Giriş
(7)

Diş ipi vs ağız duşu

messina123
Hangisi ve neden?Ben ağız duşu makinesi satın aldım huzura kavuştum. Diş ipi amelelikmiş
Hangisi ve neden?

Ben ağız duşu makinesi satın aldım huzura kavuştum. Diş ipi amelelikmiş
0
messina123
(13.09.25)
agiz dusu dis ipiyle rahat edemeyenler icin demistim discim.

agiz dusuna banyoda yer yok valla. her yer yolu. o yüzden dis ipi.
0
sonsuz
(13.09.25)
Ağız duşundan sonra da diş ipiyle artık çıkarabildiğim için diş ipi. Sağlık için amelelik olmaz.
0
Mcfly
(13.09.25)
İkisi birbirinin alternatifi değil. Ya o ya da o diye bir seçim olmaz.
Diş ipi kullanmak gerekliliktir. Ağız duşu artı fayda sağlar. Gerekli değildir.
0
Mirket
(13.09.25)
Ç şeklinde satılan dış iplerinden var kullanımı kolay tavsiye ederim
0
mirty
(13.09.25)
Ağız duşu alırsan diş ipini daha uzun aralıklarla kullanabilirsin.
0
gabe h coud
(13.09.25)
İkisi de. Ağız duşunun sonrasında diş ipi kullanıyorum (kürdan gibi olanlardan) yine de birşeyler çıkıyor.

Ağız duşunu her diş fırçalamadan önce, diş ipini gece en son fırçalamadan önce kullanıyorum.
0
inheritance
(13.09.25)
Her ikisini de kullanıyorum, ama birini seçecek olsam kesinlikle ağız duşu derim.

Ağız duşu tam temizlemiyor diyenler neye göre diyor bilmiyorum. O kadar basınçlı suyu diş aralarına tutunca hiçbir şey kalmıyor arada (Waterpik kullanıyorum). Diş ipiyle iki saat uğraşıp çıkaramayacağım kadar fazla yemek kalıntısı çıkartıyor. İpi şu an sadece çantada gün içinde kullanmak için taşıyorum.
0
synesthesia
(14.09.25)
(8)

tavlanın çuhasını değiştiren bir yer biliyor musunuz (İstanbul)

neira
ortasında trabzonspor logosu var ve üçgen çizgileri de mavi beyaz :D
ortasında trabzonspor logosu var ve üçgen çizgileri de mavi beyaz :D
0
neira
(12.09.25)
Cuhali tavla görmedim hiç, foto atabilir misin
0
kisa
(12.09.25)
@kisa +1
0
Mirket
(12.09.25)
www.fmgammon.com
şöyleli
0
🌸neira
(12.09.25)
hangi siteden foto yükleniyor şimdi yasak çıkacak uğraştırmayın beni :D tam ortasında ts logosu düşünün yani görmezden gelemiyorum
0
🌸neira
(12.09.25)
Ahsha
Hızlı resim de yüklenir.

Anladım ama yine de yükle bence merak ediyorum yine de.
0
kisa
(12.09.25)
Yer bilmiyorum ama biraz cuha alınıp, tshirt baskısı yapan bir yerde üzerine desen yaptirirlip sonra cuha yapıştırılabilir
0
kisa
(12.09.25)
aa iyi fikir
0
🌸neira
(12.09.25)
çuhalı tavla mı olur be çat çat vurucan :)

soruya cevap bilardo salonu olan yere git onların kesin tanıdığı vardır.
0
respect
(12.09.25)
(4)

Maden suları neden hep aynı renk şişeye sahip?

messina123
Cam olanların hepsi yeşil litrelik olanların da hepsi açık mavi. Bu zorunluluk mu? Sanki biri rengini değiştirse öne çıkacakmış gibi geliyor bana
Cam olanların hepsi yeşil litrelik olanların da hepsi açık mavi. Bu zorunluluk mu? Sanki biri rengini değiştirse öne çıkacakmış gibi geliyor bana
0
messina123
(12.09.25)
güneş ışığı zarar verdiği için. Zeytinyağı da öyledir mesela. Bira da öyledir de Miller niye öyle değil diye kafama takıldı şimdi.
0
Mirket
(12.09.25)
Gün ışığını yeşil cam iyi kırıyor olabilir mi? İçerik böylece daha iyi korunuyordur.
Bir de süreklilik iyidir. Ülkede tarihi değer oluşturur.
0
common of demons
(12.09.25)
maden suları şişelenip endüstryel bir ürün olarak satıldığından beri yeşil renk cam şişelerde. Çünkü ilk çıktığı dönemde en uygun üretilebilen renk yeşil cam şişeydi.

Bugün hem bu gelenekten ötürü hem de yeşil rengin görece daha iyi bir ışık filtrelemesi yaptığından ürünün raf ömrünüde uzattığı için aynı şekilde devam ediyor.
0
ezkaza
(12.09.25)
güneş ışığını kırdığı için renkli olmak zorunda. yoksa güneş ışığı minarel dengesini bozar ve yosunlanma yapar. ilk seçerken yeşil seçmişler yada öyle denk gelmiş. o da alışkanlık halinde devam ediyor.
0
gercekdunya
(13.09.25)
(4)

bu varken bu neden yapılıyor?

Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
bu 1)https://cdn.mayyo.com/resimler/urun/6479e4a01cdac82aef75138fb25878be.jpgbu 2) https://cdn-img.pttavm.com/pimages/592/122/518/31fa7b48-8fc4-4a28-83cf-d8957370bc74.webp?v=202402141157 daha mı hoş, daha mı müthiş?
bu 1)
cdn.mayyo.com

bu 2)
cdn-img.pttavm.com

daha mı hoş, daha mı müthiş?
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(12.09.25)
Aynı işi daha az yer kaplayarak yapıyor.
0
Mirket
(12.09.25)
Daha rahat dönüyor.
0
nothing in my way
(12.09.25)
Dikey konfor sağlıyor bence.
0
muhayyer divan
(12.09.25)
Eskisi ac 220v ile çalışan motoru var
Yeni tip vantilatörler 12-24v dc ile çalışan fırçasız motoru oluyor. İçinde smps’i falan var
+1
messina123
(12.09.25)
(10)

Bi türlü kilo veremiyorum

olsun
40 yaşında 5 yaşında oğlu olan bir kadınım , dolgumdan önceki kiloma ve halime asla donemiyorum , bir türlü spor ve yeme düzenimi tutturamadım bi gaz başlıyorum max 15 gün sonra bu sürdürülebilir bir hale gelmiyor , o kadar mutsuzum ki bu halimden ne zaman kilo verip aynada gördüğüm kadınla mutlu ol
40 yaşında 5 yaşında oğlu olan bir kadınım , dolgumdan önceki kiloma ve halime asla donemiyorum , bir türlü spor ve yeme düzenimi tutturamadım bi gaz başlıyorum max 15 gün sonra bu sürdürülebilir bir hale gelmiyor , o kadar mutsuzum ki bu halimden ne zaman kilo verip aynada gördüğüm kadınla mutlu olabileceğim bilmiyorum :( önerisi ya da yasanmıslgı olan varsa yazarsa çok mutlu olurum
0
olsun
(12.09.25)
Tutturamadığınız yeme düzeni nedir? Kalori sayıyor musunuz?
0
Mirket
(12.09.25)
Muhtemelen kilo vermeye çalışan herkes gibi ilk aşamada kalori alımını çok düşük seviyelere çekip sonra "aman ya" deyip vazgeçiyorsun, çünkü çok düşük kalorilerle beslenmeye çalışmak sürdürülebilir bir rutin değil, o nedenle kilo verme sürecini uzun bir alana yayıp kalori alımını en üst seviyeden kalori açığını da en düşük seviyeden yapıp, misal 2200 kaloriyse 2000 kaloriyle başlayıp zaman geçtikçe, alınan sonuçlara göre kalori ayarı yapıp hayatına devam et, bunun için kalori hesaplayıcıları var onlarla ne alman gerektiğini öğrenebilirsin. İnsanlar yüksek kalorilerle yağ kaybı yaşayabileceklerine inanmadıkları için genelde 1000 kalori falan alıp sonra vazgeçiyorlar.

Bunların dışında insanlar günümüzde kendilerini sosyal medyada gördükleri insanlarla kıyaslayıp "neden böyle olamıyorum ben" diye üzülüyorlar ki bu çok sağlıksız bir davranış, sen de böylesindir demiyorum ama böyle çok insan var, sosyal medyada kullanılan ışıklar verilen pozlar vs insanların vücutlarını olduğundan çok daha farklı gösterebiliyor, kullanılan filtrelere programlara girmiyorum bile, o nedenle çok sağlıksız bir kilon yoksa böyle karamsar düşüncelere girmen de senin için iyi olmayabilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.09.25)
Bu işin sihirli değneği yok. 15 günde kendinizi salıyorsanız hiçbir zaman kilo veremezsiniz. Zaman ve istikrar gerekiyor. Haftada birkaç gün antrenman ve beslenme alışkanlığının değiştirilmesi ile istedeğiniz fiziğe kavuşmanız aylar sürecek.
0
synesthesia
(12.09.25)
Bir tane chatGpt edinin. Bilgilerinizi yazın, benim kaç kalori almam lazım deyin hesaplasın. Tabağınızın fotoğrafını paylaşın, bu kaç kalori deyin hesaplasın. Bana uygun kaloride bir menü hazırla deyin hazırlasın. Motivasyonum kayboluyor deyin gaz versin. Bir de spor programı hazırla deyin hazırlasın.
Hala da yapamıyorsanız koyuverin.
0
Mirket
(12.09.25)
Vermek istediğin kilo kaç kilo? 3 veya 5 kilo dersen üzülürüm. Bu kadarcık kilo farkı sana kendini bu kadar kötü hissettirmemeli. Sorun kilodan başka şeyler olabilir diye düşünürüm.
0
muhayyer divan
(12.09.25)
Oncelikle yapmasi kolay aksiyonlara yonelin.
Bence uygulamasi en kolay ve etkili olanlar: Aksam belli bir saatte yemeyi kesmek, sabah kahvaltiyi pas gecmek,Aksamlari yuruyus yapmak(gunduz de olur), ekmek ve diger karbonhidrat yuklerini mumkun oldukca kesmek.Bunlari yapmak otomatik olarak kilo dusumunu baslatmasi lazim.
0
turkuaz
(12.09.25)
İnstagramımı sildim telefonumdan 1 aydır hiç girmedim evet kesinlikle oradaki insanlardan da çok etkileniyorum , başlıyorum 15 gün en fazla direk bırakıyorum bi stresli an oluyor ya da uykusuz oluyorum bir de meslek itibariyle saat mevhumu olmayan ve dünyanın her yerinde uyanan sirkadiyen ritme uygun yaşamadığım bir hayatım var . 10 kilo fazlam var bana göre ama sıkılaşırsam 5 kilo yağdan verirsem de gayet istediğim kıvama gelirim
0
🌸olsun
(12.09.25)
Sadece dış görünüşten ibaret değilsin. Senin bir de iç dünyan var, duyguların, düşüncelerin, yasanmışlıklarının sana kattıkları var, karakterin ve kişiliğin var.

40 yaşındasın ve bu yaşına kadar hiç kolay gelmedin. Belki farkında bile değilsin ama kimbilir kaç hayata dokundun. O aynada gördüğün mükemmel kadınla barış.
0
rock n roll
(12.09.25)
Her insanın damarı farklı. Demek ki gazla calismiyorsunuz, damarınızi bulmanız lazım bence.

Yaş vs birçok faktör var ama sağlık tarafını düşünün, bende işe yaramisti.
0
encokbenisevinnolur
(12.09.25)
İlk aşamada rafine şeker ve unu (belki pirinci de) kesip 16-8 if (bkz: intermittent fasting) yapın. Bu 8 saati öğlen 12-akşam 8 yahut 13:00-21:00 arası yapabilirsiniz. Kahvaltıyı atlar, çay-kahve, bitki çayı vs. içersiniz öğlene kadar. Akşam 8-9 gibi kapanışı da sıcak içecek, çerez ve kuru meyve (hurma, kayısı, üzüm vs.) yaparsınız. 12/13 ile 20/21 arası şeker ve un hariç istediğiniz miktarda istediğiniz şeyle beslenin. 1 hafta 10 gün gibi bir müddet sonra, yarısını uykuya yedirdiğiniz uzun süreli açlık sayesinde, insülin direnciniz düşecek. Bu zaman zarfında ya kilo vereceksiniz ya da kilonuzu korumuş olacaksınız. Bir haftada zaten vücudunuz bu ritme adapte oluyor.

Günde 40 dk. kadar da ister ev içinde, ister dışarıda mola vermeden yürüyün. 20 dk. ile başlayıp, gün gün, aşama aşama bir saate kadar artırabilirsiniz de. O zaman baya baya kilo vereceksiniz.

Motive olduğunuz zamanlarda yemek yediğiniz 8 saatlik süreyi 6 saate düşürebilir, yahut bu süre zarfında daha kalorisiz/karbonhidratsız şeyler yiyebilir, normal zamanlarda yine 8 saat yapar, şeker ve un hariç dilediğinizi yersiniz. Arada 1 hafta - 10 günde bir, bir öğünde 1-2 porsiyon kaçamak yapın (un, şeker, tatlı vs.) sorun olmaz.

Yine motive zamanlarınızda haftada 1-2 spor ekleyebilirsiniz. İhtiyacınıza göre kardiyo, yüzme, pilates, fitness falan olabilir.

Adapte olması çok kolay ve sürdürülebilir bir düzen...

Yani hep yapmanız gereken uykudan birkaç saat evvel yemeyi bırakıp, uyku dahil 16 saat yemek yememek. Kalorisiz içecek içebiliyorsunuz.

Yemek yediğiniz sürede yediklerinize dikkat edip etmemek, spor yapıp yapmamak da motivasyonunuza kalmış.

Her yaşta sihir gibi işe yarıyor...
0
yadigar
(13.09.25)
(5)

65 yaş üstü için grip aşısı

gnosis
Bu yaş grubu ASM'lerde ücretsiz grip aşısı olabiliyormuş. Internette her yıl Eylül ayında farklı bir tarihten itibaren yapıldığı görünüyor ama bu yıl başlayıp başlamadığına ilişkin bilgi bulamadım. 65 yaş üstü ya da kronik rahatsızlığı olup ASM'de aşı yaptıran, bu konuda ayrıntılı bilgi sahibi olan
Bu yaş grubu ASM'lerde ücretsiz grip aşısı olabiliyormuş. Internette her yıl Eylül ayında farklı bir tarihten itibaren yapıldığı görünüyor ama bu yıl başlayıp başlamadığına ilişkin bilgi bulamadım. 65 yaş üstü ya da kronik rahatsızlığı olup ASM'de aşı yaptıran, bu konuda ayrıntılı bilgi sahibi olan var mı?
0
gnosis
(12.09.25)
E nabızda aşınızı olun diye bildirim oluyor. Şahsın e nabızını takip edin.
0
Mirket
(12.09.25)
E-nabiz'a baktım ama göremedim. Belki de bu yıl henüz başlamadı. Teşekkürler!
0
🌸gnosis
(12.09.25)
Geçen sene eylül ayında olmuş da daha önceki yıllarda Ocak'a kadar sarktığı olmuş. Tedarik ile ilgili oluyor sanırım zamanlama. Eylül'den çok umutlanmadan takip edin e nabızdan.
0
Mirket
(12.09.25)
Eylül sonu, ekim başı daha olası. Tanıdık eczacı varsa rica edin, aşı geldiğinde haber verir, siz de enabızdan kontrol edersiniz.
0
kobuzchu kiz
(12.09.25)
Geçen bir eczanede grip aşısı gelmiştir diye yazıp asmışlardı. Eczacı da yardımcı olur.
0
black holes in the sky
(12.09.25)
(22)

Köpek sahiplerinin sorumluluğu hakkında?

fikox
Müstakil evlerden oluşan bir sitede oturuyorum. Mahallede çokca küçük cins köpek var. Sorun şu ki sahipleri köpeklerini salıvermiş durumda. Köpekler bir araya gelip gece boyunca havlıyor ve uyutmuyor. Sahiplerine uygun bir dille anlattım ama çözüm olmadı. Kanuni olarak biraz araştırma yaptım ancak k
Müstakil evlerden oluşan bir sitede oturuyorum. Mahallede çokca küçük cins köpek var. Sorun şu ki sahipleri köpeklerini salıvermiş durumda. Köpekler bir araya gelip gece boyunca havlıyor ve uyutmuyor. Sahiplerine uygun bir dille anlattım ama çözüm olmadı. Kanuni olarak biraz araştırma yaptım ancak kanunda tehlike yaratacak şekilde salıvermenin cezası varmış. Kanunen nasıl çözebilirim, nereye başvurmalıyım?
0
fikox
(12.09.25)
Site yönetiminden site yönetim planını iste. Orada evcil hayvan konusunu düzenleyen bir madde olmalı.

Onun dışında yönetime, yönetim umursamazsa Belediye zabıta müdürlüğüne gürültü şikayetinde bulunabilirsiniz ama, tek rahatsız olan olarak bir sonuç alabileceğinizi sanmıyorum.
0
Mirket
(12.09.25)
polise gitseniz, "belediyeye gidin" diyecekler, belediyeye gittiğinizde "bunlar sahipli köpek biz bir şey yapamayız" diyecekler.

sizin durumunuza özel olarak baktığımızda da, köpeklerin toplaşıp havlamaları da tehlike yaratacak şekilde salıvermek olarak görülür mü? emin olamadım.
0
co2s2
(12.09.25)
Allah yardımcın olsun ahahahha çünkü kimse çözemez. Kimse bir kişi rahatsız oluyor diye 10 kişiye ceza kesmez. Hatta sitenin delisi olursun, belediye de aynı şekilde seni deli sanacaktır. İki yol var, güzelce herkesle tek tek konuşacaksın, 1-2 hafta sonra eski hallerine dönerler. Bak zehirlerim ha diyeceksin, evinde huzurun kalmayacak-herkes düşman olacak. Bak büyyük köpek alırım salarım diyeceksin veya yapacaksın, yine boş işler yani. En temizi konuşmak, olmadı taşınmak... Hayvan sahipleri leştir, orta yolu bulmak imkansız çünkü biz onların doğal ortamını işgal ettik taam mı .sss ???
0
Shepard
(12.09.25)
yasal yollarla çözüm bulabileceğinizi sanmıyorum. sahipli köpekler ve müstakil evler sonuçta. insanlar köpekle rahat etmek için müstakil eve taşınmışlar işte. tek tek konuşup rica edin ya da hepsini misafirliğe davet edin ve konuşun. siz düşmanca nefretle "ay köpeklerinizden bıktım" diyerek yaklaşmazsanız illaki anlayış gösterirler. gündüz salsınlar da, geceleri evlerine alsalar sorun çözülür mesela.

---- bundan sonraki yazılarım başta shepard ve onun gibi düşünenler için ----

evet, hayvanların doğal ortamını insanlar olarak işgal ettik.

sokakta yaşamasın, apartmanda yaşamasın. müstakil eve geçmiş insanlar, orada da yaşamasın... e nerede yaşayacak bu köpekler? komple hepsini öldürelim mi? köpek bu illaki gürültü yapacak. tıpkı çocuklar gibi. her canlıdan yetişkin insan gibi davranmasını bekleyemezsiniz. çocukların da köpeklerin de kedilerin de diğer hayvanlarında kendine özgü doğaları ve ihtiyaçları var.

köpek insanı değilim, köpeğim yok. nickimden de anlaşılıyor kediciyim. ancak köpeklerin de koşup oynama hakkını savunurum. bizim "apartmanda" 3 köpek var farklı dairelerde. arada havlıyorlar ama sesleri beni rahatsız etmiyor, mutlu ediyor. çocuklar da gürültü yapıyorlar tepemde. onlardan çok rahatsız oluyorum ama bir gün çıkıp bir şey demedim. çünkü çocuk bunlar tabii ki koşup oynayacaklar.

başka canlılarla birlik içinde aynı dünyada yaşamak zorunda olduğumuzu kabul etmeliyiz. bizi rahatsız eden her canlıyı öldüremeyiz.
0
art cat chocolate
(13.09.25)
@art cat chocolate' ya katılıyorum.

Yerden göğe haklı. Geçen gün de bir arkadaş çatıdaki fareden şikayetçiydi. Herkes zehir tavsiye etti. Karıncalar için de aynı şeyi yaptılar. Biz onlara doğal ortam mı bıraktık. Birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz.
0
Mirket
(13.09.25)
@art cat chocolate ve @mirket : duyuru sahibi ormana gidip tüm hayvanları öldürelim demiyor ki. ya da ormana gidelim, ağaçları keselim, bina yapalım, oradaki hayvanlar da defolsun gitsin gibi bir şey de demiyor. bir site yapılmış, sitede oturanlar oranın doğal hayatı ile ilgili olmayan hayvanları getirmişler, bir komşularını rahatsız ediyorlar. bunun hayvanların doğal ortamlarını işgal etmekle ne alakası var? meseleye çok yanlış bir taraftan bakıyorsunuz.

evet insanların özgürlükleri var. hayvan beslemek de bu özgürlüklerden birisi. hayvanları korumak, hayvanlara kötü davranmamak da herkesin görevi. buraya kadar problem yok. ancak insanın özgürlüğü, bir başkasının özgürlüklerini kısıtlamaya başladığı yerde biter. sınırsız sorumsuz bir özgürlük olamaz. komşumun köpeğinin sürekli havlama özgürlüğü yoktur. daha doğrusu komşunun sürekli havlayan bir köpek besleme özgürlüğü olamaz. hele hele tüm köpeklerin toplaşıp , diğer komşuları rahatsız etme özgürlüğü yoktur. hayvan sahiplerinin de bu konuda önlem alması gerekir.

örnek veriyorum. ben köpeklerden korkuyorum. hele hele tanımadığım köpeklerden çok fazla korkuyorum. daha önce oturduğum sitede köpek sahipleri bahçede köpeklerini tasmasız gezdiriyorlardı. bu konu yönetime de danışıldı. yönetim de çok fazla üzerinde durmadı. sitedeki köpekler çok uysalmış da hiç biri kimseyi ısırmazmış, korkmamıza gerek yokmuş. bu yüzden site içinde çok rahat rahat gezemiyordum, özgürlüğüm kısıtlandı. korkuyor olmam(ız) ciddiye alınmadı, korkmakta haksızmışız. böyle bir şey söylemeye tabii ki kimsenin hakkı yok. peki sonra ne oldu? bu çok uysal ve kimseyi ısırmayan köpeklerden bir tanesi, başka bir köpeğin sahibinin kolundan parça kopardı. korkmakta haksız mıymışım?

yine aynı sitede sahipli kediler serbest geziyorlardı. köpeklerden korktuğum gibi korkmasam bile, kendi bahçemde mangal yaparken et kokusuna gelip etrafımda dolanması beni rahatsız ediyordu. tabii bu konuda da bir şey yapılmadı. sonra ne oldu? bir gün ben de bahçedeyken çok acı bir kedi ciyaklaması duydum. sonra öğrendim ki, bu sahipli kedilerden birisi gitmiş bir mangalın yanına, etlere uzanmaya çalışırken sıcak mangala yapışmış. net bilmiyorum ama sanırım durum o kadar kötüydü ki, kediyi uyutmak zorunda kaldılar.

benim (komşu anlamında) görüşlerimi, hissetiklerimi umursamadan hayvan beslemek çok mantıklı bir hareket değil, hatta belki bencillik. kedi köpek besleyenlerin motivasyonlarını anlıyorum, argümanlarını da kabul ediyorum ama bu kimsenin bana saygı duymasına engel değil.
0
co2s2
(13.09.25)
@art cat chocolate köpem var adı nickim. Kedim de var. Hayvanseverin daniskasıyım. Ancak senin doğurduğun çocuk viyak viyak bağırmamalı. Nerede nasıl davranması gerektiğini öğretmelisin. Köpeğin de ota boka havlamamalı. Köpeğinize ve çocuğunuza hakim olamıyorsunuz, sorun burada. Yemiyor onlarla çatışmak. Çevrede çok var senin gibisi. Ühühühü onlar eğlenmesin mi? Abicim evimiz kaçabileceğimiz son nokta, son. Gürültü istemiyorum. Nesini anlamıyorsun? Otele mi gidek? Benim köpek havlayınca hey diyorum hafiften susuyor. Aman komşum rahatsız olmasın diyorum. Çamaşır makinesini haftasonu çalıştırmıyorum, aman komşu diyorum yine. Siz köyden geldiğiniz için senin dediklerin sana normal geliyor.

@mirket teraslı evdeyim, yani çatıdayım. Evi karıncalar bastı, bir şey yapmadım. Ama bir gün yapacağım, çünkü onlar da canlı diye diye çoğaldılar ve her yere yayıldılar. Ben onların evine yayılıyor muyum? Fare ise görünce dokunmam, zehir de vermem başka bir şey de. Ama insan evinde huzur arıyor ulan. Karınca ısırıyor, hadi neyse diyorum ama günde 3-5 kez denk gelebiliyor. Bizim de sabrımız var xD.
0
Shepard
(13.09.25)
İroni açık ve anlaşılır değil miydi? :)

İsteyen istediği hayvanı sever, bakar da, ben seviyorsam herkes sevmek zorunda diye altı boş argüman geliştirilmesine idi benim sözüm.
0
Mirket
(13.09.25)
@mirket bu ironi olmamış, artık eli5 şeklinde ironi yazarsan seviniriz.
0
Shepard
(13.09.25)
duyuru sahibine dediklerim başkaydı. ona çözüm önerisi yazmıştım. bazı insanlar gözleriyle okumadıkları için "---- bundan sonraki yazılarım başta shepard ve onun gibi düşünenler için ----" yazdığımı görmemişler tabii.

@co2s2 ben de erkeklerden korkuyorum. en çok kadın cinayeti, çocuk tecavüzü işleyenler o cinsiyete mensup insanlar. o zaman erkekleri de kapatalım evlere, hepsini komple. ama öyle olmuyor. korktuğumuz her şeyi yok edemiyoruz, ortamdan uzaklaştıramıyoruz. korkularımızla yaşıyoruz mecburen. en azından köpeklerden korkmayıp nasıl davranman gerektiğini öğrenip kendini koruyabilirsin. ancak katil olmayı kafasına koymuş erkeklerden ne yaparsan yap kurtulamıyorsun. sen etrafında kedi köpek istemiyorsun diye hepsini yok mu edelim ne yapalım şimdi? hepsini evlere mi hapsedelim? nasıl bir dünya isterdin? sadece tavuk, inek ve dana olsun başka hayvan olmasın onların da etinden sütünden faydalanıyorsun zaten. bolca senin özgürlüğünü içeren bir dünya. oh mis. mangalını yaptığın o hayvanların yaşama özgürlüğü de senin et yeme özgürlüğünü kısıtladığı için sorun göremiyorsun galiba. :d et yeme özgürlüğün için hemen bitirmişsin o hayvanın yaşama özgürlüğünü.

