Giriş
(7)

şunun gibi parka arıyorum

nolmus yani
http://www.n11.com/asos-parka-cocoon-parka-with-oversized-stone-P16974965lakin 500 lira nedir kardeşim? sanki buna benzer bir modelin yapılması yasaklanmış gibi bir tek asosta bulabildim bi de...buna benzer fermuarlı kapşonu kürklü bir parka arıyorum ey dostlar bulduruverin
www.n11.com



lakin 500 lira nedir kardeşim? sanki buna benzer bir modelin yapılması yasaklanmış gibi bir tek asosta bulabildim bi de...
buna benzer fermuarlı kapşonu kürklü bir parka arıyorum ey dostlar bulduruverin
0
nolmus yani
(26.11.13)
her yer bunlarla dolu. pull&bear, bershka, c&a benim denk geldiklerim.
0
robin sparkles
(26.11.13)
buldum sayılır:)

bershka'da var kız arkadaşımla birlikte almıştık ona hemen hemen aynısı bulabilirsem link ini atarım.

seç begen al

www.bershka.com

www.bershka.com

www.bershka.com

www.bershka.com
0
horizon
(26.11.13)
500 lira ne hakkaten, sanki gucci alıyoruz be. asos gayet h&m tadında ingiliz menşeili bi hazır giyim markası bildiğim kadarıyla, yani gayet uygun olmalı fiyaları aslında. ebay uk sitesinden baksana, açık artırmalarda böyle bi sürü parka var çok ucuz fiyatlara giden, maksimum 30 sterlin. çok gördüm ben bunlardan çeşit çeşit marka marka orda.
0
lamentoftheperishingroses
(26.11.13)
bunu giyen bi kadınla ilişkimi keserim.
0
kosun lan mevzu var
(26.11.13)
ben de gecen kız bir sürü görüyordumda bu sene nolduysa göremiyorum artık. sadece internet uzerinden alışveriş yapabiliyorum fazla dışarı çıkmamaya başladım sanırım ondan...
0
🌸nolmus yani
(26.11.13)
horizon ve freekara gönderdiklerinize bayıldım, sanırım sportsdirect'tekini alacağım, bakalım daha öneri gelmezse, 3. no'lu bershka yı da çok beğendim...
0
🌸nolmus yani
(26.11.13)
hayir isin komik yani asos'un kendi sitesinde 100 dolar civari fiyati. 500e alana malcik denir yani artik.
bunun da bi uzun boyu hatta:
www.asos.com
0
fauxhumanitas
(26.11.13)
(5)

önümde bomboş aylar var

olivia ofrenda
şubata kadar falan inanılmaz boş zamanım olacak. bu zamanı verimli geçirip değerlendirmek istiyorum. tez yazmak ve ehliyet almak dışında nasıl değerlendirebilirim? ne yapayım?daha diplomamı almadım, çalışayım desem ne iş yaparım bilmiyorum yani açıkçası. yurtdışına gideyim, gezeyim tozayım desem yan
şubata kadar falan inanılmaz boş zamanım olacak. bu zamanı verimli geçirip değerlendirmek istiyorum. tez yazmak ve ehliyet almak dışında nasıl değerlendirebilirim? ne yapayım?

daha diplomamı almadım, çalışayım desem ne iş yaparım bilmiyorum yani açıkçası. yurtdışına gideyim, gezeyim tozayım desem yani daha çalışmıyorum, aileme çok şeyapmak istemiyorum. gerçi master araştırması için gitmemin yararı olur mu?

ay naapsam...
0
olivia ofrenda
(18.09.13)
eğitim alanınız neyse o konuda bir şeyler yapın.
1-) dil öğrenmek
2-) o konuda kitaplar okumak

ya da spor yapın, tenis öğrenin mesela.
0
medievalman
(18.09.13)
0
anonymice
(18.09.13)
Coursera
0
yons
(18.09.13)
yakin avrupa ulkelerine ve vizesiz ulkelere backpacking olabilir.
akademik olarak calisilan alana hakim olan dillere dair kurs olabilir (ie. felsefe-fransizca)
cizim, dans, muzik gibi yetenek varsa illustrator kursu, jam yapilabilecek bir muzik grubu, dans kursu olaylarina girilebilir
yemek yapmakla ilgili atiyorum, pasta kursu olabilir. dagcilikla alakali ya da bisikletle orayi burayi gezen insanlarin oldugu bir klube uye olunabilir

ozetle ilgi alanlarina ve egilimlere gore sekillenerek turlu kurs, grup,organizasyonlar olabilir.
buna avrupa'daki muzik konserlerine gitmek de dahil, muze gezmek de.

bunlarin haricinde turlu islere stajyer olarak girip, hoslandigin isleri ogrenebilirsin. belli akademik kariyerden daha cekici seyler vardir.

tez yazarken mutlaka baska bir seylerle ugrasmak cok isabetli secim. ben olsam mutlaka calisirdim da. akademiye bel baglanmaz. teze hic baglanmaz.
0
fauxhumanitas
(26.01.14)
ingilizcenizi geliştirin. kendinize yapacağınız en faydalı iş bu olur.
0
compadrito
(26.01.14)
(6)

taksim'de sakin mekan

siradan bir adam
Taksim'de yalnız başına oturulabilecek, sadece kafa dinlenip 2 bir şey içilecek ve sigara içilebilen sakin/sessiz neresi var acaba? (2 bir şeyden kasıt alkollü bir şeyler)edit: sigara içilebilen derken, yani terası bahçesi balkonu vardır minvalinde dedim. Sigara içmek için 4 kat aşağı bina önüne inm
Taksim'de yalnız başına oturulabilecek, sadece kafa dinlenip 2 bir şey içilecek ve sigara içilebilen sakin/sessiz neresi var acaba? (2 bir şeyden kasıt alkollü bir şeyler)

edit: sigara içilebilen derken, yani terası bahçesi balkonu vardır minvalinde dedim. Sigara içmek için 4 kat aşağı bina önüne inmeyeyim; öyle bir mekan olmasın minvalinde.
0
siradan bir adam
(01.09.13)
Urban
Limonlu Bahce
Kahve 6 Cihangir.

Ama bunlara saat kacta gittigine bakar. Sigara bahcelerinde ve disarlarinda iciliyor. Istanbul'da icerde sigara icilen yer yok.

ed: ama kahve 6'da yok sanirim icki. yoksa var miydi? bilemedim, ara sor.
0
fauxhumanitas
(01.09.13)
zurich rockçıların mekanıdır falan, ama erken giderseniz kimsecikler olmaz. sessiz sakin müzik çalarlar. sigara da içebilirsiniz.
dorock teras olabilir.
0
blues buzz
(01.09.13)
galatasaray lisesinden yukarı çıkarken ilk sağa girin, sokak mecburi sola dönüyor zaten. o sokağı takip edince bir çok sessiz sakin nezih mekan bulmanız mümkün. fiyatlar biraz tuzlu olabilir ama müşteri portföyü oldukça iyi.
0
mimilo
(01.09.13)
imam adnan da cadde i kebir
0
monreve
(01.09.13)
kafka kafe
0
king ruo xing
(01.09.13)
midpoint.
0
papillon7
(02.09.13)
(15)

masaüstü resminiz nedir

durbikonusucaz
soru başlıkta
soru başlıkta
0
durbikonusucaz
(01.09.13)
galaksi
0
GibsonRules
(01.09.13)
yoktur.
0
eksisozlugebirdahageldimbunickisectim
(01.09.13)
aldığımdan beri değiştirmedim, gerek duymadım laptop resmi var.
0
cagkan
(01.09.13)
k1309.hizliresim.com

benim masaüstüm bu.
0
cagri
(01.09.13)
hjarteblod
(01.09.13)
windows 7 orcinal temasındaki.
0
ucan spagetticanavari
(01.09.13)
db.tt bu da masaustu sayilir bence
0
Idonthaveausername
(01.09.13)
surekli olarak ve manyakca bir hizla degistiririm. su anda boyle:
i.imgur.com
0
fauxhumanitas
(01.09.13)
heritage
(01.09.13)
beyaz üzerine siyah ile unutma bu son şans kazanmak zorundasın yazan bi resim.
0
zlatanibrahimovic11
(01.09.13)
www.thefreshfilms.com
bunun daha kalitelisi tabi.
0
blues buzz
(01.09.13)
simsiyah ekran ve şu ana kadar dikkatimi çekmedi. niye soruyorsun lan böyle şeyler ben karamsar bi' insan mıymışım böyle yoksa şeytana mı tapıyorum vay amk simsiyah masaüstü nedir ya.
0
signore
(01.09.13)
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(01.09.13)
megafon
(01.09.13)
üç adet golden retriever yavrisi.
0
papillon7
(02.09.13)
(5)

Bu yatak nasıl yatak?

lexicographer
fotoğrafdak yatağın adı nedir? bazalı yada karyolalı değil. farklı bir kategorisi olmalı. ikea'ya baktım ama benzer yada muadili bir şey bulamadım.
fotoğrafdak yatağın adı nedir? bazalı yada karyolalı değil. farklı bir kategorisi olmalı. ikea'ya baktım ama benzer yada muadili bir şey bulamadım.
0
lexicographer
(01.09.13)
çekyat olmasın?
0
innerbliss
(01.09.13)
@innerbliss değil diye tahmin ediyorum. odada başka bir koltuk var. bu başlıbaşına bir yatak olması lazım.
0
🌸lexicographer
(01.09.13)
yok bu acilan cekyatlardan. her yerde var. en az 5 arkadasimin evinde gormuslugum vardir yani. kanat gibi acilanlardan iste.
0
fauxhumanitas
(01.09.13)
şöyle şeyler buldum

çekyat
ayaklı yatak

bir de google'da ayaklı yatak diye arattım da bayağı ilginç şeyler çıktı:)
www.google.com
0
kaputt
(01.09.13)
çekyat ile ayaklı yatak arası bir şey sanırım. teşekkürler.
0
🌸lexicographer
(02.09.13)
(10)

rüyamda amerika bize giriyodu

wayne
yolcu uçakları düşüyodu sas komandoları falan vardı ama o çaresizliği hissettim beyler :'(((((((((((((((((((((((((((((((((((((((((şimdi amerika dese ki biz türkiyeye dalıcaz ama silecez her yerden ve birden dalsalar bütün ellerinde ne varsa füze nükleer uçak oğlum adamlar dağıtır bizi hani diceksini
yolcu uçakları düşüyodu sas komandoları falan vardı ama o çaresizliği hissettim beyler :'(((((((((((((((((((((((((((((((((((((((((


şimdi amerika dese ki biz türkiyeye dalıcaz ama silecez her yerden ve birden dalsalar bütün ellerinde ne varsa füze nükleer uçak oğlum adamlar dağıtır bizi hani diceksiniz yok izin vermezler ama izin verdiklerini düşünün çok ezik değil miyiz karşılık bile veremeyiz :'( nasil bir ülke lan bu
0
wayne
(01.09.13)
Ne alakası var, Amerika dünyadaki ülkelerin hepsine bunu dese yüzde 90'ı karşılık veremez. Ülkelerin değeri böyle ölçülmüyor.
0
whoosie
(01.09.13)
tahmin edebileceğinden çok daha güçlü bir ülke :) sen içini rahat tut herkezin harcı değil bunu yapmak hele amerikanın.
0
CandleJack
(01.09.13)
Amerikanın dünyada silemeyeceği ülke yok rusya çin avrupa dahil. Nükleer füzeleri kıtalar arası füzeleri ile toplu kıyım yapmak isterse herkesden çok daha fazla silahı füzesi uçağı gemisi ve gücü var.

Sende 10 tane varsa onda 100 tane var seninkileri bertaraf eder üstüne seni haritadan siler.Hiç asker çıkarmadan hariyatı dümdüz edecek kitle imha silahlarına sahipler.

2. dünya savaşında Dünyayı dize getiren Almanları yendiler. Şimdide tüm dünyaya kafa tutacak güçteler.

Ezik bir ülke değiliz o konuda kansa kan savaşsa savaş ama güç dengesizliği aşikar.
0
basond
(01.09.13)
istanbula atilacak sadece 1 hidrojen bombasi herseyi bitirir. Turkiye yi gozunuzde buyutmeyin amerika gelip tabiki kara savasina girmez burda. Turkiyede sadece karada guclu.
0
evil genius
(01.09.13)
Hayir neyin muhabbetini yapiyoruz, abd 50 tane ulke demek. 50'ye 1. istese girer tabii.
0
el desaparecido
(01.09.13)
nükleer atmak tüm çıkarlarına ters düşer o yüzden o yolu tercih etmez. nükleer olmadan ırak ve afganistan'da ne hallere düştüklerini de gördük.
0
r_u_h
(01.09.13)
ülkede 28 tane nato üssü var, incirlikte camiyi talan edip kuran parçalıyor amerikan askerleri ve her fırsatta "dinimize saldiriiyüüüler" diye ağlayan tipler sesini bile çıkaramıyor, "kınıyoruz" bile diyemiyor; askerimizin başına çuval geçiriyorlar tık yok, coni piçleri ıraklı kadınlara tecavüz edip bir de başbakandan hayır dua alıyorlar, mavi marmarada ölenler için hükümet resmi olmayan bir özür ve üç kuruşa tav oluyor, "kahrolsun amerikan emperyalizmi" eylemine polis barikatı ve cop, biber gazı var, conilerin kuçu kuçusu olmuşlar haberleri yok... gerek var mı ki? Bence yok, en azından şimdilik.
0
dafaiss
(01.09.13)
"2. dünya savaşında Dünyayı dize getiren Almanları yendiler."

hep yanlış bilgiler yüzünden işte... "almanlar sikip attılar her yeri, sonra amerika geldi höt dedi almanlar ühü ühü diye kaçtılar"

abi benim gözümde sorun şu, hani şey gibi düşün çevrendeki kadınları ve mankenleri falan bi güzellik kıyasına sokarsın, "şu şundan güzel, bu bunu döver, bunun memesi böyle şunun ağzına verir" falan diye. ama bazılarını kıyaslayamazsın, ikisi de çok güzeldir. "olum ya neyse ya güzeller işte girmiyim detaya" dersin onlar için. öyle geliyor bu olaylar da bana. kıyaslayamıyorsun ki olum.

bir de şöyle bir şey var, müdahalesiz mi düşünüyoruz olayı ? amerika bize girse birisi de amerikaya girer, amerika ona da girer, çin direk girer, rusya noliyi la der bi arkadaşa bakıp çıkar i. dünya savaşındaki gibi. fransa direk kaçar asdfsafda olan yine bize olur gerçi.
0
zazazaraeta
(01.09.13)
Kardeş tutupda 2. dünya savaşını anlatacak/senden dinleyecek değilim ama Adamların savaşa girmesi herşeyi değiştirdi bu bir gerçek.
0
basond
(01.09.13)
oglum ben amerika'dayim. burda insanlar asiri derecede salak. ulkeyi kim yonetiyor belli degil. ben diyim. o kadar aptallar ki aptalliklariyla her seyi yaparlar.
Cok asiri derecede cahil ve bilincsiz bir halk var. Teknoloji asla yeni degil. Istanbul'un yaninda cidden 3. dunya ulkesi gibi. Ama disariya verdikleri imaj bambaska.
Bizimki gibi bir ulke nasil boyle bir ulkeye ozeniyor, artik anlamak benim icin mumkun degil ya.
0
fauxhumanitas
(01.09.13)
(4)

kadın monolog önerisi

olivia ofrenda
Merabaa. Bana seçmelerde vs. sunmak üzere kadın monolog önerisi yapabilir misiniz? Klasik, trajedi veya modern bir oyundan olabilir. Aslında ne kadar çok önerirseniz o kadar iyi. İçlerinden birkaç tane seçmem gerekiyor. Şu oyunun kitabını al, şurda pdf'i var, şunun tiradı iyidir, gibi. Ben de hemen
Merabaa. Bana seçmelerde vs. sunmak üzere kadın monolog önerisi yapabilir misiniz? Klasik, trajedi veya modern bir oyundan olabilir. Aslında ne kadar çok önerirseniz o kadar iyi. İçlerinden birkaç tane seçmem gerekiyor. Şu oyunun kitabını al, şurda pdf'i var, şunun tiradı iyidir, gibi. Ben de hemen bulmaya çalışayım. Türkçe olucak.

Teşekkürler.
0
olivia ofrenda
(26.08.13)
Antigone'da vardı galiba böyle monologlar.
0
cedex
(26.08.13)
ben bunu hep merak etmişimdir, seçmelerde illa kadın oyuncular kadın rolünü mü seçer..

erkek bir rolün tiradı olmaz mı yani..
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin
(26.08.13)
ben ancak ingilizce ornekler verebilirim, o nedenle cok verimli bir kaynak olmayabilirim.
Edgar Lee Masters'in Spoon River'i var.
spoonriveranthology.net
turkceye cevrilmemis ama cevirisini bulursan ya da yaptirirsan, amerika'da cok kullaniliyor, kitap Spoon River ismindeki bir kasabadaki karakterlerin monologlarindan ibaret. o nedenle bircok farkli renk ve tarzda karakterin monologundan bir mozaik sunuyor.

film olarak annie hall var. yine film olarak when harry met sally var.
ben guncel filmlerden bir monolog kullaniyorum. onun icin izledigin filmlerden guncel ve etkili bir monolog fena halde ise yariyor bence. bir fikrin olmasi acisindan suraya bakabilirsin: www.whysanity.net

www.simplyscripts.com bu sitede bircok filmin senaryosunu bulabilirsin.
macbeth's soliloquy'u cok seviyorum.

bunlarin (shakespeare disindakiler) nerede turkcesi vardir, yahut var midir bilemiyorum. bir googlelayip, yeniden postlarim kayda deger bir sey bulursam.
0
fauxhumanitas
(26.01.14)
Demet Akbağ'ın Sen Hİç Ateşböceği Gördün Mü'deki tiradı (Internet'ten izleyebilirsiniz de) eksisozluk.com

Uğultulu Tepeler'de Bayan Linton'un bir monoloğu vardı.

