Çevrenizde duyduklarınız ilişkileri nasıl ? (svgililiği sormuyorum bildiğin evlilik )

Korku filmi haricinde her filme açığım.
Eskilerden önermeyin, varsa yenilerden "mutlaka izle" dediğiniz; görüşlerinize açığım.

Arkadaşlar merhaba

Bugun yolda giderken aklıma geldi duran tıra arkadan carpsak kurtulabilir miyiz? Duran tir da belki sans biraz dusuk ama hareketli tirda cok da sorun olmayacaktir sanırım.

Ortalama vurus hizimizin da 150-160 olduğunu varsayalim arac da linea clio gibi birsey olsun.

Selam sabah aklıma geldi gülme krizine girdim yahu bu Lordi türkiye'ye geldiğinde Rcep Tayyip'le ya da onun tarzında hoca bir bakanla görüşmüşlerdi fotoğrafları vardı sanki ahahha bulamadım google da kimdi lordiyle görüşen kısa boylu hoca tipli devlet adamı? Şu fotoğrafı bulmama bir yardım edin ya :))) ya da videoydu

Arkadaşlar merhaba,

Elimde Grundig 1010 modelli netbook var. windows 7 starter yüklü ve çok ağır çalışıyor bu yüzden windows xp yüklemek istiyorum. Cd rom bulunmadığından usb ile atılıyor.önceden başka pc'lere format attığım 4 gb'lık xp yüklü belleği takıyorum, boot ekranına gidikten 30 saniye sonra kendi kendisine reset atıyor, yüklemeye devam etmek yerine yeni baştan başlıyor, ekranda tekrar cd'den önyükleme yapabilmek için bir tuşa basınız yazısı çıkıyor. Eğer bir tuşa basarsam aynı olay sürekli tekrarlanıyor 2-3 dakika sistem dosyalarını yükleyip yine reset atıyor, bir tuşa basmazsam bu kez de Recovery ekranı çıkıyor. windows 7 bir problemle karşılaştığından onarılması gerek diyor, devam diyince de windows 7'yi onarıyor ve yine windows 7 yükleniyor netbook'a. Ne yapmam gerektiği konusunda yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.

bios'u mu güncelliyim sanki bana üreti firma bios'a win7 gömmüş ve başka sistem yüklenmesin diye kilit koymuş gibi geliyor.

Başka bir şehre iş dolayısıyla taşınmaz gerekiyor. Ev sahibim depozito için 2 ayrı ayda ödememi kabul edip kolaylik sağlamıştı. Oturalı 8 ay oldu. Sizce depozitoyu alabilmek için nasıl bir üslûp kullanmalı?

Kuzenim yazdan beri dış dünyaya kapanmış ygs'ye çalışıyordu, hedefi tıp'tı bugün sınav sonuçları açıklandı puanı düşük gelmiş. Dünyanın sonu sanıyor bu sonuçları baya bi etkilenmiş, odasında kitlemiş kendisini filan. Ben pazar günümü buna ayırıcam da nasıl bir aktivite yapsak acaba? Bu çocuk nasıl stres atar?
Şehir: istanbul

cumartesi gününe randevu aldım da arabanın arkası ve bagajı çok dağınık bir sıkıntı olur mu, toparlamam gerekiyor mu? vereceğim paradan çok bunu düşünüyorum koyacak yerim yok çünkü :)

Selamlar ahali,

Ben bilgisayarda ve kağıt üzerine suluboya çizim yapıyorum. Sıklıkla yaptıklarımı taratıp bilgisayara atmam gerekiyor.

en az 300 dpi tarama çözünürlüğü olan,
a3 boyutundaki kağıtları da tarayabilecek büyüklükte,
olabilirse yazıcı özelliği de olan
bir yazıcı/tarayıcı gerekiyor.
Tavsiye edebilir misiniz? Bimekse baktım da o kadar büyük tarayıcısı olan yazıcı yok :/

evet.
senaryo 1
*17 mart kazasız atlatırlır 2.60-2.64
*18 mart fed hedeflenen noktaya gelmediğini açıklar 2.60 aşağısı
*Mart sonu iç siyaset durulur. 2.55-2.60
*Nisan piyasa verileri iyi bist 80.000-85.000 hatta biraz yukarsı 2.45-2.5

