[]

Yıllardır sinemayla ilgili bir şeyler yapmak istiyorum, ne yapabilirim?

Öğretmenim, çok genç sayılmam. Liseden beri içimde kaldı, sinema öğrenmek istiyorum. Yani aslında kendi cabalarimla az çok bir bilgi birikimi oluşturdum ana şu an hem isim ve iş ortamim beni kafa olarak doyurmuyor (işimi seviyorum, öğrencileri seviyorum ama bosluktayim). İş arkadaşlarımla sohbet ediyorum ama sarmiyor. Günlerimi yıkık gibi işten gelip akşam yatana kadar sosyal medya gezerek harcıyorum. Sacmasapan insanlarla tanışıyorum internet uzerinden, doyurmuyor hiçbiri. Sevdiğim bir şey yapayım istiyorum.

Altyazi dergisinin seminerlerine katılmıştım bı kere biraz daha derinlikli bilgi edinmek istiyorum. Sinemayla ilgili her şeyi bilmek istiyorum. Özel universitelerin tezsiz yüksek lisans programlarına baktım, Şehir Üniversitesini tavsiye etmişti biri ama açıkçası hicbi fikrim yok. Dünyanın parasını verip ortada kalmak, "Ben bunları biliyordum zaten" demek istemiyorum. Çünkü sıradan bir seyirci değilim, kendim de okudum araştırdım senelerdir.

Benim derin, nitelikli bilgiye ulasmam lazım. Ne yapabilirim?

 
Internette birçok kaynak var, herhangi bir okul veya kurs tamamen vakit kaybı olur; üstüne para bile verseler bu seçeneği değerlendirmemen yönünde tavsiyede bulunabilirim.


  • fobfilm  (23.02.20 22:44:53) 
Bilgiyi hangi sırada alacagima, nitelikliyi niteliksizden nasıl ayiracagima nasıl karar vereceğim?


  • epistemic_regress  (23.02.20 22:52:39) 
Ben soruyu yanlış anladım sanırım. Sinemayı matematik veya tarih öğrenir gibi öğrenmeyi amaçlamıyorsun herhalde? :) Teknik anlamda birşeyler öğrenmek istiyorsan (kameralar, lensler, ekiptekilerin görevleri, senaryo süreci, sahne dekupajı vs.) bu başka bir şey tabi. Hatta bu tür teknik bilgiler bile okulda öğretilemez, sahada çalışmak gerekir. (Asistanlıktan falan başlayıp)
İşin felsefesiyle ve sanatsal yönüyle ilgili derinlikli araştırmaya da senin tercihlerinin yön vermesi gerekmez mi? Örneğin Akira Kurosawa filmlerini seviyorsan, adamın röportajlarını okursun, filmleri üzerine yapılmış analizleri araştırırsın, sevdiğin sahneleri tekrar tekrar izleyip anlamaya çalışırsın vs. Böyle organik bir şekilde gelişmezse derin ve nitelikli bilgiden ziyade her şey ezber olur gibime geliyor.

  • fobfilm  (23.02.20 23:05:56) 
Bu ilginizi paraya dokmekte istiyorsaniz, turkiyede, isin teorisini bir kenara birakip teknige yonelin. O her zaman is yapar. Para kazandiktan sonra teori de kasarsiniz hem.


  • thesomberlain  (24.02.20 02:31:25) 
bende aynı durumdayım. fotoğrafçılık ve kameramanlık okudum. şimdi de radyo ve televizyon yapımcılığı okuyorum. çok faydası oldu. youtube da ilker canikligil "olmaz öyle saçma şey" izle. hem akıcı hem de herkesin anlayacağı dilden. istanbul film akademisi olarak da faaliyetteler.


  • ground  (24.02.20 09:33:45) 
sinematek var mesela, film analizi, senaryo yazarligi, goruntu yon. atolyesi gibi egitimler var.

ozgur universite'de sinema ile ilgili programlar var.
  • jimicik  (24.02.20 09:54:38) 
İlker Canikligil iyi de, kurduğu okul guven vermiyor bana, yeterli değil gibi geliyor.


  • epistemic_regress  (24.02.20 10:20:04) 
İnternetten her bilgiye ulaşabildiğiniz dönemde okuldan ekstra bir şey beklemeyin eğer kariyerinize oradan devam etmeyecekseniz. Onun yerine kısa dönemli film okulları varsa onlara bakabilirsiniz. En azından sektörde çalışan kişilerle bir araya gelirsiniz, aranızı iyi tutarsanız set görürsünüz vs.


Alternatif olarak Kısa film çekebilirsiniz. Bulunduğunuz şehirde ekip kurmaya çalışın. Sosyal medyadan olur, üniversite kulüplerinden olur birilerini bulursunuz mutlaka. Kamera bilen, kurgu bilen, senaryo bilen kişilerle bir araya gelip kısa filmler üretmek sizi zamanla geliştirecektir. Siz de hangi alanda iyi olduğunuzu düşünüyorsanız ekibin o kısmında yer alırsınız. Bütçe de ayırabilirseniz çok rahat ekip kurabilirsiniz. Çoğu kısa film çekmek isteyen bütçe nedeniyle başlayamıyor projelere.

Ben üniversitedeyken öyle yapıyordum. O zamanlar benimsinemalarım.com vardı, İlker Canikligil, Burak Aksak, Selçuk Aydemir vs hep oradan yetiştiler. Şimdi yine ismi değişmiş ve var sanırım, film fabrikası olmuş ama ne kadar aktif bilmiyorum. Facebook'ta kısa film grupları var çokça, oralara bakabilirsiniz.
  • gak  (24.02.20 12:08:28) 
İngilizcen iyi ise bilindik kült filmlerle ilgili kısa "documentary" videoları hazırla.


  • Avoiding The Puddle  (25.02.20 23:11:27) 
[]

Bir adet Türkçe dilbilgisi sorusu

Güzel bir yaz aksamiydi.

Yukarıdaki cümlenin yuklemine sıfat tamlamasidir denmiş. Yüklem "yaz aksamiydi" olmuyor mu? Yaz akşamı da belirtisiz isim tamlamasi değil mi? Güzel ve bir de durum zarfi değil mi?

Teşekkürler.

 
hayır yüklem cümlenin tamamı ve sıfat tamlaması.


  • candide  (23.02.20 17:35:59) 
[]

Kaybettigim motivasyonu nasıl geri kazanırım?

Selamlar,

Dört aydır kpss ye hazırlanıyorum, önümde bir bu kadar daha var. Ama tamamen dağılmış durumdayım. 15 gündür kitap açmadım neredeyse. Bu süreçte tam zamanlı bir işe başladım ama yoğun çalışmıyorum. Yani istesem günde en az üç dört saat çalışabilirim ki bu da beni kurtarır. Elim kitaplara gitmiyor. Ne önerirsiniz?


 
diğer kpss adaylarının çalıştığı kütüphane gibi bir yerde takılın.


  • fistikthecat  (21.02.20 23:02:58) 
Çalışan insanları görmeniz lazım.Kütüphane olur, dersane olur vs


  • bbb_1  (22.02.20 14:09:36) 
[]

Karakoldan ifade için çağırmışlar, kapıya bu notu asmışlar

eksiup.com

Ne olabilir bu? Karakolluk bir durumum yok, sadece kyk borcum var.


 
abi 'karakoly' ve 'adili büro' yazmış adam ya

sahte olabilir.

karakolu ara sor varsa bi durum düşer kayıtlara yoksa hırsızlık için zemin hazırlama olabilir.

numarayı da arama sakın.

hem karakolda adli büro olur mu bilmem, emniyet müdürlüğü mü orası aldi büro olsun?
  • hem şişko hem deli  (20.02.20 22:51:48 ~ 22:52:55) 
yurt dışına cenazeye gidip iki gündür haber alınamayan arkadaş ölü bulunup telefonda en son sizinle olan iletişimi görüldü ise, ifadeye çağırıyor olabilirler


  • bilinmeyen artist  (20.02.20 22:55:40) 
Boyle not olmaz. Sahte.


  • tunaktunaktun  (20.02.20 23:03:43) 
sahte bence de, yanlis hatirlamiyorsam boyle ptt kagidi gibi bir kagitlar oluyor kapiya biraktiklari. uzerinde bir sayisi bilmemnesi olan, fakat e devlet sizden sorumlu polis memurunu ogrenip bunu sorabilirsiniz, bence hemen kagidi atmayin, hirsizlik mi nedir ogrenirsiniz.


  • mavicorap  (20.02.20 23:15:42) 
bir de uyanık ol, kendini polis olarak tanıtıp, sert mert yapıp eve girip gasp, soygun yapmaya çalışaibilirler. neler neler duyuyoruz görüyoruz aklında olsun yani.


  • hem şişko hem deli  (21.02.20 00:05:14) 
arayın sorun derim. hatta avukat arkadaşınız varsa o arasın sorsun.


  • argent dawn  (21.02.20 01:00:54) 
Aradım bahsedilen karakolu, "Evde bulamayınca kapıya not bırakıyoruz, yarın mesai saatleri içinde gelin" dediler. Geç saatlerde aradım, telefonu açan memurun neden çağırildigim bilgisine ulasma durumu yokmuş.


  • epistemic_regress  (21.02.20 02:17:02) 
son yazdigin bilgiye istinaden:
sasirtmadi, ama uzuldum, mahzun oldum. Ne dandik, ne boktan ulkede yasiyoruz ya..
Eve gelen emniyet gorevlisi boyle mi not birakir? Saka gibi..
  • ebabil curnatasi  (21.02.20 05:59:11) 
harbi nota bak:D gercekse saka, degilse gene saka gibi.


  • baldur2  (21.02.20 07:06:23) 
karakola gidince "ben bunu mahallenin çocukları şaka olsun diye yazdı sanmıştım memur bey eheheh ciddiymiş meğer" falan desen ne güzel olur başına bir şey gelmeyecekse. gerçekten ciddiyse acı bir durum, her gün girdiğin binanın adını doğru yazmaktan bari aciz olma be.


  • ofelia  (21.02.20 09:35:02 ~ 09:35:18) 
polisler böyle not bırakmıyor kapıya, küçük kağıtlar var hazırlanmış onları bırakıyorlar. Siz gitmeden önce tekrar arayın karakolu


  • pislick0  (21.02.20 09:58:14) 
hahahah süper ya ben olsam giderken sözlük falan götürürdüm


  • KidLazer  (21.02.20 09:59:07) 
Aradığımda soyledim zaten, notun üzerinde yazılanları da okudum (polis memurunun ismini de söyledim), "doğrudur" dedi adam.

Nota bir kalp cizmedikleri kalmış, haklısınız ama ben daha çok neden çağrılmış olabilecegimi merak ettigim için açmıştım başlığı. Başına daha önce böyle bir şey gelmiş olan var mıdır, diye.
  • epistemic_regress  (21.02.20 10:01:01) 
gerçek miymiş bu? ben de merak ettim ne diye çağırmışlar.


  • banacevaplazım  (21.02.20 11:15:35) 
Böyle not mu olur diyenlere istinaden, aynen bunun gibi notlar bırakıyorlar. Bana da gelmişti çok benzeri, bir kere de posta kutusuna böyle bir not atmışlardı.

Seninle ilgili bir şey değildir büyük ihtimalle, yoksa gelip alırlardı. :) Birisi seni tanık yazmıştır ve mahkeme de bulunman için tebliğ yapıp kağıt verirler ya da etrafta bir olay, hırsızlık, kavga olmuştur. Onun için ifadeye çağırırlar.

Sen git de sonra uğraşma.

Bu arada, bu raddeden sonra, öyle çok düzgün hazırlanmış bir polis notunu kapımda görürsem, kesin dolandırıcılık derim. Dolandırıcılar inandırıcılık için çoğunlukla çok daha iyi hazırlık yapıyorlar.
  • cursor  (21.02.20 11:30:58) 
peki bu kağıdı arkadaş almamış olsa ne olacaktı? ne bileyim eline ulaştığına dair bir belge olması gerekmez mi? en azından ptt ile göndersinler? ben ciddiye almazdım.


  • banacevaplazım  (21.02.20 11:38:16) 
Böyle not değil de beni karakoldan yelefonla aramışlardı. Askerlikten sonra bakaya nedeniyle ödediğim ceza askerlik şubesine yansımamış diye dava açmışlardı. Yani bi gözden geçirin notu yanlış daireye bırakmadılarsa. Bir de benim numaramı bulamayıp amcamı falan aramışlardı saçma sapan


  • neysene  (21.02.20 11:38:39) 
Her türlü sebep olabilir. Ve evet böyle not bırakıyorlar çünkü sizin mahallenizden sorumlu bir sivil memur oluyor. adamın önüne yığıyorlar dosyaları, garibim kapı kapı dolaşıp ifade için davet ediyor.

ne olabilir konusunda fikrim yok. kavga olmuştur, biri sizi şahit göstermiştir vs her şey olabilir.
  • teknikekip  (21.02.20 11:49:59) 
Eksisozlukteki bir entry m için şikayet gelmiş. İfade verdim.


  • epistemic_regress  (21.02.20 12:11:44) 
Sonrasi icin bir gelisme oldu mu merak ettim ? Entry icerigi neyde, gercekten hakaret var mi sence ? Yazarsan biz de ayni hataya dusmeyelim.


  • tunaktunaktun  (10.05.20 03:59:32) 
Polisi arayıp ihbar edin net sahte

edit: yorumlara bakmamıştım oha
  • eatpraylaw  (10.05.20 04:10:59 ~ 04:12:04) 
[]

Dini sorgulayan 15 yaşındaki öğrencim icin kaynak, hoca?

Selamlar.

Lise 1 e giden bir öğrencim dini, Müslümanlığı sorgulamaya baslamis. Doğru kaynaklara ulaşmasını istiyorum. Bana YouTube da videolarına ulasabilecegim aklıselim ilahiyatcilari ve din bilimcileri ya da sosyologlari söyleyebilir misiniz? Ciddi huzursuz durumda şu an, dini bütün bir aileden geliyor ve su an kafası allak bullak. Biraz rahatlasin istiyorum.

Teşekkürler.

 
(bkz: edip yüksel)


  • rahmi pinkfloydoglu  (17.02.20 14:39:19) 
Keşke kendisinde ulaşabilsek de ilk başta senden uzaklaştırabilsek. Gerisi zaten kolay.


  • anatomik  (17.02.20 14:42:03) 
Twitter'daki ve youtube'daki Evrim Agaci sayfasini takip etsin :D


  • chitosan  (17.02.20 14:45:26) 
@anatomik: anlamadım


  • epistemic_regress  (17.02.20 14:49:06) 
Ne kadar elestirsem de diyanet kaynakları diğer oluşumlara göre daha iyi. YouTube da kanalının videoları da var. Diyanet tv. Gelip burda diyanet in verdiği şu fetvayı oku filan diye kimse çemkirmesin. Yukarıdaki bazı cevaplarda fake zaten belli.


  • Topalordek  (17.02.20 15:05:35) 
öyle görülüyor ki, genç arkadaşın sorgulamasından onun kadar olmasa da siz de rahatsızsınız.
şahsi fikrim, endişelenecek bir şey olmadığı yönündedir; zira bu tip kafa karışıklıkları işleyen bir zihnin göstergesidir.
ayrıca en "kötü" ne olabilir? olsa, olsa semavi dinleri takip etmeyi bırakır ki bu da bir kişinin en doğal hakkıdır.
metafik konularında şahıslar serbest olmalıdırlar! hele, hele gençlere bizim inandığımız şeylere inanmama hakkını tanımamız gerekmektedir. en arifler bile mutlak bilgiye sahip değilken biz gariban ölümlüler, nasıl olur da kendi inanç ve görüşlerimizin mutlak doğru olduğunu iddia edebilir ve onları genç dimağlara dayatabiliriz?
her neyse... video istemişsiniz, o vakit şunu öneriyorum size ve genç arkadaşımıza:
(git: www.youtube.com
  • pangea  (17.02.20 15:18:28 ~ 15:19:39) 
öğretmenin öğrencisine müfredat harici dini ile ilgili bir kaynak bulmasını/yol göstermesini doğru bulmuyorum. ne yaparsanız yapın kendi görüşleriniz doğrultusunda kaynaklar vereceksiniz çünkü. siz ne derece bilgi sahibisiniz ki ona kaynak önerebilecek seviyede görüyorsunuz böyle kritik bir meselede? o yaşlarda sizin önerdiğinize sorgulamadan gidebilecek bir sürü genç var. konumunuz dolayısıyla uzak durmalısınız bu meselelerden. nasıl ki dindar bir aile ateist bir öğretmenin kendi fikirlerini empoze etmesine hoşnut kalmayacaksa, sizin de "öğretmen" olarak alanınız olmayan böyle ince bir meseleye müdahale etmemeniz gerekiyor. nasıl araştırıyorsan araştır düzgün bir şekilde araştır diye tavsiye vermekten ötesi size düşmez inanç meselesinde.

bu meseleyi iki yönlü düşünmelisiniz. sizin vereceğiniz kaynaklardan dolayı sorgulamadan sizin istediğiniz yöne de kayabilir, sizin önerdiğiniz kaynakların yetersizliğinden durduk yere tam aksi yöne de gidebilir.

her insan kendi dini doğrusunu kendi çabalarıyla bulmalı. bugün bulamaz ise 10 yıl sonra bulur ancak bulur. kısacası "not your business mate"
  • syozkn  (17.02.20 15:20:30) 
Ya ne alakasi var? Bu ne çeşit bir önyargı? Ben deistim. Çevresinde dine mesafeli olan yalnızca ben olduğum için benden yardım istedi.


