Hangisi kondisyon ve kas yapmamda daha faydalı olur?

Şu an kilo alma aşamasındayım.

herkesin bi yöntemi vardır illaki.ama sokaktaki rastgele gördüğüm kızlarla tanışmak istiyorum ben.ama yanlarına bi bahaneyle gitmem lazım demi abilerim/ablalarım ? peki eksiduyuru.com ismini kullanıp bu işi yapsam nasıl olur ? şöyle arkadaşlar kızlar cafede otururken yanlarına gidicem "1 dakikanızı alabilir miyim dicem.çok güzel bi sitemiz var.eksiduyuru.com.her istediğinizi sorabilirsiniz yararlı bi site kan aramak için vs her konuda diye siteden bahsedicem.ve bi kağıt vericem.site ismi ve mail adresim olacak,bi problem olursa bana mail atabilirsiniz gibisinden.ve kağıdı yüzlerce kıza dağıtıcam.ha bu arada dikkat çekmemek için erkeklerinde masaya uğrayacam.her masaya dağıtcam işte."

sizce nasıl fikir?


edit:maksat bi bahaneyle tanışmak,arkadaşlık olur vs farketmez benim için.

edit2:yalnızım ameka ya.oda arkadaşımda uyuyo 2 saattir...

deniz otbüsünden indikten sonra (saat 19:30 civarı) en kolay nasıl ulaşırım?

teşekkür ettim.

normalde boyle konular icin duyurudan yardim istemem ama uzun ve gercek iliski istedigimden hata yapmadan beraberlik yasamak icin sizden yardim istiyorum.

-2002- 12-13 yaslarindayken beraberdik 3-4 sene, sonrasinda ta ki bu zamana kadar gormedim, gecen ortak arkadasin hesabindan gordum taniyip ekledim,

once tanimadi, biraz tanittiktan sonra hatirladi. facebook´tan baya bir konusmaya basladik.

konusma esnasinda ortak noktalarimizi yakadik iste, mizah konusunda olsun, bazi konularda ayni fikirde oldugumuzu gorduk.

sonrasinda konuyu burc´a getirdi, burcumun ozelliklerimi yansitiyor muyum diye sordu.. bu sekilde 2 gundur konusuyoruz.

klasik bilgiler oldu ama en azindan isleyis bakiminda bir kac fikir verirseniz, daha iyi olacagini dusunuyorum..

saolun simdiden, typo varsa ozur.

benim yerime millete "o şeyi kullan", "bu soruları çöz" vs yolluyolar. nasıl kapatılıyo bu valla bunaldım lan. toptan kapatıcam en sonunda...

kendisi yiğenim, bu sene 3'e gidecek.
- playstation, bilgisayar, psp, her bir şeyi var.
ben de hazır okul açılıyorken okulla ilgili birşeyler de alayım, ortaya karışık bir paket yapayım diyorum. okuduğunu görmedim ama kitap istedi.
okuma kitabına ek neler alınabilir?
- çevresinde her şeyi olan nadir çocuklardan biri. elindekinin kıymetini bilmesini, onun gibi yaşayamayan bir sürü çocuk olduğunu anlamasını nasıl sağlarım?

selam lidyalılar, selam orta dünyalılar ve size de selam olsun yeni zelandalılar.

tolkien'in dünyasına girmek istiyorum sevgili arkadaşlarım. aralık'ta the hobbit'in filmi çıkıyor, malumunuz. fakat merak ettiğim şudur. ilk önce hobbit'i mi okumak lazım yoksa yüzüklerin efendisi serisinden başlayıp hobbit'e mi geçmek lazım? bütün kitaplarını 3.5 aylık süre içinde hatmetmek istiyorum aslına bakarsanız..

ben şimdi bu abinin hangi kitabından başlayayım, türkçe'ye çevrilmiş durumda mı tüm kitapları? nereden bulabilirim?

yardımlarınız veya herhangi bir öneriniz için buradan ve sözlükten mesaj yoluyla ulaşabilirsiniz.

