Giriş
(7)

Şu arabalar nasıl

arbre
Öncelikle otomatik, öncelik dizel ama benzinli de olur, max 150 bin km araba istiyorum ağır hasar kayıtsız.https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-peugeot-2009-model-peugeot-206-otomatik-vites-110-binde-ilk-sahibineden-1114547295/detayhttps://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-opel-opel
Öncelikle otomatik, öncelik dizel ama benzinli de olur, max 150 bin km araba istiyorum ağır hasar kayıtsız.

www.sahibinden.com
www.sahibinden.com

Şunlar iyi geldi. Alınır mı? Sağ olun. 450 bin TL verebilirim şu an. 500 bin TL ekle şunu al gibi fantastik öneriler istemiyorum. Borçsuz, kredisiz alacağım. Bir de kaç bin TL indirir? 20 30 bin indirir mi?
-1
arbre
(06.12.25)
İlki hem pejo hem otomaik. Hemen uçurdum.
Diğeri zaten kaput değişmiş diyor şimdiden. Bi de aracın yanına gitsen röportaj adam gibi skeçin içşnde yer alacaksın.
Üzgünüm bu paraya beklentini düşürmen gerekiyor ve sürekli sanayiye gidip ustalarla uğraşmayı kabullenmen.
Bu paraya efsane kasa corolla alır kafa dinlersin. En dandik çin motoru bile 70 binden başlıyor.
Çöplükten hayır gelmez.
0
luluki
(06.12.25)
Benim tavsiyem bunlar arasinda corsa. 405 demis, 5 bini indirim için birakmis belli. Gerisi ikna kabiliyetinde. Hayırlı olsun.
0
duster
(06.12.25)
duster, Opel benim de kafama yattı, 100 bin km kullanıp 200 bin km'de satılabilir mi onu da merak ettim
0
🌸arbre
(06.12.25)
Benim favorilerimdeydi 2. Araç için. Vazgectik eve tadilat yaptık. 2. Elde tasarımı konforu değil sağlamlık aramalısın.
shbd.io
0
luluki
(06.12.25)
eski dizel otomatik araba alınmaz. alırsan da kenarda en az 100-150 yedek tutman lazım.
0
orpheus
(06.12.25)
Psa dan araba alınmaz
0
baldan kaymak
(07.12.25)
Hocam ikisi de psa-stellantis grubu, bu fiyat aralığında bu yaşlarda araç alacaksanız atmosferik uzak doğu araçlarına bakın.

Honda, toyota belki hyundai...

honda jazz
toyota yaris belki auris fiyat yeterse
hyundai i20 i30

bunlar sizi uzun süre götürebilecek araçlar.

2. araç olarak yaris kullanıyorum şehir içinde ufak tefek sağa sola gitmeye, 220bine geldi araç, servisle konuştuk diyor ki 500bini görür bu motor&mekanik.
0
anten
(07.12.25)
(6)

Eve toprak hattı çektirmek ne kadara mal olur?

ya ben lan neyse
apartmanda banyolara mutfağa bile çekmemişler toprak hattı.ben kendi dairem için çektirsem kaça mal olur? 4. kattayım.yaklaşık maliyet söyleseniz de olur.
apartmanda banyolara mutfağa bile çekmemişler toprak hattı.

ben kendi dairem için çektirsem kaça mal olur? 4. kattayım.

yaklaşık maliyet söyleseniz de olur.
0
ya ben lan neyse
(05.12.25)
Projelendirmeden öyle bir şey yapılabilir mi acaba diye soruya bir ilave de ben yapayım.
0
Mirket
(05.12.25)
malzemesi çok bişey tutmaz 4-5k civarı. işçilik ise anlaşmaya bağlı. nereden bakarsan bak 2 günlük iş var ve bina dışına iskele -merdiven bişey kurularak dışarıdan hat taşınacak. bahçede beton olmayan bir bölgeye çukur kazılıp, kazıklar çakılacak.
bir de toprak hattı işini mahalle elektrikçisi pek bilmez. bu konuya hakim birini bulmak lazım.

şimdilik ek önlem olarak çok acilen iyi bir marka(siemens, schneider) 30 mA kakr (kaçak akım koruma rölesi) ekletin. röle 700-800 civarı. işçilik de 500-600 olabilir.
0
orpheus
(05.12.25)
@orpheus: hocam kaçak akım rölesi topraklamanın yerini tutar mı geçici de olsa? topraklama olmayan yerde çalışmaz yazıyor sözlükte.
0
🌸ya ben lan neyse
(05.12.25)
Armuttan ilan acip fiyat al mutlaka
0
die fetten jahre sind vorbei
(05.12.25)
kaçak akım rölesinin toprak hattı ile işi yok. faz nötr - girer faz nötr çıkar. fazdan geçen akımın aynısı nötrden geri dönmüyorsa arada fark varsa, yani akım başka bir kaçak hattan toprağa geri dönüyorsa bunu fark eder ve koruma amaçlı olarak atar. yani anlık olarak çarpılır ama ölmezsiniz.

topraklamanın yerini tutmaz ama can güvenliğinizi sağlar, uygulaması basittir.
0
orpheus
(06.12.25)
bu külfetli bir durum. bakır panonun kazılıp toprağa gömülmesi vs. artı projelendirme fiyatıylan beraber yüksek maliyet çıkar. apartman olarak yaptırırsanız daha uyguna gelir.
0
mikahakkinen
(06.12.25)
(18)

Bu flört de mi olmaz

euteamo
Her şeyin doğrusu bilen sevgili ekşiciler,Daha önceki yorumlarınız nokta atışı olduğu için yine size danışmak istedim.Malum bi etkinlikte tanıştığım bana bi yakın bi soğuk yapan saçma sapan biriyle buluşmuştum ve adam bana eski kız arkadaşlarını falan anlamıştı detaylı bir şekilde. saçma sapan bi ak
Her şeyin doğrusu bilen sevgili ekşiciler,

Daha önceki yorumlarınız nokta atışı olduğu için yine size danışmak istedim.

Malum bi etkinlikte tanıştığım bana bi yakın bi soğuk yapan saçma sapan biriyle buluşmuştum ve adam bana eski kız arkadaşlarını falan anlamıştı detaylı bir şekilde. saçma sapan bi akşam yaşamıştım. Her sabah günaydın mesajı vs yazan adam buluşmadan sonra da bir daha hiç yazmadı ben de ona yazmadım, ilginç bir deneyimdi ama biraz canımı sıktı itiraf edeyim. Çünkü normalde kafamı çevirip bakmayacağım adam bi kaç saçma mesajla yakın gibi davrandığı için resmen düştüm hahah.


Neyse biraz bu mevzudan kafam dağılsın diye uzun süredir tanıdığım (6-7 senedir ama toplam 4 kere biri de hariç hep başkalarıyla birlikte görüştüğüm) İspanyol bi çocukla daha sık görüşmeye başladım. Çok iyi Türkçe biliyor ve Türkçe konuşuyoruz bu arada.

Bu çocuk da sıkıntılı bir ilişkiden çıkmış bol dopaminli. O kızı unutmaya çalışıyor anladığım kadarıyla. App’lerden falan da birileriyle görüşüyormuş, kendisi anlattı. Onu hep ben davet ediyorum bi yerlere, o da geliyor. Bir kere bienal gezdik beraber çok eğlendik. 5 saat falan takıldık yemek yedik. (hesabı ben ödedim – bunu daha sonra beni evine davet ediyor onu açıklamak için söylüyorum). Güzel sohbet ettik ilişkiler neden yürümüyor vs muhabbeti oldu. O zaman bana applerden insanlarla görüştüğünü anlattı falan komik birkaç bişi. Eski kız arkadaşından ve dopamin mevzusundan bahsetti. Benim de bu buluştuğum saçma insanın bana yaşattığı sanırım aynı şey dopamin, bağımlılık yaptı haha

Neyse o akşam başka arkadaşlarımızla buluşmamız gerekiyordu, o sigara içmiyor ve dumana vs alerjisi var. Oturduğumuz yer öyle olunca o hiç oturmadan kalktı. Ben de çok ilgilenmedim açıkçası.

Buluştuğumuzda Türk kadınlarından yakındı, hepsi evlenmek ve çocuk istiyor falan dedi. Biraz itici geldi bu şekilde anlatması itiraf edeyim benim çocuk- evlilik gibi bi düşüncem yok ama yine de itici geldi. Bir de “pasaport olarak görüyorlar”. Dedi. Benim vize problemim yok o yüzden böyle rahat konuşmuş olabilir ama yine de itici geldi.

Yolda yürürken birinin beni süzdüğünü söyledi. Ben de fark etmedim dedim. Hakkaten de fark etmedim, etmem. O zaman ben Türk erkekleri gibi değilim dedi, işte biri bir kıza bakarsa onunla kavga etmem mealine gelen bir şey söyledi. Hindistanda öğrendiği bir masajdan bahsetti falan filan hahah ama genel olarak eğlenceli bi gündü.

Neyse bir hafta sonra ben yurt dışında bi yere gittim ve ona bi foto attım güzel bir sanat eseriyle. O zaman ona da kusura bakma başka yerde oturabildik, neden kalktığını anlayamadım falan dedim. O da işte önemli değil seninle çok güzel vakit geçirdim falan dedi. Yemeğe gel, yemek pişirmeye başlamak istiyorum dedi. Harika olur dedim. Bir daha yazmadı. Bu Perşembe oldu, Salı günü ben yazdım yarın senin o taraftayım işin yoksa buluşalım diye. O da bana gel dedi. Ben de işim geç bitebilir erken biterse gelirim dedim. İşim de erken bitti, çok yorgun olmama rağmen gittim evine. Ben biraz daha romantik bir şey bekliyordum sanırım. Gerçi çok kibardı ve gayet güzel bir yemek pişirmişti. 2 saat falan oturdum ve ertesi gün de işim olduğu için kalktım. Benimle metro istasyonuna kadar yürüdü. Gayet güzel bir sohbetti ama çok arkadaşça gibi geldi. Bana mı öyle geldi yoksa bilemedim. Acaba ben ona yemek ısmarladım diye mi eve davet etti, bilemiyorum. Dün akşam görüştük. Ne o yazdı sonra ne de ben. Bu adam beni friendzone mu yaptı acaba, bir şey çıkar mı? Tatlış bir insana benziyor, yorumlayım pls.
0
euteamo
(04.12.25)
Ablam bu kadar değişik tipi nereden buldun. Bu kadar eve gidip cinsel öbüşme olmadıysa gay falandır. Olmaz kısaca. Uzatmayayım. Normal insan bul.
0
arbre
(04.12.25)
adam seni friend zonelamis.
üstüne düsersen olur ama uzun soluklu zor. adam ispanyol. niyetini belli et, bir daha evine gittiginde kesin öbüsürsünüz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.12.25)
İçini kimse bilemez, ama anlattıklarıza bakalım;

1- Unutmaya çalıştığı birinden size bahsetmesi
2- İlişki konusu açılınca görüştüğü insanlardan bahsetmesi
3- Oturulan mekan sebebiyle başka yol önermeden ortamdan sıvışması
4- Türk kadınları özelinden "hepsi ilişki istiyor" vurgusu (ilişki yaşamakla ilgilenmiyor)
5- Birinin süzdüğünü söylemesi (wingman eğilimi)
6- Yoktan gelen kavgaya girmem muhabbeti (benden beklentin olmasın mesajı)
7- Konuşma başlatma ihtiyacı duymaması

Bunlar arasında bence en kritik olanlar 2. ve 4. maddeler. İlgi duyduğunuz birine hiçbir zaman böyle yaklaşmazsınız.

Bunları analiz edince sizi friendzone'a itmeyi geçtim. Umut vermemek için çaba harcıyor gibi. İlginiz olduğunu anlamış ve bu ilgiyi beslemek istemiyor.

Sonuç: Tamamiyle umutsuz.
+2
akhenaten
(04.12.25)
@arbre gayet kibar aşırı normal bi çocuk aslında, gay değil :-P
0
🌸euteamo
(04.12.25)
anlatılan son paragrafta netliğe dair bir şey yok. hep olaylardan ve flörtöz davranışlardan anlam çıkartılmış. ben artık bir şeyi hareket olarak ya net ya da söz olaraksa da net bir şekilde söylüyorum. açıkçası bunları net yapmadığınız şekilde insanlar gidiyor ve sizin anlattığınız şekilde bol kafa karışıklığı olan durumlar yaşıyorsunuz. netlik candır.
0
evimin paspasi
(04.12.25)
Olmaz, siradaki gelsin. Ama böyle mikroskop ile inceler gibi iliskiyi an be an anlam çıkarmak için inceler, kafaya takarsan zaten hic bisey olmaz. Sal be kardesim...
+1
duster
(04.12.25)
Kafa dengi bir insan bulmuşsunuz. İlişki nereye gider diye düşünmeden takılın, tadını çıkarın. Olacağı varsa olur.

Sizden giden sinyalleri algılamamış olabilir bu arada. Net olmayan sinyale hem de kendi evinde romantik ortam kurmak rahatsız edici olabilirdi. Bu bence artı puan :) Niyetiniz ciddiyse daha net sinyaller gönderin bakalım antenleri neler algılayacak.
+2
cosmicstring
(04.12.25)
ayrıl koko diyorum.
0
mungojerry
(04.12.25)
@cosmicstring yani ciddi derken güzel vakit geçirmek istiyorum sadece normal bir insanla :-) daha nasıl net sinyal gönderebilirim onu da bilmiyorum. Şimdiye kadar her buluşmayı ben ayarladım. Bence o beni anladı ama eski kız arkadaştan dolayı onun kafası karışık. Bu bir soğuk bir sıcak yapan insanlar karşı tarafın dengesini altüst ediyorlar. O kızla yaşadıklarıyla karşılaşyürüyorsa benden sıfır dopamin aliyor çünkü kaos yok haha
-1
🌸euteamo
(05.12.25)
Vakit geçirin, huzurlu, dengeli kadın görsün :) Bu arada siz de onun dengesine bakarsınız.
+1
cosmicstring
(05.12.25)
Öncelikle bir ilişkiden beklentiyi kesinleştirmek lazım. Ayrıca mevcut durumda karşı tarafın manipülasyonuna açıksınız. Evlilik, çocuk, vize muhabbetinde ağırlığınızı koymamışsınız, teslim olmuşsunuz.

Adam resmen one night stand'ın yolunu yapmış, gelecek sıfır. Endorfin, dopamin, serotonin, adrenalin salgılamak için güzel fırsat ama mantıklı bir ilişki için süper saçma bir seçim.

Eski eleman kızlardan bahsedince problem oluyor ama bu eleman online görüştüğü kızları anlatınca sıkıntı yok, destekli atabilirim ki yeni elemanın ekonomik durumu ve tipi eskisinden daha iyi.

Özet : Neeeexxxt.
0
kimlanbu
(05.12.25)
@kimlanbu desteksiz attın haha ekonomik durum da tip de sanırım eşit. ikisi de çok tipim değil aslında ama diğeri hakkaten deliymiş. adam görüntülü arayıp tüm evini göstermişti - yatak odası, banyosu dahil haha - bana yakınmış gibi yapmak için. bu arkadaşın evine gittim ve sadece salonunu gördüm hahaha. diğer arkadaş gerçek bi deliydi sanırım. ayrıca öbürüyle buluşmamız date'ti hakkaten ve saçmaydı eskilerden bahsetmesi. ispanyol arkadaşı yıllardır tanıyorum date gibi buluşmadık ve konuşurken gelişti ben de anlattım. ayrıca yemekte eskilerden hiç bahsetmedi gibi. Ama haklısın maalesef manipülasyonuna açığım, kabul.
0
🌸euteamo
(05.12.25)
Normal değil anlattıkların.
Adamın evine gitmişsin sevişme olmamış. İspanyol da sıkıntı var.
0
Cezcez
(05.12.25)
senin baktığın gibi bakmamış çocuk bu olaya. sen flörtleşmişsin ama o sıradan arkadaş gibi yaklaşmış. belki kafasında seninle ilişki yaşamayı düşünmüştür ama seni koyacak yer bulamamıştır.

bu çocuk tanıdıkça daha çok nefret edeceğin biri. bu konularda pek yanılmam. ben o vibe'ı aldım. şu an sevgilin olmadığı için yeni yeni görüştüğünüz için her şeyi sana güzel geliyor can sıkan şeyleri de tolere ediyorsun ama tanıdıkça daha tersi olacak.

gelişmelerden bizi haberdar et.
0
koela
(05.12.25)
bu kadar direkt bir insanın romantik bir ilgisi olsa çok net belli ederdi. seninle arkadaşça ilgileniyor.
0
orpheus
(05.12.25)
@koela niye öyle dedin ya haha Türk erkeklerinden zaten tanıdıkca nefret ediyoruz ispanyoldardsn da mı öyle olacak
0
🌸euteamo
(05.12.25)
İncitmeden kırmadan nasıl anlatırım bilemedim ama,
Nefes alsın yeter kafasındaki aç Türk erkeği alışkanlığından sıyrılıp,
Seçici, doymuş, Avrupa erkeğine geçiş yapamamışsın diye düşünüyorum.
Adam seninle ilişkiyi mevcut durumdan daha öteye taşımak istemiyor işte.
Çok basit değil mi?
0
Mirket
(05.12.25)
O kadar ileri gitmek istememiştim ama,
Her sabah günaydın mesajları yazan adam ilk buluşma sonrası iletişimi kesiyorsa,
App'lerde dolaşan adam, hep senin aramanı bekleyip o kadar davetkar davranışı görmezden geliyorsa
adamlarda yanlış aramayı bir kenara bırakman gerekmiyor mu? Nefes alıyor olman yetmiyor demek ki.

Aynı şey erkek halimle üstüste iki kez bana olsa, öncelikle dişçime giderdim. Nefesim falan mı kokuyor diye.
0
Mirket
(05.12.25)
(8)

elm327 obd cihazı

kibritsuyu
hepsiburada'da gördüm, gaza geldim bir tane bu obd cihazlarından aldım. telefona da kutusundaki karekoddan okutup uygulamasını yükledim. ayrıca bir de internette tavsiye edilen torque isimli uygulamayı yükledim.hem 2001 model renault clio ile denedim, hem 2019 model toyota corolla hybrid ile denedim
hepsiburada'da gördüm, gaza geldim bir tane bu obd cihazlarından aldım. telefona da kutusundaki karekoddan okutup uygulamasını yükledim. ayrıca bir de internette tavsiye edilen torque isimli uygulamayı yükledim.

hem 2001 model renault clio ile denedim, hem 2019 model toyota corolla hybrid ile denedim, ikisinde de telefonu cihaza bağlayamadım. kendi uygulaması sıfır zaten, civardaki bluetooth'ları bile taramaktan aciz. torque ile toyota bir ara bağlanır gibi oldu, oradaki düğmelere tıkladım, kesildi.

her iki araçta da obd portu var, daha doğrusu obd portu mu bilmiyorum, cihazın cuk diye takılabildiği bir port var. clio'da orta küllüğü çıkarınca altında, toyota'da şoför koltuğu sol diz hizasında.

ben mi yanlış yapıyorum, cihaz mı uyumsuz, arabalar mı uyumsuz, program mı yanlış, ben mi yanlış yere takıyorum, kaputu açıp oralarda bir yere mi takmalıyım?

yardımcı olabilir misiniz?

not: arabalar telefon ve internet çekmeyen kapalı garajda iken denedim, sadece cihaz ve telefon arasında bluetooth bağlantısı yeterli olur diye düşündüm. illa telefonun veya internetin çekmesi gerekli midir? ona göre dışarı çıkarıp deneyeyim.
+1
kibritsuyu
(02.12.25)
Bunlar biraz cins aletler. Önce telefonun kendi ayar menüsünden mi Bluetooth cihazı ekliyorsunuz? Öyle ise oradan silip direkt uygulamadan eklemeye çalışın ya da tam tersi de olabilir. Bendekinde öyle bir şey hatırlıyorum.
0
orient blue
(02.12.25)
en önce programın içinden bağladım, eşlenmiş cihazlar çıktı, aralarında bu yok. hmm demek ki önce telefonun kendi bluetooth ayarlarından eşleyip sonra oraya giricem dedim, oradan eşlendi. sonra programda da gözükmeye başladı ama bir türlü bağlantı kuramıyor.

cihazın kutusundaki karekoddan yüklediğim program hiç liste bile göstermiyor. etraftaki cihazları taramayı bırak, eşlenmiş listeyi bile açmıyor.
0
🌸kibritsuyu
(02.12.25)
bazı obd cihazları takıldıktan sonra kendileri bir wifi ağı oluşturuyor oraya bağlanmanız gerekebiliyor. obd taktıntan sonra kontağı çevirip araca elektriği verin. sonra wifi ağlarında bakın bi obd isimli bir ağ var mı diye. bendeki obd cihazının kullanımında mobil ağı falan da kapatıyorum, cihazı obd portuna yerleştirip kontağı açıyorum, sonra ilgili ağa bağlanıyorum, uygulama içinden tekrar cihaza bağlanıp ilerliyorum.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(02.12.25)
muhtemelen bu cihazların kullanımı markaya göre farklıdır ama ben şunu görmüştüm cihazı arabaya bağladıktan sonra yarım saat üstünde kalmıştı, birkaç tur atmıştık, sonra dükkana gelince cihazı söktüler ve tablete bağlayıp verileri incelediler
0
bravoteam
(02.12.25)
Ben de zamanında ucuz yollu olanlarından almıştım, kutunun üzerinde yer alan karekod'la inen program cacık, bağlanmıyor, bağlansa verileri doğru dürüst göstermiyor, gösterse silmiyor vs vs...

Android için "Car Scanner" isminde (mavi bir yuvarlağın içinde beyaz motor göstergesi var) uygulama indirdim (belki satın almışımdır, ucuz bişeydi) onunla artık çok daha kolay bağlanıp hata kodlarını görüp, silebiliyorum...

OBD cihazının menziliyle alakalı bazen telefonu cihaza yakın bir şekilde bir iki dakika bırakınca bağlanıyor, bazen 15-20 saniyede bağlanıyor, dilinden anlamak çok kolay değil ama birkaç yıl içinde sanayiye gitmeme gerek kalmadan hata kodlarını öğrenmeme, kendi başıma giderebileceğim arızaları gidermeme, şu-bu sebeple ekranda beliren arızaları kendi kendime silmeme yaradı, parasını çıkaralı çok oldu.
+1
arpaci kumrusu
(02.12.25)
önce profil olarak eşleştiriyorsun. telefondan bt cihazları tara gibi bir menu olacak. orada adı obd veya elm olan cihazı bulup pair demen lazım. şifre soracak modele göre 0000 - 1234 - 12345 gibi şifreler olabiliyor. pair ettikten sonra açtığın uygulama cihazı görecektir.
0
orpheus
(02.12.25)
net bir çözümünü hatırlamıyorum. ben de bazen önce uygulama üstünden, bazen de önce bluetooth ile eşleştirdikten sonra uygulama üstünden ilerlediğimi hatırlıyorum.

bu arada uygulamada da tutarsızlık olabilir. inCarDoc Pro apk yazıp indirmiştim googleden. tarama falan yaptım virüs yoktu.
0
ananiyimioguz
(02.12.25)
Arkadaşlar, dediğiniz gibi önce telefonun kendi bluetooth ayarlarından eşledim, cihaz eşlendi, programda da görünüyor ama programa girince bağlanmıyor cihaza.

Bugün şu yukarıdaki diğer programları deneyeceğim, daha da olmazsa cihazın araçla uyumsuz olduğunu düşüneceğim.
0
🌸kibritsuyu
(03.12.25)
(3)

mobilyalarda kullanılan cam görünümlü köpük gibi madde?

croswell
nedir? çekmecelerde olur özellikle tv ünitelerinde falan buzlu cam gibi gözükür ancak plastik bir madde genelde içinde ince kanallar oluyor darbe aldığı yer daha da beyaz gözüküyor. eğilip bükülebiliyor rahatlıklaasıl sorunum;Mutfakta bir bölüm var üst dolapların köşesinde sağ ve ön kısmı açık 2 tan
nedir? çekmecelerde olur özellikle tv ünitelerinde falan buzlu cam gibi gözükür ancak plastik bir madde genelde içinde ince kanallar oluyor darbe aldığı yer daha da beyaz gözüküyor. eğilip bükülebiliyor rahatlıkla

asıl sorunum;
Mutfakta bir bölüm var üst dolapların köşesinde sağ ve ön kısmı açık 2 tane raf var. Bu rafları bu tarz bir madde ile kapatmak ve ön tarafını kapak yapmak istiyorum. Bu amaca uygun başka bir şey de söyleyebilirsiniz :)

teşekkürler
0
croswell
(02.12.25)
şeffaf akrilik levha olabilir.
0
lazpalle
(02.12.25)
Epoksi olabilir
0
grimavi
(02.12.25)
Oluklu Polikarbonat Levha
+1
orpheus
(02.12.25)
(4)

Striptiz Klubü

Simsiyah
İstanbul’da böyle bir yer var mı? Merak ediyorum.
İstanbul’da böyle bir yer var mı? Merak ediyorum.
0
Simsiyah
(01.12.25)
Abi günümüz Türkiyesinde böyle bir şeyin olmasına imkan var mı, yani Türkiye'de zaten böyle bi kültür yoktu da olsaydı da doksanlarda olurdu o zaman bile yoktu sanırım.
-5
kizil karga
(01.12.25)
en fazla mini etekli dekolteli ablaların ışıklı pistte ankara oyun havası oynadığı yerler var. pavyon yani. günümüzün en erotik kulüp konsepti o.

ha yer altı tarzı gizli mekanlar diyorsan interneti bir gez, kesin bulursun.
0
kibritsuyu
(01.12.25)
kıbrıs'a gidebilirsin en yakın ve kolay orası geldi aklıma .
0
devilone
(01.12.25)
10 sene önce harbiye elmadağ arası böyle bir iki klüp vardı. bir de galata odakule civarı xlarge isimli enteresan sahne showları olan bir mekan daha vardı. youtubeda o yıllardan kalma bazı videolar bulunabilir.
+1
orpheus
(01.12.25)
(5)

Korkaklığımı, özgüvensizliğimi nasıl yenerim?

psmstc
Yaşamım boyunca hep garantici oldum. Hata yapmaktan korktum. O yüzden ya en iyisi için uğraştım ya da kafamı deve kuşu gibi kuşa gömdüm. Son bir ay hiç kimseden hiçbirşeyden korkmadığım geçici bir dönem yaşadım hayatımın en özgüvenli en disiplinli zamanıydı. Hem Bir yandan ilaç kullanıyordum, bir y
Yaşamım boyunca hep garantici oldum. Hata yapmaktan korktum. O yüzden ya en iyisi için uğraştım ya da kafamı deve kuşu gibi kuşa gömdüm.

Son bir ay hiç kimseden hiçbirşeyden korkmadığım geçici bir dönem yaşadım hayatımın en özgüvenli en disiplinli zamanıydı.
Hem Bir yandan ilaç kullanıyordum, bir yandan da olumsuz duygularımı hislerimi dikkate almadım sadece “bu sorumluluğum” deyip düşünmeden yapıyordum.

Ama stresim yine eskisi gibi tekrar arttı. Bu bakış açımın etkisi söndü işe yaramamaya başladı. Tekrar çamurdan korkaklık çukuruna düştüm. Öylece oturuyorum içinde.

İşyerinde ofisimde örneğin oturuyorum. Yapılacak işler beni bekliyor. “Çok Uykuluyum, uyuşuğum, Sosyal kaygım arttı” deyip kaçınma halimi sürdürüyorum.

Belki kış aylarının da etkisi oldu penceresiz yapay ışıklı odada çalışıyorum.

Velhasılı bir türlü şu cesareti disiplini istikrarlı sürdürmeyi beceremedim.

Bu aktifliği, cesareti, disiplini nasıl sürdürebiliyorsunuz öğrenmek istiyorum gerçekten..

Teşekkürler.
+3
psmstc
(01.12.25)
bu konuda zorlanmayan yok gibidir. yani zorlanmayı bu işin normali kabul etmek lazım. öncelikle kendine hata yapabilme hakkı vermelisin. dünyada her şey her zaman en iyisi olmuyor ve hayatın doğal akışı bu.
0
orpheus
(01.12.25)
x.com

x.com

x.com

bu arkadaşı takip et bu yazıları da oku.
+2
archmeister8
(01.12.25)
yasam size bir anda cesaret yuklemiyor, cesur olacak deneyimler sunuyor. bunu kullanip kullanmamak bize kalmis. inanin o 'ne cesur' dediginiz insanlar da bir noktada sizin gibi basliyor yasama, belki her konuda degil ama herkesin stresli oldugu bir konu var - kimi topluluk icinde konusmaktan, kimi yanlis yapmaktan, kimi ilk adimi atmaktan vs. - herkes bir noktada bir seyden korkuyor ama buna ragmen o adimi atiyor. O adimlari attikca beyniniz ve sinir sisteminiz korkulacak bir sey olmadigini ogreniyor. Bu en guzel kismi, kendimize, sinir sistemimize ogretebiliyoruz bunlari ve bu yapildikca ogreniliyor. Dolayisiyla yapacaginiz tek sey, korkunuzun gecmesini beklemek degil, korkunuzla birlikte hareket etmek. sanirim daha 'kisa' bir yolu yok. bir sure sonra alisacaksiniz.
0
kassiopeia
(01.12.25)
sanki farklı bir şeyleri karıştırıyor gibisiniz, korkak olsanız işinize sarılır, kovulmaktan korkar ve işleri bitirirdiniz. sizinki depresyona daha çok benziyor, yardım alabilirsiniz. bu arada korkak olmak kötü değildir, bazıları korkaktır, garanticidir. her insan aynı değildir, cesur olup, sırf cesurluğu yüzünden hayatı berbat olan bir sürü insan var. karakterini kabul et, her insanı koymak istedikleri kalıplara uymana gerek yok. işini yap sadece, geri kalan düzen bir şekilde gelir.
+1
ravenudon
(01.12.25)
Demek ki ilaçlar işe yarıyormuş, bence devam edin.
0
adivar
(02.12.25)
(7)

1 milyar sperm arasından yarışı nasıl kazandık?

messina123
şu an yaşayan tüm insanlar 1 milyar spermle yarıştı ve kazandı. bazen aklım almıyor. Ki babalarımız allah bilir bu yarıştan kaç tane yaptırdı. Belki 100’lercesinde bir yarış dahi olmadı. Öyle olduğunda sayı trilyonda 1’lere iniyor. Dünyaya bugün uzaylı bir ırk gelip tüm insanlığı yarıştırsa hepi top
şu an yaşayan tüm insanlar 1 milyar spermle yarıştı ve kazandı. bazen aklım almıyor. Ki babalarımız allah bilir bu yarıştan kaç tane yaptırdı. Belki 100’lercesinde bir yarış dahi olmadı. Öyle olduğunda sayı trilyonda 1’lere iniyor.

Dünyaya bugün uzaylı bir ırk gelip tüm insanlığı yarıştırsa hepi topu koca dünyada 6-7 kişi kazanacak.
-2
messina123
(30.11.25)
çelme taktım.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(30.11.25)
tamamen tesadüf.
+1
orpheus
(30.11.25)
içerde tanıdık vardı (anne) ona torpil yaptırdık
+1
f02561
(30.11.25)
Yarışa pol pozisyonundan başladık. Başka bir şey değil. Geriden gelip bir milyar spermi geçmek diye bir şey yok. Yani bu işler sırayla.
+1
gabe h coud
(30.11.25)
Asıl kazanç ahirette diye bakıyorum.
Her türlü bu hayatın sonunda ölüm var .
Geçmişte alim birinin dediği gibi :
Bu dünyaya geldik ya, yakayı ele verdik .

