Giriş
(6)

Eskişehir'e Taşınmak

ronartest
Eskişehir'de yeni veya eski farketmez ama eli yüzü düzgün evleri hangi ilçelerde, bölgelerde aramalıyım.Evden çalıştığımız için her gün işe gidip gelme gibi bir derdimiz yok.Bir de aramızda yakın zamanda taşınan birisi var mı? Deneyimlerini aktarabilir mi?Niyetimiz 1-2 yıl takılıp sonra duruma göre
Eskişehir'de yeni veya eski farketmez ama eli yüzü düzgün evleri hangi ilçelerde, bölgelerde aramalıyım.
Evden çalıştığımız için her gün işe gidip gelme gibi bir derdimiz yok.

Bir de aramızda yakın zamanda taşınan birisi var mı? Deneyimlerini aktarabilir mi?

Niyetimiz 1-2 yıl takılıp sonra duruma göre başka şehirlere kaçmak.

Hali hazırda Anadolu'nun çok da sevilmeyen sosyal hayatı donuk bir şehrinde yaşıyoruz.
0
ronartest
(02.11.24)
ben yıllar önce ayrıldım o şehirden, belirteyim öncelikle.

o yıllarda vişnelik mahallesi çok seviliyordu. geçen sizin duyurunuza benzer bi duyuru gördüğümde insanlar yine vişnelik'i önermişti. aileler yaşıyordu, güzel bi mahalleydi. kanlıkavak parkına yakındı.

bi de bi yakınım petek evler'de oturuyordu. kalabalık olmayan güzel bi mahalleydi. biraz kalburüstü bi yer.
0
biseysorcaktim
(02.11.24)
Geçen günkü duyuruda Vişnelik mahallesini övenlerden biri bendim :d

1,5 sene oldu taşınalı. Minimum 1 sene daha burdayım ama imkanım olsa kalmak da isterim bence gayet yaşanabilir güzel bir şehir. Semt olarak da dediğim gibi Vişnelik, Kızıltoprak, Sümer mahalleleri gayet hoş.
0
nundu
(02.11.24)
sümer, karabayır, orhangazi, batıkent, sazova gibi mahallelere bakabilirsiniz. m2 olarak en pahalı yerler böyle sıralanıyor.
0
zeleno
(02.11.24)
Sümer ve batıkent en populer denebilir, karabayir luks falan ama sehirden uzak izole bir yerde. Sumerde sumer parki yaninda bir yer bulabilirseniz 1-2 sene takilir baska yere gideriz dusuncenizi tekrar dusunebilirsiniz bence
0
gibicibicis
(03.11.24)
5 yıldır vişnelik çocuğuyum. Gelin gezin bakın öyle karar verin.
0
thesomberlain
(03.11.24)
ne kadar vişnelikli varmışız. 30 yıllık vişneliklliyim. en düzgün yer gercekten.
0
cptxxx
(04.11.24)
(7)

İnternetten film izlemelik platform

parka
En hesaplısi hangisi? (Amazon, Netflix, blutv vb...)İlk defa alacağım.Teşekkürler.
En hesaplısi hangisi? (Amazon, Netflix, blutv vb...)
İlk defa alacağım.
Teşekkürler.
0
parka
(01.11.24)
amazon aylık 39tl.
blutv/hepsiburada premium aylık 50tl

bence amazon.
0
unalub
(01.11.24)
popluler filmlerse amazon. sanat filmleri için mubi.
netflix'in film arşivi iyi değil bence. dizi odaklı.
0
merhum
(01.11.24)
Blutv ye bakıyorum çok az film var, yüz civarı.Filmler devamlı değişiyor mu?
Mubi çok pahalı bu arada.
0
🌸parka
(04.11.24)
bu saate kadar almadıysan bundan sonra da alma stremio falan takıl. 2024 yılına kadar ne yaptın dizi/film izlemek için de şu an 5-6 aktif platform içinden birini seçesin geldi?

Bence ya hep ya hiç yapın. Ya hepsine üye olun ya da hiçbirine üye olmadan devam edin hayatınıza şimdiye kadar yaptığınız gibi
0
nundu
(04.11.24)
Youtube'da film analizi yapan kanallara bir bakın bazen Mubi için indirim kodu oluyor.
0
peki madem
(04.11.24)
@nundu, niye hep bir açık arama modundasınız acaba?
Ben film/dizi çok izlemiyorum ama gerekince torrent kullanıyorum.
Sabit ev internetim de yok.
Bir akrabama yeni ev interneti aldık. Kendisi film izlemeyi seviyor. Ama torrent falan kullanamadığı için, TV'den rahatça izleyebileceği bir platform bakıyorum, sizin için sakıncası yoksa.
0
🌸parka
(04.11.24)
amazon cöp. icerik olarak eski diziler vs netflixte de oluyor.
netflix diyorum paradan bagimsiz olarak ama.
0
robert bosch
(04.11.24)
(6)

Küvet saç klozet

michael_knight
Küvetin giderini tıkamasın diye küvetteki saçları alıp klozete atıyoruz.E bu ikisi aynı yere gitmiyor mu zaten?
Küvetin giderini tıkamasın diye küvetteki saçları alıp klozete atıyoruz.
E bu ikisi aynı yere gitmiyor mu zaten?
0
michael_knight
(31.10.24)
çöpe atman daha iyi olur.

evet aynı yere gidiyor ama tuvalet gideri daha büyük.
0
jelly bear
(31.10.24)
Klozete atmaman lazım zaten çöp +1
0
nundu
(31.10.24)
Klozetin gideri daha büyük takılmadan ana gidere ulaşma şansı daha çok
Ama çöpe atmak tabi ki daha doğru
0
kisa
(31.10.24)
Mevzu küvetin gider borusu tıkanmasın. Tuvalete daha yoğun şeyler de bırakıp çekiyoruz sifonu zira orada sıkıntı yok :D
0
hedep
(31.10.24)
Klozetin gderi kıvrımlı, saçlar başka şeylerle karışıp o kıvrımları rahatlıkla tıkayabilir ve kaçındığınız şeye daha beter halde tutulabilirsiniz. Çöp iyi bir şeydir.
0
muhayyer divan
(31.10.24)
Küvetten sadece sıvı şeyler gideceği için gider daha dar yapılıyor.

Ama gider tıkayacak kadar da saç dökülmez yahu :)
0
candide
(31.10.24)
(1)

Pokemon TCG'ye hangi paketle başlanmalı ve genel bilgi

Defanstaki son adam
Arkadaşlar selamlar,Pokemon hayranı birisiyim. Son zamanlarda TCG'ye bayağı ilgim arttı ve bir yerden başlamak istiyorum. Fakat bir sürü paket vs. var.My first battle paketi çocuklar için mi yoksa başlangıç için yetişkin birisi de alabilir mi? Sanırım 60 kartlı, oyunu oynayabileceğin kağıdın/arenanı
Arkadaşlar selamlar,

Pokemon hayranı birisiyim. Son zamanlarda TCG'ye bayağı ilgim arttı ve bir yerden başlamak istiyorum. Fakat bir sürü paket vs. var.

My first battle paketi çocuklar için mi yoksa başlangıç için yetişkin birisi de alabilir mi?

Sanırım 60 kartlı, oyunu oynayabileceğin kağıdın/arenanın olduğu kutular var sanırım. ben ağırlıklı olarak 1. nesil pokemonları daha çok seviyorum. Bu 60 kartlı her şeyin oynamaya hazır olduğu bir deck aldığımda, sonrasında tekli satılan içinden 5,6 tane kartın çıktığı hologramlı packler mevcut oyuna ek olarak eklenen kartlar mı oluyor? bu şekilde pokemon sayısı ve seçim alanı mı artıyor?

Oyuna hakim birisi rica etsem bilgi verebilir mi?
0
Defanstaki son adam
(31.10.24)
Pokemonun resmi tcg oyunu var, daha önce hiç oynamadıysanız onunla başlayın bence. Bir de evet herkes için ilk 151 pokemon özel ama ondan sonra 1000 tane daha pokemon geldi. O yüzden şu an ilk 151e takılı kalayım olayı işlemez gibi.

Ama illa ilk 151 ile oynamak istiyosanız pokemon tcg diye gameboy oyunu var baya eski. Emulator ile onu da oynayabilirsiniz
0
nundu
(31.10.24)
(10)

travis kelce yakisikli mi

robert bosch
10 üzerinden kac veriyorsunuz?
10 üzerinden kac veriyorsunuz?
0
robert bosch
(30.10.24)
7 veririm bıyıkların hatrına
0
thesomberlain
(30.10.24)
4,5-5 veririm.
0
Amaranta ursula
(30.10.24)
evet. taylor 6-6.5 en fazla travis 9 falan bence.
0
hot potato
(30.10.24)
@hot potato, taylor 10 üzerinden 15 falandir da neyse...
0
🌸robert bosch
(30.10.24)
Hic begenmedim ya
3-4 olsun
0
Kittie
(30.10.24)
Hanımköylülükten bir senedir swiftie olan biri olarak taylor daha iyi bence ikili ilişkide. Travis tipik midwest hödüğü bence tip olarak. Eli yüzü düzgün de Taylor 9/10 minimum, Travis 7/10 olabilir gibi max

Sevgilime sordum o da onayladı :d
0
nundu
(30.10.24)
Yakışıklı Shrek yakışıklılığı var: uploads.dailydot.com
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.10.24)
yakisikliligi sadece erkek giyim modeli yuzu standartina indirgerseniz tabii ki 4-5 verirsiniz. ama adam su anda dunyanin en populer kadiniyla sevgili. demek ki 10 uzerinden 10 vermek gerek adil olmak istiyorsak biraz.
0
baldur2
(31.10.24)
Biraz daha kilo vermiş ve saçlarının modelini düzeltmiş haline 8/10 veririm.
0
kaptan maydanoz
(31.10.24)
7.5 bence.

üstteki arkadaşa güldüm. çok popüler bir kadınla sevgili olunca 10/10 yakışıklı mı olunuyor yahu ne alaka? demek ki kadın için her şey tip değilmiş ;)
0
candide
(31.10.24)
(18)

turk net bana sormadan binama o siyah dağıtıcıyı taktı

OgutucuRecep
ya adamlar bir arar bir sorar kardeşim binanıza bu siyah kocaman panoyu takabilir miyiz diye?bildiğin 60x50 cm kocaman pano yahu.cihangirde olsa böyle kafalarına göre bir şey yapabilir mi?adamların iplememe olayına bak.mahalle lüks değil diye delip geçmişler kocaman şeyi de koymuşlar.adamlar gelip b
ya adamlar bir arar bir sorar kardeşim binanıza bu siyah kocaman panoyu takabilir miyiz diye?
bildiğin 60x50 cm kocaman pano yahu.
cihangirde olsa böyle kafalarına göre bir şey yapabilir mi?
adamların iplememe olayına bak.
mahalle lüks değil diye delip geçmişler kocaman şeyi de koymuşlar.

adamlar gelip binayı vidalayıp çakmış gitmiş.

e benim binama zarar verdiler, deldiler duvarımı.
şimdi ben bunlara ne diyeyim? bunlardan yıllık para isteyeceğim mantıklı mı?

şöyle bir şey

forum.turk.net
0
OgutucuRecep
(30.10.24)
ucuza 1000 mb internet için şükredeceğine...
0
jelly bear
(30.10.24)
haklısın bence. "bir şey olmaz yea" kafası. ciddiyim, trollük yapmıyorum.
0
kisa
(30.10.24)
izin isteyecekler
izin isteseler zaten koy abi tabii ki ne demek derim.
bina benim.
kimsenin babasının malı değil kafasına göre delemez binayı.
0
🌸OgutucuRecep
(30.10.24)
dava açsan temizi var galiba
0
Zetnikov
(30.10.24)
Kabul ettiğiniz kullanıcı sözleşmelerine bir bakın. Orada bununla ilgili bir madde vardır diye tahmin ediyorum.
0
burfak
(30.10.24)
@burfak

ben abonesi değildim ki o zaman.
adamlar gelip çakıp gitmişti :D
0
🌸OgutucuRecep
(30.10.24)
apartmandan biri basvurduysa hatta cogunluk talep ettiyse?
0
buenosdias
(30.10.24)
@buenosdias

apartman benim.

kimse başvurmadı.
tüm mahalleye çekmişler ztn.
0
🌸OgutucuRecep
(30.10.24)
Aşağıdaki mevzuatta kamu yararı ve geçiş hakkı maddelerine bakabilirsin. 5809 Sayılı EHK (Elektronik Haberleşme Kanunu), özet olarak karşıdaki bir kurum olduğunda resmi yazı ile başvurup izin alıyorlar, dayanak noktası transmisyon altyapısını kurma ve işletme konularında kamu hizmeti & yararı kapmasına girmeleri.
Karşıda ki şahıs olduğundaki süreci nasıl işliyor bilmiyorum, firmaya mail yoluyla ulaş, dönüş olmazsa cimer üzerinden şikayet et, herşey yazılı olsun.

Yıllık para isteme gibi bir hakkın olduğunu zannetmiyorum.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Geçiş Hakkı

www.resmigazete.gov.tr

www.mevzuat.gov.tr
0
sealth
(30.10.24)
Binaya verilen bir zarar görmüyorum. Ayrıca hızlı internet getirmişler. Kimseye zararı olmayan bir kutu için bu kadar yaygaraya gerek var mı?
0
nundu
(30.10.24)
Fotoğraftaki en şık şey o siyah pano valla. Bence dursun.
0
hububrad
(30.10.24)
yaw bu dandik havuz fayansini bina duvarlarinda kullanmayi hangi amele akil etti, senelerdir icimi kemiren bir sorudur.

bence de kutu binaya gizemli bir hava katmis, kalsin +1
0
cooperr
(30.10.24)
hububrad ve cooperr da +1 ayrıca evet
0
nundu
(30.10.24)
kiracı ararsan haber ver, 1000'lik interneti olan daire ne güzel
0
hoot
(30.10.24)
@sealth
Bilerek konuşmuyorum, yorum yapıyorum. Yanlışsam düzelt

Bina şahsa aitse o kutu da binaya hizmet veriyorsa yani bir geçiş durumu yokken kamu yararindan bahsedilebilir mi hala?

Bu arada buna çirkin, hızlı İnternet geldi vs gibi yorumlar seks iscisine tecavüzu meşru görmek gibi geliyor.

Bina sahibinin rızası alınmadan sorulmadan al işte bak ne olacak deme hakkı olmamalı kurumların (hele kar amaçlı kurum)
0
kisa
(31.10.24)
@kısa çok uzun uzun anlatabilirim de özetle bu konuyu hizmet almak gibi düşünme bu bir altyapı&iletim işi ülke genelinde bu işlerin yapılabilmesi için çıkartılmış, belirli kurumlara tanınmış bir ayrıcalık bu, gözünün önüne enerji nakil hatları gelsin, dağdan ovadan, ormandan, her türlü araziden geçen hatlar bunlar, bu hatların olduğu yerlerde ki mal sahibleri de burada ki direklerden enerji almıyorlar ancak ülke genelinde bir iletim&dağıtım şebekesi kurulmuş oluyor, kendisi de diğer herkes gibi bu sistemden dolaylı olarak faydalanıyor.

daha basit örneği yapılan yollar, köprüler, geçitlerde birilerinin arazisinden geçiyor, mal sahibi ben bu yolu kullanmayacağım diyerek bu yatırımın yapılmasına engel olamaz, kamu yararı kararı alınır&kamulaştırma yapılır, arazinin bedeli ödenir, işler devam eder.

devlet&kamu harici su dağıtım şirketleri, elektrik dağıtım şirketleri, doğalgaz dağıtım şirketleri, internet&telekomünikasyon servis sağlayıcıları, organize sanayi bölgeleri de bu işlemleri yapabilir.
0
sealth
(31.10.24)
@sealth,
Kafama oturmayan kısım şu,
Elektrik hattı oradan geçiyor.
Yani benim aramdan geçtikten sonra başka bir yerde birine hizmet götürüyor. Buna itirazım yok.

Burada o kutu bir son nokta. Yani oradan başka yere geçmiyor.
Dogalgaz kutusu gibi.
Yerim altından Dogalgaz borusu geçiyor. Bu tamam. Ama adam çıkarıp benim binama sadece benim binama satabilmek için saat koymuş. Buradan bir hizmet aktarımı olmuyor. Kafama takılan o oldu (hukukçu değilim)
0
kisa
(31.10.24)
yaw o benim binam değil.
o örnek :)
0
🌸OgutucuRecep
(01.11.24)
(6)

kaliteli vpn önerir misiniz? premium alacağım

mark greg sputnik
öncelikle bilgisayarda kullanmak için istiyorum ama bunların zaten mobil app'leri de oluyordur sanırım. şöyle sakin yormayan, hızı yüksek, kafama göre ülke seçebileceğim, bankacılık işlemleri dışında filan hep açık tutabileceğim güvenilir güzel bi şey istiyorum. kullandığınız, önerebileceğiniz bir s
öncelikle bilgisayarda kullanmak için istiyorum ama bunların zaten mobil app'leri de oluyordur sanırım. şöyle sakin yormayan, hızı yüksek, kafama göre ülke seçebileceğim, bankacılık işlemleri dışında filan hep açık tutabileceğim güvenilir güzel bi şey istiyorum. kullandığınız, önerebileceğiniz bir servis var mı? senelik 1000-2000 lira verdikten iki gün sonra patlamayalım.
0
mark greg sputnik
(27.10.24)
R11 e git github edu al, ordan kendi vps ini kur
0
lapaz
(27.10.24)
abi ben anlamam öyle şeylerden yav
0
🌸mark greg sputnik
(27.10.24)
Kaspersky tavsiye ediyorum burda ve çevremde soran herkese. Wikipedia yasaklarından beri kullanıyorum gayet memnunum. Fiyat olarak da uygun
0
nundu
(27.10.24)
lapaz
(27.10.24)
lapaz
(27.10.24)
protonvpn'i bir araştırın
0
elite crew
(27.10.24)
(15)

Tırnağınızı rahat rahat kesebiliyor musunuz?

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Ben kesemiyorum çünkü yıllardır tırnağımı keserim ama hala ideal tırnak kesimi dengesini yakalayamadım ya dibinden kesiyorum günlerce acısını çekiyorum ya da biraz uzun kalıyor onu düzeltirken tekrar dibinden kesiyorum yine canım acıyor. Youtube'dan falan tırnak kesimiyle ilgili tutorial'ları izledi
Ben kesemiyorum çünkü yıllardır tırnağımı keserim ama hala ideal tırnak kesimi dengesini yakalayamadım ya dibinden kesiyorum günlerce acısını çekiyorum ya da biraz uzun kalıyor onu düzeltirken tekrar dibinden kesiyorum yine canım acıyor. Youtube'dan falan tırnak kesimiyle ilgili tutorial'ları izledim yine olmadı yok mu bunun kolay bir yolu? Hayır tırnak kesimi sanırım mahrem bir olgu olduğu için herkes gizli saklı tırnak kesiyor gözlemleyemiyorum, öyle olunca sorulmuyor da, bunun daha kolay bir yolu yok mu acaba sürekli bu stresi yaşamaktan bıktım usandım tırnağının kesileceğini anlayınca çıldıran sarman kediler gibi oldum yeminle.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.10.24)
Tırnaklarınızı bir süre uzatın, sonra E-Bebek gibi bir mağazaya gidin, bebek ve çocuklara özel ağzı korumalı ve sınırlı tırnak makaslarından alın, onunla başlayınca çabucak kavrarsınız. El tırnaklarınızı oval, ayak tırnaklarınızı düz keseceksiniz, asıl unutmamanız gereken bu.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(26.10.24)
Öyle bi şey varsa süper olur.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.10.24)
Ben de bu konuda çok maharetli değilim ama ben genel olarak herhangi bir el becerisi gerektiren aktivitede iyi değilim. Mesela el tırnaklarımı oval kesebiliyorum ama ayak tırnaklarını düz kesme işini beceremiyorum, kenarları hep oval oluyor istemesem de. Ayak için özel tırnak makasım da var daha geniş ağızlı ama yine beceremiyorum.
0
nundu
(26.10.24)
Ben düz kesmede sorun yaşamıyorum galiba ama oval ve yeterli derinlikte kesmede zorluk yaşıyorum, derine inmeyeyim diyorum bi bakıyorum yine dipten kesmişim.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.10.24)
Abi ben coook uzun süre derdini çektim. Annem keserdi liseye kadar çünkü yok sürekli batiriyorum.

Ama nasıl olduysa öğrendim. Aslında batacagini anlamayi ve battiginda ne yapacagimi da öğrendi (batan tirnagi kaldırıp altina pamuk koymak). Böyle hanımın batan tirnaklarini annemden aldığım el ile düzeltiyorum.

Abi bence bu işin puf noktasi biraz uzun birakmak yani önü önemli değil ama sağı solu önemli. Buralarda dibe girmemek lazım. Bunu yillarca tirnak batmasi, bir kere enfeksiyon ve tırnağın cekilmesi yasamis biri olarak yazıyorum.

Tirnaklar hibernoid zottiroittir. Bunlari keserken fleksiyon yapariz ama aslinda defleksiyon olur, burada da Türkçe batma ingilizce influmasyonus olusur. Bunu engellemek için 90 derece açı ile yaklasmak gerek hehehsjs. Sen gibi yazdım ama anlamsiz tabi.
0
logisticsmanager
(26.10.24)
Ben de bilimsel gibi görünce araştırayım dedim he PubMed'e giriyordum ghfkdjd :)
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.10.24)
Herkesin farklı farklı sorunları var işte ne yapacaksın.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.10.24)
Bunun için düzgün bir alet çıkarılması lazım.
Yaşlılar ve yakını göremeyenler için büyük bir dert.
0
parka
(26.10.24)
Torpu makineleri var ya, onlarla yap
0
abuzer
(26.10.24)
Parka biraz araştırdım şöyle bir ürün buldum elektrikli tırnak kesme cihazıymış: www.hepsiburada.com

Gerçi bu da güvenlik tedbirleri alınmış belli bir derinlikte kendini durdurup ete temas etmesini engelliyor ama öyle bi anksiyetesi olanlara gelmeyebilir ama insanlar bebeklerinin tırnağı için de kullanıyorlarmış ben bunu alacam gibi.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.10.24)
Törpü makinesi de olabilir evet ona da bakayım.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.10.24)
Valla rahat kesebiliyorum bir sorun yaşamıyorum.
0
Amaranta ursula
(26.10.24)
çok ilginç. tıpla ilgili bir adamsın yoksa el göz koordinasyonu mu diyorlar her neyse ona baktır derdim. yani gerçekten basit bir iş, hiç sıkıntı çekmedim bu yaşıma kadar. canını acıtacak kadar dipten kesmen normal değil, hem de bunu sürekli yapman hiç normal değil. bi de her hafta yaptığın bir şey bu, çıldırmakta haklısın. ama ben bunda bu kadar zorlanmanı normal görmedim kaleci. istersen bi araştır yav ciddi bişi çıkmasın
0
titanyum22
(26.10.24)
Rahat kesiyorum.
0
rock n roll
(26.10.24)
uzun kes kalanı törpüle. dipten girme. törpüyle düzeltmek daha kolay.
0
jelly bear
(27.10.24)
(7)

Neden son cikan bazi telefonlarda hafiza karti destegi olmuyor

Zetnikov
Dikkat ettim de telefon iyi guzel herseyi fullAma hafiza karti destegi yok diyordipnot : Hafizasi isterse 512 olsun bana lazim oluyor bu meret bazen
Dikkat ettim de telefon iyi guzel herseyi full
Ama hafiza karti destegi yok diyor

dipnot : Hafizasi isterse 512 olsun bana lazim oluyor bu meret bazen
0
Zetnikov
(26.10.24)
Ticari bir karar. 256 GB hafızayla satılan telefonla 512 GB hafızayla satılan telefon arasında o hafıza çipinin maliyetinden çok daha fazla satış fiyatı farkı var. Haliyle üreticiler eğer en düşük hafızalı versiyon 256 GB ise "Bu telefon sadece 999 lira" diyor ama sonra satın alma aşamasında "Ama bak bi iki yüz lira daha verirsen iki katı hafızalısını alabilirsin" diyerek sana daha fazla harcama yaptırıyor.
(bkz: Upsell)
0
salihdt
(26.10.24)
çoğunluğa lazım olmuyor çünkü artık, her şey bulutta, bağlantılar hızlı. telefonu olabildiğince yekpare yapıp su/toz geçirmezlik sağlamak açısından da üreticiler tercih etmiyor herhalde. devri geçti yani kısaca.

ben 10 yıldır falan ihtiyaç duyduğumu hatırlamıyorum.
0
orient blue
(26.10.24)
Hız ve güvenlik için
0
grimavi
(26.10.24)
hem ek maliyet hem yer kaplıyor hem çirkin ve cihaz bütünlüğünü bozan bişey hem de cloud satmak için
0
avatar is back
(26.10.24)
orient blue +1

Su geçirmezlik için vazgeçtiler. Ayrıca gereksiz bir şey artık. Telefona 50 bin lira verip, 2 tb bulut alanına yılda 500 lira vermemek mantıksız bir hareket (google drive güncel fiyat 450 lira civarı yıllık 2 tb için).
0
nundu
(26.10.24)
Bulut tabanlı veri depolama merkezlerine ücretsiz kölelik yapmamız için..
Bu şekilde her ne kadar farklı servisler de kullanılsa zamanla senkronizasyon ve servislerin satın alınmalarıyla "big data" oluşumu sağlanıyor.

Başkası gelip bize para verse ona fotoğraf belgelerimizi asla vermeyiz ama hiç bir yetkilisinin yüzünü dahi görmediğimiz free depolama servislerine her şeyimizi verir olduk.
CD/DVD ye kayıt imkanı da yeni nesil notebooklarda yok. Bir zaman sonra usb belleklere kayıt imkanı kalkar mı o da muğlak. windows 11 bile,
hadi her şeyini buluta yedekle.. diye uyarı verip duruyor.

(Verinin adeta kan gibi değerli olduğu bir yerde kan hastalıklarında olduğu gibi internette de bir sanal pandemi muhakkak yaşanacaktır. Devletlerarası gerilimde her zaman asker ve silahlar değil, hackerlar öne çıkacaktır)
0
diyecevaplandı
(26.10.24)
Cloud kiralamak ve su geçirmezliğe ek olarak hafıza hızı da bir faktör.

Millet gidip ucuz micro SD alıp takıyor, artık çok yüksek çözünürlükte foto video çekilen bir dönemdeyiz onu anında kaydedecek hızda depolama lazım. Uygulama ve oyunları hızla açacak hafıza lazım. Telefonun en zayıf kısmı milletin bimden alıp taktığı hafıza olursa "bilmemne telefon aldık kasıyor ve yavaş yea" diyen tipler çıkıyor. Bu da bir sebep.

Mesela v10 v20 v30 diye standart çıkarmışlardı kartın minimum yazma hızı 30mb/s, okuma hızı 80mb/s falan. Bunlar artık telefonların kendi içindeki hafızalara göre çok yavaş.
0
nhk ni youkosu
(26.10.24)
(28)

10 defadan fazla izlediğiniz

Bir ben var benden şurada
Bir film var mı, birkaç film de olabilir.
Bir film var mı, birkaç film de olabilir.
0
Bir ben var benden şurada
(24.10.24)
12 Angry Men'i 20 defa da izlemiş olabilirim kaç kez izlediğimi bilmiyorum her izlediğimde ilk kez izlemiş gibi zevk alıyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.10.24)
Back To The Future serisi. En çok de 1. ve 2. filmi seviyordum ama
0
biz siz onlar bensiz daha mutlular
(24.10.24)
-Atla Gel Şaban
-Tokatçı
-Mavi Boncuk
-Titanik
-Kuzuların Sessizliği
-Rocky IV
0
yurtsuz john
(24.10.24)
the dark knight, gora olabilir.
belki birkaç kemal sunal filmi
0
jelly bear
(24.10.24)
Senede en az 2 kere Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin extended halini izlerim.
0
nawar
(24.10.24)
The Shawshank Redemption
0
pilot monitoring
(24.10.24)
Buz devri serisi
0
Mirket
(24.10.24)
Esaretin bedeli
Braveheart
0
etna
(24.10.24)
Çocukken vcd playerımızın olduğu dönemde okuldan eve gelip defalarca aynı filmleri izlerdim. Harry Potter ilk üç filmi, disney/pixar fimleri, shrek 1 ve 2, bruce almighty, first 50 dates ilk aklıma gelenler. Ha bi de pokemon ve digimon filmleri vardı :d bunları 20 kez de izlemişimdir. Sonraki dönemde izlediğim çok az filmi ikinci kez izledim. Mesela geçen hafta forrest gump'ı ikinci kez izledim netflixten ayrılmadan önce
0
nundu
(24.10.24)
bilumum yeşilçam filmlerini saymıyorum. 30 yaş ve üzeri olan hemen herkes izlemiştir çünkü,

daha yakın zamanlar için ise:

- yahşi batı
- hacıvat karagöz neden öldürüldü?
0
wilhelmwasmuss
(24.10.24)
kooperatif kemal
0
yazar yazmaz yazan yazar
(24.10.24)
Lord of the rings, Hobbit bir de Harry Potter
Rahat 10 kez izlemişimdir hepsini
0
kullanicadi
(24.10.24)
Heat

5 ten fazla izlediklerim de
The Godfather
True romance
A Perfect murder
Ahlat ağacı
Collateral
Kuzuların sessizligi
0
deer hunter
(24.10.24)
hababam sınıfı
tosun paşa

tv'de görürsem izlerim.
hiçbir zaman bir filmi tekrar tekrar izleyeyim diye oturup açmışlığım yok.
0
yetkili birine benzeyen abi
(24.10.24)
you've got mail <3
0
robert bosch
(24.10.24)
The Fall
Titanic
Closer
The Holiday
LOTR
Yerli de çilekli pasta
0
a perfect lie
(24.10.24)
kimse de blade runner dememis, 30'dan fazla kez izlemişimdir.
0
deckard
(24.10.24)
Pardon
Geleceğe dönüş 1 2 3
Big fish
0
duster
(24.10.24)
eski türk filmlerini saymayalım, onlar dışında LOTR var.
gerçi nasıl izlemişim bilmiyorum, filme dair bilmediğim bir sürü şey var. pek dikkatli değilmişim belli ki.