  • epistemic_regress  (17.02.20 15:23:34) 
Ben dini sorgulamadan yok sayan biriyim, dolayısıyla zaten hangi kaynağa yönelmesi gerektiğini bilmiyorum. O yüzden sordum. Tövbe tovbe.


  • epistemic_regress  (17.02.20 15:24:30) 
Sorgulamasindan gayet memnunum. Rahatlasin dediğim, doğru kaynaklara ulaşıp sorularına cevap bulup biraz huzur bulması. Bilal'e anlatır gibi anlattim, anlayın artık.


  • epistemic_regress  (17.02.20 15:29:18) 
efe aydal - kırmızı hap bölüm 1 www.youtube.com

efe aydal - kırmızı hap bölüm 3 www.youtube.com

bunlarla başlangıç yapsın. karşı argümanlar için caner taslaman videoları izlesin. bu şekilde münazara seyreder gibi her iki tarafı dinleyerek fikir edinebilir. ikinci aşamada turan dursun - din bu serisini okuyabilir. yabancı kaynaklar da söylerim ama yaşına ağır gelir. belki sonra.

öyle cübbeli gibi şeriatçı ve edip yüksel gibi bölücü sempatizanı ateist tiplerden uzak dursun.
  • heidi'nin dedesi  (17.02.20 15:33:18) 
Bir de Neil Degrasse Tyson'in Cosmos belgeseli var.
Dinle hicbir alakasi yok ama ben ne kadar bilimle veya tarihle ilgili video izlediysem veya kitap okuduysam dünyanin gelisimi, insanligin ilerleyisi hakkindaki her seye kafamdaki sorularin cevabini buldugum icin dinden uzaklastim. Mistik bir tavir, düsünceden öteye yorum yapamiyorum dinle ilgili. Kitap okumayi ve sorgulamayi seven bir insan olarak birkac önerim olabilir.

1) 21. Yüzyil icin 21 soru - Yuval Noah Harari (Hatta bunda dinle ilgili bir kisim var, SAHANE)
2) Sapiens - Yuval Noah Harari
3) Homo Deus - Yuval Noah Harari
4) Uluslarin Düsüsü - Daron Acemoglu
5) Tüfek Mikrop ve Celik - Jared Diamond
  • chitosan  (17.02.20 15:49:43 ~ 15:51:39) 
mehmet okuyan


  • bir soru sorcam  (17.02.20 16:11:56) 
Eski öğrencim, derslerine girmiyorum artık. Velisi sikayet edemez @r evolution


  • epistemic_regress  (17.02.20 16:36:50) 
Bir ogretmen cocugu olarak ben de asla din topuna girme diyorum. Eski ogrencin olmasi sikayet edememe hakkinu dogurmaz ki kanunen. Kendi de arastirarak bulabilir bosver.


  • hindistan cevizi  (17.02.20 16:48:03) 
Ben ona Efe Aydal'i Yuval Harari'yi de, burada tavsiye edilen ilahiyatcilari da söyledim. Zaten "Allah yok, saçmalama zaaxd" gibi bir tutumum yok. Sorgulamasının doğal olduğunu ve neye karar verirse versin yanında olduğumu söyledim. Ailesi bu koşullarda şikayet edecekse buyursun, ogrencime yardımcı olmak benim için daha önemli.


  • epistemic_regress  (17.02.20 17:40:18) 
ben ihsan eliacık'ın bakış tarzını beğeniyorum daha çok.


  • tantunizade murat efendi  (17.02.20 17:49:00) 
Ne yapmaya çalışıyorsunuz, inandırmaya mı?
Din öğretmeni misiniz?
Anlaşılmıyor da duyurunuzdan...
  • pro9it9is9  (17.02.20 18:05:58) 
Dr. Zakir Naik
Bir tane örnek de bırakayım

m.youtube.com
  • epitaf  (17.02.20 18:46:47) 
kurani kerim (turkce meali)

okuduktan sonra dinden ciktim.
  • Leonardo~Da~Vinci  (17.02.20 19:44:42) 
Tüm fikirlere açık olsun ama, Caner taslaman, emre dorman, mehmet okuyan, edip yüksel gibi düşünürleri izleyip dinlemeden karar vermesin.


  • Kahir ekseriyet  (17.02.20 22:19:42) 
richard dawkins de okumasını arada tavsiye edebilirsiniz. biraz ondan biraz öbüründen, farklı görüşler, zıt fikirleri okusun ki, kendi fikri oluşsun.


  • cedric tweedledee  (17.02.20 23:20:49) 
Kafanin allak bullak olmasi maalesef buyuk oranda dinin icerisindeki korku ogelerinden kaynaklaniyor. Korkularinin uzerine gitsin. Sadece dini degil genel olarak sorgulasin ve sorgulamanin degerini bilsin. Videolari bosversin, kaynak olarak kitap okusun. Mumkun mertebe birincil kaynaklari okusun.


  • dunal  (18.02.20 00:02:01) 
Caner taslaman


  • luluki  (18.02.20 09:11:33) 
ogrenciniz dini sorgulamakla cok dogal ve guzel bir sey yapmis. din zaten sorgulanmasi gereken bir seydir. bir seyi bilmeyi inanmaya tercih etmelidir.
olgulastikca ilk duydugu huzursuzluktan eser kalmayacak.

  • ebabil curnatasi  (18.02.20 09:20:24) 
[]

Whatsapp sorusu, görüldü/ görülmedi

Attığım mesaj tek tik gorunuyor. Engellenmedim. Ama son mesajimin üstüne tıklayıp bilgi'ye baktığımda teslim edildi, görüldü yazıyor. Sorun tam olarak ne? Son görülmesi de çok eski.




 
whatsapp da ayarlar/hesap/gizlilik girip;

okundu bilgisi -->disable
son görülme --> disable
yapmıştır. Bu sebeple sizin ileti okundu görülmüyor ve son görülme de çok eski tarih olarak sizde görülür.
  • creedwar  (15.02.20 23:01:00) 
okundu yazısının altında zamanı değil de tire(-) vardır. iyi bakın. yani ne iletilmiş ne de okunmuş mesaj.


  • sanguine mcqaer  (16.02.20 00:27:04) 
[]

Kafam atti, kalkıp gideyim mi?

Çarşamba gunu bir kurs merkezinde ise basladim tam zamanli olarak. Sanirim anlaşamadıkları ve işten çıkaracakları başka birinin yerine aldılar beni. İki gün kadının derslerinden üç beş kirpip verdiler bana. Haftasonu erken gel, 12 saat derse gireceksin dediler. 5 buçukta uyandım, geldim. Hala kim gidecek, kim kalacak belli değil. Kadın derse girdi, ben ogretmenler odasında boş boş bekliyorum. Ne bir ders programı verdiler, ne hangi sınıflara girecegim belli. Sıcak yatağımı bıraktım geldim, bı açıklama da yok. Kalkıp eve gideyim mi?




 
Onlarla kınuşmalısın.


  • Erva  (15.02.20 08:43:09) 
Sordum, net bi şey söylemiyorlar


  • epistemic_regress  (15.02.20 08:44:59) 
Net bir şey söyleyin diye diret. Oçlara bak.


  • valarmurgulis  (15.02.20 09:25:23) 
iletişim kurun. insanlar konuşa konuşa.

kimi iş yerleri o an bir şey yapmasanız bile işyerinde olmanızı bekler.

yine de sizin amiriniz, üstünüz pozisyonundaki kişiyle görüşün.
  • antikadimag  (15.02.20 09:36:03) 
bence arayışa devam et ama kalkıp gitme. sen yeni bir kapı bulana kadar var olan iş yerindeki gidişata göre karar da verirsin.


  • gazozailacatmauzmani  (15.02.20 09:47:33) 
[]

Maslak - Beşiktaş hattinda onerebileceginiz içkili restaurantlar nele

Yemekler konusunda bir kısıtlama yok.

Teşekkürler.


 
levent venge


  • temasettin  (13.02.20 10:06:27) 
[]

Aşağıdaki Almanca metni tercüme edebilir misiniz?

Ich finde dich interessant und anziehend, deine Intellektualität und deine soziale Ader beeindrucken mich. Auch wenn du schreckhaft bist wie ich, kann ich das verstehen, denn ich bin auch ein Fisch. Du bist eine begehrenswerte und tolle Frau, ich habe jede Sekunde unseres online kennenlernens genossen.




 
Sizi ilginç ve çekici buluyorum, entelektüelliğinizden ve sosyal çizginizden etkilendim. Benim gibi korkmuş olsan bile anlayabiliyorum çünkü ben de balıkım. Siz arzu edilen ve harika bir kadınsınız, sizi her saniye çevrimiçi olarak tanımaktan keyif aldım.

Imza: Google Translate

Saka maka guzel cevirdi.
  • crown  (12.02.20 01:31:56) 
Seni ilginç ve etkileyici buluyorum. Entellektüelliğin ve sosyal yönün beni etkiliyor. Benim gibi ürkek olmanı dahi anlayabiliyorum. Çünkü ben de balık burcuyum. Çekici (arzu edilen) ve müthiş bir kadınsın. Online tanışmamızın / tanışıklığımızın her saniyesinden zevk aldım.


  • reactionic  (12.02.20 01:40:52) 
Google translate de Almancadan İngilizceye çevirdim ben de ama bir de dili biren birilerine sorayım dedim.


  • epistemic_regress  (12.02.20 01:49:43) 
[]

Demir takviyesi depresyona iyi gelir mi?

Üç haftadir anemi için demir takviyesi alıyorum ve kendimi gerçekten bayağı iyi hissetmeye başladım. Bu ikisi arasında bir baglanti var mıdır?




 
Alakasi yok demir depoları aylarca kullanımda anca doluyor hemen etki gösterecek bir şey degil


  • kafanguzelolmus  (09.02.20 20:47:08) 
ne gibi iyi hissettiniz? Mesela uyku kaliteniz mi arttı? Bir ara multivitamin kullanmıştım mucizevi bir şekilde resmen algılarım açılmıştı hafızamı daha keskin hissetmiştim ayrıca uyku kalitem artmıştı sabahları enerjik kalkıyordum benzer şeyleri sizde tecrübe ettiniz mi?


  • tukon  (09.02.20 21:19:35) 
Demir eksikliğinin temel belirtilerinden biri depresif ruh halidir; öyle ağır bir aneminiz de yoksa bir ay sonrasında yavaş yavaş etkileri görmeye baslarsiniz. Dolayısıyla etki olabilir pek tabii ki.


  • fraise  (09.02.20 21:30:28) 
Uyku duzenim henüz oturmadı ama gün içinde genel olarak daha keyifli hissediyorum. Algılarım açılmış gibi.


  • epistemic_regress  (10.02.20 00:39:06) 
ilaç neydi?


  • marlonbranda  (10.02.20 01:14:28) 
Santafer fort 100 mg


  • epistemic_regress  (10.02.20 10:33:55) 
[]

Kpss cografya sorusu

Yuz olcumleri küçük olduğu için mi Düzce ve Bartın dedi?

eksiup.com


 
Biraz sıkıntılı bir soru aslında. Bartın ve düzce demesinin mantığı iki ilin de Karadeniz ikliminden dolayı yağış alması olabilir, ki bu oldukça mantıklı. Biliyorsun yağış alan yerde nadasa duyulan ihtiyaç azalir. Ama adana ve düzce de mantıklı çünkü hem Adana'da hem Düzce'de modern tarım yapılıyor hem de Adana'da da sulama imkanları geniş. Bir de Adana'da ve Çukurova bölgesinde çoğu araziden yıldan en az iki defa ürün alınıyor.

Osym'nin böyle muallak bir soru soracağını sanmam, sorsa bile soru kökünde "nadasa bırakılan toprakların ORANI en azdır" gibi bir ifade verir. Hangi yayın bu?
  • jeanvaljean21  (08.02.20 09:49:36) 
Ha yok ama soruyu tekrar okuyunca bir sorun yok. Alanı daha azdır demiş, evet dediğin gibi Bartın ve duzcenin hem yuzolcumunden kaynaklı hem de Adana'da toprakların bir kısmının yeterince sulanmamasindan kaynaklı olabilir çünkü her ne kadar Adana'da sulama sistemleri olsa da yağış rejiminden ve miktarından dolayı Bartın ve düzce kadar yikanmiyor topraklari. Illa ki tam sulanmayan topraklar kalıyor.


  • jeanvaljean21  (08.02.20 09:55:21) 
Murat Yayinlari. Bence alanı yerine oranı deseydi daha açık bir soru olurdu. Teşekkür ederim.


  • epistemic_regress  (08.02.20 15:21:41) 
tamamen yağış rejimi ile alakalı bir soru.


  • tantunizade murat efendi  (08.02.20 15:56:09) 
Adana Çukurova’dan ibaret değil. Karadeniz ikliminden gidersek oldukça basit bir soru.


  • ruhen hastayim ben  (08.02.20 16:57:11) 
[]

Ayt matematik - Türev sorusu / Maksimum - minimum problemleri

eksiup.com




 
  • gururlan  (06.02.20 00:33:43) 
Denizdeki ve sahildeki hızını kullanmadık o zaman?


  • epistemic_regress  (06.02.20 01:02:21) 
kullandık. t= X/V yaptık. /3 ve /2 ler oradan geldi.


  • gururlan  (06.02.20 12:33:12) 
[]

Yenibiris.com da basvurunuz degerlendirildi diyor

Basvurum dört kez goruntulenip bir kez degerlendirilmis. Ama aramadılar
Değerlendirme olumsuz anlamına geliyor sanırım. Degerlendirmelerin olumlu ya da olumsuz olduğunu site üzerinden görebiliyor muyuz?

Teşekkürler.

 
selam. ik değilim ama ik bakıyodur oynuyodur bişiler yapıyordur. yanlıs dugmeye basmıs bile olabilir.

bahsedilen siteler gibi siteler lutfen kullanmayın... işverenin cok fazla secenegi oluyor... tavsiyem linkedin.
  • Techsavvy  (05.02.20 23:22:48) 
[]

Aranızda 12. sınıf veya mezun öğrenci ya da dershane öğretmeni var mı?

Eğer varsa dershanelerde şu an matematik derslerinde hangi konu işleniyor, söyleyebilir misiniz?

Teşekkürler.


 
logaritma
diziler
trigonometri
limit
türev
integral
çember analitiği

kuzenim yanımda 12. sınıf ona sordum.
  • heidi'nin dedesi  (31.01.20 15:26:28) 
fonksiyon
polinom
limit türev
logaritma


tam bu sekilde sirali en son logaritma bitti
  • Appollonia  (31.01.20 15:44:47) 
Tyt konularının tamamı bitti mi?


  • epistemic_regress  (31.01.20 16:04:57) 
[]

Cilt yaşlanmasını geciktirmek için ne yapılabilir?

Yaş 33. Yüz yogası işe yarıyor mu? Başka neler yapılabilir?




 
Bir de botoksa erken başlamak daha doğal bir sonuç verir mi? Yani belirgin kırışıklık ve sarkmaları olan cilde botoks yapmakla henüz kendini salmamış, diri cilde botoks yapmak aynı şey mi?


