aştinin oradan dolmuşa binip hsyk'nın önünde inebilirsiniz. karşıya geçmeniz gerekecek..

aşti'den metroyla beşevler durağına gidip, orda indikten sonra 5 dakika yürüyerek ulaşabilirsiniz. (sanırım gazi rektörlüğün yanında aradığınız yer)

aştiden 104 106 147 149 gibi akköprü istikametindeki herhangi bir otobüse bin hsyk'de in. Veya metro yla bahçelievler metrosuna gel aynı doğrultuda biraz yürü. beşevler metrosunda inme yolunu uzatırsın.

aşti ankaray çıkışından çıkın ve ulus yönüne giden herhangi bir dolmuşa binin 5dk sonra önündesiniz.

ürünün gelmemesi söz konusu değil, zaten ürün gönderilmezse para da karşı tarafa ödenmiyor. ancak gelen ürün kalitesiz olabilir, bozuk olabilir. bozuk olmasıyla ilgili kargo memurunun önünde ürünü açar kontrol edersiniz, bu şekilde bu ihtimali büyük bir oranda bertaraf edebilirsiniz. kalitesiz ürün olayında ise şansınıza kalmış bir durum. ürün pek yarar bir şeye benzemiyor. satan kişi hakkında yapılan yorumlardan birşeyler çıkarmanız mümkün güvenilirlik konusunda. ama bu ürün gerçekten çok tırt duruyor :)

edit: söylemeyi unutmuşum, yukarıda anlattığım sistem, GET sistemidir, benden önceki arkadaş belirtmiş.

ayrıca satan kişinin hiç geçmişe dönük yorumu yok. güvenli gelmedi bana..

"kanpanyası" demeleri bile benim almamam icin bir sebep onu.

Çin olduğu gayet açık, telefon gerçekten bir tetristen farksız, kesinlikle hiç bulaşmayın. 3310 bile bunun yanında çok daha güzel bir telefon.

iyi de çin malı telefonları heryerde bulabilirsiniz ki:)

yaşadığınız yerde telefoncuların olduğu yere gidin, orda envai çeşitleri var bunlardan.

tv'lisi, iphone'lusu, nokia'lısı, çift sim kartlısı, zencilisi, hizmetçilisi....

kargoyu teslim almadan kargo paketini açamazsın, kargoyu teslim alınca da GET parayı öder, geçmiş olsun.

bu kadar teknik detaya girmene hiç gerek yok. Teamviewer üyeliği al, oradan takip et.
EDit: sabit IP alman gerek, modem, her seferinde ayrı ip adresi alır. O iş olmaz
sabit IP için de türk telekoma dilekçe veriyorsun.
Ondan sonra gelen sabit ip ne göre yapılandırıyorsun, o vakit çalışır.
Velakin sabit IP hizmetinin ayrı bir bedeli vardır, hiç gerek yok, team viewer devam

arden v2+1

bunun için dvr cihazlarının uzak izleme,port yönlerdirme ayarlarının yapılmış olması gerekir,yapılı ise dvr cihazının tam olarak modeli nedir bunu öğren(cihazın altında veya arkasında bir etikette yazar) sonra aşağıdaki linkten kayıt cihazın için uygun programı indir bu program ile dene.
www.hanelektronik.com

değişik browserlar dene.

sealth +1

modem'e port açmanız gerekiyor. varsa ip ve konfigrasyon yapmalısınız.

sabit IP şart, istediğiniz konfigürasyonu yapın, local olmadığı sürece bağlanamazsınız.

sabit ip şart değil. logmein kurarsan veya benzer bir uygulama ile uzaktan pcnin ipsiniz öğrenir o ipden girersin.

öncelikle şemsiyenin açılmadığı durumlar vardır, yani paketi aldıktan sonra bu sorunun aklınıza dühul etmiş olması neticeyi değiştirmeyecek :)

öte yandan yazdığınız şartlarda 1gb internet gayet yeterlidir.
negzel yaa herkes iphone alıyor, biz anca afyon..

hocam video izlemeyecekseniz size 1gb yeter de artar bile. ayrıca ben numaramı turkcell'den avea'ya taşıdım. 1 gb internet, heryöne 500 dk + 1000sms'e 19 tl veriyorum.

@avkatbey,
herhangi bir taahhütü yok, istediğiniz zaman vazgeçebiliyorsunuz, asıl merak ettiğim radyonun dk'da ne kadar götürdüğü aslında :)
@raskolnikov2
avea 3g kapsama alanı konusunda sıkıntı var mı? şehirlerarası yolculuklarda bulunduğum ve genelde şehir merkezlerinden uzak şantiyelerde olduğumdan kapsama alanı önemli benim için. daha önce vodafone'da girişmiştim bu işe, neredeyse hep edge'yle bağlanmak zorunda kaldım. avea'ya geçince de böyle bir sorunla karşılaşmak istemiyorum.

Radyo 128kbit dinlenirse 16kbyte saniyeden 30 dakikada 28mbyte yapar. 30 günde 840mbyte'ın üzerinde harcanır. Haber, mail vs kişiye göre değişir.

Daha açıklayıcı olmak gerekirse:
16kb x 60 = 960kbyte / 1024 = 0,93mbyte / dakika

paketle beraber gelen 300mb var bende ve sadece yolda ve ihtiyaç duyduğumda webde gezmek, maillere bakmak için kullanıyorum. çoğunlukla wireless kullanıyorum (iş, ev, gittiğim mekanların..) gayet de yetiyor.

support.asus.com diye aratırsan çıkar.

support.asus.com

dostum ben de o sayfadayım da şimdi hani ulaşım yeri nerede?

siz körsünüz...

şaka tabi ki :)
buyrunuz: vip.asus.com

türkiye sitesinde arıyordum ben. türkçe yazmak istiyorum.

www.cizgi-rma.com

veraset hesaplamak derken mirasçıları ve paylarını mı soruyorsun ? eğer soru buysa, burada hemen hemen bir miras hukuku dersi anlatmak gerekir. en güzeli olayı bi yazın siz. program olduğunu hiç duymadım.

edit: mesaj kutuna bak

evet onu soruyorum dostum. Yani ölen kişinin eşine 1/4 ü çocuklarına 3/4 ü bunun mantığını soruyorum nasıl oluyor bU. Mesela ölen kişinin çocuğunun da ölmesi ile ölen çocuğun çocuklarına kalan miras bu hesaplama nasıl oluyor.

pegemi tavsiye etmiyorum kesinlikle.. hocalarını falan biliyorum arkadaşım derslerine gidiyor pegemin.. dediği şu " pegem pişmanlıktır"

Agon Yayınları-Altın Seri(Savaş Yayınları)-İkinci Sayfa-Murat Yayınları-Tasarı

alan dersleri için bu yayınevlerinden hangisini tavsiye edersiniz?

hala bulamadın mı :)

altın seriyi yazan arkadaşa katılıyorum, geçenki duyurunda aklıma gelmemişti, sanırım murat yayınlarından daha hızlı bir şekilde ilerlersin altın serinin kitaplarıyla.

önümüzdeki 2,5 ayda hangi dersleri bitirmeyi düşünüyorsunuz ? alan nedir ? iktisat, maliye, muhasebe + hukuk derslerini 2,5 ayda bitirmeniz mümkün değil. siz özet kitap arıyorsunuz galiba ? murat yayınlarının ders notları şeklinde kitapları var, alacaksınız ondan çalışacaksınız, başka türlü işiniz zor görünüyor. ben de benzer durumdayım. hukuk derslerine zaten pek çalışmayacağım da, iktisat maliyet muhasebeyi de benzer kitaplardan bakacağım. öte yandan muhasebeyi kitaptan okuyarak anlayabilirseniz, haber edin, şilt vericem.

birkaç yorumdan çıkardığım sonuca göre iktisat-maliye ve hukuk üçlüsünü çalışıcam.biraz altyapım var aöf iktisat bitirdiğim için.yani nispeten sıfırdan başlamayacağım o yüzden zamanı ekonomik kullanmayı planlıyorum.ama birçok yerde murat yayınları öneriliyor kitap olarak.acaba bu ders üçlüsü için 3 kitap alsam birde yanına soru çözümleri yeterli olur mu?

bence yeterli olur. şu aşamada zaten yapabileceğinin en iyisi budur. kolaylıklar dilerim, umarım başarılı olursun

teşekkür ederim cevapların için.umarım senin içinde güzel olur herşey.

valla gadın anneme şöyle sunumu güzel bir kuruyemiş, kuru meyvelerin, çikolatanın falan olduğu güzel bir sepet yapmayı düşünüyorum :)

ne zamanmış?
gidip yeşil bir şeyler alayım

anneme ve iki teyzeme güzel bir yerde spa ve/veya hamam günü düzenleme planım var.

gıdısından öperim
en güzel hediye.

biz anneme soruyoruz ne alalım diye o söylüyor bize. gidip abuk şeyler almayın diyor :)
şu bi kaşık yağla kızartma yapan icattan alacağız sanırım.

uçak bileti aldım, kendimi götürüyorum anneme o haftasonu için. çok mutlu oldu, en güzel hediye di mi anne dedim, evet dedi. :))

ekmek yapma makinasıyla çılgınlar gibi eğlenebiliyorlar :)

gayet anlaşılmış da şansını deniyor işte. birazcık arayı açmakta fayda var.

sen de sevsen nolur lan ?

