Giriş
(5)

tarihle övünmek ve oturmak

snemeis
arkadaşlar neden biz türkler sürekli tarihimizle övünürüz ve elimizden başka hiçbirşey gelmeden oturduğumuz yerde otururuz?yok biz eskiden dünyanın lideriydik yok Osmanlı devleti şöyleydi yok böyleydi...Tamamda abi o geçmişte kalmış ee şimdi napıyoruz peki?Dünya türklerden şöyle korkuyor dünya türkl
arkadaşlar neden biz türkler sürekli tarihimizle övünürüz ve elimizden başka hiçbirşey gelmeden oturduğumuz yerde otururuz?yok biz eskiden dünyanın lideriydik yok Osmanlı devleti şöyleydi yok böyleydi...Tamamda abi o geçmişte kalmış ee şimdi napıyoruz peki?Dünya türklerden şöyle korkuyor dünya türklerden böyle korkuyor abi ben yaklaşık 5-6 ülkeyi gezdim ve hiçte öyle bişey yok kimse tın lamıyor bile :D...O zaman biz türkler neden böyleyiz?
0
snemeis
(15.12.09)
(bkz: yıkılmış bir devletin kuruluşunu kutlamak)

yea dostum bak simdi, sex soyle boyle yasak oldugundan mıllet masturbasyona yuklenıyor napsın. ondan iste o da bi cesidi.
0
bryan fury
(15.12.09)
:D walla bencede artık bu durumların ortadan kalkması lazım İstanbulu dünyanın en modern şehirlerinden yapabilirler isterse ama tarihi mekanlar var diye yada ne bilim surlar falan var onları yıkmıcaz diye şehirde gelişmiyor...yazık bize yaw
0
🌸snemeis
(15.12.09)
tarih bilgisine sahip olmak ile ilkokulda ezberletilen tarihsel kalıplar içinde övgü unsurları aramak arasında fark vardır. bundan yüzyıllar öncesinde de bambaşka insanların yaşadıklarını, onların da düşündüklerini, günlük hayatlarını yaşamaya çalıştıklarını kavrayabilmek, insanı benmerkezciliğinden uzaklaştırır, sanki her şey bugün için yapılmış, bugün varmış duygusundan uzaklaştırır.

işte o "surları yıkalım, daha da gelişelim" anlayışı da yaşadığınız yerin sadece size ait olduğunu, bu zamandan önce yaşamış olanların gelişmemiş, hiçbir şeyden anlamayan insanlar olduğunu düşündürür. tarih de bunun tam tersini gösterir size.
0
demcan
(15.12.09)
herkesin tarihi kendine şanlı gelir, o yüzden.
0
elmalili hamdi yazar
(15.12.09)
tarih olgusunu anlayamayıp,araştırmayıp o surları şehrin gelişimini engelleyen taşlar olarak algıladıkları için
0
gdduman
(16.12.09)
(9)

Kumaş almak (İstanbul) ve dikiş makinesi?

loralynn
Kendi kıyafetlerimi kendim dikmek istiyorum. Bunun için tabi öncelikle basit ucuz bir dikiş makinesi alayım dedim 50 liraya falan buldum internette iş görür heralde sonuçta sadece kendime basit şeyler dikerim. Yine de dikiş makinesi konusunda bilgililerden fikir alayım bu konuda.Bir de İstanbul'da n
Kendi kıyafetlerimi kendim dikmek istiyorum. Bunun için tabi öncelikle basit ucuz bir dikiş makinesi alayım dedim 50 liraya falan buldum internette iş görür heralde sonuçta sadece kendime basit şeyler dikerim. Yine de dikiş makinesi konusunda bilgililerden fikir alayım bu konuda.
Bir de İstanbul'da nerde bulunur ucuz kumaş (öğrenciyiz haliyle...)? Eminönü diye tahmin ediyorum, malum her şey orada...
0
loralynn
(15.12.09)
dikiş makinesi ne yazık ki çabuk bozulabilen bir alet, bu nedenle servis hizmeti ve yedek parçası uygun fiyatlı ve kolay ulaşılabilir olanı tercih etmekte fayda var. ve tabii ki bir klasik: singer.
semt pazarlarında ve bazı dükkanlarda toptan artan parça kumaş satılıyor, eminönü'nden çok daha ucuzdur fiyatları.
0
zen spider
(15.12.09)
Salı pazarı'nın yerinde kurulan Cuma pazarında diğer pazarlardan daha fazla kumaş oluyor diye biliyorum.
0
Solak
(15.12.09)
Pazar kalabalığını da hiç sevmem ki... Mango'daki kadın kalabalığından korkan bir kadınım ben o yüzden şöyle bir dükkan yok mudur pahalı olmayıp orta kalitede ucuz kumaş satan?
0
🌸loralynn
(15.12.09)
paranız büyük ihtimalle boşa gitti. 50 liralık filan makineler tamir içindir. elbise dikemezsiniz. her kumaşı dikebilecek makineler için doğru dürüst para ödemek gerekiyor.
tamir makineleri ince penye dışındakileri dikemez kolay kolay.
0
cereal killer
(15.12.09)
Henüz almadım da öyle sonuçta profesyonel bir şeyler yapmıcam olmaz mı ki tühh :( Nasıl bir makine almalıyım o zaman?
0
🌸loralynn
(15.12.09)
öyle ufak pratik makinalarla en basitinden bi pantolon paçası bile katlayamazsınız. kot filan dikmez kesinlikle.

