umursuz
senin düşünmediğim bir an yok inan.şu doğru mu?believe there is no moment i’m not thinking of you
senin düşünmediğim bir an yok inan.
şu doğru mu?
believe there is no moment i’m not thinking of you
şu doğru mu?
believe there is no moment i’m not thinking of you
0
"believe that three isn't a moment i'm not thinking of you", ya da "beleive me" varyasyonu olabilir "inan bana"ya vurgu yapiyorsan
0
senin düşünmediğim bir an yok inan.
There is no moment without thinking your, believe me.
Çinli mantığı ile çeviri böyle olur.
There is no moment without thinking your, believe me.
Çinli mantığı ile çeviri böyle olur.
0
exulan
hep kafama takilmistir. millete soruyorum hele sana bi ciksin da nasil alacagini bulursun diye yanitliyor cogu.simdi bu lanet ikramiye bana ciksaydi, 25 milyon, en sessiz ve en guvenli bicimde nasil alirdim? soru bu.aklima gelenler sunlar;1) bileti ilk basta tarayicidan gecirir ve baskisini alirdim.
hep kafama takilmistir. millete soruyorum hele sana bi ciksin da nasil alacagini bulursun diye yanitliyor cogu.
simdi bu lanet ikramiye bana ciksaydi, 25 milyon, en sessiz ve en guvenli bicimde nasil alirdim? soru bu.
aklima gelenler sunlar;
1) bileti ilk basta tarayicidan gecirir ve baskisini alirdim.
2) arkasina isim adres telefon imza.
3) noterde tescil islemi.
4) herhangi bir bankaya bileti goturup adiniza islem yapilmasini istemek.
dusuncelerim bu yonde ama noter kisminda adimizin duyulmayacagina nasil guvenecegiz?
25 milyon ya da herhangi bir ikramiyenin bana cikmamasini bu dusuncelerime bagliyorum. bilsem ikramiye nasil alinir, cikaracam kendime, yardimci olanlardan hesap no isterim bilahare.
tesekkurler simdiden.
simdi bu lanet ikramiye bana ciksaydi, 25 milyon, en sessiz ve en guvenli bicimde nasil alirdim? soru bu.
aklima gelenler sunlar;
1) bileti ilk basta tarayicidan gecirir ve baskisini alirdim.
2) arkasina isim adres telefon imza.
3) noterde tescil islemi.
4) herhangi bir bankaya bileti goturup adiniza islem yapilmasini istemek.
dusuncelerim bu yonde ama noter kisminda adimizin duyulmayacagina nasil guvenecegiz?
25 milyon ya da herhangi bir ikramiyenin bana cikmamasini bu dusuncelerime bagliyorum. bilsem ikramiye nasil alinir, cikaracam kendime, yardimci olanlardan hesap no isterim bilahare.
tesekkurler simdiden.
0
ben olsam bileti yanıma almadan giderdim notere, katibe değil direkt noter kişisine, yanında kimse yokken durumu anlatırdım. duyulmasını istemediğimi söyler, uygun bir saatte randevu alırdım. randevuya gider bileti adıma tescilletirdim. sonra da bir bankaya gider, direkt müdüre gidip ikramiye kazandığımı, hesap açtırmak istediğimi söyler ve tasdikli biletimi müdüre verir hesabımı açtırırdım. yani nakit para yatırmadan sadece biletle hesap açıyor, sonra da gidip bileti tahsil ediyorlar. elimde hesap cüzdanı olduktan sonra daha da başına bir şey gelmez o paranın. müdür de ipne değilse açıklamaz kimliğinizi. 25 milyon tl bakasında hesaba yatacak, niye ipnelik etsin.
0
ipneligi banka muduru yapmaz bence de, ben noterden bahsediyorum :)
ayrica bilet icin randevu almak daha kotu bence, adam biletle geleceginizi biliyor, yani noter.
notere gittiginiz anda biletin yaninizda olmasi daha mantikli degil mi?
ayrica bilet icin randevu almak daha kotu bence, adam biletle geleceginizi biliyor, yani noter.
notere gittiginiz anda biletin yaninizda olmasi daha mantikli degil mi?
0
arkasına ad soyad imza başka yer kalmayacak şekilde de diğer yerleri çizin o kadar.sizden başka kimsenin işine yaramaz.ilgili bir yargıtay kararında da arkasına birden fazla kişi ortak almış imzalamışlar ama bileti elinde bulunduran diğerlerine haber vermeden bozdurmak istiyor ve yapamadan olay yargıya taşınıyor.ama yargıtay arkadaki imzaların biletin sahibini ve birden fazla ise de ortaklarını gösterdiği kararını veriyor.
0
ilk aklına gelen seçeneklerden 2 numaralı olanı kısmi çözüm. sen imzayı atınca kimse o bilet üzerinde hak iddia edemiyor diye biliyorum. yalnız birisi kendi adını soyadını imzasını atarsa, "kardeşim biz bileti ortak almıştık bu adam su yapıyor" diyebilir. o yüzden imsayı ismi falan yazıp kalan yerlere isim gelemeyecek şekilde çizikler atıp ardından noterin yolunu tutmak. banka konusunda da 1 2 bankayla fazladan görüşmekte fayda var diyorum. bu tarz bir parada ufacık bir faiz farkı hatırı sayılır bir değişikliğe neden olacaktır
0
asıl noter ipnelik yapamaz. o adamın görevi ipnelik yapmamak zaten. kan alırlar valla. para pul konularında en güvenilir adamlar bunlar. diğer noter müşterileri veya üç kuruş paraya çalışan katipler, sekreterler, kasiyer falan duyup da şener şen'in milyarder filmindeki gibi "ciyaaaağğğk milyarder exulan'mııış" diye dışarı fırlamasın, ya da müşterilerden biri çıkışta üstünüze atlamasın diye dedim.
ya da ne gidiceksiniz yahu, parasıyla değil mi, çağırın gelsin. çok önemli bir mevzuda noter gerekli diyin. katip değil, siz gelin ve yalnız gelin diyin.
ya da ne gidiceksiniz yahu, parasıyla değil mi, çağırın gelsin. çok önemli bir mevzuda noter gerekli diyin. katip değil, siz gelin ve yalnız gelin diyin.
0
ikramiye cikinca arka tarafina isim adres imza vb. herseyi yazip diger yerleri karaladik.
arkadaslar bu gazeteciler millipiyango dairesinin onunde pusu kuruyorlar goruntu alabilmek icin, o yuzden bilinmezlik adina sakat bi durum. yakalarlar ahada talihli bu diye.
o is olmaz bence.
en mantiklisi direk banka muduru ile temasa gecmek sanirim. elimizde cek var nasil olsa. ama iste tescil olayi gerekir mi??
arkadaslar bu gazeteciler millipiyango dairesinin onunde pusu kuruyorlar goruntu alabilmek icin, o yuzden bilinmezlik adina sakat bi durum. yakalarlar ahada talihli bu diye.
o is olmaz bence.
en mantiklisi direk banka muduru ile temasa gecmek sanirim. elimizde cek var nasil olsa. ama iste tescil olayi gerekir mi??
0
senin noter dediğin ,noter olabilmek için 30 yıla yakın beklemiş ve ancak milletten 10 tl 20 tl alarak para kazanan biridir o kadar da güvenme.bir nevi devlet memuru her an her şey olabilir :)konu ile ilgili haddinden fazla usulsüzlük olayları var.hatta bakınız deniz feneri örneğinde olduğu gibi.
ama banka müdürü senin gibi milyonerle ilk defa karşılaşan biri değil.seni solda sıfır bırakacak bir ton adam ile direk muhatap olmakta ve işi de bu zaten.ayrıca en kötü durumda müdür ipnelik yapsa bile banka senin zararını karşılayabilir.(örneğin ziraat bankası bağdat caddesi şubesi) ama noterin yaptığı yanlışı devletten almak biraz zordur.banka müdürü bu sayede hem senden bahşiş alacak hem şubesine para girecek ve kariyerinide zıplatacak hemde senin sayende tv lere çıkıp çaka satacak.vay efendim şöyle biri ekşi sözlük yazarı imişde sözlüğü satın alıp fakire fukaraya dağıtacakmışda falan filan diye senin adına konuşmalarda yapacak.
cevap veriyorum: banka müdürü.
ama banka müdürü senin gibi milyonerle ilk defa karşılaşan biri değil.seni solda sıfır bırakacak bir ton adam ile direk muhatap olmakta ve işi de bu zaten.ayrıca en kötü durumda müdür ipnelik yapsa bile banka senin zararını karşılayabilir.(örneğin ziraat bankası bağdat caddesi şubesi) ama noterin yaptığı yanlışı devletten almak biraz zordur.banka müdürü bu sayede hem senden bahşiş alacak hem şubesine para girecek ve kariyerinide zıplatacak hemde senin sayende tv lere çıkıp çaka satacak.vay efendim şöyle biri ekşi sözlük yazarı imişde sözlüğü satın alıp fakire fukaraya dağıtacakmışda falan filan diye senin adına konuşmalarda yapacak.
cevap veriyorum: banka müdürü.
0
bu konuyu babama sormuştum bir kaç sene önce, kendisi 2 hafta önce emekli olmuş bir noterdir.
1- bileti tarayıcıdan geçirip baskısını almak, geçerli bir yöntem değil.
2- arkasına isim adres telefon falan yazmak da geçerli bir yöntem değil.
3- hatta noterde tescil ettirmek de geçerli bir işlem değil.
bu ilk 3 maddenin açıklaması şu: milli piyango idaresi, sadece ve sadece biletin kendisine ödeme yapıyor. eğer biri elinizden biletinizi çalarsa hak iddia etmek gibi bir şansınız yok.
4- bu işlem ancak banka müdürü ile yapılabilir. o da şöyle: bankada blokeli bir hesap açılacak, blokeyi kaldırma şartı olarak da müdüre teslim edilen biletin gerçek olması şartı konur.
en azından babam böyle dedi.
1- bileti tarayıcıdan geçirip baskısını almak, geçerli bir yöntem değil.
2- arkasına isim adres telefon falan yazmak da geçerli bir yöntem değil.
3- hatta noterde tescil ettirmek de geçerli bir işlem değil.
bu ilk 3 maddenin açıklaması şu: milli piyango idaresi, sadece ve sadece biletin kendisine ödeme yapıyor. eğer biri elinizden biletinizi çalarsa hak iddia etmek gibi bir şansınız yok.
4- bu işlem ancak banka müdürü ile yapılabilir. o da şöyle: bankada blokeli bir hesap açılacak, blokeyi kaldırma şartı olarak da müdüre teslim edilen biletin gerçek olması şartı konur.
en azından babam böyle dedi.
0
kibritsuyu'na çoğu söylediğine katılıyorum. ground'un ise 1-2 haftada noterde kimlik, diploma falan onaylattığını, bu yüzden notere bir dolu para verdiğini düşünüyorum. kuyruk acısıyla atıp tutuyor.
her ne kadar bu işle alakası olmasa da, söylemekte fayda görüyorum, yıllarca noterlik yaptı babam ve bu sayede de bir dolu noterle tanıştım. gördüklerim hepsi, bu işin ne anlama geldiğini çok iyi bilen insanlardı. bir iki tane kansız yüzünden mesleğin adı lekelendi. bunlardan biri de geçenlerde deniz feneri davasında falan da ismi geçen bir noter. adam zaten akp'den milletvekili adayı falan olmuş. (noterlerin siyaset yasağı olduğunu biliyor muydunuz? normalde böyle bir durumda bu noterin meslekten uzaklaştırılması gerekir. ancak kendisi akp'ye sırtını veren biri olduğu için kimse bir yaptırımda bulunmamış. akpliler de kendisini olabildiğine kullanmış. almanya'da hapiste olan bir adam adına vekalet çıkarmalar falan.)
neyse, noterlere güvenin. hatta şöyle diyeyim, bir noter, banka müdüründan daha çok insanla muhatap olur. hatta, banka müdüründen daha çok iş adamı görür. adamın bankaya gitmeye ihtiyacı yoktur ama zaman zaman notere gitmek zorundadır. bu bir.
bir noter, banka müdüründen çok daha fazla para kazanır. çok daha fazla derken 3-4 katından fazla kazanır mesela. istanbul'da her hangi bir noter, 15.000 liradan aşağı (net kar) kazanmaz. bu iki.
noter, devlet görevlisidir. banka müdürü ise özel şirkette çalışandır. işadamları geldiğinde, banka müdürleri mecburen işadamına özel ilgi ve alaka gösterir, öyle emir gelmiştir ancak noterin öyle bir yükümlülüğü yoktur, hatta devlet görevlisi olduğu için çoğu işadamı saygı göstermek durumundadır. ha bu arada, çoğu noter, işadamı diye geçinen insanların çoğundan fazla para kazanır. bu da üç.
bankaların sizin kaybınızı karşılamak gibi bir olayları söz konusu değilken (aslında bundan tam olarak emin değilim ama mevduatların 50.000 lirasına kadar garanti var falan filan, buradan hareketle attım tuttum) noterlerde noterlik sigortası vardır, zararınızı o karşılar. bu da dört.
bilip bilmeden atıp tutmasın kimse.
her ne kadar bu işle alakası olmasa da, söylemekte fayda görüyorum, yıllarca noterlik yaptı babam ve bu sayede de bir dolu noterle tanıştım. gördüklerim hepsi, bu işin ne anlama geldiğini çok iyi bilen insanlardı. bir iki tane kansız yüzünden mesleğin adı lekelendi. bunlardan biri de geçenlerde deniz feneri davasında falan da ismi geçen bir noter. adam zaten akp'den milletvekili adayı falan olmuş. (noterlerin siyaset yasağı olduğunu biliyor muydunuz? normalde böyle bir durumda bu noterin meslekten uzaklaştırılması gerekir. ancak kendisi akp'ye sırtını veren biri olduğu için kimse bir yaptırımda bulunmamış. akpliler de kendisini olabildiğine kullanmış. almanya'da hapiste olan bir adam adına vekalet çıkarmalar falan.)
neyse, noterlere güvenin. hatta şöyle diyeyim, bir noter, banka müdüründan daha çok insanla muhatap olur. hatta, banka müdüründen daha çok iş adamı görür. adamın bankaya gitmeye ihtiyacı yoktur ama zaman zaman notere gitmek zorundadır. bu bir.
bir noter, banka müdüründen çok daha fazla para kazanır. çok daha fazla derken 3-4 katından fazla kazanır mesela. istanbul'da her hangi bir noter, 15.000 liradan aşağı (net kar) kazanmaz. bu iki.
noter, devlet görevlisidir. banka müdürü ise özel şirkette çalışandır. işadamları geldiğinde, banka müdürleri mecburen işadamına özel ilgi ve alaka gösterir, öyle emir gelmiştir ancak noterin öyle bir yükümlülüğü yoktur, hatta devlet görevlisi olduğu için çoğu işadamı saygı göstermek durumundadır. ha bu arada, çoğu noter, işadamı diye geçinen insanların çoğundan fazla para kazanır. bu da üç.
bankaların sizin kaybınızı karşılamak gibi bir olayları söz konusu değilken (aslında bundan tam olarak emin değilim ama mevduatların 50.000 lirasına kadar garanti var falan filan, buradan hareketle attım tuttum) noterlerde noterlik sigortası vardır, zararınızı o karşılar. bu da dört.
bilip bilmeden atıp tutmasın kimse.
0
Bileti kim getirdiyse Milli Piyango İdaresi parayı ona öder. Kopyasını almak, arkasını imzalamak, notere veya banka müdürüne imzalatmış olmak bu ödemeyi durdurmaz. Sadece daha sonra biletin sizden çalındığını ispatlamaya yarar. Şikayetçi olursunuz, savcı da adamı hırsızlıktan içeri attırır. Hakim hırsızlığa karar verirse adam hapse gider, siz de mahkeme, haciz falan filan ikramiyeden geri kalanları kurtarmaya çalışırsınız.
"Hukukla uzaktan yakından ilgisi olmayan o midas'ın sayıklamaları" adlı kitaptan araklanmıştır
"Hukukla uzaktan yakından ilgisi olmayan o midas'ın sayıklamaları" adlı kitaptan araklanmıştır
0
en mantıklısı şu geliyor bana:
bankaya gidersin. durumu açıklarsın. banka müdürü milli piyango idaresine gider. senin adına keşide edilmiş bir çek alır. şubeye gelir.
sen de şubeye gelir, çeki tahsile verirsin ciro edip. para da hesabına geçer.
çek adına keşide edilmediğinden senden başkası tahsil edemez. ha banka müdürüne bileti vermekse problem, ben heralde iş bankası izmir şubesi müdürüne, istanbul merkez şube müdürüne falan giderim, bi pislik çıkmaz.
bankaya gidersin. durumu açıklarsın. banka müdürü milli piyango idaresine gider. senin adına keşide edilmiş bir çek alır. şubeye gelir.
sen de şubeye gelir, çeki tahsile verirsin ciro edip. para da hesabına geçer.
çek adına keşide edilmediğinden senden başkası tahsil edemez. ha banka müdürüne bileti vermekse problem, ben heralde iş bankası izmir şubesi müdürüne, istanbul merkez şube müdürüne falan giderim, bi pislik çıkmaz.
0
bu arada daha önce başka soruda da söylemiştim.
bileti notere onaylatmak, co2s2'nin de dediği gibi ikramiyeyi size tescillemek gibi bir şey değildir. yani biletiniz çalınsa bile noter onayınızla gidip ikramiye falan alamazsınız. sadece başkasının hak iddia etmesini engeller. yani bileti notere adınıza onaylattınız. sonra da herhangi biri o bileti sizden çaldı. hah, gidip o tescilli biletle ikramiyeyi alamaz. bileti size geri getirmezse siz de alamazsınız. o ikramiye zamanaşımına uğrayana kadar bekler, sonra da alınmadı diye hazine'ye devredilir.
ayrıca bir banka müdürü de nasıl ipnelik yapabilir ki? yapmak istese kralını yapar. hesapların onun elinde. bir tuşa basarak bütün hesabını isviçre'deki kendi hesabına aktarıp tüymek de onun elinde. hatta gişedeki sıradan memur bile yapabilir bunu. ona da güvenmiyorsanız eve götürüp yastık altına koyun.
bileti notere onaylatmak, co2s2'nin de dediği gibi ikramiyeyi size tescillemek gibi bir şey değildir. yani biletiniz çalınsa bile noter onayınızla gidip ikramiye falan alamazsınız. sadece başkasının hak iddia etmesini engeller. yani bileti notere adınıza onaylattınız. sonra da herhangi biri o bileti sizden çaldı. hah, gidip o tescilli biletle ikramiyeyi alamaz. bileti size geri getirmezse siz de alamazsınız. o ikramiye zamanaşımına uğrayana kadar bekler, sonra da alınmadı diye hazine'ye devredilir.
ayrıca bir banka müdürü de nasıl ipnelik yapabilir ki? yapmak istese kralını yapar. hesapların onun elinde. bir tuşa basarak bütün hesabını isviçre'deki kendi hesabına aktarıp tüymek de onun elinde. hatta gişedeki sıradan memur bile yapabilir bunu. ona da güvenmiyorsanız eve götürüp yastık altına koyun.
0
maxpainn
Geçen hafta kurduğum Xp bir türlü Windows/Fonts içine attıgım fontları görmüyor. İlk defa karşılaşıyorum böyle birşeyle.. Başına gelen ve çözüm önerisi olan var mıdır?
Geçen hafta kurduğum Xp bir türlü Windows/Fonts içine attıgım fontları görmüyor. İlk defa karşılaşıyorum böyle birşeyle.. Başına gelen ve çözüm önerisi olan var mıdır?
0
abtash
internete bağlanırken böyle bir sorunla karşılaşıyor arkadaş. geçen de bu hatayı veriyordu aradık fatura yatmamış diye kesmişler(hiç gelmemişti yeni açıldığı için 3-4 ay neyse) yatırdı faturayı, 1 hafta kadar sorun çıkmadı bugün yine aynı sorun. neden olmuş olabilir acaba?yeni fatura gelmiş ve yatma
internete bağlanırken böyle bir sorunla karşılaşıyor arkadaş. geçen de bu hatayı veriyordu aradık fatura yatmamış diye kesmişler(hiç gelmemişti yeni açıldığı için 3-4 ay neyse) yatırdı faturayı, 1 hafta kadar sorun çıkmadı bugün yine aynı sorun. neden olmuş olabilir acaba?
yeni fatura gelmiş ve yatmamış olsa, hemen keserler mi?
yeni fatura gelmiş ve yatmamış olsa, hemen keserler mi?
0
modemi resetle, klsaiktir ama işe yarıyor.
olmazsa 10.0.0.3 ya da 2 ya da modemin için hangisi geçerliyse oraya gir ve oradan reboot et. bende böyle olduğu zaman düzelirdi.
olmazsa 10.0.0.3 ya da 2 ya da modemin için hangisi geçerliyse oraya gir ve oradan reboot et. bende böyle olduğu zaman düzelirdi.
0
aynı olay banada oldu zamanında ttneti aradık bişeyler yaptırdı ve olmadı suçu modeme attılar, sonra farkettikki modemi kapatıp açınca oluyor bir süre-yarım saat bazen bir kaç saat- aynı hatayı veriyor giremiyoruz nete bizde hiç kapatmadık modemi ama bir elektrirk kesintisi olsa tekrarlıyordu artık bıktık modemi değiştik.
0
faturayı kesmisler. yeni uygulama bu. e-fatura cıktı ya. eskiden üc ayda kesiyorlardı. bizi 2 ayda bir arkı da 1 ayda kesmisler.
edit: faturayı kesmisler ne demek ya. interneti kesmisler.
edit: faturayı kesmisler ne demek ya. interneti kesmisler.
0
aynısı benim başıma da gelmişti. fi tarihinden kalma bir borç buluyorlar, onu ödemedin diye kesiyorlar. bankadan otomatik ödeme talimatı var bende ve bankayla konuşmuştum, hesapta para bulunamaması dolasıyla ödemenin yapılamaması gibi bir durum zaten olmamış. banka anlayamadı mevzuyu. hala muammadır benim için nerden buldular çıkardılar o borcu. bir de, şu tarihe kadar ödemezsen hattını kescez hacıbaba deme nezaketi de yok adamlarda. böyle bir kurum ttnet.
sonra borcu ödedikten sonra hattı açtırıyorsun, üstüne bir de hat açma parası daha alıyorlar. aferim ttnet'e ne de güzel şeyler yapıyorlar reklam da vermişler sözlüğe
sonra borcu ödedikten sonra hattı açtırıyorsun, üstüne bir de hat açma parası daha alıyorlar. aferim ttnet'e ne de güzel şeyler yapıyorlar reklam da vermişler sözlüğe
0
aynı sorun bize de olmuştu vakt-i zamanında. -en azından bize- faturadan dolayı olmadığına eminiz. modemi açıp kapattığımızda kendine geliyordu bağlantı, daha sonra telekom'la konıştuk bir dolu. çözümü modemi değiştirmekte bulduk.
şimdi iyi çalışıyor.
şimdi iyi çalışıyor.
0
enola gay
"Wrong operand type" hatası veriyor ve bazı sayfalar görüntülenemiyor. Bunun sebebi nedir?
"Wrong operand type" hatası veriyor ve bazı sayfalar görüntülenemiyor. Bunun sebebi nedir?
0
eğer adobe acrobat kullanıyorsan başka bir pdf okuyucu ile denesen bir de? misal foxit.
0
huzeyfe bilge
ya ben youtube de savaş vb vidyolar izlemek istiorum ama 18 yaşından büyük olman gerek die bi yazı ço,ıkıo. 20 yaşına geldim ama izleyemiorum :) napmam gerek üye mi olmam gerek. üye olmam gerekse nası olunur?
ya ben youtube de savaş vb vidyolar izlemek istiorum ama 18 yaşından büyük olman gerek die bi yazı ço,ıkıo. 20 yaşına geldim ama izleyemiorum :) napmam gerek üye mi olmam gerek. üye olmam gerekse nası olunur?
0
Ana sayfada yikarida sign up linkine tikla. Acilan formu doldur. 18 yas siniri icin dogum gununu uygun gir. Yani sallayacaksan bile 18 i gecmis olarak salla.
0
ktunnel tarzi proxy sitelerinden youtube'a girip uye olmaya cali$iyorsaniz, bu pek mumkun degil malesef. eger oyle ise:
(bkz: Hotspot Shield) bu iyidir.
(bkz: Hotspot Shield) bu iyidir.
0
ati99
iki sorum var benim.1- internette dolanırken, anlık olarak browserdaki herhangi bir tabın internet kullanımını azaltmanın, arttırmanın veya belirli bir taba internet kullanımında öncelik vermenin bir yolu var mıdır? firefox plug ini, başka bir browser, program vs.2- msnde 2 farklı pencerede dosya tr
iki sorum var benim.
1- internette dolanırken, anlık olarak browserdaki herhangi bir tabın internet kullanımını azaltmanın, arttırmanın veya belirli bir taba internet kullanımında öncelik vermenin bir yolu var mıdır? firefox plug ini, başka bir browser, program vs.
2- msnde 2 farklı pencerede dosya transferi yapıyoruz diyelim. a kişisini, b kişisinden daha öncelikli yapmanın yolu var mıdır? yani, a kişisinin yolladığı sey gelene kadar b yle aramdaki dosya paylaşım hızını minimuma düşürmek veya durdurmak istiyorum. oluru var mı bunun?
1- internette dolanırken, anlık olarak browserdaki herhangi bir tabın internet kullanımını azaltmanın, arttırmanın veya belirli bir taba internet kullanımında öncelik vermenin bir yolu var mıdır? firefox plug ini, başka bir browser, program vs.
2- msnde 2 farklı pencerede dosya transferi yapıyoruz diyelim. a kişisini, b kişisinden daha öncelikli yapmanın yolu var mıdır? yani, a kişisinin yolladığı sey gelene kadar b yle aramdaki dosya paylaşım hızını minimuma düşürmek veya durdurmak istiyorum. oluru var mı bunun?
0
netlimiter var. programlara upload/download limiti koyabiliyor ancak browser'daki tabları teker teker ayırıyor muydu, bakmak lazım.
0
hmm. bu cfosspeed oldu gibi. sanırım istediğim seyleri yapabiliyor. ancak cok emin olamadım kalibrasyon falan derken bir sure yavas olacak sanırım internet.
