Giriş
(2)

zoofili insanlar

sorunvar
https://eksisozluk.com/tarsusta-kopege-tecavuz-eden-adam--5580259 Bunlar hasta olmuyor mu ? Nasıl bir mide var bunlarda ?
eksisozluk.com

Bunlar hasta olmuyor mu ? Nasıl bir mide var bunlarda ?
0
sorunvar
(27.02.18)
bu insanlar zoofili değil ki, omnifili. yani hayvanlara karşı özel bir ilgisi yok, insana tecavüz edemediği için köpeğe tecavüz ediyor, köpeğe edemese kavun alıp içini oyacak ona edecek. ya da canlı insana edemese ölü insana edecek. hastalık riski falan önemsiz kalıyor bu manyaklığın yanında. adamın deliği olan her şeye ilgisi var, nasıl bastırılmış, yaşanamamış bir cinsellik bu ben de bilmiyorum.
0
sir gawain
(27.02.18)
Benim de aklim almiyor. Bir insanin nasil midesi bulanmaz sunu yaparken ya.
0
baldur2
(27.02.18)
(8)

Konuşsam mı? Konuşmasam mı?

orixim
Öncelikle merhabalar. Durumumu kısaca anlatmaya çalışayım :İlk gördüğüm günden beri hoşlandığım birisi var(Tanıdıkça ona olan hislerim daha da arttı, hayatım boyunca aradığım kişi olabilir) Her neyse zamanla samimiyetimiz arttı. Bende artık harekete geçmem gerektiğini düşünüp, önce biri var mı diye
Öncelikle merhabalar. Durumumu kısaca anlatmaya çalışayım :

İlk gördüğüm günden beri hoşlandığım birisi var(Tanıdıkça ona olan hislerim daha da arttı, hayatım boyunca aradığım kişi olabilir) Her neyse zamanla samimiyetimiz arttı. Bende artık harekete geçmem gerektiğini düşünüp, önce biri var mı diye sordum bana 'varla yok arası bişey' dedi. Bu içime bi kurt düşürdü benim tabi ben de biraz daha sıkıştırdım.10 yıllık liseden beri gelen bi süregelen bi ilişkiymiş ama kopma aşamasındayız gibi bişeyler söyledi.ben biraz daha kurcaladım halen seviyo musun diye sordum bişeyler olmasa devam etmezdim dedi.

Ben aslında onun bana karşı hisleri olduğunu düşünüyordum(Sürekli yaptığı el şakaları,mesajlardaki samimi tutumu, beraber fazlaca vakit geçirmemiz bunun nedeni).Açıkçaso ben erkek arkadaşı olduğunu bile tahmin etmiyodum. Durum böyle işte ben tam açılmayı düşünürken bundan haberdar oldum . Ne yapacağımı bilemiyorum çünkü çok fena aşık oldum, onu düşünmekten deliricem . Tavsiyeniz nedir? Sonucu ne olursa olsun deyip açılayım mı? Yoksa yanlış yapmış mı olurum ?
0
orixim
(26.02.18)
şu an Friendzone denilen bataklık N'alet olasıca bir yerdesin.

Sakin kal, etrafına bir bak.

Gün ışığını gördüğün ilk yerde ufak adımlarla sakin sakin koşarak kaç.

ve arkana bakma.
0
KaraSakall
(26.02.18)
Hocam kötüde olsa bir ilişkisi var ve bunu saklamıyor senden.Bence konuşma sonuçta kendini o erkeğin yerine koy hoşuna gitmezdi diye düşünüyorum
0
lorensoth
(26.02.18)
halihazırda ilişkisi olan biriyle ne tür bir beklentiyle konuşur ki bir insan ? senin konuşman en az kızın ilişkisi varken seninle flört etmesi kadar çirkin bir şey olur. Ne olabilir yani, bekle biz ayrılacak gibiyiz ayrılınca seninle olurum demesini mi bekliyorsun ? ayrılsalar bile tam bunun üzerine geçiş dönemi ilişkisi olmak seni mutlu edecek mi ? bence baştan aşağıya anlamsız bir durum içindesin.
0
aquarium
(26.02.18)
bosver. gordugun gibi iliskisi var. ucuncu sayfa haberi olmaya gerek yok burasi turkiye kanka.
0
baldur2
(26.02.18)
acemi ve datnet +1

Arkana bile bakmadan uzaklaş, uzaklaş ki başka ufuklara yelken açabilesin.
0
skooma
(26.02.18)
+Öncelikle merhabalar. Durumumu kısaca anlatmaya çalışayım :
-merhaba,evet dinliyoruz.

+İlk gördüğüm günden beri hoşlandığım birisi var(Tanıdıkça ona olan hislerim daha da arttı, hayatım boyunca aradığım kişi olabilir) Her neyse zamanla samimiyetimiz arttı.
-çok güzel inşallah sonunda friendzone çıkmaz.

+Bende artık harekete geçmem gerektiğini düşünüp, önce biri var mı diye sordum bana 'varla yok arası bişey' dedi.
-kızı bırak hayatına devam et.

+ Bu içime bi kurt düşürdü benim tabi ben de biraz daha sıkıştırdım.
-niye ?

+10 yıllık liseden beri gelen bi süregelen bi ilişkiymiş ama kopma aşamasındayız gibi bişeyler söyledi.ben biraz daha kurcaladım halen seviyo musun diye sordum bişeyler olmasa devam etmezdim dedi.
-daha ne desin bırak ve yoluna devam et.

+Ben aslında onun bana karşı hisleri olduğunu düşünüyordum(Sürekli yaptığı el şakaları,mesajlardaki samimi tutumu, beraber fazlaca vakit geçirmemiz bunun nedeni)
-platoniğin umut veren davranışları başlığına alalım seni.

+Açıkçaso ben erkek arkadaşı olduğunu bile tahmin etmiyodum.
- :(

+Durum böyle işte ben tam açılmayı düşünürken bundan haberdar oldum . Ne yapacağımı bilemiyorum çünkü çok fena aşık oldum, onu düşünmekten deliricem .
- düşünmemen lazım.

+Tavsiyeniz nedir? Sonucu ne olursa olsun deyip açılayım mı? Yoksa yanlış yapmış mı olurum ?
- nazik bir şekilde yedek kulübesine yol alırsın. ama açıl unutman daha kolay olur.
0
biravekahve
(26.02.18)
bi ara ver mesajlaşmaya, bakalım hangşi sıklıkta geliyor? yedekte tutmayı sever kızlar. tepkisini ölç.
0
czn
(26.02.18)
Konuşma ama pusuya yat.
0
i m cool with that
(26.02.18)
(4)

okuldaki ihtiyacı olan insanlara iş buluyorum ama....

binder dandet
konusurken işe ihtiyaçlarının oldugunu söylüyorlar, fırsat cıkınca tanıdıktan eşten dosttan kontak kurulacak kisiyi veriyorum. AMA ARAMIYORLAR.kontak kurulacak kisiye de bildiriyorum bak şu şu arayacak diye, mahçup oluyorum aramadıklarında.insanların sorunu ne?
konusurken işe ihtiyaçlarının oldugunu söylüyorlar, fırsat cıkınca tanıdıktan eşten dosttan kontak kurulacak kisiyi veriyorum. AMA ARAMIYORLAR.

kontak kurulacak kisiye de bildiriyorum bak şu şu arayacak diye, mahçup oluyorum aramadıklarında.


insanların sorunu ne?
0
binder dandet
(22.02.18)
bir süre iş bulamadığımda aynı şeyi bende yapmıştım.

yeterli özgüvene sahip olmayınca red yiyecekmiş gibi düşünüp kendilerince 0 olan olasılığa daha çok yakınlaşıyorlar.

armut piş ağzıma düş durumunu bekliyorlar yani.
0
metket
(22.02.18)
Çalışmak istemiyorlar bakma öyle konuştuklarına.
Çalışmak isteyen kişi her fırsatı değerlendirir en kötü gider görüşür.
Bırakın karışmayın ne yaparlarsa yapsınlar.
0
mutekebbir
(22.02.18)
aramamalarının nedeni şu olabilir, diyelim aradılar ama işin kendilerine uygun olmadığını gördüler. arada siz olduğunuz için işi reddetmekte zorlanacaklarını düşünüyor olabilirler. yine arada siz olduğunuz için kendi şartlarını rahatlıkla öne süremeyeceklerini düşünüyor olabilirler. işi kabul edip ileride bir sorun yaşarlarsa sizinle olan ilişkileri bozulur diye korkuyor olabilirler. her şey olabilir yani.

edit: böyle kaygıları olan insanın aşırı derecede işe ihtiyacı olduğunu söylemek saçma olur tabii. 'beğendikleri bir işe' ihtiyaçları var aslında ama kimse böyle ifade etmiyor.
0
who cares wins
(22.02.18)
Ciddi degiller, laf olsun torba dolsun diye soruyorlar.
0
baldur2
(22.02.18)
(19)

Üstü kapalı olarak maaş soran esnaf

gölgede aynı
Geçen girdim bir lokanyaya yemek yiyorum. Lokantacı başladı yok piyasalar kötü falan. Sizin durum iyidir değil mi piyasaya göre dedi. hee deyip geçtim. Yahu bu nasıl kafa ya ? adam utanmasa maaşın ne kadar diyecek. Böyle durumlarda sakin olmakta zorlanıyorum. Sinirlenmekte haklı mıyım sizce ?
Geçen girdim bir lokanyaya yemek yiyorum. Lokantacı başladı yok piyasalar kötü falan. Sizin durum iyidir değil mi piyasaya göre dedi. hee deyip geçtim. Yahu bu nasıl kafa ya ? adam utanmasa maaşın ne kadar diyecek. Böyle durumlarda sakin olmakta zorlanıyorum. Sinirlenmekte haklı mıyım sizce ?
0
gölgede aynı
(22.02.18)
direk haksızsınız. adamın belli işleri bozuk, sizdee piyasa nasıl demiş. maaşınızı sormamış bir şey yapmamış. esas sorun bunu takmak ve buraya yazacak hala gelmek
0
habula
(22.02.18)
Sizin durum iyidir derken çalıştığınız piyasayı veya mesleği işaret etmiş gibi geldi bana, bana da haksızsınız gibi geldi.
0
atom karincanin torunu
(22.02.18)
bizde de kötü demeni bekliyor. teselli edecek kendini
0
sttc
(22.02.18)
Pek haklı görmedim seni
0
all girls dream
(22.02.18)
yahu lokantacı geyiği yapmış işte ne var.
0
binder dandet
(22.02.18)
stresli olmayın derim
0
biravekahve
(22.02.18)
Haklısınız. Keşke çekip vursaydınız orada. Bu ne pişkinlik? Bu ülkede kimse haddini bilmiyor, ona üzülüyorum. Bir de keşke lokantadan çıktıktan sonra arkanıza baksaydınız geliyor mu diye. Maaşınızın peşine düşmüş adamdan her şey beklenir.
0
m e b
(22.02.18)
Gelirinden memnun değilsen sinirlenmen anlaşılır ama herif boş muhabbet açmış işte. Senin sektördeki durumu sormuş, aylık gelirini değil.

Başka bir şeye sinirlenip, sinirini adama mı odakladın acaba?
0
lazor
(22.02.18)
i was made for you
(22.02.18)
Her boka bu kadar kafayi takiyorsunuz ya. Ben mi manyagim yoksa tersi mi diye dusunmeden duramiyorum.
0
bedbed
(22.02.18)
haksızsın. adam ayaküstü muhabbet ediyormuş işte. sonuçta önünde menü var; milyarder de olsan on kat kilitleyecek hali yok. pireyi deve yapıyorsun.
0
sen git ben geliyorum
(22.02.18)
Hayatta hic derdiniz yok galiba. Olsa boyle sacma seyleri dert edinmezdiniz.
0
tosunpasa
(22.02.18)
Aynen utanmasa maasini soracak, ne kadar da buyuk ayip.
0
baldur2
(22.02.18)
adam bir şey dememiş abartmışsın.
0
prodeq
(22.02.18)
Nasıl bir ülke olduk bilmiyorum. Adamın teki gelip size ülkenin yerle bir ekonomisinden dert yanarak, en azından sizin kendinizi kurtarmış olma ihtimalinizi merak etme cürretinde bulunup teselli arayışında olabiliyor resmen.
0
onemoremile
(22.02.18)
hah işte bunun kadın versiyonu da "ay selam verdi kesin s*kecek" diye dolanır ortalarda.

he amk adamın işi gücü yok tek merakı senin kaç para aldığın, eve girerken de bayıltacak seni, bankamatik kartıyla da tüm mayışını çekecek.
0
hosein
(22.02.18)
bende bu maaş olayına bu kadar takılanları anlamıyorum, ben yakın çevreme çat diye küsüratına kadar söylerim, daha mesafeli olduğum kişilere de aralık veririm. hiç tanımıyorsam aralık genişler.


devlet sırrı değil ki maaşa göre mi muamele yapılıyor insanlara
0
tolga asp
(22.02.18)
esnaf geyiği +1

birde esnaf lokantalarına özel bir durum vardır. ilk kez gittiğinizde muhteşem bir yemek ve hizmet sunarlar. yemekler bol kepçedir. çorbalar lezzetli. fiyat inanılmaz uygundur.
bu arada esnaf arkadaş sohbet eder sizinle. mesleğinizi, çalıştığınız yeri öğrenmeye çalışır. ödeme yaparken cüzdanınızı, ticket kullanıyorsanız ticket bakiyesini, fiş koçanını gözler. sizin gelirinize dair tahminlerde bulunur.

sonra ki ziyaretlerinizde porsiyon gramı azalır. ikramlar biter. fiyat ilginç bir şekilde her gün azar azar artar. bahşiş bırakır ya da çok yerseniz sorun yok ama az yerseniz, bahşiş yoksa bir daha yüzünüze bakmazlar.

öğle yemeklerinde yemek yediğim restoranları genelde 3-4 haftada bir değiştirirdim bu yüzden.
0
cliquot
(22.02.18)
bence sen hiç evden çıkma
0
dafuq
(22.02.18)
(15)

Uber kullanıyor musunuz?

old possum
Yasaklanmadan önce kullanıyordum çok da memnundum ama şimdi yakalanırsak cezası var diye tırsıyorum. Siz ne durumdasınız?
Yasaklanmadan önce kullanıyordum çok da memnundum ama şimdi yakalanırsak cezası var diye tırsıyorum.

Siz ne durumdasınız?
0
old possum
(21.02.18)
Kullanıyorum, cezasını Uber karşılıyor zaten bildiğim kadarıyla.
0
crown
(21.02.18)
kullanıyorum
0
interview with the vampire
(21.02.18)
Kullanmak nasip olmadı daha
0
lonelyman
(21.02.18)
ben de kullanıyorum. arkadaşımın başına geldi ceza olayı. uber hem cezayı karşıladı hem de promosyon verdi.
0
straight from the heart
(21.02.18)
Şu haberi okuduktan sonra, istanbul'a geldigimde kesin uber kullanirim: www.birgun.net
0
istististist
(21.02.18)
yeni kullanmaya başladım.
0
sir gawain
(21.02.18)
kullanıyorum çok memnunum cezayı uber karşılıyor.
0
buiret
(21.02.18)
uber ile gelen cezalar eve mi geliyor?
0
buiret
(21.02.18)
YOLO kullanin, ulke kazansin :)
0
bedbed
(21.02.18)
Bir kaç kez kullandım. Cezası olduğunu bilmiyordum.

Gördüğüm insanca ve kibar muameleden sonra kesinlikle tekrar kullanırım.
0
burfak
(21.02.18)
nasil tespit ediyorlar, ne cezasi :D
0
baldur2
(21.02.18)
Yolo da kullanabilirsiniz. ;)
0
chitosan
(21.02.18)
ceza uber'den ya, kullanıyorum
0
lcha
(21.02.18)
hiç kullanmadım, ihtiyacım olmadı. ihtiyacım olsa da kullanmam, uber bizde türk taksicileri gibi bir canavarın karşısındaki şövalye gibi görünüyor ancak gerek şirketinde yaşanan taciz skandalları gerekse şirket politikası olarak çirkef bir tutum sergilediğinden, bunlardan farklı onlarca itici hareketleri olduğundan bana antipatik gelen bir firma.
www.businessinsider.com

taksi de kullanmıyorum bu arada, birinden birini tercih etmiş durumda değilim; yoksa türk taksicisine daha da gıcığım.
0
Bruce
(21.02.18)
sürücüsü tarafından taciz edildiğimden beri kullanmıyorum.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(21.02.18)
(8)

Ben neden böyle olamıyorum?

işimdeyim gücümdeyim
Hayır gerçekten kıskanmıyorum, sadece imreniyorum.Şu, adamın kitaplığı:https://www.instagram.com/p/BcMWLOehAGuBelli ki hayatında gördüğü tüm kitapları okumuş adam. Bir de yazdığı çok detaylı, araştırmalar gerektiren yazılar ve yaptığı önemli işler var. Katıldığı seminerleri, toplantıları falan saymı
Hayır gerçekten kıskanmıyorum, sadece imreniyorum.

Şu, adamın kitaplığı:
www.instagram.com

Belli ki hayatında gördüğü tüm kitapları okumuş adam. Bir de yazdığı çok detaylı, araştırmalar gerektiren yazılar ve yaptığı önemli işler var. Katıldığı seminerleri, toplantıları falan saymıyorum.

M. Serdar Kuzuloğlu'ndan bahsediyorum.
Adamın sanki 24 değil, 240 saati var.

Bir de bana bak.
Bir tane kitap okuyacağım diye planlar programlar yapıyorum yine de beceremiyorum. Bu adamlar nasıl yapıyor? Ben de her şeyi öğrenmek, bilmek, kendimi geliştirmek isteyen bir insanım ama olmuyor. Nasıl olur? Olduramaz mıyım?
0
işimdeyim gücümdeyim
(21.02.18)
okumamistir hepsini rahat ol.
0
baldur2
(21.02.18)
sartlariniz ayni mi? simdiye kadar ayni miydi? bos sorular bunlar.

elinden geleni yap, yeter.
0
e haliyle
(21.02.18)
Hepsini okumamıştır +1, bir de onun da kendi alanı dışında bilgisi çok sınırlıdır emin ol, dert etme yani. Her şeyi öğrenemezsin, gerçekten ilgini çeken şeylere yönel, o zaman vakit ayırmak kolaylaşacaktır.
0
i was made for you
(21.02.18)
zaman kaybi olan herseyi mumkun oldugunca hayatttan cikartmak veya minimuma indirmek gerekiyor, ornegin televizyon, sosyal medya, arkadaslarla bos muhabbetler vs. Daha sonra hayatta verimliligi dusuren zamn kaybettirici seylerden kurtulmak gerekli, ornegin trafikte gecirilen zaman, is yerinde ekstra mesailer. bir digeri de kendine ayiracagin zamanda telefonu sessize almak gerekiyor, ne zaman birsey yapacam dersen telefona ya arama, ya mesaj gelir. Bir diger unsur da hayatindaki insanlarin senin planina saygi duymasi lazim, ornegin kitap okuyacam diye odaya girdin, cevrendeki insanlarin cat kapi odana girip birsey sormamasi, senden birsey istememesi gerekiyor.

Tum bunlari ozellikle turkiyede buyuk sehirlerde saglamak gercekten zor, hem ekonomik olarak rahat olmali insan hem de kendine bu yonde ortam hazirlamali. Tum bunlar olmuyorsa ornegin kitap okumak icin yakin bir kutuphaneye gidilebilir, boylece rahatsiz edici faktorler minimuma indirilebilir.

Emin ol sadece sen degil kimsenin zamani yok ki o da tum kitaplari okuyamadigindan yakiniyordur ve okuyamamistir. bir gun herkes icin 24 saat. Eldeki zamandan "mumkun oldugunca" verim almaya bak. artik bilgi akisi o kadar yuksek ki herseyi ogrenmek imkansiz, insan kendi sinirli uzmanlik alaninda bile her turlu bilgiye hakim olamiyor.
0
emrahday
(21.02.18)
bence sen kendini geliştirmek, bilmek, öğrenmek isteyen bir insan değilsin. özentisin işte. içinde okuma aşkı olsa istediğin her şeyi okursun. öyle uzaktan baktığın adamlara imrenirsin sadece. adam o kadar açıklama yaptı. sizin özendiğiniz hayatım o kadar da matrak değil gayet sıkıcı bir çok eğlenceden feragat ediyorum dedi.

sen bence instada kitap temalı sözleri likelamaya devam et.
0
tragedystreets
(21.02.18)
"Bir tane kitap okuyacağım diye planlar programlar yapıyorum yine de beceremiyorum."

