Ekşi Duyuru

Evdeki klozeti yenileyeceğiz. İnternetten baktım bunlarda bir kanallı bir de kanalsız modeller varmış. Kanalsız olanların rutin temizliği çok kolay deniyor, ama aynı zamanda bir çok kişi şikayet etmiş, sifon çekildiğinde suların dışarı sıçradığından bahsetmişler. Var mı kullanan, tecrübesi olan? Kanalsız alalım mı yoksa eski usül kanallı modelden devam mı?

Bir de çeşit çeşit marka var, 4 binden başlayıp 50 bin civarına çıkan etiketler gördüm :( Nedir bunlarda şimdi fiyat performans markası? Şöyle 5-6 bin civarına hangi markadan bakalım?


 

Merhabalar,

Halihazırda uzaktan çalıştığım bir işim var. İş çok rahat, sistemi kurdum kendine kendine işliyor, gün içinde tek tük e-maille gelen sorulara ve telefonlara cevap veriyorum sadece, onun dışında ayda max 3-4 gün çalışıyorum dolu dolu. Boş oturmaktansa gene remote olarak ek iş yapayım diyorum. 2-3 tane yerle görüşüyorum, 2 si kesin olacak gibi. Dolayısıyla aynı anda 3 işte çalışıyor olacağım, ama bunların birbirinden kesinlikle haberi olmaması lazım.

Aklımı kurcalayan konular;

1) Firmalar tarafından SGK girişi yapılırken ya da sonrasında bu firmaların herhangi bir şekilde benim farklı yerlerde çalıştığımı görmeleri mümkün mü? SGK herhangi bir uyarı/bildirim gönderiyor mu firmalara?

2) Bildiğim kadarıyla SGK aynı anda birden fazla işyerinde prim yatırılırsa ekstra günleri iptal ediyor, tahakkuk eden primi tahsil ediyor ama max 30 gün sigortalı sayıyor emeklik işlemleri vb açısından. 30 gün olayının benim açımdan sakıncası yok fakat bu şirketlere dönüp bunun için ayrıca bilgi veriyor mu? ya da şirket aylık olarak primleri yatırdığında ekstradan prim yatırılmış bu günleri saymıyorum diye herhangi bir uyarı çıkarıyor mu sistemde vb?

3) Vergisel- yasal açıdan herhangi bir problem yaratır mı bana? Sonuçta firmalar sgk primini-vergi kesintisini falan devlete yatıracaklar ayrı ayrı. Benim ekstradan vergi dairesine bildirim vs yapmam gerekir mi? Veya bunun dışında şu an benim aklıma gelmeyen ama bu sıkıntı yaratır diyebileceğiniz bir durum var mı?

4) Ayrıca bu firmalardan birisiyle bordrolu değil de sözleşmeli/freelance çalışma durumu var. Bu seçenekte işler nasıl yürüyor? Kabaca yapılması gerekenleri anahatlarıyla tarif edebilirseniz çok sevinirim. Aramızda freelance çalışan arkadaşlar illa ki vardır. Siz nasıl yürütüyorsunuz süreçleri? Firmanın yurtiçi/yurtdışı yerleşik olması durumunda işler farklı mı yürüyor mesela? Ya da hepsi için aynı mıdır?

5) Yurtdışı yerleşik firma ile sözleşmeli çalışma durumunda Estonya da e şirket ya da Polonya da şirket kur şeklinde öneriler var çeşitli forumlarda. Mantıklı mıdır? Uğraşmaya değer mi? Alternatif olarak bir mali müşavir ile anlaşıp onun üzerinden makbuz/ft kesme seçeneği de söyleniyor, bu konuda yorumunuz nedir?

Üşenmeden vakit ayırıp cevap verecek arkadaşlara şimdiden çok teşekkürler

 

Dün gece çamaşırları yıkadıktan sonra tv nin bulunduğu odada çamaşırlığa serdim. Sonra da tv seyrederken aynı odada uyuya kalmışım, odanın bir duvarı fransız balkon şeklinde ve pencereler tamamen açık olmasına rağmen o nemli ve deterjan kokulu hava içime işlemiş. Kalktığımdan beri boğazım, burnum, sinüslerim yanıyor, doğru düzgün nefes alamıyorum.

Ne olmuş olabilir? Doktora gitmeye gerek var mı? Ciğerler-solunum yolu falan kalıcı bir zarar görmemiştir değil mi?
Bir an önce iyi olmak için ne yapmam gerekir?

