[]

pek yakında (cem yılmaz filmi)

neticede absürt komedi sayılabilecek bir film, çok fazla mantık aramaya gerek yok.

lakin izleyen arkadaşlar, beni bir konuda aydınlatabilirse sevinirim. kesilen sahne midir nedir bu?

zafer (cem yılmaz) ve zeki'nin (çağlar çorumlu) boğaç boray'ı bitirme planlarından sonra boğaç boğray ajansta kendisiyle ilgili yapılan haberleri izliyor. haber görüntülerinden birinde de affedersiniz köpeğe kerkinme görüntüsü var.

youtu.be

biz böyle bir şey görmedik. bir pandik atıp kauçuk dedirttiler, bir de çiçekçi çocuğa yumruk atıyor gibi mizansen yaptılar.

bu köpeğe kerkinme görüntüsüyle ilgili kesilen sahne falan mı var, o ne?

ya da buna dikkat edip açıklayan herhangi bir yazı, entry falan var mı?

 
Kesilen sahne yok. Ben farklı platformlardan izledim. Bu sahneyi görmüyoruz. Çünkü Boğaç Boray'a yapılanlardan sadece birkaçını bize izletiyorlar. Haberlere yansıyan olayların tümünü değil...


  • himmet dayi  (24.10.21 18:19:16) 
Boğaç Boray'ı bitirme planı yapılıyor o hareketlerden biride köpeğe kerkinme olayı ama aslında kerkinme değil tabi. laptop'dan oyuncular izlerken görüyoruz bizde.


  • ayseee  (24.10.21 19:34:17) 
@ayseee: işte o görüntüye neden olan olayın planlaması, çekimi falan gösterilmiyor, acaba yayınlanan film versiyonunda kesildi mi diye merak ettim. hani dvd'lerde director's cut bölümü olur, kesilen sahneleri koyarlar. o mizansenin hazırlanmasını, çekimini, aslında ne olduğunu falan çekip kestiler de laptop'tan izlerken gözüktüğü yeri atladılar mı diye merak içindeyim.


  • kibritsuyu  (24.10.21 20:47:27) 
@kibritsuyu o kısımdaki olay boğaç'ın son zamanlardaki rezillikleri.. laptopdan cem yılmaz ve arkadaşları boğaç'a tuzak kurup kariyerini bitirmeye çalışıyorlar ve yaptıkları şeyleride magazin programı üzerinden izliyorlar. art arda boğaç'ın rezilliklerini gösteriyor tv. bunlarda izliyor... birinde çiçek satan çocuğu tokat atıyomuş gibi bir sahne var, birinde köpeğe tecavüz, birinde başka bir şey.. filmi izlerseniz daha iyi anlarsınız. filmin ortalarındadır bu sahneler.


  • kanasla intihar eden adam  (24.10.21 22:24:01) 
ashfgddjas. adam izlemiş zaten filmi. laptop ekranında görülen köpeğe kerkinme olayı diğer komplolar gibi yapıldığı esnada gösterilmiyor filmde. kibritsuyu da bu sahne kesildiği için mi görmüyoruz diye soruyor.


  • himmet dayi  (24.10.21 22:40:58) 
hugo'ya küfreden çocuğa dönmesin olay? ben de hatırlamıyorum bu köpek sahnesini laptop'ta izlenen an dışında


  • floydian  (24.10.21 22:50:37) 
hay ağzın bal yesin himmet hocam yav. hakikaten o kadar anlaşılmaz mı sormuşum, himmet dayı dışında kimse ne sormak istediğimi anlamadı.

@floydian, hatırlamazsın, çünkü yok. ama acaba çekerken çektiler, vizyona sokarken de komplonun yapılış sahnelerini kesip attılar, sadece laptop'tan izledikleri yer mi kaldı diye bunun director's cut görüntülerini arıyorum. eskiden dvd'lere koyarlardı böyle şeyler. bu filmin dvd versiyonu var mıdır, varsa böyle bir bölüm var mıdır onu soruyorum yav.
  • kibritsuyu  (25.10.21 01:14:39) 
Keçi değil miydi o ya?

Ailecek izlenilebilecek bir filme uzun uzadıya zoofili ile alakalı bir kumpas görüntüsü koymak istememiş olabilirler, zira 1 saniyelik bu görüntü geçişinde rahatsız edici hiç bir şey yok.

Ama diğer kumpaslar gibi uzun uzun anlatılsa belki de rahatsız edici olurdu.

Yani çekip de koymadılar değil de, hiç çekmediler sanırım.
  • John Bloor  (25.10.21 10:42:08) 
abi evet pek açık bir soru değil bence.

kesilen sahne demek çok belirsiz. kesilen sahne = yönetmenin filme koymak isteyip belli sebepten koyulmayan sahne demek.

bu filmin belki 80 saat ham görüntüsü vardır, o köpeğe kerkinme sahnesinin de belki 15-20 dk görüntüsü vardır. yani ekranda gördüğün her şeyin bir önü ve arkası garanti vardır + hiç görmediğin şeyler de vardır.

yönetmen o sahneyi filme koymak istemiş midir istememiş midir bilemeyiz. bazı filmlerin kamera arkası veya final cut'tan hemen önce kesilmiş bazı sahneleri dvd'lere falan konur. bu sahne öyle bir sahne bile olsa demek ki konmamış.
  • floydian  (25.10.21 20:39:51 ~ 20:40:06) 
[]

çipi niye bill gates takıyor?

bill gates covid aşısı olanlara aşının içinde çip takıyormuş ya, bu çipi niye bill gates takıyor?

sorum ciddi arkadaşlar. niye "bill gates çip takacakmış" diyorlar? yani niye elon musk değil mesela? niye bill gates'e yakıştırdılar bunu?

bill gates çip takıp ne yapacak bize, windows mu kuracak? robot edecek, uzaktan sinyal yollayacak mevzuları elon musk'a daha uygun değil mi? bill nereden çıktı? amerika, cia, pentagon, dış mihrak falan da değil, doğrudan bill. niye bill?

 
Filantropi kavramını insanların kafası almıyor, "Zengin" deyince 350 metrelik yatı olan, skandallarla adı anılan, iyilik yaparsa da vergiden düşmek için ya da reklam olsun diye yapan zenginlere alışmışız, bunun dışına çıkan biri olunca "Kesin bir pislik var" diye düşünüyoruz sanırım. Dolayısıyla uçuk kaçık komplo teorilerine daha güzel oturuyor.


  • salihdt  (20.10.21 15:30:11) 
Afrika'ya yarım yapıyor eşiyle birlikte Gates vakfı vardı, 2015'ten konuşmaları var "salgın hastalık çıkarsa hazır değiliz" diye falan. Bunun üzerine simülasyonlar yaptırmış ve çözüm arıyor aslında, dedikleri çıkınca da "kesin o yaptırdı" diyorlar.

Çip olayı onun üzerine kaldı ama o başka komplolarla birleşmiş hali sanırım. Covid yok aslında 5g'nin etkisi bunlar diyen de var, aşıyla virüs verdiler 5g onu aktif ediyor diyen de var. Türlü türlü komplo :D

bu arada: cdn.dopl3r.com
  • nhk ni youkosu  (20.10.21 15:31:05 ~ 15:33:16) 
Elon musk kısa pantolonla anasını keserken Bill Gates 3 bin kişiye racon kesiyordu. bence sebebi şu: Bill Gates aşı ve pandamı konusunda biraz daha fazla açıklama yaptı ve açıklamaları gündemde hep yer buldu. E nispeten de eski ve bilinilirliği nin daha yüksek olduğu düşünülürse çip ihalesi de ona kaldı.


  • giovanne  (20.10.21 15:31:28) 
Aşıyla adı çok sık anılıyordu salgının başından beri, diğerleri ekmeğinin peşinde. Demin yine gogıla yazdım, bill gatesten covid-19 ilacına dev fon şeklinde haber çıktı mesela parçaları birleştirip elde ettikleri şey de bize çip takacaklar oluyor.


  • izza  (20.10.21 15:34:07) 
Şurada biraz detay var: www.reuters.com

Birtakım iddialar yanlış bir biçimde Bill Gates ile ilişkilendirilince komplo teorisine dönüşüyor. Yani net bir sebebi yok ama Bill Gates ve eşinin kurduğu vakfın birtakım işleri yanlış yorumlanıyor ve sanki Bill Gates insanlara çip takmak için bu pandemiyi başlattı gibi lanse ediliyor.
  • himmet dayi  (20.10.21 15:36:01) 
bir de bill gates ara ara dünya hakkında - ekoloji sağlık teknoloji vs - bazı konularda konuşuyor vakfı üzerinden projeler yapıyor bundan 4-5 sene önce dünya ve insanlığın karşılaşabileceği yeni pandemi üzerine fikirleri var, gerçi kendisi bu konularda konuşurken dünyada halihazırda bölgesel salgınlar vardı bizim bu kadar haberimiz yoktu sars vs.

işte onun hayır hasenat motivasyonuyla yaptığı onlarca fikir ve konuşmalardan pandemi ile ilgili olanı öne çıktı aldı yürüdü

microsoftun sahibi, vakıf kurmuş, sağlık alanında bağışlar yatırımlar yapıyormuş hepsi birleşti
  • freebird5406_2  (20.10.21 15:48:59) 
Benim hanımın annesi bu tiplerden ama teorileri patladikca bahaneler ile başka teorilere siginiyor;
- ilk çip dedi. Bizi kontrol edeceklermis. Evlere tikacaklarmis.
-bunun mantikli yanini bulamayinca bill gates ve diger milyarderler dünya nüfusunu azaltmak istiyormus. Asilarda kisir yapici varmis (cok severim kisiri lol).
-big pharma diyor bir de ama o kismi cok sağlam değil çünkü big pharmanin kazandığı paranin kac katini dünya ekonomisi kaybetti. Nedense big pharma çok güçlü ama petrol firmalari, araba firmalari falan hepsi cok salak big pharmaya ok diyorlar. O yüzden o kısmı arada diyor.

Bill gates olayı, benim kayınvalide için konusursak, tamamen sacma sapan platformlarda okudukları + zengin olması haliyle kiskanclik ve korku.

Ha zaten asi karsiti bizimkisi. Benim köpek reaktif, davranis veterineri adam "köpeğiniz otistik gibi düşünün, yani sosyal ortamda ne yapacagini bilemiyor" vs diye anlatti. Bunu söyledik "otistik olabilir köpeklere asilar yapiliyor o yapmistir" dedi.

Neyse iste; zengin+asi/sağlık harcamalari yapiyor dedigin zaman ona attilar camuru.
  • logisticsmanager  (20.10.21 15:56:28) 
gates vakfı, komplolar vs. bir de adı "çipçi" derlerse tamamdır.


  • evimin paspasi  (20.10.21 16:31:52) 
Eleman gidip EU'nun başındaki insanlara "şunu şunu böyle yapın" dediği için olabilir:

twitter.com

Çip konusunda da insanlar haklı aslında. Yani tivitte konuştukları konuların ilk maddesi "enhance health surveillance & alert systems". Artık çipi ister aşıya koyar, ister "aşı pasaportu" diye eline verir, o BG'nin bileceği iş, ama çipi taktı zaten, veriler de tahmin edin kimin sunucularında tutuluyor?
  • plutongezegendegilmi  (20.10.21 16:39:11) 
"bilgisayarcı" çünkü

:))))
  • hayirsiz  (20.10.21 17:00:05) 
[]

"yeşil ışık kırmızı ışık"

malum dizide oyuncağın korece söylediği "yeşil ışık kırmızı ışık" melodisinin korece telaffuzunu bilen yazabilir mi, okunduğu şekliyle?

kore alfabesiyle yazıp espri yapmazsanız sevinirim.

yani ogolaagoo laylalaahöyhööy gibi bir şey diyor. ne diyor tam olarak?

 
Hocam Google translatede dinleme özelliği var ya, Koreceyi seçin, şarkıyı dinletin, hem Kore harfleri ile hem de Latin harfleri ile yazılışı gösterir.


  • beni sen öldürme  (14.10.21 08:45:38) 
  • elorelia  (14.10.21 09:27:30) 
  • emfuzi  (14.10.21 09:39:32) 
dogrusu hatmi cicek acti manasina geliyor.

okunusu da "mugungha goçi piyotsımnida".
  • gel gel sarisinim sag yap gel  (14.10.21 11:20:09) 
[]

Boğaziçi yüzme maratonu

Arkadaşlar, Boğaziçi yüzme maratonuna katılabilmek için gerekli eleme derecesini biliyor musunuz? Sitesinde 800 metre derecesine baktıkları yazıyor. Lakin 800 metreyi kaç dakikada yüzmek gerektiği bilgisine ulaşamadım.

Elbette yaş gruplarına göre farklıdır, fakat 800 metreyi aşağı yukarı kaç dakikada yüzmek gerektiğini öğrenebilir miyiz?


 
Yas kategorisi var. En hizli zaman 11 dakika civari. Antrenmanlarda oncelikle ne yapip edip 15 dakikanin altina kasman lazim. Eger 17 dakikalarda geziyorsan da moral bozmadan elemelere girebilirsin cunku belli olmuyor, ust limit bazen yuksek olabiliyor. Tabii tam tersi de mumkun :)


  • onemoremile  (07.10.21 12:31:14) 
(git: bogazici.olimpiyat.org.tr )burada 2ci sayfada en son seçilenlerin dereceleri verilmiş.


  • astronom bey  (07.10.21 12:49:36) 
www.totalimmersionturkiye.com

geçen sene katılım az olduğu için sanırım dereceler de yükselmiş.

800 metre 13-14 dakika arasını hedef yap kesin geçersin.
  • yazar yazmaz yazan yazar  (07.10.21 13:32:38) 
[]

squid game ***AŞIRI SPOILER*** izlemeyen açmasın

arkadaşlar izledim bu diziyi, sözlükte mantık hataları falan denmiş, bunlardan mı bahsediyorlar, bazı şeyleri anlayamadım.

1. madem dede oyunun kurucusu ve eğlence için böyle bir şey yapmış. niye ikinci bölümde oyunu feshetme oylamasında en son ve belirleyici oyu kullandığı halde red oyu verip oyunu feshediyor? orada hakikaten bunaklığı mı tuttu, yoksa anlamadığım başka bir sebebi mi var?

2. front man polisin kardeşiymiş. polisin arşiv kurcalamasından yanlış anlamadıysam 2015 yılı şampiyonu muymuş neymiş, harfler korece olduğu için baktığı kağıtlardan bi halt anlamadım. yani bu oyun her yıl oynanıyor, kardeş de 2015'te şampiyon olup tezkere bırakıp orada mı kalmış? yoksa geri dönmüş 5-6 sene şehirde takılıp yeni oyun için tekrar mı gidip front man olmuş? polis abi kardeşini yeni kaybolmuş gibi arıyordu. 6 yıl durup durup aramayı akıl edecek hali yok ya? anlamadım bu kardeş ne zaman kaybolmuş, ne zaman ve nasıl front man olmuş da polis abisi gelmiş arıyor?

3. organ olayı nedir? ben maskeli çalışanların teşkilat kurup hazır ölen adamlar varken front man'den gizli organ ticareti yaptıklarını düşündüm. fakat doktor yarışmacı bulmalar, onca düzen içinde adamı kaçırıp kimse görmeden kamera kaydı silmeler, organı çıkarıp satacak ekipman, düzenek, dalgıç personel, tüpler müpler. koskoca fiyonklu tabutu da, yansın diye konulan fırının içinden uzaktan kumandalı düzenekle aşağı alıyorlar falan. adamlar fırının içine cesedi başka yere aktaracak uzaktan kumandalı düzenek kurmuş. bunları front man biliyor, organdan mı haberi yok? yoksa organ işi de front man ve dedenin bilgisi dahilinde mi?

4. polis 29 numaranın daire maskesini çalıp onun yerine geçiyor. şeker oyunundan sonra da ölen kare maskeyi alıp 29 numarayı boş bırakıyor. hadi kimse görmeden nasıl aldı taktı orayı geçelim. sonra birinin öksürükle mors kodu verip "29 numara" mesajı verdiğini anlayıp geri 29 numara oluyor. o kısmı hiç anlamadım, öksüren kim, sen geri nasıl 29 numara oldun?

devamı gelebilir.

 
1. finalde bunu hatırlatıyor. herkes bildiği halde geri döndü diyor. yani tam rızayı almak için yapmış. haklılığını kanıtlamak için
2. bu tam net değil. ama ikinci sezon front man e odaklanacak diyolar bazı sitelerde.
3. organ tamamen gizli.front manin haberi yokmuş. tüpler ve dalgıç ekipleri VIP lerin kaçışı için hazırda bekletilen ekipmanlar. bu teşkilat bu ekipmanları kullanıp işlerini halletmişler.
4. 28 ile 29 arkadaş. organ mafyası. aralarında da mors kodu ile iletişim kuruyolar. 28 öksürüp iletişim kurmaya çalışıyor ama cevap gelmeyince şüphelenip bi sonraki buluşmada (ameliyat) 29 u kenara çekip sorguluyolar.
  • sttc  (06.10.21 00:45:18) 
1 - kartvizitler ilk dağıtıldığında oyuncular ne tür bi oyunun içine gireceklerini bilmiyorlardı. Bilselerdi belki katılmayacaklardı. Fesihten sonra yeniden katılanlar kendi rızalarıyla oraya geldiler sonuçların da farkında olarak. Dışarıdaki sefil hayat - oyundaki tehlikeli sonuçlar ya da olası kazanç arasında tercihte bulundular. Dolayısıyla adil bir şey çıktı ortaya.