  • epistemic_regress  (30.01.20 22:45:38) 
Gunese cikmamak, cikinca da gunes gozlugu, sapka ve spf kullanmak, yuzunu burusturmamak (yani gereksiz mimik yapma), duzenli nemlendirici kullanmak faydali olur.

33 yas kesinlikle "erken" sayilmaz botox icin zaten, aktrisler modeller falan genelde 25'inde baslar, preventative botox seklinde. Zaten kirisip sarktiktan sonra cok faydasi yok.
  • hot potato  (30.01.20 22:49:14 ~ 22:50:10) 
genetik. genetiğinde yoksa boşa kürek çekmek.


  • lilyb  (30.01.20 22:53:28) 
Kolajen takviyesi ve c vitamini almaya başlayabilirsin.


  • i m cool with that  (30.01.20 23:14:57) 
Cok sey yapilabilir. Ayirdigin butceye gore degisir sana sayabiliceklerim. Evde yapabilecegin bakim ayri guzellik merkezleri ayri. En temel sey tabii ki gunesten koruma iyi temizlik iyi nemlemdirme. Daha spesifik de retinol, collagen, peptidler, c e vitaminleri vs.

Cilt yaslanmasi da koyu lekeler ve kiriskliklar olarak ayri sorunlar icerir. Hepsine ayri ayri cozum sunmak lazim. Yuz yogasi dogrusunu yapabilirsen ise yarar ama yanlis yaparsan daha cok sarkma yapar. Botox icin genc degilsin. Kirisiklar iyice yerlesmeden yaptirmak makbulü zaten.
  • hindistan cevizi  (30.01.20 23:38:18) 
güneş kremi. kış aylarında da cildinin nem kaybetmemesi için doğru kremler vs


  • sttc  (30.01.20 23:43:47) 
Cildim yaşıma göre genç. Kırışıklıklar yeni yeni çıkmaya başladı. Botoksu düşüneyim o zaman.


  • epistemic_regress  (31.01.20 00:22:18) 
Botoks yapan bir doktor arkadaşım, botoksun en etkili halinin kırışıklar tamamen oluşmadan yapılınca olduğunu söyledi. Ben de 35'im, "yaptıracaksan daha geç kalmadan yaptır" dediler.


  • sopiro  (31.01.20 08:47:01) 
[]

Ayt matematik - Türev sorusu

Türev aldıktan sonrasını getiremedim.

eksiup.com


 
F'(x) azalan demek f'(x)'in türevi yani f"(x)<0 demek değil miydi? Eğer öyleyse f"(x) = x^2 - 2x <0
x^2 < 2x

Buradan çözeceksin sanırım, bir dene. Yine de benim matematik bilgime pek güvenme. İkinci türevi yanlış almış da olabilirim türev almayı unuttum. Böyleyse 1 oluyor galiba cevap.

Çok saçmalamışsam utanıp cevabı silerim.
  • pati  (28.01.20 22:00:51) 
  • gururlan  (29.01.20 00:19:32) 
Soruyu yanlış okumuşum ya. F(x) azalan diyor sandım. Teşekkürler.


  • epistemic_regress  (29.01.20 00:28:58) 
[]

Öabt matematik - Gaza ihtiyacım var

Selamlar.

2016'da kpss ye girip alan sınavında (öabt) baktırdığım için atanamamıştım. Arasdan dört yıl geçti ve ben korkumdan tekrar sınava girmedim. Bu sene tekrar hazırlanıyorum sınava, ilk iki sınavı hallederim iyi kötü ama öabt'den hala çok korkuyorum. Yani iki buçuk aydır çalışıyorum, Fonksiyonlar, türev, limit çalıştım. Bugün bi deneme sınavına girdim ve sorulara bön bön baktım. Yirmi dk sonra da sınav salonunu terkettim.

Sorum; sınava yedi ay var ve sizce dört yıllık lisans müfredatını yedi ayda halledebilir miyim? Üniversitede iyi bir öğrenci değildim ve neredeyse hiçbir şey öğrenmediğimi görüyorum. Sizce olur mu?

 
Baktırdığım = batırdığım


  • epistemic_regress  (27.01.20 22:38:50) 
Yani genel kültürden falan yakınsaydınız anlardım ama kendi alanınızdan yakınıyorsunuz. Ne diyebiliriz ki? Matematiği 16 yıllık eğitim hayatınızda halledememişseniz şimdi nasıl bir dokunuş bekliyorsunuz ki bizden?


  • ruhen hastayim ben  (27.01.20 22:49:32) 
16 yıldan bahsetmiyorum, lisans eğitimim kötü diyorum.


  • epistemic_regress  (27.01.20 22:53:53) 
TUS'u geçemeyen doktor gibi düşün.


  • epistemic_regress  (27.01.20 22:55:15) 
[]

Kızılaya deprem için SMS le bağışta bulunmak mantıklı mı?

Sb




 
Yani güvenilir mi?


  • epistemic_regress  (24.01.20 22:58:44) 
gg olacak ama bana kalırsa değil. depolarının tonlarca erzakla ıvırla zıvırla dolu olması gereken bir kuruluştan bahsediyoruz. bu senaryoya hazırlıklı olması elzem olan bir kurum "agalar deprem oldu bize para verin" diyememeli. zaten yıllardır veriyoruz. fakirinden en zenginine kadar herkesten vergi alıyorlar bu işler için. şimdi 10 lira toplayıp yardım yapılacaksa senelerdir toplanan vergilerin karşılıkları nerede?

www.egitimsistem.com

yapamayacaklarsa bıraksınlar bence.
  • Tears of Devil  (24.01.20 23:04:23) 
ben guvenmiyorum.


  • xvyz  (24.01.20 23:12:00) 
Ben kan bile vermiyorum guvenip. Para yardimi da asla yapmam.


  • hindistan cevizi  (24.01.20 23:21:01) 
başıma bi iş gelmeyecekse güvenmiyorum.
ne desem gg. o yüzden susuyorum.

  • prizmatik  (24.01.20 23:24:24) 
asla asla asla.


  • scudman1  (24.01.20 23:28:44) 
Hiç güvenilir değil. Kimin yediği kimin çaldığı belli değil. Yapacağınız bağış boşa gider.


  • kirmizipilotkalem  (24.01.20 23:30:16) 
6.8 lik bi depremde bile bizden para istiyorlarsa kapatip gitsinler. Bu insanlar onlarsiz da gerekeni yaparmis. Utanmadan tweet atmis, sonradan silmis. Ceplemisler iste simdiye kadar gelen paralari, 6.8 olunca gozune fener tutulmus tavsan gibi kaldilar.


  • eazy  (24.01.20 23:31:54) 
Arkadasim dogu illerinden birinde Kizilay’da calisiyor. Ondan aldigim bilgiye gore yardim icin hazirliklara basladilar depremden bir kac saat sonra.


  • damba  (24.01.20 23:40:36) 
  • prizmatik  (24.01.20 23:43:14) 
Kanal İstanbul için 100 milyar lira harcamayı göze alan devlet deprem mağdurları için bizden para istiyor. Bir tuhaflık yok mu sence bu işte?


  • amortisman  (25.01.20 00:37:59) 
Kızılay devletten bütçe almıyor sanıyorum. Dileyenler araştırabilir. Kızılay bir ulusal dernek. Gelir getirici faaliyetleri var soda, çadır gibi. Ek olarak önemli kira gelirleri var. Fonlar ve bağışlarla yürüyor geri kalan işler. Çalışanlarının devlet memuru falan olduğunu mu sanıyorsunuz. STK gibi çalışır Kızılay. Boş, duygusal yorumları önemsememenizi tavsiye ederim. Ha soruya cevap, Kızılay'da çalıştım daha önce, babam geçenlerde kurban verecekti verdirtmedim. Kendim de önemli bir bağış yapmam. Fakat acil bir durum ve her türlü ihtiyaç olabilir. İnsanların sahiden ihtiyacı var. Şu anda bile o insanları düşünmek yerine aklıma kanal istanbul geliyor olsaydı kendi adıma çok mutsuz olurdum. Dünyanın çeşitli yerlerinde de afetler sonrası ya da terör saldırıları sonrası bu tarz kampanyalar olur. Kızılay başkanının böyle bir kampanya paylaşımından daha doğal ne olabilir. Bu kampanyayı Kızılay yapmayacak da kim yapacak.
Afad ile Kızılay'ı karıştırmayalım.

  • but that was just a dream  (25.01.20 04:08:16) 
Kızılay başkanı 50.000 lira maaş alıyor yardım etmek lazım gelir.


  • old possum  (25.01.20 14:13:44) 
kızılayın çok ihtiyacı varsa devlet ateşlesin 3-5 milyon. önüne gelen suriyeliye 40 milyar dolar harcamayı biliyor bu araplar.


  • inekadam  (25.01.20 14:21:21) 
  • prizmatik  (29.01.20 12:23:55) 
bir çok yardım kuruluşuna kendiniz birşeyler alıp verebilirsiniz. ısıtıcı, battaniye, iç çamaşırı vs. ulaştırıyorlar.
kızılay maalesef prestijini kaybetmiş bir kurum.

  • dedim dedim de kime dedim  (29.01.20 12:31:02) 
[]

Ayt matematik - Türev soruları

Selamlar,

Aşağıdaki soruyu çözemedim. Yardımcı olur musunuz?

Teşekkürler.

eksiup.com

 
  • heidi'nin dedesi  (24.01.20 18:03:54) 
İspat istersen yollarım ama test için kısa bir yolu var.

Parabolde orjinden çizilen teğetler birbirine dik ise Δ = - 1 olur.


k² - 16 = 1
k² = 17

Pozitif istendiğinden √17.


Buna benzer bir durum daha var.

Parabolün x eksenini kestiği noktalardan çizilen teğetler birbirine dik ise Δ = 1 olur.
  • samil  (25.01.20 13:41:57) 
[]

Bu işi kabul edeyim mi?

Eve aşırı uzak (sultangazi - avcılar) ama iki gün çalışacağım. İki gün için 1200-1600 TL gibi bi şey verecekler. Bu sene kpss ye çalıştığım için tam zamanlı çalışamıyorum ama giderlerim de var.

Ne yapayım? İki dönem arası başka iş bulabilir miyim sizce? Branş matematik.


 
Avcılar da değil bahçeşehir.


  • epistemic_regress  (22.01.20 19:10:57) 
bulman zor bence kabul et. baktın başka şey buldun çıkarsın ne olacak.


  • neira  (22.01.20 19:21:22) 
Uzaklık dışında başka çalışma koşullarını bilmiyoruz, mesela 2 gün ardarda mı yoksa haftanın aralarında boşluk var mı gibi detaylar. Şayet ardarda ise belki 1 gecelik konaklamayı halledip 2 günü aradan çıkartabileceğiniz şekilde çalışabilirsiniz ya da ilk gecenin akşamında da ofiste kalıp iş yükünü çok azaltıp ertesi gün daha erken çıkabilirsiniz.

Bence haftalık 2 gün için makul bir iş gibi duruyor.
  • burka  (22.01.20 19:21:44) 
Art arda olmasını isteyeceğim. O civarlarda kız kardeşim oturuyor, bir gece onda kalayım desem, yük mü olmuş olurum diye düşünüyorum.

Toplam 12 derse girecekmişim bu arada. Şartlar bu şekilde.
  • epistemic_regress  (22.01.20 19:24:11) 
bence gayet iyi, kesin yap. 1600 lirayı talep et, saati 133 lira gibi bir şey oluyor. günlüğü 70-80 liraya çalışılıyor ülkede.


  • anarsika  (22.01.20 19:35:40) 
Kabul et. Baktın olmuyor bırakırsın.


  • mekaniker  (22.01.20 19:56:58) 
Haftalık değil, aylık max 1600. Ders başına 35 TL yapıyor.


  • epistemic_regress  (22.01.20 20:04:46) 
yol parasını çıkınca cebine yine aşağı yukarı 1.200 kalır. aile evindeysen o para seni döndürür diye tahmin ediyorum. sınava yüklen, haftanın 5 günü sana kalıyor şahane. öğretmen açıkları epey doldu önümüzdeki dönemde alımlarda azalma olacak. benden küçük bir istihbarat.


  • heidi'nin dedesi  (22.01.20 20:13:51) 
[]

Ciddi göz rahatsızlığıyla ehliyet alabilir miyim?

Keratakonus var gözlerimde, ciddi derecede bozuk. Ehliyet verirler mi?




 
gözlükle giderilebilir bir şeyse, olur


  • co2s2  (22.01.20 19:28:59) 
Kesin cevabı kimden alabilirim? Sürücü kurslarında yardımcı olurlar mı?


  • epistemic_regress  (22.01.20 20:02:46) 
bir göz doktoruna muayene olacaksın. derse ki gözlük'le sürücü olur. o zaman kursa kayıt olursun.


  • helenart  (22.01.20 20:21:27) 
[]

Uyanamıyorum

Selamlar,

Benim yıllardır yatınca 10-12 saat uyumak gibi bi problemim var. Öğrencilikte de çok başım ağrıdı bu durumdan ama iş hayatına girince adeta felaketler yaşattı. Çok uzun zamandır antidepresan kullanıyorum, uyku için de ayrı bir ilaç alıyorum. Demir eksikliğim bar, ara ara ilaç kullanıyorum ama ilacı kestiğimde tekrar başa dönüyorum. Sabah yataktan kalkma iradem hiç yok. Napabilirim?

Üç haftadır düzenli spora da başladım, bu arada yapılan ölçümlerde metabolizma hızımın da düşük olduğu çıktı. Ne yapmak lazım?

Teşekkürler.

 
uyku apnesine bakılmalı. uyku klinikleri var birine giderseniz gerekli tüm testleri yaparlar. metabolizma hızı düşük ise troid testleri yapılmalı.


  • orpheus  (20.01.20 15:15:17) 
Tiroid hormonlarına hiç bakmadılar mı? Bende de aynı sıkıntı vardı aile hekimim bir şey yok dedi psikiyatriste gönderdi. Daha beter olunca araştırma hastanesine gittim. Oradaki dahiliyeci "sınırın altında değil ama sınıra yakın, yine de tiroid hormonuna başlatıcam seni." dedi bana. kullanmaya başladığımdan beri çok zindeyim uykumu alıp kalkıyorum.

bir de kilo, burun eti/kemik yamukluğu, kötü yatak/yastık gibi durumlar varsa gece uykun kalitesizleşiyor ve bu da çok etkiliyor. özellikle uyku apnesi var mı onu araştırt derim. horlayan bir tipsen %90 ihtimalle apnen de vardır.
  • nolmus yani  (20.01.20 15:18:30) 
Bana senelerdir uykumda panik atak geçirdiğim söylendi. İlaç almadan uyuyamıyorum. Belki de sorunum farklıdır, uyku kliniğine görüneyim. Bu durum hayatımı allak bullak ediyor çünkü.


  • epistemic_regress  (20.01.20 15:19:37) 
Yok horlamıyorum ama derin uykuya dalamıyorum. Metabolizma hızım düşükse tiroidi de düşünmeliyim gerçekten. Ben sorunumun yalnızca psikolojik olduğunu düşündüm bunca sene ama keyfim yerindeyken de aynı şeyleri yaşıyorum. Uyku kliniğine randevu aldım bakalım, sağolun.


  • epistemic_regress  (20.01.20 15:21:28) 
Demir eksikliği değil de, akdeniz anemisi (talasemi) olabilir mi sorununuz? Demir eksikliğiyle karıştırılabilir. Gerçi o vakit demir hapları işe yaramıyor. Talasemi varsa kronik yorgunluk sorunu yaşamak normaldir. Hayatı ona göre programlamak gerekiyor ne yazık ki:(


  • artvandelay  (20.01.20 17:57:25) 
Ailede Akdeniz anemisi var aslında.


  • epistemic_regress  (20.01.20 18:10:21) 
[]

Göğüs bölgesinde kızarıklıklar ve kaşınma - hangi branş?

Son bi haftadır göğüs bölgemde kırmızı lekeler görüyorum. Hatta göbekte de var. Bir de göğüslerim sürekli kaşınıyor. Cinsiyet kadın. Hangi branşa görünmeliyim? Cildiye, kadın doğum, iç hastalıkları?

Teşekkürler.


 
cildiye


  • neira  (18.01.20 15:23:27) 
umarım uyuz değildir.


  • anarsika  (19.01.20 00:34:12) 
Umarım değildir. Spora başladım, salonda geçmiş olmasın. Korktum gece gece.