 

Merhaba arkadaşlar,

Monster huma laptop aldım. i7 12. nesil, 32 gb, 1tb ssd. canavar gibi makina. hem gayet sessiz, hem de internette yazılan yorumların aksine ısınma makul seviyelerde. linki aşağıdaki gibi.

www.monsternotebook.com.tr

Makina canavar gibi çok memnunum, fakat alalı henüz 10 gün olmasına rağmen bu sürede 2 defa makina kitlendi. Normal çalışırken birden ekran komple karardı ve power tuşunu basılı tutarak resetlemek dışında çözüm yok. Can sıkıcı bir durum, daha yepyeni cihaz neden bunu yapar? 15 gün içinde geri iade şansım var, acaba geri iade etsem mi diye düşünüyorum.

LCD ekranlar için ölü piksel testi falan var ama cihazın geri kalan bileşenlerinde sıkıntı olup olmadığını nasıl anlarım? Misal tüm cihazı tarayıp abi ramler sağlam ama ssd sıkıntılıymış diyecek bir program var mı?

 

işsizlik maaşını alırken yurtdışına çıkarsak maaş kesilir şeklinde yazılmış ama ayrıntısı verilmemiş.

uzun vadeli değil de diyelim ki 1 haftalığına ya da haftasonu 3 günlüğüne yurtdışına çıktık, bu durumda ne oluyor? işkur`a haber verip 3 gün yoktum deyip maaş 3 günlük eksik mi yatırılıyor yoksa komple kesiliyor mu? Ya da biz haber vermezsek işkur bizim yurtdışına çıktığımızı nasıl anlıyor? gümrük sistemiyle entegre çalışan bir çapraz kontrol falan mı var?


 

Merhabalar herkese,

Şirket e-mail adresini iphone nun kendi standart email programına tanımladım ve ordan sorunsuz kullanıyorum. Tek bir derdim var, gelen maile yanıtla derken önceki maili alıntılıyor, ve benim cevabı mobilden yazdığım belli oluyor. İstiyorum ki benden giden mailde aynı laptoptan gönderdiğim gibi olsun. Böyle alıntılama, şu tarihte şu kişi mail gönderdi vb not düşme olmasın. Var mıdır bi ayarı ya da belki başka bir program?


 

Şirketin verdiği bir laptop var, dell latitude 5491. Normal kendi şarj adaptörü a5 kağıt boyutunda hayvani bişi( çıkışı 90w sanırım), galiba harici ekran kartı varmış o yüzden hızlı şarj etmek için buna ihtiyaç duyuyormuş.

Laptopta bir usb-c girişi var ve bu girişten gerek powerbankle (65w çıkışlı bir powerbank) gerek macbook air adaptörüyle şarj edebiliyorum, laptop açıkken şarj edersem "orijinal adaptör değil, watt düşük" benzeri bir uyarı veriyor, daha uzun sürede şarj ediyor ama sonuçta şarj oluyor, laptop kapalıyken hiç sorun yok zaten.

2 aylığına yurtdışına çıkıyorum, sırt çantası olucak bir tek, haliyle ağırlık önemli, ama bu laptopu da yanıma almak zorundayım (home office-remote çalışıyorum)

Sorum şu, ben bu 2 ay boyunca laptopu usb-c üzerinden devamlı macbook air adaptörü ile şarj etsem; laptopun kendisine, bataryasına ya da macbook air adaptörüne bir zararı olur mu?

 

Pegasus Kıbrıs için kampanya yapmış- gerçi nasıl kampanya anlamadım gidiş geliş 455 TL min-

Kıbrısa hiç gitmedim daha önce, kasım aralık ayında gidilir mi? neler yapılır(her türlü aktivite)? Nerelerde kalınır? denize girme imkanı olur mu?

Her türlü bilgi ve tavsiyeler için şimdiden teşekkürler

 

Bir süre mobil takılmaya karar verdim, çadır kamp vs.
Ama şirket laptobu sürekli yanımda olmak zorunda ve elektrik hattı bulamadığım acil durumlar için bir yedek çözüm lazım. İnternette biraz bakındım ama hep yurtdışında var bu tarz ürünler, yerli sitelerde bu tarz bir alet bulamadım.

Bu şekilde laptop şarj etmek için powerbank kullanan var mı aramızda? eğer kullanıyorsanız hangi marka/model cihazı kullanıyorsunuz? Memnun musunuz?

cihazın modeli dell latitude 5491, yaklaşık 2 senedir bende, halihazırda 6 saate kadar gidiyor full şarj ile. alacağım powerbank en az 2 defa tam şarj etmeli bu cihazı.

