Giriş
(2)

Maladaptive daydreaming

morca
Bundan muzdarip olan ve bunu aşabilen var mı? Kendini işe gömmek, spor yaparak aşırı yorulmak gibi çözümler işe yaramadı.
Bundan muzdarip olan ve bunu aşabilen var mı? Kendini işe gömmek, spor yaparak aşırı yorulmak gibi çözümler işe yaramadı.
0
morca
(04.08.24)
Bence bende bu vardi, sonradan anladim kendi kendime. Neden kactiginizi ya da root cause'u bulmak lazim. Benimki asiri kaygi, anksiyete ve kontrol ihtiyacindan kaynakliydi, muhtemelen sizinki de benzerdir. Bununla basetmek icin basvurulan bi mekanizma genellikle. Kaygi halim normal seviyeye gecince o da bitti kendiliginden. Geriye donup bakinca ne oldugunu gordum.
0
kassiopeia
(05.08.24)
Bir ruya gibi dusunup yorumlamaya calisiyorum kendimce. Böyle böyle olumsuz etkisi azaldi. Örneğin daydream olarak dalıp gittiğim şey plajda mojito içmeyi içeren bir şeyse, bunun günlük yaşamımda neye karşılık geldiğini düşünüyorum vb.
0
encokbenisevinnolur
(05.08.24)
(12)

4 hafta tatiliniz olsa nasil degerlendirirsiniz?

robert bosch
lütfen gün gün yazin.7 gün otel tatili7 günlük bir bölgeye seyahat7 gün aile ve arkadaslarlakalan 7 gün icin fikirlerinizi bekliyorum
lütfen gün gün yazin.

7 gün otel tatili
7 günlük bir bölgeye seyahat
7 gün aile ve arkadaslarla


kalan 7 gün icin fikirlerinizi bekliyorum
0
robert bosch
(02.08.24)
Son 7 günde de evde oturup tv izlerim ben olsam.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.08.24)
ben kendimi geliştirmek için bir eğitim vb. bakardım hobi de olabilir işle alakalı da olabilir.
0
kveldulv
(02.08.24)
eger bolemiyorsam, 2-3 hafta uzak bir yere giderdim, bali, tayland, guney amerika gibi, 1 hafta da dinlenir, normalde yapamadigim islerimi hallederdim
0
kassiopeia
(02.08.24)
Off şu an bana o kadar iyi gelirdi ki bu.
Hemen hayal kurup yazayım.

Öncelikle bir hafta doğayla iç içe olabileceğim bir yere giderim.
Hiç fark etmez neresi olduğu yeşillik gören bir yer bulur orada kafa dinlerim. Evden çıkmam bile. (Buraya az bütçe ayırırım) Evde yer, yürüyüş yapar evin içinde takılırım daha çok.

Görmek istediğim bazı yerler var mesela Mardin, mesela Kapadokya bir haftamı bunlardan birine ayırıp gezip görmek isterim. Liste çıkarırım nerede ne yenir neresi görülmeli gibi.

Bir hafta da deniz tatili yaparım diyeyim, bir aylık tatile deniz eklenir normalde sevmem ben.

Son haftamı yaşadığım şehirde geçiririm arkadaşlarımla buluşup yemek yer, etkinliklere bakar, boş boş gezerim. Evde yatar dinlenirim.
0
mutekebbir
(02.08.24)
kassiopeia +1

İznini bölmeden direkt 30 gün olarak kullanabilirsin deseler daha cümle tamamlanmadan güney amerika ya da asya biletlerini almış olurdum.
0
thracia
(02.08.24)
normal zamanda gidemeyeceğim uzak bir yere giderim. peru, japonya, avustralya, vs.
sonra dönünce de ailemle tatil yaparım biraz. illa bir yere gitmek değil bahsettiğim. ailemle yazlıkta falan otururum. hem dinlenirim, hem özlem gideririm. normalde yapamadığım işleri kesinlikle tatilimde yapmam :D normalde bitirmeye çalışırım.
0
alice in potatoland
(02.08.24)
Ben yeşilin bol olduğu bir kırsala gider inziva tatili yapardım.
0
Amaranta ursula
(02.08.24)
Gezi tatili +1
Katmandu olur, tayland olur. 3-5 gün gitmeye değmeyecek uzun soluklu bir gezi planı rotası yapardım. Hatta o rotanın sonuna da deniz kum güneş tatili eklerdim, tatlı yorgunluğu atar dipçik gibi dönerdim yalnız ve güzel ülkeme.
0
Bruce
(02.08.24)
Gulet, yazlık, iki farklı Avrupa şehir gezisi
0
gabe h coud
(02.08.24)
Gezi tatili +2
0
put it in your appropriate place
(02.08.24)
Sonbahardaysa 30 gün Bozcaada.

Yazsa 30 gün evde film partisi akşamları sahilde takılma
0
alimcgraw
(02.08.24)
Gezi tatili + Son bir hafta gelip evde dinlenme, ertelenen tamirat, bakim, temizlik vb isleri halletme
0
isiaha
(03.08.24)
(8)

Kendine acımak

morca
Nasıl kurtulur insan bu huyundan?
Nasıl kurtulur insan bu huyundan?
0
morca
(30.07.24)
a.co

Bir şans verin.
0
auroraaurora
(30.07.24)
sahip olunabilecek en kötü huy. kişisel yorumum bağımlılıklardan daha tehlike olduğu yönünde. tüm hayat enerjini emer, depresyona sürükler, hayat konforunu etkiler.

kisa’nın yazdığı gibi nedenlerini belirleyip üzerinde çalışmak gerekli.
0
deartheodosia
(30.07.24)
İyidir ya kendine acımak. Duygu durum stabil hale gelir.
0
numlock
(30.07.24)
Utançtan sıyrılıp Ayrıntı verirsen sağlıklı geri bildirim alabilirsin
0
hasmetizm 2046
(30.07.24)
bir anda kurtulacaginiz bir sey degil, altinda cok fazla sey vardir muhtemelen. kendinize acima haliniz bir duruma hizmet ediyor, yasamla ilgili sorumluluk almaktan kaciyorsunuz, sucu baskalarina atarak kolaya kaciyorsunuz, elestirilme korkunuzu bastiriyor, gorunur olmamanizi sagliyor, gibi gibi bunlari her defasinda irdelemek ve ustune gitmek lazim. kurban ucgenini de inceleyebilirsiniz, iliskilerinizde de ayni dongu olma ihtimali yuksek. farkindalik guzel sey ama ilk adimi atmissiniz.
0
kassiopeia
(30.07.24)
Birine acırız çünkü kendisi için yapabileceğimiz bir şey yoktur. Ama kendimiz için yapabileceğimiz şey çok. Hayatınızda memnun olmadığınız ve değiştirebileceğiniz şeyleri fark etme zamanı şimdi.
0
black holes in the sky
(30.07.24)
Farkına vararak.
0
gabe h coud
(30.07.24)
Bende de var bu, kendimi tam olarak ifade edemediğim ve başkalarına bağımlı bir hayat sürdüğüm için içeriden bir şeyler bağırıyor bana "Hayırdır?" diye. "Sen bu değilsin, potansiyelin bu değil, sonsuza kadar da yaşamayacaksın, bir şeyler yap artık!" diyor.

Gerçi kendine acımak çok katmanlı bir his, altında bin tane şey olabilir.
0
sekizdokuzon
(30.07.24)
(10)

Arkadaş grubuna gıcık olmakta haklı mıyım?

Mirabel
Arkadaşlar merhabaYazlıkta bizim arkadaş grubu var. Birbirimize arabayla maksimum 5 er dakika uzaklıktayız. Gittiğimiz bir akşam sahili var o da hepimize yürüyerek 20 dakika gibi. Bir arabalı arkadaş (a/erkek) gruptan mesaj attı ben biraz erken gideceğim diye. Diğeri yürüyecekmiş evden çıkmış. 5 dak
Arkadaşlar merhaba
Yazlıkta bizim arkadaş grubu var. Birbirimize arabayla maksimum 5 er dakika uzaklıktayız. Gittiğimiz bir akşam sahili var o da hepimize yürüyerek 20 dakika gibi.
Bir arabalı arkadaş (a/erkek) gruptan mesaj attı ben biraz erken gideceğim diye. Diğeri yürüyecekmiş evden çıkmış. 5 dakika sonra ben bu a kişisini aradım beni de alsın diye, telefonuna bakmadı. Ardından gruba yürüyerek geleceğimi ve gecikeceğimi yazdım.
Sonra b kişi (kız) gruba beni a alacak onu bekliyorum diye mesaj attı. Hiç seni de alalım falan yok. Ben de bi gıcık oldum. Çünkü b kişisiyle evimiz dip dibe. 9 ev falan var arada. Neyse dedim gıcık olma giy mayonu git, denize girip dönersin.

Aradan 10 dakika geçti a kişisi aradı işte aramışsın da duymamışım da şimdi b yi aldım da senin evi de geçtik de ama döneriz de vb…andersenden masallar. Ben de siz gidin ben gelirsem gelirim dedim. Siz olsanız gider miydiniz? Sinsi geldi.
Sonra c kişisi aradı kız. Sen yürüyeceksin diye ben sana göre sahile geldim lütfen gel gel deyip durdu ama tadım kaçtı. Ne yapayım? Hevesim kaçtı.
0
Mirabel
(29.07.24)
Hevesinin kaçtığını gösterme derim. Böyle şeylerle yıkılabildiğine kanaat getirirlerse seni uzaklaştırmak istedikler zaman bu tarz şeylere başvururlar, kolay olur yani. Önemseme derim, güçlü ol. Yürüyerek git yürüyerek dön.

Gerçi düzeniniz nedir bilmiyorum, belki dönüşlerde arabası olan bırakıyordur, bir de belki arabalı bey c hanıma abayı yakmaktadır vs. İmkan vermek de lazım bir yandan. Özgür ol özgür, güçlü ol. Hiç üzmesin seni böyle şeyler.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
belki özel bir muhabbetleri vardır bu ikisinin. yalnız kalmak istemişlerdir 5 dk. ben erken gidicem demiş belli ki bi iş dönüyor orada.

arabasız git nolcak.
0
art cat chocolate
(29.07.24)
bende sahildeyim gel beraber yürüyelim
0
baldan kaymak
(29.07.24)
muhayyer şiir gibi yazmış, onu dinle derim. hevesini kimsenin kaçırmasına izin verme, şurada yazın yarısı bitti bile zaten. tadını çıkar ne güzel yazlığınız varmış.
0
titanyum22
(29.07.24)
Geri dönüp alabileceklerini söylemişler daha ne yapsın görmemiş duymamış olabilir. Bu kadar tripli hayat sizi de çevrenizi de yorar. Daha sakin ve çok yönlü düşünün.
0
mutekebbir
(29.07.24)
Hakkaten yaaa ilk defa bu kadar tuzu kuru derdim oldu. En azından buna sevineyim.
Sağolun. Gitmemeye karar verdim zaten çıkasım da yok gibiydi.
Zaten bi tek c olan kızla eğleniyorum. Onunlar da tek görüşürüm.
0
🌸Mirabel
(30.07.24)
Sizin pencerenizden evet bi kötü hissettim ama gerçekte ne oldu bilmiyoruz.

O yüzden bu tarz şeylerde hemen bozulmak yerine bir süre gözlem yapmak daha iyi oluyor.

3-5 kere aynı tavrı görürseniz o zaman "ya bunlar beni istemiyor/sevmiyor/kıskanıyor/çekemiyor" vs. diye kurulursunuz. tek olaydan yola çıkıp alınganlık ediyorsanız çok saçma ve yorucu bir huy bu.

ama yok bu duygunuzu besleyen başka şeyler de yaşandıysa öncesinde, orasını bilmem.

hepsini geçtim, neden istenmeyeceğinizi/sevilmeyeceğinizi/telefonlarınıza bakılmayacağını/arabayla alınmayacağınızı düşünüyorsunuz? kendinize bunu da bir sorun. normalde sağlıklı bir egosu olan biri bunu düşünmez, özgüvensiz, eksik hisseden, farklı hisseden birisi bunu düşünür.

"zaten ben 3. kişiyle anlaşıyorum" diyerek zaten belli yargıları oluşturmuşsunuz. diğer 2 kişi espirinize gülmese de aynı şeyi düşüneceksiniz. veya başka x bir çok basit bir şey yaşansa da otomatikman kötü şeyler düşüneceksiniz.
0
ananiyimioguz
(30.07.24)
A ve b kişisini diğer insanları etraflarına figüran olarak topladığını düşünüyorum. Öyle hissediyorum daha önceki tecrübelerimden de. Onları eğlendiresim gelmedi bugün.
A ve b ile ne zaman buluşsam sıkıntıdan peçete tiftikliyorum. Bi de böyle sinsilik çıkınca iyice soğudum.
C ve d ile hiç bi sorunum yok ama.
0
🌸Mirabel
(30.07.24)
haksizsiniz, derdiniz baska, ben degersiz miyim'e gitmis olay, mutekebbir+1
0
kassiopeia
(30.07.24)
Bence gayet haklısınız ama muhtemelen bu hareketin sebebi a kişisinin b'ye gönül işi mevzusunun olması.

B'nin durumdan haberdar olmaması bile mümkün çünkü muhtemelen b sizin yürüdüğünüzü gruptan görüp a'ya söyleyince onu da alalım ayıp olur demiştir. Olayda en net olarak sizi almamak üzerine plan yapan A kişisi.
0
Kediyi üzdün
(30.07.24)
(14)

Çocuğun dışarıda oynadığı topu eve sokması

screwedup2
Merhaba, İnsanların ev temizliği ile alakalı ne hissettiğini merak ettiğim bir şey sormak istiyorum. Çocuk dışarıda topla oynayıp eve topu soksa ne hissedersiniz? Bil silip yılayalım der misiniz yoksa umurunuzda olmaz mı?
Merhaba,

İnsanların ev temizliği ile alakalı ne hissettiğini merak ettiğim bir şey sormak istiyorum. Çocuk dışarıda topla oynayıp eve topu soksa ne hissedersiniz? Bil silip yılayalım der misiniz yoksa umurunuzda olmaz mı?
0
screwedup2
(29.07.24)
Topu yıkarım öyle alırım içeri.
0
rock n roll
(29.07.24)
yıkarım.
0
deartheodosia
(29.07.24)
Ben de aynısından alırım, alamıyorsam yıkarım.
0
asteriks
(29.07.24)
Çocuk olarak eve girerken musluk altında yıkardım, çocuğum olsa bunu ona bir sorumluluk olarak verirdim
0
grimavi
(29.07.24)
Eskiden umursamıyordum ama eskiden bu kadar çok yapay kimyasal vs bişey yoktu. Şimdi kıllanırım herhalde, çocuğum da yok, bilemiyorum.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
abi siz ciddi misiniz? topu yıkamak mı?
annemin hiçbir zmana top yıkadığını falan hatırlamıyorum. aklınızı mı kaçırdınız cidden?
0
tchuck
(29.07.24)
Bu topla evde oynanıyor mu getirildikten sonra?

Evetse siler/yıkarım, bir sonrakinde yine sokakta oynanacaksa hiçbir şey yapmam.
0
chicha_v2
(29.07.24)
aynen yıkarım sonra da bir güzel masaj yaparım ki dışarının yorguluğunu atsın.

ya iyi misiniz arkadaşlar dışarı topu ayrı ev topu ayrı olur. dışarıdan top geliyorsa da yukarılara bir yerlere kaldırılır, balkona falan koyulur sonra yine dışarı çıkarken oradan alınır.

kedi köpek patisi siler gibi çocuğun her dışarı çıkarıp getirdiği şeyleri yıkayacak mısınız? 3-5 mecburu şey vardır yaparsın da top yıkamak nedir yahu?

soruya cevap: dışarıdan gelen topu yıkamam. evde başka temiz ev topunu kullansın. aynısını istiyorsa da aynısından 2 tane alınır.

ha diyelim ki evde olan topu biz fark etmeden dışarı çıkarmış ve tekrar gelmiş top. e o zaman temizlerim tabi ve bu bidaha dışarı çıkmayacak derim. çıkacaksa da evde oynanmayacak derim.
0
ananiyimioguz
(29.07.24)
Benim yeğenler okul çantalarını bile halıya koymuyorlar, dışarıdaki topun eve girme ihtimalini düşünemiyorum. Topu poşete koyar kaldırırsınız, en temizi budur. Bir de apartmanda yaşıyorsak temiz bile olsa evde top oynanmamalı.
0
ruhen hastayim ben
(29.07.24)
ben küçükken evdeki top dışarıdaki top ayrıydı. dışarıdan gelen topu balkona koyar ertesi gün oradan alıp çıkardık. içerideki koridora koyacaksam yıkadığımı hatırlıyorum ama. hala aynı şekilde yapardım çocuğum olsa.
0
black holes in the sky
(29.07.24)
Evde her yerde oynanacak o topla,mutfak tezgahına masaya zıplayacak, uğraşamam o kirle mikropla.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
Yalayarak temizlerim
0
mirty
(29.07.24)
o an enerjim varsa yıkarım. ama böyle şeylere çok takılmıyorum. çocuğum da var, 2 yaşında.

parktan gelince el yüz yıkarım, yeter.

onun dışında ev ve dışarısı konusunda temizlik açısından aşırı bi ayrım yapmıyorum. yapmak da imkansız zaten. parkta ayakkabıyla basılan yere elini koyuyor, o elini ağzına sokuyor. hasta olsa o şekilde de olur.

bi noktada bi mikrop kapıp hasta olacak illaki. bunu engellemenin yolu yok.

burda soru bence top özelinde değil sanki. yani bu başka bi oyuncak da olabilir.

çocuğun gündüz bakıldığı ev müstakil. kapıyı açıyor, dışarı çıkıyor, o ayaklarla içeri giriyor, içeri/dışarı terliğini karıştırarak giyiyor. müdahale etmeye, öğretmeye çalışıyoruz tabi ki ama sürekli kuyruk gibi peşinde gezemeyiz ki.

yani tabi ki bazı şeylere dikkat edilir ama dışarıdan gelen topu yıkasan da iş bitmiyor ki.
0
elorelia
(30.07.24)
mirty +1 ahahah hic boyle bir seyi dusunmemistim ya herhalde 2 top almak mantikli ama annemin de hic top mop yikadigini hatirlamiyorum yahu.
0
kassiopeia
(30.07.24)
(4)

Yöneticimle Açık Açık Konuşsam mı?

auroraaurora
Merhaba,1,5 yıldır çalıştığım iş yerinde hibrit çalışmayla ilgili yöneticimle konuşmaya verdim. İş görüşmesinde bu konuya değinilmemişti; ama başka departmanlarda benim pozisyonumda çalışan herkes hibrit devam ediyor. Ben diğer arkadaşları örnek gösterip kendim için de aynı şartları talep edeceğim.
Merhaba,
1,5 yıldır çalıştığım iş yerinde hibrit çalışmayla ilgili yöneticimle konuşmaya verdim. İş görüşmesinde bu konuya değinilmemişti; ama başka departmanlarda benim pozisyonumda çalışan herkes hibrit devam ediyor. Ben diğer arkadaşları örnek gösterip kendim için de aynı şartları talep edeceğim. Trafikte yoruluyorum, kendime yeterince zaman ayıramıyorum diyeceğim. Mesai saatim 07:00-16:30. Hafta içi bir şeyler yapsam 3 gün kendime gelemiyorum. Cuma da dahil buna.
Sorum şu; direkt hayır derse ve tahmin ettiğim gerekçeyi öne sürerse ben kendimi biliyorsam ya öfkeden kendimi yiyip bitiririm ya da direkt "O zaman bana müsaade!" derim.
Acaba hiç bu topa girmeyip bir yandan hibrit bir iş mi baksam? Cazip bir teklif alırsam bunu koz olarak kullanabilirim belki.
Son alternatif ise dizimi kırıp oturmak. Evden çalışma imkanı olmaması dışında şirketle ilgili büyük bir sorunum yok.
0
auroraaurora
(29.07.24)
Talebinizi yöneticinizle konuşun. Kendi yaşadığınız sıkıntılardan da bahsedin ama öncelikle bu şekilde daha iyi performans vereceğinizi anlatın.
Hayır derse de öfkelenmeyin, öfkelenecek bir şey yok. Hiçbir konuda öfkelenmeyin, ne gerek var.
Hem yeni bir iş bakmaya başlarsınız hem de bu işi biraz daha az umursamayarak çalışmaya başlarsınız. Belki bazı günler geç kalırsınız, alarmınız çalmaz, yolda kaza olmuş olur vs.
0
michael_knight
(29.07.24)
O şekilde duygusal tepkiler size fayda vermez. Talebinizi tabii ki iletin ve kabul ettirmek için uğraşın. Kabul görmezse alternatiflerinize bakarsınız.

Masayı dağıtmak size hiçbir şey getirmez.
0
pispinti
(29.07.24)
sirketle sorununuz yoksa, boyle bir seyi sormadan 'zaten hayir derler' diye is bakmaya baslamak gereksiz. gerekceniz, kendime zaman ayiramiyorumdan ziyade, diger ekiplerin bunu yaptigi ve sirket icinde halihazirda hibrit calismanin ise yaradigina dair ornek oldugu, trafikte gecirdiginiz zaman, yarattigi yorgunluk ve stres ve verimliliginizin dusmesi olmali. ve bunun sizin icin onemini sakin kalarak ve olgun sekilde anlatmaniz gerekli.
redderse de ofkeden kendinizi yemenize gerek yok,evet cevabi kadar hayir cevabi da olasi, bunda bir sey yok. hayir derse o zaman ne yapacaginizi dusunursunuz, is yasaminda ani restlesmelerin pek bir hayrini goremedim ben, hele de boyle bir konu icin. bu sekilde calismaya devam edemeyeceginizi dusunuyorsaniz is bakip sonra ayrilirsiniz.
0
kassiopeia
(29.07.24)
Bence önce konuşun sonra olumsuz gelirse cevap öfkenizi içinizde susturur ve o zaman iş bakarsınız.
0
Kediyi üzdün
(30.07.24)
(3)

Bogazici kitalararasi yuzme yarisi

kassiopeia
Arkadaslar 6.5 km olan ve asagi yukari 2 saatte bitirilmesi gereken bu yarisa katilan var mi? Katildiysaniz nasil hazirlandiniz? Bir koc vs ile mi hazirlandiniz? Derece yapmak gibi bir niyetim yok, sadece yardim ekibi denizden toplamadan kendim bitirebilmek istiyorum. Gelecek sene denemek planim. Ge
Arkadaslar 6.5 km olan ve asagi yukari 2 saatte bitirilmesi gereken bu yarisa katilan var mi? Katildiysaniz nasil hazirlandiniz? Bir koc vs ile mi hazirlandiniz? Derece yapmak gibi bir niyetim yok, sadece yardim ekibi denizden toplamadan kendim bitirebilmek istiyorum. Gelecek sene denemek planim. Genel olarak fitim, spor yapiyorum ve yuzuyorum da sanki yapabilirim gibi geldi ama ters akintiya kapilmak gibi riskleri varmis. Onumzudeki haftalarda bir iki deneme yuzusu yapacagim ama sizce oluru var mi? Siralamalara baktim en sonuncusu 1saat 44 dakikada filan bitirmis ki bu bence 6.5km icin cok uzun degil, hazirlik sureci filan ok de herkes mi cok fit katilan? Etrafinizda katilan asiri sport yapmayan var mi? Yarisa katilmak icin on eleme var, onu biliyorum.
0
kassiopeia
(28.07.24)
Fitlikten ziyade kondisyon lazım, siralamaya bakmaktan ziyade ön eleme için yaş aralığınızın süresine bakın. 30-35 için 14dk olması lazım 800 metre.

Düzenli yüzerek 1 senede yapılır bence

Katılan arkadaşım aşırı spor yapmıyor ama yıllardır yüzüyor
0
jülsezar
(28.07.24)
Hocam hiç tecrüben yoksa olmaz, mümkün değil. Ben son 20 yıldır dğüzenli antrenman yapan biriyim yüksek kondisyonlu antrenmanlar da yaptım yüksek yoğunluklu antrenmanlar da yaptım maraton da koştum ama denize girip yüzdüğümde aynı performansı gösteririm hevesiyle ne yaptıysam hep götüme bakıp geri döndüm sahile, olmuyor yani işin içine deniz su havuz vs girdiğinde çok farklı oluyor her şey, süre/mesafe oranını kafamızda su dışındaki birimlerle ölçüyoruz ama suda 2 km gidince allahım neler oluyor demeye başlıyorsun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.07.24)
Cok tesekkurler her ikinize de. Duzenli yuzuyorum, her yuzdugumde 1500-2000metre civari ama hep havuzda, kontrollu ortam elbette. Dedigim gibi 1 yil var daha, bir fikir almak istedim. Gectigimiz yillarda birlikte yuzdugum ve yakin zamanlar yaptigimiz arkadasim katildi yapabildi ondan da biraz cesaretlendim.
0
🌸kassiopeia
(28.07.24)
(5)

seyahat planlaması

brakgn
prag gidişli olarak 8 gününüz olsa;prag - budapeşte - viyana mı?prag - viyana - salzburg - münih mi?farklı rota önerilerine de açığız.not: bebekli aile.
prag gidişli olarak 8 gününüz olsa;

prag - budapeşte - viyana mı?
prag - viyana - salzburg - münih mi?

farklı rota önerilerine de açığız.

not: bebekli aile.
0
brakgn
(24.07.24)
8 günde dört sehir cok fazla.
prag-viyana-hallstatt-salzburg yapin bence.

gittiginiz günü 0. gün olarak sayarsak
1-2:Prag
3-4-5: viyana
6-hallstatt
7-8: salzburg - dönüs

avusturya'da yasiyorum. bahsettiginiz her sehri sayisiz defa gördüm ve hatta bazisinda senelerce yasadim. benim planim bu sekilde olurdu. münih'i daha sonra ayri bir tura katardim. mesela münih - neuschwanstein - konstanz - zürih ya da münih - rothenburg ob der Tauber - Nürnberg gibi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(24.07.24)
Hangi mevsimde gideceksiniz?
0
kassiopeia
(24.07.24)
Bu şehirlerin tamamına gitmiş birisi olarak, bana göre Prag Budapeşte Viyana bebekli bir aile için 8 günlük tatil süresi göz önÜne alınırsa daha uygun.
0
but that was just a dream
(25.07.24)
@kassiopeia eylül.
0
🌸brakgn
(25.07.24)
but that was just a dream +1
0
merhum
(25.07.24)
(10)

çift terapisti

mantarliborekk
gerçekten işe yarıyor mu ?açıkça herşeyi konuşmak zorunda olmasak bile daha iyi iletişime geçmeyi öğrenebilir miyiz mesela ?hem çok istiyorum hem korkuyorum.işe yarasın istiyorum bir yandan da sihirli değeneği yok ki ne değişecek diyorum.
gerçekten işe yarıyor mu ?

açıkça herşeyi konuşmak zorunda olmasak bile daha iyi iletişime geçmeyi öğrenebilir miyiz mesela ?

hem çok istiyorum hem korkuyorum.

işe yarasın istiyorum bir yandan da sihirli değeneği yok ki ne değişecek diyorum.
0
mantarliborekk
(23.07.24)
sihirli değneği yok ve zaten sihirli değneğe ihtiyaç da yok.
sizin çözüm dediğiniz şey her zaman mutlu beraberlik olmak zorunda değil, belki de çözüm mutsuz bir şekilde devam etmenin yanlış olduğunu anlamak da olabilir.
çift terapisi yetkin bir terapistte ve istekli çiftlerde işe yarar.
önemli olan birbirinizi anlamak, kendinizi tanımak, aslında küçük olan şeyleri büyük zannetmeden doğru değerlendirmeye tabi tutabilmek vs vs vs.
sonuçta kesinlikle faydasını görürsünüz ama bu sihirli değnek değil, çiftin de istek ve çabası olmalı.
0
kisa
(23.07.24)
Çift terapisi sorunları çözmüyor.

Sağlıklı iletişim kurmayı öneriyor.

Nasıl tartışacağınızı öğretmeye çalışıyor.

Bundan sonrası sizde bitiyor.
0
anten
(23.07.24)
iki yakın çift tanıdım terapi alan, onun haricinde de deneyimi olan arkadaşlarım oldu aslında bana bu süreç bireylerin olgunlaşmak istememesi gibi bir durumdan kaynaklı gibi geliyor. genelde problem erkek tarafı; çözülemeyen problemler hep orada olsa da çocuk kaynaklı boşanmadan yürütmek gibi bi kaygıyla terapiye gidiliyor izlenimi uyandırdı bende. evet terapi yüzleşmek isteyenler için iyi, burada işe yarıyor. bildiğim kadarıyla ayrı ayrı görüşüp dinleniyorsunuz ve birlikte nasıl yapabilirizin cevabını arıyorsunuz. öneriler alıyorsunuz.
0
aydogank
(23.07.24)
kesinlikle işe yarar. beraber yaşamanın bir yolunu bulamazsanız en kötü ayrılmanın bir yolunu bulursunuz.
0
vaveylababa
(23.07.24)
iki tarafta "biz bu işin içinde çıkamıyoruz, hadi profosyonel destek alalım" demediği sürece işe yaramıyor. genelde bir taraf istekli oluyor bu da maalesef olumsuz sonuçlanıyor..
0
benaslinda
(23.07.24)
anlasmali bosanma icin iyi fikir
0
ala09
(23.07.24)
iki tarafin kafasi tutsa terapiste gerek kalmaz cok yanlis bir mantik, bu nedenle insanlar terapiye gitmekte cok gec kaliyor zaten, cok gec kalindigi icin de iliski fazlasiyla yipranmis oluyor. iki tarafin kafasi gayet uyabilir ancak nasil tartismayi ve sorunlari cozmeyi kisisel bilgi ve deneyim olarak bilemeyebilirler. terapi size kendinizi tanimanizi, karsinizdakini anlamanizi ve sorunlari kim hakli perspektifinden ziyade bir takim olarak cozmenizi ogretir. sadece iliskinizde degil kisisel yasaminizda da is yasaminizda da gayet faydali olur.
0
kassiopeia
(23.07.24)
Bence elinde sigil cikinca nasil ki muz calip gomun diyolarsa bu da oyle
0
lapaz
(23.07.24)
Kilit nokta iki tarafında istekli olması, kesinlikle ise yarar
0
mirty
(23.07.24)
Zorlamaya gerek yok yol ver gitsin
0
Zetnikov
(23.07.24)
(14)

Taziyeye giderken ne götürülür

hrvl
Uzun zamandır görüşmediğim bir arkadaşımın annesi vefat etti. 10 gün kadar oldu, arkadaşımın kendi evine taziyeye gideceğiz, cenaze evi değil yani. Ne götürmek uygun olur? Bizim adetlerde çay şeker falan gider normalde ama orası taziye evi değil, çay şeker saçma mı olur? Börektir kektir bir şey götü
Uzun zamandır görüşmediğim bir arkadaşımın annesi vefat etti. 10 gün kadar oldu, arkadaşımın kendi evine taziyeye gideceğiz, cenaze evi değil yani. Ne götürmek uygun olur? Bizim adetlerde çay şeker falan gider normalde ama orası taziye evi değil, çay şeker saçma mı olur? Börektir kektir bir şey götürsek sanki bize koyması için götürmüşüz gibi geliyor o da. Sizce ne götürmeli?
0
hrvl
(23.07.24)
yemek götürülür genelde. onlar üzgün vs yapamaz diye. çay şeker saçma.
0
jelly bear
(23.07.24)
Yemek yapmakla uğraşmasınlar diye yemek götürülür diye öğrendim ben de hep.

Dondurucuda saklanabilir yemekler götürebilirsiniz. Tabi neyi ne kadar yapabilirsiniz bilmiyorum ama içli köfte çok elverişli bu iş için. Bir tepsi yapsanız birkaç gün götürür. Hem besleyici hem de pişirmesi kolay oluyor. Acıkınca ister haşlarlar ister kızartırlar. Börek türevleri de dondurmaya uygun. Bizim evde bulunur hep, özellikle sigara böreği falan şeyleri çözülmesini beklemeden yağda pişirebiliyorsunuz. Dondurmaya uygun yemeklere bir göz atın bence. Yapabileceğiniz bir şey bulursanız öyle yaparsınız. Mantı da buna uygun bir yemek. Daha basit olarak köfteler yine dondurmaya uygun. Çorba yapıp konserveleyebilirsiniz, birkaç kavanoz domates çorbası olabilir.

Verirken bunları dondurucuda bulundur, acıkınca hemen hazırlarsın diye belirtirsiniz.
0
akhenaten
(23.07.24)
Cenaze evine götürülür yemek, evdekiler uğraşmasın diye siz cenaze evine gitmiyorsunuz aradan 10 gün geçmiş bence bir şey götürmeyebilirsiniz garip kaçmaz.
0
Kediyi üzdün
(23.07.24)
Cenaze evine bişey götürülmez. Yemek de götürülmez. 10 kişilik götürürsün 20 kişi varsa ne olacak?
Oraya git, taziyelerini sun, yapacak bişey, herhangi bir eksik var mı diye sorarsın. Hatta hemen yemek yaptırıp geleyim diye teklifte bulunursun.
Allah rahmet etsin
0
etna
(23.07.24)
çay şeker de götürülür, bu da bir imecedir. taziye nedeniyle gelen giden çok olur, ikramların (her ne kadar saçma gibi gelse de uzak yoldan geleni var, hastası yaşlısı bebeği var gibi gibi) tüm maliyeti ev sahibinin üstüne kalmasın mantığıyla yapılır. hatta yoğurt bile götürülür iç anadoluda, ayran yapılır misafirlere diye.

ben olsam güzel bir kolonya da eklerdim.

yemek ilk hafta doğrudan cenaze evine götürülür, sizin durum biraz farklı.
0
Phoebe
(23.07.24)
taziye evi olmadığı için yemek falan götürmeyin. ufak tefek badem şekeri tarzı özel bir atıştırmalık olabilir. size çay falan ikram eder yanında ağzınız tatlanır mantığı.
0
paintov
(23.07.24)
normal misafirliğe gidiyor gibi eli boş gitmemek adına bir şey götürebilirsiniz.

yani eğlenceye gidiyor gibi pasta almayın tabii ama ne bileyim börek, baklava, kuru pasta, çayın yanına ikram edilmelik bir şeyler götürebilirsiniz.
0
kibritsuyu
(23.07.24)
baklava maklava götürmeyin abi düğüne mi gidiyorsunuz?

çok uzak olmayan bir zamanda kayıp yaşadığım için cenaze evinde ne ihtiyaç olduğunu az çok biliyorum.

Bizim eve gelirken birileri yemek getirmiş olsa sevinirdim. yemek yapılmıyor zaten, o an yemek yemek de kimsenin aklına gelmiyor. dolayısıyla bi yemek olsa cenaze sahipleri karınlarını doyursa güzel bir jest olmuş olur.

bu arada bu yemek cenazenin sahiplerine kadar yapılsa kafi. dıdısının dıdısını düşünmeye gerek yok. elinizden geldiğince.
0
oekuklu
(23.07.24)
yemek goturulur. seker olayini bilmiyorum. amac gune gider gibi gitmek ya da bize koysunlar demek degil, o durumda insanin yemek yapma enerjisi ve hali olmuyor, hatta kendini sucluyor 'annem olmus bir de yemek dusunuyorum' diye. yardim olsun, iki isitip hemencecik yesin diye goturulur. ben cenazem oldugunda cok isterdim insanlar bana yemek getirsin acikcasi. cok koyuyor kendine bir sey yapmak, halimin olmamasindan ayri, acikmak bile koymustu bana, bu halde neden acikiyorum diye kendimden utanmistim bir de.
seker de herhalde cok gelen giden olur masrafa ortak olmak gibi sanirim.
0
kassiopeia
(23.07.24)
Yemek hazırlama zahmetinden kurtulsunlar diye kır pidesi götürmüştüm. Yenir, yenmezse de dolaba atılır diye düşünmüştüm. Benden önce biri börek götürdü diye pide almıştım. Kolonya da iyi fikir. Başınız sağolsun.
0
boyalı kuş
(23.07.24)
arkadaşlar bu dedikleriniz cenaze evi için. yani olay taze iken ölü evine gidiyorsanız yemek götürülür, pide götürülür, yemek yapacak imkanları yoktur diye.

telaş bitmiş, acı bir miktar hafiflemiş, insanlar yavaş yavaş günlük hayatlarına dönmeye başlamış. siz taziye ziyaretine gidiyorsunuz artık ne yemeği? elinde zeytinyağlı dolma ile misafirliğe gidilmez ki.

siz artık normal misafirliğe gidiyorsunuz. cenaze olmasaydı ne götürecektiyseniz onu götürün, sadece eğlence içerikli olmasın. şampanya, viski, pasta falan götürmeyin. börek, tatlı vs götürün.
0
kibritsuyu
(23.07.24)
geçenlerde cevap verdiğim bu soru aklıma geldi ve yine bir ekleme yapayım istedim.

size ne ikram edilsin istiyorsanız onu götürün.

pazartesi günü babamı kaybettik. sağolsunlar her gelen börek, baklava türü şeyler getirdi. gelen misafirleri kendi getirdikleri baklava börek ile ağırladık.

aradan 5 gün geçti, ilk 2 gün gelen baklava börek bitti. şimdi ilk anda gelemeyen kişiler ziyarete geliyor ve ziyaret yoğunluğu ilk günkü gibi olmadığı için evde ikram edecek bir şey yok. şimdi çıkıp bir şeyler ayarlayacağım ama gelen kişinin getirdiği şey kendi ikramlıkları olacak.

eli boş gelirlerse sadece benim ayarladığım şeyi ikram edeceğim. börek çörek getirirlerse onu da koyarız tabağa.
0
kibritsuyu
(27.09.24)
kibrit başın sağolsun
0
titanyum22
(27.09.24)
ilk 2 hafta eğer yoğun bir cenaze eviyse peçete, havlu selpak, çay gibi o an bitebilen şeylerden alırız. Daha durulmuş zamansa da kuru pasta gibi ola ki gelen olursa ikram edilmesi için bir şeyler götürürüz.
0
Cremisi
(27.09.24)
(11)

Yaşlı sandığınız genç insanlar

sekizdokuzon
10-15 sene önce educatedear'ı yaşlı sanırdım, adam benimle yaşıt çıkmıştı. Mahmut Orhan'ı yaşıtım ya da 40+ sanıyordum, adam daha 27 yaşındaymış. 'Feel' şarkısını 20 yaşında yayınlamış.Bunları gördükçe öğrencilerime insan gibi muamele edesim geliyor (şaka, burası şaka. Linclemeyin, şaka!). Vay anası
10-15 sene önce educatedear'ı yaşlı sanırdım, adam benimle yaşıt çıkmıştı. Mahmut Orhan'ı yaşıtım ya da 40+ sanıyordum, adam daha 27 yaşındaymış. 'Feel' şarkısını 20 yaşında yayınlamış.

