Giriş
(45)

Dindar Bir Ailenin çocuğu ile Dindar olmayan bir aile çoc. evliliği? off of

jihat
merhabalar;evvela er kişisiyim. ailem oldukça dindar, namazında niyazında içkisi vs. olmayan insanlar. Nişanlımın, evleneceğim insanın ailesi ise kıyı kesiminden, kendilerince dindar insanlar. arada cuma namazı, bayram namazı onun dışında alkol kullanan, giyim kuşamları bizimkilere göre "açık saçık"
merhabalar;

evvela er kişisiyim. ailem oldukça dindar, namazında niyazında içkisi vs. olmayan insanlar. Nişanlımın, evleneceğim insanın ailesi ise kıyı kesiminden, kendilerince dindar insanlar. arada cuma namazı, bayram namazı onun dışında alkol kullanan, giyim kuşamları bizimkilere göre "açık saçık" olan insanlar. biz ise ortadayız, ne benimkiler kadar dindar ne de onlarınki kadar dindar olmayan. arada içkimizi içeriz, takılırız vs, hatta kayınpederim ile içmişliğim de oldu orada. (bizimkilerin bundan haberi yok tabii ki)

şimdi bu insanlar kendi memleketlerinde içkili bir düğün istiyorlar, hakları da ne diyeyim, nişan içkisiz oldu. ama ben daha bu bahsi aileme açamadım bile. yani tepkilerini tahmin bile edemiyorum. ne yapacağımı da bilmiyorum. hani kesin katılmazlar içkili olduğunu bilirlerse. artık bu aile stresi beni yedi bitirdi, kaç yaşına geldim, evlenecem ama hala bütün bu prosedürlerin ailelerimize uygun olması derdi ile meşgulum.

bu işlerin bir çıkar yolu var mıdır? büyük olayların çıkmasından korkuyorum cidden.
0
jihat
(29.08.18)
Düğün yapma kurtul. Dünyanın en saçma şeyi için değer mi bunca rezilliğe.
0
pavlis
(29.08.18)
@pavlis hatunun aile tutturdu yapacaz diye. masrafı da fazla orada, en az 40 bin çıkacak ama yine de istiyorlar. ben zaten bizim tarafta yapmayacam.
0
🌸jihat
(29.08.18)
Tanidigim bir cift bu sebepten ayrildi. Ailelerin dindarlık farki yüzünden.
0
herhaltibiliyoring
(29.08.18)
düğün buzdağının görünen kısmı. evlendikten sonra da problemleriniz olacak hayat bakış açısı kaynaklı.
0
kelepir
(29.08.18)
Benim dugunum olsa babam bu sebepten gelmez.
Ickiyi sinirlayabilirsiniz, kisi basi max 2 icki dugune dahildir filan diue. Maddi durumu cok iyi olmayan bi arkadasim oyle yapmisti. Ha sordugunun bu olmadigini biliyorum, asil soruya nasil cozum bulabilirsin bilmiyorum :/
0
kuehles blondes
(29.08.18)
Bu sorunu halletmeden evlenmeyin, hazır fırsat ayağınıza gelmiş halletmek için. Pat diye herhangi bir şeyden bahseder gibi konuya girin, önce biz de arada içiyoruz arkadaşlarla deyip ardından düğün bahsini acin. Böyle olacak gönülleri olsun ayıp olur bir daha düğünleri olmayacak vs. nabza göre konuyu kapatın.

Böyle şeyleri uzattikca gerilim artar, kendi adınıza uzattiginiz bir meselenin de devamı olmuş sizin için. konu alkol değil konu ailenizin onaylamayacagi bir şeyi evleniyor olmanıza rağmen hala gizli saklı yapıyor olmanız. Ama düğün de öyle olamayacak.
0
dafaisss
(29.08.18)
@kelepir sonrasını bir şekilde hallederiz zira yaşadığımız şehirler ailelerden farklı. ailelerinki ise birbirine bayağı uzak hani.
0
🌸jihat
(29.08.18)
iki tane dugun yapin. bir tane gelin evinde, bir tane de damat evinde. ickili ve ickisiz.

ickili dugune alkol almayan insanlari davet etme. ickisiz dugune alkol alan insanlari da davet et. icki icen insanlar daha esnek. icmeyenler genelde kati oluyorlar.
0
Leonardo~Da~Vinci
(29.08.18)
Aha aynı biz :D dörtlü grup kurup dertlesebiliriz.

Yalnız içkili düğün istemek ailenin hakkı değil. 40bin bir araba parası, hem düğün için gereksiz hem de siz zor durumda kalacaginiz için gereksiz. İçkili düğün yapılması sizin ve aileniz için sorun olur. Ama içkisiz yapılırsa karşı taraf için sorun olmamasi lazım. Bence ısrarları çok çok saçma. Biraz yumuşak huylu geldin bana, ezdirme kendini.

En mantıklısi dugunsuz, sade nikah. İlla düğün yapicaz diye tutturuyorlarsa masrafı da karşılamaları lazım.

Valla sorun yaşarsınız siz bu kafa ile. Çünkü hassasiyet gerektiren bir konu ve karşı tarafta ben bu hassasiyeti göremedim.
0
elorelia
(29.08.18)
Servisi gostere gostere degil de masa altindan yapsalar kiz tarafi kabul etmez mi?

Bu sekilde olursa sizinkiler en fazla “zikkim icsinler” tadinda tepki verir. Obur turlu rakilar havada ucusacaksa katilmayabilir sizinkiler. Tek kendileri olsa belki ama “el alem ne der” diye dusunurler buyuk ihtimalle.
0
brkylmz
(29.08.18)
@elo adamlarda içki=su gibi bir şey, ben de anlamadım sanısın ki Çek Cumhuriyeti'ndeyiz. Ama bu konuda ısrarcılar, kızcağız da birkaç defa söyledi ama nafile, babası illa da istiyor. haa içki=leş gibi bir şey olacak. içip dağıtacak millet. babası falan da dahil ama bunu bile istiyorlar.

@brkylmz abi o iş sakat. içki dediğin şey iki dubleden sonra herkes uçacak, olay bu onlarda.
0
🌸jihat
(29.08.18)
Gerçekten merak ettiğim için bi daha soruyorum. 40binlik düğün masrafını kim karşılayacak?
0
elorelia
(29.08.18)
onlar karşılayacak. bizimkilerin zaten böyle bir maddi gücü dahi yok.
0
🌸jihat
(29.08.18)
Onlar karsilayacaksa bırak yapsınlar o zaman, meraka bak. İki üç saat içip eglencez diye bu devirde bu para, üstelik huzursuzluk çıkarmak çok ilginç.

Valla benim ailem dindar. Karşı taraf değil. İçkili düğün konusunda netim, yaptırmam. Ki ben de içmeyi severim. Ama sırf düğünde içilecek diye kendi ailem ile ters düşemem. Kız tarafı ayıp ediyor.
0
elorelia
(29.08.18)
işte öyle olmuyor. adamlar istiyor. bizimkiler katılmasa olur mu ki acaba ya?
0
🌸jihat
(29.08.18)
Kız desin babasına düğüne katılmayacaklar beni zor durumda bırakıyorsun baba diye, belki baba olay çıkarmak istemez?
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(29.08.18)
Sizinkiler katilmazsa “damadin ailesi katilmamis!” diye cok fena olur. Bu durumda da ailenle ters dusmus olursun.

Ben diyim, bu israr (kiz tarafinin israri) ve inatcilkk (erkek tarafinin ickili dugune muhtemelen gitmeyecek olmasi) ileride ortaya cikacak bir suru sorunun isaretcisi. Cocuk olsa o bile “nasil yetisecek” konusunda sorun olacak filan of. Zor.
Bu yasinda icki ictigini sakliyormussun, iki aile bir araya gelse, yemek yemeye gitse olay olur. Esinle raki-balik yapsan onu da mi gizli gizli yapacaksin? Ya da sirf esinin ailesine mi yamanacaksin:/

Esinle bu konuda hemfikir olsaydiniz iyiydi ama su anda sikintili.
0
kuehles blondes
(29.08.18)
ailelerin pek de istemediği bir evlilik sanki. böyle şeyleri sorun ediyorlar. çok da bu evliliğe hayır diyemiyorlar bunalıma girip intihar etmeyin diye.
0
kelepir
(29.08.18)
kız tarafı muğlalı, tekirdağlı filan mı?
öyle ise o 2 tane ile sınırlayın filan olayları sökmez. zaten öyle salonda alafranga da olmuyor. bildiğin kuruluyor masalar geliyor keşkekler gidiyor rakılar.
ve de evet, nasıl suriyeden başlık parası vermeden kız alamazsın, muğladan da içkisiz kız alamazsın. bu iş öyle. şan, şeref meselesi. hele kızın amcası dayısı düğün yapmışsa, kızın ailesi illa ki yapmak zorunda. 3 tane de fazla içmek zorunda.
ya siz uzak değil misiniz? uzağız de. annen/baban gelmesin. yok mu hiç içkili ortam kaldıracak kuzen muzen bir şeyler ? 2-3 kişi onlar gelsin.
not: konyalıyım içkili düğün yapsam beni vururlar. ama bedava içki bulsa hepsi içer :D anlıyorum seni.
0
niye ama
(29.08.18)
Eloya anlam veremedim. Niye kız tarafı ayıp ediyor ? Nasıl diğer ailenin hassasiyetleri varsa belki bu konu da kız tarafının hassasiyetidir. Niye saygı sadece tek tarafa olmak zorunda ?
0
biravekahve
(29.08.18)
Hocam esimin ailesi agir dindar ben ateistim. Esim biliyor ama ailesine muslumanim diye yutturduk. Bizim aile iciyor iki dugun yaptik bizimkine annesi geldi babasi gelmedi onlarin dugunune bizimkiler geldi. Onlarlaylen din iman konusuyoz bizimkilerle her turlu konudan. Evet genel olarak zor. Genel hayat tarIninyurutmek falan. Mesela ickili bir fotografimi sosyal medyada payalsamiyorum eve anne babasi geldiginde viskilerimi sakliyorum falan ama bir sekilde yurutiyoz. Esinin anlayisli olmasi lazim bu noktada. En iyisi yurt disina gitmek. Biz de oyle dusunuyoruz
0
tar minastir
(29.08.18)
Bence karşı tarafın ailesi bu saçma isteklerinden vazgeçmeli. Orta yol bulunmak zorunda ve içki olmazsa olmaz bir şey değil. Bu işin tek yolu karşı tarafın ailesinin vazgeçmesi. Çok istiyorlarsa masa altından içsinler.
0
mutlusismankedi2015
(30.08.18)
Adamlar düğünü kendi yapıcak oğlan tarafı illa biz gelmicez diyolarsa onlara bok yemek düşer :D bu mu farklı görüşlere saygı içmek zorunda değilller oğulları için gelip orda oturacaklar yani nedir. Bana içkili düğün yaptırmammm!!1 diye biri gelse gerçekten sinirlenirim kız arkadaşın anlayışlı değil denmiş tam tersi gayet iyi idare etmiş bence.
Ayrıca bir tarafın kararından tamamen vazgeçmesi nasıl orta yolu bulmak oluyo?
0
pastörizesüt
(30.08.18)
biravekahve'nin dediği doğru.
elo'ya ben de anlam veremedim.

içki içen insan için içkisiz düğün kadar yavan bir şey olamaz.
ki nişan içkisiz olmuş, bence bu yeterince büyük bir fedakarlık.

içkili düğünde kimse kısıtlanmaz, istemeyen içmez.
içkisiz düğünde, kızının düğününde rakı içmek isteyen, şampanya patlatmak isteyen baba (artık meşrebine göre) bu isteğini yerine getiremez.
yani içkisiz düğünde bir kısıtlama var.

ayrıca içkisiz düğün mü olur?

bu tarz kısıtlayıcı düşüncelerle yaşayan insanların evlatlarının mutluluğunu tehdit etmesini çok adaletsiz buluyorum.
üstelik aile oldukları için saygı da göstermek lazım, ama mesela ben işte bu yüzden evlenmekten falan soğurum.

yani içkili düğüne gidince ne oluyor?
deri üzerinden emilim yoluyla falan alkole mi maruz kalıyorlar?

şöyle mantıksız şeylere aileniz olsalar dahi prim vermeyin yahu.
sizin mutluluğunuz ne olacak?
yani içki var diye düğüne gelmeyeceklerse zaten gelmesinler, siz de boşuna strese girmeyin.

hangi ana baba evladının düğününde masa altından içki içer ayrıca ya?
iyice saçmaladınız artık.
ne münasebet?
sevmiyorlarsa, gelirler ve içmezler.
iyice cahil, yobaz, abuk subuk bir toplum olduk.
aileniz neticede, kusura bakmayın ağır da konuşmak istemiyorum.
ama istemeyenin ağzına şişe dayanmadıkça bunun savunulacak bir tarafı yok.
0
blatta hiberna
(30.08.18)
@blatta, hocam, "içkili ortamda bulunmak günah" velkam tu tutucu anadolu şehirleri. dünyevi müzik çalınıyor diye ortamı terk eden, kadın-erkek bir arada diye girmeyen ve düğün sahibine buğz eden..neler var neler.

ben içki içmeyen aile için bir kulp bulunsun, gelmesinler, fikrini önermiştim ama (özelden de yazılanlara göre) ciddi ciddi imkansız gibi.

anne-baba da illa gideceğim diyorlarsa, oturun konuşun, bakın bu düğün içkili olacak, bunun alternatifi de yok diyin [ben içki içmiyorum ama ailem içiyor olsa ve ailede düğün raconu bu olsa, masrafını çekip biz yapacağız deseler "hayır yapamazsınız" demez kimseye de dedirtmezdim, kız tarafından böyle bir şey beklemek bence haksızlık]. bir kıyamet kopacaksa, düğün günü kız evinde kopmasın bari. yani kopacaksa şimdiden kopsun. belki sindirirler o zamana kadar.

ha sindiremediler. o zaman bir kıyamet daha şöyle kopacak. en güzeli, düğün içkili diyerek gelmeyecekler. nişanlınız da bunu böylece kendi ailesine söyleyecek. bu sefer de onlar köpürür ama düğün zamanına kadar umulur ki sakinleşirler. yalnız kimse sindiremeyip ama aileler de yüz yüze gelirse şenlik olur, hadi kolay gelsin.

sizin yapacağınız bunları söylemek, kenara çekilmek.

çok düğünde böyle şeyler oluyor. tek değilsiniz. üstelik düğün 1 gün, geçim her gün. siz bu aile yapılarına rağmen geçinmeyi göze aldıysanız, düğünü de bir şekilde halledersiniz.
0
niye ama
(30.08.18)
trakyalıyım. düğünü içkili adında yapmadık ama zaten bizim kültürümüzde içkisiz düğün çok azdır. en azından illa eşe dosta kasalarla bira ısmarlanır. onlar da kendilerince içerler. eşimin ailesi de dindar. ailece geldiler, bir köşede oturdular ve eğlenceyi izlediler. kimse onları rahatsız etmedi. aksine kendi memleketleri için "gelsinler, burada düğün görsünler" dediler.

bence ailenizin tavrı gereksiz, madem masrafı da üstlenecekler diğerleri. size de gelip teşrif etmek düşer. sizin kültürünüz böyleyse onlarınki de öyle. maksat çocuklarının mutluluğunu görmek değil midir!

yani pastörizesüt ve blatta hiberna +1
0
duyond
(30.08.18)
@niye ama:

benim anlamadığım şey, kendileri içmedikleri için saygı beklerken, başkalarının içmesini kısıtlıyor oluşları ve bir de bunun üzerine saygı beklemeleri.
hatta bekledikleri gibi, bu saygıyı da burada yazan birkaç arkadaştan bile görüyorlar.

iyice yavan, iyice cahil, saçma sapan bir topluma dönüştük.
bunun saygı görmesi aile olsalar dahi benim çok karşı olduğum bir şey.

siz içki içiyor musunuz?
siz karınız olacak kadının ailesinin içki içmesinden rahatsız olmuyor musunuz?
bu kadınla evleniyor musunuz?
o zaman yaparsın düğününü, gelen gelir, gelmeyen gelmez.

bu konularda her yazdığımda buna aile terörü diyorum ve tekrar ediyorum.
hem cahilce bir şekilde, abuk subuk şeyler için diretiyorsun, hem de haddini aşıyorsun.
buna karşılık sadece aile olduğun için bir de saygı görüyorsun.

bence bir insan ayağını yere basıp kendini saydırmayı bilmeli.
ailesine de, başkalarına da.
kimsenin evlenme çağına gelmiş evladına bu stresi çektirmeye hakkı yok.

gelir, efendi gibi tebrik eder, altınını takar, pastasını yer gider içki içmiyorsa.
kimse kimsenin ağzına kadeh dayamıyor.

"ailemle aramı bozamam" olayına da şöyle anlam veremiyorum...
onlar senin huzurunu bozuyor, düğününü burnundan getiriyor ama?
hem de sadece bir bardakta kendi halinde duran bir sıvıyı içmeme hakkına sahipken.

biz bu kafayla hiç yol alamayız.
birey olma konusunda koca bir sıfırız.
birey olmaktan kastım da bireyselleşmek, avrupalı gibi yaşamak değil.
birey olmak, sözünü geçirmek, kendi istediği yolu tutturmak vb.
0
blatta hiberna
(30.08.18)
Keşke zamanında sen de kayınpederinle içmeseydin. Seni bu konuda rahat gördükleri için aileyi de bi şekilde ikna eder canım o kadar katı değillerdir diye düşünmüşlerdir.
Benzer sorun bizde de var mesela ama alkol'ün a'sı geçmiyor aileler bir araya geldiğinde, çünkü o yasaklı konu. Ben eşimle içerim ama bunu sadece 2'miz biliriz onun ailesi de benimki de bilmez, gerek yok. Onun ailesi bilse mutlu olur(tahmin ediyolardır belki), ona göre farklı aktiviteler çıkarırlar benimle birlikte içmek için, ama bu sefer benim aileme ayıp olur. Bu yüzden en azından düğün geçene kadar bilmeselermiş keşke...

Şu aşamadan sonra yapacak bişey yok o tartışmaları yaşayacaksınız hazır olun, biz düğün istemiyoruz siz istiyosunuz ozaman siz çözün diye aileleri birbiriyle baş başa bırakın. Emin olun size yaptıkları çirkefliği(kimseye hakaret etmiyorum yanlış anlaşılmasın, tavrı hangi kelimeyle anlatacağımı bilemedim) birbirlerine yapmazlar. Aralarında çözsünler, siz katılmayın. Ya da katılıyomuş gibi yapın ama iki tarafa da az az hak verin.
0
megalomaniac
(30.08.18)
@ blatta

ben de bu bağnazlıktan hoşlanmıyorum. ve herkesle de çat çat konuşuyorum etrafımda zaten :)

ama işte, özellikle dinci kesimin son senelerde iyice abarttığı bir, başka yaşam şekillerine saygı duymama resitali var.

var yani. içki bir kenara. kızın başı açık, gelinliği kolsuz diye ne kıyametler ne kıyametler koptu gözümün önünde. ama ne oldu, kız-oğlan biz istiyoruz dediyse kimse bi mok yapamadı.
sevimli mi, değil. düğün günü bu tatsızlıklara ne gerek var? kendi çocuğun yahu, kime ediyorsun? ama laf anlatmak çok mümkün değil.

o yüzden herkesin gönlünü hoş tutmaya uğraşmamak lazım. olmuyor çünkü. bunu kavgasını verme zamanı da düğün arefesi değil. verilecektiyse çooook önceden yapılacaktı, o bireysel alanı koruma mücadelesi.

dediğim gibi ben olsam sadece durum bu der (o da düğün günü hır çıkarmasınlar diye, onu da baştan derim hır çıkaracak olan gelmesin) kenara çekilirim. elbette ailemle de kötü olmak istemem ama durum bu, sonuçta ben evleniyorsam eşimin ailesini de saymak durumundayım. bitti.

bir düğün arifesinde, bu kadar katı olunan konuları ha diyerek çözmek, maalesef mümkün değil. keşke olsaydı. ne kadar çözüm bulmaya çalışılsa o kadar çetrefilli hale gelecek işler bunlar. sadece, saygılı sakin bir biçimde böyle böyle deyip kenara çekilmek lazım.
0
niye ama
(30.08.18)
Kaç yaşına geldim diyorsun ailenle bu konuları konuşamıyorsun. Sen evlenme arkadaş siktir et.
0
eksimeksi
(30.08.18)
Kiza yazik olmus ailesine de tabi

Tam ozledigimiz akp turkiyesi olmus masallah

Blatta helal. ickisiz dugun olmaz. hayatinda bi kere evleniyosun kac yasina geldim diyosun ana baba dusunuyosun evlenmeye de muktedir degilsin o zaman
0
kush
(30.08.18)
Bu konular da içki içen kısım feragat edebilir siye düşünüyorum. İçmezse ölmez ama dindar bir aile düğününde içki olması daha farklı. Ben de aynı durumdan mğzaripim
0
gazozailacatmauzmani
(30.08.18)
Buradaki cevaplardan bile anlaşılıyor ki dindar olan taraf kendini hep tercihine saygı duyulan olarak görmek istiyor bu durumda senin ailenin bundan taviz vermeyeceği açık. Ben de neden içen taraftan bekleniyor anlamıyorum. Bir taviz varsa iki taraftan biraz olmalı.
Bence siz ailenize bir an evvel anlatın eğer istemiyorlarsa oradaki düğüne gelmezler. Zaten sizin tarafınızda yapılmadığına göre düğün o kadar da önemli değil ailen için. Gelinin tarafına da anlatın bunu büyük bir olay gibi görmeyip saygı duyarak karşılamalılar bu durumda.
0
eksi sozlugun tatli insani
(30.08.18)
Benzer durum bizde de var. Ickili düğünü birak, duz nikahta nasil bir araya getirecegimiz bile problem. İnsan kafayi kiriyo bi yerden sonra.

Dugun yapmamak ilk secenek ama kacinilmazsa da nikahtan sonra, kiz tarafına ickili kokteyl tarzi bi kutlama yapin. Ailenize de bunlaaağrrr kutlama yapmak isiyomus icki de iciyolar, onlara ayri bir aktivite duzenleyecegiz mecburen diyin yapacak bi sey yok.

Çözümü yok yani bu olaylarin, kesin olan tek sey kimseyi mutlu edemeyeceksiniz. O yuzden arada ustunden kamyon gecen siz oldugunuz ve bi turlu ölmek bilmediginiz icin oldurmeyen sey guclendirir diyerek biraz da siz ailelerden anlayis bekleyeceksiniz, uzuleni kirilani azicik gormezden geleceksiniz mecbur.
0
passive aggressive
(30.08.18)
biz yaptık bu evliliği hiçbir sorun yaşamadık.

evlilik döneminde aileler sorun yaşadı ama o dönem olanın o dönemde kalmasını sağladık.
0
tchuck
(30.08.18)
ama biz düğün yapılmasını engelledik bir şekilde.
bence siz de engelleyin. nikah yapıp oradan rakı balığa geçmiştik arkadaşlarla.
0
tchuck
(30.08.18)
Dediğin durumun içerisindeyiz biz de. Biz olay çıkmaz desek bile belli olmaz. Zaten ben daha kendi işimde olay çıkıp çıkmayacağına emin değilim.

Yapacağınızı bilmiyorum da yapmamanız gerekeni söyleyeyim ben size. Gidip de karşı tarafa "ben içkili düğün yaptırmam" deme, diyemezsin. Bu evlilik işi nasıl tek başına verilen bir karar değilse, düğün ve diğer tüm olaylar da ortak karar verilmesi gereken şeyler.

Benim şu an için imkanım yok. İmkanım olsaydı yemekli ve içkili düğün yapmayı çok isterdim. Çünkü ailemde "şunun düğünü olsa da bi göbek atsak" tayfası kadar "şunun düğünü olsa da bi içsek" tayfası var. Ve babamın özellikle bu isteği olduğunu çok iyi biliyorum. İçkili düğün güzel bir şeydir bi artisliği yoktu zaten. Millet adabıyla yer içer oturur.

Ben diğer arkadaşların söylediklerine katılıyorum. Muhafazakar kesim nasıl anlayış bekliyorsa onlar da anlayış göstermeli. Eğer illa içkili düğün yapılacaksa garsona söylenir ayarlanır. Ha en güzeli hiç girmemek bu işe. Çünkü içkisiz yaparsanız karşı taraf memnun olmayacak, içkili olursa siz olmayacaksınız.

Ben olsam tüm samimiyetimle hem ailemle hem de karşı taraf ile bi görüşür nabız yoklardım. Orta yol bulurdum.

Bu arada karşı tarafın yaptığı bir ayıp yok.
0
kablelvuku
(30.08.18)
içkisiz düğün olmaz. ailenin alkol takıntısına bir dur de bence. Kimse onlar içsin diye onları zorlamıyor. Biz içmiyoruz onlar da içmesin alkol dağıtılmasın kafası biraz gericilik oluyor. Alkol için olan masrafa katılmamaları okay ama düğüne gelmemek normal değil.
0
sonsuz
(30.08.18)
Bu yaşa geldiniz, evlenip yuva kurmayı düşünüyorsunuz ama ailenize alkol aldığınız gibi bir konuyu anlatamıyorsunuz. Bence durum şu anki düğün olayından çok daha ciddi. Bir ömür nasıl geçecek böyle, sürekli bir tarafı idare ederek mi? Bence bu düğün meselesinden ziyade daha kalıcı bir çözüm bulmanız gerek bu soruna ama biliyorum ki şu anda tek önceliğiniz düğün ve şu düğünü atlatayım gerisi umurumda değil diyorsunuz. Daha sonra aile bir araya gelmelerinde, bir tatil fotoğrafında ortak bir düğünde işler daha da büyüyecek vs vs

Ne diyeyim neye inanıyorsanız o yardımcınız olsun. İşiniz zor.
0
nickfury
(30.08.18)
Çıkar yolu yoktur, büyük olaylar çıkar, hazırlıklı ol. Muhafazakar aileler bu konuda müsamahalı değil. Tanıdığım bi aile geline orospu gibi giyinmiş falan diyecek kadar ileri gitmişti, düşün annen bunu diyen. sırf bu tarz inatçılıkar yüzünden çok saçmaşeyler oldu. sen düşün olayları.
0
roket adam
(30.08.18)
Sizinkiler düğüne katılmasa olmaz, annenin içine bir ömür dert olur. Onunki aile de seninki ne ? sen ağaç kovuğundan mı çıktın ? Nişanlının ailesi ile konuşup orta yolu bulması şart, senin görüşlerinin, ailenin isteklerinin hiç mi bir önemi yok ? Bu kadar kültür farkı varken bir zahmet saygı duysunlar, siz de çıkıp mevlütlü düğün olacak, haremlik, selamlık oturulacak deseniz ne hissederler ? Arada kültür farkı olabilir çok normal, ama iki tarafın da anlayışlı ve orta yolu bulucu olması lazım, bizim istediğimiz gibi olacak diye diretmek hiç şık bir davranış değil.
0
elikası
(31.08.18)
Bu arada neden içen taraf taviz vermek zorunda onu gerçekten hiç anlamıyorum bu tarz konuda ailesi muhafazakar birisi olarak. İçmeyene zorla için demiyorsun ki? İçen içsin, içmeyen içmesin. Burada çok net ve dik durulacak tek bir konu var, o da sen kendi anlayışını bana dayatamazsın. Ben sana zorla içirmiyorsam sen de bana zorla içkiyi bıraktıramazsın. O yüzden geri adım atacak bir şey yok, kendinizi suçlu hissetmeyin.
0
roket adam
(31.08.18)
düğünü kız tarafı yapıyormuş, onlar karşılıyormuş o zaman onların dediği olur. ortaklaşa yapılsaydı ailenin de söz hakkı olurdu. ya da ailen yapsaydı istedikleri gibi alkolsüz yapabilirlerdi, kimse de çıkıp "neden alkol yok" diyemezdi. bu kadar basit.
0
xvyz
(01.09.18)
dindar aile kim ki karşı tarafın yaptığı düğünde "içmesinler" diyebiliyor? kimsenin haddine değil. kızın ailesi haklı.
0
brakgn
(02.09.18)
kizilcik serbeti bölümü gibi duyuru olmus:). neye karar kildiniz en son?
0
sonsuz
(16.05.24)
(5)

Trakya'da cadir kurulacak yer

deveyi diken adamin ta kendisi
Merhaba. Cadirimiz, valizimiz hazir. 2 yas cocuk ve eşimle ben Trakya'ya dogru yola cikacagiz İstanbul'dan. Nereye gideceğimize karar veremedik. İgneada'ya doğru yola cikim buluruz bir yer diye dusundum ama tam guneyinden geliboluya dogru da gidebiliriz, tekirdaga dogru da. Mumkunse denize sifir ner
Merhaba.

Cadirimiz, valizimiz hazir. 2 yas cocuk ve eşimle ben Trakya'ya dogru yola cikacagiz İstanbul'dan. Nereye gideceğimize karar veremedik. İgneada'ya doğru yola cikim buluruz bir yer diye dusundum ama tam guneyinden geliboluya dogru da gidebiliriz, tekirdaga dogru da.

Mumkunse denize sifir nerede cadir kurabiliriz? Her imkana yakinsa tesise gerek yok. Yoksa tesis bakacagiz.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(20.08.18)
kastro ve panayır iskelesi olabilir. resimlerine bakabilirsiniz öncesinde, fikir edinirsiniz.

edit: erikli & şarköy.
0
rahip janick
(20.08.18)
iğneada'ya gitmeyin diye tavsiyede bulunabilirim. İmkanları zayıf çocukla sıkıntı olur.
0
goodman
(20.08.18)
İğneada&Kıyıköy görmüş birisi olarak direk Gökçetepe Tabiat parkı diyorum, en sağlıklı tesisin orası olduğunu söylüyorlar.

