aya 5 milyardan fazla kazanan var mıdır? ne iş yapar?

beyler adeccodan cagrıldım gorusmeye gıdıcem yarın. aveaya cagrı merkezıne gırme durumu var olurda gırersem butun derslerı ekmem gerekıyor. ne dıyorsunuz sızce gırım mı bu ıse? yoksa derslere gırmek ıcın yok mu deyım?degecek bır ıs mı?

eskiden haftada 2 kitap bitiren ben son 4 aydır kitap okumuyorum. şu an grange'dan kurtlar imparatorluğunu okuyorum az kaldı bitecek işte 4 ayda bitirebildim hani. o yüzden bana öyle bir kitap gerekli ki bir solukta okuyayım, angry birds oynamak yerine kitap okuyayım.

not: çok ağır olmaması lazım normalde her türlü okuyabiliyorum ama şu aralar bana gerekli olan o şevki tekrar kazanmam

okumadığım kütüphanemdeki kitaplar;

yusuf atılgan-aylak adam
kafka-dava, dönüşüm
paulo coelho-simyacı, baş kaldıran insan
Canan tan- piraye
Albert camus-yabancı
cemal süreya-sevda sözleri
dino buzzati-tatar çölü
sabahattin ali-içimizdeki şeytan
can yücel- canfeda

tavukların üzerinde sarımsı renkler oluşmuş sanki. bu donmayla ilgili bişey mi? yoksa bozulmuş mudur?

not: don yanığı (freezer burn) denen şey olabilir mi?

edit: merak edenler için son durum haberi. olduğu gibi çöpe attım!

Merhaba dostlar,

ya bu arlar ticarete merak saldım ama iyi huylu insanlardanım, öyle çok parada gözüm yok, kendimi idame ettirebilmem yeter.

Zippo'ya merak saldım. Araştırdım, DealExtreme en iyisi gibi, fakat abi bakıyorum da, adamlar öyle modeller getirip öyle fiyatlar satıyor ki, gözlerim açılıyor resmen. Nereden nasıl getirip, internet üzerinden satar bu adamlar. Ben de getirip satmak istiyorum. Ama ben getirince en fazla 5-7 TL arası kâr koyup satacağım. Piyasayı değiştireceğim adamlar %100 kâr koyuyor abi.

Tek sorunum kaldı, nasıl getireceğim. Kimden alacağım. Kargo anlaşmam var ülkenin her yerine ucuz fiyatlara gönderebilirim. Bu işten anlayan var ise yardımcı olursa çok sevinirim.

Şu modellere baksanıza dostlar;
www.google.com.tr adamlar coşmuş.

Mallık, kerizlik, enayilik, çok sevmenin getirmiş olduğu körlük sonucu oluşan durum hakkında

Birazdan anlatacaklarım %100 yaşanmış olup, sizlerin önerilerini bekliyorum. Şimdiden teşekkürler.

Şu an 28 yaşındayım. Üniversite okumak için gelmiştim ve tam 10 senedir İstanbul'dayım. Bu süre zarfının büyük çoğunluğu kendi ayaklarımın üzerine durmakla geçti. Yaklaşık 6-7 senedir süreli-süresiz işlerde de çalıştım. Bunun son 3 senesi sevdiğim iş, iyi bir maaş ve sosyal olanakları da güzel olabilecek şekilde gelişti.

Bahsetmiş olduğum işe başlayana kadar hiç kız arkadaşım olmadı. Bu meselenin ise benim açımdan çok fazla detayı vardı. Neden olmamasını ise şöyle özet geçebilirim.
- Yüreğimi kıpırdatmayan bir kişi ile deneyimim olsun diye çıkmanın doğru olmadığını düşünüyorum.
- Bir ilişkinin maddi ve manevi onlarca sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı da sevdiğim insanla yola çıkarken tek hayalimin huzurlu bir yuva kurmak olduğunun altına çizerim.(Salt olarak vakit geçirmek, gençliğimi yaşamak bana maalesef çok uzak) Özetle bunun için de maddi olarak hazır olmam gerekiyordu.

