Spora basladigin icin protein tozu vs. kullandıysan ya da yemek aliskanligin değiştiyse gaz sancısı olabilir? Soğukta kaldıysan kas agrisi da olabilir.

Insanlarin her atana ana avrat sövdüğü reklam sms'lerini nasil atabilirim diye Google'a yazınca cikmasi lazım.

Bence Google a anama nasıl sovdurebilirim diye mesaj atsanız da ulaşabilirsiniz. Bu arada telefonuma mesaj atan markete de hayatta gitmem haberiniz olsun.

çevredeki her kapıya tek sayfalık küçük bir broşür koysanız daha etkili olur bence.
hem anlatmak istediğinizi daha iyi anlatırsınız, hem görsel koyma şansınız var, hem fiyat yazabilirsiniz hem de açılışa özel kampanya yapıp belirtebilirsiniz.

SMS atmanız için izin vermeyen insanlara reklam mesajı atmanız KVKK'ya aykırı zaten şu an.
Broşür yaptırın +1

broşür dağıtabilmek için belediyeye bastırdığın broşürleri götürüp kaşeletmen ve ücretini ödemen gerekiyor. yakalanırsan ceza yersin haberin olsun.

Çocuk varsa civic
Yoksa yaris

Araçlar arasında sınıf farkı var. Günde 40 km yol yapan biri olsam civic'i seçerdim.

Fakat elde 150 yapan araba varken keyfi değişikliği de anlamsız buluyorum.

@denizgonen+1

Civic.

17 model yaris kullanıcısıyım. tavsiye ederim. düz vitesi yumuşacık.

Ne diye okudum biliyor musunuz :
"Aşağılık akrabalardan hangisi ?"

Dedim ki bu nasıl bir soru olabilir acaba, derken farkettim ki arabaymış ve aşağıdakiymiş :)

Xr alsan, ben memnunum. Bir de bu harclarla yurtdisindan alsan daha pahaliya geliyo, onu dusunme

iphone 12 için şu an biraz stok problemi var gibi. O yüzden apple dışındaki sitelerde inidirimler başlamadı henüz. iphone 12 fiyatı düştükçe 11 de düşer ama üretimden kaldırıldığı için bir süre sonra fiyatlar çok değişmez.

@gunes123 Donanımları daha dusuk oluyor sanırım degil mi?

@himmet dayı Is icin mecburen iPhone kullanmak zorundayım. Refurbished iPhone 8 falan alayım diye dusundum artık.

Paran Refurbished iphone 8'e yetiyorsa 11 o fiyatlara düşmez zaten. İmkansız.

iphone SE öneririm. Kasa iphone 8, donanım 11. Ama bütçeni artırman lazım.

SE+1

maks 300 lira falan düşer, o da ne işinize yarayacak zaten. beklemeye değmez.

iphone 12 pro max ler 11 bin civarı yurtdışında bulunuyor. bunun harcı falan neye mal olur:)

Önce inanmak isteyip istemediğini sorgulamak lazım. Sevgili değilseniz sevgiye inanmamak reddetme amaçlı söyleniyor olabilir. Gerçekten inanmıyorsa onu sevdiğinizi gösteren küçük şeyler yapabilirsiniz. Onun fotoğrafını telefonda duvar kâğıdı yapmayı deneyin. Belki işe yarar.

Karşındaki kişinin ergenliğe girip çıkmasını beklemekten başka bir teknik yok gibi. 12-13 yaşındaki her bireyde olabilir bu tür davranışlar.

Davranışlarla olur bu. Onu değerli hissettirmelisin ve çok ilgi göstermelisin. Mesela onun için kavgaya girmek, onun için kendi ailenle tartışmak, onun çözemediği sorunlarını çözmek gibi.

Ya bugüne kadar ona sevgini hissettirecek ve güven verecek şekilde davranmamışsın ya da o senden bağımsız bir şekilde ayrılmak istiyor.

Zorlama. Zorladıkça zıddına gidersin, bırak kendi haline. Sevmeyenle birlikte olup çile çekeceğine yalnız kal dinginleş kendine gel daha iyi.

benimki sevgi değilmiş, benimki bağlanmakmış. başka sözüm yok. hepinize teşekkürler...

Bence silinmişlik değil daha çok kaplanmışlık var.

İnsanların gittikleri yerleri kirlettilerini düşündürdü.

Bana insanların iz bırakma arzusunu hissettirdi. Yani bende buradaydım, bilinçaltı düzeyinde ve daha genel anlamda ben de bu dünyadan geçtim, öldükten sonra da izim kalsın. Bence bunun altında da öldükten sonra unutulma korkusu yatıyor. sanki hiç var olmamış gibi

bende daha cok ilham yaratti. bu projeden yola cikarak bircok tespit ve analizde bulunabilir. renk secimleri, lokasyon secimleri, vakit gecirme sureleri, duygu halleri vs.. hepsini gozlemleyip raporlamak isterdim.

Dikkat ettiğim şeylerden biri ziyaretçilerin eşyalar icin renk belirleme güdüsünün dışına çıkması. Gündelik eşyalar genellikle 1-2-3 renkten oluşur. Kimse bu endişeye sahip değil. Bu evde yaşayacak olsalar bu renkleri tercih ederler mi? Neden siyah yok? Sticker formları ve renkleri daha fazla veya daha az olsa ne olurdu? Sadece yuvarlak değil elips, köşeli, daha büyük... Aynı kişiler hep aynı tercihleri mi yapar, kombinasyonları ne olur gibi bir sürü soru geliyor aklıma.

Çok geniş kapsamlı bir bilimsel araştırmanın habercisi olabilir.

bakışın iz bırakması olarak yorumladım ben. masa ve duvarlar çok kaplanmış ama mesela koltuk arkasında çok az etiket var. ve genellikle insanlar rahat ulaşabilecekleri yerleri seçmişler. ama bence farklı renk ve boyutlardaki etiketler güzel olması dışında pek bir şey katmamış. biraz saçma geliyor ama tek renk ve tek boyutta bile büyüdükçe daha ilginç ve kolay okunan bir şey çıkabilirdi. bunun yerine grafitide kullanılan tüp boyalardan koysalar ve o kısıtlı sürede herkes aklında geçen bir kelimeyi ya da şekli yapsa sonra bütün bunlar birbirinin üstüne geçse daha ilginç olurdu. özellikle ilerde buna baktığımızda zamanın ruhuyla ilgili bir fikir verirdi.

Sınırlı malzeme ile yaratıcı çalışmalar yapılmış. Başta ilmek ilmek uğraşlar gördüm. Sonra gelenler o detayları yok etmiş. Karma karışık bir hal almış. Gelen diğerinin üzerine basmış. El birliği le yok edilmişlik hissettim.

Tavana veya duvara vur. Essek degilse anlar. Essekse gecmis olsun diyorum.

git aşağıdan şalterini indir. şaltere de çiğnenmiş sakız yapıştır.

Çıldırmadan duramıyoruz.

Ben artık bunlar ses yapmasa da ses duymaya başladım, baya bildiğin deliriyorum yani. Laftan sözden anlamıyor bu hayvanlar. Cinnet geçirmeme çok ciddiyim ramak kaldı, gidip çoluklarının çocuklarının boğazlarını kesicem, bitti gitti.

Benim allahın belası üst komşum da beni yöneticiye şikayet etmiş, alttan tavana vuruyor polise şikayet edicem diye. Yüzsüzlüğe bakar mısın? Hem suçlu hem güçlü.

Valla bu komşu işi yani inanılmaz bir belaymış, hayatımın şu noktasına kadar anlamamıştım. Çeken herkese sabır diliyorum.

bizim altta bir dede var. her gece 4.30'da televizyonu açıyor, kulağı da duymuyor. kafa da gidik hafiften. öldürme planları yapıyorum ama gerçekleştiremiyorum. bir şey de denmiyor adam çok yaşlı. sabrediyorum, gerekirse oda değiştiriyorum.

Böyle insanlar gürültü bağımlısı olmuş ya da çok tuhaf kişilikte insanlar. Laf anlatman mümkün değil. Çözüm kaçmak oradan. Masraf olacaktır ama en azından delirmezsin.

Biraz fazlaca olumsuz odaklı birisin gibi, evet dediğin şey de az gıcık değil ama gelecek komşularla ilgili beklentinin olumsuz olması tuhaf... keşke hiç tanımadığın insanlar hakkında önce olumlu düşünsen ve olumlu davransan... belki canın başka şeylere de sıkkındır hepsi birden üstüne gelmiştir...

