bakanlıkta çalışan kariyer meslek memurları zamdan önce 30k alıyordu. Asker polis zaten en az 30 alacaktır bu durumda. Öğretmenler ek ders hariç 22-23 alıyor sanırım emin değilim. ama ek ders vs ile 26-27 ye çıkıyorlar sanırım. Bu maaşlara %50 ilave ederseniz zamlı maaşlara ulaşabilirsiniz

Memurlukta kademe diye bir şey var. Başlangıç seviyesi biri değildir onlar. 15 yıl üstü kıdemi olanlar için olabilir

Başöğretmen unvanına sahip öğretmenin ek derssiz çıplak maaşı 42 küsür oldu.

Net.

o maaşların hepsi o ünvandaki en üst noktadaki insanların maaşları. yani en az 10-15 yıllık bir öğretmen o parayı alır. diğerleri çok daha az alacaktır.

Biraz önce bir sitede gördüğüm kadarıyla 1. derece 4. kademedeki öğretmen maaşından bahsediliyor. 28 yıllık öğretmen yani.

sormak istediğim, nasil net oluyor, kademeli vergi yok mu aydan aya artan? bu deger ortalama mi?

memurların brütle işi yok ki. Özel sektörde bile, bugün işverenin 42 net için atıyorum 55 brüt ödüyorsa, yeni dilime girince 65 brüt ödüyor olabilir. Onlar hesaplanıp ödeniyor. İşçi net alıyorsa eline hep aynı para geçiyor.

yıl sonuna doğru vergi diliminden dolayı ele geçen para düşüyor elbette.

annem öğretmen ama bordrosunu hiç görmedim tabii. Fakat yıl sonuna doğru vergi dilimini geçince memurların aldıkları para düşüyorsa bu daha büyük skandal bence :) Cidden öyle mi net bir cevap alabilir miyim?

edit: maaştan vergi kesilmesi ayrı konu, brüt maaşın her ay aynı olup yıl sonuna doğru eline geçen net maaşın değişmesi ayrı konu.

Gecen sene en dusuk ogretmen maasi 30 bin diye haber yapiyordu a haber. O sirada ele gecen para 21 kusurdu. Ordan hesaplayin artik ne kadar dogru.

@nhk Hacı vergi dilimine girince maaşın değişmesi brüt işte. net dediğin maaş vergiden etkilenmez her ay aynı maaşı alırsın.

Öğretmen olarak cevap vereyim. Devlette 4. Yılım hiçbir zaman tv deki maaşları almadım. O maaşlar 25 yıl üstü eşi çalışmayan 6 yaşından küçük iki çocuğu olan öğretmenin maaşı olarak hesaplanıyor genelde. Halbuki işe yeni başlayan öğretmen şuan 23 bin liranın altında alıyor. Yani maaşı yüzde 50 zamla 33-34 bandına gelecek. Tabi bu vergi dilimini geçene kadar. Daha sonra kademeli olarak düşecek. Ek ders mevzusu herkes için aynı değil mesela bizim okulda aylık 1000-1500 lira ek ders alan öğretmenler var. Çünkü girecek ders yok. Bunun yanında 6000 lira ek ders alan hocalar da var ama 40 kişiden 3-4 tanesi yani. İdareciler ise her zaman full ek ders alır.

@nhk

devlette doktorum. Evet yıl içinde aylar ilerledikçe vergi dilimine bağlı olarak aldığımız para azalıyor. Bu kişi vergi dilimine girdi, brütü artıralım mantığı olmuyor yani.

her ay vergi dilimi değiştikçe daha az maaş alıyorum +1

Ozeldeki gibi yilin basinda 40 aliyorsa yil sonunda 30 aliyor gibi bir durum soz konusu degil memurlarda. Yilin basinda 40 aliyorsa sonunda 39 aliyordur.

Ben de hic girmiyorum facebooka ve bana da geliyor son aylarda, sebebi ne olabilir?

bana da sık sık geldi son zamanlarda. gelen maildeki kod 6 haneliyse phishing, 8 haneliyse gerçekten fb'den geliyor diye okudum reddit'te. maildeki linklere tıklamayın hemen silin ve fb şifrenizi değiştirin.

o işler değişiyor. ben alırken ekimde kendim ödedim, kasımdan sonra yine aynı firmadan alınırken, firma kendisi ödedi.

satışlar yavaşsa o bile etkiliyor.

aralık 2023 sonlarında alırken özellikle yavaştan alıp ödemeden 2024 yılında plaka takıp sadece 2024 mtv ödeyebilirdiniz. 2023 plaka takıldıysa 2023 aralık için 2 mtv, 2024 ocak da 2024 mtvnin 1. taksiti ödenir.

Bayi ödemek zorunda değil, kıyak olsun diye pazarlık aşamasında "biz ödeyelim" diyebilirler.

Yasal olarak mtv ödenmeden araca ruhsat plaka çıakrtıp size teslim etmelerinde bir sorun yok. Belli bir süre içinde mtv ödemeniz gerekiyor aracı teslim aldıktan sonra.

Evet, 30 aralıkta araca plaka ruhsat çıakrıldıysa, 2023 için tahakkuk eden MTV ödenir. 1 ocakta yeni MTV tahakkuk eder ve 31 ocağa kadar ödeme süren var. SOnra tekrar temmuzda, ya da ocakta 2 taksiti de birden ödeyebilirsin.

genelde bayi öder. çoğu anahtar teslim fiyata dahil eder.

Plaka ocakta cikacak arkadaslar yani 1 mtv odenecekte, ilk gonderilen profarmada mtv 0 gozukuyordu, odeme yapmaya gidince ben onu yazmayi unutmusum dedi satis danismani. Aracin odemesi yapildi ama mtvnin henuz yapmadim, %58 zam geldi, biraz pazarlik yapayim. Belki bi sey yaparlar. Onun icin sordum soruyu da

Plaka ocakta çıkacaksa bayii öder. Kayınpederim aldı, bayii ödicek.

bende var bu. her işime yarıyor makarna mantı ne istersen kuvveti yetiyor. ay fiyatı ne olmuş öyle ben alırken 2500 liraydı 2 yıl oldu yani

Evet, yapar sizin istediklerinizi.

Rondosu ve bin tane aksesuarı olması iyiymiş. Kullanıcı yorumlarında sert hamurda zorlandığını yazan olmuş.

www.fakir.com.tr bunu kullanıyorum ben 3-4 yıldır, motor gücü biraz daha yüksek. Ekmek hamuru, kurabiye, mereng çok rahat yapıyor ama artık üretilmiyor sanırım. Buna bakarken "chef pastro" modelini gördüm, onda gözüm kaldı.

Sert hamurun ya da uzun süre dövülecek şeylerin iki ustası var piyasada başka da yok;
Kitchenaid
Kenwood

Ki bu kadar aparata gerek de yok. Bunun hamur yoğurmak için yeterli olmadığı bu kadar aparati doldurmalarindan belli. Bu iş bu kadar ucuza çözülecek olsa çözülurdu.

Belli süre götürür, belli yere kadar götürür de gün gelir harbiden bir şeye kullanmaniz gerekirse ise yaramaz. Redditte falan bakin boschun bu serisine benzer şeyler goreceksiniz. Bana kalsa aksesuarsiz kitchenaid ya da kenwood alırım çünkü genelde bunlar evladiyelik yani.

Önemli olan şeylerden biri de ürünün ağırlığı. Misal kitchenaidler 10 kg bu bosch 4 kg. Gene aksesuarlarin da metal falan olmasi onemli, plastik kırılır.

Neyse yani digerlerinin pahalı olmasi sadece marka değil. Ama eğer makarna hamuru için insanlar iyi diyorsa alabilirsiniz belki de yorumlara bakın.

www.mediamarkt.de

Almanya'dan gelen varsa getirtin

3008 daha uzun, daha geniş, daha yüksek, bagaj daha fazla.
Bunların size önemine ancak siz karar vereceksiniz. YouTubeta bakarsiniz genislik videolarina ne kadar rahat olduğuna falan. Yani 3008 tabiki daha konforlu ama değer mi değmez mi size bağlı.

Ben suv sevmeyen bir olarak ikisini de almam misal :) ki 2008 crossover suv değil.

Ben 2008 kullandim, 2022 model. Cok guzeldi ki ben suv sevmem. Boyutuna gore oldukca atak ve hizli. Vites gecisleri cok iyi, seri. Suv alma niyetim olsaydi hic dusunmeden alirdim.

Ben ikisini de sevemeyenlerdenim.

PSA grubu gözüme iyi görünmüyor.

Honda'ya da bi bakın derim. İllaha ikisiyse üst model 3008 olandı ama ben sevemedim.

ihtiyaça göre değişir.
biri b suv, diğer c suv.

150-200 için ben 3008 alırdım.

Eger buyukluk dezavantaj degilse 150 200 buyuk bi fark degil. (Tl'nin bu hizla deger kaybedecegini on gorursek iyice komik bi para olacak). 3008'e yurunur.