www.hepsiburada.com
böyle bişeyle elbise dikemezsiniz mesela

www.hepsiburada.com
böyle bişeyse istediğiniz herşeyi dikebilecek makinalar arasında en uygunlarından.
0
cereal killer
(15.12.09)
Eğer durum buysa benim isteğim hayal olacak... İkinci el alsam nasıl olur? Nerden, nasıl alabilirim ki?
0
🌸loralynn
(15.12.09)
İstanbulda Anadolu yakasında Ümraniye-Çarşı da kumaşçılar var, Parça kumaştan metre ile kumaşa ve yanında bin türlü aksesuara kadar her şeyi bulabileceğin bir yer.Ayrıca Kadıköyde bir kaç yer var.
Bursa Pazarı, Çukurova, Sümerbankta ve çeşitli masrafçılarda da uygun kumaşlar bulursun.
Salı pazarı en iyi alternatiflerden biri.Vaktin olursa sabahları erken akşam pazarından bir kaç lira pahalıya kumaş alabilirsin.İstediğin renk ve baskılar için pazar ve Ümraniyedeki kumaşçılar iyidir genelde ihraç fazlası kumaşları satıyorlar.
Avrupa yakasında ise Zeytinburnunda kumaşçılar Toptancılar tramvay yolu üzerinde ama sen ara sokaktaki parçacılardan uygun fiyata kumaşlar bulabilirsin.
0
gdduman
(15.12.09)
İstanbulda isen kumaş alabileceğin yerlerin başında gelir. www.yaglicatekstil.com
Aslına İstanbulda olmasan da alabilirsin, kartela, numune vs talep et önce bana sorarsan.
0
tor
(20.03.15)
(4)

İstanbullular ekran başına (eğitim öğretim sorusu)

sezercik yavrum benim
öğretmen adayı olarak şuralar hakkında bilgi arıyorum:arnavutköy, bağcılar, başakşehir, bayrampaşa, beyoğlu, çatalca, esenler, esenyurt, gaziosmanpaşa, kağıthane, sancaktepe, sultanbeyli, sultangazi, zeytinburnu.buralar nasıl yerlerdir, yaşanabilir mi (oha), merkezi yerlere çok uzak olanlar hangiler
öğretmen adayı olarak şuralar hakkında bilgi arıyorum:

arnavutköy, bağcılar, başakşehir, bayrampaşa, beyoğlu, çatalca, esenler, esenyurt, gaziosmanpaşa, kağıthane, sancaktepe, sultanbeyli, sultangazi, zeytinburnu.

buralar nasıl yerlerdir, yaşanabilir mi (oha), merkezi yerlere çok uzak olanlar hangileri gibi sorularım var. aklınıza geleni cevaplayabilirsiniz. sayfa düzeni 10 puan.

peki bu soruyu niye sordum: bilenler bilir, ankara'da bentderesi diye bi yer var, ulus'un dibinde bi yer, araştırsan çok merkeziymiş diye atlarsın ama gel gör ki içinden geçmeye korkuyoruz. istanbul'a atandık diye sevinip göte gelmeyelim kardeşler.
0
sezercik yavrum benim
(07.12.09)
İstanbulda yakın da yok uzak da ve alışırsın.
Beyoğlu şehrin göbeği ama oradada yaşamaya korkacağın yerler var.
Arnavutköy,Kağıthane ve Gaziosmanpaşa diğerlerine nispetle daha merkezi.
Başakşehir,Çatalca bu verilerde artık şehirdışı.
Benden bu kadar, hayırlı olsun
0
gdduman
(07.12.09)
beyoğlu'nun sadece taksim ve istiklal caddesinden müteşekkil olmadığını bildiğim için sormuştum, iyi oldu söylediğin :)

beyoğlu'ndaki okullar şunlar:

Beyoğlu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi
Dilnihat Özyeğin Lisesi
Güner Akın Lisesi
Kabatas Ticaret Meslek Lisesi
Kasımpaşa Çok Programlı Lisesi
Taksim Ticaret Meslek Lisesi

kesin yaz ya da sakın yazma diyebileceğiniz okullar varsa diye şeyettim.
0
🌸sezercik yavrum benim
(07.12.09)
arnuvutköy bagcılar basaksehir catalca esenyurt sultanbeyli uzak yerler
kagıthane ters biryerde otobüs minibüsten baska alternatifi yok.
zeytinburnu ve gaziosmanpasa cıkıyor önplana ikisinde de tramvay+metrobüs kombinasyonuyla cogu yere gidebiirsin bayrampasada nispeten öyle.
gaziosmanpasanın ic kısımları degil tabi bagsettigim yerler merkez, rami ve besyüzevler in caddeye yakın yerleri iyidir.tavsiye ederim.
sancaktepeyi bilmiyorum acıkcası.
hayırlı olsun ataman son olarak :)
0
burjuva
(07.12.09)
Kasımpaşa Çok Programlı Lisesi'ni yazmayında nereyi yazarsanız yazın.
0
idja
(07.12.09)
(6)

yeşil fasulye turşusu

hicazkar
selamlar duyuru ahalisi,bir iki ay evvel, tazeliği, güzelliği ile gözümü büyüleyen yeşil fasulyelerden bir iki kilo alıp turşu kurmuştum. turşuyu, fasulyeleri haşlamadan kurduğumdan mıdır nedir, sert sert oldu, yenmiyor şimdi.güzelim fasilleleri çöpe göndermemek için hangi formülü uygulasam?ne yapab
selamlar duyuru ahalisi,

bir iki ay evvel, tazeliği, güzelliği ile gözümü büyüleyen yeşil fasulyelerden bir iki kilo alıp turşu kurmuştum. turşuyu, fasulyeleri haşlamadan kurduğumdan mıdır nedir, sert sert oldu, yenmiyor şimdi.

