap kaplama geleneği var mesela, yine amerikan suburb evlerinde oluyor; o da dekoratif bir hareket katıyor bence duvara.

acaba amerikanın ahşap evlerini örtmek daha kolay diye mi kullanıyorlar bunu? bizde sıva üstü boya atınca gerek kalmadığını mı düşünmemişler?
0
Bruce
(15.05.20)
günümüzde duvar kağıdı ökküz gibi pahalı malzeme çünkü. zarar gördü mü onarmak da zor, hatta imkansız. uygulaması da zahmetli.

bu dairedeki duvar kağıtları 80'lerin sonunda demode oldu gitti, eskiden vardı. bizim ev de aynen böyleydi hatta.

alçıyı vurup saten boyayla boyamak hem daha ucuz, hem de yıkıntı döküntü durumunda onarmak çok kolay.
0
kibritsuyu
(15.05.20)
kullanılıyor ve çoğunlukla çok çirkin oluyor bu linkteki gibi. ankarada yeni evlerde duvarın 1 tanesini yarısını falan kaplıyorlar daha da çirkinleşiyor
0
glamdr1ng
(15.05.20)
ben çocukken kullanıyorduk ama buyuyunce ailem artık hep boya yaptırmaya başladı. bize gelmemiş değil de geçmiş gitmiş bir moda sanırım
0
carpenic
(15.05.20)
İnşaatların dandik olmasından ötürü olabilir. Benim evin duvarları, zemini yasyamuk. Zemine parke bile yaptıramadık yamukluk yüzünden, önce düzelttirip sonra üstüne yaptırmamız gerekti.
0
plutongezegendegilmi
(15.05.20)
totomdan sallamaya geldim açılın.

duvar kağıdı temizlik anlamında vs daha rahat ve dikkatli kullanılırsa daha uzun süre temiz bir görüntü sağlıyor boyaya göre ayrıca yedek bulunursa onarımı da çok zor değil çünkü boyadaki gibi ton farkı olmuyor sorunlu yere yeni boya vurulduğunda oluşan ancaaaak aşırı maliyetli bir şey bu meret. bu amarikanlar genelde malum uzun ev kredileri ödeyerek yıllarca hatta ömür boyu aynı yerde yaşıyorlar daha çok. türkiye'de bu durum daha az bana kalırsa, bence ortalama bir türk ailesi amarikan ailesine göre daha fazla ev değiştiriyor. bu da duvar kağıdının avantajını ortadan kaldırıyor.

yorumlarım bu kadar.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(15.05.20)
Annemler 90lı yıllarda kullanıyormuş. Biraz eski moda diye bakılıyor bence.
0
ruhen hastayim ben
(15.05.20)
Bir dönem evimin her duvarı kağıt kaplıydı ama sonrasında çarpma ve yırtılma olunca çok kötü oldu. Zor zar söküp boyaya döndük.
Bence gereksiz, bazı odaların tek duvarı belki olabilir.
0
brnbrs
(15.05.20)
eski evlerde var. Anneannemlerin eski evinde de vardı, İstanbul şişlide kaldığım öğrenci evimizde de. Yenileri pahalı diye yapmıyor olabilirler doğru.
0
nhk ni youkosu
(15.05.20)
duvar kağıdı yukarıda yazdıkları gibi pahalı bir şey.
hâlâ çok şık, güzel ve kalitelileri var yani duvar kağıdı o kadar da demode değil ve kullanılıyor ama imkânı olan, dekorasyona önem verip buna iyi bir bütçe ayırabilen insanlar tarafından tercih ediliyor daha çok.
mecburen öyle.

sizin anlatmaya çalıştığınız amerikan evlerindeki lambriler bence de çok güzeldir.
bir de bizdeki gibi olmayan geniş süpürgeliklerini de beğenirim.
bizde bir ara yerden tavana kadar lambri modası vardı ama o zaman da belli muhitlerde oluyordu.
yine pahalıydı, ama şimdiki kadar değil.

şu anda biraz demode oldu ama bu tip şeylerin demode olmasının nedeni malzeme pahalılığı ve kullanımın aşırı düşmesi bence.
malzeme pahalılığıyla gelen işçiliğin yok olması konusu da var.

kapı yaptırmak için kapı ustası buluyorsunuz, hazır amerikan kapı takmaktan başka şey bilmiyor.
çünkü artık amerikan kapıdan başka kapı yapıl(a)mıyor.

evin antresini, koridorunu lambri yaptırıp, buna uyumlu masif parke döşettiğiniz zaman ciddi para harcamanız gerekir.
yaptıran yok mu? var.
ama belli bir kesim.
artık ortalama evlerde böyle şeylerin yapılması çok zor.

masif, eski tip, bildiğimiz gerçek parke bile zor bulunur oldu neredeyse.
amerika'da en dandik prefabrik evlerin, kasabalardaki devlet dairelerinin bile ahşap malzemesi masif oluyor çoğunlukla.
çünkü orada ahşap malzeme ucuz.
dolayısıyla bizdeki gibi sentetiğe kaymalarına gerek olmuyor, görsellikten de ödün vermiyorlar.
0
blatta hiberna
(15.05.20)
bizde modası erken geçti.

ayrıca avrupada ev almak, satmak , yatırım yapmak vs bizdeki gibi değil.
insanlar ya çok geçici takılıyor ya da ömürlük ev alıyor. dekorasyon mantığı da o yüzden farklı.

ayrıca pasaklı bişey genelde, çok iyi fikir değil.
0
rewlack
(15.05.20)
90'ların sonu gibi, özellikle 2000'lerde kullanılıyordu hatta modaydı da ancak kullanışlı değildi, sonra modası da geçti. ayrıca hem pahalı hem de kolay yıpranıyor.
hele evde çocuk varsa muhakkak eklenti yerlerinden yırtıyor çocuklar onları.

bana göre saten boya hem daha güzel hem de daha kolay.
0
not sure if serious
(15.05.20)
çünkü modası geçti ve doğu avrupanın sıkıcı evlerini andırıyor.
0
ya ben lan neyse
(15.05.20)
çünkü duvar kağıdını allah kahretsin. evin bir odasını duvar kağıdıyla kaplayalım dedik üç gün anamız ağladı. bir de neredeyse 4 metre tavan. bir daha duvar kağıdı yapacağıma sıvası dökülmüş evde yaşarım daha iyi. benim gerekçem bu.

ülke: almanya. burada bayağı yaygın aslında. ya da benim bulunduğum evlerde öyleydi.
0
bohr atom modeli
(15.05.20)
Tekstil tabanlı duvar kağıtları daha pratikmiş. Takılması ve sökülmesi kolaymış. Kullanmadım sadece duydum.
0
komando kani var bende
(15.05.20)
80'lerin sonu ve 90'ların başında oturduğumuz evlerde hep duvar kağıdı vardı. 90'ların ortasında ev ararken emlakçılar hep evlerin "saten boya" olmasını övüyordu, biz de "vay canına, duvar kağıdı veya düz boya olmadığına göre bu bayağı iyi bir şeydir" diye etkilenmiştik. O noktadan sonra duvar kağıdı falan görmedim yeniden. Duvar kağıdı eski evlerle özdeşleştiriliyordu o dönemde sanki, bir daha da tercih edilmedi.
0
wish i could find a way to disappear
(16.05.20)
temizliği zor ve masraflı olduğu için. kağıt kirlenince değiştirmek yerine söküp boya çekiyorlar.
0
semitika
(16.05.20)
bakınız mesela örnek vereyim yukarıda yazdıklarıma.

