Giriş
(5)

akademik araştırmalara ulaşabileceğim online kaynak

metingiller
ekonomi araştırmaları (özelde politik ekonomi) için mevcut güncel ve eski tarihli araştırmaların yer aldığı bildiğiniz bir web sitesi var mı?
ekonomi araştırmaları (özelde politik ekonomi) için mevcut güncel ve eski tarihli araştırmaların yer aldığı bildiğiniz bir web sitesi var mı?
0
metingiller
(13.11.20)
scholar.google.com
0
evrim halkasi
(13.11.20)
semantic scholar

proquest

researchgate
0
proteus
(13.11.20)
makaleyi okutmak ici para isterse de scihub
0
proteus
(13.11.20)
@imojeen bir süredir repec te zaman harcıyorum. Sitenin güncelliğiyle ilgili şüpheler edindim. Katılır mısınız?
0
🌸metingiller
(13.11.20)
scholar, yöktez, dergipark, scihub (süper bir şey), academia.

çoğunlukla bunlar kullanılıyor.
0
trt2deki ressam
(13.11.20)
(4)

fantezi vs. gerçek hayat

Bruce
aslında gönül işilik bir durum değil ama mod'ların buraya taşıyacağını tahmin ettiğim için böyle açtım. cinsel birliktelik esnasında normal hayatındaki halinin tam tersi fantezilere sahip bir insan için psikolojik olarak nasıl bir tanımlama yapılabilir? bu kişinin aslında olduğu kişi fantezilerindek
aslında gönül işilik bir durum değil ama mod'ların buraya taşıyacağını tahmin ettiğim için böyle açtım.

cinsel birliktelik esnasında normal hayatındaki halinin tam tersi fantezilere sahip bir insan için psikolojik olarak nasıl bir tanımlama yapılabilir? bu kişinin aslında olduğu kişi fantezilerindeki halidir denebilir mi? öyleyse bile bunun farkında olup o halini kötü bulup tam tersi role bürünmesi samimiyetsiz mi gelir size?

ya da fanteziler birer kaçış mıdır, bilinmeyen ya da alışıldık olmayanı tatmanın verdiği zevk midir? bu konuda okuyabileceğim bilimsel makaleler ya da kitaplar varsa öneri alabilirim.

teşekkürler!
0
Bruce
(05.11.20)
Hepimizin karanlık yönleri vardır. Bu bizim o fanteziyle olan bağımızı yansıtmaz. Böyle bir zorunluluk yok. Burada problem gerçeğin alanının muallak yapısıdır. Gerçeği yanlış tanımlamış olmamızdır. Her zaman fantezi gerçekten önce gelir fakat bu bilinen anlamda -cinsel - olmak zorunda değildir. Gerçek çarpıltrılmış olduğu için fantezi hep gerçekle çatışır gibi olur.

O yüzden cinsel fantezileri aslında gerçeğin sıkışmış yapısını aşma eğilimi olarak görülebilir, bunu da bizler yaratırız gerçeği dar bir alana hapsederek.

Lacan okumanı öneririm
0
olaylar olaylar
(05.11.20)
normal hayatındaki halinin tam tersi fanteziler kısmını anlamadım. yani normal hayattaki fantezi nasıl oluyor? diyelim ki bu kişinin facesitting fantezisi var. bu normal hayata nasıl uyumlu ya da uyumsuz oluyor o kısmını anlamdım. bunu nasıl anlayabiliyorsunuz?
0
Sour
(05.11.20)
Yok ya bence denmez. Seks baska gercek hayat baska.

Millet o kadar uzun yazmis ki kendimi dunyadan daha duz bir adam gibi hissettim(evet dunyadan)
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(05.11.20)
yatakta olan yatakta kalir, üzerine bilimsel makale kitap okunacak bir mesele yok. yataktakiler kendi rizasi ile istedigini yapmakta istedigini düsünmekte serbest, bunun icin sucluluk duymana gerek yok. bana asıl tam tersi garip geliyor, insanlar gercek yaşamlarında oldukları kadar yatakta da sıkıcı iseler hiç cekilmiyorlar.
0
proteus
(08.11.20)
(3)

Amerika fetoyu neden teslim etmiyor?

inancsiz deve
yorumları değil de resmi durumu soruyorum. geçerli sebep ve durum nedir şu an amerika'nın sunduğu?
yorumları değil de resmi durumu soruyorum. geçerli sebep ve durum nedir şu an amerika'nın sunduğu?
0
inancsiz deve
(03.11.20)
delil yetersizliği

en.wikipedia.org

"We have received extradition requests for him [Gulen]." Anonymous US officials have said to reporters that the Turkish government has not yet provided sufficient evidence for the U.S. Justice Department to charge Gulen."
0
nahtoderfahrung
(03.11.20)
fbi dosya ver dedi bizimkiler uzun süre dosya vermedi, sonra verilen dosyadaki delilleri de fbi kabul etmedi.
0
proteus
(03.11.20)
Çünkü hükümet de aslında teslim edilmesini istemiyor. ABD yarın özel uçakla teslim ediyoruz dese bizimkiler yerimiz yok göndermeyin derler. Ayrıca orada "tutulması" her iki tarafında işine geliyor. ABD ülke içindeki bir örgütün liderini elinde tutmuş oluyor, hükümet ise "Ülkedeki darbecileri vermiyorlar dış güçler" propagandası yapabiliyor. Bunlar benim bir bakışta gördüğüm şeyler, kim bilir daha neler neler vardır.

Dipnot : Zekerriya Öz, Adil Öksüz gibi isimlerin bile resmen elini kolunu sallayarak çıkmalarına izin verilmedi mi ? Bu adamlar sizce mahkemeye çıkarılabilir miydiler...
0
burka
(03.11.20)
(22)

Almanya Blue Card Maaşı_Berlinde net 2300EUR nasıl

rewlack
blue card visayla yani "nitelikli çalışan" olarak alınan vizenin min. maaş şartı -aranan meslekler için- yıllık brüt 43,056EUR şeklinde belirlenmiş.Vergiler falan düşünce aylık 2.300'e geliyor. Tabiiki bu min.limit. Ancak hem nitelikli diyip hem de hükümetin böyle bir limit koyması bana az geldi ama
blue card visayla yani "nitelikli çalışan" olarak alınan vizenin min. maaş şartı -aranan meslekler için- yıllık brüt 43,056EUR şeklinde belirlenmiş.Vergiler falan düşünce aylık 2.300'e geliyor. Tabiiki bu min.limit.
Ancak hem nitelikli diyip hem de hükümetin böyle bir limit koyması bana az geldi ama tabiiki orada yaşayanlara sormak lazım.

Bu mesleklerden birine sahibim ve Berlin'de bir amerikan şirketiyle görüşme halindeyim. Bütçe belli değil ama aşağı yukarı böyle bir ücret teklif ederler gibi duruyor; daha çok "aşağı" :) ben de blue cardı bahane edip biraz pazarlık ederim belki diyorum ama 2300 bile az mı acaba diye düşündüm. Pozisyon senior gibi.. öte yandan daha fazlasını da teklif etmezler bence : / bu sadece benim fikrim.

net 2300eur Berlin için nasıl bir maaştır bunu danışmak istedim.
Berlinde kiralar malum. 1k falan. Yalnızım ve çocuğum yok, amacım başta manevi ama aynı zamanda maddi anlamda rahat bir hayat sürmek.

istanbulda yan kazançlarla net gelirim 10k şu an. yeni mezun değilim. işim rahat ama vasıflı süper kariyerli bi iş değil. burada da 2,5 k kira veriyorum ayrıca o da var.

bu şartlarda berlinde aylıkk net kaç euroya okey demek mantıklı olur? sadece bu şirket için sormuyorum, genel.
0
rewlack
(03.11.20)
istanbulda 10k kazanan biri icin almanyada 2.3k az. idealindeki iyi hayati surmek surada kalsin pisman olursun.
0
buenosdias
(03.11.20)
istanbul'da net 10 bin kazanana önerilecek para 2300 euro netten fazlası olmaz. ortalama normali 2000 euro'dur, 300'ü de ekstrası olmuş. ama bu demek değildir ki kabul et. istanbul'da 10 bin lira ile tutturduğun yaşam standardının yarısını zor yakalarsın berlin'de 2300 euro ile.
0
in a world of magnets and miracles
(03.11.20)
öncelikle cevaplar için teşekkür ederim
gelecek diğer cevaplara yönelik şunları hatırlatmak isterim.

bu ücret benim bu şirketten beklentim ya da tahminim. henüz netleşen bişey yok.
aylık 10k net değil, yan kazançlarla edindiğim ücret. 2,5kira. min. 1000 yemek/market alışverişi. faturalar, üst baş, beklenmedik giderler falan derken ay sonu zaten elime 1,5 -2 k falan kalıyor maks. hangi standart allaesen? :D

şirket amerikan şirketi ama konuşacak kadar almanca bilmiyorum,
aranan meslek kategorisinde olsam da deneyimlerim sebebiyle şu projeyi bana bırakın, sırtlar götürürüm, merak etmeyin diyecek bir durumda değilim ya da kendime az güveniyorum belki, bilmiyorum.

amacım 1 yıl içinde tr'den gitmiş olmak.
Ek olarak şu an doktora yapıyorum. Tez aşamasında gitmiş olmayı umuyorum. ha ama oralarda ünivde bir pozisyon kısa vadede bence zor.
bu soruyu da genel bir fikir alış verişi olsun diye açtım.
yani mesela hangi şartta hangi şehirde kaç liraya okey demeliyim?

mesela başka hangi avrupa ülkesine başvurabilirim.
us ve canada uzak.
iskandinavyaya iklim nedeniyle bakmıyorum.
uk'nin zaten kendi durumu belli değil, talibi çok ve diğer rakiplerle yarışacak potansiyelim var mı bilmiyorum.

NE YAPSIN BU KARDEŞİSİNİZ :D

Gelen her cevaba kalpten teşekkürler bu arada.
0
🌸rewlack
(03.11.20)
10 lira'dan kala kala ay sonuna 1.5-2 lira bırakabilen hayat standardından bahsediyorum zaten :) saving oranı yüzde 20'nin altında olan bir ekonomik birey için avrupa'nın hiçbir yerinde yaşamak kolay değildir. yaşanır, ama tüketime harcanan pek çok kalemin ya üstü direkt çizilir, ya da daha küçüğüne/kalitesizine ok denmek durumunda kalınır. naçinazene.
0
in a world of magnets and miracles
(03.11.20)
Berlin'den cok daha ufak bir fransiz sehrinden (300 bin kişi falan).
Bütün kariyerim 3.5 yıl falan. Net 2600 euro kazaniyorum.
Kısacası xportant gibi; seniora o parayı veren sirket dandiktir. Ha ya da senior degildir pozisyon?
Süper hayat olmaz da normal bir hayat olur. Iki uc sene disinizi sikip baska yere geçersiniz.
Yani Avrupa'ya kapağı atmak için dusunulur. Biraz parayi kullanmayi öğrenirseniz kenara para da kalir. Ben 2600 euro ile esimin masraflarini da karsiliyorum, araba kredisi, onun egitim kredisi, benim egitim kredim derken elime 200 euro civari kaliyor. Sizin aslında para bile ayirabilmeniz lazim ama senior dediginiz icin dedim az diye.
0
logisticsmanager
(03.11.20)
istanbul'da 10k kazanan adama niçin 2.3k euro net verilmesi normalmiş?

istanbul'da 10k net kazanarak;
iyi bir binada en az 2+1 (istersen 3+1) dairede yaşayabilirsin, üstüne araç kredisiyle araç da alabilirsin. kalan parayla da yaşarsın.

berlin'de 2.3k euro net maaşa;
1+0 daire bulursun, veya paylaşımlı bir evde kalırsın. araç taksidine falan da giremezsin.

hayat kaliteni dramatik bir şekilde düşürmüş olursun yani.

yurtdışına gidecekseniz, hayat kalitenizi artırmaya gidin. sürünmeye değil.
0
tchuck
(03.11.20)
2300 eur sana yeter. 700 paylaşımlı eve verirsin, 300 mutfak masrafin olur. 100 eur da faturaların olur. Kalanı senin ister biriktir ister harca. Türkiye de 2 bin TL kaliyorken burada 1000 eur atabilirsin kenara.

Biz 4 kişi mutfak masrafı 500 eur yapiyoruz maksimum. Dışarda yemiyoruz ve çok güzel para kalıyor kenara. Araba bile aldık hemen.
0
lion de la Turquie
(03.11.20)
yine herkes kendi söylemek istediğini söyleyip çıkmış.
soru Berlin'de ne kadar paraya yaşanır gibi birşey.
bence senin standardında biri için (yeni mezun değilsin, deneyim var, aranan mesleklerden) berlinde 3k-3,5k. ama gördüğüm 3k üzeri neti çok az kişinin alıyor olduğu.
bol şans.
0
jimjim
(03.11.20)
yani yasamasina yasarsin ama oyle bir yasam icin berlin'e gelmiyorsun, buna emin ol.

ben de almanya'ya ilk geldigimde minimum blue card ucretine gelmistim(o zamanlar 39k idi). ama ben dusseldorf'ta yasadim. mesela ev kiram 550 euroydu ve gayet rahattim.

su anda berlin'deyim. birisi bana 43k berlin teklif etse hayatta gelmem. bunu almanya'yi cok ama cok seven, berlin'den acayip mutlu biri olarak soyluyorum.

ustelik pozisyon senior gibi diyorsun. yani tipik yurtdisindan ucuz kalifiye eleman bulma hamlesi. yerinde olsam sirket 43k onerirse, berlin'e yetmeyecegi icin degil, bunu onerebilen bir sirket oldugu icin gelmezdim.

tecrubeni bilmiyorum ama minimum 55k'dan baslayan tekliflerle gel, kafan rahat olsun. hatta fintech filan olursa 60-65k bile isteyebilirsin.

berlin'de ev kiralari 1k ama o evlere basvuran binlerce kisi var. benim su anda esimin de geliriyle beraber iyi bir kazancim var ama 2 ay yeni bir ev aramakla gecti vaktim. kisacasi, ucuza evin talibi cok, pahali evler de cok pahali.

ayrica, cogu ev sahibi kira/maas oraninin 30%'ten(hadi 35% belki) fazla olmamasini istiyor.

gelmesine gelirsin ve yasarsin ama bundan ne kadar zevk alirsin emin degilim.

ayrica "istanbul'da net 10 bin kazanana önerilecek para 2300 euro netten fazlası olmaz. ortalama normali 2300 eurodur" diyen arkadasa da sevgilerimi yolluyorum. sanirim ben 4 yildir bambaska bir ulkede yasiyorum.
0
tannen
(03.11.20)
berlinde tercihine gore 800 ile 1300 arasi kira odersin. 400 euro market masrafi. 200 euro telefon internet elektrik ivir zivir. yani yasatir, orta halli tatilini de yapabilirsin, araba alabilirsin.

2300 berlinde orta halli bir maas. ne cok ne az.

burada bakman gereken potansiyel olarak ileride alacagin maas ne olacak. almanyaya disaridan gelen kalifiye kisiler icinde bu civarda rekabetci bir maasla calismaya baslayanlar oluyor. doktor bile olsa bu rakama calismaya baslayanlar var. ama bu potansiyeli yuksek kisiler biraz ortama adapte olunca, almanca ve ingilizcede kendini gelistirince, ve gerekli baglantilarini kurunca baska firmalara gecip hizla maasini 3000-4000 euro araligina cikartiyor. 4000 euro da berlinde iyi bir maas diyebilirim.
0
emrahday
(03.11.20)
Burada yazılanlara bakma, Berlin'de 2.3'e mis gibi yaşarsın. Kiralarda öyle dendiği gibi bin falan olmak zorunda değil. Benim kuzenim Berlin'de 1+1 daireye 450 euro veriyor. İlla Kruezberg'de Mitte'de yaşayacağım dersen tabi fiyatlar daha yüksek olur (ki benim arkadaşlarım Kreuzberg merkezinde (kotti) bile 1+1 daireye 1000 euro civarında para veriyorlar). İstanbulda illa Moda'da ya da cihangir'de yaşayacağım dediğinde de fiyatlar daha yüksek oluyor.

Üstelik Berlin'de hayat çok daha ucuz, yukarıda bir arkadaş Düsseldorf'la karşılaştırmış, iki şehre de her yıl düzenli gittiğim için çok rahat söyleyebilirim ki Berlin'de dışarı çıkıp yiyip, içmek çok daha ucuz Düsseldorf'a göre.

Fransa'da küçük yerde daha çok alıyorum diyene de bakma, Fransa'da süpermarketler nerden baksan %25 daha pahalı Almanya'ya göre, maaşlar da ona göre daha yüksek doğal olarak.

Ayrıca @emrahday'in dediği çok doğru. Bu teklife atla git. Senin için sıçrama tahtası olur, 1-2 seneye çok daha iyi maaşla çalışmaya başlarsın.
0
noluyo yaa
(03.11.20)
cok ozur dileyerek noluyo yaa'ya cevap vermek istiyorum, cunku soylediklerinin hic katilamadigim birkac noktasi var.

eger berlin'de 1+1 eve 450 euro veriyorsaniz bunun birkac nedeni olabilir. ya cok uzun yillardir ayni evde kaliyorsunuzdur ya orasi berlin degildir.

ayrica her ne kadar kreuzberg'i genel olarak cok sevsem de kotti'de 1+1 evin 1k olmasinda sanirim sadece ben bir absurdluk goruyorum.

kendisi de dusseldorf ile berlin'i kiyaslamis ancak bir ulkede yasamak ile turist olmak arasinda daglar kadar fark var. buyrun numbeo mesela: www.numbeo.com

kendisi turist oldugu icin tabii ki disaridan yemek yemis ve pahali oldugunu hissetmistir(ki kendisine katiliyorum). ama burada yasayinca disaridan bir turist gibi yemeyeceksiniz. ana gideriniz kira ve market alisverisi olacak ki berlin'de bariz daha pahali oldugu gozukuyor. ben dusseldorf ile berlin'i kiyaslarken hayat standardi vs maas ile kiyasliyorum ve ortalama alim gucunun birbirine yakin oldugunu soyluyorum. dolayisiyla dusseldorf'tayken ben o maasi alirken, ayni hayat standardina erismem icin berlin'de bir tik fazla almam gerektigini soyluyorum.

katildigim tek nokta da sicrama noktasi olmasi. gelirseniz eh iste bir hayatiniz olur, bir sonraki iyi maasli ise gecinceye kadar(psikolojik rahatlik, ozgurluk gibi kavramlara paha bicmiyorum tabii ki)
0
tannen
(03.11.20)
agresiflik derken beni kastetmiyorsunuz umarım :D hahaha
bence de henüz bişey net değil.
iş başvurusu yaparken güncel koşulları sağdan soldan takip edebiliyorum zaten o nedenle 1k kiralardan söz edebiliyorum.
amacım ortamı germeden olabildiğince çok sesli bir fikir alışverişi yapmak. herkesin farklı avrupa şehirlerinde farklı koşullarda yaşadıkları deneyimleri görmek.
0
🌸rewlack
(03.11.20)
@xportant bana mı agresif diyorsunuz bilmiyorum ama ben Paris'te yaşıyorum, üzerine Berlin'de hem yaşadım, hem çalıştım. Düsseldorf'ta da yılda toplam bir-iki ay kalıyorum annemin orada yaşamasından dolayı. Şu an ikinci evim diyebilirim. Bu yüzden üç şehir ve iki ülke arasında çok rahat karşılaştırma yapabiliyorum. Agresif bir şekilde yazmadım ama sizin diliniz bariz bir şekilde agresif.

@Tennen bana turist demişsiniz, ama "turist" en son olduğum şey buralarda :). Düsseldorf'ta birçok defa market alışverişi de yaptım, neredeyse Paris kadar pahalı geldi bana. En son daha Ekim ayında yaptım bunu. Berlin'deyse ne zaman alışveriş yaptıysam çok daha ucuza çıkıyorum. Kotti'deki bin euroluk(tam olarak 1100 euroluk) evde de ben kalıyordum, şu anda da eski ev arkadaşım kalıyor o yüzden birinci elden biliyorum.

Belki ben sürekli yaşamadığım için daha ucuz yerleri bilmiyor olabilirim Düsseldorf'ta, ama bunlar kişisel tecrübelerim.
0
noluyo yaa
(03.11.20)
@tennen, "istanbul'da net 10 bin kazanana önerilecek para 2300 euro netten fazlası olmaz. ortalama normali 2300 eurodur" görüşümde ısrarcıyım. 4 yıl önce 10 bin alıp 4 yıl önce 2.3 binin üstünde euro teklifi tabii ki alınabilirdi ama bugünün 10 bin tl'sini kazanan x meslek mensubu, avrupa'da 2 bin euro'nun üzerinde net teklifi alamaz. şöyle alabilir, sektörü buna uygundur. o sektör nedir IT ve mühendislik. bunun dışında beyaz yakalılar için diyorum, bugün 2300 euro'nun üzeri iş teklifini türkiye'de 10 bin üzeri alan senior'a önerirler.
0
in a world of magnets and miracles
(03.11.20)
@xportant, arkadaş sektörünü yazmış mı? "lafı çevirmek" filan çirkin bir ifade olmuş, saygılı olmaya davet ederim
0
in a world of magnets and miracles
(03.11.20)
Yalniz geliyorsaniz oldukca mantikli derim. 2.300 ile gayet iyi gecinilir. Iyi bir semtten kucuk bir daire 1.200 civari tutulur. Hayat cok daha ucuz oldugu icin, cok zorluk cekmeden gecinilir.Spora da gidersiniz, disarida da yer icersiniz, bir kursa da yazilirsiniz. Yiyeceginizi bio alirsiniz. Sosyallesmek vs. pahali degil zaten. Biriktirecek paraniz kalmayabilir ama.

(Cok genel konusmak gerekirse, 2.500 civari, master bitirmisler icin, giris seviyesindeki iyi isler icin verilir, aklinizda bir karsilastirma icin bu bilgi dursun. 2.300 ise Bachelor bitirenler icin diyebiliriz.)

Türkiye´nin durumunu goz onune alinca, dusuk de olsa buradan baslamak ve sonrasinda daha iyi kazandiran bir isi buradayken aramak mantikli.
0
buf-e kür
(03.11.20)
"Berlin'den cok daha ufak bir fransiz sehrinden (300 bin kişi falan).
Bütün kariyerim 3.5 yıl falan. Net 2600 euro kazaniyorum.
Kısacası xportant gibi; seniora o parayı veren sirket dandiktir. Ha ya da senior degildir pozisyon?"=Fransa'da küçük yerde daha fazla aliyorum...

