romanları çizmem -yani gerek duymadım şu zamana kadar, ondan sanırım. bir de romanlarıma mümkün mertebe özen göstermeye çalışıyorum okurken diyeceğim ama, üstünde mandalina/portakal suyu lekesi olan varrr, çikolata lekesi olan varrrr, ne bileyim çay/kahve lekesi varrr, çoğu yırtılmışşş.. vs. vs. yani okuduğun kitap bir şekilde senden bir parça alıyor :) bu da çok kötü bir şey değil, sen de çizerek yapıyorsun işte :)
ama ders kitaplarını ya da makaleleri çiziyorum. ve özentilik olarak da görmüyorum zira benim ders kitaplarım genelde fotokopi olduğu için başka türlü göremiyorum, zaten görme ve algılamada bir sürü sorunum var, zaten çizme işi bu nedenle yapılır?? ek olarak, çoğu makale de zaten çıktı alındığında korkunç oluyor, artı her tarafı bazen bana yaramıyor oluyor -mesela şu anda yüzey karakterizasyonu ile ilgili bir ödev yapıyorum ve okuduğum makalelerin ödev konusu dışında ele aldığı diğer karakterizasyon yöntemleri umrumda değil, zira onlarla alakalı olmayacak ödev, altı üstü kim nerede hangi amaçla kullanmış onu anlatacağım, kalkıp da zaten karınca duası gibi yazılmış bir makalede işaretlemem gereken yeri işaretlemezsem, işimi uzatmış olurum. ki bilgisayardan okumak zorunda kalıyorsam onda bile hunharca adobe'un işaretleyicisini kullanıyorum, hatta firefox üzerinde kullanılan işaretleyici var, kimi internet sayfalarında onu bile kullanıyorum. işaretle gitsin yani.
0