şu anda kiracıyım. tuttuğum evin salonu tekstil gibi olan duvar kağıtlarından kaplı. evin geri kalanı alçı duvar, saten boya.

ben evi tutar tutmaz boyacı getirttim, iki kilo alçıyla kırılan, dökülen, delinen her yeri onardılar, 2-3 kova boyayla büyün evi tertemiz boyandı. işçilik dahil maksimum 1000 liraya ev mis gibi oldu. hatta taşınırken yepyeni boyanmış kirişe dolabı gemçirdiler, orası kırıldı. ben taşınmadan sonra saten alçıyla mis gibi onarıp zımparalayıp, artan boyayla da rötüş yaptım, mis gibi oldu. aylar sonra oğlan duvarı kalemle boyamış, sildim çıkmadı. artan boyayla boyadım üstünü, mis. hiç bozulmamış gibi.

ama salon? duvarın birinde önceki herifin astığı aynadan kalan ve silmekle çıkmayan sapsarı bir çerçeve izi. duvarlarda önceki herifin çaktığı çivi delikleri. fon perdelerini astıkları askıların delikleri, dış cepheye bakan duvarların içine de yalıtım için strafor döşenmiş, bir de oraya bir şey çarpmış göçmüş orası.

yani yedeği bile olsa yine neredeyse bütün salonun kağıtlarının sökülüp yeniden yapılması lazım ki tertemiz olsun. ne yaptık? bir şey yapamadık, öyle kullanıyoruz.

bir de kontrata da yazmışlar demirbaşlar kısmına, "salon ithal bilmemne duvar kağıdı" diye. üstüme de zimmetlemişler. sökeyim desem, kendi cebimden salonu da alçı ve boya yapayım desem onu da yapamam yani.

öyle saçma bir şey duvar kağıdı.
0
kibritsuyu
(16.05.20)
(4)

winrar sembolüm değişti

semitika
başta böyleyken: https://w7.pngwing.com/pngs/671/996/png-transparent-winrar-computer-icons-data-compression-winzip-others-miscellaneous-purple-computer-program.pngbi şeyler indirdim ve buna dönüştü: https://prnt.sc/se1ur9şimdi eski haline döndüremiyorum. neden acaba?
başta böyleyken: w7.pngwing.com

bi şeyler indirdim ve buna dönüştü: prnt.sc

şimdi eski haline döndüremiyorum. neden acaba?
0
semitika
(10.05.20)
Çift tıklayınca winrar mi açılıyor?
0
kisa
(10.05.20)
evet winrar açılıyor.
0
🌸semitika
(10.05.20)
Normalde winrar kullanıyordum. Dün winzip indirdim, ücretli olduğunu görünce geri kaldırdım. Dosyalarım sırasıyla önce bu hale www.logolynx.com
sonra da bu hale geldi: prnt.sc
0
🌸semitika
(10.05.20)
Winrar baştan yüklerseniz duzebilir.
Elimin altında su an bilgisayar yok ama. Sağ tıklayıp özelliklerden simge değiştirebilirsiniz
0
kisa
(10.05.20)
(5)

Telefona bedava şarkı kaydedip internete bağlı değilken dinlemek

semitika
Hangi uygulama ile yapabiliriz bunu?(iphone)
Hangi uygulama ile yapabiliriz bunu?
(iphone)
0
semitika
(22.04.20)
hahahaha

youtube'dan beğendiğin şarkıyı aç linkini kopyala ve y2mate gibi bir site kullanarak indir

soundcloud'dan beğendiğin şarkının linkini kopyala, soundcloud downloader ile indir

veya torrent kullan ya da mp3 olarak arat indir.

spofifi ne hale getirdi milleti hahaha, nerede o mp3 gençliği.
0
hem şişko hem deli
(22.04.20)
ben de güldüm soruyu görünce. mp3 siteleri var bir sürü kullanabileceğin. hatta itiraf edeyim, ben şunu kullanıyorum uzun bir süredir www.mp3juices.cc
0
pearson
(22.04.20)
iPhone bu tarz uygulamalarin yayinlanmasina izin vermez. olsa da cok uzun omurlu olmaz. zira telif hakki ile korunan eserleri bedelini odemeden indirmek emek hirsizligi sayiliyor.

bilgisayarda malum programlarla indirip iphone'a aktarabilirsiniz.

edit: bol sans. Tim Cook'a yazin belki onerecegi bir sey olur.
0
yoggi
(22.04.20)
verdiğiniz öneriler bilgisayarda indirip telefona aktarmaya yönelik. benim sorduğum ise iphone'a nasıl bedava müzik indirebiliriz?
0
🌸semitika
(25.04.20)
internetten direkt iphone a müzik indiremezsin. yukarıda denilmiş apple politikasına aykırı. jailbreak yaparsan bazı programlar var ama zaten jailbreak yapacak kadar bilgin olsaydı burada bu soruyu sormazdın o yüzden onu geç.
garantili yöntem önce bir şekilde mp3 bul bir yerlerden pc ne indir.sonrasında "syncios" programını indir. itunes muadili ve çok pratik bir program, itunes ile hiç uğraşma. bu program ile iphone istediğin her dosyayı atarsın.
0
zikardo
(25.04.20)
(6)

Samimiyet

Karmaşıklık
Samimiyetten gebertecek bir film izlemek istiyorum. Eski ve kült türk filmleri de olabilir. Bir zamanlar Anadolu'da A ay Sevmek zamanı Küf (beğenmedim)Masumiyet Son izlediklerim. Kış uykusu ya da ahlat ağacı filmi nasıl mesela, çok uzun diye üşendim ama siz beğendiniz mi?
Samimiyetten gebertecek bir film izlemek istiyorum. Eski ve kült türk filmleri de olabilir.

Bir zamanlar Anadolu'da
A ay
Sevmek zamanı
Küf (beğenmedim)
Masumiyet

Son izlediklerim.

Kış uykusu ya da ahlat ağacı filmi nasıl mesela, çok uzun diye üşendim ama siz beğendiniz mi?
0
Karmaşıklık
(23.03.20)
Ahlat ağacı çok çok güzel.
Bal
Duvara karşı
Agır roman
0
deer hunter
(23.03.20)
intouchables
0
onkiloversemtamamım
(23.03.20)
Ahlat ağacı çok güzel. 2 kez izledim. Üşenme, izle :)
0
irene
(23.03.20)
"sivas" hem fazla samimi hem güzel bi türk filmi. onun dışında madem reha erdem demişsiniz korkuyorum anne, beş vakit, kaç para kaç öneririm.
0
semaforo de medianoche
(24.03.20)
Yozgat Blues
0
olaylar olaylar
(24.03.20)
samimiyetten kastın ne? iyi kalpli karakterler mi?
0
semitika
(24.03.20)
(2)

kadınlara bir soru: dating uygulamasında/sitesinde profil yazısı

cesur
ne tip bir profil yazısı olması, neler yazılı olması ilginizi çeker?
ne tip bir profil yazısı olması, neler yazılı olması ilginizi çeker?
0
cesur
(28.12.19)
kadın değilim ama youtube'da turgut uç'un tinder doktoru videoları var tinder profillerini eleştirdiği. 3 aşağı 5 yukarı fikrin olur ne yazılıp ne yazılmaması gerektiğini.

Ben şahsen "tanımak istiyorsan sağa kaydır" gibisinden birşey yazmıştım. 10+ eşleşmem olmuştu. Erkek tarafı bio'yu fazla abartmamalı. Boyunu kilosunu bench presste kaç kilo bastığını kaç şınav çekebildiğini de yazmamalı.
0
false pretension
(28.12.19)
evlilik için buradayım, aile kurmak ve sevmek istiyorum tarzı iyi niyetli geleneksel bir şey yazması ve sarışın olması yeterli benim için.
0
semitika
(28.12.19)
(7)

İngilizcede "say" fiili hakkında

acnakun
Aşırı basit ama kafamı karıştıran bir konu bu. Kınamayın beni.Mesela ben demek istiyorum ki, o (kadın) bana "O (erkek) seni sevmiyor." diyor/der. Bunu nasıl diyorum?A) She says he doesn't love me.B) She says he doesn't love you.
Aşırı basit ama kafamı karıştıran bir konu bu. Kınamayın beni.

Mesela ben demek istiyorum ki, o (kadın) bana "O (erkek) seni sevmiyor." diyor/der. Bunu nasıl diyorum?

A) She says he doesn't love me.
B) She says he doesn't love you.
0
acnakun
(03.09.19)
B
0
lacrim
(03.09.19)
she says he doesn't love me.