@Shepard köpek zehirleme tehditinden bahseden biri köpek sahibi olsa ne olur? o köpeğe acıdım. acaba gerçekten sevgi görüyor mu? şakası olmayacak konular hakkında en kadar rahat konuşuyorsun. millete ne güzel akıl veriyorsun ya valla bravo. yarın biri senin köpeğini zehirlediğinde insanlar bu cani vahşi fikirleri nereden buluyor ve uyguluyor diye düşünüp ağlarsın. benim çocuğum yok ve asla da çocuk istemiyorum. kedilerimle sessiz sakin bir şekilde yaşayıp gidiyorum. köpek ve çocuk sesleri komşulardan gelse de rahatsız olmuyorum. onlara gelene kadar rahatsız olduğum başka ciddi şeyler var. çocuğu da köpeği de bir yere kadar eğitebilirsiniz. asker gibi olmalarını bekleyemezsiniz. köpeklerinizi zehirlerim tehditi tavsiyesi verdin ya bu duyurucuya, o zaman ben de üstümdeki çocukları şikayete giderken çocuklarınızı zehirlerim diyeyim mi? böyle duyunca kulağa hiç mantıklı ve normal gelmiyor değil mi? insanlara çocuğunu zehirlerim demeyi göze alamazsın değil mi? yoksa sana ne yaparlar kestiremezsin. konu köpek olunca çok kolay gelmiş bu lafı açmak. nasılsa köpeği zehirlemekle tehdit etmenin hatta eyleme döküp zehirlemenin bir cezası yok. kendi köpeğine ne kadar değer verdiğin, onun hayatına ne kadar saygı duyduğun ortada.
0
art cat chocolate
(13.09.25)
@art cat chocolate tipik kedilerle kafayi bozmus tanricilik oynayan kadin hayvanseversin. Siz gibilerinden yıldık. Bir sorun varsa insan gibi cozmelisin. Yaptigin her ney ise arkasında durmalısın. Komşular bir anda benim köpeğin agizliksiz olmasina takildilar geçen hafta. Aynı gün taktım ağızlığı herkes mutlu. Sen gibi ama cocuk yhaa kopek havlar cocuuk aglar demedim. Sen sorunu sorun etmemelerini söylüyorsun. En gecinilmez insan tipi bu. Ya buna gelene kadar neler var veya iki kedi besleyecegine bir fakir doyur diyenlerde zerra akıl yok. Daha büyük veya farkli sorunlar var diye digerlerini goz ardi etmek olmaz. Evimde huzur istiyorum, gürültü istemiyorum. Git ötede kopeginle havla mesela nasil bir utanmazsiniz da komsum rahatsiz olur mu diye düşünmüyorsunuz? Her gün senin gibilerle uğraşıyorum bu arada. Suc sizi yetistiremeyen buyuklerinizde.
0
Shepard
(13.09.25)
bazı insanlar insan nefretini hayvanseverlik ile maskeliyor gibi geliyor bana, özellikle de bu sokak köpekleri konusunda o kadar saçmalıyorlar ki insanları iyice karşı tarafa itiyorlar

bu da nispeten benzer bir konu, hayvanları besleme özgürlüğü kadar insanları rahatsız etmeme sorumluluğunun da olması gerek, başlık sahibinin anlattığı gibiyse, sakin bir şekilde derdini anlattıysa karşı tarafın da duyarlı olması gerekirdi

ama ilk paragrafta bahsettiğim kitle genelde hayvanseverliğini daha merhametli ve ahlaklı bir insan olma düzlemine çekmeye eğimli olduğundan adamın dediğini dinlememişlerdir bile muhtemelen
0
edaddy
(13.09.25)
@Shepard insan gibi çözmek şimdi mi aklına geldi? zehirlemekle tehdit etmeyi önermiştin o ne oldu?

ben zaten duyurucuya misafir edin tek tek konuşun rica edin, onlar da bir noktada anlarlar geceleri köpekleri evlerine alırlar dedim. anlayana kadar konuşmak lazım. hukuki bir çözümü olduğunu sanmıyorum.

ben kendim rahatsız olmadığımı yazdım sadece. başkaları rahatsız olabilir. ama bunun çözümü senin zehirleme tehditlerin değil. benim sinirlenip bu kadar yazmama sebep olan şey senin bu saçma fikirlerin. sorun etmeyin demedim. bir şekilde hep beraber yaşamayı öğrenmemiz ve buna alışmamız lazım. sokakta yürürken sigara içen ve dumanını üzerime üfleyen primatlara saldırmıyorsam, onları zehirlemiyorsam, yürüyüp işime gidiyorsam siz de köpekleri zehirleyip öldüremezsiniz. böyle bir çözüm olamaz. ayrıca hayvanlara yaşayacak alan bırakmadığımız gerçeğini kabul etmek neden bu kadar zor? dünya size göre insanlar için yaratıldı değil mi? her şey insan için... 2 kere 2'nin 4 olması kadar kesin bir gerçek bu. sen yaptın diyerek direkt seni suçlamıyorum, insanlık olarak yıllarca yaptıklarımız yüzünden doğa bu hale geldi. bozduk. şimdi de hayvanların hayatlarını daha da eziyete çeviremeyiz.

bizim binada her katın bir penceresi asansör kadar bir havalandırma boşluğuna bakıyor. komşular o pencereyi açıp sigara içiyorlar ve külleri de aşağı düşüyor. o pencereyi her açtığımda kıraathane kapısı açıp içeri girmişim gibi bir koku duyuyorum ve evime o sigara kokusu doluyor bir anda. banyolarımızın havalandırma pencereleri de oraya bakıyor ve onu kapatamıyorum da, banyom hep sigara kokuyor. yapabileceğim yasal bir şey var mı? yok. herkes evinde içiyor sonuçta. yöneticiye yazdım cevap bile vermedi. ben de taşınacağım işte. kendime daha uygun bir ev bulacağım. tek tek komşuların kapısını çalıp onları öldürmekle mi tehdit etseydim? çözmek için konuşmaya bile değmezler, pis sigara kokan ağızlarını çekemem hiç.

köpekler rahatsızlık verdiklerinin bilincinde değiller. oysa bu sigara içen insanlar kendilerine de, evindekilere de, çevresindekilere de gayet bilinçli bir şekilde zarar veriyorlar. onları ölümüne savunursunuz ama değil mi? sıkıyorsa köpeğini zehirlerim diye tehdit etmeyin de direkt seni zehirlerim diye tehdit edin. ama gücünüz kediye köpeğe yetiyor.

sen komşularını dinlemişsin, sorunu çözme odaklı yaklaşmışsın tamam. ama o köpeklerin sahipleri böyle yapmadı diye neden köpekleri zehirleyip öldürüyoruz? suç köpeğin mi? bu nasıl bir düşünce yapısı?

keşke kedisi olanlar ayrı bir bölgede, köpeği olanlar ayrı bir bölgede, çocuğu olanlar ayrı bir bölgede, sigara içenler ayrı bir bölgede, herkes kendi müstakil evinde huzurla yaşasa. ne yazık ki bu mümkün değil. mecburen birbirimize katlanmak zorundayız. parayı bulan kendini komşudan kurtarır.

ben kendimce kimseyi rahatsız etmemek için önemlerimi alıyorum. kedilerim sokak kedisi tekir olmalarına rağmen şansıma çok kuduruk değiller. oyuncaklarını da akşam geç olunca topluyorum. devrilecek bir şey de bırakmıyorum ortada. kimseden de kaç yıldır bir şikayet almadım. sen hemen kedilerle kafayı bozmuş kadın diye kendince beni etiketledin. kimseye zararım olmadı. kendimce yaşayıp gidiyorum. sizin zarar gördüğünüz insanlar kedileri köpekleri var diye o zararı görmüyorsunuz, o insanlar kötü oldukları için görüyorsunuz. ama siz hayvan düşmanı olduğunuz için hemen o kötülüğü kediye köpeğe sahip olmakla bağdaştırıyorsunuz. sanki kedisi köpeği olmayanların hepsi melek ve çok aklı başında, mantıklı davranan insanlar.

@edaddy insanların hayvanlardan değer olarak daha üstün olmadığını düşününce insanlardan nefret ediyor olmuyoruz. kadın erkek eşitliği gibi bu da işte. gerçi siz erkekler onu da erkek nefreti olarak anlıyorsunuz.
0
art cat chocolate
(13.09.25)
@art cat chocolate bu yazdığınla tamamen beni doğru çıkardın. kafanda belli düşmanlar belirlemişsin, onlarla rekabet ederek üstün bir insan olduğunu hissederek kendini mutlu etmeye çalışıyorsun, konuyu alakasız bir erkek düşmanlığına bile nasıl getirdin anında? başarılarının devamını dilerim
0
edaddy
(14.09.25)
@art cat chocolate : her kedi / kopek sahibi gibi söylediklerimi çarpıtarak konuyu başka yere çekiyorsunuz, asıl konuyu görmezden geliyorsunuz. benim yazdıklarımın tek talebi ve dayanağı, ortak yaşam alanlarının sorumlu kullanımı. siz ise kadın cinayetleri gibi çok ama çok alakasız bir konuyu ortaya atarak, haksız argümanlarınızı haklı göstermeye çalışıyorsunuz.

bir hayvanı beslemek, sahibinin sosyal sorumluluklardan muaf olmasını gerektirmiyor. birisi hayvan besleyecek diye, başkasının huzurlu ve güvenli yaşama hakkını kısıtlayamaz. sınırlar belirlemek lazım. bir önceki cevabımda verdiğim örnekler, bu sınırların hem insanlar için, hem de hayvanlar için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. sınır koymamak, çok tehlikeli sonuçlar doğurabiliyor. tekrar edeyim, tanım olarak özgürlük başkasının özgürlüğünü kısıtlamaya başladığımız anda biter.

...ve her "hayvanseverin" yaptığı meşhur hatayı yapıyorsunuz. "köpeklerden korkmayıp nasıl davranman gerektiğini öğrenip kendini koruyabilirsin" diyorsunuz. trafik kurallarını ihlal eden, yayaların üzerine süren bir sürücünün yayalara "yoldan çekilmesini öğrenin" demesi gibi bir şey bu. korku, bir matematik denklemi değildir. korkmamak öğrenilebilen bir şey değildir. korkmamak öğrenmek zorunda olduğum da bir şey değildir. yaptığınız anlamsız benzetme üzerinden gidersek, kadınlar öldürülmemeyi öğrenmek zorunda değiller. kimse böyle bir şeyi öneremez bile. yapılacak, yapılabilecek tek şey kadın cinayetlerinin engellemesi için gerekli adımların atılmasıdır. örnek veriyorum, eğitim. örnek veriyorum, ağır cezalar. aynı şekilde, hayvan sahiplerinin de eğitilmesi ve hayvanlarının yaptıklarından sorumlu tutulması gerekmektedir, gerekli durumlarda ağır cezalar verilebilmelidir. hayvanlar, bizim kati bir şekilde söz geçirebildiğimiz canlılar değiller, ne düşündüklerini neyden korkacaklarını, neye tepki vereceklerini kati olarak bilemiyoruz. kaldı ki en başta hayvanın sahibinin ne düşündüğünü bilmiyoruz. hem hayvana güveneceğim, korkmayacağım, hem de sahibine güveneceğim.

zaten sorun benim kişisel korkum değil, olamaz. sorun, hayvan sahiplerinin kamusal alanlarda başkalarının güvenliğini sağlamaktan imtina etmeleri. hayvan sahipleri, kendi sorumluluklarını başkalarının üzerine yıkmaya çalışıyorlar. benim bu konudaki hislerimi göz ardı etmeniz, "korkmamayı öğren" demeniz, kendi sorumsuzluğunuzu meşrulaştırmaya çalışma çabasından başka. bir şey değil. siz nasıl davranacağımı öğrenmemi tavsiye ederken, somut olayda çok uysal olduğu söylenen bir köpeğin başkasını yaraladığını görmezden geliyorsunuz.

aynı şeyi tekrarlıyorum ama özgürlük başkasının özgürlüğünü kısıtladığı anda biter. hayvan sahibinin sorumluluğu, hayvanının başkalarını rahatsız etmemesini sağlamak ve onlara zarar vermemesini sağlamaktır. bunun ne kadın cinayetleri ile alakası var, ne de hayvanların yaşam alanlarını işgal etmemizle alakası var.
0
co2s2
(16.09.25)
ben zaten köpekler özgürce deli gibi kudursun, köpek sahiplerine karışamazsınız falan demedim. insanları suçlayabiliriz, köpekleri suçlayamayız. ben zaten duyuru sahibine önerimi yaptım. diğer yazdıklarımı da köpekleri zehirlemekle tehdit et diyen shepard ve onun gibi düşünen cani düşünceli insanlar için yazdım. ısrarla anlamıyorsunuz gözünüzle okuyun artık.


---

sen verdiğim örneklerin alakasını kavrayamadıysan bu benim suçum değil.

site etrafta kedi dolaşmasın istiyorsun.

senin kedilerden haz etmediğin gibi ben de çocuklardan haz etmiyorum. gürültücüler ve yapma lafından anlamalarına rağmen inadına daha da kuduruyorlar. ama sitede çocuklar gezmesin diyebilir miyim? insanlara yapamayacağınız şeyleri hayvanlara yapabilme hakkını size kim veriyor? çocukları öldürmekle tehdit edemezsiniz ama hayvanları edersiniz. çocukları sokaklardan toplayamazsınız ama hayvanları toplarsınız. çocuklar her yaz tatilinde sokakta bağırıyorlar deli gibi. ben de onu duymak istemezdim ama toplum içindeyiz, katlanmak zorundayım. çocukları eve bağlayacak halleri yok ya. çocuk bunlar, elbet oynayacaklar. park da yok doğru düzgün. köpekler de aynı şekilde gürültülü canlılar, çocuk gibiler.

kediler de et kokusuna gelir yani ne bekliyorsun? o zaman site içinde mangal yapma. ben senin komşun olsaydım o et kokusundan rahatsız olurdum. temiz hava özgürlüğümü kısıtladın derdim o zaman ben de sana. olur mu? "ben et pişircem kediler olmasın" tabii efendim, hemen kedileri yok edelim.

korkmamak öğrenilebilen bir şeydir. benim de yıllarca karanlık korkum vardı, evin tüm ışıkları açık olmazsa uyuyamazdım. ışıkları başkası kapatırsa uykumdan uyanırdım korkuyla, kalbim çarpardı. 24 yaşıma kadar böyleydi. artık korkum yok. çünkü psikologla çözdüm. artık karanlıkta uyuyabiliyorum. kedi köpek korkusu da bu şekilde düzeltilebilir korkular. her korktuğun canlıyı yok etmeyi düşünmeden önce acaba ben neden korkuyorum? ben ne yapabilirim? diye bir düşün.

sen neden şimdi insanları örnek veriyorsun ki? ben zaten insandan kendinizi koruyamazsınız ama köpekten koruyabilirsiniz yazmıştım oraya. insanların insanlardan kendini koruması gibi bir beklentim veya lafım hiç olmadı. "en azından köpeklerden korkmayıp nasıl davranman gerektiğini öğrenip kendini koruyabilirsin. ancak katil olmayı kafasına koymuş erkeklerden ne yaparsan yap kurtulamıyorsun." demiştim. insanlardan kendinizi tek başına koruyamazsınız zaten. devlet korumalı. ama hayvanlardan kendinizi koruyabilirsiniz. çünkü planlı taciz tecavüz cinayet işleyen psikopat varlıklar değiller. kedi ve köpekler sadece. ha bir istisna var. pitbul ırkı... manyak psikopat ruhlu insanların üretip canileştirdiği bir ırk. onun üretiminin komple durdurulması lazım o ayrı. ondan kendimizi biz koruyamayız. komşunun pitbulu varsa tabii ki salmaması lazım. komşunun pitbulu olmaması lazım. devlet bunu çözmeli. her türlü köpek ve kedi üretimi ve satışı yasaklanmalı.

kedi köpek olaylarında suçlu olanlar "insanlar". yani sahipleri. hayvanlar değil. hayvanlara nefret duymayı ve onları suçlamayı bırakın. hayvanları cezalandırmayı bırakın. 5 yaşındaki çocuk gibiler. cezai ehliyetleri yok. ne yaptıklarını bilmiyorlar. köpekleri zehirleme fantezinizi bırakın. nasıl iğrenç bir zevk alıyorsunuz bundan bilmiyorum. gücünüz anca onlara yetiyor.

hayvanların davranışları sandığınız kadar tahmin edilemez değiller. bir kedi veya bir köpekle bir süre vakit geçirsen hangi bakışı, hangi sesi, hangi hareketi neden, ne zaman yaptığını ve yapacağını anlarsın. ben sokaktaki kedileri severim hep ama hepsini sevemem. bazı kedilerin sinirli olduğunu sevilmekten hoşlanmayacağını bir bakışta anlıyorum. yanımda biri olunca ona da dokundurtmuyorum. saldırır çünkü tırmalar.

sizler köpek sevmediğiniz için her yaptıkları, en ufak sesleri batıyor olabilir. ben de çocuk sevmediğim için bana batıyor yaptıkları. ama kimseye şikayet etmiyorum. hiçbir çocuğa kızmadım, kızmam. anne babasına da sustur şu çocuğunu, evine sok diye kızmam. "çocuğunu zehirlerim diye tehdit etmem." enerjisini atacak yeri yok çocukların. köpeklerin de yok. çocuklara park bırakmadığımız gibi köpeklere de doğal alan bırakmadık. döve döve evlerde tutamayız şimdi çocuğu da köpeği de. her şey o hayal ettiğiniz gibi mükemmel olmuyor. her çocuk sakinleştirilemiyor, her köpek eğitilemiyor.

senin sessizlik hakkın varsa o köpeğin de özgürce oynama hakkı var. senin sessizlik hakkın o köpeğin yaşama hakkından neden daha önemli? hangi özgürlük hakkı hangi özgürlük hakkının olduğu yerde bitecek neye göre karar vereceğiz? köpek havlaması senin canına kast değil ama köpek zehirlemek...

ben de sokakta yürürken sigara dumanı solumak istemiyorum, pasif içici olarak çok daha fazla zarar görüyorum. buna rağmen elimden bir şey gelmiyor. çünkü pislik küllük kokan insanların küllük gibi kokma ve kokutma özgürlüğü var ya. bunu devlet çözmeli. ben kimseyi tehdit edemem.

siz özel olarak korktuğunuz için sanki tüm köpekler vahşi katillermiş gibi geliyor. bir olay olunca da işte biliyordum hepsi manyak diyorsunuz. ama öyle değiller. o örnekteki köpeğin de saldırmasına sebep olan bir şey olmuştur. ya sahibi onu döverek öfkelenmesine sebep oldu ya da diğer insan bir şey yaptı. pitbul değildi ise sebepsiz saldırmaz.

benim çalıştığım plazada kediler gezip duruyor. kimseye bir zararları olmadı. iş çıkış saatinde de oranın bahçesine insanlar köpeklerini oynatmaya getiriyorlar. baya 9-10 köpek geliyor. kimseye saldırmadılar 1 yıldır görmedim. tatlı tatlı oynuyorlar toplarıyla. anca birbirlerine havlıyorlar arada ama kavga etmiyorlar. oyun şekilleri bu işte.

avustralya'da adını bile bilmediğimiz elli farklı hayvan, timsahlar yılanlar marketlerde evlerde geziyor. oradaki insanlar onları öldürmeden, hapsetmeden gayet normal bir şeymiş gibi yaşıyorlar. bizim ülkede kediye köpeğe kobra muamelesi yapılıyor.

doğalarının işgaliyle çok alakası var. komşu eve soksa bu sefer sesini duyuyorum dersiniz. insanlar müstakil eve taşınmış daha ne yapsınlar? "sahiplenme o zaman" dersiniz değil mi? sokakta da durmasın. pis barınaklarda ölsün hepsi. bunu istiyorsunuz.
0
art cat chocolate
(17.09.25)
ne yazmışım?

"sorun, hayvan sahiplerinin kamusal alanlarda başkalarının güvenliğini sağlamaktan imtina etmeleri"

ben çok basit bir şey söylüyorum. sınırsız bir özgürlük olamaz, benim özgürlüğümü taciz ettiğin yerde senin özgürlüğün biter. sen hayvan besleyeceksin diye beni rahatsız edemezsin. ortak alanda köpeğini salıp kendi başına koşmasına izin veremezsin. kendine ait bahçede ne istiyorsan yapabilirsin. kendine ait evde ne istiyorsan yapabilirsin. ancak kullandığım bölümde o köpeği salamazsın. bak dikkat et, salmasan daha iyi olur, keşke salmasan falan demiyorum. salamazsın. kural böyle. benim özgürlüğümü taciz edemezsin.

şimdi okuduğumuzu çok iyi anlayalım. yukarıdaki paragrafta hayvanlar ölsün diyor muyum? hayır. ama sen bunu böyle mi anlamak istiyorsun? evet. yukarıdaki paragrafta paragrafta kimse hayvan beslemesin diyor muyum? hayır. ama sen bunu böyle mi anlamak istiyorsun? evet.

ilk yazdığım cevabın ilk paragrafını tekrar ve dikkatle okuyun. bir ormana gidip, ormandaki hayvanları öldürelim mi diyorum? hayvanların doğal yaşam alanlarını işgal edelim mi diyorum? hayır. ama siz bunu böyle anlamamak için elinizden geleni yapıyorsunuz. yarım yamalak bir argüman yaratmaya çalışıyorsunuz. ben ne diyorum? çok çok basit bir şey diyorum. bir site var. içinde köpek yok, kedi yok. inşaat yapılmış. orası kedinin ya da köpeğin doğal yaşama alanı değil. kedi köpek yok orada. sonra birileri geliyor. bu kişiler etrafındaki insanlara saygısız, birlikte yaşam kurallarından haberleri olmayan kişiler. kendi bahçesi olmasına rağmen gidiyor, benim de kullandığım, hatta kullanmak zorunda olduğum alanlarda köpeğini salıyor. bunu yapamaz. çünkü burası insanların ortak yaşam alanı. git bahçende sal. benim de kullandığım alanda salamazsın. konuştuk bu kişilerle, umursamadılar. ne zamana kadar? bir köpek diğer bir köpek sahibinin kolundan parça koparana kadar. köpeğin sahibi de diyor ki "ama benim köpeğim çok sakindir, nasıl oldu anlamadım" öbür köpek sahibi ağzını açamadı. o da köpekler etrafta tasmasız başıboş gezebilsin istiyordu. ee ama kolundan parça kopardı köpek? hala okey miyiz köpeklerin tasmasız gezmelerine?

bu köpek o kişinin değil de, benim kolumu ısırsaydı, "eee ama sen de köpeklerden korkmamayı öğrenseydin" mi diyecektiniz?

bu arada şu iki sorumu kesinlikle cevaplayın:

ben nerede hayvanları sevmediğimi söylemişim?
ben nerede hayvanlar öldürülsün demişim?

ben sadece ve sadece ortak yaşam alanlarında köpekler ya da kediler başıboş gezmesin diyorum. geri kalanı sizin uydurmanız. çünkü haksız olduğunuzu siz de biliyorsunuz, argüman uydurmak zorunda kalıyorsunuz. hayvansever olmak sizi haklı yapmıyor. aynı şekilde köpeklerden korkuyor olmak da beni haklı yapmıyor. ortak yaşamayı, birlikte yaşamayı öğrenemediğimiz sürece kavga etmeye devam ederiz. özgürlük nerede başlar nerede biter? başkasına zarar verdiğiniz anda özgürlüğünüz biter. zarar anahtar kelime burada.

yazdığım tüm cevaplarda hayvan sahiplerini suçlu bulduğumu ilettim. neden? çünkü hayvanların bilinç ya da zeka seviyeleri bizimle aynı değil. aynı mantıkla da bizimle aynı bilinç ya da zeka seviyesine sahip olmayan hayvanların, beni ısırma kararı alıp almayacağına ya da bu kararı ne zaman alacağına emin olamıyorum.

ben köpeklerden korkmamayı öğrenmek zorunda değilim. ama köpek sahipleri, diğer insanların da bulunduğu ortamlarda nasıl davranmaları gerektiğini, birlikte yaşam kurallarını öğrenmek zorunda.

siz yine de, beni hayvanları öldürmeye çalışmakla falan suçlayın. öylesi daha kolay.
0
co2s2
(18.09.25)
"Bak zehirlerim ha diyeceksin"

bu cümleyi kuran kişi (shepard) ve ona katılan kişilere yönelik yazdığım yazılar için kuduranlar hayvan düşmanıdır. ayrıca katiller genelde önce hayvanlara zarar vererek başlıyorlar, sonra insanlara zarar veriyorlar. bu kişilere sempati duyacak değilim.

açıkça "shepard ve onun gibi düşünenlere yazıyorum" dememe rağmen hala gelip cevap veriyorsan burada yazılanları anlamayan ben olmuyorum. kırk kere yazdım bak bunu. shepard gibi düşünmeyenler yazdıklarıma cevap vermesin.

yasalarımıza göre sokaklar onların hakkı. sahipli olduklarında tek hakları sahiplerinin evi olmuyor. bir kuşa git buraya konma, evimin üstünden uçma, arabama sıçma diyemiyorsun. kediye de mangalıma gelme diyemezsin.

ya bu nasıl argüman. inşaat yapılınca kedinin köpeğin doğal olanı olmuyor e evet????? zaten olay da bu ya. hayvanların doğal yaşam alanlarına inşaat yaptık yıllarca, her yeri betonlaştırdık. bir tane yeşil alan, ağaç bırakmadık. hala yakıp yıkıp otel yapıyoruz. bu hayvanlar şimdi nereye gitsin? biz evcilleştirdik, kendimize alıştırdık, şimdi de sokaklardan yok olsunlar istiyoruz. oh ne ala ya. dünyanın sahibi biz insanlarız galiba.

hala benim özgürlüğüm diyorsun. sadece senin mi özgürlüğün var? hayvanların yok mu? hayvanlar senin çektiğin beton sınırdan, sitenin çitinden, bahçenden kapından anlıyor mu? anlamıyorlar. sırf bu yüzden ölümle tehdit edilmeyi hak ediyorlar mı?


---

ben hayvanları öldürmekle tehdit edenlere yazılar yazıyorum deyip yazdım ve sen de onlara cevap verdin. üstüne alındığına göre demek ki sen de öyle düşünüyorsun.

---

madem hayvan düşmanı değilsin, bir dahaki sefere yazılar yazarken bu yazı sana hitaben mi yazılmış diye iyice emin ol öyle yaz.

ayrıca benim köpeğim sakindir diyen kişi belli ki köpeğini tanımıyor, yeterince hayvanla oynayıp enerjisini atmasını sağlamıyor. hatta köpeğe şiddet bile uyguluyor olabilir. bazı insanlar var ki pitbulu bil melek gibi yetiştiriyorlar. bu gibi durumlarda suçlu köpek değil. sıkıyorsa sahibini ölümle tehdit et demiştim ben "shepard'a".

ben köpekler insanları yesin, onlara zarar versin demiyorum. pis ve tehlikeli sokaklarda yaşamalarını da onların iyiliği için istemeyen biriyim. kediler de aynı şekilde, her gördüğümde üzülüyorum. keşke hepsi doğalarında özgürce koşup oynayabilse, avlanabilse. ama biz aslanı bile buraya getirip hayvanat bahçelerine hapsedip sonra kaçtı diye öldüren bir türüz insanlar olarak. şimdi de köpek bahçeme girdi, kedi mangalımı yedi diye ağlayamayız. ne ekersen onu biçersin. kişi olarak biz yapmadıysak bile yıllarca olmuş olan bu. şimdi tüm sokak köpeklerini ve kedilerini o pis barınaklara kapatırsak, sahiplileri de evlere kilitlersek daha mutlu bir hayatımız olmayacak. bir insan tarafından zarar görme ihtimalimiz bir köpek tarafından zarar görme ihtimalimizden daha çok.

bu hayatımızda illaki başımıza bir bela gelecek. pürüzsüz bir ömrümüz olamaz. ben çocukluğumdan bu hayata ne çektiysem insanlardan çektim. tüm travmalarımın sebepleri insanlar. çocukken şiddeti de bir insandan gördüm, büyüdüm kaldırımdayken alkollü bir insan beni arabasıyla ezdi. 29 yıllık hayatımda sayısız olaylar yaşadım... buna karşılık hayvanlardan hep sevgi gördüm. arada tırmalasalar da havlasalar onlarda suç bulmadım. çünkü çocuk gibiler, zarar verdiklerini veya korkuttuklarını anlamıyorlar. sadece içgüdüsel davranıyorlar. bu yüzden ölmeyi hak etmiyorlar.
0
art cat chocolate
(19.09.25)
@art cat chocolate: ya okuduğunuzu anlamıyorsunuz, ya da anladığınız halde işinize gelmiyor. ben yazdıklarımın hiç bir yerinde hayvanları öldürelim demedim. siz hala hayvanlar ölmeyi hak etmiyor vs diye saçmalıyorsunuz. ben zaten hayvanlara da bir suç bulmadım. ben hayvan sahiplerinin bencillikleri ile ilgili konuşuyorum. tüm bu meseleler, ortak yaşama kültürüyle ilgili en ufak fikirleri olmayan bencil hayvan sahiplerinin yüzünden çıkıyor. hayvan hakları böyle bir şey değil. tüm bu hakları ve özgürlükleri insanlara en baştan öğretmek lazım.
0
co2s2
(21.09.25)
@art cat chocolate deli kadın lütfen bir dur artık. Paragraflarca yazmışsın. Sırf yazmanı kesmen için senin okumayı seveceğin şeyler:

Karga bakıyorum, çünkü sakat. Yolda buldum.
Güvercin buldum yolda, kanatlarını kesmişler, iyileşirse salacağım.
Köpeğimi dövüştürmüşler benden önce, kedi düşmanı. Şimdi kedilerle uyuyor.
Geçen ormanda kirpi buldum etrafında sinekler uçuyor. Enfeksiyon. Götürdüm üniye. Taş gibi ettiler.

