Giriş
(1)

Restaurantlar artık açık mı?

Unde bach canim
Müşterilerin oturması, orada yemek yemesini kastediyorum. İç mekanda
Müşterilerin oturması, orada yemek yemesini kastediyorum. İç mekanda
0
Unde bach canim
(26.12.20)
Hayır
0
kojonotsuki
(26.12.20)
(2)

Türkiye'den Omegle Yapamıyoruz değil mi?

winston insani
MerhabalarCan sıkıntısından Omegle'a takılayım dedim ama bloklanmış, başka bir yöntem veya alternatifi var mıdır bu tarz sitelerin?
Merhabalar

Can sıkıntısından Omegle'a takılayım dedim ama bloklanmış, başka bir yöntem veya alternatifi var mıdır bu tarz sitelerin?
0
winston insani
(26.12.20)
denedim şimdi gayet girilebiliyor.
0
zikardo
(26.12.20)
Ome tv, giriliyor, herhangi bir sıkıntı yok
0
kojonotsuki
(26.12.20)
(2)

Torrent uygulaması

Weeze3r
Selamlar, bir torrent uygulaması vardı, istediğimiz şeyin adını yazınca webdeki torrentleri buluyor veya detaylı arama yapabiliyorduk ama adını unuttum :)Yardımcı olur musunuz?
Selamlar, bir torrent uygulaması vardı, istediğimiz şeyin adını yazınca webdeki torrentleri buluyor veya detaylı arama yapabiliyorduk ama adını unuttum :)
Yardımcı olur musunuz?
0
Weeze3r
(26.12.20)
Qbittorrent mi acaba?
0
orient blue
(26.12.20)
torrentz2eu
0
kojonotsuki
(26.12.20)
(47)

Milyonlarca dolarlik hastaliklar.

müptezel dostoyevski
Devletin tek bir kisi icin milyonlarca dolar ilac parasi odemesi dogru mu?Bu sahislar iyilesse bile dunyada gozle gorulur bir degisiklik yaratma ihtimalleri sifir olmasa bile sifira yakin.Hayirseverlerin bagis yapmasindan bahsetmiyorumOzgur iradeleri.Sosyal devlet olmak zorunda miyiz sizce?Sakin cal
Devletin tek bir kisi icin milyonlarca dolar ilac parasi odemesi dogru mu?
Bu sahislar iyilesse bile dunyada gozle gorulur bir degisiklik yaratma ihtimalleri sifir olmasa bile sifira yakin.
Hayirseverlerin bagis yapmasindan bahsetmiyorum
Ozgur iradeleri.
Sosyal devlet olmak zorunda miyiz sizce?
Sakin calacaklarina boyle kullanilsin demeyin
Bambaska konular.
Daha yetiskin bile olmamis cocuklar icin milyonlarca dolar ilac parasi odemesini devletin destekliyor musunuz?
0
müptezel dostoyevski
(25.12.20)
tek bir çocuk dediğiniz çocuk sizin çocuğunuz, kardeşiniz hatta yalnızca akrabanız olsaydı bu soruya vereceğiniz cevabı tekrar düşünün bence. tek bir çocuk nasılsa yenisini yaparım diye mi düşünürdünüz acaba?
0
amugochi
(25.12.20)
bence devletin varoluş amacı budur zaten. bana lazım olduğunda işimi yapmayacaksa ben ona neden bağlı kalayım? saçma sapan iş adamlarına vergi indirimi/muafiyeti yapacaklarına keşke hep ihtiyaç sahiplerine yada tedavi olabilecek hastalara dağıtsalar paraları.

insanı yaşat ki devlet yaşasın.
0
trajikomix
(25.12.20)
amugochi- cevabi dusundum basligi acmadan tabi. devletin bu isleme zorunlulugu olmadigina kanaat getirdim. devlet ayri, hayirseverlerin yardimci olmasi ayri olay. vergilerin tek bir cocugun milyonlarca dolarlik ilac parasi icin kullanilmasi gerektigini dusunmuyorum sonuc olarak, kaanaatim bu yonde oldu

trajikomix - hukumetler degisebilir bu durum da degisir, bunu sadece su an ki hukumet icin ele almayalim, kesin olmamakla beraber abd de sosyal devlet anlayisi olmadigina yonelik cokca yazi goruyoruz, ozel saglik sigortan olsa bile belli noktalarda destek sagliyor, abd bu noktada tek bir kisi icin milyonlarca dolar odemeyip hata mi ediyor? bana kalirsa yaptiklari bir hata yok ortada.

potansiyeli ve yetenegi cok yuksek bir cocuk kesfedilir, onun icin 100 milyon dolar harcanir, dunyayi degistirecegi tahmin ediliyordur, ama hicbir yetenegi daha ortaya cikmamis birileri icin, tum halkin vergisini riske atmak, akil alir gibi gelmiyor
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
Anlayamadım ben, devlet hayrına mı yapıyor? Net ve brüt maaşınız arasındaki farkı bir karşılaştırın. İşçi/memur her ay kötü günler için zaten devlete ödeme yapıyor.
0
kojonotsuki
(25.12.20)
kojonotsuki - zaten buna yonelik hastane ihtiyaclarini karsiliyor devlet, milyon dolarlik ilaclari listesine almiyor. almamakla iyi de yapiyor bana kalirsa. ama surekli instagram ve twitterda buna yonelik algi operasyonu yapiliyor, devlet bu ilaclari listesine alsin diye. devlet bir hayir kurumu mudur? halkin vergisini referandum yapmadan kafasina gore dagitabilir mi?

referanduma gidilip, bir birey icin maksimum hastane saglik harcamalari ust limiti ne kadar olmalidir? gibi bir toplum gorusu alinmak zorunda degil midir ya da ekonomistlerden bu yonde feedback alip karar vermesi gerekmez mi, seffaf ve dogruluk adina.

ben xxxx birim vergi odemisken x birim vergi odeyen biri benim milyonlarca kat daha fazla oranimda saglik harcamasi yapma hakkini nasil kazanabilir? esitlik ilkesine uygun mudur, bence toplum olarak duygusal bakiyoruz bu konuya gibi geliyor
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
her insanın yaşama hakkı vardır, gerçekten aşırı temel bir haktan bahsediyoruz. bakış açınız ableism'e kayıyor. herhangi bir sağlık problemi olmayan çocuğa bile devlet eliyle bir sürü sağlık ödemesi yapılıyordur mesela. bu çocuk ilerde sizin tabirinizle "potansiyeli ve geleceği" olmayan bir insan olacaksa bu para da mı boşuna gitmiş oluyor? samimi bir meraktan soruyorum gerçekten bakış açınızı anlamak için yanlış anlamayın. o zaman bu devlet neden var? (hükümet değil, devlet)

@ala09 size de bir sorum olacak. hadi bu hastalık gerçekten de öyle oluyor diyelim. dünyaya ne annesini, ne babasını, ne onların akrabalığını ne de hastalığını seçerek gelen hasta çocuğun bir kuruş bile almayı hak etmeyecek günahı nedir bu noktada?
0
amugochi
(25.12.20)
Milyon dolarlık ilaçlar, nadir görülen hastalıklar için. Toplam bütçe içindeki yeri minimal.
Bir de, sigortanın mantığı zaten budur, riskin dağıtımı. Milyonlarca insan milyarlarca tl prim öder, kimi doğru düzgün sağlık harcaması yapmadan yaşar gider, başka biri kronik hastalığa yakalanır uzun yıllar tedavi/ilaç harcaması oluşturur.
Sosyal devlet olmak da budur zaten. Aksi, devlet bu iştem neredeyse tamamen elini çeksin, sgk primi almasın, özel sağlık sigortası sistemine geçilsin, ödediğin prim kadar risk kapsamı geniş olsun demek.

Bu konu hakkında değerlendirme yaparken, bakkal hesabı yapmak yerine, sağlık ekonomisi, geri ödeme, nadir hastalıklar gibi konular hakkında bilgi sahibi olup sonra değerlendirme yapmak daha iyi olur.
0
efx
(25.12.20)
Sağlık bir insan hakkıdır ve bu hak, diğer tüm haklar gibi yüzlerce yıllık toplumsal mücadeleler sonucu kazanılmıştır. Bir insanın sağlık hakkına erişebilmesi için illa dünya üzerinde gözle görülür bir değişim yaratma ihtimali olması gerekmez. Sadece insan olması yeterli. Bu tedavilerin neden milyon dolar maliyeti olduğunu sorgularsan daha doğru bir kapı açmış olursun kendine. Hak ve özgürlükler oylamaya tabi değildir, referandumla emeklilik de kaldırılsın mesela, olur mu? Olur dersen şaşırmam tabi.

Hoş xxx vergi ödeyenin x ödeyenden daha fazla sağlık hakkı olduğunu düşünen birine laf anlatmanın beyhude olduğunu düşünüyorum ama umut biz x vergi ödeyenlerin ekmeği işte.

Yurttaşlık kavramı ve bilinci öyle bir erozyona uğradı ki son yıllarda, devleti yönetenlerin ve büyük burjuvazinin hayalini kurduğu ama açıktan diyemediği ne varsa onları dile getiren "ortalama vatandaş" her yerde peydah olmaya başladı.
0
temasettin
(25.12.20)
bakanlığın tek bir kişi için, gerek ameliyat olur gerek tedavi olur milyonlarca lira harcaması doğru. sistemin temel mantığı bu zaten.

ama soruyu sma hastaları için soruyorsan, orada durmak lazım. bakanlık bu konuda resmi olmayan açıklamalar da, ödeme kapsamına almayı çok istiyoruz ama ilaç şirketleri hastaları çok manipüle ediyor, bir çok çocukta ilaçlar yaş kilo vs'den dolayı etki etmediği halde umut vadediyorlar, ve bazı tedavi yöntemleri de faydasız demişti.

bunun gibi bazı nadir ve milyon dolarlık ilaçlarda dönüyor maalesef bu manipülasyon durumu.
0
avatar is back
(25.12.20)
Evet, devlet ödemeli. Kişilerin yaşam hakkı “zenginlerin” vicdanına bırakılmamalı. Ancak devlet önleyici sağlık hizmetlerine de yatırım yapmalı. Nüfus planlamasının din dışı bulunup askıya alındığı, akraba evliliklerinin sözümona din alimleri tarafından özendirildiği bir ülkede yaşıyoruz maalesef.
0
auroraaurora
(25.12.20)
efx- sosyal devlet anlayisini halk benimsemek zorunda mi peki? evet bu ulke vatandasiyiz, ama ileride medeni bir duruma gelirse bu ulke, halkin goruslerine gore sekillenmesi gerektigini dusunuyorum bircok harcama kaleminin. egemenligimiz noktasinda kusku yaratmayacak tum konular, seffaflik ile halkla paylasilmali.
ama sosyal devlet analyisini benimsemene saygi duyuyorum tabi ki
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
amugochi - devlet vatandaslari icin var, osmanli zihniyeti gibi, halk sefalet icinde olsun, devlet ayatka kalsin dusuncesinde degilim. halkimiz refah icinde olmali. egemenligimizi korumali, muasir medeniyetler seviyesinde tutmali. ama toplumun dusuncesini kaideye almali.
sosyal devlet anlayisini benimsemek zorunda degil diye dusunuyorum bu halk.
bu konuyu sizce vakiflara devredemez mi? bircok hayir sever bu vakiflari yonetiyor, halihazirda.
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
r evolution - evet guzel cevap, teknolojiye ve bilime yapilacak her turlu yatirimi destekliyorum.
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
avatar is back - icinde milyon dolar ilac ucreti olan her hastaligi katiyorum konuya, devlet baskidan oturu mecburen ekliyor cogu ilaci. dediginiz durumlar ayri konular tabi, ilac sirketleri kazanc elde etmek icin, yasama umudu pazarliyor.
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
auroraaurora , sunu soracagim, neden destek olmak istemedigim biri icin, vergilerimden o kisiye para gitmesini kabul etmek zorundayim ? medeni bir ulkede her sey seffaf ve halkin onayi alinarak yapilmaz mi? devletin sosyal devlet anlayisi yarin degisebilir, bu degisimi istiyorum, destek olacagim.
dediginiz nufus planlamasi konusunda destekliyorum sizi, nufus planlamasi sart.
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
şu anki devlet yapımızda diğer israflar bitsin sağlık karşılansın evet. Çünkü devlet sürekli alıyor, bize verebildiği nadir şeylerden biri sağlık. (güvenlik bile veremiyor diyebiliriz bak)

Bence vermemesi de makul ama o zaman çalışma hayatında ve aldığımız her üründen bu kadar vergi alınmamalı, herkes paşa paşa özel sigortasını yaptırmalı, yaptırmayan da ölür veya çok borçlanır. Bu sisteme geçersek herkes kendi bacağından asılır ama Türkiye'nin bu düzene gelmesi imkansız gibi (en azından bizim ömrümüz içinde).
0
nhk ni youkosu
(25.12.20)
Türkiye’de sosyal devlet yok ki. O ilaçların ücretinin karşılanması da popülizm sadece. Sizin zihniyetiniz hakim zaten, merak etmeyin. Güvenlik hariç, o da şüpheli, ücretini ödemediğim hiçbir hizmet almıyorum ben bu devletten. Bordroma bakınca hafakanlar basıyor.
0
auroraaurora
(25.12.20)
yani sizin bakış açınıza göre amerika gibi sağlık harcamaları özel sağlık sigortaları kapsamında olmalı, devlet eliyle yönetilmemeli gibi anladım ben. bu durumda devletin benim maaşımdan aldığı vergiyi bana geri vermesi lazım.

devlet buna yanaşmaz, bizden aldığı vergiler oraya harcadıkları paranın yanında gerçekten bir hiç kalıyor. asıl bu vergiler kimin cebine gidiyor onu sorgulamak gerekiyor.
0
bigcaptain
(25.12.20)
Ben de müptezel dostoyevski gibi düşünüyorum. Tedavi kararı farklı sosyal statüler göz önünde bulunularak verilmeli. Geçende 4 çocuğunun 2'si sma hastası olan birinin bir çocuk daha doğurup onun da sma hastası olması gibi bir durum vardı mesela. Bilimsel ve genetik olarak o çiftin belli bir riski varsa ve bu riski aileler üstleniyorsa devletin böyle bir durumda milyonlarca doları 2 çocuğu kurtarmak bile değil daha rahat yaşatmak için harcaması bana adil gelmiyor.

Farklı şirketlerin vergi kaçırıyor olması bambaşka bir konu - onlar vergi kaçırmasa da artan parayla yapılabilecek yine binlerce şey bulunabilir zaten genetik sorunu olduğu belli olan bir ailenin bile bile lades dediği yeni çocukları tedavi etmektense. Toplum olarak bu riski herkes karşılamak zorunda mı?

Zaten bu sma konusunun kesinlikle ilginç şekilde birden gündeme geldiğini düşünüyorum, yani böyle bi hastalık mı yoktu, ilacı mı yoktu bilmiyorum ama acayip karlı bi iş gerçekten.

Edit: yine başka bir örnekle mesela sigara içenlerin ya da alkoliklerin kanser masrafını toplumun geneli ödemek zorunda olmamalı. Bunlar bile bile alınan riskler, ben sağlıklı yaşamaya çalışan biri olarak neden sorumsuz yaşayan insanların masrafını üstlenmeliyim? Ha amenna adamın başına hiç önleyemeyeceği bir şey gelir, o konuda tabii ki devlet baba yardım elini uzatacak. Ama bile bile lades dedin mi orada bence dürüst vergi verenlerin hakkı yeniliyor.
0
roket adam
(25.12.20)
Aynı mantıkla asker polis de olmasın? Savunma sanayi de olmasın? Ne yani teröristler gelip sınırda 3 4 kişiyi öldürecek diye milyonlarca dolarlık harcama yapılıyor? Ne olur biri sokakta seni kurşunlasa? Amaaan güvenlik de neymiş... devletin amacı insanların güvenliğini, sağlığını korumak ve insanı yaşatmak degil midir? Devlet it köpek tayfasına para yedirirken milyar dolarlık vergilerini silerken sesi cikmayan insanlar sma hastarina harcanacak paraya laf ediyor. Burada sizi kastetmiyorum, yalnız değilsiniz. ayni kafada cok sahis var ne yazik ki.
0
sen de git sen de unut
(25.12.20)
Ulusal güvenlik ile bireylerin güvenliği ayrı şeyler. Sınır sorunu bir ulusal güvenlik sorunudur, bireysel bir durum yok yani ortada. Keza sokakta milletin birbirini vurması da bireysel bir sorundan ziyade toplumsal güvenliği tehdit ediyor.

Keza ite köpeğe para yedirilmesini de kimse savunmuyor. Ancak ite köpeğe para yedirilmese bile, artan parayla tüm risklerin farkında olarak halen 3. çocuğu sma hastası olan bir çifte milyon dolar yatırılmasını mantıksız buluyorum. Bir milyon dolar ile bir sürü fakire iş fırsatı doğurabilirsiniz mesela, ya da doğum kontrol kampanyası yapılabilir.

Türkiye'nin bu durumda olmasının sebebi biraz da "aşırı sosyal devlet" olma kasıntısı maalesef, burada böyle bir kaynak yok bu kadar basit. Mesela devlet toki eliyle ucuz konut yapıyor, ucuz konutu alan dar gelirli istanbulda yaşamaya devam ediyor, dar gelirli olduğu için aç kalıyor, bu sefer halk ekmek yoluyla ucuz ekmek veriyorsun, bu sefer iş bulamıyor memur ve belediye kadrolarını şişirip bir sürü insana boş yere para veriyorsun. Bu bir döngü yani. Halbuki toki olmasa, istanbulda yaşayacak kadar para kazanamayan adam başka yerde yaşayacaktı, ne bu kadar darlık olacaktı, ne bu kadar sosyal yardım gerekecekti. Tarım yapması gereken adam köyünde tarım yapacaktı, şehirde iş yapması gereken şehirde yaşayacaktı. Devletin serbest piyasaya çomak soktuğu her alan ekonomiyi alt üst ediyor kısacası. Ben tam liberalizmi desteklemiyorum (sağlık tarafı amerika gibi oluyor çünkü) ama sağlık hizmetlerinin %100 devlet tarafından finanse edildiği bir sistem de türkiyede olduğu gibi özel hastane ve ilaç şirketlerini aşırı zengin yapmana rağmen, sağlıksız bir halk yaratıyor. Para boşa gidiyor kısacası.
0
roket adam
(25.12.20)
Devlet sevmem, ama sağlık için devlet tarafından para harcanmasına/toplanmasına genel olarak karşı değilim (eğitimin devlet tekelinde olmasına karşıyım mesela), hele çocuğa harcanmasına hiç karşı değilim. 80 yaşındaki adam 3 yıl yaşasın diye milyon liralar harcanıyor, çocuğun en azından büyüyüp çalışıp kendini amorti etme ihtimali var.

Onun haricinde bu "fine-tuning" çabası çok riskli. Yani devlet olarak ya ayrım gözetmeden herkesi karşılarsın ya da kimseyi karşılamazsın. İşin içine potansiyel, genetik, zeka şu bu karıştırdığın zaman o iş yarın öbür gün "kürt/alevi çocuklarını tedavi etmeyelim, zaten vatana millete hayırlı olmayacaklar" noktasına iki günde gelir. Kaldı ki potansiyel ölçülecekse bile kim ölçecek? Bunun otoritesini başkasına niye bırakayım?

Aynı şey sigara/alkol tüketimi için de geçerli. Kanser riskinin çoğu genetik, ailesinde kanser geçmişi olanların çocuk yapmasını yasaklayalım, yaparlarsa da "riski biliyordunuz, sizin sorununuz" diyip yardım etmeyelim. Olacak şey değil. Yani olur da nasyonal sosyalist olmamız lazım onun için, olmasak daha iyi bence. Kaldı ki bunun beslenmesi var, hava kalitesi var, milletin götüne analiz cihazı takıp "kızartma yemeseydin sen de, damarlarının yağlanması senin suçun" diyemeyeceğimiz için pratikte de anlamsız bir istek bu.