0
memati atese
5 metrelik usb kablo lazım ama bunlar uzun olunca sorun çıkartıyormuş. bu usb repeaterlar 5 metre üstü için kullanılıyor sanırım ama ben 5 metreden fazla gerekmediği halde kendinden elektrik verebildiği için bunlardan mı alsam diyorum. bir de hangisini tercih etmeliyim sence? var mı kullandığın bild
5 metrelik usb kablo lazım ama bunlar uzun olunca sorun çıkartıyormuş. bu usb repeaterlar 5 metre üstü için kullanılıyor sanırım ama ben 5 metreden fazla gerekmediği halde kendinden elektrik verebildiği için bunlardan mı alsam diyorum. bir de hangisini tercih etmeliyim sence? var mı kullandığın bildiğin?
arama.gittigidiyor.com
arama.gittigidiyor.com
0
usb repeater diye bir şeyi ilk kez duymakla beraber, dışarıdan adaptörle elektrik almadan bu işin zor olduğunu biliyorum. eğer problem daha kaybından çok, güç kaybı ise, her hangi bir usb kablosunun, usb cihaz tarafındaki başına adaptörlü usb hub'lardan koymak yerinde olur. bir çok yerde bu tarz çözümler gördüm, gayet de işe yarıyorlardı.
0
felina
Evet tamam Bozcaada ile ilgili bir sürü soru sorulmuş, yazılmış edilmiş ama ben "kış günü Bozcaada?" sorusunun ayrı bir cevap silsilesini hakettiğini düşünüyorum :)Tamam. Bu haftasonu orda olucam. Olmalıyım. Kış günü Çanakkale'den oraya nasıl gidlir? Nerde kalınır? Napılır?"Gitmeyin kurtlar yer sizi
Evet tamam Bozcaada ile ilgili bir sürü soru sorulmuş, yazılmış edilmiş ama ben "kış günü Bozcaada?" sorusunun ayrı bir cevap silsilesini hakettiğini düşünüyorum :)
Tamam. Bu haftasonu orda olucam. Olmalıyım.
Kış günü Çanakkale'den oraya nasıl gidlir? Nerde kalınır? Napılır?
"Gitmeyin kurtlar yer sizi" mi diyosunuz nedir?
Tamam. Bu haftasonu orda olucam. Olmalıyım.
Kış günü Çanakkale'den oraya nasıl gidlir? Nerde kalınır? Napılır?
"Gitmeyin kurtlar yer sizi" mi diyosunuz nedir?
0
valla en iyi cevap, bu işte bir yalnızlık var adlı kitapta yazılmıştı.:)
0
ya araba ile ya da otogardan kalkan geyikli otobüsleri ile odunluk iskelesine ulaşmak gerekiyor. odunluk eski ismi olabilir. bozcaada vapurlarının kalktığı iskele yani.
oradan karşıya geçtikten sonra bu sezonda boş olan ve fiyatlarından bir dolu indirim yapacak olan otellerden/pansiyonlardan resepsiyonda şöminesi, odalarında 24 saat ısıtması ve mutlaka sıcak sarabı olan bir tanesi seçilir.
bu oteli adaya gitmeden seçmek için google'a bozcaada otel yazılır ve gelenlerden seçilen bir kaç tanesi aranır ve telefon edilir. hatta rica ederseniz sizi vapurdan almaya bile gelirler.
sonrasında otele girilir, sıcak şarap istenir. sonra biraz daha istenir. sucuk istenir. olmadı rakı istenir. olmadı normal şarap istenir. sonra biraz daha sıcak şarapla gece bitirilir. sabah dışarı çıkıp güzel bir kahvaltı yapılır açık yer bulup. oteldeki ruhsuz kahvaltıya kanmamak gerekir. sonrasında tavla oynamaya başlar bünye. ayaklarını uzatıp gazete okur. biraz kendini dinler.
o sessizliğin ne kadar değerli olduğunu görür.
huzur bulur. yazın gittiği ada ile kışın gittiği adanın ne kadar farklı olduğuna hayret eder.
sonrasında geri dönme zamanı gelir.
oradan karşıya geçtikten sonra bu sezonda boş olan ve fiyatlarından bir dolu indirim yapacak olan otellerden/pansiyonlardan resepsiyonda şöminesi, odalarında 24 saat ısıtması ve mutlaka sıcak sarabı olan bir tanesi seçilir.
bu oteli adaya gitmeden seçmek için google'a bozcaada otel yazılır ve gelenlerden seçilen bir kaç tanesi aranır ve telefon edilir. hatta rica ederseniz sizi vapurdan almaya bile gelirler.
sonrasında otele girilir, sıcak şarap istenir. sonra biraz daha istenir. sucuk istenir. olmadı rakı istenir. olmadı normal şarap istenir. sonra biraz daha sıcak şarapla gece bitirilir. sabah dışarı çıkıp güzel bir kahvaltı yapılır açık yer bulup. oteldeki ruhsuz kahvaltıya kanmamak gerekir. sonrasında tavla oynamaya başlar bünye. ayaklarını uzatıp gazete okur. biraz kendini dinler.
o sessizliğin ne kadar değerli olduğunu görür.
huzur bulur. yazın gittiği ada ile kışın gittiği adanın ne kadar farklı olduğuna hayret eder.
sonrasında geri dönme zamanı gelir.
0
hava yagisli ya da firtinali oldugunda feribot seferleri duruyor. aklinizda olsun.
0
teşekkür ediyorum arkadaşlar ama o iş çoktan oldu bitti :)
co2s2, sen kışın adaya hiç gittin mi bilmiyorum ama o dediklerinin hiçbiri yok kardeş. Bırak şömineli sıcak şaraplı oteli, sıcak suyu olan bi pansiyon bulana kadar dötümüz çıktı. Dışarda kahvaltı yapılacak hiçbir yer de yok. Cafelerin, barların tamamı kapalı. meydandaki kahve ve pastane açık. Pastaneden simidimi poğaçamı alır çayımı söyler kahvaltımı yaparım diyosan ok. Bi de çay bahçesi var o da açık. Orda da tost var. O kadar. Plajda Vahitin yteri açık. Ama içerde ve dışarda tadilat devam ediyor. Sigara böreği tost filan getiriyorlar. O kadar. Şarap butikleri dahi cumartesi günleri öğleden sonra ve pazar günleri kapalı. Haberiniz olsun ;)
co2s2, sen kışın adaya hiç gittin mi bilmiyorum ama o dediklerinin hiçbiri yok kardeş. Bırak şömineli sıcak şaraplı oteli, sıcak suyu olan bi pansiyon bulana kadar dötümüz çıktı. Dışarda kahvaltı yapılacak hiçbir yer de yok. Cafelerin, barların tamamı kapalı. meydandaki kahve ve pastane açık. Pastaneden simidimi poğaçamı alır çayımı söyler kahvaltımı yaparım diyosan ok. Bi de çay bahçesi var o da açık. Orda da tost var. O kadar. Plajda Vahitin yteri açık. Ama içerde ve dışarda tadilat devam ediyor. Sigara böreği tost filan getiriyorlar. O kadar. Şarap butikleri dahi cumartesi günleri öğleden sonra ve pazar günleri kapalı. Haberiniz olsun ;)
0
tai
sorunum şu ki bilgisayarım oturum açamıyor. power tuşuna bastıktan sonra kullanıcı seçme ekranına kadar sorunsuz geliyorum. orada hangi kullanıcıyı seçersem seçeyim oturum açma ekranının 2 3 sn sonrasında ayarlarınız kaydediliyor deyip oturumu kapatıyor. güvenli kipte başlattım bilgisayarı yine de b
sorunum şu ki bilgisayarım oturum açamıyor. power tuşuna bastıktan sonra kullanıcı seçme ekranına kadar sorunsuz geliyorum. orada hangi kullanıcıyı seçersem seçeyim oturum açma ekranının 2 3 sn sonrasında ayarlarınız kaydediliyor deyip oturumu kapatıyor. güvenli kipte başlattım bilgisayarı yine de bir şey değişmedi. geçen günlerde system dosyalarına bulaşan bir virüsü alt etmiştim ve 3 gündür sorunsuz çalışmaktaydı bilgisayarım. ne oldu da birden açılmamaya başladı zerre fikir yürütemiyorum. her türlü öneriye açığım?
ek olarak diyelim iş formata gidecek. veri kurtarmak için ubuntu live cd'si ile bilgisayarı başlatsam kişisel belgelerim içerisindeki dosyalara ulaşabilir miyim?
ek olarak diyelim iş formata gidecek. veri kurtarmak için ubuntu live cd'si ile bilgisayarı başlatsam kişisel belgelerim içerisindeki dosyalara ulaşabilir miyim?
0
Bana da oldu ben de format attım diyerek umutsuzluk aşılayan insan moduma devam ediyorum.
0
linux d sürücüsüne kurabilirsin yada dediğin gibi livee cd ile dosyalarını kurtarabilirsin.
ya bide şu windows cd xp kurtarma konsolu var onu denesen ben hiç denemedim ama yarar gibi geliyor.
ya bide şu windows cd xp kurtarma konsolu var onu denesen ben hiç denemedim ama yarar gibi geliyor.
0
hiren's boot cd ile yeni bir kullanıcı hesabı oluşturup dosyalarınızı falan kaybetmeden aynı windows kurulumunu saklamak mümkün. linux ya da benzeri daha zor işlerle uğraşmaya gerek yok bence.
yine olmazsa, aynı cd'nin içindeki değişik programlar ile dosya kurtarmak ve benzeri hareketleri yapmak mümkün.
yine olmazsa, aynı cd'nin içindeki değişik programlar ile dosya kurtarmak ve benzeri hareketleri yapmak mümkün.
0
denizin kulleri
efenim kaşımın civarında tahminen epilasyon kaynaklı (ip-cımbız) sivilce ve kızarıklıklar çıktı. eskiden yoktu böyle bir huyu ama hasıl oluverdi bi anda.ciddi bir şey olarak görmediğim için doktora gitmedim, eczaneye sordum; cleocin t denen ilacı verdiler.sivilce gibi ama tam değil da değil kızarık
efenim kaşımın civarında tahminen epilasyon kaynaklı (ip-cımbız) sivilce ve kızarıklıklar çıktı. eskiden yoktu böyle bir huyu ama hasıl oluverdi bi anda.
ciddi bir şey olarak görmediğim için doktora gitmedim, eczaneye sordum; cleocin t denen ilacı verdiler.
sivilce gibi ama tam değil da değil kızarık kızarık biraz.
sivilce ilacıymış kendisi, ben amcaya: 'alerji gibi sivilce gibi bi şey bakın bakın' demiştim. sürsem bunu, sakata gelir miyim?
ciddi bir şey olarak görmediğim için doktora gitmedim, eczaneye sordum; cleocin t denen ilacı verdiler.
sivilce gibi ama tam değil da değil kızarık kızarık biraz.
sivilce ilacıymış kendisi, ben amcaya: 'alerji gibi sivilce gibi bi şey bakın bakın' demiştim. sürsem bunu, sakata gelir miyim?
0
cleocin-t sivilce ilaçları içinde belki de en light olanıdır. içseniz bir şey olmaz..
şaka şaka.. içmeyin.. sabah uyanınca çok kafa ağrıtıyor.
şaka şaka.. içmeyin.. sabah uyanınca çok kafa ağrıtıyor.
0
cleocin-t bilmiyorum ama kendiliğinden geçiyor. en son bir yerde kaş aldırmıştım, kıpkırmızı boynuzumzu sivilce çıkmıştı. izi de kaldı. bir daha asla kaş aldırmayacağım başka yerde o yüzden.
0
kızarıklıklara stileks de iyi geliyor, isilik gibilerine özellikle. ama seninkinin kabarıklıklarını indirir mi bilemem. geçmiş olsun.
0
sakın bunu pritt gibi sürmeyin.sadece ufak 1-2 dokunuş yeter.sonra daha beter oluyor.
0
elinherifi
Ey azizler işte başlarım söze.. Bir maket denizaltı yapmayı planlıyorum. hatta içine mümkünse kamera koymak. su altında çalışacak bu makineyi su üstünden uzaktan kumanda etmek mümkün müdür? nasıl bir düzenek, alıcı verici sistemi olur. hatta kamera görüntüsünü aynı anda yayınlayabilsem mesela ne kad
Ey azizler işte başlarım söze.. Bir maket denizaltı yapmayı planlıyorum. hatta içine mümkünse kamera koymak. su altında çalışacak bu makineyi su üstünden uzaktan kumanda etmek mümkün müdür? nasıl bir düzenek, alıcı verici sistemi olur. hatta kamera görüntüsünü aynı anda yayınlayabilsem mesela ne kadar şahane birşey olur. bu konularda fikir zikir sahibi olabilen varsa aklına geleni yazsın rica ediyorum.
0
konu hakkında bazı üniversitelerimizde mekatronik, robotik gibi başlıklar altında çalışmalar yapılıyor. bu bölümlerden bilgi almak doğru olabilir.
basit bir düzenek için, hala satıldığını düşündüğüm lego technic'lerden yardım almak mümkün olabilir.
daha kapsamlı çalışmalar için internette araştırarak bilgi almak mümkün olabilir.
yine profesyonel yardım almak için maket dükkanlarına gitmek yerinde olabilir. hani böyle uzaktan kumandalı araçlar satanlar. onlarda hazır kumanda kitleri falan satılıyor.
kamera görüntüsnü aynı anda yayınlamak kısmına bir şey diyemem ama en azından hafif, ama çok hafif bir kamera ile söz konusu problemi halletmek mümkün olur sanırım.
tabii su altında radyo dalgaları nasıl çeker bilmiyorum.
basit bir düzenek için, hala satıldığını düşündüğüm lego technic'lerden yardım almak mümkün olabilir.
daha kapsamlı çalışmalar için internette araştırarak bilgi almak mümkün olabilir.
yine profesyonel yardım almak için maket dükkanlarına gitmek yerinde olabilir. hani böyle uzaktan kumandalı araçlar satanlar. onlarda hazır kumanda kitleri falan satılıyor.
kamera görüntüsnü aynı anda yayınlamak kısmına bir şey diyemem ama en azından hafif, ama çok hafif bir kamera ile söz konusu problemi halletmek mümkün olur sanırım.
tabii su altında radyo dalgaları nasıl çeker bilmiyorum.
0
kumanda devresini azicik bu isle ugrasan elektronikcilerde bile bulursun. en azindan kucuk sehirlerde en az bir tane oluyor bu tur elektronikcilerden ama ben sana tecrubemi anlatayim. belki isini gorur.
benim zamani vaktinde yaptigim gibi tamami el yapimi bir denizalti olacaksa yalitimi gercekten iyi yapman gerekiyor. yoksa derin bir yerde daldiracak olursan su aliyor ve dipten cikartamiyorsun mal mal bakiyorsun. bu yuzden ikinci denemede daha gelismisini yapmistik.
one bir adet motor koymak yeterli gelmisti bize. motorlari uzaktan kumandali arabalardan almistik. bu yuzden uzaktan kumanda sorunumuz olmamisti. ikinci bir motoru ise kic tarafina yon belirlemek icin takmistik. tabii motoru bir sekilde sinirlamadigimiz icin kictaki azicik buyuk pervane yunusun kuyrugunu sallama hareketine benzer hareketler yapmisti ama guzeldi. ucuncu motoru ise hava sirkulasyonu icin yapmistik. soyle ki ileri hareketinde icerisine hava dolduruyordu. kumandadan geriye cektigimizde havayi disari pompaliyordu. uzunca bir kamisla hava tahliyesi olayini halletmistik. kisaca bir dalgica benzemisti bizim denizalti. o an kafamiz calismamis, pompa makinasi yapmak yerine pervanenin yonunu dondurecek bir sistem dusunememisiz.
3 kumandali (hepsi de ayriydi tek kumanda da birlestirmeye de calistik sonradan ama o sirada bozduk bir tanesini) super bir aletimiz olmustu. sonra o da su aldi batti itfaiye havuzunda.
bu dediklerimi yaklasik 10 sene evvel nufusu 2000 olan bir kasabada yaptigimizi da belirteyim.
kamera olayi icin en basitinden aklima gelen sey casus kameralar. hem ufak oluyorlar hem de hafif. ustelik yayin yapanlari da var. tek sorun disariyi nasil gorecek. onune saydam bir parca yerlestirmek istenilen performansi almanizi engeller tahminim. cunku hali hazirda duzgun isik duzeneginde bile iyi bir goruntu elde edilemiyor. su altinda yeterli isik olmayacak bir de bu saydam kisim gelince cok dandik bir goruntu elde edersiniz. diyecegim o ki isik takmayi unutmayin.
ani yazar gibi oldu ama belki isinize yarar dedim.
benim zamani vaktinde yaptigim gibi tamami el yapimi bir denizalti olacaksa yalitimi gercekten iyi yapman gerekiyor. yoksa derin bir yerde daldiracak olursan su aliyor ve dipten cikartamiyorsun mal mal bakiyorsun. bu yuzden ikinci denemede daha gelismisini yapmistik.
one bir adet motor koymak yeterli gelmisti bize. motorlari uzaktan kumandali arabalardan almistik. bu yuzden uzaktan kumanda sorunumuz olmamisti. ikinci bir motoru ise kic tarafina yon belirlemek icin takmistik. tabii motoru bir sekilde sinirlamadigimiz icin kictaki azicik buyuk pervane yunusun kuyrugunu sallama hareketine benzer hareketler yapmisti ama guzeldi. ucuncu motoru ise hava sirkulasyonu icin yapmistik. soyle ki ileri hareketinde icerisine hava dolduruyordu. kumandadan geriye cektigimizde havayi disari pompaliyordu. uzunca bir kamisla hava tahliyesi olayini halletmistik. kisaca bir dalgica benzemisti bizim denizalti. o an kafamiz calismamis, pompa makinasi yapmak yerine pervanenin yonunu dondurecek bir sistem dusunememisiz.
3 kumandali (hepsi de ayriydi tek kumanda da birlestirmeye de calistik sonradan ama o sirada bozduk bir tanesini) super bir aletimiz olmustu. sonra o da su aldi batti itfaiye havuzunda.
bu dediklerimi yaklasik 10 sene evvel nufusu 2000 olan bir kasabada yaptigimizi da belirteyim.
kamera olayi icin en basitinden aklima gelen sey casus kameralar. hem ufak oluyorlar hem de hafif. ustelik yayin yapanlari da var. tek sorun disariyi nasil gorecek. onune saydam bir parca yerlestirmek istenilen performansi almanizi engeller tahminim. cunku hali hazirda duzgun isik duzeneginde bile iyi bir goruntu elde edilemiyor. su altinda yeterli isik olmayacak bir de bu saydam kisim gelince cok dandik bir goruntu elde edersiniz. diyecegim o ki isik takmayi unutmayin.
ani yazar gibi oldu ama belki isinize yarar dedim.
0
bir kere fazla sofistike bir şey olmasın hem yapmanız zor olur hem de su alınca ağlarsınız. sonra kendinden yüzerliği değişebilsin batacağı zaman negatif çıkacağı zaman pozitif olsun :) genellikle küçük wireless kameralar kullanılabiliyor bu durumda denizaltı :) nın ön kısmı lexan yada camdan olması gerekli :) aslında basit bir video housing e hareket kazandırmak sizin olay. engin aygün ve galatasaray üniv. sualtı teknolojileri bir şeyler yapıyordu bu tür rov gibi araçlar. kolay gelsin :)
0
www.mini-rc-cars.net
yukarıdaki linkteki hazır oyuncaklardan düzeneği sökebilirsin. hazır kablosuz kameralar var 100$ falan fiyatları var.
bu arada ineceğin derinlik önemli mesafe arttıkça radyo sinyallerinde kayıp oldukça artıyor(muş) - okuduğuma göre.
eğer teknik bilgin varsa udea.com.tr adresinden yüksek menzilli modüller alıp onları test edebilirsin.
yukarıdaki linkteki hazır oyuncaklardan düzeneği sökebilirsin. hazır kablosuz kameralar var 100$ falan fiyatları var.
bu arada ineceğin derinlik önemli mesafe arttıkça radyo sinyallerinde kayıp oldukça artıyor(muş) - okuduğuma göre.
eğer teknik bilgin varsa udea.com.tr adresinden yüksek menzilli modüller alıp onları test edebilirsin.
0
Arkadaşlar, çok teşekkür ederim, gayet güzel bilgiler vermişsiniz. Aşağı yukarı birşeyler canlandı kafamda, yazdıklarınızdan hareketle.
Misal öncelikle şu üç dört milim kalınlığında sert pimaşlardan almayı düşünüyorum. 12-15 cm çapında olanlar işimi görebilir. Hatta ilk aşamada 10 cm çapında olanları düşünüebilirim. ön kısmını çapraz keseceğim. oraya bir cam yerleştireceğim. kamera görüşü için. yine bu ön kısmın iç kenarlarına, dışarı bakar şekilde minik ışıklar koyacağım, şu webcamların kenarındaki ışıklar gibi..10 cm'lik bir çapta dizdiğim ışıkların yeterli olacağını düşünüyorum. Ayrıca pvc boru ve cam arasındaki sızdırmazlığı sağlamak daha kolay olacaktır sanırım. Motor bölümü falan arkada haliyle.. uzaktan kumandanın radyo dalgalarının su altında çekmemesi olayı için de şunu düşündüm. diyorum ki misal bu aleti onbeş metreye daldıracağım. onbeş metrelik bir kabloyla suyun yüzeyine çıkıyorum, kablonun su üstündeki uçuna da küçük bir şamandıra, ucunda havada anten. böylece denizaltı gittikçe, şamandıra da su üstünden onu takip ediyor. bu noktada tek düşündüren şey, o metre kabloda iletimi sağlayacak yeterli enerji seviyesi olması. onu da elektronik konusunda bilgili arkadaşlardan soracağım. aleti, Haliç'te kullanmayı düşünüyorum. Yok lan define aramayacağım valla:)
Misal öncelikle şu üç dört milim kalınlığında sert pimaşlardan almayı düşünüyorum. 12-15 cm çapında olanlar işimi görebilir. Hatta ilk aşamada 10 cm çapında olanları düşünüebilirim. ön kısmını çapraz keseceğim. oraya bir cam yerleştireceğim. kamera görüşü için. yine bu ön kısmın iç kenarlarına, dışarı bakar şekilde minik ışıklar koyacağım, şu webcamların kenarındaki ışıklar gibi..10 cm'lik bir çapta dizdiğim ışıkların yeterli olacağını düşünüyorum. Ayrıca pvc boru ve cam arasındaki sızdırmazlığı sağlamak daha kolay olacaktır sanırım. Motor bölümü falan arkada haliyle.. uzaktan kumandanın radyo dalgalarının su altında çekmemesi olayı için de şunu düşündüm. diyorum ki misal bu aleti onbeş metreye daldıracağım. onbeş metrelik bir kabloyla suyun yüzeyine çıkıyorum, kablonun su üstündeki uçuna da küçük bir şamandıra, ucunda havada anten. böylece denizaltı gittikçe, şamandıra da su üstünden onu takip ediyor. bu noktada tek düşündüren şey, o metre kabloda iletimi sağlayacak yeterli enerji seviyesi olması. onu da elektronik konusunda bilgili arkadaşlardan soracağım. aleti, Haliç'te kullanmayı düşünüyorum. Yok lan define aramayacağım valla:)
0
tepedeki psychedelic adam
1 - önceki kullandığım bilgisayarda xp vardı ve bu oluyordu. yani mesela önce msn'i açtım sonra media player'ı açtım diyelim. bunlar yan yana duruyorlar alttaki bar'da. sonra msn'den birisi bana bişey yazdı diyelim bu konuşma penceresi media player'ın yanında değil de ikisinin arasında msn'in yanınd
1 - önceki kullandığım bilgisayarda xp vardı ve bu oluyordu. yani mesela önce msn'i açtım sonra media player'ı açtım diyelim. bunlar yan yana duruyorlar alttaki bar'da. sonra msn'den birisi bana bişey yazdı diyelim bu konuşma penceresi media player'ın yanında değil de ikisinin arasında msn'in yanında ortaya çıksın istiyorum. bu xp'de oluyordu hiçbir özel ayar yapmadğıım halde ama şu anda vista'da olmuyor. var mıdır bunu ayarı nerdendir? aynı şekilde klasörler olsun filan ne geliyorsa aklınıza aynı türden şeyler grup şeklinde duruyordu alttaki bar'da.
2 - kalite mühendisinin ingilizcesi quality engineer mıdır? değildir herhalde.
2 - kalite mühendisinin ingilizcesi quality engineer mıdır? değildir herhalde.
0
kalite mühendisi diye türkçe bir şey var mı? sanki kalite kontrol mühendisi idi..
0
naithan
Neroda dvd yazmaya çalışıyorum ancak "Error while creating ISO or Joliet File names" hatasını alıyorum. Dvd mi yanık acaba diyorum. Sonra sanmıyorum.Ne yapmalı?
Neroda dvd yazmaya çalışıyorum ancak "Error while creating ISO or Joliet File names" hatasını alıyorum. Dvd mi yanık acaba diyorum. Sonra sanmıyorum.
Ne yapmalı?
Ne yapmalı?
0
eğer klasör isimleri ve dosya isimleri toplamda belli bir sayıyı geçerse böyle bir hata verebiliyor. özellikle divx ve mp3 isimlerinin çok uzun olduğunu düşünürsek, öyle bir hatanın muhtemel olduğunu düşünüyorum. dosya isimlerini ve klasör isimlerini kısaltarak düzeltmek mümkün.
0
başka bir sebebi olabilir mi peki? 150 ye yakın mp3 yazı ismini kısalttım aynı hayatı veriyor hala.
0
bir yerlerden hata logunun okunabilmesi lazım. orada hangi dosyanın sorun çıkardığı yazıyordu.
0
Farklı cd/dvd yazma programları deneyebilirsin. Nero dandik zaten. Güzel beleş programlar var. Ben cdburnerxp kullanıyorum, vista'da çalışmıyor ama sanırsam.
www.cdburnerxp.se
Onun dışında şunlar da iyi:
infrarecorder.org (open-source bu)
www.burnaware.com
www.cdburnerxp.se
Onun dışında şunlar da iyi:
infrarecorder.org (open-source bu)
www.burnaware.com
0
arnatuile
sevgili malawililer;öncelikle (bkz: aradım mamafih bulamadım)şimdi, ben bozulan laptopumu 30 ocak günü saat 13:58:21 de garaniye verdim. o gün saat 19:54 de sms geldi, "ürününüz servisimize ulaşmıştır diye. ve verdiğim günden itibaren 30 iş günü süresi dün doldu normalde. fakat bir avukat tanıdğım l
sevgili malawililer;
öncelikle (bkz: aradım mamafih bulamadım)
şimdi, ben bozulan laptopumu 30 ocak günü saat 13:58:21 de garaniye verdim. o gün saat 19:54 de sms geldi, "ürününüz servisimize ulaşmıştır diye. ve verdiğim günden itibaren 30 iş günü süresi dün doldu normalde. fakat bir avukat tanıdğım laf arasında 30 işgünü sürenin cihazı veriğim gün değil, bir ertesi günü başlayacağını söylüyor. internette yaptığım araştırmada o sürenin o gün mü, yoksa ertesi günü mü başladğını belirten bir bilgiye ulaşamadım. şimdi, o süre verdiğim gün mü başlar, yoksa avukatlar her zaman haklımıdır ?
artı, bu süreç benim teslim formumda yazan tarihte mi başlar, yoksa onların bana gönderdiği tarihe göremi başlar. onlar bana mesajı mesai saatleri dışında gönderdikleri için, eğer onların borusu ötüyorsa bir gün sonra başlar demek oluyor bu garanti şeysi.
ona göre aradığım zaman çingenelik yapacağımda, o yüzden şeyettim. sağolun ve dahi varolun.
