[]

Sonbaharda güneş gözlüğü

Merhaba. Sonbaharda güneş gözlüğü takmak absürt mü olur? Siyah uzun kollu üst varken siyah gözlük takmak kötü mü olur? Amaç tarz aslında. Güneşin konuyla bir bağlantısı yok. Sağ olun.




 
Açık tenli renkli gözlü bir birey olarak kışın dahi güneş gözlüğü takıyorum.

Senin durumunda da bir abeslik yok, takılır takabilirsin.
  • chicha_v2  (07.10.23 14:31:29) 
Aksesuar sonuçta takılır, ben de takıyorum.


  • black holes in the sky  (07.10.23 14:49:22) 
Bana saçma geliyor ve özellikle hava kapalıysa dalga geçiyorum ama ben kimim ki? :) İnsanlar takıyor, çok da kötü değil, takabilirsin.


  • prole  (07.10.23 16:49:12) 
Gözlük sıcak havalarda serinlemek için kullanılan bir eşya değil ki :D

Gayet kışın da takılır. Gözünü rahatsız edebilecek her türlü durumda, rahat etmek için kullanılır. Bazen geceleri ışıklar gözümde çok patlıyor, gece bile taktığım oldu 1-2 defa.

Kaldı ki sen gündüz için bahsediyorsun. Güneş var, gayet doğal gözlük takman.
  • not sure if serious  (07.10.23 17:17:45 ~ 14.10.23 12:56:15) 
güneş varsa gözümü rahatsız ediyorsa takarım her mevsimde.


  • jelly bear  (07.10.23 17:21:27) 
[]

Bilgisayar seçimi

Oyun için masaüstü almak mı mantıklı laptop mı? Çok pahalı olmayan laptop önerir misiniz? Sağ olun.




 
masaüstü mantıklı
çok pahalı olmayan ne demek

  • lambırcek  (05.10.23 12:23:06) 
Masaüstü.
Oynanacak oyunların kullanılabileceği asgari sistem gereksinimlerini oyunlara göre araştırınız.

  • diyecevaplandı  (05.10.23 12:26:57) 
Masaüstü mantıklı, geliştirmeye uygun, performansı yüksek hem de daha uzun süre kullanılıyor. Laptoplar daha çabuk eskiyor.

AAA oyunlar için şu an piyasada en çok tercih edilen giriş segment ekran kartları rtx3060 ve rtx4060. Fiyatları belirleyecek olan da büyük oranda ekran kartları olduğu için bu iki karttan birine sahip laptoplardan hangisi bütçenize uygunsa onu seçin. Seçtiğiniz modelde en az 16gb ram olmasına dikkat edin. Laptop konusunda genel geçer markalara bağlı kaldığınız sürece işlemci uyumu sorunu yaşama olasılığınız düşük onun için işlemciyi düşünmenize çok gerek yok ama göz ucuyla i5-11 ve üstü olmasına dikkat edin.
  • akhenaten  (05.10.23 12:46:47 ~ 12:50:10) 
en en en en en aşağı amd 6750 xt ekran kartına ve 5600 işlemciye sahip bir sistem toplanabilir. 25'e patlar sanıyorum.


  • a darkness coming  (05.10.23 12:53:54) 
[]

Lens sorusu

Merhaba. Bugün lens aldım. Doktor sadece sağ gözüm için yazdı. Sol gözüm 0'mış. Bu şekilde kullanan var mı? Dışarıdan belli olur mu?

Bir de bir aylık lens aldım. Dışarıda çıkarmanız gerektiğinde ne yapıyorsunuz? Nasıl saklıyorsunuz?

Günlük lens alacaktım. İnternetten bakarım dedim. Kız satış yasak dedi. Beni mi kandırdı? Trendyol'da vardı.

Alışmam ne kadar sürer? Dikkat etmem gereken şeyler var mı? Sağ olun.

 
Ben yıllardır bu şekilde kullanıyorum, dışarıdan belli olacak bir şey değil; şeffaf lens zaten. Gozlugumde de sağ gözüm dinlendirici cam, diğeri dereceli cam. Tek gözü bozuk bir ben varım sanıyordum, yalnız olmadigim için mutlu oldum.

Lensmarket.com vs gibi bir yerden sipariş verebilirsiniz. Ben hiç mağazadan aldığımı bilmem. Doktorun verdiği reçeteyi siteye yüklüyorsunuz, o kadar. Yasak değil yani satış.

Saklamak için kutusu var. Lens solüsyonu içinde o kutuda saklıyorsunuz. Aylık lens aldıysanız her akşam çıkarıp o kutuda saklayacaksiniz. Ellerinizi el seferinde iyice dezenfekte etmeniz gerekiyor. Sabah takarken de solüsyonu dokeceksiniz. Akşam takarken yine yeni solüsyon. Solusyonlar o kocaman şişede satılıyor zaten, çok uzun süre de gidiyor. Solüsyon içinde kuru da çıkıyor.

Günlük lensleri de aynı şekilde çıkarmanız gereken durumlarda çıkarırsınız. Lens kutusunda, solüsyon içinde saklayip geri takarsiniz. Akşam da çıkarıp atıyorsunuz zaten günlük lensleri.

Bunlar dışında havuza, duşa filan lensle girmemek gerekiyor. Ellerinizi temizlemeden dokunmamak gerekiyor.


Bana ilk takmaya başladığımda zor gelmisti ama bir haftada elim alıştı. YouTube'da video filan izlemistim o zaman.
  • fraise  (03.10.23 20:49:05) 
Aşağıda paylaştığım 3 adet blog içeriğini okumanı öneriyorum. Lens seçimi ve okuma alanlarında sana oldukça fazla yardımcı olacaktır.


Lens Reçetesi Nasıl Okunur?

www.lensoptik.com.tr



Lens Seçimi Yaparken Dikkat Etmeniz Gerekenler

www.lensoptik.com.tr


Lens Nasıl Takılır (Video)

www.lensoptik.com.tr


Lens ile Havuza / Denize Girilir mi ?
www.lensoptik.com.tr
  • melihyldz10  (09.10.23 18:37:20) 
[]

Sigorta devamı

Merhaba. İşten ayrılınca sigorta hemen kesilmiyor gibi bir şey duymuştum. Bu doğru mu? Hemen kesiliyor mu? Devam ediyorsa ne kadar süre devam ediyor? Sağ olun.




 
Gss yi soruyorsanız önceki 1 yıl içerisinde 90 gün sigortalıysanız işten ayrıldıktan sonra 3 ay gss devam ediyor.


  • nuevo  (02.10.23 12:10:26) 
Hemen kesilmiyor. Aylarca da sürmüyor. google'da cevap vardır sanırım


  • cccbehzatccc  (02.10.23 12:10:46) 
GSS 3 ay degil tam 100 gun devam eder (son 1 yil sigortali olunmasi durumunda), 101nci gun GSS borcu islemeye baslar.


  • bay b  (02.10.23 13:58:59) 
isten cikis yaptiginiz gun itibariyle sgk uzerinden de cikisiniz yapilir. siz yanilmiyorsam saglik hizmetlerinden faydalanabilir miyim diye soruyorsunuz, cikis tarihinizden itibaren o yil icinde 90 gun zorunlu sigortali gorunuyorsaniz 100 gun daha siz ve bakmakla yukumlu oldugunuz kisiler saglik hizmetlerinden faydalanabilirsiniz.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (02.10.23 21:13:57) 
[]

İş sorusu

Merhaba. Bir fabrikada üretim müdür yardımcısı olarak çalışıyorum. Mühendisim. Bu işte 4. aya doğru gidiyorum. Bir sürü şey öğrendim. İş yapabiliyorum. İhracat bölümünde açık var. İngilizceme güvendiğim için o bölüme geçmek istiyorum. Bunu müdürüme bahsettim çok. Ama bir şey demedi. Şimdi direkt genel müdür yardımcısına durumumu açıklamak istiyorum. Bunu müdürüme bunu söylemeden yapmam doğru olur mu?

Aynı şekilde planlamada açık var. Bu bölüm için bir kişi işe aldılar ama o kişinin şu an bir faydası yok işlere. İşleri öğreniyor. Ben iyi kötü öğrendim. Beni planlama için düşünmüyorlar. Teklif etmediler. Bana mantıksız geliyor. Ne yapayım?


 
dört aylık bir çalışan olarak müdürünün izni ve rızası olmadan daha yükseğe çıkarsan, senin için ters teper.
isteğini bir kez daha yinele ve net bir cevap bekle bence.

  • etna  (08.09.23 18:39:21) 
Hangi yönetici olsa hoşuna gitmez bu durum. X işi için işe girmişsiniz, işi öğrenmişsiniz şimdi tam sizden faydalanacaklar, departman değiştirmek istiyorsunuz. Yeni departmanda 4 ay çalıştıktan sonra başka bir alana geçmek istemeyeceğinizin garantisi de yok.


  • archmage mahmut  (08.09.23 19:25:05) 
biraz açık konuşayım herhangi bir personel aradaki kişileri atlayarak, kendi departmanı veya başka bir departman için böyle bir taleple gelse kendisiyle ilgili çok sağlıklı düşünülmez.

insan kaynaklarına gidip başvurmak en doğru yöntem olur. tabi müdürün okey derse
  • bravoteam  (08.09.23 19:42:44) 
çalışan bana konuştuktan sonra benden cevap beklemeden üst yönetime giderse o çalışana kafamda negatif notu veririm.
Sirkette 4 aydır calisip departman degistirmek isteyen adama güle güle derim.
Kısacası hayır doğru olmaz. Sizin çalıştığınız yer önceki yazdıklarınızdan anladığım gibiyse kapiya koymalari bile olasi.

Ihracata ingilizcenize güvendiginiz için geçilmez. Ihracat sırf ingilizce ile hallolan bir yer değil.
Planlama ile ihracat arasında trilyon fark var. Planlama belli bir karakter gerektiren iş, ihracat farklı bir karakter gerektiren iş.

Hayatımda üretimde çalışıp ihracat da yapabilecek kişiye denk gelemedim. Bunlar apayri dünyalar.

Ihracat nedir; gelen siparislerin ihracati ile mi ilgilenmek? Çünkü dünyanın ,bana göre, en sıkıcı işleri import/export tarafları. Dökümentasyon, lojistik, faturalar, gümrük, incoterm, eu chain transaction, quick fixes falan yazarken sıkıldım.

Planlama ise planlanan şeye göre değişir de sistem olmayan yerlerde tam bir amele işi oluyor. Manuel mrp, excel mrp, erp sistemi yok, wms yok vs vs.

Neyse, yarin gidip bu sefer de planlama için giderseniz sizin müdür 4 aylık bir eleman olup iki farklı departman istediginiz için sizin notunuzu verir zaten.
  • logisticsmanager  (08.09.23 21:40:18) 
[]

Plajda eşya

Merhaba. Plajda telefonunuzu cüzdanınızı nasıl saklıyorsunuz? Çanta dışında güzel bir yönteminiz var mı? Sağ olun.




 
- 2-3 kişiysek aynı anda denize girmiyoruz :)
- su geçirmez kılıf ile denize girenler oluyor ama pek güvenmiyorum.
- ağzı kapalı kaba koyup şezlongun altında kuma gömmek.
  • jepa  (08.09.23 01:41:10) 
değerli eşyalarımı arabaya koyuyorum. arabamın elektroniği olmayan sadece kapıyı açan 2.bir anahtarı mevcut oluyor.


  • alp9900  (08.09.23 09:12:45) 
Ben cüzdanı götürmüyorum yanıma düşük limitli bir kredi kartı, biraz para ve anahtar alıyorum.


  • nuevo  (08.09.23 10:02:36) 
çantayı şezlongun altına iteleyip üstüne havlu örtüyorum. türk usulü süper güvenlik. daha bir şeyim çalınmış değil.


  • kibritsuyu  (08.09.23 11:00:46) 
Allaha emanet giriyorum denize. Sende oyle yap bro. Ya da gozune kestirdigin birine emanet et


  • deepfear  (08.09.23 13:58:08) 
Sabahın köründe denizde sadece 3-5 emekli amca ve teyze varken gidiyorum, telefonum falan da ufak bir çantada plaj havlusuna sarılı duruyor. Tek başıma çıkacağım zaman kendimi bildim bileli böyle yapıyorum.

Ayrıca sabahın köründe denize girince bütün gün harika geçiyor.
  • akhenaten  (08.09.23 19:36:40) 
[]

Euro almak

Merhaba. Bir yurt dışı gezisi yapmak istiyorum. Zamanı belli değil ama Avrupa istediğim için Euro almak istiyorum. Şu an almak mantıklı mı? Zaman yakınlaşınca almak mı mantıklı? Bir de Sırbistan'da 3 4 gün için kaç Euro harcarım?




 
Gidecegin kesinse su an hemen al. Bu ufak zamanlama hesaplari tutmaz.

Sirbistanda euro ne kadar kabul goruyor bilmiyorum, hic gitmedim.
  • hot potato  (07.09.23 18:14:39 ~ 18:15:27) 
Mart 2024'e kadar ufak ufak çıkar. Sonrası tufan...


NOT: yatırım tavsiyesi değildir.


.
  • kartallar yuksek ucar  (07.09.23 20:18:27 ~ 08.09.23 02:03:41) 
Ben seneye Mart ayında yapmayı düşündüğüm gezi için şimdiden USD stoklamaya başladım, öyle diyeyim.

Sırbistan'da Euro geçerli değil, Dinar var. Euro'nu veya Dolar'ını orada bozdurur harcarsın. Harcama konusunda (kişiden kişiye çok değişir ancak) genelleme yapacak olursak; İstanbul'da gezdiğini, yemek yediğini vb. düşün - benzer bir parayı Belgrad'da harcarsın.
  • Lethe  (08.09.23 09:39:42) 
[]

Kitap fiyatlarının uçması

Merhaba. Bir malzeme bilimi kitabı alayım dedim. 500 TL olmuş. Bu nedir? Üniversite okuyanlar nasıl kitap alıyor? Ben mühendisim. Kitap almak istiyorum ama bir tarafım İngilizce pdf bul geç diyor. Siz kitaba para veriyor musunuz?

Üniversite okuyan gençler derslere nasıl çalışıyorsunuz? Kitapsız mı?


 
Hocam biraz kızabilirsiniz ama ben Türkiye'de kitaplarının bedavadan biraz pahalı olduğunu düşünüyorum. Bunu sırf "Şu ülkede şu kadar dolar, burada bu kadar dolar" hesabıyla yapmıyorum, gerçekten ucuz olduğunu düşünüyorum. Yıllar önce aldığım kitaplar var, enflasyon karşısında kaybettikleri değeri görseniz inanamazsınız. Bazı yayınevleri niş kitapları uzun emekler sonucu bastırdığı için (özellikle bazı akademik kitaplar) onlar diğer kitaplara göre daha pahalı olabiliyor, ona bir şey diyemem.

Ben üniversite okuyan biri olarak hep Amazon'dan ya da ikinci elden ucuz kovalayıp dönem bitince satarak kullandım.
  • psipsipsi  (06.09.23 19:22:27 ~ 19:22:49) 
Ben kitap fiyatlarıyla başedemeyince en son gittim Kindle aldım ve huzura kavuştum. Öneririm


  • limonlu eksi  (06.09.23 20:07:07) 
Az önce çocuğun eğitim seti için (16 kitap ,toplam 700-800 sayfa civarı) 2.800 TL para ödedim. 2 üniversite hayatım boyunca toplamda bu kadar ödememişimdir.