Onun haricinde bence teoride en güzeli ilaç şirketlerinin, özel hastanelerin çok ağır denetlendiği, ama devlete bağlı olmadığı bir model. Ama onda da adamların senden çok parası oluyor, devleti satın alıyor, kabak yine sana patlıyor, çözemiyorsun. Teorisi güzel de pratiği tatsız.
0
plutongezegendegilmi
(25.12.20)
Plutongezegeni, kesinlikle haklısın. Zaten şu an ideal dünyadan bahsediyoruz. Ancak bir noktada çok hemfikir değilim - bazı genetik hastalıkların riski gerçekten siyah ve beyaz denebilecek kadar net bir şekilde tespit edilebiliyor. Hem toplum sağlığı, hem kısıtlı kaynakların kötüye kullanılmaması açısından bence genetik hastalıklarda bu konuşulabilir. Lakin tabii sigara ve alkol konusu çok ekstrem örnekler, dediğin gibi onları tam olarak belirlemek çok zor.

Mesela bi örnek vereyim, amerika'da bazı sigorta şirketleri abonelerine ücretsiz akıllı saat (apple watch tarzı) veriyor. Gönüllü olarak veri paylaşırsan ve spor yaptığın, aktif bir yaşam sürdüğün tespit edilirse daha düşük sigorta primi ödüyorsun riskin düştüğü için. Aynısı araç kaskosunda da oluyor, bir cihaz yardımıyla araba sürüş profilini çıkartıp, agresif kullanıyorsan çok, sakin kullanıyorsan az prim ödemeni sağlayabiliyorlar ve bu çok mantıklı. Bir birey olarak da %100 desteklerim bunu yani. Bu fine-tuning işini piyasaya bırakıp, devlet mekanizması ile denetleyebilirsen sonuçlar süper çıkabilir. Amma velakin pratikte türkiye gibi bi ülkede bunu yapmak mümkün değil çünkü "sosyal yardımlar" ile yaşayan onlarca milyon "oy" var bu ülkede, yani devlet eliyle dilenci yapılmış milyonlar var maalesef.
0
roket adam
(25.12.20)
roket adam- "sosyal yardımlar" ile yaşayan onlarca milyon "oy" var bu ülkede, yani devlet eliyle dilenci yapılmış milyonlar var maalesef.

mis gibi cevap gercekten cogu duruma.
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
@müptezel dostoyevski zaten sgk, ilaç vs yapılan harcamaları paylaşıyor, gdp'ye kıyasla, gelişmiş bir çok ülkeye kıyasla sağlığa az oranda kaynak aktarılıyor. Ülkenin önemli bir kısmının işsiz, asgari ücretle geçinen insanlar olduğunu düşündüğünde, halka gidip "artık sağlık güvencesi vermeyelim, sağlık sistemini tamamen özelleştirelim" diye sorarsan alacağın cevabın ne olacağını tahmin edersin sanırım.
Artık tüm vatandaşlara belirli bir miktar vatandaşlık maaşının verilmesinin tartışıldığı bir dünyada, sağlık harcamalarının toplam gdp'nin %4.7'sini oluşturduğu Türkiye'nin sağlıkla ve bütçeyle ilgili en önemli konusu bu diyen varsa bir zahmet vizyonunu genişletsin.
0
efx
(25.12.20)
Bahsettiginiz heralde zolgensma.

Bir kere burada sunu atlıyor olabilirsiniz; sosyal devlet olan ülkelerde bu hastaligin bir tedavisi kesinlikle karsilanmali, tedavisi karsilanmayan hastalik sosyal devlete aykırı.

Yalniz şöyle bir olay var; zolgensma pahalı ama spinraza (devletler tarafindan karsilanan) hayat sonuna kadar kullaniliyor, cocuk sürekli hastaneye gidiyor (masraf), ilk yil 600bin dolar kadar sonra her yıl 300bin dolar civari.

Simdi böyle hesaplayinca zolgensma daha ucuza geliyor.

Fransa'da bu zolgensma doktor onay verirse karsilaniyor. Ki tahminim EU yakında alım gücü olayiyla fiyatini falan iyice düşürür.

Neyse, devletin ben bu tedaviyi karşılaşılamiyorum ölün banane demesi kadar saçma bir şey olamaz.
Ha tabi Türkiye'de zolgensma karşilanmasini görmek çok zor bence. Böyle insanlari millete dilenmeye yöneltmek varken.
0
logisticsmanager
(25.12.20)
"Bu sahislar iyilesse bile dunyada gozle gorulur bir degisiklik yaratma ihtimalleri sifir olmasa bile sifira yakin."

"potansiyeli ve yetenegi cok yuksek bir cocuk kesfedilir, onun icin 100 milyon dolar harcanir, dunyayi degistirecegi tahmin ediliyordur, ama hicbir yetenegi daha ortaya cikmamis birileri icin, tum halkin vergisini riske atmak, akil alir gibi gelmiyor"

Kimin yaşayıp kimin yaşamayacağına karar vermek istiyorsunuz yani? Yani devlet bakacak "Lan salak sen daha üniversiteyi kazanamamışsın sen yaşama, sen kazanmışsın da 5 sene olmuş hala bitirememişsin senden de bir bok olmaz, sen de yaşama. Sen zeki çocuğum gel yaşa bakayım."

Bu faşistliğe giriyor olabilir ama emin değilim.

Bir de yani 8 milyar insandan kaç kişi dünyayı değiştirmiş? Hitler'i çocukken çok zeki olarak algılarsak ne yapacağız mesela?

Bakış açını değiştirmen lazım. İnsanlığın amacı evreni fethetmek için her şeyi yapmak olsaydı o zaman bütün insanlık uğruna bu amaç için çalışırdık. Bütün kaynaklarımızı bu amaç için harcardık. Dolayısıyla ayak bağı(!) olacak, kaynaklarımızı sömürecek(!) insanları öldürürdük(!) en kısa zamanda evreni fethetmeye çalışırdık.

Ama bizim böyle bir amacımız yok (belki 2-3 kişinin vardır). Amacımız bu dünyada mutlu mesut yaşamak. Her insanın da yaşama hakkı var. Bütün sözleşmelerde bu hak güvence altına alınmıştır. Kimin yaşayıp kimin yaşamayacağına karar veremezsin.

Bir de eğer iş buralara gelirse sistem daha da karmaşıklaşır. Mesela bütün gün götünün üstünde oturup internete yorum yazan insanlara devlet ağrı kesici bile vermez. Salaklara ekstra salaklık vergisi koyar. Zekilere ise her şey bedava olur vs. vs.

Güzel distopya romanı olur bundan he.
0
ardt
(25.12.20)
j r r tolkien hayrani , cevabniz guzel, iyi bakis acisi, ama devletin olmama olayini halk bireysel sekilde kapatamaz, guvenlik vb cok fazla detay var, devletin olmamasi imkansiz duruyor gunumuz sartlarinda, dunyadaki herkesin iyi niyetli, kotulugun olmadigi vb bir durum olmali ki devletler ortadan kalksin, ki bu da hayal gibi
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
ardt, vergilerimin nerelerde harcanagi noktasinda soz hakki sahibi olmak istemem fasistlik mi? zorunda miyim sizce buna? bize baski yapmis olmuyor musunuz sizce, bi degerlendirmenizi rica ediyorum, bana zorla, odedigin vergi bu kisilere gidecek demis oluyorsunuz su an, istemiyorum ki bunu
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
logisticsmanager , neden olamaz ki, devlet saglik sektorunde soz sahibi olmak zorunda mi? ya da sosyal devlet olmak zorunda miyiz sizce? abd, sosyal devlet degil ornek olarak
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
efx, sizce her birey vergisinin nerelerde harcandigini gormek istemekte ozgur degil mi? ben bu noktalarda hizmet almak istemeyip, baskasinin da benim vergimden bu noktada destek almasini istemiyorsam, bu fona param gitsin istemedigimde bu ozgurluge sahip neden olamiyim sizce, halki buna zorlamak dogru mu
0
🌸müptezel dostoyevski
(25.12.20)
"ardt, vergilerimin nerelerde harcanagi noktasinda soz hakki sahibi olmak istemem fasistlik mi?"

Ofansif olmak istemiyorum aslinda ama daha yumusak ifade etmem mumkun degil: eger kimin yasayip kimin yasamayacagina karar vermek istiyorsan ve de kisilerin zekasina bakarak buna karar veriyorsan, kusura bakma ama evet bu fasistligin âlâsıdır. Bakis acini degistirmen lazim acilen.

Yoksa senin fikrine gore şoyle yapmamiz lazim: Vatandaslar IQ derecesine gore vergi versinler. IQ azaldikca vergi artsin. Toplanan vergiler de belli bir IQ'nun ustundeki, yani dunyayi degistirme ihtimali olan kisilere verilsin.

Senin mantigini oturttugumuz zaman gelecek duzenlemelerden sadece biri bu.

Oyle "para benim, nasil harcayacagima ben karar veririm" demekle olmuyor. "Bu cocuk benim" deyip cocugumu öldürebilir miyim ben mesela?
0
ardt
(25.12.20)
bence ikinizin orta noktası şu şekilde bulunabilir: müptezel arkadaşımız ben devletin sağladığı sağlık hizmetlerinden faydalanmayacağım kardeşim, bunun parasını da ödemiyorum diyebiliyor olmalı. böylece şuna buna yardım ediyorum demek zorunda kalmaz, kendi başının çaresine bakar. bunun bir light versiyonu avrupa ülkelerinde (bkz: kirchensteuer) olarak yapılıyor, hristiyan değilsen adam senden kilise vergisi almıyor mesela, bunun gibi seçimler yapılabiliyor olmalı "en azından".

keza emeklilik konusu da aynı şekilde, ben kendim birikim yapabilecek finansal okur yazarlık ve zekaya sahibim kardeşim, devlet bana maaş falan bağlamasın benden sgk primi de kesmesin diyebilsem, eminim ki devletin bana ayıracağı dandik emekli maaşından çok daha yüksek bir para ile emekli olurum. ama şu anda böyle bir seçim sunulamıyor, çünkü devlet kendi ayağına sıkmış olacak, devlet politikası şu anda tamamen "iyi kazanan" beyaz yakalıların sırtından, dar gelirlileri sürdürülemeyecek şekilde sübvanse etmek üzerinden yürüyor. bize bu imkanı tanısa paramın diyanete, tokiye falan gitmesine imkan verir miyim?

ancak bunlar dışında, atıyorum gelir vergisi, kdv vesaire bunların nereye harcanacağı konusunda maalesef o kadar granüler bir seçim şansı sunmak realistik görünmüyor.
0
roket adam
(25.12.20)
"sağlık hizmetlerinden faydalanmayacağım kardeşim, bunun parasını da ödemiyorum diyebiliyor olmalı"

Yani şu durumda x kisisi, devletin ufacik bir parcasi. Devlet iyi almiyorum senden vergi dese, bunun bir karsiligi yok. Yani sistemden tek tek kisiler halinde cikamazsin. Devlet, senin hastanelere giden parani hesaplayip o parayi sana iade edemez.

Kilise ve vergi konusunu bilmiyorum ama orada da cok ozgur bir secim yoktur. Eger hristiyan olarak geciyorsan otomatikman vergi sistemine dahil oluyorsundur ya da sistemde hristiyan gozukmuyorsan dahil olmuyorsundur. Belki hristiyan olup da parasinin kiliselere gitmesini istemeyenler var, bu da olabilir. Kaldi ki o insanlar hala kilisenin kararlarinda soz sahibi olamiyor mesela. Soz sahibi olacak kisileri cok dolayli yoldan seciyorlar.

Bir not: nazilerin sakatlari ve beyin ozurlulerini katletmesinin konumuzla alakasini dusununuz.
0
ardt
(25.12.20)
"Nasil cikamiyor? Turkiyede bile oluyordu bu durum, mesela bireysel emeklilik sistemi vardi. Herkes direkt dahil edilmisti ancak sonradan isteyen cikabiliyordu yani cok zor degil o sistemden cikmak."

Hayir, onu biliyorum tabii ki ama benim kastettigim, benim cebimden cikip da hastane yapimina, saglik calisanlarina giden paranin bana iade edilmesi gibi bir sey yok. Boyle bir sey de gelmeyecek.

"Yani olumlu anlamda gorus bildirrmek bile o yonde bir karar vermeye calisma demek oluyor. 'Bu durumdaki herkes tedavi olsun, kisi secilmezsin' desen bile yine bisekilde 'kimin yasayip yasamayacagina' karar vermeye calismis oluyorsun."

Hocam iste sen burada lafi carpitiyorsun. Evet, belki devletin yasasinda "herkesin tedavisini karsilama zorunlulugu" diye bir sey yazmiyor ama arkadasin bahsettigi ornekte buna sen karar vermis oluyorsun. Arkadas diyor ki, atiyorum mesela bir odada 3 kisi var ölüm doseginde, ayni ilacla duzelecek bunlar ama bu ilaclarin her biri 100 milyon. Devletin kasasinda da bolca para var ama sen odaya giriyorsun ve diyorsun ki "salak olan 2 kisiye bu ilactan vermeyin, sadece zeki olani yasatin"

İste burada kimin yasayip kimin yasamadigina tam olarak sen karar vermia oluyorsun.
0
ardt
(26.12.20)
Ben kimseye kendi goruslerimi empoze etmeyw calismiyorum.

Sozum meclisten disari ama mesela nazileri, onlarin goruslerinden caydirmaya calissam bu da mi fasizme girecek?
0
ardt
(26.12.20)
"Onu gectim klasik 'denize dusse x i mi Y yi mi kurtarirsin' sorusunda bile o secimi yapiyorsun bisekilde"

Orada bir tanesini kurtarabiliyorsun ama. İkisini kurtarman mumkun olmadigi icin o mu bu mu diye soruyor. Bizim olayda ise devletin yeteri kadar parasi var ama "hayir, bu parayi salaklari kurtarmak icin harcamayalim" diyorsun.

Bu ustteki lafi gonul rahatligiyla telaffuz edebilecek biri icin de dusuncelerimi belirttim.
0
ardt
(26.12.20)
ardt - olayimin fasistlik ile uzaktan yakindan alakasi yok ki, fasistlik olgusu bambaska bir sey, yukaridaki arkadas acikladigi icin ekstradan tekrar aciklama yapmayacagim, demagoji yapilacak bir konu degil benimkisi, sadece ozgurluk noktasinda ozgur olma, kazandigim parayi kendim yonetme istegim var, ve bunu istemiyorum diye, toplum tarafindan, senin demin yaptigin gibi, yeterli para var ve bunu niye harcamiyoruz, bir cocugun olmesine goz mu yumacaksin, tepkisi yemis oluyorum, bu bir cocuk iki cocuk olayi degil.

ben gelecegi degistirme olayini sundan dolayi belirttim, gelecegi goruyor olsak, o cocuk dunyayi degistirecek cocuk olsa, harcama yaparsin. ama zaten kimin gelecegi degistirecegini bilme imkanimiz yok. iq su cocukken cok yuksek cikmis insanlar ileride toplumu degistirecek olaylar yapiyor diye bi garanti yok.

ama tabi ki, yetenekleri cok bariz olan kisilere, ozel imtiyazlar taninmali. ama bu imtiyazlarin icerisine, torpil karismamali. kendi cocugunu o imtiyazlarin icine sokacak insanlar olmamali.benim isteklerim gunumuz sartlarinda biraz imkansiza kacabiliyor, bundan dolayi cok yalin sekilde, parami istedigim sekilde kullanma ozgurlugune bagladim olayi.

benim param, ben secmeliyim, devlet veya hukumet, bize bu ozgurlugu getirmeli. umarim bu ozgurluge kavusuruz ileride.
0
🌸müptezel dostoyevski
(26.12.20)
j r r tolkien hayrani - bireysellik ve devlet konusunda durum su, devlet olmadigi zaman, yerine baska otoriye koyabiliriz ya da koymayabiliriz. koymadigimizi farzedelim. 5 milyon nufuslu bir ulkeyiz, dunyada diger ulkeler olmaya devam ederken, biz ulke olmaktan vazgecersek nasil bir sey ile karsi karsiya kalacagiz ? 1 gecede bu duzenin degisme imkani yok, sinirlari nasil koruyacagiz ? ornek veriyorum 5 milyon kisi her konuda fikir belirtme ozgurlugune sahip olalim

gunde milyonlarca karar vermemiz gereken sey olacak, 5 milyon kisi surekli olarak fikir belirtemez

ama bizim goruslerimize en yakin kisileri sectigimizde hukumet partileri oluyor.

buna devlet veya hukumet demeyelim.

ama fikirlerimize en yakin kisileri secmis oluyoruz.

sonucta bize en yakin kisiler, idareyi saglasin diye isbirligi yapiyoruz

dunyada tamamen ulkeler ve sinirlar kalkacak derseniz, bu noktada uyusabiliriz, sinirlara inanmiyorum, iyi veya kotuye inaniyorum.

keske tum toplumlar baris icinde yasasak

olay biraz karisiyor bu konuda.

isteklerim var, ama bu isteklerimin pratige donusmesi cok zor.

devlet ortadan kalkinca, direkt bireysel kalicaz diye bi durumda yok tabi.

ama sonucta adina devlet demesek bile bi mekanizma olusacak.

5 milyon nufuslu bir ulke, ulke olmaktan vazgecti, kabile sistemi diyecegim bir sisteme gecti diyelim, ahmet isimli sahis bos gordugu butun topraklara ev dikmeye kalkti, dunya benim dedi, topraklar hepimize ait dedi, herkes bos buldugu yeri sahiplensin dedi ornegin, ben sizin kabilenize de katilmiyorum dedi, otoritenizi tanimiyorum dedi, burada sinirlari nasil cizebiliriz ki ?

o zaman sen kendi uzerinde bir guc istiyorsun, durum oyle diyebilirsin, ama sanirim mutlak bir gucun olmasi gerekiyor duzen saglanmasi adina. bu mutlak gucun, seffaf, liyakata uygun, durust ve guvenilir olmasini istiyorum. lakin bir toplumu yonetmekte tamamen durust sekilde olamiyor, karisik biraz durum. basit gormuyorum acikcasi, biraz konu allanip budaklaniyor, konu konuyu aciyor.

su an ki sartlara gore istegime gelirsek, devlet duzenine karsi degilim, ama devlet bireyler icin var, ama bireylere ozgurluk tanimlamasi yapmali. devletin kisitlamalari maksimum duzeyde degil, toplumu ayakta tutacagi kadar olmali. radikallikten uzak olmali ve toplumun genel cikarlari icin calismali.

maksimum ozgurluk ve maksimum secim imkani tanimlamasi yapmali.
0
🌸müptezel dostoyevski
(26.12.20)
"that escalated quickly" diyorum ama @muptezel; devlet sosyal devlet olmak zorunda değil, ben sosyal devlet açısından konusuyorum.
Açıkçası su an Fransa gibi sosyal devletin üstlerinde olan bir yerde mutluyum, disten göz doktoruna hepsi karsilaniyor. Issiz kalirsam 3 yila kadar maas var, covid dönemi yüzde 100 maas karsilamasi yapildi vs.

Bunlari devlet yapmak zorunda değil ama sosyal devlet yapmak zorunda.

Siz temel liberal devlet diyorsunuz; evet devletin polis gibi temel güvenlik dışında hicbir şeyle ugrasmamasi lazım. Misal ev sahibi seni evden mi atacak? Kendi sorunun. Ama Fransa'da misal seni kışın evden atamaz.
Işveren istedigini isten atar. Fransa'da atamaz.
Devlet sagligi karsilamaz, hele 1 milyon euroluk ilaci. Fransa'da karsilar.
Devlet vergi az alir (ki Amerika'da vergiler az değil), Fransa'da daha fazla alir.