çok anormal bir durum. hani kitaba başlıyorum uzun sürede bitiriyorum desen anlayacağım da, plan yapıp okuyamamak çok garip.

okumayı gerçekten istesen okursun. ben tıklım tıkış ikarus otobüslerde, ikarus motorunun muazzam gürültüsü altında sallana sallana kitap okurdum. sen de bir yerlerden başla. okuma alışkanlığın yoksa bile köşe yazısı, dergi, gazete falan oku bari.
her şeyi öğrenmek bilmek istiyorsan bir şeylerden feragat edeceksin. en başta internette geçirdiğin zaman geliyor.
0
tabudeviren
(22.02.18)
Outliers ı oku
0
nihilanth
(23.02.18)
O kutuphanenin ise yarar sayfalarla dolu oldugunu nereden biliyorsun? Sen elinden geleni yap. Zamanini ona gore yonet.
Ama yukaridaki arkadasa da karliyorum, kendini gelistirmek isteyen biri degilsin, kitap okumus olmaya ozenen birisin.
0
stavro
(23.02.18)
(7)

İşyerinde sürekli aynı işleri yapmak

nihilist at
Aşırı kurumsal bir şirkette stajyer avukatım. Habire aynı işleri yapıp duruyorum, az buçuk da olsa olduğuna inandığım hukuk bilgim köreliyor. Hep ezbere iş yapıyorum, her şeyin yapılmışı var onun üzerinden işler dönüyor. Bu konuda ne yapmam gerekir?
Aşırı kurumsal bir şirkette stajyer avukatım. Habire aynı işleri yapıp duruyorum, az buçuk da olsa olduğuna inandığım hukuk bilgim köreliyor. Hep ezbere iş yapıyorum, her şeyin yapılmışı var onun üzerinden işler dönüyor. Bu konuda ne yapmam gerekir?
0
nihilist at
(20.02.18)
is hayatina hosgeldin kanka.
0
baldur2
(20.02.18)
Abi hoşbulmadım ya. Böyle şey mi olur? Zombiye mi döneceğiz bölüm sonunda nereye çıkacak yolun sonu anlamadım ben
0
🌸nihilist at
(20.02.18)
Özel bir ofise geç, kurumsal şirkette stajyerler pek bir şey öğrenemiyor.
0
cabiday
(20.02.18)
ee madem bundan şikayetçisin kendin için bir şeyler yap, işinle alakalı yenilikleri kendine uygula..

stajyer olman avantaj belki de, sonrasında çalışacağın yerin performansına olumlu katkı sağlayacak bir yer olmasına dikkat edersin.
0
redeath
(20.02.18)
asteğmen olarak tek çizgi askere gittim 5 ay hastane telefonuna baktım 6 ayda faks çektim. tek yıldızlı amirken bile. sora memur oldum mesleğimle alakalı olmayan her şeyi yapıyorum. iş hayatı leş hayatı.
0
mikahakkinen
(20.02.18)
O zaman yeni arayislara girmek gerekiyor. Ya mevcut isinle beraber baska gelisim alani yaratacaksin, ya da alternatif is bulacaksin. Bu farkindalik olustuktan sonra insan kendini gelistirmek icin bir sey yapmadigi surece surekli sikayet eden, hicbir seyden memnun olmayan, etrafindaki insanlarin da enerjisini somuren bir seye donusuyor, en tehlikelisi o bence.
0
logic
(20.02.18)
ben de aynı bahsettiğin şartlar altında çalışırken işyeri değiştirdim. uzun uzun dertleşebiliriz. ben de stajyer avukatım.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(20.02.18)
(2)

ingilizce kelime

nick bulamadim
ingilizce şu kadar kelime bilmek gerekir deniyor ya bunda kelime grubundaki tüm kelimeler sayılıyor mu? mesela doubt kelimesini biliyoruz bu 1. doubtfully, doubtful bunları da +2 olarak biliyoruz diyebilir miyiz?bir de kelime çalışırken böyle kelime ailesi şeklinde çalışmak daha iyi olur değil mi?
ingilizce şu kadar kelime bilmek gerekir deniyor ya bunda kelime grubundaki tüm kelimeler sayılıyor mu? mesela doubt kelimesini biliyoruz bu 1. doubtfully, doubtful bunları da +2 olarak biliyoruz diyebilir miyiz?

bir de kelime çalışırken böyle kelime ailesi şeklinde çalışmak daha iyi olur değil mi?
0
nick bulamadim
(20.02.18)
dersin tabii ki. avoid i bilip unavoidable i bilmeyen binlerce kisi vardir.
0
baldur2
(20.02.18)
Ben şöyle yapıyorum. Diyelim ditch kelimesini öğrendin. O kelime ile ilişkili diğer kelimeleri de öğrenebilirsin. Trench ve moat gibi. Bence o kelimeleri de sayabilirsin çünkü doubt kelimesinden yola çıkarak o kelimeleri elde etmeye çalıştığında yanlış ek ekleme riskin var. Örneğin froth köpük demek, frothy köpüklü demek. Sonuna -y eklenmiş. Doubt şüphe demek, bu kişi yanlış bir çıkarımla doubty diye bir kelime uydurabilir şüpheli demek için. Ama doğrusu doubtful şeklinde olur. Eklerin tamamına hakimsen onu bilemem.
0
dissendium
(20.02.18)
(3)

Sözlük'te Engellenme

rakunzelll
Selamlar.Sözlükte engellediğiniz kişi mesaj atmaya çalıştığında kendisinde "bu yazara mesaj atılamıyor" gibi bir uyarı yazısı çıkıyor mu? Ya da bir uyarı çıkıyorsa ne yazıyor?
Selamlar.

Sözlükte engellediğiniz kişi mesaj atmaya çalıştığında kendisinde "bu yazara mesaj atılamıyor" gibi bir uyarı yazısı çıkıyor mu? Ya da bir uyarı çıkıyorsa ne yazıyor?
0
rakunzelll
(20.02.18)
hiçbir şey çıkmıyor. mesajı atıyor sana ulaşmıyor.
0
washe
(20.02.18)
Bi tane sözlük varken birbirinden zıt cevapların çıkması çok enteresan.

ekleme: bunu yazdığımda üstte bir cevap daha vardı "uyarı çıktığı" şeklinde, ama kaçmış.
0
🌸rakunzelll
(20.02.18)
Agzi olan konusuyor cunku. Mesaji gonderiyorsun ama karsi tarafa ulasmiyo. Karsi taraf gormuyor senin Ona mesaj attigini.
0
baldur2
(20.02.18)
(13)

İngilizce (grammar hatam var mı?)

apolitikherif
Şurada bir hata görüyor musunuz?I like to feel the process of changing as a way to create myself better. There are so many changes I’ve gone through, which has brought many great things in my life. I have enough wish, will and power to add to my life new elements, at the same time remove all the b
Şurada bir hata görüyor musunuz?


I like to feel the process of changing as a way to create myself better. There are so many changes I’ve gone through, which has brought many great things in my life. I have enough wish, will and power to add to my life new elements, at the same time remove all the bariers that prevent mine development. Then one day realize that old lifestyle has been replaced by a new one.
0
apolitikherif
(20.02.18)
"... to add new elements to my life, remove all the bariyer that prevent selfie development at the same time..."

Böyle daha iyi gibi. Ama işin uzmanı değilim. Nacizane.
0
femme vitale strikes back
(20.02.18)
Barier*
Seif*
0
femme vitale strikes back
(20.02.18)
which have brought.
prevent me from development
one day'den sonra i dememissin. I realised de.
0
baldur2
(20.02.18)
prevent mine development derken, mayın gelişimini engellemek mi demek istedin?
to add new elements to my life olmalı bence bu kısım.
0
diffarentiationation
(20.02.18)
naçizane çevirim komple şu şekilde,

I like feeling the process of changing as a way to create a better myself. There are so many changes I've been through, which have brought many great things to my life. I have enough wish, will and power to add new elements to my life and at the same time remove all the barriers that prevent my development. Then, one day, to realize that the old lifestyle has been replaced with a new one.

***

yalnız "i have enough wish" kısmı tam olmamış gibi. o kısmı komple "i have enough will power" olarak düzeltebilirsin sanırım. illa kelime ekleyeceksen dedication falan olabilir.

ek olarak "and at the same time remove all the barriers" kısmının "while removing all the barries" olarak değişmesi de daha şık durur ama çok karıştırmak istemedim, hani eğer ödevse falan çok uçmayalım.
0
der meister
(20.02.18)
der meister +1, bir tek ilk cümledeki better myself işi bozuyor, to make myself better yap onu.
0
i was made for you
(20.02.18)
anlama sadik kalarak, birtakim degisiklikliklerle beraber onerim soyledir:

I like the feeling of change, for it is one way to realize myself better. I have gone through many changes so far, which has brought many great things into my life. I have always had will and power enough to transform my life for the better and to eliminate anything that prevents my self-development. And, one day, I have just found out that old lifestyle has already been replaced with a new one!
0
elan vital
(20.02.18)
@Der meister +1
Sadece:

"...There have been so many changes that I've..."


Bir de "wish" kısmı biraz şeyyy. Onda da @der meister +1
0
nawar
(20.02.18)
I like to feel the process of change* daha doğru gibi. changing diyince arkasından changing what? diye sorasım geliyor. change isim olarak da -ing gelmeden kullanılabiliyor.

edit: ya da anlatmak istediğiniz şey farklı ise bir anlam karmaşası var gibi.
0
kozmosta bir nokta
(20.02.18)
there had been so many changes I've gone through daha doğru diye düşünüyorum.
sonra which have diye devam etmeli çünkü birden fazla değişiklik.
...power to add new elements to my life daha doğru olur.
in the meantime to remove all the barriers that prevent my development diyebilrisin hatta might prevent desen daha güzel olur gibi.

son cümleni anlamadım.
0
bohr atom modeli
(20.02.18)
"I'd like to think that changing, as a process, is to create a better self. There are many changes I've gone through that have brought great things into my life. I have enough willpower, wishes, and strength to add new elements to my life while, simultaneously, removing every barrier that prevents me from developing myself. One day, I'll realize that my old lifestyle has been replaced by a new one."
0
sen git ben geliyorum
(20.02.18)
- ..process of CHANGE..

- ..which HAVE brought..

- ..that prevent MY development..

- son cümle alakasız, öznesi yok.

gramer olarak böyle. alınma ama genel olarak metin biraz anlamsız olmuş.
0
eindaclub
(20.02.18)
şimdi bir daha bakınca belki feel değil de "I like experiencing the process of change..." dersen sanki daha iyi olur. feel duygusal kalıyor. experience ise deneyim ve sana bir şeyler katması ifadesini güçlendiriyor diye düşünüyorum.
0
kozmosta bir nokta
(20.02.18)
(1)

Citizen'ın Türkiye'de Distribütörü Yok mu?

halitkin
İnternetten bakayım dedim doğru dürüst model yok hiçbir yerde. Halbuki yurt dışında çok güzel modelleri var. Koskoca Citizen'ın distribütörü yok mu memlekette? İlla yurt dışından mı alacağız?
İnternetten bakayım dedim doğru dürüst model yok hiçbir yerde. Halbuki yurt dışında çok güzel modelleri var. Koskoca Citizen'ın distribütörü yok mu memlekette? İlla yurt dışından mı alacağız?
0
halitkin
(19.02.18)
Ben de arastirdim zamaninda ama bulamadim.
0
baldur2
(20.02.18)
(6)

müzik kalitesi

docrivers
akg k451 ve sony zx770bn kullanıyorum , iphone 6s ile müzik dinlemek böyle cihazlara hakaret, kulaklık ampfilikatörü alıp tedaş yetkilisi gibi mi gezsem yoksa http://www.hepsisony.com/sony-nwz-a15-walkman bunu mu alsam kararsızım, 3000 şarkılık spotify arşivimi çöpe atmaya razıyım,sevdiğim albümleri
akg k451 ve sony zx770bn kullanıyorum , iphone 6s ile müzik dinlemek böyle cihazlara hakaret, kulaklık ampfilikatörü alıp tedaş yetkilisi gibi mi gezsem yoksa www.hepsisony.com bunu mu alsam kararsızım, 3000 şarkılık spotify arşivimi çöpe atmaya razıyım,sevdiğim albümleri flac indirip elimdeki kulaklıklardan maksimum verim almak istiyorum sadece, ne önerirsiniz ?
0
docrivers
(19.02.18)
söylediğiniz kulaklıklar özelliklerine bakıldığında güç isteyen aletler değil. bu modelleri, 6s öyle ahım şahım güçlü bir telefon olmasa da, 6s ile birlikte kullanmak hakaret hiç değil. flac albümleri de zaten 6s veya bu giriş seviyesi dap'larla ve bu tür kulaklıklarla spotifydaki 320 kbps extreme qualityden ayırt edebileceğinizi sanmam. Bunun yanında 6s'e bir portable amp bağlarsanız kulaklıkları bir tık daha iyi besleyebilme imkanınız olsa da çift kör testte yine kaliteli sıkıştırılmış bir mp3 ile flac arasındaki farkın ayırdına varamazsınız. Halihazırda bir sony nwz-a15 kullanıcısı olarak ileriye yönelik upgrade planlarınız yoksa dap olayına hiç girmeyin derim. benim kullandığım sistem ise şu şekilde;

sony nwz-a15>audiominor bakır sony lod kablo>jds labs c5>etymotic er-4s
0
leontocephaline
(19.02.18)
@no surprises, kesinlikle katılıyorum. müzik dinlemeyi sevdiğim bir sistemi, sırf almak için yüzlerce binlerce dolar bayılıp yeni bir sistemle değiştirmek saçma geliyor. sonuç olarak ben sistemi değil onunla müzik dinlemeyi seviyorum kaldı ki bir süre sonra iş müzik dinlemekten çıkıp yeni alet deneme yarışına giriyor diğer türlü.
0
leontocephaline
(19.02.18)
flac ile mp3 arasındaki farkı rahatsız edici derecede fark edebiliyorum özel bir müzik kulağım var , alt tarafı öneri istedik yine şov yaptınız şaşırtmıyorsunuz, neyse iyi kötü aradığım soruyu cevap aldım sayılır.
0
🌸docrivers
(20.02.18)
@mermize

ilk paragrafının son cümlesini istiyordum işte , flac ile mp3 arasındaki fark ile wav ile mp3 arasındaki fark benim için aynı bunu farkedebiliyorum bu yüzden dap almak mantıklı gibi, diğer arkadaşlar şov peşinde koşmuş senin yorumun daha bilgilendirici oldu teşekkürler
0
🌸docrivers
(20.02.18)
amfiye de yeni bir müzik çalara da gerek yok, çöpe attığın 3000 parçalık arşive de yazık dedik şov yapıyor olduk. amacım sunduğunuz iki seçenekte de sandığınız kadar halihazırdaki durumunuzdan bir fark göremeyeceğinizi anlatmaktı. cevap vermeye gelmişiz hakaret yemişiz. alın efendim alın, en iyisini alın; paranızda, kullanacağınız aletlerde gözüm yok. ben gerçekleri; deneyimlerim, gözlemlerim sonucunda anlatmaya gelmiştim.
0
leontocephaline
(20.02.18)
adamlar gayet yardimci olmus, ne sovu?
0
baldur2
(20.02.18)
(6)

earth ne zaman toprak anlamında kullanılır?

tabudeviren
earth'ün bir anlamı da toprak. ama toprak için daha çok "soil" kullanılıyor.hangi durumda earth=toprak oluyor?
earth'ün bir anlamı da toprak. ama toprak için daha çok "soil" kullanılıyor.
hangi durumda earth=toprak oluyor?
0
tabudeviren
(19.02.18)
Earth genel, soil daha çok bitki yetişen toprak gibi geliyor bana.

hinative.com
wikidiff.com
0
kobuzchu kiz
(19.02.18)
The ploughed earth looked rich and dark and fertile.

More examples

Their hoofs threw up clods of earth as they galloped across the field.
There was a large mound of earth in the middle of the field.
A large worm wriggled in the freshly dug earth.In the spring you almost feel you can smell the earth.
I like to get my hands in the earth when I'm gardening.

Kaynak: dictionary.cambridge.org
0
senolll
(19.02.18)
elektrik'te topraklama, topraklama direnci, topraklama ölçümü gibi kavramlarda "earth" kullanılıyor misal. soil ise daha çok toprak kesiti anlamında kullanılmakta.
0
hosein
(19.02.18)
earth biraz world'un cografi terim karsiligi gibi. planet earth mesela. soilden ziyade world ile daha cok es anlama geliyor. soil bildigimiz toprak, tarim topragi vs..
0
baldur2
(19.02.18)
earth moving : hafriyat
0
n62
(19.02.18)
Güzel soru. Soil daha çok bitki yetistirilen toprak gibi.
0
chavezding
(19.02.18)
(2)

say tell told ne demek nasıl durumlarda kullanılıyorlar

mete kudur
sb
sb
0
mete kudur
(19.02.18)
say; söylemek. kısa ifadeler için kullanılır.
hiç konuşmayan birine "say something" (tr: Birşey söyle) denir.
birisine selam gönderirken;"say hello to your mother" (tr: anana selam söyle)

tell; anlatmak. birşeyler açıklamak için, hikaye anlatmak için, detay vermk için vs. kullanılır.
bana bir hikaye anlat derken; "tell me a story"
hikaye yarım bırakıldıysa "tell me more"

told ise tell in ikinci hali, geçmişte anlatılmış şeyler için.
0
theli
(19.02.18)
say demek
tell soylemek.
0
baldur2
(19.02.18)
(21)

Hic karabasan gordunuz mu?

aychovsky
Uyku felci diyelim ya da. Cok kabus gormusumdur ama hic karabasan yasamadim. Genelde kabustan ziplayarak, sicrayarak ya da Hollywood filmlerindeki kadar dimdik olmasa da dogrularak uyaniyorum. Hic yasadiniz mi? Nasil bir his? Illa kabustan sonra mi oluyor, yoksa sabah alarm calinca da olabilen bir s
Uyku felci diyelim ya da. Cok kabus gormusumdur ama hic karabasan yasamadim. Genelde kabustan ziplayarak, sicrayarak ya da Hollywood filmlerindeki kadar dimdik olmasa da dogrularak uyaniyorum.

Hic yasadiniz mi? Nasil bir his? Illa kabustan sonra mi oluyor, yoksa sabah alarm calinca da olabilen bir sey mi? Bir de genel olarak kabustan nasil kalkiyorsunuz? Merak ederek cok mu sacmaliyorum?
0
aychovsky
(19.02.18)
bi kere olmuştu, ateşli hastalık geçiriyordum, uykudan uyandım yaklaşık 1 saat kalkamadım, çok çişim gelmişti, kalkamadım, sağa sola bile dönemedim, ses bile çıkaramadım. sonra nasıl hareket ettim bilmiyorum muhtemelen hastalıktandır.

bi kaç kere yüksekten düşerken uyandım, hemen sağa sola bakındım. evet fırlayarak uyandım.

onun dışında fırlamak evet çok doğal bir refleks ama ben uyanıp sağıma soluma bakıyorum dilikmekten çok.
0
Photographer
(19.02.18)
çocukken birkaç defa oldu. gözlerim dışında hiçbir yerimi oynatamıyordum. birkaç defadan sonra kendi kendime "kapat gözünü yat, nolcak" dedim. bu şekilde iki-üç defa daha olmuştur. başka da olmadı.
0
lesmiserables
(19.02.18)
bir kaç kere yaşadım. ilk başta anlamadım ne olduğunu. sadece nefes sesimi duyuyordum bi de gözlerim hareket ediyordu. baktım kollarım falan hareket etmiyor. ilkinde hafif aptallaştım da daha sonra olunca "aha gene oluyo" falan dediğimi hatırlıyorum.
0
ravenclaw
(19.02.18)
Ben bi cok defa gordum. Bagirmaya calisip bagiramamistim. Bunlar hafifti.
En kotusu surekli dusuyormusum gibiydi.
0
durgunfoton
(19.02.18)
Çok. Algı açık oluyor yani uyanık gibi oluyorsun ama ne hareket edebiliyorsun ne sesin çıkıyor. Kulakların uğulduyor, kalp atışını güm güm beyninde hissediyorsun. Bir aralar istisnasız her gece yaşardım bunu. Bana tam uykuya yeni dalmışken olurdu, derin uyku sırasında hiç olmadı sanırım.
0
i m cool with that
(19.02.18)
Bana da iki üç defa oldu. Sanki üstümde biri oturuyor gibi bir ağırlık hissediyorum, kendi nefes sesimi duyuyorum ama sanki dışarıdanmış, kulağımın dibinde biri hırr hırr diye nefes alıyormuş gibi bir his oluyor. Yarı açık, yarı kapalı bilinç. Yani, "şu anda karabasan görüyorum herhalde, hmm korkutucuymuş" falan diye düşünebiliyorsunuz. Ben olduğu her seferde kendime "bu bilimsel açıklaması olan bir şey, doğaüstü bir şey değil, uyanabilirim" falan deyip kalkmıştım.
0
sopiro
(19.02.18)
www.eksiduyuru.com

eksisozluk.com

B.k gibi bişey ozetle. Bu ikisinden sonra yaşamadım hiç.

Kabuslar da tüm modumu düşürüyor benim, büyük iç sıkıntısı ile uyanıyorum.
0
elorelia
(19.02.18)
bana da olmadı hiç.
0
Bruce
(19.02.18)
Bana cok oluyor. Birkac gece ustuste ya da ayni gece birkac kez olabiliyor. Ilkini hatırlıyorum lisede yurtta olmuştu ve inanilmaz korkmustum. Sonralari dua falan okuyarak defetmeye basladim, artik sallamiyorum bile. Biraz kasiyorum kendimi uyanmak icin o kadar. Alisiyor insan.
0
japon askeri
(19.02.18)
Sadece gece olan birsey degil gunduz uyurken de oluyor. Ha bi de aklima geldi simdi. Akserde garaj nobetinde kamyonun kasasinda kisin tekirdagin gece ayazinda uyurken basmisti. Bi uyandım bacaklarim yok. Soğuktan uyusmus .Ayaga kalkayjm derken yere kapaklanmistim. Kim s.ker karabasani oyle bi durumda.
0
japon askeri
(19.02.18)
yasadigim karabasan mi bilmem ama uyku ile uyaniklik arasi bi durumdayken kalkmaya calisip da kalkamamam ancak cok fena zorlamamla surunerek yatagin kenarina gelip ayaklarimi yere atabilmem gibi bi sey yasamistim vaktinde.
0
arkadakiadam
(19.02.18)
birkaç ayda bir yaşıyorum. sanırım normalden daha sık bir oran bu.
gözünüzün açık olduğunu ve hareket edemediğinizi sanıyorsunuz. daha doğrusu ben hala, o esnada gerçekten gözlerim ve bilincim açık mı, yoksa rüyada mıyım ayırt edebilmiş değilim. sanki vücudum yatağa kayışlarla bağlanmış gibi hissediyorum. bana hep geceleri oldu, sabah olmadı.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(19.02.18)
üniversitede 2-3 sene devamlı oluyordu. sonra kendiliğinden geçti. artık nadiren oluyor. olduğunda panik yapmayıp tekrar uyumaya çalışıyorum. başka türlü geçmiyor.
0
sir gawain
(19.02.18)
kabustan sicrayarak uyanmak diye bir sey hic yasamadim. film karesi gibi geliyor bana o. ergen kizlarin yuzustu kendilerini yataga atip aglamalari gibi. normal uyaniyorum fazlaca kalp atisiyla.

karabasan korkunclu. birkac defa oldu. birinde ustumde bir sey oturuyor, birinde ensemden nefes sesini duyuyorum, birkacinda sadece hareket edememe hali. bir kere de sehirlerarasi otobuste olmustu. kucagimdaki cantaya kafami koyup dalmistim. uyandim ama duzelemedim bir sure. degisikti.
0
jimicik
(19.02.18)
Bana da yıllar önce çok olurdu. Hatta hiç unutmam, ilk olduğunda ölüyorum sanmıştım. Zira hareket edemiyorsun, bağırmak istiyorsun bağıramıyorsun. Bittikten hemen sonra koşa koşa yüzümü yıkamıştım. Belirli zaman sonra alışıyorsun.
0
altin gol atan stoper
(19.02.18)
Arada oluyor. Şimdiye kadar 10u geçmiştir birkaç aydır olmamakla beraber. İlk olduğu zamanlarda çok panikliyordum. Son seferlerde iyice alıştım galiba, sakin kalmak için kendimi telkin edip geçmesini bekliyorum. Panik olmadan kolumu oynatmaya çalışıyorum.
0
curukturpkokusu
(19.02.18)
bir kere oldu.. yatağımla duvar arası açılıyor ve ben o araya doğru kayıyorum. kıpırdayıp, kendimi yatağımın üstüne atmak istiyorum ama olmuyor. iyice gömülüyorum ve bağırıyorum ama sesim çıkmıyor, duymuyorum sesimi. sonra birden uyandım ve o anda ev arkadaşımı kendi odasında çıyan soktu. evimiz 4. kattaydı ve bırak çıyanı, ufak bir böcek dahi görmemiştik evde o güne kadar. hala hatırladıkça içim titrer.
0
silah taciri
(19.02.18)
yılda bir iki defa oluyor. sırt üstü yatmak ile bağlantılı. genelde görülen beynin o an oda içinde fark ettiği fakat bilinç ile algılayamadığı için o objelerden türettiği fantazi oluyor. bir defasında sandalyede asılı olan montu yaşlı bi adam olarak görmüştüm mesela.
0
orpheus
(19.02.18)
Hep duyardım hiç başıma gelmemişti iki sene öncesine kadar. Bir rüya gördüm, tanıdığım bir kızın, gerçekte olmayan apartman bahçesinde bekliyorum. Apartmandan iki kadın ve kapıcı çıkıyor, kapıcı kadınlara bahçeyi de gezdiriyor. Ben saklanıyorum, bakıyorum ki geliyorlar, kenara uzanıp, sırtım yola dönük, uyuma numarası yapıyorum. Kadınlar “aa burada biri uyuyor” diyor. Orada uyanıyorum ama olay orda başlıyor aslında;

Uyanıyorum, yatakta olduğumu, hangi tarafa doğru yattığımı bile biliyorum. Yüzüstüne yakın bir pozisyondayım. Sırtımdan bir şey beni Yatağa doğru bastırıyor. Bu sırada rüyamdaki Kadınların mırıldanmalarını da hala duyuyorum ama kelimeler seçilmiyor. Felak-Nas okumaya çalışıyorum ama dilim oynamıyor, bırak ses çıkarmayı. Aşırı panik halinde değilim ama korkmuş durumdayım tabii. “Yapacak bişey yok, öyle içinden içinden oku” diyorum kendime. Yarısına falan geldiğimde vücut kendine gelmişti, sesli sesli devam ettim o an. Refleksle dönüp arkaya baktım ama bir şey yoktu tabii.