Belki gaza gelip okumadan gectiniz ama yazdigim ile anladiginiz alakasız. Senior pozisyon icin benim gibi bütün kariyeri 3.5 yıl olan birinden 300 euro daha az alacaksa o pozisyon ya senior degildir ya da sirket kötüdur.
Denildiği gibi insanlara bir sey bilmiyorlar gibi davranirsaniz alacaginiz cevap bu basliktaki gibi olur.
0
logisticsmanager
(03.11.20)
Senior icin o para cok az. Cok cok az. Logistics manager+1
Tannen +1

Eger amac sadece kapagi atmaksa berlinde ancak paylasimli evde kalip 2-3 sene disinizi sikabilirsiniz, o sirkete katlanabilirsiniz. Ama ben sizin yerinizde olsam 50-55bin brutten asagi gitmem.
Soyle diyim, ben junior olarak ilk senemi bitirdim daha, brut olarak size teklif edilen maasin az daha dusugunu aliyorum.
Boyle sirketlere firsat vermeyin, almanya’da o paraya kimse calismaz, boyle ucuz isgucu avliyorlar.
0
kuehles blondes
(03.11.20)
Millet kafa kol dalmış. Ben Yurt dışında yaşamıyorum. Yazdıklarım hava gazı. kusura bakmayın.
Bütün arkadaşlarım Yurt dışına kaçtı. Bulgaristan vatandaşı oldukları için vize mize zorlanmadan gittiler.

Hepsinin İstanbul'da evi , arabası vardı. İyi kötü beyaz yakalı işlerde çalışıyorlardı.Türkiye şartlarında iyi kazanıyorlardı. Hepsi mavi yaka amelelik işlerine düştüler. Ama hepsi mutlu. Hepsi çoluğun çocuğun hayatı kurtuldu diyor.
2 aile aynı evde kalan insanlar oldu. Bu insanların Türkiye'de evi yoktu, Apartmanları vardı.

Fırsatım olsa bende giderim . 3-5 sene hayvan gibi yaşarım. Ama çocuklarım kurtulur. Ama o fırsat yok.

Sizin soruya gelince. 10 bin güzel para 2,3 bin € kötü para. Tek tabanca adamsınız.
Gitseniz kötü yaşarsınız. Kalsanız 3-5 sene sonra ülke ne olacak .
0
ycaycayca
(04.11.20)
ben cok daha başka bir yerden bakacagim duruma. kizim almanyada yasiyor ben de iş geregi yilda birkac kez almanyaya gidip geliyorum, en son gecen mart ayinda berlindeydim.

eger sehir merkezinde yasayayim mitte'de kalayim her yere yürüyerek gidip geleyim diyorsaniz söylediginiz kiralar dogru. kreuzberg son 10 yilda cok degisti, hipster mekanı oldu, oralarda da ucuza ev bulmak zor olur. 45 dk. 1 saat tren yolculugunu göze aliyorsaniz ki bence mantikli istanbul kosullarini düsününce, cok ucuza cok daha rahat yaşarsınız. 800 euro kira üst limiti koysaniz geri kalani sizi yaşatmaya yeter de artar bile. berlin yeme icme restoran konularinda diger alman sehirlerinden daha pahali ama secenek de cok, cok uygun fiyata yemek yiyip alisveris yapacaginiz yerler de var.

ama asil mesele şu, her sabah bugun dolar ne oldu, rte bugun ne söyledi, hangi arkadasim hapse atildi, hangi yolsuzluk yapildi da cebimden para cikti, depremde koca apartmanlar yikildi hangi arkadasim altında kaldi derdi yaşamayacaginiz bir hayatiniz olacak. sokaklarda esnaflar bagirmayacak, trafikte bisikletle rahatca gezebileceksiniz, markette gördügünüz insanlar sizi tanımasa bile selam verecekler, bir kadın olarak gecenin bir yarisi istediginiz yere gideceksiniz, kimsenin sizi takmadigi, ne yaptiginiza aldirmadigi bir yerde yasayacaksiniz.

buradaki kosullarin dörtte birini öneren bir iş olsa bile gidin lütfen. burasi bizi öldürmek isteyenlerin ülkesi, burada kaldikca hergün ölüyoruz.
0
proteus
(04.11.20)
@ycaycayca, @proteus
valla hay ağzınıza sağlık :D

diğer arkadaşlara da tek tek teşekkür ederim.
bu soruyu açma sebebim zaten herkesin deneyimlerini, fikrini öğrenmek.

gitme planında da amacım müthiş paralar kazanmak, bakmakla yükümlü olduğum birine para göndermek vs değil. bu maaş da şu an bir varsayımdan ibaret, piyasa nedir bunu öğrenmek istedim. kaldı ki yıllarca hep 2300 alacakmışım gibi bir durum olacağını da sanmıyorum. (ama bu da bir varsayım) almancam yok, yeni bir ülke; henüz network yok vs.

umarım daha iyi koşullar doğar, buradan yine konuşuruz.
0
🌸rewlack
(04.11.20)
(4)

Izmir Kıyafet Bağışı

birisi
Merhabalar,Sağlam kilo aldığım için bana artık olmayan hepsi tertemiz yıkanmış ve kullanılabilir durumda bir hurç dolusu yetişkin erkek kıyafeti var evde bekleyen. Fırsat bulduğum bir anda buradaki belediye ile iletişime geçip ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak istiyordum ama şimdi acaba İzmir'e göndere
Merhabalar,

Sağlam kilo aldığım için bana artık olmayan hepsi tertemiz yıkanmış ve kullanılabilir durumda bir hurç dolusu yetişkin erkek kıyafeti var evde bekleyen.

Fırsat bulduğum bir anda buradaki belediye ile iletişime geçip ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak istiyordum ama şimdi acaba İzmir'e gönderebilir miyim fikri geldi.

Var mı bildiğiniz bu tür bir organizasyon?
0
birisi
(02.11.20)
genelde 2. el kabul etmiyorlar. kızılaya bağışlayabilirsiniz. genelde ihtiyaçlar kişisel bakım bez vs.
www.bizizmir.com

ihtiyaç haritası instagram sayfasını takip edebilirsiniz.
0
mikahakkinen
(02.11.20)
bağışlayacaksan kızılaya değil, izmir büyük şehir belediyesine direkt bağışlayın. kızılayın ne olduğu malum..
0
superfluid
(02.11.20)
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı açıklama yaptı 2. el eşya göndermeyin covid riski nedeniyle kabul edemiyoruz. Gönderecekseniz 0 eşya gönderin dedi.

Kızılay'a da bu saatten sonra kuruş hayır veresim yok. Ben evdeki kullanılmayan eşyaları yıkadım paketledim, kağıt toplayan suriyeliler vardı onlara verdim kışlık kıyafet. En azından ihtiyaç sahibi birine ulaşsın.
0
koskoca kirpi
(02.11.20)
genel bir prensip olarak depremzedelere bağıs yaparken ikinci el pek makbul degil, daha önce iki büyük depremde de gönüllü olarak görev yaptigim icin yakindan biliyorum gelen ikinci el malzemeyi. özkanlar görece olarak iyi bir semtti, evleri yikilan insanlar ortasınıf memur esnaf insanlar. ikinci el yardımın yaratacagi psikolojik etkiyi bir düsünmeni isterim. bu sebeple mümkünse yeni olmasi daha iyi, siz evdeki kullanilmis giysilerinizi belediyelere bağislayin, mülteci derneklerine bagislayin, onlar temizleyip tamir edip ihtiyac sahiplerine ulastiriyor.
0
proteus
(02.11.20)
(9)

marketlerdeki en kaliteli çay

duyurukullanıcısı
hangi marka model?bizimkiler toptan alıyorlar dandik markaları gidip parası neyse vereyim güzel bir çay içeyim.
hangi marka model?

bizimkiler toptan alıyorlar dandik markaları gidip parası neyse vereyim güzel bir çay içeyim.
0
duyurukullanıcısı
(01.11.20)
çay tiryakisi değilim.
şekersiz içebildiğim ve lezzetli bulduğum tek çay champion.
0
blatta hiberna
(01.11.20)
ahmad tea. migroslarda var. bir de kooperatif satis yerlerinde hopa cayı satiliyor. onlar da güzel.
0
proteus
(01.11.20)
tirebolu 42, çaykur altınbaş, organik hemşin, lipton ilk hasat falan...

ama ben rastgele çaylar alıp karışım yapıyorum. bazıları yukarıdakilerden oluyor. son çay karışımım 200 gramlık paketlerde satılanlardan oldu.

eskiden düz sarı çaykur bile lezzetliydi.

şimdi ara ki bulasın.
0
tabudeviren
(01.11.20)
Ahmad tea
0
JohnOakley
(01.11.20)
marketlerde var mı bilmiyorum fakat en kaliteli çaylardan biri olduğunu yakından biliyorum. Organik çayları vazgeçilmez. üretim aşamasında kimyasal ilaç filan kullanmazlar. Gelen geçenin fabrikayı gezebildiği üretim aşamasını görebildikleri bir sistemleri vardır. Fabrikanın dış bahçesinde çay ücretsizdir
12 Eylül öncesi, 5-6 köyün birleşip kooperatifleştikleri bir şirkettir. Karların bir kısmı kooperatif üyelerinin çocuklarının eğitimi için ayrılır.

Özçay ozcay.com.tr

deneyin, pişman olmazsınız.
0
ankara06
(01.11.20)
çaykur organik
0
ya ben lan neyse
(01.11.20)
Ahmed tea ama ucuza mal etmek ve yumuşatmak için lipton ile yarı yarıya karıştırıyoruz biz evde
0
cilekli pasta
(01.11.20)
tirebolu 42,
bunun dışında evde harman en doğrusu. zamanla sevdiğin tadı oluşturuyorsun.
lipton vb markalarda çayın dışında fazladan koruyucu madde, tatlandırıcı vs olabileceğini düşünüyorum.
0
cliquot
(01.11.20)
Tirebolu 42 çoğunlukla 2,5 yapraktan yapılıyor.
Çaykur Tiryaki de 3,5-4,5 yaprak arasıdır.
0
aynabugusu
(01.11.20)
(23)

sean connery'yi tanımayan insan

Jux
ya böyle basit şeylerden insan ayırmayı sevmiyorum ama sean connery'yi de tanı be kadın!biriyle konuşuyorum, flört gibi bişey ama daha yeni. rahmetliden bahsettim bugün, tanımadı :/flörtünüz sean connery'yi tanımasa soğur musunuz? soru da bu olsun. anlaşılan benim zaten soğuyasım varmış da, sizi mer
ya böyle basit şeylerden insan ayırmayı sevmiyorum ama sean connery'yi de tanı be kadın!
biriyle konuşuyorum, flört gibi bişey ama daha yeni. rahmetliden bahsettim bugün, tanımadı :/

flörtünüz sean connery'yi tanımasa soğur musunuz? soru da bu olsun. anlaşılan benim zaten soğuyasım varmış da, sizi merak ettim.
0
Jux
(01.11.20)
ben isim olarak bilmiyordum ama yüzünü görünce tanıdım.

Ben Tesla'yı tanımayan kadından soğurum.
0
fezagezgini_4
(01.11.20)
Soğurum. Birazcık pop kültür de olsun. Basit bir şey gibi geliyor ama bir yerden sonra sürekli bir şeyler anlatırken buluyorsunuz kendinizi karşıdakinin de size katacagı şeyler var mı yok mu böyle anlarda fark ediliyor.
0
spadæs
(01.11.20)
olabilir çünkü bizde çok popüler biri değil, duyan da michael jackson'ı duymamış falan zanneder :d
0
rose parks
(01.11.20)
25'den büyükse soğurum.
0
ya ben lan neyse
(01.11.20)
Çocukluğumdan beri ismini bilirim ama her defasında yüzüne bakmam gerekir. Yüzü tanıdık gelmeyince ben bu adamı niye tanıyorum diye her defasında sorarım kendime. Gençliğine baktım çok iddalı değil. Yaşlanınca daha bi oturmuş. Filmografisine baktım şimdi hep 80ler 90lar. Benim jenerasyonumun ilgisini çekmeyebilir.

Sınır 25 kabul edilmiş ama 32'ye kadar garipsenecek bişey yok.
0
IncredibleMau
(01.11.20)
Duymuş olan da tanıyor mu ki? Indiana Jones ve James Bond seven bir kadın varsa anca o tanıyordur zaten. Bırak bu filmleri, genç nesil Yüzüklerin Efendisi, The Matrix vb. görece 2000 civarı filmleri bile izlememiş oluyor.
0
nhk ni youkosu
(01.11.20)
Az önce arkadaş ile bire bir aynı muhabbeti yaptık. Özetle "eğer favori aktörleriniz yaşlılıktan bir bir ölüyorlarsa siz yaşlanıyorsunuz demektir" sonucuna vardık. Arkadaş'a örnek verdim: İki sene evvel üniversiteden mezun olan, doğma büyüme İstanbul'da yaşayan bir iş arkadaşım İlyas Salman'ı tanımıyordu. Yeni nesil eski nesli tanımak zorunda değil. Bir Atilla Atasoy, Nalan Altınörs falan bilinmeyecek birkaç seneye...
0
dilemma of subscribtionability
(01.11.20)
@playing star again, bilginin niteliğinin entelektüelite ve kültür birikimi açısından önemsiz olduğunu mu düşünüyorsunuz? Herhangi bir bilgi, birkaç bir şey bilmek çok afaki tabirler çünkü.

Sean connery'yi bilmeyen birinin entelektüel olmadığını ve genel kültürünün eksik olduğunu çok rahat savunabilirim mesela, bu bilgi herhangi bir bilgi gibi değil bana göre. Karşıdakinin bilmediğini bilmek değil maharet, o yüzden herhangi bir bilgi olarak kısıtlama yapılamaz diyorum.
0
🌸Jux
(01.11.20)
@playing star again, kimin daha çok bildiğinden bağımsız aslında benim söylemek istediğim şey. Jari menpaa Sean connery kadar tanınmış biri değil, bunu kabul edersin sanırım?
Bazı bilgiler temeldir, onu demek istiyorum. Buna ben karar vermiyorum, belirli seviyeye gelmiş herkes bildiği için temel hale geliyor
Menpaa'yı bilen herkes entelektüeldir denebilir mesela. connery ondan daha common bir isimdir, onu bilen herkes entelektüel diyemem. Ama onu "bile" bilmeyen birinin kendini benim senden ayrı bildiklerim var demesi tuhaf gelirdi bana. Onları öğrenirken nasıl kaçırdın bunu gözden derdim öyle birine.
0
🌸Jux
(01.11.20)
karşınızdakiyle sizin aranızdaki genel kültür düzlemi farkının ölçümü binlerce küçük bilgi / görgü parçası üzerinden yapılmalı. tek atış tek kurşunla adamdan soğuma aşırı genelleme olur. siz de bunun farkındasınız da belki de tanımadığını söylerken takındığı umursamazlık filan batmıştır.
0
engelbert humperdinck
(01.11.20)
Yerli yabanı ünlü tanıma konusunda benle kapışana rastlamadım. Sean connery’i herkes bilmez, zaten bilen insan az çok sinema kültürü olan bir insandır. Ama james Bond gibi bir kültü tanımayan, takip etmeyeni içten içe kınar içimden gülerdim herhangi bir platformda böyle bir kişiye rastlasam.
0
Hallegadola
(01.11.20)
Ben bilmiyom. Çünkü isim hafızam yok. Şuan bunu burada okudum ve tartismalari takip ettim ya, 3-5 ay sonra tekrar sorulsa yine hatirlamayabilirim. Demem o ki hemen sogumayin :') 1-2 testten daha geçir xd
0
abuzer
(01.11.20)
Sinema kültürü yeterli değildir. Başka kültürleri var mı ona bakın.
Bomboş biriyse o zaman soğuyun.
Herkes her şeyi bilmek zorunda değil.
0
pro9it9is9
(01.11.20)
siz ronny johnsen'i bilir misiniz kendisi besiktasa rekorla gelmisti?

insanlarim toplamdaki degerleri esittir. bu bilgi icin de boyle zeka icin de boyle yetenek icin de boyle.

ornek veriyorum, hekim arkadas derse kafasini yormustur disari cikmamistir kendisi spor alaninda pek bulamamistir.
bir de ders calismayip eve girmeyen gence bakarsin besyo'da okuyordur.

bakarsin birisi kendisini ise vermistir. isinde cok basarilidir altinda 800.000 lik arabayla dolasir laboratuvarindan cikmiyordur. digeri de internetten dizilerden gece aleminden kitaplardan sosyal hayattan dusmez ama altinda megane vardir.

biz insanlar icin de boyle. normal bireyler icin gozlerimiz goruyor diyoruz, ama gorme engellilerin de kulaklari bizden daha hassas onlar da oradan o acigi kapatip bizden one geciyor. ya da down sendromlular mesela. ilk bakista normal bir insanin aldigi egitimi almasi zor. bu alanda iyi degiller ama sayi ezberleme kapasiteleri. diger insanlardan cok cok cok cok daha fazla bizim yapabileceklerimizim ustunde.

sonunda herkeste 100 birimlik bir olusum var. kimisi 40 birimini c'ye koyuyor 60ini d'ye, kimisi 30'unu c''ye atiyor 70'ini D'ye. bazisi da cidde freedos hdjsks.. o da iste ne verirsen ezberlemeye meyilli tabularasa gibi emiyor hdks
0
turbo sadık
(01.11.20)
İki ihtimal var. Ya yaşı küçük ya da cidden boş birisi.
0
dafuq
(01.11.20)
50 kisilik üniversite sınıfında hitchcock un ismini duymus 4 kisi vardi. sınıftan sogudum. flört durumunda tuvalete gitmek icin izin ister bir daha geri dönmezdim.
0
proteus
(01.11.20)
Bu soruya Sean Connery özelinde değil de daha genel cevap vermek istiyorum.
Kişiye göre değişen durumlar, istediğin şey senin tanıyıp bildiğin birini onun da tanımasını istemen, mesela yukarıda biri Tesla'yı bilmezse soğurdum demiş ama Sean Connery'i bilmemesine takılmamış bunun gibi..

Kendimce "başarılı", "yetenekli" bulduğum ve sevip beğendiğim ya da yeteneksizliğiyle nam salmış sevmediğim ama "popüler" olan insanları tanımaması (ya da tanıyıp beğenmesi :)) soğuturdu.

Şu an aynı şeyi yaşasam mesela ve karşımdaki kişi "Sean Connery mi aa o kimdi?" dese ne derdim bilmiyorum, soğurdum direkt. Zaten soğuyasım varmış olayına çok inanmıyorum böyle şeyler önemli, çok sevip değer verdiğimiz insanlar böyle böyle puan kaybedebiliyorlar.
0
mutekebbir
(01.11.20)
bilinmemesine şaşırılacak biri değil ki?

ben de adamı sadece james bond filminden biliyorum ki filmi de izlemedim sadece ekrandaki görüntülerden gördüm. adını ölümünden sonra duydum.

ama daha bilindik biri olsa: mel gibson, leonardo di caprio gibi birini bilmese de umrumda olmaz.

bunlar çok basit şeyler. onun da ilgilendiği başka bir alan vardır benim bilmediğim.
0
tabudeviren
(01.11.20)
Benim de bilmediğim genel kültüre dair o kadar çok şey var ki sadece Sean Connery üzerinden bir insanı yargılayacak konumda olmadığımı düşünüyorum kendi açımdan.
0
peki madem
(01.11.20)
sogurum
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(02.11.20)
Valla şirkette eğitimde bir arkadaş Saddam Hüseyin'i tanımıyordu. Ben dinozorum kabul ettim onu çoktan, ama kendinden önceki 20 seneyi üniversite okuyan birinin bilmemesi bana yanlış geliyor. 90'lı birinin Ecevit'i, Demirel'i tanımaması gibi bir şey.

Politika'dan örnek verdim ama kült filmlerde oynamış birini üniversitede okuyan birinin tanıyor olmasını beklerim.
0
SiyamkedisiZorro
(02.11.20)
Soğumam, çiğ bir tavır ve dahası bahane.
0
alfred
(02.11.20)
Sean Connery nerdeyse 20 yildir oyunculuk yapmiyor ve oynadigi filmlerin ciddi kismi belli bir zevke hitap ediyor. Tanimiyor olabilir.

Sorun kendi yasi ve zevkine uygun bilgilerde bile genel kultur seviyesinin cok asagida kalmasi ise soguyabilirim bir insandan.
0
cleric
(02.11.20)
(2)

kızılay kan merkezi depremde yikildi mi?

proteus
haberlerde öyle yazdi dün ama fotograflarda ve televizyonda hic göremedik. yikilan bir bina kizilay kan merkezine cok yakin onu biliyoruz, o civara cok da hasarlı bina varmis ama kizilay kan merkezinin yikildigi kesin mi?
haberlerde öyle yazdi dün ama fotograflarda ve televizyonda hic göremedik. yikilan bir bina kizilay kan merkezine cok yakin onu biliyoruz, o civara cok da hasarlı bina varmis ama kizilay kan merkezinin yikildigi kesin mi?
0
proteus
(31.10.20)
Hayır. Yalanlandı. Ama bütün yıkılan binalar o cadde ve çevresinde.
0
westblack
(31.10.20)
bir zamanlar o civarda oturuyordum, yikilan binaların oldugu yerler marul bahcesiydi, bu kadar az yıkımla kurtulabilmis olmak mucize bence. umarim tekrarlamaz, büyük bir artcida ilk seferde yikilmayanlar da yikilacak büyük ihtimal.
0
🌸proteus
(31.10.20)
(8)

Azerbaycan'da yapılan milletvekili seçimlerinde katılımın yüzde 55,7

inte17
"Azerbaycan'da yapılan milletvekili seçimlerinde katılımın yüzde 55,7 olduğu açıklandı."Kaynak: TRT haber 2015Aklıma geldi de. Yanılmıyorsam katılım oranları Sovyet sonrası ortaya çıkan ülkelerde(Rusya örneğin) yüzde 40-60 seyrinde gittiği. Bunun bir açıklaması var mı? Neden bu kadar düşük? Yoksa bi
"Azerbaycan'da yapılan milletvekili seçimlerinde katılımın yüzde 55,7 olduğu açıklandı."

Kaynak: TRT haber 2015

Aklıma geldi de. Yanılmıyorsam katılım oranları Sovyet sonrası ortaya çıkan ülkelerde(Rusya örneğin) yüzde 40-60 seyrinde gittiği. Bunun bir açıklaması var mı? Neden bu kadar düşük? Yoksa bizde mi çok yüksek?

Ekleme: Görüş bildirmek isteyenler için @bohr atom modeli nin yazdığı yorum üzerine google dan baktım ve ABD için sonuç;

2016 250,056,000 55.5%
0
inte17
(30.10.20)
kutuplaşma arttıkça katılım yükselir. ortadaki rant çok büyük. bizdeki sebep bu. azerbaycan'a zaten demokrasi denmez.
0
stewie
(30.10.20)
secimler formalite oldugu icin.
0
baldur2
(30.10.20)
bizde çok yüksek. abd'de falan da aslında çok düşük bize göre.
0
bohr atom modeli
(30.10.20)
bizde çok yüksek. çok politik bir milletiz :)
0
rose parks
(30.10.20)
azerbaycan bir demokrasi degil+
azerbaycan vatandaslarinin hatiri sayilir bir kismi, türklük müslümanlık atayurdu meselelerinde tahmininizden farklı düsünüyor ama bunu dile getirecek bir politik ortam yok, bu sebeple oy vermeye de gitmiyor.
0
proteus
(30.10.20)
Bu konuda temel kaynak için bkz.
www.idea.int
tüm dünya www.idea.int

Katılım oranı yüksek/düşüklüğünü en fazla etkileyen faktör katılımın zorunlu olup olmamasıdır. Dünya ortalaması Türkiye'den fazlasıyla düşük olmakla beraber mesela Belçika ve Lüksemburg gibi Avrupa'nın göbeğindeki gibi ülkelerde zorunlu katılım olması sebebiyle bizdeki gibi yüksektir.

