Özel mesajla da yazdım. İnternetten aldıysan 14 gün iade hakkın var ama o süre dolduğu için iade edemezsin. Yine de aldığın yere bir sor. Ama hiç sanmıyorum. Yapabileceğin tek şey düşük fiyattan satıp M1'lisini almak.

ya hepsi pazarlama stratejisi. boşver aynen devam et aldığın macbook'la.

bağımsız karşılaştırma videoları m1'in en az 3 kat daha hızlı olduğunu, şarj süresinin de 18 saate çıktığını ortaya koyuyor ama yine de sen bilirsin @elektr10

@himmet dayı abi hiç tartışmaya girmicem de. influencer marketing denen bir şey var tabii ki adamlar yeni cihazı övecekler. ayrıca teknolojinin sonu yok. bugün m1 alırsın ertesi yıl m2 çıkar bu iş böyle. ondan fazla düşünmemek lazım. eğer mevcut cihazından memnunsan ve sıkıntı çıkartmıyorsa aynen devam edin.

hocam apple'ın avukatlığını yapacak değilim ama bu durum "i5 işlemcinin 11. nesli çıkmış, 10. nesil alınmaz artık." gibi bir durum değil. inanılmaz bir uçurum var arada. influencer marketing'i reddedecek değilim ama olmayan bir şeyi olmuş gibi gösteren apple bağımsız influencerlar da kendine başka iş bakar foyaları ortaya çıkınca. O yüzden belli bir seviyede güvenilir buluyorum ben. Yani adamlar çıkıp "bakın bu çok güzel, onu almayın bunu alın" demiyor. Direkt karşılaştırma testleri ve gerçekleşen değerler üzerinden bir kıyaslama yapıyor.

Bu kadar bariz bir farkı "pazarlama stratejisi. boşver." diyerek küçümsemek biraz abes açıkçası.

direkt apple store'damn aldıysan bi arayıp sor apple bu konuda çok esnek davranıyor, ben bunu m1 ile değiştirmek istiyorum de. yardımcı olma ihtimalleri yüksek. ve aralarındaki fark gerçekten büyük gibi görünüyor. sırf influencer'lar ile çözülecek bir şey değil bu, istisnasız tüm benchmark'larda eziyor eskileri.

apple event 10 kasimdaydi, senin geri verme suren 11'inde dolmus ama benim bildigim kadariyla bu sure icinde apple event yapip senin aldigin bilgisayarin yenisini cikartirsa bu geri verme suresi uzatiliyor(du).

Bir apple store'a gidip konusman lazim, umarim bir yolunu bulursun cunku m1 ile intel arasindaki fark oyle marketing aldatmacasi falan ile aciklanacak birsey degil. 18 saat pil suresi diyor adamlar, m1 hiz olarak tur bindirmis, vs.

2019 imac'te 300 tane açabildiğim instance'ı 2020 macbook pro 450 tane açabiliyor. macbook air açısından bakarsan o 100'e 450 falandır. alınır her türlü.

equalizerden tizleri kısarsan düzelir. video bulayım

www.youtube.com

genelde 7 band olur bu meretler, 10 ile 16 k arasını kısarsın düzelir.

spotify'da ses son seviyede gayet tatmin ediciyken equalizer'ı aktifleştirmemle beraber malesef ses kisiliyor nispeten. equalizer kapaliyken ses cok daha yuksek ama bu sefer de tizler sorun oluyor.

cikamadim isin icinden :)

equalizer'in en başta gain kısmı yok mu?

play-lh.googleusercontent.com

bazı equalizerlerde gain olur onu açarsın ses yükselir. bu bahsettiğin kaybın önüne geçersin.

hayır yok malesef hizliresim.com

kulaklikla kulaginin arasina kagit pecete koy. cok ciddiyim.

ya da daha iyi bi kulaklik al diyorsun, tamam :)

Ben bir kere sadesi icin sormustum Dr a , günde 3 tane içiyorum diye. Birşey olmaz olursa da böbrek taşı olur demişti.

meyveli maden suyu diye bir şey var mı yav, ben onları meyveli soda diye biliyorum? eğer bu bildiğimiz her markette satılan limonlu soda, elmalı soda tarzı içeceklerden bahsediyorsan onların koladan, fantadan pek farkı yok. asitli şeker deposu. baktığın zaman aslında meyve suyu bile zararlı vücuda, fayda için içilecek ya da sağlıklı olduğu düşünülecek bir şey değil.

meyvelilerin şişesi küçük oluyor genelde, genç adamsın 3-4 günde 200ml içtin diye çok bi şey olmaz herhalde ama sonuç itibariyle vücuda zararlı bi şey olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. maden suyu alıp içine kendin limon sıkabilirsin, o da gayet güzel oluyor.

asit vucudun ph degerini dusurüyor diye biliyorum. Hastalik anlaminda asiri zarari olmaz ama performans ve iyi hissetme anlaminda zarari olabilir.

ben doktoruma günde 1 litre kola içiyorum dedim. onu içeceğine günde 2-3 tane soda iç dedi

İçtiğin zararlı fakat maden suyu böbrek prıblemin yoksa faydalı diye biliyorum

Bobrek tasina yol acabilir

maden suyu diye ictigin sey aslinda gazoz.

Annemin eniştesi mide kanseri oldu geçen yıl, bir yılda öldü. Sürekli ama sürekli maden suyu içerdi, mide artık asitten delinmiş. Doktorları hep öyle demiş.

O maden suyu değil yapış yapış şekerli bi şey

bi ara bu sensörleri baya araştırmıştım. +-1 mm, elde edebileceğin en iyi accuracy. ama bu zaten 2 mm sapma demek. 3 mm çentik ise aradığın detay, bu sensörler yardım etmez.

aslında senin aradığın depth map. bu da birkaç açıdan çekilmiş fotoğrafın photogrammetry yöntemi ile point cloud a çevrilmesi ordan da depth map çıkarılması ile yapılabilir. autodesk recap, agisoft metashape gibi programlar bunu yapıyor. ama bunlar genelde uydu veya drone fotolarını alıp 3d haritalara çeviriyor. senin istediğin değerleri yakalayıp yakalamamaları ile ilgili validasyon dökümanlarını görmedim.

eğer commercial bi çözüm arıyorsan handheld 3d scanner lara bak. 1000-30000$ arası fiyatları var. çözünürlükleri değişiyor.
m.all3dp.com

bi ton sensör araştırdım, hepsi sadece büyük boyuıtlu alanlar için.
10cm den daha kısa alanı ölçen bir şey bile bulamadım.

bu kadar zor olacağını düşünmemiştim gerçekten. kötü oldu bu

tamam da elle mi tutacaksın? elle tutacaksan isterse mikron hassasiyette olsun ne fark eder ki? kaçırdığım bir şey mi var?

10 cm den kısa mesafeyi ölçen ve yüksek çözünürlü sensörler var.

www.adafruit.com

@alperz,

Ben tam anlayamadım. Bir yüxeydeki 3mm ile 6mm arasındaki çentikleri haritalamak istiyorum. Elle yaptırmak istiyorum tabi ki ama niçin farketmesin onu anlamadım

bu kur dalgalanmalarında ve ekonomik göstergelerde mümkün değil

ziraat bankart - işyerinden bağımsız taksitlendiriyor 100 tl üzerinde olan alışverişleri hem de vade farksız.

ziraat her seyde olmuyor. denedim cok. sirketine gore degisiyor.

Eyvallah arkadaşlar ilginiz için çok teşekkür ederim =) kara cuma bitmeden alayım diye bastık gitti artık vade farkı falan girdi yapcak bişey yok. Yine de teşekkürler ;)

Koltukaltından, alından vs yapılan dış ölçümler için normal.

benim de işyerine girişte 35 küsür çıkıyordu hep. hatta bir gün 34 küsür çıktı, abi ölüyorum mu ben noluyor dedim. alından ölçüyordu, bu sefer bilekten ölçtü 36 küsür çıktı. açıklaması ne bilmiyorum ama.

Angelus hocam: Yok bunlar şu kızılötesi el cihazıyla bilekten falan yapılan ölçümler.

O tip ateş ölçerlerle benim de 36dan yüksek çıkmadı, yaz sıcağında bir saat yürüdükten falan sonra bile. Ben hep sıcaklığımın yüksek olduğunu düşünürdüm, sıcağı sevmem. Dış mekan sobalarından falan nefret ederim, kaloriferden rahatsız olurum.

Tamam hepsi için öyle, anüs yoluyla ateş ölçümü yapılmadığı sürece bir derece civarı düşük sonuç verir.

o zaman her yerde bas bas bağırıyorlar "38 görürsek almayız ihbar ederiz" falan diye. o zaman kimsenin 38 çıkmaz ki. amma saçmaymış.

Uygun koşullarda yapılmamış bir ölçüm zaten sağlıklı bir sonuç vermez. Yani düşük çıkan ölçüm kesin doğru olmayacağı gibi yüksek çıkan ölçüm için de kesin doğru diyemeyiz.

Agizdan yaptigim olcumlerde 35 civari cikarim ben de, hic sorun olmadi. Doktorlar da hic uyarmadi su ana kadar. Ben de cok usumem bu arada.

sen bizi gömersin

Ben honor band 5 kullanıyorum Huawei'nin, bayağı da memnunum, tavsiye ederim.

mi band 1

mi band 3 kullanıyorum
çok memnunum

bence daisydisk depolama düzenlemesi için çok iyi. aldigimdan beri bilgisayar rahat çalışıyor. oncesinde bi teklemisti, daisydisk kurtardı. ben alirken 10 dolar (50 küsür liraydı), şimdi durum ne bilmiyorum. ama verilen paraya değiyor diye düşünüyorum.