 

pt.com dan( m1-8gb-256 gb) macbook air aldım, bir kaç güne gelir. Tecrübeli arkadaşlardan tavsiyeler istiyorum.

Cihaz elime ilk ulaştığında kontrol etmem gereken herhangi bir şey var mı? Kronik problemi olup dikkat etmem gereken sıfır cihazda olmaması gereken arıza vs?

Ayrıca bu cihaza ne tarz aksesuarlar lazım? Kılıf, usb c-usb 3 converter ilk aklıma gelenler, var mı sizin kullandığınız, al lazım olur diyeceğiniz aparatlar?

 

Biraz uzun olacak, okuduğunuz için teşekkür ederim.

Bu aralar hafif bir laptop arayışım var, 13-14 inç min ağırlık max şarj şeklinde. Oyun neredeyse hiç oynamam, genelde internette gezinti-film izleme vs.
Duyuruda sürekli görüyorum yeni m1 çipli mac air tavsiye ediliyor.
Sorularım;

1)8 gb ram ilerde problem çıkartır mı? sırf 16 gb olanından almak için ekstra 2500 lira vermeye değer mi?
2)256 gb ssd nin ne kadarını sistem kullanıyor? macos işletim sistemi ve ıvır zıvırları kurduktan sonra benim kendi şahsi dosyalarım için ne kadar yer kalıyor?
3) Şimdiye kadar sadece windows kullandım. Zorlanır mıyım? Artısı eksisi neler? misal korsan program kurabiliyor muyuz buna? illa her programı parayla almak mı gerekiyor?

4)Buna alternatif windows makina ne olabilir?
Kriterlerim;13-14 inç, şarjı min 5 saat gitsin, çok ısınmasın(iş laptopu var 14 inç dell latitude 5491, makina alev alıyor resmen, parmaklarım yanıyor artık. O tarz kronik sorunları olmasın) Bir de günlük min 10 saat ekran başındayım, gözleri yormasın kaliteli bir IPS panel ekranı olsun. Thinkpad x395 var, thinkpad E14 var, huawei matebook d14 var mesela,bunlarla ilgili tecrübesi yorumu olan?

 

Laptopun ekranı dandik- günde 16 saat bilgisayar başındayım, o yüzden harici ekran almaya karar verdim.

Şimdi ilk önce şunu aldım; LGWK500 29 inç widescreen full hd 75 hz IPS ekran
Çok memnundum ama hdmi girişi bozuldu iade ettim.

www.amazon.com.tr

Sonrasında bunu aldım viewsonic 24 inç full hd 60 hz IPS ekran
www.amazon.com.tr

Güya ofis monitörü fakat gözlerim acaip yoruluyor bu monitörde, lg deki rahatlık yok. 2 side IPS ekran. tek fark 75 hz den 60 hz e düşüş. her iki ekranı da aynı mesafede kullanıyorum(yaklaşık 50 cm) ve büyüklük olarak çok bir fark yok gibi, 29 olan yatay olarak biraz daha uzun.

Sorum şu, 60 hz-75 hz farkı göz yorgunluğu için bu kadar farkeder mi? Yoksa ben mi kuruntu yapıyorum, hayır madem o kadar etki ediyor, 144 hz falan alayım hiç sıkıntı çekmeyeyim yani. Bu arada oyun oynamıyorum, %99 excel-youtube-film-web sitelerinde yazı okuma amaçlı kullanıyorum bilgisayarı.

Bonus soru= kullanıp memnun olduğunuz, bu süper gözleri hiç yormuyor dediğiniz monitör tavsiyeleriniz varsa alırım. mümkünse yüksekliği ayarlanablir olsa süper olur

 

Lenovo IP300 80QH0041TX
17 inç ekran
i5-6200U
8GB Ram 1TB HDD
2GB R5 AMD ekran kartı

www.epey.com

Herşeyi sağlam, çalışmayan aksamı, kırığı döküğü yok. Genelde evde kullandığım için kozmetik açıdan 9/10. Pili internette gezinti-film izlemek için yaklaşık 2 saat gidiyor.

Kaç paraya satmalıyım bu makinayı?