*2 Yaşında çocuk ile bu aksiyona girdiğin için ayrıca tebrik ederim. Şimdiden mutlu tatiller :)
0
oligomer
(20.08.18)
gökçetepe +1 ama kamp alanının denizi taşlık. o yüzden deniz ayakkabısı almak lazım. 2 yaş çocukla zor olabilir.

iğneada & kıyıköy karadeniz olduğu için çok dalgalı ve denizinden keyif alır mısınız çocukla bilmiyorum ama doğası çok güzel.

bence erikli'yi deneyin ama tabii ki bayram ve çok çok doludur. enez de güzeldir ama kamp kurulacak kamp alanı göremedim hiç. yıllardır giderim.
0
duyond
(20.08.18)
Erikli taraflarına bir +1 de ben koyuyorum.
Geçen haftalarda oraya yakın Uzunkum diye bir plajda kamp yaptık 2 gün. Neredeyse sadece etraftaki halkın geldiği, epey sakin ve sessiz bir yerdi. İncelemenizi öneririm.
0
Rochefort
(20.08.18)
(4)

Erikli Enez Saros Körfezi

taipan
Sevgili duyuru ahalileri bu hafta sonu ufak bir kacamak icin buralara gitmek istiyorum. Ama hic gitmedim. Haritadan baktigim kadariyla enez ve erikli farkli yerler. Nereye gidelim bilemedim. 3 yasinda bir cocuk da var. Kumda oynasin istiyorum. Nereyi onerirsiniz?
Sevgili duyuru ahalileri bu hafta sonu ufak bir kacamak icin buralara gitmek istiyorum. Ama hic gitmedim. Haritadan baktigim kadariyla enez ve erikli farkli yerler. Nereye gidelim bilemedim. 3 yasinda bir cocuk da var. Kumda oynasin istiyorum. Nereyi onerirsiniz?
0
taipan
(04.07.18)
enezi çok beğeniyorum. Kumu da nefis hem de sakin gereksiz insan yok. Gerçi 10 yıldır gitmeidm umarım çok insan ksfetmemistir.
0
goodz
(04.07.18)
ipini koparan enez ve erikli'de özellikle hafta sonu.

bunun dışında trakyafest falan yapılacak diyolar nerede, ne zaman bilmiyorum.
0
killerbee
(04.07.18)
Merhaba. Enezi düşünebilirsiniz denizi süper, sakin bir yer. Erikli Eneze göre daha kalabalık ve sahilde insanlar içiçe.
0
beyaz tavsan
(05.07.18)
enez +1500
0
duyond
(05.07.18)
(7)

ilk maaşım eksik yatmış nereye itiraz etmeliyim ? (devlet memuriyeti)

kasabali efsane
merhaba arkadaşlar. 30 nisan günü göreve başlayan bir memurum. bugün de maaşlar yattı. benim bildiğim kadarıyla devlet memurlugunda ilk maaş ''bir maaş +çalışılan gün sayısı'' olarak yatıyor. fakat bana normal 1 aylık maaş yatmış. şöyle ifade edeyim daha açık olsun. ben şuan 15 gün çalıştım ama yatm
merhaba arkadaşlar.
30 nisan günü göreve başlayan bir memurum. bugün de maaşlar yattı. benim bildiğim kadarıyla devlet memurlugunda ilk maaş ''bir maaş +çalışılan gün sayısı'' olarak yatıyor. fakat bana normal 1 aylık maaş yatmış.

şöyle ifade edeyim daha açık olsun. ben şuan 15 gün çalıştım ama yatması gereken miktar 30+15 günlüktü. bunun sebebi ne olabilir ? konuyu kiminle görüşmem gerek ?

bilgisi olanlar yardımcı olursa sevinirim. herkese teşekkürler.
0
kasabali efsane
(15.05.18)
Senden başka işe başlayan var mı? Onların çalıştıkları günler yatmış mı?
Bizim ayın yirmisine doğru kalan kısım yatmıştı sanki öyle hatırlıyorum ama baya zaman geçti üzerinden

Muhasebe birimiyle görüşmen gerek , müdürüne danış istersen direk isim verir sana o kişiyle görüşürsün
0
bnmzz
(15.05.18)
Hesabın doğru, mutemet ile görüş büyük ihtimalle yetiştirememiştir sana ayrı bordro yapacak 1 hafta içinde yatar.
0
goodman
(15.05.18)
kurum mutametine gidip sor.
0
mikahakkinen
(15.05.18)
@bnmzz yok hocam yeni başlayan tek kişi benim.
@senialan yanlış anlamışsınız hocam :) memuriyette işe başlanan gün itibariyle 1 maaş hakkınız olur.

mesela bugün (15 mayıs) itibariyle işe başlayan biri haziran 15'te çift maaş alır. o bir maaşlık bedel stabil olup çalışılan gün üzerine eklenir.

@goodman teşekkürler hocam.
@hakinen teşekkürler hocam sağolun.
0
🌸kasabali efsane
(15.05.18)
benim de bir maaşa yakın yatmıştı, ayın 28'inde işe başlamıştım. muhasebe birimini aradım, meğer o yatırdıkları banka primiymiş. benim ilk maaşım 17'sinde yatacakmış diğerlerinden farklı olarak. öyle söylenmişti. 30+15 olarak da 17'sinde aldım. yani böyle bir şey de olmuş olabilir :)
0
duyond
(15.05.18)
@duyond şuanda konustum hocam. ilave 15 günlük meblağ 1 hafta içinde falan yatar biz yazıyı rektörlüğe yazdık dedi. bi de banka primi diye bi olay varmış dediğiniz gibi ama eski hocalar 800-90 lira civarında oluyor dedi onun için. bu yatan miktar banka primi olamaz yani :)
0
🌸kasabali efsane
(15.05.18)
@camussar yatacakmış hocam. yanlış hesaplamalık bi durum yok zaten. neyse teşekkür edeirm herkese :)
0
🌸kasabali efsane
(15.05.18)
(7)

Bugun oglumun dogum gunu

uzun kulaklı yalnız tavşan
2 sene once doguma gidiyorum diye buraya not dusmustum. Zaman nasil bu kadar hizli gecti hic anlamadim. Gun be gun farkli telaslarla geldim yaniniza. Bugun ise mutlulugumu paylasmak istedim. O memeyi zor bulan gozu kapali kucuk oglan simdi yat yat anne diye beni cagiriyor. Hayat dedigimiz sey bu gal
2 sene once doguma gidiyorum diye buraya not dusmustum. Zaman nasil bu kadar hizli gecti hic anlamadim. Gun be gun farkli telaslarla geldim yaniniza. Bugun ise mutlulugumu paylasmak istedim. O memeyi zor bulan gozu kapali kucuk oglan simdi yat yat anne diye beni cagiriyor. Hayat dedigimiz sey bu galiba.

Adet yerini bulsun sorusu siz en son neye boyle gulumsediniz?
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(25.03.18)
hatırlıyorum duyurularını Allah bağışlasın güzel günleri olsun.
yeğenimle oynarken gülümsemiştim böyle duygularla.
0
basond
(25.03.18)
bir insanın dünyaya gelmesi, onun büyümesine şahit olmak ve kısa süre önce dünyada bile olmayan o şeyin senin vazgeçilmezin olması gerçekten bir mucize.

ancak insan yetiştirmek, bir insanı büyütmek belki de yaşamdaki en ehemmiyetli olay. dışarıda çocuğuna deliler gibi bağıran ana babaları, elinde oyuncak tabancayla oynayan çocukları, başları kapatılan kız çocuklarını gördükçe insanların bu mucizeyi yeterince idrak edemediklerini düşünüyorum.

umarım bedenen sağlıklı, özgürce düşünebilen, okuyan araştıran bir insan yetiştirirsiniz ve şahit olduğunuz bu mucizeyi de bir an bile olsa unutmazsınız, her daim farkında olursunuz.

(4,5 yaşında iki yeğeni olan bir dayı:))
0
makbur
(26.03.18)
İstanbulkart doğum günümü kutladı ona gülümsedim.
0
i was made for you
(26.03.18)
Allah bagislasin. Hayirli, saglikli, guzel bir ömrü olsun sevdikleriyle birlikte.

Gulmek icin mutlu olmayi beklersen, tebessum bile edemeden olebilirsin.

En son, son actigim duyuruya verdigim cevaplari okurken gulumsedim.

Is yerindeyken de guler yuzlu olmaya calisiyorum. Bahşiş almak icin degil. Pozitif enerji yaymak icin. Kendime de moral olsun diye...

Yoksa, ayagima tas baglayip denize atsam kendimi, yeridir.
0
runagain
(26.03.18)
Allah bağışlasın, daha güzel günlerini görmeniz dileğiyle.

En son geyik muhabbetler dışında güldüğüm ve mutlu olduğum şey: Doktora tezimi savunacağım günün belli olmasıydı. Rahatlama, huzur hissettim vallahi. Çocuklar gibi sevinmek böyle bir şeymiş. İlk duyduğum gün tüm gün boyunca kendi kendime sırıtarak gezmiştim :)
0
duyond
(26.03.18)
gözünüz aydın, umuyorum sağlıkla, huzurla, mutlulukla büyütürsünüz yavrunuzu :).

en son bugün sabah itibariyle gülümsedim, hemde uzun süreli, ağır stresli ve huzursuz bir süreçten sonra. son 2 yıldır yaşadığım mobbinge çözüm olarak yurtdışı merkez ofis söz konusu kişiyi görevden alıp yerine beni terfi ettirdi.
0
Phoebe
(26.03.18)
sana gülümsedim şu an. güzel, istediği gibi bir hayatı olur umarım koçertonun.
0
Apocalypse
(28.03.18)
(14)

İşe gitmeyeceğinizi

yaraticinick
Rahatsız olduğunuzu, raporlu olduğunuzu vs. iş yerinize nasıl bildiriyorsunuz, Mail, telefon, WhatsApp hangisi daha uygun sizce?
Rahatsız olduğunuzu, raporlu olduğunuzu vs. iş yerinize nasıl bildiriyorsunuz, Mail, telefon, WhatsApp hangisi daha uygun sizce?
0
yaraticinick
(14.03.18)
amirimi arayıp hasta olduğumu rapor aldığımı söylüyorum.
0
basond
(14.03.18)
Telefon +1
0
pastörizesüt
(14.03.18)
amirime mail atiyorum, cc'ye ik'yi koyuyorum.
0
pilav
(14.03.18)
bildireceğin kişiyle arandaki samimiyete bağlı aslında biraz, ben whatsapp'dan yazıyorum mesela. biraz resmiyet varsa telefon etmen daha makul olur. ama bazen de kıl tipler oluyor, telefonda salak saçma sorular sorup "kaytarmıyorsun işalla" mesajı vermeye çalışıyor, bu gibi bir durum oluşma ihtimali varsa mail atsan da olur.
0
Bruce
(14.03.18)
Whatsapp.
0
vedatchilipeppers
(14.03.18)
bizim ekip küçük olduğu için Whatsapp gurubundan yazıyorum.
0
japon askeri
(14.03.18)
Whatsapp, manager’a yazıyorum.
0
mor oje
(14.03.18)
Raporu daha almadiysam, bilgilendirmek icin E-Mail yolluyorum. Sonra raporun scanini de E-Mail ile yolluyorum.
0
buf-e kür
(14.03.18)
sms ya da whatsapp
0
naksidil
(14.03.18)
Bazen direkt arıyorum, bazen de hiç konuşasım gelmiyor Whatsapp'tan yürüyorum.
0
chicha
(14.03.18)
prensip olarak evden çalışıyorum. eğer acil bir durum varsa mesaj atıp evden de çalışamayacağımı söylüyorum.
0
Tears of Devil
(14.03.18)
Telefon açmak nedense içimden gelmiyor hem de amir kişisi müsait mi değil mi bilmiyorum. Whatsaptsn yazıyorum genelde umarım şikayetçi değildir
0
iwillsee
(14.03.18)
Eğer doğru söylüyorsam müdürümü arıyorum, fakat yalan söylüyorsam konuşurken kesin belli ederim diye whatsapptan yazıyorum. Umarım anlaşılmıyordur :)
0
kismisolungac
(14.03.18)
Dersim varsa bölüm başkanımı arayıp bildiriyorum, raporu da sekretere ya fakslıyorum ya da tarayıp mail atıyorum. Dersim yoksa ve öyle bir ya da iki günlük bir şeyse yalnızca bölüm başkanımı ve/veya araştırma görevlisi arkadaşlarımı bilgilendiriyorum o kadar, rapor almıyorum.
0
duyond
(14.03.18)
(30)

Kızınız olsa hangi ismi verirdiniz?

bir sinema hayrani
Kızınız olsa hangi ismi verirdiniz? Beğendiğiniz isimler de olabilir ama daha çok "bunu verirdim ya" dediğiniz nedir?
Kızınız olsa hangi ismi verirdiniz? Beğendiğiniz isimler de olabilir ama daha çok "bunu verirdim ya" dediğiniz nedir?
0
bir sinema hayrani
(09.03.18)
Lena
0
chitosan
(09.03.18)
Gökçe
0
oxyden
(09.03.18)
Günseli.
0
rahip janick
(09.03.18)
yaprak, melda, leyla
0
cccbehzatccc
(09.03.18)
vera, feri ya da lorin.

+ira'yı da seviyorum ama onu koyar mıydım emin değilim.
0
misterturist
(09.03.18)
dila
0
kennym
(09.03.18)
kızı düşünmedim de erkek olursa Mustafa Kemal koyacağım.
0
yavru tosun
(09.03.18)
ferrari
0
paudi
(09.03.18)
Ben kızımın adını Gülce koydum.

Youtube'a İbrahim Sadri Gülce yazin. Omer Lutfu Mete'nin siiri.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(09.03.18)
rüya, deniz ya da leyla
0
contavolta
(09.03.18)
Ece
0
etki
(09.03.18)
Bahar, irem
0
red g
(09.03.18)
öykü
0
duyond
(09.03.18)
İpek, Pelin
0
mutlusismankedi2015
(09.03.18)
Masal
0
poncikkurabiye
(09.03.18)
eylül
0
them bones
(09.03.18)
su anda Elif diyesim geldi
0
fakyoras
(09.03.18)
Ali
0
çaykovski
(09.03.18)
aslı
zeynep +1
0
puc
(09.03.18)
Defne veya Maya. Bayılıyorum bu isimlere.
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(09.03.18)
sülbiye
külbitör
pursena
zamire
serbülent
0
exlibris
(09.03.18)
bengü
betül
0
faik abi
(10.03.18)
Hilal.
0
lazor
(10.03.18)
misterturist +1

ben de bayılıyorum vera, feri ya da lorin isimlerine. ira'nın yeri ise apayrı.
0
sen git ben geliyorum
(10.03.18)
leyla
0
ferrarimizolaydisatardik
(10.03.18)
Arya
0
jenshina
(13.03.18)
zeynep
0
narudocko
(13.03.18)
Feri diye isim mi olur yahu yuh. Ayse koyun Fatma koyun. Feri ne ya? Ben olsam Feribot diye dalga gecerim cocugunla. Motor derim, jet ski derim.
0
hot potato
(13.03.18)
Yeşim
0
The_Lollok
(13.03.18)
uzun vadede isteğim ve hayalim yurtdışında (rusya veya almanya özellikle) yaşamak olduğu için en çok hoşuma gidenler leyla ve lena. o dönem yaşadığım yere ve türkiye'nin ırmağının akışına ölüş düzeyime göre ikisinden birini isterim diye düşünüyorum. tabii waifu istemezse yatar o iş :(( leyla çok hoşuma gidiyor ama. hazır ankara'ya yerleştim zaten, burada yaşar da ismi leyla olan bi kızım olursa muhtemelen trt spikeri ya da devlet tiyatroları genel müdürlüğü bi' şeysi olur gibime geliyo sjjkfls. çok hoş. lena da her yerde gideri olabilecek hoş bi isim. bu tarz bi şeyler düşünürüm.

benzer şekilde mesela türkiye'de kalırsam oğlana türkçe isim koyarım ama yurtdışındaysak aleks olur. hem rus anlar, hem alman anlar, hem türk anlar. ASLANBEK duyup duyabileceğim en efsanevi isim olabilir ama kendi oğluma koymam, neblim gider tırreğin teki olur başımıza, yakışmaz.
0
der meister
(13.03.18)
(2)

tez danışmanlığı seçimi için hoca ile görüşmeye gitmek

lucky strike
selamlar, tez danışmanlığı seçimi için hoca ile görüşmeye gitmeden önce ne yapmak gerekir? önerilerinizi dinlemek isterim.salı günü ayaküstü konuşabildik kendisiyle, "sen dersimi almış mıydın?, bu alanı biliyor musun?" gibi çok olumlu sonuç vermeyecek şeyler söyledi ve perşembeye randevu koparabildi
selamlar, tez danışmanlığı seçimi için hoca ile görüşmeye gitmeden önce ne yapmak gerekir? önerilerinizi dinlemek isterim.

salı günü ayaküstü konuşabildik kendisiyle, "sen dersimi almış mıydın?, bu alanı biliyor musun?" gibi çok olumlu sonuç vermeyecek şeyler söyledi ve perşembeye randevu koparabildim.

işin aslı şu: evet derslerini aldım ancak çalıştığım için devam etmedim, sınavını da bütünleme ile anca geçtim ve kadının kafasında olumsuz bir intiba bıraktığımın farkındayım. ama tez dönemi daha farklı olacağım. verdiği dersin konusunda türkçe tek kaynak (hala öyle sanıyorum) kitabın sahibi. lisans döneminde bu dersi seçmeli alırken kendisinin kitabından faydalanmıştık. ben de lisansta iyi yapabildiğim bir ders olduğundan bu alanda ilerlemek istiyorum.

akşamdan beri kafamda konu ve model belirsin diye scholar'da geziyorum ama elimde avcumda bir şey yok :(
0
lucky strike
(01.03.18)
Öncelike hocanın çalışmalarını okuyarak işe başlyabilirsin. Neler yapmış şimdiye kadar? Verdiği dersle alakasız bir şeyler de çalışıyor olabilir, özellikle küçük bir bölümse. Görüşme sırasında "siz şunları şunları yapmışsınız, şu yayınlarınızı okudum, ben de bunları yapmak istiyorum. Bu çalışmalarınızın üzerine şunları katmak istiyorum.. gibi bir konuşma yapabilirsin.
0
evrim halkasi
(01.03.18)
Dersini alıp almadığına dair soruyu sormasının nedeni ilgili enstitü olabilir. Yani kimi enstitüler yl veya dr'da dersini almadığın hocayla tez yazamayacağını söylüyor, böyle bir kural var.

İlk konuşmanda hemen bir konu söylemen zor, böyle bir beklenti içerisinde olduğunu sanmıyorum hocanın ama şu alana, şunun için ilgi duyuyorum gibi bir şeyler söyleyebilirsin. Özellikle onun alanıyla ilgili okumalar yap çünkü bazen hocalar da doğrudan konu verebiliyor.

Ben yl'ta danışmanımla konuşmaya gittiğimde bana çalıştığım alanda (tecrübe) tez yazmamın daha iyi olacağını söylemişti. Ben de o yönlendirmeye göre araştırmalar yaptım, birkaç görüşme sonrasında netleştirebildik ancak. Doktorada zaten açıkçası ne istediğimi biliyordum, her hafta konuyu araştırıp hocama anlattım ve tez izleme jürim tarafından da konum kabul edilmişti.
0
duyond
(01.03.18)
(18)

adınızı aratında google'da fotonuz çıkıyor mu?

diffarentiationation
benim fotoğrafım çıkmadı ama 7-8 kişi aradım ve çıktı. bunlar cast ajans, instagram, twitter, proje siteleri, üniversite platformları gibi sitelerde çıktı. benim hiç üyeliğim yok buralarda. sizin fotonuz çıktıysa hangi site üzerinden çıktı?
benim fotoğrafım çıkmadı ama 7-8 kişi aradım ve çıktı. bunlar cast ajans, instagram, twitter, proje siteleri, üniversite platformları gibi sitelerde çıktı. benim hiç üyeliğim yok buralarda.
sizin fotonuz çıktıysa hangi site üzerinden çıktı?
0
diffarentiationation
(26.02.18)
benimle aynı ad soyada sahip ünlü bir manken var, onun fotoğrafları çıkıyor hep.
0
tabirimekruh
(26.02.18)
gmail avatarım ve youtube'a yüklediğim bir videonun resmi çıkıyor. başka da bir şey yok. gayet iyi bence.
0
rahip janick
(26.02.18)
Benim çalıştığım kurumun sitesinde fotoğrafım var o çıkıyor.
0
hernezıkkımsa
(26.02.18)
Instagrama attığım bütün fotolar çıktı abuk subuk sitelerde. Vay arkadaş işkillendim şimdi
0
bigcaptain
(26.02.18)
Twitterdakilet çıkıyormus birde
0
hernezıkkımsa
(26.02.18)
linkedin.
0
fortisvita
(26.02.18)
Evet çıkıyor.
0
simderun
(26.02.18)
Google hesabıyla oturum açılınca listede kayıtlı kişilerin gmail profil fotoğrafları çıkıyor ve bu sonucu yalnızca siz görebilirsiniz diye belirtiyor.
0
hair freak
(26.02.18)
denedim, birkaç sayfa sonra korkunçlu bir fotoğrafım çıktı :(
0
cabiday
(26.02.18)
Soyadımı kullanmıyorum hesaplarda, iki adım var onları kullanıyorum, o şekilde yazınca goodreads profilimdeki foto çıktı.
0
i was made for you
(26.02.18)
Evet, sadece linkedin üzerinden çıkıyor bir fotoğraf.
0
pike
(26.02.18)
bi tane çok eskiden yazdığım bir mesleki yazının yayınlandığı sayfada çıktı. başka bişey yok. iyi.
0
naksidil
(26.02.18)
Çıkmıyor
0
iwasbornonamountainside
(26.02.18)
çıkıyor, adımı başkasında hiç duymadım ad olarak.
0
passion rules the game
(26.02.18)
Bir sürü fotoğraf çıkıyor, sadece biri benim.
Yaptığım bir konuşmanın video linki çıkıyor.
Geri kalan her şey babamla ilgili. Garip bir soyadımız var zira.
0
sopiro
(26.02.18)
isim-soyisim kombinasyonum turkiye'de tek. her seyim cikiyor :)
0
fakyoras
(26.02.18)
Çıkmıyor.
Ama ad-soyad-lokasyon girince çalıştığım yerle alakalı -benim olmadığım- fotoğraflar çıkıyor. :/
0
olabilir ya da olmayabilir
(26.02.18)
Instagram hesabımdaki profil fotoğraflarımdan birkaçı çıkıyor. Ayrıca akademik veri sisteminde yüklü olan fotoğrafım ve verdiğim seminerlerde çekilen resimlerim çıkıyor.
0
duyond
(26.02.18)
(3)

üzülmek fiili edilgen çatısı

diffarentiationation
salmak da aklıma geldi. kökünün sonu l ile biten filler edilgen yapılırken l yerine n mi konur? kuralı var mı bunun?yapmak- yapılmakkoymak- koyulmaksalmak- salınmaküzülmek- üzülünmek
salmak da aklıma geldi. kökünün sonu l ile biten filler edilgen yapılırken l yerine n mi konur? kuralı var mı bunun?

yapmak- yapılmak
koymak- koyulmak

salmak- salınmak
üzülmek- üzülünmek
0
diffarentiationation
(26.02.18)
Salınmak, üzülmek de kurulanmak gibi hem edilgen hem de dönüşlü olarak kullanılabilir.

Salınmak hem salına salına yürümek hem birinin kişiyi salmış olması,
Üzülmek hem bir durum karşısında üzüntüye kapılmak hem de birinin kişiyi üzmesi anlamlarına gelebilir.

Yani “salınmak” olur ama “üzülünmek” olmaz.

edit:
"Ölünce/ölümüyle/ölümü/ölmesi çok üzen/üzücü/üzmüş olan dizi karakterleri"
"sözlükçülerin ölümüne en çok üzüldükleri dizi karakterleri"
0
lazor
(26.02.18)
(bkz: ölünce çok üzülünen dizi karakterleri )

@lazor, bu başlığın doğrusu ne olmalıydı o zaman?
0
🌸diffarentiationation
(26.02.18)
Evet, sonu l ile biten eylemlerden sonra gelen edilgen eki -In'dır.

Biçimsel olarak üzülmekten sonra dediğim kural geçerli olsa da üzülmek zaten dönüşlü olduğu için ve içerisinde işi yapan özneyi yani kendiyi barındırdığı için edilgenle kullanmak bağlama göre değişir.
0
duyond
(26.02.18)
(8)

Sevgiliyle oynanabilir oyunlar

mutlusismankedi2015
Gönül ister ki monopoly olsun ama malesef 2 kişi zevkli olmuyor. Ne oynayabiliriz, kutu oyunu da olur kart oyunu da. İki kişi oynanabilsin yeter, tavla sıktı artık :(
Gönül ister ki monopoly olsun ama malesef 2 kişi zevkli olmuyor. Ne oynayabiliriz, kutu oyunu da olur kart oyunu da. İki kişi oynanabilsin yeter, tavla sıktı artık :(
0
mutlusismankedi2015
(24.02.18)
Tavla, satranç, dama.
0
bos gezenin bos ustasi
(24.02.18)
Gamyun gibi internet sitelerinden okey (oyun dört kişilik olsa da karşılıklı olarak masaya oturabiliyorsunuz, diğerleri başka kişiler oluyor), king, pişti vb.

Kutu oyunu olarak ise tabu, trivial pursuit, scrabble, make in break, yine bazen kağıt oyunları oynuyoruz. Tavla da var, şimdi aklıma geldi.

Son zamanlarda oynamasak da oyun kollarıyla mortal kombat, circus, super mario vb. eski bilindik oyunları bilgisayardan televizyon ekranına yansıtıp oynuyoruz.
0
duyond
(24.02.18)
kanasta
0
sta
(24.02.18)
biz güres tutuyoruz.
0
pilav
(24.02.18)
Jenga
0
hernezıkkımsa
(24.02.18)
Mastermind +63848849
0
lamira
(24.02.18)
biz ara sıra trival pursuit oynuyoruz kartlardan sorular soruyoruz.
0
basond
(24.02.18)
mortal combat x. stres atmak için birebir
0
basak tarlasinda yapayalniz
(02.03.18)
(2)

Gömlek Yakası Nasıl Temizlenir?

halitkin
Çamaşır makinesinde tam olarak temizlenmiyor. Özellikle açık renkli gömlekler.Yakalardaki kiri çıkarmak için ne önerirsiniz? Bir de önerinizi makineye atmadan mı yoksa attıktan sonra mı uygulayacağımı söylerseniz süper olur.
Çamaşır makinesinde tam olarak temizlenmiyor. Özellikle açık renkli gömlekler.

Yakalardaki kiri çıkarmak için ne önerirsiniz? Bir de önerinizi makineye atmadan mı yoksa attıktan sonra mı uygulayacağımı söylerseniz süper olur.
0
halitkin
(24.02.18)
Makineye atmadan önce el deterjanı ile yaka, koltuk altı vs. çitiliyorum. Ardından makineye atıyorum. İşe yarıyor.
0
duyond
(24.02.18)
Sıvı arap sabunu mükemmel temizler. yakalara manşetlere dök ondan sonra makineye atıp yıka.
Bu şekilde de temizlenmezse yaka fırçaları satılıyor, onlardan alıp yine yıkamadan önce sabunla veya arap sabunu koy, biraz beklet kumaş deterjanı içine çeksin, fırçayla fırçalayıp sonra makinede yıka.

katı sabun kullanıyorsan kalan ufak parçaları boş bi deterjan, yumuşatıcı veya su şişesine koy üzerine su koy, beklesin. sabunlar eriyince yaka ve manşetler için kullanabilirsin. (şişenin ağzı geniş olsun, sabun koyarken zorlanma)

istersen bulaşık deterjanı da kullanabilirsin, o da güzel temizler.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(24.02.18)
(15)

25 yaş ve üstü olanlara soruyorum?

Amaranta ursula
Kendinizden sonraki neslin/jenerasyonun sizinkine oranla daha apolitik daha "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığında olduğunu düşünüyor musunuz? Yaşla beraber yanıtlarsanız sevinirim.
Kendinizden sonraki neslin/jenerasyonun sizinkine oranla daha apolitik daha "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığında olduğunu düşünüyor musunuz?

Yaşla beraber yanıtlarsanız sevinirim.
0
Amaranta ursula
(23.02.18)
Evet
27
0
benaslindayohum
(23.02.18)
ben şahsen artık öyleyim. sinirlenip geçiyorum en fazla. yaş 25
0
blacksky
(23.02.18)
daha çok salak olduklarını düşünüyorum.
0
attila
(23.02.18)
ben 25 yaşındayım da bizim ve daha büyük neslin de kayda değer bir politizasyonunu görmedim. hiçbir fark göremiyorum. öncekiler de apolitik ve benciydi, sonrakiler de öyle olacak.
0
doxanikee
(23.02.18)
bir fark göremiyorum. 27.
0
jangbogo
(23.02.18)
Benden sonraki, onceki veya kendi neslimin neyi nasil yaptigiyla cok ilgilenmiyorum, merakta etmiyorum.
25
0
purple rain
(23.02.18)
@doxanikee +1

ek olarak, insanlar artık daha da bireyci oluyorlar, türkiye'de daha geç oluyor ama oluyor. apolitik olmayanların da bilgisizce politize olduklarını düşünüyorum ben. farklı fikirleri aynı zihniyetle savunuyorlar, aynı saldırganlık, aynı sağırlık, aynı argümanlar. ezbercilik.
0
rahip janick
(23.02.18)
dox +1
25
0
MtKrt
(23.02.18)
düşünmüyorum.
0
pinkpeony
(23.02.18)
orta sınıf ahlakıdır bu. akp döneminde de orta sınıf biraz daha büyüdü ve korkaklık arttı.
0
ekşi yazarı olmak istiyorum
(23.02.18)
tam aksine, akp ülkeyi o kadar kutuplaştırdı ki insanlar 90'lardakine göre daha politik. daha donanımlı olmayabilirler, hatta politik görüşleri daha sığ olabilir ama siyasetin hayatımızı bu kadar etkilediği yıllar en son 80'ler başındaymış. galiba akp'nin ülkeye tek katkısı bu.

bizim gibi refah seviyesi düşük ülkelerde insanlar siyasete daha çok dahil olmalı. her şeyin tıkır tıkır işlediği gelişmiş ülkelerde bu durum çok sorun yaratmaz ama bizim gibi ülkelerde insanlar nasıl yönetilecekleri konusunda ses çıkartmazlarsa anında tepelerine binilir.
0
Bruce
(23.02.18)
25

Bizim nesil de böyle. Kırılma 90 larda başlar. 90lardan önce doğan nesil biraz daha bilinçlidir.
0
kablelvuku
(23.02.18)
80 darbesinde çocuk olanlar ve sonrasında doğanlar ebeveynlerinin haklı endişeleriyle olabildiğince apolitik olarak yetiştirildiler. tüm bunlara darbe sonrasındaki devletin bütün siyasi-sivil toplum hareketleri üstündeki baskısı da eklenince 70-90 arası doğan kuşak tamamen pasivize edildi.

gezi parkı ise bir milattı. gerçek bir devrimdi çünkü internet-cep telefonu-bilgisayar-tabletler ağı devletin adeta yasama-yürütme-yargı organı kadar değerli ve kontrölünde olan "medya"yı bastırmıştı.

