böhü
Durun soru aslında farklı.Bilmiyorsanız söyleyeyim 10 nisan National Siblings Day idi.Bunun üzerine abimle fikir birliğine varamadık.''Kardeş'' sadece küçükler için mi kullanılıyor yoksa abi / ablalar da kardeş olarak sayılır mı?
Durun soru aslında farklı.
Bilmiyorsanız söyleyeyim 10 nisan National Siblings Day idi.Bunun üzerine abimle fikir birliğine varamadık.''Kardeş'' sadece küçükler için mi kullanılıyor yoksa abi / ablalar da kardeş olarak sayılır mı?
Bilmiyorsanız söyleyeyim 10 nisan National Siblings Day idi.Bunun üzerine abimle fikir birliğine varamadık.''Kardeş'' sadece küçükler için mi kullanılıyor yoksa abi / ablalar da kardeş olarak sayılır mı?
0
tdk'nın ilk tanımı budur; Aynı anne babadan doğmuş veya anne babalarından biri aynı olan çocukların birbirine göre adı.
büyük-küçük denilmiyor.
büyük-küçük denilmiyor.
0
Sayilir. zaten kardes illa ki kucuk kardes demek degildir, ama zamanla oyle bir anlam kazanmis.
0
Kardes demek "karindas" .
Ayni karindan olan demek.
Kardeslik bilinen ataerkil duzende babadan gelir dense de anneden gelir.
Ayni karindan ciktigin zaman karindas yani kardes olursun
@devilred, 4 sn lan, 4 sn.
Ayni karindan olan demek.
Kardeslik bilinen ataerkil duzende babadan gelir dense de anneden gelir.
Ayni karindan ciktigin zaman karindas yani kardes olursun
@devilred, 4 sn lan, 4 sn.
0
Abi-abla büyük kardeş oluyor, diğerleri küçük kardeş. Küçüklere özel bir isim bulmamış olmamız acı olmuş.
0
anonymice
Hiro Nakamura gibi zamanı durdurma yeteneğiniz olsaydı hangi anı sonsuza kadar yaşamak ister, hangilerini fast forward yapar hangilerini napardınız işte nasıl kullanırdınız yeteneği onu soruyom.Saygılar
Hiro Nakamura gibi zamanı durdurma yeteneğiniz olsaydı hangi anı sonsuza kadar yaşamak ister, hangilerini fast forward yapar hangilerini napardınız işte nasıl kullanırdınız yeteneği onu soruyom.
Saygılar
Saygılar
0
ailemde kaybettiğim kişiler, sevdiğim ve kaybettiğim ailem dışında kişiler var. onların yaşadığı zamanda zamanı durdurmak isterdim. bir de eskiden gittiğim resim kursumu, hocalarımı, oradaki arkadaşlarımı ve o günleri çok özlüyorum. o zamanlara gitmek isterdim. hatta o günlere 1 dakikalığına bile gitsem çok mutlu olurdum.
0
zaman durunca insanlarda durmıcakmı? tek ben kalcaksam öle istemem,
ha bolca suça karışırım o zaman orası ayrı.
Bu suçlar cinsel içerikli veya hırsızlık içerikli değil.
Bide izlemedim diziyi/filmi yeteneği nasıl tam bilmiyorum
ha bolca suça karışırım o zaman orası ayrı.
Bu suçlar cinsel içerikli veya hırsızlık içerikli değil.
Bide izlemedim diziyi/filmi yeteneği nasıl tam bilmiyorum
0
6 sene önce bi kız arkadaşım vardı, onunla yaşadığım zamanı durdurmak isterdim. o kadar mutlu hissetmedim birdaha.
0
Az once bunu dusunuyordum, zamani durdurbilsem de yetisebilsem diye. Bugun 4 saat internetm yoktu alt tarafi, 4 saatte hayatin ne cok degistigini gordum. Film cikarilabilir bundan, 4 saat bir bitkisel hayat yasama ve sonrasinda hayatin ne kadar degisebilecegini gorme senaryolu. Yarim saattir adaptasyon calismasindayim. Mutlu oldugum andan ziyade, hayata yetisemedigim ve isimin basimdan askin oldugu anlari sakin sakin gecirebilmek ve sindirebimek icin kullanirdim ben. Boyle zamanlar sik sik zamani durdurmayi dusunurum zaten, ama beceremem. Sonra o hiza adapte olabilmis birine bakarim ve 'ben durduramiyorum da ya durduran varsa ve ben ozne degil de tumlecsem, etkilenensem de haberim yoksa' derim. Sonra kendi dedigime kendim de gulerim, zamanla yarismaya devam ederim.
0
aychovsky
Şurada 1:30 civarı adam "You know, yin yang, tai chi, * , ping pong" diyor ya burada *'ın yerine ne gelmeli?http://www.youtube.com/watch?v=Psazw6xsMFsDoğrudan link: http://www.youtube.com/watch?v=Psazw6xsMFs&t=1m30s
Şurada 1:30 civarı adam "You know, yin yang, tai chi, * , ping pong" diyor ya burada *'ın yerine ne gelmeli?
www.youtube.com
Doğrudan link: www.youtube.com
www.youtube.com
Doğrudan link: www.youtube.com
0
old possum
Selam ahali,Şöyle bir durum mevzu bahis. Bir arkadaşımız var ve sevgilisinden bir kaç ay önce ayrıldı. Çok iyi çocuktur, işi gücü, hali vakti yerinde. Bir de kız arkadaşımız var. Birbirlerini tanımıyorlar. Bu kızcağız da çok tatlıdır. Şimdi geçen gün eşimle düşündük, ya dedik aslında bunları tanıştı
Selam ahali,
Şöyle bir durum mevzu bahis. Bir arkadaşımız var ve sevgilisinden bir kaç ay önce ayrıldı. Çok iyi çocuktur, işi gücü, hali vakti yerinde. Bir de kız arkadaşımız var. Birbirlerini tanımıyorlar. Bu kızcağız da çok tatlıdır.
Şimdi geçen gün eşimle düşündük, ya dedik aslında bunları tanıştırsak. Çünkü çok ortak yönleri var. İkisi de seyahat etmeyi sever. İkisi de dalıyor, ikisi de sinefil, yemeği, içmeyi severler vb. Gel biz bunları tanıştıralım dedik.
Yalınız, bizim oğlan sevgilisinden ayrılınca biraz göt göbek salmış. Kız beğenmeyebilir. Ne yapsak ya? Gene de tanıştırsak mı?
Şöyle bir durum mevzu bahis. Bir arkadaşımız var ve sevgilisinden bir kaç ay önce ayrıldı. Çok iyi çocuktur, işi gücü, hali vakti yerinde. Bir de kız arkadaşımız var. Birbirlerini tanımıyorlar. Bu kızcağız da çok tatlıdır.
Şimdi geçen gün eşimle düşündük, ya dedik aslında bunları tanıştırsak. Çünkü çok ortak yönleri var. İkisi de seyahat etmeyi sever. İkisi de dalıyor, ikisi de sinefil, yemeği, içmeyi severler vb. Gel biz bunları tanıştıralım dedik.
Yalınız, bizim oğlan sevgilisinden ayrılınca biraz göt göbek salmış. Kız beğenmeyebilir. Ne yapsak ya? Gene de tanıştırsak mı?
0
bence karışmayın, belki hala üzgündür hazır değildir.
benim de göt göbek saldığım bir dönem olmuştu, çok mu çirkindim :'(
benim de göt göbek saldığım bir dönem olmuştu, çok mu çirkindim :'(
0
bence tanistirma isini iki tarafa da haber vermeden tesadufen bir karsilasma seklinde ayarlayin.
mesela evinizde bir yemek/film/mac seyretme organizasyonu (tabi onlar haricinde bir kac arkadasiniz daha olsun) ya da bir dogum gunu/kutlama yemegi falan turunde birsey. zaten herhangi bir sekilde hoslanma olursa devam eder.
olmazsa da en azindan iki tarafi da germemis ya da beklentiye sokmamis olursunuz.
mesela evinizde bir yemek/film/mac seyretme organizasyonu (tabi onlar haricinde bir kac arkadasiniz daha olsun) ya da bir dogum gunu/kutlama yemegi falan turunde birsey. zaten herhangi bir sekilde hoslanma olursa devam eder.
olmazsa da en azindan iki tarafi da germemis ya da beklentiye sokmamis olursunuz.
0
hatununbiri +1 yalnız bunu yaparken diğerleri hep çift olsun, başka bekar sokup rekabet yaratmayın.
0
hatunun biri+1
"İkiniz ne güzel birlikte olursunuz" amacı ile değil de "Hadi, bugün hep beraber eğlenelim" gibi bir ortam olabilir. Hem onlar hoşlanıyor mu, hoşlanmıyor mu karar verebilirler. Böylelikle niyetleri hiç yoksa bile en azından arkadaş olabilmek için açık kapıları kalır ya da bugün olmaz ama yarın olabilir. Öbür türlü "Bu benim kedim, bu da senin kedin. Hadi çiftleştirelim" durumu oluyor ki iki taraf için de stresli ve doğal değil. Eğer akışına bıraktığınızda birlikte oluyorlarsa ne güzel. Aynı şekilde iki taraf da birbirini çift olarak istemezse, o da ne güzel. Çift olmuyorlarsa da en azından çevreleri genişlemiş olur.
"İkiniz ne güzel birlikte olursunuz" amacı ile değil de "Hadi, bugün hep beraber eğlenelim" gibi bir ortam olabilir. Hem onlar hoşlanıyor mu, hoşlanmıyor mu karar verebilirler. Böylelikle niyetleri hiç yoksa bile en azından arkadaş olabilmek için açık kapıları kalır ya da bugün olmaz ama yarın olabilir. Öbür türlü "Bu benim kedim, bu da senin kedin. Hadi çiftleştirelim" durumu oluyor ki iki taraf için de stresli ve doğal değil. Eğer akışına bıraktığınızda birlikte oluyorlarsa ne güzel. Aynı şekilde iki taraf da birbirini çift olarak istemezse, o da ne güzel. Çift olmuyorlarsa da en azından çevreleri genişlemiş olur.
0
hatununbiri hakli, cok daha iyi olur.
ayrıca ayrıldıktan sonra nasıl göt göbek yapıyorsunuz yahu. ben evde tek başıma duramadığımdan günde en az 5 saat yürürdüm. 5 kilo mu ne verdim, bir de yaza nasıl fit gireceğim diye düşünürdüm hehe.
ayrıca ayrıldıktan sonra nasıl göt göbek yapıyorsunuz yahu. ben evde tek başıma duramadığımdan günde en az 5 saat yürürdüm. 5 kilo mu ne verdim, bir de yaza nasıl fit gireceğim diye düşünürdüm hehe.
0
hatununbiri'ne kesinlikle katılıyorum. eşimle bu yüzden ağzımız yandı bikaç kez, artık bıraktık çöpçatanlık işlerini. tesadüfi ortamı denk getirip kaçmaca.
0
Bir arkadaş pikniği düzenlemeye karar verdik, bunları da çağırıcaz. Bir şey de söylemiycez. Bakalım hayırlısı :)
@rock n roll, ayrıca benim de dötüm biraz büyük boşver bizi seven böyle sevsin :)
@rock n roll, ayrıca benim de dötüm biraz büyük boşver bizi seven böyle sevsin :)
0
Ben çöpçatanlık olaylarından korkuyorum ya, insanların kaderini doğrudan etkilemek gibi geliyor. Bir şey olur da çok kötü ayrılırlarsa filan kendimi sorumlu hissediyorum.Bence hiç bulaşmayın.
0
piknik gelismelerinden bizi de haberdar et:)
merak ederiz bu kadar fikir yuruttukten sonra:))))
merak ederiz bu kadar fikir yuruttukten sonra:))))
0
ünv.den sınıf arkadaşımın liseden sınıf arkadaşıyla evleniyorum. o sebeple de diyorum ki, tanıştırın, hiç belli olmaz. bu işler çoğunlukla bir vesileyle birilerinin tanıştırması ile oluyor zaten. yalnız ben de hatunun birine katılıyorum, kalabalık organizasyon olsun, başka da bekar olmasın.
0
Bir cutemeet yapın, ayarlayın. Sanki olaylar kendinden gelişmiş gibi. Zekanızı konuşturun, yapmacık olmasın.
0
hayırlı bir işe vesile oldum :) Kızla oğlanı tanıştırdım. Sevgili oldular. Çok mutlular. :) Sizinle paylaşayım dedim. Siz de yapın la böyle şeyler. Yalnızlık zor.
0
vışşş
7ye tamamlarsan cennete gidiyon biliyosun dimi hocam. elcağızlarınız dert görmesin.
7ye tamamlarsan cennete gidiyon biliyosun dimi hocam. elcağızlarınız dert görmesin.
0
prensip olarak çöpçatanlığa karşıyım. bence hiç girmeyin o işlere.
edit: aa lan bi dakka iş hayırlı mı olmuş dediniz aaa. aaaaaaa.
edit: aa lan bi dakka iş hayırlı mı olmuş dediniz aaa. aaaaaaa.
0
ya hazır konu açılmışken beni de çöpçatsana be abim be hem 7nin 2sini halletmiş olursun. helal süt emmiş aile kızıyım alkolüm yok sigaram yok bi yaşım var o kadarı kadı kızında da olur. he? hee?
0
ne ballı insanlar var diyorum baska bir şey demiyorum :P
ama iyi yapmıssın, evet dediğin gibi yalnızlık zor.
ama iyi yapmıssın, evet dediğin gibi yalnızlık zor.
0
Şöyle oldu. Piknik olayı denk gelmedi bir türlü. Araya yaz girdi. Arkadaşımız da kendini spora vermiş, pek bi fit oldu bu arada.
Mariza konserine davet ettim ben bunları. Spontane gelişti gerisi. İkisine de bir şey çıtlatmadık. Birbirlerine telefon no. vermişler, wattsapp muhabbetleri, filan... Önce kahve içmeye çıkmışlar. Ertesi gün öğle yemeğinde buluşmuşlar. Hafta sonu Kilyos'ta 3 km. yürüyüş bile yapmışlar. :)
Tey tey teeeey. Oğlan bizizm kız biiizim :)
Mariza konserine davet ettim ben bunları. Spontane gelişti gerisi. İkisine de bir şey çıtlatmadık. Birbirlerine telefon no. vermişler, wattsapp muhabbetleri, filan... Önce kahve içmeye çıkmışlar. Ertesi gün öğle yemeğinde buluşmuşlar. Hafta sonu Kilyos'ta 3 km. yürüyüş bile yapmışlar. :)
Tey tey teeeey. Oğlan bizizm kız biiizim :)
0
mayeskuel
ise giderken yolda, sokakta,metrobuste herkesin elinde pastane, sandvic posetleri veya kuyruklar goruyorum. sizin mazaretinz nedir?a) annem, karim tembelb) istah meselesic) 20 dakika erken kaldirilmak koyuyord) maddi durumum iyie) kendi malligim
ise giderken yolda, sokakta,metrobuste herkesin elinde pastane, sandvic posetleri veya kuyruklar goruyorum. sizin mazaretinz nedir?
a) annem, karim tembel
b) istah meselesi
c) 20 dakika erken kaldirilmak koyuyor
d) maddi durumum iyi
e) kendi malligim
a) annem, karim tembel
b) istah meselesi
c) 20 dakika erken kaldirilmak koyuyor
d) maddi durumum iyi
e) kendi malligim
0
Sabahın köründe kahvaltı mı olur :) hafta sonları bile saat 12 de falan kahvaltı yapıyorum..
C
C
0
bir saat erken kalkıp kahvaltı hazırlıyorum. 27 yaşıma girdim ve bunu son 2 yıldır yapıyorum, önceki yıllar ne büyük mallık ettiğimi anladım.
0
Kahvaltı hiç yapmadığım için an itibariyle konu dışıyım ama eskiden evden getirdiğim dönemde daha erken çıkıp trafiğe takılmamak için yapardım.
0
c.
Zaten 6'da kalkıp 6:20'de evden çıkıyorum, hatta bazen dalıp 6:15'te kalkıp 6:20'de evden çıkıyorum. 5:30'ta kalkıp kahvaltı yapsam öğle yemeğine kadar kesin acıkırım. Ama akşam kahvaltımı hazırlayıp, getirip işte yiyorum.
Edit: Bu arada hakkaten a ne yahu?
Zaten 6'da kalkıp 6:20'de evden çıkıyorum, hatta bazen dalıp 6:15'te kalkıp 6:20'de evden çıkıyorum. 5:30'ta kalkıp kahvaltı yapsam öğle yemeğine kadar kesin acıkırım. Ama akşam kahvaltımı hazırlayıp, getirip işte yiyorum.
Edit: Bu arada hakkaten a ne yahu?
0
ailemleyken de tek başımayken de kahvaltı yapar öyle çıkarım. çay içmeden, iki lokma yemeden kendime gelemiyorum.
0
Cay icmeden kulaklarim bile duymaz.
Amca gibi ilk bardak demli demli gidecek.
Insanlik benim cay icmeden basladigim gunlere hazir degil.
Amca gibi ilk bardak demli demli gidecek.
Insanlik benim cay icmeden basladigim gunlere hazir degil.
0
f) hiçbiri.
şimdi evde uyandım, duştu tuvaletti derken, zaten bir telaş var. ben her sabah iş yerinde kahvaltı yapıyorum. 9'da mesai başlar (müşteriler o zaman aramaya başlar) ben 8:15 gibi ofiste olurum. ofiste yoğurt ve tam tahıllı ekmek var. yoğurtla 1 dilim ekmeği sakin sakin, yavaş yavaş yerim, bir taraftan da internette haberlere falan bakarım.
saat 9da da kahvemi yapar, işe atılırım.
bunları evde rahat rahat sakince yapamıyorum.
şimdi evde uyandım, duştu tuvaletti derken, zaten bir telaş var. ben her sabah iş yerinde kahvaltı yapıyorum. 9'da mesai başlar (müşteriler o zaman aramaya başlar) ben 8:15 gibi ofiste olurum. ofiste yoğurt ve tam tahıllı ekmek var. yoğurtla 1 dilim ekmeği sakin sakin, yavaş yavaş yerim, bir taraftan da internette haberlere falan bakarım.
saat 9da da kahvemi yapar, işe atılırım.
bunları evde rahat rahat sakince yapamıyorum.
0
hayatım boyunca kahvaltı yapmayı sevmedim, şimdi ailemden ayrıyım. kurulmuş sofraya bile oturmazken ailemin yanında şimdi kahvaltı hazırlamak çok zor geliyor. yalnız yapıyorum bir de genelde. yalnız olduğum için de bir elimde çay-kahve diğerinde meyve bisküvi geçiştiriyorum.
0
b- evde yersem çok erken yemiş oluyorum, öğle yemeğine kadar çok acıkıyorum gene. mecbur 10 buçuk gibi tekrar bişeyler yemek zorunda kalıyorum şirkette.
0
hayatı poğuçça vs. gibi sağlıksız atıştırmalarla geçmiş biri olarak son 4 aydır erken kalkıp kahvaltı hazırlıyorum.
kilo ve sağlık yönünden değişimleri anlatsam 1 paragraf sürer.
kilo ve sağlık yönünden değişimleri anlatsam 1 paragraf sürer.
0
sabah kalkar kalkmaz bir şey yiyemiyorum. uyandıktan sonra en az 1,5 saat geçmesi lazım onun içinde saat 5 de falan kalkmam lazım.
onun yerine kahvaltı yapmadan çıkıyorum iş yerinde saat 10da ilk çay molasında küçük kaplara koyup evden getirdiğim kahvaltılıklarla hızlı bir kahvaltı yapıyorum. 12.30-1 gibi de öğle yemeğine çıkıyorum zaten o yüzden tam ideal oluyor.
evden kahvaltı yapıp gelirsem öğle yemeğine kadar gözüm dönüyor, çay molasında falan abur cubur yeme ihtiyacı hissediyorum çok acıkıyorum.
onun yerine kahvaltı yapmadan çıkıyorum iş yerinde saat 10da ilk çay molasında küçük kaplara koyup evden getirdiğim kahvaltılıklarla hızlı bir kahvaltı yapıyorum. 12.30-1 gibi de öğle yemeğine çıkıyorum zaten o yüzden tam ideal oluyor.
evden kahvaltı yapıp gelirsem öğle yemeğine kadar gözüm dönüyor, çay molasında falan abur cubur yeme ihtiyacı hissediyorum çok acıkıyorum.
0
bir simitim bile yok. 10 dakika daha uyucam diye aç geziyorum öğleye kadar. 1 dakikanın bile hesabını yaptığım olur. o derece...
0
kahvaltı yapmak için yarım saate bile gerek yok. iç suyunu, reçelini, akşamdan haşlanmış yumurtanı, zeytinini ve peynirini. max 15 min.!
0
evimde yapıyorum, arada ailecek dışarı çıkıyoruz.
ayrıca annen, eşin sana kahvaltı hazırlamak zorunda değil.
ayrıca annen, eşin sana kahvaltı hazırlamak zorunda değil.
0
kahvalti etmeden pek evden cikmam, zaten hazirlamasi, yemesi en fazla on dakika suruyor. anca cok gec kalmissam disardan aliyorum, o da uyanamamaktan dolayi e) kendi malligim.
0
Evde kahvaltı yapmayanlar bana çok ilginç geliyor. Alışkanlık, tembellik, uyku müptelalığı bence bunun en önemli sebebi.