güzelim fasilleleri çöpe göndermemek için hangi formülü uygulasam?
ne yapabilirim? nasıl değerlendirebilirim?
0
hicazkar
(03.12.09)
fasulye turşusu kavurması yapın. hatta içine biraz da havuç katabilirsiniz. doğu karadeniz li arkadaşınız varsa veya internetten araştırarak gerekli bilgileri bulabilirsiniz. afiyet olsun.
0
anuk kokulu sair
(03.12.09)
fasulyeler sert iken, yumuşamamış iken de yapılabilir mi peki?
0
🌸hicazkar
(03.12.09)
haşlayın önce, ben normal fasulyeyi haşlayıp kavuruyorum sanırım bunlar da hala çiğ gibi, haşlayın :)
0
elbar
(03.12.09)
mantıken düşündüğümüzde bunların haşlanmasında hiçbir sakınca yok. sonuçta tuz, sirke, su vs... hiçbiri kaynatmaya engel değil. bence önce bi kaynatın, yumuşatın, sonra da bişiler yapılır muhakkak. ne bileyim, rondodan geçirip içine başka bir şeyler de karıştırıp (örneğin yoğurt) çorba yapabilirsiniz.
0
wilwarn
(03.12.09)
Normal şartlarda 1-2 ay içinde turşunun olması en azından renginin bu kadar yeşil olmaması gerekirdi ama
turşuyu kavurmak için haşlaman gerekmez
0
gdduman
(04.12.09)
haşlamayın bişeye benzemez. ilk cevabı destekleyip kavurma yapın diyeceğim.tereyağla soğanı kavuruyorsunuz yemeklik dograyıp, sonra fasulyeleri ufaltıp yıkayıp biraz tuzundan arındırıp içine koyun çok az sıcak su ekleyip kavurun, bekleyin biraz pişsin. sarmısak da ekleyebilirsiniz.
0
likeinme
(04.12.09)
(1)

Panayırlı Çocuk Kitabı

aliks
Çocukluğumda beni çok etkileyen bir kitaptı, Ayşegül(Martine) serisinden olabilir olmasa bile realistik çizgilere sahip tam bi vintage çocuk kitabıydı ipucu olarak ise ; bir çocuk -erkekti sanırım ama tam emin olmamakla beraber 2 kişide olabilirler.- bu çocuk veya çocuklar dağ, yamaç vs. bir yüksekl
Çocukluğumda beni çok etkileyen bir kitaptı, Ayşegül(Martine) serisinden olabilir olmasa bile realistik çizgilere sahip tam bi vintage çocuk kitabıydı ipucu olarak ise ; bir çocuk -erkekti sanırım ama tam emin olmamakla beraber 2 kişide olabilirler.- bu çocuk veya çocuklar dağ, yamaç vs. bir yükseklik üzerinden akşam vakti panayır -sirkte olabilir- gibi bişeyi izliyordu, sadece bu imge hatrımda ama bulursanız, buldurursanız, o kadar sevinirim ki.
0
aliks
(11.11.09)
Kesinlikle Ayşegül serisinden hatırladıklarınız, sirk değil panayırdı, bilet falan alıyorlardı, atlı karıncaya biniyorlardı
en etikili iki sahnesi ise zaten aklınızda kalmış.
Serinin o kitabı bende var ama bunun size ne gibi bir faydası var bilmiyorum
0
gdduman
(12.11.09)
(9)

İkinci Dünya Savaşı temalı ya da arkaplanlı roman tavsiyesi

peki
Tek tek aramak çok zor. Referans kitabı değil, roman arıyorum burası önemli.
Tek tek aramak çok zor. Referans kitabı değil, roman arıyorum burası önemli.
0
peki
(10.11.09)
yıllar çok yıllar önce jack higgins'in kartal kondu'sunu okmuşutum ki aslında ismi böyle mi çevrilmişti tam hatırlayamıyorum. the eagle has landed'tı işte orijinal ismi. aklımda güzel bi kitap olarak yer etti. jack higgins'in bu konuyla ilgili başka güzel kitapları da vardır.

ha bi de harika özgürlüğün yolları vardır*. ama orda savaşı anlatmaz aslında pek de. yani tam da senin istediğin gibi bişey değildir diye düşünüyorum ama oku bence o ayrı.
0
tepedeki psychedelic adam
(10.11.09)
exupery nin savaş uçuşu, savaş pilotu ve gece uçuşu romanları.

yıllar önce okuduğum isminden emin değilim ama keşif kolu yada keşif müfrezesi gibi bir ismi olması lazım öyle bir roman vardı oda ilginçti.

paris düşerken var

remarque ın romanları kendisi ikinci dünya savaşında panzergrenadier olduğundan savaşı çok iyi anlatabilen bir insan.

batı cephesinde yeni bir şey yok 1. dünya savaşı romanı olmasına rağmen okunasıdır, dönüş yolu vardı birde onun. ölesiye yaşamak romanında da fonda savaş borazanları vardı.