şu an tarihte bir ilki yaşıyoruz. devlet gezi parkı süreciyle sosyal medyanın önemini daha fazla kavrayıp sosyal medyaya daha çok yatırım yaptı. tüm bunlara rağmen gezi jenerasyonu sosyal medyada halen daha üstün.

86'lı olarak gezi parkını yaşamış, görmüş, hissetmiş biri olarak gurur duyuyorum ama kendi kuşağıma mal ederek 90 nesline haksızlık da etmiyorum. artık dünya başka bir yöne gidiyor. şimdiki kuşaktan, hele hele böyle bir türkiye ortamında bir gezi parkı daha beklenemez, acımasızlık olur.

özetle ben tam tersini düşünüyorum. gezi parkı ve medyayı düşürdüğü konum babında internet vasıtasıyla her kuşak biraz daha politikleşiyor. ve yakın gelecekte de internet ortamında çok radikal yasaklar bekliyorum.
0
makbur
(24.02.18)
Yaş 32.

Kendi öğrencilerimden gözlemlerimle aktarıyorum, bence genel olarak haklı haksız her şeye karşı duruş eylemindeler ve bizim neslimize göre daha bencil olmalarına rağmen sosyal medyayı ya da teknolojiyi daha iyi kullanabilmeleri nedeniyle daha kolay örgütlenebiliyorlar. O yüzden ben de apolitik olduklarını düşünmüyorum. Yalnızca yukarıdaki arkadaşların da dediği gibi derinlik yok denebilir ama yaş ilerledikçe o da artacaktır. Umutsuz değilim.
0
duyond
(24.02.18)
Kesinlikle 29 yaşındayım ve gezi dahil elimden geldiğince katılabildiğim kadar politik ve insanların hayatlarının özgürleşmesinin istendiği fikrinin yanında oldum fakat bir zaman sonra kendi hayatına bakamadığını ve gerçekten politik olayların içinden çıkılmaz bir hal aldığını farkettim,ya da ben bir din veya siyasi görüş için mi dünyaya geldim sorgulamasına da girmedim değil,din ve politikayla alakamı kestim.Kısmen ateist ve apolitik oldum kısacası ve böyle belki daha çok kendimi huzurlu hissediyorum haber, gazete, tv (zaten yıllardır izlemiyordum) olan biten ne varsa hiçbirisini dikkate almıyorum bir boklar olacaksa zaten olacak diyorum,kısacası üzerine çok kafa yorduğun zaman kendi gençliğinden ve zamanından gidiyor,elimden geldiği kadar müzik sinema tiyatro yada sanatsal faaliyetlerin bulunduğu ortamlarda maddi imkanlarım el verdikçe bulunmaya çalışıyorum,aşık olmaya çalışıyorum yada bir hayvanı sevmeye çalışıyorum,bence bunlar da hayat içerisinde herkesin dikkate alması gereken detaylar.
0
tuzruhu
(24.02.18)
(4)

yazarların yazı yazma ritüelleri

forlife
fiziksel anlamda soruyorum. sizin de özel yöntemleriniz varsa siz de yazın lütfen veya köşe yazarı olur, blog yazarı olur, kitap yazarı olur onların alışkanlıklarını listeleyen bir site linki de atabilirsiniz.merak ettiğim şu: profesyonel olarak yani düzenli olarak yazı yazan insanların yöntemleri.
fiziksel anlamda soruyorum. sizin de özel yöntemleriniz varsa siz de yazın lütfen veya köşe yazarı olur, blog yazarı olur, kitap yazarı olur onların alışkanlıklarını listeleyen bir site linki de atabilirsiniz.

merak ettiğim şu: profesyonel olarak yani düzenli olarak yazı yazan insanların yöntemleri. ne bileyim hala kalem kağıt kullanan varsa bunu nasıl konforlu hale getiriyor? bilgisayarda yazan varsa tablet alıp dışarıya gidip kafede mi yazıyor? uzun süre oturmak rahatsız ediyorsa yazarken sesli not alan mı oluyor?

evet böylesi şeylerde herkesin tarzını merak ediyorum. ha bir de bilgisayarda yazı yazmak beni epey yoruyor kalemli tablet mi kullansam vs. vs. vs.
0
forlife
(29.01.18)
reklam yazarıyım. önemli senaryoları sessiz bir yerde word'e gömülmeden yazamam. küçük işlerde de sağdan soldan ses duymam ya da müzik dinlemem kafamı daha çok çalıştırıyor.
ama benimle aynı yerde çalışanlardan kimisi dışarıda bir kafede daha iyi yazıyor, kimisi evde koltuğuna yayılarak daha iyi, kimisi son ses müzik dinlerken, kimisi elindeki defteri karalarken.
herkes nasıl alıştıysa öyle daha iyi yazıyor. bunun bir metodu yok yani.
0
patronaj
(29.01.18)
akademik çalışmalarım için yazarken maalesef ev benim için uygun bir ortam değil, basık ve karanlık geliyor. geniş penceresi olan ve ışık alan bir yerde, masada çalışmak benim için önemli. üniversitedeki ofisimde bu ortamım var, bilgisayarımın ekranı da çok geniş yani her yer ferah ve istediğim gibi. söylediğim gibi bilgisayar üzerinden yazıyorum ama yoğun okuma gerektiren durumlarda okumaları çıktı üzerinden yapmak daha verimli geliyor, üzerine çizimler yapıp notlar alıp çıkarımlar yapabiliyorum. yani bütünü görmek önemli. makalemin bittiğini düşünüyorsam çıktı alıp son hali üzerinden de son okumamı yapıyorum. tüm bu çalışmaları yaparken sakin (sözü olabilir) bir müzik dinlemek konsantrasyonumu arttırıyor.

bunun dışında her gün okulda olamadığım için ve evde de çalışmalarıma konsantre olamadığım için bir kafeye bilgisayarımı da alıp oturabiliyorum. gürültü vs. açıkçası beni etkilemiyor, tek başıma olduğum ve çalışmaktan başka da çarem olmadığı için kahve eşliğinde mis gibi de çalışabiliyorum.

ek: her çalışmam için mutlaka ayrı not defteri edinirim ve bu not defterini sürekli yanımda taşırım çünkü aklıma geldiğinde onları kayda geçiririm. bu çalışmalarımı yönlendirmemde etkili bir yöntem. metnime eklediğimde de notumun üstünü çiziyorum.
0
duyond
(29.01.18)
brakgn
(29.01.18)
@brakgn :)
0
🌸forlife
(29.01.18)
(24)

Saati hangi kolunuza takıyorsunuz?

arockm
Merhaba saati hangi kolunuza takıyorsunuz? Ben sağa takanları görünce rahatsız oluyorum niyeyse. Sizi rahatsız ediyor mu?
Merhaba saati hangi kolunuza takıyorsunuz? Ben sağa takanları görünce rahatsız oluyorum niyeyse. Sizi rahatsız ediyor mu?
0
arockm
(29.01.18)
Sol, olmuyorum.
0
i was made for you
(29.01.18)
Solak olabilirler mi acaba?

Solak olmasam da ben de sağ koluma takıyorum, değiştirmeyi denedim, olmuyor.
0
bipolar
(29.01.18)
sol, solağım. rahatsız olmuyorum açıkçası alışkanlık meselesi sağa da takabilir, saygı duyarım :p
0
fyodor fyodorovic
(29.01.18)
Takmiyorum ama taktigim zamanlar sola takardim. Yeme icme yazma topa vurma vs. el ayak full solagim.
Saga takildigini gorunce ben de rahatsiz oluyorum. Takintiliyim:)
0
stavro
(29.01.18)
Genel olarak sağa takıyorum. ama fazla klasik bir yere gideceksem(büyüklerimle kokteyl davet v.s) sola takıyorum. Efendilikten ödün vermiyorum.
0
mete kudur
(29.01.18)
ben sağ koluma takıyorum beni görüp rahatsız olabilirsin.

herkesin kendine göre bir nedeni var. eskiden sağcılar sağ koluna takarmış mesela. benim de sol tersime geliyor ve saati sola taktığımda kaç kere kolum yara oldu. o yüzden yıllardır sağ koluma takmayı tercih ediyorum.

saat sol kola takılır diye bir kaide yok.
0
tragedystreets
(29.01.18)
sol erkek. solak değilim.
0
Photographer
(29.01.18)
Sağlağım, takmayı bırakmadan önce sağa takıyordum.
0
cleric
(29.01.18)
solağım sola takıyorum ama çalışırken rahatsız ediyor, çıkarıyorum. keşke sağa takmaya alışabilseydim.
0
cabiday
(29.01.18)
Sağ. Çünkü fatih terim ve polat alemdar da sağa takıyodu.
0
brad pitt
(29.01.18)
sol takarım rahatsız etmez hatta farketmem
0
powerpufgirl
(29.01.18)
sola takiyorum. baskalarinda degil ama kendim saga takinca kuyruguna teneke baglanmis kedi gibi oluyorum.
0
pilav
(29.01.18)
ben solağım, sol koluma takıyorum. ama şu da var yazıyı sağ elimle yazarım. gitarı sağlaklar gibi tutarım. ama taşı sol kolumla atar, basketbolu sol elle oynarım. biraz garip.

yemeği de sağ elle yerim.
0
himmet dayi
(29.01.18)
solak değilim ama sola takarım.

sağa takılmasını da hiç çekici bulmuyorum.
0
blue eyes white dragon
(29.01.18)
solağım. sağa takıyorum. başkalarının neresine taktığına hiç dikkat etmedim. şu hariç:

galeri.uludagsozluk.com

:)
0
tabudeviren
(29.01.18)
solağım. saati sağa takıyorum.
işin garibi şu: sol tarafıma ne taksam rahatsızlık veriyor. bileklik, bilezik tarzı şeyleri solda kullanmaya kalksam çok rahatsız ediyor. nedenini bilmiyorum. ağırlık yapıyor sanki.

edit: he tabii buna kol çantası da dahil. solda taşıyamıyorum.
0
thomaswantsmore
(29.01.18)
sağ.. rahatsız olandan rahatsız oluyorum.

*sağ elimi kullanıyorum, sağa takıyorum. Alışkanlık.
0
lcha
(29.01.18)
Sağ koluma takiyorum ama solak degilim
0
all girls dream
(29.01.18)
sağa takıyorum.
Ve çok garip bişeymiş gibi bunu soranlara da gıcık oluyorum artık.

Solak değilim.
0
joker06
(29.01.18)
sol. yoo rahatsız olunacak bir şey yok ki, fark etmiyorum bile.
0
duyond
(29.01.18)
Sağa takıyorum genelde solağım.
0
[GODDARD]
(29.01.18)
Sola takarım, sağlağım.
Görünce rahatsız olmuyorum ama kendim sağa takmayı denediğimde rahatsız hissetmiştim.
0
pike
(29.01.18)
sağ koluma takıyorum. kıroyum.
0
theseachange
(29.01.18)
solak değilim ama saati sol kolumda sevmiyorum. bayağıdır saat kullanmıyorum, kullansam tercihim sağ olurdu.
0
runagain
(30.01.18)
(11)

kızlar bu cüzdanlardan hangisi güzel?

plastic_angel
cüzdan artık beni bırak diyor yenisini alıcam ama kararsız kaldım. sizce hangisi güzel? <3https://www.beymen.com/p_beymen-cuzdan_326837_10141https://www.beymen.com/p_beymen-cuzdan_338228_10141https://www.beymen.com/p_beymen-cuzdan_326838_10141
cüzdan artık beni bırak diyor yenisini alıcam ama kararsız kaldım. sizce hangisi güzel? <3

www.beymen.com
www.beymen.com
www.beymen.com
0
plastic_angel
(06.01.18)
İkincisi.
0
skooma
(06.01.18)
2
0
duyond
(06.01.18)
3
0
nax
(06.01.18)
ikincisi sana daha çok yakışır şekerim. çok şık.
0
karlmarx
(06.01.18)
1.
İkincisi biraz bi şey koyduğunuzda şişer mıknatıslı atabilir.
0
karamaleksey
(06.01.18)
2
0
etfalmorgu
(06.01.18)
Bunlar arasinda 1 bence.
0
kuehles blondes
(06.01.18)
ben 1 i alırdım düşünmeden
0
shotgunwoman
(06.01.18)
2
0
neo
(06.01.18)
2
0
blue_heart
(06.01.18)
iki.
0
balik kraker
(07.01.18)
(7)

Ukrayna Lviv'de ne yapilir?

300worms
Bu sabah geldim sehrin meydanini gezdikten sonra yemek yiyip otelimize gectik. Hava soguk su saate burda ne yapilir burayi taniyanlardan oneri bekliyorum.
Bu sabah geldim sehrin meydanini gezdikten sonra yemek yiyip otelimize gectik. Hava soguk su saate burda ne yapilir burayi taniyanlardan oneri bekliyorum.
0
300worms
(04.01.18)
Pijalnia ve arsenalna diye iki tane bar var orada takılabilirsiniz. Opera binası var şuan bile belki bir tane vardır, bu akşam bir tane izleyebilirsiniz.

Onun dışında yarın Kuleye çıkabilirsiniz, savaş müzesi falan var gezilecek.
yarın akşam da herhangi bir klube gidebilirsiniz. Bir tane tepe vardı adını unuttum yarın oraya çıkabilirsiniz.
0
zaxurani
(04.01.18)
:D do it man.
0
brad pitt
(04.01.18)
krivka'da yemek yiyip, beer theatre'da bira içebilirsiniz.
0
axl
(04.01.18)
ismini unuttum ama kahve fabrikası vardı meydanda, alt katına inin kafanıza kasket veriyorlar. spesyal kahvelerinden isteyin, ilginç bir şey.

Buldum, burası: www.tripadvisor.com.tr
0
duyond
(04.01.18)
El yapımı çikolata satan bir yer var. Mutlaka tadın.
Krivka zaten olmazsa olmaz.

(Sabaha Baczewski de sabah piyano eşliğinde kahvaltı yapabilirsiniz, en iyi kahvaltı mekanıdır.)
0
apolitikherif
(04.01.18)
Cevaplar icin tesekkurler. 5 burda kalacagim onerilere devam.
0
🌸300worms
(04.01.18)
ben bunu der meister'a da sormanızı önermeye geldim. gezinir görürse, sanıyorum ki yazar zaten.
0
godoşu beklerken
(04.01.18)
(17)

Hanımlar ne sıklıkta mini etek giyiyorsunuz?

i m cool with that
Miniden kastım öyle aşşşırı mini değil. Şöyle mesela: https://i.hizliresim.com/8NGV37.jpg Yani diz üstü normal eteği kastetmişim aslında. Mevsim fark eder mi? Her ortamda (okulda, işte, sosyal ortamlarda vb.) giyer misiniz?
Miniden kastım öyle aşşşırı mini değil. Şöyle mesela: i.hizliresim.com
Yani diz üstü normal eteği kastetmişim aslında.

Mevsim fark eder mi? Her ortamda (okulda, işte, sosyal ortamlarda vb.) giyer misiniz?
0
i m cool with that
(03.01.18)
Haftanın çoğu günü etek ya da elbise giyerim.
Yaz ya da kış fark etmez. Her ortamda giyerim evet.
0
mutekebbir
(03.01.18)
özel günlerde sadece
çünkü sporcuyum saçma oluyor antrenman çantasıyla falan :D
0
powerpufgirl
(03.01.18)
Her yerde giyebiliyorum. Kisin daha cok giyiyorum cunku altina termal/angora corap giyiyorum ve pantolondan, kottan daha sicak tutuyor. Kotla ve pantolonla usuyorum. Kumas pantolonlara gore rahatsiz ediciligi az ve utusu zor degil, kotlara gore de iste daha profesyonel. "Su siklikta giyiyorum" diyemiyorum, cunku sik etek giyiyorum ve asiri mini disinda her sey ayni geliyor. Boyum kisaca, diz alti etekler Adile Nasit gibi duruyor, cok diz alti giymemeye calisiyorum zaten.

Yazin her gun etek giyiyorum, diger turlu pisiyorum, Onun da boyu degisiyor. Hangisi temizse.
0
aychovsky
(03.01.18)
ne tayt ne eteği kendime yakıştıramıyorum. göbekli ama ince bacaklıyım çünkü. başka vücuttan kopyala yapıştır gibi duruyor giydiğimde. şöyle bi şey: sketchtoy.com
0
pide
(03.01.18)
Yazın sadece mini etek, şort, elbise giyiyorum. Ortam fark etmiyor her ortama uygun var elimde.

Kışın alışamadım bir türlü. Üşüyorum sürekli.
0
jazzabel
(03.01.18)
Hiç giymiyorum.
0
poncikkurabiye
(03.01.18)
Çeşitli boylarda kot mini etek giyiyorum. Hemen her türlü mevsimi ve ortamı kurtarıyor modeline, çoraba ve ayakkabıya göre.
0
Phoebe
(03.01.18)
Haftada bir iki kez giyiyorum. Yazın daha çok, her ortamda giyerim.
0
pastörizesüt
(03.01.18)
Haftanin en az 3 günü giyiyorum sanirim. Mevsim fark etmiyor hatta kışın daha cok seviyorum çizmeyle falan
0
aquarium
(03.01.18)
çok özel günlerde giyebilir oldum, atıyorum arabayla yada taksiyle git gel yapıcaksam ve şık bi yerse gidiyorsam. yoksa normal bi cafe ye yada bara giderken kış hiç yazsa çok nadir giyiyorum malesef (istanbul'da böyle)
0
Meninasplash
(03.01.18)
Ayda birkaç kez giyiyorumdur herhalde. Her ortamda giyebilirim uygun olacak bir eteği ama kışın giymeyi daha çok seviyorum daha güzel kombinler yapılabildiği için. Yazın da etek değil ama tek parça elbiseyi hemen üstüne geçirip evden çıkmak çok rahat oluyor. Geçen yaz markete bile elbiseyle gittim çoğu zaman.
0
ms brownstone
(03.01.18)
Haftada 1 2 gün giyiyorum mutlaka iş yerinde. Normal zamanda pek giymem ama. Yazın daha çok aynı boyda elbiseler tercih ediyorum
0
mutlusismankedi2015
(03.01.18)
ben yazın giyiyorum nerdeyse hergün. Kışlık eteğim yok suan farkettim.
0
kismisolungac
(03.01.18)
Eteği yazın sıkça giyiyorum her yerde. Kışınsa özellikle işe giderken etek veya elbise giyebiliyorum sıkça ama iş dışında pek tercih etmiyorum.
0
duyond
(03.01.18)
resmen duyurudaki kadinlari ayikladi bir soruyla.
Giymiyorum. Hic giymedim
0
oldumubeabi
(03.01.18)
Kış aylarında hafta içi ortalama 3 kez giyiyorum. Pantolona nazaran yüksek bel etek tercihim.

Yaz aylarında daha az. Daha cok tatilde, akşam gezmelerinde vs. İşte giymem.
0
cabiday
(03.01.18)
Ben hiç giymiyorum da. Gelen cevaplar çok ilginç, ben hep etek yazın daha çok giyilir sanırdım.
0
shenergy
(03.01.18)
(7)

tecavüz ile ilgili

estranged
her gün haberlerde tecavüz haberi okuyoruz. işte bugün de baba(!) öz kızına tecavüz etmiş, 9 yaşında...öz çocuğu olması veya çok küçük yaşlarda olması kanımı daha çok donduruyor. ama sonra diyorum ki hiç tanımadığı bir yetişkin kişiye de yapsaydı bundan daha az kan dondurucu olmazdı. yani şunu sorma
her gün haberlerde tecavüz haberi okuyoruz. işte bugün de baba(!) öz kızına tecavüz etmiş, 9 yaşında...
öz çocuğu olması veya çok küçük yaşlarda olması kanımı daha çok donduruyor. ama sonra diyorum ki hiç tanımadığı bir yetişkin kişiye de yapsaydı bundan daha az kan dondurucu olmazdı.
yani şunu sormak istiyorum, kansızın birinin; bir erkek çocuğuna yahut bir kız çocuğuna yahut yetişkin bir kadına yahut kendi öz çocuğuna tecavüz etmesi arasında herhangi bir fark var mı sizce?
0
estranged
(28.12.17)
Var.
0
yaren
(28.12.17)
elbette var.
0
blatta hiberna
(28.12.17)
anneni oldurmenle, sokakta yuruyen herhangi birini oldurmen arasinda bir fark var mi? sen cevap ver.
0
ateistanbul
(28.12.17)
Fark var tabi ki
0
aquarium
(28.12.17)
allah kahretsin ki her gün bu tarz insanları görmemi gerektiren bir işim var. annesine öz kardeşine kızına gelinine yoldaki erkek çocuğa duraktaki kıza haraç aldığı adama yoldaki hamile kadına...
kanunda 1. derece akrabaya işlenen suç daha ağır cezalandırılıyor ancak hiç birinin birbirinden farkı yok.
0
mikahakkinen
(28.12.17)
Fark var diye düşünüyorum ben de diğerleri gibi ama ikisinde de şok yaşanacağını fakat çocuklardaki özellikle ruhsal etkisinin yetişkinlere göre daha kalıcı olabileceğini veya geleceğini ve hayatını olumsuz yönlendirebileceğini düşünüyorum. Tabii ki fiziksel etkisi de çok kötü boyutta olabilir çünkü 9 yaşındaki bir çocuk daha gelişim döneminde. Allah belalarını versin. Kendi öz çocuğunu düşünemiyorum bile o kısım çok daha acımasızca ve yok edici.
Kısacası hepsi iğrenç ve çok acımasız. Bir kadını ya da çocuğu mahvetmek demek. Kişinin ne düşüneceğini bilememesi, hiçbir şey hissetmemesi, kendini bile suçlayabilmesi korkunç bir şey...
0
duyond
(28.12.17)
Fark elbette var. Hepsi korkunç hepsi iğrenç lâkin birinde yetişkin yahut çocuk insanlara güveni sarsılacak korkacak travma vs ama babası yahut aileden birinin tacizi güvendiğin inandığın örnek aldığın biri olduğu için insanlarla birlikte hayata karşı bir travma olur ve dönülmez yaralar açar.
0
mslny
(28.12.17)
(27)

Saçlarınız ne zaman beyazlamaya başladı ?

fatih terim akti
Ben 28. yaşımın sonlarına geliyorum ve son 6 aydır beyaz saç artışında bayağı bir ivme oldu. Saçlarım sık ve uzun olduğu için çok belli olmuyor fakat 30 yaşımda Barış Manço gibi gözükmek istemiyorum.Bu genetik midir ? Yoksa strese falan bağlı olabiliyor mu ? Sizlerde durum nasıl ?
Ben 28. yaşımın sonlarına geliyorum ve son 6 aydır beyaz saç artışında bayağı bir ivme oldu.

Saçlarım sık ve uzun olduğu için çok belli olmuyor fakat 30 yaşımda Barış Manço gibi gözükmek istemiyorum.

Bu genetik midir ? Yoksa strese falan bağlı olabiliyor mu ? Sizlerde durum nasıl ?
0
fatih terim akti
(28.12.17)
Sanırım 22 yaşımda. Genetik
0
neysene
(28.12.17)
genetiktir ya bence de
bende beyaz hiç yok
2018 temmuzda 33 olcam.
ama ev arkadaşım 29 yaşında
saçı bikaç sene önce beyazlamaya başladı birer ikişer tel olarak
0
interview with the vampire
(28.12.17)
21 yaşında ilk beyaz tellerimi gördüm, şimdilerde daha da çoğaldı. Aşırı stresli bir hayatim da yok. Anneminkiler de benzer yaşlarda beyazladıgi için genetiktir diyorum ben.
0
fraise
(28.12.17)
Valla benim 14-15 yaşında başladı. Yaş 27 ve baya beyaz saçlarım var. Hatta sakallara sıçramaya bile başladı. Annem ve ablamın saçları bembeyaz nerdeyse. Genetik deyip geçiyoruz.

Ama bence havalı ya beyaz saç. :)
0
efreet sultan
(28.12.17)
16
0
kablelvuku
(28.12.17)
26 yaşındayım.

Bir ara kafamın ön tarafında epey beyaz saç çıkıyordu, sonra düzeldi.

Dedem 77 yaşında vefat etti, saçları vardı. Babam 59 yaşında, saçları biraz döküldü. Halamın eşi babamdan 10-12 yaş büyüktür, onun da saçları var ama iki çocuğunun da saçları döküldü, adamlar 40 yaşında.

Bana piyango nasıl çıkacak hiç bilmiyorum :))
0
hayirsiz
(28.12.17)
tamamen genetik. benim yeni yeni kırlaşmalar başladı. (45) ama bu sene dökülme ve kırlaşma başladı. 2017'de bi bokluk olabilir.
0
lazpalle
(28.12.17)
26 yaşındayım, 2 senedir beyazlıyor. Babamın da böyleymiş.
0
voyager 1
(28.12.17)
17 yaşındaydım fark ettiğimde.
0
yaren
(28.12.17)
kardeş dayak istiyorsun galba. lisede beyazlamaya başladım ben. genetik bu işler. sal kafayı.
0
Pepee
(28.12.17)
19'da tek tük başladı, 23-24 arası çoğaldı ve çoğalıyor
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(28.12.17)
21-22 gibi başladı yanlış hatırlamıyorsam. şu an 28 yaşındayım. Baya bir beyazım var.

saçlarım beyazladı, saydım 23 tane beyazım var diyen tipler görüyorum bazen. taş atasım geliyor ^_^
0
synesthesia
(28.12.17)
40'ta gördüm ilk telleri. Genetik, annem 70 yaşında iken sadece saçının ön tarafında bir gümüş perçemi vardı.