Sabah 6.30'da kalkar gider gazetemi alırım, geniş geniş yaparım kahvaltımı gazete eşliğinde.
Sabah 6.30'da kalkar gider gazetemi alırım, geniş geniş yaparım kahvaltımı gazete eşliğinde.
0
trinitrotoluen
Burda çaldığı ne?http://www.youtube.com/watch?feature=player_detailpage&v=QvMKsgVBzMo#t=44
0
Bach'ın Air on the G String'ini gitarla çalmış usta burada. Gerçi parça parça çalmış birçok şeyi ama arada o da var. Zaten barok sevdiğini belli ediyor, Dreaming'de de minik barok esintileri var, hatta Baroque and Roll var.
0
44. saniyede girenden bahsediyorsunuz dimi? air on the g string değil sanki o.
0
Saniyesini bilmiyorum, bir noktada o girdi ama hangi saniye bakmadım. Dinlerken duydum onu ama birkaç parça birden vardı.
Edit: Bende işyerinde hata verdiği için baştan açmak zorunda kaldım linki. özür.
Edit: Bende işyerinde hata verdiği için baştan açmak zorunda kaldım linki. özür.
0
hocam direkt 44. saniyeye link verdim zaten. yoksa elli tane şey çalıyor zaten orda.
0
yatagants
HIMYM Tarzı, ilal komedi olmasına gerek yok. Ne tavsiye edersiniz?
HIMYM Tarzı, ilal komedi olmasına gerek yok. Ne tavsiye edersiniz?
0
eskilerden coupling
big bang theory
new girl i ben de öneririm
big bang theory
new girl i ben de öneririm
0
HIMYM tarzı nedir bilemiyorum, ilişkilerle falan mı alakalı olması gerek? yine de community+1, bir de futurama var. 7 sezon falan. sıkıldıkça izle.
0
mixology'yi tavsiye ederim. daha 7 bölüm yayınlandı, yeni keşfettim ben de. baya eğlenceli.
0
tunc_
2013 Subat ayinda aldigim 50 SPF gunes kremini 2014 nisan ayinda da kullanabilir miyim? Yarisi duruyor, son kullanma tarihi Ekim 2014. Bir yerde bekledikce SPFlerinin kayboldugunu okumustum. Dogru mu?
2013 Subat ayinda aldigim 50 SPF gunes kremini 2014 nisan ayinda da kullanabilir miyim? Yarisi duruyor, son kullanma tarihi Ekim 2014. Bir yerde bekledikce SPFlerinin kayboldugunu okumustum. Dogru mu?
0
Biraz doğru diyeyim. Ben kullanıyorum bir ve iki sene önceden kalanları. Koruyor hala, bir sorun yok ama koruma süresi azalabiliyor. Teorik olarak değil de uygulamada gördüğüm SPF uçmuyor ama performansı düşüyor. Daha bol yağ, daha kısa aralıklı sürme, vb. gerekiyor.
0
erenu
Trakya shire olurdu, peki diger yerler/ şehirler/bolgeler. (Amacim bölgesel farklılıklara alay etmek degil, mizahi çerçevede yorumlar uygun olur.) Gecenin bu vakti bunu düşündüm, evet.
Trakya shire olurdu, peki diger yerler/ şehirler/bolgeler. (Amacim bölgesel farklılıklara alay etmek degil, mizahi çerçevede yorumlar uygun olur.)
Gecenin bu vakti bunu düşündüm, evet.
Gecenin bu vakti bunu düşündüm, evet.
0
condom kurşunu
Selam,yarin ik mulakatina gidicem. daha once okuldan bahsediyorduk o kolaydi simdi calisiyorum iki senedir. ne sorucak simdi kadin bana. mesela su genel sorulara ne cevap vermem lazim1. calistiginiz ekipte ustunuzle anlasamadiginizda nasil davranirsiniz.2. Gittigim sirket bizim musterilerimizden bir
Selam,
yarin ik mulakatina gidicem. daha once okuldan bahsediyorduk o kolaydi simdi calisiyorum iki senedir. ne sorucak simdi kadin bana. mesela su genel sorulara ne cevap vermem lazim
1. calistiginiz ekipte ustunuzle anlasamadiginizda nasil davranirsiniz.
2. Gittigim sirket bizim musterilerimizden biri o yuzden sey soruyolar musteri kismina gecmeye hazir misiniz?
3. Simdilik aklima bunlae geldi baska neler soruyolardi hatirlayamadim simdi. sizin akiliniza gelen varsa onlari da paylasirsaniz super olur.
yarin ik mulakatina gidicem. daha once okuldan bahsediyorduk o kolaydi simdi calisiyorum iki senedir. ne sorucak simdi kadin bana. mesela su genel sorulara ne cevap vermem lazim
1. calistiginiz ekipte ustunuzle anlasamadiginizda nasil davranirsiniz.
2. Gittigim sirket bizim musterilerimizden biri o yuzden sey soruyolar musteri kismina gecmeye hazir misiniz?
3. Simdilik aklima bunlae geldi baska neler soruyolardi hatirlayamadim simdi. sizin akiliniza gelen varsa onlari da paylasirsaniz super olur.
0
Kendi içinizden gelen cevapları karşıdakine "Deli mi bu" izlenimi vermeyecek şekilde de söyleyebilirsiniz. Yerse aşağıdaki cevapları da verebilirsiniz (yalnız o kadar klişe ki yerler mi bilmiyorum - kendi kişiliğinizle harmanlayabilirsiniz)
1. Durumu değerlendirmeye, bir de onun gözünden bakmaya çalışırım. Kendi kafamdakini karşımdakine aktarmaya çalışırım. Büyük ve stratejik bir durumsa hep birlikte tartışıp bir karara çıkmamız mantıklı olur, ancak son söz üstümündür. (Devamında benzer şeyler gevelenebilir)
2. Geçmişten gelen diğer taraf tecrübesinin (diğer taraf neyse artık) burada çok işime yarayabileceğini düşünüyorum. İşin her iki yanını bilen bir insan olarak bu bana bir doğru yönü kavrama yeteneği verecek, doğru kararları alabileceğime inanıyorum, falan filan...
Bunlar tabii klişe ama yine de anahatları ile karşıdan beklenilen cevaplar. Bir de çok saygı duyduğum şu var, ama onu zaten biliyorsunuzdur
eksisozluk.com
1. Durumu değerlendirmeye, bir de onun gözünden bakmaya çalışırım. Kendi kafamdakini karşımdakine aktarmaya çalışırım. Büyük ve stratejik bir durumsa hep birlikte tartışıp bir karara çıkmamız mantıklı olur, ancak son söz üstümündür. (Devamında benzer şeyler gevelenebilir)
2. Geçmişten gelen diğer taraf tecrübesinin (diğer taraf neyse artık) burada çok işime yarayabileceğini düşünüyorum. İşin her iki yanını bilen bir insan olarak bu bana bir doğru yönü kavrama yeteneği verecek, doğru kararları alabileceğime inanıyorum, falan filan...
Bunlar tabii klişe ama yine de anahatları ile karşıdan beklenilen cevaplar. Bir de çok saygı duyduğum şu var, ama onu zaten biliyorsunuzdur
eksisozluk.com
0
dessy
neler önerirsiniz? Happythankyoumoreplease tarzı olabilir mesela. Çok sevmiştim ben.
neler önerirsiniz? Happythankyoumoreplease tarzı olabilir mesela. Çok sevmiştim ben.
0
Sürekli aynı şeyleri yazıyoruz ama burada önerildikten sonra Starbuck'ı izledim, çok mutlu etti. Groundhog Day keza öyle.
0
mutevazi
http://www.morhipo.com/koton-4yal81659jw-elbise/10771227/Detayüzerimde daha güzel duruyo.
0
boyu çok fena. daha uzun ya da daha kısa olmalıymış. sende de bu boyda duracaksa kötü.
0
@devilred manken kızla boyun kilom birebir aynı ama popom daha küçük, daha uzun duruyor elbise. gerçi bence boy onda da kötü durmamış da.
@grimer fakirim zaten sorun yok.
@grimer fakirim zaten sorun yok.
0
Çok sevmemekle birlikte efil efil görüntü içimi rahatlattı görünce ama polyestermiş, öldürür yaz günü terden.
0
zinomseker
soru başlıkta.
soru başlıkta.
0
beklediği noktadan yolcu alıp hareket eden taksi.
neden doğrudan bu geldi bilmiyorum, taksici de değilim oysa :)
neden doğrudan bu geldi bilmiyorum, taksici de değilim oysa :)
0
müzik grubu geldi. fena çalmıyorlardı ama dağıldılar sanırım. (git: soundcloud.com)
0
camino real
sb,
sb,
0
quanche
Star Warsvari olur, Lord of The Rings olur, Equilibrium tarzı olur, fantastikli, bilim kurgulu falan film önerilerinizi alalım mı hadii?tenkü.
Star Warsvari olur, Lord of The Rings olur, Equilibrium tarzı olur, fantastikli, bilim kurgulu falan film önerilerinizi alalım mı hadii?
tenkü.
tenkü.
0
Cube 2: Hypercube
The Animatrix
Pitch Black
Minority Report
Surrogates
Sphere
Event Horizon
Sunshine
Dark City
Ultraviolet
The One
Paycheck
Bulletproof Monk
Aralarından seç beğen al eve götür :)
The Animatrix
Pitch Black
Minority Report
Surrogates
Sphere
Event Horizon
Sunshine
Dark City
Ultraviolet
The One
Paycheck
Bulletproof Monk
Aralarından seç beğen al eve götür :)
0
Muhtemelen izlenmiştir ama yine de The Chronicles of Narnia diyeyim, garanti olsun.
Gattaca süper bir film, Equilibrium'a benzer gibi.
Aşağıdakiler de Pazar sabahı filmi türünden.
Stardust
The Golden Compass
Gattaca süper bir film, Equilibrium'a benzer gibi.
Aşağıdakiler de Pazar sabahı filmi türünden.
Stardust
The Golden Compass
0
jackies
s.b
s.b
0
huzur insanın kendisinde. kimseyle muhattap olmadan kendi halinde yaşayacaksın.
0
adresi değilde formülü var,
en önemlisi mutlu olmayı bilmek,
bu yetin varsa huzurlu da olursun.
en önemlisi mutlu olmayı bilmek,
bu yetin varsa huzurlu da olursun.
0
huzur, insanları kandırmak için ortaya atılmış bir kavram. huzur bir ütopya, bir godot. boşa bekliyoruz.
0
insan(lar)ın olduğu yerde mutlak huzurdan bahsedilemez bence, bir an yakalar sinsice belki ama aslolan huzursuzluktur, adım atmamızı sağlayan huzursuzluktur biraz da, kıymetini bilelim.
0
yok arkadaş yok ondan. kendımizi huzur diye kandırdığımız bir meret arada uğrayan. bazen azıcık kapıdan sokuyor kafasını, şanslıysak da yatıya kalıyor. ama arkadaş olamadık kendisiyle. off ya da bu ülke beni çıldırtacak.
0
huzur icimizde.
basini yastiga koydugunda dusunceler seni bogmuyorsa, huzur yastigin uzerinde
basini yastiga koydugunda dusunceler seni bogmuyorsa, huzur yastigin uzerinde
0
kadın cinsellik organı. güzel bir kadına aşık olmadan onu düzerken. huzur tam orda :(
0
Huzura tecavüz etmişler bizde her mevsim yine yeni yeniden ona kıyafet alıyoruz, Olmuyor işte zorlama boşuna huzur çıplaklıkta ;)
0
lehim ve havya ile mikrocip yapan adam
Selamlar sevgili sol anahtarları.Bugün Dernière Danse - Indila dinledim çok sevdim. sizin de bunun gibi bildiğiniz çok eski olmayan güzel fransızca şarkılar var mıdır? ama lütfen zas olmasın:)not:iş yerindeyim yutup açılmıyo. isim şarkı yazsanız kafi
Selamlar sevgili sol anahtarları.
Bugün Dernière Danse - Indila dinledim çok sevdim. sizin de bunun gibi bildiğiniz çok eski olmayan güzel fransızca şarkılar var mıdır? ama lütfen zas olmasın:)
not:iş yerindeyim yutup açılmıyo. isim şarkı yazsanız kafi
Bugün Dernière Danse - Indila dinledim çok sevdim. sizin de bunun gibi bildiğiniz çok eski olmayan güzel fransızca şarkılar var mıdır? ama lütfen zas olmasın:)
not:iş yerindeyim yutup açılmıyo. isim şarkı yazsanız kafi
0
kyo dinle. çok iyiler.
favori parçalarım: fermons les yeux, sad day, le chemin, derniere danse, regardez-moi, c'est ma faute
favori parçalarım: fermons les yeux, sad day, le chemin, derniere danse, regardez-moi, c'est ma faute
0
chrome tarayıcıya zenmate kur.
Aktivasyon için bi mail adresi yaz. artık sana her yer Trabzon.
Aktivasyon için bi mail adresi yaz. artık sana her yer Trabzon.
0
rammstein - frühling in paris
yarı almanca yarı fransızca bu. ama o ılık götlü fransız esintilerini fazlasıyla taşıyor. edith piaf verilince aklıma geldi zaten, "je ne regrette rien" dizesi bunda da geçiyo.
yarı almanca yarı fransızca bu. ama o ılık götlü fransız esintilerini fazlasıyla taşıyor. edith piaf verilince aklıma geldi zaten, "je ne regrette rien" dizesi bunda da geçiyo.
0
Calogero - En Apesenteur, L'Ombre et la Lumière
Manau - La Tribu de Dana
Marc Lavoine - J'ai Tout Oublié, Rue des Acacias
Manau - La Tribu de Dana
Marc Lavoine - J'ai Tout Oublié, Rue des Acacias
0
@Kazmapolitan
iş yerinde bütün proxy vb. şeyler kısıtlı.
zaten zenmate'e izin verse girilebilecek başka bir yol bulunur.
iş yerinde bütün proxy vb. şeyler kısıtlı.
zaten zenmate'e izin verse girilebilecek başka bir yol bulunur.
0
Kazmapolitan
PowerFM'de duydum, telefonla kayıt aldım ama bulduramadım. Fransızca da yok ki sözleri nasıl yazılıyor bilmiyorum.ekstra kul ya da dölaasamsun paris jöle frans dane völ völ völ völ völgibi bir şey.yandex diske yükledim, oradan daha net bir fikir edinilebilir:http://yadi.sk/d/IGjyockGM2AAj
PowerFM'de duydum, telefonla kayıt aldım ama bulduramadım. Fransızca da yok ki sözleri nasıl yazılıyor bilmiyorum.
ekstra kul ya da dölaa
samsun paris jöle frans dane
völ völ völ völ völ
gibi bir şey.
yandex diske yükledim, oradan daha net bir fikir edinilebilir:
yadi.sk
ekstra kul ya da dölaa
samsun paris jöle frans dane
völ völ völ völ völ
gibi bir şey.
yandex diske yükledim, oradan daha net bir fikir edinilebilir:
yadi.sk
0
fransa'da paris(paği) şehrine bağlı olan samsoinnne (samsuin) köyündeki
cheateau(şato)'ya ait bir müzik.
sana halk müziği gibi gelmesi de buradan kaynaklı, gerçekten halkın monarşiye karşı çıkmak için yazdığı bir müzik çünkü.
şarkının adı da veulles veulles veulles (özgürlük, özgürlük, özgürlük)
cheateau(şato)'ya ait bir müzik.
sana halk müziği gibi gelmesi de buradan kaynaklı, gerçekten halkın monarşiye karşı çıkmak için yazdığı bir müzik çünkü.
şarkının adı da veulles veulles veulles (özgürlük, özgürlük, özgürlük)
0
Bakiyim....
Hakkaten o.
Klibi izledim de şimdi. Köy de köymüş hani. Bi bizim köylere bak bir samsunun köyüne vay arkadaş.
Neyse, yakınlardaysanız kahve ısmarlıyım size. Fransa'nın monarjiye karşı tutumunu analiz ederiz.
EK: Yalnız plazada çalışmıyorum. Yine de kahve teklifim geçerlidir.
Hakkaten o.
Klibi izledim de şimdi. Köy de köymüş hani. Bi bizim köylere bak bir samsunun köyüne vay arkadaş.
Neyse, yakınlardaysanız kahve ısmarlıyım size. Fransa'nın monarjiye karşı tutumunu analiz ederiz.
EK: Yalnız plazada çalışmıyorum. Yine de kahve teklifim geçerlidir.
0
acccra
Bu sevgili Romalılar, saygıdeğer Spartalılar gibi ifadeler duyuruda kullanılıyor ya hani. Nedir bunun olayı, böyle bir gelenek mi var, kimler başlattı?
Bu sevgili Romalılar, saygıdeğer Spartalılar gibi ifadeler duyuruda kullanılıyor ya hani. Nedir bunun olayı, böyle bir gelenek mi var, kimler başlattı?
0
pardon pardon simdi hatirladim. sevgili capualilar ile basladi bu akim. yani cikis kaynagi spartacus dizisi.
0
yazması/okuması keyifli oluyor. odunca direk konuya giriş yerine, spartalılar diye girmek daha güzel bence.
0
genelde girizgah yaparken, mevzuyla ilgili bir hitap kullanılıyor, bi nevi site kültürü. (bana göre)
(bilgisayarla ilgili) sevgili bill gates'ler,
(maceralı işlerle ilgili) sevgili sherlock holmes'ler,
(para mevzuları için) sevgili lidyalılar,
gibi.
(bilgisayarla ilgili) sevgili bill gates'ler,
(maceralı işlerle ilgili) sevgili sherlock holmes'ler,
(para mevzuları için) sevgili lidyalılar,
gibi.
0
bundan yılaaar yıllar önce, guru sözlükte olan biten'e bir şeyler eklediğinde genelde böyle giriyordu konuya geyik olsun diye. sanırım oralardan kalma.
0
karaage +2 :)
guru'nun moderatör olduğu zamandaki duyurularını açarsanız söze hep bunun gibi hitaplarla başladığını görürsünüz. sanırım zamanın moderatörlerinden gerrain de benzer şeyler yapıyordu. hatta yazdıklarının altına bir de "çemişgezek, 1651" bilmem ne falan gibi şeyler de yazıyorlardı.
guru'nun moderatör olduğu zamandaki duyurularını açarsanız söze hep bunun gibi hitaplarla başladığını görürsünüz. sanırım zamanın moderatörlerinden gerrain de benzer şeyler yapıyordu. hatta yazdıklarının altına bir de "çemişgezek, 1651" bilmem ne falan gibi şeyler de yazıyorlardı.
0
dunden kalmis yemek
merhaba,bize okul hibenin belli bir kısmını veriyor, kalanını da derslerin belli bir kısmından geçtikten sonra vermeyi vaat ediyor.öğrenim sözleşmesindeki alınan toplam kredi'nin mi %70'inden geçilmesi gerekli yoksa 30 kredinin mi %70'inden geçilmesi gerek? (ikinci seçenek, ne olursa olsun 21 krediy
merhaba,
bize okul hibenin belli bir kısmını veriyor, kalanını da derslerin belli bir kısmından geçtikten sonra vermeyi vaat ediyor.
öğrenim sözleşmesindeki alınan toplam kredi'nin mi %70'inden geçilmesi gerekli yoksa 30 kredinin mi %70'inden geçilmesi gerek? (ikinci seçenek, ne olursa olsun 21 krediyi başarmamız gerek demek oluyor, öğrenim sözleşmesinde değişiklik yapsak da 21 kredi almamız gerekiyor demek)
benim durumumda önce 60 kredi almıştım. sonra 48 krediye düştü.
60 kredinin %70'i 42 kredi, 48 kredinin %70'i 33,6.
ben paramın kalanını almam için kaç kredi başarmam gerekiyor?
teşekkürler:)
bize okul hibenin belli bir kısmını veriyor, kalanını da derslerin belli bir kısmından geçtikten sonra vermeyi vaat ediyor.
öğrenim sözleşmesindeki alınan toplam kredi'nin mi %70'inden geçilmesi gerekli yoksa 30 kredinin mi %70'inden geçilmesi gerek? (ikinci seçenek, ne olursa olsun 21 krediyi başarmamız gerek demek oluyor, öğrenim sözleşmesinde değişiklik yapsak da 21 kredi almamız gerekiyor demek)
benim durumumda önce 60 kredi almıştım. sonra 48 krediye düştü.
60 kredinin %70'i 42 kredi, 48 kredinin %70'i 33,6.
ben paramın kalanını almam için kaç kredi başarmam gerekiyor?
teşekkürler:)
0
O durum biraz karışık.
Eğer dönem sonunda, sen geldiğinde Erasmus Ofisi'nin parası varsa başarıya pek bakmıyor. Geldiğinde Erasmus Ofisi'nde biriken hibe azsa o zaman başarıya bakıyor. Alınan toplam kredinin %70'inden başrılı olmak gerekiyor. Alınan kredi de öğrenim sözleşmesinde geçen kredi.
Sen oradayken ders açılıp da sonradan kapandysa ya da hiç açılmadıysa, sözleşmedeki dersleri bir şekil alamadısan bir derse tolere ediyorlar. Sonrasında kalan derslerin yerini saydıramayacak olsan da başka derslerle doldurmanı bekliyorlar ve "Kredi doldurmadın" diyerek vermeyebiliyorlar.
Durum ne, ona göre yorum yapayım.