Niceleri var da, sen en çok hayvan seversin kabul. Abicim milleti rahatsız etme. Bizim buralarda birinin köpeği dışarıda sürekli havlıyor. Millet artık camlara çıkıp sövüyor adama. Kardeşim konu çok basit, artık milleti rahatsız etmeyin. Ne biçim bir evde kalmış kadın çıktın, lütfen yeter. Doğaları diye bir şey yok, evcilleştiler bitti. Lütfen köyüne dön.
0
Shepard
(22.09.25)
hayvanların yaşam hakları sahipleri olan kötü insanlara bağlı değil. onlara göre şekillenmiyor. sahipli olsalar da olmasalar da insanlardan bağımsız bir şekilde yaşam hakları var.

tüm yazdıklarımın özeti: kötü sahipler yüzünden hayvanları öldürmekle tehdit edemezsiniz. direkt olarak o sahiplere laf edemiyorsunuz yemiyor çünkü.

ben en hayvansever kişiyim demiyorum. benden bin kat daha iyi ve ilgili kişiler var. ben ancak destek olabiliyorum.

sen de yaptığın bu iyiliklere köpek öldürme tehdidiyle gölge düşürme o zaman. köpeğin suçu olmayan şeyden niye köpek ölsün?

böyle akıl vermeyin kimseye. millet yüz buluyor, gidip cidden öldürüyorlar bana hak veren var diye.
0
art cat chocolate
(22.09.25)
@art cat chocolate insanlari yeterince delirtince adam da vuruyorlar. Her gün haberlerde görüyorsun. Bunu hayvan aracılığıyla yaparsan hayvanina da sarar. Sen düzgün bir sahipsen işleri bu noktaya getirmezsin. Laftan anlamiyorsan bu tehditi yapabilirler ve aksiyona da dokebilirler. Benim her gün kapimda köpek havlatana söylerim, kardesim vallahi cok rahatsiz oluyoruz bir çözüm bulalım diye. Devam ederse ikimiz de üzülürüz diye de eklerim. Buna rağmen devam ediyorsan başına geleni hakedecek bir tipsin.
0
Shepard
(22.09.25)
(7)

Kaşıntı için hangi doktor?

ırene adler
Tüm vücudumda bazen bazı bölgelerde yoğunlaşan kaşıntı var 2 haftadır. Bacağımı kasıyorum mesela sonra sırtım kaşınıyor.Sürekli ve dayanılmaz değil ama cok sık ve can sıkıcı.Hangi doktora gitmeliyim bunun için? Kan testi de yaparlar mı?
Tüm vücudumda bazen bazı bölgelerde yoğunlaşan kaşıntı var 2 haftadır. Bacağımı kasıyorum mesela sonra sırtım kaşınıyor.

Sürekli ve dayanılmaz değil ama cok sık ve can sıkıcı.

Hangi doktora gitmeliyim bunun için? Kan testi de yaparlar mı?
0
ırene adler
(11.09.25)
Dahiliyeye fit karaciğer enzimleri vs bakarlar
0
primetime
(11.09.25)
dermatoloji. zaten orası da kan testi isteyecek şüpheli bir şey görürlerse.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(11.09.25)
Bence cildiyeye git.
Deterjanını, ya da duş jeli veya sabununu değiştirdin mi? Bir süre bebek sabunu kullan. Alerji diyecek diye düşünüyorum.
0
Mirket
(11.09.25)
Veteriner? Şaka şaka hahahah, cildiye. Uyuz muyuzsan kwellada'yı deneyebilirsin. Ben de ve arkadaşlarım da vardı. 3-5 güne geçti. Toplu yakalandık uyuza, bak sen şu işe...
0
Shepard
(11.09.25)
Karaciğer enzimlerine bakarlar evet, kaşıntı = karaciğer. Öncelikle yani. Orada bişey yoksa cilde bakarlar. Dahiliye hatta önce aile hekimi.
0
muhayyer divan
(12.09.25)
uyuz çok yaygın bu sıra, biz de atlattık 1-2 ay önce. acil doktora gidin. dermatolog bakar.
0
deartheodosia
(12.09.25)
önce aile hekimi.

uyuz da olabilir, alerji de.

karaciğer enzimleri nedeni ile de olabilir.

bu bilinmez, bir aile hekiminin görmesinde fayda var.
0
gurur
(12.09.25)
(15)

Evinizde Hamamböceği çıkıyor mu? Kesin çözümünü buldunuz mu?

jonas
Yeni taşındığım evde hamamböceği çıkıyor karşıma günde birkaç kez. Çıldırmak üzereyim. Bu dertten muzdarip olanlar var mı benim gibi? Çözüm bulabildiniz mi?
Yeni taşındığım evde hamamböceği çıkıyor karşıma günde birkaç kez. Çıldırmak üzereyim. Bu dertten muzdarip olanlar var mı benim gibi? Çözüm bulabildiniz mi?
0
jonas
(11.09.25)
Ilaclatmak.
0
logisticsmanager
(11.09.25)
bayer'in bir ilacı var. jel. onu kullanıyorsun kökü kuruyor.
0
tabudeviren
(11.09.25)
Onun ilacı şu

www.hepsiburada.com
0
Mirket
(11.09.25)
hocam ilaçlatmaya ek olarak bunların nereden eve geldiğini de bulmanız lazım. mesela benim evde, banyo zemin giderinden geliyordu. bu giderse çekvalf, hava kilidi vs. olmadığı için kanalizasyondan gelip dümdüz çıkıyormuş. gideri değiştirttikten sonra sorun geçti bende. mevcut ev içinde olanlar için de K Othrine etkili oluyor.
0
shadowfollower
(11.09.25)
hamamböcegi oldugundan emin misin?
hamamböceginin cok benzeri bir baska böcek var, ayirt etmek cok zor ve tamamen zararsiz. türkce adini bilmiyorum ama almanca'da bernstein waldschabe diye geciyor ve hamamböceginden gözle görülür en büyük farki kanatlarinin seffaf olmasi. bizim yasadigimiz yerde cok var. mesela o böcegi görünce umursamayin, salin dogaya gitsin diyorlar ama hamamböcegini belediyeye bildirmek zorunlu. bence önce gercekten hamamböcegi olup olmadiklarindan emin ol.

bugstop.de soldaki hamamböcegi, digeri bahsettigim böcek.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.09.25)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim Evet hamamböceği, attığın linkteki soldakinden.
0
🌸jonas
(11.09.25)
hamamböcegi baya zararli bir böcek cünkü cok fazla hastalik tasiyormus. bildirme zorunlulugu da oradan geliyor. hepatit, mantar hastaliklari, sarbon, tüberküloz, hatta cüzzam gibi orta cag hastaliklari bile tasiyorlar. bunlar icin bayer'in ilaci önerilmis, o ilac harika. onu alin ve evdeki her pencere ve kapi pervazina cepecevre sikin. hamamböcegi igrenc bir böcek.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.09.25)
Karafatma mi yoksa kahverengi olanlardan mi(alman-amerikan).

Karafatma(dogu hamambocegi) ise onlar nemli ortamlari sever. Ureme hizlari kahverengi olanlara gore daha dusuktur. Ortalikta yiyecek birakma. Gereksiz dolap cekmece vs. varsa cope at.Damlatan musluklari onar. Onun disinda da arkadaslarin dedikleri ilaclari kullan.Ama apartman ilaclanmadan kurtulamazsin tamamen.

Ayrica fotodaki gosterilen alman hamambocegi ise onlar cok hizli uruyor. Kurtulmasi zor diye duymustum.
0
trixi
(11.09.25)
@trixi Benim evde çıkanlar siyah renkli olanlardan.
0
🌸jonas
(11.09.25)
2 yil ugrastim kurtulamadim. Her turlu jeli, tableti kullandim. 3 defa profesyonel sirkete ilaclattirdim. Evdeki butun delikleri kapattim. Kapinin dilinin girdigi delik dahil. Gene de o.c.larindan kurtulamadim. Tasindim gitti.

Keske o kadar ugrasmak yerine benzin dokup o serefsizlerle beraber evi yaksaydim.
0
krmzbvl
(11.09.25)
bayer jel ilac+1
kurutmustuk biz. (apartman dairesi)
0
65 derece
(11.09.25)
@Jonas Neyse onlar daha buyuk ve korkutucu olur ama en azindan yasam donguleri alman hamambocekleri kadar hizli degil. iyi sanslar.
0
trixi
(11.09.25)
Müstakil evde, terasa çıkılan katta çok görüyorduk. Kapının altında bir boşluk vardı. Havalar ısınmadan yaz başında kapının çevresini bantladım. Artık yok. Dışarıdan girdiğinin kanıtı. Terasa pek çıkmıyorduk zaten. Gecenin bir vakti duvarda antenlerini oynatan bir yaratık görmekten iyidir kapının kapalı kalması.
Bir de mutfakta çok vardı. Gider kapaklarını lavaboda işim bitince bastırıp kapatıyorum. O da yararlı oldu. Nadiren mutfakta gördük. Bulaşık makinesinin ve buzdolabının altına, ayrıca lavabo giderlerinin çevresine Raid Max sıkıyorum arada. Bir de böcek yemleri var.
0
pro9it9is9
(11.09.25)
Tüm apartman ilaçlanmadan çözmek mümkün değil. Apartman dairesinde oturuyorsanız kesin diğer dairelerde de aynı durum vardır, bireysel çözemezsiniz diğer dairelerden gelmeye devam eder.
0
montreal
(12.09.25)
evde olmasa bile bir iş yerimizde benzer bir problem vardı. bayer maxforce ile çözdük meseleyi. ancak dikkat etmeniz gereken çok önemli bir mesele var. "artık ortalıkta görünmüyorlar diye" ürünü kullanmayı sakın bırakmayın, sağa sola yumurta bırakmış oluyorlar, sizin göremediğiniz bazı yerlerde saklanmış oluyorlar. uzun bir süre kullanın. koku yapmaz, sağlığınızı etkilemez.
0
co2s2
(12.09.25)
(7)

yazili basin

sonsuz
evine gazete, dergi alan var mi?ben ünide yurttayken yurdun girisine gazete koyarlardi. ofiste müdürün önündeki sehpada gazete dururdu.böyle seyler var mi hala görüyor musunuz?
evine gazete, dergi alan var mi?

ben ünide yurttayken yurdun girisine gazete koyarlardi. ofiste müdürün önündeki sehpada gazete dururdu.

böyle seyler var mi hala görüyor musunuz?
0
sonsuz
(11.09.25)
Son 10 yilda berber ve discide gordum gibi hatirliyorum.
0
mbond
(11.09.25)
Var. Çok azaldı ama emekli insanlar seviyor. Ben bile seviyorum gazete okumayı. Berberlerde var.
Türkiye gazetesi kaldı sanırım bu eve dağıtma olayında.
Gençken hafta sonu altı yedi gazete alırdım en büyük zevklerimden idi. Hey hey
0
Cezcez
(11.09.25)
evde sakal traşı olurken kullanıyorum dün 3 tane aldım ben.
0
xu
(11.09.25)
En son taşınırken bardakları sarmak için almıştım. 10 yıl oldu.
0
Mirket
(11.09.25)
Tubitakin Merakli Minik dergisini aliyoruz cocuk icin sadece.

Onun haricinde 10 yil falan olmustur en son dergi-gazete alali.
0
nuevo
(11.09.25)
gazeteyi bulmaca için alıyordum bayağıdır almadım. bulmaca dergisi de bayağıdır almadım. notos, varlık falan alırdım artık ilgimi çeken bir temaları yoksa onları da almıyorum.
0
black holes in the sky
(11.09.25)
ben kilo ile alıyorum. köy evinde lazım oluyor. hep 2025 gazateleri. okunmamış bile.
0
ground
(12.09.25)
(8)

Borsa da şu kâğıdı alsaydım olayı

Cezcez
Almayı düşünüp almadığım kâğıtlar gidiyor hep. Bana mı öyle oluyor
Almayı düşünüp almadığım kâğıtlar gidiyor hep. Bana mı öyle oluyor
0
Cezcez
(11.09.25)
algida seciciliktir o.
0
sonsuz
(11.09.25)
Yok ya algıda seçicilik değil bence. Bir aydır beyaz ı alacaktım hatta bana soranlara beyaz ve akgrt al dedim kendim alamadım gitti beyaz
0
🌸Cezcez
(11.09.25)
Almayı düşünüp 'iyi ki almamışım' dediğin kağıtlar çok akılda kalmıyor da, alıp başını gidenler daha dikkat çekici oluyor.

Hepsi bu.
0
Mirket
(11.09.25)
Abi bunun çözümü çok basit.
Almayı düşündüğün her şeyi al, sonra bak bakalım sonuç nedir.
Herkes yükselene bakıp alsaydım der, sonra düşene bakıp iyi ki almamisim ya da bunu kim alır falan der. Dünyanın her yerinde tradercilik oynayanlar, marketi zamanlamaya çalışanlar bunu yapar. Yani sana olmuyor sadece, böyle hisseye gir çık yapan herkes aynıdır.
0
logisticsmanager
(11.09.25)
ben daha da kötüsünü yapıyorum bazen. aldığım hisseyi koşmuyor diye birkaç ay sonra satıyorum. bir hafta sonra ralliye başlıyor :)

palantir’i aynı bu şekilde kaçırdım. çok geç girebildim. applovin, sofi ve robinhood’u da. ama bir o kadar da tutturduğum ya da elim gitmeyerek iyiki de almamışım dediğim hisse var. o yüzden çok takılmıyorum.

neyse ki yıllar sonra kademeli alım/satımı alışkanlık haline getirdim, artık böyle majör hatalar yapmıyorum.

not: amerikan borsası
0
sir gawain
(11.09.25)
Hep öyle oluyordu. Favoriye eklediğim ya da ana sayfaya ekleyip de almadıklarım hep yemyeşil görünüyordu.
Sonra bir tanesi öyle bir düştü ki. Hepsini almış olsam, onun yüzünden zararda olacaktım. İyi ki almamışım dedim. Artık içim çok rahat.
0
nickini vermek istemeyen uye
(11.09.25)
Böyle borsanın geçmişini geçmişini
0
🌸Cezcez
(11.09.25)
Hindsight bias deniyor buna.
0
gabe h coud
(11.09.25)
(4)

Diet yapanlar yardım. Kuru mısırın kalorisindeki tutarsızlık

summerof69
Patlatılacak mısır olan kuru mısırın 100gr ının bizim ülkemizdeki ambalajlarda ve Türkçe sitelerdeki kalorisi 370gr. İngilizce sitelerde ise bu sadece 70gr. Parlatılmış demiyorum, patlatilacak Kuru mısırve bu değerlerdeki tutarsızlık sadece bir kaynakta değil. Bu farkın sebebi nedir?Teşekkürler.Yaba
Patlatılacak mısır olan kuru mısırın 100gr ının bizim ülkemizdeki ambalajlarda ve Türkçe sitelerdeki kalorisi 370gr. İngilizce sitelerde ise bu sadece 70gr. Parlatılmış demiyorum, patlatilacak Kuru mısırve bu değerlerdeki tutarsızlık sadece bir kaynakta değil. Bu farkın sebebi nedir?

Teşekkürler.

Yabancı sitede 86 kcal:
mobile.fatsecret.co.in

Yerli sitelerde 380 kcal (ambalajinda da 380kcal yazıyor).

www.diyetkolik.com
0
summerof69
(10.09.25)
Cin mısır diye aratsana. Normal mısıra bakıyorsun sen.
0
Mirket
(10.09.25)
Yanlış anlamıyorsam birincisi bildiğiniz mısır, kuru falan değil. Direkt koçandan mısır.
Siz patlayacak misir diyorsunuz. Onun gramaji ile bu aynı olmaz çünkü kuru üründe suyun gramajı olmadığı için gramaj başına kalori daha yüksek olur.
Birincisi için konserve mısır gibi düşünün.
0
logisticsmanager
(10.09.25)
Hay çok yaşayın. 80kcal zannedip bolca tüketmeyi dusunuyordum.
0
🌸summerof69
(10.09.25)
diyette bunu yiyeceğinize yulaf yiyin.
0
mikahakkinen
(11.09.25)
(12)

aidat zammının bildirilmesi

dali dili havali korna
site yönetimi aidat zammını kat maliklerine hangi şekilde bildirmekle yükümlüdür? sadece apartman girişine duyuru asmakla bildirimini yapmış sayılır mı?
site yönetimi aidat zammını kat maliklerine hangi şekilde bildirmekle yükümlüdür? sadece apartman girişine duyuru asmakla bildirimini yapmış sayılır mı?
0
dali dili havali korna
(10.09.25)
Ya ödeyen öder, ödemeyen senin gibi yokuş yapar. Niye problemli olmak istiyorsunu konuşsak olmaz mı?

Size işletme bütçesini taahhüt iadeli ptt'den yollamalı veya elden imza karşılığı falan filan. Adresini özellikle bildirmezsen senin sitedeki dairene yollar. Ptt'den taahhütlü yolladı diyelim, aaa içi boştu diyebilirsin. Ptt'deki görevlinin tutanak tutması lazım içine koyulanla ilgili. Ama imkansız. Ne kaldı geriye senin gibi birini bitirmek için? Elden imza veya noterden yollamalı. Ptt 200 lira kadar masraf, noter ise 1.5k civarı. Ödeyecek misin? Hayır. Sorun çıkaracak mısın? Sen bilirsin.
0
Shepard
(10.09.25)
İlanen tebliğ etmiş işte. Daha ne yapsın?
0
Mirket
(10.09.25)
@Mirket olmaz öyle. Whatsapp gurrubları da olmaz. Ama abimizin derdi başka, söylerse görürüz.
0
Shepard
(10.09.25)
mail atıyorlar bizde duyuru asmaya ek olarak.
0
inheritance
(10.09.25)
Panoya asarak ilan etmek resmi bir tebligat yöntemidir.
0
kibritsuyu
(10.09.25)
resmi gazetede yayınlanan her kanun değişikliği bildirilmiş sayılır.biz biliyormuyuz halk olarak hayır ama devlet bilseydin okusaydın diyor.
apartmanda aynı girişe pano asmışlar okuyaydın.
0
jamswety
(10.09.25)
konuya dair birkaç önemli noktayı belirtmemişim: o apartmanda ikamet etmiyorum, ayrıca ne e-posta ne de sms vb ile zamma dair bir bildirim geldi.

soruma bunları da eklemiş olayım, hem belki cevap yazan bazı arkadaşların heyecanı da biraz yatışır.
0
🌸dali dili havali korna
(11.09.25)
Teorik olarak her daireye bildirmeli. Ama, ev halkı 2-3 gün evde yok diyelim, yönetici 3 gün kapı kenarında çadır kurup beklemeyecek sonuçta.
Ben, tek tek daireleri dtlaşıyordum. 3'te ikisi o anda evde olmuyordu, ben de bir daha gitmiyordum.
(Sanırım) Borçlar kanunu, evde kimse bulunmadığında, apt girişine asılan bildini ev sahibine yapılmış sayılğr diyor.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(11.09.25)
apsiyon vb. bir uygulama kullanıyorsa site/apartman oradan da duyurulmuş olabilir.
0
inheritance
(11.09.25)
Cevap vermek için emek ve zaman harcayan insanlara laf sokmaya çalışmak şık olmuyor.

Özellikle adreste bulunmayan insanlar için panoya asmak uygun bir yöntemdir. Dijital ortamlarda bildirim geçerli değildir.

Siz adreste bulunmayacağınızı ve hangi adreste bulunduğunuzu yönetime bildirme sorumluluğunuzu, yasal ve geçerli hangi şekilde yerine getirdiniz?

www.youtube.com
0
Mirket
(11.09.25)
sadece apartman girişine asmakla bildirim yapılmış sayılmaz. bildiğim kadarıyla aidat zammı toplantıda alınacak bir karar. toplantı kararlarının da kat maliklerine postayla -büyük ihtimalle taahhütlü- gönderilmesi gerekiyor. yönetimle konuşmakta fayda var. belki de adresiniz de eksiklik var.
0
co2s2
(11.09.25)
Abimizin derdi başka, o yüzden yormayın kendinizi. Gerçek derdini anlatsın, onu çözelim. Şu an evet haklısın, aaaa meyil de mi atmamışlar falan dememizi bekliyor gibi.
0
Shepard
(11.09.25)
(3)

İzmir doğa yürüyüş parkuru

HellKeePer
Terapi ormanı haricinde arabayı güvenle park edebileceğim ve günübirlik doğa yürüyüşü yapabileceğim bir konum var mıdır?
Terapi ormanı haricinde arabayı güvenle park edebileceğim ve günübirlik doğa yürüyüşü yapabileceğim bir konum var mıdır?
0
HellKeePer
(10.09.25)
Güzelbahçe’deki Olivelo olabilir sanırım.
0
orient blue
(10.09.25)
Face'de İzmir çevresinde yürüyen trekking grupları var. Onlardan fikir alabilir, ya da onlara katılabilirsiniz.
0
Mirket
(10.09.25)
sasalı doğal yaşam parkı
0
erty_ksk
(10.09.25)
(8)

Compu chati mi kapattı? Nereye saçmalayacağız?

Batuhanolabilir
Ne güzel girip aklıma geleni yazıyordum şimdi about:blank diyor. sourberry çete bi bakayım ben 88'liyim çetsiz internetten tat alamıyorum.
Ne güzel girip aklıma geleni yazıyordum şimdi about:blank diyor. sourberry çete bi bakayım ben 88'liyim çetsiz internetten tat alamıyorum.
0
Batuhanolabilir
(09.09.25)
Bende Duyuru da sık sık tutukluk yapıyor, temassızlığı bol olan bir yer. Chat de öyledir belki.
0
muhayyer divan
(09.09.25)
Açılıyor deve
0
Shepard
(09.09.25)
15 senelik duyurucuyum, chate bir defa bile tiklamadim. sahiden girip konusuyor musunuz oradan?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.09.25)
şefer söyleyince geçmişten url alıp denedim varmış

chat.eksiduyuru.com url bu

ben de 15 yıllık duyurucuyum çet ilk çıktığında güzeldi sonra hemen bozdu. ben girip saçmalayıp çıkıyorum sohbet falan edilmiyor
0
🌸Batuhanolabilir
(09.09.25)
Giriliyor ya
0
Mirket
(09.09.25)
chat bozdu diye adam gidip chatte saçmalıyor fıkra bu kadar :)

soruya cevap çalışıyor
0
respect
(09.09.25)
ekşi anket vardı eskiden. orda da güzel geyik olurdu. eğlenceliydi. yine gelse güzel olurdu.
0
ermanen
(09.09.25)
15 yıldır buradayım +1. chat olduğunu ilk defa fark ediyorum.
aklıma şimdi geldi; sub-etha'ya bağlı bahis sitesi vardı, absürd konularda bahisler açılıyordu. haftanın kazananına kitap hediye ediliyordu. oradan bir kere kazanmışlığım var.
0
unalub
(10.09.25)
(4)

Uyku düzenimi nasıl yeniden normalleştirebilirim?

burnley
Son 1 aydır geceleri çok geç yatıp erken kalkmaya alışmış durumdayım. 4 saat uyuyorum. Daha erken uyumaya çalışsam olmuyor, daha geç uyanmaya çalışsam o da olmuyor. Bu durumu düzeltmek için neler yapabilirim?Not: Bu arada stres, depresyon vs. gibi negatif durumlardan kaynaklı bir şey sözkonusu değil
Son 1 aydır geceleri çok geç yatıp erken kalkmaya alışmış durumdayım. 4 saat uyuyorum. Daha erken uyumaya çalışsam olmuyor, daha geç uyanmaya çalışsam o da olmuyor. Bu durumu düzeltmek için neler yapabilirim?

Not: Bu arada stres, depresyon vs. gibi negatif durumlardan kaynaklı bir şey sözkonusu değil.
0
burnley
(09.09.25)
erken uyumaya çalışmak hemen işe yaramayabilir. kaç gün denedin mesela? zamanla oturması gerekir. telefon, tv gibi şeyleri uyumadan en az 1 saat önce kesmeyi deneyebilirsin. kitap okuyabilirsin. yatmadan ılık duş olabilir. belki bitki çayı (melisa gibi) veya melatonin takviyesi yapabilirsin.
0
ermanen
(09.09.25)
@ermanen 2-3 gündür deniyorum da başarısızım şimdilik.
0
🌸burnley
(09.09.25)
Geçen gün İwatchın uygulamasından son yıl günde ortalama 5 saat 35 dakika uyuduğumu öğrenip ChatGpt'ye sordum. Normal değil dedi. Bir yığın fiziki ve psikolojik problemlere sebep olabileceğini söyledi.
Şu şekilde çözüm yolu üzerinde uzlaştık.

14.00 den sonra, çay, kahve, çikolata yok.
Akşam rutininde her şey ilk etapta bir saat öne alınacak. Yemek faslı falan her şey.
Yatak odası zifiri hale getirilecek. Başucuna loş bir sarı ışıklı okuma lambası konacak.
Bir saat önce tüm ekranlar kapatılıp yatılıp uyku gelene kadar bu ışıkta kitap okunacak.

Bir haftadır uyguluyorum. Şu an için ortalama uykum 7 saat 15 dakika.
Allah nazardan saklasın. Baykuş olmak kötü şey.
0
Mirket
(09.09.25)
saatleri yavaş yavaş geri çekmeye çalış. mesela her gün veya 2-3 günde bir yarım saat öne çek. birde 3 saat erken uyuman zor.
uyku öncesi en az 2-3 saat önce yeme içmeyi bırak.
0
merhum
(10.09.25)
(11)

watsap telefon aramasını beğenmeyenler

izole
bazı kişiler watsap üzerinden aradığımda cevap vermiyor ya da engelliyor. biraz sonra telefonla normal arama yaptığımda ise telefona cevap veriyorlar. bilmediğim bişey mi var neden böyle yapıyor bu insanlar?
bazı kişiler watsap üzerinden aradığımda cevap vermiyor ya da engelliyor. biraz sonra telefonla normal arama yaptığımda ise telefona cevap veriyorlar. bilmediğim bişey mi var neden böyle yapıyor bu insanlar?
0
izole
(09.09.25)
İnterneti iyi çeken bir yerde olmadıkları için olabilir .
0
Amaranta ursula
(09.09.25)
interneti gitmesin falan diye de düşünüyor olabilir. bir tanıdığım rehberde kayıtlı olmayan hiçbir numaraya cevap vermez mesela. çeşit çeşit manyak var piyasada.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(09.09.25)
Abi nefretlik çünkü. Bak arıyorsun beni mesela, sessize alamıyorum. Yok öyle bir şey, tuşa basıyorsun sessize alınmıyor. Aramana tıklayacağım, Whatsapp uygulaması açılacak tuşa basacağım ses kesilecek. Bunu anlamayanlara anlatmakla uğraşmıyorum, meşgule atıyorum çünkü ekrandan da gitmiyor. İstediğini yap, çağrı olduğu sürece ekranında. E olm iş yapıyoruz, sen bölüyorsun. Aramak için arama fasilitesi var telefonunun. Ama sen üşeneceksin diye biz burada eziyet çekiyoruz. Bir de şüpheli yani, arasana normal insan gibi, niye whatsapp? Gizli saklı iş yapanlar oradan konuşuyor algısı da var.

Bu laflar sana değil. Genel olarak cevap verdim.
0
Shepard
(09.09.25)
Ben de sevmem hiç, aramayı reddedip normal ararım.
Ses kesiliyor vs. ne bileyim saçma şeyler sevmiyorum.
Ancak karşı tarafın normal aramaya yapamayacak bir mazereti varsa uygulama üzerinden konuşuyorum.
0
mutekebbir
(09.09.25)
Bulunduğum bölgede baz istasyonlarının kapsama alanı konusu sıkıntılı. Normal hattan aradığım ya da arandığım taktirde ya görüşemiyorum, ya da kesintiler oluyor. Wi fi ile whatsapp'dan gayet güzel konuşuyorum.

WhatsAppdan aradığım adam, açmayabilir, kapatabilir falan ama hemen arkasından dönüş yapmazsa çizerim onu hayatımdan.
0
Mirket
(09.09.25)
whatsapp sadece yurtdışındaki kişileri aramak içindir algısı var bende. Görüntülü konuşma hariç, zaten görüntülü konuşmayı direkt whatsappten yapıyorum normal aramadan olsa da. Biri beni durduk yere whatsappten arasa, yanlışlıkla aramıştır diyip kapatırım.
0
nundu
(09.09.25)
WhatsApp aramasında sesim hep geç gidiyor o yüzden reddediyorum aramayı, aşırı uyuz oluyorum arayan olduğu zaman da.
0
sanguine
(09.09.25)
WhatsApp tan arayanlara ben de uyuz olurum. Hayır internet üzerinden olduğu için 1-2 saniye gecikme de yaşanıyor, anlaşılmıyor da.
0
etna
(09.09.25)
Shepard +1
0
yuvarlanantencereninkapagi
(12.09.25)
ben de yurt dışındaki arkadaşlarım hariç açmıyorum. sesin geriden gelmesi iğrenç, anlaşamıyorum, konuşmalar üstüste biniyor. tanımadığım biri whatsapp'tan arıyorsa kesin dolandırıcıdır diyorum ayrıca, normal arama daha güvenilir ve resmi hissettiriyor.
0
hrskrs
(12.09.25)
Rehberimde kayıtlı olmayan kişiler beni Whatsapp'tan arayamıyor. Yurt dışından spam arama geldiği için ayarlarım bu şekilde. Böyle bir şey mi kasettiğiniz?
0
auroraaurora
(12.09.25)
(17)

chp hakkinda ne dusunuyorsunuz?

buenosdias
malum partinin cani cehenneme onu seven yok da chp hakkinda ne dusunuluyor merak ediyorum. her gun bir suru olay yasaniyor. yolsuzluklar, ic catismalar, iktidar hırsları vs.. bunlara tamamen iftira, hukumetin oyunlari mi diyorsunuz? yoksa munferit olaylar mi?yoksa hepsinin cani cehenneme mi diyorsun
malum partinin cani cehenneme onu seven yok da chp hakkinda ne dusunuluyor merak ediyorum. her gun bir suru olay yasaniyor.

yolsuzluklar, ic catismalar, iktidar hırsları vs..

bunlara tamamen iftira, hukumetin oyunlari mi diyorsunuz?
yoksa munferit olaylar mi?
yoksa hepsinin cani cehenneme mi diyorsunuz?
0
buenosdias
(09.09.25)
Güçlenir.
Kararsız seçmen haksızlığın karşısında yer alır.
0
HellKeePer
(09.09.25)
Bu iç çatışma, parti içi hesaplaşma, iktidar hırsı, daha kendi içlerinde birlik beraberliği sağlayamıyorlar, partiyi yönetemiyorlar ülkeyi mi yönetecekler sözlerine ben bayılıyorum.