Büyük san sebastian cheesecake mm leziz.

www.nefisyemektarifleri.com

Kalabalık misafirde porsiyonlaması ve servisi kolay diye elmalı ayvalı etimek tatlısı yapıyorum.
Kendi püf noktalarım;
*Etimekleri ıslattığım şerbetin şekerini önce karamalize ediyorum.
*Üstünün muhallebisine hiç şeker koymuyorum, sıfır şeker.
*Rendelediğim elma ve ayvaları pişirirken elma kırmızı yumuşak elmaysa sıfır şeker, değilse çok ama çok az varla yok arası şeker ve limon suyu kullanıyorum. Pişince içine dövülmüş fındık ekliyorum.
*Etimek, muhallebi, elmalı karışımın üstüne de küçük bir tabakta karıştırdığım pudra şekeri ve tarçını çay süzgeciyle serpiyorum.
*Diktörtgen büyük boy borcama yapıyorum. Sabahtan da hazırlanabildiği için bi kenarda hazır bekliyor.

Ben tiramisu yapiyorum kedi dilli orijinal tarifiyle. 2 paket kedili dili yani 2 adet tiramisu seklinde yapabilirsiniz, kolay da hem

Panacotta
Fransiz elmali turta +üstüne vanilyalı dondurma

2 tane yap

Baklava cheesecake.

profiterol

Tiramisu da karar kıldım
Teşekkürler

Magnolia

Gaziburma, Pendik’te caddeye yakın değil ama baklavaları efsane. Bi bak derim.

-asuman, modada. başka yerde de şubeleri olabilir, bir bakın.
-dondurma seviyorsanız lulu gelato, erenköy tarafında
-ethique plant based, göztepe-kadıköy, kaliteli malzeme, kaliteli işçilik, iyi ürünler.

Emiroğulları Baklava, Glikoz şurubu yok, çok güzel.
Hacı Bekir Künç pastaları güzel.
Ganache, tatlıları genelde taze oluyor, dondurması güzel.

Bunlar Üsküdar, Ümraniye taraflarında ama Emiroğulları Cadde’de de olabilir.

Moda da Nata var, Suadiye'de de şube açtılar.

kesinlikle Emiroğlu

E kunefe yiyin ya da katmer, Acibadem'de Özikizler'de

Chocca - moda
Tiramisu vb tatlilari cok iyi.

Gaziburma, Pendik’te caddeye yakın değil ama baklavaları efsane. Bi bak derim.
x 2

Ben hic dusunmeden Şile derdim cunku Arap sevmiyorum ama sizin ozel bir durumunuz varmis yasadiklariniza bagli. O yuzden sizi gerecekse eger Sapanca'ya gidin. Sonucta keyif almak icin gidiyorsunuz.

attığın taş, ürküttüğün kuş hikayesine benzer.
parayı biriktiremiyorsan, borçlanmadan birikim yapamayan insanlardansan al, yarısıyla eurobond al, yarısıyla fiziki altın ya da altın fonu.

Risk almadan tasarruf etmek yerine faiz yükü altına girip bir de altın riski sizce alınır mı? Vade sonunda altının %68,75’ten fazla artacağının garantisi var mı?

faizler yüksek. krediyle altın dolar alınmaz. ihtiyaç varsa mal alınır sadece.

öncelikle kredinin gerçek maliyeti 3.50 değildir, kredi bitene kadar taksitle ödeme yapılacağı için masraf belirtilenden daha fazla olur.

Eğer yatırımlar konusunda deneyiminiz var ise, döngüsellikten yararlanıp, farklı yatırı araçlarına zamanında yatırıp yapılıp zamanında satılırsa maliyetin üzerinde kar elde edilebilir.

Ayrıca burada en önemlisi , gelecek 2 yılın enflasyon tahminidir. Malum parasal sıkılaşma mevcut, önümüzdeki iki yılda toplam enflasyonun %75 den fazla olacağını düşünüyorsanız alıp değerlendirmek bir şeklide mantıklı olabilir.

Faiz oraniniz yuksek. Altin vs alinip kenara atilacak bir faiz degil bu

Kaporayı banka havalesi ile ticari hesaba yaptıysanız evhama gerek yok. Ayrıca arayıp sorabilirsiniz böylece kusura bakmayın sık soruyorum ama ben de yatırım hesabımdan çekece Vs diye nedeninizi de belirtirsiniz ve cevap alamama durumunuz da olmaz.

Satıcıyı biraz daraltmışsınız. O da şuan ölü takliti yapıyor. Birkaç güne parayı bence nakite çevirin. Yüklü döviz ve altın tak diye bozdurulacak bir rakam degil.

Satış temsilcisi mesajınıza dönseydi iyi olurdu ama dönmediği için kabalık etmiş sayılmaz.
Öncesinde size 27-28'i gibi parayı hazır edin diye bilgi vermiş, bir değişiklik olsaydı haber verirdi.
Şu durumda evet, evham yapıyorsunuz. Olsun. Olur öyle heyecanlar.

Parayı bence de TL'ye çevirin. Günlük faize de koyabilirsiniz sonra. 1 milyon TL olsa günde 1000 lira gibi bir faiz veriyor olması lazım.

Hayırlı olsun yeni arabanız.

Tesekkur ederim, evet bayiinin adina acilan hesaba eft yapmistim. Arkadasim da aynisini soyledi. Degisiklik olsa haber ederdi diye.

Gunluk faizi dusunecegim

çok net söylüyorum bayiyi ve elemanı sürekli darla. siz hizmet alansınız ve para ödeyeceksiniz, bilgi almak hakkınız. net bilgi versin veremiyorsa da belirtsin.

tahliye taahhütnamesi imzaladınız mı?
ev sahibinin başka evi var mı?
kendisi kirada mı yaşıyor?
avukatla görüşün önce, kafasına göre zam yapan, bu işi azgınlık derecesinde yönetmeye çalışan ev sahiplerinden artık gına geldi.
yüz vermeyin, hak hukuk neyse öyle devam edin. muhatap olmayın derim.

Ev sahibi kendi evimde yaşıyorum demişti, şimdi diyor ki ortaklık vardı benim oturduğum evde, satıldı, ben ev bakıyorum. Sizden de 25bin istiyorum diyor. Tahliye imzalamadık, yani sözleşmeye bakmadım ama öyle bir şeye imza atmadık.

Avukata verirseniz, iş dallanır budaklanır. Egolar devreye girer ve geri dönüş olmaz.

Çevredeki kiraları da dikkate alarak Tefe-Tüfe artışına razı etmeye çalışın. Bu sene ortalama %50 civarndaydı.

O size ihtar vs. çekerse, avukatınızı devreye sokarsınız.

.

Bu ne şımarıklık ya. Paşama bak kafasına göre zam yapıyor. Valla gitsin mahkemeye siz de fazladan vereceğiniz parayı biriktirin dava desen min 2 sene sürecek. Kendi haline yansın ev sahibi de.

Ev sahibinin elle tutulur bir tarafi yok. Siz zaten yeni kiracisiniz, orta yolu bulmayi da kabul ediyorsunuz. Tahliye taahhutnamesi de imzalamamissiniz. O evde kalmak istiyorsaniz %25 ile hesabina yatirin. Ugrassin dursun. En az 1 sene daha ki evi oldugunu ispatlayamazsa ki bence yalan soyluyor bir sey yapamaz. Tavrina bakilirsa ne halden ne laftan anlayacak biri. Boyle bir karakterle konusarak uzlamazsiniz istedigi parayi vermeyi kabul etmediginiz surece. Acgozlu cunku.

Ayni durumdaki bir arkadas istedigi rakami verdi adama (3 yillik kiraci), bu sefer de ara zam diye tutturdu. Avukata verdi simdi ama bunalmis artik, cikicam diyodu en son.

Tasinma masraflarini isteyebilirsiniz belki. Ac gozlu bi insanla ugrasmak zor cidden. Allah sabir versin.

Siz avukata bile vermeyin, %25 zammınızı yapın bırakın o uğraşsın. Size bir şey yapabilmesi mümkün değil. Bence de %25 hak değil ama bu tip ev sahiplerine maalesef böyle davranmak gerekiyor.
16250'yi yeni zam döneminde yatırın. Taksit ile kombi alıp, ödediğiniz rakamı kira arasındaki farka sayarsınız. Çıkarken de kombinizi söküp eskini takıp çıkın.

%25 yaparsanız muhtemelen 2 sene sonra o evden çıakrtılmış olursunuz.

ev sahipleri yüksekten kapıyı açıyorlar ki düşüğe razı edebilmek için %40-%50 civarı zam yapabilirim, konuşursun edersin baktın yok daha fazla istiyor. Ben %25 yaparım davanı açabilirsin dersin ama 2 sene sonra o evden çıkarsın ve o semtte de kiralar epey artmış olur.