Bazı insanlar farkında olmuyor sanırım bizim komşu da yazın gece 2de bağırarak penceremin önüne masasını sandalyesini koyup arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Ben uyardım birkaç kere söyleyince dikkat ediyorlar ertesi gün aynı terane. Sizin yetinizde olsam sopayla tavana vururdum

Birkaç kere vurdum şemsiye ile :d Vuracak başka bir şey bulamadım.

Ben vurdum diye değil, 15 dk kadar sonra durdu. Bugün daha yoğun geldi gürültü. Normalde aynı ses daha 'inceden' ve gürültüsüz bir şekilde geliyordu(Beşik sallanması gibi bir ses bu) Bebekleri filan yok bu arada ki olsa bile öyle bir sallama olmaz :d

İlla canımız mı sıkılsın anlamıyorum ki ya. Polise desen bir taraflarına takmayacaklar. İş yine vatandaşa kalıyor.

Karantina boyunca çıldırıp huzuru kulak tıkaclarında buldum ben. Piyasadaki bir sürü kulak tıkacını da denemiş biri olarak moldex marka öneririm. Polisi arama konusunda da çekimser olmayın bence, arayınca insan bi rahatlıyor iyi oluyor. Bu sene gürültü şikayetleri çok artmış, cezasını filan da arttırmışlar. Ne zaman arasak geldi sanıyorum bu yıl.

gece boyunca saat 12'den sonra tüm evi çektire çektire süpürdü ruh hastası komşum. koca koltuklar oynadı yerinden. en son artık tepemizdeyken (sanırım onların yatak odası değil de oturma odası gibi kullanıyor" bir sürü berjer çekme sesi, sehpaya çarpma sesi derken delirdik artık. öyle ses geliyor ki gecenin sessizliğinde çıkıp cidden yüzünü vakumlayacaktım makineyle. yani anlamıyorum kadın bildiğim kadarıyla ev kadını ve gece 12'de aniden tüm evi eşya çeke çeke süpürmenin gerekçesi ne olabilir. eşim duvarı inletti vura vura hayır alt komşuya yan komşuya yazık bizim vurma sesimiz de onlara gidiyor yani. biraz daha süpürdü sonra kapattı gerzo.

Çok iyi hatırlamıyorum ama tırnak işaretlerine gerek var mi?

Oncesinde Cd ile e surucusune giriyorsunuz degil mi

Uçakta taşıma durumu nasıl olur bilmiyorum ama şampanya patlat inince arabaya geçmeden önce, bence güzel olur. Elinde çiçekle gidersin, hediyesini de şampanya içerken verirsin.

Ama biz kendisinin zevklerini ve ihtiyaçlarını bilmiyoruz ki... bilsek, biraz bilgi versen..?

Siirt'te şampanya patlatmak falan sakın...

hediye al Sakla esyalarin arasina. taki, saat gibi bi sey alirsan saklayabilirsin belki bi seyin cebinde vs. ilk giderken ucaga pasta sokabilirsiniz kalpli balon al sonra kendin inince sisirirsiniz. oyle ilk gordugunde kutlamayi deneyin. asil dogum gununde de hediyesini verip surprizsiz beraberken ister pasta ister sarap ne ise :>

Evdeyken dışardan pasta siparişi verebilirsiniz. Not olarak, kapiyi calmamalari gerektiğini belirtirseniz sürprizi de bozulmaz. Çöp atar gibi kapıya çıkıp pastayı alıp içeri girerseniz. Harika olur.

birden fazla hediye al. birini doğumgününde var. diğerini evde bir yere sakla. gittikten sonra yerini tarif et bulsun :) ipuçlarıyla bulmasını sağlayabilirsin. pastayı da dışardan sipariş verebilirsin bence. olmadı bi markete gidiyim diye çıkıp marketten de alabilirsin migros/pastane falan.

Sanmiyorum. Sarap bozulmuştur. Bogurtler sarabinin zaten guzel olma ihtimali de bence dusuk.

Bir şekilde hava aldıysa bozulmuştur. Böğürtlen şarabı baya lezzetli oluyor normalde. Onun sahtesini yapacaklarını sanmıyorum.

Bozulmuş o. Sahte içki bozuk kokarsa kendini daha çabuk ele vereceği için kötü kokma lüksü yok.

Mantara bi baksana sadece şaraba değen kısmında mı şarap lekesi var? Yoksa yanlardan falan da var mı? Hava almış olabilir ama sahte şüpheniz olan bir şeyi asla içmeyin.

@ykyt, sadece şaraba değen kısmında var bi de pis kokusu tuvalet gibi kokuyor

Böğürtlen şarabını severim. Vincent içerdim. Bi kaç senedir marketlerde yok gibi migros vs. Ama diyeceğim bazen aldığım şarapların tadı birbirini tutmuyordu.

Busone olmus, olur oyle. Normal, tipa dogadan gelen bir urun. Pahali sarapta da karsiniza cikabilir.

Boyner

U.S. Polo

Mudo, mavi ya da muadili diğer markalar. Salaş olanlar hariç kazaklar çabuk yıpranan şeyler değil.

Mudo ve Lcw arasında kalite farkı yok. Özellikle kazaklarda aynı gibi. Lcw den al bence tam baba işi

hayır. ipad şu an kendini koruma modunda

@efruz, baya baktım kim ne yapmış da ulaşabilmiş bulduğu cihazın sahibine diye de mümkün değil gibi görünüyor şu ana kadar. Bir yol bulursam yazacağım.

Apple Store'u ararsanız belki yardimci olabilirler.

içinde sim kart varsa kartın üzerindeki seri numarasından sahibine ulaşırsınız.

Mikrop komobosu oluyor bence.

Ben de askerde bunu yasamistim. Soğuk ama çok soğuktu. Hava şartları degil fiziksel şartlar kotuydu. Yerlerde kar vardi ama kogus duvari çatlakti. Iceri ordan Ruzgar giriyordu. Neyse orada soğuğa ek olarak en büyük hastalık unsurlarından biri askerdeki battaniyelerdi. Yun battaniyelerin çok ince killari insanların oksurmekten oleyazmasina sebep oluyordu.

Bir bayram namazında yerlere serilmek uzere cikarmislardi koğuşlardan. Evet her firsatta yerlere serilen battaniyeleri örtüyormuşuz. Battaniyeler koğuştan ciktiktan sonra öksürükler azaldi.

Bu tur bir mikrobun biraktigi bir hasar olabilir. Iyi bir göğüs hastalıkları doktoruna gözükmekte fayda var. Gecmis olsun.

zaatüre geçirmişsiniz. bende de aynısı var. soğuk algınlığı falan oluyorsa anında ciğerim ağrıyor geçiyor sonra

@argent 1 yıl sonra bile etkisinin devam etmesinin nedeni ne olabilir? Zaatüre de olsa şu an bir sıkıntı kalmamış olması gerekmez mi?

Zaatüre ciğerde iz bırakabiliyor.

Kusurat farkları hesabi var. Muhasebecinize söylerseniz yardimci olur. Hatta belki acmistir bile.

@pass

aslında merak ettiğim böyle gözden kaçan bir şey varsa maliyenin genel yaklaşımı ne oluyor.

öncelikle özel iletişim vergisi düşülür, vergi hesaplanırken beyanname üzerinde geri eklenir. hiç düşmeyerek yapılan kayıt zaten yanlış olur. (bkz: kanunen kabul edilmeyen giderler)

"tahakkuktan vazgeçme" adı altında, belirli bir tutarın altında kalan tutarlar için vergi tahakkuk etmeyeceğine dair bir rakam vardır, yıllık belirlenir. 2020 yılı için 40 lira'dır. yani 40 lira altındaki tutarlar için amiyane tabirle "değmez" denilerek bir işlem yapılmaz. ufak tefek kuruş hataları incelemede fark edilse bile en fazla tutanakta yer alır.

devlet, 1 adet telefon faturasındaki özel iletişim vergisini gv'den düştünüz diye, ya da matrahtan düştünüz diye peşinize düşmez. millet ne usulsüzlükler yapıyor, kimse bir şey demiyor.

kdv için de olabilir tabii beyannamede ilave kdv olarak yazılabilir ama yıllık beyannamede huy (hata, unutma, yanılma payı) payı koymak bu tür hatalar için emniyet sübapı görevi görüyor.

buradan bakin: en.wikipedia.org

Pascal DOS tabanlidir. Delphi ise GUI'e sahiptir. Delphi Pascal'in GUI ile gelistirilmis halidir.

Sihirli kelime IDE.