@hazen
90 tl olmuş.

ayrica stremio var. şahane. her şey var. arayip bulamadığım dizi, film yok şahsen. istediginiz kalitede, çeşitli büyüklüklerde secenekler sunuyor. ücretsiz üstelik.

little snitch, a better finder rename, toast titanium, parallels desktop, iStat menus, BBEdit, AdGuard, Battery Health 3, drivedx, tuxera NTFS, cinch, pitstop pro, fontlab, carbon copy cleaner, alfred, The Unarchiver

Bunlar hep makinemde yüklü olanlar. Tek tek ne işe yaradıklarını yazmaya üşendim kusura bakma.

vlc player, entropy, easyfind, jdownloader, handbrake, mkvtoolnix, xld, onyx, virtual box name changer, ultracopier, limechat

CleanMyMac X

haftada bir çalışır ve diskten 1-2 GB yer açar mutlaka. Gereksiz dosyaları silmekte üstüne yok. Kullanmadığım zamanlar disk boşuna doluyordu.

Dini neden olabilir, değilse alkol kokusundan rahatsız oluyor olabilirler.

turkiye'de iken boyle ciddi zengin ama dindar bi musterim vardi, genelde luks kebapciya gidilirdi. icki olmadgina bakma, ickili restoran fiyatina iteliyorlar herseyi.

ayrica risotto'nun yaninda maden suyu icsen bile, yemegin icinde %99 ihtimal beyaz sarap var zaten, fyi.

Beni mesela bira ve şarap kokusu çok rahatsız ediyor. Migrenim nüksediyor ve midem bulanıyor:/
Bir arkadaşım da dini kaygılardan ötürü gitmediğini demişti.

Edit: @JohnOakley ve @kanlakarisikyagmur+1
Özellikle @johnOkley'in dediği gibi genelde insanlar alkolün etkisiyle sarhoş sapitip çok saçma sapan hareketler yapabiliyor. Birkaç kere sarhoş olmadığını iddia edip mekanda kendini rezil eden arkadaşim olmuştu. Ayrıca bu tipler ısrarla ben sarhoş değilim sarhoş olma eşiğim çok yüksek deyip kendilerini kandırıyor. Bir de sarhoş olma kafası çok farklı haliyle içen karşısındakinin de alkolune eşlik etmesini isteyebilir.

İçkili restoranların olayı farklı. O yüzden olabilir.

Rakı-balık mekanlarına kimse 1 saatlik bir yemek için gitmiyor. Gidenler en azondan 4-5 saatlik bir 'eğlence' için gidiyorlar. Bu nedenle böyle mekanların gürültüsü çok fazla oluyor. Ortamı da yemek yiyip kalkmak için fazla hareketli.

Ben sadece balık yiyeceksem rakı-balık restoranları tercih etmem.

Bir diğer sebebi de fiyatı olabilir. Normal bir balık restoranda 35 lira vereceğin atıyorum bir kalamar tavaya ortalama üstü bir alkollü mekan 50 lira çekiyor.

Bi keresinde denemek amacıyla evin yakınında bir ocakbaşı restorana gitmiştim. Meğer rakı mekanıymış. 2 tane lahmacun yedim. 50 lira hesapla kalktım :)

muhafazakar ailede büyümüş bir ateistim. haliyle çocukluğum hep "alkolsüz" yerlerde geçti. üstelik ben trakya'da büyüdüm hahaha. buna rağmen duyuruyu biraz garipsedim açıkçası... alkol konusunda bu kadar hassas olan insanların yaşam tarzı ve beklentileri zaten farklı oluyor. ayrıca hayır, geriye saydığınız yerler kalmıyor - alkollü içecek satmayan bir sürü restoran var. mesela biz ilçenin en iyi iskendercisine giderdik sık sık. iyi de bir yerdi, pahalıydı. ayran, kola falan satıyorlardı sadece. oturup yemek yer, çay içer, tatlı yerdik. muhafazakar aileler & arkadaş grupları zaten bunu istiyor. onlara hitap eden yerlerin sayısı daha fazla bile diyebilirim.

biz kendi bakış açımızla değerlendirdiğimiz için bize kısıtlı geliyor. mesela ben de şimdi "iyi bir müslüman olarak yaşasam?" diye düşündüğümde acayip sıkıcı buluyorum ama bunun sebebi benim müslüman olmamam. ona inanan, o yaşam tarzını benimseyen insan için bunlar sorun değil. demek ki ona yetiyor, öyle rahat edebiliyor.

kaldı ki bence bu gerçekten hiç dert edilecek bir mesele değil... türkiye'de yaşıyoruz yahu. alkolsüz restorandan bol ne var? asıl "balığın yanında rakı içeyim" deyince zorlaşıyor mesele. ben ankara'da öğrenciyim örneğin, dürümcüden tut da alkolsüz restorana kadar bir sürü yer bilirim ama ocakbaşı falan bilmiyorum örneğin. birilerine sormam, özellikle araştırmam gerekiyor.

Ben dine dahil değilim. Ancak içmekten çok hoşlanmam. Kendi keyfim için gideceksen alkolsüz mekan tercih ederim ki sarhoş insanlarla muhatap olmak zorunda kalmayayım. Kalınca incilerim dökülmüyor, ama etrafta içki içen olmadığında kendimi daha güvende hissediyorum ve rahatlayabiliyorum. Içki içenler bağırır çağırır, bazen kavga çıkar, laf atarlar, istisnasız neredeyse hepsi baca gibi sigara içer. Bunlar hoş manzaralar değil. Hele sigara kokusu hiç sevmiyorum. Alkollü adam yanında içince de içme diyemiyorum kavga çıkıyor vay efendim sigara diye.

Diğer bir sebep; alkol almayan insan sohbete ayak uyduramaz, kafalar uyuşmaz.

Benim de çevremde epey bu tarz tip var, alkollü mekanlarda insanların taşkınlık yapabileceğini ve canlarının sıkılabileceğini düşünüyorlar, bi grup insan da alkol değmiş tabaktan yemek bile yemeyecek kadar muhafazakar o yüzden. Try again'in dediği gibi alkol olmayan, ama ayı gibi pahalı olan bir sürü mekan var. Zaten muhtemelen en çok onlar kazanıyordur.

@himmet dayi:

aslında onu demek istemedim.
yani sevgilinle ya da arkadaşınla gidip, uzun uzun oturup sohbet falan edip akşam yemeği yenecek, üstüne kahve içilebilecek herhangi bir yerin de menüsünde içki olabiliyor.
illa balıkçı ve ocakbaşı değil derken bunu demek istemiştim.

big chefs, kırıntı vb. gibi oturup salata yiyip kalkabileceğin, artık bazı avmlerde bile bulunan, ortalama sayılabilecek yerlerde de alkol var sonuçta.
ama ben de her gittiğimde içki içmiyorum mesela.
o tarz daha gündelik yerlerden bahsetmek istemiştim aslında.

@try again fail again fail better:
öylesine bir "restoran yemeği" diye örnek vermiştim, beyaz şarap detayı aklıma gelmedi, doğru.

@der meister:

garipsenecek bir şey yok, duyuruyu dini hassasiyetlerle ilgili olarak yazmadım.
dini nedenlerle gitmeyenlerin nedeni zaten belli.

benim merak ettiğim JohnOakley'in verdiği örnekteki gibi dini nedenleri olmayanların sebepleri zaten.

@b/h

benim aklıma hiç bistro tarzı yerler gelmedi açıkçası cevap yazarken. o tarz mekanlara gitmemeyi tercih etmek bana göre dinle alakalı doğrudan. farklı bir sebep bana saçma geliyor. "hayat tarzı" diyecek olursak zaten o da dinle alakalı. bistroda takılan gençlerin yanında kendini rahatsız hisseden kişi, dinen caiz olmayan şeyler yapıldığı için rahatsız oluyordur. gerisi boş bahane bence.

Bugüne kadar da bistroda kafayı bulup sağa sola rahatsızlık veren bir tipe hiç denk gelmedim. Ayrıca bistrolarda kapalı mekanda sigara da içilmiyor. Direkt barlarda bu yasak delinse de bistrolar içerde sigara içilen yerler değil.

dini nedenle tercih etmeyenler migros, carrefour benzeri içki satan marketlere de girmiyor olabilirler. benim tanıdığım kişiler öyle en azından. evin altında kocaman migros var ama oradan alışveriş yapmıyor mesela. hatta migros vb. yerlerden alışveriş yaptığım için garipseyen, oradan alışveriş yapmasan iyi olur diyenler de var. ateist değilim, koyu dinci de değilim ama inancım var.
mekan sahibi, ödediğim parayla içki alacak. o paranın içinde benim param olmasın diye düşünebilir. ama ekmek aldığın fırında içki satılmıyor. fırın sahibi akşam evine giderken 2 bira alacak belki :)

Ciddi ciddi yemek pesinden kosan bir insansa, zaten nerede olsa yer. Yemek icmek hayatinda onemsiz ise, boyle kurallar koyabilir. Sosyal hayati sinirlayici olarak dusunmuyorum yine de. Baska turlu de sosyallesilir cunku.

Bana da inanmasi guc geliyor ama yemek yemeyi sevmeyen, sofra kulturunden cok uzak duran insanlar da var. Boyle bir insana alkollu mekanlara girmemek bir sorun olmaz zaten.