Ben kiracı olarak ev sahibime %50'ye yakın bir zam yaptım ama yine de bu rakam rayiçteki evlerden 4-5 bin kira eksik.

Ya böyle bir adamin seneye sizden tekrar yüzde yuz istememesi imkansiz. Ev sahibi ne derse yap diyecek kimseyi dinleme. Ev sahibin elini verirsen kolunu kapacak biri.

Orta yolu bulmaya calis. Bulmazsa Yüzde 25 yap, kalan parayi kenara koy. Iki sene takıl.

Ev sahibi de kendi oturacak diye dava acsin.
Arkadaş hadi yüzde 25 adaletsiz, yüzde 100 nasıl adaletli...

Biz %50’ye bile ok iken asla ve asla düşmem diyor söylediği rakamdan. Benim haklarım var diyor anlamadım neyin hakkı; 1.sene olmuş, bir sıkıntı çıkarmamışız, geç yatırmamışız ki geçen sene aldığı kiraya gayet yüzü gülüyordu. Sanırım o avukata verene kadar vermeyeceğiz, gelsin oturmak istiyorsa davayı açsın (ki bu olaya inanmıyorum) , %50 yerine 6 ay %25 alır ne diyeyim ya. Bundan 5 ay önce kombi bozuldu dediğimizde de ev almaktan bahsediyordu. Böylelerine hak değil ya gerçekten.

Sizin vermeniz gereken Tüfe/ufe sozlesmede ne yazıyorsa. Yüzde 25 önemsiz.
Bu noktada kişi Üfe/tufe kabul etmiyorsa tek hak ettiği yüzde 25tir. Tartışmaya da kapali.

Bazen kiracılara kızıyorum ama kira vermeyip rahatı yerinde olan ev sahibine de hiç hak veremiyorum.
Ofisi için mahkemelik olan biri olarak diyeceğim şu ki; şu an bu konuda davalar alıp başını gitmiş mahkeme günleri çok ileri tarihli oluyor o yüzden istiyorsa bırakın uğraşsın öyle kafama göre zam yaptım diyen aç gözlüleri süründüreceksin. Halden anlamayan biri olmasa böyle yapmaz zaten.

Öyle trende :(
Nefret ediyorum hiç sevemedim. trilyon tane markasi var en iyisi 5/10 puan. O kadar kötü.

ek olarak kiloya vurunca çok pahali (ortalama iki kati normal filtrenin) ve ekolojik olarak da kötü (eğer kendi podunu yapmiyorsan ya da doğada çözünen degilse).

Ama günde bir kahve içen biri için kabul ediyorum ki ideal.

Neden ideali söyliyim (mobildeyiz malum);
Kapsulu ustten koy, kapagi kapat. Tuşa bas. Kahve hazır, bu kadar. Sonra kapsülü çöpe at hatta hazne dolunca at hepsini falan.. yani hazirlamasi hizli, temizliği basit.

Gunaydin, aslinda yeni degil. Pazar oldukca buyudu. Artik her marka bir de kapsul secenegi cikariyor cunku arz var. Bizde pedli kahvelerdenden yok cunku makinasi yok satista. Ben tadini ve kahve kalitesini de cok seviyorum ozellikle bazi markalarin. Ama bunun da kotuleri var tabi toz kahvede oldugu gibi. Temel tercih sebebi pratikligi cunku gram bazinda dusunulurse gercekten pahali. Tam otomatik ust seviyede kahve makinasi da kullanmis biri olarak ben tercihimi kapsulluden yana yaparim sanirim. Sabah uyaniyorum, bi dugmeye basiyorum ve kahvem hazir cunku. Digerinin angaryasi cok.

Kahve gurmesi değilim, 3 yıldır tchibo nun makinesi var bende. herkes pahalı felan demiş ama dışarda olmuş bir latte 100 lira. Ben bu paraya 10 tane kapsülünü alıyorum. Temizlik derdi yok ve çok pratik. Ocakta sütü köpürtüp bi latte yapıyorum sadece 3-4 dakikada. Dışardakinden de güzel oluyor bence. Kısaca pratik ve hızlı, gurme olmayanlar için ideal.

Valla bende espresso ve filtre kahve makinesi var. Şirkette de kapsül makine var. Uğraşmamak çok hoşuma gidiyor. Kahve hemen hazır.

Benim için evdeki espresso makinemin yerini tutmuyor tat ve kalite olarak ama çok pratik ve makine temizliği derdi pek yok. Başlangıç ve az kahve içenler için uygun olabilir.

Ben tchibonun kahvelerini seviyorum. Davidoff da guzel, migroslarda falan oluyor.

www.kafeinkultur.com

null.coffee

www.nijicoffeeco.net

spadacoffee.com

ultracoffeeroastery.com

ultracoffeeroastery.com

www.meetlabcoffee.com şu an %25 indirim var kod gerekirse DM

lotcoffeeroastery.com %25 indirim var kod mutluyillar

coffeecalibre.com %15 indirim var kod için DM

coffeerem.com

direkt kahve attığım yerlerde diğer çekirdeklere de bakabilirsiniz. eğer ekipmanlar light roast da çözebilecek durumdaysa gönlünüze göre alın.

139T olmalı otobüs numarası, Tepeüstü'ne gidiyor Şile'den. Ona biner, çekmeköy metro durağında inersin.

Metroya biner, altunizade'den metrobüse aktarma yaparsın. Sonrası kolay sanırım.

Edit: ben tersden anlamışım :)

Tam tersini yap, metrobüs ile Altunizade'ye gel ve Üsküdar - Çekmeköy metrosuna, çekmeköy yönünde bin.

Son durakta in ve şile yönünde 139T, veya üsküdar şile otobüsü, ya da yeni bir minibüs hattı açılmıştı şile için, onu öğren ve bin.

@John Bloor

Eyvallah çok makbule geçti. Marmarayla üsküdar yaparım oradan çekmeköy. Artık oradan da dediklerinizden birini denerim.

Üsküdar’dan direkt otobüs gidiyor. Otobüs sarı otobüs deği. Bildiğin şehirler arası otobüs. Ama Akbil geçiyor

Otobusun nosu da 139. Uskudar-Sile

3 numara yasak, 2 numara normal. Bazi araclarin orjinal cikislari cam filmli zaten.

tam olarak balpolen'in yazdığı: üç yasak, iki normal ve galiba ikinin normalleşmesi bu bazı araçların orijinal çıkışlarının filmli olmasından oldu. ön camda yok demişsiniz zaten, her türlü yasak bildiğim ön cama film.

iki numara film yaptırıp 3-4 ay önce araç muayenesine gittim, "arabanın orijinalinde olmayan cam filmi" diye hafif kusur yazıp geçiyorlar, sıkıntı olmadı.

ön cam hariç bütün yan ve arka camlarım filmli. aldığımda böyleydi. numarasını falan bilmiyorum ama epey koyu bir film.

muayeneden hafif kusurlu olarak geçti.

tam hatırlamıyorum ama önde dışarıdan sürücüyü görebileceğin kadar cam filmi varsa, polisler dert etmiyor. mesela bende önler hafif, arkalar daha koyu tonda. bence olması gereken bu. çünkü karanlıkta araç sürerken, yanlar çok koyu olunca tehlike yaratabilir. o yüzden güneşin etkisini kırsa yeterli. galiba bende önler 1-2 arası, arkalar 2-3 numara gibi bir şey. muayeneden geçiyor, polis sorun etmiyor, zaten orijinal cam gibi duruyor uzaktan.

Irmik helvasi guzelmis. makarna salatasi, zeytinyagli patlican, havuc ve mor lahana salatasi yapabilirsiniz

youtube.com
buradaki gibi bir irmik helvası yap nefis.
üstüne de biraz tarçın.

Bugün canım şöyle %50 süzme yoğurt %50 normal yoğurtlu makarna salatası isteyip durdu.

O yüzden size de önerim makarna salatası :D

Makarnayı haşlayıp saklama kabında tutun. Garnitür ve yoğurdu sabah olunca okula götürmeden karıştırırsınız.

Bir de yanınızda kuru nane görürün, onu da okula varınca hemen kapağı açıp dökersiniz kokusu taze kalır.

Olsa da yesem :(

Aa hic aklima gelmemisti. Bizim oralarda ölü evinde un helvasi yapilir, irmikten ziyade. Burada herkes irmik demis ama sanirim ben un helvasi yapicam cunku onu daha cok seviyorum. Sarma dolmayi da artik ölü evine mi geldik diye dusunenler yapsin, biz yeriz.

Elmalı turtaa

mısır unlu zerdeçallı tuzlu kek, yapıp da övgü almadığım, tarif istenmeyen, kapış kapış gitmediği tek bir sefer bile olmadı.
youtu.be

Gozleme yap, olmadi pogaca yap. Ozellikle pogaca super olur. En kotu durumda kimse yemese bile alir evine goturur canin istedikce yersin.