Hal böyleyken , görünen o ki kazançlı görünmenin yanında aslında borçluyuz.
-1
diyecevaplandı
(30.11.25)
diğer spermler de bizdik be abi. baba aynıysa çocuk da aynı.
+1
yurtsuz john
(30.11.25)
Bence ben tuzak kurdum.
Kalanlar arasında da bir katakulli ile kazandım.
Sonuçta onlardan daha akıllıydım, sonuç normal.
0
baldan kaymak
(01.12.25)
(6)

finansal tavsiye

semaforo de medianoche
nakit 1 milyon liranız var. 6 ayda 500k kenara koyabilecek kapasiteniz de var. ne size ne ailenize ait bir ev yok, arabanız da yok ama arabaya aman aman ihtiyacınız da yok babanızın arabası eski (2013, güncel değeri 500k civarı) ama sizde duruyor çoğu zaman. kredi çekerseniz aylık en fazla 70-80k öd
nakit 1 milyon liranız var. 6 ayda 500k kenara koyabilecek kapasiteniz de var. ne size ne ailenize ait bir ev yok, arabanız da yok ama arabaya aman aman ihtiyacınız da yok babanızın arabası eski (2013, güncel değeri 500k civarı) ama sizde duruyor çoğu zaman. kredi çekerseniz aylık en fazla 70-80k ödeme gücünüz var. bir şey almak isterseniz babanızdan çok değil ama 300k civarı destek gelebilir. x ve yleri detaylandırarak seçeceğiniz yöntem ne olur?

a) x değerinde bir ev almaya zorlarım kendimi y yöntemiyle (bu şartlarda alacağım ev oturabileceğim bir ev olmayacak alıp kiraya verebilirim, lokasyon ankara)
b) eski arabayı satıp x değerinde bir araba alırım y yöntemiyle (babayla ortak kullanıma devam)
c) eski arabayı satmadan kendime ait x değerinde bir araba alırım y yöntemiyle
d) henüz hiçbir şey almam. x yatırım araçlarına paramı yatırır y süre sonra ev veya araba almayı düşünürüm.
e)diğer (açıklayınız)
0
semaforo de medianoche
(30.11.25)
Bir miktar kredi çekip ev alırdım
0
olaylar olaylar
(30.11.25)
oturmayacaksam kiraya vermek için ev almam.
arabada ciddi sorun yoksa kullanmaya devam. zaten ihtiyaçta yokmuş.
parayla diğer yatırım araçlarına yönelirim.
0
my fault
(30.11.25)
arabayı yenilemek kesinlikle yatırım değil. bakımını yaptırıp gittiği yere kadar kullanmak en doğrusu.

ev için fırsat çıkarsa 2-2.5 milyonluk kira getirisi 20-25 civarı olan bir ev düşünülebilir. ev için faizlerin düşmesini beklemek de bir seçenek ama faizler düşerken ev fiyatları da mutlaka çıkacaktır.
0
orpheus
(30.11.25)
e) interactive brokers.
-3
thetruenorthstrongandfree1
(30.11.25)
sen ve ailen ayrı ayrı kiradaysanız en azından birinizin oturabileceği bir ev alırdım ben olsam.
0
elorelia
(01.12.25)
@elorelia: bu paralarla nakitimin üstüne kredi çekip alabileceğim ev max 3m civarı. o da büyükşehirde çok zorda darda olup da mecbur kalmadıysan pek yaşanacak bir ev olmuyor maalesef. o yüzden ev alırsam ucuza kiraya verebilirim sadece.
0
🌸semaforo de medianoche
(01.12.25)
(2)

Yardimlasma event inde flört olur mu?

duyurukullanıcısı
Bir event e gittim hoslqndigim kiz da orada. Kenara cekip ya bu arada soyle bir durum var denilebilir mi?17e kadar surecek event
Bir event e gittim hoslqndigim kiz da orada. Kenara cekip ya bu arada soyle bir durum var denilebilir mi?

17e kadar surecek event
-1
duyurukullanıcısı
(29.11.25)
böyle bi durum derken? çekip senden hoşlanıyorum falan deme. en fazla kahveye çağırırsın.
0
jelly bear
(29.11.25)
denmez, kızın aklı başka yerde. evet diyecekse bile o şaşkınlıkla ters tepebilir. kahve veya etkinlik daveti yeterli.
0
orpheus
(29.11.25)
(11)

Evliliğe uygun biri misiniz

arbre
İnsan nasıl da evlenmeden önce 5 10 kişiye yürüyüp tanışıp flört edip sevgili olabilirken evlenince bu sıfıra inebiliyor? Bu bence mantık dışı bir şey. Evliler yalan söylüyor, hepsi mutsuz ve yıllarca korkunç bir tiyatro oynanıyor olabilir mi?Kendim için düşünüyorum. 1 yıl önce ayrıldığım eski sevgi
İnsan nasıl da evlenmeden önce 5 10 kişiye yürüyüp tanışıp flört edip sevgili olabilirken evlenince bu sıfıra inebiliyor? Bu bence mantık dışı bir şey. Evliler yalan söylüyor, hepsi mutsuz ve yıllarca korkunç bir tiyatro oynanıyor olabilir mi?

Kendim için düşünüyorum. 1 yıl önce ayrıldığım eski sevgilim beni çok etkilemişti. Aylarca etkisinden çıkamamıştım. Kısa zamanda çok şey yaşamıştık. Ondan sonra iş arkadaşıma âşık oldum o kızın duygu yoğunluğu yok oldu. Şimdi de iş arkadaşım olan kızdan hoşlanmıyorum noktasına geldim, hatta çok gıcık oluyorum. O eski sevgilimle ayrılmasaydım, evlenseydim ve ofisteki kızdan hoşlansaydım ne olacaktı? 1 yılda 4 5 kızla konuşabilirken bir insan birini nasıl yıllarca sevebilir. Bunu düşününce ben evliliğe uygun biri olmadığımı düşünüyorum. Evliler mutlu musunuz? Başka insanlardan hoşlanma durumunuz olmuyor mu?
-16
arbre
(29.11.25)
evlilik duygulari aldırmak demek degil. hele cicim aylari gectikten sonra zannediyorum herkesin televizyonda bile olsa etkilendigi birileri oluyordur. ama söyle bir sey var, ben bu kisiyle niye evliyim, diye sorunca aldigin cevaplar seni tatmin etmeli.
evlendigin kisiden daha genc kisiler hep olacak. daha güzel kadinlar, daha yakisikli erkekler hep cikacak. ama evlilik sadece görsel bir sey degil. hasta olmus kusarken saclarini tutuyor esin. ameliyat oldugunda yarana pansuman yapiyor. canin sikildiginda seninle uzun uzun muhabbet ediyor.
sana saygisini veriyor, zamanini veriyor, emek veriyor ve sonucunda sevgini kazaniyor.
bunu, su kiz da cok güzelmis, diye silip atan kisi normal degildir bence.
+6
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(29.11.25)
arbre bu anlattıkların bence biraz boşluk duygusu ve arayışta olmak ile alakalı. birilerinden hoşlanmaya meyilli olduğun bir dönemdesin. ama herkesle derinleşemediğin için arayışın devam ediyor ve hep bu şekilde olacakmış gibi hissediyorsun. sana uygun olan kişiyi bulduğunda fikrin değişebilir.
+4
theseachange
(29.11.25)
Senin yaşın kaç dayım? Herkes sen mi? Gayet evli mutlu arkadaşlarımız var. 10 tane sevgili değiştiren kadın veya erkeğin hedefi ya eğlenmektir ya da can sıkıntısı. Herkes bu dünyada aşk seks diye gezmiyor.
+5
mikahakkinen
(29.11.25)
bir süre sonra huzuru heyecan ile takas etmiş oluyorsun. maddi gücün, çevren varsa heyecanı başka aktivitelde buluyorsun.
+1
orpheus
(29.11.25)
"hastalıkta sağlıkta, iyi günde kötü günde.." ayağına bas basitliğini bir kenara bırak. Ayran gönüllüysen, imza şart değil. Elbette evlendiğin kişiden çok daha iyileri çıkacak karşına. Mesele senin söz verdiğin kişiye verdiğin değer. Değerini düşürmekse niyetin, dışarısı türlü alternatifle dolu. Bir söz verip, bu sözün arkasında durmak mesele..
+1
xururuca
(29.11.25)
Sekiz yıllık evliyim ve evlendiğimden bu yana eşimden başka bir erkeği beğendiğim olmadı. Eşimi her gördüğümde heyecanlanıyorum valla çok seviyorum.
+4
suicides underground
(29.11.25)
aşşağıda yazdığım maddelere uyumlu değilsen evet evlilik senlik bir şey değil.

Uyum
İletişim
Sorumluluk
Bağlılık
Aile Planlaması
0
jamswety
(30.11.25)
evlilik homo sapiens'e uygun bisey degil, insanlar tarafindan kurulan duzenin bir parcasi sadece. 10-15 sene sonra olay bir sekilde anlasmali birliktelige donuyor mecburen.

bu birlikteligin "bonding agent"i da "para".. bir bakima kofte harcinin yumurtasi gibi.. yumurta yoksa, kofte tutmaz, dagilir.

6 milyar insan, 50/50 desek 3 milyar kadin var. bu 3 milyar icinde zaten tek ruh esinin olma olasiligi dusuk..
-2
cooperr
(30.11.25)
Evliliğimin 19. yılındayım. Eşimi çok seviyorum.
Bu 19 yıl içinde kimseyle flörtleşmedim. Kısmen dahi, duygusal veya fiziksel yakınlaşmadım. Hiç aldatmadım. Çeşitli ortamlarda bana yürüyenler tabii ki oldu. Hatta ahlaksız teklifler dahi aldım. Olumlu/olumsuz cevap vermeye dahi tenezzül etmedim. Yurt dışı davet edildiğim yerlerde “ikram”(!) edildiği oldu, kararlıca karşı çıktım. İş ve sosyal çevrede arkadaşlığı kaldıramayıp duygusallaşanlar oldu, usulünce irtibatı kesmek zorunda kaldım.

10 yıl kadar önce, bir dil kursunda sınıfa yeni bir kız geldi. Baktım, o sınıfa her girdiğinde kalbim pır pır ediyor… Yani bir “crush” söz konusu. Paramı yakıp kursu yarım bıraktım hemen. İki hafta içinde unuttum gitti.

Cinsel sağlığım ve isteklerim gayet yerinde. Sadece, evliliğimi sürdürebilecek olgunluktayım.

Bu sürede evet, bu konuda hiç hataya meyletmedim ama hiç de kendime güvenmedim. İddialı konuşmadım. Erkeğiz neticede, salak ve hataya yatkın yaratıklarız. “Allah şaşırtmasın” dedim hep. Ama evet, evlilik karakter ve olgunluk isteyen bir müessese. Saygı ve fedakarlık da…
+4
yadigar
(30.11.25)
Evlilige uygun biri degilim.

Evliyim. Esim, cocuklar, kopekler, para durumlari falan cok iyi. Bir suru sorumluluk getiriyor evlilik... Zamanla yoruluyorsun.

Simdi bana kaybolan yillarimi verseler daha minimalist, cocuksuz, bekar bir hayat tercih ederdim. Esim, cocuklar, kopekler hepsini ayri seviyorum ama durum budur.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(30.11.25)
dünyanın en sadık insanlarından biriyim. evliliğe uygun değilim. kendi evimde yalnız yaşamayı seviyorum ve kocamın akrabalarıyla 1 gün bile uğraşmak istemiyorum. kendi akrabalarımla da... isteme, nişan, kına, düğün, gelinlik, gelin saçı... hepsi aşırı boğucu. gereksiz. çocuk da istemediğim için evlenmeye gerek yok.

benim evdeki düzenime birebir ayak uydurmayan sevgilimle eve de çıkamam. hem o evin 4+1 ve üstü falan olması gerekir. yalnız kalmak istediğim zamanlar ne yapacağım?
0
art cat chocolate
(02.12.25)
(15)

araçtaki problemlerin sebebi zayıf şase mi? diğer ihtimaller neler olabilir?

konetsu
daha önce de bu araçla ilgili birkaç sorum olmuştu.bi obd portu yerinde yoktu, buldum. kesilmiş kabloyu ekledim yerine koydum... sonra obdden kontrolümü yaptım, oksijen sensöründen hata kodu vardı sensörü değiştirdim ancak hatayı sildikten sonra aynı kod geri geldi. detayını da vermiştim, neredeyse
daha önce de bu araçla ilgili birkaç sorum olmuştu.

bi obd portu yerinde yoktu, buldum. kesilmiş kabloyu ekledim yerine koydum...

sonra obdden kontrolümü yaptım, oksijen sensöründen hata kodu vardı sensörü değiştirdim ancak hatayı sildikten sonra aynı kod geri geldi. detayını da vermiştim, neredeyse devamlı 0v'da duruyor sensörün ilettiği değer... arada gaz verince ufak hareketlenmeler olup geri 0v'a iniyor. i.imgur.com
ama araçta bu değerin doğru olabileceği gibi bir fakir karışım olduğunu sanmıyorum, aracın performansı da tüketimi de normal.

bir süre önce farkettiğim bir de hararet göstergesinin yanlış gösterme durumu var. obdde sıcaklık 90-93 arasıyken hararet ibresi saat 11 yönüne kadar geliyor. araç fan açıyor ben kaloriferi açıyorum filan kaloriferi açınca ibre yükseliyor kapatınca düşüyor vs. elektrik tüketimi arttıkça etkileniyor gibi... normalde kaloriferi açmak motordaki ısıdan içeri aktardığından hararetin düşmesine yardımcı olan bir şey, obdde de böyle görünüyor 87c'lere vs düşüyor. obdden kontrol ettiğimde düşerken ibre yükseliyor.

şuan sıcaklık sensörü de termostat da sorunsuz çalışıyor ve aracın soğutma sistemi doğru işliyor hararet problemi yok, sadece gösterge hatalı yüksek değer gösteriyor. kısa vadede problem yaratmaz ama olası gerçek bi hararet durumunda farketmemi engelleyebileceğinden düzeltmek istiyorum bunu da.

bu iki problemde de şöyle bi durum var, aracı durdurup kontağı kapat aç yaparsam yani motor çalışmazken sıkıntı yok. önce benzin istasyonunda farkettim, kısa süreyle kontak kapatıp açınca ibrenin hemen 90c göstermesi sonrası birkaç kez daha da durduğumda kontak kapatınca tekrar açıp kontrol ettim, her seferinde ibre 90c'ye geliyor.

bugün oksijen sensörü problemiyle alakalı olabilir mi, o da elektriksel midir diye aynı testi cihaz takılıyken yaptım ve kontak kapatıp açtıktan sonra sensörden düzgün sinyal gelmeye başladı, 0v'a geri inmedi. i.imgur.com
ben sensörün kablosunda sinyal hattından şaseye kısa devre mi var diye bakmayı düşünüyordum multimetre ile ama sanırım gerek kalmadı, sensörün kablosunda sorun olamaz gibi. gözle de kontrol ettim sensörün kablosunda fiziksel hasar yok, dış yalıtımda yırtılma erime vs. yok kablolar sağlam duruyor.

hararet göstergesi konusunda da internette çokça gördüm bu ibrenin yüksek göstermesi zayıf şase durumunda olabiliyormuş, ek şase kablosu çekerek sorunu çözenler olmuş. sizce durum bu olabilir mi? ve bu şase güçlendirmeyi nerede yapmalı? motor bloğundan şaseye mi, aküden şaseye mi, motor bloğundan aküye mi? bu bölgelerde problem olmayıp ecu'nun şasesinde zayıflık olma ihtimali filan var mıdır? veya hararet göstergesi konusunda mesela sadece gösterge panelinde zayıf şase olabilir mi?

bi oto elektrikçiye gidip göstereyim diyorum ama daha önce eski sahibi tarafından 2 kez oto elektrikçiye götürülmüş, dediğine göre şase güçlendirme yapılmış tesisat toparlanmış ama şuanda yine iyi durumda değil, mesela pozitif kutupta çekilmiş bi kablonun ucu fazla soyulmuş boşta açıkta duruyor kötü bağlanmış... yakınında temas edip kısa devre yapma riski olan bişey yok neyseki. düzgün işçilik yapacak bildiğim oto elektrikçi de olmayınca çekiniyorum götürmeye.

bi yağ bakımına götürdüm yaşadıklarım şöyleydi: www.eksiduyuru.com hadi onların hatalarını giderdim ama elektrik tesisatında da şimdikinden kötü hale gelirse yine bi ton iş çıkacak başıma :D o yüzden nokta atışı tespit yapmak istiyorum öncesinde. atıyorum gidip sadece motor bloğundan aküye şase güçlendirme yap diyip başka bişeye dokundurmamak gibi...

araç mekanik olarak iyi güzel, yağ değişiminde lifte kalkınca altına da baktım pas çürük yağ kaçağı vs. yok iyi durumda ama tüm problemlerin kaynağı sanırım elektrik tesisatı. bunları da çözmek istiyorum. bu tahminim dışında sebebi şu da olabilir diyeceğiniz bi şey var mı?
+1
konetsu
(29.11.25)
kablo falan işine girmeden bence hararet müşirini değiştir önce. ucuz bir parça.
0
kibritsuyu
(29.11.25)
iyi, güvenilir ve sıkıntıya odaklanacak elektrikçi bulman lazım. yani iyi usta buldun mu bırakmıcan ben pahalı diye bıraktım pişman oldum.
+1
mikahakkinen
(29.11.25)
selamlar, önceki duyurunu okudum. öncelikle ona cevap vermek istiyorum. hiç bir zincir özel servise, markaya güvenme, burada çalışan insanlar çıraklık eğitim merkezi , endüstri meslek lisesi gibi yerlerden mezun olup mesleğe başlayan asgari ücretli çalışanlar. yaptıkları işlerin çoğu ezbere dayanan şeyler.

sana lazım olan iyi bir usta bulmak. bu da arabanın markasıyla alakalı. ben bmw wv grubu aracı ben kalkıp özel bakım servisine götürmem şahsen. ustasını bulurum ona götürürüm. her grubun ustası farklıdır. alman, kore japon, fransız italyan vb.

benim bir sürü araba tamircisi arkadaşım var. en az çalışanı bir 10 sene kadar aynı serviste çalışmıştır. ondan sonra o marka grup üzerine dükkanını açmıştır. seninde bulman gereken böyle bir usta.


sanayide en çok sıkıntı yaşayacağın insanlar ise oto elektrikçilerdir. bunların büyük bir kısmı bişeyden anlamaz. oraya ampül takayım, buraya teyip takayım, tarzında gerçekte ustalık bile gerektirmeyen işler yapmayı tercih ederler. şahin doğan elektriği yapmak oto elektrikçilik sayılmaz kara düzen arabalar. ayrıca iş beğenmezler. sanayideki motor ustaları bile elektrikçilerden çok sorun yaşıyor.


eğer sen benim dediğim gibi araba markana bakan iyi bir usta bulursan, onun kesinlikle o gruba bakan iyi bir elektrikçisi vardır. ayrıca ustaların çoğunun elindeki bilgisayarlar yan sanayi korsan şeyler. tam böyle aracına uygun olan bilgisayarı çoğu zaman bulamazlar yan sanayisi 20 binlira gibiyse iyisi, sürekli güncelleme alanı 200 bini geçiktir ve hiç bi zaman yetkili servis dışında orjinal bilgisayar bulamazsın. markalar kendi arıza tespit cihazlarını dışarı satmıyor.
+1
Fodera
(29.11.25)
Her durumda şase güçlendirmesi mutlaka yapın. Çok faydasını gördüm. Arızaların yüzde 80'i elektrik ve bağlı bileşenlerden oluşur. Araç bunu sensör, enjeksiyon vb hataları şeklinde gösterir. Tamirciler zaten "enjeksiyon" kelimesini görünce direkt pompa ve enjektöre saldırıyor. Bu çok yanlış. Enjeksiyon hataları hava filtresinden egzoza kadar çok fazla bileşenden veri alır ve elektrik arızasında da bu hatayı verebilir.

Çok eski araçsa tesisatı komple değişmek daha iyi olur. Sigortalardaki kararmaları temizleyin. Kutup başları temiz olsun . Bazen kablolar dışarıdan sağlam görünse de içi farklı olabiliyor. İçi kararmış veya yeşile dönmüş , oksitlenmiş kablolar dışarıdan sağlam gibi görünüyor.

Benim elektrikli direksiyon şase kablosunu değişince çalışmaya başladı . Öncesinde motoru ve direksiyon kutusunu değişmiştim. Bazen çalışıp kapanıyordu.
0
hebanon
(29.11.25)
@kibritsuyu bu hararet müşürü dışında soğutucu sıvının sıcaklığını ölçen ayrı bi sensör mü var ki? ben ecuya giden obdden okunan değer bu parçadan geliyordur diyordum.
öyleyse zaten müşürde sıkıntı yoktur... ibre 90'ı geçince değil obdde okunan değer 92-93c'olunca açıyor fanlar. iki taraf da hatalı gösterse ölçüm yanlış diyeyim ama ölçüm doğru gösterge yanlış.

@mika bulunca bırakmamak ok ama bulana kadar napıcam :D 10 tane kasap el atsa öncesinde sonra iyisi de toplayamaz :D sağlam gidip pert dönmek var.

@fodera buralarda bu markayı duyan bile yoktur :D yetkili servisi de yok. ama araç toyota klonu, toyotadan anlayan bundan da anlar. geely mk, toyota vios(yurtdışındaki sedan yaris diyebiliriz) klonu. toyota 5a-fe ile birebir aynı motor var. mekanik parçaları türkiyedeki eski corolla ve yarislerle büyük ölçüde uyumlu, servistekiler lifte kalkınca corolloya çok benzetmişler dedi mesela, içeride gösterge paneli vs. eski yarisler gibi ortada konumlanmış görsel olarak da neredeyse birebir aynı ve teyp/klima kontrol çerçeveleri vs. yine vios ile uyumlu. yağ filtresini bile corolla filtresi olarak aldım ^^
www.amazon.com.tr www.amazon.com.tr şunlar uyumlu mesela. triger seti efsane kasa corollayla(4a-fe var onlarda), alt takımlar yarislerle vs. uyumlu.

araçta mekanik hiçbir sıkıntı yok uzun süre ustasına işim düşmez, şimdi gidip hiç iş yaptırmayacağım toyota ustasını arayıp bulup sonra onun önerdiği elektrikçiyi sormak filan çok garip geldi böyle bakınca. ki herkes büyük şehirde yaşamıyor. her gruptan iyi usta olacak da her ustanın bildiği o gruplardan anlayan iyi elektrikçi olacak :D şehirde 1 tane iyi elektrikçi varsa şanslıyım derim :D

@heba yani şuana kadar araçta bu 2 problemle karşılaştım ikisi de hatalı veri problemi gerçek bi sorun yok, illaki elektriksel sıkıntı. aracın motoru işlemsiz sağlam ama elektrik tesisatı defalarca kurcalanmış işte...

lpg takılmış, orijinal merkezi kilit yerine ucuz piyasa malı merkezi kilit sistemi eklenmiş, emniyet kemeri uyarısı iptal edilmiş takmasan da ışık yakmıyor ötmüyor, koltuk altına direksiyon boşluğuna vs. led çekilmiş, farlar teyp vs. kontağa bağlanmış bunun için ekstra röle vs. eklenmiş. bunların hepsi ufak veya büyük elektrik tesisatına müdahale hep.

mesela araç 2-3 gün yatsa marş basmıyor. burada sorun ne kadar aküde ne kadar araçta bilmediğimden önce takviye cihazı aldım, akü değişse de yattığında boşalacak mı kesin bilmiyorum çünkü. ve genelde her gün kullanıyorum aracı sorun olmuyor şimdilik. daha takviye cihazını sadece 1 kez kullandım onda da şehir dışına çıkmıştım araç yatmıştı işte bikaç gün. cihazı almadan önce bir kez 2 gün yatmıştı, vurdurarak çalıştırmıştım.
umarım bu büyük ölçüde aküdedir... daha önce eski sahibi birkaç kez farları açık unutmuş, eskiden teyp de araç kapalıyken bile elektrik tüketiyormuş bir de.. bi ara akşamları eve gelince akü kutup başını söküyordu sabaha kadar boşalıyormuş yoksa. bu far ve teybi kontağa bağlatan benden önceki sahibi, tanıdık. bu işlem sonrası enazından günlük kullanımda sorun olmuyor şuan. ama ben devralmadan önce kendisi yeni araca geçtiğinden bu birkaç ay yatmıştı, o arada da akü boşalmış bikaç ay akü boş yatmış. bu iyice pert etmiş olabilir aküyü...

araç "çok" eski değil 2010 model. kutup başlarında veya diğer kablo terminallerinde vs. gözle görülür korozyon yok. kış geçsin diyorum yeni akü almadan önce. şimdi 2025 üretim diye satılan akü alsam 11 aylık da olabilir, bikaç ay sonra 2026 üretim akü yeni olacak. yeni akü de 1 kış eksik geçirir daha uzun ömürlü olur :) alır almaz aküyü en çok yıpratacak döneme denk getirmiş olmayayım.
0
🌸konetsu
(29.11.25)
elindeki obd cihaz verileri doğru yorumlamıyor olabilir mi ? toyota klonu da olsa tüm parametreler aynı olmayabilir. delphi ds150e içinde senin marka model ile örtüşen bir kod var mı bakabilirsin. uygun fiyata servis cihazına yakın tüm test fonksiyonlarını da destekleyen bir obd cihazı. yalnız alırsan sakın yazılımını kurma. hem yanında gene cd hem de internetdeki tüm crackli yazılımlarda torjan var. onun yerine hazır virtual machine imajları var onlardan alıp çalıştırabilirsin.

şase sorunu da genelde bu araçlarda kablo gruplarının geçtiği motor tarafından kabine doğru giden sol veya sağ teker içinde geçişler olur. o noktlara bir bakabilirsin. kablo gruplarından çıkan ve şaseye sağlam vida ile bağlanmış bir kablo görürsen onu kontrole vs. korozyon vsç varmı.

servis şeması-diagram vs içim mhh autoya bir bak. indirme izni vermez üyelik isterse bana linkini atarsan yardımcı olurum. aslında tam bu aracın tartışıldığı yabancı da olsa bir forum vs. bulursan kronik sorunları en net oradan öğrenirsin.
0
orpheus
(29.11.25)
Yanlış hatırlamıyorsam geelly idi aracın. Bence arabanın huyunu öğren, mesela hararet şu gösteriyorsa aslında şudur diye,huyunu bilerek o şekilde kullan. Ya da sat gitsin, sorun çıkarmayacak bi araba bul. Türkiyede sanayiye düşmek kanser olmak gibi bi şey.
0
antihero
(29.11.25)
toyota kopyası deyince aklıma dahiatsu ve perudua gelmişti. hadi hindistanda yaşasa mahindra olur ama orada usta bulurdu demiştim.

geely biraz komik geldi. bmw audi vw gibi araçların arızalarını kolay kolay kimse çözemez. o alanda uzman olması şart ama aracının o kadar karışık olduğunu düşünmüyorum. ayrıca sana bir canlandırma yapacağım

bi oto tamircisine gittin

+selamın aleyhüm usta,
-eyvallah yeğenim buyur
+benim ahrabada böyle böyle bi arıza var
-haa anladım elektrik arızası o
+kim bakar buna?
-bizim şu var ama o bakmaz sen onu boşver şurdaki şuna git benim gönderdiğimi söyle
+eyvallah usta
-sağol kardeşim

sistem hep böyle yürür.


motor sıcaklığını muhtemelen termostatın oradan ölçüyodur. unity marka bir lazer sıcaklık ölçer alabilirsin uygun fiyata. böylece bilgisayardaki sıcaklık ile radyatördeki sıcaklığı bir kaç santigrad derece farkla kesin olarak ölçebilirsin.

arabalar çok değişik sebeplerden hararet yapar bu arada. yedek su deposu kapağından, radyatör kapağından ve termostat açmamasından hararet çok sık görülen durumdur. bidon kapağı ve radyatör kapağı bile ne kadar önemli bir konu.


bilmiyorum forumlarda araştırdın mı fakat bu sorunu senden önce yaşayan insanlar da olabilir.
0
Fodera
(29.11.25)
@orpheus aracın servis kitapçığı radyatör fanlarının 92.5c'de açması gerektiğini yazmış obd cihazından 92-93c görürken açıyor. zaten düz standart obd-2 parametrelerine bakıyorum marka/model özelindeki diğer sensörler seçenekler vs. ayrı listeleniyor. bunlar temel standart parametreler.

@antihero evet geely, araçtan memnunum. ve bu fiyatlara bundan iyi bişey bulmak pek kolay değildir... bu yaş ve km civarında (2010-213k km) klimalı abs-ebd vs. olan 4cam otomatik, merkezi kilit, elektrikli aynalar, ayna ve arka camda buğu çözme, dahili donanım olarak orijinal arka park sensörü. passız çürüksüz ağır kazasız işlemsiz şase vs. nerede bulayım dengi aracı 200-250k bandında? kronik sorunu da yok, mekaniği toyota klonu. 5a-fe motor.

geçmişini bildiğim tanıdıktan aldığım bi araç, ondan bi önceki sahibiyle de iletişime geçtim o da memnunmuş ve bakımlar dışında hiç tamir görmemiş ondayken de... köye sık git gel yapıyormuş yolları bozuk olunca alçak araç yetmemiş ondan değiştirmiş.

almadan önce içinde defalarca kez yolculuk da yaptığım bi araç yine. bu araçla eski sahibi yazın bodruma git geller de yaptı temmuz ağustos aylarında hiç hararet sorunu yaşamamış, 5 yıl kadar kullandı hiç yolda bırakmamış. hatta bir kez yine bu yolda radyatöre yoldan bir şey sekip delmiş, delik radyatörle bile durup soğumasını bekleye bekleye su ekleye ekleye yolu tamamlamış bi şekilde radyatör de 2024de değişmiş yeni.
araçta su kaynatma/eksiltme yok. radyatör kapağını da yeni değiştirdim...

antifrizi o diğer duyuruda anlattığım servis macerasından sonra kendim tekrar değiştirdim araca koymadan önce 50/50 karıştırarak, castrol radicool sf. ben devraldığımda da içinde kırmızı antifriz vardı, bi su kaçağı da yok... serviste konan antifrizle 1 hafta kullandıktan sonra değiştirdim çıkan antifrizde de tortu neredeyse yok, temiz görünüyor. i.imgur.com serviste direkt yere boşalttıklarından çok net bişey söyleyemiyorum ama yaklaşık 2 yıllık olan antifrizde yine tortu görünmüyordu rengi parlak kırmızıydı hala.

yani araçta gerçek bi sorun yok, mekanik olarak iyi durumda. performansı da iyi, lpg uyumu da iyi, az yakıyor... sadece ufak elektriksel problemler yüzünden rahatsızlık veren ufak aksaklıkları var diyelim. bırak satmayı tanıdığım biri bu fiyatlarda araç baksa öneririm bile. "parça bulunmaz" olayı yok, dediğim gibi mekanik aksamda toyotanın birçok parçası uyumlu ve kendi parçaları da var, bulunuyor.