Kelime tutmuyor ama benim aklıma PowerBuilder geldi nedense.

www.unigui.com
olabilir mi

uniGUI Web Application Framework extends Web application development experience to a new dimension. uniGUI enables Delphi developers to create, design and debug web applications in IDE using a unique set of visual components.

unigui imiş, herkese teşekkürler. (cidden şu teşekkür mesajları silinmese çok sevineceğim)

Sakin ol ve bir bardak soğuk su al.

Kaparo gönderdim demişsin ama satıcıya değil kuzenine? Yine de şansını dene peşini bırakmak istemiyorsan. Parayı gönderirken isim soyisim ve adres bilgileri çıkmıştır yani çıkmak zorunda dekontta yaziyordur. Yazmıyorsa da şubeye gidip öğren. Sonra icra takibi başlat. İsim soyisim adres yeterli. Muhtemelen itiraz edecek ama dekont açıklamasına ekran kartı ücret bedeli falan yazdın mı. Çok maliyetli bir şey değil. Belki gözu korkar parayı iade eder. İtiraz etmez de takip kesinlesirse zaten sorun yok. İtiraz ettiği takdirde dava acman gerekir. O zaman elinde ne var ne yok ekran görüntüsü, konuşma kaydı vs sunarsin. Belki bir sonuc alamazsın ama dediğim gibi peşini bırakmak istemiyorsan dene.

Ayrıca tabi ki savcılığa şikayet et. Kuzen vs karıştırma Parayı gönderdiğin kişiyi doğrudan satıcı kabul edip savcılıkta suç duyurusunda bulun, ifade verirken parayı iade ettiği takdirde uzlasacagini söyle.

çıkar ama çok uzun süreçte çıkar. savcılığa gidip elinde ne belge varsa yazışma, banka dekontu, arama kaydı, ekran görüntüsü vs veriyorsun. işlemleri başlatıyorsun.

pandemiden dolayı bu iş 6ay-1yıl hatta daha uzun sürebilir. sonuç olarak banka hesabından veya telefon numarasından şahıs bulunur (mezarlık dedikleri hesaplardan değilse) dava sonuçlanır ceza alır ve senin alacaklı olarak icra takibi başlatma hakkın doğar.

şimdi sorun burada başlıyor bu adam gerçek dolandırıcı ise üzerine mal, mülk para olmaz ailesi de haberdardır "çaldıysa oğlum çalmış ne var" moduna geçer. ergen kafası ile ufak çakallıklar peşindeyse ve aile biraz düzgünse paranı belki verebilirler.

ilk yapman gereken acilen savcılığa gidip işlemleri başlatmak ardından bu işlemlerin resmi belgelerini çekip o görüştüğün numaraların whatsapplarına (seni engellediyse başka numaradan) atmak. acemi ise korkup paranı iade edebilir. bordo bereli ise o numarayı da engelleyip devam eder.

yukarıda bahsedilen ilamsız icra yöntemi de mantıklı şahsın ev adresine icra takibi gidince başların bela almak istemeyebilirler. fakat denildiği gibi itiraz hakkı var. bu durumda davanın sonuçlanmasını bekleyip kazanınca alacağının üzerine icra inkar tazminatı eklenir.

kayıtlarla savcılığa şikayet et.

telefon ve iban sahibine ulaşılır. o parayı nerden aldığını açıklaması gerek. zaten gözü korkar muhtemelen polis ifadesini alınca.

kesinlikle savciliga sikayet edin. daha sonra baska bir telefondan savciliga sikayet ettiginizin belgelerini mesaj atin fotolarini. buyuk ihtimal korkudan iade edeceklerdir

cevaplar için teşekkürler. ilan numaraları, whatsap yazışmaları, dekontlar, telefon mesajları, sahibinden.com üzerinden yapılan mesajlaşma falan hepsinin ekran görüntüsünü aldım. bilmiyorum eksik bıraktığım bir şey oldu mu. son olarak turkcell'den konuşma kayıtlarını istemek kaldı ama onu da adliye üzerinden halledebilirim heralde. yol gösterme için teşekkürler. çok sağolun.

Bence iptal etmeyip karşı tarafa zarar vermeye çalışmak daha büyük bir çakal davranışı olur. Belli ki kasti olmayan bir hata yapılmış. Bir sekilde göndermek zorunda bırakmak falan çok ayıp.

@konetsu +1

göndersin adam neden göndermesin ki?

society6.com

şurdan aldım. paketler gayet düzgün geldi. güzel korumuşlar. bazen free shipping kampanyası yapıyorlar. onu bekle. veya sepete ekle ve kişiye özel free shipping kampanyası geldiğinde al. çünkü siparişin üçte biri civarında masrafı var.

@sttc Leziz site. Teşekkürler.
ek: Çok pahalıymış ya la.

aliexpressten urun sorunlu gelirse iade hakki da oluyor. fotogrrafini saticiya gonderseniz kargoda hasar gormesinin sorumlulugu size ait degil yani. arkadasiin urunu sikintili olmustu cok pahali degildi ama sikayetini belirttikten sonra satici iadesini yapti. urunu iade etmesine gerek olmadigini soyledi.

Isıtıcılı bir yelek aldım. 200 TL civarı. Gösterdikleri gibi çıkmayınca iade talep ettim. Ürün göndermeli ve göndermesiz iki seçenek çıkıyor. Ürünü göndermeden iade etmek istediğimi söyledim. 120 TL kadar iade ettiler. İade fiyatına AliExpress karar veriyor. Ürün bana 80 TL'ye maloldu ve asla 80 TL'lik bir ürün değil. 20 TL desen yine vermem.

Ürünü göndererek iade talep etseydim Çin'e kargo parası ödeyecektim. Hemen hemen aynı rakama gelecekti. Bunu da denemiştim daha önce.

lilyhammer

the valhalla murders -> polisiye, yavaş akıyor (izlanda)
deadwind -> polisiye (finlandiya)
norsemen -> vikingler dönemi, komedi (norveç)
home for christmas -> romantik, komedi (norveç)
love&anarchy -> komedi denebilir. (isveç)
lilyhammer -> komedi denebilir (norveç)
ragnarok -> mitoloji (norveç)
borderliner -> polisiye (norveç)
22 july -> yavaş, polisiye (norveç)
quicksand -> polisiye, gerilim (norveç)

Cinayet temalı dan dizileri oldukça başarılı, sevilir-izlenir

home for christmas. norveç'in o şahane her yerin karlarla kaplandığı aralık ayını izletiyor. romantik. tam kafa dağıtmalık üzerine de gözün gönlün açılacağı bir dizi. mini dizi zaten muhtemelen 1 günde bitirirsin.

Ove adında bir adam (İsveç)

üzgünüm ama netflix'in iskandinav dizileri arasında bir tek elle tutulur dizi yok. belki on tane denemişimdir. hep vasat, hep vasat.

bir tek young wallander'ı biraz sever gibi oldum ama o da öyle şahane falan değil.

Vikings

netflix dışında bron/broen tavsiye ederim.

Ne için soruyorsun.

Araba içinse bundan evvelde ikinci el araba ithalatına izin verilecek deniyordu.

Bunun dışında çeşitli malzemelerde ötv indirimi yapıldı.

@duptıs Motorlu taşıtlar için soruyorum

yıllardır konuşulan mevzu. geleceğine dair bir ibare yok. ha diyelim ki seçim oldu, hükümet aşırı sıkıştı bi kıyak geçmek için bir çılgınlık yaptı, gelse de bayii ve distribütörler batmasın diye gelir, son tüketiciye pek bir şey yansımaz. eğer araç almak için kovalıyorsan, ötv indirimi kovalamaktansa düşük faizli kredi yakalamak daha mantıklı

buna karar vercek kişi nerde konuşmuşda duyulmuş ?
böyle bir karar alınacaksada bunu vatandaşın önceden duyması imkansız.
ayrıca böyle bir karar alınsada 50.000 tl vergi düştü diyelim.
fabrika yada bayi 40.000 tl zam yapar, aynı hesaba gelir.

Kim diyor?

daha bugün bir bilim kurulu üyesi bence 15 şubat'a kadar gitmeli diyordu.

şöyle bir köşe yazısı vardı.

www.google.com.tr

Daha başladığı zaman dedilerdi 15 Ocak’a kadar kapalıyız diye. Diyen de ensesi kalın bir mekan sahibi.