 

Herkese merhaba,

2020/ekim ayında 1.358 TL ye linkteki monitörü aldım.LG29WK500-29inç widescreen

www.amazon.com.tr

Monitörde 2 tane HDMI girişi var ve girişlerden birinde temassızlık oluyor, görüntü gidip geliyor sürekli, şimdilik diğer girişi kullanıyorum ve ayrıca monitörden de çok memnunum ama bu arıza canımı sıkıyor. Amazona yazdım mümkünse değişim için,ya servise götürün ya da isterseniz iade edin paranızı verelim dediler. Internette baktığımda bu HDMI arızalar için genelde anakart arızası deniyor. Bu durumda ben bunu servise götürsem yenisiyle mi değiştirirler ya da tamir mi etmeye çalışırlar? Tamir ettirmek mi mantıklı iade edip parasını geri almak mı?


Bir de birebir aynı monitör sadece artı olarak HDR özellikli aşağıdaki model var. 29WL500-B 1.699 TL. Diğerini iade edersem üstüne 350 TL koyup bunu mu alsam? Ya da şimdilik hiç bir şey yapmadan kullanmaya devam edip garantisi bitmesine yakın servisine götürüp tamir mi ettirsem? o zaman belki bir üst modelle değişim olur?

www.amazon.com.tr


3. seçenek olarak bunu iade et bak şu monitör güzel onu al diyebileceğiniz bir monitör var mı?( 27 inç üstü mümkünse widescreen ve mümkünse üzerine çok fazla para eklemeyeceğim bir seçenek)

Dipnot olarak şunu söylemek istiyorum, amazonun nasıl bir sistemi var bilmiyorum ama resmen arama sonuçlarında size ne satmak isterse onu çıkartıyor durumu var. Mesela üstteki iki ekranı defalarca 29 inç ve en düşük fiyatlıları sırala benzeri filtrelerle aratmama rağmen listelemedi. Direk ürün koduyla aratmadıkça da karşınıza çıkartmıyor, sadece nokta atışı aratırsan bulabiliyorsun ürünleri. Çok ilginç

 

İkea skarsta masanın altındaki ayakları çıkartıp yerine tekerlek takmak istiyorum. Bakınız ekli resimler.

Şimdi linkteki tekerleri aldım ama bunlar uymadı, civata deliğe göre büyük geldi.
Linkteki tekerlerin civata çapı 6 mm, masadaki deliklerin çapı 4 mm. Değiştirmek istediğimi söyledim fakat en küçük ölçü bu bundan daha küçük civatalı teker elimizde yok dediler. Bu arada civata ölçüsü olarak "M10 - 3/8" gibi bir tabir kullanıyorlar. çeşitli sitelerde baktım, google da aradım fakat 4mm çaplı civatalı tekerlek bulamadım, zaten ölçüler hep 3/8 4/9 7/15 gibi rakamlar.

4 mm çapı civatalı tekerleği nasıl bulucam, ne diye aratmam lazım?

www.e-tekerlek.com

 

Evde babamın kullanması için digitürk almak istiyorum, ufacık telefon ekranında facebooktan ordan burdan maç seyretmeye çalışıyor, teknolojiden çok fazla anlamadığı bazen saçma sapan sitelere giriyor birşeyler yüklüyor bozuyor teli:/

Şimdi ben futboldan çok anlamıyorum, bu digitürkün sitesine girdiğimde bir sürü farklı paket var, yok bilmem ne ligi yok kendi takımınız vs. İstiyorum ki Türkiye ligindeki bütün maçları seyretsin bir kaç tane de işte belgesel kanalı sinema kanalı olsun arada sıkıldıkça onlara baksın. Öyle 20-30 tane vizyon sinema kanalı falan gereksiz. Bu durumda işimi görecek en ucuz paket hangisi?

iptv önerisiyle gelmeyin, onu denedim maalesef babam beceremiyor, hdmi lar arası geçiş yapamıyor, internet kesiliyor yayın donuyor vb hiç bir şey yapmadan beni bekliyor :/ 2 tane android box var evde mi stick ve tx6 diye bir alet. ama maalesef internet 10 mbit. hat kesiliyor periyodik olarak, benim müdahele etmem gerekiyor. Ben istiyorum ki kumandadan açsın direk ne internet kesintisi ne başka bir şey etkilesin, donma vb olmadan rahatça maç izlesin.

 

İkea dan aldığım skarsta masanın alt kısmına gene linkini aşağıda verdiğim signum kablo düzenleyiciyi monte ettim. Matkap yok nasıl delik açıcam diye düşünürken tornavidayla iki üç çevirdim sanki kumun içine sokmuşum gibi direkt girdi, masanın dış kaplaması sert, iç tarafı karton gibi bir malzeme sanırım.

