merhaba arkadaşlar. içimde çok fazla zengin olma isteği var. acaba sizin de böyle isteğiniz var mı? istediğim gibi bi arabaya binmek istiyorum mesela. çok zengin olmak istiyorum ama. sizin de böyle istekleriniz var mı acaba? öğrenmek istiyorum. en az 2 veya 3 tane lüks araba istiyorum. ama bunu gerçekten istiyorum sizce olur mu? yapacak bişey de bulamıyorum. çok para getiren bi iş de yokki piyasada. olsa yapıcam ama yok.

para nası bulunur? bunun bi formülü var mı? sizin de böyle aşırı zengin olma gibi istekleriniz var mı?

(Baştan belirteyim bu konuyun sadece sözlük yazarları görebiliyor.)
Merhaba sevgili sözlük.
Olayı kısaca özetleyeceğim, başka yardım alabilecğeim yada gerçekten derdimi açabileceğim kimse bulamadığım için buraya soruyorum. Sorarkende aslında binbir türlü çıkmaza giriyorum aceba yapmasam mı diye..

Bundan 5 yıl kadar önce aile baskısı nedeniyle, istemediğim bir üniversitenin istemediğim bir bölümüne yerleştim. Genel itibariyle başarılı bir öğrenci olduğum ve fen lisesi kazandığım için aldığım 2 bursla buralara kadar gelmiştim. Aileden parasal anlamda destek görmedim yani.
İlk sene birkaç ders aldıktan sonra okulla pek alakam olmadı, bölüme ısınamadım bunun yanında tüm arkadaşlarının iyi bölümler okuması vs vs derken tekrar össye hazırladım 2.ci sınıfta. Ancak hem çalış/a/madığım hemde ailevi meselelerden istediğim yeri kazanamadım. Tabi bende de suç var inkar edecek değilim bunu.

Sonraki yılı ise tamamen saçmalıklarla sağda solda gezerek harcadım. Geçen yıl geridöndüğümde, (bu yıllar içinde ders kaydı yaptırdığım ve aldığım derslerden direkt kaldığım için) ganom çok düşüktü ve istediğim kadar ders alamadım, ki zaten hepsini de veremedim. Bu sene ise durumu biraz düzelttim sayılır. Şuan 2,5uncu sınıf sayılırım ve bu 6ıncı senemdi.

Ailem oğlumuz okuyacak çalışıp bize bakacak diye düşünmekte. Bunu yapmak görevim elbette ancak ben okulu bitirmiş bile olsam iş bulma garantim yok, bulsam bile birkaç yıl öğrenim kredisinin geri ödemesiydi, askerlik için biriktirmeydi vesair derken önümüzdeki 4-5 yılımda onlara bir katkım olabilecğeini sanmıyorum. Tabi daha evliliğimi hiç hesaba katmıyorum. Aileme karşı sorumluluklarımın elbette farkındayım zaten ve sorunlardan biri de bu.

Durum ; Uyku düzenim yok yatağa yattığımda bundan sonra ne olacak ne yapacağım, nasıl olacak, bu sıkıntılar geçecek mi gibi tonla sorudan sıyrılıp uykuya dalamıyorum. Geceleri başka şeylerle uğraşıp gözlerim iyice yorulup birşey düşünmeden uyuyacak hale gelene kadar vakit geçiriyorum. Ardından uyuyabiliyorum. Tabi bu stresin ve adam gibi uyumamanın sonuçları oluyor. Dişlerimin ufacık kalması gibi.

Sürekli bunun stresini yaşıyorum ve bu stresden uzaklaşmak kaçmak için bilgisayara saldırıyorum. Nedendir bilmiyorum çocukluğumdan beridir diğer çocukların yatak altına saklanması gibi bende bilgisayara gömülüyorum.

Tüm bunların yanında okul/arkadaş/para/ev arkadaşı/kız arkadaş gibi birçok sorunla boğuşuyorum.