Ben twitter’da bunu gördüm

Candaş Tolga Işık: “Az önce hükümet kaynaklarına 15 Ocak'ta restoran, kafe, vb... mekanların HES kodu şartıyla açılacağı iddiasını sordum, ‘Şu an için böyle bir karar yok. Gevşeme için henüz erken...’ dediler.”

www.hurriyet.com.tr
twitter.com

Aklımızdan çıkıyor mu ki aklımıza gelsin

Not after all this time though.
Bir müddet sonra geçiyor.

bir süre sonra bu olay geçiyor. (denendi, onaylandı)

Evet maalesef

always

ukte kalır ama unutulur

Yok

Anneni su anda ikna etmek zorunda degilsin. Benimki ara sıra zarflıyor sen asi olacak misin diye... Bugüne kadar evet demedim halbuki ilk gunden beri kararım evet. Anneme asisina gore 'bakacagiz' diyorum. Koru korune asi olundugu algisini kiriyor bu.

Ayrıca asi olmak icin degilse bile hangi asiyi olacagimiza karar verme durumu olup olmayacagini bilemiyoruz su anda. O yüzden yaslilari ikna etmeye calismak icin erken.

Yani mantıken aşı olmanın çok yan etkisi olsa ve ölenler olsa, planları da bu olsa; gidip ilk olarak sağlık çalışanları ve benzeri kritik yerde çalışanlara yapmazlardi.

Altın yükseldi artti gibi şimdide corona böyle dedikodu üzerinden konuşuluyor heralde.

Erken olması dedigin hizlica bulunması ise şöyle düşün; bizim sistem projemiz var, proje 1 sene sürecek ve tahmini 4 milyon dolar.

Ama bana 20 milyon dolar verirsen bunu 2 ayda da yapariz. 1 tane proje müdürü yerine 3 tane alirim, 1 danışman yerine 10 tane alirim, al 1 senelik is 2 ayda olur.
Aynisi asi icin de gecerli. Su an dunyada devlet başkanından ceolara kadar herkes asi bekliyor. Haliyle normalde az bütçe ayiran, bir iki bilim adami calisan yerlere para akiyor, yer gök calisan, üstüne devlet sittin senede üzerinde çalıştığı onaylamalari falan ilk siraya aliyor. Yani düşünün ab genel kurulunun en önemli maddesi yeni cikan asilarin onaylanip onaylanmamasi, yok böyle bir şey.
Haliyle normalden hızlı olmasi kadar mantıklı bir şey yok.

Kuzenim (49) sağlık çalışanı, aşı oldu, aşı olduktan sonra da hastanelik oldu. İki hafta hastanede yattı. Eve çıktıktan sonra da bir hafta kadar nefes almakta zorlandı.

@pati,

Aşılamalar başladı mı? Bir de hastanelik olma sebebi nedir?

Çok geçmiş olsun.

Şüphe hissetme durumlarını şöyle baz alabilirsiniz, bir ülke x aşıdan olanların aşısını kabul edilmeyecek.

Pati’nin örneğindeki akraba faz3 e katıldıysa plasebo da olabilir veya ikinci dozu olamadan corona olmuş olabilir (genelde böyle o haberler). İlk doz çok da etkili değilmiş 21 gün sonra ikinciyi olmadan o koruma olmuyor pek. Geçmiş olsun.

Bi gelsin de, bizim yaşımıza gelene kadar düşünürüz.

Bazı iptv'ciler şifreyle girilen bir web sayfasi uzerinden izlenebilir seyler yapıyorlar. Uygulamaya gerek kalmıyor.

VLC ile izlenebiliyor, benim tanıdıklarım öyle yapıyor macos ile.

vlc çok iyi

Kedi koronası zaten ezelden beri tedavi edilebilen bir şey diye biliyorum. Covid-19 değil başka bir varyantı.

kuvvetli bağışıklık ve stresten uzak durmak.kedilerin çoğunda kedi koronası oluyor. çözüm stresten uzak durmaları.
sevdiği mamadan bol bol verebilirsiniz. bir de kucak seviyorsa kucağa alıp mırıldatın.
geçmiş olsun.

Corona kedilerin çoğunda var zaten. Eğer hayvanın bağışıklığı düşükse fip e dönüşebilir fakat siz neden bu tahlilleri yaptırdınız. Bir belirti mi gösterdi. Geçenlerde bahçemdeki bir kedimin karnı çok şişmişti fip teşhisi koydular. Ben kediye ilaçlar veriyordum. Sonra başka veterinere götürürken kedi kucağımdan kaçıp kayboldu. Bir hafta sonra evi bulup geldi. Gayet sağlıklı bir şekilde kendi kendine iyileşmiş. Fip teşhisi koyulamıyor. Tahlili yapılamıyor. Siz kedinizin bağışıklığını güçlendirmeye çalışın. Hastaysa yemiyorsa enjektörle mutlaka besleyin.

Yürürken yalpalayinca götürdük. Corona çıktı. Benim anlamadığım kedi bu bağışıklığin düşme ihtimali ve stres durumu her zaman olacak. Bununla nasıl baş edicez?

Kıbrıs sıkıntılı. Batum'u bilmiyorum. Ama uzak kalır diyorsan Tarlabaşı'nda köpek dövüştürüyorlar, onu da düşünebilirsin kumar için.

noldu o iş? merak ettim :)

I need to translate the text below into English, but I cannot translate properly due to technical terms, I would appreciate if anyone can help.
SUMMARY
With global warming and climate change, it is seen that the two basic needs of humanity in the future will be water and wheat. Researches show that around 13 million tons of grain is lost due to improper storage and 100 million tons of grain is lost due to pests. For this reason, this study focuses on some important applications for reliable post-harvest storage of agricultural products and necessary explanations are made. It is one of the most critical components of food safety to reduce losses during the post-harvest evaluation and processing stages of agricultural products. Due to the rapid increase in the world population in recent years, global climate change and limited arable land, increasing agricultural production alone will not be a solution to meet the food needs of people. In this study, reducing post-harvest losses, post-harvest storage, transportation, drying, etc. The methods used in recent years in order to protect the product quality or to minimize the decrease in quality are explained. These methods and applications include control automation, data collection, data analysis, sensor technologies, modern warehouses, drying processes, etc. such applications are emphasized. Among these, non-destructive techniques allow for estimating the internal and external quality of agricultural products without any loss in the agricultural product structure. Moreover, these techniques allow a better characterization and quality assessment by ensuring the correct status of agricultural products. Given these advantages, it is expected that non-destructive technology will play a more important role in the field of agricultural products in the near future.

Mahkeme dosyasını okumadan Sözcü'nün haberiyle tarafları muhakeme ederek yargılamak doğru bir hukuki sonuca ulaştırmayabilir bizim gibi hukukçu olmayan kişileri.

Videosunu izledim, akşamda haberlerde izledim. Serbest kalmış.

daha 1.5 yılda hangi mahkemenin yargılayacağını çözememişler. yuh be.

Şimdi bizim millette hukuk okuryazarlığı olmadığı için böyle haberleri anlamakta zorluk çekiyoruz. Ama ben üşenmeyeceğim ve teeek teeek yazacağım.

1- Adam serbest kalmış;
Yani kalabilir güzel kardeşim, üstüne atılı suçun cezasının üst sınırını filan araştırdın mı biliyor musun? Sanmıyorum. Adam zaten bir süre tutuklu olarak kalmış haberden anladığım ama tutukluluk geçici bişeydir. Bu dosya 20 sene sürse 20 sene tutuklu mu bırakacaksın adamı? Alacağı ceza atıyorum 10 sene olacak zaten infaz yasası filan atıyorum 3-4 sene yatacak ama sen onu 20 sene tutuklu bırakacaksın öyle mi?
(Ayrıca bknz tutuklu vs hükümlü)

2-davasına da başlanamamış;
Aslında haberin devamı bunun sebebin çok net söylüyor.

Şimdi savcı davayı ASLİYE CEZA mahkemesinin görev alanına girecek suçlardan açmış. (Bu açma süresi duruşma günü verilmesi filan 3-5 ay)

Asliye ceza demiş ki birader bu ağır bir suç öldürmeye teşebbüs bu ben bakmam AĞIR CEZA baksın demiş dosyayı şutlamış(buraya da ekle 2 ay)

Ağır ceza almış dosyayı “bana ne bana ne ben bakmayacam asliye baksın” demiş (ekle 2ay)

Böyle durumlarda BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ adında bunların abisi olan Ankara’daki yargıtayın da küçük kardeşi olan bir kurum var. Buna osmanlıcı tayfa istinafta der kafan karışmasın ben kısaca BAM diyeceğim

Dosya BAM a gider. Orada da esas aldı incelendi filan derken (3 ay da oraya ekle) karar verilir ve atıyorum ASLİYE CEZA baksın bu dosyaya dövüşmeyin guzum der.

Veee sonunda ASLİYE CEZA yeni bir esas numarası alıp yargılamaya başlar.

