Giriş
(11)

Büyüdükçe duygularınız değişti mi? Azaldı mı?

psmstc
30 yaş sonrasında keyif, neşe, mutluluk haz alma gibi hisleriniz azaldı mı? Farklılaştı mı yani?
30 yaş sonrasında keyif, neşe, mutluluk haz alma gibi hisleriniz azaldı mı? Farklılaştı mı yani?
0
psmstc
(21.01.25)
mayısta 34 olacağım. 30 olunca bi tık moralim bozulmuştu. ama hiç bi zaman yaşımın insanı olmadım gibi düşünüyorum. yani hep daha çocuksuydum gibi. hala öyle. hayattan keyif de alıyorum yani mutluyum. yeni bi şey yemek, bi parça kıyafet almak, ailemle oturup kahve içmek filan inanılmaz keyif veriyor. yaşlanmaktan da ölesiye korkuyorum. sanki 40-50 olduğumda duyguların şiddeti ve önemi azalacak, beni heyecanlandıracak bir şey kalmayacak gibi. biraz da kendi ailemde gördüğüm yaşlı profili ile alakalı bu sanırım. eşimin ailesinde gördüğüm profil ise tam tersi mesela... neyse. 30 olmadan önce 30 yaş ile ilgili düşüncelerim korktuğum gibi olmadı. 40-50 için de aynı şey geçerli olur umarım.

yani özet olarak 20lerimde neye kızıp üzülüyor, neyden keyif alıyorsam hala aynı şeyler aynı boyutta geçerli gibi.
0
elorelia
(21.01.25)
Aksine artti. 20’lerinde daha bi dikkafali, daha bi mucadeleci oluyorsun. Surekli bisilerle mucadele ve biseyleri oturtma cabasi, bir yandan genclik.. ama 30larla birlikte farkindalik artiyor, sakinlik geliyor, icindeki savaslar azaliyor. E bi de cevrende hastaliklar, olumler basliyor. Bunjnla yuzlesmek de kolay degil. Hayatin degerini de anlamaya basliyorsun. Bana bir sey olmaz tarzi hic olmeyecekmis gibi bakma isi azaliyor kisaca.

Kendi acimdan boyle.
0
mor oje
(21.01.25)
evet benim biraz farklılaştı ama farklı yönlere de kaydı.
yaşamayı hala çok seviyorum sadece eskisi kadar neşeli değilim.
mesela oyun oynamak benim için tutkuydu ve sırf oyun oynamak için güzel bir oyuncu laptopu aldım o kadar az ve saçma oyunlar oynadım ki.. ama onun yerine kitap okumaya sardırdım mesela ve akşam olsa da kitap okusam diye bütün gün gözüm saatte.
kitap okumadığım her an boşa gidiyor gibi geliyor elimde olsa sabahtan akşama kadar kitap okurum. tutkularım değişiyor hayata karşı. daha tahammülsüzüm ama aynı zamanda daha az duygusalım. ölmekten daha çok korkuyorum. ailemden birilerinin ölmesinden çok korkuyorum.

onun dışında keyif aldığım şeyler aynı, sadece daha az tutkuluyum diyebilirim. eski neşem de her zamanki kadar yok. galiba enerjim de daha azaldı. yine de halimden ve hayatımdan memnunum çok şükür.

not: aralıkta 35 oldum.
0
matilda
(21.01.25)
küçük şeylere büyük değil küçük tepkiler veriyorum artık.
0
dedim dedim de kime dedim
(21.01.25)
29.

daha makul oldum. önceden cok üzülüyordum, cok heyecanlaniyordum vs.
su an daha dengeli her sey.
hayatin nasil bir seye benzeyecegi, saglik vs problemi olmadigi sürece, beli oluyor bir de. onun verdigi bir huzur var.

20leri cok coskulu yasadim. özellikle 22-23 yasina kadar. cok calistim, cok partiledim, cok gezdim de. her türlü insani gördüm. tokat da yedigim oldu, attigim da.
20lerde yasadiklarimi yasamasaydim, su an mutsuz olabilirdim.

gelecek beni önceden cok korkuturdu. su an cok heyecanlandiriyor.

bunda bence biraz hayatimdaki insanin da etkisi var. birlikte yasanmayi bekleyen bir ömür var önümüzde oha diyorum.

bonus: analitik bir sekilde empati yapmaya basladim bir de. o da büyük farkindalik kazandiriyor. su an sen bana gelsen durduk yere tokat atsan, önceden neden ben neden ben derdim. su an biliyorum ki sana biri tokat attigin icin bana tokat atiyorsun.
0
sonsuz
(21.01.25)
anne olunca x2 arttı ama sevinç, mutluluk gibi şeylerde değil de panik, anksiyete, hüzün, korku gibi duygularda.
0
deartheodosia
(21.01.25)
30 yaş benim için çok acayip bir dönüm noktasıdır. 30'umda evlendim. yönetici oldum. keyif almam azalmadı ama farklılaştı. daha basit şeylerden mutlu olmaya başladım ama eskisi gibi sürekli bir "mutluluk" içinde olman mümkün değil. sorumluluklar var.
0
co2s2
(21.01.25)
azalmadı. değerini daha çok biliyorum ve farkına vararak keyfini çıkartıyorum.
0
gabe h coud
(21.01.25)
hiç değişmedi halen aynı coşkuyla hayatıma devam ediyorum
0
Hallegadola
(21.01.25)
olmadi, bilakis daha buyuk farkindalikla ve derinlikle yasiyorum her seyi. 'playfulness' dedikleri yasami senlikle yasama hali bende hep vardi (varmis bunu fark ettim), artik bunu hic kaybetmemek benim icin bir yasam pratigi haline geldi. canim o an istemese de ya da eskiden olsa usengecligime yenilebilecekken, yaparken keyif alacagimi bildigim seyleri yapmak icin farkli bir caba gosteriyorum, sevdiklerimle zaman gecirmek benim icin hep onemliydi ama hayat bu artik eskisi gibi bir araya gelemiyoruz demiyorum, caba gosteriyorum vs. vs.

Yasam bir oyun, ve bu oyundan kimse sag cikmayacak. tek 'gercek' bu, ki bunun bile gercek olup olmadigi epey tartisilir. Bunu bilerek yasamak, gun batisini ayri bir keyifle izlememi, denize girdigimde suyun bedenimdeki hissini ayri bir deneyimlememi sagliyor.
0
kassiopeia
(21.01.25)
stardart yukselmesi etkiliyo her seyden memnun ve mutlu olamiyosun. sartlari saglayinca cok ok
0
ala09
(21.01.25)
(17)

Siz olsanız ne yapardınız (yurtdışına gitmek ve diğer şeyler)

whatdreamsnevercome
burada yazdığım konuştuğumuz şeylerin kararıma çok fazla etkisi olmayacağını biliyorum aslında. belki perspektifime yardımcı olur, hiç olmadı muhabbet etmiş oluruz.konu: ispanya'ya (barselonaya) digital nomad vizesi ile gitmek. mevcut durumda tüm şartları karşıladığınız için, vizeyi alma ihtimaliniz
burada yazdığım konuştuğumuz şeylerin kararıma çok fazla etkisi olmayacağını biliyorum aslında. belki perspektifime yardımcı olur, hiç olmadı muhabbet etmiş oluruz.

konu: ispanya'ya (barselonaya) digital nomad vizesi ile gitmek. mevcut durumda tüm şartları karşıladığınız için, vizeyi alma ihtimaliniz aşırı yüksek.

35 yaşındasınız.
türkiye'de yaşıyorsunuz.
iyi bir geliriniz var, hatta çok iyi bir geliriniz var diyebiliriz. hem kendi şirket gelirleriniz var, hem yurtdışına maaşlı olarak yaptığınız işlerin gelirleri var.
üstünüze bir eviniz yok.
yeni boşandınız.
köpeğiniz var ve sizde kalıyor, ama gidekren eski eşinize bırakabilirsiniz.
mevcutta türkiye'de de iyi bir şehirde, müstakil bir evde yaşıyorsunuz, bahçeniz, eviniz falan güzel yani.
arkadaşlarınız da var, sosyal çevreniz.

ama özellikle yukarıdaki boşanma mevzusu yüzünden biraz yeni bir şeylere sıfırdan başlama kafasındasınız.

1-2 defa da barselonaya gittiniz ve diğer yurtdışı deneyimlerinize nazaran çok çok keyif aldınız.

ve bu digital nomad vizsesiyle de, burdaki evinizi kapayıp, eşyaları satıp taşınma düşüncesine girdiniz.

maaşınız orda yaşamaya da aşırı rahat yetiyor. hatta belki türkiye'de yaşamaktan bile daha rahat olacak.

ne yapardınız?
0
whatdreamsnevercome
(19.01.25)
Soru "Türkiye'de yasamaktan sıkıldım, bu ülke adami daraltiyor" olsaydı git diyebilirdim.

Ama bana kuzenimi hatirlattiniz. Sizin gibi boşanma sonrası gitti. 1 sene kalmadi döndü, şimdi gittiği şirkete buradan çalışıyor. Döneceğini biliyordum çünkü böyle psikolojik olaylardan yurtdışına gidip kaçmak genelde ise yaramiyor.

Ben olsam olayim sadece "sifirdan başlayayım" ise ben olsam gitmem gibi. Hele burada bir derdim yoksa.

Bir de barcelona sarmadı pek beni, İzmirli olarak çok acayip bir hayat farkı görmedim özellikle paran varsa =d
0
logisticsmanager
(19.01.25)
bas git durma hic. ev bulmada biraz sorun yasayabilirsin, orada maasli bir isin olmadigi icin.
ama onu da asinca valla güzel bir hayat yasarsin. barcelona'da evler de cok pahali degildi. alabilirsin de belki birkac seneye.

sikilirsan da geri dönersin ama ben sen oraya gidiceksin, orada birine asik olucaksin gibi hissettim.
0
sonsuz
(19.01.25)
Ben olsam giderdim. Yeni bir ülke, yeni bir kültür ama köpeğimi de götürürdüm. Onu bırakıp gitmezdim.
0
rock n roll
(19.01.25)
Gitmemek için hiçbir sebep görünmüyor. İş değiştirme ve bulma derdi de yok, en konforlu deneme yanılma şansı.
0
Bruce
(19.01.25)
Aslında sizde köpek olmasa dene diyebilirdim ama benim kuzen çocuğunu anneye bıraktı. Olmayacağı belliydi. Köpek aynı şey değil ama şu an yanımda yatan dana gibi köpeği birine bırakıp gitmem ben yani. Ama eski eşin köpekle çok iyi olduğundan ve sizle bir farkı olmadigindan eminseniz denenebilir. Ama köpeği de bir çocuk gibi görmek lazım, bir sorumluluk alındıysa sonuna kadar devam edilmeli normalde.
0
logisticsmanager
(19.01.25)
notlara eklemedim, köpeği çok seviyor eski eşim de. normalde benim bahçeli vs. bir durumum olmasaydı çok almak da isterdi.
0
🌸whatdreamsnevercome
(19.01.25)
köpek sorun degil ki. köpekle barcelonada da yasayabilirsin. getirtene kadar este kalir.
0
sonsuz
(19.01.25)
Bir hedef yoksa gitme. Yurtdışı için para konusunu ön plana almak en büyük yanlıştır.

Kariyet hedefi varsa gidilir. Evlilik motivasyonu varsa gidilir. Ben parayı vurup alemlere akacağım kafasıyla gidenler genelde pişman oluyor.

Barcelona özelinde konuşacak olursak iklimi güzel bir yer. Sosyal açıdan keyif alabileceğin bir şehir. İklim çok çok önemli. Yurtdışı diye Kanada'ya gidenler eziyetin kralını yaşıyor örneğin
0
wd40
(19.01.25)
Türkiye'deki ev seninse ve kapatmak zorunda değilsen, git dene kaybedecek çok bir şeyin yok. Ama kaybedecek şeylerin varsa oturup düzgün düşünmen lazım. Ama o halde bile iş aramayacak olmak, halihazırda gelirinin olması falan güzel şeyler.
0
nhk ni youkosu
(19.01.25)
bence öncelikle gidip 1-2 ay kalın, sonra karar verin. 1-2 kez turistik gitmeyle ev kapatıp gitmek arasında çok fark var. Barselona tabiiki güzel bir yer, ucuz, international bir ortam sağlar, gece hayatı canlı, dil problemi çekmezsiniz İngilizce de genelde yeter. hatta artı bir dil olarak ispanyolca öğrenmek de çok iyi olur. ama yine de yerleşik hayat biraz farklı bir durum, tam beklentilerinizi karşılar mı emin değilim. sidik kokan sokaklar, bağrışan tipler, hırsızlık vs downsideları da var.
0
awlmi
(19.01.25)
Evini kapatmadan git bence. Ispanya'da duzenli is ve okul gibi mesgaleler olmadan tatmin edici bir sosyal hayat kurmakta ve lokal topluma entegre olmakta zorlanirsin gibi geliyor. Anladigim kadariyla dillerini de bilmiyorsun. Yerli sevgili yaparsan belki bir parca daha iyi bir sosyal hayatin olur...
O yuzden maksimum 3-6 aylik bir proje gibi bak, donem sonunda durumu degerlendirmek uzere. Balayi donemi gecince ah keske evi kapatmasaydim olmasin.
0
hot potato
(19.01.25)
senin durumunda artilari, eksileri sabaha kadar sayabiliriz; ama verilecek hic bir tavsiye, yapilan hic bir gezi.. gidip oraya duzen kurmak kadar bir tecrube saglayamaz. anladigim kadariyla maddi ve manevi olarak etkileyecek bir risk yok. ben olsam evi kapatmadan, esyalari satmadan 6 ayligina giderim. 1 ay demisler ama bence 1 ay yetersiz. hasta olmalisin, eve tikilmalisin, devlete isin dusmeli, komsunla tanismalisin, esyani caldirmalisin, cok sevdigin bir turk urununu aramalisin, gyme gitmelisin, banka hesabi acmalisin vs... ki gunluk hayati tecrube edesin. baktin yapamadin geri donersin. cok hosuna gitti 6 ay sonra donup burdaki herseyi elden cikarirsin.
0
buenosdias
(20.01.25)
İmkanınız varsa yurt dışına gidin, bir 6 ay - 1 sene yaşayın. En kötü: baktınız olmuyor, geri dönersiniz. Evinizi sakın kiraya vermeyin!

Türkiye, uçurumdan uçmuş durumda. Ekonomik ve siyasi olarak önümüzdeki seneler, karanlık.


.
0
kartallar yuksek ucar
(20.01.25)
Bu sekilde giderseniz max 3 sene icinde geri donersiniz cunku gidis sebebi net degil.Sifirdan baslamak gibi bir gidis sebebi duymadim hic.Yasadiginiz sikintilar/sorunlar kafanizda sizinle birlikte gelecekler.
0
turkuaz
(20.01.25)
yazilmis yine yazalim; insan kendinden kacamadigindan kacmak icin gitmek genelde ise yaramiyor.

Ancak verdiginiz donelerle , es yok , cocuk yok; isimiz de etkilenmiyor zaten para da var. O zaman deneyin, yasam dedigin deneyim degilse nedir?
0
wallcan
(20.01.25)
1 yil cok cabuk geciyor, evi kapatmadan denemenizi tavsiye ederim kesinlikle ancak mutlaka dil kursuna ve coworking space olayina girin. yoksa sosyallesmekte zorlanirsiniz, gider gitmez bir duzeniniz olsun. agac degilsiniz hocam, belki yanlis bir nedenle yola cikarsiniz ama bambaska bir sebeple kalirsiniz ya da oradan baska yere gecersiniz vs. yasam boyle bir sey iste, milyon tane ihtimal var ve cok guzel seyler olabilir. 1 yil turkiye'de kalmakla ne uzar ne kisalirsiniz. ama orada bambaska bir yasam deneyimi kazanirsiniz. turkiye kacmiyor, arkadasliklara da bir sey olmaz 1 senede. haftasonu barcelonata'da surf yapip pazartesi ise gitmek ihtimali bile beni heyecanlandirirdi.

barcelona'nin izmir ile karsilastirilmasini kabul etmiyorum acikcasi. turkiye'de hicbir yer artik herhangi bir avrupa sehri ile kiyaslanamaz zaten, kaldi ki yasam ve insan kalitesi bambaska.
0
kassiopeia
(20.01.25)
nomad vizesi için randevumu aldım. önce nie numarasını alıyorum.
her türlü vizeyi alıcam, kararımı sonra vericem. ama şuan mayısta gidip ekimde dönme gibi bir senaryo düşünüyorum.

evi de her türlü kapatmayı düşünüyorum. çünkü mevcut evden kesin çıkmayı düşnüüyordum, istanbul'a geri dönmeyi de düşünüyordum.

eşyaları depoya kaldırıp gidicem. ord bir düzen kruarsam da eşyaları satıcam.
0
🌸whatdreamsnevercome
(20.01.25)
(7)

Diyet spor sonrası rehavet

gazozailacatmauzmani
selamlar, temmuz aralık ayları arasında diyet-spor ile bayağı kilo verdim. 107 den 89 lara kadar indim. sonrasında bir tatil programı, yılbaşı o bu derken şu an 95 kg ya kadar gelmişim. taşındım, önceki evim spor salonunun karşısındaydı. şimdi araba ile gidip geliyorum. haliyle akşamları da yorgunlu
selamlar, temmuz aralık ayları arasında diyet-spor ile bayağı kilo verdim. 107 den 89 lara kadar indim. sonrasında bir tatil programı, yılbaşı o bu derken şu an 95 kg ya kadar gelmişim. taşındım, önceki evim spor salonunun karşısındaydı. şimdi araba ile gidip geliyorum. haliyle akşamları da yorgunluktan gidemeyebiliyorum. bir saldım, toparlayamıyorum motivasyonu. bu tarz durumlarda nasıl kendinizi topluyorsunuz? bir şekilde ayağa kalkmak için kişisel tetikleyicileriniz neler acaba
0
gazozailacatmauzmani
(17.01.25)
genel olarak enerjimi yüksek tutabilirsem, motive olacak gücü kendimde buluyorum.
önceden "amaaan" diye önemsemediğim supplement desteğinin çok faydasını gördüm.

özellikle magnezyum, omega 3, d vitamini üçlüsü hayat değiştiriyor.
bunların arasında d vitamini için ölçüm yaptırmanız iyi olur (yapabiliyorsanız hepsine baktırın tabii) ama magnezyumu eksiğiniz olmasa da almanız iyi oluyor.
fazla miktarda kilo değişimi bedende biraz yorgunluk yaratabiliyor.
bu süreçte siz de fayda görürsünüz diye düşünüyorum.
0
blatta hiberna
(17.01.25)
Bu tür işler motivasyonla değil disiplinle yapılır, ben neredeyse 20 yıldır salona giderim bir kez bile isteyerek gittiğimi bilmem, önemli olan da zaten istemediğin halde gidebilmek. Mesela sabahın köründe hava karanlıkken işe ya da okula gitmek için motivasyona ihtiyaç duyuyor muyuz? Onun gibi düşün.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.01.25)
Sağlıklı yaşamaya kaldığım yerden devam ediyorum. Hayatta her şey kontrolümde olmadığı için bazen planlarım bozulabilir ama ben kaldığım yerden devam edebilirim.

Bugünden itibaren devam et. Spor salonuna gidemiyorsan, evde egzersiz yap. Youtube' da bir sürü egzersiz videosu var. Yemek düzenine de tekrar dön.
0
rock n roll
(17.01.25)
motivasyonla olmuyor bu iş. disiplinle oluyor. +1

just do it.
0
archmeister8
(17.01.25)
Ben evde spor yapıyorum bu şekilde bariyeri kendim için en aza indirdim. Çünkü biliyorum ki spor için evden çıkmam gerekse asla yapmayacağım. Siz de bir şekilde bariyeri tekrar indirmeye çalışın, belki ev olur @rock n roll'un dediği gibi ya da yürüme mesafesinde spor salonu mümkünse o olur. Birden eski tempoma dönemem diyorsanız da ufak ufak başlayın alışkanlığı yeniden oturtun sonra önceki sıklığınıza doğru ilerleyin.
0
peki madem
(17.01.25)
ben farklılaştırarak çözüyorum çünkü sürekli aynı şeyler bazen gerçekten aşırı sıkıyor. salon değiştiriyorum, pt alıyorum ya da en azından programı değiştiriyorum. Normalde akşam gidiyorsam sabah gitmeye çalışıyorum. Önüne arkasına başka aktivite planlıyorum vs.
0
awlmi
(17.01.25)
birincisi size uyan nedir onu bulacaksiniz, evde yapmak mi, farklilik katmak mi, tek bir aktiviteye takilmak mi. herkese her sey uymuyor, evde yapmak guzel ama ben kendimi biliyorum mesela yapmiyorum. covid donemi yapiyordum gunde 2 saat artik evde yapamiyorum.

ikincisi disiplin +1 istemeye istemeye gideceksiniz, gercekci bir hedef koyun motivasyonunuzun olmadigi zaman mesela haftada 3 gun (ornek veriyorum normalde 5gun gidiyorsunuzdur ama bu donem 3 gun daha gercekci olabilir).istemeseniz de o hedefi tutturun. bu kendinize sinir cizmekle de alakali.

bununla birlikte kis aylari boyle hissetmek cok normal, cogu kisi ya gitmeyi birakiyor ya da istemeye istemeye gidiyor boyle donemlerde. kendinizi bunun icin dovmeyin yani.

son olarak ilgilenirseniz atomik aliskanliklar kitabini oneririm.
0
kassiopeia
(17.01.25)
(12)

fransa beni içeri alır mı?

violetsky
fransa’dan şengen vizesi aldım ve başlangıç tarihi 18.01.2025. benim uçağım 17.01.2025’te 22:25’te iniyor. gece 00:00 olana kadar bekletirler mi yoksa alırlar mı acaba? direkt sıraya gireyim mi?aslında beklerim ancak toplu taşımanın son seferlerini kaçırırım diye tedirginim.
fransa’dan şengen vizesi aldım ve başlangıç tarihi 18.01.2025. benim uçağım 17.01.2025’te 22:25’te iniyor. gece 00:00 olana kadar bekletirler mi yoksa alırlar mı acaba? direkt sıraya gireyim mi?

aslında beklerim ancak toplu taşımanın son seferlerini kaçırırım diye tedirginim.
0
violetsky
(17.01.25)
valla bence önce beni uçuşa alırlar mı diye sorman lazım sanki. ince bir çizgi ama vizen henüz geçerli olmadığı için uçuşa da kabul etmeyebilirler.
0
yeninesiltupcu
(17.01.25)
Ben yerinde olsam bekler oyle geçiş yapardım, bunun nedeni de şu. bir arkadaşım londradan 6 ay kalmıştı, son gün çıkış yaparken bir sebepten geç çıkış yaptı ve oradaki memur imza falan bir şey vermiş. Şimdi abisinin yanına gidecek vize red yedi, ikincisinde de yedi. bir daha başvurup red yersen mahkemeye vermen lazım gibi bir şey dediler. seni şimdi alsalar bile kayıtlarda erken giriş yaptı derler zorluk çıkarabilirler. saçma evet ama vizesiz ülkeye giriyorsun, ha belki almayacaklar ama alsalar bile girme derim.
0
liberal
(17.01.25)
Ucusa alinir miyim sorusu daha kritik +1

Indikten sonra 1 saat oyalanip gun donunce gidin.
0
brkylmz
(17.01.25)
rezillik yaşamak istemiyorsan son derdin toplu taşıma olsun istemiyorsan uçağını değştir. kesinlikle içeri alınmayacaksın.
0
denizmaniaherif
(17.01.25)
Uçağa alinmamak +1
Siz check-in yaparken pasaport istenecek, vize bakilacak. Buyuk ihtimal de olmaz denilecek.
0
logisticsmanager
(17.01.25)
Bu arada Fransa'da ab dışı ucuslarda daha pasaport kontrolü olmadan iki tane polis pasaportlara falan bakıyor, direkt orada da sorun yasaman olası.
0
logisticsmanager
(17.01.25)
çok benzerini yaşadım almanya'da.

vizem 18.01 günü aktif hale geliyorken Türkiye'den 17.01 de ucaga binip inişim 18.01 saat 00.30 falandı. problem yaşamadım ama bana söylenen şuydu fransaya indiğinde oranın yerel saatinde vizen geçerli değil ise uçağa almıyordu pegasus. çok büyük ihtimal uçağa binemezsin.
0
t joe
(17.01.25)
ucaga binemezsiniz evet.

Gumrukten de giremezsiniz de, once o ucaga binemezsiniz. Yapabiliyorsaniz ucusu ertesi gune alin.
0
wallcan
(17.01.25)
teşekkürler herkese. uçuşumu değiştirebilirim, sıkıntı yok. öyle yapacağım artık.

ama bilgiler ve tecrübeler güzel. yeni okuyacak olanların da tecrübelerini duymak isterim :)
0
🌸violetsky
(17.01.25)
Reyis uçağa alınmayacaksın hala toplu taşımaya yetişme derdindesin ahahhahaa.

Şaka bi yana direkt uçuşu değiştir hocam illa gece 2-3 civarı ya da sabaha karşı uçuş vardır at kendini ona
0
avatar is back
(17.01.25)
bu hali ile ucaga alinmayacaksiniz, indiginiz zaman oranin saati ile vizeniz gecerli ise alinirsiniz.
0
kassiopeia
(17.01.25)
kusura bakmayin ama epey guldum. vize alir almaz 00:01'de kapida bitmek komik bir durum.

soruya cevap: ucaga alinip alinmayacaginiz supheli, fakat bunu sanirim havalimanindan ogrenebilirsiniz.
0
Sour
(17.01.25)
(17)

Eşten ayrı tatile gitmek?

bobinhoo
Selamlar herkese, bir konuda görüşlerinizi merak ediyorum.İşimin doğası gereği uzun vadeli planlar yapamıyorum pek. Yani bundan 1 ay sonrası için haftasonuna bir plan yapayım desem müsait olup olamayacağımı kestirmek mümkün değil, o yüzden planları genelde maks 3-5 gün öncesinden yapıyorum.Eşimle bi
Selamlar herkese, bir konuda görüşlerinizi merak ediyorum.

İşimin doğası gereği uzun vadeli planlar yapamıyorum pek. Yani bundan 1 ay sonrası için haftasonuna bir plan yapayım desem müsait olup olamayacağımı kestirmek mümkün değil, o yüzden planları genelde maks 3-5 gün öncesinden yapıyorum.

Eşimle birlikte kayağa merak saldık son yıllarda, sezonda 2-3 kere 3-4 günlük organizasyonlar yapıyoruz. Eşim dün 1 ay sonrasına arkadaşıyla gitmek için konser bileti bakıyordu, ben de ona o hafta müsait olursak kayağa gitmek istediğimi, eğer kendisi konser sebebiyle gelemeyecekse tek başıma gideceğimi söyledim. Daha öncesinde de benzer tartışmalar yapmıştık, o benim onsuz da olsa tatile gitmeye hevesli olmamdan hoşnut değil. Kendisinin asla bensiz gitmeyeceğini söylüyor. Ama mesela tek başıma değil de başka bir arkadaşımla gitsem bunda sıkıntı yokmuş ama tek başıma gitmem hoş değilmiş.

Bana saçma geldi açıkçası X kişisiyle gitmemle tek başıma gitmem arasında onun açısından değişen hiç bir şey yok bence.

Yani o da gelmek istiyor ama ben onu götürmüyorum gibi bir durum yok ortada, müsait olmadığı için kendisi gelemiyor. Yani onun hoşuna gitmeyen kısım anladığım kadarıyla benim onsuz da o tatilden keyif alabilmem, onla gitmişim onsuz gitmişim umrumda değilmiş gibi düşünüp, kendini değersiz hissediyor sanırım.

Halbuki o gelebilse tabiki onunla gitmek isterim ama sonuçta aktivitenin kendisi keyifli benim için, o gelemedi diye zehir olmaz tatil bana.

Ha tabi benim o haftasonu gitmiş olmam diğer haftasonlarını etkileyecek bir şey değil, hani sadece 1 hakkımız vardı da onu tek başıma harcadım gibi düşünülmesin.

Sizin bu konudaki görüşünüz nedir? Eşinizin/sevgilinizin tek başına şehir dışındaki bir kaç günlük bir tatil/organizasyona gitmesi konusunda?

Not: Cevap verirken yaş ve cinsiyet belirtirseniz sevinirim.
0
bobinhoo
(15.01.25)
Gidebilir.

Ben de tek başıma gidebilirim. Ayrıca arkadaşlarıyla da gidebilir, ben de arkadaşlarımla da gidebilirim. Evliyiz diye yapışık yaşamak zorunda değiliz. İnsanlar bazen yalnız kalmak da isteyebilir. Evli olsam eşimle ayrı evde yaşamak isterim mesela.

40- k

Herkesin bir alanı olması lazım. Evlilik, gerçekten de yapışık yaşamayı gerektirmez.
0
rock n roll
(15.01.25)
29K

bence okay. bundan sonra ben de planlarimi kendime göre, istedigim seye göre yaparim. karsi taraf uygunluk olursa eslik eder.

fikir olarak güzel gelse de birbirinden uzaklasmaya acilan bir gate adeta.
0
sonsuz
(15.01.25)
32 irkek.

Kendi başıma tatile gitmem, hanım da gitmez zaten.
0
logisticsmanager
(15.01.25)
Bence burada sen haksizsin.Kayak sezonda 2-3 kere yapilan bir organizasyonsa yaptigin baz plan esinin musait olmadigi bir haftasonunda olmamali.Ya o haftasonunu kayak icin bosaltin yada esin musait degilse baska bir haftasonunu kapatin kayak icin.

Esler birbirinden ayri plan yapabilir ama sezonda 2-3 defa yapilan bir haftasonu kayak tatilini esinden bagimsiz planlayamazsin
0
turkuaz
(15.01.25)
37, E, Bekar.

Ben eşlerin eş zamanlı olarak farklı kişilerle ya da yanlız bir şekilde aktiviteler yapmasını kıymetli buluyorum. O arkadaşıyla konserdeyken siz de tatilde olacaksınız. Eğer eşiniz evde oturuyorken ya da başka bir şey yapmıyorken siz tatile gitseydiniz absürt olurdu ama anlattığınız hikayede bir problem göremedim ben.

Ancak tabii burada bir orta yol bulmak gerekecek. Bu durumda da fedakarlık yapan siz olacaksınız gibi duruyor. Tatil yerine başka bir aktivite düşünebilirsiniz.

Bir de eşinizin tam olarak bu işin neresinden rahatsız olduğunu öğrenebilirseniz ileride benzer problemleri yaşama ihtimaliniz azalır. Açık açık sormakta fayda var.

Kolaylıklar.
0
shatskikh
(15.01.25)
tutarsizlik.

konser vs kayak: neden eslerden biri konsere gidebilirken digeri kayaga gidemesin. ikisinin birbirinden ne farki var.

arkadasla vs tek: neden arkadasla gidilebilirken tek gidilemesin, arkadasla gitmenin tek gitmeye gore daha guvenilir olmasinin nedeni ne.

bence iki durumda ayni, tam tersi olsaydi muhtemelen konsere arkadasla gitmenin yanlis, kayak ve tek gitmenin normal oldugunu gerekcelendiren argumanlarla gelecekti.

bence eslerin birbirinden ayri zamanlarini, ilgi alanlarinin olmasi guzel birsey, ama bunu eslerden biri kendisi icin hak, ama karsi tarafa lutuf olarak gormesi tutarsizlik. cunku asil istedigi sey kendi arkadasiyla konsere gittiginde sizin evde oturmaniz ve ondan ayri plan yapmamaniz.

insanlarin farkli gorusleri olabilir, buna saygi duyulur ama burada bencillik ve tutarsizlik var.
0
emrahday
(15.01.25)
@turkuaz

soruda da belirttiğim gibi o haftasonu gitmiş olmam diğer haftasonlarını etkilemiyor kesinlikle, bir hafta sonra müsait olsak yine gideriz problem yok o konuda.


@shatskikh

Eşimin rahatsız olduğu konu dediğim gibi onsuz da tatilden keyif alıyor olmamın onu değersiz hissettirmesi çünkü ona göre kendisi bensiz gitse keyif almazmış hiç. Ayrıca tamamen keyfi bir nedenden ötürü ondan 3 gün ayrı kalmayı kolayca göze alıyor olmamın yine aynı şekilde onu değersiz hissettirmesi. özetin özeti "sen beni benim seni sevdiğim kadar sevmiyorsun" hissiyatı.


@emrahday

kayakla konserin farkı birinde 3 saat gidip geri dönecekken diğerinin 3 günlük bir ayrılık yaratacak olması. konsere giden ben olsam sıkıntı çıkarmazdı. zaten şehirdışında olmadığım cumartesi akşamlarının çoğunu masa tenisi oynayarak geçiriyorum.
0
🌸bobinhoo
(15.01.25)
@tiredofwaiting

Öncelikle hikayedeki erkek tarafı benim. Tam detaylı anlatamamış olabilirim ama durum şöyle, bu yıl için şöyle bir plan vardı kafamızda müsaitlik durumu olan tüm haftasonlarını kayakta geçirmek. Ama sadece haftasonu için gitmiyoruz cumadan birleştirip (mümkünse perşembeden) öyle gidiyoruz. Sadece haftasonu için o kadar yol gitmek falan zor oluyor, bir de haftasonu daha kalabalık olduğu için daha az keyifli.

Ama işimin yoğunluğu, şehir dışı görevler gerektirmesi, özel hayatımızdaki başka olaylar vb sebeplerle sezonda maks 4-5 kereye tekabül ediyor bu müsaitlik durumu. Zaten kayak için de öncesinden plan yapmak pek mümkün değil 2-3 gün öncesinden hava durumuna bakmak gerekli, rüzgarlı havalarda olmuyor.

Daha öncesinde de benim kayağa tek başıma gitmemle ilgili sorun yaşadığımız için o bilet alırken ben belirtme ihtiyacı hissettim, bak eğer o hafta işim müsait olursa havada iyiyse vb. ben kayağa giderim haberin olsun problem çıkarma gibisinden. Konu buradan açıldı.

Arkadaş muhabetti de güvensizlikten değil de ona tuhaf gelmesinden, kendisi asla yapmayacağı için başkası niye böyle bir şey yapar empati kuramıyor. Dediğim gibi zaten sık sık şehir dışı görevlerim oluyor, bir bok yiyecek olsam oralarda da yerim zaten.

Konser cmtsi akşam olacağı için öncesinde veya sonrasında gelmesi mantıklı olmuyor zaten.
0
🌸bobinhoo
(15.01.25)
manitasini tek basina taylanda gitsin diye havaalanina birakanspor .d

degersizlik hissi tatilden bagimsizdir diyorum. ya sende birazcik romantizm kirintisi olsaydi soyle lanse ederdin; son dakika gelirdi, o konsere gitmeyi cok isterken sen uzulme sikilma tribine girerdin, napim kayaga mi gitsem ama tek basima da zevk almam ki baska yapcak bi seyim de yok(?) boyle boyle sanki onla gitsen super olurdu onsuz buruk gecer ama vaktini de kullanmak istersin gibi gosterirdin. su an sanki onsuz gitmek icin firsat olmus gibi gosteriyosun
0
ala09
(15.01.25)
@ala09

güzel tespit gerçekten, iyi bir manipülatör olsam davul zurnayla yollardı belki beni:) zaten yüzde 15-20lik gidebilme ihtimalim konuyu şimdiden açmama gerek bile yoktu belki ama düz adamım ben aklıma gelince söyledim direkt :)
0
🌸bobinhoo
(15.01.25)
Tek başınıza gidince sorun olacak ama bir arkadaşınızla gidince sorun olmayacaksa ve bunun sebebi onsuz tatile gitmeye hevesli olmanızsa arkadaşınızla gitmek nasıl daha farklı oluyor ki? Yine hevesli şekilde gitmeyecek misiniz?