Medea. eksisozluk.com

Anton Çehov'un Martı'sında Nina'nın bir tiradı vardı ve Arzu Tramvayı'nda Blanche'ın bir tiradı vardı.
0
aychovsky
(26.01.14)
(3)

Los Angeles

slade junkie
Buraada yaşayan arkadaş var mı, ciddi ciddi tavsiye verecek, bilgi verecek insan var mı.
Buraada yaşayan arkadaş var mı, ciddi ciddi tavsiye verecek, bilgi verecek insan var mı.
0
slade junkie
(19.08.13)
guru var.
bir de kafam kadar gulsah vardı sanırım.
0
baldur
(19.08.13)
ben varim.
0
fauxhumanitas
(19.08.13)
ne cesit tavsiye ? ne cesit bilgi ?
0
guru
(26.08.13)
(4)

breaking bad + ingilizce (spoiler sayılmaz)

icim urperiyor
dizide geçen 'have an a-1 day' sözünün anlamı ne? diziyle mi alakalı yoksa normalde de kullanılan bi şey mi?
dizide geçen 'have an a-1 day' sözünün anlamı ne? diziyle mi alakalı yoksa normalde de kullanılan bi şey mi?
0
icim urperiyor
(16.08.13)
a 1 day bir vitamin hapi. yani diziyi izlemedim ama o geldi aklima direk. aslinda a 1 day degil 1 a day olmasi lazim. belki de ben yaniliyorum kim bilir.
0
gec
(16.08.13)
Oto yikama yerinin adi A1. Sirinlik olsun diye fiil olarak kullaniyorlar. Iyi gunler demek gibi bisey.
0
archvile
(16.08.13)
A kalite, 1. kalite süpper bir gün geçirin. üstüne bir de yıkamanın adı olunca çok şirin oluyor gibi.
0
kta
(16.08.13)
turkcesi 10 numara.
0
fauxhumanitas
(16.08.13)
(21)

Yabancı dil bilen kimdir? Kime denir?

biglord
kime sorsam yabancı dil biliyor çevremde. bilmiyorum diyen yok. kimisi diyor ki playstation'dan öğrendim, kimi mmporg mudur nedir o oyunlardan öğrenmiş. kimi dizilerden öğrenmiş. bi insan playstation'dan ne kadar dil öğrenebilir ki? bu iş bu kadar basit mi ya allah aşkına. yetenek önemli elbette am
kime sorsam yabancı dil biliyor çevremde. bilmiyorum diyen yok. kimisi diyor ki playstation'dan öğrendim, kimi mmporg mudur nedir o oyunlardan öğrenmiş. kimi dizilerden öğrenmiş. bi insan playstation'dan ne kadar dil öğrenebilir ki? bu iş bu kadar basit mi ya allah aşkına. yetenek önemli elbette ama bana çok basite indirgeniyormuş gibi geliyor.

tamam iyi güzel öğrendin diyelim. peki reading, speaking, writing, listening yeteneklerinin hangisine bakarak bunu söylüyorsun. adama seviyesini soruyorsun upper-intermediate diyor. belki upper seviyesindeki makaleleri çok iyi anlayabiliyor, çeviriyor ama writing'i çok kötü. 2 cümle essay ya da herhangi bir yazı yazamıyor. speaking'te yok. eee şimdi bu adam nasıl upper-intermediate oluyor?

ya da ingilizce kurslarının yaptığı seviye sınavları. sadece reading'e bakarak senin seviyen şu diyorlar. başlıkta da sorduğum gibi yabancı dil bilmek tam olarak nedir?
0
biglord
(16.08.13)
yabanci dil bilmek bir kitabi alip okurken sözlük kullanmadan algilayabilmek, konusurken anadil seviyesinde muhabbet edebilmek, spontan olabilmektir o dil icin.
0
serabetan
(16.08.13)
iyi güzel de sözlük kullanmadan advanced kitapları okuyabilen ama iki kelime konuşamayanlar var. onlara ne diyeceğiz?
0
🌸biglord
(16.08.13)
yds'den 70 üstü alana denir...
0
inanmazsan inanma
(16.08.13)
ben sorumu anlatabildiğimi sanmıyorum. daha mı uzun yazsam acaba
0
🌸biglord
(16.08.13)
çok çok çok iyi bir reading yeteneğine sahip olmak bir dili bilmek anlamına gelir mi? bana çok saçma geliyor bu mantık.
0
🌸biglord
(16.08.13)
hocam sorunun cevabı gayet basit... Bizim lisede Edebiyatı 80 olup kompozisyonu sıfır olan insanlar vardı. bazıları çok iyi konuşmasına rağmen bazıları iki kelimeyi bir araya getiremezdi. Biz bunlara Türkçe'yi bilmeyen mi diyeceğiz. Hakkıyla yazmak, konuşmak cevaplamak farklı, yabancı dil bilmek farklı...
0
inanmazsan inanma
(16.08.13)
akıcı ya da akıcıya yakın konuşabilen, karşıdakinin söylediğinin en az 10'da 8'ini anlayabilen, ortalama bir konu hakkında 1 sayfaya yakın yazı yazabilen, bir internet sitesinde haberi okuyup ne ile ilgili olduğunu anlayabilen o dili biliyordur.
0
japon askeri
(16.08.13)
biliyorum diyenlerin %80'i beginner seviyesinde biliyordur herhalde. turkiyedeki "ben ingilizce biliyorum"culardan bahsediyorum tabi ki.
0
gec
(16.08.13)
bana gore yabanci dili bilmek sudur; o dille yapilan bir telefon gorusmesini hic sorunsuz gerceklestirebiliyorsan ve karsindaki de her seyi tamamen anliyorsa iste o zaman o dili biliyorsundur.
0
gec
(16.08.13)
öğrendiğin dilin ülke vatandaşı ile oturup konuşabiliyorsan evet orta seviye o dili biliyorsun denir. ha sen bi de televizyonlarını, gazetelerini, dergilerini, kitaplarını okuyabiliyorsan tamam zaten olmuşsun sen. ne yani o dilde içinden düşünmeye başlayınca mı yabancı dili biliyor olacaksın? 100de100 ana dilim gibi biliyorum diyebilmen için zaten o ülkede yaşamış vakit geçirmiş olman gerekir.

almanca öğrendin diyelim az çok. e daha bunun aksanları var. sokak ağzı var. deyimleri terimleri var. kısaltmaları, geyikleri var..

ha son olarak ufak bir tespit; adam gibi telesekretere mesaj bırakabilen adam o dili biliyordur lamı cimi yok.
0
herospower
(16.08.13)
Öncelikle yazdıkların içinde gizli gizli hissedilen "mükemmel yabancı dil bilen demek ona tüm bileşenleriyle -yazmak, konuşmak, anlamak, çevirmek, dinlemek vb.-sahip olmaktı" algısını aş derim..

Misal yukarıda yazılanlardan yola çıkalım listening nedir allah aşkına ne zamandan beri dil için bir kriter oldu? Dinlemeden nasıl anlaşılacak ha buradaki listening dinlemeyi değil duymayı tınılıyorsa ok ona kimse bir şey diyemez.

Memlekette eşşek yüküyle yabancı dil eğitimi verilir. Bu kesinlikle abartı değil eşşek yüküyle verilir bu ama bilen yok demek ki problem sistematik. aynı sistem içinde çözüm ders saati arttır, içeriği yoğunlaştır, dışarıdan destek gerek de kursa gönder, sınavları arttır, sınav başarı notlarını yükselt-düşür sözde başarı sağlat. Yabancı dil öğretemiyoruz zira kişiler problemli -hayır sorun sistem meselesi-

Peki bilenler nasıl biliyor. Açık ve net bilmiyor :) Aslında kimse bir başka yabancı dil bilmiyor -tam ve bütün olarak tabii-

Bak durum şöyledir. Yabancı dilde yazarsın ama konuşamazsın -en azından kafandaki ideal gibi konuşamazsın ama derdini anlatırsın- okursun ama yazamazsı ya da konuşamazsın vb vb. varyasyonlar değişir.

yabancı dilin kullanımının tepe yaptığı kurumlar dış işleri falandır. Orada bile anlık çeviri yapan çeviri yapılan metni metin okuycularına yönlendirir. Okuyan yazan çeviren konuşan dinleyen bir bütün olarak yoktur.

derdini anlat-derdini anla- yazılanları akıcı olarak oku bu yeterlidir.
0
clive
(16.08.13)
(bkz: ingilizce kelime ezberleme yolları/@compadrito)

bu yaziyi okursaniz, bu konuya takintili oldugumu goreceksiniz.

sordugunuz bu mukemmel soru icin tesekkur ederim. ayrica, verilen cevaplardan bazilarini tatminkar bulmadiginiz icin de tebrik ederim.

gec'in cevabini cok begendim cunku, telefonda anlasmak, hele havaalanindaki anonslara ve diger gurultulere ragmen telefonda anlasmak cok guzel bir kriter.

ben size bisey diyim mi? ak got kara got yurtdisinda yasamaya ve calismaya basladiginizda belli oluyor.

belki su size bir fikir verir: bana yurtdisinda yasayan bir arkadasim bir kizdan bahsetti. kiz ona demis ki, "buraya geldikten 14 sene sonra, ingilizce ile artik bir problemim kalmadigina karar verdim".

ote yandan, abd'de 20 sene yasamis ama hala abuk sabuk konusan insanlar gormuslugum de var.

benim katildigim kriterler sunlar:

- bir filmi altyazisiz izleyip, ozellikle espriler dahil olmak uzere, filmin en az %70-80'ini anlayabilmek. ama burada da diyeceksiniz ki, "nasil olculuyor o %70-80"? ben de orada sicacam tabii. o zaman soyle duzeltelim: filmi ve filmdeki esprileri rahat anlayabilmek.

- telefonda, ozellikle; zenci, teksasli, british, hintli, cinli, latino gibi degisik aksanla konusan kisilerle sorunsuz ve takilmadan, tekrar ettirmeden, tekrar etmeden anlasabilmek. tabii ingilizce icin gecerli bu soyledigim.

- TIME gibi bir derginin rastgele ama fotografsiz yani tam sayfa yazi olan bir sayfasinda, 3-5'ten fazla bilinmeyen kelime ile karsilasmamak ve yaziyi ozetleyebilecek kadar iyi anlamak.

- bir tiyatro oyununu, bir romani, bir muzikali anlamak

- telefonda, felsefi, politik bir alanda gorus bildirebilmek. psikoloji, sosyoloji gibi sosyal bilimlerle ilgili bir alanda bir tartismaya katilabilmek.

- radyodaki reklamlari anlayabilmek

- sarki sozlerini anlayabilmek ve duyulan sarkinin sozlerini yaziya dokebilmek

- uluslararasi bir toplantida dinleyiciler arasindayken, ayaga kalkip, konusmaciya kompleks bir soru sorabilmek, orada, yuzlerce kisinin onunde o konusmaciyla fikir alisverisinde bulunabilmek, bir tartismaya girebilmek

- ders anlatabilmek, sunum yapabilmek

- karmasik bir konuyu, yalin ve anlasilir bir sekilde email ya da mektupla anlatabilmek

- sohbet ederken, akla gelen espriyi, hic ikinmadan, cekinmeden pat diye orada yapabilmek

- o dilde ruya gorebilmek

- o dilde dusunebilmek, kendinizi, farkinda olmadan o dilde dusunurken bulmaniz

simdilik aklima gelenler bunlar. bu soruyu silmezseniz sevinirim...

bu soylediklerimi yapamayanlar, "ehh iste, idare eder, ac kalmaz" seviyesinde yabanci dil biliyordur.

isin hazin tarafi ne biliyo musunuz? bu soylediklerimin birini bile yapamayan birisi, kalkip burada soru soruyor. diyor ki "ingilizceyi hallettim, bundan sonra hangi dili ogreneyim?"

cok uzucu bir durum...
0
compadrito
(16.08.13)
compadrito fazla detaylı yazmış.
cem yılmaz'ın son gösterisini izlediniz mi bilmiyorum ama orada yabancı dil bilmek ve konuşmak hakkında söylediklerine katılıyorum.
yani bizim türkler bir filmi altyazısız anlayabiliyorlarsa, ya da telefon görüşmesinde söylediklerini karşı tarafa tam olarak anlatabiliyorlarsa, ya da havaalanında pasaport görevlisiyle tam olarak anlaşabiliyorlarsa yabancı dili öğrenmiş kabul ediyorlar.
halbuki o kadar ağdalı bir dile gerek, gerektiğinde tarzanca anlaşarak da derdinizi anlatabiliyorsanız sorun yok demektir.
elin gavuru buraya gelip size "çultanahmet" dediğinde nasıl ki sultanahmet'e nasıl gidebilirim diye soruduğunu anlayabiliyorsak, bizde "hav maç" dediğimizde bunun fiyatı nedir oluğunu anlatabiliyoruzdur işte.
günlük dil için yeterli. ha iş için derseniz bu seviyeyi baya bi yükseltmek gerekir.
0
etna
(16.08.13)
yds'den almak, yabancı diziyi anlayabilmek falan değil. girersin ielts gibi bir sınava, en az 6.5 alırsın, o zaman belirli bir seviyede biliyorsundur mesela ingilizceyi. zira yabancı diziyi anlamak listening ve sözcük bilgisine dayanırken, writing çok daha ayrı bir klasman. hepsinin iyi olması lazım 'dil bilebilmek' için. writing, listening, speaking, vesaire tüm branşların en az belirli bir ortalamayı bulması lazım.

yabancı dizi anlayıp ingilizce biliyorum, ya da telefonda konuşabiliyorum çat pat deyip ingilizceyi hallettim diyenler de var, normaldir, olsun zaten. ülkedeki işletmelerin %90'ında o derece bir ingilizce bile yeterli, koca koca şirketlerde yapılan uluslararası yazışmaları falan görseniz ağlarsınız. türkiye zira burası. ama 'ingilizce biliyorum' olur mu, bence tam olarak olmuyor genel ortamalayı yakalayamadıysanız.

biglord, senin ikinci paragrafta bahsettiğin adam mesela upper int olamaz. writing'in elementary mi, o zaman senin seviyen odur. en düşüğe göre hesaplanır her zaman. ha yok ben üstünkörü şeyttireyim derseniz, ab yasaları şöyle diyor: en.wikipedia.org
0
roket adam
(16.08.13)
bana gore cogu bilmiyor.
ornek 1: "gramerim iyi ama konusamiyorum"
cevap: bilmiyor.

ornek 2: "catpat anlasiyorum"
cevap: bilmiyor

ornek3: "ingilizcem iyi"
cevap: bilmiyor.

nasil olculecek? muhtemelen uluslarasi kurumlarin yaptigi testlerle. devasa belirleyici olmasalar da, toefl, ielts'in gideri var.

gunluk konusma kaliplarini bilenler ve bunlari konusmalarina dogal yoldan dahil etmis insanlar bilirler o dili. geri kalanina itibar etmemek lazim.

seviyelere gelince, seviyelerden haberim hicbir zaman olmadi. cunku hicbir seviye belirleme sinavinda A'nin altinda not almisligim ve o siniflandirmaya maruz kalmisligim yok. hatta bu da belirleyici kriter. bir insan boyle seviyelerde zaman gecirdiyse, evet hep bir agizdan:
cevap: bilmiyor.

gelelim bolumlere. okuma, dinleme, yazma, konusma gibi alanlarin hepsinin iyi olmasi lazim bir dili bilmek icin.
aksi takdirde: 'konusabiliyorum ama yazamiyorum', 'dinledigimi anliyorum ama okurken aklim kayiyor' demek sacma.
konsantrasyon, duyma, gorme, elini kullanma, disleksi, ve sair sorunlar yasayan insanlari bile dahil edebiliriz bu sartlara. dil farkli bisey. sosyal kosullanmanin dil ogrenebilmede cok etkisi var.
neyse boyleyken boyle.
0
fauxhumanitas
(16.08.13)
öncelikle bu vesileyle compadrito'ya teşekkür etmek istiyorum, bana çok şey kattınız umarım hayatınızda hep siz de sizin gibi güzel insanlarla karşılaşırsınız.

soruya gelirsek de ben de kendimden örnek vereyim. ünide ingilizceyle alakam yoktu ama lise'de iyiydi temelim. sonra dizi- film alışkanlığım başladı ve bu şekilde bir aşinalığım oluştu. tabi ardından ingiltere'de master isteğim ortaya çıkınca 6 ay kursa, 6 ay bir alman'dan ing. dersi yaklaşık 8 ay da türk'ten ing. dersi alarak ve yaklaşık ielts'le ilgili 20 kitap bitirerek sınavdan istediğim sounucu alabildim. denemelerde daha iyi yapıyordum hatta. şu an mükemmel değilim tabi ama çok hevesliyim, okuyorum, araştırıyorum. bazen küsüyorum, sevgilim gibi yani. yakında da zaten ingiltere'ye taşınacağım, öyle işte. şu an istediğim şeyleri söyleyebiliyorum eskisi kadar düşünmeden, mesela vize görüşmesi için konferans diye bir şey varmış artık öğrencilerde. ingiliz kadınla 10 dk. konuştuk ve ben ne duraksadım hiç, ne de anlamadığım bir şey oldu. garipti aslında çünkü hissetmedim bile farklı bir dil konuştuğumu. beynim artık bunun normal bir şey olduğunu kabul ediyor sanki.
0
grimer
(16.08.13)
compadrito'nun yazdıkları derleyici-toparlayıcı olmuş sağolsun.

darknum'un bana hitaben yazdıklarına gelince toefl vb. sınavları kriter olması zaten yazdıklarım türettiği problemlerin ifşaası. Dil bilme ama sınavları geç memleket açısından ne kadar tanıdık bir mantık -özellikle memlekette sınavların nasıl hazırlandığı-sınavlara nasıl hazırlandırıldığı gördükçe-

compadrito'nun yazdıklarına dönecek olursak gerçekte tümünün yapılması demek yeni bir anadile doğru evrimleşme demek. Başka bir dilde yazma, düşünme, rüyalar görme vb. işte bu yüzden pedagoglar bir başka dil öğretmeyi çocukluktan başlayacak bir süreçle açıklamayı değerlendirmeyi gündemlerinde tutuyor.

Neyse compadrito zaten yazmış ama şerhim şudur. bunların gerçekleşmesi durumunda anadil neyse ondan uzaklaşılmış olunur ki normaldir. 20 yıl franızca konuşulan yerde yaşa tabii ki fransızca baskın olur ya da ingilizce konuşulan yerde yaşa ingilizce baskın olur vb vb.

Bir başka konu ise dikkat edilecek olursa cevapların büyük kısmı ingilizce düşünülerek verilmiş cevaplar ama dil başka bir şey. bugün git getir dışişlerinin bm daimi temsilciğinde çalışan çevirmeni-metin yazarını-okuyucusunu toefl-ielts-delf-dalf vb sınavlarında o müthiş notları alamayabilir. Zira sınavlar belli kalıplar üzerinden düşünmekle bağlıdır. Mükemmel dil öğrenimi ancak mükemmel olarak öğrenmek istediğin dilin egemen olduğu yerde yoğrulmakla olur ki bu da mükemmel bir dil için geçerli değildir. Kuramsal olarak lehçe-ağız farklıkların etkisi vb. vb. tartışılabilr

sonuçta sınavlar belirleyici mi? he yav he...
0
clive
(16.08.13)
dil bilmek kişiden kişiye değişen bir kavram anladığım kadarıyla. özellikle ingilizce konusunda çok büyük karmaşa. ben ikiye ayırmayı seviyorum: ingilizce bilenler ve ingilizce anlaşanlar.

ingilizce hakkaten bilenler, türkiye'de ve avrupa'da çok küçük bir azınlık durumunda (ana dil olarak konuşanlar hariç). genelde insanlar ingilizce "anlaşıyor". adam "i am going berlin tomorrow" diye bir cümle kuruyor mesela. ingilizce katliamı, ama anlaşıyor işte. "i went to the germany" diyor. tüm gelecek zamanları "will" ile kuruyor, nereye the koyacağını bilmiyor vs. benim kulağımı korkunç şekilde tırmalıyor, ama adam söylemek istediğini anlatıyor. ama ciddi bir konu konuşulacağı zaman adam orada tıkanıyor. misal, geçen almanya'daki türklerin sosyal hayattan dışlanmasıyla ilgili konuşuyoruz. almanlar ve türkler var masada, almanlar çatır çatır takip ediyor tartışmayı, türkler melül melül bakıyor mesela. adamlar ingilizce biliyor, bizimkiler "anlaşabiliyor" çünkü. "hadi bu gece içelim, off şu kıza bak ne güzel, kakara kikiri" muhabbeti yapabilen "ingilizce biliyorum" diyor işte, ama durum pek öyle değil. gerçi türkler bilmiyor dedim de, avrupa'da da dediğim gibi %80 falan pek bilmiyor. bir espri yapıyorsun anlayan yok, bir deyim kullanıyorsun, bir phrase kullanıyorsun öyle suratına bakıyorlar falan. esasen ingilizce az bilenler aralarında daha iyi anlaşıyor.

neyse konuyu dağıttık. bence dil bilen kişi, o dili gramer hatası yapmadan ve akıcı konuşabilen (meşhur yanlışlar hariç, mesela ana dil olarak türkçe bilen çoğu kişi yazarken -de'leri ayıramıyor, ya da "ne-ne de" kalıbını konuşurken yanlış kullanıyor), o dilde söylenen her şeyi anlayan, altyazı olmadan dizi veya film izlerken espri vs. kaçırmayan, sözlük kullanmadan en azından bir cinayet romanı okuyabilen kişidir. bunları yapamayan kişi anca o dilde "anlaşabiliyordur".

geçen gün facebook status'una "is anyone can reccomend me movie?" yazan bir arkadaşım var mesela. bu adam toefl verip çift diploma programına katılmaya hak kazandı. ama "ingilizce biliyor" dersek shakespeare mezarından kalkıp suratımıza tükürür. öyle.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(16.08.13)
gittim buldum... tartıştığınız durumun özeti biraz şöyle;

fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.net
0
herospower
(16.08.13)
grimer ve clive hocalarim, kadirsinas ve yureklendirci sozleriniz icin cok tesekkur ederim. cevabimin eksik kalmis oldugunu farkettim ve geri dondum bu soruya. iyi ki de geri donmusum!



ilk cevabimi edit edersem, gozden kacabilir dusuncesiyle, ilaveleri bu cevapta yazacam.

bir kadin ya hamiledir ya da degildir. ama lisan bilen sifir ve bir gibi kodlanamaz. yabanci lisan, bir omur boyu suren bir yolculuk, bir seruvendir. sifir gibi kodlanir aslinda, 1 gibi de kodlanir ama Yes ile No arasinda uzuuuuuun bir gri bolge var.


ilk cevabimda cok onemli bir olcutu unutmusum. o olmazsa, yabanci dil bilen kime denir? sorusunun cevabi cok eksik kalir.

usage!