İşte o ekle dediklerimi ekle ona göre karar ver ben o rakamları nispeten az yazdım, küçük yerde böyle sürse de büyük illerde o rakamlar artabilir.

Şimdi iki not yazmak istiyorum;
1- bu işleyişi eleştirebilirsin fakat bunun böyle olma sebebi adliye değil kanunu koyan, kanun yapıcı kurumdur. Her türlü eleştiri o kuruma aittir.
2- Eğer bir gün yine kafana benzer bir olay takılırsa hemen şahsın hangi suçtan yargılandığını öğren ve Google a atıyorum “basit yaralama suçu TCK” yaz ve suçlu bulunursa alabileceği max ve min cezayı öğren, tutuklu kalacağı süreyi de yaklaşık öyle hesaplayabilirsin.

Kimse zirvalik anlatmasin. Guclu bir abiymis dokunamiyorlar olay bu. Bu ulkede insanlar sucunu bilmeden iddianamesiz senelerce yatiyorlar normalde. Feto borsasi diye bir sey var hakim sana fiyat cikariyor, avukat yeri geliyor savciya, hakime emir veriyor.

@respect adam öldürmemiş işte. Öldürmüş olsa tutukluluk süreci daha fazla olurdu. @infernal saçmalamamış yani olanı söylemiş. Tutuklu yargılanma ile tutuksuz yargılanma arasındaki farkı bir türlü anlayamıyor insanlar maalesef. Tutuksuz yargılanma demek değil ki adam ceza almamış ve serbest bırakılmış. Bu adam yargılama sonucu hapis cezası alırsa hapiste yatacak hükümlü olacak yani.

Basında da hata var, kasıtlı mı yapıyorlar bilmiyorum ama “serbest bırakıldı” denilince adamı salmışlar affetmişler hiç ceza almayacakmış gibi servis ediyorlar haberleri. Herkes her suçtan tutuklu yargılansa adım başı cezaevi inşa etmek gerekir yer bulamazsınız. Dünyanın her yerinde böyle bu. Kanunlarımız zaten Avrupa’dan devşirme. Türkiye’ye özel bir durum değil yani.

Klasik sözcü haberi yalan yanlış geçende buna benzer bir haber vardı Adana'da bir kadını öldüren katilin tahliyesiyle ilgili. Serbest kalmanın belli başlı şartları var öncelikle serbest kalanın kaçma şüphesi bulunmaması ve adresinin sabit olması gerekiyor ayrıca serbest kalması yargılanmadığı ve ceza almayacağı anlamına gelmiyor. Unutulmasın ki yargılanan tarafında hakları var mahkeme zaten bunun için var. Doğru bilgi almak istiyorsanız mahkeme dosyası okunmalıdır sözcü haberinden doğru bilgi alınmaz. Ayrıca ortada skandal veya hukuk dışı bir durum yok.

sözcü haberiyle nalakası var ? ama az ceza alır ama çok mesele o değil. mesele 1.5 yılda daha kimin yargılayacağına anca karar veren bir adalet sistemi.

Yaparım ama parasını verirseniz yaparım demek istiyor. Yapar ama görevi değil. O yüzden parasını vermenizi bekliyor. Arasanız zaten görevimiz değil derler. Başka bir arkadaşı gönderseler o da görevimiz değil der. Hatta o ben yapabilirim bile demeyebilir.

Öyle oluyor genelde bu işler. Digitürk isteseniz misal o da büyük ihtimal çatıdan yeni kablo çekecek eve.

bina içi tesisatlar genelde bozuk olduğundan. kapı ya da duvar kenaır bir yerden delerek kabloyu içeri veriyorlar. zaten diğer türlü sinyal sıkıntısı oluyor. kendileri çekince sağlam oluyor. bir de modemin mesafesini falan planlayın. sonradan yerini değiştirmek isterseniz ev içindeki kabloyu ona göre ayarlasınlar.

Matkapla deliği siz açın o sadece kabloyu ayarlasın böylelikle para vermek zorunda kalmayın.

Kuruluma ücret ödediğiniz için kendileri yapacak. Ne demek elektrikçi. Ev içinde de matkap işleri çıkacak illaki, onları da mı elektrikçi yapsın? Saçma geldi ya da eleman sizi yoklamış. Türksat’ı arayıp olanları anlatın. Uyarı yapıp işinizi halledeceklerdir. Hiç böyle bir şeyle karşılaşmadım açıkçası 2-3 kere nakil yaptırdım. Yeni aboneliklerim de oldu. Ne istediysem ne gerekiyorsa yaptılar.

“Ben de yaparım ama” dedi ve sonrasında ne dedi, siz ne düşündünüz anlamadım. Matkapla delmesi mi sorun, -e başka türlü olmaz ki- yoksa bu iş için ekstra para istediğini mi düşündünüz? Öyleyse arayın müşteri hizmetlerini anlatın durumu.

ben de atm kartı taşımam, bir kere başka banka atm'sinden para çekmek gerekti, kredi kartım olduğu için mevcut param yerine nakit kredi gibi bir şey verdi, durduk yere faiz ödedim. ben mi yanlış yaptım bilmiyorum, ama bunu araştırın derim.

Kulağa pek kullanışlı gelmiyor. Şimdi sürekli kasiyere bu durumu anlatmak var, ne kadar dikkatli olsanızda bu kartlar karışacak, banka yerine kredi kartından para çekilmiş olacak.

bence gereksiz. geçen önümdeki müşteri sıkıntı yaşadı, kart seçmek falan gerekti sanırım. ben çoğu debit kartımı taşımıyorum bile çoğu yerde qr ile para çekiyorum.

Temassız işlemde direkt kredi kartından çekiyor. ATM'de de kartsız işlem var. Bu durumda tek kart olmasında hiçbir sorun yok.
Ama debit kartı da aktif olarak kullanan biriysen market kasalarında ekstra bir soruya muhatap kalmakla ikinci bir kart taşıma külfeti arasında seçimi sen yap.

1 hesap bağlanmış kredi kartı, 1 tane de düz hesap kartı kullanıyorum kredi kartını kullanmamış olmak için. ATM'den para çekmek için de karekod teknolojileri artık çok gelişti. 20 saniyede çekebiliyorsunuz. Kart taşımaya gerek kalmıyor.

Evet hadsizlik bu, insanlar fikirleri sorulmadan konuşmamaları gerektiğinin farkında değiller

Kilo konusu: psikolojik sorunlar nedeniyle değil ama hareket etmemekten kilo aldığını düşündüklerime şaka ve tavsiye yollu söylerim.

Geri kalan her şey aptal insan işi.

Yaptıkları ayıp ve yanlış. İnsanların fiziksel özelliklerini asla dile getirmem, dile getireni de hiç hoş karşılamıyorum.

bunlar küçükken aaa kepçe kulak, ooo şişko domates, ayı vb. gibi tabirleri arkadaşlarına söyleyen ve ailesi tarafından uyarılmayan, eğitilmeyen insanların büyümüş versiyonları. yıllarca saçların önü açılmış, bu yaşta nasıl döktün vs.. şeklinde sözlere maruz kaldım. ulen aynaya bakıyorum gayet var saçım, yapısı öyle napayım yani. niye bana bunu bir sorunmuş gibi söylüyorsunuz ki. 37 yaşına geldim hala şekil verebileceğim saçlarım mevcut kafatasımın üstünde. şimdi gidip bunu söyleyenlere baksam kel olmuşlardır. oldularsa olmuşlardır tabi ki banane de yani benim durumumdan da sanane işte. insanlarımız böyle eğitimsiz maalesef.

yakışıksız ve saçma, abartmıyorsun, alıngan da değilsin. içinde yaşadığımız toplum birbirinin hayatına müdahil olmaya çok hevesli bir toplum maalesef. kesinlikle normal değil. "ben böyle seviyorum/istiyorum" deyip sırıtıp geçeceksin böylelerine. samimi arkadaş zaten nerede ne konuşacağını bildiği için samimi arkadaştır, sınırları bilir.

Ben de alinirim, ve kimseye fiziğiyle ilgili bir şey demem

Abartıyorsun. Fiziksel özelliklerinizi bu kadar kutsallaştırmayın. Kilo almışsan almışsındır. Beyazın çıkmışsa çıkmıştır. Bu ayıplanacak bir şey değil. Senin vücudun senin kararın.

Karşındaki sana bunu söyleyince kilo almış olmuyor musun. Benim saçım yok. Kel denmesi neden zoruma gitsin. Kelim işte. Hadsizlik değil bu. İnsanlar samimiyet ölçünüze göre sizinle diyalog kuruyor. Hehehe pis şişko tombili keltoş puhahaha diye geçilmediği sürece sorun yok.