EK: salt zorunlu katılım etkilemez elbette. sosyo-ekonomik faktörler (nüfus büyüklüğü gibi), siyasi faktörler (siyasi ayrışma/kutuplaşma gibi) ve kurumsal faktörler de(seçim sistemi, seçmen kaydı koşulları vs.) ve son olarak kişisel faktörler (seçmen yaşı, eğitim vs.) de etkilidir.
0
candanag
(30.10.20)
normalde siyasetin ülke gündeminde bu kadar yer almaması gerekiyor. yani x partisi gidip y partisi geldiğinde ülkede çok fazla şeyin değişmemesi lazım ancak bizde bir parti başa geçtiğinde herşey değişiyor. insanlar da kendilerini korumaya almak için kendi ideolojilerinin iktidarda kalması adına bu kadar yüksek bir katılım sağlıyorlar seçimlere.

türkiye'de seçimlere katılım çok fazla. bunun birçok sosyolojik sebebi var. demokratik olgunluğun, başka düşüncelere saygının gelişmemiş olması. bana göre en büyük neden partiye bağlılık ve hayat tarzı. kendi partisi başa geçerse pastadan ufakta olsa pay alacağını biliyor. bu belediyede ya da kamuda işe girmek, esnafsa işlerinin büyümesi olabilir.

diğer bir neden de hayat tarzına müdahaleyi engellemek. chpli seçmen için atatürk inkılaplarının ve laiklikliğin devam ettirilmesi, muhafazakar partiler için ise sol parti gelirse camileri ahır yapıp karılarınızın başını açar gibi propagandalar olabilir. halbuki kim gelirse gelsin bu konularda bir değişikliğin olmayacağını içselleştirirsek o zaman gelişmiş ülkelerdeki seviyeye düşebilir katılım oranı.
0
jepa
(30.10.20)
azerbeycan türkiye'den bile antidemokratik. demokrasi indekslerinde kuzey kore ile diğer orta asya türki cumhuriyetlerle yarışıyor. kazanan belli, seçim formalite. fazla bile gidiliyormuş.
0
alors
(30.10.20)
(5)

üniversite ödev ve sunumu hazırlamak! ödev nedir?

haskoylu deli hasan
geçenlerde buradan paranın değeri konusunda bir soru sormuştum. kuzenim pandemi nedeniyle uzaktan eğitim yüksek lisans dersleri alıyor. fakat sınav yerine ödev ve sunum yapması istenmiş. ben yüksek lisans yaptığımda sunum vs hazırlıyorduk fakat bu sefer durum baya karışık geldi bana aklınıza fikrini
geçenlerde buradan paranın değeri konusunda bir soru sormuştum. kuzenim pandemi nedeniyle uzaktan eğitim yüksek lisans dersleri alıyor. fakat sınav yerine ödev ve sunum yapması istenmiş. ben yüksek lisans yaptığımda sunum vs hazırlıyorduk fakat bu sefer durum baya karışık geldi bana aklınıza fikrinize ihtiyacımız var.

konu basit aslında bu hocalar bizden ödev derken ne istiyorlar?

mesela kuzenime verilen konu "örgütsel adalet" isimli konu. hoca demiş ki ödevi hazırlarken yök tez arşivinden ve google scholar dan faydalanın oradaki makaleleri ve tezleri kaynak için kullanın.

buraya kadar söylenilenden anladığım tez ya da makaleleri özetleyin(şeklini bozmadan önemli bölümleri kendi cümlelerine dile getirmek şeklinde) sonra bunları powerpoint sunumu haline getirin oldu. yanılıyor muyum? zira ödevin 20-30 sayfa olması isteniyor tezler 100 sayfa ortalama.

rica ediyorum bir akıl verin ödevin teslimine 15 gün var ve hocalara sorduğumuzda ben ödev ve sunum istiyorum gerisi sşize kalmış diyorlar. buyuk ihtimalle okumayacaklar incelemeyecekler bile ama yinede duzgunce yapmak istiyor adam.

değerli zamanınızı ayırıp yönlendirebilirseniz seviniriz.
0
haskoylu deli hasan
(27.10.20)
benim anladigim hoca odev degil de 'assignment' vermis.

bu assignment aslinda literatur taramasi, i.e. teze hazirligin ilk asamasi. hem lisansta hem de yuksek lisansta benim de yaptigim bi assignment.

benden 20 sayfa istenmemisti ama (yuksek lisanta) en az 70 kaynak denmisti. format konusunda ozgurduk, ki anladigim kadariyla arkadasinda da boyle bir kisitlama yok. word'de uc sutunlu bir cizelge yapmistim. 1-kaynak adi, 2-alani, 3- icerigi.
0
lamartin
(27.10.20)
Valla benim anladığım ise kuzeninizin örgütsel adalet temalı bir makale/ ödev hazırlayacağı ve bu çalışmanın da pp sunumunu vereceği oldu.

Ben de nitekim öyle yapmıştım. Ancak bu konu ile ilgili iyi bir literatür taraması ve alan çalışması yapması gerek. Ayrıca başlığı sadece örgütsel adalet değil de bunu bir şey ile ilişkilendirip ele alması daha şık olur. Ne olabilir misal, atıyorum, Devlet Kurumlarında Yöneticilerin Örgütsel Adalet ve Örgütsel Güvene İlişkin Tutumları(tamamen salladım). Ödevde seçtiği spesifik konu ile ilgili yapılan araştırmalara ve varsa istatistiklere de yer vermesi şık olur.

Son olarak da yazma kısmı bittikten sonra ödevin hepsini değil ama ana akışını anlatan güzel hazırlanmış(resim, tablo, grafik ile desteklenmiş) bir sunum hazırlarsınız.

Edit: Makaleyi de okulunuzun tercih ettiği akademik yazım formatına uygun ve kaynakçasıyla yazarsınız(Apa6, Chicago vs)
0
Amaranta ursula
(27.10.20)
20 sayfalik bir essay yazacak, hocanın bakacagi zaten icindeki bilgi degil, daha cok düzgün kaynak arastirmasi yapmis mi, essay organizasyonunu basarili ile kurgulayip derdini/argümanını anlatabilmis mi bunlar, iyi bir kaynak arastirmasi ve organizasyon ile zaten kapsamli bilgi vermis olacak.

15 gün yeterli bir süre, hocayi kutluyorum, ödev de nereden cikti yiaaa diyen yüksek lisans ögrencileri beni korkutuyor.
0
proteus
(27.10.20)
kız yuh artık :D
oldu şlap şlap yapıştırsın geçsin daha neler.

kaynakları inceleyecek, fikir edinecek bu fikirle bir sunum hazırlayacak. "kendi" fikirlerini katmalı ama genel geçer tanımlar için elbette kaynaklardan açıklamaları alabilir.
kabaca örgüt nedir tanımını yaparken kendi fikrine ihtiyaç yok. açsın baksın, kaynak gösterecek nasılsa oradan tanımı alsın. ancak örgüt içi adaletten bahsederken hangi araştırma yöntemleri ya da yaklaşımlar vardır. hangi diğerine göre üstündür, değildir vs bunları kendisi yorumlayacak.
izleyeceğiniz yol şu olsun, ben örgütsel adalet nedir hiç bilmiyorum, bana bunu sunumla anlatabilir misiniz? orada geçen mesleğe has tanımlar vs varsa onları da bilmem, aralarda onlara da parantezler açabilir misiniz?
bir de sunum dışında yazılı ödev istediyse bir litaratür taraması gibi araştırma paper'ı olmalı. 4000kelime civarı bir yazı + sunum iş görür.

ayrıca hocaya da danışın biraz başladıktan sonra. arada feedback almak daha iyi oluyor, iki taraf da hayal kırıklığına uğramaz böylece.
0
jimjim
(27.10.20)
Lamartin ve amanda ursula tesekkurler.

Kuzene kendi fikrinizi sunmanizi isteyorum ya da istemiyorum diye bir cevap yazsalar ona gore davranacagiz. Sadece soyledikleri konu basligi bu, git yok ve google akademikten konuyla alakali makale ve tezleri bul bana odev hazirla diyorlar. Burada isteneni acikca soylemedikleri bizde bu formata uygun odev daha once yaomadigimiz icin kafamiz karisti. 16 kasjma kadar 4 tane yazmamiz lazim nail yetisecek bilmiyorum
0
🌸haskoylu deli hasan
(27.10.20)
(2)

George karelias kaç tl oldu?

kablelvuku
Lokasyon da belirtirseniz iyi olur
Lokasyon da belirtirseniz iyi olur
0
kablelvuku
(25.10.20)
izmirde 40-45 arasi.
0
proteus
(25.10.20)
Eminönü'nde 25-30 tl arası.
0
Lucidream
(25.10.20)
(8)

"Işıklar yanıyor" ne demek?

ya ben lan neyse
aym hakiminin bu deyişinin darbeyle ne alakası var? ben "bakın hala çalışıyoruz." anladım. geçmişte ışıklar yanıyor diyen biri darbe mi yapmıştı? kod mu bu?
aym hakiminin bu deyişinin darbeyle ne alakası var? ben "bakın hala çalışıyoruz." anladım. geçmişte ışıklar yanıyor diyen biri darbe mi yapmıştı? kod mu bu?
0
ya ben lan neyse
(23.10.20)
Fetöcüler nurcuydu galiba, nur=isik, isiklar yaniyosa “biz hala burdayiz” demek gibi bir sey olabilir. Ilk cikarim yanlissa tabi tum cevap gume gidiyor
0
kuehles blondes
(23.10.20)
Fetö ile alakası yok. Ordunun darbe yapma ihtimalinin görüldüğü zamanlarda (28 şubat gibi) gazeteciler "genelkurmay'ın ışıkları sabaha kadar yandı" ifadesini kullanırmış, hani ordu rahatsız, bir hazırlık yapıyor gibisinden.
0
firez
(23.10.20)
firez+1
turkiye siyasi tarihinde bu tabir "geldik geliyoruz" anlamina gelir ordu acisindan, genelde de gelmislerdir..
0
alttaraf
(23.10.20)
Ay cok yanlis gelmisim, mobilden cikinca bu cevabi ve oncekini sileyim. (Ya da bir mod gorurse ikisini de silebilir mi?)
0
kuehles blondes
(23.10.20)
o gece ankaranın kurtulusu imis ve ankaradaki tüm kamu kurumlarının isiklari yanarmis, aym başkanı ona gönderme yapiyor, ama böyle güzel pas verince gole cevirmekte gecikmiyorlar, vay siz darbe yapmak istiyorsunuz diyerek.
0
proteus
(23.10.20)
proteus, bu pas degil, bu kendi kalene penaltidan daha sacma bi hareket..
turkiye siyasi tarihini %1 bilen bir universite ogrencisi bile ki bahsettigimiz AYM uyesi, yazdiginin ne anlama geldigini ya da gelebilecegini bilir, cok yanlis bir twetti ve kullanildi tabiiki
0
alttaraf
(23.10.20)
32.gün'de bahsedilmiş
youtu.be
0
oksijensiznefes
(23.10.20)
exlibris
(23.10.20)
(12)

Istanbul depremi sonrası planlama nasıl olur

rumpleteazer
Iyi geceler, sizce beklenen istanbul depreminden sonra ıstanbulda yaşam hala devam eder mi, depremden sonra hangi şehir daha çok populer olur. Çoğu göçler ne tarafa olur, istanbula daha yakin diger sehirler mi yoksa hali hazırda buyuksehir olan izmir Ankara gibi buyuksehirler mi?
Iyi geceler, sizce beklenen istanbul depreminden sonra ıstanbulda yaşam hala devam eder mi, depremden sonra hangi şehir daha çok populer olur. Çoğu göçler ne tarafa olur, istanbula daha yakin diger sehirler mi yoksa hali hazırda buyuksehir olan izmir Ankara gibi buyuksehirler mi?
0
rumpleteazer
(23.10.20)
Herhangi bir değişiklik olacağını düşünmek saflık olur. Ayrıca deprem öyle korkulduğu kadar yıkım yapmayacak. İbb araştırmasına bakabilirsiniz.
0
catch the arrow
(23.10.20)
Kayseri yeni kültür-sanat ve organizsyon merkezi bir megakent olur.

Abi istanbul'a atom bombası düşmeyecek. Bir şey olmaz, şehrin dümdüz olacağı falan 20 yıldır söylenen şey. Hala bir halt olduğu yok. 20 senedir istanbul depremi üzerinden ne primler kasıldı, ne ekmekler yenildi.
0
eazy
(23.10.20)
ibb araştırması pek gerçekçi gelmedi.
0
sutlu nescafe
(23.10.20)
İstanbul'a atom bombası düşse bile aah boğaz, ah istanbul diyecek 15 milyonluk acayip bi kitle var. Bu kitlenin anne babaları uzaktan geldiği için onlar dönebilir belki ama yeni jenerasyonun bir yere gitme olasılığı artık 0.
0
roket adam
(23.10.20)
Şöyle bir gerçek var. Depremler periyodik olarak tekrar ediyor ve deprem olduğunda yeterince enerji boşaldıysa o bölgede uzun bir süre deprem olmuyor. İstanbul depremi olduktan sonra aslında orası enerjisini boşalttığı için uzun bir süre deprem olmayabilir ve şehir güvende olabilir. Başka bir şehre gitmek bu sebeple mantıklı olmaz. Bir de Türkiye'nin fay haritası belli. Şu an bile deprem riskinin çok düşük olduğu iller belli. Ama buna rağmen insanlar o şehirlere sırf deprem olmaz diye gitmeyi düşünmüyor. İstanbul depremi olursa da insanlar çok zarar görmedikleri sürece göç etmeyeceklerdir.
0
dissendium
(23.10.20)
Ben yer bilimci, deprem uzmani filan degilim ilk olarak bunu söyleyeyim. Gölcük depremzedesiyim sadece.
Hiç bir sey olacagi yok diyenler nasil öyle düşünüyor bilemiyorum ama isterim ki gerçekten hic bir sey olmasin. Ancak bi kac vakit once, durup dururken bir binanin çöktügu onca insanın öldüğü istanbuldan bahsediyoruz. Ne yazik ki istedigimiz gibi olmasi cok zor geliyor bana.
Yaşam devam ediyormuş gibi olur. Mutlaka gitmeyen insanlar da olacaktir ama kalanlarin yasami hic kolay olmayacaktir. arkasina bakmadan orayi terk etmek isteyen insan da cok olacak.
Küçücük golcukte bile insanlar ev is es dost demeden aninda gitti ve geri gelmedi. Gariptir baska anadolu sehirlerinden gidenlerden daha fazla insan geldi.
Bizim aile oralı oldugu icin, akrabalarimizi kaybettigimiz icin, buyukanne buyukbaba oldugu icin (onlarin evi yıkılmadi en azindan), hic bir alternatifimiz yoktu, gidemedik. evimiz de tuz buz olmustu. Ancak bir sene sonra bi ev bulup tasindik ama nerdeyse bir sene de esyamiz olmadi.
Insanlar onca zaman cadirlarda yasadi. Dev gibi cadir kentler vardi. Bu ayrintilar yaz yaz bitmez de.
Göçün yogunluklu bi şehre ya da bolgeye olmasi da dengeleri alt ust eder. Trakya iyi seceneklerden biri ama is kapasitesi belli ve dolu. Memleketi olan memleketini tercih eder herhalde. Kalan garibanlar da kendilerini bekleyen sefalet icinde ne kadar durabilirse istanbulda durmaya devam eder.
Okula her gun kendi evinin enkazi onunden yurumus gitmis biri olarak da diyebilirim ki orda kalmak da (istanbulda yani) iskenceden farksiz olur.
0
a perfect lie
(23.10.20)
Başınıza gelenlere üzüldüm, gerçeğe yakın düşününce sizin söylediğiniz sonuca varıyorum, Deprem sonrası gidecek yerim olsun istiyorum. Tüm yatırımlarımız burada, başka bir büyükşehirde evimiz olursa, sağ kalırsak oraya gideriz diye düşünüyorum. Iste o sehire karar veremedim.Allah yardımcımız olsun.
0
🌸rumpleteazer
(23.10.20)
iatanbulda 7 büyüklügünde bie deprem oldugunda 50000 e yakın insan hayatıbu kaybedecek, 1 milyondan fazla insan barinma ve yiyecek ihtiyaci olacak. afad ün öngörüsü böyle.
0
proteus
(23.10.20)
yüzde hesabı yaaparsaniz sikinti yok. 15 milyon insan olsa istanbulda ölüm orani binde 3-4 barinma ihtiyaci %6 olur, bunda ne vae diyebilirsiniz. hem izmit değreminde hem de van depreminde gönüllü idim, krüz merkezlerinde görev yaptim. meselenin ciddiyetini anlamayanlari gördükce insanliga inancin kalmiyor.
0
proteus
(23.10.20)
İstanbulun merkezinde olup da 40-50 yıllık hatta daha yaşlı binalar yıkılacak büyük ihtimalla, buralara ordu bile zor girer o karmaşada.

Şu an binalar ayaktayken bile sokaklara arabayla girip de ilerlemek zor, değil enkaz altındaki canlıları çıkartmak, cesetleri çıkarmak bile aylar sürecek.

Belki de bir süre sonra çıkarmak için uğraş verlmeyecek kireç toprak atılıp gıyabi namazlar kılınacak.

Sonrasında ne olacak?

Şehrin ortasında yıkılan bu semtlerin üstü toprak kapatılıp öylece bırakılmaz herhalde, en değerli yerler. Mutlaka kısa bir süre içinde yeni bir yapılanmaya gidilecektir.

Zaten bi ayağı memlekette olup da ha bugün ha yarın geri dönerim diyenler arkasına bakmadan gider, emekli olunca giderim diye bekleyenler de emekliliği beklemeden gider.

Peki ben ve benim gibi İstanbul dışında hiç bir gidecek yeri olmayan ne yapacak?

Tamam depremden korunmak için yeni binaya taşındım, depremden uzak bölgeye taşındım. Ama milyonlarca insan yıkıntı altında kalmasa da etkilenecek depremden.

Kaç gün elektrik su gaz alamayacağız acaba? Gıda sevkiyatı nasıl olacak, kışın olursa ısınma problemi çok büyük eğer gaz kesilirse.

Dur en iyisi bir tane olan küçük tüpü iki yapayım, acaba abartıp bi odun sobası mı alıp koysam bi kenara? Bir kaç çuval da odun kömür saklasam, bir iki haftalık da bakliyatı kullanım tarihine göre döngüye sokarsam su hariç depreme hazır olurum herhalde!!!
0
John Bloor
(23.10.20)
Salgın başında Migros’ta makarna bırakmayan kafa yapısı hala yaşıyor.
0
catch the arrow
(23.10.20)
Catch the arrow, önlem alanlar neden suçlanıyor ki anlamadım. Önlem alanlar makarnaya koşanlara aynı seviyede mi sizce?
0
🌸rumpleteazer
(23.10.20)
(2)

Bir adamın bir gününü anlatan kitap?

ElfElf
Sadece iç sesiyle kalın bir roman oluşturmuş. Ve sadece bir günü anlatıyor. Adamın tuvalete gitmesine kadar ayrıntılı. Nedir bu romanın adı biliyor musunuz?
Sadece iç sesiyle kalın bir roman oluşturmuş.
Ve sadece bir günü anlatıyor. Adamın tuvalete gitmesine kadar ayrıntılı. Nedir bu romanın adı biliyor musunuz?
0
ElfElf
(22.10.20)
Ulysses.
0
angelus
(22.10.20)
bir asam degik aslinda birkac kisinin bie günğ. meltem gürle nin acik radyodaki ulysses progeamini dinleylim
0
proteus
(22.10.20)
(2)

konda anket sonuçlarının kaynağı?

avatar is back
2 gündür her yerde konda anket sonuçlarını açıkladı diye bir takım istatistikler dolaşıyor. ne kendi sitelerinde ne de sosyal medya hesaplarında böyle bir paylaşım ya da araştırma sonucunu görmedim. millet üfürüyor mu yoksa ben mi bulamıyorum?not : en çok ve tek güvendiğim anket şirketi olduğu için
2 gündür her yerde konda anket sonuçlarını açıkladı diye bir takım istatistikler dolaşıyor. ne kendi sitelerinde ne de sosyal medya hesaplarında böyle bir paylaşım ya da araştırma sonucunu görmedim. millet üfürüyor mu yoksa ben mi bulamıyorum?

not : en çok ve tek güvendiğim anket şirketi olduğu için önemsiyorum
0
avatar is back
(22.10.20)
dün şunu izledim. www.youtube.com
0
dedim ben sana
(22.10.20)
konda kanuoyuna aciklamiyor sonuclari, aboneleri var onlara veriyor sonuclari onlar basina veriyor.
0
proteus
(22.10.20)
(10)

Okumayı sevdiğiniz ince bir türkçe kitap?

ElfElf
Bir türk yazardan kitap önerisi bekliyorum. 150 200 sayfa olsun önerdikleriniz...Teşekkürler şimdiden.
Bir türk yazardan kitap önerisi bekliyorum.
150 200 sayfa olsun önerdikleriniz...
Teşekkürler şimdiden.
0
ElfElf
(20.10.20)
tüm baris bicakci kitaplari
0
proteus
(20.10.20)
Latife ve Fikriye - İki Aşk Arasında Atatürk: www.dr.com.tr
0
halitkin
(20.10.20)
Aylak adam.
0
deer hunter
(20.10.20)
Yaşar Kemal'in tüm ince kitapları.
Hakkari'de Bir Mevsim- Ferit Edgü
Çocukluğun Soğuk Geceleri- Tezer özlü
0
Amaranta ursula
(20.10.20)
Ağrı Dağı Efsanesi - Yaşar Kemal
Sevgili Arsız Ölüm - Latife Tekin
Sürgün - Behzat Ay
Kerkenez - Cengiz Tuncer
Halkalı Köle - Bekir Yıldız
Genelevde Yas - İrfan Yalçın
0
Mirket
(20.10.20)
amok koşucusu
0
dedim ben sana
(20.10.20)
Tüm Alper Canıgüz kitapları.

Barış Bıçakçı +1
0
tantunizade murat efendi
(20.10.20)
Doğu Avrupa'da Yolculuk - Gabriel Garcia Marquez

Pardon Türkmüş. Yine de kalsın okuyan olur belki
0
Mistyimage
(20.10.20)
ayfer tunç, aziz bey hadisesi.
0
black holes in the sky
(20.10.20)
Aziz nesin, muzaffer izgü serileri.
0
balik kraker
(20.10.20)
(26)

muhammed'in gerçekten peygamber olduğuna inanıyor musunuz?

insomniac
Uğratığı şeyler ve yaşam biçimi çok dünyevi değil mi?
Uğratığı şeyler ve yaşam biçimi çok dünyevi değil mi?
0
insomniac
(20.10.20)
Sahsen inaniyorum cunku bir insanin bu kadar seyi bilmesi ve kendinden onceki peygamberler hakkinda kissalar sunmasi olanaksiz.

