Giriş
(18)

Otobüste yer vermek - ikilem

zgrydn
iş - okul dönüşü metrobüste oturarak yolculuk etmektesiniz. bir duraktan yanında 4-5 yaşlarında çocuğu olan herhangi bir kadın biniyor ve siz bu kadına yer veriyorsunuz. kadın ise sizin boşalttığınız koltuğa oturup çocuğu kucağına almak yerine sadece çocuğu oturtarak ayakta yolculuk yapmayı tercih
iş - okul dönüşü metrobüste oturarak yolculuk etmektesiniz. bir duraktan yanında 4-5 yaşlarında çocuğu olan herhangi bir kadın biniyor ve siz bu kadına yer veriyorsunuz. kadın ise sizin boşalttığınız koltuğa oturup çocuğu kucağına almak yerine sadece çocuğu oturtarak ayakta yolculuk yapmayı tercih ediyor. aşağıdaki düşüncelerden hangisi sizde ağır basar?

1- "ulen bacak kadar velet otursun diye mi ben yerimden oldum..." diyerek kendini aldatılmış hissetmek, duruma biraz gıcık olmak fekat doğal olarak bir şey de diyememek.

2- "ben yerimden feragat ederek koltuğun kullanım hakkını kadına verdim, istediği gibi kullanır" diyerek umursamamak.
0
zgrydn
(28.09.14)
2.
0
icim urperiyor
(28.09.14)
Ikisini de dusunuyorum. Bir yandan 2, ama soyle bir durum var, ben o koltugu o kadin icin bosalttigimi biliyor. Yani o cocuk tek basina metrobuse binseydi, onun icin yerimden kalkmayacaktim. Bunu bildigine gore o kadinin ya oraya oturmasi ya da rahatsiz olmayin kalkmayin deyip kabul etmemesi daha uygun olurdu.
0
delifaruk
(28.09.14)
siz zaten kadın otursun diye değil, kucağında çocukla ayakta kalmasın diye yer veriyorsunuz yani amaç hasıl olmuş oluyor. aynı yaşta çocuksuz bir kadın binse ayakta kalacaktı zaten.
0
animalman
(28.09.14)
Yer vermem.

Baya yalpalayacak savrulacak,
60 yas ustu olacak,
sıfat duzgun olacak, homur homur basimda dikilmeyecek
cok kiloluysa da uzuluyorum
baston varsa direk kalkiyorum

Bi de hastane guzergahindaysa hic oturmam, hasta insan bazen belli olmuyor, vicdanen rahatsiz oluyorum.


haricinde yer vermem, bana mi sordu coluklu cocuklu yollara duserken.
sorsa, bacim otur oturdugun yerde derdim.
0
cecilia
(28.09.14)
1
0
sen git ben geliyorum
(28.09.14)
2
0
king lizard
(28.09.14)
1. Yer verdigime pişman olurum hatta.
0
mandalina kokusu
(28.09.14)
1. hatta ben cocugunuz otursun diye yer vermemistim diye uyaririm
0
pastörizesüt
(28.09.14)
4 yaşındaki çocuğa yer veririm yoruluyorlar çok çabuk
0
35.spartalı
(28.09.14)
1.

Çocuğu ben de kucağıma alırım ki "Hadi, ablanın kucağına otur" başıma sık gelen bir durum. Verdiğim yeri kadın çocuğu ile birlikte rahat etsin diye veriyorum.
0
aychovsky
(28.09.14)
Yaşlıya, sakata, yorgunluğu yüzüne yansımış herhangi bir insana yer veririm ama çocuklu...

Ne biliyim lan çocuğun sefasını çeken cefasını da çekiversin bir zahmet. Çoğu zaman da gezmeye diye çıkıyorlar üstelik. Çocuk sahibi olmak da sorumluluk gerektirir. Gelecekte nasıl bir ülkede yaşayacağımız senin çocuğunu nasıl yetiştirdiğine bağlı.

Yer versem bile direkman vermezdim. 10 durak ben oturayım, 10 durak o otursun gibi bir orta yol bulurdum.

Cevap olarak 1. şıkka daha yakınım bu arada.
0
trixi
(28.09.14)
4 - 5 yaşındaki çocuk kadından daha çok yer hak ediyor bence. kolay mı lan çocuk haliyle ayakta durmak? çocukluğumu düşünüyorum da hiç de kolay değildi. erişkinsen bedenin belli bir güce kavuşmuş oluyor, ama çocukken daha çabuk yoruluyorsun, daha çok zorlanıyorsun.
0
siradisi00
(28.09.14)
2.

kadın zaten ayakta duramayacak haldeyse çocukla birlikte oturur. ayakta durabilecekse, çocuğunu oturtur. yaşlılar kadar veletlere de dikkat edilmeli, metrobüs gibi bir kaos ortamında ayakta durmaları çok zor olur. kadına yer vermemin sebebi çocuk, haliyle koltuğu çocuğun almasında bence sakınca yok.

ama şu an duyuruda olduğum ve sakin kafayla, rahat düşünebildiğim için böyle yazıyorum. metrobüste böyle bir şeyle karşılaşsam "NİYE AMA YHAA :((" derdim herhalde en başta. hepimiz duyurudaki kadar rasyonel olsak oohooov. nerde o kafa.
0
pescador
(28.09.14)
çocuğun oturması kadına kolaylık sağlıyor sonuçta.
bu kadar ince eleyip sık dokumaya gerek yok, ben de üni çağımda böyle artislenirdim kendi çapımda, bana ne vermicem mm vermicem diye, şimdi kendi 60+ annemle otobüse bindiğimde kazık kadar adamların nasıl oturmaya devam ettiklerini görüp sinirden çatlıyorum. bir de ekşiye döktürüyor ergenler, yok şu saatte çıkmasınlarmış, alt tarafı alışverişten dönüyolarmış bilmemne. çarşıya inip alışveriş yapmak bile zor ve zaman alıyor belli bir yaştan sonra.

kısacası yer veriyorsan dönüp bakma artık, emin ol makbule geçmiştir, gerisi o kişinin tasarrufu.
0
lily briscoe
(28.09.14)
Ben bir kere yer verilen kadının elindeki alışveriş çantalarını koltuğa koyup ayakta gitmeye devam ettiğini de gördüm, peki o yer veren ne yapsın. Her şeye rağmen tabii ki 2.
0
angelus
(28.09.14)
bazen 17 saat ayakta çalışmış (sadece toplamda 1-1.5 saat oturabilrsem o kadar) vaziyyette uykusuz bindiğim oluyor m.büse. 38 durak gidiyorum. ayakta giderken uyuyup çok dizimin bağı çözüldüğü oldu.o yuzden yer bulduğum takdirde kimse umrumda değil. koca m.büste oturan hiç kimsenin benden daha kötü durumda olabileceğini sanmıyorum çünkü.
0
racing2
(28.09.14)
@angelus aynisini ben de gordum:) Ayip o kadarida..
0
delifaruk
(28.09.14)
delifaruk benim gözlerim dolmuştu çocuğun o halini görünce, umarım 3 misli sevap point kazanmıştır. Bunu hak ediyor.
0
angelus
(28.09.14)
(7)

İngilizce öğretmenleri neden ilk ders sadece ingilizce konuşur?

delicevat
soru başlıkta olup şöyle açıklama yapabilirim. bundan 26 sene önce ben ortaokula başladığımda ingilizce öğretmenim ilk ders tek kelime türkçe konuşmamış, hepimiz "oha, çüş, napcaz" filan demiştik.ama bikaç ders sonra herşey normale dönmüştü.Şimdi oğlum 4. sınıfa başladığındada aynı şey olmuş.Nedir b
soru başlıkta olup şöyle açıklama yapabilirim. bundan 26 sene önce ben ortaokula başladığımda ingilizce öğretmenim ilk ders tek kelime türkçe konuşmamış, hepimiz "oha, çüş, napcaz" filan demiştik.ama bikaç ders sonra herşey normale dönmüştü.Şimdi oğlum 4. sınıfa başladığındada aynı şey olmuş.Nedir bu bir tür korkutma taktiği mi?öğretmen adaylarına okulda öğretilen bişey mi?
0
delicevat
(28.09.14)
Aslında olması gereken öğretmenin her ders sürekli ingilizce konuşmasıdır. Böylece çocuklar zamanla alışırlar, anlamaya başlarlar. İngilizcenin yoğun olduğu bir ortam yaratmak buradaki amaç. Sizin öğretmenleriniz de ilk dersler idealist olarak böyle başlayıp daha sonra işn kolayına kaçmış olabilirler veya (sizin için söylemiyorum) sınıfın genel durumu böyle bir yoğnluğu kaldıramayacak gibiyse vazgeçmiş olabilirler.
0
duma duma dum
(28.09.14)
ben de orta hazırlıktayken 2-3 ingilizce öğretmenimiz vardı ve hepsi sürekli ingilizce konuştu. orta bire geçince matematik ve fen derslerini de ingilizce görmeye başladık, yabancı öğretmenlerle muhabbet de edebiliyorduk. hazırlıktayken rüyalarımı bile ingilizce görüyordum.
eğer oğlunuzun öğretmeni bunu devam ettirebilirse süper olur.
0
lily briscoe
(28.09.14)
Hayır değil, genelde ilk başlarda öyle bir heves oluyor. Bir şekilde anlaşırız, zamanla onlarda konuşur diyorsun ama uzun süre ve sabır gerektiren bir yöntem olduğu için genelde öğretmen ana dile geri döner. Çocukların çoğu sana uzaylı gibi baktıkça tadı kalmıyor zaten kendi kendine konuşmanın.
0
strangerinhere
(28.09.14)
ey gidin anadolu lisesini 7 sene okumuş efsane nesil eeey.

bizde hoca altyazı geçmişti.
0
namus ninjası
(28.09.14)
Ideal olanı sürekli öyle devam etmeleri zaten.
Konular ilerleyip komplike hale geldikçe onun için yapmanız gereken açıklamayı basit bir dille yapmak, yani zor bir konuyu basitçe açıklamak zaten genel olarak kazanılması zor bir beceri olduğundan, Türkçe açıklamayı tercih edebilirler, ya da İngilizce ve basit olarak yapsalar dahi sınıfın düzeyi ya da dinamikleri uygun olmayabilir. Sanırım...
0
sopiro
(28.09.14)
ögrencilerin ögrenme aliskanliklarini kirmak cok zor, hic ders yapamayacagina, mecburen türkce ye dönüyor bir süre sonra. özel okullarda dönmüyorlar ama orasi başka memleket.
0
atmaca.ged
(28.09.14)
11 sene oncesi aklima geldi :)))

Adamlarin turkce konustugunu baya bi sure duymadik, koridorda falan da ingilizce konustururlardi..

bi de bizim okulda fen grubu ve matematik grubu hocalari da ingilizce ders islerdi lisede, parabol polinom solv dis prablimla da gitmiyor ki, dili mi coziym fonksiyonu mu, hayatimin en zor okul gunleriydi lise hazirlik ve 1. Sinif.

sonra otomata bagladik, haftasonu bi etkinlik vardi, bizim okuldan degil baska bi ingilizce hocasi geldi, sakir sakir turkce anlatmisti, cok net hatirliyorum bu ne yaa ne anlatiyo bu kivamindaydik hepimiz.
Olmasi gerekenin bizim hocalar olduguna kani olmustuk.

bi de , biz bizim hazirlik hocalarina sir derdik :)))).
O zaman hic tuhaf degildi , simdi hatirladikca yerlere kapaniyorum, hayir yani sen ki bozkirin egitim neferi, sir nedir ya :))
tanisirken oyle demislerdi, bize sir diyceksiniz diye.
0
cecilia
(28.09.14)
(13)

duvarları ne renge boyayayım?

lily briscoe
merhaba duyurunun vahe kılıçarslanları, salonum aynen şuradakine benziyor:http://stowed.files.wordpress.com/2014/04/rug-foreground-armchair.jpgtek farkı parkelerimin çok açık renk olması. buradaki gibi ikea'dan billy beyaz kitaplık, koyu kızıl kahve koltuk ve aynı ikea kilim var. beyaz perdeler var
merhaba duyurunun vahe kılıçarslanları,
salonum aynen şuradakine benziyor:
stowed.files.wordpress.com

tek farkı parkelerimin çok açık renk olması.
buradaki gibi ikea'dan billy beyaz kitaplık, koyu kızıl kahve koltuk ve aynı ikea kilim var. beyaz perdeler var ek olarak. camlar geniş bol ışık alıyor. salon geniş değil kutu gibi.

duvarları beyaz düşünüyordum, bu eleman da beyaz yapmış. ama çok sıkıcı değil mi? başka bir renk olur mu bu tarz bir eşya kombinasyonuna?
0
lily briscoe
(24.09.14)
gri/mor/leylak karışımı gibi bir renk var, hiç yardımcı olmadığımın farkındayım ama, camın olduğu duvarı o renge boyayıp diğerlerini beyaz bırakabilirsiniz belki.
0
sopiro
(24.09.14)
Koyu renkten kaçınmazsan, acı yeşil gibi bir renk çok güzel olur. Ama küçük odayı daha da küçük gösterebilir.
0
buff
(24.09.14)
@sopiro
camın olduğu duvarda sadece 2 tane sütun var, camların altında da radyatör. camlar oldukça geniş boyanacak pek alan yok.
bahsettiğiniz şu mauve denen renk mi acaba?
ja-kids.eshop.t-online.de
0
🌸lily briscoe
(24.09.14)
çok fazla renk var. ben olsam beyaz boyardım aynı burası gibi. beyazı sıkıcı bulmuyorum ben ya, hiç beyaz ev yok ki. illa yok kum beji, yok şampanya sarısı, yok işte arkadaş alınmasın da leylak gri bilmemne karışımı antin kuntin renklere boyuyolar odaları. en güzel verimi, ışığı beyazdan alırsın aslında ama hastane gibi olur diye düşünüyor insanlar oysa alakası yok. içerdeki eşyalarla belli zaten oranın hastane olmadığı, aha şekil bir a :)

mimarım bu arada, ama dış mimar hehe. ama biz de renk dersi alıyoz proje yapıyoz yani.
0
shiranai
(24.09.14)
@buff
güzel bir öneri ama eski evimde de bir duvarı koyu yeşile boyamıştım, onu tekrar etmek istemiyorum :)
0
🌸lily briscoe
(24.09.14)
marshall "ıslak kum" ya da "kum beji".. illa farklı olacağım diye kasmanın bir manası yok. renklerde klişe diye birşey olmaz.. mekana ve zevkine ne yakışıyorsa o doğru olandır.
0
danny keane
(24.09.14)
Yerler de açık renkse uçuk bir lila olabilir.

şöyle ya da bunun biraz daha az koyusu: 2.bp.blogspot.com

TEKRAR EDIT:

Şu örneklerdeki gibi

1) housetohome.media.ipcdigital.co.uk

2) housetohome.media.ipcdigital.co.uk

3) www.goodhousekeeping.com
0
pandispanya
(24.09.14)
@pandispanya
en çok 2. linki beğendim hem renk hem dekor olarak ama lila biraz acayip kaçmaz mı kahve koltuk ve koyu kırmızılı kilimle? bilemedim pek. @shiranai'in dediği gibi çok renk var zaten, fazla olur gibi geldi
0
🌸lily briscoe
(24.09.14)
pandispanyanın verdiği örneklerde fazla renk yok. sen de o kilimi değil düz bir halıyı kullanacaksın bak bu renklere ancak diğer türlü mantıklı değil. benje.
0
shiranai
(24.09.14)
3.bp.blogspot.com
Şurdaki 21 S 3 ya da 32 S 53 nasıl? ya da 26 S 1'in biraz daha açığı?
Gerçi yeşil hiç istemiyorsan bunlar da olmaz.
0
buff
(24.09.14)
@buff
21 S 3 kum beji denen renk di mi?
benim gözüm bi de 15 S 3'e takıldı. onun açığı fena olmaz sanki.
önceki evde 30 S'nin daha canlı bir tonu vardı o yüzden yeşili eliyorum.
çok sağol
0
🌸lily briscoe
(24.09.14)
@lily o dediğin bana biraz fazla kahverengi geldi. Pek hoşlanmadım.
Yeşile alternatif olarak hardal benzeri renklere de bakabilirsin. Ordaki 4 S 2'nin biraz açığı gibi.
0
buff
(24.09.14)
evet, hatta onun biraz daha koyusu diyordum ben.
0
sopiro
(24.09.14)
(5)

s4 mini şarj sorunu vol 2

jangbogo
Simdi soyle bi durum var, cok sarj yemesini bi tarafa biraktim artik. Ancak ben uyurken, telefon da guc tasarrufu modundayken, uygulamalar vs kapaliyken 77 iken uyudum sarji, sabah kalktim 51 olmus. Nedir bu, servise mi veriyim napiyim?
Simdi soyle bi durum var, cok sarj yemesini bi tarafa biraktim artik. Ancak ben uyurken, telefon da guc tasarrufu modundayken, uygulamalar vs kapaliyken 77 iken uyudum sarji, sabah kalktim 51 olmus. Nedir bu, servise mi veriyim napiyim?
0
jangbogo
(24.09.14)
Telefonu ayakta tutan bir uygulama arka planda çalışıyor olabilir. Wakelock detector tarzı programlarla inceledin mi? Hiçbir şey ayakta tutmuyor, herhangi bir şey çalışmıyorsa normal değil. Ama büyük ihtimalle telefon uykuya geçemiyor.
0
osurdum
(24.09.14)
mini var bende de, geceden sabaha en fazla 2-3 birim düşmüş oluyor şarjı güç tasarrufu modunda ve uygulamalar kapalıyken. ama sleep watch filan tarzı bi uygulama çalıştırdığımda sabaha kadar kapanmış oluyor telefon 60/70 doluyken bıraksam bile. öyle bir şey mi çalışıyor acaba?
0
in vino veritas
(24.09.14)
@osurdum wakelock u deneyecegim, bana da uykuya gecemiyor gibi geliyor, saatte ortalama acikken de %3-4 yiyor, tasarruf modunda da %3-4 yiyor, farketmiyor yani, dedigini deneyecegim bu gece.

@in vino veritas hocam sleep watch nedir bilemiyorum, battery saver falan var, o olabilir mi?
0
🌸jangbogo
(24.09.14)
facebook ve facebook messenger varsa onlar inanılmaz pil harcıyor.
0
lily briscoe
(24.09.14)
ÇÖZÜMÜM: telefonu fabrika ayarlarına getirdim, şarj %15'e falan düşünce de telefonu kapattım, pili çıkardım. 15 dk bekledikten sonra tekrar takıp şarjı fulledim. bu işlemden sonra sorunum çözüldü 24 saatte sadece toplam %35 şarj yedi. bu uygulamayı şimdi ismini hatırlamadığım bi gavur forumda gördüm ve bende işe yaradı, bir gün bu duyuru ziyaret edilirse faydam olmuş olsun.
0
🌸jangbogo
(25.09.14)
(1)

kıyafet sorusu

bonjurkes
gençler selam, 3 günlüğüne yurtdışına kaçıyorum. Gideceğim yer gündüz 13-15 derece arası oluyor akşamları ise 5-6 dereceye düşüyor.hava yağmurlu olacağı için klasik ayakkabı alayım diyorum (bota gerek yok dedim) onun yanı sıra spor ayakkabı falan.üstüme de, kısa kollu tshirt üstü kapşonlu alayım ded
gençler selam, 3 günlüğüne yurtdışına kaçıyorum. Gideceğim yer gündüz 13-15 derece arası oluyor akşamları ise 5-6 dereceye düşüyor.

hava yağmurlu olacağı için klasik ayakkabı alayım diyorum (bota gerek yok dedim) onun yanı sıra spor ayakkabı falan.

üstüme de, kısa kollu tshirt üstü kapşonlu alayım dedim, yanıma da deri ceket. altıma da kot.

Acep yeterli olur mu? İri kıyım adamım, 100 kilo falan, bütün kış tshirt montla geziyorum istanbulda, ama emin olamadım.

Geçen sefer rüzgar estiğinde bacaklarım üşümüştü :/
0
bonjurkes
(24.09.14)
bence iyi, yalnız deri ceket fazla korumaz soğukta. özellikle akşamları kapşonlunun altına giymek için uzun kollu bi tişört al yanına.
yine akşam için bi atkı da alabilirsin, en kalın kışlık atkılardan değil ama daha hafif bir şey.
0
lily briscoe
(24.09.14)
(2)

Passaportlarimi ve çipli oturum kartimi kaybettim ne yapicam (Almanya)

avrigus
Burada turk passaportumu ve alman pasaportumu kaybettim. yaninda cipli oturum kartimi da kaybettim. Emniyetten turk passaportumu ve vizemi cikarttim ama buradan alman cipli oturum kartim olmadigi icin ucaga bindirmediler. ne yapmam lazim ?
Burada turk passaportumu ve alman pasaportumu kaybettim. yaninda cipli oturum kartimi da kaybettim. Emniyetten turk passaportumu ve vizemi cikarttim ama buradan alman cipli oturum kartim olmadigi icin ucaga bindirmediler. ne yapmam lazim ?
0
avrigus
(20.09.14)
uçağa bindirmezler tabii ki.
neden hemen alman konsolosluğuyla temasa geçmedin? alman pasaportun varsa oturum kartına ne gerek var anlamadım ama pasaportunu tekrar çıkarttırman gerekir.
0
lily briscoe
(20.09.14)
ah siz almanlar . neden alman konsolosluğuna gitmedinki.
0
illegalstar
(20.09.14)
(8)

eyeliner sorunsalı!!

meredith
sevgili ekşi duyuru hanımları, merhaba..eyeliner kullanmayı seviyor olmama rağmen her defasında aynı sürememek, aynı formu verememek sinir bozucu bir hale gelmeye başladı gitgide. bahsettiğim tahmin edeceğiniz üzere "kuyruklu" tabir edilen eyeliner çeşidi. bir gözüme harikulade uygulayabiliyorken -k
sevgili ekşi duyuru hanımları, merhaba..

eyeliner kullanmayı seviyor olmama rağmen her defasında aynı sürememek, aynı formu verememek sinir bozucu bir hale gelmeye başladı gitgide. bahsettiğim tahmin edeceğiniz üzere "kuyruklu" tabir edilen eyeliner çeşidi. bir gözüme harikulade uygulayabiliyorken -ki çok nadir zaman dilimlerinde gerçekleşen bir durum bu- diğer gözüm apayrı bir telden çalıyor veyahut gün geliyor ikisini birden batırıyorum!!

mevcut mu içinizde aynı durumdan muzdarip olanlarınız?
şayet var ise nelerdir önerileriniz?

şimdiden teşekkür ederim.

not: usta ellerden çıkma 1854795842 adet eyeliner videosu izledikten sonra dile getiriyorum bu serzenişimi.
0
meredith
(19.09.14)
aynı durumdayım, kırk yılın başında tek bir gözüme adam gibi kuyruk yapabiliyorum, diğer gözümle bir saat uğraşıp yapamayınca yaptığımı da siliyorum.

vidyo izlemek pratik yapmak falan yalan. olmadı mı olmuyor. henüz jel eyelinerla denemedim gerçi, sonunda bir jel eyeliner alıp denemeye onunla devam edicem.
0
111111
(19.09.14)
ben 3 senedir dipliner kullanıyorum. yemin ediyorum dünya varmış. tavsiye ederim.
0
kararsiz renk
(19.09.14)
eşit yapmak çok zor, sürülmesi kolay ürünlerle başarıya daha yakın olunuyor. makyaj yapmaktan çok anlamayan biri olarak en kolay kullandığım -> c1.staticflickr.com

fırçayla sürmek de kolay gelebilir onun içinde ortalama olarak -> beautylovin.pl
0
freya
(19.09.14)
valla ben de beceremiyorum, bir de gözlerim birazcık asimetrik, birine yaptığım kuyruğu diğerine yapınca garip garip bakışlarım oluyor. ama jel eyeliner'larla istenilen formu vermek daha kolay oluyor, ink eyeliner'larla bulaşmıyorum hiç. artık kuyruk yapmayı da bıraktım yapamıyorum diye. sadece kirpiklerin üstüne çekip bırakıyorum :(
0
loveless
(19.09.14)
Goz kalemi ile hatti belirleyip ustunden eyeliner ile geciyorum.
0
passive aggressive
(19.09.14)
eyeliner cekemeyen anten taksin :(
0
düşünüyorum öyleyse vurun
(19.09.14)
şu tarz bir fırça ve jel eyeliner kullan:
images.ethicalsuperstore.com
maybelline'in kendi jel eyeliner fırçası da güzel.

jel eyelinerı önce göz kapağına sür, miktarını iyi ayarlayıp biraz bol sürersen kuyruk kısmına geldiğinde fırçayı çekip kuyruğu da yapabilirsin. o zaman çok düzgün oluyor.
eğer kuyruk kısmı için fırçayı tekrar boyaya batırırsan çok geliyor ve kuyruğu düzgün çizmek daha zor oluyor.
rengi silik kalırsa fırçayı batırıp tekrar üstünden geçebilirsin, ama ilk şekli vermek için dediğim gibi yap.
fırçayı her kullanımda temizlemeyi ihmal etme.
0
lily briscoe
(19.09.14)
essence'in keçeli kalemimsi bir eyeliner'ı var, baya kolaylaştırıyor işi. www.essence.eu
0
pokerface
(19.09.14)
(4)

Yabancılara Türkçe öğretmek

empty space
Pek kıymetli duyuru ahalisi,Başlıkta yazan işi daha önce yapmış, halen yapmakta olan herkesin tavsiyelerini rica ediyorum.Bugüne kadar çok İngilizce dersi verdim ama ilk defa Türkçe öğreteceğim. Zamanında Türkçe öğretmenim olmuş şimdilerde iyi birer arkadaş olduğumuz güzel insana sordum, yapabilirsi
Pek kıymetli duyuru ahalisi,

Başlıkta yazan işi daha önce yapmış, halen yapmakta olan herkesin tavsiyelerini rica ediyorum.

Bugüne kadar çok İngilizce dersi verdim ama ilk defa Türkçe öğreteceğim. Zamanında Türkçe öğretmenim olmuş şimdilerde iyi birer arkadaş olduğumuz güzel insana sordum, yapabilirsin dedi. Beni bilen ve sözüne güveneceğim biri olduğu için ona sordum.

Tömer'in Hitit serisini önerdi.

Ders özel ders olacak. Daha önce Türkçe dersi almış ama neredeyse yokmuş şimdi.

Her tür yorum ve deneyim paylaşımınız benim için çok kıymetli olacak :)

Teşekkürler
0
empty space
(18.09.14)
ingilizce dersini kime verdin bilmiyorum ama yetişkinlere öğretmek ile çocuklara öğretmek ciddi farklı oluyor.

eşim hitit'le türkçe öğreniyor. hitit ciddi zor bir seri, önce bunu bilmek lazım. neredeyse lise düzeyinde türkçe paragraflar var kimi yerlerde

türkçe'nin kuralları da ingilizceden falan ciddi farklı. ingilizce gayet düzgün bir dil aslında, kurallar belli. türkçe daha kaotik
0
la noix
(18.09.14)
Mesaj attım.
0
basond
(18.09.14)
birisinin turkce language buddy'si olmustum, hitit kullaniyorlardi turkce dersinde.
oldukca zor bir kitap, sifirdan baslamiyor. icinde cok fazla aciklama yok, daha cok bosluklari doldurma gibi alistirmalar var. asil dersin yaninda destekleyici olarak kullaniyorlardi. asil ders dedigim de hoca kendi kaynaklarindan dilbilgisi ve gunluk kaliplari anlatiyordu.

turkce ogrenen baska bir arkadasim da var. hoca derste kendi yaptigi reader'i kullaniyor. dilbilgisi konu basliklarina gore ayirmis uniteleri (simdiki zaman, gecmis zaman vs), yeni sozcukler, konusma, yazma gibi bolumler de eklemis. arkadasim gayet memnun derslerden.

ilk ders universitede kredili verilen dil dersi, ikincisi universitenin dil merkezinde verilen aksam dersleri. hitit kullanilan ders oldukca yogun calisma gerektiriyor. obur ders ise daha rahat tempoda. sen de verecegin dersin yogunluk derecesine gore bakip kararini verebilirsin.
0
lily briscoe
(18.09.14)
türkce ögretilecek yabancinin ana dili ne?
almancaysa kendi kullandigim notlari, dosyalari vs. paylasabilirim.
0
shi aila
(18.09.14)
(8)

kedisi olan ev arkadaşı

exist is pretty
günaydın öncelikle ^_^gece sinir krizi geçirmeme sebep olan bi olay var ve bi an önce çözüm bulmalıyım. ev arkadaşımın kedisi var. kendisi 9 kilo ve ciddi çirkin, hımbıl sevimsiz bi kedi. ne sevdirir ne oynatır. anca koltukları tırmalayıp saçma yerlerde uyuyakalıyor. ciddi bi tüy dökme problemi var
günaydın öncelikle ^_^

gece sinir krizi geçirmeme sebep olan bi olay var ve bi an önce çözüm bulmalıyım. ev arkadaşımın kedisi var. kendisi 9 kilo ve ciddi çirkin, hımbıl sevimsiz bi kedi. ne sevdirir ne oynatır. anca koltukları tırmalayıp saçma yerlerde uyuyakalıyor. ciddi bi tüy dökme problemi var hayvanın. 3 aydır beraber yaşıyoruz ve girişte kedisi olduğunu biliyordum. zaten hayvanları seviyorum buraya kadar sorun yok. ama taramıyor kediyi abi biz söylemesek kokuyor o kedinin kumu buram buram evin her tarafında. odam balkonlu, hayvan evde bunalmasın balkondan bakınmayı seviyor diye açıyorum kapıyı bi geliyorum eve yatağın üzerinde gebeş gebeş yatıyor. artık iş yerindeki arkadaşlarım üzerimden tüy topluyor, öksürüyorum ağzıma tüy geliyor düşünün. eve misafir olarak gelen herkes kedinin bu denli tüy dökmesinin normal olmadığını söylüyor.

gece hem ödül bisküvisi aldım hayvana bi şeylere alışması kolay olsun diye hem de dedim kızla bi konuşayım her taraf tüy, neymiş ben eşyalarımı odamın kapısının önünde yere koyuyomuşum ondan tüyleniyormuş kıyafetlerim. tarasa da tüy olacakmış ondan taramıyomuş, yapacak bi şey yokmuş. ve bunları söylerken ben odasının kapısında dikiliyorum, o da yüzüme bile bakmadan pc si ile ilgileniyor.

gerçekten sinirlerime çok zor hakim oluyorum ya elim ayağım titriyor resmen. hayvan bacaklarımı yalıyor yakaladığı yerde, gider misin sevmiyorum seni diyorum, sonra da üzülüyorum öyle dedim diye. biri bana dese hoşuma gider miydi diyorum.


ben kedi hakkında sorun çıkartınca o da evin giderlerine ortak olan her işlerine koşan sevgilime 'ayy o gelmese mii ben rahat edemicem galiba düşündüm de yapamıcam yani' diyor. kediyle koca adamı bir tutuyor yani. kısasa kısas bi yerde.