senaryo 2
*17 mart 0.50 veya üstü 2.65
*18 mart abd çocuğu koyar 2.70 test
*mart sonu; tayyip çoşar, çözüm süreci oyalaması biter; akp kürtleri kekleyemeyeceğini anlayınca milliyetçi takılır, 2.70-2.75
*nisan-mayıs; sermaye basını-doğuş-doğan- hdp nin barajı aşacağı çığlıklarını atar, seçimde belirsizlik artar; chp-mhp, hdp-akp koalisyonları konuşulur... 2.80

evet, hangisi ya da kendi senaryolarınız. 1-2

win7 kullanıyorum,format atıp sadece eski dosyalarımı yükledikten sonra bile çok yavaş kalıyo pc. arkadaşım da benzer sorunu yaşamamış, win8 yüklediğinde memnun kalmış. win7'ye çok alışığım, 8 pek hoş gelmiyor açıkçası ama 8.1 en azından daha mantıklı başlat menüsüyle. 8.1'e geçsem fark yaratır mı ?

bende 2011 model dizel corsa var babamda ise 1.2 benzinli clio 2013 model var, babam yurtdışına gideceği için iki araba da bende kalacak ancak bunlardan birini satıp birini kullanmam lazım ve kararsız kaldım yardımcı olur musunuz?

clio'nun donanımsal artıları var esp ykuş kalkış desteği ve hız sabitleyici corsa'nın avantajı ise daha ferah olması ve dizel motor nedeniyle yakıt tüketimi.

siz olsanız hangisini tercih edersiniz neden?

e-kitap teknolojisinden bahsediyorum. kağıt fabrikalarından, matbaalara, yayınevlerine kadar hepsinin devre dışı kalacağı o dönem ne zaman gelir sizce? biz görür müyüz?

mesela sadece okuyucu tarafından değil yazarların durumunu da doğrudan ve olumlu etkileyebilecek bu tür sitelerin sayısı gün geçtikçe artıyor: leanpub.com (daha çok teknik konularla ilgili kitaplar var gerçi)

zamanla yayınevlerine olan ilginin ve ihtiyacın bitmesiyle bu durumun kağıt fabrikalarına kadar etki etmesi sonucu bu basılı kitap dönemi de sona erer sanki artık. ne diyorsunuz?

saf etil alkol değil. yanımda götürmeyi planladığım bi hediyelik eşya statüsündeki cam şişede, içinde etil alkol de bulunan bi karışım var. oranını bilmiyorum da, bi şişesinde 50 ml falan sıvı vardır toplam olsa olsa.

bunu uçağa alırlar mı, nasıl alırlar, bi de şişeden 10 adetten fazla götürmem gibi bi durum da var. kaçakçı/terörist muamelesi yer miyim?

Selam,

Haftaya -hafta içi- Samsun'a yollanıyorum, otel önerileriniz varsa alırım 1-2 dal.

Birkaç gece kalacağım için geceliği 400 lira olmazsa sevinirim, ama ucuz diye kerhane odasından hallice olmazsa da sevinirim. 3,5-4 yıldızlı olarak nereyi önerirsiniz? Nereden fersah fersah kaçayım?

Teşekkürler.

Hanım kızımız,çıtı pıtı Lyudmilamız Türkçe Olimpiyatlarına katılmaya karar vermiş. Benden 3-4 kıtalık duyguları anlatan bir şiir tavsiyesi istedi. Benim şiir bilgim ise Fuzuli ve Baki'den sonrası için çok iyi değil. Bana neleri tavsiye edersiniz?

Arkadasa birileri bana duyurudan ulasmasini rica edebilir mi acaba?

Müdür bey okul dergisi çıkarmamız için biz öğretmenlere görev verdi.Dergi için isim arıyoruz.Arkadaşlar güzel tekliflerinizi bekliyorum.

ama bunlar branş örtmeni liise aynı okula tayin olurlar mı olmasınlar lan nolur

peder bey vatsaptan en az 5 incelik(inç demek istiyor) navigasyon cihazı bul dedi. ben de anlamam etmem size sorayım dedim. ne önerirsiniz?

