Giriş
(5)

foça-yalova arası kaç saat sürer ? hangi rota izlenir ?

parantez
merhaba,önümüzdeki hafta arabayla öğle saatlerinde eski foçadan yola çıkıp yalova'ya gideceğim. yalova'dan feribotla istanbula geçeceğim. ido feribot'una bilet aldım. ve belli bi saatte orada olmam gerekiyor. ortalama 90'la gidersem foça'dan yalova'ya kaç saatte giderim ? bir de hangi yol daha kısa
merhaba,
önümüzdeki hafta arabayla öğle saatlerinde eski foçadan yola çıkıp yalova'ya gideceğim.
yalova'dan feribotla istanbula geçeceğim. ido feribot'una bilet aldım. ve belli bi saatte orada olmam gerekiyor. ortalama 90'la gidersem foça'dan yalova'ya kaç saatte giderim ? bir de hangi yol daha kısa sürer ve daha iyi bir yoldur. nasıl bir rota izlemeliyim ?
ben foça, menemen, emiralem, manisa, akhisar, balıkesir, susurluk, bursa, gemlik, yalova düşünüyorum. en optimal yol bu mudur acaba ?
0
parantez
(04.07.08)
evet en optimal yol odur ve ortalama sekiz saat sürer.

istersen kıyı kıyı ayvalıktan geçen ve manzarası daha güzel bi rota var, detayını tam bilmiyorum ancak:)

eskisi mi yenisi mi;)
0
kara kadife
(04.07.08)
eski foça ama kıyı yolu çok uzatır sanırım.
0
🌸parantez
(04.07.08)
8 saat mi? 7 saatte İzmir-İstanbul yapıyor otobüsler. İzmir-Bursa 420 km, yaklaşık 4-4.5 saat sürer. 1 saat de Yalova, 5.5, hadi yarım saat de mola falan de, 6 saatte gidersin.
0
sui
(04.07.08)
Eğer yalova ya erken varacak olursan ve karnın açsa yalovaya girmeden, yukarıdan inerken sol tarafında sepetçioğlu kuyu kebapçısı var, uğramadan geçme yıllardır İstanbul Foça yaolu yapan bri insan olarak her geçişimde durur yerim sabahsa kahvaltı sair zamanda yemek,kebap gelelim cevabına rota doğru ama süre çok Bursa otobanı açıldığından bursaya girilmediğinden dolayı yol 1 saat kısaldı. Ben geçen hafta Bodrum dan İst e 8 saatte geldim ortalama 110-120 ile yol çok düzgün benzin çok sorun olmaz derseniz basarsınız ama bence feribot bileti alarak iyi yapmamışsınız bir daha ki sefere eskihisar topcular kullanın geçen yıllardaki gibi sıra olmuyor artık 3 vapur aynı anda gelip kalkıyor bu da 240 araç demek birikemiyor bile araçlar. Uzun oldu biraz iyi günler
0
mikelarteta
(04.07.08)
ileride belki işe yarar diye yazıyorum.
ptesi öğle saatlerinde yola çıktığım için trafik nispeten azdı.
foça yalova arası belirttiğim rota ile 409 km.
20 dk lık bir mola ile toplam 5 saat 20 dk sürdü.
0
🌸parantez
(08.07.08)
(3)

izmir - t-shirt

psyche
izmir'de grupların t-shirtlerini filan satan bi yer var mı?
izmir'de grupların t-shirtlerini filan satan bi yer var mı?
0
psyche
(03.07.08)
(bkz: stüdyo ümit)
0
sui
(03.07.08)
vardır yav bissürü yer. alsancak'ta excalibur, konak'ta ümit stüdyo aklıma ilk gelenler.
0
nukleermalkav
(03.07.08)
excalibur kapandı diye biliyorum en son. ayrıca böyle yerlere genelde metal ağırlıklı oluyor. benim istediğim daha eskilerden şöyle 60'lardan filan aslında.
0
🌸psyche
(03.07.08)
(5)

yurt dışı para çekme

sleepy99
bütün parayı nakit olarak yanında götürmek yerine yurt dı$ında iken (örn: avrupa) kredi kartı/atm kartı ile para çekilebiliyor herhalde, ama bunun masrafı nedir yakla$ık? veya ne yapmak lazım?
bütün parayı nakit olarak yanında götürmek yerine yurt dı$ında iken (örn: avrupa) kredi kartı/atm kartı ile para çekilebiliyor herhalde, ama bunun masrafı nedir yakla$ık? veya ne yapmak lazım?
0
sleepy99
(02.07.08)
valla hatırladığım kadarıyla çekilen miktardan bağımsız olarak 3€ mu neydi, hsbc için konusuyorum. zaten üçer beşer yerine 200-300 çekince pek koymuyor insana.
0
anatomik durus
(02.07.08)
Çekilebiliyor ama tr hesabınızla iletişim kurmaya çalışırken aletin sapıtması ihtimalini unutmayın. Yani makinenin para vermeyip miktarı hesaptan düşme riski ülke içinde yapılan bir işlemden biraz daha yüksek (başıma geldi). Yurtdışında bankayla uğraşmak can sıkıcı olabilir bölyle bir durumda. Bence kritik haller için yanınıza para alın, harcamalarınızı kredi kartı ile yapın.
0
sui
(02.07.08)
almanya'da iken garanti bankası kartımla çektiğim pardan tek kuruş kesmemişlerdi.yine de bankanızın müşteri temsilcisi size yardımcı olacaktır.
0
nickim neyim yok benim
(03.07.08)
ben hsbc kullaniyordum. Tek dezavantaji bankanin dolar kurunu kullanmak (hesap ytl ise). Eger direkt hsbc'den veya citibank gibi anlasmali bir bankamatikten cekersen ek ucret alinmiyor, american bank veya us bank gibi bir seyden cekersen de 2 veya 3 dolar kesintisi vardi abd'de.
0
armish
(03.07.08)
armish in dediği gibi; yurt dışında da şubeleri olan bir bankada hesap açtırın, mümkünse €, $ hesabı. buradan döviz bürosundan değiştirin parayı gidip hesaba yatırın, ordan sorunsuz çekersiniz. citibank, hsbc iyidir..
0
metox
(03.07.08)
(2)

şarap ile ilgili çeviri- güncel- cevap için ayanux ve yedek ruh özellikle

clones
(git: 32514)gözden kaçmaması için yeni bir duyuru açtımönceki cevaplar için teşekkür ederim ama anlamadığım işin içine tat niye girdi onu anlamadım bir de renk var tabi kimisal ağızda tütün tadları bırakan, yakut rengiylesonra "elegant notes" ne anlama geliyor?
(git: 32514)
gözden kaçmaması için yeni bir duyuru açtım
önceki cevaplar için teşekkür ederim ama anlamadığım işin içine tat niye girdi onu anlamadım bir de renk var tabi ki
misal ağızda tütün tadları bırakan, yakut rengiyle
sonra "elegant notes" ne anlama geliyor?
0
clones
(02.07.08)
elegant notalar bildiğin. Parfümde de kullanılıyor aynı terminoloji, üst notalarda badem ve vanilya falan diye. Baskın kokuları kastediyor sanırım.
0
sui
(02.07.08)
selam,

öncelikle şarap tadımlarında değerlendirme 3 aşamada yapılır.
görsel inceleme + koku + tat.
dolayısıyla bu tanımalrın olması son derece normaldir.
bir şarabın değerlenırmesi de tanımlandığı özellikleri size gözde, kokuda ve damakta ne kadar iyi yaşattığı ile ölçülür.

mesela daha önce yazdığınız tanımlarla önerilen bir şarabı tattığınızda (tabi ki üzümü, üretim yılı, tekniğini de bilerek) onun vaat ettiği değerlerle sizin damağınızda keşfettiğiniz arasındaki yakınlık optimum olandır.

rengiyle, kokusuyla ve tadıyla benzer zevkleri vermelidir ki ona iyi bir şarap diyebilelim. yoksa bir şarabın ölçümü ne parasıyla, ne üzümüyle, ne şişesiyle, ne markasıyla yapılır. kısaca vaat (yani o tanımlar) ve size hissettirdiği. bu tanımalr doğrultusunda eksik olduğunu düşündüğünüz bir durum var ise, rengi açıksa, koku veya tadında olması gerekenler yoksa size başka şeyler düşündürmelidir.
a) ömrünü tamamladı
b) yanlış saklandı
c) pazarlama taktiği
d) ben şaraptan anlamıyorum :)

mesela geçtiğimiz senenin en iyi şarabı seçilen markanın fiyatı 20 usd idi.oysa pahalı bir şarabın her zaman iyi olduğu düşünülür. genelde çok yüsek rakamlı şaraplar çok iyi yılların, çok özel bağların, çok farklı üretim teknikleriyle elde edilen ürünlerdir.

eğer şarapların üzümü, yılı, markası, ülkesi ve üretim tekniği ile de bilgi verebilirseniz daha aydınlatıcı bilgi verebilirim.

konudan uzaklaştığımı bilerek bir örnekle daha açıklık getirmek isterim; türkiye'ye gelen ve eski rekolteli şarapların çok yüksek değerlerden satıldığı bir gerçektir. ancak burada gözden kaçan bir şey vardır ki fransa, almanya'nın çeşitli bölgelerinde olduğu gibi yıldan yıla major mevsim değişiklikleri olan ülkelerde hasadın çok kötü gittiği, doğrudürüst üzümün bile yetişmediği seneler vardır. genelde türkiye'ye gelen ürünler, bu ülkelerde çok rağbet görmeyen dönemlere aittir. bu yüzden oh 1997 cabernet lıkır lıkır diye bi durum gerçeği çok iyi yansıtmaz.buna da dikkat etmekte fayda vardır.
0
yedek ruh
(03.07.08)
(5)

Araş. Gör. Dr. ya da Öğr. Gör. Dr

nihilanth
bunların normal öğretim görevlisi ve araştırma görevlisinden farkı nedir? başka bi dalda doktora yapıp farklı bi fakültede yeniden mi kasıyorlar nedir?yoksa yrd doç, doç, prof dr yerine bunlar profesörlüğe kadar araştırma görevlisi olarak falan mı kalıyorlar. yok artık.
bunların normal öğretim görevlisi ve araştırma görevlisinden farkı nedir? başka bi dalda doktora yapıp farklı bi fakültede yeniden mi kasıyorlar nedir?

yoksa yrd doç, doç, prof dr yerine bunlar profesörlüğe kadar araştırma görevlisi olarak falan mı kalıyorlar. yok artık.
0
nihilanth
(01.07.08)
yamulmuyorsam aralarındaki fark düzenli ders saati olup-olmama durumu. başka bir durum yok diye biliyorum.

ha öğr.gör. tabii ek ders ücreti alıyor, o güzelliği de boşuna yapmıyor yani :D
0
alchoburn
(01.07.08)
1-)araştırma görevlileri sadece araştırma(bilimsel çalışma vb.) amacıyla fakültede bulunuyor olabilir.
2-)araştırma görevlileri henüz doktorasını tamamlamamış ama asistan olarak (derse giren ya da sadece araştırma yapan) çalışabilir
3-)Öğretim görevlisi Dr. Ders anlatan ama daha yrd doç olmamış kişiler. Genellikle yardımcı doçent altına pek ders anlattırılmaz ama eğer alanında ders verebilecek tek kişiyse ya da aşmış geçmiş ama kadrosuzluktan dr kaldıysa bu ünvanla derslere girebilir.
0
sesshoumaru
(01.07.08)
Bunların normal öğretim görevlisi ve araştırma görevlisinden farkı, doktor olmaları. Yani doktoralarını bitirmiş olmaları. Normal öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi olanlar ya halen doktoraya devam ediyorlardır, ya da hiç yapmamışlardır.
0
sui
(01.07.08)
sui, araştırma gör. dr olmadan tez verip yrd. doç olmak da mümkün mü yani? ben çünkü o hocaların isminde daha önce öyle dr. diye bir şey görmemiştim ama sonradan yrd. doç olarak normal yoluna devam ettiler.

hmm sesshoumaru açıklamış sanırım 3. şıkta..

@alchoburn aralarındaki fark derken doktor olanla olmayan arasındaki farkı sormuştum ;)
0
🌸nihilanth
(01.07.08)
Evet mümkün tabii. Ben misal.

o arş.gör.dr ler ve öğr.gör.dr. lerin doğrudan yard.doç. olamamalarının nedeni üniversitede yardımcı doçent kadrosu olmaması ya da o kadroya atanacak yeterli puanı toplayamamış olmalarıdır. Üniversite bu kişileri bir şekilde çalıştırabilmek (maaş verebilmek için), araştırma görevlisi ya da öğretim görevlisi kadrosunda tutuyor mecburen.

Bu arada teorik olarak, doktorayı verdikten sonra doçent olabilmek bile mümkün. Yardımcı doçent olmadan yani. Hatta aslında sadece iki title var, doktor ve doçent. Ayrıntı istersen anlatayım.
0
sui
(01.07.08)
(7)

400ytl lik su faturası

merope
Arkadaslar basımıza oldukca sevimsiz bi olay geldi. mumkunse bi avukatın veya bu islerden anlayan birinin yorum yapmasını rica ediyorum. bu konuda profesyonel anlamda ne yapabilecegimle ilgilendigimden dolayı sahsi fikirlerinizi yazmazsanız sevinirim. izmir de artezyen kullanmak yasaktır. fakat gec
Arkadaslar basımıza oldukca sevimsiz bi olay geldi. mumkunse bi avukatın veya bu islerden anlayan birinin yorum yapmasını rica ediyorum. bu konuda profesyonel anlamda ne yapabilecegimle ilgilendigimden dolayı sahsi fikirlerinizi yazmazsanız sevinirim.

izmir de artezyen kullanmak yasaktır.
fakat gecen hafta bir kesinti meydana geldiginden dolayı yönetici kapıcıya artezyeni açmasını söylüyor.
kapıcı da artık nasıl cevirdi, ne bok yediyse, sehir suyu, bizim saatin ustunden artezyene akmıs.su saatimiz dönmüş dönmüş.. biz durumu tesadufen farkedip durdurana dek 400 ytl civarında bir tuketim oluşturdu.

yönetici ile konustuk bu daha once de yaşanmış izsu dan gelen adama makul bi rüşvet verip saat arızalı diye rapor almışlar, bize de aynı seyi söyledi. apartman kesinlikle karşılayamaz diye kesti attı.

herseyden evvel rüşvet gibi bir serefsizlige kalkısacagıma parayı öderim daha iyi diye dusundum. gidip tutanak tutturup, yöneticiyi sikayet edecektik fakat bi ögrendik ki bu sikayet de artezyen kullanımından dolayı daire bası 2000 ytl civarı bi ceza edicek. bizim apartmanımız 6 girişli altı ayrı apartmanın olusturdugu bir site. (çatı aynı, apartmanlar bi kare olusturuyo gibi, binanın ortası bahce )
annemler de bizim yan giriste oturuyolar. yani şikayet etsem kendi aileme de zarar vericem.
artı komsularımız bize fiziki olarak da saldırabilir. (cidden)

simdi biz bu parayı zaten gözde cıkarttık. ama yöneticiye o kadar sinirliyim ki, hakkımı arayamamış olmaya o kadar sinir oldum ki anlatamam. bu olay böyle gecsin bitsin istemiyorum. gerzek yönetici ve kapıcının hatası yuzunden 400 ytl ödemek zorunda kalıcam ya!
hukuki olarak ne opsiyonum var ?insanlara daire bası artezyenn kullanma cezası diye bisey cidden var mı? nedir bunnun olayı.bi yardım.

not: saati ters cevir demeyin.yasal bi çözüm istiyorum.
0
merope
(01.07.08)
Valla hukuki değil ama ekonomik bir çözüm önereyim. Yöneticiyi şikayet etmekle tehdit edin ve bunu bütün apartman sakinlerine de bildirin. Kendi payınıza düşen 2000 YTL yi ödemeye razı olduğunuzu da söyleyin. Üzerinize yürürlerse onları da dava edeceğinizi belirterek ipleri iyice gerin. Sonunda 400 YTL'yi 10-15 neyse artık daire bölüşmeye razı olacaklardır.

Neden ekonomik:

(bkz: oyun teorisi)
(bkz: prisoners dilemma)
(bkz: first best)
(bkz: second best)
0
sui
(01.07.08)
bence gidin şikayetçi olun sonra da, eğer artezyenin açılmasında kusurunuz yoksa yani açıldığından haberiniz bile yoksa ve açılacağını bilseydiniz bunu kabul edeceğiniz zannedilmiyorsa, 2000 ytl cezayı ödedikten sonra bu cezayı kusurlu olanlara rücu ettirebilirsiniz.. bu demek oluyor ki git şikayetçi ol.. sonra 2000 ytl ceza bayıl... sonra da bu parayı almak için yöneticiye veya kapıcıya kapıcıya ya da her ikisine birden dava aç...
yöneticiye açman daha mantıklı çünkü kapıcıya açtığın davayı kazansan bile onda para olmadığı için ödemeyecektir.. e adamcağızın evinde eşyası da yoktur ki hacze gidebilesin. ki bunu yapsan bile bu hoş bişey değil.. ayıptır adamcağız kaç para kazanıyo ki sen adamın evinden malkaldırıyosun..
ayrıca yönetici haketmiş bunu..
0
zubundy
(01.07.08)
tahminimce sole: artezyeni kullandiginizi resmi olarak belgeleyen bi belge yok, evinize artezyenin geldiinden haberinizde yok, o artezyenin su saatinden gectiinizdende haberiniz yok ama suyu acan kapicinin haberi var, kapiciya emir veren yoneticinin haberi war. Dava acmadan once 2000 ytl cezasi olduunu belgeyen bi yaziyi bastir bilgisayardan belediyenin sitesinden. Su faturanin fotokopisini cek. Ikisinide sitenin girisine duyuru panosuna koy. Tanidik bi avukattanda bi yazi al su tarihte dava acilcaktir falan filan diye. Onuda koy. Bak bakiim nasil cirpinip duruyo site sakinleri. Ayrica sana fiziksel saldirida bulunamazlar, dag basinda yasamiyonki git polise onun icinde dava actir. Dediim gibi as panoya milleti korkut. Istersen git direkt yoneticiye soyle 400 ytlyi bolusturun yoksa ben davaya gidiyom die.
not: oyle buyuk bi siteyse merak etme kimse dava acilmasini istemez, ayrica okadar buyuk sitenin bir aylik toplanan aidati sana gelen faturanin 10 katidir 100 katidir bu ne sacmalik.
0
sanio
(02.07.08)
Selamlar.