Bu arada basligin silinebilir modlarca.
0
Avoiding The Puddle
(20.10.20)
o kıssalar bişekilde aktarılmıştır.
0
🌸insomniac
(20.10.20)
Zannetmiyorum. Cunku eski arap kabilelerinde hanif gelenegi bulunsa da dini etkin degildi. Yani kendilerinden once gelmis dinleri biliyor olmalari muamma.

Ama Muhammed peygamber de neticede bir mitoloji karakteri olabilirdi Gilgamis, Herakles gibi, sayet mezari olmasaydi.

Cunku gunumuzde yakin gecmiste yasamis insanlar icin bile gecerli delil ariyoruz.
0
Avoiding The Puddle
(20.10.20)
İsa ve Muhammed'in yaşadığına dahi inanmıyorum. Muhammed'e ait fotoğraf ya da temsili görsel paylaşmak günah islama göre. Ama neden?

İsa'nın da yaşadığına dair bir emare yok dönemin tarihçilerinin yazılarında.
0
himmet dayi
(20.10.20)
Hocam bir filozofun lafını referans vereceğim ama tam sözü hatırlamıyorum yaklaşık olarak şunu demişti; inanan için cevaba /kanıta gerek yok inanmayan için her cevap/kanıt yeni soru doğurur. boktan oldu farkındayım ama kısaca inanan zaten bir sekilde koyun gibi çok deşmeden inanıyor inanmayan da keçi gibi beynini patlatana kadar agaca tosluyor.
istedigin gibi devam et yani.
0
bluewhale
(20.10.20)
yaşamamış olabilir tabi ama ban adaha çok kanun maddeleri hazırlar gibi toplumsal yaşamı düzenleyen kurallar oluşturmuş biri gibi geliyor.
0
🌸insomniac
(20.10.20)
Beni supheye dusuren unsur su;

Islam fikhina dair ilk yazili eserler peygamberin olumunden 200 yil sonra ortaya cikmaya baslamis.

Bu cok ciddi bir sure.

3000 yil once yasamis Misir firavunlarinin bile gundelik hayati lahitlere kazinmis ama peygambere dair en ufak bir belge yok kur'an disinda.
0
Avoiding The Puddle
(20.10.20)
pass
(20.10.20)
Bence İslamiyet Arap mitolojisinin siyasi amaçlar neticesinde somutlastirilmis hali. İslam devleti kendi Tarihinin yazımında tekel oldugu için insanı şüpheye düşürecek başka bir yazılı kaynak bırakmadı. Kendilerinden önceki kisitli mevcut bilgiyi kullanip İslam dinini oluşturdular sonra da ''herhangi bir yazılı kaynaktaki bilgi Kuran'da yazmiyorsa yanlıştır yok edilmelidir, yaziyorsada Kuran'da zaten var o zman ona gerek yok ortadan kaldırılmalıdır'' anlayışıyla bütün yazılı birikimi ortadan kaldırdılar.
0
spadæs
(20.10.20)
@himmet dayı
Fotoğraflarını paylaşmıyorlar çünkü insanlarda insana tapma eğilimi var. Müslümanlar Allah’a değil de peygamberine tapmasınlar diye engellenmeye çalışılan bir şey. İnsana tapınca şirk oluyor çünkü.
0
damba
(20.10.20)
Dünyevi zaten, Allah’ın amacı bizim gibi bir beşeri dünyevi şeylerle karşılaştırıp, yaşamıyla bize rol model yapmaya çalışması değil mi?
0
damba
(20.10.20)
@himmet dayi İsa’dan Hıristiyan olmayan Tacitus ve Josephus bahsediyor. Ateist Tom O'Neill de kabul ediyor İsa'nın gerçekten yaşadığını. Ya direkt bunun hakkında bir kitabı var ya da ayrıntılı olarak bir kitabında anlatıyor.
0
black holes in the sky
(20.10.20)
tabudeviren
(20.10.20)
(inananlara saygimdan dolayi) hz muhammed'in peygamber oldugunu dusunmuyorum. aslinda kimsenin peygamber oldugunu dusunmuyorum. cok sey yazmistim, ama sildim. kendisini sevmesem de, Sevan Nisanyan'in bu konuyla ilgili konusmalari var youtube'da.

bunlar okuduklarim, sorumluluk kabul etmiyorum. kellem omuzlarim uzerinde gayet guzel.
0
ubi dubium ibi libertas
(20.10.20)
Yaşadıkları ve yaşam biçimi dünyevi olunca Tanrıdan mesaj getirmemiş mi oluyor? Hele ki yine dünyevi yaşayışlara hitap edecek şekilde. Ne bekliyordun ki? Her soruna olağan dışı çözümler üretmesini mi? Tanrılık iddia etmesini mi? Tanrıdan peygamber, peygamberden de Tanrı olmaz.

Almasını bilmeyen ama öğrenebilecek olanlara gönderilmiş bir peygamberdir. Evet inanırım kendisine ve çok da severim. Almasını asla öğrenemeyecek olanlar ise zaten birer hayvan ve bitkiden farksız yaşıyorlar. Gelişmeleri beklenmez, tek fonksiyonları canlılığın devamına hizmet etmek, çeşit olmak, kelebek etkisi oluşturmak.
0
muhayyer divan
(20.10.20)
ben hic kimsenin peygamber olduguna ve olabilegine inanmiyorum, seytan ve meleklerede, onlari gonderdigi iddia edilen varligada.. 2019 yilinda olupta, okuma yazma biecek tahsili olan ve inananlari da gercekten ama gercekten anlamiyorum..
0
alttaraf
(20.10.20)
Üstteki yazar 2019 da kalmış .


Adı güzel kendi guzel.

Neler vadedildi ama redetti. Biraz okusanız görürsünüz.
0
opitseri
(20.10.20)
dindar biriyken oturup turkce kuran okumustum. kuran'in fanatik bir arap tarafindan yazildigini dusundugum icin hepsinin arap uydurmasi oldugunu dusunuyorum.
0
buenosdias
(20.10.20)
dini inancim yok ama inanc meselelerinin akil mantikla izah edilmesinin akıldısı oldugunu düsünüyorum. baskasini inanmaya zorlamadikca isteyenin istedigine inanmasi gerektigine inaniyorum.
0
proteus
(20.10.20)
Inanmiyorum.

Dunyevilik konusuna gelince: Bence sorun dunyevilik degil. Verdigi mesaj ve getirdigi kural sisteminin evrensel ve zamandan bagimsiz olma iddiasina ragmen sadece kendi zamani ve cografyasina uygun olusu. Ayrica mesajin acik ve secik olma iddiasina (NAHL89, RUM58, NUR34, HAC16 vs vs...) ragmen sikinti verecek sayi ve cesitlilikte yorumu olmasi. Yanlis yorumda potansiyel cezanin ebediyen yanmak olmasi.

Buraya daha da dokulurdum de sirf dokulmekte yeterince rahat olamamam bile birseyleri gosteriyor bence.
0
cleric
(20.10.20)
hayır inanmıyorum. etrafındakilerin de inandıklarını düşünmüyorum

yukarıda aksini söyleyenlerin argümanlarına cevap veririm ama modlar tetiklenmesin diye yazmıyorum :)
0
dafuq
(20.10.20)
inanıyorum.

Yukarıda tepkili bir şekilde inanmadığını, sevmediğini söyleyen kişilere saygı duymakla beraber geleneksel islam anlaşıyışının birer çıktıları olduğunu düşünüyorum.

Elbette siyer(Peygamberin hayatı) bilgisi, ona atfedilen sözler (hadisler) vefatından çok sonra kaleme alınmış ve haklı olarak doğrulukları tartışılabilir.
Fakat referans kaynak olarak Kur'an ele alındığında doğru açıdan bakan gözler için gerçekler güneş gibi parlıyor. bu konuda son zamanlarda beslendiğim kaynak olarak süleymanie vakfı mealini tavsiye edebilirim.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(20.10.20)
Hz. Muhammed'in yaşam biçiminin ve söylemlerinin: cinsiyetçi, türcü, ırkçı, sınıf ayrımcı, güce tapıcı yani kısaca adaletsiz olmasından kaynaklı olarak peygamber olmadığı şüphesine kapılmak doğru değil bence. Bu Allah'ın adalet anlayışını sorgulamak olur.
0
olivia
(20.10.20)
Hz. Muhammed’in bir peygamber, daha fazlası bir ‘ermiş’ olduğuna inanıyorum.

İsa, Musa, Zülkarneyn, Budha isimler değişebilir. Genel manada ermiş insanlara inanıyorum ve onları yararlı buluyorum.

‘Peygamberlik’ bir insan icadıysa dahi önemli.

Zira genel manada bedevi arap toplumundan; günde beş vakit temizlik yapan bir kitle çıkarma arzusu bile gözümde önemli.

Zira esas mesele bir peygambere, bir filozofa, bir bilgeye inanmaktan daha ziyade;

İnsan kendini herhangi bir yolla müşfik, ahlaklı, iyi ve erdemli bir insan olmaya götürebiliyor mu bu önemlidir.
0
psmstc
(20.10.20)
ustun insan kavramina suphe ve sorgu ile yaklasirim.

neden baska birinin bilgisi ile sinirlar cizdigi yasami yasayayim? buna yasamak diyebilir miyim? sorgulamayan, suphe etmeyen, soru sormayan bir beyin yasiyor mudur?
0
Leonardo~Da~Vinci
(20.10.20)
çağındaki insanlardan daha yüksek ıqsu olan bir adam, söyledikleri genişletilerek bu günlere gelmiş ancak artık bu çağda söylemler yetersiz kalıyor. zamanla her gelen eklemiş eklemiş buraya kadar gelmiş. belki çok normal bir insandı.
0
mikahakkinen
(20.10.20)
(2)

Mısır, Yunan, Roma mitolojisi kitap önerisi

neil manke
Piyasada bir sürü kitap var. Sizin öneriniz var mı özellikle?
Piyasada bir sürü kitap var. Sizin öneriniz var mı özellikle?
0
neil manke
(19.10.20)
Geraldine Pinch - Mısır Mitolojisi
Şefik Can - Klasik Yunan Mitolojisi
Azra Erhat - Mitoloji Sözlüğü

Destan olarak pek tabii İlyada ve Odise

Tragedya
Aiskhylos - Zincire Vurulmuş Prometheus
Sophokles - Antigone
0
black holes in the sky
(19.10.20)
ilya yayinevi kitaplarından uzak dur, ne okursan oku.
0
proteus
(19.10.20)
(5)

Neden açıklama yapmak zorunda kalıyorlar ?

minikbrowni
Başta tıbbi ve ekonomik sorularda sürekli; doktora gitmen gerekir ama ....Doktor değilim ama ....Doktorum ama görmeden bişey diyemem fakat ....Ekonomi uzmanı değilim ama ...... yatırım tavsiyesi değildir.Gibi bir çok cevapla karşılaşıyorum.1- neden böyle bir açıklama ekleniyor? 2- buraya üye herkes
Başta tıbbi ve ekonomik sorularda sürekli;
doktora gitmen gerekir ama ....
Doktor değilim ama ....
Doktorum ama görmeden bişey diyemem fakat ....

Ekonomi uzmanı değilim ama ...
... yatırım tavsiyesi değildir.

Gibi bir çok cevapla karşılaşıyorum.

1- neden böyle bir açıklama ekleniyor?

2- buraya üye herkes burada yazılanların yüzde yüzde doğru olamayacağını, özellikle tıp alanında bir uzmana şahsen başvurmanın gerektiğini, bazı üyelerin bazı sorulara bilerek troll cevaplar verebileceğini bilmiyor mu ?

3- göğüs ağrısı soran birine, böbrek taşıdır dersem ve muayene sonucu kalp ile ilgili sorun çıkarsa cevap verdiğim yazar gelip bana hesap mı soruyor, dava mı açıyor ?

4- Paranı dolara yatır dolar 15 olacak dediğimde parasını dolara yatıran kişi zarar ederse yine gelip bana hesap mı soruyor dava mı açıyor ?

Yani bilmediğim bir yasal mecburiyet mi var?
0
minikbrowni
(17.10.20)
İşin yasal boyutu üzerine kimsenin kafa yorduğunu zannetmiyorum. Günlük hayatımızda da yaptığımız bir şey bu zaten. Bir fikrimiz var ama arkasında durabilecek kadar yeterli bilgimiz olmadığı için gülünç duruma düşmeyelim diye peşin bir savunma geliştiriyoruz.

Bu söylediğim çoğumuz için neden ama'lı fikirler belirttiğimizin birinci sırada sebebi. Daha tecrübeli kişiler için ikinci üçüncü sıradadır belki. Ayağına taş değse suçlu arayacak insanların varlığını bilen biri "dolar 15 olacak" demekten tabii ki kaçar. "bütün bunlar senin yüzünden başıma geldi" diye suçlanmayı kim ister.
0
IncredibleMau
(17.10.20)
Sürekli uzman kişilerden yardım ve cevap alma ihtimalimiz sıfıra yakın . Uzman olan da bir yerden sonra danışmanlığı karşılığında ücret isteyebilir. Hukuki konularında avukatlık böyle bir şey mesela.
O nedenle çoğu kimse burada bir konu ya da bir bilim dalından kıyısından kenardan da olsa bildiği kadar cevap veriyor.
Her cevabı uzmanından beklemek imkansızdır.
Uzman değilim... cümlesini ben de bazen kullanırım. buradaki kastım, o alanda yetgin biri değilim ama işin bu kısmı hakkında öğrenilen, öğrendiğim , bildiğim ya da düşüncem bu.. demektir.

Bazı cevaplar troll türünde de olsa bir başka duyuru sakini soruyu soranı ikaz amaçlı o trolle cevapta verebiliyor.

Köylerdeki yapılan karşılıksız imece usülü bir yardımlaşma gibi görüyorum
bu tür ortamları.

Ve köyün delisi ile buradaki troll, nitelikleri farklılık arz etse de birbirine denktir diyebilirim.
0
Erva
(17.10.20)
yatirim destegi degildir yazmanin hukuki bir sebebi var, ekside okursaniz görürsünüz.
0
proteus
(17.10.20)
Yatırım tavsiyesi vermek manipülasyon sayılabilir. Ki bu suçtur.Tatlı mı tatlı bir savcının canı isterse, gel bakıyım yamacacıma deme ihtimali var.
0
prizmatik
(17.10.20)
benim söylememin nedeni doğru bildiğim şeyin yanlış olma ihtimali. bu en iyi ihtimalle yararsız olacaktır ki duruma göre zarar bile verebilir. her şeyi çok biliyormuş gibi yazıp milletin canını yakmaktansa peşin peşin söylemek daha iyi ki mümkünse bir profesyonele danışsın.
0
bohr atom modeli
(17.10.20)
(14)

insanlar neden bazı hayvanları yememiş

Mehmet Ersoz
mesela fil yada atlar? etleri de oldukça fazla bu hayvanların?neden bazı hayvanlari avlamıyor insan oğlu? normalde köklerine kibrit suyu dökmeleri gerekirdi???
mesela fil yada atlar? etleri de oldukça fazla bu hayvanların?

neden bazı hayvanlari avlamıyor insan oğlu? normalde köklerine kibrit suyu dökmeleri gerekirdi???
0
Mehmet Ersoz
(13.10.20)
Atlar uzun vadede taşımacılıkta daha avantajlı; fillerin de tadı kötü olabilir ama dişleri için baya avlanıyor hala.
0
angelus
(13.10.20)
Nası yememiş? Yemiş işte, Fransa'da hala at kasabı bile bulursun. Şu an yaygın olmamasının nedeniyse yetiştirme maliyeti. Yılda bi milyar tavuk yapıp öldürebiliyoruz ucuza, atların masrafı çok daha fazla.
0
noluyo yaa
(13.10.20)
bir sebebi vardır hepsinin. fil için çok sayıda insanla mızraklarla ava çıkmak gerekir mesela ve sürü olduklarında saldırırlarsa ölürsün.
0
diffarentiationation
(13.10.20)
koala okaliptüs yediği için eti acıymış diye duymuştum. kanguru eti ise yenen bir şey.
0
sutlu nescafe
(13.10.20)
bildğim kadarı ile ikinci dünya savaşında denenmemiş, yenmemiş hayvan yok.
0
duyurukullanıcısı
(13.10.20)
muhtemelen yaşam döngüleri uzun. koyun ve dana et olarak daha verimli ve beslemek için uysal. koyun 1 yılda dana 2 yılda et üretiyor. beli bir at ya da fil bu sürede elle tutulur miktarda et üretmeyebilir.

ya da fil beslerken yavrusunu elinden aldığında fil ortalığı birbirine katabilir.
0
orpheus
(13.10.20)
Adamlar pangolin , yarasa yiyor daha ne olsun acaba?
0
yarey
(13.10.20)
'Dünyanın sadece yüzde 0,01'ini oluşturan insanlar, canlıların yüzde 83'ünün yok olmasına yol açtı'
www.hurriyet.com.tr
hürriyet gibi bir gazeteden link verdim kusura kalmayın :-(
0
ankara06
(13.10.20)
Din burada etkili .
0
Erva
(13.10.20)
kaslarını kullanan hayvanların eti acı/eksi olur, kolay da pişmez.
0
proteus
(13.10.20)
wiki'ye göre fili gayet güzel yemişiz.

en.wikipedia.org

(...)
Elephant meat has likely been a source of food for humans during the entire time of the species' coexistence. By the beginning of the Middle Palaeolithic, around 120,000 BCE, African societies were hunter-gatherers proficient in exploiting herds of elephants for their meat.
(...)

modern zamanları soruyorsan diğer yanıtlar +1
0
engelbert humperdinck
(13.10.20)
üsttekilere ek olarak üreme hızlarıyla da alakalı. mesela yılda bir kere doğum yapan ve 1 ya da 2 yavru doğuran hayvanı kesip yemek anlamsız, çünkü kısa sürede sayısı azalıp nesli tükenir. ayrıca bugün tavuklarda olduğu gibi fabrika açıp o hayvanları beslemek, üretmek, kısa sürede büyütüp kesmek kolay değil.
0
rose parks
(13.10.20)
age of empiresda fil avlanıp yenebiliyodu o yüzden bence yemişizdir:D
0
theseachange
(14.10.20)
Mesele hayvanin otcul olmasi, evcillestirilebilir, ahirlarda kalabalik olarak tutulabilir ve ureme hizinin yuksek olmasi.

Etcil hayvanlar cok verimsizler once et ureteceksin, onu yedireceksin sonra onun etini yiyeceksin geciniz efendim.

Mesela ati evcillestirdik ama zebrayi evcillestiremedik cunku hayvan ahir sevmiyor, ustune bineni atiyor, cok agresif ve cok ozgur ruhlu.

Deveyi evcillestirdik ama lamayi yapamadik cunku lama deveye gore cok agresif.

Su an koyun, domuz, inek ve tavuk yiyoruz cunku butun kriterlere uyuyor + cok hizli uruyorlar.
0
cleric
(14.10.20)
(18)

Sigarayı bırakma yönetimim hakkında

erty_ksk
Dün gece sigarayı bırakmak istediğime karar verdim.Bunu da pat diye yapamıyorum. ilaç, sakız, bant, ıvır zıvır kullanmaktan ziyade kendimi sigarasız yaşamaya alıştırmaya karar verdim.benim sigara alışkanlığım sabah gözümü açar açmaz yak bitane şeklinde. gün içinde ithal sarma tütün içtiğim için kaç
Dün gece sigarayı bırakmak istediğime karar verdim.
Bunu da pat diye yapamıyorum. ilaç, sakız, bant, ıvır zıvır kullanmaktan ziyade kendimi sigarasız yaşamaya alıştırmaya karar verdim.
benim sigara alışkanlığım sabah gözümü açar açmaz yak bitane şeklinde. gün içinde ithal sarma tütün içtiğim için kaç tane içiyorum bilmiyorum ancak kesin 25-30dan fazla içiyorumdur. Şöyle bir yol izleyeyim diyorum.
en zor olan ve en uzun süre içmediğim süre sonrası olan sigara ihtiyacımı yani sabah uyandığım zamanki ihtiyacı ötelemek.
normalde sabahları 7-7:30 gibi uyanıyorum ve sigara ile güne başlayan biri olarak, bugün ilk sigaramı 9:37'de içtim. bunu yapmak için de çok çaba sarfetmediğimi anladım. kalktım rutin wc duş giyinme ve evden çıkma araba kullanma park bulma ve işe gelme süreçlerinden sonra kahvaltı ve ilk sigara olarak gelişti olaylar.
Öngörüm, sigarayı her gün min 10dk geciktirerek güne başlamak ve devam ettirmek yönünde. küçük sürelerde, psikolojik olarak, bağımlı olduğunuz bişeyi ötelemek ve sonunda içeceğinizi de bildiğiniz için yormuyor. bu sayede hem gün içinde içilen sigara adedini azaltmak amaç hem de içilmeyen süreyi arttırmak.
Bir yandan da günde içtiğim sigarayı saymaya ve telefona kaydetmeye başladım. süre azalırken uçuca yakarak bir önceki günden fazla içmenin de önüne geçmek niyetindeyim. hem adet, hem süre bazında azaltma yöntemi sizce mantıklı mı?
amacım tam 1 ay sonra 24 saat içmeden geçirebilmek. bunu kademeli olarak yapabileceğime inanıyorum.

Moral, Destek, Motivasyonunuza ihtiyacım var.
Olumsuz görüş vb iletirken kurguladığım sisteme yapıcı olmanızı rica ederim.
0
erty_ksk
(13.10.20)
Ben daha önce 2 kere bu yöntemle bıraktım. Sonra geri başladım ama yine bu yöntemle bırakmayı planlıyorum :)

Kişiden kişiye değişiyordur ama bende çalışıyordu, güzel bir yöntem. Sayıyı görüp kendine limit koyunca takip etmesi çok kolay oluyor. Bir de ben boş kalınca sigara içtiğimi farketmiştim, sürekli başka işlere konsantre olursam içme ihtiyacım da baya azalıyor.
0
plutongezegendegilmi
(13.10.20)
Hayırlı olsun şimdiden,
Elbette her insanda farklı ama genelde azaltma yoluna gidenler değil de bir anda kesenlerin başarılı olduğunu duyuyorum,
"Bir saat daha sigara içmedim, iki saat daha içmedim" diye düşünürken sürekli aklınıza gelip beyninize sigarayı hatırlatıyor oluyorsunuz,

Belki de bir sabah kalkıp içmeseniz, sonra öğlene kadar içmedim bunu bozmayayım deyip sonra akşam oldu erken yatarım deyip birkaç gün içinde hazır o kadar içmemişken elimi sürmeyeyim deyip atabilseniz.

Tütünü, kağıdı vs malzemeleri de bir arkadaşınıza, sizden uzağa koyun.
İlle de içeceğim derseniz el altında olmasın, en azından ayakkabı giyip, yanınıza para alıp, sokağa çıkıp, bir markete gidip, istemek gibi pek çok aşama olsun ki bu adımlardan birinde belki içmekten vazgeçersiniz.