10 değil ama çok izlediğim ben-hur var bi de (eski versiyon)
0
biseysorcaktim
(24.10.24)
Matrix üçleme
Star Wars ilk 6 film
Yüzüklerin Efendisi üçleme
Hobbit üçleme
Terminator
0
kumandanim
(24.10.24)
Eski Türk filmleri dışında 10'dan fazla izlediğim film yoktur. Harry Potter 3-4 kere izlemişimdir. Heat 3-4 kere. James Bond serisini (Daniel Craig) 5-6 kere, Bourne serisini 3-4 kere izlemişimdir. Bunlar dışında birden fazla izlediğim çok nadir.

Dizilerden de Gilmore Girls, Dexter, Scrubs, Breaking Bad birden fazla izlediğim diziler.
0
gabe h coud
(24.10.24)
geleceğe dönüş serisi
terminator 2
0
abelardo
(24.10.24)
kemal sunal klasikleri dışında yok. ertem eğilmez, osman seden ve natuk baytan filmleri onlar da. bir de zeki metin filmlerinden 2-3 tanesi.
0
ya ben lan neyse
(24.10.24)
Ruhlar Bölgesi, the others, bugün aslında dündü, hawl un yürüyen şatosu. Sakinleşmek için hep aynı filmleri izlerim genelde
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(24.10.24)
Leon
Brian in hayatı (monty Python)
0
abuzer
(25.10.24)
soul kitchen'ı 4-5 kere izlemişimdir.
0
kullanıcı adı
(25.10.24)
lotr
alien
blade runner
interstellar
0
deartheodosia
(26.10.24)
-Geleceğe Dönüş serisi
-Harry Potter serisi
-Duvara Karşı
-Kader
0
mutekebbir
(26.10.24)
(5)

izmir otel tavsiye

contavolta
izmir'i çok bilmiyorum. 1 gece kalacağız. karşıyaka, alsancak taraflarını gezeceğiz daha çok. buralara yakın, gecelik fiyatı da 3-4 bin bandında kötü olmayan bir otel söyleyebilir misiniz? otoparkı da olan bir otel olursa iyi olur. 2 yetişkin bir de 2,5 yaşında bir çocuk ile kalacağız.
izmir'i çok bilmiyorum. 1 gece kalacağız. karşıyaka, alsancak taraflarını gezeceğiz daha çok. buralara yakın, gecelik fiyatı da 3-4 bin bandında kötü olmayan bir otel söyleyebilir misiniz? otoparkı da olan bir otel olursa iyi olur. 2 yetişkin bir de 2,5 yaşında bir çocuk ile kalacağız.
0
contavolta
(24.10.24)
ege palas fiyatına baktım 4200 falanmış, alsancakta, güzel oteldir isteklerinizi karşılar.
alsancak volley otel de iyidir ve daha ucuzdur, oraya da mutlaka bakın.
hay otel var kıbrıs şehitlerinde direkt, çok güzel oteldir, uygun bi fiyat veriyor ets www.etstur.com
0
veritaslibertas
(24.10.24)
tatildenince.com
şehir otellerinde çok iyi ve uygun fiyat yakalıyorlar. arayıp ulaşırsanız çok daha hızlı çözersiniz.
0
erty_ksk
(24.10.24)
Kaldığım iki otelde Buca da
Buca rezidans ve diasos
İkisi de iyi oteller. Muhit hariç tüm ihtiyaçlarını karşılıyor
0
etna
(24.10.24)
ramada
0
mikahakkinen
(24.10.24)
Kilim otele de bakabilirsiniz. Pasaport iskelesinin orada, vapurla hem alsancak hem de karşıyaka iskeleye geçebilirsiniz ki alsancak'a yürünür de zaten sahilden. Bina bir tık eski ama temiz bir otel. İzmir'in köklü otellerinden zaten
0
nundu
(24.10.24)
(6)

Bu yöntem işe yarıyor muydu ya da yarar mı?

Bir ben var benden şurada
Sovyetler Birliği'nde d vitamini için çocuklara yapılan bu uygulama? https://x.com/sovietpics/status/1848633979030663500
Sovyetler Birliği'nde d vitamini için çocuklara yapılan bu uygulama?

x.com
0
Bir ben var benden şurada
(23.10.24)
işe yarıyordu tabii hala da yarıyordur ancak UV yapay ışıklarının da kanserojen etkileri nedeni ile devam etmiyordur artık sadece takviyeler mevcut.

Vücutta 7-hidro-kolesterolü diye normal kolesterolün bir varyasyonu var. Bu varyasyon UV ile etkileşime girince D vitamini üretiyor.

Cildimizde, 30 yaşına kadar günde maksimum 25.000 birim, 30-60 yaş arası bireylerde 15.000 birim ve 60 yaş üstündekilerde 8.000 birim D vitamini öncüsü (7-hidro-kolesterol) bulunur. Ancak, ne kadar ürettiğimiz, UV zengini güneşte ne kadar süre kaldığımıza değil, cildimizin ne kadarının UV'ye maruz kaldığına bağlıdır.
0
croswell
(23.10.24)
Gönderilen ışının UVA mı UVB mi olduğunu bilmeden bir şey söyleyemeyiz. Normalde Güneş'ten gelen UVB ışını d vitaminini sentezler, UVA'nın öyle bir etkisi yoktur bilakis kansorejendir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.10.24)
Anne sütü ve güneş ışığının yeterli gelmediği ölçüdeki yenidoğan sarılığı için de bu yöntem kullanılıyor yeni doğmuş bebeklerde.

Yani bu geçerli bir tedavi yolu. Lakin d vitamini takviyesi için daha kolay yöntemler varken hala kullanılıyor mudur bilmiyorum.
0
kibritsuyu
(23.10.24)
Albüm kapağı bu .
0
diyecevaplandı
(23.10.24)
Solaryumdan farkı ne?
0
Mirket
(23.10.24)
www.nationalgeographic.com

fotoğrafın çekildiği söylenen Lovozero, Murmansk yakınlarında yani Rusya'nın en kuzeyinde kalan bölgelerden birinde. Bunun gibi fotoğraflar iki üç yılda bir sosyal medyada popüler oluyor. Zamanında kullanılmıştır ama şimdi daha pratik yöntemler var D vitamini replasmanı için..
0
nundu
(23.10.24)
(20)

Şehriye pilavı

nundu
Ben bu şehriye pilavını (etli falan yapılınca Ankara pilavı/tava/güveci falan deniyor sanırım) çok seviyorum. Hatta pirinç ve bulgur pilavından daha fazla seviyor olabilirim ki pirinç pilavını da şehriyesiz sevmem pek. Ama etrafa baktığımda pek yapılıp yenen bir pilav türü değil gibi. Genel olarak p
Ben bu şehriye pilavını (etli falan yapılınca Ankara pilavı/tava/güveci falan deniyor sanırım) çok seviyorum. Hatta pirinç ve bulgur pilavından daha fazla seviyor olabilirim ki pirinç pilavını da şehriyesiz sevmem pek. Ama etrafa baktığımda pek yapılıp yenen bir pilav türü değil gibi. Genel olarak pek sevilmiyor mu ya da pirince göre pahalı ya da yapması daha mı zor?

Siz seviyor musunuz şehriye pilavını? Bugün yemekhane menüsüne bakarken görünce aklıma geldi şimdi, pirinç ve bulguru haftada birer kez yapıyorlar ama şehriye pilavını ayda bir anca yapıyorlar.
0
nundu
(23.10.24)
incikle baya güzel oluyor. onun dışında başka yemeğin yanında ya da tek başına yemedim ben de hiç. her yemeğin yanına uyacak bir şey de tek yenecek bir şey de değil gibi sanki.
0
semaforo de medianoche
(23.10.24)
Çok severim. Yapması zor değil ama herkes sevmiyor evet evde yaptığımda sadece ben yiyorum severek, evin diğer üyeleri mecburiyetten yiyor doymak için. Niye pirinç değil, niye bulgur değil diye diye yiyorlar
0
kullanicadi
(23.10.24)
Hastasıyım diyebilirim. Pirinç pilavı sevmem mesela ama şehriye pilavının has ta sı yım, ilk harflerini küçük yazdım diye kahroluyorum öyle saygım, sevgim var.
0
kumandanim
(23.10.24)
bulgurdan iyidir ama wow yok bana biraz yagli bi sey canlaniyo parlak. arpa sehriye salatasi cok eyi ama
0
ala09
(23.10.24)
çok severim. aynı şekilde pirinç pilavını da şehriyeli tercih ederim. ankara tavaya da bayılırım. şehriye sevmek yanlış bir şey değil, tam tersi çoğunluk şehriyeyi hor görerek yanlış yapıyor. ben her ortamda utanmadan söylerim şehriye sevdiğimi.
0
gman
(23.10.24)
@ala09

Ben bulgur da severim ya hatta böyle salçalı yapılan bulgur pilavını da pirinç pilavına göre daha çok seviyorum sanırım :d pirinç pilavı güzel yapılırsa severim de vasat pirinç pilavındansa bulgur tercih ederim dhshd
0
🌸nundu
(23.10.24)
Instagramda bengikurtcebe de çok sever tavuklu mantarlı falan yapıyor arpa şehriyeyi bir ara sayfasına bakarsın.
0
kullanicadi
(23.10.24)
şehriye dediğimiz şey aslında makarnadır. bu şekilde bakınca şehriye pilavı da kavrulmuş makarna oluyor kimine göre. küçük görülüp burun kıvrılmasının nedeni muhtemelen budur. ben şahsen severim yine de, zaten erişteyi falan da kavurup pişiririm kendim yapacağım zaman.
0
shadowfollower
(23.10.24)
Sevmem +100
0
respect
(23.10.24)
Çook severim, yemekhane hastane menülerinde çıkınca da mutlu olurum. Genelde sade tereyağlı ya da domatesli yapıyorum ben. Çok güzel oluyor. Tane tane oluyor diye hoşuma gidiyor sanırım. Pilavda bulgurda o tane tanelik olmuyor pek, yapışık oluyolar birbirlerine.
0
nolmus yani
(23.10.24)
Hayatımda hiç yemedim :/
0
grimavi
(23.10.24)
benim sıralamam
bulgur pilavı(başbaşı bulguru)> arpa şehriye> iç pilavı> pirinç pilavı
0
my fault
(23.10.24)
Varsa yerim, yoksa aramam. Şehriyeli pirinç pilavı ve çorbasını severim.
0
auroraaurora
(23.10.24)
incik yanında kuş üzümlü falan çekilir de sade yemem. çok yağ çekiyor
0
titanyum22
(23.10.24)
Çok severim. Şehriyeli pirinç pilavını da sade pirinç pilavına tercih ederim.
0
asteriks
(23.10.24)
Ben de çok severim ama kafamda makarna olarak kodluyorum, pilav değil.
0
peki madem
(23.10.24)
1- makarna
2- şehriye pilavı
3- bulgur pilavı


pirinç pilavı benim için sıralamada dahi değil.
0
kumandanim
(23.10.24)
Şehriye pilavı çok kaygan çiğnemeye müsait değil gibi geliyor bana o pilav/makarna yiyorum hazzını vermiyor bana heyecanlandırmıyor, o nedenle tercih etmem pek.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.10.24)
Çok severim, şehriyeli herşeyi çok severim.
0
mirty
(23.10.24)
Bayılırım. Pirinç pilavi hiç olmasa da olur.
Ama sevmeyeni çok çevremde.
0
sinematikcrop
(23.10.24)
(10)

Eskiden sahip olduğunuz kötü alışkanlık veya Huy nedir?

Zetnikov
Önceden Herkesi kendim gibi zannederdim ve boyle yasardim sonra birgun patladi bu hikaye. Benim gibi degillermis.
Önceden Herkesi kendim gibi zannederdim ve boyle yasardim sonra birgun patladi bu hikaye. Benim gibi degillermis.
0
Zetnikov
(22.10.24)
Gym'de 5 saat ağırlık antrenmanı yapabilirim ama yürümekten nefret ettiğim için hiçbir yere yürüyerek gitmezdim, şimdi markete falan yürüyerek gidebiliyorum biraz kendimi geliştirdim bu konuda.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.10.24)
@kaleci saçli yirtici forvet

sen oylr soyleyince komik anim geldi aklima. Kiloluyken toplu tasima ozellikle otobus binmezdim ayakta gitme ihtimali oldugundan. Ayakta fazla duramiyordum. Ne zaman spora baslayip bacak calistim otobuse binmeye basladim. Artik ayakta durabiliyorum :)
0
🌸Zetnikov
(22.10.24)
Öyle bir durumda sadece ayakta durmak değil sağa sola dönmek arkalara ilerlemek boş alanlara girmeye çalışmak da sıkıntı olabilirdi, en doğrusunu yapmışsın kendi adına tebrik ederim :)
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.10.24)
Çok eskiden plakaları ezberlerdim :)
0
gabe h coud
(23.10.24)
Çok sert bir üslûp kullanırdım. Çok sert konuşurdum. Şimdi öyle değilim.

Eskiden küçüktüm, şimdi büyüdüm... :) tam da bu yüzden o kadar sert konuşuyordum sanırım.
0
muhayyer divan
(23.10.24)
Çok söz keserdim, azalttım baya.
0
Bruce
(23.10.24)
okuyunca hatırladım. benim yanımdan araç geçince plaka ezberleme huyum var ama özellikle yaptığım bir şey değil. sonra unutup gidiyorum. ama yıllar evvel alıp sattığım arabaların plakaları hâlâ aklımda.

söz kesme bende de var. şimdi dikkatlice dinlemeye çalışıyorum.

sevmediğim huy bacak sallama. bırakmaya çalışıyorum.
0
phonex
(23.10.24)
Asiri planli programliydim. simdi spontan planlari ve akisi da dahil ettim hayatima. Eglenceli oluyor.

Plaka ezberlerim cocukluktan beri, eski manitin annesinin arabasinin plakasini biliyorum shsjjs. Yine de azalttim +1
0
mor oje
(23.10.24)
İçerken durmayı bilmiyordum, hala öyleyim.
0
kumandanim
(23.10.24)
İnsanları düzeltiyordum sohbet sırasında. Yani bunu kötü bir niyetle yapmıyordum da biri yanlış bir bilgi paylaştığı zaman doğrusunu öğrenmesini istediğim için belirtiyordum. Artık laps diye karşıdakini bozacak şekilde yapmıyorum, muhabbet bitince mesaj falan atıyorum böyle dedin ama doğrusu bu diye sdjdsj
0
nundu
(23.10.24)
(13)

kürt açılımı zamanlaması

buenosdias
fetö öldüğü gün apo gündeme getiriliyorbana ilginç bir zamanlama gibi geliyor.siz ne düşünüyorsunuz?
fetö öldüğü gün apo gündeme getiriliyor

bana ilginç bir zamanlama gibi geliyor.

siz ne düşünüyorsunuz?
0
buenosdias
(22.10.24)
Bro klasik gündem değiştirme çabaları, 2 gün sonra başlarlar teklifi CHP sunmuş gibi "CHP zihniyeti bebek katili Abdullah Öcalan'a özgürlük istiyor" tipi söylemlere.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.10.24)
Fetö ölmeden de hafiften başlamışlardı ya zaten son bir aydır. Bahçeli zaten bu konuşmayı yapacak mıydı bu grup toplantısında yoksa bu haber üstüne erkene mi çekti bilemem ama eninde sonunda buraya varmak aklında vardır
0
nundu
(22.10.24)
hdp nin ortağı chp
suriyeyi ypgye bırakacak olan chp
şehit olan askerlerin(sözleşmeli er-erbaş, astsubay) çoğu cumhurdan, canlarını kurtarmaya çalışınca chpden ses çıkıyor?!
0
lambırcek
(22.10.24)
Titanic +1
Bunlar pisliklerini kapatmak için her şeyi yapar. O yüzden;
ibb.co
0
logisticsmanager
(22.10.24)
Yahu bunlara uzanacak olan soruşturma olsa hakim savcı kovar hallederler o iş kolay.
Fetonun ölümü aponun meclise davet edilmesi çok anlamlı gelmiyor ama tesadüf de olmayabilir.
ABD gibi bir güç herkesi aynı hizaya getirdi gibi onun hesabı da iran ile olmalı oyun büyük yeğen.
0
anon1m
(22.10.24)
Yenidoğan çetesinin ucu sağlık Bakanlığına kadar gidiyor => devlet

Adalet sistemi tamamen çökmüş (arada tek tük kişilerin çıkması sistemi etkilemiyor malesef) => devlet

Ekonomi için yoruma gerek yok => devlet

Tüm bunlara arti askeri olarak da Türkiye'nin elini kolunu bağladılar. Esas zayıf noktamız burada.

Parasını odedigimiz f35'leri yunanistan aldı. Eskiden Ege'de hep turkiye-yunanistan f16 it dalaslari haberi olurdu, şu anda niye yok sizce:) irili ufaklı bütün Adalari usulsüz kanunsuz silahlandirdi yunanistan. Ya hadi kara sularını falan geçtim adamlar datca sahiline çıktılar. Akp öncesi Türkiye'de böyle işler olabilir miydi?

Türkiye'yi o kadar köşeye sikistirip elini kolunu öyle bir bagladilar ki, aylarca "chpkk" diye propaganda yaptirdiklari itlerine yarın "biji pkk serok apo" propagandası yaptirtacaklar tıpkı 15 sene önce olduğu gibi.

İsrail'i hiç yazmıyorum, reis sağolsun zaten uluslararası arenada bizi habire rezil ediyor yok söyle saldiracaklar yok böyle s..cekler vs diye..

Bu olayların ucu çok daha kötü yerlere gidecek. Daha neyi göreceğiz demeyin, hiçbir şey görmedik aslında daha. Ve malesef ses çıkarmamiz gereken noktayı da geceli çok oldu.

Sonumuz hayrola.
0
makbur
(23.10.24)
fetö'nün ölmesinden çok orta doğu'yla alakalı.

israil, gazze'yi dümdüz edip üstüne lübnan'a saldırdı. orta doğu'daki amerikan unsurlarına "biraz dinlenin, size iş düşecek" komutu geldi. pkk'yı o yüzden sarıp sarmalıyorlar şu an. suriye'nin kuzeyinde en azından 100 bin kişilik kürt kuvveti olmazsa ne iran'ı ne de türkiye'yi parçalayabilirler çünkü.

iktidarıyla muhalefetiyle başımızdaki herkes türk ve türkiye düşmanı, bundan artık tamamen eminim ama geçmiş olsun, bu saatten sonra bu ülkeyi anca atatürk gibi bir adam kurtarır, o da yok.
0
mark greg sputnik
(23.10.24)
bu sitede, beşiktaşta mülkleri olan bir hanfendi 2018de bir oy Chpye bir oy Hdpye diyerek oy topladı. o zamandan beri müttefikler. ip de ittifaka dahil oldu.
o günden beri hiç böyle sorular sorulmadı

suriyeden çekileceğiz -ve orası amerikan vekil kuvvetine kalacak- denince de ulusalcılardan çıt çıkmadı. ee?

şimdi ingilizler amerikalılar pkk eliyle türkiyeyi işgal edecek diye bi şeyler söylüyorlar, ankara anlaşmasını açıp okumamış 1 kere, toprağın fiyatından haberdar değil

arkadaş sohbetinde iplilerden güneydoğuyu verelim laflarını da az duymadım
bunlar olurken müebbet hapisteki öcalanın siyasi malzeme olmasının nesi garip, tam da kürdistan bölgesinin seçimlerini barzani kazanmışken

edit: yani ortada herkesin açıktan yapıp fısır fısır konuştuğu bir şey var, ama bi tanesi çıkıp açıkça konuşamıyor
0
lambırcek
(23.10.24)
mevzu anayasa degisikligi icin her turk karsitini cati altinda birlestirmek. oyle yenidogan menidogan vs hicbir sey olmaz. bu ulkede cumhurbaskaninin, bakanlarin yolsuzluk kasetleri ortaya serildi hicbir sey olmadi. yargi tamamen bitmis, kimden korkacaklar da gundem degistirecekler lol. giderim ulkeye suriye'den fuze attiririm diyen adam kurtlar vadisi editleri esliginde disisleri bakanligi yapiyor. adamlar en kotu montaj bu diyip siyriliyorlar isin icinden. biz bu ulkenin aptalligini cok hafife aldik.

olay anayasa degistirmek. bunun icin de kurt, dinci vs turk olmayan herkesi toplayip ulkeyi resmi olarak yikmayi deneyecekler. cunku iktidardan dustukleri anda oyun biter. son sanslari bu. tayyip'in bile.
0
antikadimag
(23.10.24)
İki gün önce alman cb ile bütün mültecileri alırız tabii efendim, iti kopuğu Almanya’dan da alırız efendim, gönderin bize toplantısı yapan kimdi? Hani çok büyük güvenlik adımları atıyor ya yersen bu adamlar.
Türkiye öyle bir hale getirildi ki kamera önünde bunu yaparken kamera arkasında da silahlı örgütler için “ne isterseniz efendim” kıvamındalar. şehitler üstünden nasıl önlerine gelene pkklı dedilerse bugün de barış için diye yutturacaklar. Artık bundan sonra paranın, iktidarın geleceği yerden ne emir gelirse o.
0
sibertenik
(23.10.24)
reisin başkanlık için önünü açmak için anayasa değişikliği lazım çoğunluğu akp mhp dem olarak sağlanabiliyor. bundan dediler.
0
mikahakkinen
(23.10.24)
yılmaz özdil in bugünkü youtube yayınını dinleyin salağa anlatır gibi anlatmış.
0
jamswety
(23.10.24)
"ilk olarak şimşek programının işlemesi için iktidarın zaman kazanması lazım, bu esnada emekçiler sessiz kalmalı, toplum ekmeğin küçülmesi dışında her şeyi konuşmalı, sahte kutuplaşmalar yaratılmalı.
ikincisi yeni anayasa bağlantılı olarak burada da tek dert açık şekilde "ölene kadar" iktidarda kalmak, bunun için topluma yeni bir hikaye anlatmak "israil saldıracak" masalıyla iç cephe adı altında yeni bir hegemonya tesis etmek.

Bu ikisini görmezden gelip iktidarın kurduğu pyuna öyle ya da böyle dahil olmak o oyuna dahil olan herkesin iktidarın kendi ömrünü uzatma ve ölene kaadar koltukta kalma projesine ortak olması anlamına gelecek"
Fatih yaşlı tespitidir. +1 diyorum.
0
Kediyi üzdün
(23.10.24)
(16)

Son secimlerde oy vermeye gidenler enayi hissediyo musunuz?

lapaz
İyi ki gitmemisim.
İyi ki gitmemisim.
0
lapaz
(22.10.24)
Oy kullanmayan kıt kafalılar yüzünden seçimi kaybetmiş olabileceğimizi düşünüp biraz üzülüyorum sadece.
0
Bir ben var benden şurada
(22.10.24)
Tavşan dağa küsmüş, dağdaki kötü gidişattan, o dağda yaşadığını unutup kendine pay çıkarmış.
0
Mirket
(22.10.24)
bir ben var benden şurada +1

oy vermek asla enayilik olmaz, vatandaşlık görevidir.
0
blatta hiberna
(22.10.24)
Blatta +1
0
jülsezar
(22.10.24)
Yaş itibariyle ilk oy verdiğim seçim Ekmeleddin'di. Ondan bile pişman olmadıysam diğerlerinden hiç olmam ki tüm seçimlerde oy kullandım. İnce'ye de Kılışdar'a da oy verdim, şu an ikisini de desteklemiyorum ama o tarihlerde doğru olan eylem onlara oy vermekti. Oy verebilecek durumda olup oy vermesem çok pişman olurdum ama. Oy vermeye gitmeyip, verenlere enayi diyecek biri olsam daha da üzülürdüm
0
nundu
(22.10.24)
Bence anlamadığınız husus şu, ülkede büyük ve köklü değişimler yaşanıyor. Uzun süredir yaşanıyor ve bu artık öyle bir noktaya ilerliyor ki ülkenin kültürel ekosistemi değişiyor. Haliyle çölde yaşıyorsanız orada ağaçlarda yayılan mantar hastalıklarına nasıl çare bulacağınızı konuşmazsınız. Yaşadığınız yer eskiden orman olup sonradan çölleştiyse bile bunu konuşmazsınız çünkü ortada ağaç falan kalmamıştır, sizin derdiniz alakasızlaşmıştır. Orada artık çöl fırtınalarına nasıl önlem alacağınızı falan konuşursunuz.

Oy vermemeye devam ettikçe bundan daha çok şaşıracağınız şeyler duymaya da devam edeceksiniz. Oy verenlerin taleplerine göre şekilleniyor bu politikalar, oy getirdiği için partiler bunlara yöneliyor. Ama bu durumda omurgasız oluyorlar, ama şöyle oluyorlar ama böyle oluyorlar. Neticede bir şey oluyorlar, önemli değil. Umursayan yok. Ama sonuçta değişen sizin hayatınız oluyor.
0
akhenaten
(22.10.24)
Oy kullandığım için değil de maalesef chp’ye verdiğim için çok üzgünüm. Tam bir hayal kırıklığı oldu benim için.
0
megalomaniac
(22.10.24)
@Bir ben var benden şurada +6728062

RTE: 26.086.102 oy
KK: 23.873.749 oy
Fark: 2.212.353 oy

Sandığa gitmeyen seçmen: 6.728.062 kişi
Gerçersiz oy (protesto da içerir): 1.020.749 oy

S.Oğan: 2.796.613 oy
M.İnce: 216.470 oy

İnsanlar değişim isteseydi sandıktan değişim çıkardı. 36.847.996 kişi KK'nın cumhurbaşkanı olmasını istemedi. Mevcut durumdan daha kötü olacağını düşünerek oy verdi ya da sandığa gitmedi. Ben sistemden rahatsız olduğumu belirtir şekilde sandığa gidip oyumu verdim. Enayi gibi hissetmiyorum.
0
nawar
(22.10.24)
Kendini gerçekleştiren kehanet: www.psikoterapi.pro:~:text=Kendini%20ger%C3%A7ekle%C5%9Ftiren%20kehanet%20kavram%C4%B1%20g%C3%BCnl%C3%BCk,davran%C4%B1%C5%9F%C4%B1%20de%C4%9Fi%C5%9Ftirme%20g%C3%BCc%C3%BC%20olarak%20tan%C4%B1mlan%C4%B1r.
0
bu ne bilimsizlik
(22.10.24)
kazananlar enayi hissetmeli, teröristler ülkeyi ele geçirmesin diye ve anca akp ülkeyi kurtarır diye düşünerek onlara oy verdiler. Tam tersi olduğunu gördüler(?). İkinci olarak da Sinan Oğan'a verenler enayi gibi hissedebilir.

Muhalefete verenler ülkenin kötüye gittiğini/gideceğini biliyordu ve farklı bi durum yok. Ha muhalefet partileri de hükümetle anlaşmış gibi duruyor pek bir karşıtlıkları yok o açıdan enayi gibi hissediyorum ben.

Ek olarak, bence oy vermeyenlere yüklenmenin anlamı yok. %87 katılım olan bir seçim zaten aşırı katılınmış bir seçimdir. Öyle herkesin gittiği seçim çok zor, gerçekçi değil.
0
nhk ni youkosu
(22.10.24)
şu hayatta yönetimle ilgili söz sahibi olmak için tek hakkımız var, o da oy vermek. elimizden gelen başka hiçbir şey yok. bu sebeple, oy verdiğim için kendimi hiçbir zaman enayi gibi hissetmedim. bilakis, elimden geleni yaptım diye hissettim.
0
inawen
(23.10.24)
hayır. en azından hesap soruyor, halkı örgütlemeye çalıştı. sesi çıkan tek adam. öte yandan gitmeyene de bir söz söyleyemem kendi adıma. ana muhalefet cexap'ın da ne olduğu ortada. ülkedeki en büyük skandala ses çıkaran yok, yasa tasarısı da reddedilmiş. zahmet olmuş yalandan vermişler.

tavşan dağa sürtmüs, dağı şey yaptım demiş +1. ülke(lerdeki) paranın çok zengin bir avuç insanların elinde toplandığı çağda böcekten farkımız ve yetkimiz yok. alınan kararlara karşı olacak, halkı savunacak bir muhalefet de yok. o yüzden bak keyfine evinde.
0
sarahkerrigan
(23.10.24)
Sonuçlar belli olur olmaz atom fiziğine de profesörlüğe de lanet ettim. Karşı cephenin 'koyun sürüsü' olarak gördüğüm fertlerinden farkım yokmuş. Eklemettin mi nedir, o adama bile oy verdim. Bir daha tövbe. Dayatılan adaya oy moy vermem.
0
auroraaurora
(23.10.24)
siyasetten hala medet umanlar bana enayi gibi geliyorlar evet.
0
abelardo
(23.10.24)
Yalnızca oy vermek çözüm için yeterli olmayabilir, bunu kabul ederim, ama "oy vermedin de ne yaptın onun yerine?" diye sorarlar.