Yardım istediğim konuya gelince, bu durumumun bana etkilerini azaltacak bir yol var mıdır ? terapiste gitsem yararı olur mu? Yada ne bileyim yararı olacağını düşündüğünüz birşey. Okulla beraber bir işte çalışsam faydası olur mu mesela? Başka uğraşların?

elemanin bi dünya sorunu var, hayatinin son 3 yilini yazsa 15 senelik dizi olur, neyse 3 gün önce araba sürerken önce aglamaya basliyor sonra sans eseri sehir ici trafiginde arabayi yavas sürerken bayiliyor ve sonrasi ambulans hastane, ruh hastaliklari hastanesinin acili falan derken..

o an bi heyet buna agir depresyondasin ve en az 2 ay hastanede ya da 1 ay hastane 3 ay boyunca evde dinlenmelisin diye program uyguluyor.

bu eleman tutturmus ben yarin ise gidecem diye, doktorlar da isyerini (isyerimizi) ariyorlar ve bu adam calismaya yarin gelmek istiyor diyorlar.

isyeride tamam öyleyse gelsin diyor (ki avrupadayim, adam ise bu sebeplerden dolayi 1 sene gelmese bile isinden olmaz, patron falan takmaz bile, zaten maasini devlet öder).

simdi biz bu adama ne yapalim is yerinde, nasil davranalim, yani adam agir depresyonda ve bizim bunu bildigimizi biliyor. bu arkadasa nasil yardimci olalim. kardes bak bu is böyle olmaz evine git yat mi diyelim yoksa, sanki hic bisey olmamis gibi devam mi edelim. belki de adamin ilgiye ihtiyaci var, hepimiz etrafini sarip, sen bize lazimsin ayaklari mi yapalim.

bana bilgi vermeye gönüllü olan birileri varsa çok mutlu olacağım. sitesindeki mevcut her dökümanı uzun uzun inceledim ancak oldukça karışık bir şekilde anlatılmış inanın kafam basmadı. bilgi sahibi olan varsa mevcut durumumu anlatacağım daha net olması için..

sıkmadan okunabilecek ve "ahanda senin istediğin budur" diyebileceğiniz blog adresleri var mıdır?

20 yaşında er kişiyim. sevgilimle bir buçuk yıldır birlikteyiz.

ama bende tuhaf bir kıskançlık var, sanırım. hala onla buluşacağım zaman heyecan basıyor. midem bulanıyor bundan dolayı. south park'taki stan gibiyim anlayacağınız.

hadi bunu geçtim. twitter'a giriyorum, o bir şey yazmış oluyor. görür görmez daha okumadan yine aynı şekilde midem bulanıyor gibi oluyor. devamında çok sinirleniyorum niye böyle bilmiyorum.

bir türlü rahat olamıyorum. eskiden böyle degildim ne oldu anlamadım. ama son birkaç aydır durum böyle. ne yapmam lazım ciddi ciddi psikolog, psikiyatra gitmeyi düşünüyorum. ne bileyim anti depresan beni keser gibi

merhaba sayın işadamı duyurucular. limited şirket kurmak için en az iki ortak olması gerektiğini biliyorum ama bunun değiştiğini artık tek kişi olarak da limited şirket kurulabildiğini söylüyorlar. var mıdır bir gerçeklik payı bu işin ? sağolun şimdiden.

merhaba coniler.benim saçım gayet sert ve kuru.bu saçı yumuşatmak için neler kullanabilirim,kullananlar varsa krem v.s tavsiye eder mi acaba?

İlk kez gidiyoruz da; en kolay nasıl gidilir, nereden gidilir, feribota falan mı binilir?

Selam arkaşlar soru başlıkta. Eylülde senelik izne çıkabilicem. Bodrum'da kuzenler çağırıyor ama eylülde tadı tuzu olur mu bilemedim. Karadeniz'de eylülde yağış fln çok olur o da rezil mi olur onu da bilemedim.

Selamlar,

Cuma akşamı ya da cumartesi sabahı otostopla Marmaris'e gidiyoruz 2 kişi. Otostop çekerek gideceğiz ama Istanbul'dan otostopla nasıl çıkılır emin olamıyorum, Topçular'a kadar toplu taşıma yapıp oradan parmak olayına girebiliriz.