şimdi bunlarla olan taahhüdüm martın 18'inde bitiyor ve çok şükür kurtuluyorum artık. ancak merak ettiğim bir şey var; şimdi ben iptal için illaki ayın 18'inde mi gitmek zorundayım yoksa bu tarihten önce gidersem bana zorluk çıkartırlar mı?

okumaya üşeniyorum valla, niye devamlı bişeyler yazılıyor nick altına? pkk'lı falan mı ne?

edit: ya olm birileri allah rızası için özet geçer diye açmıştım bu duyuruyu burayı da adamın nick altına çevirmişsiniz bravo.

edit 2: neyse ben özet geçiyorum anladığım kadarıyla: çakma solcu pkk'lı bir demagogmuş.

araç bakıyorum 30-40 bin arasında. 2007-2009 model araçlar bu arada. zaten temiz de bulmak zor. adam ilana temiz yazmış sonra açıklamalara şurası boyalı,şurası değişmiş yazmış. bir de takıntısı olan aramasın, boş muhabbetler için aramayın yazmış. sanki escort ilanı:D
birinde sağ ve sol kapıda lokal boya vardır yazılmış aradım kaç parça boya var diye sordum. belaltı komple boyalı dedi. dedim ki ilana şöyle yazmışsınız. evet öyle ama arayana bel altı komple boyalı diyorum dedi. öyle mi peki diye sordum. öyle farzet hocam dedi. billur mu geçiyorlar insanlarla anlamadım.
10 yaşının altında ikinci el araç alınmaz gibi. ne yapsam bilemedim. siz ne yapardınız bu limitle? hangi araçları tavsiye edersiniz?

Selamlar.

Bir video yapmak istiyorum. Elimde ayrı çekilmiş ses kaydı, fotoğraflar ve videoda kullanmalık sembol var. En uygun editör hangisidir?

Teşekkürler.

bostancidan modokoya giden 19d ve 19sb otobus hatlarindan haberdarim. peki dolmusla gidebilir miyim? midokoya direk giden bi dolmus var midir?

Haftada yaklaşık 100 sayfa çıktı alıyorum. Kendime bir yazıcı alayım dedim. Ne tür bişi almalıyım? Lazerli yazıcı varmış,onlar daha mı iyi olur benim durumumda? Kartuş masradı fazla olsun istemiyorum.

selam. son iki üç yıldır iyice ayyuka çıkmakla birlikte kendimi bildim bileli ellerim ve ayaklarım kışın hiç ısınmıyor, yazın asla soğumuyor. yazın suyla olsun duvara örümcek adam misali yapışarak olsun bir şekilde idare ediyorum fakat kışın resmen işkence çekiyorum asla ısınmıyor ellerim ve ayaklarım. okadar sinir bozucu bir durum ki sürekli elim cebimde gezmek öküz gibi kalın iki kat çorap giymek zorundayım ama yine fayda etmiyor, bu sefer ayağım terliyor ve daha çok üşüyor. bir şekilde ısıttık diyelim, bu kez yanma başlıyor özellikle ayaklarımda. evim soğuk değil normal oda sıcaklığında kombi 3 - 4 te yanıyor, (9'a kadar derecesi) yaşadığım yer samsun gayet ılık bir memleket. ama ne hikmetse ben donuyorum arkadaş. bu ara sabah uyandığımda yataktan çıkınca zangır zangır titreme de başladı. uzun süre rusya'da yaşadım böyle üşüdüğümü hatırlamıyorum, hasta değilim bu kış hiç hasta olmadım mesela. noluyoruz bir sağlık sorunum mu var acep?

takas yontemie almayi dusunuyorum. deneyimi olan var mi? km orjinal mi degil mi nasil anladilir? nelere dikkat etmeliyim?

Kar durdu buzlanma yok ama hala ucuslar iptal oluyor. Ozellikle Pegasusun sabiha gokcen çıkışlı ic hat ucuslari. Neden kalkamiyor ucaklar fikri olan var mi?

arkadaşlar "energy healing" terimini nasıl türkçeleştirirsiniz? hani şu reiki falan gibi şeyler..

biyoenerji?