çok uzun yazdım biliyorum da napıcam ben ya?
0
exist is pretty
(15.09.14)
exist senin bu ev arkadaşın ruh hastası bence. sana da kediye de yaptığı tamamen eziyet. bence de kedinin bu kadar tüy dökmesi normal değil en kısa zamanda bi vet.e götürüp kontrol ettirin tüylerini kısalttırın falan hayvan da rahatlasın. arkadaşın da dayaklık

ama kediye deme öyle :( muhtemelen sahibinin ilgisizliğinden bu hale geldi, depresyona girdi hayvancık
0
kakamelsokoban
(15.09.14)
başta kedi olduğunu biliyormuşsun, bu konuları açıkça konuşmalıydınız.
kedi uzun tüylüyse tüyleri daha çok döker ve mutlaka taranması lazımdır.
buna rağmen kullanılan mama kalitesiz ise o da tüy dökümünü artırır ki 9 kilo olması zaten onu düşünüdürüyor.
bu aşamadan sonra ev arkadaşınla bu konuyu oturup konuşmalısın, ancak her şeye rağmen yine de bir miktar kedi tüy döker.
onu da üstünden roll on şeklinde tüy toplayıcılar ile toplayabilirsin, iş yerindekilerin üstünde toplamasına gerek yok yani.
ayrıca ödül bisküvisi vs almayın, daha çok kilo aldırıyorsunuz kediye.
0
neferkitty
(15.09.14)
Başlangıç olarak kedinin kilosunu, hımbıl ve çirkin oluşunu yaşadığınız tüy ve temizlik problemine dahil etmeyin bence. Sahibinin sorumsuzluğundan dolayı yaşadığınız bi problemi kedinin kendi varlığına yedirmenin bi anlamı yok.
Evcil hayvanla ev paylaşacağınızı öğrenince, bu kuş ya da balık bile olsa, hayvanın bakımı ve temizliğine ilişkin sınırlamaları da konuşmak gerek ev arkadaşınızla.
Kediler cinslerine ve tüy yapılarına göre çok az ya da inanılmaz fazla tüy dökebiliyorlar. Bunun herkesin üzerine yorum yapabileceği bi standardı yok. Ve evet, düzenli taramakla azalır ama yine de bitmez etraftaki tüyler. Azaltmak adına belki mamasını değiştirmeyi teklif edebilirsiniz, hap şeklinde vitaminler var tüy sağlığı için onlardan almayı teklif edebilirsiniz ya da kökten çözüm için traş ettirmesini rica edebilirsiniz. Bu şekilde en az 3 ay kadar rahat edersiniz.
Kediler ödül bisküvisiyle falan köpekler gibi bi şeylere alışmazlar pek. Kedi bakımıyla ne kadar haşır neşirsiniz bilmiyorum ama şunu yapma, burda dur falan dediğinizde sizi dinleyecek hayvanlar değil kediler.
Sorunun kedinin kendisiyle değil ve arkadaşınızla ilgili olduğunu hatırlayın. O hayvan da özgür olsa başka şartlarda yaşamak isterdi belki ama bizleri seçme şansları olmıyor, bunu unutmayın.
Dediğim gibi şikayet etmek yerine çözüm önerisiyle yaklaşmayı deneyin mesela. Eğer olmuyorsa yollarınızı ayırın.
0
the queen of naked kings
(15.09.14)
mama konusunda hiç bi bilgim yok da aşıları tammış, tüyü kesilirse depresyona girermiş,zaten stresli bi hayvan olduğu için olmazmış. en son napıyım sokağı mı atıyım allaa allaa diyip kapatıyor konuyu. gerçekten çözmeye çalışmaktan yoruldum. hiç de demedim inanın ya bu kediyi istemiyorum atalım diye. her defasında ya xx çok tüyü dökülüyor napabiliriz? tarak varmış bak ondan mı alsak? acaba hasta mı? öyle mi böyle mi diye yaklaşıyorum. cevaplar aynı. döker o kedi o tüyü var bilmem ne. sokak kedisi cins falan da değil hani ekstra bi kılı olsun da bunun kadar dökeydi her kedi sokakta yürüyemezdik arkadaş
0
🌸exist is pretty
(15.09.14)
sizin evdeki problem kedi değil. problem kızın pis ve pasaklının teki olması.
diğer ev arkadaşınızla baskı kurun, kediyi tarasın, o tuvaletten de çişleri kakaları her gün toplaması lazım.
haftada bir kumu komple değiştirip kabı yıkaması lazım. yoksa kokar tabii.
kedinin mama, su kabını da temiz tutması lazım. oradan da koku yayılır temizlenmezse.
sen klasik sık dişli bir tarakla kediyi tarayıp (tarağı eğik tut ve çok bastırma) çıkanları ona göster. sonra tarağı ona ver ve bunu haftada birkaç gün yapması gerektiğini söyle.
0
lily briscoe
(15.09.14)
öncelikle başlığı "kredisi olan ev arkadaşı" olarak okuduğum için hala gülüyorum :D :D :D :D
okuyun bakalım?
www.radikal.com.tr
0
cliquot
(15.09.14)
öyle kedi mi beslenir?! sahibi ana görevlerini, yapması gereken en önemli iki şeyi yapmıyor. taraması ve kumunu temizlemesi. bu şekilde kedinin tüylerinin dökülmesi gayet normal. o iki şey yapıldıktan sonra kediler senden benden temiz hayvanlardır.

tüylerinin temizlenmesi için furminator diye bir tarak vardır. sana tavsiye, ev arkadaşından bir cacık olmaz. git al ve kendin hayvancağızı tara. başka bir seçenek ise ev arkadaşlığını bitirmen. özet: ya kediyi sahiplenip yapılması gerekenleri sen yapacaksın, ya da ayrılacaksın.
0
velasco
(15.09.14)
sokak kedisinin o kadar tüy dökmesi mantıksız, ya size çok görünüyordur ya bir şeylere allerjisi vardır, maması değiştirilebilir mesela, fürminatör sokak kedisinde işe yarar mı bilemiyorum.
tavsiyem; evi iş birliği ile her gün süpürün ve bu kadar şikayet etmeyi bırakın. bu derece sinirlere zor hakim olunacak, titrenecek bir mevzu değil, biraz abartıyorsunuz.
0
tiny penny
(15.09.14)
(10)

bulaşık makinesi doğru düzgün temizlemiyor

proletarier aller lander vereinigt euch
hiç memnun değilim performansından, arttırmanın bir yolu var mı ? ssd mi takalım ram mi takalım napalım bu çamaşır makinesine filtresine bakmak geldi aklıma sadece temizdi o da zaten.
hiç memnun değilim performansından, arttırmanın bir yolu var mı ? ssd mi takalım ram mi takalım napalım bu çamaşır makinesine filtresine bakmak geldi aklıma sadece temizdi o da zaten.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(14.09.14)
kalgonit kuantum kullan.
finiş mi ne olduydu en son adı.
0
ucan spagetticanavari
(14.09.14)
düzgün temizlemiyor derken? mat mı çıkıyor bulaşıklar?
deterjan iyi temizlenmiyor olabilir, yarım tablet kullanmayı deneyin.
0
lily briscoe
(14.09.14)
makinenin içi kirlenmiş olabilir. makine temizleyici koyup boş bir şekilde çalıştır, kendini yıkasın.
0
rock n roll
(14.09.14)
tuzu da bitmiş olabilir
0
sheridans
(14.09.14)
öncelikle filtresini çıkartıp güzelce temizleyin. sonra temizleyici ile boş çalıştırın gider yollarını açın.

sorun hala devam ederse eğer giderinin düzgün bir şekilde bağlı olduğundan emin olun. gider doğru bir şekilde bağlı değilse pis suyun geri geliyor olması durumunda pis çıkabiliyor tabak, çanak.
0
kakao
(14.09.14)
teşekkürler arkadaşlar. zaten en yüksek ve en uzun programda yıkıyorum ki o da 65 derece zaten. azıcık fazla yağlı veya kirli olsun tencereler mutlaka kalıntı oluyor tertemiz parlak olmuyor. dediklerinizi deniycem bu arada tuz denen şey ne işe yarıyor ?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(14.09.14)
dostum tuz denen şey ne işe yarıyor dediğin anda film kopuyor zaten. tuz, bulaşık makinesinin içinde mutlaka bulunması gereken bir eleman. yukarıda yazılanları yapın ve üzerine mutlaka bulaşık makinası tuzu ve isterseniz bir de parlatıcı alın. sonuçlar değişecektir.
0
kuul
(14.09.14)
alkislarlayasiyorum.com

bunun gibi bir teknolojiye sahipse, yani eski modelse ondan olabilir.
0
gerenkyok
(14.09.14)
arkadaslar, bu tabletlerin icinde tuz da olmuyor mu?

deterjan + parlatici + tuz?
0
earthsea
(14.09.14)
hayır. tuz makinanın içinde deterjandan ayrı bir yere konuluyor. seperlerin altında. ama öyle her yıkama da değil. uzun süre gidiyor. hatırlamadığım için zaman veremiyorum ama aylarca gibi. sanırım suyun kirecine göre değişiyor bu zaman. ayda bir kontrol etsen olur
0
sheridans
(14.09.14)
(9)

bol konuşmalı mümkünse tek odada geçen fransız filmi tadında film? var mı?

insan opusen hayvandir
soru başlıkta. benzer izleyip beğendiğim film: le prenom (http://www.imdb.com/title/tt2179121/)
soru başlıkta. benzer izleyip beğendiğim film: le prenom (www.imdb.com)
0
insan opusen hayvandir
(14.09.14)
bildiğim en güzel, bol konusmalı film: www.imdb.com
0
ufukcel
(14.09.14)
yons
(14.09.14)
(bkz: Le diner de cons) salaklar sofrası!
Tek odada geçen bol konuşmalı Fransız komedisi
0
etki
(14.09.14)
Le diner de cons söylenmiş, fransız filmi olması şart değişse man from earth ya da 12 / 12 angry man izleyebilirsin.
0
godless frog
(14.09.14)
chinese coffee
www.imdb.com
0
lily briscoe
(14.09.14)
zvonimir
(14.09.14)
büyük yalnızlık - ferhan şensoy/sezen aksu
0
esas itibariyle
(14.09.14)
www.imdb.com Tek oda, oyunculuklar harika
0
omnella
(14.09.14)
shotgunwoman
(15.09.14)
(12)

Mektup/mail arkadaşınız var mı?

denne
uzuun uzun yazıştığınız birileri aslında. hayali bir karakter bile olabilir.
uzuun uzun yazıştığınız birileri aslında. hayali bir karakter bile olabilir.
0
denne
(13.09.14)
yok
0
esas itibariyle
(13.09.14)
var, sözlükten bir yazar. sadece nickini biliyorum yazıyoruz öyle.
0
halitkin
(13.09.14)
uzuuuun uzun yazdığım birisi var. hayali mi gerçek mi emin değilim, gerçekti galiba, görcez bakalım yakında.
0
pescador
(13.09.14)
Yok ama keşke olsa.
0
ontheroad
(13.09.14)
yok malesef.
0
skayas
(13.09.14)
yok, kendime yazıyorum bazen futureme'den.
0
bxgx
(13.09.14)
Yok.tam buldum derken kaybettim.
0
brnbrs
(13.09.14)
Yok, hic olmadi oyle birsey. Aha burada yazisiyorum sadece soru-cevap falan. Bak senle de konustuk simdi:)
0
delifaruk
(13.09.14)
var. 7-8 yıl önce tatilde tanışmıştık. almanya'da o. facede arkadaşız ama hiç ordan yazışmadık mesela. sadece mektup
0
sheridans
(13.09.14)
var, gerçek hayatta tanıdığım sevdiğim bir arkadaşım.
çok uzaklara taşındı, uzun uzun mailler yazıyoruz ayda bir falan.
0
lily briscoe
(13.09.14)
yok. keşke olsa. askere giden arkadaşlara mektup yazmakla yetiniyom.
0
rayde
(14.09.14)
var, van'da zamanında yardım ettiğim küçük bir kızla mektuplaşıyoruz, küçük kız ama uzuuun uzuuuun yazar. en son mektubuma hala cevap vermedi ama :(
0
charango
(14.09.14)
(11)

Evde neden akrep olur?

rivulet
Sevdiği belirli koşullar mı var ve yavrularının da olup olmaığı nasıl anlaşılır, nerelere bakılmalı?
Sevdiği belirli koşullar mı var ve yavrularının da olup olmaığı nasıl anlaşılır, nerelere bakılmalı?
0
rivulet
(12.09.14)
Akrep öyle kafasına göre yer yapan bi hayvan değil.kesin bir bildiği vardır onun.olayı yerinde görmeden birşey söylemek olmaz şimdi.
0
labanon
(12.09.14)
Sicagi cok sever cogu turu
0
balpolen
(12.09.14)
çocukken bir amca bana şöyle demişti

"biz küçükken arıları öldürür onları birirktirirdik. Nereden bilelim akreplerin arı ölüsüne geldiğini. Beni akrep soktu hastanelik oldum"

Tabii bu amca psikopat bir amcaydı ve ben de çok küçüktüm. Amca sallamış da olabilir.
0
godsparticle
(12.09.14)
valla boy boy gördüm. yavruları şeffaf oluyor, görmesi çok zor. nem seviyorlar, özellikle sevdikleri bir yer var mı bilmiyorum. banyoda da gördüm, yatak odasında da.
0
doubloonbey
(12.09.14)
Akrep popülasyonunun yoğun olduğu bir bölgedeyse ev, çıkar. Bunun için neden aranmaz.
0
angelus
(12.09.14)
köyde ormanın içinden çürük bir kütük kesmiştim. içinden dünya kadar irili ufaklı akrep çıkmıştı.
0
rhollor
(12.09.14)
Bugün odalardan birinde bir tane yakaladık, o nedenle sormuştum. Evde acayip bir rutubet sorunumuz var. Sizce kışın bu akrep sorunu çözülür mü yoksa 300 küsür liralık rutubet makinalarından alalım mı?
0
🌸rivulet
(12.09.14)
angelus +1

önceki evimizden sırf bu akrep illeti yüzünden taşındık. temmuz-eylül arasında görmüştük biz sadece. bir yerde sonbahara doğru yuvaları su bastığı için evlere kaçtıklarını okumuştum ne kadar doğru bilemiyorum. evin hemen her yerinde gördük biz nereleri seviyorlar bilemiyorum. şimdiden kolay gelsin.
0
kaffle
(12.09.14)
onlar hep çift gezerler, tecrübeyle sabit.
bu aralar dikkatli olun, evi köşe bucak bir temizleyin.
0
lily briscoe
(13.09.14)
afrikadan muz içinde gelmiştir :)))
şaka bir yana genelde mobilya altlarında suntaların kenarlarında yuvalanıyorlar ha birde yorganları yaz için kaldırdıysanız bi kenara onların içine de saklanıyorlar.
sıcak ve fazla ses gitmeyen köşelere bak bence. en azından bizde hep oralarda çıktı.
0
okumus balikci olcam ben
(13.09.14)
kardeş nem makinesi alacağına taşın bence. sorunu çözme ihtimalin yok.
0
doubloonbey
(13.09.14)
(6)

lütfen bi bakın - regl tarihi bilmeden geciktirme nasıl olur?

moonwell
şöyle ki, dalgınlığıma geldi, regl takvimim karıştı, özetle şu an en son kaç gün önce regl olduğumu hatırlamıyorum. haftaya perşembe midemle ilgili bir operasyon geçirmem gerekiyor, 2-3 gün hastanede yatacağım. benim bu regli (ne zaman olacağını bilmeden) geciktirme şansım yok mu? lütfen bir akıl ve
şöyle ki, dalgınlığıma geldi, regl takvimim karıştı, özetle şu an en son kaç gün önce regl olduğumu hatırlamıyorum. haftaya perşembe midemle ilgili bir operasyon geçirmem gerekiyor, 2-3 gün hastanede yatacağım. benim bu regli (ne zaman olacağını bilmeden) geciktirme şansım yok mu? lütfen bir akıl verin...
0
moonwell
(10.09.14)
Doğum kontrol hapı al, gecikir. Bıraktığında da regl olursun.
0
buff
(10.09.14)
operasyon söz konusuyla bu konuyu doktora danışmak şart sanırım o.o
0
freya
(10.09.14)
öyle bir olay var. regl geciktirici ilaçları günlük almaya başlıyorsun, ne zaman regl olmak senin için problem olmayacaksa o zaman bırakıyorsun.


lakin doktoruna mutlaka danış.
0
syozkn
(10.09.14)
mutlaka doktoruna danış bu konuyu, bazı d.k. hapları pıhtı riskini arttırıyor.
0
lily briscoe
(10.09.14)
operasyon öncesi herhangi bir ilaç kullanmadan önce kesinlikle doktoruna danışmalısın. anestezi ile verilecek ilaçlar, tedavi ile ilgili hususlar değişiklik gösterebilir.
0
vendorth
(10.09.14)
tahminen ya çok var daha diyosan sabah akşam 1 tane prımolut n kullanarak geciktirebilirsin. yok daha da yakın dersen günde 3 tane al.

ancak kullanmadan önce doktora danış mutlaka. operasyonla ilgili sorun olmasın.
0
amuda kalkan solucan
(10.09.14)
(13)

Sevgiliden bir anda soğumak(Uzun yazı(Aciliyeti var))

acukan
Öncelikle erkeğim.Sevgilimin facebook hesabında gezer iken eski sevgilisi aklıma düştü. Mesajlara bir bakayım dedim, Onla olan yazışmaları mesaj içerisinde donen fotoğrafları gördüm. Net içimde bir şey yok oldu, Kız çok mutlu gözüküyordu, benim yaımda oldugundan daha mutlu. Onunla konustugu gibi ben
Öncelikle erkeğim.

Sevgilimin facebook hesabında gezer iken eski sevgilisi aklıma düştü. Mesajlara bir bakayım dedim, Onla olan yazışmaları mesaj içerisinde donen fotoğrafları gördüm.
Net içimde bir şey yok oldu, Kız çok mutlu gözüküyordu, benim yaımda oldugundan daha mutlu. Onunla konustugu gibi benle konusmuyordu.

İlk başta kıskandım sonra kızdım ama sonlara doğru gelirken hiç bir şey hissetmemeye başadım. Ne kızgındım kıza ne sinirli, ama onu artık sevmiyor gibi hissediyorum. Daha dün Evlilik planlaması yaptıgım kıza şuan hiç bir şey hissedemiyorum.

Ayrılmanın kaybetmein korkusu bir anda yok oldu, 2 kere ayrılalım dedim daha once Hem onu kaybetcek olmaktan hem de ağlamasına dayanamadım(ki ben ağlaya ağlaya ayrılalım dedim(sebebi ise kızın bensiz daha mutlu olacağı yonundeydi)) Şuan kızdan ha ayrılmışım ha beraberiz. DAha dün benim başka bir kıskançlık krizimde oldugu gibi ne egom var ne başka bir şey şuan.


Çok sakinim hç bir şey hissetmiyorum son 3 gündür işteyim (bilgisayarcıyım) 3 günde toplasan 3 saat uyumusumdur o an bir anda uykum geçti başımın ağrısı yok oldu. Nabzımı olcup duruyorum dakika başı normalın altında belkide.

Ama SOl yanımda bir şeyler eksik bir boşluk var neden anlayamıyorum.

Telefonda olmaz dedi bugun gelecek 3-4 saat sonra kıza ne diyeceğimi bilmiyorum bir anda tüm isteim neşem kaçtı.

Olaydan sonra önce konustuk sonra yazısıştık, Korkuları oldugundan daha fazla zarar görme ihtimalindne dolayı belkide bana o kadar kendini açamadıgından bahsetti. Bİr şey diyemedim. Konusurken hep telefonda sustu sustu oyle cevap verdi Normalde bu beni çileden çıkartırken sessizce bekledim.


Kız gelecek şimdi ne diyeyim ki ben ona.(not bu yazdıgım her şeyi kendisine de söyledim zaten)
0
acukan
(10.09.14)
geçmiş her zaman aynı şiddette olmasa da mutlaka yıpratıyor. bitmiş bir şeyin incelemesini yaptığınız için kendinizi durduk yere böyle bir duruma sürüklemişsiniz. bence sevgilinizle değil önce kendi kafanızda geçmişten kurtulup kurtulamayacağınızı bir tartın. bu sevgilinizden değil olaydan soğumak bence daha çok. Onunla daha mutluymuş gibi bir yargıya varmak da doğru değil diye düşünüyorum. kimin kiminle ne kadar mutlu olduğu gerçekten tahmin edilemeyecek bir şey, herkes herkesi farkı seviyor. aynı olmasını zaten beklememek lazım. demem odur ki, böyle bir şey için ilişki bitirmek biraz fazla tepki sanki.
0
freya
(10.09.14)
sizden önceki mesajlar onlar öyle değil mi, sizinle beraber olmaya başladıktan sonra bir mesaj yok ortada?

benim düşüncem şu yönde, ne kadar zamandır birliktesiniz bilmiyorum ama, sizinle olduğundan daha mutlu görünüyor olması gerçekten öyle olduğu anlamına gelmez. tam tersine daha mutsuzdur ve rol yaptığı için abartmıştır, doğallığının ötesine geçmiştir belki, sonuçta o kadar mutlu olsa ilişkileri neden bitsin ki?

kızın geçmişte yaşadığı bir şey için böyle düşünmemelisiniz. okuduğunuzda, gördüğünüzde içinize bir şey oturması, böyle hissetmeniz normal. birlikte yaşadığınız güzel anıları, kızın gözlerini, onu öpmenin ne kadar güzel olduğunu falan düşünün.
gülücüğe odaklanın yani. onu ne kadar sevdiğinizi, birbiriniz için yaptığını fedakarlıkları düşünün.

onunla ilgili kurduğunuz hayalleri hatırlayın, kendinize hatırlatın.

ve sevgilinizin facebook hesabında gezinmeyin.
0
111111
(10.09.14)
Ayrılma sebepleri adamın istememesi.
Kız çok sevdiğini şöyle boyle oldugunu iddaa ediyor ama ya benle içindeki boşlugu dolduruyorsa. Onu geçtim ya beni sevmeyip ona gösterdiğim ilgi yüzünden beni sevdiğini sanıyorsa?


Hocam bir birimize her şeyi anlatıyoruz mu desem yani gizlim saklımuz yok yada öyle iddaa ediyoruz, Kıza daha bir kere bile yalan söylemedim o yüzden bir kaç kere kavga ettik ama tek yalanım yok. Ondan facebook hesabının şifresini bilmem sorun olmadı ki bir muhabbeti anlatıyordu dur ben bakayım diye girdim.
0
🌸acukan
(10.09.14)
dostum bu ilişki devam etse hayır gelmez. " Kız çok mutlu gözüküyordu, benim yaımda oldugundan daha mutlu. Onunla konustugu gibi benle konusmuyordu." olay bitmiştir abi. ağlamasına bakma biraz bencil olup kendini beklentilerini düşünmen lazım bu noktada. üzülürsün normal ama devam etsen ne olacak peki? günü kurtarmaktansa herşeyle yüzleşmelisin.
0
konskenkova
(10.09.14)
ben burda kızın ne kabahati var sana karşı hiç anlamadım.
kızın hesabına başka bir amaçla giriyorsun, sonra eski yazışmalarını karıştırıyorsun.
eski sevgilisine yazdıklarını okuyorsun. sonra soğudum diyorsun.
kızın belli ki gizli saklısı yok. olsa sana o şifreyi vermez veya o mesajları silerdi. onun için çok önemli olsaydı daha farklı davranırdı.

bütün insanlarla aynı frekansta olacağız diye bir şey yok. bir arkadaşınla acayip güler eğlenirsin, ama o kadardır. çok derine inemezsin. başka bir arkadaşınla daha sakin takılırsın ama daha çok şey paylaşırsın. bunlar ilişkilerde de olabilir.

daha önce de kız sensiz daha mutlu olur diye ayrılmak istemişsin kız istememiş. anlamadığım senin derdin ne? kızı gözlemleyip sürekli acaba benle mutlu değil mi diyerek kendini de onu da mutsuz ediyorsun. kızdan önce bir kendi içine dönüp bunun sebebini sorgularsan daha iyi olur bence.
0
lily briscoe
(10.09.14)
bence senin duygularında bir eksiklik varmış, bahane arıyormuşsun, bulmuşsun.
0
yalnux
(10.09.14)
oyle bir şey değil hocam. eksiklik yoktu yahu ksiklik olsa bile en azından alıştıgın birini kaybedeceksin diye üzülürsün o da yok ben de şuan.


Aynı frekansta olmaz isek benle değil de başkasıyla daha mutlu olursa bunu kıyaslar ilerde sorun cıkartmaz mı?
0
🌸acukan
(10.09.14)
hey, o yazışmalar fotoğraflar eskide kaldı. sen de o yazışmaların olduğu, fotoların çekildiği zamanlarda belki sevgilinle sarmaş dolaştın, belki çok mutluydun, belki başka bir kadın için ağlıyordun. benle olduğundan daha mutlu falan filanı geçiceksin, her ilişkinin mutlu mutsuz dönemleri olur. o zaman kimseyle beraber olmamış bir sevgili bulman gerekir ki görüyorum bu kafadasın. çünkü sevgilisi olmuş her erkek/kadın bunları yaşar, yaşamaya da devam edecek.

yani özgüven problemlerin var bu birincisi, ikincisi ise beklediğin sevgiyi/aşkı sevgilinde bulamıyorsun. sevgilin pasif agresif bir hal içinde bulunabilir, belki gerçekten de henüz geçmiş ilişkilerinde bulduğu heyecanı sende bulamamıştır. bunlar hayatın görülmek istenmeyen gerçekleri, kabullenip geçmeyi bilmen gerek. onu bunu bırakıp ilişkinde bir önyargıya sahip olmadan mutluluğu yakalayabilecek misin bunu tart. sana verdiği değer de ilgi de sevgi de zamanla değişebilir çünkü.

ancak bir konuda olumsuz olacağım, aranızda aşk olsaydı böyle bir hadise de yaşanmazdı. birbirinize aşık değilsiniz, bu biriniz için önemliyse tekrar gözden geçirin ilişkinizi. alıştıktan sonra ayrılık hem mecbur hem acı oluyor çünkü.

edit: onu kaybetme korkusunun şu anda sende olmaması hiç olmayacağı anlamına gelmez. hatun şu anda kopmamaya çalışıyor, o da resti çektikten sonra böyle hissetmeyeceksin. aklında olsun.
0
camino real
(10.09.14)
Hocam daha once ilişkilerim oldu ama ilk sevdiğim diyebleceğim insan. Knedimden daha fazla değer verdiğim birisi.
0
🌸acukan
(10.09.14)
Anlaşılan o ki seni sevdiğini ve de sevebileceğini düşünmüyorsun.
0
juvee
(10.09.14)
Eger, hem kendine hem de kiza boyle aci cektirmeye devam edeceksen, ayrilin bittsin. Boyle, kirik dokuk bi asktan hic kimseye hayir gelmez, gelmeyecektir. insanin aklina bi defa, "acaba benimle mutlu degilim, onu mutlu edemiyor muyum" diye sorular dusunce, bi daha normale donmek, imkansiz gibi. Evet, uzgunum bu u soyledigime ama eger bi mucize olamzsa, ayrilik canlari caliyor...
0
miljena
(10.09.14)
Sevgilimin facebook hesabında gezer iken' den sonrasını okumadım. hata sende ne işin var kızın facebook hesabında arkadaşım
0
matematik koyu
(10.09.14)
Konuşmaların yakın zamanda yapılmış olduğunu düşündüm ama sanırım öyle değil. Onunla mutluysa mutlu, belli bir raddeden sonra artık dikiş tutmamış ki birlikte olmayı bırakmışlar. Sende kendisini açamadığını söylemiş ve sen onu 2 kez terk etmeye çalışmışsın sensiz daha mutlu ve huzurlu olacağını düşünerek. Sende sorunlar var, kıza işaret etmeden önce aynada bir kendine bak. Çok fazla kıskançlık var ve de ego. En birinci sen olmak istiyorsan hal ve hareketlerine devam edip ilişkiyi uzun süreli ve daimi tutmaya çalışacaksın ama sen ne yapmışsın? Bırakmışsın. 1 kez değil, 2 kez değil. Ne yazık ki o kız da senin gibi birisini sevebilmiş. Asıl kızın seni suçlaması gerekir. Sorun olmayı, sorun yaratmayı bırak artık. Kendine çeki düzen ver. Bir çocuk gibi değil, bir erkek gibi davran. Ergenliğiniz, bir kızın regl döneminin toplamından fazla.
0
entre
(11.09.14)
(16)

apple ve politikası iphone 6 alınır mı ?

lawist
Sağda solda iphone 6 a para verilmez.Feci kazıkçı ,5 para etmez gibi şeyler duyuyorum artık .https://fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xap1/v/t1.0-9/10672115_10152713961584791_1650624543795332922_n.jpg?oh=0c1f14f7885ecd5fd1e76e6ce457c00c&oe=548EED3F&__gda__=1417864554_ba0d1b8557106ea41f59bdb
Sağda solda iphone 6 a para verilmez.Feci kazıkçı ,5 para etmez gibi şeyler duyuyorum artık .
fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.net

fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.net
0
lawist
(10.09.14)
Almayın? Kimse kimseyi zorlamıyor zaten. Bende mac var, iphone çıktığından beri kullanıyorum, 5s'imi değiştirmeyeceğim mesela.
0
roket adam
(10.09.14)
Ben almam. Daha ucuza, daha performanslı ve işimi gören telefon varsa ben bu parayı bu telefona vermem. Telefonu ne için aldığın önemli. Ben kullandığım uygulamalar, ihtiyacım olan özellikleri hangisi yapıyorsa onu alıyorum. Ama bir aksesuar, statü belirtisi olarak alacaksan hayırlı olsun. Yarı fiyatına alınan telefondan daha fazlasını vaad etmiyor Apple.
0
osurdum
(10.09.14)
başka politikaları bir yana, başka ülkelerde eski modelin fiyatı düşer ve yeni model eski modele benzer fiyatlarla girerken, burada eski modelin fiyatının aynı kalması ve yeni model için üzerine fiyat konması bile yeter.
0
yalnux
(10.09.14)
Android telefonla kıyaslanmasını anlayamıyorum, işletim sistemini, ekranı, büyüklüğü vs kıyaslayın ama ram, hız kıyaslamak nedir? Birisi sistem kaynağını çok harcıyor yüksek işlemci istiyor, diğeri harcamıyor yine de ikisi aynı akıcılıkta çalışıyor.

Fiyat aşırı pahalı, gerçekten pahalı bu nesnel bir şey ancak ben telefona bu parayı vermem, vereni de kendimce salak bulurum ama bu da haklı olduğum anlamına gelmez çünkü öznel değerlendirmem.