Tek başına iş amaçlı da yolculuk yapıyormuşsunuz ama iş için olan şeylerde kırmızı çizgi çekmek zor. Buna ses çıkarmıyor olması sizin iş seyahatlerine çıkmanızdan memnun olduğunu veya dert etmediğini göstermez bence.

Bana güvensizlik daha olası geliyor, en azından tek başına gitmek ve arkadaşla gitmek arasındaki çelişki bu senaryoda cevaplanıyor.

Bir de madem sizin için çok da önemli değil, ben olsam meseleyi derinleştirmemek adına başka bir haftaya ertelerdim planı. O hafta gittim diye diğer haftalar da kapanacak diye bir şey yok demişsiniz. Anladığım kadarıyla uzun vadeli plan yapamıyor olmanız kısa vadede birden fazla kere plan yapmanıza engel olmuyor. Böyle yaparsanız gelecekte zorunlu olarak planları denkleştiremediğiniz bir senaryoda bir iyi niyet göstergesi olarak da kalır.

Benim için (kendi sevgilim özelinde) sorun olmazdı, ama bu tarz anketler çok da sonuca ulaştırmıyor. Çünkü aynı ben eğer güven sorunu hissetseydim bunu sorun ederdim. Ya da çevremde buna bağlı kötü bir olaya şahit olsam "aman canım ne olacak" demezdim bunu atlatana kadar. Bu tarz şeylerle alakalı her iki zıt fikri savunacak insan bulmak da mümkün her zaman.
0
akhenaten
(15.01.25)
peki siz de ayni degersizlik hissinden muzdarip olsaydiniz ne olacakti? ikiniz de kimsesiz bir yere gitmeyecek miydiniz?
yani tatil ile degersizlik hissi bagimsiz bir sey bence de, eger gercek nedeni bu ise, bunun uzerinde calismasi gereken kisi oncelikle esiniz ve elbette birlikte calismak. zaten fark etmek isin onemli kismi.
ben giderdim, gidiyorum, partnerimin de gitmesinde hic bir sorun yok. en basitinden kendisi sorf yapiyor, sorf yapabildigi bir yerde baska bir tasinmazimiz var, tam anlattiginiz gibi eger ruzgar izin veriyorsa son anda atlayip gidebiliyor 2-3 gunlugune, dilerse arkadaslari ile dilerse tek. gidebilirsem ben de gider kendisine katilirim, ancak benim o kadar sorf yapma derdim yok. bunda herhangi bir sorun goremiyorum, yetiskin insanlariz, hobilerimiz ve bedensel kapasitelerimiz, zamanimizi alan seyler farkli olabiliyor.

zaten uzmanlar da iki kisinin kendi deneyimlerinin olmasini ve bu deneyimleri yasayip birbiriyle paylasmanin ciftleri guclendirdigi konusunda hemfikir. elbettte saglikli iliskilerden bahsediyoruz. bu demek degil ki ciftler birlikte bir sey yapmayacak ancak ayri ayri deneyimler yasamalari esit derecede onemli.
0
kassiopeia
(15.01.25)
birlikte yaşadigim insanin ben olmadan da mutlu olabiliyor olmasi, onun bir kisilik sahibi oldugunun göstergesidir ve mümkünse benden ayri da bir hayati olabilen kişilik sahibi bir insanla birlikte olmaya gayret ederim.
0
deckard
(15.01.25)
31-K
Gidilebilir durumlar onu gerektiriyorsa bence hiçbir sakınca yok. Bence bu ayrı takılma işlerini kafada büyütüp mesele haline getirmenin bir anlamı yok. öbür türlüsü boğucu gerçekten.
Ama mesela bir keresinde ben bir yurtdışı şehrine gitmek istemiştim, yıllık iznimdeydim, eşimin de o dönem programı müsaitti, birlikte gidelim dedim, "ben çok yorgunum bu hafta dinlenmek istiyorum sen istiyorsan git" demişti, gıcık olmuştum :D
Onun dışında tek veya arkadaşlarımızla seyahate gideriz. Örneğin bir seferinde birlikte bilet aldığımız yere o programı sıkıştığı için gelemedi ben tek gittim.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(15.01.25)
normalde henüz evlenmediğim için toplumsal baskıların da verdiği baskıyla üzülüyordum, gerçekten yapılması/halledilmesi gereken en önemli bir şeyi yapamamışım gibi ama neyse ki böyle duyuruları veya evli arkadaşlarımın başından geçen buna benzer olayları görünce "oh, iyi ki böyle dertlerim yok" diyorum :))


bu bir tek bizim ülkemizde mi böyle acaba? ne hikmetse mantık şu şekilde:
kadının boş vakti varsa ister tek ister kendi arkadaşlarıyla istediğini yapabilir ama erkeğin boş vakti varsa bile, eşinin boş vaktiyle uymadığı için istediğini yapamaz.

bu bana saçma geliyor. evlilik yapınca hayat madem müşterek, hayattan alınacak zevkler de müşterek olmalı ve o zaman kocasının vakitsizliğine uymuyor diye kadın tek/arkadaşlarıyla eğlenecek işler yapamaz. bu müştereklik nedense bir tek kadının lehine olunca hatırlanıyor bu ülkede.

kısaca soruya cevap: hiç dert etmez, kendi başına da tatile çıkmasına hiçbir şey demezdim ama benim de tek başıma tatil yapmama karışmazsa.

erkek, 34.
0
m e b
(15.01.25)
gitmem, eşim de gitmez. 31 k.

yalnız şimdi konser ne konseri Türkiye'ye yüzyılda bir gelen bir grubun konseri mi yoksa ayda bir konser veren eski ünlü popçu konseri mi? ertelenecek konser var kaçırılmaması gerekn konser var. eşler birbirine bu konuda uyum sağlamalı.
0
Hallegadola
(16.01.25)
Ben gitmem, eşim de gitmez.
Zaten kısıtlı vaktimizi birbirimizle geçirmeyi hala seviyoruz. Her ilişkinin dinamiği farklı, o sebeple bizim ilişkimizde doğru olan başkalarında olmayabilir, bunun bilincindeyim.
+40 kadın
0
SiyamkedisiZorro
(19.01.25)
(27)

Yurtdisina Gitmeli Miyim Sorusu (Finlandiya, doktor kız arkadaş)

aguen
Merhaba duyuru. Bu sene evleneceğim kız arkadaşım doktor. Ben (29e) mühendisim. Kendisi Finlandiya'ya taşınmak konusunda kararlıydı, sürece hazırlanıyordu ama ben çok sıcak bakmadığım için seçimi bana bıraktı.Onun açısından TR net daha kötü tabii, ben de destek olmak istiyorum ama bir yandan da kend
Merhaba duyuru. Bu sene evleneceğim kız arkadaşım doktor. Ben (29e) mühendisim. Kendisi Finlandiya'ya taşınmak konusunda kararlıydı, sürece hazırlanıyordu ama ben çok sıcak bakmadığım için seçimi bana bıraktı.

Onun açısından TR net daha kötü tabii, ben de destek olmak istiyorum ama bir yandan da kendi kariyerimi düşününce hiç emin olamıyorum. Kendimce artıları eksileri düşündüm:

+ Medeniyet, kültür, kibar insanlar vs.
+ Sokakta random bıçaklanmama, köprüden geçerken rastgele yıkılma şansının çok daha düşük olması.

- Şu an işyerinde memur değilim ama benzer şekilde disiplin suçu dışında atılamıyorum. 5 yıllık bir çalışan olarak 200.000/ay brüt maaş alıyorum. Finlandiya'ya gidersem maaşım büyük ihtimalle düşecek.
- İşyerinde kendi projelerimde çalışabiliyorum.
- İşimin mental yükü çok az. Evet saat olarak mesai saatleri yüksek, cuma geceleri genelde iş oluyor. Ama iş arkadaşlarımdan daha yetenekli olduğum için bazen evde oyun oynuyorum gün içinde, sonra 2 saatte hallediyorum; onların yapamadıklarını da topluyorum.

+ Online yurtdışından sipariş verebilme.
- Yemeksepeti vs. şeylerin olmaması.
+ Çocuk işlerine girilirse eğitim, güvenlik.
- Random bir dilleri var. Dil konusunda yetenekli biriyim ama işin içinden çıkılabilir durmuyor.
+ Türkiye 10 sene sonra çok daha kötü olur mu?

Siz ne yapardınız. Dener miydiniz?
0
aguen
(14.01.25)
bu soruyu buraya sorarsan herkes git der düşüncesiyle geldim. ben gitmezdim.
0
deartheodosia
(14.01.25)
kız arkadaşını önden yolla, sensiz pişman olacak ve orayı beğenmeyecek bence ve geri dönecek, bi süre pusuya yatardım :) Finlandiya onun için de çok zor bi seçenek değil mi?
0
damba
(14.01.25)
Finlandiya neden?
Saydigin seyler daha cok sosyal devlet yani diger eu ülkelerinde de olan seyler.
200k brüt demissin.
65k€ yapiyor yillik. Öyle bir maas finlandiya‘da da bulursun merak etme.
0
sonsuz
(14.01.25)
O kadar imkansahibi ve maasi ben alsam finlandiyayi turkiyeye getiririm kardeş neden gideyim
0
Zetnikov
(14.01.25)
finlandiya'nın neresi, turkiye'nin neresi? helsinki tabii ki çok kötü bir opsiyon değil ama diğer şehirleri soğukla birleşince istanbulla filan kıyaslanacak yerler değil. geberirisiniz sıkıntıdan ki helsinki bile yani eh. hayattan ne beklediğinizle, burda ne yaptığınızla alakalı. hoş oyun oynayıp yemek siparişi veriyorsanız sürekli nerde olduğunuzun pek bir önemi yok.

sosyallik açısından fin toplumu biraz kendi arasında kapalıdır da ayrıca. ciddi göçmen de var.

müstakbel eş uzmanlığını yaptıysa ve özel sektörde devam edebiliyorsa ben kalmayı seçerdim. fince filan da dünyada işe yaramaz uğraşılmaz diller.
0
awlmi
(14.01.25)
galiba bi ben gidermişim :d
0
baldan kaymak
(14.01.25)
Neden Finlandiya sorusunun cevabı şey, orada denklik almadan önce bi staj aşaması oluyor ve temel bir maaş veriyorlar. Bir de anlamsız bir dil olduğundan, C1 olanı kabul ediyorlar direkt anladığım kadarıyla. Diğer ülkelere doktor olarak gitmek daha zor sanırım.
0
🌸aguen
(15.01.25)
Abi biraz zor soru. Finlanda olmasaydi daha kolaydi.

Benim finli çalışma arkadaşım var. Oralar sessiz sakin de süper değil. Özellikle iş olanaklari, sağlık vs. Benim arkadaş çok sikayetci oralardan, fransa bile Çok çok daha iyi yani (ki ondan da şikayetçi olan çok).

Harbiden neden illa orası? Hanım oralı mi? Değilse yani trilyon tane ülke var.

Bir de kişiye çok bağlı. Ben hayatta yapamam ne fin insanıyla ne de Finlandiya ile. Kötü olduklarindan değil de akdeniz insanı benim olayim.
0
logisticsmanager
(15.01.25)
“Bir de anlamsız bir dil olduğundan(?) C1 (gayet yüksek bir seviye) olanı kabul ediyorlar direkt anladığım kadarıyla.”
Şu dil konusunu bir gözden geçirin.
0
sibertenik
(15.01.25)
finlandiya'ya hiç gittin mi? nasıl bir hayat var, gördün mü?

ben helsinki'ye gittim, yaşanmaz orada. hayatımda bu kadar sıkıcı, yapacak hiçbir şeyin olmadığı bir şehir görmedim. ki bu bir de başkent. diğer şehirleri hayal bile edemiyorum. yazın bile sokakta hayat yoktu. finler iklimden dolayı evlerinde sosyalleşiyorlar ve kendi küçük dünyalarında, hele hele evlerinde bir göçmeni kabul etmeleri çok zor. enternasyonel bir ülke de olmadığından, minicik bir sosyal çevrenin içine hapsolmaya hazır olun.

oraya arkadaşlarımız göçtü. onların yanına gitmiştik. finlandiya'ya gelmekle büyük hata yaptıklarını söylüyorlardı. sosyal devlet ve iş açısından da iyi bir ülke değilmiş. bir sürü detay anlatmışlardı ama unuttum açıkçası.

çocuk telekom mühendisi gibi bir şey. nokia'da çalışıyordu. iki sene önce işten çıkarıldı. en son belediye şoförü olmaya çalışıyordu. o denli bir kıtlık var, iş bulma konusunda.

işin fince tarafına değinmek dahi istemiyorum. 5-6 yılda hala öğrenememişlerdi ve aşırı zor olduğunu söylüyorlardı.

doktor olarak yurt dışına gidilecek çok daha iyi avrupa ülkeleri var. zorsa zor, çabalayın upğraşın, başka bir ülkeye göçün.
0
sir gawain
(15.01.25)
hocam aynı sekilde ingiltereye tasındık. finlandiya dilden ve izole olmasından ötürü biraz daha zorlayıcı. özelden yazın detaylı konusalım.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(15.01.25)
Oradan biriyle evlilik yapma veya ilişki ihtimali yoksa izole bir hayat yaşarsın. Finlandiya'da bir Türk olarak Türk gibi yaşamak birçok yönden sorunlu. İleride çocukların daha da ciddi sorun yaşar.

Finlandiya'da parayı da bulamayacaksın.

Ne için gidilir? İnsani gelişmişlik ve sosyal ilişkiler. Türk bir aile olarak sosyal açıdan izole olunacağı için şahsi fikrim bu durumda gidilmez
0
wd40
(15.01.25)
koş.
0
kimlanbu
(15.01.25)
Turkiyede ic savas cikcak fps oyunlarinda iyiysen kal
0
lapaz
(15.01.25)
Kiz arkadasinin Finlandiya'ya kabul edilecek kadar donanimli olmasina mi sasirayim yoksa senin ayda 200k kazanmana mi..

Sahsen ben olsam kizdan ayrilir, Amerika'ya göçerdim.
0
feastofthedamned
(15.01.25)
Hanımlar beyler, neden ayrılayım evlenmeyi planladığım insandan biraz mantık ya :D

Bir de amerika'ya asla gitmem. Beni hiç çekmiyor, kültürel olarak da uyumlu olduğum bir ülke değil.

Danimarka vs. ya da ingiltere olsa mesela daha sıcak bakardım ama ingiltere'de IT sektörü içler acısı. Çok ileri seviye bir kurumdaki arkadaşım bile 8 aydır iş arıyor maaş düşürmeden başka yer bulamadı.
0
🌸aguen
(15.01.25)
Ben de herkes kesin git demistir diye geldim ama buyuk yanildim. Birkac yillik gecici birsey olmadiktan sonra bence gidilmez. Finlandiya'ya romantik dusuncelerle cok olumlu bakiyordum. Finlandiya olmasa da Hollanda'ya geldim. Az cok tanidigim, akrabam da var, ona ragmen patladim. Geldigime pisman degilim ama uzun sure kalacagimi sanmiyorum.
0
mbond
(15.01.25)
yazdigin kriterler tuhaf. bence ulkeden ziyade kafayi degistirmen lazim. cunku insan gittigi yere kendisini de goturuyor. bu evhamlarla gidersen mutsuz olup geri donme ihtimalin %99 diyorum. bir turk icin ispanya'da yasama zorluk seviyesi 4 ise finlandiya 9'dur. kultur, iklim, adaptasyon hayvan gibi problemler varken yemeksepetini, amazonu falan dusunmeni kastediyorum.
0
buenosdias
(15.01.25)
@mbond, göcün modasi gecti.
0
sonsuz
(15.01.25)
6 yildir Almanyada yasayan benim icin bile cevaplamasi zor bir soru cunku asiri kisisel.
SIzin durumunuzda Turkiyeden ayrilmak icin cok guclu bir neden olmasi lazim.Ben mesajinizda o nedeni goremedim. Kuzey Avrupa iklimi olsun, insani olsun dili olsun adapte olmasi diger Avrupa ulkelerine gore daha zordur diyebilirim.Cevre ile iliskin nasildir bilmiyorum ama yasam coskunu bile kaybetme riskin var eger gitme nedenini kafanda tam oturtamadiysan.Oncelikle maddi olarak daha iyi olmayacaksiniz bence.

Yerinizde olsam 1 ay izin alir Finlandiyada etrafi gezerdim.
0
turkuaz
(15.01.25)
Ülke değiştirmek sanılanın 10 katı zor bir iş. Hele bir de bizim gibi kaostan nordic,baltic vs. güneşsiz ülkelere gelmek daha bir fantastik değişim istiyor. Ancak bu kişiye bağlı bir geçiş.

Dolayısıyla bu kişinin kendi tercihi olmalı, eş sebebiyle istemeyerek gidersen kız arkadaşı zaten geçtim, orada mutsuz olursan ki başta dünyanın en güzel yerinde de olursun malum kuş ve altın kafes, ilişkiniz bundan çok etkilenir. Bu kolay bir yük değil. ancak abi yemeksepetini negatif yazmak nedir allahısen yada yurtdışı siparişi pozitiflemek ne.
wolt.com yani al yemeksepeti hatta iyisi kim yok diyor. Çok basitten bakıyorsun bu işe.
0
wallcan
(15.01.25)
Bence giden insanların YouTube videolarını izleyin ve tartın. Gittikten sonra sorun etmem dediğiniz şeyleri sorun edebiliyorsunuz. Bu kesin sorun olur dedikleriniz sorun olmayabiliyor. Erkek arkadasım yanıma gelmek konusunda %100 eminken sonradan baska ulkeye gecemez misin ben o dili ögrenemem demeye basladı ben de ona da uygun olabilecek ulkelere bakmaya basladım. Yazan herkes haklı, gorundugunden daha zor ve kotu hava psikolojiyi cok etkiliyor.

Kız arkadası onden yollamak da mantıklı. Ben erkek arkadasımdan once onden gittim ama ona hic uymayacagını gorunce alternatiflere bakmaya basladık.
0
jazzabel
(15.01.25)
yemeksepeti konusunda linç yemişim :D onunla anlatmaya çalıştığım, türkiye'de yemek diyoruz geliyor, evim temiz olsun diyoruz temizlikçi geliyor; özel hastanelerde vip hizmet görüp işimizi hallediyoruz vs.

bunların olmayacağının farkındayım. ve böyle bakınca bence gerçekçi bir eksi.

finlandiya'ya hiç gitmedim ama beni çekmiyor. belki de gidip görmek lazım ama verdiğim örnek ülkeler danimarka veya ingiltere gibi multicultural değilmiş gibi geliyor. giden insanların "bura çok güzel" diye anlattıkları şeyler çok basit çok küçük geliyor.

öte yandan kendi arkadaşlarımın 80%i falan hollanda/ingiltere dağıldılar. bir ikisi hariç mevcut yaşam kalitem daha yüksek olduğu için gitmedim.
0
🌸aguen
(15.01.25)
turkiye'de rahatim yerinde diye daha bu yasta yurtdisina tasinmamazlik etmezdim, daha cok genc oldugumu dusunur turkiye'nin toparlanmasi icin en iyi ihtimalle 10-15 yil gerektigini goz onune alirdim. bununla beraber, yasamdan ne beklediginiz cok onemli, su anda sizi rahatsiz eden bir durum yoksa muhtemelen zaten yurtdisina gidip gitmemek sizi pek degistirecek bir sey degil. ben 10 yil once bile turkiye'nin geldigi halden epey rahatsizdim.

bununla birlikte ikinizin de anladigim kadariyla daha ayak basmadigi, sevip sevmeyeceginizi bilmediginiz bir ulkeye gemileri yakip gitmek sacma. C1 cok ciddi bir dil duzeyi bu arada. Almanca mesela b2 sinavi ile c1 sinavi arasinda daglar kadar fark var, oyle b2yi biraz gelistirdim c1 aldim denecek bir fark degil - bence - . arkadasinizin fincesi hangi seviyede su anda? gidip biraz gormek, belki 1-2 ay kalmak daha mantikli bir secenek. ve bu 1-2 ay yazin ortasinda degil kis aylarinin ortasinda olmali.

yillik 65kEuro brut isinizde iyiyseniz alinmayacak bir sey degil +1
0
kassiopeia
(15.01.25)
Uemeksepeti/Amazon siparisi konusunda linc yemekten ziyade, benim anladigim kadariyla arkadaslarin dedigi, "baska ulkeye tasinmak veya tasinmamak icin bunlardan daha buyuk nedenlerinin olmasi lazim yoksa pisman olursun" seklinde. Ya bir sebepten Turkiye'den kesin gitmek istemen, veya yeni ulkeye bir sebepten asiri ilgi duyman falan lazim ki sende bunlar yok.

Bircok kisi Finlandiya'nin kulturel icedonuklugunu yazmis ki bu ne kadar yazilsa az. Avrupa standartlarinda bile son derece dislayici bir toplum olmasiyla meshur, Almanlari akdeniz insani gibi gosterir kiyasla o derece.

C1 konusu da bahsedilmis. Vatandaslik icin sinav yapiyorlarsa o C1 ciddi bir C1'dir, eksi sozlukte herkesin yersen C1 ingilizce bilmesi gibi bir sey degildir. Zorlugu da Ingilizce'yle Ispanyolca'yla falan kiyaslanamaz. Bir de mesela bir yabanci Turkiye'ye yerlesse herkes onunla habire Turkce konusur, iste konusur, asansorde konusur, pazarda konusur vs istemsiz olarak pratik yaptirir. Finlandiya'da bu olmayacak ve kafayi kirip her gun saatlerce ugrasmadikca kayda deger bir Fince ogrenemeyeceksin. Bu abartiliyor gibi gorunse de gercek.
0
hot potato
(15.01.25)
yurtdisina cikmayi dusunen arkadaslara iki tavsiyem var

1 - gideceginiz ulkenin dilini iyi bilmeniz lazim, cok iyi. yoksa zir cahil muamelesi gorursunuz, bocek kontenjanindan disari cikmanin manasi yok.

2 - alacaginiz maasin ortalamanin ustunde olmasi lazim, yoksa surunursunuz.

bu ikisini de finlandiya'da yapabilecegini sanmiyorum, o yuzden benim cevabim net olarak GITME.

Turkiye'de senelik 2.5milyon maasi birakacak adamin yurtdisinda senede bunun 4-5 katini yapmasi lazim ki degsin. o da 300-350bin dolar maas demek. bunu da sana verebilecek tek ulke var, USA.

"kosarak git", "buyuk firsat", "gitmezsen salaklik edersin" falan romantik cevaplar, romantizm de karin doyurmuyor.
0
cooperr
(15.01.25)
Tekrar yorum yapiyorum bilet al git gez insanlarla selamlas bi kahvesini fln icin oranin bakalim

Ama uzun kalmaya calis 1 hafta dayanamayacaksin yada asik olcan bilemeyiz bence en mantiklisi bu

Cunku sen hevesli gozukuyorsun bizi dinlemezsin sincik
0
Zetnikov
(22.01.25)
(5)

saç kurutma makinesi şekillendirici önerisi

delidiyorum
saç kurutma makinesi bozuldu ne alsam bulamıyorum.evde 3 uzun saçlımız var. 1. dalgalı, saçını köpükleyip kurutma makinesinin normal ucu (bazen vigo) ile kurutuyor.2. kişinin saçları düz ve uzun tarayarak kurutuyor.3. kişinin saçları yine uzun, önce kurutuyor, sonra düzleştiriyor sonra da maşa ile u
saç kurutma makinesi bozuldu ne alsam bulamıyorum.

evde 3 uzun saçlımız var.
1. dalgalı, saçını köpükleyip kurutma makinesinin normal ucu (bazen vigo) ile kurutuyor.
2. kişinin saçları düz ve uzun tarayarak kurutuyor.
3. kişinin saçları yine uzun, önce kurutuyor, sonra düzleştiriyor sonra da maşa ile uçları şekillendiriyor.

normal remington vardı evde, şimdi yerine yine benzer tek kurutma mı alsam yoksa şekillendirici bir set mi bakınsam karar veremiyorum.

Dyson airwrap'i denediğimde, evde maşa ile sadece 3 dk da yapılan dalga, 20 dk falan sürdü bir de devamlı sıcak üflediği için çok bunalttı, biraz anlamsız geldi o cihaz bana ( biraz da dyson antipatisi taşıyorum ) ancak üstteki duruma bakınca, çok fonksiyonlu bir alet mantıklı olabilir. belki bir fikir veren çıkar :)
0
delidiyorum
(13.01.25)
airwrap'i bilmiyorum ama eşim airstrait'ten bayağı memnun.
0
sanal hayvan
(13.01.25)
alip almamaniz gerektigini bilemem ama dyson airwarp'in olayi sicakligi ayni seviyede tuttugu icin saci kirmamasi ve elbette tek bir aletle farkli fonksiyonlar sunmasi. bununla birlikte dyson'in kullanim talimatina gore kullaninca 'bence' o kadar uzun surmuyor, benim saclarim ince telli gerci ama, ornegin saci dalgali yapmak icin ben asla masa vs. kullanmiyorum, dyson'in guzel tarafi asiri isitmadan dalgali sekli veriyorsun ve remington gibi surekli tarayarak saci yipratmiyorsun. kullanim sekli ise, saci once normal kurutuyorsunuz cok az nemli kaldiginda once kivircik aparati ile (ya da duz yapacaksaniz airwrap'e takilan duzlestirmek icin kullanilan fircasi var) sicak ayarda dalgasini yapip, alet sacinizdayken soguga gecirip dalganin yerlesmesini sagliyorsunuz. benim gordugum bir cok kisi nasil kullanacagini bilmiyor. ayrica saca islakken kopuk vs. surdugunuzde epey kalici oluyor.
0
kassiopeia
(13.01.25)
airwrap'ın bir olayı yok. kuaförlerin kullandığı makinalardan al. etap veya powertec marka. vigo falan ek parçalarını da alırsın sonradan.
0
archmeister8
(13.01.25)
Ben ustundeki watt gucumu ne var o rakami en yuksek olani aliyorum aglatmali ufluyor tavsiye ederim
0
Zetnikov
(14.01.25)
Eminönüne gidip kuaför malzemeleri kısmından powertok alıyoruz, ömür boyu rahat ediyoruz. Airwrap bende de var, Allah affetsin kurutma & şekillendirme 30 dakikadan aşağı çıkamıyorum tuvaletten... Powertok ile kurutma 5 dakika falan :)
0
charbiel
(14.01.25)
(14)

sırt çantası kullanımı

dedim ben sana
seyahatlerde hep çapraz çanta kullanıyorum. yanıma cüzdan, pasaport, powerbank ve şarj aleti alıyorum sadece. sırt çantası fobim oldu resmen. en güvenilir şehirlerde bile acaba biri çantamı açar da cüzdanımı, pasaportumu alır mı korkusu yaşıyorum. sokaklarda görüyorum çokça kullananı ama ben asla ce
seyahatlerde hep çapraz çanta kullanıyorum. yanıma cüzdan, pasaport, powerbank ve şarj aleti alıyorum sadece. sırt çantası fobim oldu resmen. en güvenilir şehirlerde bile acaba biri çantamı açar da cüzdanımı, pasaportumu alır mı korkusu yaşıyorum. sokaklarda görüyorum çokça kullananı ama ben asla cesaret edemiyorum. decathlonun 10lt olan küçük modelinden var 2 tane, tedirginliğim yüzünden kullanamadım bi türlü. var mı sizin taktiğiniz sırt çantası kullanırken? özel eşyalarınız için aldığınız bi önlem vs?
0
dedim ben sana
(12.01.25)
Aradım bulamadım bir duyuruda bunu konuşmuştuk.senin çözümün direk samsonite securipak.türkiye dekiler bir eski versiyon yenisinde çantanın üst kısmından usb c bağlantısı falan da var.
0
duptıs
(12.01.25)
Çantaya küçük kilitlerden takabilirsin.
Hedef olmamak için pahalı ve gösterişli giyinme. Sana bakınca bundan pra çıkmaz desinler
0
wd40
(12.01.25)
Bel çantası?
0
thesomberlain
(12.01.25)
dun bir sirt cantasi gordum. sirta bakan kisimdan giris var sadece. ornek olsun diye koyayim.

www.amazon.com.tr

bir de orta kisimdan koyulan var, o da bu: www.trendyol.com
0
supergirl
(12.01.25)
@duptıs bu baya büyük ya daha küçük bişey lazım bana.

@wd40 falçatayla ya da bıçakla kesebiliyorlar çantaları instagramda çok video gördüm öyle.

@thesomberlain amaç alternatif üretmek değil de sırt çantasını nasıl güvenle kullanabilirim?
0
🌸dedim ben sana
(12.01.25)
Çantanı falçatayla kesecekler kadar korkuyorsan bence hiçbir yere çıkma. Kesilmeyecek çanta demirden falan olmalı.
0
wd40
(12.01.25)
@wd40 hocam şimdi bu bir öneri mi gerçekten ya. hani güvendiğiniz yöntemden devam edin demek yerine neden üslubunuzu bu kadar kötü bir dille karşı tarafa anlatmayı tercih ediyorsunuz? neden negatif yani. gerçekten anlamıyorum.
0
🌸dedim ben sana
(12.01.25)
anti-theft cantalara bakabilirsin. ben gene de capraz cantayi daha güvenli buluyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.01.25)
www.mavi.com
Bunun siyah olanından kullanıyorum ama malzeme kalitesini beğendiğimi söyleyemem.

Bir de hem sırt, hem omuz çantası gibiler var, mesela:
www.boyner.com.tr
0
kendi helvasını kavuran zombi
(12.01.25)
canta linki verdim ama kendim ne yaptigimi soylemedim.

1- kimlik veya pasaport tasimiyorum. evet zorunlu ama bu yasima kadar bir sorun yasamadim. yurtdisinda yasiyorum. polis kimlik sordu bir kere, telefondan gosterdim sorun cikarmadi. tatile gittiysem de yanimda tasimiyorum, odada birakiyorum. her seyimin fotografi var telefonumda, sifreli.
2- cuzdan kullanmayali yillar oluyor.
3- nakit ya hic ya da nadiren az miktarda tasiyorum. o da cantanin muhtelif yerlerine atilmis oluyor.
4- hic debit veya kredi karti yok ustumde. ama bunu Apple Pay'e borcluyum elbette. TR'de olmamasi uzucu gercekten. ATM'yi bile boyle kullaniyorum.
5- seyahat esnasinda pasaportumu pasaport cuzdani gibi bir sey var, onda tasiyorum. simdi icine bir de Airtag koydum ne olur ne olmaz. yani calinmasina cozum degil ama ben zaten evde nerede oldugunu bulmak icin koydum.
0
supergirl
(12.01.25)
Kardeş bel çantasını çapraz olarak omzuna asabilirsin ve bahsettiğin zamazingolar içine sığar. Bakış açını değiştir
0
thesomberlain
(13.01.25)
XD Design'ın çantaları kesilmeye karşı korumalı diye biliyorum. İsterseniz bir bakın. Ben böyle bir ihtiyaç/endişe açıkçası hiç yaşamadım. İstanbul'da yaşıyorum, eğer çantamda değerli bir şey varsa ve kalabalığa girersem gerekirse çantamı önüme alıp tenhaya kadar bu şekilde devam ediyorum.

Bir erkek olarak cüzdanımı ve cebime sığabilecek değerli eşyamı/paramı çantamda asla taşımam. Çantamda yükte ağır pahada hafif şeyler (termos, şemsiye, powerbank vs) ile bilgisayarım olur. Çantanızın kesilmesinden endişe ediyorsanız, bence para, cüzdan, pasaport, kimlik gibi en önemli eşyalarınızı üzerinizde taşımanız bence çok daha yerinde olur.

Eğer yukarıdaki çantanın fiyatı yüksekse, şu çantaya bakabilirsiniz: www.decathlon.com.tr

Hırsızlığa karşı ekstra koruması yok diyebiliriz ancak sırta en yakın olan bilgisayar bölümünde fermuar için çok basit, kilit bile diyemeyeceğim bir lastik parça var. Fermuarı oradan geçirirseniz açarken gerçekten biraz uğraştırıyor. Değerli eşyalarınızı bu kısma koyarsanız, bu kısım oldukça ince, sırtınıza aşırı yakın ve dışarıdan kesilmesi zor bir yerde olduğu için değerli eşyalarınız bir miktar daha güvende olacaktır. Bu çantanın bir ufak boyu daha mevcut ama onun sırta böylesine yakın ve kesmesi zor bir gözü mevcut değil, sadece ana göz var.

Çapraz sırt çantası yıllar önce kullandım. 15 yıldır da iş için aralıksız postacı çanta kullanıyorum. Tek omuzdan geçen çantalar ağır kullanıma hiç uygun değil, ağır yükle gerçekten insanı yormakla kalmıyor, sağlığa da zararlı. Ancak siz sadece bu saydığınız eşyaları alıyorsanız çanta zaten hafif olacağı için gözünüzün kesmediği yerlerde çapraz çanta kullanıp yerine göre çantanızı tek hamlede önünüze alabilirsiniz.
0
10551037
(13.01.25)
Sirt cantasi icin guzel oneriler gelmis, sirt kismindan acilanlar var. Kalabalik yerlerde cantami onume alirim +1

bunun disinda w40'a kizmissiniz ama, dunya gercekten o kadar tehlikeli bir yer degil, yani guney amerika'dan asya'ya onlarca ulke gezdim, kadin olarak ucra yerlerde de dolastim, bahsettiginiz tarzda bir olaya rastlamadim. Bu demek degil ki bu tarz olaylar olmuyor, esyamizi acip gezelim, elbetteki oluyor ama ortalama bir ozenle ve daha tehlikeli sehirlerde bazi mahallelere girmeyerek, esyalari otelde birakarak vs onlem alinarak bir cok kisi gerek tek basina gerek grupla geziyor. Bu nedenle bu denli endise yaratacak sekilde tehlike icinde yasadiginizi dusunmenize neden olan bir sey var mi ona bakmak onemli olabilir.
0
kassiopeia
(13.01.25)
Çapraz çantanız ne büyüklükte? Neden kullanmaya devam etmiyorsunuz? Önden takılan çapraz çantalar iyi görünüyor.

Antitheft çantalar var. Onlara bakabilirsiniz.

Mümkün olduğu kadar az özel eşya olsun: pasaport, kredi kartı, anahtar. Bunlar zaten çok az yer tutuyor ve ben direkt montun fermuarlı iç cebinde tutuyorum. Çanta vs de değil.