Neyse dübeli-vidaları taktım monte ettim, kabloları rafın içine yerleştirken direk dübelle birlikte raf çıktı yerinden. Malzeme çok kof tutmuyor haliyle.

Şimdi bu delikleri ne yapmak lazım ki vidalar tutsun yerinden çıkmasın. Acaba japon yapıştırıcı alıp deliğe boca etsem sonra da dübeli tekrar yerine koysam tutar mı? var mı alternatif fikri olan, daha önce tecrübe eden?
J

www.ikea.com.tr

www.ikea.com.tr

 

Covid sebebiyle Mart itibariyle evden çalışıyorum, daha çok uzun bir süre de bu şekilde devam edecek gibi duruyor. Fakat çok sıkıldım artık, nasıl olsa lokasyona bağlı değilim laptop ve internet bağlantısı yetiyor çalışmak için, o yüzden ege-akdeniz taraflarında tatil yerlerine kaçayım diyorum. Kışın hem sakin olur, arada yürüyüş falan yaparım, hem kafa dinlerim.

Olimposta bir pansiyonun ilanını gördüm; aylık 2500 TL(tek oda içinde banyo tuvalet, klima tv buzdolabı + sabah kahvaltısı ve akşam yemeği dahil).Sizce bu fiyat nasıl?

Kasım ve sonrası olimpos nasıl olur? Tamam sakinlik istiyorum ama zombi gibi de tek başıma takılmamayım. Hiç insan olur mu yoksa komple boş hayalet şehir modunda mı olur?

Ya da Olimpos yerine nereye gideyim? Önerileriniz? Beklentim hava çok soğuk olmasın günlük sabah akşam rahatça maskesiz yürüyüş yapabileceğim yerler olsun, çok kalabalık olmasın yani. Belki yakınlarda alışveriş yapmak için market falan olsa iyi olur. Araba var bu arada ulaşım sorun değil.

 

www.amazon.com.tr

linkteki monitör için ne diyorsunuz? program yardımıyla Picture by Picture özelliği aktif oluyor. Aynı anda 2 laptop bağlayıp ekranı 2 ye bölerek 2 laptobu birlikte kullanacağım. Var mı daha önce kullanan, fikri olan? al ya da alma diyenler?


 

Evden çalışma döneminde ne yaptıysam bu bel ağrısına çözüm bulamadım.

mutfak sandalyesi-> dandik çalışma koltuk->ikea çalışma koltuğu (JARVFJALLET)->bürosit çalışma koltuğu (File 9 modeli) şeklinde bir serüvenim oldu.

arada bir de ikea dan skarsta yüksekli ayarlı masa aldım, ayakta çalışma olayını deniyorum fakat günde 8 saat ayakta excel işi de olmuyor, insan arada oturmak istiyor.

Gezerken bu aşağıdaki aparatlara denk geldim. Aranızda bunlarda daha önce kullanan var mı? acaba işe yarar mı? hangisini alsam? şeklinde sorularım var.

Bir yardımcı olun be gençler.

Not= 176 /120 kg ebatlarına er kişiyim, farkındayım en büyük sorun o göbek, kilo vermeden olmayacak. ama şimdilik kısa vadeli çözümler gerekli


ortho chair
www.hepsiburada.com

minder-1
www.hepsiburada.com

minder-2
www.hepsiburada.com

 

Selam ey ahali,

ön özet= 2 sorum var. 1) geniş ekran monitör tavsiyesi? 2) KVM switch alternatifi çözüm yolu?

2 adet laptopu aynı anda bağlayabileceğim, ultrawide denen çeşitten geniş bir monitör arıyorum. 1.laptop iş, 2.si şahsi makina. oyun neredeyse hiç oynamam, excelde-powerpointte ofis işleri yapmak ve internette dolaşıp film -video izlemek için kullanıyorum genelde. günde min 12 saat bilgisayar başındayım, dolayısıyla gözümü rahatlatacak bir ekran olmalı(kendi makinamın ekranı dandik-iş makinası da 12 inç bir müddet sonra gözler nanay) En önemli kriter 2 makinayı da aynı anda bağlayabilmeli ve anlık olarak 2 makina arasında hızlıca geçiş yapabilmeliyim

Yani ekranın tam ortasından 2 ye bölüp sağ ve sol tarafta 2 laptoptan gelen görüntüyü aynı anda ayrı ayrı görebilmeli, aynı zamanda fareyi sağdan sola çekince bir laptoptan diğerine otomatik geçip işlem yapabilmeliyim. KVM switch falan benzeri çözümler var ama tam olarak istediğim şeyi karşılamıyor, KVM switch görüntüyü sıralı olarak değiştiriyor, fare ve klavye değişimi de aynı şekilde. ben sıralı değil eşzamanlı olarak 2 laptobu da tek fare klavye ve monitör ile idare etmek istiyorum. monitörde fareyi sağ taraftan sola çekince klavye de otomatik olarak diğer laptopa geçmeli.