Yazdıklarınız ve özellikle bu haksızlığa tahammül edemiyişinizi takdir ediyorum :) Annem de babam da yılların avukatı ki İzmir Barosu'nun yönetimindeydiler falan fişmekan. Bu akşam yazdıklarınızı okutup, avukat olarak fikirlerini sorup size yapmanız gerekenleri veya yapabileceklerinizi ileteceğim.
0
there is nothing left for me
(02.07.08)
böyle bir şeyi yasal yollara çözmek boşa zaman kaybı olacaktır. kapıcı ve yönetici ile konuşup, bu işi şifaen çözmek gerekir. parayı onlar versin..
0
co2s2
(02.07.08)
ya yönetici tam eski kaşar olacak c,insten, felegin cemberinden geçmiş bi kadın ve kocası. yani adamlara laf anlatamıyorum ki.rüşvet vermeyişime anlam veremiyolar, ver kurtul diyolar. biraz daha tartısırsam cidden kavga edicem
kapıcı desen 3 cocugu var karısı hamile nesinden alıcam 400 ytl yi?? zaten asıl suç yöneticinin, su saatleri berbat durumda, defalarca yaşanmış bu olay sallamamış, cezasını bulsun istiyorum.
ben iyisi mi artık bi avukatla konusucam.
bu arada ev sahibimiz de ismi bilindik bir mafya adamı, bizim blogun yarısı onun, simdi daire bası ceza gelirse adama da bi 40 bi ytl giricek. o da bi dert bunlar şikayet etti diye bizi gösterirlerse agzımıza sıçar mı bilmiyorum
:( komedi gibi ya. resmen ödeyecegiz parayı sanırım.apartman toplantısı yapıcaz, durumu acıklıcaz ona karar verdik.belki insaniyetli davranır ve bölüşmeyi kabul ederler.
0
🌸merope
(02.07.08)
bu olayı nasıl çözdük?

izsuya şikayet etmeye gittik. adamlar hiiç sallamadılar. artezyenyasak olmasına ragmen sikayet edemedik.
sonra dilekçe verdik su saatimiz incelensin diye. 3 hafta sonra saatiniz arızalı, diyerektenparayı bundan sonraki su faturalarımızdan düşeceklerini söylediler.

ben bu olaydan bi bok anlamadım ama saat arızalı marızalı degildi, buna eminim, yani bi yandan "devleti mi kazıkladım?" diye içim sızlasa da (çünkü bu saat arızalı degildi taamen gerizekalı yönetici yüzünden oldu)
böyle bi düzende ne dogru ki ben dogruyu arıyorum diye işime bakıyorum
iki gün önce izsuya bi daha gitti eşim, böyle bi olay yasanmasın gelin bizim artezyeni kapatın dedi ama ıı-ıh. umursamıyolar
0
🌸merope
(14.08.08)
(3)

Çift anadal olayıyla ilgili bir sorum var!

vita vinum est
Merhaba,ÖSS tercihlerimde Reklamcılık yazıp İletişim Fakültesi'ne kapağı atmayı, sonra da ordan Radyo Televizyon Sinema'ya Çift Anadal yapmayı planlıyordum. Belki zor biraz ama planım buydu işte. En azından bir şekilde İletişim Fakültesi'ne girebilmekti amacım.Sınava girdik çıktık. Puanım da iyi gel
Merhaba,

ÖSS tercihlerimde Reklamcılık yazıp İletişim Fakültesi'ne kapağı atmayı, sonra da ordan Radyo Televizyon Sinema'ya Çift Anadal yapmayı planlıyordum. Belki zor biraz ama planım buydu işte. En azından bir şekilde İletişim Fakültesi'ne girebilmekti amacım.

Sınava girdik çıktık. Puanım da iyi gelecek hesaplarıma göre. Dedim ki şu tercih edebileceğim bölümlere bir bakayım: O da ne! Reklamcılık bölümü SÖZ2 puanıyla öğrenci almaya başlamış artık. Eee, ben ne bok yiyeceğim şimdi?

Şu an yapabileceğim tek şey şu: EA2 puanımla bir bölüme girip daha sonra Radyo Televizyon Sinema bölümüne çift anadal yapmaya kasmak. Fakat merak ettiğim şeyler var:

Mesela sosyoloji, psikoloji, siyaset bilimi, çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri gibi bölümlerden iletişim fakültelerine çift anadal yapabilir miyim?

Mimar Sinan Üniversitesi Sosyoloji bölümünü tercih edip daha sonra Güzel Sanatlar Fakültesi'nde Sinema Televizyon bölümüne ÇAP yapabilir miyim? Ya da İstanbul Üniversitesi'nde yukarda saydığım bölümlerin birini yazıp İletişim Fakültesi'ne ÇAP yapma olanağım olur mu?

Çevrenizde böyle işler yapan adamlar var mı, varsa ne gibi sonuçlar aldılar?

Lan kafam çok karıştı arkadaş ya.

Özet olarak şunu soruyorum: EA2 puanımla Radyo Sinema ve Televizyon tarzı bölümlere kapak atabilmem için nereyi tercih etmem gerekiyor?

(NOT: İstanbul'daki üniversitelerden söz ediyorum, şehirdışı düşünmüyorum)
0
vita vinum est
(01.07.08)
şimdie reklamcılık söz2 puan türüylen alıyor diye illa alan dışı olacak diye bir şey yok. tam emin olmamaklan birlikte eğer değişmediyse yine söz2 puanınlan alan içi olarak tercih edebilmen gerek gibi geliyor. aynı şekilde rts için de böyle. yalnııız iletişim fakultesi için şunu söylemeyim ki, şayet iş hayatın için çift anadal yapmak istiyorsan, sektörün içinden biri olarak o kadar da matah bir şey olmadığını söyleyebilirm. iletişimcilerin çoğununun iletişim fakultesi hatta üniversite mezunu bile olmadığını düşünürsen tabii.
0
babatema
(01.07.08)
Çift anadal meselesi tamamı ile gideceğiniz okulun yönetmeliği ile ilgili bir şey. Okula giriş alanınız nedeniyle şu bölümde ÇAP yapabilirsiniz ya da yapamazsınız diye bir durum yok. Misal biz İzmir'de Bilgisayar Mühendisliğindeki adama İşletme ÇAP'ı yaptırıyoruz. Ekonomiden İşletmeyle ÇAP yapana göre daha fazla ders alıyor ama oluyor sonuçta.

Bir de ÇAP bildiğim kadarı ile aynı üniversite içinde olur. Ana bölümünüzü bir üniversitede ÇAPınızı başka bir üniversitede yapamazsınız.
0
sui
(01.07.08)
Teşekkür ederim, kafam baya karışmış benim. Elxa neredeyse ben de senin durumundayım. Yani tam olarak sana yaklaştım denemez ama böyle giderse senin yolunda hızla ilerlediğim aşikar. Geçen sene okuduğum okulu "beğenmedim bu ne lan" diyip çat diye bıraktım öss'ye girdim. İlk okul bırakışım (ve umarım son bırakışım) oldu bu. İşler daha fazla boka sarmasın diye iyi bir tercih yapabileyim istiyorum.

Ha senin durumunu nerden biliyorum, ekşi duyuru'da çift anadal diye aratınca senin sorduğun bir soruyla karşılaştım da ordan. Vallahi senin işin de zormuş.
0
🌸vita vinum est
(01.07.08)
(2)

Etiket Basma Programı

boshi
Arkadaşlar, zarfa etiket yapıştırıcam, üzerinde isim yazılı falan. İşte bu etiketlerin üzerine isim yazma ve onu düzgün şekilde print etme işini yapan yazılım nedir? Bi de o etiketler nerede bulunur? Standart şeyler mi?
Arkadaşlar, zarfa etiket yapıştırıcam, üzerinde isim yazılı falan. İşte bu etiketlerin üzerine isim yazma ve onu düzgün şekilde print etme işini yapan yazılım nedir? Bi de o etiketler nerede bulunur? Standart şeyler mi?
0
boshi
(21.06.08)
avery'nin etiketleri var misal: www.hepsiburada.com

bunlardan alıp, adamların websitesinden uygun şablon'u indiriyorsun, bi doc olarak koymuş oluyorlar, yazdırabiliyorsun.

ben bunları kullanıyorum.
0
karapolisnas
(21.06.08)
Word'un merge opsiyonu ile yapılabilir, toolsun altında olması lazım. Etiketler standart oluyor, wordden yaparken hangi boyutta etiket kullandığını gösteriyorsun worde.
0
sui
(21.06.08)
(6)

İzmir - Manisa yolu, Sabuncubeli

tom riddle
Az önce İzmir'den Manisa'ya gelirken Sabuncubeli'nin izmir yönünde çıkışında yaklaşık 20-30 araba kaputları açık şekilde durmuştu ve trafik allak bullaktı. Önce kaza var fln zannettim ama bütün yokuş boyunca arabalar kaputları açık şekilde duruyordu. Nasıl olmuş da 20-30 araba birden arıza yapmış an
Az önce İzmir'den Manisa'ya gelirken Sabuncubeli'nin izmir yönünde çıkışında yaklaşık 20-30 araba kaputları açık şekilde durmuştu ve trafik allak bullaktı. Önce kaza var fln zannettim ama bütün yokuş boyunca arabalar kaputları açık şekilde duruyordu. Nasıl olmuş da 20-30 araba birden arıza yapmış anlayamadım. Bir fikri olan var mı?
0
tom riddle
(20.06.08)
sıcaktan hararet yapmış olabilirler belki
0
zeox
(20.06.08)
Bugün izmir elli dereceydi ondandır belki.
0
sui
(20.06.08)
ihbar sonrası geniş bi arama olabilir.
0
kopuk ucurtma
(21.06.08)
arama olacağını zannetmem, arama yapılabilecek o kadar güzel yerler varken sabuncubeli gibi aşırı yokuşlu bir yerde arama yapmazlar. kontrol noktası 1 km sonra var zaten.

hararetten herhalde diyorum, ancak güneşin batmasına rağmen araçlar hararet yapmışsa aşırı bir sıcak söz konusu.
0
🌸tom riddle
(21.06.08)
arabaların modelleri çoğunlukla şahin-kartal ayarında mıydı? kesin hararettir. daha yeni araçlarda çok ciddi bir sıcaklık olunca hararet yapabilir tabi ama ben henüz raslamadım mesela.
0
ozdek
(21.06.08)
eski arabalar vardı ama peugeot 307 gibi arabalar da vardı, ve hiç kamyon da yoktu. hararettendi ya heralde.
0
🌸tom riddle
(21.06.08)
(6)

Hp dizüstüne format atmak

blackidom
recovery dvdmizi oluşturduk, yedeklerimizi aldık ve artık sağlam bir format atmaya hazırız. recovery fln istemiyoruz direk c sürücüsünü silip tekrardan bir adet xp işletim sistemi kurmak istiyoruz. bilgisayarı kod modunda açıp format c: dediğimizde "şuanda o sürücüde oldugunuz için format atılamaz"
recovery dvdmizi oluşturduk, yedeklerimizi aldık ve artık sağlam bir format atmaya hazırız. recovery fln istemiyoruz direk c sürücüsünü silip tekrardan bir adet xp işletim sistemi kurmak istiyoruz. bilgisayarı kod modunda açıp format c: dediğimizde "şuanda o sürücüde oldugunuz için format atılamaz" diyor. d sürücüsü ise hp tarafından recovery olarak atanmış. istediğimiz sıfırdan kurulmuş bir adet laptop. d sürücüsü aynen kalsada olur silinsede.
naparsak bu lanet c sürücüsüne format c: diyip yeniden bir işletim sistemi kurabiliriz?
0
blackidom
(19.06.08)
işletim sistemi kurulumunda atacaksın formatı.
0
kofteburger
(19.06.08)
taktıgım cd ye varolan xp modeliniz daha yeni diyor ve kurulumu iptal ediyor. eski olması sorun değil yüklemek istiyorum bir şekilde
0
🌸blackidom
(19.06.08)
Biosta bir koruma opsiyonu vardı onu kaldırıyordun sanki. Tamamen sallıyor da olabilirim, Acer marka bir aletle gelmişti başıma.
0
sui
(20.06.08)
vista veya kurulumunda gparteda ulaşabildiğin bir linux dağıtımı (misal ubuntu) ile basabilirsin formatı.
edit: tabii denemişliğim yok olmayabilir de aleti bozabilir de (benim hiç dizüstüm olmadı biliyor musun)
0
kofteburger
(20.06.08)
0
talemon
(20.06.08)
hiren demişler o işinizi görür ayrıca herhangi bir 98 cd'siyle bile dosdan başlatırsanız format atabilirsiniz.
0
prodeq
(20.06.08)
(5)

ingilizce'deki "those" kalıbı... [english]

sirrikadem
that'in çoğulu "those"dan bahsetmiyorum. hani birleşik cümle yapan ve genelde ardından "who" gelen cümle yapılarından bahsediyorum. biri kısaca anlatabilir mi?
that'in çoğulu "those"dan bahsetmiyorum. hani birleşik cümle yapan ve genelde ardından "who" gelen cümle yapılarından bahsediyorum. biri kısaca anlatabilir mi?
0
sirrikadem
(17.06.08)
Birden fazla those oldugundan emin degilim. "Who" ile kullanimindan da "those who came late will have to stay late" ornegindeki kullanimi kastediyorsan yine that'in cogulu gibi oluyor. "Those people who came late..." dendigini dusun, basitlesiyor.

Bilmiyorum bir sey ifade etti mi dediklerim.
0
wpi
(17.06.08)
wpi ne olsugunu soylemis. ben de cumle icinde kullanayim.

good things come to those who wait: bekleyen dervis muradina erermis (lit. iyi seyler,bekleyenlere gelir)
History Through The Eyes Of Those Who Lived It: yasayanlarin gozunden tarih.

yani tipki, "she's the girl i'd like to kiss", "i am a man who deserves the best" deki sekli gibi kullanim amaci. baglac yani.
0
no christ requiress
(17.06.08)
0
ermanen
(17.06.08)
Bir de şöyle bir kullanımı vardır, sizinkinden biraz farklı ama güzeldir bu da:

"Students can develop both listening and critical thinking skills when they share their ideas and listen to those of others", yani buradaki those "ideas"ı kastediyor, ama aynı cümle içinde ikinci bir kez ideas kullanmamak için those ilen yan geçiyor.
0
sui
(18.06.08)
bağlaç olan "that"in çoğuludur o those.

tekil özne + that... + yüklem
çoğul özne + those... + yüklem

gibi bir örnek verilebilir.

sui'nin söylediği farklı bir kullanım değil esasında, temelde aynı.

who'yla birlikte kullanılmaz ayrıca. ya that (those), ya who.
0
actionary
(18.06.08)
(15)

sokak kedişi beslemeşi

radioheadbanger
merhaba şekerler,şimdi bu ay Allah'a (c.c.) çok şükür elime para geçti. götü kurtlu bir adam olduğumdan tasarruf etmek para biriktirmek falan pek bana göre değil. ezecek sevgili de yok. bizim bi de kedi var, sevdirmez etmez piçin teki. anca yer içer yatar. şimdi bu ikisini nereye bağlayacağım oraya
merhaba şekerler,

şimdi bu ay Allah'a (c.c.) çok şükür elime para geçti. götü kurtlu bir adam olduğumdan tasarruf etmek para biriktirmek falan pek bana göre değil. ezecek sevgili de yok. bizim bi de kedi var, sevdirmez etmez piçin teki. anca yer içer yatar. şimdi bu ikisini nereye bağlayacağım oraya geldik işte:

binanın yan tarafında çayırlık boş saçma sapan bi arsa var, bir sürü de sokak kedişi. bizim piçe bakınca "bu da tekir bunlar da tekir ama bu kedişler aç mına koyiym hakkaniyetini sikeyim" dedim ve kanıma dokundu. kenara bi kap ayarladım ve her gün whiskas alıp tazeliyorum mama kutularını eve girmeden. su falan da koyuyorum. fark edebildiğim kadarıyla 7-8 kediş beslenmekte falan.

bugün bi tip "iyi bi şey yapmıyosun" dedi. "ne diyosun?" dedim, "mamaya alıştırıyosun sonra aç kalacaklar iyi bi şey yapmıyosun" dedi. "çöplerden senin bokunu çıkarmasını mı kemiklerinin sayılmasını mı seyredeyim o mu iyi iş?" dedim, "sırf su koy mama verme" dedi. ondan sonra film biraz koptu zaten maalesef. neyse gördüğünüz gibi aslında agresif değilim üstelik hayvanları seviyorum.

neyse amcıkla gırtlak gırtlağa geldik ama benim kafamda soru işareti de olmadı değil. kendisi ultra lavuk ama böyle bi durum gerçekten söz konusu mudur, eğer söz konusuysa bunun oluru nedir?

sevgi dolu günler dilerim teşekkürler.
0
radioheadbanger
(12.06.08)
evet, mümkün olabilir. hatta böyle de bir hikaye vardı kuşlarla ilgili. çocuk elindeki şekerli bisküvileri kuşları beslemek için atıyodu, sonra kuşlar şekerli bisküviye alışıp başka birşey yiyemeyince aç kalıp, Allah (c.c.) canlarını alıyordu.
0
babatema
(12.06.08)
öncesinde açlıktan ölmüyorlarsa yanı etrafta bi şekilde çöpten besleniyorsa, arkadaşına katılıyorum. sokakta kedi besleyenler düzenli aralıklarla mama, su koyarlar. eğer sen mesela 3 ay besleyebilceksen, ve de etrafta başka besleyen birileri yoksa kışa doğru mamasız kalacaklar. özellikle yavrular, yemek bulma yetileri gelişmeden yiyecek bulmakta iyice zorlanacaklar. şahsen sürekli ilgilenemeyeceksem mama bırakmıyorum ama zaten bizim mahallede her yerde mama vardır. hasta, yaralı ya da çok çelimsiz olduklarında besleme ya da baytar bakımı gibi kısmıyla ilgileniyorum.
aklıma bi de şey geldi, komşularla muhabbetiniz varsa her daireden mama bittikçe para toplayıp önce kısırlaştırıp tabii düzenli olarak besleyebilirsiniz. üremezler de.
0
pyro clustic flow
(12.06.08)
öyle mikemmel bi ortam yok burada maalesef, hala taşla kedi kovalayan çocukların kulağını çekmeye mesai harcıyorum. peki iyi madem öyle aç kalsın ibneler. en güzeli bu demek. hayat tuhaf.
0
🌸radioheadbanger
(12.06.08)
şayet evde yemek pişiyorsa onlar nispeten düzenli atık. yemek artıklarını verebilirsin. arada sütün içine su katıp besleyebilirsin. bu şekilde olursa mamadan daha kolay süreklilik kazanabilir besleme olayı.
0
pyro clustic flow
(12.06.08)
kediler normal şartlarda avlanarak beslenirler. sürekli bir yiyecek arayışı içindediler. birileri tarafından beslenmeye alışınca tembellik edip avlanmıyorlar bu da yeteneklerini köreltiyor. Tamam ben burdayım bunların yedi sülalesini doyururum dersen devam et ama hiç değilse whiskas yerine evden artan yemekleri vermen daha iyi olur bence.

