Parfum haric :)

Bi eleman var, 2013 yılında işe girmiş ve burada 2 seneye yakın çalışmış, sonra da kendi isteğiyle ayrılmış.

Çalıştığı şirket bu elemana ilk 8 ay sigorta yapmamış. Eleman işten ayrılırken 2 sene boyunca şirket maillerinden gönderip aldığı tüm maillerin yedeklerini almış, yani o süre zarfında orada çalıştığını ispatlayabiliyor.

Şimdi bu eleman geçmişe yönelik bi yaptırımda bulunabilir mi çalıştığı yere?

Selamlar,

Su an calistigim yere temmuzda stajyer olarak girdim, ardindan ekimde normal calisan oldum. Staja baslarken sozlesme yapmistik ( maas-yan haklar ve sure staja yonelikti, normal calisma hakkinda bir sey yoktu)

Ekimde normalde sozlesme imzalamam gerekirdi ancak arada kaynadi, unutuldu , hala imzalamadim. 13-14 kisiyiz boyle, biri ik ya sormus " aa unutmusuz su kisiyle iletisime gecin" filan demisler (teklifi-sartlari telefonda soylediler, ben de tamam dedim) sirket big fourdan oldugu icin herhangi bir dolandirma vakasi yok :) ik nin isguzarligi...

Aralik ayinda istifa etmek istedigimde ihbar tazminatim olacak mi? Imzali sozlesmemin bulunmamasi bu durumu etkiler mi?

Tesekkurleer

arkadaşlar kredi masraflarına istinaden hakem heyetine başvurduk. kazandık. kağıt geldi. şubeye gittik. biz sizi arayacağız dediler tak bi baktıkki, garanti bankası hakem heyetinin lehimize verdiği karara itiraz edip tüketici mahkesinden dava açılmış.

şimdi ne yapmak gerek ? olay mahkemeye taşındığı için avukat tutmak gerekli mi ?

Merhaba,

6 senedir özel sektörde bağımlı olarak çalışıyorum, yabancı dilim var (fransızca ve ingilizce), Londra'da yüksek lisans yaptım, şu ana kadar hep iyi yerlerde çalıştım. Halihazırda da uluslararası bir büroda çalışıyorum. Ortam diğer bürolara göre iyi ama aldığım maaşı (5.000 TL) aylık 2-3 tane bile danışmanlık bağlasam daha fazla kazanabilecek durumdayım. 5.000 TL çok demeyin, bu parayla neredeyse ortalama günde 10 saat falan çalışıyorum ve büroya eminim ki bu paradan çok daha fazlasını kazandırıyorumdur.

Artık bazı şeyler çok yoruyor ve gücüme gidiyor, hep başkalarının emri altında ve talimatları altında çalışmaktan çok bunaldım. Resmen fabrika üretimi gibi oldu bizim işler, her şey acil, her iş son dakika, keyifle hukuk bile tartışamıyoruz, yığınla dava dosyası, o kadar fazla iş var ki duruşmalara bile doğru düzgün hazırlanamıyoruz, büro ortaklarının dırdırları, of işte anlayın içim kurudu artık.

Gaza getirin beni ne olur, büro açarsam bu donanımım ile belli bir süre sonra elbet iyi işler başarırım diye düşünüyorum ama bir çok kişi, "piyada çok kötü, zaten çok fazla avukat ve rekabet var" bu yüzden risk alınmaz durumuna getiriyor ancak bu söylenenlerin hevesimi kırmasına izin vermek istemiyorum.

Üstadladan da bardağın dolu tarafından bahsetmelerini isterim, istifamı basıp gerçek avukatlığa başlama vakti değil mi?

Çok teşekkürler.

Sb.

telefona gelen mesajlar macbook'a da düşüyor ve macbook'a düşen her mesaj için ücret kesiliyor sanırım. bu sebeple gelen mesajlar macbook'a düşmesin istiyorum. bunu nasıl yapacağımı bulamadım.

macbook konusunda tamamen cahilim. bu nedenle çok basit bir şey de soruyor olabilirim, araştırdım ama yanıt bulamadım.

cevaplar "bilal'e anlatır gibi" seviyesinde olursa sevinirim.

teşekkürler.