Bende daha fazla beyaz var anneme göre. Stress, beslenme ve boyatma farkı olabilir diyorum. Annem sadece kına yakardı saçına.
0
SiyamkedisiZorro
(28.12.17)
bende 17 yaşında bile az da olsa vardı.
0
tute
(28.12.17)
Bir ek daha, 40'ta çünkü 2. çocuğu doğurdum o sene...
0
SiyamkedisiZorro
(28.12.17)
25 yasinda ama 3-5 taneler.
0
baldur2
(28.12.17)
Beyazlamaya başlamak değil de tek tel beyaz saçım vardı. 2 sene önce Ankara'da, ODTÜ psikoloji kantininde otururken (resmen gözümden gitmiyor o sahne öyle etkilendim nedense, hiç yakıştıramadım kendime beyaz saç) saçıma ip dolanmış sanmıştım, baktım 50 santimlik bembeyaz saç. Lastik gibi bir de. Normal saçtan daha kalındı ya da beyaz olduğu için bana öyle geldi. Normalde ince tellidir benim saçlarıım. Bayağı şaşırdım. Panikleyip kopardım kökünden. 24 yaşındaydım. O günden sonra bir daha beyaz saç bulmadım kafamda.
0
g man
(28.12.17)
16 yaşında 1 beyazım oldu. sonra tek tük. 30 yaşındayım 5i geçmez.
0
vassal
(28.12.17)
8-9 yaşındayken. Çocukluğumdan beri beyazlar var saçlarımda ama umrumda da değil açıkçası.
0
ms brownstone
(28.12.17)
Tam yaşını hatırlayamayacağım kadar erken diyebilirim.(şu an 27y)
Genetik. Baba tarafım da öyle. Anneme göre ise onlarda olan “sinirlilik” damarının bana geçtiğinin somut bir delili.
Not: Stresli bir hayatım vardı, etkisi oldu mu bilemiyorum.
0
fallopian
(28.12.17)
24 üm henüz hiç yok
0
shotgunwoman
(28.12.17)
16.
O dönem itibariyle b.ktan bir hayatım oldu hep.
0
skooma
(28.12.17)
Genetik olduğunu düşünüyorum, bilimsel verim yok.
Benim 15-16'da kendini hissettirmeye başladı. Özellikle üniversiteyi bitirdikten sonra beyaz oranı da arttı, buradan da stresin de rolü olabileceğini düşünüyorum. Kafamın ön tarafları neredeyse tamamen beyazken arkada o kadar çok yokmuş; ama boyamasam Ak Gandalf olacağım gibi geliyor.
0
wish i could find a way to disappear
(29.12.17)
22 23 yaşında başladı şimdi çoğu beyaz. manuş baba gibi :)
0
gonul_isleri
(29.12.17)
32 yaşındayım. Şu yaşıma kadar sadece bir tek beyaz tel yakalamıştım o da görünmeyen bir yerdeydi. Çok rahatsız edici değildi doğal olarak ama son bir aydır yüzümün sağ ve sol tarafındaki saç diplerinde beyaz teller görmeye başladım. Sanırım stresten oldu diye düşünüyorum ama annemin de aynı şekilde beyazlamaya başlamıştı saçları.
Umarım çok hızlı beyazlamaz çünkü kendi saç rengimi çok seviyorum.
0
duyond
(29.12.17)
15 16 da başladı benim ki. Dayımlara çekmişim saç tip karakter olarak. Ama gel gör ki her şeyim sayımlara çekmişken saçımın dökülmesi babama çekmiş. Kafamı bi o duvara bi bu duvara vuruyorum.
0
valarmurgulis
(29.12.17)
7-8 yaşımdan beri. şu an 22 yaşındayım ve son zamanlarda gözle görülür bir artış var. bendeki genetik.
0
theseachange
(29.12.17)
(3)

Restaurant

cokponcik
Merhaba,Çift olarak çıkışıp eglenilebilecek, mümkünse canlı müzikli eğlenceli restaurant önerilerinize ihtiyacım var. Istanbul avrupa yakası. Alkol kullanılmayacak ama mecbur alkollü olacak herhalde. Sorun yok. Fiyat limiti falan yok. Manzaralı falan olsa kapalı alan olsa üşümesek ne güzel olur. Teş
Merhaba,

Çift olarak çıkışıp eglenilebilecek, mümkünse canlı müzikli eğlenceli restaurant önerilerinize ihtiyacım var. Istanbul avrupa yakası. Alkol kullanılmayacak ama mecbur alkollü olacak herhalde. Sorun yok. Fiyat limiti falan yok. Manzaralı falan olsa kapalı alan olsa üşümesek ne güzel olur. Teşekkürler
0
cokponcik
(23.12.17)
Nişantaşı'ndaki Frankie hoş olabilir.
0
loras
(23.12.17)
Taksim Doğadan Restaurant - Sed hotel
0
duyond
(23.12.17)
SED oteldeydi sanırım. Saro diye bir adam var. Onun programı şahaneydi.
0
kisa
(24.12.17)
(16)

Duyurunun zekileri

uyusam iyi olur
1) zeki olduğunuza nasıl karar verdiniz veya verildi?2) lisede, üniversitede çok çalışır mıydınız?(hayır hiç çalışmazdım diyenler olacaktır ama bu geçerli cevap değil çünkü sizin hiç çalışmıyorum dediğiniz, bir başkasının çok çalışması olabilir. Dolayısıyla saat bazında cevaplarsanız çok iyi olur.)
1) zeki olduğunuza nasıl karar verdiniz veya verildi?
2) lisede, üniversitede çok çalışır mıydınız?(hayır hiç çalışmazdım diyenler olacaktır ama bu geçerli cevap değil çünkü sizin hiç çalışmıyorum dediğiniz, bir başkasının çok çalışması olabilir. Dolayısıyla saat bazında cevaplarsanız çok iyi olur.)
3) üniversite giriş sınavlarında elle tutulur bir sonuç aldınız mı?
4) bir konuyu ya da bir şeyi hemen kavrar mısınız?
5) insanları dinlerken sıkılır mısınız?
6) sınavlara son gün mü çalışırsınız? (dürüst olun)
7) bildiğiniz ya da duyduğunuz şeyleri hemen unutur musunuz?
8) bölümünüz nedir?
Ek soru 9) sosyal misiniz yoksa asosyal sayılır mısınız?
İllaki zekilerin cevaplamasına gerek yok. Çevrenizde gördüğünüz zekiler için de bu soruları cevaplayabilirsiniz.
0
uyusam iyi olur
(21.12.17)
Vermedim değilim bence.
Ünide çok. Sınavdan önceleri de çalışırdım. Programlıydım her derse girer kendi notumu tutardım.
Dgs de 280 yapmıştım.
Hayır. Anlamam gerek ve o hemen olmuyor.
Zeki olduğunu anlarsam dinlerim. O söylemeden ben söyleyeceklerini tahmin ediyorsam dinlemem.
Hayır. Önceden de çalışırdım.
Unutmam. Stres altında belki.
Elektrik elektronik mühendisliği.
0
brad pitt
(21.12.17)
1) kadinlar tarafindan tavlanmak icin soylenen yalanlardan ogrendim(kiskiskis)
2)mecbur diilsem hayir, mecbursam son gün
3) aldim
4) evet
5)sıkılmam, ama herhangi bi seyi uzun sure yapmaktan sıkılırım
6) evet
7) cabuk ogrenir cabuk unuturum
8) hukuk
0
her giriste sifresini unutan adam
(21.12.17)
kime göre neye göre zeki? ilkokulda zekiyim diye geçiniyordum, anadolu lisesine gidince "hmm" oldum, üniversiteye geçip önceki sene sayısaldan ilk 100'e girerek kazandığı bölümü beğenmediği için bırakan, dilden girdiği sınavda 20 küsürüncü olup yanıma düşen, dersine gelmediği sınavlardan a alan ancak ikinci dönem o bölümü de beğenmeyip sınava giren ve yine sayısaldan derece yapan bir tipi görünce zeki olmadığıma karar verdim. kimse o duş almaya bile tenezzül etmeyen yaratığın çalışkan olduğuna inandıramazdı beni çünkü.

ha bi de tevitöl ve koç'ta burslu okuyan bir arkadaşım vardı ilkokuldan, yıllar sonra son gördüğümde "hata yaptım futbolcu olucaktım ben abi ya :/" diye dolaşıyordu; zeki olup zeka gerektirmeyen bir iş yapmayı bile isteyemeyecek kadar zeki değilim demiştim.
0
Bruce
(21.12.17)
1.belli bir yaşa kadar herkes en az benim gibi zannederdim ama çevremden ve yeni tanıştığım insanlardan duyduklarım farkındalık yarattı
2.ilgini çeken derslere çok çalışırdım daha iyi kavramak deep dive öğrenmek için. Diğerlerini derste duyduğumla geçerdim
3.evet 2.universiteye alan dışında ilk 5binle yerleştim.
4.1.soruda bahsettiğim buydu herkes böyle zannederdim.
5.dolaylı anlatımlar ve ilgimi çekmeyen şeyler bayıyor(bunda herkes böyledir bence)
6.genelde öyle yapardım
7.hayır
8.sayısal
0
lynda.com
(21.12.17)
1) Zeki olduğumu hiç düşünmedim ve önemsemedim de ama yüksek lisansta bir hocam ve üstün zekalılar üzerine çalışan bir akademisyen arkadaşım üstün zekalı olduğumu ileri sürmüşlerdi. öğrencilerim (üniversite) ise sıkça bana bu soruyu sorarlar. gerekçe olarak ise dilsel zekamın üst olduğunu savunmaları, hızlı düşünmek, üretmek ve akıcı konuşmak, alakasız birçok şeyi ilişkilendirebilmek. yani genel olarak dilsel. Ve hafızamın çok güçlü olması. (Bunlar kendi görüşlerim değildir, amacım da övünmek değil.)
2) Hayır, gerektiği kadar çalıştım. Yl ve doktorada çok çalıştım.
3) Evet.
4) Evet.
5) Hayır, mesleğim bu. Sadece aptallığa tahammül edemiyorum, o yüzden aradan ihtiyacım olanları seçiyorum.
6) Evet.
7) Hayır.
8) Dil :) Türkçe eğitimi.

Ek 9 için: sosyalim.
0
duyond
(21.12.17)
1-benden çok ailem ve öğretmenlerimce zeki, eleküstü öğrenci kategorisindeydim hala da öyleyim sanırım. ilgisi dağınık biriydim full konsantre hiç olamadım çabuk dağıldım hep.
2-boşladım çok değil de eh işte çalıştım. günlerce çalışıp 20 aldığımda oldu bi okumayla 90 aldığım da. motivasyonuma göre değişti hep. net saat veremem.
3-elle tutulur sonuç 3 hafta çalışıp mühendisliğe yerleşmekse evet elle tutulur sonuç. çevremdeki herkes sen barajı dahi geçemeyeceksin derken üç hafta öss için yetmezdi ama. gerçi üç hafta not okudum sadece.
4-ilgimi çeken her konuyu tek seferde anlarım. anlatıcıya da bağlı. mıy mıy anlatıyorsa ilgimi çekse de dinleyemiyorum dağılıyorum.
5-sürekli kısır döngüde dolaşan insanları dinlemekten yoruluyorum ve dinliyor gibi yapıyorum bi kulaktan girip diğerinden çıkıyor.
6-çoğunlukla evet.
7-net hayır.
8-jeofizik mühendisiyim. -aynı zamanda bi sürü şeyde de kendimce bi seviyem var, kodlama, grafik web tasarım gibi.
9-ortayakarışık.kendine göre sosyal, diğer sosyallere göre asosyal kalıyorum falan hoş değil.
0
antik depresan
(21.12.17)
zeki arkadaşım için:
çok hızlı öğreniyor. kolay kolay unutmuyor. sınavlara son gün çalışıyor.
her sınavı süresinden önce bitirip, son bir kontrol yapıyor gözden kaçan birşey olmasın diye. adam birkaç sene önce aldığı dersin bu sene çıkan sorularını rahatlıkla çözebiliyor. oha öküz.
0
herhaltibiliyoring
(21.12.17)
1 iş yerinde bir test yaptılar 100 soruluk orada sadece iki soruyu yapamamıştım. o gün ulan acaba salak değil miyim diye düşündüm.
2. lisede defteri ve kitaplarımı öğretmen masasının çekmecesine bırakırdım, üniversitekız arkadaşım bana çalışmaya gelirdi sesli okurdu dinlerdim. (ama devamsızlık yapmazdım her derse giderdim)
3 ek puanlı vs 17. oldum
4. biri yaarken gördükten sonra ilk denememde bazen ve ikinci denemede genellikle
5. evet
6. genelde çok çalıştığımı söyleyemeyeceğim. ama ortaokulda okulda eve gelince o gün yazdıklarımızı mutlaka okurdum. (bütün bilgilerim oradan kaldı)
7. hayır
8. sosyal bilimler
9. asosyal sayılırım, iş yerinde belirli kişiler dışında pek kimse ile iletişim kurmayı sevmem. orta okuldan bu yana aynı arkadaşlarım var. üniversitede 4 arkadaşla 4 yılı bitirdim.

şimdi böyle cevap verince çok zeki gibi gelmeye başladım kendime de ama çok zeki değilim. ortalama bir insanım belki bir tık daha zeki olabilirim. mesela normal insan zekası 10 üzerinden 5 puansa benim 5.5 ya da 6 puandır. benim olayım unutmamakla alakalı, biri bir şey dediğinde ya da bir yerde bir şey okuduğumda bunu unutmamalıyım dediğimde asla ama asla unutmuyorum. mesela 6. sınıfta hocanın bunu unutmayın sınavda soracağım dediği şeyler bile hala aklımda. sınıftaki herkesin adını ve soyadını hatırlıyorum. (tüm eğitim hayatım boyunca sınıfımda olanların) (üniversitede muhabbetim olan kişilerin tabi)

zeka denilen şeyin olmadığına herkesin bir şekilde öğrenip her şeyi yapabileceğine inanıyorum. yani cübbeli ahmetin zamanında fen dersine din kültürü hocası gelmeseydi bügün satış pazarlama uzmanı olmak yerine fizik uzmanı olabileceğine inanıyorum.
0
zugas
(21.12.17)
Kendimi zeki değil de aptal olarak görüyorum. Ama üniversite zamanında mühendislik okuyan bir arkadaş vardı, kendini herkesten daha zeki olarak görür, başkalarını aşağılayıp dururdu bıyık altından. Bu, zamanında ev arkadaşım da oldu. Onu yeterince gözlemleme fırsatım oldu, ona göre cevap vereyim.

1. Kendisi karar vermiş zeki olduğuna.
2-3. Hayır. Hiç çalışmadığını iddia eder,bize YGS/LYS için "Siz kendinizi yırtarken ben bir tarafımı yaya yaya çözdüm soruları." derdi. Oysa aynı dandik üniversitede idik. Okuduğu bölüm de barajın birkaç tık yukarısı idi.
4. Hakkını yemeyelim, cidden o konuda iyiydi.
5. Kişiye göre değişiyordu.
6. Evet. İki sayfa not çıkarır, bunların kendisini kurtaracağını düşünürdü.
7. İşine gelen noktada hafızası çok iyiydi. Başkasını alt etmek içinse hep olayı yanlış aktarırdı ta ki olayı başka biri hatırlayana dek.
8. Mühendislikte bir bölüm idi.
9. Sosyal olmaya çalışan ama aslında insanları sevmeyen biri idi.


Şimdi çok saçma gelebilir bütün bu dediklerim ama okulda mühendislik okuyan Allah'ın neredeyse her bir kulu kendini zeki addeden, bunu başkalarının yanında söylemekten çekinmeyen tiplerdi. Bu çok zeki arkadaşlar okulu da epey uzattı. Bir de gerçekten zeki olan insanların "Ben şöyle zekiyim, böyle akıllıyım" dediklerini hiç duymadım ben şahsen. Einstein'a mal diyen ama okulu da senelerce uzatan zeki mi olur Allah aşkına?
0
m e b
(21.12.17)
ron dennis çılgındır bence zeka konusunda. gelsin.
0
rain when i die
(21.12.17)
@ rain when i die
Kendisini soruma davet ederseniz çok memnun olurum.
0
🌸uyusam iyi olur
(21.12.17)
1- kendimi bildim bileli. çoğu kelimeyi ilk öğrenme şeklimi ve 2 buçuk ila 7 yaş arası hayatımı neredeyse gün gün hatırlıyorum. o zamanlar etrafımdaki herkes beni 2-3 yaş daha büyük zannederdi ve "çok zeki, çok akıllı maşallah" derlerdi. etrafımdaki insanların çoğunun aptal olduğunu zannederdim. 3 yaşımda okumayı öğrendim. kitaplar okumaya başladım o zamanın şartlarında. çok kitabım olmuyordu evde ne bulursam okuyordum. sonra ilkokula başlayınca sınıftaki kırk öğrencinin de salak olduğunu zanneder oldum. bir ay sonra beni 2. sınıfa naklettiler. bir yıl içinde 3. sınıf öğrencisi olmuştum ama halâ etrafımdaki herkes salak geliyordu. en son, türkiye'nin ilk üç fen lisesinden birinde bütün sınıf ve hoca benim çok zeki olduğumda hemfikir olduklarında bir nevi tescillenmiş oldu. (not ortalamam o zaman sınıfın sonuncusu idi galiba, ergenlikten ötürü)

2- lisede ve üniversiteye hazırlanırken tüm (%100) ders kitaplarım, soru bankalarım, dergilerim tertemiz kaldı. ilk ve ortaöğretim hayatım boyunca neredeyse hiç ödev dahi yapmadım. (arada bazı resim ödevleri ve zevkli ingilizce ödevlerini yapardım) ödevlerin kontrolü için envai çeşit yol bulmuştum. hoca bir uçtan imzalamaya başladıktan sonra, ortadayken çaktırmadan diğer uca geçmekten tutun, eski konunun başlığını silip de yeni ödevin konusunu yazmaya, para yahut hatır ile arkadaşa ödev yaptırmaktan, ağlanıp sızlanıp ödevi ablaya yaptırmaya, törenden sonra sınıfa girip ödeve başlayıp imzaya kadar hemencecik yetiştirmekten tutun, ödev kontrolü öncesi kendimi idareden çağırttırıp ya da tuvalet izni alıp geçiştirmeye kadar... arada yakalandıklarım oldu hep illâ ki. ödev dışında tüm ilk ve ortaöğretim hayatım ve üniversiteye hazırlık sürecim boyunca toplamda bir saat ders çalışmadım. zorunlu etüdlerde ise bazen soru çözmeye uğraşır, ekseri uyurdum.

3- girdiğim bütün sınavları (bir kısmını il derecesi ile) kazandım. anadolu liseleri orta kısım sınavı, dpy bursluluk sınavı, fen liseleri sınavı, üniversite sınavı.

4- hemen kavrarım.

5- insanına bağlı. ekseri sıkılmam ama karşıdaki boş muhabbet yapıyorsa hemen sıkılırım. yeni şeyler öğreniyorsam saatlerce dinleyebilirim. ortam geyikse ayak uydurururm.

6- üniversitede bir iki sınava son gün, birkaç sınava sınavdan birkaç saat önce, kalanlarına ise hiç çalışmazdım. ama üniversitede hiç unutmuyorum, bir sınava tam bir hafta, 500 sayfalık kitabı bitirerek çalıştım ve iğrenç bir sonuç aldım (63 mü ne. normalde 90 üstü alırdım çalışmasam)

7- detayları hemen hiç unutmam. ama mesela telefon no, sokak adresi, hangi yoldan gittiğimiz gibi şeyleri hemen unuturum.

8- bilgisayar mühendisliğinden mezun oldum. beslenme ve diyetetik ile bilg. müh. yüksek lisansını sıkılıp yarım bıraktım.

9- sosyal fobim var gibi. sosyalleşebiliyorum ama panikleyebiliyorum.
0
dilemma of subscribtionability
(21.12.17)
çok acı bir zekam var.
0
eksimeksi
(21.12.17)
çok zeki olduğumu düşünmüyorum, bu duyuruya neden cevap yazdığımı da bilmiyorum.
ders çalışmazdım diyebilirim, günde 15 dakika ortalamayı tutturmamışımdır herhalde.
sınavlarda dikkate değer bir sonuç almadım, alelade bir bölüme yerleştim, uzun süre sürtüp sonra bıraktım.
genellikle kolay kavrarım, konuyla/olayla tamamen kel alaka değilsem tabii.
insandan insana değişir, genelde ilgiyle dinlemeye çalışırım ama çoğunlukla sıkılıp ilgiyi kaybediyorum.
sınavlara çalışmadım.
genellikle hatırlarım, ancak bu sadece zeka ile alakalı olmayabilir bence.
bolümüm diyebilecek kadar derslere katılmışlığım yok.
zekanın sadece okulla ilgili olduğuna kendinizi epey şartlamış gibisiniz, biraz daha geniş düşünmek belki daha faydalı olur.
0
gkhncnzdgn
(21.12.17)
zeki adam burdaki sorulara cevap vererek kibirli görünmek istemeyecek kadar zeki değilse,
neyleyim ben o zekayı
0
regardless of what they say
(21.12.17)
sorularda zeka = akademik basari gibi bir durum var. 20'li yaslarin sonuna dogru anladim ki bu kesinlikle yanlis bir teori. zekanin gostergeleri benim icin hedef koyup sapmamak, ne bilip ne bilmediginin farkinda olmak, ayrintilara onem vermek, insanlari manipule edebilmek, dusundugunu net bir sekilde anlatabilmek gibi seyler. akademik basari kartvizitde iyi duruyor, karsina alip konusmaya baslayinca "title"lar dokulmeye basliyor.
0
cooperr
(21.12.17)
(19)

sözlükte kaç kişi engellediniz?

shenergy
705 falan benimki.
705 falan benimki.
0
shenergy
(19.12.17)
931. Son dönemde referanslı link paylaşanlar yüzünden iyice arttı.
0
catch the arrow
(19.12.17)
7
0
duyond
(19.12.17)
0
0
sutlu nescafe
(19.12.17)
141 engellenmiş.
0
nice tnetennba
(19.12.17)
144 görünüyor, çok fazla zaman geçirmediğim hâlde. Engellemek bir nebze sorunu çözüyor da, keşke başlıklarını engelleme özelliği de çalışsa.
0
tel tokasini duzelten samuray
(19.12.17)
0
0
bubiruyaolmali
(19.12.17)
28 engelli 6 tane başlıkları engellenmiş.

çok mecbur kalmadıkça engellemiyorum ama lord
eddard stark gibi insanları kaosa sürükleyen tiplere direk engeli basıyorum.açtığı başlığa da
entry girmiyorum
0
follow rivers
(19.12.17)
Önceki yazarlığımda da 0, şimdikinde de 0. Çok aptalca yazanlar veya bilerek yanlış başlık açanlar çok sinirlendiriyor beni ama kimseyi engellemedim.
0
m e b
(19.12.17)
0
0
sta
(19.12.17)
0
0
all girls dream
(19.12.17)
Sıfır.
0
ms brownstone
(19.12.17)
782
0
monsieur turti
(19.12.17)
139. 68 tane de başlık.
0
unifeel
(19.12.17)
70
0
sanquis
(19.12.17)
546
0
marjinalolamayaninsan
(19.12.17)
1027. bilgi alabileceği başlığa "yeşillendirin" yazanlar, bitcoin ref'çisi ezikler, futbol başlıklarında sadece provokasyon yapmaya çalışan "koyduk mu" gerzekleri (takım ayırt etmeksizin) vs. hepsine basıp geçiyorum. sansür yanlısı bir insan değilim ve aslında yaptığımı sevmiyorum ama "bu zeka düzeyinde bir insanın yazdığından fayda gelmez" diye düşünerek onların yazdıklarıyla vakit kaybetmemek adına böyle bir şey yaptım.
0
der meister
(19.12.17)
4000 küsür
0
kay adams
(19.12.17)
1622 kişi.
der meister +1, troll'ler ve hakaretçi küfürbazlarla birlikte özellikle son 2-3 yıldır yazar olmuş ve tanım yapma zahmetinde bulunmayan, sözlüğü twitter gibi kullanan, noktalama-imladan bihaber, saygısız ve at gözlüklü yazarları gördüğüm yerde engelliyorum. aslında tek entry'den yargılamıyorum insanları, entry gözüme batıyorsa diğer entry'lerine ve yazarın başlığına bakıyorum. genelde o entry'den anlamış oluyorum, "hmm bunu troll eklemeyeyim" diye vazgeçtiğim çok az oluyor.

bir süre sonra şunu fark ettim, gündem olan tartışma içerikli başlıkların büyük bir kısmının ilk entry'sini göremiyorum. sözlüğün içinde bulunduğu bok çukurunda gitmesini sağlayan lokomotiflerin aslında bu niteliksiz kullanıcılar olduğuna o zaman ikna oldum, o yüzden kimse "kendi kendilerine yaziyürler işte tahammülsüz herif" demesin.

yetmiyor tabii ki, hangi birini engelleyeceksin. rastgele okumayı bıraktım o yüzden sözlüğü, merak ettiğim şeylerin başlığına bakıyorum çoğu zaman; zaten bilgi içermeye müsait başlıklarda pek olmuyor bu tipler.
0
Bruce
(19.12.17)
0
0
alt4y
(19.12.17)
(6)

Akademisyenler icin

durgunfoton
Yilbasinin bi onemi var mi. Iki tane makale yazmistik, duzeltme istediler. 3 aydan beri ne oldu diye sormayan hoca, 1 haftadir hergun duzeltmeleri yap diye mail atiyo.
Yilbasinin bi onemi var mi. Iki tane makale yazmistik, duzeltme istediler. 3 aydan beri ne oldu diye sormayan hoca, 1 haftadir hergun duzeltmeleri yap diye mail atiyo.
0
durgunfoton
(16.12.17)
Sene içerisinde belirli bir sayıda yayın çıkartılması gerekiyor diye biliyorum, kendisi zora girdiyse sizi darlamaya başlamış olabilir.
0
tel tokasini duzelten samuray
(16.12.17)
teşvik puanını toplayıp para alacak işte seneye. 2017 bitmeden yayınlanmalı ki 2018 de bir miktar para alabilsin ekstradan.
0
mezarkabul
(17.12.17)
Var.

2017 de alacağı puanlar artsın diye baskı yapıyordur.

lakin 2 hafta kalmış şurda düzeltme yapılacak da onaydan geçecek de basılacak... zor bence.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(17.12.17)
Düzeltmeyi yapıp gönderseniz de 2017'de yayınlanamaz artık, onun için çok geç. Dergiler bir haftaya Noel dönemine girecek, tatil olacak. Düzetlmeyi şimdi gönderseniz bile, hakemlerden en az iki hafta değerlendirme süresi isterler. Haliyle, sene sonuna hayatta yetişmez. Dolayısıyla, teşvik için olduğunu düşünmüyorum.

Büyük olasılıkla sene sonu gelince bir anda yapılacak tüm işleri birden hatırlayıp 'Hayta yapmadı' diye herkesi dürtüyordur. Seni sonu geldi, işler bitmedi diye tutuşmuştur.
0
aychovsky
(17.12.17)
0
kayranin kedisi
(17.12.17)
akademik teşvik +1. 2017 sonuna kadar belirli bir puanı toplaması lazım ki gelsin teşvikler dı dıs dıs dı dıs
0
duyond
(17.12.17)
(4)

Evlendiğiniz kişi

sorunvar
Evlendiğiniz kişiyi nasıl buldunuz ? Kaç yıldır evlisiniz ?
Evlendiğiniz kişiyi nasıl buldunuz ? Kaç yıldır evlisiniz ?
0
sorunvar
(15.12.17)
Daha bulamadım, bulamıcam bu gidisle de..
0
binder dandet
(15.12.17)
facebook'ta bir fotoğraf yetti :)
0
silah taciri
(15.12.17)
Lise arkadaşı ama lise sevgilisi değil. Bir pilav gününde konuştuk, sohbet güzel geldi. 15 yıldır evliyiz.
0
SiyamkedisiZorro
(15.12.17)
Benim hocam, onun kuzeni tanıştırdı. 7 yıldır evliyiz.
0
duyond
(17.12.17)
(28)

Bu yıl kaç kitap okudunuz?

AlsterWasser
asıl sb.Malum yıl bitiyor. Nasıldı ?neler okudunuz ? Okuma, öğrenme konusunda verimli geçti mi? Hangi alanlarda ağırlıklı kitap okudunuz?Sadece 2017 yılında okuduklarınız içinden bir tanesini seçseniz hangisini seçerdiniz?edit: 1 olur 41423242 olur, kim ne diyebilir? Bazen bir kitap çıkar karşına o
asıl sb.

Malum yıl bitiyor. Nasıldı ?neler okudunuz ? Okuma, öğrenme konusunda verimli geçti mi? Hangi alanlarda ağırlıklı kitap okudunuz?

Sadece 2017 yılında okuduklarınız içinden bir tanesini seçseniz hangisini seçerdiniz?


edit: 1 olur 41423242 olur, kim ne diyebilir? Bazen bir kitap çıkar karşına okuması aylarını alır okuduktan sonra hala bırakamazsın elinden..Bazen de tutamazsın kendini okudukça okursun bir sürü..Sayı sadece merak. Yoksa kimse hırs yapar gibi oturup saymıyor tabii ki..Ama sorulunca da geriye doğru cevap verilebilir haliyle..
0
AlsterWasser
(12.12.17)
Zeynep kaçar - Kabuk

19 kitap
0
kablelvuku
(12.12.17)
Şuan 16, elimdeki bitecek 1-2 güne(Portnoy'un Feryadı) 17 ile kapatırım sanıyorum seneyi.

Haziran ile Eylül arası sadece 1 tane okudum o aralık baya boşladım elime alasım yoktu.

2017'de okuduğum kitaplar arasında favorim Yaşama Uğraşı-Cesare Pavese.
0
ravenclaw
(12.12.17)
bu yılın ilk 6 ayında çalışmıyordum, o yüzden 40 dan fazla kitap okumuşumdur.

direk seçim yapamam ama;

grange - siyah kan
ahmet ümit - beyoğlu rapsodisi
betty mahmudi - kızım olmadan asla
zweig - satranç
balzac - eugenie grandet

bu yılki ilk beşim.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(12.12.17)
Sayıyor musunuz okuduklarinizi?

Benim için bu yıl aklimda kalanlar

Vedat Türkali
Hasan Ali Toptaş

Oldu
0
lanetolasibeyaz
(12.12.17)
Bu yıl doğru düzgün okuma kitabı okumadım. Çerezlik şeyler okudum. 8-10 tane okumuşumdur. Kindle'a bakmam lazım. Şunu öneriyorum.

www.goodreads.com

Bilimsel metin olarak bu yıl okuduklarım boyuma yaklaştı. 6-7 bin sayfa var kesin var. Üzerini hesaplamak istemiyorum. Yıl bitmeden bir 600 sayfa daha gelecek. Toplam 10 bini bulur gibi geldi.
0
Lim5
(12.12.17)
@lanetolasibeyaz goodreads var çok güzel. Sen de gel.
0
kablelvuku
(12.12.17)
Bugün itibariyle 30. kitabı bitirdim, yenisine başladım. Goodreads bu konuda epey yardımcı oluyor, ne kadar okuduğunun hesabını tutabiliyorsun.
0
i m cool with that
(12.12.17)
Felaket kötü bir tercih olan "Araba Sevdası" 37. kitap olacak. Bir süre roman vb. okumak istemiyorum. Finansal Krizler tarihi yeni yılın ilk kitabı olur. En beğendiğim kitap "Huzursuzluğun Kitabı" oldu. Bunun dışında, Bilgeliğin Sarsılmazlığı Üzerine, Momo, Kırmızı ve Siyah, Gönüllü Kulluk Üz. Söylev, Peter Camenzind, İnsan Olmak, Katip Bartleby, Karmaşık Duygular, Demian, Matilda, Kör Baykuş, Olağanüstü Bir Gece ve Söylevler beğendiğim kitaplar.
0
harvey
(12.12.17)
Net bir şekilde sayabildiğim (instagram hesabım nedeniyle) 76 tane var, 1 Ocak'tan itibaren. İş için okuduğum romanları veya hesabını tutmadığım kitapları da sayarsak 90-95 civarıdır herhalde şimdiye kadar.

Bir tane seçmek zor olur, çünkü çok güzel şey okudum. Yakın geçmişte en beğendiklerimden biri Russell Brand'in bağımlılıklarımızdan nasıl kurtulabileceğimize dair kitabı "Recovery" oldu.

Yıl boyunca en beğendiklerimden bir başkası Amy Morin'in 13 Things Mentally Strong People Don't Do isimli kitabıydı.

Paul Auster'ın 4,3,2,1'i uzun süre beklediğim ve uzun sürede okuduğum için önemliydi.

En büyük hayal kırıklığı John Green'in son kitabı Turtles All The Way Down oldu sanırım, tam bir vakit kaybıydı.