Kolay gelsin,
0
michael_knight
(13.10.20)
bir sıfırtan büyüktür sevgili erty_ksk. tamamen bırakabilirsen ne şahane olur ama bırakamazsan da düşün ki şu kadar ay daha az içeceksin. varsayalım tamamen bıraktın ama sonrasında yeniden başladın, o kadar ay hiç içmemiş olacaksın. az buz bir şey mi bu?

bu arada bir arkadaşım çay-kahve alışkanlığını da azaltarak bırakabildi sigarayı. birbirini tetikliyor bende demişti. bu da aklında olsun.
0
Phoebe
(13.10.20)
ben azaltmaya çalıştığımda ikinci gün iki misli içiyordum ama eşim azaltarak 1 haftada bıraktı. "alan carr - sigarayı bırakmanın kolay yolu"

www.youtube.com

bunu sakin kafayla izlemeni öneririm ben bununla bıraktım tek seferde.
0
entropik
(13.10.20)
ben de cok niyetlendim birakmaya (en son 2 gün önce) ama acikcasi sigara birakirken yasayacagim sorunların, mevcut sorunlarim üzerine eklenecegini düsününce o götün simdilik bende olmadigina karar verdim. en azindan azaltmaliyim diye düsündüm ve 1 yil önce günde 30 adet iciyor iken simdi 10 adete kadar düsürdüm, paket sigaradan sarma sigaraya gectim, sigaralar arasına belirli saat süreleri koydum, elimdeki işi bitirmeden sigara icmemeye gayret ediyorum. birakip birakmamak senin elinde ama en azindan bu yöntemle ictigin sigarayi azaltirsin, o da zarardan kar bana göre.
0
proteus
(13.10.20)
Sigarayı bırakmak isteyenlere gün gün görebilecekleri ve takibi kolay olması açısından
dünkü performansımdan bahsetmek isterim,

ilk sigaramı 09:37 de yaktıktan sonra 2 sigarada bir saat kontrolü yaptım.
2. sigaramı 11:00'de
4. sigaramı 13:15'te
6. Sigaramı 16:15'te
8. sigaramı 18:05'te
10. sigaramı 21:00'de
11. yani Son sigaramı 22:00'de içip günü kapattım.

Bugün de dün sabahtan yaktığım ilk sigaramı yarım saat öteleyerek 10:00'da içtim ve aynı çizelgeyi tutarak devam etmeyi, düne göre 1 sigara günü eksik bitirerek 10 sigarada tamamlamayı hedefliyorum.
gelişmeleri günden güne paylaşacağım.

bu arada gün içinde sigarasızlıktan vs bunaldığım ya da elimin ayağımın titrediği bir an olmadı.
Sevgili proteus'un dediği gibi aralara vakit koyunca, sigara için elindeki işin bitmesini ya da "dur şunu da yapayım sonra içerim" demeyi denedim ve gayet rahat öteledim sigara isteklerimi.
Bakalım bugünü nasıl geçireceğiz.
Sevgiler, selamlar.
0
🌸erty_ksk
(14.10.20)
Bravo erty,

Gün gün rapor bekliyoruz,
Kendi mesajına benden tık koy lütfen :)
0
michael_knight
(14.10.20)
Sigara bırakma sürecimde 2. Gün - 15.10.2020

ilk sigaramı 10:00 da yaktıktan sonra 2 sigarada bir saat kontrolü yaptım.
2. sigaramı 10:45'de
4. sigaramı 12:30'te
6. Sigaramı 14:30'te
8. sigaramı 18:03'te
10. sigaramı 20:05'de
11. yani Son sigaramı 21:00'de içip, 23:00'te yatana kadar bir daha içmedim.

Sabah saat ötelemeyi başardım ancak sigara adedi azaltmayı başaramadım.
Dünün etkeni sanırım tüm gün bir kafede olmam, ve en büyük etkisi akşam alkol almam oldu.
Son sigarayı içmeyebilirdim aslında ama içtim işte, içtiğime de pişman gibiyim içtiğimden beri.

Bu sabah da güne kahveyle başladım, gerçekten sabah sigara ihtiyacım yokken kahveyi içtiğimden beri şıpır şıpır terleyip elim ayağımı titretti resmen. Ne kadar çok bağ kurmuş beynimde kahve ve sigara diye. Tek başına kahve tüketmeye de alıştırmam lazım kendimi sanırım. Yoksa içtikçe aklıma sigara getirecekse işimiz zor. al sana bir bağımlılık daha (kafein) :)
0
🌸erty_ksk
(15.10.20)
ben sigarayı bırakalı 3 ay oldu ve bu kez sonsuza kadar bıraktığımı hissediyorum. defalarca kez denedim ama bu çok temiz oldu. birden kestim.

senin gibi de denedim öğlen spora gittiğim dönemde ilk sigaramı öğleden sonra içiyordum ve sayı olarak bayağı azaltmıştım doğal olarak ama bünyeye o sigara girdikçe bırakmak mümkün olmadı. bana göre az içmek diye bir şey yok bıçak gibi kesmek o yoksunlukla mücadele etmek ve sonra psikolojik ve fiziksel alışkanlığı da kırmak gerekiyor. bu bende böyle ama belki sen azaltarak bırakırsın sigara bırakma yöntemleri biri birinde işe yararken diğerine daha çok içirebiliyor.

en olmadı denemiş olursun yine kardasın. bu arada kafein demişsin zaten çok kahve içerdim sigarayı bırakınca iyice arttı ama olsun. gerektiğinde kafeini bırakmak daha kolaydır :)
0
ruby elixir
(15.10.20)
Yeni günde herkese günaydın,
ilk sigaramı 10:45 te yaktıktan sonra 2 sigarada bir saat kontrole devam ettim.
2. sigaramı 11:30
4. sigaramı 13:30
6. Sigaramı 15:46
8. sigaramı 19:50
10. sigaramı 21:45'te içip bu kez sayıyı da 10'da bitirdim. hatta şöyle diyebilirim.

Her sabah uyandığımda yaktığım sigara isteği gün geçtikçe azalıyor. Gün içinde bir ara nedendir bilinmez 2-3 tane artarda içesim geliyor ama sebebini henüz bulamadım. yemek, içmek, vb bir bağlantısı yok şimdiye kadar fark ettiğim. bulunca sizinle de paylaşırım.
0
🌸erty_ksk
(16.10.20)
istikrarlı gidiyor,
tebrikeler
0
michael_knight
(16.10.20)
16.10.2020 sabah ilk sigaram10:40
2. Sigaram 11:35
4. Sigaram 14:36
6. Sigaram17:40
8. Sigaram 20:00
9. Ve son sigaram 20:46
Günü 9 sigarayla kapattım ;)

17.10.2020 günü yani dün sistemim şaştı. Gece 2 de yola çıkınca ve tüm gün uyanık kalıp gece 1 de yatınca hem sayı hem de gün içindeki sigara adedinde saçmalıklar oldu, kayıt tutmadım.
Tarihe kara bi not düşüp, kaldığım yerden devam ediyorum bugün.
0
🌸erty_ksk
(18.10.20)
artık saatleri yazmadan günü 8 sigarayla kapattığımın müjdesini vermek istiyorum.
bu sistem gayet işe yarıyor ve faydalı gidiyor.
bundan sonra 13 kasıma kadar tamamen bıraktığımın haberini vermek üzere şimdilik görüşmek üzere.
0
🌸erty_ksk
(19.10.20)
Helal olsun gerçekten
hipnoz,biorezonans,sakız,bant ne varsa denedim ben ve sonları hüsran oldu

açıkcası rutini değiştirmek gerçekten başarı
tebrikler
0
çınarım
(19.10.20)
Ne oldu biraktin mi ?
0
ruby elixir
(04.12.20)
yok olmadı. Türlü bahaneler yazıp kendimi teselli edemicem. tamamen benim mallığımdan yaptığım, başardığım, iyi giden şeyi yapmayı bıraktım.
Moral olarak daha iyi hissetiğim zamanda yeniden aynı sisteme başlayacağım. günde 4 adete kadar düşürmüştüm.
sorduğun için teşekkürler, denemelere yılmadan usanmadan devam edeceğim.
0
🌸erty_ksk
(06.12.20)
ben bıraktım 5 aya yaklaştı. bu yöntem yerine bıçak gibi kesmeni tavsiye ederim. artık aklıma bile gelmiyor... darısı başına
0
ruby elixir
(07.12.20)
denemen de güzel oldu.
Bir dahakine istediğin gibi olur umarım
0
michael_knight
(08.12.20)
(6)

2011 Model 1.5 DCi Renault Kangoo Araç Almak?

lamneth
merhaba,Gerek az yakması, gerek de panelvan tarzı bir araca ihtiyacım olmasından dolayı Renault Kangoo araç almayı kafaya koydum. Fakat çok bi bütçem yok (max. 45bin gibi)Şimdi bi araç buldum. 330bin km'de. 41bine bırakacak sahibi. Fakat motor hiç sıfırlanmamış. Ben ve arabadan daha iyi anlayan bir
merhaba,

Gerek az yakması, gerek de panelvan tarzı bir araca ihtiyacım olmasından dolayı Renault Kangoo araç almayı kafaya koydum. Fakat çok bi bütçem yok (max. 45bin gibi)

Şimdi bi araç buldum. 330bin km'de. 41bine bırakacak sahibi. Fakat motor hiç sıfırlanmamış. Ben ve arabadan daha iyi anlayan bir arkadaşım ikimiz de sürdük, sürmesi çok keyifli. Bi ustaya da gösterdik ama usta sadece çalışırken kaputu açıp baktı. Öyle motoru indirme falan yapmadı. Ne iyi, ne kötü diyebilirim dedi.

Bu aracın motoru hiç sıfırlanmamış. Fakat çok diri bir araca benziyor. Motor bakımları da pek yapılmamış yağı falan eksikti. Usta 1-1.5bin TL gibi bir rakama bakımlarının yapılabileceğini söyledi.

Yani ne dersiniz almak mantıklı olur mu bu aracı?

Diğer alternatifim de 2008 model, 210binde ve motoru yeni sıfırlanmış bir araç Fakat onda da çok sarsıntı var. Baya langır lungur gidiyor ama onun da motoru baya iyi görünüyordu. Ya da bu aracı mı alsam?

Teşekkür ederim.
0
lamneth
(11.10.20)
kangooların cok sıkıntısı oluyor, 4 yıl doblo kullandim, panelvan alacaksaniz doblo-tourneo-caddy (kötüden iyiye dogru) tercihleri dışında pek bir sey düsünmeyin bence.
0
proteus
(11.10.20)
Motorun sıfırlanmasından anladığınız ne bilmiyorum (aslında biliyorum , üzmek istemiyorum) ama sıfırlamaya takılmayın.

Baktığınız araç ticari araç ; ilk seçeneğinizi adam bildiğiniz eşşşşek niyetine kullanmış masraf çıkmış !!! eli kulağında saplayıp geçecek birini arıyor. Ustanız olacak zat-ı şahanenin yapacağı bakım dediği (o fiyat aralığında) filtreler,yağ, fren balatalarıdır. Triger seti, baskı balata (debriyaj seti) gibi gibi işlemler dahil miymiş 1.500'e onu öğrenin, şanzımana mutlaka baktırın. Araç diri durabilir bu kadar bakımsız iken 330.000 km soru işaretidir.

2. seçeneğiniz ; 200.000 km'de kapak açılmış ticari bir araç , öküzün altından geçmiştir kısa ve öz olarak.

@proteus; Haklı en kötüsü bir doblo bakın , sıfırlanmış motor iyi bir şey değildir. Km'si bu kadar yüksek araçta büyük bakımların yapılıp yapılmadığı en önemli kriteriniz olsun.
0
synax
(11.10.20)
@synax: sıfırlamanın ne olduğunu biraz biliyoruz. çok fazla bilgimiz olmadığı için zaten burada sorup öğrenmek istiyoruz. üzmek istemiyorum ne demek? egonuzu başka yerde tatmin edebilirsiniz.

hayır madem çok iyi biliyorsunuz en baştaki "sıfırlamaya takılmayın" derken, en sondaki "sıfırlanmış motor iyi bir şey değildir" cümleleriniz arasındaki bağlantıyı tam olarak açar mısınız?

diğer bilgiler için teşekkürler.
0
🌸lamneth
(11.10.20)
ne demek sıfırlanmış motor iyi değildir? adam 330 bine gelmiş, o motor çoktan yağ eksiltmeye başlamıştır, en basitinden sekman ister yarın öbürgün, bi açtırsa en aşağı 8000 hayırlı işler derler.

200 binde sıfırlanmış, en azından sekman atılmış olan da bi o kadar daha idare eder, tabi ustaya bağlı, motor yaptırdık derler, içine bi katkı maddesi katarlar, 300-500 km eksiltmeden gider, aha bi bakarsın aslında motor yapılmamış.

km yüksek dizeli tanıdıktan, güvendiğin kişiden, veya garantili şekilde yapıldı ise alacaksın.

ha adam güvenilir birisidir, 300 bine kadar bakımları düzenli yapılmıştır, baktırırsın ustaya duman atmıyordur, yağ eksiltmiyordur, bi şekilde idare eder. ama o km de dizel, uzak dur dostum.
0
lostys
(11.10.20)
ha ufak bi ek. gaz verip egzoza bak. duman mavi ise yağ yakıyordur, siyah ise pompa ayarsızdır. elini egzoza koy, dumanı elle, kokla, yağ gibi kokuyorsa eksiltiyordur, duman gibi kokuyorsa sıkıntı yoktur.
0
lostys
(11.10.20)
Egomu kıçı kırık araba sohbetinde heba edecek değilim o konuda merakınız olmasın. Sanayide sıfırlanmış arabanın nasıl sıfırlandığınız ve başınıza neler geleceğini bilmediğinizi belirtmek için söyledim.

Cümleyi bağlamından koparmaz iseniz ne dediğim gayet açık, sıfırlanmış arabaya takılmayın yani iyi bir şeymiş gibi size sunulmasına izin vermeyin anlamında dedim , doğal olarak sıfırlanmış muhabbetinden uzak durmaya çalışın demiştim yazının sonunda.

Bakın ; bu memleketin sanayisinde en basit üst kapak conta için tork anahtarı kullanmadan kaba kuvvetle civata sıkıp kapak kapatan ustacıklar var, kullanan da hangi model araçta kaç torkla sıkılır onu bilmez opelide aynı sıkar, mersedeside. Size derki ben 10 numara yaptım sen sıkıştırmışsın arabayı.

İllaki bu iki araç arasında kalırsam 330 luğu alırım ama 6-7 tl'yi gözden çıkarıp a'dan z'ye bakımını düzgün bir ustaya yaptırıp binerdim.

Mayıs ayında sattığım 2012 ducato 275.000 km'deydi hiç motor açılmadı, benden önce öküz arabası gibi kullanılmıştı 2 yıl tüm bakımlarını yaparak kullandım , şubat ayında satacağımı bile bile trigerinden,baskı balatasına varıncaya kadar değiştirmiştim.

Starexim var 2003 model 340.000 de olması lazım hiç motor açılmadı ama bakımlarına iyi para harcıyorum.

Uzun lafın kısası , motor açılmamış araba bakın , trigerin,baskı balatanın,şanzımanın ve hidrolik pompasının durumuna mutlaka baktırın. Alınca hemen bütçenize göre hızlıca önemli parçalarını değiştirin kafanız rahat binin.
0
synax
(12.10.20)
(7)

bizim irkimiz nedir? (is ilanlarinda soruluyor)

icim urperiyor
yurtdisi is ilanlarinda 'ethnicity/ethnic group' diye bi sekme var. secenekler ise asian, black, chinese (bunlar zaten degil), white other, mixed other, mixed white&other ise arasinda kaldigim secenekler.simdi benim cok umrumda degil ama teknik acidan dogru olmasi icin soruyorum, hangisini secmek ma
yurtdisi is ilanlarinda 'ethnicity/ethnic group' diye bi sekme var. secenekler ise asian, black, chinese (bunlar zaten degil), white other, mixed other, mixed white&other ise arasinda kaldigim secenekler.

simdi benim cok umrumda degil ama teknik acidan dogru olmasi icin soruyorum, hangisini secmek makul olur? (baya beyaz tenliyim bu arada, baba tarafi arnavut gocmeni)
0
icim urperiyor
(11.10.20)
seçenekler arasından white other mantıklı gözüküyor ama söylemeden geçemeyeceğim; ağır ırkçılık var soruda. sorunun kendisini geçtim, hem asian hem chinese olması bile ilginç. çinlilere karşı ayrımcılık (pozitif veya negatif) var gibi.

ayrıca white other diyorsa asian ve chinese'i beyaz ırk olarak sayıyor diye düşünüyorum. normalde standart beyaz olarak caucasian kullanılır, seçeneklerde o yok. olsaydı basın caucasian'a geçin derdim. :)
0
kalifiye balta sapi
(11.10.20)
caucasian olarak geciyoruz biz. varsa caucasian'i sec.
0
baldur2
(11.10.20)
O nasil y.disiymis. Y.disi diye 3. dunyaya gitmiyorsun insallah. Irk soran yere kabul alsan bile bir dusun bence.
0
neverletyougodown
(11.10.20)
Amerikan ırk konseptinde Türkler beyaz sayılmıyor, kahverengi sayılıyor. Hatta İtalyanlar, İspanyollar, Yunanlılar da brown sayılıyor. Dolayısıyla iş Abd'deyse teknik olarak mixed other oluyoruz. Ama ben white other'ı seçerdim ayrımcılığa uğramamak için
0
slow like honey
(11.10.20)
white other oluyoruz biz.
ırk olayı önemli ama tahmin ettiğinizin dışında kullanılıyor.
white other ile black , asian vs mesela azınlık olarak adlandırılıyor ve iş başvurularında bunları almak makbul. benim şirketim iki çalışan tamamen aynı profildeyse black olanı alıyorum dediğin zaman tamam diyor mesela. ırkçılığın tersi. diversity.
0
ozdek
(11.10.20)
Beyaz hocam beyaz, sen boş ver elin red necki turkleri brown sayıyormuşta bilmem neymiş.Bir çok köklü ansiklopedide Turkun karşılığı beyaz, göçebe. savaşçı kavim olarak geçer.bana göre bu ırk olayı tamamen saçmalık ama diversity kılıfıyla yaptıklarını düşünüyorum. Sen beyaz yerine mixed ı işaretleyene kadar onlar anglo saxonu işaretlesinler.
0
bluewhale
(11.10.20)
türkler caucasian, otherlarin hepsi melez ırklar icin.
0
proteus
(11.10.20)
(10)

enver, sarikamista 90bin kisiyi katletmeseydi ww1 osmanli acisindan nasil

ala09
Merhaba arkadaslar ben bir wishful thinking bagimlisiyim. Bugun kafama takildi, ww1 baslarinda sarikamistaki aptallik olmasaydi da bu asker gucu kanal veya hicaz da kullanilsa savasin seyri farkli olur muydu sizce? Tesekkur ederim
Merhaba arkadaslar ben bir wishful thinking bagimlisiyim. Bugun kafama takildi, ww1 baslarinda sarikamistaki aptallik olmasaydi da bu asker gucu kanal veya hicaz da kullanilsa savasin seyri farkli olur muydu sizce? Tesekkur ederim
0
ala09
(10.10.20)
"Ottoman casualties of World War I, the Ottoman Empire mobilized a total of 2.6 million men. It lost 325,000 killed and 400,000 injured. 202,000 men were taken prisoner, mostly by the British and the Russians, and one million deserted, leaving only 323,000 men under arms at the time of the armistice. Its role in the world war is far from negligible. The British Empire engaged in the conflict 2,550,000 men on the various Ottoman fronts, or 32% of its total strength; the Russian Empire, up to 7,020,000 men in September 1916, or 19% of its forces; France, 50,000 men, mainly to the Dardanelles, and Italy, 70,000 men in Libya against a pro - Ottoman rebellion. In total, both sides, Ottomans and Allies, lost 1,400,000 men."

Rakamlara bakınca çok fark etmezmiş gibi geliyor.
0
plutongezegendegilmi
(10.10.20)
Osmanlı Birinci Dünya Savaşı'nı kazanamazdı ama Kurtuluş Savaşı'nda 90 bin askerin çok büyük katkısı olurdu.
0
dissendium
(10.10.20)
Tek fark su anda batum bizim olurdu
0
baldur2
(10.10.20)
pek bir fark olmazdı, bugün enver paşayı düşman olarak görenler hayırla yad ederlerdi sadece.
0
rose parks
(10.10.20)
sarımakışta ölen kişi sayısı 90 bin değildi. abartılı ve uydurma bir rakam.

www.youtube.com

şu linkten de izleyebilirsiniz sayılarla ilgili görüşleri.


hicaz ve kanal gibi cephelerin kaybedilmesinin esas nedeni asker sayısı azlığından değil bölgenin merkeze uzaklığından dolayı ikmal sıkıntısı yaşanmasıdır. yemen cephesinde askerler çekirge kavurup yemek zorunda kalmıştır. savaştan yenik çıkmamızın genel sebebi ise savaş ekonomisini kaldıramayacak düzeye gelmektir. ne fabrika ne silah ne para var savaşı nasıl sürdürecek devlet? savaş demek para demektir. osmanlı ekonomisi de dayanabilecek düzeyde değildir bu duruma.
0
tantunizade murat efendi
(10.10.20)
1. dünya savasinda osmanli ordusunda 500.000 asker askerden kaçtı. bu sayının yanında 90.000 pek önemsiz geldi bana.
0
proteus
(10.10.20)
Enver Paşa'yı çok gömmüşsün Dostum.
Sarıkamış Harekatı Sarıkamış'ın Rusya'dan geri alınmasıyla hedefine ulaşmış, Lojistik gemilerinin Rusya tarafından Karadeniz'de batırılması ve mevsim normallerinin çok ötesinde oluşan hava şartlarının öngörülememesiyle bedeli çok ağır olmuş bir harekattır.
0
Mirket
(10.10.20)
önce sen sarıkamışta ne kadar askerin şehit olduğunu öğren.

90 bine falan inanmışsın sanırım. Açın az tarih kitaplarını karıştırın. sarıkamışta şehit sayısı 30-35bin dolaylarında...

sorunun cevabına gelirsek asla kimse bilemeyecek. tarih şöyle olsa ne olurdu böyle olsa ne olurdu diye işlemez. yaşanmadıkça bilemezsin.
0
stillalive
(11.10.20)
2. Abdülhamit'ten indirildikten sonra İttihat ve Terakki denen bela başa geldiği için seyir pek farklı olmazdı ki:
İttihat ve Terakkî, ülkede her kuruma hâkim olduğu 1914-1918 yılları arasında savaş siyasetlerinin tesbit ve icrasında da birinci derecede rol oynamıştır.
(alıntı)

2. Abdülhamid'ten sonra 10 yılda Osmanlı, büyük ölçüde bunlar sebebiyle toprak kaybetmiştir.
0
Erva
(11.10.20)
enver bildigin deli ve hayalperestti. enver pasa'nin verdigi zarari en buyuk vatan haini vermemistir. kurtulus savasi kazanildiginda butun ittihatcilar ulkeden kacmislardir, sorsan vatanseverler. enver pasa'nin olumu bile nasil bir deli oldugunun kaniti, darbeciligi, tek adamciligi, ben ne dediysem dogrusu odurculugu, sultanin kizini alip orduda da basamaklari beser beser cikmasi, daha neler neler. hitler de almanya'yi seviyordu bu mantikla bakarsak.

enver'i sevenlerin cogu ataturk'e rakip cikarmak isteyen osmanlicilar. ama bunlarin bazilari o kadar gerizekali ki ayni anda hem enver pasa'yi seviyorlar, hem de ikinci abdulhamid'i. bildigin kara komedi. maksat ataturk dusmanligi iste de ataturk dusmanligi yapacakken o kadar gerizekali gorunuyorlar ki keske farkina varabilseler.

