Giriş
(5)

GİB'in olmayan kira gelirini tespit etmesi?

bobinhoo
Selamlar herkese, Gelir İdaresi Başkanlığından şöyle bir mesaj gelmiş:"Değerli Mükellefimiz,Başkanlığımız verilerine göre, 2024 yılında gelir vergisine tabi konut kira geliri elde ettiğiniz tespit edilmiştir.2024 yılına ilişkin gelir vergisi beyannameleri 1 Mart – 2 Nisan 2025 tarihleri ara
Selamlar herkese,

Gelir İdaresi Başkanlığından şöyle bir mesaj gelmiş:

"Değerli Mükellefimiz,
Başkanlığımız verilerine göre, 2024 yılında gelir vergisine tabi konut kira geliri elde ettiğiniz tespit edilmiştir.
2024 yılına ilişkin gelir vergisi beyannameleri 1 Mart – 2 Nisan 2025 tarihleri arasında verilecektir.
Kira gelirine ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamenizi, Dijital Vergi Dairesi (dijital.gib.gov.tr) veya Hazır Beyan Sistemi (hazirbeyan.gib.gov.tr) üzerinden hızlı, kolay ve güvenilir bir şekilde verip, verginizi banka ya da kredi kartı ile ödeyebilirsiniz.
İyi günler dileriz.
Gelir İdaresi Başkanlığı B00"

Benim bir kira gelirim yok ama. Konut kredimi annem ödüyor, her ay taksit günü para yolluyor açıklamasına da konut kredisi taksit yazmış. Muhtemelen düzenli gelen sabit para ve açıklamada konut kelimesi geçince sistem otomatik bu ibne kira alıyor dedi.

GİB'in interetteki telefonunu aradım ama ulaşamadım, başına böyle bir durum gelen oldu mu? Umursamasam zaten öyle bir şey yok diye ileride daha fazla mı uğraştırır.
0
bobinhoo
(27.02.25)
Yıl içinde şirket değiştirdiysen gelir vergisi beyannamesi vermen gerekiyor. Belki onunla karışmıştır. Bana da ihbarname geldi kira gelir diyordu vergi dairesi ile konuşunca aslı ortaya çıktı.
0
gabe h coud
(27.02.25)
Binance Tr'den para çekenlerin başına gelmiş, ben de birkaç çekim yapmıştım bakalım mesaj gelecek mi (edevlette bişey görünmüyor)

Bence seninki de bununla ilgilidir bugün twitterda bu konuşuluyorken bunu yazman tesadüfse acayip. Veya tüm transferleri kontrol edip herkese borç çıkardılar işte.
0
nhk ni youkosu
(27.02.25)
GİB'in sitesinden (Dijital vergi dairesi vs) bir beyanname veriliyordu online olarak, kira gelirim yoktur şeklinde. Şu an tam yerini hatırlayamadım.
0
firez
(28.02.25)
Annenin ödemesini devlet konut geliri olarak algılıyor olabilir. İşsizlik şeysinde öyle bir uygulama varmış. Sana kim ne yardımı yapıyorsa onu devlet gelir olarak görüp vergisini istiyormuş, bu bir duyum ama. Emin değilim bunu bir araştır.
0
muhayyer divan
(28.02.25)
Hesap dökümü alıp, size "kira" şeklinde bir para gelmiş mi, kontrol edin. Devlet bu tarz kira ödemelerini takip edebilmek için o eft açıklamalarını çıkarttı.

Takip edip, çözmenizde fayda var. Sonradan ceza keserlerse, izah etmesi daha zor olur..


.
0
kartallar yuksek ucar
(28.02.25)
(2)

Merkezi ısıtmakı evden kombili eve geçiş

regina phalange
Şu an merkezi sistemle yani arsa payı bazında ödenen bir yakıt faturası var. Apartman adına geliyor fatura. Yani sanırım kişi bazlı bir abonelik yok. Yeni eve taşınılıcsk bu evde kombi var. O zaman sıfırdan igdaşa başvuru mu yapmak gerekiyor?
Şu an merkezi sistemle yani arsa payı bazında ödenen bir yakıt faturası var. Apartman adına geliyor fatura. Yani sanırım kişi bazlı bir abonelik yok. Yeni eve taşınılıcsk bu evde kombi var. O zaman sıfırdan igdaşa başvuru mu yapmak gerekiyor?
0
regina phalange
(17.01.25)
Evde daha önce doğalgaz aboneliği varsa onu devralırsınız. Yoksa ilk kez abonelik açtırma işlemi yapılıyor galiba.
0
firez
(18.01.25)
Yukarıdaki bilgiyi yarı doğru yarıyı yanlış.

Nasıl ki evde elektrik su aboneliği var doğalgaz için de abonelik olacak. Ama yukarıdakinin dediği gibi o eve ilk defa giriliyorsa o zaman elektrik su doğalgaz için ilk kez abonelik açtırma işlemi de var.
0
boray eris
(18.01.25)
(4)

italya vizesi hakkında bir soru-konaklamayla/kalınacak otelle ilgili

Hallegadola
Herkese merhaba öncelikle,Ben ve eşim nasipse 5-10 mayıs tarihleri arası İtalya'ya gitmek için vize başvurusunda bulunduk. çok şükür ki randevu bulabildik evrakları tamamlama süresindeyiz. sorum şu ki booking'ten bir otelden rezervasyon yaptırdık ama ödemesini otele varınca yapma seçeneğini seçtik o
Herkese merhaba öncelikle,

Ben ve eşim nasipse 5-10 mayıs tarihleri arası İtalya'ya gitmek için vize başvurusunda bulunduk. çok şükür ki randevu bulabildik evrakları tamamlama süresindeyiz. sorum şu ki booking'ten bir otelden rezervasyon yaptırdık ama ödemesini otele varınca yapma seçeneğini seçtik o şekilde rezervasyon yaptırdık.

şimdi eşim araştırmış görmüş diyor ki otele herhangi bir ödeme yapmayan bazı kişilere vize vermemişler. ödese miydik diye düşünüyoruz şu an. hiç böyle bir şey yaşayan oldu mu? illa ödeme mi yapmak gerekiyor otele? biz booking'ten rezervasyon yaptırdığımıza dair bir belge yeterli diye düşünmüştük sadece.

şimdiden cevaplar için teşekkürler.
0
Hallegadola
(17.01.25)
Belge yeterli, roma floransa bolonya için 3 ayrı otel rezerve ettim. Parasını da otelde ödedim. Vizede sorun olmaz.
0
tahirkemalbozoglu
(17.01.25)
İtalya'dan vize alırken sizin gibi yaptım sıkıntı olmadı. Tek olay fake rezervasyonsa vize çıkmadan iptal etmemek.
0
Take it away honey
(17.01.25)
Ödemesiz rezervasyon yaptık, sorun olmadı.
0
firez
(18.01.25)
vize çıkmadan iptal etmemek. +1

İtalya'dan hiç başvurmadım ama hep ücretsiz iptal rezervasyon yapıp öyle başvurdum. Vize gelince değiştirdim oteli.

O iptal olanlar muhtemelen hesaplarında yeterli tutarda miktar olmadığından dolayı iptal olmuştur.
0
put it in your appropriate place
(18.01.25)
(42)

Sisli havada dörtlüleri yakmak

birmilyonunvarmi
Mantıklı mı?
Mantıklı mı?
0
birmilyonunvarmi
(12.12.24)
Gorulmeyeceginizi dusundugunuz, diger suruculeri potansiyel bir tehlike sebebiy uyarmaniz gereken her anda 4 luleri yakmak mantikli. Cok yogun yagmur, sis, ani yavaslama bunlar hep sebep olabilir. Amac sizin gormeniz degil gorulmeniz.
0
wallcan
(12.12.24)
evet tabiki, arkadan gelen araba beni görsün isterim
0
benaslinda
(12.12.24)
Sisli havada seyir halindeyken dörtlüleri açarsan kimse senin "diğer araçlar beni görsün diye açtım" dediğini düşünmez yolda bir kaza vs bir şeyler olduğunu düşünür, havada sis varsa sis farı açılır dörtlüler dörtlülerin açılması dışında kullanılıyorsa trafikte kargaşaya neden olur.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.12.24)
ben çok sis varsa 4lü yakarım. görünür olmak lazım.
0
mikahakkinen
(12.12.24)
Kaleciye ilk -1 imizi verelim ;) her arabada sis farı yok. Dörtlü yakmak mantıklı ve kullanılan da bir yöntem. Sisli havada dortlunun amacının "fark edilmek" olduğunu herkessss bilir ;)))

Edit: tx'lerde fln her arabada var mı, bilmiyodum? Sadece arkadan gelen değil karşıdan gelen için de işlevsel.
0
abuzer
(12.12.24)
O dörtlülere boşuna "hazard lights" demiyor adamlar. Boşuna turuncu değil o renkler. Bunlar sis için değil ama sis için de kullanımında sorun yok. Dörtlüler "istediğim yere park ederim" ışıkları değil, arıza, tehlike ve uyarı bildirim ışıkları.

Özellikle Bolu'da inen sislerde görünürlüğü arttırmak için kullanılabilir. Sis farı sizi muazzam bir farkla görünür kılmaz, dörtlüleri yakmak da görüşünüzü ciddi bir oranda iyileştirmez. Kullanımında bir sorun yok. Özellikle araçlar sis sebebi ile yavaşladığında takip mesafesi için de uyarmış olursun.
0
nawar
(12.12.24)
Abuzer arka sis farı fabrika çıkışlı zorunlu bir donanım, olmaması mümkün değil, seni görmesini istediğin sürücü de arkadan gelen sürücü zaten, -1'i geri almanı rica edeceğim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.12.24)
sisli havada dörtlüleri yakanları gördüğümde: "a aa niye herkes dörtlüleri yakmış? galiba herkesin aracı aynı anda arıza yapmış." diye düşünürüm.

amacı bu olmasa bile "sis var dikkatli ol" anlamına geldiğini asla düşünemem. kapasitem bu kadar.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(12.12.24)
Sisli havada dörtlüleri yakmak bir kural değildir.
Kişinin kendini koruma yöntemidir.

Sisli havada ben yavaş giderim fakat arkamdan hızlı gelen araç benim yavaş gittiğimi ancak yaklaşınca anlayabilir. eğer dörtlüler yanıyorsa arkadan gelen araç benim yavaş gittiğimi anlar ve önceden tepki verir.

Sisli havadan dörtlü açmakta bence fayda var.
0
durbidakka
(12.12.24)
ya normalde yakılmaması lazım sis farlarının yakılması lazım ama dörtlü olunca yanıp sönünce insanlar daha dikkatli türkiye'de.
o yüzden yakmakta fayda var.
yanıp sönünce dikkat çekiyor.
0
OgutucuRecep
(12.12.24)
@kaleci

belirli bir hızda seyrederken öndeki trafik aniden tıkanınca, frene basarken aynı anda dörtlüleri de yakıyorum, arkadan gelen kişinin dikkatini daha fazla çekebilmek için. arabada standart ve zorunlu donanım olarak sağda, solda ve ortada stop lambası var, frene basınca otomatik yanıyor. onu da kullanıyorum. ama onlar frene dokunduğun anda yanıyor. ben arkadakine "ileride trafik duruyor, stop lambalarım pedala dokunduğum için değil, aniden durduğum için yanıyor, önüne bak dikkat et" demek istiyorum ve dörtlüleri yakıyorum. hatta bazı araçlarda bunu özelliğe eklemişler, sert frende kendi kendine yanıyor.

yani standart donanımı kullanma demiyoruz, onu da kullan, ama dikkat çekmek istiyorsan dörtlüyü de yak ne zararı var ki? arıza yapıp kenara çekmiş zannederlerse etsinler. zaten amaç bana dikkat etmesini sağlamak değil mi? ha sisten dolayı yakmış olayım, ha arızadan dolayı, ne fark eder? arıza yapmış zannediyorsa da yanımdan dikkatlice geçmek isteyecek, benim de yürüdüğümü fark edince gerizekalı değilse anlayacak haa sisten dolayı yakmış diye. dikkat çektiysem gerisi teferruat.
0
kibritsuyu
(12.12.24)
sisli havada sis lambası yakılır. dörtlünün olayla bir alakası yok.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.12.24)
buna mantikli diyenler herhalde trafik kurallarini ve arac donanimlarini yetersiz buluyor. araclarda arka sis farklari zorunlu guvenlik donanimi olarak bulunur. sis farinin gorunumu diger farlardan farkli olarak daha belirgindir. bunun nedeni isigi daha alcaktan ve genis yaymasidir. trafikte hangi donanimin hangi durumda kullanilacagi acik ve net sekilde belirlenmistir. bence bunun nedenleri oldukca basit.

1 - 4lu flasor yani ikaz lambalari herhangi bir sebeble trafikte durmaniz gerektiginde ya da ani yavaslamalarda kullanilir. ariza, kaza vb bir durum yoksa 4lu kullanimi gereksizdir.
2 - Siz 4lu yaktiginiz icin arkanizdaki arac aniden trafigin duracagini, kaza oldugunu vs dusunebilir panik manevrasi yapabilir ve kazaya sebeb olabilirsiniz.
3 - Gereksiz 4lu kullanarak yon belirsizligine neden olur serit degisikligi yaparken kullanicilari zor durumda birabilirsiniz.

gereksiz sekilde 4lu kullananlar, sis olmayan havada sis fari acanlar ve sag seridi bosken sol seritten gidenler ayni kisiler gibi geliyor bana.
0
tahtakafa
(12.12.24)
hem sis var hem de trafik yavaş hatta dur kalk şeklinde ilerliyorsa dörtlü yakarım. arka sis farları yeteri kadar görünür olmuyor.

sadece sis var ve trafik cayır cayır akıyorsa dörtlü yakmam.
0
scudman1
(12.12.24)
Kibritsuyu, abi siz sis lambasının yeterli gelmediğini düşünüp gereksiz stres yaptığınız için böyle bir kaygı hissediyorsunuz anlayabiliyorum ama sisli havada sis lambaları gayet yeterli bir uyarı sağlıyor, daha çok dikkat etsinler deyip dörtlüleri açmanın bir anlamı var mı bilemiyorum, bence yok.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.12.24)
Mantikli degil, oyle bir kuralda yok zaten, herkes birbirinden gorup yapiyor, kullanim amaci disinda. Sis olmasi bir acil durum degil arkadaslar, araciniz hala seyir halinde, yalnizca daha dikkatli surmesi gerekiyor herkesin. Ulkede hicbir sey tam olmadigindan, surus egitimi de verilmedigi icin dogru duzgun bilmiyor kimse, kulaktan dolma bilgiler dogruymus gibi savunuluyor ne yazik ki.
0
bosver nicki
(12.12.24)
ben yakarım bana göre mantıklı
0
gilbeys
(12.12.24)
bir zararı yok. arkanızdaki kişi sis dolayısıyla dörtlüleri yaktığınızı, aynı ortamda seyrettiği için anlar. ekstra görülebilir olmak da böyle bir ortamda avantajdır.
0
zgrydn
(12.12.24)
hatali hareket, 4luler durulmamasi gereken bir yerde durman gerekirse yakilir.
mesela onunde kaza vardir, anayolda trafik tikanmistir millet arkadan basmis geliyordur yakarsin.
Hareket halinde iken dortluleri yakmak hatali.
Zaten eger olmasi gereken bu olsaydi araclar arka sis lambalari olmazdi.
Yogun sis var ise on arka sisleri acip, kontrollu sekilde yoluna devam edeceksin.
0
cooperr
(12.12.24)
dortlu lambalar kulturel bir muamma.

TR de "istedig9m yerde dururum" anlamina gelir eger araba park halindeyse.

Birlesik Kralligin irlanda taraflarinda eger diger arabaya onunuze gecsin diye yol vermisseniz, ondeki araba tarafindan size tesekkur etmek icin yakilir.,, uc kere click click click.
0
parcxerox
(12.12.24)
Her sisli havada kullanmam ama ekstrem seviyedeyse kullanirim. Cunku o durumda da ozellikle akici yollarda hiz beklenmedik sekilde yavaslayabiliyor. Sis falan umursamayip cilginca arkadan gelenler de olabiliyor. Mantikli bir tedbir bence. Ayni durum yagmurda da gecerli, genelde Sakarya civarlarinda denk geldim hep, normal siddetli yagmurdan bahsetmiyorum, butun otoban 70'e falan dusuyor o derece bir yagmur.
0
mbond
(12.12.24)
Sisli havada dörtlülüler yakılır. Dörtlünün olayı zaten dikkatli ol demektir. Aşırı sis varsa her an fren yapabilir, yoldan çıkabilir, sorun yaşayabilirsin. Arkadan gelen kişinin bunu bilmesinde fayda var.
Ayrıca gayet de faydalı.

Yakmak kural mıdır bilmiyorum ancak kuraldışı değil. Gayet tabii bir durum. Hatta kural değilse bile racon budur diyebiliriz
0
biseysorcaktim
(12.12.24)
dörtlüler yakılır. Sis farı yakılır diyenler sadece kendi görmek istediklerinin derdindeler. Millet beni görsün, dikkat etsin anlamında yakılır dörtlüler
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(13.12.24)
Benim arabamda sis farı yok. Dörtlüyü yakıyorum. Bunun da nesine itiraz ediliyor anlamadım. "Şu ya da bu nedenle sıkıntı var, dikkat edin" demiş oluyoruz.
0
firez
(13.12.24)
Dün istanbul İzmir arası gidip geldim ve yollarda baya sis vardı, görüş mesafesi düşüktü ve ben dahil etrafımdaki dötlüleri yakan araclarla uyum içinde ilerledik. Direk anlaşılır kılıyor ışıkların yanıp sönmesi çevredeki araçları.
Bir de yakmayanlar vardı, onlar biraz güven vermiyordu falan.

Bana göre son derece faydalı ve yapılması gereken bir birşey.
0
va
(13.12.24)
yorumları okuyunca bu kadar insanın yanlışı savunması karşısında hayrete düştüm. "dörtlüler tehlikeli durumlar için uyarı amacıyla yakılır siste görüş mesafesinin düşmesi de tehlikeli bir durumdur ne var bunda" gibi bir mantık yürütülmüş de tam da bu duruma özel spesifik olarak üretilip arabalara konulmuş bir donanım olan sis farı varken onu kullanmak teoride de pratikte de doğru ve mantıklı olanken bunu reddetmek çok ilginç. dörtlüler açıkken sinyal vermek sıkıntı bir kere. bir de sis dışında bir uyarı amacıyla yakan da olabilir o sebeple karmaşa oluşabilir. belki adamın arabası arızalandı duruyor yolun ortasında sen de sisten dolayı yakıyor diye başta önemsemedin durduğunu geç fark ettin ani kırıp yan şeritteki araca çarptın falan kafadan bir gereksiz kaza senaryosu size. bence sis farı çok gereken bir şey olmadığı için insanlar bilmiyor ya da unutuyor o yüzden dörtlü yakıyorlar bile bile yanlışı yaptığını sanmıyorum kimsenin.
0
semaforo de medianoche
(13.12.24)
sis farı yeterli diyen arkadaşlar aynı zamanda, dörtlüler ani yavaşlamalarda yakılır yazmış.

frene basınca birkaç milisaniye içinde yanan ve standart donanımda tam üç tane birden bulunan stop lambaları yetersiz mi? demek ki standart donanımın yetersiz olduğunu düşünüyor ve dörtlü yakma ihtiyacı hissediyorsunuz. yani ben sis varken sis lambasının yetersiz olduğunu düşünüp dörtlü yakınca stres yapmış oluyorum, ama aniden tıkanan trafikte frene basınca anında yanan stop lambasının yetersiz olduğunu düşünüp elle dörtlü yakınca siz stres olmamış mı oluyorsunuz?

neticede neymiş? arabanın standart donanımının yetersiz olduğunu düşünerek kendini ve trafiği güvene almak istediğin her durumda yakabilirmişsin.

ayrıca dörtlüyü yakınca "galiba önümde ani fren yapıyorlar" diye panik yapıp kaza yapacak kadar acemi sürücü, sis farını da stop lambası zanneder, fren yapıyorlar diyip kaza yapar. o denli acemiden bu da beklenir.
0
kibritsuyu
(13.12.24)
Abi bu araçların mühendisleri ar-ge çalışanları her türlü hava koşulu için sayısız defa test ediyorlar bu araçları o yetmiyor bağımsız kuruluşlar ayrıca test edip en güvenli şekilde trafiğe çıkmaları için okey veriyorlar, siz bu araçların sdandart donanımının tüm bunlara rağmen yetmeyeceğini kendinizi de sisli havada Sevimli Hayalet Casper gibi görünmez olduğunuzu düşünüp illa dörtlüleri de yakacam kardeşim bana ne diyorsanız ekstra olarak dörtlüleri de açın tabii ne olacak usta sürücü böyle yapmalı :)
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.12.24)
bak mesela o arge çalışmasnı yapan mühendisler, ani bir frenleme durumunda dörtlülerin de otomatik yanmasını sisteme eklediler. ani frende stop lambalarıyla birlikte dörtlüler de yanıyor.

yarın bir gün sis yoğunluğunu ölçen bir sensör koyup, fazla siste dörtlüleri otomatik yakmayacaklarının bir garantisi yok. bunlar hep arge. iki gün sonra bunu da görürsek utanacak mıyız? olmaz diyebilir misiniz? 5-10 yıl önce frene ani basınca dörtlüler de yanacak desen ona da gülerlerdi. hatta chery'lerde arkaya da sensör koymuşlar, belirli bir hız üstüne arkadaki araç fazla yaklaşırsa da dörtlü yanıyor gelmee gelmeee diye. trafikte oyuncak etmişler, dibine girip girip yaktırıp eğleniyorlar.

hepsinde amaç aynı, fark edilmeyi arttırmak. sis farı yeter diyorsan yakma, tedirgin hissediyor, yetmez daha çok dikkat çekeyim diyorsan yak. bu tamamen kullanıcı tercihi artık. yakılır diye bir kural da yok, yakılmaz diye bir kural da yok.

yok kenara çekmiş zanneder, yok ani fren yapıyor zannedip panikler kaza yapar falan bunlar komik bahaneler. azıcık trafiği okusun, zannetmesin.
0
kibritsuyu
(13.12.24)
Yoğun siste açılır dörtlüler hocam. Teamül böyle. Yanlış bir şey de değil. Görünürlüğü her türlü arttırmak lazım öyle durumlarda. Arabada çakar (turuncu), hatta pavyon ışıkları olsa onlar dahi açılır.

Şehir içi dip dibe dur kalk trafikte yahut az/normal siste açılmaz.
0
yadigar
(14.12.24)
"ani frende stop lambalarıyla birlikte dörtlüler de yanıyor" kaza aninda dortluler yanabiliyor, dogru. ama ani frende yanan dortlu gormedim, hatta bu buyuk ihtimal eli yuzu duzgun ulkelerde yasal bile degildir.

4luler yogun siste gorunurlugunuzu falan arttirmaz, cunku sinyallerin icinde dandik bir tane led yada ampul var.

araclarda on sis farlari opsiyonel olabilir, ama arka sisler opsiyonel degil. arka sisler acin, gecin aracin arkasina, sislere bakmakta zorlanirsiniz, cunku oldukca kuvvetlidir. sinyaller ile arasinda kuvvet olarak ciddi fark var.

ezcumle, yogun siste 4lu yakmak kurallardan ve teknikten bir haber ortadogu insani hareketi, uzgunum ama boyle.
0
cooperr
(15.12.24)
Ortadoğu: ben nalaka

Hep otobanda sürüyorsunuz glb.. tek şeritli ucurumlu dağ yolunda yoğun sise yakalanmamis kimse

ve madem standart donanim olan arka sisler yeterli, ön sis opsiyonu neden var? Tüm mühendisler ortadogulu mu diyosun

Dörtlü yakıldı diye eli ayağına dolasip kaza yapacak kisi zaten net araba kullanamiyordur +7 yoğun siste kaza yapmama ihtimali yok, bari kendimizi kurtaralim
0
abuzer
(15.12.24)
yağmur sis görüş mesafesi düştüğünde dörtlüleri yakarım. çok faydalı
0
duyurukullanıcısı
(15.12.24)
"Sisli havada dortlunun amacının "fark edilmek" olduğunu herkessss bilir" diyen arkadas, aynen dedigin gibi on sis farklarinin senin farkedilmede pek etkisi yok, onemli olan arkadan gelen birinin sana gommemesi.

O yuzden onler opsiyonel ki bazi modern araclarda opsiyonal bile degil artik. Arkalar ise bildigim kadariyla her aracta var, yanlisim varsa buyrun duzeltin. Mesela bendeki 2021 model f segment SUV aracta on sis farlari opsiyonel olarak bile yok, arkalar standart.

tekrar ediyorum, yogun siste 4luler sizin normal stop lambalariniz kadar bile gozukmuyor olabilir cunku yaktiginiz lambanin kuvveti belli, o yuzden pek ise yaramayan bir aktivite. 4lu yerine bir zahmet sislerinizi yakin, devam edin.

ortada tartisacak bisey yok aslinda, insan hayret ediyor :D
0
cooperr
(16.12.24)
ne bulursam yakarım, ara ara da korna çalarım. yolda uyuyan eden çok. çarpacaklarına sinir olsunlar.
0
titanyum22
(16.12.24)
Arkadaşlar ar-ge ve mühendislik böyle çalışmaz. Yani sen su altında da sorunsuz bir şekilde hayat kurtaracak bir sistemi ya da önünün belli olmadığı kadar sisli yollarda da görüşü sorunsuz bir şekilde sağlayacak far üretebilirsin. işin bu kısmında sorun yok. Yalnız mühendislik burada bitmiyor. Basit tabir ile attığın taşın ürküttüğün kuşa değmesi lazım. Yılda iki kere denk geleceğin yoğunluktaki sis için hiçbir firma standart donanıma bu kadar maliyetli yatırım yapmaz. Görülme sis yoğunluğunun görüş azaltma oranına bakarak görülme sıklığı yüksek olan sis için önlem standart üretilir. Örneğin arazi araçlarındaki sis farları ve standart bir şehir içi aracındakiler de aynı değil. Neden? Çünkü en başta ihtiyaç sıklığı sebepli olan arz-talep konusuna geri dönüyoruz.

"bunlar hep arge. iki gün sonra bunu da görürsek utanacak mıyız? olmaz diyebilir misiniz?" @kibritsuyu ve gelişim süreci tespiti doğru. Yan aynalar, silecekler, emniyet kemerleri, hava yastıkları vs. hep ihtiyaca bağlı olarak kullanıma göre artan konular.

Ayrıca yoğun siste dörtlüleri yakıp yavaşlayan aracın makas atarak gitme ihtimali sebebiyle trafikte kaos yaratması, öndeki aracın fren lambası yanmadığı halde dörtlüleri gördüğü için başka şeride aniden direksiyonu kırması gibi şeylerin parçası olacak kişiler trafiğe çıkmasın zaten +1500 Dandik ledleri yüzünden görünürlüğü arttırmadığı halde mucizevi bir şekilde şerit değiştirirken sizi görünür kılacak olan sinyal lambaları gibi fikirleriniz de şahaneymiş. Bu konu neden bu kadar uzadı diye merak ettim, gereksiz Ekşi Duyuru gerginliği yaşanmış :)
0
nawar
(16.12.24)
tartisma gereksiz yere uzuyor cunku ortalama duyuru kullanicisinin tartisma dusturu adhominem. ornek:

- sinyaller siste gorunurlugu arttirir.
- arttirmaz cunku sisler yeterli kuvvete sahip degil.
- Dandik ledleri yüzünden görünürlüğü arttırmadığı halde mucizevi bir şekilde şerit değiştirirken sizi görünür kılacak olan sinyal lambaları...
- peki yogun sis?
- onu salla, benim amacim bir sekilde sana cift dalmak.
- peki.
0
cooperr
(16.12.24)
Olsun acelemiz yok @cooper. Şunu da tekrar cevaplayabilir misin? Önemli olan tek şeyin arkadan gelenin bana gommemesi olduğu fikrine tam olarak nasıl ulastin? Karşıdan gelen istediği gibi geçirsin, rahat mı olayım?

Bı de senin dışında herkesin dün ehliyet alıp bugün ilk kez sise yakalandigi fikri var tabii... Kimse yoğun siste karşıdan ya da önünde giden kisinin dortlulerini görmedi, fark edilirligi arttirdigini deneyimlemedi, o nedenle senin "hayır arttirmaz" tespitin/teorin kesinlige sahip.