aklıma gelenler bunlar valla.
0
kyha
(10.11.09)
Trevanian - İnci Sokağı
0
Solak
(10.11.09)
c non
(10.11.09)
bu salı - wolfgang borchert (öykü)
0
porsgemsheniark
(10.11.09)
Okuduğun ya da izlediğin varsayılarak yazılmamıs herhalde ama Schindler'in Listesi
ve Babavatan
0
gdduman
(10.11.09)
jerzy kosinski - boyalı kuş (the painted bird)
0
zlatan
(10.11.09)
Sven Hassel in tüm eserleri.
0
kogan
(10.11.09)
thin red line ingilizce biliyorsan güzel kitap. bir de norman mailer romanlarina bir göz atabilirsin var onun bir iki romani savas üzerine.
0
atmacaged
(10.11.09)
(21)

tanrıyla alakalı bir soru

edwardd
internette sörf yaparken ateist sitelerden birinde ''birisi'' şöyle bi soru sormuş. eğer bu evreni ve dünyayı tanrı yarattıysa ve tanrı geçmişi ve özellikle geleceği zaten biliyorsa şu anda günümüzde bazı devletler ve devletleri arka planda yöneten bir takım orospu çocuğu para babalarınca emperyaliz
internette sörf yaparken ateist sitelerden birinde ''birisi'' şöyle bi soru sormuş. eğer bu evreni ve dünyayı tanrı yarattıysa ve tanrı geçmişi ve özellikle geleceği zaten biliyorsa şu anda günümüzde bazı devletler ve devletleri arka planda yöneten bir takım orospu çocuğu para babalarınca emperyalizm kölesi haline gelmiş afrikada doğan her masum günahsız yavrunun açlıktan ölmesine tanrı nasıl göz yumuyor.
yada amerikanın ırakta binlerce günahsız çocuğun ölmesine sebebiyet vermesini bu dünyayı yaratırken geleceği görüp bilmiyor muydu.?
bilmiyorsa o zaman onun nasıl gücü var diyorlar. yada olacakları zaten biliyorsa nasıl bile bile bu dünyayı yaratmış.
ben hak verdim bu yazılanlara ve kafam karıştı siz ne diyorsunuz.
0
edwardd
(27.10.09)
nietzsche'den gelsin:

(bkz: god is dead)
0
harmonikhakaret
(27.10.09)
bu tabi ki senin inanışına göre değişen bi şey aslında. inanan ve inanmayan kişilerin de yorumları buna göre olur. ama bi örnek vereyim.

sanırım çok eski bi din hocasının dersteki açıklamasıydı. bize "tanrının olduğunu, dünyada acı çeken insanların da olduğunu ancak bu kişilerin de öldükten sonra farklı değerlendirileceğini, ödüllendirileceğeni, hayatında hiç bi sıkıntısı olmayan, rahat yaşayan kişilerle bir tutulmayacağını" fln söylemişti.

ama dediğim gibi bu adamın düşüncesiydi, sana da pek mantıklı geleceğini sanmıyorum ama yine de yazayım dedim. o zamanlar benim aklıma hiç yatmamıştı, hala da yatmıyor. senin de bunun cevabını araman çok normal, çünkü ben hala tek bi mantıklı açıklama duymadım bununla ilgili. o yüzden mantıklı bi açıklama duyana kadar inanmamayı seçtim. çünkü bana göre masum bi kişinin ölmesinin, savaşın vb. mantıklı bi açıklması yok.
0
bullet-tooth
(27.10.09)
hıristiyanlar durumu genelde "tanrının bizim aklımızın ermeyeceği ölçüde büyük bir planı vardır" diyerek savunuyorlar.
0
kediebesi
(27.10.09)
ya din tartışması yapmak için değil de meraktan soruyorum:)


"tanrının olduğunu, dünyada acı çeken insanların da olduğunu ancak bu kişilerin de öldükten sonra farklı değerlendirileceğini, ödüllendirileceğeni, hayatında hiç bi sıkıntısı olmayan, rahat yaşayan kişilerle bir tutulmayacağını" fln söylemişti." şimdi burada dünyada acı çeken insan cennette çok iyi bi yere sahip olcak diğer çekmeyen insan ise normal bi yere hangisi karlı çıkıo bütünde acı çeken insan bu sferde diğer insana haksızlık olmuyor mu?
0
thenis
(27.10.09)
@thenis

evet oluyor. dedim ya bu benim fikrim değil. eskiden bi din hocası böyle açıklamıştı bize. bana mantıklı gelmedi, böyle saçma açıklama mı olur. ben saçma bulduğum için inanmıyorum. ama mantıklı bi açıklama karşısında tabi ki fikrim değişebilir.
0
bullet-tooth
(27.10.09)
Haklısın yani düşününce biraz tuhaf geliyor ama o sitede yazıldığı gibi "yok işte böyle böyle tanrı niye insanların acı çekmesine izin veriyor" demek bana çocukça geliyor. Burada evreni yaratandan bahsediyoruz. Bütün canlıları, gezegenleri yaratan, bunların da büyük bir düzen içerisinde kalmasını sağlayan varlık gerçekse, onu insan aklıyla algılamak zaten mümkün olmayacaktır çünkü sonsuz bir kudretten bahsediyoruz. Neden böyle olduğunu ölene kadar anlayamayacağız belki öldükten sonra da anlayamayacağız, ancak daha telefonun çalışma mantığını anlayamayan basit bir insanın böyle bir argümanla Tanrı'yı köşeye sıkıştırdığını sanması çocukça geliyor. Tanrı vardır yoktur bilemem, benim inancım kimseyi ilgilendirmez sonuçta o yüzden burada vurgulamayı gereksiz buluyorum. Ancak yok olduğunu da böyle duygusal yaklaşımlarla kanıtlayamayız gibi geliyor bana :)