şaka şaka, valla zor bir durum. ben de zamanında o arkadaşın durumuna benzer bi hale gelmiştim, onun da işi zor ama senin işin daha zor. ne yapsan ne etsen kötü sen olacaksın. neira+1

Yüz veriyorsunuz sonra da arkadaşım olarak görüyorum diyorsunuz. Friendzone çağımızın hastalığı arkadaş.

Aslında bir ara uzun süre görüşmedik, araya mesafe koydum. neredeyse 1 yılın üzerine ilk kez görüştük. herhalde geçmiştir dedim, ama geçmemiş. öpmeye falan kalktı hatta.

her yüz verdiğimizle çıkmak zorunda olsaydık kimse yanlız kalmazdı zaten :D bu durumda arkadaşlık devam edecekse bilinmeli ki bu ilgi asla değişmez.geleceğe yatırım olsun kalsın bi köşede demiyorsanız maalesef ilişkiyi kesmekte fayda var.

naz yaptığını düşünüyordur, gerçekler acıdır kabullenemez hemen insan. ne yapacağına gelince ona kötü davran demek çok yanlış fakat o kişiyle arandaki her muhabbette yanlış anlaşılmamaya ümit vermemeye çalış, ümidini kesmesi gerekir kalp kırarak olmaz bence.

Hiç bir zaman seni arkadaş olarak görmeyecek. Senin ona aşık olabilme ihtimalin %1 bile olsa onu zorlayacak. Arkadaşlığı da iyi falan değildir. Sevmen için iyi olur. Kısaca direk çıkarman lazım hayatın.

yatırım olayı söz konusu değil. sadece yakın bir arkadaşımı kaybetmiş olacağım. ama onun algısıyla benimkisi farklıymış işte.

sana karşı hic bir elektiriksel çekimim yok eğer kendine gelmezsen aramızdaki arkadaşlığıda bitirmek zorunda kalacağım de ve bir süre konuşma sen dostane yaklaşırken o senin memişleri hayal ediyosa arkadaşlığıda salla gitsin..

ouww öpmeye falan kalktı diyorsun, bi de ilişkimi keseyim mi diye soruyorsun..

gayet açık söylemişsin zaten.

aşık olduğu için senin ona karşı her gülümsemeni, her jestini, her sözünü "onda da bişeyler var sanki" olarak algılıyor. sen kendini biraz uzak tut zamanla geçer heralde. bi de arkadaş olarak iyi bir insan olmasının nedeni sana aşık olduğundan çok iyi davranması olabilir. diğer arkadaşlrına nasıl davrandığını gözlemle.

Bildiğim kadarıyla, yeterli prim gün sayısına ulaştıysanız, iş veren fesih'inde işsizlik maaşına başvurabiliyorsunuz.

çıkartılırsanız ihbar tazminatı alma hakkınız var. istifa ederseniz yok. 2 hafta ya çalıştırıp ücretinizi ödemek zorunda ya da 2 haftalık maaşınızı vererek işten çıkartmak zorunda işvereniniz. işsizlik maaşı için bir kaç koşulun bir arada sağlanmış olması gerekiyor. onu kendiniz çıksanız da çıkartılsanız da alamayabilirsiniz. ayrıca 30'dan fazla çalışanı olan bir firma ise çıkartıldığınızda işe iade davası açabilirsiniz. kendiniz çıkarsanız bu hakkınız yok tabii ki...

madem bir farkı yok, neden önüne dilekçe koyuyorlar sence?

brüt maaşın üzerinden 2 haftalık tazminatın var. onu alamazsın.

sakın istifa etme. seni işten çıkaran firma bu durumu yasal mercilere bildirmek zorunda. kimseyi durduk yere bir çalışanını işten çıkaramaz. çıkarırlarsa dava açıp işe iade veya 8 maaşa kadar tazminat ödeme durumu ortaya çıkıyor. bundan kaçınmak için sendne istifa etmeni istiyorlar. kaç yıl çalıştıgının bir önemi yok. bu kısım sana ödeyecekleri kıdem tazminatını artırır sadece. para miktarı artıyor gibi düşün.

işe iade davası açamazsınız, 6 ayınızı doldurmamışsınız.

bir hikmeti var ki istifa dilekçesi istiyorlar, senin yararına olacak bir şeyi istemeyeceklerdir.

biz buna götü sağlama almak diyoruz.

sakın istifa dilekçesini imzalama

kod kargonun kodudur, karşı ödemeli göndereceksiniz, kargo kodunu da vereceksiniz ki anlasınlar sizden geldiğini, işte o kodu verebilmek büyük maharet. ısrarla aramaya devam edeceksiniz sevgili vladimir.


edit : OHA, espri olsun diye vladimir yazdım, adamın nicki gerçekten vladimir^miş.

o saçmalığa katılıyorum. bir kıza aşık değildim. öyle takılıyoduk. zerre kıskanmıyodum. sonra yavaştan alıştık birbirimize aşık olduk. kıskanmaya başladım. sevmediğim birini neden kıskanayım a dostum.

seven kıskanır saçmalığına sonuna kadar katılıyorum. kıskanmak başka bir şey, özgürlüğünü kısıtlamak başka bir şey.

bu sevmekle değil insanın karakteriyle alakalı bir şey. türk milletinde kıskanmak hakim diyelim. erkekleri gururdan kadınları da aldatılmaktan korkar ve kıskançlık doğar. bana sorarsan hiçbir fikrim yok çünkü bugüne kadar erkek arkadaslarımdan hiç iri onları kıskanmamı gerektirevek bir şey yapmadı. ama ben bu çileyi çektim yani gerçekten rahatsız edici bir şey. kıskanıp boğuyorlar. onu yapma bunu etme falan

kıskanmanın sevmekle bir ilgisi var mutlaka ama kıskanmayan sevmiyor demek değil bu bence kıskanmadan da sevilebilir

seven kıskanır ama bunun da bi derecesi olmalıdır diye düşünüyorum. tutsak etmeye, boğmaya, hapis hayatı yaşatmaya gerek yok.

insan doğasında kıskançlık olduğunu kabul ediyorum. ben de sevdim içten ie kıskandığımda oldu ama hiçbir zaman seven kıskanır mantığını onaylamadım. güven ile orantılı geliyor bana kıskanmak olgusu. kıskanç insanın pskolojisi ile ilgili bir yazı paylaşmak istedim;

Kıskançlık doğal bir duygu olmakla beraber ilişki içerisinde ilişkiyi yıpratıcı, karşı tarafı hapsedici, kontrol etmeye çalışıcı bir etkinliğe sahiptir.Kıskanç insan gittikçe artan güçsülük duygusunu ve olmayan öz güvenini
yenmek için eşini hapsederek onu kendine yakın tutmaya çalışır. Sürekli sorgulamalar, eşin özel eşyalarının karıştırılması, sadakat garantisi istemek , suçlayıcı tavırlar, gizli takipler vs ile karşı tarafın iradesinin yerine kendi iradesini koymaya çalışan birey, onu denetimi altına almaya çalışır. Ancak kıskanç insan karşısındakinden sevgi talep ederken zamanla hem kendisinden hem de karşı taraftan nefret edecektir.
Dolayısıyla kıskançlık bir ilişkiyi besleyen ( "seven kıskanır" mantıgı) duygu değil, ilişkiyi yaşayan tarafları birbirine düşman eden bir duygudur.

Kıskanan için belirsizlik tahammül edilmez bir şeydir. Bu yüzden çoğunlukla kıskanılan kişi çeşitli yollarla gözlenir, ayrıntılar atlanmaz. Tüm belirsizlikler çözümlenmeye çalışılır.

Yakın ilişkilerdeki kaygıyı besleyici önemli taktikleriden biridir kıskançlık. Kıskanç bireyler bunu kontrol edemediklerini, eski ilişkilerinde ihanete uğradıkları için böyle davrandıklarını, karşı tarafı çok sevdiklerini, onsuz yaşayamayacaklarını ve onlarında kendileri olmaksızın yaşamaması gerektiğini söyleyen, karşı tarafa kendi olma hakkı tanımayan, egosantrik bireylerdir.