Amacı çift dalmak olan da ortadoguya: ben nalaka'yi ilk dedirtendir
0
abuzer
(17.12.24)
ben de bu konu niye bu kadar uzadı onu anlamadım.

kimse sis lambası gereksiz, onun yerine dörtlü yakayım daha iyi demiyor ki. yahu çok basit. siste görünürlüğümü arttıracak ne kadar özellik varsa açıyorum, çünkü neden olmasın? arka sisi de açarım, ön sisi de açarım, dörtlüyü de yakarım, beşlisi altılısı olsa onu da yakarım, modifiye şahin gibi yere mor ışık veren renkli ledlerim varsa onu da açarım, japon keranesi gibi, ankara pavyonu gibi şıkır şıkır gezerim, yeter ki etrafımda daha fark edilir olayım. onu açan toptur bunu açan ortadoğuludur falan. dandik ledliyse gözükmüyorsa da fazladan boşu boşuna yansın amk elektrik mi yazıyor? sis farı gibi sabit yanmıyor, dandik de olsa sis farı gibi sabit değil yanıp söndüğü için dikkat çekiyor işte bunun nesini tartışıyoruz anlamadım ki?

dörtlüyü yanlış anlayıp kaza yapacak angut da trafiğe çıkmasın bir zahmet. azıcık önündeki trafiği okumayı öğrensin öyle gelsin. ben salağın teki yanlış anlar da ani fren yapıp kayar, tam kayarken de fren yerine gaza basıp uçurumdan düşer falan diye niye kullanmamazlık edip görünürlüğümü düşüreyim?
0
kibritsuyu
(17.12.24)
kibritsuyu +1.
0
unalub
(17.12.24)
@abuzer

karsidan gelen farlar ve sis yuzunden zaten 4luleri pek goremeyecek.

bircok aracta artik farlar oldukca kuvvetli, sis olmadigi zamanlarda bile sinyaller karsidan gorunmedigi icin sinyal verdiginizde o taraftaki far ya kapaniyor ya da kisiliyor.

ortadogulu olayindan benim kastim da zaten "ben ne varsa kerhane gibi yakayim, maksat gorunur olmak" mantigi, sagolsun kibritsuyu arkadas da bu tezi hemen dogrulamis...

isik, yanar doner seyleri seven bir milletiz, yapcak bisey yok.
0
cooperr
(17.12.24)
@cooper, ARTİK farlar kuvvetliyse ve dortlumun gorulmesini engelliyorsa 2025 volvomda ona uygun davranırım.

Bir de "goremeyecek" diye future konusmamiza gerek yok, onu diyorum. Hepimiz en az bir kez yoğun siste sürmüşüz belli ki. Ozellikle ben Max 2 günde 1, sisli tek seritli dağ yollarında sürüyorum. Ve yoğun siste dortlulerin faydasini sık sık deneyimliyorum. Teori uretmemize gerek kalmadı bak ilk ağızdan söylüyorum. Zaten yol kenarı uyarı ışıkları bile yanip sönen cinsten. Yoksa dümdüz ışığı koyar gecerlerdi di mi :)

Evet herkes fikrine daha da sıkı sıkıya bağlandığına göre duyuru gorevini tamamladi sanırım ;)
0
abuzer
(18.12.24)
(2)

İl sağlık müdürlüğü beni neden aramış olabilir?

ya ben lan neyse
2 sefer aramışlar görmemişim.bulaşıcı hastalık riskiyle alakalı bir ilişkim yok.
2 sefer aramışlar görmemişim.

bulaşıcı hastalık riskiyle alakalı bir ilişkim yok.
0
ya ben lan neyse
(23.09.24)
Hiç cimer ya da başka bir kanal aracılığıyla herhangi bir doktor ya da hastaneyi şikayet etmiş miydiniz? Aklıma ilk o geldi.
0
kullanicadi
(23.09.24)
Anket yapıyorlar bazen, aile hekimiyle ilgili memnunluk filan, öyle olabilir mi?
0
firez
(23.09.24)
(1)

Vişnelik-araba

her giriste sifresini unutan adam
Nereye parkedilir? Çevirmesiz nereden dönülür?
Nereye parkedilir? Çevirmesiz nereden dönülür?
0
her giriste sifresini unutan adam
(20.09.24)
Tesisin kendi otoparkı var girmeden. Bazen çok dolu oluyor, o zaman da yakındaki mahallenin sokaklarında park yeri bulunur diye düşünüyorum. Çevirmesiz dönme işini bilmiyorum.
0
firez
(20.09.24)
(4)

E nabızda telefon numarası değiştiriliyor mu?

Kahvedesu
Annemin enabızda benim telefonum yer alıyor.
Annemin enabızda benim telefonum yer alıyor.
0
Kahvedesu
(12.09.24)
Profil kısmından değişmesi lazım, emin değilim ama başka cevap gelmediği için yazdım.
0
firez
(12.09.24)
tabii ki değiştiriliyor.
0
m e b
(12.09.24)
degismiyor.
0
🌸Kahvedesu
(13.09.24)
@kahvedesu: nasıl değişmiyor? yakın zamanda aynısını denedim ve değiştirdim.
önce yeni bir numara eklemek lazım, sonra onu birincil seçmek gerekiyor. diğerini ancak ondan sonra silebiliyorsun.
0
m e b
(18.09.24)
(3)

Binaural Beats dinleyen var mı?

harmanyeri
En çok fayda gördüğünüz sesleri paylaşmak ister misiniz? Sadece adını söyleseniz de olur. Ben daha ziyade kaygı bozukluğuna karşı dinliyorum.
En çok fayda gördüğünüz sesleri paylaşmak ister misiniz? Sadece adını söyleseniz de olur. Ben daha ziyade kaygı bozukluğuna karşı dinliyorum.
0
harmanyeri
(14.08.24)
music.youtube.com

Uyku, meditasyon, kitap okumak, sakinleşmek, sessizlik ihtiyacımı karşılamak vb durumlar için yıllardır bunu kullanıyorum lazım oldukça.
0
hasmetizm 2046
(14.08.24)
Dinlerim zaman zaman. Genelde çözemediğim bir şey olursa sıkıntımı tarif eden anahtar sözcükleri yazıp, youtube'da çıkanlardan kafama yatanı, iyice üfürükçü gibi saçma sapan görünmeyeni dinliyorum.

Çalışma hayatındayken şunun faydasını görüyordum (binaural değil gerçi isocronic diye birşey):
www.youtube.com
0
firez
(14.08.24)
Bunu da severim. Stüdyo ghibli'nin doğal ortam ses ve görüntülerinin birleşimi. Harika bir şey.

youtu.be
0
hasmetizm 2046
(16.08.24)
(33)

Konserde Laf Atma

steelseries
Selamlar, Kaç yıldır buradayım, ilk kez gönül işleri için soru soracağım.Eşimle geçenlerde bir konsere gittik. Güzel içki içtik, konserden keyif alacak kıvama geldik, önlere doğru da geçtik. Bir noktada eşimin yanımızdaki bir adama laf attığını gördüm, ne dediğini duymadım. Laf attıktan sonra adam s
Selamlar,
Kaç yıldır buradayım, ilk kez gönül işleri için soru soracağım.
Eşimle geçenlerde bir konsere gittik. Güzel içki içtik, konserden keyif alacak kıvama geldik, önlere doğru da geçtik. Bir noktada eşimin yanımızdaki bir adama laf attığını gördüm, ne dediğini duymadım. Laf attıktan sonra adam sürekli eşimi kesmeye başladı. Birkaç defa baktıktan sonra bakışlarımı diktim, benim baktığımı anlayınca kesmeyi bıraktı ama yine de uzağa gitmedi. O aşamadan sonra konserden bir gram keyif alamadım.

O akşam konuşmadım hem sinirli olduğum hem de konser keyfini baltalamamak için, ertesi gün eşimin tanımadığı kişilere laf atmasının beni rahatsız ettiğini söyledim. Eşim böyle konser ortamlarını kendiyle benzer şekilde düşünen ve kendisini rahat hissedebileceği bir ortam olarak gördüğünü, o yüzden böyle bir şey yaptığını ve yaptığı harekette bir yanlışlık olmadığı söyledi. Olayı kendi açımdan anlattım, ona güvenmem gerektiğiyle alakalı diretti. Attığı laf: yanımızdaki kişi çok coşkuluymuş, "x grubunu çok seviyorsun herhalde" dediğini söyledi. Bunun karşı taraftan flört başlangıcı gibi algılandığını, o yüzden o aşamadan sonra sürekli tetikte olduğum için konserden keyif alamadığımı, eşimin bunun farkında olup zaten böyle bir şeyi yapmamasını beklediğimi söyledim. "Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" dedi. Böyle diyerek bana hakaret ettiğini söyledim.

Şimdi durum şu ki aslında eşimle bu olay olana kadar birbirimize güvendiğimiz, sevgi dolu bir birlikteliğimiz vardı. Eşim laf atsa da atmasa da başkalarının ona yürüyebileceğinin farkındayım, ben olsam da olmasam da yürünebileceğinin farkındayım, eşimin de uygun cevabı vereceği konusunda içimde bir çekince yok. Öte yandan durduk yere neden böyle bir hareket yaptığını da anlamıyorum ve içimde ona olan güvenin azaldığını hissediyorum.

Daha önceden(en az 10 yıl önce) o dönemki kız arkadaşımdan benzer ortamlarda bana güven dediği ve aldatıldığım bir durum yaşadığım için konuyu doğru değerlendirememe riskim var. O yüzden siz sevgili duyuruculardan objektif görüşlerinizi rica ediyorum.
0
steelseries
(30.06.24)
Çok çetrefilli. Kaç yıllık ilişki, kaç yıllık evlilik, bunlar da önemli ama benim tavsiyem, eğer içki içince olduysa bu, içki içip eğlenmeye gitmeyin. Bu elbette ideal taktik değil ancak eğer bahsettiğiniz gibi konuştuysanız eşiniz sizin kadar uzlaşmacı görünmüyor. Siz yine de çok üstelemeyin derim.
0
prole
(30.06.24)
Ya dur hocam saçmalama ne güven azalması falan. Hiç girme o kafalara, gayet olağan bişey olmuş. Ben okurken bunaldım, insanları biraz özgür bırak. Eşim diyorsun, bırak en rahat senin yanında olsun.
0
hops
(30.06.24)
İlişki 6 yıllık, evlilik de 2 yıllık. Daha sonra eşim "seni ne kadar çok sevdiğimi zaten biliyorsun, seni zor durumda bilinçli bırakmam" gibi şeyler söyledi onu da ekleyeyim.
0
🌸steelseries
(30.06.24)
Eşinle ilgili bir şey yazmamışsın. Yani, adam eşine bakmış ama eşin dönüp konsere devam etmiş sanırım. Yani gittiğiniz grubun/kişinin konserine bağlı temelde tabii ki ama eşine, konser zamanında söyleseydin daha iyi olurdu bence. Çünkü eşin flört etmek için değil aynen dediği gibi "böyle konser ortamlarını kendiyle benzer şekilde düşünen ve kendisini rahat hissedebileceği bir ortam olarak gördüğü" için yandakine bir şey demiş olabilir. Yani flörtöz olmadan bu şekilde laf atmış (ingilizcesi "banter" olan, "catcall" olan değil) olabilir. Bunda da bir sorun görmüyorum. Orada uyarsan veya eşinin da baktığını yakalasan farklı olurdu tabii ki.

Özellikle metal konserlerinde çevredekiler ile böyle laf atıp arkadaş grubunu kalabalıklaştırma, birlikte eğlenme, arkadaş edinme ya da sadece laf edip/sokup/atıp ne oluyorsa karşılığı işte sonra yoluna devam etmeyi yeterince tecrübe ettik. Yani her cümlede flört dememek lazım.

"Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" cümlesi, senin canını sıkanı anlamadığını gösteriyor ama.
0
nawar
(30.06.24)
Evet eşiniz tepkisini normal bulan olur bulmayan olur. Değişir. Sorulması gereken soru şu: aynı şeyi siz yapsaydınız eşiniz size ne derdi? Kızar miydi yoksa sorun etmez miydi. Bunun cevabı da sizin tepkinizi ortaya koyacak. Ama bana sorarsanız benim başıma gelse pek hoşuma gitmezdi eşimi sakince uyarırdım.
0
olsun demekte zor artik
(30.06.24)
@nawar eşim konserle ilgiliydi, o yüzden keyfini kaçırmak istemedim. Kendi hislerimi de anlatmam lazım ki bir noktada ortak bir yol bulalım, ertesi gün konuştum o yüzden.
0
🌸steelseries
(30.06.24)
Evlilik biraz da böyle göze soka soka sosyal flört etmekten kendini alıkoymaktir. Sınırları biraz zorlamış eşiniz ama gerekli tepkiyi gostermissiniz gibi de geldi. Tekrarı olmaz.
0
sekizdokuzon
(30.06.24)
yandakiyle konuşmayı gerektirecek bir durum olsa okey ama "x grubunu çok seviyorsun herhalde" öyle bir laf değil.

Sen bir ortamda yandaki kadınla böyle iletişim kurmaya çalışsan o ne düşünür bunu sorabilirsin. Dışarıdan flört gibi görünüyor bence. Ha bilmemkaç yıllık evliyiz flörtü özledik gibi bişey varsa bu da konuşulup çözülmeli.
0
nhk ni youkosu
(30.06.24)
Eşin konserle ilgiliyken yanda kendini kaptırıp coşan birini görüp böyle söyledikten sonra da konsere devam ettiyse bir sorun yok bence. Zaten belli ki flört etmemiş, laf sokmuş hafiften. Konsere ve konser ortamına bağlı olarak gülüp geçebileceğin bir şey diye düşünüyorum. Burada flört çıkarmak istese mutlaka konser bitmeden 2. cümle ya da en azından bakıştığı bir etkileşim çıkardı.

Adamın dönüp birkaç defa baktığını söyleyebilirsin konsere odaklı eşine. Kavga başlatıcı tonda söylemediğin sürece sorun yok. Zaten ya "boşver sallama" derdi ya da rahatsız edici şekilde devam ediyorsa yer değiştirmenizi o isterdi.
0
nawar
(30.06.24)
Böyle bir durumda ben kendimi gavat gibi hissederdim.
0
ferenc
(30.06.24)
Ben de orda burada, dolmuşta bile tanımadığım kişilerle konuşurum, olaylara yorum yaparım filan. Yani buna yatkın bir karakterim var da kendimi kontrol edip susmaya çalışıyorum. Eşiniz, dediği gibi konser ortamında bir kalite benzerliği olacağı düşüncesiyle boş bulunmuş. İyi bir insan olduğu izlenimine kapıldım, kasıntı değil en azından.
Siz de adamın flörte kalkışabileceğini hissettiğiniz için tedirgin olmuşsunuz, o bakımdan bir şey diyemem ama çok uzatacak bir şey değil sanki.
0
firez
(30.06.24)
ben olsam konuşurdum çünkü şahsen benim kabul edebileceğim birşey değil yada ben bu çağın insanı değilim.
0
baldan kaymak
(30.06.24)
Flört seviyor ablam. Sen olmadığında neler yaptı, yapıyor.
0
gabe h coud
(30.06.24)
Alkolün etkisiyle böyle bir şey söylenmiş olabilir. Ben de evliyim. Eşim bu şekilde karşı tarafla konuşsa bozulurum ve senin yaptığın gibi ertesi gün sorarım nedenini ve alkole de vererek anlayışla karşılarım fakat eşinin "... senin bulunduğun yerlerde yapmam" Sözü asla kabul edilebilir bir şey değil. Yanında olmayınca yapacak mı yani. Bu anlam çıkıyor. Bu aynı zamanda konserdeki sözün de alkolün etkisiyle söylenmemiş olduğu anlamına geliyor. Yani ertesi gün yaptığı konuşmayi bana yapsa ben bir daha gözüm kapalı guvenmezdim ki gerçekten de insan karşısındakine güvenmemeyi.

Ee şimdi ne olacak. Bir şey olmayacak tatsız bir gün geçip gitmiş oldu. Bundan sonra yapacağınız şey evli bir kişi olarak söylüyorum kesinlikle gözü kapalı güvenmemek. Bir insan kapıyı aramamali. Ben şunun için dedim böyle bir amacım yoktu vs bunlar lafın boku. Kapıyı aralarsan eğer o kapıdan girmek isterler.
0
dedeminhirkasi
(30.06.24)
Sen ordayken bile sürekli dönüp bakan adam, sen orda olmasan bu lafın üstüne konser bitene kadar dibinden ayrılmayacaktı muhtemelen. Bu kapıyı açması hoş değil bence.

Bazı şeylerin teknik açıklaması olmuyor malesef, sen orda rahatsız hissettiysen, ortada rahatsız olacak bir şey var demektir. Kadınlar bu konuda daha mahirdir oysa ki. 100 kişinin arasından sana ilgi duyabilecek kişiyi sezebilirler. İş kendine gelince salağa yatmış bence. Bir de üstüne üstlük 'senin yanında yapmam' diyerek restini çekmiş. Biraz daha alttan alıp, seni anlamaya çalışabilirmiş.

Modern olacaz diye sezgisel hislerimizi kenara bırakmamalıyız.
0
bambaleyo
(30.06.24)
Tam olarak nasil flört oluyor anlamadim bile. Esiniz yabanci mi? Turkiyede insanin insanla muhabbet kurmasi muthis zor ya. Ne desen flort saniyorlar, normal sohbet edilemiyor herhalde. Dumduz laf etmis niye flort olsun durduk yere? Hem de yaninizda.. Bir de adami kim bilir arkanizdan neler yapiyor diye doldurmuslar. Hocam hem ortamina uygun hem de zaten hicbir anlami olmayan, dumduz, insanin insana karsi kurabilecegi herhangi bir cumleden biri. Baska hal hareket de gormemissiniz zaten esinizden yana. Bence buyutmeyin ne kendinizi uzun ne esinizi uzun. Tanimadigimiz insanlarla da sohbet edebilmeliyiz, cevremize bu kadar kapali olmamaliyiz ya avrupa'da hic tanimadigin insanla da sohbet ediyorsun kimse garipsemiyor da ya bu bana yuruyor diye kendini sisirmiyor da. Belli ki esiniz de boyle medeni biri. Tebrikler.
0
nic cage
(30.06.24)
Eşiniz yanlış yapmış. İçkinin etkisiyle böyle bir laf atma hareketi olabilir ama ertesi gün siz konuyu tartışırken "tamam senin bulunduğun yerde yapmam" demesi bence kavga sebebi.

Güveniniz azalmasın ama bu anlayışsızlığın temelinde ne yatıyor onu arayıp bulmanızı tavsiye ederim.
0
pispinti
(30.06.24)
Bütün aldatmalar böyle başlar.

Abla fikren yeni denizlere yelken açmış.
0
Yourcousinmarvinberry
(30.06.24)
@ nic cage örnek gösterdiğin kültürle olayın yaşandığı ülkenin kültürleri farklı. İnsanların düşünceleri de bu nedenle çok farklı. Evet eşi yabancı olsa o zaman normal karşılanır. Doğup büyüdüğü kültürde gayet normal görülür fakat bu ülkede dediğin şeyi normal karşılayana gülerler sadece.
0
dedeminhirkasi
(30.06.24)
Aşırı elit ortam dışında alkol mekanı her zaman riskli bizim gibi ortadogu kafasındaki ülkelerde.

Ve bizim gibi ortadogu kafasında ki ülkelerde kadının tebessüm etmesi hatta adres sorması dahi erkeğin testesteronu yükseltiyor.

Eşiniz ülke gerçekleri bildiği halde bir erkeğe nasıl davranması gerektiğini mesafe koyması lazım geldiğini önemsemiyorsa....

Bu sorun ciddi bir sorun. Eşiniz kötü niyetli olmasa bile erkek beyni böyle düşünmüyor saçma sapan bir şekilde takıntı haline getiren idiotlar sapıklar var bu ülkede.

Sizi üzmek istemiyorum Eşiniz düşünce tarzını değiştirmedigi sürece siz günün birinde üzüleceksiniz aldatma anlamında söylemedim. Bu davranış şekli takıntılı birini ailenize musallat eder.
0
Fritz-X
(01.07.24)
aynı kültür gurubundan kişilerin olduğu konserlerde sağla solla sohbet etmek çok olağan bir şey, çoğu zaman keyifli de oluyor. ama "x grubunu çok seviyorsun herhalde" cümlesi sanki yaşça küçük ya da şirin bulduğu birine sohbet başlatmak için söylenen bir cümle gibi. ben anlamsız buldum. fakat bu noktada içinizi kemirecek bir şey henüz tam olarak var diyemem, her şeyin anlamlı olması gerekmiyor çünkü. bence sorun aldatmak sorunu değil, aranızda iletişim sorunu var. şöyle ki; öncelikle o kişi konser boyu eşinize baktıysa emin olun eşiniz bunu farketmiştir. bir cümleden sonra hiç bakmadıysa, bunu bir oyun haline getirmiş bile olabilir, tekrar not düşeyim ben eylemleri tartışmıyorum. demek istediğim şu ki, bunu bilmesine rağmen siz ona rahatsızlığınızı dile getirdiğinizde sizinle empati kurmaya yanaşmaması. bunun sonuçlarını anlamıyor olabilir, bence sakin bir zamanda bu durumun sizin iletişiminize kalıcı zarar verebileceğini ona açıkça anlatmalısınız.

"Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" cümlesini ise kırıcı buldum. ya gerçekten yaptığı şeyi hiç sorun etmeyeceğinizi düşünüyor ya da bilemiyorum. üzüldüm. eşiniz gibi insanlarla tanıştım, kafaları nasıl çalışıyor tam olarak bilmiyorum ama muhtemelen sizin dert ettiğiniz konularla ilgili (aldatmak gibi) bir niyeti yok. kendini değiştirmeyecek. bunu kabul ederek yola devam edebilecekseniz edin, yoksa üstüne düşünmeye devam eder kafaya takarsanız deli olursunuz
0
her giriste sifresini unutan adam
(01.07.24)
@Nic cage güzel ifade etmiş.
Ben yorumları hayretle okudum. Tamam bir acayip toplum olduk, tedbirli davranalım ama bir insanın bir insana iki çift laf etmesinde ne var gerçekten anlamadım. Dehşet içindeyim. Bir de güvensizlik ve aldatma korkusu içinde herkes, bana normal gelmiyor.
0
firez
(01.07.24)
Evlendikten sonra bende hoş karşılamazdım,
Sosyalliğin biraz kısıtlanması gerekiyor evlendikten sonra,
Birdenbire türeyen arkadaşlar bu şekilde olup aradaki güveni zedeler bencede.
Kadın yaptığının doğru olduğunu düşünüyor bu sebeple kafasında bir sorunlar var belki ufak tefek arkadaş/sohbet eksikliği yada başka bir şey kadınlar daha iyi analiz eder gerçi.

Ülkemizde şöyle bir durumda var eşit olalım sende birine böyle laf atıp tanışabilirsin dese,
Erkeğin attığı 100 laftan 1tanesi ile tanışırken
Kadının attığı 100 laftan 99uyla tanışır bu sebeple bu konuda eşitlik adaleti getirmez.
0
kararsızataletfilozofu
(01.07.24)
Yorumları okuyunca yaşlandığımı hissetim. Bence bildiğin redflag bu.

Ben evli insanların evlilik sonrası karşı cins arkadaş edinmesine karşıyım o sebeple sosyalleşmeyi de normal bulmuyorum.
Hele yanımda eşim varken erkeklerle diyaloga bile girmem. Sonra adam sizin hikayede olduğu gibi bir ışık görüp dönüp bakar, kocam fiziksel kavgaya girmeye kalkar filan? Ne gerek var ki sırf iki saniyelik cümle söyleyeceğim diye. Anlamsız yani.
0
Gradient_tabanlı_mor
(01.07.24)
ben böyle bir lafı hemcinsime atardım sanırım. insanlarla konuşmayı severim. yanımda içe kapanık ya da modu düşük minnoş bir kız varsa böyle bir laf atardım diye düşünüyorum.

aynısını bir erkeğe yapsam eşim beni o ortamda bırakır giderdi heralde
0
Hallegadola
(01.07.24)
"Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" şu cümleden sonra sükunetinizi koruyabilmenizi gerçekten takdir ettim.
0
WithWorth
(01.07.24)
Hoş değil. Bir arkadaşım da böyle, zaten aldatıyor adamı da.
0
Kahvedesu
(01.07.24)
böyle durumlarda kenarda durup bakışmaya gerek yok, yapılacak doğru davranış muhabbete dahil olmak, varlığını bakışların yerine dahil olarak gösterirsin. aradaki muhabbetin seviyesini dengeleyebilirsin, istediğin gibi yönlendirebilirsin, hatta gel bi içecek bişiyler alalım diye uzaklaştırabilirsin. bu davranışla hatunun gözünde de 10 numara 5 yıldız olmuş olursun.

rahatsız olmuşsun belirtmişsin, bir şeyleri dayatmaya, açıklamaya, rahatsızlığını haklı göstermeye gerek yok, bir dahaki sefere yine böyle bişi olursa bu da eşim diye tanıştırır zaten.

güven azaltacak bir şey yok.
0
selam
(01.07.24)
Esin istemeden karsi tarafin flort olarak algilayacagi bir sekilde farketmeden konusmus olabilir ancak senin bozulmani onemsememesi ve senin bulundugun yerde yapmam demesi direk sari kart.Daha ciddi bir konusma yapardim
0
turkuaz
(01.07.24)
10 üzerinden 9 faul bir hareket bence. kendinizi sorgulamayın. evli bir kadın hareketlerinde son derece dikkatli olmalı, günümüz poligamik piyasasında sadakat iddiası taşıyan bir ilişki içinde ise , karşı cins ile en ufak bir flörtöz temas içinde olmamalıdır. ben bekar bir adamım,sevgilim ile ayrılık aşamasında bir noktadayız. onun olmadığı bir konserde çektiğim videoları instagramdan ekleşip göndermemi isteyen bir kadın oldu, airdrop varsa gönderebileceğimi yoksa instagram hesabıma ekleyemeyeceğimi söyledim geçtim.
0
loch ness
(01.07.24)
Kültür, orta-doğu, alkol falan diyen arkadaşlar 30+ yaşındayım herhalde liseden beri konserlere gidiyorum 276937 defa denk gelmiş hatta parçası olmuşumdur bu tarz şeylerin. İki tarafın da içinden gelirse yine benzer şekilde iletişim sonrası yürümek isteyen, istediğine yürür ama aksi halde geçer gider öyle.

Evet, kadın adres sordu diye adrese birlikte gideceklerini sanıp tahrik olanlar var. Bu tipler ABD'de de var ama neyse konu değil. Yine de eşinin belirttiği gibi, iki insan arasında "acaba ekmek çıkar mı?" amacından farklı iletişim kurulması gayet normal bir şey.

Burada, şu duyuruda "Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" cümlesi dışında dert edecek bir şey yok. O cümle de iletişim sorunu sebepli olabilir. Tartışma başlantıcı/başlangıcı diye moderasyon uyarısı yememek için detaya girmedim ama sakin! Sosyal medyanın "kadın-erkek seks dışında hiçbir sebeple hiçbir etkileşime gir(e)mez" havasına açmayın yelkenleri. Adamın kafasına kurt düşürme çabasının evliliğe de duruma da faydası yok. Tabii duyuru sahibi de çekinmeden, net ve zamanında belirtsin sıkıntısını.
0
nawar
(01.07.24)
abi 10 üzerinden 10 ofsayt. attığı lafta cok sacma yani. eşinin laf attıgı adam nasıl biriydi peki? cok mu yakısıklıydı? hadi böyle şişko kel birine dese anlarım. o adam sen olmasan eşinle işi konserde bitirirdi.
0
sizofren06
(01.07.24)
tam olarak özrü kabahatinden büyük ifadesine denk gelen bir olay.
durduk yere başkasına laf atması ofsaytsa da, duruma göre kabul edilebilir. sevgili ya da evliyiz diye sosyal ortamlarda hiç sohbetimiz olmayacak ya da arkadaşlık kuramayacak değiliz, ancak bu örnekteki bu tavır biraz gereksiz gibi. büyütülecek bir şey değil, siz de büyütmemişsiniz zaten. rahatsız olmuş ve söylemişsiniz. bunu anlaması ya da rahatsız olunabilecek bir durum olduğunu bilmesi gerekirdi.

ancak onu geçtik "senin olmadığın yerde yapmam" ifadesi daha bi rahatsız edici. sizi ya da sizi rahatsız eden şeyin ne olduğunu pek anlamış gibi değil.
0
biseysorcaktim
(01.07.24)
(5)

Araba vs. Taksi?

dejame
İzmir Güzelbahçe tarafında arkadaşımın düğünü var. Kuşadası’ndan geleceğim, kız arkadaşım Buca’da. Önce kendisini alıp birlikte Güzelbahçe tarafına gideceğiz, sonra eve bırakacağım kendisini.Ama buradan arabayla gidip trafik stresi çekmek yerine otobüsle gitsem, şehir içi ulaşımı taksiyle yapsak man
İzmir Güzelbahçe tarafında arkadaşımın düğünü var. Kuşadası’ndan geleceğim, kız arkadaşım Buca’da. Önce kendisini alıp birlikte Güzelbahçe tarafına gideceğiz, sonra eve bırakacağım kendisini.