@fodera araç hararet yapmıyor, hararet olmadığı halde ibre yüksek gösteriyor sadece. termostat da açıyor fanlar da açıyor aracın soğutmasında problem yok. dediğim gibi su kaynatma eksiltme vs. durumu yok. araştırdığımda hem geely özelinde hem de diğer markalarda benzer sıkıntı genelde zayıf şaseden denmiş. radyatör kapağı da dediğim gibi yeni değiştirdim, basınç tutuyor sıkıntı yok.
0
🌸konetsu
(29.11.25)
hocam okumadim artik acikcasi.
sat gitsin sen de kurtul biz de kurtulalim.
sana yeni bir arac alalim, bu is huzur icinde cozulsun. :D
+1
cooperr
(30.11.25)
@cooperr uzun geldiyse kısaca özet olacak şekilde diyeyim o zaman :D ben araçtan memnunum diyorum sen sat diyorsun ^^

şuan temel 2 sıkıntım yanan check engine ışığı ve yükselen hararet göstergesi(gerçek bi hararet problemi yok), neredeyse eminim ikisi de elektrik tesisatı kaynaklı, aracın mekaniği şasesi kaportası şusu busu iyi. sadece gösterge panelinde göz attıkça ufaktan can sıkıyorlar. aynı fiyatlara da kıyaslanabilir seviyede bir alternatifi bulunmuyor bu aracın.

bu iki problemi de yok sayıp yıllarca sorunsuz kullanabilirim bu arada, eski sahibinin yaptığı bu :D takılmamış hiç...
0
🌸konetsu
(30.11.25)
OBD portuna kadar kesilmis aracin, elektrik problemleri buyuk bas agrisi, ve cozmesi zor.

ben uzun vadede o aracin saglikli calisacagini sanmiyorum, hep tesisattan dolayi problem cikartacak anlattigin kadariyla. zira birisi kablolara dalmis, ortaligi karistirmis.
cozmesi zor. ben olsam ugrasmam, satar baska araca gecerim.

ama sen bilirsin tabii..
0
cooperr
(30.11.25)
@cooper çalışmayan aksamı yok ya. muhtemel zayıf şase tahmini tek sıkıntı şuan elektriksel olarak.
hani evet biraz kurcalanmış can sıkıcı ama toplarken çok da bozmamışlar, düzgünümsü toplanmış yine. obd portu özelinde ben anlam veremedim bile neden kesildiğine. sadece 12v kablosu kesilmiş ucu bantlanıp bırakılmış boştaydı. son 2 sahibi bilmiyor onlardan önce yapılmış en az 8-10 yıllık bi işlem yani. belki bi ara bişey bağlarken güç için kullanmıştır bilinçsiz bir sahibi vardıysa veya ülkemizin mükemmel ustaları yapmıştır...

2 aya yakındır bende araç, memnunum abicim. iyi araç :D elektriksel veya başka ciddi can sıkan sıkıntısı da yok. elektriksel problem sadece belirttiğim 2 olaya sebep oluyor. yani şase biraz zayıfsa da çok ciddi seviyede değil gibi problemi.

akünün boşaldığı durum dışında hep tek marşta 1sn sürmeden çalışıyor. soğuk vs. etkilemiyor.
her tarafından takır tukur ciyak ciyak sesler gelmiyor ötmüyor :D sıralı sistem benzinden lpgye geçince hissetmiyorsun bile lpg uyumu iyi, performansı tüketimi güzel. yağ su kaçağı vs. yok mekaniği sağlam. motorunda sarsıntı veya garip sesler vs. yok rölantisi düzgün. direksiyonu yumuşacık, boşluk yok. rot balansı düzgün, vites geçişleri rahat, pas çürük sorunu yok, yağ yakma duman atma yok.

triger, devir daim, radyatör vs. daha değişeli 10.000km bile olmuyor. baskı balata 5 yıllık ama çok km yapan bi araç değil, istanbul trafiğinde de kullanılmadı daha küçük bi şehirden. şuan için kavramasında da problem yok. 2020 muayene raporu vardı elimde şuan araçta bakamıyorum ama 180.000kmlerdeydi sanırım yani şuan daha 30000km civarında olması lazım baskı balatanın. lpg tankı 2024 muayenesinden önce yılı dolduğu için değişmiş o da 2 yıllık daha 8 yılı var. aracı aldığında 5 yıl önce amortisörleri rotları vs. de yeniletmiş komple.

vurmaz etmezsem yakın gelecekte masraflı büyük bi bakımı/tamiri yok.

200-250 bandına bunu satsam ne alayım da daha sorunsuz/masrafsız olsun ki? :D hatalı veri ileten bi sensör ve hatalı gösteren bi hararet göstergesi ki bi şase güçlendirmeyle muhtemelen düzelecek... rastgele birinden bilmediğim araç alsam çıkabilecek sorunların sıralı tam listesini yapsak karakter sınırına takılır buraya yazamayız.

seçenekler ne? ya yaşı 2 katı metal yorgunu araçlar, ya kmsi 2 katı araçlar, ya taksi çıkmaları, ya ağır hasar geçmişi olan araçlar...

en önemli konu şu, dediğim gibi araç tanıdıktan, güven problemi yok, aracın geçmişini biliyorum. daha satma konusu gündemde değilken 2 yıl önce bile övüyordu aracı. değiştirme sebebi 95% ablasının ısrarı :D çocuklarla uzun yol filan yaptığından daha yeni bi araç alması için bayağı baskıladı. bütçesi de uygun olunca değiştirdi. satışta görünce e ben alayım dedim, zaten alıcı bulmuşken ona satmayıp bana verdi. ben bu araçla aylar sonra da bi yerinden sıkıntı yaşasam yardımcı olur. sattım bitti olayı yok yani ^^ gerçekten sorunlu bi araç olsa, bi sıkıntısını bilse benden gizlemezdi.

bu 2 problem yıllardır var, bu şekilde sorunsuz kullandı. ben başka eksiği olmayınca araç da benim için yeni olunca bunlara taktım işte... bi kere tam sorunsuz hale getireyim istiyorum. sorunlar çok ciddi olduğundan değil :)

ben de bu kadar övdüm hiç mi sevmediğim yanı yok? var ufak tefek şeyler işte...
bi bu bahsettiklerim var işte...
koltuk yükseklik ayarı olmaması en canımı sıkanı ona daha bakamadım çıkma koltuk arayacağım.
arka park sensörü soğuk yağmurlu havalarda bazen hatalı oluyor arkam boşken de ötüyor.
sağ ön çamurluk davlumbazı kırık(yenisini aldım değiştireceğim)
kapıları biraz sert kapanıyor, yavaş kapatırsan tam kapanmıyor.
soldan ufak sürtmüşler ona bağlı arka çamurluk ve arka kapının altında marşpiyelde çok ufak yüzeysel paslar var. o da bi zımpara bi sprey astara bakar, ilerlemesin bana yeter. kaportacılık ciddi işi yok.
sol aynanın elektrikli ayarı ters bağlanmış aşağı yukarı ayarı sağ solu, sağ sol ayarı aşağı yukarıyı yapıyor.
kaputta 2 yerde kuş pislemesinden vernik atması var ama boya sağlam, sadece mat duruyor. pas vs. yapmaz araç beyaz olduğundan çok aşırı da sırıtmıyor.
bu kadar sanırım, aklıma başka da bi problemi gelmedi.
0
🌸konetsu
(30.11.25)
sen Kenya'da mi yasiyordun? :)
0
thetruenorthstrongandfree1
(30.11.25)
@thetruenorthstrongandfree1 yoo :D ne alaka?
0
🌸konetsu
(30.11.25)
(4)

samsung beyaz eşya alarak hata mı ettim

asap raki
benzer fiyatlara bosch da alabilirdim. özellikle çamaşır makinesine kullanmak zor falan yorumlar yapılmış nesi zor olabilir anlamadım ama sonradan baktım mesela bosch’ta direkt atıyorum perde yıkama modu var.sizce hata mı ettim
benzer fiyatlara bosch da alabilirdim. özellikle çamaşır makinesine kullanmak zor falan yorumlar yapılmış nesi zor olabilir anlamadım ama sonradan baktım mesela bosch’ta direkt atıyorum perde yıkama modu var.

sizce hata mı ettim
0
asap raki
(27.11.25)
kaç defa boch aldıysam arıza yaptı. samsung kötü bir tercih olmayabilir.
bu perde yıkama vs. süslü modlar gerçekte standart yıkamadan çok da farklı işler yapmıyor. mesela nazik yıkama modu vardır aynı işlevi verebilir gibi.

bir de samsunglarda wi-fi nfc bağlantısı oluyor oradan girip kendine özel programlar oluşturabiliyorsun. belki senin makinada vardır.
0
orpheus
(27.11.25)
evet ai, wifi vs bir şeyler diyor. kazan çarpıyor, yok 11 kilo makineye 2 kilo yorgan atabilirsin falan yazılıyor o yüzden biraz tereddüt ettim
0
🌸asap raki
(27.11.25)
bizde samsung çamaşır makinesi var. memnunuz.

sadece boyası kolay aşınabiliyor.
0
gurur
(27.11.25)
kardeşimde samsung bulaşık ve çamaşır makinesi var(dı). bulaşık makinesi arızalandı, tamiri yeni makine parasına yakındı yeni makine aldılar. çamaşır makinesi iki üç kere arıza verdi, tamir oldu.
0
inheritance
(28.11.25)
(7)

Kuduz aşısı

icimdekipollyannatinerebasladi
Merhaba, sokak kedisi tarafından bir kaç yerimden güzel bir şekilde derince tirmalandim. Kuduz aşısı yaptırmama gerek var mı sizce? 5 doz tetanoz asim var hala süresi geçerli. Istanbul avrupa yakasında hangi hastaneler yapar? Seyrantepe Şişli etfal veya okmeydanı ssk yapıyor mudur? Bir de ücretli mı
Merhaba, sokak kedisi tarafından bir kaç yerimden güzel bir şekilde derince tirmalandim. Kuduz aşısı yaptırmama gerek var mı sizce?

5 doz tetanoz asim var hala süresi geçerli.

Istanbul avrupa yakasında hangi hastaneler yapar? Seyrantepe Şişli etfal veya okmeydanı ssk yapıyor mudur? Bir de ücretli mı bu aşı? Hangi bölgeden yapıyorlar asiyi?

Tesekkurler
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(27.11.25)
Şehirde yaşayan kedilerde kuduz riski en düşük ihtimal neyse odur. Yani yediğiniz etin kuduz virüsü taşıma ihtimali gibi. İstanbul'da kuduz vakası en son ne zaman kayda geçmiş, bakıp anlayabilirsiniz riski :D Her gün yüzlerce insan öyle veya böyle tırmalanır. Ayrıca tırmalamadan bulaşma riski de düşüktür. Bu demek değil ki aşı olmayın.

Aşılar ücretsiz.

Aşıyı yapan hastanelerin listesi oluyor. Açık bir liste olmalı.
-1
moto
(27.11.25)
dosyaism.saglik.gov.tr
Şehir merkezinde ihtimal düşük fakat aşıyı yaptırın, içiniz rahat etsin. Zaman zaman kuduz hayvan nedeniyle karantinaya alınan köyler oluyor, ülkemizde kuduz var.

Aşıyı koldan yapıyorlar fakat belli aralıklarla birkaç doz olacak, takip edip yaptırmanız gerekiyor.
+1
kobuzchu kiz
(27.11.25)
dün gece eve gelirken patisi topallayan bir kediyi kontrol ederken ısırıldım. çok derine batırmadı, uysal bir hayvandı, izi varla yok arasındaydı, kan bile çıkmadı ama gecenin o saatinde gidip yaptırdım.

ihtimal ne kadar düşün olursa olsun, riske atılacak bir şey değil.

aşı ücretsiz koldan yapılıyor. şu saatte hastanelerin kuduz birimleri kapalıdır o yüzden acilden giriş yapın ancak yarın mutlaka kuduz birimine gidin size acilden verilecek kağıtla beraber aşı takviminizi çıkarsınlar.

ayrıca acilde mutlaka tetanos aşınızın olduğunu belirtin yoksa onu da yaoarlar.

geçmiş olsun.
0
issiz karga
(27.11.25)
sadece devlet hastaneleri yapıyor. acilden gir kayıt oluştur. hastanedeki kuduz merkezine yönlendirecekler 10 gün içinde toplam 4 doz koldan yapılıyor.
bir zorluğu rahatsız edici yanı yok. yaptır kurtul.

not:kuduz birimleri 24 saat açık. hatta devam eden aşılar için gece geç saatlerde bile gidebilirsin.
0
orpheus
(27.11.25)
Bu tarz şeyler başıma gelince yaptırmıyorum ama soran olursa "riske etme, yaptır" diyorum. Kedi bilindik bir kediyse ve öteden beri huysuz olduğu biliniyorsa yaptırılmayabilir. Ama yine de riske etmemeli.

Tırmalanan yerleri iyice sabunla yıkayıp, baticon vb. bir şey ile pansuman yapmanız önemli. Kuduz çok düşük ihtimal ama tırmalanmayla başka enfeksiyonlar da kapılabiliyor.
0
yadigar
(27.11.25)
geçmiş olsun,

aşı olun içiniz rahat etsin. @kobuzchu zaten link paylaşmış, size uygun hastaneye gidin.

aşıyı koldan yapıyorlar, 3-4 gün bir hafta aralıklarla toplam 4 doz yapıyorlar. bana ilk aşı ile birlikte tetanoz aşısı da yapmışlardı. tetanoz aşısı beni çok sarsmıştı, bir iki gün toparlayamıştım kendimi. ama sizin geçerli aşınız varmış zaten. yine sorrsınız.

bu arada not, bu tarz tırmalama durumlarında, yaralanmadan hemen sonra yarayı bol sabunla köpürte köpürte yıkamamı önermişti doktor. bilginiz olsun.
0
exlibris
(27.11.25)
Hepinize çok teşekkür ederim. Aşımı yaptırdım. 4 doz asi yapılacakmış.
@issiz karga Karneyi hemen verdiler. Yarın bir daha gitmeme gerek kalmadı.
+4
🌸icimdekipollyannatinerebasladi
(27.11.25)
(13)

Sobalı dönemlerde haftada 1 banyo yaparken kokmuyor muyduk?

Piukh
Aranızda her gün duş alan çocuk monşerler vardır tabii ama ben küçükken özellikle kış aylarında pazar günü yıkanma günü olurdu. İlkokula gittiğim dönemlerdi, koşturup dururduk da ama hiç hatırlamıyorum sınıfta koktuğumuzu vesaire. Acaba ara ara yıkıyor muydu anamız bizi nasıl oluyordu? Tam hatırlaya
Aranızda her gün duş alan çocuk monşerler vardır tabii ama ben küçükken özellikle kış aylarında pazar günü yıkanma günü olurdu. İlkokula gittiğim dönemlerdi, koşturup dururduk da ama hiç hatırlamıyorum sınıfta koktuğumuzu vesaire. Acaba ara ara yıkıyor muydu anamız bizi nasıl oluyordu? Tam hatırlayamıyorum.
+2
Piukh
(27.11.25)
Beynin sürekli maruz kaldığı etkiye karşı hassasiyeti ortadan kaldırma gibi bir özelliği vardır.
Gemi makine dairesinde uzun süre çalışanlar artık o sesi duymaz.
Ahırda çalışanlar artık gübre kokusunu almaz gibi.

Yani kokuyorduk ama farketmiyorduk.
0
Mirket
(27.11.25)
Sobayla ilgisi yok bence ya. Ben kaloriferli evde büyüdüm. Pazardan pazara banyo yapıyordum. O zamanlar öyleydi.
Evet, kokuyorduk. Belki tek tek kimse kokmuyor, ama okuldaki tüm öğrenciler biraraya gelince tipik bir koku oluşuyor. Üniversiteyken bir gönüllülük projesi için bir ilkokula gidiyorduk. O koku o kadar tanıdık geldi ki. :) Öğrenciler kokmuyordu, ama binaya girer girmez burnumun direği sızlıyordu.
+1
auroraaurora
(27.11.25)
nerde dinledim hatırlamıyorum ama bir konuşmada bu geçti sebebini yiyeceklerin organik falan olmasına bağladılar, şimdi yediklerimizin kokuyu yaptığından tohumlarında genlerinin değiştirilmesinden bahsettiler..
0
eja
(27.11.25)
bence kokmuyorduk. hatta hala aynısını yapsak yine kokmayız.

duş alma rutinini sıklaştırdıkça vücut da kirlenme rutinini sıklaştırıyor. sürekli haftada 1 duş alan kişi 1 haftada anca kokacak kadar kirleniyor. her gün duş almaya başlayınca ertesi gün duş almazsan kokuyorsun.

biz kendimiz süreyi kısaltıp kokuşma rutinini kendimiz bozuyoruz bence.

yine haftada 1 duş almaya başla, ilk zamanlar ertesi gün kokacaksın. aradan zaman geçtikçe kirlenme rutinin uzamaya başlayacak.
+1
kibritsuyu
(27.11.25)
ben 1 hafta yıkanmıyorum, kendi kokumu almıyorum, leş gibi kokuyorsun diye tepkiler alıyorum. çocuk olsaydım umursanmayabilirdi.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(27.11.25)
Ben de bu süreçten geçtim ama hiç koktuğumu hatırlamıyorum. Yine de her gün okuldan gelince eli-ayağı-yüzü falan soğuk suyla küvete girip yıkardım onu hatırlıyorum bi. Ama öyle koşturup terleyen bi çocuk da değildim belki onun da etkisi vardır.
0
truf
(27.11.25)
bu sorunun cevabi hem evet hem hayir.
günümüz standartlarinda kokuyorlardi ancak insanlarin "kötü koku" algisi tarih boyunca degismis.
bugün 1970 senesine isinlanirsan, "uff bu ne koku" dersin ama 1970 senesindeki kokudan hic rahatsiz olmayan adami 1570'e isinlarsan o da "uff bu ne kötü koku" der.
yenilen icilenden, yani diyetten daha farkli ve büyük problemler vardi.

mesela insanlar sik yikanmazdi ama camasirlar da sik yikanmazdi. günümüzdeki kokulu sampuan, sabun, deterjan o dönemde yoktu; kül, yag ya da at kestanesi bazli dogal sabunlar kullanilirdi ve emin olun bu sabunlar kötü kokuyordu. mesela kumasi, özellikle yünü yumusatmak icin fulling (dinkleme) adi verilen bir yöntem vardi, köylerde kadinlar yapardi (özellikle iskocya gibi ülkelerde günümüzde bile devam eden bir gelenek), bunun icin idrar kullaniliyordu ve kadinlar evlerine idrar kokarak gidiyordu ama kimse yadirgamiyordu.
insanlar icin vücut kokusu, hayvan kokusu ve hatta tarihte geriye gittikce diski kokusu gayet alisilmis oluyordu. herhangi bir sokakta binlerce, aylardir yikanmamis, üstbas degistirmemis insan, derisi yüzülüp satilmaya hazirlanan hayvan, balik tezgahlari, baharat tezgahlari, havada asili kalan kömür kokusu, cogu zaman bunlara eslik eden idrar ve diski kokusu... seni bayiltabilir bu kokular ama o zamanlar insanlar icin normaldi. onlarin da rahatsiz oldugu anlar oluyordu ama insan vücudu kokusu genelde bu listede yer almiyor, alacaksa bile en sonunda yer aliyordu.
koku olarak zamanin insaninin en büyük problemi lagimdi.
parfümler, dogal cicek özlerine batirilmis eldivenler ve sapkalar, parfümlü mendiller, elbiselerin ic kisminda tasinan lavanta keseleri, kat kat giyilen ve karsi tarafin kabarikligiyla yakinina gelmesini engelleyen elbiseler sadece moda anlayisi degil ayni zamanda koku problemine bulunmus cözümlerdi.
bizim modern burun hassasiyetimiz evlerde akan suyun ulasilabilir olmasiyla birlikte degismeye basladi. akan suyun kolay isitilabilir olmasiyla hizlandi.
+5
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(27.11.25)
o zamanlar bu kadar prenses değildik.
0
orpheus
(27.11.25)
sobalı evde tam da bahsedildiği şekilde haftada bir banyo yapardım çocukluğumda, bence kokmuyordum çünkü henüz ergenlik dönemi değildi (benim için) ve hormonlar henüz değişime uğramamıştı, bu da vücut kokularını olumsuz etkilemiyordu. dikkat ederseniz küçük çocuklar çok terledikten sonra bile bir yetişkin gibi kokmazlar, hormonlarla ilgili bir durum. kış mevsimini geçtim yazları da her gün banyo/duş almıyorduk. nasıl rahat ediyorduk bilemedim.
+1
exlibris
(27.11.25)
Şimdiki koku eşiğine göre evet kokuyorduk. Ama hepimiz kokuyorduk. O yüzden de normal geliyordu. Altına işeyenler bazen sidik kokardı. Ama genelde onlar işedikleri günün sabahında anneleri yıkardı.
0
ground
(27.11.25)
bence bu kadar kokmuyorduk, giysilerle de alakasi olabilir.
o zamanlar giyim esyalari genelde pamuklu olurdu.
simdi olay full sentetige kaydi, sentetik de feci koku yapiyor.
0
cooperr
(27.11.25)
Exlibris +1
Ergenlik öncesi o kadar değil. Ergenlik sonrası tam teşekküllü kokmaya başlıyor insan.
0
yadigar
(28.11.25)
kokmuyorduk. hala her gün duş almak hastalıklı bir düşünce. 3-4 günde bir idealdir.
-1
tchuck
(28.11.25)
(8)

yurtdışından gelirken cebimde 20K dolar getirmeye çalışsam ne olur?

plastic_angel
o kadar dikkat çeker mi? büyük risk mi?
o kadar dikkat çeker mi? büyük risk mi?
-2
plastic_angel
(27.11.25)
ne anlamda risk?
parayı getirdiğiniz ülkeden çıkarken ve türkiye'ye girerken 10.000 dolar/euro üzeri miktarı beyan etmeniz gerek. aksi takdirde paranızı bankaya yatırmak istediğinizde sorun yaşayabilirsiniz.
0
tnz
(27.11.25)
Formla beyan etmezseniz, farkederlerse cok yuksek ihtimalle el koyarlar.
0
wallcan
(27.11.25)
Beyan etmeniz ve kaynagini belgelemeniz lazim. Aksi taktirde yakalanirsaniz paraya el konulmasi olasi.

Benzer sekilde beyansiz para getirmeye calisan insanlar bu sekilde milyonlarca Euro kaptiriyorlar:

www.numedya24.com
0
sertac akin
(27.11.25)
yakalanmama ihtimalin sıfıra yakın. paraya el koyuyorlar ve ancak ülkeden çıkarken geri alabiliyorsun. bildirmen şart
0
messina123
(27.11.25)
Havalimanında xray cihazları ötüyor. En azından euro olunca, bir tanıdıgım demişti.
0
liberal
(27.11.25)
eger paraniz kara para degilse (veya 20 bin dolar sizin icin sakiz parasi degilse) beyan etmek en kolayi degil mi? ne bileyim, bu is sansa birakmaya deger mi?
0
Sour
(27.11.25)
el koyarlar, havalimanı gümrüklerinde gereksiz bir riskli kişi kaydı oluşur.

bu kadar önemli ise yasal limiti aşmayacak şekilde 2 kişi olarak taşıyın.
0
orpheus
(27.11.25)
bisey olma olasiligi yok denecek kadar dusuk, zira buyuk para degil.
bisey oluyor olsaydi alamancilarin %90'i sinirdan iceri giremezdi.
0
cooperr
(27.11.25)
(21)

Ailesiyle görüşmeyen var mı?

yenibirgüzelnick
Öncelikle benim ailemle aram çok iyi ve sevgi dolu büyüdüğüm için olaylara ve duygulara çok yabancıyım. Eşim kötü bir ailede büyümüş, şiddet alkol, psikolojik sıkıntılar vs Ve biz evlenirken bunu gizledi, ailesini bilirsem evlenmem diye düşünmüş çok haklı çünkü gerçekten böyle bir ailenin oğluyla ev
Öncelikle benim ailemle aram çok iyi ve sevgi dolu büyüdüğüm için olaylara ve duygulara çok yabancıyım. Eşim kötü bir ailede büyümüş, şiddet alkol, psikolojik sıkıntılar vs
Ve biz evlenirken bunu gizledi, ailesini bilirsem evlenmem diye düşünmüş çok haklı çünkü gerçekten böyle bir ailenin oğluyla evlenmezdim. Eşim hiç onlara benzemiyor tamamen farklı bir kişilik.

Bir kaç ay önce bize yatıya geldiklerinde büyük bir kavga çıkardılar ve eşim onları evden kovdu. Engelledi her yerden ve bir daha görüşmeyeceğiz dedi. O günden beri üzülüyor hep sürekli aklında ailesi var. Boş kaldığı her an babasının ona yaptığı haksızlıkları, annesinin eziyetlerini filan anlatıyor. Bir daha asla görüşmek istemiyor, kızgın ve kırgın hala.
Şimdi normal arkadaşım olsa destek olmak için vay şerefsizler filan diye tam destek olurum ama eşim olduğu için sadece haklısın, üzülmüşsündür kıyamam filan diye yüzeysel kalıyor çünkü ileride barışır mı bilmiyorum? Barışırlarsa bu sefer babama sövmüştün diye aklında kalmasını istemem. Ama barışmayacaklarsa da bu sefer yeteri kadar ona duygusal destek veremiyorum.

Ailesiyle hiç görüşmemek diye bir şey mümkün mü sizce? Ben böyle bir ailede büyümediğim için anne baba çok önemli benim için. Hani görüşmemek diye bir seçenek oluşturamıyorum bile. Sürekli barışırlarsa arada kötü olmayayım diye strateji kasıyorum.
Siz ne diyorsunuz bir insan 35 yaşından sonra ailesini silebilir mi?
0
yenibirgüzelnick
(25.11.25)
Onlarca örneğini gördüm. Bir gün barışacak. Siz ılımlı davranmaya devam edin.
+3
Mirket
(25.11.25)
babamla görüşmüyoruz 20 yıl olmuştur. hayatına huzur değil gereksiz ağır problemler katıyorsa. hayatından çıkarıp yoluna devam etmek en mantıklısı.

duygusal destek için kötülemek ya da eleştirmek gerekmiyor. ne yaparsan yap yanındayım, senin ailen senin kararın yaklaşımı en sağlıklısı.
+10
orpheus
(25.11.25)
Çok var. Kutsal olan anne baba değildir, sana değer veren anne baba baş tacıdır. Maalesef her anne baba, “anne baba” değil. Çoğunu giydirip yedirmekle olmuyor.

Bunların örneklerini görmek istiyorsanız, yalnız yürümeyeceksin platformu’na bir bakın.
+3
substituent
(25.11.25)
barışma ihtimali var ama strateji kasmak da bana doğru gelmiyor. ben olsam bize anlattığınız açıklıkla ona da anlatırdım ikilemimi, yani barışırlarsa diye değil de ailesi olduğu için. "ne desem bilemiyorum sonuçta onlar senin ailen, yaşadıklarına çok üzülüyorum kızmakta haklısın bence ama onlar da herhangi biri olmadığı için çok yorum yapamıyorum" derdim. cevaba göre bakılır
+3
mezzosprite
(25.11.25)
benim arkadaşım vardı ailesiyle arası kötüydü ve her anlamda dışlayan değersizleştiren bi ailesi vardı. ciddi kavgalar ediliyordu, yine de dönüp dolaşıp barışıyordu onlarla. bana göre yüktü mesela onlar onun omzunda, "kendi hayatına bak boşver onları" diyordum ama aradan zaman geçince olayları unutmasa da affetmese de barışıp yine samimi oluyordu. bana defalarca onu ailesinden daha çok düşündüğümü söylese de bu tabloda şu an arkadaşımın hayatında olmayan kişi benim :) dolayısıyla barışabilirler diye bakmak lazım evet. ama yine olsa yine aynı şeyleri söylerim çünkü yakınlarıma karşı dürüst olmayı politik olmaya tercih ederim
0
mezzosprite
(25.11.25)
Ailesiyle bir daha görüşmeyecek olsa dahi ona uyup sallama. Anlık kızgınlıklarda yanındayım hissiyatı için beraber sövülür ama bu tarz süreğen durumlarda sakinleştirici ve süreci atlatmaya yardımcı olacak şekilde destek olmakta fayda var. Bunu atlatması için o hayalkırıklığı ve hesaplaşma hissinden uzaklaşması lazım, körükle gitmemek lazım.
0
Bruce
(25.11.25)
Her baba Münir Özkul, her anne Adile Naşit değil. Hayatındaki en büyük kazıkları ailesinden yiyen insanlar da var. Dolayısıyla aileyle de küsülür hatta ömür boyu da bir daha hiç görüşülmeyebilir. Çok normal. Hatta belki eşinizin yapması gereken de bu, çünkü bir çok anne-baba çocuğu malı gibi gördüğü için kendisi ne yaparsa yapsın haklı olduğunu ve çocuğun tüm kötü muameleyi, haksızlığı, vb. kabullenmesini bekliyor. Haliyle de kısa vadede işler düzelmiş gibi olsa da konu yine "Doğurduk, büyüttük, adam ettik; şu yaptığına bak" noktasına geliyor... Bu tür bir döngü varsa oradan genelde pek çıkış olmuyor.

Sizin duruşunuz konusuda da yukardaki yorumların bir kısmına katılıyorum. Sonuçta eşinizle onun ailesi arasındaki tüm geçmişe hakim değilsiniz, o yüzden her ne kadar eşinizi destekleseniz de direkt taraf olmamak daha mantıklı.
+1
salihdt
(26.11.25)
Babama sövmüştün kısmı çok mühim. Bir akrabamızda alzhemier başlangıcı var ve eşinin kendi annesi hakkında tam 50 yıl önce söylediği şeyi şuan her gün nefretle anıyor.

Babama sövmüştün der.
+1
tiredofwaiting
(26.11.25)
babamla ve o tarafın geniş ailesiyle görüşmüyorum. 10 sene oldu.
+2
gabe h coud
(26.11.25)
ben uzun süredir birlikte olduğum kız arkadaşıma "ailen seni resmen istismar ediyor" demiştim. hakkımda ne düşünürse düşünsün. hem duygusal, hem maddi , hem de emek anlamında yaşadığı istismar onu tam anlamıyla tüketiyordu , istismarcıların taleplerinden kendi hayatı yönetilemez hale gelmişti. sevdiğim bir insana düşüncelerimi nezaketle ve açık yüreklilikle söyleyemezsem ilişkideki varlığımın da pek bir anlamım kalmaz diye düşünüyorum. nezaket kısmının altını çizmek istiyorum.
+1
loch ness
(26.11.25)
ben çok sevgi dolu bir ailede büyümedim. babaannem bayağı kibirli bir kadındır babam da ister istemez onun etkisinde çok kalmış. eğitim de olmayınca zincirler kırılamamış açıkçası. ailem ile çok görüşmüyorum. Yani küs değiliz ama öyle her gün ya da her hafta görüşme durumumuz yok. arada bir (ayda 1-2 defa) telefonda konuşuyoruz. benim evime de yılda 2 defa falan birkaç günlüğüne kalmaya geliyor annem. o zaman da biraz gezdiriyorum vs. babam evime gelmez. telefonda da nadiren konuşuruz sadece annem aracılığı ile haberim olur ne yapıyor diye vs. ama eşimin ailem hakkında kötü konuşmasını yine de istemem sanırım. bu nedenle siz risk almadan aynı şekilde devam edin derim.
0
Sadece soruyorum
(26.11.25)
Ve biz evlenirken bunu gizledi, ailesini bilirsem evlenmem diye düşünmüş çok haklı çünkü gerçekten böyle bir ailenin oğluyla evlenmezdim.

Bunu duyup senden bosanmayan adamın erkekliğini sorgula. Lafa bak, ben buradan boşandım senden
-10
artıküyeolmakistiyorum
(26.11.25)
Annem babasıyla ilişkiyi tamamen kesmişti. Bir kere kuzenimin düğününde bu da torunların diye gösterildik, bir de cenazesine gittik o kadar.
0
peki madem
(26.11.25)
anne ve baba konusunda aşırı şanslıyım. asla manipülatif, çıkarcı olmayan, her derdimde, sıkıntımda, sevincimde hep ama hep yanımda olan, resmen benim için yaşayan 2 mükemmel insan. sevgilerini hep koruyucu bi kalkan gibi hissediyorum. her gün varlıklarına şükrediyorum. çevremde ailesiyle konuşmayan kimse yok ama bir tane arkadaşım babasıyla yaşıyordu ve babasından nefret ediyordu. babası öldüğünde de hiç üzülmediğini aksine kurtulduğu için sevindiğini fark etmiştim.

annemin annesi ve ablaları değişik insanlar. ben rahmetli anneannemin yanında kaldığı teyzem dışında kimseyi sevdiğini görmedim. o teyzem de anneanneme yemek, temizlik vs türlü ev işi yaptırırdı. anneannem anneme gittiğinde annem elini sıcak sudan soğuk suya sokmazdı yine de mutlu olmazdı ki başka kızında kalmışlığı ben anneannem öldüğünde 29 yaşındaydım, 29 yıldır 3 kere falandır herhalde ancak. yanında kaldığı teyzeme sen ölürsen ben sokakta kalırım falan derdi ki annem de babam da gözünün içine bakardı ama onu bi başka seviyordu. annem hiç annemin beni sevdiğini hatırlamam der. o yüzden aralarında hep mesafe vardı ama görüşüyorlardı da.
annem de babam da aslında ailelerinden sevgi görmemiş insanlar. bu kadar sevgisizliğe rağmen nasıl kalplerinde sonsuz bi sevgi var ve bu kadar güzel gösterebiliyorlar şaşırıyorum bazen.
0
matilda
(26.11.25)
Görüşmüyorum.