Eğer dönem sonunda, sen geldiğinde Erasmus Ofisi'nin parası varsa başarıya pek bakmıyor. Geldiğinde Erasmus Ofisi'nde biriken hibe azsa o zaman başarıya bakıyor. Alınan toplam kredinin %70'inden başrılı olmak gerekiyor. Alınan kredi de öğrenim sözleşmesinde geçen kredi.
Sen oradayken ders açılıp da sonradan kapandysa ya da hiç açılmadıysa, sözleşmedeki dersleri bir şekil alamadısan bir derse tolere ediyorlar. Sonrasında kalan derslerin yerini saydıramayacak olsan da başka derslerle doldurmanı bekliyorlar ve "Kredi doldurmadın" diyerek vermeyebiliyorlar.
Durum ne, ona göre yorum yapayım.
0
itülü değilim ama erasmus'u bildiğim kadarıyla aldığın kredinin %70inden geçmen lazım. bunun yanında en az 30 kredi alman lazım. senin durumun için 48 krediden %70ini geçmen lazım. yani 34.
ayrıca aychovsky+1. dediğimi yaparsan hibenin kalanını kesin alırsın. ama o yıl gidenlerin başarı durumuna göre bu koşulları esnetebiliyorlar. mesela 30 kredinin 15inden geçsen bile hibe artmışsa sana da verirler gibi.
ayrıca aychovsky+1. dediğimi yaparsan hibenin kalanını kesin alırsın. ama o yıl gidenlerin başarı durumuna göre bu koşulları esnetebiliyorlar. mesela 30 kredinin 15inden geçsen bile hibe artmışsa sana da verirler gibi.
0
@aychovsky durum şu, açılmayan dersler, çakışan dersler oldu. sonrasında LA Change yaptım.
şu an LA Change ile 48 kredim var
60 kredinin mi %70'ini bitirmem lazım (60 ects gerekli alınması gereken 48 aldım)
48 kredinin(aldığım kredi sayısı) mi %70'ini bitirmem lazım?
teşekkürler
şu an LA Change ile 48 kredim var
60 kredinin mi %70'ini bitirmem lazım (60 ects gerekli alınması gereken 48 aldım)
48 kredinin(aldığım kredi sayısı) mi %70'ini bitirmem lazım?
teşekkürler
0
Şöyle ki iki dönem gittiysen minimum 60 kredinin %70'i oluyor. 60'ı doldurmayınca "Neden doldurmadın, neden" diyorlar. İTB, vb ile doldurmanı bekliyorlar.
Bunu da sorun ederlerse, para yoktur demektir. Para olunca o da sorun olmuyor da. "Neden 48 aldın" kısmından sorun çıkabilir. İkna edersen verebilirler de. 42'yi geçersen vermeme için daha az bahane olur. Bir 42 beklerler. Yarın ben bunu millete sorayım.
Bunu da sorun ederlerse, para yoktur demektir. Para olunca o da sorun olmuyor da. "Neden 48 aldın" kısmından sorun çıkabilir. İkna edersen verebilirler de. 42'yi geçersen vermeme için daha az bahane olur. Bir 42 beklerler. Yarın ben bunu millete sorayım.
0
bir ileti paylastim
yine de hassas olan okumasın belki de sıpoylırbelkibelkibu ejderhalar hayvanı yerken güzel kızımıza bir bakış attı ya, sadık değil mi bunlar?
yine de hassas olan okumasın
belki de sıpoylır
belki
belki
bu ejderhalar hayvanı yerken güzel kızımıza bir bakış attı ya, sadık değil mi bunlar?
belki de sıpoylır
belki
belki
bu ejderhalar hayvanı yerken güzel kızımıza bir bakış attı ya, sadık değil mi bunlar?
0
ejderha kültürüm yok benim de.
köpekler yemek yerken karışırsan kızar belki ama sadıktır yine de bırakıp gitmez mesela.
bunlar yarı yolda bırakır mı, başkasının peşinden gider mi acaba diye merak ettim.
köpekler yemek yerken karışırsan kızar belki ama sadıktır yine de bırakıp gitmez mesela.
bunlar yarı yolda bırakır mı, başkasının peşinden gider mi acaba diye merak ettim.
0
e bunlar da ejderha sonuçta golden değil gel de gelsin git de gitsin.
bu sahneden sonra bağlantılı olarak birşey yapabilirler belki. kritik bir anda gol yiyebillir yani anne.
bu sahneden sonra bağlantılı olarak birşey yapabilirler belki. kritik bir anda gol yiyebillir yani anne.
0
kaleesi tırstı biraz ilerde söz geçiremezsem diye yanındaki bebede teselli etmeye çalıştı.
0
spoiler
belki spoiler
Ser Jorah abimiz dedi ya "Anası da olsan bunlar ejderhadır, evcilleşmez" diye. Sonuçta ayı yavrusunu severken öldürürmüş.
O değil de, Daario ne biçim olmuş.
belki spoiler
Ser Jorah abimiz dedi ya "Anası da olsan bunlar ejderhadır, evcilleşmez" diye. Sonuçta ayı yavrusunu severken öldürürmüş.
O değil de, Daario ne biçim olmuş.
0
Ya o Dario değişmiş değil mi?
Spoiler -Tahmin - Spoiler - Tahmin
Bu ejderhalar tam yetişkin olduklarında sanırım kontrolden çıkacaklar ve bu da Denerys'in taht yolundaki gücünü bir miktar düşürecek.
O zaman demir tahta kim oturacak?
Bence cevap Aria Stark. Buryaa yazıyorum ahada Nocturne yazmıştı dersiniz.
Not : Valla billa kitabı okumadım.
Spoiler -Tahmin - Spoiler - Tahmin
Bu ejderhalar tam yetişkin olduklarında sanırım kontrolden çıkacaklar ve bu da Denerys'in taht yolundaki gücünü bir miktar düşürecek.
O zaman demir tahta kim oturacak?
Bence cevap Aria Stark. Buryaa yazıyorum ahada Nocturne yazmıştı dersiniz.
Not : Valla billa kitabı okumadım.
0
yonge and bloor
ben gunde 8-9 saat uyumadan kendime gelemiyorum ya, haftasonlari falan 10-11 saat uyuyabiliyorum. dun bi arkadasimla konusurken kiz "ya ben de dun 8 saat uyudum" gibi bisey soyledi, once anlam veremedim, sonra acikladi normalde 5 saat uyuyomus, 8 saat uyudugu icin kendini uyusuk hissetmis falan.neys
ben gunde 8-9 saat uyumadan kendime gelemiyorum ya, haftasonlari falan 10-11 saat uyuyabiliyorum. dun bi arkadasimla konusurken kiz "ya ben de dun 8 saat uyudum" gibi bisey soyledi, once anlam veremedim, sonra acikladi normalde 5 saat uyuyomus, 8 saat uyudugu icin kendini uyusuk hissetmis falan.
neyse, siz gunde kac saat uyuyorsunuz? kacta yatip kacta kalkiyorsunuz ve gun icinde uykunuz geliyor mu?
neyse, siz gunde kac saat uyuyorsunuz? kacta yatip kacta kalkiyorsunuz ve gun icinde uykunuz geliyor mu?
0
hafta içi 6. hafta sonu 8.
hafta içi 11, 11.30 gibi yatıp 5,30'da kalkıyorum.
cuma ve cumartesi gecesi 12-1 gibi yatıp 8-9 gibi kalkıyorum.
hafta içi 11, 11.30 gibi yatıp 5,30'da kalkıyorum.
cuma ve cumartesi gecesi 12-1 gibi yatıp 8-9 gibi kalkıyorum.
0
bir yerde okumuştum uyku mayalanması ile ilgili, o günden beri 6 saat fix uyuyorum. özet geçecek olursak, her 6 saatte bir uyku kendini yeniliyor(muş), 6 saat sonra vücut bir 6 saat daha istiyor(muş), tabiri caizse mayalanıyor(muş). ne kadar doğrudur bilinmez ama az uyku candır
0
haftaiçi 5-6 haftasonu 7-8
çok uyuduğum zamanlarda o günüm verimsiz geçiyor, sersem gibi oluyorum.
fazla uyku, yorgunluk hali hormonlarda düzensizliğin işareti olabilir. onu da belirteyim.
çok uyuduğum zamanlarda o günüm verimsiz geçiyor, sersem gibi oluyorum.
fazla uyku, yorgunluk hali hormonlarda düzensizliğin işareti olabilir. onu da belirteyim.
0
değişiyor, 7-10 arası uyuyorum.
ama uyandıktan sonra enerjik hissetmek uyku evreleriyle ilgili.
rem'den sonra uyanırsanız enerjik hissediyorsunuz. derin uykudan uyanınca uyuşuk.
remden sonra uyanınca rüyaları da hatırlıyorsunuz.
ama uyandıktan sonra enerjik hissetmek uyku evreleriyle ilgili.
rem'den sonra uyanırsanız enerjik hissediyorsunuz. derin uykudan uyanınca uyuşuk.
remden sonra uyanınca rüyaları da hatırlıyorsunuz.
0
Hafta içi 5-6 arası. Hafta sonu 8 gibi. Evden çıkmazsam gündüz de 1-2 saat sızıyorum.
0
sagolun varolun cevaplar icin, ben de gecenlerde bir ted talk izledim, orda da 90 dakikalik cycle'lardan bahsediyordu, yani ideali 6 yada 7 bucuk saat gibi sanirim. ben bir ilac kullandigim icin de uyku durumu var galiba ama yarin 6 saati deniycem bakalim nasil olucak.
0
haftaiçi 5-6, haftasonu 7-8
haftaiçi 11.00-12.30 arası yatıp, 5.37-6.00 arası kalkıyorum.
haftasonu 02.00-03.00 gibi yatıp 08.00-10.00 gibi kalkıyorum.
haftaiçi 11.00-12.30 arası yatıp, 5.37-6.00 arası kalkıyorum.
haftasonu 02.00-03.00 gibi yatıp 08.00-10.00 gibi kalkıyorum.
0
Hafta içi 6-7, bazen 8. Hafta sonu 12-14. 10 saatin altında aptal gibi oluyorum.
0
hulahop
Herhangi bir nedenden dolayı bir şehre küsseniz ama o şehri terk edemeseniz, şehrin anlayabileceği bir şekilde nasıl ona küs olduğunuzu belli edersiniz? Teşekkürler
Herhangi bir nedenden dolayı bir şehre küsseniz ama o şehri terk edemeseniz, şehrin anlayabileceği bir şekilde nasıl ona küs olduğunuzu belli edersiniz? Teşekkürler
0
şehreküstü metro istasyonu var bursa'da.
bütün gün orada takılırım. anlar herhalde. eşek değil ya.
bütün gün orada takılırım. anlar herhalde. eşek değil ya.
0
Anlamasını beklemem pek. Sonuçta fare dağa küsmüş olur sadece ama başka şehirle sevişirim. Gidemiyor olduğum için de şehri hissettiğim anda suratımı asar otururum.
0
ben de baska sehirden hatun yaparim, sonra derim ki; "zaten buranin gizlari kole gotu gibi kokuyo."
bi' de sehre mesaj atarim face'ten... "chok kotusun tmm mi. pis sehir" falan diye.
mahallede yururken falan hep osururum sonra. bazen de tukururum. oh lan!
bi' de sehre mesaj atarim face'ten... "chok kotusun tmm mi. pis sehir" falan diye.
mahallede yururken falan hep osururum sonra. bazen de tukururum. oh lan!
0
osuruklu
levent yuksel'in zalim klibinde oynayan bu adam kimdi ya? dizilerde ufak rollerde falan oynardı bu adam sanki? bi' buldurun be.
levent yuksel'in zalim klibinde oynayan bu adam kimdi ya?
dizilerde ufak rollerde falan oynardı bu adam sanki?
bi' buldurun be.
dizilerde ufak rollerde falan oynardı bu adam sanki?
bi' buldurun be.
0
bir istanbul masalı'nda oynuyodu karısını falan döven gizli psikopat rolünde.
0
passion rules the game
guinness'i tek geçiyor ve ekliyorum, efes xtra limited edition.sizin favori biranız nedir?
guinness'i tek geçiyor ve ekliyorum, efes xtra limited edition.
sizin favori biranız nedir?
sizin favori biranız nedir?
0
kardeş "pike" doğru söylüyo; bomonti, içimi tatlı, buna rağmen normal biradan daha iyi kafası var gibi...
0
tombul efes'ten tuborg gold'a bile sancılı bir süreçle geçtiğim için bu ankete pek uygun değilim sanırım ama söylüyorum: tuborg gold
0
bira uzmanı değilim, her bakkalda satılan 5-6 birayı içmişimdir en fazla, en sevdiğim bomonti.
0
carlsberg, tuborg gold.
eskiden efes severdim. efes mi bozdu benim ağız tadım mı değişti bilmiyorum.
eskiden efes severdim. efes mi bozdu benim ağız tadım mı değişti bilmiyorum.
0
efes içerdim hep, ama tat alamıyorum artık..
stone castle şarap içiyorum artık..
stone castle şarap içiyorum artık..
0
0
türkiye'de bulunabilenler içerisinde ilk 5'im:
Schneider Weisse Tap 6 Aventinus
Chimay White
Duvel
Aecht Schlenkerla Rauchbier
Schneider Weisse Tap 7
Tuborg - Efes - Bomonti gibi lager biralar nal toplar bunların yanında, tavsiyem 2-3 lira daha fazla verin en kötü Leffe ya da Duvel alın. Paraya kıyın Tripel Karmeliet, Chimay, Delirium Tremens ya da Kwak alın.
Türkiye'de olmayan, genel listem için:
Weihenstephaner
Paulaner
Westmalle Dubbel
St. Bernardus Abt. 12
Westvleteren XII
bu da nacizane blogum: birasevdasi.blogspot.com.tr
Schneider Weisse Tap 6 Aventinus
Chimay White
Duvel
Aecht Schlenkerla Rauchbier
Schneider Weisse Tap 7
Tuborg - Efes - Bomonti gibi lager biralar nal toplar bunların yanında, tavsiyem 2-3 lira daha fazla verin en kötü Leffe ya da Duvel alın. Paraya kıyın Tripel Karmeliet, Chimay, Delirium Tremens ya da Kwak alın.
Türkiye'de olmayan, genel listem için:
Weihenstephaner
Paulaner
Westmalle Dubbel
St. Bernardus Abt. 12
Westvleteren XII
bu da nacizane blogum: birasevdasi.blogspot.com.tr
0
tuborg gold ve höss Doppel Hirsch.
merak ettiklerim: Russian River Damnation ve Brewdog.
merak ettiklerim: Russian River Damnation ve Brewdog.
0
bira içmeyen, içemeyen, sevmeyen biri olarak içebildiğim tek bira, hoegaarden.
0
Soruyu "En sevdiğiniz bra" olarak okuyup cevapta iç çamaşırı markası göremeyince ve bu kadar da yorum görünce yaşadığım şaşkınlık paha biçilemez, geri kalan her şey için Bomonti. Teey tey, kafa kalmamış.
0
guinness, en sevdiğim bira.
bunun dışında :
leffe blonde ve leffe brune fena değil.
tuborg gold %100 malt
heineken
bunun dışında :
leffe blonde ve leffe brune fena değil.
tuborg gold %100 malt
heineken
0
fuller's esb
hoegaarden
bomonti filtresiz
beck's
carlsberg
hoegaarden
bomonti filtresiz
beck's
carlsberg
0
glori
biraz önce sorduğum bir soruya cevap olmayaraktanşöyle bir şey yazıldı"sonun ya hiv ya hepatit. başkalarına bulaştırma bari.ayrıca, kim ne yapsın seni, sevgili olunacak material mısın?"bunu yazan kişinin entrylerine bakıldığında gördüğümüz üzre kendisi bir plaza çalışanı. bu ekşi sözlük yazarı günlü
biraz önce sorduğum bir soruya cevap olmayaraktan
şöyle bir şey yazıldı
"sonun ya hiv ya hepatit. başkalarına bulaştırma bari.
ayrıca, kim ne yapsın seni, sevgili olunacak material mısın?"
bunu yazan kişinin entrylerine bakıldığında gördüğümüz üzre kendisi bir plaza çalışanı. bu ekşi sözlük yazarı günlük hayatında sürekli belki yanlışlıkla önce ingilizcesini düşündüğünü için konuşurken araya ingilizce kelimeler serpiştiriyor olabilir ancak
yazarken neden bu yapılır?
bu cümle ne anlama gelir?
şöyle bir şey yazıldı
"sonun ya hiv ya hepatit. başkalarına bulaştırma bari.
ayrıca, kim ne yapsın seni, sevgili olunacak material mısın?"
bunu yazan kişinin entrylerine bakıldığında gördüğümüz üzre kendisi bir plaza çalışanı. bu ekşi sözlük yazarı günlük hayatında sürekli belki yanlışlıkla önce ingilizcesini düşündüğünü için konuşurken araya ingilizce kelimeler serpiştiriyor olabilir ancak
yazarken neden bu yapılır?
bu cümle ne anlama gelir?
0
mevzu şunun gibi. Boyfriend material'den geliyor işte, hani sevgili olmaya uygun, ilişki yaşanır manasında.
www.sprint2thetable.com
Yazarken neden yapılır? Mallıktan diyeceğim ağır kaçmazsa
edit: Artık cevap yazarken önce nicke bakmaya alışmam lazım.
www.sprint2thetable.com
Yazarken neden yapılır? Mallıktan diyeceğim ağır kaçmazsa
edit: Artık cevap yazarken önce nicke bakmaya alışmam lazım.
0
ingilizce var oyle bir ifade. evlenilecek kiz degilsin diyor.
bunu sana soyleyeni asagidakilerle ayni mekana yolla ve baska birisine onun kafasina meydan larousse attirt.
bunu sana soyleyeni asagidakilerle ayni mekana yolla ve baska birisine onun kafasina meydan larousse attirt.
0
Girlfriend material demek istemiş. Özetle, kendisi veya kendi gibi düşünen insanlar adına "Koluma takıp gezdirebileceğim özellikte bir kişi değilsin. Evlenmem ama eğlenirim" ya da geleneksele indirgersek "Annemin elini öptürmeye götürmem" demek istemiş. Neden böyle yazmış olabilir, hayat görüşü farklıdır ve dili İngilzice'ye alışkındır. O halde kendisini İzmir Marşı ile uğurlayalım, ne yapalım.
0
kuyruk acısıyla söylenmiş olabilir. egosunu kırmış olabilirsin. zira iddia edildiği kadar ateşli becerikli şehvetli bir hatunsan ''özgür'' bir erkek ancak senle asla yatamayacağını anladığında bu denli saldırgan olur , kırılan egosunu başka bir şey tamir etmez çünkü.
kedi ciğer mundar anahtar kelimeleride soruna cevap olabilir.
kedi ciğer mundar anahtar kelimeleride soruna cevap olabilir.
0
letheavendangered
alan var mı? desenleri çok sevimli ama kumaşı, kalitesi nasıldır bilemediğimden almaya çekiniyorum.
alan var mı? desenleri çok sevimli ama kumaşı, kalitesi nasıldır bilemediğimden almaya çekiniyorum.
0
annem almıştı markasını unuttum da. güzeldi. açıklama kısmında kumaş bilgisi yazması lazım, yazmıyor mu?
0
Oda arkadaşım almıştı benim de. Önemli olan Markafoni değil, hangi mara olduğu.
0
şunlar: www.markafoni.com
kumaş bilgileri yazıyor ama hiç bilmiyorum neyin ne olduğunu.
edit: hatta kimisinde kumaş bilgisi olarak sadece "kumaşı çok yumuşak ve terletmez" yazıyor.
kumaş bilgileri yazıyor ama hiç bilmiyorum neyin ne olduğunu.
edit: hatta kimisinde kumaş bilgisi olarak sadece "kumaşı çok yumuşak ve terletmez" yazıyor.
0
Markafonı'den çeşitli markaların bu fiyatlı olanlarından aldım 1-2 tane. Güzeller ama soluyorlar ve pamuklanıyorlar doğrusu hızlıca. Alırsanız içinde hiç polyester olmayanlardan alın.
Ayrıca ekleyeyim, hediye olarak %100 pamuk saten bir nevresim takımı geldi. Sarev falandı galiba markası. İnanılmaz yumuşak, ütüye bile gerek kalmıyor ve terletmiyor. Pahalılardı, 150 civarıydı sanırım, bir set daha almak için bakmuştım zira. Ama forumlarda falan bayağı dayanıklı olduğu yazıyordu, ben birkaç aydır kullanıyorum, çok başarılı. Mümkünse paraya kıyın, kaliteli bir markanın yüzde yüz pamuk saten setini alın. Saten değil yalnız, pamuk saten.
Ayrıca ekleyeyim, hediye olarak %100 pamuk saten bir nevresim takımı geldi. Sarev falandı galiba markası. İnanılmaz yumuşak, ütüye bile gerek kalmıyor ve terletmiyor. Pahalılardı, 150 civarıydı sanırım, bir set daha almak için bakmuştım zira. Ama forumlarda falan bayağı dayanıklı olduğu yazıyordu, ben birkaç aydır kullanıyorum, çok başarılı. Mümkünse paraya kıyın, kaliteli bir markanın yüzde yüz pamuk saten setini alın. Saten değil yalnız, pamuk saten.