Evet derdim bu sanırım, en azından merak ediyorum. A.B.D'de yaşamak istiyorum, bu nasıl gerçekleşebilir? Oraya nasıl gidebilirim, ne iş yapabilirim, nasıl orada kalabilirim vs.. Öneriler, fikirler, her şeye açığım. Nasıl olcak bu iş ?

Not: İngilizce seviyem yeterli. Gayet iyi durumda.

Selamlar ve iyi geceler duyuru halkı,

Şu hayatta benim bir tek güzel bir günüm olmadı. Çok detaya girmeyeceğim konumuz bu değil ama özetle psikolojik problemler, parasızlık falan filan derken bir de arkama baktım ki inanılmaz boktan bir hayat yaşamışım. Lan neydi o be dediğim bir gün yok. Ancak büyük ihtimalle yakın bir zamanda köşe olacağım. De ben bu parayla ne yaparım diye düşündüm onu bile bulamadım, kimim kimsem, arkadaşım yok bir yerlere gitsem tek başıma ne yapıcam sıkılırım. Parayla gelecek arkadaşlığın da içine ederim. Neyse.

Şimdi ben bu parayla benim durumumdaki bir çocuğun hayatını 185 derece döndürmek istiyorum (her şeyi de ben yapamam). Durumu iyi olmayan, sorunlu bir çocuğu alacağım, altına arabasını vereceğim, cebine bolca para, gezmelere etkinliklere başka ülkelere yollayacağım, gerekirse tedavisini de yaptıracağım, kısacası benim yapmak istediğim ama yapamadığım her şeyi bu çocuğa yaptıracağım. Çok sayıda çocuğa yardım etmeyi de düşündüm ama benim istediğim bu değil o yüzden bunu geçin. Kişisel bir mesele bu.

Yaptıracağım yaptırmasına da, şimdi ben böyle bir çocuğu nereden bulayım? Gidip bir liseye üniversiteye falan bir çocuğu gözüme kestirsem, etrafındakiler, ailesi falan bu para nereden geliyor diye kıllanacak, sonuçta sapığı var vs. al başına belayı. Tutup kimsesizler yurduna falan gitsem oradakiler bu kadar paranın tek kişiye aktarılmasını kabul ederler mi, orada da şüpheleri üstüme çekebilirim gibi geliyor. Ayrıca hayatı komple kaymış birine de ne kadar yardım edebilirim bu da var( yani ordakilerin hepsi öyle demiyorum tabii ki de anlayın işte istediğim gibi birini bulabilri miyim diye düşünüyorum). Tutup evini falan da alsam geriye çok bir şey kalmaz. Ayrıca ben de yarın ölmüyorum yani.

Ne yapayım sizce?

moderasyon istifasina giden surecte tam olarak neler olup bittigini madde madde bastan sona siralayabilecek var mi? ozet gecmeden lutfen.

merhabalar,

ergenliğe girecek kız kardeşim sinyallerini vermeye başladı sağolsun.

bu noktada istiyorum ki ebeveynler kitap okusun da bu çocuğu anlasın, düzgün idare etsin doğru yaklaşsın. ben de evde yokum.

tecrübe,tavsiyeniz varsa bekliyorum

çift biletli hat nedir? hangi otobüsler çift biletli hat nasıl öğrenebilirim. pasom var ama 2 lira aldı gibi gördüm. İlk defa kullandım yani. Normalde 1 lira. Çift biletse 2 liraymış.

Soru basit.

Bu işi meslek edinecek kişinin ne yapması gerekir.

Teşekkürler.

Dişilere soruyorum,

Hoşlanabiliyor musunuz? Arzuluyor musunuz? Arkadaş olarak mı bakıyorsunuz ya da? Düşünceleriniz neler bu konuda?

özne: çok çok kilolu değil ama kilolu öyle balık etli de olmayan ben

konu: hayatıma giren çıkan insanlar, ilişkilerim sürekli oldu ancak kilo verirsem çok fark eder mi diye piyasa araştırması yapıyorum belki bir nevi manevi itekleme diyelim

(uzun uzun yazın ben okurum)

selam çapkınlar

geçen cuma günü curcuna bir hatunla tanıştım.