Ama buradan arabayla gidip trafik stresi çekmek yerine otobüsle gitsem, şehir içi ulaşımı taksiyle yapsak mantıklı olur mu?

Önceliğim: daha az stres ve biraz daha ekonomik olması.
0
dejame
(21.06.24)
bence olmaz çünkü çok fazla durak var. önce otogardan bucaya, sonra oradan güzelbahçe tekrar dönüş buca oradan otogar vs bunların hepsi taksiyle olacaksa maddi olarak çok pahalıya patlar. Eğer trafikse tek sıkıntı, daha trafiksiz bir saatte gidip yakın bir yerde vakit geçirilebilir.
0
biravekahve
(21.06.24)
Güzelbahçe şehre uzak. Şirinyer İzban'dan Güzelbahçe AKM'ye (aklıma ilk buralar geldi) Uber'den taksi baktım, 666-885 tl arası tutar diyor. Bunun bir de dönüşü var, etti mi 1500 lira. Arabayla gelin siz.

Ha bu arada, illa toplu taşımayla gelecekseniz Kuşadası'ndan minibüsle Selçuk, oradan İzban'la Buca'da kız arkadaşınıza en yakın durağa kadar gidebilirsiniz. Otobüs+şehir içi ulaşımdan daha hızlı olur.
0
kobuzchu kiz
(21.06.24)
Ozel arac tabiki
0
optimistbakunin
(21.06.24)
Kızlar düğün için süslü giyinir, o şekildeyken toplu taşıma tercih etmezler, ayakkabı filan topuklu olduğundan.
0
firez
(21.06.24)
Geçen hafta servis gelmediği için bucadan kemalpaşaya gittim taksiyle (33 km filan ) 750 tl tuttu bilgin olsun,

ben olsam taksi işine hiç girmez kendi arabamla şapardım tüm yolculuğu
0
pislick0
(21.06.24)
(20)

bana yalan bulalım (tatile gitmek istemiyorum)

Mirabel
Arkadaşlar merhabaİş yerinden arkadaşlarla tatile gidecektik. Yarın yola çıkacaktık. Her planı bana göre yaptılar, kendimi buna hazırladım fakat içimden onlarla vakit geçirmek gelmiyor. İç sıkıntısı var. Sizce ne yalan söyleyeyim. Bu arada dün gece yurtdışından döndüm ve bugun döneceğim biliyorlar.
Arkadaşlar merhaba
İş yerinden arkadaşlarla tatile gidecektik. Yarın yola çıkacaktık. Her planı bana göre yaptılar, kendimi buna hazırladım fakat içimden onlarla vakit geçirmek gelmiyor. İç sıkıntısı var. Sizce ne yalan söyleyeyim. Bu arada dün gece yurtdışından döndüm ve bugun döneceğim biliyorlar. Bu durumla ilgili bir yalan da olabilir.
Gitmek istememe sebeplerim:
1. evine davet eden kızın vakti zamanında aşırı büyük kötülükler yapması. Aslında gelmemi istememesi fakat gruptaki diğer insanlar gelmemi istediği için çağırması.
2. 6 kişiyiz. 3 tanesiyle hiç bir problemim yok hatta çok eğleniyoruz ama 2 kişi beni çok geriyor. Onların yanında rahat olamıyorum, onlara güvenmiyorum.

Gitmeme konusunda kararım net. Söz verdiğim için kendime de kızıyorum. Bana yalan bulur musunuz? Politik. Cephe alınsın istemiyorum. Aşırı ısrarcı insanlar özellikle ev sahibi. Israr edemeyeceği bir şey olursa sevinirim.
0
Mirabel
(20.06.24)
Hasstayim size bulaşır.
0
halk
(20.06.24)
Cenaze olsa memlekete gitsen?
0
etna
(20.06.24)
Uçağı kaçırdım 1 gün sonra döneceğim siz gidin deseniz? Sonra gel derlerlerse de koşturdum yorucuydu dinlnmek istiyorum vs dersiniz.
0
Kediyi üzdün
(20.06.24)
Bi kere size göre plan yapıldıysa son anda ekmemelisiniz. Başta yalan uyduracaktınız ve planı kabul etmeyecektiniz.
Son anda yapılmış tatil planını ekmek gerçekten çok büyük bi kazık.
0
zimbirik
(20.06.24)
Üst kattan su damlıyor, bayram olduğu için de gün içinde usta gelemiyor yarına gelecek kırıp yeniden yapacak. Hatta ustaya fotoğrafını gönderdim en az 2 günlük işi var dedi derseniz "tamam o zaman yarın yola çıkalım" da diyemezler.
Ya da cenaze. Ama cenaze bence fazla klişe ben yemezdim.
0
pianeta
(20.06.24)
Son dakika iptal etmeniz cok nahos ve ayip. Ustelik size gore yapilmis planlar bir de. Bastan dusunmeliydiniz.
0
mor oje
(20.06.24)
Gedrçekten ayağınızı vs kırmazsanız her türlü cephe alınır.
0
jülsezar
(20.06.24)
Ben olsam gitmem. 6 kisi var, 3 unden zaten haz etmiyormussunuz, muhtemelen onlar da gelmemenize sevinir. Tatil gibi kisitli zamani isteksizce harcamak mantiksiz. Dedikodunuz da donerse donsun.
@xu +1, saglam yalan. Begendim.
0
Feriyaanim
(20.06.24)
keske hic plan yapmasaydin.

cok hasta oldum falan diyebilirsin. yurtdisinda hastalik kaptim heralde vs.
yuksek ates, acile gittim vs.
0
ermanen
(20.06.24)
Yarım yalan iş görür bence, "Ya gelirim dedim, siz de bana göre ayarladınız hep ama gittiğim yer ve yol çok yormuş şimdi gelince çıktı acısı, işe başlamadan biraz yatıp dinlenmezsem hiç iyi olmayacak benim için. Sizin de modunuzu düşürmeyeyim. Siz bensiz gidin.

Sevmediğiniz kişiler itiraz etmeyecektir zaten. Ev sahibinin bu kişilerden biri olması avantaj sizin için. Sevdiğiniz 3 kişiye de özel olarak, "ya şimdi zahmet vermek istemedim ev sahibine, hiç halim yok ortamı bozmayayım dedim." Dersiniz.
0
akhenaten
(20.06.24)
Bu arada burda gitmezsen ayıp olur diyenlere hiç takılmayın bence.
Kendimi mutsuz hissedeceğim bir ortama ne diye atayım kendimi? Evet başta söylense güzel olurdu ama belli ki bir sebepten o tren kaçmış, denilememiş. Ee öyle oldu diye kıymetli zamanımı ve tatil hakkımı ne diye sevmediğim insanların yanında harcayayım? Gereksiz duyar kasmalar bunlar. Valla bak şu saatten sonra giderseniz ben küserim ha.
0
pianeta
(20.06.24)
Havalimaninda valiz, kimlik vs hepsi kayboldu onlarla uğraşıyorsun.....
0
dedeminhirkasi
(20.06.24)
Burnuna pamuk sokup ses kaydı yap, hastayım fenayım gençler, ben size engel olmayayım.
0
gabe h coud
(20.06.24)
ben detayı sorulduğu zaman bin tane daha yalan söylemeyi gerektiren yalanları sevmiyorum, gereksiz kafamı meşgul ediyor.
kesinlikle gitmelisiniz diyenlere katılmıyorum, huzursuz olacağınızı biliyorsanız kendinize eziyet etmenize gerek yok.
büyük senaryolu bi yalan yerine ailevi bir şey/tartışma oldu, onların yanında olmam gerekiyor gibi bir şey derdim ben, özel bir konu olduğu için çok soru da sorulmazdı.

bu arada kararınız netmiş ama bi ihtimal güzel geçme ihtimali var mı diye de düşünün bence, sevmediklerinizle çok muhattap olmadan müzik-kitap-dinlenme şeklinde fena olmayan bir tatil geçirme ihtimaliniz olur belki, böyle bir ihtimal kesinlikle yoksa söz vermiş olmama rağmen ben de gitmezdim.
0
bcdhms
(20.06.24)
Yediklerim dokunmuş,ishal oldum, evden çıkamıyorum olabilir.
0
asteriks
(20.06.24)
Gitmek zorunda değilsiniz diyenlere ben hiç katılmıyorum. Bir tatili en başta fikirken kabul edip, planlama aşamalarına vs katılıp, son güne kadar hiç bir şey söylemeyip son gün geldiğinde “gitmek zorunda değilsiniz” diyemeyiz

Hoşunuza gitmeyecek tatili baştan reddetmeliydiniz, kabul etmek zorunda değildiniz. Ya da planlama aşamaşarında caymalıydınız, plana devam etmek zorunda değildiniz. Ama size göre plan yapan insanları artık geri dönüşü olmayan son gün bu şekilde satarsanız, iyi olanları ile de aranız baya bozulur haberiniz olsun.

Hele yalan söyleyip ekerseniz kesinlikle bozulur. Biraz dürüst bir açıklama yaparsanız, “çok yorulmuşum, sizin modunuzu düşürmeyeyim” gibi o zaman belki sevdiklerinizle küsmeme şansınız olur.
0
zimbirik
(20.06.24)
Yol yorgunusun ve aşırı sıcak? Yalan değil ve geçerli, ayrıca kişisel sorunların ve ülkenin sıkıntıları herkes gibi seni de etkiliyor. Bir de para durumlarım dersen bence yeterli.
0
muhayyer divan
(20.06.24)
Böyle durumlarda seve seve gidilir. Bunun bahanesi yok, kol bacak kırılması, birinci derece yakına ciddi bir şey olması dışında ağır satışa girer.
0
kimlanbu
(20.06.24)
pek keyfim yok gelmek istemiyorum.
yalana dolana gerek yok.
0
jamswety
(20.06.24)
zimbirik +1000
Size göre plan yapılmış, baştan itiraz etmemişsiniz. Gitmeniz doğru olur. Ha bir yalan uydurup gitmemek dünyanın en kolay işi ama kaypak bir hareket olur sanki.
0
firez
(21.06.24)
(12)

Robot süpürge kullanıyor musunuz? Gerçekten dedikleri kadar etkili mi?

winston insani
MerhabalarKime sorsam robot süpürge aldığından çok memnun.Ablam şundan almış mesela, ben de bu fiyatlara çıkabilirim. O araştırmadan almış ama özellik konusunda eksik bir şeyi var mıdır, veya "şu özellik olmazsa olmaz" gibi bir öneirleriniz var mıdır robot süpürgeler için?https://www.trendyol.com/ro
Merhabalar

Kime sorsam robot süpürge aldığından çok memnun.

Ablam şundan almış mesela, ben de bu fiyatlara çıkabilirim. O araştırmadan almış ama özellik konusunda eksik bir şeyi var mıdır, veya "şu özellik olmazsa olmaz" gibi bir öneirleriniz var mıdır robot süpürgeler için?

www.trendyol.com

Veya sizin kullandığınız ve kesin tavsiye ederim diyebileceğiniz süpürgeler de varsa inceleyebilirim.

Bir de bunlara sudan başka bir şey konulmuyor mu silme konusunda? Yani çamaşır suyu veya ahşap temizleyiciler? Veya bunlara özgü sıvılar mı var kullanılan? Kafamda deli sorular.

Teşekkürler.
0
winston insani
(26.04.24)
eve kişiye bağlı biz aldık pek kullanamıyoruz neden dersen evde çocuk var ve sürekli ev dağınık illa süpürge için evi baştan aşağı toplamak ve sandalye ıvır zıvırları çekmek gerekiyor. etrafı açmak toparlamak için harcadığım efora evi zaten süpürüyoruz.
edit: temizliğini de çok beğendiğimiz söylenemez xiaomi marka
0
basond
(26.04.24)
Ben tavsiye ederim. Fakat yukarda @basond'un söylediği konular çok önemli. Kalabalık ve kontrolü sizde olmayan evde kullanımı sıkıntılı olabilir.
Ben geçenlerde robx marka 5 bin liralık bir model aldım. Yorumlarda herkes "haritalaması yok, annelere, ninelere uygun" demiş. Behey gafiller, haritalamaması olmaması için ben üstüne para verebilirim. Çünkü dediğim gibi aile yapısına bağlı. Bizim ev de sürekli hareket halinde, benim o süpürgeyi nazlana nazlana harita çıkarttırıp kullanma şansım yok, bu basit modeli koyuyorum odaya, tertemiz yapıyor.

Fakat buna eşlikçi bir normal süpürgenizin yine de olması gerekiyor. Kenarlara, köşelere ve acil temizlik için ihtiyaç olabiliyor.
0
firez
(26.04.24)
3 sene önce aldım. Haddinden fazla memnunum. Bir ara kendisiyle batarya sorunu yaşadık ve yetkili servislerin yurtdışından alınmışlara karışmama konusu nedeniyle Xiaomi' markasına bir küsmüşlüğüm olduysa da bizim herşey tamircisi Muhittin abi olayı çözdü. 500 TL aldığı için kendimi kazıklanmış hissettim ama olsun.

Süpürme işine tamamım, süper faydalı. Ama 3 senedir teknolojide bir gelişme olduysa bilemem ama silme konusu kesinlikle tatsız. Olmuyor yani. Silme işini kendin yapacaksın.

Dikkatimi çeken en önemli husus, her yerinden kablo geçen ya da saksıya bibloya boğulmuş ve adım atacak yeri kalmamış ya da, çıkardığımı şuraya atarım, kırk yılda bir toplarımcıların evinde bu alet kullanılamaz. Öteberisiz ev olmalı yani.
0
Mirket
(26.04.24)
cep telefonu-bilgisayar ve internetten sonra benim için en müthiş icat. şiddetle öneririm.

ancak şu durumlarda alma;

- evde çocuk varsa, ev dağınıksa, çok eşya varsa yerlerde ve dağınıksanız
- yatak kanepe koltuk ve diğer aksesuarların ayakları çok kısaysa
- çok fazla çiçek varsa yerde (+10 saksı)
0
avatar is back
(26.04.24)
Roborock s6 aldım yıllar önce. Şu ana kadar aldığım ennn iyi elektronik alet. Eğer evin şartları uygunsa mutlaka alın asla pişman olmazsınız
0
Boris
(26.04.24)
süpürme icin kullaniyorum. ayda bir falan kendim siliyorum.
tavsiye ederim.
0
robert bosch
(26.04.24)
hic aklimda yokken arkadasimin gazina gelip aldim. cok memnunum.

kedim kopegim yok ama kadin kisisiyim ve saclarim evin her kosesinde... ben hic ev supurmem. sevmiyorum demiyorum bile bak, ayda bir modum yerinde olacak da kalkicam bastigim gectigim yerleri supurcem. oyle kenarlar koseler belki 3 ayda bir.

silmek desen supurdukten sonra Swiffer denen paspasla bi gecerim.
supurmedigim zamanlarda yaptigim sey suydu, mop vardi bi tane havlulu, onunla toplardim odalarda ne varsa sonra onu makineyle cekerdim. cunku hayat o makineyi sirtlayip tasimak icin cok kisa.ama gel gor ki yine de ayagima bir seyler yapisiyordu ve bu beni aslinda rahatsiz ediyormus simdi anladim.

nitekim makineyi aldim ve cok memnunum cunku atiyorum odaya fiti fiti temizliyor. her seferinde hazne ciddi seviyede doluyor. hep temiz yerde yurudugumu hissediyorum.

ben Xiaomi s10 var sanirim. mopu da var, ben onemli degil diyordum ama simdi arada calistirinc hosuma gidiyor. hazneye asla sudan baska kimyasal koymayin diyor. ama mopu nemlendirmeni istiyor ben onu yuzey temizleyici ile nemlendiriyorum, sonucta haznenin icine girmiyor. (yerlere de sikilabilir)

daginiklik konusuna gelince, benden daginik insan kesin vardir ama benim sorunum ivir zivirimin cok olmasi, her yerde bir sey var. yatak odamda supurme sirasinda kaldirdigim 3-4 sey var. oturma odasinda da oyle. diger yerlerde nadir calistirma ihtiyaci hissediyorum.

memnunum. bozulsa yenisini alirim o derece.
0
supergirl
(26.04.24)
haftalık temizliğe gelen biri varsa gereksiz. dikey süpürge ile günde 5 dk yeter.

diyip alırım ben de. aklıma girdi şimdi.
0
gabe h coud
(26.04.24)
3 yıldır roborock s5 kullanıyorum, aşırı memnunum. Halı zaten sevmediğim için ve ortada az eşya olduğu için fıtı fıtı çalıştırıyorum hemen, mopun bez kısmını yüzey temizleyici ile ıslatıp sildiriyorum. Ayda 1 kendim siliyorum. O da belki
0
tuborg yesili
(27.04.24)
Yaklaşık 2 senedir kullanıyoruz, hiç memnun değiliz. Bunun yerine dikey süpürge alıp evi şöyle bir süpürmek bence çok daha mantıklı (gerçi bizim ev küçük, evi büyük olanlar için mantıklı olmayabilir).
Bu vatandaşı çalıştırmak için evde ne varsa ters çevirmek gerekiyor. Kablodur, terliktir, sandalyedir ne varsa kaldırmak gerekiyor. Ben bu aleti hayatımı kolaylaştırsın diye aldım ama yakında bel fıtığı olacağım 5lik suları indirip kaldırmaktan. Aman o kapı aralığından geçebilecek mi, aman yerdeki halıya takılacak mı diye düşünmekten çıban çıkaracağım yakında. Bazen evden çıkarken çalıştırıyorum, akşam eve döndüğümde koridorun ortasında can vermiş yatıyor halde buluyorum. Koridordaki incecik yolluğun bir kenarına takılıp komple kaldırmış koca yolluğu, sonra da takılıp kalmış öyle. Yorgun argın eve gelip bir de hem bunun arkasını topluyorum, hem de sabah evden çıkarken boş yere ters çevirmiş olduğum sandalyeleri, 5lik şişeleri geri yerlerine koyuyorum. Bence dünyanın en gereksiz aleti, en azından bizim için. Yakında dikey süpürge alıp haftada 2-3 kere evi süpüreceğim, 15 dakikamı almaz ve robot süpürge kadar da efor sarfetmem (ya da aynı eforu sarfederim ama çok daha temiz olur).

Bizim alet Arzum Robotek X bilmem kaç, 2 yıl önce son çıkanıydı. Roborock falan almış olsak belki bir tık daha memnun olurduk ama yine de %100 memnun kalmazdık.
0
pianeta
(27.04.24)
Dunyanin en iyi şeyi, al
0
abuzer
(27.04.24)
Kesinlikle öneririm. Ev hep temiz. Ben haftada bir kere elektrik süpürgesiyle dip köşe temizliyorum halıları kaldırıyorum. Robot süpürgeyi de günlük kullanıyorum. Her gün açıyorum mutlaka. O günlük temizlik için zaten, halıya dökülenleri vs. topluyor. Haznesi küçük yani derin temizlik için uygun değil. Islak silme özelliği de var ama daha o özelliğini kullanmadım. Markası Xiaomi.
0
rock n roll
(27.04.24)
(20)

Sevgilinizle aynı eve çıktınız ama ayrılırsak evden kim ayrılacak?

veritaslibertas
Böyle bir sorunumuz var,4 aydır birlikteyiz, sevgilim benim yaşadığım eve yerleşti, 4 yıldır burada yaşıyorum ben.Gelirken kendi evini olur da ileride bir sorun yaşarsak diye kapatmadı ve kardeşine bıraktı. Kardeşine de dedi ki ayrılırsak dönerim buraya.Buraya kadar normaldi her şey.Sonra güvensizli
Böyle bir sorunumuz var,
4 aydır birlikteyiz, sevgilim benim yaşadığım eve yerleşti, 4 yıldır burada yaşıyorum ben.
Gelirken kendi evini olur da ileride bir sorun yaşarsak diye kapatmadı ve kardeşine bıraktı. Kardeşine de dedi ki ayrılırsak dönerim buraya.
Buraya kadar normaldi her şey.
Sonra güvensizlik yaşadığını, artık kardeşine evden çık diyemeyeceğini, ayrılırsak evden kimin gitmesi gerektiğini konuşabileceğimiz bir zeminde birlikte yaşamayı sürdürmemizi istedi. Evden gitmesi gereken kişi olmak istemiyor, benim de ayrıldığımızda gidebilmem konuşulsun istiyor, kim uygunsa o çıksın diyor.
Ben onun güvensizliğini gidermek adına kabul ettim bunu ama bu bana adil gelmiyor şu an ve kendimi güvensiz ve korkmuş hissediyorum. Bu evden çıkarsam şu an tek başıma başka bir eve geçecek gelirim ve lüksüm yok.
Gelirlerimiz de eşit bu arada.
Bugün de bu konuyu konuşup bu şekilde yapamayacağımı söyleyeceğim ama size sormak istedim. Bunun doğrusu eğrisi nedir?
Bana daha şimdiden bu hesaplara girmiş olmak bile tuhaf hissettiriyor
0
veritaslibertas
(25.04.24)
böyle basit hesaplara gerek yok. erkek ayrılır, nokta.
0
numlock
(25.04.24)
pardon, düzeltiyorum. 4 yıldır sen o evdeymişsin zaten. tabi ki sen kalacaksın.
0
numlock
(25.04.24)
Abla akıllıymış baya. Tabi ki sen kalacaksın.
0
Gradient_tabanlı_mor
(25.04.24)
Ev sizin, tabii ki o ayrılacak. 4 yıl boyunca siz yasamissimiz. Kontrat da sizin üzerinize değil mi? Bu konu tartışmaya kapalı bence.

Édit: ayrıca bu konuyu ben de hiç anlayamadım. İlk taşındığında tüm ihtimalleri göz önünde bulundurarak evi kardeşine bırakması anlaşılır. Fakat dönüp dönüp bu konuyu konuşmak oldukça garip.
0
fraise
(25.04.24)
bunu konuşan kişiyle oracıkta ayrılırdım. konuşmuşken sevgili nafakasını da konuşun.
0
gabe h coud
(25.04.24)
fraise +1
0
jülsezar
(25.04.24)
Siz ev arkadaşı değilsiniz, sevgilisiniz. Sorun yaşarsak kim evden ayrılacak konuşması nasıl yaptınız ben anlayamadım. Bir de böyle bir konuşma yapılıyorsa zaten sıkıntılı bir durum vardır bir olmamışlık vardır o ilişkide. Kaldı ki o senin evine gelmiş oturmuş, gidecek biri varsa o gidecek sen değil.
0
rock n roll
(25.04.24)
Fraise +1
4 yillik evinizde kalkip gidecek haliniz yok, cok sacma buldum
0
mor oje
(25.04.24)
garip bir muhabbet, evime tasinir tasinmaz benle bunun muhabbetini acan adama/kadina aninda yol veririm yahu. bu bariz benim 4 senedir yasadigim eve cokme plani..vay anasini..
0
cooperr
(25.04.24)
güvensizliğini gidermek için kendinin ve ailenin tüm mal varlığını onun üzerine yapmaya ne dersin ?

"artık kardeşine evden çık diyemeyeceğini", kardeşine evden çık diyemiyor, ama sana diyebiliyor. sen çoktan o evden çıktın hocam, sadece farkında değilsin derim.
0
WithWorth
(25.04.24)
Daha olayın başında gülümseyerek "kardeşine diyemiyorsun ama bana diyebiliyor musun yani? Başta planımızı yapmıştık, eğer sürekli değişecekse neden planlıyoruz ki?" Demeniz lazımdı. Israr ederse zaten plan tutmuyor gördüğün gibi, günü gelirse bakarız deyip sıyrılırdınız. Bu zaten ben çıkmam anlamına gelirdi.

Ama sizinki böyle gelişmediğine göre belki kardeşine çık demesi gerekmediğini hatırlatabilirsiniz. Evde zaten kendi kalıyormuş, kardeşi gelme demez heralde. Baktılar birlikte yaşamak zor, sonrasında ayırırlar evi. O da artık kardeşler arasında bir mesele. Siz ne yapacaksınız?

Ayrıca kendi adıma ben bir de sorardım "4 ayda kardeşine çık diyemeyecek hale geliyorsan acaba ilişkimizin ne kadar süreceğini düşünüyordun buraya gelirken?" diye :D belli ki 2 hafta falan süreceğine inanmış.
0
akhenaten
(25.04.24)
Thetruenorth+1
Yani bana da çok tehlikeli bir profil çizdi. Böyle bir şeyin konuşulabilir olması bile çok garip geldi zaten.
0
logisticsmanager
(25.04.24)
Ne igrenc bir insan ya bu. Bu seninle evin yeni kiracisi olmak icin bile birlikte olabilir. Kardesine niye cik diyemiyormus, gitsin kardesiyle beraber yasasin oyle bir durumda madem cik diyemiyor. Insan sunu soylemeye utanir ya. 4 yildir burda ben varim tabii ki sen gideceksin, evime mi cokeceksin utanmadan derdim ve ayrilirdim hemen ayrica.
0
Kittie
(25.04.24)
4 yıldır yaşadığın evinden 4 ay birlikte olup ayrılma potansiyelin olan biri için ayrılacaksın öyle mi? Söylerken bile ne kadar saçma geldi.
Ev senin. Ayrılmayı kimin istediğinden bağımsız o gider.
0
crinix
(25.04.24)
Kaç yıllık evinizi neden bırakasınız. Adil olan kız arkadaşınızın ayrılması.
İlişki devam ederken sevgiliye, evden kim gidecek bi konuşalım diye uyanıklık yapmak da enteresanmış.

Madem kim uygunsa o çıksın diyor ben uygun değilim diyip konuyu kapatın. Uzun uzun ikna çabasına girerseniz bu abla sizi ikna eder muhtemelen.
0
juliette
(25.04.24)
yuuuh amk... "Kardeşine de dedi ki ayrılırsak dönerim buraya.
Buraya kadar normaldi her şey." buraya kadar da anormal her sey. kendim de dahil etrafimda bir suru "ayrilirsak suraya giderim" hesabi yapan arkadasim oldu, gidecegimiz yeri kenarda tuttuk, bozmadik. fakat hicbirimiz sevgilimize acik acik soylemedik, dile getirilecek bir olay degil cunku. evlilik sözleşmesine falan da benzemiyor bayagi kotu, tatsiz bir sey bu. kapiya koyma zamani gelmis
0
ala09
(25.04.24)
Trol müsünüz anlamadım ki, böyle bir teklif kabul edilemeyeceğine göre şaka yapıyorsunuz herhalde. Böyle birine selam bile verilmez çünkü.
Ciddiyseniz; talebin ahlaksızlığı bir yana, isteseniz de hukuken olmaz, kontratı devredemezsiniz, kontratta bu şart vardır, ev sahibi çıkarır.
0
firez
(26.04.24)
Kontrat sizin uzerinizeyse polis çağırıp evden attirabilirsiniz bile biran once yol verin derim bu dönemde yeni ev tutup tasinmak bile 50 60 bin tl abla güzel yol bulmuş evinize çökmesine izin vermeyin bir an önce kurtulun yoksa baş agritir
0
apocalipy
(26.04.24)
Teşekkürler herkese yanıtlar için.
Trol değilim öncelikle ve gerçekten çok huzursuz bir haldeyim. Öyle polise gitmelik kapı önüne koymalık bir durum yok. Güvensiz hissettiği için kendi adına bir çözüm aradığını söyledi. Sadece kendini güvenceye almak korumak adına yaptığı şeyi benim de yapmam ve sınırımı çizmem gerekiyor. En yakın zamanda da konuşacağım bu şekilde.
0
🌸veritaslibertas
(26.04.24)
evliyken mala çökmeye çalışanı gördüm de sevgiliyken kiralık eve eşyalara çökmeye çalışanı ilk defa görüyorum. yeni sevgilisiyle eve nasıl çöktük ama demez inş.
0
Unde bach canim
(27.04.24)
(10)

Geçmişte kalan insanların size verdiği eşyalar

orangesandsea
Diyelim ki geçmişte aranızın iyi olduğu bir insan size bir eşya verdi ama sonra kırgınlıklar veya vefat oldu ve aradan yıllar geçti. Bu eşyalarla ne yapıyorsunuz?Eski sevgili eşyası değil konu, eski bir arkadaşın verdiği kitap, babanızla aranız iyi olduğu dönemde size aldığı dolma kalem vs. Bu eşyal
Diyelim ki geçmişte aranızın iyi olduğu bir insan size bir eşya verdi ama sonra kırgınlıklar veya vefat oldu ve aradan yıllar geçti. Bu eşyalarla ne yapıyorsunuz?