90 bin kisi olmemis 40 bin kisi olmus. haha. savunmaya bak aq.
0
baldur2
(11.10.20)
(10)

Nerden kedi kumu ve mama almalıyım?

omonia
Merhaba arkadaşlar, annem ekte gördüğünüz kediciği sahiplenmiş. veterinelerde kumların mamaların biraz daha pahalı olduğunu gördüm, internetten aldığınız yerler nereler? bir de kum tavsiyesi alabilirim :) şuan vancatin aktif karbonlu kumunu kullanıyor ama daha uygun benzer bir marka varsa da iyi olu
Merhaba arkadaşlar,

annem ekte gördüğünüz kediciği sahiplenmiş. veterinelerde kumların mamaların biraz daha pahalı olduğunu gördüm, internetten aldığınız yerler nereler? bir de kum tavsiyesi alabilirim :) şuan vancatin aktif karbonlu kumunu kullanıyor ama daha uygun benzer bir marka varsa da iyi olur bence. mama tavsiyesi de alırız..
teşekkür ederim..
0
omonia
(08.10.20)
carrefourlarda bu ara çok iyi indirimler var hem mamalarda hem kumlarda. bir bakın derim.
0
barabas
(08.10.20)
Petburada.com ‘dan alıyorum
0
sta
(08.10.20)
Felin pembe paketli olanı kullanıyoruz biz eğer Ankara'da iseniz cittgroslarda var. Mamayı da on kiloluk alıyoruz internetten nerede ucuz denk gelirse. Proplan alıyoruz biz. Yine Ankaradaysaniz ve kiloluk alacaksanız eryemanda ucuzgross ve tunalida bir gross vardı unuttum adını ama ikisinde uygundu.
0
elorelia
(08.10.20)
evet ankaradayım teşekkür ederim..
0
🌸omonia
(08.10.20)
aktif karbonlu kum kullanıyorum ben. temizmama nın micho kumunu kullanıyorum süper değil ama idare eder. reflex in aktif karbonlu kumu daha iyi ama daha pahalı, vancat kadar olmasa da iş görebilir. mamayı da petlebi, petburada, petimce, evinemama gibi sitelerden alıyorum. mama konusunda mümkünse bütçenizi zorlamanızı tavsiye ederim. aylık yemesi gereken mama zaten max 2 kg civarı, bunu da en kaliteli mamalarda 130 tl civarında halledebilirsiniz. yine iyi bir markanın yaş mamasını alıp haftada bir verebilirsiniz. iyi marka derken royal canin, hills vs. kastediyorum.
0
surprise
(08.10.20)
Hem kum hem mama icin en uygunu temizmama.com oluyor genelde. Kalitesiz diyenler olacaktir, dikkate almayin. 2.5 yildir kedilerime veriyorum. Veterinerdeki fiyatlar size pahali geldiyse temizmama dan devam esin
0
ala09
(08.10.20)
Nerede yaşadığınızı da söylerseniz ona gore tarif edebiliriz belki
0
rumpleteazer
(08.10.20)
(bkz: kolaymama)

yerleri ankara'da zaten
0
lancelot du lac
(08.10.20)
@rumpleteazer ankarada yaşıyorum..
0
🌸omonia
(09.10.20)
veterinerden mama ve kum almayin, kazik yersiniz. migros'ta her ay indirim oluyor oradan alabilirsiniz, yavru kedi mamasi alin biraz büyüdügünde normal mamaya gecersiniz.
0
proteus
(09.10.20)
(10)

kağıt toplayıcı kadın

turbo sadık
geçen gün bi tane kadın geldi. 35-40 arası. abi kartonları alabilir miyim dedi. ben de al dedim. ama üstü başı normal giyimli konuşması da normal. öyle kağıt toplayıcılar gibi konuşmuyor ve giyinmiyordu. dedim ki formeni vereyim onun yanında toplayın. yanlış anlamayın çok mal çalınıyor o yüzden yanı
geçen gün bi tane kadın geldi. 35-40 arası. abi kartonları alabilir miyim dedi. ben de al dedim. ama üstü başı normal giyimli konuşması da normal. öyle kağıt toplayıcılar gibi konuşmuyor ve giyinmiyordu. dedim ki formeni vereyim onun yanında toplayın. yanlış anlamayın çok mal çalınıyor o yüzden yanınıza vereceğim. neyse kadın topladı.
çıkarsa yine gelip alabilir miyim dedi. dedim ki arkada çok var alabilirsiniz. arka taraflara giremem ben ya dedi.

öyle diyince ben anladım. dedim abla ben geleyim senle korkma. zaten her taraf açık yoldan da görünüyor gözünde bak. ona göre alırsın. kadını arkaya götürdüm. telefonu da aldım telefona bakıyorum kadını dikizliyor gibi olmasın deyu.
neyse kadın topladı. dedi ki arabamı alayım geleyim. ben de kağıt toplama arabası sanıyorum 2016 kasa transporter ile geldi. arabanın arkası kağıt dolu. teşekkür etti. dedim bu arabaya yazık değil mi. yok bu babamın benim arabam tamirde. dedi ben hala şokları yaşıyorum.

bugun gene geldi. yanında da 20-25 yaşarlarında bi kızla geldi. bu sefer bulaşmadım geldi kendi topladı arkaya geçti. yanına genç bekçiyi verdim. yanında gelen kız da onun gibi aynı ama o da kağıt topluyor. üstübaşı aynı bizim gibi. tek değişik nokta ikisinin de saçları. böyle biraz yağlı gibi sanki 5-6 gündür yıkamamışlar gibi. ya da sürekli çalışınca sabahtan akşama kadar kadın saçı öyle darduman olup pisleşiyor yağlanıyor bilmiyorum. kız da hiç kağıt toplayıcıya benzemiyordu. kai piercingi falan vardı.

ne ayak olm bunlar. gelip mal çalacaklar da şantiyede ne var ne yok diye bakmaya mı geliyorlar olay nedir. gece gece aklıma kurt düştü.
0
turbo sadık
(03.10.20)
gece şantiyedeki işçileri bile çalacaklar
0
basond
(03.10.20)
@basond. sıkıntı şu. lazerimi zaten odamdan çalmışlar ama bilgisayar duruyor. yükte hafif pahada ağır.
ikincisi bizim bekçi hırsız ile karşılaşınca önce kovalayıp polisi arayacağına önce bizi arıyor. kaldım iki arada bir derede. yardım edin memedali bey.
0
🌸turbo sadık
(03.10.20)
hacı sen naptın? ben şantiyeme hayatta almam kağıt toplayıcı falan.

yok mu bunları toplayacak bir atık firmasıyla anlaşman falan. ben onların çöp konteynırlarından alıp oraya attırıyorum genelde.

şantiyede zaten bekçilerin hırsızlarla anlaşmasından bile çok çekiyorum. bir de casing yapan tipleri içeri ne alacağım. yapmasa bile aklına gelir.
0
ozdek
(03.10.20)
Onlar gelmeden kenarda kartonları hazır et, gelince içeri alma kartonları ver gitsinler. Bu arada da güvenlik kamerasının onları ayrıntılı bir şekilde görmesini sağla. Yani bir güvenlik kameran vardır artık dimi??
0
1bir1bir1
(03.10.20)
@ozdek hocam şu an zaten peyzaja girdim her taraf açıkta tüm saha panelleri kalkmış durumda çoğu yer de kapalı 25 gün sonra geçici kabulum var. e tabii hırsıza kilit olmuyor. ilk zamanlarda ben de asla almam içeri.

çöpleri belediyeye attırıyorum son 3 gün içinde 12 adet kırkayak çöp çıktı.kompozitinden taş yünü pvc'den tut gazbetona kapı kanadı vs vs vs.
kartonlar da sahadan çıksın diye dedim alsınlar temizlensin ama dediğin gibi yaptım galiba. hiç kağıt toplayıcılarına benzemiyorlardı.

@1bir evet güvenlik kameram var.
0
🌸turbo sadık
(03.10.20)
Çok yanlış. Hırsızlığı geçtim, kadına bir şey olsa, hesabını veremezsin.
0
stewie
(03.10.20)
Tuhaf .
Kadının kimliği ile arabanın ruhsatına bak . gerçekten babasının aracı mı anlarsın. O da biraz şüphelensin. O kağıtları istemekten utanmıyor sen de belgeleri iste. Tuhaf tuhaf bakacak olursa :
güven, kontrole mani değildir.. de
0
Erva
(03.10.20)
Bence kadının arabasını çal. Ters köşe olur.
0
tum haklari saklidir
(03.10.20)
Bence kötüye yorma bunu

Pandemi döneminde işleri kötüye giden çok kişi var.evet arabası evi falan var ama iş güç yok.gittiğim bir fırın var, adamın birisi her gün sıfır gibibir amarok kamyonetle bu fırının önüne gelip meyva satmaya başladı.getirdiği meyvalarda gerçekten çok güzel,özenle seçilmiş gibi.adamın üstü başı fazlasıyla düzgün.evin meyvesini o dönemde sürekli ondan aldım sonunda biraz sohbet ettik.pandemide birini yeni açtığı iki işi kapamak zorunda kalmış,bütün parayıda yeni işyerine harcamış.birilerinden borç almak yerine bunu yapıyorum demişti.işi bozulan herkese çok üzülürüm,bu adama da çok üzülmüştüm.

Kadında kağıt hurdası satıp ayakta durmaya çalışıyor olabilir sadece.
0
duptıs
(04.10.20)
bence duptıs haklı.
0
proteus
(04.10.20)
(19)

sydney'den ev arkadaşımla berlin'de karşılaştım

bohr atom modeli
bu olayın gerçekleşme olasılığı nedir ya? beni çok sarstı. evren simülasyondan ibarettir derseniz inanırım şu an. başına böyle abartı rastlantılar gelen var mı?
bu olayın gerçekleşme olasılığı nedir ya? beni çok sarstı. evren simülasyondan ibarettir derseniz inanırım şu an.

başına böyle abartı rastlantılar gelen var mı?
0
bohr atom modeli
(02.10.20)
Ben antalya'da calisirken bir tane rus kizla tanismistim, fotograflarimiz falan var hatta, tatile gelmisti, bir kac sene sonra bir tane erotik Sitede canli show yaparken gordum, sok olmustum. Kiz gayet masum gorunuyordu, neden bu isi yaptigini sordum, okul parasini cikariyorum demisti.
0
baldur2
(02.10.20)
eksi'de ara sira rus futbolu hakkinda konustugum, mesajlastigim bir abi vardi rusya'da yasayan.

letonya'da yurttaki oda arkadasim onun tanidigi cikti. ayni adamdan bahsettigimizi fark etmemiz uc gun falan surdu.
0
der meister
(02.10.20)
bıraz sacma bı ornek ama sozlukten bırıyle okul, meslek falan konusuyordum. sonra babamın tanıdıgının yegenı cıkmıstı kendısı.

bır de ortaokulda 1 yıllıgına aynı dersaneye gıttıgım arkadasla aynı zamanda aynı unıversıteye ve aynı yurda yerlestım. odasını ogrendım gıttım konusmak ıcın. cok sasırmıstı ılk basta.

annem de bı keresınde kendı ogretmenıne randevu vermıs =) ılk basta tanımamıslar bırbırlerını. sonra annem anlamıs ben sızın ogrencınızdım falan oyle ıste.
0
komorebice
(02.10.20)
İstanbul'da Aslıhan Sahhaflar Pasajı'nda bir araştırma yürütüyordum. Oradaki sahaflardan birini ziyarete gelen bir kadınla tanışmıştım. Ayaküstü çok yüzeysel muhabbet etmiştik. Aklımda koyu Beşiktaşlı olması, gemilerde aşçılık yapması, saçının bir bölümünün ak olması gibi ayırıcı detaylar kaldı.

Aylar sonra Manisa'nın bir köyünde saha araştırmasına gittim. Köylülerden birinin 20 yıldır görmediği asker arkadaşı onu ziyarete gelmişti. Bir ara sohbetlerine iştirak ettim. Bir baktım adam yukarıda bahsettiğim kadını anlatıyor. İşte koyu Beşiktaşlı, bilmem kimin gemisinde aşçılık yapıyor, saçının şurası ak bilmem ne...
0
joker hakki
(02.10.20)
bir zamanlar bir kursta ingilizce ögrettigim ögrencim ile sagra di familia da karsilastim. birbirimize uzaktan el salladik devam ettik.
0
proteus
(02.10.20)
ben küçükken her sene tatile gittiğimiz otelde cenk sökmen oluyordu. (7 sene üst üste)
her sene başka otel bu arada.

4.den sonra karşılaştığımızda gülüp selamlaşıyorduk.
aradan 30 sene geçti, geçen sene bodrumda karşılaştık, anlattım, hatırladı gülüştük
0
Corc
(02.10.20)
Sizinki kadar olağanüstü değil tabi ki ama Kadıköy’de bi gece barda tanıştığım kadınla(numarası falan yok) yaklaşık 6 ay sonra Olimpos’ta karşılaşmıştım.
Romanya’da bir projede bizi ağırlayan ekiple Berlin’de başka bir projede karşılaştım. Meğer aynı projedeymişiz haberimiz yokmuş bir araya gelene kadar.
Sizinki çok başka, çok güzel:)
0
megalomaniac
(02.10.20)
izmirdeki lise arkadaşımla 10 yıl sonra istanbulda aynı apartmanda oturmakta olduğumuzu kapıda karşılaşınca öğrenmiştik, bunu fark etmemiz 1 yılı bulmuştu
0
kül
(02.10.20)
çocukluk arkadaşımla askerde karşı ranzalarda denk geldik. ama ben de yurt dışına çıktım bu arada, o konuda bi yanlış anlaşılma olmasın...
0
Bruce
(02.10.20)
floransa'da kaldigim hostelde 25 kisilik odada ust ranzamda yatan koreli kizla ayakustu sohbet etmistik, kiz 1 hafta sonra roma'da kaldigim 10 kisilik odada alt ranzamda yatiyordu, tekrar karsilasinca cok sasirmistik :)
0
in vino veritas
(02.10.20)
ablam istanbul'daki ortaokul öğretmeniyle madrid'de sokağın birinde karşılaşmıştı. şok olmuştu ikisi de.
0
nilmiye
(02.10.20)
Taksim meydaninda biri saat sordu, dönüp söyleyecekken soran kisinin 10 yil oncesinden universite arkadasim oldugunu gormem benim icin en buyuk rastlantilardan biridir.

Adam is gorusmesi için istanbula gelip, en kalabalik yerde sora sora bana saat sordu.
0
Filinta61
(02.10.20)
Mısır'da gemide beraber çalıştığım adamı 20 yıl sonra Tayland'da havalimanında sigara odasında gördüm.
0
kaptan memo
(02.10.20)
Valencia'daki ev arkadaşımla İzmir'de Kıbrıs Şehitleri'nde karşılaştım.
0
hadi ya la
(02.10.20)
İstanbul'daki Sonisphere festivalinde yanında sevgilisiyle bir kez gördüğüm ve güzelliği yüzünden aklımdan çıkmayan kızla seneler sonra bambaşka bir şehirde arkadaş vasıtasıyla tanışıp nişanlandık.

Şimdi ayrıyız ama beni en şaşırtan olaylardan biridir bu.
0
BuddyGuy
(02.10.20)
Görüyorum ve arttırıyorum:
Kırıkkale'nin Keskin ilçesi askerlik şubesinde şube önünde nöbet tutan Adanalı askerin nöbet sırasında oradan geçen bir ilçe sakini ile hoş beş etmesi ve sonuçta dayı-yeğen çıkmaları.
0
flo
(02.10.20)
ikinci derece kuzenim ile (babamın kuzeninin çocuğu) ingiltereye dil okuluna gidelim dedik ayarladık her şeyi. daha sonra babannemde başka kuzenle konuşurken onunda dil okuluna aynı şehire gideceğini ve 2 haftamızın kesişeceğini tesadüfen öğrendik. daha sonra 3 kuzen ingilterede pubda takılırken kapıdan içeriye ilk okulda sık sık gittiğim (lisede de gittim ama az) internet kafecinin oğlu ile denk geldik. birbirimizi hatırladık :D
0
fezagezgini_4
(02.10.20)
Ben daha önce yüzyüze görüşmediğim ve görmezsem iyi olur dediğim biriyle tesadüfen 1000 kişilik bir konser salonunda yanyana koltuklarda konseri seyrettim:/
0
Amaranta ursula
(02.10.20)
Rusya'dan tanidigim bir Turk'le Bagdat'ta bir otelin 3. katinda ben asansorden inerken o da binecekken karsilastik. Rusya nere Irak nere, ayni anda ayni otelin ayni katinda denk gelmek kadar sacma bisey olabilir mi? Oluyor valla.
0
kartonpiyer
(05.12.20)
(3)

Zoom'da yaklaşık 100 kişi birkaç saat toplantı yapacak

gadlemler
bunun için ödeme yapılması gerekiyor mu?
bunun için ödeme yapılması gerekiyor mu?
0
gadlemler
(30.09.20)
peki ben pro'ya yükselttim diyelim.
ve bir toplantıya davet ettim ve 2 saat sürdü. O insanları atmaz değil mi? herkesin pro almasına göre yok, toplantıyı organize eden ben olduğum ve aldığım için yeterli midir?
0
🌸gadlemler
(30.09.20)
sizin almanız yeterli.
0
lancelot du lac
(30.09.20)
sadece siz ödüyorsunuz ama katilacak kisi sayisina göre ücret artiyor. zoom un sitesinde yaziyor bilgiler.
0
proteus
(01.10.20)
(3)

İzmir'de Online Ders Dinleyebileceğim Kafe ya da Kütüphane

nerobianco
Karşıyaka, Güzelyalı, Alsancak ya da Bornova tarafında bilgisayarımı götürüp online ders dinleyebileceğim wi-fi hizmeti olan ve fazla gürültülü olmayan bir kafe yada arada bir etraftakileri rahatsız etmeden konuşabileceğim Milli Kütüphane gibi küçük olmayan bir kütüphane var mıdır?
Karşıyaka, Güzelyalı, Alsancak ya da Bornova tarafında bilgisayarımı götürüp online ders dinleyebileceğim wi-fi hizmeti olan ve fazla gürültülü olmayan bir kafe yada arada bir etraftakileri rahatsız etmeden konuşabileceğim Milli Kütüphane gibi küçük olmayan bir kütüphane var mıdır?
0
nerobianco
(29.09.20)
bornovada ders calismak icin bir özel kütüphane vardi, internette ararsaniz bulacaksiniz simdi adi aklima gelmedi. karsiyakada pan kitapcinin üst katı uygun. alsancakta belediyeye ait bir kütüphane var garın karşısında. ama internet bağlantisi var mi emin olamadim.
0
proteus
(29.09.20)
Bornova'da uyanık kütüphane ve study kafe var ders konseptli olan. Başka kafeler de var rahatlıkla oturup çalışabileceğiniz (Study kafenin sokağında Arabica uygun mesela bence).

Alsancak'ta Sevinç'in karşısındaki Starbucks'ın üst katı genelde böyle amaçlarla kullanılıyor ama biraz kalabalık olabilir. Kabuk Kafe var kıbrıs şehitlerinden bi iç sokaktaydı galiba. Gül Sokak civrında JOI var o da fena değil ama biraz gürültülü olabilir.
0
nundu
(29.09.20)
Bornova için study cafe harikadır, müdavimiyim. uyanık kütüphane'ye kıyasla çok daha iyi olduğunu düşünüyorum.
Karşıyaka/Bostanlı tarafında sakinlik, nezihlik ve kahve lezzeti olarak uggla coffee'yi tek geçerim. Şahane mekandır.
Alsancak için de chapter coffee hem bulunduğu sokak ve kafe olarak oldukça sakin.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(29.09.20)
(1)

Susam Sokağı’nın tüm bölümlerini bulabilmek mümkün mü?

megerse
Çocukken en sevdiğimdi, şimdi oğlumla izlemek istiyorum.Bir iki bölüm youtubedan izledik ama ben tamamını bulabilmek istiyorum.Bilen varsa o kadar sevinirim ki...
Çocukken en sevdiğimdi, şimdi oğlumla izlemek istiyorum.
Bir iki bölüm youtubedan izledik ama ben tamamını bulabilmek istiyorum.
Bilen varsa o kadar sevinirim ki...
0
megerse
(28.09.20)
ben zamanında torrentten indirmistim cocuklar icin, ingilizce pratik yapmasina yardimci oluyor ki zaten susam cocugunun ortaya çıkış nedeni de bu, kücük cocuklar icin bir egitim programı olarak yapilmis.
0
proteus
(28.09.20)
(9)

iskender pala

sydney
Ayıp olan öğrenmemektir diyerek sorumu yazayım. Birçok tarihi romanda ismini görüyorum ancak kendisi hakkında hiçbir fikrim yok. Tarihi iyi yansıtıyor mu, siyasi figürlüğü var mı, kitapları okunası mı... kısaca bilgi verebilir misiniz? Tarihi romanları çok severim ve ona göre şah ve sultan'ı almayı
Ayıp olan öğrenmemektir diyerek sorumu yazayım. Birçok tarihi romanda ismini görüyorum ancak kendisi hakkında hiçbir fikrim yok. Tarihi iyi yansıtıyor mu, siyasi figürlüğü var mı, kitapları okunası mı... kısaca bilgi verebilir misiniz? Tarihi romanları çok severim ve ona göre şah ve sultan'ı almayı düşünüyorum
0
sydney
(27.09.20)
mihmandar ve abum rabum kitaplarını okudum. bilgilendirici,sürükleyici ve samimi bir tarzı var. bence pişman olmayacaksınız.
0
MtKrt
(27.09.20)
yazarının kim olduğuna bakmadan, o gün bulunduğum yerde elimin altında olan, şah ve sultan kitabına başlayıp sonrasında kitabı bitirmiştim. diğer kitapları için bişey diyemem ama bu kitabını ve dilini sevmiştim. ancak siyasi figürlüğü, akepeye yanlaması, bana çok zıt olduğu için diğer kitaplarını okumadım ve okumayı da düşünmüyorum.

amaç tarihi roman okumasaksa: ihsan oktay anar
0
scudman1
(27.09.20)
ortalama bir yazar, iyi hükümet destekçisi bir edebiyat profesörüdür. hatta anadolu türkülerinde kendince müstehcen bulduğu bölümlere sansür uygulanması gerektiğini savunmuştur. ne kendisini ne kitaplarını severim.
0
tantunizade murat efendi
(27.09.20)
bir umberto eco kesinlikle değildir.
cb kültür sanat danışmanıdır. eski zaman gazetesi yazarıdır.
ekşi sözlükte anlatılmış zaten.
eksisozluk.com
oda tv komplocularının incelemesi odatv4.com
0
ankara06
(27.09.20)
şah ve sultan kitabını taze bitirdim. tarihi roman okumayı severim. edebiyat öğretmeniyim. iskender pala'dan yarım dönem eski türk edebiyatı dersi almışlığım da var. şunu söyleyebilirim ki bence ortalama bir yazar. hükumetin seveceği türde adamlardan. kitaba gelince tarafsız gibi yazmaya çalışma görüntüsü altında basbayağı yavuz sultan selim'in tarafgirliğini yapan bir kitap olmuş kanaatindeyim. yani tarihi konular hakkında hiçbir şey bilmeyen bir insan bu kitabı okusa kesinlikle yavuz sultan selim'e hayran olup, şah ismail de yani ne biliyim der. ama ben bu duruma şaşırmadım. çünkü yetiştiği ideolojik ortam belli, dünyası belli, böyle bıçak sırtı ihtilaflı konularda tarafsızlık beklememek gerekir kendisinden.
0
wilhelmwasmuss
(27.09.20)
Yunus emre ile ilgili bir romanını yarısına kadar okudum, çok derin edebi olmasa da sürükleyici bir üslubu var, tarihi detaylarla da süslüyor. Tam da bu nedenle kitabı yarım bıraktım, fazlasıyla kafasından bir yunus emre oluşturmuş gibi geldi bana, sanatçıdır elbette öyle yapacak da, tarihi arka planıyla anlatınca sanki gerçeği anlatıyormuş havası veriyor ama ben yunus emre'yi onun oluşturduğu karaktere oturtamadım.