Whatsappım 1 aydır falan var. Yani çakmıyorum bu meretten. Nesinden çakmadın yahu derseniz;
Şimdi ben whatsapp A hiç foto eklememiştim. Ayarlardan baktığımda "foto ekle" yazısı duruyor ve içi boştu. Ben de profil fotosuz takıldığımı sanıyordum.

Bugün bir arkadaş, senin profil foton var dedi. Ayarlara yine bakıp "yok" dedim. Yemin etti ve aramızdaki geçmiş bir mesajlaşmaya ait fotoğrafın profilimde sanki eklemişim gibi gözüktüğünü, ekran görüntüsü alarak kanıtladı bana.

Yahu umarım açıklayabilmişimdir. Bu foto yalnızca ikimiz arasındaki mesajlaşmalarda göründüğü için mi öyle gözükmüş? Yoksa ben mi bilmeden eklemişim. Çok acil bir durum bu. Yahu ben eklediğimi sanmıyorum foto moto ama kaldı ki her Zaman "ayarlar" sekmesinden kontrol ederdim. Zaten yok gösteriyordu. Ben de ilk defa başka bir foto ekledim şimdi.

Beyler beyanlar public olarak herkese görünmüş müdür o foto?

Not: bu arkadaş uzakta. Ekran görüntüsünü alıp bana yine egatsapptan gönderdi.

telefonumun şirket adına faturalandırılması sebebiyle tüketici mahkemesine başvurmayıp ticari mahkemeye başvurmak durumunda olduğum söylendi.
bu sürecin nasıl ilerlediği ile ilgili bilgisi olan var mıdır.

alt tarafı okumanıza gerek yok. sorum net olarak şu; sahi bu kadar çok mu öfkeniz?



2007den beri oy verme hakkım olmasına rağmen, 2014 yerel seçimlerinden itibaren oy vermeye başladım. öncesinde sandığa gitsem, oyum yine akp olurdu.

7 haziran seçimlerinde koalisyon görüntüsü çıkması hiç hoşuma gitmedi. hdp barajı geçsin, akp ise 300 vekil alsın istemiştim. 20-25 gibisi belki birilerinin oyununa gelip partiyi yarıyolda bırakır diye 276nın kıl payı geçilmesiyle hükümet kurmasını istemedim. 258 ile kalınca seçim gecesi azınlık hükümeti kurulma ihtimali epey korkuttu.

gönlüm chp ile koalisyon kurmasından yanaydı. mhp ile kurulacak bir koalisyonu hiç istememiştim. kimse istemediği için koalisyon kurulmadı. chp çok istedi, çabaladı demesin kimse. 13 yıllık iktidar sonrası hala 41 oy alan bir partiye, senin 13 yılın tamamen restorasyondan geçmeli, senin alamet-i farikan olan bazı politikaların tamamen değişmeli dersen kusura bakma sen koalisyon istemiyorsundur. uzlaşı, karşılıklı tavizler ile olur. ve 41 her yerde 25ten daha büyüktür. çevremdeki koyu akpliler dahi bir şekilde koalisyon kurulmasına razıydı.
" mhp ile zaten ortak noktamız aynı, farklı olduğumuz şeyler az ama derin olduğu için uzlaşmak zor; chp ile farkımız çok ama illa o çokluktan anlaşılacak mesele de çok çıkar." bu cümleyi anadolu çomarı dediğiniz tokatın bir köyünde yaşayan 45 yaşında birinden duydum.

akpli olup öfkesi, kini çarpık olan yok mu elbette var. lakin akp muhaliflerinin dnüştürmesi gereken kitle onlar değil. 5 ay içinde dönen %9 ve esasında esnekliği toplamda min %15 olan kesimdir yakalanması gereken kitle.
10 yaşında yeğenim akşam aziz nesin kim diye soruyor. öğretmeni klişe %60 geyiğini yazmış facebookta. yeğenime akşam verilen cevap bir kenara, bu çocuk büyüdüğünde oyu nasıl alınacak? bu öfkenizle neyi dönüştüreceksiniz? siz elmayı seviyorsunuz diye elma da sizi sevmek zorunda mı? durumlara, olaylara bakış açımızı belirleyen hassasiyetlerimiz aynı olmak zorunda mı?