2 - emniyetteki konuşmaları tam hatırlamıyorum ama bana front manin yakın zamanda kaybolduğunu düşündüren şey odasındaki ölü balıklardı. Kardeşinin bir şekilde bu oyunu öğrenmesi lazımdı. Abisinin odasındaki kartı bulması gerekiyordu, dolayısıyla odaya girmesi lazımdı. Balık detayı olmasa belki ben abisinin yakın zamanda kaybolduğunu düşünmeyecektim. Mantık hatası mı yoksa dekor hatası gibi küçük bir şey mi bilemedim.

3 - organ ticareti bana da çok saçma geldi. Allahın unuttuğu adasında nerden gemi ayarladın da organ ticareti yapar oldun. Saçma. Halbuki başka bir halt karıştırıyor olsalar daha mantıklı olurdu.

4 - polisin rütbe değişimi, içeri sızma gibi eylemlerine zemin hazırlamak için organ ticareti yapan ekipte olduğu gibi zorlama detaya benziyor. Ben de anlam veremedim.
  • IncredibleMau  (06.10.21 00:50:45) 
dizide mantık namına bir şey yok ki mantık hatası olsun, üzerine düşünmeden yemek yerken falan bakmalık dizi işte.

1. dede onlara ikinci bir şans veriyor ve öleceklerini bile bile bu defa kendi rızalerıyla oyuna geri dönüyorlar. son bölümde dede yatakta tiradını yapsın diye var o sahne, başka bir nedeni yok. burada daha saçma olan şey, iki yüz küsür kişi oy kullanıyor ve kimin kazanacağı son oya kalıyor, tv8 yarışması gibi dizi anasını satayım fjkhsdfdkjs.

2. polisin kardeşinin 2015'te yarışmayı kazanması ve sonrasında kore'nin en zengin adamlarından biri olmasına rağmen sivilde sığır gibi o tek göz otel odasında yaşamaya devam etmesi büyük saçmalık ama ne yazık ki öyle sanırım. çünkü otel görevlisi kadın bir haftadır kirayı ödemediğini söylüyor. zaten polis, annesi merak ettiği için o otele gidiyor. yani adam yeni kaybolmuş, adaya gitmiş yarışmayı yönetmek için.

3. dizinin en filler oğlu filler yan hikayesi buydu sanırım. yarışmayı takıntı derecesinde dikkatli ve zeki bir front man yönetiyor ama bodrum katta personel organ mafyası kuruyor, yetmiyor yarışmacılardan birini koğuştan çıkarıp her gün saatlerce çalıştırıyor, bizim kerizin haberi yok. evet insan gerçekten de hayret ediyor ama senaryo böyle yazılmış.

4. polisin yarışma içinde fink atması, önce işçi, sonra asker, sonra vip'lerin garsonu olması tam bir çocuğun yazabileceği dandik ajan hikayesi. ona öksürükle mors mesajı gönderen adam organ işi yapan ekipten. çünkü yerine geçtiği 29 numara da onlardanmış. falan filan.
  • sir gawain  (06.10.21 02:40:38 ~ 02:55:35) 
1- Bu basit bir şey, dizide ana tema zaten "bir şans vermek" üzerine kurulu. Dizi içinde birkaç kez demokrasiye vurgu yapılıyor. Kural olarak oyuncuların çoğunluğu sağladığı takdirde oyunu bitirebilecekleri söylenmiş. Yani oyunun "hür iradeyle ve gerçekten istenerek oynanması" gibi bir ideal var.

Bir eşitlik varsa ve o eşitliği bozacak tarafsız bir irade ortada yoksa eşitliğin çekilmek isteyenler lehine bozulup, kalmak isteyenlere de dönme şansı verilmesi tek mantıklı seçenek. Haliyle burada mantık hatası yok.

Mantık hatası bu kadar eşitlik vurgusu yapılırken dedenin oyuna imtiyazlı olarak dahil olması ve bununla da kalmayıp başrole yardım etmesi.

2. ve 3. sorularına dizide net yanıt verilmedi, bu açıdan mantık hatası denemez. Sonuçta bu dizi, gelecek sezonu olacaktır.

4. Evet bu da bir mantık hatası! Ama olmaya da bilir. Olmamasının tek ve mantıklı bir yolu var. Front man tarafından kollanıyordu. İstediği gibi dolaşıp etrafı ve olanları görmesine izin verildi. Sadece bilgileri dışarı sızdırmaması için kontrol altında tutuldu.
  • akhenaten  (06.10.21 07:34:38) 
bence mantık hatası olan kısım karı ve kocanın birlikte katılması. lan hadi ilkinde katıldın bilmiyordun, ikincisinde niye bi daha geliyorsun, bir kişi kazanacak işte ödülü.


  • bohr atom modeli  (06.10.21 11:05:34) 
1. önce gitmeye karar vermiş olsalar bile sonra her şeyi bilerek, kendi rızalarıyla geri döndüler durumu için. bir nevi haklılığını ölüm durumunda bile kanıtlama girişimi.

2. kardeşlerin yakın olduğu hissiyatını aldım. oyunun organizasyonunda sanırım önceki yıllarda katılan oyunculara görev alma seçeneği sunulabiliyor. dolayısıyla 2015 kazananı front man'in 2021 edisyonuna liderlik yapması için davet edildiğini düşünüyorum. yeni bir ortadan kaybolma gibi geldi bana, önceki yıllarda front man de sade vatandaş olarak yaşamıştır bence.

3. oyun organizasyonunda güvenilirlik faktörü açısında daha önceki yıllarda çalışan kişilere görev vermeleri makul gibi. oyunun birkaç edisyonunda askerlik ve işçilik yapmış olan, detayları öğrenmiş olan minik bir çalışan topluluğu ekstra kazanç sağlamak için bu işe girişmiş gibi. bu topluluk içinde kare olan bir yönetici olduğundan dolayı da ciddi anlamda borcu olan ve doktorluk geçmişi olan birini de yarışmacı olarak alınabilir adaylardan göstererek almıştır sanırım.

4. maskelerdeki vericiler üzerinden kimin kaç numara olduğu anlaşılıyor. kare maskesini almak polis için stratejik olarak zekice bir hareket ama yan odasındaki kişi polisin sahip olduğu eski maske numarasını mors alfabesiyle seslenince kare maskeyi kullanmaktansa 29 numara maskesinin daha avantajlı olacağını düşünmüş olabilir.
  • yviene  (06.10.21 11:59:00) 
@sttc +1

@bohr atom modeli şanslarını arttırmak için olabilir mi? Sonuçta ikinci katılmada henüz çiftli ve/veya birbirine karşı oyunlara başlamamışlardı yani beklemedikleri yerden geldi.

edit: @yviene süper yorum müthiş deli gibi ayrıntılı.
  • emininsel  (06.10.21 14:41:43 ~ 08.10.21 10:18:35) 
[]

"blokaj var"

evet formula 1'den bahsediyorum. serhan acar ne zaman bi duman görse "blokaj var", "blokaj geldi" diye illa ki söylüyor. hiç kaçırmıyor ama. blokaj denilen şey, adam sert fren yapıyor ve tekerlek kilitlendiği için lastiklerden duman çıkıyor, bu değil mi?

yani bunu illa çok önemli bir şeymiş gibi belirtmenin, hiç ama hiç kaçırmadan aşırı gerekli ve önemli bir şey gibi söylemenin bir anlamı var mı? lastiği kilitleyip duman çıkarmak lastiğe lokal bir zarar veriyor, yanık bölge oluşturuyor olabilir de yani e yarış abi bu, yani böyle hızlı bir yarışta adamın fren yapıp duman çıkarması normal bir şey değil mi ya? yarışı etkileyip lastiği patlatacak kadar manyak bir aşınma olmadıktan sonra her gördüğün frenden çıkan dumana "blokaj geldi blokaj aha blokaj oldu" diye vura vura söylemenin sebebi nedir?


 
Blokaj f1'in basit hatası gibi bişey. Blokaj olduysa geç fren yapmış olduğun anlamına gelir, bu da çizgiyi kaybetmene ve hatta arkandakine geçilmene sebep olabilir.

Blokaj olunca zaman kaybı kesindir, peş peşe giden pilotların önde olanı blokaja düşerse arada zaman farkı azalmış olur ve arkadaki yaklaşır. Dediğim gibi, f1'in basit hatalarından biri ve geçişe imkan veren bir gelişme olduğu için vurguluyor olabilir.

Her blokaj bir aksiyona sahip olmasa bile pilotun temposu hakkında da bilgi verebilir.
  • Bruce  (27.09.21 00:50:43) 
taamam basit hata, geç frenleme, geçişe imkan verecek bir durum, lakin hani blokaj yüzünden sıra kaybetme riski vardır, kıçından takip eden adam iyice yaklaşır falan anlarım.

hamilton bomboş yolda tek başına giderken virajda duman çıkarıyor, "hamilton'dan blokaj geldi". lan gelsin nolacak yav, önü boş arkası boş, bi an hata yapıp yanlış frenledi duman çıkardı. yani çok önemli bir haltı söylüyor gibi bunu belirtmesini hiç anlamıyorum.
  • kibritsuyu  (27.09.21 01:03:22) 
Blokaj lastik ömrünü cok ciddi etkilediği için söylüyor. Cok sert blokajlarda lastik bile degistirmek gerekebiliyor. En yakin ornek yanlış hatırlamıyorsam bir iki yarış önce Sainz’dan gelmişti. (Perez de olabilir çok emin olamadim.)


  • zor azizim zor  (27.09.21 07:11:42) 
blokaj yapıldığında lastik ömrü ve performansı çok ciddi oranda etkileniyor. o blokaj sebebiyle belki %10 daha az performans olacak belki 5-10 tur erken pite gelmesi gerekecek, bunların hepsi ayrı parametre.


  • biergarten  (27.09.21 08:15:16) 
hocam diyorsun ya "önü boş arkası boş yapsa nolacak diye" bu tamamen lastik ömrünü etkilediği için özellikle vurgulanıyor. çünkü birkaç tur sonra hamilton piste erken girerse "nalaka ya nasıl tüketti abi o lastikleri" diyemezsin blokajı gördüysen. kendi hatasıyla lastikleri yemiş dersin. basit ama oldukça önemli bir durum bence. vurgulanması da gerek.


  • ilgeru  (27.09.21 09:11:26) 
elin ingilizi de azerisi de böyle. azeriler o esnada ooo 'bu gidişatla lastik geberik' deyip duruyor. gerçi geçiş olduğunda da vettel pis çaktı diyolar. genel kaba bir tavır da var.


  • onemoremile  (27.09.21 09:17:19) 
Konunun eğitimini almış biri olarak blokaj lastik ömrünü etkiliyor daha da kötüsü araçtaki diğer lastik ile arasında bir fark oluşmasına neden oluyor, yol tutuş her iki tarafta farklı olunca hem aracın dengesi değişiyor hem de kerblerde daha az yol tutuş olduğundan yanık lastik ile oralara taşıldığında da daha öncekinden farklı bir his oluşur sürücüde (zamanla yanık bölge traşlanır ve hissiyat iyileşir genelde). Ayrıca sürücü bu iki taraftaki yol tutuş farkından dolayı kendini biraz daha güvenli moda alabiliyor bu da tur derecelerinin düşmesine hatta pilot hissiyattan hoşnut değilse daha erken bir pit stratejisine geçmesine neden olabilir. Bu nedenle blokajın ne kadar kaçınılması gereken bir şey olduğunu şuradan anlayabilirsiniz; bazen imkan varsa blokaj yaşamaya devam edip virajı almak yerine kaçış alanını kullanırlar (ki kaçış alanları hem daha az yol tutuşa sahiptir hem de bazen ciddi zaman kaybı olabilecek alanlardır). Yarışta belki de en önemli şey sürücünün araca tam güvenidir 0,3 saniye kazandıracak ön kanat ile sürücünüz kendini rahat hissetmiyorsa yarışamazsınız diğer taraftan aero olarak 0,1 saniye yavaş gidebilecek bir pakette sürücü kendini daha güvende hissediyorsa 0,2 saniye kazanabilirsiniz.


  • bartholomew87  (27.09.21 11:12:22 ~ 20:59:31) 
Teknik detayları zaten anlatılmış. Ben Serhan Acar'ın gereksiz abarttığını düşünüyorum. Antrenman seanslarında bile herhangi bir pilot en hızlı turu atınca bağırmaya başlıyor. Q1-Q2 seanslarında da keza öyle. Aksiyona kendini fazla kaptırıp gereksiz yerlerde çok yükseliyor. Heyecanını falan anlıyorum da bazen bu heyecanı yüzünden ekrana yansımayan hatta yansıyanları bile kaçırabiliyor. Önünde zaman ekranı varken "ikinci sektörde sarı bayraklar var, henüz nedenini göremedik" falan diyebiliyor. Halbuki zaman ekranına baksa iki pilotun geriye düştüğünü görüp temas ettiklerini rahatlıkla anlayabilecekken bu gibi şeyleri çok fazla kaçırıyor.

Neyse, uzun lafın kısası bazı ufak şeyleri de çok büyük aksiyonmuş gibi anlattığı için çok önemli bir detay sanabiliyor izleyenler de. Halbu ki blokaj her pilotun sayısız defa yapabileceği çok ufak ve basit bir hata.
  • himmet dayi  (27.09.21 13:25:52) 
Evet çoğu blokaj önemsiz ama ben Schumacher'in bir blokaj sonrası çok hızlı bir yere çarpıp ayaklarının kırıldığını hatırlıyorum. Bir çok spin blokaj sonrası olabiliyor. O heyecan blokaj için değil daha çok her an daha önemli bir aksiyon olabilir heyecanı.


  • boray eris  (27.09.21 14:02:10) 
[]

duyuru müzisyenlerine soru

bizim oğlan (9 yaş) okulda bandoya girmiş. alto saksafon çalacakmış. okulun enstrumanlarını kullanacaklar fakat hijyen gereği ağızlığını kendiniz alıp getireceksiniz demiş eğitmen.