Turkcede bi laf vardir hani "Onu oyle demezler, peynir ekmek yemezler" diye...

Bildiginizi zannettiginiz dilde oyle bi laf yumurtlarsiniz ki, anadili o dil olan adamin hissettigi tam da bu olur. "o oyle denmez, dogrusu su" diye duzeltesi gelir. ABD'de, %50'si sahte ama %50'si de samimi kibarliklarindan dolayi pek duzeltmiyolar. Bi de ABD gocmenler tarafindan kurulmus ya, yeni jenerasyon gocmenin veya turistin, 4. kusak gocmene, "ne yani? senin buyuk deden cok mu guzel ingilizce konusuyodu? sen benim kadar falanca dil biliyon mu bakalim?" deme hakki var. bunu cok iyi bildikleri icin, ne zaman ingilizcenizden sikayet edecek, yetersizliginizden dem vuracak olsaniz, hemen "it's better than my ..." lafini yapistirirlar. o bosluga, bazen Turkish gelir, bazen Spanish, French, Portugese, Arabic filan. Her kime hitab ediyolarsa, o anda, onun anadili gelir o bosluga yani.

Lafin basina geri donecek olursak, usage cok onemli sevgili hocalarim. Kullanilis yani. Kelimenin hangi baglamda nasil kullanilacagi ve nasil anlam degistirdigi. Bu cok uzmanlik isteyen bir beceri iste! Ornek, TOMER'de Turkce ogrenmis sevimli bir yabanci kiz dusunelim. Bu kiza, "yanagini sikmak" ve "topuguna sikmak" kavramlarindaki sikmak kelimelerinin farklarini nasil izah edersiniz? Yasar Nuri Ozturk'ten araklamak istedigim mukemmel bir usage ornegi var: Kalp ve yurek kelimeleri esanlamli di mi? Ya kalpsiz ve yureksiz kelimeleri???

Buna benzer cok guzel ornekler gelir arada sirada aklima... simdilik bunnarnan yetinelim.

usage'in bir adim otesinde, idiomatic usage and slang var.

yani deyimlerle konusma ve argo. simdi argo, neredeyse aylarla olculebilecek bir suratte degisen, ve seksen cesit "alt kultur"un kendine ozgu olusturdugu bir konfor alani, bir iletisim kanali. tamamini kapsamak mumkun degil. anadili ingilizce olanlar icin bile mumkun degil. ama gunluk hayatta kullanilan oyle kelimeler ve deyimler var ki, onlar artik argoluktan cikmis, yavastan yavastan dilin "asli" unsurlari haline gelmeye baslamis. onlari bilmek ve "cuk oturacak" sekilde kullanmak, deyimleri de tasi gedigine oturtacak sekilde kullanabilmek, yabanci dil ogrenmedeki en ileri asamalardan biri. TOMER'de Turkce ogrenen sevimli kizimiza, "tasi gedigine oturtma" lafini kolay annatabilir misiniz? o hissi yakalayabilir mi? anlatsaniz bile, yakin bir gelecekte, bu deyimi kendiliginden ve tam yerinde kullanabilir mi?

TOEFL konusuna da deginecektim.

TOEFL'in bir kriter oldugunu soylemis bazi dostlar. Ben o fikirde diilim. Eski puanlama usulune gore, TOEFL esdegerinden 550 puan almistim. Texas Tech 590, Harvard 600 puan istiyordu. Harvard'dan daha yuksek isteyen bir yer de yoktu. Keza TUS'un ingilizcesinden ve ceviri sinavlarindan bi kac defa full cekmisligim, KPDS'den de 92 almisligim vardi. Ama ne oldu? ABD'ye gelince yerlerde surundum, 10 seneden sonra hala da surunmeye ve kendimi amele gibi hissetmeye devam ediyorum.

Birazdan, Manhattan'a gidip, TOEFL'dan bu sene 110 cekmis bi abimizle bulusacam ve Ingilizce konusunda nasil sictigini gozlerimle gorecem ve kulaklarimla duyacam. Cunku ABD'ye ilk gelisi. Ilk cevabimda dedigim gibi: Ak got, kara got, tam manasiyla, ABD'deki isyerinde ve gunluk hayatta belli oluyor.

Benim su anda calistigim isyerinde, 4 ABD'li is arkadasim var. Bir de ABD'ye 4 yasinda gelmis bir arkadasim var. Bunlardan, dogma buyume Brooklynli ve universite mezunu olan arkadasi bi gorseniz, kendinizi Robert De Niro filmi seyrediyomus zannedersiniz. Mukemmel bir Brooklyn aksaniyla konusuyor. Iste bu arkadas, gecenlerde beni "The king of emails" ilan etti. Birine bir sey yazmak istediginde, bana soruyor. Baska bi tanesi gelip, sunu nasil yazarim, nasil derim diye bana soruyor. Durun, hemen atarlanmayin, birazdan annatacam durumu...

Ben hic bi tanesinin yazdigi emaili begenmiyorum. Anlatmak istenen seyi tam olarak ifade edemiyolar. Simdi ben Ingilizce biliyo mu oluyorum? Ehh, ekmek parami kazanacak kadar! Vaziyeti idare edecek kadar. is konusmaya gelince, kendimi onlarin yaninda bayaa bi ezik hissediyorum. Tabii ki, bende akicilik, kelime haznesi, gramer, telaffuz filan onlara gore yerlerde surunuyor ama asil yerlerde surunen, idiomatic usage ve slang. Bi de tabii, KODLAR!

Deyeceksiniz ki, nedir bu kod konusu?

TOMER'de Turkce ogrenmis sevimli kizimiz sokakta birinin, baska birine, "Seni tokat manyagi yaparim!" dedigini duysa, bu sozun kaynagini ve aslinda hangi soze gondermede bulundugunu annayabilir mi? Yani lisan ogrenmek, sadece gramer, telaffuz, kelime haznesi, hatta deyimler, usage ve argo ile bitmiyor. O kodlari da ogrenmek ve anlamak zorunda kaliyosunuz. Zaten cogunu da annayamadiginiz icin, bel bel bakiyosunuz. Siz aralarina girmediginiz zaman, o 3 Amerikali, ya da 4 Amerikali, firsattan istifade, mukemmel geyik ceviriyolar. Konusmaya siz de dalmaya kalkarsaniz, o geyigin sahiciligi bozuluyor, gazi kaciyor. Sirf o geyigin tadi kacmasin diye, siz de uzaktan onlari dinliyor, kulak kabartiyosunuz neler kacirdiginiza...

Dun bunnardan biri, dun bana "it's gonna be a breeze to me" dedi. Assaa yukari tahmin ettim konusmanin baglamindan ama ogrenmek icin ne demek istedigini sordum.

Kutsal bilgi kaynagimizdaki

eksisozluk.com

anlamini kastediyormus. Buradan suser phanaxa selam olsun. Daha da dumani ustunde bi entry!

Mesela,Home run guzel bi ornek sevgili hocalarim. Bilmiyodum abi, naapiyim? Cahilim iste! Herif home run, home run diyo, meger futboldaki golun beyzboldaki karsiligiymis. Ucuz ayakkabi bulmus ona home run diyo herif. Ben de mal mal bakiyorum suratina, o kadar ucuza ayakkabi buldum ki, eve kadar kosacam mi demek istiyo acaba? gibi dusunceler geciyo kafamdan. Home run'in ne oldugunu sordum. Ne kastettigini anlayinca, vaziyeti idare edebilmek icun, haaa, slam dunk gibi bisey, desene! dedim, "slam dunk"i o anlamda kullanmama cok sevindi.

Gunluk hayatta buna benzer onlarca durumla yani kulturel kodla karsilasiyosunuz. Kuvvetle tahmin ediyorum ki, TOEFL'dan baba puan cekmis olan abimiz, iste bu yuzden cuvallayacak. TOEFL tek kriter degil.

Usage dedik, idiomatic usage dedik, slang dedik, kulturel kodlar dedik, gelelim article ve preposition konusuna.

Saint Joseph'te Fransizca ogrenmis sevgili bir dostum, bir gun bana soyle demisti: "Lisani unutmaya ilk olarak prepositionlardan basliyosun."

Su on, in, at, beneath, under, underneath, behind, front gibi yer tarif eden kelimelerin gramerdeki adi her neyse, onlari hatasiz kullanmak bayaa bi zaman aliyo. bi de article'lari hatasiz kullanmak.

Psikolojide ve psikiyatrideki frustration kavramini ele alalim. Eger uluslararasi bir toplantida, ahalinin gozu onunde, is ortaminizda, sokakta, ise dair veya gunluk hayata dair telefon konusmalarinizda, gazete okur, televizyon seyreder, sarki dinler, muzikal dinlerken, frustration hissine kapilmiyosaniz, o dili artik ogreniyorsunuz demektir. bi seyleri ifade etmek istiyor, birinle cata cat fikir munakasasina girmek istiyor ve cok iyi bildiginiz veya cok hakli oldugunuz bir konuda eline vermek istiyosaniz, ama konusmanin sonunda iciniz hala sis olarak kaliyosaniz, daha gitmeniz gereken cok yol, yemeniz gereken cok firin ekmek var demektir.


Ulan ne ezikmisim be!
0
compadrito
(17.08.13)
compadrito'nun entry'si uzerine bir iki sey karalamak istedim.

türkiye'de ingilizce'yi belirli bir seviyenin üzerinde konuşanlar ve pek iyi konuşamayanlar/kendilerini gelistirme çabası içinde olanların arasında anlamsız bir savaş vardır. ingilizce bilenler icin dil bir namus gibidir, altini pek kabul etmezler. bu konuda biraz daha rahat olmakta fayda var :)

kendi dil öğrenme hikayemden kısaca bahsedeyim, daha ilkokuldayken (80ler, 90'larin basi) ingilizce öğrenmek bir gereklilik olmuştu beni için. babam kaptandı, yurt disindan getirdigi her halt ingilizceydi. bilgisayarin kitapçığı, şusu busu..zaten senede bir kaç kez görüuyordum babamı ona da soramıyordum, sozlukten suradan buradan cat pat her kelimeyi cevirerek bir seyler yapmaya calistim kendi kafamdan.

ortaokul'da turkiye'nin ingilizce konusunda zamaninin iyi okullarindan birinde temeli az cok soktukten sonra (derslerim not olarak pek parlak degildi) ogrenimim hiz kazandi, o zamanlar sirf iceriginin kalitesini kesfettigimden cnn'in, bbc'nin teletext'ini okuyordum, sozluk'e ihtiyac duymadim o gunden sonra. 10 kelimeden 5'ini anlamasam da cumleyi anliyordum. sonra internet geldi, the nyt, cnn...aman tanrim, maden!

yine hizli ileri saralim, 20'li yaslarima geldigimde okudugumu anlama, ozellikle de konusma alanlarinda cok iyi bir noktaya geldim. abd'ye gitmeye karar verdigimde dil zaten oturmustu diyebilirim. adapte olmakta hic gucluk cekmedim. orasi zaten tam bir madendi benim icin, periyodik yayinlar, dergiler, kutuphane duzenleri..oradaki yabancılara ingilizce ders veriyordum harcligimi cikarmak icin, bazan ogrenciler kendi dersleri ile ilgili makaleler getiriyordu onları bile meraktan okuyordum. atm'lerin tarihini bile siralayabilirim :)bir noktadan sonra hali ile ülkede yaptığım iş başvurularına seviye olarak native yazacak, hatta native'in de ötesinde iletişimi artı bir varlık olarak sunacak duruma geldim (burada okuduklarimin cok faydasi olmustur, dili native konuşan ülke vatandaşları da türkiye de olduğu gibi belirli bir kelime grubunun dışına pek çıkmıyorlar) . abd'de uzun yillar gecirdikten sonra is icin avrupa'ya döndüm ve aman tanrım, burada cogu kisinin ingilizcesi turkiye'den cok daha geri seviyede ama sorsan herkes advanced, herkes native. turkiye'ye ozgu bir durum degilmis bunu anladim.

özetlemek gerekirse, ne zaman dili tamamen öğrenmiş oldum bilmiyorum. yeteneğim var mıydı onu da bilmiyorum çünkü şu an bulunduğum ülkenin dilini öğrenmek için pek bir itici güç yok içimde, zor da geliyor. ingilizce öğrenmek kendiliğinden gelişen bir zorunluluktu çünkü ilgi duyduğum her şey o dildeydi.

hayatım boyunca yabancı dilimin sorgulandığı tek mecra türkiye, veya daha spesifik olarak eksi sozluk olmustur. sonuna smiley ekledigim bir espri sonrasi "hayirrr yanlissin!, ben ingilizce ogretmeniyim cv'mi gondereyim de gor!" tarzi onlarca mesaj almistim. hepsine "peki haklisiniz" duzleminde verdigim cevaplar da tatmin etmemis olsa gerek ki isi hakarete kadar goturmustu millet.

bir insan, ingilizce seviyesini kendi belirler. o nedenle gidip de şu şu şu şartları yerine getiren ingilizce biliyordur veya tersi maddeler sıralamayacağım. yine de illa ki zorlarsanız, bir gazetede okudugunu anlayan, ve iyi bir sekilde konusabilen biliyordur derim. çat pat anlayan ve kusursuz olmadığının farkında olan da, "bilecektir" derim. hic bir sey bilmeyen, konusamayan fakat "Biliyorum" diyene de "peki" derim.
0
kuja
(19.08.13)
(5)

uyku problemi

rock n roll
selam,uyku problemim var.sürekli uyuyorum diyebilirim.sabah kalkıyorum kahvaltı yapıp tekrar uyuyorum.3-4 saat sonra kalkıyorum,ama hala çok uykum oluyor.sebep ne olabilir?
selam,uyku problemim var.sürekli uyuyorum diyebilirim.sabah kalkıyorum kahvaltı yapıp tekrar uyuyorum.3-4 saat sonra kalkıyorum,ama hala çok uykum oluyor.sebep ne olabilir?
0
rock n roll
(15.08.13)
çok uyumak, uyku getirir. dışarı çıkın. uyutmayın kendinizi. kilo da alırsın sen şimdi.
0
ykyt
(15.08.13)
Kullandığın ilaç varsa o uyku yapabilir
0
GibsonRules
(15.08.13)
psikolojik
0
yqzkrttpli
(15.08.13)
tiroid olablir.. mutlaka baktır derim
0
chezsoi
(16.08.13)
fauxhumanitas
(16.08.13)
(5)

çerezlik dizi(bms benzeri)

jjwa
bişey izlemeden yemek yiyemeyen ya da uyuyamayan biriyim. en son bms(blue mountain state) izledim çok hoşuma gitti ama toplam 38 bölüm öyle bir sıkıntısı var. buna benzer çerezlik dizi önerisi olan var mı? friends ve scrubsı 10 kere izlemişimdir. seinfeld sevmem. office sarmadı bir türlü. ama daha a
bişey izlemeden yemek yiyemeyen ya da uyuyamayan biriyim. en son bms(blue mountain state) izledim çok hoşuma gitti ama toplam 38 bölüm öyle bir sıkıntısı var. buna benzer çerezlik dizi önerisi olan var mı? friends ve scrubsı 10 kere izlemişimdir. seinfeld sevmem. office sarmadı bir türlü.

ama daha az izledim diye midir bilmiyorum ama şu an en çok bms benzeri dizi izlemek istiyorum. öneriler o yönde olursa sevinirim.
0
jjwa
(31.12.12)
ben şu aralar fena halde that 70s show'a sardım (:
0
fauxhumanitas
(31.12.12)
it crowd olabilir. bazen south park'ın rastgele bir bölümünü seçip izliyorum yemek yerken. american dad de olabilir...
0
rebio
(31.12.12)
the it crowd önerilmiş ama o toplam 24 bölümlük bir dizi.
ben de coupling öneriyorum ama o da toplam 28 bölüm.
the big bang theory olabilir, şu an 6. sezonda (devam ediyor).

aşırı absürd komedi severim dersen testees var, gerçi o da 13 bölüm toplam.
black books iyi diyorlar, o da 18 bölüm toplam.

bms izlemedim. aslında friends de sevmem, seinfeld aşığıyım. bu yüzden önerdiklerimi beğenir misin bilemem.

böyle güzel ve çerezlik diziler zaten kısa oluyor. bence bunlardan izleyip bittikçe yenisine başlamayı dene.
0
sizofren hayaller
(31.12.12)
awkward diyorlar. bir de the hard times of rj berger var.
0
mattiadestro
(31.12.12)
lost room 4 bölüm sürüyor 10 numara dizi tam çerezlik
0
nofearman
(31.12.12)
(9)

Yonetmen/Film tavsiyesi

perkele
Michelangelo Antonioni, Andrey Tarkovski, Andrey Zvyagintsev, NBC, Michael Haneke, Yasujirô Ozu vs seven izleyiciye onerebileceginiz bildik/bilinmedik film ya da yonetmen var mi?
Michelangelo Antonioni, Andrey Tarkovski, Andrey Zvyagintsev, NBC, Michael Haneke, Yasujirô Ozu vs seven izleyiciye onerebileceginiz bildik/bilinmedik film ya da yonetmen var mi?
0
perkele
(31.12.12)
amour'u izlemişsindir zaten. kim ki duk - pieta diyeyim. daha taze taze izleyip geldim. etkisinde kalmış olabilirim :)
0
army14
(31.12.12)
Ingmar Bergman - Persona

www.imdb.com
0
ma lazi vore
(31.12.12)
yazdıklarınız gerçekten usta yönetmenler, ama bu yönetmenlere geçmeden önce insan kendi ülke sinemasını iyice özümsemeli bence. Metin Erksan, Lütfü Ömer Akad, Atıf Yılmaz'ın en azından önemli filmlerini izleyip bitirmeli. Yok Bergman böyle Fellini şöyle de göç üçlemesi deyince o ne ya diyen yavşaklardan olmamalı.
0
speedy
(31.12.12)
Takip ettiğim yönetmenler :
Lars von Trier
Steven Soderbergh
David Fincher
Haneke
Christopher Nolan
Kubrick
Mallick
Polanski
Lynch
...( daha çok var gerçi :))

Ekleme : Aronofsky, Tarantino.
0
Godless
(31.12.12)
françois truffaut, terence malick.
0
d'arc
(31.12.12)
kieslowski'yi de ben ekleyeyim.
0
raif_efendi
(31.12.12)
Hal hartley
Todd solondz
Mike leigh
Andrey zvyagintsev
-----
Takashi miike
Shinya tsukamoto
-----
Fabian bielinsky
Alex de la iglesia
Pedro almodovar
0
atmosphere
(31.12.12)
Cevap veren herkese teşekkürler. Sanırım en çok athmosphere'in yazdıklarına bir göz atacağım, bilmediğim bir kaç isim var orada.
0
🌸perkele
(31.12.12)
harmony korine
werner herzog
todd solondz
0
fauxhumanitas
(31.12.12)
(8)

Hoşlandığını belli etmek

coralblush
Diyelimki bi hocanızdan hoşlanıyorsunuz, yaş farkı 5 ve mezun olacaksınız bu sene. Belli edermiydiniz? Evli değil sevgilisi var mı bilmiyorum. Ederseniz nasıl yapardınız? (açıkça etmeye ne cesaretim var nede imkanım) ben dişi tarafım. (tek ümidim var mavi gözü beğendiğini biliyorum ve benimde gözl
Diyelimki bi hocanızdan hoşlanıyorsunuz, yaş farkı 5 ve mezun olacaksınız bu sene. Belli edermiydiniz?