Belli başlı kaynaklar dışında, maalesef fotokopiden başka çare kalmıyor. Kindle ve pdf vs olmuyor.

En kötü farklı üviversitelerin kütüpahanelerine kaydolup kitabı oralardan bulmaya çalışacaksınız. İade etmediğiniz sürenin cezası kitaptan ucuza geliyor :D
  • janavarorion  (06.09.23 22:19:47) 
2014-15 gibi aldığım tıp kitaplarının ortalama fiyatları 200 liraydı. 300 civarı olan da vardı hatta sanırım.

Mesela o dönem aldığım anatomi atlasım olan Netter'i 180 liraya falan almıştım. Netter'in şimdiki fiyatı 1000 lira olmuş. 5 katına çıkmış. Döviz 10 kattan fazla arttı bu süreçte. Düşününce artış oranı dövize göre düşük kalmış. Bence yine en mantıklısı pdf'i telefon ya da tablete atıp ordan çalışmak, şu an asistan olarak da öyle yapıyorum. Ama kitap fiyatları oransal olarak çok da pahalı değiller gibi eskiye göre
  • nundu  (07.09.23 08:53:44) 
[]

İstanbul kebapçı

Merhaba. Anadolu Yakası'nda mümkünse M4 hattında kebapçı önerir misiniz? Sadece kebap olmak zorunda değil. Tavuk şiş falan da olursa daha iyi olur. Restoran tarzı bir yer arıyorum. Sağ olun.




 
Maltepe Bağlarbaşı Kardeşler Kebap Salonu. Kalburüstü bir yer mi arıyorsun bilmiyorum ama buranın her türlü ızgarası süperdir. En son birkaç ay önce gittik.


  • prole  (05.09.23 21:27:15) 
metroya uzak ama idesaltepe çınarlatı dürüm "
mutlaka denemen lazım

  • mtgs  (06.09.23 08:19:15) 
[]

İş öğretme

Merhaba. Çalıştığınız yerde işe yeni başlayan bir kişiye iş öğretir misiniz? Ben bir sürü zorlukla öğrendiğim bilgileri anlattığımı fark ettim. O bilgileri için gözlem yaptım, araştırma yaptım, bir sürü soru sordum, hatta bazı soruları birden fazla kez sorduğum için bana kızıldığı bile oldu. Bir tarafım bu yanlış diyor, bir tarafım kötü düşünme diyor. Arada kaldım. Yüzde kaçı anlatılmalı? Sağ olun.




 
ogretirim, ogrettim, ogretiyorum. genelde yapacaklari islerde yardimci olacak anlatabilecegim her seyi anlatiyorum, yoksa durduk yere gel sunu anlatayim (background olarak bilinmesi gereken seyler disinda) demiyorum tabi. o taskla ilgili olan bir seyi (fikirlerim disinda) bilerek saklamam, fikrimi merak ediyorlarsa onu da soylerim.


  • fakyoras  (04.09.23 22:24:41 ~ 22:25:19) 
%60 diyorum :p

Buradaki asil mesele is performansi = "bilgi" degil. Disiplin, insiyatif, insan iliskileri, iletisim, cikarim yapma becerisi falan bunlar kuru bilginin otesine gecen seyler.

Yani istemiyorsan tum meslek sirlarini soylemesen de olur ama calisma hayatinin teknik bilgi disinda cok baska yanlari var. Seni gececekse bildigin herseyi anlatmasan da gecebilir.
  • hot potato  (04.09.23 22:25:19 ~ 22:32:26) 
ne biliyosam anlatırım. herkes birbirinden öğrenir.
sen 3 günde öğrendin diye onun da 3 günde öğrenmesi gerekmiyor.

  • jelly bear  (04.09.23 22:31:32) 
Öğretirim. Öğretiyorum.


  • ruhen hastayim ben  (04.09.23 22:39:19) 
işle alakalı ne biliyosam gösteririm. kendim yeni bir işte çalışınca da aynı yaklaşım beni mutlu eder.
ama birileri bana öğretmedi diye kin besleyip onu başka masum birisinden çıkarmaya çalışmam. çünkü o zaman o kişiden hiçbir farkım kalmaz. artık ona dönüşmüşüm demektir.

  • ezkaza  (04.09.23 22:50:31) 
Kisisine gore ogretirim ve ogretmem. Kisinin bana yaklasimina gore degisir.


  • kuzey li  (04.09.23 22:52:43) 
Son damlasina kadar ogretiyorum. Bilmedikleri alanlarda odevler verip tikandiklari yerleri sormalarini isterim. Akademiye ceviririm ortami.

Super verimli oluyor. Tum bildigimi gosterince yeni seyler ogrenmek icin cok motive edici oluyor kendi adima.

Tabi kimi insan yeni bir seyler ogrenme konusunda hevesli olmuyor. O tarz insanlarin sordugu soruya direkt cevap vermem, kay ak gosteririm.
  • brkylmz  (04.09.23 23:02:17) 
ogretiyorum, hatta isim bu. ogrenmek sancili bir surec. siz ne kadar kolaylastirsaniz da ogrenen kisi illa zorlanacak. bu ogrenmenin dogasinda var. yani o da sizin gectiginiz yollardan gececek, supheniz olmasin. "there is no such thing as a free lunch"


  • banach  (04.09.23 23:13:20) 
Ogretirim, ogretiyorum. Hatta bir sorun olduğu zaman sorunu çözmek yerine sorunu acikliyorum ki anlasinlar nasıl işlediğini.

Su hayatta ogrendiklerini ogretmeyen kişilerin de kariyerlerinde düzgün yerlere geldiklerini görmedim. Gelenler varsa da bu tarz ufak işlere takılan kişiler cevre tarafindan sevilmez.

Sonuçta yeni matematik problemi bulunmuyor. Is yani bu.

Bana zamaninda biri ogretmiyordu. Hala istediği gibi kariyeri yok aksine is ogretenler güzel yerlere geldi.
  • logisticsmanager  (04.09.23 23:14:24) 
Öğretirim, öğrettim. Öğretirken de öğrendim. Seviyorum, zevkle yaparım.


  • kisa  (04.09.23 23:25:14) 
Ben ogretirim, anlatırım, gerektiğinde yardımcı da olurum, kaynak paylaşımı da yaparım. Çogu bilgiyi ben de zar zor edindim ve mesleğin ilk donemlerinde bunun acısını çok çektim. Bildiğim bir şeyi başkasından saklayamam.

Sonuçta bilgiyi teorik olarak bilmek ile onu uygulamak birbirinden farklı şeyler. Ben anlatırım, yardımcı olurum ama onun yerine işi yapmam mesela. Kendi öğrendiği kadarıyla yapar.
  • fraise  (04.09.23 23:59:40) 
Eğer öğrenirken bilmediğin için, hatalarından dolayı bir memnuniyetsizliğe, eleştiriye ve mobinge maruz kaldıysan asla öğretme.


  • kullanilamayan ruhumuzlar  (05.09.23 08:23:22) 
Ben çektim o da çeksin diyerek maalesef bir yere varamiyoruz. Biz bildiklerimizi bizden sonrakilere öğreteceğiz ki onlar daha da ileri tasiyabilsinler. Tekerleği tekrar tekrar icat etmenin bir anlamı yok.


  • kolaygelsin  (05.09.23 09:40:41) 
Hepsini öğretirim hiç bilgi kıskanma huyum yok. Aç mezarı yok sonuçta işimi elimden alacak değil.


  • kaptan maydanoz  (05.09.23 09:55:58) 
Öğretirim niye öğretmeyeyim. Benim ekibimde bir adamın eksiği benim daha fazla çalışmama neden oluyor çünkü.


  • anten  (05.09.23 10:50:22) 
[]

Opalescence diş macunu

Opalescence diş macunu kullanan var mı? Colgate kullanıyorum uzun süredir. Bunu almak istiyorum ama 250 TL. Çok fark yoksa gereksiz olur. Diğerlerinden farkı var mı? Bir de kömürlü olanlar var sanırım. Onlar nasıl? Sağ olun.




 
Dün burada paylaşılmıştı hemen aldım. Deneyince yazarım. Altında diş hekimlerinin yorumları vardı. Bir de fırçalı bir beyazlatma ürünü vardı. O da burada paylaşılmıştı. Bilen varsa atabilir.


  • Kahvedesu  (03.09.23 15:44:40 ~ 15:45:29) 
ben kullanıyorum, colgate vs'den farklı olduğunu düşünüyorum. nane tarzı bir şeyli olduğundan ferahlıkta veriyor. amazondan takip ediyorum, ara ara fiyat 200lere düşüyor, o zaman 2-3 tane alıp stokluyorum.

www.amazon.com.tr
  • hasansabbah  (03.09.23 16:22:20) 
cool mint kullanıyorum ve bence gözle görülür şekilde beyazlatıyor. ilk kullanımda kokusu ağır gelebilir, hiç istifinizi bozmayın.


  • isveperver  (04.09.23 02:46:07) 
ben bir fark görmedim ama kardeşim beğendi. tadı çok kötü bu arada. ama zamanla alışıyorsun


  • paintov  (04.09.23 12:05:59) 
Denedim. Diş taşımı da temizledi. Çok güzel ama zararlı merak ettim.


  • Kahvedesu  (07.09.23 12:42:58) 
[]

Restoran ve başlangıç tarihi

Merhaba. Bazı restoranlarda başlangıç tarihi 1925 falan yazıyor. Bunu kim denetliyor? Cumhuriyet 2 yaşındayken biri gerçekten köfte mi satıyordu? Bu bana çok mantıksız geliyor. 1970, 1960 anlarım ama 1925 nedir... Sallıyorlar mı? Ben bir yer açıp dedem profiterol asdsf yapıyordu deyip 1920 yazsam ne olacak?




 
Ankara emek'te pheru diye bir kahveci var, logoda since 1979 yazıyor. Türk kahvesinden, neskafeden başka kahvenin bilinmediği yıllarda espresso mu yaparmış diye merak ettik, öğrendik ki sahibi feridun'un doğum tarihi imiş. Pheru da feridun'un kısaltması...

Sallamak serbest yani. Yıllardır bir şey diyen yok.
  • kibritsuyu  (02.09.23 22:29:09) 
www.haldunyildiz.com

Denetleniyor mu bu husus bilmiyorum ama bir iddia ile müşteriyi kendine çekme çabasında olan işletme, bunun ispatını da ortaya koymalı. aksi bir durum "aldatma" sayılarak cezaya tabi olmalı.
  • diyecevaplandı  (03.09.23 04:05:24) 
Bu durumun en absürt örneğine izmirde Kıbrıs şehitleri caddesinde denk geldim.

Ayni caddede 100 metre ilerideki Çelebi fırınında 10 yıl önce piyasaya sürülen "meşhur" bomba tatlısını yapan bir mekan açıp altına 1975'ten beri yazmış bir süper zeka. Hadi köfteci falan vardır da meşhur bombacı x diye mekan açıp 1975ten beri de demezsin yani ahdhshs
  • nundu  (03.09.23 10:45:24) 
[]

Diş beyazlatma

Merhaba. Diş beyazlatma yaptıracağım. 4 bin TL dendi. Bu fiyat ortalama mı? Yakın zamanda yaptıran var mı? Bir de zamanla beyazlığın azalması durumu olur mu? Tecrübenizi baştan sona anlatabilirseniz merakım gitmiş olur. Sağ olun.




 
büyük şehir için fiyat normal. küçük şehirlerde 2bin e de bulunabilir.

zamanla beyazlığın azalması tabii ki oluyor ömürlük istiyorsanız kaplama, hollywood smile falan yaptırmanız lazım. kaldı ki o bile tam ömürlük değil.

beyazlatma işlemi sonrası yediğinize içtiğinize dikkat ederseniz ortalama 6 ay gidebilir.

gıda boyası olan şeyler, iekerli şeyler, yağlı şeyler çok tüketirseniz 4 ay

sigara da içiyorsanız 2 ay bile sürmeyebilir.
  • ananiyimioguz  (02.09.23 20:02:43) 
Bu arada öncesinde şunu kullanabilirsiniz belki beyazlatma işlemine de gerek kalmaz kullananlar memnun.

www.hepsiburada.com
  • ananiyimioguz  (02.09.23 20:11:01 ~ 20:11:17) 
Fiyat yuksek. Doktorum bana tavsiye etmemisti. Dis minesini fena halde bizuyor demisti. Dis temizligi yap yeter demisti.


  • kimilolo  (03.09.23 06:55:18) 
[]

Zengin olma mantığı

Merhaba. Kafayı zengin olmakla bozmuş durumdayım. Simitçi bir suyu 5 TL'ye satıyor. Bu su 50 metre uzaklıkta 12 tanesi 16 TL olarak satılıyor. Kabaca bir suyun maliyeti 1 TL. Bir sudan 4 TL kâr ediyor.

Benim 10 bin TL'ye su alıp 40 bin TL kâr etmemin önündeki pratik engeller neler?

O kadar suyu 1 yılda bile satsam paramı artırmış olmuyor muyum? Basit gibi duruyor ama ticaret gerçekte böyle mi işliyor?

Bir de yemek işine girmek istiyorum. Yaşadığım yerde merkezde 5 bin TL kirası olan bir yer buldum. Tost, tavuklu pilav satıp başarılı olma şansım var mı? Maaşlı çalışmaktan sıkıldım.

 
Ticarette para kazanmada bir çok etken vardır, dediğiniz örneğe göre simitçinin bulunduğu konumun insan trafiği bakımından yoğunluğu , insanların gelir seviyeleri, zaman, rakip vs. gibi bir çok etki işin içine girer.

Dışardan hesap yapıp karı buluyorsunuz normal olarak ama , vergi, vs. gibi bir çok maliyette mevcut, ayrıca
sürdürebilirlikte çok önemli, bu sene 5 bin dediğiniz kira mal sahibinin bir sözüne 10 bin olabilir vs. evet ticaret
çok karlıdır ancak, işi tutturana kadar da yeri geldiğinde cepte işleri çevirebilecek fazladan gerekir vs.
  • mrctrk  (01.09.23 18:43:09) 
bir arkadaşım Beşiktaş Barbaros bulvarında pilavcı açmıştı, ama yolun karşı tarafına açtı sanırım o yüzden görülmedi duyulmadı. O kapanalı baya oldu, şimdi tam karşı tarafında ünlü bilmemne bıyıklı pilavcı var o baya tutuyor mesela. Konum + konsept yaratma önemli gibi geldi bana.


  • nhk ni youkosu  (01.09.23 18:45:31 ~ 18:45:43) 
Su dediğiniz için o örnekten yola çıkarsak; evet mantık bu fakat suyu ucuza satan yerle (market) aynı miktarda stok tutup aynı satış adedini pahalı satmanıza rağmen yapabilecek misiniz? Büyük ihtimalle hayır. Simitçi market gibi 15 bin şişe su satmıyor, 150 tane satıyor. Marketin kar marjı düşük ama mutlak değer olarak karı çok çok daha yüksek. Yani su satarak para tabii kazanılır ama zengin etmez.

“Yemek işi” anlattığınız gibi basit olsaydı sanırım önce ilk yapanlar zengin olur, sonrasında da tost ve tavuklu pilav fiyatları dibi boylar, sonradan bu işe girenler batardı.

Heves bükücü gibi görünmek istemem ama herhangi bir işi yapmak için o işte tecrübe ve en önemlisi sermaye gerekir. Genelde batanlar (ki %90’ı oluyor batanlar) sermaye olmadığından, işi ve finansmanı bilmediklerinden batıyor.