Benim için kalanı çalınsa can sıkıcı olur ama soruna dönmez düzeyinde olunca decathlon çanta yetiyor. Açılır mı? Evet mümkün. Çok kalabalık bir yerse önden asıp hayatıma devam ediyorum…
0
master of ceremonies
(13.01.25)
(9)

4 aylık bebeyle yurtdışı

wild honey suckle
Şimdi anneler babalar, şubat ayında eşim iş için dubaiye gidecek dilerseniz ailenize de bilet alalım falan demişler e kalması zaten şirketten derken baya beleşe gelecek. Tam 4 aylık bir bebeyle gitmeye totomuz yemeli mi? Mesela o sabah toplantıdayken ben bebişle tek gezip tozabilir miyim?Siz olsanız
Şimdi anneler babalar, şubat ayında eşim iş için dubaiye gidecek dilerseniz ailenize de bilet alalım falan demişler e kalması zaten şirketten derken baya beleşe gelecek. Tam 4 aylık bir bebeyle gitmeye totomuz yemeli mi? Mesela o sabah toplantıdayken ben bebişle tek gezip tozabilir miyim?
Siz olsanız gider miydiniz?
0
wild honey suckle
(11.01.25)
Giderdim en kotu ihtimalle burda evde oturacağına orda oturursun. Ama pusete koyup gezebilirsiniz gayet
0
passive aggressive
(11.01.25)
Uçak muçak nasıl olacak? Bizim bebe mamayla besleniyor nasıl sokacağım uçağa sıvı? Bir de uyku gerilemesi falan deniyor dördüncü ay o kadar korkunçlu mu?
0
🌸wild honey suckle
(11.01.25)
Kesinlikle gidin. 5,5 aylık bebeyle new york'a gittim çocuklu hayatımın en kolay seyahatiydi. Ek gıda derdi yok, zaten mama almıyor sadece anne sütü emiyordu. Gündüz uykusu hala fazla, pusette koy zaten sağa sola bakarken eğleniyor emekleme yürüme falan yok o aylarda zaten.
0
kullanicadi
(11.01.25)
O kadar mamayi sokabiliyorsunuz ucaga. Uyku gerilemesi oluyor ama 8. Ayda da oluyor. Bebekten sonraki hayat koca bir uyku gerilemesi. 1 yasinda falan daha iyi oluyuor uykusu diyorlar biz de henuz oraya gelmedik.
0
passive aggressive
(11.01.25)
Uyku düzeni bozulur, tekrar düzene girer, hasta olur yine bozulur, 10 gün sonra yine düzene girer yapacak bişi yok daha çok sendromu, atağı vs olacak rahat 3 sene uykusuzsunuz merak etmeyin :p şaka bir yana her çocuk farklı tabi ama benimkiler 3 e kadar aman aman deliksiz uyumadı, uykuyu da sevmezler
0
kullanicadi
(11.01.25)
Dubaiye gitmedim ama aşırı sıcak olması bir sorun olabilir mi?
Arkadaşımın dediğine göre yapılacak en güzel şey çölde off road safariydi. Onun dışında şehirde gezmek istersen aşırı klimalı ortam ve aşırı sıcak arasında kalabilirsin.
0
kisa
(11.01.25)
Kanguruya atip fiti fiti gezin. Gideceginiz cogu yerde temiz bir bebek bakim odasi olacaktir muhtemelen (deira -eski dubai bolgesini gezerzeniz oralarda olmaz sadece)

Subat zaten yuksek sezon, havalar mis (dubai sartlarina gore :)

1 gunu jbr'da deniz kenarinda bile gecirebilirsiniz. Kumda oturur, arada ayaklarinizi suya sokarsiniz cocukla. (Yumusak kum ve sig)

Gideceginiz yere taksiyle gidersiniz, taksi ve yemek biraz pahali ama ucak ve otele odemeyeceginizi goz onune alirsaniz iyi bi deal bence.
0
brkylmz
(11.01.25)
Subat ayi harika sezon orasi icin, tum gunu disarda gecirirsiniz hele de guzel bir otel secilirse, cikmak istemezseniz otelde bile harika zaman gecirirsiniz orada, 4 aylik bebe de gezmek icin en kolay zaman aslinda. Kesinlikle gidilir.
0
kassiopeia
(11.01.25)
Ben 2 yaşına kadar fıtı fıtı uçakla pandemide bile gezdim :) ilk uçuşumuz da 4 aylıkkendi ama hepsi yurtiçi idi. Uçağa mama alınıyor, bebek arabası binene kadar sizinle, yolculuk hiç problem değil. Bebekle gezmek de sıkıntı değil. Benim tek düşüncem soğuktan sıcağa çocuğun birden nasıl alışacağı olurdu. Bunu bir doktoruma danışırdım.
0
cilekli pasta
(11.01.25)
(13)

Bu kelime neydi yahu?

tahirkemalbozoglu
Sen "sosyetesin", gibi bir anlamı vardı kelimenin neydi ya kafayı yiyecem.
Sen "sosyetesin", gibi bir anlamı vardı kelimenin neydi ya kafayı yiyecem.
0
tahirkemalbozoglu
(10.01.25)
Cemiyet?
0
sertac akin
(10.01.25)
burjuva?
0
kibritsuyu
(10.01.25)
I ıhh değil.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(10.01.25)
Sanki cevap olarak lümpeni soruyorsunuz gibi ama eğer öyleyse lümpen sosyete demek değil.

Bonus: tiki.
0
akhenaten
(10.01.25)
Eski dilde zürefa olarak geçer.
0
Mirket
(10.01.25)
Bunlar değil maalesef.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(10.01.25)
Peki Türkçeye yerleşmiş bir kelime mi yoksa yabancı bir kelime mi? Snob da sık kullanılır oldu çünkü.
0
akhenaten
(10.01.25)
sallıyorum aristokrat

tam olarak sosyetik olmayı mı karşılıyor, üst sınıf olma mı zenginlik de olabilir mi?

Elit ya da kalburüstü de geldi aklıma ama bunlar sosyetik değil :)
0
a perfect lie
(10.01.25)
monşer, lümpen, entel, burjuva, elit, fiyaka, cix, kokoş, züppe, janti,
0
nahtoderfahrung
(10.01.25)
tam sosyetik demek olmasa da Lümpen mi?
0
kassiopeia
(10.01.25)
asortik
0
buenosdias
(10.01.25)
@nahtoder, elit evet... Oh be şimdi mışıl mışıl uyuyorum.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(10.01.25)
şimdi bu kelimenin neden aklına takıldığını anlatmak zorundasın yoksa rahat uyuyamama sırası bize geçecek :D
0
nolmus yani
(10.01.25)
(14)

ilişkide ki kafa karışıklığı?

islergucler
kadın tarafı önceki yaşamında sahne sanatlarındaki popülerliği sebebiyle küçük şeylerden çok mutlu olmuyor. erkeğin kendisinin varlığına şükran duymasını ve ilişkinin kendi kuralları doğrultusunda ilerlemesini istiyor. erkek tarafı ise kariyeri gereği karşılık verip, çok fazla taviz vermeden ilişkiy
kadın tarafı önceki yaşamında sahne sanatlarındaki popülerliği sebebiyle küçük şeylerden çok mutlu olmuyor. erkeğin kendisinin varlığına şükran duymasını ve ilişkinin kendi kuralları doğrultusunda ilerlemesini istiyor. erkek tarafı ise kariyeri gereği karşılık verip, çok fazla taviz vermeden ilişkiyi kendi prensiplerinin taviz vermeden sürdürmeye çalışıyor.

kadın tarafı memnuniyetsiz olsada cinsellik konusunda erkeği inanılmaz düzeyde mutlu ediyor.

erkek tarafı bu yüzden ilişkinin içinde kalmayı tercih ediyor fakat kadın cinsellik dışında sürekli tatminsizliğini ve kıskançlığını sürdürüyor.

iki taraf da uzun süre birlikte zaman geçirdiğinde birbirinden sıkılıyor. iki taraf da karşısındaki kişiyi kendi istediği şekilde davranmaya zorluyor. durum tamamen ego savaşına döndüğü için en basit istekler bile taraflarca kavgaya dönüşüyor.

tatil gibi tamamen aktif ve sosyal aktivitelerde ise kadın tarafı hiçbir sorun çıkarmadan erkek tarafına biat etmeye başlıyor ve unutulmaz anlar paylaşılabiliyor.

erkek tarafı içinse tatil dışında sürekli o tempoda yaşamak mümkün olmuyor. kısır döngü içinde ilişki yine eski haline dönüyor.

sizce bu düzeltilebilir bir sorun ve devam edebilir bir ilişki mi yoksa zor da olsa kabullenip bitirilmesi gereken bir ilişki mi?
0
islergucler
(09.01.25)
bu anlatılan bana yabancı gelmedi ya, cidden. bu bahsedilen kişi sözlükten birisi mi?
0
evimin paspasi
(09.01.25)
Valla olmaz diye bağırıyor
0
Amaranta ursula
(09.01.25)
Seviyorsan git konuş bence
0
Zetnikov
(09.01.25)
Benim de kafami karistirdiniz hicbir sey anlamadim
0
sonsuz
(09.01.25)
cevap verilmemis ama söyle soyleyeyim. burada narsistik bir durum var. dengeleri bozulan kisi sizseniz, karsi taraf sizi degersizlestirme, kaos icerisine sokup, hayattan zevk aldirmamaya calisiyor. zaten kendisine devamli övgü istedigi gün gibi ortada. bu toksik iliskide hicbir yere varamazsiniz ve boyle devam eder ta ki siz bu durumu birden ve bir sey demeden cikana kadar.
0
evimin paspasi
(09.01.25)
Valla bombok bir ilişki, erkek de bu kadar amcı olmasın madem, ilişkiye cinsellik yüzünden ve işine geldiği için katlanıyor gibi duruyor
0
grimavi
(10.01.25)
erkek tarafı olduğum bir ilişki. çok yorar. gereksiz yorar. pussy is pussy.
0
gabe h coud
(10.01.25)
Yürümesi ihtimali % 5 gibi.
0
kumandanim
(10.01.25)
Hocam lafı çok dolandırmışsınız. İlişkinin yolunda olmadığı bir gerçek ama sebebi şaibeli.

Kadının küçük şeylerden mutlu olmaması, bu tamam. Bu somut bir problem. Ama "kendi varlığına şükran duyulmasını istemek" sizin kendi izleniminiz, haklı mısınız haksız mı kimse bir şey diyemez. Olay yok ortada.

Erkek tarafının kariyeri gereği karşılık vermesi ne demek ben anlamadım. Erkek tarafının prensipleri ne? Yani bir şey prensiplere ters belli ki ama bu şey ne? Hangi somut olaylarda ters düşülüyor, sorun çıkıyor?

Bunları soruyorum çünkü soruda düzelme ihtimali ne diye sormuşsunuz ama somut pek bir şey yok.

Ego savaşından sikayet etmişsiniz, tatillerden bahsederkense kadının erkeğe "biat etmesiyle" konuların yatıştığını ve işlerin o an için yoluna girdiğini söylemişsiniz.

Erkek tarafının istediği bu mu? Biat beklentisi mi mevcut?

Şu yazdıklarınızdan benim anladığım siz erkek tarafısınız ve karşınızdaki kişinin karakterini kendi otoritenize tehdit olarak algılamışsınız. Karşınızdaki kişinin de biat beklentisi var mı bilmiyorum ama olsa da olmasa da sizin böyle bir arzu taşımanız kuracağınız her türlü ilişkiyi olumsuz etkiler. En azından sorunun bir parçasının bu olduğu kesin gibi.

Ego savaşı var demişsiniz, en başta bunun bitmesi gerekiyor. Bu da kendi kendine olmaz. İlişki sürer mi sürmez mi belli olmasa da en azından kendinizle alakalı kısmı düzeltmek sizin elinizde.
0
akhenaten
(10.01.25)
akhenaten'e fazlasiyla katiliyorum.
ego savaslari var demissiniz, otorite savaslari var demissiniz. Bir iliskide bunlar varsa o iliski 'saglikli' yurumuyor, ya ciftler ayriliyor ya da bir taraf aynen dediginize gibi kendinden vererek digerine biat ediyor ve iliski yuruyor, ne kadar saglikli orasi tartisilir.
Her fikir ayriliginin sonunda bir tarafin kazanmasina takilirsaniz, tartismayi kazanabilirsiniz ama uzun vadede hep kaybedersiniz.
kadin da erkek de sadece bu iliskisi icin degil, tum iliskilerine hakli olma derdine mi tutunacaklar saglikli bir iliski yaratma ve surdurme amacina mi ona karar vermeleri lazim. 'do you want to be right or do you want to be close' diye cok guzel bir soru var, ikisi bir arada gitmiyor, saglikli sekilde tartismayi, anlamayi ve anlasilmayi ogrenmek mesele.Bu cift iliskilerinde de boyle arkadaslik iliskilerinde de.
0
kassiopeia
(10.01.25)
Fuckbudy olarak güzel olur bu çift.
0
antihero
(10.01.25)
Ben açıkçası erkeğin taleplerini de çok anlamadım. Erkek neden sadece kadın biat ettiğinde unutulmaz anlar paylaşabilindiğine inanıyor? Kadın toksik, karamsar biri olabilir ama erkeğin de çok sağlıklı beklentilerde olmadığı düşünüyorum. Özellikle kadın suçlanmış, oysa söz edilen ego savaşının tek taraflı sürdürülmesi mümkün değil.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(10.01.25)
böyle kadınlarla yapılacak tek şey var. onu yap. uzun uzun düşünüp hareketlerine anlam çıkarmaya çalışma. bas geç, ciddi düşünme. umutlanmasın, hayatın üzerinde baskı kurma hayallerine kapılmasın.
0
sir william jones
(10.01.25)
(6)

Bali, Phuket, Zanzibar gibi Deniz Tatil Lokasyonları

put it in your appropriate place
Bali, Phuket, Zanzibar, Manila gibi lokasyonlar gayet popüler. Bunlar haricinde neler var? Tek gideceğim için en güvenli tatil lokasyonları aramaktayım. Hangi yerleri tavsiye ederseniz?
Bali, Phuket, Zanzibar, Manila gibi lokasyonlar gayet popüler. Bunlar haricinde neler var?

Tek gideceğim için en güvenli tatil lokasyonları aramaktayım. Hangi yerleri tavsiye ederseniz?
0
put it in your appropriate place
(09.01.25)
mauritius, seyseller
0
sonsuz
(09.01.25)
Bahamalar, Karayipler, Hawaii
0
sertac akin
(09.01.25)
Lombok, Gili Trawangan, Krabi, Kanarya Adaları, Yeşilburun Adaları.
0
flo
(09.01.25)
kanarya adaları
cape verde
madeira
azores
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(09.01.25)
Sri Lanka'da cok guzel yerler var. Gayet ucuz. Yine Hindistan'in deniz kenari (neresi olduguna bagli olarak) guzel yerler var. Ozellikle sadece deniz tatili degil de, surf, dalis, kitesurfing vs. diye arastirirsaniz bu dedigim lokasyonlarda keyifli yerler bulursunuz, sadece deniz tatili diye bakinca sacma sapan bir sahilin ortasinda kendinizi bulmaniz olasi cunku ancak genellikle surfculerin ve dalisin oldugu sahiller bu ulkelerde daha gelismis ve keyifli oluyor.
0
kassiopeia
(10.01.25)
boracay
0
mathilda.may
(10.01.25)
(5)

surekli ben diyenlerle iletisim kurmak

martini girl
Gorustugunuz arkadaslariniz arasinda her gorusmede surekli 'ben mesela..' 'ben onu soyle yapiyorum, ben ben ben ben ben' diyen veya 'esimin kiz kardesinin esinde de o var', 'benim kayinvalidemin yengesinin bilmem nesine de oyle olmustu' tarzinda konusan insanlar var mi, varsa onlarla nasil iletisiyo
Gorustugunuz arkadaslariniz arasinda her gorusmede surekli 'ben mesela..' 'ben onu soyle yapiyorum, ben ben ben ben ben' diyen veya 'esimin kiz kardesinin esinde de o var', 'benim kayinvalidemin yengesinin bilmem nesine de oyle olmustu' tarzinda konusan insanlar var mi, varsa onlarla nasil iletisiyorsunuz? Cunku ben acayip yoruluyorum ve bu insanlarla iletisim kurabilmemin tek yolunun ayni sekilde onlarla yarisir gibi surekli kendimden ornekler vererek konusmak ve bana dair seylerden bahsetmekmis gibi geliyor. neden sadece biri bir derdini ya da basindan gecen olayi anlattiginda hic araya girmeden dinleyip, onun yerine kendimizi koyup sakin sakin muhabbet etmek olmuyor? Psikolojide bunun bir adi var mi? neden her anlatilan olaya kendilerinden ornek veriyorlar ve olayi kendilerine donduruyorlar?
0
martini girl
(09.01.25)
narsist.
0
mikahakkinen
(09.01.25)
"bu insanlarla iletisim kurabilmemin tek yolunu" aramayı bırakmak lazım.
Bizi yoran insanları hayatımızda tutmak zorunda değiliz, kopamıyorsanız ilişkiyi minimuma çekin. Kendi huzur ve ruh sağlığınızdan daha önemli değil hiç kimse.
Onlar kendilerini düzeltmenin yolunu bulmalı biz onlarla iletişim kurmanın yolunu aramamalıyız.
0
mutekebbir
(09.01.25)
bunun adı aynalama.

önce kendime bakarım bunu ben yapıyor muyum diye.

yapmıyorsam bunun bana ne hissettirdiğine bakarım.

içinden çıkamazsam o kişiden uzaklaşırım.
0
mathilda.may
(09.01.25)
Var böyle biri. Aşırı derecede ben diyen, ben odaklı biri. Çare bulamadım henüz, idare ediyorum. Seviyorum, iyi bir insan ama sürekli ben odağında olması, sürekli onu konuşmak beni de yoruyor. Kendi derdimi anlatabilmem mümkün olduğunda benim için üç beş kelime zor ediyor hemen kendine çeviriyor sözü. Çok zor gerçekten.
0
muhayyer divan
(09.01.25)
bunun narsiszm ile bir alakasi yok, populer instagram psikolojik tespitleri cikti cikali herkese narsist etiketi yapistiriliyor. kaldi ki, herkes narsisttir ve bu cok geniz bir yelpaze, patalojik olan narsiszm spektrumun epey ucunda kaliyor. herkese narsist etiketi yapistirip kendini kusursuz sanmak da narsiszm zaten.
neyse, dinlemeyi bilmiyor bu kisi, ve bu tur insanlardan cok var. cunku hem cagimiz insanlari bu hale getirdi (hizli tuketim) ve gercek ve aktif dinleme ne yazik ki hicbir yerde ogretilmiyor.
ben bu tur insanlarla karsilastigimda eger anlayabilecek duzeyde ise sevgi ve saygiyla ihtiyacimi dile getiriyorum, bir arkadasima yaptim bunu ve cok dikkat ediyor. anlayamayacagini dusundugunuz biri ise ya da soylemenize ragmen anlayamiyorsa, iletisiminizi azaltabilirsiniz. herkese ayni zamani ve enerjiyi vermek zorunda degilsiniz.
0
kassiopeia
(10.01.25)
(5)

Doğal içerikli şampuan

muhayyer divan
Selam Doğal içerikli ve gerçekten iyi sonuç alınan şampuan arıyorum, yalnızca ben kullanacağım (yaş 42, kadın). Daha önce duyuru açmıştım elimdekileri ne yapayım diye, imha etmem gerektiğine kanaat getirdim, kullanmak istemiyorum. Aynı markadan alışveriş etmek de istemiyorum, mail gönderdim cevap ve
Selam

Doğal içerikli ve gerçekten iyi sonuç alınan şampuan arıyorum, yalnızca ben kullanacağım (yaş 42, kadın).

Daha önce duyuru açmıştım elimdekileri ne yapayım diye, imha etmem gerektiğine kanaat getirdim, kullanmak istemiyorum. Aynı markadan alışveriş etmek de istemiyorum, mail gönderdim cevap vermediler.

Bildiğiniz ürünleri dikkate alıp denemek istiyorum.
0
muhayyer divan
(26.12.24)
Hc care 5 6 senedir kullanıyorum Normal kuru saçlar için olanı kullanıyorum Ama bir tık kuruluk yapıyor içeriği temiz ama gereksiz pahalı ama vazgeçemiyorum başka denediklerim ya dökülme yaptı ya kepek yaptı ya kuruluk yaptı
0
eja
(26.12.24)
Krijen'den ben de çok memnun kalmıştım.
0
fotrsapka
(26.12.24)
Çoook eskiden lush vardı misler gibi, çekildiler bizim ülkeden. Neyse:(

ty.gl

Şunu kullanıyorum ben memnunum.
0
kullanicadi
(26.12.24)
Lush temiz icerikli degil yalniz, en azindan tum urunleri, sentetik parfum kullanan bir markanin tamamen temiz olmasi imkansiz. INCI beauty app'den bakabilirsiniz, 20 uzerinden 3, 5, 7 puan alan urunleri cok fazla. Sentetik parfum iceren hicbir seyi bedeninize kullanmanizi tavsiye etmem, solumanizi da.
Otamakirkpinar, miseca, simyaevi,badecanlar gibi markalara bakmanizi oneririm. Bir de dedigim gibi inci beauty diye bir app var, orada neyin temiz icerikli olup olmadigini gorebilirsiniz.
0
kassiopeia
(26.12.24)
herbal essence
0
buenosdias
(26.12.24)
(13)

stand up gösterisi önerisi

dali dili havali korna
son 2-3 yıla ait hangi gösterileri önerirsiniz? yerli yabancı fark etmez.deniz göktaş ve yusuf bilal altıntaş benim yakın zamandaki favorilerim, önerilerinizi bu beğeniye göre de yapabilirsiniz.
son 2-3 yıla ait hangi gösterileri önerirsiniz? yerli yabancı fark etmez.

deniz göktaş ve yusuf bilal altıntaş benim yakın zamandaki favorilerim, önerilerinizi bu beğeniye göre de yapabilirsiniz.
0
dali dili havali korna
(26.12.24)
rabarba ekibi, ilker cem mesut
0
eja
(26.12.24)
Tahsin hasoğlu / Cüneyt nergiz
0
gilbeys
(26.12.24)
Özkan Çelik.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.12.24)
Yabancı da olur dediğiniz için Josh Johnson diyorum.
0
peki madem
(26.12.24)
özgür turhan
nevzat can ünsal
salih tıraş
0
jelly bear
(26.12.24)
Hidayet tılı
youtu.be

Cüneyt nergiz
youtu.be

Yavuz günal
youtu.be
youtu.be

Yavuz günal ın son gösterisinde 3 sene önceki gösterisine bağlı espriler var, yeni olandan başlayayım dersen bazı boşluklar olabilir, o yüzden önce eskiye bak

Deniz alnıtemiz
youtu.be
0
grimavi
(26.12.24)
kaan sekban, nataly aukar
0
ala09
(26.12.24)
özge özel öncelikle çok iyi: www.youtube.com
berk karan'ı da sevdim güldüm baya: www.youtube.com
0
veritaslibertas
(26.12.24)
mütevazi olamayacağım bi konu stand up=) tr'de en fazla stand up izlemiş kişi olabilirim.

mutlaka izle diyeceklerim

pınar fidan
özgür turhan
deniz göktaş
mustafa sağır
ümmühan özden
berk karan

yabancılardan
anthony jesselnik
jimmy carr
dane cook
0
rentts
(26.12.24)
Louis ck
0
fildirfildir
(26.12.24)
Melisa Besnili. Kendisini çok doğal buluyorum.

Cüneyt Nergiz +5

Özge özel'in podcast'den dinliyorum. Tavsiye ederim. İzlemek nasip olmadı.
0
put it in your appropriate place
(26.12.24)
Ricky Gervais'e gidecegim, bence epey iyi :)
0
kassiopeia
(26.12.24)
Berk karan ve Cüneyt Nergiz fırlama piç tarzlarıyla ciddi kahkaha attırdı.
0
alimcgraw
(26.12.24)
(13)

Sevmediğim İş Arkadaşına Hediye

auroraaurora
Mütekabiliyet ilkesi kapsamında almış bulundum. O kozmetik ürün almış; ben başka yerden yürüyeyim dedim. Şu üzerine isim yazılan Oscar heykelciklerinden aldım. Üzerine X'in süper kahramanı yazdırdım. Sorun şu ki; kadından hiç hazzetmiyorum. Ama hediye alınca hemen yelkenleri suya indirdim. :D Şimdi
Mütekabiliyet ilkesi kapsamında almış bulundum. O kozmetik ürün almış; ben başka yerden yürüyeyim dedim. Şu üzerine isim yazılan Oscar heykelciklerinden aldım. Üzerine X'in süper kahramanı yazdırdım. Sorun şu ki; kadından hiç hazzetmiyorum. Ama hediye alınca hemen yelkenleri suya indirdim. :D Şimdi hediyeyi verip vermemek konusunda kararsızım. Düz, nötr bir şeyler mi baksam?
0
auroraaurora
(25.12.24)
Çok kötü bir hediye almışsın zaten :) mum al, kozmetik al bundan daha iyi
0
grimavi
(25.12.24)
dalga geçer gibi olmuş hediyen. ayıp.
0
elorelia
(25.12.24)
Nesini beğenmediniz yahu :) Ben tam tersi fazla özenilmiş bir hediye gibi algılanmasından endişelenmiştim.
0
🌸auroraaurora
(25.12.24)
bence yanlis dusunuyorsun; hediyen dogru. cunku tam da haz etmedigin kisiye alinacak samimiyetsizlikte bisey almissin. bunun bi tik ustu, isminin yazili oldugu superkahraman pelerini falandir.
0
buenosdias
(25.12.24)
eksiden bi milyoncu tarzı yerlerde satılan bir şeyden bahsediyoruz. birbirinize manevi hisler beslemediğinize göre alıp evinde sergilemeyecek, bi köşeye atacak. faydasız ve saçma. kaliteli bi biblo filan olsa bari. kadından hazzetmiyor olman on kötü bir hediye alman için sebep değil.
0
elorelia
(25.12.24)
Üzerine kadının ve departmanının adını yazdırdım. :/ Kinayeli algılanmasını anlarım da bir dünya para verip aldığım şeyin bayağı olduğunun düşünülmesi üzer doğrusu.
0
🌸auroraaurora
(25.12.24)
bana da hiç sevmediğim bir arkadaş hediye verdi bu sene :D ben de karşılığında samimiyetsizce bir yılbaşı çorabı alıp verdim. böyle bişi ok bence :)
0
theseachange
(25.12.24)
hocam oscar heykelciğini düşmanına vermez insan alsfalshgasf

2000lerin başında falan bitti onun dönemi. (yılın annesi, yılın eltisi falan yazardı millet)

sen de bi kozmetik ürün al geç bence.
0
brkylmz
(25.12.24)
Sanırım 15 sene önce dedeme almıştık o zaman popülerdi sen hesap et. Kupa ya da çorap alsaydın daha iyiydi. Katia'da güzel yılbaşı çorapları var kutulu falan 4 lü 5 li.
0
kullanicadi
(25.12.24)
hocam afedersin ama çok güldüm ya :( gerçekten birine alınabilecek en dandik hediyeyi almışsın. Yılbaşı çorabı ya da yılbaşı temalı bi mug al geç. Hem işe yarar hem de kullandıkça seni hatırlayacağı için belki sana karşı pozitif his besler. Biri bana Oscar heykelciği alsa içimden baya dalga geçerdim. Bi de şimdi hediye geldiği için odasında görünür yere koyması gerekecek ama başka görenler komik bulacak falan iyice zor durumda bırakırsın yani
0
nundu
(25.12.24)
Bana boyle bir sey gelse, annemden dahi olsa saniyesinde cope giderdi sanirim yaaa hahaja. Cok kotu bir hediye ya. Mum filan alin.
0
kassiopeia
(25.12.24)
bu biraz saldırgan ve işlevsiz bir hediye olmuş olabilir mi?
ben çöpe atardım böyle bir şey gelse. ikea çerçeve bile daha iyidir.

kozmetikle fişekleyin siz de.
seviyorsa dikenli olmayan sukulent aranjman olabilir.
0
mathilda.may
(25.12.24)
Kesinlikle verme. Mum, ilginç düz not defteri olabilir
0
kaset
(25.12.24)
(23)

sanırım işten çıkartılıyorum.

toucheamore
12 yıllık saha çalışanıyım. dün 1 ik, 1 avukat ve 1 iç denetimciyle 15 dakikalık bir toplantı atanmış. Normalde ofis çalışanı olmadığım için kişisel toplantı falan atanmaz. bu sizce de işten (tazminatla) çıkartılma toplantısı mı? bir de haklarım nedir? ne talep edebiliyorum onlar çıkartma talebinde
12 yıllık saha çalışanıyım. dün 1 ik, 1 avukat ve 1 iç denetimciyle 15 dakikalık bir toplantı atanmış. Normalde ofis çalışanı olmadığım için kişisel toplantı falan atanmaz. bu sizce de işten (tazminatla) çıkartılma toplantısı mı? bir de haklarım nedir? ne talep edebiliyorum onlar çıkartma talebinde bulunurlarsa?
0
toucheamore
(20.12.24)
durum net.
geçmiş olsun.
avukatla görüşmeden herhangi bir şey imzalamayın ve aleyhinizde olacak herhangi bir şey söylemeyin.
0
nuisance2
(20.12.24)
normalde yalnızca ik katılır, hadi avukatı anladım ama iç denetimciyi anlamadım. sahada yaşanan bir durumla ilgili bilgi almaya çalışıyor olabilirler mi? bir de toplantı atamazlar, direk şak diye çağırıp işlem yaparlar genelde ama cuma gününe denk gelmesi şüphe uyandırıyor.

hakkınızda hayırlısı. işten çıkarılma durumu olursa kıdem+ihbar+6 maaş altında teklif edilen tazminat varsa imza atmayın, bir avukatla konuşun.

ilave edit: normlade dava açtığınızda 8 maaş gibi bir tazminat çıkıyor fakat avukat masrafı ve uzun bekleme süresi olduğundan 6 maaş iyi bir tekliftir. dava uzun sürünce tutar enflasyona yeniliyor. 5 maaş bile ok olabilir. bir de fazla mesai yapıp parasını almadıysanız falza mesai davası da ilave açabilirsiniz.
0
awlmi
(20.12.24)
Avukatlar daha iyi bilir ama imza atacagın evrak olursa tarihi bir ay sonrası olarak ayarlarlar genelde. İleri tarihli bir evragı asla imzalama. Hatta çıkarırlarsa olumlu olumsuz yorum yapmayıp bana resmi bildirim yapın buna göre avukatımla yanıt verecegim tarzı konuşman daha iyi.

30 kişiden fazla çalışan varsa sanırım var, işe iade davası falan açarsın.

Ha firma iyidir. al kardeşim 12 senelik kıdemin bu, ihbarın bu, ayrıca bize işe iade davası açma diye sana 6 ay da ayrıca maaş veriyoruz. O zaman yoluna bakarsın.

Bu dedigimi samsung ve kpmg gibi iyifirmalar yapıyor, arkadaşlarımı işten çıkarırken kıdem ihbar ve ayrıca işe iade davası açılınca nasılsa kaybedeceklerini bildikleri için 6 aylık ayrıca maaşlarını vermişlerdi.
0
liberal
(20.12.24)
Sözle kovuldun deseler bile resmi olarak kovulmadan isinizi aksatmayin. Saatli gidip gelin.

Taktik size kovuldun diyip sizin ise gelmeyince de isi aksatti diyip sizi kusurlu göstermek olabilir.
0
sonsuz
(20.12.24)
Tazminat ile çıkarılacağınız kesin değil. Şu süreçte bir çok firma iflas eşiğinde veya konkordota ilan etmiş durumda. Personelin hakkını ödememek için hırsızlık, iş akdini yerine getirmeme gibi kodları kullanarak işten çıkarıyorlar. Böyle bir durum olursa hiç bir şeye imza atmayın.

Diğer türlü normal bir çıkarma olursa tazminat+yıllık izinler+(varsa)içerde kalan maaşınız+pirimler
0
temmuz pulu
(20.12.24)
@awlmi sahada yaşanan kural dışı durumlar var. benim tarafımda bir problem yok ama duyduklarımız ve başka kanallarda işten çıkartılma olmuş. birde toplantı insan kaynakları görüşmesi başlığında ve 15 dakika.

@liberal marka büyük toplantı uzaktan imza falan yok ama hemen atmıyorum ok.

@sonsuz yok devam

@temmuz pulu teşekkürler
0
🌸toucheamore
(20.12.24)
Denetçiyim. İşten atacak olsalar direkt atarlardı zaten toplantıya gerek yok. Büyük ihtimal bir usulsuzluk oldu, siz dahil oldunuz ya da bilginiz var diye düşünülüyor. İfadenizi yazılı olarak alacaklar, yazılı beyanın da geçerli olması için avukatı getirmişler usul hatası olmasın diye. Yalnız ceza verilebilmesi için yazılı beyanınızın alınması lazım, kural bu, e sonrasında kabahitliyseniz işten atarlar ya da disiplin cezası verirler onu bilemem. Burada ya da başka yerde ifade verme imza atma falan diyecek olacaktır ama olayla ilgili yazılı beyanınızı imzalamazsanız iç denetçi ile ik tutanak tutar ifade vermekten kaçındı diye sizi kapının önüne koyabilirler mi koyarlar. Ama iş mahkemesi genelde itiraza olumlu dönüyor, tazmiantınızı alabiliri misiniz garantisi yok. Kolay gelsin.

Not: Toplantı Teams üzerinden olacak cevabı gelmiş. O zaman cidden ben de anlamadım. Garip. Kolay gelsin.
0
koskoca kirpi
(20.12.24)
@ koskoca kirpi toplantı teams üzerinden olacak.
0
🌸toucheamore
(20.12.24)
hocam 12 yillik adamsin. bir mail, mesaj atip. bu toplanti neyin nesi amk diyemiyor musun?
0
buenosdias
(20.12.24)
Gunaydin, sonucu haber verin. Ben merak ederim:)
0
narod
(20.12.24)
@buenosdias ik aradı önce ona sordum söyleyemiyoruz dedi. kendi yöneticime sordum haberim yok sana döneyim dedi. geri dönüp bana da söylemiyorlar dedi. sır perdesi
0
🌸toucheamore
(20.12.24)
@narod görüşme pazartesi haber edeceğim.
0
🌸toucheamore
(20.12.24)
hicbir seye imza atmayin
0
ShadowOfMoon
(20.12.24)
anladim. hic birseye imza atmayin zaten denmis; ama ona ilaveten sunu soyleyecegim. eger ciddi bir suc islemediysen mulayim olma o toplantida. soyleyecekleri herseye kuskulu, verecekleri her cevaba tatminsiz sekilde yaklas. bunu neden diyorum? ik'nin bilgi veremiyoruz mesaji tam toksik sirket davranisi. muhtemelen ayni yaklasimi toplantida da sergileyecek ve biz ne soylesek biat edecek kafasinda olacaklar. ama arkanda kanunlar, mahkeme vs.. var. zaten cikarilmayi goz onune almissin bari durusun dik olsun.
0
buenosdias
(20.12.24)
hocam bu kadar bilgi veremiyorlarsa benim aklima yazili delil birakmak istememeleri geldi, yani genelde ben avukat olarak maillerde bir konuyu yazmiyorsam geri donup birilerinin kullanmasini istemiyorumdur. dolayisiyla sizinle hic ilgisi olmayabilir, baska biri ile ilgili ya da o usulsuzluk ile ilgili saklamak istedikleri bir sey bile olabilir. siz tabii ki her seye hazirlikli gidin.
0
kassiopeia
(20.12.24)
Hemen bir avukatla konuşun.
Yarın toplantıda size bir kağıt imzalatmak istediklerinde avukatla paylaşmadan imza atmayın.