Yaklaşık 2,5 sene önce bir kız tanıdım. Yüzünü dahi görmeden yazdıklarından dolayı aşık olmuştum. Günlerce, aylarca fotoğrafını paylaşmasını bekledim. Bir gün İstanbul'a geleceğini söyledi. Ben bir şans olur mu diye yüz yüze buluşma teklifi ettim. Kabul etti. Ben onunla buluşmadan önce 1 günlük bir İstanbul planı yaptım. O gelmeden gideceğimiz mekanları tek tek yerinde tespit ettim. O güne özel kıyafetler, hazırlıklar vs... Ve buluştuk. Onu kaldığı adresten aldım. Önce Emirgan Korusu'nda kahvaltı, sonra Otağtepe'de kahve-sohbet keyfi... Her şey mükemmel. Konuştukça konuşuyoruz. İkindi vakti Üsküdar iskeleden ve karaköy'e geçiyoruz. Tünel'den sonrada İstiklal caddesindeyiz. Yemekler, tatlılar, sohbetler derken gece 11 oluyor. Normalde akrabasından akşam 7 için izin alan ve benimle maksimum 1 saat görüşmeye planlayan kız ile çok zor ayrılıyoruz. Ardından İstanbul'da kaldığı sürece 2 kez daha buluşuyoruz. O buluşmalar da en az ilki kadar keyifli geçiyor.

Ben kıza aşık olmuş, çok sevmiştim. Sonra yaşadığı şehre döndü. Uzak mesafe ilişkisi başladı. Bazen o geliyor, bazen ben gidiyordum. Ancak ilişkide problem yoktu. Onun okulu bitirmesi için bir kaç dersi vardı. Ben maddi manevi her anında yanında olmak için çabalıyordum. Ve bunları yaparken de zerre bir beklentiye girmiyordum. Bir gün , artık çalışmak istediğini söyledi. Tek bir işte çalışma hayali vardı. Ve bu iş için ben bağlantılarımı kullanarak bir ihtimal yardımcı olabilirdim. Yöneticilerime durumu açtım. Tek tek kapıları çaldım ve sonunda mülakat için bir gün aldım. Başvurdu. 1 ay sonra çağırdılar ve hayalini dahi zor kurduğu iş için kabul edildi. Bu süreç içerisinde ilk tartışmalar ufaktan yaşanmaya başladı ve çağrıldı günden (bundan benim haberim yoktu) bir gün önce buluştuk(Aniden çağırdı). Halbuki o beni o buluşmaya çağırırken ben onun için 25 farklı doğum günü hediyesi(onunla olamadığım her sene için bir hediye gibi düşünüp) hazırlamak için dükkan dükkan dolaşıyordum. Elimde bir kaç hediye ile yanına gittim ve ayrılmak istiyoruz dedi... Çok çok çok kötü oldum. Herkesin içinde hüngür hüngür ağladım. Çekti gitti. Ben öylece kaldım. Tek başıma bir evde kalıyordum. Kendimi eve atmam ile saatlerce ağladım. Gecenin bir vakti 12. kattan saatlerce baktım. Atlamak ile atlamamak arasında defalarca gidip, geldim.

Birkaç ay böyle geçti. Saçlarımı üçe vurdum. Evimdeki eşyaları yok parasına sattım ve geride her şeyi bırakmak için kendime söz verdim. Arkadaşların yanına çıktım. Bu süreç içerisinde de bir ay geçtikten sonra tekrar konuşmaya başladık. Dişleri ağrıyordu. Kendi cebimden tüm tedavisini karşıladım. Telefona ihtiyacı vardı, gittim iphone aldım. Bu tarz harcamaları ayrılmamızdan önce de yapıyordum. Ancak ayrılık sonra bir daha onu kaybetme adına kendimden daha fazla fedakarlık yapıyordum. Doğumgünlerimiz iki gün araylaydı. Benim doğumgünümde o bana hediyeleri verirken, ben sürpriz yapıp bir hediye verdim. (nikon d7000) Mutlu oldu. İşi için ihtiyacı olacağı, hem de harika bir dslr makinesi olmuştu. İki gün sonra doğum gününde de kendisini özel hissettin diye kolye, kıyafet gibi daha önceden alamadığım bazı şeyleri hediye etmiştim. Ancak bunlara rağmen garip bir mutsuzluk vardı...