öncelikle (bkz: aradım mamafih bulamadım)
şimdi, ben bozulan laptopumu 30 ocak günü saat 13:58:21 de garaniye verdim. o gün saat 19:54 de sms geldi, "ürününüz servisimize ulaşmıştır diye. ve verdiğim günden itibaren 30 iş günü süresi dün doldu normalde. fakat bir avukat tanıdğım laf arasında 30 işgünü sürenin cihazı veriğim gün değil, bir ertesi günü başlayacağını söylüyor. internette yaptığım araştırmada o sürenin o gün mü, yoksa ertesi günü mü başladğını belirten bir bilgiye ulaşamadım. şimdi, o süre verdiğim gün mü başlar, yoksa avukatlar her zaman haklımıdır ?
artı, bu süreç benim teslim formumda yazan tarihte mi başlar, yoksa onların bana gönderdiği tarihe göremi başlar. onlar bana mesajı mesai saatleri dışında gönderdikleri için, eğer onların borusu ötüyorsa bir gün sonra başlar demek oluyor bu garanti şeysi.
ona göre aradığım zaman çingenelik yapacağımda, o yüzden şeyettim. sağolun ve dahi varolun.
0
Merhaba,
Bence o gün bitmiş. Ertesi gün ellerine ulaşmış sayılır. Bazı bankalarda, cuma günleri öğleden sonra yapılan havalelerin sistemlerde pazartesi işleme konulması gibi bir şey.
Kolay gelsin.
Bence o gün bitmiş. Ertesi gün ellerine ulaşmış sayılır. Bazı bankalarda, cuma günleri öğleden sonra yapılan havalelerin sistemlerde pazartesi işleme konulması gibi bir şey.
Kolay gelsin.
0
sizin bildirim tarihinizden itibaren başlar diye biliyorum. 30 iş günü; hafta sonlarını, resmi tatilleri vs. kapsamaz. yani 30 ocak cuma günü teslim ettiyseniz en erken 13 mart cuma günü çingenelik yapabilirsiniz:)
0
tüm sürelerde süre tutmaya 1 gün sonra başlarsın. neden çünkü o gün başlanmış olsa idi kiminin süresi akşama doğru diğerininki sabahtan başlayacaktı ve haksızlık olacaktı.senin durumunda 31 ocak ta 1. gündür. geriisini say artık.
0
teşekkürler cevap şeyeden arkadaşlar. demek ki neymiş, "avukatlar her zaman haklıymış" :)
ayrıca, @aklimdan zorum var , c.tesileri de iş günü sayılıyor. daha önce de hp den iade almıştım, cumartesileri sayılıyordu.
bekle beni hp, bineceğim tepene p.tesi günü. bir değil, iki değil, ne lan bu.
ayrıca, @aklimdan zorum var , c.tesileri de iş günü sayılıyor. daha önce de hp den iade almıştım, cumartesileri sayılıyordu.
bekle beni hp, bineceğim tepene p.tesi günü. bir değil, iki değil, ne lan bu.
0
30 degil 33 iş günü yasal süğre. ertesi gun baslar. haftasonuysada ilk pazartesi.
0
yine bir avukat olan babamın bir dediğini hatırladım şimdi.
oradaki bir günle uğraşmak yerine, bir gün geç başlayın yapacağınız işlere. sağlam olsun. o kadar küçük miktarlara takılmayın.
bir de hp'nin cumartesi sayıp saymaması çok önemli değil, mahkeme saymayacaktır. fyi.
oradaki bir günle uğraşmak yerine, bir gün geç başlayın yapacağınız işlere. sağlam olsun. o kadar küçük miktarlara takılmayın.
bir de hp'nin cumartesi sayıp saymaması çok önemli değil, mahkeme saymayacaktır. fyi.
0
0
aynı durum hp servisi ile başıma gelmişti. arayıp sormuştum, cumartesi günlerini de iş gününden sayıyoruz dediler ben de hemen yeni ürün için işlem başlattım. yani demem o ki madem bugün 30. gün arayın, çingenelik yapmaya da gerek yok, düzgün bir şekilde durumu belirtin zaten onlar da düzgün bir şekilde yardım ediyorlar.
0
nen var kuzum
selamlar, bilgisayarda disk temizleme olayını gerçekleştirdim ancak şuan açılmıyor bilgisayar sanırım dll gibi birşeyleri sildim ben çünkü şu hatayı veriyor açılışta : ''yükleme için çekirdek dllleri gerekli''xp cdsini takıp onar yapıyım bari dedim ama malum sorundan sanırm cd okumuyor şuan bilgisay
selamlar,
bilgisayarda disk temizleme olayını gerçekleştirdim ancak şuan açılmıyor bilgisayar sanırım dll gibi birşeyleri sildim ben çünkü şu hatayı veriyor açılışta :
''yükleme için çekirdek dllleri gerekli''
xp cdsini takıp onar yapıyım bari dedim ama malum sorundan sanırm cd okumuyor şuan bilgisayar : (
var mıdır bir çözümü bu olayın acaba baska bir türlü?
en azında d yi kurtarsam o bile yeter valla.
tesekkurler.
bir de : identifying ide drives : o. x gibi bir seyler yazıyor arada bir.
bilgisayarda disk temizleme olayını gerçekleştirdim ancak şuan açılmıyor bilgisayar sanırım dll gibi birşeyleri sildim ben çünkü şu hatayı veriyor açılışta :
''yükleme için çekirdek dllleri gerekli''
xp cdsini takıp onar yapıyım bari dedim ama malum sorundan sanırm cd okumuyor şuan bilgisayar : (
var mıdır bir çözümü bu olayın acaba baska bir türlü?
en azında d yi kurtarsam o bile yeter valla.
tesekkurler.
bir de : identifying ide drives : o. x gibi bir seyler yazıyor arada bir.
0
valla ERD Commander ile repair etmeyi deneyin derim, nasil olduysa "dllcache" klasöründeki dll'lerden biri gitmis olabilir. Aslinda dllcache her saniye kontrol edilir ve missing bir dosya varsa eklenir ama bir sekilde silinmis olabilir.
herhangi bir bilgisayarin %systemroot%\system32\dllcache\ klasörünü alip, ayni sekilde kendi root klasörünüz altinda system32'ye kopyalayin, calismasi lazim. %systemroot% "WINDOWS" klasörü olarak bulunur genellikle.
herhangi bir bilgisayarin %systemroot%\system32\dllcache\ klasörünü alip, ayni sekilde kendi root klasörünüz altinda system32'ye kopyalayin, calismasi lazim. %systemroot% "WINDOWS" klasörü olarak bulunur genellikle.
0
xp'sini takıp onar dediğinizde cd'yi okumaması yaptığın işle alakalı değildir. cd bozuktur. (bkz: hiren's boot cd) gibi bir cd ile bilgisyarı açıp, hdd'dekileri usb disk ya da benzeri bir şeyi yüklemek olası.
eğer windows'un kurulu olduğu bölümde kurtarılması istenen bir şey yoksa, doğrudan o bölüme format atıp yeni windows kurmak da olası. D bölümündeki dosyalar bundan etkilenmeyecektir ama yine de uzman yardımı almakta fayda var.
eğer windows'un kurulu olduğu bölümde kurtarılması istenen bir şey yoksa, doğrudan o bölüme format atıp yeni windows kurmak da olası. D bölümündeki dosyalar bundan etkilenmeyecektir ama yine de uzman yardımı almakta fayda var.
0
şimdi xp cdsini okudu bilgisayar ama ne onarabiliyorum ne de yeniden xp yi kurabiliyorum.
R (onar) ya da ENTER (yeniden kur) dediğimde bilgisayarınızda sabit disc yok gibi bir şeyler diyor bana. harddiscim mi boku yedi acaba?
R (onar) ya da ENTER (yeniden kur) dediğimde bilgisayarınızda sabit disc yok gibi bir şeyler diyor bana. harddiscim mi boku yedi acaba?
0
ext. bir disk takip ona yeni bir windows kurup eski sisteminizi bu yeni sistem uzerinden kurtarabilirsiniz.
"pe builder" gibi programlarla baska bir windows uzerinde yaratacaginiz bootable usb stick ile acip "partition magic" ile var olan disklerinizden birindeki bos yeri yeni bir partition olarak tanimlayip oraya yeni bir windows kurarak yapabilmeniz de pek olasi.
daha kolay bir yontem olarak diskinizi calisan baska bir kasaya takarak icindeki dataya ulasabilirsiniz.
ubuntu ile sisteminizi boot edip windows disklerinize ulasip datalari benzer sekilde kurtarmak da mumkun.
ama asil olay d diskini kurtarmak ise, halihazirda d zaten sistem diski olmadigi icin c'ye yeni windows kurarak yeni sistem uzerinden d'ye erismeniz de mumkun.
kolay gelsin ...
"pe builder" gibi programlarla baska bir windows uzerinde yaratacaginiz bootable usb stick ile acip "partition magic" ile var olan disklerinizden birindeki bos yeri yeni bir partition olarak tanimlayip oraya yeni bir windows kurarak yapabilmeniz de pek olasi.
daha kolay bir yontem olarak diskinizi calisan baska bir kasaya takarak icindeki dataya ulasabilirsiniz.
ubuntu ile sisteminizi boot edip windows disklerinize ulasip datalari benzer sekilde kurtarmak da mumkun.
ama asil olay d diskini kurtarmak ise, halihazirda d zaten sistem diski olmadigi icin c'ye yeni windows kurarak yeni sistem uzerinden d'ye erismeniz de mumkun.
kolay gelsin ...
0
Sizin hard diskiniz SATA olduğu için windows cd'si hard diskinizi göremiyor. Windows kurmak için yapabileceğiniz 3 şey var:
1) SATA sürücünüzü bir disket atın. Windows cd'siyle bilgisayarı başlattığınızda mavi ekranda dosyalar yüklenirken, altta "Sürücü yüklemek istiyorsanız bilmemne tuşuna basın" gibi bi yazı çıkar. O tuşa basıp disketten SATA sürücünüzü yükleyin ve kuruluma devam edin.
2) SATA sürücünüzü içeren bir windows cd'si oluşturun.
3) Eğer yok ben uğraşmak istemiyorum derseniz; bilgisayarınızı açıp boot menüsüne girin (f2 ile giriliyo benimkinde), ordan hard diskle ilgili ayar kısmında raid özelliğini kapatın. Bilgisayarı windows cd'siyle başlatınca windows harddiskinizi tanıyacaktır ve normal kurulum yapabileceksinizdir.
Bilgilenme açısından şöyle bi google araması tavsiye ederim:
www.google.com.tr
1) SATA sürücünüzü bir disket atın. Windows cd'siyle bilgisayarı başlattığınızda mavi ekranda dosyalar yüklenirken, altta "Sürücü yüklemek istiyorsanız bilmemne tuşuna basın" gibi bi yazı çıkar. O tuşa basıp disketten SATA sürücünüzü yükleyin ve kuruluma devam edin.
2) SATA sürücünüzü içeren bir windows cd'si oluşturun.
3) Eğer yok ben uğraşmak istemiyorum derseniz; bilgisayarınızı açıp boot menüsüne girin (f2 ile giriliyo benimkinde), ordan hard diskle ilgili ayar kısmında raid özelliğini kapatın. Bilgisayarı windows cd'siyle başlatınca windows harddiskinizi tanıyacaktır ve normal kurulum yapabileceksinizdir.
Bilgilenme açısından şöyle bi google araması tavsiye ederim:
www.google.com.tr
0
co2s2
internetteki sadece youtube değil, bir dolu video izleme sitesinden video indirebilen program arıyorum.site bağımlı olmasa iyi olur.
internetteki sadece youtube değil, bir dolu video izleme sitesinden video indirebilen program arıyorum.
site bağımlı olmasa iyi olur.
site bağımlı olmasa iyi olur.
0
temporary internet files a gir orda flv uzantılı olarak izlediğin videoları bulabilirsin, daha sonra da herhangi bir flv player ile izleyebilirsin. extra bir programa daha ihtyaç yok.
0
ikisini de denedim daha önceden. orbit'in grabi'i her sitede çalışmıyor. temp.internet files'da da dosya isimleri çok saçma saçma olduğu için pek pratik olmuyor. video grabber diye bir program buldum, kullanımı gerçekten daha rahat.
downloadhelper da sadece belli sitelerde çalışıyor.
downloadhelper da sadece belli sitelerde çalışıyor.
0
şu ana kadar girdiğim bütün video sitelerinde downloadhelper çalıştı. eğer son zamanlarda denemediysen, yeni bir update yedi. belki ondan sonra düzelmiştir.
0
Downloadhelper bütün videoları yakalayabiliyor, site sınırlaması yok, sadece bazı sitelere özel muamele yapıyor.
addons.mozilla.org
Eğer flashget gibi bi download manager programı kullanıyorsan, flashgot eklentisi de yakalayabiliyor videoları.
addons.mozilla.org
addons.mozilla.org
Eğer flashget gibi bi download manager programı kullanıyorsan, flashgot eklentisi de yakalayabiliyor videoları.
addons.mozilla.org
0
emrag
(bkz: ondort saniye suren ask) buradaki 8. entry ilk entry'ye cevap niteliğinde yazılmış forum mesajı gibi. bana biraz garip geldi. nasıl legal bir entry oluyor bu?
(bkz: ondort saniye suren ask)
buradaki 8. entry ilk entry'ye cevap niteliğinde yazılmış forum mesajı gibi. bana biraz garip geldi. nasıl legal bir entry oluyor bu?
buradaki 8. entry ilk entry'ye cevap niteliğinde yazılmış forum mesajı gibi. bana biraz garip geldi. nasıl legal bir entry oluyor bu?
0
tanımlıyor işte o aşkı.
hatta en sonunda aleni şekilde
angutlugun daniskasıdır.
diyor.
legaloğlu legal.
hatta en sonunda aleni şekilde
angutlugun daniskasıdır.
diyor.
legaloğlu legal.
0
sen aşkı... diye başlayan kısımdaki sen ne oluyor? direk olarak ilk entry yi yazana hitap değil mi?
0
hayır, o cümleyi söyleyene hitap var orada(söyleyen herhangi biri). aklıma geldi diye söylüyorum, ananı da al git altına yazılan cevaplar, o başlığı açana cevap olmadığı gibi yani. bu da böyledir işte.
0
dilin elastikiyetini kullanmak diyip geçicez o zaman. oradaki sen, bence mesajı yazan kişi sence genel anlamda kullanılan bir zamir.
0
entrynin herhangi bir yerinde entryyi formata uyduracak kelimeler varsa gerisinde ne yazdığı önemli değil.. yani aynı cümle içinde hem formata aykırı, hem de başlıkla uyumlu bir şey yazarsa yazar, entrysi legal olur.
örnek:
başlık:abazanin sikise doydugu an
entry:abaza sikişe doyduğu an, zaten abaza olmayacaktır, dolayısıyla anlamsız bir önerme olarak değerlendirililmelidir.
şimdi biz burada içerikle başlığın uyumlu olmadığı bir cümle görüyoruz ama cümlenin başında "abaza sikişe doyduğu an" dediği için legal sayıyoruz.
örnek:
başlık:abazanin sikise doydugu an
entry:abaza sikişe doyduğu an, zaten abaza olmayacaktır, dolayısıyla anlamsız bir önerme olarak değerlendirililmelidir.
şimdi biz burada içerikle başlığın uyumlu olmadığı bir cümle görüyoruz ama cümlenin başında "abaza sikişe doyduğu an" dediği için legal sayıyoruz.
0
"abaza sikişe doyduğu an" söz grubunu zikrettiği değil, bu cümlesiyle dolaylı olarak ilgili anı tanımladığı, o anın bir özelliğinden ("abazalığı" bitirme özelliğinden) bahsettiği için legal olur o. (bkz: gol olur)
0
bu entry, "osman'ın attığı golle 4-4 olan maç" entry'si gibi 100 entry'ye bedeldir. daha da legaldir.
adam iki kelime olsun, aşk hakkında bir şeyler söylemeye çalışmış. ister daha önceki bir entry'ye cevap versin, isterse başka bir şey yapsın.
zaten takılmayın böyle şeylere. o entry'nin silinmesi size bir şey kazandıracak mı? hele hele silinip silinmemesini tartışmak? benim isyanım buna...
adam iki kelime olsun, aşk hakkında bir şeyler söylemeye çalışmış. ister daha önceki bir entry'ye cevap versin, isterse başka bir şey yapsın.
zaten takılmayın böyle şeylere. o entry'nin silinmesi size bir şey kazandıracak mı? hele hele silinip silinmemesini tartışmak? benim isyanım buna...
0
abtash
Merhaba gece kuşları, hikaye uzun baştan kaçabilirsiniz ancak yardımınıza ihtiyacım var, özellikle bayan suser'ların. saat 12'ye 1-2 dk kala yurt görevlisi geldi imza için aşağı çağırdı, indim attım tam içeri gelirken telefon çaldığını fark ettim açamadan sustu. arayan eski sevgiliydi, ayrılalı 1.5
Merhaba gece kuşları, hikaye uzun baştan kaçabilirsiniz ancak yardımınıza ihtiyacım var, özellikle bayan suser'ların. saat 12'ye 1-2 dk kala yurt görevlisi geldi imza için aşağı çağırdı, indim attım tam içeri gelirken telefon çaldığını fark ettim açamadan sustu. arayan eski sevgiliydi, ayrılalı 1.5 sene oldu en son bayram'da sıradan bir mesaj atmıştık o kadar(ha bir de onun dışında geçen ay rüyamda gördüm kötü olduğunu sandığım için mesaj attım iyiyim dedi o kadar). geçen sene doğum günümde aramamıştı beni, onun doğum günü temmuz'daydı ben yanına gittim (yazlıklarına). sahilde birlikte oturduk falan, kah hüzünlendik kah güldük güzel geçti, amma velakin yeni sevgilisi ile hala görüştüğünü sonradan öğrendim ve bu adam benimle görüştüğünü öğrenince baya kızmış, doğum günü için aldığım armut koltuğu bile atmasını istedi falan, neyse o arada üstte belirttiğim 2 sefer dışında hiç görüşmedik. neyse ben aradım onu dedim kontör yok arayabilir misin? aradı 2 saate yakın konuştuk (yeni kapadım). havadan sudan eskilerden falan konuştuk, konuşma arasında anladım ki 1 yıldır çıktığı çocuktan ayrılmış. ancak bana diyor ki sakın umutlanma, kesinlikle dönmem. ben hala deli gibi sevmekteyim o da farkında ve şaşırıyor nasıl hala bu kadar seviyorsun falan. seviyorum işte. kesinlikle dönmem diyor, ancak benim ona karşı içimdekileri bile bile doğum günümde aradı beni ve 2 saat konuştuk, geçen yılların hatırına aradı diyelim ki, niye bu kadar uzun sürdü o zaman? bana kesinlikle ümitlenme seni incitmek istemiyorum diyor ama o benim hayatımın bi parçası. çok büyük bir umut oldu içimde ona karşı, ama söyleyemedim tabi, kendini suçlu sorumlu hissetmesin diye.. dünyalar tatlısı iyisi bir insandır kendisi, cidden. sürekli kendisini hak etmediğimi falan söyler. ha bir de onun hemen hemen benim kadar eski çok yakın bir erkek arkadaşı var, benden daha yakın belki. başlarda sorundu benim için ama artık kardeşim gibi o da. sevdiceğim, o arkadaşını çok sevmesini kendine yediremiyor falan filan.
ey suserlar, umutlanmakta haksız mıyım, haklı mıyım? bu olay olmasa da ben zaten içimde yaşıyordum bazı şeyleri. ama bu olay çok sevindirdi beni, geçen sene aramayan insan bu sene aradı ve 2 saat konuştuk.
buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ediyor ve düşüncelerinizi bekliyorum.
ey suserlar, umutlanmakta haksız mıyım, haklı mıyım? bu olay olmasa da ben zaten içimde yaşıyordum bazı şeyleri. ama bu olay çok sevindirdi beni, geçen sene aramayan insan bu sene aradı ve 2 saat konuştuk.
buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ediyor ve düşüncelerinizi bekliyorum.
0
geçen sene daha ayrılığınız tazeymiş, aramak istememiş. ama o arada görüşmüşsünüz, konuşmuşsunuz, sen aramışsın vb. aranızdaki ilişkiyi artık bitmiş olarak görüyor ve seni cana yakın bir dosta çevirmiş zihninde. eski sevgililer bazıları için düşman olur, bazıları için potansiyel gecesibirlik ilişki olur, sevişdeş olur vb., bazısı için de candan dost olur. seni dost olarak görmüş iki saat konuşmuş. belli ki kendisinin de sorunları var ve arayacak kimsesi yok. maalesef diyorum ki umutlanma.
0
bir süre umursamamayı başarırsanız, hatta yeni bir kız arkadaş bulursanız tekrar size dönecektir..
şahsi görüşümdür, muhtemel başarı %90dır ama gene de sorumluluk kabul etmem :)
şahsi görüşümdür, muhtemel başarı %90dır ama gene de sorumluluk kabul etmem :)
0
umursamamayı başaramam malesef, çünkü ihtiyacı olduğunda yalnız kalmasına gönlüm el vermez, ileride tekrar birlikte olmak için bile. o kadar seviyorum uleen.
0
ilk olarak cidden ümitlenme. bu kadar aradan sonra arayıp "kendisini hak etmediğimi falan söyler." bu tarz cümleler koruyosa gerçekten öyle düşündüğü içindir. fazla üstüne hayatından tamamen cıkmasını saglama daha kötü oluyo :D (acaba nerden biliyorum)
0
doğum gününüz kutlu olsun öncelikle.
dönmeyeceğini açık açık beyan eden biriyle mevcut ilişkinizi de gözden geçirin derim hatta, eğer her görüşmenizde böyle dalgalanmalara sebep olacaksa içinizde.
dönmeyeceğini açık açık beyan eden biriyle mevcut ilişkinizi de gözden geçirin derim hatta, eğer her görüşmenizde böyle dalgalanmalara sebep olacaksa içinizde.
0
eğer sizi beccaria nın dediği gibi sadece çok acaip yakın arkadaş mertebesine koyduysa ve üstelik bunu; onu cok sevdiğinizi bile bile yaptıysa yani ı ııııhh demek ki sandığınız kadar iyi biri değil, dünya üstünde arkadaş mı kalmadı ayrıca yahu? bana göre eski dostumu bi arayayım olayından fazlası var bu durumun içinde. ha tabi 2 saatlik bi konuşmadan acaip derin manalar çıkarmamak da lazım hevesli tazeler gibi atlamayın olayın üstüne biraz ağırdan alıp işi oluruna bırakın mesela o sizi ne güzel aradı değil mi? ben olsam 1 hafta sonra da kendim ararım "naaptını merak ettim geçen şöle demiştin ya noldu o nasılsın?" derim nabız yoklarım, sen de istediğin zaman ara seninle böyle rahatca konuşmak çok güzel yani aslında falan derim. Ha buarada kesinlikle geri birleşmek istiyorum şeklinde konuları kendiliğinizden açmayın yani bence direk işkillenir kendisini suçlar aradım diye böyle olmuş der aramaz :) 1 yıldır sanırım doğru düzgün bir şekilde hayatında yoktunuz değil mi işte size harika bir fırsat tekrar hayatına girmek için. ama nolur 1 aya çıkcam tekrar onunla modunda girmeyin olaya bırakın size alışsın bi süre hayatında yer açsın, varlığınız mutlu etsin falan haa bunları yaparken belli bi snırı gizemi mutlaka koruyun ama yav bi anda can dostu olarak görmeyecek kadar gizemli oln arada falan merak etsin kimle naaptı acaba gibi. ama yakın davranın güldürün işte. zaten bi süre sonra olay şu anki muğlaklığından çıkar daha net olur herşey. kolay gelsin.
0
haksızsın.
geçen sene sevgilisi yüzünden aramamıştır: ya arayamayacak kadar kafası doludur ilişkisiyle, unutmuştur ya da ararsa çocukla araları bozulabilir diye yapmamıştır. kavga gürültü ayrılmadığınızı varsayarsak iki saat konuşmanız da gayet doğal. bir zamanlar aşık olduğun insanla tabi ki diğer insanlardan çok daha fazla konuşacak şeyin olur; ki son görüşmeniz üzerinden uzun bir zaman geçmiş, hem konuşacaklar birikmiştir, hem de özlenmişsindir normal olarak.
seni haketmediğini söylüyorsa haketmiyordur, ama tabi bu işlerde adalet aranmıyor; sen onu seviyorsan, senin için en iyisi odur.
iyi biri olduğunu söylüyorsun, umutlanma diyorsa da vardır bir bildiği. umutlanma.
geçen sene sevgilisi yüzünden aramamıştır: ya arayamayacak kadar kafası doludur ilişkisiyle, unutmuştur ya da ararsa çocukla araları bozulabilir diye yapmamıştır. kavga gürültü ayrılmadığınızı varsayarsak iki saat konuşmanız da gayet doğal. bir zamanlar aşık olduğun insanla tabi ki diğer insanlardan çok daha fazla konuşacak şeyin olur; ki son görüşmeniz üzerinden uzun bir zaman geçmiş, hem konuşacaklar birikmiştir, hem de özlenmişsindir normal olarak.
seni haketmediğini söylüyorsa haketmiyordur, ama tabi bu işlerde adalet aranmıyor; sen onu seviyorsan, senin için en iyisi odur.
iyi biri olduğunu söylüyorsun, umutlanma diyorsa da vardır bir bildiği. umutlanma.
0
erostrada'nın söylediğini yaparsan olur.. seni güzel bi hatunla görmesini sağlarsan şansın on kat artar. yoksa sen kovaladıkça kaçacaktır. yani ben aksini göremedim henüz..
0
ya peki sence umutlan diyebilir miydi ki? hadi neyse saçma bi soru oldu senin çooook sevdiğini biliyorsa sana en ufak işaretinde olayın tamamen son hızlda gelişeceğini bildiği için direk önlemini almış ne deseydi yani? bunlar klasik şeylerdir ben seni haketmiyorum falan filan... ayrıca da çok sevdiğinizi biliyorsa niye arasın? biri beni çok sevse ümit vermemek için aramam 2 saat de konuşmam. yani bence böyle dedi ben umudu keseyim o zaman diye bakmayın olaya yav biraz üstüne gidip bakın bakalım yüzeyde böyle gözüküyor ama biraz kazısan altından ne çıkcak? uğraşmaya değer mi anlarsın zaten.