  • epistemic_regress  (19.01.20 03:51:38) 
parmak aralarınızı kontrol edin. garip yükseltiler varsa, gelmiştir ama en acilinden cildiyeye gidin tabii.


  • anarsika  (20.01.20 00:59:36) 
[]

Bu tahlil sonuçlarından kanımdaki demir oranını görebilir miyim?

Geçen hafta aşağıdaki tahlilleri yaptırmıştım. Kandaki demiri ölçmüşler mi?




 
Kandaki demir oranını görebilmek için biyokimayada demir- demir bağlama testlerini ölçtürmek gerekir. Hormonda da Ferritin testi olabilir. Ama bu testlerle anlaşılmaz


  • mrumit  (15.01.20 13:49:24) 
[]

İleri düzeyde postür/ duruş bozukluğu

Spor hocaları omuz ve sırt kaslarını güçlendirerek düzelebileceğini söylüyor ama kamburluğa varan ciddi bir duruş bozukluğum var. Fizik tedavi de görmem gerekir mi? Bu zamana kadar sporla biraz düzeldi ama normal postüre geçemedim hiç. Yaş 33.

Teşekkürler.


 
encrypted-tbn0.gstatic.com

Şu görseldeki üçüncü duruş gibi aşağı yukarı.
  • epistemic_regress  (29.12.19 13:16:20) 
ulan 2. fotoğraf aydemir akbaş aq asdufhasduf. sporla düzelir. iyi bir fizik tedavi uzmanına görün, yardımcı olur hangi egzersizleri yapman gerektiği konusunda...


  • Tears of Devil  (29.12.19 13:27:52) 
[]

İnsan hoşlanmadığı, onaylamadığı birini nasıl sevebiliyor?

Bunun matematiğini açıklayabilecek biri var mı? Feromonlar falan mı, nedir? Bilinçdışı mı? İmkansızlığın çekiciliği mi?

Bu hastalıklı halden kurtulmanın ortam değiştirmek dışında bir çözümü var mı?


 
fiziği düzgünse iç güdüsel olarak seviliyor


  • kelepir  (28.12.19 19:19:35) 
Ama fiziği düzgün herkesi sevmiyoruz.


  • epistemic_regress  (28.12.19 19:22:01) 
Birlikte olma mecburiyeti varmış gibi geliyor. İlla birisiyle olmak zorunda sanki ve bununla birlikte tek başına kalabilme yetinin gelişmemesi sanırım.


  • put it in your appropriate place  (28.12.19 19:31:37) 
Cinsel çekim milyonlarca yıllık evrimin bir sonucu. 100 yıllık feminizmin büyük değişiklik yapmasını bekleme. Akışa bırak kendini, daha mutlu olursun.


  • rldofiui  (29.12.19 11:35:35) 
Feminizmle ilgisi yok inan ki. Öyle bir insanı seviyor olmak aklıma yatmıyor bir türlü.


  • epistemic_regress  (29.12.19 13:20:34) 
[]

Istanbul'da dans kursu (kadın için tekli)

Tekli yapılabilecek, enerjik ve eğlenceli, kolay öğrenilebilen bir dans türü arıyorum. Ve İstanbul Avrupa yakasında gidebileceğim makul fiyatlı, kaliteli bir dans stüdyosu?

Teşekkürler.


 
depo dans cihangir


  • ikcı  (21.12.19 22:53:17) 
[]

Bu kaçıncı dereceden eziklik?

Selamlar,

Yaklaşık 6 - 7 aydır flörtlerde performans kaygısı yaşıyorum (öyle değil). Yani sıkıcı, boş biriymişim, kimse benle uuzn süre ilgilenmezmiş gibi geliyor. Çok bakımlı, alımlı falan bir kadın değilim ama dikkat çekiciyim. Flört edenim eksik olmuyor ama hiçbiri bir iki haftayı geçmiyor. Beni biraz Tanımaya başladıklarında benden sıkıldıklarını, ilgilerinin kolayca kaybolduğunu hissediyorum. Ki bu adamlar yani öyle çok da ayılıp bayıldığım tipler değil. Öyle zamanlar oluyor ki, adam bana ilgi göstermeye devam etse ben gerisini getiremeyeceğim çok büyük ihtimalle.

Bu kadarla kalsa iyi, ben bu insanlara bir de hırslanıyorum. "Beni nasıl beğenmezsin ya, kimsin sen?" kafalarına giriyorum. Bu da olayı atlatmama engel oluyor. Takıntılı halde mevzu bahis kişilerin dikkatini çekmeye uğraştığımı görüyorum. Bu da hali hazırda yerle yeksan olan özgüvenimi iyice sıfırlıyor.

Bu durumdan ciddi anlamda sıkıldım. Ne yapayım, bir süre kapatayım mı kendimi dışa?

Teşekkürler.

 
Bir süre kapatın.


  • veritaslibertas  (16.12.19 23:01:06) 
Ilginizi karsi taraf uzerinde tutun, yani disari ciktiginizda anlattiklarini buyuk bir dikkatle dinleyin, bol bol sorular sorun, ilginizi onun uzerinde tuttukca rahatlayip an'a geri donersiniz, sizin sorununuz kendinize fazla odaklanmak bence, o zaman da kasiyorsunuz


  • songforsomeone  (16.12.19 23:06:11) 
Bahsettiklerin, yani hirs yapmam vs dogal tepkiler. Bir anorallik yok sende.

Kendini bir sure kapatmak hicbir seye faydasi olmayan gereksiz bir hareket. Bir sure kapanip acilinca ne degisecek?

Gonlu yokmus gibi bir tavir sergiliyesundur belki, adamlar da ugrasmiyordur.
  • stavro  (16.12.19 23:43:57) 
Bir de eziklik derken, milleti ne sanıyorsun allahaskina? Kimse "asmis" falan degil. Kimse boyle durumlarda hic hirslanmayacak kadar erdemli falan degil.


  • stavro  (16.12.19 23:47:28) 
İyi niyetinden şüphe etmesem, ya da ilginin yalnızca bana yöneldiğinden emin olsam güzel yürürüm ben de. Kapatmam kendimi.


  • epistemic_regress  (16.12.19 23:51:03) 
Begenilmedigi icin hirslanmak nedir ya? Kimse kimseyi begenmek zorunda degil. Once bunu kabullenmelisiniz bence.


  • nax  (17.12.19 00:42:46) 
Valla eski kafalı bir cevap olacak belki ama yelkenleri hızlı suya indiriyor olabilir misiniz? Derler ki, erkekler biraz mücadele etmek ister, öyle hemen kazanınca ilgilerini kaybederler. Ben bu görüşe göre yaşamadım hiç hayatımı ama kabul etmeliyim ki doğruluk payı var biraz.

Teyze gibi cevap verdim ama duyuruyu okuyunca bu geldi aklıma:)
  • fengari  (19.12.19 03:09:38) 
[]

Hoşlantıdan merhamet/acımaya dönüşen gönül işi

Selamlar,

Birkaç haftadır karşılıklı hoşlaştığımız bir bey vardı. Başlarda benimle konuşmak için epey çaba harcıyordu, yanımdayken heyecanlanıyordu, çocuklaaşıyordu. Zaman içinde yaşadığım sıkıntılar, kodumun sürekli düşük olması vs elemanda yardıma ihtiyaç duyduğum algısı yarattı. Şu an velim gibi, mentorum gibi akıl veriyor, belli konularda yardımcı olmaya çalışıyor, göz göze gelince heyecanlanmalar bitti tabii, abim gibi bi şey oldu. Aramızda neredeyse beş yaş fark var ama kendisi ergenliğinden itibaren hayatın içinde debelene debelene yolunu bulmuş, belli pratikleri oturtmuş. Bense evden çıkmadım gibi bi şey. Duygusal ve mental olarak toyum.

Bir yandan gözündeki değerimin düşmesi gururumu incitiyor, diğer yandan hayatımda iyiliğimi isteyen mantıklı, aklı başında, yardımsever birinin olması belli noktalarda kriz durumları yaşamamı engelliyor, motive ediyor vs. Allah mısın diye gelenin, yazık kimin çocuğuysa diye ayrılması canımı sıkıyor. Sizce egoma teslim olup bu arkadaştan uzak mı durayım yoksa bu tecrübeyi olumlu bir deneyim olarak algılayıp sensible arkadaşımın mentorluğuna teslim mi olayım?

Yardımı ben talep etmiyorum bu arada, her delikten zırt pırt çıkıp kafa açmıyorum. Kendisi gönüllü görünüyor. Ama işte o hayran bakışların acımaya dönüşmesi gerçekten paha biçilemez bir deneyim.

İyİ akşamlar. İyi cumalar.

 
Merhaba, benzer bir durumu ben de yaşıyorum. Bizdeki fark onun gözünde böylesine düşmeme sebep olan şey duygusal anlamdaki toyluğum. Az ilişkim oldu nerede nasıl davranılması gerektiğini bilmiyorum. Mesela kıskançlığımı kontrol edemiyorum düşündüğüm her şeyi açık açık söylüyorum. Bu aynı şekilde cinsellik için de gerekli ona karşı fazla istekliyim ve bu durum onu soğutmuş vaziyette. Açıkçası yaptığım aptallıkları gururuma yediremedim. O yüzden çekip gitmedim ben. Kalıp kendime çeki düzen vermeyi seçtim. Önceden bana nasıl hayransa tekrar olabilir. Buna sebep bensem bunu düzeltecek olan da benim. Bence siz de böyle yapmalısınız. Bir anda değişmeyin ama kendinizin güçlü olduğunu içsel olarak ona hissettirin. Kendinize saygı duyduğunuzu ama kötü bir dönemden geçtiğiniz için böyle olduğunu ona gösterin. Aslında mevzu onlara göstermek de değil. Dezavantajı avantaja döndürmek. Bu sayede kendinizi de geliştiriyosunuz bunu er geç yapacaksınız. Bunu yaptığınızda aranız düzelirse de bonus olmuş olur ki dilerim öyle olur.


  • delete  (14.12.19 07:41:36) 
[]

Lise matematik proje ödevi

Selamlar, 9. ve 11. sınıf öğrencilerine proje ödevi vermem gerekiyor (eskinin "dönem ödevi") Proje almak isteyen öğrenciler ikiye ayrılıyor; büyük çoğunluğu ders notunu yükseltmek istiyor ve ders başarıları biraz düşük, diğer grup matematikle gerçekten ilgili oldukları için proje ödevini de matematikten almak istiyorlar.

Ben ilk gruptan vereceğim üniteyle ilgili 100 soru çözüp getirmelerini ve sonrasında aynı grubu ufak bir yazılı yapmayı düşündüm. Diğer grubaysa biraz daha zihin açıcı bir ödev vermek istiyorum. Yani matematik dair perspektiflerine katkıda bulunacak bir şeyler. Ama "Ünlü Türk Matematikçileri'nin Hayatları" gibi şeyler de yaptırmak istemiyorum.

Aslında iki grup için de önerilerinizi bekliyorum. Sıkıcı ve klişe olmayan neler yaptırılabilir öğrencilere?

Teşekkürler.

 
Mesela pisagor teoreminin 70 in üzerinde ispatı var. İspatlardan bir tanesinin modellemesini tahta parçaları ile oluşturmasını isterdim.

Mesela, tarihe geçmiş matematikçilerden bir tanesinin hayat hikayesini afişe edip okulda bir panoya asmasını ve sınıfta sunumunu.

Matematik toplam formullerinin ispatlarını geometrik yoldan yapımını.

"Proof without of words" kitabından bir kaç ilginç ispatın sunumunu sınıfta yapmasını. (en ufuk açıcı bu olurdu, öğrenci hiç bir açıklaması olmayan şekilden ibaret bir ispatı anlayıp kafada şimşekler çakmasını sağlamak paha biçilemez. İlgili kaynak avax.home gibi bir sitede pdf vardı.)

Amerika'daki köklü okulların her yıl yaptığı matematik yarışma sınav sorularını ,okul isimlerini gizleyerek çocuklara verir, bunlardan 5 tanesini hazırlayarak sınıfa sunmasını isteye bilirsiniz.

Daha çok var akla gelebilecek.
  • creedwar  (04.12.19 22:39:25 ~ 22:40:13) 
[]

Sosyal flört dengesi

Son zamanlarda bi arkadaş edindim. Hafif çocuksu biri ama sohbet etmekten büyük keyif alıyorum. Yoğun sohbetlerden sonra kendimi onu düşünürken buluyorum,sonra saçmalama, olur mu öyle şey? Libidal enerjidir o, çocuğa yükselmişsindir, diye geçiştiriyorum. Bazen de gerçekten hemcins iki arkadaş gibiyiz. Sosyal flört de değil bu aslında. Beni gerçekten mutlu eden, rahatlatan, zihnimi açan bir arkadaştan romantik duygular neticesinde ayrı düşmek istemiyorum.

E niye düz flörtleşmiyorsunuz? diyenlere cevabım; sevgilisi var.

Bu dengeyi korumanın bir yolu var mıdır yoksa yan yana er geç bir kaza çıkar mı?

 
Ben bu dengenin kadin tarafi tarafindan ayarlandigina/korunduguna inaniyorum.

Bi de donemsel psikolojiylede bagli olabilir. O donem yalnizsindir. Etrafinda kafanin uyustugu konustugun bi o vardir. E dogal olarak akil ona tutulur kalir bi sure. Her seyi/pek cok seyi onunla yapmak isterdin vs.vs.

Sevgilisi, o ve sen beraber takilirsaniz bi sure belki bu durumdan kurtulursunuz..
  • bir3iki7  (02.12.19 23:09:12) 
"Kapılmış" olması da diğer şeyler üstüne binince kıymete bindiren bir etki olabilir. Anlaştığın biriyle hayatının aşkı olduğuna emin değilsen flört edip arkadaşlığını bozmaya değmez bence.


  • eatpraylaw  (02.12.19 23:36:25) 
Kapılmış olması benim için çekici değil. Sevgilisi olduğunu yeni öğrendim.


  • epistemic_regress  (02.12.19 23:38:46) 
kızlar da böyleyse biz napalım. neyse.

kaza çıkar. çıkmasa bile bu noktadan birşeyler olması daha da güvensiz. arada kalmaktansa orada bırakmak iyidir. ayrılsında gelsin şaka şaka. iyi vakit geçiriyorsan konuş. akışına bırak ama kaza gibi şeylere izin verme derim.
  • baldan kaymak  (02.12.19 23:53:45) 
Yani zaman ilerledikce bu insan iliskilerinin degismesi.. ne bileyim beni urkutuyor yada benim kafa mi yaslidir nedir. Zaten sevgilisi oldugu icin malm flort diye biseyiniz olmamali bile yoksa cidden kaza cikabilir. Ama arkadasinsa ve oyle kalsin istiyosan kendini olc bic tart ne hissediyosun? Zamanla da ona uy.


  • Heyhat  (03.12.19 00:04:53) 
[]

Okulda arkamdan dedikodu dönüyor mudur?

Selamlar. İk aydır çalıştığım okulda son birkaç haftadır insanların aralarındaki yakınlık seviyelerini ve kimin kimden hoşlanmadığını, kimin kimin arkasından konuştuğunu falan az çok anlamaya başladım. Görünürde her şey ok ama satır aralarında birbirlerine ciddi bilenen taraflar var gibi.

Benim kimseyle yakınlaşma çabam olmadı pek. Öğretmenlerden çekinirim. Biraz boşboğazım, şaka maksatlı söylediğim bir şeyi çok başka şeylere dönüştürebilirler. Hatta başıma da geldi böyle bi şey. Yaşları 22 - 23 olan iki öğretmen arkadaşla gayet konuşur ederken bence gayet komik olan ama onlara herhalde creepy gelen bir şey anlattım. Selam alıp vermemeye, yüzlerini dönmeye falan başladılar. Ben de selamı sabahı kestim.

Yani o kadar gereksiz şeyler anlatacağım ki şimdi, sabrı olan devam etsin okumaya. Gerçekten lüzumsuz işler. Devam ediyorum.

Şimdi bir de gayet sevimli, iyi niyetli ama yalnız ve mutsuz bir kadın hoca var. Biz bu hocayla da oturup konuşmaya, dertleşmeye çalıştık. Bana gayet sevecen, güleryüzlü davranıyordu. Yukarıda bahsettiğim yirmili yaşlarındaki iki kızla da arası bayağı iyi. Ben yukarıdakilerle selamı sabahı kestikten sonra bu da bu hafta yok yere beni azarlamaya girişti. Ben de cevap verdim. Sonra bu da çok görmemeye başladı beni.