Seven kıskanır mantığı da kıskançlık olgusunu normailleştiren ve ikili ilişkilerde tarafları çıkmaza sürükleyen bir mantıktır.

Kendimizle güvenli olmayı öğrenerek bizi kıskançlık tuzağına düşürmeye çalışanlarla mücadele edebiliriz. Aksi halde davranış ve duygularımızın sorumluluğunu kontrolümüz dışındaki partnerimize veya bir şeye yüklediğimizde yaşayacağımız acılarla baş etmek durumunda kalabiliriz. Kıskançlık ikili ilişkilerde karşı tarafta kaygı yaratıcı bir taktik olarak değerlendirildiğinde sevgi ile bağdaştırılamayacaktır. Sevgii ile bağdaştırılmayacak bir kıskançlığında sevgi ilişkisinde yeri olmayacaktır.

Sahiplenici sevgi gerçek sevgi değil, "ihtiyaç"tan kaynaklanan sevgidir. Sahiplenirken değişimi engellemeye ve her şeyi olduğu gibi tutmaya çalışırız.

Sevdiğimiz insanları ve şeyleri rahat bırakmalı, tüm ihtiyaçlarımızı karşılamalarını beklememeliyiz. başkalarına ne kadar az ihtiyaç duyarsanız onlar sizinle daha çok beraber olmak isteyeceklerdir. Sahiplenicilik kıskançlık duygusunun çıkış noktasıdır. ve unutmayın ki,

"ne kadar az sahiplenirseniz o kadar çok sevilirsiniz"

kıskançlık olur bir yere kadar. bu da değer verildiğinin göstergesidir. fakat o "bir yer" geçildi mi sabır taşar.

bi kere ev sahibiniz neden jandarmayı çağırmış onu hiç anlamadım. siz şikayetçi oldunuz mu çalınma olayıyla ilgili ? kolluk biriminin gerekli araştırmayı yaptıktan sonra aletin size ait olduğuna kanaat getirmeleri halinde iade etmesi gerekir. siz jandarmadan kiminle konuştunuz ? asker mi ?

Olay belekte oldu ve o evde yalnizca 1 ay kaldim ve ayrildim. Slet ben ciktiktan 1 ay sonra garip bir sekilde bulununca ev sahibi cagirmis jandarmayi ve sonra beni aradi. Ben her ne kadar jandarmaya vermeyin desemde 'cagirdik bile' diyince birsey yapamadim ve direk jandarmayla muhattap oldum.
Ben Uzman Cavusla muhattap oldum sanirim. En kisa hangi sekilde alabilirsem onu yapmak istedigimi soyledim hatta tutanaga calinmadi ben disarida unutmusum vs yazmak istedim ama ev sahibinin olayi bildigini degistirmesek daha iyi olacagini soylediler. Savciyla telefonda gorustuler ve ben sikayetci olmasam bile olayin hirsizlik oldugunu ve kamu hukukuna girdigini, gerekli incelemeler icin laptopu veremeyeceklerini soylediler.Ama anladigim kadariyla hic bir islem baslatilmamis.

bodrumda ise olay yardımcı olabilirim.

uzman jandarma yetkili olmadığı gibi bilgili olmadığı konusunda da gayet eminim. siz en iyisi amiriyle görüşün. olayı savcılığa aksettirmemişlerse tezelden savcıya dosyayı göndersinler. olay neticelenmeden size bilgisayarı vermezler. en temizi savcının kim olduğunu da bi öğrenin, gidin olmazsa konuşun anlatın. çekinmenize gerek yok.

@Ground Olay belekte oldu hocam, tesekkurler.
@Avkatbey Dediginiz gibi en iyisi direk savciyla gorusmek sanirim.

sınav sistemini bilmiyorum ama ygs'den düşük alması, lys'de yüksek almasına rağmen istediği yerlere giremeyeceği sonucunu doğuruyorsa esasen biraz da saygı duymak lazım tercihine. yok eğer sınav sistemi öyle değilse, ara abi beni bi temiz dövelim.

edit : ha bu demek değil ki, eğer seneye tekrar hazırlanacaksa, yaz sonuna kadar dötü serip yatsın. yine bi temiz dayak geliyor galiba.

avkatbey yardım teklifi için sağol :)

aslında ben de bunu anlatmak istiyorum. sen ikinci sınava da hele bi gir. olmazsa seneye de gireceksin zaten. çalışmayı niye bırakıyorsun koca götlü? minvalinden birşeyler, uslubunca anlatmak lazım.

biz de kiz kardesimle buna benzer sorunlar yasadik.

duzgunce anlatmayi deneyin her sekilde calismasi gerekiyor sonucta gelecek sene sinava girse de girmese de..

erkekler daha bir asabi oluyorlar sanirim.
universite hayatindan filan bahsetmek ise yarayabilir belki.ayrica Isvicre'de veya Norvec'de yasamiyoruz.Turkiye sartlari belli.kendini gelistirmesi, en iyisini yapmaya calismasi gerekiyor.

hem bu sene denemekten de birsey cikmaz.hem lys ygs'den daha onemli.
cok sert konusmamaya calisin.bu sefer inatlasma durumu soz konusu olabilir.rehberlik ogretmenine de anlatabilirsiniz durumu.

çift vatandaş oluyor !

Ulkeden ulkeye degisir, bazi ulkeler (misal Almanya) cift vatandasligi kabul etmiyor.

olmuyor

ex-gf'lerden biri fransa dogumluydu, 2 yasinda italyaya gocmus ve o zamandan beri orda yasiyordu. yalnizca suresiz oturma izni vardi. vatandaslik basvurusu yapabilmesi icin 18 yasini doldurmus olmali ve minimum 3 sene calismis olmasi gerekiyordu (kendi dedigi sey)

simdi olmustur o ayri.

* kiz turk ebeveynlere sahip, tc vatandasi

vatandaşlıkta 2 usul vardır genel olarak
1- kan bağı
2- doğum yeri

türk anneden veya türk baban olan çocuk türktür denir.
doğum yeri esasını kabul eden bi ülkeden doğan türk ana babanın çocuğu çifte vatandaş olur.

yalnız vatandaşlık kanununda bi değişiklikler falan olmuştu, yamuluyorsam düzeltiniz.

(bkz: jus soli)

(bkz: jus sanguinis)

2000 yilindan beri almanya'da oluyor. 23 yasinda karar verip bir vatandasliktan cikmasi gerekiyor ama.

kanaatim odur ki

1- hakim savcı olması olayı bütünüyle değiştirir
2- avukat olursa oturup ciddi ciddi çalışsa bile yetmez. bi kere temel kanunların bir çoğu değişti, ceza, ceza usul, medeni usul, yakın zamanda ticaret ve borçlar, iş kanunu... 3-4 hafta yalan olur. 3-4 yılda, olaylarla karşılaştıkça büyük oranda kendini 2.0.1.2'ye yükseltmiş olur.


edit: tamam lan çok insafsız oldum 3-4 yıl olmasa da kafandan 1-2 yılı var.

20 yılda çok fazla kanun değişti. hele hmk için 1 sene dondursan yeterli. hukuk nosyonu alan biri tabii ki bir şekilde üstesinden gelir ama 3-4 hafta yeterli olmaz bence. 1 yılda falan toparlar sanki.

güzel soru
elimizde 91de mezun olması gerekirken olmamış-ama olay sadece bir iki sınav hani bitirdi bitirecekken- yurtdışına gitmiş hukuk konusu dışında işler yapmış, dönmüş dolaşmış 2008 (den sonra ama hangi yıl bilmiyorum) diplomayı almış, stajı tamamlamış bi tane var. Avukatlık yapıyor.

@kulustur:

bir, adam 20 sene kitap açmadan yaşasa ne olur demedim ki. adamın bilgileri beyninde taze ama bilgiler eski.

iki, 1992 de sabah sıfır pratikle işe yeni başlayan avukat hakim savcı ile 2012 de sıfır pratikle işe başlayan avukat hakim savcıyı mukayese ediyoruz. pratiksizlik eşit.

üç, faraziye zaten, neredeydin bu kadar sene denmiyor.

buradaki soru 1992 nin hukuk bilgilerine sahip adam bu gün ne yapar? o kadar.

belki to make someone forget? ama bunun yerine to remind daha iyi olur gibi.

unutturmak anlamında mı yoksa unutturma ! bi olayı unutturma anlamında mı ?

ikincisi için : dont make it forgotten.
ilk için : make someone forgotten something.

üstadlar daha hoş karşılıklar bulur herhal.