Bunları gördükçe öğrencilerime insan gibi muamele edesim geliyor (şaka, burası şaka. Linclemeyin, şaka!). Vay anasını çoluk çocuk neler yapıyor cidden?

Sizin var mı böyle yeteneğinden & başarısından ötürü yaşlı sandığınız ve sonunda genç çıkan insanlar?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(21.07.24)
Emre Belözoğlu. 43 yaşında. Ben 39.75

O yaşlandıkça ben de yaşlanıyorum.
0
gabe h coud
(21.07.24)
Editlemeye üşendim: Sena Şener aynı şarkının sözlerini yazıp şarkıyı seslendirdiğinde 17 yaşındaymış.
0
🌸sekizdokuzon
(21.07.24)
Emre Belözoğlu. 43 yaşında. Ben 39.75

O yaşlandıkça ben de yaşlanıyorum.
0
gabe h coud
(21.07.24)
Ahmet Kaya öldüğünde 42 yaşındaymış mesela, bana hep 50-60 vardır gibi geliyordu öğrenene kadar.
0
Bir ben var benden şurada
(21.07.24)
Che Guevara oldugunde 39 yasindaydi, yasli olmadigini biliyorum ama her dusundugumde sen ne ara buyudun de bu yaptiklarini yaptin diyorum.
0
kassiopeia
(21.07.24)
Bu anlamdaki ilk şoku galiba Fatih'in İstanbul'u 21 yaşında fethettiğini öğrendiğimde yaşamıştım. Yani ben de 12-13 yaşındaydım, 21 yaşındakiler kocaman insandı. Ama yine de "O yaşta öyle şeyler yapılıyor mu?" demiştim bir taraftan.
0
🌸sekizdokuzon
(21.07.24)
Benim de en çok şaşırdığım kişi Ahmet Kaya olmuştu. O zaman kendim de çocuk olunca 50’lerinde ve “çok yaşlı” bir adam gibi geliyordu. 43 yaşında öldüğünü yakınlarda öğrendim ve bu kadar genç olmasına çok şaşırdım.
0
ms brownstone
(21.07.24)
Ahmet kaya da fatih de yasliydi arkadaslar. Bugunun yasiyla dusunemezsiniz. Aklima gelmedi kimse su an ama bunu yazmak istedim. Ahmet kaya 43mus bilmiyordum ama o zamanlar icin genc bir yas sayilmiyordu. Insanlar da kendilerini dinamik hissetmiyordu. Biz cocuk oldugumuzdan oyle sanmiyorduk bence insanlari.
0
Kittie
(21.07.24)
yargı dizisindeki pars savcı, bahar dizisindeki timur, yani mehmet yılmaz ak.

epey yaşlı gösteriyor. bir dizide savcı, bir dizide boyu kadar 2 çocuğu olan profesör doktoru oynuyor. ben 1970'lerin başında doğmuştur diye düşünürken 1986 doğumlu imiş.
0
kibritsuyu
(21.07.24)
@kibritsuyu: Benden 1 yaş büyük...

Şimdi aklıma geldi; Emrah Sefa Gürkan. 82 doğumlu.
0
🌸sekizdokuzon
(21.07.24)
George costanza.
Adam 29 yasindaymis seinfeld başladığında.
0
logisticsmanager
(22.07.24)
(3)

günübirlik budapeşte - bratislava ulaşımı nasıl yapmalı?

a darkness coming
günübirlik gidip gelmek istiyorum, ulaşım olarak otobüs mü tren mi önerirsiniz?internetten baktım biraz trenler çok daha pahalı gözüküyor (80 euro yaklaşık) bir kısım da gidip gardan bilet almanın çok daha uygun olduğunu söylemiş. böyle bir şey var mı?deneyimlerinizi paylaşır mısınız? bi de bratisla
günübirlik gidip gelmek istiyorum, ulaşım olarak otobüs mü tren mi önerirsiniz?

internetten baktım biraz trenler çok daha pahalı gözüküyor (80 euro yaklaşık) bir kısım da gidip gardan bilet almanın çok daha uygun olduğunu söylemiş. böyle bir şey var mı?

deneyimlerinizi paylaşır mısınız? bi de bratislava'da bunu yapmadan/görmeden gelme dediğiniz bir şey var mı?
0
a darkness coming
(17.07.24)
valla ne icin Macaristan'dasiniz ve Budapeste harici bir yere gidecek misiniz bilemiyorum ama gunubirlik Budapeste'den Bratislava'ya gidecek bir sey yok Bratislava'da, onu soylemeye geldim. Yani Viyana'da olsaniz ve cok ekstra bir gununuz varsa gidin derim (ki onun yerine Viyana su anda cok daha keyifli) hepi topu 45-50 dakika (Viyana-Bratislava) ama gidis gelis 4-5 saatimi ben Bratislava icin harcamazdim. Onun yerine Macaristan'da cok daha keyifli yerler var, oralara giderdim.
0
kassiopeia
(17.07.24)
öneriniz varsa alabilirim 10 gün Budapeşte'deyim. Bratislava'yı görmüş olmak kafamdan çıkarmak istemiştim sadece :)
0
🌸a darkness coming
(17.07.24)
3 gün Bratislava da kaldım çok beğendim. Sakin, huzurlu, mültecisiz bir başkent. Gece hayatını görmeyeceksen günübirlik gitmenin anlamı yok bence.
0
HellKeePer
(17.07.24)
(5)

Kariyer ile ilgili bir soru

Ley
Arkadaslar,kariyer sorusu danismak istiyorum ama cok uzun uzun yazmakta istemiyorum, umarim kisaca anlatabilirim. Kariyer seciminde ne yapacagimi bilmiyorum.Simdi ben yaptigim iste belli bir seviyeye geldim, avrupadaki iyi laboratuarlardan ve alanin iyi hocalarindan kabul aldim, scientist, postdoc o
Arkadaslar,

kariyer sorusu danismak istiyorum ama cok uzun uzun yazmakta istemiyorum, umarim kisaca anlatabilirim. Kariyer seciminde ne yapacagimi bilmiyorum.

Simdi ben yaptigim iste belli bir seviyeye geldim, avrupadaki iyi laboratuarlardan ve alanin iyi hocalarindan kabul aldim, scientist, postdoc olarak falan. Ya bu enstitulerde arastirmaci olarak calisip yayinimi yapacagim. Kafam rahat olacak, isten eve, evden ise.

Ya da Turkiye'ye donecegim, bakanlikta calisacagim. yapacagim is disinda, bazi uluslararasi kuruluslar var, guvenlikle ilgili, onlarin Turkiye sorumlusu olacagim. Yayin falan yine yapilir, pek orasinda degilim ama iyi bir gucum olacak, taninirligim daha fazla olacak ve buyuk hocalarla direkt etkilesimim olacak.

yani ben TR'e donmemeyi hic dusunmedim, orada da isim param olacak, burada da. Sadece benim aile durumum berbat, babannemle buyudum, o da olunce universiteye gittim zaten. Turkiyedeki torpil beni korkutuyor. Arkadaslarim hep birilerinin biseyi. Ya da bir sorunla karsilassam kimsem yok. Bu tarz bir suru dis etken derdim var, yazmadim hepsini.
bir yandan gelsem, 3-5 yil calissam, olmadi yine daha iyi bir yer bakarim diye dusunuyorum.

Ya aslinda ne soracagimi da tam net ifade edemedim ama anlasilmisimdir sanirim, siz bu durumda ne yapardiniz?

Tesekkurler.
0
Ley
(16.07.24)
TR'e dönmezdim.
0
nolmus yani
(16.07.24)
Yurtdışı +1
0
antihero
(16.07.24)
Dönmeniz için sebep yok ama dönmemeniz için var.
O yüzden bilime önem veren emeklerinizi de alacağınız alanda kalın ve bence dönmeyin. Burada insan harcamak çok kolay.
0
Kediyi üzdün
(17.07.24)
Beni türkiyeye geri döndürebilecek tek şey akrabalarım. Sizin maalesef böyle bir bağınız kalmamış türkiyeyle. Bence siz avrupada çok mutlu ve rahat olacak insan profiline uyuyorsunuz.

Avrupada işinden evine evinden işine araştırmasını yapan insan türkiyede anlattığınız bu pozisyondan çok raha mutlu bir hayat vaadedilyor.

Türkiyede keşke tek problem torpil olsa. İnsanlar dürüst değil. Şehirler düzenli değil. Her yerde bir kaos.
0
zimbirik
(17.07.24)
yasiniz kac bilemiyorum ancak yasamdaki her sey kariyer degil. bunu sunun icin soyluyorum, cok guzel calismalar yapmissiniz guzel bir yere gelmissiniz ancak simdi yurtdisinda bir yasam kurarsaniz, gercekten yasamin is disinda nasil keyifli oldugunu, hobilerinize ve ailerde ailenize vakit ayirabilmenin, yaptiginiz isin 'unvaninizdan' bagimsiz olarak ve insan olarak saygi gormenin ne oldugunu deneyimleyebilme ve ayni zamanda guzel calismalara devam etme ve kariyerinizde gelisme ihtimaliniz var. turkiye'de hamster tekerleginde, trafikle, torpille, is bilmez insanlarla ugrasarak o is-ev cikmazindan siyrilma ihtimaliniz cok daha az. yurtdisinda da her sey toz pembe degil ama daha yuksek ihtimal var. eger turkiye'de gonul baginiz olan aileniz, arkadaslariniz cok yoksa, yurtdisi.
0
kassiopeia
(17.07.24)
(12)

Mesai arkadaşım ile araç sorunu part 3 ( sorun bitti)

Fritz-X
https://www.eksiduyuru.com/mobil/duyuru/1584124/mesai-arkadasi-ile-arac-sorunum-2Bu arkadaş sıfır araç aldı bayramdan önce, ben izne çıkana kadar yaklaşık 1 hafta benim araç ile gitti geldi. iş yerinde aracını soranlara ses etmedi.Ben izne ayrıldım ama kafamda kesin bitirmiştim 0 km aldıgı aracı çık
www.eksiduyuru.com

Bu arkadaş sıfır araç aldı bayramdan önce, ben izne çıkana kadar yaklaşık 1 hafta benim araç ile gitti geldi. iş yerinde aracını soranlara ses etmedi.

Ben izne ayrıldım ama kafamda kesin bitirmiştim 0 km aldıgı aracı çıkarmaması son damla olmuştu.

izin dönüşü normal sabah haber vermeden işe gittim. iş yerinde beni görünce şasırdı, iznimin daha geç bitecegini düsüyormuş. Tabi bozulur gibi oldu. Otobus+metro ile gelmiş sabah.

Akşamda benden sinyal bekledi sesimi çıkarmadım, davet etmedim nasıl gitti bilmiyorum. O günden beri mesafeli bana :)

8 aydır ücretsiz taşıdıgım adam benle mesafe koydu ve daha ilginci arabasıni getirmiyor otobus+metro ve kendi binasında ki adamlarla gidiyor akşam da bir yolunu buluyor... beyefendi aracı km yapmasın yada benzin masrafi çikmasın diye cikarmiyor.

Bana mesafe koyması o kadar mutlu oldum ki anlatamam. 8 aydır taşıdık hak hukuk diye birşey var teşekkur etmesi lazımken izin dönüşü arabama davet etmedim diye tavır aldı.

Is yerindekiler soruyor neden ayri gidiyorsunuz bende keyifle 1.5 milyonluk aracı var binsin napıyım diyorum.

Halbuki ya fritz-X gel dönüşümlü çıkalım 2 hafta senin araç çıksin 2 haftada benim araç dese kabul ederdim ama beyefendi 8 ay bedava gitti geldi. Hadi eski aracı 200 bin km geçti degeri düsüyor dedik 0 araç aldı yine aynısı

Eskiden beraber gittigi kişilerle donusumlu gidip gelirken bana böyle teklif etmedi.

Her neyse vicdanen o kadar rahatım ki...
Bu zamana kadar kimsenin bana hakkı geçmesin kalbini kırmıyım üzülmesin diye gayret gösterdim ve gostermeye devam edicem


Tek bozuldugum konu 8 ay sabah aksam gidip geldigim insanın bu sekilde tavır yapması ki umrunda degil.

Sizlerle paylaşmak istedim... fazla iyi niyet pisman ediyor bazen.
0
Fritz-X
(16.07.24)
Gereğinden fazla iyi niyet, kendine ihanettir hocam. Bu pasif agresif moddan çıkıp çok önceden bu mesafeyi sen koymalıydın. 40 yıl sırtında taşı, bir teşekkür bile etmezler. Bi gün taşıma en kötü sen olursun. İnsanlar böyle maalesef. Emin ol o 8 ayı kendine kâr sanıyordur o. Uzak dur böyle insanlardan.
0
yosta
(16.07.24)
Ben bu yazınızı okuyunca daha önceki konuları da biliyorum ve maalesef adama hak verdim. Düşüncelerini açık şekilde dile getirmeyen insanlar gerçekten yoruyor. Yahu kardeşim ben şöyle böyle düşünüyorum, demek çok mu zor. Alınacaksa gucenecekse böyle olsun. Sessiz sessiz iş yapar gibi olması hoş değil. Madem adamı onca ay taşıdın şimdi niye taşımıyorsun? Sebebini söylesene adama.
0
dedeminhirkasi
(16.07.24)
Devamını merak ettiğim duyurulardandı bu. Geçen gün ilgili soruya da bunu yazmıştım.

Her iki duyurunuzda da burada epey bir insan olarak size iş arkadaşınızla açık açık konuşmanız gerektiğini söylemiştik.

Vicdanınız elbette rahat olsun ama bu tarz konularda pasif agresif tepkiler vermektense iletişimde kalıp derdinizi anlatmak ve sorunu konuşarak çözmek daha uygun olur diye düşünüyorum. Yine de karar sizin tabii.
0
pispinti
(16.07.24)
Ne desem bilemedim ama şunu söylemeden olmaz.
Onun tekrar senin yanına işe gidip gelme konusında yeni bir teklifle gelmesinden ve senin de bu teklifi kabul etmenden çekiniyorum doğrusu.
Sorun kadar uzun sürmemeliydi.

Huysuz bir kiracının ev sahibine dert çektirmesini anlarım da böyle duyarsız birinin şöforlüğünü aylarca yapmak tam bir bela.
Ya hangi insan bu yaptıklarının karşılığında,
- bugün de yemeğini ben ısmarlayayım.. da demez?
avarelspor mudur nedir.

Artık bu zamandan sonra ilk düşünmen gereken, araca binecek başka bir aday varsa ki muhakkak biri çıkacaktır depoya ortak olmalı veya maaşın hemen ertesi günü aylık bir şekilde sana destek olmalı.
Başka yolu yok.
Yolda sorun yaşadığın bu kişiden de ona hiç bahsetme.

Salak gibi kargocuları peşinden koşturan, internetten aralıksız alış veriş yapan, gezmesinden, marka takıntısından geri kalmayan tiplerin "bu ay sıkıştım" sözlerini dinleme.
Alacağını al.

@dedeminhirkasi,
Hiç bir açıklama yapmak zorunda değil.Yolda aylarca kendisine destek olmayan kişi, yolda kaldığında yine o çok tasarruf etmekte kullandığı aklıyla cevabı zaten bulacaktır.
0
diyecevaplandı
(16.07.24)
@dedeminhırkası açıkcası onun sponsoru yada şöforü degilim. iyi niyetimi suistimal etti. 8 ay boyunca aracını satılıga çıkardı sattı satamadı müşteri çıktı vazgeçti süreç böyle geçti.

Şuan gelip benle dönüşümlü gidelim yada sadece sabahları senle geleyim diye teklif etse cevabım net şekilde hayır. Biraz fazla zaman verdim kendisine ama bu onu sürekli ozel söförü ve ücretsiz servis hizmeti sunacagım anlamına hiç gelmedi.
0
🌸Fritz-X
(17.07.24)
kiyakciligin sonu ayakciliktir, bunun saglamasini yasamissin.
gecmis olsun, salla gitsin.
0
cooperr
(17.07.24)
Kusura bakmayın ama sorun çözme yönteminiz yanlış oldu. Bir daha benzer bir olay olsa siz yine aynı şekilde içinizde biriktirip sonra pasif agresif davranırsınız. Sorun çözme yöntemi bu değil, yapmanız gereken gidip ilk rahatsızlık hissettiğinizde konuşmak. Sınırlarınızı doğru çizemediğiniz sürece "ben çok iyiyim onlar kötü" kafasından çıkamayacaksınız, kurban psikolojisine girmişsiniz ve olayları yanlış değerlendiriyorsunuz.
0
montreal
(17.07.24)
Abi seni bu hayatta çok üzerler be. lütfen bu kadar toleranslı olma hak etmeyene.
Ayrıca içinde bir yerde sanki hala rahat değilmişsin gibi geliyor ama ol yani hiç senlik bir şey yok. Herkes aynı amaç için yaşıyor, kimsenin çocuğu borcu vs seni ilgilendirmiyor. Tek eksiğin zamanında rahatsızlığını doğru şekilde ifade edememek olmuş. Bundan sonra öyle yapma.
0
Kediyi üzdün
(17.07.24)
@montreal eski duyurumda da bahsettigim gibi olaylar spontane gelişti, bir anda kendimi özel şöfor olarak buldum. Benden yaşca buyuk olması, ayni birimde calismamiz vs. Nispeten maaşınin dusuk olması.

En baştan aracını satıp yenileme durumu olmasaydı bu kadar beklemezdim. Kendide laf arasında aracımı satınca beraber gideriz gibi şeyler ima etti amma 0 araç alınca geri durdu.

Ben iyiyim onlar kötu demedim, kendisi bir karar verdi bende bir karar verdim. Evinin önünde sıfır araç varken hala birine yancilik yapiyorsa kendi karari.
0
🌸Fritz-X
(17.07.24)
Çok şükür o bir aksiyon almış da siz onu taşımaktan kurtulmuşsunuz. Yoksa siz bu adamı paşa paşa taşırdınız. “Dönüşümlü gidelim” demekten imtina ettiğiniz için aylarda adamı taşıdınız. Mutsuz olduğunuz halde “bu böyle olmaz” demediniz.
Şimdi de o sonunda iletişimi kesti de çok şükür sizin bir aksiyon almanız gerekmedi.

Kendi hayatını işte böyle başka insanların kararlarına bırakan insanlara bence müstahak.

Dedemin hırkası +15000
0
zimbirik
(17.07.24)
@zimbirik benim dönüşümlü gidelim yada benzin parası versin diye hic talebim olmadı. Madem benle geliyor kendi aracını çıkarsın diye icimden geçirmişligim vardı.

Ben zaten 8-9 ay boyunca aracimla gittim geldim benzin parası vs benim cebimden çıktı.

Ben istedim mi karsından bir efendilik anlayış bekledim ama olmadı. Yoksa tek basima yolculuk icin kafam daha rahat.
0
🌸Fritz-X
(17.07.24)
adamin iyi niyetinizi suistimal ettigini dusunmenizi anliyorum ancak burada insanlarin size anlatmak istedigi, 'zor konusmalardan' kacinarak yasamak ve sonra da 'vay bana bunu yapti' diyip bilenmek saglikli degil. sizin yaptiginiz bu olmus. karsi tarafa sinirlarinizi acikca anlatmadan, neden rahatsiz oldugunuzu soylemeden, sinirlariniza saygi duymasini, ya da tavrini degistirmesini beklemissiniz. kimse sizin aklinizi okuyamaz. insan iliskilerini ele almanin milyon tane yolu var, daha saglikli olani secebilecekken secmemissiniz. size anlatilmak istenen bu sanirim.
ha adamin yaptigi (benzine katki yapmamak vs.) kaba mi evet, hos bir davranis mi hayir, ancak sizin yaptiginiz da saglikli degil. adamin kabaligi, sizin yaptiginizi mesru kilmiyor olay bu. ikisi ayni anda ve birlikte var olabilecek durumlar.
0
kassiopeia
(17.07.24)
(2)

Ege'de kamp yeri tavsiyesi?

Cherea
Bodrum Antalya arasindaki sahil şeridinde tavsiye edebileceğiniz, kaliteli, golgesi bol çadır kampı tavsiyeniz olur mu?
Bodrum Antalya arasindaki sahil şeridinde tavsiye edebileceğiniz, kaliteli, golgesi bol çadır kampı tavsiyeniz olur mu?
0
Cherea
(16.07.24)
kas camping var, su anki sartlarini ve ucreti bilmiyorum ama eskiden essiz bir yerdi.
0
kassiopeia
(16.07.24)
Sarıgerme de belediye tesisi varmış bu ara arkadaşlar çok önerdi
0
kondansator
(16.07.24)
(18)

Sizce kuzenim neden boyle? Psikolojide bi ismi var mi bu durumun?

Zetnikov
Surekli olarak parasinin olmadigini soyluyor.Yasi 50 kusur. Kafede bulusuyoruz bi kac kisi ve ben icmiyorum diyip siparis vermiyor. Ama farkettim ki arkadaslari ona surekli kahve tatli vs ismarliyor. Bu bir degil on degil en az iki uc senedir hic para odemeden kahve vs iciyor. Hic bundan rahatsiz ol
Surekli olarak parasinin olmadigini soyluyor.
Yasi 50 kusur. Kafede bulusuyoruz bi kac kisi ve ben icmiyorum diyip siparis vermiyor.

Ama farkettim ki arkadaslari ona surekli kahve tatli vs ismarliyor. Bu bir degil on degil en az iki uc senedir hic para odemeden kahve vs iciyor. Hic bundan rahatsiz olmus bi davranisini da gormedim.

Emekli maasi + calisiyor

Ne zaman deseki param yok ertesi gun 1 hafta sonra yada o ay 5 yada 10 bin tllik alisverisler yapiyor.

2bine ayakkabi var 4 binlik ayakkabi aliyor

1bin tl kulaklik var 5bin tl lik kulaklik alir

15 bine telefon bulmus ama gidip 25binlik telefon almis

Gecen mavi jeansa girip 3 tane binkac bin tl verip pantolon almis benden kiyafet falan istiyor var mi sende diye. Neden gidip daha ucuz markadan almiyor anlamiyorum yada pazardan.

Bim var a101 var migrostan alisveris yapiyor dandok urun almaz

Ama bize surekli parasinin olmadigini soyluyor

Sizce neden boyle?
0
Zetnikov
(16.07.24)
Ek olarak,

Toplaniyoruz yemege gidecegiz misal param yok diyor bizler onu cekiyoruz.

Sanirim keriziz.
0
🌸Zetnikov
(16.07.24)
Kusura bakmayın ama biraz safsınız. böyle insanlara bişey ısmarlanmaz.cimri diyeceğim ama cimriler bu kadar alışveriş yapmaz. Kendini acındırarak insanların sırtından geçiniyor.
0
komando kani var bende
(16.07.24)
@komando kani var bende

hocam haklısın ama neden böyle oldu diye soracak olursan. bizler yaş olarak ondan kucuk oldugumuz ıcın utandık kendımızı kotu hıssettık dedık kı bız kahve ıcıyoruz oturup bızı ızlemesın. yemek yıyoruz bıze bakmasın. sonradan gorduk ki bu adamda utanma sıkılma yok.
bizde ona mesafe koyduk suan gorusmuyoruz
0
🌸Zetnikov
(16.07.24)
Bunu fark ediyorsanız niye söylemiyorsunuz? Ben olsam, kusura bakma param yok diyorsun benden iyi ayakkabı giyiyorsun derim, gittiğim yere davet etmem, gelse de masrafını üstlenmem.
0
lamborcini
(16.07.24)
@lamborcini

En son gorustugumuzde ona

Abi sende fakirim deme hastaligi var hicde fakir degilsin dedim gercek fakir benim dedim

Anlamistir o zaten bu saatten sonra herkesin yaptigi taktikleri yaparim

Normalde hic boyle bir insan degilim ama yedek kulubesi ve ihtiyac halinde kullanma seklinde konusursam konusurum. Malesef bende degistim bu ay.
0
🌸Zetnikov
(16.07.24)
(bkz: Yancı)
0
salihdt
(16.07.24)
para ile ilgili bir sıkıntı olduğu kesin.
bir "varyemez" durumunda da değil, burası ilginç, kendisi için lüks harcamalar yapabiliyor.

bir diğer parametre; kendi için olan harcamalarında müsrif mi yoksa zaruri harcamalarını mı lüks olarak karşılıyor.

diğer bir ilginç parametre emekli maaşı ile geçinmek yerine "çalışıyor" olması.
işyerinde gerçekten kaydadeğer, kendinden beklenenleri asgari olarak yerine getiriyor mu bakmak lazım. çalışkanlığı ne seviyede yani.

diğer bir parametre eşi ve çocuklarına para verişindeki tutumu.

bunlar bile yeterli değil derim ancak, bunun gibi neredeyse 10 tane daha soru sorabilirim.
evvela tarihi. vs vs.
0
WithWorth
(16.07.24)
@withworth

İceriye normal disariya varyemez olmasin hocam
0
🌸Zetnikov
(16.07.24)
Bu tarz davranışların en son üniversite öğrenciliği sırasında sonlanması gerekirdi. Değişikmiş.
0
pispinti
(16.07.24)
withworth güzel sorular sormuş, tam hayat hikayesibi bilmeden bir şeyler söylemek zor ama benim de ilk aklıma gelen narsisizm oldu.

narsisizm çok karışık bir şey.

benim de anlattığınıza benzer bir tanıdığım vardı. biraz köylü kurnazlığı, biraz da hani denir ya, yere düşse bir avuç toprak ile kalkar diye, biraz da öyle bir kafa yapısı. ve tabii ki olmazsa olmaz haklılık şeması.

benim tanıdığım da aynı sizinki gibi dışarıda mekanlarda pek bir şey sipariş etmez, öylece oturur, yapabiliyorsa yancılık yapar veya kendine ısmarlatır, yapamıyorsa da menüdeki en ucuz şeyi sipariş ederdi. aynı zamanda mekandan da sürekli bir şey isterdi. normalde ücretli olan şeyleri ikram olarak istemek gibi. işte sosu biraz bol olsun, biraz daha bilmemne koyar mısınız gibi. garsonlar efendim onlar ekstraya giriyor, menümüz de de görebilirsiniz diye cevap verince de ücretsiz koydurana kadar uğraşır, dil döker, laf salatası yapar, koydurmazsa sinirlenir ve trip atardı.

bunu yapmasının altında sanırım normalde hakkı olmayan bir şeye erişmenin verdiği haz. yani herhalde içten içe diyor ki, normalde bu hakkım değil ama ben bunu elde ettim, bana bunu sağladılar. burada iki his ihtiyacı var, biri kendini önemli hissetme ihtiyacı, diğeri de yakınlarını kontrol edebildiğini hissetme ihtiyacı. böylelikle birileri ona hesap ödetmeyince, garson ona ikramda bulununca arkadaşları veya garson üzerinden narsisizmi besleniyor.

sizin örnekte para harcadığı şeyler de hep statü sembolleri. onlara o paraları harcayarak yine narsisizmini besliyor.
0
la lykia
(16.07.24)
Cunku sizden alacagini biliyor. Cagirmayin, ya da yuzune orada vurun, gariban degil birsey degil. Sizden enayi diye bahsetmiyorsa ben de birsey bilmiyorum.
0
durgunfoton
(16.07.24)
bi nedeni yok abi, adam boyle iste. boyle adamlar duzelmez. neden boyle oldugunu da kimse bilemez bence.
0
bay b
(16.07.24)
sir gawain
(16.07.24)
@durgunfoton

Arkadas gecen ay cagirmis starbucksa gelmis bu buna demiski kahve al ic diye. Verdigi cevap su olmus "ben enayimiyim kahveye bu kadar para vereyim"

Arkadas baya bozulmus biz enayimiyiz diye falan bende dedim iyi olmus az kahve ismarlayaydin
0
🌸Zetnikov
(16.07.24)
Benim de kuzenlerden biri aynı. Masraf olacak diye adam araba bile almıyor, motosiklet kullanıyor. Evli, 2 küçük çocuğu var. Çocuklar hastalanıyor gece abimi arıyor, gel benim çocuk hasta diye. Bir araba al dimi:) Çok zor gezmeye çıkar ve birlikte bir yere gitsek hep kendine bir şeyler ısmarlatır. Bu yüzden kimse çağırmıyor onu artık. Belediyede çalışıyor, akşamları ve haftasonları ek iş yapıyor. Şehir merkezinde ikinci evini aldı.
0
gnosis
(16.07.24)
yani gercekten cimri ve yanci da olabilir ve ona ismarlayan insanlari salak yerine koyuyor da olabilir ama baska bir acidan bakmak gerekirse kuzeniniz ciddi bir 'yokluk' hissi icinde yasiyor da olabilir. bunu mantikli olarak anlamak pek mumkun degil zira mantikli bir his degil. ne kadar parasi olursa olsun, ne kadar guvencede olursa olsun surekli bir yokluk hissi icinde yasayan insanlar var. bu sekilde kendilerince mantikli seylere para harcayip onlara mantikli gelmeyen ya da bu yokluk hislerini tetikleyen seyler karsisinda 'cimri'lesebiliyorlar. dedigim gibi varlik icinde o korku ile yasamak cok mantikli anlatilabilecek bir sey degil. baska bir ihtimal olarak aklima geldi.
0
kassiopeia
(16.07.24)
@ sir gawain, sfksdfkg

bu tipte bir arkadaşım üniversite zamanlarında vardı. sürekli kanka sende vardır, kanka hallediver, kanka şuraya bırakır mısın falan diye uşak gibi kullanıyordu.

yani tamam yakın arkadaştı bir yaptık iki yaptık sonra çıkardık hayatımızdan.

arkadaş da olsan biraz karşılıklı bir şeyler olmalı bence. biz ondan hiç bişey istemiyoruz, sürekli o istiyordu. e ver ver ver hiç bişey alma, görme nereye kadar dedik. ama üniden sonra görmedim böyle bir tip.

sorsan parası yok ama son çıkan gtx 1080 Ti ekran kartı falan alıyordu gidip. kimisi paramı yerler beni kullanırlar diye öyle bir huy ediniyor bence çocukluktan beri de be pzvnk sen niye milleti kullanıyosun...

diğer bir örnek yurt dışındaki amcam var. kendisi ben doğduğumda yurt dışına gitmiş normalde üniversite mezunu ama orada bulaşıkcılık aşçılık derken şimdi lokantası cafesi falan var. Milyon poundları var adamın ama ne zaman sorsak "ya işler çok yoğun eşek gibi çalışıyoruz ama karşılığında hiç bişey yok" diye ağlıyor.

yahu senden bir şey isteyen de yok ama herhalde öyle düşünüyor. 20 yıllık kıyafetleriyle dolanıyor, 20 yıllık arabaya biniyor. güzel bişey alırsa zengin zannederler diye korkuyor.

özünde kendine yakıştıramıyor bence. amcam kimseyi kullanmaz gitseniz iyi bakar size ama onun dışında sürekli bir kendini acındırma hali var. adamın babası öldü uçakla şimdi gidene kadar zaten cenazeyi kaldırırlar diye masraf yapıp da gelmedi. Neden, dükkanları bırakamazmış başlarında durması lazımmış. kapalı durursa günde kaç bin pound zarar edermiş, sırf millet de "aa geldi adam" desin diye o kadar yolu ne diye gideyim demişti.

yani işin saçmalığına rağmen bu olayı halen kendini acındırmak için kullanır "ya benim babam öldü yoğunluktan ona bile gidemedim o kadar yoğun çalışıyoruz" diye.

bu yeni de değilmiş yani annem hatırlıyormuş küçükken de öyleydi diyor.

bir ara memlekete gelmiş köye araba bulamamış yürümüş 30km yolu. amca paran mı yoktu dedim taksi tutsatdın, o zamanlar işlerinin iyi olması lazımdı? yoo vardı ama benim babam çiftçiydi ben kim taksi tutucam şehirden köye demişti.

demek ki baştaki yokluk bir şekilde işliyor.
0
ananiyimioguz
(16.07.24)
@ananiyimioguz

Babadan ogula nesil bunlar galiba babasida boyleymis
0
🌸Zetnikov
(16.07.24)
(43)

Bir anda çocuk yapmak isteyen eş ve boşanma kararı

balllooon
Merhaba herkese, 3 aylık evli erkeğim. Eşimle 1.5 yıl önce tanışıp 3 ay önce evlendik. Bunun öncesinde 1 aylık arkadaşlık var. Birbirimizi tanımak için fırsat bulacak kadar birlikte vakit geçirdik diye düşünüyordum. Aile ve çocukluk öykümüz birbirine çok yakındı. Evlilikten çok önce çocuk istemediği
Merhaba herkese,
3 aylık evli erkeğim. Eşimle 1.5 yıl önce tanışıp 3 ay önce evlendik. Bunun öncesinde 1 aylık arkadaşlık var. Birbirimizi tanımak için fırsat bulacak kadar birlikte vakit geçirdik diye düşünüyordum. Aile ve çocukluk öykümüz birbirine çok yakındı. Evlilikten çok önce çocuk istemediğimi ve belki çok ilerde isteme ihtimalim olabileceğini ve kendisi istiyorsa ona mani olmak istemeyeceğimi söyledim. O da ben istemiyorsam benimle çocuksuz bir hayat geçirebileceğini söyledi.

Ben mantıkla hareket eden bir insanken o sevgisini de siniri de çok uçlarda yaşayan, tamamen duygularıyla hareket eden, çok kaygılı şüpheci biriydi. Sanırım bu da bizi yakınlaştırdı. Belli sabit tartışma konularımız olsa da aynı evi paylaşınca kaygılarının yersiz olduğunu anlayacağını düşünüyordu ve ben de buna inanıyordum. Sevgisinden ve dürüstlüğünden fazlasıyla emindim ve kendim de aşıktım. onunla bir hayat yaşamak istediğimden emin olduğum için evlenme teklif ettim ve evlendik.

Evlilikte çok tartışmalar olsa da çift terapisi alarak düzeltme yoluna girdik. Tam iyiye gittiğimiz dönemde yani 1 hafta önce vücudundaki miyomların ağrı yapması sonucu 1 yıl içinde çocuk sahibi olmazsa bir daha hamile kalabilme ihtimalinin zayıf olduğunu öğrendi. Burdan sonra başka bir insana dönüştü. Haberi aldığında boşanmak zorunda kalmaktan korktuğunu söyledi. "Aile dediğin en az 3 kişiden oluşur. Ben çocukken bile hep anne olmak isterdim. Anne olmak benim için çok önemli. Anne olamazsam içimdeki pişmanlık, mutsuzluk hiç geçmez" gibi şeyler söyledi. Ben çocuk istemiyorum biliyorsun deyince "Böyle bir durumda yanımda olmayacaksan bir daha olmana gerek yok" gibi şeyler söyledi. Kabaca boşanma resti gibi konuşmalar geçti. En son ailelere bu boşanma konusunu söyledik. Ben, terapist ve aileler bu konuyu rafa kaldırıp evlilikte mutlu bir süreç yaşamadan bu konuyu düşünmememiz konusunda hemfikirdik ama eşim sürekli ağlamaklı bir şekilde oturmaya başladı. Sürekli çocuk yapabilmek için ihtimalleri düşünmeye başladı. Hem benim hiç olmadığım bir senaryoya hazır değil hem de çocuğu hayatının amacı olarak görüyor.

Ben de bu stresli dönemde çok kilo verdim ve rahatsızlandım o yüzden bir süre uzak kalalım dedim kabul etti. Şimdi ne yapacağım bilmiyorum. Sürekli bir ağlama hissi var. Evi beraber dizdik herşey onu hatırlatıyor. Şehrin belli yerlerini onunla defalarca gezdik otobüslerde yolda hep ağlıyorum. Çocuk konusunda geri adım atsa tekrar bir araya gelmek isterim ama o da zor gibi.

Ben bunu nasıl atlatabilirim bilmiyorum. Tavsiyeler, yorumlar vs herşeye açığım.
0
balllooon
(15.07.24)
Bence yeni bir doktora gidip 1 yıl içinde hamile kalma mevzusunu gerçekten zayıf olup olmadığı hususunu netleştirin ve ona göre yol alın. Tamam eşinizle çocuk konusunda konuştunuz ama bir anda böyle bir kapının kapanacak olma ihtimali strese soktu demek ki. Ayrıca bu durumlar kadınlarda biraz da hormonal olduğu için net bir cevabı yok. Böyle bir hale girmiş sizinki de.
0
dedeminhirkasi
(15.07.24)
3 aylik evlilikte 3 yillik olay yasamissiniz.

cocuk konusunda farkli düsünmek bosanmak icin gayet iyi bir neden.
bosanan herkes sevmedigi icin bosanmiyor, hayatlari amaclari farkli oldugun icin de bosanmak saglikli bir durum.

bosanma meselesine aileleri karistirmak hata olmus. önce bosanip sonra haber vermeniz daha saglikli olurdu. süreci uzattiniz ve daha acili hala getirdiniz büyük ihtimalle. her kafadan bir ses cikacak.
0
robert bosch
(15.07.24)
@respect
Birlikte yaşamak ve hayatın devamını birlikte planlayacağımız için evleniyoruz sanıyordum. Eşimin "evlenelim ama çocuk yapmayı düşünmüyorum" dediğimde tamam demeden ileride isteme ihtimalini düşünerek hareket etmesi gerekmez miydi?
Ben keşke baştan hayallerini tam anlatsaydın hiç ilerleyip bu kadar acılı bir sürece girmezdik görüşündeyim.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@robert bosch
Evet o büyük hata oldu ama çok sıkışmıştım ve birilerine anlatıp ben mi abartıyorum veya bu şekilde bir reste üzülmem normal değil mi şeklinde bir cevap arayışındaydım. Her kafadan bir ses çıkmıyor aileler zaten sürekli tartışma olan bir evlilikte çocuk düşünülmemeli şeklinde düşünüyor.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
Bir anda ciddi bir yol ayrımına gelince eşinizin ayarları bozulmuş. Bir de anlamadığım şey çocuk istiyor ama illa sizden mi olsun diye diretiyor yoksa bir an önce ayrılalım ben yeniden başkasıyla evlenip ondan çocuk mu yapayım diyor? İkincisiyse saçmaymış. Birini bulacak da sevecek de çocuğuna baba olacak kişiden bu stresli ruh halinde çocuk sahibi olacak da?