Önceden arkadaşım olan ve mesajlaşmalarımız bulunan biri beni engellediğinde, eski mesajlardan onun profiline ulaşabiliyor muyuz? Yani eski mesajları görüyorum ama, ismi tıklanabilir değil. Bu hanım kızımız Facebook hesabını mı kapattı yoksa kapatmadı da beni engellemiş olabilir mi?

erkek arkadaşıma hediye olarak tıraş makinesi almayı düşünüyorum. kirli sakal da bırakan, sıfır da alan bir makine öneriniz var mıdır? piyasası hakkında pek bi bilgim yok, şöyle 200 tl civarında bir şey düşünüyorum. şimdiden teşekkür ettim.

Aslında 13 inch küçük bişey arıyorum ama sanırım özellikleri iyi olan küçük inchli laptoplar baya pahalı oluyo. dokunmatik falan olmasına gerek yok. hard diski de geniş olmayabilir. candy crush bile oynamıyorum oyun bilgisayarı lazım değil. ama çok hızlı olmalı. aynı da 35 işlem yapsam bana mısın dememeli. bunun haricinde genelde seyahatlerde kullanacağım için bataryası dayansa ve hafif olsa süper olur.

*Toshiba istemiyorum. arada servisi arayıp arayıp sövüyorum uyuz oluyorum hepsine.
*Dell çok iyi modeller var ama büyük mağazalarda bulunmadığı için güven vermiyo ilerde servis sıkıntısı çekmiyim.
*İnternetten satın alabilirim.

Tavsiyeleri alayım.

Sevgiler.

Evet evde bir dolu var bunlardan hepsi çok hoş çok cici ama gel gör ki renkleri çok kötü olmuş. Öte yandan diğer aldıklarımdan altın suyuna batırılmış, altın kaplama diye satılanlarda böyle bir durum olmuyor. Bu olayı evde kararan takılarımıza yapabilir miyiz peki bunu öğrenmek istiyorum? Teşekkürler.

selam, şöyle kaliteli, sağlam, "aa ne güzelmiş lan, iyiymiş be." diyebileceğimiz, her türden olabilir, bi film var mı aklınıza gelen?

merhaba,

uğradığım açık bir haksızlık hakkında deneyimli ve bilgili arkadaşlara birkaç soru sormak istiyorum. bugün direksiyon sınavına girdim. iki tane orospu çocuğu görevli arkada, kurs görevlisi üçüncü orospu çocuğu da yanımda oturuyordu. 30 dakikalık parkuru 20 dakikada bitirdim. hiçbir sorun, aksaklık yaşamadım. oldukça seri ve dikkatli kullandım, öyle ki bir süre sonra görevliler sürüşümle ilgilenmemeye başladı. sınavın bitimine yakın, yokuş aşağı giderken (e sınıfı ağır vasıta kullanıyordum) kurs görevlisi olacak kaplama "motoru mahvettin, ya hızını düşür ya vites büyüt ya" diye bağırdı. sağım iyidir normalde, ama sınavda olduğum için sesimi çıkarmadım. tamam dedim sakince. öfkeden başım dönüyor ama ben frenlemeye çalışıyorum kendimi. hızı azalttım. ki normalde motor bağırıyor dediği hızda öğrendim o aracı sürmeyi. eğitim boyunca hep öyle sürdüm ve eğitmen çok iyiydi, bu şekilde devam et diyordu. neyse.

sınav bitti. görevli orospu çocukları indi. bu göt oğlanı da indi. 5 dakika sonra yanaştım ben buna. haddini bil, kimsin lan sen vesaire münakaşa oldu. sonra bitti mesele, kursa gidip sözlü şikayette bulundum ve eve gittim.

akşam sonucu öğrenmeye gittiğimde "kalmışın keke" dediler. nasıl kalmışım lan? esas direksiyon eğitmenim sınavdan sonra durumumu sormuş. görevli de elindeki belgeyi gösterip:
bak geçirmiştim. ama saygısızlık yaptığı için bıraktım demiş.