Bende böyle oldu.
0
lazor
(19.02.18)
İki defa yaşadım. İlki fantastikti ama mobildeyim anlatamayacağım. Karabasan tecrübesi yaşattı o. İkincisinde nasıl bir şey olduğunu biliyordum. Daha rahat geçti.

Seslenmeye çalışıyorsun sesin çıkmıyor. Hareket etmeye çalışıyorsun, kılın kıpırdamıyor. En ufak kaz gruplarımı hareket ettireyim, çözülür dedim. El olmadı. Ayak parmaklarını denedim. İki ileri geri yapabildiğim anda bütün vücut kendine geldi zaten.

Sözlükte başlığında ben korkmuyorum, öyle korkmam, böyle kafam rahat falan diye yazanlar var. Ya yalan söylüyorlar ya da müptelası olmuşlar. Felç oluyorsun. İlk ya da ikinci yaşadığında öyle kalacağın korkusu yaşamamış olman imkansız diye düşünüyorum. Yoksa karabasan geldi beni boğup öldürecek falan diye korkan yoktur elbette.
0
nawar
(19.02.18)
ben bir kere yasadim, efsane bir deneyimdi. ciddi anlamda biri seni yataga baglamis gibisin. inanilmaz bir duygu yataktan kalkmak isteyip kalkamamak.
0
baldur2
(19.02.18)
(5)

Kendi okulun partisinden atılmak

sack jparrow
Olayı kronolojik olarak anlatayım. 5kişi karma bir şekilde bi masadaydık. Daha sonra sıkıldık. Başka bir masaya geçip kızlarla konuşmak için fırsat kollamaya başladık. Bu sırada 2 erkek masadan ayrıldık. Başka bir masaya geçtik yakın olmak için. Sonradan yanımıza barmen vs. tarzı bir adam geldi. Sip
Olayı kronolojik olarak anlatayım. 5kişi karma bir şekilde bi masadaydık. Daha sonra sıkıldık. Başka bir masaya geçip kızlarla konuşmak için fırsat kollamaya başladık. Bu sırada 2 erkek masadan ayrıldık. Başka bir masaya geçtik yakın olmak için. Sonradan yanımıza barmen vs. tarzı bir adam geldi. Siparişinizi vermeniz gerekiyor yoksa başka bir yere almam gerekecek dedi. Biz önceden biletteki beleş bir içkiyi almıştık. Söyledik böyle olduğunu. Sonradan barmen onayladı ve ayrıldı masamızdan. Biz de 5 dakika sonra kızların olduğu masaya geçtik. 10 saniyelik bi merhaba hangi okuldansın gibi tanışma laflarından sonra dans etmek istermisiniz der demez arkamızda koruma belirdi ve şikayet geldi arkadaşlar dışarı almamız gerekiyor diye söyledi. Şimdi olay bu enikonu bir halde. Burada bizim ne gibi bir aşırılığımız var, rahatsız edebilecek kadar ne yapmış olabiliriz? Gidip tanışma girişiminde bulunmak hem de gece kulübü konseptli bir partide ne kadar itici ve şikayet etme sebebi olabilir? Objektif olarak görüşünüzü istiyorum. Ayrıca masasına gittiğimiz kızların şikayet edip etmediklerini bilmiyoruz. Üzüldüm bu durum yüzünden gerçek anlamda.
0
sack jparrow
(18.02.18)
saplık satürasyonu n.ş.a 3.14'ü geçmiş, badigard bu tepkimeden dolayı olayı notralize etmek istemiş.

Çakamadın mı badigarda 2 tane? erkeğim diye dolaşıyonuz olm.
0
binder dandet
(18.02.18)
partiye 5 erkek olarak gittiniz sanırım? masanızda kız yokmuş anladığım kadarıyla. bu şekilde içeri alınmanıza bile şükredin. okul partisi olduğundan sanırım. okul partisiyse niye 5 erkek ayrı takılıyorsunuz?

kendi masanızdan ayrılıp başka masalarda oturan insanların masasına oturup tanışmaya çalışmak/muhabbet etmek bizim ülkede yapılabilecek en son ve en salakça şey. ne alaka abi? kendi kız arkadaşlarınızla gelseydiniz o zaman, yiyip içip eğlenseydiniz.

ya da ortak arkadaş ortamı yaratıp birlikte takılsaydınız.

@acetamino, muhtemelen mekanı kontrol eden vs tiplerden biri farkedip mudahale ettirmiştir. şikayet edilmemişlerdir.
0
mahone
(18.02.18)
kizlara yazmanizi oradaki guvenlikleri veya mekan sahibini taniyan 2-3 tip kiskanmistir. baska bir sey degil :)
0
baldur2
(18.02.18)
baldur2 +11111
0
binder dandet
(18.02.18)
@mahone 2 kız 3 erkek. Karma demiştim zaten açıklamada. Ayrıca kızlar önümüzdeydi ayrılmadılar masadan.
0
🌸sack jparrow
(18.02.18)
(1)

amazon echo dot

binder dandet
Amazon göndermiyor ama ben borderlinx vasıtasıyla almayı düşünüyorum.sizce değer mi? bir çok servis kullanılamayacak çünkü.''alexa beyfendiye karı gönderelim''
Amazon göndermiyor ama ben borderlinx vasıtasıyla almayı düşünüyorum.

sizce değer mi? bir çok servis kullanılamayacak çünkü.

''alexa beyfendiye karı gönderelim''
0
binder dandet
(18.02.18)
degmez
0
baldur2
(18.02.18)
(4)

yurtdisindan alinan telefonun kaydi

la mort heureuse
selam, kasim ayinda yurtdisindan telefon aldim ve marta kadar kayit ettirme surem var. fakat su an ingilteredeyim ve buraya ait bir sim kullaniyorum. martta yine de kapanir mi?
selam, kasim ayinda yurtdisindan telefon aldim ve marta kadar kayit ettirme surem var. fakat su an ingilteredeyim ve buraya ait bir sim kullaniyorum. martta yine de kapanir mi?
0
la mort heureuse
(17.02.18)
mantik yurutuyorum. telefon kapanmasi vergi ve sebeke ile alakali. turkiye ingiltereye karisamayacagi icin cevabinm hayir kapanmaz. zaten bildigim kadariyla bu telefonu pasaporta islettirme sacmalagi bizden baska kimsede yok.
0
mayeskuel
(17.02.18)
Türkiye operatörlerine ait bir sim kartı ilk kez taktığın gün 120 gün süren başlıyor. Türk simi takmadan telefonu nerede istersen nasıl istersen kullan kapanmaz.
0
507
(17.02.18)
Yurtdisinda telefon alip yurtdisinda kullandigini Kim bilecek de kapatacak haci?
0
baldur2
(17.02.18)
bi hafta oncesine kadar turk hattimla kullaniyordum ama?
0
🌸la mort heureuse
(17.02.18)
(1)

çevremizdeki maltozlar

binder dandet
Çevrenizde hiç selam verdiğiniz halde vermeyen, hal hatır sordugunuz halde: ''iyiyim'' diyen konuşmayı orda kesen maltozlar var mı acaba?benim artık yokta :)
Çevrenizde hiç selam verdiğiniz halde vermeyen, hal hatır sordugunuz halde: ''iyiyim'' diyen konuşmayı orda kesen maltozlar var mı acaba?

benim artık yokta :)
0
binder dandet
(16.02.18)
Var da tinlamiyoruz.
0
baldur2
(16.02.18)
(2)

İngilizce cv hazırlarken?

kompisko
Mevcut bilinen ingilizce ile yazmak mı daha doğru olur yoksa tam anlamıyla dört dörtlük mü?
Mevcut bilinen ingilizce ile yazmak mı daha doğru olur yoksa tam anlamıyla dört dörtlük mü?
0
kompisko
(14.02.18)
mevcut bilinen ingilizce ile yazarsan ise alinmazsin zaten :D
0
baldur2
(14.02.18)
Dort dortluk. Turkce cv de mevcut bilinenle degil dort dortluk yazilmali misal
0
hot potato
(14.02.18)
(17)

Gay'lere iyi davranma zorunluluğu--homofobik olma özgürlüğü

binder dandet
Toplumda görüyorum, sırf gay diye çoğu kişiye pozitif ayrımcılık yapılıyor. Şu şekilde, kimse bişi demesin (ayrımcı homofobik vb) diye iyi davranılıyor.E peki ya ben doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarıysam ve homofobiksem? öyle değilim ama bazı hak ve özgürlükler diğer hak ve özgürlüklere ne
Toplumda görüyorum, sırf gay diye çoğu kişiye pozitif ayrımcılık yapılıyor. Şu şekilde, kimse bişi demesin (ayrımcı homofobik vb) diye iyi davranılıyor.


E peki ya ben doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarıysam ve homofobiksem? öyle değilim ama bazı hak ve özgürlükler diğer hak ve özgürlüklere ne diyor siz, interfere etmemeli diye düşünüyorsam? nefret neden bir hak değil? sonuçta kişisel bir tercih o da.


bugünde tartışma konusu yarattık elhamdülillah.
0
binder dandet
(13.02.18)
homofobik olmak, nefret etmek kendi içinde tabii ki hak. onun üzerinden harekete geçip, nefret ettiğin kesime yönelik yapacağın hareketler hak değil.
kendi köşesinde isteyen istediğinden nefret edebilir.
0
cay koy geliyorum
(13.02.18)
gay diye kime pozitif ayrimcilik yapiliyor turkiye'de? sen nerede yasiyorsun?
0
baldur2
(13.02.18)
doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarı olanlar homofobik olamaz mantıken. homofobik değilim demişsiniz ama söyledikleriniz tam olarak bir homofobiğin söyleyeceği şeyler.

ayrıca link bozuk çıkıyor da google'a nefret suçu diye aratıp neymiş ne değilmiş bakabilirsiniz.
0
dedimmidemedimmi
(13.02.18)
homofobik olabilirsin, herkes herkesi sevecek diye bir zorunluluk yok. ama kimseyi aşağılama, dışlama, tercihleri doğrultusunda ayrım yapma gibi bir hakkın yok. nefret de bir hak.
0
pinkpeony
(13.02.18)
Doğanın doğal seyrinde işleyişine engel olduklarını düşünmüyorum çünkü toplumlardaki yüzdeleri çok az. Herkes bir gayret için bi tane fazladan çocuk yapsa olay çözülür. Ki zaten buna da gerek yok, çünkü dünya insanla dolup taşmış durumda.

Onun dışında benim çevremde gördüğüm, gayler kendilerini dışlanmış hissetmesin diye bir yönüyle sentetik, samimiyetsiz bir hoşgörü gösteriliyor kendilerine. Bundan gaylerin de rahatsız olduğuna eminim. Toplum olarak bu durumu içselleştiremediğimiz için "Zavallıcık, zaten gay. İyi davranalım" gibi saçmasapan triplere giriliyor.

Gaylerden nefret edebilirsiniz elbette ama umarım bu nefreti eyleme dökmezsiniz.
0
femme vitale
(13.02.18)
Kendi köşesinde +1

Mesela ben de cahillerden, primat beyinlilerden, birey olamayan otomatik davranan sığırdan zekasız insanlardan nefret ediyorum (bu da evrimsel bir gereklilik, kendi canımı korumak için verdiğim tepki)

Ama hiçbisi yapmadım bu konuda. No ekşın. Valla çok zor, ama böyle.. Yapamıyorsun işte. Çeşitlilik doğa gereği ise, birlikte yaşamakta mutabık olmuşuz insanlığın bu evresinde, ve onun gereği bu.
0
neynep
(13.02.18)
"E peki ya ben doğanın doğal rotasında izlemesi taraftarıysam ve homofobiksem" diye bir sey olamaz. Escinsellik de doğanın rotasında.
0
pinocchio
(13.02.18)
Senin iyi davranma pozitif ayrımcılık dediğin şey, insanlara cinsel yöneliminden ötürü hakaret etmemek öldürmemek falandır herhalde, onun dışında bir şey olmaz çünkü. Yani bir insana gay diye otobüste falan yer vermiyoruz ya da ne bileyim bir iş mülakatında eşcinselle heteroseksüel arasında tercih yaparken gay olanı seçmiyoruz. Yani olabilecek en asgari düzeyde pozitif ayrımcılık uygulanıyordur herhalde. Onun dışında bir insanı cinsel yöneliminden dolayı pozitif ayrımcılık uygulanması da zaten saçma olur. İnsanlar bu tür nedenlerden ötürü dayak yemesin öldürülmesin, ne bileyim işe alınma liyakatına sahipken eşcinsel olduğu için tercih edilmeme durumu olmasın yeter, bu da zaten pozitif ayrımcılık değil en tabi insan haklarına giriyor. Bunların dışında seversin sevmezsin, o sana kalmış bir şey.
0
angelus
(13.02.18)
Doğanın doğal rotasının heteroseksüel temelli olduğu kanısına kim varıyor ben onu merak ediyorum. Doğada hayvanlarda da var homoseksüel yönelim. Ne diyeceğiz o hayvan için, doğal değil mi diyeceğiz. Halbuki doğal kelimesinin anlamıyla ters bir düşünce bu. Doğal demek, doğada bulanan doğada var olan demek. E var işte doğada da bu.

Ayrıca baldur2’ye katılmamak elde değil. Hatta genişletebiliriz. Bırakın Türkiye’yi, dünyada nerede yapılıyor “ayrımcılığın pozitifi” bu durumda? Nerede görüyorsanız bunu o baktığınız yer toplumun kendisini oluşturmuyor belli ki.

Yine ekleyeyim nefret bir suçtur, şuan Türkiye’de kanunun kendisinde ve uygulamasında sıkıntılar olsa da, bu suçun bir tanımlaması ve karşılığı var. Tanımlanın yeniden düzenlenmesi için de uğraşılıyor sürekli olarak. Belirli durumları bu kapsama dahil etmek temel amaç.

Bir kişinin kötülüğünü ve mutsuzluğunu istemek uzaktan belki zararsız gibi dursa da pek öyle değil. Temel olarak bu isteği eyleme dökmek gibi bir hakkınız zaten yok. Fakat bunu istiyor olmak, bu eylemlerin var olabilmesine olanak sağlıyor aslında. Biraz gerçek üstü bir cümle oldu belki bu ama işin felsefesi bunu söylüyor.
0
windowsguvenlikduvari
(13.02.18)
aslında etki tepkiyi doğuruyor. adamlara o kadar kötü davranılıyor ki toplumun diğer kısmı tarafından pozitif ayrımcılık yapma gereği hissediliyor. aslında adamları kendi hallerine bıraksalar, karışmasa kimse, laylaylom herkes yaşar gider..
0
silah taciri
(13.02.18)
Ayni toplumda yaşayan insanlar olarak asgari hak ve özgürlükleri korumamız bir zorunluluk evet. Onun ötesinde bir sorumluluğun yok. Kişinin vicdanıyla alakalı bir mesele.
0
chavezding
(13.02.18)
Gaylara pozitif ayrimcilik uygulandigi, bir iddia ve ispata muhtac.

Kadinlar, cocuklar, engelliler, azinliklar, escinseller toplumun en cok ezilenleri. Escinseller icin bir de eril ve dini kaynakli "nefret" baskiyi katliyor.

Nefret saglikli bir duygu degil. Kisisel ya da toplumsal alanda size bir zarari dokunmayan; zaten homojen bir grup da olmayan milyonlarca insandan nefret?..

Belki su an cok sevdiginiz bir arkadasiniz gay ya da herhangi bir yakınınız.
0
runagain
(13.02.18)
Birincisi kamu barışını bozucu homofobikliğin propagandasını yapmak, ikincisi bahsettiginiz kavramlari bilmiyorsunuz.

1-Pozitif Ayrimcilik: Dezavantajlılar için yapılan geçici ozel düzenlemeler. Ismi çok sorunlu onu kabul ediyorum. Eşitlik sağlanamadığı sürece, düzenlemeler olacak, olmalı. Ama kalkıp da homoseksüellerin Türkiye'de pozitif ayrımcılıkla avantaj kazandığını söylemek komik. Türkiye her cinsel yönelimlere olumsuz bakış listesinde ilk onda.


2-Dogal Rota(?): Böyle bir kavram doga bilimlerinde yok. Sosyalbilimciler ne dogal ne degil tartismasina girmeyeli en az bir yüzyil oldu. Başka bir dayanak bulabilirsiniz homofobikliğinize ama bu dayanak bilim değil.

3-Kisisel Tercih, Hak ve Özgürlükler: Ödevler de vardı, onlara n'oldu? Anayasanın eşitlik ilkesine karşı çıkıyorsunuz(bkz: özgül ayrım yasağı). Kişisel tercihiniz özgür iradenizle bir terör örgütü üyesi olmaksa bu tercihiniz suçtur. Tercihiniz kırmızı pantolon yerine siyah pantalon almaksa, suç değildir. Kısacası her tercih, suç öğesi bulundurmuyorsa tercih olarak kalıyor.

Homoseksüel olmak suç unsuru teşkil etmiyor, dolayısıyla haklı nedeniniz yok, hukuki olarak.


Homofobiksiniz ama lütfen buna bilimle ya da hukukla aciklamaya kalkmayin. Yok hak ve ozgurluklermis yok dogal rotaymis...

Kısacası, nefret etmek hak, nefret söyleminde bulunmak suc. Nefret soylemi kac senedir kagıt uzerinde var; yargılananı, ceza alanı yok gibi.
0
buf-e kür
(13.02.18)
Türkçemizde "gey" diye bir kelime var, lütfen kullanalım ve kullandırtalım.

Demek istediğin şey doğanın rotası değil, genlerin rotası. Eş cinsellik doğada da (vahşi doğada) mevcut. Tabii bir şeyin doğada olması o şeyi ideal yapmıyor, doğada bir sürü şey oluyor. Peki neye göre ideal? Canlıların temel yapı taşı ne? Hücreler. Hücreyi ayırt edici hâle getiren şey ne? Genler. Genlerin tek amacı ne? Kendini yeni canlılara aktarmak. Demek ki eş cinsellik genler için ideal değil, onun dışında bir sıkıntısı yok. Ha diyorsan ben genciyim, genler ne derse o, zaten istesen de istemesen de genlerin kölesisin. En azından böyle durumlarda onlara zıt gidebilirsin.
0
i was made for you
(13.02.18)
Siz sanırım Türkiye'de eşcinsellerin yüksekten atılarak, üstlerine duvar uçurularak öldürülmediği için eşcinsellere pozitif ayrımcılık yapıldığını düşünüyorsunuz herhalde.

Ben daha bu zamana kadar pozitif ayrımcılığa uğrayan bir LGBTİ+ birey görmedim. Her yıl onlarca trans öldürülüyor, nefret suçlarına maruz kalıyor, darp ediliyor.

Çoğu işveren gey olduğu bilinen birisini işe almaz, işe alınsa bile kadınsa erkekler tarafından taciz edilir erkekse ta*ak geçilir.
Sanırım farklı ülkelerde yaşıyoruz. Türkiye Kadıköy, Moda, Çankaya, Beşiktaş değil. Plazalardaki aşırı özenti tiki hayatınızdan ve bu ilçelerden dışarı çıkarsanız Türkiye gerçekleri ile yüzleşirsiniz.
0
tahin pekmez yoğurt
(13.02.18)
Kimseye iyi davranmak zorunda değilsin. Karşındaki insanın hakkını gasp etmiyorsan, hakaret etmiyor, saldırmıyorsan, yollarına gül dökmek zorunda değilsin. Kimseyi aşağılayamaz, alıkoyamaz, tersleyemezsin ama; gay veya değil. İnsanların cinsel eğilimleri yahut hayatlarının seninle alakası olmadığı için seni ilgilendirmez. Ha eşcinsel komşuların apartmanı ayağa kaldırır gibi seks yapıyorlarsa kafanı yastığın altına sok demek değil bu. Yeni evli çiftin seks gürültülerini de dinlemek zorunda olmadığın gibi.

Nefret edebilirsin tabii ki. Nefret bir tercih değildir ama nefretini kendin yaşamak, ona buna yansıtmamak zorundasın. Eşcinsellik de bir tercih değildir. Nefret de eşcinsellik de "karşılaştığın" bir şeydir, seçip aldığın, üstünde görüp beğenip devam ettiğin yahut beğenmeyip bıraktığın bir şey değildir. Senin hemcinsin olan bir eşcinselin, eşcinsel olduğu için senin üzerine atlamaya hakkı da yoktur; senin de eşcinsellerden nefret ettiğin için eşcinsellere sözlü veya fiziksel saldırıda bulunmaya hakkın yoktur.

İlk okula başlamadan öğrenmiş olman gerekirdi bunu; "başkasının özgürlüğünün başladığı yerde senin özgürlüğün biter". Şöyle açıklayayım; senin, arkadaşınla sarmaş dolaş "önümüze gelene bir tekme" diye diye, tekme sallayarak yürüme hakkın vardır ama; önüne çıkan insana tekme atma hakkın da yoktur.

Bir dahaki sefere "simit" oyunu üzerinden de açıklayabilirim.
0
lazor
(14.02.18)
Nefret kişisel hak değil o bir duygu ve hedef alma, başkasına müdahale etme niyetli bi duygu.
Nefret duygu piramitlerinde negatif tarafta yer alır ve piramidin en alt noktalarındadır.
Nefret kelimesinin gelişigüzel kullanılması, günlük dilde çokça yer alması bireysel ve toplum sağlığı yönlerinden çok sakıncalı. Homofobiklik toplumun bir kesiminin doğal rotayı bozduğunu iddia etmekse nefret etmeyi hak olarak görmek toplumun tümünün doğal rotasını bozmak demek.