Kuskuslu mor lahana salatası. Tam da mevsimi ve iyi bir nar ekşisi ve ekşili sos ile müthiş bir yancı olur...

Bir tatlı bir tuzlu yap, tatlı olarak çikolatalı brownie tuzlu olarak da mini pizza.

tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde indirimli ödeyebilirsiniz

Peki e-devlette bu ceza 436 tl olarak gözüküyor, ben internet vergi dairesinde öderken otomatik indirim düşüyor mu yoksa kafama göre %25'ini oraya tutar olarak yazıp mı ödeyeceğim?

Not: IVD sitesinde tckn ve ceza tutanağı bilgilerini girince otomatik indirimli tutar yansıyormuş. Sorumu silmiyorum yine de :)

Tebliğden itibaren 15 gün

Evet, odeme bilgilerini girince sureyi aşmamissa otomatik dusuyor

otogara yakın olsun diyorsanız arabanız yok demek

sapancaya giden şehir içi toplu taşıma otogara uğrayıp yolcu indirip bindiriyor, sapancaya giden otobüse binip uzunkum parka gidin (otobüse binince uzunkum düğün salonuna gidiyoruz, berceste durağında inecez deyin, durakta inince alt geçitten göl kenarına ulaşılıyor, otogar ve durak arası 5-10 dk sürüyor oldukça yakın)

burası göl kenarında piknik yapmak isteyenin oturabildiği bir yer, içinde belediyenin büfesi çay kahve atıştırmalık şeyler de var

uzunkumdan sapancaya kadar göl kenarından yürüyüş yolu var orayı bir baştan bir başa yürümek de güzel

Uzunkum Park
g.co

13 dk (7,7 km)
maps.app.goo.gl

Koftefi Ismail, kofte ve kabak tatlisi favorim. Kabak evi var, ev hanimlari yapiyor. Ordan paket aliyorum eve. Bosnak borekciler var meshur. Donerken de yoldan balkabagi ve ayva alin :)

bayi bana satmış bayiden çıkmamış plaka hizmeti tamamlanmış benden sana satıyor. hem bana satarken hem de benden sana satarken kar ediyor. bana da 3-5 ateşliyor tabi :)

Arabaların kara borsa olduğu zamanlarda, bazıları araç yok çekip alt firmalarına ya da eşe dosta aracı satıp ruhsat plaka çıkartıp, 2. elini sıfırdan daha pahalıya satıyorlardı ya.

Hah işte o günlerden elinde patlamış bir araç.

Peki bu araci almak mantikli olur mu? En bos paket son kasa ile arasinda 40 bin tl oynuyor. Siz ne dusunursunuz? Joy paket cliodan bahsediyoruz

Makyajlı kasa için 40bin verilir bence. Ayrıca plaka takıldığı için garantisi de başlamıştır 5 6 ay az garantili olur diğer araç.

Nişasta efendim. Bol nişasta. Lezzetli yapan şey de bu zaten.

ikisi ayrı güzel ama lezzetleri benzemiyor :/

İstoç ama hafta içi açık.

eminönünde malatya pazarı var oraya git istediğin şekilde karışık yapıyorlar ve poşetleri vakumluyorlar.

Eminönü-Osmanlıoğlu kuruyemiş , daha taze ve ucuz alayım derseniz Bayrampaşa Megacenter mansur kuruyemiş www.mansurgida.com.tr

Antik Kuruyemiş
(bkz web sitesi).

Metro market

Kendi dusuncemi soyliyeyim. Suan icin evin ikinci arabasi olabilir. 3-5 yil sonrasini bilemem. Pazar buyuyecek, beraberinde altyapi sorunlarini getirecek. Bunlar netlestikten sonra tek arac elektrikliye gecilebilir.

Birde yaklasan pil değişimi var, bence henüz erken

3-5 kere tesla kiraladim.
araclar pahali, ayni fiyat araliginda enteresan alternatifler var.
extended range versiyonu 120km sabit hizla 300km zor gidiyor.
%10'dan %70'e yuksek hizli sarj ile dolmasi 45 dakika suruyor.
bence teknolojinin oturmasina daha 5-10 sene var.

Kendi adıma mesafeliyim.

Bana göre elektrikli araç almanın ön koşulu aracınıza tahsisli bir otopark yeri ve o yerde şarj etme altyapısının hazır olmasıdır. Bu yoksa her seferinde nerede şarj edeceğim derdi olacaktır ki uzun vadede çok yorar.

Şu an araçlar yollarda ve uzun vadede ne gibi sorunları oluyor, o menziller gerçekten yıllar geçtikçe aynı kalacak mı, bataryanın ömrü dolduğunda ne yapılacak bu gibi konuları bilmediğimden şu an almam. İstasyonların yayılması, şarj sürelerinin kısalması, bataryaların geleceği, bakım servislerinin yaygınlaşması gibi konular bence kritik. Bunlar için de birkaç yıla ihtiyaç var.

evin ikinci aracı olarak eqa250+ aldık. 3 hafta oldu 3000 km yaptık. kapalı garaja wallbox kurdum ve rutin şarjı evde yapıyoruz. uzun yola gidince de yoldaki hızlı şarjlar ile şarj ediyoruz.

her köşede var. plug share uygulamasını indirmiştim, bi' çevrede var mı, nasıl çözerim eve wallbox kurana kadar diye düşünmüştüm. her yerde var.

en uzun 7 saatlik yola gittik. 500 km. bir defa şarj için durduk. onda da avmde oyalanırken geçti süre(45dk). istersen 15-20 dk aralıklarla durarak da çözebiliyorsun ki %80'e kadar çok daha hızlı şarj oluyor.

neyse teknik detaylar her yerde var.

kimi için çok saşma. benim için çok makul bir fikirdi. şimdiye kadar memnunum, 8 yıl batarya garantisi var. 3 sene içinde satmayı düşünüyorum ki alacak kişi 5 yıl garantisi var diye içi rahat alsın.

pil teknolojisi gelişiyor muhabbeti de bana çok anlamlı gelmiyor. bir ara ben de 3 senede bir araçlarda makyaj geliyor, dur şimdi almayalım modunda geziyordum ama ömür geçiyor. bir yandan bir şey bekleyerek ne kazanılacak?

bekleyelim 2025 yılında toyota 1000km menzilli pili 10 dk da şarj etsin falan. ben sevinirim. üçe beşe bakmam elimdekini satar gider onu alırım. o sene de biri gelir, 2000km menzilli 5dk şarj çıkacak bekleyin der. biri de gelir, o hızlı şarj altyapısı daha yok bekle der. sonra başkası çıkar, geçen aylarda tanıtılan elektrikli uçan araçlar yaygınlaşacak 2035 i bekle der.

isteyen bekler, sonu yok.

şartları uyan herkes için güzel, eziyet olacağını düşünen için de cidden gereksiz, sırf hype var diye de alınmaz.

shell,trugo vs ciddi yatarım yapıyor. her yerde daha da hızlı artacak istasyon.

özetle, en sık hangi yolda kullanacaksınız, menzili kurtarır mı, senede kaç defa uzun yola gidiliyor, onda araç kiralasanız, benzinden edeceğin karı karşılar mı, her defasında avm, benzin istasyonu vs. de 40-45 dk geçirmek ve her yolculuğu ufak da olsa planlamak sizin yaşam tarzınıza uygun mu, aracı satarken 2. elde beklentinizin altında satmak sizi üzer mi(teknoloji hızla gelişerek elindeki aracın görece eski kalması sebebiyle) gibi sorulara cevap verip almak ya da almamak lazım.

evet çok saçma. elektrikli arabaların bu ülkede tutma şansı yok.

Türkiye'de araba alırken gözetilecek ilk konu aracın ikinci el piyasasıdır.

Bu araçların ikinci el piyasası oluşmadan ben almam. Alana da karışmam.

şarj süresi 10 dakikaya inmedikçe, mesafeler de 1500 km'ye çıkmadıkça ben almam.
kıçıma rahat batmadı henüz.

lebkuchen :)

Migrosta vardi, yilbasi bolumunde. Fakat iceriginde glikoz-fruktoz surubu var.

@balpolen şimdi migros sanal marketten baktım, buldum :) bir kereden bir şey olmaz diyelim...

Afiyetler olsun

kurayı online yapıcam de. kafana göre dağıt.

onun dışında kura ile elden yaparsan imkansız gibi bi şey.
şöyle olabilir ancak. ama bunun için herkesin aynı yerde olmaması lazım ve birbirini görmüyo olması lazım bu da zordur. 3-5 tane kağıda hep aynı ismi yazarsın. gidersin bunu ilgili kişiye götürüp çek bi tane dersin. o da her halükarda senin istediğin kişiyi çeker. bunu herkese ayrı ayrı yapman lazım. ama işte birileri görürse çakar.

sıcak top soğuk top.