şimdi bu apaçık görevi kötüye kullanma ve kurs çalışanlarına hakkımda "saygısız" dediği için itibar ve saygınlığımın kurs çalışanları nezdinde rencide edilmesi kapsamlarına girmiyor mu? yani haksızlık etmek bu kadar mı basit bir şey olmuş?

sorum:
- bu konu hakkında elinden geleni ardına koymayacak öfkeli bir adam olarak ne yapabilirim? her türlü önerinize açığım. savcılığa gitmek? meb ilçe müdürlüğüne dilekçe? bilirkişi talebi?

www.sahibinden.com

Toplumdaki yozlaşma malum da,

nasıl bir insan, gencecik bir kıza tecavüz edip, onu yakarak öldürme olayına yorum olarak "ama" diye başlayabilir? bunun "ama" sı olabilir mi? aklım almıyor. Dinlere inanmayan bir insanım. bunun dinle ilgili olduğunu da sanmıyorum.

bu nasıl bir psikolojidir? uzman arkadaşlar varsa, bunun bir adı var mı?

mesela, 2.dünya savaşı'nda hitler'in felsefesi , nazizm anlaşılabilir bir kavramken auschwitz'de o yapılanlar ya da hiroshima ve nagazaki'ye atılan o atom bombasından sonraki insan tabloları bile "ama" diye hiçbir şekilde insanların yorumlarına gelememiştir.

bu nasıl birşeydir?

Bilgisayar değiştiriyorum, resmen bir evden öbürüne gider gibi sıkıntı yaşıyorum her değişimde. Kırılan tabak çanak gibi, kaybolan veriler, ayarlar, şifreler vs. çok can sıkıyor. O kadar veri aktarımı, program kurulumu gibi hamallıklar da cabası. Windows 8'den windows 7 kurulu bir makineye taşıma yapacağım ve eskisi Asus yenisi Lenovo. Yani imaj alıp kurmak da kurtarmıyor. (en azından bildiğim yöntemlerle.) Ne yapabilirim?

bugun depresif ruh halim sebebiyle gençlik, ölüm gibi kavramlar üzerine düşündüm biraz. 50 yıl sonra şu ana dönmek için can atacağımı hayal ettim. Ama öte yandan şu andan zevk de almıyorum. anın tadını çıkartamıyorum.
10 yıl öncesine dönmek için ise çok şeyler veririm. tekrar gençliğimin başında olmak için.

Neyse sorum şu: deseler ki 10 yıl öncesine döneceksin (ama son 10 yılda yaşananları bilmeden, o tecrübe olmadan), kabul eder misiniz? geçmiş şimdiden daha mı iyiydi?

Merhaba,

Benim bir adet 96'lı kardeşim var. Göz göre göre serseri ve berbat karakterli bir insan oluyor. Şimdi size 3 olay anlatacağım ve fikir soracağım.

Olay 1:

Henüz 17 yaşında, doğumgünü sebebiyle David Guetta konserine gitmek istediğini söyledi. Baktık çok istiyor annem babam uçak biletlerini ve oteli ayarladı, ben bilet aldım ve kendi elimle esenboğa havaalanına bıraktım. Aynı gece, daha ben uyuyalı 1 saat olmuşken saat 1 gibi karakoldayım diye aradı. Doğal olarak şok oldum, kız meselesi falan herhalde diye düşündüm ama yüksek miktarda uyuşturucuyla yakalandığını öğrenerek bir şok daha yaşadım. Mecburen olayı annemin yüreğine indirmemeye çalışarak anlatarak, arabayla apar topar İstanbul'a gittim onu da alıp. Narkotik, çocuk büro, adliye, vs derken çıkardık getirdik Ankara'ya. Anneme yol boyunca olayı anlayalım dinleyelim haksızsa sakın bağrına basma biraz soğuk dur dememe rağmen adliyeden çıkarır çıkarmaz sanki 20 sene hapisten çıkan oğlu çıkmış gibi hemen koşarak sarıldı etti. Daha sonrasında da bu olay hiç yaşanmamış gibi davrandılar (Babam Kıbrıs'taydı ve en yakın uçak sabah olduğu için ona sonra haber verdik, o da bir şey yapmadı). Sonrasında annem odasında esrar bulmasına rağmen bitki çayı olduğuna inanmayı tercih etti ve hiçbir şey yapmadı. Alkol zaten gırla gidiyor, hemen hemen her gece mekanlara gitmeler, sabaha karşı eve gelmeler, henüz ehliyet almadan annemin ya da babamın arabasını almalar, izin vermezlerse saçma sapan tavırlar. Bu sırada okuduğu liseden kibarca atıldı ve başka bir liseye geçirdik. Orada da okula gitmek hamallık diyerek kaydını sildirdi ve ite kaka açık liseyi bitirdi. Bu arada her sene dershanelere, özel derslere binlerce lira harcandı ama doğru düzgün dershaneye gitmedi. O sırada ben Bilkent grafikte asistandım, o da kolay gördü herhalde; "ben matematik falan yapmak istemiyorum, Bilkent grafik istiyorum" dedi, çizim kursu bulduk ama doğru düzgün gitmedi. En baştan hiçbir şekilde kendi kardeşim diye kayırmayacağımı söylemiş olduğum ve etik bulmadığım için değerlendirme komisyonunda olmama rağmen alınması için bir şey yapmadım çünkü çok daha iyi çizen insanlar varken kimsenin hakkını yemek istemedim. Aynı gün Gazi Görsel İletişim bölümünün başvurusunun son günüydü, aradım Bilkent olmayacak evraklarını hazırla Gazi'ye başvuralım diye (Gazi'de de hem çalışıyorum hem yüksek lisans yapıyordum, benimle gider gelirsin seneye de istersen Bilkent'in sınavına tekrar girersin derslerini saydırırız dedim ama Gazi'de ortam yok Bilkent olmazsa gitmem deyince zorla yazdıramayacağım için 1 sene yandı).