4c alto saksafon beki, kapağı, 1,5 numara kamışı ve bileziğiyle birlikte 1.750 lira. o da indirimli fiyatıymış.

oha? saksafonun kendisi değil ha sadece ağzına sokacağı kısmı.

bunun ucuz yollusu bulunur mu acaba? internetin altını üstüne getirdim yok. önerebileceğiniz, indirimli mindirimli, kazık yemeden alabileceğimiz bir yer var mıdır?

 
evet bu üflemeli aletlerin bek denilen üfleme kısımlqrı oldukça pahalı ve çalmaya doğrudan etki ediyor.

piyasayı son zamanlarda bilmiyorum 1750 den ucuza güzel neler vardır fakat dolara endeksli olunca tüm enstrumanlar bundan etkilendi

ezcümle kötü bir bek insanı enstrumanı bırakmaya götürebilir, altı üstü bir parça dememek gerek oldukça fark ediyor
  • freebird5406_2  (21.09.21 18:15:24) 
aşırı saçma bişey.

saksafon okuldan bek sizden, iki gün sonra bu müzik muhabbeti bitince o beki ne yapcakmışsınız?

abi o paraya saksafon alınıyo ya , madem öyle saksafon alın daha iyi

sevip sevmeyeceği de belli değil zaten. gidin değiştirin enstrumanı, bu krizde ne bu kardeşim deyip atar yapın, ucuz bişeye geçmeye çalışın.

bir sürü marka model bek var, bilezik var kamış var, fiyatları çok daha uygun mesela rico falan ama bu işi net olarak çözebilmek için okuldaki saksafonun marka modelini iyice öğrenip.

ondan sonra dore müzik, zuhal müzik gibi yerlere sormak lazım, özellikle rico falan satan yerlere.

bu arada dua edin de okulda çalışsın yoksa sizin apartmanı çok zor günler bekliyor.
www.youtube.com
  • killerbee  (21.09.21 18:24:24 ~ 18:32:00) 
ben de sizin gibi düşünüyorum, yapamazsa veya bıkarsa o bek benim bi tarafıma kaçacak. ama bando bu, hepsi eşdeğer enstrumanlar.

trampet vs çalsın dedim ama vurmalı yokmuş bizimkilere niyeyse. 20 tane nefesli sadece. trompet, alto sax, tenor sax ve klarnet. trompet ağızlıklarına baktım, onun da aşağı kalır yanı yok. ama tek parça sanırım kamışı, bileziği falan ayrı ayrı değil.

bir yandan bir enstruman çalsın istiyorum, bi de bando falan, bütün törenlerde görevli olacak, sosyalleşecek, o yüzden ben istedim aslında ama bu kadar tutacağını da düşünmemiştim.

söylediğim fiyat zaten müzik öğretmeninin önerdiği yerin indirimli fiyatı. ben yine de biraz soruşturayım.

enstrumanı çıkarmak götürmek yasakmış neyse ki. sadece okulda çalışacaklar. evde zart zart kafamızı sevmeyecek.
  • kibritsuyu  (21.09.21 20:40:22) 
yok yahu, saksafon çok alengirli.

trompet olsa 125 lira beki. o da 250 olmuş
www.mydukkan.com

yine de sahibinden'e bakın, güzel sanatlar öğrencileri, emekli bandocular falan çok uyguna buffet saksafon falan satıyordu geçmişte çok denk gelmiştim de bu ara pek göremedim.

bu trompet bekine bildiğimiz bahçe sulama hortumu takınca çok güzel dubstep yapılıyor.
www.youtube.com

ayrıca şu gün saksafon alsam muhtemelen küçük bir servet tutardı, internette 2500 3000 lere saksafonlar var ama ne markası bilinmiş, ne bi demosu bişeyi var, muhtemelen parçaları aşırı dandik dökülmüş iki günde kırılacak tiptedir. benim bi arkadaş öyle bi alet almıştı aldığı paranın 2 katını harcadı adam edemedi.
  • killerbee  (21.09.21 22:14:08 ~ 22:21:10) 
bando hocamız zuhal müzik ile konuşmuş. hocanın adını verip 1 adet bek ve 3 adet kamışı 300 liraya alabilecekmişiz. bilezik ağıza giren bir parça olmadığı için sanırım, halihazırda var olan bileziği kullanacaklar.

vurmalı çalgıları 5. sınıf ve daha büyük sınıflar çalıyormuş. 4 .sınıflar nefeslileri çalıyormuş. bana tam tersi olsa daha mantıklı gibi geldi ama hadi neyse.

nefesli 17 kişilermiş ve sadece alto sax ve trompet var imiş. hoca dudak ve diş yapısına göre dağıtmış kimin saksafon, kimin trompet çalacağını. klarnet ve tenor sax da yokmuş. 1 tane klarneti hoca çalıyormuş sadece. o ne lan dedim, tsk armoni mızıkası gibi. altı üstü okul bandosu, sadece 2 çeşit 17 tane nefesli sazla ne çalacaklar merak ettim. trombon, tuba vs. bas enstruman yok, onu da liseler falan mı çalacak acaba?
  • kibritsuyu  (26.09.21 01:00:23 ~ 01:01:44) 
[]

şu araba ne marka?

soru başlıkta, görsel ekte.




 
Mitsubishi


  • freebird5406_2  (20.09.21 13:03:06) 
2014 model l200


  • reanarchy  (20.09.21 13:07:05) 
[]

Balık yenir mi?

Av yasağı kalktı, taze mevsim balıkları tezgaha geldi. İstavrit, palamut vs.

Peki bu sene yenir mi bu balıklar? Müsilajdan çekindiğimden henüz açılışı yapmadık.

Ne dersiniz, alıp yiyelim mi?

 
Müsilaj biteli bayağı oluyor. Yenir.


  • dissendium  (19.09.21 21:32:37) 
Biz yedik valla çevremde de baya yiyen insan var


  • basond  (19.09.21 21:45:54) 
eksi'de son durumu anlatan bir aciklama vardi. raporlar vs. sunulmustu. özellikle midye ve karides'den uzak durulmasi gerektigi soylenmisti. baliklar icin de gerginim açıkçası.

seyler.eksisozluk.com
  • evimin paspasi  (19.09.21 22:32:34 ~ 22:55:36) 
müsilaj bitmedi. balığın nerede avlandığını sorun. müsilaj marmara'daydı. ege'de ya da karadeniz'de tutulan balık yenir.


  • co2s2  (20.09.21 16:38:41) 
[]

4. doz aşı sorusu

arkadaşlar babam 86 yaşında. ocak-şubat 2021'de 2 doz sinovac aşısını olduktan sonra 3. doz aşı hakkı tanımlandı, temmuz 2021'de de 3. doz biontech olarak aşılarını tamamladı.

şimdi e-nabız'dan bakıyorduk, "yurtdışında gideceğim ülke talep ettiği için 4. doz aşı hakkı talep ediyorum" gibi bir buton vardı. bu da ne ola ki diye tıklamamızla birlikte anında 4. doz randevusu açılıverdi. 06.09.2021 tarihine kadar randevu alın aşıyı olun diyor.

babamın yurtdışına gitme gibi bir durumu yok. ama böyle bir hakkı var mı? randevu alalım 4. dozu da olsun mu? sonradan "hani yurtdışına nereye gidiyorsun" falan diyecekler mi? en öncemlisi gerekli mi?

randevu almaz ve de aşı olmazsak, bu sefer gerçekten ileride herkese 4. doz hakkı tanındığında hakkını kaybetmiş mi olur? zira 6 eylül'e kadar süre vermiş.

ne yapacağız? randevu alıp, gidip olalım mı aşıyı?

 
Bazı Avrupa ülkeleri 2 doz Alman aşısını zorunlu tutuyorlar. Türkiye'deki 2 doz sinovac ardından 1 doz Alman aşısı olanlwr bu süreçte sorun yaşadığı için bu kişiler için 1 doz daha Alman aşısı hakkı tanındı. Bu hak tanınanlar ister olsun ister olmasın devlet denetlemeyecek bunu.

Ama şuan bu şekilde 4. Doz aşı uygulayan başka bir ülke daha yok. Çoğu doktor bunun gerekli olmadığını belirttiler. Sadece eğer virüse karşı antikor yani bağışıklık seviyesi azaldıysa, yeterli değilde ek doz önerilecektir.
  • GoodMorningTeacher  (01.09.21 14:16:02) 
nereye gidiyosun diye sormuyolar
seçip randevu alıp olun. kimse sormuyor sonrasında da
2 doz biontec olsun ki sonra turkovac falan çıkınca bu biontec de kalmıcak
en azından adam gibi bildiğin bir aşı ile aşılanmasını sağlayın bence.
4. doz aşı 65 yaş üstünde biraz fazla ateş ve etki yapabiliyormuş bunu göz önüne alın sadece derim. doktoru varsa görüşün olsun derse randevu alıp olun. ben anneme aldırdım randevuyu aynı şekilde 4. aşı için.
  • erty_ksk  (01.09.21 16:55:06) 
[]

ankara'da yüzme havuzu

spor amaçlı gidip yüzebileceğim, tercihen olimpik, uygun fiyatlı bir havuz önerebilir misiniz?

pandemiden önce hoca referansı ile misafir üye olup ankara üniversitesi'nin havuzuna gidiyordum. misafir üyeliği en pahalı üyelik. ama b grubu (sadece öğleden önce) üyelik vardı, fiyatı uygundu. şimdi bakıyorum onu kaldırmışlar, fiyatı da iyice köklemişler.

şöyle her gün veya 2 günde bir gidip 1,5-2 saat yüzebileceğim bir havuz tavsiye eder misiniz?

 
Altınpark havuzu vardı duruyosa bakılabilir. Yarı olimpik havuz.


  • erty_ksk  (30.08.21 13:28:14) 
Altinpark havuzunun catisi cokmustu en son. duzeltildigini sanmiyorum.


  • sparkle kiddle  (30.08.21 15:40:23) 
Ben de kaynak yapabilir miyim, merak ediyorum.


  • mirty  (30.08.21 15:57:20) 
tobb üniversitesinin olimpik yüzme havuzu gayet güzeldir.

çok eskiden ted kolejliler işletiyordu. sonra değişti, bir ara nakra oldu (nakrasports.com), en son yine değişmiş arena olmuş: arenathletics.com
  • yillarin birikimi  (30.08.21 23:43:13 ~ 28.01.24 13:47:27) 
  • mirty  (22.09.21 10:46:12) 
[]

bilgisayardan netfişik'te 18+ bir şey izlerken...

netflix'te izlediğim 18+ (yani açarken pin kodu soran) şeyi durduruyorum. biraz uzun süre öyle kalıyor browser'da. izlemeye devam etmek için yeniden başlatıyorum, tekrar pin kodu soruyor. pin kodunu girince de izlediğim şey baştan başlıyor.

bunu engellemek için eğer pin soruyorsa pini girmek yerine sayfayı yeniliyorum, yine pin soruyor ama girince kaldığım yerden başlıyor.

normal mi bu? uzun süre pause'ladığım şeye devam etmek istediğimde pin girince niye baştan başlıyor? yanlış yaptığım bir şey mi var?

 
Pin niye kullanıyorsun?


  • sutlu nescafe  (26.08.21 10:38:22) 
çünkü evde netflix'e erişen ve kullanan küçük bir çocuk var.

tamam kendi çocuk profilini açıp kullanıyor ama bu benim profilime girmeyeceği, giremeyeceği, şeytan dürtmeyeceği anlamına gelmiyor.

netflix hazretleri daha önce de sorduğum üzere (git: 1402935), şifreyi diğer kullanıcının profiline girerken soruyor olsa pin min kullanmam.
  • kibritsuyu  (26.08.21 14:33:24 ~ 14:34:17) 
[]

dirseğim meme yaptı v2

4 ay önce sağ dirseğimde meme çıkmıştı, doktor bursit diyip enjektörle boşaltmıştı, birkaç güne de geçmişti. (git: 1476765)

şimdi de sol dirseğim meme yaptı. ama bu seferki meme gibi nondik nondik içi yumuşak değil, epey sert, kızarık ve acı veriyor. üzerindeki deriler de soyuldu (bunu tatilden geçen hafta gelmiş olmama bağlıyorum).

doktora gittim, bursit dedi, ama enfeksiyonlu, bunu boşaltamayız dedi. antibiyotik+başka bir ilaç verdi, buz koy dedi. 4 gün sonra kontrole gittim, değişiklik yok, ilaca devam dedi. cuma tekrar kontrole gideceğim, boşaltabilirse boşaltacak.

boşaltamazsa ne olacak? iş yaparken kolumu masaya koymam lazım, şiş ve acıyor, koyamıyorum. ne ilaç, ne buz bir işe yarıyor.

en azından cumaya kadar ne yapabilirim buna?

 
soguk tutmak lazim. sicak degil. doktora gittim bununla ilgili kac kere.
gut var mi? bir ona da bakin

kolunu yan koymaya calis. biliyorum yine acir. gece bile uyutmuyor bu.
  • camussar  (25.08.21 12:25:35) 
bu arada. ici buzlu kola takilan aparatlar var. her eczanede var daha kolay. 1 kere al tekrar tekrar kullan


  • camussar  (25.08.21 12:27:12) 
[]

bu nasıl bir türcülük? kendimi de ikna edemiyorum.

şimdi gözünüzde bir canlandırın.

sokakta kendi halinde takılan birkaç kedi var. adamın biri geliyor, kedilerden birini eline alıyor, ondan sonra kediyi az ötede bekleşen vahşi köpeklerin önüne atıyor. köpekler kediyi anında parçalıyor.

vahşice değil mi? böyle bir şey gerçekleşse bütün hayvanseverler ayağa kalkar. ne twitter kalır, ne ekşi sözlük. daha önce benzer örneklerini de gördük.

peki şunu da bir gözümüzde canlandıralım. bu sene sahilde otururken bizzat gözümün önünde gerçekleşen olay.

adamın biri olta ile balık tutuyor. balığın teki oltaya takılıyor. adam oltayı çekiyor, ufacık bir balık. beğenmiyor, iğneden çıkarıp arkada bekleyen kedinin önüne atıyor. kedi de balığı anında canlı canlı yiyor.

e ne farkı var abi şimdi? kendi ortamında sakince dolaşan kediyi alıp köpeğe atmakla, kendi ortamında sakince dolaşan balığı kediye atmanın arasındaki fark ne? bu ikincisine kimsenin hayvan hakkı dediğini, hayvanseverin ayaklandığını falan görmedim ben? en azılı, "hayvantapar" denen modeli bile getirsen tuttuğu balığı oltadan çıkarıp kediye atanda en ufak anormallik görmüyor.

işin kötüsü ben de anormallik görmüyorum. köpeklere atılan kedi olsa aşırı üzülecekken, kediye atılan balık olunca sevimli bile geliyor. bu ikiyüzlülüğümü kendime de açıklayamıyorum.

siz açıklar mısınız bana?

 
kopkeler kedi yemez
ama kediler baliga bayilir

  • nibba  (20.08.21 20:44:55) 
insanoğlu doğası gereği hem kendine benzeyen hem de kendine fayda sağlayan hayvanları sevme & besleme eğilimindedir.


  • rose parks  (20.08.21 20:45:11) 
ikiyüzlülük değil. sen sanıyor musun ki her duygu, düşünce ve hislerimiz erdemli şekilde gerçekleşiyor? 6 milyon yıllık insanlık tarihimizde yaşanılan herbir şeyin kalıntılarıyla bu hale geldik.

life is too short to remove usb safely
  • buenosdias  (20.08.21 20:45:28) 
dediğin doğru, gerçekleri kendimize göre hemen rasyonalize etmeye çalışıyoruz esasen bunu bilişsel çarpıtmayla yapıyoruz


  • freebird5406_2  (20.08.21 20:48:07) 
Ben de bütün amatörlük hakkını kendine, bütün olgunlaşmışlık sorumluluğunu başkalarına yükleme olayını anlamıyorum. Hayvantapar deyince eline ne geçti? Sadece öfkeni kustun, mutlu musun? Muhatabına kötü bir enerji bulaştırdın, gerdin. Niyetin bu değildi ama yaptığın bu. Neden? Çünkü sen de adalet timsali olma yolunda bir amatörsün. Herkes gibi sen de kendi yolunda zaman zaman hata yaparsın, hem de hiç bilmeden. Bu burada dursun.

Evet haklısın, bu da hayvansever olduğunu iddia eden her insanın şahit olduğunda müdahale etmesi gereken bir şey. Fakat balığı kediye verme hareketinin sana tuhaf gelmemesi, geçmişteki kediye balık verme sahnelerinin alışkanlığı. Balığın canlı verildiğini bilen ruhun itiraz etmiş, gelmiş yazmışsın. Ne güzel. Buna ikiyüzlülük denmez, aksine bir yanının alışkanlığını diğer yanın fark etmiş, acıyı görmüş algılamış, ne mutlu.

Burada kötü hissetmen gereken hiçbir şey yok, sadece o balığı canlı canlı kediye veren adamın oltayla (aç balığı yemle kandırıp öldürerek) balık tutması ve beğenmediğini kediye atması gerçekten vicdansızlık, ruhsuzluk, kalpsizlik. Bunlar seni kötü hissettirir. İstersen olaya anında müdahale edersin, istersen çevrene/evladına doğruyu öğreterek veya örnek olarak dolaylı bir şekilde müdahale edersin, istersen de hiç umursamaz geçersin. Senin tercihin.
  • 1bir1bir1  (20.08.21 20:51:02) 
İnsanı insanı önüne atan da var. Çok karışık bu konu bence.


  • encokbenisevinnolur  (20.08.21 20:52:29) 
Kedi köpek yiyen milletten birine sorulsa negatif anlamda o da arada bir fark göremez belki. Biz kedi yemiyoruz ama balık yiyoruz. Balıklar kedileri yemiyor ama kediler balıkları yiyebiliyor. Doğal düzene çok uygun. Şu da var mutlaka: balıklar hayatta kalma içgüdüsünü kara canlıları gibi bağırıp çağırarak gösterebilen canlılar değiller. Elleri kolları bizimki gibi değil, boyutları küçük. Kuşlar da balıklar kadar olmasa da kedi yakalayınca kahrolacak seviyede tepki gösterdiğimiz hayvanlar değil. Boyut ve beden formu belirliyor biraz da bunu.


  • IncredibleMau  (20.08.21 20:56:37) 
abi bunu kesfeden adam zaten benim gozumde asmis adamdir.

Hicbir pet sahibine de bunu anlatamazsin. Devamli inkar ve tartisma safsatalarina basvururlar.

Mesela sirf evlerde kedi beslenmeye devam etsin diye her sene milyonlarca hayvan kesilip mama yapiliyor. Bu pet sahiplerine hic garip gelmiyor.

Kediler kuslari yiyor soylarini tuketti diyorsun hayir vebayi onluyor diyor :)

Vebayi kediler bitirmedi dunyanin her yerinde veba vardi diyorsun engelliyor :)

Sahsen ben kedi, kopek yiyen insani da gram sorgulamam. Ben de inek yiyorum. Ben istedigim hayvani yiyebiliyorsam kimseye laf etme hakkim yok.
  • divit  (20.08.21 21:01:58) 
Tabi bir noktayi es gecmissin.
Baligi da havayla bogarak olduruyorsun.