Evet saldım bu ara deyip geçmek varken dünyanın en sığ muhabbet konusunu gurur meselesi haline getirmenin kapris ve eziklik olduğunu düşünüyorum.

Abartılı bir negatif değişim olmadığı müddetçe ne dikkat eder ne de söylerim. Ben iltifatçılardanım, genelde olumlu şeyler söylerim özellikle kadınlara :) İnsanlar kendini iyi hissedince mutlu oluyorum.

Bu terbiyesizlikten başka bir şey değil, insanlar sınırlarını bilmiyor. Burada bile eziklik ve kapris diyen olmuş, yok artık.

karşımdakini incitmemek adına genelde olumsuz bir şey söylemem (işte dişinde maydanoz kalmış ya da terlemişsin biraz deodorantımı vereyim de sık falan derim max.) ama bana söylenmesinden rahatsız olmam pek. özellikle kilo aldıysam bunun söylenmesini tercih ederim çünkü bu beni kilo vermek için kamçılar :D

@pass, zaten kilo aldım biliyorum, saçımın beyazladığını da görüyorum, istesem evde kendim de boyarım ama zaten takmıyorum saçımda beyaz olmasını. sorun benim bunu kafaya takıp takmamam değil ki. ha ben artık bir yerden sonra takmaya başladım o başka ama bence sorun insanların düşüncesiz olması. ya karşısındaki insan hassas bir dönemden geçiyorsa ya da karakter olarak hassassa, ilaç kullandığı için kilo alıyorsa ya da ne bileyim sırf ona kilo aldın dendiği için gidip kendini kusturarak bulimik olacak kadar zayıfsa.

ben zaten kendimle de dalga geçiyorum ama insanların bu şekilde konuşabilmesi garip geliyor. dediğin gibi "en sığ muhabbet konusu" olabilir. ayrıca samimiyet ölçüsüne göre de kurulmuyor bu muhabbet, samimi arkadaşlarım söylese ben de alınmam yapıcı alırım eleştiriyi ya da güler geçerim. ofiste karşılaştığım insanlar bunlar.

ayıp tabi, abartmıyorsun bence. Böyle şeyler genelde söylemem kimseye, çünkü hem üzerime vazife değil hem de aynaya bakınca görüyordur zaten.

en fazla şu olabilir, çok sevdiğim çok yakın bir arkadaşım kilo verme işini abartmıştır ve artık yüzü çökmüştür hasta gibi görünmeye başlamıştır farkında değildir. o noktada iyiliği için bence daha fazla zayıflama gibi bir öneride bulunabilirim.

Toplum olarak bu incelikleri kaybetmeseydik, insana bu değeri vermekten vazgeçmeseydik zaten şu an bu hallerde olmazdık. İncelik de bir gelişmişlik göstergesidir, zarafettir, iyiliktir.

Üzülme, boşver. İncelikli insanların çoğalmasını dileyelim sadece. Üzülme.

Hadsizlik bence de.
Başkasının her nevi özeli hakkında yorum yapma hakkını kendinde gören insan sayısı çok fazla ülkemizde.
Dedikoducudur aynı zamanda bu tipler.

çok aptalca bi şey bu ya. ee napıym yani, bunu söyleyen kişinin istediği gibi olması için çaba mı sarfetmeliyim ya da bıçak altına mı yatmalıyım yani, maksatları ne bu tip insanların anlayamıyorum. sen de onu eleştirmeye başla, rahatsız hissettir bence. eminim ki bir sürü eksiği vardır.

Turk insaninin small talktan anladigi bu iste:)

ayıp tabii ki ama bizim insanımız böyle. anca yakın arkadaşlarıma oo kilo almışsın falan derim ama o da goygoy olsun diye. ne ayıp.

Haklısınız şirket ortamında böyle ya. Ben pozitif bir şey görürsem söylüyorum sadece aa saçların ne güzel gibi. Diğer konularda samimi de olsam susarım. Karşı tarafın o konuyu açıp fikrimi sorması lazım.

evet insanlarin cogu aptal oldugundan kendi gozuyle gorebildigi biseyi senin fark etmemis olma ihtimalin varmis gibi davraniyor. hadsizlik ve aptallik olarak degerlendiriyorum bu tarz seyleri. sirf can sıkmak icin olumsuz konusan insanlarla mumkun oldukca iletisim kurmuyorum. iletisime mecbursam, olumsuz yorumlarinda israrci olanlari bozuyorum, ben daha can sıkıcı oluyorum boylece iletisimi kendi isteyerek sınırlamış oluyor o kisi benimle. 3 yasinda degilse herkesin gorebildigi seyleri kendisi o an kesfetmis gibi soylemek sacmaligin daniskasi. ama ne yazik ki insanimiz kendisine sorulmayan seyler hakkinda cok degerli (!) yorumlarindan karsisindakini mahrum birakmamak konusunda cok comert :s

Benim çocukluktan beri çok fazla beyaz saçım var. Lisede bir gün yemekhane sırasında arkamda 2 çocuk özellikle bana duyurmaya çalışarak dalga geçmişlerdi “bu yaşta ne yaşadı acaba”, “çok mu dertli” falan diye ve o zaman çok üzüldüğümü hatırlıyorum. Şimdi böyle takmıyorum tabii ki ama hala gereksiz ve hadsizce geliyor birinin dış görünüşüyle ilgili yapılan yorumlar.

Kesinlikle hayır.

1-Popülist liderler denilen olay bu .

2-ABD köklü bir liberal ülke. Normal şeyler bunlar.

ABD bu tip olaylarda sinsi bir ülke. Olaylara hemen müdahale etmiyorlar. George Floyd protestolarında da aynısı olmuştu. Ama protestolar sonrasında 14 bin kişinin tutuklandığı söyleniyor. Suç işleyen kişilerin çoğunun kabak gibi görüntüleri zaten vardır. Zamanı gelince tutuklanırlar.

1-Böyle bir etki olması için trump yanlılarının başarılı olup bir takım sonuçlara yol açmaları lazım önce ki pek muhtemel görünmüyor.

2- 200 bin sayısı nereden geliyor? "Thousands" diyor her yerde, birkaç bin ile 200 bin arasında çok fark var.

Ben prodüksiyon ayağının güçlü olduğuna inanıyorum. Adamın teki YouTuber gidip tiyatro yapmış resmen.

1- Sanmam
2- Ayaklananlar beyaz. Siyahlar, latinolar ve diger gocmenlerden olusan bir grup olsaydi olsaydi oraya atom bombasi bile atabilirlerdi. Simdi izliyorlar, ben de misir patlattim bakiyorum valla bakalim ne olacak..

Çocuğa yardım ediyorum aileye değil diye düşünerek bağış vermeyi sürdürürdüm. Aileni seçemiyorsun nihayetinde, çocuk bu durumda onlardan sorumlu değil.

Ailesini hatta kendisini de tanımadığım bir öğrenciye düzenli bağış yapıyorum. İster yemek yesin ister bira içsin ister başkası için harcasın. Beni ilgilendiren kısım ihtiyaç durumuydu ve onun devam edip etmediğini hislerime güvenerek ara sıra kontrol ediyorum o kadar. Yani benim derdim x bir öğrenciye yardımcı olmak. Gerekçeleri ya da amacı teferruatlandırdıkça bağlamdan kopuyorsunuz.

Çocuk bu bağışın hakkını veriyorsa veya verecekse devam ederim.

İhtiyacı olduğunu biliyorsanız devam ettirmeniz doğru olandır. Diğer şeylerin bir önemi yok.

Dernek olarak bilmiyorum benim bir arkadaşım var Kuran kursu hocası onun çevresinde ihtiyacı olan kişiler oluyor. Ben yardım etmek istediğimde ona söylüyorum. Bu tür şeylerde kimin gerçekten ihtiyacı olduğunu bilmediğim için böyle yapıyorum

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği

ambulans görevde iken ışıklı uyarıları daimi olarak yanmak zorunda. sesli uyarı ise trafiğin durumuna göre kullanılıyor. kavşak içi sende ise öncelik sende görevde olduğunu belli etmeden geçiş üstünlüğü yok.

Yıllardır trafikteyim, ışığı yansın-yanmasın her türlü yol veririm.
Fakat bir kere benim de kaza yapmama sebep oluyordu. Tüm ambulans şöförlerinin harika trafik eğitimi olduğunu düşünmüyorum bu sebeple.

www.memurlar.net

mevzuat bu.
4'üncü maddede geçiş üstünlüğü bulunan araçları söylüyor.
fakat 5inci maddede ayrıntılarda şu var.