Travmali (genelde babasi alkolik) arkadaslarimdan birkaci kendilerini huzursuz hissediyor alkol tüketilen yerlerde. Cok yanasmiyorlar aksam yemeklerine. Daha cok kahve icmek icin bulusuyoruz mesela.

Bazı Yiyeceklere pişirme sırasında alkol konma ihtimali gitmemeye neden olabilir.

Dini sebeplerle alkollü mekanlarda yemek yemek istemeyen kişilerin gerekçeleri şöyle:

1-) Ortak yıkanan bulaşıklarda alkol kalıntısı kalması.
2-) Havaya karışan ve solunan alkolün de haram olması.

Şaka değil ikisini de duydum ve duyuyorum.

genelde alkollu mekanlar daha pahalı oluyor.
daha kötüsü alkollu mekanda alkol almıyorsanız genelde garsonlar size iyi davranmıyor hesaptan geçiremeyeceğiz diye.

Benim dini sebeplerle gitmeyen bir arkadasim var, gerekcesi, ilgili mekanlarin kazandiklari parada alkolun payinin olmasi ve bunu haram olarak gormesi; ustune ustluk bu paralarin yine alkol tedarigi icin harcanmasi.

Alkolden para kazanilan bir yerde bulunmasi kendi inananciyla celiskili, kendi harcadigi paranin alkol tedarigi icin kullanilmasi vesilesiyle kendisinin dolayli olarak alkol icilmesine, dolayisiyle gunah islenmesine, neden oluyor ve buna ortak olmak istemiyor.

Alkol kalintisi ya da havadan solunmasindan daha mantikli ve tutarli bence :D

İçki içilen yerde bulunmak iyi değil. Sanıyorum ki mekruh idi. Ondan gitmiyorlar.

250 gram dana ön kol, 750 gram dana döş etini çektir. içine yumruk kadar bir soğanı rendele, silme bir tatlı kaşığı tuz ile yoğur. iki gün dinlensin. sonra on numara ızgara köfte olarak ye. bana dua edersin.

500 g kıyma,
Püre haline getirilmiş yarım soğan,
Yarım paket Piyale köfte harcı,
1 yumurta,
Yarım çay bardağı su,
1 çay kaşığı tuz,
Çay kaşığının ucuyla karabiber ve kimyon

Ben bu tarife göre yapıyorum. Hem pratik hem de lezzetli oluyor.

Besin değerinin sıfır olduğunu ilk defa duyuyorum. Doğru olduğunu sanmıyorum.

www.google.com.tr

Şuradaki tarifi içine kabak ve maydanoz koymadan yapıyorum. Şu ana kadar yiyen herkes çok beğendi. Bana kalsa kabaklı hali de güzel.

incelemeleri bekle, bide bazı işlemleri yapamayacaksın yeni işlemciyle

Ben olsam 1-2 sene bekleyip öyle değiştirirdim. Epey güzel görünüyor ama bi sıkıntısı varsa anca belli olur bahsettiğim sürede. Tabi 10k riske edip umursamam dersen yardır, çünkü güzel görünüyor :D

appstore harici program yükleme işi sanırım m1'deki güvenlik çipi sayesinde (ya da yüzünden) nanay olmuş sanırım. ben o yüzden geçmeyi hiç düşünmüyorum. gerekirse windows kullanırım.

m1 işlemcide problem olduğunu sanmıyorum ancak ilk dönemlerde bazı programların çalışmaması gibi bir durum olabilir. senin durumun yine daha iyi. bende 2013 model macbook pro var. değiştirmem lazım ama arada kaldım. almışken m1 işlemciyle almak istiyorum, sanırım biraz bekleyip alacağım.

hiç değilse 2021 haziran'a kadar bekleyin.

bu bambaşka bir teknoloji. oturması en az 2-3 seneyi bulur. ilk alanlar zaten denek olacaklar ki apple veri toplayıp önümüzdeki senelerde kendisini geliştirsin. mutlaka kronik bir sorunu çıkacaktır. bu kablosuz ağın çekmemesi de olabilir yazılımda çökme ve donmalar da olabilir.

not: ben de sendeki bilgisayardan aldım. yolda gelmesini bekliyorum :)

1333 al tak.
www.n11.com

@alperz 1333 olur mu? Uyumsuzluk çıkmasın?

kafam rahat etsin kardeşim diyorsan 150 lira daha bayıl şunu al: www.amazon.com

Sözlükteki arkadaşların yardımıyla programı buldum. Adı "Sözün Doğrusu", sunucusu da Yavuz Bülent Bakiler.

Sanirim ikincisi calistirabilir cunku 5V guc girisi de var.

Bu ürünler ters çalışmıyor. Konetsunun attığı farklı zaten.
2. Üründen alacaksın. Onun güce bağlacaksım. Mi sticki de kendi adaptörü ne veya USB ye bağlanan lazım. VGA sesi akarmaz. Bu sebeple oradaki çıkışların ses kablosu ile aktaracaksın bir de.

hdmi to vga olacak senin olayın. hdmi girişi ve vga çıkışı olacak. ben n11'den geçen sene 40 liraya aldım canavar gibi. ses göndermiyor ama. ses istiyorsan elektrik beslemesi gerekiyor.

ileride böyle bir bağlantı araştırması yapanlar için yazayım. şu iki ürünü toplamda 28 tl'ye alarak görüntü elde ettim. sesi de harici minik hoparlörden aldım.

(git: www.amazon.com.tr

(git: www.amazon.com.tr

Ben önce starbucks şekerli içecekleri (2013)
Sonra Starbucks şekersiz içecekler (2015)
Sonra Evde Filtre kahve (2018)
Şimdi de evde mokapot ile espresso durumundayım

haftada 250 gr çekirdek bitiyor, kendim çekiyorum falan.
Çişimin kahve kokması harici bir derdim yok
Uykusuzluk da yapmıyor bende

Yaklaşık iki yıldır her gün cold brew içiyorum. Haftada 300 gr kadar çekirdek gidiyor aşağı yukarı.
Bunun yanına arada sırada kullanmak için moka pot bakıyorum, amazonda ya da trendyolda falan guzel indirim olursa bialetti alıp geçeyim diyorum.

Saglik sorunu yaşamadım ama vücudumdan cikan her sıvı kahve kokuyor benim de

haftada 84 gr filtre kahve.

spora başlamadan önce haftada 3-4 kere türk kahvesi içerdim. spor yoğunlaştıktan sonra filtre kahveye geçtim. son 1 yılda 2 defa detaylı check-up dan geçtim. herhangi bir problem yaşamadım aksine daha önce kötü olan değerlerim bile çok iyi geldi.

ayda 1 kilo kahveyi moka potta yapıp içiyorum.

sağlık sorunum yok.

30 ile 45 gr arasinda degisiyor. 45 gr üstüne ciktigim nadirdir. Pour over seviyorum evde. V60, klasik Melitta ya da Kalita. French Press cok nadir. Disarida sevdigim kahvecilerden espresso bazli kahveler iciyordum, sadece take away yaptiklari icin onu da biraktim gibi.

Ayda bir kilo kahve bitiyor kesinlikle. Kahve aldigim yerde abonelik sisteminde oldugumdan bundan eminim.

Bir bes senedir tuketimim gunde en az 30 gr seklinde. Buna bagli bir saglik sorunu yasamadim.

Birim çevirme olayında hata yapmadıysam günde 40 gram filtre kahve.
(4 kez french presste ikişer kaşıktan)
Sağlık sorunum yok.

abi ev seninse bir sürü şey olabilir de senin mi kira mı o önemli.

ev bana ait.

yerden ısıtma yerlerin soğukluğunu çözer ama faturanı x1,5 yapar o da en iyi ihtimalle.

halıfleks mantıklı ama o da çok leş bir şey. bence bol bol halı en iyi çözüm.

Ben de oyle bir evde oturmustum. Kisin altinda bosluk olan cikintilarin oldugu yerlerdeki parkelerin uzeri boncuk boncuk su olurdu soguktan. Mantolamasi yokmus o bosluk kisimlarin altlarinin . Mantolama yaptirtmistik hem soguktan hem de sulanma isinden kurtulmustuk. Ev kira idi. Siz de mantolama okup olmadigini ogrenin bence. O kisimlar atlaniyor genelde.

Mantolama +1

Ayni dertten muzdariptik.

Boşluğa gelen kısımlara iyi bir mantolama yaptırın. Isınma maliyetiniz de düşecektir.

Arkadaşlar, çıkıntılarda mantolama olduğunu öğrendim. Buna rağmen ev soğuk. Karşı komşuma sordum, ilk sene soğuk olduğunu, sonradan daha iyi ısınmaya başladığını söyledi.

Böyle bir şey olabilir mi? Evin bir müddet ısındıktan sonra daha iyi ısınmaya başlaması? Komşum, halıfleks falan döşetme, biraz sabret, dedi.

kabarık halı ser. içinde hava bulunduran her şey olur aslında. balonlu naylon bile büyük fayda eder. ama yürürken çata pata patlar gider tabi olmaz. anladın sen ama.

Dolapta sorun yok, maalesef bir türk müteahhit klasiği olarak koyduğunuz zemin eğri.

Dengeleyecek şekilde ayağının altına kama koyup yükseltin, düzelecektir.

Arkadaki kontraplagi sokup doğru şekilde civilemek lazım
Kesinlikle etkiler

kibritsuyu +1

hayatımda ilk defa +1 yazdım vay be amma komikmiş.

neyse. evet velkam tu realiti. bizim memlekette köşeler asla 90 derece değildir. duvarlar aslı sıfır değildir. zemin genelde giderin aksi yönünde eğimlidir.