Tost, pilav konusunda detaylı bir fizibilite yapabiliyorsanız yapın, araştırın, ben oturduğum yerden ezbere konuşuyorum ama belki de baktığınız yerde tutacaktır, bakmak lazım.
  • orient blue  (01.09.23 18:52:48) 
atladığınız bir nokta var. diyelim ki vergiler ve nakliye dahil suyun size gelişi 1 tl ve 10 bin adet aldınız. tek başınıza çalışıyorsunuz diyelim kendinize de asgari ücret maaş ödüyorsunuz diyelim o da yaklaşık 16000 tl civarı maaliyeti olacaktır. dükkan kirası 5000 tl. 1250 elektrik 250 tl su 250 tl internet 250 tl ıvır zıvır masrafı desek sadece şu anda aylık maaliyetiniz kabaca 33000 tl. kazanacağınız ücret 50000 tl karınız 17000 tl. 40000 tl kar etmenizin önündeki engel budur.

bunun yerine paranızı vadeli mevduat hesabına yatırarak %30 gibi bir faiz veren bankayla anlaşarak 10 bin tlnizi yıl sonunda 13 bin tl olarak geri alabilirsiniz. (tabi ekonomideki durgunluğun sebeplerinden birisi de budur).

gıda ve hizmet sektörüne girmek istiyorsanız birkaç yerde çıraklık misali işi görmenizi öneririm. sektörün artıları kadar bazı zorlukları ve eksileri de vardır.

edit: eklemeyi unutmuşum yıl sonunda kazandığınız 17000 tl üzerinden gelir vergisi vermeniz gerekir. gelir vergisi 2550 tl ve damga vergisi 179 tl olarak ödersiniz sonuç itibariyle size kalacak olan kar 14721 tl'dir.
  • bravoteam  (01.09.23 19:30:34 ~ 19:33:32) 
Hocam ticari yetenek(ticari zeka,ticari bakış açısı vs de deniyor) diye bir tabir var biliyorsunuzdur. Hah işte yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla sizde o ticari yetenekten yok bana göre. orient blue nun aksine ben heves bükücü olacağım çünkü birikmişini sermaye yapıp onu da kaybedecek ışığı görüyorum sizde. Memurluk duyurusu açmıştınız siz ordan devam edin bence


  • yazdonumu  (01.09.23 19:44:32) 
1-risk e girmeden zengin olmak zor
2-maas denen uyusturucuyu birakmasi zor
3-tutunma asamasinda ac kalmaman/batmaman icin kenarda birikmisinin olmasi lazim
4-bildigim kadariyla acilan restaurantlardan %50si ilk 5 sene icinde batar.

ozetle, mevzu o kadar kolay degil...
  • cooperr  (01.09.23 22:31:10) 
5-10k tl sermaye ile çeşitli toptan tekstil ürünü al güncel tasarımlar baskılar vs. trendyolda şahıs şirketi ile bir dükkan aç ürünleri ekle 2 ayda malları erit. işi en kolay böyle öğrenirsin.


  • montakristokondu  (01.09.23 22:57:43) 
Evet doğru mantık .
Basit düşün ticaret bu aslında .
Tabi birde hesap var .
youtu.be
  • dunyatuhaf  (02.09.23 01:01:12) 
kâr marjları her sektörde aşağı yukarı bellidir. bir sektörde zaten atıyorum 3 liraya alıp 5 liraya satıyorlardır. senin bunu "abi ben bunu 1 liraya mal ederim, 5'e satıp zengin olurum" diye şu an bulabilmen imkansız.

yeni bir fikir bulman lazım (batmayı da göze alacaksın tabii, batan, başarılı olanlardan kat kat fazla). mesela getir var değil mi. çok basit bir fikir aslında ama adamın sermayesi olduğu için, baştan beri kafasında iş kurma fikri olduğu için bu fikri gerçekleştirmiş. çok basit olmasına rağmen bu fikir benim aklıma gelmezdi, çünkü iş kurma ile uzaktan yakından alakam yok.

böyle söyleyince de "basit bir fikir bul, zengin ol" der gibi oldu ama öyle değil tabii ki :)

kimsenin aklına gelmeyen bir şey bulman lazım.
  • ahm1  (02.09.23 01:09:40 ~ 01:11:25) 
Zenginlerin bir çoğunun zengin olmasındaki birinci sebep vergiden kaçınma yollarını çok iyi bilmeleri ve olmayan para ile para kazanmaları, bunu şöyle anlatalım.

Örneğin cebindeki 10K ile toplu halde su aldın, bunu anında satıp para kazanamazsın belki aylar sürecek bu parayı kazanman, bu sırada enflasyonun etkisiyle suyun fiyatı da artacak, bu işlemi tekrarladığında bu kez suyun tanesini 1TL'den değil 1.25 TL'den alabileceksin yani paran %25 değer kaybetmiş olacak kafadan. Bunun yanı sıra devlete bunun vergisini ödeyeceksin, küçük bir işletmenin aşağı yukarı kazancının %35'i devlete öyle ya da böyle vergi olarak ödenir. 40 bin TL'nin %35'i gitti bir de üstüne suya %25 zam geldi bir daha ki toplu alımında alabileceğin su miktarı düştü.

Peki zenginler bu işi nasıl yapıyorlar, öncelikle suyu kendi paraları ile değil kredi ile alıyorlar kendi paraları değil haliyle enflasyon karşısında paranın değer kaybetmesi umurlarında olmuyor finansmanı sağlayanın sorunu oluyor, bunun yanı sıra kredi faizini ve masraflarını da vergiden düşüyorlar.

Daha bunun gibi bir sürü yol yordam var, yani gideyim 10Kg limon alayım onu satayım sonra 20kg alayım mantığı sadece hikayelerde gerçekleşir.
  • solo  (02.09.23 11:08:39) 
ticarette muazzam karlar var. eğer ceo falan değilsen bir şirket sahibi maaşlı çalışandan çok kazanır. musluğun başını tutuyorsun sonuçta. maaşa göre farklı kulvarlar.

ancak şu var. ticaret yapmak demek su alıp satmak, lokanta açmak değil sadece. mühendistin sanırım. mümkünse bu alandaki fırsatları görüp o alanda şirket, start up kurmak da ticaret. hem daha çok para kazandırır. açıkcası bu eğitim sonrası vizyonun lokanta açmak olması bence çok yanlış. türkiye'de nedense basit mal alıp satılan ticaretler övülüp mühendislik gibi işler yeriliyor. elon musk da tüccar mesela.

atıyorum kendi alanında mühendislik projeleri yapan bir mühendislik ofisi, şirketi kursan da olur. o da bir ticaret, girişim ve iyi kazandırır maaşa göre.

diğer yandan muhatap olacağın insanlar da önemli. evet para da önemli ama bazı işler var ki -inşaat gibi- milyon dolarlar verseler girmek istemem.
  • hknty  (02.09.23 12:27:36) 
Geçenlerde cihat çiçek bir videoda güzel özetliyordu bunu.

Ticaret parasız adamın işidir, parasızken para kazanma yöntemidir.
Cebinde parası olan ticarete girmez. Olmayan girer demişti.

Vadeyle nakit alır, o nakitle, mal alır. Vade tarihi gelene kadar o malı nakite çevirip borcunu kapatır üstüne de cebine nakit kalacak şekilde diye.

Ticari zeka denen şey de orada devreye giriyor. Borcunu ödediğinde cebinde enflasyonun ve borcunun üstünde bir kazanç olacak mı olmayacak mı?

güzel özetlemişler. Bizim gıda üstüne bir aile işletmemiz var ben de gıda üzerine örnek vereyim.

Öncelikle suyun maliyeti 1 tl, 5 TL'ye satılıyor 4 TL kar bırakıyor yanlış bir hesap. Ciro, brüt kar, net kar, maliyet ayrı ayrı konular.

Ürünün maliyeti alış fiyatı değildir. Satış fiyatıyla maliyetin farkı da net kar değildir.

Sizin hesaptan bakalım. Suyun depo çıkış fiyatı 1 tl olsun. Sizin satış fiyatınız da 5 tl.

10.000 TL'ye 1 TL'den 10000 şişe su aldınız.
dükkan kiranız 5000 tl değil mi?

Şimdi o su size kaça geliyor? Birim başı maliyetle hesaplayaım.

Kiranın ürün başına maliyeti 50 kuruş. Bunun elektriği var, muhasebe gideri var vs. Aşağı yukarı sizin maliyetiniz 2 TL'ye yakın.

Üstüne 5 TL'lik satış başına gelir vergisi, kdv (Alış kdvsi ve satış kdvsi farkı) vs.

Tüm bunları kabaca bir hesapladığımızda 1 TL'ye ürün alıp 5 TL'ye sattığınızda ürün başına net karınız 1.4 TL civarı olacak.

Yani kar marjınız yaklaşık %20-%30 arasında bir yerde.

Şimdi bir de bu 10.000 suyu ne kadar zamanda satıyorsunuz? 1 haftada bütün stokları bitirebiliyorsanız şahane. Ama tüm stoklar üç ayda bitiyorsa o zaman karlılık hesabını da ona göre yapmanız lazım. ONa göre fiyatlandırma yapmanız lazım vs.

Genelde perakendede ve gıda sektöründe kar marjları zaten bu civarlardadır. Yani 1'e aldım 5' sattım 4 kazandım diye bir dünya yok.

1'e alırsın, 5'e satarsın, cebine 0.60 kuruş-1.6 lira arası bir şey kalır.
Zaten tüm o maliyeti o para için yaparsın.

Bir de gıda sektörünün şöyle bir handikapı vardır. Aldığın malzemenin bir bölümü zamanla bozulur. Yani 10 ürün alırsın, 3'ünü atarsın bozulduğu için. Yani o bozulan ürünleri de maliyetine ekleyeceksin vs vs...

O yüzden boşuna demiyorlar çıraklığını yapmadığın işin patronu olma diye.

İlla kendi işinizin patronu olmak istiyorsanız, kendi mesleğinizle ilgili bir iş kurmayı deneyin.

Ama şunu unutmayın, atıyorum mühendissiniz mesela.
Başarılı bir mühendis olmanız başarılı bir şirket kuracağınız anlamına gelmez.
Bir mühendis olarak başarılı olabilirsiniz. Çünkü o şirkette kalan işleri de başka alanlarda başarılı insanlar yapıyor. Muhasebe, pazarlama, satış vb...

Siz o şirkette mühendislikten para kazanıyorsunuz çünkü bir pazarlamacı şirketi pazarlıyor piyasaya, bir satışçı proje satıyor müşteriye, bir muhasebeci karlılığı takip ediyor. Siz de projeyi yapıyorsunuz.

Kendi işinizi kurduğunuzda bunların da hepsine vakıf olmalısınız.
Müşteri bulacak kadar satışçı,
muhasebeci,
pazarlamacı,
ve mühendis olacaksınız.

En azından bir bilanço okuyacak kadar muhasebe bilmelisiniz mesela. Verginizi, karınızı, net karınızı hesaplayabilmelisiniz.

Gibi gibi...
  • anten  (03.09.23 13:43:36) 
ilk yatırımı, survival cost'u, vergileri yok sayıyorsun

su satarak sadece aslanoba zengin olabilirdi o da oldu zaten
  • duyurukullanıcısı  (03.09.23 13:49:16) 
[]

Memur olmak

Merhaba arkadaşlar. Bir kariyer sorum var. 30 yaşında makine mühendisiyim. Bir fabrikada çalışıyorum. Cumartesi de işe gidiyorum ve dinlenemiyorum istediğim şekilde. Memurluk çalışma saati ve günü olarak istediğim gibi. Ama özelde tecrübe kazandıkça sorumluluğum, maaşım artıyor. Bir haftaya yakın üretim müdürlüğü tecrübem bile oldu. Bölümümde genelde Doğu'da yer oluyor. Kocaeli'de yaşıyorum. İzmir, Antalya falan olabilir ama kalkıp Kars'a gitnek bana mantıksız geliyor. Kısaca hem memur olmak istiyorum hem memur olmak istemiyorum. Bu da Kpss motivasyonumu düşürüyor. Ne yapmam mantıklı sizce? Kişisel bir soru olduğu için gönül işlerinde açtım. Sağ olun. Son olarak DHMİ gibi yerler için kafam yetmez. 98 falan alamam. :D




 
seni tanimadan kimse bu cevabi veremez bence, bugun kitapta okudum insanlar genelde ne istemedigini bilirler ve ne istedikleri hakkinda fikirleri yoktur diyor. bir seyler benim istedigim gibi olsun ama ben karar vermeyeyim gibi. iliskiler de boyle ne istiyorsun diye sorulunca cevaplar biri olsun ben soylemeden ne istediklerimi bilsin ona gore davransin seklinde oluyor. ve dogal olarak umduklarini bulamiyorlar.

kisaca oturup ne istemedigindense ne istedigine odaklanman en iyisi olur bu mu su mu olsun diye dusunmeden. ihtiyacini buldugun zaman soyledigin motivasyon kaybi yerine strateji gelistirmeye daha kolay baslarsin istediklerinle ilgili. yoksa su soyle boyle diye alinan motivasyon pek kalici olmuyor.
  • gule gule  (01.09.23 12:34:33 ~ 12:36:46) 
Şu hayatta isteyeceğim son şey.
Ama kişiden kişiye değişir. Misal annem bir daha dünyaya gelirse memur gelecekmis.

Hocam ben senin milyon tane farklı fikrini gördüm, gule güle dediği gibi ne istediğini bulup ona odaklanman lazım.

Yani şu anki çalışma sartina bakarsak zaten ne yaparsan daha iyi olacak gibi de benim memur gibi çalışan fabrika tanidiklarim var. Onlara sorsan banane derler misal. Yani biraz bulunduğun konum ile alakalı. Sallıyorum bugün mercedes'te calissan eminim "memur mu olsam" demezsin.

O yüzden biraz düşün; kariyer istiyorsan bunun gerekliliklerini yerine getir ve su an çalıştığın yerden kacmaya bak. Yok kafa rahat olsun diyorsan da memurluk dene ama memurluğun olayi tabiki garip sehirlere gitmek, üstlerinde garip tiplerin olması ve torpille gelmeleri vs demek. Bunlara da hazır ol.
  • logisticsmanager  (01.09.23 12:39:23) 
Memurum. Çalışma koşulları gerçekten rahat ama o bedeli bir şekilde ödüyorsun. Ya ağrıya giderek, ya istanbulda maaşının yarısını kiraya vererek. Rahat, sakin, yormuyor ve memnunum ama paranın yetme olasılığı yok yani eskisi gibi değil memurluk da. Ben mesleğimdeki yığılma sebebiyle mecbur seçtim. Ya asgari ücretle günde 25 saat çalışacaktım ya da memurluk. Aileden falan bi destek de olmayınca mecbur. Kısacası az maaş ve sakin hayat da insanı bi süre sonra sıkıyor 50 yaşında olsam neyse de insan çabasının sonucunda hiçbir maddi karşılık almayınca motive olamıyor. Yl yapmaya başlıcam mesela, doktora falan da istiyorum. Ee sonuç cebime fazla 1 kuruş girmeyecek. Tatil önemli tabi ama para olmayınca boş vaktin çok bir anlamı var mı emin değilim


  • personaa  (01.09.23 12:49:43) 
ben de 30 yaşında kamuda mühendisim. özele göre çok rahat olduğuna hemfikirim ancak hem maddi hem manevi tatmin açısından düşündüğüm kadar uygun bir yer değil. sizin yerinizde olsam yurtdışı kovalardım


  • gizemli dede  (01.09.23 13:41:11) 
memurluk artık yapılacak iş değil. maaşı yerlerde. yükselme imkansız. sen 2 senede özelde müdür olursun devlette 20 senede şef olamazsın.