Eski sevgili eşyası değil konu, eski bir arkadaşın verdiği kitap, babanızla aranız iyi olduğu dönemde size aldığı dolma kalem vs. Bu eşyalar size eski günleri hatırlatıp üzüyor ama elden çıkarmak da ayrı bir mesele, dolapta ceset saklamak gibi bir şey, yer işgal ediyor, üzüyor ama aynı zamanda bir şeylerin iyi olduğu zamanları hatırlatıyor.

Bazılarının maddi değeri yok ama bazılarının ise var altın kolye, antika fotoğraf makinası vs.

Siz ne yapıyorsunuz bunlarla?
0
orangesandsea
(23.03.24)
her taşınmada büyük kısmından kurtuluyorum. hatıra bir şeyini atmayacağım 1 veya 2 kişi vardır sanırım.
0
9kuyruklukedi
(23.03.24)
sagda solda yer kapliyo, sũrunuyo.
0
ala09
(23.03.24)
ufak tefek şeylerden kalan oldu. künye, fotoğraf vs. bi yerlerde duruyorlar öyle.
0
ermanen
(23.03.24)
Neden dolapta ceset saklamak gibi olsun ki? Geçmişiniz sizin parçanız, orada hatırlamak istediğiniz ya da ders çıkardığınız olayları size hatırlatan şeyler saklamanız gayet insani, olağan, doğal, belki de insanlığın başından beri yapılan bir şey.

Bu eşyalar size mutlu hissettiriyorsa neden atasınız? Ancak eğer bu eşyaların sizi üzdüğünü söylüyorsanız ve yarattıkları duygularla baş etmekte zorlandığınıza inanıyorsanız elden çıkarmak daha iyi olabilir.

Genel geçer bir formülü yok aslında, tamamen size bağlı bir durum. Ben bir şeyi değerli görüyorumdur hayatta atmam derim, başkası hayatının en kötü zamanlarını hatırlatan bir eşyayı baz alıp hiç elimde tutmam böyle şeyleri atar geçerim der. İkimiz de haklı oluruz.
0
akhenaten
(23.03.24)
eski sevgilileriminkiler duruyor. kullaniyorum da hatta. o baglanti kopuyor kafamda benim.
yine de vefat falan olursa kullanamam muhtemelen. atamam da. senin gibi kalirim. aslinda hepsini tek seferde atip kurtulmak lazim. biz kardesim oldugunde oyle yapmistik. neden bilmiyorum birkac gun icinde neredeyse tum esyalarini evden cikarmistik. ya birine verdik ya cope attik. birileri soylemisti herhalde cok bilincli yaptigimizi sanmiyorum. ben yillar sonra hala fotograflara bile bakamayan biri oldugum icin o esyalarla ayni evde yasamak beni cok yorardi muhtemelen.
0
bohr atom modeli
(23.03.24)
genel olarak pek bir sey atmam. bana verilen esyalari da atmam o yüzden.
0
robert bosch
(23.03.24)
Artık tutmak istemediğim hediyeleri, hatırası kalsın diye resmini çektikten sonra atıyorum. Ama iyice negatif bir duygu varsa direkt atardım sanırım.
0
firez
(23.03.24)
O insanla aramın iyi olduğu döneme ait olduğu için saklarım o eşya aramızın iyi olduğu zamanı temsil eder manevi değeri vardır yaşanmışlıklar vardır atılmaz.
0
doharkoman
(23.03.24)
Değer verdiğim bir insandan kalan bir şeyse işlevselliğine bakmadan saklarım. Ama hayatımdan çıkardığım birinden kaldıysa işlevselse kullanırım değilse atarım.
0
yazdonumu
(23.03.24)
eski sevgili eşyası ise zorlanırım ama mutlaka bir yerde vedalaşırım. vedalaştım. arkadaşlarımın, ailemin verdiği ise tutarım çok yer kaplamıyorsa.
0
gabe h coud
(23.03.24)
(3)

Bunlar nasıl yazılır ya yardım edebilir misiniz? İmla

biseysorucam
Şimdi doğru mu yazıyorumBir yönetmelik içerisinde geçiyor diyelim bunlar'Xyz a.ş. (Şirket) ' diye bir ibare var ilk paragrafta. Aşağılarda da şöyle bir cümle var'Borçlardan Şirket'in kendisi sorumludur.' burada büyük harf ve kesme doğru mu? Aylık olarak Yönetim Kurulu'na raporlanır' doğru mu? 'Rapor
Şimdi doğru mu yazıyorum

Bir yönetmelik içerisinde geçiyor diyelim bunlar
'Xyz a.ş. (Şirket) ' diye bir ibare var ilk paragrafta. Aşağılarda da şöyle bir cümle var

'Borçlardan Şirket'in kendisi sorumludur.' burada büyük harf ve kesme doğru mu?

Aylık olarak Yönetim Kurulu'na raporlanır' doğru mu?

'Raporlar Operasyon Birimine gönderilir' kesme olmalı mı? Büyük Harf doğru mu
0
biseysorucam
(16.03.24)
şirketin**
yönetim kuruluna
raporlar operasyon birimine bence.

www.turkcenindirilisi.com
0
Kahvedesu
(16.03.24)
Herhangi bir şirket, herhangi bir yönetim kurulu ve herhangi bir operasyon birimi kastedilmediği, hepsi özel bir noktayı işaret ettiği için hepsi büyük harf ve hepsi kesme işaretli
bence.
0
Mirket
(16.03.24)
Mirket +1.
0
firez
(17.03.24)
(4)

İşyerinde gerginlik yaratan konu hakkında tavsiye isteği

ceo07
Herkese merhaba, iyi günler dilerim. Ara ara işteki sorunlarımla ilgili destek almak için bu platforma yazmış ve fayda görmüştüm. Umarım bu sorunum hakkında da yardımcı olabilirsiniz.İdari işler ve satın alma bölümündeki aşırı iş yoğunluğu ve psikolojimin bozulması nedeniyle 2023 yılı Şubat ayında g
Herkese merhaba, iyi günler dilerim. Ara ara işteki sorunlarımla ilgili destek almak için bu platforma yazmış ve fayda görmüştüm. Umarım bu sorunum hakkında da yardımcı olabilirsiniz.
İdari işler ve satın alma bölümündeki aşırı iş yoğunluğu ve psikolojimin bozulması nedeniyle 2023 yılı Şubat ayında genel müdür ile görüşerek yazı işleri ve kararlar şubesine geçiş yaptım.
Geçiş yaptıktan sonra nisan ayında idari işlerdeki bir personelin eşi kanser hastalığına yakalandı ve bu yüzden ekim ayına kadar çalışamadı. Yerine de kimseyi almadılar.
Bu süreçte işlerden anladığımdan dolayı idari işler ve satın alma müdürü benden destek vermemi istedi, bu süreçte satın almalar çok yoğunlaştı ve çoğu eforumuzu satın almalara yönlendirdik, personel özlük işleri ve TSE belgelerinin hazırlanması işleri arka planda kaldı ve aksamaya başladı. Daha sonra ben de uzun bir yıllık izne çıktım ve döndüğümde yeni bir personel alınmıştı, O'nun eğitimiyle, işin öğretilmesi ile uğraştım ve daha sonra da satın almaların EKAP (Elektronik Kamu Alımları Platformu)na girişiyle uğraştım, bu da 1-1,5 ay kadar sürdü.
Bu zaman zarfında personel özlük dosyalarındaki karışıklıklar, eksikler arttı, şimdi de 8-12 Ocak 2024 haftasında TSE denetlemesi var ve hiçbir evrak hazır değil.
Bu arada idari işlerdeki arkadaş eşini kanser nedeniyle kaybetti, Ekim ayından bu yana yarım gün çalışıyor, sömestra kadar çocuğunun düzeninin oturması için o şekilde izin aldı. Zaten kafası da bulanık ve kendini tam olarak veremiyor yarım gün de çalıştığı için.
Özetleyecek olursam bu personel özlüklerindeki sıkıntılar ile TSE denetlemesi belgelerinin eksik olmasını ne idari işler ve satın alma müdürü ne de bölümdeki personeller farkında görünüyor. İdari işler ve satın alma müdürüne zaten başka bir sorumluluk daha verdiler ve çoğu zamanını o iş alıyor ve baya gergin. Bu arada ben hala idari işlerde bir masada oturuyorum. Ondan dolayı bu olayların farkındayım.
Şimdi ben bu sıkıntıları idari işler ve satın alma müdürüne aktarmak istiyorum ama kadın zaten çok gergin ve sinirli birisi, sana zamanında destek ol demiştim, neden bunları da halletmedin diye bana bağırıp, çağırır mı diye endişe ediyorum, ama dediğim gibi işler çok yoğundu satın alma yönünden ve ben bu bölümde Şubat ayından itibaren çalışmamama rağmen destek oldum. Önümüzde 3 haftalık bir süre var, yeni başlayan ve eğittiğim arkadaşla bu işlerin üstesinden geliriz, yazı işleri ve kararlar şubesi zaten baya sakin geçiyor ve gün içinde sıkılıyorum.
Ama dediğim gibi bu kızma, bağırma, çağırma olma ihtimali düşüncesi beni geriyor ve stresten dolayı hastalanmama neden oluyor.
Siz bu durumda nasıl bir yol izlerdiniz? Açıkca anlatıp, nolursa olsun mu derdiniz, yoksa sen bu bölümde değilsin zaten, müdür ve personeller farkına varsın ve endişe etsin sana noluyor boşver mi derdiniz.
Ben zaten bu kadının gerginliklerinden ve bağırıp, çağırmasından da psikolojim bozularak bölümü terketmiştim.
Kafam çok karışık, yazdıklarım da karışık olabilir, sorarsanız daha detaylandırabilirim. Tavsiyelerinize ihtiyacım var, herkese huzurlu, sağlıklı günler dileklerimle.
0
ceo07
(14.12.23)
Kafa dengi olduğuna inandığınız ve onun da silsilede üstünde olan birine başvurun.
Tabi konuşmaya karar verdiğiniz kişi ile kendisi arasında sadece iş yakınlığı olsun.

Yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen biri olmasın.
0
diyecevaplandı
(14.12.23)
öncelikle yönetici sen değilsin planlamayı o yetkidekilerin yapması lazım
eksikler hafta sonu fazla mesai ile kapanabilir

adaletsiz iş yükü dağılımı var, mesaiye rağmen de yetişmez diyorsan bu konuda takvim ve plan hazırlayıp amirine başvurman gerekiyor
0
mantık
(14.12.23)
senin sorumluluğunda değil ise neden karışasın ki?
0
elorelia
(14.12.23)
Amirlerinizin bunları görüp, gözlemleyip düzeltmesi gerekiyor, siz fazla karışmasanız iyi olur. O tiplere bir şey olmaz zaten denetimi de güzelce atlatırlar. Ola ki atlatamazlarsa, size suç atacak olurlarsa net bir şekilde bunun onların sorumluluğu olduğunu söyleyin. Şu yukarda yazdığınıza bakılırsa siz bu anlattığınız hazırlıkların sizin sorumluluğunuzda olduğunu sanıyorsunuz ve işler ters gidip size kızsalar haklı olduklarını düşüneceksiniz. Hayır asla böyle bir şey yok. Kamu kurumunda hiyerarşi çok kuvvetlidir, oradaki en ufak aksaklıktan amiriniz sorumludur, sizlik bir şey yok. Bu arada bölümde insan eksiği varsa o da onların sorunu, siz sağlıklı çalışma ortamı olan yere geçin bir an önce. (Yanlış anlamayın, insanlar fedakarca ve görevinin üstünde çalışmalı ama sizin dediğiniz gibi ortamları biliyorum, o ortamda verimli bir şey üretemezsiniz).
0
firez
(14.12.23)
(2)

yeşil pasaport yenileme

dali dili havali korna
bu konuyla ilgili iki sorum olacak:1- pasaportun süresi mayısta dolacak, nisan sonlarında yurtdışına çıkma ihtimalim var, birkaç hafta kalmış olacağı için "riske girme pasaportu yenileyip öyle çık" diyenler var, nasıl bir yol izlemeliyim, nüfus müdürlüğüne mi danışmalıyım?2- pasaport yenileme için ü
bu konuyla ilgili iki sorum olacak:

1- pasaportun süresi mayısta dolacak, nisan sonlarında yurtdışına çıkma ihtimalim var, birkaç hafta kalmış olacağı için "riske girme pasaportu yenileyip öyle çık" diyenler var, nasıl bir yol izlemeliyim, nüfus müdürlüğüne mi danışmalıyım?

2- pasaport yenileme için ücret ödeniyor mu? geçen sene ücretsiz diye bir muhabbet vardı, o beni de kapsar mı?
0
dali dili havali korna
(23.08.23)
1. Uçağa binemezin yenile. Biz bu durumu 2015'te bilmiyorduk arkadaşım havalimanından döndü ben gittim :D

Ülkeler 3 veya 6 ay minimum süre istiyor, dış işleri bakanlığının sitesinde bulursun.
0
nhk ni youkosu
(23.08.23)
1- Evet, kesinlikle sıkıntı. Kaç kişi havaalanından döndü, hem de 3-5 ay varken.
2- Yenileme farketmiyor, yeni pasaport veriyorlar. Onun da ücreti sadece defter bedeli 510 tl gibi birşey. O kadar da olsun artık. Harçtan muaf zaten.
0
firez
(23.08.23)
(5)

ingilizce konuşulmayan ülkede ingilizce

ted
şimdi ingilizce seviyem iyi ama ingilizce konuşmam kötü. örneğin ielts'ten 7 aldım (reading:8.5, listening:7.5, writing:7.0, speaking 5.0).günlük hayatta neredeyse hiç ingilizce konuşmuyorum, örneğin işte son bir yılda sadece doktora mülakatlarında konuştum.bu sınavdan önce bir kere daha ielts almış
şimdi ingilizce seviyem iyi ama ingilizce konuşmam kötü. örneğin ielts'ten 7 aldım (reading:8.5, listening:7.5, writing:7.0, speaking 5.0).
günlük hayatta neredeyse hiç ingilizce konuşmuyorum, örneğin işte son bir yılda sadece doktora mülakatlarında konuştum.

bu sınavdan önce bir kere daha ielts almıştım onda da speaking 5.5 gelmişti.

şimdi anadili İngilizce olmayan bir ülkeye taşınacağım da İngilizcem konuşa konuşa direkt gelişir mi yoksa benim yine üstüne düşmem gerekir mi?
0
ted
(23.08.23)
Senin dediğini karşı taraf onun dediğini sen anlamayabilirsin. Native speaker bir şekilde anlıyor ve karşıdakini düzeltiyor. Eğitim ve sosyoekonomik durumda aksanı belirliyor. Türkiye'de de aynı böyle.
0
owen
(23.08.23)
yani hollandaya isvece falan tasiniyorsan gelisir. ispanya'da falan da mecburen etrafindakilerle ingilizce konusacagin icin biraz gelisir ama ayni degil tabii.
0
hot potato
(23.08.23)
İngilizce konuşulmayan ülkede ingilizceye yakın bir dil konuşulmuyorsa, burada çok iyi ingilizce bilen insanlarla çalışmıyorsanız zaten genelde ingilizce olmuyor konuştuğunuz dil. Bir çeşit lingua franca oluyor, yani birbirinizi anlıyor olduğunuz sürece dile her türlü eziyeti etme potansiyeliniz oluyor. Siz ingilizcem gelişiyor diye düşünürken aslında fazlasıyla bozabiliyorsunuz da.

Anlaşma konusunda çok sorun yaşamazsınız ama böyle bir sorun olabilir :D
0
akhenaten
(23.08.23)
Seviyeniz fena değil zaten ielts için iyi dereceler bunlar yanlış bilmiyorsam.
Anadili olmasa bile İngilizceniz gelişir. (tecrübem var).
0
firez
(23.08.23)
hangi ülkeye taşınacağın top secret mi german dillerinde ya da avrupa ülkesinde yaşayacaksan mecburen gelişir
0
abi bi dizi buldum on numara
(23.08.23)
(1)

Ankara’da sabaha kadar güvenle beklenecek yer

damba
Merhaba, Sabah trenimiz var, bir otelde kalmak istemiyoruz, tren garında sabahlasak güvenli olur mu? Ya da başka bir öneri var mı? Çankaya tarafındayız.
Merhaba,

Sabah trenimiz var, bir otelde kalmak istemiyoruz, tren garında sabahlasak güvenli olur mu? Ya da başka bir öneri var mı? Çankaya tarafındayız.
0
damba
(27.07.23)
Tren garında kalınır, şık bir restoranı filan vardı hala duruyorsa. Hızlı tren garı da iyi, oturacak yerler var.
0
firez
(27.07.23)
(3)

Vekalet- vasilik

housedaki topal doktor
Köyde babaannemin üstüne alacağı tapular için oğluna vekalet çıkarması gerekiyor. Akıl sağlığı vs yerinde ama kulakları çok az duyuyor ve noterde vekalet için sorulan sorulara cevap veremediği için noter işlem yapmıyor. Şimdi bunun için nasıl bir yol izlemek lazım, vasilik için mahkemeye mi başvurma
Köyde babaannemin üstüne alacağı tapular için oğluna vekalet çıkarması gerekiyor. Akıl sağlığı vs yerinde ama kulakları çok az duyuyor ve noterde vekalet için sorulan sorulara cevap veremediği için noter işlem yapmıyor. Şimdi bunun için nasıl bir yol izlemek lazım, vasilik için mahkemeye mi başvurmalıyız?
0
housedaki topal doktor
(26.07.23)
TMK 408. maddeye giriyor gibi. Sulh Hukuk Mahkemesine başvurabilirsiniz.
0
AlsterWasser
(26.07.23)
Mahkemeye de başvurulsa, bu kez mahkeme bir hastaneye sevk edecek muayene için.
Yaş 65'in üzerindeyse, resmi islemlerde mutlaka akıl sağlığı belgesi isteniyor.
Aile hekimliği bir belge veriyor, sadece aynı gün için geçerli bir belge. Önce oradan deneyin.
Aile hekimi gerek duyarsa hastaneye sevk eder. Ama akıl sağlığı yerinde diye vurgularsanız ve evde de "oğluma vekalet vereceğim" demesini tembihlerseniz aile hekimi verir.
0
pro9it9is9
(26.07.23)
Yazılı sorsunlar. İşitme engeli var dersiniz.
0
firez
(26.07.23)
(8)

Bu arkadaş solak mı sağlak mı?

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Dün akşam üzeri kardeşimle balkonda oturup "ulan bu kediler sürekli nereye yürüyor acaba" şeklinde vatana millete hiçbir derde derman olmayan bazı muhabbetler yaparken kardeşimin sol elinde ağır bir market poşeti sağ elinde de anahtar olup karşı binaya girmeye çalışan elemanı gördüğünde ortaya attığ
Dün akşam üzeri kardeşimle balkonda oturup "ulan bu kediler sürekli nereye yürüyor acaba" şeklinde vatana millete hiçbir derde derman olmayan bazı muhabbetler yaparken kardeşimin sol elinde ağır bir market poşeti sağ elinde de anahtar olup karşı binaya girmeye çalışan elemanı gördüğünde ortaya attığı "bu eleman kesin solak" iddiası ile hayatımız biraz değişti. Yani değişti derken boş muhabbetimiz daha da boşluğa düştü, o güne kadar hiç öyle bir boş muhabbet yapmamıştık çünkü bizim için de milat oldu bu.

Neyse.


Biz bu sol elinde market poşeti sağ elinde anahtar olan bu arkadaşı görünce benim birader dedi ki "bu eleman kesin solak." Bu böyle birden ansızın bi iddia ortaya atınca ben de buna hemen "imkanı yok olm bir rakun ne kadar solaksa bu da o kadar solaktır, kesin sağlak bu bence" dedim. Bilen bilir rakunlar sağlak hayvanlardır. Bu bana "nerden biliyorsun" deyince ben de buna "sen kendi iddianın argümanlarını açıkla, ben de ona göre tartışmaya dahil olurum" dedim, çünkü benim kafamda o an hiçbir şey yoktu, ben böyle kesin ve kati bir dille öne sürülen bi iddia olduğunda doğru bile olsa kendi tabiatımdan dolayı hemen karşı çıkıp muhalefet yaparım, karşımdaki "evet yanılmışım sen haklıymışsın" diyene kadar da hiç alakası olmayacak şekilde doğru yanlış sallayıp durur "evet sen haklıymışsın" dediğinde de "yok lan asıl sen haklısın keriz misin olm hemen kabul ediyorsun" derim.

Neyse.

Bu bana dedi ki "bak solak olduğu için güçlü olan sol elinde poşet var, güç gerektirmeyen daha az zahmetli olan anahtarla kapı açma işini de sağ eline bırakmış, yani kesin solak" dedi. Bu öyle deyince "olm belki bizim görmediğimiz alanda sağ eliyle taşıdı sora bizim görüş alanımıza girmeden hemen önce sol eline aldı poşeti sen de keriz gibi hemen 'kesin solak bu' iddiasında bulunduysan ne olacak" dedim? Bu da bana "e ama anahtarı hala sağ elinde kapıyı sağ eliyle açıyor, yani sağlak olsa o ağır poşeti tekrar sağına alır kapıyı sol eliyle açardı, bu eleman kesin solak" dedi. Ben defans yapmayı bırakıp ofansa geçip bunu laf kalabalığıyla oyalarken yekpare kristal bir top gibi kafamda parlayan teorimi ortaya salıp "olm bak bu adam sağlak, çünkü poşet taşımak zordur zahmetlidir ama en nihayetinde kaba kuvvet gerektirir; sağın ya da solun felçli değilsen ne bileyim inme inmediyse poşeti iki elinle de rahatlıkla taşırsın bu çok zor değil fakat kapıyı anahtarla açmak öyle mi? Anahtarla kapı açmak odaklanma gerektirir konsantrasyon gerektirir, poşet taşımanın aksine beyninin en az %70'ini kullanman gerekir. Bak mesela sarhoş olduğunda ben sana içinde "şekersiz Pepsi Max saç şekillendirici köpük ve bir paket fasulye" olan poşet versem taşıyabilir misin" dedim "taşırım" dedi. "Peki anahtarı versem kapıyı açabilir misin" dedim ona da "açarım" dedi. Ben hemen "madem açabiliyorsun niye zili çalıp duruyordun olm gece 2-3 gibi gerizekalı mısın" dedim cevap veremedi, çünkü açamaz yalan söylüyor bana şerefsiz gibi. "Açamazsın olm çünkü odaklanamazsın, çift görürsün 3 saat uğraşırsın sonra da zili çalarsın, çünkü anahtarla kapıyı açmak bir sanattır, ben en ayık halimle bile bazen anahtarla kapıyı açamıyorum bi ters çeviriyorum başka anahtarla deniyorum sonra ilk denediğim anahtarı tekrar deneyip öyle açıyorum, zordur yani" dedim, "olabilir" dedi hiç uzatmadan. Fakat "olabilir" deyince ben bu defa "yok lan ne alakası var sen haklısın" demedim, çünkü başlarken hiç inanmadığım sırf karşı çıkmak için uydurduğum bu teoriye ben de inandım anlattıkça. Bu nedenle ben kesinlikle sağlak olduğunu düşünüyorum, imkanı yok yani sol elliyle kapıyı açmasının.

Sizin fikriniz nedir bu konuda bu arkadaş solak mı sağlak mı? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.04.23)
saglak
0
ala09
(29.04.23)
kapının anahtar deliği sol tarafta mı kalıyor sağ tarafta mı ona göre eli değişebilir. Bir çıkarım yapılamaz. Delik sağdaysa sol eliyle açabilen var mı aramızda?
0
nhk ni youkosu
(29.04.23)
sağlak. poşet taşımanın bir olayı yok anahtarla kapı açmaya göre. daha ince iş gerektiriyor kapı açmak. ama yoruldukça poşeti diğer ele geçiririz sorun olmaz.
0
pide
(29.04.23)
Sol eli daha kuvvetli olabilir belki daha ağır yük kaldırır fakat ince motor işlerini daha hakim elimizle yaparız bence eleman sağlak
0
freebird5406_2
(29.04.23)
Kapının anahtar deliği ne tarafta?

Ben sağlağım. İşyerimin kapısının anahtarı sağda, elim kolum dolu da olsa, boş da olsa yükü sol elimle tutup kapıyı sağ elimle açıyorum. Evimin kapısının anahtarı solda, sol elimle açıyorum. Kilitlerken de aynı. Hiç çapraz el kullanmıyorum. Hatta anahtar da sol cebimde duruyor.

Yani bu bilgilerle pek bir yere varamayız.
0
kibritsuyu
(29.04.23)
Gittim baktım sağ tarafta, hatta tam göremediğim için biraz dikkat kesilerek bakınca giriş kattaki teyzeyle göz göze geldim, iyi olmadı bu.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.04.23)
Sağlak. Bir solağın sağ eliyle anahtarı sokup kapı kilidini açması imkansıza yakındır. Poşeti taşıyabilir. (Solağım).
0
firez
(29.04.23)
Bence emin olamayiz. Solagim ama sol elim dolu olursa sag elimle acarim, kasmam. Ayrica agir bir sey tasiyacaksam da genelde sag elimle tasiyorum yani baskin elle tasima muhabbeti de gecerli degil
0
matilda
(29.04.23)
(2)

kılıçdaroğlu eren erdem'i neden mv adayı yapmadı?

fistikthecat
parti içi temayülde yüksek çıkıyordu, mkyk performansı ortada. niye çizdi ?
parti içi temayülde yüksek çıkıyordu, mkyk performansı ortada. niye çizdi ?
0
fistikthecat
(26.04.23)
Eren Erdem'in üzerini çizeli yillar oluyor, yeni bisi degil zaten.
0
Avoiding The Puddle
(26.04.23)
Kılıçdar ne düşündü bilmem de, iyi ki yapmadı. Son dönemde Barış yarkadaş ile birlikte kendi yarıçaplarında komplo çeviren bir imajları var bende. İttifakın en güçlü ve gerekli partisi iyip'i de zor durumda bırakan bir tutum aldılar. (iyice de takip etmedim, yanlış olmasın).
0
firez
(26.04.23)
(7)

Araç kiralama (HGS vs)

abuzer
Arkiler bı araç kiraladım ilk kez. Kurumsal firma. Mersin Adana Hatay entep gezdik. Öncelikle o civarda ücretli otoyol var mı? Biz geçerken ücret yazmadı çünkü.Ve sadece HGS değil de genel olarak cezalar vs sonradan önüme gelme ihtimali var mı? Firma aracı teslim alirken bu bilgileri kontrol etmis m
Arkiler bı araç kiraladım ilk kez. Kurumsal firma. Mersin Adana Hatay entep gezdik.

Öncelikle o civarda ücretli otoyol var mı? Biz geçerken ücret yazmadı çünkü.

Ve sadece HGS değil de genel olarak cezalar vs sonradan önüme gelme ihtimali var mı? Firma aracı teslim alirken bu bilgileri kontrol etmis midir?
0
abuzer
(18.11.22)
cezalar ve hgs sonradan kesiliyor zaten. ceza hemen gelmediği için 6 ay sonra da gelebilir. eğer senin kullandığın döneme denk gelirse, sana haber verirler ödemeni isterler.
0
roket adam
(18.11.22)
Hoaydaa bu çok saçmaymis :/
0
🌸abuzer
(18.11.22)
webihlaltakip.kgm.gov.tr

kiraladığınız aracın plakasını hatırlıyorsanız kaçak geçişi varsa buradan kontrol edebilirsiniz. Sonra cezalı ödemeniz mantıksız çünkü
0
tok oldugumuz halde yaftalar yiyoruz
(18.11.22)
konuyla bağlantılı bilgi olsun diye yazıyorum.