önce kızla epey bir keşistik sonra yanına gittim konuştuk, dans ettim.

biraz sarıldım ama ürkek ceylanımız biraz kaçtı.

çıkarken de numarasını aldım. sonra bir akşam çıkalım dedim o da kabul etti.


dün hatunla mesajlaştık. bildiğin türk kızı. trakyalıymış. daha önce de trakyalı bir kızla uğraşmıştım. bunlar biraz dengesiz galiba :)

neyse dün hatunla 5-6 saat mesajlaştık. en son ben attım .cevap yazmadı haspa. yarın arasam mı ? bir de arayıp nereye çağırsam ?

ödeyecekler mi, ödemeyecekler mi?

sitesindeki fiyatlarla, dükkanlarındaki fiyatlar aynı mı? gidip öyle alıyım diyorum da.

Merhabalar,

Bizim yaramaz ayağını yaraladı da, tam dirsek kısmına iki üç zımba dikiş attı cumartesi gece yarısı acil gittiğim veteriner. Aynı zamanda yakalık takarak 2 gün çıkartmayın dedi.

yakalığı hala çıkartmadım, gece gece feci bir korkuyla gittiğimden sormayı da unuttum. Bu zımba dikiş kendisi düşer mi? Ya da yakalığı çıkartsam bizimki zımbaları çıkartacağım diye ayağı yaralar mı daha fazla? iki gün bitti aslında ama ben korkumdan çıkartamıyorum hala.

daha önce böyle bir tecrübe yaşamış ya da veteriner olup da bilgisi olan var mı?

uzak mı? kaç dakika sürer belediye otobüsüyle bir de sık sık araç var mı?
hangi hatta nerden binmeli?

Varsa ekleyeceğim, yardım lazım epey :))

İyi pazarlar herkese,

Yurtdışında yaşıyorum ve bazı resimlerimi ailemle paylaşmak niyetindeyim. Benim için önemli olan konu gizlilik, resimleri yükledikten sonra linkleri göndereceğim, istediğim kişiler bu resimleri görecek. Kendi bilgisayarlarına kaydetmelerini de istemiyorum açıkçası (screen shot haricinde). Public olarak görünmeyecek resimler. Flickr bu istediklerimi yapabilir mi? Evetse nasıl?

Teşekkürler şimdiden.

minik bir kediyi eve almak durumunda kaldık fakat korktu tabi. saklandı bir yerlere, evin altını üstüne getirdik, bulamadık. şimdi ortaya bi süt koyduk bekliyoruz. sesi de çıkmıyor. elbet bir gün miyavlar ya da çıkar değil mi?

ben şehir dışına üniye gitcem.önceden verem geçirdim,temizlik son derece önemli benim için.(hapşıran adam eliyle ağzını kapatması falan lazım yanımda yani,cigara içmemesi lazım)

ama olayı diğer boyuta taşıyorum.çamaşır makinasında hastalıklı birinin donuyla atleti,benim atlet-donumla aynı yerde yıkansa bana bi hastalık bulaşır mı ? mesela mantar,genital siğil falan.hatta bu soru içinde tüm hastalıklar var,hepatit b,c,aids falan.yoksa yıkanırken kıyafetteki tüm mikroplar ölüyo mu ???


edit:tamam aids,hepatit b ile karşılaşma riskim düşük ama,mantar ve siğilde durum nedir arkadaşlar ? ben yaygın olduğunu düşünüyorum.çamaşır makinasından bulaşır mı ?


edit2:(yaş 19,erkek)

2. sezon 2. bölümdeyim ve hâlâ şaşırtıcı, zekice, kurgu harikası bir olay olmadı. diyaloglar vasat birkaç karakter dışında ilginç karakterler yok. bren itici, nate epey sıradan. her dizi filmdeki yakışıklı düzgün tip. devam edeyim mi ben bu diziye, değişecek mi ilerki bölümlerde?