Kaçırdığım bir şey var ya da eşiniz de ne istediğini bilmiyor.

Bir de sizin çocuk istememe sebebiniz ezbere bir istek mi yoksa çok geçerli sebepleriniz mi var? Tanıdığım bazı kişiler de yıllarca çocuk istemiyorum asla diye gezdiler şimdi çocuk tuvaletteyken bile yanından ayrılmıyorlar.
0
brkylmz
(15.07.24)
@dedeminhirkasi
Evet hormonal birşey olduğu için bunu istemesine kızmıyorum. Her saniye bir sayacın çalıştığından bahsedip o üzüntüyle yaşayarak kendini de yıpratıyor.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@respect

Türkiye'de evlenmeden resmi olarak çift olduğun kabul edilmiyor. Herhangi bir hukuki hakkın olmuyor, yani sokaktan geçen A ve B kişisinden farkın yok istersen 30 sene birlikte yaşa. İnsanlara "Çocuk istemiyorsanız niye evleniyorsunuz" demek ve bu konudaki kendi düşüncelerini genel geçer kabul görmüş yasalar gibi dayatmak çok saygısızca ve yakışıksız. Kullanıcı adını kendine hayat ilkesi edinmeni ve başkalarına "respect" göstermeni temenni ederim.


soruya cevap olarak, zor bir durum ama bence de başka jinekologlara gidip iyice net sonuç edinin. Olmazsa boşanmayı düşünebilirsiniz
0
nundu
(15.07.24)
evlenen herkes cocuk icin evlenmek zorunda degil, ben buna katilmiyorum. gidin sevgili olarak ayni evde yasayin da herkes icin ayni degil. ayrica iyi gun var kotu gun var, basiniza bir sey geldiginde, hastane kapisinda 'sevgiliyiz, on yildir birlikte yasiyoruz' demeniz bir seye yaramiyor, ornegin sadece ailenin bilmesi gereken bilgileri, ya da ailenin almasi gereken kararlari alamiyorsunuz mesela. ona en yakin insansiniz ve o anda hicbir hukmunuz kalmiyor. dolayisiyla ben 'seviyorum, birlikte bir yasam gecirmek istiyorum ve evlenecegim ama cocuk istemiyorum' kararini gayet anliyorum.
ayrica cocuk yapmak icin evlenmeye de gerek yok mesela, bir de bu durum var bence. dolayisiyla evlilik ile cocuk karari, bence, dogrudan birbiriyle bagli degil.
bosanan herkes sevmedigi icin bosanmiyor +1 ve @robert'e fazlasiyla katiliyorum. ozellikle turk kulturunde aileler arkadaslar isin icine girince gercekten sacma bir hale geliyor olay. gerekirse terapist esliginde bu sureci yonetip bir karar vermeniz daha saglikli.
bunu su anda atlatabilmenizin bir yolu yok, once onu kabul etmek lazim. ne karar verirseniz verin zaman gerekiyor. ayrica bu tur kararlarin dogrusu ya da yanlisi da yok, o anda ihtiyaclariniz neyse ve yasam nasil gelisiyorsa genellikle o sekilde aliniyor kararlar. yani illa en dogru karari verecegim ve bu karar omrum boyunca ayni dogrulukta olacak seklinde de dusunmeyin. fikirlerimiz, dogrularimiz yanlislarimiz degisebilir, gelisebilir. yasamin kendinisi bir devinim zaten. boyle dusunmek kendi uzerinizde yarattiginiz baskiyi azaltabilir. yasam zaten siyah beyaz degil, grilerle dolu. su anda ihtiyaclariniz neler, hayat nasil bir surec sunuyor, sakin ve yavas hareket edin. ikiniz de olayin sicakligi ile bir karar almayin, buna bosanmak da cocuk yapmak da dahil.
0
kassiopeia
(15.07.24)
@brkylmz
Çocukla ilgili hevesim hiç olmadı. Çocuk sahibi olmanın sorumluluğu bana hep korkutucu geldi. İyi bir aile yaşamı ve çocukluk dönemi de yaşamadım. Herhangi bir sorun veya gerginlik beni çok korkutur. Çocuk zaten dünyanın en geri dönülmez kararı. Benim genlerimi taşıyan bir canlıyı dünyaya getirmek ve onu iyi bir birey olarak yetiştirmek bana heyecanlı gelmiyor.

Bir de eşim de ben de soğukkanlı değiliz. O çok çabuk şekilde en kötü ihtimali düşünür ve dünyası başına yıkılır onu öyle görünce ben de çok kötü etkilenirim. Ben moralman düşsem o belki kaldırabilir ama o sürekli düşüyor ve ben kaldıramıyorum.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@edmond honda
o tarz bir yorum sürpriz değil önceden konuştuğumda çocuk yapmayacaksan niye evleniyorsun diyen yakın arkadaşım da oldu. Her fikri duymak lazım :)
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@kassiopeia
evet bir anda köprüleri yakmak istemiyorum. O kadar hayal kurmuşken bunun bu kadar hızlı şekilde yok olmasını nasıl atlatacağım onu bilmiyorum.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@brkylmz
Eşim gerekirse başkasından yapmayı veya sperm bankasını da dile getirdiği için kötü bir noktaya gittik. Çocuğum olsa ben de severim bunu biliyorum ama çocuğun sorumluluğunu taşıyacak bir psikolojim yok. Hele ki kendimiz sürekli sürpriz tartışmalarla boğuşurken.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
anladım hocam. uzaktan ahkam kesmek istemem ama eşiniz fevri bir kararla kendi hayatını karartabilir şu an, birinin onu sakinleştirmesi lazım. miyom ameliyetı sonrası çocuk sahibi olan çok kişi var. yaygın bir durum miyom. 50 tane çeşidi var ve artık kapalı ameliyetla bile kolayca çözülebiliyor. öncelikle başka doktorlarla da görüşüp olay hakkında tam bilgi sahibi olun. (acıbadem maslak canan genim ve aynı hastanedeki bi prof hocası var. gerekirse randevu alıp ikisiyle durumu masaya yatırın)

ve evet şu an yapacağınız en büyük hata çocuk yapmak olur. çocuk yuva kurtaran bir şey değil; aksine sağlam temelleri olan aileler tarafından yapılması gereken bir 'şey'. diğer türlüsü daha büyük bir yıkım oluyor genelde.
0
brkylmz
(15.07.24)
Yahu çocuk marketten domates alır gibi yapılacak bir şey mi? O market olmazsa şuradan alırım. Hele ki bir kadın diyor bu lafı. Senden olmazsa başkasından yaparım demek bana normal gelmedi ustad. Sizin sorununuz çocuk değil gibi. Bir kadın sevdiği adamdan çocuk yapmak ister hadi erkekler daha odun bu konuda tamam ama senden olmazsa bir başkasından yaparım bunu anlamadım valla ben.
0
dedeminhirkasi
(15.07.24)
@thetruenorthstrongandfree
olayın dışında olunca öyle de içindeyken sevgi öyle hızlı bitmiyormuş ve karar çabucak verilmiyormuş :( .
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@arbre
Evet seçenekler bunlar ama risk alarak çocuk yapmak vs risk alarak boşanmak diye bakarsak boşanmak daha kabul edilebilir gibi geliyor ama karar vermek zor. Sonuçta anlaşabildiği kesin olmayan bir çift hamilelikte de ciddi gerginlik yaşayıp pişman olabilir.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@brkylmz
Aslında o alanda çok iyi olan iki doktora gittik. Sıkıntı şurda eşim sağlıkla ilgili travmalar sebebiyle ameliyat olamıyor çoğu muayeneyi bile zor oluyor. Çocuk olursa onun için dayanabilirim diyor. Ondan da emin değiliz tabii zamanı gelince krize dönebilir.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@brkylmz
Kapalı ameliyat ile çözülemeyeceği kesin gibi.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@dedeminhirkasi
bahsettiğim herşeyi uç noktalarda yaşama konusu bu tarz cümleler yaratıyor işte. Çocuğu o kadar çok istiyor ki benimle olmayacaksa başka bir yol arayacak kadar takıntı yapmış durumda. Konunun hormonal bir tarafı da olduğu için kınamıyorum ama bunları duymak üzücü oluyor.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
arbre +1

Çok benzer durumda kalmıştım geçen sene. Çocuk istemiyordum veya istiyordum ama hemen istemiyordum, doktorlar çocuğun olmayacak diyordu. Son şansın diyordu. Zaten tek yumurtalığım alınmıştı.
Çok çaresiz hissettim kendimi yani hangi kararı verirsem vereyim pişman olacağım diye düşünüyordum. Of baya kötüydü yani.
Şu an 8 aylık hamileyim :) ve doğru kararı verdiğimi düşünüyorum. Bir insan ömür boyu asla anne/baba olmak istemiyorum diyemiyorsa böyle bir durumda çocuk yapmalı. Yoksa onun pişmanlığı daha büyük olur.

Ki sen ilk başlarda çok net konuşmayıp ileride belki isterim vs demişsin. Daha kesin ve net konuşsan belki evlenmezdi seninle. Ona da yazık.
Şimdi sana tamam çocuk yapmayalım dese 10 sene sonra artık anne olma şansını tamamen kaybetmişken başka başka sebeplerden boşanıp sen başkasıyla çocuk yapsan bu senaryoda kadının hayatı kararır. Ki böyle bir tanıdığım var. Çiftlerden birinin çocuğu olmuyor diye diğeri kabullenip uzun seneler bekledi sonra adam aldatıp boşandı kadın boşu boşuna anne olacağı seneleri kaybetti.

Netice olarak kadına hak veriyorum. Çocuk hiç istemiyorsan boşan, kadına haksızlık etme ama en ufak bir ihtimali varsa da yap çocuk. Başta korkunç geliyor ama şu an çocuğum olacak diye heyecandan duramıyorum ben iyi ki yaptım :)
0
kaptan maydanoz
(15.07.24)
@nundu
şuan kafasında sadece miyomun büyümesini geciktirici veya küçültücü tedaviler var ki çocuk şansı yok olmasın. Aynı anda beni de kaybetmek istemiyor ve seviyor inanıyorum ama konu biraz sadece ben istediğim için çocuk yap gibi bir mevzuya gitmiş oldu.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
@kaptan maydanoz
Bu konuda ileride düşüncem ne olur bilemem şeklinde söylemiştim. Üzerine 1 yıl boyunca konusu geçtiğinde istemediğimi belirtmiştim. Ben ona ilk sorduğumda çocuk sahibi olma ihtimaline mani olmak istemem diye sormuştum. Hala daha çocuk sahibi olması öncelikliyse boşanma konusunda zorluk çıkarmam. Günaşırı tartışma ve gerginlik olan evlilikte çocuk yapıp onun da boşanma sonrası sorun yaşamasını istemem.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
Karşınızdaki insandan emin olsaydınız çocuk konusuna olumlu bakardınız. Asla çocuk istemiyorum, çocuklardan nefret ediyorum vs. demiyorsunuz çünkü. Her insanın az ya da çok yaşadığı duyguları yaşayıp, bir kere bile olsa hissettiği şeyleri yazmışsınız.
Siz eşinizden emin değilsiniz. Anladığım kadarıyla da haksız da değilsiniz. Çocuk dünyaya gelirse bir daha ayrılamazsınız bu arada. Boşanmaktan vs. bahsetmiyorum. Eşinizle o çocuk olduğu sürece iletişim kurmak zorundasınız bu birincisi. Eşiniz çok büyük bir yardım alıp, farklı bir insana dönüşmeyecekse de o çocuğun tüm ağır sorumluluğu sizde olacak bu da ikincisi.
Eşiniz gerçekten zor bir olay yaşıyor, umarım en kısa zamanda en hafif şekilde atlatıp daha iyi olur. Ama karşınızdaki insan farklı olsaydı eminim ki çocuk konusunda farklı düşünürdünüz. Kendinize fazla yüklenmeyin.
0
mrvln
(15.07.24)
daha dün eski kız arkadaşımı reddettim. en çekindiğim konu bu benim de.

tavsiye verebilecek durumda değilim ben. kararı kendiniz vermelisiniz.

ben olsam ihtimalleri kesinleştirirdim. gerçekten olamayacaksa ve 1 yılı varsa ve onu seviyorsam yapardım. nereden bilebilirim ki; hiç bilmediğim bir deneyimin bana kötü geleceğini? gerekirse gider terapi alırdım. psikoloğa görünürdüm. sorunun bende olup olmadığını da netleştirdikten sonra kesin bir adım atardım.
0
baldan kaymak
(15.07.24)
Birbirinizi yeterince tanımamışsınız hocam. Partnerini travma anlarında ne tepki verdiğini bilecek kadar tanımak lazım. Bir de insanların beyanlarından çok yaptıklarına bakmak lazım. Probleminiz çocuk mevzsu değil. Kişiliğinin değişmesi, söylediği sözünün arkasında durmak istememesi. Keşke orta yolu bulunacak bir şey olsaymış ama kategorik şeylerde orta yol olmaz. Yolları ayırmak gerek.

Çocuk konusunda geri adım atsa ve bir araya gelseniz tekrar, yine de 1 sene sonra "senin yüzünden çocuk sahibi olamadım, sen istemiyorsun diye o hakkımı çöpe attım ben. hayatımda en çok istediğim şeydi. Senin yüzünden hiç anne olamayacağım" deme ihtimali çok yüksek. Şu anda söyledikleri, bir miktar o zaman yapacaklarının habercisi. Söylememe gerek yoktur, böyle anlarda senin haklı olman hiçbir işe yaramıyor. Ona geçmişteki sözlerini hatırlatıp tutarlılık talep etmek de boş. Alamayacaksın o tutarlılığı. Yıpratıp biteceğine, yıpratmadan bitsin.

Çocuk için dediğin gibi, evlilik de hayatın amacı değil. İnsan birbirini sevmenin evlilik için yeterli olduğunu sanıyor. Fakat Gerçek bu değil.
0
nejdet c
(15.07.24)
@ mrvln a katılıyorum. Ben ilişkim olmadığı zamanlar özellikle de yeni ilişkiden çıktıysam "yok abi ne ilişkisi ya" diye takılıyordum hatta görüştüğüm kadınlara da istemediğimi söylüyordum, ona göre görüşüyorsa görüşüyordu.

fakat sonra eşim karşıma çıktı. dedim ki bu kadın taşı sıksa suyunu çıkarır, fabrikadan çıkma gibi diğer kadınlara da benzemiyor. hayatımda ilk defa evlilik kararı kaldım.

belli özelliklere tav olmasaydım hala ilişki düşünmüyordum. o yüzden karşındaki insan düşüncelerini değiştirebiliyor. çocuk konusunda da "ya ben ölsem gitsem bile eşim bakabilir tek başına" gibi bir güven olsa bence bu kadar diretmezdiniz. demek ki bir şeyler tam sağlanmamış.

çünkü konu sadece sizin hazır hissetmemeniz olsa, karşı tarafın hatrı için bir şekilde düşünceler değiştirilebilirdi. Belki zaten kafanızda eşinizle ilgili bazı acabalar, korkular var. üstüne de bu son dönemde yaptıkları sizi iyice korkuttu. belki çocuk düşünmeme konusunda ne kadar haklı olduğunuzu falan düşünüyorsunuz.

öte yandan eşinizin tarafından bakarsak, zaten çocuk isteniliyor, sizi de seviyor, sizden olmasını istiyor... mu? orası biraz gri kaldı bende. konu sanki senden olmazsa başkasından yaparıma kadar gelmiş. yani derdi sizden olmasından çok çocuk olması gibi duruyor. gerçi o tıbbı haberin sonucunda çoğu insan mantıksız davranabilir şimdi çok da eleştirmeyelim eşinizi ama...

açıkçası ben evlilik meraklısı veya çocuk meraklısı bir insanla yapamazdım.
saçma sapan bir takıntısı var. ya doktor deseydi ki bırakın 1 yılı şuandan itibaren çocuğunuz olmaz artık, geçmiş olsun... o zaman ne olacaktı? intihar mı edecekti? Tıbbı bir sorun olsun olmasın ölene kadar çocuğu olmadan yaşayan insanlar var. Çok da absürt bir şey değil. Millet kendine vakit ayırıyor, gezmeye tozmaya ayırıyor vaktini.

o yüzden bence önce şu çocuk ile ilgili olan takıntıyı çözmekte fayda var.

olmuyorsa yolları ayırmakta fayda var.

eşim mesela hiç çocuk istemiyor. ölürüm de yapmam demiyor ama genel olarak istememiş hiç oldu olalı. Ben de ileride olsa güzel olur diye bakan taraftayım. Şu an hiç çocuk yapmamak konusunda da birbirimizi ikna edebiliriz, birimiz çocuk yapmak isterse de yapmak konusunda ikna edebiliriz. Çünkü ben bu tarz büyük düşünceleri önemsiyorum. Tek başıma yaşamıyorum ki bu hayatı.

Öte yandan size gelirsek, çok fazla "ya aslında olsun istemiyorduk da yanlışlıkla oldu işte" diye çocuk yapan baba duydum ve genellikle çocuk büyüdükçe, yıllar geçtikte, o ilk günkü pişmanlık yerini sevgiye bırakıyor.

Yani korktuğunuz kadar kötü olmayabilir. Ama siz çocuktan ziyade eşinizden tam emin değilseniz yazıldığı gibi... orasını bilemem.
0
ananiyimioguz
(15.07.24)
Çocuk isteyemeyen biri olarak yazıyorum. Bu durumu terapist ile konuşmalısınız. Çünkü bu kararınızın da nedenleri var ve çoğu zaman travmalara dayanıyor. Belki travmalarınızı aşabilirseniz gönül rahatlığı ile çocuk yapabilir ve sevdiğiniz insandan ayrılmak zorunda kalmayabilirsiniz. Eşiniz de siz de çok haklısınız ne yazık ki.
0
ruhen hastayim ben
(15.07.24)
bence sen bir adım at ve çocuk iste, sandığınız kadar zor bir şey değil. bir daha düşündüm de siz bu kadar kısa zamanda bu kadar sorun yaşadıysanız bu ilişki yürümez, bence ayrılın.
0
ravenudon
(15.07.24)
@ananiyimioguz ve @mrvln
önceki yorumlar da genel olarak doğru olmakla birlikte özet olarak sizin yazdığınız şeyi yaşıyorum. Benim ailemde ve çevremde hep kadınlar güçlüydü tek başına herşeyi hallederdi paniğe kapılmazdı düşmezdi. Ben hep annem bu kadar zor geçen bir hayatta nasıl çıldırmadı diye düşünmüşümdür. Babalar görev verilirse yapardı yani anneler o kadar güçlüydü ama babalar da eşi üzülüyor diye kafayı yiyen tipler değildi. Yani düşününce biz benim kafamdaki anne baba profiline uyamıyoruz o yüzden çocuk ihtimali imkansız geliyor.
Yazdığınızı okuyunca çocuk isteseydim eşimle evlenmezdim diye düşündüğüm anı hatırladım. O da çocuk istemediği için onunla evlenmekten şüphe etmemiştim. Yoksa böyle anne mi olur ben zor topluyorum beni kim toplayacak diye düşünmüştüm.


Teşekkür ederim herkese. Gerçekten bir terapi seansı gibi iyi geldi.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
yani isin icine zaman kisiti girince psikolojisini degistirmis ve "ya sansimi kaybedersem?" dusuncesine yenilmis gibi duruyor. oncelikli hedefiniz iyilesmesi olmali ve belki sure kisitinizi ortadan kaldirmak icin bir seyler yapmak mantikli olabilir. esinizi bir seyleri kacirmama psikolojisinden cikarmak icin, yumurta dondurmak mesela bir opsiyon olabilir. yumurtalar hazirda dururken acele etmem lazim dusuncesinden cikmis olur en azindan, tedavisine bakar. siz de kendinize cift olarak biraz zaman kazanmis olursunuz hem. bu surecte belki cocuk konusuna bakis aciniz da degisir cunku zaten asla istemediginizi dusunmuyormussunuz. ki bu cok anlasilabilir bir sey.

cocuk kesinlikle isteyerek sahip olunmasi gereken bir sey, evliligi kurtarmaz aksine bitirir. saglam temelli bir iliski yoksa gercekten gecmis olsun yani. psikolojisi kaldirmayacak insan kesinlikle kalkismamali. ama esinizin ilk adimi bir seyleri kacirmama psikolojisinden cikmak ve tedavisine odaklanmak olmali kesinlikle. her sey yoluna girdiginde hala isteyip istemediginizi anlamak icin bolca vaktiniz olacak zaten.
0
in vino veritas
(15.07.24)
@ruhen hastayim ben ve @ravenudon
kendi eksiklerimizi giderip çocuk konusunu tekrar konuşma konusunda adım atacağım. Kestirip atmak istemiyorum. Onunla mutlu bir gelecek ihtimali %1 olsa bile denemeye değer.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
Ben bu olayda hanım kızdan yanayım.

Her kadın anne olmak ister. İçgüdüsel bir olay bu. Saygı duymak lazım. Olayı anlatırken kullandığın cümlelerden anladığım kadarıyla bir kapı kapamak olayı yok. Üstünkörü konuşmuşsunuz. Ben seninle ancak çocuk yapmamak şartıyla evlenirim diye bir cümle kurulmadıysa kadın kişisinin şu anki ruh haline ve talebine saygı duyulmalı diye düşünüyorum.

Ha uzlaşıldı ve çocuk oldu diyelim. Bu evlilik yürür mü? O da muamma.

Başı sonu düşünülmeden, evliliğin ne olduğu, karşı tarafa ne fedakarlıklar yapıp karşıdan neler beklenileceği düşünülmeden yapılmış bir evlilik.

Hiçbir şey düşünülmeden yapıldığı için de incir çekirdeğini doldurmaz sorunlarla daha 1,5'uncu yılda debelenirken, kocaman bir sorun çıkması da ilginç olmuş.

Pardon yaa 1,5 yıl da değilmiş, 3 aymış.
0
Mirket
(15.07.24)
tavsiyemi dinlemeni istiyorum kesinlikle yol yakınken dön bende 2 yıllık tanışma 4 yıllık evlilik.ve son dönemde çocuk isteyen biri tarafından hem iftiraya hemde boşanmak zorunda kaldım ayni sizin gibi bizimde kısa zaman içinde çok hızlı ve büyük sorunlar yaşandı bugün çocuk meselesi yarın başka inat o nedenle ne kadar hatıra eşya vs desende zarar kes uygula ve boşan yoksa büyük pişmanlıkların arkası kesilmeyecek
0
hhhh99
(15.07.24)
Bir kadın için çocuk yapamama ihtimalinin oluşmasının ne anlama geldiğini anlayamamışsınız. Sanki bu konuyu, eşinizin bu haber karşısındaki psikolojisini hiç düşünmemişsiniz gibi geldi. En çocuk istemeyecek kadın bile böyle bir haber aldığında ani bir şekilde fikir değiştirebilir, fevri olarak çocuk isteyebilir. Bekar, ilişkisi olmayan kadınlar bile regl olamadığında, regli geciktiğinde “ya ileride çocuk yapamazsam” korkusu yaşayabiliyor. Kadınlığın biyolojisinde olan bir şey bu. Ergenlikten beri vücudunuz her ay sizi çocuk yapmaya hazır hale getiriyor, aklınız reddetse bile bedeninizde bunun inkar edilemeyecek bir tarafı var. Ben maalesef eşinizi haklı buldum… Bir erkek olarak çocuk istemiyorum diyebilmek kolay ama bir kadının (kendi rızası dışında) çocuk sahibi olabileceği tek şansın elinden alınması ve üstelik böyle bir muamele ile karşılaşmak korkunç bir şey…
0
silverleaf
(15.07.24)
@silverleaf
kötü bir muamelede bulunduğumu sanmıyorum. Boşanmak zorunda kalacağım veya sprem bankası gibi seçenekleri değerlendirme cümlesi duyunca sinirli bir halde kaldım o da normal geliyor hala düşününce.

@Mirket
ben gerçekten evlilikten beklentilerimizi, hayallerimizi konuştuğumuzu sanıyordum. Sık görüşüyor ve ilişkilere dair birçok şeyi konuşuyorduk. Tartışma çıkan şeyler bana göre incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler olsa da karşı taraf için korkularını tetikleyen birşey olabiliyor. Çocuk konusundan önce de birçok tartışmada ayrılalım boşanalım cümlesi duydum ama yine de mutlu olabileceğimize inancım vardı.
0
🌸balllooon
(15.07.24)
Çocuktan nefret eden kendini asla ebeveyn olarak görmek istemeyen biri değilsiniz. Eğer şuan çocuk için olumsuz bakıyorsanız eşiniz hakkında soru işaretleri var demek bence.
Çocuk çok ama çok büyük bir sorumluluk ve eşinden gerçekten emin olmak gerekiyor.

Ben eşimden emin olmadan çocuk sahibi oldum. Allah da belamı verdi tek başına büyütürken anam ağlıyor en kısa böyle ifade edebilirim.

Aldığı tanı sebebi ile eşinizin düşüncesinin değişmesi normal ama bu birbirinizi kırma dökme hakkı vermiyor ne size ne ona. Birbirinizin gelecekten beklentileri uyuşmuyor ise boşanmaktan doğal şey yok. Sakin sakin kırmadan dökmeden düşünerek karar verin.
0
cilekli pasta
(15.07.24)
Evliliğinizde başka sorunlar da varmış; daha çok yeni bir evlilik aynı zamanda. Tüm bunlar olurken, eşinizin bu ani haberle dengesi şaşmış olabilir. Bu anlaşılır.

Fakat sağlam bir zemini olmayan evlilikte, üstüne bir de çocuk gelince işler iyice sarpa sarıyor. Çocuk çok büyük bir sorumluluk, istemeden de o topa girmek hiç doğru değil. Ne olacağı belli değil. Üstelik hiç yaşanmasın tabii ama çocuğun sağlık problemi/ bakıma muhtaç vs olduğu bir durumda herkesin hayatı bir anda değişiyor.

Evlilik için çocuk şart mı? Asla değil. Türkiye'de "çocuk yapmayacaksaniz niye evleniyrosunuz?" Argümanı gerçekçi değil zira evlenmediginiz durumda dış kapının, dış mandalı oluyorsunuz. İki kişilik aile olur mu? Bal gibi olur fakat buna iki kişinin de gönüllü olması gerekiyor. Aynı şekilde çocuk için de iki taraf da gönüllü olmalı. Sırf biri istiyor diye ya da onu mutlu etmek için çocuk yapmayın.


Velhasıl önce diğer sorunlarınızı çözüp sonra bu konuya odaklanmalisiniz bence. Eşiniz bunu hiç istemiyorsa, o zaman boşanmak da dünyanın sonu değil. Herkes boşanıyor.
0
fraise
(15.07.24)
Bu arada olayi esime anlattim. ( Iletisimi artirmak adina artik bireysel dedikodularimdan uzaklasip hanimciliga agirlik vermeye basladim shdfj :( )

Hic aklima gelmemisti dedi ki, eşi şimdiki kendi korkusunun dışında, ileride olur da eşi de cocuk isterse, verebilecek bir pozisyonda olamayacagi icin eşi zaten benden sogur, uzaklasir, baska kadinlara gider veya bosanir gibi de dusunuyor olabilir dedi.

Boyle bakinca da yine eşiniz hakli dedim. Ama bunu soylerdi gerci yazmamis oyle bisey dedim. Bilmiyoruz yani esiniz bunu da dusundu mu ama bana mantikli geldi. Yani ileride onu eksik görürseniz ne olacak zaten simdiden goruyorsunuz. Belki aileniz arkadaslariniz vs. bir laf getirecek kulaginiza falan. Bir kadin bunu da düşünüyor olabilir.

Ote yandan hala sizin acinizdan dusundugumde sirf boyle bir sey oldu diye mecburen cocuk yapmak da bana cok mantikli gelmiyor. Iki ucu şey yani umarim ortak bir kararla cozerseniz.

Ve ben bu arada ben de eski kiz arkadaslarimi cok eksik gordugum oldu. Ama insan istedikten sonra gucsuz yanlarini gelistirebiliyor. Kaldi ki annelik icgudusel olarak otomatikmen belli skiller getirebilir. Yani maymunlar bile bakiyor afadersiniz en mıymıy en hassas en sakar en beceriksiz kadın bile bir sekilde cocuk bakabilirmis gibi geliyor.

Siz kendi sorunlarinizi cozduyseniz, bir sekilde birlikte yasamak istiyorsaniz biraz sıcak bakmakta da fayda olabilir.

Ama mantiginiza hislerinize oturtmadan bence sakin mecburiyetten falan yapmayin yani kedi kopek sahiplenmiyorsunuz ki. Kaldi ki o bile bence deneme yanilmayla yapilmamasi gereken bisey.
0
ananiyimioguz
(15.07.24)
ben şu cümleye takıldım
"Ben mantıkla hareket eden bir insanken o sevgisini de siniri de çok uçlarda yaşayan, tamamen duygularıyla hareket eden, çok kaygılı şüpheci biriydi. Sanırım bu da bizi yakınlaştırdı."

bu nasıl bir yakınlaştırıcı sebep böyle anlamadım. çocukça bir şey. böyle ilişki olmaz. birbirinize hiç uyumlu değilsiniz, zaten hep kavga ediyor, çift terapisine gidiyorsunuz. çocuk isteği tek sebep değil. siz zaten uyumsuzsunuz.
0
abelardo
(15.07.24)
@abelardo
Cümleleri düzenlerken yanlış yere yapıştırmışım.

"Aile ve çocukluk öykümüz birbirine çok yakındı.Sanırım bu da bizi yakınlaştırdı."

Olacaktı orası. Böyle çok tutarsız olmuş.
0
🌸balllooon
(16.07.24)
Bence boşanmanız şu açıdan mantıksız. Şimdi boşansanız eşiniz gidip hemen evlenip çocuk yapacağı ve sevebileceği birini bulabilecek mi bir sene içinde? Bu akla, mantığa ve sevgiye ters bir durum. Eğer zaten bu tıynette biriyse onu kaybetmeniz sizin için daha hayırlı olur. Öyle biri değilse zaten gene çocuk sahibi olamayacak ve bir de üstüne sizi kaybedecek. Kendisine bu şekilde açıklarsanız belki mantıklı tek yol olduğunu görür.
0
inawen
(16.07.24)
Ben de kadın tarafı olarak şu an çocuk istemiyorum ne zaman isterim ya da ister miyim bilmiyorum ona göre evlenme isteğini düşün dedim erkek arkadaşıma o da her kararıma saygı duyacağını söyledi ama bugün doktorumdan aynı şeyi duysam koşa koşa gidip çocuk yapalım diyebilirmişim gibi hissettim.

Bir şeyi tercihle yapmakla zorundalıkla yapmak arasındaki farkın bünyede yarattığı stres, duygu değişimleri vs hepsi evliliğinizin kısa ömründe sizi bulmuş.

Haddim olmayarak evliliğiniz için çabalamaya hazır olmanız çok takdir edilesi. Umarım eşiniz de bu çabanızı görüp kıymetini anlayacak biridir de en az hasarla uzlaşırsınız.

En büyük pay size düşüyor, bu denge ilişkisinde sizin sağduyunuz ve fevri olmayan yanınız sayesinde çözebilirsiniz.

Son olarak değinmeden geçemeyeceğim ama @nundu +1. İnsanlara evlilik = çocuk denklemini hangi kafalarla yazar ki birisi. çok garip.
0
Kediyi üzdün
(16.07.24)
eşin muhtemelen istemiyorum dedi ama ben onu her türlü ikna ederim diye düşünerek evlendi. ama sonra ikna süresi konusunda bi sürpriz yaşadı.

şu aşamada kadın çocuk istiyor mu evet. vakti kısıtlı mı, evet.

sen çocuk istiyor musun istemiyor musun? bence bu o kadar muallakta kalınacak bi durum değil.

çocuk asla istemiyorsun, ileride de istemezsin. o zaman herkes kendi yoluna.
şu an istemiyorsun, ileride istiyorsun. e bu şartlar altında beklemenin manası yok, çocuğu yaparsın.

aslında seçenekler belli. oyalanmanın bir manası yok. ha sen evliliğinden emin değilsen zaten o yola girme. bence asıl sorun burada. ikinizin de aileden kaynaklı problemleri var, bu da evliliğe yansımış. 3 aylık evlilikte hangi sorunu aşamadınız da terapiye gittiniz mesela? daha cicim aylarındasınız. bu dönemde aşamadığınız problemler varsa evlilik çok sağlam temelli değildir ki bu durumda zaten çocuk yapmanın manası yok.

bence bi evliliği ve kendi isteklerini gözden geçir.
0
elorelia
(16.07.24)
(9)

Kilo vermek ve tatlı krizi üzerine

dedeminhirkasi
Bu aralar kilo verme sürecindeyim. Öyle diyet psikolojisinde değilim fakat zararlı yiyecek ve içecek olarak bildiğimiz gıdalari tüketmiyorum fakat çoğu kişi de olduğu gibi tatlı isteğine engel olmakta zorlanıyorum henüz yoldan çıkmadım. Bu krizleri atlatmak için hergün 2-3 adet hurma yiyorum bunun b
Bu aralar kilo verme sürecindeyim. Öyle diyet psikolojisinde değilim fakat zararlı yiyecek ve içecek olarak bildiğimiz gıdalari tüketmiyorum fakat çoğu kişi de olduğu gibi tatlı isteğine engel olmakta zorlanıyorum henüz yoldan çıkmadım. Bu krizleri atlatmak için hergün 2-3 adet hurma yiyorum bunun bir zararı olur mu acaba? Asıl sormak istediğim soru da bu hergün 3 adet hurmanın zararı var mı veya hurma gibi aklınıza gelecek tatlı bir yiyecek var mı?
0
dedeminhirkasi
(11.07.24)
Diyet için zararını mı soruyorsunuz? Aksi halde bir zararı olmaz, zaten diyetiniz yıllarca sürmeyecektir. Çok çok birkaç hafta boyunca her gün üç hurma yiyeceksiniz.

Ancak diyet açısından zararlı olabilir. "Kendimi frenliyorum" psikolojisinden çıkmak özellikle diyet sonrası kiloları geri almamak için daha faydalı olur. Bu halde önünüzdeki set kalktığında profiterol senin, künefe benim saldıracaksınız gibi duruyor :D Şaka bir yana, gerçekten tatlıya alternatif bir zevk bulmakta fayda var.
0
akhenaten
(11.07.24)
yaban mersini yiyorum ben ceviz ile güzel gidiyor.
0
high hopes of the sozluk
(11.07.24)
Şimdi ben size açıkça konuşayım;
Dünyada herkeste işe yarayan bir diyet yok. Yani sunu kesin yeme, bunu kesin yapma gibi. Herkesin yapabildigi diyet farkli.

Ben sizin diyeti yapamam. Ben de kilo veriyorum (haftada 0.5 kg). Bazı günler çok kalori almış oluyorum (dondurma, tatli vs). Kalorileri takip edip sonraki gun esitliyorum vs.

Yani bu isi uzun dönem yapacaksaniz tatlı krizi olunca hurma yemek benim kendi goruslerimde ise yaramiyor. Caniniz tatlı istiyorsa yiyin. Her gün istiyorsa o zaman belki de aldığınız besinlerde sorun var ya da çok fazla tatlı goruyorsunuz.

Buna ek olarak ben canım tatlı isterse proteinli süt iciyorum; hem tatli istegimi bastiriyor hem de protein almis oluyorum.

Kısacası akhenaten+1. Bu kadar sert diyetleri yapınca sonrası kilolari geri almak olabiliyor.

Dan john'un sevdiğim bir yaklaşımı var; snickers yeme. Kitkat yeme. Ama annen, esin tatli yaptıysa ye. Bundan yillar sonra belki o tatliyi yapacak insan olmayacak ya da sen olmayacaksin. Hayatı bu kadar kisitlamaya gerek yok.
0
logisticsmanager
(11.07.24)
Bir muzu dilimleyip, dilimlerin üzerine minik minik kakao serpip yiyebilirsiniz.
0
@stubborn inferno
(11.07.24)
hurma yerine bir meyvanin uzerine ya da yogurt-ceviz-meyva uzerine tarcin serpmek daha mantikli. Tarcin kan sekerini duzenledigi icin o tatli kriziyle gelen inis cikislari daha az yasarsiniz. tatli krizlerinin nedeni de o inis cikislar ztn. onlari regule etmeniz gerekiyor. instagram'da glucosegoddess diye bir hesap var, tavsiye ederim.
0
kassiopeia
(11.07.24)
Çinko Pikolinat alacaksınız. Diyetisyenim bu supplementi almamı ve kullanmamı söylemişti. Akşam yemekten hemen sonra 1 tane yeterli olacaktır. Akşamları tatlı tuzlu her türlü krizimi dindirmişti.

not: kullanmadan önce doktorunuza sorunuz.
0
false pretension
(11.07.24)
eatcravers.com
şöyle bir ürün var. içeriğini incele tamamen sağlıklı şeylerden oluşuyor.
tariş koop'ta satılıyor. başka yerde görmedim. internette de var. hem doyuruyor hem aburcubur ihtiyacın gidiyor hem de protein bar niyetine tüketiyorum ben.
0
neira
(11.07.24)
Sadece hurma yeme, kayısı ye incir ye muz ye... meyve meyvedir, dengeli ve ölçülü olacak şekilde ye.

Hatta bizim evde ileri derece şeker hastası var, hepimiz de tatlıya fena düşkünüz (kilo sorunumuz yokmuşcasına yazıyorum) dışarıdan tatlı almaktansa evde tatlı yapmayı daha sağlıklı buluyoruz. Bol tarçınlı hibiskus şerbeti yapıyoruz mesela, şekerini fazla koyup sulandırmalı olacak şekilde yapıyoruz, 1 şişe maden suyu ile o miktarda şerbeti karıştırıp bi içiyosun var ya... şimdi fark ediyorum, benim tatlı isteğimi dengelemiş bu... aaaa. Sana tarifini yazarım.

Önemli olan gece uykusunu vaktinde de kaliteli uyumak. 23.00'te derin uykuya geçmiş olacak şekilde düzenle hayatını. Bir de odan havalandırılmış, kesinlikle karanlık ve hafif serin olsun. (Yazın köründe aşırı gerekmiyorsa klimayı açıp uyuma tabi).