Madem çok felsefik konuşacağız, ya ben sana o acı çekenlerin gerçek insan değil de illüzyon olduğunu söylersem? Ya onlar senin inancını sınamak için oraya konulmuşlarsa da aslında insan değillerse, öldüğümüz an yok olacaklarsa? Ürkütücü değil mi:)
0
Manert
(27.10.09)
tanrı'nın olmadığını ispatlamak için çok güçsüz bir sav bu. aklı başında her teolog diyecektir ki bu sava karşılık
"tanrı evreni ve içindeki her şeyi yarattı. insana akıl fikir verdi ve onları doğru yola yönlendirdi ancak hür iradelerine karışmamaktadır"
aynen sınavda yanınızda dikilip soruyu yanlış çözdüğünüzü görüp de uyarmayan öğretmenler gibi.
0
brainfour
(27.10.09)
Hiçbir masumun ölmediği bir dünya olsa herkes inanırdı zaten..
0
Manert
(27.10.09)
1-sordun soruyu aldın cevabı e hani nerde tickleme işi?
2-teodise denen bir kavram var tam senin bu sorduğun soruyu açıklıyor. ona bir bak, ne güzel aydınlanacaksın. olur mu? hatta farklı bir alana kaydırıldığıyla bunun bir de sosyodise si vardır. ama o başka iş. oku sen gene de...
0
fempusay
(27.10.09)
@brainfour
insana akıl verdi insanın hür iradesine karışmıyor demişsin. peki dört beş yaşında bana göre melek kavramıyla eşdeğer daha aklın,günahın ve sevabın ne olduğunu bilmeyen bir çocukla o çocuğun ölümüne dolaylı bir şekilde yol açan bir takım adamları eşit ölçüde bir tutabilirmisin. burada bir eşitsizlik söz konusu var. yani bu dünya güçlülerin ve acımasızların dünyası. sırf para için savaş çıkarıp çocukların ölmesine aldırmayan bir dünyada tanrı varsa eğer o ne iş yapıyor demek istedim.
0
🌸edwardd
(27.10.09)
dine gore dünya inananlar için test yeri oluyor.
0
ermanen
(27.10.09)
dikkat çekilecek bir husus da var sayımlar,

ölümün süper hiper yanlış bişey olduğunu varsayıp düşünceye devam ediliyor.

tanrı gibi bir varlık ve sonsuzluk sözkonusu olduğunda insan hayatının fiziksel olarak sonlanması çokda tartısılacak bir durum değildir, göz ardı edilebilen bir değerdir.
0
magoria
(27.10.09)
oku
geçmiş ne, gelecek ne
sen kendini odiğerlerinin arasından nasıl sıyırıp alıyorsun gibi bir sorular geliyor benim de aklıma
peki ya sen nasıl göz yumuyorsun
buradaki seni şahsi alma lütfen
0
gdduman
(27.10.09)
tanrının işi vardı bir yere kadar gitti.
o gelene kadar biz oyun bahçesinde oynuyoruz.
gelince loglara bakacak kim napmış görecek elimize verecek.
ne güzel düşünmüşüm.
0
wampex
(27.10.09)
o ölenler belki de tanrının bize bir oyunu inanıp inanmamızı ölçüyordur. eğer tanrı varsa bir bebeğin ölmesine izin vermez gibisinden. ufacık beynimizle bunu algılayamayız tabi.
cennet ve cehennem kavramı var inanırsan eğer cennete gideceksin ve bize sunulan o büyük nimetler senin olacak. inanmazsan cehennem var ateşler de yanıcaksın. inanırsan kaybediceğin bir şey yok inanmazsan çekeceğin ceza var. sence hangisi mantıklı ? ona göre davran ister inan ister inanma:)
ufacık bir örnek; kıyamet alametleri. binlerce yıl önce neler olacağını söylemiyor mu ?
yıllar ay, aylar gün, günler bir saat kadar kısalacak. burda anlatılan nedir günlerin kısalması değil. mesela bir ülkeye gideceksiniz yürüyerek kaç ay da ya da yıl da gidersiniz. şimdi ise uçakla 3 saat 5 saat. kısalmadan kasıt budur. :)
0
vurursa gol olur
(27.10.09)
tanrının en büyük adaleti var olmayışıdır.
0
efe
(27.10.09)
inanmak gönül işidir. inancını sorgularsan işi içinden çıkamazsın. allah böyle buyurmuşsa sen neden böyle olmuş diye düşünemezsin. elbet onun bir bildiği vardır. hem ne o öyle çalışmadan her şeyi allahtan beklemek. onlar da uğraşsın kardeşim. ateşin etrafında dans etmekle karın doymuyormuş demekki.
ha ateistler sorgulasın dursun. çok da umrumdaydı. açıkçası ateistlerin yazdıklarını okudukça imanım daha da sağlamlaşıyor. dur ulan kalkıp bi gusül abdesti alayım
0
bira sisesi kapagi
(27.10.09)
koskoca evrende özgür irade olduğunu düşünmek bana bazen çok komik geliyor.
0
kediebesi
(28.10.09)
"din kitlelerin afyonudur" bu tür açmazlara, neden iyiler ölür acı ceker tanrı bunlara neden izin veriyor? gibi soruların aslında şu an bildiğimiz bi cevabı yok, keşke olsa, işte o zaman noluyor: "bizim aklımız cevabı almıyo işte.." ya da "vardır elbet bir sebebi.." şeklndeki dine dayalı düşncelerle bu sorgulama eyleminin önüne gecilmeye calışılıyor. sorgulayan insan mutsuz insan.
0
velvet revolution
(28.10.09)
@kobuzchu kiz
inanışa göre değişir ceza çekip çekmeyeceğin, yani ben kendi inancıma göre yaşıyorum isteyen istediği gibi yaşar kimse kimseyi küçümseyemez bu durumda. demek istediğim ben inanmazsam acı çekeceğimi düşünüyorum, sen inanmadığın için bişey olmayacak diye düşünüyorsun, herkesin kendi düşüncesidir. ben inanmayanların cennete gitmeyeceğini düşünüyorum. bu benim düşüncem inananların gideceğini düşünüyorum bu da benim düşüncem. yanlış anlaşılmasın söylediklerim, tabi insanların nasıl öldüklerine de bağlıdır ne olup ne olmayacağı. tabi her inanca göre farklı yorum çıkabilir.
0
vurursa gol olur
(28.10.09)
şunu belirtmek isterim ki yazdığım sav, kendi savım değil, ideal bir islam teoloğunun size söyleyeceği şeydir. dünyanın ahiret için bir test yeri olduğuna inançtan dolayı insanın hür iradesine karışılmaz şeklinde bir düşüncenin ürünüdür. aynı düşüncenin içinde çocukların buluğ çağına gelene kadar günahsız oldukları inancı vardır ki, günahsız olarak ölenler doğrudan cennete gitmeyi, dolayısıyla da en büyük ödülü almış olurlar.
0
brainfour
(28.10.09)
(3)