30 yıldır köyüne gitmeyen insan, köylünün hasatı/hayvanı para etmiyor diye yakınıp, köylü nasıl hala akp'ye oy veriyor vay koyun vay beyinsiz diye çırpınıyor. gideceğim bu memleketten, ne haliniz varsa görünler falan. sanırsın bu tribi atanlar da her gece uyumadan önce 25gram atom parçalayor. gidilebilecek daha uzak bir yer yoktur arkadaş, en uzak yer gitme fikridir. sen o fikre sahiden düşmüşsen zaten burada değilsindir.

davutoğlu radyoda gelirken söyledi.
bunun haberi yok mu kardeşlerim?
oy verenler sandığın etrafında bina da bile bulunamaz diyordu.

20'li yaşların başında bir birey olarak 3. kere oy kullanacağım. geçen seçim oy ve ötesi müşahitliği için kaydolmuş daha sonra çıkan işlerim dolasıyla iptal ettirmiştim. ancak oy sayımına yetişmiş ve ıslak imzalı tutanağımı almıştım. antalya'da yaşıyorum ve açıkçası büyük şehirlerin merkezlerinde oyların kolay kolay çalınamayacağını düşünüyorum. yani 9 saat sandık başında beklemek yerine oy sayımını izleyip, ıslak imzalı tutanağı alıp seçsis'den karşılaştırmayı düşünüyorum. yani büyük kararsızlıklar içerisindeyim. herhangi bir tecrübesi olan daha önce bir sandıkta görev almış ve bir yanlışlığın önüne geçebilmiş bir arkadaş var mıdır ?

şuan iş yerindeki btüün bilgisayarları kırıp camı çerçeveyi indirmek istiyorum. ama hiçbirini yapmayıp, tamam deyip masama döniyorum. siz büyük öfke patlamalarınızda kendinizi nasıl sakinleştiriyor neler yapınca stresten uzaklaşıyorsunuz

Özel sektorde çalışanlar tatilinz var mı ?

Önceki duyuruyu okuyanlar bilir. İki haftadır ayrıyız dört senelik ilişki. İki gündür ise hiç konuşmuyoruz sıfır. Ben konuşmak istiyorum arkadaşlarım ise özleyip onun arayacağını söylüyorlar. Sizce arasam mi?

merhaba.

2008'de maddi hasarlı trafik kazası yaptım, 0.47 promil alkollüydüm. kaza tutanağı "yolda bulunan bankete çarpıp kontrolü kaybetti" diye tutulmasına rağmen "kamu davası" açıldı hakkımda. ehliyeti vermedim ancak o zamanlar yeni yetme bir hakim bana 6 ay ceza verdi ve hükmün açıklanmasını geri bıraktı. akp'nin yeni yeni kadrolaşmaya başladığı zamandı, alkollüyüm diye verdi sanırım. yargıtaya başvurdum böyle saçmalık mı olur diye lakin oradan da sonuç alamadım. alt sınırdan mı ne ceza vermişmiş, öyle olunca bozulmuyormuş. dünyada maddi hasarlı kaza yapıp ceza alan tek insanım herhalde. ölü yok yaralı yok, bende bile kanama yok ama verdi cezayı şerefsiz. adalet işte.

2013'te doldu işte bu, 5 yıl hiç bir şeye karışmadım. normalde silinmesi gerekiyordu ancak silinmemiş. resmi kuruma iş başvurusu yapacağım için savcılıktan kağıt alırken karşıma çıktı.

bunu sildirmek için adli sicil bilmemne kurumuna dilekçe yazıyormuşuz. onu da yazdım. aps ile gönderdim.

ama şimdi işe başvurdum ben. bilmiyordum silinmediğini. kabak gibi yazıyor orada 2008'de dava olmuş 5 yıl sonraya hüküm bırakılmış diye.

bu ne zaman silinir? aynı şey başına gelen var mı? mağdurum çok fena. adli sicil arşive mi atılacak bu birde? onu da istiyor bu işe başvuracağım kurum. hapis yatmadım bi şey yatmadım, sabıkalı değilim ki ben? 2008'de 5 yıl sonraya atmışsın hükmü, 2 yıl geçmiş ama silmemişsin. böyle şerefsizlik olur mu ya.


mülakatta "bu zamanda hapis yatmayan, ceza almayan şerefsizdir, biz bu vatan için ceza aldık ulan. sayın cumhurbaşkanımız recep tayyip erdoğan beyefendi hazretlerimiz gibi bedel ödedik" mi diyecem ne diyecem o zamana kadar silinmezse.

teşekkürler.