Şöyle mi olsun? bir tane tek adam olsun, höt deyince herkes sussun. Kimsenin fikri olmasın, liderin fikrine saygı sonsuz olsun. oylamalarda lider, el kaldır deyince kaldırıp, indir deyince indirsinler. Partide ikinci bir adam bile olmasın da tek adama birşey olursa ya oğlu ya damadı başa geçsin.
0
Mirket
(09.09.25)
CHP'li değilim ve görüşüm şu:
- Kılıçdar ve ekibi iktidarın işine gelecek biçimde koltuk hırsıyla davranıyor.
- CHP'ye yönelik suçlamaların çoğu kanıtsız iftira gibi geliyor.
- Arada münferit olaylar da var ama bundan merkezin haberi bile olduğunu sanmıyorum (x belediye başkan yardımcısı falan gibi ki böyle bir iki olay üzerinde iktidar bayağı tepindi).
- Özgür Özel CHP için fazla biri. Kılıçdar'dan farklı olarak daha halkçı bir söylem benimsedi ve aslında tabanı hareketlendirdi, görünür kıldı. Toplumsal muhalefet CHP altında birleşmeye başlayınca CHP birinci parti oldu. İktidar da bildiğin düzen kurmuş abi, kolay kolay bırakır mı bu zenginliği. İktidarının önündeki riski ortadan kaldırmak için partiyi karıştırmak bir yana, kayyum atamaya çalışıyor. Zamanında iktidarı kaybedince nasıl HDP'ye operasyonlar yapıldı, genel başkanları tutuklandıysa durum benzer şu an.
0
prole
(09.09.25)
Bu bir chp sorunu değil, aynı şartlar AKP ya da tip'te olsa benzer durumlar yaşanır. Bu bir Türk siyaseti sorunu.
Türkiyede anaakım siyaset iktidarı ele geçirmek için yapılır, geçiremezsen köşe kapmaya ve oradan beslenmeye çalışırsın. Ülkeye, vatana, millete katkı vermek gibi niyet yoktur.

Bu bakış açısının geldiği son nokta olan akp artık farklı bir siyaset yaklaşımını zorunlu kıldı. Ve Türk siyasetindeki bu değişim, özel-İmamoğlu-başarır-çelik gibi alışık olmadığımız karakterleri hayatımıza soktu.

Tüm denkleme geriye dönük bakınca evet, hem parti içi çekişme hem de hükümet oyunları ana muhalefetin suyunu ılık tutmuş. Ve şimdiki değişim doğal olarak birilerini rahatsız ediyor ve eskiye dönüş olsun isteniyor. Ve tam da bu yüzden "bu chp'nin kendi arasındaki bir sorun, bak daha kendi aralarında anlaşamıyorlar" reklamı yapıyorlar. Bu soruyu sorduğuna göre başarılılar demektir.

Sorduğun soruların cevabının hiçbir önemi yok, cevabı ne olursa olsun. Bu ülke bir an önce erken seçime gidip yeni başkan seçip hemen parlamenter sisteme geri dönmelidir. Bu yolda başı çekecek tek partinin, daha önce hiç olmadığı şekilde saldırı altında olması bir an önce çözülmesi gereken detay bir sorundur. Bu detaylar arta arta, hedefe giden yolu uzatıyorsa o zaman yukarıdaki soruları bir daha sorman gerekiyordur.
0
Bruce
(09.09.25)
Eski kadrolarla yeni kadrolar savasiyor. Iktidar da eline gelen firsati degerlendiriyor.

Bu kadar gecen zamanda eski kadronun basarisizliklari, yeni ekibinse son secimde birinci parti cikmasi aslinda olmasi gereken seyi ozetlerken, benim gozlemim o ki bazi insanlar chp ikinci parti olsa da olur yeterki ben koltugumu kaybetmeyeyim kafasinda.

Tamamen iftira diyemem cunku kanitlar tam olarak bizim onumuzde degil. Ancak su acidan bakiyorum bu ulkede yolsuzlugun bulasmadigi hangi kurum var ki? Muhtemelen birtakim olaylar var ama muhtemelen bunlar her zaman olan siradan olaylar siyaset seviyesinde. Ancak iktidar da isine geldigi icin yukleniyor. Burada yargilanmasinlar diyemem ama problem yarginin esit dagilmamasi. Yargilanacaksa herkes esit yargilanmali.

Ne olur derseniz bence bu durumlar yeni kadrolu CHP'ye PR yaptiriyor. Delege/Secmen destegi tamamen arkasinda ki nasil olmasin adamlar CHP ile yuzde 37 oy aldi. Turk halki artik kutuplasmaya cok musait.
0
nuevo
(09.09.25)
troll troll yazan halen chpyi sorgulayan sizlere tek tek cevap vermekte yordu.

şu anda chp hakkında bir şey düşünme zamanı değil. şu anda akepe gibi bir parti ve hükümet varken chp onun yanında milyon yıl daha demokratik. chp de temiz ve çok süper bir parti değil. değişmeyen kadrolar, değişmeyen ilçe örgütleri, adamcılık da chp de var. zaman chp zamanı değil. yol geçilir daha sonra chp değerlendirilir.

tabii ki hükümetin iktidar da kalma çabası. yıllardır yolsuzluğu, adamcılığı, haksızlığı adaletsizliği chp mi yaptı? chp 1950 sonrası kaç kere hükümeti yönetti?

ha chpnin hiç mi hatası yok. baykal ve kılıçdaroğlunun akp iktidarının güçlenmesinde çok büyük payları var. 25 senedir halkı ayağa kaldıramayan chpnin hatası çok çok fazla ama toplamdan akepenin milyon yaptıysa chp 1 yapmıştır.
0
mikahakkinen
(09.09.25)
Fakir avuntus. Jfk'i indiren adamlar chp nin iktidara gelmesini engelleyemeyexek mi saniyosunuz? Oy atmaya bile gitmedim son secimlerde
0
lapaz
(09.09.25)
hayatı boyunca chp'ye oy vermiş biri olarak diyorum ki chp'yi indirirler.
çünkü kollayamıyorlar. yemeyenin malını yiyecekler.

yolsuzluklar için de herkes sütten çıkmış ak kaşıktır demiyorum ama ihale mihale hariç hırsızlık olduğunu pek düşünmüyorum. maks. ihaleler tanıdıklara gitmiştir.
0
matilda
(09.09.25)
İftiralar vardır ama kesinlikle tamamen iftira değil. CHP'de de yolsuzluklar dönüyor. Hatta CHP'nin kalesi olan ilçelerin başının yanmamasının sebebi tertemiz olmaları değil.

CHP'nin güçlendiği için RTE'nin korkup da bu davaları başlattığı, KK'nın ise komple AKP'li olduğu olayı da direkt CHP'li koyunların inandığı bir masal. Referandum yeni olduğu için AKP'nin bugünkü kadar güçlü olmadığı dönemdeki yargılanmalar yüzünden Adalet yürüyüşü yapıldı. KK'ya fiziksel saldırı oldu, sığındığı evi yakmaya çalıştılar. Mesela bunlardan hangisi ÖÖ için oldu? O zaman Özel mi kontrollü muhalefet? İşin aslı şu ki 2017'deki "atı alan Üsküdar'ı geçti" referandumunda kim YSK'yı basıp olay çıkarmadıysa o kontrollü muhalefetin parçasıdır. Eminim RTE azıcık da olsa panik olmamıştır ya da seçimi kaybedeceğini düşünmüyordur son 1 aydır yapılan Yiğidim Aslanım mitingleri yüzünden.

AKP ağırlıklı olarak din, ara sıra da vatan-millet edebiyatı ile safları nasıl sıklaştırıyorsa, CHP de laiklik ve demokrasi ile aynısını yapıyor. Günün sonunda 10 sene önce de oylar çalınıyordu, 10 sene önce de seçim sonucu istediği gibi olmayınca ülkede terör eylemleri oldu, bugün 19 Mart ruhunu nasıl Özgür Özel nasıl söndürüp kontrol altına aldıysa 12 sene önce Gezi'ye de aynısı yapıldı. AKP veya yerine gelebilecek herhangi başka siyasal islamcı partinin olmadığı gün CHP baraj altında kalır. Berbat şekilde yönetilen, sıkıştıkça Türk ve Atatürk deyip boşa çıktığı anda Atatürk'ün kurduğu partiden koşarak uzaklaşan bir oluşum.

Durumun kötüye gittiği doğru bu arada ama CHP bir kurtuluş değil. Kanayan yaraya yapılan turnike olur en fazla. Bütün bunları seçme ve seçilme hakkı kazandığı yaştan beri (son yıllarda istemsizce ama zorunluluktan) CHP'ye oy veren biri olarak söylüyorum. Ekşi Sözlük'te de 10+ yıllık entrylerim duruyor. Reisimiz sağ olsun, yolun yolumuzdur falan yazıp CHPli numarası yapan trolllerden değilim.



Düzeltme: Yazılan bir kısmını inanmadığım için değil, herhangi bir durumda Ekşi Sözlük beni anında satacağı için çıkardım. Sonuçta açık kalma bedeli olarak bir miktar yandaşlık yapmayı kabul ettikleri iddiasını kanıtlamak için her gün daha fazla çabalayan bir site.
0
nawar
(09.09.25)
chp hakkında ne düşünüyorum?

yönetim ve üye kadrosunda bulunan kişilerin çok çok önemli bir kısmının iktidara gelme gibi bir hedefinin olduğunu düşünmüyorum.

benim siyasette önceliğim laiklik başta olmak üzere diğer tüm Atatürk ilke ve inkılapları.

CHP çok uzun zamandır bu ilkelerin dışında. özellikle şikayetim laiklik konusunda.

kk zamanında kara çarşaflı kadınlara seçim arefesinde rozet takıyordu canlı yayında, imamoğlu adaylık döneminde, hem ibb hem cb gündemdeyken, her cami çıkışında konuşyor poz veriyor, mitinglerde arapça dualar okuyor falan.

hiçbir chp'li güncel siyasetçi beni yansıtmıyor.

düşüncem bu.
0
emfuzi
(09.09.25)
ben siyasi partilere bu kadar anlam yüklenmesini ve beklenti içine girilmesini anlamıyorum. türkiyede siyaset hiç bir zaman partiler tarafından yönlendirilmedi ki. sivil ve askeri bürokrasi tarafından yönetildi ve hala öyle devam ediyor.

chpye yapılanlar yanlış elbette. 1950lerde menderes benzerini yapmaya çalıştı, olanlar oldu. ama artık böyle bir şey olamaz tabi günümüz şartlarında.
0
abelardo
(09.09.25)
1994'ten beri İzmir'de yaşıyorum. Belediye hep CHP'deydi. İzmir'in çarpıklığını, hizmetten mahrumiyetini bilen bilir.

CHP ve CHP tabanı konusundaki genel görüşüm şu: CHP, AKP'nin beceriksiz ağabeyidir. AKP ile aynı yoldan yürümek isteyen ama beceremeyen bir parti CHP. Zaten iki parti de tabanı da aynı coğrafyanın ürünü. Birbirinden farklı olmasını beklemek yanlış.

AKP de CHP de ucu dışarıya bağlı partiler. İkisine de hayatımda oy vermedim ve vermem. Yalan söylememek adına şunu da ekleyeyim, yalnızca aziz kocaoğlu denen vasıfsızlık manzumesi herifin karşısına binaliyi koyduklarında binaliye sırf kocaoğlu nefretim yüzünden oy vermiş miydim ondan emin değilim vallahi hatırlamıyorum. Bunu saymazsak hiçbir genel, yerel, referandum seçiminde bu partiler lehine oy kullanmadım. İki partiye de partiliye de herhangi bir Ermenistan, Yunanistan, İsrail vatandaşına duyduğum güven ve yakınlıktan daha fazla güven veya yakınlık duymuyorum.

Torpil desen var takiyye desen var yandaş kayırma desen var liyakatsizlik desen var teröre teslimiyet desen var. benim için ha akp ha chp.


2015 miydi 14 müydü neydi işte emine ülker tarhanın anadolu partisini kurduğu seçimden sonra da hiçbir seçimde oy kullanmadım zaten.
0
Batuhanolabilir
(09.09.25)
Lacivert, indigo, dark blue, bleu foncé... akp'nin laik ve beceriksiz versiyonu.

Yarın iktidar olunca "hak", "hukuk", "adalet" yönünden ülkede bir şeylerin daha iyi olacağını düşünmüyorum. En fazla; cinsel yönelim, alkol vs. yaşam tarzı üzerindeki baskılar kalkar. Din değil de Atatürkçülük üzerinden hamaset yapılır. Kadrolaşma, rüşvet, adam kayırma vs. aynen devam eder. Bu ülkenin siyasetçilerinin hiçbirine, oarti teşkilatlarının hiçbirine bir inancım yok. Seçmenlerine de hakeza...

Yatırım, alt yapı, kalkındırma, ekonomi vb. hususlarda ise matah bir şey beklemiyorum. Çünkü belediye zaferleri sonrası müthiş değişim yaşayan bir şehre/ilçeye rastlamadım.
0
yadigar
(09.09.25)
Bizim ailede 7 kişi var. İzmir'de musluktan idrar aksa yine chp'ye oy vereceğiz.

Ülke 20 yıldır frene patlamış kamyon gibi giderken kimse sorgulama yapmıyor ben mi yapacağım? Düşmanım cahilse ben daha çok cahil olacağım.

SORGULAMA DÖNEMİ BİTTİ!
muhalefet tek çatı altında birleşecek.
0
HellKeePer
(09.09.25)
Ben, ailem ve akrabalarım hepimiz CHP'liyiz. Apartman komşum eski CHP milletvekili. Oğlunu savcı yaptı, kızını belediyede işe soktu. A101 ve Bim'de bile bu kadar kolay işe giremezsin.

Bunlara rağmen seçim olsa yine CHP ye veririz oyumuzu
0
runaway
(09.09.25)
CHP'yi toplumsal muhalefeti pasifize eden, rayindan sapmis bir siyasi parti olarak goruyorum.

Yolsuzluk her partide oldugu gibi CHP'de de vardir ama hukumetin/devletin/yarginin guc birligi yapip sadece onlara cullanmasini hakli cikartacak kadar da degil.
0
turkuaz
(09.09.25)
Hepsinin Canı cehenneme diyorum. Yolsuzluk diz boyu. İki tarafında ebleh kitlesi var işte ne yapılsa aynı yoldan devam eden. Halbuki aynaya bakabilme cesareti gösterebilseler hepsi birebir aynı.

Az önce gördüm beykoz belediye başkan vekili de mevcut chp yönetiminden gördüğü tehdit ve tacizler yüzünden dayanamayıp istifa etmiş. Kendisini tanırım gerçek bir chpliydi. Gerçek chpliler artık chpde barınamıyor işte, ihaleci, irtikapçı yolsuzluk peşinde koşan tayfa kadını yıldırmışlar.
0
ezkaza
(09.09.25)
(2)

fıtığa rağmen koşu

xportant
bel fıtığı olan ve ameliyat da olmayan birinin ileride koşu sporunu amatör düzeyde yapma ihtimali olabilir mi yoksa bu ihtimal artık sıfırlanıyor mu?
bel fıtığı olan ve ameliyat da olmayan birinin ileride koşu sporunu amatör düzeyde yapma ihtimali olabilir mi yoksa bu ihtimal artık sıfırlanıyor mu?
0
xportant
(09.09.25)
Fıtık deyince etki açısından akla homojen bir şey gelmesin. Artık iflah olmayanı da vardır, biraz dikkat ile günlük hayat rutinine dönen de.

Burada kahramanımız muhtemelen amatör düzeyde koşu sporuna dönecektir. Ancak lordozda düzleşme meydana geldiyse, harekette kısıt ve daha erken yorulma, şartların zorlandığı günlerde belde yorgunluk ağrısı olabilecektir. (MRda yazıyordur lordozun durumu)

Hekim değilim.
0
Mirket
(09.09.25)
Fıtık var fıtık var. Ben koşamıyorum mesela çok ağrı yapıyor.
0
ezkaza
(09.09.25)
(10)

Banyoda neden toz olur?

dolantindr
Ynai hani salonda falan toz olmasını anlıyorum da, banyodaki mesela asılı saç kurutma makinesinin üstü ortada bir şey de yokken toz oluyor. bu toz nereden geliyor anlamıyorum. Banyo havalandırması açık genelde oradan mı bilmiyorum da bu kadar her yerde toz olmasını aklım almıyor. Evdeki eşyayı azalt
Ynai hani salonda falan toz olmasını anlıyorum da, banyodaki mesela asılı saç kurutma makinesinin üstü ortada bir şey de yokken toz oluyor. bu toz nereden geliyor anlamıyorum. Banyo havalandırması açık genelde oradan mı bilmiyorum da bu kadar her yerde toz olmasını aklım almıyor. Evdeki eşyayı azaltsam acaba faydası olur mu? Toz alerjim de var çünkü. Tozun kaynağını çözemedim yani..
0
dolantindr
(08.09.25)
Kapı pencerenin sıkı sıkıya kapalı tutulduğu klima çalışan günlerde benim robot süpürgenin haznesi boş kalıyor. Bu mantıktan hareketle ben tozun dışarıdan geldiğini düşünüyorum.
0
Mirket
(08.09.25)
Benim evde halı yok; benim de toz alerjim olduğu için kullanmıyorum ona rağmen her gün dışarıdan camdan, balkondan hava ile toz geliyor. Eşyayı azaltmak temizliği kolaylaştırır; yere sıfır olmayan altı kolay temizlenebilen ortamlar yaratabilirsiniz. Banyoda ıvır zıvır varsa kutulara doldurup kaldırın gibi temizlemesi kolay olur.
0
titanic kemancısı
(08.09.25)
Banyoda çamaşır makineniz varsa en çok ondan toz olur
0
limonlu eksi
(08.09.25)
Banyonun tavanından muhtemelen. Nemden dolayı boyası yani badana dökülüyordur. Elinizi tavana sürün götürsünüz.
0
ground
(08.09.25)
Toz, göze görünmeyecek kadar kücük partiküllerden olusan ve havada ucan, kiyafetlerle, terlikle, hatta insanin saci basiyla bile tasinan bir sey. yani her yer toz olup banyo toz olmasaydi garip olurdu bence.
0
alice in potatoland
(08.09.25)
toz butun evi dolasiyor, dur lan bunun alerjisi var bari banyoya girmeyeyim dedigini sanmiyorum.
0
cooperr
(09.09.25)
Vaktiyle Rainbow'cular bize gelmişti, süpürgelerinin ne biçim de önemli olduğunu anlatmak için uzun bir konuşma yaparken toz denen şeyin anatomisini de anlatmışlardı. Tozun içinde aslında bizim gözle görmediğimiz, adına might denen bir tür böcekçikler olurmuş. "Evi temizleyip tatile gittiniz, 2 ay sonra bi geldiniz ki evde öbek öbek tozlar. Niye? Çünkü tozun içinde might'lar var ve onlar ürüyorlar. Siz toz sanıyorsunuz ama onlar might" demişti. Annem de çıldırmıştı tabi.

Sonra gerçekten tozun üreyen bir şey olduğunu öğrenmiştim. Bir de terlikle veya havalandırmadsn veya bir şekilde bir yerden (mesela çamaşır makinesinin içinden) gelen ufacık bir toz bile ürüyordur bu bilgiye göre. Ondan olabilir.
0
muhayyer divan
(09.09.25)
toz alerjin varsa kurutma makinası eve şart fark edilir şekilde tozu azaltıyor, ve evet banyo havalandırması bacadan direk geliyor kurum, bizim banyoda camda kedi kaçmasın diye sineklik benzeri bişey var 1 senede tozdan rengi döndü.
0
eja
(09.09.25)
kirli çamaşırlar ile havlu, bornoz vb.
0
erty_ksk
(09.09.25)
banyoya hiç girmiyormusunuz? banyoya girince üzerinizdeki tozu banyoya taşımış oluyorsunuz zaten. banyonun camı ve havalandırması varsa dışardan toz geliyor. banyonun kapısını açıyorsunuz, diğer odalardan toz geliyor. banyoda havlu bornoz var onlardan toz geliyor. bütün evde toz varken banyoda hiç olmamasını beklemek abes.
0
abelardo
(09.09.25)
(8)

"Red flag" niye ingilizce kullanılıyor? Neden "kırmızı bayrak" değil ?

ermanen
ingilizceden geldiği için deyip geçiştirilebiliriz tabii. şikayet olarak sormuyorum. fikrinizi soruyorum. belki sosyolojiye de girmek isteyen olur kim bilir.."red flag"ın başka ve daha eski anlamları da var. savaş zamanlarından geliyor. yarışlarda da kullanılıyor. ilişkiler için kullanımı daha sonra
ingilizceden geldiği için deyip geçiştirilebiliriz tabii. şikayet olarak sormuyorum. fikrinizi soruyorum. belki sosyolojiye de girmek isteyen olur kim bilir..

"red flag"ın başka ve daha eski anlamları da var. savaş zamanlarından geliyor. yarışlarda da kullanılıyor. ilişkiler için kullanımı daha sonradan gelmiş, ama baktım ingilizcede, 1960'larda, ilişkide uyarı/tehlike işareti olarak kullanılıyormuş mesela. mecazi anlamından önce, ilk olarak, gerçekten tehlikeli bir durumda kırmızı bayrak sallayarak tehlike işareti gösterme olarak kullanılıyormuş.

türkçede politika sembolü olarak "kızıl bayrak" var:
tr.wikipedia.org

araştırdım başka ülkelerde nasılmış. bu ilişkilerdeki mecazi anlamı, genelde çoğu ülkede Gen Z "red flag" olarak kullanıyor gibi. Fransa'da bile. ama Kanada'da fransızca konuşanlar (Quebec) "drapeau rouge" olarak kullanıyormuş. yani çevirmişler.

teknik terimlerde ingilizce kelimeleri daha çok kullanıyoruz tabii. bu daha normal. save etmek. login olmak. download etmek. çevrilemeyen şeyler de olabilir. spoiler vermek gibi vs. teknolojik ve yeni terimlerde de daha normal.

"red flag" sadece bana biraz daha ilginç bir durum gibi geldi. teknolojik bir terim değil, çevrilemez değil, kavram ve konsept olarak da yeni denemez. (yeni yerine eski yazmışım düzelttim)

not: illa "kırmızı bayrak" değil de, "alarm sinyali" gibi bir şey de olabilirdi mesela. sözlük'te de demiş birisi.
sosyal medya, dil asimilasyonu gibi konularla da alakalı sanırım.
0
ermanen
(08.09.25)
terim öyle girmiş, çevirmeye de gerek duyulmamış. Lovebombing, ghostlamak gibi benzer modern ilişki terimlerini de ingilizce kullanıyoruz. Her kelimeyi dilimize çevirip almaya gerek yok ve günümüz dünyasında mümkün de değil. Bilgisayar kelimesini zamanında Türkçeye güzel çevirmişiz ama o zaman sosyal medya yok, gündelik hayatta computer kelimesinin yaygınlaşacağı bir alan da yok. Öyle olunca bunun adı bilgisayar denince halk benimsiyor. Şimdi ABD'de çıkan bir terim 3 saniye içinde burada da yaygınlaşıyor sosyal medya sayesinde. İstediğin kadar hızlı bir çeviri üret yine de toplumsal hafıza ilk duyduğunu kabul edip kullanıyor. 20 senedir 6 sıfır atamayanlar gibi düşün işte
0
nundu
(08.09.25)
@nundu

evet sosyal medya ile daha alakali sanirim. "ghosting" de guzel ornek ama o cok daha yeni bir kavram mesela, sosyal medyada ve sms ile yazmama anlaminda. "red flag" boyle arada kalmis ilginc bir terim gibi geldi. daha eski bir kavram. eski koye yeni adet getirmek gibi de ama iste sosyal medya...
0
🌸ermanen
(08.09.25)
Halktan farklılaşmış bir kitle içinde olma sevdası, hevesi tarih boyunca ve her ülkede var.
Üstün, üst kültür olarak görülen ülkenin dilinden sözcükler kullanmak insana kendini farklı hissettiriyor. Memleketin yüzde doksanbeşine 'red flag' desen sana boş boş bakar. Bu da o sözü kullanana ayrıcalıklı hissettirir.
Bir zamanlar Fransızca kullanmak bu işe yarar imiş. Okuduysanız Savaş ve Barış'da Rus Çarı bile bunu yapmaktadır. Recaizade'nin Araba Sevdası'nda da bu konu çok güzel hicvedilir. Cami hocaları da vaaz verirken bir türlü Türkçesini bir türlü hatırlayamadığı sözleri Arapçayla tamamlama gereği duyar.

Kısacası sosyal medyayla falan alakası yok. Özentidir.
0
Mirket
(08.09.25)
TDK'ye göre "kırmızı bayrak" diye bir şey yok.

Türkçe yabancı kelimeleri kolaylıkla kabul eden bir yapıya sahip.
0
gabe h coud
(08.09.25)
Dile yerleşimi kolay ve böyle şeylere adaptasyon sorunu yaşayan bir topluluk değiliz.
Bu adam kırmızı bayrak desen herkes ne alaka der, ama bu adam red flag dediğin an konu anlaşılır.
Yerine türkçe alternatif konulsa bile akışkanlıklar değişmiyor kim selfie yerine özçekim diyor mesela, bunun gibi.
0
mutekebbir
(08.09.25)
Konusurken hic yabanci kelime kullanmam ama yazarken pratik oluyor. Yazi da yerine gore tabii. Nereye yazdigina da bagli.
Red flagi dunku sorumda kullandim. Ha normalde o soru baglaminda "sorun olur mu, tehlike mi, risk mi" falan denilebilir. Oyle seyler kullanirdim o soruyu sesli birine sorsaydim
0
Kittie
(08.09.25)
İnternet küreselleşme denen nanenin en hızlı ve kontrolsüz geliştiği mecra. Amerikanın köyündeki biriyle çemişgezekti biri aynı konuda birbirileriyle fikir paylaşıyor. Bu da diller arası etkileşimin en jenerik halini tetikliyor. Bakıyor ki ingilizcedeki bir tabir cuk diye karşılıyor, kendi dilinde direkt karşılığı yoksa bağlamı korumak için orijinal halini kullanıyor.

Bunun önünde durmak mümkün değil çünkü herzan +1.
Türkçe beynelmilel bir dil olsaydı kızıl bayrak yayılabilirdi. Değil, o yüzden de ingilizce hali jargon haline geliyor.

Kompiterden bilgisayara geçiş var yakın tarihte ama o zamanlar dillerarası iletişim internetsiz ortamda yayılamadığı için kontrol edip yaygınlaştırabiliyordun. Şu anda selfie yerine bulunan özçekimi bile yaygınlaştıramıyorsun çünkü herkes selfie kelimesine global ölçüde maruz kalıyor.
0
Bruce
(08.09.25)
Bugünkü anlamda red flag ne kırmızıdan ne de bayraktan geliyor bildiğiniz üzere. Orijinalinde kırmızı bayrak dikkat edilmesi gereken problemli bir noktayı işaret etmek için kullanılıyor. İngilizce konuşan birileri bu konsepti alıp insan davranışlarına uyarlıyor. Bu kültürel kontekst bu analojiyi yapan insanların yaşantısında var, diğerlerinin yok. Bu açıdan çevirisi anlamı korumuyor.

Bizim kültürel örüntümüz içinde bu yok. Kırmızı bayrak deyince bizim aklımıza daha ziyade ülkenin kendi bayrağı gelir heralde ilk. Hatta bayrak kavramı dahi daha farklı manalarla doldurulmuş kendi içinde ayrı bir derya. Haliyle uymuyor.

Bakın kendiniz dahi demişsiniz Fransa ile Kanada arasında dahi bir fark var. Bakmadım ama muhtemelen bu terim ABD'de türemiştir, Kanada ve ABD'de yaşayan insanların tarihsel ve kültürel pekçok ortak noktası var. İki grup da İngiliz ağırlıklı bir geçmişten geliyor ve yüzlerce yıldır bu kültürden temel alıp bir arada yaşıyorlar. Haliyle fransızca konuşsa da "drapeau rouge" analojisi bir kanadalı için anlamlı olabilir.