Eşiniz muhtemelen barışacak. Siz yorum bile yapmayın. Kararini saygıyla karşılıyorum de geç
0
topkapiaksaray
(26.11.25)
Ailesiyle ömür boyu görüşmeyen insanlar var. Sağlıklı bir şey değil. Mecburiyet oluyor. Kanser olanın kemoterapi alması gibi, kangren uzvun kesilmesi gibi.

Bizim aile sıkıntılı biraz. İyi tarafı, madde kullanan, alkolik, kumar bağımlısı, hırsız, katil vs. türden insanlar değiller. Kötü tarafı, birbirimizi yemeden bir arada duramıyoruz. Bu yüzden kardeşlerimden mümkün mertebe uzak duruyorum. Çok can sıkıcı olaylar uzun (aylarca) küslüklere sebep olabiliyor ama genelde "az görüşelim, iyi olalım" modundayım. Anne-Baba hususunda problemim olmadı çok şükür. İyi bir evlat olmaya çalışıyorum.

Eşinizin ailesine küfür/hakaret etmemekle çok doğru yapıyorsunuz. Onun haklı olduğunu söylemeniz, sevgi ve anlayış göstermeniz zaten destek olmak. Karşı tarafa söyleyeceğiniz kötü şeyler çoğu insanın canını sıkar.

Mesela ben abime çok bilenmişsem, eşim o an bana hak verirken abimi kötülese yine o halimle zoruma gidiyor. Bakın, küfür, hakaret yok. Kötülemesi yetiyor. (Gurur duymuyorum ve iyi bir haltmış gibi söylemiyorum bunu. Bilakis, böyle bir gerçek var, belirtmiş olmak için söylüyorum) Bu yüzden, eşinizin ailesine laf etmeden kendisine destek olmanızı tavsiye ederim. Kendisi ailesini ömür boyu tamamen silse ve asla konuşmasa, arkalarından sövüp saysa bile sizin kendi ailesine hakaret etmeniz kalbini kırabilir.
0
yadigar
(26.11.25)
ailemle görüşmemek için şehir değiştirdim. "bir daha sizinle görüşmeyeceğim" dersem başıma bela olmaya devam edeceklerini bildiğim için bunu hafif bir ghosting şeklinde uyguladım. yanlarına asla gitmiyorum yıllardır çeşitli bahanelerle, arada bir formalite icabı arıyorum ve her aramam acil bi işimin çıkmasıyla erken kapatılıyor :)
bana yaşattıklarını ve benden aldıklarını unutacak değilim ve onlara "evlat sevgisi" bahşetmeyeceğim.
0
nolmus yani
(26.11.25)
@Bir sıcak el uzanır,
Senin bahsettiğin normal aileler için geçerli. Normal bir aile çocuğuna zarar vermez. Veriyorsa pek ana baba hakkından söz edilemez.
+2
🌸yenibirgüzelnick
(26.11.25)
Erkeklerde belirli bir yaştan sonra baba hassasiyeti başlıyor. Sözkonusu baba iskele babası da olsa, zararlı baba da olsa bu değişmiyor.
Hatta bu konu şurada hafif bir anlatılmış.

www.instagram.com
+1
Mirket
(26.11.25)
5 senedir babamla görüşmüyorum bugün hakkında bir haber aldım ve sonsuza kadar görüşmeme kararım pekişti. Ama başkası olsa o kadar emin olmazdım, insanlar kızgınlıkları geçince görüşmek istiyor eşim de benim gibiydi mesela ama o daha affedici biri, ben yapım gereği kinciyim. Eşinizin karakterini en iyi siz bilirsiniz.
0
ekimoloji
(26.11.25)
bir insanin yaninda olmak demek illa taraf tutmak ve karsi tarafa atip tutmak demek degil. tarafsiz da kalarak yaninda oldugunuzu gosterebilirsiniz. zaten insanlar bu tur durumlarda %90 birinin onlari gordugunu, duydugunu, ellerini tuttugunu bilmek istiyorlar, yani ihtiyac "benimle birlikte karsi tarafa soylen" degil; gorulmek, duyulmak oluyor.

ancak bir kac ay olmus, esiniz hala kirgin ve kizgin, isitip isitip ayni seyi anlatiyor diyorsunuz. siz esinizi daha iyi bilirsiniz ancak gorusur/gorusmezden ziyade, bence esinizin bu kizginliga tutunmamasi daha onemli. yani bir noktada, artik orasi neresi ya da ne zaman ise, ben ailemle bunlari yasadim, bana yapilan haksizlikti, kizginim kirginim ama bununla X seklinde bas etmeyi seciyorum ve geride birakiyorum (ve gorusmeyi ya da gorusmemeyi seciyorum) gibi bir sey diyebilmeli. bu hali ile hem kendini hem sizi hem de tekrar gorusurse ailesini yipratir ve sacma bir donguye girer. illa affetmek, sevgi bocegi olmak demek degil bu, kendi iyiligi icin olani oldugu gibi kabul edip, yuruyebilmek.

yukarda hep gorusup/gorusmeme tartisilmis ama bence en buyuk sorun, gorusse de gorusmese de surekli bir sekilde kendisine yapilanlarda takili kalip, 'ben bunlari yasadim' 'bana bunlari yasattilar' 'bana bunlari yaptilar' halinde takili kalmak.
+1
kassiopeia
(26.11.25)
(4)

Japon balığım fıçının içinden çıkmıyor

dolantindr
İyi akşamlar. Japon balığım iki gündür kırık fıçının içinden çıkmıyor. Fıçı dediğim yani akvaryum dekoru. Kahverengi alg için damla her zaman damlatıyorum, ondan olduğunu sanmıyorum ama havalar soğudu acaba su sıcaklığı kaynaklı mı bilemedim. yemek yemeye de çıkmıyor. Tıklıyorum cama hala fıçıda. Ya
İyi akşamlar. Japon balığım iki gündür kırık fıçının içinden çıkmıyor. Fıçı dediğim yani akvaryum dekoru. Kahverengi alg için damla her zaman damlatıyorum, ondan olduğunu sanmıyorum ama havalar soğudu acaba su sıcaklığı kaynaklı mı bilemedim. yemek yemeye de çıkmıyor. Tıklıyorum cama hala fıçıda. Yani oda ısısı 26 derecede su on derece daha düşük falan olur mu ki. bilmiyorum ya. ne yapsam? :/
+2
dolantindr
(25.11.25)
japon balığı üzeri buz kaplı suyun altında yaşıyor. yani soğuktan olduğunu sanmıyorum. oda 26 derece ise su birkaç derece farkla yaklaşık oda ısısında olur.
+1
orpheus
(25.11.25)
japon baligi akvaryum ideal sicakligi 20-21 derece. 15-16 derece suda hayvan konforlu degil, hatta dayanma isisinin da altinda. bu sebeple olabilir. su isiticiniz yok mu akvaryuumda?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.11.25)
sorunuz tam yanıtını bilmiorum ama akvaryum suyu oda sıcaklığından on derece düşük olmaz. bir kaç saat içinde odadaki sıcaklığa benzer hale gelir.
0
biseysorcaktim
(26.11.25)
Arkadaşlar sorunu buldum sanırım. Kahverengi alg için damla almıştım onu damlatıyordum, sanırım fazlası balıkları strese sokuyor. normalde 12 litre akvaryuma 5 damla damlatıyordum, şimdi iki damlaya düşürücem. su değişiminden sonra balıklar topladı kendini.
0
🌸dolantindr
(27.11.25)
(25)

Sevgilimden Bu Şekilde Ayrılmakta Haklı Mıyım?

lapetitemort
7-8 aylık bir ilişkimiz var. Vaktimizin çoğu onun evinde geçtiği için evin kirası ve faturaları hariç neredeyse tüm ihtiyaçları ben karşılıyordum. Market harcaması bende, temizlik malzemeleri bende, yeme ve içme bende. Gezip tozmak bende. Eve ufak tefek dekorasyon ürünü alınacaksa onları da alırdım.
7-8 aylık bir ilişkimiz var. Vaktimizin çoğu onun evinde geçtiği için evin kirası ve faturaları hariç neredeyse tüm ihtiyaçları ben karşılıyordum. Market harcaması bende, temizlik malzemeleri bende, yeme ve içme bende. Gezip tozmak bende. Eve ufak tefek dekorasyon ürünü alınacaksa onları da alırdım. Ara sıra arabasına benzin almışlığım dahi vardır. Yani evli ve karısı çalışmayan bir adam gibiydim. Sadece kendi başına takıldığında harcama yapardı. Yanımda olduğu her an para harcadığımız hemen her şeyi ben alıyordum. Maaş farkımız fazla olduğu için problem etmedim.

Fakat en son canıma tak etti.
Bugün yemeğe giderken, birden bire bir milyoncu diye tabir edilen ve her telden ürünün olduğu bir yere yanaştı. Dükkanı bildiğiniz taramaya başladı. Ne alsam diye detay detay bakıyor. Para kendisinden çıkmayacağı için rahat. Evde mevcut olmasına rağmen damacana pompası aldı. Sonra yine evde olmasına rağmen halı aldı. İplik lazım dedi, onu da aldı. En son baktım çelik yüzük ve kolye bakmaya başladı kendisine. Orada benim sinir tavan yaptı.

Bekledim. Kasaya geldi. 650 TL tuttu. Dedim ki "bende yok, ödemeyeceğim". Bozuldu ve arabadan çantasını getirmemi istedi. Ben de aldım getirdim. Ödedi. Çıktıktan sonra da "arabayı eve çek" dedim. Evine gittik. "Selametle" deyip aracıma bindim ve eve geldim.

Kendisi tüm maaşıyla altın alan birisi. "Ben senin sponsorun muyum?" diye çıkışınca "erkek arkadaşımsın, ne var alsan" diye savunmaya geçiyor.

Eve dönerken bana "650 TL için değer mi" dedi. Şimdi ben cimri bir adam olarak görünüyorum. O kadar fedakarlığa rağmen 650 TL için ayrılan adam olarak hatırlanacağım için üzülüyorum.

Sizce tepkim fazla mıydı?
+5
lapetitemort
(24.11.25)
fazla olan şimdiye kadar bu kadar suistimal edilmeye izin vermeniz bence.
+11
black holes in the sky
(24.11.25)
Tepkin fazlaydı çünkü tavır alınacak yer orası değildi, bunu evde bir gün çay içerken ona açabilirdin

Sevgilinin evine çökmek, bütün abur cubur, temizlik masrafına ortak olmadan yaşamak kadar her şeyi karşılamaya çalışmak da hatan olmuş, neden konuşarak hakkaniyetli bir denge bulmaya çalışmadınız
+4
grimavi
(24.11.25)
Evet, o da kasiyerin önünde tepki vermeme bozuldu. Belki burada hatalıydım. Ancak kendisine bu tarz bireysel harcamalarını yapmaktan hoşlanmadığımı yazılı ve sözlü olarak belirtmiştim daha önce.
0
🌸lapetitemort
(24.11.25)
Sessiz bir anlaşma yapmışsınız zaman içinde. Sonra sen paldır küldür bozmuşsun anlaşmayı.

O paraya daha iyisini bulurum diyorsan, bu davranışında haklısın.

Bulamam diyorsan git bir çiçek yaptır.
+2
Mirket
(24.11.25)
Takıldığım tek şey bir milyoncudan takı alan biriyle beraber olmanız:)
+10
suicides underground
(24.11.25)
Niye bu kadar sinir yaptığını anlamadım. Bu durumda böyle tepki vermen sanki biraz çiğ bir davranış gibi olmuş. Ben olsam, eve geçtiğimizde ciddi bir şekilde konuşurdum, konuştum demişsin ama bir kez daha konuşurdum ve eğer bir daha böyle bir durum olursa da yine sakin bir şekilde, daha önce konuştuğumuz gibi ben karşılayamam kusura bakma der ama tepkimi abartmazdım. Ne yaparsan yap oyunu kuralına göre oyna. Bak onlar öyle yapıyor, akilli olmak bu gibi durumlarda ortaya çıkıyor. Kararlarından emin, sakin ve nezaketli ol o kadar.
+2
dedeminhirkasi
(24.11.25)
Tepkimin sebebi biraz da bu harcamayı haraç olarak kullanmasıydı. Kavga sonrası hatalı olduğumu anlayıp özür dilemiştim. Yemeğe de bundan dolayı çıktık. Yoldayken başladı zaten "bana yüzük alman lazım barışmak için" diye şakalaşmaya. Yok işte saat alacakmışım. Harçlığı kalmamış vs. Bunlar hep şakayla karışık beklentiler. En son bu bir milyoncuda patladı olay.
0
🌸lapetitemort
(24.11.25)
Hocam başta tüm red flaglere rağmen ilişkiye tamam demişsin şimdi de bu durumdan şikayet ediyorsun, bence sana davranış ve harcama olarak uygun olmayan birinden ayrılmaya cesaretin yok, bu kişi değişmez düzelmez bunu bekleme, devam ediyor musun etmiyor musun
+2
grimavi
(24.11.25)
Çantamı getir mi dedi?
+10
Kahvedesu
(25.11.25)
Vaktin çoğu onun evinde geçmeye başladığı an oturup bunları konuşup planlamanız gerekiyordu.
“ Yani evli ve karısı çalışmayan bir adam gibiydim.” buna katılmıyorum, sağolsun kirayı faturaları ödüyormuş :)
Kira ve fatura dediğin de öyle az bir miktar değil belki toplama vurduğumuzda yaptığın harcamadan çok bile olabilir.
İşte bunları oturup planlamadığınız için tam olarak eşitlik zor çıkar.

Burada çiğ olan mağazada alacağını alıp kasada birinin ödemesini beklemek, elini cebine atmaması, bu çok rahatsız edici.
Diğer çiğ hareket de kasada, insan içinde “ödemeyeceğim” demeniz.
İkinizin de karşılıklı davranış problemi var.
Konuşularak çözülebilecek bir sorunu fazla büyük yaşamışsınız, geçmiş olsun.

Ekleme;
“Erkek arkadaşımsın ne olur alsan” diye bir tavır da kabul edilemez, saçmalık.
+1
mutekebbir
(25.11.25)
kız çantasını yanına bile almıyor yani ha
iyiymiş.

evli olsam bile yanımda çantam olmadan çıkamam bir yere, bu başka bir kafa.
siz bu kafayı bi kere baştan almışsınız hayatınıza bunun konuşmakla düzelecek bir tarafı yok, konuşmak bir kafa yapısını (yetişkin yaşta baştan inşa edemiyor.
+4
subcomponent
(25.11.25)
Arabayı eve çek'ten sonrasını okumadım. Haksızsın.
-6
arbre
(25.11.25)
Sen sponspor olmuşsun. Başta böyle başladıysa böyle gider. Win win.
+1
mikahakkinen
(25.11.25)
Harçlığım kalmadı ne ya ahdjfjd. Onu yazmasaydınız belki biraz inandırıcı olurdu. Bu haliyle serin hikaye kardeş.
Ne kadın düşmanlığınız bitiyor ne kendi tercihlerinizin sorumluluğunu alamayıp mızmızlanmalarınız.
+1
auroraaurora
(25.11.25)
çantamı getir deyip son uşaklığı da yaptırmış. güzel sömürmüş seni. yol ver. kendine saygın olsun biraz.
+2
summerjam0306
(25.11.25)
kirayı faturayı ödüyormuş işte daha ne istiyorsun. bir de üstüne kızın arabasını kullanıyorsunuz. belki o da içten içe "ben enayi miyim hem benim evde yaşıyor hem arabamı kullanıyor bari diğer masraflara ortak olsun" diyordur.

kasiyerin önünde böyle davranmak da acayip çiğ bir davranış, hiç beğenmedim.
-2
kaptan maydanoz
(25.11.25)
Bunun için ayrılıyorsanız zaten sevmemişsiniz. Konuşarak anlaşamıyorsunuz demek ki.
" ben senin sponsorun muyum" ne kaba ifade ya. Kızı sevmiyorsun.
0
sevilen progressive türkücü
(25.11.25)
kira+faturalar hatunda
onun arabasiyla geziyorsunuz
getir goturunu de yapiyorsun
hatun sana agir gelmesin diye bir milyoncudan yuzuk bakiyor

burda bir tane icguveysi var, o da hatun degil coco.
+3
cooperr
(25.11.25)
önceki duyurularından da hatırlıyorum, bu kadın seni beta-provider olarak kullanıyor. ilişkide keyif aldığı şey, ilişkiden aldığı şey bu.

sen de açık ve net şekilde bundan rahatsız oluyorsun. bundan rahatsız olduğunu gösteriyorsun ve görüyor da. kadınlar mikron seviyesindeki mimik değişikliklerini bile okurlar, bunu fark etmemesi mümkün değil. şöyle düşün, biri sana "beni kullanıyorsun" imasında bulunsa ve bu dinamiği değiştirmeye çalışsa, hangi sebeple o ilişkiyi sürdürürdün?

ben cevabını vereyim, sevmediğin, ama kullandığın bir kişi ise bu kullanışlılık devam etsin diye sürdürürdün. bu ayarda başka bir sağlayıcı kaynağı kolayca bulamayacağın için sürdürürdün.karşındakini seviyor ve "kullanmıyor" olsaydın da bu ima karşısında önce sarsılır, çöker, sonra ya ayrılır yada bu imajı temize çekmek için hızla kendine çeki düzen verirdin.

kendin için doğru olanı yaptığını düşünüyorum. maddiyat beklentisi olan kişiyi hiçbir şekilde elinde tutamazsın. öyle veya böyle ya el yükselterek seni tüketir, yada başka bir konak bulur ve sistemini yükseltir.çalışarak kazandığı, kendine kendi emeği ile sağlayabildiği hayattan fazlasını hak ettiğini düşünebilen bir insan ile stabil ve huzurlu bir hayat kurabilmen mümkün değil.
0
loch ness
(25.11.25)
araba benim arkadaşlar, bazen o sürüyor.
0
🌸lapetitemort
(25.11.25)
onun evinde yaşamıyorsunuz değil mi? sadece genelde orada buluşuyorsunuz? Siz aile ile mi yaşıyorsunuz?

kavgadan sonra arabayı hala onun sürmesi tuhaf olmuş biraz :D
+1
bobinhoo
(25.11.25)
burada duruma göre haklı olduğun ve haksız olduğun noktalar var. her durumda haklı olduğun nokta bence 7-8 aylık bir ilişkide arabadan çanta olmadan inip kafasına eseni alması olmuş. çünkü olayı emrivakiye getirmiş, uzun süreli bir ilişki ya da nişanlılık/ evlilik söz konusu değil absürt kaçıyor.

ev konusunu anlamadım açıkçası ortak yaşıyorsanız ve kirayı faturayı o karşılıyorsa bence yemek gezme gibi harcamaların senin tarafından karşılanmasında absürt bir şey yok, bence basit görgü kuralı bence.

ama bence evler ortak değil, sadece kız arkadaşının evinde buluştuğunuz için o evde vakit geçilme söz konusuysa kızın her harcamayı sana yıkması bence absürt kaçıyor zira aslında kızın evinde buluşmanız takılmanız kızın konfor alanını ve rahatlığını gözeten bir şey. elbette gene birlikte yemek yeneceği zaman yemek alınır edilir ama eve sponsor olmak bana saçma geliyor zira birbirinize güvenip de o eve çıkmadı.

genel olarak haklı olduğunu ve kızın para emcükleyen bir tip olduğunu, yarın bugün ciddiye binerse tüm yükü senin sırtlanacağını kızın da sana zırnık koklatmadan birikim yapacağını düşünüyorum.
+2
denizgonen
(25.11.25)
sırf senin alacagını bildiği için yanına çantasını almadan seni 1 milyonucuya sokmuş. bu ayıp bi kere. sırf senin alacağını bildiği için sana bir şeyler aldırmak için dükkana sokuyor. sonra erkek arkadaşım degil misin deyip üste çıkıyor.

burada araba ev kira bilmem ne ödemeleri degil konu burada sana yapılan yüzsüzlük ve ayıp var. ayrılan taraf senin olman daha iyi. bırak o 650 lira için bana laf söyledi demekle kalsın. ucuz insanlar ancak böyle parayla ölçülür işte.
+3
koela
(25.11.25)
sen kendine saygi duymuyorsun ki o duysun. boyle iliski mi olur? hatalari soyleyeyim:

1- kizin evine yerlesiyorsan oncelikle bu konunun finansini konusmamak hata. gerekirse kiranin yarisini sen vereceksin.
2- butun yeme, icme, temizlik senin odemen hata. ikiniz de para kazaniyorsaniz boyle bir denge olmaz. seni kullaniyor, hem de bu durumdan gram utanmiyor.
3- canini sikan bir durum varsa, duzgun yolla soyleyeceksin. icinde biriktirip patlamayacaksin sonra hakli da olsan, yillarca odemelerin hepsini de yapsan, karsi taraf 650 tl odeme diyecek.
+2
monicapp
(25.11.25)
konu 650tl değil seni ne olarak gördüğü. bu soruyu cevapladığında konu netleşecek.
+2
orpheus
(25.11.25)
(16)

10 yıl önceki eski sevgiliye mesaj atsam ne kaybederim?

burnley
"Eski sevgiliye mesaj atma" hadisesini ömrümde hiç yapmadım şu ana dek. Belki yanlış düşünüyor olabilirim ama bir erkek olarak bu eylem bende hep zayıflık, çaresizlik olarak kodlanmış bir şeydir.Ama bu kez bir kadın aklımda. 10 yıl önceki eski sevgilim. Çok sevmiştim ve fena şekilde tüm hafta bir ve
"Eski sevgiliye mesaj atma" hadisesini ömrümde hiç yapmadım şu ana dek. Belki yanlış düşünüyor olabilirim ama bir erkek olarak bu eylem bende hep zayıflık, çaresizlik olarak kodlanmış bir şeydir.

Ama bu kez bir kadın aklımda. 10 yıl önceki eski sevgilim. Çok sevmiştim ve fena şekilde tüm hafta bir vesileyle aklıma düştü. Evlenip geçen yıl da ayrıldığı bilgisine hakimim. Biz ayrılırken yüzlerimize bir daha bakılmayacak seviyede kötü bir ayrılık falan yaşamamıştık. Instagram'dan beklenti içermeden selam verme, hatırlama temalı "dozunda" bir mesaj atsam ne kaybederim sizce? Kendimi kötü bir pozisyona düşürmüş olur muyum acaba?

Şu an bu tür bir senaryoda yazmama yönündeki hissim çok daha baskın durumda; bunu destekleyecek yönde mantıklı cevaplar alırsam da kesin yazmam zaten. Her türlü fikrinizi bekliyorum, şimdiden teşekkürler.
0
burnley
(22.11.25)
Boş ver.
- eldekileri çıkardın yedek son biz mi kaldık.. diyecek
0
diyecevaplandı
(22.11.25)
yazmayın abicim. yazmayın.

çaresizlik, zayıflık gibi algılamıyorum ben kesinlikle ama bence gerek yok. bitmiş gitmiş.
-1
kirlipam
(22.11.25)
yaz, bosver.
+1
klassno
(22.11.25)
ben yazdım, ben eski ben değilim dedi:) Tamamen yokluktan yazmıştım. Çok da bir şey kaybetmedim.
0
Kahvedesu
(22.11.25)
Yazma! Tekrar söylüyorum Yazma! Şu an onun bir ilişkisi var mı yok mu onu bile tam bilmiyorsun. Varsa da aralarını bozmuş olacaksın. Böyle şeyler yüzünden başka insanların canları yanıyor; sadece ikiniz arasında kalmıyor yani.
0
ruzgarr
(22.11.25)
Abi bu ne efendilik ya. Olaya dışarıdan bak. Sen ona 80 yaşında gibi selam verme, hatırlama mesajı atıyorsun. Taze boşanmış kadına başka erkekler nasıl mesajlar atıyordur. Bunu yapacaksan enerjik, çekici olarak, ona acaba dedirtecek şekilde yapman lazım. Böyle yaparsan mesajını okumaz bile.

Haha. Ebeveynsiz bir ezik kudurmuş.
-17
arbre
(22.11.25)
kendini bad boy gibi göstermeye calisan eziklerin tavsiyelerine kulak asma.
+16
edmond honda
(22.11.25)
Bence bireyler arasında 10 senede eski sevgililik sıfatı bile düşmüş sayılır siz artık eski sevgili bile değilsiniz abi gerek yok.
+4
kizil karga
(22.11.25)
@Kizil karga'ya kesinlikle katılıyorum siz artık eski sevgili sıfatında bile değilsiniz. Kadınla ayrılalı 10 sene olmuş, olabilir ona bir şey diyemem elbette ama kendisi bi hayat kurmuş, sizden sonra başkasına aşık olmuş, evlenmiş ve şimdi de boşanarak yeni bir hayat kuruyor ya da kurdu. Eğer bu 10 sene içerisinde ara ara haberleşiyor olsaydınız yazın derdim ama şu şekilde yazmanız çok mantıklı gözükmüyor. Çünkü siz eski sevgilinizin eksikliğini en içten şekilde hissetseydiniz ya da o sizin eksikliğinizi aynı şekilde hissetseydi iletişim mutlaka olurdu bunca zaman içerisinde.
+1
mermaidd
(22.11.25)
Kaybedecek bir şey yok ama kazanacak da bir şey yok
0
grimavi
(22.11.25)
iyi bişey çıkmaz, exten next olmaz çok boktan bi söz ama aşırı doğru.

ha yazsanız ne olur, bişi olmaz. yazmanıza da gerek yok, sosyal medyadan takip isteği gönderdiğinizde anlar zaten.

ha ayrılmadı veya erkek arkadaşı falan varsa hoş olmaz.

her şey yolunda giderse, buluşur muhtemelen sevişirsiniz. sonra bi süre sonra neden ayrıldığınızı hatırlayıp tekrar ayrılısınız.

belki de evlenir ömür boyu mutlu olursunuz.

kimse bilemez yani ne olacağı.

aklınızda varsa da eğer sonrasında sürekli karşı karşıya gelme vs gibi bir durum yoksa (aynı yerde çalışma vs.) bişi olmaz, akılda da kalmasa daha iyi. 10 yıl. siz de az sayko değilmişsiniz.

neyse uzun lafın kısası biz de bi bok bilmiyoruz, yalandan yaşıyoruz işte. burada benimki de dahil yazılanlara kulak asmayıp kafaya göre takılın işte.
0
gurur
(22.11.25)
Ne kaybedersin?
- itibar
+1
etna
(22.11.25)
Duyurunun içeriğinde de birkaç kez vurguladığım şekilde şu ana dek böyle bir durumda yazan taraf hiç olmadım ve meraklısı değilim. Ama bu defa içimde baskın, garip bir duygu belirdiği için başka insanların da fikrini bir göreyim istedim; gördüm. Cevaplar çok büyük çoğunlukla o mesajın atılmaması yönünde gelmiş. Katılıyorum, şimdi o geçmişten gelen fikrim daha da güçlendi.

Zaman ayırıp yazan herkese teşekkürler.
0
🌸burnley
(23.11.25)
Bence usturuplu, medeni ve net anlaşılır bir şekilde duygularınızı yazın.

Olumlu dönerse, tekrar denemiş olursunuz, en kötü yine hayal kırıklığı olur.