0
(bkz: hic gelmeyecek birisini beklemek) siradan bir konu ba$ligi degildir, senin ba$indan gecenlerin benzerini ya$ami$ o kadar cok insan var ki, bir goz at derim ben.
ayrica yeni bitmi$ ili$kiden sonra, maziyi yad etmek sikca yapilan bir eylemdir. bu ki$inin yakin gecmi$inde sen varsan ve dostca yakla$mi$san, belli ki seni dertle$ecek biri olarak gormu$. donmuyorlar arkada$im, donseler bile eski tadi kalmiyor. icin buruk bir halde, ukteler ile dolu bir gonul ile oyle $uursuz dola$iyorsun.
biraz gaddarca yorum yaptim ama soylediklerimin aksi $ekilde geli$en bir olay ya$amadim, gormedim. ben de umutlanma diyorum.
ps: kiskandirma olayi aklindan bile gecmesin. olacagi varsa da olmaz.
ayrica yeni bitmi$ ili$kiden sonra, maziyi yad etmek sikca yapilan bir eylemdir. bu ki$inin yakin gecmi$inde sen varsan ve dostca yakla$mi$san, belli ki seni dertle$ecek biri olarak gormu$. donmuyorlar arkada$im, donseler bile eski tadi kalmiyor. icin buruk bir halde, ukteler ile dolu bir gonul ile oyle $uursuz dola$iyorsun.
biraz gaddarca yorum yaptim ama soylediklerimin aksi $ekilde geli$en bir olay ya$amadim, gormedim. ben de umutlanma diyorum.
ps: kiskandirma olayi aklindan bile gecmesin. olacagi varsa da olmaz.
0
bayan dusuncesı ıstemısın belırteyım;
gecen sene aramamıs ıhtımaller ana hatları ıle 2 tane ve belırtılmıs 1 sevgılısı 2 ayrılgın yenı olması
bu sene aramıs ıhtımaller yıne 2 tane
1 gercekten dost canlısı yaklasıyor
buraya kadr hersey normal
2. ihtımal o sevgılsınden yenı ayrılmıs bır kızdır ve malum bır kız davranısı olaraktan eskılerı bır yokluyor olabılır. çokça yapılan hata ise bu yoklamalara erkek cınsı tarafından kanmaktır.
arkdasım ozel degılse ayrılan kımdı sızın ılıskıde
yanı ıkı taraf ortak kararıdır ama bı taraf daha bı domınantır. eger kız ayrıdlıysakı oyle gozukuyor uzak dur derım. bır kere bırakan için bırdaha bırakmak pekte zor degıldır. ustelık bırseyler başlarda bırakılıp senden sonrakı eskı sevgılıye gerı donersekı -tuzak ıcınde tuzak- pek hoş olmaz.
bunlar kızlar tarafından yapılan tıpık oyunlardır. yutmamak gerekır.
ama ınsalah ben yanılıyorumdur.
dıp not: eger kızcagız sızın ona karsı zaafınızı bılıyorsa benım tezım guçlenır haberın ola
iyi geceler
gecen sene aramamıs ıhtımaller ana hatları ıle 2 tane ve belırtılmıs 1 sevgılısı 2 ayrılgın yenı olması
bu sene aramıs ıhtımaller yıne 2 tane
1 gercekten dost canlısı yaklasıyor
buraya kadr hersey normal
2. ihtımal o sevgılsınden yenı ayrılmıs bır kızdır ve malum bır kız davranısı olaraktan eskılerı bır yokluyor olabılır. çokça yapılan hata ise bu yoklamalara erkek cınsı tarafından kanmaktır.
arkdasım ozel degılse ayrılan kımdı sızın ılıskıde
yanı ıkı taraf ortak kararıdır ama bı taraf daha bı domınantır. eger kız ayrıdlıysakı oyle gozukuyor uzak dur derım. bır kere bırakan için bırdaha bırakmak pekte zor degıldır. ustelık bırseyler başlarda bırakılıp senden sonrakı eskı sevgılıye gerı donersekı -tuzak ıcınde tuzak- pek hoş olmaz.
bunlar kızlar tarafından yapılan tıpık oyunlardır. yutmamak gerekır.
ama ınsalah ben yanılıyorumdur.
dıp not: eger kızcagız sızın ona karsı zaafınızı bılıyorsa benım tezım guçlenır haberın ola
iyi geceler
0
sana bişi diyeyim. hayatından tamamen çıkmasını sağla. yazından anladığım kadarıyla sen benim lacivertimsin. eğer onu görmeye, onla konusmaya devam edersen sadece kendine acı cektirmis olacaksın. hatıralarını sil önce. onun eşyalarını çöpe atarak başla. bir yere kaldır demiyorum bak. çöpe at ona iade et, ulaşamıyacağın bir yerlere yolla anlıyacağın. sonra kendini eve kapama, hayatına özen göster. gerekirse anti-depresan al. hayat tarzını değiştirmeden olabildiğince yalnız kalmamaya bak.
ama onu unutabilmek için ilk önemli şey unutmak istemen. sen en zor evreleri atlatmışsın zaten. unutma kısmı kalmış bir tek sende. neredeyse aynı yoldan ben geçtim. doğum günümde "doğum gününüz kutlu olsun isim soyisim" şeklinde bir mesaj attı. o mesajdan sonra unutucam dedim hırslanıp. o kadar gaza gelmişim ki iki gün sonraki doğum gününü unuttum kızın. kendine gazlanacak bir sebep bul.
yanlış anlama ama o kız seni hazır lokma olarak görüyor. yarın kimse ile beraber olamazsa ilişkileri düzgün gitmezse sığınabileceği bir limansın sen. seni haketmiyordum, yok sen benim için hala çok değerlisin gibi laflarla seni kendine daha da çok bağlıyor. düşme bu tuzaklara aç gözünü. hayatından tamamen çıkar, yoksa hep acılar içinde kıvranacaksın. çok ciddiyim.
duygusallığa romantizme yer yok hayatında şu anda. alabildiğine realist ol. bir çift gördüğünde biz de böyle olabilirdik yerine, -inanmasan da- zaten ayrılacağınız ne bu çifti kumruluk de içinden. realistik ol bir numaralı kural. telefon rehberinden ismini ad soyada değiştir. resmiyet koy kendi içinde onun ile arana. aklına her geldiğinde bir uğraş bul. 2 sene çektim bu illeti.
unutmaki asla tamamen unutamayacaksın. hep bir iz kalacak kalbinde. ama 3 günlük sevgilide de kalır 30 senelikte de. of keşke yüzyüze olsaydık! burdan çok zor oluyor birşeyler anlatmaya çalışmak. unutmaya çalış, tek kural bu. boşuna da ümitlenme o kız senin için bitti artık. hayatında ne kadar uzun kalırsa o kadar unutamayacaksın. sanki 6-7 ay önceki halimsin ya. oğlum bak çıkar onu hayatından. çektiğinden kat kat fazla acı bekliyor yoksa seni.
ama onu unutabilmek için ilk önemli şey unutmak istemen. sen en zor evreleri atlatmışsın zaten. unutma kısmı kalmış bir tek sende. neredeyse aynı yoldan ben geçtim. doğum günümde "doğum gününüz kutlu olsun isim soyisim" şeklinde bir mesaj attı. o mesajdan sonra unutucam dedim hırslanıp. o kadar gaza gelmişim ki iki gün sonraki doğum gününü unuttum kızın. kendine gazlanacak bir sebep bul.
yanlış anlama ama o kız seni hazır lokma olarak görüyor. yarın kimse ile beraber olamazsa ilişkileri düzgün gitmezse sığınabileceği bir limansın sen. seni haketmiyordum, yok sen benim için hala çok değerlisin gibi laflarla seni kendine daha da çok bağlıyor. düşme bu tuzaklara aç gözünü. hayatından tamamen çıkar, yoksa hep acılar içinde kıvranacaksın. çok ciddiyim.
duygusallığa romantizme yer yok hayatında şu anda. alabildiğine realist ol. bir çift gördüğünde biz de böyle olabilirdik yerine, -inanmasan da- zaten ayrılacağınız ne bu çifti kumruluk de içinden. realistik ol bir numaralı kural. telefon rehberinden ismini ad soyada değiştir. resmiyet koy kendi içinde onun ile arana. aklına her geldiğinde bir uğraş bul. 2 sene çektim bu illeti.
unutmaki asla tamamen unutamayacaksın. hep bir iz kalacak kalbinde. ama 3 günlük sevgilide de kalır 30 senelikte de. of keşke yüzyüze olsaydık! burdan çok zor oluyor birşeyler anlatmaya çalışmak. unutmaya çalış, tek kural bu. boşuna da ümitlenme o kız senin için bitti artık. hayatında ne kadar uzun kalırsa o kadar unutamayacaksın. sanki 6-7 ay önceki halimsin ya. oğlum bak çıkar onu hayatından. çektiğinden kat kat fazla acı bekliyor yoksa seni.
0
yorum bildiren herkese teşekkürler.
3 senelik bi ilişkinin sonlarında dalgalanmalar oldu ve terk edildim. 1.5 yıl oldu ayrılalı dedim, ancak ayrılmadan 1 hafta önce her şey çok iyiydi. ve ayrıldığı gibi başka birisi ile çıkmaya başladı, pek tabi uzun sürmedi sebebi beni unutmaktı. 4-5 ay sonra seni seviyorum hala diye mesaj attı, sonra kıvırdı arkadaş olarak falan, üzerine gitmedim yine, zamana bıraktım. şimdi yine zamana bırakmayı düşünüyorum, başka kızla kıskandır falan denildi ama yediremem onu kendime ve, karşımdakileri (sevdicek, ve kıskanılacak kişiyi) kandıramam.
geçen rüyamda gördüğümde aramamı istisna olarak saymazsak ben onu arayamam. sebebi gurur değil, rahatsız etmekten, sıkmaktan korkma. zamanla olsun olacaksa istiyorum. sleep may be the enemy'nin dedikleri en yakın geldi bana bilmiyorum.
bu arada eski sevdiceğim diye demiyorum, kesinlikle sinsilik yoktur onda, çok saf ve içten biridir, ona karşı zaaflarım olduğunu biliyor ama bunları kullanmayacağına eminim, belki bilinç altı olabilir olursa o kadar.
doğum günü için ayrıca teşekkürler uyuzcan.
edit:
@ayiadam
kendime zarar verdiğimin farkındayım o da farkında ve unut o günleri artık diyor. ama asıl sorun bende, kesinlikle unutmak istemiyorum hatta unutmamak için uğraşıyorum. neden bilmiyorum ama sürekli bir umut var içimde, tam umut dibe vurduğunda bir yerlerden çıkıyor bir şekilde, ne yapacağımı ben de bilemedim, şu an iki dost gibiyiz. böyle ne kadar gider bilmiyorum.
o diyor ki, dönmek istesem bile eskisi gibi olmayacağı için dönmeyeceğim kesinlikle.
onun iyi biri olduğuna nasıl inandırabilirim insanları bilmiyorum, sevdiğim için öyle geliyor diyeceksiniz ama öyle değil, daha öncekilerde kötü niyet hissettiğim an unutabiliyordum. ben bu sevdiceğin ilk aşkıyım. kendimden daha eminim onun bana karşı kötü bir şey düşünmediğini.
ama arayamam işte... gidemem de..
3 senelik bi ilişkinin sonlarında dalgalanmalar oldu ve terk edildim. 1.5 yıl oldu ayrılalı dedim, ancak ayrılmadan 1 hafta önce her şey çok iyiydi. ve ayrıldığı gibi başka birisi ile çıkmaya başladı, pek tabi uzun sürmedi sebebi beni unutmaktı. 4-5 ay sonra seni seviyorum hala diye mesaj attı, sonra kıvırdı arkadaş olarak falan, üzerine gitmedim yine, zamana bıraktım. şimdi yine zamana bırakmayı düşünüyorum, başka kızla kıskandır falan denildi ama yediremem onu kendime ve, karşımdakileri (sevdicek, ve kıskanılacak kişiyi) kandıramam.
geçen rüyamda gördüğümde aramamı istisna olarak saymazsak ben onu arayamam. sebebi gurur değil, rahatsız etmekten, sıkmaktan korkma. zamanla olsun olacaksa istiyorum. sleep may be the enemy'nin dedikleri en yakın geldi bana bilmiyorum.
bu arada eski sevdiceğim diye demiyorum, kesinlikle sinsilik yoktur onda, çok saf ve içten biridir, ona karşı zaaflarım olduğunu biliyor ama bunları kullanmayacağına eminim, belki bilinç altı olabilir olursa o kadar.
doğum günü için ayrıca teşekkürler uyuzcan.
edit:
@ayiadam
kendime zarar verdiğimin farkındayım o da farkında ve unut o günleri artık diyor. ama asıl sorun bende, kesinlikle unutmak istemiyorum hatta unutmamak için uğraşıyorum. neden bilmiyorum ama sürekli bir umut var içimde, tam umut dibe vurduğunda bir yerlerden çıkıyor bir şekilde, ne yapacağımı ben de bilemedim, şu an iki dost gibiyiz. böyle ne kadar gider bilmiyorum.
o diyor ki, dönmek istesem bile eskisi gibi olmayacağı için dönmeyeceğim kesinlikle.
onun iyi biri olduğuna nasıl inandırabilirim insanları bilmiyorum, sevdiğim için öyle geliyor diyeceksiniz ama öyle değil, daha öncekilerde kötü niyet hissettiğim an unutabiliyordum. ben bu sevdiceğin ilk aşkıyım. kendimden daha eminim onun bana karşı kötü bir şey düşünmediğini.
ama arayamam işte... gidemem de..
0
çok afedersınız bıraz konu dışı ama soylemeden edemıyecegım. bu kızlar cok fena arkadasım. sana soylerken ''fena'' dıyorum ama içimden fena yerıne başka bır kelıme kullanıyorum eskı kız arkadasına zan altında bırakmamak ıcın
0
@piqolet
belki çok klasik olacak ama bu kız o kızlardan değil.. of ulan of, kapatmayı düşünüyordum doğum günümde telefonu aramadığını öğrenmemek için, şimdi aradı daha mı iyi oldu daha mı kötü oldu bilmiyorum konuştuklarımızdan sonra.
belki çok klasik olacak ama bu kız o kızlardan değil.. of ulan of, kapatmayı düşünüyordum doğum günümde telefonu aramadığını öğrenmemek için, şimdi aradı daha mı iyi oldu daha mı kötü oldu bilmiyorum konuştuklarımızdan sonra.
0
ya o sana karşı kötü birşey düşünmüyor zaten. tek düşündüğü senle de olur ama ya daha iyisi çıkarsa karşıma. sen el altındasın zaten. kızların pek sevdiği bir olay bu. erkek çıldırana kadar gayet iyi işliyor.
uçmazsak daha çok buralardayız. bu akşam yazdıklarını okuyup çok güleceksin emin ol.
uçmazsak daha çok buralardayız. bu akşam yazdıklarını okuyup çok güleceksin emin ol.
0
abtash kardeşim keske senın dedgın gıbı olsa ama bak acık soyluyorum kızlar cok sever bunu. sil kapat defterı.
o bır kere sılmıs senı 1 hafta sonra neden tekrar senı sevıyorum demıs madem sevıomus neden ayrılmış. sende bu duygular var oldugu mudetce yan yana gelmemenız en dogrusu cunku yıne uzuleceksın. ama kendıne guvenıyorsan ve kendını tutabılecegıne ınanıyorsan arkadasca gorus nasıl olursa bılmıyorum ama 3 bıraya bakar oda
malesef bence gercek bu. yınede sen bılırsın =)
o bır kere sılmıs senı 1 hafta sonra neden tekrar senı sevıyorum demıs madem sevıomus neden ayrılmış. sende bu duygular var oldugu mudetce yan yana gelmemenız en dogrusu cunku yıne uzuleceksın. ama kendıne guvenıyorsan ve kendını tutabılecegıne ınanıyorsan arkadasca gorus nasıl olursa bılmıyorum ama 3 bıraya bakar oda
malesef bence gercek bu. yınede sen bılırsın =)
0
analiz
1) bir kere sizi gozden cikarmis, ustune ustluk baskasi ile de cikmis. yani sizde icine sinmeyen bazi ozellikler bulmus. o eksiklikleri baskasiyla doldurmaya calisiyor.
2) kiz sevdildigini biliyor ve bu konuda senin fedakarlik yapabilecegini biliyor. yani hic yoktan kizin hayatinda bir jokersin. evlenecek insan bulamazsa sen de dunden razisin zaten.
tavsiyem
1) sevgin istismar ediliyor, hemde bal gibi. anliyorum seni, kizla beraber olmak seni mutlu ediyor, onunla vakit gecirmek filan. fakat kizlar boyle iste, icine sinmedikleri bisi olunca cart diye birakiyorlar, gene birakilacaksin.
2) onun icin sen de oyununu oyna; madem seni mutlu ediyor, tekrar beraber olma sansin varsa beraber ol, ama sakin ciddi bisiler dusunme, gonlunu eglendir.
3) 4s kurali metaforik olarak dogrudur.
p.s.: hic bir kiz iyi degildir. onu iyi sanan sensin.
1) bir kere sizi gozden cikarmis, ustune ustluk baskasi ile de cikmis. yani sizde icine sinmeyen bazi ozellikler bulmus. o eksiklikleri baskasiyla doldurmaya calisiyor.
2) kiz sevdildigini biliyor ve bu konuda senin fedakarlik yapabilecegini biliyor. yani hic yoktan kizin hayatinda bir jokersin. evlenecek insan bulamazsa sen de dunden razisin zaten.
tavsiyem
1) sevgin istismar ediliyor, hemde bal gibi. anliyorum seni, kizla beraber olmak seni mutlu ediyor, onunla vakit gecirmek filan. fakat kizlar boyle iste, icine sinmedikleri bisi olunca cart diye birakiyorlar, gene birakilacaksin.
2) onun icin sen de oyununu oyna; madem seni mutlu ediyor, tekrar beraber olma sansin varsa beraber ol, ama sakin ciddi bisiler dusunme, gonlunu eglendir.
3) 4s kurali metaforik olarak dogrudur.
p.s.: hic bir kiz iyi degildir. onu iyi sanan sensin.
0
Umutlanmakta haksiz degilsin de, umut edebilecegin daha az can yakacak seyler varken bunda israr etmen pek mantikli gelmiyor.
Su hususa dikkat etmek gerekiyor;
Insanin bir sonraki sevgilisi, kendi acisindan her zaman daha mukemmel olacaktir... Kimse attan inip esege binmez, en azindan boyle oldugunu dusunyorsa bunu 1 sene devam ettirmez... (Gelen gideni aratir dusuncesinin islevsellik kazanmasi 1 yildan daha kisa surecektir ki senden hemen sonra bilikte oldugu sahsi buraya oturtabiliriz)
Dolayisiyla kronolojik acidan, senden sonra birlikte oldugundan mutevellit bir onceki sevgilisine donme ihtimali bile sana donme ihtimalinden kat be kat fazla gorunyor...
Birlikte olmanizi saglarsa onu hala seviyor olman saglar; onun bu durum karsisindaki saskinligini da bir ipucu olarak gorebiliriz. Ama artik sevgili secebilitesini (sevmek oluyor sanirim / upgrade) kaybettigini dusunup "beni sevsin yeter" dusuncesiyle seninle birlikte olacaksa (kadinlar icin 28-30 yas ve uzeri, test edebildikleri kadar erkegi test ettikten sonra begenilmemeye basladiklari donem) eline gecen ilk firsatta seni terk edecektir. Bunu da goz ardi etme.
Neyse onu bunu birakalim. Ya fena halde mazosistsin ve bu durumdan zevk aliyorsun, ya da kendine guvenin sifira yakin vaziyette ve daha iyisini bulamayacagini dusunuyorsun. Yanlis anlama senin o 'umudun sifira yaklastigi anda bir yerlerden umut fiskirmasi' olayini yaklasik dort yil yasamisligim var. Su yazdiklarina cevap verip de yasamayan yok gibidir gerci... Sonunda utopyalarimi susleyen biriyle birlikteyim :) Arkaya bakma, ilerle biraz, paragrafin basinda dile getirdigim olasiliklardan olan 'mazosist' biri degilsen.
Dogum gunun kutlu olsun, iyi sabahlar.
Su hususa dikkat etmek gerekiyor;
Insanin bir sonraki sevgilisi, kendi acisindan her zaman daha mukemmel olacaktir... Kimse attan inip esege binmez, en azindan boyle oldugunu dusunyorsa bunu 1 sene devam ettirmez... (Gelen gideni aratir dusuncesinin islevsellik kazanmasi 1 yildan daha kisa surecektir ki senden hemen sonra bilikte oldugu sahsi buraya oturtabiliriz)
Dolayisiyla kronolojik acidan, senden sonra birlikte oldugundan mutevellit bir onceki sevgilisine donme ihtimali bile sana donme ihtimalinden kat be kat fazla gorunyor...
Birlikte olmanizi saglarsa onu hala seviyor olman saglar; onun bu durum karsisindaki saskinligini da bir ipucu olarak gorebiliriz. Ama artik sevgili secebilitesini (sevmek oluyor sanirim / upgrade) kaybettigini dusunup "beni sevsin yeter" dusuncesiyle seninle birlikte olacaksa (kadinlar icin 28-30 yas ve uzeri, test edebildikleri kadar erkegi test ettikten sonra begenilmemeye basladiklari donem) eline gecen ilk firsatta seni terk edecektir. Bunu da goz ardi etme.
Neyse onu bunu birakalim. Ya fena halde mazosistsin ve bu durumdan zevk aliyorsun, ya da kendine guvenin sifira yakin vaziyette ve daha iyisini bulamayacagini dusunuyorsun. Yanlis anlama senin o 'umudun sifira yaklastigi anda bir yerlerden umut fiskirmasi' olayini yaklasik dort yil yasamisligim var. Su yazdiklarina cevap verip de yasamayan yok gibidir gerci... Sonunda utopyalarimi susleyen biriyle birlikteyim :) Arkaya bakma, ilerle biraz, paragrafin basinda dile getirdigim olasiliklardan olan 'mazosist' biri degilsen.
Dogum gunun kutlu olsun, iyi sabahlar.
0
affına sığınarak(bkz: montla sic)
senin için ne kadar hassas bi konu olduğunu bildiğim için tekrar özür dilerim. bütün cevapları okudum ve ben de sleep may be the enemy ve ayıadam ve piqoletçilerdenim. özellikle yırtık fotonun ikinci tavsiyesini dikkate almanı tavsiye ederim. oluruna bırakmak en güzeli. oluruna dediysem keyfine bakarak oluruna bırakmak, umut ederek değil. çünkü seni haketmiyorum'un anlamı seni sevmiyorumdur, bir gram fazlası değildir. bütün bunların iyi veya kötü biri olmayla alakası yoktur ayrıca. seversin ya da sevmezsin, açık değil mi? bunun için aşktirik duygular hissetmediğin yakın bir arkadaşının sana aşık olduğunu düşün. ona ne söylerdin? yaşanmışlıklar var diyeceksin ama o yaşanmışlıklar sevdiceğim diye bahsetmekten vazgeçmen gereken ama hala öyle anmakta ısrar ettiğin insanı mutlu etmiş olsaydı yaşanmaya devam ederdi ama bitmiş. bu arada yeri geçti ama ayrılığınızın üstüne başkasını bulması, seni unutmak için değil de seni unuttuğu için olabilir. gönül bu alkol gibi şişelenip hapsedilmez, üstelik daha uçucudur.
hem senin yaşadıklarını yaşamış hem de seni haketmiyorum demiş bir dost..
senin için ne kadar hassas bi konu olduğunu bildiğim için tekrar özür dilerim. bütün cevapları okudum ve ben de sleep may be the enemy ve ayıadam ve piqoletçilerdenim. özellikle yırtık fotonun ikinci tavsiyesini dikkate almanı tavsiye ederim. oluruna bırakmak en güzeli. oluruna dediysem keyfine bakarak oluruna bırakmak, umut ederek değil. çünkü seni haketmiyorum'un anlamı seni sevmiyorumdur, bir gram fazlası değildir. bütün bunların iyi veya kötü biri olmayla alakası yoktur ayrıca. seversin ya da sevmezsin, açık değil mi? bunun için aşktirik duygular hissetmediğin yakın bir arkadaşının sana aşık olduğunu düşün. ona ne söylerdin? yaşanmışlıklar var diyeceksin ama o yaşanmışlıklar sevdiceğim diye bahsetmekten vazgeçmen gereken ama hala öyle anmakta ısrar ettiğin insanı mutlu etmiş olsaydı yaşanmaya devam ederdi ama bitmiş. bu arada yeri geçti ama ayrılığınızın üstüne başkasını bulması, seni unutmak için değil de seni unuttuğu için olabilir. gönül bu alkol gibi şişelenip hapsedilmez, üstelik daha uçucudur.
hem senin yaşadıklarını yaşamış hem de seni haketmiyorum demiş bir dost..
0
böyle bir şey için düşünüp karar vermek çok yanlış olur.
beyninle değil, kalbinle karar vereceksin.
kızı sıkmadan, yormadan, seni yanlış anlamamasını umarak.
eğer içinde en ufak bir umut kırıntısı varsa, en azından ara bir iki kere daha, konuşun, buluşun.
ama karar verme sakın. karar kendi kendine gelir sana..
beyninle değil, kalbinle karar vereceksin.
kızı sıkmadan, yormadan, seni yanlış anlamamasını umarak.
eğer içinde en ufak bir umut kırıntısı varsa, en azından ara bir iki kere daha, konuşun, buluşun.
ama karar verme sakın. karar kendi kendine gelir sana..
0
görüşler için tekrar teşekkürler.
çok mantıklı şeyler geldi gerçekten, hesaplamadım ama yaklaşık % 70 unut gitsin artık diyor. belki doğrusu da bu bilemiyorum ama bana hala oluruna bırakmak daha doğru geliyor. dün 4-5 gibi yattım sabah 9'da kalktığımda uzun zamandır olmadığım kadar mutluydum, sırf bunun için bile değer diyorum. belki biraz mazoşistim, çok acı çektim tamam. böyle giderse daha da çekeceğim onu da biliyorum ama yine devam edeceğim. yaşantıma engel değil işimi gücümü yapıyorum ne de olsa.
narquis de sade ayrıca teşekkür ederim.
çok mantıklı şeyler geldi gerçekten, hesaplamadım ama yaklaşık % 70 unut gitsin artık diyor. belki doğrusu da bu bilemiyorum ama bana hala oluruna bırakmak daha doğru geliyor. dün 4-5 gibi yattım sabah 9'da kalktığımda uzun zamandır olmadığım kadar mutluydum, sırf bunun için bile değer diyorum. belki biraz mazoşistim, çok acı çektim tamam. böyle giderse daha da çekeceğim onu da biliyorum ama yine devam edeceğim. yaşantıma engel değil işimi gücümü yapıyorum ne de olsa.
narquis de sade ayrıca teşekkür ederim.