  • sizofren06  (08.09.23 16:33:03) 
[]

Kullanmadığınız şeyler

Kullanmadığınız şeyleri ne yapıyorsunuz? Bir parfüm almıştım adına kanıp. Hiç beğenmedim. Direkt çöpe mi atayım? Siz nasıl yapıyorsunuz?




 
ben muhtara veriyorum. giysi ise yıkayıp ütüleyip güzel bir torbaya koyuyorum. o gerekli kişilere ulaştırıyor. kimse de kimseyi görmemiş oluyor.

parfüm falan deme, senin beğenmediğin kokuyu seve seve kullanacak gariban gençler çok.
  • alperz  (29.08.23 08:30:43) 
dolap app


  • ananiyimioguz  (29.08.23 09:43:06) 
Çocuk kıyafetleri ve oyuncakları komşumuza veriyorum ve o da ihtiyacı olanlara ulaştırıyor.

Kıyafetlerimi ise önce eşe dosta akrabaya soruyorum. Kuzenimin oğlu benim yapımda ve ona oluyor mesela. Tabi ki ağzı yüzü dağılmış ürünlerden bahsetmiyorum.

Kendime şöyle bir yöntem buldum. 2 senedir hiç giymediysem bundan sonra giymeyeceğim demektir.


parfüm konusu ise önce arkadaş çevreniz ile konuşun. İlla ki bir tanesi ver ben kullanırım der, kendi de beğenmezse o da başka bir arkadaşına verir.

önemli olan ürünlerin sizin evden çıkması. Sonrası umrunuz da olmasın
  • janavarorion  (29.08.23 09:45:24) 
direkt satıyorum dolap'tan. son 2 ayda 2000 liraya yakın para kazandım ufak tefek şeyler satarak.


  • nathanieltroy  (29.08.23 11:43:06) 
Parfümün adını ve nereden aldığınızı söylerseniz ben bile ilgilenebilirim. Kesinlikle çöpe atmayın, Dolap tarzı bir yere koyabilirsiniz, bu işlerle uğraşamam diyorsanız birine hediye edebilirsiniz.


  • psipsipsi  (29.08.23 11:59:51) 
psipsipsi, beğeneceğinizi sanmam. LCW'den almıştım. 200 TL. Pahalı bir parfüm değil.


  • dissendium  (29.08.23 12:04:08 ~ 12:06:27) 
@dissendium hocam ben de lcw parfümü kullanıyorum şu an, linkini vs atın bir bakayım isterseniz :)


  • psipsipsi  (29.08.23 12:29:53) 
[]

Lense giriş

Merhaba. Bir gözüm iyice bozuldu. Uzağı iyi göremiyorum. Lens kullanmak istiyorum.

Göz doktoruna lens istiyorum mu demem gerekiyor?

Lens fiyatları ne durumda? Bir lens kaç gün kullanılıyor? Enfeksiyon sık olan bir şey mi? Alışmak ne kadar sürüyor? Hep reçete yazdırmak gerekiyor mu? Tavsiye eder misiniz? Sağ olun.

 
Evet, "lens istiyorum" demelisin.
Fiyatlar için internete bakabilirsin.
Gece yatarken çıkarılan haftalık lens de var, bir ay gözünden çıkarıldığın lens de var diye biliyorum.
Enfeksiyon çok sık olmamakla beraber kişiye ve kullanıma göre değişecektir.
Alışmak kişiden kişiye değişir. Kimisi hiç alışamıyor, kimisi anında alışıyor.
Hep reçete yazdırmak gerekmiyor. İlk reçeteden sonra ilaç gibi yeniden alabiliyorsun.
Tavsiye de fazla subjektif. Doktora danışın ve bir deneyin derim.
  • prole  (29.08.23 07:35:36) 
günlük ve aylık lensler var ama aylığıda öyle taktım 1 ay sonra çıkarayım değil gün sonunda çıkarıyorsun sadece çöpe atmayıp temizleyip kabına koyuyorsun ben çıkarmıyorum diyenleri boşver hem riskli hem de nasıl rahat ederler anlamam çünkü belli bir saati geçince rahatsız ediyor.

enfeksiyon 1 kere oldum onda da benim suçum sular kesikti ellerimi düzgün temizleyemeden dokunmuştum umarım başına hiç gelmez geçene kadar günler işkence gibi geçmişti. el temizliğine dikkat edersen gözüne dokunmazsan olmaz senelerce kullandım sadece 1 kere oldu o da benim suçum.

alışmak sadece ilk bir kaç takmada korkabilirsin sonra pıt pıt sıradan olaymış gibi takıp çıkarabiliyorsun.

reçeteyi saklarsan aynı reçeteyle alırsın gözün ilerlemediği sürece hatta benim optikçi tanıdık sormuyor bile ehe.

tavsiye ederim ama artısı eksisi var artısı görünüm olarak daha yakışıyor bir de suratında bir şey olmaması kışın sıcak ortama girince buğulanacak cam olmaması vs eksisi klimalı ortamda veya pc başında kuruyabiliyor uzun saat takınca rahatsız edebiliyor gerçi damla vs var ama bir de işte temizliğine dikkat edeceksin yoksa eskiyi o zaman görürsün ehehe.
  • klakie  (29.08.23 08:31:09) 
Öncelikle geçmiş olsun. 20 küsür yıldır lens kullanan biri olarak size yardımcı olayım :)

Öncelikle göz muayenesi randevusu alırken LENS MUAYENESİ olacağım diye belirtin. Bu muayenede normal bir muayeneden farklı göz yapınız incelenerek lense uygun bir göz yapınız var mı o kontrol ediliyor. Hem Lens için numaralarınızı öğreniyorsunuz hem de gözlük için. (ikisi farklı numara)

Lens fiyatları özellikle bu sene çok yıpratıcı şekilde artış gösterdi. 2018 yılında Aylık lens 2 paket (her bir kutuda 6 adet lens vardır) 200 TL iken , şuanda 1200 TL civarlarında. Sağlık harcaması olarak 1 yıl için 1200 TL bence çok çok yüksek bir rakam değil elbette. Burada benim dezvantajım 2 göz numaramın birbirinden çok çok farklı olması. Çoğu kişinin 2 göz aynı numara olduğu için 6 aylık lensi alıp (içinde 6 adet lens var) 3+3 şeklinde 3 ay kullanabiliyor.

ibb.co

uzak için olan lensler 2 ye ayrılıyor; Normal ve TORİK
Torik denilen durum astigmatınız var ise seçiliyor. Normal lense göre bir tık daha kalın olur. Bunun dışında tüm lenslerde günlük kullanım ve aylık kullanım olarak ayrıca 2 seçenek daha bulunuyor. Ben günlük hiç kullanmadım hem daha pahalıya geliyor hem de gereksiz yere kalabalık yapıyor.


Aylık lens denen olay aslında hiç çıkarmadan 15 gün civarı kullanabileceğiniz bir üründür. Ama kesinlikle tavsiye ettiğim bir durum değildir. Çok nadir dışarıda kalıyor olursunuz veya yola gidiyorsunuzdur o zaman yapacak bir şey yok tabi ki. Ama bu gibi durumlar hariç muhakkak sabah taktıysanız akşam eve gelince çıkartıp gözlüğe geçmeniz uzun vadede kesinlikle yararınıza olacaktır. Ben bu şekilde ortama olarak 1.5-2 ay kullanıyorum tek bir lensi. Hem maddi olarak hem göz sağlığınız için yararlı bir durum oluşuyor.

Enfeksiyon konusunda ise; bu tamamıyla sizin kullanım şekliniz, hijyen anlayışınız ve biraz da şansınıza kalmış bir durum. 20 yıl içinde 1 kez bile enfeksiyon kapmadım. çok nadir özellikle mayıs ayı, bahar sebebiyle gözlerimde kaşıntı ve kızarıklık olmakta. Bu sebeple 1 hafta kadar lense ara veriyorum. Lensi takıp çıkarırken kesinlikle ellerimi sabunlu su ile yıkıyorum. Lens kabımdaki solüsyonu 5-6 günde bir değiştiriyorum (normalde her gün veya 2 günde bir değişmeli)

Alışma kısmı tamamıyla sizin göz yapınız, lensin çeşidi, markası ve göz numaranıza göre farklılık gösterir. Çok sıkıntılı bir tip değilseniz 1-2 gün içinde sorunsuz devam edersiniz. Doktordan deneme lensi talep edebilirsiniz. Son dönemlerde pek verilmediğini duydum ama şansınızı deneyin.

1 kere reçete yazdırmanız yeterlidir (muhakkak fotosu veya kopyası sizde dursun). sonrasında hiç bir siparişinizde sorulmaz.


Eğer göz yapınız lense uygun bir yapıda ise kesinlikle dünyanın en güzel şeyi. Gözlük derdinden kurtulup HD yayına geçmek kadar rahat bir durum yok. iş yaparken, aman gözlük nerede, aman kaydı, aman buhar oldu derdiniz olmuyor.
  • janavarorion  (29.08.23 08:54:56 ~ 08:55:36) 
[]

Kot markası tavsiyesi

Merhaba. LCW'den kot alınca paçalarını kısalttırmak zorunda kalıyorum. Kot çirkinleşiyor. Paçaları kısalttırmak zorunda kalmayacağım kot markası önerir misiniz? Demek istediğim şu aslında. Boy seçenekleri daha fazla olsun. Mavi bu konuda iyi mi? Fiyat çok önemli değil. Sağ olun. Siz nereden kot alıyorsunuz? Memnun musunuz?




 
kotların en ve boy ölçüleri var.

32w - 32l gibi.

kendi paça boyunuzu öğrenin pantolon giyerken.

sonra istediğiniz yerden rahatlıkla alın.

bazen kesimi farkediyor arada gönder al yapmanız gerekebilir online olarak sadece.
  • gurur  (28.08.23 08:16:25) 
levi's, zangadanak! diye oturuyor gerçekten şaşkınım. kısalttırma yapmadan, pantolonla beraber mağazadan ayrılma duygusu gibi yok.


  • 1195  (28.08.23 16:30:53) 
[]

Çok terlemek

Çok terliyorum. Bugün dışarıda yemek yerken yüzümü silmem gerekti. Banyodan sonra da bir süre terliyorum. Kollarım bile terliyor bazen. Bir sağlık sorunu olabilir mi? Siz terliyor musunuz?




 
Ben de cok terliyorum. Henuz sebebini bulamadim, hep boyleydim. Yazin zaten sicaktan dolayi oluyor ama kisin bile biraz efor ile veya biraz stres ile cok terliyorum.


  • lemmiwinks  (27.08.23 23:15:54) 
nefes almanda sikinti olabilir


  • Kittie  (27.08.23 23:40:57) 
Terlemekte sıkıntı yok :) asıl terlememek sıkıntı olabilir. Hayatınızda spor yoktur, ağır efor gerektiren bir işiniz yoktur vs. Bu sebeple kondisyonsuz bir vücut yemek yerken de efor sarfeder, yatakta sağdan sola dönerken de sarfeder, nefes nefese kaldığınızı hissedersiniz. Bu da peşinden terlemeyi getirir.


  • janavarorion  (28.08.23 00:26:34) 
Ben de öyleyim. Mesela koltuk altım falan öyle aşırı terlemez ama yüzüm, sırtım, ön gövdem ve kollarım çok terler. Yazın sıcakta 5 dakika yürüsem (hele sırtımda çanta varsa ki genelde var) sırılsıklam oluyorum. Aynı şekilde yazın soğuk duş alsam bile duştan çıktıktan sonra bi yarım saat beklemeden giyinip evden çıkarsam inanılmaz terliyorum. Kendim kurumayı bekleyip oyalanırsam öyle olmuyor mesela.

Bazı insanlar terliyor yani buna yapacak bi şey yok. Hadi sadece el ya da koltuk altı gibi bölgesel bi durum olduğunda bazı geçici çözümler var bende de oralar terlemiyor, tüm üst gövdem terliyor. Benim genler karadeniz genleri, karadenizli ünlüler de maalesef genelde terlemesiyle meşhur kişiler. O şekilde açıklıyorum yani kendime demek karadeniz genlerinde bi şey var diye :d

Eforsuzluk da olabilir tabii, kendim çok spor yapan efor gösteren biri değilim normal hayatta. Belki düzenli spora başlasam yerli yersiz terlemelerim azalır
  • nundu  (28.08.23 09:53:39) 
Tiroid yüksekliği terleme yapabiliyor. Dahiliyeye randevu alıp durumunuzu anlatın bi.


  • elorelia  (28.08.23 18:54:38) 
Ben de inanılmaz terliyorum.


  • peki madem  (28.08.23 20:32:30) 
[]

Gıcık olduğunuz kişiler

Özellikle işte gıcık olduğunuz kişiler var mı? 30 yaşındayım, çocuk gibi gıcık oluyorum. :D Yalnız olmadığımı söyleyin.




 
Ben gıcık olmayı geçen ay bıraktım, aşırı yoğun bir mesaisi var. Kimseye içimden bile cemkirmiyorum. Ama olurken sağlam olurdum, yalan yok.


  • sekizdokuzon  (24.08.23 18:41:23) 
iş ortamında gıcık olduğum kişiler genellikle kötü niyetli olan kişiler oluyor. başkasının arkasından dedikodu yapanlar ya da iyi niyetli bi durumda yaşanan aksiliği kendi faydasına çıkarmaya çalışan kişiler oluyor.


  • a7x  (24.08.23 19:11:51) 
Baya var, hatta kendime de gıcık olurdum. Ben çok insan sevmiyorum, eskiden böyle değildim. Ne olduysa askerden sonra oldu, çalışmaya başlayınca hepten ipin ucu kaçtı.


  • akhenaten  (24.08.23 19:37:15) 
1 gunden fazla zaman gecirdigim herhangi birine gicik olurum her seyi batmaya baslar. bebek bile olsa. yalnizlik 4ever!!!!


  • mess  (25.08.23 09:34:25) 
50 yaşında bile gıcık olanlar var
Bana da gıcık olan çok ahah gideyim de gıcık edeyim

  • photo85  (25.08.23 10:09:30) 
bizim sektörde cırt diye yurtdışına gidenler oldu ben gidemedim, gidenlere gıcık oluyorum :D


  • mirty  (25.08.23 10:40:16) 
[]

Ailenizden kalan iş

Önemli bir soru olmadığı için gönül işleri kategorisinde açtım.

Bir fabrika var. Sahibi çok emek vermiş. Sadece yeri 500 milyon TL vardır. Makineleri, verileri saymıyorum.

Çocukları ilgilenmemiş. Sahibi fabrikayı satmış. Çocuklarından biri ABD'deymiş, biri Türkiye'de öğretim görevlisiymiş.

Size bu şekilde şirket ve çok para verilse yine yapmak istediğiniz şeyi mi yaparsınız?

 
Benim çok zengin arkadaslarim vardi üniversite sebebiyle.