Ben sosyal devlet tarafından yasiyorum, siz liberal devletin metro yapmaya bile katilmadigi, vatandasi herhangi bir sekilde isverene karsi falan korumadigi sistem istiyorsunuz, saygı duyarim.
0
logisticsmanager
(26.12.20)
'Birisi gelsin benim sorunumu cozsun, gucunu gostersin baskalarini korkutsun. Ben ona itaat edeyim o da beni korusun'

durum boyle degil

tak diye 1 gecede tum dunyada devletleti yikmak mumkun degil.

kendi icinde bulundugumuz toplumdaki mevcut kosullari, kademe kademe iyilestirip, en mutlak dogruyu deneme yanilma yontemiyle bulmaliyiz.

ben ortaya tek basima cikip tum dunyada sinirlar kalksin, devlet kalmasin, mutlu mesut yasayalim diye ortaya cikip kosturmaya kalksam, bir anlami olmaz.

ama icinde bulundugum toplumda, kisa surede gerceklestirebilecegim, ozgurluk adina yeniliklere yogunlasirsam bunu gerceklestirme imkanim var yasadigim surecte. olaya bu sekilde odaklaniyorum. siz ise genel bir hedefiniz var, olmasini istiyorsunuz, ama o hedefi gerceklestirme ihtimalimiz yok gibi, sadece soylemde kalma durumu daha yuksek degil mi sizce? hayal gibi biraz
0
🌸müptezel dostoyevski
(26.12.20)
j r r tolkien hayran, soylediklerinizi bir yerden yakalayip ele almak gerekiyor, aklinizdaki fikirleri faaliyete donusturmek adina bir cabaniz var mi bilmiyorum, burada fikir paylasiyoruz, muhabbet amacli

benim size sorum su olur, fikir yurutmemi istemiyorsaniz

Benim düşünceme göre ise en başından devlet şeklindeki bir yapının olması yanlış.

bu cumleye karsilik sizden uzun uzun, ulkemiz veya genel dunya adina, devletlerin yikilis surecini ele almanizi rica eder, bunu dinlemek isterdim, bir planiniz var mi,dusundunuz mu buna yonelik daha once, kendim fikir yurutmek yerine, direkt size sorayim, ama bunu eksi duyuru uzerinden konusmak biraz zor olacaktir muhtemelen, sizin bu surec ile alakali aklinizdaki her detayi ogrenmek gerek, milyonlarca milyarlarca sorulacak soru olacak bu buyuk surec ile alakali
0
🌸müptezel dostoyevski
(26.12.20)
Yalniz zolgensma tedavisinden ron swanson gibi libertarian yapiya nereden gelinmis. Devlet yikilsin yerine avm yapilsin.m!

Bence bu konunun devlet olmalı mi diye konusulmasi lazim, iyice konudan uzaklasilmis.

Gecenlerde komedyen yannis pappasin bir şovu vardi; para kazanamazken allahim obama care super lütfen bana yardim edin derdim, simdi para kazanirken baskan kim mi olacak? En az vergi alan, istedigin politikayi yürüt yeterki benden az vergi al diyorum derdi.
Bu da oyle. Ben su an Fransa'da ortalama maas alan biri olarak sosyal devlet haklarindan memnunum ama yilda 100-150 bin euro kazanmam yeni vergi dilimlerine girecegimden allah belasini versin böyle sistemin diyecegim :)
0
logisticsmanager
(26.12.20)
logisticsmanager , biraz degisti konular, ama tabi benim nihai sorum basliktaki konu

Neyse, devletin ben bu tedaviyi karşılaşılamiyorum ölün banane demesi kadar saçma bir şey olamaz.


boyle demissiniz, bunu sosyal devlet anlayisini benimsemis ulkeler icin soyluyorsunuz sanirim, ama bu anlayisi devlet bize dikte ediyor.

lakin referanduma gidilse bi dostun dedigi gibi, ulkenin cogu fakir oldugu icin, bu anlayisi kabul edicek muhtemelen.

al sana yeni bi referandum konusu daha

bireylerin vergilerinin nereye gidecegini secme ozgurlugu olmali mi?

bu referandumu da medya nasil lansederse ona gore sonuc sekillenicek.

ama objektif lansedilirse, yine ayni kitle, vergilerinin nereye gittigini secmek isteyecektir.

ama bu referandum da herkese bu ozgurlugu tanirsak, sizin cocuklarinizi tedavi edecegimiz fonlarimiz azalicak diye lansedilirse, yine ayni halk bu ozgurlugu istemeyip devlet denilen olgunun iradesine birakicak, olaylar guc kimdeyse ona gore sekilleniyor, karisiklasiyor.
0
🌸müptezel dostoyevski
(26.12.20)
ardt +1000
0
eksimeksi
(26.12.20)
mevcut türkiye şartlarında bu konuda bir referanduma zaten gidilemez. çünkü halkın büyük kısmının geliri yine devlet harcamalarına dayanıyor. ya memur, ya memur ailesi, ya devlet yatırımlarında çalışıyor, ya devlet iştiraklerinde çalışıyor, ya da gelirinin büyük kısmı devletten gelen şirketlerde çalışıyor. bu sorunun sorulabilmesi için gerekli sağlıklı ortam, ancak devletin piyasadan mümkün olduğunca çekildiği, ekonomiyi özel iştiraklerin ağırlıklı olarak yürüttüğü, ve insanların da ödedikleri verginin farkında olduğu (brüt maaş alıp vergiyi kendi ödediği gibi) bir ortamda gerçekleşebilir.

atıyorum Imamoğlu istanbulu kazandı evet ama bu başarıda "tapu sorunu çözülmesi", "halk ekmek", "suya zam yapmama" gibi kamu yararının aksine gerçekleşen bir çok propagandanın büyük etkisi var. yapmasın demiyorum ama halkın oy verirkenki kriterlerleri "özgürlük" falan değil, "ekmek" olduğu sürece böyle bir karar verme sürecinden bahsedilemez bence. şimdi sen bu adama sorsan diyecek ki halk ekmekten 1 tiye ekmek alıyordum noldu şimdi alamayacak mıyım diyecek. halbuki biz seni daha düşük vergilerle uno ekmek yiyecek bir gelir seviyesine çıkaracağınız dediğinde buna yanaşmayacak, havadan para indirim ve yardım gelmesine alışmış çünkü.
0
roket adam
(26.12.20)
tartışmayı okumadım ama kendi düşüncem türkiye gibi bir ülkede hayır, karşılamamalı. milyonlarca doları iyileşip iyileşmemesi belli olmayacak tek bir kaynağa bağlamak yerine binlerce başka çocuğun hayat standartları yükseltilebilir.
0
anais
(26.12.20)
(10)

ofiste çalışırken vs evde çalışırken

aziz dostum jack
mesela,1- yemek alışkanlığınız değişti mi? sabah kahvaltı yapıyor musunuz artık?2- ofiste çalışırken normalde öğlen arasına çıkıp yemek yiyorsanız şimdi de aynı şekilde mi yapıyorsunuz?3- mesai saatlerinin bir önemi kaldı mı? önceden kaçta başlıyordu kaçta bitiyordu iş, şimdi düzeniniz nasıl?4- evde
mesela,

1- yemek alışkanlığınız değişti mi? sabah kahvaltı yapıyor musunuz artık?
2- ofiste çalışırken normalde öğlen arasına çıkıp yemek yiyorsanız şimdi de aynı şekilde mi yapıyorsunuz?
3- mesai saatlerinin bir önemi kaldı mı? önceden kaçta başlıyordu kaçta bitiyordu iş, şimdi düzeniniz nasıl?
4- evde çalışırken ara verip ekşi sözlük/youtube takılıyor musunuz?
0
aziz dostum jack
(22.12.20)
Hayır yapmıyordum yine yapmıyorum.
Yemeğe çok acil bir durum yoksa çıkardım şimdi yemeği ekran başında yemek zorunda kalıyorum.
Mesai saatleri esnedi diyebiliriz iyi taraflar da var kötü tarafları da. En azından mesai sonrası eve gitme çilesi bitti diye avunuyorum.
Evet yoksa kafayı yerim.
0
tuborg yesili
(22.12.20)
1- yapmıyordum, artık arada yapıyorum

2- öğlen dışarı çıkardım. Artık kahvaltı ve öğleni birleştiriyorum genelde. Olmazsa atıştırmalıklarla geçiştiriyorum

3- Önemi var hala. Ama sabahları daha geç başlıyorum artık, 10 gibi mesaimi başlatıyorum (9 normalde)

4- takılıyorum
0
kojonotsuki
(22.12.20)
1- zaten kahvaltı ediyordum simit peynir, şimdi güzel sofra kuruyorum
2- öğle yemeği yemiyorum, arada çok acıkırsam ufak bi tost yapıyorum
3- işimin mesaisi hep değişkendi, hala değişken. ama trafik, yol derdim olmadığı için yürüyüş, spor vs yapacak çok vakit kalıyor.
4- tabii ki takılıyorum. insan makina değil ki kesintisiz sürekli üretken olmak imkansız.
0
roket adam
(22.12.20)
1-Aynı. İşte de kahvaltı yapıyorduk, değişmedi.
2-Aynı. Öğle arası vaktinde işi bırakıyorum başka şeylerle uğraşıyorum. Yemek yemiyorum.
3-Kalmadı. Genellikle hep pc başındayım. Akşam da çalışıyorum, gece de, sabaha karşı da.
4-Evet. Hatta takip ediliyorsa sıctık. İş yerinin VPN'i falan açık çünkü. Neyse şimdiye kadar bir şey olmadıysa devam :)
0
ananiyimioguz
(22.12.20)
1- yapmıyordum yine yapmıyorum
2- ofiste çalışırken yemek ve kahveye 1,5 saatmiz gidiyordu. evdeyken aynı şekilde yapmıyorum bilgisayar başında geçiştiriyorum
3- öncedne bilgisayarı ofiste bırakabiliyordum. şimdi tatsız şekilde esnedi
4- çokça. ama işte de yapardım youtube olmasa da. şimdi de video vs izlemiyorum ama arada başka sitelere bakıyorum
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(22.12.20)
1- kahvaltı yapardım artık yapmıyorum
2- evet, skype da kendimi away e alıyorum bir saat boyunca asla telefon mail açmam. Toplantı falan koyuyorlar öğle arasına, yemek saatim diyip kaçıyorum valla.
3- 5ten sonra kimseye cevap vermiyorum. Ben zaten tek başıma çalışıyorum. Bana şunu yap bunu yap diye pek iş vermiyorlar her şeyimi kendim ayarlıyorum. Her zaman mesai yaparım ama kimseye cevap vermem. Bir kaç kişi haftasonu akşam 10da arıyordu, biraz sert bir şekilde uyardım bir daha aramadılar. Bunun tek istisnası yurtdışından gelen işler. Yurtdışında bir toplantı oluyor bana göre gece 2, e katılıyorum mecburen.
4- genelde takılmam, dikkatim dağılıyor elimdeki işi hemen bitirmezsem fenalık geçiriyorum çünkü sırada çok şey var.
0
jazzabel
(23.12.20)
1-önceden kahvaltım 2 adet poğaçaydı şimdi şahane anne kahvaltısı
2-şirkette 12-1 arası yemek saatiydi mutlaka yemeğe çıkardım, şimdi kahvaltı öğle yemeği birleşti gibi. 9-12 arası herhangi bir zamanda kahvaltı yapıyorum.
3-mesai önemli evet, ama duruma göre esneyebiliyor, çok yoğun olduğum zamanlar sabah 8:00-gece 24:00 çalıştığım da oldu, ama önemli bir iş/toplantı yoksa bazen 10:00 gibi uyandığım, akşam 16:00 gibi bilgisayarı kapattığım oluyor. normalde mesai 9:00-18:00
4-İş yoğunluğuna bağlı olarak nefes almadan çalıştığım, tuvalete bile gidemeden aralıksız 5 saat toplantı yaptığım oluyor. Bazen de hiç iş olmuyor sabahtan akşama kadar netflixte dizi seyrediyorum
0
zikardo
(23.12.20)
1- yapmazdım, artık yapıyorum.
2- öğle yemeği vardı, artık yok.
3- kaldı, daha az çalışıyorum genel olarak.
4- evet. ofiste de yapardım gerçi.
0
plutongezegendegilmi
(23.12.20)
1- evet degisti. ofiste en son sadece oglen yemegi yiyordum, evde de aksam yemegi. simdi evde gec kahvalti, sonra aksam yemegi. cok da degismemis aslinda. :)
2- bilgisayar basinda kahvalti ediyorum su an mesela. eksi sozluk, duyuru, twitter falan.
3- 8:30 - 17:30 genelde, biraz esneyebiliyor hem lehime hem aleyhime.
4- cok yogun olmadikca uzun uzun takiliyorum. yogunken cok az miktarda yine bakiyorum.
0
lemmiwinks
(23.12.20)
Ofiste öğünler arasında atıştırıyorum. Evdeysem akşam yemeğini 17.00 gibi yediğim için aralarda bir şey yemiyorum.
Öğün atlamıyorum iki durumda da.
Mesai saatim aynı. Evdeysem arada kestiriyorum, dizi izliyorum. Evet, keyfim yerinde.
0
auroraaurora
(23.12.20)
(3)

tanınan holding şirketleri kısa çalışma ödeneğinden yararlandı mı

condom kurşunu
var mı bildiğiniz, dışardan çok iyi bir firma gibi görünüyor, bir grubun iştiraki ama kçö'ye başvurmuş.
var mı bildiğiniz, dışardan çok iyi bir firma gibi görünüyor, bir grubun iştiraki ama kçö'ye başvurmuş.
0
condom kurşunu
(21.12.20)
ilk olarak tanınan holding nedir?

İlk aramada bulduğum şirketler ise, Borsa İstanbul'da işlem gören; THY, Pegasus, Bosch Fren Sistemler, Anadolu Isuzu vb... daha uzar gider.

www.dunya.com
0
cursor
(21.12.20)
kçö'yü büyük şirketlere verdiler zaten hep. berberler falan taş yedi aylarca.
0
argent dawn
(21.12.20)
Çok var. İsimlerini vermeyeceğim ama türkiyenin pek çok büyük firması kçöden ya yararlandı ya da yararlanmaya devam ediyor.
0
kojonotsuki
(21.12.20)
(5)

ufuk açan köşe yazarları

denizzz
var mı gündemin dışında ilginç konularda yazan, ya da gündemle alakalı olarak bilmediğiniz kaynaklardan/tartışmalardan haberdar olmanızı sağlayan köşe yazarları?siyasi görüşü önemli değil, örneğin ben ergin yıldızoğlu'nun yazılarından da yıldıray oğur'dan da çok şey öğreniyorum. ayrıca yabancı yazar
var mı gündemin dışında ilginç konularda yazan, ya da gündemle alakalı olarak bilmediğiniz kaynaklardan/tartışmalardan haberdar olmanızı sağlayan köşe yazarları?

siyasi görüşü önemli değil, örneğin ben ergin yıldızoğlu'nun yazılarından da yıldıray oğur'dan da çok şey öğreniyorum.

ayrıca yabancı yazarlar da önerebilirsiniz elbette.
0
denizzz
(20.12.20)
dünyada twitterda sözüne en güvenilir türk
twitter.com
ny times kendisi hakkında haber bile yapmıştı
www.nytimes.com
kendisinin ted talks konuşmaları da inanılmaz iyidir, youtube da birkaç başka konuşması da var, resmen izledikten sonra ufkunun açıldığını hissettiriyor insana.
0
rentts
(20.12.20)
Gündeme dair yazan murat yetkin geliyor aklıma.
0
IncredibleMau
(20.12.20)
gündeme dair en çok takip ettiğim: fatih yaşlı twitter.com

ozan gündoğdu, yalçın karatepe, mustafa hoş takip edebilirsin.
0
tabudeviren
(20.12.20)
Cemal tunçdemir, mükemmel bir adam. Amerikanın sesinde ve t24’de yazıyor.

Köşe yazarı değil ama arada t24’de yazar: sami selçuk.

Kararda taha akyol takip edilebilir.
0
kojonotsuki
(20.12.20)
@rentts +1

twitterda : mmkubilay (ekonomi), kamerknc (dış politika) (yazar değil, güncel bilgi akışı), orko_8 ve edamdefense (savunma sanayii, strateji)

ekşi'den anglachelm, immanuel'in podcastleri (fularsız entellik)

yalın alpay videoları (flu tv vb.)
0
qaram
(20.12.20)
(3)

internet

jel
Bol internetten film ve Netflix izlenen bir evde, anadolu yakasında hangi internet firmasının internet paketleri uygun nasıl bir hız yeterli olur. Aile 3 kişilik. Tavsiye edeceğiniz bir firma ve paket var mı? Teşekkürler
Bol internetten film ve Netflix izlenen bir evde, anadolu yakasında hangi internet firmasının internet paketleri uygun nasıl bir hız yeterli olur. Aile 3 kişilik. Tavsiye edeceğiniz bir firma ve paket var mı? Teşekkürler
0
jel
(19.12.20)
Bol bol film izleniyorsa limitsiz alın. İnternet firmaları bölgeden bölgeye değişiyor. En mantıklısı komşulara kullandıkları internetten memnun olup olmadıklarını sormak.
0
kojonotsuki
(19.12.20)
superonline fiber. 80 liraya 30mbit hız. sınırsız. ataşehirdeyim, kopma sorunu vs yaşamıyorum.
0
nasil olacak bazi seyler
(19.12.20)
ya fiberli bir şey alınacak ya da kablonetin paketlerinden. kablonet'in modemlerinin wifi gücü çok kötü onu alırken access point de almak gerek aklınızda olsun
0
argent dawn
(19.12.20)
(5)

erkek için doğru düzgün sabahlık/robdöşambr / the big abng theory sheldon

megalomaniac
nerede bulabilirim? Marka tavsiyesi verirseniz o da olur. Kadınlar için ne kadar zenginse erkekler için o kadar kısır bu kategori sanırım... Aslında aklımdaki şey The Big Bang Theory'deki Sheldon'ın kareli pazen kumaştan pijama takımı ve uzun sabahlığı <3
nerede bulabilirim? Marka tavsiyesi verirseniz o da olur.
Kadınlar için ne kadar zenginse erkekler için o kadar kısır bu kategori sanırım...
Aslında aklımdaki şey The Big Bang Theory'deki Sheldon'ın kareli pazen kumaştan pijama takımı ve uzun sabahlığı <3
0
megalomaniac
(17.12.20)
frostpunk
(17.12.20)
aradığın şeyler burada
www.marksandspencer.com.tr
0
Jux
(17.12.20)
high hopes of the sozluk
(17.12.20)
İntimissi
0
kojonotsuki
(17.12.20)
naksidil
(17.12.20)
(9)

Oto Yıkama Fiyat

hayaletimsi
A) Arabanızı iç-dış ne kadara yıkatıyorsunuz?B) Yıkayan kişiye ne kadar tip bırakıyorsunuz?C) Şehir?Teşekürler.a)35 TL B)5-11 TL C)Ankara benim yaptıklarım.
A) Arabanızı iç-dış ne kadara yıkatıyorsunuz?
B) Yıkayan kişiye ne kadar tip bırakıyorsunuz?
C) Şehir?

Teşekürler.

a)35 TL B)5-11 TL C)Ankara benim yaptıklarım.
0
hayaletimsi
(17.12.20)
A. 30 tl
B. Bırakmak mı gerekiyordu ya o zaman çok ayıp ediyorum
C. İzmir
0
pati
(17.12.20)
Istanbul

20-50 arası değişiyor. Tip bırakma işinin üst sınırı yok.

20’ye 3-5, 50’ye 5-10 civarı performansa göre.
0
pass
(17.12.20)
a- 30
b- 0
c- ankara
0
trajikomix
(17.12.20)
a - 40

b - 10

c - istanbul
0
since1907
(17.12.20)
50 - sonax
5 - bahşiş
İzmir.

Müsaitsem kendim yıkarım ama yapcak başka işim yoksa
0
garavel
(17.12.20)
Ankara: 30-35, 5 bahşiş

İstanbul: 50, 5 bahşiş
0
kojonotsuki
(17.12.20)
30
10
Ankara
0
malheiros
(17.12.20)
25
5
ankara
0
sizofren06
(17.12.20)
Pandemi basladigindan beri sonax sampuanla kendim yikiyorum, uzerine cila falan atiyorum cok guzel spor oluyor :) Bu arada sampuan cook onemli, benzinliktekilerin kostigi cok fazla oluyor kopurmesi icin, asindirici yani.

Oncesinde 30 yikama, 5-10 arasi bahsis birakiyordum.
0
msb
(17.12.20)
(11)

22 yaşındayım boyum 1.68. 1.75'e falan çıkaramaz mıyım bu yaştan sonra

namidigerkokuc
Çok mu imkansız
Çok mu imkansız
0
namidigerkokuc
(17.12.20)
spor ve egzersiz ile duruşunuzu falan da düzelterek biraz sonuç elde edersiniz de 7 cm zor artık.
0
hadsafhada
(17.12.20)
büyüme yaklaşık 18 ile 21 yaş arası durur. Bu vakitten sonra hiçbir boy uzatma yöntemi sizin boyunuzu uzatamaz.
www.fitekran.com
0
ankarakecisi
(17.12.20)
Zannetmiyorum. Bu durumlarda uzama ihtimaliniz var mı diye el bileği tomografisi istiyor doktorlar. Bir çektirin, belki ihtimal vardır.