Kediyi suya sokup oldurup sonra kopegin onune atmakla ayni sey.
  • divit  (20.08.21 21:03:12) 
Evde hamamböceğini sineği öldürüp ortamda hayvanseverim demekle aynı yola çıkıyor, en azından umursamazlık seviyemizi getirdiği nokta itibariyle. Balığı bir canlıdan ziyade tüketim gıdası olarak addetmek de bilinçaltımıza işlemiş. Onun kaderi birinin midesine gitmektir, yaşam gayesi budur diye düşünüyoruz. Ama kedi başı okşanasıdır beslenesidir, yenemez, ki zaten haramdır vs. Böyle kanıksamışız. Ormanlar yanarken hayvanı börtü böceği yok sayıp neyse ki kaybımız olmadı diyen zihniyet de bunun zirvesi. Yazıya hak verdim.


  • heathen  (20.08.21 21:13:02) 
Sevdiklerimiz, Tiksindiklerimiz, Yediklerimiz - Hayvanlar Hakkında Tutarlı Düşünmek Neden Bu Kadar Zordur? isimli kitabı öneririm.

insanoğlu iki yüzlüdür.
  • smirnova  (20.08.21 23:24:01) 
hayvanların da sınıfları var. memeliler en gelişmiş ve bizim de içinde olduğumuz sınıf olduğundan kendimize daha yakın hissediyoruz diğerleri daha aşağı geliyor (belirli gelişmişlik kriterlerine bakarsak öyle zaten ancak öyle yapmak doğru mu o ayrı konu). sürüngeni, balığı biraz daha az umurumuzda oluyor hele balık ses bile çıkaramıyor kuştan belki acı bi ötüş duyarız son anlarda üzer yine.

memelilerin içinde de fark var tabi büyükbaşlar, küçükbaşlar kesilip yenirken köpek kedi kesen olursa cani gözüyle bakarız çünkü daha zekiler ve evciller, o yüzden aramızda daha fazla bağ var koyunla o kadar bağ kuramıyosun (o da memeliler içinde daha aşağıda oluyor çünkü) neticede kabul ediyor durumu insanlar (en azından çoğu) bu sebeple.
  • semaforo de medianoche  (21.08.21 00:03:49 ~ 00:41:05) 
Herkes yazara hak vermiş şaşırdım. Kedi balık yer. Kuş yer. Böcek yer. Bu hep böyleydi devam edecek. Ahırı olan bir adam tavuklarını kurt veya tilki kapsa üzülür. Allah Allah tilki bu nasıl yapar bu vahşet, bu nasıl canice bir şey, hayvantaparların nasıl ilgisini çekebilirim de bunu önlerim diye düşünmez. Çünkü tilki tavuk yer. Ama köpek normalde kedi yemez. Kediyi parçalar bırakır. Dolayısıyla bu vicdanları rahatsız eder.

Balık insanlar tarafından da yenilen bir şey. Balık bir tüketim maddesi. Balığı herkes yiyebilir. Ama kedi yenilen bir canlı değil. Tabi bu ülkenin değerleriyle alakalı, bir çinliye sorsak bu soruyu başka türlü cevaplardı.

Ben sadece yavru kediyi köpeklerin önüne atmakla küçük bir istavriti - ki yenilen bir şey-kediye atıp kediyi beslemeyi nasıl benzettiğinizi anlamadım. İnsanlar neden kuzu yiyor deseniz daha mantıklıydı bence. Bu durum daha çok vicdanı rahatsız ediyor.
  • Hallegadola  (21.08.21 07:43:05 ~ 07:45:21) 
bir yerde yanlışın var. "bu ikincisine kimsenin hayvan hakkı dediğini, hayvanseverin ayaklandığını falan görmedim ben? en azılı, "hayvantapar" denen modeli bile getirsen tuttuğu balığı oltadan çıkarıp kediye atanda en ufak anormallik görmüyor." demişsin. veganlar bunda yanlışlık olduğunu görüyor ve söylüyor. hissedebilen varlıkların hiç birini öldürmememiz gerektiğini, hiç birini sömürmememiz gerektiğini sürekli söylüyor veganlar. balıkların acıyı aynı bizim gibi hissettiğini de söylüyorlar. ama "en azılı hayvantaparlar da dahil" kimsenin işine gelmiyor bunu duymak o yüzden veganlara kafayı sıyırmış bir grup marjinal muamelesi yaparak çoğunluk olmanın avantajını kullanıyorlar.
hiç birini öldürmenin birbirinden farkı yok. tek fark genel algı ve alışkanlıklar. bilinci, duygusu hissi olan hayvana "tüketim objesi" diyen olmuş, bu da algı. obje değil bir kere. bu bakış açısıyla yaklaşınca siyah tenliyi köle obje, kadını seks objesi vs görene de kızmaya hakkımız yok. bir de "insani zaaflarımız işte napalım" diye insanı mağdurlaştırıp zulme devam edenler var. komik bu da, yenin zaafınız madem yanlış olduğunu fark ettiniz.
çırpınan balığı kedinin önüne atmaktaki hissizlik korkunç olan. can çekişen bir canlı var orada ve sen onun acısına zerre duyarlı değilsin. bence çok ürkütücü bir hal bu.
biri kuş avlar onu normal bulur, biri balık tutar onu normal bulur, biri kuzu keser onu normal bulur. bir canlıyı öldürmek kişisel zevkler ve alışkanlıklarla açıklanamayacak kadar ciddi bir mesele aslında ama insanlık etik olarak o seviyeye gelemedi, gelemez de daha uzun bir süre.

ayrıca, not: hayvanların yaşam hakkını savunmak, tedavi, beslenme, barınma ihtiyaçlarına destek olmak, biri hayvana eziyet ettiğinde öfkelenmek hayvana tapmak değildir. hoşunuza gidiyor böyle tiye almak evet ama bir grup salatalığın kendilerine ne isim taktığındansa kimsesiz bir hayvanın yarasını sarmak daha çok umrunda "hayvantapar" dediğiniz insanların.
  • şarkı güzel ama ingilicce  (21.08.21 09:08:56 ~ 10:40:39) 
Ben de çocukluğumdan beri bunu düşünüp işin içinden çıkamıyordum. Çocukken aklım almıyordu mesela bir hayvanın boğazlanıp yiyecek olarak önümüze sunulmasını. Bu yüzden çok uzun yıllardır et yemiyorum. 2 senedir diğer hayvansalları da hayatımdan çıkarttım. Yemek, kıyafet, kozmetik vs her şeye dikkat ediyorum ama hayvanları kullanmak o kadar içimize işlemiş ki bazı şeylerden kolay kolay kaçamıyorsun. Bindiğim arabanın koltukları deri mesela.

İnsanlar için hayvanları sömürmek bu kadar normalken birçok iyimser vegan gibi geleceğin vegan olabileceğini düşünemiyorum maalesef ben. Keşke olsa ama bu kadar normalleşmiş bir şey nasıl yıkılır bilmiyorum. İnsanların çoğunun, en duyarlılarının ya da en bilinç düzeyi yüksek olanlarının bile boğazı kesilerek öldürülmüş bir hayvanın bedenini yiyebilmesi çocukluğumdan beri aklımın almadığı bir şey. Bir kedinin ölüsüyle kuzunun ölüsünün farkı yok bu yüzden benim için ama maalesef çok küçük yaşlardan beri bir fark olduğu öğretilmiş hepimize.
  • ms brownstone  (21.08.21 09:22:51 ~ 09:26:51) 
kopek neden kedi yemesin gayet de yer. Kopek hepcil bir hayvandir her buldugunu yer.

Kedi yeme davranisi olanlari uzak tuttugumuz icin yemez gibi geliyor. Kendi cinsini bile yiyor ac kalinca.

Kedinin de boyle vicdani sorunlari yok, kopek yavrusuna gucu yeterse her turlu mideye indirir. Kendi yavrusunu da yiyor.

Kendinizi ikna etmeye calismayin adam hakli :)
  • divit  (21.08.21 13:15:35) 
hocam olaya sadece yiyecek gözüye bakmayın, biraz tüme varmaya çalışın. "kedi balık yer, ama köpek kedi yemez" değil burada tartıştığımız. yiyen hayvanı düşünün. kediyle köpek örneğini beğenmediyseniz tavuğu tutup aç tilkilere atalım, yine rahatsız ediyor.

alın size başka örnek. "avcılık spor değildir" deniyor, avcılıktan kasıt tüfek kullanılarak ormanda avlanmak. evet bence de değildir, hayvan vurma fikri beni de rahatsız ediyor.

tüfeği sırtına vurup ormana kuş vurmaya gitsen "avcılık kötü", ama oltanı alıp bulduğun herhangi bir su kenarından sallayıp balık avlamak bir hobi. kursları bile var amk.

üstelik av yasağı denen süreler içinde ormanda tek fişek atamazken, balıkların av yasağında sadece profesyonel olarak yasak, "amatör balıkçılık" denen, oltayla ve hatta boyutu belirlenmiş ufak teknelerle ağ atmak bile serbest.

evet daha önce bunu da sormuştum, tatmin olmamıştım. balığı da havayla boğuyoruz. 1000 tane koyunu hiç hava almayan bir ağıla tıkıp havasızlıktan can çekiştire çekiştire öldürüp yesek bütün dünya ayağa kalkar bu nasıl vahşet diye (islami usulleri gözardı ediyorum burada). ama bir tekne dolusu balığın havasızlıktan can çekişe çekişe ölmesine kimse bir şey demiyor. balığın can çekişirken zıplaması jenerik görüntüsü bile oluyor. bırak rahatsız olmayı, milletin hoşuna gidiyor da jenerikte kullanıyor.

vegan ya da vejeteryan değilim. ama kendime de açıklayamıyorum hala. nedir bu balığın çektiği aga?
  • kibritsuyu  (22.08.21 10:04:16) 
[]

araba koltuğu temizletme

arabada çocukla uzun yol yapınca dökülmedik şey kalmadı. sildik falan lekesi çıktı ama hala kirli görünüyor gözüme.

ankara'da profesyonelce koltuk temizliği, hatta olmuşken detaylı iç temizlik falan yapan bir yer önerebilir misiniz? arabanın da ağzına etmesinler ama.

bir de ne kadar tutar bunun fiyatı aşağı yukarı?

 
bütün koltukları 200-250 TL gibi bir fiyata yapıyorlar.

Bir tavsiyede bulunayım, hiç beklemeyin. Hemen yaptırın ne yaptıracaksanız. Ne kadar beklerseniz o kadar kalıcı oluyor.
  • burfak  (18.08.21 13:56:00) 
[]

maç skoru - puan durumu öğrenme sitesi

ama teletext kolaylığında olacak.

gençler bilmez, trt 1'de teletext yayını vardı. trt 1', açar, teletext düğmesine basıp 201 yazardın, hop çıkardı, hem de canlı canlı güncellenirdi. 202 yapardın, hop puan durumu. 203 yapardın, gelecek haftanın maçları. galiba hala var ama bizim yayın alma sistemlerinden dolayı eve gelemiyor, analogdu zira, kılçık antenle, analog kablo tv ile alırdık.

neyse geçelim. yıl 2021 oldu, teknoloji arşa çıktı, biz oynanmış/hala oynanan maçların skorlarına, puan durumuna NAH BU KADAR BASİT OLACAK ŞEKİLDE nereden bakıyoruz?

uygulama yüklüyon, elli tane menü tıklayıp bulmak gerekiyor, yok uygulama güncellemesi var, güncellemeden giremezsin deniyor. ne yüklediysem olmadı. bi sonuç bakmak eziyet oldu. hiç oynamadığım halde bahis uygulamaları yükledim, orda da yok. biri varsa öbürü yok. ya sonuç gösterir, ya puan durumu göstermez.

site diyorsun, tıkla reklam çıkar, menüyü bul, başka şey çıkar. ohooo lan bi skorlara bakıcaz hepi topu ya.

nereden oluyor bu iş?

edit: maçkolik'i indirmiştim ilk. her açışımda "yeni güncelleme var. güncellemeyi yapmadan açılmam banene banene" dediği için silmiştim. o huyundan vazgeçtiyse şans verebilirim. iddaacı falan değilim zira, her hafta 2 tane skor bakıcam diye üç güne bir güncellemesiyle derdiyle uğraşamam.

 
Google’a lig adı yazıp aratınca sonuçları, puan durumunu ve haberleri gösteriyor.
Mesela şimdi sadece süper lig yazıp arattım, dünkü sonuçları ve puan durumunu gördüm.

  • patronaj1  (16.08.21 09:58:50) 
Maç(lar) oynanırken de o anki sonucu, o anki duruma göre puan durumunu görebiliyor muyuz?


  • kibritsuyu  (16.08.21 10:25:19) 
hala trt'nin teletexti var. uyduda çalışıyordu. kablotv varsa onda çalışıyor. digiturk ve dsmart hakkında bilgim yok.


  • sutlu nescafe  (16.08.21 10:27:52) 
mackoliği indir. ligin üstüne bas tak çıkıyor 0.5sn sürmez.


  • mikahakkinen  (16.08.21 10:30:04) 
Teletekst doneminden takip yapiyordum. O kolaylik seviyesinde diyebilirim

Flashscore
  • EasyTiger  (16.08.21 10:34:26) 
flashscore. yıllardır kullanıyorum.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (16.08.21 11:00:37) 
mackolik bence iyi bu konuda.


  • teritori  (16.08.21 11:51:54) 
Google için evet bu arada. Ekstra bir şeye gerek olmadan anlık takip ediliyor. NBA maçları dahil anlık skorlar güncel tutuluyor.


  • patronaj1  (16.08.21 13:28:16) 
flashscore kullanıyorum. maçkolik'ten daha pratik. canlı puan durumu var.


  • co2s2  (16.08.21 13:51:36) 
[]

Boş eve gelen elektrik faturası

En son charles mcgill gibi baltayla dalıcam duvarlara.

Babam yazlıkta, ev boş ve en önemlisi evin elektrikleri kapalı. Bütün sigortalar atık ulan. Yine 4 lira fatura gelmiş. Ha sıfır tüketime dağıtım bedeli, bilmemne bedeli desen o da değil, sayaç yazıyor, rakam ufak ufak değişiyor.

Sigortası kapalı evde elektriği ne tüketiyor olabilir?

 
elektronik sayaclardan mi? sayac belki kendi cekiyordur diycem ama 4 lira gene fazla onun icin sanki.


  • robokot  (28.07.21 22:57:15) 
Sayacın kendi tüketimi de faturaya dahilse olabilir çünkü sadece 7 wat çektiğinde ayda 4 TL yapar.


  • mikro patlama  (28.07.21 23:39:47) 
Elektrikten anlıyorsanız multimetre ile kapalı sigortalardaki akım değerlerine bakabilrisiniz. Anlamıyorsanız elektrikçi çağırın :)


  • th3sus  (29.07.21 01:27:43) 
Sayaç gerilim altında boşta ilerliyor olabilir, eski sayaclarda görüyoruz. Fotosunu atarsan kronik arızaya yatkın model mi söylerim


  • hasmetizm 2046  (29.07.21 07:57:55) 
şu anda ben de yazlıktayım fotoğraf atamam ama sayaç yeni model elektronik sayaç, mekanik değil.

en mantıklısı sayacın kendi tükettiği elektrik olabileceği. döndüğümde sayaca giren ana sigortayı kapatıp deneyeceğim.
  • kibritsuyu  (02.08.21 21:39:32) 
[]

uçakta matkap taşıyabilir miyim? **ACİL**

anadolu jet ile ankara'dan bodrum'a yapacağım iç hat uçuşumda, uçak altı bagajına vermek suretiyle matkap, şarjlı tornavida ve bunlara ait matkap ve vidalama uçlarını taşıyabilir miyim?

tekrar belirteyim. kabine almayacağım, bagaja vereceğim.


 
taşıyabilirsiniz.


  • tss  (28.07.21 12:37:42) 
Tabiki tasirainiz. Problem yok. Ama kutusu iyi ve kapali olsun.


  • c1b2k3  (28.07.21 15:25:48) 
[]

ankara dikmen'den havaalanı taksiyle ne kadar yazar?

soru başlıkta.

dikmen'den esenboğa'ya güncel taksi fiyatı ne kadar yazıyor?


 
150tl


  • dreamsandcolours  (25.07.21 21:57:30) 
taksiyle.com

Toplam mesafe42.7 km
Tahmini taksi ücreti149.95 TRY
Yolculuk süresi33 dakika
  • la traviata  (25.07.21 22:06:08) 
[]

olimpiyatlar hangi kanalda

google araması yine bilumum haber sitesinde "olimpiyatların hangi kanalda olduğu merak konusu oldu, herkes bunu merak ediyor, işte detaylar" diye diye deli ediyor.

eurosport sonucuna ulaştım lakin yazlıkta sadece uydu var ve eurosport falan yok. trt spor falan da yayınlıyordur diye düşünüyorum ama net bir sonuca ulaşamıyorum.

kısacası, standart uydu anteni ile izleyebileceğim herhangi bir kanalda yayınlanmıyor mu olimpiyatlar?

 
eurosport, trt spor yayınlıyor bildiğim kadarıyla.
internetiniz varsa eurosport'u digiturk ve blutv üzerinden izleyebilirsiniz bu arada.