Evli değil sevgilisi var mı bilmiyorum.

Ederseniz nasıl yapardınız? (açıkça etmeye ne cesaretim var nede imkanım) ben dişi tarafım.

(tek ümidim var mavi gözü beğendiğini biliyorum ve benimde gözlerim mavi)

Dalga geçmeyin nolur...
0
coralblush
(29.12.12)
dalga geçmeden cevap yazılmaz buna.

edit: arada 5 yaş fark varsa bu muhtemelen maksimum 20 yaşındadır.daha da olamaz. yoksa ne yapacağını bilir.
ya da 17 yaşındadır. yeni öğretmene aşık olmuştur. elektra kompleksidir o. geçer.
0
mahsunkul
(29.12.12)
ne yapın edin ama söyleyin içinizde kalmasın :) dalga geçilecek ne var yahu
0
farabi
(29.12.12)
etme bence dizi gibi duyurular vardı bi arkadaşın burda hocasını beğenen sonra sevgilisi çıktı üzüldü derse bile gidesim yok dedi biz de üzüldük. yaş o işler ama mezun olunca git kaynaş bence illa o olsun diyosan öğrenciyken belli etme :)
0
nunishuris
(29.12.12)
belli etsen ne gececek eline, adam hoca? bence de etme. zaten mezun olacakmışsın unutursun.
0
april12th
(29.12.12)
hocadan hoşlanılmaz.
hocadan hoşlananlarla hocalar dalga geçer.

dalga geçmemek bence de bizim elimizde olsa bile hocalarının elinde olmayacak. bu yaşlarda gözlemlediğim bir durum bu. bu = böyle otorite figürümsücülük oynamayı seven crazysexycool sanılan hocalara bayılmak. fakat bu insanlar da burunlarını karıştırıyor. abartmamak lazım.
0
fauxhumanitas
(29.12.12)
o iş yaş, at içine başka şeylerle oyalan.
sonra biz erkekler niye yalnızız,
kızlar çıtayı yükseltmiş,
töbe...
0
patos64
(29.12.12)
ben 24 yaşındayım hoca 29.
0
🌸coralblush
(29.12.12)
valla panpa, ortalıkta ingilizce hocama çaktım diyenler çok. neden olmasın.
0
ardolf rendall
(29.12.12)
(10)

John Lennon

spektrum9000
John Lennon'ın sosyalizm ile bir bağlantısı olduğunu söyleyebilir miyiz?(wikipedia 'da geçen yazı "According to FBI surveillance reports (and confirmed by Tariq Ali in 2006) Lennon was sympathetic to the International Marxist Group, a Trotskyist group formed in Britain in 1968. However, the FBI cons
John Lennon'ın sosyalizm ile bir bağlantısı olduğunu söyleyebilir miyiz?
(wikipedia 'da geçen yazı "According to FBI surveillance reports (and confirmed by Tariq Ali in 2006) Lennon was sympathetic to the International Marxist Group, a Trotskyist group formed in Britain in 1968. However, the FBI considered Lennon to have limited effectiveness as a revolutionary since he was "constantly under the influence of narcotics".")
Imagine şarkısındaki hayal ettiği dünya Marx'ınkinden farkı nedir?
0
spektrum9000
(29.12.12)
john Lennon sosyalist olmaktan ziyade anti-militarist bi adamdı.
0
bilmemkacincinick
(29.12.12)
Imagine daha anarsist bir soylem. Marx'ta hersey tanimlidir.
0
curt
(29.12.12)
"working class hero" icin Marxist denilebilir.
0
curt
(29.12.12)
peki bu adam aynı zamanda "zengin"'de bir adam diye biliyorum bu kadar sol deyişleriyle bu tutarsızlık nedir?
0
🌸spektrum9000
(29.12.12)
Zengin olmasi cok da kendi elinde olan bir sey degildi. Onemli olan elindeki parayi nasil kullandigi.
0
curt
(29.12.12)
İstemeden zengin olunmaz herhalde. Bu solun cıkmazı galiba şu an John Lennon 'ları Joan Baez'leri dinleyenlerin bir şirkette CEO olması gibi . Yüzükler efendisi muhabbetine dönecek ama "Güç" neresinden baksak elimizde kalıyor tutulur bir tarafı kalmıyor.
"Imagine no possessions
I wonder if you can
No need for greed or hunger
A brotherhood of man
Imagine all the people
Sharing all the world..."
0
🌸spektrum9000
(29.12.12)
Adamlar muzikte cigir actilar. Hedefleri zengin olmak degildi.
0
curt
(29.12.12)
direk öldürülüş nedeni bile bu hatta bence.
0
reverse engineer
(29.12.12)
tartışmanın öteki kısmını gereksiz buluyorum ve umursamıyorum.

ama bir insanın başka bir dünya düzeni hayal ediyor olması, (şu anda bulunmak zorunda olduğu dünyada) hayalindekinin aksine tekabul ettirilebilecek şekillerde varlığını ve hazlarını devam ettirmesi ile çelişen bir durum falan değil.
0
fauxhumanitas
(29.12.12)
ayrıca dünyayı değiştirmek bir günde olacak şey değil.
geçen gün ntv'de mi cnnturk'te mi ne, Imagine hala yarıda kesiliyorsa, ve bu tam da "tanrının olmadığı bir dünya..." kısmından önceyse, birileri fena halde rahatsız olmaya hala devam ediyor demektir.

hala. sanattan korkan gerzek baskıcı politikaları buradan bir kere daha kınayalım. 100 yıl sonra ne kadar komik ve saçma oldukları daha da daha da daha da ortaya çıksın.

bir de sosyalizm bir şeylerin alt kümesi, bir veçhesi, örneği olabilir. elbette kendi altkümeleri de vardır. ama daha üst kategoriler de var. o dönem amerika'da ve FBI'da çok da sağlam bir kategorileme olmadığı gibi, insanları sosyalizm yancısı olarak etiketleme üzerinden "karalama" hali de hala revaçtaydı. öcüleştirme her şeyde ve her yerde. artık daha çok alanda ve daha derin kodlarda, sürekli olarak gündelik hayatın içerisinde. her neyse. böyle.
0
fauxhumanitas
(29.12.12)
(5)

Hangi Bere Modelini Önerirsiniz + Bu Berenin Modeli Ne?

rebio
uzun bereler oluyor ya. onlar hoşuma gidiyor. farklı gibiler. gittigidiyor'da falan arattım, beckham tarzı bere olarak çıkıyor karşıma ama ben orjinal ismini arıyorum. yurtdışında olduğum için oradan alma şansım yok çünkü. bahsettiğim bere şunlar gibi:http://www.orgutarifi.net/wp-content/uploads/201
uzun bereler oluyor ya. onlar hoşuma gidiyor. farklı gibiler. gittigidiyor'da falan arattım, beckham tarzı bere olarak çıkıyor karşıma ama ben orjinal ismini arıyorum. yurtdışında olduğum için oradan alma şansım yok çünkü. bahsettiğim bere şunlar gibi:

www.orgutarifi.net

mcdn01.gittigidiyor.net

bu modelin orjinali ne?

ikinci soru, hangi bere modeli güzel sizce? ne alayım?
0
rebio
(29.12.12)
1 güzel.2'nin bere olduğundan şüpheliyim.
0
mesa
(29.12.12)
olm 2.deki adam quaresma değil mi lan :D ben geçen gün loft'tan aldım dediğin gibi bir şey. oralarda bulabilir misin bilmem ama.
0
kotu amacli yazar hesabi
(29.12.12)
Ben bordeaux takımının beresini öneririm. bordeaux bereli olursun işte. demedim ben onu, yo yo vurmayın =/
0
bgraydin
(29.12.12)
1 daha iyi. bana kalsa ikisinide almam.
0
ben bunun ne demek oldugunu biliyorum
(29.12.12)
long beanie
0
fauxhumanitas
(29.12.12)
(5)

Chrome sorusu

colg fusion
Simdi adres cubuguna bir sey yazip enterlayinca google'da ariyor ya, ben bunu google'da aramasin da direkt kendimi sansli hissediyorumdan ilk buldugu siteye gitsin istiyorum, hic googlea falan sokmasin beni arkada kendi halletsin. var mi yolu?
Simdi adres cubuguna bir sey yazip enterlayinca google'da ariyor ya, ben bunu google'da aramasin da direkt kendimi sansli hissediyorumdan ilk buldugu siteye gitsin istiyorum, hic googlea falan sokmasin beni arkada kendi halletsin. var mi yolu?
0
colg fusion
(23.12.12)
kendimi sansli hissediyorum'u kullanan var mı çok merak ediyodum, varmış demek ki :)) cevabı da bilmiyorum açıkçası :)
0
ruhibirbanyo
(23.12.12)
ayarlardan arama bölümünü karıştır.
0
1 saat bende 50 dolar
(23.12.12)
ayarlara gir, arama motorlarını yönet, varsayılan olanın adresini şunla değiştir: https:// www.google.com.tr/search?btnI=1&q=
0
world
(23.12.12)
world oyle yaparsam her aramada sansli olur. ben tek tusla degistirebilmeyi istiyorum
0
🌸colg fusion
(23.12.12)
@world'ün dediğini yap, sonra da kısaltmasını değiştir. mesela LAKİ'nin l'si.
l'den sonra space yapınca, lakiden arar.

bu her site ve search engine için geçerli btw.
0
fauxhumanitas
(23.12.12)
(4)

30'dan genç sanatçılar

ruhibirbanyo
ama böyle bir "gelecekte dostyevski gibi olur, piasso gibi olur" dediğiniz türden... var mı?
ama böyle bir "gelecekte dostyevski gibi olur, piasso gibi olur" dediğiniz türden...

var mı?
0
ruhibirbanyo
(23.12.12)
yoo
0
neira
(23.12.12)
var
0
ecaz
(23.12.12)
ben. şu an 29'um, yani gelecekte, yani seneye bi picasso olmasam da bi chuck jones, bi glen keane olucam işallah (benjamin: nah olucan!)
0
reso aga
(23.12.12)
oleg dou var.
ve hala all mine.
0
fauxhumanitas
(23.12.12)
(9)

bu iki insanin arasi nasil olur?

bonaparte
erkek: pskilojik (bunalim) ve saglik sorunlari var asiri duyarli, ayrica hastiliklara karsi da asiri bir duyarliligi var emosyonal birisi.kadin: seker hastasi, ve erkek kisiyle bir cok da görus ayriligi var bastan.simdi bu iki insan nasil bir cift olabillir? ikisinden birisi aslinda mental ve saglik
erkek: pskilojik (bunalim) ve saglik sorunlari var asiri duyarli, ayrica hastiliklara karsi da asiri bir duyarliligi var emosyonal birisi.

kadin: seker hastasi, ve erkek kisiyle bir cok da görus ayriligi var bastan.

simdi bu iki insan nasil bir cift olabillir? ikisinden birisi aslinda mental ve saglik acisindan guclu olsa digerinin sorunlari ile daha iyi bas edemez mi?

acik ve net olabilirsiniz.
0
bonaparte
(22.12.12)
olmaz o iş.
0
durdenist
(22.12.12)
sağlık sorunları önemli değil ama görüş ayrılıkları önemli. bence olmaz, yıpratıcı bile olabilir.
0
smoothcriminal
(22.12.12)
iliskiler bu turden matematiksel seyler ustunden yurumez
0
entrapmen
(22.12.12)
Bence önemli olan kısım "görüş ayrılıkları". O kısmı biraz detaylandırmalısınız.
0
msb
(22.12.12)
ikisinin de sağlık problemleri varken ( ki ben de şeker hastası bayan olarak ) bu kadar görüş ayrılığı nerden kaynaklanıyo garibime gitti. hem bana birbirlerine o konularda destek olabilirler gibi geldi. biraz daha açarsanız iyi olur belki.
0
jhonny
(22.12.12)
görüs ayriliklari simdi burada yazamayacagim ama soyle soyleyim kültür farki! dogu(muhafazakar) vs. bati kültürlü diyelim. dogu olan erkek oluyor. bir de dedigim gibi erkek kisinin saglik nedenleri ve hastaliga karsi olan ve de hep olmus olan bir fobisi var.

sizce bu durumu en bastan söylemek daha dogru degil mi? sonradan durumun altinda ezilmeden..
0
🌸bonaparte
(22.12.12)
birincisi her ilişki kendine hastır.
ikincisi hayata hastalıklı insanlar VS. sağlıklılar açısından bakmamıştım hiç. bu konuyu araştıracağım. demek ki insanlar böyle bir tasnifleme biçimini kullanıyorlarmış.

üçüncüsü mızmız ve mıymıntı insanlardan hoşlanmıyorum. ne burcu bu insanlar merak ettim aslında.

dördüncüsü, hazır buraya kadar gelmişken, bir de açık ve net olacaksak, birlikte olsunlar madem. mis gibi doğal seleksiyon olur hem.
0
fauxhumanitas
(22.12.12)
sağlık sorunları ne alaka anlamadım ama görüşler tutmuyorsa olmaz
0
nunishuris
(22.12.12)
saglik sorunlari ile olan durum su, kadin kisisi bu olayin olmayacagini, kendisin hastaligi nedeni ile olmadigini dusunebilir. ince bir durum. erkek tarafi her ne kadar anlasamayacaklarini söylese de bu durum yuzunden vicdan azabi cekebilir ama belki de derdigini duzgun bir dil ile anlatabilirse medeni sekilde yollar ayrilir..
0
🌸bonaparte
(22.12.12)
(4)

İş arama sürecinde depresif olmak normal mi?

msb
Böyle bi iç sıkıntısı, acele olarak iş bulma ihtiyacı falan?Bu durumu yaşayan var mı?
Böyle bi iç sıkıntısı, acele olarak iş bulma ihtiyacı falan?

Bu durumu yaşayan var mı?
0
msb
(22.12.12)
Var. Normal.
0
Savina Y.
(22.12.12)
ozellikle hic cevap alinamadiginda feci depresyona giriliyor.

eninde sonunda is bulunacagini kendine hatirlatmak, etraftan olumlu destek almak onemli. yoksa olmaz islere evet diyor insan.

benim kuzen ev aldiktan 2 ay sonra isten kovuldu. nasil olsa hemen is bulurum dedi ve kenarda bir miktar parasi vardi. kenardaki para bittikce adam eridi bitti. harcamalarini sifira indirgedi, disari cikmadi etmedi. buna ragmen is bulamadi. aylar geciyor is yok. 6 ayi gecti, artik kirilmaya baslamisti. atiyorum 10 isterken 5'e tamam diyecek hale gelmisti. bu esnada cokca destek verdik. sonrasinda 10 olmasa da 8'e bir is buldu ama ta cehennemin dibinde. tabii bu arada 8 ay gecmisti ve eldeki bitmis ekstra bir suru borc yapmisti. bundan sonra 1 sene boyunca bile toparlanamadi o halden.

anca yenilerde duzeldi.
0
entrapmen
(22.12.12)
elbette.
birçok insanda olur.
slacker ve procrastinatorlar hariç. onlar dünyayı ya da kendi dünyalarını yönetiyorlar. (:

bir de yetişirken karşılaştığın rol modellerin, ailenin sınıfı, yetiştirilme tarzın... bunlar gibi birçok pek etkili faktör var.

ama biraz gevşet kendini. çok gerilmemeye çalış. bunu sadece sinirsel olarak demiyorum. başka ilgi alanlarını ön plana çıkar. atıyorum dans etmeyi seviyorsan bir kursa git. kahve içmeyi seviyorsan, farklı kahveler dene. gibi... tüm zamanını iş ilanlarına, başvurulara, CVne, linkedin'e ayırma yani. ya da şirketler hakkında araştırma yapmaya. elbette tüm zamanını ayırmıyorsundur da, anlamışsındır zaten demek istediğimi.

bir de şöyle düşün. benim çok insanım iş aramadan bu modda. (:
0
fauxhumanitas
(22.12.12)
Var valla :(
0
miskinim
(22.12.12)
(7)

yüksek lisans yapan öğrenciler...

ronartest
şimdi bunları arada görüyorum böyle lisans öğrencilerinin sınavlarında gözetmen oluyorlar, hocanın yanından ayrılmıyorlar filan, bunların amaçları nedir, yani bütün yüksek lisans öğrencileri böyle değildir sanırım? kadro filan almak için hocanın gözüne giriyorlar desem daha yüksek lisans yaparken ne
şimdi bunları arada görüyorum böyle lisans öğrencilerinin sınavlarında gözetmen oluyorlar, hocanın yanından ayrılmıyorlar filan, bunların amaçları nedir, yani bütün yüksek lisans öğrencileri böyle değildir sanırım?

kadro filan almak için hocanın gözüne giriyorlar desem daha yüksek lisans yaparken ne kadrosu?

bilmediğim bir şey mi var?
0
ronartest
(18.12.12)
ahahahah
onlar asistan lan
işleri bu, maaş alıyorlar bundan.