Olay 2:

Annemin arabasıyla gecenin bir yarısı kaza yaptı. Bize haber vermedi ve polis çağırıp tutanak tutturmadığı ve habersiz şekilde arabayı çektirdiği için kasko sıkıntı çıkardı. Airbagler falan açılmış zaten, aracı neredeyse pert olarak satacağız. Tabii ki annem ve babam bu olay karşısında da seslerini bile yükseltmedi. Sadece araba yapılana kadar araba yok sana dediler. Ben de kendi aracımı hiçbir zaman başka birine vermediğim ve vermeyeceğim için net bir şekilde kasko bile yaptırmadığımı, kendimden başka kimsenin sürüşüne güvenmediğimi ve hasarsız aracımı sene sonunda hasarsız şekilde satmak istediğimi söyledim ve tamam dedi. Arabamın anahtarı hep çantamda olur ve çantamı da yanımda bulundururum gece, ancak kendisi yedek anahtarımı bulup geceleri arabamı kaçırmaya başlamış. Bunu da tez danışmanım arabamda viski şişesi bulduğu zaman anlayabildim. Yani hem benden habersiz arabamı alıyor hem alkollü araba kullanıyor. Hayır arabayı, kardeşimi falan geçtim birine çarpsa vebalini nasıl ödeyeceğiz? Viski şişesi sonrası kendisine sordum arabamı benden habersiz aldın mı yakın zamanda diye. Yalan söylerken kılı bile kıpırdamadı, viski şişesini önüne atınca bir gece aldım uzatma falan dedi. Bunun üzerine kendi evimde kendi arabamın anahtarını kasaya saklamak zorunda kaldım. Cüzdanımdan para çaldığından şüphelendiğim için bankadan para çekmiyorum, maksimum 50 lirayla geziyorum ama açık açık çalıyorsun diye itham edip rencide etmek istemiyorum. Kendime küçük hediyeler almak için her günün sonunda cüzdanımdaki 1 liraları kumbaraya atardım, kumbara şu an bomboş. Annemden babamdan zaten harçlık alıyor, üzerine babam her hafta Kıbrıs'tan istediği içkiyi getiriyor satacağım diye üsteliyor olduğu için ama hala bir para versen üzerini getirmiyor, böyle şeyler yapıyor, satılabilir bir şey bulsa hemen satıp parasını yiyor. İlerde anneme babama şiddet uygulamasından ve zorla paralarını almasından, malı mülkü sattırıp yemesinden ya da anneme babama zarar vermesinden endişe ediyorum çünkü para vermezlerse çılgına dönüyor.