Fikri deneyimi olan? Güzergah konusunda da tavsiyelerini bekleriz, körfezi dolaşan arabalar ağırlıklı nereden geçiyorlar, arabalı vapur kalabalık olur diye o yolu tercih edecek de çok araç vardır diye tahmin ediyorum.

daire yazın mı alınır kışın mı, neden?

beyler merhaba, bu yıl üniversiteye hazırlanıyorum (bkz: liseli detected ) ve hedefim hukuk. aslen sayısal çıkışlıyım ama fizikle aram hiç değil. neyse konu da bu değil zaten. hukuk kazanmam için 440 ham puan yapmam lazım, okuldan çok düşük puan geliyor. alan dışı tercih de cabası. kısacası işim zor biraz. eğer olur da hukuk tutturamazsam istanbul veya ankarada maliye yazmayı düşünüyorum. abime konuyu açtığım zaman (ki kendisi işletme mezunu) sakın ola iibf'den herhangi bir bölüm yazma açlıktan geberirsin, onun yerine fizik kas ortalama bir üniversitede mühendislik oku dedi. fizikle aramın çok kötü olduğunu söylemiştim, fiziğe hemen yarın başlasam bile bu yıl yetişeceğini sanmıyorum. şimdi beyler sonuç olarak, iibf mezunları bu konu hakkında ne düşünüyor? maliyeyi bitirdikten sonra herhangi bir devlet dairesine girmek çok kasar mı ? nitelikli işsiz kervanına katılabilitem yüksek midir ? cevapsız geçmezseniz sevinirim, zira çok önemli bir konu. modlardan ricam biraz yukarıda dursun.

günlük hayatta genelde tişört/kot pantol ikilisiyle gezen bir herifim. tişörtlere çok önem veririm, yurtdışından falan getirtiyorum özellikle böyle kelime esprili 13 yaş altı @2 tişörtleri değil yani. fakat şöyle bir sorunum var. kurumsal ortamlara artık yavaştan hafif kaçtığını hissetmeye başladım ve ne yapsam dedim, gömlek denedim yakıştıramadım falan, en iyisi dedim spor ceket alayım ben tişört üzerine. fikir olması açısından ara ara okan bayülgen üstünde bu tarz ceket/tişört görüyorum. her neyse, h&m, bershka ve zara'dan baktım ama dar kalıp yapalım derken omuzlar aşırı düşük duruyor (yapılı bir adam da değilim zaten), bir gariplik var.

bana öyle bir ceket bulalım ki, tişörtlerle gitsin, spor ve hafif dar olsun, özel yapım olmasın o kadar para veremem. deri de olmasın, kahverengi spor deri görünümlü ceket ile bu işi çözüyordum ama istanbul sıcağında aralığa kadar giymenin imkanı yokmuş bunu anladım gelince.

ve hayır, takım elbiseyi kendime maalesef yakıştıramıyorum, gömlek de arada bir ancak, yok arkadaş gömlek buldum sana süper derseniz onu da postlayın tabii, bakalım neden olmasın.

cevaplar için teşekkür ederim şimdiden.