Bizim için değil. Olmadığı gibi bir de zaten dışardan ithal bir öbek. Yani bu dillere ve kültürlere hakim insanların "böyle de bir şey var" diye öğrendiği şeyi yaygınlaştırdığı bir şey... Gerisi kendi kendine halloluyor işte.

Terim kültüre çok yerleşirse kırmızı bayrak haline de dönebilir. Ama illa dönecek diye de bir şart yok tabi. Bir siyasetçinin çıkıp birkaç demeçte bunu kırmızı bayrak şeklinde kullanmasına bakar örneğin. Sonra onun üzerinden kendi siyasi etki alanındaki ingilizce bilmeyen ve terimle tanışıklığı olmayan birileri bu terimi benimserse bu şekilde de yayılabilir. Ama örneğin bir siyasetçinin bu terime konuşmasında yer vermesi için "red flag" haliyle daha baya bir benimsenip alışılması falan da gerek. Komplike süreçler cidden.
0
akhenaten
(08.09.25)
(11)

Sıfır Arabamla alakalı Asla Çözemediğim Bir Problem ( yardım )

denizmaniaherif
Dacia Sandero Stepway demir mavisi 2024 essentional modeli mart ayı sıfır olarak bayiden aldım. Bayide böyle bir hata olmadığı ve sonradan benim başıma geldiği söylendi.Arabamın sadece sol cephesinin kaputtan başlayarak sol taraf full arka far üzerine kadar ( Arabanın sol yarısı yani ) kalem ucu büy
Dacia Sandero Stepway demir mavisi 2024 essentional modeli mart ayı sıfır olarak bayiden aldım. Bayide böyle bir hata olmadığı ve sonradan benim başıma geldiği söylendi.

Arabamın sadece sol cephesinin kaputtan başlayarak sol taraf full arka far üzerine kadar ( Arabanın sol yarısı yani ) kalem ucu büyüklüğünde boya atması var.. Aldığım bayiiye gittim teknik müdürle baktık ve o da çözemedi..

Arabanın astarının beyazlıgı gözüzüyor dikkatli bakınca ve belki 20-30 tane var beyaz boya lekesi gibi duruyor ama değil.. görünen astar..

Araba sürekli kapalı otoparkta bekliyor 8 aydır 3 bin km yaptım ve sadece asfalt yollarda gittim şaibeli bir durum yaşamadım
Taş atması olsa kaputta göme yok çizilme yok sadece bu beyaz gözüken kalem ucu noktaları var..

Aklıma gelen tek şey piskopat bir insanın tornavida ucuna taş ile vurarak arabaya zarar vermesi.. Sizce başka nasıl olmuş olabilir ??

çözüm olarak da oje ile boya dedi teknik müdür.. Siz olsanız ne yapardınız?
0
denizmaniaherif
(08.09.25)
Benim aklıma direkt, boyada kalmış hava kabarcıkları konusu geldi. Mobilya boyarken başımıza gelmiş olaydır ama oto boycılığında hele ki imalatta olabilir bişey midir bilemedim.
0
Mirket
(08.09.25)
psikopat adam o şekilde tek tek niye uğraşsın, takar tornavidayı kaputtan bagajın oradan çıkar. ben olsam boyamam ayıplı mal ihtimali daha yüksek.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(08.09.25)
Peki sizce ? Arabayı romanyadan vs getirirken açıkta taşıyorlar sonuçta.. kum taş vs gelip boyası atmışsa sonra rütuşlamışlarsa geçici ve ilk yıkamada çıkmışsa gibi bir durum yaşamış olabilir miyim? çünkü sadece sol cephe tarafında var boya kalkmaları..
0
🌸denizmaniaherif
(08.09.25)
Ayıplı mal davası açıp birkaç sene sürmesi sonucunda o arabayı iade edebilirsiniz ama bu minimum 5-6 sene sürecek bir süreç ve o süreçte de arabayı kullanamayacaksınız. Yetkili servis bunun rahatlığında biraz da. İlk aşama olarak yetkili servise söyleyin çözmeye çalışın; bana ayıplı mal sattınız değer kaybı var bu arabada deyin ama muhtemelen kabul etmeyecekler ve mahkemelik olacaksınız gibi. Bu arada siz aracı satsanız ikinci el olarak; alıcı da size ayıplı mal davası açabiliyor her türlü sıkıntı yani.
0
titanic kemancısı
(08.09.25)
Fotoğraf koyabilirseniz daha kolay yorumlanabilir ama anlattığınızdan boya hatası gibi anlaşılıyor.

Oje vs. ile müdahale etme, onda sonra başka bir şey yapma şansın kalmaz.
0
burfak
(08.09.25)
chatgbt teslim öncesi kayıtları iste dedi istedim bakalım orda yazıyor mu bir şeyler göreceğim.
0
🌸denizmaniaherif
(08.09.25)
imalathanede boyanirken, puskurtme boya ile boyaniyor, orada hata olmus olabilir. ya da tasima sirasinda dusmus ya da zarar gormus olabilir, orayi duzeltmeye calismislardir becerememislerdir.
dava acarsaniz, arabayi kullanabilirsiniz, neden kullanamayacaginiz soylenmis anlamadim.
bilirkisiye gidiyor, bilirkisi boya kalinligini olcen aletle olcum yapiyor, ona gore karar veriliyor.
0
kassiopeia
(08.09.25)
teşekkür ederim şimdi konuştum bayii ile Teslim öncesi arabanın servis kaydı gibi bir şey yokmuş.. bana ilginç geldi eski bir kaliteciyim bizde bile otele peynir gelse teslim tesellüm tutanağı ile kayıt edilirdi.

bayiideki satışı yapan hanfendi kayıt tutmuyoruz kazası belası yoksa dedi geçti. Yani özetle adam 7 ay geçmiş sen yeni farkettin malına iyice baksaydın dedi..

çok net artık sıfır araç alırken bile expertize sokmak lazım güvenim sıfır çünkü asla benim yüzümden olan bir durum değil ama kanıtlayamıyorum da..
0
🌸denizmaniaherif
(08.09.25)
“İyice baksaydınız” bir beyan kabul edilemez zira ayıplı mallarda bir süre sonra kullandıkça sorunlar belli oluyor zaten. Bence bir avukatla görüşün ve moralinizi bozmayın, onlar her türlü çirkefe yatarlar araba sektörü böyle maalesef Türkiye’de.
0
titanic kemancısı
(08.09.25)
foto atabilir misin?
0
cooperr
(08.09.25)
tekrar boyanmış ve boya atıyor olabilir. sıfır da alsanız boyanabiliyor fabrikadan çıkmadan.
0
gurur
(08.09.25)
(2)

İlaç raporu yenileme yapan var mı

dedeminhirkasi
Annem kalp ameliyatı oldu. İlk başta kalp damar cerrahisi ilaç yazdı. Sonra da kardiyolojide kontrolleri olduğu için kardiyoloji ilaç yazdı. Şimdi kalp damarım yazdığı raporun süresi bitmek üzere. İlaç uzatım randevusunu kalp damardan mı yoksa karsiyolojiden mi alacagiz. Ayrıca benim gitmek yeterli
Annem kalp ameliyatı oldu. İlk başta kalp damar cerrahisi ilaç yazdı. Sonra da kardiyolojide kontrolleri olduğu için kardiyoloji ilaç yazdı. Şimdi kalp damarım yazdığı raporun süresi bitmek üzere. İlaç uzatım randevusunu kalp damardan mı yoksa karsiyolojiden mi alacagiz. Ayrıca benim gitmek yeterli mi annemi götürmeme gerek var mı? Teşekkürler
0
dedeminhirkasi
(08.09.25)
Kardiyoloji daha mantıklı duruyor.

Geçmiş olsun teyzeme.
0
Mirket
(08.09.25)
Annenizi de götürün. Hastayı görmeden rapor vereceklerini sanmıyorum. Belki yeniden tahlil istenir; ilaçları, ilaçların dozu değişir. Boşuna gitmiş olmaz.
0
gnosis
(08.09.25)
(2)

Spor salonu kaç gün?

Topalordek
Merhabalar, spor salonuna yazıldım. Cumartesi, pazartesi ve çarşamba günleri aletler ile çalışacağım. Arada 1 veya 2 günde yalnızca koşu bandında yürüyüş veya koşu için gitmek istiyorum. Yani haftada 3 gün aletle çalışma ve bantta 1 veya 2 gün sadece yürüyüş veya koşu? Bu uygun mu sizce? Çevremde yü
Merhabalar, spor salonuna yazıldım. Cumartesi, pazartesi ve çarşamba günleri aletler ile çalışacağım. Arada 1 veya 2 günde yalnızca koşu bandında yürüyüş veya koşu için gitmek istiyorum. Yani haftada 3 gün aletle çalışma ve bantta 1 veya 2 gün sadece yürüyüş veya koşu? Bu uygun mu sizce? Çevremde yürüyüş veya koşu yapabilecek park yok. Amacım kilo vermek. 70 kiloyum 63 e düşmek istiyorum. Günde 5bin adım 10bin adım tavsiye ediliyor, yürüyüş veya koşuyu ondan düşündüm ama doğru mu sizce? Aletler ile ağır çalışmıyorum, macfit programını uyguluyorum.
0
Topalordek
(07.09.25)
Zayıflamak içinse diyet, sağlıklı olmak içinse spor yapacaksın arkadaşım.

Haftada 3 gün ağırlık çalışmak, yeni başlayanlar için iyi. İki gün kardiyo da iyi diyeceğim ama, birden çok abanıp haftada 5 gün spor yapanlar çabuk yorulup hepten bırakıyorlar. Öyle olunca kilo vereceğim derken tersi oluyor. O konuya dikkat etmende fayda var. Diyet konusuna dikkat ederek sporda da yürürsen başarırsın diye düşünüyorum.
0
Mirket
(07.09.25)
aletler ile ağır çalışmıyorum diye bir mantık ile sonuç elde etmek biraz zor. her ne hareket yapıyorsanız tükenişi yaşatacak ağırlıklar ile yapmalısınız.

koşu da yürüyüş de destekler tabi ama kalp atış hızınızı 120-135 arasına getireceğiniz zone 2 antremanları yağ yakımına bir tık daha fayda sağlıyor. temponuzu buna göre ayarlayın. 45 dakikanın altına da düşmeyin. mümkünse 1 saat ve bir tık üstü.

diyete dikkat edip kalori açığı vermezseniz yukarıdakilerden kilo vermeyi beklemeyin. yine fayda eder tabii ama kilo veremezsiniz.
0
awlmi
(08.09.25)
(17)

Hapishane temalı film/dizi/kitap/yazı/başlık-entry

gadlemler
Prison break haricinde, hapishane temalı film, dizi, kitap, yazı öneriniz var mıdır?Sıkıntıdan hapishane hayatını merak etmeye başladım, o psikolojiyi...Entry-başlık bulamadım pek.
Prison break haricinde, hapishane temalı film, dizi, kitap, yazı öneriniz var mıdır?
Sıkıntıdan hapishane hayatını merak etmeye başladım, o psikolojiyi...
Entry-başlık bulamadım pek.
0
gadlemler
(07.09.25)
Aldırma gönül, Sabahattin Ali, Şiir
Kelebek, Henry Charrie, Roman (şiddetle tavsiye ederim.)
Kelebek Yukardakinin filmi, romanın tadını vermez
Alcadraz'dan Kaçış film
Sabahattin Alinin çok hikayesi vardır, kısa kısa koğuş arkadaşlarını anlatan, hepsi de okumaya değer
0
Mirket
(07.09.25)
Oz izle. Psikolojin bozulsun:)
0
nothing in my way
(07.09.25)
oz yüksek kalite, vis a vis sürükleyci tv dizisi ayarinda
0
ala09
(08.09.25)
İşin kuram ve sosyolojik kısmına ilginiz varsa Foucault'nun Hapishanenin Doğuşu kitabı var.
0
Amaranta ursula
(08.09.25)
Karılar koğuşu
0
rodeocu
(08.09.25)
filmlerin en ünlüsü escape from alcatraz.
benim en sevdigim le trou.

bu ikisi disinda
the shawshank redemption, the green mile, midnight express, duvar, ucurtmayi vurmasinlar, birdman of alcatraz, garage olimpo aklima gelen filmler.

nereden baslasam diye bir podcast var, orada hapishane sosyolojisi konusulmustu bir bölümde, bölümün adi aynen bu. ona bakabilirsiniz.

kitap olarak foucault+1, her ne kadar katilmasam da. eksisozluk.com
an architecture of hope - yvonne jewkes var, hapishane mimarisinin mahkumlar üstündeki etkisini inceliyor.
the panopticon writings - jeremy bentham
ayni zamanda bentham'in panopticon fikri üstüne yazilmis: Bentham’s panopticon: its architectural and social significance - john thomson
punishment and social structure - georg rusche + otto kirchheimer
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.09.25)
Bir İdam Mahkumunun Son Günü

Steve McQueen'den Hunger
0
auroraaurora
(08.09.25)
Esaretin bedeli diycem ama korkuyorum
Tango ve cash
Escape plan (Sylvester Stallone)
0
etna
(08.09.25)
Hapishane psikolojisi dendiğinde akla hemen zimbardo deneyi geliyor. Bununla ilgili yapılmış filmin ve iki büyük hapishane filminin de linkini bırakayım.

das experiment
www.imdb.com

Celda 211
www.imdb.com

un prophete
www.imdb.com
0
thracia
(08.09.25)
Orange is the new black
0
substituent
(08.09.25)
Celda 211 yazmaya gelmiştim yazılmış , süper film hapishane diyince aklıma ilk gelen o
0
devilone
(08.09.25)
türkiyedekileri merak ediyorsan bana yaz anlatayım.
0
mikahakkinen
(08.09.25)
oz +1; her bolumunu buyuk bir heyecanla beklerdik zamaninda
0
sweetoffice
(08.09.25)
the night of - minidizi hbo
0
tahtakafa
(08.09.25)
Bahsedilmeyen, çok iyi olmayan ama izlenecek düzeyde iki film de ben söyleyeyim.

The Last Castle - Askeri hapishane
The Longest Yard - Komedi
0
himmet dayi
(08.09.25)
Celda 211 demeye gelmiştim ama söyleyen olmuş, ben de mizahi bir bakış için Ferhan Şensoy'dan 'Pardon' diyeyim.
0
(08.09.25)
(15)

kiraci olunan daire satiliyor tavsiyeniz var mi?

ala09
Alan kişi yatırım amacıyla alacağını kirada anlaşırsak çıkarmak istemeyeceğini söyledi, bizimkiler asla çıkmak istemiyor. Piyasanın aşırı derecede altında değil kira ama çok yüksek de değil. Düzenli yaşanan bir ev değil çünkü yurtdışında yaşıyorlar. Yurtdışını özellikle belirtiyorum evden, binadan b
Alan kişi yatırım amacıyla alacağını kirada anlaşırsak çıkarmak istemeyeceğini söyledi, bizimkiler asla çıkmak istemiyor. Piyasanın aşırı derecede altında değil kira ama çok yüksek de değil. Düzenli yaşanan bir ev değil çünkü yurtdışında yaşıyorlar. Yurtdışını özellikle belirtiyorum evden, binadan bir şikayet yok ama yeni kira kontratı için dikkat etmemiz gereken pazarlık amacıyla tavsiyeniz var mı? Çıkmak istemediğimizi baştan söyledik kiraya göre bakarız demedik orda amatörlük yaptık tekrarı olmasın diye danışılmıştırr
0
ala09
(07.09.25)
Yeni kontrat yapmanıza gerek yok. Eski kontrat ve kira aynı şekilde devam eder. Zamanı gelince yasal zam dışında yapacağınız bir şey yok. Pazarlık yok. Ayrıca anlaşma diye bir şey yok. Sakin olun. Aynen devam.
+1
Mirket
(07.09.25)
Öncelikle mevcut kontrat devam eder (yeni sahip 1 ay içinde ihtar çekip ihtiyacında varsa çıkartabilir ama bu ayrı bir süreç)

Çıkartamayacagini düşünüyorsan kontrat sanki ev sahibi değişmemiş gibi devam eder.

Kira değişecekse baştan yeni sahip ile kontrat yapın. Kontrat süresi sıfırdan başlar böylece.

Konuşma sırasında eve iyi baktığınız, eski ev sahibinin de hem fikir olduğunu komşulardan şikayet gelmediğini ekleyebilirsin.
Zam oranı zaten yasal olarak belirleniyor, ona pek bir şey yapamazsın.
Evin bir eksiği varsa yaptıralım kiradan düşelim diyebilirsin.
Kira tutarı hakkında ise eski kiracıyız, çok da bir fark yok güncel kira ile. Eski ve sorunsuz kiracı olmamız nedeniyle bir lehimize bir fark olmasını bekliyoruz zaten.
Evin bir ay kiracı beklemesi durumunda zaten neredeyse kira farkı kaybedilmiş olacak vb şeyler söylenebilir.
0
kisa
(07.09.25)
@Mirket öyle değil dediler de, istese ev sahibi 6 ayda çıkarır gibi bir tehdit oldu. 6 ayda çıkarma hakkı olan kira kontratını mı yenileyemez?
0
🌸ala09
(07.09.25)
Kendim oturacağım derse 6 ay kuralı var. Çıkmazsın dava açar. Davayı kazanır ve çıkarsan ve kendi oturmayıp kiralarsa sana dava açma hakkı vermiş olur falan. İşi bilen biriyse ve sizin işi bilen biri olduğunuzu anlarsa o yola girmez.
0
Mirket
(07.09.25)
@Mirket haklı.

Temelde mantık şu, ev aldın ve ihtiyacın var ise kiracıyı çıkarabilirsin.
Ayrıca evzen kanunen çıkartıp başkasına kiraya verirse tazminat alabilirsin.
0
kisa
(07.09.25)
Bu arada ilk bir ay içerisinde ihtar çekmezse de bu hakkı kaybediyor diye biliyorum
0
kisa
(07.09.25)
piyasa 25 liraysa siz 20 veriyorsanız oturmaya eski kira ve yasal orandan devam edin. piyasa 25 lira, siz 10'a oturuyorsanız da kiraya çeki düzen verin. biraz korkutmuşlar sanırım sizi. yatırımlık alan adam çıkaramaz
0
avatar is back
(07.09.25)
Oh çök milletin evine bir de burada danış nasıl daha uzun çökerim diye
0
Cezcez
(07.09.25)
@cez ne diyon deyişik
0
🌸ala09
(07.09.25)
Ne dediğim gayet net. Çıkmak istemediğini kiracı söylemez ev sahibi söyler.
0
Cezcez
(07.09.25)
@Cezcez adam pazarlık nasıl yaparız demiş, çıkmıyorum dememiş ki. Sen neye sinirlendin abi, gelip burada kusuyorsun?
0
Shepard
(07.09.25)
@cez beni cok kiskirtti evin parkelerini sisirmeyi dusunuyorum su an
0
🌸ala09
(08.09.25)
'Çıkmak istemediğini kiracı söyler.' diyor Borçlar Kanunu ama yine de 'Bu bana ters.' diyorsan sen bilirsin Abi. Sözünün üstüne söz söylemeyiz.
0
Mirket
(08.09.25)
@ala09 yaparsın onu da beklenir
Petekleri de sök
0
Cezcez
(08.09.25)
@mirket
Cümle hatalı oldu anla işte
0
Cezcez
(08.09.25)
(2)

Araç Muayene son günün nereden öğrenebilirim?

gezegen olan pluton
Eskiden ruhsatta yazıyordu ama artık ruhsatlar tek sayfa, yazmıyor, bu bilgi nereden öğrenebilirim?
Eskiden ruhsatta yazıyordu ama artık ruhsatlar tek sayfa, yazmıyor, bu bilgi nereden öğrenebilirim?
0
gezegen olan pluton
(07.09.25)
E Devlete araç muayene yaz.
0
Mirket
(07.09.25)
edevlet> araçlarım

bu başlık altında, vergilerin, sigorta bilgilerin, muayene bilgilerin, hgs geçiş bilgilerin vs. tüm bilgiler var.
0
exlibris
(07.09.25)
(2)

Burnumun üzerindeki şeyler nasıl gidecek?

dedeminhirkasi
Burun desen Allah burun vermiş kanki,İşaretlediğim yerde 3-4 tane yağ dokusu gibi sivilce tarzı ama asla sivilce olmayan, iğneyle filan içini oynadığımda da sadece su çıkan ve kanayan daha sonra aynı şekilde yerinde duran asla geçmeyen dokular var. Bunlara ne yapabiliriz. Kırmızı peeling falan filan
Burun desen Allah burun vermiş kanki,
İşaretlediğim yerde 3-4 tane yağ dokusu gibi sivilce tarzı ama asla sivilce olmayan, iğneyle filan içini oynadığımda da sadece su çıkan ve kanayan daha sonra aynı şekilde yerinde duran asla geçmeyen dokular var. Bunlara ne yapabiliriz. Kırmızı peeling falan filan ise yarar mı yoksa direkt estetik cerrahiye gidip yaktırmak mı cozumu.

Asitli sürem filan varsa bunu geçirecek yardımcı olabilir misin?

Foto

hizliresim.com
0
dedeminhirkasi
(07.09.25)
Havalar soğuyunca, bir dermatoloji, güzellik merkezi arası çalışan tıp merkezleri var. Onlardan bir tanesine gidip, burun kenarındaki kılcal damarları lazerle yaktırmak istiyorum de.
İki ay arayla iki seansta çözerler olayı.

Edit: İzmir için adres verebilirim.
Edit2: Ben o kırmızılıklar için dedim. Ama yağ bezelerini de aradan çıkartırlar. Kırmızılık daha önemli bence.
0
Mirket
(07.09.25)
Bence dermatoloji doktoruna gitmeniz gerekiyor. İlaç ve krem verebilir kafanıza göre iş yaparsanız daha kötü hale getirebilirsiniz.
0
i wanna go back
(07.09.25)
(4)

Şöyle bir bitkiyi nereden satın alabilirim?

sekizdokuzon
https://ibb.co/5XC9JdmZTeşekkürler
ibb.co

Teşekkürler
0
sekizdokuzon
(06.09.25)
www.tohumevi.com.tr

Bak burda bugün teslim diyor. Saksısı da güzelmiş.

www.fidanburada.com
0
Mirket
(06.09.25)
Bauhaus'tan alabilirsin.
0
prole
(06.09.25)
Ben dün şok markette gördüm, 150 liraydı. Yeni eve geçince alacağım, hemen satılmaz zaten.
0
strawberry first
(07.09.25)
www.heryerbitki.com

coolconceptflower.com

www.ribbonflowers.com

bitkim.com


ben bayılıyorum büyük bitkilere, çiçeksiz bitkilere... ancak evde 2 kedim var. çoğu onlar için zehirli. dua bitkisi aldım onu da 1 haftada yediler. bana bitki haram sanırım :(((((
0
art cat chocolate
(07.09.25)
(9)

Para kazandıran hobiler

lambada
30 yaşından sonra öğrenmelik (öğrenmesi seneler sürmeyecek), çılgın kazandırmasına da gerek yok, şu hayatta idare etmeye bile yetecek kadar da olsa para kazandıracak hobi ne olabilir? Atış serbest. Kısıtlamak istemiyorum ama hani dışarıya bağlı olmasa, tek başına evde bile yapılabilecek gibi olsa da
30 yaşından sonra öğrenmelik (öğrenmesi seneler sürmeyecek), çılgın kazandırmasına da gerek yok, şu hayatta idare etmeye bile yetecek kadar da olsa para kazandıracak hobi ne olabilir?

Atış serbest.
Kısıtlamak istemiyorum ama hani dışarıya bağlı olmasa, tek başına evde bile yapılabilecek gibi olsa daha iyi (mesela seramik gibi dışarda büyük bir fırına ihtiyaç duyulmayacak)

.
0
lambada
(06.09.25)
Ev yemeği - Pazarlama becerisi gerektirir. Zengin bile eder.
0
Mirket
(06.09.25)
Ufak tefek dikişler. "Handmade" diye etiket koyup satan hesaplar var, bazıları muazzam kazanıyor. Sadece biraz tecrübe istiyor.

Hakiki tiftik yününü elde örerek (tığ örgüsü galiba) delikli ve yarım parmaklı uzun bilekli eldiven yapan bir kadın vardı burada düğmeciye vermiş satıyordu. Hakiki yünden olduğu için muazzam ısıtıyor yarım parmaklı olduğu için elleri kullanmayı kolaylaştırıyor, bilekleri sıcacık tutuyor falan. Ben bu eldivenden 5-6 çift sadece hediye etmek için almıştım. Piyasada bunu yapmazlar, yapsalar almam kesin karışım vardır diye ama yünü tanıyorum. Böyle şal boyunluk eldiven bere gibi bişeyler yapıp satmak da mümkün. El yapımı olması kıymetli olur, hakiki yün olması sağlıklı olur örene de giyene de. Parası da ona göre olur...
0
muhayyer divan
(06.09.25)
3d printer
Ahşap işçiliği
0
gabe h coud
(06.09.25)
Kişiselleştirilmiş ürünler yapabileceğiniz (üzerine isim yazma) beceriler
0
kaset
(06.09.25)
Deri işleme. Cüzdan kartlık saat kordonu ya da daha yaratıcı şeyler ama malzeme deri.
Mermer parçalarını birleştirip mozaik tablo yapıyorlar, nedir adı bilmiyorum.
0
beyfendi
(07.09.25)
Ayakkabı çanta top tamiri
0
encokbenisevinnolur
(07.09.25)
kanaviçe.
0
sir gawain
(07.09.25)
3d print evet fakat öyle trendyoldaki gibi abidik gubidik şeyler para kazandırmaz, sipariş usülü action figür(boyama dahil), ufak araba parçası gibi şeyler üretmeniz lazım.
0
okinawalı taş kağıt makas ustası
(07.09.25)
Hocam beyaz yakalı uğraşları genelde maliyeti yüksek getirisi azdır. Buralarda biraz daha zanaat beceri gerekiyor.

Ama... tabii ki pazarlama beceriniz vs önemli. Birkaç örnek vereyim.

Bu anlatacaklarımın çoğu beyaz yaka.

En düz örnek, hobisi spor/fitness ya da yoga/pilates olan, normal işinde gücünde çalışıp bir yandan da personal trainer olarak çalışan tanıdıklarım var. TAbii ki sertifika aldılar antrenörlük belgeleri var.

Bir başka örnek. Bir arkadaşım pazarlamacıydı. Fotoğrafçılığa merakı vardı. Birkaç yaz sezonu boyunca düğün / nişan fotoğrafları ama hani şu doğada, mekanda çekilen fotoğraflardan çekerek araba aldı kendine. Ağzı iyi laf yapıyordu tabii. Bu işi meslek yapanlardan bile fazla kazanmış olabilir bazı sezonlarda.

Bir başka örnek.
Bir arkadaşım halkla ilişkiler sektöründeydi. Topraksız tarıma merak sardı. Şimdi karadeniz'de memleketinde 3-4 tane serası var çilek üretiyor. Artık tam zamanlı işi bu. Ama onun da köyünde arsası vardı sera kurabileceği.

Komşum vardı turizm şirketinde çalışıyordu. Cüzdan yapıyordu deriden hobi olarak.
Adamı işten çıkardılar, birkaç ay o cüzdanlardan kazandığı parayla döndürdü. Büyük bir şey kazanmıyordu yani öyle zenginlik değil ama temel ihtiyaçlarını, borçlarını taksitlerini giderdi mesela.

Seslendirme kursuna gidip dublaj yapan tanıdığım var aralarda.

Bu iş biraz orijinallik,
Biraz çevre,
biraz satış becerisi,
Biraz da ilgi alaka istiyor.

Bir de şu var.
Hobi olarak yaptığın şeylerde çok yetenekli olmana gerek yok. Keyfine yapıyorsun çünkü.

Ama paraya dökmek istediğinde biraz beklentiyi karşılayabilmelisin.
bir de egonu törpüleyebilmelisin. Mesela fotoğrafçı arkadaşım tabii ki doğa fotoğrafları, acayip teknik sanatsal işler yapmayı seviyordu. Ama sevdiği ekipmanları alabilmek için parayı düğün fotoğraflarından kazandı.

O yüzden sevdiğiniz şeyi yaparken, sıkıcı işler de yapmanız gerekebilir.

Yani bir de imkan meselesi tabii. Çevre ve imkan.

Atıyorum benim de topraksız tarıma ilgim var ama benim için hobi olarak bile maliyetli.

Çünkü ben apartmanda yaşıyorum bahçem yok bu denemeler için.

Sera kiralamam lazım.