Ailesinin fabriklarinin başina geçen de kendi istediğini yapan da. Ben orta direk aileden geldiğim için şirkete geçerim derim de zenginlikten gelen çocuk olsam kendi istedigimi yapmak isteyebilirdim.
  • logisticsmanager  (23.08.23 22:21:44) 
[]

İş konusu

Merhaba. İşte bir sürü şeyle uğraşıyorum. Mesleğim makine mühendisi. Bir fabrikada çalışıyorum. Üretim mühendisiyim aslında ama ham madde için irsaliye oluşturuyorum. Satış sipariş girişi yapıyorum. Tır yüklemesi için depoya gidiyorum. İşçilerin servisini, yemeğini planlıyorum. Bu arada üretimle ilgili teknik şeylerle ilgileniyorum. İzin almak isteyen bana gelip söylüyor. Güvenlik her şeyi haber veriyor. Kafam şişiyor kısaca. Bir taraftan bunlar hoşuma gidiyor, bir sürü şey öğreniyorum ama bir taraftan da köle gibi uğraştığımı hissediyorum. Bu nereye kadar devam edecek? Hangi noktada bu kadar maaşa bu kadar iş olmaz dediniz?




 
Bence "overqualified" bir formensiniz, şu an mühendislik yapmıyorsunuz. Piyasayı ve işlerin ilerleyişini öğrenmek için bir süre yapılabilir ama amacınız mühendislikse ya iş ya departman değiştirmeniz gerekiyor.


  • kimlanbu  (22.08.23 16:12:53) 
Masabaşı çalışan satınalma mühendisi ile aynı maaşı aldığını öğrenene kadar devam edersin bence. Üstelik onun evden çalışma seçeneği de vardır muhtemelen. Türkiye'de üretim mühendisleri çoğu fabrikada senin gibi çalışıyorlar.


  • useless  (22.08.23 16:14:13 ~ 16:16:33) 
Kimlanbu+1

Yaptığınız işlerin cogunu ogrenmenize çok gerek yok. Ben ilk başladığımda 6 ay yaptım bitti gitti bir daha da hiç isime yaramadi.
Su an mühendislik yapmadiginiz belli. Bu işlerin cogunu ya yeni mezun adam yapar ya da tekniker vs ya da alayli kişiler yapar.

Yani siparis girisi, irsaliye falan bunlar için veri giriş elemani falan calistiriliyor.

Bence kendinizi kandirmayin, benle yasittiniz galiba. Bunlarin sizin isinize yaramasi yüzde 10 sans.

Ben demistim; hiçbir şeyin belli olmadigi garip bir yerde calisiyorsunuz diye. Öyle belli.
  • logisticsmanager  (22.08.23 16:23:11) 
Ben de mesleğimin ilk 2 yılında böyleydim, maillere cevap yazıyodum, rapor hazırlıyorum dosyaları açıyorum, masraf raporluyorum bilmem ne. Bu işleri yapmanın bana kattığı şey şu oldu, yoğun çalışmaya alışma, stres yönetimi, kötü bir şey olduğunda soğukkanlı olabilme vs. He her durumda soğukkanlı olamıyorum hala, ama yine de biraz etkisi oldu. Her departmanı bilince her aşamayı bilince ister istemez bir liderlik pozisyonu yükleniyor. Mesela tek bi şeyi bilince müdür olamazsn, olursan ve diğer aşamayla ilgili bi sorun çıkarsa o an süreci yönetemezsen saçma bi duruma düşüyorsun.

Ben sizden tamamen farklı bi sektördeyim ama bu konularda bana bi şeyler kattığını düşünüyorum, benzer bi şey yaşadım yani.

Maaş konusunu da sektörü tanımayan bi şey diyemez. Mesela ben maaşımı söylesem şu an herkes bana mal mısın bu tecrübeyle bu maaşı mı alıyosun derler ama sektörün ve ekonominin bi gerçeği var. Benim bölümümde çok mezun var o yüzden de maaşlar düşük, ben kıçımı yırtsam bundan en fazla 1-2 k yüksek alırım onun için de yolum yarım saat uzar mesela. Yani maaşı sizin sektörden biriyle karşılaştırmalısınız.
  • turuncu tonlarda  (22.08.23 20:02:28) 
Bende proje çizimi, ufak tasarım ve hesaplar haricinde bu şekilde 2 sene çalıştım.
Maaşım düz memur maaşının yarısıydı.
Sonra arkadaşım istifa verirken bende verdim kpss çalıştım.
  • kararsızataletfilozofu  (23.08.23 01:21:48) 
[]

Tişört önerisi, havacılık

Merhabalar. Havacılığa ilgim var. Böyle kartallı, pilot karizması bulunduran tişört önerir misiniz? Hangi mağazalarda satılır? Uzayla ilgili de olabilir. Nasa falan. Bir de çift başlı kartal olabilir. Böyle savaş tasarımlı Roma tişörtleri olabilir. Savolun.




 
havacılık tarafı için konuşursam, solotürk olabilir. üs'lerin kantinlerine girme imkanınız varsa oralarda da güzel tişörtler olabiliyor.


  • vayanasinisayinseyirciler  (21.08.23 21:51:45) 
[]

Doymamam skandalı

Bu ara hiç doymuyorum. Bugün yediklerimi sayayım.

Bir Cornetto.

Tam ekmek tavuk döner ve ayran.

Mc Donald's buzlu bir içecek. Hatta buna 2 diyebiliriz.

3 top dondurma.

Sonra bir Liptop ve küçük bir cips.

Sonra yine 3 top dondurma.

Sayamadığım kadar şişe su.

Bunlar az mı çok mu? Niye doymuyorum?

 
Hocam bu yediklerinizde doyurucu olabilecek tek şey tavuk döner, o da bütün günü kurtarmaz tabii


  • psipsipsi  (20.08.23 21:43:40) 
Valla çok olmasına çok da hepsi sağlıksız çöp yiyecekler. Sağlıklı bir şeyler yeseydiniz bence daha uzun süre tok kalabilirdiniz.


  • japon balığı  (20.08.23 21:44:04) 
Yukarıdakilere ek olarak genel olarak ıvır zıvır atıştırma yemekler yediğiniz için o yemek yedim hissiyatı da gelmemiş olabilir.


  • peki madem  (20.08.23 21:47:58) 
Döner hariç doyurucu bir şey yok.
Şekerli şeyler de doyurmaz.

Alıntı :
Biyolojik olarak enerji ihtiyacı sonucu oluşan açlık durumu homeostatik açlık olarak tanımlanmaktadır.
Enerji ihtiyacı olmaksızın lezzetli besinlerin tüketiminden sağlanan haz amacıyla besin tüketimi durumu ise hedonik açlık olarak tanımlanmaktadır.
  • diyecevaplandı  (20.08.23 22:00:15) 
doymama sindirim sistemi rahatsizligi semptomu olabilir


  • sttc  (20.08.23 22:25:42) 
Yediğiniz şeyler ani şeker yükselmesi için yapıp hemen acıktıran karbonhidratlı ürünler. Yedikçe yiyesiniz ondan geliyor muhtemelen. Beslenme tarzınızı değiştirip ağzınızı karbonhidrattan temizlemeniz gerekiyor.


  • naksidil  (20.08.23 22:28:11) 
Doner haric yemek yok. Bununla doyulmaz ve insanlar zaten böyle kilo alıyor çünkü ivir zivir yiyip doymayip bir de yemek yiyorlar.


  • logisticsmanager  (20.08.23 22:33:11) 
sağlıklı beslenmeme skandalı...


  • motosiklet burclu adam  (20.08.23 22:54:46) 
Bu yediklerinizi ıslatıp hamur yapsanız, hepsinin toplamı avuç kadar birşey olur. Tabii yetmez.

Lifli yiyecekler ve sebze deneyin.
  • alfired  (20.08.23 22:56:21) 
[]

Vize belgeleri

Vize belgelerinizi kaç günde tamamlamıştınız? Bir sürü belge isteniyor. Çalışan bir insan bu kadar şeyle nasıl uğraşıyor? Bir de bir hafta gibi komik vize süreleri söz konusu.




 
10 günü bulmuştu benim ama ben pratik bir insan değilim. Bir de sağlık raporu için çok ugrastirmislardi.


  • sekizdokuzon  (19.08.23 17:59:41) 
Yine de bu tarz işlere koştururken enseyi karartmamak ve pozitif bir tutum içinde olmak süreci yüzde bin beş yüz hızlandırıyor. Çünkü sürekli insanla muhatap oluyorsun, gerginliğini sezerlerse ya da olumsuz bir tavırla karşılaşırlarsa işini savsakliyorlar ya da hiç yapmıyorlar.


  • sekizdokuzon  (19.08.23 18:05:32) 
Bi ara is yerime gittim bir kez de bankadan dokuman. baska ne var ki? dumduz ciktilar iste otel ucak vs


  • mess  (19.08.23 18:27:56) 
[]

Instagram, gönderi kaydetme sorunu

Instagram'da gönderileri kaydetme seçeneği çıkmıyor. Neden olabilir?




 
[]

Bilgisayar programcısı

Bilgisayar programcısı olan birinin yazılımcıdan ne farkı var? Bilgisayar programcılığı için iyi bir kurs önerir misiniz?




 
***chatgpt cevabı:

Bilgisayar programcısı ve yazılımcı terimleri birçok yerde eşanlamlı olarak kullanılır. Ancak bazı kaynaklarda ve bağlamlarda aralarında belirgin farklar bulunabilir. İşte bazı temel farklar:

1. **Tanım**:
- **Bilgisayar Programcısı**: Genellikle bir yazılımın veya uygulamanın kodunu yazma, test etme ve hatalarını giderme görevleriyle ilgilenen kişi olarak tanımlanır. Ağırlıklı olarak bir yazılımın uygulama kısmında çalışır.
- **Yazılımcı**: Yazılımın tasarımından, planlamasından, kodlamasından, test edilmesinden ve bakımından sorumlu kişi olarak tanımlanabilir. Genellikle bir yazılımın başlangıcından sonuna kadar olan sürecin tamamında rol alır.

2. **Yetenekler ve Sorumluluklar**:
- **Bilgisayar Programcısı**: Kodlama, hata ayıklama ve kod optimizasyonu konusunda uzmandır.
- **Yazılımcı**: Kodlama dışında yazılımın tasarımı, mimarisi ve diğer yüksek seviye kararları hakkında bilgi sahibidir. Aynı zamanda gerektiğinde müşteriyle iletişim kurabilir ve proje yönetimi yapabilir.

3. **Eğitim**:
- **Bilgisayar Programcısı**: Genellikle teknik eğitimle ya da kendi kendine öğrenme yoluyla programlama dilini öğrenir.
- **Yazılımcı**: Bilgisayar mühendisliği, yazılım mühendisliği gibi daha kapsamlı eğitimler alabilir. Ancak bu, her zaman geçerli bir kural değildir. Birçok başarılı yazılımcı da kendi kendine öğrenerek bu noktaya gelmiştir.

Bilgisayar programcılığı için kurs önerisi:

- **Udemy**: Türkçe içerik arayışındaysanız, Udemy'de birçok başarılı Türk eğitmenin hazırladığı kursları bulabilirsiniz. Özellikle başlangıç seviyesi için "Sıfırdan İleri Seviye Programlama" gibi genel başlıklı kursları inceleyebilirsiniz.
- **Coursera & edX**: Dünya çapında üniversitelerin hazırladığı bilgisayar programcılığı ve yazılım mühendisliği kurslarını bu platformlarda bulabilirsiniz.
- **FreeCodeCamp**: Ücretsiz bir kaynak arıyorsanız, bu platform başlangıç için mükemmeldir. İngilizce bilgisi gereklidir.

En iyi öğrenme yöntemi pratik yapmaktır. Öğrendiklerinizi pekiştirmek için basit projeler geliştirmeyi unutmayın!
  • abi bi dizi buldum on numara  (16.08.23 11:53:27) 
Program yazan kişiye programcı deniyor işte. Yazılım yapan kişiye de yazılımcı. Bence aynı şey.

Şu elemanın anlatım şeklini baya seviyorum ben: www.youtube.com
  • plutongezegendegilmi  (16.08.23 11:53:33) 
[]

İş kazası, sorumluluk

Merhaba. Merak ettiğim bir konu var. Patronun satın aldığı bir fabrikada 4 gün çalışacağım. İşçilerden, üretimden, lojistikten sorumlu olacağım. Fabrika müdürlüğü desem yanlış olmaz. Oradaki sorumlu kişi izin aldığı için tüm sorumluluk bende olacak. İş kazası olursa sorun yaşar mıyım? Resmî olarak orada çalışmıyorum.




 
Bizim fabrikada ölümlü iş kazası olmuştu, fabrika müdürünü nezarette tutmuşlardı.


  • useless  (15.08.23 20:11:17) 
Türkiye'de kanunlar nasıl bilemem de fabrikadan sorumlu olmak böyle "hadi git sen bak" ile olacak bir olay değil. Sözde olur da gerçekte olmaz, olmamali. Senin zaten fabrikadaki is kazasindan sorumlu olacak konuma gelmen için resmi olarak isinin bu olması lazım.

Benim arkadaş fransa ehs müdürü. Onda bu var çünkü imza yetkisi var.

Aynı anda isciden, lojistikten, üretimden sorumlu adamin is tanimi ne? Sözleşmesi böyle mi?

Resmi olarak orada calismiyorsaniz zaten orada öyle bulunmaniz bile garip yani.

Mantığım olmaz diyor da Türkiye belli olmaz. Ama böyle durumda is güvenliği uzmani ve fabrikadaki yönetim olur. Sizin resmi bir isiniz yok yani.
  • logisticsmanager  (15.08.23 20:31:24) 
görevlendirme yazısı , evrağı vb. olmalı diye anımsıyorum.


  • oligomer  (15.08.23 23:11:40) 
Fiili olarak fabrika müdürü olacaksınız ama resmi olarak olmayacaksınız, zaten bu mantıklı bir şey değil. Önemli olan fiili olarak ne olduğudur. Kayıtlarda geçmese de fabrika müdürüsünüz. İş kazası olduğunda SGK tahkikat yapar, belgeleri kontrol eder iki tanık beyanı alır her şey ortaya çıkar. Çok rahat bir şekilde siz fabrika müdürüsünüz o yüzden kusurlusunuz derler.


  • bhhs  (16.08.23 01:30:16) 
eger tum cozum yollari kapaliysa, patrona is guvenligi ile ilgili bir mail at. is guvenligi var mi? yoksa birini ayarlayalim diye. yagmasan da gurle.


  • buenosdias  (16.08.23 10:45:58) 
[]

Restoran fiyatları

Merhaba. Bir restorana gittiğinizde bir kolaya 40 50 TL verdiğinizde ne hissediyorsunuz? Zamlardan sonra artık saldınız mı? Size bu normal mi geliyor? Ya da bir tarafınız hâlâ "çok" mu diyor? Hayata bir kere geldik deyip hiç düşünmeyen var mı?




 
Türkiye'ye son üç yıldır yılda en fazla 2 sefer gelebiliyorum. Her seferinde "oha ne oluyoruz" diye şaşırıyorum. Görüştüğüm arkadaşlarımda ise "eh olur" tepkisi var. Bu tamamen yavaş yavaş kaynatılan kurbağa hikayesi gibi. Az görene şok etkisi yapıyor ancak zaten içinde olan kabulleniyor.


  • quaker  (15.08.23 18:52:24) 
kola fiyatı restoranlarda x2 dir, kutu kola bile 20 lira oldu markette ama 50-60 vermek istemem


  • freebird5406_2  (15.08.23 19:08:08) 
Her seferinde ilk kez yaşıyor gibi hissediyorum, icsellestiremiyorum ben bu pahalılığı.


