Giriş
(2)

türkiye'de müzik okulu?

thejester
elin amerikasında kanadasındaki gibi klasik müzik dışında caz/pop/vs vs tarzlarını ve bas gitar enstrümanını da kapsayan adam gibi bir müzik okulu türkiye'de var mıdır? araştırdığım kadarıyla zamanında bilgi üniversitesi benzer bir eğitim sunuyormuş ancak şimdi kayıt üzerine yoğunlaşmış, şimdi başka
elin amerikasında kanadasındaki gibi klasik müzik dışında caz/pop/vs vs tarzlarını ve bas gitar enstrümanını da kapsayan adam gibi bir müzik okulu türkiye'de var mıdır? araştırdığım kadarıyla zamanında bilgi üniversitesi benzer bir eğitim sunuyormuş ancak şimdi kayıt üzerine yoğunlaşmış, şimdi başka alternatifler var mıdır?
0
thejester
(09.10.08)
Acı ama gerçek, yok! Tek seçenek özel ders ve kendi kendinizi geliştirmeniz maalesef.
0
she runs away
(09.10.08)
bilgi kayıt üzerine değil de kayıt+kompozisyon üzerine çalışıyor şu anda, tabi yanında yeni interaktif müzik teknolojileri vesaire.

yıldızda müzik toplulukları bölümünün bas kolu var, caz ağırlıklı bir eğitim veriliyor. öss den 230 puan istiyor üzerine yetenek sınavı. eskiden sınavları çok çetrefilliydi kan gövdeyi götürürdü. şimdi yeni baraja çoğu müzisyen ulaşamadığından az kişi başvurabiliyor. ama beğendikleri birini bulamazsa kimseyi almayabiliyorlar, girmesi çok kolay değildir.
0
kurukafa
(09.10.08)
(8)

bazı kabloların etrafındaki silindir

urubitinga
özellikle bilgisayar kablolarının etrafında bulunan fotoğraftaki gibi, genellikle silindir şekilli bu zımbırtılar nedir, ne işe yarar?merakımı arttıran şey bugün basit bir usb kablosundakini tırnaklarından açtığımda içinde sadece kabloyu kaplayacak şekilde bir metal olması. ısı için mi yoksa akım iç
özellikle bilgisayar kablolarının etrafında bulunan fotoğraftaki gibi, genellikle silindir şekilli bu zımbırtılar nedir, ne işe yarar?
merakımı arttıran şey bugün basit bir usb kablosundakini tırnaklarından açtığımda içinde sadece kabloyu kaplayacak şekilde bir metal olması. ısı için mi yoksa akım için mi çözemedim...
0
urubitinga
(08.10.08)
kırılma-kopma olmasını önlemek için?
0
ravioli
(08.10.08)
yüksek akimi engelleyen miknatis.
0
trimpot
(08.10.08)
(bkz: clamp filter)
0
kurukafa
(08.10.08)
Yuksek akimdan ziyade elektronik gurultuyu engellemek icin oldugunu biliyorum ben.
0
wpi
(08.10.08)
yorulan elektronlar buralarda dinleniyor.
0
mortifera
(08.10.08)
duyuruda sukela olsa mortifera almisti. (dayanamadim yazmamaya)
0
fdegir
(08.10.08)
(git: 32223)
0
vincenzo
(08.10.08)
onlara ferrit core deniyor
akimi duzenlemek interference i engellemek icin kullaniliyor diye biliyorum
bir gun yazicioglu gibi bir yerde insanlara "ferrit core var mi abi?" diye sorup tepkileri izlemenizi tavsiye ederim
0
gimbal
(08.10.08)
(9)

7 ekim

gdduman
efendim bugün bana mı özel sadece yoksa nedirher şey ama her şey üstüme,üstüme,üstüme geliyor özellikle bugünyok canım sanırım sırf bana özel bakın hayat ne güzel devam ediyor doğumgünü kutlayanlar felan vararkamdaki sahte sesli pazarlamacı ses kesilmedikce de bu halden kurtulamayacagımsus be kadın
efendim bugün bana mı özel sadece yoksa nedir
her şey ama her şey üstüme,üstüme,üstüme geliyor özellikle bugün
yok canım sanırım sırf bana özel bakın hayat ne güzel devam ediyor doğumgünü kutlayanlar felan var
arkamdaki sahte sesli pazarlamacı ses kesilmedikce de bu halden kurtulamayacagım
sus be kadın sus
bit be 7 ekim bit
0
gdduman
(07.10.08)
bence gidip bi yüzünü yıka iyi gelebilir.
0
merope
(07.10.08)
(bkz: guncem.com)
0
vita vinum est
(07.10.08)
dogumgunu 6 ekim olanlarin yasadigi sendroma benziyor daha ziyade.
yani an itibariyle ben yasiyorum bunu. her sey bir bos.. telefonlar susmus, msn mesajlari azalmis, mail box i anca spamlerle dolu. bir sessizlik hakim. bence de bitsin 7 ekim, 6si gelsin.
0
la traviata
(07.10.08)
ben de bi delirme durumundayım. gidip boğucam birilerini az kaldı valla.
0
oceano
(07.10.08)
bir blog aç, bunları bloguna yaz. birileri belki okuyordur falan diye düşünürsün meşgale olur.
0
kurukafa
(07.10.08)
istanbul'da iseniz bugun hava cok kapali ondan kaynaklaniyor olabilir. ayrica, disi iseniz pms inize de denk gelmis olabilirsiniz; nutella'niza ya da baska bir seye yumulun. pazarlamaciya'da evde mevlut filan yapildigini evdekilerin kuran okuyamadigi yalanini atin, kesin yutar :)
0
egotm
(07.10.08)
ermanen
(07.10.08)
su gelir güldür güldür
gel de yar beni güldür
...
0
akcelik
(07.10.08)
bugün 8 ekim nese doluyor insan
nerede olursam olayım bayılırm rüzgara, buluta, kapalı havaya ve yagmura ondan degildi
o sesten öte yapısmıs kalıplardı bana dokunan o kadındaki
modern dünyanın kimbilir kime ait olduğu bilinmeyen tavır ve yüksek ses ve sesindeki tonlamaları ile kendinden başka herşeydi
canlı reklam gibiydi kadıncagız
uyudum gecti
özel tesekkür ermanen ve akceike gidiyor
0
🌸gdduman
(08.10.08)
(2)

wordpresste tutorial hazırlamak

fünyeli abdullah
Ya gidip araştrmaya üşendim. Bilen eden var mı bu işe yarayacak bir eklenti meklenti. Bloggerda da olur.
Ya gidip araştrmaya üşendim. Bilen eden var mı bu işe yarayacak bir eklenti meklenti. Bloggerda da olur.
0
fünyeli abdullah
(07.10.08)
tutorial'in normal bir blog yazısından farkı nedir? Yani nasıl bir fonksiyonalite istiyorsun?
0
kurukafa
(07.10.08)
tarihe göre tersinden sıralanmasın istiyorum. bir de yazının altında mesela önceki yazı sonraki yazı linkleri olsun istiyorum.
0
🌸fünyeli abdullah
(07.10.08)
(7)

Hafıza problemleri

tom riddle
Geçen gün, 5-6 senedir hiç değiştirmeden kullandığım pin kodumu unuttum, bloke oldu fln. Denilebilir ki, uzun zamandır kullanmadığın için unutmuşsundur, ama değil, en son şarjım bittiğinde girmiştim pin kodumu. Bu ve buna benzer, hem kısa süreli hem de uzun süreli belleğimde problemler çıkmaya başla
Geçen gün, 5-6 senedir hiç değiştirmeden kullandığım pin kodumu unuttum, bloke oldu fln. Denilebilir ki, uzun zamandır kullanmadığın için unutmuşsundur, ama değil, en son şarjım bittiğinde girmiştim pin kodumu. Bu ve buna benzer, hem kısa süreli hem de uzun süreli belleğimde problemler çıkmaya başladı, kısa süreli belleğimde biraz daha fazla hatta. 20 yaşında sosyal alkol kullanıcısı, uyuşturucuya dokunmamış bir bireyde bu durum bir sorun teşkil eder mi? yoksa hepimiz sürekli birçok şeyi unutur muyuz?

Bir de 4.5 sene önce 4-5 aylık bir depresyon tedavisi gördüm, lustral kullanıyordum, fark ettim ki o dönemler hakkında da çok az anım var, birçok şeyi hatırlamakta güçlük çekiyorum. Kullanmadan önceki dönemlerde çok daha fazla hatırladığım şey varken o dönemlerle ilgili tek hatırladığım lisede hoşlandığım kız ve yine lisede yaptığım bir dövüş :) bir alakası olabilir mi bu durumla?

hafıza deyince benim de aklıma gingko biloba geliyor ama siz bana onu önermeyin.

pardon ginkgo biloba unutmuşum yazılışını :)
0
tom riddle
(07.10.08)
kırmızı etin hafıza için iyi olduğunu söylüyorlar.
0
blackdog
(07.10.08)
kırmızı et, besin tercihimde ilk sıradadır ve pek de az tüketim yapmam, oldukça tüketirim hatta.
0
🌸tom riddle
(07.10.08)
lustralla alakası yok. lustral kullanan herkes lustral kullandığı dönemi bulutlu hatırlar, genel hatları varmış gibi. ama zorladığında esas olayları da normal hatırlarlarsın. ilacın doğası böyle.
0
mortifera
(07.10.08)
bir de bence her insanın ara ara böyle hiç unutmaması gereken şeylerin kesinlikle aklına gelmediği kısa dönemler olur. böyle durumlarda ben o hatırlamama olayı olmamış gibi yapıp işi erteliyorum. sonra deniyorum o zaman aklıma geliyor. geçici servis dışı olma durumu yani. fakat kafaya takarsan hatırlamak mümkün olmayabilir.
0
kurukafa
(07.10.08)
valla nasıl olduysa pin kodu'mun saklandığı beyin bağlantılarım sanki o andan sonra çalışmadı. hala hatırlamaya çalışınca aklıma gelen pin kodu aynı sayı, ama o da yanlıştı. ilginç bir durum yani.
0
🌸tom riddle
(07.10.08)
ginkgo biloba daha çok yaşlılıktan kaynaklanan hafıza problemleri için veriliyor aslında.

konsantrasyon ve hafıza etkinliği için gençlere önerilen besin takviyesi: nero nutrients. tavsiye ederim.
0
insensitive
(07.10.08)
ve ayrica balik, yetmiyorsa omega 3 destekli kapsuller de kullanilabilir hafiza sorunu icin.
0
paradoxical
(07.10.08)
(8)

Fotoğraf arşivi dosyalaması

mavimor
Çeşitli zamanlarda çektiğim çok geniş bir fotoğraf arşivine sahibim. Ve halen aktif olarak bu arşiv günden güne büyüyor.Şimdi bu arşivde fotoğraf ararken zorlanmaya başladım. Daha önce fotoğraf arşivleyenlerden ricam; arşivlemelerini nasıl yaptıklarıdır? Tarih, olay, yer vs en mantıklı olan nedir si
Çeşitli zamanlarda çektiğim çok geniş bir fotoğraf arşivine sahibim. Ve halen aktif olarak bu arşiv günden güne büyüyor.

Şimdi bu arşivde fotoğraf ararken zorlanmaya başladım. Daha önce fotoğraf arşivleyenlerden ricam; arşivlemelerini nasıl yaptıklarıdır? Tarih, olay, yer vs en mantıklı olan nedir sizce?
0
mavimor
(06.10.08)
ben yıl>ay>gün şeklinde iç içe klasörler kullanıyorum. bir dvd edecek kadar olduklarında dvd'ye atıyorum. klasör isimlerim de şöyle gidiyor:
- 2008
__- eylül
____- 2008, Eylül 15 prova
____- 2008, Eylül 22 neyzen

falan... aradığım fotoğrafın yaklaşık tarihini bilmek kolayca bulmama yetiyor.
0
kobuzchu kiz
(06.10.08)
ben film arsivi icin movie collector programini kullaniyorum. yine bu firmaya ait olan fotograf arsiv programi mevcut. inceleyebilirsin.

www.collectorz.com
0
trimpot
(06.10.08)
2008_10_06 (fotograf makinesiyle istiklal de dolasan genc olduğum gün) gibi. Bunlar biriktikçe (yıllar geçtikçe) kobuzchu kiz'in dediği tarza geçiş yapabilirsin.
0
vita vinum est
(06.10.08)
sahsen ben soyle yapiyorum;
windows sayilara gore siralama yaptigi icin ornegin klasor isimleri 0001 0002 diye gidiyor, hemen sonra tarih atiyorum tarihten sonra da fotograf icerigini hatirlatacak bir anahtar kelime ekliyorum. misal;
"0008 - 23 agustos 08 bogaz"
gibi..
img115.imageshack.us
lakin bunlar en basindan yapilmasi gerek ki isimler klasorler karismasin.. gerci biraz ugrasip su an da yapabilirsiniz..
0
paradoxical
(06.10.08)
bu en sonuncusu mantıklı geldi bana. yine de varsa önerilerinizi beklerim.

şimdiden herkese teşekkür ederim.
0
🌸mavimor
(06.10.08)
bence fotoğrafları exif bilgisine göre sıralayacak yazılımlar vardır. hiç bakmadım ama... exif bilgisindeki tarihlere göre klasörlere böler falan otomatik...
0
kurukafa
(06.10.08)
Ben birkac sene fotograflarimi kobuzchu kizin dedigi gibi tarihli dosyalara koydum. Ama sonra baktim ki aradan zaman gecince belli bir fotografi aramak sorun oluyor. Su anda iki alternatif mantikli gozukuyor:
1. Cektigin aktivitenin ismini klasor adina dahil et: "2008 mayis mangal partisi" mesela.
2. Ya da klasor adlarini salla, dogrudan Picasa gibi bir program kullanarak butun fotograflarina tag ver. Tagledigin zaman ileride istedigin butun icerigi bulmak cok daha kolay olacak.
0
wpi
(06.10.08)
programlara eklenen taglar formatta falan gidebiliyor:) bir kere böyle bir sorun yaşadı arkadaşım. şimdilik [(Makine Adı) / (ooo1) (Sene_Ay_Gun) (Açıklama)] şekli en mantıklısı gözüküyor benim için.
0
🌸mavimor
(06.10.08)
(5)

yarın okulların akıbeti

deckard
istanbul'un kurtuluş yıl dönümüymüş yarın. liseler falan tatil edilmiş topyekün. kimisi üniversiteler de tatil diyor kimisi olur mu öyle şey diyor. benim aklım karıştı. bizim okulun sitesinde tatil ile ilgili bir bilgi yazmıyor (iü), gerçi derslerin olduğuyla ilgili de bir bilgi yok. herkesin okul a
istanbul'un kurtuluş yıl dönümüymüş yarın. liseler falan tatil edilmiş topyekün. kimisi üniversiteler de tatil diyor kimisi olur mu öyle şey diyor. benim aklım karıştı. bizim okulun sitesinde tatil ile ilgili bir bilgi yazmıyor (iü), gerçi derslerin olduğuyla ilgili de bir bilgi yok. herkesin okul açıldı bizimki daha yarın sezonu açıyor.
0
deckard
(05.10.08)
ilk ve ortaöğretim tatil.
0
kurukafa
(05.10.08)
İstanbul Üniversitesi'nin tatil olmasına imkan yok. Yani en azından Edebiyat Fakültesi için konuşuyorum: Birinci sınıfların ders kaydı var yarın. Okul sitesinde yayınlanan kayit2008.pdf'yi baz alarak konuşuyorum, rivayet değil.

Edebiyat Fakültesi'nde bu hafta ders yok, çünkü bütün hafta boyunca ders kaydı yapılacak. Dersler 13 Ekim'de başlıyormuş. Diğer fakülteleri bilmiyorum ama Edebiyat Fakültesi'nin o dandik sitesinde bile bu duyuru yapıldıysa, herhalde diğer fakültelerin de bu tip (ders kaydıyla ilgili) bir duyurusu vardır.
0
vita vinum est
(05.10.08)
Üniversiteler bu tür gerekçelerle tatil edilmez ama zaten İÜ'nin resmi açılışı yanlış hatırlamıyorsam ayın sekizinde. Açılış haftasında pek yoğun ders yapılmaz.
0
gulden kale
(05.10.08)
fen fakültesindeyim ben de. ders kayıtları bitti bizim, 4 senedir ilk gün ders yapılıp yapılmadığını ezberleyemedim bir türlü.
0
🌸deckard
(06.10.08)
üniversiteler tatil değil ama bazı yollar kapalı, achtung!
0
pyro clustic flow
(06.10.08)
(11)

duştan çıktıktan sonra kaşınmak

natnan
her zaman olmuyor ama oldu mu da 20 dk süründürüyor.Neden olabilir?Ben köpükten şüpheleniyorum.kimse vermeden (bkz: duştan sonra kaşınmak),tek entry olunca ikna olmadım.
her zaman olmuyor ama oldu mu da 20 dk süründürüyor.
Neden olabilir?
Ben köpükten şüpheleniyorum.


kimse vermeden (bkz: duştan sonra kaşınmak),tek entry olunca ikna olmadım.
0
natnan
(05.10.08)
tamamen kıçımdan modelleyerek yazıyorum. uzun süre duş alınca baya bi temizleniyorsun ve vücudun gözenekleri açılıyor. fazlalık nasıl kaşındırıyorsa, alışılmadığından eksiklik de kaşındırıyor.
0
desdinova
(05.10.08)
soyle bir sey olabilir mi?

eger tam anlamiyla keselenmiyorsaniz (veya kimi yerlere ulasamiyorsaniz) ve bir miktar kir kaliyorsa ve onlar da minik minik topakciklar halinde duruyorlarsa olabilir diye dusunuyorum.

yani misal sabunlandiniz ettiniz ama iyice kir cikaramadiginiz yerler oldu. bu sirada o yerleri havluyla kurularken sürttünüz ve orda o surtunmeyle onlar boyle ortaya cikti ve giydiginiz seyler icinde kasintiya yol acti.

hamama gidesim var benim. siz de belki deneyebilirsiniz.
0
la traviata
(05.10.08)
"duş jeli" denilen şeyleri kullanıyorsan onların çoğunun içinde adını unuttuğum bir madde var böyle üzerinden vıcık vıcık çıkmayan. ona alerjin olabilir.
0
kurukafa
(05.10.08)
evet annem bana iyi yıkanmıyosun der mesela,yani iyice keselenmeyince her banyoda bi miktar çıkan ölü deri tam çıkmıyor,tabi bi miktar da kirle birlikte,işte bu küçücük minicik şeycikler kaşındırıyor olabilir :) gerçi ben duş jellerinin vucuttan çıkmadığını düşünüyorum ama.hamam en iyisi tabi de :P
0
kanuniye
(05.10.08)
bana da oluyor zaman zaman bu.
genelde yıkanıp dı$arı çıktığımda veya gündüzleri yıkanınca oluyor. oysa ak$amları olmuyor. acaba suyun vücuttan çabuk buharla$ması ile mi ilgili?
yoksa fazla kıllı bünyelerdeki el/yüz/banyo sabunu alerjisi, sabun birikmesi mi?
0
sleepy99
(05.10.08)
Seboreik Dermatit olabilir, antihistaminik kullanıyor musunuz?
0
hlathguth
(05.10.08)
kolinerjik ürtiker kavramını araştırıp ona göre doktora görünebilirsiniz.
0
gxix
(05.10.08)
cildin normalden kuruysa, hatta banyodan ve kaşıntısan bi süre sonra pul pul döküntü oluyorsa sebebi kesinlikle bundan olabilir. nemlendiricili sabun kullan derim. hatta eczanelerde satılan türden vucut şampuanları da var dermatologların tavsiye ettiği...

ayrıca kese yapmanın daha iyi temizlediği doğru bilinen yanlış inanışlara iyi bi örnektir.. :)
0
hayo
(05.10.08)
bir tam kan sayımı yaptırmanda fayda var, çok nadir rastlanan, önlem alınınca tehlikeli olmayan bir hastalık var, belirtilerinden biri de bu dediğindir.