Duyguların tutumlarımıza etkisi (mesela nefretin bireyi ve toplumu götüreceği yer) ve aynı zamanda geylere iyi davranma seçiminin nedeni bebek ve daha büyük çocuklarla yapılan şu çalışmada var:
www.youtube.com
Şu da konuyla çok alakalı başka bi çalışma:
www.matematiksel.org
ve şunlar, ayrımcılıkla ilgili:
www.termodinamik.info
www.youtube.com

Bizim "Doğanın doğal rotası" ve "doğada bu var" konusunda söylemlerimizi değiştirmemiz gerekiyor. Çünkü artık evrimden hepimiz haberdarız ve doğada olan her olguyu seçmediğimizi ve seçmemiz gerekmediğini biliyoruz.
Doğada leş seviciliği var. Bi canlı türü ölen eşine sperm (yada adı her ne ise) bırakıyor. Yani ölüye tecavüz ediyor. Biz bu davranışı uygun bulmuyoruz çünkü bıraktığımız spermin hayat bulmayacağının "farkında"yız ve adını koyuyoruz bu nekrofili'dir tedavi edilmesi gerekir diyoruz.

Doğanın doğal rotası dediğimiz olguya evrimi bilerek bakmak lazım. Bilim bize doğal rotayı çok güzel açıklıyor. Mesela;
www.sciencealert.com
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(14.02.18)
(8)

insanların çıkarttıkları seslere dayanamamak

nonik
insanların sakız çiğnerken, yemek yerken, hapşırırken çıkarttıkları seslere dayanamıyorum çığlık atasım geliyor. O sese odaklanıp, hiçbir şey yapamıyorum. Ya ortamdan uzaklaşmam gerekiyor ya da kulaklığı takıp duymamaya çalışıyorum. Ama diyelim ki kulaklığı taktım -diyelim ki sakız çiğniyor- dönüp d
insanların sakız çiğnerken, yemek yerken, hapşırırken çıkarttıkları seslere dayanamıyorum çığlık atasım geliyor. O sese odaklanıp, hiçbir şey yapamıyorum. Ya ortamdan uzaklaşmam gerekiyor ya da kulaklığı takıp duymamaya çalışıyorum. Ama diyelim ki kulaklığı taktım -diyelim ki sakız çiğniyor- dönüp dönüp bakıyorum devam ediyor mu diye, delirecek gibi oluyorum.

her insanda olmuyor ama bazılarının mesela hapşırmasına dayanamıyorum, elinde değil tabii yani çok saçma ama o kişiye de gıcık olmaya başlıyorum.

bu durumu yaşayan var mı? nasıl başa çıkabilirim?
0
nonik
(08.02.18)
ses fobisi diye bişey var. ona giriyor sanırım. doktor?
0
elorelia
(08.02.18)
geçen kardeşimle çekirdek çitliyoruz, bi ara tv ayarı bozuldu onunla uğraşmaya başladı. ben yemezken yeme gıcık oluyorum dedi de siktir ordan dedim devam ettim.

hapşıran insan her yerde her zaman karrşına çıkacak ona yapacak bişey yok.
ağız şapırdatanla yemek yeme.
osuranla birlikte uyuma.
kendi kendine ses çıkarandan uzak dur.
anne babayla arayı aç
o.spu gibi sakız çiğneyenle ara ara takıl
uykuda horlayan karın olursa yatakları ayır
0
etki
(08.02.18)
misantropi başlangıcı. ileriki safhalarda kendi türünden komple tiksineceksin. oluyor öyle. kalabalık şehir travması. kaçabiliyorsan şehirden kaçmaya bak.
0
sir gawain
(08.02.18)
bana en çok toplu taşımada ve yolculuklarda oluyor. insanların fısıltılarına, telefonda konuşmalarına, kendi aralarında konuşmalarına hatta kulağımın hemen arkasında nefes almalarına bile katlanamıyorum. biri bana değsin istemiyorum, özellikle toplu taşımada sanki insanlar özellikle temas ediyorlarmış gibi tiksiniyorum temas edeni ittirmek istiyorum falan filan. tek çare kulaklık bence müzik dinlemeden toplu taşımaya katlanamıyorum.

bi de şapırdatarak yemek yiyenden de nefret ederim. ben şapırdatmam ama kendi çiğneme sesimden bile rahatsız oluyorum bazen.
0
principlei
(08.02.18)
ben de çok nefret ederim ama görmezden gelmeye normalleşmeye çalışıyorum.
sana haçlı seferleri ile ilgili bir kitap tavsiye edeceğim .ben bir pisliğe ya da sese rahatsız olduğumda aklıma bu kitap geliyor biraz rahatlıyorum. insanların topluca ve yürüyerek orta avrupa'dan istanbul'a oradan da kudüs'e olan yolculuklarını anlatan kitapta aklına gelebilecek her insana özgü iğrençlik olduğu için şu an aşırı hijyenik bir çağda yaşadığımıza dua ederek bitireceksin bence okursan bu kitabı.
"kudüs için ölmek - şövalyeler rahipler müslümanlar ve 1. haçlı seferi"
yazarı: dieter breuers
0
devilone
(08.02.18)
m e b
(08.02.18)
Ben islik calanlarin agzini burnunu kirmak istiyorum.
0
baldur2
(08.02.18)
ne yazık ki aynı sorunu ben de yaşıyorum; şapırdatarak yemek yenmesi ve herhangi bir sıvı tüketirken gırtlaktan gelen anormal seviyedeki "gluk gluk" sesi, çileden çıkmama yetiyor.

yapabileceğimiz tek şey kendimizi izole etmek; örneğin senin durumunda, kulağına kulaklık taktığında, beynine "oh, artık duymuyorum" mesajı göndermen ve bir daha dönüp o kişiye bakmaman gerekiyor. en azından uyaramayacağın, topluluk içerisindeki diğer bireyler için daha fazlasını yapabilmen mümkün değil.

gerçi sevdiğin, hayatında yer alan insanları uyarsan da bir şey değişmiyor ki. en azından o anlık dikkat etmeye çalışsalar da, eğer bu bir alışkanlık olmuşsa yine yapacak hiçbir şey yok.

aşkın gözünün kör olmadığını, çılgınlar gibi severken, ancak sevgilim sanki oluktan su akıyormuş gibi bir ses çıkartarak sıvı tüketirken saçlarımı yolduğumda anlamıştım. defalarca kez söylesem de, o sesi çıkarmak elinde olan bir şey olmadığından, kafayı yemekle kalıyordum her seferinde. yemek yerken sırf bu yüzden evde televizyonun, müziğin sesini vs. yükselttiğimi bilirim.. ya da kafaya su şişesi dikeceğini gördüğümde hızlı bir şekilde yanından uzaklaşıyor, evin başka odalarına vs. geçiyordum hey gidi günler.

elimizdeki tek çare, başka uyarıcılarla beynimizi o sesten ayrıştırmak + bir daha onun üzerine düşünmemeye çalışmak.
0
treamorg
(08.02.18)
(6)

claim'den sonra that gelip gelmemesi

Sour
geliyor mu gelmiyor mu? neye göre geliyor ya da gelmiyor?
geliyor mu gelmiyor mu? neye göre geliyor ya da gelmiyor?
0
Sour
(08.02.18)
talep etmek anlamındaysa gelmez, iddia etmek anlamındaysa gelir.
0
theconqueror
(08.02.18)
sonrasında cümle gelecekse that gelir, cümle gelmeyecekse that gelmek zorunda değildir.
0
Bruce
(08.02.18)
Yukaridaki yorumlar tam da dogru degil.

She claims to be a virgin.

She claims I am the father.

gayet dogru cumleler.
0
Traveller
(08.02.18)
Gelse de olur gelmese de olur.
0
baldur2
(08.02.18)
claim that, say that, know that, .... hepsi aynıdır yapı olarak.

that'ten sonra başlı başına ayrı bir cümle gelir. "claim that...." dersen "....-dığını iddia ediyor" anlamına gelir. yani oradaki "that" "-dığı, -diği" yerine kullanılır.

he claims that he was right. (haklı olduğunu iddia ediyor)

ama aynı şekilde "that" kullanmayarak da bu cümleleri kullanabilirsin. orada gizli bir that olduğu bilmen lazım böyle bir durumda.

eğer "-dığı, -diği" anlamı vermeyeceksen bu sefer that hiç yoktur.

he claims his right (hakkını istiyor)

burada gizliden de açıktan da that yok. çünkü "-dığı, -diği" anlamı yok.
0
lesmiserables
(08.02.18)
başka bir cümleyle bağlayacaksan gelir. yoksa gelmez.
0
eindaclub
(08.02.18)
(3)

Tinder'daki tanıdık

grv
Geçen sene ortak arkadaşlarla geçirilen bir zamanda tanıştığım kızla Tinder'da eşleştik fakat beni hatırlamadı :D Konuşmaya devam etmemin bir anlamı var mı? Çünkü beraber geçirdiğimiz zamanda da aramızda hiç bir etkileşim olmamıştı. Ama ben hatırlayarak, kızı beğenerek ama bir match ummaksızın sağa
Geçen sene ortak arkadaşlarla geçirilen bir zamanda tanıştığım kızla Tinder'da eşleştik fakat beni hatırlamadı :D Konuşmaya devam etmemin bir anlamı var mı? Çünkü beraber geçirdiğimiz zamanda da aramızda hiç bir etkileşim olmamıştı. Ama ben hatırlayarak, kızı beğenerek ama bir match ummaksızın sağa yatırmıştım.
0
grv
(07.02.18)
tinder'a düşen cinsiyet farketmeksizin arıyordur zaten :D arıyorsan gogogogo
0
golgi aygıtı
(07.02.18)
boyle gerizekali insanla ben muhabbet etmezdim.
0
baldur2
(07.02.18)
Neyse gerek kalmadi, kiz unmatchi basti :D Hatirladi herhalde eheheh.
0
🌸grv
(07.02.18)
(19)

hangi marka ve tipte mouse kullanıyorsunuz?

binder dandet
kaç dpi? memnun musunuz?Teşekkürler.ps: logitech g602 spor. makrolarını çok seviyorum, çotank ordayım çotank burda. 2500 dpi, kablosuz.
kaç dpi? memnun musunuz?

Teşekkürler.




ps: logitech g602 spor. makrolarını çok seviyorum, çotank ordayım çotank burda. 2500 dpi, kablosuz.
0
binder dandet
(06.02.18)
@lafacukur
ilk başta bende vermem diyordum ama kaliteli bir mouse cidden üretimi artırıyor bilgisayarda. Mousumun sağında 6 adet tuş var, hepsini bir web sitesine bağladım, sadece o tuşa tıklayarak ışık hızıyla web sitesi açabiliyorum.
0
🌸binder dandet
(06.02.18)
www.hepsiburada.com

şu, 1000 dpi'ymiş.
0
doxanikee
(06.02.18)
A4 Tech G3-280A. 1000dpi. Her yüzeyde çalışıyor bu fiyata mükemmel bence
0
nodrama
(06.02.18)
Microsoft Comfort Mouse 4500 Business 1000 dpi.
Bu sene haziran ayında 9. yılımızı kutlayacağız. Benim yüzümden kablosunun ucu koptu ona rağmen çalışıyor. bozulana kadar devam.
0
golgi aygıtı
(06.02.18)
Normal kullanımda ve çalışırken mouse kullanmıyorum, intuos kullanıyorum . Oyun için deathadder chroma var.
0
battal gemalmaz
(06.02.18)
james donkey kullanıyorum. kablosuz modeli, 102 sanırım. 3 dpi ayarı var, en yükseğinde kullanıyorum. 2000 dpi galiba. bazen ikinci seviyeye düşürüyorum.
0
icim urperiyor
(06.02.18)
logitech m185. 4.5 sene önce laptop çantasıyla beraber almıştım. elim hiç başka mouse aramadı yıllardır. pili de 1 seneden fazla gidiyor, nerdeyse bitmiyor. taş gibi mouse.
0
nothing in my way
(06.02.18)
Logitech performance mx. Ama anywhere mx 2 almayı düşünüyorum.
0
Mcfly
(07.02.18)
bimden microsoft 850 kablosuz klavye&mouse setini yakaladım. 1600 dpi imiş. memnunum tabi.
0
MtKrt
(07.02.18)
m705 1000dpi imiş.
memnunum. bozulursa ve garantisi bitmiş olursa ya aynısını ya da bir üst modelini alırım.
0
sutlu nescafe
(07.02.18)
logitech g602 kullanıyorum ben de, çok komplike ancak büyük ve ağır buluyorum, bundan önce 2007'de aldığım microsoft marka kablolu fareyi kullanıyordum. 10 yıldan fazla kullandım hala da ilk günkü gibi çalışıyor, 1500 dpi.
0
theos ek mekhanes
(07.02.18)
Logitech g700s, normal kullanımımda 1650 dpi da. oyunlarda değiştirdiğim oluyor ama çok ciddi değişiklikler değil. 1500-1800 arası.

4. senesini devirdi. çoh çoh memnunum. bozulursa yine bundan alasım var ama zamanında 200'e almıştım şimdi 600-700 lira falan sanırım. düşündürücü. tek eksisi, 2000 mah şarjlı pili 2 günde bitirebiliyor.
0
washe
(07.02.18)
Normalde hp standart kablolu mouse kullaniyorum, bugun amazondan vintsing diye kablosuz bir mouse siparisi verdim 10 dolara alinabilecek en iyi mouse imis reviewlara gore.
0
baldur2
(07.02.18)
www.logitech.com

25-30 lira bir şey. nişan alırken pek iyi değil.
0
ya ben lan neyse
(07.02.18)
logitech g300s, 2500 dpi. tuşlarını oynadığım oyunlara göre ayarladım. 2 dpi ayarlama tuşu vardı wheel altında, birini alt+tab olarak ayarladım falan. öyle yuvarlanıp gidiyoruz.
0
nolmus yani
(07.02.18)
magic mouse 2
0
karamaleksey
(07.02.18)
logitech m185

pil 1 seneden fazla fazla gidiyor
0
westblack
(07.02.18)
A4 tech OP-620D kablolu mouse.
0
tabudeviren
(07.02.18)
Logitech kablosuz ışıksız mavi. Pili çok iyi gidiyor ışıksız olduğundan. Yani ben öyle dişünüyorum.
0
taktikmaktikyokbambambam
(07.02.18)
(12)

Ofiste hangi hayvanı besleyebilirim?

cosmicgadin
Baykuş bulsam çok ses çıkarır mı? Ofis ortamını sever mi? :D
Baykuş bulsam çok ses çıkarır mı? Ofis ortamını sever mi? :D
0
cosmicgadin
(06.02.18)
Patron sensen aslan bile besleyebilirsin :d
0
sonuncu nokta
(06.02.18)
Baykuş yırtıcı hayvan, ayrıca nocturnal ne işi var ofiste.
Köpek güzel bence
0
senolll
(06.02.18)
Hamster, balık.
0
femme vitale
(06.02.18)
karga besle. sirtlan da olabilir. afrikada besliyorlar. degisik olur.
0
baldur2
(06.02.18)
Eski çalıştığım is yerinde fabrikayddi jako ve köpek vardı geçen gittiğim kafede 1 adet kopek 2 adet kedi muhabbet kuslari vardı y
0
all girls dream
(06.02.18)
tabii ki bundan

www.youtube.com
0
Photographer
(06.02.18)
Gece hayvanını ofise koyup da eziyet etmeyin, yazıktır günahtır ayıptır. O hayvan uyuyacağı zaman gelen geçen salça olacak uyuyamayacak. Biraz empati yapın, akvaryum kurun güzelinden. İçine de sıkış tepiş olmayacak şekilde düzgünce balığını bitkini koyarsan dekoratif de olur.
0
bos gezenin bos ustasi
(06.02.18)
Su kaplumbağası veya balık olabilir ama haftasonu da beslemek gerekir sanırım. Haftasonu çalışan var mı herhangi bir hayvan için.

Gece hayvanı konusunda bos gezen + 1. Aynı şekilde kış uykusuna yatan hayvan da olmasın. Bir arkadaşımın iguanası vardı. Hayvanı gelen giden kış uykusuna yatırmadı, çatlayıp öldü hayvancağız. Aynı şekilde ortalıkta küçük küçük, yavaş yavaş dolaşan bir şey olursa da biri dikkatsizce basıp ezebilir. Evde yürürken kaplumbağa ezen birini duymuştum. Su kaplumbağalarının boyu verilen yemeğe göre değişiyor sanırım. Semirtiraeniz dana gibi oluyor, semirtmezseniz küçük kalıyor diye biliyorum ama deneyimim yok, ben beslemedim.
0
aychovsky
(06.02.18)
ofiste açığa bırakacağınız bir miktar peynir, çerez ve açık bir cam ile harikalar yaratabilir adeta bir disney prensesi olabilirsiniz. bir iki yapın böyle, sonra webcam koyup hangi sevgili hayvanları beslediğinizi keşfedersiniz.
0
kaichi
(06.02.18)
Sadece sesli düşündüm diyelim. Hiç bi hayvana eziyet etmem. Balik bile istemiyorum, akvaryumda sıkılırlar diye :q
0
🌸cosmicgadin
(06.02.18)
Baykuş beslemek yasak vahşi doğaya ait bir hayvan sayıldığından. Eğer bir şekilde öğrenilirse elinde baykuş bulundurduğun alırlar elinden doğal yaşam parklarına falan bırakırlar.
0
evandro roncatto
(06.02.18)
@sonuncu nokta: harikasın!

iran kedisi
en az hareket eden hayvan bu miskin sakin, ortalıkta koşmaz, çabuk alışır kaçmak istemez. vs vs. kısırlaştırmayı unutma. kızışınca sıkıntı olması muhtemel...
0
deadwampir
(06.02.18)
(15)

Starbucks yakinda Turkiye'den cekilir mi?

Traveller
Haftada bir duyuruda Starbucks'in nasil suistimal edilebilecegine dair bir duyuru aciliyor. https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1195031/o-kisi-yerine-ben-utandim-insanlar-hep-boyle-mihttps://www.eksiduyuru.com/duyuru/1246705/starbucks-luks-muDerdim Starbucks'i savunmak degil, Starbucks birgun Turkiye'
Haftada bir duyuruda Starbucks'in nasil suistimal edilebilecegine dair bir duyuru aciliyor.

www.eksiduyuru.com

www.eksiduyuru.com

Derdim Starbucks'i savunmak degil, Starbucks birgun Turkiye'de musteri memnuniyetini azaltma yolunu secer. Ornegin Turkiye'de oradan alisveris yapmamissaniz Starbucks size bir bardak su isteseniz vermez ama ABD'de verir. Turkiye'de bunu su anda yapmiyorlar ama musteri memnuniyeti adina baska iyi yanlari var.

Ancak bir sirket bize Avrupa'da ABD'de gosterdigi iyiligi gosterince bunun da suyunun cikarilmamasi gerektigini dusunuyorum. Vodafone, Turkiye pazarina ilk girdiginde internet uzerinden ucretsiz SMS hakki veriyordu, elbette milletimiz suyunu cikardi ve Vodafone bunu Turkiye'de iptal etii ki Bulgaristan'da bile bu hizmet devam etti.

Sanirim 10 lira karli cikmak icin daha fazlasini kaybediyoruz, belki de bu milletce kaderimiz.
0
Traveller
(05.02.18)
starbucks çekilene kadar bu ülke çoktan ahlaken çökmüş olur zaten.
0
passion rules the game
(05.02.18)
adam köy kahvesi gibi her yere açıldı ne çekilmesi ya, çorlu'da starbucks'ın ne işi var ya çorlu lan! balıkesirde köyde var bir tane
0
dedim dedim de kime dedim
(05.02.18)
yok neden geri cekilsinler ki?
amerika'da da avrupa'da da bilinince bu tip promosyonlarin suyu cikiyor, avrupa'da da donanimhaber sicak firsatlar tarzinda siteler cok.
0
kuehles blondes
(05.02.18)
80 milyonluk bu kadar popüler oldukları bir pazardan çekilmezler diye düşünüyorum. 1000 kişinin suistimal etmesi onlara koymaz.
0
hmpf
(05.02.18)
Çekilmez.
Suistimal dediğin olay (suistimal olup olmadığı tartışılır) devede kulak bile değil.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(05.02.18)
Bu suistimal olayları sadece türkiye'de olmuyor maalesef. Avrupanin göbeğinde, gayet medeni bir ülkede buyudum; benzer şekilde davranan bir sürü insan tanıdım. Dolayısıyla sırf bu sebepten cekilmezler. Kaldı ki adamlar deli gibi kar ediyor, niye cekilsinler? Şirket politikalarını belirlerken bu konuyu da hesaba katmislardir muhakkak.
0
fraise
(05.02.18)
Amerika'da bir bardak su istesen verirler çünkü musluk suyu içiliyor, İstanbul'da kimse istemez zaten çünkü içilmiyor.

Neyse, Avrupa'daki en büyük Starbucks Türkiye'de (Kadıköy Rıhtım), şubeler ağzına kadar dolu, mümkün değil böyle bir şey.
0
i was made for you
(05.02.18)
Medeniyet besigi kanada'da promosyon forumlarina yazilanlari gormeniz lazim :)

Bizim dinanimhaber oluculeri bazen masum kaliyor yanlarinda.
0
brkylmz
(05.02.18)
starbucks kesilen fiş sayısına bakar, harcanan bardak sayısına değil. kestiği fiş sayısı düşük olursa şubeyi kapatır. 300 tane şubesi var, niye çekilsin!?

bazı uygulamalardan vaz geçebilir, mesela başlangıçta starbucks kart ile %10 puan veriyordu, şimdi onu kaldırıp başka bir şey yaptı.
0
babilbaligi
(06.02.18)
Evet piyasadan cekilmez ama yavas yavas verdigi hizmetleri azaltir. Benim de kizdigim bu aslinda. Her seyin suyunu cikarmasak daha fazla promosyonumuz olacak.
0
🌸Traveller
(06.02.18)
gelismis bati ulkelerinde yasayan veya oralari gormus olan yukaridaki arkadaslar dogru demis. buna savvy olmak deniyor, yani alisveris yaparken aklini kullanmak. illegalite veya hirsizlik yoksa etiklik degiskendir. sana etik degildir, bana etiktir. hangimiz dogru? yani olay aslinda karsilikli cikar catismasi.
0
baldur2
(06.02.18)
Bir taraftan bedavacılardan yakınırken diğer taraftan promosyon kaygısı gütmek milletçe kaderimizin bir parçası olsa gerek!
0
harvey
(06.02.18)
ayrica turkiye gelismis bir ulke olmayabilir refah ulkesi olmayabilir ama rusya ve almanya'dan sonra avrupa'nin en buyuk nufusuna sahip, ayrica dunyanin en cok ziyaret edilen yedinci ulkesi senelik bazda. gerci son 2-3 senede rakamlar epey dusmus olabilir ama boyleydi.
0
baldur2
(06.02.18)
hocam sen çok yanlış anlamışsın, halkın iliğini sömüre bu kapitalistler nerede tüketim toplumu var oraya yçönelir, Starbucks için TC ideal bir yerdir. sonuçta 3ü 1 arada alıp içmek yerine 15 tl ye kahve daha kaliteli sanılıyor havalı oluyorsun bir de.
0
darkwizard
(06.02.18)
Hep derim Türk tüketicisi sömürgendir, suiistimalcidir, yeri geldiğinde ciddi hırsızlıklar da yapar, bunu hırsızlık olarak görmez sadece, çünkü satıcı kabul etti ama der, çok pisliğiz gerçekten.
Starbucks maliyeti çok düşük ürünler sattığı için kendilerine dokunmaz ama özellikle teknolojik ürünlerde bahsedeyim biraz;

MediaMarkt Türkiye’ye ilk girdiğinde müşteri memnuniyeti politikası bambaşkaydı, 15 gün içinde koşulsuz iadeler-değişimler, indirimler, hediyeler. Bu biraz tutunma amaçlı olabilir ama değişim iade hakkının öyle suyunu çıkaran bir milletiz ki, alıp ihtiyacını görüp iade edilen ürünler azımsanmayacak miktardaydı, sonuç olarak hiçbir mağaza böyle bir imkân sunmuyor.