Yaklaşık bir 6 ay zaman zaman iyi, zaman zaman da mutsuz bir şekilde bir ilişki yürüdü. Bunların sebepleri arasında benim biriken 17 bin tl borcum oldu. Ancak bu borcun en büyük sebebi, onu biraz daha mutlu edebilirim mi diye, elimden geleni değil de, elimden gelenin fazlasını yapmak yüzünden oldu. Cebime 2 lira giriyorsa, ben 4 lira harcama yapıyordum. Sadece doğum gününde 5 bin tl nin üzerinde harcama yapmışım. Biliyorum bunları okurken beni mallık, kerizlik, enayilik ile suçlayacaksınız... Ama ben de böyleyim işte...

Bu mart ayında bir mesaj attım. Benimle olmaktan mutsuz musun diye.. Cevap olarak evet minvalinde laflar edip, ayrıldık. Aradan 1 ay geçti ve bana mail olarak evleneceğim diye mail attı. Ben de Allah mutlu mesut etsin dedim. Sonra da bende bazı emanetleri olduğunu söyleyip, son bir kez görüşelim dedim. Tamam dedi. Bana hediye ettiği hediyelerin büyük kısmını ona teslim ettim ve arkama bakmadan gittim. Mayıs ayı gibi evine hırsız girdi. Neyse ki kendine bir zarar verilmemişti ve maddi olarak kaybı yoktu. Ben bir şekilde bunu öğrendim ve geçmiş olsun demek için aradım. Şaşırdı. O dönem tekrar konuşmalar başladı. Aynı evde birden fazla kişiyle kalınmadığını, muhitin in kötülüğünden bahsedip duruyordu. Özetle tek başına eve çıkma niyetindeydi ve ben de saf gibi yine koşturmaya başlamıştım. Kendisi evi buldu. Ben o borçlu halimle evinin depozitosunu ayarladım. Tam 1 günde evinde yaşayabilecek şekilde bütün eşya işlerini hallettim vs. Bu dönem içerisinde dönem dönem sadece iletişim halindeydik. Evlilik meselesinin yalan olduğunu anlamıştım. Ancak üstelemiyordum. Kendisi ara ara gündeme getiriyor, ben de üzerinde durmuyordum. Bu arada evin kirası konusunda da ona destek oluyordum. Yaklaşık bu mesele de 3 ay sürdü. Ve artık bu süreçte de soğumaya başladım. Artık kira konusunda benden bir beklentisi olmamasını dile getirdim. Zaten bunca zaman borçları kapatacağım diye uğraşmaktan aylardır maaşımın tamamını bankaya yatırmaktan bıkmıştım.

Bu olaylar yaşanır yaşanmaz, çok kısa sürede evlilik meselesi bu sefer ciddi bir biçimde gündeme geldi. Bir anda bunu istediler. Ben evleneceği kişiyi öğrendim. Aynı iş yerinden bir çocukmuş. Normalde diyelim x semtinden aşağısı olmaz diye talep eden kız gitmiş, bir anda hiç istemediği semtte bile yaşayabilecek kız gelmiş. Belki aklınıza gelir diye şu detayı da paylaşmak istiyorum. Çocuk zengin değil. Yahut daha iyi bir mevkide filan da hiç değil. Hatta ona bunu öğrendikten sonra bir soru sormuştum. Seni taşıyabilecek biri değil diye. O da bana evet deyip, umarım ikimizi de yanıltır diye cevap verdi...

Biliyorum çok uzattım. Bu meseleyi kısmen ailem ile birlikte 3-5 arkadaşım biliyor. Düne bu kadar detaylı olarak kimseye anlatmamıştım. Ancak bir arkadaşıma yine hepsini olmasa da bir kısmını anlattım ve çocuk beyninden vurulmuşa dönüp, bana bir sürü laf söyledi. Özellikle benim kıza verdiğim tüm hediyeleri tek tek istememi söyledi. Eğer vermeye yanaşmazsa, git eşi olacak kişiden bunu talep et filan dedi. tamam %100 malın, enayinin, kerizin önde gideniyim ama bunu yapabilecek bir yapım yok. bana çektirdiği onca acıdan sonra benim de böyle davranmam bana gereksiz geliyor. Ama bir yandan da onca borcu kapatmak için eşek gibi çalışmak ve başka bir adamın çıkıp, ellerinle büyüttüğün bir çiçeği alıp koparması, koklaması insanın zoruna gidiyor.