bir tam kan+ldh baktır, sana hiçbir zararı olmaz, küçük bir ihtimalle faydalı olabilir:)
0
kara kadife
(06.10.08)
bende de oluyor genelde kışın. bayağı bir doktora gittim bu yüzden. en sonunda tüm sabun , duj jeli , ve şampuanlarda olan bir maddenin vucuda yapıştığı , durulama ile kolay kolay gitmediğini öğrendim (ismi cocomydle bethane gibi bişiydi) banyodan sonra bebek yağı sürmeni tavsiye ederim kaşınyıtı biraz olsun engelliyor birde dove sabun biraz daha iyi geliyor sanki.
0
delidir yakalayin
(06.10.08)
daha duş bitmeden kaşınmaya başlıyor.düş başlığıyla dövüyorum kendimi o derece :)
ayrica tüysüz/az tüylü bölgelerimde daha yoğun oluyor.(kol sırt falan)
neyse teşekkürler.
0
🌸natnan
(07.10.08)
(5)

yurtışından dizüstü bilg. siparişi:gümrüğe takılır mı ey ahali

jenny wren
efenim dell'in sitesinden bişi seçtim beyendim ve söylemesi ayıp fiyatı da çok uygun, oradan sipariş verince.bunun 15 gün içinde elime geçmesi gerek,acep gümrükte sorun olur mu, ne yapmak lazım, daha önce bu işlere bulaşmış olanınız allah rızası için acilinden bana bi ses etse pek bir sevinirim
efenim dell'in sitesinden bişi seçtim beyendim ve söylemesi ayıp fiyatı da çok uygun, oradan sipariş verince.
bunun 15 gün içinde elime geçmesi gerek,
acep gümrükte sorun olur mu, ne yapmak lazım, daha önce bu işlere bulaşmış olanınız allah rızası için acilinden bana bi ses etse pek bir sevinirim
0
jenny wren
(05.10.08)
ödeyeceğin vergiyle birlikte yine avantajlı fiyata denk gelecekse getirt. yoksa değmez, çok stresli iş.
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(05.10.08)
muhtemelen gümrükte takılır. eve bir kağıt gelir gelin gümrükten alın diye. orada açıp bakarlar ona göre gümrük vergisi koyarlar üzerine. ben telefon aldığımda böyle olmuşutu.
0
passion rules the game
(05.10.08)
valla sorunu bilmem de belli bir fiyatı geçtiği için gümrük vergisi olayına tutulabilir...
0
mortifera
(05.10.08)
gümrüğe gidersin açarlar bakarlar bilgisayar, hayatta ucuza çekemezsin. vergisiyle beraber türkiye fiyatını bulur belki geçer bile, garanti de nanay olur.
yoksa kim türkiyeden elektronik alırdı ki? heheh

edit: tabi amerikadan bir tanıdığın türkiyeye girerken "elinde" kendi bilgisayarıymış gibi getirirse bir şey olmaz.
0
kurukafa
(05.10.08)
bayram zamanı 300 euro altındaki hediyeler de kabul ediliyor, bayramlardan(ramazan, kurban, yılbaşı) 1 ay önce ve sonra
0
tom riddle
(05.10.08)
(10)

Sutun garip tadi - soya proteini - fazladan vitamin - normalden fazla proteinli sut

ermanen
Simdi ben Wal-mart'tan sut aldim ama tadi cok garip, Turkiye'deki sutlere benzemiyor hic. Son kullanma tarihi de gecmemis, sorun ne peki? Soya proteini ve fazladan vitamin var sanirim, bundan olabilir mi? Bir de normalden fazla proteinli sut diye bisey var mi?
Simdi ben Wal-mart'tan sut aldim ama tadi cok garip, Turkiye'deki sutlere benzemiyor hic. Son kullanma tarihi de gecmemis, sorun ne peki? Soya proteini ve fazladan vitamin var sanirim, bundan olabilir mi? Bir de normalden fazla proteinli sut diye bisey var mi?
0
ermanen
(04.10.08)
o inek sütü değil, soya sütü : ))
0
mea maxima culpa
(04.10.08)
Hic bakmadan aldim valla:)

Peki farki ne inek sutunden, birbirlerine gore ustunlukleri ne
0
🌸ermanen
(04.10.08)
soya sütünü laktoz intoleransı olan kişiler ve vejetaryenler kullanır daha çok. Farkı, hayvansal değil. soyadan üretiliyor, bitkisel yani.
0
kurukafa
(04.10.08)
soya sutunu kediler icmiyor, ben de icmem.
0
tale
(04.10.08)
Peki inek sutune gore bir ustunlugu var mi?
0
🌸ermanen
(04.10.08)
eger besin icerikleri konusunda takintilarin varsa soya sutunde antibiyotik veya hormon kalintilari bulunmasi zor gozukuyor, logusa donemindeki kadinlarin tercih etmesi dusunulebilir. kalp ve damar sagligi acisindan hayvansal yag tasimamasindan dolayi kolestrol problemleri olanlara tavsiye edilebilir. bence bu kadar ince dusunmemek lazim, sonucta sute tadini veren yagidir. likir likir icmeli. (inek sutunu tabiikide)
0
tale
(04.10.08)
Taktigim yok, sadece fikir edinmek, zaten ikisini de iciyorum artik:)
0
🌸ermanen
(04.10.08)
estafullah zaten bende takintilisin anlaminda yazmamistim. hmm ayrica soya sutu daha acimtirak oluyor sanki.
0
tale
(05.10.08)
Simdi bir saniye, ben bir sey anlamadim sorudan ve cevaplardan. Eger aldigin urun soya sutu ise sadece adina bakarak bunu anlayabilmen lazim. Ya da icindekilere bak. Ne diyor?

Genel olarak aldigin seyin markasini ve ustunde yazan baslica seyleri soyleyebilirsen iyi olur.

Normal inek sutunun disinda benzer birkac urun oldugu yazilmis ust cevaplarda. Ama normal inek sutu de Turkiye'dekinden farkli bir tada sahip.
0
wpi
(05.10.08)
wpi ben de tam anlamadim valla. Sutun ustunde direk soya sutu yazmiyor cunki ama su proteinler ve su vitaminler var diyor.
0
🌸ermanen
(05.10.08)
(4)

RAM

kendini arayan adam
Elimde chipseti kingston olan, ddr 400 kingston ram var. Yeni alacağım ram'in chipset hariç tüm özellikleri kendiminkine uyuyor. Chipsetlerin farklı olması performans kaybına yol açar mı? Açarsa ne kadar açar? Bi el atın bee :(
Elimde chipseti kingston olan, ddr 400 kingston ram var. Yeni alacağım ram'in chipset hariç tüm özellikleri kendiminkine uyuyor. Chipsetlerin farklı olması performans kaybına yol açar mı? Açarsa ne kadar açar? Bi el atın bee :(
0
kendini arayan adam
(04.10.08)
chipseti değil "markası" kingston. çok dandik bir marka almıyorsan bişey olmaz.
0
kurukafa
(04.10.08)
img86.imageshack.us

Markasının kingston olduğunu biliyorum zaten, chipsetten kastım RAM'in üstündeki veriyolları idi ( resimde görülebilir ).
0
🌸kendini arayan adam
(04.10.08)
Bir performans kaybına yola açmaz ama fazla performans artışı da bekleme. Zira RAM'lerin farklı olduğu durumlarda anakart ve dolayısıyla donanım performansı düşük olan RAM'in hızında çalışır. Gerçi ikisinin de DDR 400 olduğunu söylemişsin ama illa ki ufak da olsa bir fark olacaktır. RAM alınırken hepsinin aynı olmasının tavsiye edilmesinin sebebi budur.
0
metal revolution
(04.10.08)
ha pardon, ben "ram bozuldu ve değiştiriyorum, bilgisayarıma uyar mı" diye soruyorsun diye düşündüm. o zaman büyük ihtimalle dual mode çalışmayacaklardır.
0
kurukafa
(04.10.08)
(5)

firefox ve devasa boyutu !

baklagil
arkadaşlar resimde görüldüğü üzre sistemde firefox 3.0.2 kurulu ve 14,4 GB gibi oha denilecek bir yer kaplıyor!5 tane eklenti kurulu:-adblock plus-foxfilter (pasif)-linkification-mcafee siteadvisor-stumbleupon (pasif)ve 25-30 tane de kayıtlı yer imi var.bunlar mı sebep?nedir bu kadar yer kaplayan, h
arkadaşlar resimde görüldüğü üzre sistemde firefox 3.0.2 kurulu ve 14,4 GB gibi oha denilecek bir yer kaplıyor!

5 tane eklenti kurulu:

-adblock plus
-foxfilter (pasif)
-linkification
-mcafee siteadvisor
-stumbleupon (pasif)

ve 25-30 tane de kayıtlı yer imi var.

bunlar mı sebep?
nedir bu kadar yer kaplayan, hata mı var nedir?
0
baklagil
(03.10.08)
firefux 3.0.3 kuralı 10 dk olmadı, bende 24 mb yer kaplıyor eklentisiz
0
blackidom
(03.10.08)
tavsiyelere ek olarak, scandisk yap.
0
kurukafa
(03.10.08)
yalan o program ekle kldırın gösterdikleri.
0
kazma penguen
(03.10.08)
firefox indirilen dosyaları firefox dizini içine attıysa belki 14 gb kadar bişey indirdiysenizki (oha) bu olabilir bi ihtimal
0
buffy de vampir sayilir
(03.10.08)
firefox'u açıp "araçlar"dan "özel verileri temizle" diyip kayıtlı parolalar haricindeki şeyleri sil. bi de öyle bak. cache'in falan o kadar yer kaplayacağını düşünmüyorum ama işe yarayabilir.

bi d windirstat diye bi program var bedava. kde'deki (linux'ta bir desktop environment) kdirstat'tan özenilerek yapılmış güzel bir programdır. hard diskini tarar ve çok yer kaplayan dosya ve klasörleri rahatça görebileceğin bi şekil gösterir sana. ordan anlayabilirsin.
www.download.com
0
edge_nabby
(03.10.08)
(4)

dosya sıkıştırma-divx vs

mea maxima culpa
arkadaşlar avi dosyalarını divx vb formatlarda sıkıştırmak için program var mıdır? nasıl oluyor da yapılıyor bu?
arkadaşlar avi dosyalarını divx vb formatlarda sıkıştırmak için program var mıdır?
nasıl oluyor da yapılıyor bu?
0
mea maxima culpa
(03.10.08)
avi dosyanın uzantısıdır, divx ve xvid gibi şeyler de codectir yani videoyu sıkıştırma algoritması diyebiliriz. elindeki bir avi'yi farklı algoritmalar ve farklı ayarlarla (çözünürlüğünden renk derinliğine, saniyedeki frame sayısından toplam dosya boyutu yaklaşık şukadar olsun'a kadar) sıkıştırabilirsin. bu işlerin nasıl yapılırı www.divxplanet.com 'da adım adım açıklanmış, ayrıca google'da divx yapmak gibi bişeyler aratırsanız bir çok dökümana ulaşabilirsiniz.
0
dinomazu
(03.10.08)
peki divx, xvid bunların arasındaki fark nedir? veya önemli bir fark var mı?
sıkıştırma söz konusu ise en fazla hangisi sıkıştırıyor? sıkışınca filmin kalitesi mi bozuluyor?
sözlükten okuyorum filan ama çok anlayamıyorum.
0
🌸mea maxima culpa
(03.10.08)
avi bir container formattır yani içindeki veri zaten büyük ihtimalle sıkıştıtılmıştır(sıkıştırılmamış bir video boyutuna göre, bir filmse mesela 40-50gb üzerinde yer kaplayabilir). o yüzden elindeki avi dosyasının içindeki video bir sıkıştırma sistemi ile(divx olur xvid olur, bir sürü şey olabilir) zaten sıkıştırılmıştır büyük ihtimal.

videoda sıkıştırma genellikle kayıplı bir işlemdir. (bkz: perceptual coding)
elindeki bir video dosyasını daha fazla ufaltmak için sıkıştırmak istiyorsan tavsiye etmem, kayba uğramış bir şeyi tekrar kayba uğratacaksın demektir bu, ve düşündüğün kadar yer tasarrufu sağlamayabilirsin, ayarlarını hesaplayıp edip yapmazsan daha büyük bir avi dosyası elde etmen bile olası.
0
kurukafa
(03.10.08)
divx ile xvid arasındaki fark xvid'in açık kaynaklı olmasıdır diye biliyorum. evet büyük ihtimal böyleydi.
0
kopuk ucurtma
(03.10.08)
(3)

olasılık soruları

şaman
52 kartlık iskambil destesi var.bunlar tek tek açılıyor:1)aynı iki kartın üst üste gelme olasılığı nedir?(mesela şöyle açılmış:.......-4-5-6-6-7-8-.......)2)bir açışta(52 kağıdı) üst üste 2 aynı kartın açılması ama bu olayın 2 veya daha fazla sayıda açılması olasılığı nedir?3)aynı üç kartın üst üste
52 kartlık iskambil destesi var.bunlar tek tek açılıyor:
1)aynı iki kartın üst üste gelme olasılığı nedir?(mesela şöyle açılmış:.......-4-5-6-6-7-8-.......)
2)bir açışta(52 kağıdı) üst üste 2 aynı kartın açılması ama bu olayın 2 veya daha fazla sayıda açılması olasılığı nedir?
3)aynı üç kartın üst üste açılma olasılığı nedir?(.....4-9-9-9-5-1...... gibi)
0
şaman
(03.10.08)
1) 52 kart açıldıktan sonra kartlara bakıldığında 2 kardın üst üste gelmiş olma olasılığını mı soruyorsun, yoksa her kart açılırken bir önceki kardın aynısından gelmesi olasılığını mı soruyorsun?
2) bu da anlaşılmıyor.
3) bkz. 1
0
desdinova
(03.10.08)
1)şimdi kartların hepsi kapalı üst üste yere açılıyor mesela önce 1 açıldı onun üstüne 2 açıldı sonra bir daha 2 açıldı.budur yani
2)yine üst üste açılıyor ve 1.sorudaki olayın 2 veya daha fazla olması yani şöyle: 3-7-J-K-K-5-2-6-6-4-8-1-9-.....(devamı hep farklı bir daha aynı gelmiyor üst üste)
0
🌸şaman
(03.10.08)
verdiğin ayrıntıları doğru anladıysam:

bu olasılıkları o ana açılmış kağıtlardan bağımsız olarak hesaplayamazsın. mesela ilk kağıdı açtın ve 1, ikinci kağıdın da 1 olması olasılığı 3/51 doğal olarak. ancak destede ilerledikçe, daha önce çıkan kağıtları da göz önünde bulundurman gerekecektir. bu durumda olasılık fonksiyonu her durum için lineer bir formül ile açıklanamaz. fakat şöyle dersen hesaplanırtabii ki, "şu ana kadar yere 5 kağıt açıldı, bunlar sırasıyla 1 K 1 3 1" dersen bir sonraki kağıdın tekrar 1 olma olasılığı 1/47 olacaktır, ama mesela 3. kağıt 1 gelmese idi 2/47 oalcaktı olasılık. önceki kartlardan bağımsız olarak düşünmek mümkün değil bu yüzden. mesela daha önce bir kart 3 kere açıldıysa 4. den sonra tekrar ynısının açılma olasılığı 0 olacaktır, ve destenin sonlarına doğru olasılıkların hepsi sıfıra yaklaşacaktır, bu yüzden senin sorduğun gibi genel bir şekilde her an için sabit bir olasılık hesabı vermek mümkün değil. diğer bütün şıkları da bu çerçevede "olasılığı şudur" diye değerlendirmek mümkün olmayacaktır.

fakat dediğim gibi "son çıkan kart x, bu çektiğim y. kart ve daha önce çıkan kartlar şunlar: a b c d e f..." gibi bir şekilde sorar isen her adım için olasılklar kolaylıkla hesaplanabilir.
0
kurukafa
(03.10.08)
(10)

C diskindeki kayıp 20 gb

temizkopat
şmidi tam olarak nasıl anlatcmaı bilemiyorum. 40 gb lık ve içinde sistem dosyalarının da bulundugu bi hdd var benim pc de. bunun suan 2gb kadarı boş gorunuyo. geri kalanında ise program fıles 10gb, windows 3gb ve çeşitli film muzık gibi dosyalarda(buna desktop da dahıl) 4gb yer tutuyo. yanı 20 gb ka
şmidi tam olarak nasıl anlatcmaı bilemiyorum. 40 gb lık ve içinde sistem dosyalarının da bulundugu bi hdd var benim pc de. bunun suan 2gb kadarı boş gorunuyo. geri kalanında ise program fıles 10gb, windows 3gb ve çeşitli film muzık gibi dosyalarda(buna desktop da dahıl) 4gb yer tutuyo. yanı 20 gb kadar bı alan gorunuyo. geriye kalan 20 nerde? format atsam duzelır dıye dusunuyorum ama sırf bu yuzden de format atmak ıstemıyorum. sizce kayıp gibi gorunen 20 gb nerde olabilir?
bu arada şimdi farkettim, c diskinin hepsini seçip özelliklerine baktıgımde 32 gb olarak gozukuyo.
0
temizkopat
(02.10.08)
virus olabilir..
0
katafalk
(02.10.08)
gizli dosyaları göster dediğinde bişeyler çıkıyo mu?
0
etna
(02.10.08)
1. gizli dosyalar olabilir
2. diskin 40 gb olsa bile bunun 40 gb si kullanılabilir değildir, bir kısmı ayrılmıştır
3. gb hesabında şöyle bir sorun olur, bi program 1000 mb yi 1 gb olarak gösterir, başkası 1024 mb yi. bu da karışıklığa sebep olur.
0
kisa
(02.10.08)
gizli dosyaları da gösterınce kırk kadar 1kb lık dosya cıktı. onları da sıldım ama bi işe yaramadı.
0
🌸temizkopat
(02.10.08)
cop kutusunu bosalt.
0
compumaster
(02.10.08)
1)system restore icin ayrilmis bir yer olabilir.
2)geri donusum kutusu'nun yuzdesi cok fazla olabilir.
3)hibernate ozelligi aciksa memoryyi yedeklemek icin ayrilmis alan olabilir.
4)paging file(virtual memory - sanal bellek) icin ayrilmis yer olabilir.
5)ben vista kullanirken update'te problem oldugu zaman gizli klasorlerin bir tanesinin icine her 3 saniyede bir 110-120mb lik log dosyalari olusturuyordu. 50gb lik partition da yer kalmamisti boyle bir sorun olabilir.

5 numara olsaydi o 2gb de bos kalmazdi. demekki bu degil. ilk 4 secenekten biri olabilir. yada onceden soylendigi gibi virus.
0
crucio
(02.10.08)
dosya sisteminde bir arıza olabilir. scandisk gibi bir şey ile düzeltebilirsin, ama bunu yapmadan önce önemli dosyalarının yedeğini al. yine de düzelmezse o kadar alanın nereye gittiğini treesize gibibir programla öğrenebilirsin, bütün disk grafiğini döker önüne.
0
kurukafa
(02.10.08)
bana da olurdu bu bazen
scan disk yapınca düzelirdi.
0
natnan
(02.10.08)
bad sector?
0
actionary
(02.10.08)
diskin fiziksel yapisinda bir sorun yoksa, buyuk ihtimal system restore dosyalari cok yer kapliyordur.

\system volume information\ - dosya sistemi ntfs ise, standart ayarlarla bu klasorun ici gorunmez. erismek icin soyle bir dokumantasyon mevcut:
support.microsoft.com
0
cench
(02.10.08)
(5)

Around the world parçası üzerine swing dance yapan zenciler

kurukafa
Böyle bir viral sayılabilecek video vardı, arkada daft punk çalıyor around the world parçası, videoda ise siyah beyaz eski bir çekim, zenciler alakasız bir müziğe dans ediyorlar. Aradım aradım bulamıyorum, bilen versa pls tşk.(bkz: afyonlu katolik gay taşfırın ustaları)
Böyle bir viral sayılabilecek video vardı, arkada daft punk çalıyor around the world parçası, videoda ise siyah beyaz eski bir çekim, zenciler alakasız bir müziğe dans ediyorlar. Aradım aradım bulamıyorum, bilen versa pls tşk.