Sporla postür düzeltme +1. özellikle pilates
0
kojonotsuki
(17.12.20)
Maalesef. Olur diyenlere de para kaptırma sakın.
0
arnold schwarzeneger
(17.12.20)
22'den sonra uzayan görmedim.
0
battal gemalmaz
(17.12.20)
18-19 sondu
0
avatar is back
(17.12.20)
22 yaşından sonra 7 santim tabi ki imkansız
0
turkce konusan uzayli
(17.12.20)
bacak ameliyatı ile mumkun
0
xrated
(17.12.20)
hadsafhada +1

:D pilatesle 2-3 cm; bir de 1.68 kötü bir boy değil ya kadın için.
0
lcha
(17.12.20)
Duruş kısmına katılıyorum, görünüş açısından faydası oluyor. Ayrıca yeni çıkan spor ayakkabıların tabanları yüksek, uzun gösteriyor, çok kafanıza takacağınız bir sorun değil.
0
kaset
(17.12.20)
Bilinçaltı yöntemleri ile uzayanlar olabiliyor. İmkansız diye birşey yoktur.
0
mobydick
(17.12.20)
(1)

Armada saat?

neverlose
https://www.armadasaat.com/emporio-armani-ar1979-erkek-kol-saati-113Saatvesaatin 3500 liraya sattığı bu saati nasıl bu paraya satıyorlar? Sahte desem çok pahalı değil mi sahte olması için. Ne dersiniz site güvenilir mi
www.armadasaat.com
Saatvesaatin 3500 liraya sattığı bu saati nasıl bu paraya satıyorlar? Sahte desem çok pahalı değil mi sahte olması için. Ne dersiniz site güvenilir mi
0
neverlose
(16.12.20)
Yorumlar direkt kendini ele veriyor:)

"GÖNÜL RAHATLIĞIYLA ALIŞVERİŞ YAPABİLİRSİNİZ. ALDINTAN 1 GÜN SONRA ELİME GEÇTİ. TEŞEKKÜRLER"

"OĞLUMA ALDIM HEDİYE OLARAK %100 ORJİNAL ÜRÜN.."
0
kojonotsuki
(16.12.20)
(1)

BM Mülakatlarına Çalışma

jacque
Birleşmiş Milletler’e bağlı uluslararası bir kurumun mülakatı için nasıl çalışmak gerekir? Ne tip sorular gelebilir? İngilizcem iyi ama iki yıldır birebir konuşmuyorum. Bir hafta gibi kısa bir sürede bunu geliştirmek için yapabileceğim bir şey var mıdır?
Birleşmiş Milletler’e bağlı uluslararası bir kurumun mülakatı için nasıl çalışmak gerekir? Ne tip sorular gelebilir? İngilizcem iyi ama iki yıldır birebir konuşmuyorum. Bir hafta gibi kısa bir sürede bunu geliştirmek için yapabileceğim bir şey var mıdır?
0
jacque
(15.12.20)
Hangi kurum, unhcr tarzı bir yer mi? Spesifik bilgi verirseniz belki yardımcı olabilirim.
0
kojonotsuki
(15.12.20)
(11)

oyun tavsiyesi

nasil olacak bazi seyler
homeoffice düzende mesai saatimiz 5e çekildi, haliyle boş vakit çok bu ara. age of empires tarzında çok zorlamayacak strateji oyunu ne tavsiye edersiniz? online / offline fark etmez. netflix sıktı artık.
homeoffice düzende mesai saatimiz 5e çekildi, haliyle boş vakit çok bu ara.
age of empires tarzında çok zorlamayacak strateji oyunu ne tavsiye edersiniz? online / offline fark etmez. netflix sıktı artık.
0
nasil olacak bazi seyler
(15.12.20)
(bkz: m2tw)
0
duygusal pehlivan
(15.12.20)
Civilaziton V. Biraz zorlar :)
0
the coon
(15.12.20)
medievalı çok sevmiştim de 2ye ısınamamıştım. tekrar şans verilebilir sanırım.
0
🌸nasil olacak bazi seyler
(15.12.20)
civ5 sevemedim ya.
0
🌸nasil olacak bazi seyler
(15.12.20)
Europa Universalis 4, iyi oyunlar
0
kojonotsuki
(15.12.20)
this war of mine kesinlikle.
0
false pretension
(15.12.20)
Yeni çıkan Iron Harvest var. Üstelik Türkçe dil desteği de var.

store.steampowered.com
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(15.12.20)
Tropico 5
0
duster
(15.12.20)
Company of Heroes
0
heritage
(15.12.20)
rise of nations. Steam'de var. Microsoft'un zaten.
Age of empires'ın modern zamanları da kapsayan hali.
0
anten
(15.12.20)
stratejiyi boşver hades diye bi oyun var ona gömül benim en büyük hobim bu aralar.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(15.12.20)
(3)

Macbook pro 13” kılıf, usb, mouse, klavye örtüsü, çanta önerileri??

but that was just a dream
Merhaba,13” pro için İngilizce klavye örtüsü, mouse, kılıf ve çanta önerilerine ihtiyacım var. Ek olarak normal usbleri kullanabilmem için bir aparat almak istiyorum. Kullanıp memnun kaldığınız önerlerinizi bekliyorum.Teşekkür ederim
Merhaba,

13” pro için İngilizce klavye örtüsü, mouse, kılıf ve çanta önerilerine ihtiyacım var. Ek olarak normal usbleri kullanabilmem için bir aparat almak istiyorum. Kullanıp memnun kaldığınız önerlerinizi bekliyorum.

Teşekkür ederim
0
but that was just a dream
(14.12.20)
klavye örtüsü --> kullanmıyorum, ekranda iz yapıyor.
mouse --> evde apple magic trackpad kullanıyorum, dışarıdaysam logitech m195
kılıf ve çanta --> ozpack marka kahverengi laptop kılıfı kullanıyorum.
usb için aparat --> apple'ın kendi aparatlarını kullanıyorum (usb c to usb, bir de multiport adaptörleri). farklı markaların çakma adaptörlerini denedim ancak rastgele zamanlarda problem çıkardılar, uğraşmadım gittim apple aldım.
0
roket adam
(14.12.20)
Kılıf ve çanta: thule

Usb için aparat: çok para vermeye gerek yok, hepsiburadada 15-20 liralık aparatlar iş görür. Eğer all in one bakıyorsanız (ethernet, hdmi, sd okuyucu vs) kingstonın 300-400 bandında bir ürünü var, ona bakabilirsiniz.
0
kojonotsuki
(14.12.20)
kılıf için logitech ve thule, çanta için doğrudan thule.
klavye örtüsü iz yapıyor.
mouse kullanmayın derim, apple'ın touchpad'i çok işlevsel.
usb aparatları için de ya apple'dan alın, ya da adam gibi markalardan alın.
0
co2s2
(14.12.20)
(11)

Yıllık izin çok az değil mi?

birmilyonunvarmi
İlk sene hiç izin verilmiyor. İkinci sene ve sonrasındaki 4-5 yıl için sadece yıllık 14 gün. Bence bu ciddi şekilde saçmalık. Araştırdığıma göre Polonya, İspanya ve İngilterede 36 gün, Finlandiya, rusya ve Fransa 40, Brezilya 41, Danimarka 34, ABD 25, Almanya 30, kıytırık çin bile çalışanına 21 gün
İlk sene hiç izin verilmiyor. İkinci sene ve sonrasındaki 4-5 yıl için sadece yıllık 14 gün. Bence bu ciddi şekilde saçmalık. Araştırdığıma göre Polonya, İspanya ve İngilterede 36 gün, Finlandiya, rusya ve Fransa 40, Brezilya 41, Danimarka 34, ABD 25, Almanya 30, kıytırık çin bile çalışanına 21 gün izin hakkı veriyormuş. Bizdeki resmen kölelik sistemi
0
birmilyonunvarmi
(14.12.20)
Avrupa evet baya iyi ama ABD'de ücretli izin mi veriliyor, emin misin? 25 gün tatile gitme hakkı verip maaşından düşüyor olabilirler. Çünkü Michael Moore bi belgeselinde İtalya'daki izin olayına çok şaşırıp, hem tatil yapıyorsunuz bi de çalışmadığınız güne maaş mı alıyorsunuz diyordu :D

"The United States is the only advanced economy that does not federally mandate any paid vacation days or holidays. About one in four workers in the U.S. don't get any paid vacation time or holidays at all. "

zorunlu değilmiş, belki iyi şirketler veriyordur ama vermeme hakları da var bak.
0
nhk ni youkosu
(14.12.20)
Arastirdiginiz rakamlarda bir sikinti var sanirim. Resmi tatilleri dahil edip mi baktiniz? cunku fransada 25-30 gun (haftada 5 gun calisiliyosa 25, 6 gun calisiliyosa 30) 40 degil. Almanyada ise 24 is gunuymus.

Baktiginiz gun sayilarinda resmi tatiller de var sanirim, trde de resmi tatil ekleyince bi seylere ulasiliyo (milli bayramlar + 7 gun kurban ve ramazan bayrami, 11 gun yapiyo arada bayram unutmadiysam) ha ilk yil izin olmamasi assssiri mantiksiz ve isverenlerin izin kullandirtmamak icin takla atmalari cok igrenc, orasi ayri. Ya da zar zor izin kullanmana izin verip o arada bile calismani, maillere cevap vermeni vs beklemeleri mide bulandirici.
0
kuehles blondes
(14.12.20)
rakamlar en azindan amerika icin yanlis.

en.wikipedia.org

www.huffpost.com
0
hot potato
(14.12.20)
Almanya'da calisan arkadaslara bakiyorum harbiden deli gibi tatil yapiyorlar, 20 gunle basladilar 5 sene icinde 30 gune falan cikti, inanilmaz harbiden.

Kanada'da 10 is gunu ile basliyorsun, sonra ortalama her 5 senede bir 5 gun artar, emekli olmaya yakin 30 gunu bulursun ama her sektorde degil tabii.

Turkiye'de resmi tatil cok fazla, bunu da hesaba katmak lazim..
0
cooperr
(14.12.20)
turkiye tam bir yamyam bu konuda, bir de is degistirince tekrar 1 sene izin kullanmama konusu var ki apayri sacmalik. resmi tatil fazla olsa ne olur; bak bakalim christmas zamani 18 araliktan sonra 1 hafta kimseyi bulabiliyor musun almnanyada.
0
bay b
(14.12.20)
@bay b kardes almanya'nin tatil konusunda comert oldugunu zaten soyledik.
christmas haftasi pek kimse calismaz hristiyanlarin bol oldugu ulkelerde, dogru. Ama butun hafta resmi tatil gibi bir durum yok, calismayacaksan ya kendi tatilini kullanacaksin ya da parasiz izin alacaksin. Oyle 2 gunluk bayram tatilini haftasonu ile birlestirdik 9 gune cikti durumu yok, bunun pazarligi bile yapilmaz.

bir de mesela kuzey amerika'da tatilini kazanman lazim. yeni ise girdiysen sifirlaniyor, ilk tatiline cikmak icin 1 sene beklemen lazim. Obur turlu sirkete borclu oluyorsun. Her ay tatil saatlerini kazana kazana ilerliyorsun yani..
0
cooperr
(14.12.20)
Çalışma süreleri anlamında da kölelik sisteminde yaşıyoruz. İş dünyasının her kesiminde insanca çalışma sürelerinin çok uzağında uygulamalar var bizde. Avrupa'da öyle değil mesela.
0
1bir1bir1
(14.12.20)
Çok az. Avrupa'da "yoğun" sayılabilecek bir şirkette çalışıyorum, resmi bir tatil günü sayımız yok ama herkes en az 30 gün izin yapıyor. Geçen sene 40 gün tatil yaptım, sonra oturup vicdan azabı çektim "ayıp mı ediyorum" diye, resmen psikolojim bozulmuş.

Bi de TR'de yasal olarak düşük olması bir yana, şirketler de vizyonsuz. Yani ilk sene yıllık izin olmaması direkt terbiyesizlik. Şirket "kanun zorunlu tutmuyor ama ben veriyorum kardeşim, çalışanlarımın akıl sağlığı için gerekli bu" diyebilir, ama demiyor. Ondan sonra niye şirketlerimiz verimsiz.
0
plutongezegendegilmi
(14.12.20)
diğer ülkeleri bilmem almanya'dan bana gelen sözleşme de 30 iş günü diyor. TR'de zaten felaket. sadece kamu da izin süresi uygun.
0
helenart
(14.12.20)
Evet yıllık izin süreleri düşük ama bunlar ulusal bayram ve genel tatil günleri ile hafta tatili dikkate alınmaksızın hesaplanan sayılar. 2021 yılı için baktım 13-14 gün ulusal bayram ve genel tatil var 2021’de, ki bunlar herhangi bir birleştirme olmaksızın ki sayılar. Bazen dini bayramlarda tatil 10 güne kadar uzayabiliyor.

Bu durum hep işverenlerin suçu olarak duruyor ama işçilere daha fazla hak verilmemesinin önündeki engel bence hem işçilerin hem de işverenlerin kötü niyetli uygulamaları. Bunun üzerine iş yargısı o kadar proaktif ki işçi lehine koruma ilkesinde, kasa sayımında zimmetine 15k para geçiren işçi açtığı davayı kazanabiliyor, üzerine işverenden tazminat alabiliyor. Hakkı olan işçi tabii ki davasını açacak ama davaların bir kısmı işverenden tazminat koparmaya dönüşmüş durumda. Ve 1-2 yıl bekleyen işçi gerçekten de koparıyor tazminatı dava sonucunda.
0
kojonotsuki
(14.12.20)
bir yandan az. haklısınız ama öte yandan da bu izni bile düzgün kullanan kişi var? kullandıran kaç firma var?

kaldı ki, izin alıp en fazla "köye" gidebiliyor çoğu insan. adam gibi tatil yapan kaç kişi var?

ben bir yönetici olarak, çalışanların yazları bayramlar vs hariç en az iki hafta (yani pazartesi-cuma) tatil yapmasını istiyorum. hatta evde oturmamalarını öneriyorum.
0
co2s2
(14.12.20)
(2)

Netflix'te film öneriniz olur mu?

etna
başım ağrıyor biraz, bana şu anı unuttaracak yağ gibi akan bir film?
başım ağrıyor biraz, bana şu anı unuttaracak yağ gibi akan bir film?
0
etna
(12.12.20)
primal fear, green book

primal fear'dan sonra da bu şarkı: cancao do mar. filmin olayı gibi bir şey bu şarkı.
0
kojonotsuki
(12.12.20)
green book +1
0
kanlakarisikyagmur
(13.12.20)
(5)

Bordroda şu kalemler gösterilir mi?

burdasorularibensorarim
Fazla mesai, ubgt, kullanılmayan yıllık izin günlerine ilişkin ücret, yemek (ücret olarak verilmiyor işyerinde yeniyor), servis...bunlar bordroda ayrı bir kalem olarak gösterilir mi?
Fazla mesai, ubgt, kullanılmayan yıllık izin günlerine ilişkin ücret, yemek (ücret olarak verilmiyor işyerinde yeniyor), servis...bunlar bordroda ayrı bir kalem olarak gösterilir mi?
0
burdasorularibensorarim
(09.12.20)
Yemek servis gibi ek menfaatlerden emin değilim ama diğerleri gösterilir
0
kojonotsuki
(09.12.20)
Fazla mesai gösterilir.
ubgt nedir?
kullanılmayan yıllık izin günlerine ilişkin ücret gösterilir.
yemek gösterilmez.
servis gösterilmez.
0
himmet dayi
(09.12.20)
çıkış bordrosuysa kullanılmayan izin günlrinin karşılığı yazar, çalışma devam ediyorsa yıllık izin ile ilgili bir kalem olmaz.

yemek ve yol tesiste veriliyorsa prime esas kazanç değillerdir, bu sebeple yazmaz.

fazla mesai her zaman yazar. (yazması gerekir) çünkü o fazla mesainin karşılığının ödendiğini kanıtlamak işverenin sorumluluğunda. fakat ücret 5000 tl den fazlaysa sözleşmelerde fazla mesai ücreti aylık ücrete dahildir diye bir madde varsa o zaman yazmayabilir. ama bu çook fazla detay bi bilgi.
0
benaslinda
(09.12.20)
- fazla mesai gösterilir.
- ulusal bayram ve genel tatil ücreti gösterilir.
- kullanılmayan yıllık izin ücreti aylık bordronuzda gösterilmez, işten ayrılırken hazırlanan son ay bordronuzda gösterilir.
- yemek işyerinde yeniyorsa gösterilmez. nakit veya sodexo vs gibi veriliyorsa gösterilir.
- yol parası nakit veriliyorsa gösterilir, servis kullandırılıyorsa gösterilmez.
0
kibritsuyu
(09.12.20)
fazla mesai, ubgt, izin günü parası : bunlar personele verilen, "bu parayla ne yapıyorsan yap, hayrını gör" denen paralar. bunlar bordroda. bu kesin.

servis ya da işyerinde yenen yemek ise gider olarak yazılır. bordro ile alakası yoktur. eğer servis ya da yemek işyeri tarafından sağlanmıyor olsaydı durum farklı olurdu. yemek kartı ya da yol yardımı gibi ücretler, belli bir limite kadar bordroda belirtiliyor ama ücret olarak sayılmıyor
0
co2s2
(09.12.20)
(5)

Hafıza problemi

kondansator
Çalıştığım şirket de çok net bir sistem yok, kara düzen ezbere gidiyorlar. Herkes stoğunu, sipariş miktarını ezbere biliyor. Bu rakamları bilgisayara girip oradan da okumuyorlar. Full ezberden. Ben hiçbir şekilde bunu yapamıyorum. Dün konuştuğumuz konu için notlarıma bakma ihtiyacı duyuyorum, olayla
Çalıştığım şirket de çok net bir sistem yok, kara düzen ezbere gidiyorlar. Herkes stoğunu, sipariş miktarını ezbere biliyor. Bu rakamları bilgisayara girip oradan da okumuyorlar. Full ezberden. Ben hiçbir şekilde bunu yapamıyorum. Dün konuştuğumuz konu için notlarıma bakma ihtiyacı duyuyorum, olayları loglamayı tercih ediyorum: Sizde nasıl durum? Bu konuda kendimi nasıl geçiştirebilirim acaba
0
kondansator
(07.12.20)
işyerinde yeni isen normal ama yatıp kalkıp bu işleri takip edince hepsi hafızanda yer ediyor. ben yaklaşık 60-70 ithalatçı firma ile çalışıyorum ve çoğu faturanın tutarını ezbere söyleyebiliyorum. ki bunları ezberlemek için özel bir çaba sarfetmiyorum. düzenli takip etmekten kaynaklanıyor sanırım. bazen beynin çalışma şeklne hayran olmamak elde değil.
0
lazpalle
(07.12.20)
Sizin yaptığınız normal. Sadece Normal değil Çok doğru.
Ömrünü üretime vermiş . 70 yaşında mühendis adam Hala her olayın notunu tutar.
Her gün üretimden yazılı rapor ister. Hep yazılı veriyi kontrol eder.
Bu adam unutkan değil. Mantıklı.