İhtiyaçlarınız, beğeniniz, bütçeniz, mantığınız neyi istiyorsa onu yapın ama bu telefonları ram, ghz açısından kıyaslamayın.
0
Nohut Bey
(10.09.14)
adamların işletim sistemi su gibi hacı, kimse kağıt üzerinden konuşmasın.
yıllardır iphone kullanıyorum, telefon algımı değiştirdim artık.
0
Absinthe75c
(10.09.14)
kontratlı aldığım için telefonu, her kontrat bittiğinde yeni modeli geliyor. ben 4 ve 5'i böyle aldım. kontrat bittiğinde 6 olacak o telefon. şu anda benim 4 oğlumda. ben altıyı alınca ona da 5'i vereceğim. böylece en az 4 sene bir telefonu kullanmış oluyoruz.
ben ayfoncuyum. eşim samsungçu. herkes istediğini alabiliyor. biri diğerinden iyi diye bir şey yok.
0
trocero
(10.09.14)
Artık note alırım belki diyordum sırf daha ince ve daha büyük diyerek şimdi 6 plus konusunda karar kıldım.
4 sene önce iphone 4 aldım, bu kadar sağlam telefon görmedim, benden bir kaç yüz lira daha ucuz telefon alanlar 3. telefonu aldılar. Cep telefonunda bankacılık uygulamaları kullanan biri olarak iosu tercih ediyorum.
0
urasil
(10.09.14)
hala specleri üzerinden telefon karşılaştıran adam var ulan
bırak mobil işlemcileri, baya workstation işlemcisi xeon da taksan, android stabil değil, bunu inkar eden 1 tane androidci yoktur herhalde, 1 ay kullanırsın, sonra donar, bi daha yükleme gerektirir şu bu

iphone'da ne zaman kapatıp açtım onu bilmiyorum öyle söyliym.
adamlar kendi hardware'ine, kendi software'ini yazıyor, bunu stabilite olarak geçmen imkansız
zaten bu yüzden apple dünyanın en büyük şirketi oldu
hadi ben salağım, arkadaşın da salak, ulan bütün dünya mı salak?
neden herkes gidip iphone alıyor?
0
cruseo
(10.09.14)
Android le ios kıyaslamaları kafanızı karıştırmasın. Hep söylenen elmayla armut kıyaslaması gibi çünkü. Neden macbook ile asus laptop kıyaslanmıyor alınırken çünkü ikisi bambaşka dünyalar. Macbookda 2gb ram ile yapacağın işe laptop da 16 gb ram gerekiyor . Telefonlarda da ram kıyaslaması falan yapmayın, çözünürlük ve kamera kıyaslaması yapabilirsiniz. Ama onu da 8mp ile 20 mp kıyaslayıp oooo 20 mp ne güzel de demeyin. Profesyonel kqmeralarla 3 mp de çekilen fotoğrafların bile bu 20 mp lik kameralardan ne kadar üstün olduğunu görebilirsin.

Neyse diyeceğim iphone ya da macbookları özel yapan donanımlarındaki serilik ve uygulamalardır. Apple store gibi bir kaynak ile androidin meşhur oyun ve uygulamalar dışında dandirik ,görsellik ve işlevsellikten uzak çöp uygulamarı karşılaştırılamaz bile. Ha bu parayı ben verir miyim vermem,ama ipad mini aldım ve son çıkan android tabletleri denedikçe donanım olarak rakamlarda düşük de olsa ford focus ile mercedes cls arasındaki fark gibi bir fark var.
0
orhan tv
(10.09.14)
birincisi bu telefonu donanımsal olarak bir android telefonla kıyaslamak çok doğru değil. sebebi de üzerinde olan işletim sistemlerinin donanıma olan etkisi.

3 ay öncesi arazi işlerimde kullanmak için bi tablet almak istedim. hali hazırda android telefon kullandığımdan ve android'den beklediğim verimi alamadığımdan dolayı başlangıçta aklımda ipad vardı. ancak gerek 3gb ram kapasitesi olsun, gerekse de kaleminden dolayı olsun samsung'un yeni çıkan note 10.1 2014 edition'una yani yine android'e yöneldim ve gittim samsung note'yi aldım. hani insan 3 gb ram deyince şöyle rüzgar gibi bi alet bekliyor, en azından telefona oranla daha iyi bi performans bekliyor ya, tam bi hayal kırıklığı. benim 1 gb ram'li telefonumda olan kasılmalar bu alette de var. 3 gb ram'in yarısını zaten telefon kendisi kullanıyor. hadi güncelleştirme falan düzelir belki diyorsun ancak; tam bir yıl olmuş sen cihazı çıkaralı ve bu senin en üst cihazın ama ne hikmetse ne güncelleme var ne başka bişey geldi bu cihaza.

kısacası; android tam bi hayal kırıklığı. donanımsal olarak gerçekten güzel telefonlar var ama bu os ile bu telefonlar da maalesef cazibesini ve avantajını kaybediyor. aldığınız en üst segmentteki telefon bile 2 yılın sonunda şişiyor ve kullanması işkence halini alıyor. işte tam da bu sebepten dolayı iphone alınır. 4s kullanan adam bile hala sıkıntısız bi şekilde telefonunu kullanmaya devam ediyorsa abicim bu telefon alınır.

fiyat konusunda ise; bi telefona verilecek 2500 lira gerçekten de çok fazla. bu ister iphone olsun, ister samsung olsun gerçekten de çok fazla. ancak; piyasa şartları söz konusu olunca maalesef sadece yakınmaktan başka bişey yapamıyoruz.

işin özeti; bu telefon alınır. daha doğrusu, ios hatırına bu cihaz alınır.
0
kumlupara
(10.09.14)
herkesin de soyledigi gibi donanima degil yazilima, daha dogrusu "deneyim"e para veriyorsunuz.

benim bir cirpida sayacaklarim:

iOS, cok daha stabil. gereksiz ayarlar yok. calisiyor, kolay kolay bozulmuyor, donmuyor. kolay kolay sismiyor.

appstore'da app bulmak cok daha kolay. arama kismina "programadi" yazip aramaktan bahsetmiyorum. iyi programlari surekli olarak on plana cikarip indirmeni sagliyor.

appstore'daki programlar da zorlu bir onay surecinden geciyorlar. bunun sonucu olarak bir iki munferit ornek haricinde appstore'daki programlar da kolay kolay cokmuyor, adam gibi calisiyorlar ve en onemlisi kotu niyetli icerik barindirmiyorlar.

bana gore ios'un en onemli ozelligi ise konulan ozelliklerin oylesine konmamis olmasi. samsung'da falan bir dolu gereksiz ozellik var, bazilari sadece reklamlarda boyle ozellikler var diyebilmek icin konulmus ve gercek hayatta cok buyuk oranda kimsenin kullanmadigi ozellikler. iphone'da ise eger bir ozellik tanitiliyorsa gercekten ise yaradigi ve adam gibi calistigi icin konulmus oluyor. telefonun ozelliklerini daha buyuk bir yuzde ile kullaniyorsun.

bunun yaninda ios'un guncellemeleri geldiginde butun telefonlara ayni anda geliyor, patir kutur yukluyorsun ve gidiyorsun. android'de ise her telefona ayri ayri surum bekliyorsun, daha gecen sene aldigin telefonun yazilimi guncellenmeyebiliyor.

kimse sevmese bile (ben dahil) itunes'un muadili yok android'de. android'in nasil yedeklenecegi konusu hala karanlik, kies falan adam gibi calismiyor. s5 note 4 falan alanlar adres defterlerini outlook ile nasil senkronize edeceklerini bilmiyor. iphone'da boyle degil, takiyorsun, sync diyorsun, yedekliyor, senkronize ediyor, oyle yapiyor, boyle yapiyor.

bu arada, kimsenin isi dusmesin tabii ama apple magazalarinda (istanbul'da zorlu'da var, simdi akasya'ya aciliyor) musteri hizmetleri dersi veriliyor. telefonun ekrani mi kirildi? ekran degistirmek yerine ekran parasina yenisini veriyorlar. bugun git yarin gel, oyle olsun, boyle olsun yok. isin guzeli bunu yapmak icin fatura, garanti belgesi vs istemiyorlar. buradan aldigin iphone'la new york'taki appla magazasina girince catir catir is yapiyorsun.

bunlarin hepsini birlestirince yeterince ozelligi olan ve adam gibi calisan bir telefonla cok ozelligi olan ama bunlarin cogu adam gibi calismayan, bir sure sonra problem cikarmaya baslayan telefonu karsilastiriyoruz. hyundai i30'da ya da kia ceed'de her turlu aksesuar var ama ben almam mesela, gider biraz daha fazla para verir, daha az ozelligi olmasina ragmen golf alirim, hatta a180 alirim.

bir de, bazilari icin onemli olmasa da, samsung'un (ve digerlerinin) telefonlari ile apple telefonlari yan yana koydugunuzda birinin sanat eseri, digerlerinin elektronik cihaz oldugunu gorebiliyorsunuz. estetik onemli mi? butun gun boyunca elimde tasidigim bir cihaz icin onemli. 10 liraya pazardan tisort almak yerine 30 liraya lcwaikiki'den ya da 60 liraya levis'tan ya da 300 lira lacoste'dan almaniz gibi dusunun. pahali, belki ayni malzeme ama kesinlikle ayni degil.

kaldi ki benim anlamadigim, cok pahali diyenler gitsinler note 4 alsinlar, s5 alsinlar, 2010'da aldigim iphone 4 hala gumbur gumbur calisirken, ayni sene cikan s1'i hala calisan var mi? ayni soru s2 icin de gecerli? iphone'u uzun sure kullanacagin icin toplamda daha az para odersin.
0
co2s2
(10.09.14)
Apple ürünlerini gözünüz kapalı alın kullanın. He pahalıdır o zaman almayın ve çamur atmayıda bırakın.
0
mrmlq
(10.09.14)
dünya görüşüne dair 3 cümle kuramayacak ya da kurmaya bile yeltenmeyecek adamların apple ceo'su gibi car car car konuşmasından dolayı bu nefret var apple'a. bir şeye dair bu kadar KESKİN bir savunma yapılırsa, o itici olur.

yıllardır bilinen bir şey var. apple ürünü alırken yazılıma verirsiniz parayı, donanıma değil. göz boyaması için sanki dış donanımı alüminyumdan yapmak çok pahalıymışçasına onu yaparlar. kaz gelecek yerden tavuk esirgemezler. doğru bir pazarlama politikası, şu zamana kadar getirilerini de yaşadılar hep.

lâkin ileri seviye kullanıcıya asla apple kullandırtamazsın. android'in esnekliğinden vazgeçmez. ios ve android karşılaştırmasını ios'u çok güzel şekillendirilmiş bir cama benzetiyorsak ve android'i ise çamur sanatına benzeterek yapabiliriz. yapabilenin elinde android de baya muhteşem şekiller alır.
0
jacknife
(10.09.14)
tartışmaları takip ediyorum, ortalama bir son kullanıcı olarak diyebileceğim tek şey, android'in ve samsung'un neden bu kadar aşağılandığını anlamıyorum.
3 sene evvel s2 almıştım, o telefon şu an ailemden başka birinde, yoğun kullanıldığı halde hala hiçbir tekleme kasma olmadan mükemmel çalışıyor.
bende 1 yıldır s4 var, bir kere kasılma, kitlenme problemi olmadı. yağ gibi kayıyor telefon, ne telefon rehberi yavaşlaması ne de kamera problemi oldu. yoğunlukla ofis uygulamaları kullanıyorum o yüzden oyun konusunu bilemiyorum.
ama şıklığı, hızı, stabilitesi ve hatta aptal facebook'u kaldırdığımdan beri pil ömrü açısından s4'te hiçbir problem yaşamadım. o yüzden iphone tip olarak, uygulama kalitesi olarak üstün olsa da o kadar para vermeye değer gelmiyor bana en azından şu an. 6 serisi de bu fikrimi değiştirecek gibi değil.
0
lily briscoe
(10.09.14)
paran varsa ve ihtiyacın varsa alınır. bu iki şarttan birini sağlamıyorsa almazsın. benim param var ama hala galaxy s2 kullanıyorum mesela ne para vereceğim telefona
0
argent dawn
(10.09.14)
Benim anlamadığım "şu özellik bu sene android'de vardı, iphone'da yeni" muhabbeti.

mesela özelliği koymak değil, aktif olarak kullanmak. O konuda da apple lokomotif olarak gitmeye devam ediyor.

NFC yıllardır var android telefonlarda, onu yapabilirsiniz bunu yapabilirsiniz dendi, kaç kişi ne yaptı? O zamanlar da "teorik olarak kredi kartı gibi kullanılabilir" dendi, ama uygulamaya geçmedi. Apple şimdi başlatacak bunu. O zaman da iki sene önce böyle bir özelliği olması bir şey ifade etmiyor.

Trend belirleyen apple olunca adamların özelliği iki sene sonra koyması apple kullanıcılarına bir dezavantaj olmuyor.

Bir de bu karşılaştırmalar sonucu zorla kimse kimseye bir şey aldırmıyor. Herkes kendi karar versin verilen paraya deyip değmediğini. Değdiğini düşünenler alıyor işte.
0
burfak
(10.09.14)
(11)

Film tavsiyesi

kelbukel
Bu akşam evde tekim, bayanım, gergin ve aşırı dram filmler tercihim değil bu akşam için.. Böyle içimi daraltmayıp açacak, 'eat pray love' tarzında ne tavsiye edersiniz bana?
Bu akşam evde tekim, bayanım, gergin ve aşırı dram filmler tercihim değil bu akşam için.. Böyle içimi daraltmayıp açacak, 'eat pray love' tarzında ne tavsiye edersiniz bana?
0
kelbukel
(09.09.14)
"The holiday" geldi aklıma. Bir de yine Cameron Diaz What Happens In Vegas'tı sanırım adı, o da iyi gelebilir çok eğlenceliydi
0
mutlusismankedi2015
(09.09.14)
Im Juli (bu tür ortamlardaki öneri sıklığı nedeniyle popüler ve dolayısıyla izlenmeme olasılığı düşük olsa da birisi önerecekti kesin)
0
candanag
(09.09.14)
Silver linings playbook
Cast away on the moon
Her
Breakfast at Tiffany's
Garden state
Sideways
Submarine
0
[silinmiş]
(09.09.14)
burada çok sık tavsiye edildiği için we're the millers'ı izledim geçenlerde, eğlenceliydi.
0
lily briscoe
(09.09.14)
3 idiots
0
emininsel
(09.09.14)
Enough said
0
fistikliemenems
(09.09.14)
storax
(09.09.14)
Incendies.
0
angelus
(09.09.14)
douche bag +1
0
cok iyi yol
(09.09.14)
bir aradayız hepsi bu
0
kronikdepresifelvira
(09.09.14)
incendies -1
@angelus deli misin arkadaşım ya kız iç açıcı film demiş, senin önerdiğin şeye bak.
değil iç açmak, şu filmi izlediğim günden beri içim kömür karası :( lütfen ya :(
0
eskiden sizofrendim simdi iyiyiz
(09.09.14)
(7)

Çocukluğumdan beri bulmayı çok istediğim 90'ların yabancı kadın şarkısı

mücrim
Arkadaşlar selamlar, çocukluğumdan beri bulmayı çok istediğim fazla arayamadığım bir 90lar şarkısını buldurmanızı ümit ediyorum.- KADIN SÖYLÜYOR!- 1998 yılında keşfetmiştim- Şarkının girişinda kadın rahatça konuşuyor konuşuyor rahatça konuşuyor slow bir müzik eşliğinde.- Kadın 1 dakikaya yakın rahat
Arkadaşlar selamlar, çocukluğumdan beri bulmayı çok istediğim fazla arayamadığım bir 90lar şarkısını buldurmanızı ümit ediyorum.

- KADIN SÖYLÜYOR!
- 1998 yılında keşfetmiştim
- Şarkının girişinda kadın rahatça konuşuyor konuşuyor rahatça konuşuyor slow bir müzik eşliğinde.
- Kadın 1 dakikaya yakın rahatça konuştuktan sonra çok güzel tempolu İNCEDEN KALIN NOTALARA DOĞRU tempolu harika bir müzik giriyor.
- Bu inceden kalın notalara doğru giden harikulade tempolu müzik şarkıda 3-4 yerde daha çalıyor.
- Madonna veya Whitney Houston olabilir.

Bir hatırlamaya çalışın ne olur. Çocukken çok dinlerdim o zamanda adını bilmezdim
0
mücrim
(09.09.14)
kadın konuşuyor, 90'lar deyince tam sibel alaş'ı yapıştıracaktım ki...ingilizceymiş

o halde lisa stansfield - all around the world geldi aklıma?
www.youtube.com
0
lily briscoe
(09.09.14)
acaba?

www.youtube.com

edit: ama 1 dakika konuşmuyor :D
edit2: ama sanki eskiden o giriş daha uzundu..
edit3: şarkıy 87'de çıkardı madonna ama 98'de tanımış olman abes olmazdı.
0
air
(09.09.14)
Mariah Carey - my all olabilir mi?
0
dasblankewesen
(09.09.14)
maalesef hiçbiri değil arkadaşlar
0
🌸mücrim
(09.09.14)
arkadaşlar buldummmmmmmmmm çok sevinçliyim. tamda litvanyaya yenilmenin üzüntüsünün üstüne ilaç gibi geldiiiii :D

www.youtube.com
0
🌸mücrim
(09.09.14)
asıl versiyonunu dinle bari? bu club mix neymiş
www.youtube.com
0
lily briscoe
(10.09.14)
benim çocukken dinlediğim club mix olanıydı istediğim oydu, bu sade olanı deil
0
🌸mücrim
(10.09.14)
(4)

amazon kindle alayım mı?

sinceraman
yakın zamanda kardeşimin doğum günü var da kindle alma niyetim var, sizce almaya değer mi? nereden almalıyım? kullanıp memnun kalan/kalmayanlar var mı?
yakın zamanda kardeşimin doğum günü var da kindle alma niyetim var, sizce almaya değer mi? nereden almalıyım? kullanıp memnun kalan/kalmayanlar var mı?
0
sinceraman
(09.09.14)
daha cok formata destegi oldugu icin kobo almayi dusunuyorum ben. ama simdilik kiz arkadasimin kindle paper white i kullaniyorum, gayet guzel alet.
0
fortisvita
(09.09.14)
kardeşinin kitap sevgisine göre değişir. kindle nereden bakarsan 300tl kısa zamanda kardeşin 300tl lik kitap okuyacaksa al. tabi onun okumak istediği kitapları internette uygun formatta var mı bu da önemli. ben 3-4 yıl önce kindle keyboard almıştım hala kullanıyorum ve memnunum istediğim kitapları buluyorum ve rahatlıkla okuyorum ama kardeşimım okuduğu kitapların genelde sadece pdfsi bulunuyor ve mobiye çevirince çok saçma sapan oluyor bu yüzden o ya kitabı basılı alır yada bilgisayarından okur.
0
kuzey li
(09.09.14)
al.

türkçe içeriğin ingilizceye göre daha az olduğunu unutma.
0
fever
(09.09.14)
kobo var bende.
bütün formatları destekliyor. gayet güzel.
0
lily briscoe
(09.09.14)
(4)

kılıf sorusu

habib
kılıf dediğim sadece telefonun kenarında çerçeve var arkasında yok.arkası beyaz önü siyah olan telefonabeyaz kılıf mı siyah kılıf mı sizce ?
kılıf dediğim sadece telefonun kenarında çerçeve var arkasında yok.

arkası beyaz önü siyah olan telefona

beyaz kılıf mı siyah kılıf mı sizce ?
0
habib
(09.09.14)
siyah tabi
0
esas itibariyle
(09.09.14)
siyah.
0
devilred
(09.09.14)
o bumper cover degil mi? siyah eger mat ise. ya da mat metal.
0
portmanto
(09.09.14)
telefonun renginden bağımsız olarak siyah kılıf diyorum.
açık renk kılıflar çok kirleniyor.
0
lily briscoe
(09.09.14)
(4)

samsung s3

aelfinn
bu telefondan öyle sıkıldım öyle sıkıldım ki anlatamam. iphone alasım var ama param da yok. 4s ile takas ederler mi? piyasayı hiç bilmiyorum. telefoncuya mı gitsem internetten mi kovalasam? tabi eder mi onu bi öğrenmem lazım. edit: üstüne max 100 falan verebilirim.saygılarrrr
bu telefondan öyle sıkıldım öyle sıkıldım ki anlatamam. iphone alasım var ama param da yok. 4s ile takas ederler mi? piyasayı hiç bilmiyorum. telefoncuya mı gitsem internetten mi kovalasam? tabi eder mi onu bi öğrenmem lazım.

edit: üstüne max 100 falan verebilirim.

saygılarrrr
0
aelfinn
(09.09.14)
Sıkılma sebebini söyle çözüm üretelim. Parayı sokakta kazanmıyorsun belli ki.
0
osurdum
(09.09.14)
@osurdum telefonu 2 yıldan fazladır kullanıyorum. sıkılma sebebim yavaşlığı+şarjın çok çabuk gitmeye başlaması. bu yavaşlığı çözeyim diye rom olaylarına gireyim dedim onu da beceremedim. iphone kullanıyor herkes lan çat çat fb ye giriyor programlar açılıyor.
0
🌸aelfinn
(09.09.14)
Cyanogenmod installer diye arat, rom olayını hiç bilmeyen birisi bile kurabilir.

Sarj konusunu da 3000 mahlık orjinal batarya satılıyor(üzerindeki orjinal 2100mah), telefon biraz genişliyor ama gayet uzun gidiyor. 100 lira civarı bir fiyatı var, o farka vereceğin parayı ona verebilirsin.
0
osurdum
(09.09.14)
şimdi onu satmaya uğraşacaksın üstüne ikinci el iphone kovalayacaksın, ordan da bi kazık yiyeceksin canın sıkılacak. e paran da yokmuş.
s3 güzel telefon. sen şimdi onu bilgisayarına bağla, güzelce her şeyini yedekle.
sonra fabrika ayarlarına bi döndür.
sadece gerçekten kullandığın programları indir. değişik bir duvar kağıdı koy.
facebook kurma. telefonun şarjını su gibi içen program o. hele messengerı sakın kurma.
hiç kurtarmıyorsa yeni bir pil al.
sıkıldıysan yeni bir kılıf bak, etsy gibi yerlerden de bakabilirsin değişik şeyler var.
gıcır s3'ün hayırlı olsun.
0
lily briscoe
(09.09.14)
(6)

Ekşiduyuru sabah sporu ekibi

greatviolinist
Herkese Günaydınhttp://eksiduyu.ru/831520http://eksiduyu.ru/831463Kimler bizimle spor yaptı veya yapıyor?
Herkese Günaydın

eksiduyu.ru
eksiduyu.ru

Kimler bizimle spor yaptı veya yapıyor?
0
greatviolinist
(08.09.14)
Ben uyandığım gibi ufak bir Tabata attıracaktım da unutmuşum.
0
arnold schwarzeneger
(08.09.14)
Benim normalde bu saate kadar bitirmem lazımdı lakin bugün işe gitmediğim için biraz sallıyorum; 10.30 gibi başlar 12'de bitiririm gibime geliyor.

Edit: Bu arada ben kendi programımdan bahsediyorum, linktekilerin 1 buçuk saat sürmeyeceğinin ben de farkındayım.
0
angelus
(08.09.14)
sabahin 5:30'unda 10 dk buz gibi suyun altinda ziplaya ziplaya durdum. sayilir mi
0
brawler
(08.09.14)
geç kaldığım için yapamadım. öğle aramda telafi edicem.
0
111111
(08.09.14)
@brawler, vücut bazal metabolizmanın 1700 kalorisini sadece vücut sıcaklığını 37 derecede tutmak için harcıyor. Yani koskoca vücut 300 kaloriyle çalışırken sırf vücut sıcaklığı için 1700 kalori harcıyoruz. Yani siz de baya kazançlı sayılırsınız bu durumda.
0
angelus
(08.09.14)
ben!
0
lily briscoe
(08.09.14)
(25)

tezer özlü hakkında ne düşünüyorsunuz?

pescador
benim resmen alerjim var bu kadına. türk edebiyatının lirik prensesi falan demiyorlar mı bir de düşüp ölesim geliyor. bizim 12 yaşında msn iletimize yazdığımız şeyleri yazmış resmen. olay örgüsü yok bi şey yok, karman çorman aklına ne geliyorsa anlatmış. evliliğe karşı ama defalarca evlenmiş falan m
benim resmen alerjim var bu kadına. türk edebiyatının lirik prensesi falan demiyorlar mı bir de düşüp ölesim geliyor. bizim 12 yaşında msn iletimize yazdığımız şeyleri yazmış resmen. olay örgüsü yok bi şey yok, karman çorman aklına ne geliyorsa anlatmış. evliliğe karşı ama defalarca evlenmiş falan mesela böyle komik komik icraatları olan bi abla.

siz ne düşünüyorsunuz? ben okumadan önce, bana çok önermişlerdi. sen çok seversin falan dediler. pavese'yi seven bunu da sever dediler. okuduktan sonra bunu söyleyen herkesle iletişimi kestim. pavese'yle tezer özlü'yü aynı cümlede kullanmak bile pavese'ye hakaret olur diye düşünüyorum.

allah aşkına bu kezo abla ne yazmış türk edebiyatının lirik prensesi olacak kadar?
0
pescador
(07.09.14)
senin kadar ağır olmasa da benzer şeyler düşünüyorum, biraz abartılmış bence de.
0
111111
(07.09.14)
bir bu iki oruç aruoba. felsefe bölümünde satılıyo bi de kitapları sfjdhjkvb. senden daha bile ağır düşünüyorum.

edit: 3. de bilge karasu. güzel cümleleri yok demiyorum ama tam bir overrated.
0
mula
(07.09.14)
@111111, ağır tepki göstermemin sebebi abartılmış olması. öyle bir huyum var, yüksek beklentiyle giriştiğim işlerde beklediğimi bulamazsam manyak gibi saldırıyorum. yani sıradan bir yazar olarak okusaydım böyle tepki vermezdim, "güzel değilmiş" deyip geçerdim. ama yani insanlar pavese'nin ruh eşi falan dediler buna ya. ben de sanıyorum ki pavese gibi bi şey okuycam mk. uzaktan yakından alakası yok. melankolik, depresif, herkesin aklına gelen şeyleri yazmış bi kadın alt tarafı.
0
🌸pescador
(07.09.14)
bunun uk modeli woolf, usa modeli de plath'dir. woolf elbette en kalitelileridir.
0
mula
(07.09.14)
hahahahhaha bilge karasuya overrated denmiş hahahahah hohohoho hihihihi

tezer özlü konusunda haklı sayılırsın. sandığın kadar haklı sayılmazsın ama. ona gelene kadar kimleri topa tutmak lazım... bazen güzel şeyler yakaladığını düşünüyorum tezer özlünün. kalanlar kitabı çok ince ve köksüzlüğü çok naif anlatan bir kitaptı mesela. uzatmadan yazsa hoş yani. paveseyi ise abartmışsın bence. ben de onda ne var anlayamıyorum. iki yazarda da aynı yapmacıklığı gözlemledim.

okumadıysan fernando pessoa'dan huzursuzlugun kitabı'nı öneririm. ben bu zamana kadar okumuş muyum diyeceksin.
0
denne
(07.09.14)
@denne, yok yok pavese'nin müthiş bir yazar olduğunu düşündüğüm sanılmasın. ama ben o amcayı intihar etmeye niyetlendiğim bir dönemde okumuştum ve biraz da onun etkisiyle seçtim şu anki bölümümü, italyan dili edebiyatını. o yüzden kendisi benim için abi gibidir, yani objektif olarak değerlendiremeyebilirim evet. ama buzzati'yi veya levi'yi çok daha rahat ve daha çok keyif alarak okuyorum, o da bir gerçek.

pavese amca gerçek geliyordu bana. adam her şeyden önce roman yazabiliyordu. yazdığı şeyde o melankolisinin tadını alabiliyordun. hoşuma gidiyordu. yapmacık, basit, dandik görünmüyordu. o depresif havayı, hüznü çok iyi yediriyordu yazdığı hikayeye.

bu tezer özlü, sözlükteki bir yazarın deyişiyle, tam anlamıyla duygu intihalcisi. üslubu falan acayip yapmacık geliyor bana. bir de hangi kitabının başındaydı ya, kafka'nın güncelliğiyle yaşamak acınası bilmem neyimizin bilmem nesi... o tarz bi söz vardı. dönüşüm'ün önsözünde çevirmen notu olarak yer alıyordu.

yani şimdi soruyorum, allah aşkına tezer özlü kafka'nın yazdığı şeyin önsözünde sözüne yer verilecek bir yazar mı?
0
🌸pescador
(07.09.14)
asıl tezer özlü'yü beğenmemek bir sivrilme biçimi oldu son zamanlarda.
sırayla
nietzsche okuduğunu varsayarak, 'beni öldürmeyen şey güçlendirir' demiş adam bu ve binlerce ergen sözü gibi. ama adamın felsefe biliminde tanrıyı yendiği iddia ediliyor.bir söz ergenlerde karşılık buluyor ve kulağa hoş geliyorsa sözün kötü olduğu anlamına gelmez.
evliliğe karşı olduğu kısmı hayatının bir dönemi olabilir mi sence? bu kadın yurt dışında da yıllarca yaşamış türkiye'de akıl hastanesinde uzun süre kalmış ve ruhu buhranlı yalnızlıkla ölesiye problemli bir kadın.fikirleri elbette değişebilir. ki bu onun özel hayatıdır ve yargılayamazsın
pavese seven bunu da sevdi kısmı ise tam facia.sen ne kattın türk edebiyata bu kadını yargılayacak. sen pavese ile tezer özlü'yü aynı cümlede kullanmanın pavese'ye hakaret olacağı kanaatine nasıl vardın?
arkadaş çıldırtıyorsunuz insanı, bir yazarı yargılayabilirsin kendi içinde, kesinlikle sevmeyebilirsin. ama ahkam kesmek ne kadar rahat. ona kaydım tezer'i siktir ettim. pavese'ye verdim.sonra gittim evde anam legende başımı yıkadı.
kezo abla demiş bide yahu. arkadaş ben hep diyorum interneti mülakatla dağıtacan. her isteyen evine bağlayıp internet cafeden girince böyle oluyor
0
devcileyin,
(07.09.14)
@devcileyin, benim kendi görüşüm bu, bu kadar basit. edebi anlamda hiçbir şey üretmeyen, yalnız ve melankolik olmasıyla ün yapmış bir kadının "evliliğe karşıyım yea" tribi yapıp evlenmesi özel hayatının dışında eleştirilebilir bir şeydir bana göre, kimse kusura bakmasın.