Deliksiz ve sağlıklı uyunmuş bir gece uykusu ile şahane melatonin salgılanır ve vücudun bütün temizlik, çöp atma, tamir ve sonunda da bakım işlemleri yapılır. Hatta geriye melatonin kaldıysa serotonine dönüştürülür "biz senden razıyız sen de bizden razı ol" dercesine :) o melatonin işte günlük bütün işleyişi düzenlediği için sirkadiyen ritmi de düzenler ve birkaç gün içinde hem iştahı dengeler hem tatlı krizlerini nerdeyse yok eder hem de kaygıyı depresyonu çok azaltır.

Bunu yaşamış biri olarak söylüyorum.

Gece uykusunu sağlam uyu, bol suyunu hareketini bol güneş ışığını al, gıdanı çeşitli ve sağlıklı olandan ayarla, tamam bu iş.

Hem ömür boyunca tatlı yemeyecez diye bir durum da yok. Sağlıklı beden zaten tarlı bağımlılığındab uzaklaştığı için çok makul seviyelerde, çok makul zamanlamalarla tatlı yiyor. Rahat ol.
0
muhayyer divan
(11.07.24)
Her gun 3 adet hurma yemeniz tatli krizine engel olmadigi gibi tatli krizini de artirir. Neticede hurma da sonunda glikoza donusur ve insulin salinimini artirir.
Tatli krizine engel olmak icin berry cinsi meyveler, siyah cikolata, sekersiz sakiz, tarcin tercih edin.
0
tekdir ile uslanmayan kiz
(11.07.24)
(6)

tüm anılar sonrası

patronaj1
aşkla ergenliğe girdiğinden yetişkinliğe kadar yıllar geçiriyorsun birlikte büyüyorsun, aşkla öğrencilik yaşayıp hayattaki her şeyi beraber keşfediyorsun, aşkla evleniyorsun, aşkla bebek taşıyorsun ilk testten doğumhaneye tüm heyecanını beraber yaşıyorsun, aşkla aile oluyorsun, aşkla çocuk büyütüyor
aşkla ergenliğe girdiğinden yetişkinliğe kadar yıllar geçiriyorsun birlikte büyüyorsun, aşkla öğrencilik yaşayıp hayattaki her şeyi beraber keşfediyorsun, aşkla evleniyorsun, aşkla bebek taşıyorsun ilk testten doğumhaneye tüm heyecanını beraber yaşıyorsun, aşkla aile oluyorsun, aşkla çocuk büyütüyorsun, aşkla hayatındaki 100 güzel anıdan 99'unu paylaşıyorsun sonra tüm bunların hiçbiri yaşanmamış gibi konu boşanmaya gelebiliyor.
bu kadar anı paylaştığın insan yerine başka birinden hoşlanılır başka birine bağlanılabilir mi?
yüz binlerce insan var bunları yaşayan, çok normal ama böyle bakınca da fazla uçuk geliyor.

not: kendim değilim, ben hayal bile edemedim.
0
patronaj1
(10.07.24)
olabilir tabii. neden ucuk olsun ki?
bence gayet mümkün.

ask bence hatta yaslandikca daha güzel yasaniyor. kendini anliyorsun, bencilligin törpüleniyor, korkular azaliyor...
0
robert bosch
(10.07.24)
bazı insanlar için kolay, bazı insanlar için zor. insan tek tip değil. erp değiliz, mal iade geldi, standart stok hareketi olsun.
0
gabe h coud
(10.07.24)
Evet hayatta bunlar da var, aslında piyasanın bize dayattığı ideal ilişki ve kutsal aşk kutsal aile kavramlarını yedirmesi. Bu ideale ulaşmaya çalışıyoruz, bu idealin sarsılmaz değişmez hakikat tek doğru olduğunu kabul ediyoruz ve bu ideal bir sürü romantik kılıfla birlikte veriliyor
0
grimavi
(10.07.24)
ask taniminizi nedir bilemiyorum ancak ozellikle uzun soluklu iliskiler emek ister ve farkindalikla (kendimize, karsimizdakine, iliskimize dair) yasanmadiklari takdirde gayet her sey olabilir. sevmek bir fiildir, eylemdir, her gun farkindalikla yaninda uyandiginiz kisiyi 'secmeniz' gerekir, iliskide bir ekip olmaniz gerekir. yani ben onu seviyorum o beni seviyor her sey super olacak teorisi bir copten ibarettir. ikili iliskiler, ozellikle partnerlerimizle olan iliskilerimiz, cocukluk travmalarimizin ve bunlarin sekillendirdigi kendimize ait bilinc alti inanclarimizin en cok tetiklendigi iliskilerdir, bunun ustune bir cogumuzun nedeninin bile farkinda olmadigi baglanma sekillerimiz eklendiginde, dunya nufusunun ciddi bir cogunlugunun bu konularda hic bir farkindaligi olmadan buyudugunu, buna ek olarak da insanlarin iletisim becerilerine iliskin yeterliligin ciddi derecede sinirli oldugunu dusundugumuzde ben aksine herhangi bir sorun ya da ayrisma olmadan bir iliski yurutulmesinin mucize oldugunu dusunuyorum. iliskilerin cogunlugu tek bir eylem neticesinde bitmiyor zaten, yillar icerisinde tek tek olan yuzlerce minik 'olay' neticesinde bitiyor.
0
kassiopeia
(10.07.24)
evet düşündükçe iyice insanı varoluşsal krize sokacak bir konu. belki romantik ve hassas olmanın getirdiği bir hastalıktır bu da.
diyalektik gereği evrenle birlikte biz de değişiyoruz. gitmek isteyebiliyor insanlar, belki kendinden de gitmek istiyor.
akışta kalıp, güzelliklerin tadını çıkarabilsek vs ne güzel olur
0
bahçedekisandal
(10.07.24)
bugün bir sebeple tam da buna benzer şeyler düşündüm

bazı insanlar senin gibi düşünüyor. bir kişiye bağlanmayı seviyor. her şeyi onunla yaşamayı, onunla büyümeyi. yanındaki insanla beraber büyüyüp değişiyor

bazı insanlar da değiştikçe yanındaki insanı da değiştiriyor, bir dönem beraber büyüdüğü insanı değiştirip yeni dönemde yeni insanla yaşıyor. bir insana bağlanmayı doğru bulmuyor

bu konuda tek bir doğru yok bence. kişiden kişiye göre değişen bir karar. herkes hayatını dilediğince yaşar.
0
abelardo
(10.07.24)
(5)

üst yöneticinin bu davranışlarına ne deniyor?

baldan kaymak
birkaç gündür sert çıkışları bulunuyor.toplantılarda özellikle alaycı şekilde iğnelemeler oldu.beni dinlemiyorsunuz gibi söylemler oldu.sadece bana değil, tüm ekibe yapıldı.dün akşam aradım, açılmadı. dönmedi de.tanıdığım tüm süre boyunca hiç böyle bir karakteri yoktu.tanımayı bırakın, yabancı biri
birkaç gündür sert çıkışları bulunuyor.

toplantılarda özellikle alaycı şekilde iğnelemeler oldu.
beni dinlemiyorsunuz gibi söylemler oldu.
sadece bana değil, tüm ekibe yapıldı.
dün akşam aradım, açılmadı. dönmedi de.

tanıdığım tüm süre boyunca hiç böyle bir karakteri yoktu.
tanımayı bırakın, yabancı biri sanki.

en son bugün inisiyatif verdiysem geri mi almalıyım diye söyledi.
bende alınız dedim - hiç r yok bende de.

sonrasında da birebir görüşme talep ettim. beklemedeyim.

sizce bunlar neden olabilir, ne yapmalı/yapmamalı?

iletişim talebim de yanıtsız kalır ise ‘istifada bir hizmettir’ diyen çalışan benim :D
elbette sağlama alma konusu ayrı.
0
baldan kaymak
(05.07.24)
İlk defa böyle davranıyorsa özel hayatında bir sorun olabilir, sağlık problemi vs. Biraz daha alttan alırdım ben olsam.
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
anlayamadığım üst yöneticiniz tüm ekibe yapıldığını söylediğiniz davranışını sadece size yapmış gibi neden değerlendirdiğiniz. yani toplantı sonrası siz aramışsınız, inisiyatifi geri mi alayım diye sorunca siz demişsiniz, siz birebir görüşme talep etmişsiniz, üstüne görüşmeyi reddederse istifayı bile düşünüyorsunuz. diğerleri de bu çabayı gösteriyor mu sizin gösterdiğiniz gibi? yoksa acaba sert çıkışlarını biraz da siz mi üstünüze alıyorsunuz?
0
birnevibahar
(05.07.24)
istifa edin o zaman? yani daha once boyle davranmayan bir insan bir kac gundur bu sekilde davranmaya baslamis, daha ne oldugunu anlamadan kendi ustunuze fazla alinip yukselmissiniz? kendi ustleriyle sorunu olabilir, ozel hayatinda sorunu olabilir, ters tarafindan kalkmis bile olabilir.
bir insan yonetici oldu diye insanligini bir kenarda birakmiyor, herkesin binbir turlu derdi sorunu var. yetiskin insansiniz, kendi isinize bakin devam ederse dusunursunuz. kaldi ki sizinle ilgili bir durum yok diyorsunuz, tum ekibe yapiyor diyorsunuz. gercekten ekip dinlemiyor bile olabilir, yanlislar yapiyor olabilir. o da bu durumu nasil ele almasi gerektigini henuz kestiremiyor olabilir.
0
kassiopeia
(05.07.24)
istifa et hocam adam sana iyi dayanmış.
0
sizofren06
(05.07.24)
Bir şey mobbing deniyordu buna ama sadece size olmadığı için üst yönetsel sıkıntılar vardır belki.
0
sevilen progressive türkücü
(05.07.24)
(7)

yabanci misafirler icin Istanbul'da restoran onerisi

kassiopeia
Merhabalar, yurtdisindan gidecek misafirler icin Istanbul'da onerebileceginiz 1 - manzarasi guzel balik restorani ya da turk yemekleri restorani veya 2 - turk yemekleri restorani veya 3 - herhangi bir restoran var midir? Cok pahali olmamasi tercihim, zira normal insanlar gidecek olanlar. Avrupa yaka
Merhabalar, yurtdisindan gidecek misafirler icin Istanbul'da onerebileceginiz
1 - manzarasi guzel balik restorani ya da turk yemekleri restorani veya
2 - turk yemekleri restorani veya
3 - herhangi bir restoran
var midir? Cok pahali olmamasi tercihim, zira normal insanlar gidecek olanlar. Avrupa yakasi olmasi tercih sebebi.
Simdiden tesekkurler.
0
kassiopeia
(04.07.24)
Sur Balık - terasta yer ayırtmak lazım.
0
gabe h coud
(04.07.24)
Pandeli
0
fotrsapka
(04.07.24)
@gabe tesekkurler ben de onu hatirlamaya calisiyordum. bir kere gitmistim cok guzeldi
0
🌸kassiopeia
(04.07.24)
Lacivert.
0
hops
(04.07.24)
Therapia, Eleos, Firuze.
0
auroraaurora
(04.07.24)
Aret'in Yeri var, mezeleri aşırı güzeldir.
0
kobuzchu kiz
(04.07.24)
Üsküdarda Kanaat Lokantası
0
ankarakecisi
(04.07.24)
(9)

Sizce Noel zamanı (24-28 aralık) için nereye gideyim

nefertarii
Aslında Marsilya’ya olan yaptım ama sonra vazgeçtim. Paris ve Strasbourg’u gördüm Noel zamanı… Başka önereceğiniz bir şehir var mıdır? Schengen sorunu yok, seçenekler:1) Kopenhag2) Madrid3) Münih ya da Nuremberg4) Budapeşte5) PragTeşekkür ettim şimdiden.
Aslında Marsilya’ya olan yaptım ama sonra vazgeçtim. Paris ve Strasbourg’u gördüm Noel zamanı… Başka önereceğiniz bir şehir var mıdır? Schengen sorunu yok, seçenekler:

1) Kopenhag
2) Madrid
3) Münih ya da Nuremberg
4) Budapeşte
5) Prag

Teşekkür ettim şimdiden.
0
nefertarii
(02.07.24)
6) viyana
0
jülsezar
(02.07.24)
3. almanyanin noel pazarlarini görmek lazim.
0
robert bosch
(03.07.24)
Nereye gideyim sorusuna değil, nereye gitmeyim sorusuna cevap vereceğim kendi kendime.

- Kopenhang.

Şahsen kış mevsimde Kopehang'a gitmem.
0
put it in your appropriate place
(03.07.24)
prag cok cok guzel oluyor noel'de. fakat cok da soguk, soguga dayanirim derseniz prag derim. madrid'de christmas'ta pek ozel bir sey yoktu fakat barcelona cok iyiydi bahar gibiydi hava. almanya'da da noel iyi geciyor bu arada. madrid disinda hangisine giderseniz guzel gececektir bence, sehirler guzel cunku.
0
in vino veritas
(03.07.24)
Nürnberg ve Münih aynı zamanda gezebilirsin. Yakın 2 şehir.
0
hops
(03.07.24)
Karadeniz’de yayla
0
gabe h coud
(03.07.24)
24-28 aralık'ta artık noel pazarlarları kalmaz, çoğu yer sessizleşir, dükkanlar kapanır. buna göre plan yapmakta fayda var. ben madrid derdim diğer her yer çok soğuk olur
0
wendyangelamoiradarling
(03.07.24)
24-28 Aralik avrupa'nin sessiz zamanlari +1 noel pazarlarinin bir kismi tamamen kapanmis oluyor, herkes ailesiyle vakit geciriyor, dolayisiyla sehirler bosaliyor, kirsalda ailesi olan onun yanina gidiyor vs. Onun disinda Almanya ve Avusturya'nin noel pazarlarinin yanida Prag, Budapeste'ye gitmeye degmez bence.
0
kassiopeia
(03.07.24)
Noel zamanı Avrupa'ya gidilmez +1 Dubai'ye git deniz kum güneş tatili yap.
0
iwasbornonamountainside
(03.07.24)
(20)

Nişan arifesinde sevgiliden soğumak

sasailic
4 senelik kız arkadaşımla 3 hafta sonra nişanımız var. Mekanda yapacağız, davetiyeler basıldı insanlar davet edildi, hazırlıklar bitti. Ama bu hazırlık sürecinde soğudum. Hep kendi istediği şeylerin olmasını isteyen, en ufak bir sorunda refleks olarak beni suçlayan birine dönüştü. Kendimi yanında ra
4 senelik kız arkadaşımla 3 hafta sonra nişanımız var. Mekanda yapacağız, davetiyeler basıldı insanlar davet edildi, hazırlıklar bitti. Ama bu hazırlık sürecinde soğudum. Hep kendi istediği şeylerin olmasını isteyen, en ufak bir sorunda refleks olarak beni suçlayan birine dönüştü. Kendimi yanında rahat hissetmiyorum artık her an bir sebepten bana kızacak gibi hissediyorum. Şimdiye kadar da bir sorun olduğunda alttan alan veya sorun çıkmasın diye susan taraf bendim ama son dönemde yaşadığımız şeyler beni evlilikten de kız arkadaşımdan da soğuttu. Zaman geçmesin diye dua ediyorum. Başka ne önerirsiniz?
0
sasailic
(01.07.24)
Boyle seylerin evlilik veya nisanda olma sebebi, sana fazlasiyla alismasi ve bunun sonucunda artik rahatça isteklerini dile getirmesinde yatiyor.

Çünkü flört ve sevgililik sürecinde adi konmamis bir perde olur seninle karsi taraf arasinda. Evlilik vs is ciddiye binince bu perde kalkiyor haliyle.
0
Yourcousinmarvinberry
(01.07.24)
valla sen sen ol, açık açık bu rahatsızlığından bahset.

belki strestendir bilinmez ama karakteri böyleyse eğer, evlilikten sonra geçmiş olsun, cehennemi yaşarsın.
0
hops
(01.07.24)
Bunlar nişanlılık dönemlerinde normal bence. Sizinle ciddi bir yola girdiği için böyle davranıyor,

+1Yourcousinmarvinberry
0
komando kani var bende
(01.07.24)
vakit bitmeden ayrıl. şimdi böyle yapan düğün ve sonrasında kök söktürür. unutma evlenmek kolay boşanmak zor.
0
jelly bear
(01.07.24)
Bir erkek arkadaşım sırf bu yüzden nişan attı. Şimdiden böyleyse ömür boyu çekemem diye. Sürekli kararları o alıyor, emir verir gibi onu yap bunu yap şuraya gel bu alınacak şu alıcan falan diye baya topa tutar olmuş.

Kıza sorduk, e ne yapayım o da aksiyon almıyor ben yönlendiriyorum demişti.

Ama çocuk da kendimi toni köpeği hissediyorum tarzında bişey demişti, kaçar vaziyet ayrıldı bir anda herkesi hayatından çıkardı.

Kız biraz sorunlu bir tipti bu arada ben kızı daha uzun süredir tanıyorum hatta nasıl kandırmış boylu poslu efendi çocuğu diyorduk. Çocuk yeni tanıdığı için tam idrak edememişti sonrada dank etti demekki.
0
ananiyimioguz
(01.07.24)
Yapmaniz gereken nisanlinizla bu rahatsizliklarinizi acik acik konusmak ancak muhtemelen bu yuzlesme olsa da sadece ustunu orteceksiniz.Nisanliniz en ufak streste evlilikten sonra da bu sekilde davranacak. Uzgunum ama bu sizin acinizdan bu kadar rahatsiz edici onemli bir seyse simdiye kadar onu tanimis olmaliydiniz.Nisani ertelemenizi tavsiye ederim.
0
turkuaz
(01.07.24)
Hem kendi mutsuz olan hem de çevresine mutsuzluk yayan bir insanla evlenip bir ömür geçiremezsin, yol yakınken ayrıl.
0
iwasbornonamountainside
(01.07.24)
üniversitede hocam " nişanlandığın kişiyle evlenemezsin " demişti.
gerçek yüzünü sonra gösteriyor insanlar birbirine , sen ucundan azıcık görmüşsün
0
devilone
(01.07.24)
Evlilik hazırlıklarında bu tarz gerginlikler olur, doğaldır. Özellikle kadınlar bu dönemde biraz "şirret" bir hale bürünebiliyorlar.

Siz geçen sene de ilişkinizde sık sık tartışmalar yaşadığınıza dair bir soru sormuşsunuz. Bence o dönemki davranışlar ve yaşadıklarınız daha önemli.

Ne yapacağınıza en iyi siz karar vereceksiniz ama içinizde "bu saatten sonra nasıl ayrılırım, yapamam, olmaz" tarzında bir düşünce olmasın. Ayrılın demiyorum, ama şüpheleriniz varsa ayrılmanız için en uygun zaman şu an. Bir bakalım evlenince düzelir, yoluna koyarız diye düşünmeyin. Bir şey aklınızı kurcalıyorsa ve size problem yaratıyorsa evlilik o sorunu yok etmez, aksine sorunu çözmenizi zorlaştırır. İyi düşünün, emin olup karar verin. Bu hayat sizin. Kimsenin gönlü olsun diye istemediğiniz şeylere zorlamayın kendinizi. Bol şans.
0
pispinti
(01.07.24)
Arkadaşım da katlanıp nişandan 2 gün sonra nişanı attı.
0
Kahvedesu
(01.07.24)
''sorun olduğunda alttan alan veya sorun çıkmasın diye susan taraf bendim''

bu bence bir problem.

sonunda senin de sabrının bir sonu var.
bulunmaz hint kumaşı gibi sanıyorsa kendini sanmaması lazım.

oturup konuşmak gerek. eğer stresten kaynaklı böyle davranıyorsa bilmem ama evvelden beri devam ediyorsa sıkıntı var demektir.

bu arada eski duyurunda kesin bu konuyla alakalı bir şey vardır diye baktım sen 1 senedir zaten bu sorunu yaşıyormuşsun.

her gün geriliyorum demişsin.

o yüzden bence ayrıl. yoksa çok çok daha zor olacak.
0
OgutucuRecep
(01.07.24)
susmayip kendi sinirlarinizi belirlemeyi ve bunlarin arkasinda durmanizi ve nisanlinizla konusmanizi oneririm. aman sorun cikmasin diye kendinizden odun vererek yasayamazsiniz zaten kadin ya da erkek, insanlar buna saygi duymuyor, insanlar ozgun, kendi degerlerine bagli insanlara saygi duyar, baskalarini memnun etmek icin her seye evet diyen insanlara karsi zaman icinde saygi azaliyor. kendinden odun vermek baska orta yolda bulusmak baska bir sey. kendinizden odun vermeyin demek okuz gibi olur, cat cut dan dan biri olun, karsinizdakine kopek gibi davranin demek degil, sizin kirmizi cizgileriniz neler, bir iliskiden ne bekliyorsunuz, korumak istediginiz bagli oldugunuz degerler neler vs. bunlari belirleyip bunlara sagdik kalmak onemli. eger zaten halihazirda her gun gerildiginiz kisiyse bu kisi, isleri daha da agirdan almakta fayda var.
0
kassiopeia
(01.07.24)
Sorunun yaşadığın hikayeden ziyade tepkisiz kalmayı seçmen gibi. İletişim problemini çözmezseniz zamanla birbirinizden soğumanız büyük olasılık. Evlilik zamanı streslidir evet. Birlikte Profesyonel destek almayı deneyin sürecimiz zor geçiyor diye. Düğün masrafının yanında hiç kalır, kendinize yapacağınız yatırım olarak düşünün.
0
hasmetizm 2046
(01.07.24)
nişanda kızın istedikleri olur, abartıyor olabilir misiniZ?
0
nuisance2
(01.07.24)
Nişan öncesi ve sonrasında bunun gibi bir sürü şey yaşayacaksınız çok normal.

Bence oturun bir konuşun derdinizi anlatın. Alttan almak güzel bir şey ama hep siz almayın.
0
Hallegadola
(01.07.24)
kadınlar nişan nikah düğün vb etkinliklerde "bir kere yaşıyorum" moduna giriyor (sözlükte başlığı da var).. hayatının en hayati etkinlikleri. evli değilim, evlenmedim, birkaç evlilik sürecine tanık oldum. insanı dinden imandan çıkarıyorlar. sabrını zorluyorlar. ama ayrılma kararı almak biraz saçma olur. bu süreç harici duruma bak.. suyuna gitmeye çalış, sinirlendiginde dilini ısır:)
0
tabudeviren
(01.07.24)
Son durum ne hocam nişanı atmamışsındır inşallah.
0
komando kani var bende
(17.11.24)
çift terapisi alın boşuna kavga etmeyin
0
bir soru sorcam
(17.11.24)
inşallah atmıştır ya, belli ki anlaşamıyorlar
0
titanyum22
(17.11.24)
olayın nişan ile alakası yok ki. sen geçen eylül ayında da aynı şeyden şikayet ediyormuşsun. kız şirret, sen de eziksin. geçinemiyorsunuz işte. daha ne olması lazım anlaman için

"Ciddi düşündüğünüz adı henüz konulmamış bir ilişki de olabilir veya evlenmiş olabilirsiniz. Ne kadar sıklıkla tartışıyorsunuz? Ne kadar sıklıkla birinizin özür dilemesi gereken bir şey oluyor? Uzun süreli ciddi de düşündüğüm bir ilişkim var ama neredeyse her gün geriliyoruz ve çok sıkıldım bu durumdan. Çevremde bu konularda fikir alabileceğim birisi yok size sormak istedim."
0
abelardo
(17.11.24)
(12)

Her Dediğinize İtiraz Eden İnsanla Diyalog

auroraaurora
Nasıl tarif edeceğimi bilemedim. Ukala desen değiil, çokbilmiş desen değil. Ama her dediğinize ya başka bir argüman, malumat veya öneri sunuyor. Örnek vereyim; yarın sabah uçakla Ankara'ya gideceğinizi söylüyorsunuz. Arabayla git, daha keyifli olur diyor. Niye uçakla gidiyorsun diye sormak yok. Belk
Nasıl tarif edeceğimi bilemedim. Ukala desen değiil, çokbilmiş desen değil. Ama her dediğinize ya başka bir argüman, malumat veya öneri sunuyor.
Örnek vereyim; yarın sabah uçakla Ankara'ya gideceğinizi söylüyorsunuz. Arabayla git, daha keyifli olur diyor. Niye uçakla gidiyorsun diye sormak yok. Belki arabayla gitme imkanım yok, belki araba tutuyor.
Bu kişiyle sinir harbine girmeden diyalog kurmanın bir yolu var mı?
0
auroraaurora
(28.06.24)
Bunlara laf anlatılmaz, "Tamam, sensin." de, yapacağını yine yap.
0
sekizdokuzon
(28.06.24)
@8-9-10 +1. böyle tiplere herhangi bişey açıklamam, anlatmam bile. böyle olup da ukala veya çokbilmiş olmamasına imkan yok. migrostan 1 kilo domates aldım desen, carrefourdan alsaydın oranın daha güzel ve daha ucuz der böyle tipler.
0
hops
(28.06.24)
bir kere düzgünce uyarın, hep muhalefetsin tarzı hayırdır diye. belki bu konuda enayiliği vardır.

sonra salın.
0
jülsezar
(28.06.24)
@hops
Market örneği cuk oturdu.
Biraz daha gözlemleyeyim bakalım.
0
🌸auroraaurora
(28.06.24)
ben bozuyorum, ne o oyle fakir gibi arabayla mi gidecegim falan derdim.

ama bana bunu yapan kisinin fakir olmakla falan bir problemi var kendini ust sinif gostermek icin surekli cabaliyor, varsa boyle bir durumu oradan vur.
0
durgunfoton
(28.06.24)
ay benim bi tanidigim vardi, bisi alirim mesela, gider incik cincik arar online daha ucuzunu bulur, buradan alsaydin niye oradan aldin, bilmem ne, surekli ayni terane. sal gitsin +1
0
kassiopeia
(28.06.24)
hiçbir şeyinizi anlatmayın buna.size kendinizi kötü hissettiriyor. Ya da eğlenmek için örnekteki gibi durum olunca arabanı yada arabanın benzin parası verirsen giderim diye dalga geç
0
pembediken
(28.06.24)
Sinir harbine gerek yok aslında. Bazı insanlar farkında olmadan default olarak her şeye itiraz ediyorlar. Bu insan hayatınızda bir yerlerde olmaya devam edecekse açık açık bu huyundan şikayetçi olduğunuzu belirtin. Yaptığının farkında bile olmayabilir.
0
pispinti
(28.06.24)
aynen anlattıgın bir insan tanıyorum kendisi babam. muhalefet olmak için muhalefet oluyor. sen mesela bu güzel desen öbürü güzel der, öbürüne güzel desen bu güzel der. muattap olmuyorum. ayda yılda bir zorunluluktan görüşürüm.
0
sizofren06
(28.06.24)
pispinti +1, adamin sohbet sekli bu olmus, belki farkinda bile degildir. Ben de bazen yapiyormusum gibi hissediyorum. Kendimi durduruyorum sonra farkina varinca. Bunun farkli bir versiyonu da basina gelen her olayi anlattiginda, basina daha ilginci, tehlikelisi, guzeli gelmis olan kisi.
0
mbond
(28.06.24)
Bozacaksın +1
Muhalefet ettiği anda sakin ama net bir şekilde "sen niye böylesin" diye gir, sonra açıkla "hep böyle böyle yapıyorsun farkında değilsin galiba ama sinir bozucu bir durum, insanlara kendilerini salak hissettirmeye çalışır gibi görünüyor. Bir derdin varsa konuşalım"
0
Bruce
(28.06.24)
soyleyis tarzina gore degisir. bir de bunlar ufak tefek seyler. cok onemli degil.

mesela ben biri boyle cok iddiali genellemeler yaptiginda normalde katilsam bile direkt muhalif pozisyona gecerim. belki sen de boyle bir insansindir bu adam da sana ayar oluyordur. otomatik olarak sana alternatif seylerin daha iyi olacagi dusuncesi olusuyordur kafasinda.
0
bohr atom modeli
(29.06.24)
(9)

Yıllar sonra evlilikte heyecanı, ilgiyi, neşeyi nasıl canlı tutuyorsunuz?

psmstc
Bizim 5-6 sene oldu. Çocuktan ve zor yaşam koşullarından sonra Bir yüz eskimesi karşılıklı heyecanı ilgiyi yitirme kayıtsızlık durumları var.Nasıl aşarız? Aşanlar nasıl yapıyorsunuz?
Bizim 5-6 sene oldu. Çocuktan ve zor yaşam koşullarından sonra Bir yüz eskimesi karşılıklı heyecanı ilgiyi yitirme kayıtsızlık durumları var.

Nasıl aşarız? Aşanlar nasıl yapıyorsunuz?
0
psmstc
(28.06.24)
Aşmak yok, uyum sağlamak var. Kimse kendini kandırmasın, anlık yükselmeler olur da bundan sonrası monoton.

Kim kimi her gün görür de bıkmaz ağa düşününce bile bunaldım.
0
pavlis
(28.06.24)
Hevesi ve merağı canlı tutmak için oldukça emek sarf etmek ve zaman ayırmak gerekiyor. Ben macera ve keşif hislerini canlı tutmanın önemli olduğunu düşünüyorum bu konuda. En basit yolu da doğada yürüyüş yapmak ve bisiklet sürmek, tercihen dağ zirvelerine ulaşmak. Konfor alanından çıkıp fiziksel bir mücadeleye ekip olarak girmek yanında eğlence ve başarı tatmini de getirecektir. Herkes doğayı sever. Yarışmacı olmak da çok keyiflidir. Challenge'ları tiktok yerine gerçek hayatta gerçekleştirmek tamamlanmış hissettirir.
0
hasmetizm 2046
(28.06.24)
Youtube-Dr. Gülcan Özer. Güzel tespit ve uygulanabilir önerileri var.
Beniö tecrübelerim; birbirimizi ihmal etmemek önemli. Çocuk, ezber bozduran bir durum. Güvendiğiniz biriyle işbirliği yapıp, çocuksuz bir hafta sonu iyi gelir diye düşünüyorum. Aranızdaki bağa dikkat çekmek istiyorum bir de. Zayıfladığında ya da koptuğunda, ilişkideki konumunuzu konforsuz duygular eşliğinde görebilirsiniz. O bağı canlı tutmak için tüm şeffaflık ve kırılganlığınızla kalbinizi açmak güven duygunuzu tazeler. Özlem duyduğunuz günler ya da spesifik bir gün seçip; serzenişte bulunmadan sadece o güne dair hislerinizi ve özleminizi dile getirmek, bir başlangıç olabilir.
0
from where i ride
(28.06.24)
beraber aktiviteler +1

mumkunse cocuksuz. cocuk kucukse neneye dedeye teyzeye vs. birakilabilir mesela veya basbaba biseyler yapilir. cocukla da tatil yapilabilir tabii...

gulumsemek, el tutusmak, kucuk surprizler gibi basit seyler de guzel. Turk kulturunde insanlar bu konularda daha "kasinti" oluyor ve muhafazakarlik da var. daha rahat olmak gerekiyor bazen. ya da yapabildiginiz kadar.

not: evli degilim. cocugum yok :)
0
ermanen
(28.06.24)
ilişkide heyecan olması durumunu anlamıyorum. aynı heyecan döngüsünü yaşamaya devam etmek istiyorsa bir insan zaten evliliğe hazır değil demektir (sorunun yanıtı değil gibi ama). tekdüzelik de güzel bir şey.
0
deartheodosia
(28.06.24)
Eger ingilizceniz varsa Esther Perel ve Gottman Institute cok guzel kaynaklar yayinliyor bu konulara iliskin, ozellikle uzun sureli iliskiler ve evliliklerle ilgili.
0
kassiopeia
(28.06.24)
ortak aktivite vs. yalan dolan o işler. kısa vadede işe yarar, sabun köpüğü gibidir.

ilişkilerin doğası bu, bi noktadan sonra monotonluk kaçınılmaz. sevgi geçer, saygı baki kalır lafı var ya, çıkış noktası bu gibi durumlar işte.

ya bunu kabulleneceksin ya da bu diyardan göçeceksin. sanma ki herkes ilk günkü heyecanında, aşkında yaşıyor. hele çocuk olduktan sonra.
0
hops
(28.06.24)
saygı çok önemli.
0
kumandanim
(28.06.24)
bizde çocuk yok, başladı böyle şeyler :D

bazen birlikte aktivite yapıyoruz.
bazen libido tavan yapıyor evden çıkmıyoruz.

ama genellikle ev arkadaşı gibi takılıyoruz herkes kendi kabuğuna çekiliyor.

normalde önceden daha sık birlikte vakit geçirirdik ama tükettik sanırım.

dedikleri gibi sıkılmak kaçınılmaz gibi duruyor. yani ilişkiler de hayat gibi sinüs dalgası gibi inişli çıkışlı. insan bazen kendinden bile sıkılıyor, sürekli gördüğün bir insandan da sıkılmak normal bence.

o yüzden başka arkadaşlar, hobiler falan olmalı.
0
ananiyimioguz
(28.06.24)
(16)

İlişkide farklı yaşam tarzlarının ve gelecek planlarının çakışması

sweet child o mine
Arkadaşlar 2 senedir uzak ilişki yaşıyorum. Farklı ülkelerde, birbirimize 5 saat uzaklıktayız. Son 2 yılda yaklaşık 10 kere falan bir araya gelmişizdir. Ben 38 yaşındayım, o da 35. Yan yanayken uyumumuzun iyi olduğunu düşünüyorum ama birlikteyken sürekli bir tatil ve parti havası hakim. Yani iyi anl
Arkadaşlar 2 senedir uzak ilişki yaşıyorum. Farklı ülkelerde, birbirimize 5 saat uzaklıktayız. Son 2 yılda yaklaşık 10 kere falan bir araya gelmişizdir. Ben 38 yaşındayım, o da 35. Yan yanayken uyumumuzun iyi olduğunu düşünüyorum ama birlikteyken sürekli bir tatil ve parti havası hakim. Yani iyi anlaşıyoruz ama tatil ve parti havasını bir kenara bırakırsak, aynı evde yaşamaya başladığımız zaman uyumsuzluklar artacak bundan eminim. Kız arkadaşım her an kendini bir şeyle meşgul etmek zorunda hisseden, sürekli dikkatini dağıtacak sesli bir şeylerle ilgilenen birisi. Instagram ve televizyon bağımlısı diyebilirim. Ben tam tersiyim, sakinliği ve sessizliği seviyorum.

Bunların dışında gelecek planlarımızda da ciddi çakışmalar var. Kendisi çocuk istemiyor, köpek istiyor. Ben de köpek istemiyorum ama birkaç sene içerisinde çocuk isteyeceğimden eminim. Yani evde bir hayvan beslenecekse bana göre bu kedi olmalı, köpek değil ama kız arkadaşımın da kediye inanılmaz alerjisi var. Özetle çocuk sahibi olup o çocuğa bakma sorumluluğunu almak istemediğini biliyor ve bu yüzden de annelik içgüdüsünü köpekle tatmin etmek istiyor diye tahmin ediyorum. Ayrıca gereksiz para savurma ve alkol problemi de var. Asla para biriktiremiyor, hep sıfıra sıfır. İçkisiz geçirdiği de bir gün yok.

Çocuk olayını ve içki problemini dile getirdim. Çocuk olayında azıcık yumuşama gösterse de alkol konusunda "Bir araya gelmediğimiz sürece düzelmesi mümkün değil" diyor. Benim yanıma taşınıp yaşadığım ülkede çalışabilmesi için de evlenmemiz gerekiyor. Evlenmezsek burada yaşama ve çalışma izni yok. Bu işin sonu nereye varacak gerçekten bilmiyorum. Böyle bir durumda siz ne yapardınız acaba?
0
sweet child o mine
(27.06.24)
Ayrılırım ağa bile bile neden lades diyeyim?

Alkol de bırakılmaz, kimse kusura bakmasın. Seni geçiştirmek için öyle söylüyor. Ben kimse için bırakmam yani, alkolü seven birinin bıraktığını da görmedim.

İtle köpekle uğraşmak istememekte de haklısın. Sonuna kadar.

Vakit kaybetme derim. Hayırlı işler
0
pavlis
(27.06.24)
Bile bile neden lades +1 evlenme planiniz yok ztn, birlikte yasamayi denemek icin evlenilir mi bu kadar soru isaretini olan biri ile? Yasiniz kac bilmiyorum ama karakterinizin ve gelecek planlarinizin, degerlerinizin uyusmadigi biri ile neden bu kadar zamandir birliktesiniz, onu dusundunuz mu? Uzak iliski isinize mi geliyor acaba (duygusal olarak)?
0
kassiopeia
(27.06.24)
Hocam insanlar bu kadar biricik değil sen de değilsin, bunlar daha çok temel konular ve 2 seneyi harcamışsınız, birbirinize daha uygun insanlar bulun
0
grimavi
(27.06.24)
Ayrica Evlendiginizde sorunlar cozulmuyor, karakterler bir anda idare edilebilir hale gelmiyor, aksine boyut degistiriyor. Evlilik cok keyifli bir sey, dogru insan ile yapilirsa.
0
kassiopeia
(27.06.24)
cevabını biliyorsun. nereden tutsan elinde kalır. olmayacak bir iş.
0
abelardo
(27.06.24)
Yani evet gelecekte bu sorunlar hep aranızı bozacak. Neden sevdiğiniz hayat tarzından vazgeçesiniz ki? Bu da mutsuz eder yani. Ama başkasına olmaz demek kolay oluyor tabi.
0
neira
(27.06.24)
yaslar kac?

kiz arkadasin bu parti parti hali dönemsel olabilir. 25'ten fazlaysa degisecegini sanmam ama.
bence burada en önemli mesela cocuk. bu konuyu konusmadiginiz icin hata yapiyorsunuz ve senin durumunda yasin gidiyor. cocuk istemeyene hava güzel zaten.

cocuk konusunda yumusama gösterdi demissiniz. benim cocugum yok ama cocuk yetistirmenin ne kadar zor oldugunu göremeyecek kadar kör degilim. israr kiyametle gazla hadiyle cocuk yapmaya okay olan biri sizce ne kadar iyi bir ebeveyn olabilir? cocugunuz olsa bile depresyona girecek, sizden soguyacak bir profil ciziyor bende karsidaki kisi. cocuk yetistirmeyle ilgili eline bir kitap alip okur mu yoksa sen istedin sen arastir, sen okula götür, sen ödevini yaptir falan mi der?

bence sizin en önemli sorununuz cocuk. bu konuyu netlestirin derim.
0
robert bosch
(27.06.24)
Benim yaşım 38, onunki de 35. Her gün içki içmesinin sebebi partileme değil de aslında anksiyetesini bastırmak ve yapacak başka bir şey bulamadığı için içiyor. Yani sigara bağımlılarındaki dudak tiryakiliği gibi. Aslında ilginç bir noktaya değindin, çünkü çocuk konusu açılınca "Sen çocuk istiyorsan ben de sana uyarım ve senin için çocuk yapmayı düşünürüm"e geldi olay. Yani dediğin gibi, benim gazlamamla yapılacak çocuğa ne kadar iyi bir anne olabilir onu sorgulamaya başladım
0
🌸sweet child o mine
(27.06.24)
"2 senedir uzak ilişki yaşıyorum. Farklı ülkelerde, birbirimize 5 saat uzaklıktayız. Son 2 yılda yaklaşık 10 kere falan bir araya gelmişizdir. Ben 38 yaşındayım, o da 35."