Ben, oy vermemiş olsam, keşke verseydim derdim.
0
burfak
(23.10.24)
iyi ki gitmemişim +1
bu ülkede muhalefet yok, iktidarı başta tutmak için muhalif taklidi yapanlar var
bıktım hepsinden
0
titanyum22
(23.10.24)
(8)

Barış Özcan fetoş mu?

mikahakkinen
3.61 twiti atmış, sözlükte konuşulmuş. Barışıda tanımam ama çok muabbet dönmüş, karalama mı? Fetüş mü bu arkadaş?
3.61 twiti atmış, sözlükte konuşulmuş. Barışıda tanımam ama çok muabbet dönmüş, karalama mı? Fetüş mü bu arkadaş?
0
mikahakkinen
(22.10.24)
net bir bilgi yok bildigim kadariyla; ama

hikayesi, tipi, yasami o ihtimali gosteriyor. o yuzden herkes boyle dusunuyor.
0
buenosdias
(22.10.24)
Eşinin 15 temmuzla ilgili facebookta yazdıkları vardı twitterda. Belki iyi olacaktı falan demiş. Kendisiyle ilgili de zaman gazetesi, aksiyon dergisi vs bağlantıları vardı. Olması, olmamasından daha yüksek olasılık
0
nundu
(22.10.24)
Fetö diye bir şey olmasaydı bile Barış Özcan Fetöcü olurdu, kendisini 10 dakika izleyince bunu hemen anlıyorsun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.10.24)
"If it looks like a duck, swims like a duck, and quacks like a duck, then it probably is a duck" barış Özcan fetocu mu sorusu için yaratilmistir.
0
logisticsmanager
(22.10.24)
fetocu mu bilmem ama maddi durumu o kadar iyi olup hiç turkiyeye gelmemesi en büyük gösterge bence. büyük ihtimal gelemiyor bir seylerden çekiniyor.
0
oscar
(22.10.24)
net fetöcü. mürekkep yalamis entelektüel kesiminden ama
0
robert bosch
(22.10.24)
1km öteden fetöcü olduğu anlaşılıyor
0
mirty
(22.10.24)
mirty
(22.10.24)
(6)

Ceren Sungur'u sever misiniz?

Kahvedesu
Tarih Obası sohbetleri çok güzel değil mi?
Tarih Obası sohbetleri çok güzel değil mi?
0
Kahvedesu
(22.10.24)
Kendisini yıllardır twitterdan takip ediyorum ve başka yerlerde konuk olduğu programları izliyorum ama kendi serisini pek izleyemedim konular genelde pek ilgimi çekmiyor ve uzun geliyor videolar. Ama kendisini ve görüşlerini beğenirim. Eğlenceli de birine benziyor.
0
nundu
(22.10.24)
Ben baştaki geyik kısımlarını atlayarak ve 1.5 hızda izliyorum ama çok değişik şey öğrendim videolarından.
0
peki madem
(22.10.24)
youtube içeriklerini çok beğeniyorumve çalışırken arkaya açıyorum. twitterda falan çok linçlendiğini gördüm ama incelemedim. sevdiğim içerik üreticilerinin twitter insta gibi hesaplarını kurcalamayı sevmiyorum.
0
nolmus yani
(22.10.24)
Çok azarcı hoca modunda, kocası da akepli, pek sevmiyorum
0
grimavi
(22.10.24)
Tavırlarına tahammül edemiyorum.
0
anon1m
(22.10.24)
nundu+1
0
ala09
(23.10.24)
(10)

Sevgiliniz Hakkında Her Şeyi Bilir Misiniz?

rock n roll
Mesela, onunla ilgili her detaya hakim misiniz? Onu en çok ne mutlu eder ya da ne üzer? Neye sinirlenir? En çok hangi yemeği sever? En sevdiği renk vs. Bunları bilmemeyi anlayamam da hadi anladım diyelim ama çok hayati şeyleri bilmeyen birini gördüm. Eşinin kan grubunu bilmiyor. Bu bilgi çok önemli
Mesela, onunla ilgili her detaya hakim misiniz?

Onu en çok ne mutlu eder ya da ne üzer? Neye sinirlenir? En çok hangi yemeği sever? En sevdiği renk vs. Bunları bilmemeyi anlayamam da hadi anladım diyelim ama çok hayati şeyleri bilmeyen birini gördüm. Eşinin kan grubunu bilmiyor. Bu bilgi çok önemli değil mi? Bunu bilmemek ilgisizlikte son nokta değil midir? Sizler ne düşünüyorsunuz?

Her detaya hakim olmak, ilişkiye ve karşımızdaki kişiye özen göstermektir bence. Onu tanımaya önem vermektir.
0
rock n roll
(21.10.24)
+1
0
grimavi
(21.10.24)
Bilmem, bilmek de istemem.
0
dedeminhirkasi
(21.10.24)
Kan grubunu ben de bilmiyorum, aklima bile gelmedi. Simdi sordum. Bunun disinda genel olarak herseyi bilmeye/soylemeye gerek gormuyorum. Bazi ciftler alakasiz konularin bile paylasilmamasina asiri takiyor, bana garip geliyor acikcasi, alakasiz derken baya baya farkli insanlarla ilgili haberler, mesela adamin kuzeni evlenecekmis ama gizli kalmasini istiyor simdilik, sonra sorun oluyor neden soylenmedi vs.
0
mbond
(21.10.24)
@mbond

Bu önemli bir bilgi değil mi sence? Kan grubunu bilmek, varsa sahip olduğu hastalıkları, kullandığı ilaçları bilmek. Bence bunları bilmek lazım.
0
🌸rock n roll
(21.10.24)
en çok ne mutlu eder/üzer/sinirlendirir kısmı çok subjektif ve ana göre değişen şeyler ya. Ben kendi adıma bile bu soruya cevap veremem yani bugün x beni en çok sinirlendiren şeydir derim yarın y olur.

En çok sevdiği yemek/renk/film/dizi vs de yine çok değişken şeyler. Hangi rengi sever, sevdiği sevmediği yemekler neler az çok biliyorum tabii ama EN kavramı biraz zor dolan bir kavram o yüzden bunları bilmek zor. Yine kendi en sevdiğim yemeğe hayatım boyunca karar vermiş değilim.

Kan grubu bilinmesi çok gerekli mi tartışılır ya. Hastanede ölçülmesi çok kısa süren bir şey ve senin sözüne güvenmezler yani acil bir durumda yine de bakarlar. Sevgilimin kan grubunu biliyorum ama.

Onun dışında daha spesifik, hayatıyla ilgili yaşadığı olayları falan bilirim. Yani kendi paylaştığı ve önem verdiği şeyleri aklımda tutarım. Bunu da ekstra puan toplamak için yapmam yani zaten aklımda kalır.
0
nundu
(21.10.24)
Bunları bilmek bir özen ya da sevgililik görevini iyi yapmak değil, sevgililiğin doğal sonucudur zaten. Çünkü sevdiğini içgüdüsel olarak merak edersin. Merak ettiğinde de doğal olarak öğrenir ve bilirsin.

At yarışına meraklı bir Süleyman abi vardı. Tüm atların anasını babasını, hangi jokeyle hangi mesafede daha iyi koşar, hangi atlarla beraber kendini daha iyi hisseder gibi tüm detayları ezbere bilirdi. Çünkü adam seviyordu at yarışını, hastaydı atlara. Ama sorsan değil karısının kan grubunu, çocuğunun kaça gittiğini bile bilmezdi.

Hülasa, seviyorsanız sevgiliniz kumda mı iyi koşuyor yoksa yağmurda mı daha hızlı bilirsiniz bence :)
0
thracia
(21.10.24)
@nundu

Muhakkak hastanede bakılır, 5 dakikalarını almaz onu biliyorum ama bu ilgilenmektir. Mesela, hastalandı, bilinci yerinde değil. Ben, doktora şu hastalıkları var, şu ilaçları kullanıyor diyebilmeliyim. Bu bilgiler onun hayatını kurtaracak belki. Doktorlar nokta atışı teşhis koyacak ya da önlem alacaklar. Böyle, doktorların suratına boş boş bakmak istemem. Sevgilim yani, sokaktan geçen biri değil ki bilmem lazım. Hatta onun da beni bilmesi lazım. Ben bu kadar meraksız olmayı anlamıyorum.
0
🌸rock n roll
(21.10.24)
Size söylediği herşeyi bilebilirsiniz. Herşeyi bilirsiniz ama bir şeyi bilmezsiniz ve bilmediğiniz bir şey de belirleyici olur maalesef. Her detaya hakim olmak herkeste özen anlamına gelmeyebilir. Yapı meselesi bence.
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(21.10.24)
bana söyledigi her sey aklimda kalir ama cok darlamam.
zaten insanlar da bir garip. benim ilkokuldan beri en sevdigim renk maviydi su an cok soguk geliyor..

bilmek lazim ama böyle seyleri haklisin. gözlemler zaten insan karsisindakini.
0
robert bosch
(21.10.24)
Ben gizem sevdiğim için her zaman yeni öğreneceğim şeyler olması hoşuma gider ama bu kesinlikle kan grubu gibi sabit bir bilgi degil. yani kan grubu bilinmeli, bilinmemesi ozensizlik. he saglik konularinda asiri ilgisiz biriyse ve sağlıklı bir ilişki ise bunu yıllar sonra öğrenmek de komik bir şey olabilir
0
ala09
(21.10.24)
(11)

Çocukken transa geçmek ve aura görebilmek mümkün mü? Başınıza geldi mi?

anaphylacticshock
Merhaba, Çocukken bazen okula giderken ya da okuldan dönerken yolda yürürken bazı insanların etrafında beyaz ve mor tonlarında (daha çok beyaz) bir ışık haresi görürdüm. (Bu durum hep olmazdı, yani hep görmezdim. Arada sırada sadece) İnsanların vücut hatlarını kapsayan, onların kontürünü çizer gibi
Merhaba,

Çocukken bazen okula giderken ya da okuldan dönerken yolda yürürken bazı insanların etrafında beyaz ve mor tonlarında (daha çok beyaz) bir ışık haresi görürdüm. (Bu durum hep olmazdı, yani hep görmezdim. Arada sırada sadece)

İnsanların vücut hatlarını kapsayan, onların kontürünü çizer gibi vücutları etrafında çizilmiş gibi duran, hafifçe ışıldayan bir hare.

Ve işin ilginç yanı bazen bu hareyi eşyaların etrafında da görürdüm. Yani evdeki sehpanın ya da sokaktaki bir tezgahın etrafında vs.

Bu durum genellikle istemsizce, kendiliğinden gerçekleşirdi ama bazen bu hareyi görebilmek için özellikle odaklanmaya, konsantre olmaya çalıştığımı da hatırlıyorum. Nadiren de olsa bu konsantrasyon hali de işe yarardı.

Bu durumun herhangi bir göz yanılsaması olmadığına eminim. Çok net hatırlıyorum. O zaman da bu durumun normal olmadığının farkındaydım.

Neyse bu durum ilkokul sonlarına kadar devam etti. Ve sonra yavaş yavaş tamamen geçti.

Çocukluğunuzda ya da hayatınızın herhangi bir döneminde böyle bir olay yaşadınız mı?

Bu durumun açıklaması bir çeşit trans haline geçmek olabilir mi?

İnternette biraz araştırdım, bu durumun beynin theta frekansına geçmesiyle alakalı olabileceği ve çocukken yaşanabileceği yazıyor.

Sizin bu konudaki fikirleriniz neler?

Daha önce böyle bir şey yaşadınız mı ya da duydunuz mu?
0
anaphylacticshock
(17.10.24)
Duymadım ama şimdi bakınca şunu buldum:

www.reddit.com
0
playing star again
(17.10.24)
ben bazen etrafımdaki hadiselerin çok yavaş yaşandığına dair bir şeyler hatırlıyorum. sanki ben quiksilver gibiyim de etrafımdaki olaylar çok yavaş yaşanıyor.
bence bunlar çocukluk sanrıları. hayal gücünü yüksek olması ile alakalı.
o da bir şey mi, hayali arkadaşı olanlar falan var.
seninkisi de böyle psikolojik bir şey olsa gerek
0
abelardo
(17.10.24)
Ben birkaç kez yaşadım. Görsel olarak, lars von trier'in nymphomaniac filminde kızın küçükken çayırda yaşadığı deneyim gibi bir şeydi. Annem elimden tutarken bir yere gidiyorduk ve anlattığı şeyden ne etki aldım bilmiyorum ama ucuyormusum göğe yukseliyormusum gibi hissetmiştim.
0
encokbenisevinnolur
(17.10.24)
Bir an benim hanım eksiduyuruya girdi sandım soruyu görünce,hemen öbür duyurularına baktım.sonra da duyurunu ona gosterdim güldü.hafifmiş onun ki dedi.

Ne olduğuna dair bir fikri yok ama çocukluğunda çokça yaşadığı bir durummuş bu.şimdi de fantastik rüyalar görmekle meşgul
0
duptıs
(17.10.24)
Sinestezi, astigmat, tümör ya da hayal gücü.

Benim oyum hayal gücünden yana. Beynin işlevi ve özellikle görme olayı bizim bir şeyi kamera ile kaydedip başka zaman izlememiz gibi değil. Görme işinde çok fazla tahmin ve "tamamlama" var. O yüzden anlık birine benzetme, okuma hataları, bulutları bir şeylere benzetme vs. gibi şeyler yapıyoruz.
0
nawar
(17.10.24)
mümkün.
belirli bir yaştan sonra bu yetenek köreliyor.

burada yazılanlarla dalga geçen bir tayfa olduğu için detay vermiyorum. her bilgi herkese verilmez.
0
janderzel zartanyan
(17.10.24)
Bu değil de sizin durumdan daha farklı olarak bazı insanlara baktığında onların başının çeşitli hayvanların başı olarak gören kimseler olabiliyor.
Dine yakın, manevi olarak kalbi daha saf olan kimselerde ortaya çıkıyor bu durum.

Tabi burada belitmek gerekir ki insana bakarken onda bir hayvan başını görmekten kasıt, insanın hangi huyunun daha ağır bastığı ile ilgilidir.

Mesela (gerçek mana olarak karşılıklarını bilmiyorum)
at için aceleci, sığır için tembel, aslan için cesaret gibi.
0
diyecevaplandı
(18.10.24)
Sinestezi olabilir. Çocukken nöronlar arası bağlantılar yeni kurulduğu için saçma durumlar yaşanabiliyor. Mistik, uhrevi ya da psişik bir durum yok.

Ben de küçükken her gece uyumadan önce odanın içinde peri tozu gibi şeylerin uçuştuğunu görürdüm. Her gece de farklı bir şekilde olurdu bunlar. Büyüdükçe geçti.
0
nundu
(18.10.24)
astigmat olduğumu öğrendikten sonra gözlükle geçti.
0
Hallegadola
(18.10.24)
yoğun yoga meditasyon yapan insanlarda da renkli çakraları gördüğünü iddia edenler var ama bu gerçek olabilir mi emin değilim çünkü beyin bazen çok yoğunlaşıldığında kişiye bir şeylerin olduğuna inandırabiliyor o şey olmadığı halde, bazen küçükken rüyanızda gördüğünüz bir şeyi büyüdüğünüzde yaşamışsınız hissi gibi durumlar da olabiliyor aynı şekilde tamamı ile gerçek bir şekilde beynin
termal göz gibi kızılötesi renkleri de görmüş olabilir. Burada bence bu konuda bilimsel çalışmalar var mı kontrol edin varsa sizinki de öyle olabilir
0
gezegen olan pluton
(18.10.24)
zorlarsan her şeyi görebilirsin. beynin kendini her şeye adapte edebilir, görebilir, yanlış anı oluşturabilir vs.
0
deartheodosia
(18.10.24)
(4)

Spotify/podcast bu sekilde sizcede mantik hatasi yok mu?

Zetnikov
Spotify a podcast dinlemek icin para oduyorum aylikPodcastimiz ispanyolca olsunDil ogrenenlerin dinledigi bi podcast ve zilyon tane varAmma velakin bu podcastlerde altyazi/transcript yok. Dinleme kasarken cok zor oluyor seviyen eger baslangic orta vs ise.Neyse mantik hatasi su adamlar bu altyazilari
Spotify a podcast dinlemek icin para oduyorum aylik

Podcastimiz ispanyolca olsun
Dil ogrenenlerin dinledigi bi podcast ve zilyon tane var

Amma velakin bu podcastlerde altyazi/transcript yok. Dinleme kasarken cok zor oluyor seviyen eger baslangic orta vs ise.

Neyse mantik hatasi su adamlar bu altyazilari ek olarak satiyorlar sizce killanmakta hakli miyim koysana altyaziyi yaw
0
Zetnikov
(17.10.24)
Spotify'a podcast dinlemek için para vermiyorsunuz ki spotifya verdiğiniz paranın konuyla alakası yok. Podcastleri dinlyebileceğiniz onlarca bedava uygulama var. Sizin podcasti para verdiğiniz bir ortamdan dinlemeniz podcasti üretenleri ilgilendirmez ki zaten spotifyda podcastler hiç kazandırmıyor deniyor hep
0
nundu
(17.10.24)
@nundu

Spotify de hersey cok duzenli. Listeleme indirme cok temiz.

Birde her podcast her platformda olmuyor.

Ses kalitesi de fark ediyor.

Tam paket olarak gideri var hocam

Ama dedigim gibi podcastin alt yazisinicin ekstra odemek ne bilim yakismadi be asdf
0
🌸Zetnikov
(17.10.24)
Ben müzik dinlediğim platform ile podcast dinlediğim platformun aynı olmasını sevmiyorum ve spotify podcast arayüzü çok karışık geliyor bana. O yüzden uzun zaman Google podcast kullandım, o kapanınca da androidde antennapod diye tamamen ücretsiz bir uygulamaya geçtim. Ses kalitesi ya da diğer konularda bir sorun yaşamadım.

Neyse asıl soruya cevap olarak, spotifydan dinleme sayıları çok az bir gelir getiriyor podcastlere. Ya reklam alıyorlar ya da böyle ek gelir yaratıyorlar. O yüzden eğer reklamsız bir podcast ise altyazıyı satmaları mantıksız değil abartı bir ücret değilse
0
nundu
(17.10.24)
Spotify podcastlere hiç para vermiyordu eğer değişmediyse. Normal yani transkript ücreti.
0
jackyr
(18.10.24)
(7)

türkiye içinde otel hangi siteden tutulur?

lalu
çok site var ama hangisine güvenilir bilemedim, o sitelerden bakıp otele direkt ulaşıp ayarlamak mı en mantıklısı acaba?
çok site var ama hangisine güvenilir bilemedim, o sitelerden bakıp otele direkt ulaşıp ayarlamak mı en mantıklısı acaba?
0
lalu
(15.10.24)
iptal işlemi yapacaksanız kolay olması açısından ets jolly gibi siteleri öneriyorum aracı kuruluş olduğundan daha kolay oluyor, odalarında da sorun olursa daha çok ilgileniyorlar.
0
eja
(15.10.24)
maalesef bu sorunun kesin bir cevabı yok. otel hangi siteyle iyi anlaşıyorsa oraya önem veriyor diğer acenteleri pek umursamıyor.
0
bravoteam
(15.10.24)
tatildenince.com
0
erty_ksk
(15.10.24)
ben hep hotels.com kullanıyorum. şu ana kadar sorun yaşamadım. sık seyahat ediyorsanız 10 gece sonunda bir gece ödül gibi avantajları da var. muhatap bulmanız da daha kolay. bir de oteller bu tür portallarda puanlarının düşmemesi için gayret sarf ediyorlar, o yuzden direk muhatap olana göre belki bir tık daha özen gösteriyorlardır iletişim, hizmet vb konularda.
0
mustafakesekci
(15.10.24)
otelin kendi sitesi ya da bağlı olduğu uluslararası grubun sitesi varsa oradan tutuyorum ben genelde. Fiyat olarak daha avantajlı oluyor, bi de benefit programına üye olunca (ki ücretsiz üyelikti gördüklerim hep) çok aşırı bir itham gösteriyorlar otelde. Mesela Holiday inn'de sık kalıyorum, ihg group üyesi. IHG premium mudur nedir işte onun benefit programına kaydolup oradan konaklamıştım ilk seferde. İkramlar, kibarlıklar vs bitmedi gerçekten beklenmedik derecede değerli hissettiriyorlar ki dediğim gibi ekstra para verdiğim bir olay da değildi. O zamandan beri araya başka kurum koymuyorum direkt otelin sitesinden kaydoluyorum
0
nundu
(15.10.24)
Şehir oteli ise Google yorumları ve sonrada otelin kendisi.
Tatil oteli ise ETS öneririm, turizm bakanının firması, yamuk yapma şansları yok.
0
etna
(15.10.24)
Tatilbudur, hotels ikisini de çok kullandım.
0
hebanon
(15.10.24)
(8)

Konum satın almak

Lubb
oturulcak evde (yatırımlık değil) konuma her şeyden daha çok önem vermek mantıklı mıdır?aynı paraya alternatifler söz konusu olduğunda konum için (size uygunluğu yönünden en iyi konum) genişlikten ya da oda sayısından vs. vazgeçer misiniz?
oturulcak evde (yatırımlık değil) konuma her şeyden daha çok önem vermek mantıklı mıdır?

aynı paraya alternatifler söz konusu olduğunda konum için (size uygunluğu yönünden en iyi konum) genişlikten ya da oda sayısından vs. vazgeçer misiniz?
0
Lubb
(14.10.24)
kesinlikle evet. bununla ilgili ata sozumuz var ev alma komsu al diye.
0
antikadimag
(14.10.24)
Amerika'da da emlakçıların böyle bir sözü var evin fiyatındaki en önemli üç etken location location location diye. Oda sayısı ya da metre kare çok önemli değil benim için. Konum ise her şey. Ama benim arabam yok, toplu taşıma seven biriyim ve tek yaşıyorum. Arabadı olan çocuklu bir aile için evin genişliği daha önemli olabilir
0
nundu
(14.10.24)
Ben duruma göre değerlendiririm. Şartlarım gereğince hangi kriter en önemliyse onu önde tutarım desem de bir taşınmazın pek çok şeyini değiştirebilmenize karşın konumun değiştirilemeyeceğini unutmayın. Bu nedenle evet, muhtemelen en önemli şey konum olacak.

Tabi konum da şartlara göre değerlendirilmeli. 3 odalı bir eve ihtiyacınız varsa ve hoşunuza giden konumda 2 odalı bir ev bulduysanız, bu da ihtiyaçlarınızı karşılamayacaktır. Bu nedenle mevcut şartlarınıza göre değerlendirme yapmanız her durumda zorunlu.
0
10551037
(15.10.24)
konum derken evin istenilen ilçenin içindeki konumu mu yoksa görece olarak daha düşük sosyo-ekonomik çevrenin olduğu ya da tırrek arkadaşların olduğu konum mu? ikisi çok farklı şeyler.

mesela ankara için konuşursak gidip keçiörenden ev almazdık asla. ama istediğimiz ilçeden ev alırken ilçe içerisindeki konumu merkezi olmamasına rağmen bunu önemsemedik.
0
elorelia
(15.10.24)
@elorelia

aileye, işe, ulaşıma, ihtiyaç duyduğumuz yerlere yakınlık ve değerli daha da değerlenecek bir yerde ilçenin şartlarımıza en uygun yeri ama diğer fiziki ihtiyaçlar konusunda eksik genişlik oda vs konusunda.
0
🌸Lubb
(15.10.24)
evet

istediğim evi bulursam şehir, bölge değiştiririm.
0
janderzel zartanyan
(15.10.24)
@antikadimag +1

Kesinlikle katılıyorum. Ev alma komşu al diye boşa denmemiş. Sizin için en iyi konumda bir yer bile alsanız kötü komşunuz varsa orası size cehennem olur. Tam tersi konumu hiç içinize sinmeyen bir yerde yaşasanız ama iyi komşularınız varsa orası bir süre sonra içinize siner cennet olur sizin için.
0
messor
(15.10.24)
bana uygunluğu yönünden en kötü konumda ev aldım, işime uzak ama göreceli olarak daha medeni ve parkı sahili olan bir bölge terch ettim, üzerine ekleyipte işe yakın(merkezi konum) ama içi kötü bir ev almak yerine uzak tercih ettim.
0
eja
(15.10.24)
(4)

Usain Bolt 100 metre rekoru

Bir ben var benden şurada
100 yıl içinde bu rekor (9.58) kırılabilir mi? Yani son olimpiyatlarda 9.79 koşulmuş son dünya atletim şampiyonasında 9.83 koşulmuş, bu rekorun 9.58 altına inme ihtimali var mı 100 yılda, sanki çok ekstrem doping ilaçları bulunamazsa kırılamaz gibi geliyor bana.
100 yıl içinde bu rekor (9.58) kırılabilir mi? Yani son olimpiyatlarda 9.79 koşulmuş son dünya atletim şampiyonasında 9.83 koşulmuş, bu rekorun 9.58 altına inme ihtimali var mı 100 yılda, sanki çok ekstrem doping ilaçları bulunamazsa kırılamaz gibi geliyor bana.
0
Bir ben var benden şurada
(13.10.24)
kırılabilir bence. sonuçta evrim çalışmaya devam ediyor yavaş da olsa. belki genetik açıdan daha üstün bir atlet çıkacak, daha iyi beslenecek, daha iyi yöntemlerle çalışacak ve rekoru kıracak. gayet olası.
0
orient blue
(13.10.24)
İllaki kırılır.
0
birmilyonunvarmi
(13.10.24)
100 yıl çok uzun ya. Bubka'nın sırıkla yüksek atlama rekorları kırılmaz deniyordu. Duplantis içinden geçiyor şimdi (öncesinde 2014'te Renaud Lavillenie de kırmıştı). Benzer fiziksel anomalide ve iş ahlakında biri çıkarsa kırar yani belli olmaz.

Spor tarihinde kırılması en zor olan rekor Nadal'ın 14 Fransa Açık şampiyonluğu bence. Çok ekstrem bir olay yani onun dışında hemen her rekor kırılır. Ki 100 metre için insani sınıra var daha
0
nundu
(13.10.24)
Bence de çok zor, sizinle aynı fikirdeyim. Ekleme olarak 200 metre rekoru daha uzun yıllar kırılamayacak bence 100 metreye nazaran.
0
don’t panic
(14.10.24)
(2)

Gerçek dünyada geçen türkçe rpg oyunu tavsiyesi?

sukut
Büyücülü, vampirli, yaratıklı olmayan, tamamiyle gerçek dünyada geçen, gerçek insanları gerçek olayları ele alan ve mümkünse orijinali türkçe olan ya da en kötü ihtimalle türkçe yaması olan, mümkünse kısa ve yüzeysel olmayan, derin ve uzun uzun düşünülüp oynanabilecek bir rpg oyunu var mı?
Büyücülü, vampirli, yaratıklı olmayan, tamamiyle gerçek dünyada geçen, gerçek insanları gerçek olayları ele alan ve mümkünse orijinali türkçe olan ya da en kötü ihtimalle türkçe yaması olan, mümkünse kısa ve yüzeysel olmayan, derin ve uzun uzun düşünülüp oynanabilecek bir rpg oyunu var mı?
0
sukut
(13.10.24)
Çok kısaca ve açıkça; hayır yok. Üzgünüm :D
0
akhenaten
(13.10.24)
Disco Elysium olabilir belki. Türkçe dil desteği gelmişti diye hatırlıyorum.
0
nundu
(14.10.24)
(26)

Burcunuz nedir hangi burc olmak isterdiniz neden?

Zetnikov
Yengecim yukselenim terazi full terazi olmak isterdim cunku bu yengec ev hanimi burcu gibi bisey ya darlaniyorum bir erkek olarakSurekli insanlari besleme ihtiyaci, surekli bir duygusallikla mantik arasi gidip gelme yordu. Sevgi veren anaç model takildim 30 yasima kadar
Yengecim yukselenim terazi full terazi olmak isterdim cunku bu yengec ev hanimi burcu gibi bisey ya darlaniyorum bir erkek olarak

Surekli insanlari besleme ihtiyaci, surekli bir duygusallikla mantik arasi gidip gelme yordu. Sevgi veren anaç model takildim 30 yasima kadar
0
Zetnikov
(12.10.24)
Balık


Hayatıma ne katkısı olduğunu bilmediğimden farklı bir burç olmam hakkında bilgim yok.
0
put it in your appropriate place
(12.10.24)
Aslan.