Ama arkadaşımın bahçeli evi vardı başlayabilid.
0
anten
(07.09.25)
(25)

İçki içmenin havalı tarafı nedir?

i wanna go back
Şöyle bir gözlemim var: İçki içmeyi Türkiye'de insanlar havalı bir şey olarak buluyor.Sağlığa zararlı olduğu bilinen ve uzun vadede vücuda hasar veren ve ülkenin çoğunluk inancına göre de yasak olan bir kimyasal maddenin havalı olan tarafı nedir?Ben inançlı bir insan değilim, çok nadiren (yılda 2-3)
Şöyle bir gözlemim var: İçki içmeyi Türkiye'de insanlar havalı bir şey olarak buluyor.

Sağlığa zararlı olduğu bilinen ve uzun vadede vücuda hasar veren ve ülkenin çoğunluk inancına göre de yasak olan bir kimyasal maddenin havalı olan tarafı nedir?

Ben inançlı bir insan değilim, çok nadiren (yılda 2-3) bir kadeh şarap, prosecco veya şampanya içerim ancak havalı bir şey olarak düşünmem hatta bana saçma geliyor.

Ama insanımızda genel algıya baktığımda havalı buluyorlar ve "ağğbbbiii rakı ya" "offf buz gibi bira" "şarap kadehi ve atıştırmalık pozları" gibi örnekler görüyorum ve bana aşırı itici böyle bomboş, çiğ karakterler gibi geliyorlar.

Aynı zamanda içkiye düşkün insanları da basit, boş karakterler olarak görüyorum milliyeti fark etmeden. Alkolik olmasa bile haftada 2-3 gün içenler bile bana öyle geliyor öyle hissettiriyor.

Sizin sosyolojik tespitleriniz ve görüşleriniz nelerdir?
0
i wanna go back
(06.09.25)
"ülkenin çoğunluk inancına göre de yasak olan"
yasak olan şey havalı gelir. Herkes özgürce yapabilse bu dediğin olmazdı. Mesela İngilterede müzikalde standupta trende sağda solda bira içmek çok normal. Kimse fotosunu instagrama koymaz ama koyarsa işten atılmaz mesela. Türkiye'de adam inanmadığı bir kutsal gün instagramda hikaye paylaştığı için işinden atıldı mesela.(pegasustan atılan adam olayı) Böyle olursa insanlar da tersini göstere göstere yapmaya çalışır.

Aynı şey sokakta ibadet edenler için de geçerli. Sen onun ibadetine karışırsan o da göstere göstere yapmaya başlar.
0
nhk ni youkosu
(06.09.25)
Sosyalleşmenin kolay yollarından biri, içki etrafına gerek pubda gerek evde gerek açık havada kolay toplanılıyor fakat sosyalliğin ana amacının içki olması bana tuhaf geliyor.Hadi toplanalım içeriz düşüncesi.

inançsız biriyim yazın ayda 1-2 bira içerim
0
grimavi
(06.09.25)
Ergenlikte sigara içmek havalı gelebilir ama içki için ilk defa böyle bir tabir duyuyorum. 35 yıldır içiyorum hiçbir zaman havalı olarak gören birine rastlamadım. İç içmeni çok fazla sebebi var en başta bağımlılık. Daha sonra sosyal meseleler. Ortam gerektirir bazen. Bazen cesaretlenmek için gerekebilir. Bazen sırf üzüntüden bazen de tam tersi kutlamak için ya da neşeden içilebilir. Ama alkol alayım havalı görüneyim diye bir şey duymadım ben.
0
ground
(06.09.25)
nhk+1 kim havalı dedi? 16 yasında icki içen ergenler mi size böyle lanse etti? onlar için havalı evet. güzel bi eventtir, övülebilir. rakı sofrası denen ortam diğer yemeklerden farklıdır. buz gibi içmeyi sevdiğiniz diğer içecekler gibi düşünseniz düşünmeye gerek kalmazdı siz orda alkole takılıyorsunuz buz gibi su, kola, limonata da güzel ama bira denince tırmalıyosa nhk+1 again
0
ala09
(06.09.25)
Ben kendimi bildim bileli içerim. Hiç öyle havalı bir şey olduğunu da, hava atmak için içildiğini de düşünmemiştim.
Öyle miymiş?
Ayrıca dini saiklerle veya değil, ağzına içki koymayan arkadaşlarım da var, kırk yılda bir içeni de var.
Ama içenleri basit, boş karekterler olarak göreni de hiç görmemiştim.
Tuhaf.
0
Mirket
(06.09.25)
öncelikle bir şeyin havalı olmasıyla, sağlığa ve vücuda etkisi arasında ters korelasyon var desek yeridir. tehlikeli sporlar havalıdır. risk alınan ticari hamleler havalıdır. o yüzden "bu zararlı ya, neden havalı ki" argümanını hemen bağlamdan çıkartmamız lazım. havalı != makul olan. aksi halde zaten bulgur pilavı yiyip, devlet memuru olmak ve belediye parkında hızlı yürüyüş yapmak havalı olurdu.

öte yandan her kesimde havalı değil. anadolu'nun pek çok yerinde havalı değil, aksine dışlanabileceğiniz bir şey. seküler, batı türkiyesi için yer yer havalı denebilir. çünkü özenilen batı kültürünün önemli bir ögesi. bu ilk sebebi bence.

ikinci sebep olarak da, bir tür sınıfı da gösteriyor. iyi içki kültürü olan, iyi içki mekanı olan insanlar yüksek bir sınıfı temsil ediyor. hem maddi durumları görece iyi, hem (bir şekilde) entelektüel seviyeleri görece iyi. bu da bu eylemi havalı yapıyor. yoksa kimse merdivenaltı bir mekanda kolonyaya benzeyen ev yapımı rakı içen alkolik amcayı romantize etmiyor. instagram'da lüks bir ortamdaki, güzel görünen kokteylleri görüyoruz.

kendi perspektifimden: ben haftada 2-3 içki içiyorumdur. evimde içki yok ama çok sık pub'a giderim. pub kültürünü hoş buluyorum. arkadaşlarımla yazın bira eşliğinde, kışın garip guçuk denediğimiz içkilerle sohbet etmeyi seviyorum. hem tatlarını seviyorum, hem ertesi gün iş yoksa kafamın hafif high moduna geçmesini seviyorum, hem ortamın sıcaklığını seviyorum. başka insanlarla sosyalleşmek için de iyi bir ortam olabiliyor.
0
gitdaddy
(06.09.25)
Yok. Havalı bir tarafı yok. Sigaranın da yok. Çayın da yok. Binaenaleyh, bir şey yemenin/yememenin, içmenin/içmemenin havalı bir tarafı yok esasen.

Bugün filmler, kitaplar, diziler, videolar, klasik ve sosyal medya b.k yemeyi "cool" bir şey olarak gösterirse, insanlar öyle olduğunu düşünecek.

Olayın bir kapitalizm boyutu var. Bir ürünü satan o ürünün vazgeçilmez olmasını ister. Burası cepte zaten.

Diğer taraftan, insanlık kendi tarihi boyunca uyuşturucu, uyarıcı ve keyif verici maddeleri hep kullanmış.

Birçok din, mezhep ve pratik; bunları ritüellerinde kullanmış. Yine birçoğu bunları yasaklamış.

Şahsen bu devirde insanın hem uzun vadede sağlığına zarar veren, hem kısa vadede muhakemesini bozan hem de cebini yakan bu tarz alışkanlıkları rasyonel/aklıselim görmesi mümkün değil. Ama nefis taşıyan insanlarız. İlla ki kendinize zarar veren alışkanlıklarımız olacak. İlla ki zararlı zevklerimiz olacak. İnsanız.

Ben kullanmıyorum, gereksiz buluyorum. Sigaraya ise daha da karşıyım çünkü edebiyle içen insan beni rahatsız etmezken, edebiyle sigara içen yine zehirliyor beni...
0
yadigar
(06.09.25)
Mobilden Ekleme:
Bir şeyin "yapılış şeklinin" havalı olması gerçeği var bir de. Bir insan rakıyı, sigarayı, kahveyi yahut çayı çok havalı bir tarzda içebilir. Yahut ceketini çok havalı bir şekilde çıkarabilir. Topu çok havalı bir şekilde sürebilir.

Atatürk'ün sigara ve alkol kullanmasına üzülürüm mesela. Adam cool. E rol model aynı zamanda. Haliyle etkilenir insanlar. Ama mesela Bizimkiler dizisindeki güzel insan Cemil Abimizin içtiği sigaradan, biradan kimse etkilenmez.
0
yadigar
(06.09.25)
Şöyle bir gözlemim var: kahve içmeyi Türkiye'de insanlar havalı bir şey olarak buluyor.

al ben de böyle görüyorum.
0
patronaj1
(06.09.25)
Bence havalı bir tarafı yok. Kahve uyku falan açıyor veya bir enerji veriyor. Alkol tamamen işlevsiz. Zaten yeni jenerasyon pek alkol almıyor
0
runaway
(06.09.25)
Toplum baskısı ve yasaklara karşı alaycı, antisosyal bir davranış modeli benimseme ile alakalı.
Sigara içilen ve içilmeyen bölüm yapılıyor; bütün sigara içenler sigarasız bölüme oturuyor :)
Ailede eğer içki kötü gibi bir baskı kuruluyorsa aynı davranış modeli de burada devreye giriyor. Halbuki içki bu kadar öcüleştirilmese ve kişinin kendi iradesine bırakılmış bir içecek gibi görülse belki de bu kadar cazip gelmeyecek özenen kişiler için; onlar için yasakları delecek bir aykırılık alanı çünkü. Halbuki dünya geneline bakınca her gün soda, su gibi içenler var bu normal karşılanıyor. Normal bilinçli tercih edenler ve bağımlı olanlar bu genellemenin dışında elbette.
0
titanic kemancısı
(06.09.25)
İçki içiyor olsaydın insanların bunu havalı bir şey gibi gösteriyor olduğunu düşündüğün şeyin havalı gibi görünmek olmadığını anlardın.

Senin tespitin içki içmeyen insanlara olan "hayattan keyif almayı bilmeyen insan" bakışıyla ve buna maruz kalmakla ilgili.

Ve evet, içki içmeyen bir insan hayattan keyif almayı bilmiyordur. Hayattan keyif almak havalı bir şey mi diye tartışabiliriz belki, o konuda haklı çıkarsın, havalı bir şey.
0
Bruce
(06.09.25)
Muhafazakar kesimin alkolü havalı bulduğuna inanıyorum. Yoksa alkolsüz içecekler şampanya gibi patlatılmaz, videolara çekilmezdi.

Dümdüz insanlar için sudan farkı yok. Mesela çay için de “tavşan kanı” deniyor. “Buz gibi bira”dan ne farkı var?

Not: Sosyal içiciyim, alkolik sevmem.
0
ruhen hastayim ben
(06.09.25)
Hocam Türkiye'de bunun birkaç sebebi var. Öncelikle resmi uyarıyı yapalım. Alkol sağlığa zararlıdır, uzak durun.

1-Türkiye'de genel sosyolojik yapının tersine hareket etmeyi oldukça havalı bulan bir kesim var. Bu sadece içkiyle alakalı değil. Mesela domuz eti yemeyi de çok cool bulan bir kesim var. Toplumun geneline ters gelen giyim tarzlarını da cool bulanlar var ya da türk kahvesi yerine 3rd wave kahve içmek gibi gibi... Avrupa'da hiçbir arkadaşımın domuz yemek üzerine saatlerce konuştuğunu duymadım. Türkiye'de özellikle beyaz yaka kitlede böyle bir konu var. Konu yani bu bunu konuşuyorlar özellikle yurtdışına gidip dönünce.

2-Fazla para harcamayı cool bulan bir kesim var. Bunlar da adisyonla övünüyor. Gittikleri mekanla övünüyor. Tabii içki de bunun en temel göstergesi oluyor onlar için.

3-Türkiye'de insanlar hayattan keyif almayı bilmiyor. Birçok insanın tek eğlencesi haftasonu avm gezmek, cuma & cumartesi akşamları da mekan gezmek. Ellerinde sadece bu olunca bu konuyu bir şova dönüştürmeyi seven bir kitle de var. Mesela Almanya'da insanların bir sürü uğraşı var. Hobi kulüpleri var, ilgileri var. Spor yapıyorlar, geziyorlar, özellikle bahçecilik ve doğayla uğraşıyorlar. Onlar için bunlar daha havalı sosyal aktiviteler. Bizde böyle bir kültür yok.

4-Bu kuşaklar arasında da farklı algılanan bir konu. Mesela bu bahsettiğiniz konu y kuşağına ait bir alışkanlık. Z kuşağı ise bunu uncool buluyor. Son dönemde sağlıklı yaşam trendi yükselişte. O yüzden özellikle avrupa ülkelerinde kendine iyi bakmak, longevity odaklı vb gibi alışkanlıklar daha havalı bulunuyor. Ama Türkiye trendleri geriden takip ediyor. Yani 2000'lerin, 90'ların o kendini dağıtan gençlik kültürü, umursamaz yaşam tarzı Türkiye'ye daha yeni geldi. Ama görün bakın önümüzdeki yıllarda türkiye'de bunu uncool bulan insanların oranı artacak.

Bir örnek, mesela katıldığım bazı parti ya da davetlerde y kuşağı pancara dönerken, z kuşağı genelde daha sağlıklı yaşam trendi sebebiyle daha kontrollü gidiyor. Ya da hiç içmiyor.

5-Aslında konu cool bulmaktan ziyade insanlar bunu kimliklerinin bir parçası olarak alma eğiliminde Türkiye'de. Tuhaf olan da bu.
0
anten
(06.09.25)
İçki içilen yerlerde, ya da yöresinde yetişen yerlerde standart bir davranıştır. Günlük ya da benzeri bir sürecin parçasıdır. Örneğin trakyada standart bir olaydır kimse havalı ya da havasız bir olay dahi görmez. İçen içer içmeyen içmez.

Bunun olmadığı ve genelde de anadolu taşrasında yetişen köylüler büyük kentlere falan gittiğinde standart içki içilen durumların bile başkalarınca havalı bulunduğuna ilişkin bir zana kapılıyor genelde. Bunlar içkiye genelde alkol almak diyen tipler olur. Normal içli İçen kişilerin inanın bu durum hiç umrunda değil. Belki yeni başlayan çoluk çocuk için havalıdır 20 yaşında tipler için falandır ona bir şry diyemem. Onlara yasak olan her şey havalı zaten.
0
sanal hayvan
(06.09.25)
Aynı şeyi sigara hatta "madde" için dahi düşünüyorum, bu tür kullanımların çok büyük çoğunlukla televizyon ve sosyal medya üzerinden yaygınlaştığını hatta özendirildiğini düşünüyorum ben. Vaktiyle sigara için bizzat doktorların "faydalı" dedikleri reklamlar yayınlanmıştı mesela. Eskiden alkollü içecek, sigara reklamları vardı. Bu hatta estetik operasyonlar için de geçerli, gözlerin bazı görüntülere alıştırılması mesela.

Bu da nasıl yapılacak, elbette havalı olduğu, bir üstünlük verdiği hissi oluşturulacak şekilde unsurlar kullanarak yapılacak. Özellikle benim çocukluğumda sigara alkol kullanımı kullanan kişiye tam bir özenilme, imrenilme katan şeylerdi, bir evde viski varlığı o ailenin zengin olduğu fikri vardı, daha çok değer veriliyordu falan.

Yani bir havalı olma durumu varsa bence çok büyük çoğunlukla havalıymış gibi yansıtıldığı içindir. Böyle yansıtılmazsa talep görmez, talep görmeyince tüketilmez ve varlığı sürdürülemez çünkü.
0
muhayyer divan
(06.09.25)
Benim gözlemime göre tek başına ya da yakın çevresiyle güvenli ortamda rahatlamak için içen insanlar genelde sohbeti güzel, iyi, güvenilir oluyorlar. Havalı diyemem ama yüzyıllardır İstanbul'da süregelen bir gelenek bu aksamcilik dediğimiz şey. Böyle de bir gerçek var.
0
sekizdokuzon
(06.09.25)
Keyif verici maddedir,
haftada iki üç gün icen bagimli olmustur,

birakmak boşluga düsurur.
0
designer
(06.09.25)
içki içmek havalı değil.
türkiyede muhafazakar olmamanın bir sembolü olarak göründüğü için bazı kişiler içki içtiğinin altını çizmek isteyebilir. bazı çevrelerde içki içmek özgürleşmek, zincirleri kırmak, yasakları delmek gibi algılanır ve havalı olur.
küpe takan erkekler, dövme yapan insanlar gibi...

ben içki içmeyi havalı bulmuyorum ama "ağğbbbiii rakı ya" "offf buz gibi bira" diyorum.
çünkü rakı ve bira seviyorum. biranın zaten sevdiğim tarafı soğuk içmenin en çok zevk verdiği içeceklerden birisi olması. kola ve maden suyu da soğuk içilir ama bira daha geç soğuyor ve soğuk içecek hissiyatını daha dolu dolu veriyor. işin ilginci soğuk içecek hissini dolu dolu veren bir başka içecek de ayran :)

bence içki içmenin havalı olmasına veya havalı bulan kesimin varoş olması konusuna fazla kafa yoruluyor. ben de mesela bu tartışmayı abes buluyorum. havalı bulan da bulabilir yani, havalı bulmak biraz ergen hareketi gibi geliyor bana veya yukarda yazdıgım gibi muhafazakar çevreden olmadıgının altını çizmek gibi geliyor. bu da muhafazakar çevreden çıkmayı tam olarak başaramamış kişilerde biraz kötü duruyor, bunu kabul ediyorum.

yani öyle kızlar tanıyorum ki, annesi eve kaçta geleceğini söylüyor, bakire ve gayet muhafazakar bir hayat yaşıyor, ama instagramda daha düzgün tutmayı beceremediği rakı kadehi ile poz veriyor. bu kötü evet. ama yine de ben "ağğbbbiii rakı ya" derim çünkü rakı müthiş bir içecek. bunu ayrıca konusuruz :)

edit: ekleme yapmadan edemedim ama bu tartışmalar cidden belli bir yaşın üzeri için çok boş geliyor. şöyle ki, içki içtiğini belli etmek bir gruba ben de sizdenim imajı verebilir, içki içilen ortamlara beni de çağırabilirsiniz mesajı verebilir, zira içki içilen ortamda içki içmeyen birisinin olması hoş olmuyor.
ama dediğim gibi belli bir yaş üzeri için çok saçma, çünkü bir kere 35-40 yaşından sonra hiç bir şey havalı gelmiyor :) kimse kimseyi umursamıyor. ayrıca içki daha dikkatli tüketiliyor, hem sağlık açısından hem de içip sapıtmamak açısından daha az tüketildiği için hava mava kalmıyor.
çok yukarlarda yazdıgım gibi bu konuyu tartışmak bile tuhaf. havalı bulan bulsun :)

edit2: yorumları okudum, güzel cevaplar var ama bruce'a katıldıgımı yazmadan edemicem. "Ve evet, içki içmeyen bir insan hayattan keyif almayı bilmiyordur."
hiç içki içmemek bana da hayatın sundugu bir zenginliği tatmayı reddetmek gibi geliyor. kimse alkol yüzünden sağlığından ve ilişkilerinden olmasın, alkolik olmasın ama içki içmek gerçekten keyifli bir hayat aktivitesi. bu da var olan bir gerçek. sıcak yaz akşamında buz gibi bira içip sohbet etmenin keyfi ayrıdır. veya güzel mezelerle rakı içip anason kokulu sevgiliyi ağzından öpmek falan güzel şeyler :)
0
abelardo
(06.09.25)
ya sen türkiye'ye ne bakıyorsun. türkiye'de insanlar eli yüzü düzgün bir restoranda makarna yesin, onu bile instagram'da paylaşır, üç gün anlatırlar 'off geçende bir makarna yedim' diye. tamamen yokluk ve eziklikten. bunun da temelinde ekonomi yatıyor.

avrupa'da birayı kiosk'tan alıp yürürken falan içiyorsun. suyla aynı fiyat. şarap desen kola fiyatına. al parkta bankta otururken iç. o kadar değerli bir şey değil. insanlar kolayca erişebiliyor. herkesin istediği zaman ulaşabildiği bir şeyle hava da atamazsın haliyle.

rakı romantizmini bunun dışında tutuyorum. o bambaşka bir gerizekalılık seviyesi. parayla pek ilgisi yok.
0
sir gawain
(06.09.25)
Ben bu tripleri çok anlamıyorum. Hocam kendiniz demişsiniz zaten. Alkol ülkede tabu. İnsanlar neyi havalı görsün çay içmeyi mi?

Söylediklerim kulağa agresif geldiyse özür dilerim ama "havalı" denen şeyin özü zaten bu. Neyine şaşırdınız ki?
0
akhenaten
(07.09.25)
avrupada da alkol normal, ot falan yasak.

onlara onu kullanmak havalı geliyor.

yani dedikleri gibi ney tabu, yasak, tü kaka, özgürlük göstergesi, büyümüşlük göstergesi vs. ise ona hevesli oluyor olabilirler.

bu arada ben de alkol içerken hiç havalı göründüğümü düşünmemiştim.

sokakta beypazarı sodamı yudumlarken daha çok havalı hissediyorum.
0
ananiyimioguz
(07.09.25)
Hayır yok.

En uyuz olduğum ve eleştirdiğim konulardan biridir, içki içmeyi havalı görünler. Üfff bir biçim, hatırlamıyorum diyenlere anlam veremiyorum. Lan hatırlamıyorsun dün eğlendiğini ne kadar saçma.

Birde üfff çok dertliyim ya, sevgilimden ayrıldım gidiğim rakı içeyim, iki bira içeyim diyenlere de uyuz oluyorum.

Yürüyün gidin lan. İçki dediğiniz millattan önce süregelen bir içecek.

Pandemi öncesi içki içmezdim, yurtdışı gezilerim çok güzel geçerdi. Pandemide ilk kez içki içtim, şimdi yurtdışı gezilerimde içki içiyorum. Gene güzel geçiyor.
0
put it in your appropriate place
(07.09.25)
icki icmek 20 yas altindaysan havali olabilir. cunku insan merak ediyor. 20 yas ustu icin pek bir esprisi yok.
18 yasinda bir kere sarhos oldum, kufelik. o seviyeyi denedikten sonra bir daha ona yaklasmadim, cunku gerek yok.

belli bir yastan sonra da is biraz rahatlamak icin "ihtiyaca" donuyor.
ben arada bir agri kesici ya da kafa dinlendirici olarak kullaniyorum.
herseyin asirisi zarar. ama "beyler alkolden kesinlikle uzak durun" demem.
zaten akli basinda olan bir bireyin boyle bir uyariya ihtiyaci yok.
sigara cok cok daha zararli.
0
cooperr
(07.09.25)
"ülkenin çoğunluk inancına göre de yasak olan"

Havalı olduğunu düşünmüyorum ama konu bu zaten. Yasaklar her zaman cazip hale getirir ama inançlılar, inanmayan herkesi her alanda kendi inançlarına zorlamak ya da inanmayanları baskı altında hissetmek yükümlülüğünde hissediyorlar. Bunlara direnç gösterip var olduğunu gösterme çabası haline dönüşüyor içki konusu da. Yoksa herhangi bir "havalı" tarafı yok.

Bu ülkedeki dini baskının %1'ini dincilere yapsan "28 şubat ühü ühü" ile pala ile sokaklara çıkıp insan yakmak arasında dönüş olur. Tebliğciler içki içilen mekanlara gidip insanları taciz etmekte, oruç tutanlar ramazanda oruç tutmayanlara sebep sormakta yanlış bir şey görmüyorlar mesela. Sokak ortasında namaz kılanların da sebebi ibadetlerine karışılması değil. Kendileri gibi olmayanlara ya da ülkenin resmi olarak şeriata geçmemesi sebepli bir gövde gösterisi. O yüzden @nhk için +1 vermedim.

Din temelli baskı ve tehditlerin olmadığı yerde içki üzerinden "havalı" ve "özenilen" bir şey olma konusu yaşlarından dolayı içki yasağı olan döneme kadar. ABD'de 23, Avrupa'da 20 sonrası alkol ve havalı olma konusu pahalı içki, kokteyl ya da mekan dışında yok mesela. Yani varsa da ya alkolikler ya da ben görmedim.
0
nawar
(07.09.25)
(15)

Hangi ekmek

0zlem
Doktor, anneme şekerin sınırda beyaz ekmek yerine kepek ekmeği ye demiş ama kepek ekmeği bana çok sağlıklı gelmiyor.Hem sağlıklı hem de lezzetli ne ekmek önerirsiniz?
Doktor, anneme şekerin sınırda beyaz ekmek yerine kepek ekmeği ye demiş ama kepek ekmeği bana çok sağlıklı gelmiyor.

Hem sağlıklı hem de lezzetli ne ekmek önerirsiniz?
0
0zlem
(06.09.25)
tam bugday cavdar ekmegi.
0
sonsuz
(06.09.25)
Kepekli ekmek sağlıklıdır.
0
Mirket
(06.09.25)
Tam buğday ekmeği. Ölçüsünde yenirse gayet iyi.
Kepek ekmeği denen ekmek, beyaz una katılmış hayvan yemi bile olmayacak sert katkılarla yapılıyor.
0
pro9it9is9
(06.09.25)
benim en sevdigim ekmek kavuzlu bugday ekmegi ve cavdar ekmegi. bu ekmekler hem pahali hem de bulmasi zor türkiye'de. ekmek makinesi alip evde kendiniz yapabilirsiniz, annem öyle yapiyor.
bu arada seker icin en iyi ekmek aslinda karabugday ekmegi (grecka diye de geciyor). bunu da evde yapabilirsiniz, disarida inanilmaz pahali.
en azindan yediginizden de emin oluyorsunuz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(06.09.25)
bu ekmek dışındakiler yalan.
www.ihe.istanbul
0
kesmekes laleler
(06.09.25)
İhe organik tam buğday veya ihe tam buğday (mavi paketli) gayet başarılı
0
mor oje
(06.09.25)
Bir şeker hastası 'tam buğday da şekeri fazla yükseltiyor, kepekliye geçtim, o kadar yükselmiyor' dedi. Tam buğday yediği zamanlarda 175-200'nin altına inmiyormuş şekeri, şimdi 130-140 oluyormuş. İşin içinde hastalık olunca keyfiyeti geri pmana itin bence
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(06.09.25)
Pazardan ekşimaya tam buğday ekmek alıyorum

2,5 kilo ekmek 200 lira, büyük bir tekerlek olarak satılıyor, fazla gelirse yarım olarak da satılıyor. Dondurucuda yer varsa tam alıp yarısını orada bekletiyorum
0
grimavi
(06.09.25)
Karabuğday veya siyez. En düşük glisemik indeksli olanlar bunlar.
0
joooper
(06.09.25)
Şeker sorunu varsa, kesinlikle karabuğday. Unu satılıyor çoğu yerde. Gariptir, gluten olmamasına rağmen hamuru tutuyor da... Hatta merak ediyorum o mekanizmayı içindeki hangi molekül sağlıyor diye...

Kepek bol beslenmesi gerekiyor, evet. Normalde tam buğday ekmekleri daha doğal ve görece daha sağlıklı olsa da, şeker için, ekstra kepek ilave edilmiş olan kepekli ekmekler daha iyi.
0
yadigar
(06.09.25)
tam buğday (veya tam çavdar) ekmeği kepekli ekmekten daha iyidir.

bu arada ekşi mayalı ekmek alın glisemik indeksi normal seviyeye iniyor böylece. ama her ekşi mayalı diye satan düzgün yapamıyor. mayayı yeni oluşturuyor ya da hazır mayayla karışık yapıyor bazıları, onlardan almayın.
0
elite crew
(06.09.25)
Yüzde yüz karabuğday ekmeği, glisemik indeksi düşük, dokusu yoğun. Tek bir dilim bile baya tok tutar.
0
thesomberlain
(06.09.25)
tam buğday ekmeyi, siyez buğdayı ile yapılan ekmek.
Ama bir önemli doğal maya ile veya mayasız yapılmış olmalı.
0
Rao
(06.09.25)
Hakiki tam buğday unundan yapılan ekmeğin şekeri çok daha geç yükselttiği biliniyor, kepekli ekmek olarak piyasada satılanlar ise maalesef beyaz ekmek kadar katkılı, renklendiricili filan. Tam buğday unu alıp ekmeği kendi yapar yerse çok daha faydalı olur diye düşünüyorum. Bizde öyle oldu.
0
muhayyer divan
(06.09.25)
youtube.com

Buldum.
0
muhayyer divan
(08.09.25)
(9)

Eşyalı eve çıkıldığında yapılacaklar

sekizdokuzon
Bugün artık ilk evime çıktım. Evde gerekli eşyaların tamamı var. Evdeki ilk günüm, neler yapmalıyım?Teşekkürler.
Bugün artık ilk evime çıktım. Evde gerekli eşyaların tamamı var. Evdeki ilk günüm, neler yapmalıyım?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(06.09.25)
Güle güle otur :)
Temizlik, yerleşme diyeceğim de yerleşme kolay bitmiyor. İlk gün boşver, güzel bir yemek fln ye kutlama niyetine şımart kendini. Yarın temizlik yaparsın.
0
cilacı ökkeş usta
(06.09.25)
Yedi aydır kimse oturmuyormus dairede, duvarlara kadar sileyim değil mi
0
🌸sekizdokuzon
(06.09.25)
Dolap temizligi,bavul yerlestirme,
Yeni yatak siparisi,
naftalinli nevresimler,
Halilar yikamaya sevk,
Koltuklar silinir,
sabah evden cikarken,pencereleri aç,fayans lavoboya klorak sisesini bosalt kendini aksama kadar disari at.
0
designer
(06.09.25)
Tum sureci duyuruda yasattigin icin kek ve mercimek koftesi yapip bizi davet etmelisin 8910. Bunu hak ediyoruz diye dusunuyorum. :')
0
sey mi dostum
(06.09.25)
Gelin kız
0
🌸sekizdokuzon
(06.09.25)
Bütün evi kırkla, her şeyi sil, duvarlar dahil. Tül perde yıka, sonra bi kahve yap keyifle iç.
Güle güle otur
0
mor oje
(06.09.25)
10 litre klorak bitirmeden oturmam ben olsam o evde. Dezenfekte et her yeri.
0
Mirket
(06.09.25)
Evde gizli kamera var mi iyice bak her yere.
0
reca ederim bu bahsi kapatalim
(06.09.25)
Eşyalı eve taşınınca ilk iş olarak evin içinde ne var ne yok bir gözden geçirmen lazım. Telefonla kısa bir video çek, fotoğraf da al, böylece çıkarken “bu çizik vardı mı yoktu mu” tartışmasına girmezsin. Sözleşmede de evde bulunan eşyaların tek tek yazılı olduğundan emin ol, yoksa ev sahibi sonra kafasına göre “bu bende yoktu” diyebilir.