Bir çocuk var Kazanova'nın Türkiye şubesi; biz bununla sevgili olacak gibiydik olmadı, gitti benim gözümün önünde benden önce aralarında adı konulmamış birşeyler olan bir kızla sevgili oldu. Ben bu çocuğun ne bu kadar çapkın olduğunu, ne de o kızla aralarında birşeyler olduğunu biliyordum. Sonra gitti hepimizin birlikte çalıştığı bir projede benim yaptığım bir hatadan dolayı beni attırdı -şirket imajı gereğiymiş-, yerime tesadüfen bu sevgili olduğu kız geçti. Şimdi onlar birlikteler, projede de birlikte çalışıyorlar; ben elim böğrümde kaldım uzakta öylece. Çok üzülüyorum. Kimseyi suçlamak istemiyorum neticede herşeyin bir sebebi vardır; ama onlar böyle bir aradayken benim her alanda dışlanmam hak mıdır? Bir insan bir köşede böyle üzülürken diğerleri mutlu olabilir mi? Kısaca, ahım tutar mı sizce?

'teknik' etiketi altında mı sorsaydım bilemiyorum, neyse...

çiftler boşanma yolunu seçmişler ama krediyle aldıkları bir ev var ortada.

ve bu ev kadının annesinin üzerine kayıtlı çünkü krediyi o çekmiş falan.
çiftler ise her ay elden olmak üzere kredi parasını annelerine vermişler.

ayrıca düğünde takılan takılar da ev almak için kullanılmış ve teknik olarak erkeğin de düğün paralarında katkısı var. çünkü onun da akrabaları gelmiş vs vs.

şimdi boşanma esnasında erkek tarafı evde hakkı olduğunu ispat edebilir mi?

kadın, erkeği dış kapının mandalı gibi evden mahrum bırakabilir mi? yani erkeğin payına el koyabilir mi?

s.b

aralik basinda kontrati bitecek bir evde yasiyoruz. ev sahibimiz ankara'da, biz istanbul'dayiz. kendisi bundan birkac ay once 'yaa ben evi fazla ucuza vermisim, 50-100 lira zam yapmamiz mumkun mu?' demisti (evi tutarken 50 lira indirim yapti; biz de karsiliginda 2 kira pesin verdik), kibarca reddetmistik. simdi de kontratin yenilenmesi sirasinda yasal zamdan 200-300 lira fazla bir zam istiyormus. 'en fazla yasal oranlarda zam yapabiliriz' dedik. 'onlar yasal durumlari karistiriyorsa kontrat 1 senelik zaten' gibi bir cevap vermis.(kendisiyle direkt iletisim kurmadik, yakiniyla iletisim kurduk. bizimle direkt iletisime gecmek istemiyor bu konularda)


200-300 lira daha fazla verebiliriz ama buraya vermek istemiyoruz zira evde zamdan ziyade basta anlatilan imkanlarin cogunun aslinda olmamasi gibi bir durum da soz konusu. havuz ve teras vardi, butun yaz acilmadi. spor salonu, sauna var denildi hicbiri faaliyette degil. guvenlik gorevlisi bir var bir yok vs vs. bizim icin tek avantaji ailelere yakin olmasi ve alismamiz.


simdi ayin 15'ine kadar kirayi yatirmamiz gerekiyor ve biz evden cikmak istersek icerde olan 2 depozitomuzu bu 2 aya sayin deyip kira vermemeyi dusunuyoruz. bu durumda sorun yaratir mi? siz evden cikarken nasil yapiyorsunuz? kisacasi biz nasil bir yol izleyelim? bir de bu evden cikalim, degil mi? tesekkur ederim simdiden herkese.

evet dostlar 48 numara ayağa sahip olan birisiyim.son botum camel marka idi ve çok şans eseri bulmuştum vede kaliteli denk gelmişti.
bot geçen sene mefta olunca bu kış yenisini almak farz oldu.decathlondur şuradır buradır baktım fakat online olarak 48 numara ayakkabı satan göremedim.

Ankaradayım ve ayağı kokutmayan su geçirmeyen bi bot yada yarı bot (ismi omudur bilmiyorum) arıyorum.Ankarada yada online olarak buyuk numara güvenilir salomon asolo vs vs bot satan biryer varmidir?

yardımlarınız için şimdiden teşekkurler.