kitap, öneri

agent orange
Ayn Rand tarzından etkilenen biri olarak şimdi ne okumalıyım?
Ayn Rand tarzından etkilenen biri olarak şimdi ne okumalıyım?
0
agent orange
(08.10.09)
whatshouldireadnext.com

gıcıklık olsun diye yazmadım, insanlar faydalansın diye yazdım. kayda geçsin.
0
kediebesi
(08.10.09)
Alakasız olsa da George Orwell da oku.şimdi veya sonra...ama mutlaka
0
jpsartre
(08.10.09)
Tom Robbins
gercekten Ayn Randdan sonra daha da iyi geliyor
0
gdduman
(08.10.09)
(2)

şarap mantarı nerede bulurum (kullanılmış - sıfır farketmez..)

p shadow
öncelikle şarap mantarı nerede bulabilirim? ikincisi elinizde varsa, atmayı düşünüyorsanız, kargo parasınıda karşılamak koşuluyla kabulümdür..bildiğiniz şarap mantarı arıyorum.. kısaca, süs eşyası yapacağım diyeyim.. kullanılmış olması farketmez, hatta daha hoş olur..
öncelikle şarap mantarı nerede bulabilirim? ikincisi elinizde varsa, atmayı düşünüyorsanız, kargo parasınıda karşılamak koşuluyla kabulümdür..
bildiğiniz şarap mantarı arıyorum.. kısaca, süs eşyası yapacağım diyeyim.. kullanılmış olması farketmez, hatta daha hoş olur..
0
p shadow
(15.09.09)
İstanbulda iseniz, Eminönde rahatlıkla bulabilirsiniz
0
gdduman
(15.09.09)
tekel bayilerde de vardır muhtemelen.
0
dis kapinin mandali
(16.09.09)
(2)

Teee eskilerden bir test dergisi

locutus
90-91 senelerinde Anadolu Lisesine Giriş Sınavı'na hazırlık için yayınlanmış haftalık bir test dergisi vardı (yaşımız ortaya çıktı:P). Dergiyle ilgili hatırladıklarım :- Adının Can olduğunu hatırladığım bir çocuk karakteri vardı.- Adının RAM olduğunu hatırladığım bir bilgisayar karakteri vardı.- Bun
90-91 senelerinde Anadolu Lisesine Giriş Sınavı'na hazırlık için yayınlanmış haftalık bir test dergisi vardı (yaşımız ortaya çıktı:P). Dergiyle ilgili hatırladıklarım :
- Adının Can olduğunu hatırladığım bir çocuk karakteri vardı.
- Adının RAM olduğunu hatırladığım bir bilgisayar karakteri vardı.
- Bunların arasındaki diyalogların olduğu sayfalar vardı dergide, RAM Can'a sorular sorarak o ayki konulara giriş yapardı sanırım.
- Can ve RAM'in çizimleri vardı dergide. RAM, kolları ve suratı olan bir monitör idi.