0
abtash kızma ama en kibar şekilde şunu diyeceğim sevdiceğinin kişiliği tam olarak oturmamış maalesef. sen ondan daha olgunsun. yani bana göre kişiliği oturan bir insan olsaydı -senin ona karşı hislerini bildiğini söyledin- arayıp 2 saat konuşmazdı. doğum günü "bahanesiyle" sana ümit vermezdi. evet sana karşı boş değil ama artık ayrılırken ne yaşadıysanız onların etkisinden de kurtulamıyor. şuan bu ilişkiye başlasanız bile çok süreceğini sanmıyorum. ama ileride okulunuz bitsin şu gençlikten yetişkinliğe doğru adımlarınızı atın o da ne istediğini bilir siz de. daha dengeli, daha dürüst birşekilde bir ilişkiye başlarsınız belki. herşey olacağına varır. geçmez denen dertler bitiyor. unutamam denilenlerin üstüne toprak atılıyor.
ayrıca doğum günün kutlu olsun. umarım yeni yaşın istediğin tüm iyi şeylerin gerçekleştiği bir yaş olur. ve gene ayrıca atrin in yazdıklarının hepsine katılıyorum.
ayrıca doğum günün kutlu olsun. umarım yeni yaşın istediğin tüm iyi şeylerin gerçekleştiği bir yaş olur. ve gene ayrıca atrin in yazdıklarının hepsine katılıyorum.
0
kardeş öncelikle doğum günün kutlu olsun nice yaşlara. sadece şunu bilmeni isterim önceden vazgeçilmez gibi görünen şeyler belli bir zaman sonra unutulabiliyor. unutup daha iyilerine kavuşmak içinse arkaya bakmadan yürümek ve böylece önündeki çukurlara düşmemek gerekiyor. en tatlı, saf ve nazik kızın bile içerisinde beğenilmek gibi kötü bir parça vardır ve bunlar ona kendilerinin güzelliğini diğer kızlardan farkını sürekli fısıldar. "hala seviyor, hala beğeniyor" bunlar aslında kendi kendisine güzel ve çekiciyim diyen mekanizmalar. şöyle ki madem seninle olmayacağını belirtmiş ama "kesinlikle" belirtmiş bu demek oluyor ki seninle ilişkinin altını kısmış kardeşim. tam ateşte yanarken seni kaynatmış ve şu an olduğun gibi tutuyor. er geç o tüp biter sen de ısındığınla kalırsın benden söylemesi. =) (garip oldu biraz benzetmeler farkındayım ama rejimdeyim ve çok açım affedin hsajhda)
0
yaşadıklarının hemen hemen aynısını yaşamış bir insan olarak söylüyorum, hayatından çıkar abicim, her başı sıkıştığında arar, kendini hatırlatır unutmana izin vermez, ümitlenirsin, ama en sonunda elinde bir hiç olur.
zamanında kendini kullandırmış bir insan olarak söylüyorum, kullandırma kendini.
zamanında kendini kullandırmış bir insan olarak söylüyorum, kullandırma kendini.
0
bence kız direk olarak sevilmemekten korktuğu için seni aramış. yazdıklarından anlaşıldığı kadarıyla hayatının bütün dönemlerinde sürekli birileri tarafından sevilen bir kız. bu sebeple sevilmediğini hissettiği anlarda senin doğum gününü bahane edip aramış. doğum gününün bahane olmasını düşündüren bir önceki sene aramamış olması ve 2 saat süren konuşma.
şimdi bence yapılacaklara gelirsek kaçan kovalanır her zaman çalışan bir kuraldır. tabi sevgi varsa eğer kovalamazsa zaten sevgi yoktur. benim tavsiyem, uygulanması seven kişi tarafından imkansıza yakın olsa da umursamıyor gibi gözüküp arada umursadığını hatırlatıp sonra tekrar öyle gözükmek. başarı oranı çok yüksek ama...
şimdi bence yapılacaklara gelirsek kaçan kovalanır her zaman çalışan bir kuraldır. tabi sevgi varsa eğer kovalamazsa zaten sevgi yoktur. benim tavsiyem, uygulanması seven kişi tarafından imkansıza yakın olsa da umursamıyor gibi gözüküp arada umursadığını hatırlatıp sonra tekrar öyle gözükmek. başarı oranı çok yüksek ama...
0
bir kiz olarak yorum yapip sonra da genel olarak gorusumu soyleyecegim.
bir kere bir kiz birini seviyorsa asla ama asla ondan ayrilamaz. oyle bir sey anca filmlerde olur. goruldugu uzere kiz seni artik sevmiyor ancak demek ki senin kadar deger vereni bulamadi ki sana siginiyor yani bir bakima cepte tutmaya calisiyor. senin her istediginde ona gidecegini biliyor. yazik...
bir de bunlari asmak zor degil inan. karsindaki insan bir kere seni incitecegini bile ile bir seyler yapiyorsa o inan dunyalar tatlisi falan olamaz. ileride bir gun bunlari astiginda ne malmisim diyeceksin bahse girerim.
insan boyle seyler kendi basina gelince mantikli dusunemez. etraftakiler akillica konusunca da kimse beni anlamiyor tribine girer. diyecek lafim yok bunlarin cook daha kotusunu yasadim. ama insan bir sure sonra asiyor ya her yara kapanir sen habire acaba kapanmismi diye bakmadikca. biraz yalniz kalmani ve o sure icinde kimseyle gorusmemeni tavsiye ederim...
bir kere bir kiz birini seviyorsa asla ama asla ondan ayrilamaz. oyle bir sey anca filmlerde olur. goruldugu uzere kiz seni artik sevmiyor ancak demek ki senin kadar deger vereni bulamadi ki sana siginiyor yani bir bakima cepte tutmaya calisiyor. senin her istediginde ona gidecegini biliyor. yazik...
bir de bunlari asmak zor degil inan. karsindaki insan bir kere seni incitecegini bile ile bir seyler yapiyorsa o inan dunyalar tatlisi falan olamaz. ileride bir gun bunlari astiginda ne malmisim diyeceksin bahse girerim.
insan boyle seyler kendi basina gelince mantikli dusunemez. etraftakiler akillica konusunca da kimse beni anlamiyor tribine girer. diyecek lafim yok bunlarin cook daha kotusunu yasadim. ama insan bir sure sonra asiyor ya her yara kapanir sen habire acaba kapanmismi diye bakmadikca. biraz yalniz kalmani ve o sure icinde kimseyle gorusmemeni tavsiye ederim...
0
hemen hemen senin yaşadıklarının aynısı da benim başıma geldi..
şöyle ki, eski sevgilimle birbirimizi her doğumgününde ilk kutlayanları olurduk.. ayrıyken de dahil.. geçen sene benim doğum günümde hiç beklemememe rağmen -bi senedir falan görüşmüyorduk, kavgalıydık- yabancı bi numaradan, onun adından bi mesaj geldi. numara değiştireceğine ihmal vermeyerek kimmiş bu diye aradım, o çıktı. haliyle sohbet muhabbet ettik ama öyle kalmış idi.. benim doğum günümden 2 hafta sonra da onun doğum günüydü, aradım tekrar konuştuk.. ertesi hafta da buluşmul idik zaten..
aynı şekilde o da benim onu haketmediğini söylüyordu, hatta ayrılmamzın sebeplerinden biri de onun beni benim onu sevdiğim kadar sevmediğini söylemesiydi.. lakin gene bir oldu iki gönül, ama her eski sevgili muhabbetinde olduğu gibi anca 6 ay falan yürüdü gitti.. zaten bana söylemeden gidip kendisine yavşayan bi herifle çıkmaya başlamış, seninkine sözüm yok zaten, benimkinin karakteri bu..
diyeceğim o ki, eğer bi kız ben seni haketmiyorum muhabbetine girdiyse onun aklını çelmek ayrı, çeldikten sonra bunu devam ettirebilmek ayrı bi dert.. herhangi bi olayda sırf bu nedenle bitirmek isteyebilir, üstüne bi de "ben demiştim" diyebilir felan..
senin gibi ben de bu 1,5 senelik süre boyunca ümidimi kesmek istemedim, bekledim..
şansım olsa da bi kızla beraber olmadım, sırf sağdan soldan duyup onu beklemediğimi sansın diye.. layık değilmiş, kendime üzüldüm..
diyeceğim şudur ki, kendini şartlama.. umudun seni uzun vadeli olarak süründürebilir, canını yakabilir.. insan emin olmak istiyor, dönecek mi dönmeyecek mi diye; ona göre şekillendirmek istiyor kendini ama o da pek mümkün değil zaten..
şöyle ki, eski sevgilimle birbirimizi her doğumgününde ilk kutlayanları olurduk.. ayrıyken de dahil.. geçen sene benim doğum günümde hiç beklemememe rağmen -bi senedir falan görüşmüyorduk, kavgalıydık- yabancı bi numaradan, onun adından bi mesaj geldi. numara değiştireceğine ihmal vermeyerek kimmiş bu diye aradım, o çıktı. haliyle sohbet muhabbet ettik ama öyle kalmış idi.. benim doğum günümden 2 hafta sonra da onun doğum günüydü, aradım tekrar konuştuk.. ertesi hafta da buluşmul idik zaten..
aynı şekilde o da benim onu haketmediğini söylüyordu, hatta ayrılmamzın sebeplerinden biri de onun beni benim onu sevdiğim kadar sevmediğini söylemesiydi.. lakin gene bir oldu iki gönül, ama her eski sevgili muhabbetinde olduğu gibi anca 6 ay falan yürüdü gitti.. zaten bana söylemeden gidip kendisine yavşayan bi herifle çıkmaya başlamış, seninkine sözüm yok zaten, benimkinin karakteri bu..
diyeceğim o ki, eğer bi kız ben seni haketmiyorum muhabbetine girdiyse onun aklını çelmek ayrı, çeldikten sonra bunu devam ettirebilmek ayrı bi dert.. herhangi bi olayda sırf bu nedenle bitirmek isteyebilir, üstüne bi de "ben demiştim" diyebilir felan..
senin gibi ben de bu 1,5 senelik süre boyunca ümidimi kesmek istemedim, bekledim..
şansım olsa da bi kızla beraber olmadım, sırf sağdan soldan duyup onu beklemediğimi sansın diye.. layık değilmiş, kendime üzüldüm..
diyeceğim şudur ki, kendini şartlama.. umudun seni uzun vadeli olarak süründürebilir, canını yakabilir.. insan emin olmak istiyor, dönecek mi dönmeyecek mi diye; ona göre şekillendirmek istiyor kendini ama o da pek mümkün değil zaten..
0
benim duruma en yakın thefalloftekin çıktı. halimden o anladı en iyi sanırım. şu an açıkçası berbat durumda değilim, dün değildim, 1.5 sene öncesi gibi değilim yani, günlük işlerimi yapıyorum hatta bugün o kadar yoğundum ki, sabah 10.30'dan sonra yeni nefes alabildim yemek bile yemedim o derece. günlük işlerimi aksatmıyor, ama oradan buradan illa hatırlıyorum. (isterseniz aptallık diyin) şifrelerimin hepsi o'nun adının kombinasyonları olduğu için çıkıyor hep bir yerden. sırf o da değil 50 tane şey var. eski yeni bütün şarkılar falan. ama şu an bunlar bana zarar vermiyor. dövünmüyorum yani, sadece başkaları ile birlikte olmamı engelliyor! bu düşünce ondan da rahatsız değilim, varsın kaçan fırsatlar olsun:)
şunu biliyorum ki, beni ona bağlayan onun masumluğuydu, 5 sene önce tanıştık ve onun ilk aşkıyım, en masum halini gördüğüm için hep öyle kaldı benim için. biliyorum şu an eskisi gibi değil, bu haliyle iken tanışsaydım başlar mıydık diye soruyorum kendime, hayır cevabını alıyorum. ancak bu haliyle de devam etmeye dünden razıyım. thefalloftekin teşekkürler. gerçekten zirvelik oldu. bu kadar şeyi okuyup yorumlarını esirgemeyenlere teşekkür ederim tekrar. davranışlarımı değiştirmeyecek, yani beklemeye devam. ama daha mantıklı bakıyorum artık.
ha bu arada, 2 arkadaşı var onun çocukluktan beri birlikteler, onlarla da baya samimiydik hep birlikte kartinge giderdik falan, ilişki bittikten sonra ara ara görüşür olduk. nereye gelicem bakın, 5 senedir sadece ilk sene doğum günümü kutladılar(ben de onların öyle, şu an hatırlamıyorum onlarınkini) bu sabah daha samimi olduğumuz mesaj attı. 40 dakika kadar önce de diğer arkadaşı attı. gel de delirme arkadaş. hadi sabah atanı belki hatırlamıştır diyelim(3 sene kutlamayıp şimdi kutlamak!) ama öğleden sonra atanın doğum günümü hatırlamadığına eminim, ki zaten onunla o kadar samimi değiliz. öyle ki numarasını sildiğimi sanacak sonuna ismini yazdı, o derece.
neden bu kutlama şimdi arkadaş????
şunu biliyorum ki, beni ona bağlayan onun masumluğuydu, 5 sene önce tanıştık ve onun ilk aşkıyım, en masum halini gördüğüm için hep öyle kaldı benim için. biliyorum şu an eskisi gibi değil, bu haliyle iken tanışsaydım başlar mıydık diye soruyorum kendime, hayır cevabını alıyorum. ancak bu haliyle de devam etmeye dünden razıyım. thefalloftekin teşekkürler. gerçekten zirvelik oldu. bu kadar şeyi okuyup yorumlarını esirgemeyenlere teşekkür ederim tekrar. davranışlarımı değiştirmeyecek, yani beklemeye devam. ama daha mantıklı bakıyorum artık.
ha bu arada, 2 arkadaşı var onun çocukluktan beri birlikteler, onlarla da baya samimiydik hep birlikte kartinge giderdik falan, ilişki bittikten sonra ara ara görüşür olduk. nereye gelicem bakın, 5 senedir sadece ilk sene doğum günümü kutladılar(ben de onların öyle, şu an hatırlamıyorum onlarınkini) bu sabah daha samimi olduğumuz mesaj attı. 40 dakika kadar önce de diğer arkadaşı attı. gel de delirme arkadaş. hadi sabah atanı belki hatırlamıştır diyelim(3 sene kutlamayıp şimdi kutlamak!) ama öğleden sonra atanın doğum günümü hatırlamadığına eminim, ki zaten onunla o kadar samimi değiliz. öyle ki numarasını sildiğimi sanacak sonuna ismini yazdı, o derece.
neden bu kutlama şimdi arkadaş????
0
Liman erkek konumundasın. Daha fazla zarar görmeden bırak, hiç görüşme. Arasa takma. Ya da ben unutabilirim diyorsan işine bak. Ama hiç görüşmemen en iyisi. Yoksa çok zarar görürsün, kıza bir şey olmaz.
0
o bahsedilen 2 arkada$in dogum gununu kutlamasi hakkinda bir-iki fikir:
1: bu arkada$lar facebook'da listende ise, ve son 1 sene icine listene almi$ isen, dogumgununu kutlamak, facebook'ta gorunce akillarina gelmi$ olabilir. onceki senelerde kutlanmayi$inin sebebi budur belki.
2: seninle yaptigi sohbetten bahsetmi$tir arkada$larina, onlar da pas gecmeyip kutlami$lardir dogumgununu. kizlar boyle cetrefilli du$uncelere bayilirlar. genelleme gibi olmasin da. ya da olsun. aksini iddia eden cikmayacaktir bana gore.
ps: dogum gununu es gecmeyelim, mutlu yillar.
1: bu arkada$lar facebook'da listende ise, ve son 1 sene icine listene almi$ isen, dogumgununu kutlamak, facebook'ta gorunce akillarina gelmi$ olabilir. onceki senelerde kutlanmayi$inin sebebi budur belki.
2: seninle yaptigi sohbetten bahsetmi$tir arkada$larina, onlar da pas gecmeyip kutlami$lardir dogumgununu. kizlar boyle cetrefilli du$uncelere bayilirlar. genelleme gibi olmasin da. ya da olsun. aksini iddia eden cikmayacaktir bana gore.
ps: dogum gununu es gecmeyelim, mutlu yillar.
0
@karaktersiz teşekkür ederim efenim:)
bu arada facebook falan öyle yerlerde hesabım yok, doğum günümü o şekilde öğrenmiş olamazlar, kesin onunla konuşup öğrenmişlerdir. ancak kızları anlayamıyorum arkadaş, ne ara geçti bu konu. neyse. bu arada karaktersiz,nickini copy paste yaparken yanlışlıkla msn'e karaktersiz yapıştırıp enterladım, ben bir bahtsız bedeviyim!
bu arada facebook falan öyle yerlerde hesabım yok, doğum günümü o şekilde öğrenmiş olamazlar, kesin onunla konuşup öğrenmişlerdir. ancak kızları anlayamıyorum arkadaş, ne ara geçti bu konu. neyse. bu arada karaktersiz,nickini copy paste yaparken yanlışlıkla msn'e karaktersiz yapıştırıp enterladım, ben bir bahtsız bedeviyim!
0
@skplgl
az dinlemedim. ama nedense herşey yaklaştırıyor beni ona. anlamadım gitti.
az dinlemedim. ama nedense herşey yaklaştırıyor beni ona. anlamadım gitti.
0
@abtash
oha, bizimki baya baya aynı lan..
biz de 4 sene önce tanışmıştık, birbirimizin ilkiydik..
aynı şekilde onun da çocukluktan arkadaşları vardı, ara ara görüştüğüm.. beraber sürpriz doğum günü bile düzenlemiştik felan.. ilişki bitince sık görüşmez oluyosun haliyle onlarla da..
seninkilerin doğum gününü kutlama sebebi ise kızdan duymaları, akla gelmişken de kutlayayım demeleri.. altında bişi arama yani..
madem birbirimize çok benzeyen ama benim önden gittiğim bi ilişki var ortada, "keşke yapmasaydım" dediğim tek şeyi seninle paylaşayım; onu beklemek..
ben 1,5 sene boyunca onu unutmayı denemedim.. "nası olsa bir olcaz tekrar, mutlu mesut olucaz" havasında ne başka bi kıza baktım ne de sevgimi azalttım.. bekledim yani sıkılmadan, kıvılcım çıksın diye.. bok yemişim, bildiğin.. sen bari yapma..
bu "ondan nefret et, unutmaya kas" demek değil.. ümit bağlama sadece, bekleme..
normal biri gibi kalsın.. bir daha beraber olmayacağın, eski bi sevgili olarak kalsın..
tekrar bir olup 6 ay sonra daha beter bi şekilde ayrılmak yardımcı oldu bunu atlatmama açıkçası, ama sen buna mecbur değilsin..
ben de çok seviyordum, bi kız için bi daha yapamayacağım şeyler yaptım..
şimdi sadece güzel anı olarak kaldı kafada..
bunu tekrar birlikte olmadan becerebilirdim diyorum şimdi..
sen niye yapamayasın?
oha, bizimki baya baya aynı lan..
biz de 4 sene önce tanışmıştık, birbirimizin ilkiydik..
aynı şekilde onun da çocukluktan arkadaşları vardı, ara ara görüştüğüm.. beraber sürpriz doğum günü bile düzenlemiştik felan.. ilişki bitince sık görüşmez oluyosun haliyle onlarla da..
seninkilerin doğum gününü kutlama sebebi ise kızdan duymaları, akla gelmişken de kutlayayım demeleri.. altında bişi arama yani..
madem birbirimize çok benzeyen ama benim önden gittiğim bi ilişki var ortada, "keşke yapmasaydım" dediğim tek şeyi seninle paylaşayım; onu beklemek..
ben 1,5 sene boyunca onu unutmayı denemedim.. "nası olsa bir olcaz tekrar, mutlu mesut olucaz" havasında ne başka bi kıza baktım ne de sevgimi azalttım.. bekledim yani sıkılmadan, kıvılcım çıksın diye.. bok yemişim, bildiğin.. sen bari yapma..
bu "ondan nefret et, unutmaya kas" demek değil.. ümit bağlama sadece, bekleme..
normal biri gibi kalsın.. bir daha beraber olmayacağın, eski bi sevgili olarak kalsın..
tekrar bir olup 6 ay sonra daha beter bi şekilde ayrılmak yardımcı oldu bunu atlatmama açıkçası, ama sen buna mecbur değilsin..
ben de çok seviyordum, bi kız için bi daha yapamayacağım şeyler yaptım..
şimdi sadece güzel anı olarak kaldı kafada..
bunu tekrar birlikte olmadan becerebilirdim diyorum şimdi..
sen niye yapamayasın?
0
co2s2
partikül filtresi olan nissan bir araçta, özel bir yağ değişimi gerekir mi?serviste 270 lira istediler yağ değişimi için, çok pahalı geldi bana.
partikül filtresi olan nissan bir araçta, özel bir yağ değişimi gerekir mi?
serviste 270 lira istediler yağ değişimi için, çok pahalı geldi bana.
serviste 270 lira istediler yağ değişimi için, çok pahalı geldi bana.
0
partikül filtresi derken? benim bildiğim yağ değişimiyle alakalı olabilecek tek filtre yağ filtresidir. o da iki seferde bir değişir. komple bakım fiyatı ise o fiyat normal gibi ama sadece yağ değişimi için çok geldi bana. belki yağ çok özel bir yağdır tabi, onu bilemem.
0
sleepy99
yahoo groups'un sayfasından okuduğum bir post gayet düzgün gözükürken,aynı mailin gmail'ime gelen halinde abuk subuk karakterlerle yolluyor.çözümü var mı?
yahoo groups'un sayfasından okuduğum bir post gayet düzgün gözükürken,
aynı mailin gmail'ime gelen halinde abuk subuk karakterlerle yolluyor.
çözümü var mı?
aynı mailin gmail'ime gelen halinde abuk subuk karakterlerle yolluyor.
çözümü var mı?
0
bir zamanlar cocuktum
evet efendim, son sorunum budur. nereden almam gerekli bu apostili, bunu alınca birde noterden onaylı ingilizce tercümeye ihtiyacım kalmıyor mu? sözlükteki başlıkta tam ve net olarak anklayamadım nedir nasıl alınırı, bir bilen varsa yardımcı olursa çok makbule geçer.
evet efendim,
son sorunum budur. nereden almam gerekli bu apostili, bunu alınca birde noterden onaylı ingilizce tercümeye ihtiyacım kalmıyor mu? sözlükteki başlıkta tam ve net olarak anklayamadım nedir nasıl alınırı, bir bilen varsa yardımcı olursa çok makbule geçer.
son sorunum budur. nereden almam gerekli bu apostili, bunu alınca birde noterden onaylı ingilizce tercümeye ihtiyacım kalmıyor mu? sözlükteki başlıkta tam ve net olarak anklayamadım nedir nasıl alınırı, bir bilen varsa yardımcı olursa çok makbule geçer.
0
apostille kucuk bir onay kagidi ve bedava, unutma. sadece kaymakamliklarda bedava, valiliklerde 10tl gibi bir sey de duymustum. nette bir cok bilgi var konuda, duyuruda da var oldukca doyurucu. ufak bir arama yaparsan oldukca tatmin edici bilgilere ulasabilirsin. malum pek cok kisi ugrasiyor bu konularla.
0
bu konuda dikkat edilecek şey yeminli tercümanın hangi noterde onaylattığı. mesela ben anadolu yakasında çeviri yaptırmıştım ama noter karşıda çıktı. çok uğraştırdı. size yakın bir yer olmasına dikkat edin ve çeviri yaptıracağınız yere sorun.
0
hevipeyra
daha önce bahsettiğim gibi bu torrent işlerinde yeniyim. bu sebeple sorum saçma olabilir, kusura bakmayın. benim kompüterde vuze kurulu ve ne zaman bir şey indirmeye çalışsam bilgisayar aşırı yavaşlıyor. 100 kb ile indirsem de 50 kb la indirsem de farketmiyor. sözlükte sayfa geçişi dahi yapamıyorum,
daha önce bahsettiğim gibi bu torrent işlerinde yeniyim. bu sebeple sorum saçma olabilir, kusura bakmayın. benim kompüterde vuze kurulu ve ne zaman bir şey indirmeye çalışsam bilgisayar aşırı yavaşlıyor. 100 kb ile indirsem de 50 kb la indirsem de farketmiyor. sözlükte sayfa geçişi dahi yapamıyorum, acaip kasıyor. bu durum normal midir? eğer değilse hızlanmak için ne yapmalıyım?
0
şimdi esas yavaşlığın sebebi bandwithin dolu olması mı yoksa bilgisayarın yavaşlamasından sayfaların zor geçişi mi?
bandwithin dolmasıysa sınırlandırınca download ını geçmesi lazım
bilgisayarda yavaşlama varsa vuze bilgisayarı kasıyor olabilir mi
vuze de rami bol kullanıyor u torrente geçersen sorun hallolabilir
şimdi baktım 5gündür açık 35mb olmuş ram kullanımı
bandwithin dolmasıysa sınırlandırınca download ını geçmesi lazım
bilgisayarda yavaşlama varsa vuze bilgisayarı kasıyor olabilir mi
vuze de rami bol kullanıyor u torrente geçersen sorun hallolabilir
şimdi baktım 5gündür açık 35mb olmuş ram kullanımı
0
bandwith ne bilmiyorum ama galiba vuze kasıyor. çünkü vuze u açtığım an makina kasılmaya başlıyor. sağ alttan upload ve download u da kısarak denedim ama gene de kasılıyor. ha bazen normale yakın hızlarda da sayfa geçişleri yapabiliyorum ama gene de genel durum internette gezinti yapmayı işkence haline getirir halde.
bu arada aynı hat üzerinden 3 makina internete giriyor ve bunları da kastırıyor bazen. bu yüzden yükleme ile de alakalı olabilir gibi geliyor. anlamadım ki ne ayaktır!
bu arada aynı hat üzerinden 3 makina internete giriyor ve bunları da kastırıyor bazen. bu yüzden yükleme ile de alakalı olabilir gibi geliyor. anlamadım ki ne ayaktır!
0
upload'unuzu ayarlayın. vuze'nin web sayfasında hepsi ayrıntılı olarak anlatılmış.
bunun yanında diğer makinelerde de problem olduğuna göre download'u da ayarlayın. 50 download, 5 upload iyidir. 100 download için de 10 upload verin ve unutmayın ki ne kadar upload verirseniz, o kadar hızlı indirirsiniz. bunu açıklamanın zor olduğunu biliyorum ama torrent mantığında var bu.
bunun yanında diğer makinelerde de problem olduğuna göre download'u da ayarlayın. 50 download, 5 upload iyidir. 100 download için de 10 upload verin ve unutmayın ki ne kadar upload verirseniz, o kadar hızlı indirirsiniz. bunu açıklamanın zor olduğunu biliyorum ama torrent mantığında var bu.