nietzsche'nin söylediği tek bir sözle adamı ergen gibi göstermeye çalışmak da şahaneymiş. nietzsche'nin yazdıklarına, yaptıklarına bak bir de tezer özlü'nünkilere.
0
🌸pescador
(07.09.14)
@bob's rotten head, sen zamanında da böyle mal mal cevaplar veriyordun. o yüzden mallar listesindesin zaten. söyleyeceğin bir şey varsa buyur yaz. triplere bak lan, internet herkese verilmemeliymiş de bilmem ne jsafhsjk
0
🌸pescador
(07.09.14)
doğru diyosun. türk edebiyatında genel bir kusur olabilir bu. nedense eskilerde yerini yapan herhangi birilerini çok yüceltmiş okurlar ve edebiyat çevreleri. örneğin cemal süreya şimdi yaşasa twitter şairi olurdu gibime geliyor. tezer özlüde de o var, şimdinin sözlükçüsü blogcusu gibi yazmış o zamanlar. birini kendine çok yakın hissedebilirsin ama onunla özdeşleşmek ve dilini sanki onunla oluşturmuş olmak bana tuhaf geliyor. çok fazla çöp var maalesef ve ayıklaması zor.
0
denne
(07.09.14)
@pescador kardeş italyan edebiyatına ver kendini. svevo öneriyorum, allah orijinal dilinden okumayı da nasip etsin inş.
0
mula
(07.09.14)
Tezer özlü/oruç aruoba konusunda kesinlikle +111 mula.
Ek: okurun edebiyata katkıda bulunması gerekmez.istediği gibi yorumlar,ahkam keser. Müziğe katkısı olmayan Türk popçularını yerebilir. Tüketici biziz.
0
me gusta
(07.09.14)
evet me gusta söylemese unutacaktım, ben eleştirmek için edebiyata bir şey katmak zorunda değilim. anneliği eleştirmek için çocuk yapmama gerek yok. bu saçmasapan fikirleri kim sokuyor aklınıza bilmiyorum ama her yerde var sizin gibilerden. eleştirdiğin an başlıyorlar "SEN YAP ÖYLEYSE" diye ahah.
0
🌸pescador
(07.09.14)
ama senin şu dediğine takıldım, "olay örgüsü yok bi şey yok, karman çorman aklına ne geliyorsa anlatmış"
neden bir biçimi olmak zorunda ki? çok fazla kurallara tabi kılmamak lazım edebiyatı. ve devcileyin deyince hatırladım hakikaten zor bi yaşamı olmuş ve az önce bahsettiğim köksüzlük hissinden hareketle zaten evliliğe karşı olması ama defalarca evlenmesi normal. sıcaklık aramak bulacağına inanmak bulamamak ve bırakmak şeklinde ilerleyen bir zincir bu. sonra yeniden umut evresi.
bir de sylvia plath'a da sallanmış. çok merak ediyorum üzgün yalnız içli ve yazabilen kadınlardan sevdiğiniz kimse var mı yoksa genel olarak kadınsı buhranları buhrandan saymıyor musunuz?
0
denne
(07.09.14)
arkadaşım istediğiniz gibi ahkam kesemezsiniz edebiyatta. soyuttur çünkü. ben sevmedim diyebilirsiniz, nesini sevdin diye sorabilirsiniz ama edebiyata bir şey katmadığını iddia edemezsiniz. çünkü katmadığı edebiyat sizin edebiyatınızdır. ki düşünsel olarak bir kadının başkaldırısıdır bir yerde tezer özlü. kadın olduğu için bile biricik bir katkıdır.
sadece evet maalesef tüketici olduğunuz için yorum yapma hakkına sahipsiniz ve hakkınız olandan çok kullanıyorsunuz

benim bu kadar canhıraş savunmamın sebebi son zamanlarda okuyucunun karar merci gibi davranması.sanki anasını satayım tezer özlü hiç gelmemiş olsa dünya daha iyi bir yer olacakmış gibi davranılması.
0
devcileyin,
(07.09.14)
tezer özlü'nün sevdiğim yanları geçicilik, yolculuk temalarını kullanması. ama küçük burjuva durumu can sıkıcı. bir yenilik yok, katkı yok. o yüzden sevemiyorum.

virginia woolf karşılaştırmasını asla kabul etmem yalnız. woolf bunalım hatun evet ama bunalım onu tanımlayan tek şey değil asla. woolf içinde bulunduğu dönemin bunalımını tanımlamıştır hatta.
savaş, iletişimsizlik, cinsiyetçilik, bir sanatçı olarak kadın gibi temaların yanında mekan kullanımı, sembolizmi, sonracığıma yazım tekniklerini kullanışı, mesela bilinç akışı, zaman atlamaları... yabancılaşmayı, içe kapanmayı, uzaklaşmayı mükemmel anlatır.
woolf çok başkadır, yetenektir. biraz modernist edebiyat neymiş öğrenelim öyle konuşalım lütfen. entry-nick uyumu oldu, burada kesiyorum.

oruç aruoba meselesine ise katılıyorum.
0
lily briscoe
(07.09.14)
bu tarz yazan başka kadın yazar okumadım sanırım. okuduysam da böyle sinir olacak kadar dikkatimi çekmedi. sorun kesinlikle kadın olması değil. çok abartılması ve bana göre yapmacık olması.

evet, elbette ki olay örgüsü olmak zorunda değil ama aklına geleni yazan biri diğer yazarlardan niye ayrılır, ya da neden "yazar" olarak kabul edilir onu da kendime sormadan edemiyorum. yani ben kendini rahat ifade edebilen, kendi çapında iyi yazabilen bir insanım. ve inanın, tezer özlü'nün yazdıklarını ben yazsaydım, kimse bana "yazar" demezdi.

bence edebiyatçı olmak, edebiyata bir şeyler katmak bundan daha fazlası olmalı. biraz da bu yüzden sevmiyorum tezer özlü'yü. yani yaptığında herhangi bir özellik, farklılık göremiyorum. onun kadar iyi yazabilen pek çok sözlükçü, blogger olduğundan eminim.
0
🌸pescador
(07.09.14)
Tezer ozlu ruhsal bunalimlarla dolu bi yasam gecirmis bi kadin ve yazdigi hicbi seyi okurken edebi kaygi guttugu veya begenilesi bi roman yazmaya calistigi algisina kapilmadim. Kafasinda donup duran seyleri oylece kagida dokmus bence, oyle olunca da, aslinda dedigin gibi, herkesin dusunebilcegi seyleri okuyoruz ondan. Ama guzelligi de burdadir belki, ortada kurmaca veya satis kaygisiyla yazilmis bi seyler yok (onlar da cok degerli olabiliyo, ama daha farkli sadece), samimi ic dokmeler var. Beklentiyi dogru yerde ve olcude tutarak okuyunca iyi eserler oldugunu dusunuyorum tezer ozlunun kitaplarinin. Ama sarsici bi olay orgusu, roman, vs beklentisiyle okusaydim az cok senin gibi dusunurdum heralde.
0
saçdemeti
(07.09.14)
yanıtları ve duyurunuzu okumadan sadece sorunuza cevap veriyorum, yazıldıysa affola:

yaşamın ucuna yolculuk kitabını okumuştum. bir daha da hiçbir kitabını elime almam arkadaş. kitap resmen "ben yurtdışı gördüm." kafasıyla yazılmıştı. bir kurgu, olay örgüsü filan da yoktu yani.
0
yns
(08.09.14)
bir kurgu olay örgüsü falan beklenmemesi gereken kadın yazar.

öncelikle türk edebiyatına bakın ve kadın yazarları seçin. kaç tane var ki zaten.

ayşe o sabah kalktığında çok mutluydu çünkü babasını görecekti gibi salak salak basit cümleler yazmıyor diye kadını çöpe atamazsınız.

insanın çaresizliğini ve ölen bir varlık olduğunu gayet iyi bir dille anlatmış yazardır. tarzın değilse git ayşe kulin oku.
0
hayir anlatamadim ki sana
(08.09.14)
@hayir anlatamadim ki sana, "ayşe sabah uyandı" kadar salak geliyor bana yazdıkları ve bu tamamen benim fikrim. ben size benimle aynı fikirde misiniz diye sordum. otorite olduğumu, kuralları benim koyduğumu nereden çıkardınız onu anlamıyorum.

konumuz tezer özlü. tezer özlü'yü beğenmedim diye ayşe kulin'e ya da bana niye laf çakıyorsun?
0
🌸pescador
(08.09.14)
once elestırdıgım sonra savundugum soylendı. hayır, edebıyatın sekılsızlıgını savunmusum ve sylviayı neden harcadınız demısım.
Tezer ozlunun hayatı zordur sancıları olmustur baskaldırıdır oralara tamam. Ama yasamın ucuna yolculuk pavese sayıklamasından baska nedır tam olarak bılemıyorum. Sureklı alıntılar yapmıs, yazarla ve kahramanlarla kurdugu bagları anlatmıs mezarına gıtmıs bır nevı hacı olmus vs. Ya bu kadının kendısı nerde? Kendı dılı anlatısı nerde. Ha bu anlatı degıl mı anlatı ama baskaları uzerınden 'baska' sevgısıyle, ozdeslıgıyle dıle getırılmıs bı anlatı. Kendı olamamıslıgı gosterıyor sankı. Benı sınır eden bu yoksa sozlukte pavese baslıgında anlatsa hos olabılırdı. Ya da kıtap eklerınde fılan yazsa. Sureklı baskalarının, kendımızce yucelttıklerımızın bahsı bana hos gelmıyor. Epıgraf kullanımını da mumkun oldugunca az gormek ıstıyorum benzer sebepten. Benım ıcın bu dava kendı olmak davasıdır yanı yoldaslar.
kendısı oyle bır kaygı gutmemıs olabılır pekı yazmak ıhtıyacını neden duymus oyleyse? Kendısı olmayan bı seyle kendı olmak cabası bu. Okur sımarıklıgı fılan da degıl, elestırılemez damganız cok gereksız.
0
denne
(08.09.14)
Üslubunu sevmemenizi, yazılarının sizi sıktığını saçma bulmanızı vs anlayabilirim gayet doğal ancak kriteriniz "olay örgüsü yok bir şey yok, karman çorman" olmamalı.

Sorunuza gelince, zaman zaman fazla karanlık bulsam da genel olarak 'sevmedim' diyemem, yayımlanmış tüm eserlerini okudum. 'Lirik prenses' gibi damgalardan ise genel olarak hoşlanmam.
0
mutlusismankedi2015
(08.09.14)
Aynen katılıyorum.Kitabını okumadım, alıntılarını okudum arkadaş sayesinde bol bol. Ben bir yazarlık ışıltısı göremedim yazdıklarında. Türkçe eğitimi almış kronik depresif birinin eline kalem verip içinden ne geçiyosa yaz desen Tezer Özlü'den kötü yazmaz bence. Tamam depresifler kendini buluyor olabilir ama edebiyat bu deyil be kardeşim.
0
yarmasimo
(08.09.14)
Siz güzel giyinenleri seversiniz içi boş olsa da. O yüzden güzel giyiniyorum tarzı bir meydan okuması (!) var görmüşsündür. Ne kadar marcinal değil mi? "Madem öyle istediğiniz gibi olayım" duruşu ne kadar da asice. Anarşi ateşime benzin döktü adeta.
0
yarmasimo
(08.09.14)
(3)

Spor yapmayanlar her sabah spora var mısınız 2?(videolar)

greatviolinist
Evet dostlar yaklaşık 1 saat önce girdiğim birinci listenin videoları için buradan;1 dakika downward dog: http://www.youtube.com/watch?v=rbJaj0Aqw5k20 jumping jack: http://youtu.be/UpH7rm0cYbM?t=52s5 arm swings: http://www.youtube.com/watch?v=EaGw37FbU0Y10 squats: http://www.youtube.com/watch?v=jGQ8
Evet dostlar yaklaşık 1 saat önce girdiğim birinci listenin videoları için buradan;

1 dakika downward dog: www.youtube.com
20 jumping jack: youtu.be
5 arm swings: www.youtube.com
10 squats: www.youtube.com
10 uppercuts: www.youtube.com (bildiğin aparkat yani ryu'nun aduketi)
25 wall push ups: www.youtube.com (duvara dayanıp şınav çekiosun bu)
30 jumping jacks: yukarıda
30 saniye triceps strech: www.youtube.com
1 dakika downwar dog: yukarıda var zaten

diğerinin resimleri var zaten

images-cdn.9gag.com

Bizle yapacak olan var mı?
0
greatviolinist
(07.09.14)
ben varım, iki duyuruyu da favoriledim hadi bakalım.
0
111111
(07.09.14)
challenge accepted tamam
ama şimdi ben ham vücuduma yarın sabah bunları yaparsam çok fena kas ağrısı yapmaz mı?
nasıl başlamak lazım?
bir de öncesinde bir şey yiyor muyuz? öncesinde / sonrasında ne yemek lazım?
0
lily briscoe
(07.09.14)
valla ben aç başlıyorum. belki ufak bi atıştırmalık iyi gider yarım saat önceden eğer daha erken kalkıosanız tabi.

ama suyu ihmal etmeyin aman
0
🌸greatviolinist
(07.09.14)
(1)

renkli vernik kullanan var mı?

diskbudur
mutfak dolaplarının rengini değiştirmek istiyoruz. renkli vernik işe yarar mı? https://www.google.com.tr/search?q=renkli+vernik&oq=re&aqs=chrome.0.69i59j69i57j0l4.2208j0j7&sourceid=chrome&es_sm=122&ie=UTF-8daha önce bu uygulamayı yapan oldu mu? renk değiştirirler mi?teşekkürler.
mutfak dolaplarının rengini değiştirmek istiyoruz. renkli vernik işe yarar mı?

www.google.com.tr

daha önce bu uygulamayı yapan oldu mu? renk değiştirirler mi?

teşekkürler.
0
diskbudur
(07.09.14)
şurada mobilya boyama anlatılmış bir bakın isterseniz:
www.turuncuoda.com
'boya bilgileri' kategorisindeki diğer yazılara da bakabilirsiniz.
bu blogun sahibi bayağı meşgul bu işlerle.
0
lily briscoe
(07.09.14)
(8)

neden hayır diyemiyorum?

m e b
biraz iç dökmeye benzeyecek, uzun olacak ama anlatma ihtiyacı duyuyorum. ben oldum olası, eğer o şey benden başkasını etkilemeyecekse hiçbir şeye hayır diyemiyorum. bu konuda çok yumuşak başlıyım, hemen eziliyorum milletin istekleriyle. hem karşımdakini üzmemeye çalışıyorum, hem ona faydam dokunsun
biraz iç dökmeye benzeyecek, uzun olacak ama anlatma ihtiyacı duyuyorum.
ben oldum olası, eğer o şey benden başkasını etkilemeyecekse hiçbir şeye hayır diyemiyorum. bu konuda çok yumuşak başlıyım, hemen eziliyorum milletin istekleriyle. hem karşımdakini üzmemeye çalışıyorum, hem ona faydam dokunsun ki mutlu olsun istiyorum ama sonuçta ne olursa olsun hep ben üzülüyorum. bu özelliğimden dolayı geçmişten günümüze hep peçete gibi kullan-at bir yapıda oldum millet için. sevdiklerimin gözünde bile böyle olmam beni daha da yıpratıyor, üzüyor ve hep mutsuz olmama neden oluyor.

senelerdir dostsuzdum ta ki üniversiteye gelene kadar. yurtta çok sevdiğim insanlarla tanıştım. ama genel olarak görüyorum ki bu dostlukta bile çıkar ilişkileri var. kimse sınrlarını esnetmiyor, "biraz da burnumdan kıl aldırayım canım" demiyor kendileri haksız olduklarında bile. üstelik bu ilişkiye "dostluk" adını veren bir tek ben varım.

neyse, böyle olmasına rağmen bu "dost"larım, en çok vakit geçirdiğim dostlarım yurttan eve çıkma kararı aldılar. yalnız burada iki sorun var:

1. kendileri buna son anda karar verdiler. ve hiçbir şekilde "eve çıkarız" filan demiyorlardı önceden. hatta içlerinden biri, en çok takıldığımız arkadaşımızdan biri "o adamlarla eve çıkılmaz. güvenmiyorum bile" tarzında açıklamalar yapan biriydi gizliden gizliye. şimdi bu arkadaş sırf eve çıkmak kendisi için uygun olacak diye hem bu işe destek verdi hem de tükürdüğünü yaladı ve diğerleriyle eve çıkma kararı aldı. ve beni yoksaydılar. en sonunda da beni ikna etmeye çalıştılar.

2. bir de kyk'da olduğumuz için fiyat ve kalite olarak en rahat yerdeyiz. şimdi onlara uygun olan durum bir tek bana ekonomik anlamda daha pahalıya mal olacak. senelerdir kendi evimde hazır sofraya oturmadım. hep ben yemek hazırladım evde.


yurtta rahat rahat her şeyim hazırken, fatura-yemek-diğer ev masrafları derdi yokken, onların teklifini kabul ederek bu rahatlıkları ayağımla teptim. o allah'ın belası yumuşak yüzlülüğüm beni yine zora sokacak. eylülün 15'inde okullar açılacak ve biz hala ev bulamadık...
yine başkasının rahatlığı için kendi rahatlığımı bok ettim...


yazdıklarımdan ne anlarsınız bilmiyorum ama durum böyle işte...
0
m e b
(07.09.14)
senin durumun bana yes man filmini hatirlatti. senin bence biraz ozguven depolaman lazim. sorunun kaynagini orada goruyorum ben.
0
charlotte blanc
(07.09.14)
bir an önce bu durumdan kurtulman gerek.
sen de çıkar ilişkine başlaman gerek...

mümkün müdür bilmiyorum ama şu ev olayında arkadaşlarını satarak başlayabilirsin,
yoksa dediğin gibi evdeki tüm işler sana kalacak büyük ihtimalle.
0
livaneli kadir
(07.09.14)
Çünkü hayır dersen insanların seni terk edeceğinden veya reddedeceğinden korkuyorsun.
Özgüven düşüklüğünden oluyor bu.
Herkesin başına gelir, kendini kötü hissetme böyle olduğun için, ama böyle de gitmesin bu durum.
Yalnız da kalsan, dünya sana karşı olsa da, sonuçlarından korksan da hayır demekten korkma. Başlarda korkutucu olabilir ama göreceksin ki hayatta başka insanlar tarafından hayranlıkla bakılan insanlar, hayır demekten korkmayan, tabiri caizse kimseye eyvallahı olmayan insanlardır.
Güçlü ol, inandıklarının arkasında dur. Bir süre sonra dengeni oturtacaksın.
Şu an bile bunun farkına varmış olman ve bu durumu çözmek istemen büyük bir şey. Demek ki kendi değerinin farkına varmışsın aslında.
Devamını getir, kendine inan.
0
innerbliss
(07.09.14)
bence karşındakileri üzmemekten çok insan kaybetmekten, yalnız kalmaktan korkuyorsun.
ne zaman ki kullanıldığın bir ilişkiden kendi isteğinle uzaklaşırsın, kendine güvenin o zaman gelir.
hele üniversite çağındasın, bir arkadaş gitse öbürü gelir.

yurttan çıktın mı? henüz çıkmadıysan ben caydım arkadaşlar bu iş bana göre değil de ve kesip at. ikna olma. param yok de.
eve çıkarsanız bir süre sonra yine burda duyuru açıp her işi ben yapıyorum, bana şöyle yaptılar diye üzüldüğünü anlatacaksın.
sana içten şekilde dostum diyebilecek insanlar var dışarıda bir yerde, onları ara. kaliteli vakit geçirebileceğin, güvenebileceğin insanlara denk gelene kadar azıcık yalnız kalmaktan bir şey olmaz merak etme.
0
lily briscoe
(07.09.14)
@ livaneli_kadir: zaten içlerinden biri, üstelik ben "ev daha kötü olur, yurt daha iyi" dedikçe beni ikna edenlerden biri son anda vazgeçti. kşeke onlar kadar gamsız olabilseydim şu hayatta.
0
🌸m e b
(07.09.14)
@inner bless:
@lily briscoe:
aslında ben sevmediğim insanlara da böyleyim. yani her halükarda evet diyorum.
üstelik, senelerdir yalnızım. aslında sevdiklerimin olmamasından korkuyorum daha çok. bir tek annem kalsa şu hayatta, dünyada tek dostum olmasa yine de sevmediğim insanla dost olmaya çalışmıyorum. psikolojimi de bir tek freud çözebilir galiba, o derece karmaşığım.

maalesef yurttan çıktım ben. başvuru zamanı da geçti...
0
🌸m e b
(07.09.14)
o halde hazır evine ikinci, üçüncü... arkadaş arayanların ilanlarına bak, 'ama diğerlerine ayıp olacak' deme.
hatta güzel bir yer bulursan kendine sakla, hemen gidip onlara söyleme. gider tutarlar senden habersiz (olmaz deme olur), sen dışarıda kalıverirsin.
buraya da ilan verebilirsin, odanıza talibim diye.
sen de önce kendini düşün. şu an kalacak yerin yok, önceliğin bu olmalı.
oldu ki ev bulursanız her işe atlama, temizlik, alışveriş vs. sırayla yapılmalı. hiçbir şeyi iyi yaptığını belli etme.
abi düşünceli ve hassas insanların hep sıkıntı çekmesinden bıktım ya. koyver gitsin.
0
lily briscoe
(07.09.14)
hepsini okumadım uzun diye ama her şeye evet diyorsanız biraz ego probleminiz var demektir, herkes beni sevsin modundasınız demektir. herkese kendinizi sevdirmek için bunu yapıyor olabilirsiniz.
önce bunu çözün.
0
bradshaw
(08.09.14)
(7)

Saçımızı siyaha boyayalım

hope
Merhaba, Saçlarım normalde koyu kahve gibi. Bir süredir de kızıl. Böyle güzel gidiyor aslında ama biraz sıkıldım. Bu kez de simsiyah olsun istiyorum saçlarım. Biliyorum kızıl alttan bir süre parlayacak, biliyorum siyah boya hiç doğal durmuyor vs. Bunları bile bile kafaya taktım ve sonunda yapacağım.
Merhaba,
Saçlarım normalde koyu kahve gibi. Bir süredir de kızıl. Böyle güzel gidiyor aslında ama biraz sıkıldım. Bu kez de simsiyah olsun istiyorum saçlarım. Biliyorum kızıl alttan bir süre parlayacak, biliyorum siyah boya hiç doğal durmuyor vs. Bunları bile bile kafaya taktım ve sonunda yapacağım. Tenim yaza rağmen bembeyaz ve yakışır gibi geliyor.

Size soracağım ise hangi boya, hangi numara vs. tavsiye edersiniz? Araştırdığımda herkes koyu kahve boya, siyah gibi durur demiş. Ama ben siyah gibi dursun istemiyorum, o benim kendi saçım zaten. Ben simsiyah olsun istiyorum. Hatta şu şekil: s.acunn.com (Siyah saçta dünya markası adeta :p)

Daha önce boyamış olanlar, tecrübelerine dayanarak önerilerde bulunsalar ne güzel olur.
0
hope
(07.09.14)
ben senin yerinde olsam hint kınasıyla boyardım. kızılı tamamen kapatır akma da olmaz. boyaya göre daha az zararlı ve fotoğraftakinden daha siyah bile durabilir.
0
biyik
(07.09.14)
Beyaz tenliysen simsiyah sac harika olur.
0
delifaruk
(07.09.14)
@biyik

ya hint kınasına sakın bulaşma diyor herkes. ondan biraz çekindim.
0
🌸hope
(07.09.14)
Annem bir kere boyamisti hint kinasi ile. Acayip guzel oldu kadin:) Beyaz tenli o da.
0
delifaruk
(07.09.14)
annem kuaföre ve çoğu kişiye hint kınasına bulaşma dediğini duydum. onun akması falan zormuş galiba. saçı yıpratabiliyormuş da.
0
empati kuramayan psikolog
(07.09.14)
Şaçını bir kez simsiyah boyarsan o boya çok çok zor çıkar saçından, kısa sürede sıkılırım diyorsan hiç bulaşma. Renk gitsin diye yıpranır çok fena ben kahveyi bile sildirmek için yaktım saçlarımı hep. İyi düşün yani :)
0
strangerinhere
(07.09.14)
ben yine de koyu kahveye boya diyeceğim.
arkadaşımın kendi saçları kumral ve koyu kahveye boyuyor.
saçları bildiğin siyah duruyor, ama pırıl pırıl ve güzel. teni de beyaz olduğu için çok hoş duruyor.
siyah boya saçı naylon gibi yapıyor, resimdeki kızda da öyle mesela. hiç sevmediğim bir görüntü.
istersen bir öyle dene, olmadı siyaha geçersin sonra.
0
lily briscoe
(07.09.14)
(13)

Eskiden deodorant mı vardı azizim?

yardiranadamm
Yoktu da insanlar nasıl çözüm buluyordu koku meselesine? Ya da bu kadar kokmuyorlar mıydı? Yok mu deodorantın alternatifi doğal bir çözüm?
Yoktu da insanlar nasıl çözüm buluyordu koku meselesine? Ya da bu kadar kokmuyorlar mıydı? Yok mu deodorantın alternatifi doğal bir çözüm?
0
yardiranadamm
(07.09.14)
bir arkadaşım limon suyu sürüyor.
işe yarıyormuş dediğine göre.
0
lily briscoe
(07.09.14)
@divit sürmek mi yemek mi?
0
🌸yardiranadamm
(07.09.14)
banyodan sonra karbonatli su ile sil. ya da azicik karbonat serp koltuk altina.

karbonat her derde deva
0
exlibris
(07.09.14)
Haftada 6-7 gün duş alıyorum yaz-kış ama yine de terleyince rahatsız hissediyorum kendimi acaba kokuyor muyum diye. Algı yönetimi galiba her gün reklamlarda kokmayın vs diye diye bilinç altımıza yerleştiriyorlar. Bir de çevremizde(tramvay, metrobüs) çok kokan olduğu için lan acaba ben de kokuyor muyum diye endişeleniyorum.
0
🌸yardiranadamm
(07.09.14)
cozemedim
(07.09.14)
Eskiden nüfus daha daginikti, insanlar bugünkü kadar (toplu tasimalarda, is yerlerinde vb lokasyonlarda) içiçe değildi, yogunlasmamisti.
0
nereye bu gidis
(07.09.14)
Yoktu, eskiden hiçbir şey yoktu. İğrenç zamanlar, millet diyor ay keşke eski zamanlarda yaşasaydım diye ağızlarına vurasım geliyor. He anam he yaşardın, hiçbir bok yok, salak salak hastalıklardan geberip gidiyorsun 15-20 yaşında.
0
i was made for you
(07.09.14)
@cigerdelen, öfkeli insanların kokusunun daha kötü ve keskin olduğu bilgisi, kişisel gözleminiz mi, değilse kaynağı nedir?
0
varoluscusanri
(07.09.14)
Aramaya inanıp duyuruyu görecekler için bilgilendirme: Neredeyse 1 haftadır deodorant yerine limon kullanıyorum ve deodoranttan bile daha etkili. Kesinlikle tavsiye ederim.
0
🌸yardiranadamm
(14.09.14)
Hahahah fıkrasına değil ama cevabına güldüğüm madam, eksik olma sağol varol :))
0
🌸yardiranadamm
(14.09.14)
Öfkeli insanlar-ter arasındaki ilişkiye açıklik getirmeye geldim:hormonlar.

Soruna cevap:eskiden ve hala kristalize halde doğal tuzlar vardı. Islatip sürüyosun. Koku vermiyor. Kokutmuyor da.
0
jimjim
(14.09.14)
Ter kokmaz, koku yapan zararlı bakteriler.
Eskiden giysiler sentetik değil doğal ürünlerden yapılıyordu. Koltuk altı ve bedende bakteri üremesine uygun ortam olmuyordu. Ayrıca temizlik için sabun kullanılıyordu ve banyonun son durulama suyuna sirke konulurdu. Sirke bir çok açıdan yarar sağlıyordu. Bit vb. korunmaya, sabun artıklarının vücuttan tamamıyla atılmasına (saçlar pırıl pırıl parlardı), zararlı bakterilerle mücadele etmeye faydası oluyordu.
Sirkeli suyla durulanma, sodalı suyla durulanma, çamaşır mak. durulama suyuna soda suyu ilave etme gibi çözümler var.
Ayrıca terlediğiniz zaman hemen kurulmaya bakın. Koltuk altı uzun süre nemli kalmasın. Çamaşırlarınızı güneşte kurutun, bir kez giyip yıkamadığınız giysileri de havalandırmadan dolaba kaldırmayın.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(14.09.14)
@jimjim, 'hormanlar' ?
0
varoluscusanri
(19.09.14)
(9)

Yer temizliği için hangisi?

inawen
Ben de, annem de şimdiye kadar şunu kullandık:http://zmambalaj.com/wp-content/uploads/V%C4%B0LEDA-TEM%C4%B0ZL%C4%B0K-SET%C4%B0.jpgama şunu kullanan da varmış:http://images.gittigidiyor.com/6514/MOP-PASPAS-TAKIMI-50-CM__65142936_0.jpgikincisinin performansını merak ediyorum. bir de birincinin sıkacağ
Ben de, annem de şimdiye kadar şunu kullandık:

zmambalaj.com

ama şunu kullanan da varmış:

images.gittigidiyor.com

ikincisinin performansını merak ediyorum. bir de birincinin sıkacağı filan belli. ikincisini devamlı takıp çıkarıyor muyuz temizlik yaparken, nasıl işliyor?

hangi ürün tercih edilmeli?
0
inawen
(06.09.14)
tartismayi genisletiyorum; bence de bu en iyisi 2.bp.blogspot.com
0
hjarteblod
(06.09.14)
@hjarteblod +1
hele bunların kuruyken süngeri sert olan bi çeşidi var,
hem süngeri çok uzun gidiyor, hem de tozu kiri çok iyi topluyor. çok pratik.
o viledalar bana çok pis geliyor temizlemesi çok zor, evi sileceğim derken her yere mikrop taşıyormuş gibi.
0
lily briscoe
(06.09.14)
uu bu seçeneği hiç düşünmemiştim. bunu sadece suyun altına mı tutuyoruz temizliği yaparken? yoksa sabun filan kullanılıyor mu bunda da?

vileda bana da öyle gelmeye başladı, ondan bir arayışa girdim. resmen ne kadar yıkarsan yıka, viledanın merkezi pis iğrenç bir şey resmen.
0
🌸inawen
(06.09.14)
evi supurdukten sonra viledayla silmek butun ince ara ve kose noktalara girebilmesi acisindan onemli. 3. yu bilemem ama 2. yi kullansan bizim evin yaridi pis kalir.
0
mavicorap
(06.09.14)
bence de 3. viledayı aynı suya sokup çıkarıp temizlik yapmak kiri bir oraya bir buraya sürüklemek gibi. sabunlu suya kirli şeyi sokmadan önce temiz suyla yıkamak da zor. 3. sü çok rahat temizleniyor, videda gibi su harcatmıyor. elle paspasa en yakın şey bu derim.
0
irbat
(06.09.14)
Kızlar bu üçüncüyü nereden alacağız?
0
reyals
(06.09.14)
@inawen her tür temizleyici olur bir tek çamaşır suyunu pek tavsiye etmem, haşat ediyor süngeri.
mesela ben banyoyu çamaşır suyuyla fırçalıyorum sonra bununla köpüğü topluyorum ama direkt çamaşır sulu suyun içinde bekletmiyorum.

bir şey dökülüp yerler ıslandığında da çok güzel çekiyor sıvıyı. bunun güzelliği yerleri kupkuru bırakması.