1- Fiziksel görünüme önem verin, ayı gibi olmayın.
2- Şişmansanız komik olmayın, çünkü "şişman adamın neşesi hüznünün maskesidir" derler, kimseyi kandırmıyorsunuz.
3- Telefondan kimseyle aşk meşk yaşamayın, 50 yaşında teyze çıkıyorlar, bi de onunla ugraşıyorsunuz. Yalanlar diz boyu.
4- Aksi diye tanının çevrenizde, iyidir, birine sonradan iyi davranmaya karar verirseniz daha kiymeti bilinir, üniversitedeyken bir ortamım vardı, bir kıza hep çok ters giderdim, senenin son günü kıza gül aldım, kız hala anlatır, bana gül almıştı diye, ilk günden güller müller gitseydik bi degeri olmazdı.
5- Karşı tarafın sizi sevmedigini hissettiginiz anda ilişkiyi bitirin, 2 kişilik sevgiyi tek başına vermek insani iki katı hayal kırıklıgına ugraşıyor, daha 2 hafta önce biten 1 senelik ilişkimden bunu çıkarttım, siz yaşayıp çıkartmayın diye baştan söylüyorum.
6- Ananız ölmüş, babanız sapıkmış oymuş buymuş, kimsenin umrunda degil, koca koca adamlar hala bana aile sorunlarını anlatıyorlar, kendini acındırıp sevilmek, sempati almak en kötüsü, arkanızdan konuşuluyor, tam tersi, bu kadar şeyi yaşayıp sert olsanız daha takdir topluyorsunuz, mızmıza kimse sevgi beslemiyor.
7- Bir dagın yamacında oturup 5 sene aglamakla dag çıkılmıyor, 5 sene önce en küçük adımlarla yürümeye başlasan şimdi çıkmıştın, hiç birşeyi ertelemeyin, hiç bir başarsızlıgınız için bahane bulmayın, aklınızda birşey varsa, yapmaya çalışın, dedigim gibi oturup aglayarak başarılı olan 1 kişi bile yoktur. 5 sene önce ne istediginizi düşünün, şimdiye çoktan elde etmiştiniz ugruna çalışsaydınız.
8- Bütün bunları bildigim halde kendim neden uygulayamıyorum?
9- Baya sarhoşum.
10 yazıldı madem
11 den devam
11- "sana bir şarkı daha yazacagım adı unuttum seni olacak" benzeri dandik şarkılar dinliyorsan, unutmamışın demektir, kendini de beni de kandırma, unutmak için çabalamak lazım, sen bu acıdan nemalanıyorsun, hoşuna gidiyor her akşam içip veya içmeyip acı tazelemek, bana anlatmak, unutmak istesen unutursun, milletin kocası karısı ölüyor unutuyor, sen haftasonu 2 gün gezdigin, akşam evine yolcu ettigin karıyı unutmamak için bizi s.kiyorsun.
12- İlişki başında ters adam olup, kızdan/oglandan sevgiyi görünce hooop yelkenleri suya indirip, sevgi dilencisi gibi her daim muck muck olmayın, hani aksiydin lan? Denebilir, heryere akşam film oynatıcam diye afiş asıp, mekana gelene gitar çalmak gibi birşey bu, gidenler seni sevmedigi için gitmiyor, önceden gösterdiginle, şu an yaptıgın tutmadıgı için gidiyor! Çünkü o önceden gösterdigine kanıp gelmişti.
13- İçip içip sana mesaj gönderen adam, kadın aslında sana şunu demek istiyor " senin için acı çekiyorum, hadi gel bana şevkat göster" bilinçli atmıyorsa mesajı adam degilim, çok sarhoştum hatırlamıyorum falan yalan, gecenin başında planlıyor, içip içip bi mesaj çakarım, üzülür, hoop barışırız, neden? Yeni kız bulmak, tanımak, ugraşmak zor geliyor, eskisi hazır zaten, mutsuz, sevgi yok ama olsun biri var ya, arkadaşları "sevgilisi var" bilsin :).
14- Çok yapay hislere sahip bir toplum oluyoruz, çogu "hissettigimiz" şeyi hissetmiyoruz bile, sadece hissetmemiz gerektigini düşünüyoruz "içimde adını koyamadıgım bir hüzün var" , "içimde sebebini bilemedigim bir kırıklık var" lafları yalan, bişi hissetsen içinde veya dışında adını koyarsın, sen o durumda, bunu hissetmem lazım diye kendini şartlıyorsun, cosmopolitandan, esquire den.
15- Allah aşkına söyleyin türkçe rap nedir lan. Ananın adı hatice, babanın adı muzaffer, sıraselviler de oturuyorsun, ama adın MC Beatbox CureShot???? yemezler, çinli bir ekip getirip horon teptirsem aynı şey, elin amerikada yetişen, ezilen zencisinin müzigini dinle ama, benimsemek noluyor?.

çocukken televizyonda izlediğim ve hayal meyal hatırladığım bir film vardı, tamamı adada geçiyordu. sarışın bir erkek, bir kadın ve birde sarışın bir çocuk var, üçü adada yaşıyordu işte başka kimse yoktu herhalde. kadınla erkek gençti. yemek bulmak için ailecek denize dalıp balık falan yakalıyorlardı, ha birde birkaç sahnede öpüşme olduğu aklımda kalmış.

klasik bir konusu var ama çocukluğumda izlediğim için etkilemişti beni, bulup tekrar izlemek istiyorum ama hatırlayan var mı böyle bir filmi?

ne olsun? kurs falan da olur :)

şimdi ben bi kaç kez doktorda neyim veyim yok göstermiş biri olarak özellikle de kalp hiçbirşey bulunmadı ama belki siz birşeyler biliyorsunuzdur azıcık bile koşmada kalbim hayvan gibi çarpar nefes nefese kalırım arada kalbime bişey saplanmış gibi ağrı girer vs.. sorunlar nedir.