Google da baktığımda KVM switch harici bir çözüm bulamadım, başka fikri olan tecrübesi olan, yukarıda anlattığıma benzer bir sistem kullananların yardımlarını bekliyorum.

 

Covid19 sebebiyle home office çalışıyoruz, 1 ay geçti gitti bir şekilde ama kısa vadede ofise geri dönmek pek mümkün gözükmüyor. hem boyun düzleşmesi hem de bel fıtığı var ve evde kullandığım dandik sandalye mahvetti beni. Dipnot olarak 110 kiloyum.
İnternet derya deniz ve binbir türlü çeşit var, seçenekler içinde kaybolup gidiyorum . En güzeli deneyip almak ama evden çıkmak çok mümkün gözükmüyor. internetten sipariş verebileceğim, 110 kiloya dayanacak 2 günde kırılmayacak ortopedik bir koltuk için nokta atışı önerilere ihtiyacım var. Halihazırda kullandığınız memnun olduğunuz çalışma koltukları nelerdir? bütçe max 700 tl



 

Merhabalar efenim,

Gebze-Kirazpınar (tam olarak güzeller org san bölgesi) tarafında çalışacak birisi nerede ev tutsun?
(Mesai saatleri 7:30-17:00). Bekar/Erkek/35 yaş/İstanbulu hiç bilmiyor, en son 2010 da gitmiş İstanbula onda da Taksim-Kadıköy falan.

Darıca, Gebze,Tuzla, Pendik, Kurtköy, Sultanbeyli, Ataşehir, Kadıköy, Samandıra vs haritadan yakın gördüğüm yerler.

Sabah 7:30 işbaşı dolayısıyla minimum trafik ve max 20 dk hadi bilemedin 30 dk sürecek bir güzergah olmalı. Özel araç var, yakıt önemli değil, önemli olan min trafik-min işe varış süresi.


Ev eşyalı olmalı. 1+0, 1+1, 2+1 hepsi olur.
Mümkünse kapalı otoparkı ve sosyal imkanları olan (spor salonu-kapalı havuz-güvenlik vs), yakın mesafede yemek yiyecek yer olan-paket servis ya da lokanta, sulu yemek vs- kuru temizleme market tekel ıvır zıvır olan, mümkünse yürüyüş yapılabilecek park vs olan.

Bütçe 2000 civarı, 1500 civarı süper olur, 2500 üzer ama istediğim gibi bir yer olursa olabilir.

Ya da yukarıdaki kriterleri boşver al bak burası tam sana göre dediğiniz bir yerse varsa o da olur.

Şu var mesela örnek;

www.sahibinden.com

Ya da kurtköy sabiha gökçen tarafında pendik tarafında suit siteler var sahibinden.com da gördüğüm. Bunlar nasıl olur?

 

Selamlar,

Denize girmelik tatil yeri tavsiyesi istiyorum. kalacak yerden beklentim temiz yatak ve duş/tuvalet imkanı, lüks aramıyorum. Pansiyon olur, hostel olur minimum maliyetle, mümkünse plaja giriş parası vermeden havlumu serip güneşlenip denize gireceğim bir yer tavsiyesi lazım. Fethiye ve Ayvalık`a gittim. Aslında fethiye tam istediğim gibi ama değişik bir yer görmek istiyorum. Ege ve akdeniz taraflarında böyle gizli saklı kalmış yerler mesela.


 

Merhaba ey ahali,
Haftasonu bi antep turu yapayım diyorum, 2 gün içinde gezilecek görülecek yerler, mutlaka tadına bakmalısın diyeceğiniz yemekler için tavsiyelerinizi bekliyorum.

Ayrıca Çok pahalı olmayan orta karar otel tavsiyelerinizi bekliyorum, tek erkek kişisi, otelden tek beklentim temiz yatak ve duş imkanı, lüks arayışım yok

 

merhabalar,

önbilgi olarak kendimi tanıtayım. yaş 35-erkek-bekar-3 aydır işsiz ama öncesinde mali işler şefi/müdürü. Hiç kimseye karşı bir sorumluluğum, bakmam gereken kimse yok.