şekli yüzünden klasik kovayla olmuyor. kare tipte kova lazım. suyun altına tutarsan topladığı toz ve saçlar gideri tıkayabilir.
0
lily briscoe
(06.09.14)
koçtaş veya büyük migroslarda olması lazım.
0
lily briscoe
(06.09.14)
ben hepsinden kullandim:

1 numara sanki bana temizlemiyormus gibi geliyo. yerde kil falan kaliyor cok.
2 numaranin boyle sagdan soldan katlanani vardi otomatik, o fena degildi. ama katlanmiyorsa bayagi genis bir kovaya igtiyacin olur, sikmasi da problem olur.
3 numarayi da kullandim. iyiydi ama cok cabuk bozuluyor, verdigim paraya acidim.

ben sunu kullaniyorum simdi. hem ucuz. butun pazarlarda var. sik sik degistirebilirsin

yilmop.blogspot.com.tr
0
earthsea
(06.09.14)
(4)

Demir Yumruk

reavelyn
Bizde bu Sovyetler için kullanılan demir yumruk tabirini nasıl ingilizceye çevirebiliriz?
Bizde bu Sovyetler için kullanılan demir yumruk tabirini nasıl ingilizceye çevirebiliriz?
0
reavelyn
(05.09.14)
iron fist
0
lily briscoe
(05.09.14)
demir perde değil miydi o? yanlış mı hatırlıyorum... iron curtain olması lazım...
0
inanmazsan inanma
(05.09.14)
demir perde sovyetleri avrupadan ayıran sınır.
0
🌸reavelyn
(05.09.14)
Komünizm zamanında dış dünyaya, komünist olmayan ülkelere kapalı oldukları için demir perde deniyordu. iron curtain.
0
strangerinhere
(05.09.14)
(3)

Rotterdam kalacak yer...

112112
Her yeri denedikten sonra aklima burasi geldi. Erasmus munasebetiyle bulundugum Rotterdam'da evsiz kalma tehlikesiyle karsi karsiyayim. Bir ev bulana kadar birkac hafta ya da eylul sonuna kadar kadar kiralayabilecegim bir oda ariyorum.
Her yeri denedikten sonra aklima burasi geldi. Erasmus munasebetiyle bulundugum Rotterdam'da evsiz kalma tehlikesiyle karsi karsiyayim. Bir ev bulana kadar birkac hafta ya da eylul sonuna kadar kadar kiralayabilecegim bir oda ariyorum.
0
112112
(05.09.14)
her yer dediklerinin arasında housing rotterdam facebook grubu var mı?
0
lily briscoe
(05.09.14)
Evet, emlak piyasasinda broker olacagim neredeyse. Nestpick, tum facebook gruplari bir suru site...
0
🌸112112
(05.09.14)
www.couchsurfing.org buraya bakabilirsiniz.
0
opethian
(05.09.14)
(23)

iki yılda bu kadar kitap okunur mu?

expressive
üni öğrencisi olduğunu varsayalım.https://scontent-b.xx.fbcdn.net/hphotos-xap1/v/t1.0-9/10647226_356202184554868_2398756514581023842_n.jpg?oh=6d93b3cb591a42154c1cc5018407cfdf&oe=54A2395D
üni öğrencisi olduğunu varsayalım.
scontent-b.xx.fbcdn.net
0
expressive
(05.09.14)
kendim için cevaplıyorum: tabii ki evet
0
magdurum ben magdur
(05.09.14)
Okunur.
0
delifaruk
(05.09.14)
Okunur..
0
mutekebbir
(05.09.14)
2 yılda her gün düzenli 300 sayfa okursanız toplamda 400'er sayfalık 540 kitap okursunuz. Bu şekilde hesaplayınca okunabili duruyor değil mi? Bence resimde de ortalama 500 kitap vardır.
0
emininsel
(05.09.14)
orada 500 civarı kitap vardır orada tahminen. Okunabilir bence, 3 günde bitirse o kadar okumuş olur.
0
empedokles
(05.09.14)
kitap kurdu değilsen okunmaz. bir de bölümünün ne olduğuna da bağlı mesela hukuk fakültesi öğrencisiysen zaten ders kitabı okuduğundan boş zamanlarını kitap okumaktansa görsel birşeylerle (dizi,fim,oyun gibi)değerlendirmek istiyorsun.
0
eleutheiros
(05.09.14)
hergün düzenli kitap demek ortalama günde bir kitap bitirmek demek, eğer hızlı okumada ileri seviyede ise. Hergün düzenli okumanın da imkansız olduğunu düşünürsek, işin içine dersler, sınavlar, ödevler, gezmeler vs olursa?
0
🌸expressive
(05.09.14)
ben mağdur bir doktora öğrencisi olarak kendi derslerim, ödevlerim ve sınavlarım için zaten hali hazırda günde 130 sayfa civarında okumak zorundayım. özetle o kütüphane benim olsaydı, okunurdu.

kitaptan anlaşılan sadece roman vb. ise o zaman bilemiyorum.
0
magdurum ben magdur
(05.09.14)
okunur herhalde.

ama o değil de kitaplığı çok kıskandım.
ne kadar güzel dizilmiş sıra sıra kitaplar...

allah nazardan saklasın :)
0
m e b
(05.09.14)
Okunur okunmasına da...

bu kitapları 2 yılda okuyan kişi, bunu sorsan bile SÖYLEMEZ. Yanisi şu; birisi sana "bu kitapları 2 senede okudum" diyorsa, muhtemelen doğru değildir. Bu kadar kitabı bitien kişi bununla övünemeyecek kadar yükselir çünkü. (bu sayı çok fazla değil mi? tadında bir soru olduğu için bu düşüncem) fakat bu enformasyonu başka bir kaynaktan öğrendiysen gayet mümkün. hızlı okuma teknikleri, okuma alışkanlığı vs. okunması gayet mümkündür...
0
vb
(05.09.14)
genelde popüler kitaplar gibi görünüyor.
türü seviyorsan, kitap da sardıysa hızlı okunuyor.
fotodan çıkarmak zor, ama altta birkaç ithaki var galiba, onlar da bu türe dahil.
birkaç wordsworth var gibi, onlar belki klasik olabilir. üsttekiler de referans kitaplar olabilir veya biraz daha klasik romanlar.
tahminim iki yıl değil de, biraz daha uzun bir sürede okunmuş olabilir.
0
yalnux
(05.09.14)
ben okuyamam okuyamadım da zaten kitap okumaya çalışırım her gün düzenli kitapta olurum ama bu kadar kitap okuyamam. bunları okusam ne ara ders çalışacağım.
0
kuzey li
(05.09.14)
okunmaz
0
sir gawain
(05.09.14)
sadece okunur
0
erektus
(05.09.14)
bu kadar kitap iki yil icinde ancak hapisteyken okunabilir.
0
bohr atom modeli
(05.09.14)
mesela edebiyat öğrencisiyse okunur.
okumadım ama okuyanı gördüm.
0
lily briscoe
(05.09.14)
Sadece okumuş olursun,başka bir işine yaramaz.
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(05.09.14)
benim de iki kitaplığım var, birinde ders kitaplarımla kanunlarım var, birinde de normal kitaplarım var ama ben bile bu tempoya rağmen bitiremedim hepsini. (sindirerek okumaktan bahediyorum) bana zor gözüküyor şöyle bakınca.
0
loveless
(05.09.14)
Okunur.

Ancak çoğunluğu bana vampir kitapları, fantastik seriler gibi geldi. Net de görünmüyor gerçi ama. Öyle ağır felsefe kitapları vs değil gibi.

Ancak ben de okunsa bile ''Hepsini 2 yılda bitirdim eki eki'' diyen birine inanmam. Çok okuyan insan yıllarla sayfa sayısı hesabıyla falan uğraşmaz.
0
buzbebek
(05.09.14)
benim onları okuyacak kadar hiç boş vaktim olmadı.

işsiz güçsüzsen okunur.
0
siradisi00
(05.09.14)
ben 459 tane kitap saydım. muhtemelen eksik ya da fazladır foto sıkıntılı göslerim karıştı. 2 senede okursun, denildiği gibi çoğu fantastik gibi duruyor ama sırf okumak için okumanın anlamı yok bence. sindire sindire, not alarak, aldığım notları internetten sapık gibi araştıran bi tip olduğundan 2 senede bitireyim diye kasmanın anlamı yok bence.
0
rakunzelll
(05.09.14)
ben boş zamanım olduğunda bir oturuşta kitabı bitirmeden kalkmıyordum ama gerçek anlamda özümseyerek okunmuş olma ihtimali var aslında ama zayıf bir ihtimal.
0
arafa
(05.09.14)
zor, çok zor..
yukarıda da yazmışlar zaten. işsiz güçsüzsen, aşırı bol vaktin varsa veya kasmayan bir bölümde okuyorsan o zaman belki olur diyebilirim. yoksa en sıkı kitap kurdu olsun, bence gerçekçi konuşursak iki yılda bitirmek çok zor.

sıkı bir bölümde okuyan bir insan veya hem okuyup hem çalışan için haftada bir kitaptan yılda 52 kitap bitirse de kafi.

bir de değinmişler zaten. kitapların içeriği, popülist kitaplar, okumak ama sadece okumuş için olmak vs. gibi şeyler de var.

önemli olan okuduğun şeylerin seni edebi olarak doyurması
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(05.09.14)
(7)

amerikalılarla arkadaş olamamak

gene mi gene
selam millet,sorum özellikle yurtdışında yaşayanlara. ben amerikada multikültürel bir üniversite şehrinde doktora öğrencisiyim. şu sıra beraber çalıştığım insanların hepsi amerikalı. daha önce de yine aynı yerde almanların ağırlıklı olduğu bir labda ve çinlilerin ağırlıklı olduğu bir labda çalıştım
selam millet,

sorum özellikle yurtdışında yaşayanlara. ben amerikada multikültürel bir üniversite şehrinde doktora öğrencisiyim. şu sıra beraber çalıştığım insanların hepsi amerikalı. daha önce de yine aynı yerde almanların ağırlıklı olduğu bir labda ve çinlilerin ağırlıklı olduğu bir labda çalıştım ve almanların olduğu labda zaten bildiğin kötü davrandılar bana. amerikalılar kötü davranmıyorlar da, arkadaşlık etmek için de en ufak bir gayret göstermiyorlar. onlar kendi aralarında arkadaş.

benim ingilizcem gayet iyi ama kültürel referansları anlayamıyorum tabii bunlar konuşurken. onun dışında dille çok da sorunum yok ama en yakınımda çalışanlar beyaz amerikalı olmasına rağmen benim bütün arkadaşlarım ya asyalı, güney amerikalı, doğu avrupalı ya da amerikadaki azınlıklardan.

gerçi şöyle de bir şey var. bölümdeki amerikalılar hep kendi aralarında takılıyorlar gibi. aralarına girebilen sadece bir alman-ortadoğulu çift var. tamamen amerikalıların olduğu bir labda çalışmasam kafaya takmayacağım da benim labımdakiler zorunlu olmadıkça asla benle takılmıyorlar. mesela 2 saat önce öğle yemeğine gittik. sonra bunlar kendi aralarında konuştular öğleden sonra içmeye gidelim diye. hatta ben de dedim aa ne iyi benim de işim yok. aha şimdi bana biz gidiyoruz demeden gittiler. moralim bozuldu. nedir yahu bu beyaz amerikalılarla arkadaş olmanın sırrı?
0
gene mi gene
(04.09.14)
ozel bir yolu yok. onlar da senin benim gibi adamlar, sadece cok fazla zenci, asyali, su, bu o gordukleri icin artik bayginlik gelmistir. sen dostca yakinlas, cocuk gibi aglayip kusme.
0
mayeskuel
(04.09.14)
Çoğunun bir Türk insanı önyargısı vardır büyük ihtimal. Hakkında her ne düşünüyorlarsa bir şekilde kendini tanıt, yanlış önyargılardan kurtulmalarını sağla.
0
legendwaitforitdary
(04.09.14)
sıkıntını anlıyorum, haklısın zor, ama kendini onlara beğendirmeye, bak ben kafanızdaki stereotypical ortadoğulu değilim'i ispat etmeye çalıştıkça kendinden ödün vereceksin. ve yine üzülen sen olacaksın çünkü yine kıymet vermeyecekler. aklı başında insanlar bulmanı tavsiye ederim, çünkü bunların seni tanımaya çalışmak gibi bir dertleri yok ve olmayacak, o kadar akıllı ve kültürlü insanlar değiller onlar inan bana. isterse prof olsun.
0
lily briscoe
(04.09.14)
+1 lily. bence de özel çaba gösterip kendinden ödün verme. kasıtlı yapıyorlar gibi duruyor ve bu çirkinliği yapan insanlar benle takılmak istese, elf bile olsalar ilişmezdim.
0
Aerdem
(04.09.14)
ben de amerikada okurken bir elemanla iyi arkadaş olmuştum, okulda full birlikte takılıyorduk proje filan yapıyorduk.
neyse bu sene sonu parti vereceğim filan diye anlatıyor bana, partiye şunları alacağım filan diye. ben d tabi eminim gideceğim diye. sonra ne oldu, beni davet etmedi. çok az görüştüğü amerikanları filan davet etti. dolayısıyla adamlar böyle fazla kafaya takmaya gerek yok.

sosyalleşmek istiyorsan cuma çık barlarda takıl, oralada böyle durumlar olmaz. ya da bul bir iki yunan iranlı filan onlarla takıl.
0
medievalman
(04.09.14)
senin sosyalliginle alakali bir durum bu aslinda. ayni durum ben amerikaya ilk geldigimde de vardi. su an devamli ariyorlar ve ben sirf gerzekce muhabbetlerini cekmemek icin gitmiyorum. su an sen o ortamda bulunmadigin icin sana ters geliyor olabilir ama cok buyutulecek bir sorun degil.

sorunun cevabina ve cozumune gelince. beyaz amerikalilar genelde kendi aralarinda takilmayi seviyorlar bu bir gercek zira cogunlukla dile getirmeselerde "beyaz" elitligine inaniyorlar. ama tabii ki bu bir genelleme. cok cok iyi muhabbet edenler ve olumune arkadas olanlarda var. benim kiz arkadasim beyaz ve abisiyle cok iyi anlasmamiza ragmen onun arkadaslariyla konusurken bariz sekilde hissediyorum bunu. kendini cok fazla on plana cikartmadan muhabbete dahil olup ortaya bomba misali 1-2 espri biraktiginda aninda kanka oluyorsun. ama dedigim gibi beyaz amerikalilarin kendi aralarindaki muhabbet bazen cok gerzege bagliyor.
0
surgan
(04.09.14)
köyümsü bir yerde misin? yani snein muhatap olduğun beyaz amerikalılar oranın köylü tayfasından mı? kendini üstün görme çabası sadece amerikanın köylü beyazlarında veya yine amerika vatandaşı olan kompleksli hintilierde vs de var. zaten onların elit olanı, ortadoğu da onlardan daha zengin ( zenginliğin amerika da büyük saygınlık uyandırdığını biliyosundur zaten) , daha eğitimli insnaların olduğunu bildiği için cahil tayfa gibi havaya girmiyor.

asyalılarla daha sıcak kanlıysa onlarla, hintliler veya iranlılar, afrolar daha iyiyse onlarla takıl. neden beyazlarla arkadaş olmak için kasıyorsun? birşey kanıtlama çabasında değilsin.

benim çalıştığım yerde de, hint asıllı amerikada doğmuş-büyümüş bir kadın var. ne zaman yemek vs olsa sürekli "arap alfabesi mi kullanıyorsunuz?" tarzı ve bunu kendince aşaığlamaya çalışarak sorma çabasında. hep aynı soruları sorup duruyor. umursuyor muyum? hayır. çünkü eğer ırka göre aşağılama gibi bir saçmalığa girişilecekse; onun hintli olduğu her şeyiyle ortadayken, ben sokakta herhangi bir beyaz amerikalıyım.

dik dur, giyimine özen göster, bakımlı ol. rahat ol. gerisi gelir. oraya eğitim vs için gitmiş türkler, sıradan bir beyaz amerikalıdan daha elit, çok daha iyi şartlarda büyümüş, daha iyi yaşam standartlarına sahip insanlar. bunu da unutma.
0
sumuklu asilzade
(04.09.14)
(1)

bu UMCA abartılıyor mu yoksa dedikleri kadar iyi mi?

lionel andres
bir de tablet ile damla aynı vazifeyi görür mü? hasta olcak gibi değilim bu arada, hastayım. gribim ve sırtım, eklem yerlerim falan ağrıyor her yanım. alayım mı yarın ne dersiniz?
bir de tablet ile damla aynı vazifeyi görür mü? hasta olcak gibi değilim bu arada, hastayım. gribim ve sırtım, eklem yerlerim falan ağrıyor her yanım. alayım mı yarın ne dersiniz?
0
lionel andres
(04.09.14)
ben hastalık yerleştikten sonra pek faydasını görmüyorum.
tam böyle en başlarda, kendimi tuhaf hissediyorum dediğim anda alırsam iyi geliyor. yine de deneyebilirsin tabii.
0
lily briscoe
(04.09.14)
(40)

Eşimin bilgisayarında çıplak kadın fotoğraflarına rastladım

serajin
Kime ait olduğunu bilmediğim çıplak kadın fotoğraflarına rastladım.Her şey şöyle gelişti; eşimin cep telefonundaki bir uygulama, eşimin kullandığı mail adresine bağlı olarak uygulamayı kullanan arkadaşlarını gösteriyor. Uygulamayı göstermek için telefonunu almışken "Bak arkadaşlarını da görebiliyors
Kime ait olduğunu bilmediğim çıplak kadın fotoğraflarına rastladım.

Her şey şöyle gelişti; eşimin cep telefonundaki bir uygulama, eşimin kullandığı mail adresine bağlı olarak uygulamayı kullanan arkadaşlarını gösteriyor. Uygulamayı göstermek için telefonunu almışken "Bak arkadaşlarını da görebiliyorsun," dedim ve seçeneğe tıkladım. Aralarında birçok kadın vardı. Benim de tanıdığım ama eşimin mailleşmek için bir nedeninin olmadığı, mailini nereden bulduğunu bilmediğim bir ismi de gördüm. Eşim o sırada telefonu elimden aldı, ne o bir şey söyledi ne de ben sordum.

Bir buçuk iki ay sonra önceki gün bilgisayarını yanımda açık bırakıp mutfağa gitti. Anlattığım olay aklıma geldi, şeytan dürttü. Masaüstündeki bir klasör ilgimi çekti ve bahsi geçen fotoğraflarla karşılaştım.

Ben fotoğraftakileri tanımıyorum, incelemeye fırsatım olmadı. Porno oyuncuları da olabilir, sıradan insanlar da. O fotoğraflarla karşılaşmak beni çok incitti. Eşim gelmeden acelece bilgisayarı eski haline getirdim ve kendi yerime döndüm. Hala çok şaşkınım.

A. Bu kadınlar eşimin ulaşabileceği kişiler değiller. (Porno oyuncusu ya da ünlüler gibi.)
B. Eşim beni aldatıyor.


Eğer A şıkkı doğruysa, yok yere olay mı çıkartıyor olacağım? Aldatmakla ne farkı olabilir? Eşimi cinsel olarak tatmin etmiyor muyum, bir erkek neden çıplak kadın fotoğraflarına bakma ihtiyacı hissedebilir? Eşinizin bilgisayarında kadınlar-çıplak kadın ya da erkekler-çıplak erkek fotoğraflarına rastlasaydınız ne hisseder ve yapardınız?

B şıkkıysa ne yapacağımı biliyorum ama diğer yandan A şıkkı ile B şıkkı arasında fark göremiyorum.


Eşimin bilgisayarını şifreli. Masaüstünde bunlar varsa diğer dosyalarda neler vardır diye düşünmeden edemiyorum...
0
serajin
(03.09.14)
oo birinci dereceden seks var.
0
fukka
(03.09.14)
Fotoğrafların porno yıldızlarına ait olmasıyla normal bir kadına ait olması arasında dağlar kadar fark var. A şıkkıysa abartmayın bu kadar allanseniz
0
jamalbsf
(03.09.14)
A ve b birbirinden cok farkli.
0
icim urperiyor
(03.09.14)
Büyük ihtimal internet sitelerinden indirdmistir. Kocanin bu tür materyallere sahip olmasi ne tam normal ne de anormal.

Cinsel olarak tatmin oluyordur ama farklilik ariyordur. Cok derin bi mevzu...
0
VIPCH
(03.09.14)
A şıkkıysa gayet normal. erkek neden çıplak kadın fotoğraflarına bakma ihtiyacı hisseder, sırf meraktan bile olabilir? mesela hollywood saldırısında ele geçen fotoğraflara erkek arkadaşım iş yerinde olduğundan bakamıyordu ben attım bir kısmını? nolmuş, ben de merak edip açtım. üzüldüm de o kadınlara, ama bi yandan o fotoşoplu ünlülerin aslında o kadar güzel olmadığını görmek de iyi geldi.

porno izlemenin sizin ona yetmemenizle bir ilgisi olduğunu da düşünmüyorum.

b şıkkı olup olmadığını anlamak için açıkça konuşmanız gerek. bilgisayarındaki fotoğraflar kimin diyin, pornocu derse açın birlikte izleyin gerçekten porno yıldızı mıymış onlar.

ama yok yere paranoyaklaşmayın. konuşun. yoksa kafanızda büyütürsünüz.
0
111111
(03.09.14)
Geyik cevaplar verilmesini istemiyorum. Ciddi bir konu var benim için.
0
🌸serajin
(03.09.14)
Karı koca birlikte porno izlemek ve ona başka kadınların fotoğraflarını göndermek? Normal bulmuyorum.
0
🌸serajin
(03.09.14)
bence bunlarla kafanı hiç karıştırmadan eşinin tlfon ve bilgisayarına izleyici program yükle. çünkü ortada aldatma gibi bir ihtimal varsa pornocusuymuş falan fişkan boş şeylerle vaktini harcamış olursun. ama ya aldatıyorsa? bunu bir an önce öğrenmen lazım.
0
yue
(03.09.14)
Hoff.

Bak şimdi öncelikle üzgün ve kırgınsın, çok geçmiş olsun. Du bakalım bi sakin ol düşünelim.

İnsanlar porno izliyolar, sevdiği insanınkinden başka vücutlara da bakabiliyolar; bunu sen de yapabilirsin, bu gerçekten normal kabul edilebilir bişey; sevgiyle arasında bir bağlantı yok.

Sizin ilişkinizde çıplak kadınlardan daha derin başka bi boşluk var gibi. Ne bu? Kocan porno izliyorsa, sen bunu bilmiyorsun. Bu cümleye bakınca da yine çok bi problem gözükmüyor gibi değil mi. Peki neden bilmiyorsun? Aynı evde yaşıyorsunuz, hayat arkadaşısınız, geliriniz gideriniz ortak, belki çoluğunuz çocuğunuz var ya da olacak ama aranızda gizli saklılar var. Heh işte asıl problem bu.

Normal şartlar altında, içinizden herhangi biri porno izlemek isterse, diğerinin bunu bilmesi gerekirdi. Hatta beraber izleyebilmeliydiniz. Taraflardan birine bu durum ters gelirse, türlü fikir çatışmaları neticesinde ilişkiniz için en doğru olduğuna inandığınız kararı vermeliydiniz falan filan. Bunlar sizde olmamış. Neden olmamış, orasını siz bizden daha iyi bilirsiniz.

Eşiniz muhtemelen normal bulmadığı şeyler yaptığı için bunları sizden gizleme ihtiyacı hissediyor. Bu illa aldatma olmak zorunda değil. Ama ilişkinizde çıplak kadınlardan önce bir güven problemi var.

Kadınlarda "benim kocam yapmaz" gibi bi algı var ya, bunu da yıkmak gerek. Öncelikle her ihtimale hazırlıklı olmanız, "ona yetmiyorum o zaman :(" diye düşünmemeniz lazım.

Sonrasında da yüzleşeceksiniz eşinizle. O haksız olduğu için muhtemelen direkt "sen nasıl benim dosyalarımı karıştırırsın" muhabbetine girecek. Ona laflar hazırlayın. Sonrasında da eğer "masum" bir cinselliğe renk katma gibi istekleri ama sizinle paylaşmaya çekindiği durumları varsa hoşgörün. Ama diğer türlü o alakasız kadınların mail adreslerinin çıkması gibi durumları gerçekten bilemedim...

Kolay gelsin.
0
pandispanya
(03.09.14)
Önemli olan senin ne hissettiğindir. Evrensel doğrular yok. Kimi oturur sevgilisiyle porno bile izler. Sen kocanın porno izlemesinden rahatsızsan, haliyle bunu problem edebilirsin. İzin almana gerek yok.
0
arnold schwarzeneger
(03.09.14)
Bence açıkça kendisine sorun.
0
division by zero
(03.09.14)
çok büyük olasıkla fappening fotoları onlar.
yoksa hiç bir insan o tür fotoları masaüstünde tutacak kadar salak değildir.
0
yalnux
(03.09.14)
Daha kötüsü ise seni bir porno yıldızıyla aldatıyor olması. Bu ihtimali de düşünmeli.
0
webustad
(03.09.14)
geyik olduğunu kim söyledi. dibi dövüyor kocan. önce mail atıyor sonra klasörü açıp montajlıyor.
0
fukka
(03.09.14)
A ve B arasında dağlar kadar fark var.
0
doxanikee
(03.09.14)
eşinizin bilgisayarında şifre olması zaten sizce de bir garip değil mi? evlilikte gizli saklı olmaması gerektiğini düşünüyorum. mesela ben eşimin eşim de benim bütün şifrelerimizi biliriz. zaten bilmezsek bi garip. özel hayat falan bunları geçiceksiniz siz ortak bir hayat yaşıyorsunuz birbirinizden gizli bir şeyinizin olmaması lazım. şifresini bilmeniz bence en doğal hakkkınız. porno olayına gelince eğer eşiniz sizin izlemenize laf etmiyorsa siz de onun izlemesine laf etmeyin ya da beraber izleyin. ama bilgisayarda çıplak kadın klasörünün olması bence biraz garip. bakmak istiyorsa baksın kapatsın ama arşivlemek ne demek yani ne biliyim bana ters geldi.
0
sta
(03.09.14)
anlattıklarında hoşuma gitmeyen şeyler var.
mesela o an telefonu elinden alıvermesi. saklayacak bir şeyi olmayan insan rahat hareket eder, şu kim diye sorarsan da normal cevap verir.
bir de bilgisayarının şifreli olması. tamam dışarıda da kullandığı için şifre koymuş olabilir ama mesela sen aynı evin içinde eşinin bilgisayarına ancak böyle anlık bir boşluktan yararlanarak bakabiliyorsan bu normal değil.

oturup telefonunu, bilgisayarını karıştır, hafiyelik yap, o da kabullensin demiyorum. ama evlilikte bu kadar gizlilik de normal değil, tamam karıştırılmaz ama ikiniz de telefonunuzu bilgisayarınızı rahatça etrafta bırakabilmelisiniz. o güven olmalı yani.
bence açıkça konuşmalısın. neden rahat davranmadığını sor.
0
lily briscoe
(03.09.14)
a ve b şıkları arasında gerçekten çok fark var bence de. b ise durum sıkıntı ama a ise gerçekten pek abartılacak bir şey yok. her evli erkek porno izler.
onun dışında kendimi kötü hissettim adınıza. umarım a şıkkıdır da içiniz bir nebze rahat eder.
0
wild honey suckle
(03.09.14)
www.imdb.com

tavsiye ederim
0
mula
(03.09.14)
want2die, Sen normal buluyor olabilirsin ama ben bulmuyorum. Senin ahlak anlayışına herkes uymak mı zorunda?

webustad, Komik değil.
0
🌸serajin
(03.09.14)
sevgili serajin;
olay zaten senin için a ve b arasında fark olmaması. muhtemelen eşin aldatmıyor aldatıyor bile olsa aldattığı kadınların resmini klasör yapıp evde tutacak adam tasavvur edemiyorum- öyleyse büyük geçmiş olsun ne diyim.
büyük olasılıkla onlar pornocu celebrity vs vs. çoğu erkeğin ve hatta kadının baktığı seyrettiği şeyler. allah aşkına bunu büyütmeyin bu kadar.
öncelikle "normal" anlayışları türlü türlü. inan bak açıp porno izlemişliğim yok. üstelik izleyecek olsam şifrelemem filan gerekmez kendi evinde yaşayan bi kadınım. ben oturup izlemem izlemiyorum ama erkeklerin izlemesini de ıyyy iğrenç, anormal, sapık, ben sana yetmiyor muyum ekseninde değerlendirmiyorum. yapma kendine bunu.
en büyük sorun ne biliyor musun? eşinin senden gizlisinin saklısının olması bence esas bunu irdele... (aldatmadığını farz ederek)muhtemelen adam göstereceğin tepkiyi biliyor gizli gizli yapmak ona haz bile veriyor olabilir. var böyle vakalar.
sonuç: eşin gizli gizli ne ölçüde neler karıştırıyordur hiç birimiz bilemeyiz. umuyorum aldatmıyordur bu resimler için kıyamet koparmana da gerek yok. o tanıdığın ama niye mailleştiğini bilmediğin kadın beni daha çok kıllandırdı. onunla da sadece laflıyor olması mümkün bu arada.
0
niye ama
(03.09.14)
Kadın-erkek herkes için geçerli bir durum şu ki, ne kadar tatmin olucu olursa olsun, her istediğinde yanında eş/sevgili olamayabiliyor ya eşinin istediklerinden farklı zamanlarda isteyebiliyor. Bu durumda da o isteği yutkunmak zor; anlık idare etme ve her zaman olandan değişik bir şeyler yaşama açısından internetteki bir şeyler iş görebiliyor. Ayrıca karşısına çıkınca sırf meraktan bile açabilir, ben de olsam açarım ve bunun hiçbir anlamı yok. Hatta, kendisini size hazırlamak için bile açıp bakabilir. Bu da sizi aldatmak istediği anlamına gelmiyor, sadece o anlık değişik bir rahatlama olanağı sağlıyor; o kadar. "O kadın"ı arzulamıyor, o kadının doğru düzgün kim olduğunu bile bilmiyor; o an sadece rahatlamak için şişme kadın gibi bir malzeme var elinde, onu kullanıyor. Sıkıştı ve tuvalete gitti ile aynı mantık.