Diyorum da kendime bile geçmiyo lafım.
0
thefin
(12.06.08)
şu dakkadan sonra sikimde diiller doğrusu. mına koyim insanın içinden geldiği gibi iyi bi şey bile yapamadığı dünyanın. kaburgalarının sayılması daha iyi bişiyse zaten bana whiskas bile değil direkt bok yemek düşüyo.
0
🌸radioheadbanger
(12.06.08)
arka bahcemde benim de yaptigim biseydi. 8-10 ay yaptim bunu sonra dusundum aslinda kotuluk ediyorum kedilere diye sonra bi kac ay biraktim sonra yine yaptim yine biraktim... su anda oturdugum yerde bahce yok. ama sakin kafayla bakinca sanirim sorun su: "populasyon dengesi". yani ortamda sinirli yemek varken ortamda x tane kedi var diyelim ve kendilerini idare ediyorlar bir sekilde. yemek+su vermeye baslayinca kedi sayilari artacak: x+t olacak diyelim. eger yemek miktarini arttirmazsan sonra bu yemek icin rekabet baslayacak ve sonunda populasyon x+k (t>k) gibi bir degerde sabitlenecek. sonra yemek vermeyi birakirsan deger x-m olabilir fakat eski sartlara gore yeniden x'de sabitlenir.

ekolojik yorumu bu heralde. biyoloji bilen varsa duzeltsin beni.

not: allah belami versin su sirin hayvanlara x y falan dedim.
0
kabizcik
(12.06.08)
valla marketlerde goody diye bir marka var. ucuz fiyatlı dandikte olsa mama mamadır mantıklı bişiy. bundan bolca alıp arada aklına estikçe dağıt derim ben. hem maddi olarak zorlamaz öyle royal canin, proplan gibi.
0
darknum
(12.06.08)
Abi bırak ekoloji, zooloji, botanik bilmemne bence, sen kendini iyi hissediyor musun, iyilik yapmış hissediyor musun ona bak. Adamcağızların karınları doyuyor işte, daha ne. Ayrıca Whiskasa o kadar para dökme, böyle açık mama diye bir olay var kilosu 3-5 milyon, git onlardan al bir 10 kilo, seneye kadar yeter. Kışın da verirsin hem, o ibnenin dediği de olmaz.
0
sui
(12.06.08)
ne farkeder. siz içinizden geleni yapmışsınız. iki gün üç gün adam gibi yemek yemiş kedişler, çok mu? vardır öyle her mahallede üzerine vazife olmayan her işe yorum yapan densizler. aldırmayınız. yalnız whiskas pahallı. o kadar kediyi beslemek de kolay değil. bir süre sonra elinize geçen o paradan da olmamanız için daha ucuz, kiloluk mamalardan almanızı tavsiye ederim.
0
katina scissorhands
(13.06.08)
o kedilerin bi kısmısı parazitlerden bi kısmısı da gençlik hastalığından ölecekler zaten yakın zamanda. dolayısıyla azcık keyf yapmalarında bi sakınca yok bence hiç...
hem ayrıca, bizim ewde beslediğimiz sevgili kediciklerimiz ota boka burun kıvırsa da her ne kadar, aç kaldıkları anda çöpten yemek devşirme ve de avlanıp keyfine bakma alışkanlıkları geri gelir onların, merak etme...
mahallenin kedileri adına, ziyafet için teşekkürler...
0
uyuzcan
(13.06.08)
forum tadına kaçcak ama yazmak istedim. şimdi kaygı duyanların açısından yaklaşırsam şunları yinelemeye ihtiyaç duydum. 3, 5 gün beslemeyle bi şey olmaz, evet kediler sefa sürer. bizim anlatmaya çalıştığımız özellikle yavruların uzun süre bu şekilde beslenip, sonra ööle cascavalak hele de kışın karın altında kalmaları. evdeki kedisi kaçmış ve bir kaç ay sonra bulunmuş kedisi olanlar ne demek istediğimi bilir. bir de bu işin kesin, net doğrusu yok. önemli olan en ihtiyaç duydukları anda elinden geleni, yapmak istediğin ya da yapabileceğin kadarını yapmak evet.
a) kediler çatlayıncaya kadar en kaliteli mamadan ziyafet çekmek
b) ucuz mamayla tıka basa doyuncaya kadar beslemek
c) parayı kediler fonu için ayırıp, arada mamayla beslemek
d) ucuz mamayı şimdi vermeyip yemek bulmalarının çok zor olduğu günlere saklamak
e) arada süt alıp, içine ekmek doğrayarak çok daha uzun süre yemek bulmalarını sağlamak
vs vs gibi zibilyon tane şey yapmak mümkün. en doğrusu senin istediğindir ve herkes kendininkini yaşar. hepimizin haklılık payı ve doğruluğu var, o nedenle de kimsenin atıp tuttuğunu düşünmüyorum. reklam faslına girmesin diye fazla yazmıcam ama şahsen acil, önemli durumlar dışında kafalarını sevip yürüyorum, orda ona yemek vermek nazarımda bir söz vermek gibi. bir dahaki rastlamamdaki tüm hayvanlara yemek vermekle yükümlü kılar bu beni. haa bu benim manyakça yaklaşımım. tabii herkes bi parça her gördüğü sokak hayvanına yemek verse hiç birisi aç kalmaz aslında.. neyse herkes kendindekini yaşıyor, yaşayabildiği kadarını da yaşatıyor. neyse gittim bu başlıktan.
0
pyro clustic flow
(13.06.08)
pyro'nun bu konularda birçoğumuzdan bilgili ve ilgili olduğunu bildiğimden direkt kesildim konudan zira epey hardcore girdi yukarıda okunabileceği üzere. her ne kadar lavuk için "arkadaşın" dediyse de ben konunun özünü kavradığını düşündüm. kendimi kötü bir şey yapıyormuş gibi hissettim. ikinci cevabında ise biraz tersine bir rüzgar estirmiş doğrusu. bu yüzden kafamın karışıklığında bir değişiklik olmadı.
0
🌸radioheadbanger
(13.06.08)
en önemlisi temiz su. bi çok kedi temiz su bulamadıgı için cok zorluk cekiyor sokakta o yuzden mama verme her gun bi kac kap temiz su koy. evin muslugundan da olur illa şişe su olcak diye bişey yok. düşününce yemek vermek değil su vermek daha onemli. bakkala gidip alamayacaklarına gore hayvanların su bulma sansı cok az. ozellikle de yaz mevsiminde.
0
likeinme
(13.06.08)
yenecek kadar temiz yiyecek bulan hayvan içilecek kadar temiz suyu da bulur. kesildim olaydan zaten, vermedim bugün mama. artık bu soruyu cevaplamanıza gerek yok.
0
🌸radioheadbanger
(13.06.08)
(4)

Paypal Gelir Beyanı Gerektirirmi

mokortes
bazı freelancer sitelerinden ve kendi sitemizden joomla vbullettin gibi hazır sistemler için tema, bileşen ve modul üretip satıyoruz. ödemeleri paypal ile alıyoruz. paypaldan işbank a aktarıyoruz. bi bu işi 1 yıldır yapıyoruz. kimse bize nerden geliyor bu para diye sormuyor. ne zaman soracaklar :) b
bazı freelancer sitelerinden ve kendi sitemizden joomla vbullettin gibi hazır sistemler için tema, bileşen ve modul üretip satıyoruz. ödemeleri paypal ile alıyoruz. paypaldan işbank a aktarıyoruz. bi bu işi 1 yıldır yapıyoruz. kimse bize nerden geliyor bu para diye sormuyor. ne zaman soracaklar :) bu işi kişisel olarak yapıyoruz yani bir firmaya bağlı değil. gelir beyanında bulunmamız gerekirmi. gerekiyorsa nasıl? teşekkürler şimdiden...
0
mokortes
(12.06.08)
Yasal olarak gerekir, sonuçta bir kazancınız var ve bu ödenmesi gereken bir vergi doğuruyor. Maliye yakalarsa öpebilir.

İkincisi, bu paypalden aktardığınız paranın dikkat çekip çekmemesi. Muhtemelen kredi kartına aktarıyorsunuz bunu ve ekstreye artı olarak geçiyor. Burada maliyenin sizin ekstreleri izlemekle uğraşmayacağını, uğraşsa bile arada örneklem seçeceğini ve bu örneklemler içinde sizinkine denk gelme ihtimalinin düşük olduğunu var sayıyorum. Ancak eğer meblağlar yüksekse ve dikkat çekiciyse, bankanın dikkat çekici hareketleri ilgili mercilere bildirme zorunluluğu var. Ha bankalar müşterilerini ve karcıklarını kaybetme pahasına bunları bildirirler mi, bildirmezler mi, bildirmezler de başlarına iş açılırsa o işin büyüklüğü nedir, bunun optimumu nedir bilemeyeceğim.

Ama bildiğim şey şu ki sizin yaptığınızı yapan insan sayısı çok da az değil ve çoğunun başına da bir iş gelmiş değil. Bunun temel nedeni internet üzerinden kazançlar konusunda hukuki boşlukların olması ve daha normal vergilerini toplayamayan Maliye'nin bunlarla uğraşacak zamanının olmaması. Ama ileride herşey yasallaşır, A.B.D. gibi bir ülke oluruz, o zaman ayrı. Amerika'da Paypal'den bildirim istiyor maliye kimin nesi var diye.

Ha son olarak, gelir bildiriminde bulunmak çok zor Türkiye'de. Prosedür o kadar meşakkatli ve sonunda başınıza ne geleceği o kadar muamma ki (iyi niyetle gidip ebenizin zitilmesi ihtimalinden bahsediyorum), sınunda vaz geçiyor insan.
0
sui
(12.06.08)
benim bildiğim %17 stopaj ücretini ödemeniz gerekiyor devlete.
0
nihilanth
(12.06.08)
kısaca şirket kuruyorsun şahıs adına, sonra kdv kesiyorsun onun üzerinden gelir vergisi filan hesaplıyor kısaca ölme eşşeğim ölme diyorsun.

valla hiç uğraşılmaz vicdanene acı çekerim diyorsan da 2 bidon benzin al, yeterince vicdanın rahatlıyor o zaman.
0
darknum
(13.06.08)
serbest mesleklerde şirket kurmak zorunlu değil ki?
tacir olmak zorunda değil diye biliyorum ben. sadece stopajını verse yeterli olması lazım. dükkan kurmak adres göstermek vs. gerek yok. cünkü internet üzerinden serbest bu iş. hizmet işi. gelir beyan edip stopajını veriyosun. ama yine de bir öğrenin siz.
0
nihilanth
(18.06.08)
(9)

tuvalet tıkandı. açamıyoruz yetiş ekşi duyuru

demlikposet
efendim 2-3 gün önce bu tuvalet tıkandı ki açılmıyor,3gün içinde totalde,2şişe lavabo aç8-10 şişede tuz ruhu döktük hala açılmıyor napçazvar mı fikri olan
efendim 2-3 gün önce bu tuvalet tıkandı ki açılmıyor,

3gün içinde totalde,
2şişe lavabo aç
8-10 şişede tuz ruhu döktük hala açılmıyor napçaz

var mı fikri olan
0
demlikposet
(11.06.08)
uzun bisey sokup kurcalamayi denediniz mi? igrenc ama gercek
0
osuruklu
(11.06.08)
tuvaleti iyice temizleyin, klozetin iki yanında vidalar vardır, onları sökün klozeti kaldırın, lastik eldivenler giyip ana giderde orayı tıkayan ne varsa (ki muhtemelen tahmin ettiğiniz gibi organik bir şey değildir) çıkarıp atın.
0
sui
(11.06.08)
sucu çağırıyosun. telle falan açıyor bişekil. veya vidanjör falan geliyor. daha önce başıma geldiydi.

ayrıca nasıl bir sıçmaktır bu kardeşim.
0
cha
(11.06.08)
sokak aralarinda lagimcilar gezer. cetrefilli bir isse onlar acar. telefonlari da mahalledeki nalburda ya da bakkalda, sucuda olabilir.
0
pyro clustic flow
(11.06.08)
benım evde tuvalet tasmıstı.ortalıgı bok goturmustu.ıcıne bez kacmıs.sanırım ust kattan atmıslar.oda gelmıs benım wc yi tıkamıs..tel yardımı ile sorunu cozebılırsın gıbı geldı bana.yada olmadı saracaksın koluna 7-8 kat posetı daldıracaksın delige..
0
isott
(12.06.08)
moralini bozmayım ama benzer durum bizimde başımıza gelmiş klozeti kırmamızın akabinde borunun dip bi yerlerinden karga evet evet bildiğin karga kuşu çıkmıştı. döktüğümüz tuz ruhları, lavabo açlar direkt kargaya etki etmiş.
0
joehigashi
(12.06.08)
klozeti kaldırınca etrafa su (bok) dağılmaz mı=?
0
🌸demlikposet
(12.06.08)
Bence bir uzman çağırın. Bu ara vidanjör vs. olmadan robotlarla açıyorlar bildiğim kadarıyla. Kırma ya da dökme yapmadan. Minibüs koltuklarının arkalarındaki reklamlarda öyle yazıyor en azından. :)
0
nuage
(12.06.08)
nuage doğru demiş..bende bu sabah minibuste ezberlemeye çaışmıştım numarayı hatta, belki bir gün lazım olur diye, şimdi düşündüm de ezberleyememişim:)
ama bu akşam bakar eve gidince yazarım...
tabi hala saldırıya uğramadıysan..
0
gulshen
(12.06.08)
(7)

iyice aklim karisti beee

osuruklu
arkadaslar. 16sina yani pazartesi gunune pegasus'tan bilet buldum. ankara->izmir.simdi normal ucretli bir ucus bu buldugum -yani "dusuk ucretli ucus" degil- (49 YTL). sinifina S demis bunun, bi de yanina SOW demis. nedir bu SOW allah askina. bazilari icinse LOW, HOW, NOW demis, saka gibi dimi ama ge
arkadaslar. 16sina yani pazartesi gunune pegasus'tan bilet buldum. ankara->izmir.

simdi normal ucretli bir ucus bu buldugum -yani "dusuk ucretli ucus" degil- (49 YTL). sinifina S demis bunun, bi de yanina SOW demis. nedir bu SOW allah askina. bazilari icinse LOW, HOW, NOW demis, saka gibi dimi ama gercek.

bir de aklima takilan soyle bi mevzu var. biletimi aldim diyelim, check-in de yaptirdim netten. koltuk secme olayini yine havaalaninda sanki tekrar check-in yaptiriyormusuz gibi mi yapacagiz? nasil olacak? bi deyiverin hele size zahmet. cok tesekkurler simdiden.
0
osuruklu
(11.06.08)
hehe
OW = ONE WAY
SLHN falan ise rezervasyon sınıfı. Genelde L:Low, H:High, S:Shoulder şeklindedir.
Yani aynı rezervasyon sınıfında ama yüksek sezondaysan pahalıdır bilet falan.

Online check-in yaparsan alanda online check-in yapmış olanların kuyruğuna giriyosun ki çok daha kısadır ve işlemler çok hızlı biter. Internette yapmış olduğun ayarlar korunur.
0
desdinova
(11.06.08)
Koltuk seçme olayı da şöyle oluyor: Çevrimiçi işlem yaptıranların onay bölümü ayrı oluyor. Oraya geçiyorsunuz direkt (THY'de "Online Check-in"di adı yanılmıyorsam.). Sonra oradan "İstediğiniz özel bir yer var mı?" diye soruyorlar size, istediğiniz yeri seçiyorsunuz. ;)
0
nuage
(11.06.08)
ayrica tarih degisikligi, iade gibi durumlarda da fark ediyor onlar.. sitede vardir aciklamasi aslinda. bir de online check-in icin az da olsa ucret aliniyor, haberiniz olsun.
0
zakk
(11.06.08)
online check-in icin para mi aliniyor??? e iste isci masrafindan kurtariyoruz sonucta insanlari. daha hizli yapiliyor islemimiz. mantiga bak hele yaa. gidip havaalaninda mi yaptirayim yani check-in'i? hangisi bedava :D
0
🌸osuruklu
(11.06.08)
Ayrıca o uçuş vergilerle 90 YTL ye falan gelecek haberiniz olsun.
0
sui
(11.06.08)
online check in için para alınıyor olduğunu sanmıyorum.
0
desdinova
(12.06.08)
Hayır! Online check-in'de para alınmıyor.
0
nuage
(12.06.08)
(2)

paypal rezilliği.

incredible
aynen öyle. aylardır paypal hesabım vardı ve ebay, rapidshare falan derken nadir olarak kullanıyordum. 10 gün önce bir arkadaşla birlikte ilk kez ebay'de satış yapmaya başladık. öncelikle paypal account tipini personal'dan premier'e geçirdim. satışı benim ebay ve paypal hesabımla yapıyorduk. yani ge
aynen öyle.

aylardır paypal hesabım vardı ve ebay, rapidshare falan derken nadir olarak kullanıyordum. 10 gün önce bir arkadaşla birlikte ilk kez ebay'de satış yapmaya başladık. öncelikle paypal account tipini personal'dan premier'e geçirdim. satışı benim ebay ve paypal hesabımla yapıyorduk. yani gelen para bana geliyordu, ben de komisyonumu ayırıp arkadaşa geri kalan kısmı yolluyordum. sattığımız şey bi firmanın gift card'larıydı. arkadaşın arkadaşı o firmanın reseller'ı ve kendisine günde onlarca gift card geliyor. biz de satıldıkça kodları ondan alıp insanlara yolluyor, yani satışı tamamen legal yollarla yapıyorduk. derken son birkaç gündür günde 20'den fazla satış olmaya başladı ve birden paypal hesabım limited oldu. ki ebay feedback'imiz %97. 30 feedback'ten sadece bir tanesi olumsuz, o da italyan olduğundan ve dediklerimizi anlamadığından haksız yere olumsuz bildirimde bulundu. yani bugüne kadar herkese satın aldıkları kodları hızlı bir şekilde gönderdik.

paypal'dan bana gelen mail şu şekilde:

"As part of our security measures, we regularly screen activity in the
PayPal system. During a recent screening, we noticed an issue regarding
your account.