  • sekizdokuzon  (15.08.23 19:23:35) 
restoran neyse, belli bir kaliteyi çizgiyi temsil ediyor. geçen arkadaşla mahalle arası varoş denilebilinecek bi esnaf lokantasına gittik 2 kişi yemek yedik 585 lira hesap geldi. bana ve arkadaşımın gözüne çok geldi.

restoran dediğin olayda en azından et yersin, balık yersin hani oturduğun masa güzeldir, masa örtüsü vardır, garsonu vardır komisi vardır, mekan mekana benzer, içerideki insanlar insana benzer. onda sıkıntı yok bence.

ben bu ekonomik parametlerlerle, kendi ekonomik durumumla kolay kolay çıkıp dışarda yemek yemem. yersem de dediğim gibi adam gibi bi restorana giderim, adam gibi hizmet alırım, bi kolaya 50 de veririm ama sonunda buna değdi derim yani.
  • Fodera  (15.08.23 19:33:59 ~ 19:38:29) 
bu yaz hiç dışarı çıkmadım valla. bundan sonra da fazla çıkamayacağım sanırım.


  • nothing in my way  (15.08.23 19:34:23) 
yurtdisinda yasadigim icin turkiye'ye geldigimde restoran fiyatlari pahali gelmiyor ama su durumda bile kolaya 50 lira vermem cunku fiyatina gore cok boktan bir sey. sadece yemegi yerim kalkarim.

ben turkiye'den ayrildigimda zaten disarida yemek yemek herkesin yapabildigi bir sey degildi. o yuzden su an ziyaret ettigimde cok farkli bir sey hissetmiyorum.
  • hot potato  (15.08.23 20:00:03 ~ 23:26:58) 
Antalya Konyaaltında Urfa bilmem ne kebapçısına gittik, lahmacun, pide vs söyledik, yanında ayran... Hop, kominin teki yolun karşısındaki BİM markete gitti, taşıyabildiği kadar ayran var kucağında. BİM markette satılan ikinci bir marka var, Dost Ayran dışında, büyük boy, önümüze koydular. Garsonu çağırdım, ayıranları al abi dedim, neden dediler. Neden olsun, özel bir şey değil, tanesi 5,50 lira (Mayıs 2023) sen yazmışsın menüye 40 lira. Siparişi de iptal ettim, kalkıp gittim.

Kolay ölü, alkol olur değer katarsın ya da alıştığın bir fiyat aralığı vardır ama 5 liraya aldığını da 40-50 liraya satmazsın, kazıklamazsın müşterini.
  • mahsus mahal  (15.08.23 23:10:04) 
onceden daha cok ucun besin hesabini yapardim artik fiyat algimi kaybettigim icin umrumda olmuyor. kolasiz yemek yemedigim icin de fiyat onemsizlesiyor


  • mess  (16.08.23 08:15:45) 
[]

Kopyalama yapılamayan Pdf

Bir makaleyi çevirmem gerekiyor. Orijinal makalede kopyalama engeli var. Nasıl çözebilirim bu sorunu?




 
aynı şey midir bilmiyorum ama üzerinde oynayamadığım pdf'leri chrome ile açıp yazdır dedikten sonra yeni isimle kaydediyorum. bu şekilde halloluyor.

merak edip baktım. buradaki çözümlerden biri benimki gibi.
pdf.wondershare.com
  • lazpalle  (14.08.23 15:40:34 ~ 15:43:13) 
Google'a unlock pdf yazıp kilidini açtırıyoruz ve sorun çözülüyör.

online2pdf.com
  • kimlanbu  (14.08.23 15:49:28) 
[]

Telefon için kalem

Merhaba. Not amaçlı şu kalemi almayı düşünüyorum.

www.amazon.com.tr

Bu kalem telefonda yazı yazmak için uygun mu? Kullanan var mı? Telefonun ekranına zarar verir mi? Sağ olun.

 
ekrana zarar vermez ama kendi özel kalemi olan telefonlardaki gibi de yazamazsın

bu kalemlerin yutubda incelemeleri var gecikmeyi vs görürsün
youtu.be
  • freebird5406_2  (11.08.23 10:14:45 ~ 10:19:40) 
[]

Avrupa'da işe ulaşım

Özellikle Almanya için soruyorum. Bütün işçiler işe arabasıyla mı gidiyor? Türkiye'deki gibi servis yok mu?




 
Benim gördüklerim hep toplu taşıma ile, özellikle raylı sistemler (tren, tramvay vb.)


  • fotrsapka  (11.08.23 08:06:20) 
Almanya'da yasarken ise metro ile gidiyordum. Cevremde gordugum cogu kisi de toplu tasima kullaniyordu (beyaz yaka). Tabi arabayla gelen de vardi ama azinliktaydi.


  • sertac akin  (11.08.23 10:19:24) 
almanya'da ben de görmedim. yalnız araba toplu taşımaya göre daha mantıklı idi son aylık 49 euroluk bilete kadar. çünkü oo zaman 150-200 euro falandı aylık biletler.


  • bohr atom modeli  (11.08.23 12:10:41) 
servis yok %90 tplu taşıma tren. yakınsa bisiklet.


  • abi bi dizi buldum on numara  (11.08.23 17:03:04 ~ 17:03:32) 
bilet ücretsiz veya indirimli de olabilir, aylik bilet %10 indirimliydi bizim enstitü calisanlarina, 49'ndan önce


  • wishmaythşngs  (11.08.23 18:37:16 ~ 18:38:10) 
Okullar icin bile servis yok? Herkes kendi basinin caresine bakiyor, ulasim oyle buyuk bir dert degil. Toplu tasima, bisiklet, cok uzaksa da otomobil. Bazi sirketler arac tahsis ediyor tabii ki.


  • buf-e kür  (11.08.23 19:19:06) 
[]

Dövmesiz olan var mı

Önemli bir soru olmadığı için gönül işleri olarak açtım.

Dövmesiz sanki sadece ben kalmışım gibi hissediyorum. İnsanların küçük de olsa mutlaka bir dövmesi var gibi geliyor. Lisede kulağımı deldirmiştim ama dövme fikrine hiç ısınamadım. Onun çıkmaması kötü bir durum bence. Sizin dövmeniz var mı? Kaç tane, nerelerde? Çevreniz durum nasıl? Dövmeye bakış açınız nasıl?


 
bende yok, çevremde yok.
senin tam aksine dövmeli arkadaşım hiç yok. kadıköy'de falan görüyorum dövme.

kalıcı dövme sevmiyorum. kısa dönemli dövme yaptırabilirim. koluma falan.
  • tabudeviren  (09.08.23 19:38:16) 
bende yok ama ben de çevremde çok arttığını söyleyebilirim rahatlıkla, yanlış bir gözlem değil.


  • hrskrs  (09.08.23 19:44:11) 
dovmem yok. hicbir yakin arkadasimin (en yakin 6-7 kisi) da yok. bin yil dusunsem aklima gelmez "dovmesiz kaldim' diye. ne alaka.


  • hot potato  (09.08.23 20:00:49) 
hot potato, dövmesiz kaldım derken gidip ben de yaptırmalıyım demiyorum yav. Tam tersi hiç istemediğim bir şey. Yani dövmesi olmayan bir ben kaldım demek istiyorum.


  • dissendium  (09.08.23 20:09:57) 
Dövmelerim var. Hepsi 10 yıldan eski. Daha gençken ne kadar farklı biri olduğumu hatırlattığı için seviyorum, ama şimdiki cenifır dövme yaptırmazdı. Sildirmeyi düşünmüyorum, ama olmasalardı da memnun olurdum. Dövmesine göre kişisine duruşuna göre güzel olanı da var olmayanı da. Yine de, dövmesiz bir ten "daha" duru ve güzel geliyor şimdiki zevklerime göre. Insanın biraz içinde olacak galiba ya vücudunu bir şeyler resmetmek için kullanma isteği. Bende şu an yok, ama gençken varmış bu istek. Aslında makyaja benzetiyorum biraz. O da yok bende, ama insanlar olduklarından farklı görünmek için bir şeyler yapıyor işte tenlerine. Bundan öte bir anlama gelmiyor dövme benim için. Dövmeliye de dövmesize de sırf bu yüzden kişilik, sıfat atamak sığ bir bakış. Herkeste var diye dövme yapılmaz, beğendiğiniz bir şeyler varsa yaptırılabilir. Ben erkeklere bilhassa yakıştırıyorum mesela. Yaşınız 30'a yakın ve üstüyse sonradan pişman olma ihtimaliniz az diye düşünüyorum.


  • cenifır  (09.08.23 20:21:13) 
sıkılırım diye yaptırmıyorum


  • freebird5406_2  (09.08.23 21:31:56) 
18’imde basit bir tane yaptırmıştım. Olmasa da olurmuş. Görenler beğeniyor o yüzden sildirmeyi düşünmedim hiç. Nötr hissediyorum.


  • ruhen hastayim ben  (09.08.23 22:08:23) 
Dövmem yok. En yakın arkadaşlarımın da yok+1


  • Amaranta ursula  (09.08.23 22:15:19) 
hayatımda hiç yaptırmadım. önyargılı değilim ama herkese de yakışmıyor. bazıları çok keko işi.


  • nothing in my way  (09.08.23 22:15:31) 
3 tane var biri diz ile bileğimin arasında sağda, biri sol omzumun biri de sağ omzumun arkasında. ekonomik olarak böyle bir ülkede yaşamıyor olsak ve sağlam bir bütçeyi dövmeye ayırma lüksüm olsa muhtemelen 20-30 tane küçük büyük dövmem olurdu. ben hayatımda olan önemli olayları ya da kendimle ilgili bir durumu dövme ile sembolize etmeyi seviyorum. en yakınımda olan tüm insanlarda birden fazla dövme var ki büyük çoğunluğu beyaz yaka normal insanlar, yaptırmaya da devam ediyorlar. yaşlar +40.


  • hypathia  (09.08.23 22:25:36) 
Bende 5-6 tane var. Seviyorum.
En yakın arkadaşlarımın ise hiçbirinde yok.

  • invictae  (09.08.23 22:54:40) 
Bende de yok.

Bir dönem heveslendim ama karşılığında alabileceğim bir durum olmadığım düşündüm.
  • put it in your appropriate place  (09.08.23 23:16:23) 
1) var
2) biri büyük boyutta bacakta 10 yaşında, biri kolda dirsek üstü.
3) çevremde de bi artış mevcut, gözlemin doğru.
4) aksesuar olarak bakıyorum, yakışana yakışıyor bence. ancak belli bölgeler biraz keko geliyor, el, yüz, boyun, göğüs.
  • makarnavodka  (10.08.23 00:08:52) 
Dövmesiz insanlar her daim daha çok piyasada. senden çok var yani bir sen kalmadın merak etme.

Ha benim dövmem var. Yine yaptıracağım yeni yakında ayrıca.

Ayrıca dövme var, dövme var...insan var, insan var...bakış açım bu. Herkese her şey olmuyor. Bazen de çok güzel oluyor vs vs.

Şahsi işler. Kimisi sevmez, kimisi umursamaz, kimisi ister. Başkası için önemsiz, kişisel alanlar.
  • AlsterWasser  (10.08.23 13:53:06 ~ 14:03:28) 
Aa ben ne zaman seni yalnız bıraktım! :d teessüf ediyorum.

Bende de dövme yok. Düşünüyorum, direkten dönüyorum.
  • baldan kaymak  (10.08.23 23:31:57) 
yok, bana gorunmese bile (sirt gibi) karsiyim..
derinin altina igneyle murekkep enjekte ettirmek bana ters..

  • cooperr  (10.08.23 23:39:34) 
3 dövmem var, 2-3 tane de yaptırmayı düşünüyorum, etrafımda da dövmesi olan-olmayan sayısı nerdeyse aynı, ben dövmelerimi unutmamak için, kötü günlerde bana umut olsun diye yaptırdım, dövmesi olan insanlara haliyle bir tık daha yakın hissediyorum ama dövmesi olmayan insanları da eziklemem hayatta.


  • blue rebel motorcycle club  (11.08.23 00:23:40) 
Hiç yok. Yaptırmayı da şu anda düşünmüyorum. İleride fikrim değişir mi bilmem. Genellikle yaşı 14-20 arasında yaptırma isteği artıyor. Ama belli bir yaşı geçtikten sonra çoğu kişiye anlamsız geliyor olabilir.


  • volkandemircan  (19.08.23 12:56:40) 
[]

Parfüm önerisi

İstediğim tarzdaki parfümü hâlâ bulamadım. Denemeden almak istemiyorum. Nereden deneyerek parfüm alabilirim?

İstediğim tarz şöyle. Öncelikli kalıcı olsun. Ferah olsun. Errrrrkek dedirtsin. Tatlı bir koku olmasın. Kaliteli bir imaj calandırsın. Evet. Bu şekilde. Sağ olun.


 
Terre d'hermes, illa kalıcılık gerekiyorsa sıkılacak arana losyon sürülebilir ya da parfüm versiyonu alinabilir.


  • logisticsmanager  (08.08.23 22:15:42) 
[]

Almanca sorusu

Merhaba. Ohne Strom yani without electricity ifadesindeki ohne edat mı bağlaç mı? Bence bağlaç değil ama tam hâkim olmadığım için edat da diyemiyorum. Bunu ayırt etmenin bir yöntemi var mı? Şu oluyorsa edattır gibi? Sağ olun.




 
[]

Psikolog sorularım

Merhaba. İlk defa psikoloğa gitmek istiyorum. Öfke ve kıskançlık problemim var.

1. Psikoloğa gittiğimde konuşma nasıl ilerliyor? Sürekli gidecek zamanım yok. Karmaşık konular olduğunu biliyorum ama açıkçası görüşmede bir iki kilit şey duymak istiyorum. Bu mümkün mü? Kaç dakika sürer?

2. Psiklog seçerken neye dikkat etmem gerekiyor? Okul, iş tecrübesi önemli mi?

3. İzmit için tavsiye edeceğiniz psikolog var mı?

4. Psikolog konusunda çekiniyorum. Bilgilerim sağlık sistemine işlenir mi? Bir devlet araştırmasında karşıma çıkar mı? Memur olma düşüncem var.

5. Online görüşme faydalı olur mu?

Sağ olun.

 
1.ilk seans genelde tanışma genel sorunları anlama ile geçer. psikologlarda anahtar olsa dünyada sorun kalmazdı.
2.Okul tabi ki önemli ancak uzmanlık yani klinik ve aldığı ekstra eğitimler önemli.
3.?
4.Devlete giderseniz sağlık sisteminde çıkar. Engel teşkil etmez. Özel psikologta çıkmaz. Psikolojide en önemli şey gizlilik ve etiktir.
5.ben bir psikolog olarak online terapiyi çok yararlı bulmuyorum.
  • mikahakkinen  (07.08.23 15:56:39) 
Psikologdan psikoloğa baya değişkenlik gösterebilecek bişey konuşulanlar, sizin tutumunuz da dramatik olarak değiştiriyor. Kilit bişey duymak istiyorum kısmı biraz sıkıntılı bence. Öfke ve kıskançlığa sebep olan şeylere bakmanız gerekecek muhtemelen x dedi y dedi ve bu iki hususta toparladım gibi ilerlemiyor anladığım kadarıyla süreç.

Online görüşme faydalı olan çok fazla insan var, online asla rahat edemeyen danışanlar var o da size bağlı biraz.

(Düz adam olarak yazdım)
  • hedep  (07.08.23 16:38:37) 
Merhaba.