Olay 3:

Babam Kıbrıs'a gittiği için Türkiye'deki arabasını sattı ve evde sadece annemin ve benim arabamız var. Dün de annemle babam annemin arabasıyla dışarıdaydı, bana geldi rica etti sevgililer gününde kız arkadaşımı yemeğe götürmek istiyorum. Sen de evdesin nasılsa, arabanı alsam olur mu diye. Çok üsteleyince "Babamı ara, herhangi bir kaza ya da hasar durumunda zararımı karşılama teminatı veriyorsa vereyim" dedim. Babam evet deyince verdim. Evden çıkmadan bir şişe de Absinth alıp çıktı, ben de alkollü kullanma sakın o ne diye sorunca hediye dedi ve gitti. Bugün çalışmak için arabadan kitaplarımı alayım dedim ve dışarıda arabam yok, kardeşim de evde yok. Annem arkadaşlarında kalacağını söylemişti, kahvaltı yapıp geleceklermiş deyince rahatsız etmek istemedim. Saat 14.00'e kadar bekledim ve mesaj yazdım, çalışmam lazım arabayı getirir misin diye. Yazdığı mesaj aynen şu: "Dün önüme araba çat diye çıktı bahçelide bende ona vurmamak için kaldırıma çıktım lastik patladı falan adamın suçu tamamen bişey yok arabada merak etme, yaptırıyorum şimdi arabayı (hani arabada bir şey yoktu?), müsait olunca arıcam (tabii ki aramadı) çok özür dilerim kaza kaza dedin geldi buldu :( (hala kendinde kabahat yok paşamın)", ben de sinirle hiçbir şeyi haketmiyorsun, ben sadece bu kadar söylüyorum yazdım. Şu an arabanın akıbeti ne bilmiyorum, anneme söyle de fotoğrafını çekip yollasın dedim ama yollamadı ve ben yurtdışına gideceğim için bu arabayı satacaktım yaza, her ay eşek gibi kredi ödüyorum, günde 100 km yol yapıyorum iş ev arası ve daha arabada 1 tane park çiziği bile yoktu.

Bu çocuk bu saatten sonra adam olur mu? Ne yapabilirim kendi adıma? Cidden annem babam yaşlanınca onlara fiziksel şiddet uygulamasından ya da bir şekilde bizden mal kaçırmasından endişe ediyorum. Ya da ömür boyu diğer kardeşime ve bana yük olmasından (Diğer kardeşim İngiltere'de, o yüzden hiç bahsi geçmedi). Bu kadarını okuduysanız teşekkür ederim, cidden sinirden elim ayağım titredi. Ne yapacağımı bilmiyorum.

Oturduğumuz dairenin bulunduğu binayı bir müteahit'e verip binayı yenileteceğiz. Bu durumda dikkat edilmesi gerekenler nelerdir bilgisi olan var mıdır?

Bu konularda deneyimli bir avukat önerebilir misiniz?

Az önce ben geçtim bu hatta. 25 tl idi Ücret. 25 tl yüklememe rağmen paket daha tanımlanmadı. Az mı yükledim acaba bilmiyorum. Sabah sabah sinir Yaptım.

aile arabasi olarak bunu almak istiyorum. ama ozel bir ehliyet gerekiyormus bir de kopruden gecemiyormussun. bunu tam anlamadim. boyle bir soruna takiliyorsam kopruden gecis yasaksa almam.

bir de ben dizel otomatik olani alip full arti full yapicam. paradan kismicam deri koltuktan nefret ettigim icin deri koltuk haric. hangisini alsam daha iyi ? onem verdigim seyler yazin serin tutup kisin iyi isitmasi ve park yeri sorunu yaratmayip(o yuzden pick up almiyorum) teknik sorun fazla cikarmamasi.

bir de bununla taksime falan gidicem kizarkadasalarimla falan. cok mu kro olur ya :)

Dil kursundaki ıngiliz hoca hayranı olduğumuz bir kişiliği anlatmamızı istedi.
Aklıma önce freddie mercury geldi ama kadın zaten ıngiliz, benden neden dinlesin ki mercury'ı diye düşündüm.

Sonra kazım koyuncu'yu düşündüm, hem türkiye'ye ait bir değer. Acaba bu da fazla mı yerel kaçar?

Napsam?