Cok rahat cok profesyonel

Sordum.
Görmüyor musun? Düşmüş mü? dedi.
Baktım. Düşmemiş. Gayet güzel görünüyor :)

Yalnız, son zamanlarda sağ yanına yatınca nefes alışta güçlük yaşıyormuş. Sola yatınca ya da ayaktayken bu problem yokmuş. 63 E.

Yani 60li yaşlarda tanidigim yok ama 50lerinde olanlar var; hiç kimsenin burnu düşmedi, yerinde duruyor.

Filiz Akın ve Türkan Şoray'i da örnek alabilirsiniz, burunları yerinde:). Bir de o zamanlardaki ameliyatı yöntemleri ve simdikiler arasında dağlar kadar fark var.

Kısacası o düşme olayı tamamen efsane fakat insanlar yaşlandıkça yüz hatları değişir, burun estetikli ya da estetiksiz olsa da bu böyledir.

Hocam burnun düşmesini gerektirecek, zamanla kötüye gitmesini gerektirecek bi durum yok endişelenmeyin. Estetik cerraha yaptırırsanız işlevsel sıkıntılar olabilir, çünkü onlar işin fonksiyonel kısmını çok iyi bilmiyorlar. Ama kulak-burun-boğaz uzmanına yaptırırsanız o işin fonksiyonel kısmına da bildiği için sıkıntı olmuyor.

Piezo tekniğiyle yapan yerleri öneririm, ultrason dalgasıyla yapıyorlar, ağrı ve şişlik olmuyor çok fazla. Doktor önerim İlker Yiğit. Ha, çok büyük bi rahatsızlığınız yoksa, ufak bi estetik bozukluk için ameliyata değmez onu da söyleyeyim, orijinal burun daha iyidir.

Yani cok ileriki yillari bilmiyorum ama benim gordugum handikap genelde revizyon ameliyati oluyor. Burunda ilerleyen ay ve hatta senelerde sıkıntı ortaya cikiyor tekrar ameliyat olmak zorunda kaliyorlar. 2 yakin arkadasim ameliyat oldu ikisinde de tekrar revizyon olmak zorunda kaldilar.

engellemez bence

engeller olabildiğince un koyduktan sonra az karıştırmak gerek keki kabarması için.
öncesinde tüm sıvıları istediğinizle karıştırın undan sonra kaşığa dönün

@eja

hocam dediğin gibi un koyduktan sonra mikserle ya da robotla çok karıştırmamak gerek ama arkadaş undan önceki yumurta ve şekeri çırparak havalandırdığımız ve kabarık krema haline getirdiğimiz kısmı soruyor bence

valla mikser yoksa mutfak robotunu temizleme işine üşenirim, tel çırpıcıyla elde çırpmaya girişirim, elde de çırpılır :)

Yani zaten mikseri yumurta ve sekerde kullanmak dogru olan. Sivi ve katilara gecince elde cirpiyorum ben. O yuzden oda sicakligindaki yumurta ve sekeri elde biraz fazla cirparsan, mutfak robotuna gore daha iyi sonuc elde edersiniz. Yani ben oyle yapardim.

mutfak robotu derken bicakli olandan mi bahsediyorsunuz? eger oyleyse istenilen dokuyu yakalayamayabilirsiniz. cunku yumurta-seker ya da yag-seker cirpmanin amaci cirptigimiz seye hava eklemek. robotta yaparsaniz karisir, ama icine hava almaz. boyle olunca da istedigimiz puf puf dokuyu yakalamak zor olacaktir.

Merhaba, bildiğim kadarıyla işçi-işveren uyuşmazlıklarında doğrudan dava açamıyorsunuz. Adliyeye gidip şikayet dilekçesi ile birlikte arabuluculuk başvuru formu doldurmanız gerekiyor. Arabuluculuk yoluyla da anlaşma sağlanamazsa o zaman dava açabiliyorsunuz. İsterseniz arabuluculuk süreci ile ilgili bir ön araştırma yapıp öyle karar verin.

Ben ugrasmazdim ama ben usengec bir karakterim.

O paranın 4-5 katını avukata vereceksin. Değmez.

avukat masraflarını kazanırsanız alıyorsunuz, problem değil ama kazanacağınızdan emin olmanız lazım.

Eğer durumdan haberdarlarsa ve çözüm üretilmediyse değmez. Tekrar iş yaparsan fiyatın içine fazlasıyla yedirirsin.

kendiniz bir zorunlu arabuluculuk başvurusu yapın bence, firma arabuluculukta öder diye düşünüyorum. 1650 lira için onlar da davalık olmak istemez.

avukat masraflarını kazanırsanız alıyorsunuz yanlış bilgi. kazanırsanız avukatın sizden aldığı ödemeden bağımsız karşı taraftan bir alacağı olabiliyor. iki yerden ödeme alıyor yani. bazı davalar özelinde avukatlar önden bir ödeme almayıp dava kazanıldığı takdirde alacağınız olan miktarın bir yüzdesini isteyebiliyorlar, bununla karıştırılıyor olabilir.

belki dava açmak yerine caydırıcı olması adına noterden tebligat çekebilirsiniz. belli bir süre içinde cevaplandırmak durumundalar. belki canları sıkılır öder geçerler. şirketler için çok komik rakamlar bunlar.

harcayacağın vakte değmez.

ya niye mantikli olmasin ki. insanlarin airfryer a hype, moda filan demesine zerre anlam veremiyorum. hem enerji hem zaman olarak inanilmaz verimli.

evet teoride fanli firin. ama fanli firina göre minimum 60% daha verimli ve hizli.

ortalama bir fanli firin 200 watt ve ne yapilirsa yapilsin 5-10 dakika isitilmasi gerekiyor.

haftada 6 saat firin kullanan biri neredeyse 1 saat isitma icin ekstra acmali makineyi.

firinda 20 dakikada pisen airfyerda 12 dakikada pisiyor.

yani yaklasik 2,5 saat ekstra firin calisiyor.

haftada 3,5 saat fazla firin calistiriliyor yani. yilda min 150kw elektrik tasarrufu sagliyor ortalama bir aile/kisi icin.

bunun yaninda zaman tasarrufu yari yariyadan fazla. her hafta 2 saat kazaniyorsunuz.

kisaca inanilmaz pratik ve mantikli.

benim evimde aldigimdan beri bunu pizza ve kek harici neredeyse normal firini acmadim.

çok mantıklı, 6-7 aydır kullanıyorum.
patatesi yarım saatte az yağlı şekilde bulaşık çok çıkarmadan, başında beklemeden pişiriyorum.
balığı çok güzel pişiriyor etraf batmıyor. fırın kadar hacmi olmadığından hem zahmeti az hem elektrik tüketimi az.
sebze kurutmasıda güzel 1-2 defa yaptım ama yüksek dereceye çıkarmadığım için 1-2 günde tadı değişti. biraz yüksek derecede yapılırsa çıtır çıtır yapılabilir.
yağsız köfte yapabiliyorsunuz, incik tavuk çok güzel yapıyor 15 dakikada.
tek eksisi ona özel yer ayarlamanız gerekiyor hacimli bir alet sonuçta.

Mantıklı.

airfryer zaten tek yaşayanlar için mantıklı ve pratik. güle güle kullanın

Çok mantıklı. Mutfakta geçirdiğiniz süreyi azaltıyor. Ben mesela sulu sebze yemeklerini sevmem küp küp doğrayıp atıyorum. Yoğurtlayıp yiyorum. Milföyden atıştırmalık börek, mini pizza tarzı şeyler yapıp yiyorum hemen. Tatlı da yapabiliyorsunuz.

Evet cok mantikli, firin kullanimim %80 azaldi.

Bende philips var, haznesi kayar hazne diye onu tercih etmistim. Tefal de cok iyi diyorlar

İlk aldığım tefaldi çok memnundum,resmen hayat kurtarıcı. Oglum üni yi kazanıp giderken ona verdim,sürekli kullanıyor.

Bu sefer açtığı boşluğu doldurmak için philips aldım. O olmadan ne yapiyormusum diyorum.
Ve çevreme aldırtıyorum.

Evet, uzun senelerdir var, alisveris yapmisligim var, hala da yaparim. Orjinaldir

bu fiyatlara çıkıyorsanız sıfır ibiza da düşünebilirsiniz

Seat kapaniyo diyorlar

Swift'in 2022'den aşağısı alınmaz. 2022'de multimedya güncellendi ve carplay desteği geldi. Carplay benim için önemsiz diyorsan başka.

Arabanın kronik problemi yok ama parça sıkıntısı var. Tr'de stok yok, bir şey olduğunda Japonya'dan aylarca parça beklemeniz olası. Onun dışında süspansiyon sert, bagajı küçük, servis ücretleri bir tık pahalı, ikinci eli zayıf. Artılarına gelirsek yakıt tüketimi çok düşük, güvenlik donanımları sınıfının çok üstünde, Japon sorunsuzluğu ve masrafsızlığı (mekanik aksam anlamında).