vay ya, demek ki böyle bir bakış açısı da varmış.
0
fauxhumanitas
(18.12.12)
asistanlık yapıyorlar para kazanmak için. 2.si de referans için hoca ne derse yapmak zorunda kalıyorlar gibi bir şey.
0
noluyo yaa
(18.12.12)
hocanin yancisi, yaveri, asistani falan diye geciyorlar, yaptiklari da yancilik, yaverlik ya da asistanlik. tum yuksek lisans ogrencileri boyle degil, iclerinde cok duzgun olanlar da var.
0
nawres
(18.12.12)
senin kastettiğin muhtemelen kadrolu araştırma görevlisidir. değilse de sözleşmeli asistanlar var onlardır. yoksa normal yüksek lisans öğrencisi derse girip ders anlatamaz, sınava girip gözetmen olamaz. yani legal değil...
0
gudumlu anne terligi
(18.12.12)
bizim devlet ünilerinde kariyer hedefin var ise yüksek lisansıydı, doktorasıydı vs. çanta taşıman gerekir.
0
enkolaykullaniciadi
(18.12.12)
mesela ben bilkent'te yükseklisans öğrencisi ve asistanım. bu işleri yaptığımız için para alıyoruz zaten, olayımız öğrencilere ve dersin hocasına yardımcı olmak. kadro gibi bir sıkıntım da yok, çünkü zaten başka bir üniversitede kadroluyum ve bilkent doktora bitmeden kadro vermiyor.
0
kayranin kedisi
(18.12.12)
kadrolu araştırma görevlisi olmadığı halde de yapan var. zorunlu değil ama yapmanız olumlu karşılanıyor. kadro açıldığı zaman beklenti içinde oluyorsunuz. tabi avucunuzu da yalayabiliyorsunuz ama hayat risk işte. ben bir iki defa gözetmen olmadığı için sınava girdim. hoca derse sokmaya çalışıyor ama oralı olmuyorum. hani biraz meyilli olsanız karın tokluğuna da asistenlık yaptırabiliyorlar.
0
bihaber
(18.12.12)
(7)

çapkın adamımızın yola geldiği filmler

godfrey
böyle kırdığı fındıkların haddi hesabı olmayan ama bir denemesinde sağlam kayaya çarpıp ''ovv bu sefer farklı işte'' deyip evinin erkeği olma kararı alan kahramanlarımızın olduğu filmler.neler var böyle arkadaşlar aklınıza gelen?
böyle kırdığı fındıkların haddi hesabı olmayan ama bir denemesinde sağlam kayaya çarpıp ''ovv bu sefer farklı işte'' deyip evinin erkeği olma kararı alan kahramanlarımızın olduğu filmler.

neler var böyle arkadaşlar aklınıza gelen?
0
godfrey
(18.12.12)
crazy stupid love geldi aklıma.
0
interview with the vampire
(18.12.12)
(bkz: wedding crashers)

üstüne tanımam:) konsept tamamen bunun üzerine kurulu
0
bilmemkacincinick
(18.12.12)
made of honor vardı sanırım bir de.
0
interview with the vampire
(18.12.12)
selvi boylum al yazmalım
0
dokunmakalbime
(18.12.12)
ah nerede
0
proustun bir aski
(18.12.12)
the ugly truth.

gerçi onun da bi' çapkın olmayası vardı.
0
fauxhumanitas
(18.12.12)
40 days 40 nights ucundan girebilir bu kategoriye.
0
cakabo
(18.12.12)
(1)

facebook

seljax
la benim fotograflarım gizliydi yani arkdasım olmayan göremiyordu şimdi açık. nasıl geri kapatıcaz bunu bulamadım
la benim fotograflarım gizliydi yani arkdasım olmayan göremiyordu şimdi açık. nasıl geri kapatıcaz bunu bulamadım
0
seljax
(17.12.12)
profil fotoğrafları albümünde tek tek her fot. için ayrı ayrı kapatılıyor.
cover photos için seçenek yok, public.

yarattığınız albümler için albümlere girip, albüm ayarlarından kapatılıyor.
tagli olduklarınız için, o fotoğraftan ayar yapıyorsunuz.
0
fauxhumanitas
(17.12.12)
(11)

bir kzın araba tutkusu olması sizce samimi mi

she aint you
arabalara ve hıza düşkün olan bir kız var arkadaş çevremde sinirlerimi bozuyor biraz özenti olduğunu ve erkekleri etkilemek için bunu kullandığını düşünüyorum sizinde çevrenizde vardır bunlar ne düşünüyorsunuz..not:bu dediklerim ağır futbol fanatikliği yapan kızlar içinde geçerli..
arabalara ve hıza düşkün olan bir kız var arkadaş çevremde sinirlerimi bozuyor biraz özenti olduğunu ve erkekleri etkilemek için bunu kullandığını düşünüyorum sizinde çevrenizde vardır bunlar ne düşünüyorsunuz..

not:bu dediklerim ağır futbol fanatikliği yapan kızlar içinde geçerli..
0
she aint you
(17.12.12)
oldukça samimi. yollarda elime veren çok kişi tanıyorum, bilgi olarak verenler de var.
0
derectus
(17.12.12)
ikisi de mümkün kişisine göre gerçekten özentilik de yapıyor olabilir gerçekten seviyor da olabilir. her iki tür insan da tanıdım çünkü görmek lazım
0
ssyumusakg
(17.12.12)
onun yanındayken sen arabalarla ilgilenme geçer.
0
islergucler
(17.12.12)
acikcasi ben de bir kiz olarak, arabalara ve hiza asiri duskunum ama bunu sadece erkeklerin yaninda dile getirmiyorum mesela, kizlarla da konusuyorum. Muhabbeti gecerse konusurum ama sirf bu konuyla ilgi cekmek istermis gibi olmasin diye, yanlis anlasilmasin diye cok fazla erkeklerle muhabbetini yapmiyorum
0
KadifeDevrim
(17.12.12)
alışılmadık şekilde samimi.

etkilemek konusunda ise ben böyle bi kızdan soğurum olsa olsa
0
solo
(17.12.12)
kadın kişi olarak arabalara , hıza düşkünüm en çok da beşiktaşa düşkünüm.beni uzun süredir tanıyanlar ne kadar samimi olduğumu bilir , tanımadığım insanın yanında bu konulara girmem ama kız arkadaşlarım da bu konulardan hoşlanmadığı için erkek arkadaşlarımla konuşurum , onların da benimle konuşmaktan zevk aldığını düşünüyorum
0
proustun bir aski
(17.12.12)
Benim de sinirlerimi sizin gibi "kadın-araba, kadın-futbol, erkek-yemek, erkek-ev işi" gibi sikko şeylere takılanlar bozuyor. Onu ne yapacağuk?

O anda o konuya dair muhatap olduğunuz kadın samimi mi onu sorgulamak lazım önce? Kadın samimi değilse, değil futbol fanatizmi ya da araba tutkusu diğer konularda da samimi değildir. Ha siz neden özellikle araba-futbol olayına takıldınız? Çünkü bunlar "erkek" işi. Erkekler de kesin kadın "versin" diye yemek yapıyor değil mi? Yoksa yemek yapmak da "kadın işi"

Ben sizin standartlarınızı, kalıplarınızı yiyeyim ya. Canlarım benim.
0
Savina Y.
(17.12.12)
Düşkünlük ne kelime Impreza WRX STi(kocaman 555 çıkartması vardı) ile okula gelen bi kız vardı bölümde. Çok güzel böyle insanları görmek.
0
heritage
(17.12.12)
yahu ne ilgisi var? bir erkek olarak futbol zerre ilgimi çekmiyor ama bunu toplum içinde konusu açılınca normal bir biçimde dile getirdiğim zaman ilgi çekmek için mi söylemiş oluyorum? nedir bu farklı cinsiyetlere farklı görevler yükleme derdi, daha mı kafanızda tanımlı oluyor her şey, rahatlıyor musunuz? sosyal anlamda sizden beklenen şeyleri yapıp farklı bir şeyler yapan birisini görünce onu garipseyip "ilgi çekmeye çalışıyor" diyerek kendinizi mi rahatlatıyorsunuz?

kafanızdaki şu kalıplardan kurtulun artık. yıl 2012.
0
sharksmile
(17.12.12)
Bir kadın olarak arabaları, silahları ve video oyunlarını seviyorum. Porno filan da izlerim. Bu ilgi alanları yalnızca erkeklere özgülenmiş değil. Aşınız bunları.
0
lotesse
(17.12.12)
cinsiyet ve genderdan bağımsız olarak söylüyorum:

1. aşırı fanatiklik psikolojik olarak sağlıklı bir şey değil. (ben kişisel olarak akıl sağlığına inanmıyorum, ama batı bilimini kullanarak haklı çıkabilirsin diye diyorum)
2. bir şeyin fanatiği isen, -karşı görüşü geçtim- diğer görüşlere kör hale gelebilirsin. ne kadar az fanatik olursan, başkalarını duyabilme ve dinleyebilme şansın o kadar artar. (diyalog kültürü)
3. futbol takımı, araba markası fanatiği olmak bana göre çok itici şeyler. benim çevremde hiç yok, hiç hoşlanmam. en son terk ettiğim üniversitede falan vardı bu tipler. bu baya baya senedir yoklar demek. bu tarz şeyleri çok dile getiren yabancıları ise zaten cahil ve fakir olarak etiketler, bir daha da konuşmamak ve karşılaşmamak için çaba sarf ederim, çöpe atarım.
4. mesela futbol kültürüne ilgilidir insan, o ayrı mesele. araba tasarımlarına ilgilidir, fevkalade ayrı bir mesele. işin mühendisliğindedir; bambaşka bir mesele. koçtur, antrenördür, sporcudur, o da ayrı mesele. ama bir şeyi altını doldurmadan yapmak basitlik, cahillik.

5. genel olarak insanlar çok üzücü durumdalar. çok sevgisiz yetişiyorlar. bunun üzerine bir de belli kültürleri alamıyorlar (aileden, yetişirken etrafta bulunan insanlardan, arkadaşlardan etc.)sokakta artık ne kültür buldularsa onu alıyorlar. futbol, dedikodu kültürü, araba, (maaşının ederinde) smartphone almak bunlardan birkaçı.

!!. fakat bu senin de o insana sevgisizlikle yaklaşmanı gerektirmiyor. anlıyorum, bu kız bu işi performansa dönüştürmüş, bu da seni fena halde rahatsız etmiş. ama "erkekleri etkilemek için" diye bir çıkarıma varmamalısın. yeterince iyi tanıyor musun bu insanı? bu kadar rahatsız oluyorsan; bulunma bu insanın yanında? seni bu kadar rahatsız ediyorsa, nasıl oluyor da aynı arkadaş çevresinde / grubundasınız? ya da hala neden? sana bu kadar ters gelen bir insan yakın çevrendeyse ve kopamıyorsan, ama o çevredeki insanlar seviyorsa bu sende bir sıkıntı, bir öfke yaratabilir. tercih edilmiyor hissedebilirsin. gruptaki konumu yüksekse kızın, onun kuralları daha geçerli olur. bundan rahatsız olmuş olabilir misin?

bence senin durumunda bu farklı detaylar var. neden bu kız seni buraya özel bir soru olarak taşıyabileceğin kadar rahatsız ediyor? biraz onu sorman lazım, olabildiğince adil bir şekilde.

yoksa ben de yay burçluğumu yapıp, kıza özenti-ezik-fakir-cahil-aptal-çirkin-bokçik derim. ama önce kızın niyetlerinin kökeninden ve neden ikinizin de aynı arkadaş grubunda yer aldığınızdan emin olmalısın. yoksa çok kolay aşağılamak. kız-erkek olarak da bakman da doğru değil bence. böyle saçmalıkların cinsiyeti olmaz.
0
fauxhumanitas
(17.12.12)
(3)

kültürel ve toplumsal olarak aktif olma kriterleri

nussschnecke
fikrinizi merak ediyorum. kültürel ve toplumsal baglamda 'aktif' olmak icin illaki örgütsel calismalar mi yürütmek gerekir?yoksa teoride bir fikri savunmak da buna dahil midir? ya da cok daha genel olarak; kültürel ve toplumsal olarak aktif olmak nedir?
fikrinizi merak ediyorum.

kültürel ve toplumsal baglamda 'aktif' olmak icin illaki örgütsel calismalar mi yürütmek gerekir?
yoksa teoride bir fikri savunmak da buna dahil midir?

ya da cok daha genel olarak; kültürel ve toplumsal olarak aktif olmak nedir?
0
nussschnecke
(17.12.12)
teoride bir fikri savunmak buna dahildir. örgütsel çalışmalar daha toplu daha sistematik daha amaca yönelik başarı sağlayan oluşumlardır. sesin daha gür çıkmasını sağlar.

kültürel ve toplumsal olarak aktif olmak bilinçlilik, değişime açıklık, olaylara karşı duyarlılık, kültürel geçmişin günlük hayatta yer almasıdır.
naçizane anladıklarım hiçbir bilimsel geçerliliği yok.
0
canhavli
(17.12.12)
gerekmez.

belli koşullar altında, evet. (açıklamaya vaktim yok şu an)

üretmek ve yaratmaktır.

ek: bir ödevse/projeyse, ya da daha spesifik bir şey için soruyorsan, ya da sırf çok merak ettiğin için soruyorsan, bir kaç güne daha detaylı konuşabilirim.
0
fauxhumanitas
(17.12.12)
katilmak istedigim bir projenin basvuru formundaki motivasyon sorularindan biri. tam olarak benim bu alanlarda aktif olup olmadigim soruluyor. kendimi dogru sekilde degerlendirmem ve etkileyici sekilde yazabilmem icin olabildigince fazla farkli görüse ihtiyacim var.
zamanin olur da anlatirsan sevinirim.
0
🌸nussschnecke
(17.12.12)
(2)

şarkı sözü anlamak, duymak, sağ ve sol kulak

erobur
kendimi bildim bileli türkçe olsun olmasın, şarkıları dinlerken sözlerini anlamak için dikkatlice dinlemem, konsantre olmam gerekiyor. şarkı sözlerini açıp bakmadığım şarkıların sözlerini ya ezberleyemem ya da çok pis sallarım. ezberlesem de sallarım gerçi.şimdi ben bir şey fark ettim. sağ kulaklığı
kendimi bildim bileli türkçe olsun olmasın, şarkıları dinlerken sözlerini anlamak için dikkatlice dinlemem, konsantre olmam gerekiyor. şarkı sözlerini açıp bakmadığım şarkıların sözlerini ya ezberleyemem ya da çok pis sallarım. ezberlesem de sallarım gerçi.

şimdi ben bir şey fark ettim. sağ kulaklığı sola, sol kulaklığı sağa takınca şarkı sözlerini daha fazla anlamaya başladım. şarkılar bir değişik gelmeye başladı.

birkaç sene önce devlette odyoloji testinde bir sorun çıkmamıştı halbuki.

buşondan değil dedi doktorlar. bir ses kaynağına doğru sol kulağımı doğrulttuğumda sanki ses frekans aralığı daha geniş geliyor. bir de ses kaynaklarını tam algılayamıyorum.

napak?

nedendir? ne değildir? ne yapmalıdır?
0
erobur
(17.12.12)
daha önceden sağ kulakta sağ kulaklık şeklinde dinlediğin için, şarkıların ritmleri, ses yükseklikleri ve tınısı hafızanda yer etmiş sanırım. Şimdi kulaklıkları ters takınca kulaklıkların yapısından veya iki kulak arasındaki farklılıklardan kaynaklı olarak aynı şarkıları ufak farklılıklarla duyuyorsun. Beynin daha önce duymuş olduğu bu şarkıyı, yeni duyduğu bu şarkı ile karşılaştırıp bir gariplik olduğunu seziyor. Gariplik olduğunda da tehlike var zannediyor ve duyularını harekete geçiriyor. Böylece kulaklıklar tersten dinlediğinde daha dikkatli dinliyorsun.

Diye bir yorumlamam var, hadi bakalım.
0
sinematematikci
(17.12.12)
çok ilginçmiş.
her yerde birlikte mi yapılıyor bilmiyorum ama odyoloji testine ek olan bir de kelime seçmeyle ilgili bir test vardı. onu yaptılar mı?
mesela ben fevkalade duyduğumu öğrenene kadar "ne dedin?"-"ne?"-"efendim?" triplexiyle geziyordum. psikolojiktir belki; yani belki koşullamış ya da koşullanmışsındır bir şekilde. ben şu an aşırı net duyuyorum, çünkü çok iyi duyduğumu biliyorum.
(anne karnından itibaren hemen hemen hiç türkçe müzik dinlemedim, müzikte anadilim ingilizce) ben de bir şarkıya dikkatimi verince ayırt ediyorum sözleri. mesela bildiğim şarkılar çalarken, ki çok fazla şarkı biliyorum, algıda seçiyorum ama ona odaklanmamam gereken bir durum varsa, en başa almıyorum önem değerini. video-film-dizi izlerken çok yoğun odaklanma gerektiren çalışmalar da yapabilen bir insanım. bunu sürekli olarak yapmak bazı insanları yorar mesela. kişiye bağlı bir durum herhalde. yani şunu demek istiyorum: ilk anda ya da ilk defa duyduğun şeyin hemen bütün gücüyle algına çarpmaması normal. insanların çoğunda durum aynı. odaklanılan bir "1. iş/task" söz konusu herkeste. algıda seçicilikle ilgili bir durum sanırım (yapılan araştırmalara bakıcam mutlaka). multi-tasking yapabildiğini iddia eden insanların çoğu, bunun ucundan kıyısından geçmiyor. düşünsene, bir bilimsel bir yazı/makale ya da sözleşme şartları ya da fizik teorisi okuyorsun.. aynı anda şarkının bütün sözlerini duyup-anlayabiliyorsun. mümkün değil. alıştığın ve kanıksadığın parçalar ve sesler için geçerli değil, ama bazı insanlar "kitap okurken birisi seslendiğinde duymam" derler ya, bu öyle bir şey bence. bu genel olarak duymayla ilgili fikrim.

kulaklık meselesine gelince.. mono yayında bir şey değişmez sanırım. ama stereoda mekanın 3 boyutlu stüdyo kaydının sesi yayınlandığı için kafa karıştırıcı olabilir. ben mesela 6 yaşında arabada giderken sesi 3 boyutlu müziği duyduğum/fark ettiğim ilk anı hatırlıyorum, çok enteresandı. çok şaşırmıştım ve "sese garip birşey oluyor!!! anne dinle, sesi dinle" demiştim.
yani kulaklıkları değişmen belki de algıda seçegeldiğin, alıştığın ses katmanlılığı ve yerleştirmesinden daha farklı olduğu için, bu sefer bir başka türlü dinlediğin için odaklanman artmış olabilir, böylelikle ikinci bir algıda seçicilik kazanmış olabilirsin.
ikinci olarak, mesela, 1. vokal stüdyoda (yani kayıtta da) sağ kulaklığa daha yakın yerleştirilmişse; sağ kulaklığı sağa taktığında sağ, sola taktığında sol kulağın daha yakından duyar 1. vokali.
eğer sağ ve sol arasında fark var diyorsan, ki diyorsun; sol kulağındaki duyma işlemleri daha iyi ya da keskin ilerliyor olabilir. çünkü sağdaki kulaklık, sola takınca farklı ses vermiyor, sen onu farklı duyuyorsun.
bunun nedeni soldaki duyma aparatlarının(kulak zarı, çekiçörsüzengi) daha iyi çalışması. yani hiçbirini anatomik bilgiye dayandırarak söylemiyorum. bence yine de algıda seçtiğin opsiyon daha yüksek olabilir. ki bu da @sinematematikci'nin önerdiği şeye çok benzeyen bir durum.
uçuk başka bir fikir de vücudunun sol tarafının, sağ tarafından daha verimli çalışıyor olması olurdu herhalde... mesela sol elinle daha ağır kaldırabilme, solak olma-ya da sol elinle de yazabilme gibi şeyler varsa düşünülebilir.
ay çok uzun yazdım! ama çok enteresan geldi soru.
0
fauxhumanitas
(17.12.12)
(6)

kışın gözlük takmak

all girls dream
hafif güneş olsa bile gozluk takar mısınız?
hafif güneş olsa bile gozluk takar mısınız?
0
all girls dream
(16.12.12)
gözlük yaz-kış sabah-akşam takılır göz bozuksa.