Çok memnunum.
0
yenibirgüzelnick
(12.10.24)
Kovayım. Ama yıllarca oğlak olarak biliyorduk. Burçların ilk ve son günlerinde doğanlar, doğdukları günde hesaplama yaptırmalılar hangi burca girdiklerini görmek için. Ben de oğlaktan mutlu değilken dinçer güner sayesinde kova olduğumu öğrendim ve aşırı mutluyum.
Yaşasın kova burcum, başka burç istemezdim ashdjld.

Ha manitam balık, koç, terazi olsun istemem mesela. Kendim de bu burçları olmayı hiç istemezdim, kimse laf etmesin şimdi herkesin görüşü kendine.
0
mor oje
(12.10.24)
Balığım. Balık deyince ortamlarda awww diye eziklenmek dışında memnunum.
0
Amaranta ursula
(12.10.24)
koc. fazla sıkılganlık ve yüzeysellik zor oluyor bazen. biraz daha sakin bir burc olabilirdi boga gibi
0
ala09
(12.10.24)
"Bizden rahatı gevşektir." -Yay
0
grimavi
(12.10.24)
Terazi, yükselen akrep. Zariflikle sertlik, adalet ve kin vs bu kadar birbirine zıt ve dengede bişey olamaz. Yorucu ve Güzel.
0
mslny
(12.10.24)
gezegenlerin burçlara, elementlere, evlere dengeli bir şekilde dağılmasını ve birbirleri ile uyumlu açılar yapmalarını isterdim.

edit: bir de gezegenlerin çoğunun yöneticileri veya yükselmekte oldukları burçlarda olmasını :)
0
candide
(12.10.24)
Vay be, burada da burca inananlar var. Biri de tarih verin karakterinizin değişeceği tarihi vereyim demiş. Hani mantık nerede?
0
Shepard
(12.10.24)
@shepard

Hocam herseyde mantik aramakta cok mantikli degil bence salin gitsin

Surda cekirdek yerken iki lafin belini kiriyoruz ayol bende cok inanmiyorum ama falsizda kalmiyorum xD
0
🌸Zetnikov
(12.10.24)
@Zetkinov özür dilerim yav, biz de yapıyoruz muhabbetini ve dedikodu da yapıyoruz. Ama gezegen yöneticileri diye bir şey okudum ve önceki mesajımdaki yazdığım, kusacaktım. Sorry.
0
Shepard
(12.10.24)
Balık burcuyum yükselenim de yengeç. Hayat duygusallar için çok zor en azından biraz toprak etkisi iyi olurdu ayağım yere basardı
0
kullanicadi
(12.10.24)
Akrep yükselen Başak.
İnanmıyorum ama muhabbet içinde geçerse ayak uydururum.
Diğer burçları pek bilmiyorum.
0
gabe h coud
(12.10.24)
Boğa burcu, yükselen yay. Hiç inandığım bir mevzu değil ama mitolojik bağlantıları sebebiyle sallayıp tutturabiliyorum bi şeyleri :d

Boğa burcunu seviyorum da dediğim gibi inanıp tam bennn diyen biri değilim sadece muhabbeti keyifli bence yani. Koç burcuna gıcıklığım var o da boğanın ilk günü olduğum için doğum tarihimi duyanlar koç musun diyor o yüzden yani yoksa bana ne ahdhsh
0
nundu
(12.10.24)
Alçalan yükselen baştan aşağı yayım, çok da memnunum. Burçlara pek inanmam ama ekşide yazılanlara bakınca aa bu benim lann diyorum.
0
Bruce
(12.10.24)
"Kim" olduğumuzun cevabı güneş burçlarımızda değil, yükselen ay ve güneya ay düğümü burçlarımızda. Güneş sadece mevcut kişiliğimizin bütüncül olarak bulmamız ve olgunlaştırmamız gereken hali.

Diyelim ki yükseleni balık ay'ı boğa ve g.a.d. oğlak olan birisiniz güneşiniz aslan. Güneşiniz diyor ki "hayalperestlik ve dağınıklıktan iradeye ve gerçekçiliğe, uyuşukluktan harekete ve aşırı ciddiyetten eğlenceye doğru yönel dengeni bul, kimliğini bu şekilde düzenle". Çünkü aslan burcu hareketlidir, iradelidir, gerçekçidir, eğlencelidir.
0
muhayyer divan
(12.10.24)
Güneş balik yükselen oğlak. Haritam balik dominansinda. Kova olmak isterdim
0
yuvarlanantencereninkapagi
(12.10.24)
düşünüyorumda yengeclerden yemek yapan ascı vs cok cıkıyor dıye bu boga burclarıda fena yemek yıyor nasıl bı cıft cıkar ortaya acaba uzun surelı ılıskı garantılı hahah
0
🌸Zetnikov
(12.10.24)
akrep burcuyum, yükeselenim balık. kendimden memnunum.
0
dedim ben sana
(12.10.24)
bu burç takıntılarına uyuzum.
8 milyar insan, 12 burç var.
yaklaşık 800 yüz milyon kişi aynı burçta ve bunların tüm özellikleri aynı mı sence?
senin doğduğun anda uzaydaki / uzaktaki bazı gezegenlerin konumunun seni etkilediğine inanamazsın bence.
0
ankarakecisi
(12.10.24)
@ankarakecisi

12 burç yok işte. Bi kere 10 tane gezegen var, 5'i kişisel (karakterimizi gösteren) gezegen, 2'si dış gezegen (dış etkilerle alakamızı gösteren gezegenler), 3'ü jenerasyon gezegenleri (nesilleri etkileyen gezegenler). Böyle tarif ediliyor ama ben dış ve jenerasyon gezegenleri diye bir şey kabul etmiyorum, asteroidlere kadar çok ciddi etkiler alıyoruz neden jenerasyon gezegenlerini hafife alalım ki.

Ayrıca 12 burç var, bu 12 burcu sadece güneşimiz dolaşmıyor, her gezegen ve her asteroid dolaşıyor.

Ayrıca evler var, bazı hesaplamalarla bulunan ayrımlar. 12 ev var.

Ayrıca yükselen burç gibi, MC noktası gibi, şans noktası gibi, ay düğümleri gibi yine hesaplamalarla bulunan göstergeler var, her biri ciddi ciddi bilgi veriyor. Bunların hepsi 12 buç için geçerli.

Bunlara majör ve minör açıları eklemek gerekiyor ki astroloji asıl açılar üzerinden ilerler, burçlar ve gezegenler üzerinden değil. Yukarıda saydığım her şeyin birbirine yaptığı veya yapmadığı açıların her birinin bir belirtisi var insan hayatında veya psikolojisinde.

Bu kadar değişkene rağmen astroloji yne de hiçbir zaman her soruya cevap alınacak bir yasalar bütünü değildir, yalnızca ihtimaller evreni ve istatistik bilgiler bulutudur. İlkin Sümerlerin bu alana merak saldıklarını ve bilgi biriktirmeye başladıklarını düşünürsek 5000 yıllık tarih içinde birikmiş bilgilerin kullanılarak tahminlerde bulunulması veya kişilik okuma meselesi bu. Başka bir şey değil.

Buna fal veya kehanet muamelesi yapmak her kişinin kendi elinde olan bir tercih, bence yanlış bir şey ama isteyen istediğini yapar. Ben kişilikler hakkında bilgi edinmek amacıyla bakıyorum.
0
muhayyer divan
(13.10.24)
@muhayyer divan, bu kadar da gerçeklerden kopuk olunuyor muymuş? Güneş ve ay burçlarımız...
0
Shepard
(13.10.24)
Güneş hayatımız boyunca yaşayarak bulmamız gereken kimlik, ama gölge yönleriyle değil en dengeli ve en olgun haliyle. Mesela ben güneş aslanım, yükselen balık ve ay boğa etkisi altındayım, Balık'ın kendinden vazgeçmiş feragatçiliğini istemez aslan, az ego yap der. Boğa'nın iradesizliğe varan uyuşuk gevşek halini istemez, hadi tempo hareket hareket der. Güney ay düğümü Oğlak mesela, Oğlak'ın her şeyi aşırı ciddiye alan ve kontrolcülükle beraber yönetmeye çalışıp verim elde etme sorumluluğuna balıklama dalan halini istemez Aslan, bırak yaaa bırak sensiz de bu hayat akacak bu devren dönecek az eğlenmene bak gevşe rahatla biraz aşk yaşa sev sevil seviş der.

Evet Balık burcunda gerçeklerden kopacak kadar hayalperestlik ve hatta kafa dağınıklığı olur ki ben fena halde yaşıyorum.
0
muhayyer divan
(13.10.24)
ikizler, yükselen de ikizler. cok memnunum.
0
deckard
(13.10.24)
burcum akrep. dünyaya bir daha gelsem yine akrep olmak isterdim. burcumu cok severim.
zorlayici, toksik yönleri de olan bir burc ama.

bütün akrepler alinmis olsaydi kova olabilirdim. cok zeki bir burc.

ikizler burcundan uzak dururum.
0
robert bosch
(13.10.24)
kovayım. fena değilim ya takılıyorum. kova olmasaydım terazi, yay, aslan olabilirdim.
ikizler, akrep ve balık. bu üç burç olmak istemezdim ama. özellikle akrep.. sevgili akrepler alınmasın ama tanıdığım akreplerin çoğu beni yoruyor. düşünce tarzları ve hırsları çok yorucu.
akrep dışında yanında tetikte hissettiğim kimse yok diyebilirim ama karşımdaki akrepse yoruluyorum.
0
mrvln
(13.10.24)
(8)

bir aile siyasi olarak nasıl nüfuzlu oluyor ?

WithWorth
her bireyin bir oy hakkının olduğu bir yerde, bir aile siyasi olarak nasıl nüfuzlu olabiliyor ?diyelim ki 10.000 nüfuslu bir yerde 9700 kişi A partisine oy veriyor.ben de bu beldede fabrikası olan, 1000 işçi istihdam eden, tanınan, bilinen ve A partisinin seçilmiş kişisiyim.işlediğim bir suç üzerine
her bireyin bir oy hakkının olduğu bir yerde, bir aile siyasi olarak nasıl nüfuzlu olabiliyor ?

diyelim ki 10.000 nüfuslu bir yerde 9700 kişi A partisine oy veriyor.

ben de bu beldede fabrikası olan, 1000 işçi istihdam eden, tanınan, bilinen ve A partisinin seçilmiş kişisiyim.

işlediğim bir suç üzerine bu A partisi, olması gerektiği gibi beni hapse tıkıp gerekeni yapsa, çünkü zaten 9700 kişi ona oy veriyor. kaybedeceği hiç bir şey olmaz değil mi ?

yani bu ailelerin korunmasının sebebi ne oluyor ?
0
WithWorth
(10.10.24)
dediğin gibi ilçe ölçeğinde bakarsak, işçiler patronun işaret ettiği şekilde yaşar, başka partiye oy atamaz iş kaybetme korkusundan ya da hakkı için sendikalaşamaz atılır.

9700 kişinin oyu her zaman sabit olmaz

Nüfuz işi zaten işçilere karşı değil de patronun kendine denk güçte iş görecek ya da daha üst seviye bürokratlarla oluyor

İşçilerin bu itaat davranışı da globalleşmenin sermaye tarafında olması ile ilgili, örneğin kanadadan bir firma eskişehire gelip ağaç işleme ve kereste fabrikası kurabilir ama eskişehirli bir işçi yaa dünya global değil mi ben de gideyim kanada da bir fabrikada çalışayım diyemez, işçi hareketliliği çok sınırlı. Çoğu insan il-ilçe bile değiştiremez, haliyle bulunduğu yerde hayatını sürdürmek için koşullara razı olur
0
grimavi
(10.10.24)
Sırf oy potansiyeli olarak düşünmesene.
Kaymakam olarak bir ilçeye atandığını düşün, ne yaparsın? Öncelikle gittiğin şehri tanımak için şehrin eşrafına bir yemek verirsin. Eşraf kimlerden oluşur? Fabrikatör, toprak ağası, şeyh, şıh, köklü aile reisi vs. Bu yemeğe kendi personelini de dahil etmek durumundasın.
Sonra sana hoşgeldine gelirler, sonra iade i ziyarete gidersin. Bir kaynasma olur.
Savcısı, nüfus müdürü, fabrikatör, toprak ağası, aynı masada yemek yemiş insanlar olarak gel gitler, ziyaretler başlar. Birbirlerinden ufak tefek ricaları olur. Bunu gören fabrika çalışanı, örneğin çocuğunun okulunu değiştirebilmek için milli eğitim müdüründen ricacı olsun diye fabrikatörünün kapısını çalar. İş hallolursa fabrikatöre kendini boçlu hisseder falan. Zincirleme gider bu.
0
Mirket
(10.10.24)
Of'ta 150 senedir belediye Sarallarda mesela. Öyle ki neredeyse tüm partilerin belediye başkanlık adayı aynı sülaleden oluyor.

Yani bu örnek abartı tabii ama ufak ilçelerde böyle köklü aileler geçmişten gelen nüfuzları ile söz sahibi olabiliyorlar. Sarallar Rus işgali sırasında direniş örgütlüyor, öncesinde de zaten toprak sahipleri falan, bir şekilde günümüze kadar bu seri devam ediyor yani. Daha ufak çapta etkin aileler Türkiye'nin her yerinde var
0
nundu
(10.10.24)
sen işveren olarak o a partili elemanları işe alıyorsun. parti etkinliği oluyor onu düzenliyorsun. a partisinin mahalle temsilciliğinin, ilçe başkanlığının ihtiyaçlarını karşılıyorsun. kirası ödenecek senden istiyorlar veya sen gönüllü olarak veriyorsun. seçim olacak afiş, poster, reklam giderleri için para harcıyorsun. il merkezine genel başkan gelecek halkın oraya toplanması bunu tüm masraflarını sen karşılıyorsun.
partiye muhalif biri tehdit edilecek, dövülecek onlada sen ilgileniyorsun.

işte bunları yaptıkça siyasi nüfus yapmış oluyorsun. tabi ankara senin bu yaptıklarını görüyor ve mükafatlandırıyor.
bunlara karşılık ne suç işlersen işle onlara yamuk yapmadıkça cezalandırılmıyorsun.

burada kritik bir nokta var. rüzgarı iyi takip edeceksin. baktın o parti için işler kötüye gidiyor zamanında tarafını değiştirip yeni partiye yanlayacaksın.
0
my fault
(10.10.24)
A partisi sizi hapse atmazsa da 9700 kişi bi şey demiyor ve bu durum siz ve siyasetçinin de işini (menfaatine) geliyor. Yani daha çok kişi memnun bu durumdan. Esasen 9700 kişinin ne düşüneceğini takan yok. 2 kişinin ne istediğune bakar bu iş.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(10.10.24)
sarı öküz meselesi.

akp sarı öküzün tek tüyünü bile vermiyor. rabia naz olayı, narin olayı, ensar olayı, say say bitmez. en önemsiz, köyün dibinde yaşayan adamlarının birinden bile feragat etmedi akp. tekini bırakırlarsa hepsi çözülür diye düşünüyorlar herhalde.
0
titanyum22
(10.10.24)
sorunuzu tam anladığımı düşünmüyorum. ama anladığım kadarıyla cevap vereyim. kolektif hareket eden aile/aşiretler var. bunlar siyasette nüfuzu olabiliyor. aile çıkarları neyi gerektiriyorsa, öyle davranıp değişebiliyorlar.
0
Leonardo~Da~Vinci
(10.10.24)
aşağıdaki videoyu izleyebilirsin, genel hatlarıyla anlatmış.
www.youtube.com
0
sealth
(11.10.24)
(18)

Bunu cok ucuza kapadim dediginiz sey neydi

lapaz
.
.
0
lapaz
(09.10.24)
arabam. altına göre daha az arttı ama bence ucuza kapadım. 680k tl e almıştım.

altınlarım. kesinlikle ucuza kapadım. 2700 seviyesinden girdim, fırladı.

gs forması. sınırlı sayıda cumhuriyet yılı özel seri. manevi olarak yok pahasına eforla kapadım.

ben telefona katılamıyorum. iphone pahalıya geldi. 55k ödedim kulaklıkla.

traş makinam 3 te 1 fiyatına gelmişti.

bir de şu kadın ayakkabısıymış ama nb 9060 kapatırsam ok olcam. 9000 tl vermek istemiyorum yok yere.

aa az kalsın unutuyordum. indirime denk getirdiğim 2 şişe şarap! 2.000 tl belki bugünkü değerleri 800 tl ye kapamıştım :)

motosiklet interkomum ve araç gps air’i ikisi toplam 1k tl ye gelmişti.

honda africa twin maketi sadece 400 tl ye almıştım. çok şanslıyım bunun için bence.
0
baldan kaymak
(09.10.24)
Glenfarclas 25.
maça tekel sağ olsun kampanya yapmış 14'ten 9,5'a düşmüştü 3lü alımda.
0
Bruce
(09.10.24)
eskişehirde pazardan aldığım alman malı outdoor montum

kindle-fi tarihinde almıştım

komono saat kendime doğum günü hediyem yıllar öncesinden
0
tuborg yesili
(09.10.24)
Tesla aldım, fiyatı iki gün önce 700 bin tl arttı :)
0
gabe h coud
(09.10.24)
Mikrofonum: Streamer olmayi deneyip kisa surede birakan birinden almistim. 2 aylik mukemmel bir mikrofondu. Adam streamer isik setup'i da satmak istedi ama almadim lol.

Elektro gitarim: Uzak diye yakinlarda olan bi arkadasimi gondermistim benim yerime almaya, satici annesiyle gelmis. "Oglum bi hevesle aldi hic calmadi umarim arkadasiniz kullanir." demis. Kullanmadim tabii ama olsun ucuzdu.

Genel olarak elektronik esyalarim, ama onlarda bilincli tuketiciyim. bunu buradan alacagima gider o farka ucak bileti alir tatilimi yapip alir donerim modundayim.
0
aguen
(09.10.24)
Applied materials hissesini 2024 ocak ayinda 136€dan aldim. temmuzda 230€dan sattim.
Su an 180€larda
0
sonsuz
(09.10.24)
oransal olarak en ucuza kapadigim sey eddie bauer kaz tuyu montum galiba.

$300 civarinda hayvani bir monttu. outlet'e gittim, clearence'ta bir mont buldum. kasadaki kadin bir hata yapti galiba $40'a verdi montu. hala unutamiyorum. midwest kisina icinde tisortle ciktigim bir monttu.
0
antikadimag
(09.10.24)
sene 2013-14 filan olmalı, logitech direksiyon setini ikinci el 250 liraya almıştım o zaman. şimdi baktım da sanırım 2014'te asgari ücret 900 lira bile yok bu arada. hatırlıyorum o zaman da annem filan kızmıştı zaten oğlum sen mal mısın diye.

10 sene oldu hala cayır cayır kullanıyorum, euro truck simulator 2 oynuyorum, çok seviyorum. kaldı ki sanırım 10 sene kullanılmış "üçüncü el" hali herhalde hala en az 2-3 bine gider.

hayatımdaki en muazzam satın alım eylemiydi herhalde.
0
mark greg sputnik
(09.10.24)
Amerika’da columbia outlet mağazasında 20 dolara bir mont almıştım. 4 yıl oldu hala giyiyorum. 0 eskime, taş gibi.
0
but that was just a dream
(09.10.24)
247 Türk Lirasına Amsterdam git gel uçak bileti. Sene 2019, aylardan Ağustos. Aralık ayına 1 Euro + Vergiden yapıştırmıştım bileti. Hey gidi.

En güzel gezimdi. Gerçi o dönem hayatımın en güzel dönemiymiş bilmiyordum.
0
put it in your appropriate place
(09.10.24)
$600lik airpods maxleri $250e kutulu jelatinli sekilde aldim.

cok iyiye kapattigimi saniyordum taki sahte cikana kadar.

:/
0
cooperr
(09.10.24)
2007 gibi Ankara-Istanbul otobus biletini Kamil Koc’un rahat hattinda ustelik 1 tl’ye almistim, cok guzeldi. :)
0
mor oje
(09.10.24)
tr fiyatının 1/3'üne Sony kulaklık getirdim. Bugün 45K olan buzdolabını Kasım 2021'de 7K ya almıştım.

büyük şeyleri yazmıyorum ama en akıllı alışverişim 2021 - 2022 yıllarında ortalama 22tl maliyetle topladığım THY hisselerim. Bugün ucuz ve düşmüş haliyle 270tl. hala duruyorlar, bağlandım satamıyorum.
0
awlmi
(10.10.24)
5 sene önce Divarese' den online kupon mupon indirimle 80 tl ye siyah loafer aldıydım, terlikler 200 tl civarıydı.
0
kumandanim
(10.10.24)
inanılmaz ucuz diyemem ama geçen sene ps5 god of war ragnarok dahil versiyonunu İsveç'ten almıştım. Vergi iadesiyle falan o dönemki Türkiye fiyatının yarısı denebilecek bir meblağ tutmuştu.

İki sene önce enflasyonun coştuğu dönemde skechers'tan spor ayakkabı almıştım ve vade farksız 8 taksit yapmışlardı bi de aklıma o geldi. Yani çok mu ucuza geldi bilmiyorum ama taksit yapıyor musunuz sorusuna "vade farksız 8 taksit oluyor" cevabını aldığımda bana "bedavaya veriyoruz al götür işte" gibi bir his yaşatmıştı ahahah
0
nundu
(10.10.24)
pandemi başlarken ani bir kararla ev aldım. Her şeyiyle bana 210bin liraya mal oldu şimdi düşününce şaka gibi geliyor :)
0
alaimisema
(10.10.24)
30 euroya kilifiyla birlikte 10. nesil kindle.
0
chihirovekohaku
(10.10.24)
geçen sene şirketin havuz araçlarından bir tanesini aldım.
0
datnet
(17.10.24)
(6)

Ingilizcede "district" kelimesinin %100 anlami var mi?

Zetnikov
Semt midirIlce midirBolge midirMahalle midirKafami karistiriyor bazenYada yabanci kulture dair anlamam gereken birsey mi varOrnegin adres yazarken istanbul ili, bahcelievler ilcesi, yenibosna semti, fevzicakmak mahallesiNasil yazilir hepsi district gozukuyor yazmayi dener misiniz yoksa kultur farkim
Semt midir
Ilce midir
Bolge midir
Mahalle midir

Kafami karistiriyor bazen

Yada yabanci kulture dair anlamam gereken birsey mi var

Ornegin adres yazarken

istanbul ili, bahcelievler ilcesi, yenibosna semti, fevzicakmak mahallesi

Nasil yazilir hepsi district gozukuyor yazmayi dener misiniz yoksa kultur farkimi var
0
Zetnikov
(09.10.24)
en cok karsilayani ilce.

where do you live?
sisli district.
0
buenosdias
(09.10.24)
Kültür farkından ziyade idari farklar var. İngilizce konuşulan farklı ülkelerde bile district farklı anlama geliyor. Bizde İl ilçe var abd'de state county diye bölünüyor, sadece başkent Washington DC (district of columbia) federal district olarak geçiyor. uk'de district sistemi var ama biraz değişik vs yani biraz hangi ülkeyse o ülkedeki idari bölümleri bilmen gerekiyor.

Türkiye için ilçe kavramı olarak karşılanıyor ama evet

en.m.wikipedia.org

verdiğin örnekte;

istanbul province, bahcelievler district, fevzicakmak neighbourhood idari bölümler. Semt idari bir bölüm değil, adrese yazman gereken bir şey de değil. Tam ingilizce karşılığı nedir bilemiyorum ama wiki'de bizim semt başlığına gidip ingilizceye geç diyince quarter sayfasına yönlendiriyor. Quarter da biraz belli grupların yaşadığı yerler anlamına geliyor tam karşılar mı bilemiyorum. Belki ABD'deki downtown manhattan gibi bölgelere karşılık olabilir, region denebilir bilemiyorum
0
nundu
(09.10.24)
@nundu kalbimi biraktim buraya
0
🌸Zetnikov
(09.10.24)
aslinda bolge anlamina da gelir ama senin sorun bazinda evet ilce.
0
baldur2
(09.10.24)
bunun doğrusu devlet evraklarında olanıdır. bana lazım olduğunda edevletten ingilizce nüfus kaydı çıkarıp bakmıştım şimdi unuttum
0
titanyum22
(09.10.24)
Hayır, yok.

@nundu idari +1 ama onlar için Borough kullanılıyor. District için bölge uygun ama bizimki gibi coğrafi bölge değil. Seçimlerdeki İstanbul 1. Bölge gibi bir şey daha yakın. Bizde tam karşılığı olmadığı için ilçe kullanımı yaygın.
0
nawar
(09.10.24)
(2)

milton kasırgasının abartılmış balon olması

mark greg sputnik
az önce ekşi'de yazdım. tarihin en büyük kasırgalarından biri olacağı söyleniyor. ventusky'dan bakıyorum, en kuvvetli yerde bile hızı şu an 100km/sa civarı ki bu cat 1. fırtınanın bir tık üstü yani, abd bundan daha yıkıcı onlarca kasırga görmüştür.karaya yaklaştıkça gücünün artacağı mı varsayılıyor,
az önce ekşi'de yazdım. tarihin en büyük kasırgalarından biri olacağı söyleniyor. ventusky'dan bakıyorum, en kuvvetli yerde bile hızı şu an 100km/sa civarı ki bu cat 1. fırtınanın bir tık üstü yani, abd bundan daha yıkıcı onlarca kasırga görmüştür.

karaya yaklaştıkça gücünün artacağı mı varsayılıyor, ondan mı yapılıyor bu değerlendirme? işe hakim birisi aydınlatabilir mi?
0
mark greg sputnik
(08.10.24)
Kasırganın kategorisinin sadece rüzgar hızı üstüne olması tartışmalı bir konu. Bikaç gün önce nytde öyle bir makale vardı. Sel, taşkınlar en büyük hasarı veriyor ama biz haberlerde sadece rüzgarı konuşuyoruz diyorlardı . Çok fazla etken, değişken dinamik var. hasara göre düşünürsen zaten her şey olup bittikten sonra kesin kategoriyi belirleyebilirsin. Şu an bayağı önlem alınmış durumda hasar beklentisi yüksek evet.
0
sibertenik
(09.10.24)
Twitterda takip ettiğim biri var Miami'de yaşıyor yanlış bilmiyorsam, an an haberleri paylaşıp duruyor da mesela Tampa şehri baya etkilenecek, Buccaneers takımı muhtemelen bu sezon başka yerde oynamak zorunda kalacak, Orlando'yu vurma ihtimali de var Magic de yer değiştirebilir sezon sonuna kadar tarzı haberler vardı. Diğer haberler daha subjektif de bunlar net bir tahmin olduğu için belirttim spor da takip eden biri olarak kafanda canlandırması açısından.
0
nundu
(09.10.24)
(15)

Aşı karşıtları haklı mı çıktı?

potasyum bebek
Niye genç herkes ölüyor bu aralar? Hepsi de kalp krizi ne tesadüfse. O zamanlar hepsine cahiller diyerek gülüp geçmiştik ama şimdi insan düşünüyor ya.
Niye genç herkes ölüyor bu aralar? Hepsi de kalp krizi ne tesadüfse. O zamanlar hepsine cahiller diyerek gülüp geçmiştik ama şimdi insan düşünüyor ya.
0
potasyum bebek
(07.10.24)
Herkes derken kaç kişiden bahsediyoruz.
Kaç kişi çlmüş fazladan.
Aşıdan öldüklerine dair elimizde bir veri var mı?
Velev ki aşıdan öldüler. Bu aşıdan ölenlerin sayısıyla, aşı bulunmasaydı covidden öleceklerin sayısıyla kıyaslandı mı?
Var mı bu veriler elimizde?
0
Mirket
(07.10.24)
Benim babam pandemiden ve aşı çıkmadan çok önce kalp krizi geçirip öldü, insanlar yüzlerce yıldır kalp krizi geçirip ölebiliyor, şu an kalp krizi nedeniyle ölenlerin aşı olmuş olmaları ortak bir korelasyon değil yani ve evet öyle düşünenler hala cahil benim için. Ayrıca ben 120 doz falan aşı oldum sanırım ben neden ölmüyorum, kardeşim de ölmedi, benim çevremde son 5 yılda kimse kalp krizi geçirip ölmedi, demek ki benim çevremdekiler ölümsüz, ya ölümsüz ya da aşı böyle bir şeye neden olmuyor, hangisi daha mantıklı?
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.10.24)
aşı olmuş ve "acaba olmasa mıydım lan?" diyen birisi olarak yazacağım.

birincisi elimizde net veri var mı? yok. benim babam aşıdan kısa süre sonra beyin tümöründen 55 yaşında öldü mesela... onun dışında 20'sinden 90'ına ailedir akrabadır kimseye hiçbir şey olmadı.

ayrıca şu an kalp hastalıklarına çok açığız. hareket az, besinler rafine şeker ağırlıklı, kursağımızdan düzgün bir şey geçmiyor. tıp gelişti filan da temel olay çocuk ölümlerinin azalması. yoksa 30-40 yaşına gelen biri yine pat diye kalpten gidebiliyor. hatta ihtimali eskiye kıyasla daha yüksek. çünkü dediğim gibi hareket etmiyoruz, kalitesiz şeylerle besleniyoruz. 50 yaşında çapa yapan adam yüksek teknolojiye erişimi olmadığı için ölebiliyordu eskiden. şimdiyse biz yüksek teknolojiye sahibiz ama korkunç yaşıyoruz. haliyle çat diye bi felç/kriz geldiğinde yapabileceğimiz pek bi şey kalmıyor.

ayrıca covid ilişkili ölümlerin tamamının aşıya bağlanmasını da tuhaf buluyorum. yahu bu zaten ölümcül bi hastalık? ölenlerin bir kısmı covid'ın bıraktığı hasar sebebiyle ölüyor olamaz mı mesela? belki ben 40 yaşında kalpten gidicem, zamanında covid aşısı olmuş diyecekler, halbuki olmasam belki 28 yaşında ölecektim?

farkındayım veriler de manipüle edilebiliyor, kesin doğruyu bulmak özellikle sıradan vatandaş için kolay değil ama ben bunun biraz algıda seçicilik olduğunu düşünüyorum. covid başladığından beri (görünürde covid'den tamamen alakasız sebeple) sadece babamı kaybettim ben. aşı olanı da olmayanı da sapasağlam. gerçi aşı olmayıp iki kişi ölmüştü sanırım.
0
mark greg sputnik
(07.10.24)
Algida seçicilik+1
Misal benim etrafimda sıfır kişi kalpten gitti. Demek ki hakli çıkan kimse yok. Nasıl algida seçtim?