(bkz: afyonlu katolik gay taşfırın ustaları)
0
kurukafa
(02.10.08)
teşekkürler, bu değil. bahsettiğim klip daft punk ile alakalı değil. başkasının müzik ile görüntüyü birleştirerek elde ettiği bir video.
0
🌸kurukafa
(02.10.08)
daft punk eski şarkılardan samplelar alıp kullanıyor, sanırım o şarkıda kullanılan şarkı size daft punkın gibi gelmiştir. birazdan unutmazsam şarkıda kullanılan samplelara göz atıp buraya dönücem.
0
talemon
(02.10.08)
hmm yok anlatamadım galiba. şarkı daftpunk'ın bildiğimiz around the world parçası. birisi bu müziği bir videoda kullanmış, bulunmasında yardımcı olur diye yazıyorum onu yani. videoda ise 1930-40lardan bir çekim, zenci arkadaşlar dönemin caz müziğini çalıp dans ediyorlar. bu video ile müzik birleştirilmiş ortaya güzel bir şey çıkmış.
0
🌸kurukafa
(02.10.08)
crimsonking
(02.10.08)
hah çok teşekkürler ya. charleston style imiş dans.
0
🌸kurukafa
(02.10.08)
(4)

Yurtdışında Master Bursu

quinza
ne kadar etkili olur bilmiyorum ama üniversite bölüm birinciliğim var ve yurtdışında master için burs arıyorum. hangi kurumları incelemem gerekir? önce mba olsun istiyordum, şimdi marcom alanı da olabilir diyorum. milli eğitim bakanlığının sitesinde sadece akademisyenler için burs bilgilerine ulaşab
ne kadar etkili olur bilmiyorum ama üniversite bölüm birinciliğim var ve yurtdışında master için burs arıyorum. hangi kurumları incelemem gerekir? önce mba olsun istiyordum, şimdi marcom alanı da olabilir diyorum. milli eğitim bakanlığının sitesinde sadece akademisyenler için burs bilgilerine ulaşabildim bir sonraki öğretim yılı için bilgiler henüz açıklanmamış. bir de Fulbright tarzı sınava girmeyi gerektiren burslar var, bunlar ikinci tercihim açıkçası. Kısaca söylemek gerekirse mümkünse sınava girmemi gerektirmeyecek bursları nereden bulabilirim? İyi bir danışmanlık firması da önerebilirsiniz. bu tarz burslar almış kişiler deneyimlerini paylaşırsa mutlu olurum, teşekkürler..
0
quinza
(01.10.08)
fulbright için sınava girmen gerektiğini sanmıyorum. ama fulbright amerikadaki üniversiteler için burs veriyor ve amerikaya gitmek için zaten toefl gre gibi sınavlara girmelisin.

avrupa mı amerika mı düşünmektesin? veya başka bir yer?
0
kurukafa
(01.10.08)
gitmek istediginiz universiteye de basvurabilirsiniz burs icin. okulda asistanlık yaparakta eğitim ücretinden muaf olabilirsiniz.
0
quadropol
(01.10.08)
ülke gerçekten önemli bir konu burada, mesela bildiğim kadarıyla almanya/avusturya da bir program var, buna göre eğitim süresinde ayda 600 euro civarı (hatırladığım bu, emin değilim)+ senelik kırtasiye için burs+ senede bir kerelik ülkene gdip gelme uçak bileti veren program var, tek şartı, mezun olduktan sonra ya kendi ülkende ya da başka bir 3.dünya ülkesinde çalışman, aksi durumda verdiklerini geri istiyorlar (lisans üstü doktora s. için bu burs geçerli).

bu dediğim bursun içeriği vs. değişmiş olabilir, ya da dünya çapında olabilir bilemiyorum.

bir kaç link: (almancadır, google ile çevirebilirsin)
www.google.de

www.wikiversity.at (burda iyi anlatıyor, okumadım üşendim:)

bol şans, inş. iyi bir şeyler bulursun.
0
akcelik
(01.10.08)
@kurukafa, aslında İtalya istiyorum, ama Amerika ya da diğer Avrupa ülkeleri de olabilir
0
🌸quinza
(01.10.08)
(2)

[ net ] .NET Framework (hangi versiyon?)

enola gay
Merhabalar,.net framework 2.0 ın çoğu yazılım için olmazsa olmaz olduğunu biliyorum. fakat microsoft'un sitesinde 3.0 ve 3.5 'de görüyorum. bu yeni versiyonları yüklemeli miyim? eğer öyle ise 2.0 ı silmeli miyim?gereği var mıdır? yoksa hiç mi el sürmemeli yeni versiyonlara?
Merhabalar,

.net framework 2.0 ın çoğu yazılım için olmazsa olmaz olduğunu biliyorum. fakat microsoft'un sitesinde 3.0 ve 3.5 'de görüyorum. bu yeni versiyonları yüklemeli miyim? eğer öyle ise 2.0 ı silmeli miyim?

gereği var mıdır? yoksa hiç mi el sürmemeli yeni versiyonlara?
0
enola gay
(01.10.08)
kurukafa
(01.10.08)
eger WPF, WCF gerektiren programlar kullanmayacaksan, su an icin gerek yok kurmana.
0
x daemon
(01.10.08)
(3)

telefon paralel bağlama

tabudeviren
telefon girişine bağlayıp, çıkışını ikili yapabileceğim bir parça var mı acaba?yani resimde en solda gördüğünüz girişe bir şey takıp, ikili giriş olmasını sağlayıp, birine telsiz, birine kablolu telefon takacağım, bunu yapabilmem mümkün mü?
telefon girişine bağlayıp, çıkışını ikili yapabileceğim bir parça var mı acaba?
yani resimde en solda gördüğünüz girişe bir şey takıp, ikili giriş olmasını sağlayıp, birine telsiz, birine kablolu telefon takacağım, bunu yapabilmem mümkün mü?
0
tabudeviren
(01.10.08)
evet mümkün. paralel olayı öyle oluyor zatı.
0
kurukafa
(01.10.08)
o girişi söküp direkt onların ikilisinden de takabilirsiniz, ben öyle yapmıştım..
0
jangara
(01.10.08)
sökmeye lüzum yok. tam istediğin parçalar satılıyor elektrikçilede falan.
0
kibritsuyu
(03.10.08)
(15)

Sennheiser kulaklık fiyatı

gxix
geçen gün electroworld'de dolaşırken gördüm de, typo yapmışlar sandım. görevliye sordum, orada yazanın gerçek fiyat olduğunu söyledi.evet, neticesinde bir kulaklık bu. alın bir örneği şu: http://www.vesaire.com/urun.php?products_id=187745&tree=audio&sid=58e6736bebb259ef585a5a599e97fd4ckulaklığa (ne
geçen gün electroworld'de dolaşırken gördüm de, typo yapmışlar sandım. görevliye sordum, orada yazanın gerçek fiyat olduğunu söyledi.

evet, neticesinde bir kulaklık bu. alın bir örneği şu: www.vesaire.com

kulaklığa (ne olursa olsun) 1 milyar verilir mi abi? veren var mıdır? varsa mantığı nedir? vallahi kafayı yedim ya.. millet açız diyor, o zaman yalan söylüyor millet.. bu sennheiser türkiye'de pazar payı bulabiliyorsa valla yalan söylüyor olmalıyız.

beni aydınlatacak biri var mı?
0
gxix
(01.10.08)
sadece amatör ya da kişisel kullanım amaçlı düşünmemek lazım tabi.
0
babatema
(01.10.08)
o tür modeller profesyonel amaçlar için de kullanılıyor sanırım, yoksa her keseye uygun sennheiser bulmak mümkün. ama kulaklığa 1000 ytl verip ipod'a takan var mıdır bilemedim. yine de benim gibi sürekli kulağında kulaklıkla gezen bir insansan bir süre sonra kulaklığın sesi, bastır, tizdir bunlar senin için önemli hale geliyor ve kulaklık için ayırdığın bütçe mp3 player için ayırdığını geçebiliyor.

ayrıca o linkteki kulakılığı dün mediamarktta 850 ytl civarında bir fiyata gördüm, niyetlenenler kaçırmasın :)
0
patricia teyze
(01.10.08)
ben vermek üzereyim açıkçası, müziği önemsiyorum, alınca bir kere alma taraftarı olanlardanım.
0
desdinova
(01.10.08)
seni anlıyorum; (git: 26990)
0
insanimsi
(01.10.08)
öncelikle şunu söyleyeyim, o kulakliga 1000er liradan amfi ve dac, 400-500 liralik da recabling (after-market tabir edilen hi-fi kablolarla tekrar kablolama; dikkat edilirse kendi stock kablosunun detachable -cikarilabilir- oldugu gorulur) yapinca tam kivamini buluyor. yani aslinda yerine gore 3000-4000 liralik bir hi-end kulakliktan soz ediyoruz ki bunlar oyle minton mp3 player'in drive edebilecegi, uzerine "eheh bendeki onboard ses kartina taktim muthis lost izliyorum," seklinde menkibeler anlatilabilecek urunler degil. mamafih, evini, studyosunu, is yerini vs. 25-30 bin liralik klipsch, b&w kolonlarla, genelec monitorlerle vs. doseyen adamdan bunu alan adamın farki, bunu alan adamin dinleme seanslarini kisisel nedenlerden oturu -müzik prodüksiyonu, muzigi tek başına ve hi-fi dinlemek istegi gibi- "bireyselleştirme" çabasıdır. sözün özü, izolasyon istiyor olabilirsiniz ya da kulaklıkla daha rahat ediyor olabilirsiniz, veyahut aynı hi-fi deneyimini odanızda ancak 10 binlerce liralik bir düzenekle kurabileceğinizden ve söz konusu bütçe sizi aştığından böyle bir yola girmiş olabilirsiniz, veyahut daha bir sürü gerekçe.

velhasıl bu ürünlerin de hedef kitlesi var, ama tabii ki bu tür modeller orada-burada peynir-ekmek gibi satan kitle ürünleri değil, biraz daha ni$'e giriyorlar diyelim. bu arada ankara mediamarkt'ta gezerken sirf merakından "bu hd650'lerden şimdiye kadar hiç sattığınız oldu mu?" şeklinde bi soru soran arkadaşın, görevliden "valla satmadık, geldiğinden beri duruyolar öyle," yaniti aldığını biliyorum (bu diyalog yaşandığından mediamarkt henüz 1-2 aylıktı tabii, satmışlardır belki sonradan bir iki tane). demem o ki 300-400 dolar olan abd fiyatını bence hak eden bir ürün hd650 (ve diğer bazı sınıfdaşları) ama ben de 1000 lira saymam gidip; dolayisiyla iç pazardan almam demek istiyorum.

final: bunlar, "oyun oynarken takayım, anime izlerken süper olur, 128k mp3 dinleyeyim," düşünceleriyle satın alınacak ürünler değil, bazı spesifik amaçlar ve zevkler için kullanılacak ürünlerdir. zira diğer türlüsü mallığa girer, ev-migros-ofis arasında ortalama 60km hızla günde 30km yol için 150hp'lik & 100 bin liralik otomobil alıp "abi benim araba da 150 beygir yeaaa..." diyen adam kadar eleştirilmesi icap eder.
0
boshi
(01.10.08)
ben, örneğin, bir çift masaüstü boyutundaki hoparlöre 2000 küsür ytl para vereceğim ilk fırsatta. :) ürün açıklamasındaki sayısal değerleri mesela bir cx300'ünkülerle karşılaştırırsanız daha açıklayıcı gelecektir.
bu kulaklığı çok incelemedim, ama büyük olasılıkla profesyonel veya yarı-profesyonel bir alettir. yani üretim amaçlıdır. anahtar kelimeler: referans monitörü, flat response, empedans, frekans cevabı...
:)
0
actionary
(01.10.08)
bir şey daha diyecektim, unuttum: esasında bu tür lowest-end'den highest-end'e giden ürün skalalarında fiyat geometrik gibimsi artiyor gibi (kanımca). yani söz gelimi, 10 liralık snopy kulaklikla 120-130 liralik kulaklık arasında dağlar kadar fark varken gene bu kulaklıkla hd650 arasındaki fark tepeler kadardır. hd650'den çok daha pahalı kulaklıklar da var ve bunlarla hd650 arasındaki farklar da tartışılacak düzeylere kadar iniyor; örneğin 900-1000 dolarlık bir ath-w5000'ün 3oo dolarlık bir hd650'den daha kötü ses karakteristiğine sahip olduğunu savunan onlarca insan görebilirsiniz. velhasıl "reference" düzeylerine gelindiğinden belki de yalnızca %2-3 lük performans artışlarını yüzlerce dolarlık fark ödeyerek deneyimleyebiliyorsunuz.

actionary'nin dediğine bir ek: kağıt üstündeki spesifikasyonlar (frekans aralığı vb.) gerçekten de birçok ürüne ilk bakışta sağlıklı birer yol göstericidirler ancak gene birçoğunun da işkembeden salladığı değerlere itimat etmemek gerekir (dinleyip fikir edinmek daha yerinde olur). örneğin 20-20k hertz frekans aralığı olduğunu iddia eden birçok ucuz piyasa kulaklığı bu aralığın yakınına bile uğramamaktadır, onlara da he deyip geçmek lazım.
0
boshi
(01.10.08)
www.elmasepeti.com bu shure marka kulaklıkların bundan daha pahalısını da satıyordu site ama şimdi kaldırmışlar.

shure, kulaklıklarını satarken öyle ipod'a falan takmayın diye değil bizzat "ipod'un mercedes'i" sloganını kullanır.

öncelikle (bkz: shure/#13848096).

herhangi bir lüks malın satılmasını nasıl hayretle karşılamıyorsak bunun da bir farkı yoktur diye düşünüyorum. bu soruyu sorarken bazen art niyetli bir yaklaşım da seziyorum. bunları alanlar sanki sana hava atmak için alan saf insanlar iması. biri diyor bunlar adam sikiyorlarmış. biz de bu durumda sikilen oluyoruz. ha canım bi akıllı sensin.

actionary alacağın hoparlörün markasını merak ettim. genelec mi?
0
caturanga
(01.10.08)
bu tür referans kulaklıkları, aynen söylendiği gibi, kullanmadan fiyat biçilebilir şeyler değildir. bu kulaklığı kullanmış olan kimi ses mühendisleri, tonmaisterler, daha pahalı olan muadil ürünlerden daha iyi performans verdiğini söylüyorlar.

ben, arkadaşımın stüdyosunda, hd 650'nin yanına bile yaklaşamayacağı söylenen bir kulaklıkla, miksi yeni bitmiş bir şarkıyı dinlerken, şarkının yarısında orgazm olmuş, ağzımdan salyalar saçarak mikserin düğmelerini dişlemiştim. o günden beri benim kayıt odasına girmeme izin vermiyorlar :)

yani, param olsun, hd 65o'ye o kadar hızlı parayı basarım ki, satıcı bile neye uğradığını şaşırır.
0
hunter the dayworker
(01.10.08)
@boshi: her markanın değil tabii, ama sennheiser'ın verdiği değerleri doğru kabul ediyorum :) çünkü sennheiser'ın değerlerini de doğru kabul etmezsem, referans alabileceğim çok az marka kalır :)

@caturanga: tüm ekipmanım m-audio olduğundan, ve m-audio'nun tüm ürünlerinden çok memnun kaldığımdan, ve bu konuda bir nevi marka takıntısına sahip olduğumdan, monitörü de m-audio almak niyetindeyim. m-audio ex66 niyetindeyim, ama dediğim gibi "ilk fırsatta" alabilirim. o ilk fırsat pek yakın görünmüyor şu aralar :)
0
actionary
(01.10.08)
görebildiğim kadarıyla, ilgili kulaklık yurtdışında 450-500$ arası satılıyor.

düşünün yani bizdeki kazığı, yazık...
0
silhouette
(01.10.08)
bose diyecem çekilin,

yurtdışında bir mağazada geziniyordum mağaza hi-fi ın dibine vurmuş bi yer oyle ki kapıda bir güvenlik görevlisi var biraz kozmopolit bir memleket olmasından ötürü herkesi almıyor içeri (tasvip etmiyoruz elbette)

neyse efendim bi stand vardı boseun, çok denişink hi fi sistemlere bağlı bir kulaklık teşhir ediliyor. deneme fırsatım oldu nasıl bişi olduğunu anlatmam mümkün değil. dünyanın tantanasının yapıldığı mağazadan çıkarıp okyanusun dibine götürüyordu sizi. sadede geliyorum kulaklığın fiyatı 3600 dolardı.... ki söz konusu memlekette elektronik eşya bizimkine kıyasla yaklaşık %30 daha ucuzdu.
0
agk
(01.10.08)
@divit: altın kullanımı korozyonu önlemeye yönelik zaten hi-fi'da, iletimi sağlamak konusunda gümüş ve bakırın yapısal olarak altın adlı elementimizden daha üstün olduğu söylenir. kaldı ki altından yapılmış hi-fi kablo göremeyeceksiniz araştıracak olursanız (maliyet de bunda bir etkendir tabii, katar seyhi degil sonucta bu ureticiler), metresi yüzlerce dolar olan kablolarda dahi "pure silver", "pure copper" gibi ibareler bulunur. o bakımdan teknosa'da gördüğünüz kabloda bi katakulli yok sanıyorum, oksidasyon hızını minimize etme amaçlı kullanılmıştır muhtemelen.

bu arada hi-fi kablo üretiminde çok büyük tezgahlar döner son kullanıcı için, o ayrı. örneğin james randi adlı hurafesavar amcanın Pear Cable adlı firmanın Anjou marka kablolarını nasıl itin şeyine soktuğunu okuyup eğlenebilirsiniz ==> gizmodo.com
0
boshi
(01.10.08)
bu arada bose'un da genel olarak bir hype, bir marketing yalan-dolani olduğuna dair çok sayıda iddia mevcut (hiç bose ürünü kullanmadığımdan görüş belirtemeyeceğim), en etraflıca yazılmış iddianamelerden biri için bkz. www.intellexual.net
0
boshi
(01.10.08)
@divit: altın oksitlenme riski olan kontak noktalarında kullanılan ve ses kalitesinden öte uzun vadede tak çıkar sonucu oluşan iletkenlik azalmasını önleme amaçlı kullanılır ciddi hifi kablolarda.

ayrıca gönderilen sinyal dijital değil boru gibi analogdur.
(bkz: adc)
(bkz: dac)

her sektörde şarlatanlar ve parası bol kişileri soyma amaçlı kuruluşlar da vardır bu arada. "snake oil" satma muhabbeti dedikleri.

zamanında birer metrelik farklı konnektör kablolarını ciddi high end sistemlerde karşılaştırma fırsatı bulmuştum. bu kabloların fiyatları 1000euro ile 4500euro skalasındaydı(metresi!!). bütün değerlendirmeyi fiyat üzerinden yapmamak gerekli, bunlardan bir tanesi bizim kulaklarımıza göre standart bir bakır kablodan bile kötü sonuç verirken aralarından ucuzlardan bir tanesi hepsini dövüp geçmişti.

specler önemlidir, ama bunları kimin yazdığına da bakmak lazım. bu yüzden isim yapmış şirketler ve başlarındaki kişilerin sözlerine de kıymet verilir. ciddi firmaların tasarımcıları çeşitli makalelerle kendi tekniklerini savunur ve karşılaştırırlar zaten.

ama bunlar öyle "mp3 dinliyim hacı" diyen kişilerin dert etmesi gereken şeyler değil. bu kişilerin "oha adam soyuyorlar safi salaklık" şeklindeki yorumları da yerine göre boş ve geçersiz olmak durumunda. işin iç yüzü derdi sadece müzik dinlemek olan birinin doğuştan kavrayamayacağı derecelerde karışık.
0
kurukafa
(01.10.08)
(6)

[ yazılım ] Daemon tools gibi yazılım arıyorum.. (hız ayarlamalı)

enola gay
MErhaba,Mic. Flight Sim. X yüklemeye çalışırken data^1.cab vs. dosyası hatalı okuyamıyorum vs. gibi hata veriyor. bunun sebebi sanırım kullandığım image dosyasının (bin ya da iso hatırlamıyorum) çok hızlı okunması ile ilgiliymiş (forumlardan okuduğum kadarıyla). bir image dosyasını cd olarak göstere
MErhaba,

Mic. Flight Sim. X yüklemeye çalışırken data^1.cab vs. dosyası hatalı okuyamıyorum vs. gibi hata veriyor. bunun sebebi sanırım kullandığım image dosyasının (bin ya da iso hatırlamıyorum) çok hızlı okunması ile ilgiliymiş (forumlardan okuduğum kadarıyla).

bir image dosyasını cd olarak gösteren yazılım arıyorum fakat bunun hızını da ayarlamak istiyorum. bunu hangi yazılım sağlar?

iyi tatiller herkese :)
0
enola gay
(30.09.08)
Ben MagicDisc (ya da MagicISO) kullanıyorum, .uif falan gibi daha az bilinen uzantıları bile hallediyor gayet memnunum. Fakat hız ayarlaması konusunda bir fikrim yok.
0
pathetique
(30.09.08)
elindeki imajı dvd yazıcının min. hızıyla dvd'ye yazmayı denesen? ben fs x'in imajını indirip dvd'ye yazmıştım ve dvd'den yüklüyorum.
0
dinomazu
(30.09.08)
alcohol %120 olabilir
0
paradoxical
(30.09.08)
kesinlikle poweriso.
0
trimpot
(30.09.08)
soruna yardımcı olmayacak ama, image dosyasının (veya verinin) "hızlı" okunması sebebiyle senkronunun kayması falan gibi bişey sözkonusu değil. büyük ihtimalle indirdiğin iso corrupt. hangi dosyada sorun olduğunu söylersen biri upload edebilir belki.
0
kurukafa
(01.10.08)
"dinomazu" efendi gecenin bir yarısı gerekli olan cd yi teslim etmiştir ve sorun çözülmüştür :)

sorun sanırım securerom gibi kopya koruması vs. si ile ilgili.
0
🌸enola gay
(01.10.08)
(2)

mac os x leopard - site engeline bir cozum

paradoxical
selam romalilar ve dostlarmac os x'de, telekom'un engelledigi adreslerle ilgili dns sorununu kokten cozebilecegimiz kalici bir yontem var mi? misal xp'de host dosyasinin icine adresleri giriyoruz filan sonra cozuluyor sorun. arti birden fazla kullanici var kayitli olan, (alet sirketin kablosuz agina
selam romalilar ve dostlar
mac os x'de, telekom'un engelledigi adreslerle ilgili dns sorununu kokten cozebilecegimiz kalici bir yontem var mi? misal xp'de host dosyasinin icine adresleri giriyoruz filan sonra cozuluyor sorun.
arti birden fazla kullanici var kayitli olan, (alet sirketin kablosuz agina bagli) onereceginiz yontem her kullanici icin tekrarlanmiyorsa $ukela olur valla.
iyi bayramlar bi de (=
0
paradoxical
(30.09.08)
/etc/hosts :)
0
disq
(30.09.08)
/private/etc/hosts olarak geçmekte oraya ekleyerek aynı etkiyi elde edebilirsin.
tabi bu dosya gizlidir, konsoldan "sudo vi /private/etc/hosts" diyerek dosyayı açabilirsin(şifreni soracaktır).

vi kullanmayı bilmiyorsan, bir şeyler eklemek için önce "i" tuşuna basıyorsun. sonra ekleyeceğin satırları ekle esc ye bas sonra :x! (sırasıyla iki nokta üstüste, x ve ünlem) yazıp entera basarsan kaydedip kapar.

edit: eklenecek satırlar
208.117.236.70 youtube.com
208.117.236.70 www.youtube.com
0
kurukafa
(30.09.08)
(2)

flac hakkında sorular

deckard
şimdi ben flac formatında bir albüm indirdim. flac ile ilgili öğrenmek istediğim birkaç şey var. ekşi duyuru'da flac diye aratınca bazı arkadaşların sorularını da okudum. onlara yazılan cevapların yanında benim sorularıma cevap bulabilirim umarım;1- flac dosyalarını mp3'e çevirirsek, oradan da cool
şimdi ben flac formatında bir albüm indirdim. flac ile ilgili öğrenmek istediğim birkaç şey var. ekşi duyuru'da flac diye aratınca bazı arkadaşların sorularını da okudum. onlara yazılan cevapların yanında benim sorularıma cevap bulabilirim umarım;

1- flac dosyalarını mp3'e çevirirsek, oradan da cool edit gibi bir programla track track ayırırsak ses kalitesinden minimum ne kadar ödün vermemiz gerekir?