"Okuyup değerlendirip birkaç gün sonra imzalayablirim" deseniz de size "bu teklif sadece bu odada geçerli, bu odadan çıkınca bu teklif yok. Yıllarca dava açıp para almayı bekler, sürünürsün" diyebilirler. Hazırlıklı olun.
0
michael_knight
(20.12.24)
bir şey varsa bile itiraf etmeyin. imza atmayın. avukatımla inceleyip döneceğim deyin. geçmiş olsun. 4 nolu kod dışında çıkış kabul etmeyin. istifa etmeyin.
0
gabe h coud
(20.12.24)
hocam öncelikle geçmiş olsun, iş yeri bi halt etti ve sorumluluğunu size yıkıp 25/x üzerinden işten çıkarılmadan önceki toplantınız.

toplantı online olacakmış, kaydı alınacaktır. bunu hep hatırlayın.

size net ve açık bilgi vermeden, üzeri kapalı şekilde konuyu anlatacaklar, sorunlu meselelerle ilişkiniz (hatta denetim yükümlülüğünüz) olduğunu ima edecekler, herhangi bir kanıt varsa göstermeyecekler ve sizden savunma istenecek. ve sonrasında istifa etmenizi önerecekler. toplantı içerisinde zaten herhangi bir şeyi kabul ve ret etmemeniz ve ötelemeniz gerektiğine dair yazmışlar, yineleyelim.

Denetçi @koskoca kirpi'nin dediğini asla yapma. sana imza attırmak isterseler atma. kendi avukatın olmadan attığın her imzayı o toplantıdaki denetçi ve avukat sana kaçırır, işleri bu.

buonesdias ve kassiopeia'nın dediklerinden de çıkmayın.

tüm bu süreç boyunca söyleyeceğiniz her şeyi de gerçekten size karşı kullanacaklar. çelik gibi sabırlar dilerim.
0
ahmet oturum cerezi
(20.12.24)
takip eden varsa güncelleme. aynı markanın farklı bir kanadından işten çıkartılan birisi ile konuştum. marka personellerine (ben dahil) kendi markalarından indirimli ürün alması için indirim kuponu veriyor ayda 5 adet. bu kuponu eşe dosta veriyoruz yararlansınlar diye. bu çocuğu işten çıkartırken sen bu kodu birisine vermişsin ve o yüklü alışveriş yapmış, sen bunu takip etmeliydin şirketi zarara uğrattın diye çıkartmışlar. bu kuponda bir sınır bir limit bir adet sayısı yok. şirkete çağrılıp ablukaya alındım baskı baskı ama imza atmadan kendimi zor dışarı attım dedi.
konu arabulucudaymış çocuk hemen mahkemeye vermiş.

@ahmet oturum cerezi hiç bir şey kabul etmiyorum (ki yaptığım bir şey yok). toplantı zaten teams üzerinden online imza atma gibi bir durumum yok. ne diyorum peki? savunma yazıyor muyum?
0
🌸toucheamore
(20.12.24)
normalde savunma isterler ama yasal olarak 7 gun beklenir savunma icin. savunmawsiz atarlarsa baslari agrir davada kaybederler. savunma yaptiracaklarsa savunma yapman icin sebeplker neler diye toplantyi koymus olabilirler. kisaca sureci anlatacaktir
0
ShadowOfMoon
(21.12.24)
son durum ne oldu hocam?
0
montreal
(23.12.24)
Son durum şöyle. Önce verilen kodların bize verildiği, bunu dikkatli kullanmamız gerektiği, takibini yapmamız gerektiğini avukat anlattı. Birkaç isim sordu tanıyormusunuz dedi. Evet yada hayır dedim. İleriki zamanlarda bu konuya önem göstermemi söylediler. Sonrasınfa Savunmamı istediler birkaç isim ve kod vererek bunlar kimdir? İlgili kişilere nasıl ulaştınız? Bu kişilerle ticari bir ilişkiniz var mı? Gibi sorular var savunmada. Şu an hayatımda yaşamadığım bir durum olduğu için. Emekli mi olayım yoksa bu şirkette savunma falan derken çalışmaya devam mı edeyim ( tabi çalışma garantisi yok işten çıkartabilirler) arasındayım. Soranlara teşekkürler.
0
🌸toucheamore
(23.12.24)
savunma yasal olarak almnalari gerekioyor. ya en ufak bir seyde kovacaklar ya da su an yine kovacaklar. ayni dutrumu yasadim benzerini performanstan dolayi. kovulmak istiuyordum kovdular en sonuinda ve tazminat aldim. niye cikayim ki kendim. sirketij kendi hatalari. isten cikarinca tazmoinat alcaksiniz ve pazarligi iyi yaparsaniz bir kac maas bile gelebilir cunku isten cikarinca geri dava acip ise alinabilirsiniz. bu bahsettiginiz sebepler cunku isten cikarinca geri aldirmayacak sebepler degil gibi.

savunma aldik sebepleri gorduk ve bu konuda iyilestirmeler yaptik ama calisan uyum saglamadi deyip kovmaya calisacaklar ama o sebepler konusunbda bir sey yapnmalario gerek. bence yapmayacaklar.

yine de biraz para verip avukata danismak iyi olabilir.

cunku tazminat onemli gercekten ve issizlik mnaasi aliyorunm
0
ShadowOfMoon
(24.12.24)
(2)

EMDR terapisinde kişi disosiyasyondan dolayı hatrlamadığı anları hatrlar mı

santimantal
Beynin kişiyi korumak için üstünü kapattığı yaşantılar için EMDR terapisinde kişi o anlara dönüp neler olduğunu görür mü?Görür ise o zaman dayanılamayan deneyimler hatırlanınca nasıl olur?
Beynin kişiyi korumak için üstünü kapattığı yaşantılar için EMDR terapisinde kişi o anlara dönüp neler olduğunu görür mü?

Görür ise o zaman dayanılamayan deneyimler hatırlanınca nasıl olur?
0
santimantal
(19.12.24)
bunun garantisini ya da kesin cevabini veremeyiz, doktorunuzla konusmak en uygunu olur.
ancak, bir duyguya iliskin anilariniz kendi kendine geri gelmeye baslayabiliyor - tedaviye ne kadar cevap verdiginize bagli olarak. Dolayisiyla mesela x hissine iliskin bir yasantiniz, unutsaniz bile bir anda geri gelebiliyor. bana oyle oldu. hatta ben kendi aklimla o duyguyla iliskilendirmezdim mesela bu aniyi ama calistiktan sonra o ani o duyguyla birlikte geri geldi ve beni nasil etkiledigini gormus oldum.

bu durumda ne yapacaksiniz? bunun icin de yine doktorunuzla konusmaniz lazim, benim doktorum bana bazi teknikler ogretmisti ve basedemezsem kendisine ulasabilecegimi soylemisti.
0
kassiopeia
(20.12.24)
ayy bende tam olarak öyle oldu. bi fobim vardı, onu çözmek için gitmiştim. fobiyle ilgili hatırladığım en korkutucu anıyı çalışmak gerekiyormuş, yetişkin dönem anımı anlattım ve 2 hafta onu çalıştık. sonra psikolog dedi ki "hayır böyle çok kolay oldu, bu kadar kolay olmamalıydı" dedi. çünkü benim fobim böceklerdi ve ben bayılıyordum, titreme krizleri falan geçiriyordum.

sonra psikolog daha küçük yaşlarda beynimin üstünü örttüğünü düşündüğü bi anımın olduğu tezinin üstüne gitti. ve anı geldi, 4-5 yaşlarımdan, rüya zannediyordum o anıyı hayal meyal aklıma geldi çünkü seanslar sırasında da, deşince netleşti. aileme de sordum benim rüya zannettiğim anıyı onlar da belli belirsiz hatırlayıp yaşadığımı teyit ettiler. sonra biz baştan çocukluk anısını çalıştık.
(anı da allah belasını versin, benim ağzıma hamam böceği girmişti)

dayanılamayan kısmı sormuşsun, travmanız ne üzerine bilmiyorum ama gerçekten sarsıcı oluyor yeniden yaşamak, benim çok sakinleştirilmem gerekti o anının ilk seansında
ama şükürler olsun iyileşme de oradan başladı.
daha zor bir durumsa bilemem, yine de ne kadar zor olsa da o süreçten geçilmeli bence iyileşmek için.

bir şey daha söyleyeyim, teparistim bu yaşadığım deneyime çok heyecanlanıp ihtiyaç duyarsa danışanlarına anlatacağını söyledi.

şimdi ben ilk anıda yetişkin dönem anımı en korkuncu zannedip onu çalıştım ya, ve o anıdaki korkuyu yavaştan silmeyi başarmıştım ve gerekli telkinleri vermiştim kendime, sonra çocukluk anısı hatırıma geldi ya,
işte o çocukluk anısını çalışırken ve gözlerim kapalı, kulaklıktan bir sağ bir sol kulağa ses geliyor, çocukluk anısının fotoğrafı zihnimde ve ben deliler gibi ağlıyorum, o an bi şey yaşandı, yetişkin anısını çözmüş versiyonum zihnimde çocukluk anısını yaşayan benliğimin yanına gitti, yani o anın fotoğrafında yetişkin ve ilk seansların faydasını görmüş ve yenebileceğine inanmış halim gitti ve çocuk benliğimi o teskin etti.

geri kalan herkese saçma gelebilir ama emdr'nin zihni anılarda nereden nereye götürebildiğini bilen birine anlattıklarım mantıklı gelecektir. sorunuz olursa özelden yazabilirsiniz.
0
ofelia
(20.12.24)
(11)

kestaneyi nasil pisiriyorsunuz ya?

fevzi123
youtube'dan bi ablanin dediklerini tam olarak yaptik ama hic guzel olmadi.biz cizdik, suda beklettik, sonra da firina atip bekledik. ama guzel olmadi.siz nasil yapiyorsunuz acaba?
youtube'dan bi ablanin dediklerini tam olarak yaptik ama hic guzel olmadi.
biz cizdik, suda beklettik, sonra da firina atip bekledik. ama guzel olmadi.
siz nasil yapiyorsunuz acaba?
0
fevzi123
(19.12.24)
çin kestanesi kakalamışlardır ondan güzel olmamıştır. normalde kestane çiğ bile yenebilen bişey
0
titanyum22
(19.12.24)
Ben de üstten değil kenardan çiziyorum, pişince midye şeklinde açılıyor fakat bunun kestane cinsiyle de ilgisi var

Kabuğu bastırınca çökmeyecek, sıkınca kabuğun altında hava boşluğu olmamalı bir de iyi kestanenin fiyatı şu an 200 lira civarında, ucuz olanlar iyi çıkmayabilir
0
grimavi
(19.12.24)
lezzetli olması için kesip şekerli suda kaynatıp/bekletip sonra fırınlıyorlar.
0
eja
(19.12.24)
www.youtube.com

bu tarifi denemedim ama Ferhat şefin tarifleri on numara beş yıldızdır.
0
kumandanim
(19.12.24)
tuzlu suda bekletip fırına atıyorum güzel oluyor. çok pişirirsen sert olur. süresi önemli. fanlı açmamalısın bi de.
0
jelly bear
(19.12.24)
son 2-3 yıldır türkiye genelinde kestane hasatı çok az. piyasada çok ama çok kötü kestaneler satılıyor. iyi bir kestane gurmesi olarak söylüyorum;
istanbul için, kilosu 250 TL'nin altında kestane varsa almayın. Alırsanız, yarısı çürük çıkabilir, çıkmasa da saman yemiş gibi ne tat alırsınız ne koku. iyi bir kestane şuan 250-300 tl arasında değişiyor. 150 Tlye satılan kestane, sırf yemiş olmak için boş boş çiğner yutarsınız. eyyorlamam bu kadar.
0
skbn
(19.12.24)
dışarda yediklerinizle asla aynı olmaz çünkü onlar kesip şekerli suda bekletiyorlar bir hayli.

iyi bir kestane cinsi olması lazım. yaptıklarınız da yeterli aslında bu durumda. dışarıdaki lezzeti beklediğiniz için olabilir belki size güzel gelmemesi.

bir de piştikten sonra havluya sarıp yarım saat bekletiyorum ben. çokkk kolay soyuluyor öyle olunca.
0
Phoebe
(19.12.24)
yazılanları okuyunca ağzım sulandı..şimdi tarifime geçiyorum.
kestaneleri üstten artı şeklinde kesik atıyorum ( yandan kesmek de bir seçenek denemedim ama deneyeceğim ) sonra pişireceğim tavayı alıp içerisinde üstü su doluncaya kadar doldurup yıkıyor gibi yapıp 10 saniye sonra döküyorum suyunu ve yüksek ateşte ağzı kapalı şekilde 15 dakika-20 dk pişiriyorum ters yüz ederek.

sonra ellerimi yakar gibiyken de kıtlıktan çıkmış gibi ağzım yanarak yiyorum :) böyle yapınca bir tarafı karamalize sert çıtır diğer tarafı yumuşak oluyor ve ben bunu seviyorum.
0
denizmaniaherif
(19.12.24)
kestaneyi bombeli olan tarafından uzunca çizin. sıcak şekerli suda 1 saat bekletin. (birisi kısık ateşte kaynatır gibi beklediğini söylemişti)

sonra kaya tuzunu tencereye döşeyin bir parmak kalınlığında. ısıtın, çizik tarafı üzerinde kestaneleri dizin, yarım saat pişsin. sonra bir kabın içinde üzerinde kağıtla 10 dk bekletin. mis gibi olacak.
0
co2s2
(19.12.24)
biz iki gun once yaptik, kestaneleri cizdik ortasindan yanlamasina, sicak suda beklettik yaklasik 20-30dk sonra isinmis firina. cok guzel oldu.
0
kassiopeia
(19.12.24)
lezzet tamamen kestanenin türü ve tazeliğiyle alakalı. lezzetli taze kestaneyi çiğ yesen tadı gene güzel oluyor.

suda bekletip çizdikten sonra airfryerde 200 derecede her yüzü 7-8 dakika pişiriyorum.
0
orpheus
(19.12.24)
(3)

ocak ayına tatil planı

sarızeybek
en son uzun soluklu seyahatini 2017'de yapan birisiyim. 2020'de bir tatilim olmuştu ama uzaktan yüksek lisans derslerime de denk geldiği için tam manasıyla dinlenemedim. 2022'de yıllık iznimi istanbul içinde değerlendirmiştim. bu kadar uzun zamandır doğru düzgün tatil yapmadığım ve şubat ayından iti
en son uzun soluklu seyahatini 2017'de yapan birisiyim. 2020'de bir tatilim olmuştu ama uzaktan yüksek lisans derslerime de denk geldiği için tam manasıyla dinlenemedim. 2022'de yıllık iznimi istanbul içinde değerlendirmiştim. bu kadar uzun zamandır doğru düzgün tatil yapmadığım ve şubat ayından itibaren iş programım yine çok yoğun olacağı için ocak ayına bir tatil planlamak istiyorum. yılbaşı tatili düşünmüyorum. zaman aralığım maksimum 9 gün. vize almak gibi işlerle uğraşmak istemiyorum. arabam yok. bu koşullarda ne tür önerileriniz olabilir?
0
sarızeybek
(16.12.24)
dogu ekspresi
0
buenosdias
(16.12.24)
termal otel tatili yapıyorum ben hasta ve yaşlı bir kadın olarak
trenle afyona gidicem
0
titanyum22
(16.12.24)
Misir'a gidilebilir, sharm el sehy filan
0
kassiopeia
(17.12.24)
(12)

Şeker kullanimi birakmanin yolu nedir? Tatlandirici dahil komple

Zetnikov
Halen Cay ve kahveye tatlandirici atiyorumTatli tadini aklimdan silmem gerekBir yolunu bulamiyorum bir bakmisim cikolata almisimKomple birakanlar nasil biraktilarLutfen seker kullaniyorsaniz tavsiye vermeyin kullanmayanlar versin rica ediyorum ne hissettiginizi bilmek istiyorum
Halen Cay ve kahveye tatlandirici atiyorum

Tatli tadini aklimdan silmem gerek

Bir yolunu bulamiyorum bir bakmisim cikolata almisim

Komple birakanlar nasil biraktilar

Lutfen seker kullaniyorsaniz tavsiye vermeyin kullanmayanlar versin rica ediyorum ne hissettiginizi bilmek istiyorum
0
Zetnikov
(14.12.24)
İrade.

Çay ve kahveyi çok uzun yıllardır şekersiz içiyorum. Tatlı tüketimim hiç yok. Çok nadiren tatlı isteğim olur ama yemiyorum. Çok sağlıklı yaşıyorum. Bence bir anda kes şekeri. Belki zorlanırsın ama geçecek.
0
rock n roll
(14.12.24)
Bunu önce akıl yoluyla temellendirerek yapıyorum

Kafamda neden yapmamam konusunda bi liste hazırlıyorum market rafında almamam gereken bir şeyi görünce kafandaki listeyi hatırlıyorum

- sonrasında ağzımda bıraktığı tuhaf şekerki tat
- ertesi gün midemden gelen cips tadı
- karnımda yarattığı şişkinlik

Bana rahatsızlık veren şeyler gibi
0
grimavi
(14.12.24)
17 18 yaşlarımdan beri çayı kahveyi şekersiz içerim. Önce 1 tane şeker atıyordum, sonra bir süre yarım şekerli içtim, bir süre babamın tatlandırıcısını kullandım ondan sonra tak diye şekersize geçmiştim ve çok aramamıştım şeker tadını. Zaten çayın da kahvenin de tadı şekersizken anlaşılıyor
0
kullanicadi
(14.12.24)
Yıllar önce bir gün That Sugar Film'i seyrettim.
Gerçekten dedim ve bir anda şeker ve paketli gıda, işlenmiş gıda türü her şeyi bıraktım. 10 seneyi aşkın, yemedim ve yokluğunu da aramadım. Alakalı mıdır bilmem, yıllardır düşüremediğim kolestrol pat diye düştü.
Son zamanlarda, ölümlü dünyada o kadar kasmaya gerek yok dedim. Kahvenin yanında bir parça bitter çikolata, ayda bir falan bir kazandibi veya bir tane ekler falan yediğim oluyor. Mesela Bravo'nun oradan geçsem, dondurma yerim ama 3 yıl geçmesem aklıma gelmez. Kazandibi de, Kemeraltı'na gidersem Sütçiçeği'nde. Yoksa onu da aramam.
0
Mirket
(14.12.24)
Benim bu tür durumlara bakış açım komple "yapılması gerekiyorsa yapılacak" üstüne kurulu :D

Kolay olması gerekmiyor, istediğiniz bir şeyse zorlana zorlana yapın.

Ben şahsen diyet amaçlı bırakmıştım 17 yıl olmuş.

O dönemde komple terk etmiştim ama 17 sene boyunca ağzıma şeker koymadım diyemem tabi. Sadece normalde 100x şeker yiyorsam artık 10x falandır. İçeceklerde ise 0.

Nasıl yaptım? Sadece yaptım oldu.
0
akhenaten
(14.12.24)
Diyet gibi bir niyetim yoktu. Kendime meydan okudum. Bunu yapacağım dedim ve pat diye çay kahve içerken şekeri kaldırdım.
0
pro9it9is9
(14.12.24)
adım adım azalt. kahveyi 4-5 şekerli içerken 1 senede sıfır şekere indirdim. en az 10 yıldır böyle devam ediyorum. daha sonra zaten ağız tadın buna adapte olacak ve çayın kahvenin gerçek tadını almaya başlayacaksın. hatta şekerli kahve - kola içemez hale geliyor insan.

4 şekerli mi içiyorsun 3e düşür ve 1 ay böyle takıl, sonra 2ye düşür ve devam et.
0
orpheus
(14.12.24)
tatlandırıcı daha zararlı.

zamanla alışıyorsun, bunu bir zorunluluk olarak görmemen lazım, içinden gelerek yap.
0
kesmekes laleler
(14.12.24)
Yillar once that sugar belgeseli ile birakanlardanim ben de, asiri bir bagimliligim yoktu zaten ama belgesel bittigi anda evi elden gecirip sekerli her seyi attik. Market alisverisimde paketli gidalar senelerdir yok.
Seker kokain kadar bagimlilik yapan ve zararli bir sey, inanin ya da inanmayin. Hormon dengenizi mahveden, erken yaslanmaniza neden olan, duygu durumunuzu ve psikolojinizi mahveden bir sey. Yasadiginiz sey bagimlilik, irade ile birakip daha iyi bir yasami hak ettiginizi idrak edeceksiniz ve icsellestireceksiniz baska yolu yok. Daha iyi bir yasami hak ediyorsunuz. Gunde 1-2 porsiyon meyve seker ihtiyaciniz icin yetip artmali bile. Ayrica kan sekerinizi stabil tutmanin ne kadar onemli oldugu ile ilgili okuyabilirsiniz. Bir de sizi ne motive ediyor onu bulun. Beni boyle seyler ogrenip kendime iyi bakmak motive ediyor, sizi kilo verme etkisi motive ediyor olabilir, baskasi icin ne bileyim cilt uzerindeki etkisini ogrenmek motive eder. Onu bulup o yonden kendinizi destekleyin.
0
kassiopeia
(14.12.24)
Bir kaç ay şeker kullanmayınca bir tane abur cubur ya da şeker katkılı bir şey yiyince midem bulanıyor boğazım yanıyor.

İkinci ve sonraki yiyişlerde bu rahatsız edici durum olmuyor. Yine bi kaç ay daha yemeyim, yine beğenmiyorum.

Şeker bırakma sürecim kademeli oldu benim. Önce meraktan çaya bir şeker az at atayım, sonra hiç atmayım dedim. Süreç kademeli ama hızlı oldu.

Bu bir bağımlılık. Birden bırakmak çok zorlayıcı olabilir ve sürekli zihninizi meşgul edebilir. Azaltarak bırakmak daha iyi olabilir.
0
biseysorcaktim
(14.12.24)
Çay'a da kahveye de şeker atan biriydim, çayı bir senedir, kahveyi de 4-5 senedir şekersiz içiyorum...

üstte bir arkadaş da yazmış... yarılama prensibiyle... alışana kadar hep yarıya indirin... bir süre sonra komple bırakabiliyorsunuz...

çay'da örneğin şu kağıt bardaklara kesme şekerin bir köşesinden kırıp atıyordum en son, 5'te biri filan...

ha diyabete yönelik bir faydası var mı dersen, yok... çayda ve kahvede tüketmememe rağmen şeker sınırda... o yüzden içeceklerde bırakmalı mı bırakmamalı mı tartışılır... kola/gazoz/çikolata/meyve/karbonhidrat tüketimini azaltmak daha mantıklı olabilir...
0
iron
(15.12.24)
Azaltarak basliyorum arkadaslar o zaman
0
🌸Zetnikov
(15.12.24)
(12)

Tek yaşayanlara soru

lorne malvo
Ev temizliği ortalığı toplama vs nasıl yapıyorsunuz?Sürekli dağılıyor ev toplamaya çalışsam çok vakit alıyor yine de tam toplanmıyor. Var mı bu konuda rutinleriniz?
Ev temizliği ortalığı toplama vs nasıl yapıyorsunuz?

Sürekli dağılıyor ev toplamaya çalışsam çok vakit alıyor yine de tam toplanmıyor. Var mı bu konuda rutinleriniz?
0
lorne malvo
(14.12.24)
Ben tek yaşamıyorum ama zaten derli toplu olmak herkes için aynı. Mesela kullandığın bir şeyi hemen yerine koy, bekletme.

Temizlik de tek yaşayan için çok kolay aslında. Evde hayvan yoksa haftada bir kere evi süpürüp silsen yeter. İki günde bir de toz alırsın. 15 günde 1 kere de dip köşe temizlik yaparsın. Ben daha sık yapıyorum. Üç kedi annesiyim. Kumlarını falan dağıtıyorlar çünkü.
0
rock n roll
(14.12.24)
Bir zamanlar tek yaşamış biri olarak cevaplasam olur mu? :))

Sorunun fazla eşya olabilir diye düşündüm. At fazlalıkları ya da ver gitsin. Bir de mesela yemek yaparken bir yandan yaptığın dağınıklığı toparlıyor olman lazım. Yatak odasına geçerken gereksiz bişi varsa onu yanına alıp yerleştire yerleştire gitmen lazım (kargo gelmiştir açıp bakmışsındır misal koltuğa atıvermişsindir)

Çok dağılmasına fırsat vermeden aksiyona geçeceksin
0
kullanicadi
(14.12.24)
Sen biriktirip temizliyorsun heralde

Ben hic dagitmayip direk topluyorum

Ornek vereyim subictim bardagi yanima koydum kalkinca mutfaga goturuyorum orada birakmam ayni sekil ne yaparsam yapayim direk toplarim kuvuk seyler finalde tum evin temizlenmesi demek
0
Zetnikov
(14.12.24)
Ufak eşya sayısı arttıkça dağınıklık artıyor. Çamaşır makinesi dağınık durmaz ama içine attığın t-shirt iç çamaşırı çorap sayısı arttıkça etrafta dağınıklık yaratır.
Artık kullanmadığın ve gereksiz olan eşyaları doğrudan at. Hem yer açılsın, hem takip etmek zorunda olma.
Kapıya renkli bir şey yapıştır. Çıkarken onu gördüğünde çöpü, ütüyü ve varsa elektrikli soba ile klimayı kontrol edersin.
0
silver apple
(14.12.24)
Haftada bir gün öğleye kadarı temizlik günü ilan ettim. Robot süpürgenin arkasından iki vileda takılınca yetiyor. En fazla 2 saatimi alıyor.

Mutfak tezgahında asla bir şey beklemez. Daha yemek yaparken işi biten bulaşık makinesinde yerini alır. Takıntı halinde o.

Dağınıklığın çözümü, işi biteni yerine koymaktır. Bir de her odadan çıkarken, yerinde olmayan ne var diye bakarsın, giderken yerine götürürsün, olur biter.

Başlayınca her şeyi bitireceğim düşüncesi insanı yıldırır. Şimdilik şu ikisini götüreyim diye başla, zaten birkaç güne ortada toplayacak bir şey bulamazsın.
0
Mirket
(14.12.24)
Bunun kolay bir yolu yok aslında. Baştan aşağı evi buna göre döşedim ben.

Açık kitaplıklar ve tüylü halılar toz deposu. Bunlar yerine kapaklı kitaplıklar ve ince tüysüz halılar olmalı.

Obje sayısı mümkün olduğunca az olmalı. Her şeyin bir yeri ve amacı olmalı. Ne kadar az eşya o kadar az toz. Eğer tek tek bir şeylerin tozunu alacak zamanınız yoksa o şeyler size uygun değil. Kristal eşyalar, biblolar, çeşitli dekoratif objeler... Tozunu alabileceğiniz kadar tutun. Özellikle kristal gibi girintisi çıkıntısı bol olan şeyler yerine düz yüzeyli dekorasyon kullanın.

Odanın taşıyabildiğinden daha fazla koltuk, masa, sandalye, sehpa vs. bulundurmayın. Süpürge bir yere rahatça giremiyorsa orada fazlalık vardır. Seyreltin.

Bunlar eğer evi baştan döşemeyecekseniz bir anda değişecek şeyler değil ama bir şeyler eskidikçe gelecekte bunları düşünerek değişiklikler yapın.
0
akhenaten
(14.12.24)
gün belirliyorum ve ona göre plan yapıyorum. atıyorum temizlik pazar günleri. yemek akşamüzeri... evindeki değişikler ne kadar zamanda bir oluyor? onu gözlemlemelisin.
0
evimin paspasi
(14.12.24)
cam silme aleti, robot süpürge, sleepy mop. evcil hayvanım yok. temiz olmaya özen gösteririm ama dağınıklığa kafayı takmam. yere kıyafet atma gibi manyaklıklarım yok. en fazla bilgisayar defter kitap dağılır. mutfak desen her kullandığımı anında makinaya koyarım. makinaya konmayan tahta kaşığım bile yok, makinaya konmayan mutfak eşyası almam. tencereler de çelik, onları bile elde yıkamam. ütü için de aynı şey geçerli, son on yıldır mecbur kalmadıkça ütü kullanmadım, ütü gerektiren kıyafet almadım.
0
titanyum22
(14.12.24)
Aradigim seyi bulmakta zorlandigimda ya da pek ziyarete gelmeyen bir misafir gelecegi zaman ortaligi derleyip topluyorum. Onun disinda pek ugrasmiyorum ortaligi toplamayla falan.
0
Mor ve berisi
(14.12.24)
10 sene 1+1 evlerde yalnız yaşadım.

İlk çözüm az eşya sahibi olmak. Çok eşya olan evler mecburen daha tozlu oluyor ve temizlemesi güçleşiyor.

Kılık-kıyafet değiştirdiğinizde hemen kirlileri kirli sepetine, temizleri dolabınıza düzenli şekilde yerleştirin ortalıkta yer kaplamasınlar.

Sabah kalkıp odayı havalandırdıktan sonra ilk iş yatağı toplamak olsun.

Yemek yedikten sonra bulaşıklar hemen makineye. Mutfak tezgahında tutulmayacak, makinede biriktirilecek ve elde yıkanmayacak. Yıkanmadan hemen sonra yerleştirilmeli.

Fazlalıkları evden uzaklaştırın. Defter, dergi, ayakkabı, kıyafet, mutfak eşyası vs. gereksiz ne varsa ya çöpe atın ya tanıdığınız birine verin veya bağışlayın her neyse.

Tek seferde tüm evi temizlemek çok zor oluyor. Örneğin bir gün banyoyu temizleyin, iki gün sonra mutfağı temizleyin. Arada temizlik hizmeti almak şart. Camların silinmesi ve birçok detay ancak öyle hallediliyor. Haftalık olarak evi süpürmek ve silmek de ayrıca şart. Ben evin temizlik ve genel diğer ihtiyaçları için genellikle haftasonları 1 gün evde olurum ama 1 tam gün de gezerim. Böyle dengeliyorum.

Çok madde saydım gibi oldu ama rutine bağladın mı hemen her zaman evin temiz kalır.
0
Lethe
(14.12.24)
Cumartesi günüm full bununla geçiyor. Ki öyle dağınık biri de değilim. Ev küçük olunca koltuğun dibine bıraktığın laptop çantası bile dağınıklık gibi görünüyor:/
0
Amaranta ursula
(14.12.24)
Az esya, kitaplik mutlaka kapakli olmali +1 ayrica her seyin yeri olsun, az esyaniz olursa her seyin yeri olur. 6ayda bir evi elden gecirip kullanmadiklari atmak. Biriktirmeden duzenli tutmak. Yemek yaparken kullandiklarini calkalayip kaldirmak, temiz yemek yapak yani.
0
kassiopeia
(14.12.24)
(5)

anneye modem onerisi

kassiopeia
arkadaslar, ben yurtdisinda yasiyorum. annem sanirim son 15 yildir ayni modemi kullaniyor. salondan diger odaya gectigimizde internet cekmiyor. uygun bir modem onerir misiniz? apartmanda VDSL var, fiber'e vs. uygun degilmis. ben cok anlamiyorum bu konulardan ama modemi alip takinca yine ayni sekilde
arkadaslar, ben yurtdisinda yasiyorum. annem sanirim son 15 yildir ayni modemi kullaniyor. salondan diger odaya gectigimizde internet cekmiyor. uygun bir modem onerir misiniz? apartmanda VDSL var, fiber'e vs. uygun degilmis. ben cok anlamiyorum bu konulardan ama modemi alip takinca yine ayni sekilde turk telekom ile kullanmaya devam edebilecek degil mi? yoksa benim bir sey yapmama gerek var mi?
tesekkurler simdiden.
0
kassiopeia
(12.12.24)
600 lira civarı zyxel vmg 1312 adsl modemi öneririm ama buna da internet pakedinizin kullanıcı adı ve şifrenizi girerek kurulum yapmanız gerek

Gidip türk telekomdan yeni modem alsanız da bu kullanıcı adı şifre kurulumunu yapmanız gerek

Youtube da adım adım kurulum videoları var ama çevrede bir genç varsa 5 dakikada bunlara bakarak yapabilir
0
grimavi
(12.12.24)
Türk Telekom'un sattığı modemler alınabilir. Taksitli olarak faturaya yansıtıyorlar bedeli. Fiyatı daha uygundu piyasadaki diğer modellerden ben aldığımda.
0
auroraaurora
(12.12.24)
cok tesekkurler ben bu hafta gidicem, o zaman yapayim diye dusundum, yazmayi unutmusum.
0
🌸kassiopeia
(12.12.24)
Ben de birmsoru sorayım. Aynı evde kablonet modemi var. Bazı odalarda çekmiyor. Ne tavsiye edersiniz?
0
help im alive
(12.12.24)
türk telekom üzerinden modem alırsanız ayarlarını kendisi alıyor diye biliyorum. tabi operatörünüzünde türk telekom olması gerek.
0
inheritance
(12.12.24)
(13)

Ortak yapılan yurt dışı planı 1 kişiden dolayı iptal olursa?

dapda
2 kişi yurt dışı planı yapıyor, biletler alınıyor, ev (Airbnb) kiralanıyor. Ancak diğer arkadaş izin alamıyor (problem çıkıyor) ve gidemiyor, diğer kişi de tek gidemediği için gezi iptal oluyor. Bilet iadesi ve kiralanan evden kesintileri kim ödemeli? Yaklaşık 2500.
2 kişi yurt dışı planı yapıyor, biletler alınıyor, ev (Airbnb) kiralanıyor. Ancak diğer arkadaş izin alamıyor (problem çıkıyor) ve gidemiyor, diğer kişi de tek gidemediği için gezi iptal oluyor.