Siz de bir eserini okuyup kendiniz karar verebilirsiniz.
0
firez
(27.09.20)
Bana kalırsa fazla basit ve didaktik. Muhafazakar ergenlerin hoşuna gidecek sekilde yazıyor.
Şurada 20 tane alıntı yapılmış.
Kendin karar ver :
www.fikriyat.com
0
prizmatik
(28.09.20)
aslinda üniversite hocasiydi, arada yazilar falan yazardi. sonra zaman gazetesinde yazip taninmaya başlayinca "edebiyatci" yönünü ortaya cikarmaya basladi. bana göre bir edebiyatci olarak 10 üzerinden 2 puani zor alir.

ama sunu da belirtmek gerekiyor, iskender palanın iyi bir edebiyatci olamamasinin en büyük sebebi islami gelenekten geliyor olmasidir. yani diger arkadaslarin didaktik, ağdali, iktidar yanlisi dedigi sey aslinda bu gelenegin bir uzantisi, bu sebeple türkiyede sag cenahtan edebiyat alanında ciddiye alınacak, ideolojisini bir kenara biraktiginizda estetik anlamda agirligini hissettirecek bir yazar cikamiyor (cahit zarifoglu'nu ve sezai karakoc'u tenzih ederim, kendisi bataklikta bir pirlantadirlar, murat menteş iyi bir laf cambazi ama iyi bir edebiyatci olmasina daha vakit var, ismet özelin şairligi müslümanligindan önce olgunlasmisti). hülasa, eger tarihi roman okumak istiyorsaniz ve aradiginiz iyi edebiyat ise, iskender palanın gösterdigi istikametin tam tersi istikamette yürümeye devam edin.
0
proteus
(28.09.20)
Okunur. İllaki bi şeyler katar. Katre-i matem ve efsane güzeldi.
0
antihero
(28.09.20)
(6)

Kitap Arayışı

helena
Özellikle 1800-1900lerden gotik ögelerin yer aldığı öykü ve roman öneriniz varsa bekliyorum.
Özellikle 1800-1900lerden gotik ögelerin yer aldığı öykü ve roman öneriniz varsa bekliyorum.
0
helena
(27.09.20)
Delidolu Yayınları ÖLÜLER, DİRİLER VE DELİLER: GOTİK ÖYKÜLER www.delidolu.com.tr
0
kaset
(27.09.20)
O yıllarda yazılmayan ama o yıllarda geçen Jasper Kent in harika bir serisi vardır.
0
deer hunter
(27.09.20)
Edgar Allan Poe’nun öykülerine bakabilirsiniz.
“Kuyu ve Sarkaç” bunlardan bir tanesi.
0
mya
(27.09.20)
Edgar Allan Poe eserleri
Natthaniel Hawthorne eserleri
Joyce Carol Oates eserleri

Frankenstein
Vathek
Otranto şatosu
Dr Jekyll ve Mr Hyde
0
lesmiserables
(27.09.20)
Lovecraft
0
yollarbenibekler
(27.09.20)
wieland ve castle of otranto bu türü başlatan eserlerdir.
0
proteus
(28.09.20)
(1)

İzmir içi ulaşım için Moovit mi daha iyi yoksa Trafi mi?

namidigerkokuc
Hangisinden daha memnunsunuz
Hangisinden daha memnunsunuz
0
namidigerkokuc
(26.09.20)
trafi kullaniyorum hic sorun yaşamadim.
0
proteus
(26.09.20)
(9)

"Tüfek Mikrop Çelik" tarafsız mı, beyaz düşmanı mı?

ryhmer
Birkaç sayfasını okudum ve üslubu rahatsız etti beni. Kızılderilileri ve diğer yerli halkları melek gibi mi gösterecek hep? Türlü canilikler barındıran bir halk olmasına rağmen sırf "beyaz insan"a yenik düştüğü için göklere çıkarılıyor her yerde. Nitekim tüm uygarlıklar birilerini ezmek zorunda.Ne d
Birkaç sayfasını okudum ve üslubu rahatsız etti beni. Kızılderilileri ve diğer yerli halkları melek gibi mi gösterecek hep? Türlü canilikler barındıran bir halk olmasına rağmen sırf "beyaz insan"a yenik düştüğü için göklere çıkarılıyor her yerde. Nitekim tüm uygarlıklar birilerini ezmek zorunda.

Ne düşünüyorsunuz?
0
ryhmer
(24.09.20)
tüm uygarlıkla birilerini ezmek zorunda degil.

seyrettigin onca hollywood filminin hicbirinde "aam bu filmler siyah düsmanı, yerli düsmanı, çinli düşmanı, müslüman düsmani, kadın düsmanı" dedin mi hic, demedi isen, simdi ühüüüüü bunlar niye beyazlari düsman görüyor demen komik kaçar.

bunlari düsünüyorum.
0
proteus
(25.09.20)
@proteus Dünyadaki fetihlerin büyük çoğunluğu kanla yapıldı ve Amerika'nın fethi de diğer fetihlerden farksız. Osmanlılar da kan döktü, İngilizler de. Ne yapalım, geri mi verelim toprağı bin yıl önceki sahiplerine?
0
🌸ryhmer
(25.09.20)
Uzun yıllar önce okudum tam hatırlamıyorum ama sanırım hep öyle gidiyordu.
0
esse classic
(25.09.20)
" türlü canilikler" ile beyazların yazdıkları tarih kitaplarındaki ifadeleri kastetmiyorsunuzdur umarım. amerikanın keşfi için "Bartolomé de las Casas" kitaplarını ayrıca aynı dönemdeki "reconquista" yı inceleyebilirsiniz.
"Nitekim tüm uygarlıklar birilerini ezmek zorunda." Jared Diamond un cevabını aradığı soruda tam olarak bu. neden yerliler beyazları ezmedi de beyazlar yerlileri ezdi.
0
dmrkprn
(25.09.20)
Kitabın yazarı Afrika'dan bahsetseydi eğer orada da Fransa'nın, Afrika da ne tür canilikler yaptığından bahsederdi .
Afrika'nın da fakir kalmasında bu cani beyaz adamların payı büyüktür.
Evet Afrika konulu belgesellerde yüzünde sinekler uçuşan siyahi çocuğun bu hale gelmesine sebep hep batıdır .

Amerika kıtasında vahşet yapan Denizci Cortez i araştırabilirsiniz .

Asya da Çin Pakistan ve Hindistanı karıştıran. Zamanında Müslüman ve Hinduları birbirine düşüren İnglizleri araştırabilirsiniz.

Afrika'yı mutfak ya da kiler olarak gören Fransayı biraz daha tanımak için bu videoya bakabilirsiniz :

m.youtube.com

Kısacası "amekanın kanlı tarihi" adlı kitaba da bakabilirsiniz
0
Erva
(25.09.20)
Yillar once okuustum ama bende biraktigi genel his Avrasya'nin sansli oldugu icin teknolojinin daha hizli gelismesine uygun bir altyapida oldugunu ve Avrupalilari Amerika ve Afrikalilarla yer degistirsek az cok ayni seylerin yasanacagi seklindeydi.

Evet Bati kulturu elindeki teknolojik avantaj ile korkunc seyler yapti ama su "soylu ilkel insan" klisenizi de birakin. Ayni teknolojiyi Afrikalinin da eline versen, kulturunu gelistirmedikce daha da kotusunu yapar.

Avrupa kulturu yillar suren kan ve vahsetten sonra kendini biraz torpulemeyi basardi ve urettigi ilkeleri disariya da ihrac etmeyi basardi. "Ama Avrupa somurgeci bohuhuh" diyen adamlarin cogu ayni gucu ele gecirse emperyalistligin kralini yapar.
0
cleric
(25.09.20)
Cevaplayan herkese teşekkür ederim. Kitaplara bakacağım.

@Erva, bahsettiğiniz ülkeler ve Afrika ile Amerika arasında fark var. Amerika bu ülkeyi sömürmek yerine işgal etti. Ki bence sömürüden daha doğru bir hareket bu.
0
🌸ryhmer
(25.09.20)
Biraz arastirinca tarafsiz olmadigi hatta yalan/yanlis bilgiler verdigi kanitlanmis. Yazdigi şeylerden hiç olmamislar var.

amp.reddit.com

Ve evet sans verilse o dönem her millet bunlari yapardi. Birbirinden daha iyi bir irk/millet yok.
0
logisticsmanager
(25.09.20)
Kızılderililer eziyet etme konusunda yetersiz kaldığından başka alternatiflere yöneldi beyaz adam.
macera dolu özgürlükler ülkesi amerika:
streamable.com
0
Erva
(25.09.20)
(5)

Yüksek lisansa haftanın kaç günü gidiliyor

havadakarada
Ve günde kaç saat ders görülüyor? Sosyal bilimler alanında bir programdan örnek verebiliriz. Bir diğer sorum da birçok bölümün ikinci öğretimi var mı?
Ve günde kaç saat ders görülüyor? Sosyal bilimler alanında bir programdan örnek verebiliriz. Bir diğer sorum da birçok bölümün ikinci öğretimi var mı?
0
havadakarada
(24.09.20)
Çalışırken yüksek lisans yapabilmek amacıyla soruyorum. Yapmak istediğim bölüm Çağdaş Türk Lehçeleri.
0
🌸havadakarada
(24.09.20)
çok zor bir soru çünkü net bir cevabı yok. ancak kendi yüksek lisansımın örneğini verebilirim; haftanın 4 günü ve ikinci öğretimdi ama 6'da başlıyordu. istanbul'da olduğumdan 1 saat kadar yolum vardı. 10 gibi bitiyordu. 11 gibi evde oluyordum. böyle.
0
Sour
(24.09.20)
bölüme ve hocalara göre degisir ama dersler genelde iki güne toplanir. iki tam gün derste olman gerekir. bunun disinda hoca isterse diger günler de gelirsin, iş görürsün.
0
proteus
(25.09.20)
Bizde haftanın beş günü ders var. Galatasaray Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
0
vedatchilipeppers
(25.09.20)
Bizde haftada 3 gün ders oluyordu(pzt,sa,çar). Dönemde 3-4 ders ve 2-3 proje/seminer olarak. Ama dedikleri gibi çok değişken var. Benim gördüğüm 2. Öğretimler genelde tezsiz oluyor.
0
the coon
(25.09.20)
(5)

İzmir'de bok kokmayan hangi semtler var?

bitersin
sb
sb
0
bitersin
(24.09.20)
Karşıyaka, Bayraklı ve Konak hariç hiçbiri kokmuyor.

Edit: Bazıları Çiğli ve Bornova'da da ara ara koku oluyor diyor. Fakat, ben oralarda bulunduğum zamanlarda (Gerçi bu ilçelere çok fazla da gitmedim) hiç almadım.
0
vhdl
(24.09.20)
Bu soruyu soruyorsan hepsi kokar babacım. Sen hangi şehrin pamuk sarayından geleceksen orada kal.
0
en bi orijinal
(25.09.20)
bence hiçbiri kokmuyor.

not: 24 yıllık izmirli
0
nundu
(25.09.20)
90larda korfez kokuyordu, temizlendi.
0
camussar
(25.09.20)
körfez uzun zamandır bok kokmuyor, 45 senem bu şehirde gecti.

sen gelme kardesim.
0
proteus
(25.09.20)
(3)

Notebook Laptop Tavsiyesi Vol 735833

Improbable
Malum eğitimler online devam edecek gibi ve malumunuz dolar da aldı başını gitti. Bir arkadaşım kızına laptop düşünüyor. Öyle ekstrem oyun performans değil de yarı yolda bırakmayacak, öyle 1-2 sene de ömrü olmayan neler tavsiye edersiniz. Ortamlar derya deniz olmuş. Bütçelerini bilmiyorum ama kazık
Malum eğitimler online devam edecek gibi ve malumunuz dolar da aldı başını gitti. Bir arkadaşım kızına laptop düşünüyor. Öyle ekstrem oyun performans değil de yarı yolda bırakmayacak, öyle 1-2 sene de ömrü olmayan neler tavsiye edersiniz. Ortamlar derya deniz olmuş. Bütçelerini bilmiyorum ama kazıklanmak istemiyorlar kısaca. Açıkçası f/p ürünü bir laptop bakıyoruz.

Değerli vaktinizden çalacağım ama şimdiden teşekkürler.
0
Improbable
(23.09.20)
f/p icin casper. marka hakkindaki kotu algilarin sebebinin buyuk kismi eskiden kalma.
0
buenosdias
(23.09.20)
lenovo i3 modelleri güzel hem de uygun fiyatli. cevremdeki bircok kisiye lenovo aldirdim hepsi de memnun kaldi. casper ve exper den uzak duruyorum ama tamami ile önyargi.
0
proteus
(23.09.20)
f/p istiyorsanız n11 falan takip edip freedos işletim sistemli hp düşürmey çalışın.
işlemcisi i3 ya da i5 olsun. ram de mümkünse 8 olsun.
ssd olursa iyi olur ama hdd ile ucuza geliyorsa alın kendiniz ssd takın.

tipik ofis işleri dediğimiz işlerde sizi 3-4 sene götürür. online eğitim vs derseniz yıllarca gideri var.
0
ozdek
(23.09.20)
(5)

İyi tütün nasıl anlaşılır?

sabor
Arkadaşlar kendim tütün sarıp içmeye heveslendim bu aralar. Bi tütüncüden gidip adıyaman tütünü ve kağıt filtre falan aldım. Tütün iyi midir kötü müdür nasıl anlarım? Tat olarak bir acılık veya rahatsız edici bir durumu yok. Daha iyi tütünler var mıdır piyasada? Kullanılan kağıt filtre falan nasıl o
Arkadaşlar kendim tütün sarıp içmeye heveslendim bu aralar. Bi tütüncüden gidip adıyaman tütünü ve kağıt filtre falan aldım. Tütün iyi midir kötü müdür nasıl anlarım? Tat olarak bir acılık veya rahatsız edici bir durumu yok. Daha iyi tütünler var mıdır piyasada? Kullanılan kağıt filtre falan nasıl olmalı o konuda da bilgiye ihtiyacım var. Kullandığım kağıt gizeh marka yapışkanlı ve yine gizeh marka slim uzun filtre kullanıyorum kağıda yapıştırılıp sarılıyor.
0
sabor
(18.09.20)
en kötü tütünü almışsın, tebrik ederim. açık tütün alma, bulabilirsen old holborn, karelias, golden virginia gibi ithal ürünler al ama pandemi dolayısıyla gümrük sıkıntılı, piyasada çok fazla sahte var, alırken dikkat et. bunları bulamıyorsan tekel'in nst 02 gibi paketli tütünleri var, ciğer söndüren adıyaman tütününden her türlü iyidir.

kağıt ve filtrede gizeh'e devam edebilirsin.
0
sir gawain
(18.09.20)
10 yıl kadar önce yeşil golden virginia alıyordum kıbrısta okuyordum o zamanlar. Malesef bulamıyorum hiçbir yerde su an. Tekel'in tütünleri vardı president diye bir şey içtim orda bir tane ama bu adıyaman tütünü diye verdiğinin içimi daha çok hoşuma gittiği için aldım açıkçası.
0
🌸sabor
(18.09.20)
Tum tutunler icinde en begendigim tutun Bitlis tutunudur..
0
msb
(18.09.20)
Ben anlamam ama anlayan arkadaşlar türünü iki parmağı arasında veya avucunun içinde iyice sıkıştırıyor ve renk verip vermediğine bakıyor. Renk veriyorsa pek iyi değil diyorlar
0
Fusha
(18.09.20)
son 1 yıldır tütün sariyorum, karantina döneminde her türlü tütünü denedim. deneyimlerim söyle:

1-eger cok yakin tanidiginizin bir baglantisi yoksa yerli tütün isine girmemek lazim, adiyaman tütünü diye piyasada satilanlari icemiyorum cok kötü geliyor bana, kalitesi bir yana ne ictigimi bilmemek kötü.
2- ithal tütün iciyordum ben, benim sevdigim sertlige uygun golden virginia yesil, drum mavi ve pueblo var. biraz daha hafif istiyorsan karelias iyi, daha sert bogazim yansin diyorsan camel var (camel icenlerin sesi bergen'e benziyor, oradan taniyabilirsin).
3-yerli tütüne döndüm ben ithal bulunmayinca (kapilar kapali oldugu icin gelen tütün azaldi, piyasada özellikle golden virginia ve karelias'ın orijinalini bulmak zor hep sahte var, orijinal bulsan bile yilbasında 30 liraya aldigimiz drum simdi 70 lira oldu.
4- yerli tütünde nts ve parley blue öneririm. digerlerini de denedim icemedim, aliskanlikla ilgili de olabilir.
5- kagit da aliskanlik meselesi, eşim gizeh'in kirmizi kagidini kullaniyor ben ocb'nin ince kagidini icebiliyorum. bence ne kadar ince o kadar iyi.
6- filtre önemli, organik filtre isine girme, tadini cok bozuyor bence. yerli toros marka filtre var o da cok kötü, ocb ve smoking marka filtre iyidir.
0
proteus
(19.09.20)
(3)

Denizli'ye kadar gelen İranlı

ya ben lan neyse
bir kadın aktivist varmış, irandan kaçmış. denizlide gözaltına alınmış. ta oradan batı anadoku'ya kadar nasıl gelmiş? kapıda kimlik falan sormamışlar mı?
bir kadın aktivist varmış, irandan kaçmış. denizlide gözaltına alınmış. ta oradan batı anadoku'ya kadar nasıl gelmiş? kapıda kimlik falan sormamışlar mı?
0
ya ben lan neyse
(18.09.20)
Milyon tane iranli afgan vs kimlikli mi geziyor ?
Asıl soru neden Denizli ?
0
ycaycayca
(18.09.20)
denizlide yoğun bir iran göçü var. istiklal mah. iranlı dolu. tanıdıklarına gelmiştir.
0
mikahakkinen
(18.09.20)
kesin bilgi veriyorum. bir mülteci türkiyeye giris yapiyor ve diyor ki kanadaya iltica edecegim ben. kanada büyükelciligi belgeleri alip islemlere basliyor ve diyor ki ben belgeleri inceliyorum sen bu arada türkiyede bekle. türkiye de diyor ki sen ortalıkta dolasma sabit bir yerde bekle. işte denizli o sabit yerlerden birisi, mülteciler islemlerin bitmesini beklerken belirli bir ilde ikamet etmek zorunda. denizlide o yüzden cok mülteci var.
0
proteus
(18.09.20)
(3)

duyurunun kadınlarına acil soru

proteus
eşim su elbiseyi begendi ama siyahı kalmamıs. https://www.morhipo.com/limon-company-01gor-yellow-elbise/13611785/detayaynısını bulamiyorum limon'da. şu elbisenin modeline benzeyen bir elbise ariyorum, alip kendisine sürpriz yapacagim. siyah ya da koyu tonlar tercihimiz. şu elbiseye benzer elbiseyi n
eşim su elbiseyi begendi ama siyahı kalmamıs.

www.morhipo.com

aynısını bulamiyorum limon'da. şu elbisenin modeline benzeyen bir elbise ariyorum, alip kendisine sürpriz yapacagim. siyah ya da koyu tonlar tercihimiz. şu elbiseye benzer elbiseyi nerede buluruz. sırt detayı da olsa cok güzel olur.
0
proteus
(18.09.20)
Elbisenin fotoğrafını kaydedip Google'da görsel olarak veya bazı alışveriş platformlarında arayabilirsiniz.Hepsiburada da vardı bu hizmet. Benzer şeyler çıkabiliyor.
0
ırene adler
(18.09.20)
aradım ama cikmiyor. ne diye aratmak lazim, modeli ne bu elbisenin? üst kruvaze diye mi arayacagiz mesela?
0
🌸proteus
(18.09.20)
limon ürünlerini yalnızca boyner ve alt grupları (morhipo, ykm) satıyor.

ürün kodunu boyner'e sorup stok sorgulatabilirsiniz.

belki çevrenizdeki bir boynerde mağaza stoğunda bulunuyor olabilir.

mesaj atmayın erkeğim.
0
eeb
(18.09.20)
(2)

Başkasının yüksek tezinde yapılmış mülakatı nasıl kaynak gösteririm?

onyetele
Hem metin içinde hem de kaynakçada nasıl oluyor?Kılavuzda bu bilgi yokApa 6th edition da
Hem metin içinde hem de kaynakçada nasıl oluyor?