  • blatta hiberna  (24.07.21 23:25:07) 
TRT Yıldız'dan izleyebiliyoruz internetten ama uyduda var mı bilmiyorum


  • ryhmer  (24.07.21 23:28:25) 
trt spor, trt spor yıldız ve eurosportlar


  • oekuklu  (24.07.21 23:33:47) 
[]

breaking bad'de hata mı buldum? ***DİKKAT SPOILER***

ekteki resme bakınız. açamayanlar için: i.hizliresim.com

s03e11. saul goodman'ın amerikan samoa üniversitesinden aldığı diplomasında "saul goodman" yazıyor.

better call saul'dan biliyoruz ki adamın gerçek adı, yani diploma verilirkenki ismi james mcgill. saul goodman, artık amerikan hukuk sistemi nasıl oluyorsa, adamın iş yaparken kullandığı takma bir isim.

ha diyeceğim ki breaking bad'in bu bölümleri çekilirken saul goodman'ın gerçek isminin farklı olduğu bilgisi henüz yazılmamıştı, hayır öyle de olamaz. saul, walter ile ilk tanıştığında "gerçek adım mcgill" diye kendi ağzıyla söylüyor.

bir hata mı yakaladım, yoksa mesleki olarak takma ad kullanan avukatın diplomasını da mı takma adına göre yeniliyorlar?

 
better call saul'u izlemedim ama diploma sahte olabilir mi?


  • bluntaf  (08.07.21 01:54:30) 
Better call Saul'da McGill den sonra yeni adı olan Saul'u kullanıyor. O sırada çoktan diploması var James olarak. Ama burdaki sıkıntı şu bu diploma breaking bad zamanı için sahte olarak üretilmiş olabilir, yeni better call Saul bölümlerinde buna bi atıf olabilir diye düşünüyorum


  • olaylar olaylar  (08.07.21 01:59:46) 
olaylar olalar +1

bu diploma SG olduktan sonra ortaya çıkmış sahte bir diploma olabilir. Hatta bilerek mi yapıldı bilmiyorum ama alttaki 'damga' gibi görünen şeyin alt kısmı kağıttan ayrılmış biraz. sonradan yapıştırma olduğu belli olsun diye özellikle yapılmış bir detay olabilir. Başkası olsa "yok artık" derdim ama konu Vince Gilligan olunca böyle detaylara şaşırmıyor insan.
  • himmet dayi  (08.07.21 02:13:33 ~ 02:13:52) 
Sahte olduğu söylenmiş.

www.reddit.com

Bu arada diploma hukuk diploması değil. Political Science yazıyor.

İngilizce olarak ararsanız birçok sonuç çıkıyor. Net bir sonuç yok.
  • dissendium  (08.07.21 02:14:16) 
[]

breaking bad sorusu *** DİKKAT SPOILER***

*********************************************************************************

better call saul'u bitirdikten sonra brekaing bad'i tekrar izleyeyim dedim, tekrar izlerken kafama takılan bazı şeyler oluyor.

***SPOILER GELİYOR***

1. sezonun ilk bölümlerinde walt kendisine silah dayayan emilio ve krazy-8'i hardal gazıyla etkisiz hale getiriyor. emilio ölüyor, krazy-8 bayılıyor.

daha sonra emilio'yu küvette asitle eritiyorlar, tavan çöküyor vsvs neyse.

sonra walt krazy-8'i de öldürüyor.

ben mi kaçırdım, krazy-8'in cesedini ne yapıyorlar? ölüm sahnesini görüyoruz, bir daha da göremiyoruz. erittiklerine, ya da başka bir şey yaptıklarına dair hiçbir bilgi yok mu? yani ortada bunu yapabilecekleri bir kova falan da yok. yani o yoklukta küvel falan uğraşıp tekini eritirken bile eline yüzüne bulaştıran adam, şartlarda herhangi bir değişiklik yokken ötekini nasıl yok etti de ortadan kaldırdı?

tahmin mi ediyoruz ne yaptığını? herhangi bir yerde ne yapıldığına dair bir laf geçiyor mu, ben mi kaçırdım?

 
Siz kaçırmadınız ama jesse asit geçirmeyen kap almaya gittiğinde insanın sığacağı boyutta kap bulamayınca Walter jesse"ye "iki tane alsaydın, bacaklar bir tarafa gövde bir tarafa şeklinde eritirsin" gibi şeyler söylüyordu. Muhtemelen böyle oldu. İkinci erimiş cesedi gösterseler baya gore olurdu. Tek erimiş ceset parçaları bile fazlaydı.


  • philiptraum  (06.07.21 07:37:07 ~ 07:39:05) 
evet tahmin ediyoruz, göstermiyor. sanki bayağı ileri bölümlerde jesse'nin onu hallettiğine dair bir cümle geçecek aralarında diye hatırlıyorum.


  • akil kupuru  (06.07.21 09:06:48 ~ 09:17:39) 
Dizinin gore olmama gibi bir derdi yok ki. Gus'ın laboratuvarda gırtlağını kestiği adamı da asitte eritiyorlardı. Yani gore ise bu bin beteri. Efendime söyleyim, kaplumbağaya bindirilmiş muhbir kelleleri, kolu bacağı kopan adamlar, beyni patlayan kuzenler, gus'ın ölümü vs. asitte eritilmiş ceset bunların yanında çizgi film kalıyor.

En azından nasıl eritilmiş olabileceğine dair ortalıkla bit kova mova kap bişey görmeyi beklerdim vince'den.
  • kibritsuyu  (06.07.21 11:02:01 ~ 07.07.21 00:36:59) 
Evet haklısın. ikinci izleyişimde ben de aynı noktaya takılıp aynı soruyu sormuştum. Birincisiyle bu kadar uğraşıp beceremedikten sonra ikincide en azından her şeyin yolunda gittiğine dair bir iz bekleyip bulamamış, ikinci ceset ne oldu ya diye sorup durmuştum kendime.
Ama genel olarak çok güzel diziymiş gerçekten. İlk izlediğimde neden bu kadar abarttılar bu diziyi diyordum. Yıllar sonra ikinci izleyişimde hayran olmuştum:)

  • akil kupuru  (06.07.21 14:37:26) 
Jesse o sırada evi terk ediyor. Döndüğünde hiçbir şey olmamış gibi buluyor bodrumu. Bu ne demek? Walter kendi kendine cesetten kurtulmuş. Nasıl kurtulmuş? jesse'ye ilk tavsiyeyi nasıl verdiyse o şekilde kurtulmuş.


  • prole  (06.07.21 14:37:45) 
walter hallediyor


  • fff02561  (06.07.21 18:34:33) 
bu herifi yok etmekle walt ilgileniyor. zaten junkie pinkman'ın emilio'yu seramik küvette yok etmeye çalışmasını gördükten sonra tekrar jessi'ye adam yok etme görevini vermiyor walt haklı olarak. bunun muhabbeti geçiyor olmalı diye anımsıyorum.


  • pardus  (06.07.21 21:04:17) 
[]

Sokağa çıkma yasağı ne zaman kalkıyor?

Bugün 22.00'den sonra yasak, ama 00.00'dan sonra selbes mi? Asdjdlsjsgkja komik değil mi ya?




 
Vatandasi olmasak komik olurdu.


  • Kirmizibavul  (30.06.21 21:26:18) 
01.06.2021 tarih ve 8878 sayılı genelgemizde belirtilen esaslar çerçevesinde halihazırda uygulanmakta olan sokağa çıkma kısıtlamaları (hafta içi ve hafta sonu dahil) 1 Temmuz 2021 Perşembe günü saat 05.00’e kadar sürdürülecektir.

www.icisleri.gov.tr
  • hadsafhada  (30.06.21 21:30:18) 
haberleri takip etmedim ama mantıken yarın 06:00'dan itibaren (artık yasak kaçta bitiyorsa) kalkıyordur bence.


  • ahm1  (30.06.21 21:30:48) 
05.00'da bitiyor


  • in vino veritas  (30.06.21 21:57:07) 
[]

yine bir better call saul sorusu (spoiler yok gibi)

bildiğimiz gibi bette call saul, breaking bad'deki saul goodman karakterinin spin off'u. breaking bad, çekildiği dönemde geçen bir dizi iken, better call saul, breaking bad'den sonra çekilen fakat birkaç yıl önceki zamanlarda geçen bir dizi.

sorum şu. breaking bad çekilirken, better call saul diye bir dizi projesi var mıydı? "bitsin de şu avukatı da anlatan, geçmiş zamanda geçen bir spin off çekelim" diye düşünmüşler miydi? yoksa baktılar bb tuttu, dur bi de şunu çekelim mi dedi,ler tamamen bittikten sonra?

sorma amacım da şu. better call saul'da, izlerken breaking bad'de izlediğimiz bazı şeylerin nasıl başladığını görüyoruz haa, demek ondan öyleymiş diyoruz. peki breaking bad izlerken de, better call saul'a (kendisinden birkaç yıl sonra çekilen bir diziye) gönderme var mıdır, olabilir mi?

 
yokmus.
Belli bir sezondan sonra karar vermisler, bazi gondermeler var ama onlar senaristin olaylari baglana zekasi.

Breaking bad'de alakasiz bir laf soyluyor sonra onu saul'da gonderme gibi kullaniyor.
  • divit  (30.06.21 19:32:32 ~ 19:33:40) 
Muhtemelen şöyle bir şey vardır:

Breaking Bad'deki karakterlerin geçmişi kurgulanmıştır detaylı olmasa da. Ama BB'de tek tek detaylı işlemek mümkün değil haliyle. Saul Goodman karakteri de tutunca kafalarında oturttukları geçmişi detaylandırarak diziyi yazmışlardır.

Yani Saul Goodman isim değiştirip it's all good man den geldiği değil de, başlarda daha pasif ve başarısız bir avukatken başarma hırsıyla tırnaklarıyla kazıya kazıya bulunduğu konuma gelen bir karakter olduğunu senaristler BB döneminden kurgulamıș olmalılar.
  • materyalist imam  (30.06.21 23:23:03) 
[]

better call saul sorusu ***SPOILER***

********************************************************************************

5. sezon 5. bölümde jimmy'nin mesa verde'nin patronu kevin'i takip ettirdiği sakallı herif; birinci sezonda, acemi herifin otoparktaki koruma işi mülakatında mike'ın tokatlayıp silahlarını aldığı herif değil mi?

5. sezon 5. bölümden sonrasıyla ilgili spoiler vermezseniz sevinirim.

 
Evet. Aynı kişi.

1x9'da hatta. Adı da Sobchak.
  • himmet dayi  (30.06.21 12:58:06 ~ 13:00:04) 
[]

Ankara'dan Bodrum'a eşya taşıma

Oğlanın yatak odası takımını (yatak, dolap, etajer) demonte olarak Ankara'dan Bodrum'a göndermem gerekiyor.

Kargoya versem yatak odası takımı kadar tutar. Nakliyeci desem, bu kadarcık şey için kamyonet de o parayı ister.

O tarafa giden bir kamyona falan ekletsem, az bir ücretle halledebilir miyim?

Ya da var mıdır bunun gibi paylaşımlı eşya taşıma uygulamaları falan?

 
Ambar firması. Nak,Ege ulaşım , sıkı pazarlık edip gönderirken ödeyin.


  • synax  (11.06.21 23:21:05) 
ambar ya da kapak kiralayin, 1200+kdv falan tutar herhalde. ankara'dan marmaris:e 1200+kdv'ye 1 kapak gidiyor.
tabii ambar ile yollasaniz daha temiz olabilir.

  • dio  (12.06.21 02:21:55) 
Ankara'da kamyoncular garajı gibi bişey vardır illaki. Orada kamyonlara yük bulan komisyoncular vardır bir kaç tanesine git, Bodrum'a şöyle eşyam var de, onlar illaki bulurlar.


  • etna  (12.06.21 08:18:44) 
[]

yan bahçedeki ölmüş kedi v2

ilk duyuru: (git: 1478002)

belediyeyi aradım, dosya açtılar, ilgileneceğiz dediler, o zaman bu zamandır gelen giden olmadı.

apartman görevlisine ve bahçeyi kullanan kuaför dükkanına (o tarihlerde kapalıydı, yasaklar bitince açıldı) gösterdim, söyledim, bak dedim kurtlanmmış, koku yapıyor, size de zarar burada falan. tamam ilgilenelim dediler. dün baktım, ilgilenelim dediği, üstüne iki avuç toprak atıp görünmez hale getirmişler, kedi hala kurtlu kurtlu orada duruyor.

yahu çoluk çocuk var, artık kokmasını geçtim, mikrop kapıcaz. yani kuaförü il sağlık müdürlüğüne falan şikayet mi edeyim, bahçesinde ölü kediyle çalışıyor diye, nasıl zorlayayım lan kaldırıp götürsünler. kendi bahçem olsa kendi yöneticime görevlime diretirim. en olmadı küreği alıp ya allah diyip dalarım da başkasının bahçesine ben ne yapayım, ilgilenen de yok amk.

kim alıp götürecek hayvancağızı burdan? gördükçe de üzülüyorum lan o halde.

 
Hangi belediye hocam?

Ya eskiden söyleyince aynı gün içinde gelip alıyorlardı, geçen benzer bir şey için aradım 3-4 gün sonra geldiler. Sizin 1 ay olmuş, ben olsam her gün arar darlardım, belli ki telefonu dinleyen eleman kaydı açmamış, unutmuş, bişeyler olmuş.

Bir de muhtarı arayabilirsiniz belediyeye ek olarak. Belki o gelir alır.
  • plutongezegendegilmi  (11.06.21 19:34:19) 
Belediyeye twitterden saydırınca harekete geçiyorlar. Hangi belediye?


  • suicides underground  (11.06.21 22:35:22) 
ankara büyükşehir belediyesi. cadde üstü olduğu için büyükşehir'i aradım ama çankaya'yı da ayrıca arayabilirim.

başvuruyu almışlar, işleme de koymuşlar. 05.05.2021 tarih, bilmemkaç numaralı başvurunuz "işlemde" diye gözüküyor sistemde.
  • kibritsuyu  (12.06.21 00:39:15) 
apartman görevlisi olduğunu tahmin ettiğim birini gördüm bahçede, ona söyledim. dün baktım almışlar.


  • kibritsuyu  (28.06.21 10:08:44) 
[]

better call saul ilk 3 sezon ****SPOILER****

dördüncü sezon yayınlanmadan önce, better call saul'un ilk 3 sezonunu arka arkaya izledim bitirdim. dördüncü sezona yetiştim.

sonra dördüncü sezonu bekleyene kadar diziyi de unuttum, izlemeyi de unuttum, neler olmuştu onu da unuttum. şimdi dördüncü sezondan devam edeyim diyorum lakin tazelenmeye ihtiyacım var. taa en baştan başlayacak enerjim yok.

bana ilk üç sezonda olanları kabaca bir özetler misiniz? bilgilerim tazelensin. ya da video falan da olur.

 
Şunlara gözatabilirsin;

www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
  • himmet dayi  (11.06.21 17:55:42) 
onlara göz attım, tatmin etmedi. açtım baştan izliyorum. kısa kısa bölümler zaten. bugün sabahtan akşama kadar birinci sezon bitti.


  • kibritsuyu  (23.06.21 22:55:05) 
[]

vitra gömme rezervuar dolarken ötüyor

7-8 yıllık olduğunu tahmin ettiğim vitra marka gömme rezervuar, sifon çektikten sonra yeniden dolarken düdük gibi ötüyor. kapağı çıkarıp vanasıyla falan oynadım, açtım, kıstım ama yok, mümkün değil kesemedim sesini. elimde kalır diye bilmeden fazla da kurcalamadım.

diğer tuvalette de aynısından var, onda problem yok, demek ki bunun bir yerlerini kurcalamak gerekiyor. gece tuvalete kalkınca oldukça sinir bozucu oluyor. muhtemelen konuya komşuya da gidiyordur bunun sesi titreşimi.

nasıl keserim bunun sesini? neresini kurcalayayım?

videosunu bırakıyorum: streamable.com

 
hocam iç mekanizma değişecek


  • kingcyrax  (10.06.21 09:45:31) 
Dolum yapan bir meme var, önünde de bir conta olur, su doldukca şamandıra bu contaya baskı yapar ve memenin ucu kapanır.

O contayı değişmek, ya da bi ters düz etmek işe yarar genelde.

Boşaldığında şamandıra aşağıdayken elinizle mekanizmayı yukarı kaldırıp biraz baskı uygulayın sisteme, aşağı yukarı bir kaç kez hareket ettirin belki kıl kadar bile bir değişiklik olsa sesi kesersiniz.
  • John Bloor  (10.06.21 09:54:53) 
Su vanasından geliyor bence bu ses. Yani reservuarı dolduran çeşmenin/vananı tanziğinin arttırılması lazım.