Unutturmak mi ? Aman sakın unutturma mi :D

Make to someone forget : unutturmak için
To remind: hatırlatmak ( unutturmamak )

Ikisi farklı şeyler gibi geldi @fotrsapka

avkatbey'inkileri düzelteyim

bana bu olayı unutturma: dont make me forget this
ona buna olayı unutturacağım: i will make her forget this

unutturmamak ise fiil hatırlatmak yani remind demek daha iyi.

don't let me forget
make daha aktif kaciyor.

ama remind daha uygun olabilir @fotrsapka'nin dedigi gibi.

tam belirtmemişim remind evet teşekkürler.

ne kadar büyük boyut bilmiyorum ama bildiğim en büyük boyutlu dosya kabul eden sitelerden biri bu
letitbit.net

winrar ile parçalara bölüp dosya yükleme sitelerine koyabilirsiniz, boyutu elverirse dropbox da olur.

leıtbıt uyelık ıstıyor sanırım? ugrastırmayacak sekılde var mı baska? bırde karsı taraf ındırebılıyor degıl mı vıdeoyu 2 tane700.000 kb seklınde 2 vıdeo var cok buyuk degıl aslında

çok büyük değil.

vimeo.yu deneyebilirsin. bilmiyorum ne kadar alan veriyor ücretsiz üyelere. ayrıca herhangi bir dosya upload sitesine koyabilmen de mümkün. speedyshare.com u kullanırdım. eğer boyutu yetmezse winrar ile arşivlerken parçalara bölüp istediğin boyutta, istediğin kadar dosya elde edebilirsin. dropbox ile paylaşmak da bir çözüm. hatta oldukça kolay bi yol.

edit: hiç uğraşma, direk dropbox.a at. ücretsiz üye olunca aten 2 gb alan veriyor.

dropbox nasıl kullanılıyor? hotfıle gıbı rahatca yukleyemıyorum?

dropbox.comm'dan üyelik alıyorsunuz. hatta madem sordunuz beim referans adresimi vereyim ikimize de ek alan gelir bu durumda.

db.tt buraya tıklayrak üye ol sonra dropbox programını bilgisayarına kur (www.dropbox.com) saatin yanında çalışan dropbox simgesine tıklayarak dropbox klasörünü açabilrsin. bilgisayardaki klasörlerden farksız burası. sürükle bırak yöntemiyle klasörün içine atabilirsin. sonra da attığın dosyaya sağ tıklayarak sharing limnk.i alıp klarşı tarafa verebilrsin ve direk indirmeye başlar.

önerin nedir ?

olur.

kir mir diyince simdi; bobrek.avi olmasin?

neyse ankarali degilim zaten ama olsaydim katilirdim. risk almak lazim hayatta:)

göksu,mavi göl gibi sığ önerilerle gelmek istemiyorum size.aklıma da başka yer gelmedi bak şimdi.hiç organizasyon deneyimim yok ki benim olsa her ihtimali dökerdim önünüze.otobüsle,dolmuşla gidilen bi yer mi olsun,servisle mi gidilsin,kalabalık olsun etraf eve böbreğimizle dönelim mi dersiniz yoksa kimsecikler olmasın mı istersiniz?gelen fikirlere göre şekillendirelim.

aahah ilahi, bak şimdi mavi göl niye sığ olsun ki ? gayet güzel olabilirdi ama teklifine yeterli katılım olmayacak gibi. ehh ikimiz de pek zevkli olmaz :)

cidden kimsenin pikniği gelmemiş.

ankara'da 23 nisan'da yağmur yağar ki. törenler pç olur, çocuklar ıslanır.

ya iki senedir bi Ankara'dan çıkalım dedik bu günü mü buldunuz :(?

heritage 23 nisanlarda az fırtınaya tutulmadık küçükken,baktık hava durumuna ona göre kalkıştık bu işe.
niye ama üzülme gitmiyoruz bi yere.

yeni işine başlamadan nasıl bu adam yeni iş buldu diyecekler ki? Sözle olmaz o işler.

2 saatini kullanabilir bu onun hakkı iş buldugunu kimse bilmez

iş arama izninizi toplu halde kullanma imkanınız var.

3-4-5 civarı gidiyor. atla deve fark yok kalite olarak.

normaldir.

süper insan kaya abi'ye açın sorun hemen.

www.kayakirtasiyefotokopi.com

herhangi bir kırtasiyeye git onlar da aynı fiyata yapar. hem aynı gün alırsın.

medeni usul hukukunda çizdiğim şeyler hala duruyor. aradan 4 sene geçti. pek uçacak gibi de durmuyor. yahu 5 sene sonra kim öle kim kala :)

kpds ye giriyorsun aldığın puana göre bir artış oluyor, 50 100 tl arası, beklentiyi yükseltmemek lazım.

kpds puanıyla ispatlıyorsun. kayda değer bir artış değil, 22 lira mı öyle bir şeydi en son bildiğim
edit:
KPDS seviyeleri karşılıkları
90 – 100 arası puanlar A seviyesi
80 – 89 arası puanlar B seviyesi
70 – 79 arası puanlar C seviyesi
60 – 69 arası puanlar D seviyesi
50 – 59 arası puanlar E seviyesi

Yabancı dil tazminatı için KPDS ye girmeniz gerekir. ÜDS sınav sonuçları geçersizdir. peki nasıl hesaplanır .Aşağıda tabloda belirttiğimiz oranlar ile memur katsayılarının çarpımı ile hasaplama yapılacaktır. 2012 yılı için yabancı dil tazminatı hesaplama tabloları aşağıdaki gibidir.

01.01.2012-30.06.2012 tarihler arası yabancı dil tazminat miktarları brüt

1-yabancı dil bilgisinden kurumlarınca yararlanılan personele bildiği her bir dil için A Düzeyi 96-100 puan 1200 90-95 puan 900 B Düzeyi 600 C Düzeyi 300 katsayı


A GRUBU 96-100 A GRUBU 90-95 PUAN B GRUBU C GRUBU
79,42 TL 59,57 TL 39,71 TL 19,86 TL

2-diğer personele bildiği her bir dil için A Düzeyi 96-100 puan 750 90-95 puan 750 B Düzeyi 500 C Düzeyi 250 katsayı


A GRUBU 96-100 A GRUBU 90-95 PUAN B GRUBU C GRUBU
49,64 TL 49,64 TL 33,09 TL 16,55 TL

sözleşmeli memurlarda, bankalarda, daha farklı olabiliyor.

ziraat bankasında 100liradan fazla alanlar var, vakıfbank'ta sanırım 200den fazla imiş.

salla gitsin çekme ihtar falan. 2 haklı ihtar gerek, 2 ayrı ayın kira parası ödenmemesine ilişkin olarak, varsa böyle bir durumun kirayı öde, kalsın. yoksa böyle bir durum, kafasına göre çık çık diyorsa, hiç cevap verme, çeksin dursun ihtar, parası kadar çeker anca.

@pomolilik, neden haksız olan ev sahibiymiş gibi bir önyargıyla cevap veriyorsun ki ? belki de haksız olan soruyu soran arkadaş ?

ihtarname de yaklaşık olarak 60-7 lira tutar, ihtarı istediğin yerin noterinden çekersin. fiyatlar da yere göre değişmez.

aslında haksız olduğumu düşünmüyorum çünkü sözleşme bitimine 6 ay olmasına rağmen beni oğlunun ev ihtiyacı gerekçesiyle çıkarmaya çalışıyor, çıkmazsam bu hususta tahliye davası açacağını söylüyor, bildiğim kadarıyla bu dava ancak sözleşme bitiminde sonraki bi ayda açılabiliyor. ayrıca ihtarnamede mayıs'ta çıkacağımı söylediğimi söylüyor. cevap vermezsem onun ihtarda belirttiği bu konuları kabul etmiş sayılır mıyım?
çünkü cevabımda bu davayı ancak sözleşme bitiminden sonra açabileceğini hatırlatıp, mayıs'ta tahliyeye dair herhangi bir taahhüdüm olmadığını belirtmeyi düşünüyorum.

@avkatbey sanırım neslish'in cevabından anladığımız kadarıyla haksız olan ev sahibiymiş.

tabi onlarca şey olabilir nedeni ama bence bir iki güne hastalanacağınızın belirtisi de olabilir. benim genellikle tam da anlattığınız gibi belirtilerim oluyor. sonra boğaz şişmesi falan takip edecek, yutkunmakta zor falan. geçmiş olsun

aramaya karşılık verince ücretin bilmem kaçı kesiliyor gibi bir şey olamaz. o dediğiniz sms onayıyla ilgilidir. ararsan eğer ücret neyse onu ödersin. yalnız aradığın numara bizim ülkedeki 0900 lü hat gibi bir numara olabilir, o durumda kol biraz daha kalın gelebilir sana. ama neticede sadece aramakla dolandırılmaz.

ulan bu kadar merak ettirdin, ararsan da bari neticeyi yaz. ha bana kalırsa arama, insanın başına 2 şeyden dolayıasfasfasf

yani sana girecek olan sadece bulgaristan'ı arama parası. her şekilde taahhüt ederim bunu.

arama ile dolnadırıcılık değil bu, kadın arıyor diyor ki geliyorum ben . Sen de düşünüyorsun ki vay be bulgaristandan hatun düşürdüm. Sonra kadın gelecem para lazım diyor sen gönderiyorsun, sonra diyor vizede problem çıktı sen gönderiyorsun. Yolda şu oldu bu oldu diyip tırtıklıyor seni. Olay bu.(git:www.habersok.com )

bana da çağrı geliyor arada. umrumda değil.