Aramızda böyle biri varsa ya da tanıdığı olan varsa çok fazla +18lik detaya girmeden bilgi verebilir mi? Ankara patlaması sonrasında parçalanan dokuların, vücut parçalarının cesedin ait olduğu poşete topluca konulup otopsi için beklediğini okuduk, öğrendik.

Bir insanın aklı sırrı nasıl parçalanan vücutlara, kan içinde kalmış insan etine bakmaya tahammül edebilir? Bu arkadaşlar gerçekten bence dünyanın en zor işini yapıyorlar. Psikolojik destek veriliyor mu kendilerine? Normal hayatlarına (yeme/içme vs.) rahat devam edebiliyorlar mı? Yoksa hayat tarzlarını çok etkiliyor mu? Kronik depresyon gibi? Aldıkları maaş tatmin edici mi mesela? O yüzden mi dayanıyorlar?

Aynı konu Münevver Karabulut olayında da aklıma geldi.

Bir de kendi işimizden yakınıyoruz :((

gençler izmirde okuyorum stajımı malatyada bir şirkette yaptım.staj raporunu kaşeletirken şirkete 2 sayfayı atlamışım.okulda kabul etmiyor 2 sayfa eksik kaşe basıldığı için.şimdi bu kaşe basılı sayfa ile kaşe yapan bir yere gitsem bu kaşenin aynısından istiyorum desem yaparlar mı ? İşin prosedürü nedir ? Polise falan ihbar mı ederler yoksa?

hisseli tapu derdi var allahını seven yardım etsin ya da budasını fark etmez.

güzel / yakışıklı,vücudum güzel saçlarım harika, veya aura'm yüksek dikkat çekiyorum diye ? Yaşlarıda yazarsak sevinirim

sizce bir kadın-erkek kaç yaşına kadar dikkat çekicidir? yani mesela bulundugun ortama güzel bir kadın girer ve farkedilir ya, kaç yaşından sonra artık farkedilmez olur sizce?

bu dikkat çekme mevzusu yaştan çok kişinin aurasıyla ilgili bana göre. yine de genelleme yaparsak kaç yaşına kadar bi kadını-erkeği çekici bulursunuz?

UYAP kullanırken java kontrolü sırasında bir pencere açılıyor ve kullanıcı adıyla şifre soruyor. Daha önceden böyle bir sorunla karşılaşmıyordum.

Java neden kullanıcı adı ve şifre ister ki? Nette araştırdım ama sağlıklı bir cevap bulamadım. Bilenler yardımcı olursa çok makbule geçecek.

Bu UYAP'taki naz ve kapris en nazlı sevgilide olmaz yeminle.

Teşekkürler.

banyo lambasının etrafındaki koruyucu kısma girmiş.
i.hizliresim.com

üstte girebileceği bi boşlukta görünmüyor. enteresan.

zehirli midir?
nasıl çıkartırız?

Merhaba;

Önümüzdeki hafta iş sebebiyle Ankara'dan Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesine gideceğim. Buraya tek otobüs ile ulaşmam mümkün müdür acaba? Aramaya inanıp biraz araştırdım mamafih pek doyurucu bilgi edinemedim. Genelde Kayseri firmaları çıkıyor onlar da Pınarbaşı'na gitmiyor zaten.

Sabah saatlerinde orada olmam gerekli, yani 7 ile 9 arasında bir saatte beni oraya indirebilecek bir otobüs alternatifi arıyorum. Pek umutlu olmasam da bilen eden varsa çok makbule geçecek.

Şimdiden teşekkürler.

Selamlar;

Yılbaşında ufak bir yurt dışı seyahati yapmayı planlıyoruz. 3 gece 4 günlük bir program olacak.

Alternatiflerimiz; Paris, Amsterdam ve Barcelona. Bu 3 şehirden hangisini seçsek daha mantıklı olur?

Farklı önerilere de açığım tabi.

Şimdiden teşekkürler.

şu an avukatportala girebiliyor musunuz?