  • zimbirik  (10.06.21 10:13:29) 
kapagini sok. icinde samandra var samandirayi indirip kaldiran kolum dibinde johnun dedigi gibi conta var kenarlarinda bosluk varsa ve eskidiyse oter. elinizde yoklayin bazilarinda civada gibi sistem var oradan sikabilirsin. ya da yag benzeri bir sey sikin. elinizde kalmaz. basit sistem acin ve dedigim yere bakin gerisini zaten cozersiniz.


  • dio  (10.06.21 11:12:52) 
YouTube'dan mekanizma söküm videolarına bakın. Söker takarım derseniz sokup bir temizleyin, kırık çıkık var mı bakın. Ama en kolayı servis çağırmak. Ben de benzer sorun yaşadım servis normal Usta'dan ve benim piyasadan yapabileceğinden daha ucuza ve temiz halletti. Grohe marka bizimkisi


  • nucleon  (10.06.21 11:26:59) 
[]

800 liraya kiralık ofis. bu nasıl oluyor?

www.sahibinden.com

lan faturalar bile içinde 800 liraya cıncık gibi dayalı döşeli ofis fotoğrafları. sanal ofis değil güya. temizlik, çay kahve, telefon, sekreter bilmemne.

mümkün değil olum. ne döndürüyor lan bunlar? nedir bu işin katakullisi?

elbette bu fotoğraflardaki koskoca ofisi vermeyecekler. aklıma bir tek sadece tek oda sana ait, gerisi ortak kullanım gibi bir şey geliyor ama yine hepsi içinde 800 liraya mümkün değil ya.

 
günlük.


  • fff02561  (06.06.21 00:15:36) 
günlük ofis mi olur yav? yani sevişmelik günlük kiralık ev falan olur da bir günlük kiralık ofisi ne yapacaz?


  • kibritsuyu  (06.06.21 00:17:15) 
ofisin günlük olarak kiralık olduğunu söylemedim. fiyat günlük bu kadar. elbet günlük kiralamazlar. basit bi matematikle aylık- yıllık fiyatını da bulabilirsiniz.


  • fff02561  (06.06.21 00:18:10) 
tamam da bu sefer de çok oldu. 800 lira günlük demek, basit bir matematikle ayda 24.000 lira demek. oha? en kral plazada dörtte bir fiyatına aynı şartlarda ofis tutarsın.

başka bir şey olmalı.
  • kibritsuyu  (06.06.21 00:28:09) 
Günlük değil aylık ama 7. fotoğraftaki çalışma masası kadar olan yer 800 lira. Sanal ofisler zaten bu şekilde genelde.

Özel odalı masalı bir yer istersen fiyat epey artıyor.
  • Northern Mariner  (06.06.21 00:28:46) 
800 liraya sana verdiği muhtemelen o yanyana paylaşımlı alandaki ufak masa + sandalye. regus vs gibi kurumsal rakiplerde de sabit masa bu civarlarda. garip bir durum yok.


  • orpheus  (06.06.21 00:29:44 ~ 00:30:34) 
peki siz biliyorsunuz bu işleri, bana bir akıl verin.

bana öyle yan yana paylaşımlı desk değil ama bir masası, 2-3 misafir koltuğu ve bir dosya dolabı olan yaklaşık 15 metrekarelik bir oda yeter. öyle olursa kaç para olur aşağı yukarı? bir de otoparkı olamsı lazım.

şehir ankara.

mevzu şu. benim kızılay'ın göbeğinde 65 metrekarelik, 2 oda 1 salon, mutfak, wc bir ofisim var. toplu taşıma ile giderdim, pandemi sebebiyle gidemiyorum, kapalı. otopark problemi yüzünden arabayla da gidemiyorum, malum kızılay. burayı kiraya versem 1500 falan ediyor. aldığım kirayla böyle bir yer tutabiliyorsam işimi görür. faturası, sekreteri bilmemnesi de içindeymiş baksana.
  • kibritsuyu  (06.06.21 00:48:15 ~ 00:48:32) 
ankarayı bilmiyorum. ama istanbulda 3000'den aşağı 1-2 kişilik düzgün ve ayrı bölmeli hazır ofis yok. 3000 ilk başta göze çok gelebilir ama avantajı şık bir bina, otopark, kahve-çay vs dahil, internet, elektrik, su, temizlik, sekreterya vs. dahil. + stopaj ödemiyorsunuz hatta aysonu ödemenin faturasını veriyorlar. masraf gösterilebiliyor.


  • orpheus  (06.06.21 04:31:50 ~ 04:37:25) 
gunluk bunlar.
bazen gunluk ofis lazim oluyor. iste bilmem nerede toplanti yapacaksiniz ama musait ortam yok. kendi ofisiniz baska sehirde.

gene gunluk diyip, dolandiricilarin ofisleri. adam 3-4 gunlugune kiraliyor. benim ofisim de burasi diyor. misafiri musterisi geliyor bakiyor ki ooo kocaman ofis icinde insanlar. guven duyuyor ve isi verme ya da ortak olma konusunda iyimser davraniyor. onunla alakalidir diye tahmin ediyorum.
  • dio  (06.06.21 07:36:32) 
Hocam Workington diye bi yer var, Ankara'da Next Level'da var mesela, bunların sizin bahsettiğiniz gibi ofisleri oluyor. Ama fiyatları 2-3 bin civarındaydı en son, ama @orpheus'un dediği gibi mantıklı olabilir.


  • plutongezegendegilmi  (06.06.21 11:27:01 ~ 11:27:38) 
[]

termos çöp mü oldu?

termosun içinde sütlü kahve unutmuşuz. sanırım bu sıcakta haftalardır, belki de bir aydan fazla süredir içinde sütlü kahveyle durmuş ağzı kapalı şekilde.

açınca içinden iğrenç bir koku geldi tahmin edeceğiniz üzere. kaynar sularla, bulaşık deterjanıyla çalkalaya çalkalaya bin kere yıkadım ama çıkmıyor çıkmıyor.

var mı koku çıkaran mucize karışımlarınız? yoksa çöp mü oldu termos?

kaliteli, marka bir termos değil ama en azından iş görüyordu.

 
Hmm sirkeyle falan yıkadınız mı?


  • orient blue  (05.06.21 23:09:51) 
bir miktar limon tuzu atıp üzerine kaynar su döküp bekletin.. veya karbonat.


  • jepa  (05.06.21 23:20:29) 
limon tuzu+ ılık su + pirinç ile çalkalamayı dener misiniz? Sonra da elma sirkesi ile çalkalama ve prosesi sonlandırma :)


  • oligomer  (06.06.21 00:04:05) 
çivi çiviyi söker hocam. açacaksın kapağını kenara koyacaksın. ara ara da bergamotlu çay felan yapıp bekletirsen belki süre kısalabilir.


  • johnnie w lker  (06.06.21 00:26:59) 
[]

dedelere gelsin: wq1 uzantılı (quattro pro) dosyalar neyle açılır?

bugün arşivleri karıştırırken 1995 yılında (lise 2) kullandığım, dos üzerinde çalışan ve excel gibi bir program olan quattro pro ile yaptığım bazı dosyaları buldum. devemsızlık tablosu, 3 yazılı 3 sözlü puanı girince ortalamasını alıp geçme notunu, ve harf karşılığını gösteren not tablosu, öss netlerini girince puanını ve öys'ye katkısını hesaplayan öss-öys tablosu falan yapmıştım.

çok fena nostalji oldu bana ama hatırlamakla yetiniyorum ve asla açamıyorum. programın kendisi (quattro pro) da var ama o da açılmıyor windows 7 ile. uyumluluk muyumluluk yemedi. dosbox diye bir dos emülatörü kurdum, onu da beceremedim. excel açar belki dedim, yok.

ben bu wq1 uzantılı dosyaları neyle açarım? ya da 1995 model dos üzerinde çalışan quattro pro'yu neyle çalıştırırım?

quattro pro'yu çalıştırıyorsam o dönem oynadığım prince of persia falan da var, onu da açabilir miyim?

 
Programı hatırlıyorum ama soruya cevabım yok.
İşe yararsa şu linki buldum: smallbusiness.chron.com

  • firez  (02.06.21 01:09:14) 
Freedos ile usb'den pc'yi boot edip çalıştırmayı deneyebilirsin.


  • malheiros  (02.06.21 09:05:30) 
[]

gençler şu iki ürün aynı mı?

ürünümüz haylou ls05 akıllı saat.

n11.com: www.n11.com

amazon.com.tr: www.amazon.com.tr

resimlerine bakınca aynı ürün gibi. ama amazon'dakinde modeline ls05 değil, ls-5 yazıyor.

aynısı mı, değil mi?

 
aynı ürün ikisi de.


  • bigcaptain  (02.06.21 09:50:55) 
[]

amazon prime'daki house md'nin...

türkçe dublaj seçeneği var mı?




 
Seslendirme Dilleri
Deutsch
,
English
,

Español (España)
,
Español (Latinoamérica)
,
Français
,
Italiano
,
Português
,
Русский
,
日本語
  • trajikomix  (31.05.21 01:44:18) 
[]

"al sana fiyonk makarna"

yahu öyle şeyler var ki kime söylesem hatırlamıyor. internette izine ulaşılamıyor, varsa da ben bulamıyorum. serdar ortaç'ın kızların birbirinin üstüne bal döküp yaladığı klibi yıllardır arıyorum, böyle bir şey olduğundan eminim ama kimse hatırlamıyor, kendimden şüphe ediyorum.

bu sefer aradığım şeyin varlığından %100 eminim ama hiçbir arama kriteriyle videosuna, varlığına ulaşamıyorum. elimde daha net veriler var ama bulamıyorum.

bir demet tiyatro'nun son dönemlerinde altan erkekli'nin canlandırdığı huysuz ihtiyar bir karakter vardı. sürekli pencerede otururdu. aşırı alıngandı. kendisine söylenen en ufak bir cümleyi büyütüp, abartıp kendisine hakaret edildiğine kanaat getirir kızardı. mesela evin fertlerinden biri fiyonk makarna pişirip getirir. ihtiyar der ki bu ne? "fiyonk makarna istemiştin ya baba" diye cevap alınca "yaa demek ben ne istediğimi bilmiyorum, demek ben bunağım, yani ben gerizekalı bir aptalım öyle mi, al sana fiyonk makarna" diyip tabağı atardı aşağı.

ben bunu espri diye kendi yaş grubuma yapıyorum, kimse anlamıyor, hatırlamıyor. lan bi buldurun be, bu karakterin hiç mi videosu yoktur?

 
ben hatirliyorum, esini demet akbag oynardi, giris katinda oturuyorlardi.

neyse bakayim belki bulur koyarim buraya

edit bir: foto buldum
www.flickr.com
  • cairo  (23.05.21 15:16:53 ~ 15:18:17) 
Bahsettiğiniz karakterin sokaktan geçenlere leblebi, nohut atıp "lak lak nasıl vurdum ama" tarzı bir şey dediğini anımsıyorum fakat fiyonk makarnayı hatırlayamadım.

Youtube'da bir demet tiyatronun neredeyse tüm bölümleri var güzel bir taramayla çıkabilir sanki.
  • hedep  (23.05.21 15:17:09) 
serdar ortaçın zeytin yemeli klibi vardı galiba belki oradan başka videolarla kafanızda birleştirmişsinizdir.


  • bohr atom modeli  (23.05.21 15:34:51) 
www.dailymotion.com

dakika 20 de basliyor.

ciftimiz cemile ve hakki

ancak makarna olayi tek bolumlukmus, yani her bolum farkli tepkileri var hakkinin

emege saygi:)
  • cairo  (23.05.21 15:53:30) 
[]

Yapı marketler açık mı?

İnşaatçılar yasaktan muaf ve çalışıyor. Peki bauhaus, koçtaş vs. yapı marketler açık mı?




 
Bizim buradaki Koçtaş fix kapalı; büyüklerini bilmiyorum.


  • fraise  (07.05.21 22:16:43) 
  • himmet dayi  (07.05.21 22:17:50 ~ 08.05.21 08:10:21) 
Koçtaş: "Mağazalarımız: 29 Nisan - 17 Mayıs tarihleri arasında tüm yurtta 3 hafta boyunca uygulanacak olan tam kapanma döneminde tüm Koçtaş ve Koçtaş Fix mağazalarımız kapalı olacaktır."


  • himmet dayi  (07.05.21 22:18:37 ~ 08.05.21 08:10:30) 
[]

arsa/arazi miras işlerinden anlayan hukukçular

100 yıl önce vefat etmiş büyük büyük dededen kalan ve 125 kişinin mirasçısı olduğu bir arsa var. veraset ilamı çıkarılması için payların belirlendiği bilirkişi raporunda şöyle bir ifade var:

"Miras bırakan, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, cilt no:..., hane no:..., bsn:...’de kayıtlı ... ve ...’den olma 01.07.1845 doğumlu ... T.C. kimlik no.lu ...’in 29.07.1921 tarihinde öldüğünden mirası;

A. Feraiz ve Medeni Kanun hükümleri gereğince Emlakte 7.741.440 pay,
B. 21 Şubat 1328 tarihli Son Tevsii İntikal Kanunu ve Medeni Kanun gereğince Arazide 1.935.360 pay itibar olunarak..."

"emlakte" dediği nedir, "arazide" dediği nedir?

yani bu 125 kişi içinde bilirkişi raporuna göre emlakte 15.120 payı, arazide 30.240 payı olan bir kişiye arsanın ne kadarı düşüyor?

emlakte'ye göre 15.120/7.741.440 = % 0,2 yapıyor
arazide'ye göre 30.240/1.935.360 = % 1.5 yapıyor

velhasıl nedir bu emlakte, arazide mevzusu? hangisine göre düşecek?

 
Bu fark o dönemin miras taksiminde kullandığı ayrımla alakalı. Basitçe anlatmak gerekirse mirasın bir kısmına İntikal kanunu, bir kısmına feraiz hükümleri uygulanıyor. Bilirkişi raporunda da öyle demiş zaten. Bu fark da malın elde ediliş biçimine göre değişiyor. Mesela o dönem devlet tarafından sağlanan araziye intikal kanunu uygulanıyor. Feraiz ve intikal hükümleri arasında paylaşım farklılıkları var. Atıyorum birinde toruna pay verilmiyor diğerinde veriliyor. Birinde eşe pay verilmiyor diğerinde veriliyor ya da oranları değişiyor gibi. O yüzden rakamlar değişiyor.


  • aquarium  (05.05.21 22:19:46) 
teşekkürler.

peki sonuç olarak bu arsadan emlakte 15.120, arazide 30.240 payı olan kişiye ne düşüyor? yani bu arsa atıyorum 1 milyon liraya satılırsa adama kaç para gelir?
  • kibritsuyu  (06.05.21 10:28:32) 
[]

yan bahçedeki ölmüş kedi

muhtemelen birinin evcil kedisi ölmüş, sahibi de getirip yan apartmanın bahçesine gömmüş. ama tam da gömememiş, kedinin kafasının yarısı, tek kulağı falan dışarıda. yalandan eşeleyip koymuş, üstüne de toprak atmış.

hayvan kokuyor, dışarıda kalan kısmı sineklenmiş, hatta muhtemelen kurtlanmıştır da, yaklaşıp bakmadım. apartmanın yönetimini falan arayıp bulmaya, muhatap olmaya pek niyetim yok.

belediyeye söylesem alırlar mı acaba? yarısı da gömülü olduğu için illa kürekle falan kazıp çıkarmak lazım. belediye uğraşır mı bununla, yoksa iyice kokup kurtlanana kadar kimse umursamaz mı?

evcil hayvanın, tamam çöpe at demiyoruz da gömeceksen de adam gibi derin kaz, öyle göm. benim de kedim öldü, epey derine gömüp üstüne de ağaç diktim. böyle hayvan mı gömülür?

 
Benzer durum başımıza gelmişti belediyeye telefon açmıştık alıp götürmüşlerdi. Sonuçta ölmüş hasta bir hayvan müdahale edip dokunmayın belediyeye söyleyin alıp götürürler.


  • joehigashi  (05.05.21 16:32:33) 
Belediye +1 ilgileniyorlar genelde.