Logitech Müşteri Hizmetlerinin sözlükte de başlığı var, bu adamlara eskiden tek bir mail atmanız yetiyormuş, yani benim ultra pahalı ses sistemimin şurası bozuldu diyorsunuz, sizden adres isteyip ertesi gün yenisi gönderiliyor. Bunu çok sömürdüler, bunu yapanların bir ünlüsü de vardı, kanıt yolluyor logiteche de hem de 5 farklı insanmış gibi, 5 farklı fotoğraf ile 5 ses sistemi getiriyor, bunu utanmadan yazıyor, böyle yapan azımsanmayacak sayı da insan vardı, şimdi daha sıkı tutuyor Logitech Türk müşterilere karşı bu işi.

Apple Türkiye; Açıldığı sıralarda 5 ya da 5s'lerde power tuşu ile ilgili bir değişim programı vardı, piyasadan 2. el çalışanları toplayıp, yanlış hatırlamıyorsam telefonun altında bir yerden girip power tuşunun çalışmasını engelleyip yüzlerce cihaz değiştirildi bu cihazlar piyasada 0 diye satıldı.

Amazon; şu sıralar revaçta amazon var, koşulsuz müşteri memnuniyetinin öyle bir suiistimal ettilerki artık Türk müşterilere olan hizmet diğer yerlere olduğu gibi değil, fişlenen yüzlerce müşteri falan da var ama hala dolandıran çok insan var;
Ürün Çalışmıyor dediğiniz zaman geri istemeden direkt yenisini yolluyorlardı eskisi de siz de kalsın diyorlardı, artık eskisini kargolayın kargo ücretini de ödeyin diyorlar, müşteri profilinize göre o kargo ücreti size ödenir veya parçalı ödenir.
Amazon.com kargo ücretini sıfırlıyordu, öyle yüksek sayıda sıfırlattılar ki artık iyi geçmişiniz yok amazonda, kargo ücreti istediği kadar yüksek olsun pek bir şey yapmıyorlar.
Burada bir parantez açmak isterim, sözlükte bir entry vardı, müşteri hizmetlerinden şikâyet ediyordu, işte eskiden hep kargo ücretini sıfırlarlarmış ama artık eskisi gibi değilmiş müşteri hizmetleri, kargo ücretini sıfırlamamışlar diye. Adam buna sebep olanın kendisi olduğunun farkında değil.
Amazonu hala dolandırmaya devam ediyor bazı dolandırıcılar, farklı hesaplar kullanarak, kargo kuryesi ile anlaşarak pahalı ürünler üzerinden çok pis şeyler dönüyor.

Benim aklıma gelen bunlardı ve Türkiye'de müşteri memnuniyeti yüksek tutarak iş yapmanın gerçekten zor olduğunu düşünüyorum, evet Amerika’da Avrupa’da da bizimkiler gibi insanlar vardır, fakat suiistimal etme oranımız oradakilere oranla cidden yüksek ki sonuçlarını da görüyoruz.

Hiç kapitalistler falan demeyin, dolamışsınız dilinize kapitalistler sömürüyor lafını, hak yemeyi dolandırmayı haklı görüyorsunuz. Yok öyle bir şey.
0
atom karincanin torunu
(06.02.18)
(2)

fenerbahce kombinesi almak

baldur2
arkadaslar ben simdi gelecek agustos gibi kombine bilet almak istiyorum futbol takimi icin babama hediye olarak. simdi merak ettigim, babamin kimlik bilgileriyle once babama passolig mi almam gerek? online satis oluyor mu yoksa kadikoy'e mi gitmem gerek? bir de mesela bu kombine kartiyla kardesim m
arkadaslar ben simdi gelecek agustos gibi kombine bilet almak istiyorum futbol takimi icin babama hediye olarak. simdi merak ettigim, babamin kimlik bilgileriyle once babama passolig mi almam gerek? online satis oluyor mu yoksa kadikoy'e mi gitmem gerek? bir de mesela bu kombine kartiyla kardesim maclara giris yapabilir mi? cok siki mi kurallar? allah askina aydinlatabilir misiniz? uygulama nasil tam olarak?
0
baldur2
(05.02.18)
boşver alma adam kahrolur.
0
mikahakkinen
(05.02.18)
dogru diyorsun kotuluk yapmis gibi olmayayim :D
0
🌸baldur2
(05.02.18)
(21)

40 yıl çalışmak

dedi ayca
şimdi durup da geleceğe baktığınızda ortalama olarak emekli olabilmek için 40 sene çalışmamız lazım. bu sizi nasıl delirtmiyor ya?3 aydır çalışıyorum, işimle yaptığım şeyle ilgili bir sıkıntım yok fakat 40 sene boyunca sabah erken uyanıp, insanlarla uğraşacağımı düşünmek beni şimdiden stres altına s
şimdi durup da geleceğe baktığınızda ortalama olarak emekli olabilmek için 40 sene çalışmamız lazım. bu sizi nasıl delirtmiyor ya?
3 aydır çalışıyorum, işimle yaptığım şeyle ilgili bir sıkıntım yok fakat 40 sene boyunca sabah erken uyanıp, insanlarla uğraşacağımı düşünmek beni şimdiden stres altına sokuyor. "evlen evde otur" demeyin bana öyle bir seçeneğim de yok, hem bana "yazık günah" da kocama/sevgilime değil mi?

para kazanıyoruz evet iyi hoş güzel, hatta belki tanıdığım yaşıtlarım arasında (alanım ve alan dışı olan insanlar da dahil olmak üzere) en fazla kazanan da benim ama bazı sabahlar "100 lira vereyim de uyuyayım bugün" diyorum. sanırım ennnn büyük sıkıntım sabah erken kalkmak. akşam 6 gibi evde oluyorum ve bazen yemek yiyip saat 8-8.5 gibi yatıyorum. hem tatlı bir uyku hem de hayat/gün/ömür bitiyormuş gibi bir his. nasıl korusam akıl sağlığımı? "çok düşünmeyeceen çıldırırsın" mı diyorsunuz yoksa?
0
dedi ayca
(05.02.18)
Min 16 sene okul okudun. Nasil gectigini anladin mi? Bu da oyle iste bi sekilde geciyor zaman. Is hayatini bir zaman sonra icsellestiriyorsun zaten ve rutinin oluyor.
0
japon askeri
(05.02.18)
sigorta prim günlerin dolduğunda biraz ara vermek ya da kendi işine odaklanmak gerek yoksa yıpratır ara vermeden o kadar yıl çalışmak..
0
redeath
(05.02.18)
Her gün erken kalkacak olmak bana inanılmaz geliyor, umarım o kadar uzun yaşamam.
0
doxanikee
(05.02.18)
Çözüm erken emeklilik.

SSK emekliliği için gereken gün sayısı zaten çok hızlı doluyor, sadece yaşını beklemeye başlıyorsun.

Erken emeklilikte amaç klasik beyaz yaka tuzaklarına düşmeyip para biriktirmek, bu parayı uzun vadeli az-orta riskli yatırımlar ile (Borsa, fon vs..) değerlendirmek. Bileşik faiz'in gücüne inanmak. Biriktirdğin para hedeflediğin noktaya geldiğinde kendini emekli ediyorsun. Abartı olmayan bir yaşam tarzı ile 90+ yaşlara kadar yaşayabiliyorsun (Eğer her şeyi doğru yapmışsan biriktirdiğin para arkada artmaya devam ediyor)
0
cleric
(05.02.18)
baldur2
(05.02.18)
para biriktirme konusunda bir sıkıntım yok, hala ailemle yaşıyorum ve geçen ay sadece 600 lira harcadım. ileride yurt dışında yaşama mevzuları falan olur diye takıntı derecesinde para biriktiriyorum. döviz işine girmedim daha pek çakmıyorum bu işlerden :(
0
🌸dedi ayca
(05.02.18)
7.seneye giriyorum iş hayatımda. artık bi hafta tatil yapıp geç kalktığımda kendimi garip hissediyorum. tatilde bile erken kalkıyorum daha sonra tekrar uyumaya çalışıyorum. boş durunca da zaman geçiremiyorum. ha param olsa çalışmasam zamanımı boş geçirmem illa ki bi aktivite olur ama çalışmayınca da para yok malesef.

15-20 senelik çalışanlar daha fazla alışmıştır artık diye düşünüyorum.
0
contavolta
(05.02.18)
evlenmek de çözüm :) belki erken kalkmana gerek kalmaz ve geliriniz iki katına çıkar..

ve bir süre sonra para biriktirip dünyayı dolaşmaya vakit ayırırsınız, örneklerini çok duymaya başladık.
0
redeath
(05.02.18)
İnsan bir şeyler ile uğraşmak ister her zaman, oyalanmak ister. Bu yüzden belki de katlanıyoruz çalışmaya, işinde mutlu olanlar emekli olsalar da bırakmıyorlar.

Mutsuz olanlar da emekli olsalar bile sabah erken kalkmaya ve mutlu oldukları başka bir şeyler ile uğraşmaya devam ederler.

İhtiyacımız olan barınma, ısınma, yemek. Aslında temele indiğinizde çok basit ve kolay karşılanabilir şeyler.

Ama bizler önce kendimize ihtiyaç uydurup sonra o ihtiyaçları karşılamak için hayatımızı harcıyoruz.

İnsana temel ihtiyaçları için bir kulube, bir kaç tavuk, bir koyun/keçi, biraz da ekilecek toprak fazlasıyla yeter aslında.
0
John Bloor
(05.02.18)
40 yıl biraz çok değil mi ?
emekli olabilmek için sigortalılık süresi 25-30 yıl diye biliyorum.
0
devilone
(05.02.18)
Sayın @devilone, bahsettiğiniz süre prim ödeme süresi. Emekli olabilmek için belli bir yaşı beklmeniz gerekiyor.
0
John Bloor
(05.02.18)
65 yaş civarında emekli olacağız.

ben de 4 ay oldu iş hayatına gireli. kısır döngüye girdim. hayatın anlamsızlığı her sabah kalktığımda yüzüme tokat gibi çarpıyor. eğer hayat böyleyse cidden hiç gerek yok.
0
caletti
(05.02.18)
İş arayan işsizler var. Onları düşün.
0
nickini degistiren yazar
(05.02.18)
Emekli olabilmek ayrı bir sorum, bunu kabul ediyorum. Önceki dönemlerden gelen erken emeklilerin maddi yükü sebebiyle 60-65 yaş aralığında emeklilik özellikle kadın için çok yıpratıcı, bunu da kabul ediyorum. Kadın için özellikle diyorum çünkü çoğunlukla iki işte birden çalışır gibi yoruluyoruz.
Ama arkadaş 3 aydır çalışıp bu emeklilik stresine girmek için de erken biraz. Okula giderken de erken kalkmıyor muydunuz? Burada genellikle sıkıntı sevmediğin işte çalışmak oluyor. O zaman insanın ayakları geri geri gidiyor vs. İşle ilgili sıkıntım yok demişsiniz ama bence sıkıntı vermese bile iş sizin için para kazanmanın dışında bir şey ifade etmiyor olabilir. 25 senedir çalışıyorum. Bazı yerlerde sadece para kazanayım diye çalıştım. Ama bu 25 senenin 20 senesinde genellikle işe böyle bir işim olduğundan dolayı şükrederek gittim. Genellikle mesai kaldım, işi takip ettim. 18 yaşından bu yana sigortalı olduğum için önceki dönemin yaş skalasına göre çoktaaan emekli olabilir haldeyim ama olmuyorum, çünkü işimi seviyorum. Emekli olsam bu işin danışmanlığını yapar yine çalışırım.
Olay işi sevmekte. Eğer sabah 4'te kalkmayacaksanız 8-8,5 gibi yatmak bence depresyon belirtisidir.
0
SiyamkedisiZorro
(05.02.18)
@SiyamkedisiZorro hayatım boyunca (yani ortaokuldayken öğlenciydim mesela ders 12.30da başlıyorsa 11.40da uyanırdım) ters yaşadım. sabaha kadar (cidden işe başlamadan 3 4 hafta öncesine kadar sabah ezanına kadar dizi izliyordum) oturup ertesi gün 3-4 gibi uyanıyordum. istediğiniz kadar aksini iddia edin ama benim biyolojik saatim bu şekilde. iş yerimin şartları falan iyi, 7.45 mesai başlangıcı ama tabii ki 8.30u buluyor. çıkış 17.15 ama millet 16.50 gibi ayaklanıyor. evde 6da oluyorum, çalıştığım insanlar da düzgün. dediğim gibi beni erken kalkmak VE HAYATIMIN GERİ KALAN HER GÜNÜNDE BUNU YAPACAK OLMAK yoruyor. okula da erken kalkıyordum tabii ki ama üniversitede "yatam yavvv" deme lüksümüz var. en son lisede arka arkaya erken kalkıyordum ki meslek liseliyim son senem yetenek kursu, sınav, stajla falan geçti onu da saymazsak ben en son 2010 yılında düzenli olarak erken kalkıyormuşum. bünyem şaştı, alışırım diyordum ama 3 ayda alışamadıysam herhalde hiç alışamayacağım
0
🌸dedi ayca
(05.02.18)
2010 temmuzdan beridir çalışıyorum, ilk zamanlar oluyordu bu his ama zamanla geçiyor.

çok maceracıyım vuhuuu modundaysan eğer bir süre çalışmaz gezersin ama bu işler için de para gerektiğini unutma. ailenin parası varsa zaten derdin yok demektir, kendi işini de kurabilirsin, tatil de yaparsın, gezip tozabilirsin de.

eski alışkanlıkları tamamen unutman gerek, kendi işini de kursan iş yapabilmen için belli bir düzenin olmalı. yoksa kimse sana iş vermez / seninle çalışmaz. uyuşturucu bile pazarlasan bu işin saati yeri vardır. ben uyuyom diyemezsin yani :)
0
hosein
(05.02.18)
ya bir de şu an millette şey kafası var "işime girdim, düzgün bir yer, maaşı belli, saati belli, yemeği servisi var ohhh 2 seneye yükselsem şahane. ben emekli olurum buradan" ama ben bu ülkede kalmak istemiyorum. "sie go" da demeyiniz çünkü deneyim lazım yani bu şekilde iş bulabilmek için. istediğin kadar eğitim al, sektöre girmeden olmuyor böyle şeyler. belki de bu yüzden geri geri gidiyor ayaklarım. çünkü geçtiğimiz yaz yurt dışında staj yaptım orada da erken kalkıyordum hem de yaz tatilim olması gerekirken ama yine de mis gibi gidip geliyordum.
0
🌸dedi ayca
(05.02.18)
bence haklısın ama yorumlardan iş hayatının çok ciks olduğu izlenimine kapıldım. herkes methiyeler düzmüş sanki:)
0
nothing in my way
(05.02.18)
Bir insan isinin 3uncu ayinda kendisini mutsuz hissediyorsa alternatif aramaya baslar.zamanini istedigi insiyatifte kullanacagi bir isi dusunur.oyle bir is yoksa kurar.kuracak gucu yoksa o gucu kazanmaya calisir.oyle bir kabiliyeti yoksa o kabiliyeti kazanmanin pesine duser.daha bastan 40 yil o iskenceyi cekecegini kabulleniyorsa o yasayan bir oludur ve yasayacaklari seciminin ve secimindeki israrinin korkakca bir sonucudur.25 yil cezaevinde kalacak olan ama kazmasi 24 yil surecek bir tuneli yine de kazan insana saygim var.ya da o cezaevindeki gunlerini disardan daha verimli geciren insana.ama madem burdayim yapacak bisey yok diyip 3 ogun yemegini yiyip gece kogusunda uyuyan baska da bisey yapmayan mahkuma saygi da duyamam uzulemem de.ben de universite mezunuyum.varlikli bir ailenin cocuguyum.ihtiyacim olmadigi halde daha ogrenciyken garsonluk isportacilik yaptim sirf insanlarla iletisimim artsin bir donanimim olsun diye. Mezun olup goreve basladim sevemedim isimi.gittim borc parayla is kurdum memuriyete devam ederken.6 ay cok zor gecti ticarette ama adim adim guzellesti.bir sene sonra istifa ettim.yillardir da ticaret yapiyor mutlu mesut yasiyorum.ticaret yapin demiyorum.ama bir sekilde tunel kazin diyorum.simdiden durumunuzu kabullenmenini kabullenemem.gencecik insansiniz belli ki.cesur enerjik isyankar olmaniz lazim.daha bu yasta memur zihniyetine girmeyin
0
a summer day
(05.02.18)
@a summer day zaten memur zihniyetli olsaydım bu durum benim canımı sıkmazdı diye düşünüyorum? benim durumum yoktu, ailemin de yoktu ve 2010 yılında (yani lise 3de) bir dergide (bayağı bilindik) yazılar yazmaya, röportajlar yapmaya ve kendi paramı kendim kazanmaya başladım. üniversiteye geçtiğimde de ben de aynı şekilde garsonluk yaparak hem ihtiyaçlarımı karşıladım, hem birikim yaptım, sonrasında o parayla erasmus yaptım vs. çalışmaktan gocunmuyorum ben ya da dediğim gibi "böyle bu kabulleneyim" de demiyorum. şu an kendime yatırım yapmakla meşgulum, hani şuna da bakayım, bunu da deneyeyim (alanım moda/tekstil/tasarım o nedenle bakıp denediklerim çizim teknikleri, sanatsal zımbırtılar) şu programı da çözeyim, portfolyoma şunu da koyayım şeklinde. kendimi "yetiştirince" de kendi yerimi açmasam da risk alacağımı düşünüyorum. çünkü türkiye içerisindeki(alanımda) en şahane ve çalışanına değer veren, piyasanın üstünde veren ve insancıl çalışma şartlarına sahip bir yerdeyim. en kolayı durumu kabullenip sabah 7 akşam 5 yapmak olurdu benim için. sadece bu durumun bu şekilde geçici olduğunu düşündüğümde çıldıracak gibi olmuyorum. bu nedenle bu şekilde düşünen birisi için biraz manasız bir yorum olmuş.
0
🌸dedi ayca
(05.02.18)
40 yıl çalışmak bence iyimser yaklaşım. bu nufus yapısı bu ekonomi ile, şu an çalışan nesil 45 50 yaşlarını geçtikten sonra işsiz kalacaklar bence. bu konuyla ilgili bir şey yapıyor muyum diye sorarsanız hayır.
0
kveldulv
(05.02.18)
(6)

an honourable man

semaforo de medianoche
honourable ünsüzle başladığı için an yerine a olması lazım ama bu kalıpta neden an kullanılıyor. ordaki a-an'deki an değil de başka bi anlamı olan bi kelime mi yoksa? değilse neden böyle kalıplaşmış
honourable ünsüzle başladığı için an yerine a olması lazım ama bu kalıpta neden an kullanılıyor. ordaki a-an'deki an değil de başka bi anlamı olan bi kelime mi yoksa? değilse neden böyle kalıplaşmış
0
semaforo de medianoche
(04.02.18)
a/an'de okunus baz aliniyor. honourable'in h'si okunmuyor.
0
pide
(04.02.18)
Kalıplaşmış değil. An hour da böyle. Telaffuza göre.
0
dissendium
(04.02.18)
H okunmuyor. O yuzden an demek cok daha kolay. Dene istersen an hour ve a hour demeyi. A hour demek iskence.
0
baldur2
(04.02.18)
a university de dersin mesela. harf değil ses önemli :)
0
reavelyn
(05.02.18)
Nasil telaffuz ettigin onemli. Yazilisi degil.

@reavelyn benim aklima gelen ilk ornegi vermis :)
0
kuehles blondes
(05.02.18)
bana okulda sese göre demediler, harfe göre demişlerdi, aklımda sorgusuz sualsiz öyle de kalmış. o yüzden dizilerde filmlerde sürekli karşıma çıkan bu cümle şaşırtıyordu beni ki ingilizce altyazıyla dizi, film izliycek kadar ingilizcesi de olan biriyim. eğitim sistemimizin kurbanı olmuşum...
0
🌸semaforo de medianoche
(05.02.18)
(4)

Kurtların köpeği parçaladığı video'da

mete kudur
linkini koyamadım ama sözlükteki başlığı şu; https://eksisozluk.com/ac-kurtlarin-kangal-kopegini-parcalamasi--5562431?day=2018-02-04 yine en üstte 59sn videosu da var.Bu videoda, 2 tane mi köpek var ? yani kurtlar bir köpeği düşürdükten sonra, oradan uzakta kameraya daha yakın pozisyonda bi' hayvan
linkini koyamadım ama sözlükteki başlığı şu; eksisozluk.com yine en üstte 59sn videosu da var.

Bu videoda, 2 tane mi köpek var ? yani kurtlar bir köpeği düşürdükten sonra, oradan uzakta kameraya daha yakın pozisyonda bi' hayvan havlıyormuş gibi görüyorum da, o hayvan köpek mi kurt mu ?

eğer köpekse, tanrıyla aram daha da bozulacak da köpek olmasın istiyorum.
0
mete kudur
(04.02.18)
Evet o da kopek. Yoksa ususurdu cesedin basina
0
baldur2
(04.02.18)
Ne allahi ne kulu ne diyon haci sentetik mi aldin?
0
baldur2
(04.02.18)
2 kangal var gibi görünüyor.

Ekşideki yorumlara baktım da abowww. Kurtlar muhaliflere milliyetçileri hatırlattığından, kangalda o bölgenin halkı ve kültürüyle özdeşletiğinden olsa gerek bu mücadele sonucunda kangal kurtlara yem olduğundan dalga geçiliyor.
Ne de olsa Kangalın altın kemeri elinden alındığı için kimilerini sevindirmiş. Çünkü onlara göre köpek demek, golden demek.
0
1adam
(04.02.18)
Konuyu tanriya nasil bagladin anlamadım. Izledigin sey vahsi yasam, dunyanin duzeni. Belgesel falan da mi izlemedin hic hayatında?