Arka tarafı ince civiyle komple çak. Yoksa düzelmez. Epeyce çivi kullan. Ne kadar çivi o kadar iyi.

abi dolap düzgün duvar yamuk, düzgün dolabı neden bozuk duvara uydurmaya calısıyorsun?

evet çakılı mdf tablayı söküp itersen biraz fark olabilir ama onu sabitleyemezsin o öyle duracak.

Herkes dolapla duvar arasındaki yamukluğu sorun olarak anlamış ve duvarı kötülemiş.

Ama benim anladığım dolabın kendi kapakları da kendi gövdesine göre çap duruyor, duvar örneği anlamamız için anlatılmış.

Doğru anladıysam, sorun duvar değil de dolap ve kapakları ise gövdeyi gönyesiz toplamışsınızdır.

Arkalığı sökün, kapaklar düz duracak şekilde gövdeyi esnetip gönyeye getirin, arkalığı tekrar çakın.

kapaklar terazisinde degil. benim anladigim da bu. kapaklar sokulup asagidan tekrar yuvalanabilir. ya da ic kose lamasi kullanin. ya da arka kontrplak ya da mdf neyse malzeme sokun gonyeleyin oyle cakin. john +1

@kisa, @JohnBloor ve @turbosadık beni doğru anlamış. Duvarla olan ilişkiyi dolabın yamukluğu anlaşılsın diye verdim. Sorun dolabın kapıların yamuk kalması.

Doğru anlayıp tavsiye verenlere çok teşekkürler. Yanlış anlayıp tavsiye verenlere de çok teşekkürler.

Eger oyleyse mentese ayarini dogru yapamamis olabilir misiniz?

Dolap govdesi minifix ike baglanir ve pek cok baska panel daha bagli oldugu icin ben govdenin yamuk olmasina pek ihtimal veremiyorum. Valla bi foto atsan aninda anlar cozeriz bence

kapak ayarı lazım yada ilk yapılıştan yapısal olarak ana gövde terazide değil

evet bu hafta arkadasim gelicek.

Evet gidip gelmekte sorun yok sadece bazı eyaletler/şehirler test istiyor.

sahibinden get falansal

"sahibinden get" şeklinde araştırın, istediğiniz tam olarak o.

tanıdığınız bir şirket var ise, kredi kartı taksitlendirmesi yapsın.

önemli dosyalar yoksa salla çünkü ne adam gibi klasör yapısı, ne dosya adları falan istediğin gibi olmayacak. harcadığın vakitle kalacaksın.

önemli dosyalar varsa o zaman kurtarma için değil ama sonradan dosyaların tasnifi için uzun saatler seni bekliyor.

kaç taksitin kalanları bunlar? bankalar senden önce faizi tahsil ediyor. yani borcunu kapatmaya kalksan kalan anapara ve faiz miktarını bilmek lazım. hiç de karışık değil yani aslında.

Sadece ilki 55 aydan 46 kaldı. Diğerleri ilk taksitler

Kaba hesap yaparsak
1. kredi için toplam 20,010 TL
2. Kredi için toplam 10,080 TL
3. Kredi için toplam 5,640 TL Toplam da 35,730 TL geri ödeme yapacaksın

Yeni çekeceğin kredi de geri ödemen 34,236 TL
1,494 TL daha az ödeyeceksin, kullanmak mantıklı gibi

Ayda 48 tl fazla odeyip, ilk kredini 10 ay once kapatacaksin, kredilerin tek elden odenecek, ben olsam yapardim.

veri>metni sutunlara donuştur işe yarar mı acaba ayrı ayrı belirlediğiniz şekilde bölse datayı
veya parçaal formulu ile kendiniz ayırın hucrelere

Bul ve değiştir ile d yi gün, h yi sa m yi da yapabilirsiniz?
Formül şart ise bilgisayara bakmam lazım ama yakın zamanda zor bilgisayarın başına geçmem

bul ve değiştir ile çözdüm mevzuyu. aklıma gelmemişti.

(bkz: diş taşı) ilk şüpheli sanırım.

Bir dişçi bana geceleri uyurken dişimi sıktığım için bunun olduğunu söylemişti. Kaplamaların dibinde bu sebeple oluşan boşluklar yeni kaplamayla / kaplamayı labda büyütmekle çözüldü. Ama kendi dişimin dibinde olsa ne yapılabilirdi bilemiyorum.

Trendyol basip dagittigi butun parayi kaybeder, zararda olur. Bana 100 trendmoney "verdi" ben de onu geri verip 100 trendmoney karsiligina gelen mali onlardan aldim: 100 trendmoney degerinde mali kaybettiler.

Insanlar bu trendmoney'i kendi aralarinda takasa baslar, birbirine odeme icin kullanirlarsa, bu ekonomik aktiviteyi vergilendirmenin kolay bir yolu olmadigi icin bu asamada da devlet kaybeder.

yasallik limitlerini bilmiyorum, sonucta basan tarafin tamamen zararina yapacagi bir sey oldugu icin pek degerlendirmeye denk gelmemistir herhalde.

Trendyol niye zararda olsun? Mali veren satici, yani baska birisi, trendyol degil. Paranin gittigi kisi de o satici. Trendyolun cebinden bir sey cikmiyor ve parayi da istedigi kadar basabiliyor.

buna saadet zinciri deniyor işte.

Plastic_angel

Hopi ile bu tamamen ayni sey degil gibi?

Hopide saticiya gercek para odeniyor. Bunda ise gercek para odenmiyor. Yani bunda sisteme gercek para giriyor ama cikmiyor. Hopide ise sistemden gercek para cikiyor.

@yeahbutso, nasil yasal?

Satici ve alicinin sadece giftcard alip, verdigi bir odeme sistemi var mi?

Normalde giftcard ile alisveris yaptiginda, saticiya gercek para tl gitmiyor mu?

Benim dedigimde ise saticiya da aliciya da giftcard parasi gidiyor diyorum. Boyle bir sey hangi kanunda yasal?

1 hopi 1 TL yerine geçer. anlaşmalı sitelerde hopi puanlarını ödeme tutarınadn düşebilirsin. bi kısmını para ile bir kısmını hopi ile ödersin. Bir diğer örnek; kredi kartlarının bonusları da böyledir. Aslında bonus farklı bir ödeme kuruluşundur (ilk kurulduğunda öyleydi) garanti teb Ing falan bunların loyalty programını kiralamıştır.

@yeahbutso, bak daha basit anlatiyorum.


Simdi sen ps4 unu benim sitemde satiyorsun, buna otomatik olaramk 5000puanpara belirledi sistemim. Senin kasana 5000puanpara giriyor. Sen bu puanparayi tl ye donusturemiyorsun, sadece benim sitem uzerinden baska saticidan ürün alabiliyorsun. Ya da Bitcoin gibi bunu tl ye donusturemiyorsun, bu para sadece benim sitemde degerleri, baska bir yerde degerli degil.

Bu sirada, ben kendi arkadaslarimin kasasina canim istediği icin 100.000 puanpara atiyorum. Boylelikle onların alım gucu artip, senin 5000 puanparanin alım gucu dusuyor. Senin 5000 puanpara ile almayi düşündüğün seyi, simdi benim arkadaşlarım 10.000 puanpara vererek alabilecekler.



Bu adil mi? Bu yasal mi? Burada senin 5000puanparan devalue olmus, değersiz olmus olmuyor mu? Bdddk buna neden izin versin?

Bitcoin olustururken bile durduk yere havadan para ekleyemiyorsun hesaba, ekran kartlarinin calismasi gerekiyor gunlerce. Bak farki gorebiliyor musun?

Plastic_angel , sana da basitce anlatayim.

>
1 hopi 1 TL yerine geçer. anlaşmalı sitelerde hopi puanlarını ödeme tutarınadn düşebilirsin.


Demissin ama Burada anlasmali sitenin hesabina ne yatiyor? tl yatiyor degil mi? Benim dedigimde ise hopi yatacak sadece. Adam ps4 satinca, hesabina hopi gidecek, tl degil. yani, sistem disina cikartmak icin tl ye donusturemeyeceksin hopini ve sistem sahibi (boyner?) bu hopiyi istedigi kadar basacak.


Bu yasal mi olur bu sartlarda?

senin söylediğini yapan bi takas uygulaması hatırlıyorum. sen X malını sisteme 100 coine satıyorsun. X için alıcı çıkarsa ödemesini yapıyor ve senin hesabına 100 coin geliyor. Sen de bununla birşeyler alabiliyorsun veya "sistemden" extra coin satın alarak daha pahalı ürünler alabiliyorsun.

coin farklı bir sistemin sisteminde bozdurulamadığı sürece sorun yok. istediğin kadar coin basıp satabilirsin. hatta kazıkazan gibi kart olarak satıp sitende bir ödeme yöntemi tanımlayıp kullanıcıların kazıdıkları şifreyi hesabına yüklemelerini sağlayabilirsin. Ör: Turkcell hazır kart

şu an dünyadan aya gitmek de yasal. kanunda gidebilirsin demiyor ama yasal.

detay açıklama yapmayacağım, çünkü cevapları ticklemiyorsun. evet bu konuda ben de pek çok kimse gibi takığım.

Hazir kart ile ayni sey degil. Ben hazir kartta musterilerimin %10 una bedava 1000 kontor versem, diger musterilerimin alım gücü dusmuyor, yine ayni dakikaya ayni sure konusabiliyorlar.