eğer dediğin güneş gözlüğüyse takarım. takmak lazım.
UV filtresi boşuna değil onlarda, sadece rahat etmek için değil korumak için de kullanılıyor. kışın güneş insanlar güneş gözlüğü takmıyor UV ışın yollamayayım demiyor.
0
milan baros
(16.12.12)
bahsettiğin güneş gözlüğü heralde,

gerekiyorsa takarım niye takmiyim, özellikle etraf taraf karlar altındaysa güneş gözlüğü çok işe yarar yerden yansıyan ışınları bloke etmek için.
0
nwnd
(16.12.12)
Kar varsa mutlaka takarım. Onun haricinde de hava açıksa takarım. UV kısmını geçtim gözüm fazla ışıktan rahatsız oluyor. Işık ne zaman çoksa o zaman takıyorum.
0
onexey
(16.12.12)
gözlük değilde ince bi katman güneş kremi sürüyorum.iki ayrı doktor önermişti.kışın bile sür açık havada diye.
0
aşksız prens
(16.12.12)
havadaki ve atmosfer koşullarındaki "beyaz ayarı"nın değişmesinden dolayı bilhassa takarım.
0
fauxhumanitas
(16.12.12)
Hava çok kapalı ve karanlık olmadığı müddetçe ben de yaz kış takarım. Kışın da hem uçuşan tozlardan koruyor (lens kullanıyorum, tozlar gözüme yapıştığı içün), hem de hafif bir aydınlık bile gözümü çok alıyor (hassas olduğu içün).
0
Savina Y.
(16.12.12)
(3)

korku filmi tavsiye edin...

sagittarius is the best
şöyle gece gece işin içinde ruhun, şeytanın,hayalet vs. olduğu bir korku filmi izlemek istiyorum. varsa tavsiyesi olan bi zahmet yazıversin.
şöyle gece gece işin içinde ruhun, şeytanın,hayalet vs. olduğu bir korku filmi izlemek istiyorum. varsa tavsiyesi olan bi zahmet yazıversin.
0
sagittarius is the best
(16.12.12)
yay küstahlığına da bak sen!
wtf dedim, sadge is tha best'i görünce anladım tabii nedenini.

ben de o zaman tenezzül edip yazayım:
V-H-S. www.imdb.com
bi de izlemediysen: drag me to hell www.imdb.com

cheers mate.
-yay burcu tanıtma ve genişletme dernekleri galaktik konfederasyonu birliği başkanı.
0
fauxhumanitas
(16.12.12)
stigmata
0
pembegurba
(16.12.12)
sevimli frankeştayn başladı star'da. :)
0
kakao
(16.12.12)
(3)

Word Belgesini Saklamak / Korumak??

rourke
merhaba arkadaşlar, belli aralıklarla güncelleme yapacağınız (tez, kitap, senaryo vs. vs.) çok değerli word belgelerinizi nasıl saklıyorsunuz veya nasıl saklandığı hakkında bilginiz var mıdır??bilgisayarda şifreleme vs. biiyorum ama bilgisayar çalınırsa durumu kafa karıştırıyor, internetten ulaşabil
merhaba arkadaşlar,

belli aralıklarla güncelleme yapacağınız (tez, kitap, senaryo vs. vs.) çok değerli word belgelerinizi nasıl saklıyorsunuz veya nasıl saklandığı hakkında bilginiz var mıdır??

bilgisayarda şifreleme vs. biiyorum ama bilgisayar çalınırsa durumu kafa karıştırıyor, internetten ulaşabileceğimiz mail'e kaydetme veya dropbox vs. içlerinden en güvenlisidir diye düşünüyorum ama bir de sizlere sorayım istedim..

teşekkürler şimdiden yardımlar için.
0
rourke
(13.12.12)
envayi çeşit yere kaydediyoruz.
envayi çeşit yer:
gmail (google docs)
dropbox
external HD
flash drive
external HD #2

external HD'deki kopyalar daha az güncelleniyor.
0
fauxhumanitas
(13.12.12)
google drive kullanmaya başladım ben şimdi. 3 kere gitti her ürettiğim şey iki kopya saklayamıyorum diye, canıma can kattı bu resmen.
0
cagdas donem kuramcisi
(13.12.12)
5 yılda 270 makale yayınlayan akedemisyen kardeşimize sordum, sen nerede saklıyorsun diye. masaüstüne atıyorum ben abi dedi.
0
bobinhoo
(13.12.12)
(11)

lost gidişat

bonifas
lost çok bozdu dediğimiz kısım hangi kısım arkadaşlar, 4. sezona geldim kendimi hazırlamak istiyorum. bir de izlediğime değecek mi gerçekten merak ediyorum. sakın spoiler vermeyin keserim sizi.
lost çok bozdu dediğimiz kısım hangi kısım arkadaşlar, 4. sezona geldim kendimi hazırlamak istiyorum. bir de izlediğime değecek mi gerçekten merak ediyorum. sakın spoiler vermeyin keserim sizi.
0
bonifas
(13.12.12)
orda bırak
0
bluebey
(13.12.12)
4'te basliyor. hatta en kotu sezonu 4.
0
lorenzen
(13.12.12)
besinci sezona gecme :(
0
fakyoras
(13.12.12)
yani çok merak etmiyorsan son sezona hiç bakma! gereksizliği tartışılır ama beklentilerini karşılamayacağı hiç tartışılmaz, keşke 2-3 sezonda adam gibi toparlasaydılar olayı...
0
cinematography
(13.12.12)
yapmayın ya o kadar diyorsunuz. bir de cristohper nolanın bu diziyle alakası var mı O.O
0
🌸bonifas
(13.12.12)
Alakası yok.
0
reyals
(13.12.12)
4 sonuna kadar cok güzel. 4. sezonda bir cok cevap veriliyor sonrasi tirt.
0
serabetan
(13.12.12)
izle amk ya ne dert ediyon. millet beklentiyi yüksek tutunca öyle oldu, yoksa lost güzeldi.
0
yazik ziyan
(13.12.12)
yazik ziyan +1

vallahi ha, hayatin anlamini bekledi bazi mallar. ondan bu laf edisleri. ben gayet tatmin oldum dizinin genelinden
0
entrapmen
(13.12.12)
her bölümü ve sezonu çok güzel.
final bolümü konusunda 2 senedir kararımı vermiş değilim, bir süre daha da vermeyeceğim.
0
fauxhumanitas
(13.12.12)
yani genel kanı aşırı beklentiden hayal kırıklığı yaşandı. neyse 2 sezon kaldı diziyi yarım bırakacak halim yok, klişe bir son görmeyeyim başka bişe istemiyorum:/
0
🌸bonifas
(13.12.12)
(1)

yeni film arıyorum

robin crusoe
şöyle son 1-2 ayda torrente düşmüş film arıyorum ya. ne kadar yeni o kadar iyi. medet ya cemaat-ül duyuru.
şöyle son 1-2 ayda torrente düşmüş film arıyorum ya. ne kadar yeni o kadar iyi. medet ya cemaat-ül duyuru.
0
robin crusoe
(12.12.12)
fauxhumanitas
(13.12.12)
(3)

tedaş hafta sonları açık mı?

toro
Hafta sonları açık mı ödenmemiş faturadan dolayı elektriği kestiler. bugün ödeyebilir miyim? ayrıca şarteli indirmişler sadece onu açsam bi suç olur mu
Hafta sonları açık mı ödenmemiş faturadan dolayı elektriği kestiler. bugün ödeyebilir miyim? ayrıca şarteli indirmişler sadece onu açsam bi suç olur mu
0
toro
(08.12.12)
:/ kapalı. geçmiş olsun.
ödemeyi online yapabiliyor musun? garanti online şube gibi?
ben olsam online öder, sonra açardım şalteri.
kabloları çıkarttılarsa, o kadar kolay olmaz yalnız açması.
0
fauxhumanitas
(08.12.12)
Bu saatten sonra pazartesi mesai saaatine kadar kimse gelmez, eğer becerebilirsen aç şalteri ya da kabloları tak enerji gelsin. pazartesi günü sabahtan eski haline getirir evden çıkar fatıranı ödersin.
0
moneres
(08.12.12)
bi suç olmaz nasıl farketcekler ben hemen şalteri kaldırıyorum pzt de ödersin
0
söylemez
(08.12.12)
(2)

melekli film

ayiadam
der himmel über berlin gibi bir filmdi. melek insan oluyor daha sonra insanlarla takılıyor. bu film benim aklımda hep der himmel über berlin diye kalmış ama o değil. neyse iki sahne war hatırladığım. bu tekrar uçmak istiyordu orda bunu böyle sapan gibi bi düzenek ile havaya atıp duruyorlardı. bir de
der himmel über berlin gibi bir filmdi. melek insan oluyor daha sonra insanlarla takılıyor. bu film benim aklımda hep der himmel über berlin diye kalmış ama o değil. neyse iki sahne war hatırladığım. bu tekrar uçmak istiyordu orda bunu böyle sapan gibi bi düzenek ile havaya atıp duruyorlardı. bir de alkolik oluyordu bizim melek. hatırladınız mı_?
0
ayiadam
(08.12.12)
www.imdb.com Angel-A mı ki ücaba?
0
fauxhumanitas
(08.12.12)
hitsumo
(08.12.12)
(7)

hangi radyo kanalını dinliyorsunuz?

mr.spock
radyo dinliyorsanız hangisini dinliyorsunuz?
radyo dinliyorsanız hangisini dinliyorsunuz?
0
mr.spock
(08.12.12)
radyoatmosfer.com
0
Hallerlale
(08.12.12)
internet radyolari:
1) 181.fm chilled out
2) sky fm
3) Radio 538 Nonstop 40
0
she was my baby
(08.12.12)
radyobabylon.com
0
fotrsapka
(08.12.12)
clementine üzerinden
sky fm'in dreamscapes, 80s rock, 80s kanallarının çoğu, oldies. çoğu kanalı çok iyi.
soma fm'in kanalları da çok iyi. drone zone, groove salad, underground 80s, sonic universe, south by soma... peheyyy hepsini seviyorum.

benzerleri last.fm için de geçerli.
ayrıca kışın, özellikle bu günlerden ocak sonlarına kadar sık sık christmas kanallarını dinlerim.
jingle jingle.
0
fauxhumanitas
(08.12.12)
radyo odtü, onun dışında 8tracks, bira.fm
0
dampire
(08.12.12)
radyovoyage.com

sabah açıyorum akşama kadar mis gibi.. çalışırken yormuyor alttan alttan iyi gidiyor..
0
kafa koparan manyak
(08.12.12)
Digitally Imported : Di.fm =Trance Channel
0
MtKrt
(08.12.12)
(11)

harici disk tavsiyesi

youkoso hitori bocchi
Bana acilen harici disk lazım. Sabahtan beri sözlükteki yorumları okuyorum ve artık beynim bulandı. Hangi markaya baksam, yorumların çoğu olumsuz. Kararsız kaldım. Markadan bağımsız, hepsi bir süre sonra cortluyor mu bu aletlerin? Ne alayım arkadaşım ben? Seagate, Wd , Samsung, Toshiba...? 500gb- 1t
Bana acilen harici disk lazım. Sabahtan beri sözlükteki yorumları okuyorum ve artık beynim bulandı. Hangi markaya baksam, yorumların çoğu olumsuz. Kararsız kaldım. Markadan bağımsız, hepsi bir süre sonra cortluyor mu bu aletlerin? Ne alayım arkadaşım ben? Seagate, Wd , Samsung, Toshiba...? 500gb- 1tb işimi görür.

Seagate ve WD'ye söven çok. Toshiba'nın harici diskleri nasıl mesela?
0
youkoso hitori bocchi
(08.12.12)
Hepsi cortluyor.
0
vexations
(08.12.12)
WD 3.5' Elements serisinden 1tblik kullanıyorum 2 yılı doldurdu düştü kalktı tık demedi şimdiye kadar.
0
wampex
(08.12.12)
WD iyidir. düzgün kullanıldığında sorun çıkarmaz.
0
milan baros
(08.12.12)
bende de bundan www.play.com var. her gun takip kullandigim bisey degil ama 3,5 yil oldu.
0
she was my baby
(08.12.12)
en çok satılanlar da WD ve Seagate sanırım, belki ondan sövüyorlardır.
Ben bu konuda WD'den şaşmam. ama Samsung da alabilirim artık sanırım.

Toshiba nedense asla almayı düşünmem. gerçi yedek parçası ve servisi çok iyidir toshiba'nın ama.. ben yine de WD alırdım. (:

hem okuma o yazılanları o kadar. çarpıp yamultmadığın sürece bir şey olmaz aslında. bugüne kadar etrafımdan bir tek samsung düşünce silinmiş hafıza duydum, ki etrafımda genelde bana anlatılır bunlar, çünkü benim ilgi alanım. bir tane örnek yani, o kadar HD içinde bi tane.

bence git bir mağazaya hoşuna gidenden al. online alacaksan bile git gör. yapıldığı materyal en sağlam gözükeni kaparsın işte (:

mesela ben Western Digital Elements 1TB 2.5" alıcam, ki: images.hepsiburada.net çünkü kasasını çok seviyorum: dokusu güven verici ve ayrıca çokzel de saklıyor WD, ben de senelerdir kullanıyorum. mesela.

ed: cevap boyunca ne çok gülmüşüm, özürlü gibi olmuşum gülmekten. linki de eklememişim. ekledim.
ama sorunda da güldüm baya. bu hale hepimiz öyle ya da böyle, bir ürün için mutlaka geliyoruz.
0
fauxhumanitas
(08.12.12)
WD kullanıyorum. Bir sorun yaşamadım hiç.
0
yetkili birine benzeyen abi
(08.12.12)
toshiba al.ya da hitachi.
0
aşksız prens
(08.12.12)
2 yılı geçti WD 1 Tb kullanıyorum, çok da memnunum..
0
hosein
(08.12.12)
Şu nasıl gençler? Beğendiniz mi? bit.ly
0
🌸youkoso hitori bocchi
(08.12.12)
önemli şeylerii harici diskte tutmadığın sürece hepsi aynı. yedekli çalış mutlaka.
0
roket adam
(08.12.12)
Samsung - Hitachi ebay'den alacaksan kesinlikle Hynix.
0
solo
(08.12.12)
(2)

sarımsak

hocam fazla egon var mi
sarımsak hakkında şunları okudum.http://www.eksisozluk.com/show.asp?id=27101968http://www.okyanusum.com/sarimsak.htmlbunlara rağmen faydaları hakkında da sanırım bilimsel çalışmalar bulunmakta, ben de sağlıklı olduğunu düşünüyorum, bahsedilen zararı ne ölçüde doğrudur? saygılar.
sarımsak hakkında şunları okudum.
www.eksisozluk.com
www.okyanusum.com

bunlara rağmen faydaları hakkında da sanırım bilimsel çalışmalar bulunmakta, ben de sağlıklı olduğunu düşünüyorum, bahsedilen zararı ne ölçüde doğrudur? saygılar.
0
hocam fazla egon var mi
(08.12.12)
bilmiyordum. linklere baktım, ivedilikle korktum.

sonra ilk olarak google aramalarında havadar yerlerde kendisinden bahsedilmiş. psişik senkronizasyonu bozuyor denmiş (rense.com). Tao mao görünce hemen çıktım ordanlkdfkl. test uçuşu pilotlarına 72 saat önceye kadar dokunmamaları söylenmiş bıtbıtıt... ama ben bir araştırmaya ref. verenini görmedim. genelde üçüncü göz vari yerlerde bahsi geçmiş meselenin. ya da sağlık sitelerinde. ama herhangi güvenilir kaynak yoktu. mesela bu çocık sitesinde bahsetmiş: thepolyman.com ben çok korktum bu çocuktan. bi garip suratı, poli moli de deyince hemen sıvıştım.

ikinci olarak google scholar'a gittim. scholar'da daha henüz bununla alakalı bir şey bulamadım. tinyurl.com
ama şöyle bir makale var: onlinelibrary.wiley.com Garlic as an antioxidant: the good, the bad and the ugly (Antioksidan olarak sarımsak: iyi, kötü ve çikins.)

şidilik inanmadım. anneme söyledim o da inanmadı. bizim ailede genel olarak "sarımsak soğan sağlıktır, ilaçtır" mottosusdjfsd. zor inanma eğilimim olması normal yani.
0
fauxhumanitas
(08.12.12)
ya, o yazar sadece bir yerde gördüğü bir makaleye dayanarak öyle saçma sapan bir şey yazmış. dr. beck denen herifin her yerde alıntılanan uyduruk makalesi dışında hiçbir yerde geçmiyor bu bilgi.
answers.yahoo.com
sözlük yazarı da zaten böyle şeylere inanmaya meyilli, kendini bir tür peygamber olarak gören bir tip.
0
yalnux
(04.12.13)
(4)

yüksek lisans ile ilgili çok da öenmli olmayan bi soru

zugas
cehaletimi mazur görün ama vakıf üniversitelerinin yüksek lisans ücretlerinde program ücreti yazıyor işte o ücret yıllık ücret mi yoksa programın toplam ücreti mi? yani iki yıllık ücreti mi?parayı bulduğum için yüksek lisansı vakıf üniversitesinde yapayım diyorum yalnız parayı tam olarak bulamadığım
cehaletimi mazur görün ama vakıf üniversitelerinin yüksek lisans ücretlerinde program ücreti yazıyor işte o ücret yıllık ücret mi yoksa programın toplam ücreti mi? yani iki yıllık ücreti mi?

parayı bulduğum için yüksek lisansı vakıf üniversitesinde yapayım diyorum yalnız parayı tam olarak bulamadığım için bunlara da bakmam gerekiyor. işte öyle ya
0
zugas
(03.12.12)
Yazar orda. Program ücreti diyorsa toplam.
0
bilan
(03.12.12)
bilgi'de toplam ücret; yani iki(2) yıl.

ama, 2. yılın sonunda (yaza denk geliyor) tezin bitmezse / ek süre ihtiyacın doğarsa:
tezi bir(1) ders olarak sayıyorlar ve sanırım uzayan her dönem başına 1200 lira gibi bir rakam ödüyorsun.
0
fauxhumanitas
(03.12.12)
bu değişken orda yazması lazım. bazıları kredi ücretini veriyor mesela diyorki 1 kredi 300 tl ona göre çarpıyosun kaç kredi alacaksan bazıları tamamını veriyor bazılarıda senelik
0
secilmis uye
(03.12.12)
senelik oluyor aksi belirtilmediyse.
0
kayranin kedisi
(03.12.12)
(5)

sktch.in...

ocanal
bir sürü saçma sapan çizimle başlığı doldurulmuş, iyi olanları paylaşsanız da baksak, mesela,http://sktch.in/#993085
bir sürü saçma sapan çizimle başlığı doldurulmuş, iyi olanları paylaşsanız da baksak, mesela,

sktch.in
0
ocanal
(03.12.12)
thracian
(03.12.12)
devilred
(03.12.12)
herhalde tablet için daha uygun bi app bu? ben ilk defa kullanıyorum. mousela iğrenç oldu ama, ere you go:

1. deneme: sktch.in
2. deneme: sktch.in
0
fauxhumanitas
(03.12.12)
takintili insan modeli
(03.12.12)
3. denemem oldu bu da.
neyse, başım ağrıdı hörülülüğ oynayan çizgilerden.

sktch.in :*

ayrıca @takintili insan modeli'ninki epicmiş.
0
fauxhumanitas
(03.12.12)
(12)

ilişkide para ne kadar önemlidir?

neseranni
çulsuz olduğum için hiçbir ilişki girişiminde bulunmuyorum-ya da öyle sanıyorum-, yanlış mı yapıyorum? yani, nedense yapacağımız her etkinliğin-yemek yemedir, gezme, sinema vs.- ücretini ben ödemeliymişim, ödemezsem kendimi ezik hissedermişim, kızın gözünden düşermişim gibi hissediyorum. öğrenci ad
çulsuz olduğum için hiçbir ilişki girişiminde bulunmuyorum-ya da öyle sanıyorum-, yanlış mı yapıyorum?

yani, nedense yapacağımız her etkinliğin-yemek yemedir, gezme, sinema vs.- ücretini ben ödemeliymişim, ödemezsem kendimi ezik hissedermişim, kızın gözünden düşermişim gibi hissediyorum. öğrenci adamım, o kadar da öğrenci adam var her biri hep ödeyen taraf mı oluyor, sanmıyorum... ama nasıl yapıyorlar? yani, bu olaya duygusal yaklaşamamın bir sebebi de kız profili. kız profili hep parası olmayana bakmaz gibi yansıdı beynime...
0
neseranni
(02.12.12)
eeüü o zaman bizim oramızdan buramızdan karı kız fışkırması lazımdı.

hobi olarak gene fakir olda. doğru düzgün insanlarla ilişki kuruyorsan alakası yok.
0
fukka
(02.12.12)
çok önemlidir. kızlar öyledir çünkü. çok zengin de olsa senin ödemen lazım. ama istisnalar da vardır.
0
phallus dei
(02.12.12)
bence her iki tarafın da kendini idare edecek kadar parası olması lazım. her iki taraf da kendi yediğini, içtiğini, ne bileyim sinemasını ödeyebilmeli. ama gönlünden kopar, sen ısmarlarsın, sonra o sana ısmarlar filan. bunlar da olur.
0
devilred
(02.12.12)
çok doğru yapıyorsun kardeşim. sakın bulaşma. sonra delikanlılık olsun diye kıza bişey ısmarlayıp 15km yürüme bizim gibi. hiç bulaşma hajıeli.
0
neoyazin
(02.12.12)
Sizin ilişkilerinizde nasıldır bilemiyorum ama ben straight bir ilişki yaşıyor olsaydım ve erkek tarafı tüm hesapları ödüyor olsaydı ciddi şekilde rahatsız olurdum. Rahatsız olmayacak kadar geniş kadından da siz rahatsız olun bence.