Bugun çok basit bir şekilde dolandırıldım.Nasıl yapsam bunu yapanları cezalandırsam bilemiyorum. Detaylarını aşağıda veriyorum ama peşinen şunu söyleyeyim ki ne kadar mal biri oldugumu lütfen yüzüme vurmayın.
Olay şöyle gelişti;

Öncelikle ben bir gayim, 28 yasında. Bu sabah sık sık yaptığım gibi nete girdim gay chat sitesine. 45-50 yaşlarında biri ile tanıştım.Msn'de yazışmaya başladık. Webcam den ofis gibi bir yerdeymiş gibi gorunuyordu (cafe de olabilir). Beyaz gömlekli ve kravatlı gayet düzgün giyimli biri.

Muhabbet arasında hemen yemi attı, yok bugun 30 agustos oldugu icin resmi dairelere promosyon amaçlı Samsung Galaxy S3 dağıtıyoruz diye. Ne iş yapıyorsun dedim, Samsung ... bölgesi dağıtım müdürüyüm dedi. Bunu nasıl bana soyleyebildin dedim güvendim sana dedi. İstersen seni de devlet memuru gibi gostereyim sana da el altından bir tane vereyim dedi. Hemen atladım süper olur dedim. Yalnız bunun için çalışır durumdaki cep telefonunu veriyorsun Galaxy'i alıyorsun dedi. Sonra da eski telefonunu iade ediyoruz merak etme çöpe gitmiyor dedi.Saat 12 de Bakırköy PTT nin orda buluşalım dedi.

Hemen kabul ettim ve o saatte orda buluştum. Tabi öncesinde mesajlar atıyor bana nerdesin gelmiyor musun diye. Gittim, Orda yine kravatlı, düzgün giyimli ama kamerada gorunduğunden 2 kat daha çirkin ve şişman bi adam gordum karşımda. Neyse telefon için deyip hersey normalmiş gibi davrandım. Oturduk bir cafeye kahvaltı yapalım dedi. Ama ben yaptım dedim. Ok deyip süt istedi bende çay. 10 dk kadar muhabbet ettik ibnelik hakkında. Bir ara eskiden dövme yaptıgından bahsetti, sonra evli oldugunu 24 yasında THY de hosteslik yapmış eşi olduugnu soyledi. Şimdi de Antalya da egitim için bulunuyormuş eşi. Bir kolu sürekli masanın altındaydı konuştuğumuz süre icerisinde, bende heralde o kolu spastik veya yanık oldugu icin gostermiyor diye dusundum.

Neyse bu telefon konusuna girdi, seninkini de kaydettireyim dedi. Dağıtımı yaptıgımız ofis hemen yanda deyip ver telefonunu dedi. Hattı ve SD kartı çıkarıp HTC Wildfire S telefonumu verdim. O an beynimde şimşek çaktı ama engel olmadım kendime. Adam hesabı ödemeden çıktığı için ikinci şimşek de çaktı ama yine durdum mal mal. O gider gitmez olayı anladım ama yine de gozumu kapıdan ayırmadım. İnşallah yanıltır beni geri gelir diyorum ama yok. Bir yandan da aileme nasıl açıklama yapacağımı düşünüyorum. Çünkü onlara arkadasımın şirketi bayilerine tlefon dagıtacakmış arkadas beni bayi gibi gosterip bana da ayarlayacak demiştim. Çaldırdım demem mümkün değildi.

Gelmeyeceğinden emin olduktan sonra en iyisi kendime 2. el aaynı telefondan alıp ailemden gizlemek fikri geldi. Bir dükkana girdim wildfire S vardı ama gri renk, benimki gibi siyah olmalıydı diye almadım. Girdiğim ikinci dükkanda bir baktım benim telefon. Üstündeki çizikten tanıdım. Bastım düğmesine yeğenimin resmi ekranda. Yani benim tel. Bu telefon benim dedim. Nasıl yani dedi satıcı 30 dakka önce çaldırdım dedim. İki kişi geldiklerini gayet düzgün göründükleri ve başka telle takas yaptıkları icin kimlik falan almadıklarını söylediler. Hatta şirketlerinin telefonu verdiğini ama kullanamadıgı icin takas etmek istediğini soylemiş. Saat 1 gibi orjinal kutusunu ve garanti belgesini getireceğini soylemiş.