Benim bir sorunum var. Çok fazla düşünüyorum abiler/ablalar. Zihnim hiç boş kalmıyor. Bir söz, bir Facebook yorumu, bir mimik, bir an... fark etmez, kafamda her şeyi dakikalarca evirip çeviriyor, ölçüyor biçiyor, tartıyorum. Zihnimde muhakemeye ayarlı bir mekanizma var sanki. İşin acı tarafı bu şeylerin yüzde 98,3'ü gereksiz. Bildiğin gereksiz.
Dikkatimi toplamak, kimseni önemsemediklerini fazlasıyla önemsemekten kurtulmak, bi şeyi de analiz etmemek, sukunete huzura kavuşmak istiyorum artık. Zihnimi terbiye etmem lazım. Tavsiyeniz varsa söyleyebilirsiniz.

ssk lı hastalar için muayene ücreti nedir bilen var mı?

yok abicim yok.

yeni işyerim için beyaz kasalı televizyon arıyorum, namümkün.

teknomarketlerde çift takla attım bulamadım. yok mudur şöyle adamakıllı, stoklarda bulunan, vestel veya sunny marka olmayan, beyaz kasalı bir televizyon? (fiyat sınırı 2000 tl)

yoksa sadece tembel miyim?

o kadar isteksizim, o kadar bunalıyorum ki. hep ilgimi daha çok çeken sözel alanlara geçebilsem daha mutlu olur muydum diye düşünüyorum. ya da bilgisayar ve tasarımın kesişimi olacak herhangi bir mesleğim olsaydı...

ama işte emin olamıyorum, bu çok hoşuma giden şeyler de "iş" olsa, yine mi kusa kusa yapacaktım? bu dünyada işine gerçekten uçarak giden mutlu insanlar var mı? ya da insanlar çalışmayı sevenler ve tembeller diye mi ikiye ayrılıyor?

bugün bir kaç yabancı arkadaşımla konuşurken din konusu açıldı. ben de bilemedim cevap vermedim. bizde hristiyanlığa geçmek isteyen kişi ne yapıyor?

Ey rakı kavun ve beyaz peynir tayfası! Rebetiko müzik dinleyeceğim, nereden bulunur, nereden indirilir ya da satın alınır?

Sevgiler efendim.

Dün açmıştım duyuruyu tekrar açma gereği hissettim.Merak edeneler bakabilirler.Özellikle hatun yazarların önerilerini bekliyorum

annem "haberlerde hep en çok tıklanan haber" diyorlar hep facebookta paylaşılıyormuş beni de üye yap şu facebook'a ben de o ilginç haberleri takip edeyim diye başımın etini yiyip duruyor.

arkadaş markadaş eklemez zaten de, hangi sayfaları beğeneyim de ben bu kadın güzel güzel haber okusun, ilginç komik videolar falan izlesin?

arkadaşlar ben bundan almak istiyorum ama bir sorun var. alan arkadaşlarımın hepsinin anne babasının bu pasaportu var. benim annemin (öğretmen)yok. onlar yaptıkları işlemleri anlatırken anne/babalarının pasaportu üzerinden yaptığı işlemler de var. ben ne yapmalıyım bu durumda? nasıl bir yol izleniyor?

Bir arkadaşımın babası yaklaşık 9 yıldır kesinlikle kendisini görmüyor tek kurusu geçmemiş nafaka okul masrafı falan yok. Hanım kız okulunun ilk 2 senesinde part tıme olarak çalıştı fakat şimdi bıraktı işi bu arada sigorta olan bi işi sırasında babasının sigortadan emekli olduğunu ve kendisini bakılabilcek kişilerin arasına çıkardığını öğreniyor dükkan açmış emekli falan olmuş durumu iyi yani. Bizde diyoruz ki yapsın gerekeni toplu tazminat davası açsak kazanma şansı ne avukatsız olur mu barodan avukat talep etsek verirler mi? adamın zorluk çıkarma şansı var mı?
not: adamın tek çocuğu bu kız ve ikinci evliliğini de yapmış.

durum çok basit aslında. ben ocak ayında finlandiyaya gitcem. haziranda da anca dönücem. 2-2.5 yıldır da kimseyle çıkmıyorum ki hani öyle bugün kolumda şu kız olsun yarın şu olur diyen gezen bir adam da değilim. yaş 20 bu arada. ama şöyle bir kız var ki onunla konuşmaktan pek hoşlanıyorum, muhabbeti çok iyi ve hani ben birisiyle çıkacaksam işte bu kız olmalı, benle anca bu kız anlaşır, uzun bir ilişkim olabilir diyorum ama öyle aşık da değilim. yurtdışına çıkacağımı düşünürsek napmalı? açılmalı mı? yurtdışı olmasa cesaretimi toplayıp konuşacağım da işte sonuçta olumlu sonuçlanırsa henüz başındayken 5 ay burada olmamak da herhalde ilişki açısından da hiç iyi olmaz. geri döndüğümde ise son sınıfa geçeceğim eh biraz geç olabilir:) öneri?