çünkü direkt onun ağzından olsaydı she says that he said "I don't love her"

ama o kadın sana o erkeğin sevmediğini söylediği için sen de bunu başkasına söylediğin için

"bana onun beni sevmediğini söylüyor" diyorsun türkçede olduğu gibi
0
viyana kangurusu
(03.09.19)
A çünkü dolaylı alıntı yapmış oluyorsun. Türkçede de dolaylı alıntı yaparken "beni sevmediğini söyledi" dersin. Türkçe verdiğin örnek direkt alıntı olduğu için kafalar karıştı muhtemelen.
Not: Söylediğimin doğruluğundan emin gibiyim ama yine de uzman değilim, söylemiş olayım.
0
love my way
(03.09.19)
she has said to me that he doesnt love me..
0
strobist
(03.09.19)
she says he doesn't love me.
0
cooperr
(03.09.19)
bütün cevaplar farklı, uzlaşılamadı.
ben de merak ettim şimdi.
0
semitika
(03.09.19)
she he o bu karıştığı için biraz ortalık karışmış galiba. burdaki she nellie olsun, erkek de andy olsun.

nellie says that andy doesn't love me.

bu durumda b şıkkı she says that he doesn't love me doğru cevap oluyor, araya "that" koydum çünkü that'in eksikliği de burda kafa karıştırıyor. that'siz halde yanlış değil ama böylesi daha doğru.
0
diyarbakir karpuzu
(03.09.19)
(14)

kariyer.net'te "bunu işe almayın" gibi bir şey yazılabiliyor mu?

cesur
birkaç aydır iş başvurusu yapıyorum. bir sürü firma, ilanları bana neredeyse %100 uymasına ve özgeçmişimi incelemelerine rağmen aramıyor bile. son ayrıldığım iş yerinden problemli ayrılmıştım. problem işverendeydi. ama işveren kötü niyetli olarak benim hakkımda not düşmüş olabilir mi? var mı böyle b
birkaç aydır iş başvurusu yapıyorum. bir sürü firma, ilanları bana neredeyse %100 uymasına ve özgeçmişimi incelemelerine rağmen aramıyor bile. son ayrıldığım iş yerinden problemli ayrılmıştım. problem işverendeydi. ama işveren kötü niyetli olarak benim hakkımda not düşmüş olabilir mi? var mı böyle bir şey? böyle bir şey varsa aranızda işveren arayüzüne sahip arkadaşlar yardımcı olabilir mi?
0
cesur
(08.12.18)
böyle bir olayın dedikodusunu duymuştum bir forumda. Şirketler not ekleyebiliyor diye.

Ama piyasa şartları da olabilir...
0
insert coin
(08.12.18)
Hayır, öyle bir şeyi yapabilmesine Kariyer'in izin vermesi hukuken büyük sıkıntıya yol açar zaten.
0
malheiros
(08.12.18)
Yok. Herhangi bir not vs birsey eklenemiyor.
0
nhtzmc
(08.12.18)
işveren arayüzü var bende. böyle bi şey yok. kendi işveren profilimiz içinde başvuran için not vs ekleyebiliyoruz ama dışarıya kapalı tabi ki.
0
elorelia
(08.12.18)
şirketler not ekleyebiliyor.

örnek: "görüşme saatinde görüşmeye gelmedi" vs. gibi.
0
tchuck
(08.12.18)
bana 42 kere baktılar 1 ayda. biri bile aramadı. iş tecrübem de yok.

muhtemelen kariyer.net büyük bir yalan. millet oyalanıyor işte.
0
diffarentiationation
(08.12.18)
kendi şirketinden engelleyebiliyor bir daha başvurama diye.

ama not ekleme olayı var mıdır bilmiyorum.
0
semitika
(08.12.18)
İşveren hesabıyla açmışlığım var kariyer.neti.Böyle bir not kısmı görmedim
0
turkuaz
(08.12.18)
Ekleyebiliyorlar sirketler.
0
baldan kaymak
(08.12.18)
kendi notlarına ekleyebilir.
başkasının gördüğüne ekleyemez.

sen yeni bir hesap açtığında nasıl takip edecek, tc vs den takip ediyorsa ciddi suç işliyordur zaten.
0
rhan
(08.12.18)
İnsan Kaynakları olarak çalışıyorum cevap vereyim. Sadece kariyer.net'de değil diğer tüm kariyer portallarında böyle bir şey olmuyor, olamazda. Sadece başvuran aday hakkında notlar kısmı var. Oraya yazılan notları sadece o şirkette işveren hesabından giriş yapmaya yetkili kişiler görebilir. Kişi hakkında yazılan notları diğer şirketler göremez. Ha birde blacklist var. Karalistede de sadece o şirkete yapmış olduğunuz başvurular geçersiz olur. Onda da diğer şirketlerde geçerli olmaz.
0
marjinal kereste
(08.12.18)
Hakikaten çok merak ediyorum bu "evet var yazılabiliyor" diyenler neye istinaden evet var diyorlar.

Tabii ki yok böyle bir şey. Zaten hukuken mümkün değil. Sadece kendi firmalarına daha önce hangi pozisyonlara başvurduğunuzu görebiliyorlar ve not düşebiliyorlar kendi firmaları için.

O zaman her şirketten istifa eden kişi için veya ik'nin sevmediği kişi için acayip şuçlamalarda bulunurdu di mi firmalar?
0
ihanet kac kisilik
(08.12.18)
Gerçekten var diyenler neye gore söylüyorlar bunu? Ekşi duyuru burası ya bari burda sallamayın işkembeden ayıp.
0
imnotsureabout
(08.12.18)
eski işyeriniz kariyer net üzerinde bir not düşemez.

fakat şu var. adaya mülakat gönderme aşamasına geldiğinize kariyer net, bu aday başka mülakatlara haber vermeden katılmamazlık yapmıştır" diye bir uyarı çıkarıyor. sizin durumunuz için geçerli değil ama yanlış bilgi verenler var. sen bir adaya mülakat aveti gönderip aday haber vermeden gelmediyse kariyer net üzerinde bayraklıyorsun (bu ady mazaretsiz mülakata gelmemiştir) diye, sonrasında da şikayet edebiliyorsun. bu şekilde birden fazla şikayet edilen aday hakkında kariyer net , başka işverenleri uyarıyor. sonuçta para veriyoruz ashdad.
0
benaslinda
(08.12.18)
(10)

10-13 bin TL civarında alınacak en iyi tomobil nedir?

otonomo
sebepleriyle birlikte olursa süper olur
sebepleriyle birlikte olursa süper olur
0
otonomo
(18.11.17)
R9 Broadway
0
lion de la Turquie
(18.11.17)
2000 model broadway.

-yedek parçası ucuz.
-az yakar.
-ikinci elde kolay satılır.
0
komando kani var bende
(18.11.17)
broadway'e binmiştim. düşmanıma satmayacaksam almam o yüzden.

97 polo 1.6 ?
0
🌸otonomo
(18.11.17)
mazda 323. çünkü o bir japon....
0
Delay Fuze
(18.11.17)
mitsubishi carisma 99 model glx
0
kveldulv
(18.11.17)
iki tane bisikleti yan yana dizip üstüne tahta koy bin.
0
semitika
(18.11.17)
broadway, toros
ikinci eli hızlı gider, parçası çok ucuzdur
dikkat edeceğin tek husus, fenni muayenesi yeni olsun
eşek niyetine bin, sat zarar etmezsin
tecrübeyle sabit
0
tamamhosdiyonda
(19.11.17)
Palio Van tek kapılı olanlarından bulabilirsin. Parçası kolay bulunuyor, çoğunda airbag var, otomatik cam ve Hidrolik direksiyon.
0
comedian
(19.11.17)
@wishes bir şey demem. sadece tofaş ve reno mais'in yerli malı tenekelerini almak istemiyorum. yedek parçası bedava olsa yine almam.