Ama bizim ülkede Patron ezberden iş ister. Soru sorar dur bakayım dersen kızar.
Bırakın ERP'yi doğru düzgün üretim takibi yok.
0
ycaycayca
(07.12.20)
Evet yeniysen normal bu. Zaman içerisinde aklına oturuyor. Ama bence de not tutmak en doğrusu. Bİ kere şaşarsan sıkıntı yaşarsın.
0
roket adam
(07.12.20)
Not tutmak en doğrusu. Her şeyin düzenli kaydını tutmak riskleri minimuma çeker
0
kojonotsuki
(07.12.20)
kağıda (veya excele neyse artık) yazdığın şeyi kontrol edebilirim ama aklındaki sayıyı kontrol etmem mümkün değil. yazmak iyidir.
0
reavelyn
(07.12.20)
(6)

Arkadaslarla oynamak icin oyun tavsiyesi

carpenic
Selam ahali bizim wpde bir grubumuz var arada discordda takiliyoruz bu aksam oyun oynayak dedik mobil uzerinden hem sohbet mubabbet olsun diye ama aklimiza cok mobil oyun gelmedi varmidir fikriniz? Among us tarzi olur gartic tarzi olurEz
Selam ahali bizim wpde bir grubumuz var arada discordda takiliyoruz bu aksam oyun oynayak dedik mobil uzerinden hem sohbet mubabbet olsun diye ama aklimiza cok mobil oyun gelmedi varmidir fikriniz? Among us tarzi olur gartic tarzi olur
Ez
0
carpenic
(05.12.20)
Biz pubg mobil oynuyoruz
0
sta
(05.12.20)
Biz de cok kadin var ya pubg oynamiyorlar
0
🌸carpenic
(05.12.20)
Catan oynayın, steamde var
0
kojonotsuki
(05.12.20)
Ben de kadınım ama deli gibi oynuyorum :) önyargılı olmayın belki severler.
0
sta
(05.12.20)
Yok yav onyargi degil ben teklif ettim pek ilgilenmediler :)
0
🌸carpenic
(05.12.20)
late viper
(05.12.20)
(4)

keyifli ve bilgilendirici video ve podcast önerileri

Phoebe
böyle arka planda anlatsın ben de işlerimi yaparken dinleyeyim istiyorum. geçen hafta şahane kısa film önerileri gelmişti. bu hafta da bana keyifli ve bilgilendirici video ve podcastler önerseniz ne şahane olur :).ilgi alanı özellikle belirtmiyorum, farklı öneriler belki farklı alanlara da ilgi duym
böyle arka planda anlatsın ben de işlerimi yaparken dinleyeyim istiyorum. geçen hafta şahane kısa film önerileri gelmişti. bu hafta da bana keyifli ve bilgilendirici video ve podcastler önerseniz ne şahane olur :).

ilgi alanı özellikle belirtmiyorum, farklı öneriler belki farklı alanlara da ilgi duymamı sağlar ne güzel.
0
Phoebe
(05.12.20)
Onbironsekiz
Kendimiz için yapıyoruz
Yakın ilişkiler
Günün güncelin edebiyatı
Hayat için akademi
Olumlu dünya
Vulva
Mental klitoris
Özgür mumcu ve eray özerle yeni haller
Deniz göktaş'a ayıracak vaktim yok

Podcast ler
0
freebird5406_2
(05.12.20)
Bbc the inquiry
Hardtalk
Conflict zone
Brüksel kargası
Eu confidential
Witness history
0
kojonotsuki
(05.12.20)
Flu Tv
NeyseNe

İkisi de Youtube.
0
anatomik
(05.12.20)
timur podcast - timurpodcast.com
0
unalub
(05.12.20)
(8)

Rusyadan ne istenir?

Unde bach canim
Çok pahalı olmayan hediyelik bir şey.Not: içki içmiyorum.Gelecekler listesinde havyar var sadece şu an. Bir de şundan ( https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcRxE4iO8xlI2zpXo6wokitdmK_6IRgJryzk3nQtWvDG1Y8GTbuMIuZXZTw&s=10 ) isteyecektim ama kullanmam diye istemedim. Başka ne isteyeyim
Çok pahalı olmayan hediyelik bir şey.
Not: içki içmiyorum.

Gelecekler listesinde havyar var sadece şu an. Bir de şundan ( encrypted-tbn0.gstatic.com ) isteyecektim ama kullanmam diye istemedim. Başka ne isteyeyim?
0
Unde bach canim
(01.12.20)
Matruşka
0
suicides underground
(01.12.20)
matruşka ve vodka
0
reanarchy
(01.12.20)
havyardan memnun kalacağını sanmam. genelde kızarmış ekmek ve içki (bira) ile tüketiliyordu oralarda. tadı da berbat.

matruşka iyi öneri şöyle 8' li falan olursa daha güzel. müzik kutusu, sovyet ekolü sembollerinden satranç takımı vs. güzel şeyler çok hediyelik dükkanlarında.
0
sarcophagus
(01.12.20)
Antika sovyet yapımı saatler var. Vostok mesela. ondan iste.
0
komando kani var bende
(01.12.20)
rusların çok güzel güllü çiçekli şalları oluyor. onlar olabilir.
0
tabudeviren
(01.12.20)
şal +1
faberge yumurta, orjinal değil tabi ki
bir de rusyanın neresi, dünyanın en büyük yüzölçümüne sahip devletinden bahsediyoruz sonuçta yakutistandan başka şey istenir, kırımdan başka şey.
st petersburgdan ya da genel olarak baltık yakınlarından kehribar takı olabilir mesela.

amma sakın çikolata istemeyin, gelirse yemeyin. iğrenç oluyor çikolataları
0
halanne
(01.12.20)
Çok farklı çeşitlerde çikolataları var. Onlardan isteyebilirsiniz. Bazıları damak tadınıza uyarken bazıları uymayabilir.

Hayvar mantıklı. Suni olmasın, deniz hayvarı olsun. Bir de siyah kırmızıya göre daha pahalıdır. Kızarmış ekmek ve bira ile tüketme zorunluluğunuz yok. Ben ekmeğin üzerine tereyağı sürüyorum, üzerine hayvar sürüyorum ve üstüne de jambon koyuyorum. Fevkaledenin fevkinde oluyor.

Tatlı süt isteyebilirsiniz. Trde yok. Bunu tek başına da yiyebilirsiniz, tatllara da katabilirsiniz.
0
kojonotsuki
(01.12.20)
süt reçeli, kara buğday, değişik ilaçlar, konserve ürünler, rus çikolataları, rus şekerlemeleri, mumio (shilajit) vesaire.
0
berkan11
(01.12.20)
(7)

sesime ses değse çığlık oluyor...

sanat guresi
ne anlıyorsunuz bu cümleden?bu cümlenin nereden olduğu, kimin ne eserinde geçtiği, hangi şarkıda kimin tarafından söylendiğiyle zerre alakası olmayan bir soru. yani çok zor değil ama burada da bir daha yazayım. "sesime ses değse çığlık oluyor" cümlesinden ne anlıyorsunuz?
ne anlıyorsunuz bu cümleden?

bu cümlenin nereden olduğu, kimin ne eserinde geçtiği, hangi şarkıda kimin tarafından söylendiğiyle zerre alakası olmayan bir soru.

yani çok zor değil ama burada da bir daha yazayım. "sesime ses değse çığlık oluyor" cümlesinden ne anlıyorsunuz?
0
sanat guresi
(29.11.20)
Asi ve mavi isimli şiirdenmiş bu cümle. Baya düşündüm ama anlamlı bişey çıkaramadım. Şaire şiir öğretmek gibi olmasın ama bence çığlık doğru bi kelime değil bu cümlede.
0
IncredibleMau
(29.11.20)
Koray Avcı kim allasen? Uyuz oluyorum bu herife de. Bir de ilk cevap onun şarkısı imiş olunca cinlerim tepisti.
Nefretimi kustum rahatladim.
Ben de şöyle anladım. Bugün dertliyim kederliyim. Bunların anlatsam birine yaşadıklarımı dinleyip çığlık atıyor. Çok kötü anlattım da hani derdimi dinleyen harap oluyor demiş şair bence.
0
allah yazdiysa bozsun
(29.11.20)
Onur akın’ın asi ve mavi şarkısından biliyorum ben bu cümleyi. Benim anladığım ne zaman biriyle yalnızlığımı paylaşsam yakınlaşsam bu yakınlaşma ya benim ya onun içi kötü bitiyor, ilişki çekilmez hale geliyor.
0
kojonotsuki
(29.11.20)
Bugün çok dertliyim, konuşacak birini bulursam fena kafa ütülüyorum.
0
istege bagli sigortasiz
(29.11.20)
ben zaten dertliyim, birisi ile birlikte olunca dertlerim katlanarak artıyor.
0
candide
(29.11.20)
Yani kimle konuşsam çatıyorum, kavgaya dönüşüyor gibi bri şey olabilir. Hani böyle kafanız atık zamanlar vardır. Başka bir şeye kızmışsınızdır ya da biriyle aranızın bozuk olması canınızı çok sıkıyordur ve kafanızın içinde o insanla kavga ederken başka insanlarla iletişim kurmak zorlaşır. Selam verene söversiniz. O ruh halini anlatmak için denmiş olabilir. "Sesime ses değse"den ben biriyle konuşma, tek başına o kavga halindeyken başka birinin laf atması gibi anlıyorum.

Bağlamında bakınca öncesinde de "bugün kederliyim, beterim bugün" diyor bana böyle olabilir gibi geldi.
0
eatpraylaw
(29.11.20)
j r r tolkien hayrani + 1

r evolution +1
0
fezagezgini
(30.11.20)
(8)

Eve pasta gondermek

la mort heureuse
Merhaba, pandemi nedeniyle erkek arkadasimla dogum gununde beraber olamayacagiz. Ben de evine surpriz olarak guzel bir dogum gunu pastasi gondermek istiyorum, ailesiyle olacagi icin buyuk bir pasta olmasi tercihim. Yemeksepetinden siparis verebilirim ama ben biraz daha butik bir yerden guzel bir pas
Merhaba, pandemi nedeniyle erkek arkadasimla dogum gununde beraber olamayacagiz. Ben de evine surpriz olarak guzel bir dogum gunu pastasi gondermek istiyorum, ailesiyle olacagi icin buyuk bir pasta olmasi tercihim. Yemeksepetinden siparis verebilirim ama ben biraz daha butik bir yerden guzel bir pasta olmasini istiyorum. Onerileriniz var mi?

Lokasyon istanbul avrupa yakasi.
0
la mort heureuse
(29.11.20)
Kukis'ten sipariş verebilirsiniz,birkaç yıldır eve servisleri var. Pastaları çok güzel.

instagram.com
0
GoodMorningTeacher
(29.11.20)
Biraz pahalıdır ama divan olabilir.
0
kojonotsuki
(29.11.20)
www.pelit.com.tr

pelit'in de pastaları güzeldir.
0
fezagezgini
(29.11.20)
Cafe london'in ünlü cilekli bir pastasi var. Yağsız,unsuz, acibadem kurabiyesine benzeyen bir keki var. Muhtesem cidden, aşırı baymadan kendini yediriyor.is yerinde kimin dogum gunu olsa bundan soyluyoruz.
0
livaist
(29.11.20)
tartolet ve truf buketlerinden düşünebilirsiniz çiçeksepetinden.
0
sinematikcrop
(30.11.20)
Beyaz Firin olabilir
0
balpolen
(30.11.20)
Divan ya da beyaz firin bence de
0
65 derece
(30.11.20)
Kukiş +1
0
kumulatifvergimatrahi
(01.12.20)
(4)

Süt izninde online ders

iwishiwasthemoontonight
MerhabalarOkuldaki yaziyla da beraber sut iznim geregi mesaim 15 30da bitiyor.simdi bu online ders geregi evde ders yapiyor olucaz. Bana 15 30 sonrasi etut dersi verebilirler mi?
Merhabalar
Okuldaki yaziyla da beraber sut iznim geregi mesaim 15 30da bitiyor.simdi bu online ders geregi evde ders yapiyor olucaz. Bana 15 30 sonrasi etut dersi verebilirler mi?
0
iwishiwasthemoontonight
(20.11.20)
Süt izninde çalışmamanız lazım, çalışırsanız fazla mesai olarak değerlendirilir.
0
kojonotsuki
(20.11.20)
Online veya yüzyüze fark etmez. Süt izni saatinde iş verilemez.
0
fempusay
(20.11.20)
Süt iznini öğretmen istediği saatte kullanabilir. Kanun böyle.
0
ruhen hastayim ben
(20.11.20)
hocam ders saatinizi doldurmanız istenir. cumartesi de ders yapmamanız gerekiyor normal şartlarda.
0
dedim ben sana
(20.11.20)
(2)

Hukuk bürosuna isim önerisi

dahili meddah
İzmir Kıbrıs şehitlerinde olan ofisimize varsa isim önerilerinizi alırım
İzmir Kıbrıs şehitlerinde olan ofisimize varsa isim önerilerinizi alırım
0
dahili meddah
(16.11.20)
İstediğiniz ismi koymanız mümkün olmuyor. Bu konuda düzenlemeler var, isminizi/soyisminizi içermesi gerekiyor vs. O yüzden isminizi soyisminizi ortağınız varsa onun bilgilerini bilmeden isim önerisinde bulunmak nafile.
0
kojonotsuki
(16.11.20)
Dava Kazanır hukuk bürosu
0
sekerse tehlike
(16.11.20)
(8)

6-7 ay önce akü alan oldu mu?

Fusha
Ne kadara aldınız?
Ne kadara aldınız?
0
Fusha
(16.11.20)
Mutlu 450
0
brkylmz
(16.11.20)
15 gün oldu varta 1000 civarı
0
kojonotsuki
(16.11.20)
500 e galiba almıştım mutlu akü tam dediğiniz zamanlarda
0
valarmurgulis
(16.11.20)
Yazın 365 liraya aldım. Mutlu'ydu galiba.
0
buff
(16.11.20)
500 kusure aldım mutlu akuydu
0
all girls dream
(16.11.20)
vag grubu aracım. fabrika çıkışı, orjinali ve en kalitelisi varta dediler, onu aldım. start-stop olduğu için muadillerine göre daha pahalı. 1125 tl'ye aldım. şubat-mart ayı gibi almıştım.
0
ilgisiz garson
(17.11.20)
Herkes fiyat yazmış ama kaç amper aldığını yazmamış, araç büyüdükçe akü amperi de büyür genelde, fiyatta ona göre artar.

İnternetten aldığında adrese gelip değiştiren firmalar da var, ama en uygun fiyatı oto sanayide olur, eskiyi bırakır yeniyi takar en uygun fiyata halledersiniz.
0
John Bloor
(17.11.20)
varta 450 - jetta için
0
piotr
(17.11.20)
(2)

İş Hukuku Alanında Akademisyenlik

juristeman
İş hukuku alanında akademik kariyer yapmak nasıl bir fikir? Danışmanlık (mütalaa) alarak güzel paralar kazanılabilir mi? Bir de iş hukukunun akademik perspektifi uygulamadan çok farklı mı? Ne kadar soyut, ne kadar somut? Şimdiden teşekkürler.
İş hukuku alanında akademik kariyer yapmak nasıl bir fikir? Danışmanlık (mütalaa) alarak güzel paralar kazanılabilir mi? Bir de iş hukukunun akademik perspektifi uygulamadan çok farklı mı? Ne kadar soyut, ne kadar somut? Şimdiden teşekkürler.
0
juristeman
(10.11.20)
dostum ekşide de bin kere girdin aynı entry'yi yeterli cevabı alamayıp bir de buraya mı geldin :d

iş hukukunu seviyorsan akademisyen ol yoksa olma ayrıca akademisyen olduktan sonra her türlü parayı kazanırsın merak etme
0
karsiyakaliyiz
(10.11.20)
Akademide hamgi konumda olduğuna göre değişir. Hoca var hoca var. En son istanbulda tanınan bir hoca tek bir dava için mütalaaya 50k istemişti. Kuzu kuzu ödedik tabii. Yani alanında iyiysen kazanırsın.

Doktrindeki bazı hocaların görüşleri dikkate alınır, görüşlerine önem verilir. Ama iş hukuku uygulaması yargıtay kararları üzerinden işler. Doktrindeki baskın görüşe yargıtay katılmıyorsa bitmiştir, yargıtay görüşü esas alınır. Ayrıca uygulamada iş müfettişleri de vardır, işkur da vardır, sgk de vardır. Bunların uygulamaları her ne kadar mevzuata dayansa da pratikte pek çok ayrıksı ve farklı durumlar mevcut.
0
kojonotsuki
(10.11.20)
(13)

avukatlık stajında tuvalet temizlediniz mi?

einszweipolizei
mersindeki arkadaşıma temizletmişler, mersin olduğu için mi yani istanbul'da ankara'da da o derece küçültüyorlar mı insanı? o paraya tuvalet temizlemem diplomayı yırtarım daha iyi zira asgari bile vermiyorlarmış.
mersindeki arkadaşıma temizletmişler, mersin olduğu için mi yani istanbul'da ankara'da da o derece küçültüyorlar mı insanı? o paraya tuvalet temizlemem diplomayı yırtarım daha iyi zira asgari bile vermiyorlarmış.
0
einszweipolizei
(09.11.20)
Böyle terbiyesizlik olur mu yahu. Derhal baroya şikayet etsin ayrıca afişe etsin
0
Mistyimage
(09.11.20)
Stajyerin getir götürcü, icra takip elemanı, sekreter, çay kahve olayları için kullanılması son derece yaygın maalesef.
Tuvaleti ilk defa duydum ama eminim çok örneği vardır. Yukarıdaki arkadaşın dediklerine katılıyorum. Bu piyasada ne oldum delisi insan çok, bana çektirdiler sen de cekeceksin gibi salakça fikirlere sahip insan çok.
0
dre mithatoğlu
(09.11.20)
iki arkadaşım hali hazırda öğrenciyken staj yapıyorlar şu an. tuvalet temizletmiyorlarmış.
0
black holes in the sky
(10.11.20)
Çay kahve neyse yapılır da tuvalet temizletme de ne biliyim
0
🌸einszweipolizei
(10.11.20)
rm
(10.11.20)
tabii ki hayır.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(10.11.20)
Avukat olup da kendi hakkını arayamayan insan da ne bileyim, tez zamanda meslek değiştirsin bence. Genç yaşta bu kadar ezdirmeyin kendinizi, biraz sesiniz çıksın. Siz bunu kendinize layık görüyorsanız, elalem de tepenize biner tabii...
0
PhoenixRising
(10.11.20)
ikinci staj yaptığım büroda dosyaları yere koyuyorlardı, ben yerden dosya almak istemiyorum pis pis dedim, başka yer yok mecbur yere koyup yerden alacaksın dediler, ertesi gün ayrıldım o bürodan.

eşek olana semer vuran çok olur demiş yukarıda bir arkadaş, çok güzel demiş.
0
trajikomix
(10.11.20)
Okul bitmeden önce bi büroda sekreterlik yapıyodum, haliyle tüm temizlik-çay vb. işler bana bakıyordu.
Resmi stajıma başladıktan sonra yaptıran olmadı.
0
megalomaniac
(10.11.20)
Terbiyesizlik. Meslek onuruna, ahlakına aykırı.
0
westblack
(10.11.20)
avukat ya da stajyer degilim de arkadaslar kendinizi niye bu kadar ezdiriyorsunuz? yapmiyorum deyin. yapmayin. birlik olun. hak hukuk okuyup kendinizi kullandirmaniz cok tuhaf.
0
hazen
(10.11.20)
Stajyer angarya iş yapar mı? Maalesef yapar, yaptırılır. Aslında yapmaması gerekir. Zira angarya işlerin öğreticiliği yoktur.

Ancak temizlik, çay, kahve ayrı bir boyut. Hiç duymadım. Bunları yaptıran avukatı baroya şikayet edin.
0
kojonotsuki
(10.11.20)
öyle saçma iş mi olur.ilk defa duyuyorum tuvalet temizletildiğini de.

ayrılsın bence o bürodan.zira kendisi ofis temizleyicisi değil,avukat.avukatın yaptığı işleri yapması gerekiyor.ama sesini çıkarmazsa da daha çok temizler..
0
drako
(10.11.20)
(8)

29 ekimde çalıştırılmak yasak mı?

alicek
Biraz bakındım 28 Ekim öğleden sonra ve 29 ekimde çalışmanın yasak olduğu ve telafi olarak başka günlerde izin vermenin de yasal olmadığı yazıyordu. Doğru mu? Yoksa dayatarak yapılabilir mi?
Biraz bakındım 28 Ekim öğleden sonra ve 29 ekimde çalışmanın yasak olduğu ve telafi olarak başka günlerde izin vermenin de yasal olmadığı yazıyordu. Doğru mu? Yoksa dayatarak yapılabilir mi?
0
alicek
(29.10.20)
kanunda "29 ekim günü özel işyerlerinin kapanması zorunludur" yazar. tabii buna uyan var uymayan var.

resmi tatillerde yapılan çalışmanın karşılığı ücret olarak ödenmek zorundadır. başka bir güne izin verilmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. bu sadece normal zamanlarda yapılan fazla mesailer için geçerlidir.
0
kafa koparan manyak
(29.10.20)
yasak degil de, resmi tatil oldugu icin eger calisirsan ekstra ucret alman gerekir,
0
exlibris
(29.10.20)
@exlibris

ben yasak diye biliyorum, cezası varmış diye duydum.
0
kanlakarisikyagmur
(29.10.20)
bir otomobil markasının en az 2 yetkili servisi bugün çalışıyordu.

hatta ustalardan biri ile konuştum. biz de ramazanda uzun süre tatil yapıyoruz ve zaten 1.5 - 2 katı maaş veriyorlar bugün çalıştığım için dedi.
0
rain when i die
(29.10.20)
yaptığınız işe göre değişir, bazı işler süreklilik arz ettiği için çalışmanız gerekebilir. çalıştığınız takdirde UBGT hesaplaması günlük ücretiniz x 2 olarak alınır.
0
üşüdüm üstümü örtsene hande
(29.10.20)
Kanun sadece 29 ekim günü özel iş yerlerinin kapalı olması gerektiğini öngörüyor, 28 ekim öğleden sonra için böyle bir gereklilik yok. İşveren iş yerini açarsa nolur? Hiçbir şey olmaz, zira müeyyidesi yok.