Dun Ankara-Istanbul yolunda trafik kazası meydana gelmisti. Bunun haberini aradim bulamadim, yardimci olur musunuz?

4 gün sonra annemin doğum günü, sizce nasıl bi hediye çok mutlu eder ?

genelde ben hediye sevmem almayın falan der, öyle belli özel bi zevki yok, parfüm kitap gibi klişe bişey almak istemiyorum, body shop önerisi de vermeyin bi sürü kremi falan var :)

Not: Ankara'dayım şurdan şunu al kesin falan da diyebilirsiniz, evet, bu kadar .

Yaşamınızda sizi en çok mutlu eden/iyi hissettiren ve en çok mutsuz eden/kötü hissettiren nedir?

Biliyorum çok değişkenli, birden fazla şey bir arada böyle etkileri yaratır. Ancak hadi en uç noktaları bulalım. En en en olan iki tarafı yazabilir misiniz?

Arkadaşlar şuanda elimde 1.500 milyar var:) eski para ile
ben diyorum ki bi site satın alsam her ay reklamlarından para gelen buna benzer şeyler varmış ne derece doğru.
bana bilgi verirseniz çok iyi olur. bu sitelerden bi tanesini alıp her ay belirli bi para gelir mi veya böyle bişey varmı.
ya da siz olsanız ne yapardınız.

merhaba sevgili duyurudaslar,bir sure once bir arkadasimdan motor aldim,parasini verdim ancak daha noterden satisini yapmadik;

1)noter ucretini kimin odeyecegini konusmamistik bu islerde adet nasildir?satin alan mi oder yoksa ortak mi odenir?

2)noterde satisi gerceklestirdikten sonra emniyet-trafik'ten gerceklestirmem gereken islem var mi?(not;sayet varsa 54 plakali motor icin sakarya'dan mi yapmam gerekiyor bu islemi?)

uzatmadan konuya giriyorum iki üç hafta önce aynı iş yerinden biriyle aramızda bi yakınlaşma oldu.bana karşı bişeyler hissettiğini söyledi aynı şekilde bende ona karşı bşeyler hissettiğimi söyledim,aynı yatakta uyuduk ama cinsel bişey yaşanmadı,daha sonraki bir iki gün aramız iyi gibiydi fakat daha sonra çat diye iletişim birden koptu ve kendisi benim tanımadığım (yani iş yerinden falan değil) başka biriyle bi ilişkiye başladı(tam bi ilişki yok,sanırım ısınma turları atıyolar ama olucak gibi bişeyler).buraya kadar tamam fakat bu arkadaşın bakışları hala üzerimde yani hala küçük paslaşmalar yaşıyoruz,ama çekip konuşsam neden hala bakışlarını üzerimde hissediyorum diye kanıtlayabileceğim bişey yok ve ağzı da iyi laf yapıyo bu yüzden bi hamle yapamıyorum.ayrıca bu kişiyle ben bişeyler yaşamadan kısa bi süre önce uzun bi ilişkim bitti ve bu kişi yanı iş yerindeki eleman uzun süreli bi ilişki yaşayan biriyle birlikte olmak istemediğini söylemişti laf arasında ama bunu söylerken bizim aramızda daha bişey yoktu.benim sıkıntımsa her gün kendisini gördüğüm için kafamdan atamıyorum bide hırs yaptım sanırım artık.ayrıca dengesiz davrandığı için kafamı çok karıştırıyo.
şimdi benim nasıl bi yol izlemem gerek bana bi akıl gösterin kafam çok karıştı işe kendimi veremiyorum artık.hiç siklemiyorum gibi yapıyorum onu da beceremiyorum çünkü alttan alttan sokuluyo sanki hala ama somut birşey de yok.bu arada er kişisi karşı taraf oluyo.çok uzattıysam affola

Selamlar

Epeydir içimde bir senaryo yazma isteği var.