97 clio 1.4 buldum tüplü hidrolik direksiyon, klimalı 12 bine

hyundai accent 98 1.3 filan var o paraya, ama kliması hidroliği yok galiba
0
🌸otonomo
(22.11.17)
Yamaha xmax 250 scooter. Şehir içinde arabadan daha kullanışlı olur. Pazarı da çok iyi.
0
uyuya kalip kavimler gocunu kaciran adam
(23.11.17)
(14)

türkiye'de herkesin birbirinin ne yapip ettigiyle ilgilenmesi?

istististist
adeta delilik derecesine kadar yükselmiş bir durum gibi hissediyorum son zamanlarda.insan, bu toplumdan biraz uzak kalınca durumun vahametini daha iyi anlıyor. sadece orta-alt kesimlerde değil Akademisi bile aynı bu ülkenin. Sürekli bir dedikodu hali, insanlar sürekli birbirinin arkasından konuşuyor
adeta delilik derecesine kadar yükselmiş bir durum gibi hissediyorum son zamanlarda.

insan, bu toplumdan biraz uzak kalınca durumun vahametini daha iyi anlıyor.

sadece orta-alt kesimlerde değil Akademisi bile aynı bu ülkenin. Sürekli bir dedikodu hali, insanlar sürekli birbirinin arkasından konuşuyor. Önlerinden geçen, tanimadiklari bir insanla ilgili bile atıp tutuyorlar.

nasıl olmuşsa çocuk yaştan beri kendimi bu durumdan soyutlamisimdir. Yanımda başkalarıyla ilgili konuşulunca hep sus pus olur, onlar adına utanirim. yalnız bu mevzuya sosyolojik bir gözle baktığınızda memleketin artık bir açık hava timarhanesine döndüğünü düşünüyorum.

abartıyor muyum? başka kültür ve toplumlarda durum aynı mıdır?
0
istististist
(21.09.17)
Her insan kendini başkalarında görmeye çalışır, buna göre sever veya sevmez.

Ama her gördüğüne kulp takan, milletin hayatına muhtarlık etmeye çalışanlar kendi hayatlarından nefret edenler oluyor. Bütün gün kendini azarlasa delirip intihar eder, o da başkalarına sallıyor. Neysen öyle görürsün biraz.
0
otonomo
(21.09.17)
Abartmiyorsun.
0
stavro
(21.09.17)
Abartıyorsun. Hayır.
0
Piukh
(21.09.17)
Haklisin. Ozellikle yurtdisinda (bati taraflarinda, buyuk bir sehirde) yasiyorsan/yasadiysan bunun daha cok farkina variyorsun. 6 senedir Kanada'dayim, daha ozel hayatima istegim disinda maydanoz olan tek insan cikmadi. Muhafazakar tomplumlar boyle.
0
fortisvita
(21.09.17)
Tabiki öyle. Özentilik, kıskançlık, şekilcilik, lüks harcamalar, saçma moda akımları. Birey diye bişey kalmamış, asalağa dönüşmüş herkes parazit gibi başka canlıların düşünceleri, mutsuzlukları ile besleniyorlar. Hobi yok spor yok sanat yok, ayfon var, araba var, ev kirası geliri var. Golden cinsi köpek kadar zekası olmayan, gollum tipli çocuklar yetiştirmek var. Cehaleti okuduğu iki roman ile attığını düşünen tipler var. Normal insan pek yok. Herkes Amaçsızca zengin olmak istiyor. Tek arzu bu. Üzücü ama pek s*kimde değil
0
hasmetizm 2046
(21.09.17)
abartmıyorsun. sülalemle ne zaman bir araya gelsek gençler değil ama yetişkin olanların konuştukları konular hep bir başkaları. böyle mal mal izliyorum muhabbetlerini.
0
blue eyes white dragon
(21.09.17)
semitika
(21.09.17)
Sonuna kadar haklısın. Ya insan bi nebze hadi yanındakinin arkadaşının dedikodusunu yapsın eleştirsin, onaylamasam da artık bunu da kabul ettim. Ama hiç tanımadığı bi ünlü diyelim, fotograf altına öyle yorumlar, öyle hakaretler küfürler yazıyorlar ki sana o kişi anasını babasını bıçaklamış gibi. Bunların hayatlarının merkezine mi koymuşlar napmışlar. Yemin ederim insanlardan tiksinir oldum. Ben bizzat tanıyıp bana kötülük yapan bi insana bile bu kadar kin duyamam. Hiç tanımadığı sadece magazin haberlerinden gördüğü biri, yani ne bileyim. Nasıl bi mantık aklım almıyor.

Dedikodu yapmıyorum değil ama kimsenin hayatına maydonoz olmadım, kimsenin namus bekçisi kesilmedim.
0
moratoryumkisilik
(21.09.17)
millet olarak, sosyal/kulturel/sanatsal bir ugrasimimiz yok, spor , hobi vs de pek yok. dedikodu sanki butun bunlarin yerini almis gundelik ugras olmus. herkes yapinca da normallesiyor durum.
0
Labyrinthe
(21.09.17)
Labyrinthe +1

Türkler'in hayatında "anlamlı bir seviyede" hiçbir ilgi, hobi, alaka, heyecan, vakit doldurma aracı yoktur. Her şeyle yüzeysel ilgilenirler. Bu sebeple de boş boş birbirlerini konuşurlar.
0
testis agrisi
(21.09.17)
Doğru. Dinleyeni olmazsa, söyleyeni de olmaz ama maalesef hat safhada devam ediyor bu.
0
1adam
(21.09.17)
Bence abartmıyorsun. İşe girdiğinde hayırlı olsun maaş ne kadar diye soran diyen insanlardan başka bir şey beklenemez.
0
awareim
(21.09.17)
ssst, lutfen dedikodu degil, dedikoduyu okumamis ev kizlari yapar. egitimli elitlerin yaptigi sey giybet oluyor. aman karismasin! jsadkfjds
0
jimicik
(21.09.17)
sanki ülkecek herkeste iş var, para var, gelir var, hobi var, eğlence var, refah var, imkan var ama dedikodu yapmayı seçiyorlarmış gibi konuşmuşsun.

napsın lan insanlar? 24 saat sahaftan kitap alıp onu mu okuyup uyaran eksikliğinden akıl hastası mı olsun? arada dedikodu yapıp çay içebiliyorlar en fazla işte. intihar mı etsinler?

(bkz: türkiye ekonomisi )
0
semitika
(21.09.17)
(38)

evlenmek istemeyen kadın var mı aramızda?

galandar kostumu
30 yasındayım ve evlilik fikri inanılmaz urkutucu gorunuyor gozume. ote yandan gelecekten de korkuyorum, 50 yasında pişman olur muyum diyorum sanki yasayacagım garanti gibi. yalnızlık cok goz korkutuyor ama insanlarla da yapamıyorum. benim gibi hisseden kadın var mı aramızda? varsa yasınızla yazabil
30 yasındayım ve evlilik fikri inanılmaz urkutucu gorunuyor gozume. ote yandan gelecekten de korkuyorum, 50 yasında pişman olur muyum diyorum sanki yasayacagım garanti gibi. yalnızlık cok goz korkutuyor ama insanlarla da yapamıyorum.

benim gibi hisseden kadın var mı aramızda? varsa yasınızla yazabilir misiniz?
yok 5 sene önce dusunuyordum simdi pismanım diyen ya da farklı gorusler varsa da basım ustune.
0
galandar kostumu
(31.05.17)
bence evlencek birini bul pişman olmazsın

not : erkeğim
0
empty bottle
(31.05.17)
23 yaşındayım, 5 yıllık bi ilişkim var, sürekli evlenelim artık daha ne kadar böyle sürecek siye baskı görüyorum, ama evlenmeye hiç niyetim yok. Evlilik gerçekten çok korkutuyor beni. 5 yıl önce de böyleydi, 5 yıl sonra da böyle olacağını öngörebiliyorum.
Daha sonrası için bir fikrim yok, benim kafamda hep 30umdan sonra evlenirim gibi bir plan olduğu için 30a kadar korkup kaçacağımı düşünüyorum.
0
bir nick var benden iceri
(31.05.17)
İnsanlar sorun değil bence ama sen yaşının geçtiğini düşündüğün için evlilikten korkuyorsun gibi geldi bana. Evlen mutlaka ileride zor olur.
0
powerpufgirl
(31.05.17)
İsteyip istemediğimi bilmiyorum ama düşencesi bile titremeye yol açıyor bende. Lafın gelişi söylemiyorum bunu, gerçekten fiziksel tepki veriyor vücudum.