Kimle evlenirse evlensin. Zerre umrumda değil artık. Ancak benim bunca sıkıntımın bir karşılığı olmalı... Biz en başından evleneceğiz diye yola çıktık ve ben ne yaptıysam sevgilim değil de, hanımımmış gibi mücadele ettim. Ben ne yapayım aaa dostlar?

Merhaba arkadaşlar,
şirketteki iş arkadaşım 1 haftalığına Kanada'ya gidiyor da. Kendine telefon almayacakmış, Pasaportunuda işletmeme izin verdi.

Iphone 4 üm var, Iphone 5 aldırmam çok mu gereksiz olur, kullanmak istiyorum ama Iphone 4 ü satma imkanım olur mu? Onu da Dubai'den almıştım. Kendi pasaportuma kayıtlı.

Yoksa Iphone 5 mi satmam mantıklı olur? Satsam kaça satabilirim, pasapor kayıtlı 16 GB.
Ek olarak Siyah mı Beyaz mı mantıklı?

Teşekkürler.

Asyalı sevgilisi olanlar çocuk yapsın da sevelim. media.tumblr.com

sizce de dünyanın en tatlı bebeği değil mi?

bazı ilanlarda görüyorum (sadece 1 ilanda görmedim daha önce de duymuşluğum ve görmüşlüğüm var) sadece erkeklerin kan bağışı yapabileceği yazıyor. Bunun sebebi nedir tıbben, hangi durumlarda cinsiyet fark yaratır ?
edit: gereksiz açıklama

avcılık silahları? resim yapma malzemeleri? giysi? tarım (bu da olur)?

teşekkürler

merhaba,

politik değil medikal bi soru sordum başlıkta.
mal mal cevaplar vermeyin.

mersi.

Geyik zamanı geldi Aynştayn'lar;

Diyelim ki öyle bir alet üretildi ve zamanda 2000 yıl geriye gittiniz. (icat olamayacağı ispatlandı da onu boşverin siz. Varsayalım İsmail) Kendi toplumunuzu da buldunuz. Tarih sahnesinde o toplumu daha hızlı geliştirebilmek için hangi icadı o dönemde yapmaya çalışırdınız? Yanıt verirken şunu da düşünün, o icadı sadece kendi bilgilerinizle üretebilir ve çalıştırabilir olmalısınız. Yani ipad falan demeyin boş yere.

Mesela sabunu icat ettiniz diyelim, bir sabun üretebilir misiniz? Ya da buharlı motor? Barutu, matbaayı, kurşun kalemi, mancınığı üretebilir misiniz? Öyle bir icat söylemelisiniz ki, hem azami düzeyde toplumu kalkındırabilmeli, hem de zamanın imkanlarıyla ve şu anki bilgilerinizle onu üretebilmelisiniz.

Sizce nedir bu?

Hacilar bana 1250 tl civarina samsung galaxy note 2 bulun lan. Var mi boyle bi fiyat?

Sevgili Moğollar,

Benim bir telefonum var çift hatlı samsung ve gerek konuşma süresi şarj durumu vs. inanılmaz memnunum. Birazda eskidi ama gayette işimi görüyor. Fakat çalıştığım şirketteki bütün elemanların telefonları iphone. Yani o kadar yoğun bir psikoloji baskısına soktular ki beni "Oğlum yeme içme iphone al" şeklinde bir baskı düşünün, öyle bir baskı. Şimdi tabi bugüne kadar kendini bilen ve ihtiyacı neyse onu tercih eden bir adam oldum. Birde öyle bir tribe girdim ki görüşme yaptığımız müşterilerin arasında telefonumu çıkarmaktan çekinir hale soktu bu şerefsizler.

Sonuç; Turkcell kontratlı paket olarak şirket üzerinden istesem alabiliyorum. Fakat iphone 5 henüz kontratlı olarak gelmemiş aralıkta gelecekmiş. İphone 4s'i hemen alabiliyorum. Kafamda karıştı 2 ay bekleyeyim mi? Yoksa alayım mı ne yapayım a dostlar?

arkadaşlar merhaba;

bilge adamdan hata etmiş bir kursa kayıt olmuş bir arkadaşım var ve kendisi kursa devam etmiyor. zaten bu kadar leş bir kurumda etmemesi çok normal. şimdi biz bu senetleri nasıl olur da ödemeyiz.