Bir tane tanidigim var, genç cocuktu. Astim vs sorunu vardi. Covid dönemi asi maaşı olmam diyordu, umursamiyordu. Malesef covidden gitti. Yani gördüğümüz üzere tam tersi örnek de var.

Neyse birazdan damlar bir iki kişi de elimizde net bir veri yok. Türk halki zaten sagliksiz bir halk, gida kalitesi igrenc, spor yok, çalışma hayatı iğrenç, stres var, sigara çok. Burada kalpten gitmek sasirtan bir şey değil. Benim babam misal kalp krizi+ 3 stent üstüne 4 sene hala güne 3 paket sigara içmiş bir insan. Cahillik işte.
0
logisticsmanager
(07.10.24)
kalp krizi dünyada en yaygın ölüm sebebi. aşıdan önce de böyleydi sonra da böyle olacak. insanlar ölüyor zaten ve bunu aşıya bağlamak saçmalık.
0
jelly bear
(07.10.24)
@Mirket +1
Algıda seçicilik +1

Aşı cahilleri her şeyi aşı ile ilişkilendiriyor. Normal insanın bile aklında "acaba?" oluşabilir. He deyip geçin. Kimse 2020'den beri hızla artan ekonomik çökmeyi, ülke genelinde artan stresi, gelecek kaygısını, sosyal medyanının durumunu, düzensiz göçleri, aldığımız besinlerin düşen değerlerini, hastalığın vücudumuzda (özellikle solunum ve dolaşım sisteminde) bıraktığı hasarları vs. konuşmuyor. Bu saydıklarımın her biri ayrı ayrı bağışıklık sistemini çökerten şeyler. Öyle grip oldum geçti gitti gibi değil.

"Çikolatanın/domatesin tadı eskisi gibi değil" derken içeriğinin değiştiğini kabul ediyoruz ama "sağlıksız ve dengesiz beslendiğimiz için sağlığımız zarar görüyor" kısmını bağlarken zorlanılıyor. Miyokardit aşının yan etkileri içinde de var ama aynı zamanda hastalığın sonuçları arasında da yer alıyor. Hangisi, hangi sebeple kalp krizi sebebi olarak seçildi?

Ekleme: Aşı karşıtlarına göre ya 3 sene önce eylül ayında ölecektik ya hepimiz kısır olacaktık ya da aşıyla ekledikleri çiplerle bizi kontrol edeceklerdi. Cidden çok haklılarmış ahahaha
0
nawar
(07.10.24)
Yiyecek kalitesi çok bozuldu bence bununla da çok ilgisi var.

Ek olarak, kimse pek şunu düşünmüyor ama bir iki eski kuşak doğal seçilimle büyüyordu. Anneannemin falan ölmüş kardeşleri var. Sağlıklı olanlar devam ediyordu. Şimdi her çocuk modern tıp sayesinde büyüyor. Fakat büyüyünce de genetik bazı sıkıntılar varsa onlar ortaya çıkıp sorun yaratıyor işte. Nedense kimse bu açıdan bakmıyor.
0
nhk ni youkosu
(07.10.24)
mRNA aşılarının yan etkisi olarak görülebilen miyokarditin görünme olasılığı, covidin yan etkisi olarak görülenden çok daha düşük, göz ardı edilebilir bir seviyede hatta. Onun dışında üstteki yorumların hepsine +1. Aşı karşıtları benim için hâlâ cahil ve söyledikleri herhangi başka bir şeyi de ciddiye almama konusunda bir gösterge
0
nundu
(07.10.24)
amerika'ya giris icin asi gerekiyordu. istemeden zorla oldum. 2022 basinda. 2024 yilinda kalp problemleri yasamaya basladim. tansiyon yukselmesi, tasikardi, aritmi vs.

ancak asiri stres altindaydim ve icki, sigara, esrar, kahve kullaniyordum. simdi hepsini biraktim umarim duzelirim.
0
antikadimag
(07.10.24)
Haklı çıktılar.
Şu an bulmam zor ama tanınmış ilaç şirketi yetkililerinin bile aşıların yetersizliği veya yan etkileri hususunda itiraf niteliğinde açıklamaları oldu.
Covid için testleri vs ile beraber 5 yılda ancak hazır olur denen aşılar 1 yıla yakın sürede hazır hale geldi ve % 95-99 etkili diyerek reklamları yapıldı uygulandı.

Kalp krizleri sonucunda ölenlerin aşı durumunun ne olduğu hususnda açıklama, ayrıntılı otopsilerinin yapılmaması ayrı husus.
Almanya'da olanların aşı hususnda zarar görenlerin açtığı davaları da duymaması imkansız.
Davaların nasıl sonuçlandığını bilen varsa belirtirse iyi olur.
Tazminat almaları da söz konusuydu.

Ayrıca bazı ülkelerin meclisindeki bu durumu ele aldığı konuşmalar,yabancı doktorların açıklamaları Türkçe alt yazılı olarak sosyal medyada da paylaşıldı.

Daha geçen 1-2 aylık sürede maymun çiçeği virüsü yaygarası koparıldı ama her devlet şu an kendi derdiyle uğraştığından ilgi görmedi ve bu yöndeki haberler bıçak gibi kesildi.
Şu an ses seda yok.
Bizdeki ana medya da böyle kriz ve dert, korku içeren haberleri sever doğrusu.

Evet aşı da lazım ama kimin eliyle bu işler yürüyor bunu da iyi bilmek anlamak lazım.
Bir devlet, vatandaşlarını dışarıdaki bazı kurum ve yapıların kendince söylemlerine,uygulamalarına bırakmamalı.
Salgına bağlı aşı konusu, küresel uygulamalardan sadece biri.
Olaya daha büyük ölçekte bakmak lazım. Mesela devletlerin dışında çok büyük sermaye sahibi aktörlere.
Böyle krizlerde kimin kazandığına.
Salgında insanlar, devletler kaybetti.
Özel şirketler, internette bilişim alanında söz sahibi teknoloji firmaları ve herzamanki gibi bankalar kazandı.

Tuhaf değil mi?
Dünya nüfusunu azaltmak istemenin savaş dışında daha bir çok yolu var.
Konu uzun ve daha insanlara ssözde sağlık için takılmak istenen çiplere bile gelmedik.
0
diyecevaplandı
(07.10.24)
Aşı ve kalp krizi çipler düz dünya, yeterince gerizekalıysanız hepsine inanabilirsiniz.
0
Bir ben var benden şurada
(07.10.24)
şu anda hiç pandemi olmamışcasına, gözümüzün önümde capcanlı insanlar günler içinde ölmemiş gibi kalabalıklarda geziyoruz, otellerde konaklıyoruz, konserlere gidiyoruz. bunun tek sebebi aşıdır. aşı karşıtlığı nankörlüktür, hem de insanoğlunun en büyük icatlarından birine karşı nankörlüktür. yapmayın.

çok kötü besleniyoruz. denetim yok, al işte sözde çok müslüman yusufta domuz eti çıkmış. gençler alkol alamadığından redbul denen garabete da dadanıyor. kırk yıllık kamyoncu gibi sigara içiyorlar. ya ne olacağıdı?
0
titanyum22
(07.10.24)
1 örnek ile olayı aşıya bağlayamayız ama aşı öncesi angio olup sorunu olmayan birey bi kaç biontek aşısından 1 sene sonra yarı kalp krizi geçirip 4 damarı değişti. ben şahsen pişmanım.
0
eja
(08.10.24)
buna cevap vermek için kontrollü olarak kalp rahatsızlığı olmayan yeteri kadar fazla bireyi kontrol ve deney grubu olarak ayırıp deney yapmak lazım. hatta o da yetmez, deney grubundaki kalp rahatsızlığından ölenlere detaylı otopsi yapıp ölüm nedenlerini aşıya bağlamak lazım.

şu durumda "yok öyle bir şey" de diyemeyiz, "aşıdan dolayı kalp rahatsızlıkları oluşuyor" da diyemeyiz. tamamen tesadüf de olabilir, gerçekten aşı kalp rahatsızlığı da yapıyor olabilir.
0
kibritsuyu
(08.10.24)
kibritsuyu +1

Bu sorunun cevabini bilemeyiz. Bilim biraz otorite haline gelmis ve astigim astik takiliyor. Bir kisi bilim adami iken, bir gorusu yuzunden direk aforoz edilebiliyor. Bilimsel olarak arastirilip sonuca baglanmis konularla ilgili bir problemim yok esasinda ama bilimin dogasina aykiri sacma bir ozguven goruyorum.
0
mbond
(08.10.24)
(7)

Su için fatura ödemek saçma değil mi?

Bir ben var benden şurada
Yani hadi elektriği üretiyoruz bi maliyet var doğalgazı satın alıyoruz ona da tamamım ama çeşmeden akan su bildiğimiz yağmur suyu değil mi, evet onun da ufak tefek maliyetleri vardır filtreleme tesislerin bakımı bize ulaştırılması şu bu gibi ama neticede bu üretilmiyor ama ben elektrikten doğalgazda
Yani hadi elektriği üretiyoruz bi maliyet var doğalgazı satın alıyoruz ona da tamamım ama çeşmeden akan su bildiğimiz yağmur suyu değil mi, evet onun da ufak tefek maliyetleri vardır filtreleme tesislerin bakımı bize ulaştırılması şu bu gibi ama neticede bu üretilmiyor ama ben elektrikten doğalgazdan daha fazla su faturası ödüyorum, hadi sembolik sabit bir şey alınsa ona da bi şey demeyeceğim ama sürekli zam da geliyor, nasıl oluyor bu?
0
Bir ben var benden şurada
(07.10.24)
pompalama tesisleri var, onlar da elektrik tüketiyor.
0
inheritance
(07.10.24)
tüketilen uyun yarısı kadar da atık su bedeli alınıyor. tükettiğin suyu temizleyip doğaya karıştırmanın da bir maliyeti var.
0
kibritsuyu
(07.10.24)
doğada suyun depolanması+suyun arıtılması+pompa maliyetleri+su dağıtım altyapısı ve bakımı+atık su toplama altyapısı+atık su arıtma+atık su deşarj istasyonları vs.

bütün bunlar hep maliyet.
0
biergarten
(07.10.24)
Mesela Ekrem İmamoğlu'nun dediği bi cümle vardı seçim dönemi, Türkiye'de elektrik dağıtım şirketlerinin en büyük müşterisi İSKİ diyordu. Ki sadece elektrik de değil yani yeni arıtma tesisi yapım maliyeti, alınan kimyasallar, yol çalışmaları vs gibi masraflar da var

Ama ayrıca ben tek başına yaşadığımdan beri su faturasına hep çok ufak meblağlar ödedim. Denizli'de yaşarken fatura sistemi vardı, elektrik faturasının üçte biri harcıyordum. Şimdi Eskişehirdeyim, burda fatura sistemi yok kart bakiyesi var. 200 lira atıyorum baya bir ay kullanıyorum. Yani su faturası elektrik faturasından fazla gelen insanlar hangi şehirlerde yaşıyor, suyu nasıl kullanıyor çok merak ediyorum
0
nundu
(07.10.24)
su ucuz bile.
nasıl ne şekilde geldiğini, ekonomik ve doğal maliyetinin ne olduğunu bilsek ucuz bile deriz. kamusal alanlarda, sokaklarda, okullarda, hastanelerde, camilerin tuvaletlerinde, askeriye bölgelerinde boşa akan o kadar fazla su var ki gördüğümde üzülüyorum. bazen müdahale ediyorum bazen edemiyorum.

bakınız istanbul'a su gelmesi için yapılan melen barajı.
www.indyturk.com

baraj yapımı ayrı, baraj yapmak için istimlak edilen arazilerin bedeli ayrı, doğaya verilen zarar ayrı.

irili ufaklı 900e yakın baraj var türkiye'de.
binlerce su pompası, inanılmaz bi elektrik tüketimi.

bazen inşaatlarını görüyorum, yeni bi su hattı çekilirken koyulan boruların içinden araba geçebilir boyutta oluyor. otoban kadar yer kaplıyor boru hattının geçtiği yer. çoğu kez üzerine bir şey yapılamıyor o arazinin. onlarca km sürüyor bu boru hatları. milyarlarca liraları geçiyor altyapı maliyeti.

tüm bunları karşılamak için zam yapılıyor haliyle.

bir de arıtma maliyetleri var tabi.

şebeke suyunu daha az kullanmamızı sağlayacak, yağmur sularını toplayıp bina bazında kullanmamızı sağlayacak sistemler geliştirilmeli.

el yıkadığın suyu klozette kullanabileceğin sistemler geliştirilmeli.

tabi yine de tasarrufu vatandaştan beklemek yangına kovayla su taşımak gibi oluyor. endüstriyel amaçla kullanılan su inanılmaz boyutta.
0
biseysorcaktim
(07.10.24)
Avusturalyada icme suyunu parklarda spor salonunda falan ucretsiz icerdim
0
Zetnikov
(07.10.24)
Bu yüzden millet duş almıyor Türkiye'de. Kıyafetlerini yıkamak istemiyor. Bedava olmasa da en azından çok daha ucuz olmalı.
0
ferenc
(07.10.24)
(4)

Su grubun / sarkinin adi neydi

Kittie
80lerden veya 90larin basindan bir grubu soruyorum. Gece gece aklima takildi. Cesitli anahtar kelimelerle aradi turkce ve ingilizce ama sonuca ulasamadim bir turlu sinir oldum :)Sarkiyi soyleyen biri var ama normalde o bi dansci miymis, model miymis neymis. Playback yapmis. Cunku produktorler grubun
80lerden veya 90larin basindan bir grubu soruyorum. Gece gece aklima takildi. Cesitli anahtar kelimelerle aradi turkce ve ingilizce ama sonuca ulasamadim bir turlu sinir oldum :)
Sarkiyi soyleyen biri var ama normalde o bi dansci miymis, model miymis neymis. Playback yapmis. Cunku produktorler grubun solistindense o kizin gorunmesinin daha iyi olacagini soylemis.
0
Kittie
(06.10.24)
black box-ride on time olabilir mi?

youtu.be

eksisozluk.com
0
gelecegin yildizi
(06.10.24)
Yok burada sarkiyi amerikali bi sarkici soyluyormus. Solist de lip syncing yapiyormus. Benimki tam tersi. Solist sarkiyi soyluyor ama performanslara gelince goruntusu daha iyi diye bi dansci/model kullaniyorlar o da playback yapiyor. Bi de benim dedigim grup amerikali olsa gerek. Bunlar italyanmis.

Hatta en unlu sarkilarinin (ki belki de onehitwonderdir) videosunda bu dansci bikinivari bi kostumle (siyahi kendisi) oldugu yerde sallanarak/dans ederek
sarkiyi soyluyor bi bar ortaminda.
0
🌸Kittie
(06.10.24)
Buldum. Pump up the jammis sarki. Bi yerde say my name geciyor saniyordum, make my day diye denedim buldum sarkiyi. Tecnotronic gibi bi seymis isimleri de
0
🌸Kittie
(06.10.24)
Tecnotronic Belçikalı bu arada ama bu hikayesini bilmiyodum şarkının
0
nundu
(06.10.24)
(19)

çocuk sevmeyenlere sorum - neden?

mark greg sputnik
BAHSETTİĞİM ŞEY ÇOCUK SAHİBİ OLMAK DEĞİL.bazı insanlar çocukları hiç sevmez. etraflarında bulunmasını istemezler. şimdi ebeveynler zaten aşırı zor olsa bile muhtemelen kendi çocuklarından bıkmıyorlardır, yani en azından "keşke olmasa!" diyemiyorlardır. amca, teyze, dayı, hala vs. desen zaten premium
BAHSETTİĞİM ŞEY ÇOCUK SAHİBİ OLMAK DEĞİL.

bazı insanlar çocukları hiç sevmez. etraflarında bulunmasını istemezler. şimdi ebeveynler zaten aşırı zor olsa bile muhtemelen kendi çocuklarından bıkmıyorlardır, yani en azından "keşke olmasa!" diyemiyorlardır. amca, teyze, dayı, hala vs. desen zaten premium üye, çocukla keyifli vakit geçirip sıkılınca anasına babasına verebiliyorlar.

ama genel olarak hani mesela işte arkadaşıyla buluşurken onun bebeğini de getirmesine bile kızan, bebeklerle, çocuklarla aynı ortamda bulunmayı hiç sevmeyen insanları merak ediyorum.

ben her zaman çok sevmişimdir mesela, yaş çok fark etmez, ergenliğe kadar hepsini aşırı sevimli buluyorum. bi yandan çok saflar, diğer taraftan bizim asla aklımıza gelmeyecek düşünceleri olabiliyor. bebek zaten sevimli ve saftirik, biraz daha büyükleri "anaa harbi lan!" dedirtecek bissürü enteresan fikir üretebiliyor vs...

bir çocuğun devamlı sorumluluğunu almak dünyanın muhtemelen en zor işidir, ona itirazım yok ama neblim hani çocuk deyince yüzü düşen insanlar var. onu merak ediyorum. niye sevmiyosunuz? ağladığı için mi? makul bi şekilde iletişim kurulamadığı için mi?
0
mark greg sputnik
(05.10.24)
Çocuk bence çok büyük sorumluluk. ekonomik açıdan ve ilgilenme açısından bana yük geliyor.
0
ferenc
(05.10.24)
Ben çocuk sesinden nefret ediyorum bağran çağıran zırlayan bi çocuk hayattan soğutuyor beni.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.10.24)
e arkadasinla oturup iki muhabbet edeceksin ya cocuk orda ses yapacak ya ilgilenilmesi gereken bi seyler olacak. laf bolmek zaten hepsinin yaptigi bi sey sonuc olarak rahat degil. hele is yerine getirmek, daha fazla yorum yok
0
ala09
(05.10.24)
Çok çocuklu ailede büyümüş (birisi 3 diğeri 4 kardeş) iki arkadaşım da çocuk istemiyor. Kardeşlerine anne babalık yapmak durumunda kalmışlar ve bıkmışlar öyle söylüyorlar
0
kullanicadi
(05.10.24)
Sürekli bitmeyen bir ses... Ve o ses kulaklarini tirmalayacak seviyede olmadığında bile ilgini çekecek herhangi bir şey anlatmiyor
0
abuzer
(05.10.24)
Ben o yüzü düşen kişiyim. Çünkü doğası gereği hareketli, meraklı ve gürültülü oluyor. Sınır kavramları da yok. Duygusal bağımın olmadığı çocuklar sevimli gelmiyor o yüzden. Bir çocuğa sevgi besleyip tahammül edebilmem için ya öğrencim ya da kan bağımın olması gerekiyor. Diğer türlü uzaktan seviyorum yetiyor.
0
ruhen hastayim ben
(05.10.24)
Çocukları değil ebeveynlerini sevmemek aslında konu. Tek vasfı hamile kalmak-hamile bırakmak olan kişiler anne-baba olunca şımarık, sürekli ağlayan, bağıran, etrafı dağıtan, olay çıkaran insanların 2 saat dinlenmek için gittikleri yerin içine sıçan veletler ile hayvanlara ve kendilerinden daha küçüklere işkence eden p*çler doğuyor. Yoksa insan evladı gibi çocuklar ile ilgili sorunum yok. Baldan tatlı çocukları olan arkadaşlarım var.
0
nawar
(05.10.24)
@nawar, güzel nokta hocam. buna kesinlikle katılıyorum. bebek istediği kadar saçmalasın neticede birkaç senelik insan evladıdır, laf anlatsan da anlamaz ama çocuk yaptığı için kendini takdire layık gören sorumsuz ve dangalak ebeveynler gerçekten çekilmiyor.
0
🌸mark greg sputnik
(05.10.24)
Kaleci sacli +1
Nawar +1
0
mor oje
(05.10.24)
Çocukları "sevmeyen" biri değilim, onlarla iletişimi beceremeyen, kısa süre sonra elinde olmadan bunalan, darlanan, zaman zaman (çocuğun şımarıklığına, ailesinin ona yaklaşımına göre) sinirlenen biriyim. Hiçbir zaman hiçbir çocuğa hiçbir şekilde zarar gelmesini şstemem ve zarar vermem. Fakat çocuklarla bir arada olmak beni fena halde darlar, bunalırım, bazen sinirlenebilirim. Uzaklaşırım, elimden geldiği kadar da sorumluluk almam,bir arada durmam.

Dediğin örneği de cevaplayayım,

Arkadaşımla buluşmaya gelirken bebeğini getirmesi beni çok bozmaz, ama 2 yaştan itibaren o bir bebek değildir çocuktur ve çocuk sürekli anne ilgisini üzerinde ister, ben ise annesini ondan çalıyormuş gibi hissederim ve bu histen nefret ediyorum. Ayrıca bir çocuk hiçbir zaman büyüklerin kendi aralarındaki sohbetleri dinlememeli, duymamalıdır. Çünkü bilinçaltı bunlaro kaydeder ve kendi hayatımda yaşadığım gibi hayata dair bazı şeylerden nefret yahut korku geliştirebilirler. Bunu çok şiddetli yaşıyorum, onun için arkadaşımla görüşürken yanımda çocuk istemem.

Çocukları severim, çocukluğun o hesapsız ve korkusuz coşkusuna çok imrenirim ama bir arada duramam, bunalırım. Belki ben baskı altında (kime göre neye göre baskı) büyüdüğüm içindir, bilmiyorum.
0
muhayyer divan
(05.10.24)
Bebeklere agucuk gugucuk yapmak hoşuma gitmiyor. Yani bebekler sevimli gelmiyor bana, bi de kontrol edilemeyen, iletişime geçilemeyen canlılar olması da rahatsız ediyor. Gürültü de zaten söylenmiş.

Şöyle 7-8 yaşından itibaren en azından sohbet edilebilir seviyedeki çocuklarla bir sorunum yok. Hele böyle spesifik bir ilgi alanı olan, meraklı ve hafif büyümüş de küçülmüş çocuklarla sohbet etmekten keyif de alırım. Ama ne bileyim gel boyama yapalım, evcilik oynayalım tarzı işlerde de yokum :D

Ben genelin aksine ergenler konusunda daha pozitifim. Tabii ki bu salak kanzi tip ya da zevzek ergenler değil de biraz okuyan eden ergenlerle sohbet etmek keyifli oluyor.

Benim kardeşimle aramda 11 yaş var, bebekken doğru düzgün zaman geçirmişliğim yoktu neredeyse. Büyüdükçe, bir şeyler paylaşabildikçe yakınlaştık ve şimdi 17 yaşında bir ergen olarak kendisini çok seviyorum. Kendi öz kardeşimi bebekken pek sevmiyodum yani, elin veledi de kusuruma bakmasın :D
0
nundu
(05.10.24)
Neyi neden sevip neden sevmediğimizi pek bilmeyiz aslında. Çok daha derinden gelen şeyler bunlar en fazla justify edebiliriz bi bahane açıklama uydururuz hemen aslında şundan dolayı diye.

Yani seven anlaşan bi şekilde seviyor, sevmeyen de sevmiyor dünyanın en bayağı dandik yanıtı gibi dursa da mevzu böyle cidden.

Ben sevmeyen taraftayım niye sevmiyorum diye düşündüğümde ne yapacağı belli olmayan kontrolsüz, ayarsız, salyalı yüksek sesli inanılmaz dikkat edilmesi gereken bi yaratık sonuçta diyorum. Tanımadığım çocuklarla ilgili sıkıntım var sanırım. (bunu beni tanımadan okuyunca vay g*t herif deniyor çok doğal olarak da öyle değil durum yani dediğim gibi mantıklı bi sebep aradığımda aklıma bunlar geliyor)

Ha çocuk görünce goblin görmüşüm gibi kaçmıyorum çok iyi anlaştığım çocuklar da oldu, yeğenlerimle gayet güzel vakit geçirdim ufaklıklarında çok da seviyordum. Ama 20 yaş altı olmayan bi yere gönder beni ay çocuk seveyim göreyim demek aklıma 20 sene gelmez sanıyorum.
0
hedep
(05.10.24)
sevgi dolu ortamda buyumemistir, genel olarak iletisim sorunu da vardir muhtelemen.
cok kalabalik ortamda buyumustur nefret etmistr
bir suru sebep olabilir
0
kurcalamabozarsin
(05.10.24)
Ben de pek sevmem ya çocukları çünkü anlaşamam ve onu anlamaya çalışacsk sabrı gösteremem.

*geçen gün havuza gittim, çalışanlardan birinin çocuğu da gelmişti. Suya atlayıp bağrınıp çığrınıp duruyodu. Sabahın 8inde 2 kulaç atıcam, yarım saat 1 saat yüzüp gidicem, çocuk huzur bırakmadı.

*metroya biniyorum, bebek arabasıyla terör estiren biri biniyor, zaten sıkıl tepiş gidiyoz, bi de arabadaki çocuk zırıl zırıl ağlıyor, moral filan kalmıyor.

*bayram günü akraba evine gidiyorum, kahvaltımı yapıp kahvemi içip milletle sohbet edicem sanıyorum, çocuk eğlemekten başka bi şey yapmadan dönüyoruz eve. Acıkıyolar oyun istiyolar.

*bi ara amcamın evine gidemiyorduk çünkü kızı 4-5 yaşındaydı, gittiğimiz andan çıkana kadar barbi bebeklerle oynama simülasyonuna giriyoduk, oynamazsak mızmızlanıp ağlıyodu. Korkunç bi dönemdi.

Bu gibi şeyler yani. Ben de sevmiyorum. Zaten şöyle bi söz duymuştum çocuklar osuruk gibidir kimse kendisininkinden başkasına katlanamaz fjfkfkgk

Bi gün kendi çocuğum olursa bu bana yük gelmez muhtemelen içgüdüler sayesinde ama şu an başkasının çocuğunu pek de sevecek bi psikolojide değilim fmgkgkf
0
turuncu tonlarda
(05.10.24)
çok yeni bir şey söylemeyeceğim görünüşe bakılırsa:

çocuklarla çalışmayı seviyorum ama arkadaşlarımın çocuklarıyla ilgili toplumsal zorunlulukları yerine getirmek (örneğin, ilgilenmek, sevgi gösterisinde bulunmak, beğeni ifade etmek, hediye almak) istemiyorum. içimden gelirse bunları zaten yapıyorum, ama çok zaman söz konusu çocuk, benimle arkadaşımın arasındakı kopuşun "sorumlusu" oluyor. çünkü birlikte geçirilen zamanlarda çocuk bir şekilde odakta oluyor, veya çocuksuz bir insan olarak çocuklu akranlarınla geçirdiğin zamanlarda görünmez kalıyorsun senin bir hayatın yokmuş gibi. bezin kaç para olduğu da ilgimi çekmiyor, 3 yaşındaki çocuklarını kreşe vermek için milyor milyar gerekmesi de.

genelde de çocuktan çok, sorumsuz veya umursamaz ebeveynlerine kızıyorum. çocuğa yapacak bir şey yok, çok günahı veya sorumluluğu yok davranışlarında (mizaç olarak kiminin yamyam olduğunu kabul etmek gerek. ayrıca hepsinin öyle çok saf olduğunu da hiç düşünmüyorum).

arkadaşlarımın çocukları bir yana, hiç alakam olmayan insanların çocukları söz konusu olduğunda tahammülüm kendilerine ve ebeveynlerine çok çok daha düşük.
0
harfitarif
(06.10.24)
Açıkçası benim şahsen en zorlandığım şey çocuklu bir arkadaşla buluşup sohbet edebilmek. Sohbetin "Tamam yavrum, efendim canım, yapma evladım" gibi bir şeyle bölünmeden 10 saniye devam edebilmesi mümkün değil. Haliyle insan konuştuğundan da buluştuğundan da bir şey anlamıyor. Ha bir de tabi çocukla gelen kısıtlar var; oraya gidemeyiz, o saatte ayakta olamayız, onu yapamayız; o da zaman zaman zorlayıcı oluyor.
0
salihdt
(06.10.24)
güzel noktalara değinilmiş aslında insanların sevmediği eğitimsiz şımarık çocuklar, ailesi biraz kaliteli ilgi alaka gösterip doğru şekilde ahlak kurallarını verirse insanları rahatsız etmeyen oyun oynayıp başkalarını üzmeyen çocuklar ortaya çıkabiliyor.

ha bazı çocuklar o yaşta o eğitimi reddediyor bazısı reddetmiyor olay çok değişkenli.

ben küçükken düzgün aile eğitimi almış çocukları seviyorum ama her bir halta ağlayan zırlayan mızmızlanan şımarık çocukları sevemiyorum. deniyorum oynamayı iletişimi vs baktım olmuyor hadi yoluna diyorum yok güzelce anlaşırsak tüm gün oynuyoruz.
0
basond
(06.10.24)
Ben anneyim ve kendi çocuğumu çok seviyorum ama başka çocukları hiç sevmiyorum maalesef. Doğurmadan önce de sevmezdim çocukları.