We have observed activity in this account that is unusual or potentially
high risk.

For your protection, we have limited access to your account until
additional security measures can be completed. We apologize for any
inconvenience this may cause.

To review your account and some or all of the information that PayPal used
to make its decision to limit your account access, please visit the
Resolution Center.

We thank you for your prompt attention to this matter. Please understand
that this is a security measure intended to help protect you and your
account. We apologize for any inconvenience.

Sincerely,
PayPal Account Review Department"

başta önemsemedim, nasılsa açtırırım dedim ve dedikleri gibi resolution center bölümünden istedikleri belgeleri yolladım. bize gift card'ları sağlayan kişinin contact bilgilerini ve paypal'da kayıtlı ev adresimin gerçekten bana ait olduğunu kanıtlamamı istiyorlardı. birkaç gün sonra nüfus cüzdanından öğrenci kartına, adıma düzenlenmiş faturalardan adıma bankadan gelen mektuplara, kredi kartı ekstrelerime kadar her bilgiyi kendilerine yolladım ancak gelen cevap şöyle oldu:

"Limited account access appeal denied. We understand risk is inherent in doing business. However, as of right now,
we're not comfortable with the amount of risk your business is exposed to.

With that in mind, we'd to end our business relationship while minimizing
disruption to your business."

yani limiti açmadılar. bu ne demek oluyor? limitli hesaplarda para gönderilemiyor, para alınamıyor, kısacası bibok yapılamıyor. ve en önemlisi benim içerde 500$ civarında param var ve bu para acil olarak gerekiyor. parayı geri alma şansım yok. attıkları mailde söylediklerine göre ancak 180 gün sonra çekebilirmişim ama onun hakkında da pek bilgi yok. ki zaten ben bunu kabul etmek istemiyorum. paypal benim parama 180 gün boyunca nasıl el koyabiliyor? kesin bunu kayıt sözleşmesinin bi köşesine sıkıştırmışlardır da yaptıkları yasalara aykırı değil mi? ben hesabımı kitabımı oradaki paraya göre yapmışım ve bir bakıyorum hesap limited olmuş, içerdeki para da orada kalmış. ki yaptığım yanlış bir şey de yok. neden limited olduğunu hala anlamış değilim. arkadaşımın söylediğine göre fazla para akışından dolayı olabiliyormuş ama madem öyle paramı niye alamıyorum? ayrıca istedikleri belgeleri de saatlerce uğraşıp toparlayıp scanleyip kendilerine yolladım. illegal bir şey yapmıyorum. ebay'de gift card satıyorum ve bunu satan yüzlerce insan var.

çok da fazla uzatmak istemiyorum. paypal'a son 5 gündür sürüyle mail attım, hiçbirine cevap vermediler. ne yapmamı önerirsiniz? daha önce hesabı limited olan ve açtıran var mı? içerde kalan paramı nasıl geri alabilirim? durduk yerde hesabımı limited yapıp ve açmayıp içerdeki paranın üstüne yatmaları yasal mıdır? ben nasıl hala bu kadar sakinim?

teşekkürler.
0
incredible
(11.06.08)
@mrtksn bu tür şeylerin satışı yasak değil de yeni olarak bir satıcının bir haftada sadece bir tane gift card satma hakkı getirilmiş ama buna uyan yok. bir satıcının aynı anda satışta 4-5 tane farklı miktarlarda gift card sattığını defalarca gördüm. zaten sebep bu olsa bile ebay'den banlanırdım. yani benim bugüne kadar kazandığım paraya al koymalarını gerektirecek bir durum olduğunu sanmıyorum.
0
🌸incredible
(11.06.08)
Geçmiş olsun. Bildiğim kadarı ile 6 ay sonra size bir çek gönderiyorlar, onunla artık komisyon falanı da göze alıp birşekilde paranızı alıyorsunuz.

Bu arada artık Paypal sisteminde mimlendiniz, bundan sonra bu isimle, hatta isim olmasa bile bu telefon numarası, adres, e-mail, kredi kartı vb. bilgileri ile yeni bir hesap açmaya çalışırsanız bir süre sonra onun da limited olduğunu görebilirsiniz.

paypalsucks gibi siteler var, onları okuyun, sizin hikayelerinizden binlerce var orada. Belki onların bir önerisi vardır.

www.paypalsucks.com
0
sui
(11.06.08)
(9)

tavaya kagit atsam tutusurmu

jay kay
kizgin tavaya kagit atsam alev cikarmi ondan. kivilcim olmadan olmaz dimi o iş?
kizgin tavaya kagit atsam alev cikarmi ondan. kivilcim olmadan olmaz dimi o iş?
0
jay kay
(11.06.08)
kavrulur, alev çıkmaz ama yanar için için.
0
sourlemonade
(11.06.08)
fahrenheit 451 de yanar. tutki tava yerine sobanın üstüne attınız.
0
radikalherif
(11.06.08)
tutuşma sıcaklığı denen olay var, ona ulaşmadan yanmaz; ısısı artar.
0
desdinova
(11.06.08)
amacın ne adamım =)))
0
mekare
(11.06.08)
of denerim ki ben bunu. bence yanmaz gibi, pişer belki.
0
kurukafa
(11.06.08)
Yanar gayet.
(bkz: sobalı evde büyümüş çocuk)
0
sui
(11.06.08)
gerekli olan yanma ısısına eriştiği an alev alır. bu her madde için geçerli.
0
dalamar
(11.06.08)
Kivilcim olmadan olur yani, onu da ekleyelim.
0
wpi
(11.06.08)
kağıt yanılmıyorsam 180derecede yanmaya başlıyordu.
0
pain
(11.06.08)
(10)

çevirmen e ne hediye alınır?

gereksiz insan
Kendisi ablam olan insan bi kaç hafta içinde boğaziçi mütercim tercumanlıktan (namı diğer çeviribilim) mezun oluyor.Şimdi biz bi hediye alacağız ama ne alsak karar vermedik biraz da absürt bişey olmasıdır gayemiz.imdak.
Kendisi ablam olan insan bi kaç hafta içinde boğaziçi mütercim tercumanlıktan (namı diğer çeviribilim) mezun oluyor.Şimdi biz bi hediye alacağız ama ne alsak karar vermedik biraz da absürt bişey olmasıdır gayemiz.

imdak.
0
gereksiz insan
(09.06.08)
Yel değirmeni maketi?

Çevirmenlikle ilgili mi olması lazım absürt şeyin?
0
ermanen
(09.06.08)
langenschedits (böyle mi yazılıyodu) alın küçük bi tane, bundan daha absürdü de olmaz
veya ingilizceye yeni başlayanlara aldırılan basitleştirilmiş hikaye seti alın
0
lord seithel
(09.06.08)
Thesaurus, collocations gibi kafayı dille bozmuşların kurtarıcısı ürünlerden alabilirsiniz.

Ya da Can Yücel'in "Çeviri kadın gibidir, güzeli sadık olmaz, sadığı güzel olmaz" sözünü çerçeveletin.
0
sui
(09.06.08)
Türkce - Ingilizce (Hangi Dilde okuduysa artik) sözlük alirdim :)
0
trimpot
(09.06.08)
hulahop.
0
lykos
(09.06.08)
bu elektronik ajandalar var yazdıklarınızı kaydeden daha sonra bilgisayara aktarabildiğiniz onlardan alırsanız mesleğinde de yardımı olur belki ;)
0
prodeq
(09.06.08)
lisanslı, kutusunda bir trados alırdım ben olsam. çevirmenim, oradan biliyorum. :)

ama biraz pahalı.
0
actionary
(09.06.08)
yeminli tercüman ünvanı almayı planlıyorsa mesela

ad soyad
yeminli tercüman

şeklinde bir kaşeye ihtiyacı olacaktır, güzelinden bi şey yaptırabilirsiniz.

ama o çoook eziyet çekmiştir ve şimdi çeviriyle ilgili bi şey hatırlamak istemeyebilir bir süre :)
0
quasiromantic
(09.06.08)
ben olsam abaküs alırdım..
0
dalamar
(10.06.08)
eğer kendisinde yoksa babylon sözlüğün lisansını hediye edin. ben fiyatlarının 100 usd civarında olduğunu az önce öğrendim de, keşke birsi hediye etse diye geçti aklımdan, evet ben de çevirmenim.
0
mermaid
(10.06.08)
(4)

Resmi Tatillerin Ingilizcesi

murat mc
Assagidaki resmi tatillerin offical ingilizceleri nelerdir?ya da var midir boyle resmi karsiliklari?Ulusal Egemenlik ve Çocuk BayramıGençlik ve Spor BayramıZafer BayramiRamazan Bayramı (Yarım Gün Tatil)Cumhuriyet BayramıKurban Bayramı (Yarım Gün Tatil)
Assagidaki resmi tatillerin offical ingilizceleri nelerdir?ya da var midir boyle resmi karsiliklari?

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
Gençlik ve Spor Bayramı
Zafer Bayrami
Ramazan Bayramı (Yarım Gün Tatil)
Cumhuriyet Bayramı
Kurban Bayramı (Yarım Gün Tatil)
0
murat mc
(09.06.08)
(git: 24255)
0
schimsonique chaiselongue
(09.06.08)
Her ne kadar biz dini bayramları Ramadan Feast falan gibi çeviriyor olsak da, yurtdışında genel olarak bir müslüman bayramı olması nazarında, Arapça isimleri ile bilinir bu bayramlar. Buna göre Ramazan Bayramı Eid-ul-Fitr, Kurban Bayramı da Eid ul-Adha diye geçer. Bir başka deyişle elin ecnebisi Feast of Sacrifice'den bir halt anlamayabilirken Eid ul-Adha denince "aha" diyebilmektedir.
0
sui
(09.06.08)
herhangi dandik bir ajandanın ilk sayfalarında da bulunabiliyor bu bilgiler.
0
delimine
(09.06.08)
benim hic dandik ajandam olmadi :P
tesekkurler herkese
0
🌸murat mc
(10.06.08)
(10)

Orta Çağ'da lojistik

colg fusion
Şimdi bu adamlar tee ne zaman 70-80 bin kişilik ordularla sefere çıkıyorlar. Bu kadar adam o zamanın koşullarında nasıl beslenir, organize edilir, ulaşımı sağlanır? Şu anda bile çok zor işler bunlar o zaman nasıl mümkünmüş?Tarih kitaplarında işte Osmanlı yolda giderken köylerden adam toplardı koyun
Şimdi bu adamlar tee ne zaman 70-80 bin kişilik ordularla sefere çıkıyorlar. Bu kadar adam o zamanın koşullarında nasıl beslenir, organize edilir, ulaşımı sağlanır? Şu anda bile çok zor işler bunlar o zaman nasıl mümkünmüş?

Tarih kitaplarında işte Osmanlı yolda giderken köylerden adam toplardı koyun keserdi falan deniyor da yok abi böyle olacak iş değil. Mesela Yavuz Sultan Selim Mısır seferine 70 bin civarı adamla çıkıyor İstanbul'dan. İstanbul nere Mısır nere be abi? Hakkaten nasılmış lojistik olayı?
0
colg fusion
(08.06.08)
cidden genelde akla gelmeyen ince bir soru. guzel olmu$. ben cevabi bilemiyorum zaten tarihle aram yoktur da ba$lik icin tebrik edeyim dedim.
0
safepassage
(08.06.08)
en.wikipedia.org

"Supplies and logistics" diye bir bölüm var orada, anlatıyor. Enteresanmış hakkaten.
0
sui
(08.06.08)
yine wikipedia dan çaldıran savaşıyla ilgili bu:

"...Yavuz, merkezini yaklaşık 300.000 birbirine zincirlerle bağlı binek arabasıyla muhafaza etmiştir ki, bu da lojistik desteğin ne kadar büyük olduğunu gösterir.."
0
light beam
(08.06.08)
konuyla ilgili bastion host`a da goz atmak ilgi cekici olabilir
0
murat mc
(08.06.08)
sui'nin verdiği linki okudum da bana yine de olmaz o iş gibi geldi. linkte bölgedeki bütün kaynaklardan faydalanıldığı, gerekirse ekinlerin yetişmesi için savaş sezonunun beklendiği falan söyleniyor. ayrıca ordular rotalarını su kaynaklarına göre belirlerlermiş ya da transfer için bunları kullanırlarmış.

ama bunların hepsi bu ihtimaller dahilinde yapılmış açıklamalar. bir savaşın birkaç sene sürdüğü, ne su ne ekin kaynağının olduğu yerlerde de yapılmış savaşlar var. uzun lafın kısası : yetmedi orası: )

@light beam : yok artık daha neler abi: ) 300.000 birbirine zincirle bağlı binek arabası? yahu şu anda o kadar otomobili sığdıracak otoyol bile yok hehe. orası sallama geldi bana biraz.
0
🌸colg fusion
(08.06.08)
Ya valla şimdi çölde yapılmış savaşlar var, misal Selahaddin'in Hattin Savaşı. Adam vahadan vahaya geziyormuş diye biliyorum ben. Bir bakmak lazım belki de onlara teker teker.

O wikipedia sayfasında ortaçağdaki belli başlı savaşlar da var, onlara bakmalı.
0
sui
(08.06.08)
300.000 olayı ne kadar doğru bilmiyorum wikipedianın yalancısıyım :) ama şu pdf aydınlatır sanırım osmanlı'daki lojistik olayını, biraz uzun baştan uyarayım 164 sayfacık :)

www2.let.uu.nl
0
light beam
(08.06.08)
yavuz'un o kadar adamla istanbul'dan ciktigini sanmiyorum. kendi birlikleri 10 bin'i gecmez... geriye kalanlar yolda kendisine katilan diger birlikler. ki devlet sinirlari icerisinde zaten gelecek yilin vergisi karsiligi falan yiyecek icecek karsilanir. atlar icinse; belli araliklarla kamplar kurulur. (ciktik yola , durmadan gidiyoruz demek olmaz) kamplardan yakin otlak alanlara gunubirlik gidilir gelinir.

dusman topraklarina girdigin zaman ise ganimet soz konusudur. akincilar etrafa dagilir, koylerden toparlarlar gerekli seyleri. zorla ya da parasiyla... duruma gore degisir ama cogu zaman koyler yikilir yakilir, insanlari esir alinir. satilir, parasiyla gerekli seyler alinir. herneyse, savasin asil amaci zaten ganimettir.

mesela viyana'ya gidilirken yolda bolca avusturya, macaristan koyu elden gecirilmis. hatta bazi avusturyalilara gore o donem turkler yuzunden su an uzum baglari cok azalmismis...

zaten sefer cok uzun surmez. denildigi gibi genelde yazin sefere cikilir. kis gelmeden de bitirilir. 4 bilemedin 5 ay... bir sene tutamazsin o kadar adami ayni hedef icin. birer birer kacarlar.

herneyse, ben ne tarihciyim ne de asker. ama okuduklarim, bildiklerim bunlardan ibaret.
0
kezzy homeros
(08.06.08)
osmanlı'nın savaşlardaki iaşe problemleri son zamanlarda pek çok tarihçinin dikkatini çekiyor. yeni tarihçiler bu konularda araştırmalar yapıyorlar. yök'ün tez tarama modülüne ğye olarak bunları arayabilirsin.

klasik dönem osmanlı'da iaşe ya da sizin deyiminizle lojistik oldukça sıkıntılı görünebilir fakat çözüm pratiktir. öncelikle devletin bizzat bakmakla yükümlü olduğu asker kapıkuludur, bunlar kendi içlerindeki ötgütlenmeleri vasıtasıyla yeme-içme işlemlerini hallederler. tabi erzak vs. sefer hazırlıkları dahilinde toplanmıştır, anadolu ya da balkanlar'da ilerlenirken bir yandan erzak toplanmasına devam edilir. ülke sınırlarından çıkıldığında ise ganimet helaldir, dolayısıyla zorla erzak alınır. ancak osmanlı çağdaşı devletlere göre farklı bir politika izlemiş, üzerinden geçtiği toprağı bünyesine katmayı düşünüyorsa buraları fazla hırpalamamıştır. böylece fetih sonrası yakılıp yıkılmamış topraklardan vergi toplayabilmiş, halkı da kendine kazanmıştır.

kapıkulu haricinde kalan timarlıların iaşesi ise bağlı bulundukları sipahi tarafından sağlanmıştır. dolayısıyla minimalist bir çözüm üretildiği söylenebilir. sipahi zaten toprakla ilgili bir insan olduğu için, erzak bulma işi çok da zor değildir. zaten gelirini sağladığı vergileri nakden değil aynen alır. bunların sefer bölgesine transportasyonu yine timarlılara aittir.