Beni dolandırdılar dedim. Nerden tanıştın diye sordular ama söyleyemedim, cafede yanıma geldi falan dedim. Numarası bende kayıtlıydı verdim telefoncu aradı. Adamlara abi senle takas ettiğimiz tel taksicinindi mesajlarında banka hesabı varmış geri getirebilir misin dedi. Adamlar tamam birazdan gelirim dediler. Ben karşı handa bir yere saklandım bekledim. Adamlar aramış telefoncuyu, numaramı sana vermedim nerden buldun demişeler. Telefoncu senin teli denerken kendime çağrı atmıştım ordan buldum demiş. Bu şekilde 3-4 kez aramışlar. En son saat 2 de gelirim demişler. Bekledim 2 ye kadar ama gelmediler tabi.

Polise gitmedim tabi adamlara gay oldugumu açıklayıp başıma gelenleri anlatamazdım. Telefoncuya ne kadar zararın var dedim 200 TL dedi. Kredi kartımdan çektirdim ve telefonu aldım ve eve döndüm.

Kendime çok kızdım ama anlamsız. O kadar adi bir hareket ki sırf guzel bir telefon icin iğrenç bir insanla goruştum nerdeyse birlikte bile olacaktım. en çok üzen de o orospu çocuguna hiçbir şey yapamayacak olmam. Polise gidemem gitsem bile illa soracaklar nerden tanıyordun diye. Butun bunlar onun yanına kar kaldı. Bakalım bu gece uyku girecek mi gözüme. Salaklığıma, mallığıma, ibneliğime, orospuluğuma yanıyorum şimdi.

Kendimi belli ettirmeden polise durumu açıklama durumum var mı sizce?

Arabasız gidiyoruz. Yürüyerek ya da dolmuşla ulaşabileceğimiz denize güzel bi yerden girebileceğimiz yer tavsiyesi olan var mıdır?

Arkadaşlar aşağı yukarı 2 aydır Beyşehir'e bağlı bir köyde yaşıyorum. Üniversite'de bitti, sanırım bir müddet buralarda kalacağım. İnsanın ruhu dinleniyor 26 yıllık İstanbul hayatından sonra... Kimbilir, belki de temelli yerleşirim. İşte beni buraya bağlayan çeşitli olaylar var, o olaylar hakkında duyurumuzdan tecrübeli arkadaşların fikirlerini almak istedim.

Benim orta büyüklükte bir bahçem var. Bahçemde de kayısı ağaçları, vişne ağaçları, şeftali ağaçları, elma ağaçları, güller vs... Geceleri müthiş şiddetli rüzgar oluyor, haliyle toprağım da epey killi ve kumsu. Direk dağılıyor adamın elinde. Doğru düzgün yağmur yağmıyor zaten buralarda. Ben son 1 haftadır evdeki organik atıkları çöpe değil de toprağa gömmeye başladım. İşte nedir, Meyve, sebze artıkları gibi. Sanki toprak ufaktan nemlenmeye, humuslanmaya başladı. Bu yaptığım doğru bir şey mi? Toprağa az da olsa faydası olur mu?

1 yaşında Çınar fidanım var. O da 1 senedir boyu aynı, ona özel bir ilgi mi gerek? Nasıl sağlanabilir bu boy artışı? Özel bir gübre falan?

Kompost diye bir gübre yapılıyormuş, deneyen uygulayan var mı? Hakikaten o emeğe değer mi? Bir sürü solucan falan?

Bu ufaklığı az önce sokakta ağlarken buldum. Komşuların söylediklerine göre bugün bir kadın sokağa bırakmış gitmiş. Gözlerinin biri mikrop kapmıştı, çayla falan sildim, şimdi iyi. Sürekli meme arıyor, biberonla süt verdim ama pek yanaşmadı, baya ufak bişey.

Cumartesi kedi tüyüne alerjisi olan ev arkadaşım gelecek o yüzden bu ufaklığa ancak hafta sonuna kadar bakma imkanım var. Evinde bahçesinde bakabilecek birileri varsa evinize kadar getirebilirim. Ben gelip alırım derseniz kedicik şu an İstanbul Mecidiyeköy'de.