Belki de size tam olarak anlatamadığı bir fantezisi vardır, onu kafasında kuruyordur. Onu da size söylemeye çekiniyor da olabilir, bu da bir olasılık.

40'lı yaşlardaysanız veya yakınsanız, Orta Yaş Krizi'ne girmiş ve kendini kanıtlama isteği de libidosunu tavana fırlatmış olabilir.

Biriyle yatması ise net bir şekilde başkasını arzuladığı anlamına geliyor.

Bunu anlamanın şu ana kadar düşündüğüm+duyduğum en iyi yolu 111111'in dedikleri. Biraz da şu yapılabilir: O ana kadar denemediğiniz ve biraz da şüpheyle yaklaştığınız şeyleri bir deneyin, sınırlarınızı bir zorlayın ve tepkilerine bakın. Kızacak mı, hoşuna mı gidecek, rahatlayıp biraz daha mı açılacak size? Belki de uzun zamandır böyle bir şey yapmanız için yanıyor. Belki de siz de "Niye daha önce yapmamışız" diyeceksiniz ve birlikteliğinizde de yeni bir yol açacak ve sizi özgürleştirecek.
0
aychovsky
(03.09.14)
Yazdıklarımdan frijitmişim gibi anlam çıkıyor olabilir. Değilim. Yeniliğe açığım. Ama aramıza 3. bir kişiyi katmak ya da porno izlemek değil bu. Hiç porno izlememiş biri değilim. Yapay inlemeler ve yüz ifadeleri, gerçekçi olmayan vücutlar ve ilişkiler izlemek istemiyorum. Neden olay benim anormalliğime geliyor? Neden bir insan porno izlese de bilgisayarında fotoğraf saklar? Bunlar acayip değil mi?
0
🌸serajin
(03.09.14)
porno normaldir, anormal olan ilişkiniz.
0
desdinova
(03.09.14)
Frijit olmanıza gerek yok, ne kadar yeniliğe açık olursanız olun, her zaman daha fazlası var. Ne kadarı kaldırılabilir, ne kadarı kaldırılamaz; o kısmı ayrı. Ama eşinizin yenilik skalasında durduğu yeri keşfetmeye çalışın. O yeri belki şu anda da biliyorsunuz ama emin olamıyorsunuz. Doğru biliyorsanız emin olun, bilmiyorsanız da keşfedin.

Bir de resimler birden fazla kadına aitse, onlar kesin porno oyuncusudur. Aldatsa, o kadar kadın olmadığı gibi, orta yerde resmi olmaz. Tabii bu aldatma riski yok demek değil.

Bir de fantezi meselesi, bir arkadaşımın erkek arkadaşı fotoğrafları filmlerden daha tahrik edici buluyormuş, çünkü o zaman hayal gücünü kullanabiliyormuş. Filmlerde hayal gücüne yer olmadığını söylüyormuş. Ayrıca filmlerde ayrıntıyı inceleyemiyormuş, fotoğrafta ayrıntılara bakabiliyormuş. Belki eşiniz de izlemekten çok bakmayı sevenlerdendir.
0
aychovsky
(03.09.14)
serajin, evet bu biraz acayip. hadi internete erişemediği zamanlarda kullanmak üzere onları bi kenara ayırdı ya da beğendiklerini ayırdı ya da geçen günkü holivud starları şeysini kaydetti diyelim. Bu bi yerde yine anlaşılır bişey. Hoş demiyorum, çok boktan ama anlaşılır bişey. Sizin daha büyük bi sorununuz var. Neden birbirinize güvenmiyorsunuz? Aranızda resmen uçurumlar var. Bilgisayarına şifre koyması ve senin bu şifreyi bilmemen ne demek? Karı kocasınız amk siz, daha ileri boyutta bi ilişki türü yok ki hayatta?
0
pandispanya
(03.09.14)
Bildigin porno resimleridir intertte dolasan buyuk ihtimal. Babamin bilgisayari da porno kayniyor bildim bileli mesela.
Buyuk ihtimal a sikkidir yani. Bunun kabul edilebilir birsey olup olmayacagina sen karar vereceksin. B sikkina gelince acik konusalim, olasi birsey. Sonucta cok az erkek var gozu disarida olmayan, bunu biliyoruz.
0
delifaruk
(03.09.14)
Öncelikle mail olayını ele alalım. Eşinin kullandığı uygulamayı yazsaydın daha güzel olurdu. Zira uygulamanın başka bağlantıları da kullanıp kullanmadığını araştırırdık. (facebook, twitter gibi)

eğer direkt olarak mail kişilerini gösteriyorsa ve aralarında sizin de tanıdığınız ama kocanızın mailleşmek için sizce hiçbir sebep bulunmayan bir kadınsa o kişi, ortada birçok ihtimal var. kendisine toplu bir mail forwardlamış olabilir. ya da başka bir bağlantı ile listeye girmiş olabilir. benim gmail adresimde yüzlerce kadın vardır ve neredeyse hiçbirini tanımıyorum. illa bir yerde bağlantımız olmuştur iş ile ilgili vs. ya da ortak arkadaş ne biliyim.

kötü ihtimal, kocanızın o kadınla bir ilişkisi olması ki bunun için e-posta kullanacağını da sanmıyorum. yine de imkansız değil. keşke o anda "ayşe çıktı listede bunun burda ne işi var" diye sorsaydınız. zaten tepkiden sonuç alırdınız bir şekilde.

gelelim porno içerikli klasöre.
iki ihtimal var:
1- kocanın becerdiği kadın(lar)a ait resimler (ihtimal: %1)
2- internetten bulduğu ve meraktan indirdiği bir rar dosyası (ihtimal: %98)

birinci ihtimal niye düşük?
çünkü adını söyleyebilecek zekaya sahip bir erkek becerdiği kadının fotoğraflarını masaüstüne koyup, bilgisayarı da açık bırakıp işemeye gitmez.

ayrıca senin bu olayı yaşama tarihine göre o fotoğrafların hollywood ünlülerinin ifşa olan fotoğrafları olduğuna yüksek ihtimal veriyorum. adam kate upton'ın sırtına boşalmış. merak edilmeyecek gibi değil...

ilk ihtimali unutursak;
hollywood ünlüleriyse merak edilecek bir şey yok. meraktan ben de baktım hem de hatunun yanında.
sıradan porno görüntüleriyse de problem yok.
sevgi ve sadakat duygularıyla alakası olmamakla birlikte farklı kadın vücutları görmek her erkeğin hoşuna gider. cinsel yaşamınızda bir problem yoksa bırakın ara sıra baksın.

tüm olaylardan çıkardığım muhtemel sonuç:
ortada hiçbir problem yok. maildeki kadın falan sadece bir tesadüf. porno fotoğraflar da öylesine indirilmiş sıradan şeyler.
0
thatam
(03.09.14)
serajin'e yüklenip durmanız çok sıkıntı yalnız. kadıncağız ciddi bir soru sormuş kadına paranoyak muamelesi yapıyorsunuz. pornodan hoşlanmaması gayet normal ayrıca. herkes porno izlemek zorunda değil.
ama benim de üstte söylendiği gibi aklıma geldi bu ünlü leaked fotoları olabilir. hatta internete fappening yazıp bir bakın ve karşılaştırın o fotoğraflar mı?
0
wild honey suckle
(03.09.14)
Bu üçüncü yazışım olacak oraya da ekleme yapmak istedim. Tiklediğiniz için de okuduğunuzu ve oraya geri dönmeyeceğiniz düşüp yeniden yazayım dedim.

Olayı normal-anormal yönünden incelemeyin. Size göre anormal olan, başkasına göre normal olabilir. Herkesin normal sınırı çok farklı. Benim yaptıklarımın bir kısmı birine uçuk, başkasına sıkıcıdır. O yüzden "Bu normal mi, şu anormal mi" ile çok ilgilenmeyin.

Siz de anormal değilsiniz, eşiniz de. Ama farklı tellerden çalıyor olabilirsiniz ve şu zamana kadar sadece ortak noktalardaki zevklerinizi gerçekleştirmiş olabilirsiniz.
0
aychovsky
(03.09.14)
kate upton ve jennifer lawrence'ın fotoğrafları olma ihtimali?
0
kamera motor
(03.09.14)
sözlüğe ''31 ağustos 2014 icloud hack saldırısı'' yazın ve içeriğini algılamaya çalışın. orada verilen paylaşılan linklere gidin ve ne içerdiğini görün. çünkü kocanızın masaüstünde duran fotoğraflar bu fotoğraflar.
0
syozkn
(03.09.14)
serajin, öncelikle şu icloud'dan sızan fotolara bakıp bize bilgi verir misin?
ya da bu fotoları sen iki gün önce mi gördün. iş yerinde açamamış bilgisayarına kaydetmiştir, çünkü buysa çook normal adamın boşuna günahını alma. bütün dünya bu fotoları bir yerine kaydetti, açtı, baktı vs.

olayın senin onu tatmin edip etmemenle de hiç ilgisi yok. herkesin yukarıda da yazdığı gibi, porno izlemek ya da zaman zaman mastürbasyon yapmak doğaldır. sevgi tatmin cinsiyet vs bunlardan bağımsız olarak bakmak gerek bu konuya. bu konuda sen kendini daha rahatlatmalısın, sen sevmesen bile eşinin sevmesini doğal karşılamazsan yine üzülen sen olursun.

önce şu icloud olayını çöz, ondan sonra yeniden yaz bence buraya herkes de ona göre yorum yapsın. boşuna üzülme sen de.
uygulama işini de tam anlayamadım kesin o kadınlarla mailleştiğini mi anladın o isimleri gördüğünde? bence de alakasız toplu mail bile göndermiş olabilir..
0
kaputt
(03.09.14)
arkadaşlar kadına gidip konuş diyorsunuz ama belli ki kocasıyla arasında büyük bir iletişim problemi var. eşiyle bunları oturup konuşabilecek bir iletişim seviyesinde olsaydı buraya bu soruyu en azından bu şekilde sormazdı. en başından çatır çatır konuşurdu bilgisayarın şifresi ne, bu kadın kim ya da bu klasör ne gibi.

artı bilgisayarını şifreleyen karısının elinden telefonu alan bir adam kadın sorduğu zaman 'şunları bunları yapıyorum şu yüzden' diye dürüstçe cevaplar vermez. hele ki aldatıyorsa falan daha çok dikkat etmesi için uyarı gibi düşünür.

ha ben demek istemiyorum ki eşinle arandaki iletişim sorununu çözme. tabii ki çözmelisin ama bu pat diye olacak bir şey değil. zaman isteyen bir süreç. şu an yapabileceğin en iyi şey aldatıp aldatmadığını kesinleştirmek olur. böylece atacağın adımları da ona göre planlarsın.
0
yue
(03.09.14)
2 ihtimal var, ama 4 madde yazıcam :)

1- porno yıldızı fotos (normal)
2- en son ki hacklenen fotolar (normal, arşivi eşime de gösterdim iğrençsin didi)
3- internetten bir hatunla tanıştı (tehlikeli)
4- sevgilisi var (çok tehlikeli)


şimdi ilginç olacak ama şu fotoları anlayacak birine gösterin. en son ki hacklenen fotolar değil ise görüntü kalitesinden anlaşılır.
0
zulumat
(03.09.14)
aklına takılacak kadar önemsedin bunu ve kocana sormadın mı? neden açıkça sorup konuşmadın ki? nasıl bu kadar kapalı yaşıyorsunuz evlilikleri cidden anlamıyorum ya. açıkça oturup konusun. konuşamıyorsanız tekrar pc yi ele geçirdiğinizde telefonunuzla fotolardan bi kaç örnek çekin. biz söyleriz porno mudur değil midir ^_^
0
exist is pretty
(03.09.14)
soruya bakınca trolldür dedim ama cevapları görünce insanların evlilik anlayışını görmek daha sinir bozucu geldi.

isteyen karısıyla porno izler, kocasının arada kaçamaklar yapmasına izin verir, oğluyla-kızıyla porno arşivini paylaşır. yapanlar var yani. ama bunu yapmak istemeyene ne diye kızıyonuz? pornografi herkese normal gelmek zorunda değil.

çıplak kadın arşivi nedir arkadaş? merak ediyosan aç bak.
bilgisayarın şifresini eşinden gizlemek nedir? azcık karakterli ol.

çok üzüldüm malesef sana serajin. yaptığının arkasında bile duramayacak kadar (burda ağır bi sıfat vardı sildim) kocan olduğu için. senden gizli gizli yapıyosa karı düşkünlüğüdür bu.

aynı durumda olsam sinirden kudurur bişey söyleyemezdim sanırım. böyle bi zaafı varsa konuşarak değiştiremezsin ki.
kaldıramam ben bunu, eskisi gibi davranamam, gözümden düştü neyim diyosan olayı uzatmaya gerek yok. evliliğin sağlıklı bi şekilde devam etmesini istiyosa tüm şifrelerini versin sana. kontrol etmene de karışmasın. bişey yapmak istediği zaman da önce seninle paylaşsın durumu. evlilik hayatı paylaşmaktır. gizli saklı işler yapacaksa baştan girişmeseymiş bu işe ya da sorumluluk almayı becerebilseymiş.
0
seksen9
(03.09.14)
aile baskısı insana neler yapıtırıyor. çoluk çocuğa yazık.
0
fukka
(03.09.14)
ya hahahahahah ben niye eşinizi kadın olarak algıladım... sizi erkek eşinizi kadın sanıp, lezbiyen bir ilişki diye cevap yazacaktım jeton düştü.

mesajım kalsın daha sonra düzelteceğim.
0
tek terk
(03.09.14)
@for day to break ne kadar gereksiz insanlar var allam. anlam veremiyorum gerçekten, kocayı geç sevgilim benim yanımda açıp açıp çıplak kadın/erkek fotoğraflarına bakacak ve ben rahatsız olma aç bak diyeceğim? hepsini geçtim, neden? neden yaa böyle saçmalık mı olur hahaha. abi bakacaksa kendisi baksın bu ne gereksiz bi şey?

ek: geçen günkü fotoğraflara ben de baktım kim var ne olmuş diye ama arşivlemek? açıp sürekli olarak KADIN ÇIPLAK diye araştırma yapıp bunlara bakmak? sadece açlık olabilir benim gözümde.
0
iste o kavunici balik
(03.09.14)
(7)

kendini son derece yetersiz hissetme ve neredeyse paralize olmuş derecede

social phobia
hareket edememe; herhangi bir iş yapamama, konsantre/motice olamamakendimi çok kötü hissediyorum, yapmam gerekenler var ve bunları kendim için kendi geleceğim için yapmalıyım yoksa çok kötü günler gelecek başıma ama buna rağmen hiçbir şey yapmadan tüm gün duruyorum, gün içinde ne yapıyorsun derseni
hareket edememe; herhangi bir iş yapamama, konsantre/motice olamama

kendimi çok kötü hissediyorum, yapmam gerekenler var ve bunları kendim için kendi geleceğim için yapmalıyım yoksa çok kötü günler gelecek başıma ama buna rağmen hiçbir şey yapmadan tüm gün duruyorum, gün içinde ne yapıyorsun derseniz de ne yaptığımı ben de bilmiyorum/hatırlamıyorum, döngüden çıkmam lazım yoksa eriyerek biteceğim, tavsiyelerinizi bekliyorum
0
social phobia
(03.09.14)
derdinin çözümü: oturup yapacaksın.
ben de aynı durumdaydım bir aydır.
dün oturdum ve ertelediğim 2 şeyi yaptım. bitti. hafifledim.
bugün de bir-iki şey yapacağım.
önüne koca liste alıp bitirmeye çalışma, tek bir şey bile yapsan o gün boş geçmedi say.
ama her gün yaptıklarının sayısını arttır. böyle böyle ritme girersin tekrar.
erteleme = başarısızlık korkusu, ama unutma ertelersen başarma şansın hiç yok. o yüzden hemen bugün bir şey yap.
0
lily briscoe
(03.09.14)
Sabah kalkmak zor geldiginde yapilacak sey gozunu actigin anda yataktan firlamak. Bir 10dk daha yatsam gibi seyleri dusunmeye firsat vermeden ziplamak yataktan. Baska caresi yok gercekten.
Anlatabildim mi?
0
delifaruk
(03.09.14)
tek bir şey düşün ve bitir, bak bi tane bile yapınca nasıl rahatlıyor insan,
0
Kalinka
(03.09.14)
bu sebeple çok ciddi sorunlar yaşamış, bir adam olarak, durumunun ne derece nazik olduğunu biliyorum. burada yazan, yapacaksın arkadaşım, temalı iletilerin saçmalığına değinmek bile istemem. yapabilsen, zaten burada yazmazsın.

verebileceğim tek akıl var: kendini sakinletip, bir liste yap. yapılacaklar listesi. en kolay olanı, en üste koy. ama net aksiyonlar (şunu yaz, bunu yap, bunu ara gibi), gözünün önüne bir yere koy. bende işe yarıyor.

bir de yakın dostla bir iki saat geçirince, insan hareket gücü buluyor bazen. aklında olsun.
0
krysrn
(03.09.14)
liste yap önerisi +1
yapacaklarını bir bütün olarak düşünüp gözü korktuğu için başlayamıyor insan. hepsini düşünmeden önce parçalara bölüp sonra da o küçük parçaları bitirmeye odaklanmak işe yarayabilir.

eğer bu kadar önemli işleri bu derece isteksizlikle karşılaşıyorsanız bir psikologdan da destek almanız uygun olabilir bu süreçte. gerginliğinizi bilgisayar başından sezdim, ben de tam olarak böyleydim tez yazma döneminde. umarım atlatırsınız.
0
merena
(03.09.14)
@social phobia bir şeyden mi kaçıyorsun?
0
Kalinka
(03.09.14)
açıkçası "hiçbişey düşünmeden direk yap" bakış açısını ben de çok sağlıklı bulmuyorum, nadir durumlar dışında pek işe yaramaz (artık gerçekten düşünmemen ve sadece yapman gereken bazı durumlar gibi, ama o tür durumlar için de belli bir netlik seviyesine ulaşmış olmak gerekiyor.)

şimdi şöyle birşey var, burada hiçbirimiz seni tanımıyoruz, verebileceğimiz tavsiyeler de hep kendimizden bildiğimiz ve bizde işe yarayan şeyler vs.
ama eğer böyle bir konuda genel bir şeyler söylemem gerekirse, sanırım (farkında olduğun ya da olmadığın) bir ikilem yaşıyorsun. dediğim gibi seni tanımıyorum, ama bu insan psikolojisine has çok tipik bir durum.

mesela kararsızlık dediğimiz şeyin fazla düşünmekle yakından ilgisi var. nasıl dersen, düşündükçe daha çok seçeneği göz önünde bulundurursun, artılar eksiler vs. ve sonuç olarak kendi bakış açını kaybedersin. bununla kastettiğim şu: "gerçekten BENİM istediğim şey ne?" ya da "burada BEN nasıl hissediyorum" yaklaşımını unutursun ve bunun dışındaki hiçbir düşünce de sana bunların cevabını veremez.

her neyse, sana tavsiyem kendi çelişkilerini fark etmeye çalış, muhtemelen seni kilitleyen şey bu. eğer çelişkilerini uzlaştırabilirsen ya da aşabilirsen hareket kendiliğinden gelecektir, tabii ki bunun da gerçekleştirilebileceği çok farklı katmanlar/derinlikler olabilir.

bir de tabii kendi hayatın ya da bazı doğruları bulmak adına ne kadar idealistsin onu da bilmiyorum, ama gerçekten idealist bir insansan bazı cevaplara ulaşana dek bir süre hiçbir şey yapmamak en iyisidir bana göre (bu süreçte çevrenden ne tür tepkiler gelirse gelsin). çünkü o zaman birşeyleri netleştirdiğinde çok daha hızlı harekete geçebilirsin ve başarı şansın da artar.

ama bazen de zaman kısıtlılığı hızlı ve pratik çözümler almaya zorlar insanı ya da bazen ihtiyacın olan şey bazı gelişmelerin seni doğru kararlar almaya zorlamasıdır aslında, o zaman sadece bir yol ayrımına yaklaşmak birşeyleri netleştirebilir senin için.
0
gloomystorm
(03.09.14)
(6)

tüy kusmayı hobi haline getiren kedi

lily briscoe
bir kedinin sık sık tüy kusması normal midir? haftada 1-2 oluyor. hem de azıcık değil bayağı birikiyor, her seferinde koca bir yumak çıkıyor. kedi uzun tüylü, ama tarayınca hiçbir şey çıkmıyor. pofuduk değil tüyleri, basık böyle ipek gibi.ne yapmak lazım bu zavallıya? hayvanı rahatlatacak, tüy birik
bir kedinin sık sık tüy kusması normal midir? haftada 1-2 oluyor. hem de azıcık değil bayağı birikiyor, her seferinde koca bir yumak çıkıyor. kedi uzun tüylü, ama tarayınca hiçbir şey çıkmıyor. pofuduk değil tüyleri, basık böyle ipek gibi.

ne yapmak lazım bu zavallıya? hayvanı rahatlatacak, tüy birikimini azaltacak bir ilaç, çare var mı?
0
lily briscoe
(03.09.14)
traş ettirseniz özellikle yaz aylarında rahat eder. bir de biz traş ettirdiğimizden beri tüyleri de daha az dökülüyor, en az üç ay hatta hiç dökülmüyor.
0
kaputt
(03.09.14)
furminatör diye adlandırılan taraklar var. onunla kedinizi tarayarak bir kedi daha oluşturacak kadar tüy çıkartabilirsiniz. yalanarak yuttuğu tüy azalınca kusması da azalır.
0
boyalı kuş
(03.09.14)
Tüyleri uzun kediler için normaldir. Kendilerini yalayarak temizlerken tüy biriktiriyorlar bol bol, sonra da kusuyorlar. Veteriner ilaç veriyor daha az kusması için ama bir yandan da tüyleri çıkarması iyi. Genç bir kedi ise endişelenecek bir şey yok. Onun dili zımpara gibi, yalarken taraktan daha beter emiyor.
0
aychovsky
(03.09.14)
bence tüy fırçası eskimiş ve artık alamıyor tüyler. hayvan yaladığında bayağı tüy geliyor ki o kadarını geri kusuyor. bu ara hava değişikliğinden benim köpek de inanılmaz tüy dökmeye başladı, aynısı senin kedide de vardır. bence durum normal, sadece farklı bir fırça ile taramayı dene.

bu arada, traş edince aynı tüyler yine dökülecek ama kısa olarak dökülecek, göze az gözükse bile dökülen tüy, sayı olarak aynı olacak.
0
loveinaflipbook
(03.09.14)
@aychovsky evet kedi genç, 1 yaşında.
@boyalı kuş furminatörüm var, ama tüyleri çok basık ve az olduğu için işe yaramıyor, iki tel çekiyor ancak.

mesela öbür kedinin tüyleri çok sık, onu koyun kırkar gibi temizliyorum furminatörle. ilginç olanı onun tüyleri çok dökülüyor, ama bunca sene bir kere bile tüy kusmadı. ufaklık zavallım kendi içinde geri dönüştürmeye çalışıyo.

traş ettirme seçeneğine bakacağım. peki bir de macun gibi bir şey mi varmış böyle yutturuyormuşuz da midesini rahatlatıyormuş? hiç duydunuz mu?
0
🌸lily briscoe
(03.09.14)
gimpet'in malt hedesini verebilirsiniz, iyi gelir o gercekten. tuyler yumak haline gelecek kadar birikmeden.diskiyla atiliyor ondan verince. hem de cok seviyorlar kediler, istah acici olarak falan da kullaniliyor. dogal bir sey.zarar gelmez.
0
mutevazi
(03.09.14)
(12)

cenaze torenleri cok sacma degil mi?

mayeskuel
cenaze arabasi giderken arkasindan bakmak, topragi kazmak, son bir kez donuk yuzune bakmak vs..hepsi aciyi katbekat arttiriyor. teshisten sonra mezar isleri cenazeye el koyup sessiz sakin gomse daha iyi degil mi?
cenaze arabasi giderken arkasindan bakmak, topragi kazmak, son bir kez donuk yuzune bakmak vs..hepsi aciyi katbekat arttiriyor. teshisten sonra mezar isleri cenazeye el koyup sessiz sakin gomse daha iyi degil mi?
0
mayeskuel
(03.09.14)
hayır böyle şeylerin yapılması lazım bence, acıyı arttırmıyor bence sonrasında gelecek pişmanlıkların önüne geçiyor. kazma olayını mezarcılar yapıyor zaten de, toprak atma olayını ve meftayı kabire yerleştirme olayını biz yapıyoruz.
0
fallthepieces
(03.09.14)
Hiç yakının öldü mü? Gerçek anlamda "yakın" biri. Bu soruya cevabın "hayır"sa tecrübe ettikten sonra o işlemlerin ne anlama geldiğini kavrayacaksın. Eğer sorunun cevabı "evet"se sen über insansın dostum
0
bilmemkacincinick
(03.09.14)
acı yaşanması gereken anda yaşanmalı bence. o an yaşanan o acı ileride beklenmedik yerlerden çıkmasını engelliyor diye düşünüyorum. bir de tabii bu olayın biraz kültürel yapısı da var, ölüye saygı falan baabında. fallthepieces'e katılıyorum.
0
knight of cydonia
(03.09.14)
kucukken amcam oldu. bu duyuruyu acmama da o olay vesile oldu. onu topraga verirken ki yasadigim aciyi henuz tatmadim. belki bu seramoni hic olmasaydi bu kadar koymazdi.
0
🌸mayeskuel
(03.09.14)
kımsenın basına gelmesın ama gercekten yakın bırısıni son kez görmek vedalaşmak ve kendını hazırlamak ıcın mezara bıle gırıp sarılırsın. siz kucuk oldugunuz ıcın korkmus ve tedırgın olmussunuz bence.
0
mulaj ne la
(03.09.14)
Küçükken tecrübe ettiğin olayla şu an karşılaşabileceğin olay arasında fark var. Çocukken algılama sistemi daha farklı çalışıyor. Yani küçükken tecrübe ettiğimiz şeyler derin izler bırakabiliyor fakat her ne kadar derin izler taşısa da şu an yaşayacağın acı geçmişteki acıdan bağımsız bir şiddete sahip olacaktır. Çünkü algılama olayı değişiyor günden güne. Anlayacağın ölen yakınını birilerine teslim edip dönüp arkanı gitmek istemeyeceksin. Kendi ellerinle mezara koyup, üstüne toprak atma görevini paylaşmak istemeyeceksin. Çünkü o kişi senin yakının.
0
bilmemkacincinick
(03.09.14)
Açıkçası 1. derece yakınımı kaybetmedim hiç, diğer yakınlarımı kaybettiğimde cenazelerine gitmedim. Ailem uzak tuttu cenaze törenlerinden, psikolojim olumsuz etkilenir vs diye ve dediğin gibi, dayanamayacakmışım gibi hissettim hep.

Bir gün katılmak zorunda kalacağımı bazen düşünürüm ve düşününce bile gözlerim dolar..
0
innatedesire
(03.09.14)
Ölümün bir ritüel hale getirilmesi mantıksız geliyorsa haklısınız.
Ama kim ne derse desin mezarın açılması, ölünün gömülmesi, sonra başında dua okunup gidilmesi ölü yakınları için bir kabullenme hissi yaratıyor bence.
Kendi yakınlarım, sevdiklerim öldüğünde cenazenin ardından daha sakin kafayla yaklaşabildiğimi gözlemledim hep.
0
the queen of naked kings
(03.09.14)
Bana sacma gelen sey yakini gomulurken herkesin sirayla kuregi alip uzerine toprak atmasi. Ben yapmazdim bunu.
Birde cenaze torenini topraga verlisi falan tum olayi ipad ile kaydeden gordum cok tuhafima gitmisti aklima geldi simdi.
0
delifaruk
(03.09.14)
bir daha asla göremeyeceksin onu. ne kadar uzun süre yanında kalsam iyidir diyorsun. ama son bir kez yüzüne bakmayı doğru bulmuyorum, o halini görmek istemem.
0
rock n roll
(03.09.14)
yakınlarını gömen ilk hominidler muhtemelen ölen yakınlarının leşçi hayvanlar tarafından parçalandığını görmekten hoşlanmıyorlardı ve olabilecek en emin yere, toprağın altına sakladılar onları. sonrasında cenaze törenleri değişik adetlerle bezenmiş galiba evet. en yalın haliyle kalmalı bence de. göm git.
0
namus ninjası
(03.09.14)
avrupa'da insanlar ölüye en güzel kıyafetini giydirip, makyajını yapıp tabut açık şekilde cenaze töreni yapıyorlar, yiyip içiyorlar. hatta günü belirlendikten sonra insanlara cenazeyi kart yollayarak bildiriyorlar.
ben bizimkini daha kötü buluyorum, birisi ölüyor sonra belki son kez bile görememişken alelacele gömüp eve dönüyorsun. öbür türlüsü daha yavaş ve daha alıştırarak veda etmeni sağlıyor bence.
0
lily briscoe
(03.09.14)
(4)

alt yazı çeviri fikir (ing-tr)

kül
hello canlar. dizide iki homeless konuşuyor. ekonomiden anlıyormuş gibi ahkam kesiyorlar. sonra biri "ekonomi kötü" dedikten sonra şöyle diyor:"Folks aren't as free with their change as they were in '07." buradaki change para anlamında, di mi? yani "para artık 2007'deki kadar rahat harcanmıyor" diyo
hello canlar. dizide iki homeless konuşuyor. ekonomiden anlıyormuş gibi ahkam kesiyorlar. sonra biri "ekonomi kötü" dedikten sonra şöyle diyor:

"Folks aren't as free with their change as they were in '07."

buradaki change para anlamında, di mi? yani "para artık 2007'deki kadar rahat harcanmıyor" diyor (2008 krizine atıfla) di mi? başka bi anlam çıkar mı buradan?
0
kül
(01.09.14)
bozuk para
0
michael_knight
(01.09.14)
onu biliyorum :) ama bir daha düşününce başka anlam çıkardım, teşekkür ederim. bunlar dilencilik yapıyor ve "insanlar artık eskisi gibi sadaka vermiyor" diyor galiba.
0
🌸kül
(01.09.14)
evet, eskisi gibi sadaka vermiyorlar doğru çeviri olur
0
lily briscoe
(01.09.14)
@kül ben de senin anladığın gibi anladım.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(01.09.14)
(8)

düğünde ne giycem?(erkek)

zawisza
selam,iki hafta sonra yakın bir arkadaşımın düğünü var. ne giyeceğime hiç karar veremiyorum. takım elbise adamı olmadım hiç, o yüzden keten pantalon-gömlek gidesim var, ama çok spor da olmak istemiyorum.yani şöyle bir mağazaya gitsem bu durumu anlatsam beni giydirseler parasını verip çıksam :\ nerey
selam,
iki hafta sonra yakın bir arkadaşımın düğünü var. ne giyeceğime hiç karar veremiyorum. takım elbise adamı olmadım hiç, o yüzden keten pantalon-gömlek gidesim var, ama çok spor da olmak istemiyorum.

yani şöyle bir mağazaya gitsem bu durumu anlatsam beni giydirseler parasını verip çıksam :\ nereye gitsem mesela?
0
zawisza
(01.09.14)
Boynere git. Ama bana sorarsan, giy takim elbiseyi olmezsin.
0
delifaruk
(01.09.14)
Bütçe yüksekse Network, W, Damat gibi mağazalara gidebilirsin.
Daha orta halliyse Kiğılı alternatif olabilir.