Burda olay 28 ekim öğleden sonra ile 29 ekim gününün ulusal bayram olması, yani tatil günleri olması. Dolayısıyla işçiden izin alınması gerekiyor bu günlerde çalışma yapmak için. Eğer işçiden izin alınmışsa ve ubgt ücreti tam ödenmişse (bu günler için 2 yevmiye ödenir) yapılan çalışma hukuka uygun olur.
0
kojonotsuki
(29.10.20)
@kanla karisik, yasak olur mu abi? bugun acik market yok muydu gordugunuz, kacak mi calisiyorlar

o kadar otel restoran var hepsi hizmet vermeye devam ediyor, benzin istasyonlarinda calisanlar var, hastanelerde o kadar dr, hemsire calisiyor. yasak olamaz sadece kamu kurumlari vs gibi yerlerde mesai olmaz, hic kimsenin calismamasi demek sistemin durmasi demek bu da imkansiz.
0
exlibris
(29.10.20)
Bizi normalde 29 Ekim'de çalıştıracaklardı. Patronumuzla arkadaşımızın arasında geçen konuşma :

- 29 Ekim de çalışacak mıyız ?
+ Çalışacağız neden soruyorsun ?
- Resmi tatil, neden çalışıyoruz ?
+ Hesap ona göre yapılır çalışırsınız (Mesai 2 katı yazılır demeye getirdi)

Sonra ne oldu ? normalde cumartesileri çalışmıyoruz, bize mesai vermemek için 29 Ekim'i tatil yaptı, cumartesi günü çalıştıracaklar.

İstifa ettiğim için bir kere daha şükrediyorum, şu ihbar süresi bitsin artık.
0
kimlanbu
(30.10.20)
(2)

yüksek lisans başvuruları devam eden üniversiteler

Pertev nail
mehaba, istanbulda yl başvuruları devam eden hangi üniversiteler var? iü dışında. hepsini kaçırdım mı?bir de tezsiz yl başvurusunda hiçbir sınav şartı vs. yok. değerlendirme nasıl oluyor?
mehaba, istanbulda yl başvuruları devam eden hangi üniversiteler var? iü dışında. hepsini kaçırdım mı?

bir de tezsiz yl başvurusunda hiçbir sınav şartı vs. yok. değerlendirme nasıl oluyor?
0
Pertev nail
(15.10.20)
Benim bildiklerimin hepsinin başvuruları sona erdi (sosyal bilimler için konuşuyorum). Tezsiz yüksek lisans biraz tırt olduğundan (subjektif yorumum) yazılı/sözlü (bilim sınavı deniyor bazı okullarda) sınav yapılmaz. Ales puanına da bakılmaz. Bazen ortalamaya, yds puanına vs. bakılarak ortalama bir puan hesaplanıp sıralama yapılır. Bazen de sözlü bir görüşme yapılabilir (gsüde olduğu gibi). Ben akademinin içinde değilim, o yüzden bilgili arkadaşların yorumlarına benimkine göre öncelikli olarak itibar edin.
0
kojonotsuki
(15.10.20)
İlk sorunu bilmiyorum ama ikinci soru için GSÜ hukuk tezsiz yüksek lisanslarda online mülakat yapıldı bu sene. Bahçeşehir tezsizlerde hiçbir şey yapmadı direkt alıyor veya almıyor gönderdiğin belgelere göre; üstteki arkadaşın dediği gibi biraz tırt bir durum.
0
vedatchilipeppers
(15.10.20)
(3)

ferrero rocher çikolata netten nerden alabilirim? yada başka iyi çikolata

avatar is back
hb, trendyol gibi yerlerden almak istemiyorum. yorumlarda çikolatalar erimişti ters dönmüştü falan yorumları can sıkıcıydı. bir arkadaşıma hediye olarak göndereceğimden normal satıcı riskini alamam. kendi sitelerinde de satmıyorlardı. ferrero rocher harici bildiğiniz en iyi çikolata markası hangisid
hb, trendyol gibi yerlerden almak istemiyorum. yorumlarda çikolatalar erimişti ters dönmüştü falan yorumları can sıkıcıydı. bir arkadaşıma hediye olarak göndereceğimden normal satıcı riskini alamam. kendi sitelerinde de satmıyorlardı.

ferrero rocher harici bildiğiniz en iyi çikolata markası hangisidir? ne alabilrim alternatif olarak?
0
avatar is back
(13.10.20)
Arkadaşa gönderilecekse divan. Özel kuryeyle aynı gün teslim ediyorlar. Çikolata kalitesi, kutulama vs. çok iyi. Biraz tuzlu olabilir ama
0
kojonotsuki
(13.10.20)
uuth
(13.10.20)
Lindt
0
baldur2
(14.10.20)
(4)

İstanbul Avrupa yakasında haftaici eğlence mekani

epistemic_regress
Yarın akşam için üç kadın arkadaş içkili, dans edilebilen ya da canlı müzik olan bir yer arıyoruz Taksim, Beşiktaş taraflarında. Onerebileceginiz bir yer var mı?Teşekkürler.
Yarın akşam için üç kadın arkadaş içkili, dans edilebilen ya da canlı müzik olan bir yer arıyoruz Taksim, Beşiktaş taraflarında. Onerebileceginiz bir yer var mı?

Teşekkürler.
0
epistemic_regress
(13.10.20)
Duble meze olabilir
0
kojonotsuki
(13.10.20)
duble meze demeye gelmiştim +1
0
blatta hiberna
(13.10.20)
Güzel bir yere benziyor ama menüsü çok pahalı :/
0
🌸epistemic_regress
(13.10.20)
yemekten sonra da gidebilirsiniz.
bana sorarsanız mezelerinde ve yemeklerinde pek iş yok zaten (ya da parasını hak etmiyor diyelim) ama ortamı tam aradığınız gibi.
0
blatta hiberna
(13.10.20)
(9)

Bugüne kadar okuduğunuz en iyi giriş cümlesi/paragrafı?

Mossy
sb
sb
0
Mossy
(13.10.20)
Bu kitap, “sokakta yaşayan sahipsiz hayvanlara karşı duyarlı davranan, sokakta üşüyen köpeğe montunu, battaniyesini veren insanların çoğunlukta olduğu” inancı ile o insanlara ithaf edilmiştir.

İlginç olan tırnak içinde yer alan cümlenin yargıtayın bir kararından alınmış olması. Hoşuma gitmiş ve yüzümde gülümseme oluşturmuştu bu cümle kitabı ilk elime aldığımda
0
kojonotsuki
(13.10.20)
"Call me Ishmael."
0
angelus
(13.10.20)
Yeraltindan notlar
0
ala09
(13.10.20)
1919 yılı Mayısının 19'uncu Günü Samsun'a Çıktım
0
paramolacak
(13.10.20)
"Hayatımın en mutlu aynıymış,bilmiyordum" Orhan Pamuk

Üstüne tanımam:)

Burdan bakabilirsin başka bisiler.

www.google.com
0
ırene adler
(13.10.20)
"önce eru vardı."
0
Giovanni Pipitto
(13.10.20)
Call me Ishmael.

Fenomendir zaten.
0
baldur2
(13.10.20)
Muhteşem Gatsby;

“Birini eleştirmeye kalkıştığında,” demişti, “bu dünyada herkesin senin sahip olduğun imkanlarla doğmadığını hatırla,”
0
dmrkprn
(14.10.20)
"Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti"
Kara Kitap / Orhan Pamuk

Hepimiz o kitabı arıyoruz hayatımızda, mevcut hayatımızı değiştirmek için...
0
SiyamkedisiZorro
(14.10.20)
(2)

hamilelerin pandemi sebebiyle evden çalışması

pide
kronik hasta sayılmaları sebebiyle özel sektörde böyle bir zorunluluk var diye biliyordum ancak bir arkadaşım devlette bile hamilelerin işe gittiğini söyledi. son durum nedir özel sektörde?
kronik hasta sayılmaları sebebiyle özel sektörde böyle bir zorunluluk var diye biliyordum ancak bir arkadaşım devlette bile hamilelerin işe gittiğini söyledi. son durum nedir özel sektörde?
0
pide
(12.10.20)
e-nabız üzerinde bazı hastalıklar ve kullanılan ilaçlarla ilgili otomatik rapor oluşturuluyor. o raporda bile kamu çalışanı diyor. hamileleri bilmem ama özel sektörde karşılığı olduğunu zannetmiyorum. arkadaşım özel sektörde, enabız üzerinde raporu var ama işe gitmek zorunda.
0
sutlu nescafe
(12.10.20)
Getirilen düzenlemeler kamu sektörü için, özel sektör için bağlayıcı değil. O yüzden hamile kadınların analık izinleri dışında işe gitmemeleri için herhangi bir dayanak yok.
0
kojonotsuki
(12.10.20)
(14)

En iyi, en kaliteli enlerin eni bir sucuk arıyorum.

respect
Var mı öneriniz. Denemediğim kalmamıştır egetürkten yanturalıya kadar. İstanbulda veya netten alabileceğimiz lezzetli bir sucuk arıyorum.
Var mı öneriniz. Denemediğim kalmamıştır egetürkten yanturalıya kadar.

İstanbulda veya netten alabileceğimiz lezzetli bir sucuk arıyorum.
0
respect
(11.10.20)
Cumhuriyet Sucukları bayağı iyiydi.
0
dissendium
(11.10.20)
Hazır sucukların çoğunu denedim, Afyon sucukları filan. Hiç biri Kayseri sucuğuna gelemiyor. Benim adamım vardı Kayseri'de, pandemi nedeniyle kapattı o da. Bende arıyorum.
Tabakoglu sucuk çok övmüşler ama denemedim.
0
etna
(11.10.20)
Apikoğlu iyidir ya, direkt paketli bölümden değil de markette kasap bölümünden sorun. Direkt bonfileden yapılan sucukları var.
0
kojonotsuki
(11.10.20)
karskasabi.com

istanbul'da eve servisleri var ama minimum 200tl siparis vemek gerekli. yeri gokturk'te. sosisleri ve diger etleri de guzel.
0
lemmiwinks
(11.10.20)
www.muhtesemtesisleri.com Burası ankarada çok meşhurdur. Yıllardır sadece buradan yeriz. Kime yedirdiysem çok memnun kaldı. Mutlaka denemenizi öneririm.
0
sacrilegious
(11.10.20)
yıllar önce trt'de miydi neydi bir belgesele görmüştüm hala da merak ediyorum sucuklarını. ismi tetik sucukları. ytd


EDIT: yıllar önce dediğim çok da değilmiş 2 sene önceymiş:))
youtu.be

dediğim gibi tatmadım bilmiyorum, denenebilir belki.
0
jamiro
(11.10.20)
Kızılcahamam Belpınar Sucuk. ben çok beğenmiştim.
belpinarsucuk.com.tr
0
ankara06
(11.10.20)
Güzel bir kasap bulursak kasap sucuğu alıyoruz biz. Kayseri’den bir arkadaşım anlattı, hazır alıyorlarmış baharatları kasaptan, sucuğu kendileri yapıyorlarmış evde, bize de getirmişti HA-Rİ-KA bir tadı var.
0
damba
(11.10.20)
müslümoğlu çok iyidir, yıllardır sipariş veriyoruz, bizzat tesisini de gezmiştim kayseriye gittiğimde.
0
fistikthecat
(11.10.20)
The istanbul butcher’dan aliyoruz biz, ist-anadolu’da cemil topuzlu caddesinde.
0
kuehles blondes
(11.10.20)
Cumhuriyet'in eski tadı yok. 1990'lardaki tadıyla ve kaliyesiyle alakası yok şu an. İkbal'in saydam plastik ambalajda satılanı hoşuma gidiyor, fiyatı da tadı da cumhuriyet sucuklarından daha iyi bence.

www.ikbalonline.com
0
kimlanbu
(12.10.20)
Merhaba,
Bu konu benim de hasretim hatta takıntım bile diyebilirim, ancak ne yazık ki şu ana kadar bir çare bulamadım yareme :( Hazır sucuklar (aslında tüm işlenmiş et ürünleri) katkı maddeleri (özellikle koruyucu içermesi ve nitrat koyulması - bkz: nitratın beynimize verdiği zararlar- nedeniyle uzak durmaya çalışıyorum ama ne yazık ki kasap sucukları da o kadar temiz değil. Hepsi gıda boyası ve katkı maddesi kullanıyor. Ben henüz masum olanını bulamadım. Olayın lezzet boyutu kadar sağlık boyutunu da düşünmek gerekir kanaatindeyim. Zaten hem lezzetli hem de sağlıklı bir sucuk bulsam var ya...
0
demeboyle
(12.10.20)
Macrocenter'a git, sucukları çok güzel.
0
stewie
(12.10.20)
Cevaplara cok sasirdim.Sucuk deyince bu isin Mercedesi Balikesir'deki Yanturali Vedat Bey sucuklaridir.Internetten siparis aliyorlar.
0
turkuaz
(12.10.20)
(3)

İstanbulda spor ayakkabı almak

farrytikki2
Avrupa yakasında nereye gideyim? Çeşidi bol olacak?
Avrupa yakasında nereye gideyim?
Çeşidi bol olacak?
0
farrytikki2
(11.10.20)
Cevahir de coktu eskiden, simdi bilmiyorum.
0
sarcophagus
(11.10.20)
Geçen cevahirde boyner sport mağazası gördüm, inanılmaz çeşit vardı. Göz atabilirsiniz.
0
kojonotsuki
(11.10.20)
Footlocker
0
OrangeYellow
(11.10.20)
(1)

KÇÖ den sonra işten çıkarılırsam

ol dedim olmadı
İlk başından beri KÇÖ alıyorum. İşten çıkarma yasağı kalktığında işten çıkarılırsam işsizlik maaşı alabiliyor muyum? Son 4 ay hizmet akdine tabi olmak diye bir şartı var işsizlik maaşının kafamı karıştırdı.
İlk başından beri KÇÖ alıyorum. İşten çıkarma yasağı kalktığında işten çıkarılırsam işsizlik maaşı alabiliyor muyum? Son 4 ay hizmet akdine tabi olmak diye bir şartı var işsizlik maaşının kafamı karıştırdı.
0
ol dedim olmadı
(04.10.20)
Kçö işsizlik ödeneğinden mahsup edilmeyecek, yani işsizlik ödeneğine hak kazandıran bir sebeple çıkışınız yapılırsa alırsınız
0
kojonotsuki
(05.10.20)
(3)

İş Sözleşmesinde Rekabet Etmemenin Hükmü Var Mı?

dizicolleague
Geçtiğimiz hafta bir yerle iş sözleşmesi imzaladım. Sözleşme şartlarında rekabet etmeme başlığını da inceledim ve şirket bilgilerini başka yere vermeme konusundan bahsediyordu. 40 bin tl ceza şerhi koymuşlar. Sözleşmeyi imzaladım (tarihsiz). Karşı taraf patronun olmadığını ve sonra imzalayacaklarını
Geçtiğimiz hafta bir yerle iş sözleşmesi imzaladım. Sözleşme şartlarında rekabet etmeme başlığını da inceledim ve şirket bilgilerini başka yere vermeme konusundan bahsediyordu. 40 bin tl ceza şerhi koymuşlar. Sözleşmeyi imzaladım (tarihsiz). Karşı taraf patronun olmadığını ve sonra imzalayacaklarını söyledi. Sözleşmenin kopyasını istedim vermedi. Şimdi başka yerle anlaştım. Bu hafta muhtemelen oraya gideceğim, bunlara da gelmeyeceğimi söyleyeceğim. Bu durumda sıkıntı çıkar mı bana? Sözleşme de yok ki elimde, rekabet etmeme maddesine tekrar bakayım... Rekabet etmeme başlığı altında "İstanbul'da bu iş benzerinde 2 yıl çalışamaz" maddesi olur mu örneğin? Varsa hükmü nedir? (Daha başlamadığım iş, tarih benim el yazımla değil vb yırtar mıyım dersiniz?)
0
dizicolleague
(28.09.20)
pratikte sıkıntı olmamalı ama teorideki durumu için aşağıdaki makaleyi okumanız lazım:
tbbdergisi.barobirlik.org.tr
0
ozdek
(28.09.20)
Rekabet etmeme yükümlülülüğü her işçi ve her durum için geçerli olmaz. İşçinin işverenin iş sırlarına vakıf olabilecek konumda olması lazım. Siz işe başlamamışsınız bile, herhangi bir iş sırrınja vakıf olma hali yok yani. O yüzden rekabet etmeme yükümlülüğünün sizin açınızdan geçerli olacağını düşünmüyorum.
0
kojonotsuki
(28.09.20)
Yok yahu. Zorla masa başına oturtacak veya hiç başlamadığın iş için sana dava açacak değiller. Adam bir ton sopa yiyor uğraşmamak için şikayetçi olmuyor. Biraz sitem ve laf sokma dışında bir şey olmaz.
0
neysene
(29.09.20)
(4)

İstanbul aşırı sıcak değil mi?

kukuleta
Balkonda bile duramıyorum şu an.. Ben mi sıcakladım acaba acayip bunaltıcı sanki hava.EDIT: Şimdi de fırtına çıktı.
Balkonda bile duramıyorum şu an.. Ben mi sıcakladım acaba acayip bunaltıcı sanki hava.

EDIT: Şimdi de fırtına çıktı.
0
kukuleta
(26.09.20)
Şu an ben de aynı durumdayım. Hiç esmiyor, ondan sanırım.
0
himmet dayi
(26.09.20)
Bugün çok garip bir hava var. Sahilden geliyorum, yaprak kıpırdamıyordu. Deniz de baya sakindi. Çok bunaltıcı gerçekten.
0
ırene adler
(26.09.20)
Konum ve bulunduğum kat dolayısıyla evde hiç sıcaklık problemi çekmem normalde. Ama bugün özellikle bunaltıcı, esinti 0.
0
kojonotsuki
(26.09.20)
Dune gore bugun 3 derece daha sicakti. Evet sicak.
0
karlmarx
(26.09.20)
(7)

Kendini Kıyaslama ve İç Hesaplaşma

sanguine
Bu biraz bir iç dökme postu gibi olacak. Şu sıralar sosyal medyada çok vakit geçirmeye başladım, aslında yeniyim de epey. Üniversitedeyken twitter kullanırdım sonra sıkılıp bırakmıştım, birkaç senedir facebook hesabım var. Çıktığı zamanlar falan hiç açmamıştım, onu da daha çok meslekle ilgili şeyler
Bu biraz bir iç dökme postu gibi olacak. Şu sıralar sosyal medyada çok vakit geçirmeye başladım, aslında yeniyim de epey. Üniversitedeyken twitter kullanırdım sonra sıkılıp bırakmıştım, birkaç senedir facebook hesabım var. Çıktığı zamanlar falan hiç açmamıştım, onu da daha çok meslekle ilgili şeyleri takip etmek için açtım sayılır, daha sonra interrail grupları vs daha sosyal açıdan kullanmaya başladım.

En son da karantinada instagram açıp ona sardım, bugün bir çocukluk arkadaşımı gördüm. Almış yürümüş tabiri caizse, çocukluktan zenginlerdi, zaten yazlıkçı olarak geldikleri şehirde tanışmıştık, her yıl birkaç haftalığına gelirlerdi. Üniversiteden sonra koptuk, ben sosyal medyada olmadığımdan zaten hiç takip etmedim. Öylesine birden aklıma geldi ismi sonra buldum. Şimdi daha da aşmış tabi kendisini, bakıyorum üç gün önce kaş, 1 ay önce antalya, neredeyse iki günde bir partileme. Fuarlar, galalar, etkinlikler, şarap, deniz. Çok güzel, zaten onun hep öyle olduğu için ona göre rutindir de.