Eve yerleşmeden önce mutlaka güzel bir temizlik yap. Özellikle mutfak ve banyoya özen göster, halıları havalandır ya da gerekiyorsa yıkat, perdeleri açıp evi bir ferahlat. Yatak, yastık, nevresim gibi şeyler varsa onları da kendi takımınla değiştirmen iyi olur, sonuçta senden önce kimlerin kullandığı belli değil.

Evdeki beyaz eşyaları bir çalıştır, buzdolabı, çamaşır makinesi, televizyon gibi şeyler sağlam mı bak. Arızalı bir şey varsa hemen ev sahibine haber ver, senin üstüne kalmasın. Güvenlik için de kapının kilidini değiştirmeyi düşünebilirsin, eski kiracıda anahtar kalmış olabilir.

Faturaların kimin üzerine olduğunu öğren, elektrik, su, doğalgaz, internet gibi şeyleri üzerine alabilirsen rahat edersin. Kullanmadığın ya da sana fazla gelen eşyalar varsa ev sahibine söyle, kaldırmasını iste. Apartman düzenini de öğren, aidat, çöp, yönetici gibi şeyleri bilmen işine yarar. Son olarak komşularla selamlaşırsan ileride lazım olduğunda yüzün olur.
0
goodz
(06.09.25)
(7)

Bugün duyduğum bir tespit üzerine +18

sekizdokuzon
Uyuz mikrobu daha ziyade cinsel ilişki sonrası bulaşır gibi bir şey duydum. Doğruluk payı nedir?Teşekkürler.
Uyuz mikrobu daha ziyade cinsel ilişki sonrası bulaşır gibi bir şey duydum. Doğruluk payı nedir?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(05.09.25)
Külliyen yanlış.

Yatağına yatarsan bulaşır ama. Bir mantık var yani sözde. Ama aynı anda yatakta olmanız şart değil.
0
Mirket
(05.09.25)
doc here, uzun süreli temas ile bulaşır, tokalaşmak sarılmak gibi kısa süreli temaslar düşük risklidir, aynı yatakta yatmak yüksek risklidir.
0
mare nigrum
(05.09.25)
Cinsel ilişki ile kesin bulaşır. Ama başka yollarla da çok kolay bulaşır. Kıyafetle bulaşır. Yatak, çarşafla bulaşır.
0
nickini vermek istemeyen uye
(05.09.25)
Sadece cinselle değil aynı ortamda kullanılan herhangi bir cisime temasla bulaşır.
0
mikahakkinen
(05.09.25)
benim 5 yaş bebede çıktı geçen aylarda. cinsel ilişkiye girmediğini biliyorum. cinsel ilişkiyle bulaşmayan bi şey yok gibi zaten.
0
deartheodosia
(05.09.25)
O mantıkla grip de cinsel ilişki ile bulaşır.
0
ground
(05.09.25)
yatılı okullarda, kamplarda, kuran kurslarında, anaokullarında vs. daha çabuk bulaşıyor.

ben ömrümde bir defa uyuz oldum mesela. kamışa su yürümemişti.

eşim de ömründe bir kez uyuz olmuş, o da lisedeyken mi ney...

"daha ziyade" denmez bence. ama uyuz hastası ile cinsellik yaşamak, kapmak için neredeyse garanti...
0
yadigar
(06.09.25)
(14)

hiç iyi değilim, okunacak bir şey önerir misiniz

gadlemler
çok ama çok zor zamanlardayım, birkaç gün ayırdım kendime. fiziksel ve zihinsel takatim yok, kafamı dağıtmam lazım. bana akıcı olan, çok kafa yormak gerektirmeyecen çok kalın olmayan roman ya da biyografi oto biyografi kitap ya da yazı vb şey önerebilir misiniz? İlk 5 dakika sarmıyorsa hemen bırakan
çok ama çok zor zamanlardayım, birkaç gün ayırdım kendime. fiziksel ve zihinsel takatim yok, kafamı dağıtmam lazım.
bana akıcı olan, çok kafa yormak gerektirmeyecen çok kalın olmayan roman ya da biyografi oto biyografi kitap ya da yazı vb şey önerebilir misiniz? İlk 5 dakika sarmıyorsa hemen bırakan bir insanım o yüzden akıcılık önemli.
of, çok zor zamanlardayım.
0
gadlemler
(05.09.25)
Benimde söyleyeceklerim vars seri2
0
bepicolombo
(05.09.25)
www.kitapyurdu.com

Bir solukta okur, kendine de uyarlarsın.
0
Mirket
(05.09.25)
oğullar ve rencide ruhlar
0
herzan
(05.09.25)
Satranç-Stefan Zweig
0
gnosis
(05.09.25)
martin eden böyle zamanlarda iyi gider.
0
adivar
(05.09.25)
Benim de soyleyecekldrim var demeye gelmistim
0
abuzer
(05.09.25)
Hic aklima gelmemisti ama benim de soyleyeceklerim var +1000 kesinlikle. Her serisi ayri guzel. Umut sarikaya'nin yazilarinin akiciligi ve gundelik hayata dair yaptigi gozlemler muhtesem.
0
sey mi dostum
(05.09.25)
Alper Canıgüz kitapları
Polisiye seversen Grange kitapları
Tess Geritsen kitapları da olur
0
mor oje
(05.09.25)
bence martin eden okuma, için daha da kararır.
mor oje +1 beni gerilim kitapları iyi topluyor. grange biraz ağır ve kalın. tess gerritsen olabilir +1
0
deartheodosia
(05.09.25)
Ben genelde acayip beni baska diyarlara goturen kitaplari seviyorum bu donemlerde
Hem cocuklar hem buyukler icin harika olan Michael Ende, Momo ya da never ending story. Bir de Simyaci'yi tavsiye ederim
0
kassiopeia
(05.09.25)
Milan Kundera.
0
encokbenisevinnolur
(06.09.25)
Hatta bi ust versiyonu icin "kendimi kandiracak degilim" ama piyasada biraz zor bulunuyor galiba artik
0
abuzer
(06.09.25)
Bülbülü öldürmek akıcı idi. Kalınlık korkutmazsa monte kristo kontu'nun akıcı olduğu söyleniyor.
0
playing star again
(06.09.25)
Ayrıca martin eden tavsiye edilir mi bu durumdaki birine naptınız, füze atın böyle ölmez...
0
playing star again
(06.09.25)
(7)

Afyon-yemek

tolgan
Selamlar arkadaşlar. Yarın ankara çıkışlı yola çıkacağım araba ile. Afyonda mola vermişken yemekleri, döneri güzel bir yer önerisi alabilir miyim? Sucuk yerine bildik düz döner tercih.
Selamlar arkadaşlar. Yarın ankara çıkışlı yola çıkacağım araba ile. Afyonda mola vermişken yemekleri, döneri güzel bir yer önerisi alabilir miyim?
Sucuk yerine bildik düz döner tercih.
0
tolgan
(05.09.25)
Salim Usta derler, beğenmem.
İkbal derim ben yine.
Uzun çarşıda ikisi de.

Afyon bahsi geçmişken, çocukluğunun bir kısmı Afyon'da geçmiş biri olarak, Afyon'un eti ve sucuğu meşhurdur. Sebebi etinin özel bir lezzeti var İDİ. Geçmiş zaman olarak yazdım çünkü o ete bu lezzeti veren şey artık yok. Afyon'un adı Afyon maddesinden gelir. Afyon maddesinin elde edildiği haşhaş bitkisi Afyon'da üretilirdi. Bu bitkinin Afyon elde edilen sütü ve tohumu alındıktan sonra geriye kalan kısmı küspe olur hayvanlara yedirilirdi. Afyon'luların haşgeş dedikleri haşhaş bitkisinin küspesi ete bu lezzeti verirdi. Ama artık haşhaş yok. küspe yok, ette o lezzet yok. Ama olsun, adı devam ediyor.

Afyon'la dönerin bi alakası yok. Türkiye'de döner meşhur olunca bir Afyonlu girişimci mucit, sucuğun da döneri olur dedi ve Afyon, dönerle de anılır oldu. Afyon'da tandır yenir. Haşlama yenir.

Söylediğim İkbal lokantası, Uzun çarşı'daki. hani Türkiyede birçok yerde İkbal lokantaları zinciri var ya, onların nüvesidir ve hala klasiktir.

Sonra yine ona komşu Cumhuriyet kasabı vardır. Cumhuriyet sucuklarının nüvesi. Ama oradan pek almazdık, çünkü o tarihlerde de meşhurdu ve kuru sucuk bulunmazdı. İkbalin karşısında İkbal sucukları vardı. Ordan alırdık.

Kaymak lokum ve kaymak şeker de yine o çarşının girişine yakın İşisağ'lar vardır. Afyon'lular oradan alır. İnternetin meşhur ettiği kapısında kuyruk olan yerlerin yüzüne bakmazlar.

Kaymak alacaksan da Uzun Çarşının yukarına çıkıp meydanı geçince bir han var, adını unuttum. Şanslıysan kapının yanında köylüler satar kaymağı, lokantalar bile onlardan alır. Sonra sağa doğru kıvrılıp yukarı çıkarsan da tarih kokan cumbalı falan evler vardır. Restore edilmemişinde yaşamışlığım vardır.
0
Mirket
(05.09.25)
1 ay once gittim bence salim usta guzel ve uygun fiyatli ama cok kalabalik, alternatiflere bakabilirsiniz.

sakatat merakiniz varsa hakan ciray lokantasinda mutlaka tadina bakin. ben corbasini cok begendim ama yemekleri de eminim cok guzeldir.

hamur isi seviyorsaniz yine carsida kayra borek var temiz ve guzel urunleri var tavsiye ederim ozellikle hashaslisini (seviyorsaniz tabi)
0
bay b
(05.09.25)
Çok teşekkür ederim güzel ayrıntılı yanıtlar için :))
0
🌸tolgan
(05.09.25)
Biraz esnaf yeri gibi görünen yer olsa da Hisar pide salonunda kıymalı pide yemeni de tavsiye edebilirim.
0
nhk ni youkosu
(05.09.25)
@mirket +1 Zaten sucuk döner yemeyeceksen dönerlerin pek bir olayı yok. Çarşıya yakın bir yerde Gamze Sucuk Döner var, lezzetine göre pahalı bence. maps.app.goo.gl Bir de oranın karşısında Gözde Döner var. Lezzeti fena değildi oranın da.

Döner dışında alternatif ararsan Afyonkarahisar Gastronomi Konağı var, yemekleri lezzetli. Daha hazır gıda türü yemek ararsan pide için Lale Pide var mesela: maps.app.goo.gl

Akdede'ye uğrayıp lokum almanı tavsiye ederim kesinlikle: maps.app.goo.gl
0
nawar
(05.09.25)
Bir de, yılların şeker tüketmemeye gayret edeni olduğum halde Afyon'a gidip, kaymaklı ekmek kadayıfı yemeden dönersem kendimi çok eksikli hissederim.
0
Mirket
(05.09.25)
Kuzu eti severseniz aşçı bacaksız derim bende. Salim usta olmazsa alternatif.
0
etna
(06.09.25)
(11)

1,99 faiz şu an için nasıl

messina123
iyi mi normal minot: kredi için
iyi mi normal mi

not: kredi için
0
messina123
(05.09.25)
iyi
0
jelly bear
(05.09.25)
süper
0
eisberg
(05.09.25)
Evet, iyi. Gunumuz sartlari icin. Neresi veriyor? Ben de cekeyim
0
narod
(05.09.25)
İng verdi
0
🌸messina123
(05.09.25)
çok iyi
0
gabe h coud
(05.09.25)
Yanında hayat sigortası, vadesiz hesapta para bulundurma mecburiyeti, dosya masrafı vs şartlar olmadığından emin ol.
0
Mirket
(05.09.25)
mirket+

Bu nedenle karşılaştırma yaparken sadece kredi faizine değil "yıllık maliyet oranı"na da bakılmalı. buna tüm masraf dahil edilir ve yasal olarak tüketiciye bildirilmelidir.
0
merhum
(05.09.25)
hiç ihtiyacım yokken bile 1.99'a çekebildiğimi çekerim. iyi.
0
gitdaddy
(05.09.25)
hayat sigortası iptal edilebiliyor aldıktan sonra
0
jelly bear
(05.09.25)
bu ortamda bedava sayılır
0
Rao
(05.09.25)
valla süpermiş.

ben iki hafta önce en uygunu diye enpara'dan 12 ay vadeli 150 bin çekmiştim ve faiz oranı 4,19 mu neydi. 200 bin küsur ödeme yapacağım mesela :(
0
m e b
(05.09.25)
(21)

Kardeşe düğünde ne kadar altın takılır?

peki madem
Merhaba. Kardeşe düğünde ne kadar altın takılmalı? Maaşa oranla mesela bu işin raconu nedir? Okuduğum tavsiyeler gücüne göre al geç diyor ama benim için yeterince açıklayıcı değil daha net bilgi varsa talibim. Teşekkürler!
Merhaba. Kardeşe düğünde ne kadar altın takılmalı? Maaşa oranla mesela bu işin raconu nedir? Okuduğum tavsiyeler gücüne göre al geç diyor ama benim için yeterince açıklayıcı değil daha net bilgi varsa talibim. Teşekkürler!
0
peki madem
(05.09.25)
kardeş gelin ise bilezik. kardeş damat ise saat + bilezik. imkan el vermiyorsa sadece bilezik. onu da alamıyorsanız tam altın. onu da alamıyorsanız yarım altın. bundan aşağısı ayıp olur işiniz gücünüz varsa.
0
elorelia
(05.09.25)
20g bilezik mi mesela? Bilezik yerine eşdeğer gramajda altın alsam en az değer kaybedecek şekilde? Yoksa birinci dereceden akraba olduğum için illa takı mı alınmalı?
0
🌸peki madem
(05.09.25)
10 gr.lık bir kibrit çöpü bilezik, mütevazi ve güzel durur.
0
Mirket
(05.09.25)
Kuzen evlendi geçen hafta. Evli ablası 20 gram bilezik, bekar abisi çeyiz zamanı buzdolabı ve televizyon alıp 20 gram bilezik taktı bir de.

Bilezik yakışır her türlü. Gramı da seni çoluğunu çocuğunu zora sokmayacak tutar ne ise artık.
0
cilekli pasta
(05.09.25)
Damada saat almak sana düsmez. Kayinbaba dayi amca falan yapabilir öyle bir seyi.
Ajda bilezik olabilir.
0
sonsuz
(05.09.25)
Bilezik takilir her turlu. mumkunse 20 gr. Kardes erkek da olsa kiz da olsa bilezik takilabilir.

Tabiki bu durumlar butceye gore degisir. Eger maddi zorluktaysaniz ince bilezik takmak yerine tam altin takin. Bilezik takiyorsaniz kalin bir bilezik olsun.
0
nuevo
(05.09.25)
Süssüz düz bilezikler satılırken değer kaybetmiyor/çok az kaybediyor. Bilezik iyidir.
0
kobuzchu kiz
(05.09.25)
Hayret kimse dememiş. Bilezik. 20 gram iyidir. Bütçe yetmiyorsa 10 grama da kimse gocunmaz.

Süslü olup olmaması konusunda kobuzchu kiz +1000

İşlemeli olunca %30'a yakın değer kaybı oluyor. Gerek yok.
0
himmet dayi
(05.09.25)
20 gr bilezik. durumuna göre gramı daha az olabilir ama bilezik uygundur. model olarak da kardeş damatsa ailen geline hangi bileziklerden takacaksa aynısından alır geçersin farklı durmaz kolunda.
0
dfn4
(05.09.25)
en az işçilik olan bilezikler ajda veya kibrit oluyor galiba. gelir seviyenize göre 10 gramdan başlar ucu açıktır. benim erkek kardeşime gelecekte evlilik kararı alırsa, beyaz eşyalardan 1-2 tanesini alıp üstüne bir bilezik düşünüyorum. minimum 10 gram bilezik gibi düşünebilirsiniz. gücünüze göre gerisi size kalmış. erkekse saat almayın çünkü gelinin babası veya kardeşi alıyor genelde. ideali, ekonominiz iyiyse 1 beyaz eşya + 10 gram bilezik mantıklı.
0
cisimcik golgi
(05.09.25)
aslında işin tam karşılığı gücüne göre.
cevaplarda herkes uçmuş yok 20 gr yok 10 gr + beyaz eşya.
şuan 10 gram bile 46 bin yapıyor. neredeyse 2 asgari ücret.
asgari ücretle çalışan bunu nasıl karşılayacak.
durumunuz nasıl bilemiyoruz.
zaten durumunu bilen ailenin ne takarsan tak laf etmemesi lazım. akrabaların ne dediğini de takmayı ver.
0
my fault
(05.09.25)
2010 yilinda 500 euro takmistim, part-time kasiyer olarak calisiyordum. Bu rakam maasimdan fazlaydi, normalde bu kadar takmazdim ancak gecmiste disarda birlikte yaptigimiz etkinliklerde cok harcama yaptigi icin boyle daha uygun olur diye dusundum. Dolayisiyla anlik maddi durum, mevcut iliskiler, karsi tarafin durumu vs gibi seylerle belirlenebilir. Cumhuriyet altini cogu zaman bence yeterli olur.
0
mbond
(05.09.25)
kız kardeşime tam altın taktım diye hatırlıyorum.
0
inheritance
(05.09.25)
Ev kurulurken yardım vs yapmadıysan(benim kardeşim evlense altın maltından önce tv, klima, masa takımı vb. elzem şeyleri alırdım) , altın olarak neye tekabül ediyor bilmem ama 50 bin tl'den aşağı bişey yapmamak lazım.
Okudukların doğru aslında, 50bin bi maaşınsa zorlar. Ama madem detay istedin biz de söyleyelim.


Maddi durumları iyiyse hayatının sonuna kadar saklamak isteyeceği, özel günlerde takabileceği, değerli taş bir ziynet eşya ya da özellikli kişisel bir hediye alırdım. Bu da yine bütçene göre ne oluyorsa. Ama böyle özellikli şeylerde pahadan ziyade nitelik önemli.
0
Bruce
(05.09.25)
Şimdi kendimi kötü hissettim biz tam altın taktık yav, o da bize öyle yaptı. Gelenek falan anlamam o yüzden bildiğim en büyük altını almıştım gerçi gremse falan varmış ama neyse.

Bilezik satarken zarar ettiriyor diyorlar ya en düzünü al veya madem pahalı alacaksan gremse (2.5 tam) falan veya farklı kombinasyonlar yapılabilir.
0
nhk ni youkosu
(05.09.25)
ben tam taktım.
0
mikahakkinen
(05.09.25)
10 gr külçe altın olabilir. Satarken kaybı az.
0
anon1m
(05.09.25)
Kuyumcuya gidip 22 ayar işçiliksiz bilezik alacağım diyeceksiniz.
10 gram olunca ajda deniyor basit sade çeşitleri var.
20 gram olursa burma da olur ajda da olur başka geniş model de olur.
Kilit kelime 22 ayar işçiliksiz. Bozarken bunda zarar etmez çünkü. Gramı 4500 lira gibi bir fiyat şuan durumlar el veriyorsa 20 gramlık güzel olur. El vermiyorsa 8 grama kadar bulursunuz ajdayı.
0
Aydan Dustum
(05.09.25)
Kardeş erkek, anne babamın takacağı bileziğin aynısından aldık gramını hatırlamıyorum geline taktım ben. Eşim kardeşime çeyrek altın taktı bunlar düğün. Nişanda da geline saat takmıştım onun beğendiği modeli alıp. Ayrıca düğün sürecinde beyaz eşyalara büyük oranda destek olmuştum, kardeşimin alacaklarının tamamına yakınını aldım diyebilirim. Bekar olsam daha fazla şey yapardım muhtemelen ama evli olunca ortak bütçe, olması gerekenin üstüne çok çıkılmıyor, ihtiyaç olan yere el atmış oldum sadece.

Bütçem uygun olmasa muhtemelen sadece bilezik alırdım, diğerlerine girmezdim.
0
hrvl
(05.09.25)
Bilezik. Kuyumcular da fikir verebilir aslında
0
pembediken
(05.09.25)
illa bilezik takmak zorunda degilsin, istersen 10 tane ata tak.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(06.09.25)
(2)

bi video vardı koşarak şarkı söyleyen keyifli genç

avatar is back
bu aralar twitter'da sağda solda çok çıktı karşıma. sahil kenarında koşuyordu yağmurlu havaydı, kulaklıkla falan türkçe poptan bir şarkı söylüyordu. videoları da millet "x olurken bizim min keyif" falan diye paylaşıyordu. bulan eden var mı
bu aralar twitter'da sağda solda çok çıktı karşıma. sahil kenarında koşuyordu yağmurlu havaydı, kulaklıkla falan türkçe poptan bir şarkı söylüyordu. videoları da millet "x olurken bizim min keyif" falan diye paylaşıyordu. bulan eden var mı
0
avatar is back
(04.09.25)
Mirkelam koşardı. O mu?

www.dailymotion.com
0
Mirket
(04.09.25)
buldum buldum x.com

@mirket, yok ya sıradan bir vatandaşın videosuydu
0
🌸avatar is back
(04.09.25)
(11)

Diz ağrısına ne yapmalı?

yadigar
Tüm tuşlara basıyorum şu sıralar.Günlük glukozamin-kondoritin-msm-zerdeçal hapı kullanıyorum. Sabah aç karna bir çay kaşığı bamya tohumu yutuyorum. Kemikli ilik suyu yaptım, her gün yemeğe katıyorum. Günlük bakır takviyesi alıyorum. Kuyruk yağı ile masaj yapıyorum. Kuşburnu ile zeytin yaprağı demley
Tüm tuşlara basıyorum şu sıralar.
Günlük glukozamin-kondoritin-msm-zerdeçal hapı kullanıyorum. Sabah aç karna bir çay kaşığı bamya tohumu yutuyorum. Kemikli ilik suyu yaptım, her gün yemeğe katıyorum. Günlük bakır takviyesi alıyorum. Kuyruk yağı ile masaj yapıyorum. Kuşburnu ile zeytin yaprağı demleyip içiyorum. Birinden biri fayda eder umuduyla...

Varsa tavsiyeniz, üzerime atın. Bir ay içinde geçmezse kuzu kuzu doktora gideceğim. O bir ay içinde kilo da veriyorum mümkün mertebe...
0
yadigar
(04.09.25)
Doktora gitmezseniz bu çözümler sadece anlık ve geçici çözümler olur. eğer ağrı geçmiyorsa demek ki yeterli tedaviyi veremiyorsunuz veya dizin ağrımasına neden olan hareketi yapmaya devam ediyorsunuz. Sorunun ne olduğunu da anca doktor söyler. O yüzden siz yine de bir doktora gidin.
Ek olarak (doktora gitmiş biri olarak) artroflex kullandım ben bir süre, özellikle squat vs dizime ağrı yaptığı için, ağrılarımı azaltmıştı. Ama sizin sorunun ne olduğunu bilmediğimiz için işe yarar mı onu da bilemeyiz tabii.
0
mor oje
(04.09.25)
Yani bunların hiçbirinin aslında bir faydası yok fark yaratacak türden, doktor işini halledene kadar ortası delikli ortopedik dizlikler var günlük yaşantında onu kullan eklemlerini izole eder ağrı sızı işini bir nebze hafifletir, sonra dizine bi baktır romatizma mı var kireçlenme mi var diz sıvın mı azalmış iltihaplanma mı olmuş ne olmuş ne olmuş, ona göre bi tedavi uygulanmır, eklem sorunları ne yazık ki sıkıntılı bir süreç.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(04.09.25)
Ortopedi ve romatolojiye gidip tahlilleri yaptırın ve MR çektirin. Rahatsız edici düzeyde ağrı varsa bir sorun var demektir.

Hareket ettikçe olan bir ağrı değilse romatizmal olma ihtimali yüksek. Belde tutulmalar falan da varsa romatizmal olma ihtimali daha fazla.

Önce bir durumu anlamak lazım. Mekanik ağrı ve romatizmal ağrının tedavisi farklı. Diz ağrısında son sözü söyleyen MR ve kan tahlilleri oluyor
0
michael harddd
(04.09.25)
Önce doktora gidin. Ağrı için ilaç tedavisi başlayabilir. Bu arada birkaç gün dizinizi zorlayan hareketleri yapmayın. Bacak bacak üstüne atmayın, merdiven ve yokuşlardan uzak durun vs. Dizde ödem varsa 10 dk buz koyun havluya sararak. Ağrınız geçince üst bacak kaslarınızı güçlendiren egzersizler yapın.
0
?
(04.09.25)
diz agrisinin sebebi ne? menisküs? gonartroz? romatoid artrit?
bu tuslara abanmanin bir mantigi yok, sayet tanisi konulmus bir hastaliginiz varsa bunlar sadece anlik rahatlama saglayabilir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.09.25)
Menüsküs yırtılmışsa Doktorsuz geçmez o ama çok da üzülme laparaskopik cerrahi ile halloluyor. Eklem rahatsızlıklarında bilinçli spor ile etraf kasların güçlendirilmesi ile ekleme binen yükün kaslara aktarılmasın sağlanması güzel bir yöntemdir ama, dizdeki sorunun ne olduğunu bilmeden kalkışmak, kaş yapalım derken göz çıkarmakla sonuçlanabilir.

Bence şimdiden bir ortopedik muayeneden geç. MR sırası söylediğin tarihe ancak gelir.

Geçmiş olsun.
0
Mirket
(04.09.25)
Çörek otu yağı
0
coca cola
(05.09.25)
Doktora gitmeden hallolmuyor.
Dizlik gibi şeyleri doktor tavsiyesi olmadan kullanmayın, yarardan çok zarar verirsiniz.

Doktora gidin, derdiniz neymiş öğrenin. Konservatif tedavi istiyorsanız ona göre konuşursunuz.
0
kuehles blondes
(05.09.25)
3 kez dizden ameliyat olmuş birisi olarak sana tek önerim doktora gitmem. diz öyle kendini tamir edebilen bir bölge değil. kas ağrısımı diz kapağı ağrısı mı onu bir anla önce.
0
mikahakkinen
(05.09.25)
ağrının nedenini doktor söyleyebilir. ve bu sebebe uygun fizik tedavi verecektir.
kafana göre otlar-yağlar-msms alarak diz ağrısını tedavi edemezsin.