Geçen gün anneme de dedim, hiçbir zaman o evlilik tanımı içerisinde konumlandırmadım kendimi, konumlandırmadım. Neden bilmiyorum ama olmadı işte, içimden gelmedi hiç. Büyük sorumluluk, daha kendi hayatım içinde tam olmamışım ben, tam olmadan olmaz ki bu işler diyorum sanırım kendi kendime. Yalnız kalmak da istemiyorum ileride, birtakım çelişkilerdeyim.

31 yaşın son demlerindeyim, bitse de gitsek hatta, hiç sevemedim kendisini.
0
devilred
(31.05.17)
ben. her geçen gün evlilik fikrinden daha da soğuyorum.
0
i m cool with that
(31.05.17)
29-30 yaşındayken ben de delicesine ürküyordum. Hatta bol bol 'Niye sevdiğim kişiden evlenerek nefret etme riskini göze alayım ki' diyordum. Meğer sorun o zaman birlikte olduğum kişideymiş. Yeni yeni fikre ısınıyorum. Şu anda da çocuk fikri delicesine 'Hayatta olmaz, imkansız, istemem' görünüyor. Ona da zamanı gelince bakacağım. Ailemde 40-45 yaşları arası doğumlar bol, o yüzden çok da düşünmüyorum.

Bir arkadaşımla konuştum az önce. O da 36 yaşında. 'Benim hayalim hep evlenmemekti. Şimdi evlenmek istediğimi fark ettim' dedi. Yeni bir sevgili sahibi, göreceğiz.

Bir kuzenim var, 48 yaşında evlenmedi. O bile, 'Bilmem, zamanı gelince bakarız' diyor.

Eski patronum, 60 yaşında. O da 3 ay sonra evleniyor.

Dördümüzün de kız kurusu olmak dışında ortak noktası şu, pişman değiliz. Kendim hakkında polemik yapmayayım, taraflı olur; bu kuzen evlilik teklifi almamış ya da cinsel hayatı olmayan biri değil. Hazır hissetmemiş, istememiş ve yeni yeni hazır hissediyor. Açıkçası ben de tren kaçtığını düşünmüyorum çocuk düşünülmüyorsa. Yapabilinecek insan ne zaman denk gelirse. Bunun için zorlamaya, o an içinden gelmeyen bir şeyi yapmaya gerek yok. Zamanı geri çevirememek gerçekten bir dert, o konuda söyleyeceğim bir şey yok ama ilerisi için çok korkulacak bir şey olduğunu düşünmüyorum.
0
aychovsky
(31.05.17)
Bende bu durum tam tersi. Is guc sahibi de olduktan sonra evlenmek istiyor artik insan. Evlilik dusuncesini hicbir zaman aklindan gecirmemis bir insan olarak evlilik olabilir artik diyorum. Evlenilecek kadin atsin birileri ustume.

25 / erkek.
0
murakami
(31.05.17)
kendimi bildim bileli gözümü korkutan bir şeydi. boşanmış aile çocuğuyum onun da etkisi vardı. şu an 25 yaşındayım, son 1 senedir nedense çok sıcak bakıyorum evliliğe. özellikle çocuk olacaksa bu yaşlarda olsun ki, yaş ilerleyince kafam kaldırmaz gibi geliyor. neden sıcak bakmaya başladın dersen, sevgili gibi gez toz beraber yaşa. nereye kadar. asıl o sıkıcı geliyor bana artık.
0
rayde
(31.05.17)
@ayça, aslında evlilik bizim kulturumuzde cekilcek cile degil zaten de o cocuk olayı tum işi tereddute sokuyor zaten:/
0
🌸galandar kostumu
(31.05.17)
Evlilik kurumu keşke baştan hiç olmasaymış diyorum. Ama evlilik denen şeyin var oldugu mevcut durumda evlilik deyince korkup kaçanlardan da degilim. Tabi ilerisi icin. Su yaşımda evlenmek kötü olurdu. Sevdigim bir insanla makul bir zamanda evlenme fikrine gayet sıcak bakıyorum ama çocuk olayından emin degilim. Su an icin cocuga cok soguk bakiyorum. Ileride degisir muhtemelen.
0
aquarium
(31.05.17)
Ergenliğimden beri evliliğe bakış açım hiç değişmedi. Hep nefret ettim toplumdaki bu evlilik dayatmasından. Bir an bile "acaba olur mu" diye geçirmedim aklımdan, her zaman aşırı uzaktım evlilik fikrine. Yıllardır bu fikrim değişmediyse artık yeni insanlar tanıyıp yeni şeyler gördükten, sorunlu evliliklere şahit olduktan sonra fikrimin değişeceğini sanmıyorum hiç.

Ben varım yani sonuç olarak. 24 yaşındayım.
0
ms brownstone
(31.05.17)
31 k evlenmek istemiyorum. Ömür boyu gömlek ütüleyemem.
0
suicides underground
(31.05.17)
Ne gerek evlilige. Herkes yapiyor diye mi yani.

Suicides underground +1

Bir is arkadasim gecen baktim erkek arkadasinin gomlegini utuluyor. Sogudum cidden kizdan
0
Traveller
(31.05.17)
27 k
Evlilik son 1 seneye kadar hep manasız ve eziyet dolu görünmüştü bana. İçinde illa ki aldatma olacakmış gibi, neden bu ihaneti yaşayayım ve hayatımı çıkmaza sokup modumu düşüreyim ki? diyodum.
Ama şuan öyle bakmıyorum, güven problemini biraz daha aştım, yalnız yaşamaktan alabildiğine korkuyorum. Aile dostlar falan biyere kadar, insan kendini yalnız hissediyor. Aileyle yaşamak kalabalık geliyor, tek yaşamak da çok yalnız. En iyisi 2 kişi olmak, sevdiğinle uyumak, her şeyden senin haber vermene gerek olmadan haberdar olması, senin hikayeni yarı yarıya paylaşması ve bunun resmiyete bağlanmış olması.
"Tam ve sürekli bir hayat ortaklığı" kanun tanımını ilk okuduğumda kabus gibi hapis gibi boğucu bir çıkmaz demiştim. Ama şuan tam tersi, tek başına olmak arkadaşlarla aileyle avunmaya çalışmak karanlık bi çukur gibi geliyor.

Çocuk sahibi olma konusunu düşünmek bile istemiyorum. Bazen kabuslarımda hamile olduğumu karnımın kocaman olduğunu görüyorum.
0
megalomaniac
(31.05.17)
evliligi gomlek utulemeye indirgeyen, sevgilisinin gomlegini utuledi diye kizdan soguyan lumpenler kadar garip, sig bir topluluk gormedim sanirim. evlenmeyi istemeyenlere hicbir lafim yok da bu zihniyet muthis ya, ciddi ciddi yetiskin insanlarin boyle seyler yazabilmesi, bu konuda bu kadar dar goruslu olmasi urkutucu.
0
der meister
(31.05.17)
Tamamen tanıştığın insanla ilgili bence. Ben ütü yapmayı pek sevmiyorum diye gömlek giymem yaka takar üstüne kazak giyerim diyen sevgilim vardı mesela. Tamam belki ileride böyle olmaz ütülerim illa ama o da başka bir şey yapar bir şekilde beraber yürür. Evlenince de hayatında güzel ve kötü anlar olacak evlenmeyince de. O yüzden evliliği bir şeylerden vazgeçiş ya da kazanma olarak görmek biraz saçma geliyor bana. Bakarsın biri olur evlenirsin olmaz evlenmezsin. Her şey mümkün.
0
jazzabel
(31.05.17)
29,5! yaşımdayım ve seninle az çok aynı şeyleri düşünüyorum fakat şöyle de inandığım bir şey var; evlilik istenilmez istetilir diye. Yani muhtemelen o kafaya sokacak birisi çıkmadığı için karşımıza böyle düşünüyoruz.
0
scomalt
(31.05.17)
evlenmeyi bilmem de
cocuk dogurup sonradan pişman olan hiç görmedim.