Kılavuzda bu bilgi yok

Apa 6th edition da
0
onyetele
(14.09.20)
(ayşe qtd in mehmet 2006: 121) şeklinde olmasi lazim.
0
proteus
(14.09.20)
@proteus

Teşekkür ederim. Hallettim.
0
🌸onyetele
(14.09.20)
(4)

Çeviri makale yayımlanabilir mi?

ykyt
Yabancı birinin makalesi var diyelim. İngilizce. Alex b. Diyelim yazarına. Bunu biri Türkçeye çeviriyor, yayımlıyor. Hakemli dergide. 1. YazarAlex b. İkinci yazar ahmet c. 1. Yazarın soyadının yanında dipnot var. Bu yazarın şu makalesi çevrilmiştir diye. Kaynakça falan noktası virgülü 1. Yazara ait
Yabancı birinin makalesi var diyelim. İngilizce. Alex b. Diyelim yazarına.
Bunu biri Türkçeye çeviriyor, yayımlıyor. Hakemli dergide. 1. Yazar
Alex b. İkinci yazar ahmet c.
1. Yazarın soyadının yanında dipnot var. Bu yazarın şu makalesi çevrilmiştir diye. Kaynakça falan noktası virgülü 1. Yazara ait bir yazı.
Böyle yayın yapılabiliyor mu? Yazar puan mı alıyor bundan?
0
ykyt
(12.09.20)
İkinci yazar olarak yazamaz kendisini.
Ancak çeviri makale olarak yayınlanabilir, kendi adını da çevirmen olarak yazabilir.
İkinci yazar (co-auth) bambaşka bir şey, yazıya gerçekte emek veren, katkı koyan, yazıyla ilgili çalışan biridir. Ceviren bu şekilde adını yazamaz.
0
fempusay
(12.09.20)
bu yazar ne çakal yazar, alex b ne bahtsiz bir first author, bu makaleyi bu sekilde basan dergi ne kutlu bir dergi.

böyle bir sey yaparsan, ceviriyi yapan ikinci yazar olarak yazilmaz. ceviri olarak basılır ama ceviriden puan alamaz. bu makaleyi basan dergi de en yakin zamanda o makaleyi geri cekmez zorunda kalır.

sakıncasi yoksa özelden link gönder kardesim yayalim ortamlarda, insanlar ne kadar düşebiliyor, rezil olabiliyor herkes görsün.
0
proteus
(12.09.20)
çeviri diye bir ibare yoksa büyük sorun bu. Paylaşır mısınız?
0
piotr
(12.09.20)
yanlışlık yapmamak için bakıyorum. dergipark apa'sında;

. (2020). 'makalenin adı'(çevirmenin adı soyadı, Trans.)
yazıyor.

dergiye baktığımda bu yayımlanmış makaleyi göremiyorum ilgili sayıda. çeviri diye herhalde anlayamadım. makalenin içinde ise makalenin en başında başlığın altında makalenin esas sahibinin adı ve çevirdiğini söyleyen akademisyenin adı var. dipnotta da;

1Bu çalışma, ... yazarının "makalenin adı" başlıklı makalesinden çevrilmiştir.

ibaresi var. yani bana garip gelen makaleyi elime aldığımda 1. yazar yabancı 2. yazar türk gibi algılıyorum. 1. yazarın yanındaki 1 ile gösterilmiş dipnota gittiğimde görüyorum çeviri olduğunu. Bu türlü bir gösterim görmemiştim ondan merak edip size sorayım dedim. ama dergipark'ta apa'sında trans. ibaresi var. yani çeviri olduğunu oradan kanıtlıyor sanırım.

sorun olmadığı için hiç böyle bir tartışma yaratmıyım yazar hakkında onun için hiç paylaşmıyım yazıyı :)
0
🌸ykyt
(12.09.20)
(9)

sizce türkiye'de mühendislik ne açıdan almanya'dan geri?

bohr atom modeli
türkiye'de mühendisliğin şu probemleri vardır ve bunlar böyle olsaydı almanya gibi olurduk diyebileceğiniz şeyler nelerdir?
türkiye'de mühendisliğin şu probemleri vardır ve bunlar böyle olsaydı almanya gibi olurduk diyebileceğiniz şeyler nelerdir?
0
bohr atom modeli
(10.09.20)
bence eğitim.

türkiyede zehir gibi insanlar var. ya yurtdışına gitmek zorunda kalıyor ya da türkiyede iyi eğitim verecek imkan sağlayacak okul bir elin parmaklarını geçmeyeceği için potansiyel işlenemiyor.

almanların bırakın teknik üniversiteyi Fachhochschulesi bizim ülkenin mühendislik fakültelerinin çoğunu cebinden çıkartır bana göre.
0
AlsterWasser
(10.09.20)
Almanya iyisiyle kötüsüyle ikinci dünya savaşını yaşadı sanki ondan
0
freebird5406_2
(10.09.20)
bence eğitim konusunu biraz abartıyorsunuz. ben almanya'da yüksek lisans yapıyorum ve eğitimde biraz fark olmasına rağmen öyle vay be ne almanya'ymış demedim hiç, ki bulunduğum üniversitenin sıralamasına türkiye'de yaklaşan okul yok. bunun temel neden olabileceğini düşünmüyorum.

türkiye'de de kocaeli üniversitesinden mezunum bu arada. öyle itü odtü falan da değil.
0
🌸bohr atom modeli
(10.09.20)
Muhendislik olarak bir eksiklik yok, hatta bilgi fazlaligi bile var(yan konularda cok fazla ders veriliyor turkiyede)

Zihniyet, disiplin ve onemlisi imkan sorunu var.
0
c1b2k3
(10.09.20)
Bu konuda kitap yazılır. Mühendislikten önce eğitim açısından değerlendirmek gerekiyor. İçten yanmalı motoru bulan Nikolaus Otto bir Alman. Dizel motorunu bulan Rudolf Diesel bir Alman. Bu insanların bunları başarmasında temel etken eğitim. Onların yaşadığı dönemde Osmanlı Devleti'nde dağılmamak için çözümler aranıyordu. Halkın büyük çoğunluğu okuma yazma bilmiyordu. Bu sorun Türkiye'den başlamıyor, Osmanlı Devleti'nden başlıyor. Bizim geri kalma sebebimiz şimdiden çok daha eskilere gidiyor.
0
dissendium
(10.09.20)
Yurtdisi ile karsilastirinca gordugum sikintilar, butun meslek kollarini kapsayacak sekilde bence sadece muhendislik icin gecerli degil:

1- ezbere, hiza dayali sistem, sindirerek ogretme cok arka planda. Ezbere dayali sistem zaten yaraticiligin icine ediyor.
2- Moda diye bolum okuma. Bizim zamanimizda endustri muhendisligi cok populerdi, sonra gida one cikti. Simdi durum ne bimiyorum.
3- Universite mezunu olman yeter, ne okudugun pek onemli degil kafasi.
4- Biran once mezun olmaya calisma, 30 yasindan sonra "artik yaslandin" kafasi.
5- Insanlarin kafasinin icindekilere degil dis gorunusune gereginden fazla onem verilmesi.
6- Adam kayirma, artik bariz olarak yapilan torpil.
7- Yabanci dil eksikligi, okullarin yabanci dil ogretememesi. Buna cogu yabanci dil egitimi veren ozel okullar da dahil.
8 - Beyin gocu, yetismis kaliteli adamlarin bir sekilde ulkeden ayrilmasi ve cogunlukla emekli olana kadar geri donmemesi.

VS
0
cooperr
(10.09.20)
Ar-Ge cok kisitli olmasi
0
kuehles blondes
(10.09.20)
hoca kalitesi üc aşagi bes yukari ayni bence (tabii bunu söylerken bozok, adiyaman ya da burdur mühendislik bölümlerini kastetmiyorum, gerci yurtdisi doktorali zehir gibi hocalar da cikabiliyor taşrada), asıl sebebi egitime yapilan yatirim. yani hoca süper ama lab yok, ortak calisacak arge şirketi yok, bir cihaz almaya kalksa üniversite para vermiyor. yök'ün bütcesi ile diyanet'in bütcesini karsilastirin, yök'ün bütcesi ile ivy league ya da munih teknik bütcelerini karsilastirin.

su da bir google ile buldugum bir yazi, okumanizi tavsiye ederim.

t24.com.tr
0
proteus
(10.09.20)
Tamamen yapilabilecek seylerdeki imkan kisitliligi, yonetim kadrolarinin vizyonsuzlugu/butcesizligi.

Cok kaliteli muhendisler var ama muhendislerin rahatca calisabilecekleri arge sirketleri, buyuk uretim tesisleri vs cok kisitli. Butceler kisitli, tesvikler yok. Yonetim kadrolari kar etme pesinde, bu sebeple hersey garantici. Risk almak buyuk tehlike, risk alanlarin arkasinda duran yok. Ortalama bir muhendis mezun olduktan sonra ortalama bir yerde ise girip calisiyor, iyi sandigimiz yerler bile dunya geneline gore gayet ortalama kaliyor, boylece yetenekleri de ilgili yerlerin sunabildiklerine gore gelisiyor. Olay sadece egitim degil, esas gelisim egitimden sonra gercek hayatta uretim yaparken oluyor, burda tikaniyoruz.
0
taurina
(11.09.20)
(12)

Starbucks mcdonalds vs neden yurtdısında daha pahalı

condom kurşunu
Amerikada 6 dolar mesela bir menü şimdi yemeksepetinden bAktım 32 lira, yanlış hatırlamıyorsam starbuckslar da pahalıydı avrupada. Neden burda daha ucuz?
Amerikada 6 dolar mesela bir menü şimdi yemeksepetinden bAktım 32 lira, yanlış hatırlamıyorsam starbuckslar da pahalıydı avrupada. Neden burda daha ucuz?
0
condom kurşunu
(08.09.20)
Bölgesel fiyatlandırma. Çin'de daha ucuz(du bir zamanlar, şimdi bilmiyorum).
0
ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
(08.09.20)
ülkeye göre fiyat politikası+1
0
basond
(08.09.20)
Neye gore kime gore daha pahali ben anlamadim? Daha ucuz degil mi?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(08.09.20)
kira gideri+ personel gideri bölgesel değişiyor. haliyle bölgesel gelir de değişiyor.

lokal pazar rakipleriyle yarışmak için lokal fiyatlandırmadan daha doğal ne olabilir ki?
0
isminivermekistemeyensuser
(08.09.20)
freebird5406_2
(08.09.20)
daha pahalı değil ki, daha ucuz.
burada 6'yı 7'yle çarpınca 32 liradan fazla olması, burada daha ucuz olduğu anlamına gelmiyor.

mcdonalds, burger king dediğimiz şeyi homelesslar falan bile yiyebiliyor yeri geldiğinde abd'de.
6 birim ve 32 birim olarak bakmak lazım.
fastfood'un abd'de bu kadar yaygınlaşmasının nedeni çok fazla ucuz olması zaten.
özellikle mcdonalds gayet pahalı burada.
0
blatta hiberna
(08.09.20)
6 dolar 32 liradan daha ucuz cunku. Kur donusumu yaparak ucuz/pahali kiyaslamasi yapmak dogru olmaz.
0
invictae
(08.09.20)
duptıs
(08.09.20)
almanyada mcdonalds da calisan cocuk saatine 15 euro civari aliyor, 100 lira yapar 1 saatlik emek karsiligi, burada 1 gün calistiginda 100 lira kazanamiyor insan.
0
proteus
(08.09.20)
Herkes demis ama denmeyen bir sey daha soyliyim;
Türkiye ile kalitesi ayni değil. Buna örnek olarak asagidaki yaziyi koyuyorum. Yasadigil yerde mcdonaldslar bildigin restaurant gibi.
www.google.com

www.google.com

Her firma daha kaliteli olmayabilir ama bunu gida dedektifinde görürsun. Bazı ürünlerin burada kullanilmasi yasakken misal Türkiye'de degildir vs vs.

Bu arada geçen gün 1 big king menu, bir double cheeseburger menu, 20li nugget, mcflurry (neyse o iste) 30 euro odedim.
0
logisticsmanager
(08.09.20)
İnvictae +1

Kura göre neden düşünüyorsunuz ki? Daha ucuz orada işte.
Orada bir menü 6 dolarmış, burada 6 TL mi bir menü ya da 5 TL gibi daha az bir fiyat mı?

6<32 değil mi, temel matematik değil mi?

Enflasyon, paranın değeri, milli gelir gibi şeylere bakın ilk başta isterseniz.
0
Hallegadola
(09.09.20)
Big Mac endeksi
0
kleider
(09.09.20)
(4)

Deneyimli serbest çevirmen veya çeviri bürosunda çalışanlar bakabilir mi?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,1 yıldır hem İngilizce hem de Almanca dillerinde serbest çevirmenlik yapıyorum. İngilizce için 1000 karaktere 11 TL, Almanca için 13 TL istiyorum. Ama bakıyorum ki bürolar falan asla istediğim fiyata çalışmıyor. Benim gönlümdeki rakam İngilizce için 12, Almanca için 15. Ama kimse
Merhaba arkadaşlar,

1 yıldır hem İngilizce hem de Almanca dillerinde serbest çevirmenlik yapıyorum. İngilizce için 1000 karaktere 11 TL, Almanca için 13 TL istiyorum. Ama bakıyorum ki bürolar falan asla istediğim fiyata çalışmıyor. Benim gönlümdeki rakam İngilizce için 12, Almanca için 15. Ama kimse yanaşmadığı için artıramıyorum.

Bugün bir büro İngilizce için 9 TL, Almanca için 11 TL teklif etti. Bakakaldım resmen. Türkiye'deki büroların hepsi de mi böyle? Serbest çevirmenler istedikleri ücreti veya bürolarda çalışanlar varsa teklif ettikleri ücretleri paylaşabilir mi acaba özel olmazsa? Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(24.08.20)
Çeviri Blog diye aktif bir Facebook grubu var, belki orada cevap bulabilirsiniz
0
le jeune turc
(24.08.20)
@ le jeune turc Orayı aktif olarak takip ediyorum. Ama bu sıralar oraya yazmasam iyi olur. Zaten orada bu sıralar fazla zaman harcamaya başladım. Dikkat çekmek istemem. Cevabınız için teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(24.08.20)
serbest cevirmenlik yapiyorum, türkceden ingilizceye akademik makale ceviriyorum. 1000 karaktere 30 lira aliyorum. artirmayi düsünüyorum.
0
proteus
(24.08.20)
@proteus Valla hakkınız var. Akademik makale çeviriyorsunuz sonuçta.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(24.08.20)
(7)

ingiltere ve almanya basketbolda neden bu kadar geri?

proteus
neden sizce?
neden sizce?
0
proteus
(24.08.20)
Popülarite. Amerika nasıl furbolda geriyse, sebebi aynı.

Biraz da ülke politikası, İngilizler hemen her spor dalında varlar nasıl olsa, basketten geri dursalar ne çıkar.

Almanya'ya gelince, o İngiltere kadar kötü olmadı hiç, Batı Almanya zamanında Yugoslavya ile rakip durumdalardı sürekli ama günümüzde demir perde ülkelerinin çok gerisindeler neden bilmem.
0
Avoiding The Puddle
(24.08.20)
almanya'dan bir alba berlin, bir de belki bamberg var ara sira duydugum. onlar da bizdeki banvit ayarinda takimlar en fazla. bunu sadece popülarite ile aciklayamadim ben kendi kendime, o sebeple sordum biraz da.
0
🌸proteus
(24.08.20)
futbolda cok iyi olduklari icin. her seyde ayni anda iyi olamazsin malum.
0
baldur2
(24.08.20)
Modern futbol İngiltere’de doğmuştur.
İngiliz futbol yıldızı Gary Lineker’in ünlü sözü ‘Futbol, herkesin oynadığı ama sonunda Almanların kazandığı bir oyundur’

Futbol özellikle Avrupa başta olmak üzere dünyanın her yerinde popüler bir spordur. Basketbol, beyzbol, Amerikan futbolu, buz hokeyi gibi sporlar ise ABD’de yaygındır ancak Avrupa’da değil. Bunun temel nedeni bahsedilen spor dalının o kültürle yoğrulması ve yetişmesi modern anlamda basketbol nasıl ABD liselerinde çıktıysa, futbol da 1800lerin sonunda İngiltere’de soyluların gittiği okullarda yayılmıştır.

Bir de Basketbol ve beyzbol ABD stili kapitalizmine çok uygundur. Araklama olmasın, beyzbolla alakalı bir yazı okumuştum sanırım sözlükte; beyzbol uzun süren ve sürekli takip edilmesinin zorunlu olmadığı bir spordur. Dolayısıyla bir beyaz yakalı ABDli aynı anda hem işini yapıp hemde beyzbol maçını takip edebilmektedir. Buna karşılık da Basketbol da hızlı ve kısa bir oyun. Bu da yine ABDlilerin yüksek tempolu oyunla az vakit harcayarak oynadıkları bir spor. Ancak futbol görece uzun, yeri gelince tempolu yeri gelince yavaş oynanan bir oyun. Avrupalı yaşam tarzına daha uygun. Bir de futbol oynamak çok ucuzdur. Yuvarlak topa benzeyen kağıt yumağı bile yeri gelince ilkokul çocuklarının futbol eğlencesine yetiyor. Latin Amerika’da yayılma sebebin temel olarak bu olduğunu düşünüyorum.
0
Hallegadola
(24.08.20)
@pass’ın verdiği cevap da dahil olmak üzere her genelleme yanlıştır.

Futbol da diğer dallar gibi bir spor. Bugün çoğu ülkenin doğrudan siyaset aracı haline gelmiş bir spor.

Basketbolun Türkiye’deki popüler olması bence daha ilginç bu arada. Balkan ve Baltık ülkelerinin basketbola ilgisi, bu ülkelerdeki ortalama erkek boyuna bağlanarak açıklanabilir ama Türkiye’de sevilmesi bence araştırılmalı.
0
Hallegadola
(24.08.20)
bu iki ülkede de bol yeşil alan var. böyle olunca açık alan sporları daha populer olmus bence.
0
monicapp
(24.08.20)
Ingiltere'de geri olmasinin sebebi, cok daha populer 3 sporun olmasi (futbol, kriket ve rugby).

Lokal liglerde bolca takim var aslinda ama ust ligleri cok tirt cunku para yok. Para olmadigindan ne iyi oyuncu cekebiliyorlar ne de altyapidan oyuncu yetistirebiliyorlar.
0
kif
(24.08.20)
(3)

kompakt bir ingilizce gramer kaynağına ihtiyacım var

proletarier aller lander vereinigt euch
gramer konusunda "aa bunu ilk kez görüyorum" diyeceğim bir şey yoktur herhalde pek ama kullanmaya kullanmaya bilgiler beynimde çorba olmuş seçip çıkaramıyorum kompleks cümleler kurmam gerektiğinde. bilgilerimi tazelemem için böyle gramer kalıplarının her türlü istisnaları ve detaylarıyla anlatıldığı
gramer konusunda "aa bunu ilk kez görüyorum" diyeceğim bir şey yoktur herhalde pek ama kullanmaya kullanmaya bilgiler beynimde çorba olmuş seçip çıkaramıyorum kompleks cümleler kurmam gerektiğinde. bilgilerimi tazelemem için böyle gramer kalıplarının her türlü istisnaları ve detaylarıyla anlatıldığı bir kaynağa ihtiyacım var. öyle onlarca örnek, paragraflar dolusu anlatıya ihtiyacım yok bir örnek verip geçse bile yeter.

özetle: konuşuyorum ama yazamıyorum.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(23.08.20)
b.d. graver'in advanced english practice.

eski bir kitap ama bu işi bilenlerin saygi duydugu bir kitap. alistirmalar biraz eski stil ama gramer ile ilgili başka yerde bulamayacaginiz ayrıntılı bilgiler var.

eger el altında dursun ama alistirmalar da güzel olsun diyorsaniz, fce gold serisi. first certificate sinavina hazirliyor kitaplar, gold serisi advanced english anlatiyor. cok faydasini görürsünüz. pdf'leri ve cd'leri internette bulunabiliyor.
0
proteus
(23.08.20)
English Grammar in Use kitapları
Etkili Pratik İngilizce videoları www.youtube.com (Ayrıca uygun fiyata advanced kursu da veriyorlar)
0
kaset
(24.08.20)
yani bunu soyleyen duyurucu olmak istemiyorum ama oyle kalip/istisna bakarak ezberci yontemle ilerleme kaydedemezsin.

"aragraflar dolusu anlatıya ihtiyacım yok bir örnek verip geçse bile yeter." hayir yetmez.

tavsiye: google aliskanligi kazan.
0
hot potato
(24.08.20)
(7)

evdeki elektronik cöpü nereye verelim?

proteus
artik calismayan laptoplar, hala calisan ama kullanilmayan dvd playerler, kablolar, kablolar, kablolar. bunlari nereye verelim, biz nasil kurtulalim, başkasi nasil faydalansın, zayi olmasin. evet macırlık var kanımda, herseyi ha deyince atamiyorum.
artik calismayan laptoplar, hala calisan ama kullanilmayan dvd playerler, kablolar, kablolar, kablolar.

bunlari nereye verelim, biz nasil kurtulalim, başkasi nasil faydalansın, zayi olmasin. evet macırlık var kanımda, herseyi ha deyince atamiyorum.
0
proteus
(23.08.20)
facebook'taki freecycle tarzı gruplarda mutlaka talibi çıkar parçası vs için kullanacak olan birileri, oralara ilan açabilirsiniz.
0
amugochi
(23.08.20)
ben alabilirim. bu tarz ürünlerin kendince koleksiyonunu yapan arkadaşım var.
0
since1907
(23.08.20)
pide
(23.08.20)
PTT ile Tübisad'a ücretsiz gönderebilirsiniz.
Aynı şekilde Turkcell iletişim merkezlerinde Tübisad'ın geri dönüşüm kutularına atabilirsiniz.
0
desdenova34
(23.08.20)
Kadıköy belediyesi geri dönüştürüyor.

cevre.kadikoy.bel.tr
0
kumulatifvergimatrahi
(23.08.20)
ankara da ise alabilirim
0
m orak
(23.08.20)
cok tesekkür ederim. yakinda eğitim gönüllülerinin merkezi varmis, oraya vermeye karar verdim.
0
🌸proteus
(23.08.20)
(3)

Google Docs ile tez yazılır mı?

hadi ya la
Macbook kullanıyorum, Pages veya Word kullanmıyorum. Makaleleri hep Google Docs ile yazmıştım. Peki baştan sona bir yüksek lisans tezi Google Docs ile yazılır mı?
Macbook kullanıyorum, Pages veya Word kullanmıyorum. Makaleleri hep Google Docs ile yazmıştım. Peki baştan sona bir yüksek lisans tezi Google Docs ile yazılır mı?
0
hadi ya la
(22.08.20)
Yazarsınız, formatı baskıda düzelttirirsiniz, size maddi bir yükü olabilir, genelde okul çevresindeki ozalitler bu düzenlemeyi yapar para karşılığı ama genelde kuruldan geri döner bir hata yaparlar, son teslim tarihine yakınsa yapmazlar, bazı baskıcılar ise hiç yapmaz. Okulunuzun vereceği bir format vardır baskı için satır aralığı, başlık aralıkları, girintiler vs. Onların hepsini docsla yapamazsınız, içindekiler tablosu bile zulüm olur.
Tabii enstitü ve okulunuza göre değişecek talepler.
0
kullanıcıadımbuolsun
(22.08.20)
Öncelikle bağlı bulunduğunuz enstitünün tez yazım kılavuzuna bakmanızı salık veririm. Şayet tez yazımında latex formatı dahilse scientific work place de yazmanızı tavsiye ederim. Ben tezimi matematik alanında yazdığımdan çok da şık oldu.içendekiler kısmını word de yazdım. Sonra hepsini PDF formatında Adobe ile tek dosyaya dönüştürdüm. Siz sosyal bilimler alanında yazıyorsanız belki de Google doc işinizi kurtarabilir.
0
creedwar
(22.08.20)
tez google docs'ta yazilir, eger cok ayrintili tablo grafik yapmayacaksaniz docs word'un yaptigi herseyi yapiyor.

farklı sebeplerle word'de yazdigim belgelerimi kaybettim, açamadim, baştan yazmak zoruna kaldim. artik herseyi google docs ta yaziyorum.
0
proteus
(23.08.20)
(4)

Palamutbükü selimiye tarafinda mi datca tarafinda mi??

baldan kaymak
sbmaps e yazdim ama o kadar cok koy var ki bileninize sorayim istedim.
sb

maps e yazdim ama o kadar cok koy var ki bileninize sorayim istedim.
0
baldan kaymak
(21.08.20)
palamutbükü datça'da.
0
kibritsuyu
(21.08.20)
datca merkeze girmeden sağa yol ayriliyor, oradan gidiyorsun, 20 km sonra palamutbükü. selimiye marmarise yakın.
0
proteus
(21.08.20)
Selimiye ulaşım daha kolay, datca daha güzel.
0
sarcophagus
(21.08.20)
Datca’da.
0
invictae
(21.08.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.