çeşitli diz egzersizleri var heryede bulabilirsin. bunları bir dene 2-3 devam et ağrılarında iyileşme olursa sürdürürsün.
0
orpheus
(05.09.25)
kanka doktora git.
egzersiz iyi gelir.
ama böyle beslenmen de iyiymiş.
0
OgutucuRecep
(05.09.25)
(5)

Güneşi 4-5 kez büyük abdesti çıkmak normal mi

darkwizard
Babam en az 4 kez çıkıyor ben günde 1 en fazla. Metabolizmam neden cok yavaş
Babam en az 4 kez çıkıyor ben günde 1 en fazla. Metabolizmam neden cok yavaş
0
darkwizard
(03.09.25)
Kişiden kişiye değişiyor bu. Sizde 1 sagliklidir babanizda 4. Kafaniza takacak, metabolizma vs diyecek bir durum yok. Ikiniz de sagliklisiniz. Kafaya takacak tek şey normalde 3 ken 1 ya da 1ken 3 olması.
0
logisticsmanager
(03.09.25)
1 kere çıkmak daha iyi değil mi
0
mantık
(03.09.25)
bünyeye , yenen içilen gıdalara , stres seviyesine göre değişebilen durum.
Örneğin, acı , aşırı yağlı, ve nikotin içeren gıdalar veya sigara vb. gibi durumlar sıklığı attıırken.
Aşırı stres tam tersi etki yapabilir.
0
Rao
(03.09.25)
Baba içiyorsa normal.
0
knazım
(04.09.25)
Sağlık bakanlığının 50 yaş üzeri için kanser tarama programı var. Cep telefonu sağlık bakanlığı bildirimlerine açıksa bu konuda mesaj gelmiş olmalı. 2 yılda bir gaitada gizli kan taraması öneriyorlar ve yapıyorlar. Bir kaka tahlili hayat kurtarabilir ve aklınızda da soru işareti kalmamış olur. Aile hekimleri yardımcı oluyor konuyla ilgili.
0
Mirket
(04.09.25)
(10)

Bu mavi içecek nedir

herzan
https://cdn.dsmcdn.com/mnresize/1000/1000/prod-product-review-media_1749859208957/img/2018925/2024907/2032883/48653866/165640612-1749912969331.jpeg
0
herzan
(03.09.25)
Mirket
(03.09.25)
likör büyük ihtimalle..
0
tabudeviren
(03.09.25)
Cemil olabilir mi, cemil?
Blue lagoon kokteyli geldi direkt aklima
0
sey mi dostum
(03.09.25)
o fiyat ne ya o kadar güzel mi tadı
0
🌸herzan
(03.09.25)
o gördügünüz şey mavi kelebek çayı denilen bir çay. genelde soguk servis edilir.

Alayım da yapayım derseniz buyrun link: www.trendyol.com
0
limonlu eksi
(03.09.25)
Powerade
0
lapaz
(03.09.25)
Bilemiyorum, lohusa şerbeti daha olası geldi bana çünkü muhtemelen dört kişiler ve kahvenin yanında tatlandırıcı olarak koydular. Diğerini de ilk defa gördüm enteresan. Neler varmış.
0
🌸herzan
(03.09.25)
exlibris
(03.09.25)
altın yaldızlı fincanda türk kahvesi içen bir ekip, kahvenin yanında içki içmiyordur herhalde. muhtemelen şerbet falandır.
0
sir gawain
(04.09.25)
fotoğraf eski ise pepsi blue da olabilir.
0
inheritance
(04.09.25)
(21)

yatarken telefonunuz hangi durumda?

tabudeviren
- uçak modu - İnternet kapalı ses açık - İnternet açık ses açık - rahatsız etmeyin modu (sessiz)
- uçak modu
- İnternet kapalı ses açık
- İnternet açık ses açık
- rahatsız etmeyin modu (sessiz)
0
tabudeviren
(03.09.25)
Benim telefon hep sessizde, uyurken de öyle.
0
sekizdokuzon
(03.09.25)
Internet kapalı ses açık.
0
Amaranta ursula
(03.09.25)
hER ŞEy AÇıK. 7/24 HizMeT
0
Shepard
(03.09.25)
Sessiz
0
mutekebbir
(03.09.25)
Sessiz. uykum çok hafif. sessizlik önemli. acil durum olursa da bekleyecek mecbur.
gün içinde de sessiz unutuyorum çoğu zaman. zaten telefon aramasını da pek kullanmıyorum. çoğunlukla whatsapp'tan herşey.
0
ermanen
(03.09.25)
Normalde aksamlari sessize aliyordu kendisini otomatik. Sorna geçen sene sabahin dördünde böyle baş ağrısı ile uyaninca telefonda bir sürü arama görmem, babamin vefat haberini almam falan. Bu sebepten ötürü psikolojik olarak telefonumu asla ama asla sessize almıyorum. Yani daha doğrusu uygulamalar sessizde ama whatsapp, arama vs her şey açık ulasmak isteyen ulaşır.
0
logisticsmanager
(03.09.25)
ucak modu
0
cooperr
(03.09.25)
internet kapalı sesi de kapalı.
0
mikahakkinen
(03.09.25)
uçak modu, internet açık, sessiz mod.
0
ruhlardan esinlenen karga
(03.09.25)
İstanbul'da yaşayıp telefonunu sessiz veya uçak modunda kullanabilen varsa büyük bir hayranlık duyarım kendisine. Benim maalesef her şey açık, telefon yanı başımda, şarjı yüksek oranda dolu ya da yanı başımdaki prize takılı halde :/
0
silverleaf
(03.09.25)
rahatsız etmeyin modu, bir kaç kişi istisna listesinde.
0
inheritance
(03.09.25)
İnternet açık, ses açık
0
sadakatsiz
(03.09.25)
Hersey acik, hatta ses gun icinde kapaliyken yatarken mutlaka acik, maalesef biraz takintiliyim. Vito Corleone gibi kotu haberleri bir anca once almak istiyorum.
0
mbond
(03.09.25)
Uçak modu ve sessiz. İnternet falan da kapalı.
0
anaphylacticshock
(03.09.25)
Rahatsız etmeyin 22:00'den sonra açık, internet kapalı.

Favorilerdeki kişiler (annem, babam, kardeşlerim) aradığında çalıyor.
0
chicha_v2
(03.09.25)
Ses ve internet açık, silverleaf gibi şarjı dolu ya da prize takılı, bildirimler zaten her zaman sessiz.
0
(03.09.25)
Telefon 7x24 sessizde, saati hiç çıkarmam. Bir şey olursa o kıpraşır.

@ logisticsmanager'ın söylediği sebep de var da, bankada parası ya da kredi kartı olanın nasıl bir cesaretle gece oldu diye telefonunu işitilmeyecek hale getirdiğini de hiç anlamamışımdır.
0
Mirket
(03.09.25)
internet kapalı çağrılara açık. acil durumlarda ulaşılabilir olmalı insan.
0
lazpalle
(03.09.25)
uyku modu; sessizde ama bazı kişiler üst üste ararsa çalıyor.
0
gabe h coud
(03.09.25)
hücresel veri/wifi kapalı, sadece aramalar için ses açık
0
al sana nick it
(03.09.25)
internet açık ses açık
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(03.09.25)
(5)

Para yönetimini, yatırımı nasıl öğrenirim ?

mirty
Selamlar,Elde birikmiş bir kısım param var altın, dolar, euro olarak duruyor. Benim para yönetme bilgim bu kadar biriktirip kenara koyma şeklinde. Ancak ne uzuyor ne de kısalıyor. Bi nevi acil durum parası. Ev/araba ihtiyacım da yok. Bir 5 sene içinde miras yoluyla hatrı sayılır bir miktar gelecek a
Selamlar,

Elde birikmiş bir kısım param var altın, dolar, euro olarak duruyor. Benim para yönetme bilgim bu kadar biriktirip kenara koyma şeklinde. Ancak ne uzuyor ne de kısalıyor. Bi nevi acil durum parası. Ev/araba ihtiyacım da yok. Bir 5 sene içinde miras yoluyla hatrı sayılır bir miktar gelecek ancak ben bununla aktif olarak nasıl bir yatırım yapacağımı bilmiyorum. Şimdiden bunun yönetimini nereden/nasıl öğrenirim. Aylık birikimle de küçük küçük oynamalar yapabilirim.
0
mirty
(02.09.25)
Açık öğretim iktisat ve finans bölümlerinde okuyan birinden kitaplarını alıp çalışabilirsin.
İlaveten ülke ve dünya siyasetini geleceği okuyabilmecek kadar anlamaya çalış.
Ülke ve dünya iktisadı da aynı şekilde.
Bundan sonra, borfin'den falan birkaç temel ve teknik analiz kursu alırsan olay çözülür.
0
Mirket
(02.09.25)
Abi şimdi yaşadığım yer ile Türkiye'nin apayri ama ben bu durumu redditten öğrendim.
Sonra yabancı podcastler dinlemeye başladım.
Türkiye dinamiği kesinlikle farklı ama farklı modeller var ve benim sevdiğim global market portfolio. Onu sevmezsen başka örnekler de var.
portfoliocharts.com

Ben bunu annemin parasina yaptim. Onun da ihtiyacı yoktu. Ai baya kullandim, fikirlerimi sordum falan.

Bir kere reddit yatirim tavsiye etmem çünkü çok reaktif bir yapı var. Borsa düştü çık, çıktı gir kafasi var. Birkaç aylık verilerle is yapılıyor. Ondan burayi kesinlikle tavsiye etmem.

Bence kendine bir ai sectikten sonra ona kendi profilini anlat (yas, bu paranin amacı ne, misal 5 yıl dokunmasan olur mu 10 yil dokunmasan olur mu vs).
Sonra fikir al, sana yolladığım sitedeki portfolyolardan sor.
Sonra misal yatırım fonu sitelerinden bunlara örnek seçerek ai'dan fikir al. Misal hangisi daha diversified vs gibi (misal ben yabanci odaklı fon için sordum, bana anlatti bunda çok teknoloji var diğerinde daha bir çok sektör var. Diğeri daha iyi eğer tek sektör odakli olmak istemezsen falan diye).

Misal altin vs olsun istersen de all seasons portfolyo var;
portfoliocharts.com

Sonuç olarak ai ile konustuktan sonra annemin paralari yüzde 30 döviz, yüzde 20 altin, yüzde 7 para piyasasi ve geri kalanı yarı yariya olmak üzere mac+ipb ve afv+tmg+ytd fonlarina yatirdim. Bu şekilde acil durumda cashe dönecek bir birikimi var yüzde 40 civari da iste Türkiye ve yurtdışı fonlarinda.

Bir de dediğim gibi Türkiye ve yurtdışı çok farklı isliyor. Misal ai ile konuştum, eğer 8-10 sene aynı yerde yasamazsam çok büyük bir değişiklik olmazsa kirada oturup aradaki farkı msci worlde yatırmak daha iyi. Neden? Çünkü ortalama yüzde 10 kadar noter parasi var ve onun opportunity costu vs derken 8-10 senede ancak mantıklı oluyor. Ama Türkiye'de bu böyle değil. O sebepten özellikle gayrimenkul konusunda yurtdışına bilgilerine pek bakma çünkü her ülkenin kendi dinamiği var.
0
logisticsmanager
(02.09.25)
Bence ekonomi dersleri almak gerek.

Piyasadaki en iyi ekonomiye giriş kitabı: core Econ www.core-econ.org

Tamamiyle ücretsiz, 0 ekonomi bilgisi olanlar için. Boğaziçi üni makroekonomi dersinde bu kitap kullanılmıştı. O derecede de iyidir. Kitapta sorular var mesela, yanlış şıkkı işaretlerseniz detaylıca neden yanlış olduğunu da anlatıyor. Bu kitabı anlamak için 2. kişiye de ihtiyacınız yok.

Yatırım dünyasının nasıl işlediğini öğrenmek istiyorsanız, direkt makroekonomiye bakın. Mikro olmadan da oluyor.
Bu kitaba bakarsanız, birikim yapmak için parayı avro/dolar da tutmanın kötü bir yöntem olduğu anlayacaksınız.
0
substituent
(02.09.25)
Temel düzeyde teknik analiz, faiz enflasyon ilişkisi, makro ve mikro ekonomi ile genel finans kavramlarını ve yatırım sepeti , yatırımcı psikolojisi , risk ve getiri analizi, trend takibi, vb. konulardaki bilginizi geliştirmeniz gerekiyor.


Sonrasında piyasaları bir süre takip edip gerekirse sanal portföy yapacaksınız.

Sonrasında biraz zaman geçtikten sonra mutlaka bildiklerinizi uygulayıp, aksiyon almanız gerekiyor.
Kısa vadeli trade yapıp para kazanmak istiyorsanız, ayrı bir bütçe ayırmanız gerekiyor.
Kısaca kısa vade ve uzun vade ayrı bir portföy yapabilirsiniz.
Ama burada sadece kendi öngörüleriniz ve analiziniz ile yatırım yapacaksınız, ve yaparken mutlaka kayıplarda olacak.
Ayrıca her aksiyon aldığınızda mutlaka alış ve satış sebeplerini not alırsanız, kendinize daha çabuk geliştirebilirsiniz.


bazı tavsiyeler :

Makro ekonomi : berk dinçtürk
genel borsa ve trend : Burak aslan
türkiye ekonomisi üzerine okumalar : mahfi eğilmez
teknik analize göre al ve sat : tunç Şatıroğlu
genel piyasa : erdem kaynar
0
Rao
(02.09.25)
4 yıldır amerikan hisselerine yatırım yapıyorum. altından çok daha iyi getirisi var. ama gündemi takip etmen, gerektiği yerde hedge yapman, gerektiği yerde satıp kar alman, kısacası ilgilenmen gerekiyor.

youtube'da bora özkent'i izleyebilirsin. ben onun üst seviye aboneliğini aldım. bu abonelerle portföyünü de paylaşıyor. hiçbir şey yapmasan, sadece işlemlerini taklit etsen o bile yeterli.
0
sir gawain
(03.09.25)
(3)

max 6 aylığına elde duracak parayı nasıl tutmalı

semaforo de medianoche
800k civarı birikmişim var. en fazla 6 ay biraz daha üstüne koyduktan sonra üstüne de kredi çekip bir araba veya belki ucuz bir ev alma planım var. daha ucuz bir şey almaya karar veririsem 3 aya kadar inebilir bu süre de 3 ay - 6 ay arası diyelim. bu sırada bu birikimi nerede tutmak en mantıklı olur
800k civarı birikmişim var. en fazla 6 ay biraz daha üstüne koyduktan sonra üstüne de kredi çekip bir araba veya belki ucuz bir ev alma planım var. daha ucuz bir şey almaya karar veririsem 3 aya kadar inebilir bu süre de 3 ay - 6 ay arası diyelim. bu sırada bu birikimi nerede tutmak en mantıklı olur? faizde mi, altında mı, dövizde mi, başka bir seçenek mi sizce?
0
semaforo de medianoche
(02.09.25)
Trade bilgi ve tecrübeniz yoksa, sürenin çok kısıtlı olduğu zamanlarda en güzeli parayı lazım olacağı şekliyle muhafazadır. Yani TL'de tutmanız uygun. Vade konusunda da tereddütünüz olduğu için en uygunu Para Piyasası Fonlarında tutmaktır.
0
Mirket
(02.09.25)
Mirket+1

Para piyasası fonu en garantisi anlattığınız durumda.
0
encokbenisevinnolur
(02.09.25)
Mevduat

Burgan-On hesap
Anadolu- Renkli hesap
0
HellKeePer
(02.09.25)
(6)

Bu panel olayları bedava mı?

yadigar
Oğlum cüzdanını düşürmüş. Allah razı olsun, bulan aile beni aradı cepten. Çocukları bulmuş numaramı. Direkt "Oğlunuz X, cüzdanını düşürmüş, İçinde şunlar var. Gelin falan dükkandan alın" dendi. Çocuğun kimliğinden benim cebimi nasıl bulmuşlardır?Allah iyilerle karşılaştırsın. Millet şantajcıyla, do
Oğlum cüzdanını düşürmüş. Allah razı olsun, bulan aile beni aradı cepten. Çocukları bulmuş numaramı. Direkt "Oğlunuz X, cüzdanını düşürmüş, İçinde şunlar var. Gelin falan dükkandan alın" dendi. Çocuğun kimliğinden benim cebimi nasıl bulmuşlardır?

Allah iyilerle karşılaştırsın. Millet şantajcıyla, dolandırıcıyla uğraşır. Bize ise böyle güzel insanlar denk geldi

Bu iş bu kadar kolay ve parasız mı? İnsan ürküyor...
0
yadigar
(02.09.25)
evet basit bilgilere erişim bedava ve çok kolay. teferruatlı bilgileri parayla satıyorlar
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(02.09.25)
Ben öyle bir cüzdan buldum. Cüzdan içindeki bir kağıttan çocuğun bir lisenin basket takımında olduğunu tahmin ettim. Okulun numarasını bulup aradım. Çocuğun anne-babasına ulaşıp beni aramalarını söyler misiniz dedim.

Öyle demeyip onların telefonunu istesem verirlerdi belki de. Direkt aklınıza panel gelmesin.
0
Mirket
(02.09.25)
Bir fikrim yok, alakasiz bir cevap olacak ama, bu tarz islerde genelde ucretsiz bisey varsa urun sensindir derler. Gerci ucretini verenin de butun bilgilerini caliyorlardir da. Tekinsiz isler. Gecmis olsun size
0
mirafiori
(02.09.25)
Direkt onlara da sorabilirmissiniz aslında, düzgünce açıklanınca abes karşılanacağını zannetmiyorum. Ancak akıl yurutulebilir şu haliyle ama dogrulayamayiz da. Cüzdan içeriğine bağlı, öğrenci kimliği vs var miydi, bir yerden gozleri mi ısırdı... bu haliyle muallak.
0
encokbenisevinnolur
(02.09.25)
Telegramda gırla free panel var
0
ekimoloji
(02.09.25)
temel şeyler (tc den gsm, tc den sülale vs.) genelde bedava.
parsel sorgu, plaka sorgu vs gibi biraz daha detaylı olanlar paralı.
0
wop
(02.09.25)
(6)

Un saklama kabı

gnosis
Un koymak için bakliyat saklama kabı gibi ama daha büyük (10 lt) kap/kova arıyorum. Internette içime sinen bir ürün bulamadım. Plastikler önüme çıkıyor ama gıda depolamaya uygun mu yazmıyor. Mutfakta unu nasıl depoluyorsunuz?
Un koymak için bakliyat saklama kabı gibi ama daha büyük (10 lt) kap/kova arıyorum. Internette içime sinen bir ürün bulamadım. Plastikler önüme çıkıyor ama gıda depolamaya uygun mu yazmıyor. Mutfakta unu nasıl depoluyorsunuz?
0
gnosis
(02.09.25)
annem kapaklı plastik kova (bildiğiniz su kovası) kullanıyor.

şunda gıdaya uygun yazıyor: www.hepsiburada.com
0
inheritance
(02.09.25)
Valla ben de 3 kiloluk unu bir poşetin içine oturtup ağzını bağlıyorun onu da emaye bir tencerenin içine koyup kapağını kapıyorum şimdiye kadar kurtlanma kelebeklenme yapmadı

internetteki plastik saklama kapları genelde gıda kullanımına uygun
0
grimavi
(02.09.25)
Mirket
(02.09.25)
www.trendyol.com
www.trendyol.com
Şöyle büyük saklama kapları var. (Aramada önüme çıkan ilk iki linki paylaştım, fiyatları iyi mi yüksek mi hiçbir fikrim yok.)

Edit: İlk cevapta da aynı markanın ürünü varmış :)
www.trendyol.com
Ben şu boy kaplardan kullanıyorum. Ama unu en fazla 2 kiloluk paketlerde alıyorum ve önce buzlukta 4-5 gün dondurup sonra saklama kabına alıyorum çünkü burada (İzmir) çok çabuk böceklenebiliyor un.
0
kobuzchu kiz
(02.09.25)
un saklama kabi alirsaniz tavsiyem dar agizli bir kap ya da kavanoz yerine kapagi tamamen acilabilen bir saklama kabi almaniz olur. www.ikea.com.tr bu un elekleri kaba rahatca sokulup cikarilabilsin. bir de ben kürek kullaniyorum un icin, cok rahat oluyor.
ben suna benzer bir kap kullaniyorum, gidaya uygun: www.amazon.com.tr
tek farki benimkinde tasima kulbu da var. belki biraz arasaniz bulursunuz öylesini de.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.09.25)
En sağlıklısı ham bez dedikleri beyazlatılmamış pamuk kumaştan keseler dikip unu onun içine koyup derin dondurucuda saklamak, evde büyük çaplı derin dondurucu varsa yani. Yine de kıllanıyorum dersen sıkıştırılmış kaya tuzları var onlardan aralara atılabilir. Bunlar annemin taktikleri ha, getirip sana sattım :)
0
muhayyer divan
(02.09.25)
(9)

Çatı katında yaşamanın artıları/ eksileri

sekizdokuzon
Yazın çok sıcak, kışın çok soğuk olması, asansör yoksa merdiven çıkıp inmek dışında "Şuna dikkat et!" dediğiniz bir husus var mı?Teşekkürler.
Yazın çok sıcak, kışın çok soğuk olması, asansör yoksa merdiven çıkıp inmek dışında "Şuna dikkat et!" dediğiniz bir husus var mı?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(01.09.25)
Asansör varsa makine gürültüsü olabilir. Çatıda akma sorunu olursa uğraştırır, kat malikleri ödeme yapmaya yanaşmayabilir (zorunda olsalar da).
0
orient blue
(01.09.25)
Martı, güvercin sesi, fırtına yağmur sesi, kuş biti( şu an tam adını unuttum) riski, rutubet ve özellikle siyah küf ihtimali, çatı akıntı ihtimali, adi hırsızlık vakalarında yayılma görülürse en üst katlar girmenin en kolay olduğu ve en çok olacağı ihtimali.
0
Mirket
(01.09.25)
selam eğer mal sahibi olarak oturacaksanız, çatı akma sorununda büyük ihtimalle apartman bizi ilgilendirmiyor deyip geçecektir. illa böyle olacak demiyorum ama bununla alakalı örnek bir mahkeme kararı olduğunu okumuştum. ayrıca diyelim ki çatıyı siz yaptırdınız, ben uydu anteni koyaacğım falan deyip çatıya çıkıp kiremitlere sıkıntı vermeleri de olası.

ayrıca teras katı varsa eski bir binaysa oradan alt katın tavanına su inme olayı da olabilir. böyle bir durumda yine size masraf çıkartacaktır.

bu aralar kendime ev arıyorum. müstakil veya teraslı dubleks bakıyorum(apartmanın en üst iki katı olan tipte). benim dikkatimi çeken şeyler bunlar oldu.

ha bir de düz tavansa sıkıntı yok. öyle çatı şeklinde dış odalara doğru tavan alçalıyorsa o da sıkıntı. hem çok şekilsiz oluyor eşya vb yerleştirmek için hem de klostrafobik.


günlerdir ev bakıyorum. parasını pulunu geçtim. hani yirmi milyon liralık evlere de bakıyorum. bir tanesi de istediğim gibi çıkmadı. kaldı ki öyle yirmi milyon falan çok fantastik rakamlar benim için.
0
Fodera
(01.09.25)
Artısı olan şeylerden, mangal yapmak sorun olmaz, manzara avantajı, bina yana kutu gibi yatmadığı sürece depremden daha az etkilenme.
Tabi teras derken 15 katlı bir binanın üstünü değil de çok çok 5-6 katlı bir yapıyı kastediyorum.

Yalıtım konusu önemli yoksa kışın doğalgaz faturası şişebilir
0
diyecevaplandı
(01.09.25)
Teraslı evlerde, evde olmadığınız bir zamanda (nedense hep öyle olur), yağan şiddetli bir yağmurun paspası alıp giderin üstüne götürüp bıraktığı, böylece gidemeyen yağmur sularının teras kapısı altından salona akın ederek bütün laminat parkeleri patlattığı çok sıklıkla yaşanan, masraflı bir olaydır.
0
Mirket
(01.09.25)
direk yağmura maruz kalma, camlar aşırı kirleniyor iyi bir pimapen yoksa su sızdırıyor veya aşırı rüzgar alıp camlar rüzgar sesi ile ötüyor, teras varsa yıkamak ayrı dert, çatı akıyorsa ve yönetim yoksa yaptırmak size düşüyor ki bu bize aşırıı dert olmuştu usta bulmak çok zor her sene çatı ile uğraştık. teras akar yine siz yaptırmak zorunda kalırsınız.
pozitif yönü ise üst kattan mobilya çekme veya çocuk koşma sesi gelmemesi bu her şeye değer.
0
eja
(02.09.25)
müstakil tadında yaşıyorum ben, üstten yandan gürültü yapan yok, kafam rahat. teras da var mangalımı da yapıyorum, kafe gibi kullanıyorum. manzaram da var mis gibi. yeni binaysa çatıda akma falan olmaz. 20 yıl öncesinde kaldı o sorunlar. ancak shingle'lı çatı ise dediğiniz sıcak olabilir ama yalıtım iyiyse soğuk olmaz. yalıtımı güzel yapılmış ve üstü de kiremit ise tadından yenmez aşırı sıcak olmaz. olsa da klimayı 1 ay fazla kullanırsın hepsi bu.

yani kısaca iş yalıtımda ve çatının durumuna göre değişiyor. en düşük kombi ayarında 2 kış geçirdik ve hiç üşümedik. her şeyden öte o özgürlük ve bağımsızlık hissi bambaşka bir şey.
0
Improbable
(02.09.25)
sıcak sıcak sıcak...

yazın sürekli klima çalışacak başka türlü duramazsın.

Yalıtım iyi değilse mutlaka akma yapar.

Eğer çatı ortak alan olarak belirlenmediyse, ki çatı katı olduğunda genelde çatı daire sahibinin alanı sayılabiliyor resmiyette,

o zaman işte bütün masraflar sizde.

Ha çatı ayrı bir bölüm ama en üst katsa, o zaman ortak alan sayılıyordur büyük ihtimalle masrafları apartmana böldürmek mümkün olabiliyor ama yine de bina imarına ve mevzuata bakmak lazım.
0
anten
(02.09.25)
-köşelerden akıntı olabiliyor eski apartmanlarda.
-asansörsüz çıkmak ilk aylarda zor oluyor, sonra alışıyor bacaklar kuvvetleniyor.
-soğuk olabiliyor kışları, çok sıcak oluyor yazları. ama manzarası süperse mantıklı olabilir.
-evi satarken ama şerefiye sebepli kazançlı olur.
0
picassoishere
(09.09.25)
(4)

anneanneden kalma eski elmas küpeleri temizletme

Hallegadola
Merhaba arkadaşlar,Anneannemden kalma antika elmas küpeler ve kolye var. Annem diyor ki bunları ben temizlettireyim, küpelerden sana ve gelinimize kolye yaptırayım, kolyeyi de yüzük yaptırayım kendime. bana da mantıklı geldi ama böyle bu seti parlatıp temizletip istediğimiz şekilde iki kolye ve bir
Merhaba arkadaşlar,

Anneannemden kalma antika elmas küpeler ve kolye var. Annem diyor ki bunları ben temizlettireyim, küpelerden sana ve gelinimize kolye yaptırayım, kolyeyi de yüzük yaptırayım kendime.

bana da mantıklı geldi ama böyle bu seti parlatıp temizletip istediğimiz şekilde iki kolye ve bir yüzük verebilirler mi bize?

Ankaradayız Ulusa falan mı gidip sorsak? kuyumcular yapar mı yoksa kale etrafında yapan var mıdır internette baktım arattım da bulamadım bir şey.

şimdiden teşekkürler.
0
Hallegadola
(01.09.25)
Evet seneler önce yunanistandan kalma elmas seti aynı bu şekilde kuyumcuda ayırıp böldürmüştük. Yapılabilir bir şey. Taşlar kaybolup değiştirilmesin diye tanıdık kuyumcuya yaptırmıştık.
0
ruhen hastayim ben
(01.09.25)
Antika değeri var mı diye araştırsanız, varsa böldürüp parçalatıp yazık etmeyin derim ben.
0
Mirket
(01.09.25)
Anneanneden kalan antika küpeyi o kadar böldürtüp hoc edeceksiniz. Bir de ben sahsen aile yadigarini geline takmazdim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.09.25)
yani klasik bir elmas set.

@ruhen hastayım ben benim de derdim taşların değiştirilmesi. bazı taşlar düşmüş ya da çok kararmış. nasıl olur bilemedim.

@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim neden gelinimiz ailemizden değil mi? canım kardeşimin canım eşi.
0
🌸Hallegadola
(02.09.25)
(4)

Filmekimi'nde izleyeceğiniz ya da önerdiğiniz filmler

sekizdokuzon
Açıklanan listeden hangi filmlere bilet bulursanız gitmeyi düşünüyorsunuz?Teşekkürler.
Açıklanan listeden hangi filmlere bilet bulursanız gitmeyi düşünüyorsunuz?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(01.09.25)
diva futura
0
sonsuz
(01.09.25)
Genel bilet satış 27 eylül'de, film seçmek için hala zaman var ama biraz baktım da programda güzel filmler(joachim trier-richard linklater-christian petzold-dardenne kardeşler vs) varmış, film mekanları da yakın bana, 4-5 filme giderim kesin, festival filmlerini izlemek hala güzel.
0
blue rebel motorcycle club
(01.09.25)
Yüreğimi burkan bir soru :/

Şöyle bir göz attım gidecek olsam şunlara kesin bilet alırdım;
Manevi Değer
Üzgünüm Bebeğim
Sound of Falling
Mavi Ay

Tüm filmlerin listesi çıkmadı sanırım henüz, gördüklerimin içinden bunlar merak ettiklerim.
0
mutekebbir
(01.09.25)
Anora
0
Mirket
(01.09.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.