Yukarıya sabitlense bi iki gün ne iyi olur.

edit: Bi de, haftasonuna kadar yuva bulunamazsa içim parçalanarak sokağa bırakacağım, en azından 'şuraya bıraksan başının çaresine daha iyi bakar' diyeceğiniz bi yer varsa onu da yazarsanız sevinirim.

Tanıdğım biri var 28 yaşında adam düzenli işi yok,bilgi sinema mezunu oyle aylık 400 tl yetiyor diyor bana,o yüzden çok kasmaya gerek yok diyor ..Ne bilim bir insan neden boyle olur? Evlenmek istemz mi ,araba istmez mi,ev istemez mi ?

Misal merak ettiğiniz bir konuya dair tarihi, araştırma veya siyasi bir kitap okuyacaksınız ancak okuduğunuz kitap ismi geçen şahıs ve yerler için index bölümü oluşturacak kadar geniş kapsamlı.. Birde bazı yabancı yerleri ve isimleri unutarak ilerleyen sayfalarda ismi geçtiğinde bu kimdi yahu diyerek tekrar başa dönüyorsunuz bu sırada da okumaya heveslendiğiniz kitap bir türlü bitmiyor sanki yerinizde sayıyormuşsunuz gibi geliyor olay örgüsünü de belli bir süre sonra unutuyorsunuz.. Şimdi bu tarz kitapları severek okuyanlar isimlerin akılda kalması, olay örgülerini unutmamak ve kitabı daha akıcı bir şekilde okuyabilmek adına bir yöntem uyguluyor musunuz ? bunlar neler olabilir ?

bir buçuk yaşındaki kedimize arkadaş olarak dört aylık bir kedi aldık sokaktan. çok da iyi anlaşıyorlar, hiçbir sorun yok. sadece biri yetişkin, diğeri bebek maması yemek zorunda ve inadına gibi, birbirlerinin mamalarına sulanıyorlar.
bunu nasıl yapmalı acep? mamalar farklı yerde dursa da kediler evde özgür takıldıkları için bunun bir anlamı yok. evdeyken yine mümkün mertebe kontrol altındalar ama yalnız kaldıklarında herkes kendi mamasını nasıl yiyecek, onu hiç bilemiyorum..

bilen varsa beri gelsin a dostlar!

kitabın özeti gerekiyor da

bi ortamda 2 seçeneğiniz var kızlar.

yakışıklı ve ne idüğü belirsiz çocuk mu, ortalama görünüşlü, diyalektik materyalizm ve subliminal kelimelerini cümle içinde düzgün kullanabilen çocuk mu?

bu gece falcı dedi ki, adında e veya r olan bi kızla evleniceksin. kim ulan bu kız sayın duyuru?

hayır buradan beni duyuyosa çıksın karşıma da çok uzatmayalım.

Sözlükte bayramdan önce kanzuk'u öldürüyorlardı. İnternetsiz kaldım, pek haberim olmadı. Öldü mü?

var mıdır böyle birşey ? yani jöle ne kadar kaliteli olursa olsun saçı döker mi ? istiyorum arada kullanmak falan ama hep saçımı dökeceği korkusu geliyor aklıma. şöyle kaliteli ve saça zarar vermeyeni var mıdır bu meretin ?

Arkadaşlar Merhaba,

1yaşında erkek kedim için beylikdüzü beykent veya mecidiyeköy,levent,beşiktaş civarında 4 günlük misafir edebilecek birileri var mıdır aranızda?
Veya ücreti az yada ücretsiz bırakabildiğimiz veteriner tanıyan var mı aynı bölgelerde?

gerizekalı ben, dünyanın parasını verip aldığım ve daha 2 kere giydiğim mayoyu, ıslak ıslak naylon torbanın içine koyup valizde unutmuşum.
özellikle içi süngerli olduğundan bikini üstü küflenmiş. beyaz olduğu için de çok belli oluyo. naparsak çıkar bu küf lekesi??

bir yavru kedi annesinden ne zaman ayrılmalı-ayrılabilir?

paristen gelecek arkadaştan ne istenir? çok pahalı olmayacak yiyecek içcek, hatıra şeysi vs

İstanbulda mali sorununuz olmasa nerede otururdunuz kendim oturacağım için değil ama sadece merak ettim? En nezih semt neresidir?