Kurumsal firmadan kiraladığınız için kabis sisteminde o gün o araç kime kayıtlı gözüküyorsa tüm cezalar ve borç yazar.

en son hgs borçlarınında bu şekilde yazılması gündemdeydi. zaten kredi kartı ile kiraladıysanız blokaj alınmıştır.
0
alp9900
(18.11.22)
@tok, HGS si vardı, kaçak sayiliyor mu yine de? Bakacağım buradan

Aslında birkaç yerden ceza için de baktım ama çıkmadı bir şey. Belki de ceza yemedim ;))))
Edit: bakmıştım bu siteden zaten. Cikmadi
0
🌸abuzer
(18.11.22)
Aracın hgs’si olur. Ceza falan yediyseniz sizden ödemenizi istemeyebilirler. Direk karttan çekerler.
0
but that was just a dream
(18.11.22)
oralarda hgs yazmıyor yanlış bilmiyorsam. Biz de adana üzerinden antep urfa gezmiştik de bir ödeme olmadı. Mersin'i bilmiyorum.
0
firez
(18.11.22)
(14)

BİM'deki şu müşteri hareketi sizce ne kadar sinir bozucu?

ya ben lan neyse
iyi günler,geçen sabah bimdeydim. 10 paket falan lavaş ekmek aldım. her biri 4'lü. kasaya geldim. arkamdan 45-50 yaşlarında beyzbol şapkalı, mavi şişme montlu, hilal bıyıklı görece eğitimli görünen erkek bir müşteri gelip "aa bunlar yeni mi çıktı?" diye kasiyere sorup lavaşları elledi. adamın elled
iyi günler,

geçen sabah bimdeydim. 10 paket falan lavaş ekmek aldım. her biri 4'lü. kasaya geldim. arkamdan 45-50 yaşlarında beyzbol şapkalı, mavi şişme montlu, hilal bıyıklı görece eğitimli görünen erkek bir müşteri gelip "aa bunlar yeni mi çıktı?" diye kasiyere sorup lavaşları elledi. adamın ellediği 3-4 lavaşı alıp ekmek reyonuna geri götürüyordum ki diğerlerini de ellemeye devam ettiğini gördüm. geri dönüp onları da aldım ve yerine koydum.

sizce bu adamın yaptığı 10 üzerinden kaçlık sinir bozucu bir davranış? neredeyse 48 saat olacak ve neden orada "kardeş tanımadığın insanların alacağı ürünleri elleme" diyemedim diye kendimi yiyorum. bana 7/10 sinir bozucu bir davranış geldi ama ben biraz bu konularda ortalamanın üzerinde öfkelenebiliyorum.

paketli olup olmaması fark etmez. kim bilir nereleri elledin. ne diye tanımadığın adamın aldığı şeye dokunursun. çok mu abartıyorum?
0
ya ben lan neyse
(17.11.22)
Şaka mı bu paketsiz sandım bu kadar abartınca. Siz onları elleyen ilk ve tek kişi olduğunuzu mu sanıyosunuz ? Siz almadan önce de kaç kişi dokundu kim bilir.
0
Esinsin
(17.11.22)
Hocam sizden önce reyonda o ekmeğin başına kim bilir neler geldi. Buradan baktığımızda hijyen açısından bir fark olmamıştır. Fakat psikolojik olarak ben de rahatsız olurdum.
0
ruhen hastayim ben
(17.11.22)
Valla ben ekmekler ya da aldıklarım paketliyse çok da sallamazdım ama başkasının ürününe de dokunmam. Bence abartıyorsun.
0
Amaranta ursula
(17.11.22)
olay can sıkabilir evet ama 48 saat boyunca bunu kafaya takmak sağlıklı bir davranış değil bence.
0
roket adam
(17.11.22)
10 üzerinden 3 veriyorum. Bu tarz hadsiz insanlar var ben asla böyle bir şey yapmam ama paketli olduğu için yapılsa da umrumda olmazdı. Hijyen açısından rahatsız olmazdım yani. Hatta sürekli aldığım bir şeyse önerirdim ürünü, biz tüketiyoruz tadı güzel vs. derdim.
0
signore
(17.11.22)
Aynı şey benim başıma gelse ilk dokunmasından sonra kalanların üstünü elimle kapatır ve rahatsız olduğumu belirtir şekilde dik dik bakardım. Gidip yerine koymaya çalışmakla falan asla sıradan çıkıp da uğraşmam. Çok sinirime dokunduysa öylece bırakıp başka bime giderdim en fazla. Ne mal insanlar var amk ya der 2 sokak sonra unuturdum olayı.
0
buzbebek
(17.11.22)
Paketli urun icin takilmam. Sonucta o paket oraya gelene kadar kimler kimler neler yapti o paketlere.
0
kuzey li
(17.11.22)
Üretim tesislerinde çalışmış biri olarak söyleyebilirim ki o paketin başına gelen en iyi şey adamın ellemesi olabilir ama hoş değil tabii ki.
0
Re@mimator
(17.11.22)
ben de paketsiz lavas mi satiyorlarmis dedim. eve gidince silerdin nedir yani. digerlerine ellemesine izin vermezdim sadece. alip hepsini ust uste falan koyardim anlasin diye. ben de bi suru seyi kafama takiyorum da bunu kapidan cikmadan daha unuturdum.
0
Kittie
(17.11.22)
Davranış kötü ama abartılacak bişey değil (paketliyse).

Bu kadar sıkıntı etmenin sebebi adama cevap verememiş olman, paketlerini ellemesi değil. Cevap vermeme sebebin de muhtemelen adamın görüntüsünden çekinmen. Adam cart diye gelip "sosyal hiyeraşide" senin üstüne oturmuş, bu da canını sıkmış. E doğal bi durum.

Daha da kötüsü adam muhtemelen bunu bilinçli bile yapmıyor.

Neyse, böyle durumlarda direkt cevabını yapıştır. En kötü senaryoda biraz dayak yersin, dünyanın sonu değil. Kafan rahat olur.
0
plutongezegendegilmi
(17.11.22)
Paketli de olsa ellemesi doğru değil, ben çok tiksinirim. Ben de olsam değiştirirdim. Ya da almadan bırakıp giderdim.
0
firez
(17.11.22)
O anda incelemek için ölüp bitiyorsam izin alırdım.
Bu arada sizinle "kişisel ürün/alan ihlali" yarıştırayım mı? Geçen gün uçaktan inerken, yanımda oturan adamla arkamda oturan adam kapıştı, yumruklaştılar falan, yumrukların biri omzumu sıyırdı, ki orada ben çapraz ateşte kalmış bir teyzeyim, erkek olsam bir yumruk da ben atar mıydım bilmiyorum. Az öteye kaçtım ama sonra gülüp geçtim. Her yerde kişisel alanı/eşyayı ihlal eden çıkacaktır, onların eğitimsizliği. Eminim birkaç gün sonra siz de bu duruma gülüp geçeceksiniz.
0
cedilla
(18.11.22)
Karşı tarafın sizin aldığınız ürünlere ellemesi pek hoş değil. Keşke dokunmayın lütfen falan deseydiniz. Artık raftan aldıktan sonra o ürünü benim olmuş sayarım bende. O yüzden başkasının dokunmasını istemeyebilirim. Bir de söylenen gibi kesinlikle kişisel alan ihlali. Sizin olan ürüne kimse dokunamaz artık.

Ama istemememin nedeni hijyen kesinlikle değil. Ürün paketli zaten, ve siz o ürünü alana kadar kim bilir kaç kişi o pakete elledi, aldı, geri bıraktı, yere düştü vs. Yani sizi üzen konu hijyen ise o kadar takmayın yahu, çünkü siz o ürünü alana kadar kim bilir kaç kişi dokundu bile zaten.
0
zimbirik
(18.11.22)
bu lümpen davranışlarını kafaya takmamak lazım. bizim toplumumuz ellemeyi çok seviyor. pazarda evde işte yemekte vb.
0
mikahakkinen
(18.11.22)
(8)

hangi beyaz eşya markasını tercih etmeli

kutukcu
malumunuz türkiyede hemen hemen tüm firmaların gözünde tüketici yolunacak kaz durumunda. tüketici hakları mahkemesi de son yıllarda taraf değiştirdi. evlilik arefesindeyim, yavaştan beyaz eşya bakmaya başladım. bosch siemens alayım diyorum alman kalitesi iyidir diyorum, şikayetten geçilmiyor. başlık
malumunuz türkiyede hemen hemen tüm firmaların gözünde tüketici yolunacak kaz durumunda. tüketici hakları mahkemesi de son yıllarda taraf değiştirdi.

evlilik arefesindeyim, yavaştan beyaz eşya bakmaya başladım.
bosch siemens alayım diyorum alman kalitesi iyidir diyorum, şikayetten geçilmiyor. başlıkları "eski kalitesinden eser yok" entryleriyle dolu. yüzlerce mağdur müşteri hikayesi var.

arçelik, beko alayım, en azından müşteri memnuniyeti olur, muhatap buluruz karşımızda diyorum. aynı şekilde bunlar için de 10 olumsuz yorum varsa 1 olumlu yorum var.

ülkede gerçekten müşterisine önem veren firma yok mu yoksa müşteriyi memnun etmek çok mu zor anlamadım.

şu ana kadar gözüm kapalı kefil olacağım tek şirket amazon, beyaz eşya markası olsa onlardan alacağım ama o da yok.

miele, gaggengau'ya da gücümüz yetmiyor maalesef.
0
kutukcu
(06.11.22)
alım gücü düşünce ucuz markalar tercih ediliyor e diğerleri de rekabet edip satış yapabilmek için maliyeti düşürüp kalitesiz ürün üretiyor. piyasaya bakmayıp kaliteli ürün üretenlerin de fiyatları belli... ya kullan/at gibi bakacaksın ucuzunu alıp geçeceksin ya alabiliyorsan iyisini alacaksın. yorumlara bak tabi ama en azından garanti süresi içinde daha az sorun yaşananları ve servisi işini düzgün yapanları filan seçmeye bak derim. garanti bitince bozulunca da değiştirirsin yine.

benim şuanki bulaşık makinem benden yaşlı, yedekte yine benden yaşlı çamaşır makinesini tutuyorum satmaya kıyamadım. taşındığım evdeki eşyaları eski kiracılardan topluca aldım, olanı söküp kendikimi takmaya üşendim :D yoksa değiştirmezdim onu da. buzdolabı 2004-2005 filan sanırım hiçbiri bir kez bile arıza çıkarmadı servislik işim olmadı. bunlar bozulursa naparım diye ara ara dertleniyorum ama beni gömecek gibiler :D

tldr:ucuzsa sorun kaçınılmaz gibi, ürün yorumu yerine servis yorumuna bak o sorunla karşılaşınca çözülebiliyor olsun bari.
0
konetsu
(06.11.22)
Evine en yakın hangi markanın servisi varsa onu al.
Elektrik ve elektronik tamamen şans işi diyorlar ya doğru aslında. Altus alıp uzun yıllar kullananlar da var, miele alır almaz servislik olanlar da.
O yüzden eve yakın, nazının geçebileceği bir servis varsa o markadan al.
0
etna
(06.11.22)
cosmic +1

Bir de çok satan markanın şikayeti bol olur. Miele hiç sorun çıkarmadığı için mi sorunsuz, yoksa az sattığı için mi? Ben olsam Arçelik ya da alt markalarından birini alıp geçerdim.
0
msb
(06.11.22)
Bosch al geç.
0
dissendium
(06.11.22)
Servis ağı sebebiyle arçelik- beko çamaşır makinesi- buzdolabı tercih edilebilir. Arçelik bulaşık makineleri genelde sorun. Alma.

Kalite anlamında bosh bence tercih edilebilir. Siemens için evet eski kalitesi yok. Genelde memnuniyetsiz çevrem.

Miele al desem servisinden memnun olmayan çok.

Beyaz eşya için istediğin siteden alabilirsin bu arada. Sonuçta kurulumu servis yapacak. Sorun halinde tutanak tutturursun. Kargo hasarı olsa bile tutanak tutturursun sorun çözülür. Ben geçen sene bekar evime altus aldım komple. Hepsi de internetten farklı site ve satıcılardan. Sorunsuz şekilde kullanıyorum. +4 yıl da garanti eklettim sonra hepsine. garanti süresince sorun çıkarmaması benim için kafi.
0
westblack
(06.11.22)
şu an üretilen hiç bir mal 5 sene önceki kalitede bile değil o yüzden servis memnuniyeti en yüksek olan arçelik beko almak en mantıklısı. daha uygun fiyatlı olarak altus ve grundig te tercih edile bilir.
0
astronom bey
(06.11.22)
bizde neredeyse her şey arçelik. servis ağı yaygın diye almıştık. gerçekten de bir arıza oldu hemen gelip sorgusuz sualsiz çözdüler. eskiden ben de samsung falan gibi fantezi markalara daha sıcaktım ama hem 2 kat para verip hem de bir arıza olduğunda aylarca parça beklemek mantıksız geliyor.
0
roket adam
(06.11.22)
Hele de çamaşır ve bulaşık makinesinde arçelik'ten şaşmam. Bir sıkıntı da yaşamadım.
0
firez
(06.11.22)
(6)

imza değiştirmek

Josephine.
dünyanın en kolay ve dandik imzasına sahibim değişiklik yapmam çok mu sıkıntı? değişiklik nasıl yapılıyor?
dünyanın en kolay ve dandik imzasına sahibim değişiklik yapmam çok mu sıkıntı? değişiklik nasıl yapılıyor?
0
Josephine.
(01.11.22)
aynı sorundan muzdaribim. ilkokulda hasbelkader bir disiplin olayı yaşadığım için o zamanki öğretmenim imza atmayı öğretmişti. yapıştı kaldı ilkokul çocuğu gibi imza atıyorum hala. bankalar, resmi belgeler, kartlar falan hala aynı imzada. sıkıntı çıkart diye değiştiremiyorum da gerçekten utanç içinde kalıyorum imza atmak zorunda kaldığımda.
0
coldegezenkutupayisi
(01.11.22)
imza sirkusu olmadığında sorun çıkmaz. İmza karşılaşması yapılacağı zaman da eski imzayı atarsınız.
Adli bir şey olursa da zaten eski yeni farketmez attığınız imza size mi ait diye bakarlar
0
kisa
(01.11.22)
Kalem tutmaktan nefret ettiğim için benim de imzam bir çizikten oluşuyor. Resmi yerlerde utanıyorum. Fakat değiştirmeyi düşünmüyorum.
0
ruhen hastayim ben
(01.11.22)
Valla benim adın baş harfi ve soyadlı bişiydi uzun olduğu için baş harflere indirgedim kısalttım. Eskisi daha güzeldi ama varsın çirkin olsun umursamıyorum açıkçası. Bazı bankalarda eskisi var. Geçen bi bankaya işim düştü ordada eskisi vardı işlem yaparken dedim değiştirdim nasıl yapıcaz. Yensini attım adam baktı benziyor zaten dedi. Bir de yeni kimkik kartımda da yeni imzam var. Bankalarda eskiyse değiştirirsiniz olur biter. Tabi hukukçular daha iyi bilir de çok gerekiyorsa noterden bir imza beyannamesi hazırlatılıyor diye duymuştum
0
yazdonumu
(01.11.22)
Ben yıllar önce değiştirmiştim. Sonra pamukbank kapanmak üzereyken oradaki az bir paramı çekmeye gittim, daha hesabın kağıt hesap cüzdanıyla açıldığı zamanlarda eski imzam ile hesap açılmış, tutmuyor dediler, sonra örneğini gösterince hatırladım, elim de hatırladı, aynısını attım. Bunun dışında da bir sorun yaşamadım.
Cevap: Sorun olmaz, yine de eskisini komple unutmayın.
0
firez
(02.11.22)
Notere gidip imza beyanı vermek istiyorum diyin, yeni imzanızı beyana 3 tane yan yana atın ve notere onaylatın.

Banka ve diğer imzanız ile iş yapılan kurumlara beyanın fotokopisini verin ya da mail atın, bundan sonra bunu kullanacağım demektir bu.

İstediğiniz zaman yapabilirsiniz.
0
John Bloor
(02.11.22)
(16)

Kemal K. na oy vermem diyenler hakkında ne düşünüyorsunuz ?

dunyatuhaf
Gerçi çok klasik cümle ama CHP’ye hiç oy vermedim . Ama bu kesimin samimi olduğunuz pek inanmıyorum . Tabi muhalif olup Kemal Kılıçdaroğlu aday olursa seçimi kazanamayacağını bu yüzden aday olmaması gerektiğini düşünerek, K.K. Ya oy vermem diyenleri kastediyorum . Uzmanı değiliz ama siyaseti takip e
Gerçi çok klasik cümle ama CHP’ye hiç oy vermedim .
Ama bu kesimin samimi olduğunuz pek inanmıyorum . Tabi muhalif olup Kemal Kılıçdaroğlu aday olursa seçimi kazanamayacağını bu yüzden aday olmaması gerektiğini düşünerek, K.K. Ya oy vermem diyenleri kastediyorum .
Uzmanı değiliz ama siyaseti takip eden biri olarak bu kesimi anlamıyorum . Neden K.K nın başarısız olacağını düşünüyorlar?
Bence son yerel seçimlerde çok başarılı idi. İstanbul Ankara’yı aldı . Bursa gibi bir ilde ise az bir farkla kaybetti . Bu başarıyı görmüyorlar mı küçümsüyorlar mı ?
Sanki bu grupta bir algı kurbanı olmuş gibi.

İktidarı tüm imkanlarına rağmen çok başarılı olduğunu düşünüyorum .
Siz ne düşünüyorsunuz ?
( başörtüsü , uyulturucu meselesi falan çok önemli de konulardı , muhtarlara yardımcı meselesi bile sanki , önceki hamle gibi geldi bana ) . Yani seçime katılımı arttırmak için falan mı yaptı diye düşünmedim değil .
Çünkü büyükşehirlerde belki etki etmeyebilir ama az nüfuslu yerlerde muhtarlar seçim katılımını etkiler )
Neyse siz ne düşünüyor?
0
dunyatuhaf
(01.11.22)
herkes aynı amaçla söylemiyor. kimisi aktroll zaten kasti olarak bunu yayıyorlar.
daha güçlü adaylar varken kendisini ortaya koymasına kızan var.
chp'nin atatürkçü yapısını bozduğu için kızanlar var.
kendi adıma rte gitsin terlik gelsin modundayım. sırf şu siyasal islam havasından kurtulalım diye yoksa bu ülkenin geleceğinden o kadar da ümitli değilim.
0
lazpalle
(01.11.22)
Ben kendisinin bencil olduğunu düşünüyorum. Son siyaset sahnesinde bir cumhurbaşkanlığı yapabilir miyim derdinde. Kendi şahsından daha önemli bir durum var. Partin 2002 den beri AKP'ye karşı kazanamıyor. Senin de kaybettiğin seçimin haddi hesabı yok. Artık fırsat ayağına gelmiş. Herkes illallah etmiş. Çekilirsen yüksek ihtimal partin seçimi kazanacaksın. Ancak kendisinin inatla benim benim diye ısrarını hiç samimi bulmuyorum. İstemiyor halkın çoğu seni. Ama sen inatla ben adayım diyorsun. Halkın sözüne kulak arkası yapıp kendisini düşünmesinden dolayı oy vermemeyi düşünüyorum.

Bu sebeple kendisine hiç sıcak bakmıyorum ve aynen başlıktaki gibi düşünüyorum.
0
drako
(01.11.22)
Kendi fantezisi için ülkeyi riske atmayı düşünüyorsa bunları görsün aday olmasın diye bunu söyleyen çok insan var.

Anketlerde çok daha yüksek oy potansiyeli olan adaylar varken, ısrarla kendini öne atması biraz yenilen pehlivan güreşe doymaz havası yaratıyor çünkü.
0
anten
(01.11.22)
kk aday olursa oy vermem diyenler chp muhafazakarların hoşuna gitmek için saçma sapan adımlar atınca zırlamasın. aynı yolun yolcususunuz.

ne olursa olsun bu ülkenin tam da hak ettiği gibi yönetildiğini düşünüyorum. seçim kazanılsın kaybedilsin değişen bir şey olmayacak.
0
summer timetable
(01.11.22)
Asla oy vermeyeceğim iki parti var biri akp diğeri hdp. KK, selo selo demeye devam ederse boş atacağım gibi görünüyor.
0
Erestor
(01.11.22)
demokrasilerde iktidarlar kadar muhalefet de önemlidir. doğru düzgün muhalefet yapamadığı için TC'nin bu halde olduğunu düşünüyorum. defalarca kaybettiği bir yarışa tekrar tekrar girmek istemesini de gerçekten anlamıyorum. ona kalsaydı istanbul ankara da kaybedilirdi bence.
0
euteamo
(01.11.22)
hayatım boyunca chp'ye oy verdim ama akp seçmenini de anlayabilen biriyim. ben kendisini başarısız buluyorum, çok uzun zamandır seçim kaybediyor. bu bile bir değişim olması için gerekli bir sebeptir. diğer saçmalamalarına hiç girmesem bile (muhtarlara yardımcı, başörtüsü, ıvır zıvır vs) sırf bu bile kesinlikle bir değişiklik yapılması gerektiğini gösteriyor bize. burası bir yapboz tahtası değil 20 yıldır başarısız olan birisi başta tutulamaz.

istanbul'u net bir şekilde imamoğlu kendisi aldı, ankara'da ise insanlar melih gökçek'ten bıktığı ve karşı aday çok başarısız olduğu için mansur yavaş aldı diye düşünüyorum. benim kılıçdara oy vermekteki tek motivasyonum akp'nin gitmesi olacak. motivasyonuyla, kariyeriyle mevcut siyaset sahnesinde herkesten oy alabilecek tek aday bence (maalesef) imamoğlu diye düşünüyorum. sadece kendisinde yeni rte potansiyeli var.
0
roket adam
(01.11.22)
İstanbul ve Ankara'daki başarı tamamen adaylara yazılır. Kılıçdaroğlu'na rağmen kazandılar, bir de son 2 yıldır iktidarın puan kaybı da etkili oldu.
0
mustafakesekci
(01.11.22)
yapilan anketler bize sunu soyluyor; bu secimi kaybedebilecek tek aday kilicdaroglu. tayyip erdogan acikca kilicdaroglu'nu gormek istiyor karsisinda. butun bu eldeki bilgileri isledigimizde ulkede tek aday olmamasi gereken adam aday olacagim diye diretirse tepkiler de gelecektir. akp-mhp yuksek ihtimalle meclis cogunlugunu alamayacak, cumhurbaskanligini da garanti aday ile kazanip gecis doneminden sonra kendisi yetkisiz cumhurbaskani olsa daha iyi olur.

Benim dusuncem, aday olmakta ne kadar ozgurse oy vermem diyenler de o kadar ozgur.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(01.11.22)
vasıfsız ve profili düşük bir adam olduğunu düşünüyorum. çok rahat manipüle edilebilen biri, bu yüzden partisine hdp'li bir kaç yöneticinin girmesiyle, bir kaç yılda çok fazla radikal hdp'li ile doldu partisi.

iddia ediyorum ki tayyiple 3 gün beraber dolaşsın, 4.gün akpli bile olur. kendisinin bir türkiye hayali ya da başka bir şey yok. yardımcıları ve danışmanlarının tamamı eğitim ve kalite olarak çok düşük insanlar. max köy kahvesi tayfa. bu sebepten kemale oy vermeye soğuktum, taki ne zaman insanlar bunu dayatmaya çevirip "eşek gibi vereceksiniz, vermezsen tayyibi desteklersin o yüzden oy vereceksin" moduna girdiler ben de oy vereni öpsünler diyorum. o kadar hakaret edilen akp seçmeni bile dayatma ile oy vermiyor (ibb seçimlerinde binalinin kazanamaması gibi, mesela tayyip olsa +10 puan daha alırdı ama seçmen istemedi vermedi)
0
avatar is back
(01.11.22)
su anda amac ulkeyi felakete surukleyen sistemi degistirmek. kk secilirse sistemi degistirip 2 sene sonra emekli olacak. sonra muhtemelen imamoglu, mansur yavas gibi kisiler chpden aday olur.
0
monicapp
(01.11.22)
bu sistemin degismesi ve yeni sistemin kurulmasi icin olabildigince cok kisinin destegine ihtiyaci var. akplisi hdplisi mhplisi herkes burada olmali ki yeni sistem duzgun kurulsun ve carklar islesin. insanlar bence bunu goremiyor, iste hdpye yaklasti, muhafazakar oldu vs...adam ulkenin gelecegini dusunuyor,
0
monicapp
(01.11.22)
Karizmatik lider profili içine çok oturtamıyorlar.

Biat kültüründen gelme bir algı bu.

Tek adamın karşısında kendi tek adamları olsun istiyorlar.
0
Mirket
(01.11.22)
beni görmezden gelen kimseye oy yok. ben akp seçmeni değilim benim oyumu garanti gören kimseyle işim olmaz. valla çok kritik seçimmiş ülkenin kaderiymiş falan hiç umrumda değil. benim keyfim şu an yerinde.

ülkenin en büyük sansür yasalarından biri konuşulurken dalga geçer gibi abd gezisi yapıyordu kendisi. bir kelime bile etmedi. ben oy verdiğim insanın en azından gidip görevini yaparak yasa geçse bile oylamada şerhini düşmesini beklerim. erkan baş da yasanın geçmesine hiçbir şey yapamazdı ama son ana kadar kamuoyu oluşturmaya çalıştı.

siz bu siyasetçileri ülkeyi düşünüyor falan sanıyorsunuz çok enteresan geliyor bana. akp gider chp gelir, şimdi akp'den nemalananlar gider chp'den nemalananlar gelir. mevcut sistemin değişmesi için iktidarı elinde tutanların değil siyaseti yapanların değişmesi gerekiyor. o da kısa vaadede mümkün olmadığı için su veren itfaiyenin diyorum.

ayrıca akp'nin adaydan bağımsız olarak seçim kaybedeceğini, kaybetse de sakin sakin yenilgiyi kabul edeceğini düşünmüyorum. 2023 çok enteresan bir sene olacak. keşke uzaktan izleme imkanım olsaydı seçimlerden sonraki süreci ama maalesef buraya mahkumuz.
0
coldegezenkutupayisi
(01.11.22)
yani televizyona çıkıp da "bir de beni deneyin ya" diyen bir adam artık siyaseti bırakmalıdır bence. O yüzden oy vermem diyene hak veriyorum. Bu adamın milyonları arkasından sürüklemesini bekliyoruz. Sağ seçmeni ikna etmesini bekliyoruz. Adamın argümanı "bir de beni deneyin"

Şimdi "çünkü kibar adam, avrupai siyasetçi" diyenler var. Bak karizmatik lider bağıran çağıran lider demek değildir. İş bitirici liderdir. Ecevit de kibar liderdi. Ama Ecevit iradeli bir adamdı. Kıbrıs'a girdi, afyon krizinde meydan okudu, ırak ambagrosunu deldi.
Halk da karaoğlan diye bağrına bastı. Kılıçdaroğlu'nda bunu göremiyor kimse.

Başarısız arkadaşlar adam başarısız. İmamoğlu'nun başarısını kendine mal ediyor ama alakası yok. İmamoğlu'nun kampanya stratejisiyle, kemal kılıçdaroğlu'nun yıllardır uyguladığı kampanyaların alakası yok.

Kılıçdaroğlu bürokrat. İş bitirici bir adam değil, bürokratlar talimat uygulamaya alışıktır. Liderlik edemezler. Kılıçdaroğlu'nun söylemlerine bak bir bütünlük yok. Danışmanlarının dediklerini tekrarlıyor. Liberal danışmanı bir şey diyor, kılıçdaroğlu ABD güzellemesi yapıyor. Ulusalcı danışmanları bir şey diyor ertesi gün kalkıp her şeyi kamulaştıracağız diyor. Adamın bir stratejisi falan yok o kadar net ki bu.

Bak imamoğlu aday olana kadar CHP kılıçdaroğlu döneminde öyle bütünleştirici bir kampanya görmedi. Eğer imamoğlu kendi danışmanlarıyla değil kılıçdaroğlu'yla ilerleseydi İstanbul'u alamazdı. Ha bir de İstanbul'da adayın binali olması da etkili oldu onu da kimse unutmasın. Binali yerine genç dinamik bir aday çıkartsaydı iktidar, İstanbul'u alamazdı ki imamoğlu bile aslında az bir farkla kazandı seçimi. Sonraki oy farkı tamamen seçimin yenilenmesine bir tepkiydi.