10 senedir aralıksız çalışıyorum, bu süreç içinde her sene maximum 1 hafta tatil yaptım, bu tatillerde genelde yazlıkta veya kucağımda laptop çalışarak geçti.

Meslek muhasebe/finans; hem çok yıpratıcı hem de çok sıkıcı(mesleği muhasebe olanlar ay kapanışının anlamını ve aralıksız 48 saat çalışmak, deadline a raporları yetiştirmek ne demek iyi bilirler) 6 ay önce muhasebe şefi olarak çalışırken başka bir şehirden müdürlük teklifi geldi, maaş 2 katı, ayrıca Türkiye şartlarına göre de gayet iyi bir para. Kabul ettim haliyle ama hem şehri sevemedim hem de şirket patron firmasıydı, daha önce hep yabancı sermayeli/ortaklı kurumsal firmalarda çalışmıştım, bu şirket sıkıntılı gelen 6 ayda kaçıyor. Ne sevgili ne arkadaş var sıkıntıdan deliriyorum zaten, 3 ay sonra bir anlık cinnetle eytere beah diyerek istifamı verdim çıktım.

Fırsat bu fırsat dedim o zamandan beri geziyorum. Ukrayna,Sırbistan, Saraybosna, Kosova, Karadağ, Makedonya derken vizesiz ülkeleri bitirdim:) Şengen vizesi almaya çalışıyorum eğer olursa 2 ay kadar da avrupa ülkelerini gezicem, ağustos gibi de iş aramaya başlarım diye düşünüyorum.

Gel gör ki son 1-2 haftadır şeytan dürtüyor, ister bıkkınlık deyin ister orta yaş krizi, çalışma hayatına dönmek istemiyorum arkadaş, içimde bir sıkıntı var durduğum yerde duramıyorum, sürekli gezeyim başka yerler göreyim istiyorum. Dünya turuna çıkıp 2 sene dolaşayım istiyorum.

Beri yandan başka bir arkadaşta çok pis kanıma girdi, Ukrayna`da yüksek lisans yap diyor. Aslında yüksek lisans hikaye, eğitim dili Rusça olduğu için ilk sene mecburi hazırlık okuyorsun, 1 sene rusça eğitimi alır dil öğrenirsin hem takılır gezersin iyi olur diyor.( tam burada "dil dile değmeden dil öğenilmez" mottosunu koz olarak kullanıyor arkadaş:) ki gezme eğlenme kısmıyla birlikte aklımı çelen bu oldu.)

Şimdi bu işlere girersem -dünya turu veyahut ukrayna da 1 sene takılma- geri döndüğümde tüm paramı sıfırlamış oluyorum, ayrıca iş hayatından 2 sene ayrı kalmış oluyorum ki esas problem bu, o kadar süre işten ayrı kalınca tekrar iş arama süreci nasıl olur, işverenleri bu araya nasıl ikna ederim onu bilmiyorum. Ayrıca kariyer açısından tam geçiş aşamasındayım. Bir kere müdür olan hep müdür kalır diye bir laf var, şimdi ben 6 aylık aradan sonra iş baksam gene bir şekilde şef/müdür pozisyonlarında en kötü 6-8 bin arası bir maaşla başlarım, ama 2 yıllık aradan sonra bu meçhul. Bir de hani Ukrayna seçeneği için Rusçanın bana kariyer anlamında hiç bir katkısı olmayacak, tamamen keyfi yani.

Durum budur arkadaşlar bana bir akıl verin, ne yapayım ben?

 

Duyurunun sevgili ik cıları merhaba,

A şehrinde(memleketim-anne baba arkadaş herkes orada) x maaşla supervisor olarak çalışırken B şehrinde 2x maaşla müdür ünvanıyla işe girdim, 3 aydır çalışıyorum.

Amma velakin halimden memnun değilim, hem şehir hem de şirket açısından ortamı sevmedim, iş arıyorum. 3 aylık tecrübe çok az, gereksiz yere soru işaretleri oluşturacak o yüzden bu iş hiç olmamış gibi davranmayı cv`me koymamayı planlıyorum. Ayrıca illa müdür olmak gibi bir derdim yok fakat kıdemli uzman-supervisor vs pozisyonlara başvurduğumda sanki kariyerde gerileme olmuş gibi görünecek, negatif bir görüntü olacak.

Mevcut iş arama sürecinde potansiyel işverenlerime cv ve yeni iş açısından ne kadar bilgi vermeliyim?