  • invictae  (05.05.21 16:47:10) 
Çok üzüldüm kuzucuk için:( Ben ölen hayvanı derin kazıp koyuyorum üstüne havlu selpak seriyorum, toprağın üstüne de mutlaka taş, ot koyarım ki başka hayvan eşelemesin, yağmurda dışarı çıkmasın vs. Belediye ilgilenir. Her can toprağı hak eder, çöpe atılmalarına çok üzülüyorum:(


  • mslny  (05.05.21 17:31:46) 
[]

gerzek bir excel sorusu

web üzerindeki bir sayfadan bir tablo kopyalayıp excel'e yapıştırmam gerekiyor. kopyalayıp yapıştırınce hücreler tam oturuyor sorun o değil, sorun tablodaki sayılar.

bu tabloda birtakım ondalıklı sayılar var. ama kopyaladığım yer, ondalık ayracı olarak nokta kullanmış, oysa biz türk versiyonunda virgül kullanıyoruz, bundan da memnunum. ama tablodaki bazı sayılar, örneğin 7.66 yapıştırınca Tem.66 diye tarihe dönüşüyor. excel o sayıyı 1966 yılının temmuz ayı zannedip tarih formatına dönüştürüyor. metin yap, sayı yap falan diyince de bu tarihin sayı karşılığı olan 24259 yapıyor.

nasıl yaparım da yapıştırdığında 7.66 diye yapıştırsın? sonra noktaları virgüle çevirmek kolay.

 
sayı yap diyince 7.66 olarak görünmesi lazım. o hücredeyken ctrl+c yapıp diğer hücrelere özel yapıştır-biçimleri yapıştır'dan sonra istediğin işe yarar.


  • IncredibleMau  (30.04.21 09:39:15) 
öncelikle tabloyu yapıştıracağınız hücreleri seçip metin olarak ayarlayın. sonrasında "bul değiştir" menüsünden tüm noktaları virgüle çevirin. sonra gerekirse tekrar tüm hücreleri sayıya çevirin.

@gabe h coud'un anlatmak istediği bu olması lazım ama neden "text to column" işine girmiş, anlamadım.
  • co2s2  (30.04.21 10:40:23) 
co2s2 +1

yapıştırmadan önce ilgili sayıların geleceği hücreleri seçip formatını Metin olarak değiştirirsen yapıştırdığında olduğu gibi görünür ama matematiksel işlem yapamazsın metin olduğu için. Bul ve Değiştirden noktaları virgül yapınca otomatik olarak sayıya döner.

Diğer bir seçenek önce Word'e yapıştırıp noktaları virgül yaptıktan sonra Excel'e yapıştırmak.
  • himmet dayi  (30.04.21 11:49:10 ~ 11:49:40) 
@gabe h coud

text to column dediğin işlem bir metni sütunlara ayırır. buradaki problem o değil. zaten tabloyu excel'e yapıştırdığında hücreler tam oturuyormuş. Sorun 7.66 gibi 'ondalık' olarak belirtilen sayının Excel'de tarihe dönüşmesi. Çünkü Excel için doğru yazım 7,66 (nokta yerine virgül var). Bunu da yapıştırılacak hücrenin biçimini metin yaparak düzeltebilirsin. Text to Column başka bir işlem. Zaten sütunlara ayrılmış bir tabloyu tekrar nasıl sütunlara ayıracaksın?
  • himmet dayi  (30.04.21 14:18:12 ~ 14:18:32) 
Şimdi ilk olarak veri yapıştırıldığında direkt tarihe çeviriyor Excel bunu. Yani yapıştırdıktan sonra "text to columns" yapsan bile o bir kere tarih olduktan sonra tekrar 7.66 değerine dönmez. Bunu bir kenara koyalım.

İkinci olarak text to column'da son aşamada 'Text' seçip Finish demek ile biçim menüsünden Text'i seçmek arasında sonuç olarak hiçbir fark yok. Yani ikisi de arzu edilen hücrelerin biçimini metin yapıyor. O yüzden en güvenilir yolu değildir. Binaenaleyh en kolay yolu hiç değildir. Senin tarif ettiğin şey sol kulağı sağ elle tutmaya benziyor.
  • himmet dayi  (30.04.21 16:18:36) 
@gabe h coud

Yanılıyorsun. Bir kere yapıştırmadan önce boş hücreyi seçip Text to Columns dersen Excel sana şu uyarıyı verir: i.ibb.co

Veriyi yapıştırmadan önce text to columns yapılamaz zaten. Yapıştırdıktan sonra da yapsan da tarih olarak kalır. O yüzden yapılması gereken yöntem yapıştırmadan önce ilgili hücreleri seçip biçim menüsünden Text'i seçmek, akabinde kopyalanan veriyi 'Hedef biçimi koruyacak şekilde' yapıştırmak. Normal Ctrl + V yapılırsa kaynak biçimini de getirir. Bu yüzden yapıştırırken sağ tıklayıp 'Match Destination Formatting (M)' seçeneği tıklanmalı.
  • himmet dayi  (30.04.21 16:33:39 ~ 16:33:56) 
[]

dirseğim meme yaptı

hani dirsekteki deri böyle buruş buruş olur ya, sağ dirseğimin orası böyle bildiğin meme gibi oldu. bastırınca nondik nondik oluyor. masaya yaslanınca sanki altında bir şey var gibi. derinin su toplaması gibi de değil, daha içerilerde. çok sıvı gibi de değil, aynı meme gibi işte. ağrı sancı yok.

nedir bu? kendi kendine geçer mi? basit bir şeyse ve kendi geçecekse hastaneye falan gitmek istemiyorum şu dönemde.


 
nondik nondik hayatımda duyduğum en güzel şey. :D
çok yorgundum ve bunu duymak güldürdü, teşekkür ederim.

uzun süre sert zemine değmeyince, bazen ilk seferinde çok hassasiyet gösteriyor dirsek derisi. mesela kısa kollu bişey giyip sıraya bastırınca vs.
kendiliğinden geçer, endişelenmeyin.
rengi değişmedikçe veya içinde kistik bişey, kitle veya sıvı olmadıkça kendi haline bırakın.

nondiklemeyin :))))

*allam çok güzel bi kelime, hemen kullanmam lazım.
  • rewlack  (27.04.21 18:39:00 ~ 18:39:31) 
kistik değil ama içi viskoz bir sıvıyla dolu gibi. nondikleyen de o zaten.

bu arada nondik, bana değil, behzat ç'deki hayalet'e ait meme elleme efekti.

youtu.be
  • kibritsuyu  (27.04.21 19:14:35 ~ 19:14:51) 
Muhtemelen bursit oldunuz ortopedi ye başvurun


  • bugunolmadiamayarinkesinolacak  (27.04.21 20:47:50) 
evet bursit imiş. enjektörle 20 cc'den fazla sıvı boşaltıp bandajladılar, büyük ölçüde düzeldi.


  • kibritsuyu  (04.05.21 17:38:43) 
[]

ısıyla daralan makaron mallığı

ya da benim mallığım galiba.

şarj kablosunun ucundaki soket dibinden sıyrılmaya başladı, alttan kablolar gözüküyor. daha önce kablo montajı yaparken kullandım, malzemeyi de biraz tanıyorum, ama instagram'da gördüm şarj aletlerinizi kurtarın diye, bu ısı ile daralan makaronu takıyor oraya, çakmakla ısıtınca daralıp hop diye sımsıkı kaplıyor.

e ulan ben kablo montajı yaparken kabloları birbirine bağlamadan önce makaronu takıyordum, bağlantıyı yapınca bağlantının üstüne çekip ısıtıyordum. şimdi kablonun kafasından geçmiyor ki bu? kafasından geçecek kadar genişinden alsam da ısıtınca o kadar daralır mı?

yani bariz bir mallık var. makaronu takmak için soketi kesip geri bağlamam lazım ki orijinal kabloya yapmam öyle bir şeyi.

kesmezsem kabloya uygun çapta olanı kafasından geçmiyor. geniş olanını alırsam da zannetmiyorum ki daralıp sımsıkı kavrasın.

makaronu boyuna kesip kabloya sardım, ısınınca erir yabışır diye ama öyle bir şey değilmiş, malzemenin numarası sadece daralmakmış, eriyip yapışmıyormuş.

nasıl yapacağız? yine kaldık mı elektrik bandına?

 
geniş olanını alıp ısıtınca sarıyor. iPhone şarjını tam dediğin makaronla yaptım ben. lightning ucu geçecek kadar geniş olması lazım.


  • roket adam  (21.04.21 10:40:46) 
6.4mm olanı micro usb'den geçmiyor. 9.5mm olanı için de yorumlarda bol geliyor yazmışlar. biraz bakındım, ara bir ölçü de bulamadım.

var mı şöyle 7-8mm olanından?
  • kibritsuyu  (21.04.21 11:09:30) 
Eriyen bant deneyin.


  • Erva  (21.04.21 11:19:28) 
isine yarar bir cozum mu bilemem ama, genis makaronun daha iyi sarabilecegi kadariyla malzemeyi sarip sabitlesen? sonra makaronu bunun uzerinden gecirsen isini gorur.

yoksa dedigin gibi soketi baglamadan kabloya gecirip sonra soketi baglamak gerek.
  • idexo  (21.04.21 11:25:55) 
öncelikle şunu söyleyeyim, çakmak olayı iyi değil. çakmak ile makaron çok ani ısıya maruz kalıyor ve özelliğini kaybediyor.

saç kurutma makinası ile deneyebilirsin daha etkili olur. ben öyle yapıyorum. en sıcak ısı ayarında, biraz daha uzun sürüyor sadece.

ikinci bir şey de, eğer yeterince daralmayacağını düşünüyorsan, sadece kablo genişliğinde olan bir makaronu, spiral şeklinde boydan boya kes. S şeklinde, ve kabloya döndüre döndüre sok. yay gibi düşün. ondan sonra kablonun ucundan geçecek kalınlıktaki makaronu usb tarafından sokup, daha önceden geçirdiğin kablo genişliğindeki makaronun üzerine ikinci katman olarak geçir ve ondan sonra ısıtıp daralt. daha etkili oluyor.
  • reanarchy  (21.04.21 11:34:15) 
genis makaron tam sarmiyor iphone sarj aletlerinin ucu kucuk onlarda olmuyor bu sorun ama sizinki android sanirim. androidlerde maalesef tam sarmiyor hem cakmakla hem kurutma makinesiyle denedim. yine de is goruyor ama iphone'daki kadar iyi degil.


  • in vino veritas  (21.04.21 11:53:07) 
5-6 mm bir ya da iki taneyi makasla/bıçakla dikine kesip, kabloya geçirin üst üste.

Sonra 8-9 mm makaronu soketten geçirip bu diğer makaron/makaronların üstüne takın, hep beraber ısıtın. Eğer 8-9 mm bol gelecek olursa alttakilerin kalınlığı ile mesafe kurtarılabilir.

Makaronlar genel olarak %50 daralırlar.
  • John Bloor  (21.04.21 12:52:29) 
[]

android için uygun fiyatlı bluetooth kulaklık

şu hiç kablosu olmayan, apple airpods modeli sadece kulağa sokulan kısım ve şarj kutusundan ibaret olan uygun fiyatlı f/p ürünü bluetooth kulaklık tavsiye edebilir misiniz?

android telefon (samsung) ile kullanılacak. amazon'da 150-200 liralık xiaomi'ler var ama yorumlarda sahte ürün falan denmiş, kafam karıştı.


 
eksiduyu.ru

eksiduyu.ru

Tws (true wireless) kulaklık deniyor bu çeşide. T15.
  • ryhmer  (21.04.21 10:30:27) 
[]

instagram videoları bozuldu

hepsi değil, bir kısmı sanki televizyona uydu sinyali zayıf geliyor gibi, codec bozuk gibi, nasıl tarif edeyim, şu ekteki ekran görüntülerinde gördüğünüz gibi yeşilli morlu karelenerek oynatıyor. hem hikayede, hem akışta böyle. seste problem yok.

drive.google.com
drive.google.com
drive.google.com

telefonu kapatıp açtım, arka plan verisini temizledim, veri tasarrufunu kapattım, instagramı güncelledim, yetmedi kaldırıp baştan yükledim olmadı. google'da da benzer bir problem göremedim.

telefon samsung galaxy note 5, android 7.

nedir sıkıntı?

 
iki haftadır instagram'a 20 ve 50 küsur mb güncelleme geliyor. bir şeylerde ağır sıçtılar gibi. sanırım bir sonraki güncellemede geçer gibime geliyor.


  • evimin paspasi  (21.04.21 12:40:09) 
Ama güncellemelerim kapalıydı. Yani güncel olmayan, kimbilir ne zaman güncellediğim hali bozuldu. Düzelir diye güncelledim, düzelmedi.


  • kibritsuyu  (21.04.21 12:49:34) 
[]

40+ antikalara bilgisayar sorusu

1. elimde zamanında canını çıkardığım, ama hala çalışan 1990 model bir amiga 500 var (bir koli de oyun). disket sürücüsü okumuyor. zamanında ben buna pc'ler için olan disket sürücülerinden alıp taktım, çalışmadı, bağlantısında bir farklılık var sanırım. bunu açıp oynayabilmemizi sağlayacak parçayı nereden buluruz, tamiratı kim yapar? var mıdır hala anlayan?

2. ben bundan eski arkadaşlara bahsettim, birinde de commodore 64 varmış kasetli. lakin onun da teybi çalışmıyor. hem çalışsa da kafa ayarı mafa ayarı lazım. bunu becerebilecek kimse var mıdır? elektronik mühendisi arkadaşımıza söyledik, şeması varsa yaparım dedi asdaskkfjk nereden bulalım lan şemayı, 35 yıl geçmiş üstünden.

evet şehrimiz ankara. yardımcı olmak isteyen var mıdır?

 
Şu videolar işinizi görür sanırım :)

www.youtube.com

www.youtube.com
  • Northern Mariner  (07.04.21 13:49:16) 
Ben çocukken Commodore'da kafa ayarını kendim yapıyordum, biraz sabır isteyen bi işlemdi sadece.

Tamirat için yine 40 yaş üstü, yılların bilgisayar tamircilerini bulmak lazım, ki çoğu dükkan kapandı gitti.

Ben olsam Kadıköy vb gibi yerlerdeki bit pazarlarını dolaşıp çalışan disket/kaset sürücü arardım.
  • msb  (07.04.21 23:41:28) 
aslında amiga ve c64'un hala baya meraklısı var. sanırım artık kimse disket kullanmıyor. bi aparatla sd card uzerinden yukleme yapıyorlar.

www.facebook.com
  • orpheus  (08.04.21 01:15:34) 
commodore'un tornavidasi vardi kafa ayari icin, zor degildi. Ama arada o vida yalama oluyordu servise gitmesi gerekiyordu.

antika lafina kirildim.. :D
  • cooperr  (08.04.21 03:15:03) 
orpheus +1 ayrıca hard disk de takabilirsiniz.


  • guitarissimo  (08.04.21 03:47:00) 
[]

çocuğun belirli sitelere girişini engellemek

istediğim üst düzey bir engelleme programı değil aradığım, en azından şimdilik. çok şükür tespit edebildiğim kadarıyla abuk subuk yaşına uygun olamyan sitelere girmiyor. youtube'dan video izliyor. izlediği şeyler de işte 9 yaşındaki çocuğun ilgisini çekecek yok alperen, yok la ali, brawl stars videoları bilmemne.

tamam izlesin, karışmayım dedim, takip edeyim abuk subuk şeyler izlerse müdahale ederim dedim, ama bu sıpa bütün takiplerime, uyarılarıma rağmen canlı ders sırasında da öteki sekmeye youtube açıp hoca bırbır ders anlatırken video izliyor. camlı vitrinin önüne oturmuş zalak, camdan kabak gibi ne yaptığı görünüyor aasdfjkljas.

yani aklını başına alsın, youtube'a hiç giremesin. adres çubuğunua youtube yazınca, google'dan aratıp tıklayınca falan bu sayfa görüntülenemiyor desin. böyle bir şey vardı, hosts dosyasına mı ne yazıyorduk. nasıldı o? sadece youtube (veya belirleyeceğim başka sayfa) adresini sayfasını açmasın.

 
modem destekliyorsa modemden bazı sayfaları engelleyebilirsiniz. bu durumda modeme bağlı tüm cihazlar o sitelere giremez.

kullandığı cihazdaki antivirüs vs. yazılım ile de siteleri engelleyebilirsiniz.

veya dediğiniz gibi host dosyası ile de yapabilirsiniz. C:\Windows\System32\drivers\etc\hosts dosyasına aşağıkileri ekleyin.
127.0.0.1 youtube.com
  • inheritance  (05.04.21 14:47:03) 
Hostla vs uğraşana kadar tarayıcıya istenen siteleri bloklayan bir eklenti kurmak daha kolay olur.


  • mikro patlama  (05.04.21 15:31:23) 
Engelleyecegize konussaniz, kizmadan belki bir iki ödülle.


  • howfaristhesky  (05.04.21 17:47:55) 
Tumden yasaklamak yerine sure sinirlamasi uzerinde anlasin derim.
Ornegin stay focused tarzi chrome eklentileri var. belirlediginiz saatler arasinda istediginiz web sayfalarina erisim suresini sinirliyor.