Bu dergiyi almış, hala hatırlayan, adını bilenler var mıdır merak ettim? Zaman zaman aklıma geliyor, sonra da takılıyor dünyanın en mühim derdiymiş gibi.. :)
0
locutus
(14.09.09)
ABCD derginin adı
Milliyet Çocuk yayınlarından, Yalvaç Ural editörü
Hazırlayan ise Belkis Çorakçı Dişbudak
Harika bir seri idi ve maalesef şu an tamamı ne hazırlayanın elinde ne de editöründe var,
toplam 32 sayı idiler, elinde tamamı olan varsa alınıktır
Ayrıca neredeyse Türk eğitim sistemin en büyük derdi olan herşeye de devadır.
Akıla takılacak kadar da güzel bir dili vardır ( kesinlikle objektif olamıyorum).
Yok ya gerçekten iyiydi.
0
gdduman
(14.09.09)
doğan kardeş dergisinin; bir çocuk, elleri kolları olan monitor ile bir dinozorun maceralarını içeren aylık eki vardı. ilk sayılarda bilgisayarı tanıtıyor ve sonra bilgisayar programcılığını anlatıyordu. sanırım dinozorun adı taşkafaydı ve hiç anlamıyordu bilgisayarı.

test dergisi dediğin için bu olmayabilir ama benim elimde(ailemin evinin balta girmemiş dehlizlerinde) hepsinin olması lazım. "dolu dolu anadolu" adlı çocuk mitoloji kitabı kazanmıştım doğan kardeşten, o da var 100 milyara satarım isteyene.

konuyla alakasız olacak ama doğan kardeş dergisi benim örneğini bir daha hiçbir yerde görmediğim derecede çocuklara bilimi ve sanatı sevdirmek için hazırlanan sadece Türkiye'ye değil tüm dünyaya ileri muhteşem bir dergiydi. öyle bir derginin yeniden piyasaya çıkması o kadar uzak görünüyor ki şu an içim sızlıyor.
0
efe
(14.09.09)
(10)

Hayat yerine ne derdiniz

ermanen
Evet ne derdiniz? Tabi esanlamlilarini kastetmiyorum. Tek (bilemedin iki) kelimeyle hayati ozetlemek gibi, degil gibi. Anlamini sormuyorum yani, anlaminin kelimelestirilmis halini soruyorum bir nevi.
Evet ne derdiniz? Tabi esanlamlilarini kastetmiyorum. Tek (bilemedin iki) kelimeyle hayati ozetlemek gibi, degil gibi. Anlamini sormuyorum yani, anlaminin kelimelestirilmis halini soruyorum bir nevi.
0
ermanen
(07.09.09)
angarya

bu arada, bu anketler sözlük yerine hep burada yapılsa keşke
0
obez kirpi george
(07.09.09)
hoş bir seda
0
oblomov
(07.09.09)
42
0
brainfour
(07.09.09)
akışkan ( su gibi )
0
yalniz okur
(07.09.09)
deneme sürümü
0
aithra
(07.09.09)
nefes..
0
dambil
(07.09.09)
umut
0
xatai
(07.09.09)
yol geçen hanı.
0
trawmatolog
(08.09.09)
memat göstergeci
0
uyuklayankedi
(08.09.09)
uzunca düşündüm ve
sırf
0
gdduman
(14.09.09)
(28)

Bir Hayat Bilgisi Sorusu (Lütfen Cevaplamadan Geçmeyin)

Yalcin
diyelimki bir arkadaşınız var yada bir tanıdığınız kim olduğu önemli değil, aynı anda birden fazla kişiyle çıkıyor buna ne ad verirdiniz? yada bu kişiyi ne olarak nitelendirirdiniz?aklınıza gelen ilk cevabı yazın cevabınız yazılmış bile olsa siz tekrar yazınçoğunluğun ne cevap vereceğini merak ediyo
diyelimki bir arkadaşınız var yada bir tanıdığınız kim olduğu önemli değil, aynı anda birden fazla kişiyle çıkıyor buna ne ad verirdiniz? yada bu kişiyi ne olarak nitelendirirdiniz?
aklınıza gelen ilk cevabı yazın cevabınız yazılmış bile olsa siz tekrar yazın
çoğunluğun ne cevap vereceğini merak ediyorum.
0
Yalcin
(07.09.09)
Maymun iştahlı
0
frown
(07.09.09)
şerefsiz

Yalcin, kendince sebeplerin vardır umarım. bu duyuruyu açmak için tabi.
0
obez kirpi george
(07.09.09)
"lan pezevenk biz bir tanesini bulamıyoruz sen birkaç tane götürüyorsun adi herif. arkadaşlık bu mu lan" derdim
0
Ayiyogi
(07.09.09)
obez kirpi george +1