Feminizm ana temasıydı yılın gibi görünüyor; Female Chauvinist Pigs ve I Call Myself a Feminist favorilerim oldu.

Yakın bir arkadaşımın kitabı Erotic Stories For Punjabi Widows yayınlanıp çok beğeni aldı, hazırlık, yazma, basılma zamanını vs bildiğimden çok önemliydi okumak.

Tamamen eğlencesine de Zoe Heller'ın Notes On A Scandal'ını okumuştum ve karakter gelişimine hayran kaldım.
0
sopiro
(12.12.17)
Goodreads e gore 37 okudum-okuyorum.
Mesleğim pek hakkında okuma yapmamı gerektirecek türden değil. İş anlaminda pek bi şey okuyarak ogrenmedim bu sebeple.
Bu yil eskiye nazaran farkli olarak tarih ve siyaset iceren kitaplara daha ağırlık vermisim.
Bu alanda ogrendigim fazlaca sey oldu.
Bir tane secmek cok zor ama huzursuzlugun kitabını bu yilin kitabi secebilirim sanirim.
Ama ercan kesal ve hasan ali toptas da fazlaca aklimda kalanlardan.
Bu yilin yenisi olarak da ala el asvani var. Oldukca begendim.
0
a perfect lie
(12.12.17)
başlığı okurken su içiyordum, allahtan cevapları suyum bittikten sonra okumaya başlamışım. Yoksa gitmişti ekran durduk yere.

Beklentim birazdan bir kahraman gelecek ve 300 diyecek yönünde; hadi bakalım. kırmayın beni.


öncelikle konu hakkındaki şu fikrimi beyan edeyim de, hani belki sizi biraz ferahlatır-rahatlatır. sonra soruyu yanıtlayayım;
kitap okumak yersiz yüceltiliyor. okurken beynin durumu hakkında konuşulabilir, ya da okuma eyleminin anından dolayı algıların durumu hakkında da.

Fakat kitap okuyan adam şöyledir böyledir kısmı, dünyada o kadar andaval olduğundan aralardından eh bari kitap okuyor kısmından kazanıyor.

kitap okumak dedikodu yapmaktan, şer işlerle ilgilenmekten ya da çekirdek çitlemekten daha faydalı olabilir. Ama hepsi bu. Neyse soruya dönelim;


(edit yaparak bu kısmı sildim, sadece seçtiğim kitap kalsın.)

seçtiğim kitap; adım adım matematik. gayet doyurucu ve besleyici. daha bitirmedim ama, bitirince haber veririm.


bunun dışında 12 ayda 50'ler 60'lar ohoooo; çok sevdiğim rıza sarrafın bir sözü var; ''milyar - milyon dolarlar havada uçuşuyor.''

Bi' gün Nasrettin hoca eve 2 kilo et getirmiş, hanımı da tembihlemiş. ''akşam için güzelce pişir bunları'' diye. hikaye bu ya; o gün de akşamüstü eve hanımın arkadaşları gelmiş. Bunlar oturmuşlar eti yiyip bitirmişler. Akşam olmuş, sofra kurulmuş, sofrada sadece çorba var; hoca sormuş, ''hanım'' demiş, ''et nerede'' hanımı da hocadan çekindiği için, ''kedi yedi'' diyivermiş. off hikaye böyle çok uzun, siz anladınız zaten.

o kadar okumuş adamlarsınız.


edit: sizin kadar okuyamadığım için utandım, okuduklarımı da sildim* . Yoksa bu neden sildi şimdi diye aklınıza başka birşey gelmesin.
0
mete kudur
(12.12.17)
Dostoyevski - Kumarbaz
Albert Camus - Düşüş
Balkagov - Köpek Kalbi
Stefan Zweig - Amok Koşucusu
Ahmet Hamdi Tanpınar - Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Peyami Safa - Yalnızız
Peyami Safa - Matmazel Noraliya'nın Koltuğu
İhsan Oktay Anar - Amat
Franz Kafka - Şato
İskender Pala - Katre-i Matem
Khaled Hosseini - Bin Muhteşem Güneş
Sandy Tolan - Limon Ağacı
Chris Cleave - Küçük Arı
Rick Riordan - Perry Jackson ve Yunan Tanrıları.


Ayrım yapamıyorum ama zannedersem Amat olurdu aralarından seçeceğim kitap.
0
m e b
(12.12.17)
Bu yılki favorim die unendliche geschichte, niye bu kadar geç okudum diye hala pişmanım.

Kaç kitap okuduğumu yazmak istemiyorum, mete kızacak sonra.
0
Bruce
(12.12.17)
10 tane kadar okudum, kayda değer olan Daron Acemoğlu "Ulusların Düşüşü"
0
theconqueror
(12.12.17)
2015'te 52, 2016'da 50 kitap okumuştum. Goodreads'te bu sene hedefi düşürdüm 25'e. Şu an 29. kitabı okuyorum.

Bu sene kendimi kurgudan biraz uzaklaştırmaya çalıştım genel olarak. Usta ile Margarita ve Ruh Adam okurken en çok zevk aldığım kitaplardı.
0
efreet sultan
(12.12.17)
2015: 36
2016: 20
2017: 05
0
siyah giyen adam
(12.12.17)
Ben saymiyorum ama 20'yi gecmedigi kesin. Biz de isterdik 950 kitap okumak lakin insanlik disi sartlarda calisiyor idik.

Bende en cok iz birakan kitaplar Yasar Kemal Kendini Anlatiyor, Sapiens ve Bir Ceza Avukatinin Anilari oldu. Gerisini hatirlamiyorum bile.
0
rusyalı kozmonot
(12.12.17)
2 :'(

Albert Camus ~ Yabancı

Zülfü Livaneli ~ Huzursuzluk
0
since1907
(12.12.17)
İşler durgun olduğu için daha fazla vakit kaldı bana bu sene. 64 kitap okumuşum, genelde milli mücadele dönemi ve Atatürk hakkında oldu bu sene okumalarım. Goodreads olduğu için takibi kolay oluyor.
0
gozu acik sevisen yahudi
(13.12.17)
Doktora tezim nedeniyle fazlasıyla okudum, sayı vermem mümkün değil o yüzden.
Aralara da birkaç roman ve çocuk kitabı sığdırabildim.

En beğendiklerim:
Foucault'yu Sayıklamak - Patricia Duncker
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği - Milan Kundera
Bir tane de gençlik kitabı: Bana Sesini Bırak - Neslihan Önderoğlu

Diğerleri çok akademik...
0
duyond
(13.12.17)
kindle'a göre dokuz. 4-5 tane de basılı okuyabildim. aralarında psikoloji ve bilimsel de var ama çoğu fantastik kurgu ve bilim kurgu. özellikle terry pratchett çok okudum. ölümünden sonra hep istiyordum ancak fırsatım oldu. bir de yalnızca yatarken üç beş sayfa uyur uyanık götürdüğüm iki harika kitap var ama bu kafayla anca seneye bu zamanlar biter onlar.

Sapiens ve Çıplak Maymun en beğendiklerimdi.
0
kaichi
(13.12.17)
0 ama bir sürü bilimsel yazı okudum internetten. kozmik anafor başta olmak üzere... onlar olmaz mı?

roman namına hiçbir şey okumadım.
0
ya ben lan neyse
(13.12.17)
Tam sayı veremeyeceğim, 10'dan fazla 15'ten az.

Bu yıl uzun bir aradan sonra ilk kez fantazya okudum! (Vuuhuuu!) Çok mutlu oldum. Sanırım 2011'den beri fantastik kurgu okumuyordum. Neil Gaiman'ın American Tanrıları 3 günde akıp gitmişti. Kolay okunabilir kitap bulmak ne güzel.

Onun haricinde uzun süredir istediğim; ama üşendiğim bir dalda okumaya geçtim: Antik Yunan & Roma Tarihi. Plutharkos'tan 4 kitap okudum. Paralel Hayatlar Serisi'nin Türkçeye basılmışlarını. Farklı yayınevlerinden. Bir yandan da Romalı generallerin savaşlarının yeniden canlandırılmalarını izledim. Ordu nasıl konuşlandı, ikmal hattı neredeydi, sağ ve sol cenahlar nelerden oluşuyordu, muharabe nasıl başladı şeklinde içerikleri çok kolay bulunca okuma şevkim de arttı.

Klasiklerden, daha evvel okumadığım ancak okumam gereken birkaç taneyi okudum. Hala azaltmam gereken bir adam boyu kitap var. (Sineklerin Tanrısı, Hayvan Çiftliği, Faust, vs)

Bir de booool bol hukuk kitabı ve kanun okudum, malum öğrencilik.

Ha bu arada klasiklerden elinizde fazla olan, elden çıkarma niyetinde olduğunuz kitap varsa göndermekten çekinmeyin. Kargoyu karşılayıp kitabınızı seve seve kabul edebilirim.

Edit: Söylemeyi unutmuşum! Bu senenin başında (Ocak ortalarında) Oğuz Atay'ın tüm kitaplarını bitirdim. Yani, daha evvelden okuduklarım elbette vardı; ama bazılarına ikinci/üçüncü okumayı yaptım, bazılarını da (Günlük, Bir Bilimadamının Romanı) ilk kez okudum. O yüzden sayıyı 10~15'ten, 15~20 aralığına çekiyorum :p
0
g man
(13.12.17)
47 tane yazıyor goodreads'te ama bunların içinde beğenmeyip sonunu getiremediklerim de var. mesela barış bıçakçı'dan seyrek yağmur, zaten incecikti yarısını geçtiğimi hatırlıyorum ama beğenmedim bıraktım. murat menteş'in bir kitabını okudum hiç beğenmedim bir daha okumam.



zorba, don quijote ve sonsuzluğun sonu bu seneki favorilerim.
0
nickimin hakkini veremedim
(13.12.17)
22 tane okumuşum. 23.yü göremeden yıl bitecek. Son 1 aydır hava erken kararıp geç aydınlanıyor. Servisteki gıcıklar da tepe ışıkları yaktırmıyor. Sadece yolda kitap okuyabilenler üzgün:(
0
soyut park
(13.12.17)
Şu an 36. kitabıma başlayacağım. Genelde siyasi kitaplar ve roman okudum.

Okuduğum kitaplarda ufkumu açan Thomas More - Ütopya, Jose Saramago - Görmek oldu. Okurken en çok zevk aldığım kitaplardan biri de Haruki Murakami - Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu idi.
0
tahin pekmez yoğurt
(13.12.17)
Nisan'a kadar sıfır, Nisan'dan beri 18.
En sevdiğim Amat oldu.
0
auroraaurora
(13.12.17)
tabletten kitap okuduğum için geçmiş butonuna tıklayınca uzun bir liste geliyor ama saymak istemedim bayağı okumuşum .
beğendiğim yazarların bütün kitaplarını okumak gibi bir saplantım var
ben soruya yazar isimleri ile yanıt vermek istiyorum
chuck palahniuk
nikos kazancakis
jerzy kosinski
umberto eco
0
devilone
(13.12.17)
(27)

okurken canınızın çıktığı kitaplar

tabudeviren
bir sekilde alip okudugunuz fakat okurken cok sıkıcı oldugunu gordugunuz, gucluklu bitirdiginiz kitaplar nelerdir?
bir sekilde alip okudugunuz fakat okurken cok sıkıcı oldugunu gordugunuz, gucluklu bitirdiginiz kitaplar nelerdir?
0
tabudeviren
(06.12.17)
Başıma bir şey gelmeyecekse,kinyas ve kayra. Ne karanlık kitap,boğuldum okurken.
0
denef
(06.12.17)
Masumiyet müzesi, bitsin diye okudum, bazı kısımları sıkıcının da ötesinde.
0
elikası
(06.12.17)
Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı.

Olmuyor, akmıyor, devrik devrik 5 kere okuyunca bile anlaşılamayan cümleler... Hikayesi güzel ama ana dilde olmayınca asıl olaydan, felsefesinden eksik kalıyorsun.
0
onemoremile
(06.12.17)
Yüzyıllık Yalnızlık

Okurken aşırı sıkıldığım başka bir kitap bilmem.
0
efreet sultan
(06.12.17)
Çok sıkıcı olduğundan değil de çok uzun olduğundan Paul Auster'ın 4,3,2,1 kitabı. Kindle'dan okumuştum bir de, elimde gerçek kitap olsa fiziksel olarak sayfaların ilerlemesinden falan bir şey anlaşılır, bunda okuyorum okuyorum hala yüzde altmışı kalmış vs. Herhalde sonsuza kadar okuyacağım, diye düşünmüştüm.

Asıl cevabım, benim de başıma bir şey gelmeyecekse, Yüzyıllık Yalnızlık. Hatırladıkça tansiyonum düşüyor.
0
sopiro
(06.12.17)
Masumiyet müzesi +1.
kitaptan son hatırladığım sayfa bu:
adam aşk acısından kapı kolunu kemiriyordu. afakanlar bastı ve bıraktım.
0
soulforge d
(06.12.17)
Puslu kıtalar atlası
0
aquarium
(06.12.17)
bülbülü öldürmek.

sıkıntıdan patladım.
0
sizofren06
(06.12.17)
Orhan Pamuk kitapları :(
0
lcha
(06.12.17)
gazap üzümleri
o kaplumbağa var ya o kaplumbağa, hani daha kitabın en başlarında tozlu ve çorak yoldan karşıya geçmeye çalışan. allah belasını versin o kaplumbağanın. daha o sayfalarda anlamalıydım aslında.
0
halanne
(06.12.17)
Cthulhu'nun Çağrısı. Korkudan değil sıkıntıdan ölecektim.
Puslu Kıtalar Atlası +1
Amerikan Tanrıları'nın bazı kısımları :(
(linç yiyeceğim ya, du bakalım)
0
kobuzchu kiz
(06.12.17)
sıkıcı kısmını geçiyorum çünkü kitabın amacı zaten "sıkmak" ancak bu kadar zorlanacağımı bilmiyordum; pessoa-huzursuluğun kitabı. hayata hiçbir zaman umutsuz bakan biri olmadım ancak bu kitabı okuduğum zaman hayatımın en melankolik, en depresif zamanlarıydı; yine de öldüm öldüm dirildim. sonra anladım ki öyle bi oturuşta 150 sayfa okunacak bir kitap değilmiş bu, aşırı doz almışım.

şimdi arada, yine canım sıkılınca açıp beşer onar okuyorum; alplerde, bir hiçliğin ortasındaki kulübemden gecenin bir yarısı hava almaya çıkmış gibi yüzüme çarpıyor soğuğu.
0
Bruce
(06.12.17)
Zar Adam +1
0
mutekebbir
(06.12.17)
vadideki zambak. ucuncu sefer elime aldigimda gozlerim ve beynim kanaya kanaya bitirdim. uzunca bir paragraf sadece bir cumleden olusuyordu. cumleleri ogelerine ayira ayira okuyup anlamayi da denemistim. balzac, mezarinda zambaklar bitsin.
0
lamira
(06.12.17)
gulun adi kitabi fenaliklar gecirdi bana. baya baya ilerlemiyodu. sonuna yaklastim, nasil bittigini sorup ogrendim.
0
pide
(06.12.17)
şu çılgın türkler.
okulda dönem ödevimizdi o kitap.. aynı sayfaları döne döne okumamıza rağmen hiçbir şey anlayamıyorduk. çok sıkıcı gelmişti. sonra kitabı bitirmedim, ödevimden düşük aldım ve bir daha da asla o kitabı eve sokmadım.
0
vedderbaug
(06.12.17)
ahmet hamdi tanpınar - huzur

resmen huzurum kaçtı okurken ki bitirememiş bile olabilirim.
üniversitedeyken hocamızın biri okutmuştu, bu kitabı okuyup anlayabiliyorsanız işte olmuşsunuz derdi. demek ki o zaman olmamışım, yaş oldu 32 bir daha elime almadım.
0
duyond
(06.12.17)
Yolda

Bitiremedim zaten
0
kablelvuku
(06.12.17)
Sasa Sokolov - Budalalar Okulu ...basladım..denedim...bi daha cabaladım olmadı ..rus edebiyatı severim diye hediye gelmişti kitap..hırslandım..gene yapamadım..belki de benim kapasitem yetmedi ama yarım bıraktım :(
0
bhdrydn
(06.12.17)
kafka- dönüşüm
incecik kitap olmasına rağmen haftalarca bitiremedim. okurken bu kadar sıkıldığım başka kitap hatırlamıyorum.
0
sta
(06.12.17)
Tutunamayanlar - iki kere denedim bitiremeden

Zar adam + 1
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(06.12.17)
1984. Bitiremedim. Yazım kurallarına o kadar dikkat etmişler ki, okurken virgüle, apostrofa bakmaktan cümlelere konsantre olamadım.
0
dissendium
(06.12.17)
Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı +1

hediye edildi iki kere. mecburen okudum. gezi desen degil, ani desen degil, felsefe degil, manuel degil. vakit kaybi gibiydi :(
0
jimicik
(06.12.17)
tarihimizde garip vakalar. büyük bi ümitle başlamıştım ondan dolayı olabilir.


ivan iyliç'in ölümü. sevmedim.
0
cabiday
(06.12.17)
Tutunamayanlar +1
Yarısına anca gelmiştim. Sinirlenip (evet, kitaplara saygım olmasa yırtıp atacaktım hatta) bir köşeye kaldırmış ama bir yandan da yarım kalan kitaplara karşı vicdan azabı çektiğim için tekrar devam etmiştim. Ama o mu beni bitirdi, ben mi onu bitirdim, onda hala kararsızım. 7'den 70'e herkesin "Bu benim başucu kitabım." demesi de beni hayretten hayrete düşürmüştür bu yüzden.

Bir Kış Gecesi Eğer Bir Yolcu,Italo Calvino. Okuduğum, okurken epey sıkıldığım bir kitaptı bu da. Yazım tekniğini hiç sevemedim.

Pedro Paramo,Juan Rulfo. Bu da kısacık bir eser olmasına rağmen sayfalar bereketlendi, bitmedi, azmettim, bitirdim ama hiç memnun olmadım okuduğum için. Son derecede zorladı beni. Ben bu tarzda yazılmış kitapları sevmiyorum zannedersem.

Gurur ve Önyargı, Jane Austen. Şu zamana kadar okuduğum en ama en gereksiz eserlerden biriydi. Bunda da sayfalar bitmedi bir türlü. Bitirdiğimde de pişmanlıklar yaşadım ve Tutunamayanlar'a zamanında yaptığım haksızlık yüzünden biraz da üzüldüm. Eğer imha edilecek bir kitap olsaydı bunu hak eden kitap bu olurdu diye düşünüyorum.

Savaş ve Barış, Tolstoy. Büyük beklentiyle okumuştum ama hiç beğenmedim. Bitirince "Ee?" diye de Tolstoy'a sitem edip trip atmıştım.

Ve ilk defa yarım bıraktığım bir kitap: Başkan Babamızın Sonbaharı, Gabriel Garcia Marquez. Eserde tek noktalama işareti virgül. Cümleler hiç bitmiyordu, ben de okumayı bıraktım.

Dava / Şato, Franz Kafka. Dava'yı hem berbat bir yayınevinden okuduğum hem de ölümünden sonra yayımlandığı için bu kadar sıkıcı ve hikayesi havada kalan bir eser sanmıştım. Ama Şato'yu da işinin ehli bir yayınevinden okudum. Onda da tema ve havada kalmışlık sorunu vardı. Bu yüzden ikisini de okurken hem sıkılmış, hem de biraz hayal kırıklığı yaşamıştım. Herhalde Dönüşüm kadar tat alamadığım veya Dönüşüm, beklentimi yükselttiği için böyle hissediyorum, bilmiyorum.
0
m e b
(06.12.17)
Vedat Türkali - Güven 2 cilt

Yalniz Mavi Karanlik kitabini okuyun derim.. hele ilk sayfa..
0
chezsoi
(07.12.17)
yaşar kemal, binboğalar efsanesi. ortaokulda verilmişti ve okumadım zaten. okunası o kadar insan varken hiç pişman değilim.

güçlükle bitirip de çok sıkıcı olduğunu düşündüğüm kitap william burroughs'ın çıplak şölen'i. naked lunch yani. ama ben sahafın tekinden çok boktan bir çevirisini alma hatasında bulunmuştum. iğrençti. bu beat kuşağı konusunda on araba laf söylemeye başlamadan durayım. gerçi, 2001'den bu yana çok zaman geçti, belki baksam fikrim değişir. onu not etmiş olayım.

daha da var da ilk aklıma gelen bunlar.
0
godoşu beklerken
(07.12.17)
(12)

doktora tezi gibi doktora tezi

khiron
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=WBc656i315e2eV6-EZV1ot9tnznKbW3Y4AqMkiP--DWXdAlhzPWPhtZJGyY7cd02 https://t.co/piF199B5jvçok zor olmuş mudur dersiniz?
tez.yok.gov.tr

t.co

çok zor olmuş mudur dersiniz?
0
khiron
(05.12.17)
ayip.
yazanin aybi ayri, bunu kabul eden danismanin aybi ayri, o tez basarili bulup altina imzasini atan 5 akademisyenin aybi ayri.
yüksek lisans tezi olarak bile kabul edilemeyecek bir calisma nasil olur da doktora tezi olarak kabul gördügünü anlamak güc.
tezin kendisi ayri ayip, sonuc kismi ayri ayip, kaynakca ayri ayip.
almanca "edited" anlamina gelen herausgegeben kelimesinin kisi ismi olarak alinmasi tamamiyla facia. söyleyecek söz bulamiyorum.
yuh ya.
söz bulamiyorum dedim, gazimi alamadim. doktora tezi böyle olanin yl tezi nasildir diye geciyordu aklimdan ki özgecmisinde birlestirilmis tezsiz yl yaptigini yazmis zaten. hic sasirmadim.
0
pilav
(05.12.17)
Ya bir insan kendi anadilini nasil konusamaz? Inanin aklim almiyor. Bu kisi akademisyen, bu kisi okur yazar ya. Off... Sadece onsoz ve ozgecmis bolumunu okudum. "Direkt" yerine yazdigi "direk" girsin beyinsiz kafasina. Angut.
0
lamira
(05.12.17)
gülebilmek istedim ama gülemedim. ülkenin hali bu işte. herausgegeben'in "edited" anlamına geldiğini bilmiyordum ama tezi incelerken görmüştüm o kısmı, "bu ne biçim isim lan, kesin isim değildir" diye düşünmüştüm, şimdi pilav'ın yazdığını görünce kahkaha attım jasfjfla. rezillik, başka bir şey değil. kendim akademisyen değilim ama yaptığım iş gereği tezleri kurcalamam gerekebiliyor. çok fazla aptalca yazılmış saçmasapan tez görmüştüm ama bu bambaşkaymış. doktora tezi bir de, yuh.
0
der meister
(05.12.17)
adam meriç işte. ne olsun başka
0
d e j i n
(05.12.17)
Adam su an yard doc'mus. Dusunsene 4 senede ancak sunu yazabiliyorsun. Muhtesem bir olay.
0
evrim halkasi
(05.12.17)
kuramsal kısım denen bir bölümü bile yok, neye göre sonuç yazmış ya da öneriler listelemiş. bir de kültürümüzü aydınlatmak yok yaşatmak bik bik diye iddialı laflar söylemiş. şok oldum, bu lisans mezuniyet tezi bile olamaz.
0
duyond
(05.12.17)
Hahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha
hahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha

lan okudukca cikiyor arkadas dokturmus resmen. fort he nedir yav?
0
alperz
(05.12.17)
ingilizce ozeti okuyun nolur efsane otesi.
0
alperz
(05.12.17)
bazen derslerine girdigim lisans ogrencilerinin tezlerine laf ederdim. bu tezi gordukten sonra, bunu yazan adama doktora verildiyse bizim ogrencilere profluk, bolum baskanligi falan verilmesi lazim. reza zarrab'in hayali sebze ihracati gibi, hayali bir tez yazmis anlasilan.. bu nedir aga.
0
ubi dubium ibi libertas
(05.12.17)
ben buna benzer bir şeyi orta okulda dönem ödevi olarak vermiştim sanırım ama öyle sayfa 19 sayfa 40 diye yazmadım yoksa hoca kabul etmezdi, döverdi
0
dedim dedim de kime dedim
(05.12.17)
Ben doktor olacak adam nasıl İngilizce bilmiyormuş diye meraktan baktım. Meğer Türkçe de bilmiyormuş. Gerçek Ph.D. bu değil.
0
dissendium
(05.12.17)
Dil İngilizce de, o yüzden özet yazarken zorlanmış zannettim ben de. Meğer çok daha farklı sorunlar varmış.

Geçen gün aynı üniversitede bir mühendislik bölümünün kadrosuna bakmıştım. Yayın kalitesi gözlerimi yaşartmıştı.

Aynen, her ile üniversite ve her uygun bulduklarına (!) kadro, aynen.
0
yaraticinick
(05.12.17)
(10)

Bir insanın bir anda yaşayabileceği en büyük değişim

diffarentiationation
Cinsiyet değiştirmek diye düşündüm ben. Tüm yakınlarını kazada kaybetmesi, Yozgat'tan çıkmamışken Las Vegas'ta milyoner hayatı yaşamaya başlaması gibi şeyler olabilir mi?Nedir sizce?
Cinsiyet değiştirmek diye düşündüm ben. Tüm yakınlarını kazada kaybetmesi, Yozgat'tan çıkmamışken Las Vegas'ta milyoner hayatı yaşamaya başlaması gibi şeyler olabilir mi?
Nedir sizce?
0
diffarentiationation
(29.11.17)
being there filmi geldi aklima
0
ordinov
(29.11.17)
Anne ya da baba olmak olabilir. Birçok insan çocuk sahibi olunca dünyaya farklı gözle bakmaya başlıyor. Siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunlar kişiye daha çok batar hale geliyor. Katil olmak olabilir. Birini öldürmeden önce masum bir insan iken birini öldürdükten sonra daha çok dibe batmış bir insan olunabilir. İntihar girişimi olabilir. O andan sonra bazı şeyler daha az umursanır hale gelebilir ya da hayatın boş kısımları yerine daha dolu kısımlarına odaklanılır. Ben en büyük değişim yerine en faydalı değişim kavramına daha sıcak bakıyorum. Para her zaman huzur getirmiyor. Yozgat'ta kağıt oyunu bile oynamamış bir insan Las Vegas'a gidince kumar bağımlısı olabilir. Bu yöndeki bir değişim olumsuz bir özellik taşıdığından en büyük olarak değerlendirilmesine rağmen kimsenin özeneceği bir şey değildir.
0
dissendium
(29.11.17)
fark etmeden, hep yaşadığımız bir şey aslında. sadece hayat çok hızlı aktığı için düşünmeye fırsat olmuyor. işsiz kalınca falan, şu an olduğum gibi ya da bir tatile çıkıp, koşturmacadan uzak kalındığında fark ediliyor.

örnek vermek istemiyorum.
0
runagain
(29.11.17)
Ciddi bir fiziksel engel. Felç ya da kör olmak.
0
sen git ben geliyorum
(29.11.17)
gecenin bir yarısı tenhada birini kıstırmış bıçaklı sopalı kalabalığa:
- rahat bırakın lan onu! s*ktiğimin dölleri!
diye bağırmak.

akıbetiniz nereye varırsa varsın hayatınız değişir.
0
dafaisss
(29.11.17)
su ana kadar belirti vermemis hayati boyunca gecmeyecek, duzelmeyecek bir saglik sorunun oldugunu ogrenmek yani sagligin bilinen anlaminin kaybi, aslinda kendini tanimlama bicimlerinden birini kaybediyorsun.
ana-baba ve en kotusu ikisinin birden kaybi, dunyanin neresinde olursan ol, anne baba hayattaysa hep donecegin bir yer vardir, onlar gidince sanki butun gezegen bir yere tasinmis seni de geride birakmis gibi oluyor, devamindaki hayat hep biraz eksik.
0
mavicorap
(29.11.17)
Ölümden dönmek bunlardan biri.

@ordinov'a katılıyorum. Being there de iyi bir örnek.
0
EasyTiger
(29.11.17)
hissiz duygusuz soğuk bir iş hayatı üzerine kurulu yaşamlar da gayet büyük bir değişim çoğumuz için..
0
redeath
(29.11.17)
dine dönmek, dinden çıkmak
0
pinkpeony
(29.11.17)
tecavüz
0
duyond
(29.11.17)
(9)

Boğaz manzaralı "aşırı pahalı" olmayan restorant tavsiyesi

joehigashi
-Avrupa yakası-içkisiz 2 kişi en fazla 300-350 tl ye kalkabileceğimiz-evlilik yıl dönümü kutlamaya uygun-boğaz olmasa bile şurasınında manzarası süperdir olabilir denilecekrestorantlar olarak nereleri tavsiye edilir ?
-Avrupa yakası
-içkisiz 2 kişi en fazla 300-350 tl ye kalkabileceğimiz
-evlilik yıl dönümü kutlamaya uygun
-boğaz olmasa bile şurasınında manzarası süperdir olabilir denilecek

restorantlar olarak nereleri tavsiye edilir ?
0
joehigashi
(24.11.17)
Vogue ya da Sunset
0
cakabo
(24.11.17)
Leb-i derya
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(24.11.17)
Vogue en son gittiğimizde eşofman takımıyla kafasında beyzbol şapkası olan Araplar ve onların aşırı makyajlı dev güneş gözlüklü eşleriyle doluydu. Tshirtle gezen garip tipler de cabası.
Pek özel/romantik bir havası yoktu kısaca :(
0
quaker
(24.11.17)
Sed Hotel - Doğadan Balık Restaurant
0
duyond
(24.11.17)
saydıklarının yanına "farklı bişeyler de yemiş oluruz" dersen banyan derim.
www.zomato.com
0
Bruce
(24.11.17)
paysage
0
since1907
(24.11.17)
sarıyer'de güzelyer var. çarşıdan yukarı doğru deniz tarafından devam edeceksin, telli babayı geçtikten sonra. ilgilenirsen bana mesaj at ismimi vereyim, selamımla git. saklı bir yerdir, esnaf temizdir balığın en tazesini yersin, içkisiz hemen hemen 200 TL'yi asla geçmez, içki ile de max. 350 diye düşünüyorum. yediğin balığa göre değişir, lagos yerine levrek yerim diyorsan zaten kilosu 110 tl civarı, en büyüğünü yeseniz 1.3 kg yeter size 145 tl balık desen, 4 mezeye 80tl versen, tatlısı içkisi 350 tl geçmez bence. bu havada şal ile dışarda bile oturabilirsiniz bence, kayalık yanında kaldığından rüzgar pek olmuyor.
0
pietro
(24.11.17)
Avrupa yakası demişsiniz ama 2.köprüden 5 dakika anadolu hisarı'nda olduğu için ben yine de yazayım lacivert'ten iyi bir yer bulamazsınız evlilik yıl dönümü kutlamak için. Yukarıda yazılan vogue, sunset lebi derya hepsine gitmişliğim var ve yine her türlü lacivert derim. Kız arkadaşımı yıldönümünde götürmüştüm ben de.
0
iyisin tabi
(25.11.17)
(11)

Kış geldi

AlsterWasser
ve siz kilo aldınız mı son günlerde?Ben bu sıralar doymuyorum da ne güzel sağlıklı güzel güzel yaşarken nerden çıktı bu durum anlamadım. Hadi yalnız olmadığımı göreyim de rahatlayayım.
ve siz kilo aldınız mı son günlerde?