şikayet var'a baktım sağlık sorunları yüzünden gidemeyenden bile senedi almaya çalışıyorlar. ikametgahı değişene bile icra yolluyorlar. şerefsizlik diz boyu yani. noterden tek taraflı fesih eden mi dersin, artık tüketici hakları mahkemesi mi dersin her yere başvurmuş insanlar.

biz n'apmalıyız? şimdiden teşekkürler.

yemeğim var yanına ne yapayım? içinde patates ve havuçta var. Şöyle sofrayı zengin gösterecek pratik tarifleriniz var mı? Bu yemeğin yanına en iyi neler yakışır?

Çok şükür dün gittim aldım Samsung S3'ü :)

Şimdiii, neler yüklenmeli bu telefona ? Nasıl ayarlarda kullanılmalı ?

leyla ile mecnun'un yeni sezonu hangi tarihte geçiyor?
aklıma takılan konu orijinal leyla'nın ardından bir sene ileri gitmiştik arada kaçırdığım bir şey yoksa halen bir sene ileride olmalıyız. eğer 2013'teysek bu haftaki bölümde yapılan "gangnam style" şeysi biraz garip olmadı mı? Bir sene sonra gangnam style mı kalır aga...

sıkıldım hep aynı seylerı ıcmekten yenı bıseyler arıyorum..sıcaklardan neler var?

Şimdi millet bu aleti öve öve biterimiyor ya bende gideyim bir inceleyim dedim Taksim teknosa da var hakkaten güzel vs. o konuya çok girmicem. Şimdi ben bu telefonu almak istiyorum. Türkiye garantili fyatı 1900 civarı . Aralıkta Londra ya gidceğim orda baktım tax free burdaki 100 liralık harç falan 1300'e geliyor. PAsaport kayıt hakkım da var. Şimdi soru 600 lira için bu cihazı garantisisz almaya değer mi? Acaba Türkiye servisi nasıl? gerçekten garantisi var mı yok
sa var diye mi satılıyor. (Servis kalitesi aısından söyledim.) siz ne dersiniz a dostlar?

Ey cemaat heteroseksüel bir erkeğim, kadınları değil ama içlerinden birisini köpek gibi seviyorum. Kadınları ve erkeklerı adem oğlu, havva kızı diye ayırmaktansa insan soyu diye bir tutmaya çalışıyor kişinin bacak arasında bir sik ya da am sahibi olmasının kararlarımı etkilememesine çalışyorum.

Ama özellikle üniversite sonrasında tanıdığım kadınları düşününce, kadınların başkalarına ve özellikle diğer kadınlara bakışlarını, çekememezliklerini, kuyusunu kazmaya çalışmalarını gördükçe kadın milletine iyce gıcık oldum. Örneğin iki erkek birbirine gıcıksa ortamdaki herkes bilir birbirlerine gıcık olduklarını, ama kadınlar öyle değil canığğğmmm diye gülüp birbirlerine arkalarından demediklerini bırakmıyorlar.

Bu gözler yakın arkadaşını, çıkar sağlamak için, kendi patronunun koynuna sokup sonra arkadaşı için orospu diyen kadın gördü yani. Kadınlar neden böyle demiycem çünkü cevap "eşşeğin sikinden dolayı".

Ama ben kadın düşmanı mıyım lan?

soru başlıkta. dahil olmayı düşünüyorum da.

edit: twitter yazılıyormuş. ben en iyisi vazgeçiim :))

beyler bayanlar,

şimdi ben bu ikili ilişkilerde bir türlü bir şey beceremiyorum. hoşlandığım kızlarla bir yere gittiğimde ortak ödememizi istiyorum ve genelde(kız cidden beni çok sevmiyorsa veya bu tarz durumları takmıyorsa) gerisi gelmiyor, ancak yeni tanıştığım birinin hesabını vs. ödediğimde onu satın almış(veya kiralamış) gibi hissediyor ve karşımdakine olan tüm saygımı kaybediyorum, ulan kerhaneye gitsem de olur diyorum sonra.

bundan nasıl kurtulabilirim veya kurtulabilir miyim?