Çünkü çok gürültü yapıyorlar, kontrol etmek zor, strese giriyorum, sürekli korumak gerekiyor, ilgi istiyor. Sevmiyorum arkadaş buluşmasında çocuk.
Ama kendi çocuğumda bunları kontrol edebildiğim için çok seviyorum.
0
kaptan maydanoz
(06.10.24)
çocukları sevmeyenler bence sevenlerden fazla. çoğu insan seviyormuş gibi rol yapıyor.

çocuklar sevilmez çünkü ağlarlar, zırlarlar, inatçıdırlar, şımarırlar
sürekli oyun oynamak isterler, yorarlar.
agucuk gugucuk yapmayı sevmiyorum. yapmadığım zaman ay ne soğuk diyorlar. bizim çocugu sevmedi, bizi de sevmiyor diyip gönül koyuyorlar.
agucuk yapıp çocuğu eğlendirince şımarıyor, bu sefer yapışıyor hep istiyor. ciddi olman gereken yerde de yapışıyor. hatta geçen başıma geldi, ciddi bir şey konusuluyor çocuk yapıstı konusup duruyor 4 yaşında falan. bir sus da diyemiyorsun anlamıyor.
ayrıca çocuklar her şeyi hemen söyler. adamı ipe götürür valla. anne bu bana böyle dediii diye hemen ispiyonlar. olay yanlış anlaşılır saçma sapan yerlere gider. bu sefer annesi ile aran kötü olur.
çocukların çoğu çirkindir. kirpi yavrusunu pamugun diye severmiş. herkese kendi çocugu yegeni güzel geliyor ama çogunlugu çirkin. foto gösteriyorlar bak ne kadar güzel diye, halbuki güzel falan değil.
geçen gün şöyle dedi diye anlatır dururlar halbuki her çocugun söyleyeceği normal şeyleri söylemiştir. ama annesi teyzesi öyle bir anlatır ki çocuk süper zeka sanki.
olur olmadık şeylere ağladıklarını söylemişmiydim
0
abelardo
(06.10.24)
(4)

Konsol vs laptop vs desktop

sutcuyumbensutcu
Selamlar aksamlari 1-2 saat oyalanmak icin bakiniyorum. Ps4um vardi ama satmistim. Masaustu mu alsam diyorum ama kasa toplarken hersey tak calistir mi (anakart, ekran karti vs) bilmeyen biri olarak yapabilir miyim? Oyun laptoplari da mantikli geliyor msi, asus guclu modeller var ama onlar da bir kac
Selamlar aksamlari 1-2 saat oyalanmak icin bakiniyorum. Ps4um vardi ama satmistim. Masaustu mu alsam diyorum ama kasa toplarken hersey tak calistir mi (anakart, ekran karti vs) bilmeyen biri olarak yapabilir miyim? Oyun laptoplari da mantikli geliyor msi, asus guclu modeller var ama onlar da bir kac sene sonra oyunlari calistirmamaya baslar mi malum surekli yeni kartlar cikiyor.
Ya da diyorum ps5 pro mu ama konsol da nedense sicak gelmiyor artik. Benim gibi kendi halinde oyun oynamak isteyen biri icin hangisi mantikli sizce?
Butce olarak da en fazla 2 euroya cikabilirm. Bir kac kasa gordum 5, 6 bine sok oldum acikcasi.
0
sutcuyumbensutcu
(05.10.24)
bilmeyen biri olarak pc toplar mısın? eğer elin öyle işlere yatkın ise kılavuzları okuyarak, takıldığın yerlerde youtube'dan izleyerek toplarsın. ama hiç elime tornavida almadım, evde ufak da olsa bir takımım yok falan diyorsan hazır sistemlere bak.
0
malheiros
(05.10.24)
Akşam geleyim 2 saat oynayayım diyen çalışan adamın tercihi genelde konsol olur. Ben de uzun süre pc'ciydim ki hâlâ laptopta oynuyorum arada eu4 fm gibi oyunlar ama akşam eve gelip hiç uğraşmadan koltukta oyun oynama keyfi daha başka. İlla ps oyunları oynamam dersen xbox da bakabilirsin. Bende ps5 var memnunum ama oyun fiyatları falan çok zamlandı
0
nundu
(05.10.24)
Bilgisayarın var mı günlük işler için

Öyleyse konsol al direkt
Kendş halinde biri için konsol mantıklı indir çalıştır bitti.
Bilgisayarda sürücüsüydü hata vermişti vs gerek yok
0
jülsezar
(05.10.24)
1 laptop 1 konsol her isin gorulur
0
Zetnikov
(05.10.24)
(5)

sürekli slow ve arabesk dinleyip zaman zaman tüm şarkıları silip tekrar

Zetnikov
bi süre sonra yeniden yüklemeden duramayıp kuduranlar var mı acaba?içimde bi arabesk slow muzık dınleme ateşi var bastıramadıgım1 ay boyunca tekno muzık vs dınledım ama delirdim artıksporda agırlık basıyorken arka planda "bu sehırde yasanmaz" yada "yıllar utansın" calarken kendımı buluyorum ve motiv
bi süre sonra yeniden yüklemeden duramayıp kuduranlar var mı acaba?

içimde bi arabesk slow muzık dınleme ateşi var bastıramadıgım

1 ay boyunca tekno muzık vs dınledım ama delirdim artık

sporda agırlık basıyorken arka planda "bu sehırde yasanmaz" yada "yıllar utansın" calarken kendımı buluyorum ve motivede oluyorum ısın sacma tarafı düşmem down falan olmam gerek normalde ama kafası gelince iyi de motivasyon olmaktayım

ama bırakmaya calısıyorum yavas slow arabesk ne dersenız tarzı sarkıları

ortam cocugu tarzı takılmak ıstıyorum artık :D var mı fikri olan?
0
Zetnikov
(03.10.24)
slow, damar şarkılar > hızlı, kopkop şarkılar gibi bir genellemem var. Yani tabii ki çok iyi kop kop şarkılar olduğu gibi çok kötü damar şarkılar da var ama genele vurulduğunda aşırı mutlu anımda bile full kasvet/hüzün basan bir şarkıyı keyifle dinleyebiliyorum. Türkülerde de mesela oynak türküleri hiç sevmem ama şöyle ağırkanlı, acıklı hikayeli türküler çok severim :D

Bence bırakmaya gerek yok ya. Hayat zaten zor seni mutlu eden bir şeyse niye kendini mahrum edesin. Sigara olsa anlıycam da bi zararı da yoktur yani hayatına bu arabesk şarkıların. Sen ortamlarda yine trance müzik dinliyorum dersin :d
0
nundu
(03.10.24)
@nundu

Sanirim sende benim gibi cogunlukla bagisiklilik kazanmissin izdirabi tam cekemiyorsun tatli tatli geliyor
0
🌸Zetnikov
(03.10.24)
Selahattin ozdemirlere, erol budan'lara falan dusmediysen bir sey olmaz.
0
brkylmz
(04.10.24)
Yoksa sen Bayhan dinlemiyor musun? Biz hep Bayhan dinleriz. Arabeskin kralı, slowların ustası.
0
morca
(04.10.24)
@morca

Abi ne bayhani okurken baydim bile direk:(
0
🌸Zetnikov
(04.10.24)
(8)

arkada calsin diye actiklariniz

ala09
hoi gencler arada soruluyor yine soralim bu ara güncellemem lazim sunlari, guilty pleasurelar dahilbenimkiler; sevan nisanyan pazar sohbetleri, ozlem gurses, master chef, bazen de komedi ekiplerinin videolari volkan oge ismail falan, nadiren de olsa 1968 armagan caglayan, bazen anlatamadim podcasti.
hoi gencler arada soruluyor yine soralim bu ara güncellemem lazim sunlari, guilty pleasurelar dahil

benimkiler; sevan nisanyan pazar sohbetleri, ozlem gurses, master chef, bazen de komedi ekiplerinin videolari volkan oge ismail falan, nadiren de olsa 1968 armagan caglayan, bazen anlatamadim podcasti. ilk aklima bunlar geldi. sizinkiler nelerdi?
0
ala09
(03.10.24)
Yemek yaparken ya da yürüyüşteyken Serdar Kuzuloğlu- Haddini aşan yaşam rehberi.
Çalışırken podcast dinleyemiyorum.
0
Amaranta ursula
(03.10.24)
-Podcast
Ortamlarda Satılacak Bilgi
True Crime Müçhule Giden Gemi
Evrim Kuran'la 3+3
Drama Pasta
Kazıklı Maria
Umarım Annem Dinlemez
Anlatamadım


-Telefonda yanda açıp çalışırken ses olsun diye "izlediğim" diziler;
Kızılcık Şerbeti
Bahar
(Henüz sezona başlamadım ama galiba Kızıl Goncalar da dikkatli izlemeden bu evreye geçecek bu sezon fragmandan pek haz etmedim)

-Programlar
Fatih Altaylı (Konuğa göre)
Armağan Çağlayan (Konuğa göre)
Kutsal Motor'un Naber Sinema'sı.


Aklıma geldikçe eklerim.
0
mutekebbir
(03.10.24)
artık eskisi gibi herseyi dinlemiyorum cunku gelıstırmem gerek bir dil var

bu yuzden sabah aksam ispanyolca podcastleri dinliyorum

eskiden beyhan budak tarzı psikoloji yükselten seyler dınlerdım
0
Zetnikov
(03.10.24)
Ben ses olsun diye sadece şarkı açabiliyorum loopta o da. O dönem taktığım bi şarkıyı iki saat falan loopta çaldığım oluyor. Ama konuşmalı bir içeriği tüm dikkatimi vererek dinlemem lazım. Bir kelime bile kaçırsam huzursuz olup geri sarıyorum. Hele diziyi öyle dinleyerek takip etmeyi düşününce elim ayağım titriyor hiç benlik değil :(

Yürürken/puzzle yaparken/beyin gerektirmeyen oyunlar oynarken dinlediklerim:

1) Ben bir Ozan Gündoğdu hayranıyım. Kendi podcast serisini (Trendtopic) iki senedir takip ediyorum zaten haftalık ama mesela son bir ayda iki puzzle yaptım, eski bölümlerini arkaya açıyordum bi baktım 2022'ye kadar dönmüşüm neredeyse :d Podcasti dışında alan diye bir youtube kanalında metrekare diye bir program yapıyor onu da dinliyorum. Haftasonu now anahaber sunuyor artık ama siyaset/gündem/haber bağımlısı biri olarak anahaber izleme alışkanlığım hiç yok o yüzden onu pek takip etmiyorum.

2) Nereden Başlasam Podcast. Böyle bir işin uzmanını çağırıp konuşulan podcastleri seviyorum. Nilay Örnek Nasıl Olunur'u da baya dinledim geçmişte ama onda bölümler çok uzun ve son zamanlarda pek ilgimi çeken konuk bulamıyorum yoksa geçmişte çok severek dinlediğim bölümleri onun da vardı. Bu Nasıl Başlasam'ı daha yeni keşfettim. İlgimi çeken bölümleri açıyorum.

3) Yıllardır sebebini bilmediğim bir şekilde Fularsız Entellik'e karşı mesafeliydim. Son zamanlarda biraz şans verdim güzel ama böyle yapay zeka vs konuları anlattığı bölümlere bakmadım daha çok konuklu bölümleri ya da daha hayattan konuları dinledim.

4) Emrah Safa Gürkan videoları. Kendisini severim. Son dönemde hep benzer videolar yapmaya başladı ve aynı muhabbetleri tekrarlıyor ama hoşuma giden şeyler söylediği için beni yormuyor yani :d flutv külliyatının hepsini izlemedim arada onlara bakıyorum falan. Hızlı konuşan insanları çok sevdiğim için de sempatim var. x1,5'ta tüketmediğim tek içerik.

5) Ruşen Çakır'ı seçim dönemi ve sonrasındaki iki ay çok dinliyordum ama şu an türkiye gündemi pek ilgimi çekmiyor. Pek bakmıyorum son zamanlarda. Yine de severim kendisini. Mesela Ünsal Ünlü var benzeri, o adamın üslubu falan çok itici geliyor bana hiç katlanamıyorum ama Ruşen Çakır öyle değil.

6) Socrates youtube kanalındaki sohbet programlarını açıyorum bazen.

7) Storytel'den bi iki kitap dinlemiştim geçen sene ama çok devamlılık sağlayamayınca iptal ettim. Yine de alternatif olarak yazıyorum.

Youtube subscribtion listeme ve takip ettiğim podcastlere baktım da genelde bunlar dinlediklerim. İzlediklerim apayrı ama dediğim gibi ikisi farklı kategori benim için. Konuşan kafalar formatını dinlerim ama görsel değeri olan bir videoyu dinleyemiyorum, illa izlemem lazım. Komedi içeriklerini de genelde izlemeyi seviyorum. Pek takip ettiğim komedi podcasti yok. Bi ara podcastia evrenini dinliyordum ama onu da yarım bıraktım.
0
nundu
(03.10.24)
Ozan akyol ve volkam öge nin sinemaya dair geyikleri güzel
youtube.com
0
grimavi
(03.10.24)
Film ve dizi tribute dedikleri ıvır zıvırlar kısık seste iyi gidiyor
0
Shepard
(03.10.24)
Anlatamadim podcast
0
eja
(03.10.24)
Sadece postrock müzik.
Örnek : Youtube'da worldhaspostrock kanalı.

Çalışırken sözlü herhangi bir şey dinleyemiyorum.
0
rakicandir
(03.10.24)
(9)

Büyük parti ne zaman olmalı?

catpat
Merhabalar, eşim 1984 kasım doğumlu. Ülkemizde biten yaş söylenir denildiği için 38 inci yaşını kutladık geçen yıl. Yurtdışında yaşarken alıştığım kadaryla 39 olmalıydı. Yıl hesabı yapınca bu yıl 40 yaşına basıyor, 39 bitmiş olacak bana göre kasım ayında. Yuvarlak yıllarda büyük partili kutlama yapm
Merhabalar, eşim 1984 kasım doğumlu. Ülkemizde biten yaş söylenir denildiği için 38 inci yaşını kutladık geçen yıl. Yurtdışında yaşarken alıştığım kadaryla 39 olmalıydı. Yıl hesabı yapınca bu yıl 40 yaşına basıyor, 39 bitmiş olacak bana göre kasım ayında. Yuvarlak yıllarda büyük partili kutlama yapmayı seviyorum ancak, bu yıl 40 yaşını kutlamak abes mi olur? Annesi 39 oluyor diyor, ne yapsam bilemedim. Sürpriz olacağı için eşimin fikrini soramıyorum.

Bu yıl mı, gelecek yıl mı 40 yaş partisi yapmalıyım? Yardımcı olursanız çok sevinirim.
0
catpat
(03.10.24)
Hocam eşin yıl hesabına göre zaten 40 yaşında ama ay hesabına göre kasım ayında 40 olacak, yani kasım ayında büyük partiyi yapabilirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.10.24)
Kasım ayında dünya üzerinde 40. yılını bitirmiş oluyor. 40 kutlanır. Hadi 40. yıl bitti diye 41'i kutlayalım der bazıları, ama 39'un hiçbir alakası yok.

www.calculator.net
0
herzan
(03.10.24)
yurtdisinda yasadigin kadariyla bu sene 40 olmali. turkiye'dekiler 41 diye diretebilir ama senin sorun matematikte galiba :D
0
baldur2
(03.10.24)
Ben de Kasım’da 40 oluyorum ve büyük bir parti vereceğim :)
0
gabe h coud
(03.10.24)
eee ben 85liyim bir yıldır kendime 39 diyorum, haksızlık resmen
yenge kırk olmuş ama sen evliliğinin salahiyeti için bir beş yıl sonra parti ver istersen.
0
titanyum22
(03.10.24)
Soruyu ve cevapları okurken bi an 2023'teyiz diye düşünerek okudum ve itiraza geliyodum ama 2024teyiz evet ve 40. yaşı dolmuş olacak bu kasımda. O yüzden 40 yaş kutlaması olmalı :D
0
nundu
(03.10.24)
Kasımda partiyi yap ama pastanın üstüne 18 yazdır, acayip hoşlarına gider böyle şeyler. yaşlandığını hissettirip de kaş yapayım derken göz çıkarma :D
0
mustafakesekci
(03.10.24)
84'luyum. haziranda tam 40 sene yasamis oldugum icin 40 yasindayim diyorum artik. girilen yasin soyleyeni cok gordum de (bu da yanlis), biten yas soylenmesi durumuna hic rastlamamistim :D

soyle bir bakkal hesabiyla gostereyim:

1985 kasim
-1984 kasim
___________
1 yil 0 ay



2024 kasim
-1984 kasim
__________
40 yil 0 ay

annesi esinizin 1. yas gununde 0 diye kutlamis olabilir bir sorun bakalim :D
0
supergirl
(03.10.24)
40 yaş partisini bu sene Kasım ayında yap. Biz arkadaşlar arasında kendimize 40 yaş uçurması partisi yapıyoruz çok güzel oluyor 5 sene var 40 olmama iple çekiyorum :p
0
kullanicadi
(03.10.24)
(29)

Minimum 1000 parçalık puzzle yapmaya karar verdim, önerileriniz?

@stubborn inferno
Selamlar,Bu aralar biraz işsiz olduğumdan ve de duvarımı doldurmak istediğimden yapboz yapıp asayım diye düşündüm. Parça uyumu ve baskı açısından kaliteli olan markalar önerebilir misiniz? Öncelikle orta dünya haritası yapmak istedim ama hiçbir yerde yapbozu yok onun. Amazonda varmış tükenmiş, bir t
Selamlar,

Bu aralar biraz işsiz olduğumdan ve de duvarımı doldurmak istediğimden yapboz yapıp asayım diye düşündüm. Parça uyumu ve baskı açısından kaliteli olan markalar önerebilir misiniz?

Öncelikle orta dünya haritası yapmak istedim ama hiçbir yerde yapbozu yok onun. Amazonda varmış tükenmiş, bir tane daha buldum ama pahalı geldi. Kendim yaptırmaya kalksam maksimum 500 parçalık dandik şeyler yapıyorlar. Orta dünya yapbozu görürseniz onu da haber edebilirsiniz ya da satmak isteyen varsa talibim:)

Onun dışında, çiçek böcek manzara falan sevmiyorum. Soyut tablolar olabilir, göz yormayan renkler tercihim. Mesela schiele eskizlerinin çok isterdim yapbozları olsun ama konu sanat olunca sadece mona lisa, yıldızlı gece ve inci küpeli kız falan var sadece.

Umarım aktarabilmişimdir biraz olsun kafamdakini.
0
@stubborn inferno
(02.10.24)
ayni renk tonlarinin birkac yerde kullanilmis olmasi seni zorlar.
kendin yapacaksan 500'lükten basla derim.
0
sonsuz
(02.10.24)
konuya kaynak yapıyorum. yıllardır guernica yapbozu arıyorum. satılan yer bilen varsa hem stubborna hem bana söylesin lütfen tşk
0
titanyum22
(02.10.24)
Titanyum hocam buyur:

www.amazon.com.tr

Link açılır umarım açılmazsa amazon tr ye guernica puzzle yaz çıkıyor
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
@sonsuz

Yorulayım diye yapmak istiyorum zaten kafam meşgul olsun diye.

Daha evvel 2000 parçalık yapmışlığım var tek başıma iki üç günde, dert değil altından kalkarım:)
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
geveze aro bacım ama ben kocaman bi gerçek yapboz yapıp onu duvara asmak istiyorum. bulana kadar bunu beş yüz defa yaparım tşk
0
titanyum22
(02.10.24)
@tiredofwaiting

3000 wow, olabilir bak aldım listeye
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
İkinciyi de aldım
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
stubborn ANAAAA İYİ OLACAK HASTANIN DOKTOR AYAĞINA FELİRMŞL İNANMIYORUM SENELERDİR ARIYORUM YOKTU TEŞEKKÜR EDERİM
0
titanyum22
(02.10.24)
Hahah rica ederim çok aramadım aslında ama senin aramadığın bir dönemde aramışım demek, pat diye buldum. Yalnız mini falan diyor, parçaları biraz küçükmüş haberin ola
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
www.amazon.com.tr

Buna ne dersiniz ahali? Sevdiğim bir parça hem, salonumda güzel durur, aydınlık da
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
Educa ve ravensburger genel olarak iyiydi. Uzun süredir yapmıyorum kalite düştüyse bilmiyorum. Büyük kitabevlerine ve oyuncakçılara bakabilirsiniz. Arkadaṣım için ortaçağ haritasını yapmıştım, göz yorucu ama keyifliydi.
0
asteriks
(02.10.24)
@tiredofwaiting

Hocam 10000 parçalık delirmedim sanırım henüz ya:)
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
beğendiğin bi resimse al gitsin. guernicayı da düşün derim çok özel ve manalı eseridir rahmetlinin
0
titanyum22
(02.10.24)
ty.gl

Bunu buldum, desteğe aranızdan minimum 10 kişi gelirse girişirim:D delirme garantili
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
Dert tasa kalmaz yemin ediyorum tek gayem onu bitirmek olur, denesem mi ya acaba:)
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
İşsizim ama o kadar da değil, sürekli eve bağlayan bir şey de olmaması lazım aslında, o yüzden 2000 parçayı geçmem muhtemelen ve bir arkadaşımı falan çağırırım desteğe:) maksat kafa dağılsın eğlence olsun
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
Çiçek böcek sevmiyorum dedin, uzay sever misin peki

www.amazon.com.tr
0
titanyum22
(02.10.24)
Titanyum

Güzelmiş he, biraz daha çok parçalısını bulursam olabilir
0
🌸@stubborn inferno
(02.10.24)
0
Amaranta ursula
(02.10.24)
Son 2 yılda 10 küsür puzzle yaptım. İkisi hariç hepsi clementoni markaydı. Özellikle siyah kutulu müze serisi çok kaliteli. Educayı öneriyorlar ama hiç denemedim sevdiğim tarzlarda pek bulamadım ama bu guernica iyiymiş ahşap puzzle yapmıştım guernica ama o tatmin etmedi pek. Ravensburger bi puzzle yaptım ama pek beğenmedim kalitesini mesela.

Tavsiye olarak puzzle halısı al eğer çerçeveletmek için camcıya götüreceksen. Eğer kendin çerçeve alıp yapacaksan da puzzle tutkalı al ve bi karton gibi bi şeyin üstünde yap.

Daha önce 2000 parça yaptıysan genel yöntemleri biliyosundur ama bence görselden gitmek yerine parça şekillerinden gitmek daha kolay. Hangi parça şekilleri buraya uygun diye düşünüp hepsini hızlıca denemek daha kolay oluyor minicik parçalardan görseli tutturmaya göre.
0
nundu
(02.10.24)
dostkitabevi.com heye iyidir
0
lapaz
(02.10.24)
www.amazon.com.tr world map
0
lapaz
(02.10.24)
Umarım geç kalmamışımdır. Her markanın kendisine ait artıları ve eksileri vardır. Özellikle buna dikkat etmek lazım.

Educa: (-) Bütün parçaları birbirine uyduğu için bütüncül bir sahnede (örneğin gökyüzü) asla örerek devam edemezsiniz, ördüğünüzü zannettiğinizde de maalesef o parça oranın olmadığını geç fark edersiniz. (+) Görüntü kalitesi iyidir, tamamladığınızda canlı görünür.

Anatolian: (-) Eksik parça çıktığında takibi zor ancak (+) eksik parça çıkmaz genellikle. (-) Görüntü kalitesi meh, (+) parçalar uyumsuz olduğu için rahatça örersiniz.

Falcon: (-) Bulunması çok zor fakat (+++) parçalar kaymak gibi, tamamladığınızda kadife hissi verdiği gibi capcanlı size bakar.

Ravensburger: Bu markayı ancak puzzle yapmaya alışkın biri yapmalıdır çünkü tüm parçalar bulanıktır ancak birleştirdiğinizde ana görüntüye ulaşırsınız. O yüzden yıldırır ama gerçekten müthiş tatmin eder.

Clementoni: (---) Bunu alacağınıza Educa alın daha iyi ama tabii Educa almayın.

O yüzden ilk seçim marka, ikinci seçim görüntü.

Kedili veya "dağınık" evdeyseniz de mutlaka ama mutlaka halı alın. İnanılmaz işe yarıyor, puzzle yapmazsanız batak oynarsınız hahah :)
0
charbiel
(02.10.24)
@charbiel detaylı anlatımınız için çok teşekkür ederim geç kalmadınız merak etmeyin :) falcon'a bakayım bir, daha önce hiç duymamıştım. Clementoni ve ravensburger tecrübem var, ikisi de çok zorlamamıştı ama ravensburger yorumunuza tamamen katılıyorum. Falcon bulamazsam muhtemelen educa'ya kalacağım:( haber veririm çok teşekkür ederim tekrar :)
0
🌸@stubborn inferno
(03.10.24)
Rica ederim :) Eskiden görselleri her markada bulabiliyorduk ama artık öyle değil belli ki... İyi keyifler.

Not: Puzzle yapıştırıcıları var ama yani boşuna masraf etmeyin, düz koli bandı >
0
charbiel
(03.10.24)
Charbiel bu arada çerçeveleme işini nasıl yapayım? Trendyolda puzzle çerçevesi diye aratınca düz çerçevelere absürt fiyatlar çıkıyor. Dandik şeyler sonuçta. Puzzlecıları kazıklamak için yapılmış bir şey gibi bu etiketlendirme ve fiyatlandırma. Başka nereden ne diyerek alabilirim?
0
🌸@stubborn inferno
(03.10.24)
Halıya yaptık diyelim; düz 2 büyük karton alıyoruz kalıncana. Birini alta sürüyoruz (halının altına), diğerini üste kapak yapıyoruz. İster elle, ister klipslerde sabitledikten sonra flip flop yapıyoruz. Kartonu / halıyı çektikten sonra sağlam bir biçimde koli bandıyla geçiyoruz. Bu bitti :)

Şimdi 2 seçenek var.
1. Paspartu. Kırtasiyeden aldığınız, istediğiniz renk kartonlarla çerçeve yapıyoruz ve (isterseniz) puzzle yapıştırıcısı alıp görselin üzerinden ister parlak, ister mat geçiyoruz. (Puzzle yapıştırıcılarının parlak ve mat seçenekleri var)
2. Mahalledeki çerçeveciye gidip cam değil ama diğeri ve en ucuz çerceveyi seçerek hallediyoruz.
0
charbiel
(04.10.24)
Teşekkür ederim yönlendirmen için, bu konuda bayağı bilgesin gözümde şu an :)
0
🌸@stubborn inferno
(04.10.24)
hizliresim.com

Bu Ravensburger

hizliresim.com

Bu da Heye. Hızlıca çektim o yüzden yamuklar :)) Teşekkür ederim ayrıca.
0
charbiel
(08.10.24)
(8)

not almak için tablet mi yoksa kağıt kalem mi

estranged
hangisini tercih ediyorsunuz? tablet için marka model de önerebilirsiniz.klavyede yazı yazarak not almayı sevmiyorum. şimdiye kadar birçok defter tükettim ama hiç tablet kullanmadım.iş, okul, kitap notları gibi düzenli bir kişisel arşiv oluşturmak istiyorum. defterlerde bunu pek beceremedim. çünkü t
hangisini tercih ediyorsunuz? tablet için marka model de önerebilirsiniz.

klavyede yazı yazarak not almayı sevmiyorum. şimdiye kadar birçok defter tükettim ama hiç tablet kullanmadım.

iş, okul, kitap notları gibi düzenli bir kişisel arşiv oluşturmak istiyorum. defterlerde bunu pek beceremedim. çünkü takibi zor ve "ctrl + f" komutu yok.
0
estranged
(02.10.24)
kağıt kalem çok severim. pc veya tablet ile not alsam bile geri dönüp bakmadığı fark ettim. deftere yazmak hem eğlenceli hem de defterden dönüp çalışma alışkanlığım var.
0
nolmus yani
(02.10.24)
Ben akıllı telefonumun not defteri bölümünü kullanıyorum.
0
dolantindr
(02.10.24)
elle yazı yazmaktan nefret ettiğim için tablet de çok işimi görmüyor yine kalemle yazı yazılıyor ve daha konforsuz kağıt kaleme göre. Ben telefonuma ya da pc'ye alıyorum notlarımı. Klavye ile yazı yazmaya bayılıyorum ama ben, 10 sayfa yazı dikte edeceksin deseler gıkım çıkmaz. Sen kalem kullanmayı seviyorsan tavsiyem tablet olur çünkü kalemle yazı yazmayı seven biri için tabletin sağladığı imkanlar apayrı
0
nundu
(02.10.24)
onenote kullaniyorum not almak icin.Deftere not almayi sevmiyorum cunku geriye donup notlarimi bulmak zor oluyor.Onenote'da folder yapisini guzel olusturursaniz bayagi kullanisli
0
turkuaz
(02.10.24)
old school olmak iyidir

hizliresim.com
0
yurtsuz john
(02.10.24)
Yerine göre. Bilgisayar başında ise bilgisayar, değilse telefona not alıyorum. Zaten sırf ona özenip S24Ultra aldım. Kalemle yazıyorum. Deftere not almak 3. seçenek
0
nawar
(02.10.24)
yeni cikan ipad pro dan aldim kalem vs sikir sikir. ama not alma deneyim kotu diyebilirim belki paperlike tarzi ekran filmleriyle iyidir ama bir kac kere denedim biraktim normal deftere aliyorum
0
sutcuyumbensutcu
(02.10.24)
9ultra var karşımda. O kadar denedim bir not defterinin yeri değil. Bizden sonraki nesiller alışkanlığı edeceltir.
0
hunharca ben
(02.10.24)
(19)

sizin icin hayranlik veya saygi duyulacak insan kriteri nedir?

buenosdias
zeki olmasi?iyi kalpli olmasi?vizyoner olmasi? orneklerle aciklarsaniz sevinirim. tesekkurler.
zeki olmasi?
iyi kalpli olmasi?
vizyoner olmasi?

orneklerle aciklarsaniz sevinirim.

tesekkurler.
0
buenosdias
(01.10.24)
sokakta gördüğü -isterse anadan doğma çıplak olsun- birine banane deyip kendi işine bakan insana büyük saygı duyarım. güvenirim.