50 snlik videodan köpeklerin akrabalik iliskisini cikaranlari ayrica alkisliyorum.
0
japon askeri
(04.02.18)
(4)

Fenerbahçe cenabetliği

speedy
Tamam önceki senelerde de bir sürü cenabetlikler travmalar var, denizli, bursa, hocasız gsye şampiyonluk kaptırmalar falan filan ama. Bu seneki cenabetlik bambaşka sanki. volkanın içeri almaları, yan pas yaparken yedirilenler, kendi kalemize atılanlar vs. hemen aklıma gelen puan kaybedilen başakşehi
Tamam önceki senelerde de bir sürü cenabetlikler travmalar var, denizli, bursa, hocasız gsye şampiyonluk kaptırmalar falan filan ama. Bu seneki cenabetlik bambaşka sanki. volkanın içeri almaları, yan pas yaparken yedirilenler, kendi kalemize atılanlar vs. hemen aklıma gelen puan kaybedilen başakşehir, Göztepe, konya maçlarında direk dönen toplar. Kısaca şans döner mi, niye dönmüyor?
0
speedy
(04.02.18)
Aziz cünübü gitmeden o sans dönmez bize.
0
valarmurgulis
(04.02.18)
Aziz gitmeden dönmez.
Umarım Aziz hiç gitmez.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(04.02.18)
Ne sansi olm. Yarin anadolu kulubune gitse 500 bin euro kazanacak adama 3 verirsen takar mi sikine?
Fenerbahce de oynamak icin daha az para alacaklarina 5 kati fazla para alinca dunyalari sasiyor.

Aykut denen adam 1-0a yatma uzmani.
Aziz desen kafayi siyirmis. Mehmet ali aydinlar ile kol kola. Huahuahauahahaj. Insan bir gidim utanir yahu.
0
baldur2
(04.02.18)
İlahi adalet.
0
brad pitt
(04.02.18)
(17)

tek eşlilik mi çok eşlilik mi? neden?

mehmed resad
bütün aklınıza gelebilecek faktörleri aradan çıkararak cevaplayın. yani modern toplum, medeni kanun, araplar, islam, medeniyet, kadın ne düşünür, adam ne düşünür bilmem ne demeden, cinsiyet de fark etmeksizin içinizden ne geçiyor söyler misiniz?
bütün aklınıza gelebilecek faktörleri aradan çıkararak cevaplayın. yani modern toplum, medeni kanun, araplar, islam, medeniyet, kadın ne düşünür, adam ne düşünür bilmem ne demeden, cinsiyet de fark etmeksizin içinizden ne geçiyor söyler misiniz?
0
mehmed resad
(03.02.18)
Sağlık. Cinsel ve ruhsal sağlık.
0
yaren
(03.02.18)
Bütün etmenleri ortadan kaldırdığında cevap çok eşlilik oluyor.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(03.02.18)
tek eşlilik. çok eşlilik söyleminin kendisi güzel ama uygulamada büyük problemler doğuyor. insan mukadderatına aykırı. Cinsellik dışında kalan herşey problem.
0
mete kudur
(03.02.18)
Şu şekilde isterdim. Tek eşli olup başkalarıyla görüşebilmek ve karşımdakinin görüşmesini de normal karşılamak. Yani evimi sadece bir kişiyle paylaşacağım, fakat eşime haber vererek başkalarıyla da tek gecelik ilişkiler yaşayabileceğim. Her şeyi izole edin dediğin içn böyle cevap verdim. Cinsel hastalıkları görmezden gelerek.

Cinsel hastalıkları göze alırsam da tek eşlilik diyorum. Evet, evde 4 kocam olsa 5'imizde de hastalık yoksa bana bulaşmaz, fakat 4-5 kişi aynı evde yaşamayı kabul edemem. ahlaki değerlerden dolayı değil ama o ev ahıra döner.
0
break your happy home
(03.02.18)
Tek eşlilik.
Çok eşlilikte kalbin kaç parçaya bölünür? Hangi birine tüm sevgini verebilirsin? Hangisinin her şeyinle yanında olabilirsin? Bu umrunda değilse zaten amacın eşlilik değil cinsellik demektir.
Eş sözcüğü türkçedeki en güzel sözcüklerden biri olabilir. Eş,denk,senin aynın, sende ne varsa onun olan,onda ne varsa senin olan, her şeyin.. benzer bile değil, eş!
Bu dünyada resmen kendini yeniden bulmak kolay mı? Bir tanesi bile zor bulunurken birden fazlası bulmak? Bence imkansıza yakın.
Çok "eş"liliğin tek sebebi bence tamamen cinsellik. Ya da insanın tek bir kişiyle yetinemeyecek,sıkılacak,yenilikler arayacak kadar şımarık olması, tıpkı bir bebek gibi aç gözlü kalıp olgunlaşamamış,kendini terbiye edememiş olması..
Çok eşlilik sadece cinsel ve hayvansal bir içgüdü iken tek eşlilik gerçek bir insan olmanın en güzel yanıdır diyorum.
0
katunca
(03.02.18)
Insanlar dogustan cok esli degildir, din baskisi nedeniyle Hristiyanlik insanlara bunun zorla dogru oldugunu kabul ettirmistir.

Evlilik erkegin kadina egemenlik kurmasi ve Vatikan - Roma'nin bir duzen kurarak egemenligini Alman, Viking, Berber, heretik kavimlere de uygulamak istemesi uzerine kurulmustur.

Daha fazla bilgi icin Caliban ve Cadi'yi okuyabilirsiniz. Bugun dogru oldugunu dusundugumuz her kavramin ortaya cikisini anlatiyor.
0
Traveller
(03.02.18)
sosyal psikoloji vs. evrimsel psikoloji karşılaştırması dahilinde güzelce tartışılabilecek bir konu bu. üzerine uzun uzun bişeyler demek isterdim ama çıkmam lazım, o yüzden tarafımı belli edip gaçhayım.

yasalarla korunan manada eşlilikten bahsediyorsak tek eşlilik mevcut dünyada bir zorunluluk, düzen sağlamak açısından. salt insan ilişkileri açısından bakarsak çok eşliliği hovardalık olarak, daha masum hale getirip yaşıyoruz. hayatımızın hangi dönemini hangi riskleri alarak geçirmek istediğimizle ilgili, gençken çok eşli hayat yaşayıp sonradan tek eşliliğe geçiş yapmak sanırım en modası.
0
Bruce
(03.02.18)
Kimsede nufustan bahsetmemis. Cok esliligi destekleyecek bir nufus dagilimi yok ki. Kadin sayisi erkek sayisina esit. Esit degilse biri en fazla yuzde 51 falandir. Nasil dengeyi saglayacaksin?
0
baldur2
(03.02.18)
Tek eşililik
0
EasyTiger
(03.02.18)
aldatmayan insan sayısı inanılmaz az.

kadınlar aldatmıyor demem ancak erkeklerin yüzdesine göre daha az kalıyor. erkeklerin neredeyse tamamı. çoook çoook az bir tuhaf erkek var onlar aldatmıyor.
0
charlotte blanc
(03.02.18)
erkekler içten içe çok eşlilik isterler ama bilmezler ki tek eşlilik erkeklerin daha lehinedir.

çok eşlilikte birkaç tane alfa erkek bütün kızları bafiler. tek eşlilik daha adil bir düzen sağlar. tek eşlilikte her kör malın bir topal alıcısı olur.
0
nickini degistiren yazar
(03.02.18)
Tek eşlilik. Çünkü ben birine ait olmak istiyorum sadece tek bir insana ve o da asadece bana ait olsun istiyorum, hislerim bu şekilde.
0
powerpufgirl
(03.02.18)
evlilik denilen kavram, insanın mülkiyet ilişkileri oluşturmasıyla başlar, dolayısıyla, evlilik ve onunla gelişen tek eşlilik zorunluğu doğrudan mülkiyet ve üretim ilişkilerinin belirlenimidir diyebiliriz. tek eşlilik bir zorunluluk değildir bu arada, evlilik mirasın meşru olan çocuğa aktarımı için gerekliliktir. Burada tek eşlilik kutsanarak evliliğe yol çizilir, ancak mülkiyetçilik iki yüzlü bir ahlak ilişkisini de beraberinde getirdiği için tek eşlilik çoğunlukla mümkün olmaz.
günümüze geldiğimizde ise, var olan üretim ilişkisi -kapitalizm- iki açıdan evliliği kutsar, birincisi egemen sınıfın sermaye aktarımının meşru kişiye doğru sürmesinin sağlanması, ikincisi ise sömürüsü altında olan üretici sınıfların sağlıklı olarak sürmesini sağlamak. Evlilik yakın akraba ilişkilerinden doğacak olası genetik hastalık sorunlarının önlenmesi için insanlığın bulduğu iyi bir yöntemdir, yine evliliği kutsayabilmek için benzeri kalıplar kullanılır, "bir ömür sahip olma, ait olma" konuları kutsanır.
Mülkiyetçi bakış açısı insanı da sahiplenilecek bir metaya indirgeyip bunu da kutsal bir şey olarak anlamamızı sağlayabilir.

Sahiplenmenin, kıskançlığın olmadığı, kimsenin birbirinin sahibiymiş gibi sıfatlarla birbirine seslenmeyeceği, yalan olmadan, aldatmadan, aldatılmadan ve akrabalık ilişkilerinin kayıtlarını da unutmadan çok eşli bir yaşam -şu anda bizim için ütopik olsa da- bir gün mümkün olabilir. Nasıl mümkün olabilir, mülkiyetçi iktidar ilişkilerinin ortadan kalkmasıyla, yani "bu toprak benim" diyerek topraktan ziyade insanlığın tarihine çakılan o kazığın yerinden sökülmesiyle.
0
gochebe
(04.02.18)
tek tek cok eslilik.
0
neumann
(04.02.18)
erkeğim. tek eşlilik diyen erkeklerin hepsi yalan söylüyor.
saygılar.
0
titiraprap
(05.02.18)
çok eşlilik, hatta hepsi diyorum.
0
La Femme D'argent
(05.02.18)
bütün bu yazdıklarından arınmış olarak tek eşlilik. ben tek kişiye dokunmak tek kişiyi sevmek tek kişiyle özelimi paylaşmak isterim. aynı şekilde tek bir kişinin de beni sevmesini/dokunmasını/özelini açmasını isterim. aynı şeyleri defalarca yeni baştan yaşamak duygu duyarsızlığına ve duygusuz sevişmelere yol açar sadece.
0
naksidil
(05.02.18)
(9)

Ekşi Sözlük Küfürlü Mesaj Nasıl Şikayet Edilir?

Mehmet Ersoz
MerhabaEkşi sözlükte küfürlü şikayet eden yazar nasıl şikayet edilir. Entarilerdeki gibi şikayet linki yok mesajlarda.Saygılar
Merhaba

Ekşi sözlükte küfürlü şikayet eden yazar nasıl şikayet edilir. Entarilerdeki gibi şikayet linki yok mesajlarda.

Saygılar
0
Mehmet Ersoz
(02.02.18)
Mesajlarla ilgili bir yaptırımları yok, o nedenle şikayet linki yok.
0
angelus
(02.02.18)
Teşekkürler.

Bunun gerekçesini açıkladılar mı bir yerlerde? Mesajlar da modere edilmeli kesinlike. Çok saçma buldum ekşinin bu kararını.
0
🌸Mehmet Ersoz
(02.02.18)
eksi sozlugun kendisi modere edilmiyor, mesajlari mi modere edecekler. herkes ozelden kufrediyor zaten, yazar basina bir tane mod falan duser herhalde kufurlerle ilgilenecek olsalar.
0
baldur2
(02.02.18)
Mesajlaşma özel bir konu, mesajı şikayet etmen için mesajın içeriğini açıklaman lazım, karşı tarafın rızası olmadan mesajı ifşa etmek haberleşmenin gizliliğinin ihlaline girer, bu da yasal olarak suç. O nedenle bir yaptırım yok. Ancak savcılığa vs. bir şikayette bulunursan o zaman sana bununla ilgili yardımcı olabilirler.
0
angelus
(02.02.18)
Kusra bakmayın da yerim sizin şahsa hakaret mevzularınızı. Bence herkesin herkese sallama hakkı olmalı. Ben destekliyorum. Seven sever söven söver takılacak değilim bana da küfür edenler var. Cevap vermiyorum, engelleyip geçiyorum.

Ha bak şu var; ekşi sözlük yazarı yapılacak kişilerin kalitesi o küfrü edecek derecede düşük olmamalı. Yani beğenmediği bir entry üstünden mesaj atıp da senin ananı bilmem ne diye dalan tiplerin işi olmamalı sözlükte. Ama böyle bir özgürlük de olmalı öte yandan. Bilmem derdimi anlatabildim mi
0
bos gezenin bos ustasi
(02.02.18)
teeşkkürler cevaplar için.

küfreden tarafın gizlilik hakkı en başından korunurken, küfredilenin psikolojik şiddete maruz kalmama özgürlüğü ve hakkı neden bertaraf ediliyor onu anlamıyorum?

Madem ekşi yazarların küfre maruz kalmasına mani olamıyor hukuki ve teknik manada, o vakit mesajlaşmayı tamamen kaldırmalı ya da küfürleri otomatik algılayan ve gönderimini durduran bir algoritma yazmalı.

Ya da insanlar yazarların profillerine halka açık şekilde küfürlerini yazmalı.
Ya da mesaj facilitesi default olarak kapalı gelmeli, küfür yemek isteyen mesajları açmalı.

İnsanlar birkaç ergenin ruhsal sıkıntılarına maruz kalmak zorunda değil ki
0
🌸Mehmet Ersoz
(02.02.18)
Bu sözlükle alakalı bir durum değil yasal zemin böyle, burada kullanıcının haklarını değil kendi haklarını koruyor. Yani kullanıcı "Sözlük benim mesajlarımı ifşa etti" deyip dava açarsa kendisine yaptırım uygulanır, bunun önüne geçmek için bununla ilgili bir yaptırımda bulunmuyor. Yoksa sözlük yönetiminin herhangi bir kullanıcının haklarını savunacağını zannetmem, ki böyle bir amacı olsa zaten saçma olurdu. Ha ama kullanıcılar için kullanıcı engelleme ve mesajları tamamen kapatma gibi imkanları mevcut. Yani mesajlaşmayı tamamen kaldırmak yerine, kullanıcı bunu özelleştirip kendisine mesaj gelmesini tamamen engelleyebiliyor, ya da bir kullanıcıyı engelleyip ondan mesaj gelmesini engelleyebiliyor. Misal mesajları kapatırsan mesaj aracı komple kapatılmış gibi oluyor senin için, bunu kullanabilirsin.
0
angelus
(02.02.18)
savcılığı gidip şikayet edebilirsin.
bence et. vakit bulsam bende birini edicem.
0
herhaltibiliyoring
(02.02.18)
Aslında mesaj içeriğini açık etmeden bu türden küfürler şikayet edilebilmeli.

Belirli bir şikayete (10 tane) ulaşınca kullanıcı 1 ay kadar ceza almalı.

Bir tür caydırıcılık mekanizması yaratılmalı bu türden ergen ve ahlaksız yazarlar için.
0
🌸Mehmet Ersoz
(02.02.18)
(1)

İşi gücü alexe faul yapmak olan futbolcu

owaki
Böyle bir Anadolu takımı topçusu vardı adını unuttum
Böyle bir Anadolu takımı topçusu vardı adını unuttum
0
owaki
(02.02.18)
Haha.
Hurriyet gucer
0
baldur2
(02.02.18)
(9)

gece 1 de mesaj atan kadın

sorunvar
çok samimiyetim yok neredesiniz diye mesaj atıp yüzyüze görüşmek istiyorum diyor .Amacı nedir ?
çok samimiyetim yok neredesiniz diye mesaj atıp yüzyüze görüşmek istiyorum diyor .Amacı nedir ?
0
sorunvar
(02.02.18)
Troll cevap olarak: böbrek avi
Erkek kafası olarak: Cinsellik istiyor
Kadın kafası olarak: Tanışmak istiyor
Gerçekçi olarak: Sana işi düşmüş, aracı olarak kullanacak seni
0
siyah giyen adam
(02.02.18)
niçin görüşmek istiyorsunuz ? diye bir soru sorabilirsiniz bence.
0
biravekahve
(02.02.18)
aynen neden görüşmek istiyorsun de sonucu yaz buraya. seninle birlikte bu olayın heyecanını ve gizemini yaşamak istiyorum.
0
nocturness
(02.02.18)
Alkollü, sevişmek istiyor. Yarın aramayacak ama.
0
femme vitale
(02.02.18)
azmis. ya simdi ya hic.
0
baldur2
(02.02.18)
Sonuç?
0
lazor
(02.02.18)
Derdine derman oldun mu?
0
neymis
(02.02.18)
%99.92 amacı siyah giyen adamın söylediği gibi:

'Gerçekçi olarak: Sana işi düşmüş, aracı olarak kullanacak seni'

Diyeceği her neyse altındaki saf ve gerçek amaç budur. Duygusal yaklaşırsan muhtemelen duyguların sömürülür.

Bunun bilincinde olarak yaklaşmanda fayda var. Sırf bu kişinin yardıma ihtiyacı var diye de kendinden maddi ve/veya manevi ödün vermek zorunda hissetmemeni tavsiye ederim.
0
idexo
(02.02.18)
aksiyon arayışında.
0
bleach ichigo
(02.02.18)
(3)

Avustralya vize görüşmesi hk.

kotu ornek olmak istemiyorum
merhaba, avustralya için öğrenci vizesi başvurusunda bulundum ve büyük ihtimalle yarın arayacaklar. avustralya için vize görüşmesi yapan vardır eminim aramızda. nelere dikkat etmeliyiz, ne sorarlar, nasıl tavırlar takınırlar? yardımcı olursanız çok sevinirim bu benim için çok önemli. şimdiden teşekk
merhaba, avustralya için öğrenci vizesi başvurusunda bulundum ve büyük ihtimalle yarın arayacaklar. avustralya için vize görüşmesi yapan vardır eminim aramızda. nelere dikkat etmeliyiz, ne sorarlar, nasıl tavırlar takınırlar? yardımcı olursanız çok sevinirim bu benim için çok önemli. şimdiden teşekkürler.
0
kotu ornek olmak istemiyorum
(31.01.18)
Arayacaklarini sanmam. Olur da ararlarsa rahat ol. Amacini net bir sekilde anlat. Donmen icin Tr'de varolan baglarini anlat.Yani donmen icin sebeplerin oldugunu vs. Ama tekrar ediyorum arayacaklarini sanmiyorum.
0
tezek
(31.01.18)
@tezek hocam danışmanım arayacaklarını ve telefon mülakatı yapıldığını söyledi siz avustralya'ya başvuru yaptınız mı?
0
🌸kotu ornek olmak istemiyorum
(31.01.18)
evet ogrenci vizesi icin ariyorlar. beni aramislardi telefon mulakati yapiyorlar. neden avustralya? avustralya'da hic tanidiginiz var mi? gibi sorular soruyorlar, en son da saglik sigortanizi yaptirin gonderin vizenizi cikartiyoruz diyecekler.
0
baldur2
(02.02.18)
(25)

Maaşın 2 katına gidilir mi?

kompisko
6 yıldır çalışıyorsunuz. Sözünüz dinleniyor. Çok çalışmıyorsunuz. Her şeye hakimsiniz. Çıkabilecek bütün problemleri çözebilecek seviyedesiniz çünkü tüm sistemin kuruluşundan itibaren aktif rol oynadınız. Şirket de size değer veriyor. Özel sağlık, yemek var. Ayrıca arabada vermiş onunla gidip geliyo
6 yıldır çalışıyorsunuz. Sözünüz dinleniyor. Çok çalışmıyorsunuz. Her şeye hakimsiniz. Çıkabilecek bütün problemleri çözebilecek seviyedesiniz çünkü tüm sistemin kuruluşundan itibaren aktif rol oynadınız. Şirket de size değer veriyor. Özel sağlık, yemek var. Ayrıca arabada vermiş onunla gidip geliyorsunuz. Çalıştığınız şirketin adı da aynı sektörde hayranlık uyandırıyor. Ve size yine aynı ayarda bir şirket tarafından maaşınızın 2 katı teklif ediliyor. Tüm bunları bırakıp gidermisiniz? Yapısını bilmediğiniz, yöneticiyle, çalışma arkadaşlarıyla anlaşabileceğiniz kesin olmadığı bir belirsizliğe maaş fazla diye gidilir mi?
0
kompisko
(31.01.18)
Giderim. 2 katı maaş çok ciddi bir kriter.