2- sourceforge'dan indirdiğim flac'ın kendi yazılımıyla flac'ı wav'a çevirdim, boyut arttı haliyle. bunların ses kaliteleri aynı mıdır?

3- flac formatındaki şarkıyı winamp'te açtım, ses iyi güzel ama mp3'ten farkını ben niye göremiyorum? hoparlör/kulaklık ile ilgili mi acaba? hem bu wav'ı, hem flac'ı hem de 192kbps'lik dandik mp3'ü sırayla çaldım ve çok fark göremedim (wav'ın kbps değeri 14H, flac'ın 909 kbps olarak belirtilmesine rağmen) dediğim gibi olay kulaklık/hoparlörle mi ilgili?

4- flac albümlerden en iyi performansı hangi donanım/yazılım ile alırım? bunları bir yazılımla audio cd formatına mı çevireyim? direkt pc'den dinlesem ama mp3'ten farkını hissetsem?

5- yeni nesil iPod nano'da çalabilmem için ne yapmam gerekir?
0
deckard
(30.09.08)
1- standartlara bagli kalmak gerekirse, 44.100 khz, olabiliyosa vbr, olamiyosa 128kbps zaten kulagin duyabilecegi standarta esitmis ama her insanin kulagi ayni olmayacaktir bunu unutmayin, minimum 160 kbps deneyin, (192 iyidir)

2- soru 3'deki bilgiye istinaden, 909 kbps'lik bir dosyayi 1.4 mbps'lik bir formata donusturmeniz sadece boyutunu artirmaniz demektir..

3- evet hoparlor / kulaklik ve kulak ile ilgili. kizmayin ama logitech, creative ya da philips gibi markalara ait hoparlorler kullaniliyorsa, ses farkini anlamak cok kolay olmayacaktir.. farki hissetmek icin oncelikle dipte gurultu yapan seylerin olmadigi bir ortamda bulunmaniz gerekir (fan sesi, harddisk sesi ya da sehir gurultusu vs vs).

4- yazilim ~ su an jet audio ses acisindan gayet ilerde, hicbir plug-in olmadan direkt flac oynatabilirsiniz. tabi flac da olsa her dosyanin bitrate'i farkli olabilecektir.

ek olarak, muzige onem veren biri olarak belirtmek istedim; kesinlikle yanlis anlamayin.. cok duz ve standartlar icerisinde kalmis muzik parcalari farki hissetmenize yol acmaz, elektronik agirlikli bir parcada, sesi ureten kaynagin frekanslari zaten bellidir ve o frekanslar disinda ses vermezler. ancak akustik ortamlarda / akustik enstrumanlarla kaydedilmis parcalarda farki hissetmek cok daha kolaydir. efenime soyleyeyim bir gitarin perdesinin sesi, bir davulun pedal yayindan cikan ses, kemancinin kemanesinin surtunme sesi, piyanonun ahsaptan cikan o ulvi sesi vs.. kaydi duzenleyen teknik ekibin izin verdigi olcude kulaga ulasabilecek bir cok ses vardir ve bunlar tabiki de tamamiyle kayipsiz formatlarda duyulabilirler.

eger varsa, bu konuda sounduna guvendiginiz bir parcanin hem mp3, hem ogg, hem flac hem de wave halini dinleyin.
bir de, flac disinda shn (shorten) diye de kayipsiz bir format var, winamp plug-in'i ile winamp'ta tecrube etmek mumkun. bir de onu deneyin isterseniz (arada sirada shn uzantili muzik dosyalariyla karsilasmak mumkundur o yuzden belirteyim dedim)
ha bi de yine kayipsiz formatlardan monkey s audio (bkz: ape) varmis lakin onun hakkinda bilgim yoktur.
0
paradoxical
(30.09.08)
flac KAYIPSIZ bir sıkıştırma formatıdır. yani flac bir dosyayı wav a çevirirsen sadece boyutunu büyütmüş olursun. elindeki iki dosya da orijinal CD ile AYNI olur biti bitine.

Bunu mp3 e çevirip bölmek istiyorsan önce bölmeli sonra mp3'e çevirmelisin.

mp3 ve flac arasındaki farkı duyamaman dinleme alışkanlıkları, dinlediğin müzik türü ve en fazla olarak da kullandığın dinleme sistemi ile alakalı. alt taban olarak yaklaşık 1 milyar kadar parayı dinleme sistemine yatırmıyorsan(yakın dinleme sistemlerinden bahsediyorum, kulaklık değil) dinlediğin müzik türüne göre değişmemekle beraber arada bir fark duymaman kuvvetle muhtmel. Tabi burada mp3 sıkıştırmasını ne ile yaptığın öncem kazanıyor. Dandirik bir encoder ile encode edilmiş mp3 her türlü müzikte yüksek frekansları götüme benzetecektir, biraz kasan laptop speakerdan bile anlar. Ancak bir lame ile falan sıkıştırırsan hissedememen doğaldır. Ben müziği (pahalı)stüdyo monitörlerinde dinliyorum ve çoğu müzik yine de farketmiyor.

320kbps mp3 ile güvenle saklayabilirsin ama öyle yapacağına biraz daha fazla yer kaplasın flac olarak kayıpsız dursun daha iyi diyebilir insan. desin de bence.
0
kurukafa
(30.09.08)
(2)

Enteresan Bir Donanım/Yazılım

locutus
Gecen gun yemek yedigim lokantadanin televizyon ekraninda enteresan videolar gosteriliyordu. Bir tanesinin, sonlarina yetistim. Kendisi soyle bir seydi:Bir beyaztahta veya beyazperdenin onunde, elinde kalem benzeri bir aygit bulunan bir amca var. Bu amca, beyaztahtanin gosterdigi veya uzerine yansit
Gecen gun yemek yedigim lokantadanin televizyon ekraninda enteresan videolar gosteriliyordu. Bir tanesinin, sonlarina yetistim. Kendisi soyle bir seydi:
Bir beyaztahta veya beyazperdenin onunde, elinde kalem benzeri bir aygit bulunan bir amca var. Bu amca, beyaztahtanin gosterdigi veya uzerine yansitilan bilgisayar ekrani goruntusune elindeki kalemle bir seyler cizebiliyor. Kalemi kullanarak asagi dogru bir ok cizerek yercekiminin yonunu belirleyebiliyor. Daha sonra, cesitli platformlar ve bu platformlar (egik duzlem, yaylar vs) uzerinde hareket eden nesneler (ornegin bir top) cizerek en sonunda nesneyi serbest birakiyor ve topun bu platformlardaki hareketini goruntuleyen bir animasyon olusuyor.
Bilmiyorum anlatabildim mi ama, hazirsaniz soru geliyor: Bu nedir boyle? :)
0
locutus
(27.09.08)
mit de geliştirilen bir interaktif tahta sistemi.
www.youtube.com
0
kurukafa
(27.09.08)
şöyle bir şey olabilirmi ?

www.videohome.com.tr
0
delidir yakalayin
(27.09.08)
(7)

mikrofona verilen sesi notaya çevirecek program?

oddity
şimdi diyorum ki ben mikrofonuma eğilsem bir melodiyi ıslıkla çalsam (şarkı söylemek de bir opsiyon), bunun notalarını falan algılayıp gitar sesi vs olarak işleyebilecek bir program var mı?not: duyuru içinde aradım ama milyor tane sonuç çıktı anahtar kelimelerimi yazınca, sayfalarca şeyi okuyamadım,
şimdi diyorum ki ben mikrofonuma eğilsem bir melodiyi ıslıkla çalsam (şarkı söylemek de bir opsiyon), bunun notalarını falan algılayıp gitar sesi vs olarak işleyebilecek bir program var mı?

not: duyuru içinde aradım ama milyor tane sonuç çıktı anahtar kelimelerimi yazınca, sayfalarca şeyi okuyamadım, şimdiden kusura bakmayın daha önce sorulduysa.
0
oddity
(27.09.08)
anladığım kadarıyla nota istemiyorsun, çünkü düzgün notalama olayı çok karmaşık bir işlem, ve kusursuz bir performans ortaya çıkaramayacağın için ortaya çıkacak nota insan tarafından okunabilir bir nota olmayacaktır.

bunun dışında istediğin tipte şeyleri monofonik sinyaller için max msp veya pure data gibi ortamlarda yapabilirsin.
0
kurukafa
(27.09.08)
yok, aslında notadan özellikle bahsettim çünkü programın mikrofondan gelen sesleri önce notaya çevirmesini, sonra bir enstrümana uyarlamasını istiyorum. yani evrensel kurallara göre çalsın, tab olarak çıktı da alabileyim, papua yeni gineli birine göstersem bile çalabilsin.

mükemmel olmasına gerek yok. misal mikrofona "gröeüağrd" gibi bir ses verirsen herhangi bir program veya müzik uzmanı bunu notaya çeviremez, çevirmesin zaten, ben en azından doğru basılmış notaları tanıyabilecek bir programa ihtiyaç duyuyorum. yok mudur böyle bir şey?
0
🌸oddity
(27.09.08)
şimdi şöyle, içi karalanmış kutucuklar olarak bildiğimiz notaların müzisyenler tarafından okunabilmesi için hala insan tarafından yapılması gereken kimi operasyonlar var(mesela doğru ritmik bölünmeler, ve ifade) ve bu işleri bilgisayarlar henüz yapamıyor. çünkü burada bestecinin ifade ediş şekli devreye giriyor ve tamamen kontekste dayalı verilmesi gereken kararlar, bilgisayar bunu yapmaya muktedir değil. belki notalar yanyana gelince matematiksel olarak kafandaki müziği ortaya çıkartıyor olabilir ama bu onu profesyonel bir müzisyen performans amaçlı alıp önüne okuyabilir manasına gelmiyor. hala güncel araştırma konusu olan bir şey istiyorsun yani. belki yapan yazılımlar vardır, bilmiyorum ama işin içinde olan biri olarak sağlıklı ve işi bilen biri tarafından düzeltmeden geçmeden ortaya düzgün bir şey çıkartabilecek bir şeyin henüz mevcut olmadığını söyleyebilirim.

eğer nota yazmayı biliyorsan ama, sibelius gibi veya finale gibi yazılımlar ve bir midi klavye aracılığı ile metronom eşliğinde çalarak müziğini girebilirsin. hatta bu araçlar ile, müziği normalde çalacağın süreden daha kısa bir sürede(el çabukluğu kazanarak) notaya çevirebilirsin, ama bunu yapmak için nota yazmayı ve işin teorisini biraz biliyor olman gerekiyor.
0
kurukafa
(27.09.08)
hmm anlıyorum, detaylı açıklama için teşekkürler. peki notaya dönüştürmeden, sadece sesin frekansına yüksekliğine vs vs'ye göre eşlenik bir başka sese (bir enstrümandan çıkıyormuş gibi) dönüştürebilecek bir program var mı? yani ben ağzımla "nım nım nımnım nım" yapsam, program distortion cihazı bağlanmış elektro gitar sesi olarak çıkarsa bunu?
0
🌸oddity
(27.09.08)
vocoder vb. aletler var o son dediğin için.
0
talemon
(27.09.08)
talemon evet o son dediğim için o tip cihazlar var da, bunu en azından basit düzeyde yapabilecek bir yazılım var mı pc'de kullanabileceğim?

kurukafa diyor ki: "bunun dışında istediğin tipte şeyleri monofonik sinyaller için max msp veya pure data gibi ortamlarda yapabilirsin". bu son söylediğimi uygulayabileceğim programlar mıdır bunlar? biraz okudum bunlar hakkında ancak mevzuya uzak biri olarak pek anladığımı söyleyemem. yani eyvallah gerçek zamanlı ses işleme programı bunlar ancak synthesizer tadında mıdır nedir idrak edemedim. ayrıca yeni ekipman almak gibi düşüncelerim de malesef yok; tek pc ve hoparlör setiyle basit bir başlangıç yapma amacındayım dijital müzik üretimine.
0
🌸oddity
(27.09.08)
malesef bu otomatik olarak olabilecek bir şey değil. gitar ve ıslığın/vokalin karakteristik dinamikleri birbirinden çok farklı. yani bu ikisi arasında birebir eşleme yapmak otomatik olarak çok olası değil, ancak bahsettiğim platformalrda "kendi amacına yönelik olarak" işini görecek benzer bir şey "programlayablirsin". tak kullan değil yani.
0
kurukafa
(27.09.08)
(4)

Bunlar ne anahtarı?

yapyat
resimdeki anahtarları soruyorum. bir de linux'ta windowstaki paint gibi resim dosyalarını kolayca kestiren bir program var mı? beceremedim gimple.
resimdeki anahtarları soruyorum.

bir de linux'ta windowstaki paint gibi resim dosyalarını kolayca kestiren bir program var mı? beceremedim gimple.
0
yapyat
(26.09.08)
do.
0
vismund cygnus
(26.09.08)
aşağıda violanınki do anahtarı da perküsyonunki nedir bilemedim. hiç görmedim. vurmalılarda do re mi diye nota olmadığından ona özel bir işaret herhalde.
0
kibritsuyu
(26.09.08)
istersen bildiğin paint in aynısı da var ubuntuda paket yneticisinden kurabilirsin.ufak tefek kesee içinde basit programlar var ama şuan isim hatırlayamıyorum şuan ki pc de de kurulu değil gThumb ,Eye of Gnome, gvenview gibi programlar yüklü olması lazım onlarda halleder ufak işler için gimp çok gereksiz kaçıyo.tam yardımcı olamadım ama zaten yüklü olan bu işi yapan bişeler vardır gimple boğuşma boşuna
0
elanesse
(26.09.08)
violadakine "alto clef" denir. perküsyondaki, perküsyon notasyonunda kullanılan standart anahtardır, notaların "do re mi" diye karşılığı yoktur. gimp ile, istediğin bölgeyi seçip image menüsünden crop to selection dersen keser.

mailini aldım, cevap yazamadım, bu akşam yazacağım.
0
kurukafa
(26.09.08)
(9)

çok acil

cy7
Arkadaşlar çok acil soruyorum yumurta paketinin üzerinde 6 Eylül yazıyor bu yumurtalar yenir mi?
Arkadaşlar çok acil soruyorum yumurta paketinin üzerinde 6 Eylül yazıyor bu yumurtalar yenir mi?
0
cy7
(26.09.08)
son kullanma tarihi yumurtalar ambalaja yerleştirildikten sonra 28 gündür.

6 eylül son kullanma tarihiyse yeme ölürsün :)))
0
goodbyecruelworld
(26.09.08)
hayır. çok şık bir şekilde zehirlenebilirsin.
(bkz: tecrübeden konuşulmak istenmeyen şeyler)
0
kurukafa
(26.09.08)
yaw yok son kullanma tarihi değil paketlenme tarihi. Korkutmayın insanı yaw :) Yeniyo de mi o zaman. Çok acıktım da.
0
🌸cy7
(26.09.08)
o zaman pek bişey olmaz sanki. tavuğuna bakar heheh
0
kurukafa
(26.09.08)
hocam üretim tarihi olsa tüketilebilir sanırım(raf ömrü 20 gün gibi bişeydi, sonunda yani galiba)ama bence hiç riske girme at onları, sen bilirsin.zaten son kullanma tarihinden bahsediyorsan hemen kaç ordan :) .
0
gabbelloto
(26.09.08)
Bim'deki dondurulmuş patateslere kefilim. Gayet lezzetli ve ucuz. Ne var ki bizim burdaki bim'e gelmiyor senelerdir. Sigara böreği de iyi, ama o çok ağır.
0
atomic punk
(26.09.08)
yumurta adamı zehirlemiyor bildiğim kadarıyla (gerçi tecrübe eden varmış ama). bozuk yumurtanın tadı bozuluyor, inanılmaz derecede iğrenç kokuyor. bunlar yoksa, yenebiliyorsa yiyiniz. aylarca durmuş yumurtayı bie yedik biz zamanında. kimisi de yerken problem yaratmamakla birlikte affedersiniz gaz çıkardığınızda ortamı iptal edebiliyor.
0
kibritsuyu
(26.09.08)
bozar adamı. yımırta çok pis şeydir. hiç elleme. yenisini al değmez.
0
cha
(26.09.08)
suya atınca yüzüyorsa bozuk oluyordu diye bir geyik vardı, öyle baksanız?
0
tom riddle
(26.09.08)
(2)

çılgın pil

mercurius
benim laptop'un pil göstergesi, laptop prizdeyken de prizden çıkartınca da "prize takılı, doluyor" diye gosteriyor. Halbusu pil kesinlikle dolmuyor. araç toshiba satellite a100-599, 14-15 aylik falan. bir temassızlık gozlemlemedim, ne olabilir, bir önerisi olan var mı??
benim laptop'un pil göstergesi, laptop prizdeyken de prizden çıkartınca da "prize takılı, doluyor" diye gosteriyor. Halbusu pil kesinlikle dolmuyor.
araç toshiba satellite a100-599, 14-15 aylik falan. bir temassızlık gozlemlemedim, ne olabilir, bir önerisi olan var mı??
0
mercurius
(26.09.08)
pilde bir arıza var gibi gözüküyor. bu durumu raporlayan pilin kendisidir diye biliyorum.
0
kurukafa
(26.09.08)
Piliniz eskimiş. Normaldir.
0
386 dx
(26.09.08)
(10)

Motorsiklet sorusu

tom riddle
Bu aralar super sport türde motorsikletler oldukça hoşuma gitmeye başladı. Ancak bundan önce hiç motorsiklet kullanmadım. Öyle çok gazcı bir insan değilim, buna rağmen tehlikeli olur mu? Kawasaki Ninja'lar nasıldır?
Bu aralar super sport türde motorsikletler oldukça hoşuma gitmeye başladı. Ancak bundan önce hiç motorsiklet kullanmadım. Öyle çok gazcı bir insan değilim, buna rağmen tehlikeli olur mu?

Kawasaki Ninja'lar nasıldır?
0
tom riddle
(26.09.08)
bu aralar bende de böyle bir motor hastaligi vardir gidiyor. ama tirsiyorum. arabayi satip alayim bir motor diyorum ama ben kesin ölürüm, ondan korkuyorum.

ben de arastiriyorum, sorusturuyorum bu aralar. 150cc'den baslamak iyidir diyorlar.

ayrica (bkz: yeni baslayanlar icin motosiklet)


Kawasaki Ninja cok hosuma gidiyor ama fazla gelir sanirim. buyrun: video.google.com
0
trimpot
(26.09.08)
valla motor kullananlara saygım sonsuz olmakla beraber, tehlikeli olduğunu gazcı olsanız da olmasanız da kabul etmek gerekir sanıyorum. arkadaşım da scooter tipi bişeyle başladı ne olucak abi sakin sakin giderim dedi, gitti de, ama yetmemeye başladı, daha büyük motorlara bakmaya başladı derken, geçen gün nasıl olduğunu anlamadığı bir şekilde yavaş yavaş giderken devrilmiş, biraz da sürüklenmiş. uyluk kemiği kırık, 2 ay yatalak.

tamam kazadır olur böyle şeyler ama "tehlikeli olur mu" demişsin ya, olmaz demek yanlış olur heralde. harikuleyt bir konsept olmasına rağmen gereken dikkat çok büyük ve bunun stresini göze almayıp rahat rahat gitmeye alışırsanız sonu bir gün denk gelip kötü olabiliyor. kaza yapmamış motorcu yoktur, henüz kaza yapmamış olan vardır derler.

neyse ben de bakıyım şu motorlara, düşünüyorum bir tane, hangileriydi? heheh
0
kurukafa
(26.09.08)
ninjaların 250cc lik modeli var başlangıç için gayet güzel bir motor ancak 5500 euro gibi bişiydi fiyatı.
www.kawasaki.com.tr
0
chavezding
(26.09.08)
ninja zamaninin efsane motoru yaw. bundan sual olunmaz.

yalniz ilk basta tabiki fazla gelir. 250lik bir motor baslamak icin ideal. hem sadece motor hacmi olarak degil, motor hacmi buyudukce motorun agirligi da artiyor. 160-180 kilo bi motor baslamak icin daha uygun.
0
osuruklu
(26.09.08)
selam tom,
kawasaki ninja kesinlikle super sport degil. ancak ilk motor icin cok uygun cunku dusureceksin, cizilecek bozulacak canin sikilmaz zaten cok ucuz bir motor.
sadece bu da degil, kawasaki ninja 250 gercekten 250 cc olmasina ragmen gayet guzel imkanlara sahip bir motor. hizlanabiliyor, cok hafif ve de en iyi ozelligi hatalari affeden bir motor. 600 cc lik ya da 750 cc lik bir motorla baslarsan daha dikkatli olman, kendini daha iyi kontrol etmen gerekir.

yakin bir arkadasim 250cc kawasaki ninja kullaniyor ve bircok kez birlikte surduk. kesinlikle bir sorun yasamiyor ve kendini cok gelistirdi. tabii ki bir noktada sana yetmemeye baslayacak, o zaman cebinde daha cok mil ve tecrubeyle super sport'a ya da biraz daha altinda bir motora gecebilirsin.
iyi sanslar.
0
detached
(26.09.08)
Tabii ki olur. İlla alacaksanız 250'liği alın. Öncesinde doğru dürüst eğitiminizi, ehliyetinizi, korumalarınızı alın tabi.
Bir de 750'lik motor 250'liğin üç katı kadar güçlü ve hızlı diye bir şey yok. Rakamlar sizi aldatmasın.
0
386 dx
(26.09.08)
(bkz: #13901704)
0
sijwocaq
(26.09.08)
türkiyedeki yolların durumuna dikkat ettiniz mi?
çukurları kıvrımları göze aldınız mı?
motor süper bir şey ama türkiye de gerçekten anlamsız kalıyor bence
0
demlikposet
(26.09.08)
Scootera bindiğinizde bile super sport bir motosikletin - motorsiklet değil ahalhksdjlfsdh, ben de aynı yazım hatasını yapıyordum - sizin için çok fazla olduğunu göreceksiniz.