"götümüzden uydurduğumuz tahminleri sormuyorum"lu götlü mötlü duyuruya yanıt verilmez ama moderatörsün hadi, verelim:

ikisi de var işte.

abim fransa'da iken oranın kodu da benzer idi.

geri aradım, kadın seksi seksi "merhaba canım" diyordu şaşırdım kapadım ayrıntıya baktım 7-8 saniye için çok deli bir meblağ yoktu ama yine de fazla idi. dakikası 2-3lira falandır ?

böyle işte.

ankesörlü telefondan ara sonuçları bizimle paylaş ;)

chromu silmeden once gecmisi temizlemen lazim herseyiyle.. indirilen dosyalara da bir bak.hatta temp internet files lari bile temizleyebilrsin.

mozbackup diye bi program var, onunla toplu şekilde aktarabilirsiniz.

edit :www.tamindir.com

maillerini kendine yönlendir ama şirketteki bilgisayardan silme.
aksi takdirde şirketin yaptırım hakkı olabiliyor diye biliyorum.

cakabo+1, bizim şirkette yaparsanız tazminatınızı bile alamayabilirsiniz. O dosyalar yerinde kalacak, o e-mail'ler size ait değil. X şirketi adına yazışma yapıyorsunuz.

@want2die yaptığınız yanlış bir hareket(miş.) sonuçta orada çalıştığınız süre içinde ücretinizi aldınız değil mi?

o listeden neo'yu ele. neo kullanıyorum ama bi kamera farkı yüzünden neo v ile aradaki fiyat farkı değmez.

neo ve neo v'ye ics desteği gelecek. hatta neo v için ics beta çıktı bile.

ek olarak şu da fikir verebilir: (bkz: #27779934)

samsung'un yazılım desteği vermeyececeği (veya bir tarihe kadar verebileceği) ile ilgili bir bilgim var ama nereden hatırlayamadım. onu bi araştırın. galaxy w ikisinden de üstün ama olay sadece bundan ibaret değil. neo diyorum.

hangisi ics'yi alacaksa onu al. bir de samsung alma.

Sony Xperia Neo V.

yeşil hastası deyince para düşkünü sandım bir an :) yeşil bir fular nasıl olur, hem tam geçiş mevsimi, gayet de kullanışlı olur.
yemek için yaprak sarma yaptırın şöyle incesinden :)

sevmez ki fular falan
aslında giysiyi komhle elemeli belki çanta falan

yeşil taşlı bir küpe

kulağı delik değil

bu fikri beğenmedim
yeşili yakınında istiyor kendisi

yeşil çanta al hatta nerden alcağını da mesaj atıyom

Böyle bi saat fena olmaz anneye...
(git:www.turkticaret.net )

yeşil ayakkabılar al tarzına göre oh tam baharlık bööyle.

çamaşır makinesinin yerini turmaz tabi..
www.tchibo.com.tr

yeşil tonların hakim olduğu bir ebru tablosu çerçeveletilebilinir.

Ben şahsen capitoldeki buldum buldum standından 30 liraya "yılın en güçlü kadını" ödülünü aldım, vermek için annemin doğrum gününü iple çekiyorum bir kaç gün kaldı. sen de bir bak istersen oraya www.buldumbuldum.com

yok olmaz o sağ ol yine de
yeşil çamaşır sepetini beğendim esprili de hem. sanırım onu alıciim
içine de kirlilerimi atar öyle veririm :)

Yeşim taşından yüzük / kolye ...

hayır herkesten alınıyor sen farkında değilsindir

1.21 tl telsim kullanım ücretini diyorsanız herkesten alınıyor. yalnız uygulamada gecikmeler oluyor, benim kız arkadaşımdan ilk defa geçen ay kestiler mesela. benden aylardır alıyorlar.

ikinci kartla uğraşmaktansa birinci kartınızın limitini arttırsanız ? hem şöyle dertsiz tasasız olurdunuz. finans banktan bu konuda çok fazla şikayet var. ayrıca ben birden fazla kredi kartını saçma buluyorum. bankaların amacına hizmet ediyorsunuz.
sonuç : bence kapatın

Kart limiti yükseltmek için bordro istiyorlar. Şimdi muhasebeye gidip tekrardan bordro isteyip, sonra şubeye gidip limit arttırma talebinde bulunmaya üşeniyorum.

İşyerinde muhasebeyle aram da iyi değil zaten, o yüzden, başka bankadan kart almak bana daha basit gibi geldi. Ama bir yandan da banka bulamıyorum, çünkü neredeyse tüm bankalar bolca çakallık yapıyor

hiç uğraşma finansbank'la. babamın kartını kullanıyorum, zırt pırt limit yükseltiyorlar zaten. taksit sevmeyen bir insan olarak, olursa maksimum 4 taksit yaptırıyorum, bu meret yapıyor 12 taksit. kasiyerlerde bir şey yapamıyor çünkü 4 diye girdiği taksite "4+8 taksit" yazıyor. ya kasa görevlileri anlamıyor, ya da bankanın hilesi. gerçi internetten kullandığımda da aynısı oluyor çoğunlukla.

atm'leri ise sinir bozucu. tam son ödeme tarihlerinde atm'nin para alamama sorunu tutuyor. şube bulamadığından zaten ödeyemiyorsun, tam gününde ödeme yapabildiğim aylar sayılıdır.

kısaca iptal et kurtul.

iptal ettir bence. her atmsi süper çalışıyomuş gibi bir de banka gişesinden ekstre yatırımından para almaya başlıcaklarmış.

elbette iptal ettirin. nolur nolmaz ilerde taksitli bir şey alırım diye bir kart bulunduracaksanız milyon tane banka var, onlardan birinden alın daha iyi.

hocam uzak dur su finansbanktan. ögrencı ıken ısbankasıda verıyordu yapıkredıde onlardan alsaydın.ınsanlar neden atmsı az, her seferınde sorun cıkaran bankalardan kart alıyorlar anlamıyorum. kır hatta su an kartı cok sınır oldum aq

tutup da 400-500 lira fiyat biçmezsen değildir bence.

sadece beyin fırtınası olsun diye söylüyorum. toplumsal tepki verilmediği için, başımızdakiler (moderatör ve yüce varlık comp.) karaborsa satmayı yasaklıyor. oysa sitenin en altında diyor ki "halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. " diyor. olay benzer değil mi ?

haa derseniz ki karaborsa ilanları yer kaplıyor o yüzden yasak, eyvallah.

inciciler için özet geçiyorum : bence problem yok. karaborsayı arayan her şekilde bulur.

edit : Soruya Cevap : orange coffe+1
saldırın dostlar.

zaten 3 play-off maçı + derbi 66'şardan 264TL eder, diğer iki maç da 88 etse toplamda 352 eder. bunun çok üstündeki bir şey karaborsa olabilir ama 400TL istersen bence olmaz çünkü alan biraz daha fazla verecek ama kafası rahat olacak bilet konusunda.

ayrıca bugünkü olay gibi normal insanların hakkını gasp etmemiş olacaksınız çünkü sizin yeriniz zaten sezon başından beri belli, kimin ne kadara gittiği bizi ilgilendirmez.

bence piyasa fiyatından pahalı satılırsa karaborsa olur. 6 maç kaldı. muhtemelen 4'ü 66 tl'ye, 2'si 33 tl'ye satılacak. toplam 330 tl yapıyor. bunun üstü karaborsadır bence. ha burdan olmasa bile başka yerden satarsınız bir şekilde, ama etik değil.

bu normal etik ticarettir. bir mali ucuzken alip arz ortadan kalktiginda satmak neden karaborsa olarak degerlendirilir ki? kombine alip sadece şampiyonlar ligi ve GS maçlarında kullanım hakkını satan ve buradan aldığı parayla yıllık kombine ücretini amorti eden insanlar tanıyorum.

gayet gittigidiyordan acik arttirmaya cikartilabilir bence.

1- resim + nüfus cüzdanı yeterli
2- cevap bekliyor.

yeni bir fotoğraf ve hali hazırda elinde bulunan nüfus cüzdanı ile gitmen yeterli. birkaç dakikada yenisini veriyorlar.

ikinci soru hakkında tam olarak emin değilim. nüfus müdürlüğünün internet sayfasında gerekli açıklamaları okuyabilirsin.