0
içlerinden www.markafoni.com bunun gibi %100 pamuk olanlardan alın.
polyester, polycotton dediği şey kırışıklık olmasın diye ürüne sentetik malzeme katılması demek. dokununca kayganlık, gıcırgıcırlık hissi verir. terletir. hava almaz, poşet gibi düşünebilirsin. ne kadar doğal malzeme o kadar uzun ömürlü, kullanışlı kumaş... yani %100 pamuk al. karışımlılardan alacaksan da pamuk oranı en fazla olanını seç.
polyester, polycotton dediği şey kırışıklık olmasın diye ürüne sentetik malzeme katılması demek. dokununca kayganlık, gıcırgıcırlık hissi verir. terletir. hava almaz, poşet gibi düşünebilirsin. ne kadar doğal malzeme o kadar uzun ömürlü, kullanışlı kumaş... yani %100 pamuk al. karışımlılardan alacaksan da pamuk oranı en fazla olanını seç.
0
Cryptoricus
Association mı, invention mı? En çok zorlandığım soru.
Association mı, invention mı? En çok zorlandığım soru.
0
association dedim ben. Yeni bir eşleştirme değil. Soruyu hatırlasam açıklayabileceğim de iki tane şey var. Bu ikisi arasında bağlantı kurulması yeni bir şey değil, bu iki şeyin ilişkilendirilmesi yeni değil anlamında idi soru. invention'lık bir durum yok ortada aslen.
0
invention değildir.association ve application güçlü duruyor.
ben application yaptım ama pek emin değilim.
türkçedeki anlamı gibi düşündüm."bu yeni değil, şu zamandan beri yapılagelen bir 'uygulamadır'"a gitti aklım.
ben application yaptım ama pek emin değilim.
türkçedeki anlamı gibi düşündüm."bu yeni değil, şu zamandan beri yapılagelen bir 'uygulamadır'"a gitti aklım.
0
Bir şehirden bahsediyordu sanırım. Buraya "tatil mekanı" denmesi yeni bir association/application/invention değil. Bunun gibi bir şeydi. Associate ilişkilendirmek anlamına geldiği için association yaptım ben de.
0
lawist
http://www.cezmikalorifer.com/video/izle.php?id=718000Bu gerçek mi ?
0
yüzde 80 benzerini gördüm. biraz parodi için fazla abi demiş kız, bir de hareketlerini abartmış azcık.
0
Ben de %80 diyebilirim sanırım. Sakin kalıp, el ayamın şişkin kısmıyla ağzına geçirmemek için zor duruyorum.
0
things
para faktörünü çıkaralım lütfen, mümkün müdür ?edit: karışıklığı önleyelim, kadın adamı çirkin buluyor.
para faktörünü çıkaralım lütfen, mümkün müdür ?
edit: karışıklığı önleyelim, kadın adamı çirkin buluyor.
edit: karışıklığı önleyelim, kadın adamı çirkin buluyor.
0
Çirkin ve salak bulduğu bir erkeğe sardıran arkadaşım var. Zamanla olabiliyor öyle şeyler.
0
Cirkin birinden hoslanabilir ama cirkin buldugu birinden hoslanamaz cirkin bulmak genel. Sadece fiziksel degil her acidan.
0
benedict cumberbatch diyorum. adama objektif olarak bakınca suratı çok çirkin, uzaylıya falan benziyor. ama gelgelelim adamda karizma level 5000..
o yüzden kadınlar hasta.
o yüzden kadınlar hasta.
0
Evet mümkün, yüzü çirkin geliyordur ama muhabbeti iyidir, kafamız uyuşur hoşlanırız yani ne var bunda. Hoşlandıktan sonra da çirkin gelmez zaten artık.
0
Duruma göre değişir.Tanımadığı biri ise mümkün değil ancak farklı faktörler devreye girince iş değişir.bazen ses tonu bile bu etkiyi sağlar.
0
Evet. Hiç zor değil. Zaten hoşlanınca çirkin de görünmez. Br dudağı yerde bir dudağı gökte olmadıkça dert olmaz.
0
çok net bir şekilde bu örnek yanıbaşımda yaşandı.
kız, erkeği açık açık çirkin bulduğunu, biraz daha iyi görünümlü olsaydı hoşlanabileceğini söylemişti bana. iki üç aya kalmadan sevgili oldular.
kız, erkeği açık açık çirkin bulduğunu, biraz daha iyi görünümlü olsaydı hoşlanabileceğini söylemişti bana. iki üç aya kalmadan sevgili oldular.
0
Elbette ki hoslanabilir. Misal bir onceki platonigim gayet cirkin bi adamdi ama nasi karizma vardi off. Sevince yakışıklı geliyor zaten.
Ama bunun tersi olmaz, su duyurunun cirkin kadin versiyonu olsaydi olumlu cevaplar gelmezdi emin ol. Biri acsin ben useniyorum.
Ama bunun tersi olmaz, su duyurunun cirkin kadin versiyonu olsaydi olumlu cevaplar gelmezdi emin ol. Biri acsin ben useniyorum.
0
hsbc binası bombalandığı zaman plazada yönetici olan hatunlardan birinin hayatını kavedeki çaycı mı ne kurtarmıştı. sonra kız bununla evlendi. bence böyle bişey oluyorsa öylesi hayli hayli olur.ç
0
Mümkün.
Çirkin olabilir, karizmatik olmayabilir ama vardir illa ki çeken bi tarafi.
PS: büyük konusmayin bak kesin basiniza geliyor :(
Çirkin olabilir, karizmatik olmayabilir ama vardir illa ki çeken bi tarafi.
PS: büyük konusmayin bak kesin basiniza geliyor :(
0
evet, afedersiniz ama hepimiz özümüzde ilgi orospusuyuz, ilgi ve emekle yaklaşan erkek gayet de tavlayabiir bence.
0
Hayır. Çirkin buluyorsa olmaz. Erkek çirkinse demiyorum, kadın erkeği çirkin buluyorsa olmaz diyorum.
0
hoşlanabilir, ben önceleri hiç beğenmediğim ve gerçekten genelde beğendiğim tiplerle alakasız olan birinden zamanla çok hoşlanmıştım ve 2 yıllık da bi ilişkim oldu. böyle şeyler yaşayan da tanıdığım çok kadın oldu.
0
gonul_isleri
telefonun ikide bir çalıp duruyor beni rahatsız ediyor lu bir diyalog sorusu vardı cevabı ne onun? çok takıldım o soruda rigt away in anlamını bilmediğimden dolayı.
telefonun ikide bir çalıp duruyor beni rahatsız ediyor lu bir diyalog sorusu vardı cevabı ne onun? çok takıldım o soruda rigt away in anlamını bilmediğimden dolayı.
0
wasmashing
Şimdi sınav sonrası soruları tartışan öğrenci modeli çizmek istemem ama iki üç soru var sormazsam çatlayacağım:) 1. His determination..... his vision : together with mi?2. Children may answer gibi bişey miydi?3. Of all/in mi? Hatırlayanlar var ise süper olur:)
Şimdi sınav sonrası soruları tartışan öğrenci modeli çizmek istemem ama iki üç soru var sormazsam çatlayacağım:)
1. His determination..... his vision : together with mi?
2. Children may answer gibi bişey miydi?
3. Of all/in mi?
Hatırlayanlar var ise süper olur:)
1. His determination..... his vision : together with mi?
2. Children may answer gibi bişey miydi?
3. Of all/in mi?
Hatırlayanlar var ise süper olur:)
0
1.evet
2. bu konuda kararsızım. ought to veya may ama ondan önceki cevaba göre değişebilen bir soru idi. iki soru bağımsız değildi.
3. of/in
2. bu konuda kararsızım. ought to veya may ama ondan önceki cevaba göre değişebilen bir soru idi. iki soru bağımsız değildi.
3. of/in
0
iiiiiiiiiiii
Kadinlarin boyle erkeklere psikolojimizbozukmus gibi davranmalari niyedir? Strateji nedir? Olay nedir? Sorunu problemi konusmaktan kacmaktir olayin ustunu kapatmaktir yani.
Kadinlarin boyle erkeklere psikolojimizbozukmus gibi davranmalari niyedir? Strateji nedir? Olay nedir? Sorunu problemi konusmaktan kacmaktir olayin ustunu kapatmaktir yani.
0
Ben duyuruyu anlamadim. "Kadinlar neden surekli sorunlarindan bahsediyor?" mu diyorsun?
0
bana öyle davrananı olmadı, ama türk karısından her şeyi beklerim. şizofrenin bir altını yaşıyorlar. kadındır diyip geçien. ciddiye almıcan moruk. zekeri vericen ağzına susucaklar. veremiyorsan susucaksın. o toprağın kadınını öyle baskı altına almışlar ki, azıcık şehirli olanı erkeğin ağzına sıçmaya çalışıyor olmayan beyni ile. türk karısına harcıcağın enerji ve para ile her hafta eskort çağırırsın, doktoranı filan bitirirsin. ko götlerine gitsin
0
Ben de anlamadim soylenmek istenen seyi. Kadinlar surekli sanki kendi psikolojileri bozukmus gibi davraniyor mu diyorsun yokse erkeklerin psikolojisi bozukmus gibi. Mi ?
0
duyuruyu ben de anlamadım.
ama ben şöyle diyeyim. sorunları açık açık konuşsak talepkar, konuşmasak da anlamanızı beklesek trip atan oluyoruz. biz de anlamadık.
ama ben şöyle diyeyim. sorunları açık açık konuşsak talepkar, konuşmasak da anlamanızı beklesek trip atan oluyoruz. biz de anlamadık.
0
Duyuruyu ben de anlamadım ama ya psikolojimiz bozulmuştur, ya karşıdaknin psikolojisi bozulmuştur ya da toptan bozuğuzdur.
0
arkadaşlarım ilgilendiğiniz için teşekkür ediyorum. Duyurunun meali şudur: kadınlar bir ilişkide erkeğin psikolojisi bozukmuş, davranışları mantıklı değilmiş sorun çıkmasının sebebi erkeğin bozuk psikolojisinden kaynaklanıyormuş gibi davranıyor. ama bakınca kadının psikolojisi de normal değil düpedüz. suçlunun erkek oldugunu söylemesi aceba onun egoistliginden mi kaynaklanıyor bunu sormak istedim...
0
karamazov en basit savunma mekanizması da sebebi ne gerekçesi ne? egoizm mi? narsizm mi ne yani?
0
psikoloji falan okumadım tabi ama benim gözlemlediğim yolunda gitmeyen, hakimiyet kuramadığın bir tartışmadan kaçmanın en güzel (aslında en rezil diyecektim) yolu konunun bağlamından çıkıp karşıdaki insanın şahsına saldırmaktır. her yerde bol bol var bunlardan.
(bkz: ad hominem)
sebebi ne dersen kazanmak işte. terimsel olarak nasıl denir bilmiyorum.
(bkz: ad hominem)
sebebi ne dersen kazanmak işte. terimsel olarak nasıl denir bilmiyorum.
0
didi
iyi pazarlar duyurubenden önceki sevgilisiyle 5,6 sene ilişkisi olmuş şimdiki sevgilimin. biz de 1 yıldır beraberiz. ondan bana ilişkisini anlatmasını istemiştim nasıldınız diye çünkü 5,6 yıl çok büyük bir tehdit benim için hiç öyle uzun ilişkim olmadı bana ilgisinden şüphem olmasa da o kızın varlığ
iyi pazarlar duyuru
benden önceki sevgilisiyle 5,6 sene ilişkisi olmuş şimdiki sevgilimin. biz de 1 yıldır beraberiz. ondan bana ilişkisini anlatmasını istemiştim nasıldınız diye çünkü 5,6 yıl çok büyük bir tehdit benim için hiç öyle uzun ilişkim olmadı bana ilgisinden şüphem olmasa da o kızın varlığı beni çok sinir eder oldu. 'o da ya çok bir şey yoktu işte hatırlamıyorum, bikaç yıl iyiydik sonra bozuldu' gibi küçümser ifadeler kullanarak anlattı. bana da küçümsedikçe ilişkisini sinir geliyo gerçeği anlatmıyormuş gibi. neyse sonra şans eseri bir yerde ikisine dair bişeyler gördüm baya da romantik böyle yapmadıkları kalmamış beraber. çok bozuldum dedim bana anlatsan zamanında verdiğin değeri bu kadar üzülmem sinirlenmem çok dokundu. buna takılmakta çok mu haksızım? zaten geçirdikleri süre kıskanmama yeterken küçümseyip duruyo ama bi bakıyorum o ona yemekler yapan biriymiş sürekli benimki de iyi ressamdır kendi çapında ona bişeyler çizdirmiş hep beraber çizmişler. zaten evinden hiç çıkmamış kızın profil fotoğraflarından birinin arkası bariz benim sevgilimin evi. eski fotoğraf fotoğrafta kız tek ama o çekmiş anlaşılıyo. evin arkasında bir sürü eşyası görünüyo. öf öyle çok bozuluyorum napacam bunu bilemiyorum.
benden önceki sevgilisiyle 5,6 sene ilişkisi olmuş şimdiki sevgilimin. biz de 1 yıldır beraberiz. ondan bana ilişkisini anlatmasını istemiştim nasıldınız diye çünkü 5,6 yıl çok büyük bir tehdit benim için hiç öyle uzun ilişkim olmadı bana ilgisinden şüphem olmasa da o kızın varlığı beni çok sinir eder oldu. 'o da ya çok bir şey yoktu işte hatırlamıyorum, bikaç yıl iyiydik sonra bozuldu' gibi küçümser ifadeler kullanarak anlattı. bana da küçümsedikçe ilişkisini sinir geliyo gerçeği anlatmıyormuş gibi. neyse sonra şans eseri bir yerde ikisine dair bişeyler gördüm baya da romantik böyle yapmadıkları kalmamış beraber. çok bozuldum dedim bana anlatsan zamanında verdiğin değeri bu kadar üzülmem sinirlenmem çok dokundu. buna takılmakta çok mu haksızım? zaten geçirdikleri süre kıskanmama yeterken küçümseyip duruyo ama bi bakıyorum o ona yemekler yapan biriymiş sürekli benimki de iyi ressamdır kendi çapında ona bişeyler çizdirmiş hep beraber çizmişler. zaten evinden hiç çıkmamış kızın profil fotoğraflarından birinin arkası bariz benim sevgilimin evi. eski fotoğraf fotoğrafta kız tek ama o çekmiş anlaşılıyo. evin arkasında bir sürü eşyası görünüyo. öf öyle çok bozuluyorum napacam bunu bilemiyorum.
0
bi kere sordum onu da bilmeye hakkım var çünkü niye bitti niye biter 6 yıllık bi ilişki insan bunu bilmek ister ben isterim. çok sevdim derse mutlu olmam bozulurum ama önemsizleştirip önemliliğini başka yerden görünce çok kötü oldu. elimde olsa takmam ama elimde değil aklımdan çıkmıyo bi türlü.
0
O sana doğruları anlatsa da takıcaksın. önce kendine karşı dürüst ol.
Taktığın şey rekabet. erkek arkadaşını sevdiğin için filan takmıyorsun. diğer kadının senden daha ''üstün'' olup, daha sevilme ihtimali bile seni çıldırtıyor.
O yüzden önce kendine dürüst ol, teşhisi düzgün koy. uzun süreli ilişki, ilk aşk filan falan işte çocuğun onu unutamadığını düşünüyorsun ve 5 yıllık ilişkiler filan unutulmaz. bir erkek asla unutmaz bu ilişkileri. en masum en güzel çağlar o zaman. ilk aşktan sonra gelenler onun yerini dolduramaz.
burda bi sürü atıp kesen olacak ''yok her zaman öle olmaz, yok işte genelleme yapma'' sen inanma, 35 yaşında adamım var bir bildiğim, gördüğüm, duyduğum.
Taktığın şey rekabet. erkek arkadaşını sevdiğin için filan takmıyorsun. diğer kadının senden daha ''üstün'' olup, daha sevilme ihtimali bile seni çıldırtıyor.
O yüzden önce kendine dürüst ol, teşhisi düzgün koy. uzun süreli ilişki, ilk aşk filan falan işte çocuğun onu unutamadığını düşünüyorsun ve 5 yıllık ilişkiler filan unutulmaz. bir erkek asla unutmaz bu ilişkileri. en masum en güzel çağlar o zaman. ilk aşktan sonra gelenler onun yerini dolduramaz.
burda bi sürü atıp kesen olacak ''yok her zaman öle olmaz, yok işte genelleme yapma'' sen inanma, 35 yaşında adamım var bir bildiğim, gördüğüm, duyduğum.
0
6 yıllık ilişkisi o. tabiiki sana göre çok daha samimi özel anıları olacak. ve bunu da ya kabullen yada ayrıl.
0
Unutulmayacağına inanmıyorum, kaç yıllık evlilikler bir çırpıda unutuluyor ama geçmişi kaşımak gereksiz bence. Geçmiş gitmiş, gerçekten eskisiyle rekabet etmenin anlamı yok. Keyfini çıkarmanın anlamı var.
0
unutulmuyosa ben öleyim o zaman camfrog sonmez. yarışta değilim ama kendimi gölge altında hissediyorum teşhisim doğru. evlilik gibi ilişki altında eziliyorum ve üzülüyorum öyle üstün olma hırsım yok üzgünüm sadece.
0
6 yılda düşünebileceğin her boku yaşamışlardır, yani takma boşuna sorma da bence, düşündüğün her şey oldu çünkü
0
bir ilişkinizin olması o insana sahip olduğunuz anlamına gelmez. hele bir insanın geçmişine asla sahip olamazsınız.
ilişkinizin başladığı günden sonra olup bitenler ilgilendirebilir sizi ancak. başka yerlere de el atmaya başladığınız anda o ilişkinin sonu kısa sürede gelir.
bütün bunları hepimiz kitaplarımızda yazdık, ama okumuyorsunuz demek ki:)
ilişkinizin başladığı günden sonra olup bitenler ilgilendirebilir sizi ancak. başka yerlere de el atmaya başladığınız anda o ilişkinin sonu kısa sürede gelir.
bütün bunları hepimiz kitaplarımızda yazdık, ama okumuyorsunuz demek ki:)
0
olaya bi de diğer yanından bak; 6 yıllık ilişki sürdürmüş insan istisnalar dışında iyi insandır. iyi bir sevgilin var bi kere o yüzden şanslısın diyelim.
yalnız adam pek kafa yormamış gibi olaya, 'iyiydik de sonra bozuldu' diyosa sevgilin olayın farkında değilken kız sıkılmış ayrılmıştır muhtemelen.
ayrıca tecrübe iyidir. biz kızlar zaten düşünceliyiz de öküz erkekler kafalarını yormaktan korkuyolar. bazen diyorum sevgilimin bi eski sevgilisi olaydı da kafasına göre hareket etmek yerine bazı şeylerin değerini anlasaydı.
+ olarak neden unutsun yaw? galeri7.uludagsozluk.com kızın arkasından hakaret etse 'ne karaktersiz sevgilin varmış ayrıl' derdim de sevgilin pek bi beyefendi gibi duruyo burdan.
senden önce mutlu olmasını niye kaldıramıyosun? bırak güzel anılar olarak kalsın.
my girl 2'yi izleyip shelly'nin tavırlarına biraz bakarsan olması gerekeni görebilirsin.
taksan da takmasan da bişey değişmeyecek. takarsan üstüne mutsuz olacaksın. kıskan ama takıntı yapma.
yalnız adam pek kafa yormamış gibi olaya, 'iyiydik de sonra bozuldu' diyosa sevgilin olayın farkında değilken kız sıkılmış ayrılmıştır muhtemelen.
ayrıca tecrübe iyidir. biz kızlar zaten düşünceliyiz de öküz erkekler kafalarını yormaktan korkuyolar. bazen diyorum sevgilimin bi eski sevgilisi olaydı da kafasına göre hareket etmek yerine bazı şeylerin değerini anlasaydı.
+ olarak neden unutsun yaw? galeri7.uludagsozluk.com
kızın arkasından hakaret etse 'ne karaktersiz sevgilin varmış ayrıl' derdim de sevgilin pek bi beyefendi gibi duruyo burdan. senden önce mutlu olmasını niye kaldıramıyosun? bırak güzel anılar olarak kalsın.
my girl 2'yi izleyip shelly'nin tavırlarına biraz bakarsan olması gerekeni görebilirsin.
taksan da takmasan da bişey değişmeyecek. takarsan üstüne mutsuz olacaksın. kıskan ama takıntı yapma.
0
evet, gereksiz takıyorsun. seni sevdiği için, sana değer verdiği ve eski ilişkisinden tehdit hissetmemen için söylememiş ve küçümsemiş.
unut gitsin, güzel güzel sevgili olun, yeni hatıralar, izler bırakın birbirinizde.
unut gitsin, güzel güzel sevgili olun, yeni hatıralar, izler bırakın birbirinizde.
0
en basitinden şöyle düşün, aşık olduğun adam şu ana kadar ki yaşanmışlıkların birikimi.
Kızma bu yüzden, böyle düşünürsen; o geçmişini de sevmeyi anlayabileceksin...
Kızma bu yüzden, böyle düşünürsen; o geçmişini de sevmeyi anlayabileceksin...
0
rendekart
Michael SchumacherKenan IşıkNejat İşlerson durum ne oldu bunlarda?ha bi de mansur-gökçek.
Michael Schumacher
Kenan Işık
Nejat İşler
son durum ne oldu bunlarda?
ha bi de mansur-gökçek.