çıplaklıktan rahatsız olan insan olmamış insandır, sıkıntılı insandır. bunca yıllık hayatımda tecrübe ettiğim bir gerçek bu.
0
yurtsuz john
(01.10.24)
zeki insanlara her zaman hayranlık ve saygı duymuşumdur ama iyi kalpli olmadığını bir şekilde öğrenmişsem geri kalan hiçbir vasfı benim için artık önem arz etmiyor.

ama bir de sadece BAZI zamanlar sığ insanlara da saygı duyuyorum; keşke onlar gibi hayata siyah-beyaz diye ikiye ayırıp bakabilseydim, hayatı daha kolay görürdüm. mesela fanatik taraftarlar, fanatik anti x'ler filan ne güzel kafaya sahipler.
0
m e b
(01.10.24)
bence herkes kendinde eksik hissettiği veya olmasını istediği kritere hayran oluyor/saygı duyuyor.
çok sübjektif olacak ama heyecanlı, evhamlı ve endişeli birisi olarak sakin, ayakları yere basan ve iş bitirici insanlara-elbette bunları saygı çerçevesinde yapanlara hayranım.
0
birnevibahar
(01.10.24)
Bir konu hakkında bilgisi yok ise bilmiyorum diyebilen insanlara saygı duyuyorum.
0
peki madem
(01.10.24)
Basmakalip dusuncelerin esiri olmayan, ufku acik, saygili, toplum olma bilincinin farkinda olan kisilerdir.

Ilk madde ozelinde Sevan Nisanyan diyorum, "saygili" kriterinden kaldi, cunku burada karisinin basindan asagi bok doktugu iddia edilen birine "saygili" dersem hos olmaz.

Ornek olarak video atayim, adamin bilimle bir derdi falan olmasina gerek yok ancak bugun gelinen noktayla ilgili guzel yorum yapmis bence: www.youtube.com
0
mbond
(01.10.24)
Bazı insanların çok dengeli bir karakteri var. Nasıl anlatılır bilmiyorum, asalet deyince çok burnu havada duruyor; samimi deyince de çok cana yakın duruyor. İkisi de değil. İnsanlarla mesafesini kibar bir şekilde koruyabiliyorlar. Zevkleri var, ilgilendikleri şeyler var. Spesifik bir konuda derin bilgi sahibiler. Fevri davranmıyorlar. Böyle insanları görünce hemen kanım ısınıyor.
0
akhenaten
(01.10.24)
Bilgi derinliği fazla, farkındalığı yüksek, hitabet gücü olan ve Türkçeyi iyi kullanan, doğaya ve insana saygılı, toplum içinde yaşamayı tüm kurum ve kuramlarıyla sindirmiş, temiz ve bakımlı, gösterişten uzak hatta minimalist, kibar

Aklıma gelenler bunlar.

Tek bir kriter yok ki, hepsi masanın ayakları gibi, biri olmazsa bütün olmaz.
0
Mirket
(01.10.24)
Dövüşmen guzum, duruş ve entelektüel bilgi seviyesi.
0
ananiyimioguz
(01.10.24)
Çok kriter var aslında.

Yaşam hakkına saygı gösteren, hayvan, doğa sevgisi olan, sürekli tüketmeyen, ihtiyacından fazlasını almayan, emeğe saygılı, insanları dış görünüşe göre değerlendirmeyen, sömürmeyen, her koşulda nezaketini kaybetmeyen, temizliğe dikkat eden, kendini geliştiren insanlara saygı duyuyorum. Dediğim gibi daha çok kriter var aklıma gelirse ekleme yaparım.
0
rock n roll
(01.10.24)
Zengin olan
0
lapaz
(01.10.24)
saygılı insana saygı duyarım
0
abelardo
(01.10.24)
Saygılı insan+1
0
kumandanim
(01.10.24)
Çok kriter var mutlaka, çoğu da olması gereken şeyler ama özellikle şu dönemde mahremiyetine özen gösteren insanları ayrı seviyorum sanırım. Belki dünyanın en güzel yerlerinde yaşıyor, en güzel yerlerini geziyor, işinde çok başarılı, ilişkisinde çok mutlu ama çok çok az görüyoruz bunu mesela. Görgülü, sade yaşayan, görünür olmakla bir derdi olmayan insanlara daha yakın hissediyor ve saygı duyuyorum.
0
aquarium
(01.10.24)
fallout dizisindeki the ghoul karakteri gibi.

birincisi asiri zeki.
ikincisi kötülük ne cok iyi biliyor ama uygulamiyor. yalnizca karsidaki kötülük yapmak icin aksiyona gectiginde karsidakini yok ediyor. bu cok alfa bir durum bence.

bunu her duruma uygulayabilirsin.
0
robert bosch
(01.10.24)
geveze yazar +1
0
yurtsuz john
(01.10.24)
aklıma direkt Caner Eler geldi. İnanılmaz genel kültür seviyesi, işini severek yapması, saygılı ve resmi bir üslubu olması ama yeri geldi mi gevşek davranması, yaşadığı hastalığa ve engelli kalmasına rağmen bunu ne kendine dert edinmesi ne de "bakın ben engelliyim" edebiyatı yaparak bundan kendine avantaj çıkarmaya çalışması gibi sebeplerle çok saygı duyduğum biri.

Genel olarak genel kültürü yüksek kişilere saygı duyuyorum. Mesleğinde çok iyi ama mesleği dışında iki kelime laf edemeyecek kişilere de saygım çok az. Ha bi de hayatta en büyük önceliği kariyer ve para olan kişilere de saygım yok. Arada keyif p*zevenkliği yapmayan kişileri sevmem. Çok çalışkan insanlara da sinir olurum :d
0
nundu
(01.10.24)
Doğru olanı yapması. Yani bu yol zor olan yol olsa bile veya zarar görme ihtimali yüzünden endiseden gece uykuları kaçsa bile sabah kalkınca zor ama doğru olani yapması
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(01.10.24)
Zeka, bilgi, vizyonerlik falan umrumda değil.

Entelektüel birikim elde ettikçe ukalalaşan, saygısız, snob tipler beş para etmez mesela gözümde. İstediği kadar bilgili olsun. Cahilin ve okumuşun saygısızlığına eşit ölçüde katlanamam. Kesinlikle anlayış ve saygı benim için önceliktir.
0
kakaolu kremali biskuvi
(01.10.24)
gün içinde o kadar ahlaksızlık görüyoruz ve bu çok normalleşmiş durumda. insanların huyları yaşam tarzları bu olmuş. bazen ben de mi öyleyim diye sorguluyorum. saygı duyulacak insanın önce ahlaklı biri olması gerekiyor. çok sevilen biri olmasın saygılı olmasın ama önce bize lazım olana saygı duyuyorum. kimse kimseye iyi olmak herkeze saygılı olmak zorunda değil.
0
mikahakkinen
(01.10.24)
(18)

Sizce psikologun hacamatla alakası olur mu?

Kahvedesu
Psikolog olduğunu iddia eden bir kadın şunu dedi ''Klinik psikoloji uzmanlık alanım deprem travması iyileşmesi hacamat ve sülükle iyileşmesi''Sallıyor mu?
Psikolog olduğunu iddia eden bir kadın şunu dedi ''Klinik psikoloji uzmanlık alanım deprem travması iyileşmesi hacamat ve sülükle iyileşmesi''

Sallıyor mu?
0
Kahvedesu
(30.09.24)
Hacamat ve sülüğün muhtemelen kan değerlerine olumlu bir etkisi vardır, onu kastediyordur. Ama psikoloji eğitimi almak hacamat ve sülük eğitimi almış olmak demek değil. Bunların eğitimini ayrıca aldı ise belgelemesi gerekir, cv'sini ortaya koyması gerekir. Özgeçmişini veya hacamat ve sülük uygulama uzmanlığını belgelemesini isteyince verdiği cevaba göre vaziyet almak lazım diyorum.
0
muhayyer divan
(30.09.24)
Ruh çağırma seansları düzenleyip tarot falı da bakıyorsa ona, 'Olmuş' derim ben.
Yoksa olmamış.
0
Mirket
(30.09.24)
dolandırıcı sürüsü
0
ala09
(30.09.24)
hacamat ve sülük yaptıran ve faydasını görmüş bir bireyim. ama bunlar işin tezeğini çıkardı artık, ne alaka aw?? dolandırıcı bence de
0
titanyum22
(30.09.24)
Ben 3 psikolog değiştirdim isteğimi bulamadım ancak eşim kendi psikologundan oldukça memnun. Denk mi geldi nedir bilmiyorum deneme yanılma sanırım.
0
mirty
(30.09.24)
Klinik psikoloji uzmanlık alanım deprem travması iyileşmesi hacamat ve sülükle iyileşmesi üzerine de tez yazıyormuş.

Lisansı da çocuk gelişimmiş. Bütünleşik doktora yapıyormuş beynim yandı.
0
🌸Kahvedesu
(30.09.24)
hmm. eminim o doktorayı ya fatih sultan mehmet ya da ibni haldun ünisinde yapıyordur abla.
0
titanyum22
(30.09.24)
Sülük ve hacamat uygulamaları için ayrı ayrı sertifika iste özellikle de resmî evrak numaraları görünecek şekilde. Hatta bunu da belirt, araştırmam gerek, gerçek ise düşüneceğim de. Çekinme sor bunları. İçin rahat etsin, bedenine müdahale sonuçta. Uzmanlık ister.
0
muhayyer divan
(30.09.24)
Ne sülüğü ne hacamatı ya. Saçma sapan işlerle zaman kaybetme hiçbir işe yaramayacak, zırvalar. Doğru düzgün bilimsel yöntemlerle tedavi edecek birine git. Sağlığına, zamanına ve parana yazık yani üçü de risk altında bu durumda
0
nundu
(30.09.24)
Salliyorsa dolandiricilik, sallamiyorsa salaklik, cunku hacamat ve suluk bilimsel yontemler degil, bilimsel bir yonteme saygisi olan ve etige uyan biri bunu yazmaz. Her turlu uzak durulmali bence.
0
gibicibicis
(30.09.24)
Bunu yapan seni badelemeye falan da kalkar. Temkinli ol, badelenme.
0
ferenc
(30.09.24)
@gibicibicis

Hacamat ve sülüğün dünya üzerinde çeşitli üniversitelerde çalışıldığını biliyorum. Onun için uzmanlık belgelerini sorsun dedim soru sahibine.
0
muhayyer divan
(30.09.24)
@mirket ve @gibicibicis +1

Klinik arkadaşın CV: pbs.twimg.com

Bu tip şeylere inananlar tabii ki bu tip şeylerden etkilenir (bkz: plasebo etkisi). Onun dışında dışında bir faydası yok. Sabahtan akşama kadar üniversitelerde üzerine çalışsınlar. Bu onların işe yarar olduğunu değil, öncelikle işe yarama ihtimali var mı diye merak edildiğini gösterir. Alternatif olarak ise üniversite ve profesör kavramlarını çok da ciddiye almayın. Bizim ülkedekilerin %90'ı üniversite bile değil. Dünya çapında da birçoğu işte öylesine eğitim kurumu. Klinik psikoloji de aşırı donanımlı ve kaliteli insanlarla dolu değil. Temel kavramları bile karıştıran bomboş insanlar var ya torpille ya da piyasadaki eksikle bir yerlere gelen.

"İsrayil istibaratı ve ciaye cinlerle çalışıyormuş."
0
nawar
(30.09.24)
psikolojide hacamat,salavat,rüya tabiri,fal,burç vb spiritüel şeyler kabul görmez. çünkü psikoloji bir bilimdir. herhangi bir alanda uzman psikolog bu tarz şeyleri önermemeli.
ayrıca psikoloji bölümü mezunu olmayan; çocuk gelişim uzmanı, aile danışmanı, pdrciler terapi de yapamaz. sektör perşembe pazarı oldu. milletin ne doktora ne bilime saygısı kalmıyor bu tarz yalancı pazarlamacılar yüzünden.
0
mikahakkinen
(01.10.24)
çocuk gelişimi lisans mezunu olan biri nasıl klinik psikoloji bütünleşik doktorasına alınabilir, klinik psikolojiyle yakından uzaktan alakası olmayan bir konuda doktora tezi yazabilir. kaçın uzak durun rezalet
0
red g
(01.10.24)
"Bu tür şeylerin bunlara inanan insanlara plasebo etkisiyle olumlu yansımaları oluyor" tarzında bir bakış açısıyla destekleyenler var.

Şayet doğruysa bile ben bunu desteklemiyorum. Herkes kendi rolünün gerektirdiği şeyi yapmalı. Bir psikolog sırf işlevsel olduğunu düşünüyor diye hacamat önermemeli ya da yapmamalı. Bazı sınırlar olmalı. Ben psikoloğa gidiyorsam psikoloji disiplininin bana verdiği imkanlardan yararlanmak için gidiyorum. Burada psikolog olan kişi kendi disiplininin hizmet sağlayıcısı. Ben ona giderek psikolog olan X kişisinden medet ummuyorum. Psikoloji biliminden medet umuyorum, psikoloğun kendisi sadece bir kaynak. Temsil ettiği şeye uygun hizmet vermeli.

Ne yazık ki sadece bu konuda değil hiçbir konuda ilkesellik kalmadı gibi geliyor ülkede. Herkes çok işlevsel bakıyor. Üstüne vazife olan olmayan her konuda bir önerisi oluyor. Üzücü bence.
0
akhenaten
(01.10.24)
Kaçarak uzaklaşın
0
master of ceremonies
(01.10.24)
öncelikle bu kişi psikolog değil. bence onu unutmayın.
0
red g
(01.10.24)
(2)

Barselona'da bilindik yapılar ve müzeler dışında

put it in your appropriate place
Şimdi La Sagrada Familia, Park Güell gibi yapılara, müzelere zaten gideceğim. Gerçi müzelere gideceğimi pek sanmıyorum, bir iki tane var listeye aldım Futbolu az biraz takip eden biri olarak Nou Camp'a da gideceğim.Başka ne vardır arka planda kalmış yapılar için? Mesela Alien Müzesini gördüm google
Şimdi La Sagrada Familia, Park Güell gibi yapılara, müzelere zaten gideceğim. Gerçi müzelere gideceğimi pek sanmıyorum, bir iki tane var listeye aldım Futbolu az biraz takip eden biri olarak Nou Camp'a da gideceğim.

Başka ne vardır arka planda kalmış yapılar için? Mesela Alien Müzesini gördüm google maps'de. Film olan Alien'in müzesi. Belki popülerdir bilemiyorum ama videolarda denk gelmedim.

Evet tavsiyeler nedir?
0
put it in your appropriate place
(29.09.24)
www.atlasobscura.com

Bu sitede bilindik turistik atraksiyonlar dışında değişik fikirler oluyor. Yani la sagrada familia'yı da koymuşlar da onun dışında farklı müzeler değişik yerler falan da var. İşine yarayabilir
0
nundu
(29.09.24)
(bkz: el nacional)
0
sparkle kiddle
(30.09.24)
(6)

firinda patates

robert bosch
yaparken kabuklari soyulur mu soyulmaz mi?kabuguyla atanlar: pistikten sonra kabuklariyla mi yiyorsunuz?
yaparken kabuklari soyulur mu soyulmaz mi?

kabuguyla atanlar: pistikten sonra kabuklariyla mi yiyorsunuz?
0
robert bosch
(29.09.24)
Patatesine bağlı, şu an pazarlarda ince kabuklu taze patates var, sarı patates diye de geçer

Kabuklarını soymadan Küp küp doğrayıp yağlayıp fırına atarım. Kabuğu da pişer yerken de rahatsız etmez

Hocam tereddütün varsa elindeki en küçük patatesi kabuğunu soymadan doğrayıp deneme yap, diğerlerinden farklı olmadığını görürsün :)
0
grimavi
(29.09.24)
Kabuklarıyla yemek çok iyidir diyenler gördüm, kumpiri kabuklarıyla yemeye çok yatkın insanım içini miçini sömürürüm ama hiç kabuğuyla patates yemedim desem yalan söylemiş olur muyum bilemiyorum. Yemiş olabilirim. Ama hiç kendim yapmadım.
0
muhayyer divan
(29.09.24)
kumpiri sormuyorum elbette. normal boyutlarda pazardan alinan patates. :)
0
🌸robert bosch
(29.09.24)
Elma dilim patates hep kabuklu şekilde servis edilmiyor mu ya? Temiz bir bulaşık teliyle kabukların kirini alabilirsiniz pişirmeden önce. Ama yani benim bildiğim klasik elma dilim patates yapılırken kabuğu soyulmaz, gayet de lezzetli olur
0
nundu
(29.09.24)
kalın kabuklu ince kabuklu büyük küçük farketmeksizin temiz bir sünger ile iyice ovalayarak yıkıyorum ve kabukları ile yiyorum, kabuklar inanılmaz lezzetli oluyor hatta yeni şefler sadece kabuktan kızartma yapıyor artık.
0
eja
(29.09.24)
amerikalılar patatesi hep kabuğuyla yer ki.
0
sizofren06
(30.09.24)
(9)

İklim aktivistleri

Mirket
Van Gogh eserine çorba fırlatmışlar. Yıllardır bu tip vandallık yapıyorlar. Takip eden olmuşsa diye sorayım dedim.- Bu sanat eserleri kurtarılabiliyor mu?- Bu vandallara nasıl bir cezai işlem yapılıyor. Ceza örneği biliyor musunuz?- Vandallar Nefret çekmek dışında bir kazanım sağlıyorlar mı?- Bazıla
Van Gogh eserine çorba fırlatmışlar. Yıllardır bu tip vandallık yapıyorlar.

Takip eden olmuşsa diye sorayım dedim.
- Bu sanat eserleri kurtarılabiliyor mu?
- Bu vandallara nasıl bir cezai işlem yapılıyor. Ceza örneği biliyor musunuz?
- Vandallar Nefret çekmek dışında bir kazanım sağlıyorlar mı?
- Bazıları hızlı yapıştırıcı ile ellerini yere yapıştırıyorlardı. O elin yerden kazınması nasıl oluyor?

x.com
0
Mirket
(28.09.24)
Abi o eserlerin önünde koruyucu cam bi tabaka oluyor, misal çorba fırlatıyorlar çorba cama geliyor ellerini yapıştırıyor ama yapıştırdıkları yer tablonun önündeki cam tabaka, o nedenle eserlere bir zarar gelmiyor, aktivistler de Avrupalı hoşgörüsü nedeniyle ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılıyorlardır muhtemelen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.09.24)
1. Sanat eserleri bu gibi vandalların saldırı risklerine karşı genelde cam/pleksiglas korumaların içinde muhafaza ediliyorlar.

2. Bu vandalların biri 20, diğeri 24 ay ceza aldı.

3. Hiçbir bok kazanamazlar kendi sapkın çevreleri haricinde.

4. Bilmiyorum ama aklı başında bir polis çeker alır elini. Deri kalkarsa bu vandalların sorunu.
0
10551037
(28.09.24)
Bu insanlar salak değil, üzerinde koruma olan eserlere yapıyorlar ki sanat eserlerine bir zarar gelmesin. Durduk yere 2 sene ceza aldılar yani saçma bir ceza.

x.com

Resmi twitter hesapları bu. Bio kısmına iki talep yazmışlar, ilkinin başarılı olduğunu söylemişler. Talepleri de mantıksız değil. Vandal da denemez dediğim gibi koruyucu tabaka üzerine yapıyorlar
0
nundu
(28.09.24)
@nundu,

Linke bakınca adamlar hakkında düşüncelerim daha da olumsuzlaştı.
Adamlar ciddi ciddi ve 163.000 takipçiyle bir şeyler yaptıklarını ve bir şeyler kazandıklarını sanıyorlar. Bizde 6 milyon takipçili fenomenler var yaa.

Ayrıca adam esere zarar vermeyeceğini biliyorsa sevgi pıtırcığı mı oluyor. Olay olurken salondakilere baksana. Ben aylarca para biriktirip, tatil ayarlayıp onca yol gideceğim Van Gogh görmeye. Salağın biri çorba dökecek göremeden döneceğim ve 2 senelik ceza saçma olacak.

Bir de, ben adamların orman katliamlarını falan konu ettiklerini sanıyordum. 2030 a kadar fosil yakıt durdurulsun ne ki. Bi 20 yıl daha sıksın dişini bitecek zaten fosil yakıt ve Dünya harıl harıl zaten çalışıyor alternatif yakıt için.

Alternatif yakıt çalışmalararını da kendi eserleri sanıyodur bu 163 000 takipçiler :)
0
🌸Mirket
(28.09.24)
Ben de sıradan insanların çevre ve iklim aktivistlerine olan tepkilerini anlamıyorum, önce hangi tarafta olduğumuza uyanmamız gerek

Avrupanın bir müzesinde bulunan tablo hayatımızı ne kadar etkiliyor, ülkede maden, altın, jeotermal enerji çıkarmak için toprağı zehirlemek ise doğrudan etkiliyor, çok uluslu şirketler toprağı zehirlerken pr çalışması için 1000 ağaç dikiyoruz, deyip bölgeye de çocuklarınız için iki okul yapar kârlarını alıp giderler bunun yanında tablo şu bu sanat eseri o kadar mühim değil, sanat düşündüğünüz kadar kutsal değil, gözünüzde çok büyütüyorsunuz

Ya da alın bir van gogh biyografisi, kardeşi theo ile mektuplaşmalarını okuyun, doğa insanlık hayat ve yaşam ölüm hakkında neler düşünmüş de o resimleri ortaya çıkarmış, bunları düşünmeden kağıt üstüne boyayla çizilmiş tabloyu muhafaza etmenin bir anlamı yok, adam yaşasa o bile dert etmezdi bu eylemi haklı bile bulurdu
0
grimavi
(28.09.24)
@grimavi,

Neden taraf seçmemiz gerekiyor? Hem doğayı ve hem de sanatı ve tarihi eserleri sevme şansımız yok mu? Neden birinden vazgeçmemiz gerekiyor? Bunlar niye birbirlerine alternatif olan şeyler?

Ayakkabısından donuna herşeyinde petrol türevi olduğundan emin olduğum iki zibidinin insanların tablo görmesini engellemesiyle doğa severliğin ne alakası var.

Gitsinler Greenpeace gibi okyanus petrol platformunu sabote etsinler, Mors avcılığını engelleyici eylem koysunlar, saygı duyayım.

'Fikirlerini beğenmedimse niye sanatından da nefret edeyim adamın, niye uçlara savrulmak zorundayız?' konusu da ayrı bir konu.
0
🌸Mirket
(28.09.24)
@grimavi

"Ben de sıradan insanların çevre ve iklim aktivistlerine olan tepkilerini anlamıyorum, önce hangi tarafta olduğumuza uyanmamız gerek"

Yapılan eylemin tarzı da yöntemi de yanlış. Böyle eylemlerle sonuç alındığı nerede görülmüş? Sonuç alan var da biz mi bilmiyoruz?

Eylemin yöntemine itiraz edenleri neden anında çevreci cepheden çıkarıp çevreyi kirletenlerin cephesine konumlandırıyorsunuz? Çevreyi korumak münhasıran bu ve benzeri arkadaşların görevi, tek eylem metodu da müzede sanat eserlerine gıda fırlatmak mı? Başka bir çevrecilik eylemi yok mu?
0
10551037
(28.09.24)
Üstteki iki gönderiye birlikte cevap vereyim

Evet ideal dünyada ikisini de savunabilirsin fakat reel dünyada öyle olmuyor, üçüncü bir eylem şekli önerebilirsin ve bu halihazırda yapılanlardan daha etkili olmalı, bunu ben de desteklerim fakat bunların hiçbiri olmuyorsa taraf seçmek zorundayız, sanat benim için o kadar kutsal değil o yüzden eylem türü hoşuma gitmese de yaşamı savunan tarafta olurum, bazı eylemler ilerlemek ve sonuç almak için değil mevziyi tutmak için yapılır, yarın daha etkin bir eylem bulunur o da yapılır. Bu çok güçlü lobisi olan çok uluslu şirketlere eylem beğendirmeye çalışırsan üzerinden dozer gibi geçerler bir bakarsın elindeki kazanımların da kalmamış
0
grimavi
(28.09.24)
Görüldüğü üzere tutulabilen bir mevzi yok. Kaç kişi onaylıyor ve doğru buluyor bu eylem yöntemini? Kitleleri ikna edip onları kazanmadan, hadi kazanmayı geçtim kitlelerin olumlu bulduğu eylem yöntemleri yerine kitlelerin olumsuz baktığı yöntemlerle eylem yapılırsa sonuç bu olur. Ortada zarar dahi olmamasına, muhtemelen suç dahi oluşmamasına karşın 2 yıl içeri tıkarlar adamı.

Etkili bir yöntem geliştirememiş bu vandallar. Bok yoluna giden iki niyazi görüyorum ben. Eylemci olmakla kafası çalışmamak farklı şeyler, bunlar aynı şey sanıyor. Çevreyi kirletenlere karşı doğrudan eylem yapmak yerine olayla hiç ilgisi olmayan üçüncü kişilere zarar veren eylem metodunu kitleler asla benimsemez, bunu görüyoruz.

Mevcut taraflardan mutlaka birini seçmek zorunda hissetmek de test sınav tekniğinin çok olumsuz sonuçlarından biri. Yaratıcı düşünmek lazım, önüne konulan seçeneklerden mutlaka birini seçmek zorunda değil bu durumda insanlar. Mesele Kurtuluş Savaşı olsa anlarım bir taraf seçmeyi. Burada mevcut taraflardan hiçbiri çözüm önermiyor.
0
10551037
(28.09.24)
(14)

mouse bozulma sıklığı

panamera
selamlar, hep logitech kullanageldim. nedense 2-3 yıl civarında sol tuş kafasına göre takılmaya başlıyor. dosya taşırken veya bir nesneyi sürüklerken kendiliğinden bırakma problemi yaşıyorum genelde. biraz fazla kullanıyorum (oyun yok; grafik tasarım, yazı vb amaçlı kullanıyorum) ama yine de 2-3 yıl
selamlar, hep logitech kullanageldim. nedense 2-3 yıl civarında sol tuş kafasına göre takılmaya başlıyor. dosya taşırken veya bir nesneyi sürüklerken kendiliğinden bırakma problemi yaşıyorum genelde. biraz fazla kullanıyorum (oyun yok; grafik tasarım, yazı vb amaçlı kullanıyorum) ama yine de 2-3 yıl biraz erken değil mi? sizin de benzer şikayetiniz oluyor mu?
0
panamera
(26.09.24)
benim de genelde 2-3 yılda bir bozulurdu, mx master 3 aldım, uzun zamandır kullanıyorum şimdi hatırlamadım ama 4 sene olmuş gibi geliyor.
0
ravenudon
(26.09.24)
2017de mx anywhere 2 aldım 7 sene doldu hiç bir problemi yok. Haftanin 5 günü ortalama 8 saati kullanıldı
0
Mcfly
(26.09.24)
Belki 15 senedir logitech m185 seri mouse kullanıyorum. Tabii tek bir mouse değil. Hepsinin max 3 senede tekerlek tuşu basmamaya başlıyor. Sayfa içinde gezinirken, yeni sekme açarken, sekme kaparken vs çok kullanıyorum tekerlek tuşunu. Sol tuş problemi yaşamadım hiç mesela ben de. m185 hesaplı ve ergonomik geliyor bana o yüzden senede bir de alsam koymaz yani. Mouse performansının belirleyici olacağı bir oyun da oynamıyorum. İşimi görüyor.
0
nundu
(26.09.24)
logitech m185 9 senede bozuldu benim:) sadece ışığı biraz erken bozulmuştu. 2-3 sene biraz erken olmuş.
0
nothing in my way
(26.09.24)
@nothing in my way

eski üretimler baya dayanıyodu da son üç senede iki tane eskittim ya bunlarda da kalite düşüşü oldu sanırım :( ortalamaya vurunca üç senede bir oluyor gibi hesapladım kafamdan ama saymadım da şimdi kaç mouse eskittim kaç senede diye :D
0
nundu
(26.09.24)
Cok yogun kullanmadigimi belirteyim, evde kullandigim mouse epey dayaniyor, 5-10 sene diyelim. Ofiste kullandigim mouse 5-6 ay gibi kisa surede bozuldu, benim hatam da olabilir, en az birkac kez yere dusurdum.
0
mbond
(26.09.24)
ben de 3. logitech'i aldim 5 senede. ilkini ilk sene icinde bozuldugu icin onlar degistirdi. ikincinin ömrü de sadece 2.5 sene oldu. simdikini 1.5 yildir kullaniyorum ama bir daha logitech almayi düsünmüyorum. cok hizli bozuluyor.
0
alice in potatoland
(26.09.24)
Logitech mouse u 10 yıldır kullanıyorum, babam dandik marka mouselar alıp her sene bozardı, sağlam oluyor diye ona da logitech aldım, her sene bir logitech bozuyor artık nasıl yapıyor bilmiyorum

Benim mouse hala çalışıyor logitech m185
0
grimavi
(26.09.24)
Logitech kullanıyorum ve memnunum. Çok uzun süre dayanıyor.
0
ferenc
(26.09.24)
5-6 senede bir değiştiriyorum tuşu bozuluyor.
0
ananiyimioguz
(26.09.24)
şirketin it ıvır zıvırlarını ben alıyorum :)

son üç senedir logitech kesinlikle çok bozdu buna katılıyorum. eski kalitesi ile alakası yok. 5 - 6 sene çalışan klavye mouse'lar vardı. onlar bozuldukça aynı model yenisi ile aldık onlar max 1-2 sene dayanıyor.

baktık o tarafta kalite gitmiş, sessiz tıklı modellere yöneldik. daha üst seri hesapta ve daha pahalı. fakat onlar daha kötü çıktı. 4 tane aldım denemek için üçü de 6-8 ay dayandı.