Nerede yenir? Diyar'ı çok beğeniyorum.

Ev baklavası tarzını sevmiyorum.

nı hangi markada bulabilirim?

ya bu davetiyeler ne ayak hacı?

davetiyeli girince daha hızlı mı iniyor yani nedir olay? ben şimdiye kadar hep umuma açık siteleri kullanıyorum ve şikayetçi değilim. hızı da kalitesi de gayet iyi.

bu davetiyeyle girilen siteleri umuma açık olanlardan ayıran fark nedir?

Sokak ağzıyla hep hacı amca, hadı dayı, hacı ömer, hacı mehmet şeklinde kullanıyoruz. kadınlar için ayrı bir isim mi var yoksa hacı ayşe ya da hacı teyze mi deniliyor?

Selam olsun;
Yakın zamanda samsung galaxy s3 yada muadili bir akıllı telefon alıcam ama o kadar para verdiğim cihazı
düşürürsem vede ekranını kırarsam ebesinin şeyi kadar masraf çıksın istemiyorum.

a)Ekranı kırılmaya çizilmeye karşı garantili , eğer kırılır yada çizilirse özür dileyip ücretsiz değiştiren üretici var mı?

b) ilk soruma "hadi len ordan!" diye cevap verdiyseniz, mırın kırın etmeden cihazımı ücretsiz değiştiren yada tamir ettiren sigorta var mı?

Merhabalar. Kola aldım az önce 1.75 l, 2.75 tl. Oha lan. Ne zaman arttı bu kadar bu fiyatlar?

Sözlükler olsun, internet alemi olsun bakıldığında sürekli türk kızlarına karşı bir tutum var. yok böyledirler yok şöyledirler(güzel değiller, tripliler, bakımsızlar).

E Türk erkeklerinin de onlardan farkı yok ki(yakışıklı değiller, höt zötler, bakımsızlar)? Niye sürekli özellikle kadınlara karşı böyle bir tutum içinde bu millet?


baştan edit: Yukarda yazılanlar genelleme yapılarak yazılmıştır, kimseye "SEN BÖYLESİN!" demiyorum, tartışma yaratmak niyetinde de değilim, sadece nedenlerini merak ediyorum. herkese saygılar.

edit2: tikler geç olsa da gelecektir.

edit3-yorumlu: cevaplarınız gayet açıklayıcı oldu, hepinizi seviyorum, başka bir soruda başka bir günde görüşmek üzere!! :D

kimse orta asya dan geliyoruz diye konuya girmesin çünkü bunun bir gerçeklik payı yok.egeliler,akdeniz kıyısındakiler,karadenizliler rum kökenli;iç anadolu genel olarak hitit kökenli diyebilir miyiz?

facebook da arkadaş listemde olan bir bağyan arkadaş mustafa kemal in ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum sözünü bir fotoğraf üzerinde paylaşmış.bunu yakın bir zamanda paylaşmamış ama sanırım bir onun üzerinde kayıp verilen bir çatışma üzerine paylaşmış.nasıl değerlendirmeli?teşekkürler.
edit:burada yargıladığım söz değil sözün saçmalığı bir yana hayatında askere gitmeyecek birisinin başkalarının ölümüyle ilgili bir sözü böyle rahatça sarfedebilmesi.

Bu koduğumun otobüslerindeki koduğumun otobüs şöförlerini şikayet etmek için telefon dışında alternatif var mı? Sitesinde bi iletişim linki var o kadar.

Netaş'a gidiyorum birkaç saat sonra iş görüşmesine. Yazılımcı pozisyonu olacak. Kumaş pantolon + gömlek düşünüyordum. Hem hava da sıcak İstanbul'da. Sizce kravat + ceket (takım elbise) illa ki gerekli mi? Yönetici ya da müşteriyle ilişkili pozisyon değil, yazılımcı işte.

eyüp'teki evimize isteğe bağlı olarak yaptırdığımız deprem testinin ardından bina sıkıntılı çıktı, taşınmayı düşünüyoruz, dolayısıyla etraftaki konut sitelerine de bakıyoruz bu sıralar. bugün forum istanbul'un yanındaki yorum istanbul evlerine gittik. şimdiye kadar yanından geçerken 'yorum ne lan ahahahah, allahın bayrampaşasında oturulur mu, otogarın yanı lan burası, bu ne olm' tarzı yorumlar yapıyorduk, dedik bi gidelim, belki oturulur, fikir olur. aldığımız yanıtlarla şoke olduk.