Ve son olarak, bizim zümreden bir erkek hoca var. Bunla da geçen hafta belli bi samimiyet kurmaya başladık. Fakat bu herif de bir üst paragraftaki mutsuz kadın hocanın kankası. Bugün okula gittim, herife selam veriyorum, aa ne okuyorsun falan diyorum, yüzüme rahatsız olmuş gibi bakıyor.

Sizce dev bir gıybet zincirine konu mu olmuşum yoksa tüm bunlar tesadüf ve ben alıngan ve paranoyakça mı davranıyorum.

Meslektaşlarımın tavırlarına anlam veremiyorum. Bu konuda gerçekten çocuk gibiyim. Boş sohbetle kafanızı şişirdiysem özür dilerim ama kafama takılıyor. Öyle ortamlarda işler nasıl yürüyor.

İmza: sosyal zekası düşük değil ama az biraz asosyal birey.

 
Eş zamanlı olmasa da bariz bir şekilde sizin konuşmalarınız onların dedikodu konusu olmuş.
Tabii direkt sizin bahsettiğiniz olayı anlatıp anlatmadıklarını bilemeyiz fakat ilk iki öğretmenin sizin hakkınızdaki görüşleri, diğer öğretmene olumsuz bir şekilde aktarıldığı çok yüksek bir olasılık. Maalesef ki toplulumuzdaki bireylerde önyargıdan sıyrılmış, diğerlerinin fikrine göre hareket etmeme ilkesi yerleşmediği için sorun yaşamadığınız ya da sizi çok da tanımayanlar kendilerinde mesafe koymuşlar. Yakışmamış. Birebir sorun yaşayıp sohbeti kesmeleri ya da sınır çizmeleri ideal olandı fakat işte zayıf karaktere sahip olmanın sonuçları.

  • bilemedik biz onu  (29.11.19 14:53:05) 
hepimiz bu creepy şeyi merak ettik. ne oldugunu söylersen daha emin cevap vereceğim.

ama bana da dedikodu malzemesi olmuşsun gibi geldi.
  • dafuq  (29.11.19 15:15:02) 
Ne olduğunu anlatmayıp, türkçe olmayan bir kelimeyle niteleyip, üstünü De kapatıp geçtiğine göre bu creepy olan şey pek hoş bi şey değil. Ne olduğunu söylesen herhalde yeni girdiğin ortamda niye böyle şeyler anlatıyorsun kardeş diyecektik. Sen de öyle denmesin diye böyle tek kelimeyle anlattın geçtin ama eksiklik yaratmış.


  • i ve been mistreated  (29.11.19 15:19:07) 
Anlatayım creepy şeyi. Yıllar önce telefonuma "Jigolo olmak ister misiniz?" gibi bi mesaj gelmişti. Ben de instagram hesabımda paylaştım mesajı, altına da "paraya da ihtiyacım vardı" yazdım. Sonra okuldan öğrenciler instagram hesabımı bulmuş, abilerinden rica etmişler. Bir akşam iki üç tane "Hala Jigolo olmak istiyor musun bayan?" gibi mesajlar geldi. İnstagramı çok kullanmadığım için okula başladığımda dışarı kapamayı unutmuştum. Aşırı yaratıcı öğrenciler de bundan faydalanmış, akıllarınca benle t.şak geçtiler. Bu olayı anlattım bu iki kıza.


  • epistemic_regress  (29.11.19 15:26:15) 
Bir de öyle klasik öğretmen tavrında ve tarzında değilimdir ben. Poçozluğa varan bir salaşlığım var, birkaç kez okuldaki törenlere gitmedim, derslere geciktim falan. Makyaj yapmam, saçımı tarar, yüzümü yıkar çıkarım. Ama bütün bunlar tüm o şıkşıkıdım öğretmenler arasında huzursuzluk sebebi olmuş olabilir. Ciddi bir tavır seziyorum.


  • epistemic_regress  (29.11.19 15:30:05) 
Bu tipleri ipleme. En azından 1 sene geçip etrafı tanıyana kadar işyerindekilerle “political correctness” tarzında takılmakta fayda var.
Evet senin hakkında dedikodu yapıyorlar ve anlattığın, söylediğin şeylerin üzerine kendileri de yazarak birbirlerine anlatıyorlar.

  • mutlu yillar sana  (29.11.19 16:10:36) 
sözüm meclisten dışarı.

devlet okulu öğretmenleri evde akşama kadar zuhal topal, esra erol izleyen kadınların ve iddia bayiinde kupon yapıp, sahibinden com'da değişeni boyası olmayan araba kovalayan erkeklerin 4 yıllık üniversite bitirip, öğretmen odasında oturan versiyonları fazla bir şey bekleme. öyle senin yaptığın gibi güncel, popüler twitter mizahından anlamazlar. tutucu bir kitledir. üzerlerine memur olmuş olmanın verdiğini eğreti bir ciddiyet yapışmıştır. öğrencilere gelirsek tipik ergenler işte. adın yavaştan yollu hocaya çıkmıştır bilgin olsun. erkek lise öğrencisinin en büyük fantezisidir bu. ''ayy benim pırıl pırıl delikanlılarım'' diye gururlanıyor musun bilemem ama madalyonun öteki yüzü var ki hiç bilmek istemezsin.

dersini anlat çık, sosyal medya hesaplarını gizliye al, kendi yaşıtın olan meslektaşlarına yakın ol en azından jenerasyon benzerliğinden anlaşırsınız.
  • heidi'nin dedesi  (29.11.19 16:17:26) 
Öğrencilerle pek iletişim kurmam, açık saçık giyinmem, erkek öğrenci ya da öğretmenlerle flörtleşmem. Adımın "yollu"ya çıktığını sanmıyorum. Kadınsılıktan epey bir uzağım.


  • epistemic_regress  (29.11.19 16:25:33) 
heidi'nin dedesi +1


  • in vino veritas  (29.11.19 16:26:21) 
@heidi'nin dedesi +1


  • chitosan  (29.11.19 16:31:37) 
Belli ki bu meslekte kaçarak, saklanarak, kendimi hiçbir şekilde açık etmeyecek şekilde, ketum ve korunaklı yaşamaya alışmam gerekecek. Beni gerçekten çok mutsuz ediyor bu durum ama napalım.


  • epistemic_regress  (29.11.19 16:35:55) 
arkadanızdan çok pis dedikodu dönüyordur, tayin/görevlendirme vs olasılığınız varsa değerlendirmenizi öneririm. aksi takdirde uzun süre bu tavırla karşılabilirsiniz ve gerçekten bu çok yorucu oluyor, özellikle de uzun sürünce. makyaj yapmamanıza, salaş giyinmenize bir şey diyemem, kimse de diyemez ama derse geç gitmenizin çok da hoş karşılanabilir olmadğını ve ileride size sorun oluşturacağını belirtebilirim.

tavsiyem, okulda kalacaksanız, bir arkadaş edinmeye çalışın, kafanıza uygun biri illa vardır, en azından ondan bir sosyal destek alırsınız.

şimdiden kolay gelsin, bol sabır.
  • ludmilla  (29.11.19 18:07:44) 
Ücretli öğretmenlik yapıyorum. Herhangi bir bağlayıcılığı yok buranın benim için ama kaçmak da istemiyorum. Sonuç olarak atansam bile bu tarz tepkilerle karşılaşabilirim. Hassas bir insanım, bu duruma maruz kalarak bi çeşit savunma mekanizması geliştirmeyi umuyorum. Bir de okulda başkalarının ardından çok daha büyük, sevimsiz dedikoduların döndüğünü hissediyorum. Yani iki aylık sessiz sakin, kendi derdinden başını kaldıramayan bana bile bu kadar yükleniliyprsa kimler kimler hakkında neler düşünüp söyleniyordur. Kaçıp gitmenin bir faydası yok. Kendileriyle iletişim kırmamaya çalışırım. Onlar da başka bir gündem bulurlar.


  • epistemic_regress  (29.11.19 18:13:17) 
Son cevabınızda kendiniz bulmuşsunuz ne yapmanız gerektiğini. Ortamı terketmek zorunda değilsiniz, işinizi yapıyorsunuz ve işle ilgili bir probleminiz aslında yok. Dedikodu her yerde her zaman var. Teneffüslerde kitap okuyun, öğrencilerle konuşup gülüp sohbet edebilirsiniz ama seviyesini iyi ayarlayın. Bir noktadan sonra onlar sizinle arkadaş olmaya çalışacak, dedikodu ortamında kendini soyutlayan kişi eninde sonunda popüler olur gözde olur.
Siz bunu gözde olmak için değil huzur için yapacaksınız.

  • megalomaniac  (29.11.19 18:36:53) 
dedikodu dondugunu bildigim/hissettigim ortamlarda asla kendimle ilgili ozel oldugunu dusundugum bir seyi kimseyle paylasmam. asla. boyle ortamlarda kendini korumanin birinci kurali bu. sen kurali bastan cignemissin ondan olmus bunlar. boyle ortamlarda sosyallesmeye de calisma kimin arkandan neler cevirdigini bilemezsin cunku. bana soguk ve ukala diyenler var mesela sirf kimseyle ozelimi paylasmiyorum diye. diyebilirler, umrumda degil. benim ozelimi bire bin katip arkamdan konusmalarindan cok daha iyidir. soguk mesafeli ve ukala biri olunca ayrica insanlar konusmaya da cekiniyor. seninle ya da arkandan fark etmez, cekiniyorlar. boyle tiplerle muhatap olacagima yapayalniz takilirim daha iyi diyorum, hep de oype yapiyorum pek bi zararini gormedim. sen de boyle yap bence.

edit: yazmadan edemedim, tanisalar muthis tatli bi insanim aslinda :) ama tanimayi hak etmedikleri surece kimseye o yuzumu gostermiyorum :)
  • in vino veritas  (29.11.19 18:45:34 ~ 18:48:04) 
iletişim kurmadan olmaz, seviyeli olacak. bi iki kişi olur, kafanıza yakın onlara anlatabilirsin, anlarlar. bana anlatsan hahaahha falan random bi gülme atardım, önemsizmiş der geçerdim. @heidi'nin dedesi'nin bahsettiği tiplerde böyle olmuyor, hayat görüşleri böyle şeylere kapalı. merhaba-merhaba, sınıfların,okulun durumu falan konuşup geçin. ama ''dersinin anlat çık''dan ziyade diğerlerine harcayacağınız enerjiyi aradan istekli öğrencilere destek olarak onların hayata daha düzgün hazırlanmasını sağlayabilirsiniz.


  • mutlu yillar sana  (29.11.19 22:47:45) 
22-23 de öğretmen nasıl olunuyor yahu.
Sen biraz alıngansın gibi geldi bana.

  • ikikerekac  (29.11.19 22:56:29) 
Yeni mezun demek istedim. Kaç yaşında giriyor bu insanlar üniversiteye, kaç yaşında mezun oluyorlar? Do the math.


  • epistemic_regress  (29.11.19 23:01:27) 
[]

n 11 iade - nasıl yapacağımı bulamadım -

Selamlar. N 11 den aldığım kitabı iade edecektim. Yurtiçi kargoyla gelmişti, şubeye gittiğimde "n 11 e iade yapamıyoruz" dediler. İade kodu da alamıyorum siteden, mağazanın iletişim adresini de göremiyorum. Nasıl yapacağım?




 
kitabı iade edemezsin.


  • dadasalon  (29.11.19 14:00:08) 
harfleri mi beğenmedin font mu dandik :/ kitap iadesi olmaz ki...


  • Tears of Devil  (29.11.19 14:19:56) 
Yanlış kitabı almışım.


  • epistemic_regress  (29.11.19 14:21:33) 
Emin miyiz kitap iadesi olmadığından? İşin peşini bırakıyorum o zaman.


  • epistemic_regress  (29.11.19 14:22:27) 
- Alıcı tarafından açılmış olan ses veya görüntü kayıtları (DVD, CD ve Kaset vb.), basılı ürünler (Kitap, dergi vb.), yazılım programları ve bilgisayar sarf malzemeleri,

İade edemezsiniz maalesef.
  • John Bloor  (29.11.19 14:54:26) 
Açmadım ama. Jelatinin içinde duruyor.


  • epistemic_regress  (29.11.19 14:58:09) 
canlı destek veya müşteri hizmetleri ile konuşursan yardımcı olurlar. ürün dokunulmamış olduktan sonra alırlar


  • format c  (29.11.19 15:06:09) 
[]

Dershaneye gitmeden kpss kazanılır mı?

Daha önce bir sene gitmiştim dershaneye kpss hazırlık için. Bu sene online derslerle ve kendim çalışarak başaramaz mıyım bu işi?




 
Özellikle lisans mezununa KPSS için dershane çok gereksiz. Kazanılır tabii dershane olmadan. Ki dershane sizi yavaşlatacaktır.


  • birdenbire  (28.11.19 23:21:53) 
Dersleri yüz yüze, sınıf ortamında takip etmek hem yavaş, hem yorucu. İşten çıkıp gidiyorum ve dersler bittiğinde kendimi tükenmiş hissediyorum. Öabt konusunda desteğe ihtiyacım var, onun için derslere gireceğim ama gk - gy ve eğitim bilimleri derslerini takip etmek gerçekten yorucu, maliyetli ve can sıkıcı.

Dershane olmadan da bu işin üstesinden gelebileceğime ikna olabilirsem seve seve bırakacağım derslere gitmeyi.
  • epistemic_regress  (28.11.19 23:25:45) 
kazanan arkadaşım var. çılgınlar gibi çalışmıştı derece yaptı sonra.


  • ezkaza  (28.11.19 23:26:58) 
kpss dünyanın en kolay sınavı. kazanılır yani ortalama bi çalışmayla muhtemelen..


  • nundu  (28.11.19 23:37:28) 
eğer bir işte çalışmıyorsanız buna odaklanacak zaman ve enerjiniz varsa kesinlikle kazanılır, iyi puan alınır. ancak işyerinde çalışıyorsanız ve konsantrasyon probleminiz varsa dershane motive edici bir faktör.


  • fistikthecat  (29.11.19 09:25:18) 
Ben dershaneye giderek atanmıştım.

Ama sebebim farklıydı. Gece işte çalışıp, gündüzleri de son senem olduğu için okula gidiyordum. Bir düzen gerekiyordu çalışmam için. Dershane sadece düzene oturttu çalışma sistemimi. Bahsettiğim rutinde dershane olmasaydı hayatta çalışmak için çaba göstermezdim çünkü.

Şimdi tekrar derece amaçlı olarak hazırlanıyorum. Çok fazla boş zamanım olduğu için video dersler, soru bankası ikilisi yeterli geliyor.
  • akatreil  (29.11.19 09:29:00 ~ 14:10:06) 
Dershane saçmalık. Orada sana ders anlatan hocanın da senden farkı yok. Hem zamanın gidiyor, hem enerjin, hem de paran.


  • elitoangelito  (29.11.19 10:58:53) 
Evet kazanılır.
Bkz. Youtube
Bkz. Sahaf
Bkz. Forumlar

Kendinize inanın gerisi gelecektir.
  • denizmaniaherif  (29.11.19 11:01:40) 
Dershaneye gitmeden hem A hem B grubu kadroları kazanan insanlar biliyorum. B grubu kadrolar için evde çalışarak kazanmak hiç de zor değil bence. A grubu kadrolar için de iyi bir çalışma planı ile yapılabilir.


  • radio raheem  (29.11.19 11:23:14) 
[]

Bel ağrısı için egzersiz

Selamlar,

İki gündür otururken ve eğilirken çok zorlanıyorum. Son iki aydır sürekli masa başında uzun saatler çalışmak zorunda kaldım. Nedeni bu sanırım. Soğuk almış da olabilirim. Kas gevşetici ve ağrı kesici krem kullanıyorum ama pek işe yaramıyor. Özellikle sandalyede otururken canım çok acıyor. Ne tarz egzersizler yapmalıyım?

Teşekkürler.

 
vücut geliştirme. sadece deadlift yaparak tek bölgeyi çalıştırırsan daha zararlı olabilir.


  • diffarentiationation  (27.11.19 22:24:57) 
Kısa vadede bel kaslarını rahatlatacak spesifik egzersizler arıyorum aslında. Yoga pozları falan.