Haa, gittim iş tutturamadım, geri dönmek istersem nasıl olsa alırlar diye düşünüyorum. madem o kadar sevilen biri, geri gelmek istiyorum diye üstlerine söylerse alırlar.
0
himmet dayi
(31.01.18)
12 yıl aynı yerde çalışmış biri olarak gidilir diyorum .
değişim gelişimdir.
0
devilone
(31.01.18)
@himmet dayi
Geri almaları mümkün değil. Öyle bir politikaları var. Giden geri gelemiyor.
0
🌸kompisko
(31.01.18)
ben giderim şu anki maaşımın 2 katını veren yere anında damlarım.
0
sizofren06
(31.01.18)
liberal +1. fiyat önemli kriter. bir de tabi mevcut şirketteki rahatınızı diğer tarafta bulma ihtimaliniz de yüksek bir kriter. bu ikisi benim konfor+gelir baremimi yeterince karşılıyorsa babamın oğlu olsa durmam geçerim.
0
Tears of Devil
(31.01.18)
iyi araştırıp gidin. mümkünse içeriden bilgi alın.
0
lemmiwinks
(31.01.18)
meydan okumak istiyorsan gidilir. ama rahatımı bozamam diyorsan gidilmez. her şey para değil. paradan daha önemli şeyler var bu hayatta.

belki gittiğin yerde daha çok para alacaksın ama kısa süreli çalışacaksın. sonra sil baştan istemediğin ve maaşı seni tatmin etmeyen bir yerde çalışmak zorunda kalacaksın.

fazla maaş alan futbolcu çine gider ama az para aldığı takımdaki kadar mutlu olamaz. o başarıları yakalayamaz. daha güzel yaşantısı olmaz. para için rahat bozulmamalı bence.
0
tragedystreets
(31.01.18)
bulunduğun yerde ilerleme şansın ne? aynı pozisyonda kalıp senelik en fazla %10-15 zam oranlarına talim olmak bir seçenek de olsa bir yerden sonra potansiyelin kaybı olarak görülebilir. yükselme şansın varsa 1-2 sene içerisinde, 2 katı ücret de senin mevcut sorunlarını çözmüyorsa kalman mantıklı olur. ancak yükselme şansın yoksa ya da 4-5 seneden mümkün değilse, borcun harcın varsa ya da şimdiki kazancın istediğin hayatı yaşayacak kadar yetmiyorsa geçmek daha mantıklı.

comfort zone'dan çıkabilmek lazım yeri gelince, yeni iş demek illa anlaşılmayan arkadaşlar demek değil, o iş olmasa bile başka iş bulunabilir.
0
Bruce
(31.01.18)
Fazladan bir maaşın hayatımda neyi değiştirip değiştirmeyeceğine göre karar veririm.
0
harvey
(31.01.18)
Çalıştığım şirketle konuşup bu teklifi ve düşüncemi açıkça söyler, karşıdan gelecek teklifi duymayı beklerdim. 2 kat çok cazip bir teklif.
0
teknikekip
(31.01.18)
önceden konuşurum ekip nasıl, çalışma ortamı nasıl firma yeni mi yoksa kurulmuş bir düzeni var mı? siz hangi düzende yer alacaksınız ve hareket kabiliyetiniz ne şekilde olacak?
eğer sıfır bir firma ise sizi alıp 4 ay çalıştırıp olmuyor kompisko deme ihitmali var sonra eski firmanıza da dönemezsiniz,
veya en dramatik senaryo o firmadan sizi çekip firmanın gerilemesini istiyor olabilir,
eski veya kurumsal bir firma ise sorun yok tabi de yeni bir firma ise sakıncalar var yine yeni bir firma ise sözleşmede min çalışma zamanı vs koymanız lazım 6ay 1yıl gibi yoksa 3ay sonra battık biz sayanora kompisko diyebilirler
0
dedim dedim de kime dedim
(31.01.18)
liberal +1

hayatim boyunca hep sabitligi, stabilligi sevdim fakat konfor alanimi terketmeyi prensip haline getirdim. hep faydasini gordum.

bi odadaki en zeki/yetkin/zengin vs. kisiyseniz, yanlis odadasiniz demektir.
0
icim urperiyor
(31.01.18)
şu an çalıştığın şirketle konuşup bu şekilde bir teklifin olduğunu ve maaş artışının kafanı karıştırdığını söyleyebilirsin. böylelikle onlar kadar olmasa da 1.5x yaparlar belki maaşını. böylece hem rahatın bozulmaz hem de %50 maaşın artmış olur.
0
contavolta
(31.01.18)
Gidilmez
0
benaslindayohum
(31.01.18)
şu an çalıştığın şirkete bu tekliften bahsetmek mevcut şartlarını iyileştirebilir.
"bakın bana şu firmadan şu maaşla iş teklifi geldi, ama ben burda mutluyum ve kalmak istiyorum. o yüzden beni mutlu edecek bir maaş teklif edin" dersen orta yolda buluşursunuz bence.
0
cheers for fears
(31.01.18)
2 kati her zaman yuksektir. 1000den 2000e cikmak da onemlidir, 5 binden 10 bine cikmak da.
0
baldur2
(31.01.18)
Şu an çalıştığın yerde bunu öne sürerek tekrar pazarlık yap. İyileştirme yaparlarsa kal, yapmazlarsa yeni yere geç.
0
chavezding
(31.01.18)
bizim şirkette bir çocuk var. geçen sene "başka iş buldum gidiyorum" dedi, bunu duyunca terfi ettiler ve kaldı. gerçekten çok iyi bir elemandı ama, bunu hak ediyordu. hatta geç bile kalınmıştı bence. bugün ben yapsam yemez yani güle güle derler :D eğer o kadar iyi bir elemansan zaten seni de tutmak için bir şeyler yapacaktır firman.

çok alakalı değil ama dedikodu yapasım geldi. duydum ki, geçenlerde türkiye'nin en iyi şirketlerinden birinde 6 tane baş mühendis aynı anda istifa etmiş ve rakip firmaya geçmiş. iyi para teklif edildiyse gitmişlerdir yani neden kalsınlar ki. ben de işimden acccayip memnun olmama rağmen açıkçası 2 katı maaşa aynı ayarda firmaya giderdim.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(31.01.18)
İki yıllık tecrübem var, bahsettiğiniz detayların birçoğu kendi ölçeğimde benim için de geçerli ve %50 değil de %40 maaş artışını kabul ettim bugün şu an son saatlerim mevcut iş yerimde.

Ben de epey gel-git yaşadım ama diğer arkadaşların bahsettiği gibi konfor alanını terk etmek gerekiyor ilerleme kaydedebilmek için.
0
chicha
(31.01.18)
hııımııınaaaaa. gitmeyi bırak çalıştığım yeri bombalarım. uhhh paraya bak...
0
gündüz m
(31.01.18)
sorman abes, gidilir
0
cedex
(31.01.18)
aynı sektörde anı ayarda firmalar arasında aynı pozisyonda iki kat maaş olmaz.İşin yükselme kısmından bahsetmemişsin.Yükseliyorsan git.
0
turkuaz
(31.01.18)
Aynı konfor artı iki katı maaşsa gidilir. Ama sadece iki katı maaşsa düzenini bozmaktan korkuyorsan gidilmez herşey para değil günün büyük bir kısmını işte geçiriyoruz orada huzurlu ve severek çalışmak çok önemli.
0
hernezıkkımsa
(31.01.18)
Ben gitmedim pişmanım sen git
0
keep out
(31.01.18)
Değişim gelişimdir'e kesinlikle katılıyorum. Şimdiye kadar her türlü challenge'e atladım ve hiç pişman olmadım.
0
roket adam
(01.02.18)
(3)

Ucuz bir şekilde dil dile nasıl değsin ki dil öğrenilsin?

terketmedisiyahbeni
Öncelikle merhabalar önümde 5 ay gibi boş bir zaman dilimi var.Bu süre zarfında work and travel,work and holiday tarzı kullanışlı dil gelişimi için yararlı bir şey bilen var mıdır içimizde?Yani pek bilinmeyen ama ucuz al kardeş bak bu dediğin tarz bir şey dene bunu diyeceğiniz bir şey var ise lütfe
Öncelikle merhabalar önümde 5 ay gibi boş bir zaman dilimi var.Bu süre zarfında work and travel,work and holiday tarzı kullanışlı dil gelişimi için yararlı bir şey bilen var mıdır içimizde?
Yani pek bilinmeyen ama ucuz al kardeş bak bu dediğin tarz bir şey dene bunu diyeceğiniz bir şey var ise lütfen üstüme fırlatınız.Şimdiden teşekkürler.
0
terketmedisiyahbeni
(31.01.18)
Agh ,avrupa gonullu hizmeti
0
ykyt
(31.01.18)
avustralya dil egitimi + calisma
0
kveldulv
(31.01.18)
dil egitimi arti calisma seklinde bir vize yok. 5 aylik kurslar avustralya'da vardir en az bir 5-6 bin dolar, bu da 15-18 bin tlye esit. ucak bileti 4000 lira, vize 1500-2000 lira. pek de ucuza gelmedi :D
0
baldur2
(02.02.18)
(5)

Amazon’dan ayakkabı almak

crna gora
Amazon.com dan ayakkabı almayı düşünüyorum fakat bazı modellerde aynı bedende birden fazla seçenek var. Örneğin; 10 D(M) US - 10 XW US - 10 E US - 10 2E US gibi. Aradaki kodlar neyi ifade ediyor?
Amazon.com dan ayakkabı almayı düşünüyorum fakat bazı modellerde aynı bedende birden fazla seçenek var. Örneğin; 10 D(M) US - 10 XW US - 10 E US - 10 2E US gibi.
Aradaki kodlar neyi ifade ediyor?
0
crna gora
(30.01.18)
N or A narrow
B, M or D medium
W or 2E wide
XW or 3E extra wide
XXW or 4E extra extra wide

genislik.
0
baldur2
(30.01.18)
sorundan alakasız olacak ama; ayakkabıda ekstra gümrük vergisi var haberin olsun.
0
canercuxy
(30.01.18)
@ canercuxy

Geçen hafta ayakkabı siparişi vermiştim. Önünüzdeki hafta gelecek. Alırken vergisini ödedim. Emin misiniz ekstra bir vergi çıktığına?
0
🌸crna gora
(30.01.18)
amazon vergi dahil satıyor rahat olunuz. ekstra çıksa bile öder. ödemezse de haberiniz olur.
0
ozdek
(30.01.18)
Ayakkabıda ekstra vergi yok. 30 euro üzeri 'herhangi bir şey' alırsanız vergi ödersiniz. Arada onun da alınmadığı oluyor.
0
cikmaz sokaktan cikagelen cocuk
(30.01.18)
(4)

şu dövme çok mu küçük

cedex
ilk dövme için nasıl? aynı yer ve boyut olacak.https://i.pinimg.com/236x/2a/4e/54/2a4e5461709e32a64f12136926284fdf--tiny-heart-tattoos-tiny-wrist-tattoos.jpg
ilk dövme için nasıl? aynı yer ve boyut olacak.

i.pinimg.com
0
cedex
(29.01.18)
evet küçük ama güzel bence. sen beğendiysen iyidir yani
0
interview with the vampire
(29.01.18)
ispirtolu kalemle eline çiz daha iyi. çok kötü. değmez.
0
tragedystreets
(29.01.18)
küçük denemez nereye yaptıracağına göre değişir, malum yere yaptırırsan hoş bir esprisi de olur, kelebek konmuş misali.
0
Photographer
(29.01.18)
sorun mu kucuk olmasi?
0
baldur2
(29.01.18)
(10)

ing. ne alaka, ne alakası var?

diffarentiationation
nasıl deriz?
nasıl deriz?
0
diffarentiationation
(28.01.18)
there's no such thing ya da kısaca no such thing diye biliyorum. Günlük konuşma tabi.
0
bir nick var benden iceri
(28.01.18)
What the f•uck you talkin about derim ben. Aklima gelen bu. Sokak dilinde.

How come? Nasıl olur ne alaka gibi diye düşündüm resmi bi ortamsa eğer.
0
lion de la Turquie
(28.01.18)
Its not about that,
Its got nothing to do with that.
What does it have to do with that?
0
baldur2
(28.01.18)
"It doesn't make sense" diyebilirsiniz.
0
neumann
(28.01.18)
It is a far cry from.
0
battal gemalmaz
(28.01.18)
how come?
daha sertse "what? no way"
0
cedex
(28.01.18)
@mavijojobatanecigi +1
0
sttc
(28.01.18)
@camussar +1
0
brakgn
(28.01.18)
Bullshit.
0
i m sick tired
(28.01.18)
"What's the relevance" da diyebilirsiniz.
0
cedilla
(28.01.18)
(17)

Yatarken ayaklariniz nereye dogru uzaniyot?

imelih
Cama dogru mu kapiya dogru mu?
Cama dogru mu kapiya dogru mu?
0
imelih
(27.01.18)
duvara
0
prodeq
(27.01.18)
kapıya
0
freetakilir
(27.01.18)
Kapı sağda, cam soldayken ortada paralel olarak ayaklarım duvara bakarak yatıyorum.
Fakat dediklerinizden birini seçecek olsaydım, kapıya ayaklarım bakarak yatmayı tercih ederdim. Daha güvenli geliyor.
0
sopiro
(27.01.18)
kapiya. niye ters yatayim kapiya?
0
baldur2
(27.01.18)
kapı
0
blacksky
(27.01.18)
kıble.
0
Tears of Devil
(27.01.18)
tavana gerçekten tavana şu an çalışıyorum bu kadarını paylaşabiliyorum bir ara başlık açıcam bununla ilgili herkes yapmak isteyecek hayatınızda çok şeyi değiştirecek bu stil emin olun... beşinci günün şafağında entrymi bekleyin
0
gündüz m
(27.01.18)
Kapı
0
tociess
(27.01.18)
Kıble hariç her yöne.
0
1adam
(27.01.18)
ayakları havaya atıyorum. tavan yani. koltukla yatmanın sonucu...
0
gebere jackson
(27.01.18)
Cama paralel yatıyorum ve ayaklarım cam kapıya bakıyor. Giriş kapısı baş tarafımmda.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(27.01.18)
şu an cama doğru, değişiyor.
0
doxanikee
(27.01.18)
(bkz: Feng shui)
0
goodz
(27.01.18)
Cama dogru bakiyor ayaklarim.
0
kuehles blondes
(27.01.18)
Cama doğru. Kapıya ve duvara paralel kalıyor yatağım. Ee öyle olunca noluyomuş aydınlatsan ya?
0
bir nick var benden iceri
(27.01.18)
kapı solumda kalıyor, cam sağ tarafımda. cama çok yakın yatağım.

Yarın odamın şeklini değiştirmek istiyordum. Kapı arkamda, solda kalacak. Cam karşımda.
0
dahinnotha
(27.01.18)
cama doğru
0
air
(27.01.18)
(8)

Kanal İstanbul gibi projelere nasıl izin veriliyor?

m e b
Mevcut hükümetten ve projenin gerekliliğinden bağımsız olarak böyle devasa ve geri dönüşü olmayan projelere bir engel yok mu? Diyelim ben MEB Parti olarak iktidara geldim ve "Bundan sonra Silivri'yi devasa yapay göl haline getireceğiz. Çanakkale'nin bir yakasını da kesip bir ada haline getireceğiz."
Mevcut hükümetten ve projenin gerekliliğinden bağımsız olarak böyle devasa ve geri dönüşü olmayan projelere bir engel yok mu? Diyelim ben MEB Parti olarak iktidara geldim ve "Bundan sonra Silivri'yi devasa yapay göl haline getireceğiz. Çanakkale'nin bir yakasını da kesip bir ada haline getireceğiz." diyerek işe koyuldum. Beni durduracak bir yasa yok mu teknik olarak? Yani her hükümetin böyle bir şey yapmaya izni var mı? Asıl öğrenmek istediğim şey bu.
0
m e b
(26.01.18)
yurutmeyi durdurma davasi acilir. danistay bakar. daha sonra cikacak karar yargitaya tasiniyor mu hatirlamiyorum. ayrica anayasa mahkemesine basvuruda bulunabilir belki. gerci bundan da emin degilim.
0
baldur2
(26.01.18)
Olsa bile KHK'yla işlevsiz hale getirilemez miydi? Belki başka zamanda evet ama şuanda koruyacak bir kanun olsa da işe yaramazdı.
0
Nature Works
(26.01.18)
Normal şartlarda izin çıkmayabilir. Tabiatı koruma kanunu var mesela. Ama şartlar normal değil.
0
amortisman
(26.01.18)
karar çıksa bile "kamu yararına değil, zaten para harcadık bundan sonrası daha zarar" deyip devam edilir.
0
hosein
(26.01.18)
Soru yanlış çünkü izin isteyen yok, dolayısıyla veren de. Normal bir ülkede evet biri birilerinden izin almak zorunda olurdu.

Edit: Tamam ben başka bir şey kastettiğini sanmıştım o cümleyle. Ama cevabım aynı, Türkiye'de biri iktidara geldiyse her istediği haltı yapar, kim olduğu önemli değil. Sen de yaparsın.
0
i was made for you
(26.01.18)
@i was made for you: O yüzden mevcut hükümetten bağımsız olarak ele alalım dedim. Yani mevcut yasa ve kurumlar arasındaki yönetmeliklerde vs bu konuda bir boşluk/engel var mı normalde Türkiye'de? Sen, ben, Kemal Kılıçdaroğlu ya da Devlet Bahçeli bile olsa başta, böyle bir şeye kalkışabilir mi? Asıl öğrenmek istediğim şey bu.
0
🌸m e b
(26.01.18)
nee? sen türkiye'nin gelişmesini istemiyorsun! bunlaaaar, birinci köprüye de karşı çıkmıştı!

idare mahkemesiydi, danıştaydı, aym'ydi falan hiç oluru yok. geçti, bitti onlar.

ortak akıl falan da hak getire... o, herkesten daha akıllı ve her şeyin en iyisini düşünür zaten!
0
runagain
(26.01.18)
Çed raporu diye bir şey var, çevre etki değerlendirmesi, normalde bu rapordan olur almayan şeylerin yapılmaması gerek ama uyduruyorlar.

Bir de mevcut hükümetten yine bağımsız, çevre düzeni planı denen bir şey var. Büyük planlar bunlar. Bunları da genelde bakanlık onaylıyor, e bakanları atayan da başbakan.

Sonra tmmob falan planlara itiraz ediyor eğer imar yasalarına falan göre yapılmadı ise. Ama öte yandan yasaları belirleyen kim, meclis. Mecliste de salt çoğunluk elde edebiliyorsa hükümet istediği yasayı geçirebiliyor.
0
senolll
(26.01.18)
(9)

iki sattir mavi dışkılıyorum

olaguerr
sıvı kaka geliyor tıpkı ishal gibi. mavi ve biraz da siyah hiç yaşayanınız oldu mu? akşam şalgam ve marul yedim. karın baş ağrım yok halsiz hissetmiyorum. internetten mavi dışkı diye aratınca pek bir şey çıkmadı zehirlendim mi acaba?şalgamın s.t.tarihi de geçmiş değil ama marul çok acıydı.
sıvı kaka geliyor tıpkı ishal gibi. mavi ve biraz da siyah hiç yaşayanınız oldu mu? akşam şalgam ve marul yedim. karın baş ağrım yok halsiz hissetmiyorum. internetten mavi dışkı diye aratınca pek bir şey çıkmadı zehirlendim mi acaba?şalgamın s.t.tarihi de geçmiş değil ama marul çok acıydı.
0
olaguerr
(23.01.18)
önceki hayatımda unicorn iken öyleydi, mavi-kırmızı falan ama mevcut bedenimde hiç yaşamadım.

MAVİ DIŞKI NE KARDEŞ YALLAH HASTANEYE!
0
Bruce
(23.01.18)
Smurf oluyorsun.metamorfoza girdin.

acile git.mavi bir kaka,hmm enteresan.
0
duptıs
(23.01.18)
Vücudunda gümüş oranı yükselmiş olabilir. Öyle bişey duymuştum, annem gümüşsuyuyla ilgilenirken söylediydi. Kan değerlerin çok önemli. Bence de acilen acile.
0
yaren
(23.01.18)
Mavinin tonu önemli, gökyüzü mavisi mi lacivert mı?
0
doxanikee
(23.01.18)
bence telaşa gerek yok, şalgamın renk mevzuu var, marul ile birleşmiş mavi olmuş.

bunun dışında ben ne zaman şalgam içsem aç ya da tok, tuvaleti zor tutturuyorum, çok laksaktif bir etkisi var.

kaderde mavi sı..rak ölmek diye bişey yoktur diye tahmin ediyorum.

ama iyi olurdu acildeki doktorlara malzeme çıkardı akşam akşam.

+ hemen beyin mr'ı çekelim, boynuz çıkıyorr mu bakalım.
0
Photographer
(24.01.18)
İşte şirin babayı bulduk :))
0
valarmurgulis
(24.01.18)
Kardeşim vallahi merak ettim şimdi nasıl bir şey...

Dalga geçmiyorum!
0
lana del rey
(24.01.18)
şalgamı içtiğinde tükürüğün de mavi/mor arası bi renge bürünüyo ya, çok bi şey yemediysen aynı etkiyi dışkıda da göstermiş olması ihtimali var.

ben olsam şalgamı keser yarın da durum devam ederse doktora giderdim
0
yuto
(24.01.18)
salgam icer icmez zaten siciyorsun. o konuda icin rahat olsun. ama mavi konusunda bir doktora gitsen iyi olur.
0
baldur2
(24.01.18)
(5)

Protein tozu , Kreatin & Kıl ilişkisi

pinkman1
Aşırı tüylü olmayan biriyim; daha doğrusu biriydim. Düzenli spora başladıktan sonra protein tozu ve kreatin kullanmaya başladım ve 28 yaşıma kadar hiç kıl çıkmayan bölgelerimde kıl çıkmaya başladı. Omzumda, sırtımda, bel bölgemde hiçbir zaman kıl çıkmamıştı fakat bu meretleri kullanmaya başladıktan
Aşırı tüylü olmayan biriyim; daha doğrusu biriydim. Düzenli spora başladıktan sonra protein tozu ve kreatin kullanmaya başladım ve 28 yaşıma kadar hiç kıl çıkmayan bölgelerimde kıl çıkmaya başladı. Omzumda, sırtımda, bel bölgemde hiçbir zaman kıl çıkmamıştı fakat bu meretleri kullanmaya başladıktan sonra baya baya kıllar çıkmaya başladı. Bunları kullanmasam da çıkacak mıydı şans eseri mi aynı döneme denk geldi yoksa bu ürünlerin kıllandırıcı özelliği var mı? Ayrıca omuz ve sırt bölgesindeki kılları almak için ne tavsiye edersiniz? Teşekkürler.
0
pinkman1
(23.01.18)
düzenli spor sonrası artan testosteron etkisi diye düşünüyorum.
0
carabelli
(23.01.18)
bu ikisini ben de bir aydir kullaniyorum. bir baktim simdi senin duyurunu gorunce, ben de bir anormallik veya ekstra kil yok.
0
baldur2
(23.01.18)
Mesir macununa viagra etken maddesi katıp satanların bulunduğu bir coğrafyada yaşıyoruz.

www.gazetevatan.com

Supplement kullanırken bu hususun gözönünde bulundurulması uygun olur.