"Ben yıllarca sıkıntısız bir şekilde binmek istiyorum." diyorsan alınabilir. "Bir süre kullanır, sonra üst modele geçerim." diyorsan tavsiye etmem, zararına satmak zorunda kalırsın.

Kullanisi acayip zevkli, motoru ve vitesi acayip güvenilir.
Parçalar plastik. Ekran eh ama kullanisli.
Yillarca sorunsuz gider, sıkıntı cikarmaz.
Türkiye'de parca ve servis kisminu bilmiyorum.

Bagaj yok gibi bir şey.
Park sıkıntısı olmaz.
Bunu 4*4 1.2 hybrid hali hayalimdi ama iyi ki almamisim bagaj yetmezmis iki sene sonra.

Bu fiyata yeni kasa otomatik (2020-21-22) Ford Fiesta alırım. Yedek parça, sorunu yok. Çok seri ve konforlu.

Suzuki yakışıklı bir araç ve japon sorunsuzluğu sunar. Ben bir polo kullanıcısı olarak polo derdim. Keyfili bir sürüş, görece kaliteli iç aksam ve kolayca satılabilir bir araç. Seat ise istediği kadar kapansın, yollarda hala chevrolet araç görüyoruz ve burası bir üçüncü dünya ülkesi. Her türlü uzun bir süre daha gider.

Galiba ben de hala polo diyorum

Uzun yıllar kullanan biri olarak Fabia +1
Tam bir fiyat performans

Her ne kadar hepsi ayni grubun ürünleri olsalar da şöyle bir sıralama var

VW > Skoda > Seat

Ben kendim şahsen Skoda kullanıcısıyım. (Fabia değil) Skoda grubunu öneririm. Hatta VW'e göre daha çok beğeniyorum.

Öncelikle arabanın motor teknolojileri ve platformları komple aynı. Genelde dizayn farklılıkları oluyor. VW grubunu genel olarak ikinci elde elden çıkarmak da daha kolay.

O attıklarından ben olsam Corsa alırım. 2023 model olduğundan. YTD

VW > Skoda > Seat buna +1

fakat yol tutuş, tokluk falan gibi disiplinlerde bu araçlar (opel yani stellantis grubu dahil) arasında aman aman farklar yok, hepsi aynı arabanın laciverdi.

o sebeple ben olsam DSG bombasını elime almaktansa corsa ya da Peugeot 208 bakardım. bunların otomatik şanzımanları -eğer yeni modellerinde değişmediyse- aisin üretimi 8 ileri ve dsg'den çok daha sorunsuz. yine stellantis araçları vw grubuna kıyasla daha donanımlı.

örnek ilandaki poloya 835 verene kadar sıfır yeni kasa corsa otomatiğe 1 milyon verilir. muhtemelen liste fiyatının altına da iner bayiler şu ortamda. üstelik polo'nun kasko değeri 680 bin lira. yine aşırı şişirilmiş bir ilan. bu aracın maksimum ederi 700 bin, o da gerçekten kusursuz ise ve cam tavan opsiyonundan dolayı.

Opel icin: uzun yillardir corsa kullaniyorum. Simdi de ilandaki corsa’dan var bende. Surusunu sevmediyseniz hic girmeyin ama corsanin performansindan cok memnunum ben
Uzun mesafe, kisa mesafe, yokus, yagis vs hicbir zaman uzmedi beni. Guclu, performansi iyi bir araba.

Ayrica orient blue’nun son paragrafi +1
Ben corsa kullancisiyken vw polo alacaktim ama sonra fiyati costu diye corsa aldim yeniden. Iyi ki de almisim. Fiyatlari inanilmaz abarti oldu. Gerek yok bence.

Fabianın fullu poloyu eziyor ancak fabia aldın mı satamazsın. Bende alacaktım. Almak istediğim fabia 1 sene ilanda kaldı ama clio ve poloların hepsi satıldı. Corsaya girmeye gerek yok. Polo alınır.

2023 sıfır polo 1.0 life dsg 1.005.000 tl iken 6 yaşındaki arabaya 835 verilmez

Almanların DSG problemi var, Fransızların PureTech motorlularında triger kayışı sorunu var. Yerinizde olsam hepsini eler, Japon ya da Kore bakardım. En olmadı ABD'li Ford. Alırsın Ford, olursun lord :)

Japon ve Kore grubunu cok konforsuz ve teneke buluyorum Allah affetsin. Bozulmuyor diye de her bindigimde bu konforsuzlugu yasamak istemiyorum.

Insallah şanzimani elime alinca da boyle konusabilirim. Ay Allah'im gecinden versinnn :)

kasko değeri 900 bin. kazayı da düşününce fiyatı normal göründü bana. biraz daha pazarlık yapılabilir belki. fotoğraflardan basit bir kaza gibi görünüyor ama darbeyi lastik üstünden mi almış yoksa lastikten mi almış detaylı bakmak lazım çünkü arka aks ve bağlantılarında eğrilme vesaire varsa arabanın çizgisi bozulmuş olabilir.

sağlam bir eksper kontrolünden sağlıklı çıkarsa makul göründü bana.

bence de fiyatı normal hatta piyasaya göre iyi.
o stopların orijinalinini pahalı bulup saçma yerlerde saçma stop taktırabiliyorlar zaten ekspertizde o da çıkar.

fiyat makul o yüzden ekspertizde 1-2 bin fazla verip iyi bi rapor çıkarılabilir zaten daha yepisyeni araba motor ve elektronik gibi pahalı bölgelerinde bir sorunu yoktur gibi.

onarımı yetkili serviste değilde sanayide yaptırmış sanırım. bunu dikkate almak lazım.
orient blue +1 . ayrıca bu fotodan bagaj kapağında da oynama var gibi iyi bir eksper şart.

belirtilenler dahilinde sorunsuz gibi.
fakat ben olsam o paraya sıfır clio alırım.

Aracın hasarı kafanıza takılmıyorsa alınabilir. Boya farkı, bagaj kapağı arka çamurluk tam oturmuş mu iyi bir kaportacıya gösterilebilinir. @orient blue +1 ark aks problemi daha önemli. İyi bir ekspertizle buna baktırın. Eğer arka aksın dengesi kayıksa hiç gerek yok. Çünkü arkadaş sanayide yaptırmış, orjinal servis olsa faturan olur hesap sorarsın ama sanayi işi allaha emanet.

0 otomatik clio 900 kusur arkadaslar, onu da dusundum ama gonlum yine de alman grubundan yana. Yol tutusu, saglamligi cok farkediyor

Dsg var ve kazali... dsg her an patlamaya hazir bi saatli bombadir

Assassin's Creed Odyssey

bu ara scooter suruyorum desarj olmak icin. sagini solunu sokup takiyorum falan, ufak bir dukkan tutup bu isi mi yapsam diye de dusunuyorum.

deşarj hem fiziki hemde psikolojik anlamda doğa ile olur, çıplak ayak ile sahilde yürümek veya toprağa basmak.
Ormanda yürüyüş, yüzme, vb. diğerleri , özellikle büyükşehirlerde radyoaktif kirlilik çok fazla o nedenle
doğa ananın şefkatli kollarına..

Strength training.
Viski puro.
Mortimer and whitehouse gone fishing izlemek.
Twitch/youtube karşısında uyuya kalmak.
Hanimla, köpekle dağda yürüyüşe çıkmak.

*Spor, egzersiz
*Bol bol kültür sanat etkinlikleri
*Dostlar arkadaşlar
*Bitki, çiçek bakımı, çoğaltması
*Geziler

oyun oynarak,
sevdiklerimle takılarak,
sempatik bir kadınla konuşarak,
ve sanırım en çok kötü alışkanlıklarla...

www.youtube.com

Araba kullanarak, hiz yaparak

Araba kullaniyorum, yuruyus yapiyorum, denizi izliyorum, bira iciyorum, sevdigim bir diziyi izliyorum, kedimle vakit geciriyorum, spor yapiyorum, kitap okuyorum, firsatim varsa tatile gidiyorum, yoksa da outdoor plan yapiyorum konser, stand up vs gibi

köpegimi bunaltacak kadar severek.

* Bisiklete binmek, daha iyi deşarj olma ve kendime gelme yöntemim yok, muhteşem!
Hem fiziksel aktivite hem de şahane bir keşif hissi veriyor.

* Denizde yüzmek, suyla bir olmak. Evrimsel kökenimizle ilgili midir bilmiyorum ama dalgalar ve deniz suyu kendimi çok iyi hissettiriyor.

* Kitap okumak, sevdiğim bir evrene dalıp gitmek. "Kaçış Edebiyatı" hakkını gerçekten de veriyor.

* Bilgisayar ve video oyunları ama gece gündüz oyun oynayan bir gamer değilim. Daha çok bazı oyunlardaki (Fortnite, Lol Dominion gibi) kaosun içindeki sakinliği seviyorum. Mesela Battle Royale oyunlarında elalem birbiriyle kapışırken ben gidip bir köşede balık filan tutuyorum.