evlilik konusunda muhtemelen pişman olursun.
çünkü burası türkiye.
erkek halimle beni bunaltıyor dost akraba.
0
supermatik
(31.05.17)
der meister +1

nutkum tutuldu.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(31.05.17)
Of cok guldum, hep utuden konusulmus. Utu muhim beyler. kimler kimler istedi de dedim utu yabmayi bilmiyorsan aufwiedersehen. Ben evlenmeyi cok seviyorum, herkese evlenme teklif ediyordum baska bir sosyal ortamda, cok komikti. Seye de heb gulmusumdur. Evlilik diyorsun, aklina dugun, akraba sorumluluklari bir seyler bi seyler geliyor. Olm bi gun beyaz bir elbise, bir takim giyeceksin, iki ayakta durup el cirpacaksin, biraz yorulacaksin, anneannen mutlu olacak! Olay bu yani. Yaşlılar mutlu olsun, ne olacak yani, sanki hergununu muthis anlamli seyler yaparak dolduruyorsun da bir geceye gelince ay dugunler cok sacma. Konudan dagildim, ne diyordum? Evliligin bu sevgili disinda geti4digi sevilmeyen seyleri iki dakikada halledince geriye muthis bir sey kaliyor bence. Yalniz hepimizin olmesi cok dandik bir sey. Gelecekteki kocamin olecek olmasina katlanamiyorum.
0
velvetmorning
(31.05.17)
çocuk çok severim ama o sorumluluğu almak istemediğimden çocuk yapmam, o yüzden uzun süre evlenmem de diye düşünüyordum.

beni evliliğe itebilecek hiçbir neden yoktu bana göre zira 3 yıldır bir ilişkim var, birlikte yaşıyoruz, maddi sorunumuz yok vs. vs.

ama toplumun içine karıştıkça maalesef o sosyal baskıyı hissederek sudan çıkmış balığa dönüyorsun. en basitinden, halası beni komşularına "sözlüsü" diye tanıtırken daha ailemle bile tanışmamıştı sevgilim. yaptığımız ayıp günah değil neden böyle deme gereği duydu diye üzülmüştüm. o yüzden çocuk konusunda hala benzer düşünsem de 2-3 seneye evlenirim muhtemelen çünkü artık bu ülkenin kokuşmuş zihniyetiyle mücadele edemiyorum.
0
piremses
(31.05.17)
evlenmeyi iki kişinin canının istediği gibi şekillendirmek, kendi kurallarını belirlemek, yoldaşlık, heyecan, destek, eğlence gibi kavramları kaybetmeden sürdürülebilecek bir seçim olarak bakacak erkeği bırakın, genel olarak insan bulmanın çok zor olduğunu düşündüğümden evlenmek gibi bir düşüncem yok.

evlenmekten korkmuyorum da, kendi seçtiğim bir şeyden niye korkayım. En kötü ihtimalle boşanırsın, biter gider diye düşünüyorum, ama benim tuzum kuru. Çalışan bir kadınım, kendi param var, modern bir ailem/sosyal çevrem var, bu yaşıma kadar kimseden "evlen, çocuk yap" gibi bir baskı görmedim, görmüyorum.

daha önce evlendim, iki sene sürmedi. hayatımda yaptığım en saçma ve gereksiz şeydi.

Genel olarak evlilikten korkma kavramını pek anlamıyorum. Misal, durup dururken "ya attan düşersem" diye uykum kaçmıyor benim, zira ata binmeyeceğim, ata binmemi gerektiren ortamlarda bulunmayacağım, illa ata binmem gerekirse belki ders alıp pratik yapıp bunu başarıp başaramayacağımı deneyeceğim, hayat illa ata binmemi gerektiren bir şekilde ilerlerse de başka alternatiflerin de kabul göreceği bir yerde yaşamak için gerekenleri yaparak bir yol planı çizeceğim. Saçma bir metafor oldu ama, korkuyorsanız evlenmeyin demek istiyor şair burada.
0
sopiro
(31.05.17)
Bence hızlı bir hayatınız yoksa çok pişman olursunuz. Birkaç tanıdığım var, hepsi açıkca belirtmese de pişmanlar. Bir tanesi geçen evlenmeyi denedi ama bu yaştan sonra sıkıntılı, olmadı...

Standart ev kadını veya evden-işe şeklinde bir hayatınız varsa mutlaka evlenin. Ancak ekstrem bir hayatınız varsa (örneğin dünyayı geziyorsanız), uzun bir süre niyetinizde buysa o zaman evlenmek istemiyorsanız evlenmeyin.


.
0
kartallar yuksek ucar
(31.05.17)
Benim arkadaşım beş yıl önce aklımdan geçmezdi evlenmek ama şimdi çok pişmanım diyor. Ciddi anlamda da istiyor evlilik. Bahsettiğim kişi 34,k.
Ben de biraz @kartallar yuksek ucar gibi düşünüyorum bu konuda.
0
uzunuzunilgi
(31.05.17)
İnsanlar hala bunun zorunluluk değil bir tercih olduğunu anlayamıyor.
Kadın bir erkeğe ait veya anne olmayınca daha değersiz değil, bunu karşındaki ile tartışmayı bilmek, ona gerçekten ne söylemeye çalıştığı konusunda yardım etmek lazım.
Çevresinde tek başına durabilen güçlü kadınların tü kaka ise kime neye göre olduğunu.. Bir insanın hayat kavgasını aşağılamaya vakit ayıran insanın vaktini almayı da bilmek lazım. Evliliğin zıttı Yalnızlık değil.
0
sadegazoz
(31.05.17)
27-kadın

küçüklüğümden beri hiç evlenmek istemedim çünkü evlenmeye gerek olduğunu düşünmüyorum. eskiden korkutucu gelirdi sürekli aynı adamla yaşama fikri. şimdi ise tam tersi, bütün ömrümü aynı adamla geçirmek istiyorum ama bunun için niye evlenelim ki? bizim birbirimize "sana söz, iyi günde, kötü günde, hastalıkta, sağlıkta yanında olacağım. bunun altına imzamı dahi atarım. te bunlar da şahitlerim" demeye ihtiyacımız yok :D bunu zaten biliyoruz.

ailelerimiz açısından da şanslıyız, yıllardır sevgilimle beraber yaşamama rağmen hiç baskı kurmuyorlar "niye evlenmiyorsunuz" diye.

hem sonra evlenmeye kalksak düğün yapıcaz, annemler ablamın düğününde yaptıkları gibi 600 kişiyi çağırmak isteyecek, ben olmaz diyeceğim, kavga edeceğiz, sonuçta o 600 kişi gelecek, ve bir sürü gereksiz masraf olacak. yazık günah.

çocuk istersem o zaman evlenirim tabi. ama çocukları çok sevmeme rağmen şu yaşımda bir çocuğun minimum 18 yıllık sorumluluğunu almak istemiyorum. şu anki yaşam tarzım bir çocuk yetiştirmek için kesinlikle uygun değil. çocuk için hayatımı toptan değiştirmem gerekecek. çok zor. 