1) Çeşitli psikoterapi ekolleri var, her ekol farklı bir yaklaşım sunar. Bazıları sorunun kökeniyle ilgili çok ilgilenirken bazıları günümüzde ortaya çıkardığı sorunlarla ilgilenir. Dolayısıyla psikoterapinin süresi değişkendir. Ne yazık ki bir iki seansta problem çözülemez ve hatta problemin nedenleri çok kısa sürede anlaşılsa bile siz bu nedenleri hızlıca anladığınız için tehdit edici gelebilir ve rahatsız olabilirsiniz. Psikoterapi danışan için en uygun olacak şekilde ilerlemelidir.

2) Psikolog seçerken ilk önce diplomasına dikkat etmeniz gerekiyor, hiç çekinmeden psikoloğunuz diplomalarını ve aldığı belgeleri görmek istediğinizi söyleyebilirsiniz, bu belgeler doğrulanabilir belgeler olmalıdır. Psikoloğun mezun olduğu okullar onun yeterliliği konusunda doğrudan bilgi vermez, YKS'de iyi sıralama yapan birisinin iyi terapist olma ihtimali daha yüksek değildir. Onun yerine aldığı psikoloji eğitimlerini hangi kurum ve derneklerden aldığı, bu dernek ve kurumların o alanda yetkin olup olmadığı önemlidir. Tecrübe de elbette iyidir ama az tecrübesi olan psikolog yetersiz olmayabileceği gibi çok tecrübesi olan psikolog da yeterli olmayabilir. Psikoloğun kendi terapisinden geçmesi, seanslarında gerektiğinde süpervizyon alması (yani kendisinden daha tecrübeli ve bilgili insanlardan destek alması), nitelikli eğitimler alması, spesifik bir ekol ya da hastalıklar / bozukluklarda uzmanlaşması pozitif şeylerdir.

3) Bilmiyorum

4) Eğer devlet hastanesine gidecekseniz ve oradan psikiyatr aracılığıyla görüşme yapacaksanız psikoloğa gittiğiniz belli olur. Özelde görüşecekseniz hayır sağlık sistemine işlenmez.

5) Online görüşme faydalı olur. Bilimsel çalışmalar online ve yüzyüzenin benzer verimlilikte olduğunu söylüyor diye duymuştum. Ama ben yine de önceliği yüzyüze olarak görüyorum. Terapötik ittifak yüzyüzeyken daha iyi oluyor. Ayrıca bir psikolog için danışanın tonlamaları, beden dili, göz hareketleri, konuşurken takılması ya da kekelemesi gibi birtakım detaylar online görüşmede sağlanamayabiliyor. Yüzyüze imkanınız varsa önceliğiniz olsun derim.
  • psipsipsi  (07.08.23 16:56:26) 
Merhaba. Şiddetsiz iletişimin olaya nasıl yaklaştığından bahsetmek istiyorum. Şi eğitimi aldığınızı varsayalım. Empatiyi öğreneceksiniz ve alan ihtiyacına saygı duyacaksınız karşı tarafın. Sorun kıskanmak değil, düşüncelerin konforsuz hissettirip yarattığı öfke ve sizin tepkileriniz sonuçta değil mi? Bu yaklaşım düzelecek. Bu noktaya gelene kadar bir kaç aşamadan geçeceksiniz elbette.
Korkunuz olabilir geçmişten getirdiğiniz veya gelecek ile kaybetme kurguları yapıyor olabilirsiniz. Bu hikayeler ortaya çıkacak ve netleşecek. Hikaye ortaya çıkınca öfke öncesi hangi duyguları hissediyorsunuz keşfedeceksiniz. Duyguları anlayınca ihtiyacı bulmak kolay oluyor. Güvene mi ihtiyacınız var, ilgiye mi, özene mi, netlik mi?
Yeni öğrenenler bir kaç tane ihtiyaç arasında gezerler ama en yoğun olan belli eder kendini bir şekilde,. empati alırken ortaya çıkıyor kolayca genelde. En son da iş ricaya geliyor. Partnerinizden ihtiyaçlarınıza uygun ricada bulunuyorsunuz. Şeffaf ve net oluyor bunlar. Sizin hayatınızı güzelleştirmek için ondan neler istediğinizi ifade ediyorsunuz. Ek olarak bir kıskançlık hissi yaşıyorsunuz diyelim anlık,.bunu da öfkeye mola verip suçlama yapmaya gitmeden rahatça sormayı öğreniyorsunuz. İletişim kazanıyor günün sonunda. Bu süreçte bir sürü farkındalık kazanıp,. duygularınızı tetikleyen şeyleri keşfedeceksiniz yüksek ihtimalle, merak etmeyin acı veren hatıralar olaylar canlansa dahi yas çalışmaları var. İşe yarıyorlar. Bkz. Şiddetsiz iletişim
  • hasmetizm  (07.08.23 17:15:21) 
[]

Bankanın sürekli kredi vermek istemesi

Akbank sürekli 37 bin TL'lik kredi vermek istiyor. Kredi çekip faize koysam mantıklı olur mu? Kredi çekmeli miyiz? Niye sürekli kredi vermeye çalışıyorlar?




 
yani normalde kredi faiz oranının mevduat faiz oranından küçük olmaması lazım ama mantıklıysa çekip koyabilirsin tabii.


  • king lizard  (06.08.23 16:17:26) 
kredi çekip altın alırım diyorsan ya da mantıklı bir borsa seçeneğin olduğunu düşünüyorsan seçebilirsin. mesela mayıs ayında altın 1200 - 1300 arasıydı. şu an 1700'e yakın. mayıs ayında 70 bin tl ile 58 gram altın alınıyor. 58 gram altının şu anki değeri yaklaşık 100 bin tl. altını bozup tüm borcunu kapatırsan 2-3 ay içinde kemiksiz 25 bin tl kazanmış olacaktın.


  • error522  (06.08.23 16:43:25) 
Kredi vermek istemelerinin sebebi, uzun vadede onlar her zaman kazanıyorlar.

Pandemi döneminde yine onlar kazandı ve kâr açıkladılar. Dünyadaki ekonomi sadece yatırıma, satın almaya değil borca da dayalıdır.
İnsanlar, birbirlerine ve bankaya, kurumlar başka kurumlara ve bankaya, devletler başka devletlere ve bankalara vs. borçludurlar.

Kredi kartı çok kolay alınıyor ama kolay kapatılamıyor. Müşteri hizmetleri belirtilen son güne kadar müşteriyi ikna etme peşinde arayıp duruyor.
İkna yöntemleri de klasik şeyler..
  • diyecevaplandı  (06.08.23 19:39:06) 
Çektiğin kredi için ödeyeceğin faizden daha fazlasını veren bir faiz bulamazsın büyük ihtimalle, dolayısıyla o seçenek çok mantıklı olmaz. Farklı yatırım araçları ile daha fazla para kazanacağını düşünüyorsan çek ama batırma olasılığın da var. Uğraşamam diyorsan hiç bulaşma.


  • hrskrs  (06.08.23 19:41:40) 
kredinin faizi kaç? %1-2 falan olması lazım karda olmanız için.

kendiniz mevduat faizi hesaplaması yaparak da cevabı bulabilirsiniz.

niye kredi vermek istemesinler ki? para kazanma şekilleri bu. bir senede yüzde 50 enflasyon olacağını düşünüyorlarsa sana %70 ile kredi veriyor.
  • ahm1  (07.08.23 01:20:48 ~ 01:21:52) 
[]

Hep gezen var mı

Merhaba. Hayatını gezmek için harcayan var mı? Ne bileyim her ay maaşını bir geziye ayıran, birikim yapmayan, yurt dışına gidip gezen günlük yaşayan? Evlenmediğiniz için mutlu musunuz? Sizce iyi mi yapıyorsunuz?




 
merhaba, hayatimin bir donemini benzer sekilde yasadim diyebilirim. sabit bir isim vardi ve kirada oturuyordum. kira ve zorunlu harcamalar harici tum parami seyahate harciyordum, baska da birikim yapmiyordum. gercekten cok mutluydum o hayatimdan da. yaklasik 5 - 6 yil yasadim o sekilde. sonra esimle tanistim onunla da gezmeye basladik, eger sadece gezeyim baska hicbir sey yapmayayim hayati degilse sordugunuz tum geliri seyahate harcamak evlilige ve calismaya engel degil kafalar uyustuktan sonra. simdi cocuk oldugu icin o birikimi mecbur yapiyorsunuz ama o hayatin da tadini cikarma imkanim olduguna cok mutluyum. cocukla da gezilebiliyor bu arada ama daha farkli odaklari oluyor o zaman gezinin.


  • in vino veritas  (06.08.23 13:59:04) 
Eşimle ben memuruz çocuk olana kadar birikim yapmadan yurt dışı gezisi planlayarak yaşadık. Tabi ki maaşın yettiği yere kadar. Çocuk olunca gezmeyi biraz azalttık, masraftan çok yol süreleri. Şu an 2.5 yaşında 3 4 saatten fazla araçla zor. Evlendiğim için mutlumuyum buna net cevap veremem ama evlenene özgürlük çekici geliyor bekara düzenli hayat. Yani hayatımın geri kalanında tek hedefim gezmek eşiminde böyle düşünmesi büyük avantaj.


  • mikahakkinen  (06.08.23 14:12:31) 
Evlenmeden once o sekildeydim diyebilirim. Evlendikten sonra birikim+seyahat olarak devam etti. Iyi kotu biseler yaptik sonra cocuk oldu. Cocukla da gezmeye devam :)

Kiyafete 500 lira verince zoruma gidiyor ama kambocya'yi gormek icin gozum kapali 20-30bin harcayabiliyorum.

Cocuk olduktan sonra tek fark konaklama masraflarinin artmasi oldu. (Hostellere veda :). Onun disinda bir de gittigimiz ulkelerde gece disarda cok takilamiyoruz. Ama boylesi de ayri keyif. "Baba monte carlo, edinburgh'tan daha guzeldi" diyor ya kendimden geciyorum ahshdhahs. Cocuk vizeyle ugrasmasin diye masrafa girip amerika'da yaptik dogumu. Boyle olunca da gezip gormek hayatimizin odaginda diyebilirim.
  • bambaleyo  (06.08.23 14:20:42) 
Iyi mi yapiyorsunuz kismina gelince de; geriye donup baktigimizda bize kalan tek hatiralar gezip gorduklerimiz oluyor. 3 ay 5 ay sonrasina aldigimiz biletler, yaptigimiz arastirmalar diri tutuyor bizi.


  • bambaleyo  (06.08.23 14:23:59) 
Benim bu. Bırak evliliği sevgilim bile yok. Çok çekici bir adam da değilim zaten, eskiden buna çok üzülürken şimdi ise gezmenin tadını almamla beraber "İlişki mi, o da ne? Benden ırak, Allah'a yakın olsun" modundayım senelerdir. 40'ıma geldiğim sene buradan Japonya'ya kadar gittiğim bir sırtçantalı gezi yapmıştım. Başım bağlı olsa bunu yapamazdım.

Bunun dışında hayattaki bazı avantajlarım: kendi evimde yaşıyor olmam, tutumlu; hatta cimri olmam. Birincisi öyle yatırıma-birikime falan tamah etmememi sağlarken, ikincisi tasarruf edebilmemi sağlıyor. Halen yatakhane usulü hostelde kalır, tamamen toplu taşıma kullanırım. Masrafları bi müzelere yapıyorum neredeyse, bir de uçak ve varsa vizeye.
  • d max  (07.08.23 11:54:52) 
[]

Makat yakınında iltihap

Makat yakınında küçük bir kabarma var. Hemoroid demeyin. O kısımda değil. İltihap olabileceğini düşünüyorum. Buna hangi bölüm bakar? Yürürken sorun olmaya başladı. Acilde bakarlar mı?




 
genel cerrahiye gitmeniz gerekiyor. apse ya da fistül olabilir.


  • alicandan  (05.08.23 16:04:35) 
Cildiye dicem ben de


  • senolll  (05.08.23 17:18:20) 
Genel cerrahi


  • mey17  (05.08.23 17:43:28) 
kil donmesi de olabilir ben de genel cerrahi diyorum


  • in vino veritas  (05.08.23 20:20:45) 
[]

Ot gibi yaşamam skandalı

Cumartesi de çalıştığım için bir şey yapamıyorum. Ev iş hep. Benim durumumda olan var mı? Hayatı sorguluyor musunuz?




 
tam da son haftalarda düşündüğüm şeyi işaret etmişsin. yıllarca cumartesileri çalıştım ama şimdi inanamıyorum kendime, minimum 2 gün es şart kesinlikle. işverenle şartları yeniden görüşmek öncelikli önerim olur, olamıyorsa ctesi çalışma olmayan bir firmaya geçmeye çalış derim. bir pazarın varsa kendini planların içine at diyemem gerçekten. ama mesela, uzun tatilleri önceden planlamak güzel olabilir, geçenlerde bunu konuştuk bir arkadaşla. seneye bir amerika seyahati yapmak istiyorum, o beni şimdiden çok motive ediyor. bunun için birikim yapmak, oralardaki arkadaşlarla kontakları yenilemek, şurada şunu yaparız planları vs gündelik hayattaki modunu da yükseltiyor. etrafımda enerjisi yüksek ve hadi şunu yapalım diyen ponçik arkadaşlar tutmaya çalışıyorum bilinçli olarak. akşamlarını ve kalan 1 gününü kendi kendine doldurmak pratik istiyor epey, sürekli kendime neleri sevdiğimi hatırlatıyorum, acayip ama insan unutuyor çünkü. doğa biraz kurtarıcı oluyor, ufak tefek kaçıyorum bir yerlere. daha büyük ölçekte de kendime 1 sene verdim, düzeltmek istediklerimi düzeltip, bir şeyleri alışkanlık haline getirmek ve belki yeni yerlerde yeni düzenler kurmak için.


  • saveur  (04.08.23 15:13:52) 
milyonlarca insandan sadece birisin. tuhaf bi durum yok. evlenip çocuk yapıyorsun, ölene kadar oyalanıyorsun.


  • mimikikili  (04.08.23 15:14:24) 
Aramıza hoşgeldin.

Ben ctesi çalışmıyorum, hayatım çok mu güzel :D

İyi değerlendirecek etkinlikler bulun kendinize, çözülüyor.
  • baldan kaymak  (04.08.23 21:24:00) 
[]

Sırpça, Balkan dilleri

Sırpça bilmek işe yarar mı Türkiye için? Ben Sırbistan'ın bir gün AB'ye gireceğine inanıyorum. Yatırımlık dil olarak görüyorum. Boş iş mi denemeye değer mi? Bir de hangi diller kolay sayılabilir? Ne bileyim Arnavutça?




 
o tarafa göçme niyetin yoksa yaramaz. sırpça-hırvatça-boşnakça neredeyse tamamen aynı. bazı kelimeler ve kullanımlar farklı sadece. bi de sırpça kiril alfabesiyle yazılabiliyor (rusçayla tamamen aynı değil, bikaç harf farklı) ama o zaten bir günlük iş. arnavutça bildiğim kadarıyla tamamen farklı bir dil, gramer merakım olduğundan arada hangi dil nasılmış diye bakarım, bana fazla yabancı ve zor gelmişti. hint-avrupa diye geçiyo ama bence amariga'nın oyunu, öyle hint-avrupa dili ne duydum ne gördüm daha önce.

bence çok tatlı bir dil (sırpça için söylüyorum), şahsen iyi bilmeyi ve balkanların altını üstüne getirebilmeyi çok isterdim ama dediğim gibi o coğrafyada yaşamayı planlamıyorsan bence işe yaraması düşük ihtimal. milyonda bir filan yani durduk yere "bize sırpça bilen adam lazım!" diye birisi çıkacak, anca öyle.

sırbistan'ı ab'ye almazlar bu arada. kosova mevzuunun çözülmesi lazım. o da pek mümkün değil. gevşek vucic "yaa tmm hadi sizin istediğiniz olsun :))" deyip avrupa'nın tüm şartlarına eyvallah dese bile bu sefer vatandaş sokağa inebilir, ordu "sen hayırdır lo?" diyebilir vs... haklılığını haksızlığını bi kenara bırakıyorum, 99'da nato'nun bombaladığı bi ülkede yaşasam ve 2025-30'da vatandaşlarım ab'ye girmek istese muhtemelen kahrımdan ölürdüm.
  • mark greg sputnik  (03.08.23 19:40:53 ~ 19:43:02) 
Kendi düşüncem; bomboş iş. Yani bunu yapmayıp boş oturulacaksa değil ama bir sürü dil varken boş iş.