0
birinci adım olarak utorrent kullanın.
cfosspeed yükleyin, torrent protokolünü, kullandığınız torrent programının özelliklerini falan ayarlayın. birkaç gün takılsın o. sonra interneti kullandığınız zaman cfosspeed ayarlarından torrent protokolünü "düşük"e, kullanmadığınız zaman da en yükseğe getirin.
bu dediklerim tek makina için geçerli fakat cfosspeed ayarlarında birbirine bağlı bilgisayarlar için de ayarlar var.
cfosspeed yükleyin, torrent protokolünü, kullandığınız torrent programının özelliklerini falan ayarlayın. birkaç gün takılsın o. sonra interneti kullandığınız zaman cfosspeed ayarlarından torrent protokolünü "düşük"e, kullanmadığınız zaman da en yükseğe getirin.
bu dediklerim tek makina için geçerli fakat cfosspeed ayarlarında birbirine bağlı bilgisayarlar için de ayarlar var.
0
yavaşlığın sebebi o vuze denen lanet olası program. hemen silin onu. bittorren/utorrent falan kullanın. aynı sorunu ben de yaşadım. ctrl+alt+del ile bellek kullanımlarına bir bakın vuze benim dediklerim arasındaki farkı görün.
0
artikbenimdebirvolvomvar
Kafama bir soru takıldı.Şimdi bu teknoloji gayet süper görüntüler veriyo bize bizde bayıla bayıla seyrediyoruz, fakat atıyorum 90 larda çekilmiş bir filmi nasıl oluyor dabluray kalitesine çevirebiliyolar.Örnek vermek gerekirse matrix 99 yapımı bi film.o zaman blu ray felan yoktu.Nasıl bir kameradır
Kafama bir soru takıldı.Şimdi bu teknoloji gayet süper görüntüler veriyo bize bizde bayıla bayıla seyrediyoruz, fakat atıyorum 90 larda çekilmiş bir filmi nasıl oluyor da
bluray kalitesine çevirebiliyolar.Örnek vermek gerekirse matrix 99 yapımı bi film.o zaman blu ray felan yoktu.Nasıl bir kameradır ki bu çektikleri 10 sene sonrasında bile böyle görüntü ortaya çıkarıyor?Nedir bunun olayı?Merak ettim.
bluray kalitesine çevirebiliyolar.Örnek vermek gerekirse matrix 99 yapımı bi film.o zaman blu ray felan yoktu.Nasıl bir kameradır ki bu çektikleri 10 sene sonrasında bile böyle görüntü ortaya çıkarıyor?Nedir bunun olayı?Merak ettim.
0
analog formatların dijital formatlara hala yetişememiş olması olsa gerek olayı.
0
şimdi normalde sinemada izlediğimiz filmlerin makaralarındaki her bir kare 10 mb tan fazla, yani bluray'i de aşmış bir çözünürlük var aslında orada, dijital ortama aktarılınca da rahat rahat yüksek çözünürlükte görebiliyoruz filmleri, belki bluray den ötesi var ama du bakalım.
0
Bunla alakalı çok güzel bi resim dosyası vardı elimde, bulabilirsem ekliim. Ama şööle diim, o 1990da çekilmiş film, 35 mm kamera ile çekildiği sürece, isterse ilerde fantastik ray çıksın, onu da kaldırır. Çok yüksek çözünürlükte zira.
0
analog görüntülerde teorik olarak çözünürlük diye bir şey yoktur. daha doğrusu sonsuz çözünürlüktedirler.
sinemalarda gösterdikleri görüntüler bu yüzden çok çok çok kalitelidir. dikkat ederseniz perde ne kadar büyük olursa olsun, piksel ya da benzeri bir şey bloklaşma göremezsiniz.
kısacası bluray bile yetersiz bir format aslında. 150 ekran bir tv'ye bağlayıp izleyin, ne demek istediğimi anlayacaksınız.
sinemalarda gösterdikleri görüntüler bu yüzden çok çok çok kalitelidir. dikkat ederseniz perde ne kadar büyük olursa olsun, piksel ya da benzeri bir şey bloklaşma göremezsiniz.
kısacası bluray bile yetersiz bir format aslında. 150 ekran bir tv'ye bağlayıp izleyin, ne demek istediğimi anlayacaksınız.
0
nochristrequiress
caylak olan sabirtasi onuncu nesil bir yazar, cok cok gerilerdeyken nasil oluyor da yeniden yazar olabilirken dokuzuncu nesil sabirtasi yazar hala sirada bekleyebiliyor?nick vermeye luzum yoktur herhalde, soru basit.torpil de demeyin, bastan 2 ay caylak beklemezdi degil mi? eger moderatorler burada
caylak olan sabirtasi onuncu nesil bir yazar, cok cok gerilerdeyken nasil oluyor da yeniden yazar olabilirken dokuzuncu nesil sabirtasi yazar hala sirada bekleyebiliyor?
nick vermeye luzum yoktur herhalde, soru basit.
torpil de demeyin, bastan 2 ay caylak beklemezdi degil mi?
eger moderatorler burada gorup de "hmm akli basina gelmis" bunun demislerse aynisini baskalari icin de demelerine yonelik ne yapilmali? her eksi sozlukle ilgili soruya cevap mi verilmeli duyuruda? her gun yazar alimlariyla ilgili yeni bir fikirle mi gelmeli? her gun sozlukle ilgili bir soru mu sormali? okulda, metroda, otobuste her an aklindan sozlugun gectigini mi belli etmeli? cok hevesliymis gibi mi gorunmeli / hevesini belli mi etmeli?
nedir? hos olmuyor boyle gercekten.
nick vermeye luzum yoktur herhalde, soru basit.
torpil de demeyin, bastan 2 ay caylak beklemezdi degil mi?
eger moderatorler burada gorup de "hmm akli basina gelmis" bunun demislerse aynisini baskalari icin de demelerine yonelik ne yapilmali? her eksi sozlukle ilgili soruya cevap mi verilmeli duyuruda? her gun yazar alimlariyla ilgili yeni bir fikirle mi gelmeli? her gun sozlukle ilgili bir soru mu sormali? okulda, metroda, otobuste her an aklindan sozlugun gectigini mi belli etmeli? cok hevesliymis gibi mi gorunmeli / hevesini belli mi etmeli?
nedir? hos olmuyor boyle gercekten.
0
referansı vardır birinden. torpil harici başka nasıl olabilir ki? 47 bin kişiden tombala mı çekecekler? aklı başına gelmiş mi diye inceleyememişlerdir. hatta onay bekleyenlerin ilk 10 entry'sini okumaktan başka vakit ayırmıyorlardır. ben de olsam takip etmezdim, edemezdim. ama kafadan torpil demek de yanlış. moderatörler yanlış yapabileceklerini söylediler. eğer ki çaylak olan onuncu nesil sabırtaşı yazar yanlışlık sonucu çaylak yapıldıysa hatalarını düzeltmişlerdir.
benim fikrim, toplu alım yapılmadan bu onay bekleyen çaylaklar azalmaz. 47 bin küsür kişi var şuan. yeni kayıt olanlar da var, çaylak yapılanlar da var. yamulmuyorsam galadnikov yazarlıktan çaylaklığa düşürülenlere yeni bir sistem geliştireceklerini söyledi. yani tam olarak nasıl bir şey olacak bilemiyorum. ama bir şekilde ayrım yapılacak sanırım.
benim fikrim, toplu alım yapılmadan bu onay bekleyen çaylaklar azalmaz. 47 bin küsür kişi var şuan. yeni kayıt olanlar da var, çaylak yapılanlar da var. yamulmuyorsam galadnikov yazarlıktan çaylaklığa düşürülenlere yeni bir sistem geliştireceklerini söyledi. yani tam olarak nasıl bir şey olacak bilemiyorum. ama bir şekilde ayrım yapılacak sanırım.
0
krizalider dogru soyluyor, referans olayi cok belirleyici bu konularda. sizin dile getirdiginiz olay ile cok karsilastim hatta entry silinme istatistikleri benim istatistikleri 2 ye 3 e katliyordu, ama hala sabirtasiydi, catlamamisti.. bunun haricinde caylak edilen yazarlarin farkli bir standart uzerinden degirlendirilecegi bir sistemin olmasi sahane olur, eger boyle birsey varsa araba alirim.
0
onay bekleyen çaylaklar tam olarak kayıt sırası ile alınmıyor diye hatırlıyorum. şimdi üşendim orayı buraya okumaya. tek hatırladığım eskilere öncelik veren ama ara ara yenilerden de alan bir sistem olduğu.
burada iki noktayı hatırlamakta fayda var. öncelikle sözlükte yazmak için kimse para vermiyor, kimse sizi yazmak için zorlamıyor. yani bir hak iddia etmek zor. ssg yarın gelse, "hadi arkadaşım güle güle, yolumuza ilk 5 nesille devam ediyoruz, diğer herkesi kovduk" dese kim ne diyebilir?
ikincisi de, sözlükte yazar olmak, statü getiren, para getiren, bir şey getiren bir sıfat değil. yazdınız diye kimse size para vermiyor, devlet vergi muafiyeti sağlamıyor, ya da cv'nize yazamıyorsunuz, atla deve bir şey değil, bu kadar heyecanlı olmaya gerçekten gerek yok. gerçekten çok önemsiz bir şey. bugün laptop almam lazım mesela, dolar 1.73 olmuş. geçen hafta 2250 tl olan laptop, bu hafta 2420 lira falan olmuş. teknosa'ya girsem "ben sözlük yazarıyım, bu laptop'ı bana geçen haftaki dolar kurunda hesaplayıp verir misiniz?" desem, adam "sözlük ne?" diyecek. hayatın gerçeği bu. gerisini sallayın gitsin.
hoş olsun, olmasın. gerçekten..
burada iki noktayı hatırlamakta fayda var. öncelikle sözlükte yazmak için kimse para vermiyor, kimse sizi yazmak için zorlamıyor. yani bir hak iddia etmek zor. ssg yarın gelse, "hadi arkadaşım güle güle, yolumuza ilk 5 nesille devam ediyoruz, diğer herkesi kovduk" dese kim ne diyebilir?
ikincisi de, sözlükte yazar olmak, statü getiren, para getiren, bir şey getiren bir sıfat değil. yazdınız diye kimse size para vermiyor, devlet vergi muafiyeti sağlamıyor, ya da cv'nize yazamıyorsunuz, atla deve bir şey değil, bu kadar heyecanlı olmaya gerçekten gerek yok. gerçekten çok önemsiz bir şey. bugün laptop almam lazım mesela, dolar 1.73 olmuş. geçen hafta 2250 tl olan laptop, bu hafta 2420 lira falan olmuş. teknosa'ya girsem "ben sözlük yazarıyım, bu laptop'ı bana geçen haftaki dolar kurunda hesaplayıp verir misiniz?" desem, adam "sözlük ne?" diyecek. hayatın gerçeği bu. gerisini sallayın gitsin.
hoş olsun, olmasın. gerçekten..
0
çaylak sırasını bırak 40-50 tane götümüze girebilir sebebiyle silinmiş entrysi bulunan ve hala yazar olanlar var.
yani nerden tutsan elinde kalıyor.
yani nerden tutsan elinde kalıyor.
0
takmayin bunlari hocam, bi sekilde halolur ben alistim caylakliga.. ilk entry'mi kasim 2007 de girmisim ve 7 bin kisinin arkasinda siradayim..
0
bence olaya öyle bakmamak lazım. bahsettiğin yazarın hatası yazar tanıtmaktan kaynaklanmaktaydı. gerçi bunu hata olarak görmek de pek doğru değil aslında. yani formata aykırı bir durum söz konusu değil ve böyle yazar tanıtan çok yazar var. ne bilsin adam "xinci nesil yazar" diyince çaylak edileceğini? bir moderatör mesajla "artık tanıtmasan?" dese, bir daha yapmazdı bence. kısacası, hatalı entry girip çaylak edilenlerle aynı kefede olmaması doğaldır. çünkü sözlük formatında "yazar tanıtmayın kardişim" gibi bir cümle yok ama entry silinme sebepleri*** açık açık yazmakta. yani senin uyarın çok önceden yapılmış. e sen belirtilen uyarılara uymadan hatalı entry girersen, çaylak edilirsin. onun uyarısı yoksa neden çaylak edilsin ki?
0
@co2s2
2001 yilinda 15 yasindayken uye olmustum sonra 2004'de uctum. belki dediginiz gibi magazalarda eksisozluk yazarina yonelik indirim olmayabilir fakat sozluk benim cocukluk anilarimi tasidigindan kendimce ozel bir yer.
2001 yilinda 15 yasindayken uye olmustum sonra 2004'de uctum. belki dediginiz gibi magazalarda eksisozluk yazarina yonelik indirim olmayabilir fakat sozluk benim cocukluk anilarimi tasidigindan kendimce ozel bir yer.
0
@rectoa co2s2 doğru söylüyor yani pek bir şey olmuyor yazar olunca .ben 3 aydır yazarım henüz .çaylaklık dönememideki entrylerimimde sildim. toplam 2 entryleri ile duruyorum. ne yapıyım gazete başlıklarına girip herkes bir şey sallıyor bende mi sallıyım. kimse birbirinin yazdığını okumuyor zaten.herkes yazmak için yazıyor, anket yapıyor yani tamamen gürültü. sadece eksibition'a giriyorum işte geyik yapıyoruz, biraz forum yapıyoruz olan bu.
0
pardon kobrettii sende değilsin. turtle diyecektim :9. biri şu mesajlar nerden editleniyor göstersin bana.
edit : @krizalider yaptım . teşekkürler :)
edit : @krizalider yaptım . teşekkürler :)
0
@camasir suyu mesajın tarih saat kısmının sağında "/msg" "..." "X" var. "..." olan link mesaj değiştirmek için dizayn edilmiş. :)
0
josephshahin
Selam arkadaşlar aranızda yeniyim bi sorum olcaktı PC den pek fazla anlamam ama Dell inspiron 1520 laptopa sahibim acaba makinanın daha doğrusu winampın ses kalitesini artırabileceğim ekolayzır tarzı yardımcı program var mıdır varsa nedir ne değildir yardımcı olursanız müteşekkir olurum sevgiler say
Selam arkadaşlar aranızda yeniyim bi sorum olcaktı PC den pek fazla anlamam ama Dell inspiron 1520 laptopa sahibim acaba makinanın daha doğrusu winampın ses kalitesini artırabileceğim ekolayzır tarzı yardımcı program var mıdır varsa nedir ne değildir yardımcı olursanız müteşekkir olurum sevgiler saygılar ;)
0
yeniysen hoşgeldin fakat şöyle bir husus var dikkat etmen gereken;
bir soru sorarken sorunun başlığı olarak, soru içeriğini özetleyen bir cümle seçmeniz gerekiyor. kısacası;
"saçmalamaış olabilirim affola:S" gibi bir başlık açmak yerine;
"laptop için ses kalitesini yükseltme yolları" gibi bir başlık daha düzgün olur.
bir soru sorarken sorunun başlığı olarak, soru içeriğini özetleyen bir cümle seçmeniz gerekiyor. kısacası;
"saçmalamaış olabilirim affola:S" gibi bir başlık açmak yerine;
"laptop için ses kalitesini yükseltme yolları" gibi bir başlık daha düzgün olur.
0
tam aklımdan enhancer geçiyordu, diabolus benden önce davranmış.
ancak söylemeden edemeyeceğim. ses kartının ve winamp'ın ayarları doğru yapıldığı taktirde, ses güzel gelir. ekstra bir şey yüklemeye gerek kalmaz. hatta ufak bir ipucu vereyim. winamp'ın ekolaysız ayarlarında laptop speakers gibisinden bir şey var, onu seçin. gerisini de çok kurcalamayın. güzel zannettiğiniz sesin, aslında o kadar da güzel olmadığını farkedeceksiniz.
ancak söylemeden edemeyeceğim. ses kartının ve winamp'ın ayarları doğru yapıldığı taktirde, ses güzel gelir. ekstra bir şey yüklemeye gerek kalmaz. hatta ufak bir ipucu vereyim. winamp'ın ekolaysız ayarlarında laptop speakers gibisinden bir şey var, onu seçin. gerisini de çok kurcalamayın. güzel zannettiğiniz sesin, aslında o kadar da güzel olmadığını farkedeceksiniz.
0
okan
Çıldırmak işten bile değil; şöyle ki: Her iki boğaz köprüsünde de Anadolu-Avrupa geçişleri gişelere takılmadan yapılıyor. İkincisine gelirken tee şehir dışında bir gişe var ama ordan sonra da yola bir sürü katılım var. Birinci olarak merak ettiğim şu: bir şirketin aracını ele alalım. Bu şirket tem'i
Çıldırmak işten bile değil; şöyle ki: Her iki boğaz köprüsünde de Anadolu-Avrupa geçişleri gişelere takılmadan yapılıyor. İkincisine gelirken tee şehir dışında bir gişe var ama ordan sonra da yola bir sürü katılım var. Birinci olarak merak ettiğim şu: bir şirketin aracını ele alalım. Bu şirket tem'in Anadolu tarafındaki gişelerin içinde kalan bir yerde konuşlanmış olsun (ör: Ataşehir). Bu şirketin arabası şehir içinden para vermeden Tem'e girse, para vermeden Avrupa'ya geçse, ordan Çanakkale'yi Bursa'yı filan dolanıp veya hadi daha da abartalım, Karadeniz'i dolanıp geri Ataşehir'e gelse ve bunu sürekli yapsa, teorik olarak FSM köprüsünü bedava kullanmış mı olur? Aynı şekilde her FSM'den geçip geri birinci köprüden dönen veya tam tersini yapan bir sürücü bir köprüyü bir sefer bedava kullanmış mı olur? Ne olur?
İkinci soru da şu: Bu köprülerin sonu nasıl olacak? Yıllar geçiyor, malzeme yoruluyor. Deprem gibi ekstrem bir durum olmasa bile yeterince eskidikleri zaman habersizce yıkılacak mı bu köprüler? Yoksa onların düzenli testleri filan var, belirli bir risk oranı geçildiğinde trafiğe kapatılıp demonte filan mı edilecekler? Nasıl olacak?
İkinci soru da şu: Bu köprülerin sonu nasıl olacak? Yıllar geçiyor, malzeme yoruluyor. Deprem gibi ekstrem bir durum olmasa bile yeterince eskidikleri zaman habersizce yıkılacak mı bu köprüler? Yoksa onların düzenli testleri filan var, belirli bir risk oranı geçildiğinde trafiğe kapatılıp demonte filan mı edilecekler? Nasıl olacak?
0
ilk sorunu doğru anladıysam evet olur.
ikinci sorun içinse; yapıların proje ömürleri vardır. bu o yapı yapılmadan evvel hesaplanır ve hatta maliyet hesaplarına bile dahil edilir bu ömür. o ömür dolunca ya da dolmaya yaklaşınca, günün şartlarına göre yapıda iyileştirme yapılır ya da yapı iyileşemeyecek kadar yıprandı veya hasar aldıysa yıkılarak ortadan kaldırılır. eğer gerekirse yenisi yapılır.
ikinci sorun içinse; yapıların proje ömürleri vardır. bu o yapı yapılmadan evvel hesaplanır ve hatta maliyet hesaplarına bile dahil edilir bu ömür. o ömür dolunca ya da dolmaya yaklaşınca, günün şartlarına göre yapıda iyileştirme yapılır ya da yapı iyileşemeyecek kadar yıprandı veya hasar aldıysa yıkılarak ortadan kaldırılır. eğer gerekirse yenisi yapılır.
0
1- iki köprüde de köprü gişeleri aynı yönde, yani avrupa'dan asya'ya geçişte. dolayısıyla asya'dan avrupa'ya geçersen ve geri dönüşü köprü üzerinden yapmazsan köprü bedavaya gelir. ama avrupa'dan asya'ya geçişte köprüyü kullanırsan para ödersin.
2- ömürlerini bilmiyorum ama hatırlayanlar da olacaktır '99 depreminin hemen ardından köprünün bağlantılarını (hani şu dikey doğrultudaki demir çubukları) kontrol edip, gerekli gördüklerini tamir etmiş/değiştirmişlerdi. ama yıkılmasını gerektirecek bir yaşa gelir mi, onu bilemiyorum.
2- ömürlerini bilmiyorum ama hatırlayanlar da olacaktır '99 depreminin hemen ardından köprünün bağlantılarını (hani şu dikey doğrultudaki demir çubukları) kontrol edip, gerekli gördüklerini tamir etmiş/değiştirmişlerdi. ama yıkılmasını gerektirecek bir yaşa gelir mi, onu bilemiyorum.
0
bogaz koprulerinin omru yaklasik olarak 150 yil, bakim calismalariyla bu omur uzatilabiliyor. koprulerin bakimlari da yapiliyor hali hazirda. halatlar yenileniyordu, boyama yapiliyordu, hatta bir ara depreme karsi guclendirme calismalari yapilmisti sanirim, o siralar trafige kapatiliyordu Istanbullular hatirlar belki, ne zaman oldu ben tam bilmiyorum.
0
f.s.m konusunda emin değilim ama boğaziçi köprüsünün tahmini 25 yıl ömrü kaldı. ben üniversitedeyken betonarme hocaları arada bahsederlerdi bu durumdan.
köprüye uzun zamandır ağır vasıta sokulmuyor ve halatların sık sık kontrolleri yapılıyor ama boğaziçi köprüsü için durum pek iç açıcı değil.
köprüye uzun zamandır ağır vasıta sokulmuyor ve halatların sık sık kontrolleri yapılıyor ama boğaziçi köprüsü için durum pek iç açıcı değil.
0
son bir yıldır boğaziçi köprüsünün ve bağlı viyadüklerin ayakları japonlar tarafından kalınlaştırılıyor. bayağı da kalınlaştı aslında. ben o ayakların yanında oturuyorum, çok çalıştı çekik gözlü mühendisler gerçekten.
0
1. köprü yapıldığında metal yorulmasından dolayı 100 yıl ömür biçmişlerdi, tabii 1. köprüde ki çelik halatların bağlantıları 2. köprüde olduğu gibi değil çapraz şekilde ve o da daha fazla gerilim yarattığı için köprüdeki metal yorulma olayını hızlandırıyor. muhtemelen köprü ve boğaz trafiğe kapatılıp yıkılır diye düşünüyorum yoksa nasıl olsun ki? felaket olur.
0
ilk soruyu biz de çok düşündük. sonra gereksiz olduğunu düşündük.
ama sırf kafalar karışsın diye sirkeci-harem arabalı vapur seferlerini olaya katmak istiyorum. sonuçta çanakkale'ye giden bir arabanın da benzer bir vapura binmesi gerekecek. bildiğiniz gibi orada da boğaz var.
yani, evi avrupa yakasında, işi anadolu yakasında olan bir kişi, sabah arabalı vapur ile geçer, akşam da köprü ile dönüş yaparsa, köprülere hiç para vermemiş olur.
eğer köprülere sayaç takılmış olsaydı, anadolu'dan avrupa'ya geçen araç sayısı çok çok küçük bir farkla daha fazla olurdu ama üzerine kafa yoracak kadar büyük bir fark değil. mesela 1.000.000.000'a 1.000.100.000 gibi.%0.01 gibi bir fark yani.. vapurun yanında, türkiye'ye ithal edilen bütün arabaların anadolu yakasına indirildiğini, oradan avrupa'ya geçtiğini de belirtelim de iyice çorba olsun. yani avrupa yakasındaki arabaların her biri en az bir kere anadolu yakasından avrupa yakasına geçmiş oluyorlar.
ama sırf kafalar karışsın diye sirkeci-harem arabalı vapur seferlerini olaya katmak istiyorum. sonuçta çanakkale'ye giden bir arabanın da benzer bir vapura binmesi gerekecek. bildiğiniz gibi orada da boğaz var.
yani, evi avrupa yakasında, işi anadolu yakasında olan bir kişi, sabah arabalı vapur ile geçer, akşam da köprü ile dönüş yaparsa, köprülere hiç para vermemiş olur.
eğer köprülere sayaç takılmış olsaydı, anadolu'dan avrupa'ya geçen araç sayısı çok çok küçük bir farkla daha fazla olurdu ama üzerine kafa yoracak kadar büyük bir fark değil. mesela 1.000.000.000'a 1.000.100.000 gibi.%0.01 gibi bir fark yani.. vapurun yanında, türkiye'ye ithal edilen bütün arabaların anadolu yakasına indirildiğini, oradan avrupa'ya geçtiğini de belirtelim de iyice çorba olsun. yani avrupa yakasındaki arabaların her biri en az bir kere anadolu yakasından avrupa yakasına geçmiş oluyorlar.
0
x factor
Geçen arkadaşlarla Cavs-Hawks maçını izliyordu. Cavs hücumdayken top Lebron James'de idi. Anderson Varejao ile de Zaza Pachulia eşleşmişti. Varejao perdeye gelirken Zaza bunu itti. Varejao da Lebron a çarptı. Faul hakkı dolmuştu ve Lebron 2 atış kullandı. Maçı anlatanlar ''niye Lebron kullanıyor ki
Geçen arkadaşlarla Cavs-Hawks maçını izliyordu. Cavs hücumdayken top Lebron James'de idi. Anderson Varejao ile de Zaza Pachulia eşleşmişti. Varejao perdeye gelirken Zaza bunu itti. Varejao da Lebron a çarptı. Faul hakkı dolmuştu ve Lebron 2 atış kullandı. Maçı anlatanlar ''niye Lebron kullanıyor ki Varejao'ya yapıldı faul'' diye geyik yaptılar. Sorum da şu;
Faulu burada kim kullanmalıydı? mesela tam o sırada Lebron şuta kalkmış olsa ama Varejao itildiğinden dolayı lebron'un şutu etkilense nolur? sonuçta faul Varejao'ya yapilmiyor mu?
Teşekkürler.
O kadar yazdım, buradan Memduh Öget, Recep Ankaralı ve Mehmet Keseratar 3lüsüne de selam gönderiyorum.
Beat L.A
Faulu burada kim kullanmalıydı? mesela tam o sırada Lebron şuta kalkmış olsa ama Varejao itildiğinden dolayı lebron'un şutu etkilense nolur? sonuçta faul Varejao'ya yapilmiyor mu?
Teşekkürler.
O kadar yazdım, buradan Memduh Öget, Recep Ankaralı ve Mehmet Keseratar 3lüsüne de selam gönderiyorum.
Beat L.A
0
faul iki türlü de varejao yapılmıştır bence. ama bu nba hakemlerinin garip ya da esnek mi diyim neyse artık böyle beklenmdeik kararları olabiliyor bazen.
birincisnde varejao kullanmalıydı, ikincisinde de atış hakkı dolmadıysa yandan başlamalı dolduysa da işte yine varejao atmalı bence.
birincisnde varejao kullanmalıydı, ikincisinde de atış hakkı dolmadıysa yandan başlamalı dolduysa da işte yine varejao atmalı bence.
0
kesinlikle Varejao ibişi kullanmalıydı ama işte saykodelik adamın da dediği gibi NBA hakemleri benim gördüğüm en boktan basketbol hakemleri olduğu için yine yıldız kayırmışlar.