halil inalcık külliyatı biraz deşilirse oldukça kapsamlı bilgiler bulunabilir.
0
tannhauser
(08.06.08)
size avrupa kısmından örnek vereyim.

ortaçağ'da bir ordunun günlük lojistik ihtiyacı şunları kapsardı:
yiyecek, içecek, barınma, kadın.

her asker kendine 1-2 gün yetecek yemeği ve suyu yanında taşırdı. bunun dışında gece kamp yapılacağı zaman orduyu geriden takip eden bir kısımda çadırlar taşınırdı, gece çökünce bu çadırlardan kamp kurulur ve ordu gecelerdi.

orduyu bölümlere ayırın. her 100-120 kişiye bir bölük komutanı tahsis edin. bu komutan kendi bölüğünün ihtiyaçlarını bilir ve bunu üst mercilere aktarırdı. bu kısma kadar sorun yok. yani düzgünm işleyen bir sistem var. orduları takip eden bir erzak güruhu olur genelde, bu güruhta orduya genelde 2 hafta yetecek erzak vardır, su yoldan sağlanırdı. erzak gurubuna ise "tarihin en eski mesleğini" icra eden fahişeler eşlik ederdi.

peki eksilen yiyecekler ve yeni kadın ihtiyacı nasıl kaşılanacak? tek yol yağma yapmaktır. bu olay, orduların geçtikleri yol üzerindeki köy ve kasabalardan kralın veya prensin otoritesine danayarak yiyecek ve kadın tedarik etmesidir. avrupa savaşları hep bu şekilde yapılmıştır.

peki diyelim ki yakında köy yok? ya da hattin savaşındaki gibi çöle gidiliyor. o zaman askerlere kendilerine 1 hafta yetecek erzak verilirdi (her askerin yükü ağırlaşırdı, ama genel olarak taşınacak yük bölündüğü için iş kolaylaşırdı), erzak konvoyu ise 1-2 ay yetecek kadar daha fazlaerzak taşırdı ve mutlaka su kaynaklarına yakın gidilirdi.
suya yakın gitmek her ordunun yapması gereken şeydir, genelde ordulardan önce gözcü birlikler gider ve arazide suyun bulunduğu, kamp yapmaya elverişli yerleri ararlardı.
0
raj
(08.06.08)
(4)

e-kitap sitesi

radikalherif
özellikle Türkçe e-kitapların bulunduğu bir site yapmaya niyetim var. yani internet aleminde dolaşan e kitapların tamamını düzgün ve okunabilir formatta, yapacağım sitede toplamak istiyorum.soru basit: telif hakları gibi nedenlerden ötürü sıkıntıya girer miyim?
özellikle Türkçe e-kitapların bulunduğu bir site yapmaya niyetim var. yani internet aleminde dolaşan e kitapların tamamını düzgün ve okunabilir formatta, yapacağım sitede toplamak istiyorum.
soru basit: telif hakları gibi nedenlerden ötürü sıkıntıya girer miyim?
0
radikalherif
(08.06.08)
$ikayet eden olursa evet sikintiya girersin.
0
sourlemonade
(08.06.08)
elbette!
basımı devam eden her kitap sıkıntı oluşturur. teker teker izin almanız gerekir bana göre.
0
nuage
(08.06.08)
1923'ten önce yazılmış "türkçe" kitaplarda public domain de olmalı.

Yazarının ölümünün üzerinden 60 (70 de olabilir unuttum) sene geçmiş olan Türkçe kitaplar da public domaine girmiştir.

Bu kriterlere uyan yabancı dilde kitaplar için de aynı şey söz konusu olmakla birlikte, bunların "Türkçe çevirileri" için aynı şeyi söyleyemeyiz, çünkü çevirinin doğurduğu bir telif hakkı var. Orijinal halleri için sorun yok ki, project gutenbergin yaptığı da budur.
0
sui
(08.06.08)
teşekkürler. yattı o zaman bu iş :)
0
🌸radikalherif
(08.06.08)
(11)

hafıza kaybı ile ilgili filmler

masterkoc
akıl defteri dejavu gibi filmleri seyrettim çok güzellerdi buna benzer filmler biliyorsanız yazabilir misiniz?
akıl defteri dejavu gibi filmleri seyrettim çok güzellerdi buna benzer filmler biliyorsanız yazabilir misiniz?
0
masterkoc
(07.06.08)
Memento
0
beltedmanatee
(07.06.08)
akıl defteri= memento.

www.nndb.com
www.imdb.com

ingilizceniz iyiyse ve film gibi fantastik bilgisayar oyunu isterseniz planescape torment ile kotor derim :)
0
lykos
(07.06.08)
(bkz: the jacket) !!!
0
perloneth
(07.06.08)
eternal sunshine of the spotless mind
0
sui
(07.06.08)
El Maquinista, Bourne Identity ve devam filmleri
0
neronas
(08.06.08)
tam olarak hafıza kaybı ile ilgili değil ama "the secret window" tavsiye ederim yada alternatif olarak "the jacket"
0
SoLfej
(08.06.08)
unknown. dünya genelinde beğenilmemişti ama ben beğendim bu filmi.
0
deckard
(08.06.08)
the lookout
www.imdb.com
0
hulleci
(09.06.08)
birebir hafıza kaybı ile ilgili olmamakla beraber, paralel ilginçlikte birkaç film;
(bkz: premonition)
(bkz: the forgotten)
(bkz: lake house) (feci "romantik komedi" cıvıklığında bir film olsa da etkileyici bir hikayesi vardır)
0
delimine
(09.06.08)
herkese çok teşekkürler bayağı film olmuş lşimdi bunları bulamaya geldi :)
0
🌸masterkoc
(10.06.08)
(1)

film adı

brand
filmin adı iki kadın ismi (thelma and louise gibi) hatta çello çalan kız sarışın öteki,onun ablası ve evli.ablası kardeşine çok düşkün.çello çalan biraz deli.hatta sonunda ölüyor.kız çok meşhur falan oluyo avrupa da turnelere falan çıkıyor.kız bi de galiba sara hastası.ablasının kocasıyla falan yatm
filmin adı iki kadın ismi (thelma and louise gibi) hatta çello çalan kız sarışın öteki,onun ablası ve evli.ablası kardeşine çok düşkün.çello çalan biraz deli.hatta sonunda ölüyor.kız çok meşhur falan oluyo avrupa da turnelere falan çıkıyor.kız bi de galiba sara hastası.ablasının kocasıyla falan yatmak istioyr ve yapıyor da.işte böyle
0
brand
(06.06.08)
Hilary and Jackie
www.imdb.com
0
sui
(06.06.08)
(9)

kontakt lens tavsiyesi - ACİL

kibritsuyu
arkadaşlar bugün gidip lens almam gerekiyor. göz doktoru ve lens satıcısı olan yer, anlaşmalı olduğu ve elinde bolca bulunan modeli (ki geçen sene `purevision`'du bu) kaktırmaya çalışacak eminim. siz ne tavsiye edersiniz? hangi marka iyidir? (5 civarı miyop, astigmat yok. torik morik değil yani). ku
arkadaşlar bugün gidip lens almam gerekiyor. göz doktoru ve lens satıcısı olan yer, anlaşmalı olduğu ve elinde bolca bulunan modeli (ki geçen sene purevision'du bu) kaktırmaya çalışacak eminim. siz ne tavsiye edersiniz? hangi marka iyidir? (5 civarı miyop, astigmat yok. torik morik değil yani). kutusu 60-70 lirayı geçmezse hiç fena olmaz.

not: en son o2optix kullanmıştım. memnundum ama artık yok galiba.
0
kibritsuyu
(05.06.08)
ben focus kullandim uzun süre, şimdi acuvue'ye geçtim, son derece güzel. bu haftasonu 3 gün lesi çıkarmadım sabahları dahil hiç batmadı rahatsız etmedi.
0
kokomichu
(05.06.08)
ben de focus kullanıyorum. ortası mavimsi. ama lensim renksiz tabi. gayet memnunum. bazen 3 ay kullandığım da oluyor unutup. :)
0
oceano
(05.06.08)
acuvue advance tek gecerim...oasys de iyidir, 8 senedir lens kullaniyorum en rahatlari bunlar cikti
0
the man who hears deepest inquisitions
(05.06.08)
ciba night & day onerim..
0
2pac
(05.06.08)
Bosch and Lomb Soflens 59 kullanıyorum, daha önce Soflens 66 kullanıyordum ama üretimi durdurulmuş onun. Bu seriyi 12 senedir kullanıyorum, gayet iyi anlaşıyoruz (3 miyop). En son aldığımda 3 aylık kutusu 45 civarındaydı.
0
sui
(05.06.08)
acuvue oasis.. kesinlikle.. bilgisayar kullanıyorsanız özellikle tek geçiyorum. kendim kulllanıyorum ordan biliyorum.
0
bordeaux
(05.06.08)
zeiss alabilirin. bu arada lensmarket.com dan normal len satıcılarından daha ucuza gelebiliyor, bak oradan istersen. focus, zeiss in falan fiyatları < 40ytl diye hatırlıyorum
0
alembic
(05.06.08)
focus night&day'in kutusuna 110 lira dediler vazgeçtim. acuvue advance aldım. yarın gelecek bakalım nasıl bi şey.

doktor da kafamı iyice karıştırdı. numaram değişmemişse doktora gitmeden aynısını sipariş vermemin bir sakıncası olmaz değil mi?
0
🌸kibritsuyu
(05.06.08)
yoo biz hepimiz oyle yapıyoruz genellemis oldum herkes adına ama:) sen gormende herhangi bir kotulesme hissetmedigin surece veya senelik kontrollerde fark cikmiyorsa internetten siparis verebilirsin lensmarket, lensim, lensal gibi sitelerde bakarsın hangisinde en uygunsa artık.
0
2pac
(05.06.08)
(12)

sözlükteki en ünlü bkz'ler

imparatorolmayikolaymisandin
sözlükte ki en ünlü bkz' ler hangileridir?örn: (bkz:cevab veremedi)
sözlükte ki en ünlü bkz' ler hangileridir?
örn: (bkz: cevab veremedi)
0
imparatorolmayikolaymisandin
(02.06.08)
compumaster
(02.06.08)
(bkz: brick top) ? :)
0
babatema
(02.06.08)
(bkz: alchemistt)
0
akcelik
(02.06.08)
ermanen
(02.06.08)
the mighty arms of atlas
(03.06.08)
(bkz: beklenen bkz)
0
actionary
(03.06.08)
(bkz: seni kiniyorum ve sana laflar hazirladim)
ben çok denk geldim bilemiyorum ne kadar ünlü ama?değilse de ünlü yapın lan he
0
vampyria
(03.06.08)
cvplar için tşkler
0
🌸imparatorolmayikolaymisandin
(03.06.08)
alkolik imam
(03.06.08)
(2)

doların amerikadaki alım gücü

tabudeviren
ne kadar dolar, türkiye'de ne kadar ytl'ye denk gelir gibisinden sorum olacak.mesela amerika'da 30 $ ne kadar bir paradır? kaç ekmek gelir? ne alınabilir?türkiye'de kaç ytl'ye denk gelir? (alabilecek şeyler bakımından)
ne kadar dolar, türkiye'de ne kadar ytl'ye denk gelir gibisinden sorum olacak.

mesela amerika'da 30 $ ne kadar bir paradır? kaç ekmek gelir? ne alınabilir?

türkiye'de kaç ytl'ye denk gelir? (alabilecek şeyler bakımından)
0
tabudeviren
(02.06.08)
sui
(02.06.08)
amerika'da ekmek yok da
ortalama bi restorana gidersen 2 yemek yersin o parayla
0
desdinova
(02.06.08)
(6)

cam şişelerdeki noktalar

myfishbone
bugün dikkatimi çekti. soda içiyordum, şişenin altında aynen şöyle kabartmalı noktalar vardı.... ... .. ..acayip merak ettim ve arkadaşlarla tartışmaya başladık. her kafadan bir ses çıktı ama bilen biri çıkmadı. ya da salladıklarımızdan biri tuttu bilmiyorum. eminim burdan bir yerlerden çağrıma kula
bugün dikkatimi çekti. soda içiyordum, şişenin altında aynen şöyle kabartmalı noktalar vardı.

... ... .. ..

acayip merak ettim ve arkadaşlarla tartışmaya başladık. her kafadan bir ses çıktı ama bilen biri çıkmadı. ya da salladıklarımızdan biri tuttu bilmiyorum. eminim burdan bir yerlerden çağrıma kulak veren olacak. nedir bu noktalar.. ayrıca ek bilgi olsun başka bi üründe mesela gazoz şişesinde farklı bi kombinasyonlu nokta serisi var.. :D
0
myfishbone
(29.05.08)
körler için, ne aldıklarını bilsinler diye. braille alfabesi gibi.
0
gerrain
(29.05.08)
o ilk teorimizdi ama ben körlerin alfabesinde kabartmalarin yan yana olmadığını söyleyince muhabbet uzamıştı.

Allah yardımcıları olsun ne diyim..
0
🌸myfishbone
(29.05.08)
şunlara bir baksanız:

www.google.com.tr
en.wikipedia.org (inspection equipment bahsi)
0
sui
(30.05.08)
ben uydurdum abi zaten.
0
gerrain
(30.05.08)
sui açıklayıcı linkler göndermiş ama ben biraz ukelalık edeyim, şişe üretiminde sıklıkla nnpb (narrow neck press blow) diye bir teknik kullanılır, bu hızlı üretim tekniğinde bir çok kalıp ve bu kalıpların gözleri aynı anda şişe üretir ve ısıl işlem için yürüyen banta gönderir fırın çıkışında ise şişelere birçok kontrol yapılır (ağız çapı, eğrilik, taban formu, basınç testi gibi)burdaki sonuçlara göre kalıplara müdaheler yapılabilir. Şişenin hangi kalıptan geldiğini anlamak içinde bazı firmalar normal rakamlar kullanırken bazı firmalarda binary kodlarını olusturmak icin kucuk noktacıklar kullanır. böyledir bu iş...
0
salt bath
(31.05.08)
valla ben "sui" arkadaşımızın göndermiş bulunduğu linklerdeki resimlere bakmaktan bir şey yapamamıştım malesef.. malum ingilizcem sıfırın altına eksi 1 :D

çok teşekkürler salt balt..

bugün bir şey daha öğrendim sözlük.. :D
0
🌸myfishbone
(31.05.08)
(10)

sicrayarak uyanmak

osuruklu
arkadaslar, aklima geldi hemen sorayim. bi aralar her gece uykuya dalmamla sicrayarak uyanmam bir oluyordu. yani zaten gec yattigim icin acayip uykulu oluyordum. yattigim vakit -ki ozellikle yataga ilk girdigimde sag tarafima donerim- altimda bi bosluk olusuyo gibi oluyordu, ben de fit diye uyaniyor
arkadaslar, aklima geldi hemen sorayim.

bi aralar her gece uykuya dalmamla sicrayarak uyanmam bir oluyordu. yani zaten gec yattigim icin acayip uykulu oluyordum. yattigim vakit -ki ozellikle yataga ilk girdigimde sag tarafima donerim- altimda bi bosluk olusuyo gibi oluyordu, ben de fit diye uyaniyordum. sonrasinda bi problem yok. deliksiz uyuyordum.

bilimsel bi aciklamasini bilen var mi aceba aranizda.
0
osuruklu
(29.05.08)
karabasan dediğimiz olay bu oluyor. uyku felci diye de adlandırılır. uykuyla uyanıklık arasında kalma durumu yani. tıpkı karanlıkta merdivenlerden inerken ayağınızın altında bir basamak daha var zannıyla boşluğa adım atıp düz zemine temas edince birden irkilmek gibi bir his. nette bu kavramlarla aratırsanız daha aydınlatıcı bilgiler bulabilirsiniz.
0
hurin
(29.05.08)
Aynen aynısı bana da oluyor ara sırada sanki düşüyormuşsun gibi ve çok gerçekçi bir duygu değil mi ?
0
chaud
(29.05.08)
karabasan değil bu. bana da olur ara sıra. aşırı yorgun, stresli zamanlarda olduğunu biliyorum ama tam olarak açıklamasını yapamıyorum.
0
arwear
(29.05.08)
bir keresinde atalarin atalarinin zamaninda hayvanlardan korunmak icin agaclarda uyudugunu ve sikca agactan dustuklerini, bu sicrayarak uyanmanin da kalitsal olarak onunla baglantili oldugu gibi bir aciklama duymustum ama bilmem ne kadar dogrudur.
0
vehemence
(29.05.08)
bence de karabasan bu degil. sanki altimdan yatagi kisa bi sure icin cekmisler gibi. cekmisler gibi degil de, yatak bi santimetre dusmus gibi sanki boyle. garip bi his. yattigim zamanla arasinda gecen zamani tam bilmiyorum ama, sanki 5 dakika sonra gibi.

bu arada uyku duzenimi bi duzene soktugum zaman bu ortadan kalkti. bu bahsettigim olay oldugu zaman sabah 7'de falan yatiyodum. haliyle 4'te falan kalkma durumu oluyordu.

cevaplar icin tesekkurler ama aklina daha baska sey gelen varsa cekinmeden yazsin lutfen.
0
🌸osuruklu
(29.05.08)
bunun sebeplerini nörolojiyle ilgili bilimsel bir kitapta okumuştum. beynin vücudu test etmesi, "acaba organlar yerinde ve çalışıyor mu" diye denetlemesi olduğunu yazıyordu. bilgisayar boot ederkenki testler gibi... self diagnostics.

bana da çok sık olur, ve genelde aşırı derecede yorgun olduğum zamanlarda olur.
0
actionary
(30.05.08)
tamamen geyik bir cevap olacak ama; astral seyahat dediğimiz olayın yarıda kalması denir. ruhun beden dışına çıkması için, beden kapsülünün uyguladığı güçten kurtulması gerekir. genelde ruh bunu başaramadığından, harici yardımcılar sayseinde mümkün olur. bunlarda meditasyon ya da dinlenme/uyku esnasında gevşemiş vücudun bu gücü kaldırması ile hasıl olur.

uyuyorsunuz ya, bedenden çıkıyor ruhunuz. ama vücut farkedip, "gel lan buraya" eşliğinde içine alıyor tekrar ruhu. siz de eşekten düşmüşe dönüp, sıçrayarak kalkıyorsunuz.

uzun süre önce duymuştum bunu, yakın zamana kadar da gerçek olduğunu düşünüyordum. gerçektir belki, ama saçma geldi bana.
0
schimsonique chaiselongue
(30.05.08)
dün sınıftayken oldu o bana. derste dalmışım kafayı gömüp. huuup bi düşüş hissiyle "höaaoo!" sesleri eşliğinde yerimden fırladım. çevremdekiler tanıdık olduğundan şöyle uykulu gözlerle etrafa bakıp tekrar kafayı gömdüm. bildiğin merdivenden düşme, veya bir binanın çatısından boşluğa adım atmak gibi.kısacası oluyor öyle vakalar arada sırada. birde bunun uyanırken tekme attıran veya panik yaptıran cinsi var ki, evlerden uzak.
0
exexex
(30.05.08)
Bernard Shaw'dan Kara Kız'ı okursanız, vehemence'in makul açıklamalarını orada daha detaylı bulabilirsiniz.
0
cedilla
(30.05.08)
(5)

Euro2008 McDonald's Fantasy Football

sui
Böyle bişi var biliyorsunuzdur, geçen dünya kupasında da vardı: http://en.fantasy.euro2008.uefa.com/Yalnız geçen seferden bu yana değişmiş galiba. Şimdi ne oluyor tam anlamadım, 100,000 eyro değerinde 11 futbolcu mu seçebiliyoruz, yoksa bu paraya yedekler de dahil olacak mı? Bir kere takım seçince t
Böyle bişi var biliyorsunuzdur, geçen dünya kupasında da vardı: en.fantasy.euro2008.uefa.com

Yalnız geçen seferden bu yana değişmiş galiba. Şimdi ne oluyor tam anlamadım, 100,000 eyro değerinde 11 futbolcu mu seçebiliyoruz, yoksa bu paraya yedekler de dahil olacak mı? Bir kere takım seçince turnuva boyunca değiştirebiliyor muyuz? Nasıl oluyor da oluyor?