Ben bu sıralar doymuyorum da ne güzel sağlıklı güzel güzel yaşarken nerden çıktı bu durum anlamadım.

Hadi yalnız olmadığımı göreyim de rahatlayayım.
0
AlsterWasser
(23.11.17)
ben varım. iki ayda 5 kilo aldım :)
0
denef
(23.11.17)
Tam tersi oldu. Daha fitim.
0
dissendium
(23.11.17)
Tartılmadım ama ben de 2 kilo falan kesin aldığımı düşünüyorum.
Ne güzel fittim +1
0
duyond
(23.11.17)
Almadım.
0
Adramelekhh
(23.11.17)
20 kilo verdikten sonra 2 ayda 3 kilo aldım.

Ne güzel fittim +1

Gerçi buna da bin şükür :))
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(23.11.17)
mevsim ve kilonun ne alakası var? eskisinden fazla yersen veya daha az hareket edersen kilo alırsın. kilo almadım.
0
diffarentiationation
(23.11.17)
biraz aldım maalesef. ilk etapta 2-3 kilo vermem gerek. sonra da 4-5 kilo. kışın ben de kilo alıyorum çünkü koşu veya bisiklete ağırlık veremiyorum hava şartlarından dolayı. yani tembellik olmasa yağmurda çamurda da yapılır bunlar ama işte.
0
burya
(23.11.17)
Hayvan gibi yiyorum 1 kilo falan aldım.
0
doxanikee
(23.11.17)
bende tam tersi durum söz konusu, bu sanırım biraz "mutlu olmak için yiyen" tipte bir insan olmamdan kaynaklı. normalde bir oturuşta öküz yerim, "akşam 7'den sonra yememek lazım" diyenleri tatlı niyetine götürürüm. gelgelelim kaban ve bot giymeye başladığımdan beri iştahım kesildi. sabah zoraki, sırf kafam çalışsın, midem boş kalmasın ağzım fakir fakir kokmasın diye iki lokma kahvaltı ediyorum saat 7 gibi. ondan sonra okuldan çıkınca saat 16 civarı ya bi tane dürüm gömerim ya da yarım ekmek arası bi şey patlatırım. o kadar. aramıyorum da açıkçası, aklıma gelmiyo yemek yemek. günde 6 ton meşrubat tüketmesem son bir ayda temiz 6-7 kilo verirdim.

kışın daha fazla yemek ve hatta kilo almak çok normal ama. iş kontrolden çıkmadığı sürece sorun yok. tıpkı güneşin doğup batması, mevsimlerin birbirini takip etmesi gibi normal bir süreç. çok şeyapma.
0
der meister
(24.11.17)
4-5 kilo aldım birkaç ayda. :(
0
ms brownstone
(24.11.17)
ben verdim yehhuuuuu!

beden ölçülerim küçüldü aslında kilonun bilmiyorum.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(24.11.17)
(23)

eviniz işe yakın mı?

Cursed Chico
eviniz işe yakın mı? neden işe yakın ev seçmediniz veya seçtiniz
eviniz işe yakın mı? neden işe yakın ev seçmediniz veya seçtiniz
0
Cursed Chico
(23.11.17)
Servis ile 1 saat sürüyor.

İşe yakın ev seçtiğim zaman asla akşamları "Dur bir çıkıp yürüyüş yapayım Kadıköy'de" deme imkanım olmazdı. Merkezden uzaklaşmak istemem. Denedim ve pek hoş olmadı benim açımdan. Genelde merkezi konumda ev seçmeye çalışıyorum. İş olduğunda da bir şekilde ulaşılır diye düşünmüştüm. Memnunum.
0
monogram
(23.11.17)
Yürüyerek 15 dk.
Sırf bu yüzden Asya’dan Avrupa’ya taşındım. Okuduğum bir kitapta yetşkin mutluluğunda işe gidiş-geliş zamanının azlığının çok önemli bir kriter olduğundan bahsediliyordu. Katılıyorum.
0
sopiro
(23.11.17)
30-40 dk. arası değişiyor. Bence İstanbul için yakın. Bir de tek vesait gidiyorum.
0
duyond
(23.11.17)
yürüyerek 15 dk. çünkü İstanbulda yol zulüm.
0
asilyis
(23.11.17)
bir asansör mesafesinde :) yaklaşık 2 dk. sürüyor...
0
gneral
(23.11.17)
Yürüyerek 10 dk. çünkü işe geliş ve çıkış saatlerinde yol istanbul'da gerçekten çekilmiyor. Genellikle off saatleri tercih ediyorum dışarı çıkacağım zaman da.
0
ekaterina
(23.11.17)
1,1.5 saat sürüyor. İki Otobus değiştiriyorum trafik ve kacirdigim 2. Otobüs yüzünden yaklaşık 1.5 saatimi alıyor dönüş ama gidiş hep 1 saat.
0
brnbrs
(23.11.17)
bisikletle 5, yürüyerek 20 dakika. hava durumuna göre yaya ya da bisikletle gidiyorum.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(23.11.17)
1.30 saatti, haftaya 5 dakika olan bir yere tasiniyorum, acayip mutluyum :D
0
baldur2
(23.11.17)
sabah işe gidiş 40 dakika, akşam eve dönüş 1-1.5 saat sürüyor. tayyip geldiyse, köprüde bitmeyen çalışmalar varsa, beklenmedik bir yağmur yağdıysa vs dönüş 2 saati geçiyor.

kadıköy'de yaşadığım için işyerim nerede olursa olsun evimi değiştirmem. çogüzel semt maşallah.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(23.11.17)
50 dk.

hayatım boyunca okullarım, eski işyerim falan min. 1 saat uzaktaydı hep. alışkın olduğum için sorun etmiyorum.
0
sir gawain
(23.11.17)
Araçla 8 dakika
0
cedex
(23.11.17)
araçla 5 dk.
istanbul'a iş için gelen insanlar evlerini işlerine yakın tutabiliyor. asıl uzak olanlar ailesiyle önceden de istanbul'da yaşayanlar.
0
japon askeri
(23.11.17)
1,7 km - 20dk. yürüme
ben özellikle seçmedim, denk geldi.
0
Bruce
(23.11.17)
Yol boş olsa kendi aracımla 8-9 dakika sürüyor. Ama ANKARA trafiği diye bir şey var o yüzden 25-45 dk sürüyor genelde.
0
arockm
(23.11.17)
üsküdar-tuzla

git-gel toplam 100 km. günün 3 saati yolda. o 3 saatin min. 1 saatini kitap, blog vs. okuyarak geçiriyorum. başka türlü vicdan azabı.
0
hemsta
(23.11.17)
minibüsle 10 dk yürüyerek 20 dk falan. dünyanın sonunda çalışıyorum ve oturuyorum, keşke uzak olsaydı.
0
kay adams
(23.11.17)
yürüyerek 25 dakika, otobüsle 5 dakika + 5 dakika yürüme mesafesinde. gün içinde zaten yoğun oluyo insan bi de evden işe, işten eve ulaşmak için zaman kaybetmek istemediğim için seçtim. zira trafikte geçen boşa zamana çok acıyorum.
0
dedim ben sana
(23.11.17)
Arabayla 15, bisikletle 30dk.
@sopiro kesinlikle aşırı mutluluk verici bir şey. Fakat 9 saatini sevmediğin bir işle uğraşarak harcıyorsan, keşke 1 saat gidip- 1 saat gelsem diyorsun..
0
kismisolungac
(23.11.17)
yürüyerek 30 dk, istanbul, abi çok rahat. inanılamz rahat böyle bir rahatlık olamaz.

ev mecidiyeköyde, akşam iş çıkışı herhangi bir araçlar ulaşmak zaten mümkün değil. eve yakın diye gidiş 1 saat dönüş 1,5 saat (metrobüsle) olan işimden ayrıldım.

orada çok daha mutluydum ama lokasyon ağır bastı.
0
benaslinda
(23.11.17)
sabah 8'de evden çıkıyorum, 08:50'de işyerindeyim. Aslında mesafe 10 km bişey ama işin içine toplu taşıma girince böyle oluyor. Ama istanbul şartları için fena değil bence.
0
moratoryumkisilik
(23.11.17)
7:45te servise biniyorum 8 buçukta iş yerindeyim. Gebze'de oturmak istemezdim. İzmit iyi
0
mutlusismankedi2015
(23.11.17)
muhtemelen olmayacak.

izmir'in ortasında konak meydanı yakınlarında oturuyorum. manisa organize sanayi 40 dakika, çiğli organize sanayi 42 dakika, esbaş 18 dakika (en yakını), pınarbaşındaki fabrikalar 27 dakika, kemalpaşa osb 32 dakika, okulum ise 38 dakika gözüküyor arabayla.

hoş, her gün manisa'ya arabayla gitmek de beni çok yormaz. evimi değiştirmeyi düşünmüyorum. çünkü manzarası ve konumu dehşet güzel. 2007'den beri de şu an durduğum yerdeyim zaten. bornova veya gaziemir'e taşınmayı düşünmem. onun yerine alsancak, basmane, yeşildere trafiklerine dalarım daha iyi.
0
rain when i die
(23.11.17)
(8)

tek yaşamış birinin tek yaşadığı evden çıkıp başka birinin yanına ev arkad

Cursed Chico
aşı olmasıbu gibi durum yaşayan oldu mu hiç?
aşı olması

bu gibi durum yaşayan oldu mu hiç?
0
Cursed Chico
(23.11.17)
Oldu ama 1 yıl kadar süre sonra tekrar tek yaşamak istedim.
0
monogram
(23.11.17)
Ben bir yıl tek yaşayıp iş değiştirmem ve yeni işimin de tek yaşadığım eve çok uzak olması nedeniyle bir iş arkadaşımın evine taşındım. Çok büyük bir fark olmadı benim açımdan zaten işe git gel, anca akşam görüşürsek görüşüyorduk.
0
duyond
(23.11.17)
Oldu. Kendim yaşarken ev arkadaşlarıyla, sonra annemin yanında yaşamaya başladım. Fark var.
0
sopiro
(23.11.17)
7 yıl boyunca tek yaşadım. 8. yılımda bir arkadaşım yanıma taşındı. başlarda çok zordu, bir çöpün yeri bile değişse sinir olurdum ama birkaç aya kadar o tek yaşama alışkanlığını attım üstümden. sonra sevgilimle beraber yaşamaya başladık, sonra başka bir ev arkadaşı daha aldık. şimdi evde olan hiçbir şey (gürültü, bulaşıklar, çikolatamın benden habersiz yenmesi, banyodaki saçlar vs) bana batmıyor. eskiden olsa her biri için saatlerce kavga ederdim.

bence insan tek yaşamaya çok fazla alışmamalı, sonra hayattaki çoğu şeye uyum sağlamakta zorlanmaya başlıyor.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(23.11.17)
ben de bi 7-8 sene tek yaşadıktan sonra yurtdışında ev arkadaşlığı olayına giriştim. açıkçası ben bile öyle ya da böyle alıştıysam çoğu kişi alışabilir diye düşünüyorum ama yine de imkanım olsa tabii ki yine tek yaşamayı tercih ederim.
0
soso
(23.11.17)
Oldu. 1 ay sonra tekrar tek basima eve ciktim:)
0
Deathrow
(23.11.17)
Oldu, kafa bi ev arkadaşını tek kalmaya çok daha fazla tercih ediyorum açıkçası. Beklentine göre değişir tabi.
0
noluyo yaa
(23.11.17)
çok zor.
0
pinkpeony
(23.11.17)
(9)

En sevdiğiniz tavuk yemeği?

diffarentiationation
Benim fırında kanat galiba. Belki farklı tarifler çıkar, nasıl seviyorsunuz tavuğu?
Benim fırında kanat galiba. Belki farklı tarifler çıkar, nasıl seviyorsunuz tavuğu?
0
diffarentiationation
(19.11.17)
köri soslu tavuk
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(19.11.17)
duz patates yemegi olarak. gavurlarin "comfort food" dedigi sey benim icin tam olarak budur. mis gibi. hem lezzetli, hem nispeten saglikli ve besleyici hem de buram buram ev, rahatlik, guzellik, masumiyet kokuyor jsksks. tavukla yapilan neredeyse her seyi severim ama basit bir salcali-soganli patates yemegini hicbir seye degismem. yaninda pirinc pilavi da varsa abooooovv
0
der meister
(19.11.17)
1-Tavuk sarması. Hani inceltilmiş göğüs içine sebze konulup sarılıyor ya ondan.

2-İçi kaşarlı tavuk köfte.

3-Kemikli tavuk yemek çok zahmetli geliyor ama kemiksiz kısmını yiyeceksem fırında tavuk da çok güzel.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(19.11.17)
cordon bleu (salam ve kaşarlı tavuk sarma)
0
himmet dayi
(19.11.17)
mantarlı - peynirli schnitzel
0
pinkpeony
(19.11.17)
köri soslu tavuk +1
şinitzel +1

ek: beşamel soslu fırında tavuk
0
duyond
(19.11.17)
En sevdigim tavuk, yemegimde olmayan tavuk. Plastik gibi bir sey. Insanlar nasil seviyor anlamiyorum. Sirf et diye lezzetli diyip kendilerini kandiriyorlar.
0
Traveller
(19.11.17)
Traveller +1
(bitek kendini kandırma kısmına katılmıyorum, kimin neyi lezzetli bulduğuna laf etmem)

yediğim tek halinin tavuk tadının en az hissedildiği hali olduğunu düşünürsek kendimce tutarlıyım; tatlı-ekşi soslu tavuk. zaten içindeki ananası biberi yemek daha güzel.
0
Bruce
(20.11.17)
Haşlanan tavuğun -mümkünse köy/organik- beyaz etinin tiftik edildiği kendi suyundan yapılan pirinç ile birlikte üstüne hafif karabiber kırmızıbiber serpildiği hali.
0
candanag
(20.11.17)
(13)

Devletin İnsanları Eşleştirip Evlendirdiği Sistem Kurmasını İster Misiniz?

gezegen olan pluton
Devlet dese ki, şu anki evlilik müessesi gelecek için yeterli sağlıklı ve akıllı nesiller yaratamıyor. Yeni nesilleri sağlıklı ve akıllı olması için isteyen insanları genetik özellikler ve sosyal statülerine göre eşleştirme sistemi oluştursa, bu konu hakkında ne düşünürsünüz? Olayı basite indirgerse
Devlet dese ki, şu anki evlilik müessesi gelecek için yeterli sağlıklı ve akıllı nesiller yaratamıyor. Yeni nesilleri sağlıklı ve akıllı olması için isteyen insanları genetik özellikler ve sosyal statülerine göre eşleştirme sistemi oluştursa, bu konu hakkında ne düşünürsünüz?



Olayı basite indirgersem, teklif edilen: şu anki görücü usulü evlenme olayını daha sistematik olarak devlet yapsa nasıl olur?
0
gezegen olan pluton
(17.11.17)
o iş ordan almanların üstün ırk geyiğine kadar gider ben şimdiden söyleyeyim de. olmaz, olmamalı, olması teklif dahi edilmemeli.
0
golgi aygıtı
(17.11.17)
Ureme ciftlikleri. Sarisin mavi gozlu bi nesil yaratti adamlar. Hey gidi.
0
brad pitt
(17.11.17)
10 numara olur ama olmaz
0
freetakilir
(17.11.17)
ya tanıştırılan kişiler evlenmez de flört ederse?

-devlet bunu sevmedi!

-sistem değişikliğine gidiyoruz.
0
runagain
(17.11.17)
distopik roman konusu olur.
0
japon askeri
(17.11.17)
Bana uyar.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(17.11.17)
Sağlıklı ve akıllı nesillerin devletin işine geleceğini sanmıyorum. Halk ne kadar aptal ve hasta olursa o kadar iyi.
0
harvey
(17.11.17)
kafanızı çok sevdim baya iyi düşünce. zihnimi açtınız.
belli başlı problemleri beraberinde getirecektir zannımca. safkan tartışmaları, ötekileştirmeler, aşağılamalar, yüksek görmeler vb. götürüleri çok daha çok olan bi sistem olurdu.
0
karamaleksey
(17.11.17)
damızlık mıyız la biz derim.
0
dafaisss
(17.11.17)
lobster filmini çağrıştırdı bana, o yüzden bu durum da pek hoş gelmedi.

o zaman insanlar bağımsız olmaz, robot gibi yaşarlar. evlilik de bir göreve döner. ayrıca aşk duygusu nasıl göz ardı edilebilir ki!
0
duyond
(17.11.17)
De ki ben evlenmek istemiyorum, 40 yıllık kalkınma planımda evlilik yok. Ne olacak, zorla mı evlendirecekler?

Arkadaşların tanıştırması, 'blind date' konsepti bile bana 'Bu benim kedim, bu da senin kedin. Hadi çiftleştirelim' gibi sentetik ve rahatsız edici görünüyorken, hem görücü usülü olacak hem de evleneceğim, bir de devlet eliyle. I-ıh.
0
aychovsky
(17.11.17)
murat menteş'in korkma ben varim romanında var söylediginiz. bir işe de yaramiyor romanin sonunda.
0
eriksatie
(17.11.17)
George orwell sen misin? Böyle bir uygulama distopyanın başlangıcı olur. Sonrasında da devlet ticarete müdahale etsin hiç derdimiz kalmaz :)
0
tukenmez adam
(17.11.17)
(6)

ilkokul öğrencisine hangi okuma kitapları alınabilir?

durbikonusucaz
kitap haricinde diğer eğitici şeyler de olur.
kitap haricinde diğer eğitici şeyler de olur.
0
durbikonusucaz
(14.11.17)
Aziz nesin, şimdiki çocuklar Harika
Muzaffer izgü'nün tüm kitapları, özellikle anneannem ve ökkeş serisi
0
mutlusismankedi2015
(14.11.17)
Perplexus alınabilir. Hem eğlenceli hem eğitici ve zihin açıcı bir oyuncak.
0
halitkin
(14.11.17)
Çocuk Kalbi - Edmondo de Amicis
0
ms brownstone
(14.11.17)
Erkekse tom sawyer 4 uncu sinifta ve daha kucukse pitircik serisi.seker portakali
0
a r a m i s
(14.11.17)
Kaçıncı sınıf öğrencisi olduğunu söylerseniz daha iyi yönlendirmeler yapabilirim.
Ama şimdilik Fatih Erdoğan, Sevim ve Behiç Ak, Zeynep Cemali, Bilgin Adalı, Mavisel Yener, Samed Behrengi gibi yazarların kitaplarını tavsiye edebilirim.
0
duyond
(14.11.17)
neyşınıl coğrafik kids'in atatürk dergisi var al mutlaka
0
curvaturkey
(15.11.17)
(25)

İşten sonra eve kaçta varıyorsunuz?

body electric
Sb.
Sb.
0
body electric
(14.11.17)
17:25
0
kablelvuku
(14.11.17)
15:55
0
sopiro
(14.11.17)
17:20
0
logic
(14.11.17)
şu tarz başlıkları okuyunca bunalıma giriyorum. yine de tıklamaktan vazgeçemiyorum.

benimki akşam 8 idi.
0
nice tnetennba
(14.11.17)
17:25 +1
0
Bruce
(14.11.17)
Ofis ve ev arası ortalama 2-3 dakika. Hızlı yürürsem bu süre 1 dakikaya kadar iniyor. Kosarsam 20-25 saniye içerisinde varabiliyorum.

Not : Yolcu gemisinde çalışıyorum :)
0
burka
(14.11.17)
5'te çıkıyorum, 5.30'da evdeyim. 20km yolum var.
0
battal gemalmaz
(14.11.17)
17:35 - 40 arasi degisiyor
0
in vino veritas
(14.11.17)
Herkesin refah seviyesi ne yüksekmiş:)

18:15-18:40 arası değişiyor:/
0
🌸body electric
(14.11.17)
valla hep evdeyim evden calisiyorum.
0
robokot
(14.11.17)
15:00 çıkış 15:25 varış
23:00 çıkış 23:45 varış
07:00 çıkış 08:00 varış
0
basond
(14.11.17)
18:30.
0
pike
(14.11.17)
min 19:00 max 20:00
0
hemsta
(14.11.17)
8
0
Delay Fuze
(14.11.17)
16:45 - 17:15 arasi.

Ofisten ciktiktan 8 dakika sonra evde oluyorum.
0
crown
(14.11.17)
19:00
0
antikadimag
(14.11.17)
16:00 cikis 16:30 gibi evdeyim
0
eksimtrak
(14.11.17)
Çıkış saatimi çalışmalarıma göre kendim belirlediğim için belirgin bir saat yok ama okuldan çıktıktan sonra evde olmam maksimum 40 dk.
0
duyond
(14.11.17)
haftada 1 gün 17:35 çıkış 19:00 varış.
haftada 4 gün 18:00 çıkış 18:00 varış. (evden çalışıyorum)
0
Tears of Devil
(14.11.17)
Eğer hiçbir yere uğramayıp direkt eve gidersem 16.45-17.30 arası evde oluyorum.
0
ms brownstone
(14.11.17)
En erken 20.30 - 21

Cok mu mutlusunuz :(
0
rusyalı kozmonot
(14.11.17)
Çok değişken, ortalama 19 diyebilirim sanırım.
0
elikası
(14.11.17)
18:00 çıkış, 18:15-20 ev.
0
rahip janick
(14.11.17)
servsle gdersem 6 metrobüsle 17.27
0
Cursed Chico
(14.11.17)
18:00 çıkış 18:15 eve giriş. il İstanbul
0
Son Müzakereci
(15.11.17)
(6)

Biriyle evlenmeye nasıl karar verdiniz ?

sorunvar
O an bu olduğuna nasıl karar verdiniz ? Ne kadar süre geçmişti ?
O an bu olduğuna nasıl karar verdiniz ? Ne kadar süre geçmişti ?
0
sorunvar
(14.11.17)
ilk anda karar verdim, uc bes saniye surmustu
0
ateistanbul
(14.11.17)
esas soru ne zaman vazgectigimiz
0
ateistanbul
(14.11.17)
elektrik çarptı.
0
pinkpeony
(14.11.17)
askerliği tecil edildi. niye bekleyelim dedim.
0
margi kleinjan
(16.11.17)
Görünce anlıyorsun +1
Uzun yıllardır tanıyormuşsun ve yıllarca yanında olacakmış gibi hissediyorsun.
Bu sadece his kısmı tabii ki.

Sonrasında ise sana olan davranışları tetikliyor. Ben bu süreçte hiç acaba demedim.
0
duyond
(16.11.17)
ciddi anlamda bir bakışı bile yetebiliyor. çaresiz yada mutsuz olduğunda senin mutlu olman için çabalıyorsa o anda karar verilir.

bugüne kadar hayatımda aldığım hemen hemen bütün kararlardan pişmanlık duydum, ileriyi göremedim ama herhalde en doğru karar bu oldu..
0
silah taciri
(16.11.17)
(19)

para biriktiriyor musunuz

farrytikki2
maaşınızı nasıl kullanıyorsunuz?
maaşınızı nasıl kullanıyorsunuz?
0
farrytikki2
(12.11.17)
bireysel emekliliğe gidiyor her ay 250 lira.
0
king lizard
(12.11.17)
Ani bir problemle karşılaşırsam diye biriktirmeye çalışıyorum. Ama bir yöntemim, biriktireceğim kısmı aktardığım bir yer yok.
0
antikitleruhlu
(12.11.17)
her ay 1000 lira atmaya çalışıyorum. küçük ve ucuz sayılabilecek bir şehirde memurum. içki, sigara vb harcamalar olmayınca güzel birikiyor.
0
kaledekiyalnizlik
(12.11.17)
eşimle ortak paramızı hesaplıyoruz, giderleri düşüyoruz ya da ödüyoruz. ne kadar ayırırsak ay sonuna kadar geçiniriz diye plan yapıp kalan parayı kenara atıyoruz.
bizim çokça işimize yarıyor.
0
duyond
(12.11.17)
çalışıyorken borçlardı, aileydi, ihtiyaçlar ve biraz da tutumlu olmamaktan, birikim yapamadım hiç. aldıgım da 2.100'dü zaten.

şimdi işsiz ve ...

çalışıyorken 50-100 ne olursa kenara atın. bir ayağa kalkarsam inşallah, dersimi aldım.
0
runagain
(12.11.17)
araba aldım 1500 lira kredi ödüyorum. sonra benzin, kira, faturalar, yemek-içmek derken bitiyor :(
0
kismisolungac
(12.11.17)
Kendimi para harcama durumunda kısıtlamıyorum pek. Çok para kazanınca, para birikiyor haliyle.
0
MaNOfTheYear
(12.11.17)
Fazla giderim olmadığı için istemesem de birikiyor.
Aksi durumda da o ay için yeterli miktarı belirleyip kalanı biriktirirdim.
0
olabilir ya da olmayabilir
(12.11.17)
maasi alinca once direkt onda birini ayiriyorum, altin hesabina yatiriyorum. elime ekstra para gecerse ayni sekilde onun da onda birini ayiriyorum. geri kalanla gecinmeye calisiyoruz. kredi kartina bulasmayarak yetiyor bi sekilde.
0
pide
(12.11.17)
1/4 birikim
3/4 giderler

maaşım şu an aldığımın yarısından az fazla iken, işe başladığımda yani
1/2 birikim
1/2 giderler

şeklindeydi. bu işte bi yanışlık var ama neyse.
0
elorelia
(12.11.17)
Kredi kartı kullanmıyorum, çok fazla alışveriş de yapmıyorum ama yine de pek bir şey biriktiremedim çalışmaya başladığımdan beri.
0
ms brownstone
(12.11.17)
evet her ay belli bir miktar biriktiriyorum
0
keep out
(12.11.17)
Ticaret yapiyorum.para biriktirmekten cok mal biriktiriyorum.modasi gecmeyen ve her daim yuzde 200 e yakin kar edilecek ve her yerde satilabilen bir urun.para biriktirsem illa harcaniyor.ama urunlerde her gelen modelden yuz tane geldiyse 10 tane bin tane geldiyse 50 tane atiyorum depoya.ki bazilari uretimden de kalkiyor.birgun ucuncu sube acmak istedigimde hem sermayesi hazir olacak hic zorlanmadan hem de hic bir rakibimde olmayan yuzlerce cesidim olacak.
0
a summer day
(12.11.17)
Her ay 1500-2000 arası kenara atmaya çalışıyorum. Kalanı kredi ve yeme içme
0
mirty
(12.11.17)
Ülke değiştirince yeni işimde giriş düzeyinde oldum. Türkiye'deki 10 yıl önceki statüme geri döndüm. Asgarinin biraz daha üstünde alıyorum. Duruma göre yılda 2 ya da 3 ay maaşım yok. O iki üç ayın kirasını ve birtakım harcamaları biriktiriyorum.
0
aychovsky
(12.11.17)
300 bireysel emeklilik, her ay bin liralik altin 500tllik dolar 500tllik de euro aliyorum. kalani giderler. ikramiye aldigim aylarda (3 ayda bir) altin euro dolari 2 kati aliyorum.
0
in vino veritas
(12.11.17)
- Araba zorunlu değilse almayın kullanmayın, vergisiydi bakımıydı park ücretiydi değmiyor. Evim toplu taşıma için müsait yerde ordan epeyce bir kazancım var. Eskiden Taksinin mantıklı olduğu durumlar vardı ama zamlar sağolsun sadece acil durumlarda kullanıyorum.

- Dışarı çıkmak ve dışarda alkol almak çok pahalı. Sosyalliğimi ve arkadaş buluşmalarımı mümkünse alkolsüz mekanlara denk getiriyorum.

- Evde yemek pişirmek hem sağlıklı hem de ucuz diyordum vaktinde ama bazen yemeksepeti daha ucuza gelebiliyor mucizevi bir biçimde. Yine de sağlık için yemeğinizi kendiniz yapın.