Ben de çok pis heveslendim, gidip A2 sınıfı ehliyeti de aldım ama ben bu süreci atlatırken bir sürü tanıdığım kaza yaptı. diz kapağı yarılan oldu, çenesinin altı yarılan oldu, vücunun bir tarafı asfalt yanığı olan oldu.

Gazcı olmasan da bahsettiğin makinaların kendisi oldukça gaz. 2-3 sn içinde 100km/s hıza ulaşabiliyorlar. Yanlış bir gaz tepkisinde motor altından kayar gider.

Ayrıca oldukça pahalı aletler, 20 bin lira dan daha pahalılar. Acemiyken motorla düşeceğiniz garanti, çıkacak masraf her düşüşte binlerce lirayı bulacaktır.

Sonuç olarak 125cc'lik bir motor, Honda cbr 125r, başlangıç için iyidir. Kendinize güveniniz geldiğinde motoru büyütürsünüz.
0
kimlanbu
(26.09.08)
ben de araştırmalarım sonucu kawasaki ninja 250cc'nin uygun olabileceğini düşündüm. 150cc'nin tıpkı sijwocaq'ın entrysinde olduğu gibi beni motordan soğutmasından korkuyorum doğrusu. ninja daha çok hoşuma gidiyor ayrıca :),

ayrıca araştırmadan yazmıştım, ninja sport touring sınıfındaymış. herkesin ilgisi ve uyarıları için teşekkürler, çok bilgilendim gerçekten :)
0
🌸tom riddle
(26.09.08)
(20)

Daha Zayıflamak

tony
age 18 yaşıma göre fazla kilolu olduğumu düşünmüyorum 65 kiloyum ama zayıflamak istiyorum şöyle 40-50 arası. yalnız dengesiz beslenmeyi kendime yaşam biçimi edindim neredeyse. na vakit ne yiyceğim belli olmuyor . buna göre tavsiyelerinizi bekliyorum ha bi de hangi spor ve ayıracağım vakit için de ta
age 18 yaşıma göre fazla kilolu olduğumu düşünmüyorum 65 kiloyum ama zayıflamak istiyorum şöyle 40-50 arası. yalnız dengesiz beslenmeyi kendime yaşam biçimi edindim neredeyse. na vakit ne yiyceğim belli olmuyor . buna göre tavsiyelerinizi bekliyorum ha bi de hangi spor ve ayıracağım vakit için de tabi.
0
tony
(25.09.08)
boy belirtmemişsin orantı kuramıyoruz ama
40-50 kilo arası insan olmaz bence
takıntı yapma
her sabah 1 saat tempolu yürü
artı haftada 3-4 gün spor salonuna git
vücut kendini toparlar sıkılaşır
0
demlikposet
(25.09.08)
bu yazdıklarınızı okuduktan sonra imdat diyorum. başka birşey söylemiyorum.

böyle devam edin bence. geçenlerde rahmetli olan hanımefendiyi unutmayın ama. hani senelerce bilinçsiz diyetler yapmış, en son 50 yaşında böbrek nakli olmuş, ama bir hastalığa yakalanarak vefat etti.
0
mea maxima culpa
(25.09.08)
tony nickinizden, erkek olduğunuzu çıkarıyorum.
pek yakışmayacaktır o kadar zayıf.
sadece şahsi kanaatim.
0
cedilla
(25.09.08)
yep erkek ve 1,80 e yakınım şunu da belirtiyim yakışması falan önemli değill.kilo dan tiskiniyorum.. ne yediğime önem vermem buna da tavsiyelerinizi bekliyorum
0
🌸tony
(25.09.08)
1.80 65 kilo erkek ve zayıflamak istiyorsun..... ilginc, cünkü 40-50 kilo arası olursan bu boyla christian bale'n makinistteki halinden daha kötü olursun
0
goodbyecruelworld
(25.09.08)
tony'cim. boy-kulte indeksin -ki bu kilon/(boyunun metre cinsinden karesi) seklinde hesaplaniyor- 65/(1.8*1.8)=20.061 cikiyor. yani ideal olculerdesin. daha fazla kilo verirsen gotume benzersin afedersin. kilo vermek yerine her sabah 1 saat tempolu kosarsan senin icin daha iyi olur. vucudundaki yaglar kas olur kas. spor olarak da duzenli fitness yapabilirsin. bak body-building demiyorum dikkat edersen. formda kalirsin, butun kizlar hasta olur sana. benden soylemesi.
0
osuruklu
(25.09.08)
ya kusura bakmayın tekrar dayanamayarak yazıyorum. eğer boyunuz 180 ve kilonuz 65 ise sıska bişi olmanız lazım. ve hala zayıflamak istiyorsunuz. tiksiniyorum filan diyorsunuz. zaten çok zayıfsınız, tiksinilecek hangi kilodan bahsediyorsunuz pardon???

bence kendinizle, beden imajınızla ve kilo ile ilgili algılarınız bozuk olabilir. bir psikoloğa danışın bence.
0
mea maxima culpa
(25.09.08)
trevor reznik olayına girmeden zayıflmak istiyorum ayrıca...
0
🌸tony
(25.09.08)
1.74 boyle 80 kiloyum 1.80 boyla 40-50 kilo olmak istiyosun yolda görsem ölcek lan bu herif biraz bi şeyler yesin derim.
0
rurouni
(25.09.08)
tek bacağını ve tek kolunu aldırırsan 1.80 boyda ve 40-50 kilo arası olabilirsin.
0
mortifera
(25.09.08)
hasta mısın arkadaşım. normalsin. hatta 5 kilo falan daha al.
0
cha
(25.09.08)
tony açık sozlu olacam; geberirsin lem az daha zayiflarsan,180 boy 40-50 kg çok orantısız . abartma işte supersin şu anki halinle
0
manonflier
(25.09.08)
psikologa gitmelisin.
0
kayranin kedisi
(25.09.08)
eninde sonunda vazgecirceksiniz anlaşıldı... 50-55 desem ... bu da beni çok zayıf biri gösterir mi ?
0
🌸tony
(25.09.08)
Neden bu kadar zayıflamak istiyorsun diye sorsak daha doğru olur gibi. Çünkü hakkaten kilo vermeni gerektirecek bişey yok. 50 kilo dediğin şey 1.70 boyundaki zayıf kızlarda olan kilo, sen 1.80 boyunda 50 kilo erkek olursan aids'li falan zanneder herkes, senden kaçarlar.

Ve soralım, kilodan tiksinmeyi açıklarsan, yani neren sana çıkıntılı geliyo falan onu söylersen belki daha farklı bir çare buluruz, kas geliştirip şekil verme bazında.
0
harzem
(25.09.08)
40-50 kilo olmak demek 180 boyda, sağlıksız olmak demek. 2*2=4.
Body image disorder denilen bir rahatsızlık var, internetten biraz araştırıp profesyonel yardım almayı deneyebilirsin.
0
kurukafa
(25.09.08)
kilo agirligi nerde? her yer normal de gobek mi var? (pek ihtimal vermiyorum gerci) ya da, bacaklarin mi cok kalin? nedir?
ben de benzer seyler soyleyecegim lakin, 1.80 boy 70 kilo (tabi kondisyonlu bi sekilde) super olacaktir. daha fazla zayiflarsan daha fazla hasta olma ihtimalin artar. sigara da iciyorsan, tamam zaten kilo vermeye basladigin an kizlari unut yatakta hayaller kurarken uyuyakalirsin butun hafta..
0
paradoxical
(25.09.08)
belki hasta ruhlu bi insanım,belki benden zayıf erkekleri gorunce rahatsızlık duyuyorum,belki de arkadaşın dediği gibi genelde zayıf ama göbekli bi insanım.. hastalanmadıktan sonra zayıf çok zayıf olmanın kime zararı var... tavsiyelere devam lütfen..
0
🌸tony
(25.09.08)
açık sözlüyümdür, söylüyorum bak; arkadaşım olsan seni g*tünden kan gelene kadar döverdim bak. vallahi. evet.
0
suursuz deve
(25.09.08)
dengeli beslen; sebze, et (ev yemeği olarak), meyve tüket.spor yap düzenli olarak.yukarda nasıl kilo alabilirim diye soran arkadaşın başlığına yazdıklarımı ve yazılanları oku ((git: 41259)).siktir et afedersin kilo vermeyi, sağlıklı yaşamaya bak ve sağlıklı yaşamak için kilon gayet yerinde, ne az ne fazla.bırak bilirkişiyi sokaktaki 100 kişiye sorsan 100ü de sana 50 kiloya düş demez(hadi belki 3-4 kilo verebilirsin göbek, yağlanma vs varsa).şimdi bence sakın saçma birşey yapma, mantıklı ol, ilerde çok pişman olursun.kolay gelsin...
0
gabbelloto
(26.09.08)
(4)

Bu degisikligin sebebi nedir?

sanio
Sevgili eksi ahalisiSoyle bir sorunum var, sorun degil aslinda tam anlamiyla. Benim onceden yapmaktan hoslandigim seyler vardi. Mesela hababam sinifi nin herhangi bir filmini izlemekten acayip hoslanirdim ya da gece yatagimda dergi, kitap okumaktan. Lakin simdi bunlarin hic birinden zevk alamiyorum.
Sevgili eksi ahalisi
Soyle bir sorunum var, sorun degil aslinda tam anlamiyla. Benim onceden yapmaktan hoslandigim seyler vardi. Mesela hababam sinifi nin herhangi bir filmini izlemekten acayip hoslanirdim ya da gece yatagimda dergi, kitap okumaktan. Lakin simdi bunlarin hic birinden zevk alamiyorum. Onceden mesela yabanci bir diziyi acardim iki gunde butun bolumlerini izlerdim. Yeni filmleri izlemeye bayilirdim. Simdi yeni film izleyemiyorum, bitiremiyorum hemen bayiyor. Dizilerde ayni sekilde. Yatagimda dergi okumakta oyle. Kisacasi hic birseyden zevk alamiyorum yaklasik olarak nisan ayindan beri bu olay boyle. Sadece yemek yedikten sonra sigara ve kahve icmek hosuma gidiyor. Zombi gibi yasiyorum bir nevi. Hani gun icinde insanlarin yapmaktan zevk aldigi seyler vardir. Televizyon karsisinda uyuklamak gibi, dus almak gibi, magazala vitrinlerine goz atmak gibi. Benim boyle bir olayim yok suanda. Bunun sebebi kaynagi nedir acaba? Ek olarak bir senedir yurt disindayim, nisan ayinda yurt degistirdim cift kisilik oda da kaliyorum ki sorun bu degil gibi geliyor bana.
0
sanio
(25.09.08)
(bkz: depresyon)
0
kurukafa
(25.09.08)
yav ben de böyleyim şu aralar. nerede otantik film var izlerdim, dizileri sezon sezon bitirirdim. şimdi sırf üşendiğimden hiçbirini yapmıyorum. kitap okumaktan üşenir oldum. kitaba başlama aksiyonunu yapsam gerisi gelecek biliyorum, ama üşeniyorum işte. ama depresyonda da değilim hani. hatta son iki yılın en güzel aylarını yaşıyorum diyebilirim. bunu direkt depresyona bağlamak doğru mu emin değilim kısacası.
0
deckard
(25.09.08)
Yazdıklarının hepsi bana da oldu.Aynen film,dizi canına okurdum,bir kitabı bi gecede bitirirdim falan de felan hepsi puff oldu zombi gibi yaşıorum.
Kendimi daha sıradışı şeylere verdim.Mesela Dali den hiç hazetmem manyak ya diyip geçerdim, bikaç resminin hikayesini internetten iyice öğrendim.Sonra sergisine gittiğimde o internetten incelediğim resmi (resmi diyorum çünkü çoğu yoktu) kanlı canlı karşımda gördüğümde vayyyyyyy oldum.
Günlük hayatına uygulayabileceğin şeyler mesela yurtta milletle iletişim olabilir. Kimse neden benimle sosyalleşmek istio bu hıyar diye yargılamaz.Çekingensen sadece ağzına geleni söyle mesela aa nekadar yunanlıya benziosun bizim ülkemiz yunanlıları bi sever bi sever falan da filan da.
0
chaud
(25.09.08)
Depresyondasındır, aşıksındır ya da internetle çok fazla haşır neşir oluyorsundur.
0
mabl
(25.09.08)
(7)

acilmayan laptop - ram?

entrapmen
Simdi bir arkadasin laptopda sorun var. Windows zaten acilmiyordu (dos modunda guvenli kip de dahil olmak uzere acilmiyor tiklandiginda reset atiyor kendine), ben de linuxda memtest+ ile bakayim dedim. memtest sonucu bir suru hata cikti. ram'i kendi makinamda sorunsuz kullandigim ramle degistirdim a
Simdi bir arkadasin laptopda sorun var. Windows zaten acilmiyordu (dos modunda guvenli kip de dahil olmak uzere acilmiyor tiklandiginda reset atiyor kendine), ben de linuxda memtest+ ile bakayim dedim. memtest sonucu bir suru hata cikti. ram'i kendi makinamda sorunsuz kullandigim ramle degistirdim ama hala ayni sekilde hata gorunuyor.

ubuntu'dan live cd gibi acmak istedigimde "kernel panic - not syncing: attempted to kill idle task"
seklinde bir hata veriyor. nette biraz baktim ramle alakalidir bu demisler. tek ram slotu var gibi gorunuyor, acep icerde gorunmeyen bir yerde baska bir ram slotu olabilir mi? acip baksam mi ki?

aletin garantisi yok.
0
entrapmen
(25.09.08)
alet ne ki.
0
bryan fury
(25.09.08)
şimdi kendi sağlıklı ramini takınca mmtest yine hata veriyorsa anakartta veya işlemcide bir arıza var demektir. memtest sağlıklı bir anakartta ve işlemcide rami doğru olarak test eder ama verdiği her hata direk ram yüzünden olmayabilir. sağlam olduğundan emin olduğunzu bir ram yine memtestte hata veriyorsa muhtemelen daha büyük bir arıza var demektir.
0
kurukafa
(25.09.08)
simdi sorun su, iceride ram olup olmadigindan suphe ediyorum cunku alet acilirken besyuzkusur mb ram olarak gorunuyor ama icinden 256lik bir ram cikti. benim ram'i takinca ise yediyuzkusur gosteriyor. sanki iceride 256mblik daha ram varmis gibi. bi icini acip baksam geri toparlayabilir miyim iste onu bilemedim.

simdi asus'un sayfasindan baktim da 2 sodimmi var diyor.
www.asus.com

herhalde iceride digeri? acayim mi?
0
🌸entrapmen
(25.09.08)
toparlarsın yahu, bunlara fazladan parca koymuyorlar.
0
bryan fury
(25.09.08)
içindeki rami söküp boş çalıştırınca açılıyor mu?
0
kurukafa
(25.09.08)
pek tabii ki acilmiyor alttaki ram cikikken, bozuk olan ram muhtemelen o.

hamsi bilgi icin tesekkurler. klavyenin altinda anladigim kadariyla diger sodimm ama vidalardan birkacini elimdeki tornavida seti ile sokemedim, yarin diger takimla deneyecegim. muhtemelen o ram bozuk, olmadi onu sokup sadece alttakine kendiminkini takarim. umarim bu sokme islemi sirasinda bir seyleri kirip dokmem.
0
🌸entrapmen
(25.09.08)
2. Ram klavye altında oluyor genelde ben de çok aradıydım :)
0
thefin
(25.09.08)
(16)

yurt dışında eğitim - phd - majör minör - yanan balatalar

deckard
iü astronomi'de okuyorum. astrofizik kümesinden mezun olucam (bu sene işallah sübhaneke amin). amacım yurt dışında eğitimime devam etmek. artık phd olur başka bişey olur. ama ne var ki hiçbir zaman bu işin bürokrasisinden anlamadım. abd'deki birkaç üniversitenin ilgili departmanlarına mail attım kim
iü astronomi'de okuyorum. astrofizik kümesinden mezun olucam (bu sene işallah sübhaneke amin). amacım yurt dışında eğitimime devam etmek. artık phd olur başka bişey olur. ama ne var ki hiçbir zaman bu işin bürokrasisinden anlamadım. abd'deki birkaç üniversitenin ilgili departmanlarına mail attım kimisi phd yap öyle gel dedi kimisi majör minör eğitimden bahsetti benim kafa gitti arkadaş. bu işler nasıl oluyor, nedir incelikleri?
0
deckard
(25.09.08)
majorunu, minörünü bilmiyorum ama fizikte olay şöyle işliyor. giriyorsun toefl ve gre'ye. alıyorsun gerekli puanları. sonra çoğu üniversitenin sayfasında "is not necessary but strongly recommended" denilen gre subject sınavına giriyorsun. elinde bu puanların olduktan sonra kendine üniversite seçmek kalıyor. ünv seçmek demişken bu puanların ortalama bişeyse kalkıp da top 5'e top 10'a başvurmuyorsun, sana en uygun olabileceklerinden seçip başvurunu yapıyorsun. sonra sana geri dönmeleri gerekiyor. prosedür astrofizikte de benziyordur herhalde az çok?
0
light beam
(25.09.08)
peki bu majör minör olayını açıklayabilir misiniz? burada yüksek lisansa kabul edilip sonra oradaki bir üniversiteye phd için başvursam gre'ye girmem şart mıdır yine? ya da burada lisans biter bitmez orada gre'ye mi girsem daha iyidir?

bu teknik soruların dışında tavsiyeleriniz nelerdir?
0
🌸deckard
(25.09.08)
gre'ye burada giriyorsun. graduate okulları gre isterler, kimisi general yeter der kimisi subject testi de ister. toefl'a da greye de burada giriyorsun.