Bir el atıverin.

Bir de ek$i ligi kursak, geçen sefer yapmıştık sanki?
0
sui
(28.05.08)
hakkaten onu yapalım (y)
0
os
(28.05.08)
ben kurdum bir lig; ek$i super lig...
0
cymbaline
(29.05.08)
#29768 ve de (bkz: uefa euro 2008 fantasy football )

ben kurulu lig bulamayarak, sözlükte başlık aratıp göremeyerek saat 00:15 civarında şöyle bir şey yaptım. eğer ki çok katılımcı yoksa buradan devam edelim, yoksa siz daha önceden toplaşmıssanız özür diliyeyim (ki sanırım arka arkaya asmışız duyuruyu) oradan devam edelim, eğlenelim.

Katılım için kod: 109407-16719 anladığım kadarıyla duyurudan sonra teşebbüs olmadığından buradan devam diyeyim ben, yanlışsa düzeltirim :)

edit: Katılım için yeni kod: 3039-783
0
there is nothing left for me
(29.05.08)
Katıldık ek$i lig'e, Allah yüzümüzü kara çıkarmasın.
0
🌸sui
(29.05.08)
katilim kodu nedir ?
0
no christ requiress
(29.05.08)
(3)

emlak vergisi hakkında 3-5 şey

haznedaroglu
emlak vergisi ödeme tarihleri mayısta bitiyormuş misal. ben şimdi haziranda gitsem ödiyemem mi? aynı şekilde çöp möp vergisi de dahil buna. 3-5 senede bir yatırıyoruz peder bey pek duyarsız bu konulara o yüzden soruyorum.
emlak vergisi ödeme tarihleri mayısta bitiyormuş misal. ben şimdi haziranda gitsem ödiyemem mi? aynı şekilde çöp möp vergisi de dahil buna. 3-5 senede bir yatırıyoruz peder bey pek duyarsız bu konulara o yüzden soruyorum.
0
haznedaroglu
(27.05.08)
emlak vergisi ile hiç işim olmadı ama en iyi ihtimalle gecikme zammı ödersiniz. alacağa %2,5 tutarında uygulanır. ay kesirleri tam kabul edilir yani 35 gün geçirseniz bile 2 aylık ödersiniz.
0
rimednac
(27.05.08)
Gecikme faiziyle ödersiniz bişi olmaz.
0
sui
(27.05.08)
@sui, gecikme faizi, tahakkuk aşamasında ödenir.
0
rimednac
(27.05.08)
(2)

earl grey den ice tea?

the man who hears deepest inquisitions
evde bir sürü lipton earl grey demlik poseti var. Bunlari ice tea olarak degerlendirmek istesem ne yapmam gerekoor?
evde bir sürü lipton earl grey demlik poseti var. Bunlari ice tea olarak degerlendirmek istesem ne yapmam gerekoor?
0
the man who hears deepest inquisitions
(26.05.08)
Ice tea'nin iyisi soguk su ile yapilir diye biliyorum. Buyuk bir surahiye icme suyu doldur. Icine 4-5 demlik poset (ya da suyun miktarina gore ayarla sen) at. Sonra bunu disarida ya da buzdolabinda birkac saat, ya da daha iyisi geceden sabaha birak. Su anda sade ice tea elde etmis durumdasin. Bu sekilde icen cok var. Ama cogu insan da seker ve biraz limon ekler. Hafif tatli olacak kadar seker, anca farkedilecek kadar da limon ekle derim ben. Ya da keyfine gore ayarla miktarlari.
0
wpi
(26.05.08)
Ben bildiğin çay gibi demleyip içine şeker kattıktan sonra (zira soğukken şeker koyunca iyi eriyemiyor), üstüne bolca soğuk su ekleyip dolapta bekletmek suretiyle yapıyorum. Demlerken çayın içine bir karanfil, portakal kabuğu gibi şeyler de atıyorum.
0
sui
(26.05.08)
(9)

"yersen" kelimesinin ingilizcesi

jay kay
nedir?
nedir?
0
jay kay
(25.05.08)
yoktur aslında. if you dare olabilir. ama if you eat kesinlikle olmaz.
0
compumaster
(25.05.08)
"as if" olabilir belki. bir de kandirdiktan sonra "gotcha" denir.
0
egotm
(25.05.08)
if you buy it

www.seslisozluk.com

11. madde
0
ermanen
(25.05.08)
örnek içinde kullanalım hatta:

(bkz: peace sells but who's buying)
0
sui
(25.05.08)
buy it, will you?!
0
delikan76
(25.05.08)
cümlenin sonunda "if that" de kullanabilirsiniz, alaycı vurguyla elbette.
0
lepidodendron
(26.05.08)
Argo cevirmek cok zor bence. Ozellikle de cok uzun suredir kullanilan, oturmus bir sey degilse.
0
wpi
(26.05.08)
bir de şöyle birşey vardı
birşey söylüyorsun, ve sonra noootttt! diyorsun
(bildiğin not)
"your shirt is blue, nooottt" diye
(aslında adamın gömleği yeşil)

borat'ta vardı, nasıl kullanıldığını merak ederseniz.
0
kahvegibi
(26.05.08)
buy kullanılıyor, yani var.
0
dumur
(26.05.08)
(4)

İngilizce :eviri Acil :)

kahvegibi
İngilizcede,örtünmek,örtünen kadın,örtünmeyen kadın nasıl denir? tenks yu
İngilizcede,
örtünmek,
örtünen kadın,
örtünmeyen kadın

nasıl denir?

tenks yu
0
kahvegibi
(25.05.08)
muslim woman, örtünmeyen müslüman kadın sadece türkiye'de var, o nedenle örtünen ya da örtünmeyen müslüman ayrımı yok pek
0
areels
(25.05.08)
baş örtülü demek için head-scarfed , türbanlı için turbanned, çarşaflı için de hijabi denilebilir zannedersem
en.wikipedia.org
0
areels
(25.05.08)
veiled woman
unveiled woman

www.google.com.tr
0
sui
(25.05.08)
veil bildigimiz peceye denk geliyor aslinda, fiil olarak ama üstünü örtmek kapatmak, unveil birseyin üzerindeki gizi kaldirmak anlamina da geliyor. bu sebeple tam karsiladigini düsünmesem de veil olabilir cevabi. ama başörtüsü takan kadin diyecekseniz eger women who wear headscarf gibi birsey de olur sanirim.
0
atmacaged
(25.05.08)
(11)

bu sefer de beyaz peynir.

babatema
10 gün önce aldığım ve şimdiye kadar buzdolabinda beklettiğim tam yağlı beyaz peynir bozulmuş mudur? kötü filan kokmuyor, azcık tadına baktım ama birşey anlamadım fazla. biraz gevşemiş gibi sanki böyle azcık cıvığımsı bir kıvama ulaşmış.acil cevaplandırırsanız sevinirim, biraz açımda.
10 gün önce aldığım ve şimdiye kadar buzdolabinda beklettiğim tam yağlı beyaz peynir bozulmuş mudur? kötü filan kokmuyor, azcık tadına baktım ama birşey anlamadım fazla. biraz gevşemiş gibi sanki böyle azcık cıvığımsı bir kıvama ulaşmış.

acil cevaplandırırsanız sevinirim, biraz açımda.
0
babatema
(22.05.08)
beyaz peynirin on günde bozulacağını sanmam.
buzdolabı kaçıncı kademede çalışlıyor :P eğer yeterince soğutuyorsa afiyetle yiyebilirsin.
domates varsa ikisini ekmek arası yap (: afiyet olsun

not : peynirin bozulduğu suyundan anlaşılabilir. suyun rengi koyulaşmışsa bozulmuştur.
0
buzkran
(22.05.08)
10 gün dolapta durduysa ve sıkıca kapatılmadıysa yemeyiniz... sıkıca kapattıysanız da yemeyiniz... bağırsaklarınız büzüşür...
0
sindustrial
(22.05.08)
bi şey olmaz yahu. yeşillenmemişse bozuk gibi gözüken yerlerini kesip ye. kıymayı da ye hatta hala atmadıysan.
0
kibritsuyu
(22.05.08)
1 ay geçse de yerim bişey olmaz.
0
sourlemonade
(22.05.08)
yeme len, sen bize lazımsın. böyle tehlikeli hareketlerde bulunma.
ben sana yeme alıcam söz. yalnız o yemek sana gelene kadar bozulur. onçün ben senin yerine yerim (:
0
buzkran
(22.05.08)
@sindustrial, geçen sefer verme demene rağmen kıymayı kedilere verdim, şimdi apartmanın önünden ayrılmıyorlar :)

@buzkran, duygulandırdın beni, çok iyisin.

@umuda, "Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit. Sed sit amet metus nec tellus pellentesque convallis."

@kibritsuyu, @divit sizlere de teşekkürler.

kediler bu duruma yine bayılacak :)
0
🌸babatema
(22.05.08)
1-2 ay kutusu ve suyu içinde beklemiş beyaz peynir yedim hiç bişi olmadı... hatta tamamen suyun içinde de değildi yarısı dışarıda, yarısı içeride idi... sağlam oluyorlar bence...
0
huzursuz
(22.05.08)
bünye işte huzursuz
0
🌸babatema
(22.05.08)
abi sen de dolabı doldurdun yiyecekle sonra hep dışardan mı yedin:)..
10 günde peynire bir şey olmaz
0
x factor
(22.05.08)
10 günde bozulmaz peynir çok ekstrem bir durum olmadıktan sonra. "Bunun bir şeyi yoktur ama hevesim kaçtı" diyorsan omlet falan yap, yufka al arasına koy gözleme yap. Ekmeğin üzerine koy biber ek fırına ver, ne biliim.
0
sui
(22.05.08)
pasaklı bir annenin hazin oğlundan kesin cevap

10güne asla bir şey olmaz
bizde 20-25gün durabiliyor gene yeniyor
sağlamız da
yiyin gari
0
demlikposet
(22.05.08)
(2)

Pasta resmi lazım

jesters cap
Yüksek çözünürlüklü (A1 posterin yaklaşık beşte birini kaplayacak) bir pasta resmine ihtiyacım var. mümkünse pasta tam görünmeli veya en azından üst kısmı tamamen çıkmalı. bulduruverin :)
Yüksek çözünürlüklü (A1 posterin yaklaşık beşte birini kaplayacak) bir pasta resmine ihtiyacım var. mümkünse pasta tam görünmeli veya en azından üst kısmı tamamen çıkmalı. bulduruverin :)
0
jesters cap
(21.05.08)
sxc.hu ?
0
sourlemonade
(21.05.08)
sui
(21.05.08)
(5)

Konut kredisi ve Hayat Sigortası

freefire
Ev kredimin ilk yılının son taksitini ödemeye gittiğim de bana süpriz yaptılar. zorunlu olarak, hayat sigortası, konut sigortası ve deprem sigortası yaptırmam gerekiyormuş. deprem sigortasını zaten biliyordum fakat diğerleri hakkında hiç bir fikrim yoktu. şimdi benden peşin olarak 600 ytl civarında
Ev kredimin ilk yılının son taksitini ödemeye gittiğim de bana süpriz yaptılar. zorunlu olarak, hayat sigortası, konut sigortası ve deprem sigortası yaptırmam gerekiyormuş. deprem sigortasını zaten biliyordum fakat diğerleri hakkında hiç bir fikrim yoktu. şimdi benden peşin olarak 600 ytl civarında para istiyorlar. (miktar 1 - 2 gün içinde kesinleşecekmiş, mayıs ayı içerisinde de ödemem gerekiyormuş).
Şimdi sorum şu: bu sigortalar zorunlu mu? (banka öyle diyor)
yaptırmazsam ne olur ? ("ya ölürsen" kısmını biliyorum, ölmeyeceğim ihtimali üzerinde duralım)
gibi sorular işte. olmayınca adama 600 ytl evlat acısı gibi oturuyor.
0
freefire
(20.05.08)
zorunlu istiyor bankalar evet fakat teminat bedelini kredinizin kalan kısmı kadar yapmaya ve her sene düşürtmeye çalışın. sonuçta onların istediği siz ölürseniz borcunuzun ödenmesi.. iyi tarafından bakın ölürseniz ev bedavaya gelecek ailenize ne güzel değil mi.
0
ozdek
(20.05.08)
Bütün bankalar istiyor herhalde, bir yandan kendi sigorta şirketlerinin prim kotalarını dolduruyorlar bu yöntemle, bir yandan kendilerini komple güvenceye alıyorlar. Yaptırmam derseniz krediyi vermeyebilirler.
0
sui
(20.05.08)
yasal olarak boyle bir zorunluluk one suremiyorlar. yazili resmi bir sey (resmi gazete vb) vardir belki bilmiyorum ama Sanayi bakaninin aciklamalari bu yonde. bir de forumlarda "ben israr ettim, hayat sigortasini iptal ettirdim" diyen elemanlar mevcut... "istemiyorum hayat sigortasi, kapatin madem benim krediyi" diye blof cekmek ise yarayabilir.

www.frmtr.com
0
507
(20.05.08)
zaten krediyi almışsın ve ödüyorsun. bunu sonradan çıkardılarsa yani sözleşmende yoksa ki sana bir kopyasını vermek zorundalar bence yaptırmıyorum dersen birşey olmaz. ne de olsa sözleşmeye aykırı birşey yapmıs olmuyorsun
0
eleventh american esme has met
(20.05.08)
bu sigortaları zaten krediyi alırken 1 yıllık yaptırıyorsunuz. şimdi sizden sigortalarınızı yenilemenizi istiyorlar. yani krediniz ödenip bitene kadar her yıl tekrar yaptıracaksınız bunları. hayat sigortası kredi bedeliniz kadar oluyor. ölümünüz halinde bankaya olan borcunuzu sigorta karşılıyor ve varislerinizin krediyi geri ödeme sorunu kalmıyor. yararlı bir sigorta aslında ölümsüz değiliz çünkü. dask zorunlu zaten.kredi aldığınız bankanın sigorta şirketi ile değilse bile mutlaka yaptırmak gerekli. konut sigortası tam olarak bilmiyorum ama deprem sigortasının karşılamadığı fark kadar olabilir çünkü deprem sigortaları yüzde seksen ödüyor bildigim kadarıyla. sanıyorum hepsini yaptırmanız gerekli. belki birinden birini erteleyip sonraki ay başlatabilirsiniz.
0
synick
(20.05.08)
(5)

Yağsız Dana Kıyma

babatema
geçen hafta bir kilo yağsız dana kıyma aldım, bunu parçalara ayırıp derin dondurucuya atacakken amaan atarız dursun şimdi dolapta şöyle dedim poşetiyle dolaba koydum. şimdi farkettim ki hala dolapta. kokladım filan ama anlayamadım bozulmuş mudur? nasıl anlarız bunun bozulup, bozulmadığını?
geçen hafta bir kilo yağsız dana kıyma aldım, bunu parçalara ayırıp derin dondurucuya atacakken amaan atarız dursun şimdi dolapta şöyle dedim poşetiyle dolaba koydum. şimdi farkettim ki hala dolapta. kokladım filan ama anlayamadım bozulmuş mudur? nasıl anlarız bunun bozulup, bozulmadığını?
0
babatema
(20.05.08)
pişirip ye eğer zehirlenmezsen bozulmamıştır.
0
nuka cola
(20.05.08)
Bir hafta normal bölümde kaldıysa bozulmuş olması muhtemeldir. Kedi köpeğe verin sevinsin garipler.
0
sui
(20.05.08)
bozulduysa pişirirken pis koku çıkar, anlaşılır.
0
gerrain
(20.05.08)
kıymanın dolapta poşetiyle temas eden yerlerini kestim. iç tarafından küçük bir parça da denemek için ayırdım birazdan pişirip bakıcam tadına olmadı dediğin gibi sui ben üzüldüm bari onlar sevinsin
0
🌸babatema
(20.05.08)
o kıymayı kavurup da hayvanlara vermeyin, hayvanlara iyilik yapacağım derken kötülük yapmış olursunuz. zehirlenmezler ama bağırsak problemi yaşarlar...