Ayrıca, çok yumurta ve beyaz et tüketiyorsan, benzeri uyanıklıkların bu sektörde de faaliyette bulunduğunda dair şöyle haberler var.

www.kozmikbakim.net
0
oguz altun
(23.01.18)
Kreatinin dihidrotestosteronu akut olarak yükselttiği konusunda bazı araştırmalar var, bu da bir miktar kıl artışı yapabilir ama hacimsel olarak baktığında bu çok da fark edilir düzeyde olmaz fakat dihidrotestosteron daha aktif özelliği kıl artışından çok saç dökülmesidir, saçın dökülmüyorsa bir sorun yok demektir.
0
angelus
(23.01.18)
testosteron artışı sonucu normaldir. ama saçı döker bu hormonun artışı onu söyleyim. enteresan bir etkisi var saçı sökerken diğer kılları azdırıyor.
0
gameofannen
(23.01.18)
(15)

dogu ekspresi mekke'ye falan mi baglandi?

mayeskuel
hayirdir ya bu aralar cokca dogu ekspresi muhabbeti goruyorum. sebebi neyki?
hayirdir ya bu aralar cokca dogu ekspresi muhabbeti goruyorum. sebebi neyki?
0
mayeskuel
(22.01.18)
internette bazi sitelerde foursome yapiliyor diye yazilar okudum hatta swinger.
0
000000
(22.01.18)
Popi oldu işte.
0
peggy
(22.01.18)
hem popüler oldu hemde bitecek diye bir söylenti çıkınca insanlar akın etti.. ama kapatılmiayacakmış seferler
0
eja
(22.01.18)
instagram'da meşhur olmuş sanırım. olsun boşver, gezen gençlikten zarar gelmez.
0
burya
(22.01.18)
ilk başta giden 2-3 kişi kars'ı övmeye başlayınca millet de akın etti, değişik bir gezi güzergahı diye. bir anda popüler oluverdi.
0
kibritsuyu
(22.01.18)
@eja: bu kadar popüler bir hattın kalkacağı söylentisi neden çıktı ki? tuhafıma gitti şimdi
0
burya
(22.01.18)
Kış tatilini bu şekilde geçirmek isteyenler için yıllardır o bölgenin çetin şartlarında boğuşan anadolu insanının tepkisini 27. saniyede görebiliriz.

www.youtube.com

Koskoca ülke şımarık çocuklar gibi yemin ediyorum, bakalım ne zaman modası geçecek de başka bişeye heves edecekler.
0
onemoremile
(22.01.18)
@onemoremile: niye atar yaptın anlamadım? insanların tatil yapmasının kime zararı var ki? oradaki anadolu insanı için faydalı olur hatta.
0
burya
(22.01.18)
popüler olan her şeyden nefret ediyorum, o yüzden.
0
onemoremile
(22.01.18)
@onemoremile: anlıyorum. ben de popüler şeyleri sevmem açıkçası ama türkiye'nin mevcut durumunu düşününce gençlerin gezme kültürünü "popüleri takip" vesilesiyle de olsa keşfetmesi bence önemli
0
burya
(22.01.18)
Cunku guzel. İnsanlar yeni farketti sosyal medya sayesinde, bu yuzden de populerlesti.
0
fakyoras
(22.01.18)
bu yılın trendi, trende sevişmek yoksa hala denemediniz mi?
0
mysql34
(22.01.18)
Mekke ne alaka?
0
baldur2
(22.01.18)
işleri güçleri romantizm işte ne bekliyon
0
regardless of what they say
(22.01.18)
ooo manyak laf soktun bro
0
onunsihirlikelimesivar
(22.01.18)
(23)

evli olup da mutlu olabileniniz var mı?

sarper361
Etrafımdaki herkes pişman. Ama sorunca da "Nerden biliyorsun mutsuz olacağını" diyorlar. Etrafında evlenip mutlu olabilen var mı diye sorduğumda da çok normal bir cevapmış gibi "yoooo hiç duymadım" diyorlar. Burada var mıdır evlenip pişman olmayan?
Etrafımdaki herkes pişman. Ama sorunca da "Nerden biliyorsun mutsuz olacağını" diyorlar. Etrafında evlenip mutlu olabilen var mı diye sorduğumda da çok normal bir cevapmış gibi "yoooo hiç duymadım" diyorlar. Burada var mıdır evlenip pişman olmayan?
0
sarper361
(20.01.18)
Var.
0
mavibalık
(20.01.18)
Evliyim, 2 de çocuğum var. Hanım tarafından şanslıyım, bu yüzden mutluyum.

Ama zamanı geri alabilsem evlenmez, çocuk sahibi olmazdım. Bekarlık cidden büyük bir lüks.

Evlenip mutsuz olma ihtimali çok korkutucu bekarlar için, hele ki boşanma evresi aman aman.

Bekaralara benim tavsiyem amerikan filmlerimden öğrendiğim şey olur, bir kaç yıl berbaer yaşayın. Ha baktın hayatının kalanını devam ettirebileceğin bir eş bu, o zaman nikahlanın.
0
John Bloor
(20.01.18)
ben evli değilim (bkz: https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1255865/kac-yasinda-evlendiniz )

çevremdeki evli insanların hepsi mutlu. mutsuz bir evlilik yok benim etrafımda...
0
peace.on
(20.01.18)
Ben evli değilim ama evli olup mutlu olan çook kişi var
Neden evliliğe öcü gibi bakılıyor anlamıyorum
Tabi 100 evliden ikisi öküzler gibi kavga edip ayrılınca aaa evlilik ne kötü algısı oluşuyor... ama sevgililer kavga edip ayrılınca kimse aaa sevgililik ne kötü demiyor...
Yani kendimizi evlilik kötü diye kandırmayalım. Güzel bir şey; ;)
0
benaslindayohum
(20.01.18)
Ayrıca çevremizde mutlu sandığımız evlilerin mutlu olduğuna nasıl karar verdiğimiz de önemli.

Sosyal medya paylaşımlarına bakarak mı?

3.bp.blogspot.com
0
John Bloor
(20.01.18)
var
0
horizon
(20.01.18)
Kardeşim iki buçuk senedir evli. Sevgiliyken nasillarsa şimdi de aşağı yukarı öyleler. Tabii aile, yakın çevre, örf ve adetler yüzünden hareket alanları kisitlaniyor. Bunun gerginliğini de birbirlerinden çıkardıkları oluyor ama orta yolu buluyorlar. Beraber bir hayat, bir düzen kurmaktan, birbirlerine daha yakın olmaktan mutlular (bence).
0
femme vitale
(20.01.18)
sosyal medyada paylaşılanlara bakarsan herkes çok mutlu. benim arkadaşlarım da öyle.
ama konuşup evliliği sorduğumda... bir dokun, bin ah işit.
0
tabudeviren
(20.01.18)
evlenip mutlu olamıyorsan kendine uygun olmayan birini bulmuşsundur büyük ihtimal.
0
mikahakkinen
(20.01.18)
100 kisiden 2 kisi kavga etmiyo haci 40-45 tanesi kavga ediyo. Bosanma olanlarin bi bak istersen
0
baldur2
(20.01.18)
Bekar olup mutlu olabilen var mı?
Mutluluk kişiye bağlı bi kavram. Çok genel, ortak bi tanım bulmak gerekirse; istediklerini bulduğun, istemediklerinden kaçındığın oranda mutlu oluyorsun.
Evlilikte beklentilerin karşılık bulması olarak tanımlıyrum ben bu durumu.

Ben şimdilerde 36 yıllık evliliğimi sonlandırıyorum. Şimdiki aklımla, deneyimlerimle geriye dönsem evlenir miydim? Evet, ama aynı kişiyle değil.

Annemle babam mutluydular. Şimdi geriye bakıp değerlendirince de mutlu olduklarını görüyorum. Onların birbirlerine bakarken gözlerindeki ışıltı hiç eksilmemiş.

Edit: Diyelim aynı kişiyle evlendim bu kez de ne kendi hatalarımı tekrar yapar ne de onun yapmasına göz yumar/izin verir/sessiz kalırdım.
Biz başka türlü davranabilseydik belki sürdürülebilir bi evliliğimiz olabilirdi.
Suçu kabahati evlilikte aramak çok doğru değil. Kendimize bakmamız lazım öncelikle. Nasıl karar verdik, birbirimize ne kadar emek harcadık, neler bekledik, beklediğimizi buldacağımızı umarak mı yoksa bilerek mi başladık, en başından ve sürekli birbirimize karşılıkı olarak dürüst ve açık mıydık...
Bu ve benzeri unsurların olmadığı hiç bir ilişki sürdürülebilir olmaz. evlilik ise ilişkinin sürdürülebilir olmasını beklediğimizbi aşama/ hal.
Yürümeyen evliliklerde sorun evlilikte değildir bizde ve/ya bizim davranışlarımızdadır. Evliliğin tek sakıncası "sahiplendim", "elde" düşüncelerine zemin olabilmesi. İmzayı attık geri dönemeyiz, zor olur vb düşünceleri getirmesi. Başkaca bi değişik işlevi yok, ilişki yönünden tabii.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(20.01.18)
mutluyum diyenlerin çoğu mutlu değil. çok yakın bi arkadaşım her gün isyan ediyo. ama dışarıdan bakınca mutlu gibi gözükmeye çalışıyo. rol yapıyo yani insanlar.
0
spirit crusher
(20.01.18)
Konuya dair bir yorumum yok aslında, ben 28de evlendim, 30a gelmeden boşandım. Yanlış kişiyle evlilik çekilecek dert değil.

Ana Seth Davidowitz’in Everybody Lies kitabına bakarsanız, Facebook ve birkaç başka sosyal medya mecrasında yapılan bir araştırmaya göre kadınların “status” kısmında eşleri hakkında husband kelimesi ile sık sık “best friend, amazing, the best” gibi tabirler kullanırken, Google aramalarında “husband” kelimesi ile en çok “jerk, gay, stupid” vs gibi olumsuz ifadeler sorguluyorlarmış. Bu bile tek bir anekdot olmasına rağmen, dışarıdan görünenle için bir olmadığının bariz bir kanıtı.

Evlilik, net ve kırıcı olmadan iletişim kurmak hiçbir yerde doğru düzgün öğretilmediğinden, insanların birbirlerinin eşiğini çok kolay aşabildikleri bir ortaklık. Öyle olunca da, Türkçede ne deniyor bilemiyorum da, bir “resentment” oluşuyor, içten içten sinir olmaya başlıyor yani taraflar birbirine. Zor iş. Düzeltmek için bir sürü şeyin baştan öğrenilmesi gerek.
0
sopiro
(20.01.18)
Mobilde edit edemedim: yukarıda yazdığım mesaj yanlış anlaşılmasın lütfen. “Gay”in olumsuz bir kelime olduğunu düşünmüyorum. Bir kadının kocası hakkında “acaba kocam gay mi?” diye düşünmesi ilişki adına bariz bir olumsuzluk demek istedim.

Basın açıklamam bitti.
0
sopiro
(20.01.18)
Mesela @spirit curusher'in örneklediği çift neden geri dönmüyor? Madem sürekli yakınıyor, hergün isyan ediyor neden bekarlığa geri dönmüyor?
Boşanan neden tekrar evleniyor?

Demek ki; ona göre bekarlığın artıları evliliğin artılarından fazla değil vea evliliğin eksileri bekarlığın eksilerinden az.

Yazdıklarımdan evlilik taraftarı olduğum anlaşılmasın. Evlilik güzel bişey eğer uygun eşi bulabilirsen. Benim görüşüm bu.
Biliyorsunuz ben üç kız evlat yetiştirdim. Birgünden birgüne hiç birine "evlenin" temalı fikir beyan etmedim. Evlenmiş olmak için evlenmemelerini, hayat arkadaşlığı yapabilecekleri kişiyle karşılaşana dek beklemelerini öğütledim. Evlat sahibi olma kararlarından önce de evlendikleri kişinin ömür boyu evladının babası kalacağını bilerek karar vermelerini öğütledim.
İnsan evlenmek zorunda değil, çocuk sahibi olmak zorunda da değil. Tabii her yönden ideal olan; anlaşabileceği biriyle hayatını birleştirip sevgiyi yaşayarak yaşlanması.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(20.01.18)
biiiiizzzzz. martta 10 yıl bitecek.

zerre pişman değilim. milyon kere dünyaya gelsem gene onla evlenirim.

etrafta bu kadar mutsuz evli-sevgili olması sebebi tvlerde, filmlerde, dizilerde gördüğünüz prototipler. ben bağırayım o bağırsın, ben trip atayım o peşimden koşsun, ben köpek çekeyim bana kul köle olsun. kızayım surat asayım ama söylemeyeyim o anlasın. hayır arkadaşım evlilik böyle bir şey değil. derdin mi var, neyse söyle anlat o da bilsin sen de içini dök. biriktirme. ama insan gibi anlat, bağırmadan küfür etmeden, de ki sen böyle yaptığında ben şöyle hissediyorum. o da insansa anlar yapmaz. ya da de ki ben öyle trip mrip anlamam kardeşim, insanlar konuşmayı icat kaç milyon yıl oldu. insan gibi anlat neyse canını sıkan. ama bizde öyle değil. işte mi sinirlendin, 5 karış suratla gel eve bir de evde terör estir. durduk yerde ortam gerilsin sonra bağır çağır olmaz işte. bi kere kırıldın mı bi kere biriktirmeye başladın mı sonra baraj gibi olur bi yerden sonra tutamazsın hoop bitti gitti.

sonracıma hemen 20-25 yaşında evlenmeyin kardeşim. önce bi sen olgunlaş, büyü. kendini tanı. ben nasıl bir insanım, ilişkiden hayattan ne bekliyorum bil. ondan sonra yanına birini daha al. sen düş o seni kaldırsın, o düşünce sen tut elinden. ama yok daha çocuk yaşta evlencem de evlencem. bok ye.

evlilik sevgililikten bambaşka bir şey. cafelerde sinemalarda tanınmaz evleneceğin insan. varsa imkanınız en az 1-2 yıl birlikte yaşayın. yoksa mümkün olduğu kadar uzatın tanıma, nişanlılık vs süresini. sen onun evine gir çık, o seninkine. en doğal ortamında görün birbirinizi.

sonra senin anan benim abam demeyin. benim senin demeyin. iki kişi yerine tek kişi gibi yaşayın. evlilikte özel alan falan yoktur. o benim özelim dediğin iş biter.
0
halanne
(20.01.18)
kendi tanışıp, isteyip, sevip evlenen ve mutsuzum diyen, mutsuz olduğunu gördüğüm çok az benim etrafımda.
varsa ya gerçekten saçma sapan insanlarla evlenmiş olduğundan- bariz görünür bir şey. neden evlenmiş o insanla dersiniz yani.
ya da çok uzun süre kendi hayatını yaşayıp, sonra evlenmiş, özgürlüğüne çok düşkün mesela, evliliğe adapte olmak biraz zor geliyor, bunlar tam mutsuzum demiyor ama "çocuklar olmasa evlilik o kadar da şart değil" kafasında. bunlar için de evli olmak harika diyorlar, diyemem ama anne-baba olmak harika diyorlar. evet.
bir üst kademede boşananlar var, çocuklu olup boşanan bir dolu arkadaşım var ki hemen hepsi tekrar evlendi.
0
niye ama
(20.01.18)
Biz çok mutluyuz diyen hanımlar kocalarının kaçamağını henüz yakalamamış hanımlardır yalnız, içinize kurt düşürmeyeyim ama uzun yıllardır evli olduğunuz halde kocanızın hiç bir yanlışını görmemiş olmanız onun küçük de olsa kaçamak yapmadığı anlamına gelmez :)
0
John Bloor
(20.01.18)
"Bekar olup mutlu olabilen var mı?"

Ben:) ama şimdilik yaş 30.
"Mutluluk kişiye bağlı bi kavram. Çok genel, ortak bi tanım bulmak gerekirse; istediklerini bulduğun, istemediklerinden kaçındığın oranda mutlu oluyorsun." Çok doğru.

@hayat aklini konusacak bir filozof uret, ne güzel söylemişsiniz. Çocuklarınız sizin gibi anneleri olduğu için çok şanslı.

Ben mesela çocukluğumdan beri anne ve baba kavgasının arasında büyüdüm. Annem okumuş, etmiş, mesleği olan biri. Vakti zamanında evde kaldı diyorlar diye evlenmiş. Bu yüzden evlenmemek lazım. Evlenip mutsuz olanların çoğu bence bir amaç için evlenen kişiler; evimde bir erkek olsun, bana baksın, erkeksiz olmuyor falan filan diye düşünenler, ya da karım olsun, evimi düzenlesin bana baksın :S

Ruh eşini bulup, severek evlenen arkadaşlarımın çoğu mutlu. Vatandaşlık alayım ya da zengin kocaya kapak atayım diyenler mutsuz hatta boşandılar bile.
0
geçerkenugradım
(20.01.18)
valla biz çok mutluyuz etrafımdaki çoğu arkadaşımda gayet mutlular boşanan yakın çevremden kimse olmadı.

gene gelsem dünyaya gene eşimle hiç düşünmeden evlenirdim.
0
basond
(20.01.18)
Gerçekten de mutlu olmayacağını ya da olacağını mutlak olarak bilemezsin, fakat karşıdaki kimsenin içten olup olmadığını anlayabilirsen hiç değilse nasıl bir işe girdiğinizi de aşağı yukarı kestirebilirsin. Razı olursan olursun, olmazsan olmazsın.

Dolayısıyla evlilik meselesini tartışırken evlenecek kimselerin göz önünde olması şart.

Öte yandan kişilerden bağımsız olarak evlilik kurumu, resmi olarak kadını koruyan, erkeği maddi ve manevi olarak sömüren bir kurumdur. Erkeğin toplum için kendini feda etmesi evli de olsa bekar da olsa beklenirken; evli bir erkeğin mikro bir toplum olan ailesi için de gerektiğinde kendini feda etmesi beklenir. Bir çok erkek de bu duruma teslim olmuştur, şartları içselleştirmiştir. Mazoşistin sadistten kopamadığı gibi...

Tartışmaya girip uzatmadan ideal olanı özetlersek: Karşındaki insan birey olabilmiş, olgunlaşmışsa; derdi seni sömürmeden seninle iyi kötü paylaşımda bulunmaksa, sen de bu duygularda ortaklaşıyorsan geçinip gidersiniz.

Pratikte olgunlaşmak ise büyük çaba ister. Birey olmak, sorumluluk sahibi olmayı gerektirir. Bu da Scott Peck'in de kitabında anlattığı gibi 'Az Seçilen Yol'dur.

Pratikte çoğu zaman kadınlar maddi manevi erkeklerin üzerine yıkılmak isterler. Erkeğim beni taşısın söylemi literal olarak dile dahi dökülmüştür. Buna karşılık kadınların aşırı istekleri ve sorumsuzlukları neredeyse hiçbir zaman yadırganmamıştır. ('Ben yıkılmak istemem'ciler bu genellemeleri üzerine alınmasın ama iğneyi kendi cinslerine batırsınlar)

eksisozluk.com

Erkeklerse sırf çocuk yapma, neslini sürdürme içgüdüsü yüzünden, içten içe rasyonel olarak bütün bu çökük sistemi sırtalamak istemediklerinden dolayı evlilik kurumu da kurum olarak çökmüş durumdadır.

Bu konularda fazlasıyla iç içe geçmiş derin sorunlar ve dinamikler de var bu yüzden evlilik konusunda kendi hayatını planlarken olabildiğince rasyonel olmakta fayda var.

Seçim yaparken sorumluluğunu da almalısın:

Sırf çocuk için ya da evlenmiş olmak için evlenirsen başına nelerin gelebileceği de aşağı yukarı bellidir.

Yine böyle bir hukuki düzende, böyle bir toplumda evlenirsen yine başına gelecek potansiyel sorunlar bellidir.
0
idexo
(21.01.18)
Ben çok mutsuzum şu an ağlıyorum.
0
for day to break
(21.01.18)
evlilik fakir insan işi. zengin olup da genç evlenenlerin hepsi mutsuz. 40 yaş sonrasında da sosyal destek ve kendini baktırmak için evleniyor böyle kişiler.

fakirlerse eve iki maaş girsin derdinde. istanbula ataması yapılan çoğu memur hemen evlenecek birini aramaya başlar.
0
Cruyff
(21.01.18)
(6)

doğrusunu öğrenmeden önceki yanlış telaffuzu inadına sürdürdüğünüz örnekler

godoşu beklerken
geçenlerde eski bir tanıdık geldi. "ben anadolu çocuğuyum" modunda bir abi.aslında büyüklerin de okuyabileceği sembolizmi, alegorisi bol çocuk kitaplarından bahsediyorduk.bir şey dedi yeminlen başta anlamadım. "galivır". çünkü ben güliver diyorum hala. hata benim de, zevk de alıyorum. o benim için g
geçenlerde eski bir tanıdık geldi. "ben anadolu çocuğuyum" modunda bir abi.
aslında büyüklerin de okuyabileceği sembolizmi, alegorisi bol çocuk kitaplarından bahsediyorduk.

bir şey dedi yeminlen başta anlamadım. "galivır". çünkü ben güliver diyorum hala. hata benim de, zevk de alıyorum. o benim için güliver yani. ve pitır pen de benim için gizliden gizliye peter-pan.

eheh genelde bu iş tersine olur, abi de arada benim telaffuz gayretimle dalga geçer, o nedenle oluşan komik an bana bayağı sempatik geldi.

merak ettim; teleffuzun kapılarını böyle çocuklukla falan mühürlediğiniz şeyler var mı?
0
godoşu beklerken
(20.01.18)
python'ı hala ara sıra "piton" diye okuyorum. doğrusu "paytın" biliyorum ama öyle alıştım uzun süre. çocukluk bile değil bu. maykrosoft'a mesela kaçımız çoğu zaman mikrosoft demiyoruz ki.
0
olkol
(20.01.18)
gibson(cipsın) - gibsın.
fender(fendır) - fender

edit: gibson "gibsın" diye okunuyormuş. (en azından gitar markası olanı)
0
brakgn
(20.01.18)
Ben de hala Knight online'a knayt onlayn derim. Tek bu böyle ama, başka bir durumda knight kelimesi olunca düzgün okurum fakat o oyun oldu mu 11 yaşına dönüyorum ve knayt demeden duramıyorum.
0
Haldamir
(20.01.18)
Jules verne diye okuyorum ben hala. Ayni sekilde gigabyte, Microsoft vs.
0
baldur2
(20.01.18)
Bende de çok bu tür kelimeler. Peter Pan, Güliver, Gibsın, Mikrosoft...
Yabancı dili olmayan insanlarla konuşurken galivır desen anlamaz, yabancı dili olana Güliver desen anlardan yola çıkıp değiştirmeye çabalamıyorum da açıkçası.

Dil bilimciler bile bu işin nasıl yapılacağını bulamadılar. Türkçe kurallarına göre mi yazalım böyle mi kalsın... tartışıyorlar hali hazırda.
Özel isimleri o dilde okunduğu şekilde söylemek lazım ama yabancı dilin yaygın olmadığı bi ülkeyiz. Anlaşabimek de lazım.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(20.01.18)
yabancı terim ve kelimelerin türkçe cümle içinde kullanımı türkçe'ye uygun olmalı, onun için bir şeyin doğrusu sizin nasıl rahat söylemeniz ile alakalı

knight'a kınayt demenin utanılacak bir tarafı yoktur aksine doğru telaffuzu bu şekilde olmalı, avrupada euro için milletlerin telaffuzlarına bakın kimisi euro, yuro kendi dilinde nasıl rahat ediyorsa öyle telaffuz ediyor.


Sonuç olarak olayın doğrusu bu kelimelerin orijin kökenindeki telaffuzları değildir, o dilde konuşuyorsanız orijin şekilde olabilir ama türkçe konuşurken türkçe okunduğu gibi yazılan yazıldığı gibi okunan forma çekmek gerekir, tüm dünya dillerinde böyle sadece bizim gibi özenti ülkelerde orijin hali ile söyleme özentiliği var açık söylemek gerekirse türkçe konuşurken microsoft için maykrosoft diye insanlara, ne diyo bu değişik, gözüyle bakıyorum.
0
gezegen olan pluton
(20.01.18)
(2)

parfüm imdb'si

Bruce
bir site vardı, parfümü yazıyordun sana detayını, notalarını, kalıcılığını vs. gösteriyordu. ince ince yazılı pek modern olmayan bir siteydi, kullanıcı yorumları vardı. neydi o?
bir site vardı, parfümü yazıyordun sana detayını, notalarını, kalıcılığını vs. gösteriyordu. ince ince yazılı pek modern olmayan bir siteydi, kullanıcı yorumları vardı. neydi o?
0
Bruce
(18.01.18)
www.fragrantica.com olması lazim
0
donald groves
(18.01.18)
Basenotes.com
0
baldur2
(18.01.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.