sevgilimin gömleğini de ütülerim donunu da yıkarım ayrıca. o da benim için yapar. bunlar da bir şey mi, insan sevdiğinin yüzü gülsün diye neler yapmaz ki. sanırım birbirimiz için yapmaktan gocunacağımız hiçbir şey yok şu hayatta. gömleğini ütülemekten şikayetçi olacağınız biriyle evlenmemelisiniz zaten.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(31.05.17)
bir kez evlendim(aslında imza atmamak için oldukça direndim ama işte enerjimizi neden insanlara bunu izah etmeye çalışarak harcayalım, kendimize harcarız söylemleriyle ikna oldum, belki de o dönem ikna olmak istedim). öyle travmalı, çok kötü bir evliliğim olmamasına rağmen inanılmaz pişman oldum. hayatımda verdiğim en yanlış karardı. balayından döndükten sonra pek çok kişiden, evlenmeden önceki etkinliklerime/hobilerime/iş tempoma vesaire devam edince, artık evli barklı kadınsın "uyarısı" aldığımda ne "halt" ettiğimi idrak edebilmiştim. eskiden işyerinde asiliklerim, aferin phoebe hakkımızı aldın diye yorumlanırken, evlilik sonrası e ama sende kendine bir çeki düzen vere dönüştü. hayatta evlilik kadar pişman olduğum hiç bir kararım olmadı gerçekten. o yaşa kadar inşa ettiğim bütün kimliğimi/zihinsel birikimimi sınırlamam ve evliliğe uygun bir kadın profiline dönüştürmem beklendi. bunu yaşamayan kadın sayısı son derece sınırlı bu ülkede. sosyo kültürel-ekonomik düzeyi farketmiyor. kadınlar bunu kendi aralarında dahi dile getiremiyor çoğunlukla. çünkü seçilmemiş/tercih edilmemiş kadın algısıyla anılmayı göze alamıyorlar. yemişim bu algıyı. benim mutluluğumdan, huzurumdan daha önemli ne var bu bir kere yaşayacağım hayatta? istisnai evlilikler elbette vardır, her evlilik böyledir diye ahkam kesmeyeceğim.

herkes tekrar evlenmeme sebebimin evlilik fobisi falan olduğunu düşünüyor. hiç alakası yok. bunun bir tercih olduğunu kabul etmek istememe sebepleri, çoğunlukla, kendileri bu sosyal algıyla mücadele edecek gücü kendilerinde göremedikleri için yaşadıkları iç çekişmeler. şükür iç huzurum çok yerinde ve son derece mutluyum. 50 yaşımı 50 yaşına gelince düşünürüm. neden olasılıklar üzerinden senaryolar yazıp bugünümü anksiyete ile geçireyim?

ezcümle; bir başkası ile birlikte olmadanda ben tam ve bütünüm. bir başkası ile hayatımı birleştirme kararı alırsam şayet, bu toplum istedi diye, kendimi tamamlamak için vesaire olmaz. bir yol arkadaşı istediğim için olur, ki imza atmayı yinede düşünmüyorum.
0
Phoebe
(31.05.17)
27 k, birebir aynı fikirdeyim sizinle.

yalnızca evlilik değil, genel olarak ilişki olayına alerjim var. ne zaman gereğinden fazla bir samimiyet oluşsa biriyle, ya bi yolunu bulup kendimden soğutuyorum, ya da ayaklarım totoma çarpa çarpa kaçıyorum. çevremdeki ilişkilere ve evliliklere baktıkça bu fikrim sadece pekişiyor. bundan 4-5 yıl önce bu görüşümün 30a yaklaştıkça değişeceğini ve isteyeceğimi düşünüyordum, tam tersi oldu. kafamda soru işareti bırakan tek husus toplum baskısı. bu yüzden mümkün olan en kısa zamanda daha medeni topraklara kaçmaya çalışıyorum, evlenmemiş kadınların buradaki kadar yadırganmadığı yeni diyarlara doğru.

sebebi ise büyük ihtimalle korkunç bir babaya sahip olmaktan kaynaklı çocukluk travmalarım. çok severek evlenen annemin neler yaşadığına doğrudan şahit oldum. önceden mantık evliliğine veya paravan evliliğe biraz daha yakındım, şimdi o da gitti. sevmediğim sürece aynı evin içinde ikinci bir kişinin varlığına katlanamıyorum. hiç gerek yok o yüzden. ama işte, dediğiniz gibi, 50 yaşıma geldiğimde akranlarım çocuk, ve hatta torun severken acaba pişman olur muyum diyorum ben de. hayırlısı yaa.

ekleme: sebep demişim, havada bırakmışım. tamamen kısıtlanma psikolojisiyle alakalı. istediğim an, istediğim kişilerle, istediğim aktivitelerde bulunmaya çok alıştım. yukarıda da bahsedilmiş, evlilik "kendine çeki düzen verme"ye mecbur bırakıyor insanı biraz. çok hareketli bir hayatım olduğundan da değil de, canımın istediği gibi hareket etme özgürlüğüme biraz fazla düşkünüm. hayatımı ikinci bir kişiye (çocuk da giriyor devreye bu noktada) göre şekillendirmek istemiyorum. aldığım kararların hepsini kendim öyle istediğim için almak istiyorum, mecburiyetten veya sırf uyum sağlayayım diye değil.
0
cansins beybi kolonya
(31.05.17)
Hiç kimseyi sevmemiş, hiç kimse tarafından da sevilmemişsiniz.

Çağımızın sorunu bu olduğu için, kimse evlilik düşünmüyor ya da korkuyor.
0
MaNOfTheYear
(31.05.17)
evliliği ömür boyu gömlek ütülemek sananlar var. tamam evlenmenin bana göre de pek bir mantığı yok ama evlenince ev işini kadın yapar mantığındaki erkeklerle evlenip sonra da evlilikten soğuyorum demek salakça.
0
bohr atom modeli
(31.05.17)
öyle delicesine istememek değil de biriyle nasıl geçineceğim konusunda ciddi endişelerim var. Bu da beni geride tutuyor.

Ailemde ve yakınımda geç evlenen/hala bekar olan ileri yaşlar var. 39'dan 73 yaşa kadar bir aralıktan bahsediyorum. Evlenenler keşke erken yaşta evlenseydik, bekarlar da keşke evlenseydik diyorlar.
0
fallopian
(31.05.17)
Türkiye medeni bir yer olduğunda evlenen çift sayısı azalacak. İstemediğiniz kimseyle evlenmek zorunda değilsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(31.05.17)
öncelikle der meister +1


biriyle sürekli beraber olacak olmak, geçinme dusuncesi korkutucu. su yıla kadar evlilik benim de korktuğum bir şeydi. ama bilhassa su günlerde ' neden olmasın ya ^^ ' cümleleri geçiyor icimden.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(31.05.17)
22 k istemiyorum, korkunç
0
fragile lady
(31.05.17)
Insanlarla yapamamak ayrı bir sorun, onun evlenmeyi istemekle alakası yok. Iyi vakit gecirdiginiz insanlar yok demek ki etrafınızda?

Evlenme kısmına gelince, iki yıl öncesine kadar evlenmek istemiyordum. Hala da, çok baskı yoksa evlenmeyi sebepsiz görüyorum. Yaklasık iki senedir evliyim. Bu denli aile baskısı üzerimde olmasa ve beraber yasadıgım insanı sürekli 'saklama'ya calısmaktan bıkmıs olmasam, ikimiz de sacma buluyorduk evliliği,özellikle asla cocuk istemeyen bir cift olarak, hala da öyle buluyoruz.

27-k.

Eşim çift olmadan birey olmayı bildiği için evlilik öcü gibi gelmiyor şu an bana. Omuzuma binen hiçbir ekstra yük yok. Öyle oldugu için de, bir imza atıp aileyi rahatlatmak çok büyümedi gözümde.
0
buf-e kür
(31.05.17)
23 yaşında bi erkek arkadaşım oldu, ilk 1 sene evlensem evlenirdim. Sonra bir soğudum bu evlilik olaylarından, 29 yaşımda da ayrıldık zaten...