atın gitsin 1 kilo kıyma için değmez....
0
sindustrial
(20.05.08)
(14)

eski türk rock grupları

deckard
bana eski türk rock gruplarının isimlerini verebilecek olan var mı? 1960lardan 80lere kadar olan dönemde müzik yapmış olanlar yeterli. `hardal`, `moğollar` benim ilk aklıma gelenler. siz de aklınıza gelenleri yazarsanız çok sevinirim.
bana eski türk rock gruplarının isimlerini verebilecek olan var mı? 1960lardan 80lere kadar olan dönemde müzik yapmış olanlar yeterli. hardal, moğollar benim ilk aklıma gelenler. siz de aklınıza gelenleri yazarsanız çok sevinirim.
0
deckard
(19.05.08)
Whisky (1980)
0
fredi
(19.05.08)
murty
(19.05.08)
ersen ve dadaşlar
0
annem bana kiz bul evlen dedi
(19.05.08)
objektif, bunalımlar
0
smy
(19.05.08)
pispinti
(19.05.08)
(bkz: kramp)
0
crown
(19.05.08)
ermanen
(19.05.08)
beybonlar
tpao batman orkestrasi
kuzenler
buse
kardaslar
mavi cocuklar
cahit oben
mavi isiklar
haramiler ( 90'lardaki haramiler degil bunlar)
yabancilar
sis beslisi
kupa dortlusu
kent yedislisi
siluetler
aziz azmet
meteorlar
edip akbayram
seyhan karabay
rifat oncel
ali atasagun
aklima gelenler ve arsivde gozume takilanlar.
0
pyro clustic flow
(19.05.08)
0
infernal majesty
(19.05.08)
hepinize teşekkürler arkadaşlar :) çoğunu listeye aldım ama özellikle pyro senin yazdığın meteorlar'ı çok merak ediyorum.
0
🌸deckard
(19.05.08)
"müzikte bir deney anadolu rock" adlı bir belgesel vardı onu izleyebilirsin. iz tv de dönüyor arada sırada forumlarda da görmüşlüğüm vardır.
0
gereksiz insan
(19.05.08)
sui
(19.05.08)
şöyle bir facebook grubu var. a'dan z'ye bütün rock gruplarını yazmışlar. belki işinize yarar...
www.facebook.com
0
supergirl
(19.05.08)
21. peron progresif olarak güzel eserler vermiştir 1970 sonlarinda
0
marabahukmununemeklibascavusu gilliali
(17.07.09)
(4)

prostat kanseri

hayatacaylakkaldim
selam, akrabalar arasında bu kansere yakalanmış, tedavi olmuş kimse var mı? neler yenir, neler içilir? ne denir? ne bileyim aklıma gelmeyen sorularımı dahi cevaplayacak birisi var mı? şimdiden teşekkürler
selam, akrabalar arasında bu kansere yakalanmış, tedavi olmuş kimse var mı? neler yenir, neler içilir? ne denir? ne bileyim aklıma gelmeyen sorularımı dahi cevaplayacak birisi var mı? şimdiden teşekkürler
0
hayatacaylakkaldim
(16.05.08)
Valla doktor değilim ama kanser konusuyla kafayı yemiş biri olarak bildiğim prostat kanserinin çok yüksek yüzdelerle tedavi edilebildiğidir. Hatta tedaviye en olumlu cevap veren kanserlerden biri diye biliyorum.
0
sui
(16.05.08)
2 hafta önce büyük enişte'de erken teşhişte buldular kanseri. hemen ameliyat yaptılar (kızıltopraktaki nightingale sanırım adı başka da olabilir düzeltirim birazdan) 1 hafta yattı toplamda. şu anda sapasağlam.

erken teşhis çok önemli ama doktorların söylediği en tehlikesiz kanser türlerinden biriymiş prostat.
0
darknum
(16.05.08)
arsiv.sabah.com.tr

bu haberde anlatılan tedavi yöntemi ile çok sevdiğim bir arkadaşımın akrabası tamamen sağlığına kavuştu. ki 75 yaşının üstünde olan bir hastaydı. şu anda sorunsuz bir şekilde hayatına devam ediyor. ameliyatı da istanbulda bir hastanede oldu. isim aklımda değil ama eğer istersen öğrenebilirim..
0
dalamar
(17.05.08)
içinizi ferah tutun derim, oldukça iyi seyreder prostat.
0
hlathguth
(17.05.08)
(10)

Final odevim icin yardim.. Kubrick - 2001 a space odyssey ile ilgili !

la traviata
merhaba arkadaslar tekrar.enteresan sorularim su sekilde,estetik dersinin finali icin, bu filmden 3-4 dakikalik bir parcayi cikarmam ve o cikardigim kisimdaki fonda calan sey yerine, kendim farkli bir muzik kullanip video haline getirmem gerekiyor.neden diye sordugumda hocaya, "kubrick in, kendi fil
merhaba arkadaslar tekrar.

enteresan sorularim su sekilde,

estetik dersinin finali icin, bu filmden 3-4 dakikalik bir parcayi cikarmam ve o cikardigim kisimdaki fonda calan sey yerine, kendim farkli bir muzik kullanip video haline getirmem gerekiyor.

neden diye sordugumda hocaya, "kubrick in, kendi filmi icin en uygun muzikleri sectigini iddia ettigini" soylemisti. dolayisiyla ona bir antitez sunmamizi istedi.
her neyse, konu zaten bunun mantigi degil.. bir sekilde yapmak zorundayim

1- bu filmi izleyen arkadaslar. hatirladiginiz ve "su sahneye su tur/ su isimde sarkilar cok iyi gider dediginiz bir sahnesi var mi. elimde dvd si var, dakika da belirtebilirsiniz.

2- teknik bir sorum da, dvd den nasil 3-4 dk lik goruntuyu alirim, daha sonra sesini kisip kendim baska bir muzik eklerim. virtualdub mi kullanmak gerekir, neler kullanmak gerekir?

tesekkurler.
0
la traviata
(16.05.08)
virtual dub ile yapman zor olur. bunun için en iyisi bir video editing programı. adobe premiere pratiktir. ama hali hazırda windows işletim sistemlerinde olan movie maker da iş görür
0
babatema
(16.05.08)
teknik olarak ta pc kullaniyorsan clone dvd ile riple filmi ondan sonra canopus procoder'la avi ya da mov'a cevir ondan sonra da premier ile kes.
tabi procoder ne dersen ben daha fazla mesaj yazcam.
torent falan guzel seyler.
0
chrome
(16.05.08)
ha mac kullaniorum diosan da mactheripper ile ripleyip ondan sonra sorenson squeeze ile efendi bir formata cevirip final cut veya after effects ile editliyorsun.
0
chrome
(16.05.08)
ama tahminimce hocan cozunurluk falan nedir cok skine takmaz o yuzden en iyisi o 2 3 dakkayi screencapture etmek sora da avi'ye kafa goz dalmak.
0
chrome
(16.05.08)
vize sinavinda sinifa gelip

-arkadaslar sinav tek soru. sure 45 dakika. soru da su, "benim yerimde olsaydiniz hangi soruyu sorardiniz ve neden"

demis bir adamdan bahsediyoruz : )

mac kullanmiyorum. pc icin soylediklerinizi anladim, deneyecegim. olmadi arkadasim yardim eder ona ulastigimda.

ama gercekten de muzik degistirme olayi (yani hangi muzigi sececegim konusu) inanilmaz bir muallak.

herkese tesekkurler simdiden.
0
🌸la traviata
(16.05.08)
Ya da High Hopes?
0
sui
(16.05.08)
soyle bi durum var.

bu parcalarin, hangi 3-4 dk lik bolume koncagi da onemli. ve bir sekilde "neden"ini de soylemem gerekli hocaya.. neden o sarki ve neden o kisma?
0
🌸la traviata
(16.05.08)
şimdi bu filmde 2 tane çok önemli sahne var. aslında bi ton var ama anlaşılabilirlik açısından şu 2 sahne önemli; birincisi hani şu kemiğin uzay mekiğine döndüğü sahne, bi diğeri de dave'in hal900'in hafızasını "tornavida" ile yavaş yavaş söktüğü, erittiği sahne. ilk dediğim sahnenin devamında verdi'nin la traviata'sının girişi çalmakta. bunun yerine eleni karaindru veya Mendelssohn olabilir. nedenine gelince, la traviata ile dansediyormuş gibi sergilenen uzay mekiği ve kalem'deki ahengi bu dediğim sanatçıların eserleriyle de yakalamak mümkün. bu çok güdük bi yanıt olabilir ama sahneleri izleyince müzik ve görüntü ahenginin ne denli harika olduğunu görmek mümkün. bu sahne gerçekten filmin en önemli sahnelerinden biri, kemikten uzay mekiğine o sert geçiş yumuşak bi müzikle ahenklendirilmiş. bu açıdan benzer duyguyu yansıtmak adına bu müzikler seçilebilir.
0
crayze horse
(16.05.08)
High Hopes olmaz. Filmin şarkıdan çok yaşlı olmasından ötürü ödevin mantığına ters.
0
inatci kahraman aga
(17.05.08)
odevi tamamladim... diger sinavlarima calismam gerektiginden, biraz acele ile yapmak durumunda kaldim.

hal 9000'in tornavidayla devreden cikarilma sahnesinin 3 dakika 20 saniyelik bolumunu aldim.. finalde hal in kirmizi isigi ile bitiyor. bu sure mozar requiem'den lacrimosa ile ayni.. muzik olarak da onu koydum.

bir nevi hal'e veda oldu : )

---

"DVD to VCD AVI DivX Converter" ile dvd den bahsettigim o bolumu kesebildim kolayca. hatta sessiz hale getirdim, alt yaziyi da ekledim.
sonra "windows movie maker" ile de lacrimosa ile bu goruntuyu birlestirdim.
cok kaliteli yapmadim o yuzden 8 kusur mbyte oldu. gecerim sinifi sanirsam : )

tesekkurler ilginize..
0
🌸la traviata
(30.05.08)
(10)

lens son kullanma tarihi

alpinsamuray
1 aylik lenslerin bu 1 aylik surelerinden kasit 1 aylik duzenli kullanim suresi mi, yoksa amblaji actiktan sonraki sure mi? yani ben 2 gunde bir 2-3 saat lens takiyorum, 3 ay filan da lensler gozume batmiyor, sorun cikmiyor ama yanlislarda miyim acaba?ilgili entrylerde birbirinden farkli gorusler va
1 aylik lenslerin bu 1 aylik surelerinden kasit 1 aylik duzenli kullanim suresi mi, yoksa amblaji actiktan sonraki sure mi? yani ben 2 gunde bir 2-3 saat lens takiyorum, 3 ay filan da lensler gozume batmiyor, sorun cikmiyor ama yanlislarda miyim acaba?

ilgili entrylerde birbirinden farkli gorusler var, o yuzden sozluge guvenemedim. evet buyrun, oturumu aciyorum....
0
alpinsamuray
(16.05.08)
1 ayi ben hep "30 gun boyunca gunduz kullanim" diye dusundum. Yani sabah kalktiktan sonra tak, aksam yatmadan cikar. Oyle otuz kere yap. Genelde de oyle yapinca zamanin sonuna dogru aksamlari rahatsiz ediyor. Gunde 2-3 saat takiyorsan cok daha uzun kullanabilirsin tabi.
0
wpi
(16.05.08)
iste "o oyle degilde 30 gunde bitiyor kullanim suresi, istersen hic takma 30 gun boyunca" diyenler var, arada kaldim ben....
0
🌸alpinsamuray
(16.05.08)
Hic oyle bir sey duymadim ben kimseden. Lens solusyonu icinde, normal sartlar altinda saklarsaniz uzun sure dayaniyor lensler. Yiyecek maddesi gibi bozulmasi soz konusu degil.
0
wpi
(16.05.08)
30 günlük lensi 6 ay kullandım ben. hiç bir şey olmaz.
0
rimednac
(16.05.08)
Ben 12 senedir bir aylığı 4-5 ay kullanıyorum, rahatsız etmeye başladığı an atıyorum. Henüz kör olmadım. O son kullanma olayı yalan gibi geliyor bana.

Not: Gece çıkarıyorum uyurken.
0
sui
(16.05.08)
yırtılana kadar gider, iyi bir solüsyon seçerseniz rahatsız da etmez. şu an gözümdeki bir aylığa başlayalı, herhalde bir 7-8 ay oluyor. lensle uyumak da, lense birşey yapar mı yapmaz mı bilmem ama göze zarar.

o değil de, bitince nereye atıyorsunuz, tuvalete atıp sifonu çekiyorum ben, ama sonradan da içim sızlıyor, benim gördüğüm herşeyi gördüler, şimdi neleri seyrediyor gariplerim diye..
0
cedilla
(16.05.08)
Yukarıdaki sabit duyuruda da dendiği gibi bu sitedeki sağlıkla ilgili bilgilere asla güvenmemek lazım. Şu yorumlar inanılır gibi değil. Ne demek hiç bişey olmaz istediğin kadar beklet, ne demek 1 aylık lensi 6 ay kullandım, 2.5 sene kullandım falan?! Radyasyonlu çay içip "Bakın bişey olmadı!" demekle aynı şey bu. GÖZ bu GÖZ, başka şeye benzemez. Hakikaten sinirlendim ya. Allah hepinize akıl fikir versin.
0
386 dx
(17.05.08)
kiz arkadasim da bi aylik lensi 3 aylik kullandi kullandi sonra gozunde manyak manyak kirmizi damarlar falan olustu. birakin gunesi, evdeki sari ampule bile hassasiyet basladi. drakula gibi geziyo simdi. bence zamanini gecirmemek lazim. ya zaten lens de neymis ya. gozluk en temizi.
0
osuruklu
(17.05.08)
yani simdi "su kadar kullandim bir sey olmadi" gibi degilde, bunlarin suresi paket acilinca 1 ay mi yoksa gunluk 8 saat kullanim uzerinden 1 ay mi ona hala net bir cevap alabilmis degilim....

yok mu bu bir goz doktoru yahu....
0
🌸alpinsamuray
(17.05.08)
"sabah takıp akşam çıkarmak kaydı ile bir ay" dır kastedilen; yani ikinci dediğiniz.
Yoksa, "ayın 1'inde tak, 31'inde çıkar" değildir, öyle yaparsanız, kedi kukusu gibi olur gözleriniz, ayıptır söylemesi.

öte yandan, yani sabah takıp akşam çıkarmak sureti ile, yırtılana veya matlaşana kadar kullanabilirsiniz. göz bu, tamam da; şubat da ay, ağustos da. hangisinin uzunluğuna inanacaksınız sayın 386 dx? dis macunu reklamlarında da kolum kadar sürüyorlar fırçaya, çok tüketilsin hesabı..o nedenle, 32. (veya 29.) günde bakteri üremeye başlamaz efendi gibi dezenfekte ediyorsanız, iyi bir solüsyon kullanıyorsanız.
0
cedilla
(17.05.08)
(6)

Araba satın alma süreci nasıldır?

karga tdi
Şimdi mesela internetten 2. el bi araba beğendik, sahibiyle görüştük buluştuk, arabayı inceledik v.s ve fiyatta da anlaşarak arabayı almaya karar verdik. Bundan sonra ne oluyor? Para ne zaman satıcıya veriliyor? Ne tür işlemler yapılıyor? Bi aydınlatan olursa sevinirim. Teşekkürler..
Şimdi mesela internetten 2. el bi araba beğendik, sahibiyle görüştük buluştuk, arabayı inceledik v.s ve fiyatta da anlaşarak arabayı almaya karar verdik. Bundan sonra ne oluyor? Para ne zaman satıcıya veriliyor? Ne tür işlemler yapılıyor? Bi aydınlatan olursa sevinirim. Teşekkürler..
0
karga tdi
(15.05.08)
Satan size vergi dairesinden borcu yoktur kağıtlarını getiriyor. Üzerinde rehin varsa onu kaldırttırıyor. Beraber notere gidiyorsunuz, satış gerçekleşiyor. O esnada verirsiniz.
0
sui
(15.05.08)
daha para verme noktasına gelmeden bi servise gidin derim.bir arkadaş galeriden ikinci el bmw 116 aldıydı da araba servise gidince takla atmış çıktıydı.ya yaaa...
0
aysiku
(15.05.08)
1- alici ile bir gun belirleyip ozel servise gidin. bastan asagi kontrol ediliyor. boyasina kadar yani. asagi yukari 50 ytl gibi bir ucret odeyeceksiniz (honda icin ben bunu odemistim).

2- notere gidin. noter zaten isinin ehli birisiyse alicidan -borcu yoktur- makbuzunu isteyecektir. buna gore satis sozlesmesini hazirlayacaktir.

3- satis sozlesmesi hazirlandigi zaman imza atilmadan once aliciya -paranizi aldiniz mi?- seklinde bir soru sorar. alici almadiysa oracikta takdim edersiniz. oturup birlikte parayi sayarsiniz.

4- alici notere -parayi aldim- der. imzayi atar, el sikisip isi oracikta bitirirsiniz.

hayirli olsun.
0
trimpot
(16.05.08)
belkı alakasız ama bişi eklemek ıstedım..

Bosch Car Service diye bi yer var..arabayı goturuyosun oraya.bi rampaya oturtuyolar neresınde ne sorun var şak dıye soyluyolar..
www.boschservice.com.tr adresınden size en yakın servısı ogrenebılırsın..