Ama bu sistemde musterilerimin %10 una bedava 1000 para versem, diger musterilerimin alım gücü düşüyor. Cunku sistemde bir tane ps4 var ve havadan 1000para kazananlar artik bu ps4 u daha kolay alabilecekler.



@yeahbutso, beni anlamiyorsun. Yasal degil, yani bddk sikayet ederse, bunlara yuklu cezalar kesebilir, hatta titan benzeri dolandiricilikla suclayip, hapis bile verebilir. Cunku kullanicilara tl karşılığı sanalpara veriyorsun ve bu sanalparalari, sistemi keyfince manipule ederek keyfince degersizlestiriyorsun.


Hatta bak soyle diyeyim, sitede kullanicilarin yukledigi 100 tane eşya var diyelim, ben 10 arkadasima sınırsız sanalpara verip, bu esyalarin hepsini satin almasini sagoayabilir miyim? Evet, saglayabilirim ve bu 100 esyayi da hic emek sarfetmeden evime koymuş olurum. Esyalarin esas sahipleri de elindeki sanalparalara bakmakla yetinirler. Cunku sistemde istedigim kadar sanalpara basabiliyorum.

Arayip sormadigim kadinla ilgilenmiyorum demektir. En iyi ihtimalle, seks ihtimali icin arada yokluyordur.

Aradigin popstar o degil.

“Netekim bir erkek de arıyor soruyor beğendiği kişiyi”

İstemiyor olabilir ama başka konular da olabilir. Sevgilisinden yeni ayrılmıştır. Çok yoğundur. Bir süre ilişki düşünmüyordur.

Kimi erkek öyle olur, senden çok çok hoşlanmış da olabilir yani. Bunu en iyi yanyana geldiğinizde anlarsın.

yazmazsa yazmasın boşver sen de ona aynı şekilde davran. yazmak isteyen ölüm döşeğinde olsa bile yazar, görüşmek isteyen kenya'da bile olsa gelir görür. çok da şey yapmamak lazım.

İlgi göstermediğine göre pek de hoşlanmış görünmüyor. Ama ne olur ne olmaz diye tamamen iletişimi de kopartmak istemiyor. Yalnızlık zor.

genel olarak mesajlaşmayı sevmiyor olabilir mi? ne biliim bende böyle muhabbeti yarım bıraktığım falan oluyor yazmayı pek sevmediğimden.

halleri gelmişde olabilir.

hoşlanmamıştır. emin olabilirsiniz.

Olmazsa olmaz olarak görmüyor.

Boşver. Ruh eşin de olsa salla gitsin.

30 yas k

Hayatın en güzel öğrettiği şey bir erkek hoşlanıyorsa bunu görürsün bilirsin hissedersin. Kovalar yani.

Mesajlaşmayı sevmeyen erkek bile flört döneminde bir nebze farklı davranırdı.

@abdurrahman, +1 diyorum.

Arçelik/Beko.

Arcelik/Beko

arçelik/beko/grundıg/altus/keysmart

Beko +1

Arçelik
Beko

ben annemlerin evine ve kendi evime hep bosch aldim. cok memnunum servisten.

Arcelik

kesinlikle arçelik ve grubundan şaşmayın.

özellikle izmir konak tarafı servisi çok hızlı çalışıyor. antalya'da da deneme fırsatım oldu.

hiç gerek yok öyle yabancı beyaz eşyayı almaya veya dandik vestel almaya.

not: indesit de türkiye'de üretiliyor, manisa'da whirlpool fabrikasında. yabancı zannettiğin türk çıkar yani.

siemens/bosch. servişçi çok anlayışlıydı 2 kere masraf çıkarcak parçayı hata olarak girip beni 2 kere kurtardı.

Arçelik kesinlikle.

Evdeki makinalar 30 yıldır çalışıyordu modeli yenileyelim diye değiştirmistik.

eğer tek mikrofon kullanacaksan 4 girişli bir ses kartı alırsın. 2 pre 2 de line seviye giriş olur üzerinde. paranın yettiği en pahalı kartı al.

audient id 14

bu tür ürünlerin mono olarak left ve right çıkışı olur, 2 mono da 1 stereo yapar.

günümüz ses kartlarının da genelde 2 kanal mikrofon preamplisi olur, 1 ve 2 kanal olarak.

bu mikrofon preamplilerinin dış tarafına xlr mikrofon bağlarsın, iç tarafındaki girişlere de 3.5 inch çivi mono jack bağlarsın.

bazı ses kartlarında line in enstruman girişleri arkada olabilir.

mikrofonu klavyeye bağalamak amacındaysan dinamik bir vokal mikrofonu alırsın.

yok ben ses kartına bağlıycam dersen condenser de alabilirsin. condenser mikrofonlar 48volt phantom power ile beslenir, bazı yüksek kalite mikrofonların kendi phantom trafoları olur ama genel olarak ucuz mikrofonları ses kartı ile beslemen gerekir, tabi bu kondenser mikrofonlar için geçerli.

ses kartı olayı çok detaylıdır, mesela sırf klavye bağlayacaksan orta kalite bişey olabilir, yok ben gitar giricem, vokal kaydedicem, pahalı mikrofonlar kullanıcam dersen, bu işin endüstri standartları universal audio, ssl ve apogee gibi markalarla dönüyor. ssl2+ plus yeni çıkan ve çok merak edilen, tercih edilen bi kart, ssl ürünleri sadece çok pahalı stüdyolarda olduğu ve kendine has karakteristlik bir preampli sound yapısı olduğu için ufak çaplı işletmeler ve ev kullanıcıları için çok uygun oldu. ben kendi kartımı almasaydım kesinlikle ssl 2+ alırdım.

ben presonus 24c kullanıyorum, esnek bir kart. preamplisi şahane değil ama behringer m-audio gibi kötü de değil. 26c alsaymışım daha mutlu olurmuşum.

bu ses kartının bir özelliği de android, apple tablet ve telefonlara bağlayabiliyorsun. gerçi ne işime yarar bilmiyorum ama öyle işte hehe

orta kalite ses kartlarında ssl2+, focusrite, presonus ve steinberg ve böyle bi kaç marka daha var tutulan.

uyumluluk çok önemli, hem windows hem mac de sorunsuz çalışan bi kart olmalı.

bunların da dışında dsp yani kendinden effect işlemcisi olan kartlar var, universal audio gibi pahalı kartların dsp kartları, modülleri ayrı satılır falan.

Piyasayı bilmiyorum ama 100 lira para değil artık. Bilgilerin önemine göre bedavadan hallice geldi bana.

Kurtarabilecekse bedava. Denemek içindir ama o bence

100 liraysa muhtemelen kurtaramayacaklardır. çünkü bu işi gerçekten yapabilenler bu paralara yapmıyor. mydisk, golddata gibi işi veri kurtarma olan yerlere git eğer bilgiler önemliyse.

o adamlara diskini verme çünkü başarısız olan her kurtarma girişimi diskteki dosyalarınla arandaki mesafeyi daha çok açar.

Bu iş için biraz az para.

rastgele dosyaları çıkarıp bunlar çıktı sadece demesinler?

100 liraya bu işi yapabileceklerine pek inanmadım.

Fiyat uygun ama veriler ne kadar sağlam geri gelir o biraz zor .
Siz hepsi yerine işimize yarayacak türde belli formatlarda (jpg, docx,xlsx pdf gibi)ki verileri isteyin ki iş fazla uzun sürmesin.

Ofiste yanan bir disk için 4-5yıl önce 4000 tl istemişlerdi.
Oradan hesap edin ucuzluğunu ve güvenilirliğini:)

konetsu +1 nasıl bir bozulma. burası önemli.

Evet yapılamadı maalesef:D

harddiski tamir edip içindeki verileri kurtardım ayağı mı yapacak? yoksa çalışan hdd'den gerçekten veri mi kurtaracak? asıl sorulması gereken bunlar.

100 lira çok az rakam zaten veri kurtarmak için.

Bulutfon

bir tane kontörlü hat al. bir de nokia telefon. sağa sola o numarayı ver. arada lazım olursa telefonu açarsın. altı ayda bir de 20 lira atarsın tamam işte. aha sana sanal numara.

töbe haşa, biz kahve snob'ları kahveye hiçbir şey koymayız. elimizden gelse su da koymayacağız da, olmuyor işte...

geçen birkaç damla hindistan cevizi yağı damlattım v60 demlerken, fena olmadı. tabii önce bi sağıma soluma baktım gören eden var mı diye.
ps. buranın anonimliğine güvenerek yazdım bu cevabı, silebilirim.

Valla hocam Cold Brew ile düz limonatayı bir karıştır derim. Kışın Americano ile Cemiyet Kanyak karıştırıp matarama koyup çekiyorum arada o da güzel bence.

Yok, koymuyorum. Likörleri pancake üstüne döküp yiyen pis bogazli bir insanim, ama o kadar aromasi carti curtu, tazeligi icin para verdigim kahveye gidip yabanci madde eklemem.

Suyu icin bile acaba Brita yeterli degil mi, bir kahveciden birkac litre filtrelenmis su alsam mi diye dusunuyorum.

Ancak kismetimde cok kotu kahve varsa, ornegin havalimani ya da benzinlik kahvesi gibi, yapabilirim. Kahveyi yavas ictigimden dolayi, soguyunca butun o huzursuz eden aciligi ve kagit kokusu ortaya cikiyor ucuz kahvenin, o durumda suruba da liköre de varim.

bir kere vanilya ekledim hic begenmedim.
nane likoru yainda iciyorum en fazla denk gelirse.

kahvenin yanında alaman işi tatlı turşu yemek hariç bir şey karıştırmıyorum.