şuradan sonrası zaten gerisi ne olursa olsun "olmaması" gerektiğini gösteriyor. o yaşta uzak ilişki çekilir mi? hem de bu kadar az görüşmeyle? diğer detaylara girmedim bile.
0
tabudeviren
(27.06.24)
Bu yaştan sonra uzak mesafe ilişkisi mi çekilir +1
Bunu önlemenin yolu evlilikse baştan o da sakıncalı bir süreç. Bunun da üstüne bir de planlar uyuşmuyor.

Bu kadar ödün verme üstüne kurulan bir ilişkiyi yürütmek için çok şey lazım.
0
Bruce
(28.06.24)
Genelde insanlar bu tip durumlarda "seviyorum" diyor devam etme sebebi olarak.

Sevgi ilişki için kuşkusuz vazgeçilmez bir şey. İlişkinin temelinde yer alıyor. Temel de çok önemli. Ancak bir ilişki sadece temelden ibaret değil. Sevgi olmazda ilişkiniz yürümez, yürüse bile ilişki denemez ancak "sosyal birliktelik" falan olur heralde.

Ne var ki sırf seviyorsunuz diye de ilişki yürümez. Sadece sevmek devam etmek için bir sebep değil. Bence önce bunu anlamak lazım.

Şimdi siz bunu göz önünde bulundurarak kendi yazdıklarınızı tekrar bir okuyun ve sonra neden hala bu ilişkiyi sürdürdüğünüzü kendinize bir sorun.
0
akhenaten
(28.06.24)
Ayrılırdım +1 bile bile kendine işkence etmek oluyor bu durum.

Bir de üzgünüm ama alkol, sosyal medya ve insanın beğenilme egosu bir araya geldiğinde libidoya dayalı ihtiyaçların da yükseldiğini unutulmamalı ve bu ihtiyacı kadınların sosyal medyada daha çok zaman geçirdiği için daha rahat giderebildikleri gerçeğini de göz ardı edemeyiz acı gerçekler maalesef...
0
apocalipy
(28.06.24)
instagram, tv, alkol, köpek, çok para harcama..

başınıza bela arıyorsanız devam edin.
0
nuisance2
(28.06.24)
Cevaplar ve yorumlar için herkese teşekkürler. Olması gerekeni yaparak ayrıldık ve çok mutluyum. Aşırı rahatlamış hissediyorum
0
🌸sweet child o mine
(02.11.24)
hayirlisi olsun @sweet
0
robert bosch
(03.11.24)
2 senede 10 kere görüşmüş olan bir çiftin çott diye evlenip bir evde yaşamasının sonucunu olumlu ya da olumsuz tahmin etmek mümkün değil.

çocuk olayı ve içki problemi çözülür. çok daha temel, çok daha farklı problemleriniz olabilir. birlikte uzun süre geçirmeden evlilik bana mantıklı gelmiyor.
0
co2s2
(03.11.24)
(9)

Bu adam (ve kadın) ne iş yahu?

moonie
Bir adam var, bir kadınla birlikte (muhtemelen). Kadının arabasını kullanıyor, kadının evinde kalıyor, kadın bunun evinde zaten hep, kadına kendi arabasını veriyor, kadını kendi tüm yakınlarıyla ahbap etmiş falan. Ama sorunca kadın için "o benim iş yaptığım ekipten sadece, sevgilim değil" diyor. Baş
Bir adam var, bir kadınla birlikte (muhtemelen).

Kadının arabasını kullanıyor, kadının evinde kalıyor, kadın bunun evinde zaten hep, kadına kendi arabasını veriyor, kadını kendi tüm yakınlarıyla ahbap etmiş falan. Ama sorunca kadın için "o benim iş yaptığım ekipten sadece, sevgilim değil" diyor.

Başkaları sevgilisi olup olmadığını soruyor. Onlara "şu an yok" diyor, hatta "daha önce hiç kimseye aşık olmadım veya hiç kimseyi sevmedim, en fazla hoşlantı oldu" diye ayrıntı veriyor. Salt amacı bu olmasa da tek tük flörtleştiği kadınlar da oluyor etrafında.

Öte yandan 7/24 bu kadınla birlikte, yapışık ikiz gibi dolaşıyorlar. Arkadaş gibi değil işte, anladınız. O enerji hissediliyor.

Kadın bir de sık sık Instagram'da onunla fotoğraf ve video paylaşıyor, sürekli onu etiketliyor falan. Adam da arada kendi fotoğraflarını o çekti diye onu etiketliyor ama herhangi bir yan yana fotoğraf yok. Adamın yakın arkadaşı da kadından ekip diye bahsediyor. Neyin ekibi abi bu? İkisinin iş alanları bile farklı.

Adam flörtöz, cıvık biri olsa kadını yedekte tutuyor derdim ama kendisi tam bir ağır abi. Sert, mesafeli, ciddi. Zaten kadın da ağır biri yani takılmalık bir şey yaşamaz.

Kadına sürekli yan yana olacak kadar değer veriyorsa, onu etrafındaki herkesle kanka moduna soktuysa neden sevgilim demiyor açıkça? Ağır abiliğine bağlayamıyorum bunu açıkçası, özellikle üstüne bastıra bastıra defalarca sevgilim yok demesini. İstese diyebilecek biri, hatta evlenmek istediğini falan da söylüyordu daha önceden.

Daha geçen ay "aşk siparişle gelmiyor ki, o kişiyi bekliyorum" diyordu yahu bu adam. Bu ne iştir dostlar? Akşam akşam aklıma takıldı, dedikodu tanesi olarak sormak istedim.
0
moonie
(26.06.24)
fuck buddy işte?
0
deartheodosia
(26.06.24)
Kim fuckbuddysi ile 7/24 dip dibe, onu işe getiriyor, onu bütün ailesi ve arkadaşlarıyla yakın dost yapıyor yahu?
0
🌸moonie
(26.06.24)
Faqbadi'den fazla arkadaşlık ilişkisi var ve birlikte vakit geçiriliyor ise "Friends With Benefits" o zaman. Kadın adama aşık ama adamın alakası yok. Kesinlikle sevgili de değiller, o yolda da değiller.
0
nawar
(26.06.24)
sevgililikten daha iyi bir iliski bicimi o yuzden bozmuyordur
0
ala09
(26.06.24)
Sado mazo bir şey dönüyor olabilir Allah korusun.
0
sekizdokuzon
(27.06.24)
Burada birisi buna benzer bir duyuru açıp, biz şimdi neyiz diyordu galiba. FWB, adam birini bulana kadar onla. İki ay içinde başkasıyla evlenir muhtemelen.
0
Kahvedesu
(27.06.24)
aralarinda ne oldugunu bilemeyiz, bizi de pek ilgilendirmiyor bence. belki ikisi icin de cok nettir ne yasadiklari ve kimse de umurlarinda degildir. ayrica herkesin fuck buddy tanimi farkli olabilir, bu konuda uymamiz gereken yazili bir kural da yok.

ancak, eger taraflardan biri sizseniz, ozellikle de kadin olan, icinize attiginiz bir konusmayi iliskinin statukosu sarsilir diye yapamiyorsaniz, yani acik acik neyiz biz diye merak ediyor ve konusamiyorsaniz, o iliski hicbir seydir. cok net. birinin zamanini gecirdigi bir insandan fazlasi degilsiniz. saglikli ve gercek bir iliskide bu tur konular da konusulur, kimse parmak uclarinda gezerek 'vay ben ihtiyaclarimi karsi tarafa soylersem gider, en iyisi sesimi cikarmayayim, zamanla netlesir' demez.
0
kassiopeia
(27.06.24)
yaşadıkları ilişkiyi isimlendirmeye gerek olmadığını düşünüyorum. neden bu kadar taktınız onu da anlamadım. sevgili dediğin şeyin net bir tanımı var mı?

bana göre yalnızca evlilik net tanımı olan bir şey. o da medeni kanunda geçtiği için.

onun dışındaki ilişki türlerinin hiç birisinin net bir tanımı veya bağlayıcılığı yoktur.

insanlar canları ne isterse nasıl isterse o şekilde yaşar

bence en güzelini yapıyor bu adam. kimseye hesap vermek zorunda değil.
0
abelardo
(27.06.24)
Çünkü kadını kendine layık görmüyor, bir şekilde içine sinmiyor. Daha iyisini bulursa ona gidecek. Şu anki durum kendisi için risksiz, elindekini değerlendiriyor.
0
asteriks
(27.06.24)
(9)

İkili oynayan arkadaşlar

Mirabel
Herkese merhaba,10 yıldır aramızdan su sızmayan ve ailemize kadar tanıdığımız bir arkadaşım vardı. Aynı iş yerinde değiliz ama aynı sektördeyiz. Bu kişi 2 sene önce bana çok büyük bir kazık attı. Sağlığımla ilgili bir konuda elinde güç olmasına rağmen tüm işlemlere engel oldu. Bu sağlık meselesi, ço
Herkese merhaba,

10 yıldır aramızdan su sızmayan ve ailemize kadar tanıdığımız bir arkadaşım vardı. Aynı iş yerinde değiliz ama aynı sektördeyiz. Bu kişi 2 sene önce bana çok büyük bir kazık attı. Sağlığımla ilgili bir konuda elinde güç olmasına rağmen tüm işlemlere engel oldu. Bu sağlık meselesi, çocuk sahibi olmakla ilgiliydi. Detay vermek istemiyorum.

Bu konuda yanımda olmayı bırakın, üstüne tekme attı. Ki o güç konumuna da benim çevrem sayesinde geldi. O gün bugündür denk geldiğimizde selam bile vermiyorum. Bugüne geldimizde benimle yakın olan arkadaşlarımın onunla yakın olması da beni incitiyor. Profesyonel hayatlarına karışamam ama benimle tatile giden, yiyen içen ve durumumu da bilen kişilerin onunla kakara kikiri yapması canımı sıkıyor ve bu insanlarla da görüşmek istemiyorum. Onlara söylediğimde “ne var canım, üstünden kaç sene geçti, hala orada mısın?” diyorlar. Ama ben onunla bağlantılı insanlarla bağlantılı olmak istemiyorum.

Sorularım:

1. Sizce beni ne rahatsız ediyor? Rahatsız olmam normal mi? O insanlarla güzel vakit geçiriyorum aslında ama sanırım benim muhabbetimden ve yeteneklerimden bile beslenmelerini istemiyorum. İkili oynuyorlarmış gibi geliyor ve rahat edemiyorum artık.
2. Bu durumu aşmak için ne yapmalıyım? 2 senede geçer zannettim geçmedi. Terapiye gidiyorum geçiyor ama sonra tekrar geliyor.
0
Mirabel
(26.06.24)
sorularını okumadım sevgili Mirabel ama sana ben kendi fikrimi söyleyeyim.
en önce sen geliyorsun.
en üste kendini koy.
eğer o insanlarla görüşmek seni yaralıyorsa görüşme.
eğer o insanlarla görüşmek sana travmalarını hatırlatıyorsa görüşme.
milletin sana ne dediğini umursama.
üstelik senin travmaların için "aman canım hala orada mısın" diyen kişilerle zaten görüşmesen de olur.

üstelik, bence sen haklısın.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.06.24)
güveniniz sarsılmış, konuyu bilmemekle birlikte çocuk sahibi olmak diyorsunuz ve sanırım travmatik bir olay var.

rahatsız oluyorsanız oluyorsunuzdur, normal mi anormal mi sorgulamayın bence. bana göre çok normal mesela ama arkadaşlarınıza göre anormal gibi görünüyor.

yine rahatsız oluyorsanız bu kişiyle görüşen arkadaşlarınızla da aranıza biraz mesafe koyun, kendinizi tartın. eğer halinizden memnunsanız devam, arkadaşlıklarını özlüyorsanız da o zaman tekrar gözden geçirirsiniz.
0
deartheodosia
(26.06.24)
Rahatsiz oluyorsaniz gorusmeyin +1
Ancak bununla beraber sunlara bakmak iyi gelebilir;
Kalbiniz kirilmis, incinmissiniz. Bunu sadece siz degil baskalari da gorsun ve anlasin istiyorsunuz. Yani gorulmek istiyorsunuz gibi geldi bana. Bu cok insanca. Once bi kendinize sefkat gosterin. Bence cok zor bir olay olsa gerek yasadiginiz. Belki bu ihtiyaciniz, size bu kazigi atan kisinin sizi ne kadar kirdigini gormemesinden kaynaklaniyordur?
Bir diger nokta, ben kustum o da konusmasin, dilegi genellikle bagli degil bagimli iliskilerde olur. Siz boylesiniz ya da bu olay bunu yansitiyor kesinlikle demiyorum, dedigim gibi hislerinizi kimse inkar edemez. Ama illa bir seye bakmak istiyorsaniz yasaminizin baska alanlarinda, baska iliskilerinizde bu sekilde bir egilim var mi ona bakabilirsiniz.
Son olarak, yeteneklerimden muhabbetimden beslenmesinler istiyorum demissiniz. Bu da gorulme ve ayrica takdir edilme, degerim bilinsin, deger gorme ile ilgili olabilir. Sizde bir yansimasi var mi, ona bakabilirsiniz. Terapistiniz en dogru yolu gosterecktir.
0
kassiopeia
(26.06.24)
Ayrica arkadaslariniz ikili oynamiyormus gibi geldi bana, yani size yalan soylemiyorlar (benim ikili oynamaktan anladigim bu), gorusuyorlar bilginiz dahilinde ve buna iliskin konusmussunuz. Neden boyle nitelemek ihtiyaci duydunuz onu da dusunebilirsiniz. Zira o kisiyle gorusmemek sizin siniriniz, onlarin degil. Sizin kendiniz icin koydugunuz sinira onlar da uysun istiyorsunuz. Elbette isteyebilirsiniz, sizin karariniz ama buralara bakmak bir seylere yardimci olabilir.
0
kassiopeia
(26.06.24)
Ghosting yapmadan, bahane üretmeden taraflarını seçmelerini iste. Bitaraf olan bertaraf olur de.
0
gabe h coud
(27.06.24)
bence rahatsiz olman normal,
bizim is yerindeki bir problemden dolayi arkadaslardan birine, benimle is disinda birsey konusma diye tavir aldim. onlarin aralarindaki problem beni ilgilendirmez ama onun digerine yaptigi hareket o kisinin karakterini gosterir.
ileride onlar iyi olsalar bile beni baglamaz.
tavrini koymayan insanla da merhaba-merhaba dan ileri gorusmem cunku guvenmem.

ama bir suru degisken var, belki o arkadaslarin o kisinin arkadasligina bir sekilde muhtac, is icin, vs. vs.
0
durgunfoton
(27.06.24)
Ayrıntı bilmeden yeterince doğru ve adil bir değerlendirme yapamam ama onunla kikirdeyenlere kırılman incinmen haksız değil, durumumu biliyorlar diyorsun, yine ayrıntı öğrenme ihtiyacı duyuyorum ama bu kadar ağır bir şey yaşadıysan sen değil o kikirdeyenler yanlıştır bence.
0
muhayyer divan
(27.06.24)
Arkadaşlarınız ikili falan oynamıyor. Size göre haklı sebepleriniz olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Gerçekten haklı da olabilirsiniz. Ama kimsenin kiminle görüşüp kiminle görüşmeyeceğini belirleme hakkınız da yok. Bugün bu kişi ile diğer arkadaşlarınızın görüşmesi sizi rahatsız ediyor, yarın belki de bir başka ortak arkadaşınızla görüşmek istemeyeceksiniz. Ne yani, tüm arkadaşlarınız sizin hassasiyetlerinize göre mi hareket edecek, sosyal çevresini belirleyecek. Bu size gerçekçi geliyor mu?
0
thracia
(27.06.24)
@hacirotti: olabilir hocam. En iyisi iş hayatındakilerle arkadaş olmamak ama bizim sektör küçük ve herkes birbirini yedekliyor işim düşer diye. Benim spektrum bozukluğum var strateji yapamıyorum.

Ona hak veriyorlarsa benimle konuşmasınlar hiç sorun yapmam yemin ederim. Söylüyorum da onlara. Ama işleri bana da düşer diye beni de yedekte tutmak istiyorlar. Ben bu kadar stratejik ve politik yaşayamıyorum. Yoruluyorum, enerji kalmıyor.
0
🌸Mirabel
(28.06.24)
(3)

Kaçak dyson airwrap/orjinal

coca cola
Şimdi bende işe yarayan (ama orjinal değil belli) kaçak aldığım dyson var ama ince telli saçlarım düzleştirici kadar kırılmaya başladı. Nedeni bu kaçak dyson mı sizce yoksa ısıya dayanıklı olmayan saçlarım mı?Aynı fiyata satıp orijinali alma imkanım var. Napayım sizce? Özellikle ince telli olup orij
Şimdi bende işe yarayan (ama orjinal değil belli) kaçak aldığım dyson var ama ince telli saçlarım düzleştirici kadar kırılmaya başladı. Nedeni bu kaçak dyson mı sizce yoksa ısıya dayanıklı olmayan saçlarım mı?
Aynı fiyata satıp orijinali alma imkanım var. Napayım sizce? Özellikle ince telli olup orijinal kullanan var mı?
0
coca cola
(24.06.24)
sebebi kacak olmasi. orijinal alir misin bilmem ama kel olmadan elindekinden kurtul.
0
robert bosch
(24.06.24)
Dyson'in ozelligi isigi belli bir yerde tutmasi bildigim kadariyla, bir de o plakalar tabii ki ozel oluyor saci korumak icin. Kullandiginiz alet surekli daha cok isiniyorsa ve plaka kotu bir seyse sacinizin zarar gormesi normal. Bununla birlikte, hangi alet olursa olsun, mutlaka saciniza fon oncesi saci koruyan spreylerden sikin, kesinlikle ise yariyor ve hatta havuza/denize girdikten sonra, gunes altinda otururken filan, uv filtreliler var onlardan sikin (benim saclarim da ince telli ve farki cok iyi gozlemledim) ve ne kadar iyi olursa olsun sac duzlestirici uzun vadede saca iyi gelmeyen bir sey. Ayrica elinizin cabuk olmasi gerekiyor.
0
kassiopeia
(24.06.24)
*isiyi
0
kassiopeia
(24.06.24)
(1)

Ankara'da yüzme havuzu

rumeli beylerbeyi
Merhabalar,Spor salonu üyeliğimin bitmesi nedeni ile havuz imkanını kaybettim. Kullanılabilecek nereler var? Üniversiteler, belediyeler, özel işletmeler vs. tavsiyelerinizi beklerim.
Merhabalar,

Spor salonu üyeliğimin bitmesi nedeni ile havuz imkanını kaybettim. Kullanılabilecek nereler var? Üniversiteler, belediyeler, özel işletmeler vs. tavsiyelerinizi beklerim.
0
rumeli beylerbeyi
(23.06.24)
Eger kayit imkaniniz varsa Ank Uni havuzu muhtesemdir, tavsiye ederim. Saunasi da var. 50metre.
0
kassiopeia
(25.06.24)
(8)

X vizesini alınca Y vizesi alamazsınız

optimistbakunin
Selam, boyle bir sey sanirim kıbrisa pasaportla gidilirde yunanistana gidilmiyor mu ne deniyordu. Simdi pasaport cikartmadan emin olmak istedim boyle bir sey nereler icin var. Iste ne biliyim rusya vizesi varsa abd gidilmez gibi bir seyler falan var m
Selam, boyle bir sey sanirim kıbrisa pasaportla gidilirde yunanistana gidilmiyor mu ne deniyordu. Simdi pasaport cikartmadan emin olmak istedim boyle bir sey nereler icin var. Iste ne biliyim rusya vizesi varsa abd gidilmez gibi bir seyler falan var m
0
optimistbakunin
(23.06.24)
Pasaportta KKTC damgası varsa Yunanistan almıyor, o yüzden KKTC'ye kimlikle giriyor herkes, pasaportu karıştırmıyor. (Sakız adası için bizim taraftaki pasaport kontrolünde "Kıbrıs yok di mi?" diye sorup özellikle baktı polis.) Yunanistan aynı şekilde Makedonya damgası varsa da almıyor diye bir şey de diyorlar ama bu kesin bilgi değil, "yok öyle bi şey" diyen de var.
0
kobuzchu kiz
(23.06.24)
iran-israil
0
abelardo
(23.06.24)
En sağlıklı bilgiyi dış işlerinden alırsın gerisi kulaktan duyma uydurma bilgiler.


Örneğin 2010’da böyle bi duyuru atılmış hala geçerli mi arayıp sorabilirsiniz. Onun haricinde her ülkenin seyahat bilgileri sayfasında yazar. Mesela KKTC damgasıyla Yunan’a gidilemeyeceğini yazmışlar

Pasaportlarında İsrail vizesi veya İsrail’e giriş-çıkış damgalarıyla seyahat eden yabancıların İran, Kuveyt, Libya, Lübnan, Suriye, Sudan, Suudi Arabistan ve Yemen’e girmelerine izin verilmemektedir.

www.mfa.gov.tr
0
Mcfly
(23.06.24)
Lubnan Israil var karsilikli, Lubnan damga basmiyor bu nedenle.

Iran-Abd hurafe.
0
kassiopeia
(23.06.24)
azerbaycan - ermenistan

ayrıca şu makedonya olayında ben sorun yaşamadım. pasapotumda hem yunanistan hem kuzey makedonya damgası falan var. belki ülkenin ismi kuzey makedonya olmadan önce olan bir durum olabilir bilemiyorum.
0
wilhelmwasmuss
(23.06.24)
kosova sonrasi sirbistan da almiyor diye biliyorum
0
in vino veritas
(23.06.24)
bu arada rusya-amerika'da ben sorun yasamadim gerci ben vizesiz zamaninda girdim rusya'ya ama giris cikis vardi yani.
0
in vino veritas
(23.06.24)
@kopuzchukız benim pasaportumda geçen ramazan bayramımdan Makedonya damgası var, sonrasında defalarca Yunanistan'a giriş çıkış yaptım günübirlik vs. Sıkıntı olmuyor, olmadı.
Kesin bilgi
0
kirmizipilotkalem
(24.06.24)
(4)

Frankfurt mu Hamburg mu Viyana mı

brkwashere
Merhaba,Jean Monnet bursunu kazandım, hukuk alanında (Şirketler Hukuku alanına yakın) yüksek lisans yapacağım. Haihazırda bir tur eleme sonrası kalan seçenekler: Frankfurt (Goethe Üniversitesi Finance and Law) Viyana, Hamburg Uni ve Bucerius okullarından kabul aldım. Benim tercihim okul sonrası iş o
Merhaba,

Jean Monnet bursunu kazandım, hukuk alanında (Şirketler Hukuku alanına yakın) yüksek lisans yapacağım. Haihazırda bir tur eleme sonrası kalan seçenekler: Frankfurt (Goethe Üniversitesi Finance and Law) Viyana, Hamburg Uni ve Bucerius okullarından kabul aldım.

Benim tercihim okul sonrası iş olanağı olan, kalması, çalışması ve yaşaması yönünden en avantajlı yeri bulmak.

Bu gözle bakınca bana Frankfurt yakın geliyor.

Sizin tavsiyeniz neresi olur? Okul veya ülke/şehir tavsiyeniz nedir?

Çok teşekkür ederim.
0
brkwashere
(21.06.24)
Okulların hukuk alanındaki kıyaslamalarını yapamam ancak Viyana Üniversitesi genel anlamda çok iyi bir okul. Şehir olarak da keza, üç şehri de görmüş birisi olarak, Viyana diğerlerinin epey önünde.
0
but that was just a dream
(21.06.24)
Ben Bucerius diyorum ama ders programlarina bakin mutlaka, benim ilgimi cok cekmisti, ve elbette hocalarina. Ayrica Almanya, bence, 'kalmak' icin daha cok olanak sagliyor.
0
kassiopeia
(22.06.24)
O üniversitelerden Türk öğrenciler bulup onlarla konuşmanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Avusturya'da üniversite ve eğitim sistemi Türkiye'den çok farklı. Bu sebeple Master için buraya gelenler genelde ilk yıl sapır sapır dökülüyor. Okulun bir kampüsü yok, sınıf mantığı yok, ben önce bilgiyi veriyorum alın bu da ödev mantığı da yok. Almanya'yı bilmiyorum ama kesinlikle şehir bazında karşılaştırmaktan ziyade üniversite bazında karşılaştımanı öneririm. Sonuçta turistik gezi planlamıyorsun, okumaya geliyorsun. en büyük kriterin de okul olmalı.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.06.24)
almanya'da imkanlar daha fazla. sehir olarak viyana guzel tabii ama ben de almanya'yi tercih etmistim bu nedenle, arkadasim viyana'dan cagirmasina ragmen.

frankfurt ve hamburgu kiyaslarsak hamburg pahali bir sehir fakat daha guzel ve denize kiyisi var. frankfurt tirt.

bana yasam acisindan en mantikli hamburg gibi geldi.
0
bohr atom modeli
(22.06.24)
(18)

38 yaşında doktoraya başlamak ?

kuul
selam,önümüzdeki hafta gerçekleşecek son bir aksiyon sonrası türkiye'nin en iyi üniversitelerinden birinde, üzerine çalışmak istediğim alanda bir doktora yapma fırsatı şu an önümde duruyor. bir mülakat olacak. ancak ben çalışacağım hocayla falan anlaştım. ne üzerine çalışacağımız da az çok belli. an
selam,

önümüzdeki hafta gerçekleşecek son bir aksiyon sonrası türkiye'nin en iyi üniversitelerinden birinde, üzerine çalışmak istediğim alanda bir doktora yapma fırsatı şu an önümde duruyor. bir mülakat olacak. ancak ben çalışacağım hocayla falan anlaştım. ne üzerine çalışacağımız da az çok belli.

ancak bir yanım kalk gidelim derken öbür yanım bok yeme otur diyor. yaşım 38 oldu. son 6-7 senede enerjimi saçma sapan şekillerde harcayıp bitirdikten sonra artık okul okumaktan kusma derecesine geldim. her gün yol çilesi ayrı, iş yoğunluğu ayrı olarak beni sömürüyor.

diğer yandan eğer bu başvuruyu yapmaktan vazgeçersem altın tepside önüme gelen fırsatı sırf motivasyonum yetersiz diye geri çevirmiş olacağım için kendimi bir ömür suçlayacakmışım gibi geliyor.

sizce ne yapılır ?

bu tecrübeyi yaşamış/yaşayan arkadaşlar görüp bir şeyler karalasa ne güzel olurdu...
NOT: tikler gecikse bile gelecektir.
0
kuul
(21.06.24)
benim babam da 38de başlayıp 44te bitirdi, 3 çocuklu haliyle hem de. normalde farklı bir mesleği vardı, akademisyen oldu. bu sene de profesör oldu.
tabi ki zor olmuştur ama isteyen insan için neden zor olsun.
0
yenibirgüzelnick
(21.06.24)
Türkiye veya amerikan sisteminde hocayla çalışmak diye birşey yok. 2 sene ders alıp sonra 2 sene tez sürecin olacak. Ne üzerine çalışacağınız henüz belli değil, resmi olarak senin danışmanın olmayacak. Öncelikle bunu bil.

Bir diğer konu da doktoranın senin için anlamı ne olacak bunu sorgula derim. En az 3-4 yayın yapmadan boş cv ile bitirilen doktora tamamen zaman kaybı olur. Ders aşaması olan doktoralarda yayın yapmak zordur veya imkansızdır. Kullanıldığını hissediyorsan bırak.

Hocayla çalışma olayı iki şekilde olur: birincisinde hocanın ayak işlerini yaparsın ama seni hiçbir projeye dahil etmez, yayın yaptırmaz. Diğer türlüsünde seni yetiştirmek için çaba gösterir. Bu ayrımı bil derim.
0
ferenc
(21.06.24)
Neden doktora yapmak istediğin kısmı eksik ya da yeterince ifade edilmemiş. Cevapta önemli olan o olacaktı bence.
0
prole
(21.06.24)
prole +1. Bir de sartlarina bagli. Aileden zenginsen ve para kazanma baskisi yoksa istersen 50 yasina kadar doktora yap, postdoc yap vs. Ote yandan ne kadar "altin tepside sunulan firsat" olup olmadigi da su an nasil bir meslegin ve kariyerin olduguna gore de degisir.
0
hot potato
(21.06.24)
Yapın tabi, neden moralinizi bozuyorsunuz?

Tek önemli husus vaktiniz var mı? Çünkü doktorayı bitirmek siz öylesine de yapacak olsanız ciddi bir iş, doktora tezi hiç neden olmasa bile kendi başına çok vakit alan bir süreç. Ayrıca 4 sene belki daha uzun süre hayatınızda olacak ve her zaman bu ilk hevesi taşımayacaksınız. Biraz yıpratıcılık payı olacak elbette.

Neticede profesyonel anlamda verdiğiniz emeğin karşılığını alamayacaksınız. Doktora akademik düzeyde işe yarayan bir şey. Özel sektörde doktoranız var diye hayatınızda büyük bir fark olmayacak. Emin değilim ama memuriyette belki birkaç şeyi etkiliyordur, zaten memursanız bunları biliyorsunuzdur. Ancak kendinize güveniniz artar, alanınızda gelişirsiniz. Hoşunuza gidecek bir şey yapmış olursunuz. Neden olmasın vaktiniz varsa?

Baktınız olmuyor, bitirmezsiniz. Ne yapacaklar bitirmediniz diye puh tüh diyecek hali yok kimsenin. Biterse de ne ala.
0
akhenaten
(21.06.24)
@yenibirgüzelnick, @ferenc teşekkür ederim.

@prole, evet doğru en önemli nokta sonuçta. şöyle açayım: ben şu an kamuda herhangi bir lise mezunun bile rahatça yapabileceği, eğitimim veya yeteneklerimle alakası olmayan bir işteyim. zaten kamunun kahir ekseriyeti böyle desek yalancı çıkmayız. peki neden oradayım ? orası uzun hikaye hiç bahsini açmayayım. işte bu kısır döngüyü kendimce kırmak için ilk olarak şahsi çabalarımla, sonrasında yüksek lisans yaparak VERİ BİLİMİ-GÖRÜNTÜ İŞLEME alanında bir noktaya kadar geldim. işte şimdi bunun doktora fırsatı önümde. eğer bitirirsem hem çalışmak istediğim alan, hem alanın gelişimi baş döndürücü ve bunun bir parçası olma ihtimali, hem bu doktoranın benim kariyerimi akademik olarak olmasa bile maddi olarak değiştirme ihtimali vb sebeplerden başlamak istiyorum. çünkü şu an bulunduğum konumda kalmam geçmişime, eğitimime ve birikimime -bence- ihanet gibi bir şey. ama işte diğer yanda da ucunun nereye gideceği ve benden neleri ne kadar zaman boyunca götüreceği belli olmayan bir süreç var. elbette mantık devam etmemi söylüyor ama fiziksel ve mental olarak bunu gerçekten kaldırabilir miyim ? mevzu sadece alanı sevmek ve orada çalışmak istemek mi, yoksa başka teşvik edicilere ihtiyaç var mı bunu kestirmeye çalışıyorum. misal araştırma görevlisi olarak başlama şansım olsa bu soruyu hiç sormazdım bile. ancak hem çalışıp hem bunu yürütmek söz konusu olunca benzer yollardan geçen/geçmiş insanların fikrini de mümkün olduğunca bilmek isterim.
0
🌸kuul
(21.06.24)
Yaş 38, hala okumak.. ve ömür bitiyor.
Üniversite okumayı çok bir şeymiş gibi gösterdiler yıllardır ve ortalık üni mezunu kaynıyor.
Meslek lisesi mezunlarının geliri de daha yüksek.
Diploma almak, kariyer, ünvanlar bu kadar uzun zamana yayılmamalı.

Yıllar yılı kesinlikle yanlış uygulanan şu var ki ilkokuldan üniversiteye bu kadar uzun bir zaman aralığı sadece okumaktan ibaret olmamalı. Bu zaman aralığı, insanın en önemli zamanlardır ve yeteneklerinin de ortaya çıkacağı bir dönem olmalıdır. Çocukluktan itibaren bir çoğumuz gerçekten yeteneklerimizi bilmeden, tanımadan büyüdük veya büyütüldük.

Gelen fırsatı geri çevirmeniz çevrenizdekilerin bu konuda neler yaptıklarıyla o konuma verdikleri değer ile ilgili. İleride kendinizi suçlayacaksanız sürece devam edin. ama dediğim gibi bir ömrün sonuna da bu kadar yakın olmamalı bu eğitim dedikleri .
0
diyecevaplandı
(21.06.24)
Okumaktan kusma derecesine gelmiş, aşırı yorulmuş bir insan olarak bence okumamalısın, çünkü bir an gelip emeklerini ve verdiğin vakti ve hatta harcadığın parayı yok sayacak bir hamle yapman mümkün, hatta buna mecbur kalman bile mümkün.

37 yaşındaydım, okuldan mezun olalı 14, memuriyete başlayalı 11 yıl olmuştu, sadece aklıma esti diye yüksek lisansa başvurdum, yeni mezunlar varken beni birinci seçtiler vs. Sonuç, bazı sebepleri kaldıramadığım ve ders çalışma kaslarımı yeniden çalıştıramadığım için devamsızlık marifetiyle okulu bıraktım. Çok da sağlam bir akademisyen kafamın olduğunu söyleyip duran hocalarım beni kaybetmekle epey üzüldüler ama ben kaldıramadım. Sebeplerim çok ağır sebepler değil ama ben yapabilecek halde değildim. Bunu bile bile girdiğim okuldan devamsızlıkla atıldım.

Senin de bu şekilde bir tepkiyle doktora hayatını kendin yıkma ihtimalin var, ki bahsettiğin yorgunluk da bunu gösteriyor bence.

Bu kadar yorulmayacak olsan, bu kadar tükenmemiş olsan derim ki yap doktoranı, hayatına anlam gelir. Ama şu halde öyle diyemiyorum.
0
muhayyer divan
(21.06.24)
yap yap
0
duyurukullanıcısı
(21.06.24)
disiplinli çalışabilen, işleri ertelemeyen, araştırma yapmaktan heyecan duyan biriyseniz doktora size çok şey katabilir. mesleğiniz, işiniz, yaşamınız, kaderiniz değişebilir. güzel olur yani. ama düzenli çalışmazsanız duyacağınız kaygı ve vicdan azabı yaşamınızı kötü etkileyebilir. Ne yaşadıklarınızdan zevk alırsınız ne de doktorada ilerlersiniz. Bence başlayın, kendinizi tamamen adamaya da gerek yok, sadece disiplinli bir şekilde çalışarak yapın.
0
santimantal
(21.06.24)
Doktoradan beklentin çok yanlış. Doktoranın amacı araştırmacı olmaktır. Sadece yayın yapmaktır. Yapamıyorsan veya yapmak istemiyorsan doktora yapmak doğru değil.

Doktorada bilgi edinme yok, bilgi üretme var.

Diyelim ki doktorayı tamamladın ama araştırma olanağın yok. Bu durumda kendini gol atamayan futbolcu gibi düşüneceksin. Hasta tedavi edemeyen doktor gibi veya. İşlevsizsin ve bu nedenle silinip gideceksin.
0
ferenc
(21.06.24)
+ akademiden kovalanmayacaksa zaten bence doktoraya baslama yasi 40 civari olmali o yuzden bence yas problemin yok.

+ hakkiyla yapilan bir doktorayi zaten 5 seneden once bitirmek cok zor, senin part time yapacagini dusunursek tahminim 6-7 sene surecektir. Okul okumaktan kusma noktasinda olan birisinin bu sureci atlatmasi zor.

+ hocayla calismak yok denmis ama ben supervisor olmadan doktora yapan gormedim, hocayla calismadan nasil yuksek yapiliyor anlamis degilim.

+ eger tezini savunmadan once 2-3 tane tier 1 yayin yap(a)mamissan bence senin doktora yok hukmundedir, vakit kaybidir. Bunu da eklemek lazim.

+ maddi katmadeger kaygin sifira yakin olmali, ne kadar cok okul o kadar cok para devri kapanali cok oldu ama bunu ozellikle ortadogu insani hala anlamiyor. Yani kendini tatmin icin gireceksen gir, baska bir kazancin olmayacakmis gibi dusunmen lazim.
0
cooperr
(21.06.24)
kesinlikle arkana bakmadan dön ve kaç bu fikirden.tr de doktora yapmak saçmalıktan başka birşey değil.
0
ashleybon
(21.06.24)
@ferenc,

Öncelikle cevabınız için teşekkürler. Bir noktayı açayım müsaadenizle: Başvuru öncesi şartlardan biri danışman hocadan alınacak kabul mektubuydu (bu belki zaten hep böyledir bilemiyorum) onun için de tezimi yazdığım, hatta makalesini de yayınlamak üzere olduğum alanla alakalı olarak bir hocayla irtibata geçtim. O da yüksek lisans tezimdeki alanın devamı sayılabilecek sahada doktora çalışması yapabileceğimizi söyledi. Ona istinaden de davet mektubu yolladı zaten.

Ne derece önemli bilmiyorum ama danışman olmak için bana tamam diyen hoca benden yaşça küçük. Ancak co-advisor olarak daha tecrübeli bir hoca da sürecin içinde olacak. Yani en azından sözlü kabul aşamasında konuşulan bu diyeyim.