  • epistemic_regress  (27.11.19 22:27:48) 
fizik tedaviye gidin önerirler mutlaka bir şeyler. devlet hastanesinden bir randevu ve 5 dakikalık muayneye bakar


  • argent dawn  (28.11.19 10:05:21) 
Bel ağrısı ile beraber ayakta çekme baldırda ağrı vs.. varsa özelden mesaj atın konuşalım kendi uyguladıklarımı yazayım onun harici sadece bel ağrısı varsa sırtınıza yük bindirmeden yerde yatar halde yapılabilecek rahatlatıcı hareketleri denemenizi öneririm.

Bel fıtığı bile çıksanız ( -ki bel ağrısı ile başlamaz genelde korkmayın ) doktorlar pek yardımcı olamıyor. Bu kişinin kendi ile çözebileceği bir şey belki 500 kişi ile konuştum 50 tane yöntem denedim ama sonuç olarak size söyleyebileceğim şey şu ki ; sırtınızı sıcak tutun.Dik oturun ve dik durun. Sırtınızı sürekli koruyun terlememeye çalışın havalar soğudu çok tehlikeli. Bunların yanında da YOGA hareketlerini sırtınıza yük bindirmeyenlerini yapın. Esneme vb.

Geçmiş olsun.. :)
  • denizmaniaherif  (28.11.19 10:13:12) 
[]

Böyle bir hayatı nasıl götürürdünüz?

Kendimi sürekli huzursuz, mutsuz, kaygılı hissediyorum. Kendimi bildim bileli böyle bu. Sürekli yasta gibiyim. Hayat ışığı içimde hiç yanmadı benim. Çocukluğumda böyle değildim elbette, ergenliğimle birlikte yaklaşık 20 senedir böyle ama. Depresyona girdiğiniz ya da kendinizi tükenmiş, yorgun hissettiğiniz zamanlarda içinizde heves, heyecan kalmaz hiçbir şeye karşı. Hayatı sürüklersiniz yalnızca. Ben kendimi bildim bileli böyle. Ayda bir iki kez intiharı düşünüyorum ama cesaret etmedim henüz. Durumunun düzeleceğine dair umudum yok, kendimi tamir edilemez şekilde bozulmuş görüyorum. Böyle bir hayatı nasıl sürdürmeli?

Yani işe git gel, faturalarını zamanında öde, iki günde bir duş al, onun dışında uyu gibi pratik çözümler sunmanızı bekliyorum. İlaç, terapi gibi şeylerden gönlüm geçti yıllardır.

İnançsız, isteksiz, motivasyonsuzluk, hevessiz bir hayat nasıl götürülür sizce? Onu merak ediyorum. Bana umut vadetmemenizi rica edicem, umut aramıyorum. Düzelir, doktora git falan demeyin lütfen.

Sorumu gerçekten anlayacaklar olacaktır. Diğerleri ağzımın payını vermeye uğraşacak. İlk grubun söyledikleri için şimdiden teşekkürler.

 
Yetişkin bir birey Her gün duş almalıdır.

Bu arada tavsiye ile mutluluk yakalanacağına inanmıyorum. Motivasyon insanın içinde varsa vardır, yoksa yoktur.
  • super kahraman olsaydim baba olurdum  (15.11.19 21:39:54) 
Evcil hayvan beslemeyi düşünebilirsin? Huzur veriyolar.


  • noisette  (15.11.19 21:43:59) 
başarı seni güçlü kılar. bir şey başar her ne olursa olsun. o başarının da ne olduğunu en iyi sen bilirsin.


  • heidi'nin dedesi  (15.11.19 22:13:01) 
ilgini çekebilecek bir konu keşfederek bu konuda uzmanlaşmaya, detaylıca bilgi sahibi olmaya gayret gösterebilirsin. hiçbir şeyin ilgini çekmediğini düşünüyor olabilirsin ve bu nedenle belki ilk uğraşın biraz olsun ilgini çekebilecek bir şeyler bulmaya kafayı takmak olabilir.

kitaplara yönelmek de güzel bir seçenek. hem fiziksel hem de ruhsal sağlık açısından çok zorlu bir süreçte bana çok iyi gelmişti bu. Travenian-Şibumi okumuştum ilk olarak o sıralarda. 1000kitap uygulamasını öneririm; okuma alışkanlığın yoksa güzel bir giriş olabilir.

farklı ülkeleri, gelenekleri, inanışları araştırabilirsin. ya da bilim ve teknoloji odaklı gelişmeleri takip edebilirsin. bunlar hayatın, dünyanın bulunduğun karamsar noktadan çok daha büyük olduğunu hatırlatacaktır ruhuna. farklı sanat dalları, spor dalları gibi pek çok şey olabilir. elbet bir şeyler ruhuna hitap edecek.

ayrıca bir konuda uzmanlaşmak, bir alana yönelmek şu anda yerle bir olmuş olması muhtemel özgüvenine de iyi gelecektir. hatta sonraki aşamalarda sosyalleşebilirsin bile bu güvenin de verdiği yetkiye dayanarak.

arkadaşlıklar enerjini yükseltebilir. sevgi bağı burada bahsettiğim nokta. bir evcil hayvan edinmek de çok güzel olur bu bağı hissedebilmek adına. (belki bir yılan ya da bir kedi, sen bak içinden gelen türe göre. :)

mutsuz olmak - wilhelm schmid okuyabilirsin bir de. mutlaka mutlu, huzurlu ve kaygısız olmak zorunda da değiliz belki, en azından her zaman.
  • isilisilisil  (15.11.19 22:32:51) 
spor yap :(


  • basond  (15.11.19 22:37:45) 
open.spotify.com
The happyness lab with Dr. Laurie Santos isimli podcast fena değil, belki 3 5 katkısı olur :)

  • The_Lollok  (16.11.19 09:07:44) 
Hocam niye mutsuzsunuz?


  • plutongezegendegilmi  (16.11.19 10:41:56) 
merhaba, yazini okudum ve yazinda kendimi gordum. aslinda bakarsan yalniz degilsin. su an senin gibi hissedip yasayan bir suru insan var.

ben depresyona girdim. bunun icin psikolog aramadim, kendi kendimi tedavi etmeye calistim. okudum okudum ve okudum. isin sonunda suna vardim ki aslinda ben ve kafamdaki dusunceler ayni sey degil. yani ben ve dusunceler. iki farkli sey. bu dusunceler bana ait degil tabii ki. beyin tasiyan her insanda ayni dusunceler beliriyor. yani bu su anlama geliyor, aslinda biz insanlar birbirimizden farkli falan degiliz. oyle goruyoruz kendimizi ama degiliz.

dolayisiyla kafamda beliren dusunceleri kendi insani varligimdan ayiriyorum. dusunceleri ciddiye almiyorum. dusuncelere inanmiyorum. sadece onlari observe ediyorum. izliyorum. gecip gidiyorlar.
dusuncelere asarilirsak, dusunceler bizi ele gecirir. daha sonra duygu pompalanmaya baslar. ve bu da bizi cikmaza sokar, bunu hissetmemek icin beyin bizi cesitli kacislara yonlendirir. bu kacislara ornek olarak, din, ideoloji, gundem ve haberleri takip etmek, seks, film ve muzik, arkadaslarla takilmak, baskasindan onde hissetmek icin yalan yere basarili olmaya calismak, sevgili bulmak gibi sayabilirim.

tum bunlarin sonunda kendini iyi hissedecegin beklentisi icinde olursun ama bu hicbir zaman gerceklesmeyecek. cunku dusunceleri ve beyni hicbir zaman doyuramazsin. tabii eglence sektoru de sagolsun bunun farkinda, sizi bos birakmamak icin her gun yeni fake fulfillmentlar cikariyor.
yapilacak sey, anda yasamaktir. beynin nasil calistigini ogrenip onu izlemektir. dusuncelerin dedigini yapmayin, inanmayin. onlar gercek degil. dusunceler sizin dediginizi yapsin.

yukarida bir arkadas evcil hayvan tavsiyesinde bulunmus, katiliyorum. ozellikle kopekler sizi su anda tutan varliklardir.
  • Leonardo~Da~Vinci  (16.11.19 11:38:31 ~ 11:43:38) 
geç gördüm ama cevap yazayım. bendeki bu umutsuzluk uzunca bir süre sonra bir tür optimizme dönüştü. simone weil'in şuna benzer bir deyişi var: bir insan yaşamak için herhangi bir umuda veya amaca sahip olmamasına rağmen yaşamaya devam ediyorsa, gerçek iyimser o'dur. ilk ve en önemli kural kendinizle verdiğiniz kavgayı sonlandırmanızdır, insan kendisine karşı verdiği kavgayı asla kazanamaz. kendinizle barışın demiyorum, kavga etmeyin diyorum. içimizde kara bir delik var, sürekli gidip o deliğe bakmanın ve o deliği düşünmenin anlamı yok. ben o deliğin çevresini olay yeri şeridiyle çevirdim ve orda olduğunu bilmeme rağmen artık gidip kurcalamıyorum, onun varlığıyla yaşamaya alıştım. tüm bunlar bir sürecin sonunda oldu elbette ve bir noktada egomu da fena şekilde dövmek, kendimi aşağılamak zorunda kaldım, çünkü bunu yapmazsan bir kayaya dönüşüyorsun. yaklaşılamaz, iletişim kurulamaz hale geliyorsun. tabi bunlar çok uzun başlıklar, böyle cevaplarla özetlenecek şeyler değil fakat nirengi noktaları bunlar.


  • bezgin adam  (21.11.19 00:41:05) 
[]

Ücretli kullandığınız uygulamalar neler?

Yeni spotify ve netflix zamlarından sonra kullanmaya devam ettiğiniz, aldıkları paranın hakkını veren uygulamalar sizce nelerdir, öğrenmek istedim.

Benimkiler;
Spotify
Netflix
Youtube premium
Storytel
Mubi
Meditasyon (bir ay kullanıp bıraktım. Uygulama kötü olduğu için değil, kullanmadığım için)

 
spotify, netflix. kolay kolay bırakmam.


  • jelly bear  (10.11.19 22:01:03) 
Sadece netflix var


  • all girls dream  (10.11.19 22:03:13) 
Spotify
Netflix
Evernote.

Gerçi Evernote'i premium üyeliğini iptal ettim geçen. Ücretsiz olan basic üyeliğe devam ederim muhtemelen. Uygulamadan son derece memnumum aslında. Bir ara premium üyelik gerekmişti. Öyle devam etmiştim. Şimdilik böyle bir gereksinim yok.
  • put it in your appropriate place  (10.11.19 22:12:53) 
Spotify
netflix
icloud storage
evernote
  • roket adam  (10.11.19 22:20:08) 
Bir iki ay kadar smule e para verdim.
Tek seferlik olduğu için runtastic uygulamasını almıştım.

Google anketler ile kazandığım tüm parayı polythopia'ya yatırdım. 60-70 vardır herhalde.
  • baal  (10.11.19 22:21:45) 
hiç yok.


  • facebook  (10.11.19 22:24:22) 
Camscanner , radarbot


  • Mistyimage  (10.11.19 22:55:18) 
spotide buradan bulduğum bir ailedeyim 2 sene falan oldu sanırım. netflixi de zengin bi arkadaşım ailesindeki boş yere aldı. :D ikisine de ölüp bitmiyorum o yüzden tam ücret ödemek saçma geliyor.


  • 9kuyruklukedi  (10.11.19 22:55:44) 
spotify, netflix, icloud storage, google drive storage. bunlar aylık sürekli ödeme yaptıklarım. bir de arada premium alıp daha sonra ara verdiğim çok uygulama var. tinder, oyunlar vs

youtube premium zaten spotify ve netflix kullanan biri icin kesinlikle gereksiz diye düşünüyorum
  • everythingok  (11.11.19 01:25:21) 
Netflix, Blutv
Spotify
Office365 (+onedrive)
Adobe Creative Cloud
  • nhk ni youkosu  (11.11.19 01:26:44) 
netflix
playstation plus
iptv
  • duster  (11.11.19 10:50:24) 
Netflix ve spotify

Netflix sabrımı sınıyor her an bırakabilirim. Spotify ise evlat gibi, bırakamam.
  • eazy  (11.11.19 10:54:29) 
[]

Ertesi gün hapı kullandıktan sonraki ilk regl

Hayatımda ikinci defa kullandım bu hapı. İlki on sene önceydi galiba, nasıl etkiler bıraktığını hatırlamıyorum. Sağdan soldan kullandıktan sonra özellikle ilk regl döneminin ekstra acılı, ağrılı, gergin geçtiğini duydum. Reglimin başlamasına bir haftadan uzun bir süre var ama karın ağrım var feci. Iq um sıfırlanmış gibi, kafamı toparlayıp hiçbir şey yapamıyorum. İnanılmaz gergin ve öfkeliyim.

Bu süreçte beni biraz olsun rahatlatacak önerileriniz var mı?

Neden kullandın o hapı, salak mısın vs demeyin. Mecbur kaldım, kullandım. Oldu bir kere. Gerginim, ofansif yaklaşmayın. :)

Teşekkürler.

 
Neden kullandığın bizi bağlamaz ama çok ciddi bir ilaçtır. Zaten kendisi doğum kontrol için kullanılan bir ilaç değildir. Yakın zamanda ard arda kullanıldığında kiste neden olabilir. Soruna gelecek olursak bünyeyi kötü etkiler. Ama atlatırsın merak etme.


  • silah taciri  (08.11.19 22:54:43) 
eczaneye topikal magnezyum sorun. yoksa magnesium glycinate ya da başka bir magnezyum hapı araştırın. hapı uyumadan önce alın, topikali sabah akşam sürün.


  • inekadam  (08.11.19 23:32:41) 
Ben de kullanmıştım ama hiç öyle şeyler olmadı, gayet gününde regl oldum. Benim reglim zaten anormal derecede ağrılı geçer, yine ağrılı geçmişti. Siz bol su için, düzgün beslenin, soğanı kaynatıp suyunu için(sandığınız gibi acı bi tadı yok hatta bi miktar tatlı) , gevşeyip karnınıza masaj yapın sık sık. Vücut bi şekilde atacak o ilacı. Bol su için ki çabucak atsın en temiz şekilde.


  • megalomaniac  (09.11.19 03:08:43) 
[]

En son guilty pleasure ınız nedir?

Benimki çok güzel hareketler bunlar 2 izlemek ve bazen ciddi anlamda eğlenmek.

Sizinkiler nelerdir?


 
recep ivedik 5'in youtube videolarini izledim dun aksam. hani iki dakikalik kesitler yukluyorlar ya filmden, onlardan.


  • der meister  (07.11.19 20:14:14) 
recep ivedik 2

serdar ortaç - mesafe albümü. özellikle "istersen" şarkısı. anlamsız ama bağıra çağıra söylemesi keyifli.
  • mattiadestro  (07.11.19 20:15:46 ~ 20:16:18) 
Masterchef :(


  • malwethiel  (07.11.19 20:28:50) 
Hmm...
Online okey oynamak, tam bir vakit kaybı. Bazen yapıyorum hala.
10-11 sene öncesinde, sabahları yarı zamanlı çalıştığım ofisi açıp 9-10 gibi okula gitmeden önce İstiklal'deki bol kepçe lokantalarından birine uğrayıp ezogelin çorbamı içerken Fanatik'in yalan futbol haberlerini okumak :)
  • burka  (07.11.19 20:38:20) 
maalesef masterchef izliyorum ve merak ediyorum takip ediyorum.
beyin yıkayan programlardan hoşlanmam ama daniloyu sevip ortasından başladığım masterchef i takip ediyorum

  • basond  (07.11.19 20:55:33) 
Masterchef +1


  • datnet  (07.11.19 21:14:30) 
özcan deniz derin duygular şarkısını dinlemek en sevdiğim guilty pleasure'ım


  • Mossy  (07.11.19 21:24:21) 
İşte benim stilim kavgalarını izlemek


  • eazy  (07.11.19 21:27:49 ~ 21:29:07) 
Özcan deniz - derin duygular +1


  • epistemic_regress  (07.11.19 21:29:57) 
leş gibi soğuk esprilere gülüyorum. başkalarına da yapıyorum. arkadaşsız kaldım bu yüzden.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (07.11.19 21:46:05) 
Olumume turkce muzik dinliyorum bağımliyim. Sabah kahvaltida manus baba dinledim o derece :(


  • hindistan cevizi  (07.11.19 22:08:48) 
Demet Akalın'ın birkac sarkisini dinliyorum arada..