Bunları iyi okumak lazım. Yani şu anda muhalefet bir zafer sarhoşluğunda İstanbul'u alan genel seçimi alır kafasında yaşıyor herkes de o kadar kolay değil.

Şimdi bu şartlar altında yıllardır aynı şeyleri tekrarlayan bir adam çıkıp bu seçimi alacağım diyemez. Yani der ama çoooook süper bir rüzgar yakalaması lazım. Bu yaz rüzgar muhalefetten yana döndü. Çok iyi bir ivme yakalanabilirdi yine başaramadı adam.

Şu anda CHP'de başta imamoğlu olmak üzere partiyi çok iyi idare edecek, halkı CHP'ye çekecek bir sürü genç siyasetçi adayı var. Bırak onlara yerini.

Adam kendini başarısız ve aciz göstermek için her şeyi yapıyor resmen.
0
anten
(01.11.22)
En kötü aday da olsa chp'ye oy veririm, partinin kolektif zihnine ve oy veren tabanının siyasi ahlakına çok güveniyorum. Fakat kılıçdar'a oy vermeme noktasına geldim maalesef. Bakalım ne olacak. Şu noktada adam kendi tabanını komple kaybetmiş durumda, kaldı ki diğer partilerden oy çekecek.
Not: Gerekçelere girmedim, zaten yukarıda arkadaşlar gayet güzel açıklamışlar, aynen öyle.
0
firez
(02.11.22)
(15)

Sacma korkulariniz var mi?

summer timetable
Sacma derken anormal anlaminda. Ben havalimaninda veya daha da mumkunu havasta bavulumu baska bi yolcu alir diye acayip korkuyorum. Bir kez olmustu boyle bir sey, gecenin korunde hafiyelik yapip yolculari instadan bulup bavul kovalamistim. Sabahina da cok onemli bi gorusmem ve ardina baska bi sehre
Sacma derken anormal anlaminda. Ben havalimaninda veya daha da mumkunu havasta bavulumu baska bi yolcu alir diye acayip korkuyorum. Bir kez olmustu boyle bir sey, gecenin korunde hafiyelik yapip yolculari instadan bulup bavul kovalamistim. Sabahina da cok onemli bi gorusmem ve ardina baska bi sehre seyahatim vardi. Aglamistim sıkıntıdan fsjs o gun bugundur bu stresten kurtulamadim. Az once yine verdim mesela bavulu, icim icimi yiyor su an -_-

Bir de yuruyen merdivendeyken biri duser de domino etkisiyle hepimiz duseriz saclarim merdivenlere takilir, boynum kirilir diye orta halli bi tirsma yasiyorum cogu kez. Bazen ya aniden durursa biz de dengemizi kaybedip devrilirsek nolur diye de korkuyordum ama gecenlerde oldu bu, megerse tam aniden durmuyormus, tatli tatli duruyormus ve dusmedi yani kimse. Bunu yasamak iyi geldi, kurtuldum korkudan gsjs

Bi de taksim'de vs kuslarin icinden gecemiyorum, gozume gireceklermis gibi geliyor. E uctuklarindan etraflarindan da dolanamiyorum, o yuzden gozlerimi kapatip yuruyorum nasilsa yoldan cekilirler diye dusunerek. ^Bi gun george costanza gibi bi kusa carpip sozlesmeyi bozdular diye basima dert alabilirim^

Kesin baska da vardir da su an aklima gelenler bunlar. Sizin var mi boyle?
0
summer timetable
(08.10.22)
Mutfak robotuna parmaklarımı kaptırmaktan çok korkarım.
0
Amaranta ursula
(08.10.22)
erkek berberi önlüğü boğazınıza geçirirken ensenizden topluiğne ile birleştirir.
aha işte o topluiğneyi sokarken tam omurilik sinirine denk getirip felç bırakırmı acaba diye düşünürdüm.
korkmak değil ama aklıma gelirdi her berbere gittiğimde. sonra berbere sordum bir gün bunu.

"önlüğü 1-2 cm geri çekip havada iğneyle birleştiriyoruz dedi. örtü ensene sıfır ve gerginken topluiğne ile birleştirmek için cerrah olmak lazım, naptın abi sen" dedi.

ondan sonra aklıma gelmiyor bu risk artık.
0
aslindasorunumpsikolojik
(08.10.22)
ya şimdi tanımadığım biri beni dava ediyorsa?
0
duyurukullanıcısı
(08.10.22)
Bavul olayı bende otobüs yolculuklarında oluyor. Salağın biri olur da benimkini alır falan kaygısı çok yaşıyorum. Bir de balık tutan insanların arkasından yürümekten çok korkarım o kancalar bana saplanır falan diye oltayı atarken.
0
fıytfıyt
(08.10.22)
havalimanında bavul karışması +1. metroda beklerken birinin raylara itmesinden korkmak. kara kule kitabından sonra fobim oldu bu da. yüksek bi yerdeyken atlamaktan korkmak. arabayla giderken kapıyı açıp atlamaktan korkmak. bu da çocuk olduktan sonra arabanın kapısını açmaya çalışması tedirginliğinden sonra başladı.

www.diken.com.tr bu haberden sonra bebek ya hastanede karışırsa diye korkuyordum. doğurduktan sonra yüzüne iyice bakmaya çalıştım o yarı baygın halimle ezberlemek için suratını. neyse ki tek doğum yapan benmişim o gün kehkeh.
0
pide
(08.10.22)
Bunlar saçma sapan korkular değil ki yahu. Bence gayet normal şeylerden korkuyorsunuz. Bavulumu başkası götürür diye korkmayan da ne biliyim.
0
kibritsuyu
(08.10.22)
(Soruya cevap değil de bavulla ilgili ben şöyle bir şey yapıyorum; toplantıya giyeceğim giysiyi veya inince mutlaka gerekecek şeyleri yanıma, kabin bagajına alıyorum risk olmasın diye.)
0
firez
(08.10.22)
Kelebeklerden korkuyorum
0
Corpsebridee
(08.10.22)
Bir keresinde devriye gezen polisler kendi mahallemde durdurmustu. Mahalle dediysek Kustepe'de degil, Bostanci'da sakin, nezih bir sokak arasi. Nereye gidiyorsun, nerden geliyorsun, cantada ne var falan 5 dakika sorgulanmistim ayak ustu gbt'ye bak birak yani ne salak salak sorular soruyorsun. Esnaf, cevredekiler falan da nooluyo diye saskin saskin izliyorlardi. Adres sorulan, bankamatikte yaslilarin emeklilerini cekmek icin yardim istedigi adamim, gelmis beni yolun ortasinda onemli bir supheli bulmus gibi sorguluyor. O andan itibaren bende polis korkusu, fobisi oldu.

Metro, tren gelirken de insanin kendini atasi geliyor sanki:) Ya kendimi atarsam korkusu var. O yuzden arkalarda dururum. Yine Benzeri bebekken yegenimi balkonda kucagima almistim, ya atarsam ya dusurursem diye cok kotu olmustum. Gerci bu gibi dusuncelerin bilimsel, mantikli aciklamalari vardi bir yerde okumustum yarim yamalak, cogu insanda varmis bu korkular
0
freedonia
(08.10.22)
Küçükken gözüme son hızla futbol topu çarpmıştı. O nedenle top korkum var. Öğretmenim, bahçe nöbetleri benim için kabus.
Balık tutan insanlar +1
0
mellifica
(08.10.22)
Üçü bende de var ama hepsi başıma geldi.

Bavul kaybetmeyi yaşadım ben de instadan bulmuştum. Artık kartvizitimi koyuyorum her çanta ve bavula.

Yürüyen merdiven o kadar tatlı durmuyor her zaman. Ben 5-6 defa yaşamışımdır hepsinde birileri düştü. Merdiven durunca benim üzerime de bir kere yaşlı amca düştü nasıl ayakta kaldım bilmiyorum. Asla yürümem o yüzden merdivenden. Üzerime bavul da düşmüşlüğü var. Arama mesafe koyuyorum artık.

Kafama kuş çarptı bir kere. İkimiz de zıt yönlere savrulduk. Kuşlar alçaldıysa bekliyorum.

Benim aşırı saçma korkum masaj yaptıramıyorum. Özellikle boyun bölgesinde çok savunmasız hissediyorum her an arkamdaki boynumu kıracakmış gibi geliyor. Saçıma ve yüzüme dokunulmasından da hoşlanmam bu yüzden.

Balıkçıların yanından geçemem, metro raylarına biri beni iter diye hep birinin arkasında beklerim.
0
jazzabel
(09.10.22)
Kamyonların yanından geçerken, kamyon kasasındaki kapaklar açılıp kafama dusecekmiş korkusu var bende :)
O yüzden kamyonların yanından geçemem.
0
etna
(09.10.22)
düdüklü tencere anksiyetemi azdırıyor.
0
wild honey suckle
(09.10.22)
Yokuslardan korkuyorum. Yüksekten degil ama. Sadece yokustan.
0
buf-e kür
(09.10.22)
Balondan çok korkuyorum. Ansızın patlarsa diye. Ha patlasa ne olur? Korkuyorum işte :\
0
Sakinolmamlazim
(09.10.22)
(1)

Bayındır Kavaklıdere Hastanesine en hızlı şekilde nasıl ?

Semi
Dikmen 19 Mayıs Hastanesinin oralardan Kavaklıdere Bayındır'a en kestirme nasıl gidebilirim? Sanırım işe başlıyorum orada. Ankara'da yeniyim
Dikmen 19 Mayıs Hastanesinin oralardan Kavaklıdere Bayındır'a en kestirme nasıl gidebilirim? Sanırım işe başlıyorum orada. Ankara'da yeniyim
0
Semi
(02.09.22)
Dolmuş ya da otobüsle kızılay'a inersiniz. Zaten iniş durağı Güvenpark civarındadır. Az bir yürüyüp cadde üzerindeki Güvenpark'ın yanındaki otobüs duraklarına gidersiniz. Çoğu otobüs oradan geçiyordur örneğin Gaziosmanpaşa otobüsleri. (Taksi kullanmadığınızı farzediyorum).
0
firez
(02.09.22)
(3)

Takım elbise daraltma/Ankara Terzi

kablelvuku
Bir takım elbisem var, fakat paçaları boru paça olduğu için giyerken çok hoşlanmıyorum. Daha önce bir takım elbise pantolonunu aynı işlemle bir terziye götürmüştüm fakat nasıl olduysa o pantolonun çizgisi yamulmuştu. Baya kötü bir hale gelmişti düzeltelim derken.Bu işten anlayan eline yüzüne bulaştı
Bir takım elbisem var, fakat paçaları boru paça olduğu için giyerken çok hoşlanmıyorum. Daha önce bir takım elbise pantolonunu aynı işlemle bir terziye götürmüştüm fakat nasıl olduysa o pantolonun çizgisi yamulmuştu. Baya kötü bir hale gelmişti düzeltelim derken.

Bu işten anlayan eline yüzüne bulaştırmayacak bir terzi var mıdır Ankara’da?
0
kablelvuku
(29.08.22)
Terzi Sadık Özdemir - Gülhane İşhanı / Denizciler - Ulus
0
2027
(29.08.22)
İzmir caddesinde Öztuğ Pasajı, Lale Pasajı isimli yerler var (Amerikan pasasjı deniyor galiba), oralarda eskiden beri terzilik yapan kişiler var, herhalde yaparlar diye düşünüyorum. (Daha nokta akışı öneri gelmezse diye yazdım).
0
firez
(29.08.22)
Yukarıda bahsedilen öztuğ pasajında terzi duran var. Ben gayet memnunum.
0
kibritsuyu
(29.08.22)
(6)

Kadın giyim için bu marka nasıl sizce?

goodyes
Marka: FaraliaKulağa ve göze nasıl geliyor sizce?
Marka: Faralia

Kulağa ve göze nasıl geliyor sizce?
0
goodyes
(24.08.22)
Bana birazcik uzun geldi bir de kadin tesettur mu, oyle bi cagrisim yapti.
0
tuy sarartici krem
(24.08.22)
Sadece lia ya da liara, liafa belki..
0
tuy sarartici krem
(24.08.22)
@tuy sarartici krem hayır 18-40 arası giyim zara gibi düşünün
0
🌸goodyes
(24.08.22)
Kulağa güzel gelmiyor.
0
ruhen hastayim ben
(24.08.22)
tesettür çağrışımı bende de oldu.
bahsettiğiniz tarzı yansıtmıyor bence.

daha kısa, daha modern bir şey lazım.
0
blatta hiberna
(24.08.22)
Kulağa kaba geldi bende de...
(edit: kısalttım)
0
firez
(24.08.22)
(5)

Köpeklerden korunmak için?

coder85
Oturduğum mahallede çok fazla köpek var. Sürü halinde oldukları için akşamları eve dönüşte bir kaç kez saldırıya uğradım. Artık resmen sokağıma gelirken köpekleri kolluyorum bazen birini bekliyorum onla beraber geçiyorum. Benim için iyice sinir bozucu hal almaya başladı bu durum. Netten biraz araştı
Oturduğum mahallede çok fazla köpek var. Sürü halinde oldukları için akşamları eve dönüşte bir kaç kez saldırıya uğradım. Artık resmen sokağıma gelirken köpekleri kolluyorum bazen birini bekliyorum onla beraber geçiyorum. Benim için iyice sinir bozucu hal almaya başladı bu durum. Netten biraz araştırırken köpekleri uzaklaştırmak için elektro şok cihazı kullanıldığını gördüm. Youtube'ta bazı videolarda işe yaradığı görülüyor ama tam da emin olamadım. Köpekler üzerinde uygulanmıyor. Sadece düğmesine basınca hayvanlar o sesten ürküp kaçıyorlar. Daha önce bu durumu test eden oldu mu? Başka bir öneriniz varsa ona da açığım. Köpeksavar diye bir şey varmış ama sanırım sağır köpeklerde işe yaramıyormuş
0
coder85
(23.08.22)
Elektroşok değil de, tiz sesle frekans çıkarıyor, normal insan kulağı duymuyor ama köpekler duyup rahatsız olur düşüncesiyle kullanılıyor. İşe yarayıp yaramadığını ben de merak ediyorum.
0
firez
(23.08.22)
İnsan kulağının duymadığı ama kedileri ve köpekleri rahatsız edip kaçırdığı iddia edilen bir cihaz.
10 köpekte denedik. Biri uyurken kafayı kaldırıp o ses nerden geliyor der gibi baktı ve tekrar uyudu.
Biri uzaklaştı ama kendiliğinden mi gitti, sesten mi rahatsız oldu, bilemedik.
Biri yerinden sıçrayıp dörtnala kaçtı.
Diğerleri hiç oralı olmadı.
0
Mirket
(23.08.22)
cihazlar her köpekte işe yaramıyor.
çok defa köpek saldırısına uğramış biri olarak önerim kesinlikle kaçmayın.
kollarınızı havaya kaldırıp kendinizi büyük gösterin ve yüksek sesle onları bastırmaya çalışın. bir nevi üstünlük gösterisi yapmanız lazım. varsa sopa falan göstermek, araya bisiklet vs. gibi bir şeyi perdelemek için iyi bir yöntem.
tabi bu yazdıklarım sokak köpekleri için geçerli. pitbull gibilerle ne yapılır ben de bilmiyorum, gözünü falan oyarım herhalde.
0
lazpalle
(24.08.22)
1. Ayetel kürsi ezberleyin okuyarak geçin
2. Korkmamaya çalışın, hani korkanların kokusunu alıp üzerine gidermiş ya o yüzden korkusuz davranmak lazım
3. Mümkünse sopa gibi bir şeyden destek almak
4. Kararlı, cesur, hepinizi haklarım duruşuyla üstün gelmek, yukarda da yazılmış zaten. Bir ikisine kendinizi kabul ettirseniz diğerleri de artık bulaşmaz sanırım.
5. Ayetel kürsü demiş miydim önemli bu
0
epitaf
(25.08.22)
Köpek kovucular işe yarıyor. Dazer II bunların en iyisi. Sağır köpeklerde işe yaramaz.
0
OrangeYellow
(25.08.22)
(2)

resmi yazıda kural bilgisi

benibulmanlazim
örnek veriyorum,ali yılmazoğlumxveli yılmazoğlumxisimleri resmi yazıdaali ve veli yılmazoğlumx olarak yazılabilir mi. sorun teşkil eder mi.
örnek veriyorum,
ali yılmazoğlumx
veli yılmazoğlumx

isimleri resmi yazıda

ali ve veli yılmazoğlumx olarak yazılabilir mi. sorun teşkil eder mi.
0
benibulmanlazim
(23.08.22)
evet eder
tek tek soyadlariyla beraber yazilmali
0
nibba
(23.08.22)
@nibba'nın dediği doğru, tek tek yazmak gerekir.
0
firez
(23.08.22)
(4)

Toki başvurusu için gelir şartı

havadakarada
Aylık hane halkı gelirinin en fazla net 14 veya İstanbul'da 16 diyor. Ben anne ve babamla yaşıyorum. Onların gelirleri dahil edilmez değil mi? Sadece kendi gelirimiz hesaplaşacağız yani. Çünkü ben onların bakmakla yükümlü olduğu biri değilim yaş 28. Doğru mu anladım? Ayrıca onlar da kendi adlarına b
Aylık hane halkı gelirinin en fazla net 14 veya İstanbul'da 16 diyor. Ben anne ve babamla yaşıyorum. Onların gelirleri dahil edilmez değil mi? Sadece kendi gelirimiz hesaplaşacağız yani. Çünkü ben onların bakmakla yükümlü olduğu biri değilim yaş 28. Doğru mu anladım? Ayrıca onlar da kendi adlarına başvurabilirler ni ikisinin geliri belirtilenin altinda ise? Teşekkürler.
0
havadakarada
(23.08.22)
Hayır yanlış anlamışsınız, anne ve babanızla yaşıyorsanız onların geliri de dahil ediliyor. Gss için yapılan gelir testlerinde de böyle yapılıyor
0
delikedidilimiyedi
(23.08.22)
Yazıda hane halkınınaçıklamasında 'başvuru sahibinin, eşinin ve velayeti altındaki çocuklarının toplam geliri' diyor. Neden anne baba dahil olsun?
0
🌸havadakarada
(23.08.22)
Bence dahil olmaz, kendiniz adına eviniz yok. Toki açısından anne babanın evi de geliri de sizi bağlamaz. Başvurmanızı tavsiye ederim.
0
firez
(23.08.22)
daha önce toki'ye sormuştum dahil olmadığını söylemişlerdi. anne baba ve 18 yaş altınındaki bireylerin toplam gelirine baktıklarını. 18 üstü birey varsa hesaplamaya dahil olmadığı bilgisini vermişlerdi.
0
yazsamromanolur
(23.08.22)
(2)

Mezuniyet bilgisinin Yöksis'e eklenmesi

bu hikaye bitti mi
2004 mezunuyum,Mezuniyet bilgilerim yöksis'e eklenmemiş.Mezun olduğum okula ulaşmaya çalışıyorum.Telefonla halledilebilir mi bu iş, Deneyimleyen oldu mu?
2004 mezunuyum,
Mezuniyet bilgilerim yöksis'e eklenmemiş.
Mezun olduğum okula ulaşmaya çalışıyorum.

Telefonla halledilebilir mi bu iş,
Deneyimleyen oldu mu?
0
bu hikaye bitti mi
(15.08.22)
Öğrenci işlerini aradım. 10 dk içinde hallettiler.
0
plastik turambar
(15.08.22)
Ben de öğrenci işlerini telefonla aramıştım, hemen çözdüler.
0
firez
(15.08.22)
(4)

Yeşil pasaport yenilemek için ne lazım?

kurbanlik koyun
Komşu teyze yaşını almış bir ev hanımı, eşinin üstüne yeşil pasaportu var. Yurt dışındaki torunlarını ziyaret için yenilemek istiyor, çok da seviyorum teyzeyi yardım etmek istedim. İnternetten baktım koşullara, pasaport bedeli vs için ödeme yapmış olmak, biometrik foto vs standart şeyler ama bir de
Komşu teyze yaşını almış bir ev hanımı, eşinin üstüne yeşil pasaportu var. Yurt dışındaki torunlarını ziyaret için yenilemek istiyor, çok da seviyorum teyzeyi yardım etmek istedim. İnternetten baktım koşullara, pasaport bedeli vs için ödeme yapmış olmak, biometrik foto vs standart şeyler ama bir de Hizmet Damgalı Pasaport Talep Formu diye birşey yazıyor tavsiye veren garip web sitelerinde. E-devlete bakamadım tabi. Kadın ev hanımı olduğu için iş yerinden damgalı falan bir döküman alamaz. Ona ne demeliyim? Bir yakını ya da kendisi ev hanımı ya da yeşil pasaporta akrabalık ile hak kazanmış biri olup da yakın zamanda yeşil pasaportunu yenilemiş olan var mı? Böyle bir döküman aldınız mı? Aldınızsa nereden ve nasıl?

Bu arada yeşil pasaportlar en fazla 5 senelik mi veriliyor? Bordolar en fazla 10 diye biliyorum, yeşil 5 mi?
0
kurbanlik koyun
(14.08.22)
Yeşil pasaport 5 senelik evet, 10 yok.
Eşi hayatta mı teyzenin? Eşinin iş yerinden alınacak evrak.
0
kobuzchu kiz
(14.08.22)
Eşinin iş yerine gidip alacaksınız.
0
invictae
(14.08.22)
Eşinin en son çalıştığı/emekli olduğu yerde personel şubesine gidilmesi lazım. Onlarda standart form oluyor, başvuruya göre çıktı veriyorlar.
Eşi varsa, onun gitmesi doğru olur, formda aile fertleri adına başvuru yapma kısmı var.
(Anladığım kadarıyla komşunuz yalnız).
Göstermelik bir dilekçe vermesi lazım, gitmeden yazarsa daha iyi olur. (FİLANCA İŞ YERİNE Eşimin kurumunuz çalışanı/emeklisi olması nedeniyle yeşil (hususi) pasaport sahibiyim. Süresi dolduğundan yenilenmesi için gereğini arz ederim. İsim tarih imza, daha da alta sol tarafa tckimlik ve ev adresi). Tükenmez kalemle de yazabilirsiniz, çıktı da olur. Bunu evrak kaydına alırlar. Biraz beklerse, amirlerine imzalatabilirlerse aynı gün bile formu verirler, ya da yarın gelin filan derler.
Bu formu alınca da nvgm.gov.tr'den online randevu alınır. Orada gerekli belgeler yazar; işte tckimlik, eski pasaport, talep formu (Yukarda anlattığım standart form bu), bir de harç ücreti. Harç ücretini gidince nüfus müdürlüğünde elden yatırabiliyor galiba, öyle internet bankacılığıyla filan uğraşmaya gerek yok teyze için.
Bir de resim isterler sanırım.
0
firez
(15.08.22)
Bu arada bir değişiklik var mı prosedürlerde diye merak edip bir soruşturdum da, sanırım artık bu dilekçe verme olayı posta yolu ile Ankara’ya yapılıyormuş. Bunu bir sorun isterseniz. Eskiden bulunduğu ilde yapıyorlardı.
0
invictae
(15.08.22)
(5)

2 hafta ankara'dayım ne yapayım?

rebecca
Bu duyurun istanbul için olanını açtığımda önerilerin hepsini uygulamıştım şimdi de Ankara versiyonuyle geldim. ankaralılar burada neler yapmayı seversiniz?Anneyle yapılacak her türlü aktivite, müze, park vb önerilerinize talibim:)Araç da var ama illa uzak bi yerler olması şart değil şehiriçi de olu
Bu duyurun istanbul için olanını açtığımda önerilerin hepsini uygulamıştım şimdi de Ankara versiyonuyle geldim.

ankaralılar burada neler yapmayı seversiniz?
Anneyle yapılacak her türlü aktivite, müze, park vb önerilerinize talibim:)
Araç da var ama illa uzak bi yerler olması şart değil şehiriçi de olur
0
rebecca
(14.08.22)
anıtkabir ziyareti,
cso'da konser,
cer modern'de sergi gezme, kahve,
eymir'de bisiklet,
botanik park'ta yine kahve (atakule'den alabilirsiniz)
0
perloneth
(14.08.22)
Koc muzesi
0
halk
(14.08.22)
Ankara Kalesi güzeldir. Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve özel müzeler de var orada onlara gidebilirsiniz.
Ulus'ta birçok müze, eski TBMM binası mevcut oraları gezebilirsiniz.
Kuğulu Park'ın aman aman bir özelliği yok bence oldukça küçültüldü çünkü ama Tunalı'ya yolunuz düşerse uğrayın derim.
Yemek olarak ASPAVA deneyelim diyorsanız Esat'taki Yıldız, Gülçimen olabilir.
0
black holes in the sky
(14.08.22)
müzeler +1
eski meclis
aoç dondurması ve kokoreç
araç varsa nallıhan kuş cenneti, beypazarı gibi çevre güzellikler,
0
captainmrg
(14.08.22)
Aileleri genelde Çankaya Belediyesinin Ahlatlıbel Atatürk Parkında görüyorum, şehrin güneyinde kalıyor, açık havada oradan köfte ekmek filan alıp piknik yapıyorlar sanırım. Arkadaşlarım annelerini götürürlerdi sıcaktan bunalınca.
0
firez
(15.08.22)
(14)

Çocuk istediğimden emin degilim

logisticsmanager
Biz şimdi hanımla 5 yıldır evliyiz, ben iki yaş büyüğüm. Böyle bir 4-5 seneye yapariz diyoruz genel olarak, hem finansal olarak rahat oluruz hem de mental açıdan.Zaten finansal olarak rahat olmazsak hayatta yapmayiz. Rizkiyla gelir muhabbetine dusmeyiz. Ben çocuk yaparsam ileride istediklerini verem
Biz şimdi hanımla 5 yıldır evliyiz, ben iki yaş büyüğüm. Böyle bir 4-5 seneye yapariz diyoruz genel olarak, hem finansal olarak rahat oluruz hem de mental açıdan.
Zaten finansal olarak rahat olmazsak hayatta yapmayiz. Rizkiyla gelir muhabbetine dusmeyiz. Ben çocuk yaparsam ileride istediklerini verememe korkusu olmadan yapmak istiyorum. Hanim da aynı mantikta. Misal o tabi fransiz olduğundan hayat şartları daha farkliydi ama misal yurtdışında moda tasarimi okumak istemis ama ailesinin parasi yokmus. Simdi ona göre bunu yapamayacaksan çocuk yapmış olmak için yapiyorsun, bana da mantıkli geliyor zaten. Tabi kişiden lisiye değişir.

Hanım çok sevmiyor çocuk vs zaten. Ben seviyorum. Ama bu sevgim "çocuk yapmazsam olurum beni kimse tutamaz" değil.

Simdi düşünüyorum; kendimi 4-5 sene sonra bile çocuk sahibi çok net düşünemiyorum. Çok ciddi bir değişiklik gibi. Is yerinde çocuğu olanlarin cogu zor diyor, hatta iki çocuğu olan arkadaş simdiki aklim olsa yapmam diyor. ama diyenlerin eşleri itfaiyeci, polis falan haliyle calisma saatleri biraz ters. Mutlu olanların çoğunun da cocuklari büyümüş Artik lise üniversite.

Ben simdi cocuk diyorum ama yapmasam da mutlu olurmusum gibi düşüncem var.
Ama sonra ya ileride pisman olursam falan diyorum. Çok araliktayim. Daha uzun zaman var, acele yok da açıkçası çocuk istememin sebebi topluluğun kafama işlediği imaj, annemlere torun vermek mi yoksa harbiden çocuk istiyor muyum emin değilim.

Esimin ailesi çok gec cocuk sahibi olmus (anne 42 baba 49). Ülke de fransa olunca zaten çocuk sahibi olmayan çift sayısı cok, toplum baskisi yok ama benim kafamda var gibi.

Ne diyorsunuz? Benim gibi var mı böyle aralikta olan ya da Evli olup çocuk istemeyen/yapmayan var mi aramizda? Benim de arkadaş grubum masallah tavsan gibi üniversiteden mezun oldugumuz gibi ilk iki senede 3 kişi çocuk yapti. Şimdi bir tanesi daha sahip olacak.
0
logisticsmanager
(08.08.22)
benzer duurumlarda degiliz bekarim kadinim vs ama bana gire bir seyi istemek istemektir. suphe yoktur
0
ala09
(08.08.22)
emin değilsen yapma. ben eminim, yapacağım. net. çocuk sahibi olanlar çocuk sevgisinin hayatta duyabileceğin en güzel his olduğunu söylüyor. zorluğu nedeniyle de keşke diyenler var.
0
gabe h coud
(08.08.22)
Biz de sizinle aynı durumdayız.