Projede ayak işçisi olma konusu için zaten fazla yaşlı olduğumu ve bu duruma katlanmayacağımı söyleyebilirim. Sonuçta olmazsa olmaz değil. Gerekirse basar giderim diye kendimce hülyalardayım. Ama pratikte de bunun karşılığı böyle olur mu, bunu zaman gösterecek.
0
🌸kuul
(21.06.24)
Valla yap yapma diyemem, cok zor konular ama tez yazmak gercekten cok yipratici bir surec, geri donup baktigimda full time ozel sektor calisirken nasil bir guc gelmis de yapmisim diyorum. Bunu soylemek isterim. Ote yandan icine girince yapiliyor, bir sekilde bitiyor. Bir suru insan gibi yapabilirsiniz yani. Son olarak, anladigim kadariyla isiniz rahat, baslayim hic olmayacak gibiyse birakmak da bir secenek, birakmak illa kotu bir sey olmak zorunda degil, denemeden sizin icin dogru sey olup olmadigini da bilemezsiniz.
0
kassiopeia
(22.06.24)
Son sözümü başta yazayım: Ana amacınız şirketlerde iyi bir iş bulmak değilse ve başladığını bitirmeden de rahat edenlerdenseniz başlayın, devam edip etmeyeceğinize yolda karar verirsiniz.

Standartları yüksek, sağlam bir hocayla çalışacaksanız doktora tezi zorlu bir süreç. İyi bir okuldaysanız ders ve yeterlilik aşamaları da zor geçecek. Paraya dönüşecek bilgi peşindeyseniz birçok derse "ben bunun için burada değilim" diye bakmaya başlayacaksınız. Yani akademik kariyer dışında bir düşünceyle yapacaksanız gereksiz zorlanabilirsiniz.

Olur da doktorayı bitirirseniz birçok şirket için "overqualified" olacağınızı da unutmayın. Yani "bu insan bu işin doktoru, bizim şirket, maaş bunu yakın zamanda tatmin etmemeye başlar, kaçar, hiç bulaşmayalım" deme ihtimalleri çok çok yüksek. Bunu, "hem bu doktoranın benim kariyerimi akademik olarak olmasa bile maddi olarak değiştirme ihtimali" sözünüze cevaben yazdım.

İnsan görmediği şeyi gözünde büyütebilir. Bir de "kendimi bir ömür suçlayacakmışım gibi geliyor" yazmışsınız. Gereksiz zorlanırsanız, hocalardan kazık yerseniz (ki şimdi size çalışma sözü veren hocanın sonrasında cayma ihtimali çok düşük değil), akademik kaypaklıklar midenizi bulandırırsa "aman başladım, dişimi sıkıp bitirivereyim" demeden kaçabilecekseniz başlayıp bir görün, sonra aklınız geldikçe üzülmeyin derim.
0
cosmicstring
(22.06.24)
turkiye'nin en iyi universiteleri bile ilk 500'de degil ki. bu bir sey ifade etmiyor bence. turkiye'deki tirt okullarda bununla zaman kaybetmezdim. akademi ortami zaten les.
0
bohr atom modeli
(22.06.24)
@cosmicstring,

oldukça vurucu ve direkt bam teline basan bir mesaj olmuş hocam çok teşekkür ederim.
0
🌸kuul
(22.06.24)
(5)

Ailevi konular

tulumba
Selamlar,Bir kısmı kuzenimle, bir kısmı arkadaşımla bir kısmı tek başıma bir tatil planladım. Arkadaşımla buluştuğumuz gün parkın fotoğrafını çekip atmamla annemin ilk söylediği arkadaşınla da foto atar mısın oldu. Bana güvenmiyor musun niye soruyorsun yazıp fotoyu da attım. Sadece merak ettiğini so
Selamlar,

Bir kısmı kuzenimle, bir kısmı arkadaşımla bir kısmı tek başıma bir tatil planladım. Arkadaşımla buluştuğumuz gün parkın fotoğrafını çekip atmamla annemin ilk söylediği arkadaşınla da foto atar mısın oldu. Bana güvenmiyor musun niye soruyorsun yazıp fotoyu da attım. Sadece merak ettiğini sordu. Tek başıma gezdiğim ülkede ise bir fotoğraf attım, oradaki bir kadından rica etmiştim. Direkt ilk sorusu kim çekti. Son olarak da akşam genel konuşurken “biriyle tanıştın mı, kız arkadaş falan” dedi. Ben de başladım niye bana güvenmediği, bu yaşıma kadar hiçbir zaman yalan söylemediğimi, şüphelenecek bir davranışımın olmadığını söyledim. Takmış erkek arkadaşa. Bunları söyleyince de kötü kalpli oldum. Şimdi size sorarım, bunların hepsi bir baskı değil mi? Kötü kalpliliğimin yanında eğer güvenmesem seni tek yollamazdım dedi. 30a merdiven dayadım. Ne izninden bahsediyor? Bu arada hep bu baskı yüzünden kendimi otomatik ilişkilere kapalı dünyaya geldim hahaha sanki kötü bir şeymiş gibi geldi. Yolda soru sormam gerekince ya da fotoğraf direkt hem cinslerimden rica ediyorum.

Kısaca sorum şu , ben mi çok abartıyorum? Evetse litfim açıklama.

Teşekkürler.
0
tulumba
(20.06.24)
30 yaşına merdiven dayamış bir insan olarak neden birilerinden izin almak ya da birilerine hesap vermek zorunda hissediyorsunuz kendinizi?

Yetişkin bir insansınız ve bu hayat sizin. Keşke kıymetini bilseniz bunun.
0
pispinti
(20.06.24)
@pispinti hesap verme gibi değil, normalde de arkadaşlarımla annemle tatil boyunca neler yaptığımız konuşuyoruz. Aslında insanlarla tanııştın mı sorusundan sonra kız arkadaş falan diye eklemese gayet anlatırdım. Annemle arkadaş ilişkimiz old düşünüyordum
0
🌸tulumba
(20.06.24)
Sonuçta bunların hepsi baskı. "eğer güvenmesem seni tek yollamazdım dedi" diyorsunuz. Bence bu cümle çok şey anlatıyor.

Sonuçta anneniz kendince sizin için en iyisini düşündüğünü zannediyor ama bu düşünce, onun yaptıklarının doğru olduğu ya da sizin için iyi olduğu anlamına gelmiyor.
0
pispinti
(20.06.24)
Bu yaşta bir insan için ayarsız bir darlama. Abartmıyorsun. Fotoğraf istemek falan sıkıntılı işler. Üstüne bir de "yollamazdım" gibi laflar olacak şey değil.
0
cay koy geliyorum
(21.06.24)
Maddi durumunuzu bilemiyorum, onun parasiyla mi geziyorsunuz vs. Ama Ben bu darlamalardan sonra aksine hic anlatmamayi ve sinir koymayi secerdim. Bir de bu sinirlari netlestirmek icin ozellikle 'izin almadan' onceden haber vermeden tatil plani yapard, 'ben yarin gidiyorum' diye son anda haber verirdim. Sizin yerinizde olsam benim tercihim su asamada cok net keskin sinirlar koyup, anneniz tavrini duzelttikce esnetmek olurdu.
'Bana guvenmiyor musun' olayi pazarliga acik hale getiriyor, yasaminizla ilgili pazarlik yapmak isteyip istemediginize bagli.
0
kassiopeia
(21.06.24)
(22)

(Özellikle Türkiye'de) İnsanlar Bilimdışı/Akıldışı İnançlara Nasıl Kayıyor?

pantepember
Nasıl bir süreçle gerçekleşiyor bu, merak ediyorum.Çevremdeki neredeyse herkes şifa, kuantum, enerji, evrene mesaj, astroloji, reiki, aile dizimi, homeopati gibi abidik gubidik her şeye inanıyor. Biz aynı eğitimlerden geçmedik mi? Ben, ve az bir avuç ben gibi insan, neden böyle değiliz? Neden akılcı
Nasıl bir süreçle gerçekleşiyor bu, merak ediyorum.

Çevremdeki neredeyse herkes şifa, kuantum, enerji, evrene mesaj, astroloji, reiki, aile dizimi, homeopati gibi abidik gubidik her şeye inanıyor. Biz aynı eğitimlerden geçmedik mi? Ben, ve az bir avuç ben gibi insan, neden böyle değiliz? Neden akılcı düşünceye, şüpheciliğe, bilimsel yaklaşıma sahibiz? Kime ne oldu da böyle ayrıştık?

Bu insanlar nasıl böyle bir dönüşüm geçirdiler?

EK1:
Mesela, eskiden din vardı bunun yerine, ama insanlar (bazı nedenlerle) dinden soğudukları için oluşan boşluğu bunlarla mı gidermeye çalışıyorlar?

EK2: "Eskiden din vardı, ne güzeldi" demek istemiyorum. Tanrı ve özellikle din akılcı bir insanın inanmayacağı kurgular.

EK3: @abelardo'ya cevap olarak: ben sıradan bir eğitim aldım. Düz ilkokul, düz ortaokul, düz lise, düz üniversite (mühendislik). Özel bir eğitimim kesinlikle yok.

Ek4: Gelen cevaplar yalnızlığımın kanıtı gibi oldu maalesef.
0
pantepember
(18.06.24)
hocam sanki eskiden herkes bilimin ışığnda yol alıyormuş gibi sormuşsun, dönüşüm geçirdiler diyerek.

nazar kurşun döktürme, fala inanan insanların devamı işte. e bir de refah olmayınca, insanlar sığınacak yer arıyor.
0
jülsezar
(18.06.24)
Saydıklarınızın çoğuna inanmasam da bilim dışı/akıl dışı olarak değerlendirilen bazı şeylere inanıyorum sanırım. Nasıl böyle şeyler düşünmeye başladım diye kafa yordum biraz çok net olmasa da sanırım biraz çevre ile ilgili. Bir de ben çok muhafazakar olmasam da müslümanım ve türkiyede bu durum sanki iki kampa ayrılmış gibi geliyor, nasıl anlatsam bilemiyorum ama "bilime inanan" insanlar sanki bilime bir dinmiş gibi yaklaşıyorlar gibi geliyor. Sözlükte okuduklarımdan hep böyle anlıyorum ve ben olayın diğer tarafında kaldığımdan komplo teorilerine inanma eğiliminde oluyorum. Bana göre abartılı olmayanlara tabii.

Bir de şu kısa ömrümde bile "bilimsel" olan şeylerde değişiklik oldu. Tabii belki herkes mutabık değildir bilemiyorum. Zaten bilimin doğası gereği bugün kötü olan şey yarın iyi görülebilir.

Kısaca 90'lara dönelim. Hayvansal doymuş yağlar kesinlikle kötüydü, çiftlikten alınıp evde pişirilen süt kötüydü. Oruç tutmak (islami veya değil farketmez, 2 kez yemek yemek de diyebiliriz) kötüydü. Bunlar hep bilimsel görüşlere dayandırılıyordu. Algılarımıza bir örnek vereyim. 2007 yılında üniversitede bölüm başkanı ders esnasında "bence çiftlikten alınıp evde yoğurt yapmak daha iyi" dedi, ben devletin okulunda bir öğretmenin bunu demesine şok oldum. Bugün büyük çoğunluk bunu normal görüyor. Oruçla ilgili ramazan öncesi tüyolar verilirdi, orada hep "çok sağlıksız ama hadi bunu mümkün olduğunca sağlıklı yapmaya çalışalım" tadında anlatılırdı. Bugün aynı durum aşılar için de geçerli, sanıyorum bilimsel olarak doğru olanın aşı olmak olduğunu düşünüyorsunuzdur. Bende buna doğal olarak e abi zamanında tereyağı kötüydü, şimdi iyi oldu, yarın da aşı kötü olabilir diyorum. Tabii bunlar bilimsel açıdan hep normal şeyler, zararlı olduğu kanıtlanırsa bilimsel olarak zararlıdır.

Kusura bakmayın çok dağınık oldu, hafiften konudan da saptım. Özetle bilimsel yaklaşıma bir garezim olmasa da, bazen çok güvenemiyorum.
0
mbond
(18.06.24)
@mbond selam,

"Bir de şu kısa ömrümde bile "bilimsel" olan şeylerde değişiklik oldu."
Her gün dünyayı daha iyi/doğru anlıyoruz. Bu da bilimsel yaklaşımla elde edilen sonuçları değiştirebiliyor. Kusurları da olsa bilim özeleştiri yapıyor ve ilerliyor. Bilim dışında ne var bu özellikler taşıyan? Hiçbir şey. Bilim kadar isabetli ne var elimizde? Yani en iyi çalışan aracımız bilim.

Oruç hala kötü bir şey. Onca zaman susuz kalmak zararlı. Aralıklı oruç (intermitent fastin) başka bir şey. Onda enerji kısıtlaması var. Enerjisi olmayan her sıvı içilebiliyor.

Şimdi zararlı bulunan bir şeyin bir zamanlar yararlı bulunması (veya tersi) bilimin çalışmadığını mı gösterir, yoksa bilimsel çalışmaların yetersiz yapıldığını mı, yoksa politikacıların ahlaksızlığını/vurdumduymazlığını mı, teknolojinin yetersizliğini mi? Bunların hepsi mümkün. Bilimden ne bekleniyor, anlamış değilim. İnsan ürünü olan bir şey bu. Bilimle bir anda evrenin sırrının çözülmesi mi? Kusurları olabilir, zamanla gelişir vs. Bu arada buna "ya hep ya hiç safsatası" deniyor literatürde.
0
🌸pantepember
(18.06.24)
mbond

sizin verdiğiniz örnekler ile pantepemberin verdiği örnekler aynı kulvarda değil bence.
astroloji vs tamamen zırva.

sıcakta o kadar susuz kalmak zaten zararlı

dinle enerji reiki astrolojinin ilgisi yok hocam zaten
0
jülsezar
(18.06.24)
İnsanların inanç ihtiyacından ileri geldiğini düşünüyorum. Bence de geleneksel dinlere olan ilgi azaldı, azaltmaya devam ediyor. Bilim bir insana nasıl yaşaması gerektiğini söylemez ya da insan hayatında çok önemli yeri olan iyilik, kötülük, aile, aşk, evlilik, hak gibi kavramları açıklamaz. Bunları anlamdirmak için din vardı bin yıllardır, şimdi o da çekiliyor sahneden. İnsanlar canhıraş new age akımlara,.uzak doğu dinlerine, spiritüalizme yöneliyorlar. Ama ben bunun böyle kalacağını da düşünmüyorum, bir geçiş dönemi bu. Bugünün insanını çok da avutmaz gibi geliyor bütün bu öğretiler. Buradan felsefe, sosyoloji, tarih, psikoloji okumaya geçeceğiz diye düşünüyorum.
0
sekizdokuzon
(18.06.24)
@jülsezar evet, "dönüşüm" kelimesi uygun olmamış gibi. Şunu kastettim: Böyle adetlerimiz yoktu. Onun yerine islami versiyonları vardı, senin de dediğin gibi kurşun vb. Ne oldu da bu (sanırım) uzakdoğu hurafeleri bu topluma nüfuz etti?

Daha geniş sorarsam: Neden bazıları akılcılığı seçerken diğerleri (ezici çoğunluk) akıldışılığı seçiyor/buyur ediyor?
0
🌸pantepember
(18.06.24)
hocam etkileşim arttı, herkesin her şeyden haberi var. sosyal medyanın ilgisi var. biraz da hobi gibi. dinle ilgisi olmadığı için seküler tayfanın da hoşuna gidiyor bu tarz şeyler. ben reiki 1. seviye şeysine katıldım. lan harbi çalışıyor mu diye, çalışmadı.

aslında bu tayfa bunları hobi olarak yapıyoruz, biz de bunla eğleniyoz dese sorun yok benim gözümde ama, astrolojinin reikinin gerçekten doğru olduğuna falan inanıyorlar.

bir çok farklı alanda bir çok farklı şey nüfuz ediyor aslında topluma.
0
jülsezar
(18.06.24)
Kuantumun bilimden uzak olduğunu iddia etmek se bie tuhaf oldu şimdi. Bilim sadece bilinebilen şeyleri çalışmaz, bilinemeyeni de deşer sürekli ve sürekli yeni bilgiye ulaşır, doğru veya yanlış olduğunu ispat ettikçe yol alır. Yeni bilgilere "bilinmez"den hareketle ulaşmanın nesi acaip? Bir soru soruyor veya bir hayal kuruyor ve peşine düşüyor. Bunun kendisi üzerine çalışma süreci işte, insanların bu "üzerinde çalışma süreci"ni yaşamadıklarını ne biliyoruz?

Bir de astroloji bir istatistik arşividir, aynı zamanda istatistikî verileri yorumlama anlayışıdır. Bilimle karşılaştırmanın anlamı yok yani.
0
muhayyer divan
(19.06.24)
selam @pantepember,
Bilim ile alakalı söylediklerinizde esasında mutabıkız. Ben de onu da vurgulamaya çalıştım, bilim bu, bugün bir pratik insan sağlığı için kötüyken, yarın iyi olabilir. Bunu da deneye ve gözleme dayandırır, kulağa hoş geliyor sıkıntı yok. Ancak bilimin içinde olmayan biri olarak, söz gelimi covid aşıları mevzusunda, bir doktor negatif bir yorum yapıyor, direk aforoz ediliyor bilim dünyasından. Bilimle ilgili bir kişi böyle aforoz edilince ben de ister istemez herhalde bilimde de belli trendler var ve karşıt sesler susturuluyor diye düşünüyorum. Şahsen gözlem yapıp bilme şansım yok.

Beslenme konusunda da aynı şeyler geçerli. Bir bilimadamı çıkıp diyor ki 1 gram yağa ihtiyacınız yok, diğeri de keto yapın falan diyor. Her konuda çok da mutabık olunamıyor gibi geliyor.

Oruç konusunu, bilemiyorum azizim :) dini amaç olmaksızın susuz yapanlar da var, kendilerine göre sağlık için. Mesela bu örnekte bilim bunun iyi olmadığını söylüyorsa gerçekten, ben bunu dikkate alamayacağım.

jülsezar'ın dediği gibi örnekler de tam benzemiyor aslında biraz konunun dışına çıktık.

Ekşisözlük'ten bu tarz tartışmalı konularda ne zaman birşeyler okusam içimden geçen şey, insanların bilime fanatikçe bir bağ ile yaklaştığı yönünde. Sanki baştaki tanım ile uyuşmuyor gibi.
0
mbond
(19.06.24)
Cevabı pr'ın bu yönde yapılıyor olması.
0
doharkoman
(19.06.24)
Kuantum ve enerjinin bilimsel olmadigini iddia etmek enteresan, soylediginiz konular gayet uzerinde calisilan ve farkli cok sey kesfedilen alanlar. Bilmedigimiz cok sey var, bana aksine minnak beynimizle, bilim bile bir cok seye her sene bambaska bakarken o bilimsel bu bilimsel degil demek garip geliyor. Sadece son 4 yilda covid ile ilgili yasananlar bile kafanizda soru isareti olusturmuyorsa ben buna garip bakarim. Fanatikce bilime anladiginiz anlamda baglilik bana garip geliyor. Mbond'a katiliyorum bu anlamda. Son olarak bana insanlarin neye inanip, neyde huzur bulduklarini sorgulamak ve ayiplamak yargilamak da enteresan geliyor, siyasal islamcilar gibi yasam tarzini size empoze etmiyorsa nasil bir etkisi var size?
0
kassiopeia
(19.06.24)
bilimsel açıklamaların anlaşılması zor ve insanlara tatlı gelmiyor, ilgi çekmiyor. o yüzden inanmak istedikleri şeylere inanıyorlar.
0
ferenc
(19.06.24)
bir avuc insan misiniz? eskiden din mi vardi? kusura bakmayin ama bu cumleleri kurmak bence bir kopukluk gostergesi. oncelikle bir avuc insan degilsiniz, hatta bilim insani degilseniz buyuk oranda bilimi populer kulturden genis kitlelerle birlikte takip ediyorsunuz. fizikci, sinirbilimci olmayip bunlari makalelerden takip eden birini hic gormedim. belki istisnasinizdir. din dediginiz sey hala var. bu saydiklarinizla ilgilenenler, eskiden dindar olanlar degil genelde ateistler, deistler, agnostikler.
0
Sour
(19.06.24)
@muhayyer divan @kassiopeia,

"Kuantum bilim değildir" demek istemedim. Nasıl bunu anladınız? =) "Enerji yoktur" der mi bir insan? =)
"Kuantum beslenme", "kuantum şifa" vb her neyse, bunlar bilimdışıdır demek istedim.
0
🌸pantepember
(19.06.24)
@mbond selam,

"Beslenme konusunda da aynı şeyler geçerli. Bir bilimadamı çıkıp diyor ki 1 gram yağa ihtiyacınız yok, diğeri de keto yapın falan diyor. Her konuda çok da mutabık olunamıyor gibi geliyor."

Eğer bilimin ilkelerine ters bir şey yapıyorsa "aforoz" edilmesi normal.

"Ancak bilimin içinde olmayan biri olarak, söz gelimi covid aşıları mevzusunda, bir doktor negatif bir yorum yapıyor, direk aforoz ediliyor bilim dünyasından."

Bence burada sorun şu: Aslında bilimsel temelle bu iddialar incelense birçoğu (belki tamamı) çürütülecek. Elde yeterli veri ve düzgün bir metodoloji olmadan ortaya atılan iddialar olduklarını düşünüyorum. Yani burada sorun bilimin değil, bilimsel metodolojiyi uygulayan (veya doğru uygulayamayan) bilim insanlarının.

"Ekşisözlük'ten bu tarz tartışmalı konularda ne zaman birşeyler okusam içimden geçen şey, insanların bilime fanatikçe bir bağ ile yaklaştığı yönünde."

Ah keşke bilime (yani akılcılığa) fanatikçe bağlı olsak. =)

Soru: Bilim kadar isabetli başka ne var insanlığın elinde?
0
🌸pantepember
(19.06.24)
Türkiyede evrim konusu nedeni ile bilim hep sorgulanan ve bir grup insan tarafından “inanılan” bir şey oldu.
Aslında bilim inanılacak ya da inanılmayacak bir şey değil. Ama işte türkiyede sanki bir inanç sistemiymiş gibi bakılıyor. Böyle olunca bazı insanlar daha eğlenceli konulara kayıyor. Hayatlarına alacakları her oldunun şuana kadar edindikleri bilimsel tabana uyması gibi bir dertleri yok. Bilim de o oldulardan biri onların gözünde.
Maalesef bunun nedenini de evrime bağlıyorum ben. Sürekli bir tartışma, yalanlama. Halk ne yapsın.

Sonradan yanlışlanan konular konusunda da;
Bir konuda yapılan araştırmaların ilkleri kapitalist düzeni destekleyecek yönde ticari şirketler tarafından finanse edilebiliyor.
Mesela sigaranın boğazı yumuşatması için içilebilir denilen kısa bir dönem oldu. Ama ilk araştırmalar böyle hatalı sonuçlar çıkartabilirken sonra bağımsız araştırmalar yapılıyor konu hakkında ve doğruya ulaşılıyor. Bizim şu saatten sonra tekrar sigara aslında yararlıymış dememiz mümkün değil bilim camiasında.


Bir konu hakkında 20 tane yarar ve zarar keşfedilecekse ilk yapılan araştırmalar bir kaç yararını keşfeder nitelikte olabiliyor. Sonra zamanla çok daha doğru, nitelikli, tarafsız araştırmalar yapılıyor. Ve daha etraflı bir sonuca ulaşılıyor.

Bu durumu “bilim de fikir değiştiriyor” olarak değerlendirmek biraz kendini kandırmak biraz da medyatik aldatmalara kanmak gibi.

Zaten bilimsel verileri medyadan takip etmek bir dünya bilimsel olmayan ama “bilimsel” gibi verilen bilgiyi de bilgi dağarcığına katman demek. Sonra noluyor, bilim de aslında arada saçmalayan, inanılabilen ya da inanılmayan bir olgu haline geliyor

Şu evrim konusu islami camiada kendine oturacak bir düzlem bulsa aslında bence bu sahte bilim olarak nitelendirdiğimiz konular azalır. Çünkü bilim böyle inanılmayacak bir oldu olmaktan çıkar.
0
zimbirik
(19.06.24)
@Sour

Doğru bilgiye ulaşmak için bilimsel okur yazarlığı olan, bilimle sıradan insanları (örn. ben) buluşturan güvenilir insanları, yani bilim anlatıcılarını, örneğin Evrim Ağacı'nı, takip ediyorum. Bunu yeterli olduğunu düşünüyorum. Gazetelerdeki "falanca şeyin şu faydaları varmış!" başlıklı haberlerden değil.

Hatta güvenilir bulduğum bir kaynağın verdiği bilgiyi internette başka güvenilir bulduğum kaynaklardan doğruluyorum zaman zaman.
0
🌸pantepember
(19.06.24)
Konuşma "bilim güvenilir midir?"e döndü. Sorum şuydu:
Ne oluyor/oldu da bu toplumun "eğitimli" kesimi bu kadar çok hurafaye (reiki, şamanizm, şifa vb) inanır oldu?

Gülmeyin ama kimle flört etsem bu tür inançları olduğu ortaya çıkıyor ve (haydi kendime yakıştıramamayı, onu saçma sözler ederken gördüğümde saygımın azaldığını fark etmeyi geçtim) bu beni tedirgin ediyor çünki bir an gelecek, bu inançlarının "saçmalık" olduğunu söyleyeceğim ve büyük kavgalar yaşayacağız ve ilişki bitecek.

Veya hangi arkadaş ortamına girsem aptalca konuşmalara şahit oluyorum (yukarıda saydığım doğa üstü inanışlar olmak zorunda değil, mantıksız herhangi bir şey iddia/yaklaşım da olabilir.)

Hatta örnek vereyim: "Abi, dedem her gün 2 paket sigara içerdi, 95 yaşına kadar yaşadı." Genellikle de sonuç/çıkarım açıkça söylenmez bu tür ifadelerde. Üstü örtülüdür. Demiş olur ki, "bak, sigara o kadar da zararlı bir şey değil." Başka bir örnek de, mikrodalga fırının zararlı olduğunun iddia edilmesi. Burada bahsettiğim şey kritik/eleştirel düşünce eksikliği.

Ve bir noktada da, burada da olduğu gibi, bilim kötüleniyor, ona güvenilmez olduğu söyleniyor. Yukarıda da dediğim gibi, bilimden her şeyi bir anda tam doğru olarak yapmasını beklemek "ya hep ya hiç" safsatasına düşmektir.
0
🌸pantepember
(19.06.24)
neden kaymasın ki diyerek cevap vermek istiyorum

sen bunlara inanmıyorsun çünkü iyi bir eğitim almışsın.

ülkemizdeki insanların çoğun çok kötü bir eğitim aldılar. o yüzden inanıyorlar.

"biz aynı eğitimlerden geçmedik mi?" demişsin. geçmedik kardeşim.
0
abelardo
(19.06.24)
Bu arada bilimin sınırları konusundaki görüşlerim şu videoyla birlikte değişmeye başladı dün gece itibarıyle :)

youtu.be
0
sekizdokuzon
(19.06.24)
Ama şöyle de bir şey var; ben bu bilim adamının söylediklerini yogadaki birlik, tasavvuftaki vahdeti vücut kavramları üzerinden algılayabiliyorum. Yani buradan önce sezgi, sonra bilim oluşur gibi noktaya varıyoruz. Spiritüalizmi çok da boklamamak lazım.
0
sekizdokuzon
(19.06.24)
Sana mantıksız gelen her şey aslında mantıksız olmayabilir. Yakın zamana kadar halk olarak kuantum bilmezdik internet bilmezdik vs, birileri düşündü akletti çalıştı yaptı, yaygınlaşınca bilmenin ötesinde yaşıyoruz. Sen anlamıyorsun ya da inanmıyorsun diye bu saydığın şeyler veya diğerleri yoktur ya da safsatadır anlamına gelmeyebilir. Biraz da insanların algı çeşitliliğine, anlama kodlarına saygı duymak lazım.
0
muhayyer divan
(19.06.24)
(7)

Deniz kenarina goturmelik oyun

mirafiori
Haftasonu flortle sahile gidecegiz, orada oynayip hem bizi yakinlastiracak hem eglenecegimiz bir oyun ariyorum, rekabetci bir sey olmasa daha iyi. Aklima direk tabu geldi ve olabilir ama 2 kisi oynanabiliyor mu bilmiyorum (birisi yasakli kelimelere bakiyor ya genelde)Boyle cizmeli etmeli bir oyun ol
Haftasonu flortle sahile gidecegiz, orada oynayip hem bizi yakinlastiracak hem eglenecegimiz bir oyun ariyorum, rekabetci bir sey olmasa daha iyi. Aklima direk tabu geldi ve olabilir ama 2 kisi oynanabiliyor mu bilmiyorum (birisi yasakli kelimelere bakiyor ya genelde)

Boyle cizmeli etmeli bir oyun olabilir draw something gibi.

Risk monopoly gibi cok parcali bir sey olmamali tabi parcalar %100 kaybolur.

Kart oyunlarinda cok iyi degilimdir ve rekabetci olabilir belki bilmiyorum. Dama/Satrancta da heralde ikimiz de iyi degilizdir diye dusunuyorum.

Belki tavla ama onu da tasimak istemedim.

Yatirim gozuyle baktigimizda dilsiz bir oyun olursa daha iyi olur. Yabanci arkadaslarla da oynayabilsek ileride iyi olur.

Scrabble belki? Ama sıkıcı olurmuş gibi geldi belki.
0
mirafiori
(18.06.24)
Düz yer bulabilirseniz jenga
0
abuzer
(18.06.24)
her oyun rekabetçi satranç da rekabetçi değil mi ? tabu da ? ona çok takılmayın

scrabble da sahilde taşıması etmesi zor değil mi ? yoksa jenga da güzel olur 2 kişiyle.

onun dışında monopolynin kart oyunu var. monoply deal.

mikado olabilir : www.hepsiburada.com
0
jülsezar
(18.06.24)
Bence tabu olur, evet biri yasakli kelimelere bakiyor da yani yetiskin insanlar da yasakli kelimeleri soylediklerinde a pardon diyip kendilerini ifsa edebilmeliler yani diye dusunuyorum. Bir de Tavla cok keyifli bence :)
0
kassiopeia
(18.06.24)
frizbi başkalarıyla oynanabilir iki kişiyken bocce olabilir
0
ala09
(18.06.24)
uno oynayabilirsiniz, hem kolay hem eglenceli, aslinda normal desteyle de oynaniyor ama kendi destesiyle daha eglenceli olur sizin icin.
0
aferin cok iyi dusunmussun
(18.06.24)
Normal iskambil (52) destesi götürün. Hem taşıması kolay hem de pişti, 101 vb oynarsınız?
0
strawberry first
(19.06.24)
benim icin tavla deniz kenarinda oynanacak yegane oyun.. yazdiklarina bakilirsa zaten buyuk ihtimal iyi bir tavlaci degilsindir, o yuzden birak hatun mars yapsin seni, eglenirsiniz.
0
cooperr
(19.06.24)
(13)

Avrupa’da nerde deniz tatili yapalım ?

phiphi
Merhaba, vize sorunu yok. 3-4 günlüğüne hem hesaplı hem de güzel bi tatil yapmak istiyoruz çift olarak.Aklımıza gelenler- hırvatistan, ispanya.Başka öneriniz varsa onları da almak isterim ama asıl sorum bu iki ülkede spesifik olarak hangi bölgeye gidelim nerenin denizi iyidir otelleri iyidir vs, bel
Merhaba, vize sorunu yok. 3-4 günlüğüne hem hesaplı hem de güzel bi tatil yapmak istiyoruz çift olarak.

Aklımıza gelenler- hırvatistan, ispanya.

Başka öneriniz varsa onları da almak isterim ama asıl sorum bu iki ülkede spesifik olarak hangi bölgeye gidelim nerenin denizi iyidir otelleri iyidir vs, belki tecrübe eden vardır.

Çok teşekkürler. Schengen ülkeleri olsun mümkünse karadağ vs düşünmüyoruz.
0
phiphi
(17.06.24)
hırvatistan ve ispanya’ya ek olarak portekiz de olabilir.
0
deartheodosia
(17.06.24)
ispanya- malaga valensiya arasındaki kıyı şeridinde herhangi bir yer.

Portekiz denilmiş, çok güzel bir ülke ama okyanus kıyısı ve su ağustosta bile soğuk olur, ege akdenize alışan insan için değil, o yüzden pek deniz tatili olmaz, ancak sahilde güneşlenirsiniz, ama illa portekiz olacaksa da lagos-faro arası kıyı şeridi.

Hırvatistan kesinlikle ucuz değil, saçma şekilde ispanya dan kat kat daha pahalı, tavsiye etmiyorum
0
zikardo
(17.06.24)
Alternatif olarak Malta’yı düşünebilirsiniz hem ucuz hem de öok güzel plajları var.
0
kaptan memo
(17.06.24)
Portekiz okyanus oldugu icin soguk oluyor, ama fiyat anlaminda genelde uzmez. En son gittigimde mekanlarda bir bardak bira 1 Euro idi (bkz: super bock).

Deniz tatili icin Mallorca genelde en cok begenilen yer oluyor ama erken rezervasyon yoksa sezonda fiyati yuksek olabilir.
0
sertac akin
(17.06.24)
@zikardo çok fazla destinasyon çok fazla bölge var o aralıkta. denizi illa ki fark eder o yüzden emin olamıyorum bi türlü.
0
🌸phiphi
(17.06.24)
Dubrovnik olur mu
0
regina phalange
(17.06.24)
yunan adaları
0
jelly bear
(18.06.24)
Nice (gunubirlik monte carlo turu hediyeli)
0
brkylmz
(18.06.24)
Eger sorf falan yapmiyorsaniz, Portekiz'de bizim alistigimiz sekilde deniz tatili olmaz. Bence sardinya adasi muhtesem.
0
kassiopeia
(18.06.24)
ucuzluk acisindan fiyat ve deniz olarak en iyi yerlerden biri hirvatistan.

hem deniz olsun, hem de turkiyenin guneyi gibi hareketli olsun denilirse mallorca

sakin olsun, ve dogasi guzel olsun denilirse sardinia. ama turkiyeden direkt ucus yok

bunlara ek olarak italya cinque terre guzel ve farkli.

ama turkiyeden ulasmak icin en optimum yer yunan adalari.
0
emrahday
(18.06.24)
Kesinlikle Girit e giderdim
0
sanguine
(18.06.24)
Sardinia muhteşem görünüyor, ulaşım londra’dan olacak. teşekkürler tavsiyeleriz için
0
🌸phiphi
(24.06.24)
italya -la spezia
0
bir soru sorcam
(24.06.24)
(13)

Hiç arkadaşi olmayan var mi? Arkadaslarla anlasamiyorum.

Zetnikov
Benim gibi olan varmi ozellikle 35 den sonra insanlarin hareketlerinden uyuz kapmaya basladim.Surekli yanlis hareket goruyor veya yakaliyorum.Yanlis anlasilmasin insanlari sadece eksileriyle degerlendirmiyorum hicbirimiz kusursuz degiliz fakat dolambacli ve salak gibi davranan kisilere tahmmulum yok
Benim gibi olan varmi ozellikle 35 den sonra insanlarin hareketlerinden uyuz kapmaya basladim.
Surekli yanlis hareket goruyor veya yakaliyorum.
Yanlis anlasilmasin insanlari sadece eksileriyle degerlendirmiyorum hicbirimiz kusursuz degiliz fakat dolambacli ve salak gibi davranan kisilere tahmmulum yok.

Beni elestirmek istersenizde sikinti yok hersey serbest
0
Zetnikov
(12.06.24)
İyiyi görmeye odaklan. İnsan doğası gereği kusurludur. Kusur görmek kolay, olay güzeli görmekte.
0
sekizdokuzon
(12.06.24)
senin gibi biriyle tanıştım. arkadaş olduk kaynaştık sonra bilmediğim bişeyime uyuz oldu irtibatı kesti. bına rağmen aradım ama yanıtsız kaldı. ben zaten herkesle anlaşan, alçakgönüllü, uyumlu biri olduğum için çok üstelemedim ama o arkadaş zaten yalnızdı ve tek anlaştığı kişi bendim. Beni de kaybeden kolay kolay arkadaş bulamaz. bunu kendini övmek için söylemiyorum idrak etmen için söylüyorum. insanlar çöp, tek tabanca mutluyum gibi kafalar ergenlikte havalı ama 50 yaşında bu kafada ve durumda olan insan hayattan hiçbirşey öğrenmemiştir gözümde.
0
buenosdias
(12.06.24)
@buenosdias

Surekli cikarci yada cani sikilip yalniz kaldigi icin arayan insanlarla tanistim
0
🌸Zetnikov
(12.06.24)
gerek yok arkadaşa.
0
hops
(12.06.24)
anladım. ben biraz dolu olduğum tepkisel bir cevap oldu.

Bu konuyla ilgili söylenecek çok fazla şey var yaşadığın çevre, ülkedeki insan kalitesi, senin kırmızı çizgilerin, yaşla artan tahammülsüzlük, arkadaşlıktan beklentilerin vs.. biraz anlayarak anlatarak aşılabilecek bir sorun.
0
buenosdias
(12.06.24)
@buenosdias

Bide 4 yil yurtdisinda yasadim avusturalyada istanbula gelince soka girme durumu oldu galiba.
0
🌸Zetnikov
(12.06.24)
eski arkadaslarimdan vazgecmem icin cok büyük yamuk yapmalari lazim. yoksa onlara gicik olmam hic...
ama yeni tanistigim insanlara da sosyallesme gözüyle bakiyorum cogu zaman. arkdaslik yine kolay dostluk cok ama cok zor. hatta evlenmek, aile kurmak daha kolay bence dost olmaktansa...
0
robert bosch
(12.06.24)
Benim çok arkadaşım var. Hepsine zaman ayırmak ciddi emek istiyor. Çok sıkı ve samimi olduğum arkadaşlarım da var. İyi zamanlarında ve zor zamanlarında yanlarında olursan karşılık da görüyorsun.
0
gabe h coud
(12.06.24)
anlaşamamak farklı konu ama sınırların limitlerin olur sana o limitler dahilinde yanlış yapanları silersin, biraz daha spesifik açıklaman lazım hangi koşullarsa siliyorsun, bir laf var ne kadar arkadaşın varsa o kadar çok yavşaksın diye bir nebze doğru, samimiyetsiz çok "tanıdığım" var karşındakini kullanan arkasından konuşan nabza göre şerbetli ama arkadaş kalan bu şekilde olmaktansa arkadaşsız kalmak tercih edilebilir, karakter meselesi sonuçta.
çıkardığım onca insan var hayatımdan, benide çıkartanlar var kimi çok ufak sebeplerden kimi ciddi yapılan yanlışlardan pişman değilim sonrasında büyük ferahlama geliyor, 2 farklı arkadaş grubumu tanıştırıp onlar kavga edince arada kalıp 2 taraflada görüşmediğim zamanlar olmuştu şimdi dönüp bakınca en sakin ve dertsiz tasasız zamanlarımmış diyorum.
mesela iş yerinde farklı departmanda bir kız var 7/24 telefonla konuşuyor onu kapatıp diğerini arıyor boş muhabbetler aklın almaz böyle arkadaşım olacağına olmasın diyorum.