0
varejao kullanmalı bnce
bi kere gördüm şöle garip bi kural da var:
diyelim itti varejao yu lebrona çarptı lebronn şutu da girdi
o sayı verilir varejao tek atış kullanır..
arkadaş msn den yazdı cevabı idare et :D
bi kere gördüm şöle garip bi kural da var:
diyelim itti varejao yu lebrona çarptı lebronn şutu da girdi
o sayı verilir varejao tek atış kullanır..
arkadaş msn den yazdı cevabı idare et :D
0
varejao itildi, lebron'a çarptı, o anda atış kullanan lebron'un atışı girdi.
faul çalınır, atış iptal olur. daha önce örneklerini gördüm.
hadi olsun olsun, lebron önceden atış kullanmış olsun. atış girsin. hakem de olayın topın çembere girmesinden sonra olduğunu iddia etsin. öyle bir durumda da flagrant falan faul olur, teknik olur ama normal faul olmaz.
faul çalınır, atış iptal olur. daha önce örneklerini gördüm.
hadi olsun olsun, lebron önceden atış kullanmış olsun. atış girsin. hakem de olayın topın çembere girmesinden sonra olduğunu iddia etsin. öyle bir durumda da flagrant falan faul olur, teknik olur ama normal faul olmaz.
0
lovemyself
sadece linkten ya da sözlük içinde bir entry in bakınız ından oluşan bir entry düşünün. lakin zaman geçmiş, bi şey olmuş ve o bkz verilen entry silinmiş/link yok olmuş.1-bu entry ispiyonlanır mı?2-ispiyonlanıyorsa, gerekçe nedir? "devam ettirdiği entry(ler) silinmiş" mi?ispiyonlamak için falan değil
sadece linkten ya da sözlük içinde bir entry in bakınız ından oluşan bir entry düşünün. lakin zaman geçmiş, bi şey olmuş ve o bkz verilen entry silinmiş/link yok olmuş.
1-bu entry ispiyonlanır mı?
2-ispiyonlanıyorsa, gerekçe nedir? "devam ettirdiği entry(ler) silinmiş" mi?
ispiyonlamak için falan değil ya. işin etik yönü, mesaj atmanın daha mantıksallığı falan değil merak ettiğim. durumu merak ettim sadece.
saygılar.
1-bu entry ispiyonlanır mı?
2-ispiyonlanıyorsa, gerekçe nedir? "devam ettirdiği entry(ler) silinmiş" mi?
ispiyonlamak için falan değil ya. işin etik yönü, mesaj atmanın daha mantıksallığı falan değil merak ettiğim. durumu merak ettim sadece.
saygılar.
0
ispiyonlanmaz. gerekçe yok çünkü. ben karşılaştığımda entry sahibine mesaj atıyorum hep.
0
ben de mesaj atıyorum, çoğunlukla cevap da gelmiyor, entry de silinmiyor.. garip şeyler bunlar tabi..
0
yesilcizgilikazak
bittorrent'te 1024lük bağlantıda 10kb'ın üstüne çıkmayan download hızı 3 gündür çıldırtmaktadır. modemim airties rt-204 kendimce port ayarı yapmaya çalıştım ama torrentteki ünlem işareti ara sıra yeşil olup download hızında birşey değişmemekte. güvenlik duvarını kapattım upload limiti koydum değişen
bittorrent'te 1024lük bağlantıda 10kb'ın üstüne çıkmayan download hızı 3 gündür çıldırtmaktadır. modemim airties rt-204 kendimce port ayarı yapmaya çalıştım ama torrentteki ünlem işareti ara sıra yeşil olup download hızında birşey değişmemekte. güvenlik duvarını kapattım upload limiti koydum değişen hiçbirşey yok. önceden utorrent kullanıyordum ondada sorun çıktı ve utorrent açıkken internet sitelerini açmamaya başladı şimdi bittorrent yükledim ama 30.000 seederlı dosyalar bile çok yavaş inmekte. araştırılabilcek herşeyi araştırdım (port ayarı, firmware muhabbeti, modeme reset, yüksek seederlı dosya, küfür, saç yolma) yardımlarınızı bekliyorum. şimdiden teşekkürler.
0
nod32 bulunmakta ve vista kullanıyorum. nod32 güvenlik duvarını devre dışı bırakıyorum değişen birşey olmuyor. gerekli yerler derken nerlere girmem gerek port numarasını ve port'un engellenmesini nereden kaldıracağm?
0
aynısı bende de oldu, bütün ayarlarım normal olmasına rağmen. bende uturrente geçtim ilk bikaç gün 100kb/s civarlarında dolaşırken oda şimdi yerlerde sürünüyor. herhangi bir virüs programı kullanmıyorum, portlarım açık, download sınırlandırılmamış...
demek istediğim şu bu aralar anormal şeyler oluyor bu torrentle ilgili, sizde hiçbir problemde olmayabilir.
demek istediğim şu bu aralar anormal şeyler oluyor bu torrentle ilgili, sizde hiçbir problemde olmayabilir.
0
modem ayarlarından port aç torrent programına. nod32 Imon ayarlarından torrent programını high compatibility'ye getir. olması lazım.
0
entrapmen
bir kere bir, biriki kere beş, ondiye sayilir degil mi?Peki Ingilizce olarak nasil sayilir?One times one equals oneTwo times five equals tendiye mi?
bir kere bir, bir
iki kere beş, on
diye sayilir degil mi?
Peki Ingilizce olarak nasil sayilir?
One times one equals one
Two times five equals ten
diye mi?
iki kere beş, on
diye sayilir degil mi?
Peki Ingilizce olarak nasil sayilir?
One times one equals one
Two times five equals ten
diye mi?
0
one multiplied by one equals one şeklinde diye biliyorum ben de. o da olabilir.
evet pek tekerleme gibi söylemek için uygun değil bu haliyle.
evet pek tekerleme gibi söylemek için uygun değil bu haliyle.
0
multiplied sanki cok uzun gibi geldi bana. okulda ogretirlerken nasil ogretiyorlar ben onu merak ediyorum. hem turkcesi hem de ingilizcesini size nasil ogrettiler?
0
two fives are ten
two sixes are twelve
tabii one five is five şeklinde singular'ı da mevcut
two sixes are twelve
tabii one five is five şeklinde singular'ı da mevcut
0
cellar
msn messenger daki "E-posta gelen kutunuzu açar" ikonuna tıkladığım da explorer tarıyıcısın da açıyor. Bilgisayar da varsılan tarıyıcı Mozilla Firefox. Explorer'dan kurtulmanın mümkünatı yok mu?
msn messenger daki "E-posta gelen kutunuzu açar" ikonuna tıkladığım da explorer tarıyıcısın da açıyor. Bilgisayar da varsılan tarıyıcı Mozilla Firefox. Explorer'dan kurtulmanın mümkünatı yok mu?
0
Beta durumda olan Msn messenger'da sanirim bu sorun yok. Riski alip onu deneyebilirsiniz.
0
mozılla araclar-secenekler gelısmıs secenegınden ontanımlı sıstem ayarlarında bakarsan mozillayı varsayılan ınternet sunucusu olarak ayarlayabılırsın
0
dediğiniz gibi işlemleri takip ettim "şimdi bak" kutucuğuna da tıkladım aynı resimde ki uyarı verdi ama olmadı.
img14.imageshack.us
img14.imageshack.us
0
varsayılan tarayıcınız hala explorrer olarak ayarlıdır. internet seceneklerinden degistirebilirsini. ben de chrome kullanıyorken oluyordu dedigimi yaptım duzeldi.
0
olmuyor hayır gelen linkleri başka taraycı ile açmaya ayarlabiliyorsun ama hotmaili illa ie ile açıyor.
0
mümkünatı var.windows live messenger'ın son sürümünü yüklerseniz varsayılan tarayıcınız hangisi ise onunla açılır.
edit: ha eğer ben son sürümünü yüklemeden açmak istiyorum diyorsanız onun da bir yolu var.burda ayrıntılı bir şekilde anlatılmış.
www.raymond.cc
edit: ha eğer ben son sürümünü yüklemeden açmak istiyorum diyorsanız onun da bir yolu var.burda ayrıntılı bir şekilde anlatılmış.
www.raymond.cc
0
bu konuda ben de sıkıntılıyım. illa ie'de yeni pencerede açıyor. halbuki ben mevcut ie'de yeni sekmede açsın istiyorum.
0
karabasmayan nın verdiği link de StuffPlug 3 programını yükleyin ibaresi yer alıyor. Programı yükleyince ie kurtuluyorsunuz.
karabasmayan teşekkürler.
karabasmayan teşekkürler.
0
co2s2
bir şekilde kullanıcı şifresi bozuluyor.admin şifresi yok ya da bilmiyoruz.hirens boot cd ile kırıyorum admin şifresini giriyorum.kafamda admin olarak açıp kullanıcı şifresini değiştirebilmek var.ancak tekrar açtığımda öyle bir kullanıcı adı olmadığını gördüm.ben de başka bir kullanıcı adı tanımladı
bir şekilde kullanıcı şifresi bozuluyor.
admin şifresi yok ya da bilmiyoruz.
hirens boot cd ile kırıyorum admin şifresini giriyorum.
kafamda admin olarak açıp kullanıcı şifresini değiştirebilmek var.
ancak tekrar açtığımda öyle bir kullanıcı adı olmadığını gördüm.
ben de başka bir kullanıcı adı tanımladım mecburen. diğer kullanıcının dosyaları hala duruyor.
diğer kullanıcıya ait ne var ne yok, bu kullanıcıya aktarmak istiyorum. nasıl yapsam acaba diye düşünüyorum.
fikri olan var mı?
edit: şu anda diğer kullanıcın dosyalarını teker teker yeni kullanıcının klasörlerine taşıyorum. application data'ya kadar.. kurtarabildiğim kadarını kurtarmayı amaçlıyorum. bilgisayarın patronun olması her şeyi daha komplike bir hale getiriyor.
(daha önceden de başka bir bilgisayarda buna tanık olmuştum, tamamen kendi kendine böyle bir şeyin olması gerçekten çok sıkıcı)
admin şifresi yok ya da bilmiyoruz.
hirens boot cd ile kırıyorum admin şifresini giriyorum.
kafamda admin olarak açıp kullanıcı şifresini değiştirebilmek var.
ancak tekrar açtığımda öyle bir kullanıcı adı olmadığını gördüm.
ben de başka bir kullanıcı adı tanımladım mecburen. diğer kullanıcının dosyaları hala duruyor.
diğer kullanıcıya ait ne var ne yok, bu kullanıcıya aktarmak istiyorum. nasıl yapsam acaba diye düşünüyorum.
fikri olan var mı?
edit: şu anda diğer kullanıcın dosyalarını teker teker yeni kullanıcının klasörlerine taşıyorum. application data'ya kadar.. kurtarabildiğim kadarını kurtarmayı amaçlıyorum. bilgisayarın patronun olması her şeyi daha komplike bir hale getiriyor.
(daha önceden de başka bir bilgisayarda buna tanık olmuştum, tamamen kendi kendine böyle bir şeyin olması gerçekten çok sıkıcı)
0
cellar
normal bir d-smart uydu alıcısı ile televizyon yayınlarını izliyoruz. şu sıralar yıllanmış televizyonumuzu değiştirip ince belli televizyon almak istiyoruz. telvizyona ps3, yüksek çözönürlüklü kamera veya blue ray destekli cizhaz bağlamıcaz, sadece uydu alıcı ve dandirikten DVD okuyucu bağlı olacak.
normal bir d-smart uydu alıcısı ile televizyon yayınlarını izliyoruz. şu sıralar yıllanmış televizyonumuzu değiştirip ince belli televizyon almak istiyoruz. telvizyona ps3, yüksek çözönürlüklü kamera veya blue ray destekli cizhaz bağlamıcaz, sadece uydu alıcı ve dandirikten DVD okuyucu bağlı olacak.
sorum şu ki normal bir uydu alcısından alınan görüntü kalitesi FullHD tv ile HDReady arasında gözle görülür bir şekilde fark oluşturur mu?
sorum şu ki normal bir uydu alcısından alınan görüntü kalitesi FullHD tv ile HDReady arasında gözle görülür bir şekilde fark oluşturur mu?
0
fark oluşmaz. hd reciever bağlamayacaksanız fullhd almanıza gerek yok. fakat benim gibi bi elektrnik eşyayı senelerce kullananlardansanız ileriyi düşünerek fullhd almazını öneririm.
0
normal uydu ve dvd ile daha iyi görüntü almak için iyi bir tv almak gerekir. en eski siyah digiturk kutusu ile gözlemlediğim üzere, tv'den tv'ye çok ama çok farklılıklar oluyor. sony, philips ve samsung gibi markalar da görüntü gayet iyiyken, daha ucuz tv'lerde görüntü ona göre oluyor.
0
burjuva
merhaba arkadaslar. adsl e abone olmak istiyorum fakat modemi kendim almayı düsünüyorum ttnet kablosuz modeminin degeri 125 tl daha ucuz fiyata esdeger bi modem biliyor musunuz acaba? tesekkürler
merhaba arkadaslar. adsl e abone olmak istiyorum fakat modemi kendim almayı düsünüyorum ttnet kablosuz modeminin degeri 125 tl daha ucuz fiyata esdeger bi modem biliyor musunuz acaba? tesekkürler
0
sanırım biraz da uygun fiyatlı bi modem istiyosun.4 ethernet baglantılı 54 mbps kablosuz baglanabilen Bross var.sadece Gold bayilerinde satılıyo fiyatı oldukca makul.ben kullanıyorum memnunum bi bak bence
0
submariner
oyuncularayönetmenereklamlarahikayeyefilmde çıkabilecek skandal bir sahneye
oyunculara
yönetmene
reklamlara
hikayeye
filmde çıkabilecek skandal bir sahneye
yönetmene
reklamlara
hikayeye
filmde çıkabilecek skandal bir sahneye
0
yönetmen ve oyuncu ilk dikkat çeken öge kanımca..
"aaa, falancanın filmi" diyerek ister istemez sevip bildiğimiz adama yöneliyoruz en başta.
valla açıkçası beni en çok etkileyen şeylerden biri filmin afiş(ler)i.. reklam kategorisine giriyor sanırım..
hikayeyi ve skandal sahneleri spoiler içerip keyif kaçırabilitesi nedeniyle pek umursamıyorum, okumuyorum yani özettir eleştiridir felan.. anca bi trailer izlerim..
"aaa, falancanın filmi" diyerek ister istemez sevip bildiğimiz adama yöneliyoruz en başta.
valla açıkçası beni en çok etkileyen şeylerden biri filmin afiş(ler)i.. reklam kategorisine giriyor sanırım..
hikayeyi ve skandal sahneleri spoiler içerip keyif kaçırabilitesi nedeniyle pek umursamıyorum, okumuyorum yani özettir eleştiridir felan.. anca bi trailer izlerim..
0
yönetmen
konu
fragman
o andaki ruh halime uygunluğu
imdb/beyazperde puanı
yorum(önce sözlük, sonra beyazperde)
konu
fragman
o andaki ruh halime uygunluğu
imdb/beyazperde puanı
yorum(önce sözlük, sonra beyazperde)
0
1-imdb puanı
2-yönetmen
*eğer imdb puanı yüksek ve yönetmen tanınmamışsa en başta bu filmi izlerim..
*eğer imdb puanı yüksek ve yönetmen tanınmışsa 1. kategoride film yoksa bunu izlerim.
*eğer imdb puanı düşük ve yönetmen tanınmamışsa filme bir trash film gözüyle bakarım ve mümkünse izlemeye çalışırım.
*eğer imdb puanı düşük ve yönetmen tanınmışsa bu film ömrüm boyunca izlemeyeceğim bir film olacaktır.
2-yönetmen
*eğer imdb puanı yüksek ve yönetmen tanınmamışsa en başta bu filmi izlerim..
*eğer imdb puanı yüksek ve yönetmen tanınmışsa 1. kategoride film yoksa bunu izlerim.
*eğer imdb puanı düşük ve yönetmen tanınmamışsa filme bir trash film gözüyle bakarım ve mümkünse izlemeye çalışırım.
*eğer imdb puanı düşük ve yönetmen tanınmışsa bu film ömrüm boyunca izlemeyeceğim bir film olacaktır.
0
imdb puanı
ekşi sözlükte başlığına girilen entry sayısı
bayağı iyi sonuç veriyor...
ekşi sözlükte başlığına girilen entry sayısı
bayağı iyi sonuç veriyor...
0
sırayla;
konu
hikaye
ülke (asla fransız filmi izlemem gıcığım var)
yönetmenlik okuyan arkadaşımın film hakkındaki görüşlerine
ne yönetmeni ne de oyuncusu umrumda olur. ha bi de oscarlı büyük bütçeli filmlere de gıcığım var. bağımsız sinema küçük bütçeli filmler tercihimdir.
konu
hikaye
ülke (asla fransız filmi izlemem gıcığım var)
yönetmenlik okuyan arkadaşımın film hakkındaki görüşlerine
ne yönetmeni ne de oyuncusu umrumda olur. ha bi de oscarlı büyük bütçeli filmlere de gıcığım var. bağımsız sinema küçük bütçeli filmler tercihimdir.
0
bence imdb puanı ve sözlük'te ne kadar bahsedilmiş olduğu filan yanıltıcı olur. sükse yapmış, çok dikkat çekmiş, skandal sahneleri olan filmlere tabi daha çok entry yazılacaktır ya da imdb'deki puanlama çok aleladedir bana göre. bunlar da bir fikir verebilir tabi ama ilk kriterler bu olmamalı bence.
benim ilk baktığım şey yönetmendir. hatta şöyle diyim filmleri yönetmen yönetmen izlerim genelde. ayrıca fragmanına veya filmle ilgili bir görüntüye bakmam izlemeden önce ve o filmle ilgili yazılmış şeyleri de okumam. hatta nerdeyse hiç fragman izlemedim desem yeridir. o anda izlemeyi düşünmüyorsam bile belki de ilerde izlerim diye düşünürekten. gerçi fragmanlar da tabi öyle spoiler verecek şekilde hazırlanmaz herhalde de ben yine de izlemem.
yönetmenden sonra bi adım daha söylemek gerekirse filmin hangi konuyla iligli olduğudur. hikayesidir yani bi yerde. bence sevilen bir konuyla ilgili bir film çok berbat olmadığı sürece zevkle izlenebilir.
bana göre tabi bunlar.
benim ilk baktığım şey yönetmendir. hatta şöyle diyim filmleri yönetmen yönetmen izlerim genelde. ayrıca fragmanına veya filmle ilgili bir görüntüye bakmam izlemeden önce ve o filmle ilgili yazılmış şeyleri de okumam. hatta nerdeyse hiç fragman izlemedim desem yeridir. o anda izlemeyi düşünmüyorsam bile belki de ilerde izlerim diye düşünürekten. gerçi fragmanlar da tabi öyle spoiler verecek şekilde hazırlanmaz herhalde de ben yine de izlemem.
yönetmenden sonra bi adım daha söylemek gerekirse filmin hangi konuyla iligli olduğudur. hikayesidir yani bi yerde. bence sevilen bir konuyla ilgili bir film çok berbat olmadığı sürece zevkle izlenebilir.
bana göre tabi bunlar.
0
ne yönetmeni ne de oyuncusu umrumda olur. ha bi de oscarlı büyük bütçeli filmlere de gıcığım var. bağımsız sinema küçük bütçeli filmler tercihimdir.
bağımsız sinema bazen iyi ama bazende çabuk bitse de gidelim kurtulalım diyorsunuz misal ben lucio fulci ve Paul Naschy filmlerine hayranlık duyarım
bağımsız sinema bazen iyi ama bazende çabuk bitse de gidelim kurtulalım diyorsunuz misal ben lucio fulci ve Paul Naschy filmlerine hayranlık duyarım
0
hepsi bir yana; izleyenin ruh hali. film ile bir tür paralellik olursa daha iyi içine giriliyor, farkedilmeyen şeyler farkedilebiliyor, veya daha çok keyif alınabiliyor vs vs.
0
filmin konusu, imdb puani ve eksi sozluk yorumlari onemli kriterler oluyor genelde, zaten tatmin edici bir seviyedeyse guzel bir film oluyor
oyuncu ve yonetmene bakarim ama su oynuyor ya da su yonetiyor diye izlemem, lakin kriterler degisebilir. ben su yonetmeni begendim butun filmlerini izlemek istiyorum dersin, boylece kriter yonetmen olur sadece..
bazen ne bilim fragmanini begenip izlersin, bazen de bir oyuncunun butun filmleri guzel diye, o oyuncunun oynadigi filmi geldiginde kesin gitmek istersin, tom hanks gibi mesela...
ama genel anlamda en onemli sey filmin butun olarak kendisidir, yani hikayesi, icerigidir..
oyuncu ve yonetmene bakarim ama su oynuyor ya da su yonetiyor diye izlemem, lakin kriterler degisebilir. ben su yonetmeni begendim butun filmlerini izlemek istiyorum dersin, boylece kriter yonetmen olur sadece..
bazen ne bilim fragmanini begenip izlersin, bazen de bir oyuncunun butun filmleri guzel diye, o oyuncunun oynadigi filmi geldiginde kesin gitmek istersin, tom hanks gibi mesela...
ama genel anlamda en onemli sey filmin butun olarak kendisidir, yani hikayesi, icerigidir..
0
plot - olay nedir bi öğrenelim. filmin türünü de anlamış olalım.
oyuncular - kimler boy göstermiş? sevdiğim ya da gıcık olduğum elemanlar var mı?
yapım tarihi - oyuncuları ve filmi zamanına göre değerlendirebilmek için.
ülkesi - amerika dışındaki ülkeler de güzel şeyler yapabiliyorlar.
imdb puanı - bazen alakasız olabiliyor ama yine de göz önüne alıyorum.
adı - adında dragon geçen filmlerden hiç hazzetmem.
afişi, fragmanı, hele hele yönetmeni hiç önemli değil. bi filmini çok beğendiğim bi yönetmenin, bir başka filminden nefret ettiğim oluyor.
oyuncular - kimler boy göstermiş? sevdiğim ya da gıcık olduğum elemanlar var mı?
yapım tarihi - oyuncuları ve filmi zamanına göre değerlendirebilmek için.
ülkesi - amerika dışındaki ülkeler de güzel şeyler yapabiliyorlar.
imdb puanı - bazen alakasız olabiliyor ama yine de göz önüne alıyorum.
adı - adında dragon geçen filmlerden hiç hazzetmem.
afişi, fragmanı, hele hele yönetmeni hiç önemli değil. bi filmini çok beğendiğim bi yönetmenin, bir başka filminden nefret ettiğim oluyor.
0
kesinlikle yönetmen. neden ? çünkü bir sanat dalı olarak sinemayı ele aldığımızda filimin yaratıcısı yönetmendir. bir yönetmen bir oyuncuyu filminde çok kötüde gösterebilir ya da olduğundan çok daha iyide.bunun sebeplerinide ayrıca tartışabiliriz. birde sanatın inceliği konuda değil onu işlemektedir. yani iyi bir yönetmen çok sıradan bir konuyu izlediğinizde aşık olduğunuz bi yapıta çevirebilen insandır.bu işi edebiyat olarak düşünürsek anlamamız çok daha açık olucaktır.bir romanı içindeki karakterlere bakarak mı alırsınız ? konusuna bakarak mı alırsınız ? yoksa yazarına bakarak mı?iyi bir konunun çok sıkıcı banel ve üslupsuz yazarlar elinde 30 sayfadan sonra okunmuyacak şekilde işlenebildiği aşikardır.izlediğiniz filmlerin yönetmenlerini aklınızda tutunuz sevdiğiniz bir filmin yönetmeninin diğer filmleride(eğer karakteristik bir sanat gerçekleştirebiliyorsa) sizi tatmin edicektir
0
emrag
soru başlıkta gizli.
soru başlıkta gizli.
0
bildiğim kadarıyla hafta sonları kapalı olurlar. ancak bazı durumlarda mesai saatleri dışında da çalışabiliyolar, genelde çekilişlerde görev alırlar. kooperatif çekilişleri, kura çekilişleri vs. vs.
0
normalde kapalı. tanıdık biri varsa halledebilirsin, tabi para da gece tarifesi olur herhalde.
0
eğer sadece hafta sonunda yapılabilecek bir işse, hafta içinden gidip noterliktekilerle konuşmanız gerekir ama yarın gidip de noterliğin açık olmasını umarsanız hayal kırıklığından başka bir şey yaşamazsınız.
0
çalışma saatlerini yazayım da başkasının işine yarayabilir: 08:30-12:00 13:00-18:00
0
ati99
diyelim ki youtube da video izliyoruz. aklımıza baska bir sey geldi, texboxa yazdık, search e bastık, ama o da ne! izledigimiz video kayboldu. oysa ki bu butondan gelen sonucları baska bi tabda acabilseydik boyle bir sorunla karsılasmayacaktık.tabi sadece youtube degil. herhangi bir butonun sonuclar
diyelim ki youtube da video izliyoruz. aklımıza baska bir sey geldi, texboxa yazdık, search e bastık, ama o da ne! izledigimiz video kayboldu. oysa ki bu butondan gelen sonucları baska bi tabda acabilseydik boyle bir sorunla karsılasmayacaktık.
tabi sadece youtube degil. herhangi bir butonun sonuclarını baska bir tabda dondurmek benim istedigim sey.
var mıdır bu isin bir yolu? firefox un bir ince ayarı, addon u, ıvırı zıvırı.
tabi sadece youtube degil. herhangi bir butonun sonuclarını baska bir tabda dondurmek benim istedigim sey.
var mıdır bu isin bir yolu? firefox un bir ince ayarı, addon u, ıvırı zıvırı.
0
sorunuzun tam cevabı değil ama youtube'un search engine'ini indirip (sağ üst köşedeki arama şeysi) video izlediğiniz sekmedeyken, aradığınız şeyi yazıp büyütece tekerlekle tıklayabilirsiniz.
javascript komutu veren tuşları farklı sekmede açmaya yarayan extensionlar vardı, ama hatırladığım kadarıyla başarısızlardı. örneğin bende SubmitToTab diye bir eklenti yüklüymüş ama bir işe yaradığını da görmedim şimdiye dek.
javascript komutu veren tuşları farklı sekmede açmaya yarayan extensionlar vardı, ama hatırladığım kadarıyla başarısızlardı. örneğin bende SubmitToTab diye bir eklenti yüklüymüş ama bir işe yaradığını da görmedim şimdiye dek.
0
hemen denedim bu SubmitToTab ı. dedigin gibi biraz basarısızmıs.
ornegin buradaki ara butonunda calısırken, sozlukteki ara butonunda calısmıyor. youtube da yeni tab acıyor ama arama sonucları getirmiyor. keyfi calısıyor gibi geldi bana.
ornegin buradaki ara butonunda calısırken, sozlukteki ara butonunda calısmıyor. youtube da yeni tab acıyor ama arama sonucları getirmiyor. keyfi calısıyor gibi geldi bana.