1)CV de son işi göstermemek; 1a önceki işte çalışmaya devam ediyormuş gibi yapmak, 1b işten ayrıldım boştayım demek, 1c görüşme esnasında yeni işten bahsetmek, bir nevi süpriz bilgi.

2) CV de son işi göstermek

Yukarıdakiler dışında başka tavsiyeleriniz varsa onları da alabilirim.

 

Selam ey izmit ahalisi,

İş icabı İzmit`e taşındım. Ev lokasyon terminal arka tarafı yuvam akarca altı diyelim.

1) Bu civarlarda sulu yemek yenecek esnaf lokantası tarzı yerler yok mu hiç? akşam iş çıkışı 7 civarı gidip karnımı doyurmalık.

2) Hiç tanıdık yok ve acayip canım sıkılıyor, siz nasıl zaman geçiriyorsunuz buralarda.her türlü mekan tavsiyelerinizi beklerim, şu sinema şu cafe şu bar güzeldir buralarda canlı müzik olur vs. onun dışında şu anda aklıma gelmeyen muhtelif etkinliklerde olur. Spor salonu tavsiyeleriniz? vs vs.

(34 yaş koca götlü göbekli erkek)

 

Hergün sanki 1 önceki günün fotokopisi gibi geçiyor.

sabah kalk-duş al-işe git-kahvaltı yap-çalış-öğle yemeği-çalış-işten çık eve gel-yemek ye- bira iç film seyret-porno/31- duş al-yat.

Yaş 33/ arkadaş yok gibi-olanlar çok sıkıcı/yeni arkadaş edinmek çok zor geliyor.hiç konuşkan değilim/konuşmayı sevmiyorum. Yakışıklı değilim, şişko götlü göbekli insanım, "spor yap" tavsiyesi maalesef tarafımdan kabul görmüyor. İşin özeti bok gibiyim, hayattan zevk almıyorum artık.

Evet durum bu, napiim ben?

Siz neler yapıyosunuz hayattan zevk almak için?

 

2 günlük bir toplantı için takım elbise götürmem gerekiyor. yolculuk thy ile. nasıl oluyor bu iş? takım elbise+ gömlekleri kılıfı ile alsam yanıma uçakta asmaya yer oluyor mu? bavul içinde gitmez mahvolur, uçaktan inip direk otele geçip takımı giymem gerekiyor dolayısıyla orda kuru temizleme-ütü falan da olmaz.
tavsiyeler?



 

Her sabah 8 de yataktan sürünerek çıkarak ancak 9 da işyerinde olabiliyor... dum.
Yeni gelişmeler ışığında en geç 6 da ayakta olmam gerekiyor. 06:01 bile opsiyon dışı.

Her sabah 2 tane telefonun alarmları 06:00 başlayarak 5 er dakika aralıklarla 8 e kadar çalıyor. bazen sekizde bile hala kalkmamış olabiliyorum :(

Bu bilgiler ışığında kullanıp memnun olduğunuz mümkünse internetten alabileceğim/link verebileceğiniz çalar saat önerilerini bekliyorum.

Teşekkürler şimdiden

 

Yazım çivi yazısından hallice. Bazı arkadaşları görüyorum muntazam cetvelle yazılmış gibi harfler. benim harfler hepsi kendi başına cumhuriyet, birbirleriyle alakaları yok, bazen kendi yazımı okuyamıyorum o derece.

Nasıl düzeltirim ben bunu. Güzel yazmak sonradan öğrenilir mi?


 

Şimdi bu malzemeleri kasaptan alıp buzluğa atıyorum, sabahtan buzluk kısmından alta alıyorum, akşamda bir güzel elektrikli ızgaramda pişirip yiyorum.

Derken aklıma takıldı, tavuk göğsünü ya da bonfile vs etleri ambalajdan çıkarttığımız gibi pişirmelimiyiz yoksa yıkamak gerekir mi?


 

Müdürümüzün istifası üzerine öğrendim ki yerine düşünülen aday benim, genel müdürle bir gorusme olucak,onaylarsa müdür olucam. Cok sevinmem gerekirken elim ayağım birbirine karışmış durumda, genel müdürle ne konusuruz hicbir fikrim yok, neler soylemem gerekir ya mulakati gecemezsem diye icim icimi yiyor. Asıl problem mülakatı gecer ve mudur olursam ne yapicam ben? Ya basaramazsam diye cok korkuyorum. Hic bu topa girmeden müdür olmak istemiyorum ben desem cok pisman olurum ileride onu da biliyorum. Napcam ben duyuru ahalisi bi akıl verin