önümüzdeki sene için başvurular genelde bu aralık ocak gibi son bulur bir de.
0
kurukafa
(25.09.08)
gre'yi bizim les/ales gibi düşünün. yani toefl ve gre general her halukarda şart. burada yüksek lisansa kabul edilmenizin artısı şu şekilde olabilir; yüksek lisans yaparken bi yerlerde bir yayınınız çıkarsa başvurularda olumlu yönde etkiler. onun dışında mezun olur olmaz direkt phd ye başvurmanız daha mantıklı sanki, vakit kaybı oluyor çünkü.

bu arada phd yap öyle gel demeleri post-doctora için falan olsa gerek. siz açık açık belirttiniz mi "yeni mezun olacağım, sizde doktora yapmak istiyorum" diye?
0
light beam
(25.09.08)
evet belirttim. hatta akıl sordum yüksek lisans'ı burada bitirip size phd'ye mi geleyim diye.

peki yurt dışında okumaya gidenler ne yapıyor? hem les'e ales'e hem de gre'ye mi giriyor mesela?
0
🌸deckard
(25.09.08)
yurtdışı için gre yeterli, hatta gre'yi bizde de kabul ediyolar diye hatırlıyorum. geçerliliği 5 sene.

yurtdışına gidenler ne yapıyora gelince. masterını burada yapıp gidenler de var. direkt mezun olup orada phd'ye başlayanlar da. eğer son senenizse zaten başvurular kurukafa'nın dediği gibi aralık ocak gibi son bulacak. kabuller de mart-nisan gibi belli olur. yani yurtdışı olmazsa burada master'a başlarsınız, sonrasında tekrar şansınızı denersiniz.

burada master'a başlamak için de ne olur olmaz bir ales alın bulunsun elinizde, toefl'dan gerekli skoru alamazsanız da üds'ye girebilirsiniz, toefl'a göre çok daha kolay. ama dediğim gibi bunlar sadece türkiye için.
0
light beam
(25.09.08)
bir de toefl ve gre biraz pahalı sınavlar tanesi 185$ şu an. insan "gireyim bakalım nasılmış" yapamıyor eheh
0
kurukafa
(25.09.08)
simdi ben de fizik BS'i veya Phd'si falan yapmak istedigim icin, tum egitim hayatini amerika'da gecirmis olan hocamla konustum. soyle oluyor bazi universitelerde dedi.

burada gre'yi ve toefl'i aliyorsun. gre subject falan degil. duz gre. sonra amerika'daki bi okula phd icin basvuruyorsun. e lisans mezunu phd yapabilir mi diye sordum, cevabi soyle oldu. doktora programiyla master programini birlestirmis orada okullar. yani "lisans mezunu insan once master yapmali, sonra da phd'sini yapmalidir" diye bi kaide YOK. phd icin basvuruyorsun abi, kabul edilirsen ne ala. basliyorsun. bursunu da aliyorsun tabi pasa pasa. "sadece master yapmak istiyorum ben" kafasindaysan, iki sene gectikten sonra ayriliyorsun. neden? cunku iki senenin sonunda senden doktora yeterliligi sinavina girmeni istiyorlar. eger doktora yapmak istemiyorsan sorun yok.

boyle yapmalarinin amaci master yapan insanlara bazi okullarin burs vermemesiymis. phd ogrencilerine veriyorlar ama. o yuzden sen de master derslerini verip doktora yapmadan da ayrilabiliyormussun. BS'ini almis oluyorsun boylece.

ha tabi okul ucretini veririm cebimden dersen, boyle atraksiyonlara girmene hic gerek yok. millet okul harcini kredi kartindan cektirip, sonra oduyormus falan. ilginc seyler tabi bunlar.

sonuc olarak master icin gre'ye ve toefl'a kesinlikle girmen gerekiyor. burada master yapip amerika'da phd istersen de gre subject alman lazim. (sadece amerika icin konusuyorum tabi). avrupa'da neler oleyor bilmiyorum.
0
osuruklu
(25.09.08)
@osuruklu, bs = bachelor of science yani zaten lisanstan mezun olunca bs'ini almış oluyorsun. yanlış anlaşılma olmasın :)

senin demek istediğin sanırım ms, yani master of science.

avrupa'da sanırım toefl yerine ielts istiyorlar, bir de orada başvurular amerika'dan farklı olarak direkt hocayla iletişime geçiyorsun, o seni kabul ederse başlıyorsunuz. ama orada research asistanlık, teaching asistanlık olayları nasıl bilmiyorum.
0
light beam
(25.09.08)
ben sunu soyleyeyim ieltsmis, greymis/ toeflmis cartmis curtmus yalan.

ilk elden veriyorum bilgiyi. gitmek istedigin ulkelerdeki/sehirlerdeki universitelerin web sitelerine giriyorsun, senin alaninda ya da yakin alanlarda calisan hocalari bulup mail yolluyorsun. once sey olarak mesela, gelip yaninizda takilabilir miyim seklinde. sonrasi gelirse, tamam gel falan vs olursa bir yolunu bulup gidiyorsun, turist vs. orada takiliyorsun birkac ay hocayla. kendini gosterirsen huoop hoca sana pozisyon teklif ediyor. ve olaylar gelisiyor. (burs+okul ucreti+kalacak yer vs dahil)

baslarda biraz masrafli tabii. ancak diger turlusu, direk okul ucreti yatirmak vs de masrafli. benim metodda ise (nasil benim metod oluyorsa) ilk birkac ay visitor researcher, falan filan takilirsan ve devamini getirirsen devami da olur.

sans/kader/kismet isi bu isler ancak her is biraz kismet isi, o yuzden direk basla maillere. birkac ay surecektir.
0
fdegir
(25.09.08)
light beam, haklısın hocam ya. kalkar kalkmaz bilgisayarın basına gectim de, dusunmeden yazmısım evet. MS demek istemistim.

meslektasiz, kırmayalım birbirimizi :)
0
osuruklu
(25.09.08)
@osuruklu; orada belirtmemin tek sebebi yanlış anlaşılma olmasındı, kırmıcaz tabi şunun şurasında kaç tane var bizden :)

tekrar konuya dönersek; @fdegir; sizin dediğiniz yöntemle hakkaten şans/kader/kısmet işi oluyor sanki. gre ve toefl usa'de phd düşünen bir adam için şart, tabi işine şansa bırakmak istemiyorsa. bunlardan zaten yeterli puanları alırsa research asistanlık ya da teaching asistanlığın yolu açılıyor. bunlar olunca da okula para ödemediğin gibi ayrıca aylık maaş alıyorsun orada geçmini sürdürebilmek için.

sizin dediğiniz sizde işe yaramış ne güzel :), ama 1 senedir illinuois'de dediğiniz gibi lablarda takılan arkadasım var (maddi durumu iyi oldugu için karşılayabiliyor) ama toeflı olmadıgı için 1 sene sürünmüştü. en son ne oldu bilmiyorum. bir de orada birkaç ay takılmak maddi açıdan herkese göre olmayabilir. maddi açıdan sorunu yoksa sofistike maymun da deneyebilir.

hocalarla iletişim içinde olmak çok mantıklı, zaten başvuru sürecinde de yapılması gereken bir şey, projesi varsa projesiyle ilgilendiğini belirtmek falan hoşuna gidiyor adamların.

tekrar aynı şeyi söyleyerek noktalıyorum sofistike maymun; işini sağlama almak istiyorsan toefl ve gre . hatta gerekliyse başvuracağın okulda bir de gre subject. avrupa düşünüyorsan gerek yok bunlara ama usa'de böyle işliyor, mail olayına da devam et, ama öyle herşeyi de hocalara sorma araştır önceden bazı şeyleri, ilgileniyor görüneceğim diye bu çocuk bişey bilmiyo havası oluşmasın dikkat et.
0
light beam
(25.09.08)
beklediğimden daha iyi cevaplar geldi :) fdegir'in taktiği de aklıma yattı aslında. maddi açıdan sorun çıkacağını sanmıyorum. kuzenlerim hep amerika'da master yaptı, şimdi sıra bana geldi ve ben çabalarsam aile bi şekilde maddi olarak yardım edecektir diye umut ediyorum. ana tarafından bi kuzen de doktorasını avrupa'da yapıyor. hangi kıtayı seçeceğime karar veremedim. bölümüm üzerine isviçre'de çalışmak da oldukça cazip, abd'de çalışmak da cazip. araştırmaya devam edicem.
0
🌸deckard
(25.09.08)
Bi kişi de minörü diyeymiş iyiymiş
0
ofelia
(20.05.15)
15 yılın ardından, hala minörü bilen yok mudur ?
0
WithWorth
(10.06.23)
eger ailenin parasiyla yapacaksan, notlarin falanda iyiyse kabaca heryerden kabul alirsin.Yurticinde hocan bir numara degilse yapma. benim tavsiyem en kötü ihtimalin olsun; yüksek lisansini iyi bir yerde, adi olan bir hocanin yaninda ve okulda ailenin parasiyla yap, doktoraya zaten is, burs bulursun.


okuldaki hocalarinla konus, hem kabul alman daha kolay olur.
avrupayi yüksek lisans disinda düsünme.
0
durgunfoton
(10.06.23)
(4)

wii sensor bar

tai
yapmış olduğum bir öküzlük sonucu wii sensor barım bozuldu. çok sinir oldum. izmirde bunu tamir edebilecek olan bir yer biliyor musunuz? veya sadece wii sensor bar satın alabileceğim bir yer var mıdır? internet marketlerde aradım ama bulamadım. sevindirin şu garibi.
yapmış olduğum bir öküzlük sonucu wii sensor barım bozuldu. çok sinir oldum. izmirde bunu tamir edebilecek olan bir yer biliyor musunuz? veya sadece wii sensor bar satın alabileceğim bir yer var mıdır? internet marketlerde aradım ama bulamadım. sevindirin şu garibi.
0
tai
(24.09.08)
walla kesin bir bilgi veremem ama karşıyaka deniz sineması sokağında emrah elektronik ve uğur elektronik war.konsol ve aparat satıyorlar ama wii var mıdır, sensor bar ı ayrı satarlar mı onu bilemem.emrah elektroniğin web sitesi wardı sanırım, ordan da irtibata geçebilirsin.
0
gabbelloto
(25.09.08)
şimdi emin değilim ama wii sensor bar denilen şey özünde pasif bir ünite. wiimote, onun üzerindeki ir ışıklardan kendi pozisyonunu tahmin ederek veriyi cihaza yolluyor.aynı aralıklarla dizilmiş herhangi bir ir arrayin de eşit şekilde güzel çalışması lazım. ama yani orijinalini kullanmak varken neden diyebilirsin, şu sebeple yazdım, hiç görmemiş olsam da komplike bir parça olmadığından eminim. sorunu ne bilmiyorum ama herhangi bir elektrikçi tamir edebilir sanırım.
0
kurukafa
(25.09.08)
wii sensör bar çok basit bir zımbırtı. 3 (yada 4 unuttum) kızıl ötesi verici var içinde başka bir haltta yok. azıcık lehim yapmayı biliyorsanız evde kendiniz bile yapabilirsiniz.

hatta legend of zelda'yı mumlarla oynayanların videosu vardı youtube'da.

ayrıca dealextreme'den ucuza kablosuz, kablolu, mini vs bin tanesi var.
0
darknum
(25.09.08)
haa bi de sensör barın kablosu filan koptuysa kimseye götürme. netten arat kaç voltla çalışıyor (9 voltluk pil yetiyordu sanıyorum). o kablonun ucuna o pili tak yeter. zira o sadece güç kablosu veri filan aktarmıyorsun oradan.
0
darknum
(25.09.08)
(10)

Sigarayı bırakma tecrübesi olanlar

goodbyecruelworld
Bugün 3 gün oldu, 8-9 senedir günde 10-15 tane içen birisiydim, artık yeter dedim 3 gün önce ama dayanamıyorum. yüzüm falan uyuştu, kontrol edemiyorum kendimi bir de konsantrasyon eksikliği yarattı bu durum bende ve sanırım 2 gündür sinirli bir insan olup çıktım. evde yalnızım ve üstelik evde sigara
Bugün 3 gün oldu, 8-9 senedir günde 10-15 tane içen birisiydim, artık yeter dedim 3 gün önce ama dayanamıyorum. yüzüm falan uyuştu, kontrol edemiyorum kendimi bir de konsantrasyon eksikliği yarattı bu durum bende ve sanırım 2 gündür sinirli bir insan olup çıktım. evde yalnızım ve üstelik evde sigara da var , ne yapmalıyım? bir tavsiyede bulunun lütfen çünkü acayip birşey bu içimden birşey yak bir tane diyor.....
0
goodbyecruelworld
(24.09.08)
sigara yanındaysa hemen çöpe salla, balkondan aşağı at.
sonra da (bence) bu bırakma kararında seni motive edecek şeyler bul.
0
there is nothing left for me
(24.09.08)
yalniz kalma
durmadan oyalanacak birsey bul
sigara icenlere yaklasma
0
ermanen
(24.09.08)
3. gününse yavaş yavaş ''sıgara da neymiş'' moduna girmen lazım.
tavsiyem pek sağlıklı değil ama çerez falan bir şeyler ye. özellikle şekerli bir şeyler ye. ben günde 3-4 paket eti crax yiyordum.
en olmadı sıgara yaktığın zaman kesinlikle ama kesinlile dumanı içine çekme.
0
insanimsi
(24.09.08)
yüzünün uyuşması, sigaradan başka bir şey düşünememe, konsantrasyon bozukluğu falan hepsi ama hepsi kendine sigara içme "ihtimalini" sunmandan kaynaklanıyor. sigara içmeme konusunda kararlılığını(şayet varsa) tazelersen ve bu imkanını yok edersen(mümkünse evdeki sigaradan kurtulmak), geçecektir.

sigara krizi denilen şey, sigara ihtiyacının kendisi ile değil "ulan bir tane içsem mi" sorusu ile ilişkili bir şeydir, bu soruyu kendine sormazsan böyle krizlere de girmezsin, bu soru kafanda döndüğü sürece, 10 sene geçse de aynı şeyleri hissedeceksin, bu soruyu kendine sormazsan bir kaç gün sonra her şey geçecek, derim nacizane.
0
kurukafa
(24.09.08)
evde yalnızsan ve sigara da varsa, enine sonunda içersin. moral bozmak değil de, önbildirim diyelim. evde yalnız olma bari.
0
lovemyself
(24.09.08)
ilk başlarda sigara içilmeyen ortamlarda bulunmanız iyi olabilir.bir de şu nikotin hapları gibi şeyleri deneyebilirsiniz belki de.çünkü sonuçta gördüğünüz belirtilerin bir kısmı psikolojik bir kısmı da nikotin eksikliğine bağlı belirtiler.ve son olarak bir söz biliyorum maalesef; bir kere bağımlı olduysanız bir daha asla eskisi gibi olamazsınız.artık hayatınız boyunca sigaraya karşı giderek azalan bir zaafınız olabilir ama bu zaaf hiç yokolmaz.
0
gabbelloto
(25.09.08)
sozluk.sourtimes.org linkteki kitabı bir an önce okumanı tavsiye ederim.
0
flyalone
(25.09.08)
süper yaa yüzüm uyu$uyodu benim de sanıyodum ki bi pislik var. sigara özleminden o zaman. ii. ben de bırakıyorum yani umarım içmem bi daha.


uyumak iyi geliyo. içemiyosun zaten uyurken ya. güzel bi yöntem.
0
ari maya
(25.09.08)
bol su için, nefes egzersizleri yapın, deriiiiin derinn nefes alıp verin, başınız döenecek kadar derin yapın bunu. bir de kollarınızın iç kısmını hızlı hızlı ovalayın. bu üçü çok önemli. su-nefes-kol içine masaj.

bir hafta süreyle, çay,kahve,kola ve alkol almayın kesinlikle. bu da cok önemli.
suyu unutmayın.
0
tcyx
(26.09.08)
tamamen iradeye bağlı olmakla birlikte ben sigarayı bırakırken hiç sıkmadım kendimi. çok bunalırsam bir sigara yaktım ama hiç sonuna kadar içmedim. iki nefes üç nefes içip söndürdüm. 24 saatten uzun süre sigara içmeyip sonra bir nefes çektiğinde bakıyorsun özellikle ağızda bıraktığı tat başta olmak üzere miden bulanır. oh iyi ki bırakmışım dersin.

zaman zaman gelen sigara içme arzusunun önüne, nefsinin önüne geçerek değil bu şekilde bir musibet şeklinde azalttım. bir süre sonra canının sigara çekme frekansı azalıyor.

...fakat ilk başta dediğim gibi irade ile alakalı bu. ilk yaktığın sigarada canın sigarayı bitirmek istese de zorla kendini söndür.

şimdi mi? evet ayda yılda bir canım çekiyor. sigarayı yakıyorumda ama bir nefes bile çekemiyorum. ağzım azıyor. ev-araba leş gibi kokuyor.
0
Kazmapolitan
(03.10.08)
(10)

uzayda gidilebilecek en son yer

tabudeviren
uzayda gidebileceğimiz en son yere gittiğimizde oradan sonrasında ne var?böyle bir imkana sahip olup olmamamızdan bağımsız olarak soruyorum. diyelim ki bu imkanlara sahibiz.bir arkadaş uzayın sürekli şişirilen bir balon gibi genişlediğini söylüyordu.bu şekilde genişleyen bir yapının genişleyerek kap
uzayda gidebileceğimiz en son yere gittiğimizde oradan sonrasında ne var?
böyle bir imkana sahip olup olmamamızdan bağımsız olarak soruyorum. diyelim ki bu imkanlara sahibiz.

bir arkadaş uzayın sürekli şişirilen bir balon gibi genişlediğini söylüyordu.
bu şekilde genişleyen bir yapının genişleyerek kapladığı yerde ne var acaba :)

not: ..ok var demeyin :)
0
tabudeviren
(24.09.08)
uzayda gidilebilecek en son yeri bilmeden ardında ne olduğunu bilemeyiz.
0
swallowed arsenic
(24.09.08)
evrenin sonu yok, ve sürekli genişliyor evet.
0
tom riddle
(24.09.08)
kurukafa
(24.09.08)
ama teorik olarak evrenin sonu var. var olmasa genişleme imkanı olmazdı.

skyserver.sdss.org

"biz göğü büyük bir kudretle bina ettik ve şüphesiz biz, (onu) genişleticiyiz." (zariyat suresi, 47)
0
swallowed arsenic
(24.09.08)
bir kısım bilim adamına göre bu yer sonsuz noktası, bir kısmına göre ise uzaya gidilebilecek en son yer aslında evren'in oluştuğu ilk tekil nokta (büyük patlamanın başladığı yer).

edit: ohaa ben yazarken kimse yoktu.

@tom riddle, evren sürekli genişlemiyor. yani şu an genişliyor ama bu genişlemenin sürekli olacağı henüz kesin değil (hatta bunun tersi ispatlanacak). büyük patlamanın etkisiyle tüm gökada'lar birbirinden hızla uzaklaşıyor evet. bu sayede evren genişliyor. ama bir süre sonra patlamanın oluşturduğu itme kuvveti gücünü kaybedip kuvvet değeri düşerse, sonra da kütle çekim kuvveti daha ağır basarsa evren büzülmeye başlayacak. yani bu sefer tüm süreç tersine işleyecek. tüm gökadalar birbirine doğru hızla yaklaşacak. tüm bunlar taaaa büyük patlama dediğimiz tekil noktasında birleşecek ve böylece uzayın sonu aslında uzayın başlangıcı olacak. bu kadar büyük bir kütle bu kadar küçük bir hacme sıkıştırılırsa n'olcak peki? tabii ki bir başka büyük patlama!

@tabudeviren;

"bu şekilde genişleyen bir yapının genişleyerek kapladığı yerde ne var acaba "

aslında evrenin hacmine oranla barındırdığı kütle çok çok çok düşük. yoğunluğu çok az yani. bu hacimde bir evrenin kütlesi bu olamaz bildiğimiz tüm gök cisimlerinin (galaksilerin, yıldızlar arası maddelerin) kütlelerinin toplamı hacmi karşılayamıyor ve evrenin birçok noktada büzülmesi gerekiyor. böyle bişey olmadığı için bilim adamları dark matter (karanlık madde) adını verdikleri bir madde düşündüler. buna göre bu madde asla göremediğimiz fakat kütleleri dolayısıyla evrende var olan maddelerdir. nötrinolar karanlık madde olabilir, quasarlar olabilir, başka bir madde de olabilir. bunların karanlık madde olduğu düşünülmüş ve hesaplamalar yapılmış, kütle değeri yine hacmi karşılamamış. bilim adamları da buna karşılık dark energy (karanlık enerji) diye bişey düşündüler. bundan sonrasını bilmiyorum ama. sadece ben değil, bilim adamları da bilmiyor :)
0
deckard
(24.09.08)
uzayda gidebildiğimiz en son yerin ardında ne var acaba?
bu uzayın bittiği yer - geri kalan kısım arasındaki geçiş bölümü nasıl bir yer?
ayağımızı uzatıp oraya geçebilir miyiz :)
0
🌸tabudeviren
(24.09.08)
@tabudeviren, şu an genişleyen evrenin genişlediği yerin hep bir adım ötesini merak ediyorsun anladığım kadarıyla. oraya ulaşmak için ışık hızından çok daha hızlı gitmek lazım. sorunda "diyelim ki bu imkanlara sahibiz" diyerek ışık hızından hızlı gittiğimizi varsaydığını varsayıyorum. o halde artık kütlemiz sonsuz olan bir enerji formuna dönüştük demektir. enerji formuyla o bölgeye ulaştığımızda ise zaten evrenin sahip olduğu enerjiye dahil oluruz.

kısacası o bölgede hiçbişey yok! matematiğe ve astrofiziğe göre orası hiç. hiç bölgesi. işte öyle bir şey. stephen hawking abimiz "bilimin ilgi alanının dışında kalıyor orası" diyor.

"bu ne lan böyle iş mi olur" diyenler eminim vardır. onlara şunu demek istiyorum;

makro dünyada (astrofizik) ve mikro dünyada (kuvantum) insanın algı sınırlarını aşan her şey mantıklıdır.
0
deckard
(24.09.08)
evrenin sonunda baska evren var heralde
en.wikipedia.org

ama kesin bilinmedigi icin hayalgucunuzu kullanmaniz lazim
0
ermanen
(24.09.08)
otostopçunun galaksi rehberine göre bir restoran olması lazımdı. yemekleri de güzel diyordu sanki.
0
ozdek
(24.09.08)
mekan (space) denilen seyin tanimiyla ilgili.
modern anlamda ilk define eden Newton, Newton'a gore zaman ve mekan absolute entity. mutlak.
cagda$i ve rakibi Wilhelm Leibniz'e gore ise mekan ancak icinde objeler var ise anlamli. yani yok sayilabilir. Harfleri olmayan bir alfabedir, objesiz space diyor.