Eşim pek çocuk sevmiyor, kendi çocuğunu da sevmeme ihtimalinden korkuyor. Ben oldum olası çocukları çok severim, genelde iyi anlaşırım, çocuklar da beni sever.

Yalnız ülkedeki ekonomik durum ve bu adamların yarın bir gün bizi muhatap edeceği iç veya dış karışıklık ihtimalleri ister istemez beni de düşündürüyor ve çocuk sahibi olma isteğimi törpülüyor.

32 yaşındayım, eşim de ben de mühendisiz, eve giren para Türkiye şartlarında gayet rahat yaşamamıza yetiyor şükür ama çocuk denkleme girince ürperiyorum biz bir şekilde geçinir gideriz vs. ama ona benden daha iyi imkanlar sağlayamazsam diye endişe ediyorum.

Sadece Türkiye'de değil dünyada da dengeler değişiyor, kaynaklar tükeniyor, iklimler, göçler vs. düşününce ne çocuğu diyorum ama sağda solda çocuk görünce de aman hiçbir zaman ideal ortam olmadı her zaman sıkıntılar vardı diyorum.

Bizde kafalar karışık kısaca belki birkaç sene daha düşünmekte fayda vardır hocam.

Benim evlenen arkadaşlarım da en geç birkaç yıl içinde çocuk sahibi oldular. Ama aynı yaşta olmamıza rağmen 40 yaşında gibi gözüküyorlar asdsadfdsd
0
chicha_v2
(08.08.22)
ben cocuk sevmem, esim eh iste. 8 yillik evliyiz, cocuk yapmayacagiz. bu sekilde birlikte mutluyuz, bir eksiklik hissetmiyoruz. maddi acidan hic bir zaman yeterli olamayacagimiz bir seye de girmek istemiyoruz. su an evet yeterli imkanimiz var desek bile her gun her sey degisiyor.
cocuk zor. psikolojisi zor, cocuk sonrasinda ikili iliski dengesini yeniden kurmak zor, bedenen zorlayici bir deneyim zaten kadin icin. erkek tarafi desen ilk 2 yil bir sey anladiklarini sanmiyorum. cocuk yepyeni bir hayat, inanilmaz buyuk bir sorumluluk. zaten yeterince sorumlulugumuz varken daha da zorlayici bir sey katmak istemiyoruz hayatimiza.

bize bir sekil kodlanmis bence cocuk. yapmazsak gizli bir baski hissediyoruz. esimin ailesi olmadigini dusunuyor mesela cunku ne kadar istemiyoruz desek de buna inandiramadik.
ben sahsen cocugu her sekilde pismanlik olarak goruyorum. yapan da yapmayan da pisman. o zaman olmasin kafasindayim. muhtemelen cok guzel bir histir ama ben, sahsen, benim icin dogru bir karar verdigimi dusunuyorum.


ayrica chicha_v2+1. benden cok daha kucuk cocuklu insanlar yasima inanamayip sirrimi soruyorlar cocuksuzluk diyemiyorum :D (isin sakasi tabi)
0
65 derece
(08.08.22)
Eşin Türk değilse yap geç. Türkiye'de çocuğun işlevi çok farklı. Sen istemesen de yabancı kadınlar çocuğun sorumluluğunu alıyor. Gerçekten anne olmak istiyorlar. 3-4 çocuğu olup halen çocuk isteyen avrupalı kadınlar var. Bıraksan tavuk gibi yumurtlayacaklar
0
OrangeYellow
(08.08.22)
Ben 30 oldum ve hala bir çocuk doğurup bakmayı düşünemiyor ve hatta istemiyorum. üstelik çocukları çok seviyorum ve çok iyi anlaşıyorum ama sadece sevmek yetmiyor, onunla ilgilenecek olmak bambaşka bir sorumluluk.
Belki önümüzdeki yıllarda isterim bilemiyorum ama şu an evli değiliz zaten. Erkek arkadaşım ise evlenip çocuk yapalım istiyor. Ben dürüstçe şu an istemediğimi söyledim ancak bu kararım belki ileride değişeceği için asla da demiyorum. Evlenirsek de hala istemiyor olursam ne yaparım işte onu düşünüyorum ben de. Bence siz de şimdiden düşünmeyin, zamanı geldiğinde hala istemiyor olursanız ona göre hareket edersiniz.
0
eksi sozlugun tatli insani
(08.08.22)
30'ların sonu 40'ların başında evli çiftiz, çocuk yapmama konusunda evlenmeden önce anlaşmıştık.

Emin değilseniz yapmayın +1
Bir de reddit'te truechildfree, fencesitter ve regretfulparents subredditleri ilginizi çekebilir. Detay konuşmak isterseniz mesaj da beklerim.
0
kobuzchu kiz
(08.08.22)
ben kendimi bildim bileli hep cocuk sahibi olmak istedim. hatta uygun sartlarim olsaydi 27-29-31 yaslarinda birer cocuk yaparim hayalini kurardim :) 34te ilk cocuguma hamile kaldim ama bu kadar cocuk seven biri oldugum halde is ciddiye bindikten sonra gercekten istiyor muyum, emin miyim, bakabilir miyim, cok buyuk bir sorumluluk altindan kalkabilir miyim diye cok cok dusundum. emin oldugumu anladiktan sonra esimle konusmaya basladik cocuk konusunu ve ondan sonra kalkistik zaten. cocugum olmasaydi da kesinlikle evlat edinecektim. ilk bir iki senenin cok yorucu ve zor gececegini biliyordum ama tahminimden gercekten daha zor oldu diyebilirim. 20 aylik su anda kendisi, hayatimiz bebeksiz halimizin normaline hala donmedi ama sanirim yeni normalimize de alistik diyebilirim, simdilerde son 1-2 aydir biraz daha kolay her sey ama 18+9 ay gercekten zor ve yorucuydu. bunu bilerek kalkismak onemli cocuk isine, yoksa pismanlik hikayeleri anlatirsiniz her yerde. gercekten uykusuz yasayamayan bir insanken neredeyse 2 yildir 5 saat kesintisiz uyudugum sayilidir mesela :) her bunyenin rahatlikla kaldirabilecegi bir sey degil yani ve bu isin sadece fiziksel yorgunluk kismi. daha bunun psikolojik kismi, maddi kulfeti var, var da var yani :). tabii boyle anlatinca korkunc geliyor ama icinde yasarken akip gidiyor diyebilirim. ben emin oldugum icin yorgunluklar ve diger seyler beni cok hirpalamadi mesela ama ufacik bir soru isareti olsa kafamda eminim cok farkli olurdu psikolojim. son olarak baska cocuk sahibi olmayi dusunmedigimi de eklemeliyim (yani en azindan dogurmayi dusunmuyorum). belki maddi acidan yetecegimize ikna olursak, birkac yil sonra bir cocuk evlat ediniriz diye de dusunuyorum ama. bu tabii cok havada bir fikir, ulkenin durumu ne olur, gidisat ne olur, maddiyat ne olur hepsi bir gaz ve toz bulutu kafamda su anda :) ne yazdim ama yaa :)
0
in vino veritas
(08.08.22)
merhaba, biz de 5 yildir evliyiz, yaslar 31-35. cocuga karsi ikimiz de 'meeh' gozuyle bakiyoruz, cok asiri istemiyor veya ciddi sekilde nefret etmiyoruz. halimiz vaktimiz yerinde, ancak hayati da su an oldugu haliyle seviyoruz, cocuk karmasasina girmenin alemi yok su an modundayiz. hani olsa bakariz da ne gerek var gibi. esim gecen ya iste bilgisayar oyunu filan oynariz belki dedi, cocuk isteme sebebi o kadar.

ben hayati yasamayi cok mesakkatli buluyorum, hayatta kalma ugruna harcadigimiz caba (is guc okul patron toplum aile vs), hayata degmiyor bence. sirf bu sebeple cocuk yapma fikrine cok mesafeliyim, yarin bana beni ne diye yaptiniz allahsizlar dese verecek cevabim yok gibi.

tek makul argumanim, ilerde yapmazsam belki pisman olurum, olmayayim diye yaparim belki.
0
taurina
(08.08.22)
ben sana bir dost tavsiyesi cocuk yapma.
0
sizofren06
(09.08.22)
Benzer pozisyonda iken cocugu yaptim, ya$ 33 idi. Pisman degilim.

Ben kesin cocuk istiyordum cunku cocuklugumda etrafimda cocuk yapmamis birkac hatun vardi, birkac olaya sahit oldum ve o yaslarda hatunlarin bir kere dogurmasi gerektigine karar verdim. Benim hatun da pek cocuk sevmiyordu. Ilkinin maddi manevi ne kadar zor oldugunu gorunce tek cocukta durdum.

"Rizkiyla gelir" mevzusuyla ben de zamaninda dalga gecerdim, sonra basima gelince inandim. Palavra degil kesinlikle, ilk 2-3 sene ozellikle olmayacak isler oluyor, uzerine para yagiyor.

Baskalarinin ne yaptigiyla ilgilenme, siz kendinize bakin. Ben ne kadar zor olsa da "yapma" demem. Cocuk hem enerji isteyen bir olay hem de hatunlarin biyolojik saat olayi var, o yuzden 40li yaslara birakmadan aradan cikartmak lazim.

Bence tak fisi bitir i$i, 5 sene sonra baba diye pesinden kostugunda "iyiki" dersin. Ben diyorum..
0
cooperr
(09.08.22)
çocuk işi mantıkla yapılmıyor zaten. her şeyi ölçüp bitip gündelik hayata göre tartarsan mantıksız gelir.
çocuk işi duygular ve ilkel dürtülerle yapılır, kötü anlamda söylemiyorum bunu ama durum böyle. yani başkalarından akıl alarak, mantıklı düşünmeye çalışarak, geleceği planlayarak çocuk isteme kararı verilmez.

yapıp geçeceksin ya da yapmayacaksın, çok ortası olan bir konu değil.

ayrıca inanıyorsanız gerçekten rızkı ile geliyor. bu demek değil cocuk olunca zengin olacaksınız. fakat bir şekilde size gelen güç mü desem, kısmet mi desem ama bazı kapılar açılıyor insana.
0
nuisance
(09.08.22)
Biz de kararsiziz acikcasi, hatta gecen bir kadin dogum uzmanina muayene oldugumda cocuk dusunup dusunmedigimizi sordu. Hayır yani evet olabilir gibi bir cevap verdim. :D

Acikcasi bizi de ekonomik sartlar dusunduruyor. Eger iyi bir gelecek saglayamayacaksak cocuk yapmaya sicak bakmiyoruz. Cocuk sahibi olmak muthis bir seymis yapalim gitsin diyemiyoruz. Sıkıntı cekecek bir insan dunyaya getirmek istemiyorum.
0
kafasizbiri
(10.08.22)
İstemiyorsanız mecbur değilsiniz ama gerekçenin "maddi şartlar" olması bana doğru gelmiyor. Bakıyorsunuz çok zengin ailenin çocuğu bunalımlı olabiliyor, ya da çoban çocuk il birincisi oluyor sınavda. Başarı ya da mutluluk maddiyatla bir yere kadar orantılı, ailenin sevgi ve güven sağlaması daha önemli.
0
firez
(15.08.22)
(2)

vitamin kan demir vs testleri yaptırmak için dahiliyeye mi gidilir?

birmilyonunvarmi
ve bu testleri yaptırmak istiyorum desem yaparlar mı?
ve bu testleri yaptırmak istiyorum desem yaparlar mı?
0
birmilyonunvarmi
(18.07.22)
evet dahiliyeye gidilir kan tahlili için.
0
baylarbayi
(18.07.22)
Aile hekimliğinde de yapılıyor.
0
firez
(18.07.22)
(2)

Kredi kartına fazla ödenen parayı nakit çeksem faiz gelir mi yine de?

firez
Kredi kartıma, fazla para yollamışım. Fazla kısmı nakit çeksem, kredi kartından çekmiş gibi mi olur, yoksa zaten fazla para bana ait olduğundan bir zararı olmaz mı? (Yapı kredi bankası).
Kredi kartıma, fazla para yollamışım. Fazla kısmı nakit çeksem, kredi kartından çekmiş gibi mi olur, yoksa zaten fazla para bana ait olduğundan bir zararı olmaz mı? (Yapı kredi bankası).
0
firez
(18.07.22)
fazla yatan miktarı hesabınıza aktarabilirsiniz. nakit çekerseniz nakit avans muamelesi yapıp faiz işleteceklerdir.
0
surprise
(18.07.22)
Benim durumumda, aynı banka içinde yanlış karta göndermiştim. Bankayı aradığımda telefon bankacılığı ile aktarma gerçekleştirdiler, diğer bir seçenek olarak bilgi vermiş olayım.
0
🌸firez
(18.07.22)
(6)

mitoloji ile ilgili kitaplar önerir misiniz?

pelovann
mitolojiyle alakalı hiçbir şey bilmiyorum, dünyası ilgimi çekiyor. mitoloji öğrenmek, (öğrenmek değil de ilgilenmek) istiyorum. fakat dediğim gibi hiç temelim yok, yılan saçlı medusa'yı biliyorum bir tek o kadar. böyle birine başlangıç için hangi kitabı önerirsiniz? dün kitapçıda mitoloji 101'i ince
mitolojiyle alakalı hiçbir şey bilmiyorum, dünyası ilgimi çekiyor. mitoloji öğrenmek, (öğrenmek değil de ilgilenmek) istiyorum. fakat dediğim gibi hiç temelim yok, yılan saçlı medusa'yı biliyorum bir tek o kadar. böyle birine başlangıç için hangi kitabı önerirsiniz? dün kitapçıda mitoloji 101'i inceledim fakat yorumları çok da hoşuma gitmedi, eksik bilgiler vs var imiş.

önerilerinizi beklemekteyim. teşekkürler.
0
pelovann
(17.07.22)
Öncelikle en başta ilyada, odysseia ve erga kai hemerai gibi kitapları okumanızı önermem. Bunlar milattan önce yazılmış kaynak kitaplar, daha ötesi yok. eğer zaten çok yoğun ilgisi ve bilgisi olan biri değilseniz ya da mitolojinin profesyonel hayatınızda yeri yoksa sizi çok fazla sıkacaktır.

Mitoloji sözlükleri ve mit kitapları da iyi değil. Bunlar zaten mitolojiye karşı büyük hevesi olan insanların bir yerlerde bir şey gördüğünde başvurduğu kaynaklar. Eğer kafanızda yeterli bilgi birikimi yoksa sözlük ya da mit okumak kafanızda bir şey canlandırmayacaktır.

Bence popüler kitaplardan başlayın. Örneğin, ben kirke. Bu kitap bir yeniden yazım olduğu için içerisindeki karakterlerin kişilikleri ve olaylara bakış açıları gerçekçi olmasa da sembolik olarak oldukça gerçeğe uygun bilgiler içeriyor. Bu kitabı okuduktan sonra odysseia'ı okursanız konu size tanıdık geleceğinden çok daha rahat edersiniz.

Diğeri percy jackson serisi. Bu seri gerçek mitolojiden neredeyse tamamen farklı, ancak isimlere hakim olmanız ve onları özümsemeniz için çok iyi olacaktır. Böylece eğer ilerde ilyada ve erga kai hemerai gibi kitapları okumaya devam ederseniz size tamamen yabancı gelmeyecekler, kafanızda bir imaj olacak. Örneğin bir yerlerde perseus'u gördüğünüzde onun kim olduğunu kavramanız çok daha kolay ve akılda kalıcı bir süreç haline gelecek.

Başka bir öneri, eğer klasik animasyonları seviyorsanız hercules'i izleyin.

Neticede bunlar, mitoloji eğer gerçekten ilginizi çekecekse size yeni bir hobi alanı açabilir bence. Eğer o ilgi uyanırsa, daha çok şeyi öğrenmek istiyorum derseniz o zaman robert graves'in yunan mitleri kitabını, azra erhat'ın mitoloji sözlüğünü, ilyada'yı, odysseia'yı ve erga kai hemerai'ı hevesle okursunuz.
0
akhenaten
(17.07.22)
Mitologya (Edith Hamilton) mükemmel bir başlangıç kitabıdır. İngilizce de olursa bu kitabın illüstrasyonlu özel basımı var, şahane.

www.amazon.com.tr
0
kobuzchu kiz
(17.07.22)
Şefik Can - Klasik Yunan Mitolojisi
0
black holes in the sky
(17.07.22)
Azra Erhat'ın Mitoloji Sözlüğü oldukça iyidir. Onunla eşzamanlı İlyada ve Odisse öneririm.
0
firez
(17.07.22)
joseph campbell bu isin piridir. kendisinin her tur mitolojiyle ilgili kitabi var. ancak giris olarak the power of myth oneririm.
0
antikadimag
(18.07.22)
illa kitap olması şart değilse sırayla izlemeniz için iki belgesel önereyim:
1. Greek Myths: Tales of Travelling Heroes
2. clash of the gods

ikisini de youtube'da bulabilirsiniz.
0
halanne
(18.07.22)
(5)

İş arkadaşı düğün hediyesi ve cimrilik

rewlack
açık ofiste çalışan bir ekibiz, pandemiyle birlikte başladık, herkes aynı anda başladı ve aynı maaşı alıyor. ekipten biri evlendi, hatta düğün meselesi 1 yıldır konuşuluyor, ha evlendi ha evlenecek, kimler düğüne gidecek gitmeyecek, kızlar ne giyecek vs. ben grupla hiç takılmayan hatta aynı ofis ort
açık ofiste çalışan bir ekibiz, pandemiyle birlikte başladık, herkes aynı anda başladı ve aynı maaşı alıyor.
ekipten biri evlendi, hatta düğün meselesi 1 yıldır konuşuluyor, ha evlendi ha evlenecek, kimler düğüne gidecek gitmeyecek, kızlar ne giyecek vs.

ben grupla hiç takılmayan hatta aynı ofis ortamında bile pek bulunmayan biriy(d)im, dışarıda buluşmalara falan hiç katılmam. ama bunun dışında normal bi diyaloğum var. diğer herkes ise baya arkadaşlar işte, hatta başka şehirdeki düğüne birinin arabasıyla gideceklerdi vs. o arkadaş sağlık sebebiyle uzun bi süredir ofise gelemiyor o nedenle araba işi yalan oldu ama bu konudan bağımsız olarak (muhtemelen zamlar falan) düğüne de kimse gitmedi.

ben her ne olursa olsun aramızda para toplayıp küçük de olsa bi düğün hediyesi almaktan yanayım en az 3-4 defa da farklı kişilere bakın aranızda bişey alacaksanız beni de dahil edin, mutlaka haberim olsun falan dedim. bu arada bu evlenen arkadaş ortamda en ılıman, herkesle iyi diyalogda, yardım sever uyumlu biri yani. bi de dangoz amirimiz bir kere üçümüz aynı odadayken bana "ee naptınız, bakın mutfakla ilgili küçük eşyalar falan çok lazım oluyor, alacaksanız öyle bişeyler alın" dedi arkadaş tabi hepsi var, aman ne gerek var demişti; ben "e biz de ayarlıyoruz bişeyler, nereden biliyorsunuz :))" diye karşılık verdim.

özetle; en son bu ayın 5inde tekrar hatırlattım ekipten birine, valla konuştuk ama öyle kaldı dedi. ev kirasının arttığından falan bahsetti. yani kimse katılmıyor baya ölü taklidi yaptılar :D

yani ekonomik krizi falan anlıyorum ama neblim 100 lira bile versek 7-8 kişiyiz, küçük bişey alırdık, en kötü yükselmeden önce 1 gram falan alırdık. ben şahsen insiyatif alıp 300-400liraya bi hediye almaktan yanayım ama ne alınır o fiyata? :/
öte yandan bunun bu cimri arkadaşları kılını bile kıpırdatmazken, ben keriz miyim diyorum.
0
rewlack
(12.06.22)
Ben açıkcası kerizlik olarak düşünmem. İçinizden geliyorsa alın.

www.hepsiburada.com

Bu tarz kokteyl bardakları alınabilir bence. Hem kullanışlı hem de maksat onu düşündüğünüzü göstermek.
0
ceketimi alip cikcam
(12.06.22)
sanane abi, bi sal milleti istemiyorlar iste.
Bizde de var ayni muhabbetler pandemide basladik herifi gormemisim is degistirince de temasim kesilecek ne diye bir sey alayim.

Zaten ceyrek ucuzken en az 10 tane ceyrek takmisimdir 1 tanesiyle bile gorusmuyorum.
isyerinde hediye isine dusmanim artik.
0
divit
(12.06.22)
@divit
abi milleti darlamak için sormadım, grubun dışında olduğum için belki atlarlar, unuturlar, birlikte güzel bişey almak varken borcama kalırım diye sordum. ben kendi kendime derdine düşüyorum, alamadım veya almalı mıyım diye.

ama öte yandan bunlar bu kadar gamsızken bana ne yani, ben de aynen sizin gibiydim. üstelik bu şirketten de yakın zamanda ayrılacağım bir daha nerede göreceğim.
0
🌸rewlack
(12.06.22)
disarida muhabbetim yoksa ve topluca bi sey alinmiyorsa ben almam tek basima bir sey o kisiye istedigi kadar iyi insan olsun.
sormussunuz etrafa bi ses cikmamis. dediginiz gibi 100 lira nedir yani. onu bile vermiyorsa sozde yakin arkadaslari. siz de bosverin.
0
Kittie
(12.06.22)
Kendiniz bir şey alın, medeniyet işyerinde başlar. Katılmak istemeyenleri zorlamamak lazım. Kahve fincanı takımı olabilir örneğin, vardır evlerinde ama bir süre sonra kırılıyor, yedekte bulunması iyi oluyor.

www.hepsiburada.com
www.hepsiburada.com

... gibi. Fiyat yüksek geliyorsa da daha uygun fiyatlı bir züccaciye ürünü olur, vazo bile çok işe yarar.

www.hepsiburada.com
www.hepsiburada.com
0
firez
(18.06.22)
(6)

Kolonya ne renktir normalde

regina phalange
Eyüp sabri tuncer limon kolonyası aldım bugün sarı renkli, evde duru kolonya var beyaz. Selin kolonyası vardır o da beyazdır. Eyüp sabri neden sarı ya da sarı mı olması gerekiyor ya da evdeki durular bozuk mu? Kafamda deli sorular.
Eyüp sabri tuncer limon kolonyası aldım bugün sarı renkli, evde duru kolonya var beyaz. Selin kolonyası vardır o da beyazdır. Eyüp sabri neden sarı ya da sarı mı olması gerekiyor ya da evdeki durular bozuk mu? Kafamda deli sorular.
0
regina phalange
(20.04.22)
Eyüp Sabri ne renkse kolonya o renktir. Kolonyanın standardını onlar belirler. (Evet, sarı olması doğrudur, en azından ben öyle alışkınım).
0
firez
(20.04.22)
Orijinali sarı olsaydı onu renksiz hale getirmeye uğraşmazlardı diye düşünüyorum. Orijinali renksizdir ama "limon" vurgusu olsun diye sarı renkli olmasını sağlayan bir şey katıyorlardır diyorum.
0
Bruce
(20.04.22)
Kolonya dediğimiz genelde 80 derece oluyor, yani %80i alkoldür. Alkol renksizdir. İçinde eser miktarda parfüm yağı vardır. %4 olarak hatırlıyorum ki o da renksizdir. Kalanı işte o sizin rengine taktığınız sıvılardır ki önemsizdir.
0
Mirket
(20.04.22)
en buyuk icerik alkol, o da renksiz malum. diger ufak aromatik maddelerin renkli oldugunu hic sanmiyorum.

bu arada eyup sabri tuncer elit bir marka degil ki, ne zaman bu isin standardi oldu. meraktan icerigine baktim bu arada renkli bir sey var mi diye, goremedim ama Butylphenyl Methylpropional AB'de gectigimiz ay yasaklanmis kisirlik yaptigi icin.
www.eyupsabrituncer.com
0
hot potato
(20.04.22)
Duyuruyu okuyunca kafayı yana çevirdim, rafta duran limon kolonyası sarı Eyüp Sabri Tuncer. Tütün kolonyası ise turuncu, tırt bir marka.

Selin kolonyanın da renksiz olduğunu hatırlıyorum, bence de normalde renksiz ve türünü belirtmek için renklendirici katıyorlardır +1
0
John Bloor
(20.04.22)
img.welt.de

alın kolonyanın aslı bu. renksiz olduğuna göre olması gereken budur.
0
bohr atom modeli
(20.04.22)
(2)

Geçmiş olsun mesajı

owaki
Şimdiye kadar samimiyet ve nezaket göstermiş, okulla ilgili bi durumda başım sıkıştığında beklediğimden daha "caring" davranmış olan ve aynı zamanda akademik danışmanım olan hocam covid olduğunu duyurdu mail ile. O maili yanıtlayıp bişey yazmayı düşünüyorum ama emin değilim. "X yaz geç" tarzı öneril
Şimdiye kadar samimiyet ve nezaket göstermiş, okulla ilgili bi durumda başım sıkıştığında beklediğimden daha "caring" davranmış olan ve aynı zamanda akademik danışmanım olan hocam covid olduğunu duyurdu mail ile. O maili yanıtlayıp bişey yazmayı düşünüyorum ama emin değilim.

"X yaz geç" tarzı önerilere açığım.
şakşakçı gibi olmasın ama belediye sms'i gibi de olmasın.
0
owaki
(17.12.21)
Aynı durumda olsaydınız size yazar mıydı? Kritik soru bu bence.

Ben yazmadım. Ama aşık olduğum şahıs/hoşlandığım şahıs olsa yazarım statüye bakmam ki yaptım. Sağlık sonuçta ama karar bireysel verilmeli diye düşünüyorum. Cümle merak ediyorsanız da o dili bozmadan; "Çok geçmiş olsun, en yakın sürede iyi haberlerinizi duymak dileğiyle" yazar geçerdim herhalde.
0
baldan kaymak
(17.12.21)
Yazmanız güzel olur. @baldan kaymak'ın yazdığı şekilde mesaj yazılabilir. Başına da "Hocam "diyerek başlarsınız.
0
firez
(18.12.21)
(4)

Çizme

passione
kısa boylu birine çizme yakışır mı sizce? yaklaşık olarak 1.57 boy için soruyorum.
kısa boylu birine çizme yakışır mı sizce? yaklaşık olarak 1.57 boy için soruyorum.
0
passione
(26.11.21)
ben yakistirmiyorum.

vucut varsa ve super miniyle giyilecekse olabilir o zaman.
0
Kittie
(26.11.21)
hayir
0
ala09
(26.11.21)
1,55'im ve kışın hep çizme giyerim. Dökümlü eteklerle birlikte çok şık olur.
0
firez
(26.11.21)
Süper mini veya yüksek bel midi saten etek üstüne kısa sweatshirtle güzel olur heves ettiyseniz.
0
somethinginthewayshemoves
(27.11.21)
(8)

eskilerde oteller yaşayan insanlar ve ekonomi hakkında

avatar is back
istanbul'da ki maçka palas'ı ufak bir araştırırken, Abdülhak Hamid Tarhan'ın burada ölene değin 12 sene yaşadığını öğrendim. bu otel'de italyanlar tarafından italyan elçilik çalışanları vs konaklasınlar diye yapılmış vakti zamanında. yani zamanının en lüks oteli ve lüks kitleye hitap eden bir yer bu
istanbul'da ki maçka palas'ı ufak bir araştırırken, Abdülhak Hamid Tarhan'ın burada ölene değin 12 sene yaşadığını öğrendim.

bu otel'de italyanlar tarafından italyan elçilik çalışanları vs konaklasınlar diye yapılmış vakti zamanında. yani zamanının en lüks oteli ve lüks kitleye hitap eden bir yer burası.

bu olayın yanı sıra benzerlerini çok duymuşuzdur. o zamanlar kiralar ve ev bulmak meşakkatli olduğundan mütevellit mi otellerde konaklamak yaygındı acaba? bugün için tabiki de bu gibi bir otele para yetiştirmek için ülkenin sayılı zenginlerinden olmak lazım. bunu geçtim, ortalama altı bir yerde bile uzun yıllar konaklamak çok zor ve imkansız gibi duruyor.

kafamda tam olarak o zamanın ekonomisini ve alım gücünü anlayamadım. izahatını yapabileceklere teşekkürlerimi arz eylerim
0
avatar is back
(28.10.21)
Hala otellerde yasayan insanlar var bunla ilgili sanirim hurriyet guzel bir haber yapmisti.