Kenan Işık
Nejat İşler
son durum ne oldu bunlarda?
ha bi de mansur-gökçek.
0
1) koma
2) suni koma
3) yogun bakim.
gokcek ilan etti, mansur olaganustu itirazda bulundu. (secimlerin iptal edilmesi)
2) suni koma
3) yogun bakim.
gokcek ilan etti, mansur olaganustu itirazda bulundu. (secimlerin iptal edilmesi)
0
pamplona
selam romalılarşimdi ben, az çok okuyan bir insanım. Romandır şudur budur elime geçeni okuyorum ve okuduktan sonra haliyle insan o kitap üzerine konuşacak, altını çizdiği yerleri paylaşacak bir insan arıyor. Ama çevremdeki insanlar okumayı pek sevmiyor ve okumuyorlar. Benim de böyle olunca canım sık
selam romalılar
şimdi ben, az çok okuyan bir insanım. Romandır şudur budur elime geçeni okuyorum ve okuduktan sonra haliyle insan o kitap üzerine konuşacak, altını çizdiği yerleri paylaşacak bir insan arıyor. Ama çevremdeki insanlar okumayı pek sevmiyor ve okumuyorlar. Benim de böyle olunca canım sıkılıyor. Şimdi bu soruna nasıl çözüm bulabiliriz? Online kitap forumları tarzı bir oluşum var mı mesela?
şimdi ben, az çok okuyan bir insanım. Romandır şudur budur elime geçeni okuyorum ve okuduktan sonra haliyle insan o kitap üzerine konuşacak, altını çizdiği yerleri paylaşacak bir insan arıyor. Ama çevremdeki insanlar okumayı pek sevmiyor ve okumuyorlar. Benim de böyle olunca canım sıkılıyor. Şimdi bu soruna nasıl çözüm bulabiliriz? Online kitap forumları tarzı bir oluşum var mı mesela?
0
Ben kitabı okuduktan sonra, internetteki kitap yorumlarını okuyorum. Biriyle konuşmuş kadar oluyor.
0
Burada ve sözlükte bir arkadaş vardı 'mea maxima culpa' mahlaslı, o sanırım kitap klübü tarzı bir yapı ile ilgileniyordu. Belki bir mesaj atıp iletişime geçebilirsiniz.
0
Eksideki, diger sozluklerdeki kitap yorumlarini okumak insani biraz manipule ediyo gibi geliyo bana (film, dizi konusunda da oyle). Eskiden bi film izledigimde ya da bir kitabi bitirdigimde acar bakardim millet ne demis, ne dusunmus diye. Ama artik bakmamaya ozen gosteriyorum. Bence baskalariyla birebir konusmak, fikir alisverisi yapmak daha eglenceli olur. Ben de bu tarz bir forum ariyorum, bikac gun once benzer bir duyuru acacaktim hatta. Takipteyim. :)
0
Mesela hangi kitap/yazar/tur? Yasar kemal seviyorsan sabaha kadar konusurum. Dostoyevski de olur ama biraz paslandim. Kemal Tahirin bi kac kitabi da olabilir.
0
Yazan arkadaş olmuş
kitap kulüpleri var. Var olan bir kulübe katılabilirsiniz ya da siz yapabilirsiniz. 3-4 kişide ideal, kalabalık olmasına gerek yok
onun dışında kendinize bir blog yapabilirsiniz
bir de ben henüz zaman bulup bakamadım goodreads ve vikitap diye bişiler var
kitap kulüpleri var. Var olan bir kulübe katılabilirsiniz ya da siz yapabilirsiniz. 3-4 kişide ideal, kalabalık olmasına gerek yok
onun dışında kendinize bir blog yapabilirsiniz
bir de ben henüz zaman bulup bakamadım goodreads ve vikitap diye bişiler var
0
sesut
Selamlar,Yarın bu sınava ilk defa gireceğim. Daha evvel giren ve tecrübeli olan kişiler, bu sınavın kolaylığı ya da zorluğuyla ilintili bir iki kelime edebilirlerse çok sevinirim.
Selamlar,
Yarın bu sınava ilk defa gireceğim. Daha evvel giren ve tecrübeli olan kişiler, bu sınavın kolaylığı ya da zorluğuyla ilintili bir iki kelime edebilirlerse çok sevinirim.
Yarın bu sınava ilk defa gireceğim. Daha evvel giren ve tecrübeli olan kişiler, bu sınavın kolaylığı ya da zorluğuyla ilintili bir iki kelime edebilirlerse çok sevinirim.
0
Daha önce KPDS veya ÜDS'ye girdiniz mi bilemem, onlara göre oldukça zor. Toefl ile oldukça farklı kulvarlardalar. Geçen seneki sorulara bakarak kendinize göre bir karar verebilirsiniz.
0
ekaterina
Kuzenimin nişanına lacivert bir elbise aldım, resimdeki kırmızı zira lacivertin fotoğrafı yok, peki ayakkabıyı ne renk alayım, beyaz-siyah veya lame, hangisi iyi olur? Teşekkür ederim. Örneğin ayakkabı seçeneği 1: http://www.forevernew.com.tr/topuklu-ayakkabi/se1796-anastasia-piriltili-topuklu-ayak
Kuzenimin nişanına lacivert bir elbise aldım, resimdeki kırmızı zira lacivertin fotoğrafı yok, peki ayakkabıyı ne renk alayım, beyaz-siyah veya lame, hangisi iyi olur? Teşekkür ederim.
Örneğin ayakkabı seçeneği 1: www.forevernew.com.tr
Seçenek 2: www.forevernew.com.tr
Seçenek 3: www.mucizeiksirler.net (Fotoğraflar temsilidir :D )
Örneğin ayakkabı seçeneği 1: www.forevernew.com.tr
Seçenek 2: www.forevernew.com.tr
Seçenek 3: www.mucizeiksirler.net
(Fotoğraflar temsilidir :D )
0
bence ten rengine bağlı. eğer açık tenliysen altın sarımsı bi renk, esmer gibiysen lame gibi olabilir. bir de eğer ortasında gümüşümsü kemer varsa ona uygun olmalı.
0
kemerle uyum sağlamalı +1
gümüş detaylı bakacaksınız. mesela seçenek 3 gibi ama o biraz fazla ışıltılı geldi gözüme benim. o kadar ışıltı şart değil. beğendiyseniz olabilir ama.
lacivert + gümüş yakışıyor zaten kemer olmasaydı bile.
gümüş detaylı bakacaksınız. mesela seçenek 3 gibi ama o biraz fazla ışıltılı geldi gözüme benim. o kadar ışıltı şart değil. beğendiyseniz olabilir ama.
lacivert + gümüş yakışıyor zaten kemer olmasaydı bile.
0
Lacivertle gümüş rengi gidebilir. Takım elbise gibi bir şey olsaydı fildişi, tonuna göre belki kahverengi diyebilirdim ama hem bu elbise, hem de siyah ve beyaz buna çok ters. Gümüş iyidir.
0
ibomiu
şimdi izledim alttaki videoyu. önceden de vardı bunun gibi bir şey. yenisi çıkmış.. hayır kadınlara para verip kıçına şaplak atmak popolar güzel olunca aşağılayıcı olmuyor mu? ne bileyim kıyamet kopartılıyor bazen abuk şeylere.. bunlar neden sempatik geliyor?ne bileyim çok param var domal kıçını tok
şimdi izledim alttaki videoyu. önceden de vardı bunun gibi bir şey. yenisi çıkmış.. hayır kadınlara para verip kıçına şaplak atmak popolar güzel olunca aşağılayıcı olmuyor mu? ne bileyim kıyamet kopartılıyor bazen abuk şeylere.. bunlar neden sempatik geliyor?
ne bileyim çok param var domal kıçını tokatlayayım çirkin değil midir? hani kimse neden sallamıyor? zorla domaltmadı tamam ama hani obje olmasına karşı filandı bir sürü insan savaşırdı?
www.milliyet.tv
ne bileyim çok param var domal kıçını tokatlayayım çirkin değil midir? hani kimse neden sallamıyor? zorla domaltmadı tamam ama hani obje olmasına karşı filandı bir sürü insan savaşırdı?
www.milliyet.tv
0
mesele "alan razı veren razı" şeklinde ele alınıyor da ondan, ya da "am benim dilletirim ba benim belletirim falan gibi.
türkiyedeki feministlerin ve "kadın hakları savunucu"larının gündemi bunlardan uzak, gelenek ve kültür düşmanlığından vakit ayıramıyorlar, modern döneme dolayısıyla kapitalizme eklemlenmekle meşguller, böyle şeyleri tabi aslında tek yaptıkları gölge boksu yapmak.
ideolojileri ithal olduğu için, gündemleri de ithal. feminizmi doğuran aydınlanmacaıların cinsiyetsiz "birey" tanımıydı, bir de öncesinde dönem avrupası ve katolik kilisesinin kadınlara yaklaşımı var tabi.
o zamanın argümanlarını alıp sanki bizim gelenek ve kültürlerimizde varmış gibi yaparak (gölge boksu dediğim bu) feministçilik oynuyorlar. halbuki buna ihtiyaç yok. ama bunu yaptıkça zıtlarını da oluşturuyorlar.
bunlar yapılırken verdiğin örnekteki gibi şeylerin adı da "özgürlük" oluyor.
uzun hikaye daha.
türkiyedeki feministlerin ve "kadın hakları savunucu"larının gündemi bunlardan uzak, gelenek ve kültür düşmanlığından vakit ayıramıyorlar, modern döneme dolayısıyla kapitalizme eklemlenmekle meşguller, böyle şeyleri tabi aslında tek yaptıkları gölge boksu yapmak.
ideolojileri ithal olduğu için, gündemleri de ithal. feminizmi doğuran aydınlanmacaıların cinsiyetsiz "birey" tanımıydı, bir de öncesinde dönem avrupası ve katolik kilisesinin kadınlara yaklaşımı var tabi.
o zamanın argümanlarını alıp sanki bizim gelenek ve kültürlerimizde varmış gibi yaparak (gölge boksu dediğim bu) feministçilik oynuyorlar. halbuki buna ihtiyaç yok. ama bunu yaptıkça zıtlarını da oluşturuyorlar.
bunlar yapılırken verdiğin örnekteki gibi şeylerin adı da "özgürlük" oluyor.
uzun hikaye daha.
0
türkiye'de feminist olduğunu söyleyip de mantıklı argümanlar sunabilen bir tane insan görmedim.
kadınlığı sömüren asıl böyle tipler. ünlülerin özellikle çoğu bu kategoride. kendileri photoshop güzeli olarak milyonları götürürler, "obje" olarak sunulmaktan büyük keyif alırlar ama kadın hakları bikbik diye ötmeye bayılırlar.
dayağı bizim anamız bacımız yer, sokakta öldürülen ayşe olur hatice olur. feministlerin bu insanlar için bir şey yaptığı görülmemiştir ama, internette ya da beşiktaş'ta kadıköy'de caka satarlar. herkesi kendileri gibi iyi ve rahat yetişmiş sanırlar.
işlerine gelen iyi, gelmeyen kötüdür. cinsel yönelim ve sağlığından gayet emin bir erkek olarak seks içerikli iğrenç reklamlardan ölesiye nefret ediyorum ama kadın hakları savunucusu arkadaşların hepsi bayılıyor niyeyse. çikolatayı, sosisi bile kadın kullanmadan pazarlayamayan pislik işletmelere tepki göstermiyorlar.
gidin anadolu'daki insanlara, bağcılar'daki ev hanımına anlatın ve öğretin haklarının ne olduğunu, nasıl ayağa kalkması gerektiğini. anlatın da kafanızda kırsın oklavayı.
kadınlığı sömüren asıl böyle tipler. ünlülerin özellikle çoğu bu kategoride. kendileri photoshop güzeli olarak milyonları götürürler, "obje" olarak sunulmaktan büyük keyif alırlar ama kadın hakları bikbik diye ötmeye bayılırlar.
dayağı bizim anamız bacımız yer, sokakta öldürülen ayşe olur hatice olur. feministlerin bu insanlar için bir şey yaptığı görülmemiştir ama, internette ya da beşiktaş'ta kadıköy'de caka satarlar. herkesi kendileri gibi iyi ve rahat yetişmiş sanırlar.
işlerine gelen iyi, gelmeyen kötüdür. cinsel yönelim ve sağlığından gayet emin bir erkek olarak seks içerikli iğrenç reklamlardan ölesiye nefret ediyorum ama kadın hakları savunucusu arkadaşların hepsi bayılıyor niyeyse. çikolatayı, sosisi bile kadın kullanmadan pazarlayamayan pislik işletmelere tepki göstermiyorlar.
gidin anadolu'daki insanlara, bağcılar'daki ev hanımına anlatın ve öğretin haklarının ne olduğunu, nasıl ayağa kalkması gerektiğini. anlatın da kafanızda kırsın oklavayı.
0
İşyerim oldukça feminist bir işyeri. Çalışanlar öyle denk gelmiş. Hatta erkekleri bile feminist denk gelmiş. Her yıl 8 Mart kadınlara tatil edilir. Tabii, feminist derken bir kendini feminist olarak tanımlayanlar var ve bu kişiler çok çeşitli fraksiyonlardan da oluşuyor; bir de kendini feminist olarak tanımlamayan ama kadın hakları konusunda duyarlı bir kesim var.
Fraksiyonlar dışarıdan aynısının laciverti gibi görünüyor ama içeri girince çok büyük önem kazanıyor. Örneğin, "Erkek desteği alacak mıyız, almayacak mıyız" konusunda kaç yıldır bir fikir birliğine varıldığına tanık olmadım ama içine girdikçe de aklıma gelmeyen birçok şey aklıma getirildi. Yine de hala kendimi feminist olarak tanımlayamıyorum.
Dolayısıyla sürekli bir çok sosyal sorumluluk projesi olabiliyor. Bu kapsamda da daha önce Tunceli'ye ya da Bitlis'e gidilmiş ve çalışmayan kadınlarla kalınmış. Yeni birtakım orada teşvikle bulunan sermayecilerle anlaşılmış ve kadınların ekonomik özgürlük kapsamında çalışmaları teşvik edilmiş. İşe yaramış da çok sayıda kadın çalışmaya başlamış. Bir sene sonra aynı yere gidildiğinde kadınlarla toplanılıyor ve kadınlardan şöyle bir şikayet geliyor "Eskiden en azından ev işi yapıyorduk. Şimdi hem çalışıyoruz, hem ev işi yapıyoruz, hem de paramızı herife veriyoruz. Yorulduk valla, ben işi bırakacağım". Feministlerin bazı fraksiyonları şok oldu o gün, "Nasıl yani paranızı erkeğe mi veriyorsunuz" diye, ne beklediklerini sordum. "Ekonomik özgürlüğü olunca kocasına ihtiyaç duymaz" diye düşünüyorduk demişlerdi. Bazı fraksiyonlar daha yapıcı davrandı ve hala bununla ilgili çalışmalar var.
Burada da "alan razı, veren razı" durumlarına da bazı fraksiyonlar ılımlı yaklaşıyor, bazı fraksiyonlar ise "Kimse almamalı da vermemeli de" şeklinde yaklaşıyor. Buna büyük bir tepki çıkmama sebebi de bu fraksiyonların arada birleşemiyor olması olabilir. Sadece kişisel kişisel ve tek tek tepkiler verilebiliyor ama bir ağız birliği olmayabiliyor.
Açıkçası bu ağız birliği olmamasını da sağlıklı buluyorum, böyle konularda pat diye karar verilmesinin uygun olmadığını düşünüyorum. Bir kafamız karışmalı, bir ne yapacağımızı bilememeliyiz.
Fraksiyonlar dışarıdan aynısının laciverti gibi görünüyor ama içeri girince çok büyük önem kazanıyor. Örneğin, "Erkek desteği alacak mıyız, almayacak mıyız" konusunda kaç yıldır bir fikir birliğine varıldığına tanık olmadım ama içine girdikçe de aklıma gelmeyen birçok şey aklıma getirildi. Yine de hala kendimi feminist olarak tanımlayamıyorum.
Dolayısıyla sürekli bir çok sosyal sorumluluk projesi olabiliyor. Bu kapsamda da daha önce Tunceli'ye ya da Bitlis'e gidilmiş ve çalışmayan kadınlarla kalınmış. Yeni birtakım orada teşvikle bulunan sermayecilerle anlaşılmış ve kadınların ekonomik özgürlük kapsamında çalışmaları teşvik edilmiş. İşe yaramış da çok sayıda kadın çalışmaya başlamış. Bir sene sonra aynı yere gidildiğinde kadınlarla toplanılıyor ve kadınlardan şöyle bir şikayet geliyor "Eskiden en azından ev işi yapıyorduk. Şimdi hem çalışıyoruz, hem ev işi yapıyoruz, hem de paramızı herife veriyoruz. Yorulduk valla, ben işi bırakacağım". Feministlerin bazı fraksiyonları şok oldu o gün, "Nasıl yani paranızı erkeğe mi veriyorsunuz" diye, ne beklediklerini sordum. "Ekonomik özgürlüğü olunca kocasına ihtiyaç duymaz" diye düşünüyorduk demişlerdi. Bazı fraksiyonlar daha yapıcı davrandı ve hala bununla ilgili çalışmalar var.
Burada da "alan razı, veren razı" durumlarına da bazı fraksiyonlar ılımlı yaklaşıyor, bazı fraksiyonlar ise "Kimse almamalı da vermemeli de" şeklinde yaklaşıyor. Buna büyük bir tepki çıkmama sebebi de bu fraksiyonların arada birleşemiyor olması olabilir. Sadece kişisel kişisel ve tek tek tepkiler verilebiliyor ama bir ağız birliği olmayabiliyor.
Açıkçası bu ağız birliği olmamasını da sağlıklı buluyorum, böyle konularda pat diye karar verilmesinin uygun olmadığını düşünüyorum. Bir kafamız karışmalı, bir ne yapacağımızı bilememeliyiz.
0
ibomiu
balkan, bulgar rus vb. yaşam standardı düşük ülke insanları vucutlarına ortalama üzerinde dikkat ediyor. bu tip ülkelerde pek çok kız fit, sıkı, elastik.. pek çok erkek güçlü, kaslı, yapılı (bakın güzel çirkin demiyorum hiç birine)gelişmiş asya ülkeleri: ortalama üzerinde kitap okuyan, genel kültür
balkan, bulgar rus vb. yaşam standardı düşük ülke insanları vucutlarına ortalama üzerinde dikkat ediyor. bu tip ülkelerde pek çok kız fit, sıkı, elastik.. pek çok erkek güçlü, kaslı, yapılı (bakın güzel çirkin demiyorum hiç birine)
gelişmiş asya ülkeleri: ortalama üzerinde kitap okuyan, genel kültür seviyesi ortalama üzerinde olan insanlar (istatistikler öyle diyor)
az gelişmiş-gelişmemiş asya ülkeleri: ortalama üzerinde çalışkan, ince yapılı, göbeksiz tipler
avrupa ülkelerinde tek tek bakıldığında 2 tipi de bünyesinde barındıran bir ortalaması varken
türkiyeye bakıyosun.. yok abi sığır gibi yaşamıyor muyuz nesilden nesile?
gelişmiş asya ülkeleri: ortalama üzerinde kitap okuyan, genel kültür seviyesi ortalama üzerinde olan insanlar (istatistikler öyle diyor)
az gelişmiş-gelişmemiş asya ülkeleri: ortalama üzerinde çalışkan, ince yapılı, göbeksiz tipler
avrupa ülkelerinde tek tek bakıldığında 2 tipi de bünyesinde barındıran bir ortalaması varken
türkiyeye bakıyosun.. yok abi sığır gibi yaşamıyor muyuz nesilden nesile?
0
genetik çok önemli bir unsur.
yıllardır türk halkı karbonhidrat ağırlıklı besleniyor, geçim sıkıntısı bir yana çoğu eve et, balık girmiyor.
anadolu kültürü ''ekmeğe'' dayalı bir kültür.
yanında ''ekmek olsun da '' peyniri, domatesi ona katık yaparım zihniyeti var.
böyle bir neslin torunları olarak baştan 2-0 yenik başlıyoruz.
spor desen zaten yok, günlük çalışma saatleri sosyoekonomik düzeyi düşük olan insanlar için bir hayli fazla, yorgun argın gidip spor yapacak hali kalmıyor, sporu düşüncek hali bile yok geçim derdinde.
sosyoekonomik düzeyi düşük kesim diye bahsediyorum çünkü zaten sokakta gördüğümüz insanlar %80 orta-alt seviye gelir düzeyinin insanları.
geri kalan üst kesim zaten süper bakımlı, fit ve birbirlerini görebileceği sosyetik mekanlarda takıldıkları için ayrı bir küme bence.
türkiye profili orta direk üzerine kurulu bir algı bırakıyor bende maalesef.
bunun genetik olarak istisnaları var elbet ama %40ı filan böyledir anca.
yıllardır türk halkı karbonhidrat ağırlıklı besleniyor, geçim sıkıntısı bir yana çoğu eve et, balık girmiyor.
anadolu kültürü ''ekmeğe'' dayalı bir kültür.
yanında ''ekmek olsun da '' peyniri, domatesi ona katık yaparım zihniyeti var.
böyle bir neslin torunları olarak baştan 2-0 yenik başlıyoruz.
spor desen zaten yok, günlük çalışma saatleri sosyoekonomik düzeyi düşük olan insanlar için bir hayli fazla, yorgun argın gidip spor yapacak hali kalmıyor, sporu düşüncek hali bile yok geçim derdinde.
sosyoekonomik düzeyi düşük kesim diye bahsediyorum çünkü zaten sokakta gördüğümüz insanlar %80 orta-alt seviye gelir düzeyinin insanları.
geri kalan üst kesim zaten süper bakımlı, fit ve birbirlerini görebileceği sosyetik mekanlarda takıldıkları için ayrı bir küme bence.
türkiye profili orta direk üzerine kurulu bir algı bırakıyor bende maalesef.
bunun genetik olarak istisnaları var elbet ama %40ı filan böyledir anca.