2. heryerde olabiliyor. sonuçta hepsi memleketteki sisteme bağlanıyor.

1- 2 fotograf ve nufus cuzdani + para (4-5 lira falan alirlar)
2- ya kutugunun oldugu memleketinden cikariyosun ya da ikametinin oldugu ilcenin nufus mudurlugunden her ikisi de yoksa faksla dilekceyle bi ton ugrasirsin obur turlu 5 dakika suruyo

Ben gittiğimde muhtardan belge istemişlerdi. Tarihe bakmak için cüzdanı açtığımda kimliğimin olmadığını gördüm şimdi. Sanırım ben de kaybettim. Bunun prosedürü nedir?

Duyuruception olduk, iyi mi?

1. 2 adet vesikalık fotoğraf ve 5 tl civarı para gerekli

2. istediğin nüfus müdürlüğünde yeniletebilirsin, 15 dk sıra bekleme + 5 dk yeniletme 20 dk da halledersin.

1. Muhtardan belge almana gerek yok. Fotoğraf + Nüfus Cüzdanı + 5 lira
2. İkamet ettiğin ilçenin nüfus müdürlüğüne müracat edeceksin.
.
Not: Yenileme harcı zamlanmış olabilir. Ben geçen sene 5lira vermiştim.

İzmir-Karşıyaka: Eski cüzdan, bir adet fotoğraf (sana benzesin yeter), 5,50 TL ve 4 dakika yeterli oldu bana geçen ay. Bağlı olduğum yer Konak'tı, sormadılar bile.

2. sorum hakkında kesin ve net bir cevap yok mu? yani başka yerden çıkarttıran var, başka yerden çıkartmaya gittiğinde 1 ton uğraştırılan var. bu oradaki nüfus müdürünün keyfine göre mi değişiyor ki?

Çıkan sonuç: Aslında yapılıyor fakat menapozlu memura denk gelmemek lâzım.

bugün beşiktaş nüfus müdürlüğü'nde değiştirdim kimliğimi. -ikametgahım ataşehir'de- kimse sormadı hangi ilçeye bağlı olduğumu. saat 16.15 civarı gittim. benden başka bir kişi bile yoktu. kalabalık olmasını beklerken bildiğiniz 1 kişi yoktu. bütün çalışanlar bi araya toplanmış muhabbet ediyorlardı o derece boştu:) 5 dakikada halletim. 5lira 75 kuruş istiyorlar. üzerimde bozuk para olarak 5.5 lira vardı 25kuruşu almadı bile o kadar bir rahatlık:)

kısaca: 2 adet 6 ay içerisinde çekilmiş fotoğraf, nüfus cüzdanı ve 5.75 lira yeterli kimlik yenilemek için. 5 dakika bile sürmüyor. herhangi bir belge götürmeye gerek yok. kayıtlı olunmayan ilçeden de yapılabiliyor.

Hadi hayırlı olsun müdür.

o kadar hassas heyvanlar ki, sizin hissetmediğiniz soğuklukta ölebilirler bile. benimki malesef öyle öldü. sıcak ortamda bulunması gerekiyor. iki üç gün önce burada yıkayan bir arkadaş vardı, aman diyim yapmayın.

burada kim ne dese boş, bir veterinere götürmeni tavsiye ederim.

her ihtimale karşı suyuna vitaform alıp katın. suyunu 6 saatte bir değiştirip vitaform eklemeyi unutmayın. metabolizmayı kuvvetlendirecektir.

Kuşu kafesten aldığınızda heyecanlandığından ve korktuğundan kalp atışları yükseliyor olabilir. Önceleri benim beslediklerimde de vardı bu gibi bi durum. Odaya saldığımda, biraz uçtuğunda bile deli gibi nefes alıp veren, çok fazla heyecanlanan bir tane vardı bende. Ama başka kuşlar saatlerce uçup bana mısın demiyordu. Değişiyor galiba bünyelerine göre bilemedim.

wireless kullanıyorsanız biri internetinizi izinsiz kullanmıştır.

eşe dosta dosya göndermiş olabilir misin? ya da youtube'a upload vs.

@avkatbey 'in dediği olabilir. ona baktırıcam.

@sutlu nescafe upload huyum alışkanlığım yoktur:) youtube'a falan hayatta aklıma gelmez. dosya gönderdim ama 3-5 powerpoint sunusu. gmail üzerinden o da, ne kdar büyük gönderebilirim ki?

superonline'yi ara durumu anlat, yardımcı olurlar.

o zaman biri bilgisayara girip dosyaları senden habersiz çekiyor. wireless'a biri girse upload yerine download yapar gibime geliyor. netlimiter gibi bişey kurup nereye ya da hangi programın upload yaptığını tesbit et.

superonline'a durumu anlattım cevap tahmin ettiğim gibi, o zaman sizi 5 lira farkla 100 gb'a çıkaralım. İyi tamam da amcamım ben o 100 gb'ı da 5 günde bitirim bu hızla:D baksana resimdeki upload miktarlarına (superonline'a anlatıyorum bu lafları yanlış anlamayın)

@sutlu nescafe video izlemek, dizi izlemek vs. download'a girer değil mi? ama facebook'a resim yüklemek upload'dır kaldı ki, 3 tane resmim var zaten. sülale albümü falan yüklemiş olmak lazım.

dizi, film izlemek dediğin gibi download'a girer. sülale albümünü yüklesen bile bu kadar olamaz.

superonline'ın hatası var bence.

superonline'nin hatasını nasıl ispatlayacağım ki? adamlara böyle bir şey olmaz bana upload edilen webadreslerini ve ip verin diorum vermiyorlar. e nasıl olacak?

superonline in hatası olduğunu kanıtlayamazsınız. Tabi böyle bir ihtimal var. Anlamanın en iyi yolu tcp/udp trafiğini lokalinizdede ölçen bir yazılım kurmaktır. Belkide bilgisayarınızda trojan v.s var. Yada farkli biri kullanıyor?

"ben o kadar iğrenç ve seni üzecek bir adamım ki, beni kazandığın anda sen kaybedersin." anlıyorum ben.

bir nevi "sorun sende değil bende" durumu.

sen kazandığında beni kaybetmiş olursun. aşkta inat olmaz, aşkın kazananı da olmaz. birbirimizi kırarsak ancak kendimiz kaybederiz gibi anladım

egolarımızı karşı karşıya getirdiğimizde eğer sen üstün olursan, kabullenmem; çekip giderim dolayısıyla beni kaybetmiş olursun.

havalı görünsün diye şişirilmiş bomboş bir cümle.
ama yani evet anlamlar da çıkarılabilir.

kibir, gurur var. kaybetme karşısında çekip gideceğini söylüyor. yani mücadeleyi kazansan bile sonuçta sevgili tam bu yüzden seni terk edeceği için kaybetmiş olacaksın.

"o kadar seviyesiz bi savaş olur ki kazandığın kayıptan başka bir şey olmaz" anladım ben.

IQ: 125

sanal hayvan +1

bkz: qoute siçmak

"kazanmani istiyorum"

önce kendimi sonra seni vururum diyen ergen kafasını yaşamış.
www.google.com.tr

bu arada atış poligonuna giden birini yakalamışken ben de sana sorayım; gereklilikleri var mıdır? daha önce silah kullanmış olman gerekiyor mu? fiyatı falan ne kadar (şarjör başına mı para alıyorlar nasıl oluyor)

yukarıdaki bilgilerin aynısı bana da lazım, buradan yazsanız güzel olur.

MKE 10 lira giriş ücreti 10 lira silah ücreti 1.5 da mermi adedi,
oyak yanılmıyorsam silah +giriş + 10 mermi = 25 liraydı ,
18 yaşından büyük olmanız yeterli, bu arada kendi silahınızla da gidip atış yapabilirsiniz, mke'de silah çeşidi oldukça fazla.

şubatta ücret düşmüyor
1 ay = 20 iş günü 730 tl
baska da bisi bilmiorum

4 gün için de asgari ücret ödenir. haftalık çalışmanız 45 saatin çok altındaysa, mesela 30 saat gibiyse eğer yarı zamanlı çalışma denir ona da. asgari ücretin 2/3ünü hesaplarsınız.

kaç çekerse çeksin bir ay 30 gün kabul edilir . asgari ücret de dolayısıyla 30 günlük ücrettir. eğer bir eksik çalışma sözkonusu değilse (yani ayda 20 gün falan gibi) haftada kaç gün çalışıldığının önemi yoktur.

oyunların system klasörüne .dll dosyası attığını düşünürsek mümkün görünmüyor.

portable.bg gıbı surumler bu ıse yaramıyor mu? yoksa ben portable olayını cok yanlıs mı anlamısım :)

eski oyunlarda rip ya da portable diye tabir edilen versiyonları böyle yapılabiliyor. birileri oyunun ihtiyaç duyduğu bütün dosyaları toparlayıp çalışması için gerekli düzenlemeleri yapıyor. ama yenilerdeki DRM'ler biraz daha zorlu olduğundan pek görmüyorum ben artık.

napoleon total war ı hariciden oynadığımızı hatırlıyorum ama nasıl olduğu hakkında fikrim yok.