"Bu hak, halkın can ve mal güvenliğini tehlikeye sokmamak, ışıklı ve sesli uyarı işaretlerini
bir arada vermek şartı ile kullanır. Sesli ve ışıklı uyarı işaretleri, zorunlu hallerde en az 150 metreden
duyulabilecek ve görülebilecek şekilde kullanılır."

Sıkıntı burada.

trafikte yeniysen bir numaralı kural her şeyin kurala uygun olmasını beklememek. kendinden büyük araçlara kesinlikle yaklaşmamak, iş gereği aşırı stresli olan adamlardan uzak durmak (ambulans, servis, polis vs). haklı ya da haksız olmak bi yana, oturup kazayla falan uğraşmamak için olayı bu şekilde değerlendirmeni öneririm. zira "kurallara göre yol benim" gibi bi yaklaşım insana kesinlikle kaza yaptırtıyor çünkü haklı olduğunu düşündüğün için (ya da haklı olduğun için) sorumsuz sürücülerle kafa kafaya geliyorsun.

Dun aksam benzeri bir durumu Florya'da yaşadım. Kavsak olmayan, U çekmenin yasak olduğu bir yerden kontrolsüzce ve isik/siren kullanmadan U donen bir ambulans büyük bir kazaya sebep olacakti. Butun olay önümde oldu ve ambulans kesinlikle haksizdi. Dondukten birkaç saniye sonra yedigi haltin farkina vardi ve sonra isiklarini açtı. Sirenleri açmadı bile.

amerika borsalarından alım yapmak için çok fazla seçenek yok zaten. iş bankası, gedik yatırım, garanti bankası var bildiğim kadarıyla. bunlardan en az gedik yatırım alır diye tahmin ediyorum. iş bankası işlem başına 25dolar alıyor.

bist için ahlatçı en iyi fiyatı vermişti bana.

Bist burgan trade 1000 de 1 komisyon

Yurtdışı çok pahalı. İşlem komisyonunu geçtim bir de hisse saklama masrafı yüksek geldi bana.

BİST için Halk Yatırım bayağı düşük. Ama asla yatırım danışmanlığı alamıyorsunuz. Kimseye ulaşamıyorsunuz, ulaştınız mı ağızları kira istiyor, bazen de fırça atıyorlar ve küçümsüyorlar. Vakıf’ı deneyeyim dedim, onlar da daha iyi değiller.

Galiba yüklenmiyor. Ne verirlerse o.

Yüklenebilir diye düşünüyorum. 1) Twitch apk indir
2) flash'a at
3) televizyon android ise marketten file explorer indir
4) flash'ı bağla ve apk'yı yükle.
Cihazda app store yoksa file explorer'ı da flashtan yukle.

tv bu
www.arcelik.com.tr

sanırım android tv olarak geçmiyor bu.

android tv değilse veya televizyonun işletim sistemi webos, tizen tarzı uygulama geliştiricileri çeken bir platform değilse zor..

arçelik, beko, vestel, grundig, seg, axen.. smart olsa bile altyapısı itibariyle hayal.. senin için en iyisi xiaomi mi box s gibi bir kutu almak ve cihazını akıllı hale getirmek..

Yükleyemiyorsun. Hiçbir şey yükleyemiyorsun hatta. Sıkılıncaya kadar devam. Sıkılınca Android TV Box from AliExpress.

Arçelik pişmanlıktır.

arçelikten gayet memnunum. görüntü kalitesi çok iyi. geçişler çok hızlı. çok düşük fiyata almıştım bir de. tek sıkıntı ayrı olarak uygulama yüklenmemesi.

Kelebek

baktiginiz yerler nasildi ben de bakacagim :) kargili, mudo, ikea

ankara siteler

lazzoni, nill's.
biraz daha pahalı olabilir diyorsanız casa.

Abd yaptırımları mevzuu kağıdı baskılıyor

ASELSAN değerinin çok altında ama yıllardır tutuyorlar resmen. Sebebini bilmiyorum.

İçine fotoğraf atıyorum aynı özelliklerde olmayacak onaylıyor musunuz diyor.

"aynı özelliklerde olmayacak onaylıyor musunuz" - bunda bir saçmalık var.

markası modeli nedir, nasıl atıyorsunuz, fotoğraf nereden atılıyor, bunlar cevap için işe yarayabilecek bilgiler.

i.hizliresim.com

@Celeron300a bilgisayarımdan fotoğrafı kopyalayıp atıyorum. SanDisk CruzerForce diye bir flash bellek dün aldım. Video da arıyorum açılmıyor atınca.

Flash diskin kendi yazılımı yer kazanmak için fotoğraf kalitesini düşürüyor olabilir. O yazılımın ayarlarına ulaşıp orijinal haliyle kaydetmesi sağlanabilir.

exfat formatına biçimlendirip tekrar dene bakalım belki düzelir

Safari'de eklenti var mi?

reklam engelleyici var sadece

Burdan Safari'nin cookie'lerini temizleyip dene istersen:

i.hizliresim.com

Yes anasını satayım böyle bişey var, sözlükte de oluyor bu.

Çok manasız bir bottleneck var. Safari can't connect zart zurt hatası verene kadar bazen 40 saniye geçiyor o uyarıyı aldıktan sonra refresh ettiğimde güm diye yüklüyor sayfayı :)

Hatta bazen takılma moduna geçince wifi kapatıp geri açıyorum hemen geçelim o faslı diye, wifi kapatınca yükleniyor sayfa?
yani mac bir yere bağladı değil ethernet yok wifi yok ama yüklenemeyen sayfa ağdan kopunca yükleniyor cart diye :)

Apple discussions falan sordum adam akıllı bir şey söyleyen yok ~/library/preferences altındaki safari ile alakalı şeyleri sildim falan, ıh. Ublock origins gittikten sonra safari'cilere huzur yok anlaşılan.

buuu usb cogaltici adaptorlerin bazilari wifi/bluetooth sorunlari yapabiliyor, kullaniyorsaniz onlari cikarip deneyin isterseniz teyit etmek icin

Yani ya hepsini karıştıracaksın ya da votka+portakal.

Viski'yle de deneysel olarak bir karamel şurubu belki...

viski+votka sek

lynchburg lemonade

artsandculture.google.com

artsandculture.google.com

google yaninda direkt wikipediada okuyun.

direkt girin bir resimden zaten oradan yürüyorsunuz baskalarina.

www.sanatabasla.com

Ben de @pass gibi Google müze gezmesi diyecektim. artsandculture.google.com Buradan ünlü eserlere bakıp alttaki açıklamaları Google Translate ile çevirebilirsiniz, sayfa içinde bu özellik var, ayrıca Türkçe arama da yabalirisiniz. Ressamları anlatan çok film var, onları da tavsiye ederim.

Aslında her şey gider önemli olan moduna girmek ama spesifik olarak viski veya konyak daha bir iyi olur sanki.

Bence sadece müzik değil ortam belirler. Restoran mı, ev mi, balkon mu, ne yenecek, saat kaç gibi birçok parametreye bağlı. Beyaz şarap olur, viski, tatlı içkiler... Halet-i ruhiyeye göre.

kefir, şalgam, ayran, turşu suyu, boza

Boza güzel ama asıl tadı saleple çıkar diyorum.

Salep tabiki. Üstü tarçınlı.

öyle bir kavram yok tabii ki. ama cazla bir içkiyi eşleştirsem, viski olurdu bu. bir de cazın da çeşitleri var. cool ya da modal jazz dinlenecekse kaliteli bir burbon, hatta bir konyak daha uyuyor gibi geliyor bana.

bebop, hard bop gibi türevlerde vermut daha uyumlu sanki. martini uyar yani.

swing tarzı big band cazlarında şarap ya da şampanya tarzı içkiler tamamlayıcı olabilirdi.

smooth jazz ise zaten malum, blush ya da kırmızı şarap.

tabii ki bir müzik türünü, illaki alkole hasredemezsin. buna yanıt verirken, 'caz bir alkol türevi olsaydı, hangisi olurdu?' mantığıyla ilerliyorum. çünkü cazı da, içkiyi de seviyorum.

eski sevgilinin gözyaşlarını da severim ben celeron 300a'nın saydıklarına ek olarak.