Ben kendimi düşünüyorum, daha 27 yaşına geldim belimi ancak doğrultabiliyorum. nihayet ekonomik özgürlüğümü elde edebildim. ama hiçbir hayalimi de gerçekleştirebilmiş değilim, teselli hediyesi olarak kamuya girebildim de nefes alıyorum artık. yoksa hayalkırıklığı içerisindeyim hala, yurtdışına gidemedim, ilgi alanlarımın peşinden koşamadım vs. Çocukken ders çalışmaktan, ailevi problemlerden, maddiyattan hiçbir şey yapmaya fırsatım olmadı ki anasını satayım. ya hatırlıyorum millet whatsapp vs takılırken benim elimde tuşlu normal telefon vardı, whatsapp bile o kadar geç eriştiğim bir şeydi ki, facebook, instagram şöyle dursun. tam üniversiteye girersin bu sefer ailenin sorunlarıyla uğraşırsın, okuduğun şeyden bir şey anlamazsın. mezun olursun o biter bu sefer her türlü mülakattan elenirsin bir iki yıl da öyle kaybedersin. hadi bir de birinci derece bir yakının hayatını kaybetsin, içine sıçılsın duygu durumunun birkaç sene de öyle. sonra hasbelkader bir iş bulursun orada da özel sektör ananı ağlatır, günde 12 saatin dışarıda geçer, zombi gibi yaşarsın. hiçbir şeye için para yetmez tatili bırak. o kadar çok vaktim bunlara gitti ki ben ne partiledim, ne öyle etkinliklere gidebildim, kendi arkadaşlarımla bile görüşmeye zamanım yoktu çalışmaktan, bir yerlere yetişmekten, sürekli bir şeyler için uğraşmaktan.

şimdi açtım açmasına paylaşacak bir şey bulamıyor olsam da tarihe, görsel sanatlara, sinemaya ve müziğe ilgi duyduğum için alakalı sayfaları takip edip baya nemalanıyordum ki bu ve diğer tanıdıkları görünce tuhaf oldum açıkçası.

kendimi eskiden beri kıyaslardım ama baya azaltmıştım bunu çabalarım meyve verdikçe, hayat standardım yükseldikçe kendime güvenim de yerine geldi epey. ama anca bu yaşta işte. şimdi belki vaktim ve imkanım eskisine göre daha çok var ama insan biriktiremedim bu sefer de. tam mutlu oluyor gibi oluyorum ama bu kadar emek verdikten, okuduktan sonra hala bu ülkeye tıkılıp kaldım. böyle sosyal açıdan doyurucu bir hayat yaşayamıyorum bari güzel bir ülkede yaşayayım, her şeyden uzakta. -bu şekilde sabote ediyorum kendimi bu düşüncelere kapılarak- yaşayamadığım için de bu sefer hep özel sektörde anam ağlarken "hayalini kurduğum" kamuda da mutsuz oluyorum. hoş avrupayı deneyeceğim vazgeçmiş değilim, jean monnet'yi zorlayacağım da. ama olmayacak herhalde çünkü eski hevesim şevkim kalmadı, etrafımda görece olaysız bir hayat yaşayarak istediğini kolayca elde eden insanları gördükçe diyorum sen daha çok uğraşırsın, zira ne aileden gelen bir imkan bolluğun var ne bağlantıların ve ne de en önemlisi sağlıklı, insanı besleyen bir sosyal çevren.

bu duygulara kapılanlar oldu mu, neler hissettiniz, nasıl başa çıktınız?
0
sanguine
(26.09.20)
Hayat adil değil, hiç değildi, hiç bir yerde de değil. Bunun farkına ne kadar erken varırsan, o kadar kolay yaşıyorsun. O uğraşmadan bir şeyler yaşıyor benim canım çıkıyor diye düşünme yani, manasız çünkü. Böyle bi terazi yok bu dünyada. Onun yerine kendi hayatındaki fırsatlara odaklanman lazım, yapacak başka bir şey yok.
0
roket adam
(26.09.20)
Sosyal medyanın toksik etkisi. Başkalarının hayatını gördükçe kendinizin yetersiz olduğunu, bir şeylerin eksik olduğunu hissedersiniz. Ama onlar insanların sosyal medyaya yansıyan hayatları. Yani seçilmiş ve kırpılmış sahneler.

Önemli olan sizsiniz, siz vs. siz. Eksik olduğunuz alanlar varsa kendinizi geliştirin, iş/kariyer/para/entelektüel birikim vs. Geçirdiğiniz zamandan, yaptığınız aktivitelerden keyif almaya bakın. Kendinizi başkalarıyla karşılaştırmayı bırakın. Göreceksiniz çok daha mutlu ve verimli bir hayatınız olacak.

Ben kendim eski bir jean monnet bursiyeriyim. Sonradan kendi isteğimle burstan feragat etmiştim. Çok iyi bir burs, sıkı hazırlanın ve kaçırmayın. Hem kamu sektöründeymişsiniz, şansınız oldukça yüksek. Kolay gelsin.
0
kojonotsuki
(26.09.20)
valla bizden on binlerce yıl önce de böyleydi. birileri daha zengindi, çalışmak zorunda değillerdi, en iyisini yiyip içebiliyorlardı. bugün de böyle. emin ol bizden sonra da böyle olacak. bazıları kaderini değiştirebilir ama anca binde bir. nasıl bir ailede doğduysan, nasıl bir ortamda büyüdüysen üç aşağı beş yukarı benzer şekilde yaşamın sürüp gidiyor. kimisi zengin ailede doğuyor, hiç çaba göstermeden geberip gidiyor. kimisi de fakir bir ailede aynı şekil. sonuç olarak; her şeye rağmen dünya 3 günlük. hepimiz yaşlanıp öleceğiz diye bir durum yok, yarına çıkamayacak kimileri. o yüzden zenginlik fakirlik, şan şöhret vs kıyas yapmak için hayat çok kısa. "bu düzen böyleydi, böyle olacak, o zaman elimden geleni yapıp kaderimi kabul ediyorum" demek gerek. kendine sürekli ölümü hatırlatıp hayatın tadını çıkarman gerek, elinden geldiği kadar. hepimizin sonu kara toprak, o yüzden zenginlik ve rahat bir hayat düşlemektense dolu dolu bir hayat yaşamayı tercih edin.
0
candide
(26.09.20)
Öncelikle sosyal medyanı açma şu durumunda iyi değil. Tavsiyem onu kapatman ya da mesela İnstagram da kişileri değil de hobilerinle ilgili sayfaları takip etmen. Emin ol gördüğün her şey seni biraz daha üzecek.

Bir de kendine hedefler koyman iyi gelebilir. Mesela maaşında şu kadar biriktirip bi tatil yapmak, araba bilgisayar telefon vs gibi bişeyler almak vs.
0
infernalcadre
(27.09.20)
Evet kapılıyorum, sık sık hem de. Ama sizin yerinizde olsam, mücadeleci biri olarak başkalarına imrenmezdim. İnstagram dediğiniz yerde, eşler birbirini aldatıyor ama 'biricik eşim' diye resim paylaşıyor. Kaç mülakat atlattınız? Bunlar yurtdışında gezmekten daha önemli. Yurtdışına gitmek de ne var? Workaway yaparsınız, jean monneti de deneyin.
0
gelmeistemem
(27.09.20)
ister istemez oluyor. bir vakıf üniversitesinde burslu okudum. çevremdeki herkes zengindi. birçoğu babasının, ailesinin şirketinde çalışıyor ya da çalışıyormuş görünüyor. ben ise uzun zaman işsiz kaldım.

kabullenmekten başka bir şey gelmiyor. kıskanmak, insani bir durum. sizi fazla üzmesine izin vermeyin.

hayat ne yazık ki adil değil.
0
blue eyes white dragon
(27.09.20)
bu yaşadıklarının çoğunu ben de yasadım hala yasıyorum ben de vakıf üni de burslu okudum .Millet baba parasıyla gezmeler tozmalar takılmalar yaparken senin hayatınla ilgili herşeyi desteksiz yapmak zorunda olduğunu bilmek moralimi bozuyordu.demek istediğim elbette istediğin şeyler için mücadele etmelisin oturduğun yerden her istediğin olsun değil demek istediğim.Kastettiğim şey bomboş, ailesinin zenginliği olmasa bi halt olamayacak adamların iyi arabalara sahip olması ,yurtiçi yurtdışı tatilleri ,çok rahat alışveriş yapmları bana koyuyordu.Benim bunları yapmam için çoooook çalışmam gerekiyordu.Ve tabi ki bu da çokça zaman ve emek demekti. çte yandan diğerleri doğuştan sahipti.Mezun olduğumda iş bulmam kolay olmadı istanbul gibi bi yerde torpilli veya tanıdıkları olanlarından arasından sıyrılıp.En sonunda bir iş buldum.Kazancımla istedikleri yapmaya baslayınca mutlu olmaya basladım. Çünkü herşeyi ben yaptım .Bu duygu insana güç özgüven veriyor. Diğer doğuştan şanslıların senin bu yaptıklarını yapamayacaklarını bilmek de.Dünya da adalet diye birşey yok.Bize böyle denk gelmiş .Hayatı bi challenge olarak görüyorum .Her istediğim olmasa da sırf bu yolda olmak bile iyi geliyor.
0
mr deadman
(02.11.20)
(3)

İbraname Sorunu

iyi olmayan gececi
Yaklaşık iki aydır kurumsal bi şirkette dönemsel olarak çalışmaktayım. Sözleşmemin bitiş tarihi 18 Eylül. Bugün ik'dan arandım ve mailime bir ibraname gönderileceğini, bu ihraname'yi imzalamam gerektiği söylendi. İbraname'ye baktığımda 18 Eylül'de alacağım tüm haklarımı almış olduğum ve alacağımın k
Yaklaşık iki aydır kurumsal bi şirkette dönemsel olarak çalışmaktayım. Sözleşmemin bitiş tarihi 18 Eylül. Bugün ik'dan arandım ve mailime bir ibraname gönderileceğini, bu ihraname'yi imzalamam gerektiği söylendi. İbraname'ye baktığımda 18 Eylül'de alacağım tüm haklarımı almış olduğum ve alacağımın kalmadığı yazıyor yani bunun altına imza atacağım ama Maaşımın kalan kısmını 30'unda alacağım. Açıkçası işkillenmedim değil bu durumdan. Koskoca firma bunu yapar mı diyemiyorum burası türkiye her şey insanın aklına geliyor. Ya o sözleşmeye imza atarım da "alacağınız yoktur yazılı kağıda imza attınız para vermiyoruz" denilse? mahkeme vs bir ton uğraş.

Siz ne dersiniz ne yapılır bu tarz durumlarda? huylanmam normal değil mi? ne yapmalıyım sizce imzalamalı mıyım yoksa imzalamayım mi? Kararsız kaldım. Geçen ay ki maaşımı ay başı olmadan daha başında günü gününe yatırdılar agisiyle vs, ektresini de gönderdiler.
0
iyi olmayan gececi
(16.09.20)
İşten çıkış tarihinden itibaren en erken 1 ay içinde ihbarnamenin işçiden alınması gerekiyor. Aksi geçersizliğinine sebebiyet veriyor. Yani 18 ekimden önce imzalanan ihbarname geçersiz.

Ayrıca ihbarnamede alacaklarınızı aldığınız yazsın, fark etmez, önemli olan bu alacakların eksiksiz banka hesabınıza ödenmesidir. Mahkeme buna da bakar, tek başına yazmakla olmuyor yani.

Bu devirde işçilerin açtığı davaların çoğu lehlerine sonuçlanıyor, en kötü paranızı daha geç alırsınız, olur biter.
0
kojonotsuki
(16.09.20)
Mobildeyim editlemiyorum, İhbarname değil ibraname.
0
kojonotsuki
(16.09.20)
teşekkürler cevaplar için
0
🌸iyi olmayan gececi
(16.09.20)
(10)

Pandemi hayatınızda neyi değiştirdi?

levent bilgen
Sb.
Sb.
0
levent bilgen
(16.09.20)
Arabamın km sayaci disko topu gibi dönmüyor artik.
0
abuzer
(16.09.20)
Evden çalışma hayatında hiç yoktu, hayatıma girdi. Toplu taşıma kullanmıyorum artık, tamamen arabaya geçtim. Maskeyi covid bittikten sonraki dönemlerde de takmayı planlıyorum (milletin gripten kırıldığı dönemlerde).

En önemlisi de kimseyle öpüşmüyorum, tokalaşmıyorum. Mis gibi bir şeymiş, değerini bilmek lazım.
0
kojonotsuki
(16.09.20)
Ah evet kimseyle opusmemek +577
0
abuzer
(16.09.20)
Cesario +1 :)
0
kucukne
(16.09.20)
Metrobüs çilesini çekmemek.

Evde sürekli bir şeyler üretebilmek.

Ve dışarı çıkmayı hiç özlemedim bıraksalar bi üç sene otururum evde.
0
suicides underground
(16.09.20)
Engin Günaydın +1 :)

İlk 3 ayda masraflarım baya azalmıştı. Dışarı çıkmayınca, benzin ve yeme-içme de olmuyor. Alışveriş de yapmadım o dönem. Ayda tahminen 1500 cebimde kaldı. Bide yaklaşık 6 aydır şehirdışına çıkmadım diyebilirim. Normalde bi şey çıkar 2 ayda bir bi yerlere giderim.

Selamlaşırken el sıkışmama, öpmeme vs en çok memnun olduğum şey. Bunun dışında arabada kolonya ve maskeler bulunduruyorum. Evin girişinde de maskeler ve kolonya var. Ayrıca kapalı ortamlara pek girmemeye çalışıyorum.
0
the coon
(16.09.20)
Param birikmeye başladı kendi kendine. Sonra baktım ki kenarda birikmiş para olması keyifli bişeymiş, eskisi kadar çarçur etmeyebilirim bundan sonra.
0
Bruce
(16.09.20)
-Gelirim yarıya indi diyebilirim. KÇÖ takılıyoruz. Evden çalışmaya gelince...zaten Uzakdoğu ile çalışan turizm firması. Daha pandemiye dönmeden Çin'in seyahatleri durdurması ile işler bitmişti zaten. Çok çok telefondan gelen iptal mailleri ile ilgileniyoruz. İyi ki bekarım, annemle yaşıyorum ve çeviri işi falan geliyor. Az bi şey de birikim var ama bunun sonu nereye varır meçhul.

-Hoş evden çıktığım yok, maksimum 1 sokak gerideki babamlara, 2 sokak ötedeki kardeşime falan gidiyorum. Mahalle sınırlarında yürüyorum bir de. Benim gibi bildiğin düz veba olan yere bile giden backpacker adam için işkence.

-Burada yazanların tersine teması, el sıkmayı, öpüşmeyi severim. Bunları yapamamak üzüyor biraz. Yanlış anlamayın, kişisel alan bilmez adam değiliz, hatta milletimizin bu konudaki kayıtsızlığını ben de pek sevmem. Belki bu mesafe alışkanlığı biraz onu sağlar, burası olumlu. Ama insan anasına, babasına, kardaşına, yeğenine falan bi sarılmak istiyor be abi...

-Önce iştahsızlık ve günde 2 öğünle idare etme sonucu kilo vermişken, akabinde gerçek bunalım dönemi yemek alışkanlığına döndüm ve duba gibiyim yeniden.

-İlk başta her şeyi yıkıyordum. Şimdi sadece annemin eline bir şeyi direkt vereceksem dezenfektan sıkıyorum.

Bunun dışında bir gün maskesiz çıkabileceğimiz, arada 1,5 m mesafe bırakmak için kasmamızın gerekmeyeceği, korkmadan kalabalık yerlere girebileceğimiz o kutlu günlerin hayaliyle yaşıyoruz artık, ne diyelim? Kara veba bile 7 sene sürdü, bu günler de geçecek.
0
d max
(16.09.20)
Memento mori ve Carpe diem’in aslında klişeden, popi olmaktan uzakta, içselleştirilmesi gereken, yaşanması gereken sözler olduğunu fark ettim.
Korona beni değiştirdi.
0
cum dederit dilectis suis somnum
(17.09.20)
kısmen Cesario +1

zaten home office çalıştığım için evet, meğerse biraz karantinadaymışım.
herkes "evden çalışamıyorum ben yea" falan derdi eskiden, çok önemsemezdim.

ama iki gün evde oturup, sıkıntıdan sinirden ne yapacağını bilemeyen, saçma sapan gün sayan, ilk fırsatta kendini ortalığa atan insanları gördükçe bunca zamandır zor bir şey yaptığımı fark ettim.
çok iyi eğitimli, okumuş etmiş, doğru düzgün, bilinçli dediğimiz insanların da en ufak şeyde çıldırıp sürü psikolojisine girebileceğini, hiç bekleneceği gibi sakin ve mantıklı davranamayabileceklerini gördüm.
çevremdeki insanları daha iyi tanımama yardımcı oldu.

biraz da içime döndüm, bir şeyleri değiştirdim.
o kısmı biraz zordu ama iyi oldu.
0
blatta hiberna
(17.09.20)
(5)

fitness müzikleriniz nelerdir?

dafuq
neler dinliyorsunuz mesela? favori şarkılarınız veya playlistleriniz nelerdir?
neler dinliyorsunuz mesela? favori şarkılarınız veya playlistleriniz nelerdir?
0
dafuq
(15.09.20)
Son 10 yıldır en ağır gireceğim squat-deadlift öncesi dinlediğim tek şarkı bu: www.youtube.com
0
angelus
(15.09.20)
Ağırlıkta Black/Death Metal. Amon Amarth, Immortal, Gorgoroth, Behemoth vs.