Boyner'de bir çok markanın ürünlerine toplu halde ulaşabilirsin.
0
cakabo
(01.09.14)
koyu renk kot.
keten gomlek.
fit bir ceket.
0
kutsalbok
(01.09.14)
Zaraya git. Güzel şık beyaz bir gömlek, altına renkli bir pantolon ama zarif duracak bir renk. Kemerle ayakkabıyıda uydur. Olsun bitsin.
Ayrıca bunun üzerine pantolonun daha koyu tonlarında bir cekette çok gerekli değil ama alabilirsin.
0
phoenixboy
(01.09.14)
düğüne gitmem. nikaha giderim. oraya da şortla gittiğim oldu. kimse de sen niye böyle geldin demedi. deseler de bişe değişmezdi zaten. "ama şortla gitmen arkadaşına hiç değer vermediğin anlamına geliyor" cular, "her yerin bi usulü var ama, o kadar da olmaz" cılar, lütfen susun, sessizce siktirin gidin.
0
mobilemob
(02.09.14)
yakın arkadaşın madem, biraz özenip gitmekte hiç sakınca yok.
evet kıyafetlerimizin şekli, fiyatı vs. karşımızdaki insana verdiğimiz değerin göstergesi değil.
eğer seni orada spor kıyafetli görünce arkadaşının hiç üzülmeyeceğinden eminsen istediğin gibi git. ama eğer onun açısından baktığında 'ya x de hiç özenmemiş düğünüme gelirken' diye düşüneceğini tahmin ediyorsan, arkadaşını üzmeyecek bir seçeneğe yönelebilirsin.
bence de zara fiyat ve modeller açısından iyi bir seçenek olabilir.
0
lily briscoe
(02.09.14)
zara mara buralara bakma hocam.
kampanyaları takip edersen daha kaliteli ürünleri daha ucuza alırsın.
en son sararda 100 tl ye 70 tl hediye vardı mesela. ceket alsan gömlek pantalon bedavaya gelir mesela.
ya da outletlerde süper ürünler olabiliyor, ne de olsa milletçe fit değiliz ya slim fitler 5te 1 fiyatına kalmış oluyor.
0
joe dalton
(02.09.14)
benetton'da indirim var. 40 liraya pantolonu alıyorsun.
herhangi bir takım elbise mağazasından beyaz gömlek alıyorsun. 30-40 lira verirsen garson gömleği alırsın. 50-60 verirsen slim fit, şukela bir şey alırsın.
pantolona uygun ayakkabı kemer aldın mı tamam...
0
cliquot
(02.09.14)
(30)

Kesinlikle almayacaginiz urun?

cihann
Nedir arkadaslar? Ben hayatta "kosu bandi" almam mesela. Ya siz?
Nedir arkadaslar?

Ben hayatta "kosu bandi" almam mesela. Ya siz?
0
cihann
(01.09.14)
vestel markalı ürün.
0
sutlu nescafe
(01.09.14)
asla asla deme.
0
kakao
(01.09.14)
Kızılkayalar ürünleri
0
esas itibariyle
(01.09.14)
elinde, kolunda, arabasinda, dukkaninda ataturk resmi ve imzasi olan kisilerden birsey almam.
0
mayeskuel
(01.09.14)
kola ve turevi icecekler
0
exlibris
(01.09.14)
passolig kartı.
0
konskenkova
(01.09.14)
beyazlatıcı diş macunları

selülit kremleri

zayoflamaya yönelik her türlü sahtekarlık dolu tonla ürün

jelibon
0
neferkitty
(01.09.14)
Clio, megane vs.

O paraya okuz alinir lan.

Araba diye para veriyolar amk
0
kosun lan mevzu var
(01.09.14)
kişisel gelişim kitapları, timaş ve nesil yayınları'ndan herhangi bir kitap

edit: evet okuyunca aklıma geldi benim de oysa listemin başında geliyor, gerçek kürk.
0
mutlusismankedi2015
(01.09.14)
kişisel gelişim kitapları, kulaklı abidik gubidik silikon telefon kılıfı
0
anneboleyn
(01.09.14)
herhangi bir tablet bilgisayar, samsung cep telefonu, platform topuklu ayakkabı.
0
aritmetik iyi kuslar pekiyi
(01.09.14)
Uuu Kızılkayalar ürünleri+1.
0
pandispanya
(01.09.14)
Espadril denilen ayak kundağı
0
ladybug
(01.09.14)
doktor levine'in manyetik güçlü dizliği
0
wiillii
(01.09.14)
kişisel gelişim kitabı
0
merak ediyorum
(01.09.14)
Kisisel gelisim kitabi, bestseller olsun diye cikarilmis vicik ask romanlari. Simli/tasli giysiler. Desenli tayt. Gercek kurk. Parlak ruj.
0
saçdemeti
(01.09.14)
kızılkayalar+1
0
earth linger
(01.09.14)
almayacağım şey otomobil (evet inanılmaz ama gerçek hiç sevmiyorum)

kızılkayalar derken hamburgerciden mi bahsediyorsunuz? yoksa? anlayamadım neden acaba biri söyleyebilir mi?
0
secilmis uye
(01.09.14)
ekmek yapma makinesi
0
ack3000
(01.09.14)
6 kavanozu 100 tl olan bal.

Gerçek kürk +1.
Gerçek ya da sahte yılan derisi giysi/ayakkabı.
Her yeri yırtıklı kot pantul.
Aynalı güneş gözlüğü.
0
oranjlaturanj
(01.09.14)
kızılkayalar, kürk türevleri, passolig +1
blazer ceket, kolye, künye vs almam.
yandaş medyacıların gazetelerini almam.
0
zawisza
(01.09.14)
furby.
0
lily briscoe
(01.09.14)
blazer ceket.
beyaz pantolon.
renkli çerçeveli güneş gözlükleri.
bot ayakkabı.
0
baldur2
(01.09.14)
Komdan mayo almam.
Hotiçten ayakkabı almam.
Kötü tecrübelerim var çünkü.
Hee bir de prada çanta, efendim loui zutton cüzdan falan almam. Çakmaları dahil.
0
buzbebek
(01.09.14)
saçdemeti'nin dedikleri ama parlak ruj hariç.
Kızılkayalar'dan herhangi bir şey. + 1
Şu kışın giyilen lastik balıkçı çizmeleri
Luis Vuitton'dan herhangi bir şey. Kalan ürünleri ucuza satılmasın diye yaktıklarını okuduktan sonra bu ve benzeri kalitedeki bir dükkandan bir şey alacağımı sanmıyorum. (Gerçi zaten param yok o kadar. Nereye ne alıyorum.)
Pırlanta + Tek taş + Trio + Tam tur, vb. + 1
Gerçek kürk + 1
0
aychovsky
(01.09.14)
New balance ayakkabi. Almayani dovuyorlar galiba, dovsunler beni.
Iphone
Kirmizi renkli kiyafet.
Ask-mesk temali kitaplar
Kisisel gelisim kitaplari +1
Palyaco tarzi gunes gozlugu
Dunyanin en zengini de olsam "Bugatti veyron" almam
Ahsap desenli mobilya ya da herhangi birsey.
Gri-mavi-siyah disinda pantolon
Efes bira
Home theatre falan ses sistemi
Alisveris sitesinde cok satanlar kisindaki urun. (Giysi ayakkabi canta vs.)
Timberland markali herhangi bir urun. (Neden bilmem nefret ediyorum)
Recel
Reklaminda urun isminin/markanin gicik bir sarki ile soylendigi urunler.
Esssek kadar kulaklik
0
delifaruk
(01.09.14)
leopar desenli kıyafet, zayıflama hapı, avon cilt bakım ürünleri ve kızılkayalar +1 :) ayrıca osho'nun herhangi bir kitabı.
0
merena
(01.09.14)
tablet pc +1. cep telefonu desen değil, bilgisayar desen değil. saçmasapan ara bir icat. bi de e-book olayını sevmiyorum sadece onları okumak için şeyler var ya kindle falan galiba, o işte.
0
xenophobe
(02.09.14)
kızılkayalar
mado
tablet
tt net
yapıkrediden herhangi bir hesap yada kredi kartı
dvd-vcd
0
slalom
(02.09.14)
0 araba
Mac bileti
Digiturk dsmart ve türevleri
Dadi, bakici (çocuklarıma)
Margarin
Uht süt
Misir yagi
Lipton cay
Metro dan otobus bileti
Ihtiyac kredisi
Altin rengi saat
Beyaz corap
Atlet
Nike, adidas ürünleri
Lpg li araba
Aklima gelenler bunlar
0
steward
(02.09.14)
(33)

bembeyaz halıma :(

pandispanya
mor oje döküldü boydan boya. asetonla silmeyi denedim, dağılıyo diye bıraktım. geçirmenin bi yolu yok mudur? :(
mor oje döküldü boydan boya. asetonla silmeyi denedim, dağılıyo diye bıraktım. geçirmenin bi yolu yok mudur? :(
0
pandispanya
(01.09.14)
Sentetik tiner dene bi.
0
buff
(01.09.14)
votka çıkartır ama bence sentetik tineri kullan votkayı iç
0
bir düşünelim ne yapabiliriz
(01.09.14)
Belki tiner ama öncelikle tiner gibi boya çözücü herhangi bir madde uygulamadan önce halınızın görünmeyen bir yerinde mutlaka test edin.

Ojeyi alabildiğiniz kadar bi peçeteye emdirin. Ütünüzü alın en yüksek dereceye getirerek halıya değdirmeden, lekeye doğru defalarca buhar püskürtün. 5 dk gibi bir süre bekleyin. oje lekesinin üzerine bi miktar sirke dökün tekrar buhar püskürtün. gene peçeteyle emdirin. leke çıkana kadar bu işlemi "buhar, sirke, kurulama - buhar sirke kurulama" şeklinde devam ettirin.
0
emininsel
(01.09.14)
Evde bi tiner olması lazım da sentetik mi sentetiksiz mi olduğunu nasıl anlayacağım? Olmazsa vodkayı açıyorum bak kesin bilgi mi? :D
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
daha geçen votkayı kullandık. arkadaşın evini taşırken bir parça boya döktük. işe yaradı halıda ama beyaz değildi. he bir de beyazda belki daha çok dağılır ama tineri dene öncelikle.

bu arada simirnoftu =)
0
bir düşünelim ne yapabiliriz
(01.09.14)
zubrowka çıkarmadı :( :D allahım çıldırıcam.

edit: tiner de çıkarmadı. şu sirkeli buharı deneyeyim bakayım, iyice tatak oğlanı oldu zaten zavallı halı.
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
aseton çıkarmıyormu bu ojeyi. halıdan da çıkarır bence
0
isminivermekistemeyensuser
(01.09.14)
Yok aseton iyice dağıttı. Vodka ve tiner hiç etki etmedi. Sirkeden de nefret ederim, ve ev buram buram sirke kokuyo bi de şu an. Halı çöp.
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
aseton çözüyor arkadaşlar ama çözüldükçe de halı emiyor dağılıyor işte.

bence mutlaka az da olsa izi kalır yeni halı bakmaya başla.
0
neferkitty
(01.09.14)
neresine döküldü? kestirerek lekeli kısımdan kurtulabilirsin belki?
ince uzun parça çıkarsa yatağın yanındaki boşluğa koyarak değerlendirebilirsin mesela
0
lily briscoe
(01.09.14)
Başka çözüm kalmazsa, kuru temizlemecilerden bazıları halıyı düzeltebilir. Bazıları halı yıkıyor.
0
aychovsky
(01.09.14)
Kenarıyla ortası arasına bi yere döküldü. Ortalarına da hafif puantiyeler şeklinde sıçradı :D Geçmeyeceğine inansaydım, farklı renkleri de ben döküp deneysel bi çalışma elde edebilirdim ama artık çok geç :D

Bi de makineye atıcam. Sonra da kuru temizlemeciye veririm. Yine olmazsa kezzap dökerim artık ne yapayım :p
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
Hiçbiri olmazsa da artık renk renk ojeyi üstüne serbest stil sıçratarak, cıvıl cıvıl bir halı yaratılabilir.
0
aychovsky
(01.09.14)
Direkt halı yıkamacıya vermeliydin. Hatta İhsan Yıldırım kuru temizleme halı da yıkıyor.
0
[silinmiş]
(01.09.14)
Arkadaşlar o kadar kesin konuştular ki douchebag :p Çok emindim geçeceğine :D

Artık deneysel çalışma şansım kalmadı. Çünkü halının kenarı sanki tokatlamışım gibi morardı. Ortasında sarı sarı sirke lekeleri filan akjshdaha :D Neyse, kısmet.
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
halı uzun tüylü mü peki? eğer öyleyse tepeden halının tüylerini kısaltmanı öneriyorum.
illa biçtiricem o halıyı sana bi şekil :p
halınla ilgili projelerimin sonuna geldim umarım kurtarırsın
0
lily briscoe
(01.09.14)
Halıya kocaman bir popo çiz, moralin bir yanağın ortasına denk gelsin :p
0
brawler
(01.09.14)
Hayır kısa tüylü :D Bu akşam uğraşmaya devam edicem bakalım, gelişmelerden haberdar ederim haha :D
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
Morluk*
Neyse madem ikinciyi yazıyorum; lekeye aseton döküp, çözüleni pudraya emdirip, doyan pudrayı iyice silkeleme döngüsüyle çıkartırsın ama çok uğraşırır.
0
brawler
(01.09.14)
halının her yerine o mor ojeden döküp her yerini eşit tonla tutturup sonra yıkatırsan leke kalmaz bence :D
0
neferkitty
(01.09.14)
Caps atsana
0
brawler
(01.09.14)
Şu an makinede yıkanıyo beyefendi :D Çıkınca atarım.
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
Bakalım çıkan şey halı mı olucak :)
0
brawler
(01.09.14)
Her türlü mutasyona kendimi hazırladım ve sabırla bekliyorum :D İçerden vodka içen, ojeli bi tinerci çıkabilir.
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
bulabilirseniz solvent çıkartır.
0
kakao
(01.09.14)
sayın arkadaşlar bizi aşan bazı durumlarda kullanılmak üzere temizleyici dükkanları var. onların işi ve uzmanlığı leke çıkartmak. onları kullansaydık keşke.
0
mea maxima culpa
(01.09.14)
Eveeeet fütüristik halımız makineden yeni çıktı daha sıcak sıcak buyruaaan: imgur.com

Morartılar yeşil ve maviye dönmüşler :D Artık gerçekten çöp sanırım :D
0
🌸pandispanya
(01.09.14)
geçmiş olsun. oje çok lanet bir şey. birkaç sene önce elimde kaydı ve duvara ve parkelere döküldü. saniyesinde asetonla müdahale etmeme rağmen duvardan izini çıkartamadım.
0
mea maxima culpa
(02.09.14)
Neredeyse benzin istasyonu açtıracaksınız adama. solvent falan :)
0
ironiden anlamayan dunyasiz
(02.09.14)
Valla hiçbir fikrim yok ama her türlü vazgeçtiysem halıdan bi denemek için www.ozlerplastik.com böyle bir fıçı alıp içine şimdi araştırıp bulduğum temizlik tineri denen bi şey varmış, 15 litresi 66 tl, ondan döküp bi gün bekletirdim.

bi daha başıma gelirse napacağımı veya napmayacağımı bilirdim en azından :D
0
herbivor
(02.09.14)
halı ruhunu teslim etmiş :)
0
brawler
(02.09.14)
kadın kökenli öğrencilere versen almazlar, erkek kökenli öğrencilere versen "eskiden beyaz olarak bilinen renkte" halı ne diye sorarlar.
en iyisi çöpün yanında bir yere bırak, ihtiyacı olan alır.
0
yalnux
(02.09.14)
Halısına oje döküp çözüm arayan başkaları olursa diye tarihe not düşüyorum: Halı kurtuldu :D Nasıl olduğunu bilmiyorum, tüm deneylerden sonra kuruması için balkona çıkarmıştım. Kuruduğunda yeniden ilk günkü gibiydi. Tüm arkadaşlara teşekkürler :D
0
🌸pandispanya
(11.09.14)
(13)

ilk iş günü /// kendimi 1. sınıfa başlamış çocuk gibi hissediyorum

arabayimben
dikkat! biraz uzundur. bi kaç soru içerir. selamlar saygılar duyuru, 23 yaşında erkeğim. lisans eğitimim bu sene bitti ve istanbulda bi üni.de yüksek lisansa başlıyorum. lisansı özel okulda burslu olarak okudum ve para sıkıntım hiç olmadı, okuldan aylık burs alıyordum. yüksek lisans devlet üni.sinde
dikkat! biraz uzundur. bi kaç soru içerir.

selamlar saygılar duyuru,

23 yaşında erkeğim. lisans eğitimim bu sene bitti ve istanbulda bi üni.de yüksek lisansa başlıyorum. lisansı özel okulda burslu olarak okudum ve para sıkıntım hiç olmadı, okuldan aylık burs alıyordum. yüksek lisans devlet üni.sinde olunca burs bulma işleri zorlaştı. Lisansta da kyk bursu çıktığı için kyk burs/kredi olayına pek bel bağlamıyorum çıkmaz diye.

ailemden 4 yıl boyunca para almadım, zaten lisedeyken de çok az alırdım. şimdi 23 yaşında tekrar para istemek zor geldi ve yüksek lisansa devam ederken part-time çalışmaya karar verdim.

CV'mi bi kaç yere yolladıktan sonra bi tanıdığın vasıtasıyla İkitelli'de büyümekte olan ve ofis ortamı fena olmayan bi firmada bugün çalışmaya başladım. Yaşadığım yer Bayrampaşa ve sabah servis 6.50'de alıyor, akşam 7.20de eve bırakıyor. okulum ise hisarüstünde. bayrampaşada babannemin yanında kalıyorum, bu pek tercih ettiğim bişey değil ancak başka kalacak yerim yok. okulun yurdu var o da hisarüstünde, eğer yurtta kalırsam işyerine ulaşımım yok, çalışamazsam yurdun parasını ödeyemem :)

bunların yanında işin negatif yönleri canımı sıkıyor. gün içinde hiç sigara molası verememenin yanı sıra öğle arası da 30-45dk arası gibi bişey. işe geliş gidiş saatlerini söylemiştim. ancak haftada 3 gün gelmeme rağmen asgari ücret de gayet iyi.

sorularım şunlar, burada çalışmaya devam mı etmeliyim yoksa burdan çıkıp başka yerler mi bakayim, ama bu arada kenardaki param azalmak üzere ve sıkıntıya girme ihtimalim çok yüksek.

bayrampaşada mı yaşamalıyım yoksa okulun yurdunda kalıp okula daha mı konsantre olmalıyım?(ayrıca lisansı ankarada okuduğum için pek istanbul öğrenci hayatını yaşamadım, onun acısını çıkarma düşüncesindeyim)

bunların hepsi göreceli şeyler biliyorum fakat ben sadece görüşlerinizi merak ettim. siz olsanız napardınız gibi. bir sürü değişken olduğunun farkındayım.

çok teşekkürler.
0
arabayimben
(01.09.14)
Bayrampaşa'da yaşamaya devam, kira/yurt ücreti giderinden kurtuluyorsun. Kendi ayakların üzerinde durunca hayatını yine yaşarsın.

İşe de devam, mezun olduğun zaman şu anda elde ettiğin tecrübenin değerini anlayacaksın. Anlattığın kadarıyla sınav döneminde vs. sıkıntı çıkarmayacak bir firma gibi duruyor. Haftada 3 gün çalışıp daha fazla ücreti bulmak için kendini epey iyi yetiştirmiş olman ve şansın senden yana olması gerekiyor.
0
cakabo
(01.09.14)
@cakabo, teşekkürler yorumların için. bundan daha iyi konumda ve daha iyi şartlarda iş bulacağımdan emin değilim. o yüzden mecburen devam gibi duruyor. korkum şu ki işe gittiğim günler 12 saatimi kafadan sildiğim için yüksek lisansın üstüne düşme enerjisini kendimde bulabilecek miyim? yüksek lisanstan sonra doktoraya devam etme hayalim var aynı zamanda.
0
🌸arabayimben
(01.09.14)
kesinlikle devam et, bu zorluklar hayat deneyimidir ve bu yaşta yaşanması gereken şeyler.
tecrübe pointlerin birikiyor ileride faydasını göreceksin mutlaka.
0
lily briscoe
(01.09.14)
İstanbul'da yaşayıp da bu süreyi 11 saatin altına indirmek gerçekten büyük lüks. 9 saat şirkette geçen zaman zaten, erken gelen servis aracı, akşam trafiği derken 11 saati buluyor. Senin ekstra kaybın 1 saat.

Yüksek lisans ile çalışma hayatı her daim yorucu, bunu her deneyimleyen dile getiriyor zaten. Dişini sıkacaksın bir süre.
0
cakabo
(01.09.14)
@lily briscoe, ben de bunu bi deneyim olarak görüp tadını mı çıkarmalı mıyım yoksa bırakmalı mıyım diye de düşündüm açıkçası. deneyim olarak görmek bana daha fazla şey katabilir.

@cakabo, zor olacağı kesin gibi görünüyor. isteğim o zorluğu minimuma indirmek, ama sanırım başlangıç için biraz zor gibi.
0
🌸arabayimben
(01.09.14)
haftada üç gün çalışıyon bro olsun öyle ne olacak. he kalan dört günde de başka işler bakabilirsin, neden olmasın. ama bi süre daha böyle devam etmesinde bi sıkıntı yok bence. insan iş hayatına hele bi de düzenli 8-5 oldu bu gasgarip bi şey oluyosun. alışırsın işte bunlar hep tecrübe :)

25lik iş hayatındaki birinci yılı dolan elemandan selamlar.
0
bana da mi lolo
(01.09.14)
Eger bu iş işinle alakalıysa kesinlikle devam..,
Para kolay kazanılmıyor emin ol ;)
0
sapkasiz cikmam abi
(01.09.14)
@bana da mı lolo, bundan önce de 3.5 ay 9-6 staj yaptım ama yeri çok merkezi olduğu için sosyal hayati pek etkilemiyordu hatta bazen pozitif bile etkiliyordu. bu hem lokasyon hem iş saatleri gereği biraz sıkıntılı.

@sapkasiz cikmam abi, çalıştığım iş büyük oranda okuduğum bölümle alakalı.
0
🌸arabayimben
(01.09.14)
ben olsam okulun yurduna gelip, orada etiler'de, levent'te falan herhangi bir iş bulurdum.

şu anki durumu kabullenmeyin. en kısa sürede hisarüstü tarafına yerleşmeye bakın.
0
bira sisesi kapagi
(01.09.14)
@bira sisesi kapagi, şuan bu fikir bana yakın geliyor zaten. ancak kısa sürede iş bulamazsam kenardaki param bitmek üzere. yani ekim ayında da iş bulamazsam borç bulmam gerekir. kolaya kaçiyim derken daha zora girebilirim.
0
🌸arabayimben
(01.09.14)
Bogazicinde yuksek lisans kazandigina ve bu zamana kadar kendini finanse edip ayaklarinin ustunde durduguna gore istedigin gibi bi is bulman zor olmayacaktir okul acildiginda.
Babanende yasaman avantajli gibi gorunuyo ama kendini oraya ait hissedemeyip okula konsantre olamiycaksan yurda cik.onemli olan mutlulugun okulun basladiginda bu sorunlarin cozulucek bence.
0
lampetia
(01.09.14)
@lampetia, yorumun için teşekkürler. falcı abla gibi konuşmuşsun :)
0
🌸arabayimben
(01.09.14)
Nerde çalışırsan çalış ama önce sigarayı bırak. Muhtemel sağlık problemlerinden dolayı söylemiyorum, ekonomi açısından diyorum...
0
sku
(01.09.14)
(4)

Kiracının evi devretmesi

loveinaflipbook
selamlar, A arkadaşımız evden çıkıyor ve yurtdışına yerşeliyor, B arkadaşımız da ev arıyor diyelim. A kira kontratını daha geçen ay yenilemiş, bu zamana kadar neredeyse hiç zam yapmayan ev sahibi o civarda kentsel dönüşüm başladı diye %25 üzerinde zam yapmaya kalkmış. A itiraz etmiş, %10'dan fazla v
selamlar,

A arkadaşımız evden çıkıyor ve yurtdışına yerşeliyor, B arkadaşımız da ev arıyor diyelim. A kira kontratını daha geçen ay yenilemiş, bu zamana kadar neredeyse hiç zam yapmayan ev sahibi o civarda kentsel dönüşüm başladı diye %25 üzerinde zam yapmaya kalkmış. A itiraz etmiş, %10'dan fazla vermem zaten kanunen yasak demiş. anlaşmışlar %10'a.

şimdi B de A'nın evden çıkacağını duyunca "aa ben geçeyim senin eve, olur mu acaba?" dedi. henüz yenilenen kontrat üzerinden, oturum hakkının A'dan B'ye devredilme gibi bir durumu söz konusu olabilir mi? ev sahibinin onayıyla tabii ama sanki bana yanaşmayabilir gibi geldi bu en son tavrı nedeniyle.

ikinci bir alternatif olarak, ev sahibine bilgi verilmeden böyle bişey yapılsa ve ev sahibi anlarsa, hukuki bir yaptırım hakkı oluyor mu A'ya veya B'ye karşı?

böyle bir durum yaşayan oldu mu?
0
loveinaflipbook
(01.09.14)
hukukçu değilim ama mantıken öyle bir şeyin mümkün olmaması lazım. ev sahibinin rızası dışında veya ondan habersiz kiracılar sözleşmeyi devrede ede otursun gibi bir şey olabileceğini hiç sanmam.

ve arattım, komple bütün hukuki açıklaması burada:
tbbdergisi.barobirlik.org.tr

kira devri diye gugıllarsan bir sürü sayfa da çıkıyor.

özet: ev sahibinin rızası olmadan mümkün değilmiş. bir de zaten arkadaşın sözleşmeyi daha yeni uzatmış, onu feshetmesi gerekecek, onun için önceden bildirim yapması gerekiyor mu araştırsa iyi olur.
0
lily briscoe
(01.09.14)
kontratta da yazar zaten, 3. kişilere devredilemeyeceği.
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(01.09.14)
kontratta açıkça belirtilmişse devredilebilir.
ama belirtilmemişse devredilemez.

ev sahibinden habersiz böyle bir şey yaptığınızda sözleşmeyi feshedebilir, ayrıca kira sonuna kadar olan kiraları da isteyebilir, kontrata bakmak lazım..

ama evi devretmek yerine, evde arkadaşının kalmasına izin verebilir, yani fauralar vs. gene A kişisinin üstüne olur, B kişisi de geçici bir süre A'nın evinde kalan bir arkadaş olur.
A yurtdışına geçici bir süreliğine çıkmıştır, bu nedenle de evi boşaltmamıştır, Anın ev arkadaşı/misafiri olan B de bu süreçte evde kalmaya devam etmiştir vs.
0
de jure
(01.09.14)
tbk MADDE 323- Kiracı, kiraya verenin yazılı rızasını almadıkça, kira ilişkisini başkasına devredemez. Kiraya veren, işyeri kiralarında haklı sebep olmadıkça bu rızayı vermekten kaçınamaz.

Kiraya verenin yazılı rızasıyla kira ilişkisi kendisine devredilen kişi, kira sözleşmesinde kiracının yerine geçer ve devreden kiracı, kiraya verene karşı borçlarından kurtulur.
sevgiler.
0
fosforlu cevriye
(01.09.14)
(13)

Ayşe Kulin deyince ne aklınıza geliyor ?

greatviolinist
Birkaç kitabını okumuşsanız daha da değerli cevabınız... ekstra soru;hangi kitaplarını okudunuz. okuduklarınıza teker teker 10 üzerinden kaç verirsiniz?
Birkaç kitabını okumuşsanız daha da değerli cevabınız...

ekstra soru;

hangi kitaplarını okudunuz. okuduklarınıza teker teker 10 üzerinden kaç verirsiniz?
0
greatviolinist
(31.08.14)
tırt bi yazar geliyor.
0
all girls dream
(31.08.14)
Adı Aylin'i okumuştum sadece. 10 üzerinden 5 vermişim puan olarak. Başka bir kitabını okumayı düşünmedim. Sanırım beni pek sarmadı.
0
buzbebek
(31.08.14)
kendisini kınıyorum. sebebi bana kalsın.

(bkz: adı aylin/@compadrito)
0
compadrito
(31.08.14)
adı aylin'i orta sondayken okumuştum.
bir daha herhangi bir kitabını okumaya gerek duymadım.
0
lily briscoe
(31.08.14)
ooo meğer herkes elitistmiş duyuruda.

gayet kaliteli ve sürükleyici bir çok satar kitap yazarı. özellikle ünlü insanların biyografilerini çok güzel yazıyor.

piyasada o kadar çok kötü yazar var ki. ayşe kulin bunların arasında işine saygı duyup, iyi yapan 1-2 tanesinden birisi.

ha bu onu iyi bir edebiyatçı yapar mı? hayır. ancak kitaplarını oturup sayıp sövmeden bir güzel okursunuz.
0
mea maxima culpa
(31.08.14)
biyografi geliyor.

adı aylin, füreya, türkan, veda, umut, hüzün, gizli anlar yolcusu.. okudum. eve birisi alırdı ben de okurdum çerezlik. dili akıcı ama bir kitabını okusan tarzını öğrenmene yeter. zamanında beni sarmış ki okumuşum, şimdi yönelmiyorum nedense o türlere. puanlama yapamayacam ama.
0
uzunuzunilgi
(31.08.14)
adı aylinin 256. sayfası mıydı neydi. çok ayıpsızdı o sayfa. 7. sınıftayken birbirimize okuturduk. çok çok ayıptı ama. ben olsaydım hiç öyle şeyler yazmazdım. terbiyem bozuldu.
uu beybi.
0
seksen9
(01.09.14)
amelie poulain
(01.09.14)
@yesilimtrak aynen katılıyorum.