Bilet iadesi ve kiralanan evden kesintileri kim ödemeli? Yaklaşık 2500.
0
dapda
(11.12.24)
ortak olanlar ortak ödenir. diğerleri herkes kendininkini öder. örneği uçak bileti.

otel ortak ödenir. ben olsam yine de giderdim ama.
0
jelly bear
(11.12.24)
iptaller yapıldı ve kesintileri arkadaşınız ödesin diye düşünüyorsanız, bu teklif arkadaşınızdan gelmediği takdirde ve arkadaşlığınız devam etsin istiyorsanız konuyu hiç açmayın. ha ben olsam sormadan öderdim, ama arkadaşınız da keyfi olarak gelemediği için hem kendinde kusur görmüyor olabilir, hem de kendi gitseydi neden iptal etti gibi düşünüyor olabilir.
0
malheiros
(11.12.24)
tek giderdim
0
denizmaniaherif
(11.12.24)
benzer şekilde benim bir dikkatsizliğim sonucu gidemeyecek durumda kalmıştım. otel ve biletini ödemeyi düşünüyordum ama sonradan başka şekilde hallettik gidebildim. Bir şekilde sizden kaynaklı arkadaşınız da gidemiyorsa zararını karşılamak gerekir bence.
0
dfn4
(11.12.24)
bir suru kriter var.

arkadaslik bagi, maddi durum, sizin karakteriniz, arkadasin karakteri vs..

mesela: cok yakin ama laylaylom takilan bir arkadasim. yarin yokmuscasina(izin durumuna bakmadan) plan yapip gidelim dediyse, parasini isterim. calistigi yer sikintili ise istemem.
0
buenosdias
(11.12.24)
tek gidememesi kişinin kendi tercihiyken neden izin alamadığı için gidemeyen kişi ödesin ki? herkes başta ne ödediyse onu ödesin.
0
neira
(11.12.24)
hangi taraf olduğumdan bağımsız olarak, bu meblağ üzmeyecek bir şeyse lafını etmez ben öderdim. arkadaşlıkları ufak meblağlar için zora sokmaya gerek yok.

ama arkadaş keyfi olarak iptal etmiyor. gidemiyor.
o yüzden diğer tarafın harcamalarına karışmama hakkı var bence.
0
biseysorcaktim
(11.12.24)
tek neden gidemiyorum onu anlamadim. tek gitmemek kisisel tercih oldugu icin biletimi odemesini beklemezdim.
0
kassiopeia
(11.12.24)
tek gidememeye takınılmış ama tek gidince bazı masraflar iki katına çıkıyor (örneğin barınma). adamın bütçesini aşıyor belki. başka sebebi de olabilir. mesela belki dil bilmiyor, belki tek gidince sıkılacağını düşünüyor vs.

o yüzden biri iptal edince, diğerinin de planlarının bozulması gayet anlaşılır bir durum.
0
biseysorcaktim
(11.12.24)
tek git, ileride çok pişman olursun
0
titanyum22
(11.12.24)
@biseysoracaktim Helal olsun sonunda çok yönlü düşünen biri cevap vermiş, tek giderim diyip durmuşlar :) tek gidince her şey 2 katı arkadaşlar hatırlatmak isterim, üstelik tek gitmek sıkıcı oluyor, çünkü kültür değil eğlence gezisi olacak. Teşekkürler.
0
🌸dapda
(11.12.24)
2500? TL mi? TL ise Ben birlikte seyahate gidecek kadar yakin arkadas oldugum birine bu paranin lafini etmezdim. Eger izin alamayan kisi bensem arkadasimin zararini odemeyi teklif ederdim (benim arkadaslarim bu teklifi kabul etmezdi, ben de telafi etmek icin bir hediye vb alirdim)

Ama iptal etmek ilk secenegim olmazdi, tek gidemiyorsam yerine birini bulmaya calisirdim.
0
inspired by a true story
(11.12.24)
Tek gitmek istesem niye risk alıp o kişiyle bilet alayım? Demek ki tek gitmek istemiyorum -_-

Benzer durum olmuştu. Arkadaşım gelemeyecekti, ortak ödemeyi ben teklif ettim. Yakin arkadasla 2500 TL için ara bozmaya değmez.

Ama olması gereken planı bozan kişinin tüm sorumluluğu üstlenmesi
0
abuzer
(11.12.24)
(7)

ICC YAYINI

take stay
Merhabalar,Bitirme projesi için ICC-International Chamber of Commerce'in 2 yayınından yararlanmak istiyorum, fakat üniversite kütüphanalerinde bulamadım, ICC Türkiye'ye yazdım, aradım sonuç alamadım. Kitaplar malum EUR, ödünç kullanıp iade etmek üzere nerede bulabilirim acaba.Kitaplar; Incoterms 202
Merhabalar,
Bitirme projesi için ICC-International Chamber of Commerce'in 2 yayınından yararlanmak istiyorum, fakat üniversite kütüphanalerinde bulamadım, ICC Türkiye'ye yazdım, aradım sonuç alamadım. Kitaplar malum EUR, ödünç kullanıp iade etmek üzere nerede bulabilirim acaba.Kitaplar; Incoterms 2020 ve ICC Handbook on Transport (2020). Çoğu üniversitede uluslararası ticaret, dış ticaret, lojistik bölümleri var fakat konuya temel bilgilerin olduğu bu kitaplar kütüphanelerde yok çok üzücü.
0
take stay
(09.12.24)
Ticaret odası ya da sanayi odası kütüphanelerinde olmaz mı?
Hangi şehir?
0
logisticsmanager
(09.12.24)
tam olarak istediginiz kitaplarin adini yazar misiniz? ben bulabilirim sanirim
0
kassiopeia
(09.12.24)
libgen'e baktınız mı
0
jülsezar
(09.12.24)
İTO kütüphanesi web sitesinden aradım bulamadım maalesef, başka genel kullanıma açık kütüphanesi olan oda yok bildiğim.
0
🌸take stay
(09.12.24)
libgen'de aradığım kitaplar yok maalesef, 2020 sonrasına ihtiyacım var
0
🌸take stay
(09.12.24)
2 kitap arıyorum (yayın bilgileri ile birlikte)ilki ;Incoterms® 2020
(No. P723E. ISBN : 978-92-842-0510-3)
ikincisi;
ICC Handbook on Transport and the Incoterms® 2020 Rules
(No. P806E ISBN : 978-92-842-0524-0)
0
🌸take stay
(09.12.24)
İstanbul'da arıyorum fakat Ankara ya da İzmir'de varsa bir şekilde ödünç almak için ulaşabilirim.
0
🌸take stay
(09.12.24)
(11)

Yakın arkadaşa verilen borç hk.

infinitedreams
Selamlar,ekim ayı'nda yakın bir arkadaşıma borç verdim. az bir miktar değil aslında. 5 gün sonrasında ödeyeceğini söylemişti. ben yine sesimi çıkarmadım, fakat aralık ayı'nda beklediğimden yüksek tutarda kart borcum geldi. dolayısıyla bu paraya ihtiyacım oldu. kendisine kartımın son ödeme gününü söy
Selamlar,
ekim ayı'nda yakın bir arkadaşıma borç verdim. az bir miktar değil aslında. 5 gün sonrasında ödeyeceğini söylemişti. ben yine sesimi çıkarmadım, fakat aralık ayı'nda beklediğimden yüksek tutarda kart borcum geldi. dolayısıyla bu paraya ihtiyacım oldu. kendisine kartımın son ödeme gününü söyledim ve ücreti göndermesini istedim. o günden bugüne ses çıkmadı borç ödeme tarihi vs geçti tabi ki. siz olsanız nasıl davranırdınız? ne yapmalıyım?

teşekkürler.
0
infinitedreams
(09.12.24)
Arayıp alacağınızı isteyeceksiniz ve muhtemelen bu süreçte o kişinin artık o kadar da "yakın" olmadığını göreceksiniz. Duruma göre artık "arkadaş" bile olmayabilir. Geçmiş olsun.
0
salihdt
(09.12.24)
5 gun sonraki maca iddaa basmis tutturamamis anlasilan. Birilerinden borc bulup iddaada tutturursa alirsin, yoksa unut.
0
cek
(09.12.24)
Ben de agustosta verdim, Eylül sonu odeyecekti :)
Ben olsam gelmeyecek gibi düşünürüm. Piyasa batık adam dolu.
0
logisticsmanager
(09.12.24)
Değil yakın arkadaş akrabaya bile borç vermem, sadakat temelli bir iş yapıyorum, müşterilerim bile borcunu zamanında öderken arkadaşmış, hele ki yakın arkadaş filan geçiniz lütfen.

Devir arkadaşı severek öpme zamanı.
0
mahsus mahal
(09.12.24)
Tekrar bir hatırlatın. Gelmezse, borcun üzerini çizin. Çok sonraları gelirse, ekstra olur. Umarım kumar, şeker patlatma olaylarına tutulmamıştır.

Herkese "hiç gelmeyecekmiş" gibi borç vermek lazım. Tutarı da buna göre belirlemek lazım.


.
0
kartallar yuksek ucar
(09.12.24)
5 gün sonrasinda nasil ödeyebiliyor olacakti ki?
Hikaye gibi geldi biraz.
Ailem ve cok yakinlarim haric kimseye borc vermem. Milet hibe istiyor borc degil.
0
sonsuz
(09.12.24)
kartallar yuksek ucar +1
boyle yapardim sanirim ve gelmeyecekmis gibi dusunerek borc vermek/vermemek lazim.
0
kassiopeia
(09.12.24)
Baskı yapın .
Onu tanıyanları da uyarın.
0
diyecevaplandı
(09.12.24)
artık uzak arkadaşınız oldu geçmiş olsun.
0
nuisance2
(09.12.24)
En iyi ihtimal siz kızıp bağıracaksınız o zor da olsa paranızı ödeyecek. Aksi durumda artık arkadaşınız bile olmayacak ve sizi engelleyecek. Paranızın üzerine de soğuk su.

Bu gibi durumlarda her türlü senet yapmakta yarar var. Aksi durumda paranızı bağışlamış gibi düşünüp verin.
0
drako
(09.12.24)
Selamlar, burada siz de sormaktan çekiniyorsunzdur illa ki,bence ikinizi de rahata erdirecek şöyle bir konuşma, karşı tarafı suçlamazsınız ve onun size açılmasını sağlarsınız:

''selam x, ya naber, geçen gün söyledim kredi kartı sebebiyle böyle böyle, seni de sıkıştırmak istemiyorum ama senden de ses çıkmadı, her şey yolunda mı, bir problem mı var, normalde dönersin ama sen dönmeyince merak ettim, bi sormak istedim, her şey yolunda mı'' diyin, o da rahat olsun siz de. para yok derse, ya alamaz mısın, cidden çok ihtiyacım var, maalesef ben de tolerans göstermek isterdim ama durumum yok diyip tatlı tatlı baskı yapın.

buradaki cevaplarda direkt adamı göndermiş dışarıya, olur mu öyle :)
0
damba
(09.12.24)
(10)

Ekmeksiz ve soğansız köfte mümkün mü?

isiaha
Ev yapımı olacak. Spor öncesi veya sonrası tüketmeyi planlıyorum. Ekmek içi veya galeta gibi içerik şart mı yoksa direkt yapabilir miyiz? Gizli/açık tarifleriniz varsa alırım.
Ev yapımı olacak. Spor öncesi veya sonrası tüketmeyi planlıyorum. Ekmek içi veya galeta gibi içerik şart mı yoksa direkt yapabilir miyiz? Gizli/açık tarifleriniz varsa alırım.
0
isiaha
(05.12.24)
ben diyetteyken öyle yapıyordum da çok et et böyle bi lezzetsiz oluyordu ama amacına uygun işte
0
neira
(05.12.24)
tabiki mümkün. içine ekmek koymak zaten biraz maddiyatı iyi olmayan insanların köfteyi çoğaltma taktiği.

soğan olmaycaksa en azından sarımsak olsun. onun dışında tuz karabiber kimyon toz biber. lezzet aslında tamamen ete bağlı. dana kuzu karışık kıyma olursa efsane olur. dana tranç da güzel ve yumuşak olur.
0
xrated
(05.12.24)
soğanı ayrı kıymayı ayrı kavurup birleştirip yenebilir
0
bir soru sorcam
(05.12.24)
karbonhidrati az tuttugum icin hicbir sekilde koymuyorum ben, ekmek ya da galeta yerine ne kadar yapacaginiza bagli olarak bir yumurta ya da iki yumurta yeterli, yumurta orada ekmek gorevini goruyor. boyle kizartma gibi cok yaptim, hic dagilmadi. yanlis hatirlamiyorsam yaklasik yarim kilo kiymaya 2 yumurta koyuyorum. sogani da koymadigim oluyor, o zaman guzel baharat kullanmak lazim. bir de maydonoz koyarim ben, guzel oluyor bence.
0
kassiopeia
(05.12.24)
hamburger köftesi ekmeksiz ve soğansız.
0
mikahakkinen
(05.12.24)
şart değil. mesela hamburger köftesine tuz ve karabiber harici hiçbir şey koyulmaz. öyle yapabilirsin. aynı zamanda yoğrulmaz da sadece şekil verilir.
0
jelly bear
(05.12.24)
Kassiopeia +1

Onun gibi yapıyorum ben de ve daha güzel oluyor bence ekmeksiz
0
kullanicadi
(05.12.24)
Ekmeksiz ve soğansız köfte "kasap köfte"dir. Sadece et ve baharat. Tariflere böyle bakın.
0
alfired
(05.12.24)
Hamburger köftesi ekmeksiz ve soğansız +1

Yarı yarıya kuzu+dana kıyması kullanın
0
beetlejuice
(05.12.24)
late viper
(05.12.24)
(9)

Chatgpt rüya yorumu

aslagülümseyenbirkediyegüvenme
Sabah çok karışık bir rüyanın tam ortasındayken uyandırıldim. Normalde unuturum ama yarısında uyanınca fazla etkisinde kalmış olacağım ki internetten rüya yorumlarina bakmaya başladım. Bir şeye yorumlayan da vardı tam tersini yazan da. Kafam daha da karışınca ayrıntılı olarak chatcpt ye yazarak yoru
Sabah çok karışık bir rüyanın tam ortasındayken uyandırıldim. Normalde unuturum ama yarısında uyanınca fazla etkisinde kalmış olacağım ki internetten rüya yorumlarina bakmaya başladım. Bir şeye yorumlayan da vardı tam tersini yazan da. Kafam daha da karışınca ayrıntılı olarak chatcpt ye yazarak yorumlanmasını istedim. Öyle bana uyan bir analiz yaptı ki şaşırdım. İçinde bulunduğum durumlarda hissettiklerimin ne kadar anlamlı bir şekilde rüyamda sembolize olduklarını görmek insana inanılmaz bir fayda sağlıyor. Yorum gelecekle ilgili yorum gibi değil de daha çok duygularımızın bilinçaltinda nasıl bastirildigi ile ilgili bir analiz gibiydi. Bundan sonra beni etkileyen rüyaları sorarım gibi geliyor. Siz hiç chatgpt ye rüya yorumu yaptırdınız mı? Sizde de öyle mi yoksa bu kadar isabetli bir psikolojik analiz tesadüf mü?
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(03.12.24)
Ben arada yorumlatiyorum, kendimle ilgili guncel bilgiler de veriyorum. Evet cok isabetli yorum yapiyor, bayagi basarili bu konuda.
0
mor oje
(03.12.24)
Of çok canım çekti:D dün rüya gördüğümü sanmıyorum aklımda bir şey kalmamış, umarım bu gece görürüm de yarın sabah denerim.
0
kullanicadi
(03.12.24)
chatgpt verilerle ve WYGIWYG mantigiyla calisir. yani sizden kaptiklarini, gercek verilerle harmanlayip en mantikli cikarimi yapar. dolayisiyla buna ruya yorumu demek kismen yanlistir. sizi aylardir dinleyen bir psikologun verileri ansiklopedik bilgilerle harmanlayip en mantikli cikarimi yapmasi gibi dusunun.
0
buenosdias
(03.12.24)
chatgpt ye en son karışık bir romandaki karakterleri falan sordum %60 yanlış cevap verdi, orda kullanmayı bıraktım. tesadüftür, internette binlerce kaynakta olan şeyleri bile yanlış analiz ediyor.
0
eja
(03.12.24)
Az once vize niyet mektubu yazdirdim, gayet resmi ve guzel bir metin yazdi. Ben bayagi faydalaniyorum :)
0
mor oje
(03.12.24)
Bu rüya yorumlarında bir çok ekol var, islami açıdan rüyamı tekrar yorumla diyebilirsin, freudyen açıdan yorumla diyebilirsin, o da internetin bunlara karşılık gelen kaynaklarından bir şeyler derlemiş, google a rüyada şelale görmek ve ayağı aksamak diye yazmaktan farkı yok, sadece daha iyi derliyor
0
grimavi
(03.12.24)
chatgbt degil ama baska bir ai sitesinde hatirladigim tum ruyalari yaziyorum, muhtemelen benzer bir database kullaniyorlar. Jung tabanli yorumlari, bilincaltim aydinlandi resmen, tam olarak soylediginiz gibi gordugumuz her ruya inanilmaz sembolik sekillerde bilincaltimizi yansitiyor, en alakasiz bu ne ya dedigim ruyayi bile o an icinde bulundugum durumu tanimlarcasina yorumluyor. kullanmayi bilene ve aldigi feedback ile adim atana acayip kaynak. cok memnunum. siteye uye olunmuyor ve genellikle incognito giriyorum ztn dolayisiyla beni tanidigi icin oyle yorumluyor olma ihtimali gecersiz. kaldi ki her ruyayi ayni anlamda yorumlamiyor ztn.
0
kassiopeia
(03.12.24)
Kendi tecrubemdir mesela Eger korkulu ruya gorup uyaniyorsaniz bu sizin beyninizin bi sebepten dolayi sizi uyandirmak istemesidir

Mesela kolun sıkıştı
Kaburgana bisi batti
Cok tuvaletin geldi
Karnin agridi
Boynun tutuldu

Bunlar benim tecrubelerim ne zaman ozellikle fiziksel bi sikinti olsa nefes alamama vs normalde uyanamazsin cok derin uyku çat diye kabusa sokuyor korkup uyaniyorsun

Ruya tabirine pek inanmiyorum heleki chatgpt hic
0
Zetnikov
(03.12.24)
@zetnikov rüya tabiri diyince aklına sadece Google da diyadinnet.com daki yorumlar gelmesin.
Carl Gustav Jung- Rüyalar
Sigmund Freud - Rüyaların Yorumu

Epey oldu okuyalı ama wow olmuştum. Yukarıda yorumlarda birisi Jung tabanlı yorumlar yapıyor başka bir AI demiş. Bu gece rüya görmezsem çok üzüleceğim :p
0
kullanicadi
(03.12.24)
(8)

Hediye

spherical
Arkadaslar, bana cok yardimci olan bir hocaya hediye almak istiyorum. O olmasaydi bazi seyleri yapamazdim, bana cok yol gosterdi. Yabanci. Kartlik aldim, jest, tesekkur olsun diye. Ama biraz az kaldi, yanina ne ekleyebilirim? ek bilgiler; Yasli, prof zaten, cin gibi zeki ve cok klas biri. zevksiz fa
Arkadaslar, bana cok yardimci olan bir hocaya hediye almak istiyorum.
O olmasaydi bazi seyleri yapamazdim, bana cok yol gosterdi. Yabanci.

Kartlik aldim, jest, tesekkur olsun diye. Ama biraz az kaldi, yanina ne ekleyebilirim?

ek bilgiler; Yasli, prof zaten, cin gibi zeki ve cok klas biri. zevksiz falan biri degil, bu yuzden zorlandim acikcasi.

tesekkurler.
0
spherical
(02.12.24)
pipo?
0
in vino veritas
(03.12.24)
Bütçe belirtmemişsin.

www.markakalem.com
0
Mirket
(03.12.24)
Bütçe belirtmemişsin diyip de 25 bin telelik dolma kalem atmak da ne biliyim… biraz şov bence :)

Beymen’den kol düğmesi alabilirsin.
0
hain kostokk
(03.12.24)
cok guzel bir sarap alabilirsiniz hatta yurtdisinda yasiyorsaniz oyle kutular var icinden sarap acacagi ve bir suru saraba iliskin sey cikan. ya da baska bir icki seviyorsa viski falan guzel bir marka alabilirsiniz. alaninizi bilmiyorum ama edebiyat filan ile ilgileniyorsa yasar kemal'in hocanin diline cevirisini falan alabilirsiniz. bu tarz insanlarin zaten her seyi var, giysi vs olarak da cok spesifik zevkleri oluyor, o nedenle bir bu tarz bir deneyim saglayacak bir sey daha guzel oluyor zaten.
0
kassiopeia
(03.12.24)
köstekli saat. ya da kol saati.
0
jelly bear
(03.12.24)
Beymen’e ve şaraba bakacağım. Çok teşekkür ederim, diğerlerini sonra zengin olunca alırım artık.
0
🌸spherical
(03.12.24)
"Yasli, prof zaten, cin gibi zeki ve cok klas biri. zevksiz falan biri degil" demişsiniz.

tam da bu profilde, türk, 72 yaşındaki bir profesöre bir operasyon sonrası ne alsak diye düşünürken godiva'dan şöyle bir kutu hediye almıştık: www.godiva.com.tr
tabii aldığımda 1500 tl civarındaydı, şimdi iki katına çıkmış.

şöyle bir şey de var, çay seviyorsa eğer: www.godiva.com.tr

illa godiva'dan değil de çay deyince aklıma geldi, çay kutularından da alabilirsiniz. birçok çay markasında görmüştüm hediyelik, fincan/kupası, farklı çeşit çayları falan vardı.
0
birnevibahar
(03.12.24)
casio
0
9kuyruklukedi
(03.12.24)
(3)

Meyhane önerisi

rentts
yemekleri güzel, ortamı çok göt göte olmayan tercihen istanbul avrupa yakası meyhane önerilirinizi bekliyorum.Aile büyükleriyle gidip takılınacak, uzaktan geldikleri için manzaralı bir yer tercih sebebi.
yemekleri güzel, ortamı çok göt göte olmayan tercihen istanbul avrupa yakası meyhane önerilirinizi bekliyorum.
Aile büyükleriyle gidip takılınacak, uzaktan geldikleri için manzaralı bir yer tercih sebebi.
0
rentts
(11.11.24)
meyhane kategorisine girer mi bilemiyorum ama ben buradan aldigim tavsiye ile mukellef karakoy'e gitmistim cok memnun kalmistim, biz ana yemek yemedik, mezelerle bir kadeh icki ictik, cok makul bir fiyat odemistik.
0
kassiopeia
(11.11.24)
Buselik - Galata
Sur Balik - Arnavutkoy (biraz tuzlu olabilir)
0
mor oje
(11.11.24)
Set Balık Sarıyer
0
alfired
(11.11.24)
(17)

rakı mezeleriniz neler?

ala09
selamlarhiçbi şey olmasa bile girit ezmesiyle akar gider diyorum. sizinki ne?
selamlar

hiçbi şey olmasa bile girit ezmesiyle akar gider diyorum. sizinki ne?
0
ala09
(06.11.24)
Girit ezmesi sırf isminden rağbet görüyor, kırık peynir salatası olsa bu kadar ünlü olmaz :) ama yine de hazırlaması basit ve lezzetli

Seni kırmıyoruz
- girit ezmesi
- patlican salatası
- yazın yoğurtlu semizotu kışın havuç tarator, az öz üç meze seçtim
0
grimavi
(06.11.24)
Kavun.

Balıkla da çok hoş gidebilir, yemiştim ama unuttum nasıldı. Birinin bana hatırlatması lazım.
0
muhayyer divan
(06.11.24)
Bazen evde hicbir seysiz bile icerim. Ama meze istiyorsam favori 3 turun;

-girit ezme
-lakerda, hamsi fume, ciroz vb. balikli bir meze
-yogurtlu bir meze (kopoglu, kabak vs)
0
mor oje
(06.11.24)
-olmazsa olmaz bir et ürünü (kırmızı et - köfte - balık -tavuk vs.)
-atom
-havuçlu tarator
-haydari
-kırmızı soğan ve domates ikilisinden salata
0
sizofren06
(06.11.24)
Patlıcan salatası ve peynir olmazsa olmasın. Takidan önce az mercimek çorbası içerim. Mideyi yatistiriyor
0
deer hunter
(06.11.24)
fav sırasına göre
1- lakerda
2- çiroz
3- ızgara enginar
4- cevizli kuru domates
5- deniz börülcesi
6- atom

ve mutlaka salata, mümkünse peynirli roka salatası ama peynir çok koyun kokuyorsa yeşil salata dahi kafi.
0
awlmi
(06.11.24)
Peynir
Havuç tarator
Acılı ezme
Deniz börülcesi

Biri yoğurtlu
Biri yeşillik
Biri salata ve acılı
Lakerda ayrı bir boyut tabi, olması fark yaratır
0
etna
(06.11.24)
yağ ve baharat içinde bekleyen kuru domatesleri küp küp bölüp tavada baya kıtır olana kadar kavurmak mayonezli sarımsaklı yoğurt karıştırıp bu kavurgaları üzerine koymak.
atom denilen mezenin domatesli ve acısız hali
0
eja
(06.11.24)
Balıkla birlikte kalamar tava, karides güveç, kavun ve beyaz peynir. Kırmızı etle birlikte atom, köpoğlu, haydari ve acılı ezme.
0
iwasbornonamountainside
(06.11.24)
kavun ve peynir ile her zaman sinirsiz icebilirim.
0
kassiopeia
(06.11.24)
evde sadece buzlu badem.

raki icmeden bir gün önce, raki icerken yiyecegim kadar cig bademi bir kavanoza koyuyorum, icine su dolduruyorum ve buzdolabinda bir gün bekletiyorum.

bir gün sonra buzlu badem hazir - suyunu süzüp bir kaba kaldir, kabugundan kolayca soyulabilir hale geliyor.
0
kimi raikkonen
(06.11.24)
dostum tatildeyken levrek bugulama mı ne oyle bısı geldi
tadı boyle ekşimsi sarı kremamsı bısı deli oldum resmen favorı mezem o
0
Zetnikov
(06.11.24)
kendi başıma içeceksem (ki yalnızken rakı pek tercih etmem), çerez ve meyve bile yeter.

ama sofra için meze arıyorsak:

en az bir çeşit peynit, yağlı sert bir peynir, mesela ezine. isterseniz girit ezme gibi şekilli yap, ister sadece dilimle koy.

en az bir çeşit yoğurtlu, hatta sarımsaklı yoğurtlu meze. ister atom yap, ister yoğurtlu patlıcan, ister yoğurtlu semizotu, haydari, havuç tarator.

en az bir çeşit de ekşili, limonlu, asitli bir meze. salata olur, acılı ezme olur, kuru domates olur.

bonus olarak patlıcan inanılmaz yakışıyor. mezelerden biri patlıcanlı olsun. bunu ister köz patlıcanla söğürme gibi salata olarak yap, ekşili asitli meze sınıfına koy, ister sarımsaklı yoğut ve biraz tahin katıp mütebbel yap, keyfine kalmış.
0
kibritsuyu
(06.11.24)
Yoğurtlu patlıcan
Enginar
Köpoğlu
Ekmek
0
yuvarlanantencereninkapagi
(06.11.24)
tuzlu fıstık. çoğu kişiye tuhaf geldiğini duydum ama benim fiksimdir.
0
brakgn
(06.11.24)
Haydariye bayılıyorum ben rakının yanında. bi de güzelce olgunlaştırılmış beyaz peynir.
0
antihero
(07.11.24)
atomm. olmazsa olmaz. ama rakı içmem. bunu direkt gömerim.
0
gabe h coud
(07.11.24)
(3)

Huawei watch GT 4

kassiopeia
Merhabalar, Aramizda bunu kullanan ya da bilgi sahibi olan var mi? Hediye geldi, hicbir bilgim yok, hic arastirmamistim. esas olarak uyku takibi icin kullaniyorum ama sporumu da takip etsin istiyorum simdi. Anladigim kadariyla spor yapmaya baslamadan ve hangi spor oldugunu secmeden algilamiyor? Dogr
Merhabalar,

Aramizda bunu kullanan ya da bilgi sahibi olan var mi? Hediye geldi, hicbir bilgim yok, hic arastirmamistim. esas olarak uyku takibi icin kullaniyorum ama sporumu da takip etsin istiyorum simdi. Anladigim kadariyla spor yapmaya baslamadan ve hangi spor oldugunu secmeden algilamiyor? Dogru mu? Cunku sadece 4 spor var ve bana sacma geldi, hala degistirme, iade sansimiz var eger boyle kullanamayacaksam algilayabilen bir sey almak daha mantikli mi dedim.
Bir de cok sukela dediginiz bir ozelligi var mi, muhtemelen kesfetmem yillar alacak?

Cok cok tesekkurler, selamlar
0
kassiopeia
(02.11.24)
Hocam yutubda yerli yabancı bütün özelliklerini anlattıkları inceleme videoları oluyor, spor modlarından sağlık modlarına her özelliği anlatıyorlar
0
grimavi
(02.11.24)
4 spor yok çok daha fazlası var. normalde spor yapmaya başlamadan önce senin başlatman gerek evet. her sporu algılamaz ama yürüyüşü koşuyu falan algılıyor ama bi süre geçmesi gerek. normali budur zaten sen sporu seçip başlatırsın onun algılamasını beklemeden.
0
jelly bear
(02.11.24)
Cok cok tesekkurler @jelly bear ben de oyle dusundum

@grimavi cok sagolun, cok mantikli hocam dusunemedim bir an :) bakayim onlara
0
🌸kassiopeia
(02.11.24)
(3)

Yurtdışından türkiyedeki sitelere girilmiyor

Unde bach canim
yurtdışındayım. kısıt getirildiği için işime lazım olan birçok resmi kurum sitesine giremiyorum. çevre ve şehircilik bakanlığı, tapu müdürlüğü, bazı belediye siteleri yurtdışı kısıtına tabi olduğu için girilmiyor. türkiye vpni kullanıyorum ama nafile. sahte ipleri de tanımlıyor galiba. yok mu bir yo
yurtdışındayım. kısıt getirildiği için işime lazım olan birçok resmi kurum sitesine giremiyorum. çevre ve şehircilik bakanlığı, tapu müdürlüğü, bazı belediye siteleri yurtdışı kısıtına tabi olduğu için girilmiyor. türkiye vpni kullanıyorum ama nafile. sahte ipleri de tanımlıyor galiba. yok mu bir yolu? türkiyeden sunucu kiralama ile falan çözülemez mi? resmi işlerimi hep birilerine rica minnet yaptırtıyorum. teferrüatlı şeyler olduğu için yapan kişi de kardeşim bile olsa sıkılıyor, yapmak istemiyor.
0
Unde bach canim
(23.10.24)
evet hocam turkiye'de hizmet veren bir firmadan vps kiralayabilirsin. en dusuk paket ihtiyacini fazlasiyla karsilar. kurulum, vpn gibi konularda bilgin yoksa mesaj at yardimci olurum.
0
arakaali
(23.10.24)
Abi bir gariplik var, ben de yurtdışındayım vpn falan olmadan hepsine giriyorum :/ anlamadim. Acaba spesifik ülke ya da isp mi engelliyorlar?
0
logisticsmanager
(23.10.24)
ben de giremiyorum, ve nasil girecegimi hic bilemiyorum. VPN filan kar etmiyor. ne guzel soruymus. insallah bir cozum bulunur. her resmi site degil ama ihtiyacim olan bir iki tanesine zinhar giremiyorum. daha bugun kardesimden rica ettim.
0
kassiopeia
(23.10.24)
(9)

İş dışındaki görevlerinize nasıl zaman yaratıyorsunuz?

Amaranta ursula
Merhaba beyaz yaka arkadaşlar,Bir süredir (ben diyeyim 2 ay siz diyin 10 ay) iş dışında hayatımla ilgili yapmam, çalışmam gereken şeylere zaman yaratmakta zorlanıyorum. Günün en verimli zamanları işte geçiyor ve işten sonra sıradan çinko karbon piller gibiyim. Sizler hangi gün ve zaman dilimlerinde
Merhaba beyaz yaka arkadaşlar,

Bir süredir (ben diyeyim 2 ay siz diyin 10 ay) iş dışında hayatımla ilgili yapmam, çalışmam gereken şeylere zaman yaratmakta zorlanıyorum. Günün en verimli zamanları işte geçiyor ve işten sonra sıradan çinko karbon piller gibiyim. Sizler hangi gün ve zaman dilimlerinde çalışabiliyorsunuz?

Kendimden bahsetmem gerekirse, 8-5 çalışıyorum. En geç 5:30'da koşuya çıkıp 6.30'da evde oluyorum. Yemek işi 2 saatimi alıyor. Çayımı alıp oturmam 8.30-9'u buluyor. O saatten sonra da hem mental hem de fiziksel olarak çok yorgun olduğum için 1-2 saat telde, pc'de dizi/film kitap derken 11-12 gibi uyuyorum. Şimdi ben ne zaman çalışayım? Sabah ezanı sonrası uyanık kalmaya çalışıyorum ama havalar soğuduğu için kendimi yatağa geri dönmeye ikna etmiş buluyorum. Sabah çok erken (5 civarı mesela) uyanabilen arkadaşlar bunu nasıl yapabiliyorsunuz? Bunun formülü nedir gerçekten?

Cevaplar için çok teşekkür ederim şimdiden.
0
Amaranta ursula
(21.10.24)
11-12 gibi uyuyup sabah 5te hiçbir şey yok gibi kalkmak binde 1 belki. Insanlığın yüzde 99una 7-9 saat arasi uyku lazım.

Bu sebepten kim size ne derse desin gece 12de yatip sabah 5te çakı gibi olamazsiniz. Aksam 10da yatarsaniz olursunuz.

Malesef her şeyi aynı anda yapamazsiniz. Her gün 1 saat kosup, 2 saat yemeğe harcatip 1-2 saat relax harcarsaniz zaman kalmaz. Bunlardan birinden tasarruf etmeniz lazım. Örnek iki günlük yemek hazirlamak, örnek iki günde bir koşmak.
0
logisticsmanager
(21.10.24)
20li yaşlarda az uyku yetiyor ama 30dan sonra yorgunluk artıyor

yemek dinlenme koşu sırasını deneyip daha erken uyursan daha erken kalkabilirsin ancak

hafta içini dert etmeyip hafta sonu var diyebilrsin
0
bir soru sorcam
(21.10.24)
o "telde 1-2 saat" dediğin ömür götürüyor işte. ben de aynı durumdan muzdaribim. hobilerine ciddi vakit ayıran arkadaşlarımın internetle sosyal medyayla alakaları yok.
0
titanyum22
(21.10.24)
2 saat yemek çok, her gün 1 saat koşmaya da gerek yok. İlkine pratik çözüm bakmak lazım, koşuyu da işinin olduğu günler atlayarak yaparsın.
0
Bruce
(21.10.24)
Her gun kosuya cikmasaniz? Haftada 4 gun ciksaniz? Bir de gunde 2 saat yemek icin cok hocam, bu yemek yapma isi beni cok geruyor. Mumkun mertebe haftasonundan en azindan 3-4gunluk yemek hazirlayin, mesela kis geldi corba yapin koca bi tencere, iste yanina ornek veriyorum firinda sebze, sebzeyi 2 gun yiyip, 2 gun de etli yemek ve isterseniz salata gibi. Eve gelince hazir yemek asiri can kurtariyor kendi adima, her gun her gun yemek pisirmek benim icin iskence. Genelde ya firinda cokca bisi pisirip farkli soslarla ya da salata ile yiyorum ya da yemek yapacaksm da firina bisi atiyorum o piserken telefonda vakit geciriyorum mesela sonra tekrar telefona vakit ayirmiyorum gibi. Yani maksimum 20dk surmeli o yemegin hazirlanmasi, pratik tarifler bakmak lazim. mutfakta pratiklesmek, dondurucuda hazir yemek saklamak onemli. Ya da ogle yemegini buyukce yiyip aksam salata yemek.

Bence 11-12 de yatip 5 te kalkmak surdurulebilir bir sey degil, saglikli da degil (benim icin).
0
kassiopeia
(21.10.24)
Gün içinde iş yerinde pc'ye bakmaktan ve stres ve mental yorgunluktan sonra gün batımına doğru koşmak bana en iyi gelen şey. Bu yüzden koşmaya devam etmek istiyorum.