Soru başlıkta. google'a baktım ama pek bişey bulamadım. karşınızdakine sinirlendiniz ama öfkenizi kontrol etmeniz lazım ne yapıyorsunuz?

her şey bundan 8 yıl öncesinde başladı. bir kız arkadaşım vardı. kız arkadaş dediysem sevgili değil arkadaşım ancak benim için çok özel birisiydi yani çok yakın bir arkadaşımdı ve bende onunda aynısını hissettiğini düşünüyordum, neyse. aramızdan hiç su sızmazdı o bana en özeline kadar anlatırdı, aynı şekilde bende ona anlatırdım. zor zamanlar geçirdi, sevgilisinden büyük kazık yedi, sosyal çevresinden dışlandı, hastalıklar geçirdi, arkadaşları bıraktı, ailesiyle problemler yaşadı ancak yanından bir tek ben ayrılmadım. daima yanında durdum, destek oldum. nerede ihtiyacı varsa ben orada oldum. zor zamanları atlatmasına, psikolojisini düzeltmesine yardımcı oldum. düştüğünde yere değmeden ben tuttum kendisini. bunları da ilk defa şu anda birilerine anlatıyorum, yanlış anlaşılmasın bunu hiçbir zaman hiç kimseye anlatmadım kendisinin de yüzüne vurmadım. onun için yapabileceğimin hiçbir sınırı yoktu ve hala yok aslında. şu anda bir şeye ihtiyacı olduğunu öğreneyim durmam giderim yanına. aynı yaştaydık ancak benim için bir kız kardeş gibiydi. dedim ya onun için yapabileceklerimin sınırı yoktu, öyle seviyordum onu. aksi ya hala unutmadım aslında, içimde o yüzden acıyor. sonra bir gün aramıza mesafe girdi. uzak bir şehirde bir okul kazandı ve gitti. hayatı gözle görülür bir biçimde değişti ve nispeten düzelmeye başladı. onun için çok mutlu oldum. telefonda görüşmeye devam ettik. geldiğinde görüştük. telefondan hayatını, olduğundaysa dertlerini anlatıyordu. bir gün telefonda tartıştık. hatam vardı aslında, dedim ya kardeşim gibi gördüğüm için hayatına karışıyordum ister istemez. konuşmanın sonunda bir cümle kurdum 'beni x'le karıştırma' dedim yanlış anladı, ters yaptı. daha fazla birbirimizi kırmayalım diye daha sonra konuşuruz dedim kapattık telefonu. kapatış o kapatış bir daha aramadı. bekledim arar diye, aramadı. kızgındım, farkeder hatasını arar dedim aramadı. böyle böyle 1 yıl geçti aradan. kızgınlık ve alışkanlıkla geçti o bir yıl. en sonunda bir gece dayanamadım ve özür dolu bir mesaj attım kendisine. her şeyi kabul ettim ve üstüme aldım.
bir söz var "Özür dilemek, sizin haksız olduğunuz, Karşı tarafın haklı olduğu manasına gelmez. Karşınızdaki insana verdiğiniz değerin egonuzdan yüksek olduğunu ifade eder'' egosu yüksek bir insan olmama rağmen o benim için çok daha değerli olduğundan özür diledim. ancak o bana artık eskisi gibi olamayacağımızı söyledi. içimden o gün bir şeyler koptuğunu hissettim, çok üzüldüm aynı zamanda da köpürdüm. sinir ve sitem dolu uzun bir mesaj attım ve bir daha da ne aradım ne mesaj attım. 2 yıl geçti konuşmamızdan ve hala kırgınım kendisine ve üzgünüm. zaman zaman hatırlıyorum ve kendimi kötü hissediyorum. ihanete uğramış hissediyorum ve bunu yakıştıramıyorum.

benim için hiçbir zaman ne zamanın ne de mesafenin bir önemi olmamıştır. 1 yıl geçmiş olsa da aradan karşı karşıya gelsek sanki dün görüşmüş gibi kaldığım yerden devam edebilirim. o mesajı gönderdiğim zamanda da hissettiğim buydu ancak onun için bu böyle olmamış.

zaman gerçektende dostluğu zedeler mi? bu, bu kadar kolay mı? geçmiş bu kadar kolay silinebilir mi? onun için yaptıklarımı bu kadar kolay unutabilir mi? benim istediğim sadece arkadaşlığıydı, başka bir şey değil...

geçen trabzon maçı başlamadan hemen önce de çalmıştı ıslıkla başlayan bir marş seyirci de eşlik ediyordu ara ara?

bir de en sevdiğiniz beşiktaş marşları?

ailemle ikamet etmekteyim.

borc yükümlülüğünün kisisel olmasindan hareketle, eger bir haciz emri cikarsa,bu ailemi baglamaz diye dusunuyorum. yamuluyor muyum?