Einstein'in general relativity teorisi ve en son deneyler gosteriyo ki Leibniz hakli.
bu arada Einstein bu "relativity" lafini hic sevmezmis, cunku zaman ve mekan kendi basina mutlak olmasa bile, comprehensively space-time mutlak. yani her object space-time icinde yol aliyor. batiya 50 km/hr giden bir araba dusun, sonra guney'e dondu hafif, hiz gene 50, ama hizin batidaki vektoru 50'den az olacak mecburen.
ayni sekilde, harekete gecen obje, zaman vektorunden kaybedecek ve zaman daha yavas gececek onun icin.

long story short, objesiz space manasizdir.
0
rusdemezale
(24.09.08)
(16)

ne konusuyorsunuz bu kadar uzun uzadıya telefonda

manonflier
evet sorum telefonda arkadaşları ,sevgilileri,nişanlıları ile gunde 2 -3 saat konusanlarasoru biraz sanki sitem eder gibi oldu ama benim niyetim aslında ogrenmek hayır yarın bir gun olursa bi kız arkadas nasıl konusacağım bilemiyorum.aslında konusacak bişeyler bulmakta zorlanırım diye dusunuyorum,bi
evet sorum telefonda arkadaşları ,sevgilileri,nişanlıları ile gunde 2 -3 saat konusanlara

soru biraz sanki sitem eder gibi oldu ama benim niyetim aslında ogrenmek hayır yarın bir gun olursa bi kız arkadas nasıl konusacağım bilemiyorum.aslında konusacak bişeyler bulmakta zorlanırım diye dusunuyorum,bir de ben gereksiz veya herkesin malumu şeylerden konusmaktan hoşlanmıyorum.karşı tarafta benim gibi fazla konuşkan deilse ayvayı yedik.telefon malum çok pahalı luks zaten hiç boş gereksiz yere kullanmadım hep bi işim düştüğünde kısaca hal hatır sorar derdimi anlatıp kapatırım.
evet ne yapacağız bu çok büyük bir sorun mu onu da bilemiyorum ama bakarsın deli gibi aşık olur da dilim çözülürse bi daha da susturamazsınız maazallah.
0
manonflier
(24.09.08)
kitap okuyun birbinize.

(bkz: sözlük bana konu bul lan allahsız)
0
babatema
(24.09.08)
valla bu benimde çevremde çok sık görüp hala anlayamadığım bir konu, hadi uzaktakilere bişi dememde,tüm günü beraber geçirip ayrıldıktan sonra yine telefona sarılıp arayan msj çeken bi sürü kişi var çevremde. yahu tüm gün yaptıklarını bir bir anlatsan yine 2 saat sürmez hepsini anlatman heralde dakikalara girmezsen :)

çok muhabbet tez ayrılık getirmiyormu yahu ?
0
kojiro
(24.09.08)
çok muhabbet tez ayrılık getirir. vazgeçin bu fikirden.
0
babatema
(24.09.08)
olay sevgili, nişanlı olayı değil bana göre.

bazı insanlar telefonda konuşmayı seviyor, bazıları sevmiyor. erkekler genelde az konuşuyor. telefonda konuşmayı seven insan (kadın olsun erkek olsun) gerek normal arkadaşları ile gerek sevgilileri ile bol konuşuyor.
0
mea maxima culpa
(24.09.08)
valla bedava olunca buluyorsun birseyler
0
ermanen
(24.09.08)
Birkaç ilişkim amaçsız ve nedensiz telefonda konuşma ve mesajlaşma güçlüğü çektiğim için bitti. Önümdeki maçlar için telefon manyağı olmayan kızlar seçmeye çalışıyorum. Zor oluyor. Çok azlar. Hepsi eline telefon verince çılgıncasına konuşuyorlar.
0
mabl
(24.09.08)
şimdi biraz arabesk olacak ama, beraber sessiz sessiz oturunca karşılıklı rahatsızlık hissetmeyeceğiniz bir ilişki kurmaya çalışırsanız, sırf sevgiliyle konuşma "işini" yapmak için konuşma gibi dertlerden kurtulursunuz. Kimi seçeceğin önem kazanır tabi burda. Konuşacak bir şey varsa konuşursunuz, yoksa konuşmazsınız. öyle ille de boş boş konuşucam bütün akşam modunda birin kaptırırsan kendini: (bkz: gaçhayım)
0
kurukafa
(24.09.08)
şöyle devam eder
- ee şimdi napıyosun
- senle konuşuyorum ekiekieki
.
.

vaz geçin uzun konuşmaktan insan çok sacmalıyor cok
0
imparatorolmayikolaymisandin
(24.09.08)
kızların evde eli kolu bağlı oturtulması, herhangi bir hobi edinmelerine veya sosyal aktiviteye katılmalarına izin verilmemesi bunlara başlıca etken bence. akşam oldu mu odasına kapanan, hele ki bilgisayarla pek içli dışlı değilse alıyor telefonu eline (doğası gereği konuşkan bi de tabii) başlıyor konuşmaya. gerçi bu, ülkemizin kızlarına mahsus bir durum değil; yıllar önce öğrenci değişim programıyla bize gelen polonyalı kız da elinden telefonu eksik etmezdi.
0
deckard
(24.09.08)
"aslında konusacak bişeyler bulmakta zorlanırım diye dusunuyorum"

bu korkunun sebebi şuan sevgilinin olmaması. olduktan ve aradaki bazı engelleri aşıp! iyice samimi olduktan sonra ne konuşacağım, konuşacak bişey bulamayacam diye bişey kalmıyor merak etme. bunları düşünmezsin bile.
0
nihilanth
(24.09.08)
ben söyliyim hemen, 10 dakka güzel güzel konuşursun, sonra taraflardan birisi olmadık bir laf eder ve haksız olan taraf toparlamaya çalışır. akabinde kavga çıkar ve gönül alma konuşmaları yapılır.

2 saat canım cicim diye konuşan görmedim.
0
kimlanbu
(24.09.08)
bulmayın zaten. olayın maddi yönünü geçtim sağlık için de zararlı bişey. o kadar saat kaç beyin hücresi ölüyor allah bilir. iki saat boyunca telefon ısınıryor da ısınıyor, kulağın yanıyor, öbür kulağa alıyorsun, bu kulak değiştirmeler sıklaşıyor, arada iki kelime kaçırıyorsun ve buyur sana 1 saatlik daha konuşacak dert. "sen beni dinlemiyo musun, nerdesin" soruları...
0
geldiler
(24.09.08)
bu telefonla yaşayan insanlardan biri de benim ev arkadaşım. onlar telefonla konuşurken telefonla konuşuyormuş gibi düşünmüyorlar sanırım. telefonda uzun konuşman gerektiği zaman sanki yıllardır ıssız adadaymışsın da kimseyle konuşamamışsın gibi düşün sen de yaparsın. veya telefonla konuşmanın dışında yapacak hiç bir işin olmadığına, çok sıkıldığına falan inandırmaya çalış kendini. ^^
0
mevta
(24.09.08)
Telefonda çok konuşulan ilişkilerden birisini yaşıyorum ve hala ayrılmadım (6 senelik long distance relationship olayı). Ama işin aslı ben konuşmuyorum. Kız arkadaşım konuşuyor ben dinliyorum. Arada da gönlünü hoş tutuyorum. bir erkek açısından uzun konuşma işi budur başka bir şey değil.
0
teritori
(24.09.08)
shakespeare oynuyoruz telefonda. Hamlet, Macbeth, King Lear, Othello'yu bitirdik. Birdahaki aya Henry'lere başlayacağız. Arada bazı sahnelerde konferans yapıyoruz.
0
sv3n
(24.09.08)
çok basit. konuşacak bir şey bulamazsan "sen son günlerde bana karşı soğuksun" argümanı gelir ve kavga etmeye başlarsın. o kavga 2 - 3 saat sürer.
0
dursunkaptan
(24.09.08)
(2)

Debian - Flash Disk

exexex
Selamlar..Acil bir işim olması dolayısıyla mac osx sistemi kurulu olan macbook pro'ma debian kurmak zorundayım. Sanırsam Boot Camp ile windows gibi boot edilip kurulabiliyordu bu da.Dvd-cd gibi seçenekler dışında, debian kurulum dosyalarını flash diske atıp o şekil yüklemek istiyorum,ama nasıl ?Yard
Selamlar..
Acil bir işim olması dolayısıyla mac osx sistemi kurulu olan macbook pro'ma debian kurmak zorundayım. Sanırsam Boot Camp ile windows gibi boot edilip kurulabiliyordu bu da.
Dvd-cd gibi seçenekler dışında, debian kurulum dosyalarını flash diske atıp o şekil yüklemek istiyorum,
ama nasıl ?
Yardım ederseniz çok sevinecem..
0
exexex
(23.09.08)
Native kurman şart mı? VMware Fusion veya ile veya Parallels ile bir virtual machine e kurmak daha ağrısız sızısız olacaktır, native kurmak şart değilse.
0
kurukafa
(24.09.08)
evet haklısınız çok dha pratik ancak o şekil kurunca da sistem olarak bilgisayar zorlanıyor zaman zaman. hiçbir zaman gerçek performansta kullanamıyoruz ne yazık ki..
0
🌸exexex
(24.09.08)
(6)

30.000 € teminatlı seyahat sağlık sigortası

therevo
bi yere falan gidecegimden degilde nette seyehat vizesi nedir ne degildir diye gezerken boyle birsey gozume carptı. vize alabilmek icin boyle bir sart mı aranıyo? bunu almak zor mu? bunu alabilmek icin hesapta bu kadar para falan mı olması gerekiyo? yoksa bir sigorta firmasına belli bir ucret ver
bi yere falan gidecegimden degilde nette seyehat vizesi nedir ne degildir diye gezerken boyle birsey gozume carptı. vize alabilmek icin boyle bir sart mı aranıyo? bunu almak zor mu? bunu alabilmek icin hesapta bu kadar para falan mı olması gerekiyo? yoksa bir sigorta firmasına belli bir ucret verdikten sonra mı boyle bir sigortamız oluyo?
0
therevo
(23.09.08)
evet, bir sigortacıda 20-30 ytl ye halledilen standart bir olay.
0
kurukafa
(23.09.08)
benim bildiğim ve anladığım kadarıyla seyahat sırasında başınıza geleceklere karşı max 30.000euro masrafınızın karşılanacağını taahhüt eden sigorta çeşididir bu.yani ödeyeceğiniz para makul bir ücret bu yalnızca sigorta kapsamıyla ilgili benim anladığım.
0
prodeq
(23.09.08)
teşekkürler. bi an aklıma takıldı, hani olurda ilerde biraz paramız olurda bi yerlere falan gitmeye kalkarsak sonra bizden hesabımızda bu kadar para falan istenme gibi durumlar olur diye korktum bi an, simdi rahatladım eyw.
0
🌸therevo
(23.09.08)
geçen hafta 16 eu vererek bulgaristan konsolosluğunun kapısında standda yaptırdım.
0
audionaut
(23.09.08)
bazen hesapta da para isteyeceklari tutuyor tabi miktar belirtmemek koşuluyla. hatta hesap cüzdanı gibi neredeyse tarih olmuş bir evrak da istiyorlar. ona muadil bir belge yaptırabilmen için 40 ytl gibi şaka gibi bi para ödüyorsun bankaya o da ayrı. sigortanın 10 günlüğünü 15 ytl'ye yaptırdım. neredeyse fotokopiciler bile yapıyor, o denli...
0
yedek ruh
(24.09.08)
386 dx
(24.09.08)
(2)

askerlik tecil olayı

therevo
şimdi ben lisans egitimini 5 yıl olarak yeni bitirmis durumdayım. bir dersanede de calısmaya basladım. 2 yıl tescil hakkım var sanırım universite bittikten sonra. bunu benim mi tescil ettirmem gerekli yoksa okul bittigi icin otomatik olarak ben 2 yıl tescilli durumda mı oluyorum?bi sey ederseniz co
şimdi ben lisans egitimini 5 yıl olarak yeni bitirmis durumdayım. bir dersanede de calısmaya basladım. 2 yıl tescil hakkım var sanırım universite bittikten sonra. bunu benim mi tescil ettirmem gerekli yoksa okul bittigi icin otomatik olarak ben 2 yıl tescilli durumda mı oluyorum?bi sey ederseniz cok sevinirim. thanx a lot.
0
therevo
(23.09.08)
sizin gitmeniz, yoklama, muayne falan olmanız ve tecil ettirmeniz lazım. 2 yıl içinse ayrıca bi dilekçe yazdırıyorlar, şu sayılı şu tarihli kanundan yararlanarak 2 yıl tecil ettirmek istiyorum diye. default olmuş olabilir bilemem. şu an askere gitmekle mükellefsiniz, yakın zamanda bikaç kere yoklamaya çağırılacak sonra kaçak durumuna düşeceksiniz. tabi gidip hakkınız olan tecili yaptırmazsanız. aman dikkat edin ertelemeyin, okullar ilişiği kesilen öğrencileri tsk'ya bildirme hususunda delice bi özen gösteriyorar. sütten ağzı yanan çok. üfleyerek yoğurt ikram ediyorum size.
0
geldiler
(23.09.08)
ben de geçen bunu sordum. eve kağıt da geldi, bri gel yoklayalım sen idiye. sanırım 31 ekime kadar gitmek gerekiyormuş.
0
kurukafa
(23.09.08)
(1)

poweriso problem

tai
sorunum şu ki, gündüz şirkette çektiğim iso uzantılı wii oyunlarını az önce poweriso ile yazmayı denedim. iki oyunda da "dosya formatı bilinmiyor veya desteklenmiyor" hatasıyla karşılaşıyorum. neroyla denedim nero bir şekilde yazdı dvd'yi ama onu da wii açmadı. okuyamadım ben bunu vs vs dedi. makina
sorunum şu ki, gündüz şirkette çektiğim iso uzantılı wii oyunlarını az önce poweriso ile yazmayı denedim. iki oyunda da "dosya formatı bilinmiyor veya desteklenmiyor" hatasıyla karşılaşıyorum. neroyla denedim nero bir şekilde yazdı dvd'yi ama onu da wii açmadı. okuyamadım ben bunu vs vs dedi. makinada çip var ve korsan oyunları gümbür gümbür çalıştırıyor. şimdi wiiso.com dan garantili bir oyun çekiyorum tek tek. ama rapid tam deli işi. 90 parça falan diyor. çıkamadım işin içinden.
0
tai
(22.09.08)
soruna çözüm değil ama rapidden yüklü part çekmen gerekiyorsa cryptload kullan, linkleri ver, premium hesabın olmasa bile o gerekli beklemeleri yapıp dosyalarını indirir.
0
kurukafa
(23.09.08)
(7)

Motorsiklet kazası, platin takılması, okul ve askerlik.

kurukafa
Arkadaşım bir motor kazası geçirmiş geçen cuma. Femur kemiği(uyluk kemiğinin kalça kemiğiyle birleştiği yermiş sanırım) kırılmış, ameliyata alıp platin takmışlar. 2 ay falan yatalak.Şöyle bir durum var ki, arkadaşım bu sene üniversiteden mezun olacaktı, olamazsa yaş sınırını geçtiğinden askere alına
Arkadaşım bir motor kazası geçirmiş geçen cuma. Femur kemiği(uyluk kemiğinin kalça kemiğiyle birleştiği yermiş sanırım) kırılmış, ameliyata alıp platin takmışlar. 2 ay falan yatalak.

Şöyle bir durum var ki, arkadaşım bu sene üniversiteden mezun olacaktı, olamazsa yaş sınırını geçtiğinden askere alınacaktı. O yüzden bu dönem kredileri doldurdu falan, derslerini verecekti, ama şimdi okula bile gidemeyecek. Yani okul uzayacak, ama askerlik dolayısıyla uzatma lüksü de yok. Yani normal şartlarda okulu bitiremeden askere gitmesi gerekiyor.

Ancak hastanede bir sürü kişi "askere gitmezsin artık" falan gibi laflar etmişler buna.

Soru: Bu arkadaş askerden muaf olabilir mi?
0
kurukafa
(22.09.08)
femur kemigi uyluk kemigi zaten. platin tam olarak nasil ve nereye takilmis o önemli. benim kemigin icinde var platin cubuk. askerlik yapmasina engel yoktur diye rapor verdiler.
0
atmacaged
(22.09.08)
teşekkürler.
upload.wikimedia.org

head kısmını aşağıya bağlayan yer kırıkmış, yani başka fikirleri olanlardan veya tecrübe etmiş olanların fikirlerine açığım.
0
🌸kurukafa
(22.09.08)
eğer normal haraket edebiliyorsa alırlar askere. artık eskisi gibi düztaban falan dinlemiyorlar. en olmadı spor yasağı verirler.
0
insanimsi
(22.09.08)
hiç sanmıyorum. geçen hafta askerlik muayenesine gittim hemen yanıbaşımda fazla kilolu bir arkadaş vardı. boyu ve kilosu orantısızmış çocuğu askere almak için çocuğun kilosunu eksik yazdılar. kitabına uyduruyorlar yani bi şekilde.
0
deadstar
(23.09.08)
benim bacağımda platin var,bana da söylediler hep de, atıyorum yürümesinde bir sorun varsa almazlar askere.

ama askerde eğitim almaması garanti.

ayrıca askere fln gidemez bu aralar, ayağa kalktıktan sonra fizik tedavisi var. 2 ay yatakta yatan adam 3 ayda eskisi gibi zor yürür ama yürür korkmasın. walla çok üzüldüm, çeken bilir ayrıca.

zorla askere almazlar, silah altı dönemlerini de atlattıktan sonra, okuluna devam eder.
0
thefirstfbli
(23.09.08)
cevaplar için teşekkürler. sorun şu an askere gitmesi değil, bu sene okulunu bitiremezse seneye alıcaklar, ve bu halde okula devam edemiyor. müzik ile alakalı bir bölümde ve notlar ders üzerine proje şeklinde yürümekte o yüzden derslerini geçmesi mümkün olmayacak ve seneye yaş sınırını geçtiği için okulunu bitiremeden için askere alacaklar diye korkmaktayız.
0
🌸kurukafa
(23.09.08)
hangi hastahanede yatıyor bilmiyorum ama devlet hastanesinden de rapor alıp askerlik muayenesi esnasında görevli astsubaya verip sevk alsın. gerisi gata, kurul vs... yapacağını sanmıyorum.
0
pain
(23.09.08)
(5)

long distance relationship - uzak mesafe ilişkisi arasındaki fark ?!

o s c a r
yahu duyuru geçmişlerine de baktım, gözümden kaçmadıysa sorulmamış bu soru. sözlükte neden bu başlıklar ayrı ayrı incelenmiş ve ikisinin altında da bir dolu entry var. neden birleştirilmiyor bu iki başlık ve tek başlık haline gelmiyor?örnek vermek gerekirse `human resources management` yazınca dogru
yahu duyuru geçmişlerine de baktım, gözümden kaçmadıysa sorulmamış bu soru. sözlükte neden bu başlıklar ayrı ayrı incelenmiş ve ikisinin altında da bir dolu entry var. neden birleştirilmiyor bu iki başlık ve tek başlık haline gelmiyor?

örnek vermek gerekirse human resources management yazınca dogrudan insan kaynakları yönetimine yönleniyoruz. ldr'in özelliği nedir de ayrı bir başlık olarak kendini koruyabilmiş? okunuşu cezbeden ingilizce kelimelerden oluştuğu için filan mı;)

gece gece rüyana mı girdi diye soracak olursanız da, ne zamandır merak ediyordum. şimdi buradan öğrenebileceğim aklıma geldi.

edit: türkçe mi seveyim, e mi.
0
o s c a r
(22.09.08)
birleştirecek kimselerin gözünden kaçmış.
0
thefirstfbli
(22.09.08)
İki başlık bi ara birleşmişti diye hatırlıyorum ben. Milyon tane böyle şey var zaten. O değil de sözlük kötü, sözlük.

Düzenleme: Şurada var bişeyler ve bi bok anlamadım;

sozluk.sourtimes.org

Düzenleme2: Aaaaman arkadaş ya direkt mod. tarihçesi çıkmadı başlığın ya da ben yapamadım. Sizde de çıkmadıysa long distance relationship yazıp enterlayın kutuya.
0
colonizer
(22.09.08)
taraflardan biri yurtdışına giderse veya iki taraf da yurtdışındaysa "ldr", ülke içinde ise olaylar "umi".
(ben de başta inanmadım ama patrişya teyzem yüklü bir ihtar aldı inanmadığı için)
0
kurukafa
(22.09.08)
Birleştirilmesine gerek yok. ldr'nin altına "uzak mesafe ilişkisi" tanımı yapıldığında yazarlar pek aramaya inanmadığından o entry ilgili başlığa taşınıyor zaten. ldr ingilizce bir terim ve hakkında yazılan entryde de yabancı bir terim olduğuna vurgu yapılması gerekiyor ya da en azından entrynin içinde ldr geçmesi gerekiyor. aksi halde taşınıyor.
0
gulden kale
(22.09.08)
Sözlükteki en saçma şeylerden biriymiş o halde. Öyle şey mi olur yahu? Niye birleştirilmesine gerek yok? Hayır bu ilişki nanesini Kamboçyalılar mı yaşıyor da alakasız başlıklar saçılıyor etrafa. Allah allah allah allaaaah (dede sinirlenmesi)
0
colonizer
(23.09.08)
(2)

yerel disk sürücü adı değiştirme

rurouni
şimdi yıllardır alışmışım sürücü isimleri D'de ne var C'de ne var format attım değişmiş her şey D E olmuş biri başka bi şey olmuş. yeniden adlandır dediginden yerel disk yerine başka bir şey yazıyosun bu yerel disk (c:) yi, yerel disk (z:) nası yapıcaz mümkün müdür ?
şimdi yıllardır alışmışım sürücü isimleri D'de ne var C'de ne var format attım değişmiş her şey D E olmuş biri başka bi şey olmuş. yeniden adlandır dediginden yerel disk yerine başka bir şey yazıyosun bu yerel disk (c:) yi, yerel disk (z:) nası yapıcaz mümkün müdür ?
0
rurouni
(22.09.08)
mumkundur efendim; my computer(bilgisayarim)'a sag tik - manage(yonet)'e sol tik - son olarak da disk management(disk yonetimi'ne sol tiklatin. sagda c: d: vs gibi tum suruculeri goruyor olmaniz lazim. onlarin uzerine sag tik yapip change drive letter and paths( surucu harfini ve yolunu degistir?) diyerekten istediginiz mumkundur.
0
strategic
(22.09.08)
evet mümkündür ama tavsiye etmiyorum, özellikle programlar falan kurmaya başladıysan, tuhaf tuhaf sorunlarla karşılaşman olsı, tekrar formatlayıp windows setup ekranında doğru sürücü harflerinin verildiğinden emin olarak baştan kurmanı öneriririm.
0
kurukafa
(22.09.08)
(8)

Acil word yardımı!!

from brain to fingers
Sevgili dostlar benim çoook uzun bir sorunum var ancak ne yaptım ne ettimse bu sorunu çözemedim, durum şöyle bir şeyden ibaret;"pdf" uzantılı dosyadan metin kopyalayıp "word"e yapıştırorum ancak bir sorunla karşı karşıyayaım şimdi benim bu yapıştırdığım yazılar enter' lanmış olarak yapıştırılıyor bu
Sevgili dostlar benim çoook uzun bir sorunum var ancak ne yaptım ne ettimse bu sorunu çözemedim, durum şöyle bir şeyden ibaret;

"pdf" uzantılı dosyadan metin kopyalayıp "word"e yapıştırorum ancak bir sorunla karşı karşıyayaım şimdi benim bu yapıştırdığım yazılar enter' lanmış olarak yapıştırılıyor bu worde yani sayfanın sağ tarafında epey bir boşluk kalıyor bunun çözümü nedir bilen varmıdır aramızda?