100'ü aşkın yabancı dizi izledim, filmler de cabası. Artık bir yerden sonra, izlediğim şeyler tat vermemeye başladı. Hatta senaryoda, özellikle oyunculukta çok gözüme batan saçmalıklar mevcut günümüz yapımlarında.

Yaklaşık 4 ay kadar boş bir zaman dilimim var ve tek yapmak istediğim şey senaryo yazmak.

Hatta mümkünse sit-com tarzı birşey. Polisiye bile olabilir ama Türkiye' de polisiye pek gitmiyor açıkçası. Behzat Ç. harici tabi.


Ne bileyim her şeyi aştım, eğitimsiz, tecrübesiz bir senaryo yazdım diyelim. Sonra ne yapmalı ? Kime ve nasıl ulaştıracağım ki bunu?

Aramaya üşendim,

1-) almak yasak mı ? Yasaksa her yer nasıl göstere göstere satıyor

2-) kullanmak yasak mı gerektiğinde? Kısaca birinin yüzüne doğrultup sıkmak kendi götünü kurtarmak için ?

3-) Üzerimizde taşımak yasak mı?

Hem metro çıkışlarına yakın olsun, hem de AVM'lerdeki kadar pahalı olmasın. Var mı böyle bir yer?

Evet arkadaşlar şöyle bir problemim var. Köye tatile geldim iki haftalığına. köyün tam ortasından bir yol geçiyor ve bu yol dümdüz olduğu için millet yardırarak geçiyo 100-120 allah ne verdiyse. zamanında bir çocuk ezilmişti burada herkes birlik olup yetkili mercilere başvurdu araya adamlar sokuldu felan(oha)ama bir turlu tumsek koyduramadık. hepi topu iki tane istiyoruz. şimdiki gidişimde ise karar verdim parası neyse alayım kendim koyayım buraya ama nerden buluruz bu zımbırtıdan. beton olanlardan değil de hani şu sarı siyah renkli lastik olanlardan istiyorum. bi bulduruverin be! valla çoluk çocuk çok fazla köyde yine birinin başına bişey gelmeden halledeyim bu işi.

şimdiden herkese teşekkürler.

selam,

diyelim bir suredir duzenli spor ve diyet yapiliyor ve gitgide kilo veriliyor

diyelim, ORNEK veriyorum, bi gun canim bi kutu nutella ya da iskender cekti. onu yesem ertesi gun sporda,
yedigim sey kac kaloriyse o kadar fazla kossam ya da pedal cevirsem bir sey kaybetmis olmam di mi?

Merhaba;

Hafta ici yaklasık 10 kisilik bir grup icin (çift olarak gidilecek) aksam yemegi organize etmem gerekiyor. Muhit olarak Taksim-Beyoğlu-Tünel-Galata civarını düşündük ve de mümkünse manzaralı olsun diyoruz. Çok gürültülü olmayan, güzel zaman geçirebileceğimiz adam başı maksimum 70-75 TL'ye çıkabileceğimiz (o da fix menü olursa- ayrıca alkol şart değil)bir restoran önerisi arıyorum.

Not: Leb-i derya hariç çünkü az önce konuştum ve fiyat aldım.

Teşekkür ederim.

selam sözlük ahalisi.

18 yaşındayım tam doldurmadım.
27 Kasımda reşit olucam

geçenlerde dizi için bi sözleşme imzalamıştım.
şimdileri gereklerine uymuyorum, memnun olmadığım için gitmiyorum.


reşit olmadığım için attığım imzanın geçerlili varmıdır?

Ankara'da yatılı psikiyatri kliniği var mıdır? Var ise telefon numarası, adresi vs.. nedir? Yazana büyük minnet duyarım.

ogs kgs kartım yok benim. nası yapçaz? satılıyo mu orda?

Merhaba İzmirli Yüzücüler
Yaz okulu için İzmir'e 2 kişi geldik ve İzmir adına hiçbirşey bilmiyoruz. Cumartesi denize girelim diyoruz ancak nerede girilir filan bilmiyoruz. Bize bi yol gösteriverin gari ...