Kahve snpbu değilim ama Moka pot + süt köpüğü ile yapılan ev cappuccinolarina hastayım.

Ben baileys koyuyorum bazen. Sıcağı eh işte ama soğuk olanı güzel.

Hindistan cevizi yagi + muskat rendesi + tarcin ekliyorum canim isterse. Kokulu, aromali icimi hos bi kahve oluyor.

Baya normal.

Normal, dizellerde daha da normal.

normal,

duz yolda sikisik trafikte o sekilde gidilir, ondekiyle mesafeni korursan hic frene basmadan kiyin kiyin gidersin mis gibi

Hocam akşam akşam keyfim yerine geldi sağ olasın; debriyajdan çekersen ufaktan titremeyle birlikte araba zaten öne atar kendini, çok çekersen stop eder.

dizel araba gider normaldir.

@Angelus

Araç dizel söylemeyi unuttum

@Vedat

Öyle one atmiyor işte, yağ gibi kayıp gidio. Ben yeni ogrenmeye başladım

Dizellerin torku daha yüksek olduğu için çekişi de güçlü oluyor kalkışlarda.

Dizel olmasa da debriyajdan yavaşça çektiğiniz takdirde araba ufak titremeyle birlikte yavaşça ileri doğru atar kendini. Kullandıkça tanırsınız hocam yeni başladıysanız normal. Sıkıntılı bir durum yok yani gayet normal.

(bkz: yarım debriyaj)

Arabaya ilk hareketini veren gaz degil, (uygun) debriyajdir zaten. Gider, normal. Birakiniz gitsin :)

Siz araba kullanmayın
Cevap : normal

(bkz: rölanti devri)

kimse yazmamış normaldir

hocam bence bi ustaya baktırsan iyi olur pek normal gelmedi

icten yanmali motora sahip aracin vitesi bosta degil ise arac yavas yavas ilerler cunku gercek gaz orani motoru rolantide sabit kalabilmesi icin min %10-%15'dir.

misalm elektrik araclarda bu tur bir davranis olmadigi icin bazi suruculerde rahatsizlik yaratti. sirf bu nedenden dolayi tesla'da mod var.
www.youtube.com

Normal hatta baya kullanıcı dostu. Stop ettirmekten nefret eden ben, daima böyle bir araç istemişimdir. Kazasız belasız kullan.

Bir de motoru güncel araçlara göre zayıf ve eski araçlarda yokuşlarda öyle ayağımı debriyajdan çekeyim dursun olayına sakın girmeyin. Motor durur siz de kıç gibi kalırsınız ortada.

Ankara'dayken dandik arabalarla çok maceralarım oldu böyle. Orada gaz vermeniz lazım.

spring, broadway, orta kasa broadway, şahin, faça şahin, serçe, kartal, doğan, yumurta kasa accent, dana gözü kasa corolla gibi araçlardan bahsediyorum.

Önce yer kiralanır, sonra bu maliyeye bildirilir ve memur gelir teftiş eder, sonra da vergi levhası verilir.

Yani ortada hiç bir şey yokken dükkan kiralayabilirsiniz, ilk adım dükkanı kiralamaktır.

ben olsam onun yerine depo kıralardım. dükkan dediğin şeyin vitrini bilmemnesi olur yani bir camı olur. o da ayrı maliyet. deponun sadece kapısı ve penceresi var ve daha ucuza aynı alanı kiralarsın. elektrik su bağlatırsın.

Bence eşiniz istemiyorsa almayın. Bahçeli eve çıkarsanız alırsınız. Barınakları vs ziyaret edip yem götürerek de bu ihtiyaç bir seviyede karşılanabilir belki. Onun dışında kesin alacaksanız şu link belki yardımcı olur:

ankaravetrium.com

Tamamı tüylerle kaplı bir hayvanın tüy dokmemesi mümkün mü? Sizin durumunuzda ben olsam hayvanın günahına girmezdim.

Toy poodle bakın. Çok az tüy dökerler. Küçük ve akıllılar.

her tarafı tüyle kaplı bir hayvanın (kedi ya da köpek) bizden daha fazla tüy dökeceğini hesaba katın.

köpek dışarı çıkarılacak, gezdirilecek. bunu yapabilecek misiniz? köpek dışarıda gezdiği patileriyle eve girerken eşiniz nasıl tepki verecek? patisini sildiğinde yeterli gelecek mi? temizlik takıntısı var mı?

eşiniz tamamen yeşil ışık yakmadan hayvanın günahına girmeyin.

Almayın . Hayvana da size de yazık. Köpek bakmak zordur. Hergun ama hergun ilgi bekler sizden.
Eşiniz Kil / Tüy seviyormuş zaten. Köpek esyalara zarar verecektir. Eşinizle sorun olacaktır.

Hocam yapmayın. En tüysüz köpek bile 5 dk oturduğu yerde bir sürü tüy bırakır. Bunun günde 2 defa gezdirmesi var, enerjisini atabilmesi için oynatması var. Ayrıca köpek kokusu da ağır olan bir hayvandır. Daha önce beslemediyseniz alışık olmadığınız için rahatsız eder. Ufak köpek istemişsiniz ama ufak köpekler genelde agresif cinslerdir, eğitilmeleri de hiç bakmayan biri için zor olur. Bence kedi veyahut muhabbet kuşu sizin için ideal olur.

evde köpek beslemek = evde 1 aylık bebek bakmak

bu kadar emek istiyor. sen onunla ilgilenmez o ölür. temizlemezsen pislenir hastalanır. gezdirmezsen delirir.

su kaplumbağası alın mesela.

Almayın.

Köpek bakmak kolay bir iş değil, köpekler oyuncak da değil. 4 yaşında çocuğunuz varken bir de yanında köpek bakmanız, hele eşiniz de istemezken mümkün değil.

Türe göre değişmekle beraber her köpeğin günde en az 1 saat egzersize ihtiyacı var. Eşinize, çocuğunuza, kendinize ayırmaktan feragat edeceğiniz 1 saatiniz, hem de her gün var mı? Her sabah ve akşam yaz kış demeden yarım saat köpeği gezdirebilecek misiniz? Tatile giderken yanınızda götürebilecek misiniz? Köpek istemiyorlar diye 4-5 yıldızlı otellerden vazgeçebilecek misiniz?

Eğitene kadar zaten ama eğittikten sonra bile zaman zaman köpek evin parkesine, perdesine, halısına işeyecek, sıçacak ve kusacak. Tüy dökmeyi geçtim, muhabbet kuşunu bile istemezken bok/kusmuk temizlemeye, her ay halı yıkamacıya para vermeye gönlünüz var mı? Köpekli bir ev olduğunuzda ister istemez hijyen standartlarınız düşecek, bundan kaçış yok, ev halkı buna ikna olacak mı? Çocuğunuzun alerjisi çıkarsa ne olacak? Her hafta fazladan 3-4 saat temizlik yapmayı göze alıyor musunuz?

Köpek alınca sadece köpeği değil, ev halkını da eğitmeniz lazım, herkes köpek eğitimine katılmazsa köpek yeterince disiplin sağlayamaz, mutsuz olur, hatta belki ters gününe gelirse eşinizi çocuğunuzu ısırır. Böyle durumları handle edebilecek misiniz?

Bence illa hayvan istiorsanız kedi alın. Akarı kokarı yok, ilgi istemez, takılır kendi halinde. Köpek bakmak zor iş, sizin durumunuzda hiç mantıklı gelmedi bana.

Ev ahalisinden biri hayvan istemeyince büyük problem oluyor. Bizzat yaşadım. İkna ederim diye düşğnüyorsunuz ama olmuyor bir şekilde bir şeyler ona batıyor. Kıldı tüydü derken eşinizle papaz olmayın. Bir zaman sonra hayvana da bağlanınca büyük problem oluyor hem hayvan için hemde sahibi için

Tüy meselesi problem olacaksa almayın

yağda kıyma mı kavrulur yav? kıymayı kızgın tavaya ya da tencereye at. hızlı hızlı çevir. zaten kendi yağı yeter onu pişirmeye.

ben kıyma yiyebilmek için içine biraz domates salçası, biraz karabiber ve tuz atıyorum. gömüyorum.

döküm tavaya at + içine hiç bir şey katma (kıymalar en az % 10 yağlı olur zaten) bu yağ yeter.
içine domates salçası + şu günlerde domates rendesi + biraz biber + biraz acı biber + üstüne bir kaç yumurta ... güzel olabilir. yapmışlığım var o yüzden yazdım :-)

yahu köfte yapın.
kıymayı neden öyle yiyorsunuz ki?

rendelenmiş soğan, kimyon, karabiber, tuz, yumurta, galeta unu veya bayat ekmek koyun kıymanın içine.
karıştırıp iyice yoğurun, ızgara köfte yapın.

ya da kıymayı salça/domates sosu/rendelenmiş domatesle, yeşil biberle kavurun.
tuz, karabiber ekleyin.
makarnayla karıştırın, kıymalı makarna olsun mesela.

sen arayabildiğini zannediyorsun.

çevir sesi o değil. eski telefonlarda vardı o. cep telefonunda çevir sesi olmaz. çevir sesi, adı üzerinde senden numara çevirmeni bekleyen sese deniyor. cep telefonlarında önce numarayı yazıp sonra arama tuşuna bastığından duyamazsın.