30 yaşındayım, çocuk doğurmaya karar vermedikçe evlenmem diyorum. Korkmak ürkmek vs. değil, sadece gereksiz buluyorum.
0
lcha
(31.05.17)
var.
bulduğun adam
1. hem çok aşık olduğun bir adam olacak
2. hem sana çok aşık olacak.
3. hem sorun çıkartmayan düzgün bir dünür ailesi olacak.
4. hem ekonomik-kültürel olarak senin aile kültürüne uyum sağlayacak.
5. hem aldatma ihtimali düşük olacak, sadık kalacak.

böyle bir adam bulma olasılığı yerlerde sürünüyor açıkçası, en güzel kızlar için bile zor, hatta güzeller için beğeni skalası daraldığı için daha da zor. dolayısıyla bu sebeple bekar kalan bir sürü kız arkadaşım var bende bunlardan biriyim.
0
semitika
(31.05.17)
evlenmek istemeyen kadın yoktur, kendine layık gördüğü adamlar onunla evlenmek istemeyen kadın vardır. dolayısı ile yoktur, ütü mütü hikaye. coni dep gelsin gömleğimi ütüle desin yuvarlanarak ütüler. boş geyik bu, farklıyım ben edebiyatı işte. meriç avcısı şişman teyzeler daha çok girer bu işe.
0
jangbogo
(31.05.17)
(33)

İsminizden memnun musunuz?

basubadelmevt
Tabiki isminizi sormuyorum. Sadece memnuniyet derecenizi merak ettim. Ben pek memnun değilim ama 33 senedir beraberiz. Eğer değilseniz hangi isme sahip olmak isterdiniz? Kıvanç hoş geliyor bana nedense kendime yakıştırıyorum.
Tabiki isminizi sormuyorum. Sadece memnuniyet derecenizi merak ettim. Ben pek memnun değilim ama 33 senedir beraberiz. Eğer değilseniz hangi isme sahip olmak isterdiniz? Kıvanç hoş geliyor bana nedense kendime yakıştırıyorum.
0
basubadelmevt
(26.12.16)
Evet. Bunca yıldır bir yamuğunu görmedim.
0
Lim5
(26.12.16)
Sorunum yok.
0
glamdr1ng
(26.12.16)
şahsen memnunum
0
gazozailacatmauzmani
(26.12.16)
Çocukluğumdan beri gerçekten nefret ediyorum ismimden. Hangi isme sahip olmak isterdim bilmiyorum ama Deniz ve Nehir ilk aklıma gelen güzel isimler.
0
ms brownstone
(26.12.16)
memnun değilim pek. zaten baya da bir kişiden senin ismin başka bir şey olmalıymış gibi laflar duydum böyle bir Berk olsun Kaan olsun bişeyler...
0
senolll
(26.12.16)
Çok memnunum. Çok orijinal bir isim-soyisim kombinasyonum var. Bunu birkaç kişiden duydum. Hatta bazen arkadaşlarım adım ve soyadımla hitap eder.
0
dissendium
(26.12.16)
memnunum.
adım da kadir.
ad soyad kısaltılmışı. mka
0
eksisozluk kullanici sozlesmesini okudum
(26.12.16)
iki tane adım var. ilkini zaten pek kullanmıyorum ama ikinci adımdan nefret ediyorum. bok gibi. ayrıca bir tane yakışıklı, karizmatik adam görmedim benim ismimi taşıyan.


olsaydı türk isimlerinden olsun isterdim.

not: dissesndium'un yazdığını görünce aklıma geldi. soyadıma bayılıyorum. çogzel ya.
0
m e b
(26.12.16)
ismimi (ikinci ismim) çok seviyorum. ilk ismim tek olsaymış iyi olurmuş ama kullandığım ismimle birleşince çok kötü duruyor.

özetle: memnunum.
0
pinkpeony
(26.12.16)
iki adım var memnunum ama tek isimli olmak daha iyi
0
basond
(26.12.16)
O kadar memnunum ki anlatamam. Dünyadaki en güzel ad soyad kombinasyonuna sahip olabilirim, o derece.

Yavrularıma bu kadar güzel, bu kadar uyumlu bir isim veremeyeceğim için buruk hissediyorum, o derece.
0
yirmisantim
(26.12.16)
Gayet memnunum, çoğu insan da beğenir adımı.
0
buff
(26.12.16)
nefffrett ediyorum ama değiştirmek istesem şu ismi koyabilirim diyeceğim bi seçenek de bulamıyorum :(
0
funl
(26.12.16)
evet seviyorum.
0
semitika
(26.12.16)
Hayır ama allah beterinden korumus diyorum bazen
0
all girls dream
(26.12.16)
Adim Bora. Basinda bi isim daha var. 2 isim ve soyadimla cok guzel uyum icinde. O yuzden iki ismimi de ad soyad birlesimini de seviyorum
0
c1b2k3
(26.12.16)
hard ülkücü bir ismim var, amcam koymuş ancak ikinci ismim biraz daha normal. arkadaş ortamında ikincisini kullansam bile aile ortamında inatla tosuncuk ülkücü ismimi kullanıyorum. yine de isim soyad kombinim gayet şekil....
0
mind mischief
(26.12.16)
çok seviyorum. başka adım olsun istemezdim.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(26.12.16)
memnunum. biraz kısa bir şey olsa daha iyi olurdu.
0
buhebu
(26.12.16)
iki tane ismim var kullandığım ismimden çok memnunum. yaygın olmamasını çok seviyorum. tek kötü tarafı içinde çok türkçe harf olması.
0
cikis yolu
(26.12.16)
Hiç memnun değilim. Ailenin 2 çocuktan bir hayli sonra kaza ile doğan çocuğuyum. İsmimi kura ile belirlemişler.
üzerinde düşünülmüş,herhangi bir isim olabilirdi.
0
denef
(26.12.16)
Yok denef değil,denef olmasını isterdim :)
0
denef
(26.12.16)
Hayır.
0
Adramelekhh
(26.12.16)
Memnunum, hatta o kadar memnunum ki adım ne olsa diye hiç düşünmedim. Ismimi seviyorum. Ama kizim olsa leyla adini koyabilirdim. Leyla adı da güzel.
0
cabiday
(26.12.16)
cabiday +1 en güzel kadın ismi leyla olmalı^^

ben ise ismimden memnunum, çok az sayıda insanda bulunması hoşuma gidiyor.
0
Apocalypse
(26.12.16)
@apocalypse benim ismim leyla'dan daha guzel ama :p
0
cabiday
(26.12.16)
ismimi kendime yakıştıramıyorum, genelde tikky kızlarda bulunan bi isim. ekşi'de de bol bol dalga geçiyorlar. soyadımı da hiç sevmem hep dalga geçiyolardı okurken asdasdf. ama alıştım yapacak bi şey yok.
0
nice tnetennba
(26.12.16)
İki ismim var. 2. ismimi çok seviyorum ilk ismimden nefret ediyorum :(
0
matilda
(26.12.16)
adımdan da soyadımdan da gaayet memnunum.
kendime başka bir isim hiç yakıştıramıyorum doğrusu.
0
manuel mandalina
(26.12.16)
ad-soyad komple şekilde seviyorum, baş harfi kısaltması da güzel marka gibi olabilir. Tanıyanlar seviyor.

Ama ilk duyanlar için biraz, ne biliyim olmuyor bence. İki adım var birini söylesem daha iyi oluyor. Özellikle karşı cinsle tanışırken çok olumlu olmayabilir ilk etapta.
0
rodriguez2
(26.12.16)
kısa cevap: memnnunum. hem "yakışma" hem de anlam açısından kendime süper uygun buluyorum. klasik, özelliksiz bir isim ama tam benlik bence.

uzun cevab: iki ismim var. müthiş vizyon sahibi kadın anam, "ayrı yazdıralım kimliğe, beğenmezse ilk ismini kullanır" demiş (haliyle ikinci ismin ne olduğunu tahmin edebilirsiniz lol), iyi ki öyle yapmış. ilkokul ve ortaokulda ikili kullanılırdı hep. liseden bu yana önce arkadaşlarım ve hocalarımdan başladı, daha sonra aileme de sirayet etti; yalnızca ilki kullanılıyor. son 4 yılda tanıdığım kişilerin büyük bölümü ikinci adım olduğunu bile bilmez. üşenmesem komple sildiricem zaten ama üşeniyorum.

ben ismimden ziyade soyadımı çok seviyorum. o da yine klasik sayılabilecek bir soyad ama benim çok hoşuma gidiyo. genel olarak ismime puanım 9 kankam.
0
der meister
(26.12.16)
İki ismim var, ikisinden de çok memnunum.
0
battal gemalmaz
(26.12.16)
ben pek önemsemiyorum ama sevmiyorum da. 88 doğumluyum, sanırım o sene doğan kızların çoğuna bu ismin türevlerinden vermişler.
bi de genel olarak isimler çok iyi ya da çok kötü değilse ilgimi çekmiyor, öylesine kodlarmış gibi geliyor. :)
0
nıç
(26.12.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.