Merhabalar.

Aralikli da olsa Fringe'i bugun itibariyle bitirdim. 5. sezonu bekliyorum ancak bazi sorularim var.

-Spoiler-
Oncelikle 2 adet paralel evrenimiz var idi. Daha sonra peter makineye girdi ve baska bir "timeline"a gecti. Bu timeline'da da 2 paralel evren var. Yani timeline'lar paralel evrenleri kapsiyor. Dogru anlamis miyim?

Diger anladigimiz sey, William Bell tum bu yasanan olaylarin sorumlusu. Bu da okey.

Anlamadigim nokta sanirim 4x19'da olacakti, observerlarin 2600'lu yillara giderek dünyanin sonunun geldigini gordukleri ve bu sebeple 2036'dan sonra kontrolu ele gecirdiklerini soyleniyordu.

Bu sonuncusuna aklim pek yatmadi. Nasil olabiliyor boyle bir sey? Yani observerlar haydi insaligi kurtaralim dunyanin sonu gelmesin kontrolu ele gecirelim diyip mi geciriyorlar?

Fikri olan?

Çok dertsizim. Şaka değil bi insanın hiç mi derdi olmaz dertlenmem için ne yapmam gerek acaba

bulamıyorum ben bunları yahu. yurtdışından getirdiklerim bitmek üzere. internetten ya da istanbulda nereden alabilirim? marka ismi de verirsrniz sevinirim.

artık kahve muhabbetlerinden sıkıldım, herşeyin arkasında cia, illuminati var geyiklerinden sıkıldım. mümkünse dünyada hali hazırda olan ve de geçmişte olmuş olayların, savaşların, mücadelelerin detaylarını öğrenmek istiyorum ama ruslar sıcak denizlere inmek istiyordu vs gibi sebeplerden daha öte sebepler istiyorum, ruslar sıcak denizlere inmek istiyordu ama neden(gerçi bunu tahmin edebiliyorum, ticarete katılabilmek için olsa gerek) yani şu yapılmak isteniyor nedeni de şu şeklinde açıklamalar olursa sevinirim. mümkünse akademik kaynaklar önerirseniz sevinirim

cidden merak ediyorum. 10 yıldan fazla köyde yaşadım. hayvanlar aleminin birçok türüyle neredeyse cinsel birlikteliğe varacak temaslarım oldu. hepsini de çok severdim kerataların. ama kedi severler yüzünden kedilerden iğrenmeye başladım yemin ediyorum. samimiyetlerine de inanasım gelmiyor hiç. hoş, kimseye bir şey kanıtlamaları gerekmiyor ama nedenini merak ediyorum.

kendilerini kahraman olarak mı görüyorlar, kedi besleyenler? kedileri vahşi doğanın zalım ellerinden kurtarıp onlara hayal bile edemeyecekleri bir hayat sunduklarını mı düşünüyorlar?

ve kedi besleyenlerin genelde yalnız insanlar olmaları. bu da mı tesadüf?! (bu kısmı ateyizler açıklasın.)

yalnızlıklarını, hayatlarındaki sevgi eksikliğini kedi üzerinden tatmin ettikleri için, bir nevî kediyi bencil menfaatleri için kullandıkları için (ki sanırım, bu kedi-insan ilişkisinde uzun vadede zarar gören tarafın "kedi tarafı" olduğunu kedi besleyenler de biliyor. ama kendilerine itiraf edemiyorlar. dolayısıyla vicdanları rahat olmadığı için fırsatını her bulduklarında kediyi yerli/yersiz yüceltme eğilimine giriyorlar.) kediye bu kadar çok pozitif ayrım yapılıyor olabilir mi?

edit: duyurunun 3. cümlesi olan cümleyi hayvanlarla aramdaki samimiyeti ne kadar pekiştirdiğimi, birbirimizi ne kadar çok sevdiğimizi göstermek için kullandım. ulan bana şöyle açıklama yaptırıyorsunuz ya!