0
peki geçim sıkıntısı bulgar ve rus, sırp gibi ülkeler yok mudur? onlar çalışmıyor mu? fark nedir?
bildiğim kadarıyla onlarında durumları pek te iyi değilmiş.
bildiğim kadarıyla onlarında durumları pek te iyi değilmiş.
0
bulgar, sırp ülkelerinde zamanında sosyalizm/komünizm etkileriyle spora dehşet yatırımlar yapılmıştı. Bulgaristan'ın şu andaki durumunu çok iyi bilmiyorum. Fakat Eski yugoslavya'yı ele alalım. Adamlar zibilyon tane ülkeye ayrıldı her bir minik ülke sporda ayrı ayrı başarılı ülkeler haline geldi. Dolayısıyla "sığır gibi" bir yaşam biçimleri yok. Geçim sıkıntısı olsa da çocuklar spora gidiyor, spor hayatlarının bir parçası oluyor.
Onun dışında ekmeğe bu kadar bağlı çok fazla toplum çok azdır herhalde. Yani Antakya'da künefeye ekmek banan adam gördüm bak o derece.
Sizin dediğiniz şeyi almanya ve italya'ya gittiğimde ben de düşünmüştüm. Almanya'da milletin kahvaltı diye yediği şeylerin yarısı çikolata, reçeli hamur işi tarzı şeyler. İtalyanlar hamur işlerine bayılıyorlar. Fakat Almanya'da meseai saati sonrası yağmur çamur demeden yürüyen koşan insanlar inanılmaz fazla. Park bahçe sayısı çok tabii şehrin içind ebu büyük bir avantaj. İstanbul'da az bi yürüyeyim geleyim desem arabayla 45 dk yol gitmem lazım minimum. Onu da trafiğe denk getirmeyecem diye uğraşacam da bilmem ne. Halbuki orada insanlar ya metroyla 5-10 dk'da ya da yürüyerek 15-20'dakikada kendilerien güzel bir yürüyüş mekanı bulabiliyorlar.
Almanya ayrıca sporun neredeyse her branşında iddialı bir ülke. Onlarda da çocuklar küçük yaşlarda sporla tanışıp bunu hayatlarının bir parçası haline getiriyorlar. Bir de insanlarda (kıt almancamla almanca terim kullanmayı deneyecem umarım almanca bilen ya da almanya'da yaşayan biri gelip ağzımı burnumu kırmaz) klüp gibi şeyler çok (verein). Yani birkaç hentbol meraklısı yerel bir hentbol klübü kurup düzenli olarak oynuyor. Az ötede badmintoncular bir araya geliyor. Bir de bu işi sahipleniyorlar deli gibi. Bizde olsa 3 gün gidip sıkılır insan. Bizdeki halısaha kültürü adamlarda her sporda var. Masa tenisi oynayan adamlar var düzenli olarak. Bizde kantin aktivitesi seviyesinde masa tenisi.
Bunun yanında italyanlar habire hamur işi yiyorlar ama heriflerde dış görünüş takıntısı var. Beslenme düzenleri bana çok ters. Amcalar saat 22:00'da akşam yemeği falan yiyorlar ki benim tam uyku saatim. Ama onlarda dış görünüş takıntısı olunca o adamlar da habire spor yapıyorlar.
Rusları da çok takdir ederim bu konuda. Kuzeyde bir şehirde kalmıştım 40-45 gün kadar. Herkes çocuğunu buz patenine gönderiyor. 20.000 nüfuslu şehre de devasa iki tane buz pateni spor salonu yapmışlar. Buz hokeyi oynayanlar, sürat yarışçıları, artistik patinajcılar her şey var. Zaten yılın 9 ayı kar altında şehir. Normalde aktivite olmaz diye düşünür insan ama herifler her şekilde spora bağlılar.
Ben şimdi kendimi düşünüyorum. En son ne zaman "düzenli spor aktivitesi" içinde bulundum diye. Geçen sene bir ara tenis oynamaya başladıydım yazın. Havalar bozunca bıraktım. Daha da spor yapmadım. Bence kilit nokta spor kültürü.
Onun dışında ekmeğe bu kadar bağlı çok fazla toplum çok azdır herhalde. Yani Antakya'da künefeye ekmek banan adam gördüm bak o derece.
Sizin dediğiniz şeyi almanya ve italya'ya gittiğimde ben de düşünmüştüm. Almanya'da milletin kahvaltı diye yediği şeylerin yarısı çikolata, reçeli hamur işi tarzı şeyler. İtalyanlar hamur işlerine bayılıyorlar. Fakat Almanya'da meseai saati sonrası yağmur çamur demeden yürüyen koşan insanlar inanılmaz fazla. Park bahçe sayısı çok tabii şehrin içind ebu büyük bir avantaj. İstanbul'da az bi yürüyeyim geleyim desem arabayla 45 dk yol gitmem lazım minimum. Onu da trafiğe denk getirmeyecem diye uğraşacam da bilmem ne. Halbuki orada insanlar ya metroyla 5-10 dk'da ya da yürüyerek 15-20'dakikada kendilerien güzel bir yürüyüş mekanı bulabiliyorlar.
Almanya ayrıca sporun neredeyse her branşında iddialı bir ülke. Onlarda da çocuklar küçük yaşlarda sporla tanışıp bunu hayatlarının bir parçası haline getiriyorlar. Bir de insanlarda (kıt almancamla almanca terim kullanmayı deneyecem umarım almanca bilen ya da almanya'da yaşayan biri gelip ağzımı burnumu kırmaz) klüp gibi şeyler çok (verein). Yani birkaç hentbol meraklısı yerel bir hentbol klübü kurup düzenli olarak oynuyor. Az ötede badmintoncular bir araya geliyor. Bir de bu işi sahipleniyorlar deli gibi. Bizde olsa 3 gün gidip sıkılır insan. Bizdeki halısaha kültürü adamlarda her sporda var. Masa tenisi oynayan adamlar var düzenli olarak. Bizde kantin aktivitesi seviyesinde masa tenisi.
Bunun yanında italyanlar habire hamur işi yiyorlar ama heriflerde dış görünüş takıntısı var. Beslenme düzenleri bana çok ters. Amcalar saat 22:00'da akşam yemeği falan yiyorlar ki benim tam uyku saatim. Ama onlarda dış görünüş takıntısı olunca o adamlar da habire spor yapıyorlar.
Rusları da çok takdir ederim bu konuda. Kuzeyde bir şehirde kalmıştım 40-45 gün kadar. Herkes çocuğunu buz patenine gönderiyor. 20.000 nüfuslu şehre de devasa iki tane buz pateni spor salonu yapmışlar. Buz hokeyi oynayanlar, sürat yarışçıları, artistik patinajcılar her şey var. Zaten yılın 9 ayı kar altında şehir. Normalde aktivite olmaz diye düşünür insan ama herifler her şekilde spora bağlılar.
Ben şimdi kendimi düşünüyorum. En son ne zaman "düzenli spor aktivitesi" içinde bulundum diye. Geçen sene bir ara tenis oynamaya başladıydım yazın. Havalar bozunca bıraktım. Daha da spor yapmadım. Bence kilit nokta spor kültürü.
0
@ibomiu mühendislik kitaplarının hası ruslar tarafından yazıldığı halde niçin firmalar buradan mühendis götürüyor sanıyorsun? saat 5 oldu mu iş kalmış kalmamış adamın sikinde değil kalkıp gidiyor evine. adamlar 3 saat fazla kıçını yırtsa da daha iyi yaşam standartı yakalayamayacağının farkında olduğu için gidiyor kendisine, ailesine zaman ayırıyor. biz patron istedi aman mesaiye kalalım da işten olmayalım diye tırsak tırsak çalışıyoruz.
0
rus-beyaz rus-moldovyalı vb. ablalar için şunu söyleyebilirim (ben 83^lüyüm kendi kuşağım ve üstü için konuşuyorum) küçükken ya bale yapmışlar, ya piyano çalmışlar, ya yüzmüşler, atletizme gitmişler (ya da hepsi birden oha!)
doğu almanyada kaldım epey bi süre bu ablalardan bi sürüydü..çok da dişiydiler ve kibardılar ellerimi tutup ne güzel yumuşacık ellerin var diyen rus bir madam biliyorum mesela, çok konuşurduk; çok geçim sıkıntısı çekmişler, kadınlar erkekler kadar çalışmış, doktora programındakilerden çoğu evliydi ve ülkelerinde iş bulamadıkları için eşleriyle ayrı ayrı yerlerde çalışıyorlardı vs. yani geçim/ekonomi vs. bizden daha iyi değildi. ama tee çocukluktan alışmışlar, spor, sosyallik, kültürel faaliyet normal birer parçası olmuş hayatlarının, içselleştirmişler. yeni nesilde ise dış görünüş merakıyla daha çok özen gösteriliyormuş, kendi demelerine göre. Bizim kuşak daha sade ve eğitimi önemseyen kızlardı benim gördüğüm.
Türkiyede ise şöyle (bence): bizim nesilde durum hadi yine iyiydi, şimdi bizim nesildekilerin çocukları oluyor...çocuk ne bahçede top oynayabiliyor, ne evde kahvaltı yapabiliyor, haftasonu AVMlerde hamburger yiyor (biz profesyonel spor yapmasak da en azından koşup oynuyorduk, ev yemeği yiyorduk, yetişkin insanlar olarak da dikkat etmek elimizde her ne kadar toplumsal alışkanlık ve imkan olmasa da birey olarak yapabiliriz bişeyler)...çocukların ise beden kitle endeksleri berbat olmalı. yani uzmanı değilim de asıl yeni gelen nesil obez geliyordur zannımca. toplum geneli için konuştum elit mahalleler farklı olabilir.
doğu almanyada kaldım epey bi süre bu ablalardan bi sürüydü..çok da dişiydiler ve kibardılar ellerimi tutup ne güzel yumuşacık ellerin var diyen rus bir madam biliyorum mesela, çok konuşurduk; çok geçim sıkıntısı çekmişler, kadınlar erkekler kadar çalışmış, doktora programındakilerden çoğu evliydi ve ülkelerinde iş bulamadıkları için eşleriyle ayrı ayrı yerlerde çalışıyorlardı vs. yani geçim/ekonomi vs. bizden daha iyi değildi. ama tee çocukluktan alışmışlar, spor, sosyallik, kültürel faaliyet normal birer parçası olmuş hayatlarının, içselleştirmişler. yeni nesilde ise dış görünüş merakıyla daha çok özen gösteriliyormuş, kendi demelerine göre. Bizim kuşak daha sade ve eğitimi önemseyen kızlardı benim gördüğüm.
Türkiyede ise şöyle (bence): bizim nesilde durum hadi yine iyiydi, şimdi bizim nesildekilerin çocukları oluyor...çocuk ne bahçede top oynayabiliyor, ne evde kahvaltı yapabiliyor, haftasonu AVMlerde hamburger yiyor (biz profesyonel spor yapmasak da en azından koşup oynuyorduk, ev yemeği yiyorduk, yetişkin insanlar olarak da dikkat etmek elimizde her ne kadar toplumsal alışkanlık ve imkan olmasa da birey olarak yapabiliriz bişeyler)...çocukların ise beden kitle endeksleri berbat olmalı. yani uzmanı değilim de asıl yeni gelen nesil obez geliyordur zannımca. toplum geneli için konuştum elit mahalleler farklı olabilir.
0
evet, o bahsettiğin ülkelere göre her zaman sığırdık. bunun temelini biz atmadık tabii, onun incelemesine girmiyorum. toplumun geneli için konuşursam, 2000 lere kadar doğan nesil yine idare eder diye düşünüyorum. asıl sığırlık, bu yeni doğan ve doğdukları anda ellerine bilgisayar, tablet tutuşturulan küçük çocuklar ile başlayacak gibime geliyor. sığırlık burada her iki anlamda aslında, sadece vücut değil, bahsettiğimiz şey ile beraber sığır davranan bir jenerasyonda geliyor.
0
haklısın! çok uzatmadan şöyle yazıp geçicem; 22 yaşındayım küçükken futbol oynadım,1.5 sene tekvando falan yaptım 17 yaşımdan beri yılın 8-9 ayı fitness yapıyorum.
Türkiyede gittiğim spor salonları kaydolup gelmeyen üyelerden geçinirdi,biz de bir 5-8 arası yoğunluk görürdük işten sonra gelip takılanlar yüzünden.Sabah gittim mi koca salonda 6-7 kişi olursa kalabalık yeaa derdik.
1.5 yıldır polonyadayım sabah 10 da gidiyorum salon dolu,14 de gidiyorum dolu,akşam gidiyorum zaten herkes orada.
burda spor yapmayanı dövüyolar,kimileri var okula gidiyor,part time çalışıyor,akşamüstü sporunu koşusunu yapıyor,gece de partisine akıyor,helal olsun diyorum.
not: Polonya, Türkiye kadar gelişmiş bir ülke değil,geçim sıkıntısı baya var.
Türkiyede gittiğim spor salonları kaydolup gelmeyen üyelerden geçinirdi,biz de bir 5-8 arası yoğunluk görürdük işten sonra gelip takılanlar yüzünden.Sabah gittim mi koca salonda 6-7 kişi olursa kalabalık yeaa derdik.
1.5 yıldır polonyadayım sabah 10 da gidiyorum salon dolu,14 de gidiyorum dolu,akşam gidiyorum zaten herkes orada.
burda spor yapmayanı dövüyolar,kimileri var okula gidiyor,part time çalışıyor,akşamüstü sporunu koşusunu yapıyor,gece de partisine akıyor,helal olsun diyorum.
not: Polonya, Türkiye kadar gelişmiş bir ülke değil,geçim sıkıntısı baya var.
0
Hem kültürle ilgili bir kısmı var, hem de yaşanılan coğrafya ile ilgili. Kuzeye gittikçe kızlı erkekli ezilen egomuz, Kuzey Afrika'ya gittiğinde tavan yapabilir. Bu coğrafyanın insanının yapısında sülün zayıflığı pek yok. Arap Coğrafyasına bakarsan ise onlar da enine değil ama dairesel bir şişmanlıkları var.
Hepsinin suçunu coğrafyaya atmış gibi olmuşum ama öyle değil tabii ki, o da bir etken sadece.
Hepsinin suçunu coğrafyaya atmış gibi olmuşum ama öyle değil tabii ki, o da bir etken sadece.
0
mayeskuel
az once dotle bir cumleyle karsilastim. have you got an umberella?bizim dile cevirince.bir semsiye aldin mi?ama biz semsiyeni aldin mi diye sorariz. eger satin alma isi olsaydi o zaman kac tane sorusuna cevap icin bir diyebilirdik. bu a/an duruma gore degisiyor mu?
az once dotle bir cumleyle karsilastim.
have you got an umberella?
bizim dile cevirince.
bir semsiye aldin mi?
ama biz semsiyeni aldin mi diye sorariz. eger satin alma isi olsaydi o zaman kac tane sorusuna cevap icin bir diyebilirdik. bu a/an duruma gore degisiyor mu?
have you got an umberella?
bizim dile cevirince.
bir semsiye aldin mi?
ama biz semsiyeni aldin mi diye sorariz. eger satin alma isi olsaydi o zaman kac tane sorusuna cevap icin bir diyebilirdik. bu a/an duruma gore degisiyor mu?
0
herhangi bir şemsiye olma ihtimali olduğu için a/an kullanılmış, orada sayıdan ziyade herhangilik belirtiliyor.
0
Bu almak değil tam olarak, "have got" kalıbı var/yok veya sahiplik anlamında kullanılıyor. Daha çok "Bir şemsiyen var mı?", "Bir şemsiyeye sahip misin?" gibi oluyor çevirince.
Bu kalıp genel için de kullanılabilir "Have you got a cat?" gibi, yolda giderken de kullanılabilir. O durumda kimin şemsiyesi olduğu önemli değil, önemli olan bir şemsiyenin varlığı. Bir de o noktada "the" kullanılırsa ve "Have you got the umbrella" deyince, daha önce üstünde laf edilmiş bir şemsiye ya da tüm şemsiyelere hükmeden tek bir şemsiye, çok önemli herkesin bildiği bir şemsiye gibi bir şey anlaşılabilir.
Bu kalıp genel için de kullanılabilir "Have you got a cat?" gibi, yolda giderken de kullanılabilir. O durumda kimin şemsiyesi olduğu önemli değil, önemli olan bir şemsiyenin varlığı. Bir de o noktada "the" kullanılırsa ve "Have you got the umbrella" deyince, daha önce üstünde laf edilmiş bir şemsiye ya da tüm şemsiyelere hükmeden tek bir şemsiye, çok önemli herkesin bildiği bir şemsiye gibi bir şey anlaşılabilir.
0
therevo
soru başlıkta ekteki resim.
soru başlıkta ekteki resim.
0
kavanozu ayarla resmi uygun boyutlarda bas ve kes. resmi pvc kaplat. kenarlarını sınırdan kes. sonra kavanozun içini bulanık suyla doldurup onu da içine o şekilde koyacan.
0
yok canım bildiğin su içine bulandıracak bişeyler at. ketçap sık hem kırmızı kırmızı daha güzel olur:) o değil de suyun içinde zamanla değişik mikroorganizmalar üreyebilir. odandayken bi gece şişeyi kırıp kulaklardan içeri girebilirler dikkatli olmak lazım:))
0
İçindeki sıvı ile iligli dün şöyle bir duyuru vardı, belki yardımcı olur.
eksiduyu.ru
eksiduyu.ru
0
zlatanibrahimovic11
bugün açık kargo şirketi var mı ?
bugün açık kargo şirketi var mı ?
0
bazıları sadece yarım gün servis verir. yani şube açıktır ama ararsanız gelmezler, kargonuzu getirmezler. gidip teslim etmeniz ya da almanız gerekir.
0
tolga asp
öncelikle çok çok hassas bir konu, lütfen bilgisi olmayan net bir şey söylemesin.şimdi elimde romanya'da bir banka'dan aldığım hesap dökümü var, dün hesaba 5 euro yatırmıştım ve hesap dökümünde "5.00" yazıyor. eğer 5 euro yerine 1650 euro yatırsaydım "1.650,00" mı yazacaktı yoksa nokta ve virgül tam
öncelikle çok çok hassas bir konu, lütfen bilgisi olmayan net bir şey söylemesin.
şimdi elimde romanya'da bir banka'dan aldığım hesap dökümü var, dün hesaba 5 euro yatırmıştım ve hesap dökümünde "5.00" yazıyor. eğer 5 euro yerine 1650 euro yatırsaydım "1.650,00" mı yazacaktı yoksa nokta ve virgül tam tersi mi?
şimdi elimde romanya'da bir banka'dan aldığım hesap dökümü var, dün hesaba 5 euro yatırmıştım ve hesap dökümünde "5.00" yazıyor. eğer 5 euro yerine 1650 euro yatırsaydım "1.650,00" mı yazacaktı yoksa nokta ve virgül tam tersi mi?
0
1,650.00 yazacaktı. 5.00'a bakarsan zaten küsürat kısmını nokta ile ayırıyorlar. bu durumda virgül de 3lü olarak ayırırken konulacak. bizde tam tersi.
0
@bxgx +1
saglamasini yapmak icin ms word yahut ms excel'de dil ayarini ingilizce yapip, nokta virgul ile bu rakamin nasil yazildigina goz atabilirsiniz.
saglamasini yapmak icin ms word yahut ms excel'de dil ayarini ingilizce yapip, nokta virgul ile bu rakamin nasil yazildigina goz atabilirsiniz.
0
1.650,00 olurdu. Diğer türlüsü Amerika için geçerli.
Windows Bölgesel ayarlar menüsünden kontrol edebilirsin Romanya sistemini.
Windows Bölgesel ayarlar menüsünden kontrol edebilirsin Romanya sistemini.
0
ama gene ikilemde kaldık, kontrol etme şansım yok. hangisi doğru? söylediğiniz şekilde kontrol edip kesin bilgi verebilir misiniz.
0
hocam binli sayılardan küçükse nokta, büyükse virgül gelir.
bana yurt dışından gelen faturaları baz alarak söylüyorum.
örneğin;
5 euro= 5.00 euro
163 euro 43 cent= 163.43 euro
1650 euro= 1,650.00 euro
bana yurt dışından gelen faturaları baz alarak söylüyorum.
örneğin;
5 euro= 5.00 euro
163 euro 43 cent= 163.43 euro
1650 euro= 1,650.00 euro
0
mayeskuel
erkek olanlardan bahsediyorum. aşırı itici geliyorlar. hele bir de 2 tutam saçı kalmışsa hayattan soğuyorum. sizde durum nedir? problem bende mi?
erkek olanlardan bahsediyorum. aşırı itici geliyorlar. hele bir de 2 tutam saçı kalmışsa hayattan soğuyorum. sizde durum nedir? problem bende mi?