Yemek kısmında size tamamen katılıyorum bu konuda ben de çok şikayetçiyim. Ancak dışardan yemeyi sürdürülebiir bulmuyorum ve aynı yemeği iki gece üst üste yemeyi sevmediğim için hala her akşam 2 çeşit yemek yapmak için çok fazla zaman kaybediyorum. Ama ama toplu fırında sebze ve hazırda pişmiş et bulundurmak çok mantıklı geldi. Bunu yapmaya çalışacağım.
0
🌸Amaranta ursula
(21.10.24)
Ben genelde mumkunse hafta sonu 2 cesit bir de corba yapip degistirmeli yiyorum, iki gun ust uste ayni sey degil de, ya da corba yanina salata, ya da uc bes parca tavuk, bi aksam soslu, bi aksam salata uzerine gibi , bir de buzluga kofte yapip atin mesela. Boyle boyle alisiyor insan zamanla pratiklesmeye. Yesillikleri yikayip kurutup saklarsam da usenmiyorum mesela salata yapmaya, bi sos, peynir, kuruyemis filan hem besleyici hem doyurucu oluyor.
0
kassiopeia
(21.10.24)
Aslında buzluğa köfte, halanmış hfasulye ve nohut atıyorum toplu. Annem de kavurma gönderiyor. Ama ne bileyim hepsi hazır olsa dahi bir yine de ısıtıp, yanına pilav/salata yapmak, onu yemek ve bulaşık yıkamak derken yine minimum 1-1.5 saat gidiyor sanki:/
0
🌸Amaranta ursula
(21.10.24)
Bir süredir (ben diyeyim 2 ay siz diyin 10 ay) iş dışında hayatımla ilgili yapmam, çalışmam gereken şeylere zaman yaratmakta zorlanıyorum :
Bunun sebeplerinden biri orta yaşa yaklaşıyor veya orta yaşı geçiyor olabilirsiniz .

"Kendimden bahsetmem gerekirse, 8-5 çalışıyorum. En geç 5:30'da koşuya çıkıp 6.30'da evde oluyorum. Yemek işi 2 saatimi alıyor. Çayımı alıp oturmam 8.30-9'u buluyor" :
İşteki yorgunluğun üstüne koşu
ve sonrasında yemek tabiki uyumayı da hızlandıracak.
böyle olmamalı sanırım.
Yemekten sonra bazı günler koşu, bazen yürüyüş yapın. Her yemeği günlük değil.
Özellikle soğuduktan sonra tekrar ısıtmak için bir kaç çeşit yemeği ocakta birlikte hazırlayın.
İlerleyen günlerde, yemekleri akşam için kendi aralarında kombinasyon yaparak ya da tekli olarak (yanında duruma göre bazen yoğurt bazen salata) hazırlayın.
Yine zamandan tasarruf için buzluğu biraz doldurun.
Sabah erken kalkmanın en önemli reçetesi erken yatmaktır. Çok övülen deliksiz 8 saat yatma hususu günün aşırı yorgunluğu içinde 8 saat uyumaya ihtiyacı olanlar içindir.
Herkes için standart/ideal uyku süresi değildir

Şu an bu gece saat1 de uyusam sabah herhalde yaklaşık olarak 6 gibi (alarmsız ) uyanırım.
Aylardır alarm kurmuyorum saat sekizde hazır olmam gereken iş yeri için.
0
diyecevaplandı
(21.10.24)
(13)

çok yalnız hissetmek normal mi?

yanisonucta
44 yaşında erkek bireyim evden çalışıyorum. en son iki sene önce sevgilim oldu ve son 2 senedir duygusal veya seksüel bir yakınlık kuramadım kimseyle, benim tercih ettiklerim beni etmedi beni edenleri de ben edemedim gibi bişeyler oldu. artık iyice umudumu kaybetmiş durumdayım bir şey yaşayabilmek a
44 yaşında erkek bireyim evden çalışıyorum.
en son iki sene önce sevgilim oldu ve son 2 senedir duygusal veya seksüel bir yakınlık kuramadım kimseyle, benim tercih ettiklerim beni etmedi beni edenleri de ben edemedim gibi bişeyler oldu. artık iyice umudumu kaybetmiş durumdayım bir şey yaşayabilmek adına ve bu beni çok üzüyor. konuştuğum arkadaşlarım kendinle kalmayı öğrenmelisin kendinle vakit geçirmekten zevk almayı öğrenmelisin gibi şeyler diyor. bu nasıl mümkün? yani ben çok zevk aldığım bir aktiviteyi yaparken yanımda sevdiğim biri olmayınca çok üzülüyorum ve yalnızlık hissim katlanıyor. mesela bir yürüyüş, doğada bir gezi, tek başına bir tatil yalnızlık hissimi çok çok arttırıyor ağlayacak gibi oluyorum ve daha çok üzülüyorum. bundan nasıl kurtulabilirim? kendimi sevmeyen biri değilim. kendime objektif bakınca sevilmeyecek biri olduğumu da düşünmüyorum yani kendimle vakit geçirmekle ilgili sıkıntım yok zaten 20 senedir yalnız yaşıyorum. ama bu son yalnızlık çok uzun sürdü ve çok sıkılıyorum. multu mutsuz anlarımı biriyle paylaşmak istiyorum bu normal mi? ve bundan sonra bulamayacaksam birini kendi kendime yaptığım aktivitelerden üzülmeden keyif almayı nasıl sağlayabilirim?
0
yanisonucta
(21.10.24)
Hocam utangaclik falan yoksa sosyal ortam olusturan yerlere takilsaniz faydasi olmaz mi? Muzigi, dansi, heykeli sevmiyor olabilirsiniz ama baska seyler de olur. Bir de kendinize iyi bakmiyorsaniz, bu konuya da egilmek faydali olur. Insanin ic dunyasina sporun, sahsi bir proje yapmanin, belki topluma faydali isler yapmanin buyuk faydasi olabiliyor.
0
mbond
(21.10.24)
insan sosyal bir canli oldugu icin ihtiyaclar piramidinde bu istegin 3. sirada yer aliyor. yani sende anormal bir durum yok. bu biraz kisilik tipi biraz da ilgi meselesi.

kisilik tipinden dolayi oyleyse daha stratejik hareket edicen. bu hayatimdaki en buyuk onceliklerden biri diyerek enerjini, zamanini dogru partneri bulmaya yoneltcen.

ilgiden dolayi ise, bir silkelenip kendini adayacak yeni mesgaleler bulucan. is olur, din, seyahat olur vs..
0
buenosdias
(21.10.24)
@hier kommt die sonne -> kabullenip keyfini nası çıkarıcam hocam onu soruyorum tam olarak. nasıl telkinker ya da bir düşünce kabulü ile?

@mbond -> sosyal ortam olarak spora gidiyorum. hobi gruplarım var. ara ara dışarıda evde buluştuğum çeşitli arkadaşlarım var. çok asosyal sayılmam gibi.

@buenosdias -> hali hazırda hayatım bu strateji üzerine kurulmuş gibi. durduğum yerde de talep gören biriyim ama şu son iki senede 100 flörtüm olduysa 2 si olumlu oldu onlarla da bi şekilde olmadı. ve bu durum da inanılmaz derecede beni yormuş durumda. artık biriyle flört etmek bile içimden gelmiyor. en baştan tanıyorum ve olmayacağını görüyorum artık.
0
🌸yanisonucta
(21.10.24)
100 flortun 2 tanesi olumlu olduysa sadece, bu tesadufen olmamistir. Tabii flort ile baslayip konunun ilerleyemeyecegi bir suru kisi olur ama bu oran %98 ise bir gariplik olabilir. Neyse biraz bosuna yazmis gibi oldum, gercekci ve net bir tavsiye veremiyorum bu konuda, ben de bilmiyorum, ancak neden ilerleme olmadigini, yasananlari iyi okuyup, yorumlamanizi tavsiye ederim.
0
mbond
(21.10.24)
@hier kommt die sonne ilk verdiğin kötü örnek o kadar iyi ki. hayatımı bu düşünce üzerine kurgulamaya gidiyorum. çok teşekkürler..
0
🌸yanisonucta
(21.10.24)
"kendimle vakit geçirmekle ilgili sıkıntım yok zaten 20 senedir yalnız yaşıyorum"

senin yalniz hissetmen normal zaten yalnizsin. hemen date falan bisiler ayarla ve evlen derim. baktin iliskin iyi gidiyor cocuk yapin.
0
robert bosch
(21.10.24)
Artik her yerde duydugumuz ve bi derece toksik hale gelen bir sey bu "kendinle kalmayı öğrenmelisin kendinle vakit geçirmekten zevk almayı öğrenmelisin" olayi. Yalniz kalmamak icin bir sevgiliden digerine kosan insanlar icin gecerli olabilir ama yukarida soylendigi gibi insan sosyal bir canli, yasam arkadasi istemekte hicbir sorun yok, normal ve sagliklisiniz, yeter ki bu kendinizden kacmak, kendinizle yuzlesmemek icin olmasin. Insan yalniz yasayip olmek icin var olmadi.
Bununla birlikte, nacizane, 44 yasindayim diyorsunuz, acik kalplilikle onceki iliskilerinizin neden olmadigina, bu iliskilerde bi paterniniz olup olmadigina bakmak da iyi gelecektir. Belki aslinda yakinlik kurma korkunuz vardir mesela? Surekli cekildiginiz, yollarinizin kesistigi bir insan tipi var mi? Iliskilerinizin yurumemesinde sizin katkiniza objektif olarak baktiniz mi? Gibi gibi
0
kassiopeia
(21.10.24)
Valla hocam yalnızlığı güzellemeye vs hiç gerek yok. Böyle hissetmeniz çok çok normal. İstediğiniz kadar arkadaşınız, gideceğiniz etkinlik, kendinize ayırdığınız kaliteli zaman vs olsun hayatınızda romantik anlamda bunu paylaşacak bunlara eşlik edecek biri yoksa yalnız hissetmek çok normal. @hier kommt die sonne'ye bir noktada katılıyorum. Godot'yu beklemeye gerek yok. Akışına bırakıp yaşamaya çalışmak bir yerde en iyi yol.
0
Amaranta ursula
(21.10.24)
bu kafa yapısındayken birini bulup evlenirsen büyük hayal kırıklığına uğrarsın. o yüzden yalnızlıkla baş etmeyi öğrenmen gerekiyor diyoruz. bu yaştan sonra bulacağın insanla her şeyi paylaşabilmen çok zor. bunu ancak genç yaşta görüşmeye başlayan çiftler başarıyor, onlar da bir nevi beraber büyüdükleri için. sıkıntının çaresini bilmiyorum üzgünüm. mevcut halinden bu kadar bıkmış olmak kötü olmalı.
0
titanyum22
(21.10.24)
Ne kadar zamandan beridir bu duygu içindesiniz? Çevrenizde sizi bu duyguya sürükleyecek birden fazla mutlu görünen çift mi var? İnsanlardan çok fazla etkileniriz çünkü. Muhtemelen sizin dişi olan bir benzeriniz de aynı duygular icinde bir yerlerde yaşıyordur. Genelde bu insanlar da birbirlerini bulamazlar ne yazık ki. İnsanlar ilişkiye başlama konusunda genelde farkında olmadan pragmatik davranırlar ve bunu da gençliğin ilk yillarinda yaparak bu konuya bir tik atıp bir sonraki adıma geçerler. Bir geç kalmışlıkla toplumun kendilerine ön gördüğü sıradaki yeni görevin peşine düşerler. Bir sebeple böyle yapmayıp yalnız ilerleyen bireyler ise zamanla daha olgun bir kafa ile toplumun baskısından çok etkilenmez ve daha seçici olabilir veya başka öncelikler hayatına birini alma konusundaki ihtiyacı öteler. Yani eğer artık hayatı yaşarken gördüklerinizi paylaşabileceğiniz birini yanınızda istiyorsanız beyninizi kandirmali ve otuzlu yılların başındaki halinizde olduğunuzu (bilinç olarak) düşünmelisiniz. Çünkü o yaşlar duygusal olarak daha flörtöz oluyorsunuz şimdiki seçici ve irdeleyen halimiz ortadan kalkıyor . Önerim saçma gelebilir yani en azinda yazarken bana saçma geliyor ama her olayın kendine has çözümleri olabilir. Çevrenizdeki insanlara da duygularınızı çok anlatmayın işe yaramayacaktir. Bir şeyi anlatmak onu fiziki bir gerçekliğe dönüştürmek gibi bir şeydir aslında. Ortamınızı bilmiyorum ama sosyal aktivitelerinizden zevk almak için de mümkün olduğu kadar çift olmayan, genelde yalnız olan baska kişiler ile zaman geçirin derim. Yalnızken çiftlerle gezmek tatsız oluyor. Bu yüzden evli veya ilişkisi olsa bile yalnız gelebilen kişiler iyidir. Anılarınızı ve hayatı paylaşacak birisini bulamamak, içinize sinmeyen derinliği olmayan bir ilişkiye tercih edilir aslında ama siz biraz sıkılmaya başladığınız bir dönemdesiniz anlaşılan. Sizin için iyi olan halin içinde olmanızı diliyorum:)
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(21.10.24)
uzun sürmüş ve biraz depresyona ilerlemiş sanki.

"this shall too pass" diyorum. hiçbir şey sonsuza kadar değil. zaten bu dönemler o kadar karanlık ki, sonradan üzülebilirsiniz.

dertleşme veritabanını deneyin, belki paylaşım yapmak üzerinizdeki pası atar.
ne 70'lik dayılar görüyoruz hala fink atıyorlar. 44 geç bir yaş değil.
0
janderzel zartanyan
(21.10.24)
sizin yuzunuzden cuneydi baghdadinin bir sozunu aramaya kalkistim seyhler muritler neler okudum neler. aradigim sozu de bulamadim manasi suydu=>bir sey istemeyi birakinca gerceklesir. odagini dagitacaksin bireysel hareket etmek zorunda oldugun seylerle mesgul ol ozel ders almak gibimsi
0
ala09
(22.10.24)
yeni hobiler bul ve bu hobilere sahip olan insanlarla ayni ortamlara girmeye calis. gorucu usulu evlilik istersen de saga sola haber sal, bu islerden ozellikle zevk alan teyzelere yanas :D
0
baldur2
(22.10.24)
(14)

Aşamadıklarınız

gloomy
Aşamadığınız bir şey var mı? Neden? Ne olsa aşardınız/aşarsınız?
Aşamadığınız bir şey var mı? Neden? Ne olsa aşardınız/aşarsınız?
0
gloomy
(20.10.24)
mutsuz bir cocuklugum oldu denebilir. bunu asamadim.
millete bakiyorum ask acisi ya da is yerinde yasadigi mobbingin acisini falan cekiyorlar. insanlarin grown up problemleri var. ben oralara gelemedim bile daha. alakasiz görünen seylerden kendi cocuklugum aklima geliyor ve yaralarim ince ince kaniyor.

bu durum disinda muhtesem bir hayat yasiyorum aslinda kendimce. istedigim her sey oldu, oluyor ya da olacak. cok seviyorum ve de sevildigimi düsünüyorum. o yaralari anca kendi cocugum olunca kapatabilirim yani asabilirim diye düsünüyorum. ama bence bu da olmayacak.

cocuklugum disinda yasadigim hicbir sorunu önemseyemiyorum. oraya takili kaldim. allah baska dert vermesin ne diyelim.
0
robert bosch
(20.10.24)
Var ve aşabileceğimi hiç düşünmüyorum, hayatımı etkilemiyor ama beynimde bir kıymık gibi durup sürekli kendini hatırlatıyor ama yaşayıp gidiyoruz birlikte.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.10.24)
Var. Çünkü bazı şeyler aşılmıyor, kabulleniyorsun.
0
rock n roll
(20.10.24)
rock n roll +1
kabullendim, önüme bakıyorum. benimki bir insanın yaşayabileceği en çok kötü çocukluk olabilir. tabii ki sidik yarışı değil ama akıllara zarar bir çocukluk geçirdim. kendime bile anlatamayacağım şeyler yaşadım.

Ne olsa aşardım? Yaşamamış olsaydım aşardım lol.
Zaman makinesiyle geçmişe gidebilsem, aşardım.
Reenkarne olup bir bok böceği olsaydım, aşardım.
Leo gibi her iki senede bir 23 yaşında bir top model ile birlikte olsam, aşardım.
Bir de farklı bakış açısı olsun. Daha büyük dertlerim olsaydı, aşardım.
0
gabe h coud
(20.10.24)
Cimriyim. Soyle kira getirilerim olsa asarim bunu. Aylik 200k gelmeli
0
lapaz
(21.10.24)
Yamaha’yı halen alamadım.
0
baldan kaymak
(21.10.24)
Yakinlasmak, yakinlik konusunu istedigim kadar asamadim henuz. Hep bir mesafede duruyorum herkese. Evimde tek olmak, yalniz yasamak (evde ve hayatin icinde) cok sevdigim seyler ve bu konforumun bozulmasi biraz beni urkutuyor. Bu da cocuklugumdan gelme bir durum. Buna calisiyorum, bu konunun ustune gidiyorum yani. Manitam evlenmek istiyor, ben bu nedenler yuzunden geri duruyorum. Asmak icin de aslinda adim adim ilerliyorum. Toptan kabul ya da ret durumunda degilim ama suyu yavas yavas isitmak gibi kendimi adim adim ilerletiyorum.
0
mor oje
(21.10.24)
Mutsuz, kötü çocukluk +1
Gençlikte harcadığım emeğin, gösterdiğim çabanın karşılığını yetişkinlikte alamadım.
Bu ikisi yüzünden benden ne köy olur ne kasaba ümitsizliğine düşüyorum bazen.
0
auroraaurora
(21.10.24)
mor oje arti 1.

yalniz olecegim gibi :(
0
baldur2
(21.10.24)
@baldur2 deme oyle ya, asilir hallolur seyler bunlar :’)
0
mor oje
(21.10.24)
Var tabii. Yaşadığım her şeyi aştım ya da alıştım ancak bir tanesini aşamayacağım sanırım. Şu soruyu bile okuduğumda zor yutkundum.
Ne olsa aşardım? “Seni üzdüğüm için ben de çok üzüldüm, özür dilerim.” Cümlesini duyabilseydim aşardım sanırım.
0
irene
(21.10.24)
"asmak"tan ne anladigimiza bagli sanirim. sizin icin asmak ne ifade ediyor? hayatta uzerinde yeterince calisildigina asilamayacak bir sey yok, asilamayan seyler inatla tutundugumuz, birakmak istemedigimiz, belki fark etmeden kimligimiz haline getirdigimiz, ya da kurban modunda kalmayi sectigimiz ve olan'a ragmen farkli secimler yapmayi reddettigimiz ve/veya gucumuzu disariya teslim ettigimiz seylerdir bence.

korkunc bir cocukluk gecirmis olabiliriz, bu nasil asilir? bence eger cocuklugumuzla yuzlestiysek, yarattigi travmalarin hayatimiza, kendimize ve secimlerimize nasil etki ettigini tespit ettiysek ve bu etkilerini gorerek, buna ragmen farkli secimler yaparak ilerleyebiliyorsak bu asmaktir. Asmak benim icin bir seyin olmamis hale gelmesi degildir, cunku olan olmustur. Bu surecte ailenizle gorusmeyi kesersiniz, gorusur ama size hissettiklerini paylasirsiniz vs. vs. Ancak esas olcu noktasi "biz bununla ilgili degistirebilecegimiz konularda ne yapiyoruz"dur bence. X bana bunu derse asarim demek gucumuzu disariya teslim etmektir bence, zira X bir omur boyu bize istedigimiz seyi demeyebilir, o zaman ne yapacagiz? omur boyu vay bana niye bunu demedi, deseydi diye yasamimizi buna bagli yasamayi mi sececegiz?
0
kassiopeia
(21.10.24)
Var. Kilolarım, yaşama düzeni oluşturamamam, disiplinli olamamam. Galiba ayrı eve çıksam veya evlensem aşarım bunları.
0
muhayyer divan
(21.10.24)
Narsist baba/borderline anne geçmişimi %90 aştım sanırım ama %10 luk bir aşamadığım oran zaman zaman beni yokluyor.
0
kullanicadi
(21.10.24)
(12)

Icimi Dokuyorum - Avustralya - Gocmenlik

baldur2
arkadaslar selam, cok cok cok cok uzun olabilir ve oncelikle tam 11 sene once soyle bir duyuru yazmistim ve 10 senedir de avustralya'da yasiyorum. https://www.eksiduyuru.com/duyuru/661164/avustralya-ya-gitmek-ya-da-gitmemekaradan gecen tam 10 sene sonra su anda 34 yasindayim ve gecenlerde soyle bir
arkadaslar selam, cok cok cok cok uzun olabilir ve oncelikle tam 11 sene once soyle bir duyuru yazmistim ve 10 senedir de avustralya'da yasiyorum.

www.eksiduyuru.com

aradan gecen tam 10 sene sonra su anda 34 yasindayim ve gecenlerde soyle bir entry'ye denk geldim. ben yazmadim ama hissettiklerim tamamen bunlar. yani gocmenlik olgusu daha iyi ifade edilemezdi, tam olarak da ben buradaki yazar gibi dusunuyorum ve hissediyorum.

eksisozluk.com

simdi 10 senede ne yaptim:
ilk work and holiday vize ile bir sey cikmadi, sonra 7 ay sonra muhasebe alaninda yuksek lisans'a basladim avustralya'da, 2017 sonlarina dogru yuksek lisans'i bitirdim, yuksek lisans'i bitirince kalici oturumu yeterli puanim olur diye alirdim ama puanlar firladi. turkiye'de cekmedigim sefaleti bu ogrencilik surecinde cektim, parasizlik, imkansizlik, sacma sapan isler vs. bu sacma sapan isleri yapmayi sonrasinda da devam ettim, cunku aslinda muhasebeci veya finans elemani olarak kazandigim parayi zaten kazaniyordum, oyle cok da kariyer delisi biri de degildim, yani biraz gamsiz ve vurdumduymaz diyebilirim kendim icin, veya hirssiz hatta. neyse bu sirada 2018-2020 arasi bir iliskim oldu ve o kisiyle kalici oturumu alacakken, ayrildik ve direkten dondum gene. 2 sene daha onun vizesinde kaldim ve cok boktan olmasa da profesyonel olmayan isler yaptim, yani retail, satis danismani tarzi isler. tabii iliskiye konsantre olunca nitelikli gocmenlik sartlarini yerine getirmeyi rafa kaldirdim. son 2 senedir de adamlar covid'e ozel vize cikarmislardi maksat is gucu avustralya'da kalsin gecici olarak. bu sirada da duz memurluga yakin bir ofis isi yaptim, kalifiye veya profesyonel degil ama rahat, masa basi isti en azindan. hos bu tip isler aslinda en kotu isler ya, ne kariyer yaptirir ne de para kazandirir. simdi de sacma sapan bir ogrenci vizesine basvurdum, ekstra para odemem sorun degil ama buyuk ihtimal vize cikmayacak. itirazdi, mahkemeydi derken 4-5 sene daha tam calisma hakkiyla burada kalmam mumkun.

10 senedir kalici oturum alamamis olmak elbette koyuyor. belki inanmazsaniz cesitli sebeplerle ve yillarda ielts'e, pte'e 20 kere girmisimdir toplamda. ielts'ten 8,5 alacak kadar iyi bir ingilizcem var. ama benim meslek geregi resmen super insan istiyorlar. ielts yetmiyor, bir de tercumanlik belgesi istiyorlar, yuksek lisans yetmiyor, bir de uzerine ekstra 1 yillik kurs yapmani istiyorlar, is tecrubesi istiyorlar, avustralya'nin koylerine gidip orada bir sey okumani daha istiyorlar. sistem resmen kalici oturum vermemek uzere.
ben de hayata karsi cakalligi sevmeyen bir insanim. yasli kadin, sahte evlilik, iltica gibi sebeplere basvurmadim. hep durust yollardan kalici oturumu almak istedim ama olmadi. bir sure sonra da kendinizi bu cikmazin icinde buluyorsunuz, o kadar emek sarf ettim bari doneceksem de kalici oturumu alayim oyle doneyim derken, beklerken, sabirli olayim derken yillar gecti, resmen sagildigimi hissediyorum bazen bu ulke tarafindan, yalan yok. ki bu konuda yalniz da degilim, hani ekstrem bir ornek olsam gam yemeyecegim ama burasi avrupa ulkeleri gibi 3-5 senede vermiyor maalesef kalici oturumu.

bir yandan artik bu maceranin sonuna geldigimi hissediyorum, diger yandan 10 yillik hatta turkiye'de gelmeden once bos zamanlarimda ingilizce calistigim, ielts'e girdigimi birkac defa ve para biriktirdigimi varsayarsak belki de 12-13 yillik emegi cabayi karsiliksiz birakmadan donersem de icimde ukte kalacagima eminim. cunku burada ne guzel bir kariyer yapabildim ne de kalici oturumu alamadim. inanin bu kadar ingilizce kasacagima keske ilk geldigimde iltica bassaydim simdi ferrari'ye biniyordum. ask icin bile kalici oturum soruyorlar :D buradaki belirsizlikten, hep bir geri sayimdan, izolasyondan, turkiye'ye uzakligindan, yalnizliktan, her seyimi kendim halletmeye calismaktan inanin biktim ve cok yoruldum. ielts lafini duyunca artik midem bulaniyor, 40 yasinda da mi ielts calisacagim diye kufrediyorum. bu emeklerimin karsiligini soyle aldim, burada en son 20 dolarim kalinca haril haril is aradim ve hafta sonu gece gunduz demeden calistim, iki is yaptim, evin diger odasini airbnb ile kiraya verdim vs derken biriktirdigim pararla covid oncesi ve sirasinda 1-2 yil icerisinde 4 tane apartman dairesi 1 tane de dukkan aldim istanbul'dan. malum epey degerlendi hepsi dolar bazinda 3-4 kat, bilenler bilir. hicbirinin borcu yok ve su anda 70k civari kira gelirim var. yani parasal olarak dibe vurmamin verdigi hirsla, buradaki alim gucunun yuksekligiyle ve biraz da asosyal yasam tarzim sayesinde bir nevi kendimi zengin yaptim. yani super zengin degil elbette ama planlamadan, hesaplamadan yaptigim bir yatirimla ekonomik olarak epey bir refah olacagim gibi turkiye'de eger donersem. ve annemden de 1 tane daha daire miras kalacak bana, muteahhite verdigi arsadan 2 sene icinde. o da samsun'da su anin parasiyla 20k getirir gibi.

3-4 sene avustralya'da kalacaksam en azindan hayatimi yasayayim, turkiye'de alma imkanimin olmayacagi bir luks bir araba alayim, luks bir apartman dairesinde oturayim, olmadi butun ulkeyi de gezeyim sonra da doneyim senaryosu en kotu senaryo. burada eger bir sekilde kalmak istersem de halen firsatlar ulkesi olmasi ve kendi alanimda kariyer yapamasam bile farkli alanlarda kariyer yaparak ya da kendi isimi yaparak fazlasiyla refah bir hayat yasamaya devam edebilme ihtimali. yoksa ciddi manada yoruldugum, artik fedakarlik yapmaktan yoruldugum, buradaki cikmazlardan, kisitlamalardan, belirsizlikten ciddi anlamda biktigim, gencligimi verdigim, hayatimi yasamayi erteledigim gercekleri de kafamda zonk etmiyor degil elbette.

avustralya olmadi diyelim veya ustteki paragrafi yaptim, turkiye'ye dondum. turkiye'de neler yapabilirim? ya da soyle ki, hemen don der misiniz? bosver daha fazla zaman kaybetme, turkiye'de ingilizceni, sermayeni ya da yurtdisi yuksek lisansini kullanmak icin son raddeler mi diyorsunuz?

haydi diyelim dondum:
oncelikle 6 ay 1 sene dunyayi gez, keyfine bak diyorsaniz, yapilmayacak sey degil benim acimdan. sonra turkiye'ye dondum diyelim:

a) memurluga donus. sanirim halen hakkim var ama bilmiyorum ne geregi var?
b) ozel sektor-beyaz yaka satin alma, audit, finans gibi bolumlerde calisma? tecrubem sadece biraz ve cok eski, yas da sorun olacak sanirim ozel sektor acisindan. ingilizcem fark yaratir mi? bilmiyorum.
c) belki su siralar ogrenilebilecek bir machine learning, ai ile alakali ya da yazilim ile alakali freelance veya remote olarak calisabilecegim bir yetenek katsam kendime?
d) cafe, restaurant acmak? veya bir yerin franchise'ini almak?
e) en iyi oldugum konu olan ingilizce'ye dayali bir is. gezi rehberligi, tercumanlik veya ingilizce ogretmek? tesl alip? bu alanlari severek yapacagima eminim.
f) emlak isiyle ugrasmak? kuzenim muteahhit ve buyuk projeler yapiyor, onunla ortak is yapilabilir belki. gayrimenkul ilgimi cekiyor.
g) avustralya olmasa bile irlanda,da kalici oturum, singapur'a gitme veya ispanya, yunanistan'dan ev alip ab vatandasligi almak gibi seceneklere de acik olabilirim. hatta amerika da olabilir. ama bunlar hakkinda her turlu bilgiye ve alternatif oneriye acigim. illa turkiye olmasin gibi bir derdim yok gelismis ulke vatandasligi almak isterim eger alabilirsem.

cok cok tesekkurler arkadaslar buraya kadar gelebildiyseniz. simdi yatiyorum tickleri sabaha atarim artik :)
0
baldur2
(18.10.24)
dostum gecmis olsun. zor zamanlardan gecmissin, hep bir belirsizlik vs kolay degil. göcmenin derdini en iyi göcen anlar.

ama sen ne is yapiyorsun? ne okudun da meslegini yapamiyorsun? bu saydigin isleri avustralya'da da yapabilirsin? seni durduran vize anladigim kadariyla.
o diplomali meslegini yapip sana kalici oturumu aldirtacak meslegin ne ve neden yapamiyorsun? bu kismi anlayamadim.

bir de vize alabilmek icin kimseye bel baglama derim. senin durumun cok zor. sen su anda birine ajandan olmadan yaklassan bile karsidaki bunu benle evlenmek istiyor vize icin vs diye anlar. ben seni anlayabiliyorum
0
robert bosch
(18.10.24)
www.youtube.com

hacı 4 daire bir dükkana hiçbir şey yapmasan da yuvarlanır gidersin buralarda ya
0
deranzo1
(18.10.24)
@robert bosch

turkiye'de iktisat, burada da professional accounting okudum, okurken burs falan bile kazandim ama sirf nitelikli gocmenlik listesinde diye okudum, yoksa sevdigim bir meslek degil. ya isler vize istiyor, vize is tecrubesi istiyor derken, bir yerden sonra motviasyonumu kaybettim ve vazgectim, gunu kurtarmak icin ve borclari kapatmak icin buldugum islerde takilip kaldim, elimden tutan olmadi, yol gosteren olmadi diyeyim. ayrica dedigim gibi zaten muhtemelen ayni parayi kazaniyordum diger islerde ama sonucta tatmin etmiyor bir sure sonra. kariyer degisikligine acigim, o kariyerlerle de o isten daha fazla para kazanmam da mumkun zaten.

o ask konusu zaten oyle. resmen oturum olmadan ask bile yasayamiyorum. yani oturum'u olan da olmayan da, kalici oturumum mu var mi yok mu onu soruyor. o yuzden evlenerek alma umudum kalmadi. dedigin gibi beni sevmiyorsun pasaportum icin benimlesin muhabbetini duymak bile istemiyorum.
0
🌸baldur2
(18.10.24)
yurt dışına yerleşme, kalıcı olma, yabancı olarak tutunma vb süreçleri kolay değil malesef. sonuçta istanbulda ev dükkan alabilmişsiniz. Aklınıza yatarsa Avustralya, expat olmak ingilizce sınavları gibi konuları youtube da anlatabilirsiniz. Uğraştırıcı olabilir ama bahsettiğiniz işler de en az bunun kadar uğraştırıcı. Bu arada düşünürseniz konsolosluk, büyükelçilik sınav açıyor takip edin.
0
pembediken
(18.10.24)
okumadım ama kesin sen haksızsındır baldur iki. sonra okıcam işim var. tam on yıl önce ben de avustralyaya gitmeye kalktıydım anam bana gitmen dediği için kaldım içümde uktedir. bi nebze olsun pişmanlığımı azaltmak için okıcam sakın silme

edit: okudum göçmenlikten tiksindim. ileri yaşta baştan başlamak kendi memleketinde bile zorken gurbette düşünemiyorum. ama o on yıldan sonra sen artık buralarda yapamazsın gibi geliyor. inşallah amerika avrupa bir şey tutturursun da kalırsın. ne yaparsan yap buraya gelme derim. bekar adamsın ayağına dolanacak çoluk çocuk da yok. burada insanlık namına bir şey kalmadı. bir yolunu bul rahat edebileceğin ama kanunu nizamı olan bir yere kapağı at.
0
titanyum22
(18.10.24)
Senin durumda bence iki seçenek var:

-Türkiye'ye dönüp memur olmak
-Bir ülkeye iş teklifi alarak gitmek.

Oturumdur, vatandaşlıktır.. bence bunlar için kasma. Bunlar zaman ve para gerektiren süreçler ve garantisi yok. Senin durumunda olan Avustralya ve Kanada'da çok kişi var. Senin durumun Amerika versiyonu da kaçak takılmak 10-15 yıl ve hiçbir şey elde edemeden dönmek.

Bir yerde olmaktan ziyade ne iş yapacağına bak. Mavi yaka değilsen, öğrencilik sürecine girmek istemiyorsan göçmenlik süreci zor.

Ticarete gelirsek de risk dolu. Çırağı olmadığın işin ustası olamazsın derler..

Benim şahsi fikrim memuriyet + small business. Bir ülkeye göç edeyim fantazisinden ziyade paraya odaklan.

Göçmenlik düşünüyorsan da yatırımcı vizeleriyle iş kurarak bir şeyler yapmayı düşün. Daha zorlayıcı gibi ama uzun vadede getirisi daha büyük..yolun ve ne yapacağın belli.

Yapabiliyorsan evlilik işini zorla. Bu da en temiz yollardan biri.
0
ferenc
(18.10.24)
Ev alıp ab vatandaşlığı diye bir şey yok. Size oturum izni sağlar ama o ülkede sağlar. Buna ek olarak en az 250-500 bin euro falan yatırım yapmanız gerekir (yunanistan böyleydi). Yunanistan'da ev alıp gidip almanya'da calisamazsiniz. Ek olarak mevcut tecrübe vs ile bahsettiginiz ulkelere gitmek de zor, ancak gene okursaniz olur.

Eğer Türkiye'ye dönmek size temel bir sorun yaratmiyorsa dusunulebilir, bilmiyorum. Ben hayatta dönemem çünkü 2 haftada bile bayiliyorum ülkede. Temelden sorunum var, parasal değil.

Türkiye'de özel sektör rezil. Kimse de deneyiminiz yokken sizi sırf yurtdışı gördünüz diye almaz. Türkiye'deki özel sektör işleri çoğunlugu da dandik yani. Beklentiniz düşükse olabilir. Ben tavsiye etmem pek. Uzun yıllar yurtdışında özel sektörde çalışmis olsaniz o zaman olurdu büyük firmalarda üst yönetim vs.

Franchise kol gibi pahalı. Örnek verirsek burger king 500 bin dolar+kdv. Çevremde burger king vs olanlar baya zengin olan kişiler. 500 bin dolariniz varsa zaten bize bu sorulari sormazsiniz diye düşünüyorum.

Kafaniza bir milyon tilki var. Bence bilmediginiz islere girip elinizdeki parayi kaptirma riski yapmayin. Bildiginiz bir şey varsa onu düşünün.

Bence üç seçenek var;
- Avustralya'da kalmak ve bir şekilde kalıcı olmak.
- Türkiye'ye gelip salla başı al maaşı bir hayat yasamak. Bunda yanlış bir şey kesinlikle yok ve bu size göre olmasa bence sormazdiniz bile.
- Türkiye'ye gelip bildiginiz bir iş yapmaya calismak.