3+1'i 450 bin dolarmış ve KALMAMIŞ.

1+1'lerin kirası ise 1950 liradan başlıyor. şaka gibi.

Yani öyle bir tablo ki, ne ulan bu dediğimiz apartmanlara inanılmaz paralar isteniyor, üstüne ciddi ciddi fakir olduğunu düşündüğümüz, bildiğimiz bölge halkı öyle bir akın ediyor ki, daire daha maketten kalmıyor, böyle bi talep.

şimdi maslak 1453'e baktık, onda da aynı mevzu. tanıdıklarım var, ağaoğlu personelinin maaşını ödemekten aciz, taşeronların hakedişlerini erteliyor, battı batıcak diye haberler geliyordu ki, bi baktık maslak 1453'te en ucuz daire 1+1 890 küsür milyar, üstüne 2+1 ve 3+1 evleri de yine kalmamış.

Bu para nereden geliyor, bu kadar evi kim alıyor? Yoksa 'çok talep var' modunda emlakçılara mı dağıtılıyor evler satılsın diye? Gerçekten inanasım gelmiyor artık, kime sorsak yer yok, sahibindene giriyosun emlakçılar satıyor.

Hayret.

tayyip beyi her tv yi açtığımızda görmek zorundamıyız?

var mı giden? yarın gitmeyi planlıyorum. önden bi kaç güzel şey söyleyinde ön yargı ile bakıp öyle gidiyim filme :)

hangisi daha güçlü, askeri ekonomik küresel falan?

amerika iyi propaganda yaptığı için bana hep amerika gibi geliyor ama, bilgim yok sizin fikrinizi alayim

Sözlüğe ve medyaya bakınca her an dalacakmışız gibi bir hava var. Halk arasında durum nasıl küçük enişte sokuyo mu savaşa ülkeyi?

Yaş 17 , 18 olcam.Şimdi ben spor yapıyorum kendi çapımda koşuyorum falan.

Şuan ki halimden daha hızlı koşmam için ve nefesimin daha kuvvetli olması için ne yapmam gerek nasıl koşmam gerek ?

bir kızın işaret parmağına yüzük takması bir anlam taşır mı? yoksa öylesine de olabilir mi? ya da sorayım mı kıza "o yüzüğün bir anlamı var mı?" diye?

öğrenciliği bitip sigortalı bir işe başladıktan sonra süresi dolmamış yeşil pasaportunu iade etmeyip yurtdışına onunla çıkan bir babayiğit var mı ?

Bundan yaklaşık 2 sene önce başladı ilişkimiz. Gayet ilerledi aramızdaki samimiyet yani. Evlilik planları falan yapıyoruz. Kendisi 2 kere evlenip boşanmış ama henüz 23 yaşında. Aramızda yaş farkı yok yani. Gayet iyi anlaştığımızı düşünüyorum. İyi vakit geçiriyoruz. Bu yüzden evlenip tamamına erdirmeyi düşünüyorum. Bunun ilk adımı olarak da bir ev satın alacağız.

Uzun süredir para biriktiriyordum. Satın almayı düşündüğüm ev için 40.000 lira eksiğim vardı. Kredi başvurusu yaptım, banka bugün onayladığını belirtti. Yani evi alacağım. Ancak sevgilim evi onun üstüne yapmamın daha doğru olduğunu söylüyor. Hem evlenip, ilerde çoluk çocuğa karıştığımızda bir güvencesi olacakmış, sonuçta senin çocuklarını büyüteceğim diyor, hem de ona olan sadakatimin ve ciddiyetimin bir göstergesi olacağını söylüyor.

Ne yapsam bilemedim? Bunu reddedersem de bir garip olacak. Kabul etsem de ailem sıkıntı. Onlara söylesem kıyamet kopar. Ne yapsam en uygunu olur?