@talemon: evet ben de eski oyunlar için merak ettim zatten. benim bilgisayarım da yok, oraya buraya gittikçe heroes oynamak istiyor canım o yüzden de merak ettim.

@ron abi onda bişi yok. harici diske yüklüyorsun oyunu oynuyorsun. ama başka makineye taksan oynamayı denesen yemez. ama bazı oyunlarda olur tabi. zaten oyunlara cracki bu yüzden kasıyorlar. yoksa kur bilgisayar at hariciye git kopyala bütün tanıdıklara.

damar tıkanıklığı falan olabilir mi acaba? kan dolasımı zordur orada falan. benim de ayağımda var öyle

bende ondan şüpheleniyorum :( Allah korusun.

ben de autocadde çizim yaparken hep mouse tuttuğum elim buz gibi olur ama nedenini çözemedim.

Yok be ne damar tıkanıklığı, bende autocad kullanırken aynısı oluyor. Hatta pes oynarken ikisi de donuyor. Tamamen hareketsizlikten.

sağ eliniz sürekli havada, yukarıya doğru duruyor, kan akışı konusunda bir farklılaşma olabilir. ben de uzun süre bilgisayarda bir şeyler yaptığımda aynısı oluyor. hemen damar tınaklığı falan demeyin yahu korkutmayın adamı :)

ortam soğuksa özellikle kan dolaşımının azaldığı uzuvlar soğuyabilir, mümkündür.

aynen soğuk bir ofiste pc başında çalışıyorum. sağ elim mouse tutarken daha çok üşüyor. bence bu hareket etme durumu ve ortam sıcaklığıyla alakalı. bir de elin kalbe göre duruş pozisyonuyla beraber. hiç ağrı yaşamadım. (omuz tutulması hariç) o nedenle o kısma bir yorum getiremeyeceğim.

bende hareketsizlikten olduğunu düşünüyorum ama insan hafiften tırsmıyor değil hani :)

hepmizin eli mouse kullmanırken hdaha yüksekte duruyor ama hiç kimsede duymadım ben kan çekilmesi falan çok fazla film izliyorsunuz el üşümez öyle mouse kullanmaktan. sabahtan aksama kadar oyun oynayanların ellerini kangrenden kessinler o zaman

bende olaya şöyle bi açıklık getireyim;bende de dışarda sağ elimle çanta tuttuğumda sağ elim fazla üşüyo,çantayı sol elime aldığımda sol elim daha fazla üşüyo.bi açıklaması vardır kesin.

@cigerdelen

teşekkürler yorum için.Evet mühendisim :)

soğuk havalarda mouse tutan el hep üşür, endişelenmeyin. bende de oluyor bu. başlığı da şurada :)
www.eksisozluk.com

önce evi neden bıraktığınızı düşünüp madde madde yazın. sonra neden her şeyi bırakmak istediğinizi yanına ekleyin. bakalım bir şeyler olacak mı.

yaptım daha önce evet. ama çok uzun süre o şekilde de dayanamayacaksınız yeniden başka yerlere kaçmak isteyeceksiniz.

Dönerim, düşünmem.
Keşke diyeceğime iyi ki deme olasılığım olan her durumda cesur davranırım.

okul bitmemiş, işi bırakıyorsun, ne ala memleket otur oturdugun yerde, yada sen de git de 1 kişi eksilsin istanbul.

ayrıntılar yazılmamış ama sadece İstanbul olduğu için bile bırakıp dönerim. bol şans.

donmedim donmem. Pisman asla degilim.

dönüp ne yapacaksınız? orada geçiminizi nasıl sağlayacaksınız? ailenize yeniden yük olmak size zor gelmeyecek mi?

dönmem

okulu bitir dostum önce. bitir o okulu. bitir, okulu bitir. (eğer yüksek lisanstan falan bahsetmiyorsan eğer).

sonrası inan görece daha kolay.

silerim,daha öncede sildim.

Döndüm. Taşradayım. Daha iyi bir işim var, hatta şu an İstanbul'dan farklı firmalardan iş teklifi alıyorum.

hele bi nerdesiniz söyleseydiniz. genel bilgi veriyorum : tunalı kızılay istikameti gayet açık, cinnahın açık olduğuna dair söylentiler var, dikmenin hafif sıkıntılı olduğuna dair dedikodular dönüyor. oran yıldız tarafı falan gayet açıkmış, kendimin yalancısıyım. iyi günler.

o zaman kendi aracımla mı çıksam acaba.

çiğdemdeyim. hoşdere'ye gideceğim.

bulursun
heryer taksi dolu

normaldir. benim şubat ayı hala görünmüyor.

bir calisma ayina hizmet dokumu bir sonraki ayin son gunune kadar girilebildiginden ocak'i mart basinda gormeniz dogal.

normal. bir sonraki ay görürsün.

o degilde ilk ates sesinde amir saglam gorunuyor. o kargasada silah sesi falan da duyulmuyor nasil vuruluyor?

abd'deki polisin yıldırıcı etkisi gerçekten imrendiriyor ancak orada kesinlikle orantısız güç kullanması söz konusu. ha evet polis kesinlikle ciddi bir etki bırakıyor, bu sebeple herhangi bir hareket yapmayı düşünen kişi 2 veya 3 kez düşünüyor ama bu durum çoğu zaman insan hakkı ihlaline yol açıyor. asıl bu işi kolaylaştıracak şey insan unsurudur. baksana bi aga üzerine gelen polise silah çekiyor. bre akıllı bıdık, hadi amiri vurdun, diğer gelenleri de vurdun. kaç kurşunun var ? tabi insanın o anda cinnet geçiriyor olması ihtimalini de göz ardı etmemek lazım

Gariban bi adam olduğunda bizim polisler on kaplan gücünde oluyorlar da işte böyle adamlara karşıda yetersiz kalıyorlar.

(bkz: polisin öldüren tekmesi )

Şimdi habere baktım hakkaten fena küfrettim, pisi pisi bir orospu çocuğu yüzünden öldü adam, polis silahını çekip kolundan bacağından vursa burası da dahil olmak üzere bir sürü "antimilitarist - demokrasi-insan hakkı....savunucusu " faşist polis derdi, alın size insan hakkı, alın size demokrasi, yazık ya çok yazık, bir pezevenk yüzünden adam ölüyor...Sınırsız yetki demiyoruz ama polisin bazı yetkileri arttırılsa herşey daha güzel olacak (bana cemaat polisi vs. diyerek konuyu başka yere çekmeyin) ABD, Avrupa örnek verdiğiniz demokrasilerde silah çekip vs...adamı siker o medeni polisler...

türkiye'de herşeyden önce polisi insan yerine koymuyor olmak, sanki hayvanmış ya da otomatikman kötü rüşvet alan şerefsizlermiş gibi görmek denen bir durum var.

ne polisim ne polis tanıdığım var, kaç kere polisle münasebetim oldu bir iki kötü anı dışında ki empati yeteneği olan insanların anlayabileceği durumlardı kötü durumlar da.

@serkan temiz

he anam he öyle canım he, başka açıklaması olamaz!11!!!11!!

ya git gözünü seveyim allah aşkına insan tanımadan insan sarrafı olmuşum modundasın. polis de insan, fakat cümlelerinde zerre mantık içermeyen bir insanla tartışmak anlamsızdır. böyle saçma sapan genelleme yaparak sen zaten o sevmediğin, nefret ettiğin insanlardan daha iğrenç bir insan haline gelmişsin bile.

birinin elinde silah varsa ve etrafa ateş ediyorsa, yanına gidip konuşmak iyi bir fikir değil.

Son sürat devam ediyor derken ? Bişey satma ilanı vermek yasak değil karaborsa haline getirmek yasak.

Ha bi de bazı şeylere anında mudahale edilmesini de beklemeyin. Hemen şikayet edin sakıncalı bi durum varsa.

bir kere kesinlikle "iş arıyorum" ilanları yasak olmamalı, zira bunlar tekil ilanlar, şahıs bazında.

karaborsa ilanlarına gelince vallahi tam gaz devam ediyor. geçenlerde bir eleman tiyatro için ilan vermişti, özellikle takip ettim sayfanın altlarına kadar varlığını devam ettirdi, ki yoğun bir gün de değildi.

satış ilanından bahsetmiyorum tabii ki. mod'ları uyarıncaya kadar adam karaborsasını yapıyor bir güzel.