Onun dışında ai, özel sektörde iyi iş, ab falan bence uzak seçenekler.
0
logisticsmanager
(18.10.24)
Yanıt veremeyeceğim ama hikayenizin ikinci senesine yeni girdim. Dertleşmek isterim. İsterseniz mesaj gönderebilirsiniz.
0
dusunemedim
(18.10.24)
acil donmen lazim +1

yurtdisinda kalmak icin sahte evlilik falan yoluyla dandik white trashlere parayi kaptirma, dolandirilirsin.

4-5 mulk var 70-80bin kira geliyor diyorsun. bu zaten cepte ki buyuk avantaj.
yasin da gelmis, yerinde olsam donup once duzgun bir hatun kovalarim. bu sirada da ticaret, ithalat ihracat islerine falan bakarim.
memuriyet ile isim olmaz, zaten baglantin yoksa o isten bir cacik olmaz.

cok cok kritik bir donum noktasindasin. donmezsen boka batarsin. ben battim ordan biliyorum.

commonwealth pismanliktir.
0
cooperr
(18.10.24)
Hocam bence orada göçmenlik olayının tamamen bittiğine emin olmadan dönme. Almak için de zor ama mücadeleye devam et. Bilmiyorum artık gelsem mi Türkiye'ye diyorsan bir kaç ay gel bak. Fakat bu son seçenek olsun. Yani başını yastığa koyduğunda keşke şöyle yapsaydım böyle yapsaydım yerine yaptım ama olmadı dersin. Bu nedenle mantıklı olan orası veya başka ülkede kalmaya bakmak olmadı en kötü burada seni 40 yaşında da 50 yaşında da gelsen zaten geçindirecek mal mülk var. Burada kaybedeceğin bir fırsat yok.
0
dedeminhirkasi
(19.10.24)
Son 10 senede Türkiyede maaşlı çalışarak nakit parayla İstanbul'da değil 4 daire ve dükkan, 1 daire alabilen istisna olmuştur. Yani sorunun psikolojik gibi duruyor. Ayrıca sistemi kullanmak istemeyen biri için Türkiye son 10 yılda daha da kötüleşti. Karar vermeden önce arada ziyaret edip deneyebilirsin.
0
osssy
(20.10.24)
Kuzeninize ne oldu bu arada?

Gocmenlik zor ama bu kadar degil, soyle ki 10 yilda baya bir sey olmus olmasi gerekiyordu. Ancak Avustralya faktoru,bence, cok fark ediyor. Soyle ki, cok uzak, sadece fiziki olarak degil, bu fiziki uzakligin getirdigi acayip bir duygusal uzaklik oluyor, haftasonu atlayip bir yere gidip gelememek, bildiginiz alistiginiz dunyanin bambaska bir saat diliminde yasiyor olmasi, vs beni cok zorlamisti acikcasi. Dolayisiyla sizi cok iyi anladim. Ancak 10 yili cope atmis gibi hissetmeyin, mal mulk edinmissiniz. Sizin yerinizde olsam sanirim hollanda basta olmak uzere, almanya ikinci secenek olabilir, ya da ingiltere, eger enerjiniz varsa yuksek lisansa basvururdum. Para sorununuz yok. Hollanda da masterlar makul fiyatta, Almanya'da da, her ikisinde ingilizce fazlasiyla master var, alaninizda bir yuksek lisans yapip o arada is bakmak, master sonrasi is aramaza izinlerini kovalamak, oradan sartlari zorlamak daha mantikli. Avrupa daha cazip cunku bu anlattiginiz yalnizlik hissi ciddi derecede azalacaktir, haftasonu cok ucuz biletlerle bir yerlere ya da Turkiye'ye kacip o ihtiyaciniz olan guvenli cemberdeki arkadasliklariniz vs sizi ayakta tutacaktir. Avustralya'da Turkiye'den bir dostunuzu aramak isteseniz bile bir dert. Kendi adima ben orada, halihazirda baska yerde gocmen olarak, hic tatmadigim bir yalnizlik ve izolasyon yasamistim ve beni cok zorlamisti.
0
kassiopeia
(21.10.24)
(3)

Aralıkta Xmas armosferi için lokasyon önerisi

Kediyi üzdün
Kasımda atmosferi kuruyorlar zaten aralık başı gibi gidip görmek istiyorum daha önce hiç yurtdışında bu aylarda bulunmadım. iki sorum var: Schengen dışında neresi olabilir? İngiltere kolay vize verir mi?
Kasımda atmosferi kuruyorlar zaten aralık başı gibi gidip görmek istiyorum daha önce hiç yurtdışında bu aylarda bulunmadım.

iki sorum var:

Schengen dışında neresi olabilir?

İngiltere kolay vize verir mi?
0
Kediyi üzdün
(10.10.24)
benim bir londra'da christmas şansım oldu. çok keyifli. şartları sağlıyorsanız 1-2 haftada gelir vize de.

bkz. winterwonderland
0
brakgn
(10.10.24)
schengene gore randevu vs derdi yok ingiltere tercih edilebilir.
0
bay b
(10.10.24)
belgrad'in videolari sizi kandirmasin, biz gecen yil gittik, hic oyle asiri bir ortam yok. normal yilbasi suslemesi. beklentinizi gercekci tutun.
eger imkaniniz varsa almanya ve avusturya'nin xmas marketleri efsanedir.
0
kassiopeia
(10.10.24)
(5)

Istanbul Havalimanindaki

hot potato
Dis hatlar ucuslarda gatelerdeki guvenlik aramalari neden bu kadar abartili? Su tum yolculari siraya sokmali, ust aramali, canta karistirmali, swab surmeli surecten bahsediyorum. Bunu ulkeler tum ucuslarina yaptiriyor mu yoksa rasgele mi? Bir de Turkiye'deki her havalimani bu kadar yapmiyor sanirim,
Dis hatlar ucuslarda gatelerdeki guvenlik aramalari neden bu kadar abartili? Su tum yolculari siraya sokmali, ust aramali, canta karistirmali, swab surmeli surecten bahsediyorum. Bunu ulkeler tum ucuslarina yaptiriyor mu yoksa rasgele mi? Bir de Turkiye'deki her havalimani bu kadar yapmiyor sanirim, dogru mu?
0
hot potato
(09.10.24)
abd ve ingiltere uçuşlarında ekstra bir arama oluyor gate'de. genelde eu uçuşlarında olmuyor ya da yapıyorlarsa rastgele veya şüphe üzerine yapıyorlardır ben hiç denk gelmedim yakın zamanda Schengen bölgesi için.
0
awlmi
(09.10.24)
abartili oldugunu dusunmuyorum, guvenlik konusunda vukuatli bir ulkeyiz. kalabalik ulkelerde de 2 defa kontrol oluyor, ornegin hindistan'da ilk kontrolde yani daha havaalani binasina girerken boarding pass'e bakiliyor, olmayan iceri alinmiyor bildigim kadariyla, benim deneyimim boyleydi. bunu bana arkadasim orada aileler cok buyuk oldugu icin yolculamaya da onlarca kisi beraber geldigi icin, bunu onlemek adina yaptiklarini soylemisti. yani ailenizle kapida vedalasip giriyorsunuz.
0
kassiopeia
(09.10.24)
Beni tek uyuz eden sivi mevzusu
0
Zetnikov
(09.10.24)
ilk girişte güvenlik olması tamamen Türkiye ile ilgili bişey. Ortadaki güvenlik uçakların güvenliği ile ilgili her yerde olan bişey genel havalimanı kuralı.

Fakaaat senin dediğin üçüncü güvenliği (kapıda) ben sadece İngiltere uçuşunda yaşıyorum. ABD ve Kanada için de varmış galiba. Fakat onda bile random galiba çünkü birkaç kez açtırıp bakıp bir şey sürüp makineye soktular. Birkaç kere yapmadılar :) Neye göre? bilmiyorum. Fakat bir kere görevliler kendi aralarında konuşurken "bagajlı herkesi aramaya gönderiyor abi yeaaa" demişti biri. Yani elinde büyük çanta olanları mı ayırıyorlar veya bir kota mı var bilmiyorum. Kota da olabilir çünkü birkaç kez sıranın arkalarında olduğumda direkt geç dediler. En başta gidince gelen herkese bi baktılar. Gibi gibi. Fakat bu son güvenliği ülkeler (UK, USA vs.) istiyor herhalde.

edit: İngiltere tüm uçuşlarında yaptırıyor bu net. Sabiha'dan gittiğimde de Gözen değil başka şirket (galiba Pegasus'un kendi çalışanıydı) yapmıştı.
0
nhk ni youkosu
(09.10.24)
- Bahsettiğiniz üçüncü güvenlik (gate'de olan) bana hiç denk gelmedi.

- Hem sıvıyı hem bilgisayarları tespit edebilen X-Ray'lar var ayrıca. Youtube denk gelmiştim. Adam diyordu böyle bir şey var, en uça gidin diye. İlk uçuşumda güvenlik yoğunluğu azaltmak için o tür X-Ray'lara yönlendirmişti. 5 kişi filan aradan rahatlıkla geçmiştik. Ama ilk giriş miydi hatırlamıyorum ://


- Yalnız İstanbul'daki Çipli Pasaport'dan geçiş durumunun gözünü seveyim ya. Çat çat 10 saniye sürüyor sürmüyor. Akarı yok kokarı yok.
0
put it in your appropriate place
(09.10.24)
(11)

spor salonu, bar vs...

islergucler
travmatik bir ilişki sonrası tek başına spor salonunda olmak ve bir bara yalnız gitmek konularında fikirlerinize ihtiyacım var.salonunda mevcut bir müdavim bir kitle var, bunların arasına dahil olamamaktan çekiniyorum. sizce nasıl dahil olurum?ikinci sorum bar ile alakalı. tek başıma bir barda oturm
travmatik bir ilişki sonrası tek başına spor salonunda olmak ve bir bara yalnız gitmek konularında fikirlerinize ihtiyacım var.

salonunda mevcut bir müdavim bir kitle var, bunların arasına dahil olamamaktan çekiniyorum. sizce nasıl dahil olurum?

ikinci sorum bar ile alakalı. tek başıma bir barda oturmak çocukça geliyor ama bur yandan da oradan başlamam gerekiyor diye düşünüyorum.

sizce bana uzun zaman konfor sunmuş bu ilişkiden kurtulup nasıl yeniden başlayabilirim?
0
islergucler
(08.10.24)
20 yıldır salona giderim yanıma "naber bro" diye gelen kimseyi geri çevirmedim çoğuyla da ahbab olduk, biraz gözlemle zaten gym müdavimlerinin büyük bir kısmımın benim dediğim gibi davrandığını görürsün.

Bar olayını bilmiyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.10.24)
Kaleci +1
Ben zaten yurtdışında olduğum için bir de spor salonunda çok vaktim olmadığı için fazla muhatap olmam. Arada böyle ağır kaldirdigim için gencler ya da benim gibi ağır kaldiranlarla muhabbet oluyor. Ben misal mevcut spor salonunda mevcut kitleye dahil değilim pek de umrumda değil açıkçası, isim spor yapmak.

Abi bar neden?

Sen yalnizsin insan bulacagin yerlere mi girmeye calisiyorsun?
0
logisticsmanager
(08.10.24)
BAK ÇOK İYİ TAKTİK VERECEĞİM

Salona gidiyorsun takılmak istediğin gruba "kaç set ulan" veya "uff kollara bak nasıl oldu abi, bir şey mi kullanayım yoksa tavuk mu yedin" diyorsun.

Bara gidiyorsun ve eğleniyorsun, barmenin önüne oturmaca varsa ve bir hanımefendiye yakın oturursan veya çevrene bir tanesi oturursa belki diyip muhabbet ediyorsun. Havadan sudan. Ama gittiğin barın ortamına göre davran diye de "ytd" ibaremi koyayım.
0
Shepard
(08.10.24)
salona zaten tek gidilir sorun değil. bara da bir kez gitsen alışırsın.
0
jelly bear
(09.10.24)
cok uzuldum be okurken. spor salonunun olayi tek basina yapilacak en iyi aktivitelerden biri ordaki birlik kafasini anlamadim. barda cok calisan goruyorum tek oturan ya. bi iki kere ben de calistim belki belirli hedef varsa yalnizim kafasina gidilmez. maksat bira icmekse sureyi kisa tut. ha yok tanismaksa, bilemiyorum altan o is akista
0
ala09
(09.10.24)
Spora tek gitmeyi cok seviyorum, senelerdir ayni yere gidiyorum, kimseyle pek konusmam, sporda kendimle kalmayi ve kendi isime odaklanip cikmayi seviyorum. Tercih meselesi ama kimsenin de konusmak isteyince geri cevirdigini gormedim.
Bar'a da tek gitmek isterseniz, en azindan yurtdisinda, en rahati gidip bara oturmaktir. En fazla barmenle uc bes konusursunuz, kimse de yalniz oturmanizi garipsemez.
Aslinda insanlar diger insanlara bizim tahmin ettigimiz kadar dikkat etmiyorlar, yani siz biriyle bara gittiginizde karsinizdaki ile muhabbet edip eve donmeyi mi tercih ediyorsunuz, vay tek basina gelmis adama bak diye tek tek etrafta oturanlari gozetlemeyi mi? Oradan hesap edin.
0
kassiopeia
(09.10.24)
bar için, bir problem yok, gidip takılacaksın, eğleneceksin, kimi şeyleri de kafaya takmayacaksın, (çarptı, yol vermedi vs. vs.) muhabbet edeceksin, sorun çıkartmazsan kimse niye tek geliyon gardaş demez, belirli bir süre gidip gelince zaten sima olarak bilinir oluyorsun, zamanla hiç tanımadığın, ismini bile bilmediğin kişiler selam vermeye başlıyor oradan da muhabbet açılıyor.

tek dikkat etmen gereken şey; bir amaç için gitme hiç bir yere. misalen yeni biriyle tanışayım falan gibi bir düşüncen olmasın, eğlenmekten başka amacın olmasın.

nasıl yeniden başlarsın;
1) kafanı başka işlerle meşgul ederek,
2) eğlenerek.
3) flört ederek.

iilk ikiyi yapmadan 3 çok zorlama olur, karşı taraf (cinsiyet fark etmeksizin) yumurtadan dün çıkmadıysa şıp diye anlar ve uzak durur senden.
0
selam
(09.10.24)
tek basina duzenli bir sekilde ayni bara gidersen arkadas yapmaman imkansiza yakin.
0
baldur2
(09.10.24)
spor salonundaki gruba dahil olmanin geregi ne onu anlamadim
0
bay b
(09.10.24)
@bay b

+1
0
Zetnikov
(09.10.24)
spor salonunda zaten yalnız gidilir ve yalnız olunur. bir partner bazı hareketlerde iyi olur tabi ama antrenman boyunca fazlaca sosyal olunmaz. soğumadan bir an önce program yapılır ve gidilir. spor salonu konusunda çekinmen yersiz. bir an önce başla, tek başına idman yap, yaparken etrafı gözle.

barda tek başına oturmak çocukça değil. hiç bir şeyi tek başına yapmak çocukça değil zaten. git ve ortamı gözle. insanlar nasıl davranıyorsa öyle davran. zaten herkesin kafa kıyak oldugu için kolayca sosyalleşirsin. ortam sarmadıysa başka bara git ve yeniden başla.
0
abelardo
(09.10.24)
(4)

Wizz air kabin sırt çantası Hk.

Eksiduyuruhesabim
İstanbul'dan Budapeşte'ye uçuşum var fakat wizz air internet sitesindeki bilgiye göre yalnızca 40x30x25 ölçülerindeki sırt çantalarına izin veriyorlarmış. Bu sınırı aşarsak sıkıntı yaşar mıyız bu ölçüler inanılmaz küçük çünkü. Teşekkürler şimdiden.
İstanbul'dan Budapeşte'ye uçuşum var fakat wizz air internet sitesindeki bilgiye göre yalnızca 40x30x25 ölçülerindeki sırt çantalarına izin veriyorlarmış. Bu sınırı aşarsak sıkıntı yaşar mıyız bu ölçüler inanılmaz küçük çünkü.

Teşekkürler şimdiden.
0
Eksiduyuruhesabim
(08.10.24)
Eskiden bi sepet vardı ona koyup sığıyorsa alıyorlardı, sıkış tepiş de olsa. Çok daha büyükse sıkıntı çıkabilir ama 5 10 santim farka izin verirler diye düşünüyorum.
0
Bruce
(08.10.24)
orada olay "öndeki koltuğun altına sığacak çanta" olması. Birkaç santim büyük olsa bişey demezler tahminen ama ben tam o boyutta kamera çantamla seyahat ediyorum. Ek valiz gerekirse priority alıyorum hem kabin içi 10kg minik valiz hakkın oluyor hem sırada vs. öncelikli oluyorsun.

Bu arada uçakta tepeye sırt çantası vs. koyanları uyarıp aşağı ayağınızın altına koyun dediklerini duydum.
0
nhk ni youkosu
(08.10.24)
%90 sallamıyorlar çanta çok dikkatlerini çekmezse. ama %10 salladıkları zaman da 60-70 euro kitliyolar. denk gelirse kötü.
0
zeleno
(08.10.24)
Cekcekli valiz olmadigi ve asiri buyuk olmadigi surece herhangi bir sirt cantasi ok. Bir de kol cantasi fln baska bisi olmasin yaninizda. Ryan air ikinci cantada (sirt cantasi + kol cantasi) daha esnek, wizz pek degil. Eger cekcekli gotururseniz direk 60-70euro kitlerler.
0
kassiopeia
(09.10.24)
(7)

üst kuşaklar kötü ebeveynler miydi?

brakgn
30'lu yaşlardayım. ailem 60lı yaşlarda.Baba olduktan sonra kaçınılmaz şekilde bazı karşılaştırmalar yapmaya başladım. Kendi neslimin ebeveynlik anlayışını, bir önceki nesille kıyaslayınca, gerçekten şans eseri büyümüş gibi hissediyorum. Önceki nesillerde yapılan ciddi ebeveynlik hataları, adeta bile
30'lu yaşlardayım. ailem 60lı yaşlarda.

Baba olduktan sonra kaçınılmaz şekilde bazı karşılaştırmalar yapmaya başladım. Kendi neslimin ebeveynlik anlayışını, bir önceki nesille kıyaslayınca, gerçekten şans eseri büyümüş gibi hissediyorum. Önceki nesillerde yapılan ciddi ebeveynlik hataları, adeta bilerek ve sürekli tekrarlanmış gibi görünüyor. Bu travmatik yaklaşımlar, sanki yetiştirme sürecinin ayrılmaz bir parçasıymış gibi uygulanmış.

siz de böyle hissediyor musunuz?
0
brakgn
(01.10.24)
kötü ebeveyni iyi tanımlamak lazım. Bazen de bilmemek, çağın getirdiği farklılıklar imkanlar vs. etken.

İnternetin olmadığı bir dünyada ne kadar bir şeyleri bilebilirsiniz? Nesilden nesile geçerek. Bir önceki neslin hataları sizle devam eder.

Çok basit örneklerle yenidoğanı karın üstü yatırmak, battaniye vs. örtmek. Hem literatür değişti benim bebekliğimden yani yatak olan battaniyenin ters yatırmanın ana ani bebek ölümü sebeplerinden biri olduğu ortaya çıktı, hem de benim buna erişimim inanılmaz kolaylaştı.

Yani annem annesinden gördüğü şekilde yatırdı beni. Kitap okusa da o anki liteartür zaten öyleydi. Ama bugün ben anında görebiliyorum ne yapmam gerektiğini. Yarın çocuklar emeklemesin dese Who anında haberimiz olur. hayat farklı.

Psikolojik olarak da benzer süreçler var. Yani bir bireyin nasıl yetiştirmeniz gerektiğini bugün hemen bulabilirsiniz ama onda da tabii tek bir yöntem olmaması sebebiyle kafa karışıklığı oluşması da belki daha büyük problem.
0
wallcan
(01.10.24)
bir de bir üst jenerasyonun nasıl yetiştiğini düşünün. hepsi 5-6 çocuk olarak genelde hiç önemsenmeden ve ekseriyetle otoriter figürler tarafından büyütülmüş insanlar. maddi ve sosyal imkansızlıklarla, bilgisiz bir toplum içinde ilerlemiş süreç. bu açıdan bakınca her ne kadar bu güne göre kötü olsa da kendi çocukluklarına göre genelde daha iyi yaklaşımlarla büyüttüklerini görüyor ve kızgınlığımın çoğunu törpülüyorum.
0
awlmi
(01.10.24)
yeni yeni bilincleniyoruz...
bir de egitimli insanlar gec cocuk sahibi oluyor dolayisiyla tecrübelerin verdigi bilgi birikimi ve farkindalikla daha ilimli yaklasabiliyorlar.

bizden önceki jenerasyon gözünü acmadan evlenmis, calismaya baslamis ve cocuk sahibi olmus.
0
robert bosch
(01.10.24)
cocuklarini taciz tecavuz edenleri, sistematik siddet uygulayanlari vs. ayri tutuyorum, zira burada ebeveynlik degil baska bir durum soz konusu ancak anlattiginiz anlamda anne babalarimiz kotu ebeveynler degildi, bilincsizlerdi ve bilinclenebilecek imkanlari da pek yoktu, aslinda olay bundan ibaret. o anki sartlarla ve erisebildikleri bilgilerle ya da kendilerine aktarilan bilgi ile, ellerinden gelenin en iyisini yaptilar bu kadar. bu demek degil ki, herhangi bir travma yasadiysaniz bu onemsiz ya da uzerine dusunmeyin. bu travmanin nereden kaynaklandigini bilip yasaminiza iliskin baska secimler yapmak farkli, surekli 'ebeveynlerim bana bunlari bunlari'yaptilar diyip kurban modunda yasamak baska bir sey.

kaldi ki, gunumuzde de herkes, siz de dahil, halen elinden gelenin en iyisini yapmaya calisiyor. mukemmel ebeveynlik ve mutlak dogru diye bir sey yok, illa ki siz de yanlislar yapacaksiniz. bunu gercekci bir sekilde kabullenip, kendinizi gelistirerek farkindalikla ilerlemek dogrusu diye dusunuyorum.
0
kassiopeia
(01.10.24)
Her dönemi kendi içinde değerlendirmek mantıklı ama bence ortada bilinçli bir kötülük yok. Kaldı ki bugünkü davranışların da ne kadar doğru oldukları da tartışılır. Mesela çocuğu aktif olsun, öğrensin, kendini geliştirsin diye aktiviteden aktiviteye koşturmak uzaktan bakınca harika bir ebeveynlik örneği gibi gözükürken yakından çocuğu kendi uzantısı gibi görüp onun hayatı üzerinden kendini gerçekleştirmeye çalışan, bu süreçte de çocuğun benliğini ezip geçen bir deneyim olabilir. Diğer yandan ergen depresyonunun zirve yaptığı, genç intiharlarının her sene yükseldiği, bir çok çocuğun kendine zarar verdiği vb. düşünülürse bence bu neslin ebeveynlik anlayışını yargılamak için erken diye düşünüyorum.

Bu arada toplumun ortalama eğitim süresinin artışıyla çocukların maruz kaldıkları basit şiddet ve psikolojik baskı azalmıştır tabi ki bundan şüphem yok. Ancak "Eskisi çok kötüydü, şimdiki çok iyi" gibi bir sonuç çıkacağını sanmıyorum.
0
salihdt
(01.10.24)
Zamanin ruhu..

Şimdiki çocuklar da ileride ebeveynlerine hic tahmin edemeyeceginiz donelerle sallayacaklar.
0
makbur
(02.10.24)
Iyi seyler de yapildi tatsiz seyler de yasadik, kotulerdi diyemem, iyi niyetle yaptiklari bazi seyler hasar birakti, ayri mesele.
Ben yasadigim iki hatayi yapmamaya calisiyorum:

1 - dovmuyorum, bizim dayaksiz haftamiz gecmezdi. Evde sakin bir hafta gecirsek sagolsunlar okulda dayak yerdik. Simdi zaten okulda dayak yok, evde de siddet uygulamiyoruz.

2 - onunla ilgili bircok karari, ona sormadan almiyorum. Mesela kursa mi gonderecem, secenekler sunlar diye siraliyorum o seciyor. Bize soran olmadi..
0
cooperr
(02.10.24)
(4)

Stuttgard da posta kutusu kiralama? (Zürih de olur)

o kadar da degil aga
Bu 30 eur sıkıntısı nedeniyle hobimde kullandığım bir malzemeyi alamıyorum. Stuttgard a 2 günlüğüne gideceğim. Yardım alabileceğim bir arkadaşım da yok. Kaldığım otel de posta kabul etmeyi reddediyor ve zaten güvenemiyorum. Posta kutusu kiralayabilecegim ve buraya posta isteyebileceğim biz çözüm var
Bu 30 eur sıkıntısı nedeniyle hobimde kullandığım bir malzemeyi alamıyorum.
Stuttgard a 2 günlüğüne gideceğim. Yardım alabileceğim bir arkadaşım da yok.
Kaldığım otel de posta kabul etmeyi reddediyor ve zaten güvenemiyorum.
Posta kutusu kiralayabilecegim ve buraya posta isteyebileceğim biz çözüm var mı?
0
o kadar da degil aga
(24.09.24)
Postanelerin ya da amazonun kendi kutuları oluyor oraya kargo isteyebiliyorsunuz

Amazon.de de vs çıkıyor bu seçenekler
0
jülsezar
(24.09.24)
julsezar+1
amazon'da shipment location olarak postaneleri isaretleyebiliyorsunuz, genellikle kutular oluyor oraya birakiyorlar qr kodla direk kutudan aliyorsunuz kendiniz, kimseye gerek olmuyor.
0
kassiopeia
(24.09.24)
maalesef amazon.de de almıyorum ürünü. el yapımı bir ürün almaya çalışıyorum.
peki bu kutuları haricen kullanabiliyor muyum?
0
🌸o kadar da degil aga
(24.09.24)
bildigim kadariyla hayir ancak hangi siteden alacaksaniz, postane ya da baska bir yere teslim opsiyonu (posta sirketi ile anlasmasi olan bir dukkan gibi), eger varsa, odemeden once cikiyor zaten o sekilde bakabilirsiniz. genellikle bu posta kutularinda ya da dukkanlarda urun 1 hafta filan kaliyor, gitmeden once siparis verip gidince alabilirsiniz.
0
kassiopeia
(24.09.24)
(13)

mevcut işi bırakıp aile işlerini devralmak ya da almamak

pacevilleli
şöyle ki 31 yaşındayım. kurumsal bir firmadayım ve aylık net kazancım 170bin tl civarında. İstanbuldayım.aile işimiz var. ablam babam idare ediyor şu an için. ben tamamen farklı bir alanda, bir firmada çalışıyorum.aile işi ne çok büyüyor, ne küçülüyor. ablam ile babama desem ben de geldim hadi hep b
şöyle ki 31 yaşındayım. kurumsal bir firmadayım ve aylık net kazancım 170bin tl civarında. İstanbuldayım.

aile işimiz var. ablam babam idare ediyor şu an için. ben tamamen farklı bir alanda, bir firmada çalışıyorum.

aile işi ne çok büyüyor, ne küçülüyor. ablam ile babama desem ben de geldim hadi hep beraber yapalım, işe katkım çok çok fazla olmaz açıkçası. biraz daha büyütürüz ama çok fazla etki yaratır mıyım, sanmıyorum. iş yüklerini azaltırım sadece.

haliyle onlar da diyor ki sen kendi işine bak, zaten burdan kazandığımızın 1/3'ü senin. ordan benim payıma aylık net ortalama 100k'ya yakın bir para geliyor.

öyle aşırı lüks takıntısı olan biri değilim. 100k da benim işimi gayet görür aslında. yaşarım gayet, eş çocuk vs yok.

şu an güzel para birikiyor ama kendime zamanım hiç yok, işim stresli. Sıkı çalışıyorum, son 8 yıldır da böyle hayatım.

mevcut işimi bırakıp, aile işine geçsem aşırı rahat çalışırım bu arada. Zaten oturmuş bir iş. öyle sabah git, 8-9 saat çalış değil. Turizm alanında, yılda 3-4 ay çalırım onun dışında çok bir iş yok.

bu durumda ne yapmak lazım, kararsızım epeydir. yıllar geçiyor, kendime zaman ayırmamış gibi hissediyorum. Bir yandan yaptığım işte de iyiyim, güzel kazanıyorum, ona göre statüm var vsvs. siz ne düşünürsünüz bu durumda?
0
pacevilleli
(20.09.24)
aile işinden gelen 100bin çalışmaman halinde de geliyor ve şu an aylık gelir 170+100 sanırım.

bu durumda aşırı bi gelir kaybı olur. saçma.

sadece şu an için değil gelecek için de çalıştığımızı düşünürsek yaşanacak gelir kaybı büyük.

daha az stresli başka bir iş bak?
0
elorelia
(20.09.24)
Zaten siz aile isinden 1/3 unu aliyorsaniz ki hic katkiniz yoksa bunu niye aldiginizi da anlamadim ama beni ilgilendirmiyor o kismi, teorik olarak aile sirketinize gecerek bir kayip yaratmiyorsunuz. ana yorumum bu olurdu yani, oraya gececekseniz kendi maasiniz kadar katki yapin bogazi bolmeyin diye ama boyle bir yorum yok.

Dolayisiyla is surada bitiyor 270k aylik mi? 100k aylik mi? Eger cok calisma disinda mobbing, isten nefret , bunun sagligi etkilemesi gibi bir durum yoksa net bir sekilde 270k.

Sizin durumunuz affiniza siginarak biraz iste rahatliktan gelen simariklik, zorunlu olsaniz hic aklinizdan gecmez kendime vakit ayiramiyorum yah lar.

soyle diyim madem 100k yetiyor aylik, bakkal hesabiyla aylik 170 kyi dokunmadan S&P 500 index fundinda degerlendirseniz %10 ortalama gelirden 10 senede 1 milyon dolariniz olur. Sonra artik vakit mi degerlendirirsiniz baska sey mi yaparsiniz bilemem.
0
wallcan
(20.09.24)
şimdiki işe geri dönme ihtimali varsa 1 yıl deneyip bakın derim. ömür geçiyor. (30-40 arası çok hızlı geçiyor).

hatta imkan varsa 1 yıllık ücretsiz izin alın.
0
brkylmz
(20.09.24)
Aile işini profesyonel yönetmek zor olabiliyor. Özellikle işi tüm aile aynı anda yönetiyorsa.

Babanız ve ablanız işi yönetiyorsa, zaten onlar sizden daha vakıftır işe sizin karışmanız dengeleri bozabilir.

Ama şu olabilir, belki uzaktan da olsa aile işine destek atabilirsiniz. Müşteri bağlamak vb.
0
anten
(20.09.24)
Eş yok çocuk yok diyorsun. Tam sıkı çalışma dönemin. Bence çalışmaya devam et. 170 bin lira az değil. Akarken doldur. Belki ileride evlenirsin çocuk olur, para gerekir ve para yaşlılıkta lazım. O zaman belki aileme zaman ayıramıyorum dersen diğer tarafa geçersin.
0
messor
(20.09.24)
8 yıldır sıkı çalışılan iş var. Bu demek oluyor ki 23 yaşından beri bağımlı esnek olmayan bir iş hayatındasınız. Bu gelire göre dünyalığınızı da yapmış olduğunuzu düşünüyorum yani maddi sıkıntılarınız yoktur ve en azından araba ve eviniz varsa benim mottom hayat kısa daha stressiz daha çok şey katacak bir yaşam > para.
Her şeye para olarak bakmak bana göre değil. ben sırf sevmediğim için 3 kuruş kazandığım maaşlı işimi bile daha az kazanıp ama daha rahat kafada olacağım işe tercih edebilecek potansiyeldeyim. O yüzden benim düşüncem bu yaşlar geri gelmeyecek bu tecrübenizle de aile işi bozulsa bile yolunuzu bulacağınız bir işiniz olur.

İnsan kendine zaman ayıramadıktan sonra ne yapacak parayı. Çok şanslısınız bunu da bilin. yerinizde olsam bir dk düşünmez kalan hayatımı değiştirecek adımı atardım.
0
Kediyi üzdün
(20.09.24)
kediyi uzdun +1

sizin yerinizde olsam yasamimi degistirmek icin bir adim atardim ancak bu illa sundugunuz iki secenekten birini secmek olmamali. aile isinizi gelistirebilirsiniz, o isle bagli bir is kolu kurabilirsiniz, bunun icin egitimler alabilir, kendinize yatirim yapabilirsiniz. bu kurulu ve isleyen duzeni bambaska sekilde gelistirebilir katki yapabilirsiniz. biraz kisitli acidan bakiyorsunuz gibi geldi. yasiniz kendinizden tek bir katki yapmadan ya da kendinizi gelistirmeden aile isine tamah etmek icin de, boyle kurulu ve destekleyici bir duzen varken sirkette dirsek curutmek icin de cok genc.
mesela aile isine de katki sunabileceginiz, ornek veriyorum, fotograf cekmek, medya gibi bir hobiniz vardir, o alanda ilerleyip bir yandan kendi portfoyunuzu de olusturabilir ve aile isinizle bagli kendi isinizi kurabilirsiniz gibi gibi.

ayrica bisi yapmadan neden gelirin 1/3'unu aliyorsunuz anlamadim ahahahah aileyi takdir ettim :)
0
kassiopeia
(20.09.24)
Ben en az bi' 8-10 sene daha akarken doldur derim, iyi birikim olur. Aile işi 10 sene sonra da şimdiki 100 bin kadar getiri sağlayacaksa resmen finansal özgürlüğünü kazanmış olursun.
0
kumandanim
(20.09.24)
Daha rahat başka bir iş bul?
Şu aralar benzer tercihleri yapma durumundayım, bir yanım senin gibi rahata kavuşmak istiyor. Diğer yanım daha gençsin bu kadar erken pes etme diyor.
170 değil 70 kazanacağın rahat bir iş bulursan hem sensiz yürüyen o sürece karışmamış olursun hem de seni oyalayan bir işin olmuş olur. Aile işinde çok da efektif olamadıktan sonra boş kalma hissiyatı gelecektir muhtemelen.
0
Bruce
(20.09.24)
Aileden gelen 100 dahil 170 mi? Değilse "ne hayatlar var be..." demeye gelmiştim.
0
prole
(20.09.24)
musluk akarken doldur kardeş, yaşın daha genç. yoğun tempoyu kaldırabilecek yaştasın. aile işi zaten yürüyor, şimdi 100k geliyorsa sen büyütünce max 120k gelir. aylık 150-170k gelirin düşmesi ciddi bir sorun bence.
mevcut işinden 170k kazanıyorsan boş adam değilsin, nerde olsa daha rahat edeceğin bir iş bulursun. rahat edeyim diyorsan aylık maaşının 100-120k ya düşmesine razı olarak daha rahat bir iş bulabilirsin diye düşünüyorum. ama maaşlı işi tamamen bırakmak çok akıllıca değil. ayrıca ticaret risktir. seneye ne olacağını bilemezsin, aylık gelirin birden düşüverir zorda kalırsın. tekrar ediyorum, musluk akarken doldur.
0
mustafakesekci
(20.09.24)
Valla sana abi tavsiyesi, kafanın kaldırmadığı yere kadar değil, bedeninin kaldırmadığı yere kadar devam et böyle. Evlilik var, çoluk çocuk var, gezmesi tozması var, Allah göstermesin sağlık durumları var, bunların hepsini düşünüp türküde söylediği gibi "muhannete muhtaç" olmayacağını anladığın zaman rahat ortama geç bence.
0
etna
(20.09.24)
belli ki aileden varliginiz var. yani ev, yazlik, araba derdinizin olmadigi varsayimiyla yaziyorum.

tr'de net $3k kazancim olsa, ve ev alma gibi dertlerim olmasa, $8k icin hayatimi harcayacagima, oturur $3k ile hobilerime ve ilgilendigim seylere zaman ayiririm.

hele hele belirli bir yastan sonra. ama bazi insanlar bombos oluyor ve isi biraktigi zaman ne yapacagini bilemiyor. oyleyseniz devam.
0
antikadimag
(21.09.24)
(26)

terk edilmek ve aldatılmak

gloomy
aldatılmak ve terk edilmek birbirine hayli benzer şeyler gibi geliyor bana. ikisinin de sebep olduğu yıkım, uyandırdığı duygular, beklenmedik ve ani oluşları, yarattığı mağduriyet... bunların terk edilen/aldatılan kişide bıraktığı yaralar ve affedememe hali...spesifik örnek de olsun: biri hayatının
aldatılmak ve terk edilmek birbirine hayli benzer şeyler gibi geliyor bana. ikisinin de sebep olduğu yıkım, uyandırdığı duygular, beklenmedik ve ani oluşları, yarattığı mağduriyet... bunların terk edilen/aldatılan kişide bıraktığı yaralar ve affedememe hali...

spesifik örnek de olsun: biri hayatının çok zor bir döneminden geçerken, partnerine çok ihtiyacı varken yüzüstü bırakılıp, terk edildiğinde aldatılmışlıktan pek farkı yok gibi geliyor bana. ikisi de ihanet.

siz ne düşünüyorsunuz?
0
gloomy
(20.09.24)
Katılmıyorum.
Terk edilen insanlar genelde toparlaniyor ama aldatilan insan resmen yaralaniyor, travma gibi oluyor. Sonraki iliskilerindeki güveni de etkileniyor vs.
0
logisticsmanager
(20.09.24)
Katılıyorum. İhanet sadece üçüncü şahsın bedenen veya ruhen veya hem bedenen hem ruhen varlığı demek değildir. İhanet güveni boşa çıkarmaktır, verilen sözleri tutmamak, verilen güvenceleri yıkmaktır. Güven ortamını huzur atmosferini paramparça etmektir.
0
muhayyer divan
(20.09.24)
Katiliyorum. Gittikten sonra neden gittiginin benim icin önemi yok. Ikisi de ihanet degil de ikisi gidis.
0
robert bosch
(20.09.24)
spesifik örnek biraz daha yaralayıcı normal terk edilmeye göre ama katılmıyorum aynı şey değil.
0
jülsezar
(20.09.24)
katilmiyorum. zor donem muhabbeti çok yorucu, gereksiz, drama queenliktir. istenmeyen iliski derhal bitmeli. yok sinava girecektim oncesinde ayrildi falan bos muhabbet

aldatilmak cok ayri bir dunya
0
ala09
(20.09.24)
Yani sizinle mutlu olmayan bir yetişkin, ayrılıp kendi hayatına bakmak yerine sırf siz istiyorsunuz diye, size destek olmakla (veya sizin yüklediğiniz sorumlulukla) yükümlü, yoksa aldatmış oluyor? Yani ilişkide mutsuz biçimde kalsa, göstermelik olarak destek olsa aldatmış olmayacak mıydı?