0
green green curly fries
Evveeet gençler anlaşılabileceği üzere bugün aynayla geçirdiğim bir kaç dakika sonrası tırsmış durumdayım. Saçım her ne kadar 2 numara kısalıkta da olsa özellikle üstlerde tepelerde böyle bi kuraklık, böyle seyrelmeler böyle yer yer seyreklikler görmeye başladım. çok hafif de olsa bu işi başından sı
Evveeet gençler anlaşılabileceği üzere bugün aynayla geçirdiğim bir kaç dakika sonrası tırsmış durumdayım. Saçım her ne kadar 2 numara kısalıkta da olsa özellikle üstlerde tepelerde böyle bi kuraklık, böyle seyrelmeler böyle yer yer seyreklikler görmeye başladım. çok hafif de olsa bu işi başından sıkı tutayim dersem:
bioder, bu çok iyi haber vs tarzı şeyler kullanan, deneyen memnun kalan kalmayan her türlü bilgi önemlidir.
Teşekkürler!
bioder, bu çok iyi haber vs tarzı şeyler kullanan, deneyen memnun kalan kalmayan her türlü bilgi önemlidir.
Teşekkürler!
0
bioder kullanma, mazallah da:P
eski erkek arkadaşım onun saç çıkartıcısından kullanıyordu, unuttum şimdi adını. pek bi yararı yoktu sanki, yani durduruyordu dökülmeyi ama, yeni saç çıkmıodu.
sarımsak iyi gelir diyorlar, bir de bu bitkisel yağlara falan bakabilirsin. kimyasaldan daha iyidir bence=/
eski erkek arkadaşım onun saç çıkartıcısından kullanıyordu, unuttum şimdi adını. pek bi yararı yoktu sanki, yani durduruyordu dökülmeyi ama, yeni saç çıkmıodu.
sarımsak iyi gelir diyorlar, bir de bu bitkisel yağlara falan bakabilirsin. kimyasaldan daha iyidir bence=/
0
propecia, ama sakat durumları olabiliyormus basligina bakarsaniz.
alostil kullaniyorum ben, cok hafif acilmalar var diye o da sadece, ise yariyor mu anlamadim hala. bi paket de dercos anexil mi ne var ama daha baslamadim ona.
alostil kullaniyorum ben, cok hafif acilmalar var diye o da sadece, ise yariyor mu anlamadim hala. bi paket de dercos anexil mi ne var ama daha baslamadim ona.
0
priorin tablet cok farkettiriyor. hem de cook kısa bir zamanda. sampuan olarak ta novolgin (böyle yazılıp yazılmadıgından emin degilim)
0
genetik tip saç dökülmesi ise kasmayın boşuna beş sene geciktirebilirsiniz en fazla. ben üniversitede 106 adet iğne yedim, affedersiniz kıçım kevgire döndü, hemşire ile arkadaş olduk. 23 yaşında dökülecek saçlarım 28 yaşında döküldü. baba amca dayı ayna gibiyse kulübe hoş geldiniz.alışmaya çalışın.
iyi tarafından bakın olaya, herkeste hepsi dökülmüyor. ecevit keli denen bir mevhum var mesela. mesela benim tepede üç tutam kaldı, o yüzden başımın arkasındaki kelliği yokmuş farzediyorum. bir moral oluyor ki sormayın. o da bir iki yıl içinde gider. yaş kırk oldu artık.
iyi tarafından bakın olaya, herkeste hepsi dökülmüyor. ecevit keli denen bir mevhum var mesela. mesela benim tepede üç tutam kaldı, o yüzden başımın arkasındaki kelliği yokmuş farzediyorum. bir moral oluyor ki sormayın. o da bir iki yıl içinde gider. yaş kırk oldu artık.
0
ebucan
yakın zamanda toplu asker uğurlamalar var mı? hani otogarda filan istiklal marşı söylenecek biçimde..hangi dönemlerde, ne kadar sıklıkla oluyor bunlar?ve ilginç asker uğurlama törenleri biliyor musunuz? "bizim mahallede şöyle garip ritüeller var" gibi?
yakın zamanda toplu asker uğurlamalar var mı? hani otogarda filan istiklal marşı söylenecek biçimde..
hangi dönemlerde, ne kadar sıklıkla oluyor bunlar?
ve ilginç asker uğurlama törenleri biliyor musunuz? "bizim mahallede şöyle garip ritüeller var" gibi?
hangi dönemlerde, ne kadar sıklıkla oluyor bunlar?
ve ilginç asker uğurlama törenleri biliyor musunuz? "bizim mahallede şöyle garip ritüeller var" gibi?
0
oha, harbiden toplanilip istiklal marsi mi okunuyor otogarda?
bambaskaymisiz yeminle.
sorunun cevabina gelirsek; benim bildigim ve gordugum -herkes gibi- ya arabalara dolunup mahalle arasinda kornayla beyin sikerek ya da hic bir sey yapmadan delikanli gibi es dostla vedalasilip kendi halince otobuse binilerek oluyor. dun arkadasim boyle yapti ornegin.
bambaskaymisiz yeminle.
sorunun cevabina gelirsek; benim bildigim ve gordugum -herkes gibi- ya arabalara dolunup mahalle arasinda kornayla beyin sikerek ya da hic bir sey yapmadan delikanli gibi es dostla vedalasilip kendi halince otobuse binilerek oluyor. dun arkadasim boyle yapti ornegin.
0
bi otobüs sallama işi vardır da ben merak ettim senin merakını, sosyolojik tez mi hazırlıosun ev ödevi mi nedir ki?
0
trakya kültüründe düğün yapılır askerlere kına yakılır. Askerler ellerinde bayrak ile tek tek gezerler evlerden tülbent harçlık vs toplarlar. Davulla zurnayla uğurlanırlar. Böledir yani te gene bizim tupraklarda :)
0
co2s2
şirketin belirli bir bölümüne alınan envanterin takibini yapabileceğimiz bir sistem arayışındayız.excel tablosu ile yapmayı düşündük ama bunun için hazır program (ücretsiz tabii ki) varsa kullanmayı tercih ederiz.konu hakkında önerisi olan var mı?
şirketin belirli bir bölümüne alınan envanterin takibini yapabileceğimiz bir sistem arayışındayız.
excel tablosu ile yapmayı düşündük ama bunun için hazır program (ücretsiz tabii ki) varsa kullanmayı tercih ederiz.
konu hakkında önerisi olan var mı?
excel tablosu ile yapmayı düşündük ama bunun için hazır program (ücretsiz tabii ki) varsa kullanmayı tercih ederiz.
konu hakkında önerisi olan var mı?
0
logo firması bu işi yapıyor mu bilmiyorum ama şirketler için program üreten bir firma olmalı. bi araştırın isterseniz. belki vardır
0
arche
Duyuruda çok sorulmuş ama en güncel bilgiye ulaşmak adına tekrar sormak istedim. Şu aralar bir Divx player almak istiyorum. DVD'ler için bölge kodu sorunu olmaması çok önemli. Bunun dışında codec eklenebilmesi ve altyazı boyutunun makul olması iyi olur. USB girişi gibi özellikler ise çok önemli deği
Duyuruda çok sorulmuş ama en güncel bilgiye ulaşmak adına tekrar sormak istedim. Şu aralar bir Divx player almak istiyorum. DVD'ler için bölge kodu sorunu olmaması çok önemli. Bunun dışında codec eklenebilmesi ve altyazı boyutunun makul olması iyi olur. USB girişi gibi özellikler ise çok önemli değil. Bu şartları sağlayan en uygun fiyatlı, önerebileceğiniz Divx playerlar hangileridir? Doğubank gibi merkezi yerlerde bulunabilmesi de pek hoş olur.
0
codec eklenebilmesi ile ne kasdettiginizi anlamadim. firmware guncellemesinden mi bahsediyorsunuz?
eger sadece dvd/divx player istiyorum diyorsaniz ucuz takilmanizi oneririm. orite, ogatech gibi markalarin urunleri fiyatlarina bakilmaksizin oldukca iyi performans gosteriyor. altyazi boyutlarinin ayarlanabilir olmasi, AC3 destegi ve daha bircok ozelligi cok uygun fiyatlara sunuyorlar. bu konuyla ilgili donanimhaber forumlarina bakmanizi oneririm.
yok daha komplike bir seyler olsun derseniz popcorn hour ve western digital'in yeni cikarttigi urune bir goz atmanizi oneririm.
eger sadece dvd/divx player istiyorum diyorsaniz ucuz takilmanizi oneririm. orite, ogatech gibi markalarin urunleri fiyatlarina bakilmaksizin oldukca iyi performans gosteriyor. altyazi boyutlarinin ayarlanabilir olmasi, AC3 destegi ve daha bircok ozelligi cok uygun fiyatlara sunuyorlar. bu konuyla ilgili donanimhaber forumlarina bakmanizi oneririm.
yok daha komplike bir seyler olsun derseniz popcorn hour ve western digital'in yeni cikarttigi urune bir goz atmanizi oneririm.
0
Evet Firmware güncellemesini kastetmiştim. Western Digital'in modeline baktım ama onlar hem fiyat olarak hem de özellik olarak gereksiz geldi bana şimdilik.
0
bu devirde dvd divx player alma artık. mkv oynatabilen bir şey olsun aldığın. western digital in mkv playerları var. geçen gün vatanda görmüştüm 300 civarıydı fiyatı. o tarz bir ürün seni daha uzun süre idare eder. hem de hd film izleme şansın olur.
0
Mintonun 60 liraya her codeci açan bir makinesi var; onu tavsiye ederim. Minton deyip geçme özelliklerini netten inceleyince şaşırabilirsin. MKV ve diğer codeclere gelince, evdeki TV gayet büyük birşey değilse bu codeclerden birşey ummamak gerekir. Ama yeterince büyük bir televizyonun varsa da MKV, TS gibi codecleri görebilen bir alet almak farz. Hatta filmleri indiriyorsan direk media center alarak medya masrafından kurtulabilirsin.
0
co2s2
eğer bastıracağımız mail html formatında gelmiş ise sayfa sayfa bastırmak mümkün olmuyor. ama sayfa sayfa bastırmak istiyoruz.
eğer bastıracağımız mail html formatında gelmiş ise sayfa sayfa bastırmak mümkün olmuyor. ama sayfa sayfa bastırmak istiyoruz.
0
word'un içine copy/paste yapsanız?
bana gelen talep mektuplarını ben o şekilde bastırıyorum eğer tek sayfası işime yarayacaksa.
bana gelen talep mektuplarını ben o şekilde bastırıyorum eğer tek sayfası işime yarayacaksa.
0
edit: uzun uzun araştırdım. kullanılması mümkün olan tek yöntem, diğer eylemler/other actions'dan tarayıcıda aç/view in browser'ı seçerek mail'i internet explorer'da açmak ve oradan bastırmak.
çok zaman alıyor öyle yapınca. elimizde basılması gereken bir dolu mail var. hatta böyle sayfa sayfa ayırmadan bir kalın klasör bastık bile.
çok zaman alıyor öyle yapınca. elimizde basılması gereken bir dolu mail var. hatta böyle sayfa sayfa ayırmadan bir kalın klasör bastık bile.
0
torque
Arkadaşlar bu modem markasını kullanan var mı ? piyasadaki en ucuz markalardan biri, performansı nasıldır acep?
Arkadaşlar bu modem markasını kullanan var mı ? piyasadaki en ucuz markalardan biri, performansı nasıldır acep?
0
kullanmadım bilmiyorum ama bu ucuz modem olayı bana çok mantıklı gelmiyor. şimdi bu meret öyle üç beş ayda bir değiştirilen bir şey değil. ben beş senedir aynı modemi kullanıyorum. yani çok uzun süre kullanacağınız bir şey için öyle çok astronomik olmayan fiyat farklarından kaçınmak çok mantıklı gelmiyor bana. biraz fazla verin sonra modem kaynaklı sorunlarla uğraşmayın yıllarca. uzun süre kullanılacak bir ürün için ufak fiyat farkları sebebiyle ortalamanın altı ürünleri almak çok mantıklı değil bence. soruya direkt cevap olmadı ama neyse artık.
0
yirtik foto
Hersey abimin bana 15 yaslarimda bir milyon dolarin olsa ne yaparsin sorusu ile basladi. bugun bile verecegim yanit pek farkli degil 10 kusur seneye gorece.aklima, bankaya yatirip faizini yemekten baska akillica bir sey gelmiyor, bir kismini iyi bir ev, araba ve iyi bir amerikan universitesinde dokt
Hersey abimin bana 15 yaslarimda bir milyon dolarin olsa ne yaparsin sorusu ile basladi. bugun bile verecegim yanit pek farkli degil 10 kusur seneye gorece.
aklima, bankaya yatirip faizini yemekten baska akillica bir sey gelmiyor, bir kismini iyi bir ev, araba ve iyi bir amerikan universitesinde doktora yapmak (evet hem para veriyorum ustune bi de kolelik yapiyorum) icin hrcamaktan baska baska.
bir milyon dolari bir ise yatirip buyutmek mi daha akillica acaba? ama o parayi buyutunce sorumluluklar artacak, parayi gunluk zevklere harcamak imkansiz olacak gibi.
belki de bir hayir kurumuna bagislamak en iyisi olurdu.
kissadan hisse; bir milyon dolari, ev araba is egitim den baska bir yerde kullanmayi akla getirememek hayallerin kucuklugunun bir gostergesi midir? kendi yazdigima kafam karisti.
aklima, bankaya yatirip faizini yemekten baska akillica bir sey gelmiyor, bir kismini iyi bir ev, araba ve iyi bir amerikan universitesinde doktora yapmak (evet hem para veriyorum ustune bi de kolelik yapiyorum) icin hrcamaktan baska baska.
bir milyon dolari bir ise yatirip buyutmek mi daha akillica acaba? ama o parayi buyutunce sorumluluklar artacak, parayi gunluk zevklere harcamak imkansiz olacak gibi.
belki de bir hayir kurumuna bagislamak en iyisi olurdu.
kissadan hisse; bir milyon dolari, ev araba is egitim den baska bir yerde kullanmayi akla getirememek hayallerin kucuklugunun bir gostergesi midir? kendi yazdigima kafam karisti.
0
klasik cevaplar dışında yapacak pek bir şey de yok aslında. önce hayat standartını yükseltir insan heralde, evdir arabadır falan, sonra geleceğini kurtaracak yatırımı yapar, bir iş kurar. iş kurmak denilince de benim aklıma bar açmaktan başka bir şey gelmiyor :P. ticari zekası olan katlar o parayı gerçi.
0
herkesin hayali kendine büyüktür ama şunu da unutmayalım ki bir milyon dolar aslında o kadar da büyük bir para değil.
neden değil?
önce ortalama üstü bir araba alsak 50.000$'a. ardından da 250.000$ gibi bir rakama ev alsak, elimizde kalır 700.000$.
bunu senelik %20'den faize versek, yıllık 140.000$ gibi bir rakam gelir. bu da aylık 20.000 ytl gibi bir paraya denk gelir. evet 20.000 ytl çok paradır aylık kazanmak için ama bu kadar parası olan bir insan 2 sene sonra arabasını değiştirmek ister, eşine çocuklarına araba almak ister, anne-babasına güzel bir ev almak ister. falan filan derken elinizde kuş gibi para kalır.
yani 1.000.000$ çok da efsane bir rakam değil.
he ama ne olur?
öyle bir para elinize geçtiğinde benimle irtibata geçerseniz paranın nasıl işletileceği konusunda çok faideli bilgiler verebilirim.
neden değil?
önce ortalama üstü bir araba alsak 50.000$'a. ardından da 250.000$ gibi bir rakama ev alsak, elimizde kalır 700.000$.
bunu senelik %20'den faize versek, yıllık 140.000$ gibi bir rakam gelir. bu da aylık 20.000 ytl gibi bir paraya denk gelir. evet 20.000 ytl çok paradır aylık kazanmak için ama bu kadar parası olan bir insan 2 sene sonra arabasını değiştirmek ister, eşine çocuklarına araba almak ister, anne-babasına güzel bir ev almak ister. falan filan derken elinizde kuş gibi para kalır.
yani 1.000.000$ çok da efsane bir rakam değil.
he ama ne olur?
öyle bir para elinize geçtiğinde benimle irtibata geçerseniz paranın nasıl işletileceği konusunda çok faideli bilgiler verebilirim.
0
türk kelekom
We will need a name and address to sort the contracts. Also a biography and a pic 120x120 for our website. acizim.bu arada takıldığım nokta sort the contracts noktası,yoksa sorun yok yani o kadar da değil.
We will need a name and address to sort the contracts. Also a biography and a pic 120x120 for our website.
acizim.
bu arada takıldığım nokta sort the contracts noktası,yoksa sorun yok yani o kadar da değil.
acizim.
bu arada takıldığım nokta sort the contracts noktası,yoksa sorun yok yani o kadar da değil.
0
isim ve adres lazimmis kontratlari "siniflandirabilmeleri" icin
ayirmak siniflandirmak falan gibi "sort"
yanilmiyorsam
ayirmak siniflandirmak falan gibi "sort"
yanilmiyorsam
0
"Sözleşmeleri tasnif edebilmek için bir isim ve bir adrese gereksinimimiz var. Ayrıca internet sitemiz için de 120x120 boyutlarında bir resim ve bir biyografi de gerekli."
0
sort the contracts değil o, sort the contacts o. ayrıca sort için halletmek ya da ayıklamak falan diyenlerin de ağzına biber sürerim.
sort'un anlamı sıralamaktır, ayıklamak olarak da geçer bazı yerlerde ancak gruplara ayırmak için ayıklamak gibisinden bir ayıklamadır.
contracts'ı contacts yaptığınızda olur o iş.
sort'un anlamı sıralamaktır, ayıklamak olarak da geçer bazı yerlerde ancak gruplara ayırmak için ayıklamak gibisinden bir ayıklamadır.
contracts'ı contacts yaptığınızda olur o iş.
0
3200
Bilgisayarı kurduğumdan beri ilk defa dvd taktım. Okumadı. Normal cdleri okuyup, dvd leri okumadığında, dvdleri de okuması için bişi kuruyorduk ama ne kuruyorduk onu bulamadım? Sürücüler'in içinde cd-rom lu dvdli bişi yok.Ne kursam da dvdleri de okuyabilir olsa?@trimpot: Tabii ki eminim, kaç yıldır
Bilgisayarı kurduğumdan beri ilk defa dvd taktım. Okumadı. Normal cdleri okuyup, dvd leri okumadığında, dvdleri de okuması için bişi kuruyorduk ama ne kuruyorduk onu bulamadım? Sürücüler'in içinde cd-rom lu dvdli bişi yok.
Ne kursam da dvdleri de okuyabilir olsa?
@trimpot: Tabii ki eminim, kaç yıldır kulandığım bilgisayar.
@ne niki be: cd-rom da dvd okutmaya çalışmıyorum, dvd-rom'da dvd oynatmaya çalışıyorum fakat sadece normal cd leri okuyor, dvd leri okumuyor. Onları da okuması için bişi yüklüyordum sanki ben.
@nihavent: Sürekli nod32 kullanıyorum ve sürekli güncel. Sadece dvd filmleri değil, data dvd lerini de okumuyor.
Ne kursam da dvdleri de okuyabilir olsa?
@trimpot: Tabii ki eminim, kaç yıldır kulandığım bilgisayar.
@ne niki be: cd-rom da dvd okutmaya çalışmıyorum, dvd-rom'da dvd oynatmaya çalışıyorum fakat sadece normal cd leri okuyor, dvd leri okumuyor. Onları da okuması için bişi yüklüyordum sanki ben.
@nihavent: Sürekli nod32 kullanıyorum ve sürekli güncel. Sadece dvd filmleri değil, data dvd lerini de okumuyor.
0
aynı hata bende de vardı. virüs girmiş. dvd'leri okumuyordu sadece cd'leri okuyordu. nod32'yi kur. "derinlemesine analiz yap" seçeneğini işaretle. ama ilk başta güncellemeyi unutma. o dvd okuma meselesine gelince. sanki sen dvd filmlerden mi bahsediyorsun tam anlamadım?
0
ilk kez böyle bir şey duydum. dvd filmler için powerdvd falan olabilir ama cd'leri okuyorsa dvd'leri okuması lazım.
0
arkadasimin hp pavillionunda da ayni problem oldu. cdlerde problem cikarmadi fakat bicbir dvdyi okumadi. Bu dvd okuma problemi olarak HP tarafindan not edildi ve dvdrom degistirilmek istendi (garanti bitmisti), tabi ki degistirtmedik, gittik cikma aldik taktik calisti mis gibi. bilginize. bilgisayari sadece actik ve kapattik takarken dolayisi ile diyebilirim ki tamamen fiziksel bir problemdi.
0
quinza
firmaların kendi internet sitelerindeki ik başvuru sayfalarına cv bırakmak gerçekten etkili birşey mi? zaten kişi almaya ihtiyaç duydukları pozisyonları kariyer.net gibi siteler üzerinden yayınlıyorlar. bunu yapmadan önce 'bize gelen cvlerden bu iş için uygun olan var mı acaba?' diye bakıyorlar mıdı
firmaların kendi internet sitelerindeki ik başvuru sayfalarına cv bırakmak gerçekten etkili birşey mi? zaten kişi almaya ihtiyaç duydukları pozisyonları kariyer.net gibi siteler üzerinden yayınlıyorlar. bunu yapmadan önce 'bize gelen cvlerden bu iş için uygun olan var mı acaba?' diye bakıyorlar mıdır?
0
Önceliği firmadan firmaya değişmekle birlikte genel başvuru CV lerinin de değerlendirildiğini düşünüyorum.
Bazı firmalar, işe alım politikası olarak kendilerini ilan olmadan tercih eden cv leri önceliklendirirken, bir çok firma ilan üzerine gelen CV leri önceliklendirir(çünkü ilanda belirtilen profilde CV olması, güncel CV olması uygun aday bulma ihtimalini arttırır, aynı zamanda iş yükünü azaltır). İlana gelen CV lerden uygun aday çıkmaz ise, genel başvurular da değerlendirilir.
Bu durumda benim cevabım er ya da geç "bakıyorlardır" şeklinde.
Bazı firmalar, işe alım politikası olarak kendilerini ilan olmadan tercih eden cv leri önceliklendirirken, bir çok firma ilan üzerine gelen CV leri önceliklendirir(çünkü ilanda belirtilen profilde CV olması, güncel CV olması uygun aday bulma ihtimalini arttırır, aynı zamanda iş yükünü azaltır). İlana gelen CV lerden uygun aday çıkmaz ise, genel başvurular da değerlendirilir.
Bu durumda benim cevabım er ya da geç "bakıyorlardır" şeklinde.
0
passion rules the game
lazer printer alayım diyorum ama tarayıcı falan da olsun içinde. siyah beyaz yeterli sanırım, renkli tonerleri çok pahalı oluyormuş. çok pahalı olmayan önerilerinizi bekliyorum.klavye seti içinse hem oyun oynarken hem yazı falan yazarken kolaylık sağlasın isterim. amma çok şey istiyorum.danke schön
lazer printer alayım diyorum ama tarayıcı falan da olsun içinde. siyah beyaz yeterli sanırım, renkli tonerleri çok pahalı oluyormuş. çok pahalı olmayan önerilerinizi bekliyorum.
klavye seti içinse hem oyun oynarken hem yazı falan yazarken kolaylık sağlasın isterim. amma çok şey istiyorum.
danke schön
klavye seti içinse hem oyun oynarken hem yazı falan yazarken kolaylık sağlasın isterim. amma çok şey istiyorum.
danke schön
0
xerox printer fax vs için
www.exa.com.tr
klavye içinse ex 110 logitech kablosuz tavsiyelerimdir.
www.exa.com.tr
www.exa.com.tr
klavye içinse ex 110 logitech kablosuz tavsiyelerimdir.
www.exa.com.tr
0
hp p1005 lazer printer alınır.
üzerine de canon 90 scanner alınır.
all-in-one setlerden uzak durulur.
klavye seti olarak da microsoft'un paran ne kadarına yetiyorsa o kadar pahalı bir seti alınır.
üzerine de canon 90 scanner alınır.
all-in-one setlerden uzak durulur.
klavye seti olarak da microsoft'un paran ne kadarına yetiyorsa o kadar pahalı bir seti alınır.
0
ben de scx-4200 kullanıyorum ve memnunum:) o zaman ne yazıyorsun, zaten yazılmış diyeceksin. memnun ama pişmanım. şimdiki aklım olsa yazıcyı aldığım dönemde taraycıyıya kağıtları kendiliğinden alan bir model vardı. böyle bombastik bir şey. ne diye 60 lira fazla vereceğim, ihtiyacım mı olacak dedim. elime bir sürü fotokopi kitap geçti. o aleti almış olsaydım, şimdi hepsini pdf'e çevirmiştim.
0
axijazz
bir müzisyen bu, hangi grubun elemanı hatırlamıyorum... bu arkadaş intihar mektubu bırakıp ortadan kayboluyor. ama intihar ettiğine dağir her hangi bir kanıt bulunamıyor hatta halen yaşadığına inanılıyor. evet kimdi bu gizemli arkadaş?edit: intihar notu yokmuş çok pis sallamışım :S
bir müzisyen bu, hangi grubun elemanı hatırlamıyorum... bu arkadaş intihar mektubu bırakıp ortadan kayboluyor. ama intihar ettiğine dağir her hangi bir kanıt bulunamıyor hatta halen yaşadığına inanılıyor. evet kimdi bu gizemli arkadaş?
edit: intihar notu yokmuş çok pis sallamışım :S
edit: intihar notu yokmuş çok pis sallamışım :S
0
Manic Street Preachers'tan Richey Edwards olabilir... ama intihar notunu hatırlayamadım...
edit: 1 şubat 1995'te ortadan kaybolmuş... bugüne kadar haber alınamamış kendisinden...
edit: 1 şubat 1995'te ortadan kaybolmuş... bugüne kadar haber alınamamış kendisinden...
0
kurt cobain vardı nirvana diye bir grupta.. aslında ölmemiş de ortadan kaybolmak için numara çevirmiş falan.
0
bir de elvis presley'nin de hala yaşadığına inananlar var.
yahu tamam adam ortadan kaybolmuş olsun ama adam yaşasa şimdi 74 yaşında olacaktı. yani arada bir yerde ölmüştür 77'de ölmemişse de.
yahu tamam adam ortadan kaybolmuş olsun ama adam yaşasa şimdi 74 yaşında olacaktı. yani arada bir yerde ölmüştür 77'de ölmemişse de.
0
Richey Edwards'tır o. intihar notu yok ama, başka bilemedim. en ünlü vaka onunki. o gerçek bir rocknrolla.
0
iki cevaba ek olarak ben de manic street gitaristini diyorum ve konuya son noktayi koyuyorum. bu olabiliri su olabiliri yok, direk richy.
ek olarak belirtelim ki kendisi gecen gunlerde resmi olarak olu ilan edildi. yani artik o bir kayip degil, olu..
under neon lonelinessss, moootosaykuuuul emptiness
ek olarak belirtelim ki kendisi gecen gunlerde resmi olarak olu ilan edildi. yani artik o bir kayip degil, olu..
under neon lonelinessss, moootosaykuuuul emptiness
0