Koşarken tekno, dubstep gibi çok bilmediğim türler. Misal;
youtu.be
Ve çok iyi tempo yaptıran favorim:
youtu.be
0
arnold schwarzeneger
(15.09.20)
metal tercih ederim

open.spotify.com
0
levpontryagin
(15.09.20)
ben fero'yu tek geciyorum.
0
ateistanbul
(15.09.20)
Alamancı rap çok iyi gidiyor; mero, eno, juju vs.
0
kojonotsuki
(15.09.20)
(11)

Fesih yasaklarında tazminat

regina phalange
Şirketin üst düzey yöneticisi geçen hafta çıkarıldı. Yüklü de bir tazminat aldı ödeme talebini bizzat gördüm. Hani fesih yasağı vardı nasıl çıkarıldı bu adam ve kol gibi taZminat aldı. Fakirin yüzü gülür mü diye boşuna demiyorlar. Şimdi biz istesek anlaşmalı ayrılamayız ama direktör olunca ayrılabil
Şirketin üst düzey yöneticisi geçen hafta çıkarıldı. Yüklü de bir tazminat aldı ödeme talebini bizzat gördüm. Hani fesih yasağı vardı nasıl çıkarıldı bu adam ve kol gibi taZminat aldı. Fakirin yüzü gülür mü diye boşuna demiyorlar. Şimdi biz istesek anlaşmalı ayrılamayız ama direktör olunca ayrılabiliyorlar mı yani?
0
regina phalange
(13.09.20)
çıkarıldıysa alır zaten? kendisi istifa etmemiş ki.
0
etna
(13.09.20)
Fesih yasağı var şu an şirketler çalışanlarını çıkarmıyor pandemi yüzünden. Bu yasak varken nasıl anlaşmalı gidiyor onu soruyorum
0
🌸regina phalange
(13.09.20)
İstifa etmiştir, iş sonu tazminatı adı altında tazminatı ödenmiştir.
0
kojonotsuki
(13.09.20)
Evet yüklü tazminat verip istifa etmiş gibi gosteriyorlar. Bu tabii alt kesim icin geçerli degil; alt kesimde kısa calışma ödeneği basip gecebiliyorsun.
0
roket adam
(13.09.20)
aslında işten çıkarmak tam olarak yasak değil, brüt maaş tutarında idari ceza ödeyerek işten çıkartılabiliyor.
0
mafezaku
(14.09.20)
İstifa etmesi için o tazminatı veriyorlar. İstifa etmek yasak değil.
0
SiyamkedisiZorro
(14.09.20)
Ikale sözleşmesi de imzalamış olabilir. Üst düzeyler çok sefer ikale ile ayrılır.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(14.09.20)
ikale sözleşmesi yapılmıştır +1
0
kestane gürgen palamut
(14.09.20)
Arkadaşlar fesih yasaklarında ikalenin çıkış kodu olan 22 de yasak. Dolayısıyla normal zamanlarda ikale ile ayrıldığında ödenen paket tazminat vs şu an bu kod ile çıkış yapılması yasaklandıpı için kullanılamıyor. Ben de bu adamla nası anlaştılar da kol gibi tazminat aldı onu merak ediyorum. ZTen sorum da ikalenşn yasak oldupu şu günlerde buna nasıl tazminatla çıkarım yapıldığı ile ilgili.
0
🌸regina phalange
(15.09.20)
şöyle bir anlaşma yapılmış olabilir, işveren sözleşme şartlarında esaslı değişiklik talep etmiştir çalışanda bu değişikliği kabul etmediği için kendisi haklı nedenle fesihte bulunmuştur. hem ek tazminatını almıştır hem de kıdem tazminatına hak kazanmıştır. (tabi esaslı değişiklik fln hikaye, önemli olan tazminatlı fesih yapabilmek, bu çıkış türü işverenin de işine geliyor sözleşmeyi işçi feshettiği için dava riski olmuyor, işçi de hem tazminatını alıyor hatta işsizlik maaşına bile hak kazanıyor sonrasında, baya win win)

biz böyle yapıyoruz personel ile anlaşarak.
0
benaslinda
(15.09.20)
yani bir de siz ödeme talebini görmüşsünüz adama sen istifa et, biz sana 200k prim ödemesi yapalım bile denmiş olabilir. bunlar olağan şeyler..
0
benaslinda
(15.09.20)
(22)

Sevgilinize telefonunuzu verir misiniz ?

lawyerk34
Sevgiliniz yada eşinize telefonunuzu verir misiniz ? Bakarlar mı ?
Sevgiliniz yada eşinize telefonunuzu verir misiniz ? Bakarlar mı ?
0
lawyerk34
(06.09.20)
Evet, hatta telefon ondayken başka bir yere giderim/tuvalete giderim, hiç umrumda olmaz
0
kojonotsuki
(06.09.20)
Kontrol amaçlı bakıyorsa o iş olmaz.
Al bak diye ya da ver bakayım diye olmaz yani.
Ama telefonunu versen fotoğraf çekicem vs. Olabilir
0
kisa
(06.09.20)
soru geniş olmuş ama

kisa +1
0
fezagezgini_4
(06.09.20)
karşılıklı olarak birbirimizin sınırlarını bildiğimizden telefonlarımıza bakabiliyoruz, ama telefonda bakmayacağımız yerler olduğunu ikimiz de biliriz. bunu da özellikle konuşup üzerinde karar verdiğimizden değil, insanın özeli nedir, birbirimizn rahatsız olacağı şeyler nedir bildiğimizden.

birbirimizde şifrelerimiz var. bir acil durum bile olsa gerekebilir sonuçta. ortamda onun telefonu yoksa benimkini alır internetten bişi bakacaksa bakar, aynısı benim için de geçerli. bir oyun oynayacaksa oynar, x bir app'te bir şey bakacaksa bakar. ama ben "mailime girip şuna bakar mısın" ya da "mesajlardan şunu söyler misin" demeden bu tür şeyleri açmaz. ben de onunkileri açmam.

karşılıklı rıza ve güven meselesi. bişeyleri kontrol etmek için almak istese hayatta vermezdim, saklayacak bir şeyim olmadığı halde vermezdim yani.
0
nimberjack
(06.09.20)
Vermezdim. Genel olarak da telefonum herhangi bir baska kisinin elinde oldugunda, bir an once geri alma istegiyle doluyor icim, kisisel alanim ihlal edilmis gibi hissediyorum.
0
yuzır
(06.09.20)
Veririm bakmaz
Verir bakmam.
0
Hallegadola
(06.09.20)
istemeye utanmıyorsa veririm. ben hiçbir zaman birinin telefonunu isteyip kontrol ettiğimi hatırlamıyorum ama benim telefonumu isteyip mesajlarıma falan bakmak isteyenler oldu. bir şey demeyip verdim çoğunlukla. kendileri düşünsün. ben zaten aldatsam bile başkasının mesajını telefonda tutacak kadar denyo değilim. hele ki birlikte olduğum kişi telefonumu isteyip mesajlara bakacak kadar düşebilecek potansiyeldeyse.
0
bohr atom modeli
(06.09.20)
telefonlar evde hep ortalikta duruyor bunca yildir birlikteyiz bi kere ben onun/o benim telefonlarimizi dur bakim sunu bi kurcaliyim diye elimize almamisizdir. benim eski telefonun hafizasi cok doldugu icin gittigimiz tatillerde onun telefonundan cekeriz mesela fotograflari. sonra alir fotograflarimiza bakarim ara ara ama bir kez olsun baska bir seyi kurcalamadim. arada benim telefonda oyun oynarken uyuyakaldigim zamanlarda da o telefonumu alip kaldigim yerden oyunu oynar bazen ya da alarmimi kurar filan ama o da bir kez olsun bir seyleri karistirmamistir. bu tarz sinirlari bilmeyen ya da bunlara saygi gostermeyen insanlarin iliskileri iki taraf icin de cok yorucu ve yipratici oluyor.
0
in vino veritas
(06.09.20)
alsin baksin sorun degil, guvnemedigim kisiyle neden evlenim. kontrol amacli bakmasi hosum gitmez tabi.
0
fakyoras
(06.09.20)
Baksın, seffafim ben. Şifre bile koymam.
0
superfluid
(06.09.20)
Yuzır +1
Telefon çok özel bir alan, ben de kimsenin kurcalamasını istemem.

Bunun sebebi sevgiliden bir şeyler saklamak değil ayrıca. Benim sevgilimden ayrı da bir hayatım var ve oraya ait bilgiler de telefonda. Mesela arkadaş grubunda birinin attığı, gruba özel fotolar olabiliyor. Empati yaptığımda, benim oraya attığım bir fotonun gruptan birinin kız arkadaşı tarafından görülmesini istemeyebilirim. Bu kadar basit aslında sevgiliye telefon paylaşmak istememe noktası.

Telefonumu bi işi için eline aldığında panik olmamı hissettirecek kadar özel hayata saygısız biriyle sevgili olacağımı sanmıyorum. Daha önceki ilişkilerimde bu yönde bir sıkıntı yaşamayacağımı bildiğim için telefonumu özellikle sakınmadım. Zaten telefonu eline alınca panik olma hali ilişkideki diğer kişi için kırıcı bir tavır bence, onu yapmam. Burnunu sokmaya meraklıysa genel tavır olarak da sürdüremem ben o ilişkiyi. Meraklı değilse en baştan sınırımı çizer, bu konudaki düşüncemi belirtirim, sonra da bunu anlayacağı için panik olmama gerek kalmaz.
0
Bruce
(06.09.20)
Vermem.
Fotograflar, mesajlar, notlar, arama motorunda gecmisler vs benim icin cok ozel ve baskasini asla ilgilendirmeyen seylerle dolu.
Bunu sorun gormeyip paylasanlara da ayri sinir olurum ama kendi ozellerini acik ettikleri icin degil, benim saklayacak bir seyim yok diyerek arkadaslarinin ve aile uyelerinin ozelini de onlarin rizasi disinda ucuncu bir kisiyle paylastiklari icin.
0
pike
(06.09.20)
Veririm tabi neden vermeyeyim.
0
sta
(06.09.20)
İnsanın eşinin bakmasindan daha doğal ne var ki. Bakar tabi
0
all girls dream
(06.09.20)
eşim haricinde kimseye vermem çünkü gizlim, saklım, sırrım olmayan tek insan o.

eşimle birbirimiz arasında telefonlarımız hiç dert olmadı. Ergenliğini atlatan, kişiliği ve karakteri oturmuş, kendine ve karşısındakine güveni tam olan insanlar için telefon alma verme gibi bir durum olmuyor.

Bazen kısadan google'lamak gerekiyor ve o an kimin telefonu yakınsa o kullanılıyor. Ya da market alışverişi gibi uygulamalar karttan dolayı benim telefonumda yüklü, eşim alıp içerde kafasına göre takılır sonra getirir telefonumu. Tam tersi bazen ben de onun telefonundan oyun vs oynarım, ya da takıldığı bölümü geçmeye çalışırım.

Ama harici bir insana asla telefonumu vermem, çok acil bir arama yapacak olsa bile bir an önce alma moduna geçerim.

Ekleme: Bu arada eş veya sevgiliye karşı özel alan nasıl oluyor onu da anlamıyorum. Yani takılmalık ve yeteri kadar özel olmayan insanlar zaten sevgili kategorisine de girmez; fuckbuddy gibi bir durum olsa anlarım. neyimi bilmesine gerek var vs moduna girerim de.. Çok enteresan kafalar.
0
foolrules
(06.09.20)
Bakan (ya da baktigini fark ettigim) biri olmadi simdiye kadar. Bakmak ya da bakmak icin istemek benim icin ayrilik nedeni. Ben de bakmadim kimsenin telefonuna simdiye kadar.
Tabi telefonu bozulmus da benimkini kullanmak icin isterse veririm. O da bi kere iki kere. Telefon ozel bi sey bence.
0
Kittie
(06.09.20)
Veriyorum ben de. Bir şey yok zaten telefonumda kafa rahat. Ha ama telefonumu benden kontrol etmek amaçlı istese canımı sıkardı. Neyse ki böyle boş işlerle uğraşmıyoruz.
0
ravenclaw
(06.09.20)
sevgiliye ve ilişkiye göre değişir, her ilişkinin dinamiği ayrı oluyor sonuçta.
10 yıllık insanla, iki aylık insan aynı olmaz tabii.

bir kere beraber "kimler var telefonunda?" diye tek tek bakıp, "o kim? bu kim?" diye soran, geyik yapıp gülüp eğlenen olmuştu ama zaten kaç yıllık ilişkiydi.

büyük bir ciddiyetle incelemek falan isterse, "n'oluyoruz?" diyebilirim.
ben rahat insanımdır, telefonum falan ortalıktadır zaten genelde.
o yüzden öyle özel ve ciddi incelemeler beni gerebilir.
bakmak istiyorsa alıp bakabilir, merak ettiğini de sorabilir tabii ki.
ama eski sevgilinin telefonunu görünce gerilen, her şeyden nem kapan insanla olmaz zaten.
çünkü eski sevgililerle aktif olarak görüşmeyi onaylamasam da, ayrıldığım insanın telefonunu silmek aklıma gelmez mesela.
ya da facebook'ta 20'li yaşlarımdayken çıktığım 2-3 kişi ekli duruyor.
ne bileyim, inbox'ımda gerilere gidilse kim bilir ne mailler vardır.
sonuçta benim de yaşanmışlıklarım var, o yüzden çok steril bir şey bekleyen hayal kırıklığına uğrar.
bunu normal karşılamayan zaten paranoyak olur.

ama bir şeyden şüphelenip de baktığını ya da yokladığını, kontrol ettiğini hissedersem olayımız büyük ihtimalle biter.
neyse ki bugüne kadar hiç teftiş edilmedim, başıma gelmedi.

ama yani gelen mesajı gördü ya da telefon çalınca arayana normal refleks olarak baktı diye olay çıkartılmasını da mantıklı bulmuyorum.
yani bunun bir dengesi olmalı.
evet, şifre paylaşmak falan saçma ama insanların arasında "özel alanım" diye gizledikleri bir şey de olmamalı.
yani ortak bir rahatlık düzeyinde olunmalı.

kontrol amaçlı telefon karıştırma meselesi insanın aklına normalde gelmez bence.
muhakkak huylandığı bir şey olmuştur da bakmak ister.
o yüzden ortada bir şey yokken bu şekilde kontrol etmek istemesi başka bir sorun var demektir zaten.
yani huylanmakta haklı değilse, paranoyak ve ayak uyduramayacağım kıskançlıkta biri demektir, o yüzden yürümez.
o tip insanlar da zaten aradıklarında muhakkak aslında önemi olmayan ama kendileri için kafaya takılacak ya da sorun olacak bir şey bulurlar.
0
blatta hiberna
(06.09.20)
veririm de alırım da sevgilim adı üstünde.
0
drako
(06.09.20)
karşılıklı güven olmadıktan sonra ne yapsan boş. Arkadaşım yedek telefon kullanıyor ve onu başka yerde tutuyor. Elinden bir uçan bir kaçan kurtuluyor. Ben vermem
0
deepfear
(08.09.20)
Kontrol amaçlı bakmak istiyorsa, o iş o dk biter.

Ama diyelim chrome a girecek, çekilmiş videolara fotoğraflara bakacak;
Eskiden umrumda olmazdı, tuvalet vs giderdim takılırdım.

Ama malesef insanlar beni çok yıprattı. Adam bir kavgada sinirli iken 6 ay öncesinin konuşmasına o sinirle atıfta bulununca böyle bir dank ediyorsun. İnsanlar düşündüğümüz kadar saf, iyi niyetli, kendimiz gibi hiç değiller. O sebeble hayatta eskisi gibi relax olmam. Mümkünse de başka seçenek sunmaya çalışırdım ama bunu sinsice yapmak yerine, sempatik ve dürüstçe ya ne yapacaksın telefonumu, seninkinin şarjı bitmiş diye böyle de olmaz ki, itira et kurcalamak için istiyorsun fln der gülerim. O da güler. Tatlıya bağlarız.
0
mobydick
(08.09.20)
Bu sohbetin döndüğü bir ilişki bana ters.
0
hayirsiz
(08.09.20)
(6)

İngilizce Podcast

dizicolleague
Advanced düzeyde, sıkıcı olmayan konularda veya Dünya gündeminden konularda konuşulan podcast yayın önerilerine açığım. Sabah-akşam bir buçuk saat servis yolculuğunda dinleyeyim.
Advanced düzeyde, sıkıcı olmayan konularda veya Dünya gündeminden konularda konuşulan podcast yayın önerilerine açığım. Sabah-akşam bir buçuk saat servis yolculuğunda dinleyeyim.
0
dizicolleague
(26.08.20)
archmage mahmut
(26.08.20)
Bbc inquiry, hardtalk, conflict zone
0
kojonotsuki
(26.08.20)
The complete guide to everything, isteyken dinliyorum dinlerken gulmemek icin cok zorlaniyorum
0
beriberi
(27.08.20)
The american life’ın “Serial” podcasti çok sürükleyici. Ayrıca ufak bi google aramasıyla redditte transcriptlerini de bulabilirsiniz. podcasts.apple.com

Yok ben mizahlı podcast istiyorum diyorsanızda kesinlikle “Monday Morning with Bill Burr” önerimdir. Bana göre aşırı akıcı konuşuyor anlamakta da bi zorluk çekmiyorum. podcasts.apple.com
0
emodin
(28.09.20)
Joe Rogan'ın çok güzel konukları oluyor ama spotify'da videosuz seçenek yapmamışlar, mobil internetten yiyor.
0
aliza
(28.09.20)
Making Sense with Sam Harris
0
noluyo yaa
(28.09.20)
(5)

Apple bilgisayar almaca

kisa
Konuya çok uzağım, bir tanıdığım bana danisti ben de buraya soruyorum :)Kız öğrenci, çocuk bir Apple alacakmış. Bunun garantisinden taviz vermeden en ucuz nereden alınır? Fiyatlar tekel gibi sabit mıdır?Macbook pro 13'' touchbar 1.4ghz QC i5 128gb ssd 8gb ramMuhn2tu/a Teşekkürler.
Konuya çok uzağım, bir tanıdığım bana danisti ben de buraya soruyorum :)

Kız öğrenci, çocuk bir Apple alacakmış. Bunun garantisinden taviz vermeden en ucuz nereden alınır? Fiyatlar tekel gibi sabit mıdır?

Macbook pro 13'' touchbar 1.4ghz QC i5 128gb ssd 8gb ram
Muhn2tu/a

Teşekkürler.
0
kisa
(19.08.20)
Appleda bu aralar okula dönüş kampanyası var, yanında airpods hediye ediyorlar.

Ancak en iyi fiyatı pozitif teknolojide bulursunuz. Garantisinde falan bir sıkıntı çıkmaz.

Karar sizin.
0
kojonotsuki
(19.08.20)
Fiyatlar çok sabit değildir

apple.com/tr/mac adresinde apple'ın kendi fiyatları var buradan almanın artısı bilgisayarları stok halinden farklı şekilde kişiselleştirebiliyoruz işlemci, ram, depolama, ekran kartı takviyesi gibi.

yetkili apple satan siteler var escmarket gibi, vatan falan da satıyor onlar fiyatı biraz kırabiliyor fakat her zaman stok model satıyorlar kişiselleştirme yok. Bi de apple sitesinde her zaman en son model ne varsa o gelir, yetkili satıcılarda eski model elde kalan cihazlar da satılır. (eski dediğim 2 sene evvelin macbook air'i gibi)

apple'ın kendi education satış sitesi var oradan öğrenci olduğunu beyan ettiğinde bi indirim oluyordu ona bakmak isteyebilirsiniz.

1.4ghz i5 boostla falan can sıkmaz belki ama 128 ssd can sıkabilir bütçe esneyebiliyorsa 256 almak isteyebilirsiniz depolamayı. (ileride alacağınız usb 3.0 harici ssd'nin hızı da it gibi olacaktır yalnızca ekstra bi aparat olarak bilgisayarın dışında kalır)
0
hedep
(19.08.20)
apple'dan alıp öğrenci indiriminden yararlanırsanız %10 indirim yapıyorlar. ancak apple kendi sitesinden sadece en son modeli satıyor, bir kaç yıl önceki modeli alırsanız daha ucuza bir şey denk getirme şansınız olabilir. bir de yetkili apple satıcısından alırsanız hem bir kaç yıl öncesininin modelini alıp, hem de öğrenci indiriminden yararlanabilirsiniz.

elinde kalan stoğu eritmeye çalışan mediamarkt vs. gibi alternatifler hariç en ucuz yol bu.
0
plutongezegendegilmi
(19.08.20)
Pt.com.tr

Stokta olanlar en uygunları oluyor, karşılaştırırsınız.

AirPods vb lazımsa Amazon da satıyor
0
KaraSakall
(19.08.20)
Herkese çok teşekkür ederim. Bu bilgiler çok işe yarayacak gibi
0
🌸kisa
(19.08.20)
(4)

Çiçek nereden alınır

thin capitalization
Çiçeksepeti tarzı siteler mi yoksa normal esnaf mı? Aileye vermek üzere güzel bir şey almak istiyorum, en iyi neresidir?
Çiçeksepeti tarzı siteler mi yoksa normal esnaf mı? Aileye vermek üzere güzel bir şey almak istiyorum, en iyi neresidir?
0
thin capitalization
(10.08.20)
orijinal bir şey olsun istiyorsan butik çiçekçilere bakabilirsin, çiçek sepeti yüzünden herkesin masasında aynı vasat çiçeklerden görmeye başladım.

bloomandfresh alternatif mesela. sürekli yeniliyorlar aranjmanlarını.

bloomandfresh.com
0
aziz dostum jack
(10.08.20)
Önem verdiğiniz kişilere gidecekse çiçek çiçeksepetini silin en baştan. Çiçekçiden kendiniz başında durarak çiçek alabilirsiniz ya da azizdostumjack’in dediği gibi bloom & fresh’e bakabilirsiniz. Ben kullandım ve memnun kaldım.
0
kojonotsuki
(10.08.20)
Bloomandfresh ++++++
0
photo85
(10.08.20)
Giderken kendiniz götüreceksiniz diye anladım. Lokal çiçekçilere bakıp beğenirseniz daha güzel olur.
0
wish i could find a way to disappear
(11.08.20)
(3)

15000 tl'lik bedelli askerlik tazminat emsal karar durumu

congratulations
Arkadaslar en son dava acilmisti yargitayda mi neydi? Bu is ne oldu bilen var mi? Emsal karar cikti mi?
Arkadaslar en son dava acilmisti yargitayda mi neydi? Bu is ne oldu bilen var mi? Emsal karar cikti mi?
0
congratulations
(10.08.20)
Kıdem tazminatını mı soruyorsunuz?
0
kojonotsuki
(10.08.20)
@kojonotsuki evet kidem tazminati
0
🌸congratulations
(10.08.20)
Bam kararları çıktı; uzun, kısa dönem ya da bedelli fark etmeksizin kıdem tazminatına hak kazanırsınız. Tabii iş yerinde 1 yılınızı doldurmanız şartıyla.
0
kojonotsuki
(10.08.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.