Üniversite bitti sıra 8 aylık tavşanımı eve götürmeye geldi. Kışın otobüsün bagajına koymuştum getirmiştim sorun olmamıştı ama tavşanlar soğuğa dayanıklı, sıcakta bunalan havyanlar. Şimdi otobüslerin bagajı aşırı sıcak ve bunaltıcı olur mu? Tavşanın başına bir iş gelir mi?

bir belgesel izlemiştim zamanında. amerikalı eleman belli bir zaman boyunca sürekli fast food tarzıyla beslenmişti ve sonunda obez olup çıkmıştı. benim öyle bir amacım yok ama bir 10-15 kilo alsam ve o kiloda ki formumu korumak istiyorum. bunun için bende atıyorum 2-3 ay boyunca sürekli pizza, dürümler, dönerler, hamburgerler gibi fast food tarzıyla beslensem amacıma ulaşmış olur muyum? balık yağından tut çeştli vitamin haplarına kadar her şeyi denedim ama pek faydası olmuyor. sizce işe yarar mı?

böyle tabanı kauçuk gibi bişi dalgalı tırtırlı gibi bi tabanı vardı iki üstte bir de ayak bileğinin arkasından geçen lastiği olurdu denize giderken fln giyerdik hep ve o lastikler mütemadiyen tabana girdiği yerden kopardı lastik dediğim böyle iki parmak kalınlığında desenli şerit lastik
peki neydi bunun adı? denkgelsem saniyesinde satın alırım çok rahat şeylerdi ah ah! neydi? var mı ki hala?

edit: lastik terlik yazınca fotodaki gibi bişey çıktı, o ayarda işte ama tam o değil
belki de 80'lerin sonuydu..ama sandalet değil füzo giyilen pinokyoya binilen altı şerit şerit kesilip boncuk takılmış tişört giyilen zamanlardandı

hediye etmelik, kaliteli, belki biraz uçarı, biraz marjinal fotoğraf albümü nerden alırım a dostlar?

ilk olarak sorumu sorayım (geçen gün de sormuştum) devlet, psikolog ücretlerini karşılıyor mu? (ssk) devlet hastanesi falan filan farketmez. (izmirdeyim)

ikinci kısım ise, içimde patlamaması için yazıyorum. çünkü harbiden içimi korku bastı psikolojim bozuldu falan filan diye.

özellikle son 2 haftadır sık sık, yeni uyumaya başlarken, yani tam uyku değil, tam ayık da değilken bir anda yatakta aklıma acaip acaip şeyler geliyor.

örneğin, annemin babamın ve etrafımdaki herkesin sıra sıra öleceği geliyor aklıma. boğulacak gibi oluyorum. onları bi daha göremeyeceğim gibi geliyor. ama bunlar saniyeler içinde çok yoğun bir şekilde oluyor. yani mantıklı düşünmeye vakit olmayacak kadar seri.

ya da ne bileyim, öleceğim aklıma geliyor. her şeyin biteceği karanlık ekran falan. yine boğulacak gibi oluyorum, yatakta doğruluyorum hemen düşünceler bombardıman gibi geliyor. (bu arada, ailemden öğrenmediğim için bir dine falan bişiye inanmıyorum, inanamıyorum. o yüzden kendimi bildim bileli öldükten sonra karanlık ekran olacağını düşünüyorum. elimde değil)

biraz önce yine aynı şekilde uyandım. tam hatırlamıyorum bu sefer neyden tırstığımı ama ya askere gittiğimde de böyle olursa, orda kendimi toparlayacak kadar vaktim bile kalmaz. deliririm gibi bişiler düşündüm. (askere gitmem yakın falan değil daha çok var, üniden mezuniyete 1 senem var.)

böyle onlarca farklı düşünceyle uyanıyorum. ortak noktaları bu düşüncelerin tamamının sonunda yalnız başıma kalacağım ve kimsenin bana yardım edemeyeceği yatıyor. düşünce bombardımanının hemen sonunda da delireceğimden korkuyorum, bundan 10 sene sonra bu düşüncelerin artacağını ve delireceğimi düşünüyorum. resmen boğuluyorum işte o anlar.

bu 2. yazdığıma bir cevap beklemiyorum aslında sadece anlatmak istedim. zaten %1'ini bile anlatabildiğimi düşünmüyorum şuan. cevap yazarsanız daha çok şey anlatırım, yazmazsanız da önemli değil çünkü içimi boşaltmam gerekiyordu.