Ama devilred'in de dediği gibi tabi arada o sana ısmarlar, sen ona ısmarlarsın.
0
burasi ne garip bir yer
(02.12.12)
üniversite sonrasında elzem hale gelir.
üniversite dönemi ve öncesi flörtlerde opsiyoneldir.

esasında karşındaki insanın yetiştirilme tarzına, çevresine(ff/family-friends), ideallerine, ve benzeri birçok sosyal faktöre bakan bir durumdur.

detaylar:
-çok veya az fakir erkekler nasıl yapıyor bilemiyorum.
-merhametli zengin kız sevgili diye bir şey de dünyada var, o da ayrı mesele. fakat ben o kızlara haksızlık yapıldığına inanıyorum ve bu durumu hoş görmüyorum. yani her hesabı ödeyen erkek için ne geçerliyse -pozitif ayrımcılığın anasını ağlatmak sureti ile- bu konuda kızlar için 100 katı geçerli oluyor. centilmenliğe sığmayan, bir tür yüzsüzlük kız arkadaşa 2den fazla kez bir şeyler ısmarlatmak.

vaktinde "paylaşmak" diye bir şey vardı. şu andaki insanları göz önünde bulundurursak, böyle bir şey yok. olması da çok zor. olunca zaten gelip, sen buraya mesaj atmazsın, ilişkini yaşıyor olursun. ama artık öyle bir ilişki yok: hesabı bölüşmek, alman usülü falan yalan bunlar hep.
-ne 90lar punkları, rakçıları, ön2000ler gotikleri şu anda kocalarından/sevgililerinden hatta datelerinden maddi anlamda her istediklerini koparan tipler oldular. ha iyisini her zaman golddiggerlar yapıyor. günde 5000 lira harcayan adamlar var, bu adamları ortaya çıktığından beri bütün insanlar bir afalladı. çok değişik ilişki çeşitleri var artık. neyse çok uzun yazdım. şu anda hemen dünyayı kurtaramam. sadece ilişki biçimleri falan hep değişti, bunu aklında tut. ve her ilişki kendi gerçekliğinde oluşur.

-son olarak eğer bu konuda çekincelerin varsa, para kazanmak zor değil. bir cafede, kütüphanede, vs. de çalışarak da ek gelir sağlayabilirsin. bu kadar zor değil. açıkçası, bu durumda çulsuzum demek kolaya kaçmak.

bu söylediklerim özellikle istanbul üzerinden söylediğim şeyler. en fazla ankara dahil olabilir ucundan. küçük yerleri tanımam etmem. yani hükmü istanbul-azıcıkankara sınırları dışında geçersiz olabilir.
0
fauxhumanitas
(02.12.12)
biz erkeklerin daha taşaklı görüneceğimiz diye geleneksel olarak var ettiğimiz ilişki içindeki bir şeydir bu para mevzusu.

he değen vardır, değmeyen vardır. ama parayı herkes çok sever sevgili kardeşim. sen sadece, paranın neresinde duruyor karşımdaki insan diye bir cevap bul, sonra yoluna devam et. yoksa aşk da para da biten bir şey. unutma önemli olan sensin, sen!
0
sechqeen
(02.12.12)
bence en önemli şey ama önemsemeyenler de vardır. sadece kızlar değil artık erkeklerin çoğu da öyle. hatta daha beter. zaten mesele onun/bunun parasını ödemek değil. parayı karşı tarafa ödetmek için yapılan küçük hesaplar, çıkarcılıklar, yalandan cüzdan/para aranmalar, hasta numarasıyla kendini evden aldırmalar, kendini olduğundan zengin göstermeler itici yapıyor karşı tarafı.
doğru yoldasın reyiz böyle şeylerden uzak durmak lazım.
0
cocodancer
(02.12.12)
yanlış yapıyorsun , bilgi'nin bilkent in boyalı kaşarlarını görmezden gel geri kalanı paraya pula bakan tipler olmuyor % 60 - 70 . konusabiliyor musun ? ağzın laf yapıyor mu ? zeki misin ? yatak performansın nasıl ? penisin kaç cm ?? bunlar daha önemli artık. zekiysen hedeflerini doğru seçersin zaten. şımarık ,boyalı ,yüksek egolu ,kendini bir halt sanan özel universite kaşarına bakmazsın çapın yetmiyorsa.. akbil kullanan yemekhane sırasına giren kıza bakarsın .. yukarda saydıgım nitelikler varsa sende paranın önemi düşer.. ha bu nitelikler yoksa para bu niteliklerin yokluğunu kamufle için olmazsa olmazdır.
0
opunce kurbaa olan prens
(02.12.12)
Temelinde sevgi olması gereken bir konuda (kadın-erkek ilişkisi) parayı bu kadar dert eder ve paradan bu kadar söz eder hale gelmemiz ne acı. Yapılan her şeyde kendinizi kahramanlar gibi öne atmayın beyler. O devir bi kapansın artık. Öne atmayın derken, bazen durup hesabı kız ödesin diye beklemekten ya da bunu teklif etmekten söz etmiyorum. Böyle şeyleri hiç akıl edemeyen hatunları uzun süre yanınızda bulundurmamaktan söz ediyorum. Karşısındaki insana yolunacak kaz gözüyle bakmak ciddi kişilik bozukluğudur. Keşke bu insanların azalarak bitmesinin bir yolu olsa.
0
saatgeceninonikisi
(02.12.12)
ilişkinin ilk zamanlarında öğrenci olsan da olmasan da sen ödemelisin her şeyi.Fakat daha sonradan kız destek olmuyorsa ayrıl gitsin.

Zaten sürekli ödemek çalışana bile koyar.İnsanın sadece gezme tozma ihtiyacı yok ki.Bugun tek yaşayan bir insan ev kirası,elektrik,su,doğalgaz + yeme-içme derken rahat 1000-1500 lira harcıyor.Araba,yol vs. masrafını katmadım dikkat edersen.Ayda 2500 lira kazanan birisinin hatunla takılmaya harcayabileceği max. para 300 ü geçemez.

ilişkide paranın önemli olup olmaması yaşanılan şehire göre de değişiyor.Şu ana kadar 3 farklı şehirde yaşayan biri olarak,küçük şehirlerde bu tarz sorunların pek yaşanmadığını söyleyebilirim.
0
gilles deleuze
(02.12.12)
çok önemlidir bro, eğer hafif giderin varsa(çok az bile olur) 25 yaşından sonra bmw 5,20ni görüp de senden hoşlanmayan kadın yok gibidir nerdeyse...
0
gates
(04.12.12)
(11)

ünlülerin giyim tarzı(erkek)

defansif orta saha
selamlar. hangi ünlülerin giyim tarzlarını beğeniyosunuz? ben mesela michael c. hall un dexterda ki giyim tarzını iyi buluyorum. giydiği bütün gömlekler harika.
selamlar. hangi ünlülerin giyim tarzlarını beğeniyosunuz? ben mesela michael c. hall un dexterda ki giyim tarzını iyi buluyorum. giydiği bütün gömlekler harika.
0
defansif orta saha
(02.12.12)
Matt smith
0
shejia
(02.12.12)
Kesinlikle Hugh Laurie.Dizinin başından beri harika giyim tarzı.
0
kokhucre
(02.12.12)
Dizideki karakterlerin kendi zevklerine göre giyindiklerini mi sanıyorsunuz?
0
4dr4melech
(02.12.12)
Josh Radnor, Richard Hammond ve James May'in tarzlarını severim.
0
heritage
(02.12.12)
hepsi olmasa da bir kısmının kendi zevklerine göre giyindiğine inanıyorum. konu bu değil zaten. gerçek yaşam da olur dizi de olur farketmez.
0
🌸defansif orta saha
(02.12.12)
Karl Lagerfeld, Marc Jacobs, David Beckham, Chester Bennington...
0
Gucci
(02.12.12)
suskunlar'da ecevit çok güzel giyinirdi. biraz klasiğe kaçsa da her yerde gideri vardı o tarzın.
0
devilred
(02.12.12)
Bear Grylls. Budur. Ama dockers reklamlarındaki hali değil kendi tarzını örnek alırım.
0
vexations
(02.12.12)
vampir günlüklerindeki oyuncuların renk seçimleri ile tarzları iyi.
0
andlee
(02.12.12)
paul banks olanca çirkinliği ile dünyanın en über gömleklerini buluyo it
0
lpgli tosbaga
(02.12.12)
Nick Wooster.
pinterest.com
0
fauxhumanitas
(02.12.12)
(15)

illa bıyık mı bırakayım?erkeklere soruyorum

eulerlagrange
bıyıklı kadınlar size daha mı cazip gelio ya?etrafımda bıyıklı kimi görsem sevgilisi ona kul köle.han demeden hamam yapıo.ayrıca sevgılısıne kaç para harcattıgının muhasebesını yapan kızlara da bayılıosunuz.kuaforde bi kadının dogumgunuymus yılbası oncesı.kuafor dedıkı ıkı hedıye bırarada çıkar işte
bıyıklı kadınlar size daha mı cazip gelio ya?etrafımda bıyıklı kimi görsem sevgilisi ona kul köle.han demeden hamam yapıo.ayrıca sevgılısıne kaç para harcattıgının muhasebesını yapan kızlara da bayılıosunuz.kuaforde bi kadının dogumgunuymus yılbası oncesı.kuafor dedıkı ıkı hedıye bırarada çıkar işte.kadın demez mı eşek gibi ıkı ayrı hedıye alıcak dıye.şoklardayım.ben mı çok yanlışım ya?
0
eulerlagrange
(28.11.12)
bıyık bence de çok etkili olabilir. destekliyorum.
ya DA müyendizlik faklarındaki dişi popülasyonun azlığından kaynaklanan bir aza tamah etme durumu söz konusu olabilir.
0
fauxhumanitas
(28.11.12)
bence o bıyıklı kızlar, beklentilerin çok düştüğü hatta hiç olmadığı, nefes alsın yeter kadrosundan sevgili yapmış. hemen pesetme mücadeleye devam.
0
dokunmakalbime
(28.11.12)
bilemiyorum arkadaşlar belkı de kendıne bakmayan kız evımın kadını olabılır benı aldatmaz evlenılecek kızdır dıyorlardır.hayır yanı zor değil bıraz zamanla ben de bıyıklı olabılırm
0
🌸eulerlagrange
(28.11.12)
bıyık???

ben bunu neden daha önce düşünemedim?
0
cecilia
(28.11.12)
köseye yakınsayan bir insan olarak sevgilimin benden daha çok bıyıklı olması rahatsız eder. bu konuda hoş olmayan tecrübelerim var.
0
spadram
(28.11.12)
he kirli sakal da bırak amk
0
reso aga
(28.11.12)
kızlarda lemmy bıyığı modaymış bu aralar.
0
gozyakansakiz
(28.11.12)
ayrıca şunu da eklemem lazım, bir kadınla konuşurken göğüs dekoltesinden zor da olsa gözlerinizi kaçırabilirsiniz ama bıyıktan asla.
0
spadram
(28.11.12)
bıyıklı hatunun sevgiliside herhalde göt göbek bağlamış dişleri sararmış kronun tekidir. ayrıca ben özel gün falan kutlamazdım sevgilim varken, beğenmeyen varsa aha kapı işte sapı.

özet: sen doğrusun.
0
mr adige
(28.11.12)
@spadram göğüs dekoltesinden gözümü kaçıramam, bıyık görürsem gözü bırak kendim kaçarım. burdan çıkan sonuç: meme>bıyık
0
reso aga
(28.11.12)
@mr eyvallah dostum.herkesin ilişkisi sevgisi farklı sonucta ama bazen dısardan farklı gorunuyor hersey
0
🌸eulerlagrange
(28.11.12)
kokoş karılarla aynı kuaföre gitme sen de


edit: hem ne biçim kızsın sen oyler lagranç diye nick almışsın.


www.youtube.com
0
True Story
(28.11.12)
asla yapma öyle bir şey. pöyk!
0
Vicy89
(28.11.12)
ülkücü bıyığı bırak tüm ocak peşinden koşar derim,

üstte açıklamışlar zaten tipsiz erkeklerdir diye,
Şaka bir yana sen doğrusun.
0
basond
(28.11.12)
"sevgilisi ona kul kole"den sonrasini istemeyerek okudum. biyik birakma.
0
groovettyn
(28.11.12)
(9)

sizce bu söz ne anlatmak istiyor ?

spadæs
ne kadar mükemmel bir ögle yemegi verilse de asla iyi bir akşam yemegine tercih etme ? şimdiden teşekkürler.
ne kadar mükemmel bir ögle yemegi verilse de asla iyi bir akşam yemegine tercih etme ? şimdiden teşekkürler.
0
spadæs
(23.11.12)
saçmalamış bir söz bence. daha dandik olsa da ben şöyle bir söz duydum:
"kahvaltını sıkı yap, öğlen yemeğini paylaş, akşam yemeğini düşmanına ikram et (ya da itele)"
0
kargn
(23.11.12)
önce çalış işini bitir, sonra rahat rahat ye.
0
mr adige
(23.11.12)
adige kişisi mantıklı söylemiş
0
kargn
(23.11.12)
akşam yemeğinin anlam ve önemi.
0
ermanen
(23.11.12)
soyleyen kisi anne olabilir.
0
harrage
(23.11.12)
Sabredersen (güzel yemeğe kanmadan beklemisini bilirsen) en mükemmel imkanı (her şeyden güzel akşam yemeğini) yakalarsın (keyfince yersin) diyor.
0
mesajli
(23.11.12)
adige'den yola çıkarak,

kapitalist sistem yüceltilmiş gibi. öğle yemeğinde güzel yemeklere ağzını ayırıp vaktini harcama, akşam ağzın yüzün yamulmuş bir şekilde evinde yediğin yemek seni daha verimli bir köle yapacaktır. çok mu kastım la?
0
henrychinaski
(23.11.12)
henrychinaski +1

tam onu diyecektim, sanırım bu protestan ahlakının parolası gibi bir söz
0
kargn
(23.11.12)
bu mantik amerikanya semalarinda var.
suradan geliyor:
biriyle date etmek icin ogle yemegi asla en iyi plan/opsiyon degildir; aksam yemegi her zaman daha promising/anlamli/yollu/cezbedici/date-like/verinays-tir diyor.
date aksam yemegi ile olur, ogleler istedikleri kadar mukemmel olsunlar...... . gibi.
ya da speak low when you speak love gibi bir sey. klise, calisabilir.
guzel.
0
fauxhumanitas
(23.11.12)
(5)

komik yazı

Sandman
http://3.bp.blogspot.com/-z0btKwYvnlY/TpVAklzyeTI/AAAAAAAAAmE/ecLNaykvaIY/s1600/vlcsnap-2011-10-08-21h37m46s19.png bu resmin altına komik yazı olarak ne yazılır
3.bp.blogspot.com bu resmin altına komik yazı olarak ne yazılır
0
Sandman
(23.11.12)
kezbanın öcü
0
ermanen
(23.11.12)
hangi bağlamda?
0
kargn
(23.11.12)
aha kafası yarıldı.
0
cagdas donem kuramcisi
(23.11.12)
-CAMSiL-
You're doing it wrong.
0
fauxhumanitas
(23.11.12)
-sen bir şahinsin ben garip serçeee♪♫
♪♪attın kalbime derinden peeençee♫♫
bir tsm saatinin daha sonuna geldik, esen kalın.
0
kargn
(23.11.12)
(5)

kedisiyle sinemaya giden insan ?

ermanen
ne tür bir hastalık bu ?o değil de, hiç bir sinema evcil hayvanların girmesine izin veriyor mu?
ne tür bir hastalık bu ?

o değil de, hiç bir sinema evcil hayvanların girmesine izin veriyor mu?
0
ermanen
(21.11.12)
manyaklık.

sinemalarda bu konud yasak olup olmadığına dair bir şey duymadım hiç. yasaktır herhalde. bariz bir şekilde yasak olsa gerek.
0
sen git ben geliyorum
(21.11.12)
Yasaktırda kimseninde aklına böyle bir manyaklık yapılacağı gelmemiştir
0
Sskywalkeremre
(21.11.12)
ben ipekböceğimi sinemaya sokmuştum bir kere, polo şeker kutusuyla.
0
işteöylebirşey
(21.11.12)
böyle bir hastalık yok. hatta bunun daha mırılgan bir şekilde filme odaklanmakla çok alakası var.
hayvanlar için sinema, birincil olarak sosyalleşme aracı ya da sosyal alan değildir. Sinemaya 5 kişi gidip bağıra anıra film izlemenin yeri ayrı; kediyle gidip filmi miyavlayarak izlemenin yeri ayrı.

eğer problem aranıyorsa; esas problem, bunu problem haline getirmekte. kedisi olmayan insanlardaki bir çeşit eksiklik hissinden dolayı, sinemaya kedisiyle gelebilenlere takmanın asıl gerekçelerinde.
0
fauxhumanitas
(21.11.12)
amk gerizekalilik iste. arkadaslari yoktur kedilere adamistir kendini falan. var boyleleri. film cikisi da kediyle filmi tartismistir.
0
lorenzen
(21.11.12)
(13)

kendisiyle sinemaya giden insan?

islergucler
ne tür bir hastalık yaşıyordur.aynı hastalıktan muzdarip bayan arkadaşlar varmıdır acaba?
ne tür bir hastalık yaşıyordur.

aynı hastalıktan muzdarip bayan arkadaşlar varmıdır acaba?
0
islergucler
(21.11.12)
yalnızlık?
0
kibritsuyu
(21.11.12)
ne tür bir hastalık bilmiyorum ama hala yaşadığıma göre ölümcül değil.
0
zgrydn
(21.11.12)
Hiç bir ruhsal hastalık taşımıyor da olabilir.Ne var insan tek başına sinemaya gidemez mi yahu?
0
işteöylebirşey
(21.11.12)
haa yanlızlık işte bende diyorum ne. te allam.
0
🌸islergucler
(21.11.12)
basur olmuştur, oturma simidini kendisinden başka kimse fark etmesin istiyordur. doğru anladık, evet. öbür türlüsü pek bir şey ifade etmiyor çünkü.
0
sanat guresi
(21.11.12)
topluma ayak uydurma hastalığı.
0
ermanen
(21.11.12)
(bkz: şizoid)
0
meksikali kokain taciri
(21.11.12)
benim bu adam. sanat hastalığı yaşıyorum diyebilirim.