- Çoğumuz aldıktan sonra kullanmayacağımız, sadece eve koyup ego tatmini yapacağımız şeylere korkunç paralar harcıyoruz. Eğer bir şeyi gördüğünüzde üstüne cüzdan fırlatasınız geliyorsa bu kadar gaza niye geldiğinizi düşünmeye çalışın.
0
cleric
(13.11.17)
Para biriktirilmez ,fazlaysa zaten birikir.
Para biriktirmek için hayat standartlarımdan ödün vermek korkunç geliyor.
0
eksimeksi
(14.11.17)
Son 6 aydır falan mümkün değil, olmuyor. Maaş aldığım dönemlerde ise yaklaşık bir miktar belirleyip ona dokunmuyordum ve bu her ay böyle gidiyordu.
0
skooma
(14.11.17)
(15)

Hangi bankayla çalışıyorsunuz, neden?

mutlusismankedi2015
Hangi bankayı tercih ediyorsunuz kredi kartı kullanımında? Ve neden? Ya da maaş müşterisi olup da zorunlu kullanıyorsanız filan, memnun musunuz?
Hangi bankayı tercih ediyorsunuz kredi kartı kullanımında? Ve neden? Ya da maaş müşterisi olup da zorunlu kullanıyorsanız filan, memnun musunuz?
0
mutlusismankedi2015
(10.11.17)
Enpara. Mail ile soruyorum, mail ile cevap veriyor. Sacmasapan "şurayı arayın ordan sorun" diye cevap vermiyor. Şu gerizekalı tepkiyi vermediği için, bu tek sebep bile yeterli ama bi dolu mantıklı ve zamana uygun çözümü var.
0
neynep
(10.11.17)
(kredi kartı değil tabi, pardon)
0
neynep
(10.11.17)
garanti. çünkü o kadar çok arıyorlar ki... kartı iptal ettim en az 100 kez aradılar.

artık yıldım. akışına bıraktım. senin avuçlarındayım garanti.
0
drystedb efficacious
(10.11.17)
Garanti.
2011'de üniversiteye başlarken açmıştım.

Eh işte.
0
hayirsiz
(10.11.17)
gunluk işler icin enpara ve diğerleri icin parafly 2013 ten beri kampanyalar ile ucak biletleri otel ve araba kiralama derken en az 10 bin tl kar sağladı.
0
masumiyetkarinesi
(10.11.17)
Ziraat
Memnun değilim

Büyük serefsizler ve ilgisizler. Vakif da öyle. Hatta daha rezil.
0
mojiziku
(10.11.17)
İş bankası ve enpara. İkisinden de oldukča memnunum iş bankasının online işlemlerini çok kullanışlı buluyorum. Yabancı piyasalardan alım satım bile yapılabiliyor. Enpara da malum masrafsızlık dışında netflixtir yuksek vadeli faizidir...
0
bartman
(10.11.17)
kredi kartı: garanti. miles&smiles en avantajlı mil kartı oluğundan

günlük eft ve basit işler: enpara. her şeyi ücretsiz olduğundan.

mevduat: ing e-turuncu. gecelik faizi en yüksek olduğundan.
0
507
(10.11.17)
Halkbank - Maaş müşterisiyim. Çok az limitli bir de paraf kartım var.
Genel olarak memnun olsam da şube azlığından şikayetçiyim. Sayesinde hesabımda para olmasına rağmen paramı çekecek şube bulamadığım için parasız takılabiliyorum.
0
duyond
(10.11.17)
Akbank. cunku kirmiziyi seviyorum.
0
allah yazdiysa bozsun
(11.11.17)
garanti, çünkü banka hesabı üzerinden sanal kart açabiliyorum, zira kredi kartı kullanmıyorum.
0
yuto
(11.11.17)
yapı kredi
şirket anlaşmalı
0
basond
(11.11.17)
isbankasi - gonul bagi
akbank - maas musterisi mecburiyetligi. maas yatar yatmaz isbank hesabima aktariyorum. ayrica iscepten de cok memnunum.
0
in vino veritas
(11.11.17)
ing enpara teb iş qnb.5iyle
0
Cursed Chico
(11.11.17)
Ziraat ve enpara. Ama is bankasi acacagim.
0
imelih
(11.11.17)
(6)

Bitirme Projesi ve İntihal programı

fucking machine in my head
intihal programına yakalanmamak için nelere dikkat etmem gerekir acaba? bu programı bir yerden ben bulabilir miyim? kendi yazdıklarımın benzerliğini nasıl tespit edebilirim? taktik verin gençler.
intihal programına yakalanmamak için nelere dikkat etmem gerekir acaba? bu programı bir yerden ben bulabilir miyim? kendi yazdıklarımın benzerliğini nasıl tespit edebilirim? taktik verin gençler.
0
fucking machine in my head
(10.11.17)
programın adı turnitin, online kullanılıyor diye biliyorum. dikkat etmeniz gereken cümleleri kalıp olarak almamak, yani atıf yapma vs intihal yapma durumu.
0
sponges
(10.11.17)
Intihal yapmiyorsan zaten yapmiyorsundur, belli bi yuzdeye kadar program izin veriyor. Programi senin kullanman kotu cunku onlarin buyuk tabanina giriyor senin yazdigin ve sonra hoca kontrol ederken senin yazdigin seyi buluyor program ve ikisi ayni diye gosteriyor. (Boyle anlatmisti bi hocamiz)
0
kuehles blondes
(10.11.17)
Kasıtlı olarak bakmıyorsan intihal yapman düşük ihtimal zaten. Öteki türlü yapıp da program yakalamasın istiyorsan eş anlamlı kelimeleri kullan.

www.quetext.com

Burası kontrol ediyormuş, Türkçe için bir şey bilmiyorum.
0
i was made for you
(10.11.17)
yapmayacaksın.
0
uctumdageldim
(10.11.17)
hoca işini ciddiye alan biriyse yakalar her türlü.
0
danton
(10.11.17)
Turnitin veya ithenticate programlarını kullanarak. Yalnız şifre ile girilebiliyor. Bunu da tez danışmanın aracılığıyla sorgulayabilirsin ya da üye olarak.

Programa girdiğinde metni yüklersin. Üniversitenin isteklerine göre değişebiliyor. Bizim enstitü kaynakçayı ve doğrudan alıntıları çıkararak metni yükleyin, öyle benzerlik alın diyor.

Bir duyuma göre de başka bir yerden kopyala yapıştır olarak yapılan alıntıları da benzerlik olarak saydığı ama emin değilim. o yüzden kendiniz yazın demişlerdi.

Bir de programda tarama işini bir defa yapmak lazım, ikincisinde kendi hafızasına kaydettiği için %100 benzerlik çıkabilir.

Benzerlik oranı da üniversiteden üniversiteye değişiyor fakat %25'i geçmemeli diye biliyorum.
0
duyond
(10.11.17)
(42)

Ben kaç yaşında gösteriyorum?

yeteramadenedimherseyi
Abi ben kaç yaşında gösteriyorum ya kaç yani?
Abi ben kaç yaşında gösteriyorum ya kaç yani?
0
yeteramadenedimherseyi
(08.11.17)
26 27
0
veritaslibertas
(08.11.17)
24 falan?
0
balik kraker
(08.11.17)
27
0
in vino veritas
(08.11.17)
21
0
Bruce
(08.11.17)
22 de olabilirsin 28 de.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(08.11.17)
26-28
0
MtKrt
(08.11.17)
22 - 23
0
mutekebbir
(08.11.17)
25+ rahat
0
petek
(08.11.17)
23-24
0
baldur2
(08.11.17)
24-25
0
theseachange
(08.11.17)
25
0
megalomaniac
(08.11.17)
şaka yapıyosunuz di mi :D
0
🌸yeteramadenedimherseyi
(08.11.17)
20
0
funl
(08.11.17)
20-23
0
ya ben lan neyse
(08.11.17)
+25
0
westblack
(08.11.17)
20
0
kveldulv
(08.11.17)
25
0
Fusha
(08.11.17)
gösterme 24, gerçek 19-20
0
AlsterWasser
(08.11.17)
kardeş daha fazla gerilim vermeden söyle yaşını, bu kadar insan "ayh acaba bildim mi" sorusuyla yanıp tutuşuyor.
tepkiden anladığım kadarıyla 19'sun herhalde, max 20. ben 21 demişim işte, bakma sen bunlara.
0
Bruce
(08.11.17)
Bana da 25 +- 2 opsiyon gibi geldi.
0
skooma
(08.11.17)
bence de 26-27
0
duyond
(08.11.17)
doğru cevap 19. bi de sakalsız attım lan.
0
🌸yeteramadenedimherseyi
(08.11.17)
19-20 diye düşündüm. Göz altlarından anlaşılıyor genç olduğun ama saç, sakal, kaş rengin koyu siyah olduğu için oradan büyük duruyorsun.
0
dissendium
(08.11.17)
26-27 diye düşünmüştüm.

iyi ki ben cevap vermeden önce yazmışsın gerçek yaşını. yoksa çok merak ederdim gerçek yaşını.

yaşını büyük göstermeni takmıyorsundur umarım.
0
runagain
(08.11.17)
15
0
purple rain
(08.11.17)
@runagain takıyorum ya, yaşımda göstermek istiyorum.
0
🌸yeteramadenedimherseyi
(08.11.17)
24. hacu bana da yaşıtlarım abi abi diyor, yapacak bir şey yok.
0
Apocalypse
(08.11.17)
25
0
eksisozluk kullanici sozlesmesini okudum
(08.11.17)
Sinek kaydı takıl o zaman her daim
0
Fusha
(08.11.17)
Ilk fotograf 27-28 digeri 20-22
0
aquarium
(08.11.17)
@yeteramadenedimherseyi, yapacak bir şey yok. bence tadını çıkar sen yine de.


@fusha'nın önerisi iyi. traş, ona göre bir saç sakal, giyim tarzı olabilir.
0
runagain
(08.11.17)
26
0
mor oje
(09.11.17)
Oha 19 ne alakasi yok. :))
0
mor oje
(09.11.17)
İlk fotoğrafta büyük duruyorsun da yatmaktan olmuş o, sakallı da olsan 2. fotoğrafta küçük olduğun belli en fazla 20 demiştim.
0
ekaterina
(09.11.17)
26-27
0
burya
(09.11.17)
Biyolojik yaş 22
Zeka yaşı 17 gibi geldi bana
0
sylow
(09.11.17)
korkmayın, kemik yapınız yaşınızı geniş bir aralığa koyuyor sadece. yani büyük göstermek ve yaşlı göstermek farklı şeyler olduğu gibi sizde tahmini yaş aralığı büyük çıkmış. 19 yaşında olduğunuzu söyleyince gayet 19'luk duruyorsunuz. yani 19 yaşında insan böyle yaşlı gösterir mi, durumu söz konusu değil.
neyse neden kalpli kategoride bu soru anlayamadım ama çekimser bir şekilde gözümün yaşardığını söylemek istedim. "aa sebep sahibi bir ifşa, sorusu bilem var" dedim kendi kendime yani :D
0
godoşu beklerken
(09.11.17)
@godoşu beklerken asldld, başlığa “ifşa+kaç yaşında gösteriyorum” yazıcaktım zaten unutmuşum
0
🌸yeteramadenedimherseyi
(09.11.17)
28
0
superb
(09.11.17)
21-22 gösteriyorsun.
0
battal gemalmaz
(09.11.17)
24 ten fazlasi degildir
0
wynter
(10.11.17)
Ben tipini baya baya Mor ve Ötesi solistine benzettim. Şaka yapmıyorum. Tabi adamın tipi son görüşüm de bundan 10 sene vardır herhalde, şimdiki yaşı da muhtemelen 40'ların başları. Ben 77'li halimle 40 olmuşum, o da benden büyüktü. Gerçi o eleman da küçük gösterirdi o zamanlar.
0
d max
(10.11.17)
(12)

battaniyeyi kimler kullaniyor?

buenosdias
bende sanki battaniye sadece sarapcilarin ve ogrencilerin kullandigi biseymis gibi bi algi var. cunku yaz, kis hep yorgan muhabbeti duyuyorum.battaniye hakkaten oyle bisey mi? atiyorum 400 liraya guzel bi pamuk yorgan almaktansa onun karsiligi guzel bi battaniye var mi?
bende sanki battaniye sadece sarapcilarin ve ogrencilerin kullandigi biseymis gibi bi algi var. cunku yaz, kis hep yorgan muhabbeti duyuyorum.

battaniye hakkaten oyle bisey mi? atiyorum 400 liraya guzel bi pamuk yorgan almaktansa onun karsiligi guzel bi battaniye var mi?
0
buenosdias
(31.10.17)
ben yorgan kullanmıyorum. battaniye daha güzel bişey bence.
0
tepedeki psychedelic adam
(31.10.17)
yani yorganın ikamesi değildir benim için ama evde salonda televizyon karşısındaysam battaniyem net yanımdadır. Şarapçı ya da öğrenci değilim:) ama battaniyesiz bir dünya gerçekten garip olurdu benim için.
0
unionall
(31.10.17)
Yılda toplam 4 5 ay battaniyeyle uyuyorum niye gereksiz anlamadım.
0
pastörizesüt
(31.10.17)
yumuşacık battaniyeler var. kedim bile yorgandan çok battaniyeyle muhattap oluyor. bence babanne battaniyesi gibi ağır, kalın, kırçıllı değilse battaniye daha güzel.
0
dedimmidemedimmi
(31.10.17)
kışın yorgan + battaniye
0
japon askeri
(31.10.17)
Yatakta yorgan, tv karşısında film izlerken veya kanepede kitap okurken falan battaniye.

Bir de geçiş dönemleri oluyor, yorgan için fazla sıcak, pike için fazla soğuk, o aralarda yatarken de battaniye kullanıyorum.
0
peggy
(31.10.17)
Kışın yorgan kullanmam hiç. Battaniye yeter.
0
sutlu nescafe
(31.10.17)
Kışın yorgan+ battaniye bende de.

Salonda da şu koltuk örtüsü tarzı battaniyelerden kullanıyorum. Battaniye güzeldir.
Ama öyle apağır, kaşındıran, keçiye sarılmışsınız havası veren battaniyeleri sevmiyorum.
Soruya cevap: Özdilek'te var.
0
sopiro
(31.10.17)
battaniye uyku ve yatak dışında da kullanılıyor, oturma odasında tv karşısında üşündüğü durumlarda mesela. böyle durumlarda yorganı yataktan dışarı çıkarmayı tercih etmiyorum ben, hijyenik gelmiyor. gerçi battaniyeden kişisel olarak hiç hoşlanmadığım için başka çözümler buluyorum ama battaniyenin genel kullanım amacı da var.

muhtemelen battaniye diyince senin aklında şu beliriyor:
mobile.donanimhaber.com
ama modern halde şu şekilde olan da var:
image.altincicadde.com

ilkinin bıraktığı intiba konusunda sana katılıyorum ama ikincisi gibi olanları da kullanan var.
0
Bruce
(31.10.17)
Tv karsisinda battaniye, yatakta yorgan +1

Guzel bir yun battaniye insani nasil iyi isitiyor <3 yumusacik ve dogal ve hafif.

Ya da yine guzel bir pamuk-yun karisimi battaniye <3

Polar/polyester battaniye hic sevmem, elektriklenir ve hissiyati da kotudur :/
0
kuehles blondes
(31.10.17)
Battaniyeyi çok severim.
0
duyond
(31.10.17)
English homedan aldım bayılıyorum kendisine.
0
mutlusismankedi2015
(31.10.17)
(18)

Kadinlara soruyorum (sozlu ve gozlu taciz hakkinda)

rusyalı kozmonot
Laf atildiginda ya da hayvan gibi baktiklarinda tepki veriyor musunuz? Yoksa gormezden gelip yolunuza devam mi ediyorsunuz?Ben cenemi tutamiyorum. Okuz gibi baktiklarinda ne bakiyosun, onune bak diyip el kol kaldiriyorum. Laf cok atilmiyor ama atilinca sigortam da atiyor. Gecen aksam ara sokakta eve
Laf atildiginda ya da hayvan gibi baktiklarinda tepki veriyor musunuz? Yoksa gormezden gelip yolunuza devam mi ediyorsunuz?

Ben cenemi tutamiyorum. Okuz gibi baktiklarinda ne bakiyosun, onune bak diyip el kol kaldiriyorum. Laf cok atilmiyor ama atilinca sigortam da atiyor. Gecen aksam ara sokakta eve dogru yururken hayvan evladinin teki arabayi yanimda yavaslatti hayvan gibi bastan asagi suzdu devam etti. Arkasindan onune bak ayi diye bagirdim. Cam acikti duydu. Ilerde durdurdu arabayi. Dedim buraya kadarmis yasamak guzeldi. Hemen bi apartmana dogru gittim. Neyse ki gitti goremeyince. Bir kez de babam yasindaki adam bastan asagi hayvan gibi suzdu. Ne bakiyosun der gibi elimi kaldirdim. Bagirmaya başladı senin niyetin bozuk senin gibiler araniyo bilmem ne. Bir orospu demedigi kaldi yani. O zaman orama burama ne bakiyorsun ayi oglu ayi? Sinirden adamin kafasini ezesim geldi. Ama tabii ki gucum yetmeyeceginden uzaklastim. Bu tip olaylarla gectigim yerlerden dolayi cok karsilasiyorum. Erkek arkadasim ceneni tut manyagin biri yuzunden basina is alacaksin diye kiziyor ama ben hazmedemiyorum. Siz nasil davraniyorsunuz? Ya da ne yapmali?
0
rusyalı kozmonot
(30.10.17)
Bana da tam yanından geçerken biri sessizce kucağıma oturturum dedi. Ben de bi şokla döndüm adamın adamın çenesinden tutup sıktım ne dedin sen dedim. Sana mı dedim ya manyak mısın falan demeye başladı geri adım attı.
Sen de en iyisini yapıyosun. Biz tepki vermedikçe artıyo bunlar böyle böyle
0
vodianova
(30.10.17)
3. sayfa haberlerine konu olmak istemiyosan tepki vermeden uzaklaş derim. delirdin heralde, nerden geliyo bu cesaret?

tutup ellemediği sürece sözle ya da gözle tacize asla tepki vermedim şimdiye kadar.
0
elorelia
(30.10.17)
üslup önemli bence.
terbiyesizliğe kaymadıkça iltifat olarak alıyorum, hoşuma gidiyor.
0
kayranin kedisi
(30.10.17)
fiziksel temas etmediği ve yüzüme baka baka çok bariz bir şey söylemediği sürece tepki vermem kolay kolay. arabadan laf atana cevap yetiştirmem yani. gözle rahatsız edene de bakışımı çevirip görmezden gelir ya da en fazla ters bir bakış atarım. ne bakıyorsun ayı gibi bir tarzım yok.
0
aquarium
(30.10.17)
ben görmezden geliyorum ama ne yaparsak yapalım fayda etmiyor bence. cevap verince cesaretlenip daha cevap veriyorlar çünkü. hatta eyleme bile geçecek cesareti bulabiliyor. görmezden gelince en azından susup yoluna devam etme şansları yüksek. takipteyim duyuruyu.
0
dedimmidemedimmi
(30.10.17)
bence abartıyorsun. yani sözle ya da ellemeli falan tacizler konusunda değil de, baktı diye "önüne bak ayı!" demek, üstüne alınma ama biraz avam bence. bakmış geçmiş işte ne bileyim, yakışıklı adam görünce biz de bakıyoruz, muhteşem bir mimari yapıya bakıyoruz, annesinin kucağındaki bebeğe bakıyoruz, trafik kazası olmuş ona bakıyoruz, belediye çukur açıyor durup ona bakıyoruz. insanoğlu dediğin meraklı, bakar işte bırak baksın.

ha ama elleyene olay çıkarırım. hele ki topluluk içinde çaktırmadan elliyorsa hemen herkesin duyabileceği şekilde bağırıp çağırırım, millet de üstüne gider. oh olsun. laf atana da bir şey demem ama, duymazlıktan gelirim. cevap verince "aha o da istiyor kesin" diye düşünüyorlar çünkü.

he bir de @kayranın kedisi'nin dediği gibi düzgün laf atanlar var. onlara cevap da veririm, teşekkür ederim.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(30.10.17)
Garip gelecek ama ben laf atmanin kotu bir sey oldugunu 20 kusur yasimdan sonra ogrendim. Bize lisedeyken laf atildiginda birbirimize bakip kikir kikir gulerdik, "Bana dedi", "Hayir, bana dedi" diye ustumuze almaya calisirdik. Arkadaslar falan "Bu hafta bu kadar kisi laf atti" diye sayardi. Teksek de mahcup mahcup gulumseyerek gecerdik. Belki de laf sadece lafta kaldigi ve laflar da cok agir olmadigi icindir, kimse attigi lafin ustune agresif harekette bulunmazdi. Sonra Istanbul'a geldim, baktim, millet laf atilmayi sevmiyor. Belki o surecte Turkiye degisti diye boyle olmus da olabilir. Sucu sehir degisikligine atmayayim. Belki o zaman daha masumane zamanlardi. Alisana kadar bir sure gecti. Sonra zaten baktim, laf atan kisiye gulunce tanismaya falan geliyor, korktum.

Yolda giderken cok kendi halimde, dunyadan habersiz ve kulaklikli oluyorum. O yuzden biri dibime gelip soylemedikce fark etmiyorum. Hele sozlu degil de, gozlu ise %90 fark etmem. Fark edersem ve hakkaten agir bir sey soylemisse, sinirden cok otomatikman bir acima duygusu cokuyor hemen. "Bu adam yoldan gecen bir kadina bunlari soyleyecek neleri yasadi, neleri yasamadi. Ne bicim toplumun kurbaniyiz hepimiz, erkekli kadinli. Bu adamin bu ihtiyaci hissetmesi ne kadar aci" diye dusuncelere daliyorum daha cok. Bakissa sadece ve okuz gibi degil de, goz kaymasi gibiyse gururum da oksanir acikcasi. "Ben yaptim bunu boyle. Beraber bakalim mi bir sure" diyesim gelir ama tabii demem, o ayri.
0
aychovsky
(30.10.17)
Arabadan uzun uzun bakış atanlara uyuz oluyorum. Pis pis bakıyorlar, ben de pis pis bakıp rahatsız olduğumu beden dilimle belirtip kafamı çeviriyorum. Uğraşamam ayılarla. Bir de o gereksiz özgüvenleri katlanılacak gibi değil.

Laf atanları görmüyorum bile, kafamı çeviriyorum. Yalnızca çok rahatsız edici olanlara bir şeyler söylüyorum dayanamayıp.

Zaten genellikle kulağımda kulaklık oluyor, müzik dinliyorum. O yüzden bakışlara ve süzmelere daha fazla dikkat etmiş olabilirim.

Bu tip erkekleri kesinlikle özgüvensiz ve zavallı olarak görüyorum.

Ek: Ayço'yu okuyunca ben de aynı kanıda olduğumu fark ettim. İstanbul'a gelene kadar kendi memleketimde bunun bu kadar kötü bir şey olduğunu düşünmezdim çünkü rahatsız edilmezdim. Niyeti anlıyorsunuz açıkçası ama İstanbul benim algımı değiştirdi ki pis pis bakışlar diyorum.
0
duyond
(30.10.17)
duymuyorum görmüyorum umursamıyorum.
0
devilone
(30.10.17)
Onların istediği onlara kötüde olsa tepki vermemiz bu taptıkları piçlikten haz almalarını sağlıyor bence. O yuzden ben asla atılan lafa tepki vermem duymamış gibi geçee giderim baştan aşağı süzeninde gözünü bağlayamayız baktığıyla kalır öyle kör olasıca.
0
hernezıkkımsa
(30.10.17)
Ben de genelde sokakta kulaklık ile müzik dinleyip kendi dünyamda kaybolmuş vaziyette olduğumdan laf atanı duymuyorum, tuhaf tuhaf bakışları algılamıyorum bile. insanların yüzüne bakan biri bile değilim; bu yaz babam karşımdan yürüyerek geliyormuş, gülümsemiş yanıma kadar gelmiş ben yürüdüm geçtim. sonra gelip omzuma dokununca fark ettim, O denli bir haber oluyorum etraftan. Hava güzeldi, eğlenceli müzik dinleyip tatil planı yapıyordum kafamda.

Durum böyle kimseye tepki vermeme de gerek kalmıyor tabii. Sadece bir kez istanbul'a ilk geldiğimde gündüz vakti adamın biri metrodan evin sokağına kadar takip etmişti; arkadan bir şeyler söyleyip duruyordu. Çok korkup tanıdık markete girdim. market sahibi ve bir iki esnaf dışarıya çıktı. adam da korkup kaçtı. Bu kadar bariz olanı dışında çoğunu ya farketmiyorum ya da önemsemiyorum.
0
fraise
(30.10.17)
gereksiz cengaverlik yapmam. sessiz kalırım.
fiziksel bir temas varsa, iş laf atmanın ilerisine gidiyorsa, tabiri doğru değil ama "tadında bırakılmıyorsa" bir şeyler yapmayı düşünürüm.

ama yine de elimi belime koyup çen çen laf dalaşına girmeye, adamı tutup dövmeye çalışmam, bunlar makul ve doğru savunma mekanizmaları değil. gereksiz kendini ispat çabaları, senin de bu tutumundan vazgeçmeni öneririm.
0
patty duke
(30.10.17)
Geçen gün Taksim'de başıma bir olay geldi. Bankta oturan bir adam bana seslendi. Baktım, kafasıyla beni yanına çağırıyor. Herhalde yanlış anladım deyip önüme döndüm, aynı şey tekrarlanınca ben de adama bağırmaya başladım. Ben bağırınca adam bildiğiniz kaçtı. Hayır tutamıyorum çenemi, tutmama da gerek yok zaten.
0
anumegha
(30.10.17)
Ben çok fazla göstermiyorum. Uzaktan biri bakınca delirmiyorum ama mesafe yakınsa tepki gösteririm. Asıl kardeşimle çıktığımda biri bakıyorsa deliriyorum. Yaşlı yaşlı adamlar kızın bacaklarına bakıyor öldürmem umarım birini.
0
jazzabel
(30.10.17)
Arabadan direkt şaf atıyorsa siktir git lan piç diyorum sonra arkasından el hareketi çekiyorum :):):):)):)

Süzen insanlara içimden küfür ediyorum :):):):)
0
powerpufgirl
(30.10.17)
Öküz gibi bakmak öküzlüktür taciz değildir
Laf atmak, takip etmek, temas etmek tacizdir bağırıp çağırma biber gazı sıkma ve polise şikayet etme hakkımız vardır. Hepsi yapılmalı bence, yanınızda biber gazı taşıyın mutlaka. Ayrıca bağırmak için kalabalık yerleri tercih etmeliyiz. Esnaf tek başına sallamazken, kalabalığın gazına gelip o kişiyi kovalayabiliyor.
Sonuç olarak öküzlere öküzlüklerini başka şekilde belli etmek tacize ise sessiz kalmamak en ağır tepkiyi vermek gerekir.
0
sagin
(30.10.17)
İşallah hepsi geberir. Hiç hoşlanmıyorum. Öncede karşılık verirdim, karşılık verince daha da cesaretleniyorlar, duymamazlıktan geliyorum. Bakışlara, arabalardan gelen korna seslerine de aldırmamaya çalışıyorum. Bir de bizim toplumda "kısa ete giymiş, gece geç saatte gelmiş, tabii laf atarlar" anlayışı var. Tepkisiz kalmaya çalışıyorum ellemedikleri surece.
0
geçerkenugradım
(30.10.17)
açıkçası gözle dik dik bakmayı taciz olarak görmeyen ve buna tepki vermeyi "avam"ve "dikkat çekme çabası" olarak nitelendiren yorumlara biraz şaşırdım ve hemcinslerimden geldiği için üzüldüm. taciz etmenin tdk'daki karşılığı "sıkıntı vermek, rahatsız etmek". bir adam sizi baştan aşağı süzüyorsa, memelerinize, poponuza, cinsel organınıza, bacaklarınıza vs dik dik bakıyorsa bu pekala tacizdir. ya da yolda yürürken arabasını yavaşlatıp baştan aşağı tedirgin edecek şekilde açlık içinde süzüyorsa bu da tacizdir. bakılan kişi burada açıkça nesne yerine konuyor. yeri geldiğinde güvenliğinden endişe ediyor. ve bu bakışın bir adım sonrasının ne olacağını da hepimiz az çok biliyoruz. bu olaylar çok sık yaşanıyorsa bakılan kişi giyinme özgürlüğünden feragat edip daha "kapalı" giyinmeye çalışıyor ve hatta sokağa çıkarken sıkılıp bunalıyorsa ortada taciz yoktur demek en hafif tabiriyle komik. burada birbirine "denk" iki insanın birbirini beğenerek flört amaçlı medeni bakışmasından bahsetmiyorum. kadını açıkça arzu nesnesi yerine koyup gayet kötü niyetlerle ve uzun uzun tedirgin edecek düzeyde bakan insanlardan bahsediyorum. bu ikisinin ayrımını kadınların çok kolay yapabileceğine de inanıyorum. sokakta tedirgin, rahatsız ve gardını almış şekilde yürümek zorunda kalan/bırakılan birinin tacize tepki vermesini "avam" ya da "dikkat çekme çabası" olarak adlandırmanın da "o saatte orada ne işi varmış", "o da öyle giyinmeseymiş canım" demekten bir adım öncesi olduğunu düşünüyorum. demek ki bizzat kadınlar olarak dahi kat etmemiz gereken çok yol var daha.
0
🌸rusyalı kozmonot
(30.10.17)
(1)

Yökdil Sınav Giriş Belgesi

surfile
Merhaba, 5 kasımda yapılacak Yökdil' e girecek olanlar, sınav giriş belgeleri erişime açıldı mı? Birkaç haber sitesinde yayınlandığını gördüm ama ulaşamadım. Başvurum onaylanmamış olabilir diye içime şüphe düştü.
Merhaba, 5 kasımda yapılacak Yökdil' e girecek olanlar, sınav giriş belgeleri erişime açıldı mı?
Birkaç haber sitesinde yayınlandığını gördüm ama ulaşamadım. Başvurum onaylanmamış olabilir diye içime şüphe düştü.
0
surfile
(30.10.17)
Görebiliyorum sisteme girince.
0
duyond
(30.10.17)
(13)

artık görüşmediğiniz eski arkadaşlarınızı özlüyor musunuz

tchuck
biraz önce canım sıkıldı. mahalleden eski arkadaşlarımı stalkladım, sonra eski ortaokuldan arkadaşlarımı. aradan onlarca yıl geçmiş. biraz ağlayasım geldi. yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen insanlarla yabancı olmuşuz resmen. çok kötü oldum, böyle sanki yaşadığımız her şey yalanmış, sanalmış gibi his
biraz önce canım sıkıldı. mahalleden eski arkadaşlarımı stalkladım, sonra eski ortaokuldan arkadaşlarımı. aradan onlarca yıl geçmiş.

biraz ağlayasım geldi. yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen insanlarla yabancı olmuşuz resmen. çok kötü oldum, böyle sanki yaşadığımız her şey yalanmış, sanalmış gibi hissettim. akşam melankolisinin de etkisi vardır elbette ama.

fikirsel olarak, bulunduğumuz yerler, illerimiz vs. olarak artık tamamen ayrıldık onlarla. hiçbir bağımız kalmadı ama çok özlemişim hepsini onu farkettim. bunları yazarken gözlerim dolu dolu hatta. ne güzel günlerimiz geçmişti, şimdi hepimiz hiç tanışmamış kardeş gibi büyümemişiz gibi bambaşka hayatlardayız.