Çevir sesinden kasıt aralıklı çalan çalma sesi olsa gerek.

O ses de dijital. Whatsapp araması online olduğu için sanal bir arama sesi iletiyorlar sana alışkanlıklar gereği. Ama karşı taraftın telefonuna iletilmiyordur bu çalma durumu.

O çalma sesi analog hatlarda karşı tarafın telefonunun çalma sesiyle paralel çalıyordu mesela.

Sana niye cevap atamiyorum acaba buradan

xerox'un çok basit lazer yazıcısı var modelini unuttum ama 400-500 lira falan. al geç.

Hp LaserJet yazici al 2. El

Nerede ve hangi hızda yürüdüğüne; sağlık durumuna ve yaşına bağlı diye tahmin ediyorum.

Düz yolda ve nabzını çok yükseltmeyecek hızla yapıyorsan yürüyüşünü (5~ km/saat gibi veya 90-100 nabızla) ~150 gramlık çiğ makarna bile o enerjiyi verir. Onun dışında protein ihtiyacın günlük asgari gereksiniminden çok sapmaz diye düşünüyorum, yine de artırmakta fayda olur tabii.

Temposuz yürüyorum.Yavaş yani

Daha bilgili biri daha iyi bir yorum yapar ama 7 km civarı yürüdüğünü düşünürsek 1.5 saat civarı yürüyüş yapar. Böylece 400-500 kcal civarı enerji yaktığını tahmin ediyorum. Ben şahsen benzer programı müsli+süt ve biraz meyveyle geçiriyordum. Eh biraz da protein arttırıp yavaşça kilo kaybı gözlüyordum.

Şu sayfaya bilgilerini yazarak günlük kalori ihtiyacını belirleyebilirsin. Yine aynı sayfadan günde ne kadar karbonhidrat, ne kadar protein ne kadar yağ alman gerektiğini hesaplıyabilirsin.

www.agirsaglam.com

A101 de 8Ekimden itibaren 159 liraya satılacak olan Mi band 4 lerden bir tane alarak o yürüyüşle kaç kalori yaktığını görebilirsin.

Telefonuna FatSecret uygulamasını yükleyerek ve öğünlerde ve öğün arası yediklerini içtiklerini yazarak günde kaç kalori aldığını ve makro dengeni hesaplıyabilirsin.

on bin adım öyle hayatını etkileyecek bir miktar değil. kilon kadar protein al gerisi kafana göre takıl işte. dandik çer çöp yiyecekleri tabi ki yemeyeceksin bu arada.

Bir sey degistirme ihtiyacini hissettiniz mi? Ornegin yururken ya da sonrasinda yorgunluk vs?

Yoksa, 10 bin adim, saglikli bir insanin normal bir gunde atmasi gereken adim ve spordan sayilmiyor. Ben hicbir sey degistirmedim, kopek sahiplendigimden beri zaten 1,5 saat yuruyorum gunde. Oncesinde bir kahve ve bir elma ya da kuru meyve atististirip cikiyorum yuruyuse. Sonrasinda, aciktigimda, normal kahvaltimi ediyorum.

Beslenme duzeninizde bir degisiklige gerek yok, eger saglik sorununuz yoksa. Varsa zaten uzmanina gidip gunluk egzersiz ve yeme duzeniniz icin danismanlik alin.

slayer falan dinliyorum ben karışık.

Yasanan siyahi olayindan sonra spotify "black lives matter" listesi yapmisti valla sporda baya iyi gidiyor, ben ona takildim kac aydir. Bir de, 2000 oncesi metal muzik... Normalde de severim sporda da gideri var.

şu linki koyayım:

eksisozluk.com

ataköy marina var aslında, orda içerde bikaç mekan var. ama cadde sahil gibi değil, bakırköy sahilde kitle biraz daha muhafazakar mangalcı o yüzden aradığın şeyi bulamazsın bence.

Maalesef yok.

eski bir bakırköylü olarak yok diyorum. yukarıdaki arkadaşın dediği yer de hem çok iyi değil hem de gereksiz öpülürsün. atla kadıköye git bence

Var daha dün akşam oturduk içtik ama aileler, piknikçiler çok oluyor. son 4-5 ayda 3-4 sefer de polis/bekçi alkol yasak diye uyardı. Moda daha sorunsuz rahat olur

caddebostan, moda, maçka vibe'ını yakalayabilmek için bakırköy sahilden ziyade yeşilköy sahile gidebilirsiniz.

Eski bakirkoylu olarak bende yok diyorum bir kirilmadan sonra o sahil kulturu yok oldu, moda gibi asla degil bakirkoy sahili

Baruthane millet bahcesinde sandalye atip bira iciliyor. kesin bilgi. yayalim.

Bu kadar dert etme ya :/ gerçi gym modası diye bir şey olabilir

şort gibisi var mı ya? kotondan aldım dandik penye şort dört beş tane. çevirip çevirip giyiyorum her gün.

@free dert ettiğim algısına nasıl kapıldığını anlamadım.

@alperz kışın da mı şort giyiyorsun?

www.gymgiyim.com şuradan giyiniyorum. Ürünler çok kaliteli, fiyatlar uygun.

şort gibisi var mı ya +1
kış da olsa o kadar hareket sonrası terliyorsun daral geliyor, eğiliyor kalkıyorsun şort mis gibi rahat. salonun tüm bunlara rağmen seni üşütecek kadar soğuk olacağını sanmıyorum zira.

kisin bile sortla salona yuruyorum. en iyi salon evine en yakin salondur. benimki 500 metre.

www.google.com


Bir denenebilir.

çare compressor denen şey. vlc'de var.

www.ab9il.net

Ben adını bile unutmuştum,simdi görünce kim bu dedim,bir dönem bilinen birisiydi ama aşırı popüler değildi,çok ortada olmamak onun tercihi olunca hakkında az entry olmasıda normal.tr nin en güzel kadını falan iddialı olmuş birde,

2000'li yıllarda vatan şaşmaz'la sabah programı sunuyordu. onun dışında ne yaptı hiçbir fikrim yok. sarı saçları haricinde tipini bile hatırlayamadım.

tr'nin en güzel kadını iddialı +1

bağdat caddesi'nde gezen, babadan zengin sarışın hatunlara benziyor ama caddede her saniyede ondan daha güzel birini bulabilirsin. çok yapay ve estetikli duruyor. 20 yaşındayken de böyleydi.

lise yıllarımızın meşhur aktrisi sylvia saint'i andırması hariç ben bir numarasını hatırlamıyorum bu kadının. oyuncu muydu neciydi bu?

kim olduğunu bu duyurudan öğrendim.

edison ampulu

Flamanlı ampul ama bildiğim kadarıyla çok yakıyor

rustik ampul deniyor. led olanlarını al.

Edison ya da rustik ampul deniyir.
Led olanlari iyi oluyor

Rustik led ampül

sayın co2s2 bey umarım afiyettesinizdir.

abi şimdi değmese 5-6 sene sonra değer diyeceğim ama arm işlemciye geçiş öncesinde ben olsam ucuzunu alır geçerim. ben şahsen öyle yaptım en azından.

Bunlar yine MB Pro ise zaten şu an en ucuz modeli bile 5-6 sene rahat götürür.
Tasarım programı, video render, Photoshop gibi işlemci gücü gerektiren yazılımlar kullanmayacaksan bence 1.4 ghz de iş görür. Ama bütçen varsa her zaman en üst donanım daha iyidir.

Neden MacBook Air değil?

@alperz : arm işlemciyi bekleyeyim mi?

@himmet dayi : şirket alıyor bütçe problem değil aslında ama sırf bütçe var diye de pahalısını alacak değilim.

@fever : air'de ekran daha az parlak ve işlemciler çok daha yavaş (bildiğim kadarıyla, bir de ne bileyim, macbook air ne arkadaş ya? yine iyi kötü iş yapıyoruz)

arm dediğin iki seneye çıkar en kötü. iki sene sonra elindeki mac eski olur. "eh arm geldi yenileyelim" dersin yenilersin. herkes mutlu, apple da mutlu. tim cook da mutlu.

Quadcore yeni seri, 16 ram Air aldim, memnunum.

Bi tık daha ince ve hafif olması sebebiyle tercih ettim. Bir de şu saçma sapan touchbar yok, o da bir tercih sebebiydi.

incelemeni öneririm. sanırım şarjı da bi tık fazla gidiyor olabilir.

Ulus. Sitede kalmanıza gerek yok.

Gel Ziverbey'e geri dönüş yap. Müjdat Gezen'in arka sokaklarında bir yerde ev tut seküler hayatın huzurla birleşiminin tadına var. İlla üçü dışında olsun dersen Acıbadem'de metrobüs durağının yakınlarında bir ev tutabilirsin oralar da çok ferah ve temiz.

merter'e gel. herkes kofti solcu burada. kitap kolektifleri falan allaaah yıkılıyo ortalık.

Zekeriyakoy de oturuyorum memnunum insanlar komşular ortam gayet güzel sakin.

Şişli genel olarak iyidir ama Kurtuluş harikadır.

Suadiye, Kalamış, Zekeriyaköy, Ulus/Etiler vs. Bütçe olarak kurtarmazsa Ataşehir'deki sitelere de bakabilirsiniz. Tamamen rahat bölgeler buralar. Kurtuluş falan bana çok tehlikeli geliyor, çok çeşitli garip garip insanlar var, sıkışık sıkışık sokaklar, bu listeye kesinlikle almazdım herhalde.