0
ya kafasının ortasındaki kelliği yanları uzatarak kapatmaya çalışan, yandan uzattığı saçları ortaya yatıran yaşlılarımıza ne demeli?
bu daha itici geliyor bana.
bu daha itici geliyor bana.
0
acayip bir antipati değil ama "bu ney lan" diyorum ister istemez. biraz ilginç bir görüntü oluyor. bizim mahallede bir berber var, adam belki 70 yaşındadır ama fırça gibi saçı var, her sabah takım elbise falan giyiyor. o antipatik değil de çok sempatik görünüyor mesela.
0
Ben seviyorum, sempatik geliyor bana. Bana hep istediği hayatı belli bir yaştan sonra yaşamaya başlamış ya da en sonunda rahatlayabilmiş gibi geliyor, "Yürü be adam" diyorum.
0
Bence de hos degil ama takilsin gencler ya, hangi hamleleri hangi takintilarinin antitode u bilemeyiz,, peruk takanlarla bile barisigim
0
yaşlı adamları kesip ''şunun saçları ne kadar itici'' veya ''oyş çok tatlı sarılasım öpesim yalayasım geliyor'' demek neyin nesi la? yaşlı adama en fazla toplu taşımada yer verirsin, niye onlara karşı olumlu-olumsuz hisler besliyorsunuz? kendinize gelin rica ediyorum. :)
0
reha muhtar bile saçını uzatınca gözümde karizmatik hale geldi, var gerisini sen düşün.
0
walser
ödevim için kısa bir soru sormak istiyorum. Avrupa'daki süpermarketlerle türkiye'deki süpermarketler arasında ne gibi farklılar vardır? süpermarketteki ürünler, çalışanlar vs her şey hakkında olabilir. avrupa'da olan ya da önceden bulunmuş olan yardımcı olursa çok sevinirim.
ödevim için kısa bir soru sormak istiyorum. Avrupa'daki süpermarketlerle türkiye'deki süpermarketler arasında ne gibi farklılar vardır? süpermarketteki ürünler, çalışanlar vs her şey hakkında olabilir. avrupa'da olan ya da önceden bulunmuş olan yardımcı olursa çok sevinirim.
0
aklıma bir tek avrupa'da torbaların parayla satılıyor olması geldi. insanlar evinden bez çantasını falan getiriyorlar. amaç herhalde çevreyi korumak.
0
Hollanda'dan yola çıkarak cevaplayacağım. İlk olarak kül'ün dediğine katılıyorum, herkes kendi torbasını getiriyor. Getirmeseler de iki üç ürün aldılarsa hemen çantalarına atıveriyorlar, torba harcamıyorlar. Zaten torbalar para karşılığında alınıyor. Kasa çalışanları işlerine çok hakim ve süreç çok hızlı ilerliyor. Marketin kendi markası (örn. Albert Heijn) global markalar kadar (hatta bazen ürüne göre daha çok) rağbet görüyor.
0
henüz tr de var mı bilmiyorum ama yurtdışında alışveriş arabalarında havalimanlarındaki gibi bi sistem var. bozuk parayı sokup kilidi açıyosun sonra kilidi taktığında paranı geri alıyorsun. bir de orada yaşayan insanlarda bizdekinden örnek verecek olursam atıyorum tansaşta et ucuz kipa da sebze bakliyatları bim den almalıyız gibi bi mantık var.
0
İspanya için söyleyebilirim. Yalnız orada da eyaletten eyalete değişebilen şeyler var, ben batı ve güney eyaletleri için genelleyebilirim. İlk olarak bulunduğum yerde köpekler çok önemliydi, bir apartmandan minimum 10 köpek çıkardı, o yüzden süpermarkete girerken köpek bağlama yeri vardı. Aynı zamanda bisiklet yoğun kullanıldığı için bisiklet parkı da vardı.
Deniz kenarı olduğu için balık reyonu Türkiye'dekinden çok büyüktü. Bizdeki gibi buzun içinde bütün balık satılan reyon dışında işlenmiş balık ürünlerine ait büyük bir reyon vardı. Atıyorum ahtapotun 5 çeşit soslanmış ve konservelenmiş hali gibi. Adını bilmediğim envai çeşit balık için reyon ayrılmıştı.
Domuzlara ait ürünler zaten et reyonunda ağırlıkta oluyordu, bu genel olarak Avrupa ile ürün açısından en büyük fark olabilir.
Poşeti para ile alma dönemine ben oradayken geçildi. İlk başta normal poşetlerken sonra evden pazar çantası götürdüm.
Bulgur bulamadığım için Türkiye'den götürmüştüm. EN büyük sorunu koskoca Valencia'da süzgeç bulamayarak yaşadım. Carrfeour, her şey bir euro'cu dahil süzgeç yoktu. Bunlar saçma ayrıntılar olabilir ama süzgeçsizlik koymuştu.
Bizim yoğurt Yunan Yoğurdu olarak geçiyor ve kova kova değil, Activia yoğurt gibi küçük küplerde satılıyor.
Bunlar tabii küçük ayrıntılar da en büyük farklardan biri çalışanlarda idi. Bu İspanya için geçerli olabilir. Pazar günü kesinlikle çalışılmıyor. Hatta gittiğimin ilk Cumartesi'si kasiyere "Yarın açık mısınız" diye sordum, beni orada bağıra bağıra "Manyak mısın, ailemizi de mi görmeyelim, Pazar kim çalışır" diye azarladı. Çalışan hakkı, müşteri hakkından daha önemli orada ve bunu çok takdir etmiştim. Bunun dışında siesta saatlerinde ya kapalı olurlardı, ya da nöbetçi tek kasiyer olurdu. O kasada kuyruk olunurdu. Bİr seferinde Paskalya, bir yerel bir de mahalle bayramı ile 1 Mayıs üstüste gediği için iki haftada 1 gün açıldı market. (Buranın Migros'u diyebilirim) Ayrıca 1 Mayıs pazara geldiği ve yoğun eylem olduğu için, kimse tatil yapamadığından 2 Mayıs tatil edildi. 2 Mayıs'ta da kapalı idi.
Bir de bizde yaşlı kasiyer pek yoktur örneğin, genelde başka iş bulana kadar kasiyer olarak idare edilir. Orada ömrün boyunca o işi yapıp, kasiyerlikten emekli olunabiliyor, bu da pek yadırganmıyor. Çünkü insanlar işlerini çok da umursamıyor. Önemli olan erken eve gidebilmek, para kazanabilmek ve aile ile zaman geçirebilmek. Çoğunluk kariyeri sallamıyordu. Çok sayıda yaşlı kasiyer vardı, hatta pek genç yoktu.
Deniz kenarı olduğu için balık reyonu Türkiye'dekinden çok büyüktü. Bizdeki gibi buzun içinde bütün balık satılan reyon dışında işlenmiş balık ürünlerine ait büyük bir reyon vardı. Atıyorum ahtapotun 5 çeşit soslanmış ve konservelenmiş hali gibi. Adını bilmediğim envai çeşit balık için reyon ayrılmıştı.
Domuzlara ait ürünler zaten et reyonunda ağırlıkta oluyordu, bu genel olarak Avrupa ile ürün açısından en büyük fark olabilir.
Poşeti para ile alma dönemine ben oradayken geçildi. İlk başta normal poşetlerken sonra evden pazar çantası götürdüm.
Bulgur bulamadığım için Türkiye'den götürmüştüm. EN büyük sorunu koskoca Valencia'da süzgeç bulamayarak yaşadım. Carrfeour, her şey bir euro'cu dahil süzgeç yoktu. Bunlar saçma ayrıntılar olabilir ama süzgeçsizlik koymuştu.
Bizim yoğurt Yunan Yoğurdu olarak geçiyor ve kova kova değil, Activia yoğurt gibi küçük küplerde satılıyor.
Bunlar tabii küçük ayrıntılar da en büyük farklardan biri çalışanlarda idi. Bu İspanya için geçerli olabilir. Pazar günü kesinlikle çalışılmıyor. Hatta gittiğimin ilk Cumartesi'si kasiyere "Yarın açık mısınız" diye sordum, beni orada bağıra bağıra "Manyak mısın, ailemizi de mi görmeyelim, Pazar kim çalışır" diye azarladı. Çalışan hakkı, müşteri hakkından daha önemli orada ve bunu çok takdir etmiştim. Bunun dışında siesta saatlerinde ya kapalı olurlardı, ya da nöbetçi tek kasiyer olurdu. O kasada kuyruk olunurdu. Bİr seferinde Paskalya, bir yerel bir de mahalle bayramı ile 1 Mayıs üstüste gediği için iki haftada 1 gün açıldı market. (Buranın Migros'u diyebilirim) Ayrıca 1 Mayıs pazara geldiği ve yoğun eylem olduğu için, kimse tatil yapamadığından 2 Mayıs tatil edildi. 2 Mayıs'ta da kapalı idi.
Bir de bizde yaşlı kasiyer pek yoktur örneğin, genelde başka iş bulana kadar kasiyer olarak idare edilir. Orada ömrün boyunca o işi yapıp, kasiyerlikten emekli olunabiliyor, bu da pek yadırganmıyor. Çünkü insanlar işlerini çok da umursamıyor. Önemli olan erken eve gidebilmek, para kazanabilmek ve aile ile zaman geçirebilmek. Çoğunluk kariyeri sallamıyordu. Çok sayıda yaşlı kasiyer vardı, hatta pek genç yoktu.
0
babatema
bildiğiniz anket.
bildiğiniz anket.
0
bir zamanlar böyle arı maya tsubasa efsanesi filan olurdu çocuklar arasında, şimdiki durum nası acaba bir de
0
Up, carl ve ellie olabilir.
Ice age, sid ve o fındık arayan şey olabilir
Ice age, sid ve o fındık arayan şey olabilir
0
bodoslama yazıyorum:
monkey d luffy
naruto
Ichigo Kurosaki
en çok izlenen 3 animenin ana karakterleri. dünyada bu 3'ünden en az 1'ini sevenlerin sayısı türkiye nüfusunu geçer.
monkey d luffy
naruto
Ichigo Kurosaki
en çok izlenen 3 animenin ana karakterleri. dünyada bu 3'ünden en az 1'ini sevenlerin sayısı türkiye nüfusunu geçer.
0
argin gibi anime karakteri de yazabiliyorsak tartışmasız tek başına iktidar olur son goku
0
michelangelo ile pizza yiyen adam
soru ilk bakışta saçma gibi fakat şöyle düşünün:işiniz gücünüz var, zamanınız yok burada milletin sorduğu sorulara cevap vermek için. ayrıca her şeyin menfaate bağlı olduğu bir zamanda insanlara havuç vermeden bir şeyi yaptırmak da zor.nasıl oluyor bu?ben bunu hiç anlayamamışımdır zaten. internette
soru ilk bakışta saçma gibi fakat şöyle düşünün:
işiniz gücünüz var, zamanınız yok burada milletin sorduğu sorulara cevap vermek için.
ayrıca her şeyin menfaate bağlı olduğu bir zamanda insanlara havuç vermeden bir şeyi yaptırmak da zor.
nasıl oluyor bu?
ben bunu hiç anlayamamışımdır zaten. internette forumlarda muhabbet harici yardım başlıklarına sayısız mesaj nasıl geliyor?
insanlar zamanlarının büyük bir kısmını internette geçirdiği için normal mi yoksa bu? hayır aslında normal değil çünkü günlük hayatınızda sanki her önünüze gelene yardım mı ediyordunuz da internette de yardım edesiniz?
ne düşünüyorsunuz bu konuda? cevap yazarken düşünceleriniz ne oluyor?
yoksa burada da bir havuç sistemi mi var, fazla cevaplayanı kıdemli kademeli üye mi yapıyorlar?
yoksa pazardan çıkan yaşlı teyzelerin poşetlerini taşımak için yardım teklif eden ben internetteki bu yardımlaşmayı tam özümseyememiş miyim?
işiniz gücünüz var, zamanınız yok burada milletin sorduğu sorulara cevap vermek için.
ayrıca her şeyin menfaate bağlı olduğu bir zamanda insanlara havuç vermeden bir şeyi yaptırmak da zor.
nasıl oluyor bu?
ben bunu hiç anlayamamışımdır zaten. internette forumlarda muhabbet harici yardım başlıklarına sayısız mesaj nasıl geliyor?
insanlar zamanlarının büyük bir kısmını internette geçirdiği için normal mi yoksa bu? hayır aslında normal değil çünkü günlük hayatınızda sanki her önünüze gelene yardım mı ediyordunuz da internette de yardım edesiniz?
ne düşünüyorsunuz bu konuda? cevap yazarken düşünceleriniz ne oluyor?
yoksa burada da bir havuç sistemi mi var, fazla cevaplayanı kıdemli kademeli üye mi yapıyorlar?
yoksa pazardan çıkan yaşlı teyzelerin poşetlerini taşımak için yardım teklif eden ben internetteki bu yardımlaşmayı tam özümseyememiş miyim?
0
Ben rahatliyorum hosuma gidiyor. Yoksa benim sorularima samimi cevap veren insanlara karsi vicdanim rahat etmez
0
çaresizlik kötü birşey olduğu için. hem cevap vererek mutlu oluyorum.
0
çünkü niye? çünkü burada söylenenler hiçbir sorumluluk getirmiyor ya da gerektirmiyor, aynı şekilde fedakarlık da.
0
insanlara yardım etmek diğer yollardan kolay kolay edinemediğim bir haz veriyor bana. hele ki böyle anonim ve mümkün olan en çıkar dışı şekilde gerçekleşince hepten güzel oluyor.
0
hepimiz kendimiz için burdayız. aslında bencil çıkarlarımız var. birilerine yardım etmek kendimizi memnun ediyor. birileriyle tanışıp değişik şeyler öğreniyoruz, kendimizi tatmin ediyoruz. sorduğumuz soruların içeriğine ve aldığımız cevapların kalitesine göre yine memnuniyet duyuyoruz. yani amaç kendimizi iyi hissettirmek esas olarak.
0
bazen insan dışarıdan bir göze ya da fikre ihtiyaç duyuyor. e hayat da müşterek neticede.
0
instant crash bence en geçerli cevabı vermiş. %100 doğru diyemem çünkü kendi mutluluğunu hiç hesaba katmadan başka bir insana yardım edilmesini sağlayacak bir insan psikolojisi var mı tam emin değilim. bildiğim kadarıyla yok ama.
yani siz ne kadar iyi bir insan olursanız olun, %100 terbiye edilmiş bir ruhunuz yok. her yardımda, her iyilikte elbet insan kendisini de düşünüyor ister istemez.
buradaki tamamen iyi niyete dayalı cevaplar da aslında yine insanın kendini huzurlu kılma çabasıdır bir şekilde.
fakat %100 menfaatsizlik sağlanamasa da elimizden geldiği kadar yardım etmek güzel bir şey tabi ki. aferin hepinize.
yani siz ne kadar iyi bir insan olursanız olun, %100 terbiye edilmiş bir ruhunuz yok. her yardımda, her iyilikte elbet insan kendisini de düşünüyor ister istemez.
buradaki tamamen iyi niyete dayalı cevaplar da aslında yine insanın kendini huzurlu kılma çabasıdır bir şekilde.
fakat %100 menfaatsizlik sağlanamasa da elimizden geldiği kadar yardım etmek güzel bir şey tabi ki. aferin hepinize.
0
aklıma şöyle bir şey gelmişti bir vakit: burada nick diye bir şey olmasa, herkes bir anda anonim olsa ne bu kadar soru sorulur ne de bu kadar cevap verilir. sorarak ve cevaplayarak bir nevi sosyal medya profili oluşturuyoruz kendimize.
0
Bu konuyu inceleyen birkaç çalışma var. Yani doğrudan bu konu değil de mutluluk-yardım ilişkisini ve sonuçlar diyor ki bir insan en çok başka birine yardım ettiği zaman mutlu olur. Kendine bir şeyler almanın, kendine zaman ayırmanın verdiği mutluluktan daha fazla olduğu açıklanıyordu. Dolayısıyla tamamen bencil hiç diyemeyiz, çoğunlukla yardımseverlik ama tamamen yardımseverlik de diyemeyiz. Çünkü karşılığında biz de mutlu oluyoruz.
Bir de kafa dağıtmak için de geliyorum buraya. İşte çok sık giremiyorum, ama bir mola verdiğimde o an işte kimse yoksa buraya giriveriyorum. Bir iki konuşup rahatlayabiliyorum. O konuşma da başka birine yaradı ise ne güzel.
Havuç sistemi de belki tik sistemi olabilir.
Ayrıca şu hayatta birçok şeyi havuçsuz yaptığımız, hatta karşılığında havuç vererek yaptığımız oluyor. Bunun online olması çok bir şey de değiştirmiyor.
Bir de kafa dağıtmak için de geliyorum buraya. İşte çok sık giremiyorum, ama bir mola verdiğimde o an işte kimse yoksa buraya giriveriyorum. Bir iki konuşup rahatlayabiliyorum. O konuşma da başka birine yaradı ise ne güzel.
Havuç sistemi de belki tik sistemi olabilir.
Ayrıca şu hayatta birçok şeyi havuçsuz yaptığımız, hatta karşılığında havuç vererek yaptığımız oluyor. Bunun online olması çok bir şey de değiştirmiyor.
0
maresalx
eve geldim bilgisayarı açtım kars'taki adam bile pamir pamir diye ağlıyor. twitter'a bakim dedim istanbul valisi termal kameralar helikopterler komandolar akut belediye ekipleri köpekler ve gönüllüler arıyor demiş oha dedim. sonra adamın birinin ankara'dan işi gücü bırakıp arabayla istanbul'a 5 kişi
eve geldim bilgisayarı açtım kars'taki adam bile pamir pamir diye ağlıyor. twitter'a bakim dedim istanbul valisi termal kameralar helikopterler komandolar akut belediye ekipleri köpekler ve gönüllüler arıyor demiş oha dedim. sonra adamın birinin ankara'dan işi gücü bırakıp arabayla istanbul'a 5 kişilik ekiple aramaya gittiğini gördüm.
kim bu pamir amk? 32 yaşındayım memlekette böyle organizasyon görmedim bi numara olabilir mi bu işin içinde? ne bilim obama'nın yeğeni kaybolsa anca bu kadar yaygara kopardı heralde. anladık zengin çocuğu ama yozgat'ta 3.5 yaşında çocuk kaybolsa anca ailesi falan arar, bunda avrupa asya kıtası komple seferber olmuş. seçim sonuçları ve itirazlara odaklanıldığı bir anda dikkat dağıtmak için yapılıyor olabilir. ekte bir fotoğraf koydum. silahlı komandolar askeri araç konvoyu ve ilk defa devletin tüm imkanları böylesine seferber ediliyor.
kim bu pamir amk? 32 yaşındayım memlekette böyle organizasyon görmedim bi numara olabilir mi bu işin içinde? ne bilim obama'nın yeğeni kaybolsa anca bu kadar yaygara kopardı heralde. anladık zengin çocuğu ama yozgat'ta 3.5 yaşında çocuk kaybolsa anca ailesi falan arar, bunda avrupa asya kıtası komple seferber olmuş. seçim sonuçları ve itirazlara odaklanıldığı bir anda dikkat dağıtmak için yapılıyor olabilir. ekte bir fotoğraf koydum. silahlı komandolar askeri araç konvoyu ve ilk defa devletin tüm imkanları böylesine seferber ediliyor.
0
gördüm dediklerin twitterdan herhalde. yalan ya da abartı da içerir illa ki. vijdn mastürbasyonu + çokluk etkisi.
0
zengin çocuğu olmasıyla ne alakası var? twitter dan insanlar görüyor ve seferber oluyor. ne var bunda, bu çok güzel birşey değil mi, tanımadığın insanlar için seferber oluyorsun. kan arama ilanları oluyor yurdun dört bir yanından, insanlar hastanelere koşturuyor.
0
yanlış anlamayın olay doğru ve yapılan çok güzel bir şey sonuna kadar desteklerim ama ilk defa görüyorum. haberturk ve star haber çocuğun villasından canlı yayın yaptılar. twitter'da da fakir bilmem ne nickli bi elemandı imamıngülü rt etmiş adam lazım ankara'dan yola çıkıyoruz diye. bu işin altından başka şeyler çıkacak gibi görünmüyor mu? daha önce kaybolan bir çocuk için bu kadar yaygara koparıldığını gördünüz mü?
0
Allah kimsenin başına vermesin ama bu ve benzeri olaylarda maddi anlamda zengin ve çevresi olan insanlar daha geniş kitlelere ve daha üst yetkililere ulaşabiliyorlar. Münevver Karabulut cinayetini hatırlarsın. Memlekett her yıl onlarca benzer olay yaşanırken kaç yıl boyunca Garipoğlu ailesi konuşuldu. Tez zamanda bulurlar yavruları inşallah.
0
seçim gündemini değiştirmek istiyo olabilirler ya da kamu kurumları gövde gösterisi yapıyor da olabilir. belki çocuk hiç kaybolmadı yani siz hiç böyle arama gördünüz mü amk bi terminatör eksik aramalarda helikopterler termal kameralar akut çocuk arıyor. çok değil iki hafta önce köpek tasması almak için markete giden güvenlik kameralarının kaydettiği küçük çocuğun bir gün sonra cesedi bulunmuştu ama en ufak bir böyle arama tarama kurtarma seferberliği olmadı.
www.haberturk.com
www.haberturk.com
0
komplo teorilerine sağlık. insanlar ulaşabildiği herkese yardım ediyor. tasma almak için çıkan çocuğun haberini twitter de ya da başka bir mecrada görse insanlar ona da koşardı. bırakalım o zaman. öyle mi yapalım? insanlar ellerinden geleni yapıyor.