şans meselesi birazda dengin ile karşılaşmak, en yakın arkadaşım böyle bir durumdaymış senelerce hobileri genel kültürü tanıştığı insanlarla uyuşmamış ve bu sebeple terapiye bile gitmiş kendine yüklenerek
0
eja
(13.06.24)
olmayabilir. bu sizi sorunlu ve degisik yapmiyor. zaten anlasamadiginiz yaninda rahatsiz oldugunuz kimselerle arkadas olamazsiniz. Illa ki boyle birileri vardir ama karsiniza cikmamis/cikmiyor olabilir.ya da sadece boyle bir donemden geciyor olabilirsiniz, insanlardan biktiginiz. yine de boyledir deyip defteri kapamazdim.
0
gunes123
(13.06.24)
insanlardan ne gibi bir beklentiniz var, bu beklentilere ne sebep oluyor hiç anlamıyorum. geçti abi ortaokul lise gibi çıkarsız arkadaşlık zamanları. tahammül edemiyorsanız o kişiden çok şey bekliyorsunuz demektir. bir yandan da size hak veriyorum, ben trafikteki insanların mallıklarına da tahammül edemiyorum ki bu insanlardan insan olması dışında hiçbir beklentim yok ama o bile olamıyor işte. avustralya nasıldı bilemiyorum ama türkiye büyükşehirleri özelinde amk bu hayatın. kusura bakmayın ağır konuştum.
0
engelbert humperdinck
(13.06.24)
anladim. bence kendini biraz kesfetmen lazim. kaynagini bulup ona yonelik cozum arasan iyi olur. belki karakterin geregi (INTJ-mimar) mukemmeliyetcisin, yada sadakat kirmizi cizgisi olan bir Akrep olabilirsin. yahut cocukluktan gelen ozguven eksikligi kaynakli asiri paylasimci biri olabilirsin vs...
0
buenosdias
(13.06.24)
sinirlariniz olmasi gerekir fakat bu demek degildir ki sinirlar bir kere asildiginda insanlari 'sileceksiniz'
tek satirlik instagram paylasimlarindan bu olay cok farkli yerlere geldi. birisi sinilarinizi astiginda o kisiyle konusmak icin 100 turlu yol var, once bunlardan birini ya da bir kacini denemeden insan silmek karsinizdakinde degil sizde bir sorun olduguna daha cok isaret eder, zor konusmalardan kacan biri olmak gibi mesela.
neyse sizin sorunuza gelirsek, kime gore yanlis neye gore yanlis, size yanlis geldigini konustunuz mu, siz insanlarla saglikli ve seviyeli iliski kurmak icin ne kadar caba gosteriyorsunuz? insanlarin sizin aklinizi okumasini mi bekliyorsunuz? size nasil davranilmasini istediginizi siz yonlendirmezseniz insanlar nasil bilecek? turkiye'de insan iliskileri zaman zaman vicik vicik olsa da, once cuvaldizi kendine batirmak gerek. ileri yaslarda da gayet guzel, beklentisiz, cok samimi dostlar edinmek mumkun.
0
kassiopeia
(13.06.24)
(5)

Kaygı bozukluğu

don’t panic
Çocuğum olduktan sonra (4 yaşında şu an) bende sanırım kaygı bozukluğu oluşmaya başladı. İzlediğim veya duyduğum kötü olan her şeyi kızımın başına gelecekmiş gibi düşünüp zehir ediyorum o anı, o birkaç saati kendime. Az önce bi ayakkabının yürüyen merdivene sıkıştığı ve parçalandığı bir video izledi
Çocuğum olduktan sonra (4 yaşında şu an) bende sanırım kaygı bozukluğu oluşmaya başladı. İzlediğim veya duyduğum kötü olan her şeyi kızımın başına gelecekmiş gibi düşünüp zehir ediyorum o anı, o birkaç saati kendime. Az önce bi ayakkabının yürüyen merdivene sıkıştığı ve parçalandığı bir video izledim ve ya aynısı kızıma olursa diye düşünüp içime öküzü oturttum. Bununla ilgili çözüm önerilerinizi veya benzer şeyler yaşıyorsanız neler yaptığınızı dinlemek isterim arkadaşlar, teşekkür ederim.
0
don’t panic
(10.06.24)
Sadaka verin. İnsanların haklarına karşı dikkatli olun.
Bunlar manevi önlemlerdir.

Çocuğa tamamen hissettirecek derecede aşırı korumacı tavır gütmeyin. Bazı alınan önlemler gizli olmalı.
Kendisine bazı önlemleri almasını da telkin edin. Tv'de izledikleri de bu yönde olsun.
0
diyecevaplandı
(11.06.24)
Sadaka gibi olmadık, metafizik şeylerden medet ummayın. Bilimsel yoldan çözmeye çalışın, psikolojik destek alın. Ha benim çocuğum olsa ben de aynı şeyleri düşünürdüm ki çocuk istememe sebeplerimden biri de bu zaten. Ama gerçek dünyanın sorunlarına karşı yaşadığınız şeyleri olmadık yöntemlerle çözmek yerine mantıkla ilerleyin.
0
pianeta
(11.06.24)
benzer sekilde ben araba surerken inanilmaz kaygi bozuklugu yasiyorum. normalde epey sakin ve serin kanli biri olmama ragmen, araba kullanirken surekli gozumun onune felaket senaryolari geliyor, onumdeki tirin alev aldigini fln goruyorum, ya da direksiyonu yarim derece daha cevirirsem koprunun kenarina carpip ter donup zincirleme kazaya sebep oldugumu, ya da solda kendi seridinde giden arabanin bir anda onume kirdigini, ya da viraji alamayip taklalar attigimi fln. bunlar sadece ben araba surerken oluyor, baskasi surerken ruhum duymuyor. eger akilli saatimi taktiysam araba surdugum sure boyunca kalp atislarimin sacma sapan yukseldigi goruyorum durana kadar, saatim beni tebrik ediyor kardiyo yaptigim icim.

ustelik arabanin sorumlulugu bendeyse ve bi yerlere gittiysek "anahtari naptim? el frenini cektim mi? ya kapilari kilitlemediysem?" gibi sacma sorularla gece panik halde uykumdan uyanabiliyorum ve herseyin yerli yerinde oldugunu gormeme ragmen sakinlesmem 1 saati bulabiliyor.

nasil basa cikacagimi henuz bilmiyorum ama sadaka vermek hic aklima gelmedi sahsen, pek bi ise yarayacagini da zannetmiyroumn benim durumumda. genel olarak kendimi surekli telkin etmeye calisiyorum, her sey yolunda, sorun yok, seridimde gidiyorum, onumdeki kamyonla aramizda epey mesafe var, alev alirsa saga cekerim, soldaki onume atlarsa yavaslayabilecegim yer var, koprunun kenarina o kadar yakin degilim ucup gitmem durduk yere vs gibisinden seyler soyluyorum. bazen de ya bin turlu insan trafikte arac kullaniyor her gun sorunsuz bi sekilde, alkollusu, ergeni, sorumsuzu vs. ben de kullaniyorum iste gidiyoruz guzel guzel diye dusunmeye calisiyorum. etraftaci araclarin da kazaya karismak istemeyecegini ve onlarin da belli bir miktar dikkate sahip oldugunu hatirlatiyorum kendime (evet etraftaki herkesi mal kabul etmek daha dogru ve guvenli ancak bu kadar kaygiliyken o is oyle olmyuor). ozetle aklima/gozumun onune korku filmi senaryolari geldikce ben tersine odaklanmaya calisiyorum. olmaz degil, herkesin basina her turlu sacmalik gelebilir, ama ihtimallerin cok dusuk olduguna odaklanmaya calisyorum.

sizin icin de onerebilecegim sey aynisi olursa diye dusundugunuzu fark ettiginiz anda belki bir cozum senaryosu uretmeniz. salliyroum kizinizin yanindayken boyle bisey olursa kizinizi kucaklayip ordan alabileceginizi, ayrica boyle bir olasiligin gerceklesme ihtimalinin asiri dusuk oldugunu hatirlatmaya calisabilirsiniz kendinize. etraftaki insanlarin dikkatini cekecegini, insanlarin yardima kosacagini da hatirlatabilirsiniz. soruna odaklanmak yerine cozumlerine odaklanmaya calisabilirsiniz (ben oyle yapinca yeni sorunlar uretiyor beynim gerci)

ancak imkaniniz varsa, ve gercekten gunde birkac saatinizi bu sekilde kaygiyla geciriyorsaniz keisnlikle profesyonel destek alin. sizin dusunmediginiz, akliniz agelmeyen ama "aa evet mantikliymis bu" diyebileceginiz bor cok bakis acisi ile karsilasabilirsiniz bu vesileyle. boyle boyle beyninizi yeniden programlamis olursunuz. hayat kaygisiz cok daha guzel.
0
taurina
(11.06.24)
Sosyal medya kullanıyorsanız twitter'ı hayatınızdan çıkarın bence. ilginç bir algoritması var. 15-20 tane ilgi alanınızla ilgili video gösterdikten sonra 1-2 tane 'o gün unutamayacağınız ve gün boyunca sizi kötü etkileyecek' bir video gösteriyor. insan sürekli bunları izleyince de sanki dışarda sürekli bunlar oluyormuş gibi hissetmeye başlıyor. kendi yöntemim sosyal medyayı hayatımdan çıkarmak oldu (8-9 sene önce yaptım bunu ve sadece youtube'u aktif olarak kullanıyorum. diğer mecraları da işim gereği takip ediyorum fake hesaplardan.)

yürüyen merdivende sıkışan ayakkabı, araba çarpan çocuklar, ani gelişen felaketler. bir süre sonra bunlar sanki rutinmiş, dışarıda sürekli oluyormuş gibi hissediyor insan. halbuki milyonda bir olan olaylar sürekli size zorla izletildiği için böyle bir yanılsama yaşıyor insan. bu kaygıyı bastıramayınca da çocuk da kaygılı hale geliyor ve hata yapmaya başlıyor.
0
brkylmz
(11.06.24)
izlemeyin oncelikli olarak, neyi okudugunuz ve izlediginiz sizin kontrolunuzde. eger sizi negatif etkiledigini goruyorsaniz ve izlemeye devam ediyorsaniz bunu secmemek de bir secenek. yayinlanan her videonun kurbani degilsiniz. bu gerceklerden kacmak degil, bedeninizi ve dusunce yapinizi saglikli sekilde yonlendirmektir. zira gordugunuz abuk subuk videolar surekli olan seyler degil, herkes surekli ayakkabisina dikkat eder sekilde gezmiyor . neyi 'normaliniz' yaptiginiz sizin kontrolunuzde. surekli bunlarin icinde bogulursaniz yasami bunlardan ibaret sanarsiniz.
dunya o kadar korkunc bir yer degil ve milyonlarca cocuk, sizin cocugunuzdan cok daha tehlikeli sartlarda yetisiyor, buyuyor. ayrica gucunuzun farkinda olun, cocugunuza en oncelikli ornegi siz teskil ediyorsunuz, eger siz yasamdan surekli korkak bir halde yasarsaniz cocugunuzun da oyle olma ihtimali yuksek.
ebeveyn olmak iki ucu boklu degnek, hem caninizdan sakindiginiz bir parcanizi her kotu ihtimalden korumak istiyorsunuz hem de saglikli bir yetiskin olabilmesi icin onu gercekci risklerle basbasa birakmak zorundasiniz. kalbi de kirilacak, fiziksek olarak kazalar da yasayacak, onemli olan bunlarin olmayacagi bir ortam yaratmak degil (ki zaten bu mumkun degil zira kontrol edebileceginiz bir sey degil) onemli olan bunlarla bas edebilecek, bunlari yasadiginda tekrar ayaga kalkacak biri olmasini saglamak. bunun icin de oncelikle sizin bu ihtimallerle bas edebiliyor olmaniz lazim. bas edemeyeceginizi hissediyorsaniz, ozellikle duygu regulasyonu ile ilgili destek alin.
0
kassiopeia
(11.06.24)
(11)

karbon ayak izi ve gıda engellemeleri

avatar is back
mehmet şimşek'in açıklaması malum zaten. eu ve us'de çoğu yerde de karbon ayak izi vergilendirildi veya başlanacak. doğayı koruyalım sevelim herkes ok. ilerde (20-30 sene sonra çok daha ağır önlemler geleceği söyleniyor o da ok) bunun gıda engellemelerine kadar gideceği konuşuluyordu. gülüp geçiyord
mehmet şimşek'in açıklaması malum zaten. eu ve us'de çoğu yerde de karbon ayak izi vergilendirildi veya başlanacak. doğayı koruyalım sevelim herkes ok. ilerde (20-30 sene sonra çok daha ağır önlemler geleceği söyleniyor o da ok) bunun gıda engellemelerine kadar gideceği konuşuluyordu. gülüp geçiyordum ama biraz 3-5 veriye bakınca aklıma şüpheler geldi.

mesela karbon ayak izi için en fazla eleştirilen konular araçlar ve tekstil vs.

araç için şu verileri buldum;
Benzinli bir otomobil yaklaşık 18.48 kg CO₂e,
Dizel bir otomobil yaklaşık 16.08 kg CO₂e,
Elektrikli bir otomobil yaklaşık 12-15 kg CO₂e karbon ayak izi bırakır.

tekstil de ise 3,6 ile 5 kg CO₂e karbon ayak izi bırakıldığı gösteriliyor.

buralara kadar hepsi ok. arabaları bi şekilde çözelim, ki bu dünyanın gündemi. tekstil tarafına da ayak izi az olsa da çok üretilip satıldığından bi çözüm gerekiyor.

ama gıdaya bakarsak;

Sığır eti: 27 kg CO₂e
Kuzu eti: 39 kg CO₂e
Peynir: 13.5 kg CO₂e
Kahve: 16.5 kg CO₂e
Çikolata: 19 kg CO₂e

yani mesela 1 kg kuzu etinin karbon ayak izi 200 km benzinli araç sürmek kadar. çikolata da hakeza öyle. sonra diğer taraftan çikolata fiyatlarının küresel borsalarda uçması son yıllarda, pahalılaşması, et yerine yapay ete geçilmesi vs vs. ilerde bu konu nereye varacak? ne olacak? komplo teorisyenleri haklı olabilir mi?
0
avatar is back
(09.06.24)
Vejetaryen beslenebilirsiniz. Fiyat artışları karbon vergisinde değil, artan maliyetlerden. Eğer ekolojik bakış açınız varsa et yemeyi bırakabilirsiniz. Hem hayvanları da öldürmemiş olursunuz. Konu nereye varır? Yapay et gibi bir şey olmaz sanırım. Ağız tadımız eti lezzetli bulduğu, yani alışık olduğu için yiyoruz. Ama örneğin Budistlerin böyle bir ağız tadı yok. Dolayısıyla hiç de et eksikliği yaşamıyorlar. Ha bence konunun varacağı yer yahudilik, hristiyanlik ve islam gibi anthropocentric dinlerin savunucuları ile etobur tipler ve hayvancılık endüstrisi et savunuculuğu yapacak, karşılarında ise ecocentric ve biocentricler olacak. Tr'de ekoloji kaygılı bir et tüketimi azaltma politikası olmaz. Bizde parası olmadığı için et yiyemeyen halka "karbon ayak izi" bahanesi pazarlanır.
0
prole
(09.06.24)
Komplo teorisyeni dediğiniz insanların önemli bir kısmı artık komplo teorisyeni değil. Simsons videoları ne kadar gerçeği gösteriyorsa onlar da en az o kadar gerçeği haykırıyorlar. Bundan 3 sene önce de karbon ayak izi lafı vardı ve epey konuşuldu, tepki gösterildi ama maalesef birileri alay etmek dalga geçmek aşağılamak gibi yöntemlerle bunları görünmez kılmaya çalıştılar. Bugün sonuç ortada. Bir yandan elektrikli araç üretilirken diğer yandan karbon ayak izini vergilendirelim diyenler türüyor, öte yandan öyle toplu taşıma araçları trafiğe sürülüyor ki sizi kimliğinizle bilmem neyinizle "biyometrik" olarak """değerlendirip""" toplum içinde dolaşmanıza izin veriyor veya vermiyor.

Bugüne kadar hiç olmadığı kadar suçlu çıkarılıyoruz insanlık olarak. Bence komplo teorisyeni diye görülen insanlara ciddi olarak kulan vermenin zamanı geçiyor bile.
0
muhayyer divan
(09.06.24)
taylor swift gibiler su içmek için özel jet kullanıyor, bir amerikan futbolu maçı için las vegas'a 500 tane özel jet inip kalkıyor ama sorarlarsa türkiye'de aylık maaşıyla 10 kilo et alabilen insanın karbon ayak izi yüksek dersiniz :)

dünya inanılmaz distopik ve korkunç bir yere gidiyor, ben şu an yaşayabildiğim kadar yaşamaya çalışıyorum. korkarım ileride hiçbirimizin iki gram et yemek gibi bir şansı dahi olmayacak.

milyar dolarlık şirketlere ve zenginlere kimse dokunmuyor. her şeyin yükü orta sınıfın, garibanın sırtına yükleniyor. ulan bizim mahallenin koca bir senede kullandığı suyu bir tane fabrika bir günde kullanıyor. önce onları vergilendirin, önce onları kontrol edin.

ama yok. aptallar da çanak tutuyor buna işte yok yeşil çevre yok iklim krizi bilmem ne. taylor swift özel jet kullanmayacaksa ben de dikkat edeyim eyvallah ama yok öyle yağma, niye dünyanın derdi çalışan insanın sırtına yükleniyor? bizim etimiz ne budumuz ne?
0
mark greg sputnik
(09.06.24)
Nereye varacak? Vallaha etrafımda harbiden bunlardan korkan görmedim ben. Bazı ürünlerin fiyatlari bazi sıkıntılara, özellikle tedarik zinciri, göre artar/azalır. Misal bir dönem kereste vs tedariği sikintiydi çünkü lojistik fiyati hayvan gibiydi. Sonra düzeldi.

2017de hayvani bir tereyağı krizi vardi. O da düzeldi.

Şimdi cikolata ve zeytinyağı var. Onlar da düzelir. Yani simdi son 50 senedeki fiyat krizlerine baksak ilk defa mi olmus olacak? Tabiki hayir.

Merak edip baktım; 90larda cikolata fiyatlari gene olusan sıkıntı sebebiyle 12 bin dolara cikmis. Yani gördüğümüz üzere ilk defa olmamis. Peki 90larda çıkıp sonra düşen simdi tekrar olan olay komplo mu şimdi?

Lab grown meate geçilmesi diye bir şey yok. Olmayacak da en azından gelecek 20-30 sene. Olan sadece bunun fiyatı ucuzladikca daha kolay erisilebilir olması. Ha bu arada yedigimiz çoğu ürünün üretilis şekli zaten lab grown etten daha kötüdur. Ben bir seçenek olmasindan yanayim sonuçta yüksek protein vs verdiği sürece.

Ben etimi lokal alıyorum, o yüzden carbon footprint bu kadar yüksek olmuyor. Olması gereken de bence lokal tedarik zincirleri.

Komplo teorisyenleri haklı mi? Misal son 10 yılda duyduğumuz komplolari bir kenara koyup yüzde kaç haklilar bakalim. Yüzde 10 bile cikmazlar. Kendi kayın validemi örnek alirsam yüzde 0.0001 çıkar heralde. En son asilar ile cipleniyorduk, kısır kalıyorduk falan filan.
0
logisticsmanager
(09.06.24)
Konu uzun ama akademideki etkisi dahil, medya gücünü elinde bulunduran, hükümetlerin kararlarını etkileyen küresel akla sahip gücün yaptıklarını en azından son 5 yıldır söyleyen anlatan ve komplo teorisyeni diye ötekileştirdiklerimiz haklı çıkıyor.
salgın döneminde haklılıkları daha da fazla arttı.

Mesele şu ,küreselciler bir uygulama çıkarıyorlar. bu uygulama,proje veya çalışma batıdan değil uzak doğudaki bir üniversiteden bile olabilir.

komplo teorisyeni dediklerimiz ama aslında meselenin farkında olanlar ise bu uygulamalardaki asıl amacı parçadan bütüne hareketle diğer ek argümanları da göz önüne alarak anlatıyorlar. tek eksikleri ise seslerini daha küreselcilere göre daha az duyurabilmeleri.

Düşünün dünyada birisinin alış verişi, et yemesi vs. neden bu kadar inceleme konusu olur?
Kıtlık sebebiyle mi ?
Zaten Afrika'daki kıtlığı bu takım istiyor.

"beslenme alışkanlıkları" "tüketim alışkanlıkları" gibi kullanılan kavramlar bile bir şeylerin değiştirilmek ve dünya çapında herkesin aynı şekilde yönlendirilmek istendiğini gösteriyor.

birileri belki eleştirecek, tuhaf gelecek ama edindiğim bir bilgiyi buraya şimdiden yazayım.
İsteyen de not alabilir.
Yakın zamanda insanlara teklif edilecek şeylerden biri de:
bir sisteme bağlı olarak
senin güç ve hareketinden faydalanayım ve sana da şu kadar verelim denecek.

Komplo değil gerçek, yakında duyulur.
0
diyecevaplandı
(09.06.24)
Tamamen özgürlüğümüze vurulan bir soykırım vergisiri. Great resetçi şeytani çetenin tüm dünyaya dayatması. Uyanın Allah yolundan ayrılmayın ve karşı çıkın, maske aşı saçmalıklarının devamı, komplo dedikleri itibarsızlaştırdıkları herşey gerçekleşiyor. Heryere yazın karşı çıkın
0
fatihreis
(09.06.24)
kaçak et kesimleri başlar :) öyle olursa et yemeye devam edeceğim. bana kalırsa "vejetaryen beslenebilirsiniz" söylemiyle insanları bunu çözüm olduğunu inandırmaya çalışmak tamamiyle hayat tarzına yapılan bir saldırı ve faşizmden farkı yok. vejetaryenliğin son yıllarda bu kadar popüler hale gelmesi bana kalırsa bu tür kötülüğe giden yolların taşlarının dizilmesine benzetiyorum. ünlüler, siyasiler, zenginler tonlarca karbon ayak izi yaratırken vejetaryenliğe yöneltmek, vejetaryenlerin savunduğu etik değerlerin bu türlü kullanılması ayrı bir sıkıntı.
0
false pretension
(09.06.24)
Tam olarak mark greg +1

Once milyonerler ozel jetlerini teslim etsinler sonra benim yedigim et, ayirmadigim copler sorgulansin. Sacmaligin daniskasini yasiyoruz. Orwell'in yazdigi gibi gercek cikolata tadina hasret kalacagiz. Ayrica et cok az yiyen bir insanim ama veganlarin ve vejetaryenlerin et yemeyin baskisindan da tiksiniyorum.
0
kassiopeia
(09.06.24)
Ayrica yapay et uretilen bir sey halihazirda, bizim gibi 'fakirleri' yakin zamamda bu sacmaliga mahkum edecekler
0
kassiopeia
(09.06.24)
@mgs ve @thetruenorthstrongandfree +1

Elektrikli araçların total süreçte doğaya zararı benzinli araçlardan çok daha yüksek. Badem sütünün doğaya zararı toplam süreçte inek sütünden daha yüksek. Geyik, inek, koyun falan olmadığımı için vegan beslenirken vücudun mahrum kaldığı her şey için alınan ek gıdalar da besinlerin kalitesi düştüğü için insanların dengeli beslenmesine rağmen aldığı ekler de doğaya çok daha fazla zarar veriyor.

Seni beni keriz yerine koyarak kağıt pipet kitleyenler, 3-5 milyonu cebe indirecek diye 15215151465136 ayrı klimayı sonuna kadar açıp dünya kupası oynattılar katar'da. İsveçli popülist ergenin ve iklim teröristlerinin şovları hep sana, bana, orta sınıfa yönelik ve alt sınıfı baskılayacak şekilde. Kişi başı CO2 emisyonunda ilk 5 Katar, Kuveyt, BAE içeriyor; total salınımda Çin, ABD, Hindistan, Rusya ve Japonya.

Avrupa'nın ve çevre ülkelerin çöpünü imha eden bizim emisyon seviyemiz o ülkelerin o pis işleri kitlendiği için ve kötü ekonomi yönetimi yüzünden insanlar araçlarına bakım yapamadığı, evlerine yalıtım yapamadığı, ısınmak için ilkel yöntemlere döndüğü için artıyor. O haliyle de %1,1.
0
nawar
(09.06.24)
Çok haklısınız fakat derin bir konu. Dünyada komplo olarak kabul edilen bir çok konunun esasında disiplinlerarası yaklaşımda açıklaması var. Bu konu komplo değil fakat komplike bir konu.
0
doharkoman
(09.06.24)
(24)

Birinin ölmesini istediniz mi hiç?

sekizdokuzon
Ben bugün istedim ve 37 yıllık hayatımda ilk kez birinden iliklerime kadar nefret ettim. Odadaki sineği peceteyle öldürmeden dışarı atan bir insanım ama sanırım bu insan yeryüzünden eksilse herkesin hayrına olur.Negative vibe için özür dilerim, iki buçuk senedir hayatımı alt üst eden, benden her tür
Ben bugün istedim ve 37 yıllık hayatımda ilk kez birinden iliklerime kadar nefret ettim. Odadaki sineği peceteyle öldürmeden dışarı atan bir insanım ama sanırım bu insan yeryüzünden eksilse herkesin hayrına olur.

Negative vibe için özür dilerim, iki buçuk senedir hayatımı alt üst eden, benden her türlü faydalanan bir anası vesikalı sinirlerimi allak bullak etti. Bazı insanlar sanırım ölmeli ya. Özellikle bunları niye seviyoruz, kurtarmaya falan çalışıyoruz? Dümdüz ölsün.
0
sekizdokuzon
(04.06.24)
Yok istemedim. Ölmekten beter etmek tercihim genelde. Hayırdır sana noldu?
0
numlock
(04.06.24)
Anlatırsam ne kadar aptal bir insan olduğum anlaşılır. Kısaca bahsettiğim zaman zarfı boyunca fiziksel ve psikolojik şiddete uğradım, ülke değiştirmeme rağmen peşimi bırakmadı ve beni hala bir şekilde kullanmaya yüz buluyor. İnanamıyorum ya. İnanamıyorum. Üstelik beni güzel ve çekici bulmuyor bu adam. Paramı yiyor, aşk vaadiyle kandırıyor. Ya çok özür dilerim, sabahtan beri sinir krizlerindeyim. Çok özür dilerim ama kafama s*çayım ya, kimse mi sevmedi seni. Lanet olsun şu çocuklarınıza ilgi, sevgi gösterin. Her sevgi vaadine tuzlukla koşmasınlar. Kahroluyorum kendime, lanet olsun cidden.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
evet. buna hayir diyen yalan söyler.

keske hic olmasaydin hayatimda, keske seni hic tanimasaydim demek bile keske yok olsaydin in mild versiyonlari.
0
robert bosch
(04.06.24)
çoook
0
jülsezar
(04.06.24)
Evet istedim ben de sıradan kendi halimde zararsız bir insanım oysa

Senin durumun için de aptallık ettiysen ettin, her insanın hayatta farklı tekamül anları var, sen de bunu aştın, bundan sonra hem onun hem başkasının ekmek kırıntılarını farkedip önemsemezsin
0
grimavi
(04.06.24)
Yasadiklarinizda, size dusen sorumlulugu almayi deneyip, sefkatle ve durustlukle kendinize bakarsaniz karsinizdaki insanin olmesini istemek yerine kendiniz icin daha saglikli bir yasam istemeye baslayabilirsiniz.
0
kassiopeia
(04.06.24)
Ben yine daha sağlıklı bir verisyonuma dönüşeyim o başka birine zarar vermeden ölsün istiyorum ya. Hümanistlik buraya kadarmış. Ne geldiyse başıma herkesi eşit düzeyde iyi ya da kötü sanmaktan geldi. Ama öyle insanlar varmış ki, aklım havsalam almıyor bu kötülüğü. Neden? Burada onda öyle görmüş, öyle çevrede yetişmiş, o ihtiyaca cevap versin diyeceksiniz ama bu insanlar sistemli manipülasyon ve beyin yıkamayla onlarca insanın belki de hayat ışığını söndürüyor. Bununla evlendiğimi düşünsenize, öldürülebilirdim. Gerçek kötüyl3, gerçek tiranla gözünüzü seveyim empati yapmayalım. Bunlardan besleniyorlar. BU söyledikleriniz onları daha iyi bir insan yapmıyor, sizi daha kolay av haline getiriyor. Çok büyük paradigma sarsıntısı yaşıyorum.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Kimin kime zarar verdigine, verecegine siz karar veremezsiniz. Bir insanin size iyi gelmemis olmasi, onu yuzde yuz kotu biri yapmadigi gibi, sizi de iyi biri yapmaz. Size kotu gelen baskasinin o anda tam ihtiyaci olan sey olabilir. Karsinizdakinin yaptiklarina siz nasil bir kolaylastirici rolu oynadiniz onu bilmiyoruz, kendinize bakiniz. Bir iliskide iliskiyi etkileyen en az 2 kisi vardir.

Biri size iyi gelmiyorsa hayatinizdan cikarip yasama devam edin, kendi gucunuzu baskasina teslim etmis burada hic tanimadigimiz birinin olmesini istiyorsunuz.

Ne o yuzde yuz kotu olabilir, ne de siz yuzde yuz iyi. Zaten kotu ve iyi sizin kendi tanimlariniz, kendi deneyimlerinizden ve alginizdan gelen tanimlar. Yasam siyah beyazdan degil, grilerden ibaret.
0
kassiopeia
(04.06.24)
İnşallah bahsettiğim tipte insanlarla karşılaştırmazsin. Gerçekten böyle ponçik kal hayatın boyunca. Tanrıdan dileğim budur.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Yaşam bazen siyah ve beyaz, fakat biz bu basitliği kabullenemeyecek kadar kibirliyiz. Hayat bazen basit, iki kere iki dört. Dediğim gibi umarım o zone'da kalırsın, düne kadar ben de oradaydım ama dışarıda gerçek kötüler, avcılar, yırtıcılar var. Umarım sana ve kimseye yanaşmazlar.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Yaşadığın bu öfkeye tutundukça kendi ihtiyaçlarını görmezden gelmeye devam edersin. Şimdiki zamandan yani şu andan bahsediyorum. İntikam soğuk yenen bir yemektir derken lezzetsiz olmasına gönderme vardır. Kafanızın içinden geçen intikam tiyatrosunun sizi daha da öfkelendirdiğinin farkına varın. O kişi kendi ihtiyaçlarını karşılamak için (fiziksel temas, maddi güvenlik vb) sizin hatta belki de tüm dünyanın etik kurallarına uymamayı seçmiş olabilir. Bu veriyi hayatınıza yük yapmak yerine hayatınızı güzelleştirmek için kullanma seçeneğiniz de var. Haklı bulmanız, onay vermeniz gerekmiyor; neden bu davranışları sözleri gerçekleştirdiğine dair empati yaparsanız (şu an zor, öfkenin kızgınlığa dönüşmesini bekleyin) en azından netlik ihtiyacınız karşılanır. Hayat devam ediyor, yeni ilişkilerinizde incinebilirliğinizi kontrol altına almak sizin elinizde. bunun için güzel eğitimler var, insanların duygularını tanıyıp, ihtiyaç karşılama stratejilerini tespit etmek oldukça kolay neye baktığını bilirsen. Duygusal güvenliğe yatırım yaptığını düşün.
0
hasmetizm 2046
(04.06.24)
@hasmetizm2046: tüm bu iki buçuk yıllık süreç boyunca dediğiniz taktiği (deminki arkadaşa sen dediğim için kusura bakmasın) uyguladım. Vardır bir nedeni dedim, kim kötü olmak ister, bu da hayat dersidir dedim. Bir ya da iki kez dışında uğradığım onca şiddete rağmen ne suç duyurusunda bulundum ne de helallik istendiğinde geri çevirdim. Bizim bence biraz nasıl diyeyim yumuşak kaldığımız nokta şu: Bu insanlar bu deliklerden içeri sızıyorlar. Sanki artık bir kaç gün öfkeden deliye dönmem ve bu nesneden ölesiye nefret etmem lazım ki (insanıkamil değilim) henüz, İçim soğusun. Tekrar kapımı çaldığında bu öfkeyi hatirlayayim. Ya ben bana yaptığı onca kötülüğü unutuyorum. Bu aptallık olmuyor mu? Ben hayatıma zaten boyle bir öğeyi katarak çok da üst kalibrede bir hayat yaşamadığımı, patolojik düzeyde davranış örüntülerine sahip olduğumu görüyorum. Şu an aziz taklidi yapamam. Acemilik yaptım ve yem oldum. İstismar edildim, maddi, manevi sömürüldüm. Fiziksel şiddete uğradım hatta rızam dışında olduğunu şu an fark ettiğim birlikteliklere zorlandım.

Elbette kimseyi öldürecek değilim, biri gelse elinde silahla "Vur dersen vururum!" dese vur demem. Ve buradan alır yükümü yola devam ederim. Ama ölsün ya, lütfen ölsün.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Anlatmaya calistigim tam olarak da bu, karsinizdakinin size ne yaptigina takilmissiniz ok, ama kendi yasam oruntunuzun farkina varir, neden sinir koyamadiginiza sefkatle bakarsaniz ztn derdiniz artik karsinizdakiyle degil, kendinizi iyilestirmekle ilgili oluyor. Bana karsi dilediginiz dilekleri vs de hic uzerime alinmadim acikcasi, benimle ilgili olmadiginin farkindayim. Emin olun tek aci yasayan siz degilsiniz, hic tahmin etmediginiz insanlar hic tahmin etmediginiz yollardan gecip kendine bakmayi ogrenmis olabiliyor. Bunun hayata 'poncik' bakmakla degil, kendi davranislarimizin sorumlulugunu almakla ilgisi var. Kimse size yapilani inkar etmiyor, ancak derdiniz baskasini degistirmek ve bana neden bunu yapiyor oldugu surece pek bir yere gidemezsiniz. Asil soru ben buna neden izin verdim, benim ihtiyaclarim neler ve bu ihtiyaclarimi karsilayabilecegim insanlarla nasil saglikli iliskiler kurabilirim. Buraya yaklastikca, sikayet ettiginiz insanlari hayatiniza almamayi ve yasami saglikli bir yerden yasamayi ve kendinize (iyisiyle kotusuyle tamamen) sahip cikmayi ogreniyorsunuz. Ayrica birinin davranislarinin kokenini anlamak, vardir bir nedeni demek ya da ona empati gostermekle onu hayatiniza kabul etmek birbirinden bagimsiz seyler, biri digerinin tamamlayicisi degil.
0
kassiopeia
(04.06.24)
Tabii. Kimisinin ağzı çalışır, gerçekten düğmeye basınca ölecek deseniz düğmeye basamaz. Benim düğmeye basacağım bir kaç kişi oldu.
0
gabe h coud
(04.06.24)
Çok güzel konuşmuşsunuz, yüzde yüz katılıyorum. Böyle bir soruya büyük ihtimalle ben de böyle cevap verirdim ama gerçek hayatta kaç kişi bu ideallikte? Arada bir, üç beş kişinin girip göz ucuyla baktığı yerde birinin ölmesini tüm kalbinle ölmesini istediğini yazmak da gerçek, hayatın içinde. Yarın sabah kalkicam ve söylediklerinizi yapicam ama kimseye zarar vermeden bugünlük öfkemi doya doya yaşamak istiyorum. Yoksa kanser olurum. Yoksa kendime zarar veririm, yoksa bu yoğun duygular içimde gidecek bir yer bulamaz ve bir yıl sonra "Lan ben niye mutsuz uyandım?" derim.

İdealin hastasıyım, ben de yoga yapıyorum, ben de balık burcuyum ama insanlar ara sıra çok da ideal olmayan hislerini de ifade edebilmeli bana göre ya. Yoksa hayat cidden çok yavan bir şey oluyor. Handbook'undan oku yap. Bırakalım insanlar negatif, kabul görmeyen şeyler hissetsinler. Manyak falan değilse uyur uyanır sakinleşir zaten. Onu demeye çalışıyorum.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Bir de acımı başkalarının acilariyla karşılaştırmaniz hiç uygun kaçmadı. Belirtmek isterim.
0
🌸sekizdokuzon
(04.06.24)
Malum şahıs ve tayfası için her gün. Ayrıca dayım halam falan sevmediğim kişiler
0
the sound and the fury
(04.06.24)
cok, kimil zararlisi tanidigim bir suru tip var.
ama kotuler kolay kolay geberip gitmiyor.
0
cooperr
(04.06.24)
İstedim. Hatta çok fazla kişi için istedim. Bunların bir kısmı acısız, bir kısmı kıvranarak ölüm şeklinde. Bunun dışında ölmekten beter olmasını istediklerim de var. Böyle insanların hiçbirini sevmiyorum. Kıvranarak ölmesini ya da ölmekten beter olmasını istediğim kimseyi de kurtarmaya çalışmıyorum. Dümdüz ölsünler işte.
0
nawar
(04.06.24)
suçlular dahil, buna karar veremeyiz.