NOT: önceki duyuruda tam açıklayamadığım için yeni duyuru açma ihtiyacında kaldım.
0
from brain to fingers
(22.09.08)
ben de biraz açıklamaya çalışayım sorunu.
hani internetten bir yazı kopyalayınca da aynısı oluyor bazen.
sanki her satırın sonu tek tek enterlanmış gibi oluyor. böyle olunca formatlanmıyor yazı. her satırın sonundaki enter tek tek silmenin dışında bir çözüm var mıdır?
0
mea maxima culpa
(22.09.08)
şimdi burda windows bir makine veya word yok deneyemiyorum ama ara/değiştir kutusundan aranacak şeye ^l (üst işareti ve Limonun l si)derseniz ve değiştir bölümünü boş bırakıp hepsini değiştirirseniz bütün carriage returnleri otomatik silmesi lazım.
0
kurukafa
(22.09.08)
bu işe yaramadı "kurukafa" çözümsüz bir sorun yarattım sanırım : )
0
🌸from brain to fingers
(22.09.08)
@kurukafa'nın dediği yöntemin olması gerekiyor ama beceremedim.

^v (paragraph character diyor bunun ismine) bu işareti bul diyorsun ama yerine ne ile değiştirceksin. boş bırakınca olmuyor???

veya saçmaladık. :)
0
mea maxima culpa
(22.09.08)
Şimdi deneyemediğim için bilemedim. Acaba formatting bilgisini tam oalrak nerden alıyor, wordde formattingi es geçerek yapıştır falan gibi bir şey olduğuna eminim ama nerde olduğunu şu an bilmiyorum. kopyaladığınız şeyi notepad'e yapıştırıp, sonra ordan "tekrar" kopyalayıp word'e yapıştırınca yine aynı sorun oluyor mu?
0
kurukafa
(22.09.08)
notepad e yapıştırıp ordan tekrar kopyalayınca da aynı şekilde alıyor değişmedi yani ama bahsettiğiniz şeyi bulursak çözülecek sanırım.
0
🌸from brain to fingers
(22.09.08)
Şimdi ms office for mac ile denedim. oradaki replace/değiştir penceresinde "more" düğmesi var ona basınca değiştirilebielcek kimi karakterlerle ilgili bir menü opsiyonu çıkıyor. Ve ben burada ^p deyip, değiştirme kutusunu da boş bırakıp line breakleri birleştirebiliyorum.
0
kurukafa
(22.09.08)
@kurukafa'nın dediği şekilde oluyormuş.

ben becerememişim. süper bişi ya. menude de paragraph mark diye bulunuyormuş. ben paragraph character diye yanlış seçmişim meğer.
0
mea maxima culpa
(22.09.08)
(6)

Windows'tan anlayanlar beri gelsin.

vincenzo
önce ne bok yediğimi anlatayım ondan sonra sorunumu.sistemimde iki harddisk var harddiskin birine xp yüklü geçen gün bu xp bir problem çıkardı ne yaptım ettim gideremedim. bende diğer harddiske format atmadan (içinde başka video dosyalarım falan vardı)vista ultimate i kurmaya çalıştım, kurarken hata
önce ne bok yediğimi anlatayım ondan sonra sorunumu.
sistemimde iki harddisk var harddiskin birine xp yüklü geçen gün bu xp bir problem çıkardı ne yaptım ettim gideremedim. bende diğer harddiske format atmadan (içinde başka video dosyalarım falan vardı)vista ultimate i kurmaya çalıştım, kurarken hata verdi bende devam etmedim, makinayı bir daha başlattım xp cd sini taktım makinaya xp kurdum. gayet güzel çalışıyordum. yalnız bu gün makinadaki dosyalarımı düzenlerken birşey farkettim. bazı dosyalar çift görünüyordu. bende bunlar nerelerde çift görünüyor diye baktım. aynı dosyalar hem Document And Settings klasöründe hemde Users klasörünün içinde. ayrıca Cnin içinde hem Windows klasörü var (bu Vistanın oluşturduğu klasör) hemde Windows.0 klasörü var(buda xp nin oluşturduğu klasör) ismi windows olan klasör silinmiyor. Users klasörünün içeriği Document And Settings klasörünün içeriğiyle tamamen aynı, users klasörünün içinde kullanıcıadı\desktop\ tan birşey sildiğim zaman masaüstümden de gidiyor. Document And Settings ve Users Klasörünün içeriği tamamen senkronize bir şekilde gidiyor.
açıkça söylemek gerekirse ben bu işten bi bok anlamadım. sistemin ayarlarınıda yapmışım, güncellemelerde full. bir daha format atmak istemiyorum ama başka çare yok gibi. varmı bir fikriniz.
0
vincenzo
(22.09.08)
format atmamışsın, iki kere xp yüklemişsin sanırım. format atarken yüklemeden önce disk'i silmelisin, uzun ve kısa diye 2 seçenek gelecek, uzun sürer'i seç. ondan sonrada yükleme aşaması gelsin.
0
thefirstfbli
(22.09.08)
format atmamam lazımdı zaten içinde dosyalar olduğu için. iki kere xp değilde iki kere windows yükledim (bi vista bi xp, vista yarıda kalmıştı)
0
🌸vincenzo
(22.09.08)
Formatsız bir çözüm çıkmaz ise:
"Acronis Disk Director Suite" gibi bir program ile disk bölümlendirmeni ve gerekli dosyaları orada yedeklemeni öneririm. Sonra İşletim sistemi olan kısmı gönül rahatlığı ile formatlarsın.
0
late viper
(22.09.08)
c sürücüsündeki dosyaları başka yere taşıyıp format atmalı, öyle kurmalısın. öyle üzerine kurma durumlarında tuhaf sorunlar olması olası.
0
kurukafa
(22.09.08)
vistanın oluşturduğu users klasörü symlink gibi bir şey, xp uyumlu programlar documents and setting aradığından öyle bir kısayol gibi bir şey oluşuyor. yani veriler senkron yani tek. bi dert çıkarmasa gerek.. amma velakin, bence nahoş bi durum bu, benzer bi durum benim de başıma geldi, öyle yaptım böyle yaptım sonunda sinir oldum yedekleyip temiz kurdum. windows klasörünü tam silemezsin ama parça parça silebilirsin sanırım. bazı dosyalar kalacaktır. bir de bazı tembel yazılımcılar klasör adreslerini hard-code ediyorlar sisteme bakmadan c:\windows diye çakıyor adam o dert yaratabilir küçük çaplı programlarda.
0
talemon
(22.09.08)
@talemon veriler senkron ama çift. yani masa üstüne 500mbyte lık bir film kopyaladığımda C: nin içerisinde 1Gbyte lık yer gidiyor. sadece masa üstünde oluyor
0
🌸vincenzo
(22.09.08)
(10)

bios update sorunu

turta
arkadaşlar dizüstü bilgisayarın biosunu update etmek istedim. ettim de. update ok! yazdıktan sonra bilgisayar kapandı. olan ondan sonra oldu. bilgisayar windowsun loading kısmına kadar geliyor, hoşgeldiniz yazısı çıkmadan önce anlık bir mavi ekran görünüyor ve yeniden başlıyor. format atayım dedim
arkadaşlar dizüstü bilgisayarın biosunu update etmek istedim. ettim de. update ok! yazdıktan sonra bilgisayar kapandı. olan ondan sonra oldu. bilgisayar windowsun loading kısmına kadar geliyor, hoşgeldiniz yazısı çıkmadan önce anlık bir mavi ekran görünüyor ve yeniden başlıyor. format atayım dedim o da olmuyor. gerekli dosyaları yükledikten sonra kur başlayamıyor, bağlı bir harddisk bulunamadı diyor. napıcam ben? alet fujitsu siemens amilo pro v3505 bu arada.
0
turta
(22.09.08)
bios upgrade düzgün yapılmamış olabilir. Hatta ram sorunu bile olabilir. Mavi ekranda çıkan hata kodunu okumaya çalış.
0
alkolik imam
(22.09.08)
hata kodunu okumam mümkün değil. anında gidiyor mavi ekran.
0
🌸turta
(22.09.08)
hata kodunu değil ama hatayı buldum. farklı modelin bios update i ile yapmışım işlemi. yapabileceğim bişey var mı bu durumda.
0
🌸turta
(22.09.08)
tekrar kendi laptopinizin biosunu yuklemeyi calisin. aksi halde servise "noldu anlamadim bir anda boyle yapmaya basladi" tarzi bir bahaneyle goruturun derim.
0
strategic
(22.09.08)
laptopun biosunu bootable bir cd ile dos atından da yenileyebiliyor olman lazım, onu bir araştır.
0
kurukafa
(22.09.08)
baska bir modelin BIOSunu update etti iseniz de cok buyuk bi ihtimal naparsaniz yapin duzelmicektir. anakartiniz nanay durumda anladigim kadari ile. garanti altinda oldugunuzu umuyorum ve hemen servise goturup bios update ile ilgili hic birsey soylemeden tamir ettirmeye calisin.
0
wish i could fly
(22.09.08)
içinde bios update dosyalarının olduğu bootable cd hazırlayın bir tane. deneyin bakalım olacak mı.
0
386 dx
(22.09.08)
başka modelin biosu değilmiş. doğru bios update etmişim. sorun ne anlamadım. 6 tane daha farklı bios update'i var aynı model için. hepsini bootable cd ile tek tek yaptım değişmedi sonuç. bios başarıyla güncellendi diyor ama tam windows başlayacakken tekrar başlatılıyor bilgisayar.
0
🌸turta
(22.09.08)
"Application - Tools and Utility" de "SystemDiagnostics DOS" var onla sistemi bi test edin belki baska bir sorun vardir
support.fujitsu-siemens.com
0
algoritma
(22.09.08)
systemdiagnostics le baktım. gayet sağlıklı bi bilgisayarım varmış ona göre. ama halen format atmaya çalışınca bağlı sabit disk bulunamadı diyor. pc'nin gözünü seveyim. gerektiğinde içine elimi sokup kablolarını bile okşayabiliyorum ne güzel. dizüstünün içinde ne film dönüyor anlamak mümkün değil.
0
🌸turta
(22.09.08)
(6)

en bi lezzetli konserveler

oldtimer
çıkmak üzere olduğum iki haftalık bir kamp macerasında tüketmek üzere, denediğiniz, memnun kaldığınız, tadı güzel olan konserve türleri ve markalarını merak etmekteyim. bazılarının gerçekten yenmeyecek kadar kötü olduğunu duydum. yollarda midemize zeval gelmesin. tens yu veriyor.
çıkmak üzere olduğum iki haftalık bir kamp macerasında tüketmek üzere, denediğiniz, memnun kaldığınız, tadı güzel olan konserve türleri ve markalarını merak etmekteyim. bazılarının gerçekten yenmeyecek kadar kötü olduğunu duydum. yollarda midemize zeval gelmesin.
tens yu veriyor.
0
oldtimer
(21.09.08)
bim'lerde satılan bi marka var adını hatırlayamadım ancak barbunya ve yaprak sarması gayet iyi oluyor. ayrıca tat'ın közlenmiş domatesleri de çok leziz.
0
nihilanth
(21.09.08)
nihilanth'in dedigine katiliyorum. bim'de ne yazik ki ama cok iyi. ayrica kampa konserve götürmek ne kadar iyi bilemiyorum. hem yük bakimindan hem de cevre kirliligi bakimindan. tabii orasina ben karisamam.

ayrica; hazir soslu makarna ve zeytin ezmesini unutmayin :)
0
trimpot
(21.09.08)
yurdum konservesini tek geçerim.

edit: kamp için konserve çok iyi fikir tabii ki. ağustos başında antalya'da çadırda kaldığımızda bizi kurtaran şey konservelerdi. tavsiyem mısır konservesi + ton balığı. bunun dışında yaprak sarması da alın mutlaka.
0
deckard
(21.09.08)
yurt konserve. kapaklı filan, özellikle barbunyası kaliteli. ayrıca böyle etli tas kebabı, rosto gibi lezzetli konserveleri dahi var.

onun dışında dardanel'in çeşnili ton balıkları var. mısırlı, fasülyeli, nohutlu ton balıklar var. bunlar da güzel.
0
mea maxima culpa
(21.09.08)
valla yaprak dolma konservelerinden hep iğrenmişimdir, ama geçen gün tat'ınkini denedim, kalınlıkları iki başparmak kadar olsa da tadı gayet güzeldi. yormermeri.
0
kurukafa
(22.09.08)
yurttu konservenin adı dogru.

bir de kurukafa'nın dediği tat konservesindeki dolmalarda kuş üzümü bulunur. onu seviyorsanız onu alın, sevmiyorsanız diğer markada yok kuş üzümü.
0
nihilanth
(23.09.08)
(6)

blog

davy_jones77
Arkadaşlar canım çok sıkılıyor bu aralar, vakit geçirmek için bir blog açayım diyorum ama ne hakkında olsun karar veremedim. Sizden fikir bekliyorum.
Arkadaşlar canım çok sıkılıyor bu aralar, vakit geçirmek için bir blog açayım diyorum ama ne hakkında olsun karar veremedim. Sizden fikir bekliyorum.
0
davy_jones77
(21.09.08)
tahmin yuruterek soyluyorum ki onerilerin arasinda bilgi sahibi olunmayan seyler de olacaktir.. ben olsam bilgi sahibi olmadigim seyler hakkinda arastirmadan etmeden salt hayal gucumu kullanarak neler uretebilecegimi anlatan bir blog hazirlardim..
0
paradoxical
(21.09.08)
kuantum fiziği hakkında aç bence.

(veya en iyi bildiğin ve uğraşmaktan zevk aldığın şey -ki bunun ne olduğunu tahmin edebilmemiz mümkün değil- hakkında da olabilir)
0
kurukafa
(21.09.08)
En güzel blog konusuz blogdur. Aklına ilk geleni yaz, yedir gitsin =) Ben öyle yapıyorum feci kafa dağıtıyorum.
0
inugard
(21.09.08)
açma. ne diyeceğini, ne anlatacağını bilmeyen bi insanı (daha) okumaya mahkum etme bizi. acı bize.
0
forgotten hopes
(21.09.08)
Déconstruction üzerine yaz bence, ya da rönesans filozoflarının modern çağa etkileri ile antik çağdan aldıkları mirasın 15 yüzyıl bazında değerlendirilmesi de hoş olabilir.

ne yaparsan yap, "ortaya karışık eki eki" mantığıyla saçmalama. bu noktada forgotten hopes'a katılmamak elde değil.
0
arif
(21.09.08)
paradoxical çok ilginç bir şey söylediğin teşekkürler, keza diğer arkadaşlara da teşekkürler. Ayrıca forgotten hopes ve benceri düşünür arkadaşlar niye üzülüyorsunuz okumazsınız olur biter, memlekette demokrasi var. Paşa gönlüm ister yazarım, sizi zorla okumaya mahkum eden yok.
0
🌸davy_jones77
(21.09.08)
(5)

netten yüksek çözünürlüklü online yayın hk.

anki06
www.onlinefest.org diye bi site alsak.netten yüksek çözünürlüklü istediğim tarih ve saatte online kısa filmler yayınlamak istesek...ve bunu tüm dünyaya duyurmuş olsak...10.000 kişi ile 100.000 kişi aynı anda izlemeye çalışsa...her filmin sonunda 30 sn içinde oylama teksti çıksa herkes oy verse filan
www.onlinefest.org diye bi site alsak.
netten yüksek çözünürlüklü istediğim tarih ve saatte online kısa filmler yayınlamak istesek...
ve bunu tüm dünyaya duyurmuş olsak...
10.000 kişi ile 100.000 kişi aynı anda izlemeye çalışsa...
her filmin sonunda 30 sn içinde oylama teksti çıksa herkes oy verse filan.
olabülür mü? ey insanlık?

böyle bir festivalin teknik altyapısını, know how desteğini verebilirim, ben bunu yapabilirim diyecek bi babayiğit -butik- şirket / kişi var mıdır memlekette?

[email protected]
0
anki06
(20.09.08)
teknik olarak mümkün mü bilmiyorum ama bunu gerçekleştirebilirsen ip'den yerini tespit edip alnından öpcem. çok hoşuma gitti fikir.
0
s e ff a f
(20.09.08)
olmaz öyle şey, bir başkasının çalışmasını ondan izin almadan kendi internet sitene koyamazsın. tek tek izin almaya kalksan da iş yani. para isteyen bile olur.
0
thinkbeforedoing
(20.09.08)
beyin fırtınası yapıveriyorum, dikkate alıp almamakta özgürsünüz elbette:

büyük sayılabilecek bir sermaye ile girişilebilir böyle bir işe ama o paranın yanıp yanmayacağının hesabını iyi yapmak gerek. internet yapısı itibariyle zamandan bağımsız, yani internete insanlar "şu saatte bu olacakmış sitede" diye girmiyorlar. bir kere teknik alt yapı için gereken maliyet yüksek, 10000 ile 100000 arasında kişiyi "belli bir tarih ve saatte" internette bilgisayar başına çkmek için çok ciddi bir reklam ağını kullanmak lazım. bu da büyük maliyet, ve çok yanlış bir hesap yapmadı isem yüksek çözünürlüklü(yaklaşık 1024kbit diyelim) bir videoyu 50000 kişiye eşzamanlı olarak stream etmek demek yaklaşık 50gbit lik internet erişimi olan bir bilgisayar tarlası kurmak demek, ki bunun da dev bir maliyeti var(karşılaştırma için, sanırım şu bir kaç sene önce yurtdışı çıkışımızın kopan fiberler ile kesildiği dönemde türkiyenin toplam yurtdışı çıkışının 2-3gbit olduğunu öğrenmiştik, sonra arttırıldı gerçi).

Tabii ki, copyright'ı olan filmleri yayınlamak ise niyet, bunların yayın hakkını satın almanız gerek. Bunun da maliyeti feci olacaktır(tek film için bolca bin yetele). Ve ben bir kullanıcı olarak bunu neden her zaman değil de x tarih ve zamanında izlemek durumunda olduğumu anlayamam. Bu televizyonun çalışma sisteminim bir limiti idi ve internet ile bu gereksinim ortadan kalktı. şimdi istediğimiz medyaya istediğimiz zaman ulaşma gibi bir lüksümüz var iken, böyle bir kısıtlama getirmenin fonksiyonel bir açıklaması olmalı ki işe yarayabilir olsun derim. pek iç açıcı şeyler yazmadım ama, öyle işte.
0
kurukafa
(20.09.08)
bu veoh gibi p2p olursa ancak kurtarir
0
algoritma
(21.09.08)
proje: online film festivali ve kısa film yarışmasıdır. Proje Kültür Bakanlığı'nca kabul edilmiştir. intrenet, global köy, hoşgörü/süzlük, temel mottolarıdır. En çok 10 dk. lık kısa filmler yayınlanacaktır. Format en az mpeg 2 dir. gelecekte Full HD düşünülmektedir. dünyada bazı örnekleri olmasına karşın bu şekliyle ilk kez biz, hem de TR de yapmış olacağız.
yarışmaya katılan ve ön elemeyi geçen filmler 1 kez ve belirtilen tarih/saatte yayınlanacaktır. Kimse download etmesin istenmektedir.(telif hakkından dolayı)

Neyse yine ayni tekrarla bitireyim.

böyle bir festivalin teknik altyapısını, know how desteğini verebilirim, ben bunu yapabilirim diyecek bi babayiğit -butik- şirket / kişi var mıdır memlekette?

[email protected]
0
🌸anki06
(21.09.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.