Bir Gün,Bir Varmış Bir Yokmuş lise yıllarında okumuştum.
0
acckr
(01.09.14)
neredeyse bütün kitaplarını okudum sanırım. yazın falan güzel oluyo deniz kenarında.
0
damla cikolata
(01.09.14)
çoğunu okudum kitaplarının. romanları zaten teyzenin bilmem kaç kuşak geriye doğru tüm sülalesinin hikayesini anlatıyor. elit sülaleden parayı kırdı helal diyorum. (düz adam)
0
merena
(01.09.14)
sevdalinka'yı okudum. gayet sıkıcıydı. savaş ortamında sikiş anlatan garip bir kadın. sevmedim. yazar olmak ne kolay lan dedim hatta. 300 kişi öldü 500 kişi yandı yaz. araya bir aşk öyküsü sok. sonra da ayrıntılı sikiş anlat. valla iyiymiş.

10 üzerinden 3
0
siradisi00
(01.09.14)
benim aklıma da biyografi geliyor. tek kitabını okudum: bir tatlı huzur.

vasat üstü bir biyografi diyebilirim. tam hakkını verememiş ama hiç yoktan da iyidir.
0
nickimin hakkini veremedim
(01.09.14)
(5)

zamanın zihninizdeki görsel karşılığı

lily briscoe
bu hep merak ettiğim tuhaf bir konudur. zamanı görsel olarak nasıl hayal ediyorsunuz zihninizde? mesela birisi atıyorum 3 ekim 1921 gibi bir tarih verdiğinde bu kafanızda nasıl beliriyor? takvim gibi mi? kendimden örnek vereyim, aylar eğik düzlemde duran bir elips gibi. haftanın günleri de yatay dur
bu hep merak ettiğim tuhaf bir konudur. zamanı görsel olarak nasıl hayal ediyorsunuz zihninizde? mesela birisi atıyorum 3 ekim 1921 gibi bir tarih verdiğinde bu kafanızda nasıl beliriyor? takvim gibi mi?

kendimden örnek vereyim, aylar eğik düzlemde duran bir elips gibi. haftanın günleri de yatay duran daha küçük bir elips. yüzyıllar listeler halinde ama birbirinin önüne doğru sıralanıyor, domino taşları gibi. günlere doğru zoom in - zoom out yapıyorum falan.

şöyle bir site buldum, çeşitli yaşlardan insanlar zamanı nasıl gözünde canlandırdıklarını çizerek göstermişler:
www.visualizingtime.net

siz nasıl gözünüzde canlandırıyorsunuz? peki bu görsellerin özel bir sebebi veya anlamı var mı? nasıl şekilleniyor?
0
lily briscoe
(31.08.14)
cok ilginc soruymus.

benim icin bi yil bir cember. hani kucukken ilk okulda mevsimleri yapardik ya bilmem bilir misin, kis yukarda yaz asagida olurdu buyuk bir cember. yilbasi da yani saat 11-12 arasi yonune falan denk geliyor. oyle iste benim gozumde. 3 ekim yani saat 8-9 arasinda. 1921 yili canlanmiyor ama gozumde, bi tek yil icindeki ay gunun yeri oyle cemberde canlaniyor.
0
gerard
(31.08.14)
gerard, bende de neredeyse aynı şekilde. sorduğum insanlardan bambaşka cevaplar almıştım, aynen benim gibi hayal eden biri olması ilginç geldi :)
0
🌸lily briscoe
(31.08.14)
Ne tatlı soruymuş bu böyle!

Tarih olmadan sadece "zaman" deyince uzayda anlamsızca sürüklenen bir kum saati geliyor. Kum saati bir yukarı bir aşağı dönüyor ama bomboş uzayın içinde ve hiçbir anlamı yok.

Tarihler ise bir yıldızın çevresinde dönen üç gezegen gibi. Yıldıza en yakını ayları veriyor. Çünkü 12 tane var, en azı o. Ama biraz yavaş hareket eden cinsten. İkinci sıradaki günler 31 taneler, çünkü en fazla o kadar var. Hem çabuk geçtiğinden hem de aydan daha hızlı bitmesi gerektiğinden fildir fildir dönüyor o gezegen. Bunlardan dışarıda ve hafifte uzaklarda bir yerde 100 yılda bir kendini tamamlayan bir yıl var. Hafif yavaşça, çünkü yavaş geçmeli ama o kadar da kendini yavaşlatmasına gerek yok, çapı kocaman zaten.

Dolayısıyla 3.10.21 benim için üç gezegenin koordinatı. Şöyle bir şey yani.
i.ytimg.com

12.12.12 gibi tarihlerde de gezegenler hizaya giriyor.

Tabii 1921 mi, 2021 mi konusunda Y2K sorunu yaşıyorum.
0
aychovsky
(01.09.14)
spiral. düz çizgiymiş gibi ilerleyen ama aslında hep aynı yere dönülen spiral halkaları.
0
devilred
(01.09.14)
bir tarih verildiginde benim kafamda anca populer kulturden, cesitli efemeralardan ya da anilar yoluyla etrafimdan edindigim o doneme ait verilerin imgeye donusmus hali beliriyor. kafamdaki cekmecelerden cikardigim, ruyalarimin flulugunda -ve yine tarih dun de olsa, asirlar once de olsa ruyalarim gibi siyah-beyaz- bir fotograf ya da hareketli bir goruntu gibi. zaman kavrami dersek de kendimi zorlarsam uzay, bosluk, sonsuzluk filan. zaten duz bir adamim. sinemaci olsam neorealist ozentisi, kliselerle dolu toplumcu gercekci filmler ceken basarisiz bir yonetmen olurdum muhtemelen. boyle "su muzigi dinleyince mavi renk goruyorum" diyenleri, sinestezik insanlari, avangart tipleri filan kiskanirim. fazla zekilermis gibi gelir.
0
John Finn
(01.09.14)
(8)

duşta soğuk su tercihi

greatviolinist
yaş 28. Bu yaşa kadar sıcak su ile duş almayı seven ben son bir aydır buz gibi suyla duş almaya başladım. İşin garibi zorlama yok sıcak beni baymaya başladı.Siz ne zamandan beri soğuk suyla duş alıyorsunuz?
yaş 28. Bu yaşa kadar sıcak su ile duş almayı seven ben son bir aydır buz gibi suyla duş almaya başladım. İşin garibi zorlama yok sıcak beni baymaya başladı.

Siz ne zamandan beri soğuk suyla duş alıyorsunuz?
0
greatviolinist
(31.08.14)
hiçbir zaman sadece soğuk suyla duş alamadım ben. bu konuda fazla bir bilgim yok ama çok sağlıklı da bulmuyorum açıkçası. bence soğuğa yakın ılık su en güzeli. cildimdeki kızarıklık problemi için doktora gittiğimden bu yana (yani yaklaşık 3 senedir) onun tavsiyesi üzerine duşumu bu şekilde alıyorum.
0
köstebek kurabiye
(31.08.14)
Son 15 yıldır. Spor sonrası vücut sıcaklığını normale çekmek için zaten soğuk suyla duş almak şart. Onun dışında, kış mevsiminde ılık. Sıcak suyla duş alan insanlar nasıl dayanıyorlar o bunaltıcı ortama her zaman hayret etmişimdir.
0
angelus
(31.08.14)
Yaş 27. Liseden kışın ılık, baharlarda ve yazın çeşme suyuyla duş alırdım. Bu sene nedense ılık ve hatta sıcak suyla duş aldım yazın. Soğuk suyun hiç bi' zararını görmedim. Bilâkis, sıcaktan daha çok rahatlatıyor yazın. Bak sinir oldum şimdi, gideyim bi' soğuk duş patlatayım.
0
Dunedan
(31.08.14)
konunun uzmanı değilim ama soğuk duşun kalp krizi gibi ciddi sorunlara neden olabileceğiyle ilgili söylentiler vardı. soğuk duşun kalbi ve damarları zorladığından bahsediliyordu diye hatırlıyorum. çok sıcak su da aynı şekilde, kalp/damar sağlığı açısından risk oluşturabilirmiş.

bence ılık su en iyisi. mevsim ayırt etmeksizin kendimi bildim bileli ılık sudan şaşmam. sıcak veya soğuk su beni rahatsız ediyor zaten.
0
girdaptaki
(31.08.14)
sıcak suyla güzel ovalanırım keselenirim
çıkmadan hemen önce buz gibi olmayan soğuk su tutarım saçıma vücuduma
iyi geliyor ama baştan sona soğuk suyla duş almak cazip gelmiyor
kese işi nasıl olacak?
0
lily briscoe
(31.08.14)
eğer amaç serinlemekse soğuk değil ılık suyla yıkanmak lazım.

soğuk suyla soğuyan vücudu ısıtmak için vücut efor sarfediyor, tekrar ısınıyorsun.
0
mea maxima culpa
(31.08.14)
doğalgaz faturasını unuttuğumdan beri.

bağladılar gerçi ama bozuk herhalde sıcak su gelmiyor. ama yanlışlıkla birkaç kez geldiğinde de çok sıcaaak!! diyerek ılık sudan kaçtım. soğuk su daha bir güzel. zaten iki üç günde bir değil günde iki kere duş alınca kirin çıkması dert olmuyor pek amaç serinlemek, rahatlamak çünkü.
0
iste o kavunici balik
(31.08.14)
Yaz-kış soğukla alıyorum. Seneler önce öğrencilikte İhlas şofbenin bir gün bozulmasıyla başladı her şey.

Geyik bir yana gayet de sağlıklıdır.
0
arnold schwarzeneger
(01.09.14)
(14)

saclari cok guzel kokan is arkadasi vs benim hatun

condom kurşunu
Selambasliktan bir aldatma hikayesi cikar gibi geliyor belki ama alakasi yok. Durum su bi is arkdasimin saclari inanilmaz guzel kokuyor yanyana calismak zorunda kaliyoruz bazen ister istemez misler gibi kokusunu icime cekesim geliyor. kiz arkdasimin saclari da normal sampuan kokuyor yani extra guzel
Selam

basliktan bir aldatma hikayesi cikar gibi geliyor belki ama alakasi yok. Durum su bi is arkdasimin saclari inanilmaz guzel kokuyor yanyana calismak zorunda kaliyoruz bazen ister istemez misler gibi kokusunu icime cekesim geliyor. kiz arkdasimin saclari da normal sampuan kokuyor yani extra guzel kokmuyor. simdi ben kiza soramiyorum tabi cok guzel kokuyor sacin ne kullaniyorsun diye ayip olur diye bi de yanlis anlar falan neyse. simdi sizden bu saclarin guzel kokmasi icin ne kullaniyor olabilir bu kiz onu ogrenmek istiyorum. Sonra da gidip alicam benim hatuna bi sekilde vericem. simdi al bunu kullan desem niye ben pis mi kokuyoruma baglicak biliyorum da iste bu kiz ne kullaniyor oabilir sizce?
0
condom kurşunu
(30.08.14)
Sor hacit niye cekiniyorsun?
0
she was my baby
(30.08.14)
saç kremi, çeşitli yağlar, spreyler olabilir. Ayrıca ne var hangi şampuanı kullanıyorsun demekte?
0
yün prenses
(30.08.14)
Orda calismiyroum artik onu yazmayi unutmusum
0
🌸condom kurşunu
(30.08.14)
bu saç açıcı-onarıcı vs spreyler var ya, duştan sonra kullanılanlar hani, onlardandır büyük ihtimalle. ben de kullanıyorum, saçlarımın kokusuna doyamıyorum, oradan biliyorum.
0
devilred
(30.08.14)
Sacini sekillendiriyor muydu? Elidor'un sac sekillendirici kremleri var, bitanesi cok guzel kokuyordu. Mordu galiba.
0
mandalina kokusu
(30.08.14)
Lush'ın kremlerini kullanıyordur.
0
[silinmiş]
(30.08.14)
lush american cream kullanıyor olabilir. daha bu sabah "çok güzel kokuyorsun" cümlesini duyduktan sonra bence krem kokusunu tescillemiş oldu.
0
kırmızıkaşekaban
(30.08.14)
Sacina parfumunden sikiyo da olabilir
0
balpolen
(30.08.14)
Argan yagi olabilir mi? Arganli sampuan, krem falan.
0
elmali kurabiye
(31.08.14)
aussie marka şampuan ve saç kremi al ona. yastığa bile siniyor o kadar yoğun ve güzel bir koku.
0
lily briscoe
(31.08.14)
Saçın için kullandığın şeyin erkek için olanı var mı filan de ?
0
eli
(31.08.14)
yalnız "hangi şampuanı kullanıyorsun demekte ne var" diyen arkadaşlara katılmıyorum. 20 kadın 2 erkeğin olduğu bir yerde çalışıyorum ve bu kadınların tam ortasında oturduğum için bütün muhabbetlerine şahit oluyorum. biri bu kadınlardan birine bu soruyu sorsa aşağıdaki gibi bir diyalog oluşur:

-yaa condom kurşunu bana hangi şampuanı kullandığımı sordu çok güzel kokuyormuş
+oha kızım sevgilisi yok muydu onun?
0
ack3000
(31.08.14)
@Ack3000 + sonsuz

@eli ama kokusu oyle erkek sacina gidicek bi koku degil ki oyle de soramam gay mi bellesinler beni.
0
🌸condom kurşunu
(31.08.14)
Hala orada çalışıyor olsaydın, "Ne kullanıyorsun. Kız arkadaşıma hediye alacağım da, bunun kokusunu çok beğendim" diyebilirdim. Böylelikle "Bana yazdı" kısmı da kız "Selam verdi, yazıyor" türünden değilse elenmiş olurdu.

Çalışmadığın durumda, üstünden zaman geçip de "Ne kullanıyorsun" dersen, biraz ürkütücü olur. Düşünsene, kaç zamandır görmediğin biri durduk yerde arayıp kokunu soruyor. "Perfume: The Story of a Murderer"ın ilk ölecek hatunu gibi hissederim kendimi.

Burada söylenen kokuları tek tek koklamaktan başka çare yok.

Ya da olur da eski iş arkadaşlarınla bir gün buluşursan, o zaman sorulabilir. Tabii cümlenin yanında kız arkadaşının olduğu ve ona güzel kokulu bir hediye aradığını da belirterek.
0
aychovsky
(31.08.14)
(12)

Haftalık yemek yapmam lazım

tchuck
arakdaşlar tek yaşıyorum 2 aydır.akşam eve geç geldiğim için yemek yapmaya üşeniyorum ama dışarıda yemekten sağlığım bozuldu. tuvalete çıktığımda iyi şeyler olmuyor öyle söyleyeyim.bana tavsiye verin, nasıl yemek yapayım ki, haftasonu yemekleri doldurup haftaiçi 30 dakikada, pek zahmet göstermeden y
arakdaşlar tek yaşıyorum 2 aydır.
akşam eve geç geldiğim için yemek yapmaya üşeniyorum ama dışarıda yemekten sağlığım bozuldu. tuvalete çıktığımda iyi şeyler olmuyor öyle söyleyeyim.

bana tavsiye verin, nasıl yemek yapayım ki, haftasonu yemekleri doldurup haftaiçi 30 dakikada, pek zahmet göstermeden yemeği ısıtıp veya malzemelerini birleştirip pişirmem lazım.

ne yapayım ben ne stoklayayım ki tüm hafta yiyebileyim
0
tchuck
(30.08.14)
Küçük saklama kaplarına bölerek buzluğa atın, her akşam birini çıkarıp ısıtıp yersiniz, donduğunda bozulmaz nasılsa..
Az yaparsınız, birkaç tür yaparsınız, her gün aynı şeyi yememiş olursunuz..
İstediğiniz her yemeği yapabilirsiniz hem, biz tatilde böyle yapmıştık, denizden vs. gelince zorlanmayalım diye buzluğa stoklamıştık bir günümüzü yemek yapmaya ayırarak, çok rahat etmiştik sonrasında, çalışanlar için gayet kolaylık oluyor..
0
mutekebbir
(30.08.14)
boş gününde yemeklerini hazırlayıp, saklama kaplarına bölüştürerek buzluğa koyabilirsin, dayanır uzun süre.
0
rock n roll
(30.08.14)
da hangi yemekleri yapayım neler dayanır ki.
0
🌸tchuck
(30.08.14)
Buzlukta her şey dayanır ya, ilk aklıma taze fasulye geldi mesela (biz onu yapmıştık), bezelye olur, patates vs. normalde ne yemek yapıyorsanız yapıp atın buzluğa hepsi dayanır..
0
mutekebbir
(30.08.14)
Butun sebze yemeklerini yapabilirsiniz.fasulye pirasa vb. Isterseniz kuru fasulye nohut haşlayıp buzluga atin onu da 5 dakka da yapabilirsiniz.
0
herseyi birakip gitmek istiyorum
(30.08.14)
-zeytinyağlı yemekler hayat kurtarır,

-bir tencere pilav veya bulgur pilavı yapabilirsin, ama ısıtırken ihtiyacın kadarını küçük bir tavaya koyup ısıtmalısın ki bütün tencere tekrar tekrar ısınmasın,

-köfte yapıp buzluğa atabilirsin

-birkaç çeşit makarna sosu yapıp buzluğa atabilirsin, hemen makarnayı haşlar sosu tavada ısıtırsın

-sebze türlüsü yapıp dondurabilirsin yine, yanına bulgur pilavı ısıtırsın

-konserve kuru fasülye, nohut veya bezelye: önce yıka, tencerede soğanı kavur tuzunu salçasını at, seversen kuşbaşı et de at kavrulsun, konserveyi ekle, sıcak su ekle, altını kıs biraz tıkırdasın. yanına pilav iş bitti. 10 dk.

-mantı, gözleme de buzlukta saklanabilir. gözlemeyi az yağlanmış tavada ısıtabilirsin mükemmel oluyor.

-fileto kesilmiş balıklar. sabah çıkmadan derin dondurucudan alıp buzdolabına koyarsın. akşam yanına bir çanak salata.

-annenden tarhana çorbası, kuru patlıcan isteyebilirsin. tarhana, su, salça, tuz bitti 10 dk.da çorba hazır. kuru patlıcanı da normal salçalı yemek gibi pişirebilirsin. bulgur da atabilirsin içine.

sana bunları yazarken acıktım iyi mi :(
0
lily briscoe
(30.08.14)
her yemek olur buzluğa.

birazdan aychovsky dağıtır şindi burayı...

ekleme: kuru erik ve kuru kayısı da yiyin yemeklerden önce. size iy gelir.
0
compadrito
(30.08.14)
her yemek olmuyor dondurucuda.. bazısı tekrar yenme aşamasında leş gibi oluyor. hayata küsüyorsun.
0
kosun lan mevzu var
(30.08.14)
en güzeli kıymalı makarna sosu. biraz biber, domates, soğan ile kıymayı pişirip küçük kaselere koy. bunu makarnaya da koyabilirsin, üzerine yumurta da kırabilirsin, ya da bazı sebze yemeklerine ya da çorbalara koyabilirsin.

iglo bahçe bezelyesinin tadı çok güzel. büyük marketlerde bulunuyor. ondan al buzluğa koy. hem yemeklerde kullanabilirsin, ayrıca tek başına da yiyebilirsin. ben kapaklı borcamda 10 dakika mikrodalga da pişiriyorum, azcık tereyağı azcık tuz çok güzel oluyor.

aynı şekilde sebzeleri yıkayıp, doğrayıp kapaklı borcamda 8-9 dakikada haşlayabilirsin.

mercimek çok çabuk haşlanıyor. onu önceden haşlayıp kullanabilirsin yemeklerde ve salatalarda.

ayrıca haşlanmış nohut, fasulye ve barbunya konserveleri var marketlerde konserve bölümünde. bunlarla kısa sürede yemek yapabileceğin gibi salatalara da koyabilirsin.
0
mea maxima culpa
(30.08.14)
Ben, ay başında pazara gidip bezelye, taze fasülye gibi gıdaları az bir süre kaynatıp sonra buzlu suda şoklayıp atıyorum buzluğa nohut, barbunya, kuru fasülye gibi bakliyatları da 30 dk kadar haşlayıp suyunu süzüp yine buzdolabı poşetinde atıyorum.
Kuru soğan da soyulup parçalanıp saklanabiliyor buzlukta. Şimdi tam mevsimi domatesleri de geçen hafta attım sos yapıp kavanozlarla buzdolabına.hatta bazılarını menemen harcı olarak soğan ve biberle yapıp koydum, kahvaltı da kolay oluyor.
Tüm bunlar elimin altındayken yemek yapmak 20 dk. Sürmüyor. Hem o buzluk tadı da gelmiyor damağıma. Canım çekerse pilav, salata.. ohh mis. Ha bir de şu salata malzemesi kurutmak için, dönen kaplardan tavsiye ederim. Kıvırcık, roka hep hazırda dolapta. 3 dk ya salata yapılıyor.
Simdiden ellerinize sağlık, afiyet olsun:)
0
buraya yalniz uyanmak icin geldim
(30.08.14)
Ortalığı dağıtmak gibi bir iddiam olmamakla beraber, ben de Pazar akşamları 2-3 saatte 3-4 çeşit yemek yaparak, hafta içi o stoğu eritenlerdenim. Eve geldiğimde ısıtma + soslama + salata 15-30 dk arası bir zaman alıyor. 2 sene önce buzdolabını değiştirdik. Eski buzdolabı yemeği yaklaşık 5 gün, tavuğu 3-4 gün tutardı. Yeni buzdolabı ile bir haftalık tavuk sağlam ve ikinci günkü gibi çıkıyor. Bu yüzden buzdolabı kalitesi çok önemli. Buzdolabı varsa her şey yapılıp saklanabilir rahatlıkla.

Bol protein ve az karbonhidratlı tariflerimle geleyim.

1. Mercimek Pate: İnternette çeşitli tarifler olmakla birlikte ben bunu pilav muadili olarak kullanıyorum. 2 bardak kırmızı mercimek haşlanıyor. İçinde bir adet kızdırılmış soğan, bir-iki dilim ufalanmış ekmek içi ve istenilen kadar rende kaşar konuyor. Sonra da baharatlar(*) eklenip karıştırılıyor. Ve fırına 150 derece civarında veriliyor, kendi kendine 20-30 dakika pişince oluyor o. Asıl zamanı alan soğanları kesmek ve kaşarları rendelemek gerisi kendi kendine oluyor. Bunu normalde köfte gibi yanına pilav, makarna kullanabileceğim şeylerin yanına koyuyorum. Gerçek pate bu değil aslında, o daha kompleks bir şey de, ben o kısmının ve gerçek patenin tadını sevmediğim, çok yemek seçtiğim için sadeleştirdim.

2. Akdeniz Usulü Piliç Fileto: Soğanları dilimleyip bir kaseye koyuyoruz. Üstüne zeytinyağı-karabiber-tuz-kırmızı biber ve sarmısak (veya sarmısak tozu) ekliyoruz. Filetoları ekleyip karıştırıyoruz ve buzdolabında sosun ete sinmesini bekliyoruz. (1-1.5 saat yeterli) Sonra bunu Pazar akşamı fırına veriyoruz. Pazar akşamı yapacağımız bu kadar, o kendi kendine pişiyor zaten. Bunu kısık ateşte yapıyoruz ki, kısık ateşte pişen daha lezzetli olsun, içi de iyi pişsin diye. Onlar kendi kendine oluyor. Sonra dolaba koyuyoruz. Olay bu değil tabii ki. Pazartesi akşamı eve geldiğimizde, domatesleri soyup küp küp doğruyoruz (ya da hazır doğranmış domates alıyoruz) Bunu tavada ısıtırken içine tuz-kekik ve varsa fesleğen koyuyoruz. Sonra o ısınınca üstüne kaşar ekliyoruz. Tavuğu da ayrı bir yerde az ısıtıyoruz. Sonra tavuğu alıp üstünü domates-kaşarlı sosu da üstüne kaplayacak şekilde döküyoruz. Baharatlarla enfes oluyor. Geçen hafta domates sosunun içine daha önceden ızgaraladığım birtakım mantarları attım, daha nefis oldu.

3. Her türlü yemek: Soğan ve biberi arzu edilen az bir yağ ile kavuruyoruz. peşinden etli olacaksa et veya kıyma koyuyoruz. Ya da et-kıyma koymuyoruz, fark etmez. Peşinden domates ve biber salçası ekliyoruz. Onu da kavurunca ilgili sebzeyi veya bakliyatı(**) atıyoruz. Peşinden su ve baharatları (*) koyuyoruz, o kendi kendine fokur fokur kaynayıp oluyor. Altını kısık tutuyoruz ki iyice birbirine girsin, lezzeti çıksın.

Malzemeleri çoğunlukla buraya yalniz uyanmak icin geldim'in dediği gibi hammaddelerini önceden hazırlayarak yapıyorum. Öyle değilse, bu kadarına üşenirseniz salçanın, doğranmış domatesin hazırı var.

4. Köfte'yi pazardan yapıp donduruyorum. Pazartesi akşamı gelip suyun içinde biraz domates ve biber salçası eritip köfteleri baharatlarla (*) birlikte içine atıyorum. Peşinden bir dilim ekmeği küçük küçük kesip suyuna atıyorum. Sonra çıkarıp üstüne sarmısaklı yoğurt döküyorum. İskenderin çakması, güzel bir şey oluyor. Bazen ekmeği koymuyorum, salçalı köfte oluyor, yanına mercimek pateyi alıp yiyorum.

5. Kabağı önce biraz haşlayıp, hafif ölünce küp küp kesip az yağda kavuruyorum. Hafta içi akşam geldiğimde ona yumurta ve peynir kırıyorum. Baharatları (*) ekliyorum. Normalde ağzına etten başka bir şey sokmayan abim bile yiyebiliyor. (Yemeklerimizin referansı bulunmaktadır)

Tüm bu yemeklerin 3 veya 4'ünün birlikte yapımı 2-3 saat sürer en fazla. Siz de en fazla 1 küsur saat bir şeyler hazırlarsınız. Hafta içi de pek zamanınızı almaz. Buzdolabı varsa orada durur zaten. Yemeğin kaç gün yeneceğinin tamamen malzemenin kalitesine ve ondan öte buzdolabının kalitesine bağlı olduğunu ilk elden öğrendim.

Bunun dışında internet yemek konusunda derya. Sürekli basit bir şeyler öğrenip yapılabiliyor veya zor şeyler "Ben nasıl olsa bunlar bunları sevmiyorum" deyip basitleştirilebiliyor. O basitlere baharatı ekleyince dünya daha güzel bir hal alıyor.

(*)Baharatlar: Eline geçirdiğini atma usulü. Tuz-karabiber-kırmızıbiber (değirmenli siz yaparsanız daha güzel bunlar)-sarmısak tozu veya sarmısak, nane, fesleğen, az miktarda kimyon, varsa ceviz tozu. (İstenilen konur, istenilen konmaz, tamamen zevke göre)
(**) Bakliyat konusunda fasulye, barbunya ve nohut akşamdan ıslatma gerektiriyor. Biraz daha kompleks. Yeşil mercimek iyidir.
0
aychovsky
(30.08.14)
2 kilo tavuk göğüs ve 2 kilo hindi göğüs alıp 500 gram olacak şekilde bölüp buzluğa atıyorum, tüm hafta onları yiyorum. 20 dakikada hazır oluyor, yanında da sebze salata falan baya doyurucu oluyor. Hiç tavsiye etmem.
0
angelus
(30.08.14)
(8)

ciddi ciddi film izleyip kitap okuyarak dil geliştiren var mı?

m e b
bana yetersiz gibi görünüyor sanki ama beni haksız çıkartacak biri var mı?yani ciddi olarak, kursa gitmiş gibi dil öğrenen var mı aramızda?
bana yetersiz gibi görünüyor sanki ama beni haksız çıkartacak biri var mı?
yani ciddi olarak, kursa gitmiş gibi dil öğrenen var mı aramızda?
0
m e b
(30.08.14)
kelime bilgimi izlediğim dizi&film ve okuduğum kitaplara borçluyum.
0
mutlusismankedi2015
(30.08.14)
Kitap cok cok az okudum, film ve dizi cok izlerim ezelden beri, cocukken surekli bilgisayar oyunu oynardim, kendimi bildim bileli windows'um hep ingilizce oldu. Butun bunlar kelime dagarcigima, telaffuzuma ve gramerden cok kullanilis varyasyonlarina ve kaliplara kadar, bir kurstan coook cok fazla sey katmistir, eminim.

Tanistigim hemen hemen her yabanci amerikada universite okuyup okumadigimi soruyor, Turkiye'de okudum...


digerlerinin yazdiklarini okuduktan sonra gelen edit: tabii ki onceden gelen duzgun bir gramer bilgisini uzerine oturtuldu bu saydiklarimin hepsi.
0
loveinaflipbook
(30.08.14)
kursa gitmiş gibi olmaz,
dilbilgisi ve yeni sözcüklere mutlaka çalışman gerek.
bir dili biliyorum diyebilmek için o dilde düşünce üretebilmen, kendini ifade edebilmen lazım. cümleleri doğru kurabilmen lazım. bu da sadece kitap ve filmle olmaz.
ama asıl çalışmanın üstüne dizi, film, dergi, kitap çok güzel ilerletiyor. özellikle de diziler, çünkü günlük kalıplar en çok dizilerde geçiyor.
0
lily briscoe
(30.08.14)
anadolu lisesi üzerine, evet.
0
yalnux
(30.08.14)
Sifirdan degil ama bildigimi asil arttiran dizi ve film oldu.
0
aychovsky
(30.08.14)
Ömrümde İngilizce kursuna falan gitmedim, bildiğim her şeyi lisedeyken izlediğim diziler, dinlediğim şarkılar ve daha sonra okuduğum kitaplar/makalelere borçluyum.
Fransızca hiç dizi/film izlemedim, kitap/gazete de okumadım adam gibi; sadece dersler çerçevesinde bir ilişkimiz oldu. Fransız meclisindeki konuşmaları anlarım ama Fransa'da sokakta mal gibi kalırım. İngilizce ile kıyasladığımda film/kitap eksikliği çok fazla hissediliyor Fransızca'da.
Anime izlerken de Japonca öğrendim, üstüne kursuna da gittim. Kursa gitmemin mevcut Japonca seviyeme çok da bir katkısı olduğunu düşünmüyorum. Şu yönden katkısı oldu, Japonca konuştuğumda mantıklı konuştuğumu gördüm. bu dilde de malum alfabe meselesinden dolayı kurs falan yalan, kişinin kendi çalışmasıyla ilgili her şey.
Bir de Almanca kursuna da gitmiştim üç sene evvel, güya A1'i bitirdim; şu anda 10'a kadar sayabileceğimden şüpheliyim.

Sonuç: Kursta dil mi öğrenilir, dil kendi başına öğrenilir.
0
wish i could find a way to disappear
(30.08.14)
anadolu lisesinden sonra hicbir ingilizce dersi almadim. yalnizca filmler ve internetten okuduklarimla advanced seviyesindeyim.
(bkz: toefl)

edit: birkac ay amerika'da bulunmustum bir de. ama kurs icin degildi.
0
bohr atom modeli
(30.08.14)
İngilizceyi seyrettiğim filmlerden öğrendim filmleri hem İngilizce sesli olarak seyrettim hem de İngilizce alt yazılı olarak seyrettim
0
Sandman
(30.08.14)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.