Herkese merhaba,

En baz model olacak şekilde siyah beyaz lazer yazıcılara ihtiyacım var. Bir kaç adet alınacak. Aramaya inandım fakat çok farklı yorumlar olduğu için doğrudan kullanıcı tavsiyesi olarak sormak istedim. Toneri sorunsuz doldurulabilen, siyah beyaz hangi lazer yazıcıyı önerirsiniz? HP, Samsung, Xerox tercih sebebi olabilir.

Şimdiden teşekkürler.

maalesef böyle bir durum var başımızda.

çocuk 2.5 yaşında erkek. kendi yatağında uyumama gibi bir problemi yok. öğlen uykularını kendi yatağında uyuyor. hatta akşamları da annesi uyutup yatağına koyuyor. uyku problemi de çekmiyor. bir sefer gece uyanması dışında deliksiz uyuyor. zaten sorun da o gece uyanması.

ama sıpa gece uyandığı zaman annesi de uyurgezer midir nedir, bilinçsiz bir şekilde çocuğu alıp yanımıza getiriyor. azıcık pış pış yapıp geri koysa çocuk yatağında devam edecek ama artık işine mi geliyor, farkında mı değil anasının da nedir, o çocuk yanımıza geliyor. çoğu zaman sabah uyandığımızda "bu çocuğu ben yine ne zaman getirdim" diyor. hatırlamıyor bile. benim uykum tavşan uykusu olduğu için ben hatırlıyorum ama. saatine kadar hatırlıyorum. anneinden önce ben duyuyorum çocuğun sesini, anneeaa diye sesleniyor (baba da demiyor eşşolusu). seslenince ben kalkıyorum annesinden önce, kucağıma alıp iki pış pış yapıp geri koyayım diyorum, ı-ıh illa annesi gelecekmiş. ıııh anneeaaaaa anneeeeaaaeaaa diye baırıyor. anneye sarılmak istiyor. hakikaten de annesine sarılınca hemen uykuya geri dalıyor. ama annenin farkında olarak veya olmayarak kucağında beri uyutup yerine koyması mümkün olmuyor. o da haklı eşşek gibi çalışıyor bütün gün, sabah da 6:30'da kalkıyor. uykusunu feda etmek istemiyor. çocuk da gece uykusunun arasında babaya pas vermiyor ki ben ilgileneyim, annesi uyusun.

dediğim gibi uyku problemi olan, anne baba yatağı isteyen bir çocuk değil ama her gece aramızda. beni geçtim, şikayetim yok ama çocuk için sıkıntı olacak diye korkuyorum.

öneriniz var mı?

bu kalıp ne anlama gelir bir fikri olan var mı?

Selam, yarın bir kurumda ingilizce öğretmenliğine başlayacağım 18-25 yaş arası yetişkinlere. Ancak bu grup beginner olacak. Daha önce özel ders vermişliğim var ancak hep yüksek seviyedekilere vermiştim. Bir de bu kadar kalabalık değillerdi tabi, bayağı gerildim. Deneyimli öğretmenler bir yardımcı olun, ilk günde nelerden bahsedilir neler yapılır :/

Uzun zamandır Müge Anlı'nın programında işlenen bir olay var. Gülhan Kaygın cinayeti. Dediklerine göre katil o kadar kendinde değilmiş ki kurbanın evinde odanın birinin ortasında dışkısını yapmış.
Dışkıdan DNA analizi elde edilmiyor mu? Neden aylardır (belki de yıllardır şimdi emin değilim) katili bulamamışlar? Ekrana çıkarttıkları bir genç var
sürekli onun üstüne gidiyorlar. Çapraz sorguya çeker gibi soru yağmuruna tutuyrlar. Suçlamıyormuş gibi yapıp suçluyorlar. Madem ortada analiz var neden açıklamıyorlar çocuğun katil olup olmadığını? Emniyetle aralarında bu tip bir anlaşma mı var? Kültüre dayalı suçlu analizi verilerini çoğaltmak için mi katili açıklamayıp programı uzatıyorlar?
Gerçi orada bıyıklı hafif kel bir adam var onun hareketleri aşırı abartı, hep oynuyormuş gibi. İddialara göre kendisinin Suriye'den düzenli ilişkiye girmek için getirttiği kadın ve ailesi yapmış olabilirmiş.