Olumsuz dönerse kapanış olur.
+1
yadigar
(23.11.25)
ne kaybedersin sorusunun cevabı: iyi de gitse, kötü de gitse. aklından çıkarma sürecini 3-5 yıl daha uzatmış olacaksın. değer mi değmez mi sen karar ver.
0
orpheus
(23.11.25)
Çizginizi
0
baldan kaymak
(23.11.25)
(2)

Yapay zeka eğitimi alan var mı?

pembediken
Internetten baktım enstitülerin sertifikalı eğitimleri var bir üniversite mühendislik mezunlarına açık sadece. İngilizce eğitim de olabilir
Internetten baktım enstitülerin sertifikalı eğitimleri var bir üniversite mühendislik mezunlarına açık sadece. İngilizce eğitim de olabilir
0
pembediken
(21.11.25)
coursera'da var.

www.coursera.org
+1
orpheus
(21.11.25)
Coursera +1 daha guncel ve kaliteli ya da udemy
+1
aloneinthedark
(21.11.25)
(4)

bulaşık makinesi piyasasını bilen var mı

nrmnm
mevcut makinem geçtiğimiz gün iflas bayrağını çekti. çok fonksiyonlu olmayan 3-4 programlıya kadar makineler için yeni almış, alma sürecinde olan arkadaşlar varsa piyasa bilgilerinizi benimle de paylaşabilirseniz sevinirim. pek araştırma fırsatım olmadı ama elde bulaşık yıkamak iğrenç bir durum.dest
mevcut makinem geçtiğimiz gün iflas bayrağını çekti. çok fonksiyonlu olmayan 3-4 programlıya kadar makineler için yeni almış, alma sürecinde olan arkadaşlar varsa piyasa bilgilerinizi benimle de paylaşabilirseniz sevinirim. pek araştırma fırsatım olmadı ama elde bulaşık yıkamak iğrenç bir durum.

destekler için şimdiden teşekkürler
0
nrmnm
(21.11.25)
geçen sene bundan aldık fiyatına göre iyi. temel programların hepsi mevcut.

www.mediamarkt.com.tr
0
orpheus
(21.11.25)
Giriş seviyesi Profilo alabilirsin. En uygun f/p olan bu. Aynısının siemensi 3-4 bin daha pahalı. Aynı kasa aynı motor.
+1
jackyr
(21.11.25)
Bulaşık makinesi geçen ay aniden bozuldu. En son kendim tamir etmiştim, tekrar denedim olmadı, sepetler de paslanmış, gözden çıkardım.
Arçelik/Beko serilerinden memnundum açıkçası.
Kendi ilimdeki tüm bayileri instagram üzerinden takip etmeye başladım. Şansıma güzel bir modelde bölge stok eritme kampanyası oldu. Bir bayide diğerlerinden daha da uygundu fiyat. Nakit alırsam yüzde 10 daha düştüler. 23919 liste fiyatlı 6 programlı, otomatik kapı açma özellikli , asansörlü ürünü 14 bine aldım. Yıl sonu olduğu için, ciro tutturma, stok eritme kampanyaları var. Takip etmen lazım.
0
adivar
(21.11.25)
yeni aldım bim'den 12k keysmart diye bir marka arçelik üretiyor. altus filan da var 11k ya o da arçelik üretimi. makina işte yıkıyor yetiyor bana. çok da bir beklentim yoktu açıkcası. vestel olmasın yeter *swh
0
belkider
(21.11.25)
(5)

bütün servisler mi kötü? millet bunlara güvenip milyonluk araçlarını nasıl emanet ediyor?

konetsu
biraz uzun iç dökmelik daha çok :Dinternette videolarda vs. yapılan yanlışları saçmalıkları biraz biraz görüyordum da sanayideki rastgele ali usta veli usta tarzı yerler kötüdür diyordum ben. kurumsal olsun biraz düzgün iş yapsınlar da içime sinsin diyerek çok basit sadece yağ ve antifriz değişimi i
biraz uzun iç dökmelik daha çok :D

internette videolarda vs. yapılan yanlışları saçmalıkları biraz biraz görüyordum da sanayideki rastgele ali usta veli usta tarzı yerler kötüdür diyordum ben. kurumsal olsun biraz düzgün iş yapsınlar da içime sinsin diyerek çok basit sadece yağ ve antifriz değişimi için gittim.

sertifikalı castrol auto service vardı baktım sosyal medya hesaplarında da paylaşmışlar bir sürü lüx araba gitmiş buraya, son model mercedes bmw audi jeep range rover araçlar, suvler, pickuplar hatta meserati mustang vs. var... dedim buralardaki en iyi servis budur herhalde.

normalde basit sayılacak iş kendim yapacaktım ama önceki bakımda yağ filtresi fazla sıkılmış, normalde elle bile çıkması gereken şey, ben o ihtimali düşünerek şundan almıştım www.hepsiburada.com ama sapı uzun olduğundan hareket alanı kalmayıp dayanıyordu, kullanamadım.

sonra bu yöntemle denedim www.youtube.com artık filtrenin dışı ezilmeye başladı en ufak hareket yok, filtre delinir de çıkmazsa servise de gidemem bir de çekici parası çıkar diyip atladım gittim...

hazır gitmişken antifriz işi de aradan çıksın bari ortalığı batırmayayım dedim. özellikle çekincem antifrizin zehirli ve tatlı olması, kedi köpek filan dökülen antifrizi içmesin buralarda dedim, antifriz değişimi için ek sadece 200tl istediklerinden tamam dedim.

neyse aracı çektiler lifte, açtılar kaputu. sadece yağ ve antifriz değişimi konuştuğumuz halde hemen motor hava filtresini açıp eskisini fırlatıp attılar. öncesinde ne ellerinde uygun filtre var mı diye baktılar ne de bende olup olmadığını sordular :D neyseki yanımda vardı zaten değiştirecektim. polen filtresi yağ filtresi vs. hepsi hazırdı. yağımı antifrizimi hatta saf suyumu bile götürdüm sadece işçilik yapacaklardı.

aracı kaldırdılar, genel gözle bi bakıldı işte motorda şanzımanda hiç yağ kaçağı yok, aracın altında paslanma çürüme yok sağlam durumda... bunlardan bahsedildi. yapılması gereken başka bişey yok iyi durumda dendi işte.

asıl işlem başladı sonunda, tapa açıldı yağ boşaltıldı filtre söküldü tapa yeni filtre vs. takıldı araç indi. yağ koymaya başlıyoruz, ne bakıyor kaç litre yağ alır diye ne bana soruyor... huni vs. de olmadan dolduruyor 2 litre filan oldu dedim 3 litreden fazla koyma bi bakalım(kitapçıkta tam kuru motora 3.5, filtre ile değişimde 3, filtresiz sadece yağ değişiminde 2.8 litre diyor)

durdu bi kontrol edip motoru çalıştırdı, biraz gaz filan verdi. sonra baktım hemen tekrar yağ seviyesini kontrol ediyor... süzülmesini beklemen gerekmiyor mu diye sordum, bu ince yağ hemen süzülür beklemek gerekmez dedi :D ki 10w-40 yağdan bahsediyoruz 0-20 filan değil hani... uyarıma rağmen yağ ekledi ve bidonun üstünden seviyeye baktığımda kalan yağın 1 litrenin altına indiğini gördüm.

antifriz değişimine geçtik, araçta zaten kırmızı antifriz var, kitapçıkta önerilen de kırmızı ve sistemde kaçak vs. yok bu halinde, bana mavi koyalım bu sisteme zarar verebilir diyor. ki farklı tip antifrizler karıştırılamaz içindeki antifrizi de motor bloğundan filan tam olarak boşaltmadılar... kırmızıyla devam ettirdim.

boşaltma tapası var radyatörde dedim, onlar plastik kırılabilir hortumdan açalım dediler. ben zehirli diye etrafa dökmek istemediğimden orada yaptırayım demişken, ki bi kaba boşaltırdım etrafa sıçrayabilecek olandan bile çekinim... direkt yere boşalttılar hepsini.

antifrizi saf suyu verdim, ben karıştıracaklar da öyle dökecekler diye beklerken altı konsantre antifrizi direkt doldurmaya başladı, yine motor yağındaki gibi huni vs. yok, yerlere de dökülüyor... 1 litre kadar oldu dedim su da eklemeye başla istersen bak o konsantre antifriz diye, anca ben söyleyince başladı su eklemeye. bu sefer aslında en iyisi çeşme suyu, bak bu saf sularda bi miktar asit de oluyor akü suyu bu diyor :D saf suda asit? ?? ??? patlatırmış sistemi asitli su.

yedek su deposunu doldururken bak maksimum çizgisi var dedim bişey olmaz diyip taşana kadar doldurdu onu da... sonra aracı çalıştırıp kaloriferi açıp test etmeye başladık, bi ara havasını almak için radyatör üst hortumunu söktüler, geri oturtamadılar. yerler yine antifriz içinde hepsi döküldü. kelepçeyi düzgün takamadılar devamlı damlıyor o açtıkları yerden hala, orijinal kelepçeyi çıkarıp başka tip bi kelepçeyle sıktılar. yay tipi olan penseyle açılandan vardı vidayla sıkılan tip bişey taktılar. eksileni tamamlamak için yine saf sudan koyuyorlar ama antifriz komple boşaldı o arada neredeyse... biraz da antifriz eklettim yine. ama şuan ne oran var ne orantı. sonrasında bi antifriz ölçümü de yapılmadı. hortumdan olmuyor diye bir de hararet müşürünü söküp oradan hava almaya çalıştılar bi ara.

radyatör fanları açacak mı diye bekliyorlar. hararet ne durumda diyorlar dedim şase zayıf sanırım araçta gösterge tam doğru değil yüksek gösteriyor genelde diye. bi cihaz bağlayıp bakalım demediler kendi obd cihazımı ben taktım yanda kontrol ediyorum soğutma sıvısının sıcaklığını. yine sordular dedim gösterge 90ı geçti ama uygulamada daha 85 gösteriyor diye, uygulamaya güvenme yanlıştır o diyor :D dedim obdden bağlı oradan bakıyorum diye o zaman ok diyip telefondaki değerden ilerlemeye başladık. 92-93c'de açtı fanlar. tamam işlem bitmiştir diyip geçtiler.

eve gelip park ettikten yarım saat sonra gidip yağ seviyesine de baktım, tahmin ettiğim gibi maksimumu geçmiş fazla yağ konmuş. antifriz dediğim gibi... oranı orantısı belirsiz eskisi tam boşalmamış karman çorman durumda. bir de durduk yere gereksiz müdahale edildiğinden o hortumlardan başıma iş çıkar mı kaçırır mı akıtır mı diye korku eklenmesi bonus oldu.

en basit olması gereken sıvı bakımlarında bile nasıl bu kadar kötü iş yapabilir kaç yıllık sertifikalı servis ya? nasıl bu kadar bilinçsiz olabilir anlamıyorum...
şimdi eczaneden 50lik şırıngayla hortum aldım yağ çubuğunun oradan fazlasını çekeceğim, antifrizi de komple boşaltıp baştan kendim koyacağım mecbur... yerlere dökülenleri geçtim şuan içinde olanlar da boşa gidecek. castol radicool sf hani çok ucuz bişey de değil. yüz küsür liralık da saf su gitti. ekstradan fazla konan yağ boşa gitti. 1000tlye yakın boşa giden malzemeden zarar üstüne 1200 işçilik...

aracın başından ayrılmayıp yaptıkları her şeyi izleyip hata gördükçe söyleyip daha hatalı işlemi yapmadan uyardığım halde başıma gelen bu, bir de bırakıp gitsek ne olduğunu bile bilmeyeceğiz demekki... kırmızı antifrizle maviyi de karıştırırlar, çeşme suyunu da basarlar... sadece o hararet göstergesine güvenip termostat değiştirmeye filan da kalkarlardı belki :D

ben sıvı bakımında bile bu kadar sıkıntı yaşamışken ileride mekanik bi iş için gerekse nereye nasıl güveneceğim ya? baskı balata değişiminde şanzımanı indirmeli işlerde vs. neler yaparlar?
+2
konetsu
(21.11.25)
bu durum genel ahlakla ilgili bir durum. genelde servislerde çalışanların çoğunluğu sanayide risk alıp çalışmak istemeyen veya yarım yamalak iş bilen adamlar. servise götürme sebebim en azından elimde fatura olursa araçta olan sıkıntıyı kanıtlayabilirim düşüncesi. sanayide fiş fatura kayıt falan yok. sıkıntı yaşarsan en son sanayici seni dövmeye kalkar. iyi usta illa ki var ancak sanayi o kadar kaotik bir yer ki bulmakta zor randevu almakta. bu ahlaksızlık sadece oto sanayide yok, elektrik, su,klima, doğalgaz vb. her ustalık gerektiren işte var.
ben aracım için arkadaşıma gittim böyle binekoy ilerde bakarız dedi, araça yatak sarmış motor rektefiyeye girdi. arkadaş arkadaşa bunu yaparsa yabancı neler yapmaz. şehir ve araç belirtirsen burada tecrübeli olan arkadaşlar öneri sunar. sanayiye düşmemek için 5 senede bir araç değiştirmek gerekiyor.
0
mikahakkinen
(21.11.25)
yurtdisi ortalamasi da boyle malesef.

25 senedir arac kullaniyorum, boyle olmayan tek dukkan gordum yurtdisinda, tamirhane degil ameliyathane, hergun yerler yikaniyor, herkes eldivenle calisiyor, ultra profesyonel. motorda calistiyma motoru sampuanlamadan falan kesinlikle geri vermez. zaten iceri girmene falan izin yok cam var ordan bakiyorsun. senin verdigin parcayi kesinlikle takmaz. Lastik icin "force balance" olayini ilk orda gormustum.

Ama saati $200, yersen :)
0
cooperr
(21.11.25)
başıma gelen bir şeyden bahsedeyim. eşimin aracını yetkili servise verdik. kaporta işi bir de. ikame araç talebimizi de kabul etmediler. aradan 10 gün geçti hala haber yok. gittim cıngar çıkardım. 10 gündür ne yapıyorsunuz diye. bir sürü evrak önüme yığdılar. sanki ankarada bir bakanlık gibi yazışmalar yazışmalar. o birimden bu birime evraklar gitmiş gelmiş. indim aşağıya araç toz içinde kimse dokunmamış bile. hiç bir usta eline bir anahtar alıp işlem yapmamış. ama sürekli bir evrak işleri dönmüş. yapacağınız işe sokayım dedim ve aracı teslim etmelerini söyledim. yapılan işlemler için ücret falan diyecek oldular. dedim ki ne kadar a4 kağıt harcadıysanız sadece onun parasını veririm. avukatım falan da diyince hemen teslim ettiler aracı. gidin sağlam bir usta bulun. özellikle yetkili seviste daha önceden çalışmış ve tabelasında ilgili markanın bareleri falan olur bunların. messela izmir için Nissan Tuncay, Opel Nedim Egemmer Turgay (mercedes) ağırlıkla bu markalara bakarlar.
0
ground
(21.11.25)
ankara'da sayılı ustalardan dediler, dedik yetkili servis filan uğraşmayalım gidelim verelim. isim vermiyorum sorun olmasın diye :)

yıllık bakımlar yapılıyor filan sorun yok sanıyoruz, ufak bir kaza oldu, dedi tanıdık sigorta eksper filan var hallederiz, tamam dedik. X liralık şey 3X yazılmış, çok değil mi dedik, anca dedi :)

en son aracın yıllık bakimi yapıldı, araç teslim alındı akşam. sabah araca binince hata verdi, hemen götürdük yanına. baktılar biraz, sonra şurasında bir sorun var dediler. O zaman aracı 450 bine sattık bu olaydan hemen sonraertesi gün, ona rağmen 175 bin civarı masrafı olur dedi. dün sen yıllık bakım yapmadın mı, bunu görmediniz mi dediğimizde de, sen şurasında sorun var demezsen ben bakmam ki dedi.

Sonraki araçlarda ve şu an kullandığımız araçlarda yetkili servise gidiyoruz, orda da düzgün iş yapan yok maalesef. tamamen şansa kalmış durumdayız
+1
sweetoffice
(21.11.25)
bu işler böyle, cahile denk gelmişsin. gerçek teknisyen seviyesinde analitik düşünecek araç tamircisi türkiyede bulamazsın. hepsi ezbere iş yapar. ama bu sadece otomotiv sektöründeki bir sorun değil. tüm hizmet verenler böyle. düşünmek-tartmak yok. sebep sonuç ilişkisi yok. direkt davranışa geçiyor. iş elinden çıksın. araba liftden insin gerisinin-yarının önemi yok.

bu yüzden benim bostancıda her zaman gittiğim içeride çırak çalışmayan yıllardır tanıdığım 2 usta olan bir servis var. içeride çırak çalışmaması en önemli kriterimdir. işini kendi yapan titiz olan usta çırağa iş vermez.
+1
orpheus
(21.11.25)
(8)

Istifa etmeden istifa etti diye isten cikarilma

matilda
Ben istifa etmediğim halde patron beni istifa etti diye işten cikartti. Şirketin pek bir malvarligi yok tazminatimi odeyebilecek durumda degil. Yalniz patronun kendisinin ev ve arabasi var. Benim bu durumum kötü niyetle işten cikartilma (tazminati vermemek icin) oldugundan şahşın kendi malvarligina
Ben istifa etmediğim halde patron beni istifa etti diye işten cikartti. Şirketin pek bir malvarligi yok tazminatimi odeyebilecek durumda degil. Yalniz patronun kendisinin ev ve arabasi var. Benim bu durumum kötü niyetle işten cikartilma (tazminati vermemek icin) oldugundan şahşın kendi malvarligina haciz de konulabiliyormus bu dogru mu? Şirket limited şirketi tek sahibi de bizim patron.
0
matilda
(20.11.25)
imzalı istifa dilekçen olmadan nasıl kendi istifa etti diye çıkarabilir ?
+1
orpheus
(21.11.25)
170'e de sordum cikartabiliyormus ama benim itiraz hakkim varmis
0
🌸matilda
(21.11.25)
Uzman değilim yanlış yonlendirmeyeyim.
Çıkarır tabi ama bu seni dövmesi gibi, cüzdanını çalması gibi bir şey. Yaptığıni yapar ama suçtur. Sen de hakkını ararsın.
şikayet yollarını bilmiyorum bu arada.
oncekinduyuruda kibritsuyu cevap vermişti başka vergi numarasına haklar transfer olmaz diye, ben bilmiyorum ama kibritsuyu bilgili biri. Onun sözüne güvenerek hareket etmek lazım.
Chatgpt dedi ki
En kısa özet

Şirket kapanmış olsa bile işçi alacağı devam eder.

Müdür işçi alacağından otomatik olarak sorumlu değildir.

Fakat şirketi kötü yönettiyse, mal kaçırdıysa, tasfiyeyi usulsüz yaptıysa:
Müdür kişisel olarak sorumlu tutulabilir.

Bu avukatlık bir soru gibi duruyor. Yani müdürün kişisel sorumlulukları kötü yönetim, vergi borcu gibi şeyler için. Isciyalacagi bu kapsamda değil diye anladım. O yüzden yorumla değil de gerçekten bir avukatla konuşmak lazım.
Yarın birine sormayı deneyeceğim.
0
kisa
(21.11.25)
Matilda, bence senin durumun muhakkak hukuki danışmanlık almanı gerektiriyor. En ufak hatalı veya özelikle eksik bir hamle yapman seni haklıyken haksız duruma düşürür ya da birikmiş haklarının kısmi kaybına neden olur.
0
Phoebe
(21.11.25)
SGK çıkışını yaparken işçinin iş akdini feshetmesi olarak seçmişler. Senin istifa yazını sormaz, sana da istifa ettin mi diye sormaz SGK. Ekran işveren ekranı. Çalışanın dava hakkı var tabii ki. Ne kadar zamandır çalışıyordun burada?

Çok geçmiş olsun bu arada.
0
gabe h coud
(21.11.25)
hem dava açıp hem de bu yeni şirkette çalışmaya devam edebilirsin.
bu süreçte işsiz kalmamış olursun ve tazminat için sürekli darlama fırsatın olur.
0
duyuruuser
(21.11.25)
"aynı kişi eski şirketi kapatıp yeni şirket açarsa kapanan ve açılan şirket arasında organik bağ olduğu için haksızlığa uğrayan işçi yeni şirkete de dava açabilir" dedi junior avukat.
0
kisa
(21.11.25)
burada olay patrona ne kadar güvendiğin yada adamın ne kadar güvenilir olduğu. bizde de aynı şekilde 3 şirket mevcut. çalışan sayılarını dengelemek için ara ara şirketler arası elemanları değiştirebiliyoruz. ama tabiki herkesin ilk giriş anından itibaren tüm haklarını saklı tutuyoruz ve basit bir belge imzalatıyorduk. (ya da eleman isterse tazminatını ödüyoruz) bu belgenin hukuki olarak bir kaşılığı varmı bilmiyorum ama vicdani olarak kul hakkı var ben buna inanırım.

bazı şirketlerde her sene tazminat olarak 1 maaş fazla veriyor ve giriş çıkış yaparak sıfırlamış oluyorlar.

aynı sektörde aynı işi yapan ve aynı ortakılık yapısına sahip farklı bir vergi numaralı şirkette olsa iyi bir avukat bağlantı kurup tazminatını alabilir diye düşünüyorum. sen burda patrona güvenmiyorsan kesinlikle iyi bir avukat bul ve o senin sorununu çözsün.
0
gercekdunya
(21.11.25)
(6)

3D printer icin basit enteresan modeller ariyorum

cooperr
uzundur aklimda bir tane 3d printer almak vardi, sonunda hallettim. 10 yasindaki cocuga enteresan gelebilecek bildiginiz, para istenmeyen, basit ve kucuk modeller varsa link alirim. tsk.
uzundur aklimda bir tane 3d printer almak vardi, sonunda hallettim.

10 yasindaki cocuga enteresan gelebilecek bildiginiz, para istenmeyen, basit ve kucuk modeller varsa link alirim.

tsk.
0
cooperr
(20.11.25)
Ben bahsettiğiniz yaştaki kızıma aldığım zaman hep thingiverse.com 'da aratıp indiriyordum. Ücretsiz ve üyelik istemiyor.

Sevdiği pokemon ve anime karakteri figürlerini hep o şekil bulup bastık.

Kendi zevkine göre şeyleri thingiverse'den aratıp bulsun bence. Makinenin slicer yazılımı kullanmayı da kaparsa, direkt kendisi bassın hatta.
0
yadigar
(20.11.25)
keyifli günlerde kullanmanızı dilerim. hangi model aldınız?

benim kızım 6 yaşında, bazen onun oyuncaklarını tamir etmek için bir şeyler tasarlıyoruz, bazen odasına, çalışma masasına bir aksesuar, bazen arkadaşlarına hediye yapıyoruz.

makerworld.com çok güzel bir kaynak, üstelik bambu kullanıyorsanız hazır profiller indiriyorsunuz.

thingverse de var yine ücretsiz fakat o kadar ayak altı ki, aradığınız şeyi aptalca şeyler arasında bulmak çok zor oluyor bazen. ama sanırım en büyük kaynak yine burası.

benim tavsiyem, eğer yoksa, hızlıca 3d çizim programlarına ufak ufak aşina olmak. çünkü kendi tasarımını yapmay başladıktan sonra 3d printer olayı keyifli hale geliyor, öncesinde oyuncak gibi. yaratıcılık kendi tasarımını yapabilmenle birlikte başlıyor.
+1
emfuzi
(21.11.25)
thingiverse.com
printables.com
0
orpheus
(21.11.25)
@emfuzi

Creality K1 aldim, az kullanilmis.
2 tane de filament verdiler, ama bambu degil, PLA.
0
🌸cooperr
(21.11.25)
pla başlangıç için en uygun filament baskısı çok kolaydır, koku yapmaz, zararlı gaz salmaz, tabladan ayrılmaz, çekme yapmaz, düşük ısıda basılır. her rengini bulursun.

bambu bir marka (bambulab), PLA bir plastik çeşidi. birçok markanın PLA filamentini bulabilirsin. esun iyidir, fiyatı da uygun.
0
orpheus
(21.11.25)
(4)

Sosyalleşme önerileri

arbre
Merhaba. Öncelikle spor salonu sosyalleşme için bir seçenek olabilir mi? Bir süredir fitness yapıyorum ve daha verimli olması için spor salonuna kayıt olmak istiyorum. Spor salonu avm'de ve kafeler var. Çıkınca takılabilirim. Hafta içi iş çıkışı ya da hafta sonu gidebilirim. Faydası olur mu? İlk ama
Merhaba. Öncelikle spor salonu sosyalleşme için bir seçenek olabilir mi? Bir süredir fitness yapıyorum ve daha verimli olması için spor salonuna kayıt olmak istiyorum. Spor salonu avm'de ve kafeler var. Çıkınca takılabilirim. Hafta içi iş çıkışı ya da hafta sonu gidebilirim. Faydası olur mu? İlk amacım spor tabii ki ama sosyalleşme de istiyorum.

Başka ne olabilir? Fotoğraf makinesi almak istiyordum. Fotoğrafçılık kulübü olabilir gibi. Var mı öneriniz? İstanbul olabilir. Doğa yürüyüşü kulübü önerisi de alabilirim. En son dağcılığa meraklı olduğum için o geldi aklıma. Bildiğiniz kaliteli kulüpler var mı? Sağ olun.
0
arbre
(20.11.25)
bana göre okul hayatı bittikten sonra sosyalleşecek tek mekan bar ve publar. tek başına içen kim varsa yanına gidip muhabbete girebilirsin.

kulüp mulüp, spor salonu falan hepsi samimiyetsiz yüzeysel ilişkiler.
0
yurtsuz john
(20.11.25)
olmaz, tam tersine salondan atılabilirsin.

koşu veya bisiklet grupları var birlikte yapılan aktivitelere bakmalısın.
+1
orpheus
(20.11.25)
İstanbul’da yaşıyorsanız, İsmek Mutfak Sanatları Akademisi’nde haftada bir gün toplam 4 dersten oluşan Makarna Teknikleri kursu var.
Hem dünya mutfaklarından tarifler öğrendik, hem lezzetli yemekler yaptık hem de benim için çok güzel bir çevre oldu. Kesinlikle tavsiye ederim.
0
cilekli pasta
(20.11.25)
Ben de şu sıralar benzer bir arayış içindeyim. Diksiyon kursuna başlamayı düşünüyorum ama bakalım... Yıllar önce İngilizce kursuna gitmiştim. Aşırı derecede içine kapanık ve ayrıksı bir tip olmama karşın yeni insanlarla tanışıp kurs dışında birlikte vakit geçirme fırsatım olmuştu orada. Dil kursları sosyalleşmek için müsait bir ortam bence.
0
huçi kuçi
(20.11.25)
(6)

GSS borçluya ACİl ücretli mi?

trablon
baktım acil de para veren insanlarla karşılaşıyorum.gss borcunu ödeyemeyen evsiz biri acilde hizmet de mi alamıyor?
baktım acil de para veren insanlarla karşılaşıyorum.gss borcunu ödeyemeyen evsiz biri acilde hizmet de mi alamıyor?
0
trablon
(20.11.25)
Bi kaza falan olmadıysa acil zaten paralı pratik olarak.
0
hububrad
(20.11.25)
değil

yani gidersin tedavin yapılır, çıkan masraf gss borcuna işlenir. bu masraf dediğim de çok ufak rakamlar çıkar. mesela 42tl muayne ücreti gibi.
-1
orpheus
(20.11.25)
la ne paralısı ben bedavaya muayene oluyorum
-2
🌸trablon
(20.11.25)
orpheus iyi de giriş acilin yanına konmuş yerde niye para ödüyorlardı? gss ye eklenmiyor o borç bak emin misin o paralar gss ye eklendiğine? sanki baştan girişte ödememiz gerekiyor gibi geliyor muayene ücretini acilde?
0
🌸trablon
(20.11.25)
Yıl sonuna kadar gss borcu olsun olmasın tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları devlet hastanelerinden sigortalı gibi hizmet alabilir. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi var. Her sene o senenin yılsonuna kadar bu kararnameyi yayınlıyorlar. Ancak bu inisiyatif tamamen Cumhurbaşkanının elinde. İsterse seneye böyle bir kararname çıkarmaz ve gss borcu olanlar sadece ücreti karşılığında muayene olabilir.

Sorunuza net cevap 31 Aralık 2025 tarihi 23:59’a kadar her türlü ayaktan ve yatarak tıbbi tedavileriniz devlet hastaneleri ücretsiz.
0
ulukayin
(20.11.25)
katılım payı adı altında bir ücret var. o da hastanesine göre 40 lira civarı bir ücret. gss borcu olanlar onu ödeyip muayene olabilir. yapılan tahlil, tetkik ve görüntülere ekstra ücret ödemez. ancak yazılan ilaçları ücret karşılı satın alabilir.
0
my fault
(20.11.25)
(16)

Durabiliyor musunuz?

sekizdokuzon
Birkaç saat hiçbir şey yapmadan, yapacaklarınızı düşünmeden, kaygılanmadan öylece durabiliyor musunuz?Teşekkürler.
Birkaç saat hiçbir şey yapmadan, yapacaklarınızı düşünmeden, kaygılanmadan öylece durabiliyor musunuz?

Teşekkürler.
+1
sekizdokuzon
(20.11.25)
Hayır tam bir fomocuyum
0
grimavi
(20.11.25)
Duramıyorum. Aşırı bir kaygı hali yaşamıyorum. Ama hiçbir şey yapmadığım zamanlarda dahi yapmam gerekip yapmadığım şeyler zihnimi meşgul eder.
0
dediysem dedim
(20.11.25)
Evet, mükemmel bir kafa boşaltma ve dinlenme oluyor ama süre daha az.
0
kisa
(20.11.25)
Duramıyorum. Acaba yapmam gereken ama yapmadığım bir şey var mı diye de düşünüyorum.
+1
rock n roll
(20.11.25)
Hayır, belki müzik dinleyip yürürken bir tık sakinleşip uzaklaşabiliyorum ama bomboş duramam.
0
mutekebbir
(20.11.25)
evet zaten o kadar fazla yapiyorum ki bunu herhangi is yapmak cok zor geliyor
0
ala09
(20.11.25)
maalesef duramıyorum. yani kaygılanma veya endişe vs yok ama olmuş bitmiş, artık değiştiremeyeceğim şeyler hakkında hep bir düşünme, hep bir pişmanlık ve kendine sinir olma durumu yaşıyorum. hiçbir şey düşünmesem bile beş dakika, geçen hafta, geçen sene, 5 sene, 10 sene önceki utanç verici anlarım aklıma geliyor. keşke susmak istediğimizde çenemizi kapatabildiğimiz gibi düşünmek istemediğimizde de beynimize es verebilsek...
0
m e b
(20.11.25)
Duramıyorum. Hatta ağırlık çalışırken başka şeyler düşünmekten sayamıyorum diye duyurum var. Kafam hep dolu.
0
gnosis
(20.11.25)
hiçbir şey yapmadan ve hiçbir şey düşünmeden durabiliyorum.
0
koela
(20.11.25)
Yapamıyorum. Sesli kitap açıyorum
0
yadigar
(20.11.25)
hayır ne yazık ki. kafamın içi çoğunlukla saat 17:00-19:00 arası zincirlikuyu metrobüs durağı tadında
0
lüzumsuz adam
(20.11.25)
durabildiğim zamanlarda megabaytlarım yükseliyor, daha zeki bir adam oluyorum resmen. keşke durdurma butonum olsa.
0
loch ness
(20.11.25)
öylece duramam ama heyecanlı-hareketli bir iş yapıyorsam unutabilirim. örneğin yelken, motosiklet gibi aktiviteler.
0
orpheus
(20.11.25)
durabiliyorum. genelde bir fon muzigi caliyor kafamda ve ne dusunmek istiyorsam onu dusunuyorum.

senelerce meditasyonun da bir sey hakkinda cok derin dusunme oldugunu dusunmustum. meger benim default state'mis.
0
cilgin fantezilerin adami
(20.11.25)
Birkaç saat full odaklanarak endişelenmeden çalışabiliyorum ama hiçbir şey yapmadan imkanı yok :) Yani endişeler başka bir düşünceye ya da eyleme yönlendirilmezse bu dediğinin imkanı yok bence :)
0
truf
(20.11.25)
Çocukluğumdan beri duramıyorum ama ilacını bu sene buldum.
0
dunyao
(06.12.25)
(8)

İçim Dışım Gıda Takviyesi Oldu

auroraaurora
Her gün aldıklarım-Osteo miks-D3K2-Magnezyum (uyku için olan)-Omega 3Aklıma geldikçe aldıklarım (her gün en az biri)-C vitamini + çinko-Magnezyum malat + sitrat-Biotinİkinci gruba bromelain ve sülforafan içeren bir ürün eklemek istiyorum, ama öeh yani. Bu kadar çok takviye almak zararlı mı? Beslenme
Her gün aldıklarım
-Osteo miks
-D3K2
-Magnezyum (uyku için olan)
-Omega 3

Aklıma geldikçe aldıklarım (her gün en az biri)
-C vitamini + çinko
-Magnezyum malat + sitrat
-Biotin

İkinci gruba bromelain ve sülforafan içeren bir ürün eklemek istiyorum, ama öeh yani. Bu kadar çok takviye almak zararlı mı? Beslenmeyle eksikleri tamamlamak zor. Yine de 'bundan da olsun' diye aldıklarımı azaltayım mı veya keseyim mi?

Sizde durumlar ne?
0
auroraaurora
(19.11.25)
Başlık harika olmuş.

İlk aklıma geleni söyleyeyim. Covit ya da aşısının kanda pıhtılaşmaya sebep olduğu, bunun da pandemi sonrası genç kalp krizi ile ölüm vakalarında patlama yaptığı konusu bissürü yazıldı. Çizildi. Pıhtı korkusu ile Coraspine başlayan dünya kadar insan vardı.

Ben söylemeyeyim de internete bak. k2 fazlasının pıhtılaşmaya etkisi nasılmış.
O arada çinko fazlasının zararlarına da bakılabilir.
Bunların kullanımındaki yaygınlık kapitalizmin dayatması ile oluyor. Her birinin faydası kadar zararı da var.

Bunlardan geçtim de, tamamen bitkisel diyen insanlar oluyor arada. Onlar da karanfilin zararlarına zerdeçalın zararlarına baksınlar.
+4
Mirket
(19.11.25)
bende benzer durumdayım
devamlı aldıklarım; magnezyum, omega3, d3k2(en son ölçtürdüğümde 100 çıkınca 2ay ara verdim) ve c vitamini
rotasyona soktuklarım b12, bromelain, glukozamin-kondroitler, 4 hepa ve milk thistle
0
my fault
(19.11.25)
Bunların vücudunuzda "eksik" olduğunu biliyor musunuz, kan tahliliyle her birine tek tek bakıldı mı yoksa kafanıza göre mi takılıyorsunuz? Bu kadar çok takviye almak zararlı olabilir, evet.

Karaciğer hasarlarının arttığı ve bunun kafamıza göre takviye kullanmamızla bağlantığı olduğu yönünde makaleler var yıllardır.
pmc.ncbi.nlm.nih.gov
weillcornell.org
www.nbcnews.com
+2
kobuzchu kiz
(19.11.25)
Ben D ve B12 vitaminleri, demir ve folat alıyorum ama hepsi kan tahlili sonrası doktorun yazdığı takviyeler. Mümkünse bir kan tahlili yaptırın +1
0
peki madem
(19.11.25)
D vitamini ve osteo için olan doktor tavsiyesi. Hayat boyu kullanacağım.
Magnezyum dışındakileri keyfi alıyorum. :(
0
🌸auroraaurora
(19.11.25)
D, B 2-3-6-9-12, Magnezyum, Resveratrol, 5HTP

Bol su.
0
gabe h coud
(19.11.25)
zararlı mı derken dozları ve formlarını bilmeden bunu yanıtlayamayız. mesela d3k2 günde 1-2 damla ile hayır zararlı değil. ancak günlük ihtiyacı karşılar.

omega3 kaliteli epa-dha değerleri yüksek ifos onaylı ise gayet sağlıklı ve gerekli. mesela bunda istesen de overdose yapamazsın.
0
orpheus
(19.11.25)
Çünkü big pharma karşıtı konuşan her "bilirkişi" 2-3 cümle sonra bu takviyeleri pazarlıyor; covid aşısı kanser yapıyorcular şifayı "ilaş diil ki bunlar yeaa" diyerek bunlarda arıyor.