çok moralim bozuldu amk, dertleşmek için yazdım.
akan hayatı, zamanı, ölümü vs. durduramıyoruz. iyi ki baktıklarım arasından vefat eden yoktu yoksa gece gece ağlama krizine girerdim herhalde.
0
tchuck
(26.10.17)
Evet.
0
dissendium
(26.10.17)
şuan görüşmediğim hiçbir arkadaşımla fazla yakın değildim. kişileri değil de o zamanları özlüyorum.
0
diffarentiationation
(26.10.17)
ölüyoruz ya gerçekten ölüyoruz ve ölüyor olduğumuza inanamıyorum. yok olacağımıza vs. inanamıyorum. birkaç ayda bir bu düşünce aklıma zehir gibi girdiğinde ölecek gibi oluyorum.
0
🌸tchuck
(26.10.17)
0
sırtçantalı
(26.10.17)
Kimseyi özlemiyorum açıkçası.
Çünkü yıllarca arkadaşlarımla ve akrabalarımla bir şeylerin bitmemesi için çok uğraştım ama olmadı. Nötr hissediyorum bu kişilere karşı o yüzden hüzün ya da mutluluk, özlem vb. hissettirmiyor.
0
duyond
(26.10.17)
yalnızken gece yapılan stalking eylemi sonucu yaşanan fazla drama hastalığına tutulmuşsun.

nedeni bu.

Ha insan özlüyor bazen ama ağlama krizine girmen falan fazla. Gün içinde aklına gelmemiştir muhtemelen..
0
AlsterWasser
(26.10.17)
Genellikle en yakın arkadaşlarımı hatta ailemi bile çok özlemem
0
feed me
(26.10.17)
hiç
0
qazwsx
(26.10.17)
Yok özlemiyorum, o günleri özlüyorum o ayrı da o kişileri pek değil. Çünkü ben bu ilişkileri iyi durumda tutmak için elimden geleni yaptım ve görüşmek istemediler, vefasız çıktılar vs. Lisede en yakın arkadaşım olan arkadaş düğününe 2 hafta kala çağırdı beni, yurtdışında yaşıyorum ve o da bunu biliyor. Çağırmasa daha iyiydi.

Özlemememin asıl nedeni kişilikleri ama, lisede yakın olup şu an görüşmediğim tüm adamlar/kadınlar hemen hemen herkesle iletişimi kestiler zamanla. Yani hakikaten karakterlerinde böyle bir şey var.
0
noluyo yaa
(26.10.17)
Şu an görüşmediğim kimseyi özlemiyorum.
0
sopiro
(26.10.17)
Özlüyorum. Gün içinde yanıp tutuşmuyorum ama aklıma geldikçe özlüyorum. Çoğumuz çok farklı yerlerde, dünyanın bir taraflarındayız. Yılda bir online görüşüyoruz bazılarıyla, bazılarıyla nadir nadir mesajlaşıyoruz. Gerçi yakın olduğumuzda da, bazıları artık çokuklu çocuklu ve dışarı çıkamıyor pek, bazısı yoğun olurdu ve çok sık görüşemezdik. O zaman da özlerdim. Çok özlüyorum. Şimdi olsalar çok fena sarılırım hepsine. Bazen buluştuğumuz ilk anda gözlerimizin dolduğu, ağladığımız da olur birkaç dakika. İyi ki sosyal medya var da birbirimizden ve hayatlarımızdan haberdar oluyoruz. Facebook hesabımı kapatmamamın tek sebebi.

"Birinden kopup gittiysem, onu zaten pek sevmiyorumdur" insanı değilim. Kendime zor yetiştiğim bir hayatım var; başkasıyla kopmam sevgisizlikten ya da özlememekten değil; genelde ya onun ya da benim hayat telaşımızdandır. Daha dün biri ile konuştuk ve dertleştik. Sanki 9 yıldır görüşmeyen biz değilmişiz gibi kaldığımız yerden devam ettik. İkimiz de değişmişiz ama bir o kadar da birbirimiz için aynı kalmışız. Kalbimde yerleri ayrıdır.
0
aychovsky
(26.10.17)
E madem ara...
0
kismisolungac
(26.10.17)
Bir araya gelirsen o kadar da özlemediğini fark edebilirsin. İnsanlar ayrı kaldıkça kafa yapısı da farklılaşıyor.

O yüzden bu maziye olan özlemin kaynağını bulup halletsen iyi olur.

Gelecekten umudun mu yok ki geçmişi özlüyorsun?
O zaman neden umudun yok?

gibi gibi...

Bu geçmişte ya da gelecekte yaşama arzusu önemli bir sorun. Şu anki yaşam kaliteni düşürüyor farkındaysan. Oysa hepimiz fiziksel olarak şu anda yaşıyoruz. Psikolojimizi de şu ana senkronlamalıyız.
0
idexo
(26.10.17)
(14)

el yazınızı görebilir miyim?

heves mi sandin
şimdi benim kötü. acaba milletinki nasıl diye şey yapıyorum. bi yazı ifşası yapınsanıza.
şimdi benim kötü. acaba milletinki nasıl diye şey yapıyorum. bi yazı ifşası yapınsanıza.
0
heves mi sandin
(26.10.17)
sen bi yolla bakalım kötü mü hakkaten.
0
skayas
(26.10.17)
Bana en son el yazını görmek istiyorum diyen firmanın sonu iyi bitmedi emin mısın?
0
kablelvuku
(26.10.17)
kötü benimki de
0
burya
(26.10.17)
Benim yazım hızlı not tutarken bile güzel, karakteristik bi yazım varmış öyle diyor not dilenen arkadaşlar kskfkfkld
0
bir nick var benden iceri
(26.10.17)
Üç yıl önce yazdığım formüller.

i.hizliresim.com

Hey gidi.
0
dissendium
(26.10.17)
Yavas yavas ve ozenerek yaziyorsam boyle;
prnt.sc

Hizli yaziyorsam not aliyorsam boyle;
i.hizliresim.com
0
yuzır
(26.10.17)
sırtçantalı
(26.10.17)
Özenince anca bu kadar oluyor.
i.hizliresim.com

Not tutarken falan bir tek ben dekripte edebiliyorum.
0
reactionic
(26.10.17)
eski defterleri açtırdın..

imgur.com
0
AlsterWasser
(26.10.17)
Ben de bi ara bu konuyu kafaya takmıştım.
Yazım çok kötü.
Sebebini uzun gözlemlerden sonra öğrendim.
İlkokul hocası çok yaşlı ilgisizdi kalemimi tamamen yanlış tutuyorum dik tutuyorum, bastırarak yazıyorum. Bu yüzden de yazım kötü.
Degistirmeyi düzeltmeyi çok denedim ama olmuyor.
0
feed me
(26.10.17)
Yazım güzeldir. İlkokul 3. sınıftayken öğretmenim çok kötü yazdığımı söyleyip beni sürekli azarlıyordu. En son defterimi sınıfın sobasında gözümün önünde yaktı, ardından da arkadaşlarımın defterlerinden tüm konuları yeniden yazdırdı bana. Koca defteri yeniden yazdım ve güzel, özenli yazmak şartıyla. Böyle iğrenç bir olay güzel yazmamı sağladı sanırım ama not alırken hala çok çirkin yazabilirim.
0
duyond
(26.10.17)
çocukken (ilkokul 4-5) el yazım o kadar güzeldi ki, tüm kızlar özenirlerdi bana erkek halimle, hayrandılar resmen. (liseye kadar bana da ayrıca hayrandılar).

sonradan sanırım ciddi anlamda gerizekalı oldum, tüm yetilerim gibi güzel yazımı da kaybettim.
0
ssiradanbirigibi
(26.10.17)
i.hizliresim.com

benden kötü olamaaz herhalde. bu da benim formül kağıdımdı 4 yıl önce.
0
bohr atom modeli
(26.10.17)
kötü demişsiniz ama sizin yazılar benimkinin yanında sanat eseri kalır.
0
🌸heves mi sandin
(26.10.17)
(25)

Türkçesi bozuk insanlara direkt ön yargı ile yaklaşıyor musunuz?

gezegen olan pluton
Özellikle yazılı Türkçe, yazım kuralları, noktalama gibi olayları bilmeyen insan eşittir kültürsüz, popüler kültür beslemesi, ilgisiz, cahil midir sizin için?Bir de son bir soru sorayım karşı cins değerlendirirken iyi bir filtre midir Türkçe'yi bilme seviyesi?
Özellikle yazılı Türkçe, yazım kuralları, noktalama gibi olayları bilmeyen insan eşittir kültürsüz, popüler kültür beslemesi, ilgisiz, cahil midir sizin için?

Bir de son bir soru sorayım karşı cins değerlendirirken iyi bir filtre midir Türkçe'yi bilme seviyesi?
0
gezegen olan pluton
(23.10.17)
şahsen ben son zamanlarda çokça tekrarlanan konuları bilmeyenleri eleştiriyorum.
nasıl got izlemeyen insan eleştirilebiliyorsa, bağlacı ayıramayan, soru ekini yazamayan insanlar da eleştirilebilir ve daha da haklı bir şekilde eleştirilir.

yıl olmuş 2017, sesli harf kullanmadan konuşanlar var. özellikle mesaj yazarken nbr, slm, ii, napysn falan yazıyorlar.

herkes yazamayan, her şey yazamayan haliyle değersiz oluyor gözümde.
geri kalan dil bilgisi kuralları böyle sanal ortamlarda biraz esnetilebilir ama genel olarak bence düzgün yazmak gerekiyor.

karşı cins de olsa eğer değerlendiririm ama karşı cins yok hiç buralarda.
0
attirmayin makedonun kafasini
(23.10.17)
Iki soru icin de cevabim evet.

Ayni sey sive icin gecerli degil, yani sive buyudugu cevreye bagli olabilir kisinin ve yoreden yoreye degisir. Ama Turkce yazim kurallari degisiklik gostermez, agir siveli konusan birisi bile dogru sekilde yazabilir.
0
crown
(23.10.17)
evet
0
burya
(23.10.17)
Evet. Kesinlikle objektif bir kriter.
0
doxanikee
(23.10.17)
Herkesin fark etmeden de olsa dikkat ettiğini düşünüyorum. Konuşur gibi yazdığı için, yazılı olarak anlattığı şeyi anlamadığım insanlara, kelimeleri eksik ve yanlış yazan insanlara, dilimizi kötü kullanan insanlara önyargım var, bunu yapan bir üniversite hocası bile olsa, bulunduğu yeri hak etmediğine inanırım.
0
patty duke
(23.10.17)
''okumuş insan'' sayılıp doğru cümle yazamayan birisini çok ciddiye almam. ama gündelik konuşmada yazışmada filan çok takılmam, fazla obsesif buluyorum alakalı alakasız yerde ''ama de ayrı'' diye konuya giren tipleri.

ama dediğim gibi, anayasa profösörü adamın maymun gibi tweet atmasını sevmiyorum.
0
otonomo
(23.10.17)
Bence karşıdaki kim olursa olsun çok iyi bir filtre. İnsan kendi dilini doğru kullanmaktan aciz olmasın yani bir zahmet.
0
ms brownstone
(23.10.17)
Mesleğim gereği fazlasıyla takılıyorum ve bazen hataları düzeltmekten konudan kopabiliyorum. İnsanların bu kadar basit ve şekilsel şeyleri yapamamaları bana garip geliyor. Kültürsüz vs. değil ama dikkatsiz, özensiz olduklarını; zaman zaman ise zeka ile ilgili problemlerinin olduğunu düşünebiliyorum. Olumsuzlar hakkında net olarak karar veremesem de Türkçesi iyi olan insanların kültürlü vb. olduğunu düşünüyorum kesinlikle.
0
duyond
(23.10.17)
Evet. Kültürsüz, cahil demem ama popüler kültür beslemesi, ilgisiz olduğunu düşünürüm.
Bağlaç konusu özellikle önemli çünkü cümlenin anlamı kayıyor, saçmasapan bişey oluyor. Kelimedeki harf hatalarına çok takılmıyorum, noktalamaları da anlam bozulmadığı sürece tolere ediyorum. Edebi metin, makale vb. değilse tabii.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(23.10.17)
Evet ve evet
0
bloodymoon
(23.10.17)
Üniversite mezunu biriyse, yazdıklarını dikkate bile alamıyorum bazen. Böyle bir e-posta geldiğinde Word'e kopyalayıp yapıştırmıştım ve yazım yanlışlarını düzelttikten (de'leri, ki'leri uygun yerlerine koyduktan sonra) sonra okuyabilmiştim. Başka türlü yazılanı anlayamıyorum, okurken ana fikre gelemiyorum, içeriğe odaklanamıyorum.

Arada bir birkaç kelimenin yanlış yazılması önemli değil, herkesin başına gelebilir. TDK bazı dilbilgisi kurallarını 5-10 yılda bir değiştiriyor, senin öğrendiğin 10 yıl sonra yanlış bir bilgi haline gelebiliyor ama üniversite mezunu biri sürekli bir yazım yanlışı yapınca eğitime ve kendini geliştirmeye kapalı olduğunu düşünüyorum. Cahil olduğunu değil; cahil olmayı benimsediğini ve eğitimi reddettiğini düşünürüm. Okumamış biri bunu yapsa yargılamam. Virgül kullanımı çok zor, her yerde doğru kullanılamıyor; yanlış yerdeki virgülü de yadırgamam.

Şive ise apayrı. Şiveleri kültürel zenginlik olarak görüyorum.

Bu 'nbr', 'slm' gibi ifadeler bir mesajın iki kontör olduğu dönemden kaldı. Akranlarımın bir kısmı alışkanlıktan hala öyle yazar. 10 yıl 100 karaktere sığdıracağım diye maymun olmuş bir nesil helak oldu arada.

Karşı cinsle iletişimimde karşımdaki okumuş bir insansa çoook önemli. Şöyle söyleyeyim, 'İçkisi, kumarı yok. Karıya, kıza yan gözle bakmaz. Bir de bağlaç olan de'leri ayrı yazar' derecesinde.
0
aychovsky
(23.10.17)
evt yaklaş mamak mümkünmüki!
0
robokot
(23.10.17)
hepsine evet
0
sporty
(23.10.17)
Benim için yazım kurallarını bilip bilmemesi önemli açıkçası. bildiği halde kendi istediği gibi yazan kişilere karşı pek bi gıcığım yok. Çünkü ben de öyleyim. Mesela arkadaşım da öyle, cumhuriyet savcısıdır, ama internette beraber oyun filan oynarken ya da Chatlerde çok üstünkörü yazar. Hatta argo. Yazışmalarımızı o an görsen bizi kültürsüz filan görebilirsin belki yani...
0
ssiradanbirigibi
(23.10.17)
Evet.
0
jazzabel
(23.10.17)
nerede ve nasıl yapıldığına göre değişiyor. mesela yakın bir arkadaşımla mesajlaşırken, bir gönderi altında goygoy yaparken pek takılmıyorum ama konu ciddiyse yani en azından bir şeyleri anlatmayı amaçlayan bir yazıysa dikkat ediyorum. tabi tek tük hatalar göz ardı edilebilir bence, o an insan aklındakileri yazıya dökerken bir iki bağlacın, soru ekinin birleşik yazılması önemsiz yazının genelinde buna dikkat edilmişse. lakin bazı yazılar var ki okurken nasıl küfrediyorum anlatamam. bu yazım yanlışları arttıkça karşımdakinin cehalet kat sayısı da gözümde artıyor.

yazım yanlışları bir yere kadar ama şahsen karşımdaki insanı tamamen bitiren asıl şey türkçe kelime yerine özellikle yabancı kelime kullanmasıdır. içimdeki cengiz han açığa çıkıyor resmen, cahilliği falan geçtim doğrudan gerzek statüsüne ulaşıyor gözümde.

ölüm vuruşu ise hem yazım yanlışı yapıp hem yabancı kelime kullanıp üzerine bir de bunları matah bir şeymiş gibi savunması.

yukarıda yazdıklarım aynı zamanda her iki sorunun da cevabı.
0
issiz karga
(23.10.17)
Disleksi denen şeyden müzdarip olduğum için çok kötü yazdığım dönemler oluyor ve insanlar bana direk gerizekalı muamelesi yapıyor.
Elde olmayabiliyor bazen o yüzden çok çok saçma bir şey olmadığı sürece takılmıyorum.
0
fasulyek
(23.10.17)
tek başına yeterli bi filtre değildir tabi ki. adam düzgün türkçe ile yazıyor diye bu onun cahil olmadığı anlamına gelmez.

ama benim için filtrelerden biridir. türkçesi bozuksa karşı tarafın, baştan bi soğuma ve önyargı oluyor.
0
elorelia
(23.10.17)
evet evet evet!
(ayağa basar...)

karşı cinsi değerlendirirken çok iyi bir filtredir, düzgün yazıp da "benim bununla ne işim var" dediğim kimse olmadı. düzgün yazmaya çalışan insan özenlidir, hayatına da özen gösteriyordur. biliyor olması yetmiyor çünkü, bilip kullanmaması haklı çıkartmaz benim gözümde.
bilmiyorsa zaten kesin filtre, yazım kuralları ve imlayı bilmeyen biriyle ayrı dünyaların insanıyızdır, uyuşamayız. önyargıdan öte bir fikir oluşturur bende.

insanların buna dikkat etmemeyi tercih etmesini anlıyorum ama aynı empatiyi "niye bu kadar takıyorsunuz" diyenlerden bekliyorum.

disleksiyi görünce eklemeden edemedim, tabii ki bir bozukluktan ötürü yazamayanlar dahil değil bu genellememe.
0
Bruce
(23.10.17)
Evet. Kesinlikle.
0
MaNOfTheYear
(23.10.17)
Evet
0
i m cool with that
(23.10.17)
Bence de evet.
Cahil ağır kalır belki, belli bir bilgi birikimi olabilir ama bunu aktarma biçimi yanlışsa okuyamıyorum yazdıklarını. Şuna da rastladığım oldu; sohbeti çok iyi bilgili kültürlü duruyor, belli bir zeka seviyesinde falan ama bir yazışmaya başlıyorsun felaket. Haliyle ikinci durumun cevabına geçiyor olay, değerlendirme kriterime takılıyor ve soğuyorum.
0
Aman Sen de
(23.10.17)
kesinlikle bir önyargıyla yaklaşıyorum ama bunun çok da doğru olduğunu düşünmüyorum.
he ama "bu adam net kültürsüz, popüler kültür beslemesi, ilgisiz, cahil" falan da demem. o kadar abartmamak lazım bence.

ben çocukluğumda çok fazla kitap okudum. hep ablam sayesinde ama. yani ona özeniyordum, o çok kitap okuyordu ve ben de öyle oldum. ablam da annem babamdan görüp özenmiş onlar da çok okurlar. biz böyle bir ailede büyüdüğümüz için çok şanslıydık. her hafta sonu eve kitap alınırdı mesela çünkü bir önceki haftasonu alınan kitaplar okunup bitmiş olurdu. bizim yaşadığımız ilçede çok deli kitapçılar olmadığı için haftasonu yarım saat uzaklıktaki daha büyük ilçeye gidip oradan alırdık kitapları. kitap konusunda inanılmaz şımartıldım yani, bir gün bile "alamayız çok pahalı, daha yeni aldık ne gerek var, şimdi kim gidip alacak taa oradan kitap, bi haftasonumuz var zaten oturalım dinlenelim evde" falan demediler.

ama kitap dediğin pahalı bir şey aslında. hadi günümüzde e-book'lar var bi şekilde ucuza da okuma şansı var okumak isteyenin ama biz çocukken (90'ların başı) pahalıydı yani. hele daha eskilerde daha da pahalıydı. o yüzden çok da "cahil cühela, allah belanı versin" diyemiyorum. gene de istemsizce uyuz oluyorum ama. çünkü bu imla kuralları en çok çocuklukta öğrenilip yerleşiyor ama büyüyünce de öğrenilemez diye bir kaide yok. yazım kurallarını çocukluğunda öğrenememiş bir insanın büyüyünce bu eksikliğini fark edip oturup öğrenmesi lazım.

ama mesaj yazarken sesli harfleri yazmayanlara inanılmaz sinir oluyorum. onlar lütfen azalarak bitsin. iş maillerindeki kısaltmalara da sinir oluyorum. "FYI" ne ya. yıllarca "bye" gibi bir şey sandım onu ben :D

karşı cins değerlendirirken çok iyi bir kriter bence. tabiki trt spikeri gibi olun demem ama çok göze batan yanlışlar yapıyorsa ve sürekli yapıyorsa aramızda bariz bir kültür farkı var diye düşünürüm.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(23.10.17)
Evet, ister istemez fikirlerimi etkiliyor.
Arkadaşımla yazışırken ateşli ateşli bir şeylerden şikayet ediyor, anlatıyorsa vs "bende dedim ki" yazsa, "yuh, cahile bak" falan demem. Diğer bir çok durumda derim sanırım.

Benim en sinir olduklarımdan biri, "eylenmek, deyişik" falan diyenler. "Değim yerindeyse" vs yazanlar. Yahu hadi duya duya alıştın öyle sanıyorsun, hiç mi bir şey okumuyorsun da doğruyu öğrenmiyorsun?

Whatsapp/ Instagram/ Facebook vs gibi yerlerde de garip noktalama işaretleri kullanılmasını veya kelimelerin arasına emojiler sokulmasını hiç anlamıyorum. Biri bunu yaparsa hangi cins olursa olsun itici buluyorum. "Yine güzelmi güzel (kalp) (kalp) (kalp) bir Pazartesi (top emojisi) den herkeze (yonca yaprağıx4) şans diliyorum" falan yazan insanlar hayatın anlamını söylese, dönüp bakmam. Bilmesem daha iyi.
0
sopiro
(23.10.17)
Gercek hayatta tanistiysam takilmam, kisi onayimdan gecerek yazili iletisim safhasina ulasmis.

Cook gecmis zaman olur ki Resat Calislar'in "Bir ortamin/toplulugun ritmini yakalamak" ana fikrinde sahane bir analizi vardi bu konuya yakin sayilabilecek.

Bir ortamda/toplulukta yer edinmis, o ortamin ruhunu ve ritmini yakalamis kisiyi internet ortaminda "tabiki" derken bulabilirsiniz fakat bu kimsenin umrunda olmaz. Kisi gercek hayatta kendini kanitlamis ve ait oldugu grubun sartlarini saglayan bir bireydir.
0
perfectum
(24.10.17)
(3)

dilbilimle ilgili kitap yazar önerisi

issiz karga
yapar mısınız? öyle çok derin akademik olmaya temel kavramları işleyen kitaplar olabilir. dilin gelişimi, kökeni, dillerin günlük hayatımıza etkisi, düşünce biçimlerimize etkisi, dil ve toplumların hayata bakış açıları vs gibi konular üzerine olabilir. bir de aşaıdaki chomsky notuna istinaden öyle a
yapar mısınız? öyle çok derin akademik olmaya temel kavramları işleyen kitaplar olabilir. dilin gelişimi, kökeni, dillerin günlük hayatımıza etkisi, düşünce biçimlerimize etkisi, dil ve toplumların hayata bakış açıları vs gibi konular üzerine olabilir. bir de aşaıdaki chomsky notuna istinaden öyle aşırı politik şeyler olmasın, gına geldi dünyayı ele geçirip yönetmeyi isteyen küresel güçlerden.

türkçe öneriler tercih sebebi.

ek olarak rica ederim balıklama atlayıp ezbere chomsky yazmayın. ha yazın tabi de yukarıda bahsettiğim konular çerçevesinde kitap ismiyle beraber yazın.
0
issiz karga
(12.10.17)
Roland Barthes önerebilirim ama sırf laf salatası bence bu olaylar.
0
i was made for you
(12.10.17)
teo grünberg - anlam, belirsizlik ve çok anlamlılık
0
dafaisss
(12.10.17)
ahmet kocaman - DİLBİLİM Temel Kavramlar, Sorunlar, Tartışmalar
kamile imer - dil ve toplum
fatma erkman akerson - dile genel bir bakış
0
duyond
(12.10.17)
(23)

nasılsınız şu an?

forlife
sb. içinizden geldiği gibi yazın, ileri zamanda tamamen anlamını yitirecek bu subjektif duyuruyu çok tutmadan sileceğim için rahat olun :)
sb. içinizden geldiği gibi yazın, ileri zamanda tamamen anlamını yitirecek bu subjektif duyuruyu çok tutmadan sileceğim için rahat olun :)
0
forlife
(11.10.17)
sigara rahatlatıyor mu peki?
0
🌸forlife
(11.10.17)
Sigara yakıldı pencere açıldı rahatlanıldı.. the office 8x9 açıldı kafa dağıtıldı.
0
iscanthere
(11.10.17)
Kötüyüm ama birisi var aga açıyorum fotoğraflarını çok güzel gülümsüyor O bana iyi geliyor. Az önce yine açtım baktım iyi geldi.
0
eazy
(11.10.17)
Ailem yurt dışına çıktı dün, haber alamıyorum. Umarım keyifleri yerindedir. Haftaya İstanbul'a taşınacağım iş sebebiyle. Ailemin yanından ilk ayrılışım olacak. Endişeliyim. Doğru yapıp yapmadığımı bilmiyorum. İşyerini sevdim aslında ama biraz daha beklesem beni çok daha mutlu edecek bir yer bulur muydum bilmiyorum. Bunun dışında yakında ABD'ye yerleşecek advisor'ım Türkiye'deki işlerini askıya alıp tezimle ilgilenmediği için bir sene uzatma ihtimalim var master'ı. Kariyerimde nasıl bir etkisi olur tez savunmasını önümüzdeki yaz yapmak zorunda kalırsam bilmiyorum. İçimde istek de kalmadı tezi tamamlayacak. Kısacası kötüyüm.
0
jack of hearts
(11.10.17)
@jack of hearts... her şey çok güzel göründü bana oysa. ki bence öyle de :)
0
🌸forlife
(11.10.17)
birkac saattir kalp ritmimi belli araliklarla cok kuvvetli hisettigim icin biraz tedirginim, gun icinde kahveyi cok tuketmis olabilirim diye dusundum. onun disinda poncik gibiyim.
0
chachachablues
(11.10.17)
Üşüttüm. Burun fırıl fırıl, tam olarak şu adam gibi bir surat ifadesi/gözler ve burnumda tuvalet kağıtları ileyim. Burun kenarları kırmızı. "Uzayda olsam burnun akmazdı" diye planlar yapıyorum. Sırtımda havlu var. Tam nane/limon havasındayım.
c3.thejournal.ie
Bir yandan çalışıyorum.
0
aychovsky
(11.10.17)
günde 13 saat mesai. ayakta... su, çay, sigara içmek bile zor. aldığın da üç kuruş.

borçlar, borçlar...

hala rahatsız eden, akıldan çıkmayan eski sevgili mevzuları...

kötü, kibarca.
0
runagain
(11.10.17)
canavar
0
superb
(11.10.17)
Cevaplarını bilmediğim sorularım var kendime, sanırım ben deliyim.
0
purple rain
(11.10.17)
Sikintili bir bekleyis icerisindeyim
0
baldur2
(11.10.17)
çok iyiyim, 23 yaş bunalımını hızlı atlattım her şey tıkırında, yoluna koydum hayatı gidiyor öyle.
0
vedatchilipeppers
(11.10.17)
genel olarak iyi sayilirim... okula basladim, yasadigim yeri seviyorum, arkadas falan da edindim sayilir. maddi problemler ve onu cok ozlemem disinda bir sorun yok gibi, bunlar da zaten cozulmeyecek meseleler degil. bes senenin ardindan yine dolu dolu yasadigimi hissediyorum diyebilirim. iyi geldi. yine de neyden kaynaklandigini bilmedigim bir bosluk var tabii, huzunluyum biraz. kesin onu ozluyorum diyedir. geciyor diyorlar ama, bakalim.
0
der meister
(11.10.17)
Çok yorgunum ve boynum tutulmuş.
Kendimi pek iyi hissetmiyorum.
0
mutekebbir
(11.10.17)
eh
0
Apocalypse
(11.10.17)
hem deyimsel hem gerçek anlamıyla "I'd rather be in Philadelphia" demek istiyorum.
0
sopiro
(11.10.17)
uykusuzum ve önümüzdeki 12 saat bilgisayara bakmak zorundayım.
0
muslugubozukhayrat
(11.10.17)
Fena hallerdeyim. Bir iki yabıştırsam kendime gelirim. Böyle yeri göğü inleten cinsten.
0
[GODDARD]
(11.10.17)
dün test yaptım hamile olmadığımı öğrendim . pek keyfim yok o yüzden
0
mrv
(11.10.17)
biraz uykusuzluk dışında gayet iyiyim ya. hafta güzel geçiyor, bakalım.
0
aquarium
(11.10.17)
Hastayim.
0
stavro
(11.10.17)
Bir dersin toplantısına geldim. Sınıf mankenlik ajansı gibi. Mutluyum niyeyse.
0
dissendium
(11.10.17)
grip olmamak için direniyorum, onun dışında uzun zamandır ilk defa gerçekten çalışmalarıma yoğunlaşabildiğim için mutluyum.
0
duyond
(11.10.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.