Not: reklam gıbı oldu ama alakası yok sadece paylasmak ıstedım..
0
isott
(16.05.08)
arabanın sahibi borcu yoktur temizdir gibi bi kagıt alıyo
beraber notere gidiyosunuz
o size parayı veriyor saymaya basliyosunuz. iki taraf da tamam , alacagımı aldım, verecegimi verdim deyince imzalar falan atılıp islem tamamlanıyor.
0
merope
(16.05.08)
- bi usta ya da servis ile anlaşıp önce aracı kontrol ettirin.
- temiz olduğuna ikna olursanız araç sahibi trafik vergi dairesinden satış için borcu yoktur yazısı alacak. bu yazı trafik cezası ve vergi borcu olmadığını gösterir belgedir. 7 gün geçerliliği vardır aklınızda olsun.
- sonra beraber notere gidip satış işlemini gerçekleştiriyorsunuz bu sırada vergisi fln ödeniyor satışın. satış masraflarını kimin ödeyeceğini önceden kararlaştırmanızı tavsiye ederim.
- parayı isterseniz bu sırada verebilirsiniz. noterde işlemlerin gerçekleştiği sırada. ya da satıcı ile anlaşırsınız, bankaya parayı yatırıp öyle notere gidersiniz. imzalar atılır. yeni aracınızı hayırlı olsun.
- kazasız belasız sürüşler dilerim.
0
sijwocaq
(16.05.08)
(6)

üstüne serilip uyunacak çimen aranıyor...

kuskusu
evet arkadaşlar yok mudur şu güzelim istanbul'da boğaza nazır bir tepenin üstünde örtümüzü serip minderimizi atıp uyuyabileceğimiz sakin bir çimenlik? size soruyorum. anadolu yakasında olsa süper olur, beleş olsa ama kalabalık olmasa, çok şey mi istiyorum. vasıta derdim yok, heryere giderim yeter ki
evet arkadaşlar yok mudur şu güzelim istanbul'da boğaza nazır bir tepenin üstünde örtümüzü serip minderimizi atıp uyuyabileceğimiz sakin bir çimenlik? size soruyorum. anadolu yakasında olsa süper olur, beleş olsa ama kalabalık olmasa, çok şey mi istiyorum. vasıta derdim yok, heryere giderim yeter ki söyleyin.
0
kuskusu
(15.05.08)
hem boğaza nazır, hem çimenlik, hem sakin hem de istanbulda. ütopik geldi biraz bana. maltepe sahili var aklıma gelen tepede değil ama hafta içleri belli saatlerde sakin çimenleri de var ama uyuyabileceğini sanmam.
0
babatema
(15.05.08)
Boğaziçi Üniversitesi?
0
sui
(15.05.08)
tamam tamam, daha makul olmak lazım demek ki. hafif çimenlik, hafif ağaçlık, boğaza denize gerek yok, sakin olsun, amele öküz kaynamasın yeterli. var mı böyle bir yer?
0
🌸kuskusu
(15.05.08)
haftaiçi emirgan korusunu deneyebilirsiniz.
0
guiltyconsciencegrows
(15.05.08)
beykoz tarafında tema nın bir yeri vardı ama.
köprünün hemen üstünde.
0
badfan
(15.05.08)
ulus parkı süperdir.

ikinci alternatif ise boğaziçi üniversitesi kuzey kampus'un yanındaki parktır. manzara ve ortam harika. (rumelihisarı iett son durağının yanındaki park)
0
robinbook
(16.05.08)
(7)

hangi yayınevi ??

marcelorios
roman çevirileri konusunda hangi yayınevi daha başarılı?ölü canları okuyorum şu anda artık kim çevirdiyse,midem bulandı.ondan önce de ana'yı okudum , o da çok yavandı.özellikle klasikleri hangi yayınevinden okumak lazım
roman çevirileri konusunda hangi yayınevi daha başarılı?

ölü canları okuyorum şu anda artık kim çevirdiyse,midem bulandı.ondan önce de ana'yı okudum , o da çok yavandı.özellikle klasikleri hangi yayınevinden okumak lazım
0
marcelorios
(14.05.08)
'iletisim yayinevi' tabii ki de.
0
egotm
(14.05.08)
(bkz: cem yayınevi)
(bkz: can yayınları)

bu ikisi, özellikle cem yayınevi bomba.
0
crayze horse
(14.05.08)
rus eserlerini cevirebilen 3-5 insan var zaten

ergin altay
mehmet ozgul
nihal yalaza taluy

u ozellikle ara. bana sorarsan nihal yalaza taluy un 1940-55 arası cevirilerini ozellikle ara.
0
bryan fury
(14.05.08)
sui
(14.05.08)
rus klasiklerini hasan ali ediz'den okuyunuz. altın kitaplar'ın eski baskısını israrla arayınız.
0
haggi bulut
(14.05.08)
ben de iletişim derim
biraz geç de olsa suç ve ceza ve karamazof kardeşleri okudum ikisi de çok iyiydi.
0
ezeriko
(14.05.08)
her klasiği her yayınevi basmadığı için deği$ik yayınevlerine bakmanız gerekecek. ama herkesin dediği gibi ileti$im - yapı kredi yayınları - can - cem - m.e.b. gibi belli ba$lı yayınevlerinin çevirileri genelde özenli ve çeviriyi bilen ki$ilere çevirttildiğinden dolayı gönül rahatlığıyla okuyabilirsiniz.

fiyat olayına da dikkat ediniz. 3'e 5'e satılan klasikleri okumayın daha iyidir. kırpıla kırpıla ku$a çevrilmi$ dostoyevskileri okuduğunuzda adamcağızın kemikleri sızlıyordur bence.

mümkün mertebe sahaflardan eski basım klasikleri alınız ve güvenle okuyunuz.
0
robinbook
(15.05.08)
(2)

"ne furuyon gerisekali!"

petekdoku
maalesef aklimda tek kalan basliktaki bu replik. bu bir derbi maci sonrasi futbolcular arasinda cikan kavgada(ya da taraftarla futbolcularin kavgasinda) bir futbolcu tarafindan kendisini engellemeye calisan polise soylenmisti. kimdi o futbolcu, kavga edenler kimlerdi, hatirlayan var mi? cok tesekkur
maalesef aklimda tek kalan basliktaki bu replik. bu bir derbi maci sonrasi futbolcular arasinda cikan kavgada(ya da taraftarla futbolcularin kavgasinda) bir futbolcu tarafindan kendisini engellemeye calisan polise soylenmisti. kimdi o futbolcu, kavga edenler kimlerdi, hatirlayan var mi? cok tesekkurler simdiden.
0
petekdoku
(14.05.08)
valla keto ile medyum memişin kavgasında, keto memişe "ne vuruyon salak!" diye bağırmıştı ama, bunu çıkaramadım.
eğer yazdığın gibi söylediyse, peltek dilli biri olması muhtemel. buradan yola çıkarak; benim aklıma ya beşiktaşlı tayfur ya da ibrahim geliyor ister istemez =)
0
punkertifo
(14.05.08)
Bir flash oyun vardı, kendi takımınıza göre seçtiğiniz rakip taraftarını dövüyordunuz. İşte orada dövülmek üzere GS'li seçilirse, o karakter söylüyordu bunu. Buradan bu futbolcunun GS'li olduğu sonucuna varabilir miyiz? Belki.
0
sui
(14.05.08)
(4)

tez - word 2007- sayfa no ekleme

dali dili havali korna
tezin ön arka kapağıdır, önsözüdür bunlarla cebelleşiyorum. kılavuz gereği numaralandırmanın "öz" sayfasından ve iii diye başlaması gerekiyo. ama "öz"den önce "iç kapak", "dış kapak" ve "onay sayfası" olduğundan napsam etsem o sayfanın no iv oluyo. nedir bu işi halletmenin yolu bilen var mı acaba?
tezin ön arka kapağıdır, önsözüdür bunlarla cebelleşiyorum. kılavuz gereği numaralandırmanın "öz" sayfasından ve iii diye başlaması gerekiyo. ama "öz"den önce "iç kapak", "dış kapak" ve "onay sayfası" olduğundan napsam etsem o sayfanın no iv oluyo. nedir bu işi halletmenin yolu bilen var mı acaba?
0
dali dili havali korna
(14.05.08)
Inset Page Number'a basınca altta format diye bişi var. Onu tıklayın, Start at'a 0 yazın. Ben öyle çözmüştüm.
0
sui
(14.05.08)
maalesef onu da denedim ama en az 1 demeniz gerekir gibisnden bi hata veriyo o zaman da..
0
🌸dali dili havali korna
(14.05.08)
iç kapağı ayrı,
dış kapağı ayrı,
içindekileri ayrı,
önsözü ayrı,
tezin kendisini ayrı bir şekilde 5 ayrı word parçasına ayırırsan, sanırım sorunun hallolacaktır.
her grubun kendi içinde istediğin format ve sayıda sayfa numaralandırması yapabilirsin.
3 seminer ödevi ve 4 tez ödevi (arkadaşlarının ödevini yapan saf insan) yaptım bugüne kadar.
dediğin o problemi hep böyle çözdüm.
0
punkertifo
(14.05.08)
sağolun varolun. pek güzel anlatmışsınız ama ben yine beceremedim!! ciltlemeye götürdüğümde fotokopiciye yaptırcam artık:)
0
🌸dali dili havali korna
(14.05.08)
(18)

paso kar görüntüsü geçen kış filmleri

yazardimulanben
1.böyle kafamda net bi' şey yok, iklimlerin, uzağın bazı sekanslarındaki gibi falan. ful kar yağsın etsin, kış ön planda olsun var mıdır bu tarz film ismi aklınızda, çok sevinirim efendim.2. çok küçükken izlemiştim bi' film vardı, böyle çocuklar kardan kaleler yapıp savaşıyolardı, ufak çocuklar. var
1.böyle kafamda net bi' şey yok, iklimlerin, uzağın bazı sekanslarındaki gibi falan. ful kar yağsın etsin, kış ön planda olsun var mıdır bu tarz film ismi aklınızda, çok sevinirim efendim.

2. çok küçükken izlemiştim bi' film vardı, böyle çocuklar kardan kaleler yapıp savaşıyolardı, ufak çocuklar. var mı ismini bilen? aklımda bu kalmış, bi' de paintball falan giriyodu işin içine heralde süper bi' çocuk filmiydi.

3. son olarak biraz alakasız bi' soru. bi' türk filmi vardı, üvey anne kızı banyoya kapatıyodu burnuna böcek falan sokuyodu, doktor film çekmişti filmde de görünüyodu falan. babana söyleme bilmem ne gibisinden replikler hatırlıyorum. türk filmi olabilir mi bu, kime söylesem hatırlamıyo kafayı yiycem var mı bileniniz?

şimdiden çok teşekkürler.
0
yazardimulanben
(11.05.08)
deckard
(11.05.08)
1- Nói albínói(?)
2- O filmi ben de izlemiştim ama adını bilmiyorum...
0
late viper
(11.05.08)
fargo karda geçiyordu sanki.
0
ozdek
(11.05.08)
1 abi felaket senaryolu ""yarından sonra" diye bir filüm var. ingilizcesi neydi beah??? day after tomorrow
0
omer460
(11.05.08)
hülya koçyiğit'in derman filmi böyledir. yaz günü izleseniz bile iliklerinize kadar üşürsünüz.
0
conrad moricand
(11.05.08)
stalingrad var, karda kıyamette geçiyor.
0
gerrain
(11.05.08)
teşekkürler cevaplar için. aralarından groundhog day ve Nói albínói'yi izlemedim bunları indireyim. of ulan zengin olursam nerde kış var o yarımküreye göç edicem. aklına başka gelen olursa yazıverin lütfen efendim. tekrar teşekkür ettim.
0
🌸yazardimulanben
(11.05.08)
Tarkovski'nin Mirror'u yanlış hatırlamıyorsam.
0
sui
(11.05.08)
katırcılar var. izleyin derim.
0
robinbook
(11.05.08)
paso olmasa bile çok güzel karlı sahneleriyle birlikte: "uzak" filmini önerebilirim.
0
thinkbeforedoing
(11.05.08)
mirror'da on dakika kadar falan vardı kar evet. katırcıları feci merak ettim inşallah bulurum bi' yerlerden, buzlar çözülmeden vardı aklıma geldi şimdi onu da indireyim bulursam. uzak'ı izlemiştim. çok teşekkürler tekrardan!
0
🌸yazardimulanben
(11.05.08)
doktor zivago
0
cinematography
(11.05.08)
snow cake henüz izlemedim ama isimden belli. kanada filmi zaten.
snow walker bu da kanada
çizgi filmi de hoşunuza gidiyorsa happy feet =)
into the wild'da çok yok ama sonu alaska'da geçiyo
muhtemelen izlemişsinizdir ama eternal sunshine of the spotless mind'da harika karlı sahneler var
paha maa (frozen inside) bunu da izlemedim ama fin filmi, yine isimden ve kapağında soğuktan götü donmuş birinin fotoğrafı var.
the jacket'da da güzel karlı sahneler vardı.
atanarjuat bak bunu da izlemedim ama film eskimo dilinde.
o değil de ben bu karlı filmlerimi bi oturup bi güzel izliyim.
bonus: www.imdb.com
0
blackbasat
(12.05.08)
0
frant1c
(12.05.08)
İnsomnia var. Hep kar görüntüsü var dersek yalan olur ama Alaska'da geçiyor.
Vertical Limit var bi de. Hohho..
0
inatci kahraman aga
(12.05.08)
touching the void...
0
cinematography
(12.05.08)
tibette 7 yıl var karlar falan..
0
isott
(12.05.08)
the gold rush. mevsim kı$ da film sıcak olur mu? :p
0
durum serserisi
(12.05.08)
(1)

[ykb] kredi kartından nakit cekme

ccompiler
nedir ne degildir bu . ne kadar faiz gelir bir bilgisi olan var mıdır .örn 1000 ytl çektik. tesekkurler
nedir ne degildir bu . ne kadar faiz gelir bir bilgisi olan var mıdır .örn 1000 ytl çektik. tesekkurler
0
ccompiler
(10.05.08)
www.worldcard.com.tr den baktığım üzere nakit çekim faizi %4.54'müş, buna vergi ve harçlar dahil değil. Bu şu demek, 1000 YTL çekerseniz son ödeme tarihine kadar olan süre için faiz hesaplamanız gerekir.

Örnek diyelim ki Mayıs 10'da 1000 YTL çektiniz. Hesap kesim tarihiniz 20 Mayıs, 10 günlük faiz hesaplayacaksınız o zaman. Bunun 30 günlüğü yaklaşık 50 milyon falan olur, siz 20 Mayıs'ta hesap kesildiği gün gidip borcunuzu öderseniz, 16-17 milyon faiz ödersiniz. Borcunuzu ödediğiniz gün ile parayı çektiğiniz gün arasındaki süre ne kadar uzarsa sizin faiz hesabı da o ölçüde artar.

Bu arada, nakit çektiğiniz anda, kartınızdaki alışverişe de faiz işlemeye başlar. Bir başka deyişle kartınızda 500 YTL'lik alışveriş var diyelim. Eğer nakit çekmezseniz ve ayın 20'sinde hesap kesim tarihi ise , hesap kesim tarihinden sonra da diyelim 10 gün ödeme süresi var, gidip 500 YTL'yi ödersiniz olay biter.

Ama kartta 500 YTL alışveriş borcu var ve siz bir de nakit çektiniz, nakit çektiğiniz gün alışverişinize de ayrı faiz işlemeye başlar. Yani o zaman alışveriş için sadece 500'ü kapatmanız değil, 500+faizi kapatmanız gerekir ödeme günlerinde.
0
sui
(10.05.08)
(3)

Anneler Günü silüeti

sui
Hani böyle bir anne silüeti vardı, inci kolyeli, saçları dışarı kıvrık falan. Aradım taradım bulamadım, bir bulduran olsa?
Hani böyle bir anne silüeti vardı, inci kolyeli, saçları dışarı kıvrık falan. Aradım taradım bulamadım, bir bulduran olsa?
0
sui
(05.05.08)
buna benzer bir$eydir aradığınız.

me$hur schwarzkopf logosudur.

www.nationalsalon.com
0
robinbook
(06.05.08)
kaynana bile var, ancak bir yerde kullanmanız gerekiyorsa üzerinde oynamadığınız sürece
pek uygun değil sanırım..

www.cardfinans.com.tr
0
sharpenter
(06.05.08)
Tamam bunlar işimi görür. Teşekkürler.
0
🌸sui
(06.05.08)
(6)

jansport sırt çanatasını çamaşır makinasında yıkamak

insanimsi
airlift modeli bir sırt çantam var. aşırı kirlendi. ama kullanma kılavuzunda sadece hafif sabunlu bezle siliniz falan diyor. sorum şu ki: ben bunu çamaşır makinasına atsam, omuzluklarındaki madde bozulur mu? ya da şu ayarda yıkarsan bir şey olmaz diyebileniniz var mı? çantamdan çok memnunum ve otuz
airlift modeli bir sırt çantam var. aşırı kirlendi. ama kullanma kılavuzunda sadece hafif sabunlu bezle siliniz falan diyor. sorum şu ki: ben bunu çamaşır makinasına atsam, omuzluklarındaki madde bozulur mu? ya da şu ayarda yıkarsan bir şey olmaz diyebileniniz var mı? çantamdan çok memnunum ve otuz yıllık garantinin 1 yılda bitmesini istemiyorum.
hepinizi seviyorum.
0
insanimsi
(05.05.08)
uyarı: sadece fikir yürütüyorum, belli bir deneyimim bulunmamaktadır.

çamaşır makinesinde hassas kumaşlar için (saten, ipek vs.) olan programda yıkayabilirsiniz. deterjanın kimyasal olarak çantanıza zarar vereceğini sanmıyorum. sıkma programını iptal ederseniz fiziksel olarak da zarar verme olasılığınız sıfıra yaklaşır -diye tahmin ediyorum-.
0
ref
(05.05.08)
elde yikayin
0
trimpot
(05.05.08)
diş fırçasıyla yıkayın. bulaşık deterjanı kullanın. ben şapkalarımda bu ikiliyi kullanıyorum henüz hiçbiri deforme olmuş değil. yeni gibi duruyorlar yıllardır.
0
neronas
(05.05.08)
Bence perdeden daha fazla hassas değildirler. Bir yastık kılıfının içine koyup ağzını bağlayın ve makinede fazla sıkmalı haşat etmeli olmayan bir programda yıkayın.
0
sui
(05.05.08)
ben olsam çamasır makinesinin elde yıkama şeysinde yıkarım. ne zaman makinede yıkanmaz denen bişey görsem öyle yaparım
0
merope
(05.05.08)
benim eastpackleri annem lisede camasir makinasinda yikardi. hicbisi de olmamisti..
0
terp
(05.05.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.