Beslenme ile ihtiyaç karşılanmadığını düşünmek için tahlil yapıp emin olmak lazım. Gelgelelim, mesela bromelanin zaten vücutta eksiği hissedilen bişey değil ki yerine koyasın. Sindirime iyi geliyomuş alayım madem kadar afaki bişi yok.

Önemli cevaplar yukarıda verilmiş zaten, tabii ki bunların zararı var. Ama doktoruna sorup öyle al da diyemiyorum çünkü doktor sana bizzat bunu aldırmak için uğraşacak; ki bu sayede titanic deluxe'de kaçak et kesebilsin.
0
Bruce
(19.11.25)
(11)

Platonik aşk

arbre
Merhaba. Aynı ofisteki iş arkadaşım olan kızdan hoşlanıp söylemiştim 6 ay önce. 6 aydır unutamıyorum bu kızı. Normalde aramız kötüydü ama şu an iyi. Normalde ilişki olarak kesinlikle kabul etmeyeceğim özellikleri var ama hep aklımda. Başka kızlarla konuşmak da içimden gelmiyor. Başka kızlarla konuşs
Merhaba. Aynı ofisteki iş arkadaşım olan kızdan hoşlanıp söylemiştim 6 ay önce. 6 aydır unutamıyorum bu kızı. Normalde aramız kötüydü ama şu an iyi. Normalde ilişki olarak kesinlikle kabul etmeyeceğim özellikleri var ama hep aklımda. Başka kızlarla konuşmak da içimden gelmiyor. Başka kızlarla konuşsam da aklımda o oluyor. Onu da denedim. Hem de 3 4 kız. Soğuk yaptım uzun süre. Yüzüne bile bakmadım. Ama o da etkili olmadı. O konuşunca ben de konuştum bir yerden sonra. Nasıl aklımdan çıkacak bu kız? Ya kötü olan normalde esprili, konuşkan biriyim. Bu kızla konuşunca Türkçem A1 oluyor. Evlenmek istiyorum deyip zirvede mi bıraksam?
-7
arbre
(19.11.25)
Kızı kaybetmek istiyorsan hemen açıl
0
olaylar olaylar
(19.11.25)
olaylar olaylar, şu an kazanmış değilim zaten, 6 ay önce açılmıştım
-2
🌸arbre
(19.11.25)
"Başka kızlarla konuşmak da içimden gelmiyor."

daha geçen gün lise arkadaşına yürümeyi planlıyordun.

işin gücün yalan arbre. git tinder'dan birilerini bul birlikte ol rahatla biraz. kadın kadın diye delirmek üzeresin. aşk falan değil bu kadınların hiçbiri.
+8
art cat chocolate
(19.11.25)
evlilik teklifi et kurtul
-1
Başka
(19.11.25)
art cat chocolate, yalan değil. Düşündüğüm tek kız bu. Diğer kızlar takılmak için. Bir duygum yok. Tinder olmaz. Yakışıklı biri değilim.
-4
🌸arbre
(19.11.25)
O kız şu an tinder da takılıyor. Başka birini bulmadan sen hamle yap.
0
HellKeePer
(19.11.25)
HellKeePer, Tinder bilmiyorum ama bu kız zaten benden sonra kaç kişiyle buluştu ama buluştuğu kişiler bu kızla sevgili olmadı. Dediğim gibi bana ters birçok şey ama tamamen aklımdan çıkaramıyorum.
-2
🌸arbre
(19.11.25)
Açılmak nedir, bırakın şunu artık.
40 yıl önce tedavülden kalktı.

Öyle bir samimiyetin, ilişkin olmayan birisi sana “senden hoşlanıyorum” dese ne cevap verebilirsin ki, olsa olsa irkilir, korkar ve o kişiden uzak durmaya çalışırsın. Erkek bile böyle hisseder bence ki kadın için çok daha korkutucu.

Kızı kahve içmeye, tiyatroya, konsere vs. bir şeylere davet et kibarca. Sana bir veya iki kere daha hayır dediğinde zihninde iyice oturur.

Bir daha böyle bir durumda olursan da “açılma”.
+1
michael_knight
(19.11.25)
michael_knight, hayır, söylediğimde aramız çok iyiydi, çekim vardı, tepkisi anlamsızdı, tecrübesiz biri değilim, ben de biliyorum ama söyleyip rahatlamak istedim
0
🌸arbre
(19.11.25)
aranız arkadaşça iyiymiş işte. hayal ettiğin gibi bir çekim yokmuş.
bazen de insanların fikirleri değişir, hayatına başka biri girer. hayat senin ekseninde dönmüyor yani.

şimdi burada şunu tahlil etmen lazım. bu kıza takılma nedenin olduramıyor olmak mı, yoksa bu kızda seni istemsizce kendine çeken bir nitelik mi var.
0
orpheus
(19.11.25)
orpheus, sevişme isteği, güzellik, karakter, mizah olarak uyuşma
-2
🌸arbre
(19.11.25)
(2)

Kadıköy'de sosyalleşmelik bar tavsiyesi

sweet child o mine
Yurtdışına kıyasla gözlemlediğim kadarıyla İstanbul'da genelde insanlar hep kendi masalarında kendi arkadaş gruplarıyla takılıp sohbet ediyorlar. Kadıköy'de masalı konseptin bu kadar baskın olmadığı, yurtdışındaki barlara benzer şekilde insanların ortak alanda ayakta tanışıp sohbet edeceği mekanlar
Yurtdışına kıyasla gözlemlediğim kadarıyla İstanbul'da genelde insanlar hep kendi masalarında kendi arkadaş gruplarıyla takılıp sohbet ediyorlar. Kadıköy'de masalı konseptin bu kadar baskın olmadığı, yurtdışındaki barlara benzer şekilde insanların ortak alanda ayakta tanışıp sohbet edeceği mekanlar var mı acaba? Buddha gibi canlı müzik mekanları genelde böyle oluyor ama onlar da sohbet etmek için çok gürültülü oluyor. Kadıköy ya da Caddebostan civarı önerilerinize açığım.
+1
sweet child o mine
(19.11.25)
hiç, rocknrolla, fil
0
Başka
(19.11.25)
türkiyede bunu tek başına yapamazsın. yurtdışında tek gittiğim barlarda aynı dediğin gibi bir arkadaş grubu ile sohbet edip hatta davet edilip vakit geçirmişliğim çoktur.

türkiyede bu sadece 2 arkadaş grubunun kaynaşması şeklinde olabiliyor. yanına bir wingman kadın bulursan bahsettiğin mümkün.

çiftehavuzlar'da aksi pub var bahsettiğine biraz uyuyor.
0
orpheus
(19.11.25)
(4)

Jeneratör

beyaztenlikiz
Merhaba. Bana iş yerim için uygun olabilecek jeneratör lazım. 1 bilgisayar, 4 priz, mümkünse 1 buzdolabı çalıştırsa iyi olur. Nasıl bir şey almalıyım? Daha önce “ Hyundai HHY960A Çanta Jeneratör 1kVA Benzinli” vardı. İşimi görüyordu fakat bu cihazı çalıştırabilmek için bir kadın olarak gücüm yetmiyo
Merhaba. Bana iş yerim için uygun olabilecek jeneratör lazım. 1 bilgisayar, 4 priz, mümkünse 1 buzdolabı çalıştırsa iyi olur. Nasıl bir şey almalıyım? Daha önce “ Hyundai HHY960A Çanta Jeneratör 1kVA Benzinli” vardı. İşimi görüyordu fakat bu cihazı çalıştırabilmek için bir kadın olarak gücüm yetmiyor. Otomatik, daha pratik çalışan ve mümkünse daha sessiz bir şey arıyorum. Bana yardımcı olabilir misiniz? Teşekkür ederim
0
beyaztenlikiz
(17.11.25)
güneş enerji panalleri olmaz mı?

www.akakce.com
+1
designer
(17.11.25)
ufak jeneratörler marşlı olmuyor. ufak olsun az yaksın hele sessiz olsun derseniz fiyatları yükseliyor. bir de honda olsun çok uzun süreler kullanayım derseniz ikinci el araba parasına geliyor örnek
www.hepsiburada.com

sırf bu jeneratör muhabbetinden kendime arazi alamadım.

mesela ses olayını eleyip bir de büyük alırsanız fiyat nasıl düşüyor bakalım

www.hepsiburada.com

bu sefer de yakıt sarfiyatı artıyor.


ben şahsen sesli ve marjlı bir jeneratöre kendim 45mm dekopandan kabin yapar kullanırdım. dekopan da ucu değil ama bi hava girişi bi egzos çıkışı olur mu olur. olmayacak şey değil yani.
+2
Fodera
(17.11.25)
elektrik ne kadar süre kesiliyor ? belki de online bir ups almak daha mantıklı olabilir.
+1
orpheus
(18.11.25)
Hyundai G2800i olur.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(18.11.25)
(8)

Sopranos'dan sonra ne izleyeyim?

sekizdokuzon
Aşırı bağlandım diziye, yarısı bitti. Bitince yokluğunu aratmayacak ne izleyeyim?Teşekkürler.
Aşırı bağlandım diziye, yarısı bitti. Bitince yokluğunu aratmayacak ne izleyeyim?

Teşekkürler.
+1
sekizdokuzon
(17.11.25)
wire
+2
fyodor fyodorovic
(17.11.25)
izlemediysen
- better call saul
- the wire
- band of brothers
+2
orpheus
(17.11.25)
six feet under?
+4
nothing in my way
(17.11.25)
Six feet under +1: aşırı derece depresif bi dizidir ama. Sopranos’un antitezi gibi birazda, çok sakin, aksiyon neredeyse yok.

Orange is the new black, izlemediyseniz bunu da tavsiye ederim. Harika bir dizi, biraz daha cilalayıp uğraşsalar efsaneler kategorisine girebilirmiş.

Eğer izlemediyseniz yine lost.
0
substituent
(17.11.25)
Sopranos gibisi çok yok, işleyiş, karakterler, kurgu kısacası herşey bence çok iyi. Bittikten sonra açıp tekrar izle başka çaresi yok. :) Şaka tabi.. Bittikten sonra ben eski yapımlara sarmıştım Casino, A Bronx Tale gibi yapımlar bir süre idare ediyor. Haricinde pek benzerliği olmasada bence heyecan açısından eşit olarak Ozark derdim ben.
+1
herseysoyledigimgibioldu
(17.11.25)
the wire cok iyi dizi ama sopranos'un alternatifi olamaz.

Lilyhammer var sopranos'un alternatifi olabilir. Oradaki elemanlar oynuyor. Komedi de var mafyacılık da.

Ama mafya dizilerinde en iyisi Gomorrah'tır. Şiddetle tavsiye.

ps: OZ'da mükemmeldir.
0
koela
(18.11.25)
Boardwalk Empire.
0
auroraaurora
(18.11.25)
sopranos sonrası imkansız bence de ya
ozark sayabilirim bir nebze
+1
croswell
(18.11.25)
(3)

kedi besleme düzeni tavsiye

la mort heureuse
selamlar, 13 yaşında bir kedimiz var ve diyabet tehşisi kondu. şu anda insülin kullanıyoruz ve otomatik mama kabıyla saatli ve gramajlı bir şekilde besliyoruz. ama 13 yaşındaki bir kedinin besleme düzenini bir anda değiştirmek tahmin edersiniz ki baya zor. şu an evde tek düşündüğü şey yemek gibi, pe
selamlar, 13 yaşında bir kedimiz var ve diyabet tehşisi kondu. şu anda insülin kullanıyoruz ve otomatik mama kabıyla saatli ve gramajlı bir şekilde besliyoruz. ama 13 yaşındaki bir kedinin besleme düzenini bir anda değiştirmek tahmin edersiniz ki baya zor. şu an evde tek düşündüğü şey yemek gibi, peşimizde dolanıyor. en ufak bir hareketimizde mama kabına gidiyor. sağlığı için tabii ki yapmak zorundayız ama bu şekilde düzene sokmak onu çok mu strese sokuyor diye de korkuyorum. yaşlı bile olsa bu düzene alışır mı bir süre sonra? tecrübeleriniz var mı bu konularda?
0
la mort heureuse
(17.11.25)
Alışıyorlar. Ben günde iki defa verdiğim yaş mamayı menüden kaldırmak zorunda kalmıştım. Birkaç haftaya unutuyorlar.
Geçmiş olsun.
0
auroraaurora
(17.11.25)
geçmiş olsun evet alışıyorlar bende otomatik mama ile tanıştırdığı 1 sene falan oldu hala mama kabı boş olunca arada söyleniyor eskiden hep doluydu tabağı, 1-2 aya alışacaktır ama bzde hastalık gibi bir durum yoktu, insandaki diyabet gibiyse çocuk kendini sürekli aç hissediyordur :/
0
eja
(17.11.25)
alışır ama insülinle ilgili önemli bir konu. çok sakin kediler bile veterinerde gizli strese girip şekeri çok yüksek çıkabiliyor. bu yanıltıcı oluyor.

mümkünse kedinizin kan şekerini sabah saatlerinde veya insülini yapmadan önce mutlaka evde kendiniz ölçün. kedilerin canı fazla acımaz kulak ucundan veya ön patiden çok ufak kan damlası alıp şekerine bakabilirsiniz.

bizim kedimizin şekeri çok yüksek çıkınca insüline başlamıştık. daha sonra evde kendim test etmeye başladığımda aynı değerleri göremedim. test amaçlı ölçüm cihazını veterinere götürdüm ve onların kendi cihazı ile de ölçüm yaptık. bizim makina da doğru ölçüyordu. dünyanın en sakin kedisi gibi görünen bizim minik kendi içinde strese giriyormuş meğer.
+1
orpheus
(17.11.25)
(12)

Kişisel Sınır İhlali

parcaliham
Gece gece aklıma takıldı.10 kişinin 2-3 hafta kaldığı yurtdışında bir yerdeyim. Bu kişiler birbirini tanımıyordu. Neyse, pazar günü ortak yemek yapmak durumunda kaldık. Ben erkek kişisiyim. Mutfaktaki tezgahta 3 kişi yemek yapmaya çalışırken ben de tezgahın hemen üstündeki baharatlık bölümüne erişme
Gece gece aklıma takıldı.

10 kişinin 2-3 hafta kaldığı yurtdışında bir yerdeyim. Bu kişiler birbirini tanımıyordu. Neyse, pazar günü ortak yemek yapmak durumunda kaldık. Ben erkek kişisiyim. Mutfaktaki tezgahta 3 kişi yemek yapmaya çalışırken ben de tezgahın hemen üstündeki baharatlık bölümüne erişmem gerekiyordu. Bir süre bekledim. Sırtı dönük çalışan üç kişi vardı önümde, araya sıkışıp baharatlığa uzandım. O sırada 'bir sn' falan dedim ve elimle bana çarpmamaları için kendisini trans birey olarak tanımlayan erkek kişisinin omzuna hafifçe dokundum.

Benim temasımla birlikte hemen kendisini geriye attı ve garip bir şekilde titredi. Ona döndüm, özür diledim. İyi misin? dedim. İyiyim, kusura bakma gibi bişey dedi. Ben de çok uzatmadan baharatımı aldım, ayrıldım. Herkes mutfakta yemek yerken bu arkadaşımız salona geçti ve tek başına salondaki koltukta bir süre oturdu. Biraz yalnız kalmak istiyorum dedi yanındaki kişiye. Ben de giderken uzaktan iyi geceler diledim. O da iyi geceler dedi ve çıkıp gittim ortak alandan.

Aklıma takıldı. Dokunarak sınırını mı ihlal etmiş oldum? Hata bende mi? Gidip konuşayım mı yoksa olayı büyütmeyeyim mi?
0
parcaliham
(17.11.25)
hic bulaşma
+4
oscar
(17.11.25)
Trans diyorsunuz, büyüdüğü/yaşadığı yere göre değişir elbette ama geçmişinde fiziksel şiddetle karşılaşmış olma ihtimali yüksek. Tepkisinin ardında bir travma olabilir. Neden öyle tepki verdiğini kesinlikle sorgulamadan, fazla büyütmeden kısaca tekrar özür dileyip bundan sonra daha dikkatli olacağınızı söyleyebilirsiniz bence.
+2
kobuzchu kiz
(17.11.25)
konuşursan büyüyecek gibi.
+1
antihero
(17.11.25)
kişisel geçmişi nedeniyle tetiklenmiştir +1
"Bulaşma" diyenlere bakmayın, onlara göre 'anaakım olmayan insan=arıza' ve duyguları önemsiz. Buna takıldığınıza göre siz öyle değilsiniz. Uygun bi zamanda konuşun bence, "seni rahatsız ettiğimi hissettim, niyetim bu değildi düşünemedim özür dilerim" gibi sade bi şekilde
Edit: Özür dilemişsiniz gerçi zaten. Bu durumda çekimserliği devam etmezse bi şey yapmaya gerek yok bence. Devam ederse konuşulabilir "bi sorun varmış gibi hissediyorum, bu da beni üzüyor" gibi
+1
mezzosprite
(17.11.25)
Erkek kişisiyim ve temastan hiç hoşlanmam

Erkek kadın farketmiyor

Sınır ihlalini geçmiş, temas etmişsiniz. Sınır ihlali, yakınlaşmada başlar.

Bence kendinizi şu aşamada açıklamanız daha da kötü bir duruma sokabilir durumu.

- ben erkeğim kadınlar hoşlanıyorum derseniz, net şekilde karşınızdakini tercihine göre yargılamak olur.

- özür dilerim derseniz, net şekilde 2.kez olması dikkat çeker ve ilgi uyandırır.

Suyu bulandırmayın, iletişim kurulursa özür dileyerek ve niyetinizi açıklayarak anlatın. Şahsen ben 'kız arkadaşıma da anlattım ve o da sizden tekrar özür dilemem gerektiğini söyledi. Bu fısatı bulabildiğim için sevindim, yakında evleneceğimiz için herkesin güzel dilekleri ve iyi bakışlı kalpleri bizim için önemli' gibisinden birşey derdim ki red flag olduğum anlaşılsın.
-4
baldan kaymak
(17.11.25)
hiç bulaşma. belliki sorunlu bir kişilik. Geçmişte kafasındaki bir şey tetiklenmiştir. yaptıgınız hareketin olumsuz hiç bir tarafı yok. üstüne üstlük özür de dilemişsiniz.
siz işinize bakın
0
limonlu eksi
(17.11.25)
uyarı seslenme amaçlı omuza dokunmak ihlal anlamına gelmez.
-1
ground
(17.11.25)
tam bir drama queen, uzak dur diyaloğa girme.

yemek yapılan ve dip dibe olan bir ortamda bir insanın omzuna nazikçe dokunmak rahatsız etmez. etse de tepkisi bu olmaz. bu tavırlar kurban rölüne bürünüp alttan alttan ilgi bekleyen birine işaret ediyor.
-1
orpheus
(17.11.25)
bir şey yapmanıza gerek yok bence de, zaten o anda özür dilemişsiniz ve bilerek özellikle yaptığınız bir şey değil, konuşursanız o kişinin bunu yeniden düşünmesi ve olayı tekrar yaşamasına neden olabilirsiniz gibime geldi. bence eşelemeye gerek yok, o kişi travması varsa bile bunu kendi kendine düşünerek ego savunma mekanizmalarını harekete geçirerek atlatacaktır.
0
Sadece soruyorum
(17.11.25)
bu kadar hassas olmaya gerek varmı gerçekten. salla gitsin. kendi travması ile yaşasın.
0
gercekdunya
(17.11.25)
Genel olarak bir şey yapmamaya ve onun davranışlarını gözlemlemeye karar verdim.

Açıkçası 'bana izinsiz dokundu' cümlesiyle karşılaşacağım diye çekindim. Ayrıca travmasını tetiklediysem de üzülürüm yani.
0
🌸parcaliham
(17.11.25)
"temas yakınlaşmada başlar." yorumunu gordukten sonra 40 yasina kadar sansa yasamisiz diyorum. :D sanki ortadogu degil isvec'te yasiyoruz.

yaw salla gitsin, "herkesi mutlu edemezsin, cunku pizza degilsin"
0
cooperr
(17.11.25)
(7)

Genetik sağlık

egerbiryolcu
Beslenme, yaşam kalitesinden daha çok genetik kodlar daha mı etkili sizce/ ya da bilimsel olarak?Mesela;Benim anne tarafım baba tarafımdan çok daha sağlıklı geliyor (gerçi aralarında uzaktan bı akrabalık durumu var ama)Baba tarafımdan; halamda beyin tümörü, onun oğlunda beyin kanaması, amcamda prost
Beslenme, yaşam kalitesinden daha çok genetik kodlar daha mı etkili sizce/ ya da bilimsel olarak?
Mesela;
Benim anne tarafım baba tarafımdan çok daha sağlıklı geliyor (gerçi aralarında uzaktan bı akrabalık durumu var ama)

Baba tarafımdan; halamda beyin tümörü, onun oğlunda beyin kanaması, amcamda prostat kanseri, onun kızında beyin tümörü, eşinde (baba tarafimla yengemin akrabalık durumunu hatırlayamadım ihtimal vardır diye belirteyim) lenfoma beyin tümörü, babamda kemik iliği kanseri vakaları oldu bahsettiklerimin biri hariç hepsi vefat.

Anne tarafıma baktiğimda bir sürü teyzem iki dayım ve bir sürü kuzenim var maşallah nazar da değmesin hiçbirinde ciddi bir sağlık vakası olusmadi. Anneannem 90 küsur yaşında hâlâ sağ. Kuzenlerimin yaşları orta yaş büyük olanlar da var kimsede kanser vakası oluşmadi Allah da göstermesin zaten ama bu durum dikkatimi çekti.

Ben ise fiziksel olarak baba tarafima daha yatkın gibiyim. Bilmiyorum sağlık olarak da bir ipucu mudur bu durum.
Ve tabii kanser vakaları belki de hepsi tesadüftür genetik ne kadar yüzde olarak etkilidir pek bilmiyorum ama bu kadar şey tesadüf olabilir mi sadece
0
egerbiryolcu
(16.11.25)
bilimsel izahlara girersek çıkamayız.

evet genetik bence de temel unsur. büyük büyük ninelerim doğru erkek tercihi yapmış.

ailemde saçı dökülen yok, dişi çürüyen yok, gözlük takan yok, 1.80cm'den kısa yok. ailenin erkekleri komple güreşçi. (ben de katıldım)

evet her şey genetik.
0
yurtsuz john
(16.11.25)
Şu Afrika savanlarında elinde mızrak, yalınayak koşuşturan kara kuru, iskeletten hallice minicik zenciler var ya, bir de iki metreyi aşkın, basketçi afro-amerikalılar da var.
Onların genleri aynı.

Yani gen konusu önemli olmasına önemli de, her şey değil.
0
Mirket
(16.11.25)
genler çevresel etkenlere uyumlulukla ilgili. 1900'lerde amerikalılar meksika yerlilerine bakıyor. bütün gıdaları mısır üzerine. bu böyle olmaz çok sağlıksız diyerek adamların diyetlerini kendilerince sağlıklı gıdalarla değiştiriyor. sonraki yıllarda istatistiksel olarak hastalıklar artıyor.
0
orpheus
(16.11.25)
her ikisi de tek basina anlam ifade etmiyor.
genetik yapinizi saglikli gida ve spor ile destekleyeceksiniz.
bu sizin kanser olmanizi, seker hastasi olmanizi 100% engelleyecek diye bir sey yok ama elinizden geldigince bunu geciktirmeye, önlemeye calisacaksiniz. ne genetik ne yasam stili tek basina bir anlam ifade ediyor. ikisi gayet girift bir sekilde calisiyor.
mesela genetik olmayan diyabet var. tamamen yasam stili ile alakali. öte yanda genetik olan diyabeti istediginiz kadar saglikli beslenin, önleyemiyorsunuz. bazen dogumdan itibaren bebekler diyabetik oluyor.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(16.11.25)
Kesinlikle genetik. İstersen çöple beslen yaşam süreni yüzde 10 uzatır ya da kısaltır.
-1
Mistyimage
(16.11.25)
@Mirket bir şeyi atlamış. Köle tacirleri satmak için zayıf ve hastalıklı zencileri değil, sağlıklı ve uzun deniz yolculuğundan sağ çıkabilecek olanları seçiyorlar. Diğerleri Amerika'yı göremeden yolda ölüyor zaten. Doğal ya da yapay bir seçilim var yani.

Yine de genetik her şey değil tabii de mesela dünyanın en kendine dikkat eden en aktif ve sağlıklı insanı da olsan alzheimer genlerinde varsa ve başka sebepten erken ölmezsen alzheimer olursun. Böyle bir sürü hastalık var. Doktorlar boşuna ailenizde x vakası var mı diye sormuyor.
+1
gnosis
(16.11.25)
kendi genetik geçmişizde bir sürü hastalık olabilir. bu genetik aktarımın kötü yaşam şartları ve stres benzeri etkenlerle açığa çıkıp genetik faktörlüğü oluştuğunu dinlemiştim. kendi dedem fakirdi yaşam şartları kötüydü, 70 yaşını geçtiği gibi vefat etti. eşimin dedesi varlıklı bir aileden geliyor, 98 yaşında. her gün margarin sürülmüş ekmek yiyor, çayına beş tane şeker atıyor ama tık yok.
avrupa ülkelerini gezdiğimde özellikle almanların beslenmeleri çok kötü ancak bizden daha çok yaşıyorlar. ülkelerinde genel stres az ve bir çoğu sürekli spor yapıyor. iyi yaşam şartları genetiği faktörleri etkiliyor.
0
mikahakkinen
(16.11.25)
(9)

Sevgiliyi- eşi eskisi kadar arzulamamak..

dedeminhirkasi
Arzulamamak ne ya.. arzulamamak.. ne bilim aklıma başka bisey gelmedi.10 yıl olmuş beraber olalı. Artık öyle bir istek kalmamış bende. Aslında durum onda da böyle. Yani uzun süre birlikte olmayıp iyice birbirimizi isteyince artık birlikte oluyoruz. Fakat başka bir bireyi düşününce o istek tavan tava
Arzulamamak ne ya.. arzulamamak.. ne bilim aklıma başka bisey gelmedi.
10 yıl olmuş beraber olalı. Artık öyle bir istek kalmamış bende. Aslında durum onda da böyle. Yani uzun süre birlikte olmayıp iyice birbirimizi isteyince artık birlikte oluyoruz. Fakat başka bir bireyi düşününce o istek tavan tavan tavan gidiyor, bana göre bu durum normal. İnsan artık o bedene alışıyor ve çekici gelmiyor. Bunun sevip sevmemekle, sevkinin sevginin azalmasıyla da bir ilgisi yok bence. Siz ne düşünüyorsunuz?
-2
dedeminhirkasi
(15.11.25)
Her gün aynı pilav yenmez
Bu yüzden evlenmek düşüncem yok.
0
artıküyeolmakistiyorum
(15.11.25)
Seks dışında hiçbir ortak noktanız yoksa elbette ki dediklerin doğru.
-4
Mirket
(15.11.25)
Seks dışında ortak noktası olmayan çift, iliskiyo 10 yıl nasıl devam ettirecek mirket baba.
+5
🌸dedeminhirkasi
(15.11.25)
çok yaygın bir durum:

www.reddit.com
0
orpheus
(16.11.25)
Cinsel çekimin zamanla kaybolması çok normal aksini düşünen uzun ilişki yaşamamıştır. Buna ikiyüzlü olmayan bir çare yok ayrılık dışında, iki tarafın da hemfikir olup farklı arayışlara girmesi ilişkiyi zaten bitirmiş olacağı için aklıma başka çözüm gelmiyor.
+1
olaylar olaylar
(16.11.25)
Evlilik olsa da olmasa da uzun süreli ilişkilerde cinselliğin sıradanlaşması normal, erkek için gözün dışarı kayması normalse de aldatmak anormal, bence iyi giden bir evlilikte boşanmak da anormal hatta yanlış, hele ki çocuk varsa. Çünkü evlilik hiçbir zaman cinsellikten ibaret değildir ve olamaz. Cinsellikten ibaretmiş gibi davranmak, iyi giden bir evliliği cinselliğe feda etmek bence çok yanlış.
0
yaren
(16.11.25)
Ağalar bu çok iyi giden evlilik ve ilişkiden kastınız ne? Evlilik dediğimiz şey hoş muhabbet ise erkekler o işi kendi arasinda çevirdiği muhabbetle, kahvehanelerde okey pisti oynayarak gayet o işi görüyor.

Neymiş cinsellikten ibaret değilmiş. Neden evlensin o zaman bu adamlar? Bayan bayanligini erkek erkekliğini bilmeyecekse, hissetmeyecekse neden evlensin ya da evli kalsın? Şu her işi romantiklestirmek işinden vazgecin. Erkek ve kadın ateşle barut değilse seveyim öyle evliliği.
-8
artıküyeolmakistiyorum
(16.11.25)
rutin kavramını özümseyemeyen insanlarla uzun sureli birliktelikler -dostluk, evlilik, sevgililik vs.- kurmak imkansız. hayat rutindir. zaman her şeyi rutine dönüştürür. zaman her şeyin ilacıdır klişesinde o ilaç aslında rutindir işte. iyi, heyecan verici ve hoş olana da kötü, felaket ve dayanılmaz olana da zaman aynı şekilde muamele eder. onu rutine dönüştürür, renklerinin kontrastını düşürür ve insanı ona alıştırır.

bu noktada kişinin birlikte olduğu kişiyi eskisi kadar arzulamaması, cinsel birliktelikteki sıklığın ve heyecanın düşmesi, dışarıdaki yeni bedenlere gözün kayması dünyanın en normal şeyi. dünyada daha normal bir şey yok. dediğin gibi sevgisizlikle de bir alakası yok. sevgisizlik sevdiğin kişiye karşı olan akdini bozduğun, onun sana güvenini ve itimadını çiğnediğin noktada başlar. insan arzularıyla bir savaş halinde. biriyle birlikteyken iki kişilik savaşıyorsun. gücün de 2 kat sorumluluğun da. burada savaşının neticesini de aranızdaki sevginin gücü ve senin şahsi iraden belirliyor.

evlilik ve ilişkiden kastınız ne diyen insanların hiç uzun sureli birliktelik yürüttüğünü sanmıyorum. gerçi söz konusu evlilik olduğunda sevgililik muessesesi bile anlamsız, hafif kalır. insanlar yuva kurmak ve çocuk yapmak için evlenir. ateş ve barut olmak için değil. olamazlar da zaten. sonsuza kadar yanan bir ateş var mı dünyada? yanar dağ bile sönuyor anasını satayım. cinselliğe erişim kolaylaştıkça cinselliğin cazibesi duşuyor. hayatta tuketilebilen her şey için bu böyle. o duşunduğun seni tavan yaptıran diğer erkek/kadınla da 5 kere birlikte olduktan sonra aynısı olacak zaten. ben bunu kabul etmiyorum diyen uzun ilişki kurmaya kalkmasın. sexual market value'daki raf ömru bitene kadar daldan dala devam edebilir.

cinsellik bir ilişkideki hatta insan hayatındaki en önemli şeylerin en önemsizi, en önemsiz şeylerin en önemlisidir neticede. bunu kabul etmeyen bugune kadar ki en guçlu orgazmından sonra ne kadar etki altında kaldığını duşunup aydınlanabilir yahut deluzyonel şekilde kendini kadırarak yaşamaya devam edebilir.
+5
fyodor fyodorovic
(16.11.25)
Bu konu benim için de büyük bir problem, o yüzden sizi çok iyi anlayabiliyorum. Siz yine 10 yıllık ilişki demişsiniz, ben 4 ayda falan o seviyeye geliyorum. Başlangıç dönemlerimizde çok arzuladığım, yanında sakin duramadığım kadına karşı cinsel isteksizlikler, ereksiyon kayıpları başlıyor. Sırf görev gibi "yapmış olmak için" seks yapmaya başlıyorum bir noktadan sonra. Her gün aynı yemeği yemek benzetmesi doğru. Arzulamak ile sevgi meseleleri ise birbirinden tamamen bağımsız şeyler.