şimdi yine deneme amaçlı a4 tech aldım kendim kullanıyorum acayip memnunum. dayanıklılığı da iyiyse değiştireceğim. bu marka ile.
0
delidir yakalayin
(26.09.24)
son 20+ senedir logitech kullaniyorum.
5-6 senede bir bozuldugu icin degil sikildigim icin degistiriyorum, ya da laptop cantasindan dusuyor kaybediyorum.

2 senede bir bozuyorsan sende bir sikinti var derim.
0
cooperr
(26.09.24)
15 yıldır logitech trackbalları kullanıyorum, (çünkü ülkede başka trackball yok) 6. yılda bir halt oluyor aletlere çalışmıyor. bunun tıklama sayısı sınırlı olan çipleri varmış meğer içlerinde, atıyorum 100 bin tıklamadan sonra çalışmıyormuş. redditte çinden çip getirip yenileyenler ve aynı mausu yıllarca kullananlar vardı.
0
titanyum22
(26.09.24)
Logitech MX Vertical kullaniyorum. Carpal tunnel nedeni ile ergonomik sebeplerle aldim. Bence pahali bir urun. 5. yilda bahsettiginiz gibi belirtiler basladi.

Bir buton basili iken birakabiliyor. Switchleri bozulmus artik. Aynisindan yeni bir tane daha aldim ama buton da satin aldim orijinal Omron marka. Bozulan mouse'un switchlerini de degistirecegim. Sadece buton yuzunden atilamayacak bir urun bence.
0
nop
(27.09.24)
(10)

Bebeklik Döneminde Yüzme Öğrenme

eisberg
Merhaba. Bizim bebek 6 aylık olacak kısmetse, bir arkadaşım 6 aylıktan sonra yüzme öğrenebilir gibi bir şeyler dedi :). Ben yüzmeyi sevdiğim için dalga geçti sandım ama sanırım böyle bir şey varmış. Acaba böyle bir şeyi tecrübe eden var mı? Ben çok isterim bebiş erken dönemde yüzme öğrensin belki sp
Merhaba. Bizim bebek 6 aylık olacak kısmetse, bir arkadaşım 6 aylıktan sonra yüzme öğrenebilir gibi bir şeyler dedi :). Ben yüzmeyi sevdiğim için dalga geçti sandım ama sanırım böyle bir şey varmış.

Acaba böyle bir şeyi tecrübe eden var mı? Ben çok isterim bebiş erken dönemde yüzme öğrensin belki sporcu falan olur hatta.
0
eisberg
(25.09.24)
Ben 7 aylıkken götürmüştüm aqua tots a. Valla tek kişi götürüyorsa zor. Anne ya da baba da suya giriyor bebekle. Beraber çıkıyorsunuz bebeyi mi yıkayayım kendim mi yıkanayım bilememiştim zor hazırlanmıştım. Bye dedim ben gelemem bu zahmete. Biraz da para tuzağı gibi geliyor o kadar küçükken açıkçası.

4 yaşındayken başladı 4 5 ayda tamamen öğrendi çok da acele etmeyin. 4 yaşında yine aynı yere götürdüm. Bebek derslerinin gereksiz 3 4 yaş sonrasının ise çok iyi olduğunu düşünüyorum. 8 yaşında kelebek, kurbağa, serbest her şekilde yüzüyor.
0
kullanicadi
(25.09.24)
ben nisan doğumluyum, doğduğum senenin yazında annemlerle denize girmişim deniz simidiyle. Sonra da işte kolluk falan derken 4 yaş civarı yüzmeyi öğrendim. Bu yaşta kolluksuz yüzdürmeyecektir kurs da diye düşünüyorum o yüzden beraber denizde yüzün yazları bol bol. Denizi sevdikçe kendisi öğrenir zaten birkaç seneye.
0
nundu
(25.09.24)
kasların gelişimi açısından götürebilirsiniz ama 6 aylık bebeği yüzme öğrensin beklentisiyle götürmek garip geldi. 8 haftalık kurs sonucu 8 aylıkken yüzme öğrenebileceğini mi iddia ediyorlar mesela? instada filan görüyorum en fazla su korkusu olmaz ve birkaç metre su altında gidebilir ya da kendini ters olarak su üstüne çıkarabilir heralde. onun dışında kulaç atma gibi şeyler ilk yaşlarda zor.
0
elorelia
(25.09.24)
Aslinda burada onemli olan komut almak ve uygulamak o da 4-5 yasindan once olmuyor, cocuk kendi kafasina gore takiliyor :)
0
theconqueror
(25.09.24)
Bebekken daha iyi aslında

www.youtube.com
0
Mirket
(25.09.24)
yuzme ogrenmek degilde, biz baby spa ya goturuyoruz. Hem yuzuyor hem fizyoterapist esliginde gelisimi izleniyor. Bu yuzme ve su da vakit gecirme elbetteki cok kucuk bir havuzda ozel simit esliginde oluyor. Yani oyle cocugu firlatma stili degil. yuzme de denemez o yuzden su da vakit gecirme diyorum. Yanlisim olabilir ama 2 ayliktan beri gidiyoruz ve cok memnunuz guzel bir aktivite. Ben yurtdisindayim ama Turkiyede de benzer mekanlar imkanlar var gordum reklamlari.


Ayri bir anektod 6 aylikken yazin trde su henuz sogukken denize girmeyi denedik yine ozel simidiyle kiyametleri kopardi. gectigimiz agustos burada bir spa otelde cocuk havuzundan muthis keyif aldik ve kendi simidiyle ilerledi 8 aylik bebek. Yuzmek degil ama bu yada yuzme ogrenmek o baska bir is dendigi gibi 3-4 yas gekeir en az diye dusunuyorum.
0
wallcan
(25.09.24)
arkadasiniz kursun amacini anlamamis gibi. bebeklere ögretilen sey yüzme degil, bogulmamak. bebege suya düsmesi durumunda su yüzeyine cikmayi, kendini nefes alacak sekilde sirt üstü cevirmeyi ve bagirarak yardim istemeyi ögretiyolar cünkü bogulmak dsö verilerine göre cocuklarda ölüme neden olan en yaygin bes neden arasinda. yani cocuk öyle suya girip kulac falan atmiyor. ISR lessons diye aratirsaniz cikar karsiniza.
Kurs adinda isr gecmese dahi, bebeklere ögretilen seyler isr'nin metotlarina dayanir cünkü o yastaki cocuga henüz baska bir sey ögretemezsiniz.

www.infantswim.com
0
alice in potatoland
(25.09.24)
Şöyle özetlemek isterim. 6 aydan itibaren bebek yüzme kursları başlıyor. Hatta bazıları 4 aylık alıyor sanırım. Pek tabi ki bu dönemde de motor gelişim anlamında, yüzmeye hazırlık anlamında faydaları vardır 0 fayda diye bir şey söz konusu değil. Ama günümüzde her şey gibi bu da çok pahalı, bütçe varsa amenna tabi ki gidilebilir. 6 aylık bir bebek yüzme kursuna başlarsa 3 3,5 yaşında kendisi yüzebilir desteksiz. Siz 3 sene boyunca bu kurs parasını ödemeyi kabul ediyor musunuz kilit nokta bu.

3,5 4 yaşında da başlasa zaten 5 6 ay da öğrenecek o da maksimum. Bu sefer sadece 5 6 aylık bir maddi külfeti olacak size. 6 aylıkken başlasa belki bir 4 5 ay önce öğrenebilir. Bu farka değer mi? Tabi amaç sadece yüzme öğrenmek mi yoksa bir sporla haşır neşir olsun mu istiyorsunuz bunlara göre de değişir işler.

Hepsinde deneme dersleri oluyor, deneme dersine gidip bakabilirsiniz durumlara
0
kullanicadi
(25.09.24)
Kullanıcıadi +1

Kızım önümüzdeki ay 3 yaşına girecek.

Yüzmeyi kendi kendine öğrendi. Denize ulaşımımız kolay olduğu için 10 aylıkten beri sürekli denize girdik beraber. Denize alıştıktan sonra kolluklar ile bizimle dubalara kadar yüzüp geliyordu.

Bu yaz başı artık kollukları takmak istemediği rahat edemediği söyledi. 2 hafta içinde kolluksuz yüzmeyi öğrendi.

Yüzme tahtası ile cok rahat yüzebiliyor. Tahtası da suyun üstünde durabiliyor.

Bebekken öğrenebilir öenmli olan sürekli tekrar edebilmesi
0
kaiserr76
(25.09.24)
hepsi para tuzağı.
küçüklükte yeteri kadar suyla denizle haşır neşir olursa yüzmeyi öğrenir.
illa istiyorsanız cocuklukta stil öğrenmesi için gönderirsiniz.

yüzme konusun geçtim 6 aylık çocuk havuza sokulmaz, aşıları bitsin bağışıklığı biraz otursun acele etmeyin hızlı büyüyorlar.
0
nuisance2
(25.09.24)
(6)

üniversite birinci sınıf öğrencileri için ice-breaking aktivite

halanne
selamlar, bu sene üniversiteye başlayan, birinci sınıf öğrencilerinin ilk dersinde yapılacak, sınıf içi ortama uygun, tasarruf tedbirleri kapsamında, kaynaştırıcı etkinlik önerir misiniz? sizin okulda neler yapılmıştı, siz ne yapıyorsunuz?
selamlar, bu sene üniversiteye başlayan, birinci sınıf öğrencilerinin ilk dersinde yapılacak, sınıf içi ortama uygun, tasarruf tedbirleri kapsamında, kaynaştırıcı etkinlik önerir misiniz? sizin okulda neler yapılmıştı, siz ne yapıyorsunuz?
0
halanne
(25.09.24)
Bölümü söyleseniz belki daha iyi olur. Ben İngilizce ile alakalı bir bölüm okudum mesela. Bizde alliterative name oyunu oynanmıştı. Kendini tanıtırken isminin baş harfi ile başlayan bir adjective ile söylüyordun adını. Curious Ceren, Brave Beren, Meticulous Metin vs

Ya da bölümü bilmiyorum ama sırayla her öğrenci bölüm hakkında bildiği bir şeyi kısaca anlatabilir.
0
kullanicadi
(25.09.24)
Bi tane oyun vaar. Su an uctum su an ucamadim diye. Ucmanin kosulu iii lamak.baslangicta ii layan tek kisi oluyor. Digwrlerine sende dene diyo ucmayi. Ii lamazsa su an ucamadin, ii larsa su an uctun bak diyor. En son kim uccak onu deniyorsunuz

2. Oyun

En son x yapanlar ayaga kalksin diyosun. Ayaga kalkanlar arasinda tekrar en son oturan ayakta kaliyor. O yeni bi soru soruyor, en son x yapanlar diye, bu boyle gidiyo
0
lapaz
(25.09.24)
Ucma oyununda cumleleri iyi secin en basta. Mesela su an ojenin ustune uctum. Su an gozlerindeki isiltiya ucamadim diye
0
lapaz
(25.09.24)
birinci sınıf dediğinize göre hazırlık değil
hazılık sınıfı değilse böyle uğraşlara gerek yok bence, ben okurken de yapan olmadı

sempatik öğrenci yanlısı biriyseniz size ısınırlar zaten
0
jülsezar
(25.09.24)
Sınıf mevcudu kaç bilmiyorum, bizim bölüm gereği 500 kişilik amfide olmuştu ilk ders de daha 30-40 civarı kişiden oluşan bir ekip için çok klişe olacak ama bir rulo tuvalet kağıdı getirip elden ele dolaştırarak birkaç tane kağıt koparmalarını isteyin, sonra herkes sırayla kopardığı kağıt sayısı kadar kendisiyle ilgili bilgi paylaşsın.
0
nundu
(25.09.24)
En basiti herkes 2 dk yanındakiyle tanışacak sonrasında öğrenciler kendilerini tanıtmak yerine tanıştıkları öğrenciyi sınıfa tanıtacaklar.
0
but that was just a dream
(25.09.24)
(28)

Deniz Göktaş vs Baturay Özdemir vs Özgür Turhan

Bruce
Farklı mizah tarzları, farklı karakterler...Kime daha çok gülüyorsunuz, neden?Bence bu üçü mevcut Türk stand up sektörünün baş aktörleri. Sizce bunlardan daha iyi dediğiniz birileri var mı?
Farklı mizah tarzları, farklı karakterler...
Kime daha çok gülüyorsunuz, neden?
Bence bu üçü mevcut Türk stand up sektörünün baş aktörleri. Sizce bunlardan daha iyi dediğiniz birileri var mı?
0
Bruce
(24.09.24)
Hayatımda canlı gittiğim tek standup Deniz Göktaş'ın şovu. Selam Selam'ı YouTube'da izledikten sonra yeni gösterisine gitmiştim. Gerçekten muazzamdı. Baturay ve Özgür Turhan'ın full gösterilerini izlemedim. Kesitlerden Özgür Turhan daha komik geliyor. Bi de kamusal mizahı da izlerdim eskiden.
0
nundu
(24.09.24)
Deniz Göktaş'ı canlı izledim ve inanılmaz beğendim. Ama Özgür Turhan komik olmak için doğmuş gibi. Ayrı bir seviye.
0
duguit
(24.09.24)
Stand Up olarak üçü de tırt geliyor ama Özgür Turhan'ın Kamusal Mizah'ına gülüyorum ara ara açıp tekrar izliyorum eski işlerini, Stand Up olarak da son zamanlardaki favorim Özkan Çelik.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.09.24)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet, özkan çelik espri başına kahkaha olarak birim mizahta diğerlerini döver. ama stand up'ı bir anlatı olarak gördüğüm için aynı kefeye koyamıyorum. Beton etkisi esprisi mesela, 150 kez izleyip gülmüşümdür. Gülerken çok haklı amk diyip tatmin oluyorum. Ama aynı tempo, peş peşe aynı tarz şakalar, bağlam neredeyse hiç yok; o yüzden listeye eklemedim.
0
🌸Bruce
(24.09.24)
üçünü de canlı izledim.

özgür>deniz>baturay

ben salih tıraş ve nevzat can ünsal'a da baya güldüm. baturay'dan çok. özgür'den daha iyisini görmedim. normalde komik olmayan şeyleri özgür söyleyince bile gülünüyor.
0
jelly bear
(24.09.24)
Abi ben onun tarzını klasik ABD tipi komedi kulüp stand up'çılarına benzetiyorum, bizde mesela belli bir olay örgüsü içinde birbirine bağlantılı geçişlerin olduğu stand up yapılıyor ama bu eleman komedi kulüp stand up'çılarının yaptığı gibi birbiriyle bağlantısı olmayan şakalar yapıyor, ben sanki öyle olunca daha çok gülüyorum çok daha keskin ofansif şakaları var dümdüz gidiyor, ima edeyim de anlasınlar gibi bir derdi yok, bir de 50-60 tane :) psikolojik hastalığı var sanırım istese de hikaye anlatır gibi anlatamıyor kağıttan okuya okuya şaka yapıyor :)
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.09.24)
Ali congun şu sıralar bence en iyisi
0
olaylar olaylar
(24.09.24)
Bu üçüne komik diyecek kadar düşmedim henüz. Kim bunlar ya? Zorlama espriler yapan tipler hepsi
0
Cezcez
(24.09.24)
@Cezcez, kime komik dediğini söyle de mizahtan ne seviyede anlamadığın hakkında fikir sahibi olalım.
0
🌸Bruce
(24.09.24)
Cem Yılmaz a yaklaşabilecek birisi olmadı. Kötüye komik deyip kendimi kandırmam senin gibi.
0
Cezcez
(24.09.24)
🌸Bruce
(24.09.24)
3 u de iyidir. Denizin iq su en yuksek ama o bariz
0
lapaz
(25.09.24)
özgürün evli milf eşiyle videolarını çok severdim ama stand up için big no ikinci yarıda çıktım sahne hakimiyetlerini beğenmediğim için deniz zaten çocuk uyutuyordu o yüzden geç çıktı. ali congun eğlendirdi, hakimiyeti iyi bence ama daha gitmeye gerek yok. baturay gitmedim ama başarılı bence. deniz favori ama nataly aukar olayı çok başka yerlere taşımış onun sonrasında stand up için biraz düşünmem lazım 1.5 saat soluksuz tam bir sahne insanı aşiri iyi. türk belirtmişsin fakat türkiyede sahne aldığı için ekledim ya da hala etkisindeyim diyedir tıstıs

kaan sekbanla ayşe balıbeyin "gömercin kuşları" severek takipteyim
0
ala09
(25.09.24)
bence en zayıfı özgür. Baturay ve Deniz’in tarzı da birbirinden çok farklı. İkisini de iyi buluyorum, keyifle izlerim.
0
awlmi
(25.09.24)
@ala09, 3 gün üst üste sold out yaptı kadın, hakkın var.
0
🌸Bruce
(25.09.24)
Ali Congun'un youtubedaki gösterisine bakayım demiştim ama tam bir ekşici p*ç edasıyla yarısında çıktım ya hiç sarmadı. Köylü kurnazı bir havası var yani bilmiyorum beğenmedim hiç.
0
nundu
(25.09.24)
@nundu, hitap ettiği kitleyi doğru tespit.
0
🌸Bruce
(25.09.24)
Üçünün de Youtube'ta yayınladıkları gösterilerini izledim, en çok Baturay Özdemir'i beğendim, özellikle de ilk gösterisi neşeliydi. Deniz Göktaş da iyiydi; tarzı daha farklı, izlemeye alışık olduğum yabancı standupçılara göre çok daha sakin ama eğlenceliydi. Özgür Turhan'ı da normalde sevmeme rağmen standup gösterisini çok kopuk ve yer yer zorlama buldum.
0
salihdt
(25.09.24)
cem yılmaz yaşadığı sürece stand up işinde parlayabilecek adam yoktur. elit komedyen olmak zor.
0
mikahakkinen
(25.09.24)
deniz göktaş'ın tespitleri ve sakin anlatım tarzı hoşuma gidiyor, canlı izlediğimde de baya gülmüştüm.

özgür turhan doğal komik, adam hiçbir şey anlatmasın sadece gülsün sahnede, ben de gülerim sanırım. tepkileri çok komik.

baturay aralarında canlı izlemediğim tek kişi, youtubedaki standup videolarını eğlenceli buluyorum ama diğer ikisi kadar sarmadı beni.

yani burun farkıyla özgür'ü deniz'in önüne koyarım, baturay üçüncü olur.
0
sabenburak
(25.09.24)
deniz ve özgür'ü canlı da izledim. bence deniz>özgür>baturay
0
brakgn
(25.09.24)
Valla sıralayamadım hepsini seviyorum.

Deniz in zeka sağlam gerçekten, daha başlarda böyleyse ileride daha iyi olabilir. Gerçi insanın üretkenliği her dönem aynı olmuyor ama hayırlısı bakalım. Bir de uzun süre maruz kalınca bayabiliyor.

Özgür Turhan'ı kamusal mizahtan beri takip ediyorum. Kısa videolarını daha başarılı buluyorum. stand-up olarak eğer kendisini seviyorsanız gayet eğlenceli, bazı tespitleri de güzel ancak dışarıdan biri pek sevmeyebilir aşırı tepkileri, hareketleri ve çok güldüğü için.

Baturay ı ben tepkiler, mimikler ve anlatış olarak daha başarılı buluyorum. Bence tepede cem yılmaz var ise ona en yakın baturay olabilir diyebilirim başıma bir şey gelmeyecekse.

O yüzden stand-up için zoraki bir sıralama yapacaksam;

Baturay > Deniz > Özgür derim.

Ama samimiyet, yakınlık hissetmek olarak

Özgür > Deniz > Baturay benim için.
0
ananiyimioguz
(25.09.24)
bu üçlü benim için deniz göktaş>özgür turhan>baturay özdemir. ama farklı tarzları olduğu için de çok da karşılaştırılabilir gelmiyor, benim mizah anlayışımla ne kadar örtüştüklerinin sırası gibi bu.

ali congun'un sürekli kendi şakalarına gülmesini aşırı itici buluyorum. ya bi dur arkadaş, bi sal bizi de biz gülelim gerekirse.

özkan çelik'in 9 dakikalık bir youtube videosunu izledim, birim süre başı amk konusunda abartmış, benim için şakalarını gölgeliyor fazla fazla.

cem yılmaz'ı sevenler için de dün bir cem yılmaz yavrusuna denk geldim: zülfikar sönmez. cem yılmaz'ı zaten çoktan zamanın gerisinde kalmış ve onunla da bağlantılı olarak bugün aşırı cringe buluyorum (2000'lerin başında bayılırdım), bu adam da onun iyi denebilir kötü denebilir ama sonuçta bir taklidi.
0
harfitarif
(25.09.24)
cem yilmaz efsane komik. onu kimse tartisamaz. ama simdi bu adamlarin yaptigi mizah turu ile cem yilmaz'inkiler biraz farkli. bu adamlar biraz daha batimsi, netflix tarzi mizah anlayislari var. o yuzden iki ayri kulvari kiyaslamak hakkaniyetli olmasa bile ben gulmeme bakarim aga diyorsaniz cem yilmaz hepsini tokatlar.
0
baldur2
(25.09.24)
Cem yılmazcılar son gösterisini izledi mi? Üzülerek izledim bittiğini, yaşlandığımı hissettim izlerken. Bir tat bir dokunun cd'lerini saklayan biri olarak söylüyorum, devri bitti adamın, sonraki trene bindik artık.
0
🌸Bruce
(25.09.24)
Cem Yılmaz, Fundamentals'tan sonra düşüşe geçti bence. Yani önceki stand up gösterileri Fundamentalstan kötü demiyorum ama Fundamentals'ta hâlâ işin zirvesindeydi. Elite diamond o seviyeyi yakalayamadı. Ha ama bence de Cem Yılmaz Türkiye'de bu işin üstadıdır. Kendi döneminde ona yakın kimse yoktu. Ata Demirer, Yılmaz Erdoğan ve hele hele Tolga Çevik gibi isimler asla o seviyeye yaklaşamadılar. Tolga Çevik bu isimlerle kıyaslanmayı bile hak etmiyor bence hatta.

Cem Yılmaz'ın sinema/dizi sektöründeki işleri de çok iyi. Bence o alanda devam etmesi çok daha hayırlı kendisi için. Hâlâ çok sevdiğim biri yani ama stand up performansı olarak yeni nesil komedyenler daha etkileyici. Gerçi adam da 3 saat gösteri yaparak gelmiş buralara, şimdikiler 1 saati aşınca oo uzun bir gösterisi var diyoruz
0
nundu
(25.09.24)
deniz göktaş çok iyi
baturay özdemir güldürüyor, biraz eyyamcı
özgür turhan hiç komik değil, bir sıfat kullanırdım ama neyse :)
0
abelardo
(25.09.24)
kadıköy bebesi veya ekşici değilsen Baturay en iyisi. Ben şahsen youtubedan bedavaya izlemenin verdiği keyifle baya baya güldüm. özgürün internete son yüklediği video eh işteydi. karısı ile yaptığı esprileri çok uzattı, hep aynı renkte şakalar. para verip bir dünya yol gidip o gösteriyi canlı izleseydim üzülürdüm. deniz bana hiç hitap etmiyor, bıyıklı gay sevmem.
0
plastic_angel
(25.09.24)
(8)

Yüksek ateşe ilginç çözüm?!

squidward
"La Passion de Jeanne d'Arc" isimli 1928 yapımı filmi izledim geçen.Filmin ortasında bir yerde, sözkonusu kişinin ateşinin çok yükselmesi nedeniyle kanının akıtılması gerektiği söylenerek dirsekteki arter cart diye kesilip kanı fıskiye gibi bir tencereye akıttılar.Yani filme göre kan akıtmak -belki
"La Passion de Jeanne d'Arc" isimli 1928 yapımı filmi izledim geçen.
Filmin ortasında bir yerde, sözkonusu kişinin ateşinin çok yükselmesi nedeniyle kanının akıtılması gerektiği söylenerek dirsekteki arter cart diye kesilip kanı fıskiye gibi bir tencereye akıttılar.

Yani filme göre kan akıtmak -belki de sadece o zaman için- bir ateş düşürme yöntemiymiş.
1. Bu nasıl bir mekanizma, diye soracaktım ama zaten kan azalınca (bilek kesenler vs) üşünülüyor. Çişimizi yapınca üşümek gibi bir şey sanırım.
Öyleyse idrarımızı yapınca da ateşimiz bir miktar azalır mı?

2. Günümüzde de kullanılır mı acaba bu yöntem?

3. 1928 yılında görsel oyunlar yoksa eğer o kol gerçekten de kesilmiş midir?
0
squidward
(23.09.24)
Ortaçağda tedavi amaçlı kan akıtma pratiğinin adı flebotomi. Günümüzde çok kısıtlı durumlarda kullanımı var. Ama tabii ki ateş düşürmek için verimli bir yöntem değil bilimum ilaçların olduğu bir çağda
0
nundu
(23.09.24)
Hocam kan akıttığında kan kaybıyla birlikte demir eksikliği yaşanır ve demir eksikliğinde hemoglobin üretemezsin hemoglobin olmayınca dokulara yeteri kadar oksijen taşıyamazsın oksijen taşıyamadığın için de oksijenle enerji üretimin durur sistem bazal enerjinin %70'ini vücut sıcaklığını sabitlemek için kullanırken oksijen olmadığı için bunu yapamaz vücut sıcaklığını sabitleyemez kontrol altına alınamayan vücut sıcaklığı hızla düşer ve kısa sürede ölürsün, yüksek ateşi olan bir hastanın vücut sıcaklığını bu şekilde düşürürsün ama hasta kaybından ölür, bu kontrollü bir müdahale olamaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.09.24)
Makul ateş ölçümü için öncesinden idrara çıkın denir zaten.

Eskiler havale geçirecek gibi olan çocukları da işetmenin öneminden bahsederlerdi.
0
hedep
(24.09.24)
3. Soruya cevap olarak,
eskiden sinema sahnelerinde gerçek kanın olduğu sahnelerin bir yazı okumuştum.
tabi tepkiler üzerine zamanla bundan vaz geçilip salça ve boyaya "rol"verilmiş olmalı.

arabaların çarpışma testlerinde de bir zamanlar cansız mankenler yerine kadavraların olması söz konusuydu.
Sonuçta en gerçekçi sonucu kadavralar verecekti
Ölmemek için ölüden faydalanmak..
0
diyecevaplandı
(24.09.24)
hacamat denen ortacag tedavisi bu. gunumuzde kullanilmiyor.

1928 de olsa kimse kimsenin arterini film icin kesmez. zaten hacamatta da arter kesilmez. olur gider adam.
0
antikadimag
(24.09.24)
merhaba. aslında hipokrat'ın da zamanında vucutta her problemin çaresi olarak bedenimizde bulunan 5 farklı sıvıdaki dengeden bahsediyor. her dert için birinin eksikliği ya da fazlalığında genelde problem neyse o değil de, sahneyi merak ettim. Yapım notlarında gerçekten set ekibinden birinin sahne için gönüllü olduğunu buldum, zannettiğiniz gibi gerçek kan. Belki göz atmak istersiniz;

criterioncollection.blogspot.com
0
libertine
(24.09.24)
Yok öyle bir şey. Sakın yapma, yaptırma.
Jan dark 700-800 yıllık olay sanırım. Bugün de çeksen 1200'leri canlandırdıklarından b.k da yiyebilirlerdi.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(24.09.24)
Pardon 600 yıllıkmış
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(24.09.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.