Arkadaşlar, Ankarada direksiyon çalışılabilecek boş alan, ya da trafiği çok çok az olan tavsiye edebileceğiniz yerler nerelerdir ? teşekkürler şimdiden...

Merhaba, yan binamızı kentsel dönüşüm kapsamında yıkıyorlar. Yıkarken kepçeyle bizim eve dalmışlar. Şu an şehir dışındayım, babam ilgileniyor durumla. Duvarı kapatmışlar, bugun de boyaya geliceklermiş ama bu iş yaptık düzelttik demekle oluyor mu? Nasıl bir yol izleyebiliriz?

200000-350000 aralığında hafif şehre uzak, yeni yerleşime açılan villa tipi evler hangi bölgelerde var?

Selamlar,

benim işten ayrılma durumum var, işe girerken eğitim sözleşmesi adı altında bir sözleşme imzalandı buna göre 3 sene çalışacağıma dair taahhüt verdim. ancak bu eğitimler yetersizdi ve kariyer gelişimi için gerekli destek sağlanmadı iş verilmedi orada yazan gibi.(sonuç olarak nerede işe başlarsanız başlayın yapacağın işle ilgili temel eğitim verilmesi gerekmez mi? bunu neden para altında yapıyorsun bi kere? ben bunu niye imzaladım?)

1,8 yıl sonra sonuç olarak ben gidiyorum dedim başka yerle anlaştım. şimdi benden eğitim bedeli olarak 10k civarı bir para talep ediyorlar senet imzalıcaksın ve bunu imzalamadan ibraname(o neyse artık) alamazsın diyorlar. bu mümkün mü? bana işten çıkışımı vermeme hakkı var mıdır? bu ibraname denen şey olmadan diğer tarafta işe başlayamaz mıyım? diğer tarafın gerekli belgeleri arasında öyle bişey gözükmüyor.

Daha önce aynı durumda olup ayrılanlar olmuş ve ödememişler ben neden ödeyeyim yani mahkemeye gitse hakim benden yana olur mu acaba? iş davalarında genelde işçi kazanıyormuş öyle duydum. fikri olan yardımcı olabilecekler.. over here pls

Virüslü olabileceğini düşündüğüm bir mail aldım. Maili açtım fakat içerisindeki bağlantılardan herhangi birine tıklamadım.

Nette biraz araştırdığımda öğrendim ki google gelen her maili ve eklerini virüs taramasından geçiriyormuş.

Sorum şu ki; google'ın bu taraması yeterince güvenli midir? Değil ise mailimi tarayabileceğim en kapsamlı antivirüs programı hangisidir?

Teşekkürler.

www.radikal.com.tr


Cezaevine gönderilmiş. Bu durumda akıbeti sizce ne olur? Motorsikletlinin evine kadar takip edip silah göstermesi hafifletici sebep olur mu?

İşten çıkacaksınız. Çıkmadan 2 hafta önce istifanızı verip yıllık izne gittiniz. Yıllık izninizi kullandıktan sonra şirketinizden yatacak son maaşta izinde geçirdiğiniz iki haftanın parasını alamıyor musunuz?

Bambi denilen oluşumdan bi ayakkabı aldım. (6.8.15 Perşembe günü)
2 kere giydim.
sol ayakkabının ön kısmında yırtılma oldu
ayakkabıyı zorlayacak hamlelerde bulunmadım(top oynama veya kasıtlı zarar vermeye çalışma gibi)

tamire göndereceklerini söylediler. ürünü iade etmek istediğimi söyleyince para iadesi yapamıyoruz dediler. peki tamir olmazsa dedim yerine başka ayakkabı alırsın dediler. filan filan. tamir de 20 gün sonra filan hallolacakmış.

bu işin kanunu nedir bilen var mı? hakkaten ürünü iade edemez miydim?

merhaba;

ankara'da uyku apnesi konusunda uzman doktor tavsiyesi istiyorum. büyük olasılıkla ameliyatla tedavi yoluna gidilecek.

teşekkürler.