Ben 4 ayda bu seviyelere gelebiliyorken, evlenince bu işler nasıl yürüyebiliyor kısmı ise bende koskocaman bir muamma hakikaten. Kendimi düşünemiyorum evlenince nasıl yürütülebilirdi diye...
0
burnley
(16.11.25)
(10)

Kredi kartı limitiniz ne

arbre
Ben 455 bin yapabiliyormuşum. Şaka mı bu. Millete niye bu kadar kredi fırsatı veriyorlar?
Ben 455 bin yapabiliyormuşum. Şaka mı bu. Millete niye bu kadar kredi fırsatı veriyorlar?
-3
arbre
(15.11.25)
~1.4 milyon
0
ghilleinthemist
(15.11.25)
10 bin altı.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(15.11.25)
1.5 milyon civarı.

bankalar yine insanları dibe sürüklüyor 90ların sonu 2000lerin başında yaptığı gibi. gençler o zamanları bilmez yoldan geçerken eline kredi kartı tutuşturuyorlardı. nakit çekimde limitin kadar yapabiliyordun. insanlar 10 tane kart alıp ondan çekip ona, ondan çekip ona yatırıyordu. en sonunda ödeyemenler icra ile acı şekilde karşılaştı. hatta intihar edenler bile oldu. bu yüzden bu limtilere aldanmayın ödeyemeyeceğiniz borcun altına girmeyin.
0
gercekdunya
(15.11.25)
1.4 Milyon

Birazda ekonomi dönsün diye %50 si asgari ücret alan bir toplumda harcama yapılmazsa ekonomi durma noktasına gelir.
0
onyx
(15.11.25)
Kredi kartım yok, hiç olmadı. Full maaş kartıyla idare ettim. Büyük alışverişleri eş dost kartıyla alıyorum.
0
duster
(15.11.25)
insanlar kendini kontrol etmeyi öğrenmeli, ama limit iyi bir şey. Sistemde olup kredi puanı oluşturmak iyi bir şey.

Mesela 455 bin yüksek geliyor da, 3-5 yıl önce millet 3000 lira maaş alırken şimdi 80 bin alıyor. Eskiden düzgün bi laptop 4-5 bin iken şimdi 100 bin lira. Yani o limit gerekebilir. Diş doktoruna gitsen bişey gererekse 300 binlik olabilirsin.

ve bankalar sen istediğinde limitini pek yükseltmezler. Onlar veriyorken kabul etmek lazım bence. Ama ödeyemeyeceğiniz borcun altına girmeyin +1
+2
nhk ni youkosu
(15.11.25)
5000tl
0
Fodera
(15.11.25)
toplam 3.5m

çünkü borçlanmak banka için baya iyi.
0
jelly bear
(15.11.25)
4 milyon yaptı garanti bankası sonra uygulamadan 1'e düşürdüm. bu aralar nedense bol keseden dağıtıyorlar. 4 milyondan önce 750 bindi. hangi akla hizmet 5 kat civarı artış yaptılar anlamadım.
+1
lazpalle
(15.11.25)
toplam kk limitlerim 2.5m civarı.

yüksek limit bir algı oyunudur bunu yazmıştım.

eksisozluk.com
0
orpheus
(15.11.25)
(15)

Başkası benim hesabıma elden para yatırabilir mi?

Bruce
4 milyon civarı bir para, gitti bankaya xxx hesabına yatırmak istiyorum dedi. Almamazlık ederler mi?Kimlik kontrolü falan onları yapsınlar zaten illegal bişi yok ama almıyoruz derler mi?
4 milyon civarı bir para, gitti bankaya xxx hesabına yatırmak istiyorum dedi. Almamazlık ederler mi?
Kimlik kontrolü falan onları yapsınlar zaten illegal bişi yok ama almıyoruz derler mi?
0
Bruce
(14.11.25)
siz bizzat gitseniz de 4 milyon tl'nin kaynağını sorup almayabilirler. tamamen bankanın inisiyatifinde olan bir olay.
0
dylancash
(14.11.25)
bence pekala yatırabilir. sadece masraf alabilirler.

banka kim oluyor ki benden kaynak soracak? olsa olsa banka yüksek meblağlı nakit işlemden şüphelenip maliye'ye veya masak'a raporlar, onlar da size sorar bu neyin parası diye.

ekleme:
sordu diyelim. bankacıların benim kanıt olarak sunduğum belgeyi okuyabilecek yetkinliği bile yoktur. nereden elde ettiğime dair resmi bir x belgesi sunsam bunun gerçekliğini doğrulayacak, anlamını sorgulayacak bilgi birikimine sahip değillerdir.

ha inisiyatif kullanıp kabul etmemesi mümkün olabilir. ne uğraşıcam stret diyip yollayabilir. ama kabul edebilmek için kaynak sormaz, sorsa da sunduğun kaynağı anlayıp "haa o zaman tamam" diyip kabul etmez. tahlil edemez. o bankacının değil maliye'nin veya masak'ın işi.
-4
kibritsuyu
(14.11.25)
bankanın inisiyatifi +1 bal gibi de sorabilirler bu para nereden geldi diye.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(14.11.25)
başkası senin hesabına para yatırabilir. bankasına bağlı olarak bir talimat isteyebilirler sadece. ve banka para nerden geldi diye sorar. banka kim ki soramaz diyenlere bakma herhalde hiç öyle bir banka işi olmamış. ayrıca sabah para getirceğinizi bildirmediyseniz ve transfer gittiyse öğleden sonra almayabilirler.
+2
gercekdunya
(14.11.25)
En dandik kargo şirketi bile enteresan bi şey göndereceğin zaman bu ne kardeşim diye sorarken bankanın böyle bir hakkının olmayacağını düşünmek gerçekten ilginçmiş :)

Abi teknik olarak yatırırsın ama bankanın inisiyatif kullanma hakkı da saklı tabii.
+2
kizil karga
(14.11.25)
Banka kaynak sorar. Sorabilir daha doğrusu. Daha önce iki bankanın bana sormuşluğu var. (TEB ve HSBC).
Dün İş Bankasına sordum, belirli bir meblağ üstü kaynak soruyor musunuz diye. Şu an için öyle bir uygulamamız yok dediler.
0
Mirket
(14.11.25)
Kaynak sormasında bir problem yok, kaynağı belli.
Kibritsuyuna cahil muamelesi yapmışınız( ki adam mali müşavir shdjd) ama soruyla ilintili noktaya değinmiş. kaynağı gördükten sonra ikna olması için bir süreç var mı; kanıt mı istiyor başka yerden teyit mi ediyor. Buna göre mi almıyor. Yoksa keyfi mi, emin değilse almıyorum diyebiliyor mu; bunu merak etmiştim.
0
🌸Bruce
(14.11.25)
gercekdunyanın dediği gibi. Şubede para tutmuyorlar. Gereksizse gidiyor gerekli ise geliyor para. Akşamüstü götürürsen şubede tutmak istemedikleri için almayabilirler. Ben benzer miktarda parayı kapanışa yakın götürdüm (kendi hesabıma) uflayarak ve nazlanarak aldılar.
+1
benim bir gizli bildiğim var
(14.11.25)
sevgili arkadaşlar anlatamadım, ekleme yaptım, tekrar anlatayım.

banka kabul etmek istemezse elbette reddedebilir. ama kaynak sorup gösterdiğiniz kaynağın güvenilirliğini tahlil ederek paranın yasal olduğuna kanaat getirecek bilgi birikimi bankacı personelde yoktur.

ben paranın kaynağı diye hiperoptik vasküler hedemonasyon revizyon formu diye imzalı bir belge götürsem, orada buna bakıp "hmm evet yasal para" diyecek, bu bilgi birikimine sahip adam yok. adam daha dümdüz bilanço okumayı bilmiyor. 25 yıl süren dava sonucu miras kaldı al aha dava dosyası diyip üç tane klasör sunsam oturup onu mu inceleyecek? o bankacının işi değil. beğenmiyorsa almaz parayı. banka dediğin aracı kurum yahu. nereden gelmiş, nereye gidiyor, keyfi olursa aracı olur, beğenmezse olmaz. oturayım da gerçekliğinden emin olup öyle alayım demez.

heaaa belki evimi sattım nakit aldım diye tapu devri falan gibi çok standart bir şey gösterince ikna olabilir.
+2
kibritsuyu
(14.11.25)
Kaynağa örnek vereyim o zaman. Bir başka bankadan çekildiğine dair banka dekontu.
Dekontun bilgilerini alıp kaydediyor.

Yaşadığım iki olayın birinde parayı kabul etmediler. Diğeri ön görüşmeydi. kabul edemeyiz dediler.
0
Mirket
(14.11.25)
o zaman banka kim ki kaynak soracakmış diye söylemeyeceksiniz. banka kaynak sorar dersin ki mesela evde altınım vardı bozdurdum evrak varsa gösterirsin yoksa göstermezsin. tipini ve kaynağı beğenirse alır beğenmezse almaz. belge doğruymuş kaynak doğruymuş ilgilenmez, gerisi masak ın işi.

bu arada devlet bankaları para gördümü hiç bir şey sormadan alıyor.
0
gercekdunya
(14.11.25)
Arkadaşlar bankalar öyle sandığınız gibi sadece şube personelinden ibaret kurumlar değil. O şubeye giren çıkan paralar düzenli olarak denetimden geçiyor ve belli prosedürleri var. 20 30 kişilik fraud ekipleri var arka planda bu işlerde uzmanlaşmış. Böyle bir para yatırmaya kalkarsan tabi ki banka sorar nedenini buna hakkı var. Sen de Paşa paşa cevap verip kanıt sunmak durumundasın yastık altında tutmaya korkuyorsan veya başka banka bulamazsan. Hipervasküler dondurucu aldıysan bir yerden bunun kaynağını elbette araştırıp bulabilir mantıklılığını sorgulayabilir sonuçta dünyada tek bir ürün değildir ve piyasası bellidir. Bunun için hipervasküler dondurucu mühendisi veya tüccarı olmasına gerek yok şubede geya bankada. Ya da hiç kasmaz kabul etmez. Veya kabul eder masaka bildirir gerisine masak bakar.

Mesela Faktoring şirketlerinde bile çeklerin gerçek bir ticaret sonunda yazılıp yazılmadığını kontrol eden istihbarat ekipleri var ve bu insanlar her biri farklı sektörlerde bilirkişiler değil. Olay örgüsünü bağıntısını araştırma ve birkaç telefon aramasıyla çözüp güvenilir veya değil diye yargıya varan bu işte uzmanlaşmış insanlar.
+1
biseysorucam
(14.11.25)
Sorabilirler. Onlar kimmis soruyorlarmis vs bunlari gecin. Buradaki sorulan soru tamamen bankadaki calisanin insiyatifinde bir suphe duymazsa sormayabilir.

Sormayip yatirsa bile yatirdiginiz para sonradan da incelenebilir. Burada MASAK kontrolu yapiliyor. Kayit disi ve illegal parayi anlamak icin.
0
nuevo
(14.11.25)
öğleden önce gidersen kabul etme olasılıkları çok daha yüksek. belli bir saatten sonra kasada yüksek miktarlı nakit tutmak istemiyorlar.
+1
orpheus
(14.11.25)
Ben söylemek istediğimi anlatamadığıma karar verdim, vazgeçiyorum.

Yazdıklarıma itibar etmeyin.
0
kibritsuyu
(14.11.25)
(15)

Duyurudan ya da sözlükten kaç kişiyle görüştünüz?

Dağcı
Az önceki sorudan ilham aldım kimin kiminle ne yaptığını merak etmiyorum ama buradaki sohbetinizi gerçek hayata taşıdığınız arkadaşlarınız oldu mu mesela bunu merak ettim ben. Geçmişte yapılan zirvelerden birine bir uğramıştım hangi yıl hatırlamıyorum tatlı insanlar vardı ama devam etmedi kimseyle a
Az önceki sorudan ilham aldım kimin kiminle ne yaptığını merak etmiyorum ama buradaki sohbetinizi gerçek hayata taşıdığınız arkadaşlarınız oldu mu mesela bunu merak ettim ben.

Geçmişte yapılan zirvelerden birine bir uğramıştım hangi yıl hatırlamıyorum tatlı insanlar vardı ama devam etmedi kimseyle arkadaşlığım.

Sizde durumlar ne?
0
Dağcı
(14.11.25)
herhangi bir sanal platformdan kimseyle gerçek hayatta görüşmedim.
+2
hold the door
(14.11.25)
Duyurudan 8-10 kullanıcıyla zamanının pasaport kayıt hakkı, yurt dışından ürün getirme, alım-satım vs. sebeplerle yüz yüze iletişimimiz oldu. Benzer sayıda sözlük yazarıyla da benzer sebeplerden görüştük.

Bir duyuru kullanıcısıyla birkaç sefer yeni yıl kartı gönderdik birbirimize.

Birkaç yıl evvel halısaha maçları yaptık duyurucularla. Güzel de gidiyordu ama bir kişinin (o zamanki nickle aramızda yok artık) hırsızlık ve dolandırıcılık yapması sonucu bitti maçlar. (Güzel oluyordu)

2004-2006 gibi seçmece ekşi sözlük yazarlarından iki adet yahoo mail gurubumuz vardı. 40+ sayıda yazarla birçok zirve, etkinlik, gezi, mangal, konser, sanatçı buluşmaları vs. yaptık yıllarca. Güzel dostluklar oluştu. (Şu an 30'a yakını bıraktı sözlüğü. Kalanların ben dahil birçoğu yazmıyor artık)

Ezelden beri evli olduğum için romantik anlamda tanışma/kaynaşma yahut partner arayışı gibi şeyler olmadı. Alkole ve eğlenceye pek yatkın olmadığım için de o tarz toplaşmalara katılmadım.

Her iki platformda da güzel insanlar tanıdım. Artık devam etmeyen başka bir iki sözlükte de başka güzel insanlarla tanıştık, gezdik, tozduk, yedik, içtik.

Şimdi yarı münzevi bir hayatım var.
0
yadigar
(14.11.25)
Duyurudan bir kişi galiba ama net de hatırlamıyorum yani. Sözlükten çok kişi, sayısını hatırlamıyorum.
0
sadakatsiz
(14.11.25)
avusturya camiasinin %99'unu tanirim. tanimadigim varsa ses etsin tanisalim :)
avusturya camiasi haric birkac kisi var tanidigim. genelde ortak bir yön olmali. biri meslektasim mesela, iki kisiyle cerkes oldugumuz icin tanisim, bir digeriyle ayni üni mezunu ciktik (benim üni mezunu burada neredeyse hic olmaz) vs gibi.
bir iki kere yasadigim yere gelen sözlükcüleri gezdirdim.
evli barkli insanim, duyuru üstünden tanisirken romantik bir tnaisma cabam, partner arayisim hic olmadi. görüstügüm herkes sözlükcü/sözlükcüydü ama duyuru üstünden konustuk bircoguyla.
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(14.11.25)
Kardeşimle ilk kedimizi duyurudan sahiplenmistik sene 2017 filandi sanırım.
Eşimle de duyurudan tanışmıştım yıllar yıllar önce.
Bunlar dışında da o zaman aynı üniversitede okuduğumuz bı kullanıcı ile tanışmıştım.
Galiba toplam 5.
0
a perfect lie
(14.11.25)
12 senedir Duyuru'dayım. İlk 2 senede 2 sevgilim oldu. Sonraki 10 senede sıfır. Dersimi aldım :)

Sevgililer dışında yine ilk 2 senede 3-5 kişiyle arkadaş olarak görüşmüştüm. Birinin kalçasını ellemiştim ama arkadaş olarak.
0
gabe h coud
(14.11.25)
Zirveleri saymazsak eğer sözlük ve duyuru totalde 4-5 kişi. Ancak zirveleri sayarsak çok fazla.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(14.11.25)
bir kere zirveye gitmiştim ama şimdi görsem tanımam. bir iki kişi dışında kimsenin nickini de hatırlamıyorum.

sözlükte gerçekte tanıdığım iki kişi var.
0
inheritance
(14.11.25)
20 den fazladır benim. ama ana sebebi meslekten dolayı bir şekilde işini yapmışımdır veya çok fazla telefonla görüşmüşümdür.
0
ground
(14.11.25)
Buradan tanışıp evlendik mutluyuz. 50 den fazla kişiyle iş arkadaşlık için bulusmusumdur
0
topkapiaksaray
(14.11.25)
3
0
komando kani var bende
(14.11.25)
duyurudan 2-3, sözlükten 20'den fazladır.
+1
orpheus
(14.11.25)
fiziki görüştüğüm sanıyorum 3 kişi :)
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(14.11.25)
Duyuru 0, sozluk en az 6 hatirlayabildigim. Ama yakin zamanda degil boyle 2005-2017 arasi falan.
0
hot potato
(14.11.25)
Birkaç zirveye katıldım. Birkaç kişiyle yüz yüze alışverişim oldu.

Dağcı nickini görünce aklıma geldi biri bana North Face kaz tüyü uyku tulumu ödünç vermişti sağ olsun buralardaysa hayatımda o kadar ısınmamıştım.

Eşimle de burası aracılığıyla tanıştık, birkaç haftaya bebeğimizi kucağımıza alacağız kısmetse :)
0
chicha_v2
(14.11.25)
(3)

Kedi malt ve kendini yalaması sorunu

icimdekipollyannatinerebasladi
Merhaba, en fazla beş aylık olan bir kedim var. Bir ay olmadi henüz maĺta başladık. Malta başladıktan sonra sürekli yalayarak kendini temizlemeye başladı. Sürekli kendini yalıyor. Bu durum normal mı? Malttan once bu kadar temizleyemiyordu kendini.Geceleri beraber yatıyoruz başucumda veya boynumda ya
Merhaba, en fazla beş aylık olan bir kedim var. Bir ay olmadi henüz maĺta başladık. Malta başladıktan sonra sürekli yalayarak kendini temizlemeye başladı. Sürekli kendini yalıyor. Bu durum normal mı? Malttan once bu kadar temizleyemiyordu kendini.

Geceleri beraber yatıyoruz başucumda veya boynumda yatıyor. Kendini yalıyor sonra gelip beni yalıyor. Bütün gecemiz böyle geçiyor ve uyku kalitem bozuldu uyuyamiyorum. Sürekli başımda geziniyor, yüzüme basıyor. Burnumu ısırıyor. Kulağımı emiyor.

Bütün gün kuyruğum gibi peşimde geziyor. Balkona çıkıyorum balkonda. Mutfağa gidiyorum mutfakta, tuvalette. Gölgem gibi sürekli peşimde ve onun goz hapsindeyim. Gece tuvalete kalktıgımda o da uyanıp yatakta oturuyor sonra kalkıp peşimden tuvalete geliyor. Yalniz kaldığında sürekli miyavliyor. Bu süreç normal mı? Ne zaman kendi başına takılmaya başlayacak bu çocuk? Hep ayağımın altında bazen farketmeden ayağına ya da kuyruğuna bastığım oluyor.
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(13.11.25)
anlattıklarınız kediler için normal bi süreç kedi güzel bir şey yedikten sonra en az yarım saat yalanır yatmadan önce en az 15 20 dk yalanır sonra uyur.
bizimki yağlı birşey yesin baya yalanıyor.
ne kadar uzun sürüyor, kolpulsif şekilde mi, hoş böyle olsa yara olur veya tuylerde açılma olur. tüy değişim sürecinede girmiş olabilir.

seninle tuvalete gelmesi normal, seni en zayıf anında koruyor aslında
balkonu öğretme bir kuş görür aklı çelinir atlar sen üzülürsün, cama balkona file yap 1 matkaba bakar yapması. kesinlikle file yap bu şart, daha bebek büyüyünce ilgisi sana azalacak. çok şanslısın bu arada minnoş kedin var her kedi böyle değil çoğu kedi kendi halinde takılıyor evde.

ps. alttaki cevaba ek, tüy değiştirme dönemlerinde her gün vermek kusma olasılığını azaltıyor.
0
eja
(13.11.25)
fazla aromalıysa maltın kokusu gidene kadar yalanır. başka bir malt deneyebilirsin. bir de her gün vermeye gerek yok.
0
orpheus
(13.11.25)
biz malta 7 aylık olduktan sonra başlamıştık çünkü kediler 6-7 aylık olana kadar neredeyse hiç tüy dökmüyolar. o yüzden de fazla tüy yutma olayı olmadığı için malta da başlatmamıştı veteriner. şu an maltı aklımıza geldikçe veriyoruz haftada 3 defa falan. ve evet malt verdiğimizde ekstra ekstra yalanmaya başlıyor bi 15 - 20 dk falan yalanıyor en az.

evet kedinin sürekli peşinizde gezmesi normal bizimki de öyle. eğer böyle uykudan baygınlık geçirdiği bi halde değilse nereye gitsek geliyor. ama teması sevmiyo. sadece biz nerdeysek oraya geliyo. yatmaya gidiyoz o da geliyo yatağa. bizim de öyle yanlışlıkla patisine kuyruğuna bastığımız oluyodu ilk zamanlar dfjghfdhg sizin kedinin karakteri gereği daha fazla temas bağımlılığı olabilir.
+1
Sadece soruyorum
(13.11.25)
(22)

Oturduğunuz bina kaç yaşında?

messina123
Bizimki 35
Bizimki 35
0
messina123
(13.11.25)
75 yıllık.
0
elektr10
(13.11.25)
10 yıllık.
0
unalub
(13.11.25)
9 ya da 10 yıllık bizimki de
0
matilda
(13.11.25)
10 15 arası.
0
mikahakkinen
(13.11.25)
4
0
gabe h coud
(13.11.25)
8-10 yıllık.
0
inheritance
(13.11.25)
16
0
co2s2
(13.11.25)
8
0
lemmiwinks
(13.11.25)
10 ay
0
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
12 yıllık
0
my fault
(13.11.25)
26 Yıllık
0
onyx
(13.11.25)
70
0
gurur
(13.11.25)
6
0
nothing in my way
(13.11.25)
1953'te insa edilmis. 72 yasinda.
2 katli. kismen ahsap. deprem kusagi degil. daglik bölgede.
o sebeple bir korkum yok.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
5
0
kullanicadi
(13.11.25)
99 yapımı 26 yaşında. güvenilirliği test edildi, zemini de sağlam.
0
orpheus
(13.11.25)
10 olmak üzere.
0
m e b
(13.11.25)
59 yapımı.
0
denizgonen
(13.11.25)
Bizim burada 1800lü yıllarda yapılmış binalar var dimdik ayakta
0
suicides underground
(13.11.25)
8
ailemin 14
eşimin ailesinin 35+
0
biravekahve
(14.11.25)
villa 15 yıllık
0
hold the door
(14.11.25)
5 yasinda, onceki 1970 modeldi kentsel donusumden yikip bastan yaptilar.
istanbulda yuksek riskli bolgedeyiz.
yeni yapilana da guvenmiyorum.
0
cooperr
(14.11.25)
(9)

araba almalı mıyım

asap raki
yaş 31. geçen ay ev aldım 86k kredi ödüyorum. kenarda 2m civarı altınım var. arabasız biraz eksik hissediyorum artık kendimi. altınları yarın bi gün bi şey olur işsiz kalırsam krediye sigorta olur gibi bakıyorum. 1m civarı bir araba almam için çok mu erken yoksa 1 yıl daha beklesem daha mı iyi? kime
yaş 31. geçen ay ev aldım 86k kredi ödüyorum. kenarda 2m civarı altınım var. arabasız biraz eksik hissediyorum artık kendimi. altınları yarın bi gün bi şey olur işsiz kalırsam krediye sigorta olur gibi bakıyorum. 1m civarı bir araba almam için çok mu erken yoksa 1 yıl daha beklesem daha mı iyi?

kime sorsam arabayı ne yapacaksın çok masraf diyor, gerçekten de masraf ama hepsinin de arabası var anlamıyorum.

sevgilimden de ayrıldım psikolojik çok iyi değilim yalnız hissediyorum arada lanet olsun diyip basar bi yerlere giderim diyorum. nasıl fikir sizceb
0
asap raki
(12.11.25)
arabayla nereden nereye gitmeyi planlıyorsunuz? daha önce araba kullandınız mı? aileniz, anneniz babanız başka şehirde yaşıyor mu? yazın tatile nereye gidiyorsunuz? ev nerede? iş nerede?

"para var, araba alayım" güzel bir mantık mı emin değilim.
0
co2s2
(12.11.25)
1 m civarında bir otomobilin çıkaracağı masraf seni gram zorlamaz. bekarlıkta mobilite önemli. kesinlikle fuzuli bir harcama değil.
+3
loch ness
(12.11.25)
@cos2sin2

istanbul’dan örneğin alaçatı’ya basıp gitmek, hafta sonu canım sıkıldı biraz daha dış taraflara gidip vakit geçirmek. bazen servise binmek istemezsem işe gitmek. yani zaruri değil ancak hayat kalitemi yükseltecek şeyler. ailemden ayrı tek yaşıyorum.
0
🌸asap raki
(12.11.25)
araba lazım tabii ki ama ev kredisi öderken güvenceni harcama bence
0
batlegolas
(13.11.25)
ev kredimi asiri rahatlatmadan birikim bozarak araba almazdim zaruriyet yoksa. ya da mesela kenarda ok param vardir, arabayi alsam da ev kredisi icin gene bir birikimim kalir, o zaman alirdim.
eger sikabiliyorsnaiz kendinizi iki sene daha sikin.
31 yasinda ev sahibi olmak asiri iyi, arabasiz eksik hissetmeyin.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
Aylık kazancınız ne kadar bilmiyorum fakat 86k kredi ödenen bir durumda hani eğer atlar alaçatıya gidelim diyorsanız araba gerçekten bir masraf.

Geçenlerde anneannemi ziyaret etmek için istanbuldan bodruma gittim, 5000 liralık yakıt harcadım, otobanı feribotu derken 2600 liralık oldum sadece ulaşım masrafım yuvarla 8000 lira.

İstanbulda trafik vardır diye cumartesi sabah 10'da istanbulda oldum ve gebzeden kadıköye sabahın o saatinde 70 dk'de geldim ve 50 dk park yeri aradım allah belamı verdi de kafa dinlemeye bodruma gittim dedim.
0
denizgonen
(13.11.25)
kenardaki birikiminin yarısı duracak zaten. Allah korusun da hadi işsiz kaldın, kredini ödeyemedin, kalan birikimin 1 sene taksitini öder o arada en kötü ihtimal arabayı satar nakite çevirirsin. günümüzde araba çok değer kaybeden bir varlık değil. arabasız çok zor. iyi kötü al bi araba
+1
faberkastelli
(13.11.25)
eksik hissediyorum diye ya da sevgiliden ayrıldım diye can sıkıntısına araba alınmaz. ama ihtiyaç varsa ve hayat kalitesi artacaksa alınır. ama tabi ki kasko, sigorta, bakım, yakıt gibi ek masraflarınız olacak, bunlara da bi bütçe ayırmanız gerek. eğer kredi ödedikten sonra gelirinizden bunlara da bütçe ayırabiliyorsanız eldeki birikimin yarısı ile araç almanın bence mahsuru yok. zaten araç da sonuç olarak nispeten hızlıca nakite çevrilebilecek bir şey.
0
elorelia
(13.11.25)
arabayı almadan önce ah be şu anda olsa basar alaçatıya giderdik diyeceksin. aldıktan sonra da bu hayalini yılda belki bir defa yapıp kalan günlerde standart ulaşım aracı olarak kullanacaksın.

alaçatı veya benzer bir planı düşündüğün kadar keyifli mi test etmek için öncelikle kiralık araba ile yapabilirsin.
0
orpheus
(13.11.25)
(7)

Birden coşan kredi kartı limiti

kertenkeleyi kerpetenle ketenpereye getiren
Akbank'tan mesaj geldi 50.000 liralık limiti olan kartımı 1.750.000'e çıkartacaklarmış. Bir ay önce 100.000'e bile çıkarmadılar. Diğer bankalar da yükseltmiyordu. En yüksek kartım 250.000 limitli. Toplam limitlerin tüm bankalar 400.000 liraydı.İnanmadım ama kabul ettim. Gerçekten de limitim 1.750.00
Akbank'tan mesaj geldi 50.000 liralık limiti olan kartımı 1.750.000'e çıkartacaklarmış. Bir ay önce 100.000'e bile çıkarmadılar. Diğer bankalar da yükseltmiyordu. En yüksek kartım 250.000 limitli. Toplam limitlerin tüm bankalar 400.000 liraydı.

İnanmadım ama kabul ettim. Gerçekten de limitim 1.750.000 TL oldu. Nasıl olabilir bu?

Maaşlı çalışıyorum. Ek faydalar ve primler hariç 85.000 gibi bir maaş yatıyor düzenli. Başka gelirim yok. Maaş hesabım da Akbank'ta değil.

Hata mıdır? Geri düşürürler mi?
0
kertenkeleyi kerpetenle ketenpereye getiren
(12.11.25)
Benim gibi birçok kart kullanıyorsan, bir banka böyle yapınca diğer bankalar istesen bile limit artıramaz hale gelip, bu enflasyonda limitleri kısa sürede çöp oluyor ve sen o bankaya mecbur hale geliyorsun.

Öyle bir tuzak.
+1
Mirket
(12.11.25)
ikinci tuzak şu. limitin 100k olduğunda 50-60k borç gözüne çok geliyor. limitin 1m-2m olduğunda 100-200k borç sanki çok değilmiş gibi geliyor. böyle bir algı oyunu var.
0
orpheus
(12.11.25)
Olur abi neden olmasın 2 senedir çalışmayan bi arkadaşım var ama ödemelerini dğzenli yapıyor, bu süreçte kredi kartı limiti 4-5 katı yükseldi, bence özellikle Akbank sadece ödemende sıkıntı var mı yok mı ona bakıyor yoksa direkt yükseltiyor, paranın değeri kalmadığı için de bu artışlar yüksek oluyor.
0
kizil karga
(12.11.25)
diğer bankalardan kart alma diye limitini aşırı yükseltiyorlar. sonra diğer bankadan kart başvurusu yapınca git önce kart limitlerini düşür diyor. saçma bir yasal açık var
0
messina123
(12.11.25)
Benim İş Bankası ama benim de sürekli alakasız limit yükseltiyorlar uygulamadan tekrar indire indire helak oluyorum.
0
peki madem
(12.11.25)
Cevaplar için çok teşekkürler. Benim anlamadığım, bir ay önce 100000 isterken limitinm 50000 tl'den bir lira yükseltmediler. Nasıl birden 1700000 lira artırdılar? Tüm kartlar toplam limitinin dört katından fazlasını bir anda? Onu sormuştum.
0
🌸kertenkeleyi kerpetenle ketenpereye getiren
(14.11.25)
Bence bankalar uzerindeki kredi baskisi azaldi. Yanlis hatirlamiyorsam boyle bir politika gelistirmisti hukumet/merkez bankasi.