Arkadaşlar siz de farkındasınız ki ilanlar otomatik yayınlanıyor. Tamam karaborsa yapıyor diyorsunuz ama yapacak bişey yok, şikayet etmek en güzeli, eğer birileri varsa siliniyor zaten.

Onun dışında bi çözüm varsa buyrun, bana yok gibi geliyor.

saiko haklısın da, şikayet üzerine silinme yerine daha sıkı bir takip sistemi lazım demek ki.

soğan hangisi?
elma yazan kutunun üstündeki nesnenin ve çekmece kulbunun gölgesi ile fincan tabağının gölgesi farklı yerlere düşüyo gibi sanki
bu bardak da hiç olmamış yani
öbürü içön bir şey diyemicem pek anlamadım ztn

fincanin tabagi ayri duzlemde takiliyo sanki.

ayrica necefli masrapada da dik durma sorunu var gibi.

soğan ikinci sürahili resimde

ilk gördüğüm, iki resimde de resmin sol tarafında aşağıya doğru bir eğim var. hele ki şu kahveli resimde kutu gibi şey bildiğin yokuş aşağı duruyor. diğer resimde ise sürahinin ağız kısmında bir orantısızlık var. sürahinin ağız bölümünde kolay dökülsün diye bir dar vadi oluşturulmuş, bizim gördüğümüz açıdan tamam ama tam paralel kısmındaki (yani sürahinin diğer tarafında) paraleliyle aynı oranda ayarlanamamış

birinci resim:
kutu, bardağa göre çok eğik duruyor.
bardağın kulpunun perspektifi çok yanlış.
neiranın dediği gibi kutunun, kulpların ve bardağın gölgesi hepsi farklı bir yere düşüyor.
kutunun üstündeki şeyin ne olduğu hiç anlaşılmıyor.
kaşık bardağa göre çok çok büyük olmuş.
bardağın tabağı yamuk.
masanın üstündekiler kahve çekirdeği ise eğer; bardak, kaşık, kahve arasında çok saçma bi büyüklük orantısı var.

ikinci reim:
sürahinin sağ tarafı ile sol tarafı birbirine eşit değil.
kavanoz gibi şey eğri duruyor.

eğer sınavlara hazırlanıyorsan, öncelikle fincan sürahi vs olmamış elipslere bakarsan anlayacaksın. ilk resimde o dolap sol taraftan aşağı düşecek gibi görünüyor. 2. resimde de eger kağıdın tamamına bakıyorsak kompozisyon çok sıkışık, aşağıda değil de üstte daha çok boşluk bıraksan daha iyi görünecek.
bana sorarsan sırayla yoğunlaşman gereken konular
-komposizyon: bol bol tablo fotograf vs incele, eline içi boş bir cerceve al ve önündeki objelere onun içinden bak, hangi yerleşim daha iyi?
- perspektif: hem iyi gözlem yapman hem de elini rahatlatman gerek, önüne basit bir boru, şişe vs aşağıdan yukarıdan vs bakıp defalarca çiz. kagıt üzerinde daireler elipsler calış.
-ışık-gölge.
-doku.

bence gölgelerin baya gelişmiş. ilk resimdeki düzlem hatası dışında baya iyi. bazen çizilen şeyler biraz yamuk olduğu için ne kadar gerçekçi çizersen çiz yanlış çizilmiş gibi durur, soğanda bu olmuş galiba :) gölgeler tek tek iyi gibi ama resmin genel olarak gölge-ışık değerini iyi bulman lazım ki bütünlük olsun.

düzeltmeler yapacağım olduğunca. ama o kahve kutusu cidden yamuk duruyo fincan tabağı daha hatalı gibi.

bazı özelliği olan işlerle ilgili olarak yanlış bilmiyorsam tebliğler var. mesela kimyasal maddelerle ilgili iş yerleri. nedir mesela sorduğunuz iş ?

ofisler için soruyorum ben

ofisler için bağlayıcı herhangi bir düzenleme yok. ancak elbet de ki bodrum katta, izbe bir yerde, rutubetten nemden geçilmeyen, pislik içindeki bir ofisle ilgili, bağlı olduğunuz sosyal güvenlik il müdürlüğüne şikayette bulunabilirsiniz.

tek bır kanunda yok,

aydınlatma 300 lux sevıyesınde mı ne olması gerek mın. oyle bısı hatırlıyorum.

yangın ıcın bazı duzenlemeler var mısal.

PC Hardware Requirements:

OS - Windows XP/Vista/W7
Processor - XP : 1.4GHz or Faster; Vista/W7 : 2.0GHz or Faster
Supported Processors: Intel Pentium 4, Intel Core, AMD Athlon
Memory - XP : 512MB RAM; Vista/W7 : 1.0GB RAM
Hard Drive Space - 2GB
DVD-Drive - 4x Speed
Video Card - 128MB.
Supported Chipsets - Nvidia FX 5900 Ultra or greater; ATI Radeon 9800 or greater; Intel 82915G/82910GL or greater.
Earlier cards may only display 2D Match Viewer Mode and are not supported. Laptop versions of these chipsets may work but are not supported.
Sound Card - DirectX 9.0c compatible
DirectX - Version 9.0c (included)
LAN - TCP/IP compliant
Input - Keyboard, Mouse.

bu derece mümkün gözüküyor

mümkün de ekranda sorun çıkıyormuş buralarda yazdıydı birileri.

3d motoru sebebiyle çalışmayabilir. bir de netbooklarda çözünürlük ayarı falan yapılıyor registry ayarlarında, biraz araştırın bulursunuz.

Samsung N150 netbookta;3d kapalı,large database,1 lig açık şekilde oynuyorum.Netbook olduğu için haliyle biraz yavaşlık var ama onun dışında bir sorun yok.

Herhangi bir ayarda yapmadım oyunu oynamak için onuda belirteyim.

temizlikle bunun ne ilgisi var ? rahatlıktan bırakmışsa bilemiyorum ama tutamamış olabilir, herkesin oluyor böyle günleri, evet ben de gaz çıkarıyorum. at gibi hatunu bu yüzden eve götürmek yerine, evine bıraktıysan çok büyük hata etmişsin güzel kardeşim. raaat ol azıcık lan hepimiz insanız.

rahatsızlığı olsaydı evine gelmek istemezdi iyi ki bırakıp kaçmışsın midem bulandı amk

Ya kusura bakmayın da iyi güldüm. Bana hiç denk gelmedi söylediğiniz gibi şeyler, tepki verecek bir durumum da olmadı, şanslıyım sanırım :)

Da hakkaten dışarıdan gelmiş olamaz mı ki? Ankara'da çok yer var böyle kesif bok kokusunun bir anda arabayı doldurduğu.

biri yazmadan yazıp kaçayım. kuuul sıtori bro :)

ya hakikaten o kız yapmadıysa , onun gözünde sen şüpheli oldun , hele kızı evine bıraktığım icin altına kaçırdığını bile düşünmüştür. o da muhtemelen gelir yazar birazdan olayları . hatalı davranmışsın , eve götürüp itiraf ettirmeliydin .. doğrular asla sır kalmamalı.

kıza sorsaydın sabah kahvaltıda yumurta yedin mi diye çaktırmadan .. bir de arabayı iyice yıkar , koku beynine kazınır yoksa.

sen sıçtın hatırlamıyorsun sıkışınca senin öteki kişiliğin çıkıyor içinden çift kişilik var sende... mk bahanesi yok la bunun :D kov sen onu kov arkadaşıma gitmem gerekti filan zart zurt de

ben de yaşadım böyle göt bir olayı, aynı hatun, 2 kere -biri sevişirken-. daş ötesiydi yeminle, şimdi adı aklıma gelince, nefes alamıyorum. iyi yapmışsın.

panpa leşlere denk gelmişsin. şanssızlık. ama ben olsam ben de aynen o anda soğurum ve evine bile bırakmam amk taksiye bin derim.

la taş gibi hatun osurmuş pis koktu diyosun, ya ne kokacağıdı, seninki çiçek gibi mi kokuyor. evlenince de karıyı boşarsın sen uyurken osurdu diye.

bence abartma o kadar yaa. tamam işte dayanamamış salmış, unut gitsin. ya da çok güldüğüm için bu kadar iyi niyetli yaklaşıyorum ahahaha.

@cosmicstring
neyse ki insanlarımız garip tezatlıkları zihinlerine sorgusuzca uyarlayabilecek potansiyele sahip artık. sorun yok.

ama ossuracağı yeri de iyi seçmeli insanoğlu, para bende ossururum da zıcarım da dersen kırmızı kart.