* Lezzetli yiyecekler ve kaliteli bira eşliğinde Premier Ligi futbol maçlarını izlemek.

Hikayeli, evrenini sevdiğim oyunlar oynuyorum. Bazen puzzle yapıyorum. Arkadaşlarımla sohbet falan zaten klasik. Hiç olmazsa defalarca izlediğim comfort zone olan youtube videolarım var, onları izleyip uyuyorum

Spor

Kendime minik minik görevler veriyorum, böyle oyun oynarken verilen görevler gibi yaptıkça ilerlersin ya.
Ben de beslenme konusunda, spor konusunda, harcama konusunda kendime minik minik görevler veriyorum.
Faydasını gördükçe deşarj olup daha hırsla devam ediyorum.

İşte aralıksız 5 gün spor
21 gün şekersiz yaşa
10 gün gereksiz alışveriş yapma gibi şeyler.

Bunlardan bağımsız dış etken olarak deşarj olmamı sağlayan şeylerden biri sokakta bir kedinin ya da köpeğin kendini bana sevdirmesi, tüm günüm güzel geçiyor.

Kedimin kafasını kaşımak
Örgü
Mahallede küçük bir yürüyüşe çıkmak

Müge anlı izliom

Bir arkadaşımın köpeği bir ay bende, hayvan sahibi olmak harika bir duyguymuş gerçekten tüm stresimi alıyor.

bu sene aynı şekilde yolda ceza yedim. elime tutuşturdular cezayı, eve de tekrar gelmedi. muhtemelen farklı bi ceza yemişsiniz ama en net e devletten bakın plakaya yenmişse direkt çıkıyo zaten

Bölgedeki tarihe bakın.

Cepteyim düzeltemiyorum: belgedeki.

Farklı ceza olması lazım, elden verilince tebliğ edilmiyor diye biliyorum

geçen sene kesilen cezalar bildiğim kadarıyla iptal edildi seçim öncesi 2000 TL'ye kadar olanlar silindi. Ama kontrol edin siz yine de.

En doğru bilgiyi e-devletten görebilirsiniz. Girin kesilen cezalara bakın.

Bana da oldu, ve hayır bir daha adrese teblig yapılmadı. Yani farklı bir ceza için olabilir.

polis size verdiyse bir daha adrese gelmez. daha dikkatli kullanmalısınız.

Evet, bu baska bir cezaymis. Hiyirli olsun hanemee

hocam en temizi iletisim. hem ev sahipleri hem de kiracilar zor durumda.
7800 az diyorsan, ben yerinde olsam 10'a yakin bisey soylerim, pazarlik yapar 10-15 arasi birseye baglarim.

Zıtlaşmadan orta yolu bulun bence 10000 lira bu işin ortası gibi duruyor. Bu rakamı teklif edin. Daha üstüne maddi olarak yetemeyeceginizi anlatın. Gerekiyorsa biraz acındırın. Onun dışında başka çareniz yok malesef.

Orta yol 10u bulun hocam. Kabul ederse devam edersiniz yoksa ne yazık ki yapacak bir şey yok. 6250yle idare eder.

herşey dahil ipucundan yola çıkarak sizin sözleşmeniz bağımsız konut kiralama şeklinde olmayabilir. bunu bir kontrol edin.

faturalar onun üzerine olması kötü sanırım yarın bir gün abonelikleri kapatırsa kendi üstünüze alabiliyor musunuz bir şekilde onu da araştırın bence, bunu çözebiliyorsan ve yeni kiracıysan ve arkadaşın dediğini bilmiyrum bağımsız kiracı muhabbetinden de sıkıntı yoksa %25 yap o uğraşsın madem kabul etmiyor, her sene güncele mi çekip duracaz bunların yüzünden sözleşme imzalarken bilmiyorlar sanki enflasyonu, gözleri de doymuyor

Evet, ben de orta yolu bulun demeye geldim

hem, uzun süreli kullanım, hemde performans açısından profesyonel modellere bakmanızı tavsiye ederim,
tabi onlardada yer kaplama problemi var. örneğin osimo ya bakabilirsiniz.

Biz kitchenaid aldık, ksm175 modeli. Şimdiye dek memnun kaldık, 300w motor o hazneyi nasıl çeviriyor anlamış değilim. Buna ek olarak bir sürü ek aparatı var sizin alıp takabileceğiniz. Mesela makarna açma aparatı falan var (ben kullanmadım). Kenwood kmix’de üzmez bence ona da bakabilirsiniz.

Ekmek yapma makinası alın.

Malzemeleri koyup, ekmek yap
dediğinizde 30 dk gibi hamuru yapar
sonra bipler filan sizi uyarır.

Durdurup hamuru içinden alırsınız.

Kitchenaid bu isin bmwsi mercedesi.
Kenwood biraz daha düşüğü.

Bu ikisi dışında da piyasada harbiden kendini kanıtlamış uzun yıllar kullanilacak pek ürün yok gibi. Karaca deniliyor da kitchenaid ve kendwoodun bu işlerde harcadığı zamana karşı pek bir deneyimi yok. Diğer ikisi bilmem kaç yıldır stand mixer yapıyor.

Kenwood kmix de döküm baya güzel, sarsılmadan tezgahta yürümeden sert hamurları yoğuruyor. Köfte falan da yaptırıyorum.

Ben de kitchenaid ve kenwood demeye gelmistim. Karaca'nin hicbir teknolojik urununu para verip almam.

Turizm Otelcilik Uygulama Oteli
Ogretmenevi
Norton Otel

Arayip hem musaitlik durumunu ogrenin hem de fiyat alin

pamuk city oteli bulmuştum internetten. Temmuz sonunda oteller 1500-2000tl iken penceresiz, geniş yataklı, klimalı, odası 550 tl civarı bir fiyattı.

Öğretmenevi yok ki. Depremde zarar gördü çalışmıyor. Yenisi yapılıyor şu an.

Sadece uv suzmek olarak cok daha ucuza rayban kalitesinde cam bulursun ama gozluk sadece cam demek degil. Cerceve kalitesi de onemli. Ben raybandan sasmazdim tas gibi oluyor gozlukleri

Rayban in gozlukleri cok da taş degil, 3 yilda soyuldu benimkinin cami. Ama rayban alir miyim yine, evet

herkesin iyi bir marka güneş gözlüğü olmalı. ilk gözlğün olacaksa rayban, persol gibi markalar alabilirsin. ama bence camlarını polarize seç. polarize olmayan camlar ile gözlerini kısmak zorunda galabiliyorsun. iki güün önce polarize camsız gözlüğümle sıkıntı çektim.

iyi br marka + polarize cam ile devam

persol

Persol +1 ama fiyatları daha da yüksek. Ve evet polarize cam +1

Rayban'i ve piyasadaki pek çok gözlüğü Luxottica üretiyor. Markalar arasında kalite farkı var mıdır bilmiyorum ama markalar şurada:

www.luxottica.com

persol +1

Tarzınızı bilemiyorum fakat Oakley de listeye konulabilir. Evladiyelik olur :) Ray-Ban ile aynı fiyat bandında.

değmez

kesinlikle değmez. ekşi duyuru'ya üye olabilecek kadar internet kullanan biri ingilizce için ihtiyaç duyduğu her şeye ulaşabilir zaten. öğretmen gerekse de onun vereceği bilgi 50 bin liraya mal olacak bi şey değil. haftada bir kez şuraya duyuru açsan, her bir duyuruda 50-60 tane ayrı soru sorsan biz bile açıklarız iyi kötü. bu zamanda ingilizce öğrenmeye 50 bin lira para verilmez, hiçbi manası yok.

Çok paranız varsa değer

Zekâsı ortalama olan bir insan sadece internet ile İngilizce öğrenebilir. Kesinlikle vermeyin. 50 bin TL'ye neler yapılır.

Biraz daha koyar yurtdışı dil okuluna giderdim, değmez

Gidin onun yerine yurtdisinda 1 ay yasayin, onlarin ogrettigi ingilizceden cok daha iyisini ogrenirsiniz.

Kesinlikle verilmez o para o kurslara

Değmez

Coğrafya önemsiz bir şeydir. Bir Güney Kore'ye bak, bir Kuzey Kore'ye bak. Yaşadığı yeri güzelleştirmek isteyen insan için coğrafyanın bir önemi yoktur. Yunanistan'dan bir sürü filozof çıkıyor. İzmir'e kaç km uzaklıkta? Afganistan'dan da doktor çıkıyor. Coğrafya kaderdir demek bahanedir.