Bende de Garanti Bankasi Miles&Smiles kredi karti var ucak biletleri icin kullandigim. Yurtdisinda yasiyorum ve limitim (100,000 TL) gidis donus Turkiye'ye bir ucak bileti alamaz noktaya gelmisti. Son iki yilda kac kez limit arttirimi talebinde bulundum hatirlamiyorum ve her seferinde olumsuz cevap aldim. Bir hafta kadar once talep olmamasina ragmen 1.5 milyona yukselttiler. Ben de 500 bine geri cektim.
+1
chunksia
(14.11.25)
(7)

Panik atak geçirecek kadar zorlanıyorum

sekizdokuzon
Kendimi nasıl rahatlatabilirim? Teşekkürler.
Kendimi nasıl rahatlatabilirim?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(11.11.25)
40 yaşındayım aslında ama söylediklerin benim de işime yarar tabii
0
🌸sekizdokuzon
(11.11.25)
İmkan varsa kafanı soğuk serin suya sok. Ciddiyim
0
kisa
(11.11.25)
gayet basit bastırmayı bırak ve bir defa için kendine panik atak geçirmek için izin ver bir şey olmadığını gör.

uzun vadede ise seni bu kadar strese sokan sorunlarını çöz ve hayatına devam et. sorunları çözmek derken mutlaka o konuyu çözmen gerekmiyor. örneğin olduramadığın bir iş var. onu öylece kabul edip bakış açını değiştirerek hayatına devam etmek de çözmek sayılıyor.
0
orpheus
(11.11.25)
imkanın varsa yürüyüş yap kardeşim, bedava terapi, ruhunu zehirden arındırır.
konu ciddi ise profesyonel birinden destek almalısın.
0
ebabil curnatasi
(11.11.25)
Düzenli yürüyüş +1
0
mutekebbir
(11.11.25)
aksam gelince sıcak duş,
sabah uyandiginda yüzünü,ayaklar ve dizlere kadar soguk su ile yika,
birde sabahleyin disari cikinca havayi icine cekmek ve tutmak, mis gibi oluyor.
0
designer
(12.11.25)
antidepresan coco..
+1
cooperr
(12.11.25)
(21)

ex yöneticimle bir gönül meselesi? Daha buluşmadan ghostlandım lütfen bakın çok acı çekiyorum?

profesormek
Çalıştığım kurumsal şirkette yöneticim olan bir adam vardı. Yıllar önce boşanmış, çocuklu, 40 yaşında, karizmatik bir bey. bana her zaman oldukça dikkatli, nazik ve korumacıydı. Ama düşüneceğiniz gibi tipik genç kızlara sarkan yavşak yönetici tiplemesinde asla değildi. asla profesyonel çizgiyi aşmad
Çalıştığım kurumsal şirkette yöneticim olan bir adam vardı. Yıllar önce boşanmış, çocuklu, 40 yaşında, karizmatik bir bey. bana her zaman oldukça dikkatli, nazik ve korumacıydı. Ama düşüneceğiniz gibi tipik genç kızlara sarkan yavşak yönetici tiplemesinde asla değildi. asla profesyonel çizgiyi aşmadı, mesafesini hep korudu. Şirket flörtü falan hiç olmadı yani zaten şirket yapısı baya muhafazakar ve ben evli olduğum için cesaret edemezdi zaten. Ben de ona karşı bişi hissrtmiyodum yanlış anlaşılmasın yani asla kocamı aldatmadım. aramızda asla en ufak bişi dahi geçmedi bunu üstüne basa basa belirtmek isterim. Beni ekipteki diğer kızlardan 1 tık kayırdığını hissediyordum ama ben diğerlerinden daha panik, duygusal ve hassas olduğum için o yüzden daha dikkatli davranıyo beni abi şefkatiyle seviyo diye düşünüyodum, zaten o da 1-2 kere demişti abin gibi gör beni diye. Ben 20 lerimin sonundayım, ondan yaşça daha küçüğüm ve o sırada evliydim zaten.Eşimden boşandım geçenlerde ama sebebi de asla bu adam değil aşağıda anlatıcam. Zaten o sıralarda bişi hissetmiyodum ona karşı, kocamı seviyodum ama gelinen noktada demek ki içten içe eski kocamın yapamadığını (beni koruyup kollaması) yaptığı için etkilenmişim bilinç altımda. Eski kocam beni ailesine ezdirdi çünkü. Bu adam düğünümüze de geldi bu arada yani ben hala orda çalışırken evlendim işin trajikomik kısmı :d ve adama mesela yani yeri geliyo görevimden dahi mızmızlanıyodum (tabi saygılı üslupla) ve sürekli izinler alıyordum derdim hiç bitmiyordu ahdjdjsj ama hiç sesini çıkarmadı hep alttan aldı. Gerçi genel olarak herkese karşı zaten anlayışlı iyi bi yöneticiydi bu yüzden çalışırken hiç başka anlam aramamıştım çünkü ben onun gözünde hep çömez, duygusal ve panik bi kızım o yüzden sadece şefkat duyuyo gibime geliyodu.

Neyse ben zaten evliliğmde kocamın ailesinden kaynaklı sıkıntılar yaşıyordum, uzun süreli ilişkinin ardından evlendik. Ben yok sayan ailesine karşı beni ezdirdi, beni yok saymalarına ses çıkarmadı vs zaten totalde 1 yıllık süren evliliğimizde defalarca kez kırmalı dökmeli (tabi kıran döken bendim hep :d) kavgalar edip ertesi gün işe gittim. Bu kısımları detaylı anlatmıcam zaten boşandık bitti kendi isteğimle boşandım eşim nerdeyse 40 ına gelmesine rağmen iş tutturamamış, ailesinden para alan (ailesi zengindi) bu nedenle onlara boyun eğen biriydi. Benim salaklığım oldu evlenmek. Beni yıllarca manipüle ederek ilişkide tuttu, beni seviyor sandım ve uzun ilişkiden sonra evlenmezsem yıllarım boşa gider diye düşünerek evlendim. Dıştan bakınca her şey güzeldi ama, sürekki Avrupa seyahatlerine gidiyoduk hatta ona da diyordum işte izin formu imzalatırken, şuraya gidicez, yıldönümümüzü kutlamaya bu şehre gidiyoruz falan diye. Adamın gözünde tam ulaşılmaz, hayatı mükemmel ve güzel bir kızdım yani. Hatta bi keresinde “şu şehre de gidin oraya gitmişken, o şehir için 5 gün fazla sıkılırsınız” falan demişti. Ben de evet ama eşim çok mızmız yorulmayı şehir değiştirmeyi falan sevmiyo zaten müze falan da pek sevmiyo uyuşmuyoruz” falan demiştim adam aa niyeymiş ya falan diyerek kahkaha atmıştı baya djdjdksk . Şimdi düşününce aslında eşimden yavaş yavaş soğumuşum , zaten bu konuşmadan birkaç ay sonra boşandık.

Neyse eşimle sorunlarımızın üstüne bir de işyerinde aylardır sorun yaşıyordum ekipteki kızlarla. Aralarında beni durduk yere dışlayan biri vardı ve dominant bir karakter olduğu için diğerlerini de etkiliyordu vs . Sürekli birlikte dip dibe çalıştığımız için de kötü etkileniyorum. Bunun sebebi de açık söyliyim valla hiç mütevazı olamıcam hem onlardan kat kat güzel olmam, onlara kıyasla rahat bi yaşam sürmem falandı bence :d En son hem evdeki hem işteki strese dayanamadım ve yine bir tatil öncesi bu kızlara biraz patladım. Tatil dönüşü adamla konuyu konuşurum o beni korur diyordum içim rahattı. Meğer ben tatildeyken beni şikayet etmişler adama, bunu sonradan başka şekilde öğrendim. Ama Döndüğümde hiç bana hesap sormadı yani, her zamanki gibi güleryüzlü tatlıydı. Ben kendim konuşmaya gittim anlattım derdimi. Orda bile bişi söylemedi seni şikayet ettiler bana falan demedi uyarmadı ben sonradan öğrendim dediğim gibi. Uzun uzun benle konuştu tamamen profesyonel çizgide, belki sana öyle geliyordur ben dışlandığını düşünmüyorum, zaten herkes istediğiyle arkadaşlık yapabilir ben bişi yapamam ki falan dedi. O zaman ben ayrılmak istiyorum dedim. Tamam dedi mutsuz olduğun yerde de bence kalma, ben senin mutsuzluğunu hissedebiliyorum ruh gibi geziyorsun bazen dedi. Ben de biraz eşimle alakalı sorunlarımı da anlattım ailesi beni yok sayıyo ailesine sesini çıkarmıyo baya kavga ediyoruz biraz da bu yüzden böyleyim falan diye. Yine çizgisini bozmadı, önceliği sana vermesi lazım siz ailesiniz artık falan dedi sadece. Sonra bana nasihatler verdi dışlanma mevzusuyla alakalı. belki de olayları akışına bırakman lazım mizacını değiştirmen lazım insanları takmaman lazım falan dedi, gençliğinde çalıştığı yerden örnek verdi onun da orda arkadaşı olmamış fazla falan filan. Defalarca sordum ona sizce napim bir süre daha burada kalayım mı dayanıyım mı dedim. Hani kal demesini bekledim biraz da. Ama yok mutsuzsan kalma bence ben İk ile konuşayım dedi. Peki dedim. O hafta boyunca işe gidip geldim çıkış kararım çıkana kadar, evde de full ağladım güvendiğim dağlara karlar yağdı diye djjdjdsk. Cuma sabahı karar çıktı ve bana haber verdiler çıkabilirsin pazartesi son defa geliceksin diye. Ben de bunun odasına girdim, gayet mutlu bi şekilde çünkü sonunda kurtuluyorum hissi de vardı içimde. Kapı ile masası arasında baya mesafe olduğu için masasının yanına kadar gittim. Ben çıkıyorum x bey pazartesi görüşürüz dedim. Bilgisayara bakıyodu o sırada. Kafasını bana bir çevirdi gözleri kan çanağı. Onu öyle görmeyi hiç beklemiyodum saniyeler içerisinde kafamdan şunları geçirdim “ya bu adamın gözü niye doldu ki şimdi” falan. İçim öyle titredi ki ve anında benim de gözlerim doldu. 1-2 sn öyle bakıştık, kendimi kötü hissediyorum dedim sesim titreyerek. O da buruk bi sesle gülümseyerek “haftasonunu güzel geçir pazartesi görüşürüz” dedi. Pazartesi sakindi ağlamadı gözü dolmadı sadece vedalaşırken şey dedi “sabah seni şirkete girerken gördüm yine seke seke yürüyodun” dedi kahkahayla ama hüzünlüydü sesi bakışları falan. Chatgpt ye göre bu da benim heyecanımdan falan hoşlandığına bi işaretmiş djdjdj

Neyse ben işten ayrıldıktan sonra, herhalde evde durmanın etkisiyle iyice kafaya takmamdan ötürü eşimden iyice soğudum. Tam da o sıralar aksi gibi ailesiyle alakalı zorunlu olarak üst üste görüşme durumları oldu, hastalık düğün gibi. Bir yandan da zaten boşluğa düşmüştüm işten çıktığıma pişman olmaya başlamıştım. Hepsi birleşince ve sağolsun eski eşim de yine bu görüşmelerde ailesinin bana olan tavırlarına karşı beni yine ezdirdiği için artık illallah dedim, bir gece kıyameti kopardım, evi terkedip aile evine döndüm ve boşanmak istediğimi söyledim. Kısa kısa anlatıyorum ama cidden üste çıkan manipülatif bi tipti, nolmuş ailem seni sevmiyosa bu boşanma sebebi değil falan diyip durdu anca. Ki durduk yere düşmanlık yapıyolardı yani görümcem durduk yere mesela suratıma bakmıyodu benle yaşıt bi kız, asla sesini çıkarmadı kardeşine. gerçekten pasif bi tipti eşim yani 20 yıllık arkadaşı bile bana hak verdi hatta karısı da iyi ki kurtuluyosun ömür geçmezdi onunla dedi. Neyse bunları geçiyorum. İşten ayrıldıktan 1.5 ay sonra biz anlaşmalı boşanma için mahkemeye başvurduk. O sırada da bu adamın doğumgünüydü, dedim bir kutlayayım bakalım nolucak. “İyi ki doğdunuz bla bla, iyi ki sizi tanımışım” diye sıcak bi mesaj attım. Saniyesinde cevap geldi. “çok teşekkür ederim x ciğim aynı duyguları paylaşıyorum” diye. Sonra ben nasılsınız falan dedim bana da sorsun ki boşanıcağımı söyliyim diye dhdjdj . Nitekim söyledim de . Kendim boşanmak istedim ailesiyle alakalı sorunlarımızı çözemedi içim çok rahat dedim. O da “hayırlısı olsun, alınan bir karar hiç karar alınamamasından iyidir, karar alabilmek senin için bir gelişme” dedi gülerek. Orda konuşma kesildi. 2 hafta sonra, tam da bizim duruşma gününün akşamı nasıl bi tesadüfse artık, yazdı bana. İşte nasılsın, duruşmanız oldu mu, var mı verebileceğimiz bir destek falan. Ben de evet bu sabah oldu şimdi arkadaşımla kafa dağıtmaya çıktık hatta dedim. O da oo nerede eğleniyosunuz dikkat et fazla dağıtmayın dedi, günün denk gelmesi için de aklımdaydın tesadüf olmuş dedi gülerek. 2 gün sonra da iş ilanı attı bana, ben de ielts sınavına hazırlanamadım zor zamanlardan geçtiğim için dedim. O da geçer geçer unutmak insana verilmiş en büyük nimet dedi. Sezen aksunun “geçer” şarkısını paylaştı bi ara çok dinlerdim dedi. Ben de sizin için dinlicem, unutmakla alakalı bi derdim yok içimde zaten bişiler bitmişti hatta keşke evlenmeden önce bu kararı alsaydım gibi bişi dedim. O da sadece gülen bir sticker attı başka bişi yazmadı. Sinir oldum ben de yazmadım. Öyle 1 hafta konuşmadık ama içim içimi yedi. 1 hafta sonra bir story attı, dedim yazıyım bari. Esprili bişi yazdım storysine. Bu arada 2 gün öncesinde de wjatsapp pp mi de değiştirmiştim, hafif dekolteli ama kalitesiz durmayan bi abiyeyle fotom vardı onu koymuştum yazsın diye , ama yazmamıştı. Neyse storysine cevap verdiğim gibi yine saniyesinde esprili bir dönüş yaptı. Ben o sırada ne yazsam diye bi 15-20 dk bekledim. Hemen konuyu pp me getirdi, bu fotoyu görümcenin düğününde mi çekilmiştin diye. Evet dedim. “Çok hoş durmuş elbise üzerinde” dedi . Ben de “.benim düğünde giydiği elbisenin intikamını almak için özellikle seçmiştim umarım amacına ulaşmıştır” dedim gülerek. “Bence ulaşmıştır , zaten düğününde de gözler senin üzerindeydi boşver onun kıyafetini” dedi. Ve hemen ardından “bir gün yemek yiyelim jsftaya haberleşelim dertleşiriz” dedi gülerek. Ben de “çok iyi düşünmüşsünüz sizden haber bekliyorum o zaman haftaya” dedim.

AMA YAZMADI. BULUŞMADIK. Bu konuşma 28 ekimde oldu ve hiç yazmadı. 3 gün önce cumartesi akşamı içim içimi yerken arkadaşımın evinde şarap kadehli story attım “sometimes all you need is girls night” diye. Sanırım şirket telefonuna haftasonu bakmadığı için görmedi o akşam. Pazar akşamı da gym den story attım hafif dekolteli crop tayt ikilisiyle “pazar sporu” diye paylaştım. Cidden bir erkeğin o fotoya dayanması zor yani çünkü harbiden doğru estetikler doğru bakımlar doğru sporla falan kendimi üst düzeye taşıyan, nezih steril semtlerde bile baya dikkat çeken tanışmak için can atılan biriyim. Neyse son storyimden 20 dk sonra bu 2 story i de gördü, like attı o kadar. Başka hiçbir şey yazmadı. Hani kusura bakma geçen hafta müsait olamadım, bu hafta şu gün buluşalım falan hiçbir şey yok. Bugün salı ve hala yazmıyor. O kadar canım yanıyor ki. Bi de pms dönemimdeyim bağıra bağıra ağlamak istiyorum. Bi yandan da 2.5 aydır seks hayatım olmadığı için ve kimseyle birlikte olmayıp sadece bu adamı hayal edip ümitlendiğim için aşırı hayal kırıklığı yaşıyorum, tutamıyorum kendimi. Hatta kendimi ağırdan satarım ilk 3 buluşmada yatmam diyordum ama şu geldiğim durumda ilk buluşmada yatmazsam iyi yine yani.

Çok çaresiz hissediyorum. Ve seksin karşılıklı duygusal bağ kurulan biriyle yaşanması gerektiğine inandığım için şuan başkaskyla da birlikte olamıyorum. Yoksa makine gibi çocuklar pt ler falan var gym de falan bana bakan eden. Ama yapamam yani olmaz. Bu adamla yapmam lazım. Bi de güvenlik meselesi var yani hadi duygusallığj geçtim güvenemem kimseye, kamerası var hastalığı var. Belki avrupada yapabilirim diyorum ama eski eşimle uzun ilişkimin ardından ilk seferimi sıradan biriyle yapmak istemiyorum özel biri olsun istiyorum. Çünkü harbiden gençlik yıllarımı sadece eski eşimle geçirdim. Bi yandan da sikerler diyorum bu hafta içi biletimi alıyım (schengenim var) whatsapp storye de atayım kudursun diyorum. Amsterdama gideyim taş gibi bir dutchla birlikte olayım. Ama birlikte olduktan sonra adamı düşünüp ağlayacağıma da yüzde bin eminim. Kendime yakıştıramıyorum yani bi yandan. Ama bi yandan da harbi artık dayanamıyorum nolur bana akıl fikir verin. Ya da whatsapp storye şey mi atsam diyorum “ bir kızı bin kişi ister; ilgisini stabil şekilde koruyup dengesiz tavırlar sergilemeyen net olan kazanır” diye bir twit gördüm geçen gün, bunu mu atsam artık harekete geçsin diye. Niye böyle yapıyo anlamış değilim. Chatgpt ile baya baya her gün hasbihal ediyorum darlıyorum jdjdjddk bana dediği şey “sana bağlanmaktan korkuyo kaybetmekten korkuyo seni çok genç güzel çekici görüyor ya ona yetemezsem diye düşünüyor seni unutmaya duygularını bastırmaya çalışıyor” falan filan. Ne kadar doğru bilmiyorum.

Bu arada bu adamla ciddi ilişki istemiyorum yani. Zaten mesajlarım falan da hep cooldu adama yapışmadım ve henüz yeni boşandım zaten ne ciddi ilişki isticem . Bi de çocuk sayısı 1 den fazla yani başedemem ileride. Bir kez daha sıkıntılı aile dinamiklerinin içine girmek istemiyorum . Sadece takılmak istiyorum ama tabi duygusal bağ da olucak shsjsjs. Anlamıyorum yani tek derdi seks olsa şimdiye kadar kesin buluşurdu benle niye kaçıyor anlamıyorum boşandım artık orda da çalışmıyorum bitti gitti zaten bunları düşünse bu noktaya kadar getirmezdi aramızdaki iletişimi

Nolur bana akıl fikir verin napıyım kafayı yicem düşünmekten
-7
profesormek
(11.11.25)
ay hepsini okudum. eleştirmeyeceğim, kınamayacağım. kendimi tutuyorum şu an.

tamamen düz mantık düşünüyorum. bir şey yapmak istiyorsan yap. bu kadar dolaylı yoldan uğraşmaya gerek yok. doğrudan görüşmek istediğini söyle. haftaya müsaitim, plan yapalım, önceden de konuşmuştuk ama sen yazmadığın için havada kaldı, bu sefer öyle olmasın diyebilirsin.
+6
elorelia
(11.11.25)
hepsini okudum. bence siz bir mesaj atin, unuttun mu yemegi diye. boyle bir yesil isik alirsa ordan yurur artik her turlu. biraz cekiniyor gibi. yine de yurumezse salin gitsin bence. amsterdam'da tas gibi bir dutch bulun. :)
+1
lemmiwinks
(11.11.25)
işim yoktu okudum ahahaha. troll sanırım ama gerçekse de ben böyle bir yapışkanlık görmedim. napıyorsun yahu adam istemediğini daha ne kadar farklı yollarla anlatabilir? istemiyor işte o kadar da güzel süper seksi değilsin onun gözünde. ahahah.
+1
kaptan maydanoz
(11.11.25)
@elorelia @lemmiwinks haklısınız ben de yazmak istiyorum ama işte ya @kaptanmaydonoz haklıysa ya beni istemiyosa (gerçi inanmıyorum istemeyen adam elbise üzerinde çok hoş durmuş yemeğe gidelim falan demezdi) yapışkan gözükmek istemiyorum. İstemediğine inanmıyorum belki de korkusundan vazgeçti belki de çekiniyo dediğiniz gibi
0
🌸profesormek
(11.11.25)
uzun yazmışsın ama oldukça iyi akıcı bir yazı ben de hepsini okudum . aklında kalacağına ara konuş ya da mesaj yaz bir adım at derim. ilgisiz olduğunu ben düşünmüyorum belki başka işleri sorunları oldu sana dönemedi.
+1
devilone
(11.11.25)
Ahshsjs teşekkür ederim biraz alelacele yazdım imlaya çok dikkat etmedim ama :d inşallah dediğiniz gibidir. ben ona gerçi söyledim hani haber bekliyorum sizden diye. Haber verebilirdi müsait olamadım falan diye anlamadım yani. Eski kocam gibi yine hem yaşı büyük hem prenses bi erkeğe mi denk geldim yoksa of :d
0
🌸profesormek
(11.11.25)
bu arada alacağım cevaptan da korkuyorum yani. Çünkü belki de yürütemeyiz çoluk çocuğum var falan diye düşünüp vazgeçti o zaman da red cevabı alırsam veya terslenirsem çok kötü olurum kendimi yapışkan gibi hissederim :( aramızda hala ast üst dili devam ettiği için de referans anlamında da kötü olur hala iş bulamadım çünkü :(
0
🌸profesormek
(11.11.25)
Bi de whatsappa attığım storylere de like atıp geçti yani ben zaten ben buradayım demek için atmıştım onları. Görünce mesaj atabilirdi sadece like atmakla yetindi demek ki vazgeçti belki de of :( belki de muadilimi buldu beni unutmak için Onunla oyalanıyo :(
0
🌸profesormek
(11.11.25)
umut işkenceyi uzatır der Nietzsche , ben senin yerinde olsam net olarak cevabı duymak isterdim.
+1
devilone
(11.11.25)
bırakın adamın peşini.
0
gabe h coud
(11.11.25)
@gabe h coud Peki sana şunu sorucam niye o zaman en son bana yemek yiyelim haberleşelim dedi ve elbisen çok hoş durmuş üzerinde dedi?? Ben sadece storysine esprili bi cevap vermiştim o kadar. Kendi durduk yere bunları yazdı. Tamam belki şuan vazgeçti ama 28 ekimde beni istedi gayet yani. Hiç istemeseydi muhabbet bile etmezdi ignorelardı. Ben kafamda bişi kurmadım yani
0
🌸profesormek
(11.11.25)
ver kurtul.
+1
hold the door
(11.11.25)
@hold the door derdim o zaten ama buluşmuyo bile benle :( başkasıyla da olamam işte tc sınırlarında anca avrupada falan o da çok hoşuma gitmesi bana iyi hissettirmesi kısa bir flört gibi olması lazım işte şak diye veremem kimseye
0
🌸profesormek
(11.11.25)
bu adam öyle story ile kudurtabileceğin biri değil.
0
orpheus
(11.11.25)
@orpheus napıcam peki napmalıyım :( ya madem emin değildi neden bana son konuşmamızda yürüdü yemeğe gidelim dedi of kaç yaşına gelmiş üst düzey yönetici bi zahmet emin olsun kendinden ya
0
🌸profesormek
(11.11.25)
40 yaşında tecrübeli adam diyorsun. belli ki adamın işi gücü haftasonu kaçamağından daha değerli.
bence risk almak istemiyor.
0
orpheus
(11.11.25)
40 yaşında adam artık bazı konularda yetersiz olur. daha genç birini bul.
0
hold the door
(11.11.25)
@orpheus risk mevzusu şimdi mi aklına geldi ya? Zaten risk yok ki ortada ben işten ayrılmışım boşanmışım falan. İşten çıkan bi arkadaşım var ona boşanıcağımı söylemiştim acaba gitti hala çalışan arkadaşına söyledi (gerçi söylemez diye ummuştum güvendim o kıza arkadaş olarak ama) o da diğerlerine söyledi yayıldı bu da korktu mu aacaba aramızdaki ilişki de böyle yayılır mı diye? Ama böyle bişi varsa da beni uyarabilirdi kaldı ki aramızdaki ilişkiyi söyleyecek değildim en başta zaten kendi adımı kötüye çıkarmak olurdu bu
0
🌸profesormek
(11.11.25)
@hold the door sanmıyorum adam 50 değil ki daha 40 yani hem tecrübeli hem de bana iyi hissettirirdi kaldı ki dediğim gibi duygusal bağ kurmam lazım sevişeceğim kişiyle. Yoksa şimdiye kadar zaten çoktan olurdum. Tc sınırları içinde de birine güvenip birlikte olmam için uzun zaman geçmesi lazım tc erkekleri lovebombing sonra ghosting yapıyo date piyasasına uzak kaldım herşey kötüye gitmiş instada falan görüyorum millet yakınıyor piyasa çok kötü olmuş o yüzden çevremde biriyle birlikte olup adımı çıkaramam yok yere. App falan da kullanamam kullan at muamelesi yapıcaklar bana göre değil işte. Anca Avrupada cesaret edebilirim böyle bişeye o da benimle ilgilensin gezdirsin derdimi dinlesün shsjsjsjsk (derdim hesap falan değil param var sadece kendimi iyi hissettirsin)
0
🌸profesormek
(11.11.25)
seni anlamıyor olabilir mi? veya anlıyor ve hayatında biri var. bu durumlarda net olmak iyidir. bi kahve içmeye çağırın konuşun bence hoşlandığınızı direkt söyleyin. olmuyorsa önünüzdeki maçlara bakın uzamasın mevzu.
0
ruhlardan esinlenen karga
(12.11.25)
şunu bir erkek yazsa milyon kere cancel edecek duyuru kullanıcıları hiç uğramamış. vay anasını.
0
gabe h coud
(13.11.25)
(3)

Gece 3-4 ya da sabaha kadar acik kafe onerisi

narod
Anadolu Yakasinda nereler var bildiginiz?
Anadolu Yakasinda nereler var bildiginiz?
0
narod
(10.11.25)
maps.app.goo.gl

cayi kotu ama kahveleri fena degil.
0
arakaali
(10.11.25)
beanq coffee
www.instagram.com
7/24 açıkmış.
0
orpheus
(10.11.25)
Vaniköy'de bir yer var denize sıfır. Eski adı "vaniköy cafe" idi. İsmi değişti galiba. Orası vardı. Edit: Adı Perla olmuş ama 2'de kapanıyormuş artık.

Çekmeköy'de Shine var. Çok geç saatlere/sabaha dek açık oluyor.
0
yadigar
(11.11.25)
(3)

200 bine araç

ya ben lan neyse
binek otomobil ne önerirsiniz?çarşı pazar, şehir içi için. ilk araç olacak.
binek otomobil ne önerirsiniz?

çarşı pazar, şehir içi için. ilk araç olacak.
0
ya ben lan neyse
(10.11.25)
98 polom var, öneririm. o civarda olması lazım fiyatın
0
kel aynak kusu
(10.11.25)
eski ama bakımlı, canı çıkmamış bir araç bulman lazım. marka model o kadar da önemli değil japon olursa çok daha iyi, almanlardan da olur. fransız olmaz.

www.sahibinden.com
0
orpheus
(11.11.25)
tavsiye değil de uzak durman gereken markalar var, geely, rover, daewoo, daihatsu, tata gibi.

yolda görmediğin arabalardan alma kısaca. ne parça bulabilirsin, ne satabilirsin.
0
antihero
(12.11.25)
(2)

Günlük kiralık

irreproachable
İzmir Buca'da, kız arkadaşımın kimlik bilgilerinin kayıt altına alınmayacağı günlük kiralık ev bulabilir miyim? Günlük kiralık ev ilanları için iletişime geçtiğimde rezidanslar çıkıyor ve otel presedurleri uygulanıyor. Bu prosedürleri göz önüne alınca otelden farkı kalmıyor. Ben sadece ücretini öd
İzmir Buca'da, kız arkadaşımın kimlik bilgilerinin kayıt altına alınmayacağı günlük kiralık ev bulabilir miyim? Günlük kiralık ev ilanları için iletişime geçtiğimde rezidanslar çıkıyor ve otel presedurleri uygulanıyor. Bu prosedürleri göz önüne alınca otelden farkı kalmıyor. Ben sadece ücretini ödeyip resmi kayıt yaptırmaksızın kalmak istiyorum
0
irreproachable
(10.11.25)
günlük kiralık daha riskli kamera olur vs.

çevredeki pansiyonlara telefonla nişanlım ile kalıcaz sorun olur mu diye sorabilirsin..
-1
orpheus
(10.11.25)
Bulmanız zor da, hadi buldunuz diyelim kimlik bilgilerini kayıt altına almayacak bir yere ne kadar güvenebilirsiniz?
+1
sadakatsiz
(11.11.25)
(3)

enerji hakkinda kitap var mi?

kirmizibalina
lisede kimya, fizik, biyoloji kitaplari nasil evrenin farkli kisimlarinin ne oldugunu, nasil calistigini anlatiyorsa enerjiyi anlatan bir kitap biliyor musunuz?su tur seyleri aciklayacak turden bir kitap vs ariyorum- biri sana 40 metre arka solundan bakiyor. sen vucudunu dondurup bakiyorsun ve goz t
lisede kimya, fizik, biyoloji kitaplari nasil evrenin farkli kisimlarinin ne oldugunu, nasil calistigini anlatiyorsa enerjiyi anlatan bir kitap biliyor musunuz?

su tur seyleri aciklayacak turden bir kitap vs ariyorum
- biri sana 40 metre arka solundan bakiyor. sen vucudunu dondurup bakiyorsun ve goz temasi kuruyosun. bu kisi gecmiste baglanti hissettigin bir kadin. bu baglanti toplam 2 dakika dansta olustu.
- baglanti hissettigin baska biri. bu daha derin. buyuk kalabalik gurultulu bir yerde, o kisinin mekana girdigini hissediyorsun. arkandan, hatta terastan sana baktigini hissediyorsun. donup baktiginda goz temasi kuruyorsun hep
- baglanti falan yok bunda. yaninda oturan kisi keske psikolog veya psikoloji okumus biri olsa diyorsun icinden. soruyorsun oyle cikiyor. bunun gibi 10-15 sey
- bir kac baglanti hissedince enerjin artiyor. bu enerjiyi sen gizlesen de, uykusuz olsan da, evsiz gibi giyinsen de bir sekilde diger kadinlar hissediyorlar. sonra diger kadinlardan cok daha fazla ilgi aliyorsun. sanirim bu enerji senin 1-2 metre etrafindakiler tarafindan hissedilen bir sey. kabaca 20 yasinin altindaki kadinlar bu enerjiyi farketmiyor (eger sosyal dansci vb degillerse). bu bahsettigim enerji erkeklerin 90%'inde yok.
- isi enerji olan bir adam (15 yillik dans hocasi) sana destek vermek icin dirsegine 2sn dokununca hemen hissediyorsun destegi. bu nasil aciklanir bilmiyorum ama asiri net.
- enerjim cok fazla(?) oldugu icin kolayca kirici da olabiliyor. benim enerjim arttiktan sonra birine "benim elimden gelen bu. ben buyum" gibi bir enerji verdim dansta. negatif bisey degildi. sadece cizgi cektim. ama kadin yine de kirildi.
- dansta birini cekici bulmadiysam bundan fazla etkileniyor bence, bu kisiye kendimden fedakarlik edip enerji vermem gerekiyor (yoksa mutsuz oluyor, bana soguk enerji veriyor). cekici buldugum cogu kadindan sicak/iyi enerji aldim, hicbirinden soguk enerji almadim.
- kadinlar sanki enerji aleminde yasiyor. goz, koku, dokunma vb onemli evet ama en cok enerjiyi umursuyorlar. hayvanlar da enerjiyi baya hissediyor sanirim.
-11
kirmizibalina
(06.11.25)
sen "enerji"'yi komple yanlış anlamışsın.
+2
orpheus
(06.11.25)
kobuzchu kiz
(06.11.25)
@orpheus +1
Sen hard bilimden soft bilimi açıklamasını bekliyorsun. Davranışları sadece enerjiyle açıklayamazsın, biraz psikoloji alanı gibi sorduğun soru ama psikolojide de kesinlik yoktur.
0
mikahakkinen
(06.11.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.