Barajaca tahliye edilirse fizibl olmaz, arıtma tesislerine toplanabilir. Ayrıca zaten su anda da kağıt üzerinde yağmur sularıyla atik sular ayrı ayrı toplanıyor. Ama bizim müteahhitler çeşitli rüşvetlerle bu iki kanalı birleştiriyor.

yollardaki yağmur sularıyla duş alır mısın sen olsan? insanlar tükürüyor kedi köpek işiyor bi de toz toprak taşınıyor asfalttaki neydeki

ayrıca yağmur suyu şebekeleri ayrı zaten ama onları baraja pompalayacak ayrı bi sistem kurmak gerekir. ekstra enerji. onu arıtmak, ekstra enerji daha

14 yıl önce duyuru'ya yeni kayıt olduğum günlerde sormuştum bunu: (git: 4177)

Baraj havzaları ile yağmurun yağdığı yerler çok farklı. Nasıl baraja yollayacağız suyu? Fizibl olmaz, maliyeti çok yüksek olur.

Bazı ülkelerde var bu sistem.

Zaten yağmur suları kanalizasyondan ayrı toplanıyor, tabiki kanalizasyona giden yağmur suları da var, hepsini toplamak çok zor. Ama yağmur suyu kanalına karışan kanalizasyon olmaz.

Yollarda dikkat edin, enine ya da dikine olan düz mazgallar yağmur kanalları içindir.

Örnek;

www.cumhurhaber.com

kondisyon eksikliğinden olabilir mi? mesela 3 ay boyunca haftada 3 gün 10 km yürürseniz 3 ayın sonunda çocuk oyuncağı gibi gelebilir bu yürüyüşler ve artık terlemezsiniz bile.

kan değerlerinize bakıldı mı? Demir eksikliği anemisi mesela yorgunluk yapar baya. Onu dışında tiroid hormonları ya da vitamin eksiklikleri de yorgunluk yapar. Bi dahiliye doktoruna gidin ve ona da söyleyin şikayetlerinizi. Özellikle hemogram, D vitamini, TSH falan baktırın

Kondisyon eksikliği+1
Vücudunuz sedanter yaşama adapte olduğu için düzenli spor yapmadığınız sürece böyle olması normal, bir sağlık sorununuz yoksa.

Kan değerleri +1
1kondisyon eksikliği de insanı gittikçe daha ağırlaştırır daha hareketsiz kılar.

bence de kan değerlerine bakılsa iyi olur.

Yani aylardır evde yatıyoruz resmen. Ne spor ne doğru düzgün yürüyüş ne hareket. Birçok insanda sağlık problemleri oluşmaya başladı bile...

Kondisyon eksikligi +1

Tum kan degerlerim normal ama sizin gibiyim ben de, yokuslardan, merdivenden, kosmaktan olesiye nefret ediyorum. 30sn kosarsam 30dk nefes nefese kaliyorum.

Evden market disinda en son ne zaman ciktim hatirlamiyorum. Gecen pazar gunu parkta az biraz yuruyeyim dedim, toplam 5km yurumemisimdir. 3 gun oldu halen saatlerce kosmusum gobi baldirlarim agriyor.

Halbuki yazin hafta ici mesai sonrasi 20-25km bisiklet suruyor, hafta sonu 20-30km yuruyus/tirmanis yapiyordum, bana misin demiyordu. Bunlar hep hareketsizlikten.

Tamamen umursamazlık, uydum akıllılık. Akıllı telefonları onlardan çok daha akıllı, farkında değiller.

@biseysorcaktim Hangi telefon bu şekilde otomatik düzeltme yapıyorsa teker teker toplayıp yok etmek lazım. Benim de telefonumda İngilizce layoutlu Türkçe klavye var, Türkçe harf kullanmıyorum mobilden yazarken. Ekstra efor sarf etmem lazım sadece "i"yi "ı" yazmak için.

işyerindeki dinozor tipler. her mailleri bu şekilde ve ben de sebebini çok merak ediyorum. bir de noktalama işaretinden önce bir boşluk bırakıyorlar. bir başka grup ise her cümlenin sonuna iki nokta koyarak beni deli ediyor.

Eğitimsiz kişiler.

ben doktora öğrencisiyim, çift üniversite mezunuyum ve böyle yazıyorum.
sebebi: komiğime gidiyor.

İngilizce klavyeye alışık olanlar Türkçe klavyeye geçince yapıyorlar bunu. Özenli yazı yazmak isteyen tabii ki dikkat eder. Benim bilgisayar İngilizce klavye. Türkçe harfleri kullandığım zaman otomatik düzeltiyor ama her zaman düzeltmiyor. Bazen manuel düzeltiyorum. Bazen de umursamıyorum.

çevremde gördüğüm kadarıyla "ben ingilizce kullanıyorum yeaa telefonumu" diyen tipler böyle yapıyor.
bana da aşırı saçma geliyor.

ben sıkıntı, sıkı, sıkışık gibi kelimeleri yazarken kullaniyorum ı harfini sadece. belki otomatik duzeltmeye o sekilde yanlis kaydetmislerdir yazinca direkt donusuyordur. ben i olmasi gerekirken ozellikle ı yazan kimseyi gormedim bu arada.

Bende almanya da yasadigim icin ve alman klavyesi kulandim icin, sürekli „i“ kulaniyorum.... Bazen ise utaniyorum

@samiabi19 sorun ''i'' kullanmak degil, i kullanmamak

bildigim kadariyla yabanci klavyede Turkce ayarlanmis sekilde yaziyor bunlar. klavyede i'nin yerini goremeyince ona en yakin olan tusa basiyor ve ortaya bu cikiyor. asiri itici.

ingilizce yap oyle kullan di mi, yok...

Poşetleyip buzlukta saklayın. Balkona falan asmayın ertesi güne bozulmuş olur muhtemelen.

Sucuk kuruması için balkona falan asılır. Hemen bozulmaz. Kurumuş bir sucuk ise direkt buzlukta saklayabilirsin.

Ben 4'e 5'e bölüp buzluğa atıyorum, rahat oluyor kullanması bütün dondurmaktan.

Hangi şehirde olduğunuza görd buzluğa ya da balkona. Istanbul’da asılmaz balkona.

ihtiyaca göre bölerek poşetleyin ve buzluğa atın. kullanacağınız kadarını çıkarın ve kullanın. çözülen sucuğu tekrar dondurmayın.

Dilim dilim yapıp buzluğa atayım o zaman.

Buzluğa at. Kurutma falan yapma balkonda cidden bozuluyor.

Tüm cevaplar için teşekkürler. Balkondan alıp dilimledim, buzluğa attım.

Bu arkadaşı yeni keşfettim. Muhteşem bir is yapıyor bence. Kısa kısa videolar. Hatta fotoğrafın hareketlisi diyebilirsiniz:

instagram.com

istanbul 2010 avrupa kültür başkenti tanıtım videoları vardı, youtube’da pek kalmamış ama, onlar başarılı işlerdi.

edit: 2020 yazmışım yanlışlıkla.

youtu.be

www.youtube.com

www.youtube.com bi de şu var ama direkt türkiye ile alakalı

www.youtube.com

video değil ama kedi diye bir belgesel vardı ya, o yollanabilir bir şey olabilir belki, kedilerden dolayı sevmli ve sıcaktı :) hangi platformlarda nasıl izleniyor bilmiyorum, youtube premium'da varmış.

trailer'ı şuydu: www.youtube.com

Özür dileriz

çok sigara içiyor olabilirsiniz? : )

Şakası bir yana forumlarda "kapaktan veya bir yerlerden boşluk-sızıntı vardır uçuyordur demişler. Olay iç aksamda değil de, kapakta falan olmasın?

zippo.com.tr'de şu cevap verilmiş

"Zippo çakmağımın benzini neden çabuk bitiyor ?

Çakmağınızı yakmak dışında açıp kapatmak ve uzun süre kullanılmadığı zamanlar; çakmak içindeki benzin, doğası gereği buharlaşır.

Her uzun süre dışarı çıkmanızda veya yolculuklarınızdan önce Zippo çakmağınızı doldurmanızı öneriyoruz."

Zippo’nun iki özelliği var. Biri kolay kolay sönmemesi, diğeri hemen bitmesi.

Geriye sadece kapak ihtimali kalıyor. Bir ara tekrar göstereyim servise.
Dediğim gibi hemen bitmesine alışığım ama bir haftaya yakın sürerken 1 güne düşmesinden bahsettim. Teşekkür ederim cevaplar için :))

Nette şunu buldum;

The most common reason is overfilling it. So always try to fill your zippo a little low than the required amount. ... The second reason why your zippo dry out or leak is the shell or the insert of your zippo is deformed. If your zippo gets deformed then the gas will store in it and it will be dry out in less than 1 week.

Benim tahminim sızıntı/kaçak vb var. Zippo benzini de uçucudur tahminen. 3 ay gidiyormuş normal kullanımda.