  • stavro  (07.11.19 22:13:15) 
esra erol seyretmek


  • dafuq  (08.11.19 09:36:15) 
Netflix'te insanların kötü kötü pastalar falan yaptığı Nailed It diye bir program var. Onu izliyorum.


  • sopiro  (08.11.19 09:52:32) 
bir donem serdar ortac - ne olur gitme


  • jimicik  (08.11.19 10:17:59) 
son zamanlarda masterchef +1


  • evde liyakat kalmamis  (08.11.19 10:56:43) 
amerikan survivorını izlemek. gerçi haftada bir 42 dakika program, ne kadar guilty pleasure sayılır bilemedim..


  • twq  (09.11.19 01:45:42 ~ 13:56:52) 
son zamanlarda arkadaş ortamında içtiğim 3 5 dal sigara, derken bu akşam bi coştum keyiflendim, yürüyüş yapıyordum ulan dedim bi paket sigara alayım, aldım yaktım bi tane, yürüyüşümün yarısında olmama ve çok dinlenik olmama rağmen ayaklarım beni eve resmen zor getirdi, ne gücüm ne kuvvetim kaldı.

anladım ki sigara böyle bişeymiş, pazartesi yeniden bırakıcam.
  • hem şişko hem deli  (09.11.19 02:34:37) 
[]

Favori spotify /youtube playlistleriniz

Bir aydır dinleyecek yeni bir şey bulamıyorum. Favori playlistlerinizi paylaşırsanız çok makbule geçecek. Tür kısıtlaması yok. Siz paylaşın, ben aralarından seçerim.

Teşekkürler.


 
Gülşah Güray'ın (Radyo Eksen) çaldığı şarkılar (fan listesi): open.spotify.com

Kaan Sezyum'un İstanbul Caz Festivali Best of 1984-2016 listesi: open.spotify.com

Oldies: open.spotify.com

Kulaklıkla dinlenecek şarkılar listesi: open.spotify.com
  • chicha  (01.11.19 08:29:41) 
[]

Avrupa milliyetçilerinden size de gına gelmiyor mu artık?

Geçtiğimiz hafta 12 senedir Türkiye'de yaşayan ve çalışan bir İngilizle tanıştım. Sohbeti açtı, sürekli mesajlaşmaya, konuşmaya başladık. En başından Türk milliyetçisi olup olmadığımı sordu. Bildiğim kadarıyla değilim ama ülkenin kültürünü, geçmişini, sosyolojisini bilmeden üst perdeden atıp tutan avrupalılara katlanamıyorum dedim kırık ingilizcemle. Konuştuğumuz süre zarfında alakalı alakasız her sohbete Türkiye ile ilgili şikayetlerini sıkıştırdı bu süreçte. Çoğuna hak veriyorsun fakat hani önyargıyla ve kibirle edinilmiş izlenimler olduklarını da farkediyorsun. Sürekli Türk erkeği ve kadınını tiye alması, kendi ülkesinin zamanındaki kolonileşme politikalarını bile dolaylı olarak övmesi, neredeyse zorla the office izletmesi falan yaklaşan fırtınanın ayak sesleri gibiydi.

Dün öğretmenler grubunda sınavlarla ilgili ufak bir anlaşmazlık yaşadık (öğretmenim ben bu arada). Öğrencilerin yapabileceklerinin ötesinde sorular sormak istiyor diğer öğretmenler. Ben de soruların öğrencileri çok fazla zorlayacağını, çoğunun sınıfı geçemeyeceğini söyledim ama diğer öğretmenler pek oralı olmadı. Ben de derdimi bu İngiliz arkadaşa açayım dedim. "Tabii ki zor soracaksınız, yoksa öğrencileri hayata nasıl hazırlarsınız?" gibi bi şey dedi. Ben de liseye yeni başlamış öğrencilere ilk sınavdan böyle bir bozgun yaparsak derse karşı daha büyük bir önyargı geliştireceklerini söyledim. Bence suyun altını yavaş yavaş açmak lazım, öğrenciyi birden bire kaynar suya atamazsın. Hayata hazırlamak böyle bi şey olmasa gerek.

Nasıl yaptı anlamadım ama olayı ülkecek gerçeklerden kopuk yaşamamıza bağladı. Arada İngiliz özdeyişleriyle süsledi konuşmasını. Liberal olduğumu söyledi. Öğrencilerin kendi başlarına hayatta kalmasına izin vermiyorsunuz dedi (bu konuda haklı ama ben bunu kastetmemiştim). Hatta çok acı, siz çocuklarınıza hayır ı duymayı öğretmediğiniz için Türkiye'de bu kadar fazla tecavüz ve kadın cinayetleri oluyor gibi gerçekten yapılabilecek en sığ, en aptalca çıkarımı yaptı.

Zaman zaman yurtdışında yaşasam daha mı huzurlu olurum diye düşünüyorum ama yükselen milliyetçilik ve Doğu düşmanlığı akımından burada bile payıma düşeni alıyorsam, oralarda nelere maruz bırakılırım, kestiremiyorum.

Aynı duruma birkaç defa düştüğüm oldu. Yani karşılarında sürekli kafa sallamamızı, ya evet, Türkiye boktan!" dememizi bekliyorlar. Ülkelerin gelişmişlik düzeyleri yle bireylerin tamamının entelektüel, sosyal vs gelişmiş düzeyleri arasında şaşmaz bir korelasyon olduğunu var sayıyorlar. Üsttenciler, rahat bir sohbette bile kendinizi nutuk dinlerken buluyorsunuz.

Siz neler düşünüyorsunuz? Bu durum canınızı sıkmıyor mu artık?

 
Boyle seyler yasamadim Avrupa'lilarla ama bahsettigin konuda benim de gayet canımı sikardi. Agizinin payını da verirdim. Sahsen yaşadığım ülkeyi sürekli gomen insanim, ama karşıma gecip sizin ulke soyle, sizin insaniniz boyle diye atip tutabilecek kisi bir ingiliz degil.


  • stavro  (30.10.19 19:41:02) 
Ben istdan once Londra yasadim. Ve iyi gorece pahali semtlerde yasayan ingilizlerin genel olarak kendilerini her milletten ustun tuttuğunu gordum bizzat yasadim. Ayni semtte oturuyoduk herhangi bi munasebetsiz hareketim olmamasina ragmen orda bulunmami hazmedemiyo gibilerdi. Genel olarak bi asagilama hali vardi uzerlerinde.


  • hindistan cevizi  (30.10.19 19:46:36) 
biz istedigimiz kadar milliyetci olalim bizden baska kimse milliyetci olamasin kafasi biraz tuhaf bence. bunlar hep disa kapali olmaktan.


  • hot potato  (30.10.19 19:53:01) 
@xportan: bu konuşmadan sonra muhabbeti kestim.


  • epistemic_regress  (30.10.19 19:54:30) 
ingiliz eleman gayet hakli gozukuyor burada.

Yilin 3-4 ayini Turkiye disinda geciriyorum ve canimi siktigi falan yok acikcasi. Bizim comarlardan bagisilik kazandim heralde, ki sayilari da karsilastirilmayacak kadar az burdakilere gore. En fazla iki cumleden muhabbetin nereye gidecegini kestirip yav he he diyip geciyorum.
  • twq  (30.10.19 20:03:00 ~ 20:24:39) 
Olay Istanbul'da geçiyor.


  • epistemic_regress  (30.10.19 20:17:56) 
sikmiyor. cunku ben kendimi herhangi bir irka, ideolojiye, mezhebe, millete, dine ve ulkeye ait gormuyorum.

dolayisiyle boylece ne ustum ne astim oluyor. insani bir varligim ben. hepsi bu.

beni bir kenara birakalim simdi.

yabanci arkadas bilinsiz, keza siz de ayni sekilde. boyle tartismalara, kalp kirmalara hic gerek yok.
  • Leonardo~Da~Vinci  (30.10.19 20:20:23) 
böyle konuşan adamın burada ne işi varmış? kendi ülkesinde iş bulamadığı için olabilir mi acaba? sen en azından kendi ülkende, doğduğun büyüdüğün yerde iş bulabilmişsin. o kadar muhteşemse bassın gitsin ülkesine.

yabancı dil bölümünde okuyorum ünide, bazen alman hocalar kantarın topuzunu kaçırır gibi oluyor. ters ters bakıyorum ya da sinir olduklarını bildiğim için açıyorum telefonla oynuyorum sallamıyorum dediklerini. kesiyorlar o zaman. adamların istediği sen onlarla tartış, kavga çıksın falan. yüz vermeyince oturuyorlar bir yerlerinin üstüne. zaten bahsettikleri kadar muhteşem olsalar burda işleri ne.
  • windows95  (30.10.19 21:00:42) 
3 senedir Almanya'dayım. Her milletin iyisi ve kötüsü olduğu gibi onların da var.
Tam da dediğin gibi bir sürü insana denk geldim. Kibirli, üstten bakan, seninle konuşurken her boku senin kültür farkı yüzünden geri kalmana bağlayacak olan.
Eğer karşılık verebileceğim birisiyse ben de kaba davranıyorum, herşeyi başlarına kakıyorum. Supervisor gibi benden daha üstteyse he deyip geçiyorum enerjimi o insanlarla kavga ederken harcamamak için.
Ve evet Avrupalılar arasında da çok fazla sığır var, bir de ilginç bir şekilde bu heriflerin okumuşları da yobaz oluyor :O
  • chitosan  (30.10.19 21:04:48) 
Adamın söylediklerinin ne milliyetçilikle ne de doğu düşmanlığıyla alakası var. Gerçekleri söylemiş. Türkiye h*lkı tam olarak budur. Gerçekler yüzüne söylenildiğinde de söylenilene cevap vermek veya özeleştiri yapmak yerine söyleyenin milliyetine veya dinine giydirilir. Söyleyenin Türkiye pasaportu varsa kesin satılmış vatan hainidir.


  • bruce mclaren  (30.10.19 21:15:14) 
İngiliz'in ilginç tespitleri varmış seni tanımak istiyorum yiğidim beni mutlaka ara.


  • Ufuk  (30.10.19 22:12:13) 
Boş konuşmuş iste. Buna haklı diyen tamamen aşağılık psikolojisi yaşayan eziktir. Kendi ülkenin milliyetcisini sevmiyosan bunu da sevmezsin. Bir ülkeyi herhangi bir istatistiki bilgi bile olmadan tecavüzcü ilan etme psikolojisi rezalet ve ciddi bir suçlama. Begenmiyorsa ne arıyor burda? Hatta milliyetçi dediğin siyasi ve milli değerleri kullanır resmen ırkçılık yapmış.


  • cilekesgargi  (30.10.19 22:25:46 ~ 22:29:30) 
ben genelde doğru bilinen yanlışları düzeltmeye çalışıyorum onun dışında çok üzerime alınmıyorum. ancak şunu fark ettim ki daha kötü bir ülkede yaşayınca aynısını ben de yapmaya başladım. şu an arnavutluk' ta yaşıyorum ve türkiye buranın yanında avrupa gibi kalıyor. çoğu şey o kadar boktan ki sürekli bir şeyleri eleştirirken buluyorum kendimi. düşününce bir ingiliz' in böyle davranması normal. ancak türkler avrupalılar sadece bize karşı böyleler zannediyor. bize karşı önyargıları dafa fazla tabii ki ama onlar da kendi içlerinde bazı milletleri burnu havada görüyor. sadece fransa içinde bile parislilerin çok burnu havada olduğunu söylemişti fransızlar.


  • bana bir nick verin  (16.11.19 18:43:57) 
[]

Sizden daha yüksek standartlarda yaşayan insanlardan haberdar olmak

İstememek sağlıklı mı sizce?

İlk üniversitem Türkiye'nin sayılı okullarındandı. Ben oradan mezun olamadım, daha orta ölçekli bir üniversiteye tekrar yerleştim. Fen edebiyat okudum, formasyon aldım. Atanmayı bekleyen on bin, hatta yüzbinlerce dar gelirliden biriyim. Fakat ilk üniversitemden mezun arkadaşlarım başka bir türlü bir hayat kurdular, standartları elbette daha yüksek. İyi bir üniveriste diploması sahibi olma motivasyonları var ve sanırım bu durum pek çok şeyin üstesinden gelmekte epey işlerine yarıyor. Ben bu insanların hayatına tanık olup kendimi kötü hissetmek istemiyorum. Yıllardır diyalogum olmayan, görüşmediğim, konuşmadığım insanlar bunlar. Örneğin, instagramdan hepsini takipten çıkarmak doğru olur mu? Dediğim gibi yıllardır görüşmüyoruz ve her geçen gün aramızdaki uçurumun büyümesi beni çok değersiz hissettiriyor.

Teşekkürler.

 
Bu bir çözüm değil.hayatın her alanında hayat standartları sizden çok yüksek insanlarla karşılaşacaksınız.takipten çıkarmak yerine instagramı kapatmak daha mantıklı bence.çünkü her halükarda birileriyle kıyaslıyor olucaksınız kendinizi.biraz da düşünce yapınızı değiştirmeye çalışın.o nasıl olur bilemiyorum, belki psikolojik destek, belki meditasyon.


  • astrid  (27.10.19 00:36:20) 
Sessize al. Ben herkesi sessize aldım mesela.


  • sessiz kalma hakkina sahipsin  (27.10.19 03:49:05) 
Yüksek standart mı önemli sence, yoksa huzur mu? Belki o insanlarin senin kadar huzuru yoktur, belki de vardır bilemeyiz ama bu bizi ilgilendirmez. Sen huzurlu olmaya bakacaksın elinde olan imkanlar dahilinde. Bal gibide olursun. Senin derdin başkası için nimettir belkide bunu unutma. Mesela ben eski arabamın içerisinde gayet huzurluyum, banane milletin lüks arabasından. Mesela ben arabamla dağa, bayıra, bozuk, bazen bataklık yollara giriyorum balık tutmaya giderken. Balık tutmak benim vazgeçilmezim, en büyük huzur kaynağım. Şu an benim sıfır bir arabam olsa korkusuzca girdiğim o yollara giremem. Demek istedigim sıfır lüks bir arabanın benim hayatımda yeri yok.

Bu tarz düşüncelerle ancak kendine zarar verirsin. İnstagram konusuna gelince, orasi senin evin gibi, sevmediğin, gördüğün zaman moralini bozan kim varsa misafir etmek zorunda değilsin zaten, sil gitsin.
  • el conquerador  (27.10.19 04:22:03) 
Sil gitsin. Ben zaten gorusulmeyen, konusulmayan, sokakta gorseniz zoraki konusacaginiz insanlarin hayatlarini takip etmenin sacmaliktan baska bir sey olmadigini dusunuyorum.

Ama bunun disinda sizi bu konu ekstra rahatsız ediyorsa belki hayat standartlarinizi yukseltmek icin atanma ihtimali disinda b plani da yapabilirsiniz. Cunku belli ki sizin tatmin etmeyen bir seyler varm
  • red g  (27.10.19 08:37:36) 
Kıskanmak çok olağan. Bir zamanlar o fırsata sahip iken siz bunu başaramamışsınız bir sebepten. İnsanın kendisine karşı dürüst olması iyidir. Benim genelde insanları takipten çıkarma sebebim kıskançlıktan ziyade uzun süre iletişim içinde olup olmadığımıza göre oluyor. Zaten görüşmediğin ve bir daha görüşmeme ihtimalinin çok yüksek olduğu insanı özel hayatınla ilgili paylaşım yaptığın sosyal medya hesabında bulundurmanın çok anlamsız olduğunu düşünüyorum. Aslında sırf bu nedenle bile takipten çıkarılabilir.


  • radio raheem  (27.10.19 08:50:56) 
Artık popüler sosyolojide bunun bir adı var, "hate follow" deniyor. Takip ettiğiniz kişiler arasında her postunu gördüğünüzde sinirinizi bozan, içten içe gıcık olduğunuz, size kendinizi -sebebi ne olursa olsun- kötü hissettiren kişilerin hesapları. En sağlıklısı takip etmemek veya sessize almak.


  • sopiro  (27.10.19 18:40:27) 
Can sıkıcı ama insan doğası bu. Başka insanların mutluluğunun bizi mutsuz ettiğiyle, sosyal medyanın depresyona sebep olduğuyla ilgili araştırmalar var.


  • rldofiui  (28.10.19 03:22:52) 
Gerçek hayatta muhatap olmadığın, birşeyler paylaşmadığın, gerçekten yakının olmayan sıradan insanları ya da eski arkadaşları takip etmek çok saçma.