çok olmuştur azalarak bitse dediğim
0
baldan kaymak
(04.06.24)
ÜSt kat komşum, bir de duyurularımı sabote eden tipler. ÜSt kat komşumu polisler gelmese öldürebilirdim ama.
0
Kahvedesu
(04.06.24)
çooook
0
sizofren06
(05.06.24)
Yan komşular, üst komşular, bazı ev arkadaşları, yurtta bazı oda arkadaşları.
0
aloha snackbar 3
(05.06.24)
bizzat tanıdığım insanlar için hayır. nefret düzeyinde hissim zaten birkaç kişiye olmuştur hayat boyu. onların da ölmesinden ziyade kafalarını gözlerini patlatma isteği ağır basıyordu. çok şükür şu ana kadar ölmesini istetecek kadar beni çaresiz bırakan ve üzen birisi olmadı, umarım olmaz da. öyle bi şey olsa kendim öldürmeye kalkabilirim çünkü jdfjd
0
mark greg sputnik
(05.06.24)
(5)

Yoga Yapanlara Bir Soru

rock n roll
Selam, yoga geçmişim var ama birkaç yıldır maalesef yapamadım. Yoga atölyesine gidiyordum. Şimdi tekrar başlamak istiyorum. Size sormak istediğim şey mesela ben ayağımı sırtımdan aşırtıp kafamın üstüne koyabilmek istiyorum. Bu sadece bir örnek yani çok zor pozisyonlara girebilmek istiyorum. Biraz ke
Selam, yoga geçmişim var ama birkaç yıldır maalesef yapamadım. Yoga atölyesine gidiyordum. Şimdi tekrar başlamak istiyorum. Size sormak istediğim şey mesela ben ayağımı sırtımdan aşırtıp kafamın üstüne koyabilmek istiyorum. Bu sadece bir örnek yani çok zor pozisyonlara girebilmek istiyorum. Biraz kendime meydan okumak aslında. 40 yaşıma gireceğim. Bunu söyleme sebebim, yaş itibariyle bu isteklerim zor mu? Ne kadar sürede bu hayal ettiklerimi yapabilirim? Yoga hocam çok esnek olduğumu söylemişti. Belki bu avantaj olabilir.Gerekirse 7/24 çalışırım.
0
rock n roll
(30.05.24)
Düzenli çalışmayla çok rahat yaparsın.
0
sekizdokuzon
(30.05.24)
Kalp sorunun var mı @rock n roll?
0
Mirket
(30.05.24)
@Mirket, kalp hastalığım yok. Sadece nabzım yüksek atıyor. Otururken bile yüksek. Bununla alakalı kardiyoloğa gitmiştim. Spor yapman lazım demişti, hareketsizlik sebebiyle nabzın yüksek dedi.
0
🌸rock n roll
(30.05.24)
Esnek vücut, aklıma Hipermobilite Sendromunu getirdi. Onun da mitral kapakla ilintisi vardır da ondan sordum.
0
Mirket
(30.05.24)
Kalple ilgili kismini bilemiyorum ama yasla bir ilgisi yok duzenli pratikle ilgisi var +1 onu soylemeye geldim. Hem de bedeniniz guclenir, sikilasir, toparlanir.
0
kassiopeia
(30.05.24)
(9)

Yüzüm çöküyor :(

coca cola
30 yaşına girmemle yüzümde sarkmalar başladı, kolajene başlayacağım. Yağlı/karma cildim var. Nemlendirip güneş kremi sürüyorum. Başka ne yapayım botoks haricinde?
30 yaşına girmemle yüzümde sarkmalar başladı, kolajene başlayacağım. Yağlı/karma cildim var. Nemlendirip güneş kremi sürüyorum. Başka ne yapayım botoks haricinde?
0
coca cola
(28.05.24)
Estee lauder night repair serum. Once bi kotu geldi gibi hissettim ama artik begeniyorum. Yani mucize yaratmiyor ama uzun vade etkisi olacagini dusunuyorum. Sonucta bir urun. Deneme boyunu alip deneyebilirsin yan etki sivilce gibi olmasin diye.
0
Kittie
(28.05.24)
retinol <3
0
rallied
(28.05.24)
yuz yogasi, yuz kirisikliklari boyundan itibaren baslayan kaslarin zayiflamasi nedeniyle olusuyor, kaslari calistirmanin tek yolu da yuz yogasi.
kolajeni icecekseniz, doktorunuza danisin, kadinlarda belli gogus tiplerinde kansere kadar varan yan etkileri var.
0
kassiopeia
(28.05.24)
ben de yüz yogası demeye geldim. birinden ders almayı planlıyorum hatta. defne samyeli söylemişti hepimiz dalga geçtik ama yüz yogasının yüzü ne kadar diri tutacağını tıpkı vücut kasları gibi düşünürsek çok mantıklı buluyorum.
kozmetiklerin ise çok uzun süre kullanılırsa destekleyici olacağını düşünüyorum.
0
Kediyi üzdün
(28.05.24)
ek olarak beslenme spor da önemli
sigara içmiyorsunuzdur umarım
0
jülsezar
(28.05.24)
Limon sür
0
damladamla
(28.05.24)
estee lauder kesinlikle para tuzagi. iki sisesini kullandim (set halinde hediye gelmisti) sifir fayda gordum. sifir.


uyku, beslenme, spor diyorum ben de. yuz yogasi kulaga sacma gelse de mantikli olabilir. sonucta kas calistiriyorsun.

limon surme lutfen.
0
hot potato
(28.05.24)
Dış müdahalelere bu kadar erken başlama derim. 45'inde ne yapacağınız bilemez hale gelirsin.

Yapacağın şey mutlaka gece uykusu uyumak, yeterli ve sağlıklı uyku uyumak, güneş doğarken hayata başlayıp olabildiğince çok aydınlıkta kalmak, güneş almak, d vitamini magnezyum omega 3 takviye etmek, sıklıkla hareket etmek, şükür duygusunu doğru anlayıp bolca yaşamak, kötücül duygulardan (kıskançlık, çekememe, başkalarını çekiştirme ihtiyacı, başkalarının hayatını merak, başkalarının işlerine karışmak, hak yemek, ahlak bekçiliği vs vs vs), sosyal ilişkilerini güzel tutmak, morali yüksek tutmak, yardımlaşmak, hediyeleşmek...

Yüzün illa çökecekse çöker, bunu kafana takma. Estetik sektörüne kurban olma, kendine sahip çık derim.
0
muhayyer divan
(28.05.24)
Bir de işin beslenme yönü var, düzgün beslenme doğru beslenme yeterli beslenme vakitlş beslenme vs.

Bir de makyaj malzemelerini en doğalından seçer ve en doğru şekilde kullanıp doğru zamanda doğru şekilde temizlersen, tenine yapay kimyasalları olabildiğince yaklaştırmamayı tercih edersen oldu bitti işte.
0
muhayyer divan
(28.05.24)
(8)

Kötü bir eş ve zalim biri olmamak için ne yapmalıyım?

psmstc
Çocukluğumdan beri sinirlendiğinde ağzına ve aklına geleni söyleyen dürtü kontrol bozukluğu olan bir yapım vardı. Ablama, abime ağır küfürler eden annelerine sövmüşlüğüm bu nedenle babamdan ağır dayaklar yemişliğim çoktur. Olayları gerçekte olan duruma göre değil kafamdaki teorilere göre anlamlandır
Çocukluğumdan beri sinirlendiğinde ağzına ve aklına geleni söyleyen dürtü kontrol bozukluğu olan bir yapım vardı. Ablama, abime ağır küfürler eden annelerine sövmüşlüğüm bu nedenle babamdan ağır dayaklar yemişliğim çoktur.


Olayları gerçekte olan duruma göre değil kafamdaki teorilere göre anlamlandırıyorum. Örnek; eşim misafirler evdeyken hazırladığım bir şeye bunun bir şeyi az mı olmuş diyor herkesin içinde beni eleştirdiğini ve küçük düşürüldüğümü düşünerek al sen yap diyorum bırakıyorum. gibi aşırı tepkilerim oluyor.

O an karşıda eşimin eleştirme gibi küçük düşürme gibi bir niyeti asla yok ama benim aşamadığım insanlar beni aşağılıyor küçük düşürmeye çalışıyor bana toksik davranıyor gibi kötüye kullanılma şemam var sanırım...

Ve ben bugün emin oldum ki kötü bir eşim.. Çünkü eşime aileme zarar veriyorum.

Kafamda herkes beni kötüye kullanıyor gibi saçmasalakça düşüncelerim ve aşırı tepkilerim eşime hakaret eden bir ayı olmam.. listeyi uzatabilirim..

Ben aileme daha fazla zarar vermek istemiyorum. Dürtü kontrol bozukluğu olarak geçmişte psikoloğum söylese de ben Bunun bir hastalık olduğunu da düşünmüyorum artık. Sadece benim çocukluğumdan beri pekiştirilen bir özelliğim muhtemelen. ama tedaviyle ilgili de daha önce psikiyatriye gittim ilaç yazdı sonra ağır ilaçlar diye bıraktım düzenli takibe gitmedim aradan aylar geçti şimdi kendi kendime iyi gelebilecek ilaçları düşük dozlarda deniyorum değiştiriyorum. Ne kadar iyi bir "doktorsam" artık..

Eşim tedavi olmuyorsun diyor. Kafama göre ilaç denemem konusunda eleştiriyor çok haklı da. Ama 135 kez neredeyse psikiyatriye gittiğim için deneme yanılma usülü gidildiğini görmem ve kendim de detaylı araştırdığım için 15 günde bir gidip deneme yanılma yapmak yerine kendi kendime internet reddit topluluklarda benzer durumda olanların ilaç kullanımlarını araştırarak düşük dozda deneme yapmaya çalışıyorum.

Ama asıl sorunum dürtü kontrol bozukluğu ve bipolar tip 2 depresyon ve eşlik eden anksiyete olduğunu düşünüyorum. Ve kötüye kullanılmayla ilgili gerçeklik dışı düşüncelerim olduğunu düşünüyorum.


Özet olarak ben kötü bir eş olmak istemiyorum. Dün eşime saçma sapan tepkiler
veren kafasında kurduğu gerçekte olmayan hezeyanlarla küçük düşürüldüm vs diye zülmeden bir ayı olmayı hiç bir şekilde ben istemiyorum.


Ne yapmalıyım?
0
psmstc
(26.05.24)
Terapi görmelisiniz. Gerçekten iyi bir psikologla düşünme biçiminizi değiştirecek kadar uzun sürecek ve hatta zamanla seanslar azalsa bile devam edecek bir terapi süreci yaşayabilirsiniz. Çevremde kaygı bozukluğu ve anksiyetesini bu terapilerle kontrol altına alan tanıdığım var. Gerçekten işe yarıyor bunu bilin.
0
Kediyi üzdün
(26.05.24)
söylediklerinize bakılırsa ben merkezcil bir duygu dünyanız var. eşinizin yemek yapması, ilaç denemeleriniz hep bu ben merkezcil anlayıştan geliyor gibi.bu 2 olay beğenilmeme ve başkasına güvenmeme den kaynaklı gibi görünüyor. 100 tane ilaç, case bakacağınıza 1 tane düzgün doktor bulun. zira anca bir doktor ile aylarca hatta yıllarca seans yaparak tedavi edebilirsiniz.
0
buenosdias
(26.05.24)
Bipolar vs sizin koyacağınız teşhisler değil. En azından sorun olduğunun farkındasınız derhal bir psikiyatriye gidin
0
iwillsee
(26.05.24)
Siz şuan hasta bir bireysiniz, o nedenle tedavi olmanın yollarını arayın, fakat bunu reddediyor ve böyle devam ediyorsanız evet kötü bir insansınız.
0
dedeminhirkasi
(26.05.24)
Travma terapisi almalısın. Bunu ister bir psikiyatrdan al ister psikologdan al ister yeni yeni ortaya çıkan tıp veya psikoloji temelli deneysel çalışan uzmanlardan al ama al. Dr. Bülent Demircioğlu var instagram'dan bulabilirsin, şifalanan çok var. Barış Muslu da var ama şahsen onun tekniğinden faydalanamadığım için (travma anındaki duyguyuyaşamak lazım ben o duyguya ulaşamıyorum) hararetle tavsiye edemedim ama o da olabilir. Yahut theta healing denen bir yöntem var, aklı başında birilerini bulup aklı başında bir şekilde öğrenmek ve uygulamak mümkün, çünkü bu alanda da şarlatanlar vardır, dikkat etmek faydalı olur.

Bir de öfke korkudan olur. Doğan Cüceloğlu çok güzel anlatır bunu. Onun yazılarına bakmak iyi olur. Kendini anlamak zaten öfke kontrol bozukluğunu bence yarı yarıya azaltacaktır.

Doğan Cüceloğlu ile mailleşmiştim, demişti ki

Değerli muhayyer divan;

Mektubunuzu okudum.

Size bir önerim var. Lütfen önce benim İçimizdeki Çocuk kitabını en az iki kere okuyun. İlk süratle anlamak için okuyun. Daha sonra uygulamaları yaparak tekrara okuyun.

Onu bitirdikten sonra, Gerçek Özgürlük kitabımı da iki kez okuyun. İkinci okuyuşunuzu notlar alarak yapın.

İki kitabı da okuduktan sonra bana tekrar yazın, kendinizi hatırlatın.

Ne gibi iç görüler elde ettiniz, onları da yazın.

O zaman video konusunu düşünürüz.

Selamlar. Tanıştığımıza memnun oldum.

Doğan Cüceloğlu"

Bence şahane bir çalılma olabilir.
0
muhayyer divan
(26.05.24)
Kotu bir es degilsiniz, once bunu bir icsellestirin, kotu bir es degilsiniz gercekten. Neden? Yaptiklarinizin farkindasiniz, degismek istiyorsunuz, kendiniz ve etrafinizdakiler icin daha iyi bir insan olmak istiyorsunuz. Inanin su haliniz bile nufusun %98'inden daha ileri durumda oldugunuzu gosteriyor.

Kafanizda, tam da dediginiz gibi bir hikaye yazmissiniz, yasaminizin bir yerinde sevilmeye deger olmadiginiza, degersiz oldugunuza inandirmissiniz kendinizi, simdi kim ne yapsa bu hikayeyi 'dogrulamak' icin oyle algiliyorsunuz. Yasamdaki her sey gibi bi da bir pratik, yukaridaki orneklere ek olarak pratik yapa yapa bu isin icinden cikacaksiniz. Kendinize sefkat gostermekle baslayin, bu inancinizi bir yerde kendinizi korumak icin yaratmissiniz, o hikayeyi yazan kucuk cocugu. Kafaniza gore ilac kullanmak cok sakincali. Theta healing onermiyorum, gercekten acik goruslu bir insanim ama sacmalik olma ihtmalinin cok yuksek oldugunu dusunuyorum.
0
kassiopeia
(26.05.24)
Ne yapmalısınız? Yapmanız gerekeni yapmamışsınız. Hekimin dediklerine uyun ve tedaviyi aksatmayın. Yazdıklarınız kişilik bozukluğunu anımsatıyor. Bu durum sizin kötü niyetli biri olduğunuz anlamına gelmez zaten.
0
doharkoman
(27.05.24)
şemalarla alakalı bir kitap var duymuşsunuzdur: hayatı yeniden keşfedin. orada anlatılan şemalardan (psikolojik örüntüler/kalıplar) biriydi bu kotuye kullanılma meselesi. oradan başlayın isterseniz ama terapi de almalısınız. düşünme şeklinizi/inançlarınızı düzenlemeniz gerekiyor ve sadece ilaçlar bunu yapmanızı sağlayamaz...
0
suyin
(27.05.24)
(14)

Uc gunde 3 kere borc isteyen kuzen

kassiopeia
Kuzenim, ikinci dereceden, senelerdir gorusmuyoruz ve konusmuyoruz (rahat 6-7sene olmustur, belki daha fazla), arada ailesiyle gorusuyorum da kendisiyle degil, ablalarindan daha buyugum, babasina ve annesine ciddi gonul borcum vardi. Uc -dort gun once instagramdan yazdi, para istedi, gonderdim, erte
Kuzenim, ikinci dereceden, senelerdir gorusmuyoruz ve konusmuyoruz (rahat 6-7sene olmustur, belki daha fazla), arada ailesiyle gorusuyorum da kendisiyle degil, ablalarindan daha buyugum, babasina ve annesine ciddi gonul borcum vardi. Uc -dort gun once instagramdan yazdi, para istedi, gonderdim, ertesi gun bankaya borcu oldugu icin oraya verdigini soyledi, tekrar ayni tutari istedi tekrar gonderdim, ertesi gun tekrar yine ayni tutari istedi, gonderdim. Dun tekrar ayni tutari istedi, kafamdaki limite ulastigi icin gondermedim, daha da gondermeyecegim. Paranin gelmeyecegini bilerek, gonul rahatligi ile verdim, burada bi yanlis anlasilma olmasin, durumun absurtlugunu filan sormuyorum. Ailesine soylememi istedi, soylemeyecegim.

Sormak istedigim, isteme hali - asiri derecede yazmak, tam o anda gondermemi istemesi (su anda hemen gonderir misin, lutfen simdi, gibisinden), boyle sacma bir panik hali, hep ayni tutari istemesi filan, ucunde de ayni sekilde olunca acaba iddia batagina mi girdi dedim, ya da boyle online baska isler. Bu kadar yaygin mi turkiye'de gencler arasinda, yasi 23-24 filan sanirim.
0
kassiopeia
(25.05.24)
tabii ki. iddia, kumar, madde her sey olabilir yaninda birileri varsa onlar da gazliyor olabilir
0
ala09
(25.05.24)
Hocam telefonla falan konuştun mu, instagram'ı hacklenmiş, paralar da dolandırıcılara gitmiş olmasın?
0
plutongezegendegilmi
(25.05.24)
@pluton cok tesekkurler hocam, oyle bir durum yok, iban'nina attim, zaten hesap adi filan kendi adi soyadi, konustum
0
🌸kassiopeia
(25.05.24)
İstediği tutar nedir?
0
numlock
(25.05.24)
online girdiği için böyle

düşünün sizin gibi kaç kişiye yazdı belki de
0
duyurukullanıcısı
(25.05.24)
bir benzeri bizde de var, online bahis, kumar işine bulaşmış.

ilk önce abimden para istemiş birkaç kere göndermiş, baktım sonu gelecek gibi değil göndermedim dedi. Daha sonra benim numaramı bulmuş benden de istedi bende gönderdim bir miktar (3bintl), sonra sürekli yazmaya başladı acil para lazım, kulun köpeğin olayım, şu gün ödeme gelecek verecem, v.s bin bir türlü yalan.

En son annesini kafalamış ona aratıyormuş milleti, iş kurucam, ticaret yapıcam para lazım diye, sonradan duyduk ki tüm akrabalardan yurtiçi-yurtdışı benzer şekilde para istemiş, hiçbirini geri ödememiş tabi ki, arkadaş çevresinden ne kadar borç para aldı, bankalara falan ne kadar para borcu var bilen yok.
0
sealth
(25.05.24)
ben olsam ikinciyi yollamazdım. anne babasına gönül borcun varsa geri ödemeyeceğini bilsem bile bir kereliğine verirdim. ama ikincisi, hem de ertesi günü istemesi ya yüzsüz ve iyi niyetini suistimal eden birisi oldugunu ya da başına bir iş açtığını gösterir. kumar, uyuşturucu, şantaj ve tehditle para isteyen bir sevgili, dolandırıcılık ihtimali vs.
0
benarrivo
(25.05.24)
Her hangi bir bağımlılık varsa ailenin ileri gelenleri onu güzelce bu bağımlılıktan kurtarmak için kendisiyle uygun şekilde görüşsünler.
En sonunda intihar bile olabilir.
0
diyecevaplandı
(25.05.24)
yanıtları okumadan direkt kumar olduğunu düşündüm, yazmışlar da zaten. ben 2.sinde göndermezdim, ailesine de bilgi verirdim.
0
deartheodosia
(25.05.24)
uzak kuzenlerinden bile istediğine ve 3 kez art arda sıkıştırdığına göre de durum ciddi.
0
deartheodosia
(25.05.24)
Aileye gönül borcu aileye haber vermeyi gerektirir.
0
Mirket
(25.05.24)
@mirket bunu okuyunca bi dusundum hocam, tesekkur ederim. Yani bilemiyorum yuzsuzlugunden mi istiyor, epey cahil bi cocuk bakti gonderiyorum yuzsuzluge de vurmus olabilir, gayet olasi, ama nedense icime bi oyle dustu, bahis filan gibi yoksa dedigim gibi senelerdir cocugun ne yaptigindan haberim yok, simdi ailesine haber verip (boyle bi durum yoksa) olay cikarmak da istemedim.
0
🌸kassiopeia
(25.05.24)
6-7 senedir görüşmediğim kişiye zank diye borç isteyince göndermem. Hatta önce hacklenmiş olduğunu düşünürüm. Ailesine bir vefa borcum varsa ve o sebeple gönderdiysem de ikincisini ailesi ile konuşmadan göndermem. Kumar olasılığı yüksek. Alternatif olarak böyle 5-10 kişiyi yoklayıp yolunu buluyor da olabilir. İletişim kesildiği için de ailesine gitmeyeceğini düşünüyordur.
0
nawar
(25.05.24)
her seferinde aynı miktarı istemesi akla sweet bonanza tarzı bir yerde yediği ihtimalini getiriyor.
0
beatbox yapan metalci
(25.05.24)
(3)

Ankara'da Çiya benzeri bir yer var mı?

noxie
Kadıköy'deki Çiya Sofrası'ndan bahsediyorum. Farklı şehirlerden sulu yemeklerin yapıldığı, menünün değiştiği bir yer var mı Ankara'da?
Kadıköy'deki Çiya Sofrası'ndan bahsediyorum. Farklı şehirlerden sulu yemeklerin yapıldığı, menünün değiştiği bir yer var mı Ankara'da?
0
noxie
(14.05.24)
Artik cok bilmiyorum ama Tunus Caddesi'nde Rumeli Iskembecisi var, orada menu degisiyor ve ev yemekleri de oluyor, orasi olabilir ilk aklima gelen. Ciya gibi degil ama yani oyle Antep mutfaginin guzide yemeklerini beklemeyin.
0
kassiopeia
(14.05.24)
güzel kebapçı var da farklı şehirlerden sulu yemek yok sanırım
0
jelly bear
(14.05.24)
beykoz ve çiçek lokantası
0
theseachange
(14.05.24)
(4)

Pasaport yenileme ve Almanya oturum karti?

allstar
Yeni pasaport alinca icindeki numarasi ayni mi oluyor? Eger ayni degilse almanya oturum kartimi da yenilemem lazim. Pasaportumu Türkiyede yenilersem ALmanyaya geri nasil dönücem? Yenisini aldigimda eskisi direkt iptal mi oluyor yoksa bir süre kullanabilir miyim?
Yeni pasaport alinca icindeki numarasi ayni mi oluyor? Eger ayni degilse almanya oturum kartimi da yenilemem lazim. Pasaportumu Türkiyede yenilersem ALmanyaya geri nasil dönücem? Yenisini aldigimda eskisi direkt iptal mi oluyor yoksa bir süre kullanabilir miyim?
0
allstar
(14.05.24)
Pasaport çıkartırken soruyor "eskisini iptal edeyim mi yoksa kullanmaya devam edecek misiniz?" diye.
Gerisini bilmiyorum.
0
michael_knight
(14.05.24)
yenileme derken pasaportunuzun süresi doluyorsa yenileme diyr bir şey yok, sıfırdan alıyorsunuz. numarası farklı oluyor.
0
elorelia
(14.05.24)
oturum kartiniz size verilen bir belgedir, sizin adiniza verilmistir, pasaport numaraniza degil kisi olarak size baglidir. pasaport uluslararasi gecerliligi olan kimlik kartidir, sizin siz oldugunuzu ispat icin. dolayisiyla oturum kartinizi yenilemenize gerek yok. pasaportunuzu oturum kartinin verildigi kisi oldugunuzu ispatlamak icin kullaniyorsunuz.
0
kassiopeia
(14.05.24)
pasaportunu almanya'daki konsoloslukta yenileyeceksin.
alman yabancilar dairesinden oturum karti yenilemesi icin randevu alacaksin.

oturum kartinin bagli oldugu pasaport kartta yaziyor. ülkeye giris cikislarda sorun yasarsin.
0
robert bosch
(14.05.24)
(3)

Güney amerika'ya seyahat

cosmicgadin
Güney Amerika'ya hakim, ziyaret etmiş birileri varsa tavsiyeler almak isterim. Zamanım var ve bir kaç ülke gezebilirim. Kolombiya'ya başlamayı düşünüyorum. Sorum çok geniş, en ufak tavsiye ve bilgiye ihtiyacım var. Many thanks!
Güney Amerika'ya hakim, ziyaret etmiş birileri varsa tavsiyeler almak isterim. Zamanım var ve bir kaç ülke gezebilirim. Kolombiya'ya başlamayı düşünüyorum. Sorum çok geniş, en ufak tavsiye ve bilgiye ihtiyacım var. Many thanks!
0
cosmicgadin
(14.05.24)
kadınsan dikkatli olmanı öneririm. yağmalama hırsızlık olayları çok oluyor. güney amerika ülkeleri fakir oldukça.
0
ferenc
(14.05.24)
Arjantin icin kesinlikle yaninizda yeteri kadar Euro/Dolar goturun, bankadan wise vs ile para cekemiyorsunuz kur farki (resmi kur ile sokaktaki kur) 2 kati kadar fark ediyor, ciddi para kaybedersiniz. yabanci kredi karti da kurun oynakligi ve paranin surekli deger kaybetmesi nedeniyle tercih edilmiyor.
uc bes yere gittim GA'da varsa sorunuz sorabilirsiniz.
0
kassiopeia
(14.05.24)
Subattan beri tek kadin olarak guney amerikadayim
Su anda da bolivyadan yaziyorum. Yazabilirsiniz.
Kolombiya, Panama, Uruguay, Guatemala, Meksika, Sili, Arjantin (Patagonya henuz) ve Bolivya’da bulundum.
0
kuehles blondes
(14.05.24)
(9)

Akli Dengesini Kaybetmeye Başlayan Yaşlı Komşu

norek
Selamlar.Oturduğum 4 katlı apartmanın yöneticisi ve 1. kat mukimiyim. Yöneticilik bizde dönüşümlü olarak (2 yılda bir değişecek şekilde) yapılıyor, o yüzden itiraz etmeden sıram gelince vazifeyi aldım.En üst katta 80'li yaşlarda, yalnız bir hanımefendi oturuyor. Kendisi Türkiye'nin ilk kadın nüfus m
Selamlar.
Oturduğum 4 katlı apartmanın yöneticisi ve 1. kat mukimiyim. Yöneticilik bizde dönüşümlü olarak (2 yılda bir değişecek şekilde) yapılıyor, o yüzden itiraz etmeden sıram gelince vazifeyi aldım.
En üst katta 80'li yaşlarda, yalnız bir hanımefendi oturuyor. Kendisi Türkiye'nin ilk kadın nüfus müdürlerinden birisi. Çok iyi eğitimli ve akıllı bir teyze. Herkes onu çok seviyor. Bu hanımefendi hem kanser hastası, hem sol tarafı felçli, hem de geçen sene beyin kanaması geçirdi. Yani sağlığı hiç iyi değil. Bununla beraber son zamanlarda zihinsel olarak da sıkıntı yaşamaya başladı.
Uzun yıllar önce bu teyzenin alt katında oturan ailenin Tayfun adında genç bir oğlu varmış. Tayfun ve ailesi sonradan taşınıp gitseler de bu teyzem Tayfun'un oradan hiç taşımadığını, hemen altlarındaki dairede sonradan oturan komşularımızın hepsi tarafından saklandığını ve gece kendisini korkutarak, uyumasını engelleyerek ve hatta alt kattan yatağına elektrik vererek kendisine eziyet ettiğini iddia ediyor.
Gece kafasını camdan çıkarıp "Yeter artık 10 numaradaki hayvan" falan diye bağırıyor.
Alt katta da yine yalnız yaşayan 40lı yaşlarında bir edebiyat öğretmeni beyefendi vardı. Kendisi bu sıkıntıları bir süre çektikten sonra taşındı gitti. Şu an o daire boş, fakat bizim teyzeye göre Tayfun hala orada saklanıyor.
En son taşınıp giden bu edebiyat öğretmeninin kapısına gece polis göndermişti bu teyze. Öğretmen Bey, yönetici olduğum için benden bu durumun tutanağını yazmamı istedi.
"Şu tarihte, şu kişinin şikayeti üzerine apartmanınıza polis intikal etmiş olup işlem yapmadan ayrılmıştır" falan yazıp karar defterine koydum. Şimdi de daire boş olmasına rağmen yine polis gönderiyor, "polise de kapıyı açmıyorlar" diye bana söyleniyor.
Ben bu teyzeye çok üzülüyorum. Bir şekilde bir yakınının telefonuna erişebilsem arayıp konuşacağım durumu ama cesaret edemiyorum kendisinden istemeye (sebebini aşağıya yazdım). Anlattığına göre yeğenleri doktormuş zaten, durumu anlayacaklardır.
Muhtara gidip istesem acaba erişebilir miyim bir yakınının telefonuna, bu size ilk sorum.
Bir diğer sıkıntı, bu teyze bu durumu mahallenin esnafına da anlatıyormuş. Marketlere ve eczanelere gidip anlattığını duymuş diğer komşular. Yarın bir gün başına bi şey gelse esnaf da "kadını el birliğiyle öldürdüler" falan diye düşünür mazallah çok o yüzden karışmak istemiyorum ama ben de yöneticiyim aksi gibi.
Teyzeyi rahatsız olduğuna ikna etmek de bir yol, lakin ona da yeltenmedim daha. Bir keresinde yine bana bunları anlatırken "bunlar gerçek, paranoya değil" falan dediği bir an "nereden biliyorsunuz" diye sormuş bulundum, sesini yükseltti, kızdı bana. İkna olacağını sanmıyorum. İkna edebilsem belki hastaneye gidip, örneğin ilaç alıp sakinleşecek. Gece boş daireden sesler gelmediğini fark edecek, o duyduğu sesler kesilecek ve kendisi de rahatlayacak.
Bu durumda ben çok kendimi de ortaya atmadan ne yapabilirim, fikirlerinize açığım.

Okuduğunuz için teşekkürler.
0
norek
(13.05.24)
Teyzeyi ikna filan edemezsiniz. Polise gidip anlatacaksınız, madem sürekli geliyorlar. Polis de çoluğu çocuğu varsa onlara ulaşacak. Polisten akıl alın bence.
0
orangesandsea
(13.05.24)
Benim ilk aklıma gelen teyzenin apartmanı içinde Tayfun'la birlikte yakması ihtimali olurdu.
Bu durum nereye şikayet ediliyor bilmiyorum ama önce bu şikayeti yapardım. Zaten yakınları ilgileniyorlarsa haberdar olurlar durumdan.

Şu anda teyzenin bir yakınıyla konuşmanız hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
0
michael_knight
(13.05.24)
polise gidin +1 polis yakinlarina ulasacaktir. yegenlerinin bu durumdan haberi olmayabilir ya da ciddiyetinin farkinda olmayabilirler en basitinden. Yegenleriyle ayda yilda bir telefonda gorusuyorsa ya da haftada bir 1 saat gorusuyorsa alt kattaki soyle yapiyor boyle yapiyor diye soyleniyor olabilir o zaman durumun ciddiyetini anlamazlar.
0
kassiopeia
(13.05.24)
Ya Nihat amca da beni çok sıkı takipte, acaba?!?!?!?
0
orangesandsea
(13.05.24)
Nihat Amca mı? Anlamadım.
0
🌸norek
(13.05.24)
Sizinle ilgili değil, benim yaşlı komşum da beni süper takip ediyor, yoksa ben de onun Tayfunu muyum diye şüphe düştü içime.
0
orangesandsea
(13.05.24)
Tanışıyoruz sandım bir an ya ))
Rahmetli babamın ismi de Nihat, o da o apartmanda otururdu, 2 sene önce kaybettik.
Bir an bi kontak çıktı sandım pardon.
0
🌸norek
(13.05.24)
Bence akrabaları kadının hastalıklarından haberdarlar bu yüzden uzak duruyorlar, ister okumuş olsunlar ister meslek sahibi olsunlar yaşlı bakımı zor, siz bu yaşananları anlatınca aa biz sahip çıkalım o zaman ilgilenelim demeyecekler, yine kendi haline bırakacaklar, gerçek dünya böyle maalesef, siz yine ulaşmayı deneyin tabi
0
grimavi
(13.05.24)
"Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çağrı Merkezlerinden Alo 183 Şiddetle Mücadele Hattı aracılığı ile aile, kadın, çocuk, engelli, yaşlı, şehit yakınları ile gaziler ve gazi yakınlarına yönelik hizmetlere ilişkin çağrılar değerlendirilerek rehberlik ve danışmanlık hizmeti sunulmaktadır."
0
zihua
(14.05.24)
(12)

aselsan tersine beyin gocu

antikadimag
bu programdan faydalanarak geriye donen veya donen tanidigi olan var mi? gercekten isliyor mu yoksa sov amacli yapilan bir program mi?
bu programdan faydalanarak geriye donen veya donen tanidigi olan var mi? gercekten isliyor mu yoksa sov amacli yapilan bir program mi?
0
antikadimag
(12.05.24)
bunu bilmiyorum ama Avrupa'da yavaş yavaş başlayacak olan ekonomik sorunlar Türkiye'ye nitelikli elemanların dönüşünü de hızlandıracak diyordu.Tabi şimdilik kısa vadede olacak bir şey değil.
Avrupa için kötüye gidişin temelleri atıldı ve artık her şey bir kıvılcıma bakıyor..

Ayrıca batı için en büyük sorun savaşacak asker bulamamaktır.
Bazı devletlerin askeri kurumları Türkçe ilanlar bile verdi yakın zamanda.

Yine paralı asker olarak Afrika'dan Ukrayna'ya gidenler var mesela.
0
diyecevaplandı
(12.05.24)
Merak edip baktim. Taaa 2006'da baslamislar. En son bulduğum haber 2021 onda da son iki senede 50 kişi geldi demişler.
Bu arada 50 kişi total bütün sirketler için. Misal havelsan haberi. Icindeki kişilere baktim;
www.havelsan.com.tr

Biri 2 sene çalışmış donmus.
Biri asml 3 ay kalmis sonra donmuş.
Biri 1 sene calismis donmus.
Yani verilen örneklerde bile harbiden uzun yıllardır calisip "hadi donelim" diyen görmedim. Olsa eminim koyarlardi. Kişilerin çoğu zaten bu şirketlerden çıkıp 1-2 sene kalip gelmis gibi.

Onun dışında elde konusulacak başarılı bir şu olsa eminim yer gök inlerdi.

Neyse, avrupa bitti tabi. Durumumuz çok kötü. Türkiye'ye cama ekmek banan kemal sunal gibi bakıyoruz hepimiz.
0
logisticsmanager
(12.05.24)
Bu arada merak edip linkedin yaptim;
Şu an aselsan'da çalışıp öncesinde yurtdışında olanlara (burada bir sürü şirket seçtim yazılımdan savunma sanayine). Totalde 20 kişi falan çıktı.

Sonra sadece aselsan'da çalışıp şu an hollanda'da olanlara baktım. Sayfalarca çıktı bitmedi yani daha scroll edip duruyorum hala devam ediyor.

O sebepten avrupa bitti.
0
logisticsmanager
(12.05.24)
sömürge valisi nasıl olunur hatırlattığı için teşekkür ederiz
biz aşağıyız dandiğiz, dandik olmasak eminim sitede yazardı
fransız lejyonerleri gelsin de maraşta müslüman kadınları kovalasın
0
lambırcek
(12.05.24)
dün ya bir duyuru ya bir başlık vardı, yurtdışında çalışan tr'den teklif alıyor ilk sordukları soru okul ortalaması olmuş, yazar tr de kafalar hala aynı diyordu. aklımda da aseldan olduğu kalmış bahsettiği kurumun.
0
eja
(12.05.24)
Not ortalaması sorması olayı biraz da o kişinin yaptığı şov. Bunu başka ülkede de soruyorlar. Abd'de 3.00 altı staj kabulu alamaz mesela.

Dönmek isteyen için işleyecek bir sistem.
0
ferenc
(12.05.24)
tr.linkedin.com

en azından referansını sormamışlar bu da bir ilerleme devlet iştiraki şirket için :)
0
gule gule
(12.05.24)
Linkedin'de paylaşan kişi de öyle fantastik değil yani. O kendini pohpohlamis "bana ortalama sordular" diye. Çalıştığı yer de yanlış anlamadiysam lufthansa ile calisip ona bir şeyler üreten firma. Sanirsin thales'te, ula'da falan calisiyor da aselsan not ortalaması sormuş.

@ferenc; aynı şey değil. Buradaki kişi biraz şov yapsa da mezun olalı bilmem kaç yıl olmuş. Ama dediğin doğru; dönmek isteyen için işler. Dönmek ile alakası olmayan kisiyi pek ilgilendirmiyor gibi ki dediğim gibi linkedinden bile bakarak görülüyor.
0
logisticsmanager
(12.05.24)
LinkedIn'deki gonderiyi yazan kisinin asagi yukari 5 yillik is deneyimi var anladigim kadariyla, 5 yildir calisan kisiye okul ortalamasi sormak komik, nerede calisirsa calissin. Ona gelene kadar o kisinin yetkinligini anlayacaginiz bin tane soru sorulabilir. Kaldi ki mesleki basariyi icin not ortalamasini baz almak sacmalik genel olarak bence.

Ayrica lutfhansanin kendisinin uretmedigi bir seyi baska bir sirketten almasi normal degil mi yahu? Ne alaka yani lufthansa degil diye ya da adini bilmiyoruz diye kotu mu oluyor sirket ya da adam basarisiz mu oluyor?
0
kassiopeia
(12.05.24)
@kassiopeia; çünkü böyle firmalarda calisan, calisabilen bir sürü kişi var. Sirf asml aselsan diye bakinca gitmis yuzlerce kisi var.
demek istediğim bu program ile geri döndürmeye calistigimiz profil bu değil. Bizim döndürmeye calismamiz gereken kişilerin profili belli. Lufthansa'nin kabin ekranı üreten sirketinden gelecek kisinin gelmemesinin bir önemi yok. Misal benim calistigim şirketten de donmemin önemi olmaz.

Kisiye basarisiz demiyorum da bu kişi dönmedi ya da döndü diye sevinmemize gerek yok bence.

Kendi düşüncem tabi. Not ortalaması olayi bence de saçma. Hayatımda Avrupa'da not ortalaması sormadı kimse.
0
logisticsmanager
(12.05.24)
@logisticsmanager tesekkur ederim, bu acidan dusunmemistim ben genel olarak o kisiyle ilgili dusunmustum. sagolasin. sevgiler.
0
kassiopeia
(13.05.24)
olay sadece para degil +1

su an avrupa'da yasiyorum. acikcasi aldigim paranin 2 veya 3 katini verseler bile turkiye'ye donmeyi dusunmem. her yeri boyle olmayabilir ama genel olarak avrupa'daki huzur, sakinlik, oturmus bir egitim, saglik, yargi sistemi, mutlu, kibar insanlar, dusuk guvenlik sorunlari vs. paha bicilemez. burada yazilmamis ama bir de su var: avrupa yerlesmis insanlarin pek cogunun partneri yabanci. yani partnerlerinin turkiye'de nasil yasayacaklarini da dusunmek zorundalar.
0
Sour
(13.05.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.