Bugün şunu dinledim yemek yaparken:

youtu.be

Coğrafya çok da kaderdir denemez. Biraz algı biraz hayal…

kaderdir, kısmettir ama her şey değildir. her şeyi coğrafyaya bağlamak en azından bir yüzyıl önce falan bitmiş olmalıydı.

basitçe aynı mahalledeki iki kişi arasında bile uçurum fark olabiliyor, bu açıdan bakarsan kader değil. fakat aynı işi yapıp farklı ülkelerde yaşayan iki kişi arasında da yaşam olarak dağlar kadar fark olabiliyor.

coğrafya beşeri unsurları da kapsadığından kültür vs. her şeyi içine kattığın zaman bir yerde kaderdir, kısmettir diyebilirsin. kixo +1

sonuç olarak coğrafya kaderdir demek de, değildir demek de yanlış, geçelim bu lafları.

cografyadan anladiginiz sey daglarin denize paralelligi mi?! izmir yunanistan falan denmis. zaten mevzu o. kulturuyle, insaniyla, imkanlariyla. cografya butun o yazili yazisiz kurallardan olusan toplum kastedilir. cografya kaderdir. bazen kaderimizi kendimiz tayin ederiz bazen de kurbani oluruz

Dün çok zor bir gündü gönderdiğin video çok iyi geldi çok teşekkürler

verdiğin oy kaderindir.
Bundan 10 sene önce alışveriş için ucuz diye Bulgaristan'a giderdik, şimdi onlar buraya geliyor.

Cografya kaderdir, cografyasina gore de kederdir.

coğrafya kader falan değildir, bu tamamen bilinçaltına hitap eden ve son yıllarda ortaya çıkmış bir cümle.

sen sana verilen hakların kıymetini bilmez, vatandaş olarak yapman gerekenleri yapmaz, tembel tembel oturup yardımla geçinmeyi tercih edersen, coğrafyanın üzerinde hiçbir etkisi yoktur zaten.
yani bu kendi gücünü yok saymak demektir.

etkisinin olması ayrı, kader olması ayrı.
kaldı ki, insan bireysel olarak da kaderini değiştirebileceği gibi, ülkeler de kaderini değiştirebilir zaten.

coğrafya kesinlikle kaderdir.

sınırın ab tarafında doğmak ile türkiye tarafında doğmak arasında büyük bir fark vardır.

bu farklar çözülemez.

ortadoğu ve küçük asya bölgesi her zaman savaş alanı, huzursuzluk alanıydı.

bu da değişmeyecek.

bizans - sasani savaştı, osmanlı - safevi savaştı, şimdi kavimler göçü yaşanıyor.

bunun dışında allahın unuttuğu bir ingiliz kasabasında veya hatta romen kasabasında doğmuş 30 yaşında adamın hayatta uğraştığı dertler, bizimkinden aşırı farklıdır.

ABD'de profesyonel bir basketbol takımına en alt seviyeden girip yeterli eğitimi alıp o işe yatkınlığın liyakatın varsa o takımda en üst seviyeye gelebiliyorsun, temizlikçi olarak takıma girip koç olan insanlar var. Türkiye'de eğer anan-baban "ağır" insanlar değilse 13-14 yaş takımlarında maça bile çıkamıyor çocuklar kaybolup gidiyor. Coğrafya kader mi değil mi acaba?

Bence coğrafya hem kaderdir hem kederdir.

1-sahil yolu 50. yıl tahran lisesi bahçesinde okullar eğitim veriyor,onların vermediği gün sen verebilirsin.
2- salami çeşme parkı yan sokağı trafiğe kapalı değil ama çok nadir araç geçişi var orası da eğitim alanlarından biri.

Uzulerek soyluyorum, caddeyi unutun. Gecesi ayri, gunduzu ayri dert. Araba kullanmayi ogrenmek icin sececeginiz son yer olsun.
Kartalda anpa gross var, onun ust kati acik otopark ve baya buyuk. Orasi geliyor benim aklima

Selamiçeşmede ptesi günü pazar kurulan bir yer var ptesi hariç hep boştur zaten kurslar da orda eğitim veriyor

Pendik sahilde cumartesi pazarının kuruldugu yer pazar günleri yada hafta içi boş

Islama Koftemi yedim efendim, ye diyeceklere

tunatan'ın serdivanda restoranı var, kabak tatlısı ve kabaklı ürünler olabilir

yine tunatan'ın şehir çıkışına doğru bir yöresel ürünler dükkanı var hangisi kolayına gelirse

adapazarının simidi de güzel kara simit

narin simit fırını diye aratırsan yine serdivana yakın bir şubesi var hem taşıması kolay

Köfteci İsmail'den kabak tatlısı, Pekara'dan Boşnak böreği, Bigcake pastanesinden dereotlu poğaça. Ev yakınsa worlds of bakery'den kruvasan/alman pastası, Gazibey'den baklava.

gazibey'den baklava

Yolcu 360, Sabiha Gokcen cikisli olanlara bakin ama suan bayram donemi ve sezon basladi, uygun bir sey bulmaniz cok olasi degil. Yine de en iyi fiyatlari orada bulursunuz sanirim.

yolcu360

Paranizi anapara olarak kullanip, kredi cekip, borclanacaksiniz. Kredi de verirlerse tabi. Suan icin baska secenek yok gibi duruyor

parayı yatırım fonları gibi hem dövize endeksli hem de dövizin faiz getirisine yakın veya üzerinde kazanç veren yatırım araçlarında tutarsanız günü geldiğinde bir ev alma şansınız olabilir.

şu an kredi almak mümkün değil. düşük faizli kredi almanın kolaylaştığı dönemler geldiğinde de ev fiyatları bir tur daha zıplayacaktır. işte sizin o güne hazırlıklı olmanız lazım.

bir olasılık da dövizin artıp kredilerin kapandığı dönemde ev fiyatları en azından sabit kalacak. mesela elinizdeki parayı döviz veya altında tutmuş olsaydınız şu an herhangi bir evi 2 ay önceye kıyasla %30 daha ucuza alabilirdiniz.

pek yakında birçok kişi evini satmak durumunda kalacak. fırsat çıkacaktır. o para size de lazım olabilir orası ayrı.

:) tam olarak neredesin acaba

maps.app.goo.gl
Mesela burası.

bostancı tarafındaysanız sanayi sitesinde bedavaya yaparlar.

Denk düşerse sakin benzincide bile takarlar

Aksam sanayiye bakmayi dusunuyorum zaten, gec saatte ama. Lastikci falan acik olur sanirim o saatte

şu yazı sizi aydınlatabilir. noterde ekstra alacakları ücret maks 200-300dür.
www.arabam.com:~:text=Ki%C5%9Fi%20notere%20gidip%20plakan%C4%B1n%20kay%C4%B1p,gidilir%20ve%20yeni%20plaka%20%C3%A7%C4%B1kartt%C4%B1r%C4%B1l%C4%B1r.

aynisi benim başıma geldi 300tl kestiler,

ee full sigorta vardı dedim,sigorta karşılamıyor dediler.

aynısı bende olmuştu maalesef bu senenin başında. notere gittim 200-300tl bir ücret ödedim belge aldım. plaka basım yerinde yine bi max 100tl ödedim. basılmış plakayı aldım. 80 tane klips ile sabitledim :D

10 gün falan plakasız dolaştım, polis çevirdi kısa zamanda yaptır dedi. zamanım olmadı vs. dedim sorum çıkarmadı. yaptırdıktan 1 gün sonra plakayı düşürdüğüm yerden geçerken basket sahasın tellerine sıkıştırılmış vaziyette gördüm aldım. yedek plaka yaptım :D

düşürdüğünüz yer belliyse 1 tane plakayı kim ne yapsın gezin bakın bi bence.

sabah mecidiyeköy'de yolun kenarında plaka gördüm. senin miydi acaba?

Yok ben Tuzla'da dusurdum. Oraya gitmez heehalde:)

Kuzey gümüş martısı olabilir adı. kaşar peyniri, et çeşitleri falan yer

Yavru martı o, üzerine bi gömlek atıp yakalamıştım ben, sonra bi kutuya koyup sahile bırakmıştım.

Gunaydin, gitmis, sanirim duvari ucabilmeyi başarmiş. Dün ucamiyordu

içerideki diyafonun alt ya da yan tarafında ses ayar düğmesi vardır, oradan ayarladınız mı?

Oyle bir dugmesi yok

Dış zil diafonu tetikleyen sinyali gönderir, dairedeki cihazla ilgili bir problemdir. Ses çıkışı tıkanmış olabilir, hoparlör sistemiyse onda sorun olabilir.

Bende de benzer problem olmuştu. Hoparlörü değiştirdim düzeldi.

hanımıyla sorunu olanlar açıktır.

olur

Hafta içi eşofmanımı vermiştim. 'Cumartesi alırsın.' dedi. Bugün gideceğim.

Keyfine bağlı, belli bir çalışma saati yok küçük esnafın. Kimi açıktır, kimi kapatır.

Olur

pazarda var fakat henüz pahalı

Pazarda kaynıyor, kilosu 20 lira

Pazar lutfen

İstanbul’da marketlerde görüyorum. Bir kere alıp yaptım daha iyiydi tadı.