[]

şarap ile ilgili çeviri- güncel- cevap için ayanux ve yedek ruh özellikle
(git: 32514)
gözden kaçmaması için yeni bir duyuru açtım
önceki cevaplar için teşekkür ederim ama anlamadığım işin içine tat niye girdi onu anlamadım bir de renk var tabi ki
misal ağızda tütün tadları bırakan, yakut rengiyle
sonra "elegant notes" ne anlama geliyor?
gözden kaçmaması için yeni bir duyuru açtım
önceki cevaplar için teşekkür ederim ama anlamadığım işin içine tat niye girdi onu anlamadım bir de renk var tabi ki
misal ağızda tütün tadları bırakan, yakut rengiyle
sonra "elegant notes" ne anlama geliyor?

elegant notalar bildiğin. Parfümde de kullanılıyor aynı terminoloji, üst notalarda badem ve vanilya falan diye. Baskın kokuları kastediyor sanırım.
- sui
(02.07.08 23:18:42)

selam,
öncelikle şarap tadımlarında değerlendirme 3 aşamada yapılır.
görsel inceleme + koku + tat.
dolayısıyla bu tanımalrın olması son derece normaldir.
bir şarabın değerlenırmesi de tanımlandığı özellikleri size gözde, kokuda ve damakta ne kadar iyi yaşattığı ile ölçülür.
mesela daha önce yazdığınız tanımlarla önerilen bir şarabı tattığınızda (tabi ki üzümü, üretim yılı, tekniğini de bilerek) onun vaat ettiği değerlerle sizin damağınızda keşfettiğiniz arasındaki yakınlık optimum olandır.
rengiyle, kokusuyla ve tadıyla benzer zevkleri vermelidir ki ona iyi bir şarap diyebilelim. yoksa bir şarabın ölçümü ne parasıyla, ne üzümüyle, ne şişesiyle, ne markasıyla yapılır. kısaca vaat (yani o tanımlar) ve size hissettirdiği. bu tanımalr doğrultusunda eksik olduğunu düşündüğünüz bir durum var ise, rengi açıksa, koku veya tadında olması gerekenler yoksa size başka şeyler düşündürmelidir.
a) ömrünü tamamladı
b) yanlış saklandı
c) pazarlama taktiği
d) ben şaraptan anlamıyorum :)
mesela geçtiğimiz senenin en iyi şarabı seçilen markanın fiyatı 20 usd idi.oysa pahalı bir şarabın her zaman iyi olduğu düşünülür. genelde çok yüsek rakamlı şaraplar çok iyi yılların, çok özel bağların, çok farklı üretim teknikleriyle elde edilen ürünlerdir.
eğer şarapların üzümü, yılı, markası, ülkesi ve üretim tekniği ile de bilgi verebilirseniz daha aydınlatıcı bilgi verebilirim.
konudan uzaklaştığımı bilerek bir örnekle daha açıklık getirmek isterim; türkiye'ye gelen ve eski rekolteli şarapların çok yüksek değerlerden satıldığı bir gerçektir. ancak burada gözden kaçan bir şey vardır ki fransa, almanya'nın çeşitli bölgelerinde olduğu gibi yıldan yıla major mevsim değişiklikleri olan ülkelerde hasadın çok kötü gittiği, doğrudürüst üzümün bile yetişmediği seneler vardır. genelde türkiye'ye gelen ürünler, bu ülkelerde çok rağbet görmeyen dönemlere aittir. bu yüzden oh 1997 cabernet lıkır lıkır diye bi durum gerçeği çok iyi yansıtmaz.buna da dikkat etmekte fayda vardır.
öncelikle şarap tadımlarında değerlendirme 3 aşamada yapılır.
görsel inceleme + koku + tat.
dolayısıyla bu tanımalrın olması son derece normaldir.
bir şarabın değerlenırmesi de tanımlandığı özellikleri size gözde, kokuda ve damakta ne kadar iyi yaşattığı ile ölçülür.
mesela daha önce yazdığınız tanımlarla önerilen bir şarabı tattığınızda (tabi ki üzümü, üretim yılı, tekniğini de bilerek) onun vaat ettiği değerlerle sizin damağınızda keşfettiğiniz arasındaki yakınlık optimum olandır.
rengiyle, kokusuyla ve tadıyla benzer zevkleri vermelidir ki ona iyi bir şarap diyebilelim. yoksa bir şarabın ölçümü ne parasıyla, ne üzümüyle, ne şişesiyle, ne markasıyla yapılır. kısaca vaat (yani o tanımlar) ve size hissettirdiği. bu tanımalr doğrultusunda eksik olduğunu düşündüğünüz bir durum var ise, rengi açıksa, koku veya tadında olması gerekenler yoksa size başka şeyler düşündürmelidir.
a) ömrünü tamamladı
b) yanlış saklandı
c) pazarlama taktiği
d) ben şaraptan anlamıyorum :)
mesela geçtiğimiz senenin en iyi şarabı seçilen markanın fiyatı 20 usd idi.oysa pahalı bir şarabın her zaman iyi olduğu düşünülür. genelde çok yüsek rakamlı şaraplar çok iyi yılların, çok özel bağların, çok farklı üretim teknikleriyle elde edilen ürünlerdir.
eğer şarapların üzümü, yılı, markası, ülkesi ve üretim tekniği ile de bilgi verebilirseniz daha aydınlatıcı bilgi verebilirim.
konudan uzaklaştığımı bilerek bir örnekle daha açıklık getirmek isterim; türkiye'ye gelen ve eski rekolteli şarapların çok yüksek değerlerden satıldığı bir gerçektir. ancak burada gözden kaçan bir şey vardır ki fransa, almanya'nın çeşitli bölgelerinde olduğu gibi yıldan yıla major mevsim değişiklikleri olan ülkelerde hasadın çok kötü gittiği, doğrudürüst üzümün bile yetişmediği seneler vardır. genelde türkiye'ye gelen ürünler, bu ülkelerde çok rağbet görmeyen dönemlere aittir. bu yüzden oh 1997 cabernet lıkır lıkır diye bi durum gerçeği çok iyi yansıtmaz.buna da dikkat etmekte fayda vardır.
- yedek ruh
(03.07.08 00:39:04 ~ 00:46:37)
1