Buna ek olarak Sırbistan gibi geçmişi olan ve bunlari reddeden bir ülke giremez. Onlar da sıkıntılı bir ülke.
  • logisticsmanager  (03.08.23 21:22:17) 
bombos is +1

sirpca da arnavutca da biliyorum. balkanlara satis yapan bir yerde calismiyorsaniz hic bir isinize yaramaz. zaten ufak piyasalar genel olarak, satis yapan bir yerde olsaniz bile cironuz cok yuksek olmaz.

su anda turkiyede yasayacaksaniz arapca ogrenmek daha cok hayriniza olur.
  • taurina  (04.08.23 08:58:36) 
Türkiye, Sırbistan'dan daha önce girer AB'ye o kadar uzak bir ihtimalden söz ediyorsun.


  • Hallegadola  (04.08.23 10:43:16) 
[]

Aynı tişörtü bir daha satın almak

Merhaba. Bir tişört almıştım. Beğendim. Aynı tişörtü bir daha satın almak mantıksız mı olur? Siz bunu yapıyor musunuz?




 
Mantikli olur
Guzel duz siyah tshirt gorunce 2-3 tane aliyorum

  • eksi sozlukte eksiyen adam  (03.08.23 14:31:38) 
Neden olsun ki

Mavi jeans basic tshirt

3 x beyaz
3 x siyah
1 bordo
1 kırmızı

:)
  • janavarorion  (03.08.23 14:34:16) 
aynı markanın aynı model siyah tişörtünden 8-10 tane var, mis gibi. hem rahat hem temiz.


  • gule gule  (03.08.23 14:43:27) 
98 de annem yurtdışından bir tişört almıştı. İş amaçlı 3-4 senede bir o bölgeyi ziyaret eder, eskiyen tişörtümün aynısını alırım :) Aldığım tişörtü siz hesap edin :)


  • o kadar da degil aga  (03.08.23 14:46:11) 
ben yapıyorum sevdiklerimden 2 tane var, şortlarıda öyle


  • abi bi dizi buldum on numara  (03.08.23 16:51:58) 
cok bayildiysan yapabilirsin ama ben yapmiyorum zira ev kiyafet dolu. 15 sene dondure dondure giysem eskimez.
envanter degerlendirmesi yap once zaten hosuna giden tisortun vardir yeterince.

  • hot potato  (03.08.23 17:47:56) 
Şahsen devamlı yaptığım, rafine zevklerimden bir tanesi :(


  • don’t panic  (04.08.23 09:24:22) 
6 tane falan düz siyah t-shirt'üm var. Yarısı aynı markadan. Gömlekte de aynı şekilde 2 tane beyaz, 2 tane siyah aynı marka modelde gömleğim var. Çorap da siyah ve aynı marka model 10 çift vardır en azından. Neden takılayım buna?


  • nawar  (04.08.23 10:38:12) 
[]

Almanca ve Kpss

Merhaba. Şu an özelde çalışan bir mühendisim. Kpss çalışıp atanmak istiyorum. Bir de Almanca öğreniyorum. Almanca öğrenirsem yükselmemi sağlayabilir. Ama zaman olmadığı için bu yıl ikisinden birini seçmem gerekiyor. Siz olsanız hangisini seçerdiniz?




 
Almanya'ya gitmeyen bir mühendis olarak yaş aldıkça pişman olacaksınız.

Cevap:almanca
  • useless  (03.08.23 10:54:08) 
[]

Kompozit dolgu sonrası dondurma

Kompozit dolgu sonrası dondurma hassasiyet yapar mı? Sağ olun.




 
3-4 ay önce yaptırdım. Daha az önce dondurma yedim hiç hassasiyet yok. İlk yaptırdıktan sonra biraz soğuk hassasiyeti vardı ama.


  • inheritance  (02.08.23 23:19:47) 
[]

Mısır seyahat sorusu

Dışişleri Bakanlığı sitesinde Mısır için vize olmadığı ancak en 2 bin dolar bulunması gerektiği yazıyor.

www.mfa.gov.tr

Bu bilgi güncel mi? Yakın zamanda gitmiş olan var mı? Şarm El Şeyh için soruyorum gerekliyse. Sağ olun.

 
Bunu araştırmıştım.
Sonuç çoğu zaman sorulmuyor ama sorulduğu zaman da şartı sağlamıyorsan geri gönderiyor.
Paket tur alıp gitmiştim. Acenta yanınızda makul bir rakam olsun zaten bilet ve konaklama ödemesi yaptığınız için sorulmaz demişti. Soran da olmadı.
Araştırırken kredi kartı vs. de kabul ediliyor diye bilgi edindim ama doğruluğunu bilemiyorum.
Sharm için ise otelde mal gibi yatmak için iyi bir lokasyon ama gezmek vs için kötü bir tercih. Otelcilik 2000 TR edition seviyesinde. Şehirde kültür namına bir şey yok çünkü taş çatlasın 50 yıllık bir kent. Otelin yemekleri iyiyse güzel dinlenilir. Ulaşımı otel transferi ile yapın taksiden 5 dolar fazla tutar ama güvenli olur. Kahireye ayrı bir turla rehberli şekilde sadece kültür turu için gitmek daha makul.
  • yasasin yemek yemek  (31.07.23 14:06:09) 
Selamlar,

Ben 2 kere gittim, en son gittiğimin üzerinden 1 yıl geçmedi. İkisinde de bu şekilde bir kontrole denk gelmedim. Mısar'a vize konusu da şu şekilde, Sharm'dan dışarı çıkmayacaksanız vize yok ama başka bir şehire geçecekseniz kapıda vize uygulaması var. 50 USD olması gerek.

İyi tatiller.
  • canbonomobenseno  (31.07.23 14:12:50) 
[]

Diş soruları

Bir dişimde bir dolgu var. Metal gibi olanlardan. Ben bunu kaldırtıp beyaz dolgu yaptırmak istiyorum. Bu mümkün mü? Beyaz dolgunun bir adı var mı? Yakın zamanda yaptıran varsa fiyat ne seviyede? Bir de diş taşı temizliğini kaç TL'ye yaptırdınız yakın zamanda? Sağ olun.




 
kompozit dolgu deniyor, siyah olarak bahsettiğin ise amalgam. uygulamayı yapmak diş hekiminin kararı. zira amalgam dolgular genelde çok sağlam oluyor ve sorun yaratmıyorsa ellemiyorlar.


  • orpheus  (30.07.23 18:42:07 ~ 18:43:33) 
orpheus, ben istiyorsam yapar mı?


  • dissendium  (30.07.23 18:46:22) 
teknik bir engel yoksa yapar, mesela belki amalgamı çıkarırken dişi kırma riski vardır, ya da çıkarıp diş içini temizlediğinde yeni dolgunun tutunacağı alan kalmıyordur vs.


  • orpheus  (30.07.23 18:55:10) 
evet mumkun. o dolguyu oyup yerine beyaz dolgu yaparlar. gecen yaptirdim.


  • antikadimag  (30.07.23 19:20:44) 
[]

Gögüs kılları

Erkekler göğüs kıllarınızı makineyle kısaltıyor musunuz? Tişörtün boyun kısmından çıkıyor. Kısaltmayı düşünüyorum. Artış olur mu?




 
Artış olmaz, kısaltıyorum çünkü rahatça uzamış kıllar cidden çok çirkin. Gür olsa yumak yumak ayrı bir sorun, seyrek olsa göğsün ortasında çinli sakalı gibi duran bir tutam kıl ayrı sorun.


  • akhenaten  (30.07.23 10:19:24) 
kaslı bi vücudum olmadığı için kısaltmıyorum. çok rahatsızsan lazere git


  • jelly bear  (30.07.23 10:46:23) 
Erkek dediğin böyle olur;
www.google.com

Neyse saka bir yana Türkiye'de daha kafaya takardim ama Fransa'da hiç takmıyorum. Aksine esim cok seviyor ve esimin arkadaslari da "keske benim herifte de göğüs kili olsa" falan diyorlar, erkeksi buluyorlarmis. Neyse.

Eğer sizi rahatsiz ediyorsa kisaltin. Ben misal çok saçma duruyorsa kesiyorum orayi yani güzel durmuyor olarak. Ama onun dışında zerre umrumda değil.

Artış olmaz. Zamanında kisaltmis biri olarak söylüyorum.
  • logisticsmanager  (30.07.23 12:11:06) 
makineyle kısaltıyorum. yaz aylarında çok rahatlatıyor. kışın da kısaltıyorum tabi :)


  • tabudeviren  (30.07.23 12:13:30) 
yazın bacaklardaki ve kollardaki kılları makineyle kısaltıyorum birkaç ay sonra eski halini alıyor. artmaz ama eski haline gelir yine.


  • yetkili birine benzeyen abi  (30.07.23 16:51:26) 
Artis olmaz. Care: Philips Norelco bodygroom.


  • thetruenorthstrongandfree  (30.07.23 17:14:51) 
[]

Vize başvurusu

Merhaba. Vize için başvurduğunuz ilk ülke hangisiydi? Hiç vize başvurunuz reddedildi mi? Reddedilen başvurunuzun daha sonra onaylandığı oldu mu? Schengen vizesini en kolay hangi ülkeden alabiliriz? Sağ olun.




 
Vizeye ilk basvurdugum ulke Birlesik Krallik idi. Hic basvurum reddedilmedi. Yunanistan kolay diyorlar.


  • sertac akin  (28.07.23 22:15:17) 
uk idi.


  • invictae  (28.07.23 22:26:22) 
Almanya'dan şaşmayın


  • useless  (29.07.23 00:39:17) 
italya idi. 1 ay vermislerdi. hic basvurum reddedilmedi.


  • sir gawain  (29.07.23 04:46:28) 
ilk defa abd'ye başvurmuştum. sonrasında avustralya, yeni zelanda ve almanya'ya başvurdum. bazıları oturum içindi.

şimdiye kadar hiç reddedilmedim.
  • bohr atom modeli  (29.07.23 13:40:54) 
Bugüne kadar hep İsviçre'den başvurdum. İlk vizemi 3 haftalık tek girişli vermişlerdi.

Hiçbir başvurum reddedilmedi.
  • deveyidiken  (29.07.23 13:54:05) 
[]

Instagram sayfası açmak

Merhaba. Hobi amaçlı Instagram hesabınız var mı? Yemek yiyecek sayfası açmayı düşünüyorum. Markette satılan yiyecekleri denemeyi seviyorum. Gittiğim bir restoranda denediğim yemeklerin fotoğrafını paylaşıp kişisel yorum yapmak da olabilir. Bir de Almanca öğreniyorum. Hem kendim için hem öğrenenler için kelime paylaşmak istiyorum. İngilizce de olabilir. Denemeye değer mi sizce? Boş iş mi? Sağ olun. Hatta takipçi sayısı artarsa para kazandırabilir mi?




 
Hepsini aynı hesapta yaparsanız kimse takip etmez.

En çok keyif alacağınızı seçin o temada yürüyün.

İnstagram'da bu dediklerinizi yapan çok sayfa var o yüzden içeriklerin özgünlüğü & sayfayı yönetenin samimiyeti takipçi getirebilir ancak.

Denemeye değer, sevdiğiniz şeylerle ilgili paylaşım yapmak keyifli.

Takipçi sayısı artarsa para kazandırabilir evet.

Orada da sizin beceriniz önemli. Trendyol işbirlikleri vs en temel gelir kaynağı.

İçeriğe göre farklı marka işbirlikleri de olabilir.
  • anten  (28.07.23 11:29:12) 
Hesabınızı niche bir konuya odaklayın. Her türden içeriği koymayın ve iyi bir kurgu formatı belirleyin kendinze. Bu format olayı için yabancı sayfalara göz atıp, kendinizden de bir kaç şey ekleyip özgün bir format yapabilirsiniz. Bir süre deneyin, eğer geri dönüş almıyorsanız formatınızı veya tarzını değiştirip tekrar denemelisiniz. İnsanların neyi seveceği belli olmuyor


  • fuatzzz1  (28.07.23 11:40:22) 
[]

Çalışırken müzik dinliyor musunuz

Çalışırken müzik dinliyor musunuz?




 
Normal calisanken evet, özellikle raporlama vs yaparken (tek kulaklikla).

Müdür olduktan sonra hayır. Zaten toplantidan zaman kalmadı.
  • logisticsmanager  (27.07.23 08:42:20) 
hayır dinlemem.
iş yaparken mutlak sessizlik isterim.

  • teritori  (27.07.23 10:13:04) 
her zaman. kulağımda ses duymam lazım. sessiz çalışamam.


  • koela  (27.07.23 10:17:04) 
Hayır çalışırken müzik dinlemem.
Arabayı park ederken de radyoyu kapatanlardanim.

  • abelardo  (27.07.23 10:53:11) 
Dinlerim ama bazen pişman olurum. İşine göre müzik dinlemek iyi de, kötü de olabiliyor.


  • d max  (27.07.23 11:27:36) 
Rutin işler yapıyorsam, ki genelde öyle oluyor, youtube açık hep arkada.

Ama yoğunlaşmam gereken bir şey olduğunda kapatıyorum.
  • ananiyimioguz  (27.07.23 11:37:10) 
Çalışırken bazen. Öğrenirken hayır.


  • AlsterWasser  (27.07.23 11:40:12) 
öğrencilik hayatımda ders çalışırken de, mezun olduktan sonra tus çalışma sürecinde de, şu an labda ya da bilgisayarda bir iş yaparken de genelde müzik dinlerim. Sözlü müzik de dinlerim hatta, dinlediğim şarkının sözlerini duymayıp müziğe odaklandığım için çok etkilemez. Arada da üç beş saniyelik molalar vermemi sağlıyor kafamı toparlamama yardımcı oluyor.


  • nundu  (27.07.23 11:54:07) 
odamda yalnız değilsem power fm açık olur ya da bi caz kanalı buldum onu açarım.

yalnızsam youtube gündem videoları/canlı yayınlarını dinliyorum.
  • naksidil  (27.07.23 11:54:53) 
Çok nadir, genelde sessiz çalışmayı daha çok seviyorum. Nadiren bir şarkıyı dinleyesim gelirse sadece onu dinliyorum. Arkaplan sesleri başımı ağrıtıyor.


  • akhenaten  (27.07.23 12:33:55) 
Film müziği dinliyorum bazen. Sözlü müzik dinleyemiyorum ama.


  • peki madem  (27.07.23 13:24:38) 
Klasik müzikse hayır. Kafa armoniye, melodiye vs. gidiyor. Çalıştığım şeyi anlamıyorum, mutlaka bir yerde şekil-zemin ilişkisinde müzik şekle dönüşüyor.

Ama gürültüde çalışmayı dert etmedim eskiden beri.
  • la traviata  (27.07.23 15:19:21) 
123456789   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.