Kesinlikle Ataşehir. Free bir ortam var.

Daha düşük bütçeli mevki olarak Çengelköy Ata2 sitesi.

Bahçelievler. Ama bahçelievler mah ve siyavuşpaşa mah. olacak. 2 senedir bahçelievler mah. oturuyorum. mecidiyeköy'de çalışıyorum. metrobüsten bahçelievler durağında her indiğimde toprağı öpesim geliyor.

Fenerbahçe Kalamış feneryolu kızıltoprak suadiye erenköy moda

Atasehir- asikveysel, Atatürk, Barbaros mahallesi.
Bakirkoy- Ataköy 3-4-11. Kısım mahallesi.
Besiktas- akay, nisbetiye, konaklar, etiler, levazım, Gayrettepe, levent mahallesi.
Kadikoy- Caddebostan, Fenerbahçe, Suadiye, Göztepe, Erenköy, Feneryolu, Kozyatağı mahallesi.
Sariyer- Uskumruköy, Zekeriyaköy, Darüşşafaka, huzur mahallesi.
Sisli- Teşvikiye, harbiye, merkez, cumhuriyet, fulya mahallesi.

Ben de ev bakarken liste cikarmistim. Bu mahallelerde ev bakarsan büyük ölçüde kafan rahat olur. Daha sakin, daha hareketli, şehir merkezine daha yakın, daha uzak vs tercihlerine göre seçim yapabilirsin.

Biz eskiden cankurtaran kayaliklarda bira icerdik. eminonune gitmeniz lazim tabi. bi de hala piiz icirtirler mi orada bilemedim.

Neresi varsa tek tek alıştıra alıştıra hepsini hiç ettiler.
Şehirlilik ve yurttaşlık bilinci olmayan lümpen yığınlar sadece sessiz kaldı. Ben bulamıyorum bir yer. Bulun varsa bekliyorum.

b450 anakart, 8 gig ram, ryzen'in sonunda g ile biten herhangi bir işlemcisi. 256'lık ssd tamam bitti gitti. kaça gelir bilmem ama alınabilecek en ucuz sistem bu olur.

YouTube dan cihaz.tv kanalına bak bence.

i.resimyukle.xyz
Hepsiburada'dan hızlıca birşey topladım. 2.181,73 TL

Yalnız fiyatlar ne olmuş öyle. Bu devirde bilgisayar almak araba almak gibi olmuş.

Votkayı ben shotlar halinde içiyorum sek olarak. Bir kokteylin yarısına kadar votka koysaydım beğenmeyebilirdim muhtemelen. Tadından ziyade verdiği hissi seviyorum.

Diğerleri hakkında bir yorumda bulunamam, damak tadıyla ilgili. Ben viskiyi, cini, şarabı severek içiyorum.

ben de aynı şekil, insan alışkın olmayınca hepsi acı zehir gibi. biraz meyveli şarap içebiliyorum diğerlerine göre daha az acı :) meyveli şekerli kokteyl deneyebilirsin, dediğim gibi geri kalan her şey zehir.

votka sek içilir. shot içilir. sarhoş olmak için içilir. lezzeti için içilmez.

sen böyle meyve şarapları var onlardan al iç bence. geçen bi böğürtlen şarabına denk geldim şerbet gibi içtim.

Güzel votka sek içilir+1.
Misal russki standart (iyi bir votkadir. zevkler ve renkler tartisacak durumda degilim).Kötü votka tadi belli olmasin diye meyve suyu ile boca içilir.

Dediklerinden hiçbirini içerken bu ne ya demiyorum. Ama eşim icemez misal viski, brandy falan. Kişiden kişiye değişir.

Sarap ve şampanya alkol orani az oldugundan sizde öyle bir etki bırakması zor. Yoksa su gibi gidiyor ikisi de ki bu sebepten yemekle içiliyor çoğu zaman. Yoksa öyle olsa yüksek alkol ile yemeğin butun tadini alir götürür (bkz raki).

votkayı buzluğa koyup sek shot atabilirsiniz.

canınız nasıl istiyorsa öyle içersiniz aslında. genelde ben 1/3 votka 2/3 meyve suyu ya da redbull. votka redbull tatlıdır güzeldir.

İyi votkaların aslında kendine göre güzel bir lezzeti oluyor. Boğazı fazla yakmadan su gibi akıyorlar. Ucuz votkalar kolonya gibi oluyor. Denedikçe fark ediyor insan

Soru 1: iyi vodkalar (belvedere, grey goose, beluga vs) sek içilebilir ama bir aroması olmadığı için bir tad da beklememek lazım (alkol tadı dışında). Bununla birlikte bu vodkaların aromalı çeşitleri de mevcut. bu arada ruski standart iyi bir vodka değil. Ayrıca vodkayı enerji içeceği, kızılcık suyu gibi aromatik içkilerle karıştırabilirsin. 1 ölçü vodka, 2 ölçü de onlardan.

Soru 2: Bahsettiğin yelpaze çok geniş. Likörler genel olarak rahat içimlidir. Cin isi genelde sek içilmez ama bazı aromatik cinler içiliyor. Cin dediğin zaten bir nevi aromalı vodka. Rakı zaten bildiğin gibi. Viski ve konyak zinhar sek içilir ama bunlar da serttir. Vodkayı sek içemiyorsan bunları da içemezsin denilebilir.

Soru 3: şarap ve şampanya kolay kolay yakmaz. Belki kekremsi bir tad bırakır ağızda hepsi bu.

votkacıyım. 1/2 fazla. başlangıç seviyesi için 1/4, ileri seviyeler için 1/3 önerebilirim. kafa bulmak istemiyor ama alkol de alayım diyorsanız 200 ml bardağa 1/10 olacak şekilde bile koyabilirsiniz. 20 ml votka yapar yaklaşık 8 ml alkol alırsınız. bu da aynı miktarda biraya eşit olur. yani bira içmiş gibi olursunuz ama içimi hafif ve gerçekten lezzetli olur.
ona göre oranı arttırarak deneyebilirsiniz.
russanız votka sek içilir tabi. ama benim öyle şekil dertlerim yok.

Pahalı ama grey goose alıp, dondurucuya atarsan lıkır lıkır içebilirsin.

Veya herhangi bir votka/cin'i shot yapar gibi iç. Ama içmeden önce ağzına bi dilim mandalina at. Ohh sabaha kadar içersin

Cin tonik ve yanına hafif bir meyve salatası dene. Daha gazoz gibi içersin. Kinin seversen tabii:)

votka 40-50 volümlük saf alkoldur. meyveden damatılmışsa o meyvenin adıyla anılır.
saf olduğu için illa ki yancısıyla içilmesi gerekir. yancı yarı yarıya konulur.
limon, elma suyu iyidir. cola ile kesinlikle olmaz.
saf olduğu icin seyreltilmiş hali 20 volüme dek düşer ve sorun olmaz.
şampanya + şarap 12-18 volüm arasıdır fermente içkidir ve probiyotik sayılır.
normal ölçülerde içerseniz faidelidir.
45 volüm içtiyseniz demek ki halinizi harab etmiştir.

Soruyu kabaca okudum. Votka boğazını yaktıysa dandik votkadır. Viski de öbürleri de.

Ben Rusyada, Ukraynada takılırken önüme konan votkaları hatırlıyorum da su gibi yumuşaktı. İyi içki rahat içimlidir bunu bilir bunu söylerim.

benim ayıkken sek olarak tahammül edebildiğim içkiler bira, şampanya ve şarap. o son saydıkların vodka veya rakı gibi yakmaz. tada alışık olmadığın için muhakkak rahatasız edecektir en başta ama ağır gelmez o kadar. çok içen birisi olmamakla birlikte saydıklarının hepsini denemişimdir sanırım. yok aga vodka ve rakı cidden başka bir şey. ben FİSKİ, konyak vs. içebiliyorum mesela ama vodka yok, ya bi şeylerle karıştırıcam ya da şat atıcam. şat atıyosam da tadını, kokusunu vs. bastırmak için 50 çeşit yiyecek lazım yanına. sevemiyorum.

Bardakta iyi votka olmalı. Başka hiçbir şeye gerek kalmıyor o varsa. Ben de ilk Polonya'ya gittiğimde fark etmiştim. Hiç öyle yakan, mide bulandıran bir şey değil. İyi işçilik gerektiren bir içki.

Soru 3, hayir, hayir ve hayir! Ekşilik, acılık abartılı hallerdeyse, kötü yapılmıştır şarap. İyi şarap bulamayacaksanız, içmemek en iyisi. Kafanızda kötü yer etmesin. İyi bir el işçiliğinden geldiğine eminseniz, başlayın derim. Ancak 300 papel ile şampanya olmaz. Vintage şampanyası en az 70 Euro civarında. En çöpü, en endüstriyel yapılmış non-vintageleri 35-40 Euro civarında.

(bkz: wine)

Bootcamp ile windows kurup oradan da oynayabilirsin. Mac OS'in üzerinde bi sanal makine oluşturarak oynarsan performansı çok düşük olur. Zaten mac boşta durduğunda bile 4-5 GB ram yiyor.

gerçekten önemli dosyalarsa o diski hiç kullanmayıp işi bu olan bir yere götür. ben mydisk'ten çok memnunum. çok para isterler ama söyleyeyim.

aynen veri kurtarma yerlerine götür ama sana bu konuda verebileceğim en büyük tavsiye üzerine veri yazıp silme elinden geldiğince. çünkü üzerine yazıldıkça kurtarılma olasılığı düşüyor.