0
Katılıyorum. Komplo teorilerinin de gerçeklik payı var. Kedi kesen cani üzerinden de böyle gündem oluşmuştu. Arada halka böyle kemik atar gibi oyalanmalık haberler patlatıyorlar. Malezya uçağı noldu, oylar-seçim-yolsuzluklar ne oldu? Montajlar ispatlandı mı? Yoo... Türkiye çok olaysız, mazbut bir ülke tek önemli sorun kayıp bir çocuk, yazık. acil RT!!
0
(bkz: adam haklı) inşallah bulunur ama memlekette tek zorda olan çocuk o değil şu an. iyilikseverler adam mı seçiyor?
...
sorumun cevabı: eksiduyu.ru
...
sorumun cevabı: eksiduyu.ru
0
arkadaşlar insanlar ulaşabildiğine yardım ediyor. mutlaka tek zorda olan çocuk o değil. ama insanlar her yeri göremez. twitter güçlü bir mecra. atılan bir twiti rt yaparsın, seni takip eden herkes görür. onlar rt yapar, onların takipçileri de görür. bu aile twittere oğullarının kayıp olduğu bilgisini vermese hiçbirimizin haberi olmazdı. yani adam seçmiyor kimse. herkes kendince iyi birşey yapmaya çalışıyor, yardım etmek istiyor. kan bekleyen, ilik bekleyen bir sürü çocuk twitter sayesinde kurtuldu. insanlar hastanelere koştu. bu çocukların hepsi zengin ailelerin çocukları değil. twittera ya da başka bir sosyal mecraya meramını anlatırsan insanların haberi olur, yazmazsan kimse bilemez. nerden bilsin insanlar? bildikleri halde mi yardım etmiyorlar?
0
bakın bir kişi kaybolduğunda 24 saat geçmeden karakola gidemezsiniz. gitseniz de polis size 24 saat dolmadan arama yapılamayacağını söyler. bu çocuk için binin üzerinde insan(bunun %80'i kamu kurumları) silahlı komandolar, helikopterler falan arıyor. örnek veriyorum Okmeydanı'nda bir çocuk kaybolsaydı insanlar ve DEVLET böyle seferber olur muydu daha 1 gün dolmadan? fakir gariban bir çocuk olsaydı ünlüler tweet atar mıydı? evinden kanallar canlı yayın yapar mıydı? belli ki bir gövde gösterisi de yapılmaya çalışılıyor.
0
mareşal, 3,5 yaşında bir bebek bu. bu bebeğin aranması için 24 saat beklenmez. sen, ben kaybolsak evet 24 saat bekleyecekler. ama bu bebek. dediğim gibi bunun zengini, fakiri yok. sen çok fakir olsan, allah korusun bir yakının kaybolsa twittera bunu yazsan, ünlülere twit atsan senin durumunu da dile getirirler. diyorum ya, ilik, kan bekleyen çocuklar bu sayede kurtuldu, ünlüler duyarlı davranıyorlar bu konuda. senin için de uğraşırlardı emin olabilirsin.
0
Maresalx,
bu duyurunun en net aciklamasini yine kendin yapmissin.ben de cok tuhaf karsiladim tvlerdeki bu canli yayinlari,asker jandarma dolu ekipleri.ha kotu birsey mi?degil.ama adeletsiz bir yonelis ve arama varsa yuregi yaniyodur diger kayip ailelerinin.
bu duyurunun en net aciklamasini yine kendin yapmissin.ben de cok tuhaf karsiladim tvlerdeki bu canli yayinlari,asker jandarma dolu ekipleri.ha kotu birsey mi?degil.ama adeletsiz bir yonelis ve arama varsa yuregi yaniyodur diger kayip ailelerinin.
0
doktorlardan bir açıklama geldi. diyorlar ki; 3.5 yaşındaki çocuğun motor kasları gelişmemiştir ve dolayısıyla baş parmağını anahtarı açmak için kullanamaz. atladığı çitler de 2 metre. şimdi siz 3.5 yaşındaki çocuğun 2 metrelik çitlerden tırmanıp atladığını sonra anahtarla kapıyı açıp kaçtığına mı inanıyorsunuz yoksa bu işin içinde başka bir şey mi var?
0
mareşale katılıyorum. abi şuna bakar mısınız
twitter.com
bu nasıl ya? her twitterda orda burda paylaşılan kayıp ilanına koca bir askeri araç konvoyu mu gonderiliyor. böyle bir imkan varsa herkes bilsin de kayıp olayı yaşayan aileler de yararlansın bundan sonra.
Not: kesinlikle cocugu niye arıyorsunuz, bırakın bulunur bi zaman sonra vs. dediğimi zannetmeyin. Tabii ki aranmak ve bulunmak zorundadır o cocuk. benim elimden gelen bişey olsa, o civarlarda ikamet etsem kalkar ben de giderdim aramaya inanın.
twitter.com
bu nasıl ya? her twitterda orda burda paylaşılan kayıp ilanına koca bir askeri araç konvoyu mu gonderiliyor. böyle bir imkan varsa herkes bilsin de kayıp olayı yaşayan aileler de yararlansın bundan sonra.
Not: kesinlikle cocugu niye arıyorsunuz, bırakın bulunur bi zaman sonra vs. dediğimi zannetmeyin. Tabii ki aranmak ve bulunmak zorundadır o cocuk. benim elimden gelen bişey olsa, o civarlarda ikamet etsem kalkar ben de giderdim aramaya inanın.
0
aynı şeyi düşünüp sözlükte yazılanları okuyorum yaklaşık 1 saattir falan. aklım almıyor bu olayı. tamam insanlar yardım etmeye gitmiş olabilirler. lokasyon sıkıntısı (orman vs) nedeniyle akut, jandarma gitmiştir. 3,5 yaşındaki çocuk için mesafe çok fazla bence.
yanılmıyorsam 2 gün önce de kaçmış, baba bulmuş 200mt ileride. çocuk kilidini açabiliyorsa kapının kancasını kapatamazlar mı? ya da sabah komşu görmüş evinin bahçesine bırakmış çocuğu. bu ne amk? balkona düşen don muamelesi yapmış çocuğa. öyle bir komşu kimseye vermesin Allah. bir de çocuk konuşamıyormuş. sen bir komşu olarak o çocuğun komşu çocuğu olduğunu bilip nasıl bir şey yapmazsın? düşse anne diyemez yaa.
bence de bu işin içinde başka bir iş var. kaybolmadı o çocuk. yarın geceye kadar ortaya çıkacak ve ziyadesiyle tepki alacak bunu yapan kişi. kim yaptı bilemem ama kaçırıldı gibilerinden hissediyorum.
bir de babasının söyledikleri kafamı karıştırdı. sanki iki farklı söylem gibi geldi ikinci kez dinlemedim ama tam emin değilim.
yanılmıyorsam 2 gün önce de kaçmış, baba bulmuş 200mt ileride. çocuk kilidini açabiliyorsa kapının kancasını kapatamazlar mı? ya da sabah komşu görmüş evinin bahçesine bırakmış çocuğu. bu ne amk? balkona düşen don muamelesi yapmış çocuğa. öyle bir komşu kimseye vermesin Allah. bir de çocuk konuşamıyormuş. sen bir komşu olarak o çocuğun komşu çocuğu olduğunu bilip nasıl bir şey yapmazsın? düşse anne diyemez yaa.
bence de bu işin içinde başka bir iş var. kaybolmadı o çocuk. yarın geceye kadar ortaya çıkacak ve ziyadesiyle tepki alacak bunu yapan kişi. kim yaptı bilemem ama kaçırıldı gibilerinden hissediyorum.
bir de babasının söyledikleri kafamı karıştırdı. sanki iki farklı söylem gibi geldi ikinci kez dinlemedim ama tam emin değilim.
0
kimsenin böyle bir olayla karşılaşmasını istemem. allah sabırlar versin düşünmesi bile çok zor gerçekten.
diğer taraftan bu çocuk, bundan yaklaşık 8-9 yıl önce yine benzer bir şekilde kaybolmuş ve ismi şeref olan bir çocuğu hatırlattı bana. o zaman bakırköy'de dershaneye gidiyorum, kafamı nereye çevirsem bu çocuk için bastırılan afişler duvarda.
"şeref...o bir melek" vs falan yazıyordu.
sonraları olay medyaya da intikal etti hatta. çocukla alakalı haberler vs. hatta savaş ay çocuğun ailesiyle röportaj falan yapmıştı. en son çocuk nerden çıksa beğenirsiniz ? meğerse annesi bu çocuğu başka birinden peydahlamış (evli ve çocukları olan bir adam bu da) (kadının kendisi de evli ve kocası çocuk kendisinin sanıyor.) ve o adam da gayet pişkin şekilde hiç unutmuyorum atv haber'e çıkıp kendini "olabilir böyle şeyler, şeref benim çocuğum, ne var yani bir hata yapılmışsa" vs gibisinden savunmuştu.
münevver karabulut olayı keza aynı şekilde. yukarıda değinilmiş zaten.
inşallah olay sadece bir algı yönetme operasyonu değildir ve inşallah kaybolan sadece bir çocuktur ve dilerim altından başka bir şey çıkmadan bulunur.
edit: çocuğun nasıl ortaya çıktığını yazmamışım. gerçek babası şeref'i başka bir yerde tutmuş süreç boyunca eğer aklımda yanlış kalmadıysa. hatta dur lan...belki kendi evinde bile tutmuş olabilir hatırlayamadım şimdi.
diğer taraftan bu çocuk, bundan yaklaşık 8-9 yıl önce yine benzer bir şekilde kaybolmuş ve ismi şeref olan bir çocuğu hatırlattı bana. o zaman bakırköy'de dershaneye gidiyorum, kafamı nereye çevirsem bu çocuk için bastırılan afişler duvarda.
"şeref...o bir melek" vs falan yazıyordu.
sonraları olay medyaya da intikal etti hatta. çocukla alakalı haberler vs. hatta savaş ay çocuğun ailesiyle röportaj falan yapmıştı. en son çocuk nerden çıksa beğenirsiniz ? meğerse annesi bu çocuğu başka birinden peydahlamış (evli ve çocukları olan bir adam bu da) (kadının kendisi de evli ve kocası çocuk kendisinin sanıyor.) ve o adam da gayet pişkin şekilde hiç unutmuyorum atv haber'e çıkıp kendini "olabilir böyle şeyler, şeref benim çocuğum, ne var yani bir hata yapılmışsa" vs gibisinden savunmuştu.
münevver karabulut olayı keza aynı şekilde. yukarıda değinilmiş zaten.
inşallah olay sadece bir algı yönetme operasyonu değildir ve inşallah kaybolan sadece bir çocuktur ve dilerim altından başka bir şey çıkmadan bulunur.
edit: çocuğun nasıl ortaya çıktığını yazmamışım. gerçek babası şeref'i başka bir yerde tutmuş süreç boyunca eğer aklımda yanlış kalmadıysa. hatta dur lan...belki kendi evinde bile tutmuş olabilir hatırlayamadım şimdi.
0
Halil İbrahim Aktaş(köpek tasması almak için markete giden güvenlik kameralarının kaydettiği küçük çocuk) için ailesinin falan twitterda bir ilanı var mıydı? ben pamirin bu kadar ses getirmesini şuna bağlıyorum. pamirin ailesi bu olayı twitterdan duyurdu ve yayılmaya başladı. takdir edersiniz ki böyle şeyler bir süre sonra çığ gibi büyür ve daha çok üzerine düşülür. ben en azından olayın böyle olduğunu umuyorum. aksi durum çok kötü ve umarım öyle değildir. ve umarım bundan sonraki vakalardada aynı hassasiyet gösterilir. bu olayla aklıma şu amarikada olan amber alert olayı geldi. bizde de olsa keşke. son olarak umarım bu kuzucuk en kısa sürede, hiç bir zarar görmemiş olarak yuvasına döner.
0
çocuğu diğer kaybolan kişiler de Twitter kullanmayı becerebiliyorlarsa insanlar seferber olur, merak etmeyin. sadece sizin insanlığınız ölmüş çocuğu zengin fakir diye ayırt edenler... 3,5 yaşındaki pamir öldü diye mutlu da olmuşsunuzdur. reziller.
0
Çocukları birbirinden ayırt edecek değilim ama bu işte bir çifte standart olduğunu düşünüyorum. Bu çifte standart da twitter veya sosyal medya insanlarından değl, arkası daha güçlülerden geliyor bence. Yoksa sosyal medyaya her gün verilen ve paylaşılan bir ton kayıp ilanı var. Sadece beğenmek ve paylaşmak ile özel tim tarzı şeylerin seferber olması arasında çok büyük fark var. Dün gördüm ve paylaştım ama yapabileceğim de buydu, bunu sürekli yapıyorum. Çok da anlamlı bir şey değil bence. Bu konuda proletarier aller lander vereinigt euch'ın linkine çılgınca katılıyorum.
Aynı ihtimamı sosyal medya insanları herkes için gösterebilir ve gösterilmelidir de ama başka bir zamanda, belki başka bir yerdeki başka bir çocuk için kalan konvoydu, helikopterdi olmayabilirdi işin içinde. Bunun sinir bozucu kısmı da Pamir için olması değil, diğerleri için kılını kıpırdatmamaları. Bu ise bence çifte standarttan başka bir şey değil. Yazık, çocuğun ölüsünü medyanın çılgınca sömürdüğünü de düşünüyorum ve bu beni sinirlendiriyor çok ama geri kalan komplo teorileri ise anlamlı gelmiyor.
Aynı ihtimamı sosyal medya insanları herkes için gösterebilir ve gösterilmelidir de ama başka bir zamanda, belki başka bir yerdeki başka bir çocuk için kalan konvoydu, helikopterdi olmayabilirdi işin içinde. Bunun sinir bozucu kısmı da Pamir için olması değil, diğerleri için kılını kıpırdatmamaları. Bu ise bence çifte standarttan başka bir şey değil. Yazık, çocuğun ölüsünü medyanın çılgınca sömürdüğünü de düşünüyorum ve bu beni sinirlendiriyor çok ama geri kalan komplo teorileri ise anlamlı gelmiyor.
0
yemrem
bugün doğum günüm, 28 olmuşum. annem az once kutladı (babamdan ses yok), kaynanam kutladı, bi de eşim 00.02'de kuru bi doğumgünün kutlu olsun ve zorlama bi öpücük. o kadar.akşama belki süpriz yapar bana dedim, buna pek inanmasam da umdum. ama eve gelince bi şey yok. belki saklamıştır dedim, yine yok
bugün doğum günüm, 28 olmuşum. annem az once kutladı (babamdan ses yok), kaynanam kutladı, bi de eşim 00.02'de kuru bi doğumgünün kutlu olsun ve zorlama bi öpücük. o kadar.
akşama belki süpriz yapar bana dedim, buna pek inanmasam da umdum. ama eve gelince bi şey yok. belki saklamıştır dedim, yine yok. bana menu hazırlamıştır belki diye düşünürken az once yemeksepetinden bi şeyler iste dedi, istedim, mutfağa gitti, tıkırtılar geldi, bi şeyler yapıyor belli, bende yine bi umut. biraz sonra çağırdı:
gel çöpleri at
neyse bugünlük beklentiyle, hayallerde yaşamayı bıktım.
şimdi kafamı dağıtmak için "feel good" tarzı film öneriniz var mıdır acep?
akşama belki süpriz yapar bana dedim, buna pek inanmasam da umdum. ama eve gelince bi şey yok. belki saklamıştır dedim, yine yok. bana menu hazırlamıştır belki diye düşünürken az once yemeksepetinden bi şeyler iste dedi, istedim, mutfağa gitti, tıkırtılar geldi, bi şeyler yapıyor belli, bende yine bi umut. biraz sonra çağırdı:
gel çöpleri at
neyse bugünlük beklentiyle, hayallerde yaşamayı bıktım.
şimdi kafamı dağıtmak için "feel good" tarzı film öneriniz var mıdır acep?
0
eşin tam bir odunmuş kardeş. görücü usulü evlenmediğini düşünüyorum. eh bir insanı tanımadan ya da tanıyıp da sonra olduğundan farklı biri gibi davranmasını umarak evlendiğin için suçlu sensin maalesef.
doğum günün kutlu olsun. boşver, sana kutlama mı yok. kendileri kaybeder. koy göte gitsin.
doğum günün kutlu olsun. boşver, sana kutlama mı yok. kendileri kaybeder. koy göte gitsin.
0
Hocam kendimi yerine koyarak cevap vermeye çalışıyorum. Kalıcı çözümler bulmak için adımlar atsan ve hatta bu da senin kendine verdiğin doğum günü hediyen olsa?
0
groundhog day
eşine bu hayalkırıklığından bahset. daha 28 yaşındasın koskoca hayatı birlikte geçirecekseniz ve doğum gününün kutlanmasını istiyorsan sorun yokmuş gibi davranma.
eşine bu hayalkırıklığından bahset. daha 28 yaşındasın koskoca hayatı birlikte geçirecekseniz ve doğum gününün kutlanmasını istiyorsan sorun yokmuş gibi davranma.
0
beni de en son 1 kişi aramıştı. o da gece 11'de.
film önerisine gelince:
it's a wonderful life(1946)
film önerisine gelince:
it's a wonderful life(1946)
0
iyi de 28 olmuşsun ve beklentilerin 17 yaşında kızlarınkiler gibi geldi bana biraz :////
iyi ki doğdun diyelim yine de bilemedim ://///
öneri: 17 again
iyi ki doğdun diyelim yine de bilemedim ://///
öneri: 17 again
0
mutlu yıllar öncelikle.
belki eşinin kafasında çözmeye çalıştığı bir şey var, aklından çıkmış olamaz mı? sen söyle hani benim sürprizim pastam falan?
belki eşinin kafasında çözmeye çalıştığı bir şey var, aklından çıkmış olamaz mı? sen söyle hani benim sürprizim pastam falan?
0
www.youtube.com
arada bunu dinlersen ne kadar iyi gelir bilmiyorum da, hediyem olsun. çok etkilendim inan, üzüldüm yani. sağol bu arada, evlilikten bir adım daha soğuttun beni. yakın bir zamanda aranızda geçen bir anlaşmazlık yoksa sizin ilişkinizde yolunda gitmeyen bir şey var sanki. askerlik arkadaşına bile daha iyi muamele çeken adamlar var yahu!
arada bunu dinlersen ne kadar iyi gelir bilmiyorum da, hediyem olsun. çok etkilendim inan, üzüldüm yani. sağol bu arada, evlilikten bir adım daha soğuttun beni. yakın bir zamanda aranızda geçen bir anlaşmazlık yoksa sizin ilişkinizde yolunda gitmeyen bir şey var sanki. askerlik arkadaşına bile daha iyi muamele çeken adamlar var yahu!
0
its a wonderful life'ı sakın İZLEME. depresyona girersin adamın karısının neler ettiğini görünce.
doğum günün kutlu olsun bu arada!
doğum günün kutlu olsun bu arada!
0
ben de çok üzüldüm. doğum günün kutlu olsun.
the goonies geldi aklıma.
yazılanların arasından groundhog day'i gördüm, o da çok güzel.
the goonies geldi aklıma.
yazılanların arasından groundhog day'i gördüm, o da çok güzel.
0
Önce mutlu yıllar sana da :))
Sonra da Groundhog Day güzel film. Orada da adam kadına güzel şeyler yapıyor, artık eşinizin kafasına vura vura izlettirirsiniz.
Madem üzüldünüz, bir konuşun. Bu saate kadar neden içinize attınız ki?
Sonra da Groundhog Day güzel film. Orada da adam kadına güzel şeyler yapıyor, artık eşinizin kafasına vura vura izlettirirsiniz.
Madem üzüldünüz, bir konuşun. Bu saate kadar neden içinize attınız ki?
0
doğum gününü kutlamadığı için değil, seni yemek sepetinden beslediği için boşa karıyı. ben olsam giyinir çıkardım içmeye. bar olur, meyhane olur, pavyon olmaz. ne işin var amk pavyonda. illa film diosan git sinemaya gece seansına gir. cebinede bi konyak at, çekrsin filmi izlerken. ayık doğum günümü olur lan.
not: doğum günün kutlu olsun karşim.
not: doğum günün kutlu olsun karşim.
0
Ben pek onemsemem dogum gunu ama seni pek etkilemis. Yengeyi seviyosan, boyle de sev. Sevmiyosan kendisi zaten dunyanin dogum gununu en guzel kutlayani degildir.
Dogum günün kutlu olsun karşim.
Dogum günün kutlu olsun karşim.
0
Dogum gunun kutlu olsun.
Bence esine guzelce soyleyebilirsin, aslinda bugun bir seyler yapmayi bekledigini soyleyerek.
Film olarak da, the secret life of walter mitty ve im juli benim yuzumu guldurmustu.
Bence esine guzelce soyleyebilirsin, aslinda bugun bir seyler yapmayi bekledigini soyleyerek.
Film olarak da, the secret life of walter mitty ve im juli benim yuzumu guldurmustu.
0