Ornegin sabah 9 oglen 12.30 arasina youtube icin max 20dk erisim verin. Mola mantiginda o 20 dakikayi cocuk kullanmayi ogrensin.
  • mononoke  (05.04.21 23:03:02) 
abicim soruyu niye okumuyorsunuz ya niye abi niye niye?

niyetim youtube'u yasaklamak değil hacılar. ders sırasında girmesini engellemek. normal zamanda zaten dediğinizi yapıyorum lan ben yazdım yukarıda. yönlendiriyorum, süre kısıtı yapıyorum. onlar benim babalık görevim.

bu herif canlı derste giriyor. canlı ders hani bildin mi, pandemi döneminde online oluyor, zoom falan diye bi program var, öğretmen orda anlatıyor kameralı böyle radyonun resimlisi gibi bişey. ha işte bu adam orda hoca ders anlatırken zoom isimli bu programı küçültüp, youtube izliyor. ben bunu engelleyemiyorum. odaya da sokmuyor, yanında oturup bakayım.

ama bu da çocuk, kaytarıyor işte. hani işyerinde size bilgi işlem bazı siteleri yasaklıyor ya, niye patronunuza "patron bizi doğru yönlendir de girmeyelim, süre kısıtı koy" demiyorsunuz? o hesap abi, bütün derdim bu. derste dersini dinlesin. maalesef reel bir sınıf ortamı olamdığı için, öğretmen sadece kameranın ucunda olduğu için fark da edemiyor. bu herif de ders dinlemek yerine video izliyor.

o yüzden diyom ki kendi bilgisayarından hiç giremesin yahu. giremsin ki ders esnasında da açamasın. youtube'u y asaklamak değil dersim, ders sırasında gizli gizli girmesini engellemek.

eğitici içerik izlettirip doğru yönlendirme kısmını ders harici zamanda yapıyorum, tableti var, akıllı televizyon var, bizim bilgisayarlar var, lazımsa ders harici oradan izlesin.
  • kibritsuyu  (06.04.21 09:00:03 ~ 14:51:03) 
Ah aynı benim küçük kızımın durumu. 5. sınıfa gidiyor ve haliyle o yaş çocuğu için sabah 8:30'da başlayıp öğlen 15:30'a kadar süren derslerde dikkatini toplaması çok zor oluyor. Kabul ediyorum ama derste video seyretmek, oyun oynamak nedir arkadaş?
Biz çözümü Kaspersky safe kids programında bulduk. Limited versiyonu bile bizim sıkıntılarımızın çoğunu çözdü. Tavsiye ederim.

  • SiyamkedisiZorro  (06.04.21 10:25:35) 
[]

9 yaşındaki erkek çocuğa film tavsiyesi (soruyu da okuyun)

yüzüklerin efendisi, karayip korsanları, harry potter, game of thrones, yok efendim betmendir süpermendir avenger mıdır nedir adını bile bilmiyorum, böyle içinde fantastik kuntastik öğeler barındıran filmleri, ya da süper kahraman filmlerini zerre kadar sevmiyorum, o yüzden en ufak bilgim yok.

lakin benim oğlan geçen ay oturdu kanal d gösterirken karayip korsanlarının bütün serisini iştahla izledi. la oğlum orda korkunç canavarlı şeyler var, iskeletler, ölü adamlar, ahtapot suratlı yaratıklar falan var. vurdusu kırdısı eksik değil, korkarsın sana göre değil falan dinlemedi, oturdu izledi, ne korktu, ne sıkıldı, ne rüyasına girdi.

şimdi ben bu çocuğa bu tarz ne izletsem sever? star wars serisi geliyor mesela aklıma. onu da zerre kadar sevmem, bilmem. ama oğlan sever gibime geliyor.

ya da yüzüklerin efendisi, harry potter serileri hoşuna gider mi?

 
ikisi de hoşuna gider ama yüzüklerin efendisinde biraz şiddet var, kafa kol kesme vs :)

marvel filmlerini de sever bence. şu sırayla izlemeye başlasın

1. Captain America: The First Avenger (1942-1943)
2. Captain Marvel (1995)
3. Iron Man (2010)
4. Iron Man 2 (2011)
5. The Incredible Hulk (2011)
6. Thor (2011)
7. The Avengers (2012)
8. Iron Man 3 (2012)
9. Thor: The Dark World (2013)
10. Captain America: The Winter Soldier (2014)
11. Guardians of the Galaxy (2014)
12. Guardians of the Galaxy 2 (2014)
13. Avengers: Age of Ultron (2015)
14. Ant-Man (2015)
15. Captain America: Civil War (2016)
16. Spider-Man: Homecoming (2016)
17. Doctor Strange (2016-2017)
18. Black Widow (2017)
19. Black Panther (2017)
20. Thor: Ragnarok (2017)
21. Ant-Man and the Wasp (2017)
22. Avengers: Infinity War (2017)
23. Avengers: Endgame (2018-2023)
24. WandaVision (2023)
25. Spider-Man: Far From Home (2023)

not: filmlerin yanında yazan yıllar filmin geçtiği yılı belirtiyor. kafa karışıklığı olmasın.
  • false pretension  (30.03.21 19:12:50 ~ 19:13:51) 
Yüzüklerin Efendisi'ni sevmemesi mümkün değil ama şu an biraz ağır gelebilir. Bence Yüzüklerin efendisi lise çağında daha iyi olur. Şu an Harry Potter bence en ideal film serisi gibi duruyor. Sever mi? Bence çok sever. Dünyanın en popüler serilerinden biri neticede.

Star Wars artık biraz eski kaçabilir ama ben her insan evladının en azından sitcom dizilerde yapılan göndermeleri anlamak adına Star Wars 4-5-6 filmlerini izlemesi taraftarıyım. Ben SW fanı değilim ama sinema dünyasının en önemli eserlerinden biri SW serisi (4-5-6 güzel, diğerleri meh). Bu durum biraz şöyle; Richard Dawkins İngiltere'de çocuklara İncil'in öğretilmesi taraftarı (kendisi ateist bildiğimiz gibi). Çünkü İngiliz edebiyatındaki İncil göndermelerinin başka türlü anlaşılamayacağını, bu nedenle İncil'in öğretilmesi gerektiğini söylemişti bir tartışma programında. Ben de diyorum ki Star Wars'u sevmek zorunda değil kimse ama birçok yerde gönderme yapılıyor seriye. Bunları anlamak için izlemek şart.
  • himmet dayi  (30.03.21 19:15:08 ~ 19:16:30) 
avatar the last airbender, çocuğu epey idare eder.


  • sinek kral  (30.03.21 20:11:54 ~ 20:12:37) 
bence de harry potter çok uygundur. ben bir star wars fan boyu olarak günümüz çocuklarının en azından ilk filmlerini seveceğini düşünmüyorum. konusundan vs degil zamanındaki efekt yoksunluğundan dolayı. son seri genelde sevilmez ama görsellik vs olarak günümüzde geçerli bir seridir belki o olabilir. lotr bence de çok ağır gelir.

onlar haricinde bence marvel ve dc filmlerinden de hoşlanabilir. avengers serisi justice league sersi vs.

edit: avatar: last airbender +1
  • ravenclaw  (30.03.21 20:16:16 ~ 20:17:13) 
Üsttekiler +1, hatta harry potter serisi tam bu yaş için zaten. Yüzüklerin efendisini bi kaç sene sonra izlese daha çok keyif alabilir, ama Hobbit serisi yine bu yaşlara uygun bence.

Ayrıca bahsettiğiniz tür değil ama Miyazaki filmlerini de düşünebilirsiniz.
  • plutongezegendegilmi  (30.03.21 20:16:26) 
Narnia serisi


  • elorelia  (30.03.21 20:29:07) 
bence biraz daha çocuklara uygun olanlardan başlayıp sonra yetişkin filmlerine geçin.
1- Narnia Günlükleri: Aslan, Cadı ve Dolap
2- Narnia Günlükleri: Prens Kaspiyan
3- Narnia Günlükleri: Şafak Yıldızı'nın Yolculuğu
4. Jumanji- 1995
5. Jumanji Zathura
6. Bettle Juice
  • halanne  (30.03.21 20:32:46) 
burada yönlendirme önemli. fantastik filmler daha çok hazıra konma üzerine kurulu. ama bilim kurgu filmleri öyle değil. star trek ya da star wars tarzı filmlerde hem hayal hem de gerçek var.


  • silver apple  (30.03.21 22:01:57) 
The Iron Giant demeye geldim ben. Bir de Studio Ghibli +1


  • peki madem  (30.03.21 22:10:13) 
bu arada animasyon diye söylemek hiç aklıma gelmedi, yukarıda önerildiği için yazayım. avatar the last airbender'ı da bitirdi 50-60 bölüm.


  • kibritsuyu  (31.03.21 00:03:38 ~ 00:04:06) 
[]

bu pazar (14.03.2021) ankara'da

sokağa çıkma yasağı olacak mı?

ankara turuncu (yüksek riskli) oldu.

bunu kendimiz mi tespit ediyoruz, "hmm turuncu olduğuna göre bu pazar yasak" mı diyoruz, yoksa valilik açıklama yapıyor mu, "bu hafta turuncu olduğumuz için pazar günü yasak" gibi.

 
Ankara şu an turuncu değil. Hala sarı.

Burada öyle en azından: covid19.saglik.gov.tr

Ama turuncu olursa evet kendin tespit ediyorsun ve Pazar çıkmıyorsun. Ek bir açıklamaya gerek yok.
  • himmet dayi  (09.03.21 21:37:19 ~ 21:38:45) 
2 haftada 1 değişecek o harita.


  • jelly bear  (09.03.21 21:42:15) 
jelly bear +1

henüz turuncu olmadı
  • fezagezgini_4  (09.03.21 21:42:51) 
sosyal medyada dönen 27 şubat - 5 mart haritası vardı bir tane ama doğrulayamamıştım. ankara turuncu, istanbul kırmızı idi.

gayrıresmi ya da daha fenası yalan bir harita mıymış o?
  • kibritsuyu  (09.03.21 21:45:17 ~ 21:48:01) 
gayrıresmidir ama yalan değildir. mevcut vakalar nedeniyle "harita güncellenseydi böyle olacaktı" anlamına gelen bir grafiktir diye tahmin ediyorum.


  • himmet dayi  (09.03.21 22:20:11) 
[]

mühendislere ve kendini mühendis hissedenlere soru

uzun ve detaylı anlatacağım.

arkadaşlar evimizde bir adet ayaklı lamba var. şunun hemen hemen aynısı: st2.myideasoft.com

yere basan ayağının şekli falan aynı bunun gibi, düz bir silindir değil.

bu lambanın ayağının içinde ağırlık yapması için, tam da ayağının şekline ve büyüklüğüne göre, içeri tam oturan plastik bir kaplamanın içine doldurulmuş kum vardı. gel zaman git zaman bu plastik kaplama çatladı ve içinden kumlar dökülmeye başladı. baktım olacak gibi değil, kum kabını söktüm attım tabii lamba ağırlığını kaybedince ayakta duramaz oldu.

sac kesim büküm işi yapan bir mükellefim var. ondan rica ettim, dedim bana 16 cm çapında, 15mm kalınlığında, ortasında delik olan yuvarlak bir parça keser misin diye, kestirdim (git: 1319271). elimde yaklaşık 2.5 kg bir ağırlık oldu. getirdim, lambanın ayağının içinde bunu ortasındaki delikten vidaladım. ağırlık oldu olmasına ama, hacim olarak ufacık kaldı. ayak yere basıyor ama ağırlık yere değmiyor, ayağın içinde yanlarına değmiyor. yani böyle dümdüz silindir değil de yanları yuvarlatılmış bir ayağın içine cuk diye oturan bir metal parça kestirmem mümkün değil, mümkün olsa bile orayı komple dolduracak (en azından yanlardan doldurmasa da yere kadar ulaşacak) metal öküz gibi ağır olacağı için (6-7 kg olur sanırım, dambıl flanşı gibi) işimi görmez, gerek de yok. lafla pek anlatamadım galiba, üstün paint yeteneklerimle çizdim, ayağın yandan kesiti şöyle oldu: i.hizliresim.com

siyah kısım ayağın kendisi, kırmızı olan da benim kestirdiğim ağırlık.

böyle olunca lamba ayakta duruyor, ama yere sağlam basmadığı için dingil dingil oynuyor, üstelik oynadıkça ayağın ince metal malzemesini de büküyor. bu şekilde de çok dayanmaz bu.

soruya geleyim. ben bunun içine cuk diye oturabilecek, hem ağırlık yapıp, hem de yere sağlam basmasını sağlayabilecek ne yapabilirim?

 
Ayağı sökün , kestirdiğiniz metal parçayı yerleştirin vidanın baş kısmından az büyük bir boru vs yerleştirin deliğin üzerine , ve nalburdan alacağınız yarım kilo çimentoyu hazırlayıp doldurun metalin içine ,kuruduktan sonra delik üzerine yerleştirdiğiniz boruyu çıkartıp ayağı yerine vidalayın .


  • delikedidilimiyedi  (03.03.21 00:57:22) 
1 - Kalan boslugun kalinligini ve capini olc.
2 - Ona gore git marangozdan bir tane MDF kestir.
3 - MDFyi epoksi ile metale yapistir.
4 - MDFnin altina kaymayi onleyici birkac serit bant cekebilirsin ama agirliktan dolayi gerek kalmayabilir, o yuzden bu madde opsiyonel.
  • cooperr  (03.03.21 11:03:00) 
evladiyelik çözüm;

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

yarım kilo çimento, silikon/bali ve halıfkes, nalbur veya koçtaş gibi yerlerden, mahalledeki döşemeciden vs. temin edilebilir.

silikon/baliyi sürmeden önce betonu kaplayacak olan 2-3 kat sprey cila tabaka her tabaka sıkıldıktan sonra 24-36 saat beklenerek yapılmalı. son tabakanın da kuruduğundan emin olunduktan sonra silikon/bali sürülmeli.

cila neden önemli? hem kurumuş betonu kaplayacağı için olası tozuma riskini sıfıra indirir, ömrünü uzatır, hem de silikon/bali tabakası için tozuma riski olan betona göre daha tutucu bir yüzey sağlar.

bu tekniği uygulamaya karar verirseniz uygulama talimatlarını detaylandırabilirim dm'den. kolay gelsin.:)
  • kisa bisey olsun istemistim  (03.03.21 11:30:23 ~ 11:36:21) 
çimento çözümü iyiymiş. lakin ağırlığı çimentoya gömmeme gerek var mı? yani içeriyi dolduracak kadar çimentonun ağırlığı tek başına yetmez mi? metali kullanmak zorunda değilim, kaldırıp atabilirim.

bir de ortası delik olmalı ki lambanın gövdesini de delikten vidayı geçirip ayağa vidalayabileyim. onun için @delikedi "boru parçası koy" demiş ama gözümde canlanmadı. neyse o kısım işin detayı., söküp bakınca vidanın tutabileceği bir çözüm bulurum.
  • kibritsuyu  (03.03.21 13:18:25) 
[]

Covid19 risk haritası

Şu açıklama yapılırken ekrana kodukları dört renkli haritayı nereden görüp takip ediyoruz?




 
  • nahtoderfahrung  (01.03.21 20:37:45) 
Gördüm de onu sormuyorum. Nereden takip ediyoruz? Zira değişip duracak bu.


  • kibritsuyu  (01.03.21 21:06:33) 
Haftada bir güncellenecekmiş. Sağlık bakanlığının sitesinden takip edilebilir.

covid19.saglik.gov.tr
  • himmet dayi  (01.03.21 21:09:32) 
görselde yazan büyük linke girince biraz aşağıda güncel harita var.


  • nahtoderfahrung  (01.03.21 21:13:50) 
Demin baktığımda vaka sayıları yazıyordu bu haritada, güncellemişler hemen.


  • kibritsuyu  (01.03.21 22:36:35) 
[]

anpark

ankaralı arkadaşlar biliyorsunuz bazı cadde ve sokaklarda anpark isimli belediye kurumu park ücreti alıyor. ofisimin olduğu caddeye baktıkları için daha önce çokça kullanmışlığım var.

dün necatibey caddesi'ndeki ofisime arabayla akşam 19:00 civarı park ettim, ofise çıktım. bir buçuk saat kadar çalıştıktan sonra saat 20:30 civarlarında çıktığımda her zaman olduğu gibi sileceğime sıkıştırılmış, plakam ve giriş saatim yazan fişi buldum. ama saat itibariyle ne kadar gezindiysem de bir görevli bulup park parasını ödeyemedim, dükkanı kapatıp gitmişler. buranın parkçıları öyle 24 saat çalışmıyor yani.

ee nolacak şimdi bu, boşver gitsin oh park parasından mı yırttım, yoksa hesabı kapatmadılar, 15 gün sonra tekrar gittiğimde 15 günlük park parasını mı kitleyecekler, öncekini ödememişim diye. zira yazar kasa fişi gibi elektronik bir fiş, elle yazılmış dandik dipkoçanlı makbuz değil.

bilen duyan var mı nasıl işliyor bu iş ankara'da?

 
Plakanizda kayıtlı duruyor. Eskiden ödemeseniz de sorun değildi, çünkü tüm gün 1 liraydı ve birikiyordu. Ama şu an saatlik ücretlendirme olduğu için nasıl olur bilemiyorum.


  • aslil  (25.02.21 19:59:59) 
123456789   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.