Eğer filmlere eğlence gözüyle değil de sanat eseri olarak bakarsan sen de tek gitmenin ne kadar faydalı olduğunu görebilirsin. Tüm konsantren filmde oluyor, yanındakinin tepkilerine odaklanmıyorsun, rahat rahat oturabiliyorsun, konuşmak zorunda hissetmiyorsun kendini. Sana kimse soru sormuyor. Rahat rahat filmden alman gereken zevki alıyorsun. Bu da sana sanatın zevkini aşılıyor. bir süre sonra başkasıyla sinemaya gitmek istemez oluyorsun. Tabi bu durum sanat temalı veya kaliteli filmler için geçerli. Kolpaçino'ya gideceksen mahalleyi toplayıp gitmen daha iyi tabi. Filme gülemiyorsun bari etrafındakilerinin gülüş biçimlerine gülersin. Ek olarak sergilere de tek giderim. Her bir tablonun, heykelin, eserin bende uyandırdığı etki ile başkasında uyandırdığı etki aynı olmuyor. Benim 10 dakika incelediğim, hayran hayran baktığım bir esere başkası gelip, bu ne lan tırt bir şey bu diyebiliyor. Veya ben, başkasının uzun süre incelediğini beğenmeyebiliyorum. Bu tür organizasyonlarda tek tabanca olmak en şukelasıdır.
0
sinematematikci
(21.11.12)
@sanat guresi

iki daflon çaktım birazdan da pomatla bölgeye masaj yapar yatarım basur zor iş arkadaş. doğru dedin.
0
🌸islergucler
(21.11.12)
aaa yok ben yapmıştım eskiden. evliyim ama ona rağmen yine yapmak isterim. bu bir çeşit terapi gibi, bir çeşit kendine değer verip kendinle başbaşa kalma, iç sesini dinleme gibi bir şey. kendinle sohbet ediyorsun işte, kendine küçük sürprizler yapıyorsun.
0
sharon and hope
(21.11.12)
başkasıyla gidersem, o başkasının aptal aptal konuşma ihtimali var, bu sebepler koltuğa gömülme ihtimali var, sinemada çok hassasımdır, konsantrasyonumu bozan insanlara karşı hain planlar yaparım, bu yüzden olabildiğince kendimi götürüyorum, o da konuşuyor bolca ama konsantrasyonumu bozamıyor.
0
hewit
(21.11.12)
film beğenisi konusunda diğer insanlarla ortak paydada buluşamıyordur..
0
gkhT
(21.11.12)
öyle bir hastalık yok. hatta bunun daha yoğun bir şekilde filme odaklanmakla çok alakası var.
sinema birincil olarak sosyalleşme aracı ya da sosyal alan değil. Sinemaya 5 kişi gidip bağıra anıra film izlemenin yeri ayrı; tek gidip filme odaklanmanın yeri ayrı.

eğer problem aranıyorsa; esas problem, bunu problem haline getirmekte. sosyal anlamdaki bir çeşit eksiklik hissinden dolayı, sinemaya tek gitme durumunu kafaya takmanın asıl gerekçelerinde.
0
fauxhumanitas
(21.11.12)
(4)

sosyal bilimlerde araştırma yöntemleri dersi

pelinn.
alıyorum ama ne kitabı ne de notları var dersin. kaynak gösterebilecek var mı çalışmam için?
alıyorum ama ne kitabı ne de notları var dersin. kaynak gösterebilecek var mı çalışmam için?
0
pelinn.
(21.11.12)
derste ne anlatılıyor biliyor musunuz? Çünkü değişik formüle ediyor bazı okullar. Ona göre önerebilirim birkaç şey...
0
siradan bir adam
(21.11.12)
derse 2 kez gitme şansım oldu açıkçası.o nedenle çok bilgim yok.
0
🌸pelinn.
(21.11.12)
Siz sorunca eski notlara baktım. Sinema tv bölümü 2. sınıf dersi olarak almıştım. Ders kitabı da Aysel Aziz'e ait. Bu da kitabı bulacağınız bir link: www.dr.com.tr
0
timburton
(21.11.12)
books.google.com.tr
Keith Punch- Introduction to Social Research

books.google.com.tr
M.Denscombe - The Good Research Guide

books.google.com.tr
Sotirios Sarantakos - Social Research
0
fauxhumanitas
(21.11.12)
(4)

The Skin I Live In

adam
The Skin I Live In(orjinal adıyla La Piel Que Habito) adlı filmi nasıl buldunuz ? Yorumlarınız nedir öğrenmek istedim sadece teşekkürler
The Skin I Live In(orjinal adıyla La Piel Que Habito) adlı filmi nasıl buldunuz ? Yorumlarınız nedir öğrenmek istedim sadece teşekkürler
0
adam
(08.11.12)
beğendim. farklı bir film, biri kognitif diğeri dinamikçi iki psikiyatr ile izlenirse daha da zevkli oluyor.
0
9kuyruklukedi
(08.11.12)
biri erotizm-intimacy diğeri film çalışan, 2 sosyal bilimci ve bir sanat tarihçisiyle en daha bir seksi ve en daha bir heyecanlı oluyor.
güzel-çirkin/ iyi-kötü gibi şeylere inanmıyorum. birçok açıdan ve nedenle izlenmesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum. mesela antihıristo için de aynısını düşünüyorum.

hem genel anlamda 2 akrep burcuyla film izlemek de ayrı bir kafa yangısı, o ayrı.
yorum uzun ister, bir ara entry girmek lazım, beyin kenar not, hatırlattığın için sağol sorucu.
0
fauxhumanitas
(08.11.12)
bir başka arkadaşım soru işaretlerini bir türlü çözemedi ve gidip kitabını aldı okudu. o zaman çözdüğünü söyledi. ben o kadar kafa yormadım. almodovar dedim geçtim :D
0
9kuyruklukedi
(08.11.12)
ben de çok etkilendim.
0
pinkket
(08.11.12)
(13)

en iyi ac/dc şarkıları

mr fusion
haydin gençler anket yapıyoruz! ps:tikler sonra
haydin gençler anket yapıyoruz! ps:tikler sonra
0
mr fusion
(07.11.12)
okul yolunda
0
elmalili hamdi yazar
(07.11.12)
dirty deeds
0
emfuzi
(07.11.12)
back in black
0
insan opusen hayvandir
(07.11.12)
highway to hell
0
berginyonbaenre
(07.11.12)
ayıramıyorum S: shoot to thrill
0
🌸mr fusion
(07.11.12)
tnt la tnt!
0
metehan01
(07.11.12)
elbette big balls.

www.youtube.com
0
fauxhumanitas
(07.11.12)
Thunderstruck
Shoot To Thrill
Big Gun
Fire Your Guns
You Shook Me All Night Long
Heatseeker
Back In Black
Who Made Who
Hard As A Rock
Hells Bells
Moneytalks
What You Do For Money Honey
Are You Ready
Stiff Upper Lip
Ballbreaker
Safe In New York City
That's The Way I Wanna Rock & Roll
Flick Of The Switch
For Those About To Rock
Highway To Hell
T.N.T.
Whole Lotta Rosie
The Jack
Girls Got Rhythm
Dirty Deeds Done Dirt Cheap
If You Want Blood
It's A Long Way To The Top
Sin City
Live Wire
Let There Be Rock
High Voltage
Rock 'N' Roll Damnation
Touch Too Much
Jailbreak
Shot Down In Flames
Kicked In The Teeth
Big Balls
0
gozyakansakiz
(07.11.12)
highway to hell
tnt
You Shook Me All Night Long
Thunderstruck
0
bgraydin
(07.11.12)
tüm back in black albümü
0
exodia
(07.11.12)
Let There Be Rock AC/DC'yi sevmeme neden olan şarkı buydu 15 yaşındayken...
0
bilmemkacincinick
(07.11.12)
hells bells, heatseeker.
0
aeroflot
(07.11.12)
farkettiğim de sevmediğimyok :D
0
🌸mr fusion
(08.11.12)
(1)

Film İsmi Bulmaca

gofs
Birisi anlatmıştı filmi. Şu anda detaylı hatırlamıyorum.4 kimya öğrencisi uyuşturucu yapıyorlarmış. Kafalar daha güzel olsun diye bir maddeyi fazla koymuşlar. 20 yıl sonra kendilerine gelmişler. Aradaki sürede ne yaptıklarını hatırlamıyorlarmış. Birisi kumardan (at yarışı, köpek yarışı falan galiba)
Birisi anlatmıştı filmi. Şu anda detaylı hatırlamıyorum.

4 kimya öğrencisi uyuşturucu yapıyorlarmış. Kafalar daha güzel olsun diye bir maddeyi fazla koymuşlar. 20 yıl sonra kendilerine gelmişler. Aradaki sürede ne yaptıklarını hatırlamıyorlarmış. Birisi kumardan (at yarışı, köpek yarışı falan galiba) çok zengin olmuş, biri gayet güzel biriyle evlenmiş falan filan. Şu anda aklıma gelenler bunlar.

Bu filmi hatırlayan, adını bilen var mıdır?
0
gofs
(07.11.12)
kimya öğrencisi değiller ama bir küvet bulup zamanda yolculuk yapanı var:
hot tub time machine
0
fauxhumanitas
(07.11.12)
(4)

kendime sert davranıyorum

dahinnotha
kendime sevmiyor ve sürekli sert davranıyorum. bu sebeptendir ki huzurlu değilim. hayatım yolunda olmalı. çevremdeki insanların benden en azından iki üç yaş büyük olduğunu görünce galiba hayatta iki üç sene kadar avantajlıyım diye düşünüyorum. okuldu, sınavdı gibi konularda hep istediğim şeyleri eld
kendime sevmiyor ve sürekli sert davranıyorum. bu sebeptendir ki huzurlu değilim. hayatım yolunda olmalı. çevremdeki insanların benden en azından iki üç yaş büyük olduğunu görünce galiba hayatta iki üç sene kadar avantajlıyım diye düşünüyorum. okuldu, sınavdı gibi konularda hep istediğim şeyleri elde ettim. ama yine de sanki açgözlüyüm daha fazlasını istiyorum. aslında fazla şeye sahip olmak, gitmek görmek gibi bir isteğim yok, yanlış anlaşılmasın. daha fazla şey olmak istiyorum. bilmek öğrenmek istiyorum. bir sürü dil bilmek, bi çok konuda fikir sahibi olmak istiyorum. bi konuda eksiğim varsa, kendimi suçluyorum. "neden bilmiyorsun bunu, neden zamanında öğrenmedin bunu, neden okuldayken çalışmadın yeterince, neden zayıf aldın sınavdan, neden geçen gün gitmedin okula, neden okumadın o kitabı, neden izlemedin o filmi\oyunu, neden spor yapmıyorsun, neden yapmadın, gazete okumadın, şunla konuşmadın, şuraya gitmedin...." daha binlerce, milyonlarca. kendime töleransım çok az. başkalarına karşı sıcak, sevecen ve yumuşak başlıyken kendime karşı hep suçlayıcı oluyorum.
öyle bi ailem var ki, onları haketmiyorum! çok iyiler.

bilmiyorum, niçin böyle. hiçlik denizinde kaybolmak istiyorum. bilmiyorum böyle bi ifade var mı, bi yerden mi duydum yoksa kendim mi uydurdum ama son günlerde kendi kendime tekrarladığım bi motto. kimim, neyim, amacım ne, neden buradayım gibi sorular zaten sınav kağıdını teslim ederken cevaplanacak sanırım.

ertelemek ise ayrı bi boyuta geldi. günlük yazıyordum. seyahatimin ilk 18gününü güzelce yazdım. sonraki günleri bi kaç cümleyle geçiştirdim. bugün 62.günüm! en son dün yazdığımı hatırlıyorum(!) aradan 40küsür gün geçmesi mümkün değil dostlar. mümkün değil. 20 yaşındayım ve işte şimdilerde hayattan korkmaya başladım. o kadar çok aldatıcı şey var ki, farkında olmadan bitiyor ömür.

yaklaşık bi senedir, uyandığım gibi kalkamıyorum. geç uyusam da sabah uyanabiliyorum. hep alarmdan önce kalkıyorum. 8de kalkmam yeterli oaclak ise ben 4te uyanıyorum. sonra uyumaya çalışıyorum 5, 5buçuk, 6, 7 elli defa daha uyuor uyanıyorum. bu sabah sekizde kalkmak istemiştim. ilki6ydı sanırım, sekize kadar 10dk.lık bir sürü uyku çektim kendime. ama kaliteli değil tabi. olmuyor. siz nasıl uyanıyorsunuz? sabah kalkınca ne yapıyorsunuz? odanız toplu mu, hayatınızı düzene sokmaya çalışıyor musun, yoksa zaten çok dışarıda olduğu için uğraşmıyor ya da yerinde olduğu için gerek duymuyor musunuz? her şeyi neden ciddiye alıyorum bi de, sanki her şeyin en mantıklısını seçmem gerekirmiş gibi. daha önce sormuştum, iki sene önce. beyni resetlemek mümkün mü diye, o zamandan beri resetleyemedim. eski bilgisyarıma sık sık virüs girerdi. amvo.ydu virüsün ismi. dosyaları gizler uygulamalarını bırakırdı, bir sürü uygulama çalıştırır sistemi yorardı. yarım saatte açılır bazen tepki vermezdi bilgisayarım. uyanması bile çok zordu, tıklardım programa, aradan yarım saat geçer sonra açılırdı "neden kendi kendi açıldı bu program" derdim. mal sahibine çekermiş ya, bu sefer sahibi mala çekti. o bilgisayarı artık kullanan yok, o yüzden rahat.

soru ne?
dertleşecek kadar arkadaşlarım var, fakat buraya da yazmak, bi nevi anonim olarak dertleşmek de güzel ayrıca beni tanımayan insanlar bu yazdıklarımdan nasıl bir sonuç çıkarır, bunları yaşayanlar vardır belki söylemek istedikleri vardır diye yazdım. gerçi son günlerde ağzı olan konuşuyor havasına döndü site. "hacı kafan da bayağı karışıkmış güle güle kullan" dengi hiç bi manası olmayan cevapları görünce insan burayı da terketmek istiyor. olsun, yine de bi kaç densiz yüzünden bu ortamı karalamış gibi olmalayım.

iyi günler.
0
dahinnotha
(06.11.12)
bunları sana kim söyledi sen kendine söylemeden önce? biri sana bu şekilde davranmış sen de onu takit ediyosun şu an...özellikle sana söylenmiş de olmayabilir, biri başka birine evde bu şekilde davranmış, senin de gerçeklerin, şartların ona göre oluşmuş. işini görmüyosa da bu inançlardan vazgeçebilirsin.
0
kediebesi
(06.11.12)
Bence kendini bir yaris ati sanip oyle muamele etmeye baslamissin. Oss'de falan ilk bine girdiysen yan etkileri olabilir.
0
sAINT
(06.11.12)
hacı s.ktir et psikolojik desteği falan. ben de senin gibiydim. taa ki bebeğimin annesinin karnındayken tekme attığını hissedene kadar.

neyse mesele şu: sen henüz kendini gerçekleştiremedin buna literatürde self esteem diyorlar, henüz kendini geliştirememen seni huzursuz ediyor. neyse kısaca sende olduğunu düşündüğüm durum (dikkat et problem demedim) olmak istediğin veya kendinde olma potansiyeli gördüğün seviye ile şu an olduğunu düşündüğün seviye arasında farklılık var. bunu da kafana takıyorsun. bu farklılık senin eksikliğinden kaynaklanmıyor, sadece o yere ulaşman için daha fazla zaman ve daha fazla çaba gerekiyor. henüz yolun çok başındasın.

sana tavsiyem senin problem olarak gördüğün şeyi bir nimet olarak görmen. çünkü bu duygu seni daha ileri gitmen konusunda habire sıkıştırıyor. yalnız bunu kontrol etmeyi/kullanmayı öğrenmelisin. yoksa her şeyi bilmek, öğrenmek, yapmak isterken gerçekte hiçbir şey yapamazsın, o zaman da sınırlarını aştığını kabul etmektense kendini yetersiz görmeye başlarsın, kendine yüklenirsin, asabını bozarsın gereksiz yere. birbaşka deyişle "hep olmak isterken hiç olursun".

hep olmayı istemek yerine şöyle yapabilirisin: en çok yapmayı, bilmeyi istediğin 5 şeyi istek ve önem sırasına göre bir yere yaz. sonra bunların arasından şu an yapamayacağın maddeleri sil yerine yenilerini yaz. bunlar senin 6-12 aylık sürede diğer işlerine göre önceliklerin olsun. ha bu arada bu 5 maddeden en az biri hobin olsun. yapacağın işlerde önceliği bu listedeki maddelere ver.

önceliklerini bu maddelere göre yaparsan hem ne yapmak istediğin konusunda kafanda bir şekil oluşmuş olur hem de kafanı ve emeğini bir çok küçük parçaya ayırmaktansa daha az konuda daha sağlam ve yetişmiş biri olursun.

her şeyden biraz biraz bilmektense birkaç konu hakkında çok şey bilmek hayatta seni daha başarılı kılar.

not: uzuun, sıkııcıııı ve didaktik bir yazı oldu ama 20 yaşındaki kendime tavsiye verebilecek olsaydım söyleyeceklerimin bir kısmı da bunlar olurdu.
0
yemrem
(06.11.12)
bu anlattıklarınızın, görünenin ardındaki başka neden ve koşullanmalardan kaynaklanabileceğini düşünüyorum. ikinci bir opsiyon da hayatınız çok sıkıcı olduğu için kendinize uğraşı çıkarmak için böyle davranıyor olabilirsiniz.
yaşınız gereği bunları abartmanız da normal bir şey.

her neyse uzatmak istemiyorum, bence türlü nedenlerle psikolog desteği almanız gerekiyor.
0
fauxhumanitas
(06.11.12)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.