Bu bana bir tanıtığımı hatırlattı. Ayrıldıktan sonra başkasıyla flörtleşen *eski* sevgilisini, kendisini aldatmış ilan eden bir çocuktu. Ona göre ayrılıktan sonra da *eski* sevgilisi onunla ilgilenmeliydi, neden ayrıldıktan sonra onu bir kere bile aramadığını soracak kadar da ayrılık kavramını anlayamamış bir çocuktu. Yazık.
0
bu ne bilimsizlik
(20.09.24)
Aldattıktan sonra hala seninleyse bir şekilde hazmediyorsun da terk edilmek korkunç birşey. sanki o insan ölmüş gibi oluyor bir daha göremiyorsun.
0
ashleybon
(20.09.24)
Benzesen tarafları olduğuna katiliyorum. Terkedilmek, o artık yok demek bir bakıma. Aldatılmak aynı zamanda bir çeşit degersizlestirme aşağılama içeriyor, aldatilanin güvenine dair. Aynı zamanda terkedilme doğrudan bir tahrip etme amacı içermedigi için (bu amaçla yapılamaz demiyorum da, işte usturupluca ben senden ayrılıyorum diyip terkedeni düşünerek söylüyorum bunu), onarılması elzem olarak kalan şey, onun yokluğu.
Aldatilmada, ancak aldatanin onarabilecegi türden bir şey var gibi. Bu açıdan farklı.
0
encokbenisevinnolur
(20.09.24)
Kesinlikle katılmıyorum. Aldatmak ahlaksızlık. Kimseyi aldatmadım. Affedilir bir yanı yok. Terk etmek başka. 1 kere aldatılmak yerine 20 kere terk edilmeyi tercih ederim.
0
nawar
(20.09.24)
katılıyorum. ikisi temelde aynı şey.

hatta örnek vereyim. birisi sizi aldatmasa, ama bir başkası için terketse, bu çok farklı mı olacak? hayır ikisi de aynı şey.

hatta artırıyorum. bu durumu anlatmasa ve bilmesen bile böyle bir ihtimal oldugunu hep düşüneceksin. e bunun aldatılmaktan pek farkı yok gibi.
0
abelardo
(20.09.24)
Terk edince sebebini nereden bileceksiniz ki?
0
Kahvedesu
(20.09.24)
Bizim halkımızın en büyük sorunu her şeyi arabeskleştirmek, acı içinde debelenmekten zevk almak. Küçük Emrah'la büyüyünce böyle oluyor demek ki.

Terk etmenin tam olarak neresi aldatmakla bir? Sırf sen üzülme diye istemediği bir ilişkiyi mi devam ettirseydi? Kendinizi ne önemsiyorsunuz, karşınızdakini ne kadar değersiz görüyorsunuz ya. Yarım kalmışlık hissini ahlaksızlıkla bir tutup kimseyi suçlayamazsın. @bu ne bilimsizlik +1
0
potasyum bebek
(20.09.24)
@potasyum bebek, emrahla ne alakasi var ya?

bir insan cözümü iliski icinde aramayip kafasinda ayriligi kurguluyorsa bu hainlik gibi bisi evet. bu saatten sonra ha bana ayrilik konusmasi yapmadan biriyle birlikte olmus ha benden ayrilip senelerce evinde yalniz oturmus, bana ne.

o kisi kendi kendine gitmeye karar verdikten ve bana en son ben ayriliyorum yhaa diye geldikten sonra beni artik hicbir sey ilgilendirmez.

bence @gloomy'nin kastettigi de biraz böyle bir sey. karsi tarafa sans vermemek. sevgiyi kafanda bitirmek. ayriligi iliskideyken yasayip en son zahmet edip söylemek :)
o uzaklasma döneminde de ha bos zamaninda gidip baskasiyla görüsmüs ha yanimda oturup ic sesiyle ayriligi düsünüp durmus. no difference.
0
robert bosch
(20.09.24)
Katılmıyorum ve bazı cevaplar ilginç geldi çünkü bu bakışla kimse sevgilisinden ayrılmamalı, ancak iki taraf da medenice ilişkinin bitmesine karar verip el sıkışarak ters yönlere gider ise doğru. Hayatın olağan akışına uygun değil bu bence.
0
peki madem
(20.09.24)
Yani ayağınız takılıp başınızı betona çarpıp öldünüz diyelim.

Başka senaryoda da birisi sizi bıçaklayıp öldürdü.

Sonuçta ortaya çıkan yıkım aynı. Ancak sonuçları aynı oldu diye bu sebepleri eş yapmaz.

Her iki olay da üzücü ve kıyaslamaya gerek yok, ancak birini diğerinden ayırabiliyor olmanız lazım.

Sizden ayrılmayı düşünen biri size karşı sizin ona beslediğiniz hisleri beslemiyordur.

Bu durumda ilişkiye devam ettiği sürece hem kendi geleceğinden, hem sizin geleceğinizden çalmış olur. Zaman durmuyor biliyorsunuz değil mi?

Terk edilmek üzücü, kuşkusuz. Peki sizi terk edecek aşamaya gelmiş birinin ne yapması olağan?

Yani siz sizi sevmediği halde sırf sizin duygularınızı düşündüğü için birinin kendi hayatından komple vazgeçip ömrübillah sizi mutlu etmeye uğraşmasını mı bekliyorsunuz? Bu nasıl mümkün olabilir? Cidden soruyorum. Nasıl olacak ki yani?
0
akhenaten
(20.09.24)
bunların terk edilen/aldatılan kişide bıraktığı yaralar ve affedememe hali

Senin bakış açına göre, hissettiğin duyguların suçlusu karşı taraf, o yüzden iki eylemde de karşı taraf suçlu çünkü kendimi kötü hissediyorum. Onların da kendi hayatı var ve yaptıklarını bir ihtiyaçlarını karşılamak için yapıyor. Suçlu arıyorsan bulursun zaten. Karşılaştırma yapmak istersen kedinin evden kaçması da benzer etiketler yarayacaktır. Hayatta başımıza bir sürü kötü olay gelecektir, kabullenmeyi öğrenmek olmalı asıl hedef. Niyesini araştırmak geçmişte tutmaktan başka şeye yaramıyor, yas süresini uzatır sadece. Suck it up and move on. Kabullen ve devam et.
0
hasmetizm 2046
(20.09.24)
@robert bosch

''bir insan cözümü iliski icinde aramayip kafasinda ayriligi kurguluyorsa'' bu neden hainlik olsun? İnsanların çözüm arayıp ilişkiyi devam ettirme gibi bir zorunluluğu, ahlaki yükümlülüğü mü var? Karşı taraf ayrılmak istemiyorsa, ikimiz de ayrılmak gibi ortak bir karara varamadıysak ama ben onunla devam etmek istemiyor ve haliyle ayrılmak istiyorsam sırf ''hainlik'' yapmamak için o istemediğim ilişkiye devam mı etmeliyim?

Ciddi mi cevap veriyorsunuz, anlamıyorum arkadaşlar çünkü o kadar mantıksız ve duygusal ki bakış açınız. İşleri bu kadar arabeskleştirmeye, acı devşirmeye gerek yok. Romantik komedi filminde yaşıyorsak neden olmasın ama gerçek hayat böyle fazla hassas beklentiler için son derece sert. @peki madem ve @akhenaten çok güzel açıklamış.
0
potasyum bebek
(20.09.24)
benden onceki son 4 cevaba asiri katiliyorum, bana da cevaplar cok enteresan geldi ya da yaslar cok genc.
terk edilmek acisindan; arkadaslar kafaniz mi guzel? birisi sizinle olmak istemiyor, bir sekilde sevgisi bitmis, ya da farkli yerlere evrilmis yasamlariniz, yani nereden baksaniz 20-30 hatta daha fazla yildan bahsediyoruz, siz kendinizi bu kadar mi degersiz goruyorsunuz, kendi yasaminiz bu kadar mi onemsiz sizin icin sizi sevmeyen ya da artik baska yollara gittiginiz asikar olan biriyle illa yasamimizin bir noktasinda bir soz verdik diye birlikte kalmayi sececeksiniz. yani baskasinin yasamini cope atmasini birakiyorum, kendi yasaminizi niye cope atiyorsunuz?
her iliskide onarilacak ya da onarilmayacak yaralar vardir, bazen bunlara karsimizdaki tek basina karar verir ve ayrilir, yapacak bir sey yok. aci mi? aci ama arabesklestirmek herhangi bir seyi iyilestirmez.
son olarak bi tik daha mantikla bakmak istiyorum, iki insanin 20li yaslarda tanisip taaa 70 yasinin sonuna kadar, hic degismeden, hisleri hic degismeden, hayatlarini derinden sarsacak olaylar yasamadan sabit kalmalari ne kadar mumkun? herkes biz fark etsek de etmesek de surekli bir devinim ve degisim icindediler, zaman zaman yollarimiz ayni yonde evrilmedigimiz icin ayrilabilir.
ayrica aldatilmanin travmasi bambaska bir sey, yalan soylenmesi, guvenin sarsilmasi farkli bir travma. dolayisiyla yazara burada da katilmiyorum.
0
kassiopeia
(20.09.24)
kassiopeia +1

Ayrica evet terk edilmenin acısıyla aldatılmanın acısı aynı değildir.
Aldatılmak daha kötüdür.
Terk etmek cogu zaman onurlu da bir davranıştır.
İstisnalar olabilir... yine de aldatilmakla eş değer değildir.
0
ananiyimioguz
(20.09.24)
kendine ve karşıdaki kişiye saygıdan, mutsuz olduğu hâlde ilişkide bulunmanın mantıksızlığından dem vuran arkadaşlara cevaben:

burada sorgulanan mevzu ayrılmak değil, terk edilmek. ayrılmak karşılıklı ve anlaşmalı da olabilir. ama terk edilmek farklı ve "ben mutlu değilim" ile haklı gösterilecek kadar basit değil. acun'un yarışmasında jürilik yapan bir yönetmen adam vardı. karısı kanser olunca onu boşamıştı. kurduğu cümle "ben artık mutlu değilim." olmuştur herhalde, ve kendisine ve karısına saygısı da büyüktür, değil mi?
0
🌸gloomy
(20.09.24)
neredeyse her ilişkimde terk edildim. bazılarında aldatılmış olabilirim ama bilgim yok açıkçası, ben hep terk edildim diye biliyorum.

üstelik kendi mental sağlığı problemli biri olduğumu söyleyebilirim, yani kolay kolay yol alamam vs. ama görüşünüze katılmıyorum.

terk edilmek ve aldatılmak bence ÇOK FARKLI şeyler. terk edilmek milyon tane sebeple gerçekleşebilecek, aslında doğal sayılabilecek bir durum. bazen olmaz yani. insanca veda etmek, "olmuyor" demek kendi içinde bence tutarlı ve makul.

aldatılmak ihanetin bambaşka bir boyutu. aldatıldığımı duysam, bilsem muhtemelen çok daha fazla üzülür ve yıpranırdım.
0
mark greg sputnik
(20.09.24)
Aldatılmak: temelde yalan söylenmesi ve ego sarsıcı etkisi var. Ve o ana kadar yasananlarin da doğruluğunu sorgulatir


Terk edilmek: temelde fazla dürüst olunması <3 ego yine sarsılır ama aldatilirkenki kadar değil... Ve yaşananlar hatıra kalır


Yüz üstü bırakma olayı saşmalik zaten ama spesifik örnek verdiğin için yazayım; Biri beni artık sevmiyorsa, yanımda durması en başta beni rahatsız eder zaten. İstersem yatalak olayım kanser olayım, sürüne sürüne tuaylete giderim ama o adamdan gelecek yardımı istemem.
0
abuzer
(21.09.24)
@gloomy

Ayrılmak ve terk edilmek aynı şey aslında, neden böyle dediniz ki? Evet insanlar karşılıklı anlaşarak da ayrılabilir ancak bu her zaman böyle olmaz.

Benim bir arkadaşım vardı böyle bir şey yaşayan. Çok sorunlu biriyle birlikteydi, bi hata yapıp ilişkiye başladığı biri ciddi anlamda problemli çıkınca uzun bir süre paçayı kurtarmak için bir çıkar yol aradı. Ayrılmaya çalıştığında bu kişi de "hayır ben ayrılmıyorum, tek başına ayrılamazsın" gibi şeyler söylüyordu. Haliyle iş adli bir sürece evrildi.

Yetişkin bir insanın ayrılık kavramını kabullenebilmesi gerekir bence, bunu çok dramatize etmemek gerekiyor, çünkü böyle şeylerin sonu genelde hiç iyi bir yere çıkmıyor. Bazen romantik, tehlikesiz, masum görünen hisler uygun ortamlarda en tehlikeli ve kontrol etmesi zor hislere evrilebiliyor, çok gri bir çizgi bu.
0
akhenaten
(21.09.24)
2 sevgilim oldu. ilkinde aldatıldım. ikincisinde terk edildim.

kesinlikle aynı değil.

ilk ilişkim 2.5 yıllıktı. ciddi ilerliyorduk sözde. ailelerle tanışacaktık. hatta o benimkiyle tanıştı. beraber yaşamaya başlıcaktık falan... meğer 6. ayımızdan beri ara ara aldatıyormuş beni.

özgüvenim eksilere düştü. insanlara güvenim de öyle. her şey yalanmış meğer dedim. şok geçirdim. inanmak istemedim. travma oldu. hala kimseye güvenemiyorum. aşırı derecede yetersiz ve değersiz hissettim. aptal olduğumu düşündüm. aşırı büyük bir hayalkırıklığıydı. saygısızlıktı. 1 yılda zor atlattım.

..

terk edilmemde de çok üzüldüm ve değersiz hissettim ama 3-4 ayda atlattım.
0
art cat chocolate
(21.09.24)
@art, 2,5 yıl boyunca asla bir şey sezmedin mi
0
abuzer
(22.09.24)
sezmedim. ilk ilişkimdi. 19 yaşımdayken başlamıştı. sonuncusunda sezdim işte. sonra olaylar gelişti.
0
art cat chocolate
(26.09.24)
(6)

Sıfırdan başlamak

hep yorgunum
30larin sonu, 40larin basinda olup duygusal ya da ekonomik olarak (ya da ikisine birden) yeniden başlamak zorunda kaldınız mi? Nasıl başa çıktınız? Şimdi nasılsınız?
30larin sonu, 40larin basinda olup duygusal ya da ekonomik olarak (ya da ikisine birden) yeniden başlamak zorunda kaldınız mi? Nasıl başa çıktınız? Şimdi nasılsınız?
0
hep yorgunum
(15.09.24)
Evet kaldim.

Umut yegane yakit, o olmadan olmaz.
0
Yourcousinmarvinberry
(15.09.24)
umut etmek lazım, sahip olunanlara şükretmek lazım
0
baldan kaymak
(15.09.24)
Evet kaldım.
İlk başladığım ana nazaran daha güçlü, daha donanımlı olduğumu düşündüm ki öyleydim,
ki sen de öylesin.
Hallettim.
Halledersin.
Güven kendine.
0
Mirket
(15.09.24)
Kaldım, hem de başka ülkede. Nasılım? Bilmiyorum.
0
Kahvedesu
(15.09.24)
otuzlarin sonuna doğru feci bi işsizlik yaşamıştım. sonra bi iş buldum ve dört elle sarıldım. şimdi oradan ayrı, çok iyi gelirli çok iyi bir pozisyondayım. (maşşşallah nazar değmesin)

duygusal konular hâlâ leş ama :D
0
tabudeviren
(16.09.24)
duygusal olarak kaldim, daha iyi bir yasami hak ediyorum dedim, 1.5 yil inzivaya cekildim ve kendime baktim, cok cok daha iyiyim, her gunune, her aglamama, her karanlik geceme degdi, iyi ki iyi ki kendimi terk etmemisim. canim kendim.
0
kassiopeia
(16.09.24)
(17)

Viyana mı Prag mı?

kumlupara
Merhaba, ekimde eşimle birlikte Budapaşte'ye gideceğiz. 20 ekim varış, 27 ekim dönüş şeklinde. Budapeşte'yi gezip, ardından Viyanave Prag'da yapalım diyoruz ama çok sıkışacağı için sadece Viyana ya da Prag 'tan birini yapalım diyoruz. Sizin önerileriniz ne olur? Budapeşte sonrası hangi şehri de göre
Merhaba, ekimde eşimle birlikte Budapaşte'ye gideceğiz. 20 ekim varış, 27 ekim dönüş şeklinde. Budapeşte'yi gezip, ardından Viyanave Prag'da yapalım diyoruz ama çok sıkışacağı için sadece Viyana ya da Prag 'tan birini yapalım diyoruz.

Sizin önerileriniz ne olur? Budapeşte sonrası hangi şehri de görelim? Bir de airbnb önerisi olan var mı acaba? Daha önce kalıp da memnun olduğunuz bir yeri paylaşabilirsiniz.
0
kumlupara
(09.09.24)
Viyana
0
jülsezar
(09.09.24)
Ben de viyana diyorum
0
kullanicadi
(09.09.24)
Viyana
0
but that was just a dream
(09.09.24)
ben prag diyorum. viyana soğuk ve sıkıcı bir şehir. müzeleri çok iyi, o kadar. herhangi bir sokağı, almanya ya da avusturya’daki herhangi bir sokaktan farksız. prag’ın başka hiçbir şehirde göremeyeceğiniz çok daha özel bir dokusu var. insanda adım başı fotoğraf çekme isteği uyandırıyor.
0
sir gawain
(09.09.24)
Prag diyorum.
0
oekuklu
(09.09.24)
haziranda prag - viyana - budapeşte yapmış biri olarak benim tercihim prag. daha sakin, sokaklarda yürümesi, binalar arasında kaybolması daha zevkli, hafif sovyet hafif ortaçağ mimarili. yemek seçeneği yok sadece.

vereceğim cevap aslında sizin ne beklediğinize göre değişir. alışveriş yapalım, müze gezelim, kalabalığın içinde kaybolalım derseniz de viyanayı tavsiye ederim.
0
trajikomix
(09.09.24)
Ben de Prag diyorum. Viyana için uzun bir zaman ayırıp müze, konser, etkinlik planlayıp gitmek daha güzel olacaktır.
0
aquarium
(09.09.24)
Ben de gönül rahatlığıyla ve özlemle Prag diyorum.

Tango Argentino adında bir dans atölyesi içindeydi kaldığımız oda, Stepanska caddesi üzerinde.
Şansımıza tatil dönemiydi boştu atölye. Konumu da oldukça iyi.
0
lüzumsuz adam
(09.09.24)
Prag +1
Budapeste cok guzel ve buyuk bir sehir, ozellikle muzeleri gezmek isterseniz ve parlamento, biraz zaman alacaktir. sonrasinda prag, hem minik hem cok guzel iyi gelecektir. aksam disari da cikarsiniz.

viyana'nin havasinin ekimde ne olacagi belli olmaz, mayis haziran daha guzel aylar viyana icin. ayrica gelmeden mutlaka konser/opera biletleri alirsiniz, sarap baglarina gidersiniz, tuna'ya ya da gole girersiniz vs vs. viyana'ya budapeste gibi bir tik daha fazla gun ayirirsiniz.
0
kassiopeia
(09.09.24)
viyana prag'dan daha güzel bir sehir, ancak daha pahali. prag icin 2 gün yeterli, viyana'ya haftalar yetmez.

7 günlük bir tatil oldugu icin tavsiyem 2 gün budapeste, 5 gün viyana olur.
0
kimi raikkonen
(09.09.24)
Sokak ağırlıklı gezecekseniz Prag, müzeler için Viyana.
0
Mistyimage
(09.09.24)
İkisi de çok güzel ama biri tercih edilecekse Prag.
0
kumandanim
(09.09.24)
Prag.

Viyana benim için beklentimin altında kalmıştı.
0
put it in your appropriate place
(09.09.24)
budapeşteyi boşverin vşyana prag'ta takılın
0
adivar
(09.09.24)
viyana. budapeste viyana arasi yakin prag uzakti galiba.

prag-berlin yaparsiniz daha sonra. viyana'daki müzeler cok güzeldi gezip görmek lazim ama 4 günden fazla sürecek bir sehir de degil.
0
robert bosch
(09.09.24)
Viyana demeyeni taşlarlar.
Hotel Deutschmeister. Merkeze de yakın.
0
kedidir o kedi
(09.09.24)
Bence 1 gece viyana 2 gece prag
0
sen supersin
(11.09.24)
(13)

Aileden gelen birlikte tatile gidelim teklifi

dedeminhirkasi
Evliyim, zar zor yılda 3 hafta izin alırsak alabiliriyoruz eşimle. Hal böyle olunca da başbaşa gitmek istiyoruz bir yerlere. Hem benim ailem yani abim, hem de eşimin abisi ne zaman bir tatil ayarlasak biz de gelelim, birlikte gidelim yok villa kiralayalım daha zevkli olur vs. İkisi de çocuklu aile.
Evliyim, zar zor yılda 3 hafta izin alırsak alabiliriyoruz eşimle. Hal böyle olunca da başbaşa gitmek istiyoruz bir yerlere. Hem benim ailem yani abim, hem de eşimin abisi ne zaman bir tatil ayarlasak biz de gelelim, birlikte gidelim yok villa kiralayalım daha zevkli olur vs. İkisi de çocuklu aile. Bizde çok çocuk seven bir çift değiliz tamam yeğenimiz tabiki seviyoruz ama ne bilim ya tatilde de başbaşa takılmak istemiyoruz. Bu sene de teklifler geldi yine ektik. Şimdi darılmışlar napalim yahu biz... Hatta alınmasınlar gucenmesinler diye kendi abimlerle bir kere de gittik ha fena olmadı gayet de güzel oldu ama ekseriyetle kendi başımıza gitmek suç mu? Bu istek çocuklu aileler de mi oluyor acaba? Vicdan yapmamı gerektirir bir neden var mı? Annem arıyor tatildeyken abin çok üzülmüş niye birlikte gitmediniz diye bok ediyor günümü. Siz ne dersiniz objektif olarak?
0
dedeminhirkasi
(07.09.24)
Dünyanın en aptalca alınganlığı olabilir bu, bazen çift olarak tatile gitmek bile zorlayıcı olurken ekstra bir aileyle tatile gitmek ölüm gibi bir şey olabilir. Ayrıca siz evlenip kendi ailenizi kurduğunuzda sizin aileniz eşiniz olur çoluğunuz çocuğunuz olur, tatil beklentilerinizde bi çerçeve etrafında şekillenir ama anne baba abi kardeş vs bu çerçeveye girmeye çalıştığında tatil beklentileri genişler herkes kendi istediği şekilde bir tatil olsun beklentisi içine girer, bunların olmaması için herkes "kendi ailesi" ile ne yapmak istiyorsa onu yapacağı şekilde planını yapmalı, tamam hepimiz ailemizi seviyoruz ama çekirdek aile bir şey yapmak istediğinde bu "ya hadi biz aileyiz hep birlikte yapalım" şeklinde sabote etmeye çalışmak, karşıt fikir oluştuğunda da buna alınmak gerçekten çok gereksiz bir stres, belli bir yaşa ve olgunluğa erişmiş kişilerin hala böyle şeylere takılıyor olması çok saçma.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.09.24)
annenin aramış olması olayı özetliyor. Beraber gittiğinizde abini arayıp 'kardeşin üzülmüş beraber gittiğinize' diyor mu?
Uzun lafın kısası alemin enayisi sizseniz onlarla beraber gidersiniz. Tavrınızı net koyun ortaya.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(07.09.24)
Anneyle babayla aileyle abiyle araya mesafe koyun hatta onlar koymuş bile, hayatınızda bundan sonra kafanız rahat etsin
0
grimavi
(07.09.24)
neden ailenizle tatil yapmak istemiyorsunuz? aileyle tatil gayet eglenceli birbirine yakinlastiran bir sey. yegenlerinizle de yakinlasma saglar hep.

tabii bunlar aileden uzakta oturuyorsaniz gecerli. zaten aralarda görüsüyorsaniz bas basa tatil istemek normal bence.
0
robert bosch
(07.09.24)
çocuklu ailelerle bir yere gitmek ailelere çocuğu başkalarına iteleyebilme imkani sağlar. kendileri daha az ilgilenmiş olur.

yılda kısıtlı bir dönemde eşinizle yaşayacağınız özel bir zaman aralığını neden başkalarını ortak edesiniz? kendi anılarınızı, deneyimlerinizi inşa etmek varken bu anilariniza başkaları da dahil olacak ve çocuklu aile yüzünden yeteri kadar serbest hareket edemeyeceksiniz. çocuksuz aile olsa da durum böyle.

suç değil.
vicdan yapacak bir durum yok.
kimsenin alınmasına gucenmesine gerek yok.

küçükken aile ile tatile gitmek güzel ama kendin de bir aile olunca başka bir ailenin eklemlenmesi iğrenç.
0
tabudeviren
(07.09.24)
Ay kesinlikle vicdan yapılacak bir sey yok. Ayda yılda bir izin alinacak tatile gidilecek onda da başkalarını yaninda istememek cok normal. Hele ki sizde cocuk yok ve onlarda varsa. Çocuklu çiftler böyle tatilleri daha cok seviyor ama sürekli onlarin cocuklari herkesin odak noktasi oluyor ben sevmiyorum. Yakinda ben de bebekli olacağım hayatta cocuksuz birilerini çağırmam onlar teklif etmedikçe. çünkü sacmalik yani millet kafa dinleyecek belki. Darilan kişinin yaptığı cok sacma geldi bana. Annenin bunu söyleyip canini sıkması da çok gereksiz bi davranis.
0
sanguine mcqaer
(07.09.24)
Dunyanin en sacma alinganligi +1
Cocuklu aileler yuksek ihtimal cocuklarini baskalarina kitlemek istiyor +1

Sizin ayri bir aileniz var - esiniz ve siz -, sinir koyun. Cok sacma ya.
0
kassiopeia
(07.09.24)
Böyle durumlarda net tavrınızı koymadıkça devamlı aynı şeyleri yaşarsınız.
0
my fault
(07.09.24)
ne yapistilar evli cifte ya. annenin tel acma tatildeyken de. dunyanin en sacma alinganligi+1
0
ala09
(07.09.24)
Hayır Diyebilme Sanatı
Yazar: Müthiş Psikoloji
0
carisch
(07.09.24)
Yumuşak yüzlüsünüz herhalde. Ben de kardeşim de asabiyiz. Ailemize baştan rest çekebilen insanlarız eşlerimiz de öyle. Onlardan çekiniyorlar sanırım, annem böyle bir şey deseydi özellikle tatil yaparken asıl dramayı ben yapardım. Yılda bir hafta zar zor izin alıp tatile gidiyorum valla tatilde böyle aksiyonlarda ağzımı bozarım
0
Hallegadola
(08.09.24)
Bana yakinlarim bu teklifi yapmisti

Bende cevap olarak

Biz esimle tatile gidecegiz dedigimde trip atmislardi

Bende onlara sunu soylemistim

Evde ciplak geziyoruz ve surekli olarak sevisiyoruz

Sonuc bi daha teklif etmediler
0
Zetnikov
(08.09.24)
ben sizi haklı buldum. üstteki arkadaslar yazmış sebeplerini. hepsine katılıyorum.
aile ilişkilerinde haklı olmak için duygusal tepkiler vermek şart.
küsmek, alınmak, bağırmak, ağlamak. bunları ne kadar çok yaparsanız o kadar haklı görünür ve sevilirsiniz.
abin duygusal tepki verince annen hemen ona hak vermiş.
evli ve çocuklu çiftler eşleri ve çocuklarından sıkıldıkları için başkasına kitleme derdinde oluyorlar böyle tatillerde.
0
benarrivo
(08.09.24)
(3)

Bali'ye hangi sezonda gidilir?

panta bey
2025 yılında bir arkadaş grubu olarak Bali'ye gitmeyi düşünüyoruz. Kurban bayramı yıllık izinle birleştirilirse güzel bir tarih gibi olacak görünüyor. Fakat hangi sezonda hangi tarihlerde bali'ye gitmeli?Mayıs sonu Haziran başı iyi bir tarih midir?
2025 yılında bir arkadaş grubu olarak Bali'ye gitmeyi düşünüyoruz. Kurban bayramı yıllık izinle birleştirilirse güzel bir tarih gibi olacak görünüyor. Fakat hangi sezonda hangi tarihlerde bali'ye gitmeli?

Mayıs sonu Haziran başı iyi bir tarih midir?
0
panta bey
(27.08.24)
Bayram tatili ne zmn bilmiyorum, gecen yil tam bahsettiginiz zamanda gittik harikaydi.
0
kassiopeia
(27.08.24)
dry seasonda gitmen lazim. bali'de bu nisan ekim arasi yani güzel bir zamanda gidiyorsun.
balinin denizi cok dalgaliymis haberin olsun. sörfcüler icin ideal aslinda. yoksa cok kayalik vs
0
robert bosch
(27.08.24)
Nisan sonu Mayis sonu arasi mukemmeldir. Haziranda nem ve yagmur baslar. Cok kotu degil elbet ama benim sevmedigim bir durumdu her gun sagnak yagis.
0
iluvlife
(27.08.24)
(8)

İştahı hiç olmayan birine yemek tavsiyesi

naksidil
Evet hiç iştahı yok ve hızla zayıflıyor. sadece meyve yiyor canı istediği tek o ama şeker hastası olduğu için onu da az yiyebiliyor.Bu kişiye ne yemekler tavsiye edersiniz? Teşekkürler...
Evet hiç iştahı yok ve hızla zayıflıyor. sadece meyve yiyor canı istediği tek o ama şeker hastası olduğu için onu da az yiyebiliyor.

Bu kişiye ne yemekler tavsiye edersiniz? Teşekkürler...
0
naksidil
(20.08.24)
Valla acı biber turşusu iştahı açıyor genelde. Bu kişide işe yarar mı bilmiyorum ama.
0
Amaranta ursula
(20.08.24)
sabahlari kahvalti olarak tatli yerseniz gun icinde istah acar, seker hastasi biri icin hic iyi bir sey degil ama gunun devaminda sekeri yukseltmeyecek bir diyetle belki bir yardimi olabilir.
0
kassiopeia
(20.08.24)
Yaşı kaç hastalıkları neler hareketlilik nasıl uykular nasıl depresyon veya başka psikiyatrik problem var mı... Bunlar önemli.
0
muhayyer divan
(20.08.24)
Herkesin favori besini vardir ben mesela kremali yemeklere tav olurum onunda cok bayildi bi tarz vardir odaklan sor ona o soyler ztn
0
Zetnikov
(20.08.24)
türlü? en azından bir sürü farklı sebze falan bir sürü farklı farklı vitamin bişi alır.
0
selam
(20.08.24)
umarım değildir ama kanser hastası mı? eczanelerde satılan mamalar oluyor öyle bir şeyler denenemez mi?
0
suyin
(20.08.24)
Midede fazla yer kaplamayacak, tıkamayacak ve sağlıklı besinler. Yağlı şeyleri listeden çıkarın, çorba gibi hacimi fazla kalorisi düşük şeyleri de. Izgara köfte ve yoğurt, bir iki kaşık pilav belki.pilavı et suyu, tavuk suyu gibi kalorili şeyle hazılasın. Yoğurda protein tozu katsın. Ekmek yerine grissini gibi kuru şeyleri yemek daha kolaydır. İştah psikolojik birşeydir. Yemek yapılırken koku rahatsız ediyorsa uzak durmaya çalışsın. Damak zevkine göre acı ve ekşiyi artırıp bir iki lokma fazla yiyebilir. Şöyle düşünün; elinizde 1 avuçluk hacim var ve amaç onu en verimli şeylerle doldurmak. Yemeği yemek olarak değil, ilaç gibi düşünecek. Çok yemeğe çalışarak kendisini bunaltmasın. Dediğim şeylerden az ve sık yesin. Meyve yanına besleyici şeyler eklesin mesela; karpuz yanına peynir ve 1 ceviz gibi. Salatalar zeytinyağı ve 1 ceviz eklesin gibi gibi
0
ya volna
(20.08.24)
dedigim gibi ona en sevdigi yemekleri sor sana söyleyecektir. onları yapın bari.
0
Zetnikov
(20.08.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.