Takibi bırakın kafanız rahat olsun, birilerinin hayatına imreniyor olabilirsiniz bu çok olağan bir insan davranışı.

Ama emin olun fotoğraflarda gördüğünüz hayatı tam olarak yaşamıyorlar, istemeden de olsa yaşıyormuş gibi yapıyoruz çoğumuz.

Her gün dandik pjamayla yaptığımız dandik kahvaltının fotosunu çekip koymuyoruz, sadece özel bir yere gidip de sofra mükemmel iken çekiyoruz fotoğrafı mesela!
  • John Bloor  (28.10.19 11:43:25) 
[]

İdare edilemeyen sınıf

Selamlar,

Bir devlet lisesinde ücretli öğretmenlik yapıyorum. Matematik öğretmeniyim. Lise, sonradan Anadolu lisesi olan düz liselerden. Öğrencilerin akademik düzeyleri biraz düşük. Liseye de yeni başladıkları için uyum sorunları da yaşıyorlar. Derse de neredeyse sınıfın tamamı ön yargılı olduğu için dersi yürütmekte sıkıntı çekiyorum. Bir de artı olarak sınıf çok kalabalık.

Aramızda deneyimli öğretmen arkadaşlar varsa, çocukların kalbini, hevesini kırmadan bu sorunun üstesinden nasıl gelebilirim? Tabii meslek dışından insanların da önerilerine açığım. Bu durum canımı gerçekten çok sıkıyor, yetersiz hissediyorum. Gururuma da dokunuyor sınıf yönetiminde başarısız olmak.

Okuldaki deneyimli öğretmenlerden biriyle konuştum, bir öğrenciyi hedef al ve haddini bütün sınıfın önünde bildir, dedi. Bense ders esnasında cinnet noktasına gelmekten korkuyorum. Geçen hafta bir öğrenciye "Hala ne konuşuyorsun o cırtlak sesinle?" diye bağırmıştım, eve dönünce kendimi çok kötü hissetmiştim. Ne yapmalıyım, tam olarak kestiremiyorum.

Önerilere açığım. Teşekkürler.

 
maalesef öğrencilerin biraz hocasından korkması gerektiğini düşünüyorum.insan olarak ne kadar çok rahat bırakılırsak o kadar sözümüzü dinletemiyoruz.geçen hafta daha bi liseli hocası dersteyken kalkmış dans ediyordu.

bence tecrübeli hocanızın dediği doğru.birini haşlarsanız en azından dersinizi rahatça anlatırsınız.
  • drako  (25.10.19 17:57:06) 
bir öğrenci olarak, asla diğer öğrencilerin önünde birini rencide etmemenizi öneririm.
saygı duymazsanız onlar da size duymaz. ayrıca çocuğun o dersi ve sizi sevmemesini sağlamış olursunuz.
yaşları küçük, daha ne istediklerini bilmiyorlar. belki de biraz matematikten değil de gelecek hayatlarından, bilginin öneminden vs bahsedebilirsiniz. yapıcı olun kırıcı değil. başarılar.
  • neira  (25.10.19 18:05:04) 
Düz lise mezunuyum, lise 1'deki sınıfım çok kalabalık, çoğu ders dinlemez ve haylaz öğrencilerden oluşuyordu.

Ne kadar yumuşak davranırsanız, alttan alırsanız sizi umursamayacaklar. Bir yerden sonra saygınızı kaybedersiniz. Üzülen, yıpranan siz olursunuz.

Sınıfta gürültü oluştuğunda, öğrenciler sizi dinlememeye başladığında tepki göstermek için sabrınızın tükenmesini beklemeyin. Tek bir öğrenciye tepki göstermek yerine sınıfın geneline "kes sesini", "dinle burayı" diye bağırmak daha iyi olabilir.

Bir de öğrencilerle sohbet edebilirsiniz. Nereliler, ne olmak istiyorlar gibi şeyler sorabilirsiniz. En azından dersinize zorunlulukla bulunmaktansa karşılarında konuşabilecekleri bir öğretmen olursa daha iyi olur.

Derse katılımı arttırmak için de sınıf listesindeki herkesin ismini küçük kağıtlara yazıp, tahtaya soru yazınca bu kağıtlardan çekiliş yapın. İsimleri gelene kadar gerim gerilsinler. Siz de öğrencileri tanımış olursunuz. Bu isim yazma işini de derse gidice, sınıfta gözlerinin önünde yapın. Hatta ön sıralardan iki öğrenciye yaptırın.

Çok sıkıntı yaratan öğrencilerin yerini değiştirin.

'Deneyimli' öğretmenin dediğini yapmanızı tavsiye etmem. Ne gereği var bir öğrenciyi, bir çocuğu sınıfın ortasında küçük düşürmeye? Bu taktikler çok yanlış. Çok yıpratıcı öğrenci için. Tüm öğrenciler size karşı ön yargılı olacak bu sefer.

Sınıf içersinde tahtaya soru yazıp, en hızlı kim çözerse ona çikolata alabilirsiniz. Hatta bütçenizi aşmaması için çikolatayı marketten alıp, atın çantanıza sınıfta verirsiniz.

Ödev veriyorsanız. Arada ödev verin. İlkinde kontrol edin. İkinci ve üçüncü de kontrol etmeyip, dördüncü de kontrol edin.

Eğlenceli anılarınız varsa ya kendinizin anısı gibi ya da başkasının anısı gibi anlatın. Hatta anı uydurun kimse anlamaz uydurduğunuzu.
  • Evinizinkedisi  (25.10.19 18:09:46) 
buraya öğrenmeye gelmeyenler sınıftan çıksın denebilir mesela. öğrenmek isteyene de mani oluyorlar sonuçta.
kaybedeceği bir şey de olmaz çünkü zaten katılım göstermiyor.
o dersin önemini anlamadığı sürece gürültü yapacak. bırakın haylazlık etmek isteyenler bahçeye çıksın. sınavda sıfır alınca aklı başına gelir belki.
  • neira  (25.10.19 18:29:45) 
@neira: o dediğinize izin var mı, bilemiyorum. belki bir defa yollayabilirim ama sürekli sınıftan çıkaramam sanırım. bir de bu tarz hareketler çocuğu daha arsız, vuerdumduymaz hale getirir, daha büyük bir mukavemet gösterir diye korkuyorum.


  • epistemic_regress  (25.10.19 18:31:58) 
hemen o işi yavaşça elinden bırak. hem kendine hem de sisteme zarar veriyosun. ücretli öğretmenlik iş değil. git adam akıllı bi özel okula gir. her yerde aynı sıkıntıyı çekiceksinama en azından eline adam akıllı bi maaş geçicek. tatillere sanki sen karar vermişsin gibi senin maaşından kesmiycekler. ben formasyon alırken hocam dili sürçtüğü için bile özür dileyen bi kibarlık budalasıydı . sınıf ortamında kibarlık sökmüyor. biraz eli maşalı olucaksın. ama aynı zamanda çocuğa sevgi de göstericeksin, tatlı-sert olucaksın. bu ayarı ben debriyaj-gaz ayarına benzetıyorum. ve bu ayara, bi ortaokulda gelebilirsin. ihtiyaç duyuyosan (ki özel okulların ihtiyacı vardır asıl mat branşına) ortaokullarda ÜCRETLİ yap. zaten maksimum 1 yıl çalışacaksın. ortaokullarda kendini sınıf yönetimi konusunda geliştirirsin hocam. ben şimdi 5 6 7lere giriyorum ve 5leri seviyorum en çok. üzsen bile karşı tarafı gönlünü almak öyle basit ki. bi çikolataya, şekere bakıyo iş çocuk zaten seninle barışmaya dünden razı. belki bi öğrt olarak ortaokullu-liseli ayrımı yapmak etik diil ama ben 30uma gelmeden liseye geçmeyi düşünmüyorum açıkçası. ülkedeki fen lisesi öğrencileri yüzde kaç ki? onlar da benim peşimden koşmuyodu zaten. öyleyse liselere paydos. mini mini 5ler dururken kim çeker ergenlerin terbiyesizliklerini? sen beni dinle, gel özel bi ortaokula geç. valla kafan rahat eder hocam.


  • shiningkid  (25.10.19 18:40:25) 
@shiningkid: bu sene kpss ye de hazırlanıyorum. özel okulda çalışırsam sınava çalışmaya vaktim kalmayacak. hem ücretli öğretmenlikten 1800 - 1900 TL maaş alıyorum. ders bazında düşünürsek özel okullardan daha çok ödeme yapıyorlar. üstelik özel okullarda bu tip disiplin sorunlarında kafana göre esip gürleyemiyorsun, öğrenciyle iyi geçinmek, velinin gönlünü yapmak zorundasın. daha önce özel okullarda çalıştım, hatta ortaokulda da çalıştım. özel okulda ortaokul derslerine girmenin devlet lisesinde derse girmekten çok büyük bir farkı yok. üstelik ben ilköğretim değil lise öğretmeniyim, kendimi bu alanda yetiştirmem lazım.


  • epistemic_regress  (25.10.19 18:45:48) 
+ sisteme çok büyük zarar verdiğimi de düşünmüyorum. kadrolu öğretmenler derse nasıl hazırlanıyorsa öyle hazırlanıyorum, dersi nasıl anlatıyorlarsa öyle anlatıyorum. onlardan daha az çalışmıyorum ya da elimin tersiyle iş yapmıyorum. bana "derslerde bu kadar çok örnek çözmenize gerek yok hocam, her tanımın altına bir soru çöz geç" diyenler aynı atanmış öğretmenler. bu eleştirinizi kabul edemem.


  • epistemic_regress  (25.10.19 18:48:54) 
Ücretli öğretmenliğin sisteme nasıl zarar verdiğini araştırıp bulun. O zaman ne yapmanız gerektiğini bulursunuz.


  • ykyt  (25.10.19 19:26:08) 
öğrencileri dersten çıkarmak ya da atmak gibi bir yetkimiz yok hocam. o çocuk sınıfta tutulacak. ben dersi dinlemeyenler gürültü yapmamak kaydıyla istediğini yapabilir diyorum bu tarz sınıflarda. gürültü yapan ya da sıkıntılı bir durum oluşturan olursa da haşlıyorum biraz. bir de öğrencilerle sürekli sohbet ederim, sıkıntılarını dinlerim, espri yaparım, onlarla birlikte spor yaparım, eğer anlattıkları bir şey olursa üstünden zaman geçtikten sonra ''ne oldu o iş?'' derim. bu onları değerli hissettiriyor ve sizi üzmemek için ellerinden geleni yapıyorlar. belki ders dinlemiyor ama sınıfın huzurunu da bozmuyor.bazı tipler ise kötüden anlar sadece onlara da mecbur kötü oluyorsun. herkesten başarı bekleyemeyiz eğitimin ne kadarından faydalanabilirse o kadarından faydalanmasını sağlayabiliriz sadece.


  • tantunizade murat efendi  (25.10.19 19:43:17) 
@ykyt: ataması bekleyen öğretmenlerin yerine fahiş fiyatlara çalıştırıldığımızı, sigortamızın yarım gün yattığını, herhangi bir iş güvencemiz olmadığını ve dönem içinde üç öğretmen değiştiren öğrencilerin yaşadığı kopukluğu mu söylüyorsun? farkındayım. yine de özel okulda çalışmam. vehameti sen düşün.


  • epistemic_regress  (25.10.19 19:49:26) 
Bilen bilmeyen herkes size ve sisteme sallamış. Bagirin falan demişler :D

Hocam öğrencilerle taşak muhabbeti yap derste. Kupon muhabbeti yap. Karı kız muhabbeti yap. Sınıfın ortalık karıştırıcısı sivri çocuğu vardır sınıfı yönetir onu yakala genelde onunla yap. Teneffüslerde de yap. Samimi ol. Çocuklar o samimiyeti görürse samimi olur. Bu samimilik sınır içermeli. Sınırlarını sert koy. Bağırarak birilerini 5 dakika susturursun sana yazık olur. Derste olabildigince etkileşim. Zor biliyorum, sıkılıyorsunuz, ben de zorlanirdim gibi. Üniversite hayatından bahsedin. Çocuk atıyorum urlaliysa Urla muhabbeti yapın. Çocuğa Urla deyin gerekirse. Laf atın, laf sokun. Her zaman nutuk çekerseniz kimse size saygı göstermez. Okulun hem ders anlamında hem kafa anlamında sevilen kişisi olun. Arada çocuklarla yanyanayken küfür edin. Yapin bunları. Siz onlardan uzaklaştıkça onlar sizi hiç dinlemeyecek çünkü.

Kolej konusunda %100 haklısınız bilip bilmeyen herkes sallamış burda. Bakmayın insanlara. Şartları sadece yaşayan bilir. Esekten düşenin halini esekten düşen anlar.

Bu çocukların dikkatib
  • westblack  (25.10.19 21:16:41) 
Sigara içiyorsanız sigara sorun. Ders çıkışında için gerekirse. Ama sınır koyarak. Siz deger vermezseniz saygı gostermezseniz o da göstermez. LoL muhabbeti yapın, csgo, YouTube, pubg. Çocukların damarından girin


  • westblack  (25.10.19 21:18:11) 
@hey corc:öğretmene karşı yürütülen sistematik zorbalık söz konusu olduğunda her zaman ihtiyatlı, sabırlı davranamayabiliyorsun. Bu yaşadıklarımı başkası yazmış olsa ben de yadırgardım, elbette söylenmesi hoş şeyler değil. Karşılıklı kılıçlar çekildiğinde o cinnet haliyle ağzından çıkıveriyor bunlar. Sonra üzülüyorsun tabii ama durum bu. Sahada iş değişiyor maalesef. Benim de çok hoşuma gitmiyor. Öğrencilerle daha yakın olmak, daha rahat iletişim kurabilmek, dillerinden anlayabilmek isterdim. Zamanla üstesinden gelebileceğimi düşünüyorum ama şu an gerçekten çok zorlanıyorum bütün bu dengeleri korumakta.


  • epistemic_regress  (25.10.19 22:06:37) 
hocam öncelikle hepimizin lise yıllarında sınıfa gelip hiçbir şey yapmadan direkt tahtaya konuyu yazıp havaya anlatıp soru çözen matematik-geometri öğretmenlerimiz olmuştur. bu tiplerden olmadığınızı varsayıyorum çünkü sorunun farkında gibisiniz. ve çözümü deniyorsunuz. bu çok önemli.

mat-geo gibi derslerde öğrenciler genellikle not-sınav kaygısı nedeniyle stres yapıyorlar ve bununla başa çıkmakta zorlanınca dersi dinlememe-sabote etme gibi davranışlara kayabiliyorlar.
nacizane tavsiyem elbette tüm öğrenciler için aynı ölçütte tepki olmayabilir ama sınav notlarına +5/+10 gibi eklemeler yapabileceğiniz uygulamalar yapın. ve atıyorum tahtaya bir soru yazdınız çok zor olmasına gerek yok bu arada amaç motivasyonu artırmak ve ilgiyi diri tutmak olmalı. ve öğrencilere söyleyin ki yanlış yapmakta korkmayın yanlış yapabilirsiniz sadece deneyin. derse katılın. böyle böyle o artı puanları almak isteyen sırf bu sebeple bile olsa tahtaya gelecek öğrenciler olacaktır. yalnızca burda önemli olan kısım öğrencilerin tahtaya soruyu çözmeye çıkmalarını engelleyecek durumlardan kaçının. onları topluluk içinde azarlamayın, dalga geçmeyin.
atıyorum gelecek ders o gün işlediğiniz x konusunda sorular sorucam yapan sınavda artı puan kazanacak diye bir önceki dersten haber verebilirsiniz. ona göre biraz bakın konuya diyebilirsiniz. illaki ilgilenen çıkacaktır.
baktınız kimse çıkmıyor tahtaya o zaman listeden 1'den 40a kadar yoklamadan herhangi bir sayı dersiniz o sıradaki isim kimse buyur gel tahtaya bakalım bi dene dersiniz. yapamayana eksi vermiyorum sadece yapana puan veriyorum da diyebilirsiniz. ve artı puan vermeseniz dahi tahtadaki öğrenciye yol gösterici ipuçlarında bulunabilirsiniz.
bu bahsettiğim uygulamalar dersle öğrenci arasındaki mesafeyi kapatan uygulamalardan birisi.
kolaygelsin.
  • lookatme  (26.10.19 13:15:59) 
123   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.