Onlar ev kirasi verir gibi kaliyor, gunluk senle ayni parayi vermiyor.
Aile falan derdi yoksa guzel olay.
Oteller de zaten %100 dolmadigi icin onlarin da isine geliyor.
0
divit
(28.10.21)
Maddi boyutu ie ilgili bilgim yok ama böyle bir şey olabiliyor.
Bizde de Okan Bayülgen epey bir kaç yıl otelde kalmıştı, temizlik, ev yönetimi derdi filan olmuyor diye zannedersem.
Amerikan romanlarında da varlıklı hanımların devamlı otel dairesinde yaşadıklarına rastlamışımdır.
O zaman da bu zaman da varlıklı olmak gerekiyor tabii.
0
firez
(28.10.21)
Eskiya filminde de vardi yasli amcalar otelde kaliyordu.
0
divit
(28.10.21)
Google Scholar'da kısa bir araştırma yaptım.

dergipark.org.tr

1920 yılında İnebolu'da birinci sınıf bir otelin geceliği 50 kuruşmuş. Sayfa 3'te yazıyor.

Bugünkü değerini ekonomi bilenler cevaplayabilir belki.

Masumiyet filminde de otelde uzun süre kalan kişiler var.

Edebiyatta da sıkça karşılaşılan bir olay bu.

Bunları düşününce çok zor olmaması lazım.

Düşününce bugün bile mültecilerin kaldığı oteller var.

Abdülhak Hamit Tarhan da büyük ihtimalle zengin biriydi.
0
dissendium
(28.10.21)
metin uca'da senelerce otelde yasamisti istanbul'da, bir roportajinda okumustum.

(bkz: zengin olunca yapılacak ufak şımarıklıklar)
0
cooperr
(29.10.21)
o otelde kalan insanlar normal insanların ödediği kadar ödemiyorlar ayrıca çok zenginler hariç yıldızsız mütevazi otellerde kalıyorlar. Ayrıca hizmet sektörü eskiden çok daha ucuzdu.
0
gezegen olan pluton
(29.10.21)
Tam tersi. O dönem ev kiralamak çok ucuz ve kolay olduğu için oteller de ucuzdu. Bu ikisi orantılıdır hep. Ev kiraları arttıkça otel ücretleri de artar. Aksi durumda herkes otelde yaşardı zaten.

Ayrıca günümüzde de otelde sürekli kalmak için ultra zengin olmaya gerek yok. Ev kiraları olmuş 3000tl. Ultra lüks otellerde kalmayacaksınız bu fiyatın biraz daha fazlasına otelde kalabilirsiniz.
0
nickini degistiren yazar
(29.10.21)
heh buldum haberi

www.hurriyet.com.tr

Otelde yasayan insan zengin oldugu icin degil fakir oldugu icin yasiyor. O konu yanlis anlasilmis.
Yurtta kalmak gibi.
0
divit
(29.10.21)
(13)

Sevgiliye dair hissedilen "Bu kadın bana fazla" hissi...

norules
Bir süredir beraber olduğum biri var. Daha onu en başta gördüğümde "Bana düşmez ya" diye içimden geçirmiştim. Ama tanıştık, görüştük. Sevgili olduk.Kendisi dış görünüş olarak oldukça alımlı, dikkat çeken bir kadın. Bir mekana girdiğimizde hemcinslerinin bile baştan aşağı süzdüğünü defalarca yakaladı
Bir süredir beraber olduğum biri var. Daha onu en başta gördüğümde "Bana düşmez ya" diye içimden geçirmiştim. Ama tanıştık, görüştük. Sevgili olduk.

Kendisi dış görünüş olarak oldukça alımlı, dikkat çeken bir kadın. Bir mekana girdiğimizde hemcinslerinin bile baştan aşağı süzdüğünü defalarca yakaladım. Kadınlar birbirlerine bu süzme eylemini genelde yapabiliyorlar ama bu defakinin farklılık düzeyini ayırt edebiliyorum, tecrübe. İyi bir iş kariyeri var. Önemli bir şirkette, iyi bir pozisyonda. Benden bayağı bayağı fazla kazancı olduğunu tahmin etmek zor değil. Çok sosyal, gezmeyi dolaşmayı çok seviyor.

Ben ise daha sakin bir hayat yaşayan biriyim. Öyle aşırı bir sosyal hayatım yok. Bana yeten ve ortalama bir işim var.

Fiziksel olarak elim yüzüm düzgündür, bir kadına nasıl davranılması gerektiğini bilen nazik biriyimdir. İletişim yönüm güçlüdür. Frekansımın tuttuğu kişiyle iyi eğlenirim, onu da eğlendiririm. Sanırım kendisini de bunlar çekti.

Sorun şu ki beraber dışarıda toplum içerisinde zaman geçireceğimizde ben kendimi "gergin" hissediyorum. Bu gerginlik hissi de daha buluşma hazırlığımda başlıyor. Belki çok saçma gelecek ama sanki dışarıdayken bizi gören insanlar, bizi yakıştırmıyorlar falan gibi hissediyorum. Oysa nereden bilecekler ki neyin ne olduğunu. Ev ortamına girip başbaşa kaldığımızda ise rahatlıyorum.

Gözlerinin içi gülen, "Yanında kendimi huzurlu hissediyorum" diyen bir sevgilim var ama ben bu kafadan kurtulamazsam bir çuval inciri berbat edeceğim diye endişeleniyorum.

Bir el atın dostlar... Duruma ne diyorsunuz?
0
norules
(27.10.21)
yeni ilişki herhalde, zamanla alışacaksın sen de, normalleşecek şu an gözündeki yüceliği, o zaman rahatlarsın sanırım. yarı tanrı falan değil sonuçta, kendini baltalama.
0
veritaslibertas
(27.10.21)
iyi zaman gecirirsiniz, iki sene sonra ayrilirsiniz. her yasadiginiz da yasamaya deger. el atmadim ama eyyorlamak istedim
0
ala09
(27.10.21)
İki gönül bir olduktan sonra kimin ne düşündüğünü ne umrunda ki ? İlişkilerde bu tip statü bildiren unsurların düşünülmesi bile bana üzücü geliyor, aklıma bir aralar kız arkadaşım işsiz kaldığında kasiyer olarak çalışmıştı bir dönem "benden utanıyorsundur" belki vs tarzında birşeyler söylemişti, tam aksine ben onla gurur duyuyordum, yalnız kadınlarda bu olay erkekteki kadar anlayışla karşılanmıyor tecrübem bu yönde (bkz hipergami) dikkatli olmak lazım.
0
wiekannich
(27.10.21)
Onun güzelliğine de, hayat standartlarına da bi zaman sonra mutlaka alışacaksın. Alıştıktan sonra cool hareketler sergileyip sevgisini, sadakatini tırt sebeplerle sınamaya kalkarsan eğer büyük tekme yersin. Aranızdaki uçurumun o da farkında. Sen bunu unutursan eğer "vay g.tü kalkmış bunun" der sana mutlaka bi ders verir.

imzayı atana kadar alttan al bence :)
0
IncredibleMau
(27.10.21)
eğer üstünlük sadece fiziksel güzellikse

huzurlu hissetmekle, aşık olmak çok farklı şeyler
yani geçmişte üzüldüğü için seni kullanmıyorsa

birbirinizden üstün olduğunuz, merak duyduğunuz konular varsa
1-2 aya adapte olursun, dert etcek bi şey yok

ayrıca akıllı kadınlar fiziksel güzelliğin geçici olduğunun farkında olarak tercihler yapar
0
bir soru sorcam
(27.10.21)
Dışarıdan sizi gören insanların ne düşündüğünün ne önemi var?

Yanlış anlama ama bu aşağılık kompleksinden kurtulman lazım. Gerisi önemli değil.
0
himmet dayi
(27.10.21)
Çok net olan bir şey var bence. Bu hisler karşı tarafa iyi hissettiren şeyler değil. Bu güvensizliğiniz nihayetinde başka davranışlarınızı da etkiler ve karşınızdaki kişiyle iletişiminiz donuklaşır. Tuhaf bir ortam oluşur yani ister istemez...

Bu kişi bir nedenle sizi beğenmiş. Siz kendinizi ondan daha iyi görseniz de kendi adına, gidip kalmak üzerine karar onundu zaten.

Kendinizi eksik görmeyin, ama kendinizi üstün görün de demiyorum. Bunların hepsinin tuhaf yansımaları olur. Bunun sizin meseleniz olmadığını kendinize anlatıp tüm bu meseleyi bir tarafa bırakmalısınız. Siz kendiniz bu kişiyle ilgili beğenip beğenmediğiniz yönlere odaklanın.
0
akhenaten
(27.10.21)
akhenaten +1
Bunun dezavantajı çıkıyor ortaya zamanla o yüzden bu histen kurtulman lazım.

Şunu kabul etmek lazım, bazen insanların kendinde olumlu görmediği bazı özellikler başkalarının başka eksiklerini tamamlıyor. Klişe ama geçerli bir bakış açısı; kendine sen değer vermezsen başkası vermez. Onu yukarıda gördüğün sürece bunun gerçeğe yansıması da kolaylaşır.

Kimseyi bişeye zorlamıyorsun neticede, bunu sorun etse seninle olmazdı. Olduğuna göre şimdilik etmiyor demektir ama sen buna devam edersen etmeye başlayabilir.
0
Bruce
(27.10.21)
insanın sevgilisine karşı böyle hissetmesi tabii ki saçma ve ben bu tarz uyumsuzlukların çözülebilecek şeyler olduğunu düşünmüyorum. fazla diye düşünüyorsanız fazladır. bugün yarın ona göre şekil alır o ilişki zaten ve biter büyük ihtimalle. benim anlamadığım böylesi bir hisle boğuşup nasıl sevgili olabildiniz? ya ben böyle işlerin cahiliyim ya da siz biraz hızlı davranmışsınız gibi geldi. bana sevgili olmak için bazı temel konularda (uyum gibi) biraz daha rahatlamış/belli konularda anlaşılmış olmak gerekiyor gibi geliyor.
0
erenderk
(27.10.21)
ya kaybetme korkusu sarmış seni. dostum kaybetme diye bir şey yok ilişkilerde. istediğin kadar mükemmel ol güzel bir ilişkiden ayrılınca mükemmel olan da çok üzülüyor kötü olan da. ilşki içinde iken üstün taraf her zaman olacak bunda da sne olmayıver. senden üstün birisi senin yanında olmaktan mutlu iken sen ayrıldığınızda tek kaybedenin kendin olacağını düşünerek kendini germe boş yere. sen kendin ol frekansı yakalamışsın işte. dik dur yanında. her şey olacağına varıyor.

başkalarını da salla yani mesele beraberken başkalarına değil sana bakması seni dinlemesi. başkalarının ona bakması değil. bu ülkede kızlara başkaları hep bakıyor hem de ayı gibi.

aranızdaki uyumu da dengelersiniz zamanlar bazen sosyal bazen durgun güzel güzel gider.
0
andlee
(27.10.21)
Bu kafadan kurtulmazsan sıkıntı yaşayacağın konusuna katılıyorum. İster istemez kısıtlayıcı veya özgüvensiz davranmak karşı tarafı zamanla rahatsız edebilir. Yapman gereken şey insanların birbirine denk bile olsa herkesi eleştirdiğini ve yargıladığını ve ilişkinin devam etmesini sağlayanın statü, dış görünüş vb. gibi şeylerden çok iki kişinin arasındaki dinamikler olduğunu kabullenmek.
Bu kadar harika bir kadının seçimlerine de güvenmek lazım :) İlişkiden aradığı şey huzur, güvenlik vs. olabilir dışarıya karşı nasıl görünürüzden çok (öyleleri de var ama belli ki sizin sevgiliniz değil)

Örnek verirsek ben hayatım boyunca hep kitap okumayı seven entelektüel seviyesi bana yakın ve cool bir sevgili hayal ettim. Kendim de insanlarla çok içli dışlı değilim. Kendimce akademik ve kariyer olarak başarılıyım ve güzel bir kadındım (kilo almama ve mutsuz görünmeme sebep olan olaylardan önce) O zamana kadar bu saydığım özelliklerde çok erkekle tanıştım ancak hiç huzurlu hissettiğimi hatırlamıyorum.

Şimdiki nişanlım kitap okumaktan nefret ediyor ve en tahammül edemediğim şeylerden olduğunu sandığım bozuk bir Türkçesi var. Giyimine falan da dikkat etmez ve akademik açıdan başarı kovalayacak biri de değil. Ama ben de huzurlu hissediyorum ve inanın bu hissi dört dörtlük bir erkeğin yaşatacağı tutkulu bir aşka da değişmem. Bazı insanlar stabillik ve belirlilik sever.
Beni mutsuzken de sinirliyken de kiloluyken de kendimden nefret ederken de gerçekten sevdiğini gördüğüm biri benim için başarılı zengin iyi giyimli arkamızdan "vay be ne cool çift" dedirtecek bir erkekten daha değerli.
0
eatpraylaw
(28.10.21)
bu modla devam edersen elindekinin kaçırırsın, sonuçta olanlar olmuş kendini sana eş hissetmiş artık "o bana fazla" diye düşünmenin bir mantığı yok.
0
lcha
(28.10.21)
Kimler kimlerle beraber. Nice güzel kızlar maganda cahil tiplerle arkadaşlık yaptı, sonunda da ezildi. Anlattığınıza bakılırsa siz gayet uygun görünüyorsunuz birbirinize. Mutluluklar.
0
firez
(28.10.21)
(5)

Ev eşyası alma

yercekimini kendine ceken adam
Selamlar. Aylık gelirim 6.750 TL, aylık zaruri ödemem 2.500 TL civarında olacak. (Ev için kredi ödemesi + muhtemelen faturalar) ulaşım ve öğle yemeği derdim yok. Ayrıca bir miktar da 2 kişiye borçlandım ancak vade konusu ben ne zaman fırsat bulursam şeklinde. (2.000 USD + 39 gram altın)Evde koltuk,
Selamlar. Aylık gelirim 6.750 TL, aylık zaruri ödemem 2.500 TL civarında olacak. (Ev için kredi ödemesi + muhtemelen faturalar) ulaşım ve öğle yemeği derdim yok. Ayrıca bir miktar da 2 kişiye borçlandım ancak vade konusu ben ne zaman fırsat bulursam şeklinde. (2.000 USD + 39 gram altın)

Evde koltuk, bulaşık makinesi, ocak, büyük TV ünitesi, 2 kapılı dolap, 1 kapılı dolap, mini filtre kahve makinesi dışında hiç eşya yok. Tekstil ürünlerini idareten temin edebilirim ailem aynı ilçede. Yaklaşık 10.000 TL nakitim var. Ben şimdi ne yapayım? Evde olması gereken diğer her şeyi nasıl bir bütçe planı ile temin etmeliyim?
0
yercekimini kendine ceken adam
(17.10.21)
bence "evde olması gereken her şey" diye kalıba sokmak yanlış. en çok ihtiyaç duyduğunuz şeyi düşünün, birkaç gün daha o şeyi düşünün, eğer hala ihtiyaç duyduğunuzu düşünüyorsanız o şekilde alın.

herkesin hayat tarzı, öncelikleri farklı. lüzumlu lüzumsuz her şeyi doldurmaya gerek yok, lazım oldukça iyice inceleyip alırsınız.
0
sanal uyku
(17.10.21)
Perde buzdolabi camasirmakinesi birkac parca mutfak esyasi ve yatak ile basla.
0
floydian
(17.10.21)
Yatak, buzdolabı ve çamaşır makinesi öncelikli, on bin liraya üçü de alınabilir mi bilmiyorum gerçi. Beyaz eşya için Altus gibi daha ekonomik ama iş görür bir şey (çünkü Arçelik/Beko'nun alt markası) alabilirsiniz, birkaç yıl rahat rahat götürür. Perdeleri de aileden idareten alırsanız geri kalan her şeyi gerektikçe yavaş yavaş tamamlarsınız.
0
kobuzchu kiz
(17.10.21)
ailem ayni ilcedeyse mutfak esyasina ve tekstile para vermem. standart bir turk annesinin bol miktarda olur boyle seyleri, zaten bekar adamin 12 kisilik yaldizli catal bicak setine, takim tabaklara, yeni tencerelere falan ihtiyaci yok.

Yatak, buzdolabı ve çamaşır makinesi haricinde acil bir ihtiyaciniz yok, dolayisiyla onlardan baslayin. ikincil/gereksiz seyleri zaman icinde elinize para gectikce alirsiniz. Ben boyle bir durumda kredi cekmem/borca girmem yukaridaki ucluyu almak disinda.

Gereksiz seylere para harcamaktan ziyade parayi biriktirip kisa surede borcunuzu odeyin ki ileride gene isteyebilesiniz gerekli bir durum oldugunda.
0
hot potato
(17.10.21)
Hot potato +1. Borcunuzu da komple ihmal etmeyin. Borcu veren anne baba, kardeş seviyesinde değilse, "müsait olunca verirsin" denilse bile erken vermeniz umulur.
0
firez
(17.10.21)
(5)

Yemek termosu ya da iş yerinde beslenme sorunu

epitaf
Herkese iyi pazarlarİş yerine yemek/yiyecek götürmek gibi bir dert sahibiyim, termosla götürmeyi planladım ancak internette biraz araştırınca kafam karıştı.Sizlerin var mıdır önerebileceğiniz f/p ürünü bir yemek termosu? Muhteşem sıcaklıklarda tutmayacağını tahmin ediyorum ama hiç yoktan iyidir diye
Herkese iyi pazarlar
İş yerine yemek/yiyecek götürmek gibi bir dert sahibiyim, termosla götürmeyi planladım ancak internette biraz araştırınca kafam karıştı.

Sizlerin var mıdır önerebileceğiniz f/p ürünü bir yemek termosu?

Muhteşem sıcaklıklarda tutmayacağını tahmin ediyorum ama hiç yoktan iyidir diye düşündüm.

Sıcak yemek dışında iş yeri için farklı pratik önerilerinize de talibim :) Soğuk sandviç, peynir gibi şeyler dışında :(

Aslında yulaf pratiklik açısından güzel ancak her gün olunca sıkıntı. Belki salata düşünülebilir...

Bir diğer seçenek de gün içini if yaparak kullanmak, çünkü 14 saat kadar bir süreyi alabiliyor. Ancak bu sefer de gece yemek sorun olur diye endişe ediyorum.

Hasılı kelam her tür beslenme önerisine açığım, şimdiden teşekkür ederim.
0
epitaf
(17.10.21)
ben penguen marka yemek termosu kullanmıştım üç katlı. sabah sıcak koyduğum köfteyi yumurtayı ya da tencere yemeğini öğlen sıcaklığını çok az kaybetmiş şekilde yiyebiliyordum. sırt çantasına sığıyıyordu.
0
birsorusorayim
(17.10.21)
aynı dertten ben de muzdaribim.

evden çalışıyordum, yakında dönüş var ve yemekhaneye gitmek istemiyorum kalabalıktan korktuğum için.

termosları araştırdığımda şu noktada kafam karıştı:

örneğin ben yemeği akşam pişireceğim, gece buzdolabına koyacağım, sabah soğuk soğuk termosa koyacağım ve yiyeceğim zaman mı ısıtacağım? bu senaryoda bakteri üremesi olur mu? besin zehirlemesine yol açacak kadar olmasa da örneğin hafif ishale yol açacak kadar bakteri ürer mi?

sabah dolaptan çıkarıp yanıma aldığımda ve öğlen ısıtmama gerek kalmadan yiyebileceğim alternatifleri düşünüyorum ben de.

şu ana kadar aklıma gelenler;
mücver ile tavuklu soğuk sandviç
0
la lykia
(17.10.21)
Ben şöyle yapıyorum; if uyguluyorum. Akşam yemeğimi yiyorum. Sabah kahvaltı yapmıyorum. Öğlenleyin de kahvaltılıkları yiyorum (yağda yumurta dahil).
Normal düzen yemek yiyecekseniz de termos şart mı emin değilim. O şekilde beslendiğimde şöyle yapıyordum; diyelim ki patlıcan ya da kabaklı bir yemek, yanına da peynirli makarna, erişte vs. olduğunda sıcak olmasa da çok rahat lezzetli bir şekilde yiyebiliyordum.

Şu da fikir verebilir:
www.eatingwell.com
0
firez
(17.10.21)
aladdin yemek termosu kullanıyorum.
sıcaklığı saatlerce ve mükemmel koruyor, sızdırmıyor.
180-200 tl arasında gidip geliyor fiyatı ama her kuruşuna değer bence, hatta torunlar bile kullanır.
0
lilith 979
(17.10.21)
arzum'un yemeğin soğuma sorununu ortadan kaldıran şöyle de bir ürünü var:
www.amazon.com.tr
0
posthuman
(18.10.21)
(12)

Ay’a neden şimdi gidilmiyor?

dakota
Biliyorsunuz 1969 yılı sonrasında Sovyetler hariç, araç gönderme dışında hiç ayak basılmadı. 1969 yılından bu tarafa neden hiç insanlı yolculuk yapılmadı?
Biliyorsunuz 1969 yılı sonrasında Sovyetler hariç, araç gönderme dışında hiç ayak basılmadı. 1969 yılından bu tarafa neden hiç insanlı yolculuk yapılmadı?
0
dakota
(14.10.21)
Ayda yapacak bir şey yok, gittiler, bayrak diktiler, örnek topladılar. Mars'a insan göndermeye çalışırken niye tekrar oraya gitmek için para ve enerji harcasınlar ki?
0
kobuzchu kiz
(14.10.21)
insanların ay görevinde yapabileceklerini robotlar yapabiliyor. bunun için sadece ay'a değil, başka gezegenlere de gidiyor robotlar.

ay'a insan gitmemesinin sebebi insanlı görevlerin hem çok daha pahalı olması, hem de bir kaza olasılığında insanların karşılaşacağı ölüm riski.
0
lesmiserables
(14.10.21)
aya gitme işi sadece yapabileceklerini göstermek içindi. o zamanlar milletler arasında adet uzaya çıkma savaşı vardı ve amerika bunun için gitti aya. gidebildiğin göstermek için. tamamen pr da denebilir. yıllardır konuşuluyor halen işte.

şu an aya gitmenin kimseye bi yararı yok, yaşanılacak bi yer de değil. boşa masraf, risk yani.
0
jelly bear
(14.10.21)
Yolculuk yapılmıştı olabilir. NASAnın her şeyi duyurduğunu sanmıyorum.
Ay için konu mülkiyetinin ne olduğu meselesi. İşin içine çin de katıldı. Ve bildiğim kadarıyla karanlık yüzeyine araç gönderdi çin.
0
Erva
(14.10.21)
Aya gitmeyi bilmiyorlar nasa'dan biri aciklamisti bunu.
Bilen herkes öldü. Yeniden ogrenmeleri lazim cok masrafli ve riskli.
0
divit
(14.10.21)
aya 2024'te gitmek için başlamış bir program var, artemis.
en.wikipedia.org
0
Bruce
(14.10.21)
çünkü gerek yok
0
co2s2
(14.10.21)
Oncelikle sovyetler Ay'a ayak basmadi onu bir duzeltelim. Ay'a ayak basam tek devlet ABD. Hatta uzay yarisinda ABD'yi Sovyetlerin onune geçiren donum noktasidir insanli Ay görevi.

Ikinci olarak 1969'dan sonra da Ay'a insan gondermeye devam etti ABD, toplamda 12 ABD astronotu Ay'a ayak basti simdiye dek. Sadece bir kez gidilmedi Ay'a. Yani Neil Armstrong ve buzz aldrin degil sadece ve 1969 son değildi. Ay'a son ayak basan insan "Gene Cernan" da gectigimiz yillarda hayatini kaybetti. Rest in peace.

Neden şimdi gidilmiyor kısmına gelince korkunc, yani korkunc, yani bayagi korkunc maliyetler gerektiren bu operasyon icin ciddi bir sebebjn olmasi lazim. Zamanında bu gidislerde bir suru inceleme yapildi ve Aydan bir halt cikmayacagi (enerji kaynagi, degerli maden, dunya disi yasam belirtisi vs) anlasildoginda bu muazzam butceler yiyen aya gidis operasyonlari durduruldu haliyle.

Ama simdilerde Ay'a gitmek yine gündemde uzun yillar sonrasidna cunku yeni nesil bir enerji kaynagi uzerine calismalar var ve bu konuda bir takim umitler var. Birkac yil önce nasa duyurmustu aya gidisi yeniden gundemine aldigini ve ayrica Cin'in de benzer planlsro var.
0
stavro
(14.10.21)
Stavro'nun yazdıklarını diyecektim ben de. Doğru bilgi.
0
firez
(14.10.21)
Ay insanlık için bir eşikti. O eşik aşıldı. Şimdi de Mars eşiği aşılmak üzere. Daha farklı amaçlara öncelik verildiği için gidilmiyor.
0
dissendium
(14.10.21)
Çünkü aya gidilmedi... Şaka şaka.

Bu tamamen kamu kaynaklarını idareli kullanan bir devlet olmalarıyla alakalı.

Ay görevi misyonunu tamamladı. Orada en önemli misyon sovyetlere olan üstünlüğü kabul ettirmekti. Bu başarıldı ve birkaç kez daha aya inildi.

Ayda herhangi bir araştırmaya değer konu kalmayınca, sovyetler de ezilince bu görevlerin maliyeti göze batmaya başladı.

Nasa'nın bütçesi bitti.

72'deki son görevden sonra Nasa daha uzun soluklu hedefler için altyapı hazırlıklarına başladı. Adamların bütçesi sınırsız olmadığı için eldeki kaynaklarını her görevde çöpe atılan roketler yerine, tekrar tekrar kullanılabilecek araçlar geliştirmeye ve bunlarla daha uzun soluklu hedeflere odaklanmayı seçtiler.

Uzay mekikleri bu niyetle çıktı. Çünkü Apollo görevlerinde kullanılan Saturn Roketleri aşırı güçlü olmalarına rağmen çok maliyetli araçlar.

bugünün maliyetiyle hesaplanınca, her fırlatma 1 milyar dolara maloluyor. Bak proje maliyeti demiyorum sadece bir görevin maliyeti. Roketlerin geliştirilme maliyeti 50 milyar dolara yakın. Yanılmıyorsam bir düzine kadar üretildi. Toplamda 60-70 milyar dolarlık bir maliyeti var.

ABD gibi bir ülkede istersen mars'ı yemyeşil sulak bir gezegene dönüştür, senatoyu temsil eden bir komisyon seni çağırır, "bu harcamanın vergi mükelleflerine bir geri dönüşü var mı? Sen milletin rızkını boşa mı harcıyorsun" diye bi sorarlar. Zaten bu kadar iyi bir mali denetimleri olduğu için kaynaklarını çok verimli ve odaklı kullanıyorlar. Bu da başarı getiriyor.

Böyle bir denetim olmasa Nasa'ya sınırsız kaynak akıtılsa mesela, Uzay mekiği yapar mı adam daha ekonomik olsun diye?

Bir diğer konu bugün artık insanlı görevlere şu aşamada ihtiyaç kalmadı. Robotik araçlarla her türlü numune, ölçüm yapılabiliyor. Çin ve Hindistan da bu kervana katıldı.

ABD ise odağını marsa çevirdi. Marsa sık sık araç gönderiliyor farkındaysanız. İnsana ihtiyaç olmadan her türlü araştırmayı yapıyorlar.

İnsan gönderme hedefi biraz pr sebepli. Bir de tabii ki orada bir koloni kurulabilir mi bunu öğrenmek için. Gezegenin en azından bir bölümü insan yaşamına uygun hale döndürülebilir mi diye araştırma niyeti var.
0
anten
(15.10.21)
Cok guzel paylasimlar yapilmis, okurken kaliteyi gordukce kalp kalp kalp yaptim.

Bir ekleme daha yapmak istiyorum, su unlu aya gitmeyi "unuttular" meselesi uzerine.

Ay gorevi sirasinda Sovyetlerle yaris hali oldugu icin dokumantasyon NASA standartlarina gore zayif kaldi. Kagida dokulmesi, gelecege aktarilmasi gereken bilgilerin bir kismi emekli olan ve olen insanlarla kaybedildi.

Bugun tekrar aya gitmek icin ekip kursan bazi onceden yapilmis islerin deneyimini tekrar edinebilmek icin ciddi para ve zaman harcanmasi gerekecek.

Yine de Mars'a gidisin bir ayagi olarak Ay'a ve yorungesine bazi tesisler kurulacak sanirim.
0
cleric
(15.10.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.