yani şerefsiz geçti ilk olarak aklımdan.
0
inkey
(07.09.09)
Yalcin'in arkadasi
0
bandini
(07.09.09)
"yalçın ayıp değil mi bu kadar kişiye beni rezil ettin :((" derdim. umarım soruyu yanlış anlamadım :/
0
surtunme kuvveti
(07.09.09)
hayat derdim ya da adi pezevenk !?
0
ermanen
(07.09.09)
bende rahatsızlık uyandırmıyor ama gerçekten. ilişkiler çeşit çeşit. bu aşk üçgeninden (hep bu lafı kullanmak istemişimdir) 2 kişinin haberi oalbiliyor hatta 3'ü birden bilebiliyor mesela. hayat çok fantastik her şey zaman, mekan, şartlar, kişiler derken bükülebiliyor.. (gerçekliği bükmek, şu an uydurdum ama güzel oldu gibi)
0
surtunme kuvveti
(07.09.09)
kızsa orruspu, erkekse "vay lan helal olsun".
0
kibritsuyu
(07.09.09)
yazmayı unutmuşum cinsiyeti kız
0
🌸Yalcin
(07.09.09)
kız da olsa erkekte olsa kaşar derdim. ama erkekler bu laftan hoşlanıyor gibi..
0
dragon1653
(07.09.09)
baştan desene! KESİN OROSPU
0
surtunme kuvveti
(07.09.09)
karaktersiz de denebilir.
0
obez kirpi george
(07.09.09)
kim olduğu önemli değil diyorsun da aslında nasıl da önemli. bi kere bu durumdan beraber olduğu insanlar haberdar mı ? haberdarsa bu onu çapkın yapar
yok değilse bu onu alçak yapar
ve bu insan senin sadece bi tanıdığınsa bu onu sadece insan hayatındaki bi renk yapar gereksiz bi renk belki ama ucu sana dokunuyorsa bu onu insanlıktan çıkmış bir yaratık yapar;)
0
oblomov
(07.09.09)
erkek olaydi orospu cocugu derdim ama, kiz oldugu icin doyumsuz orospu derim.
0
osuruklu
(07.09.09)
kısa mesajda bile 160 karekter var ama, sende 1 karekter bile yok derdim :)
0
erzi
(07.09.09)
kaşar derim/denir.
0
baldur2
(07.09.09)
Kibar bir dille kişiliksiz, saygısız; kaba olmak gerekirse kaşar. Bir ara yakın bir kız arkadaşım 3 kişiyle çıkıyordu, "Yapma, etme, hoş değil." diyebildim tabi...
0
loralynn
(07.09.09)
hata yaptığının farkındaysa kafası karışık ve sorunları var derim.
ama bu durum hoşuna gidiyorsa ve sürekli birilerine oyun oynuyorsa doyumsuz ve edepsiz derim. cinsiyeti erkekse saykolojik ve çükolojik problemleri vardır derim. kızsa da egosunu tatmin ediyor derim. vs. vs.
0
aithra
(07.09.09)
kızsa cevap belli:
"hayırlı işler, bol kazançlar"
0
Ayiyogi
(07.09.09)
Bana da yer var mı derim
yok lan demem
der miyim yoksa
kesin demem
kan çıkacak ulen !

yalnızlık çok zor şey arkidişler
ha izmirde bi kız tanımıştım sanırım izmirin yarısına vermişti daha o yaşta
ben almadım ama
bu arkadaşın da bi hedefi var mı?
çıktığı herkeŞlen yatıyor mu galhıyor mu?
yatması da şart diil de

işte modern erkeğin de ayarını sikmek laızm bi yerde, kadınların aşırı serbest bırakıyolar
ben de çok sıkıyom gerçi bunun için de bana gelmiyolar
ama öyle sıkboğaz etmek değil, ne bok yediğini bilmek anlamında
yoksa zaten bi kadını genellikle kadının izin verdiği kadar tutarsın
ama adam olursan kadından aşırı izin alırsın
en azından boynuz yemezsin
ben yalnızım olum
ha evet, gene cool ol ama yani boynuzla gezme
kıza bi şey demeye hiç gerek yok ki
valla içimden orospu demek geçmedi
yeminlen
bana da yer var mı?
yok lan oha artık
yalnızlık feciymiş

Eklemedir koca konak ekleme: böyle olmuyor ama, "çıkıyor" nereye çıkıyor hepsiyle duygusal olarak yakınlaşıyor mu? O halde bu kız çok yalnız kimseye aşık değil ya da aşkı yakınlarında değil ya da ciddi bi karakter bozukluğu var.

ha masum çıkmalarsa, zaten azımsanmayacak miktarda bekar dişi kişi başka erkeklerle bi şekilde görüşüyor. onlara niye ırspı demiyonuz.

ırspılık baa galırsa bir meslektir, ikinci olarak pek çok kişiye kolayca veren kişiye denir, ama kendi istedikleriyle çıkan biri için ırspı demek... anlam kaymasına uğramış, ille bi şey diyeceksek kahpe diyelim.

vurun kahpeye sonra da :-P
0
Karluk
(07.09.09)
arkadaşım işte
0
gdduman
(07.09.09)
delikan76
(07.09.09)
doyumsuz.
0
icemanr
(07.09.09)
doyumsuz
0
bira sisesi kapagi
(07.09.09)
Arkadaşlar hepinize çok teşekkür ediyorum
istediğim cevabı aldım
0
🌸Yalcin
(07.09.09)
istedigin cevap nedir? ne sonuc cikardin yani bundan?
0
ermanen
(07.09.09)
3-some istiyor belki derdim
0
beltedmanatee
(07.09.09)
(3)

Bayramda Selanik

3200
Bayramda 3 günlüğüne Selanik'e gitmeyi düşünüyorum. 2 girişlik Schengen vizemin bir girişini kullandım, geriye 1 giriş hakkı kaldı, dolayısıyla vizem var. Metro'dan da otobüs bileti alacağım.- Seyahat sigortası veya yukarıda saydıklarımdan başka bir dokümana ihtiyacım var mı?- Hiç karadan sınırı aşm
Bayramda 3 günlüğüne Selanik'e gitmeyi düşünüyorum. 2 girişlik Schengen vizemin bir girişini kullandım, geriye 1 giriş hakkı kaldı, dolayısıyla vizem var. Metro'dan da otobüs bileti alacağım.

- Seyahat sigortası veya yukarıda saydıklarımdan başka bir dokümana ihtiyacım var mı?
- Hiç karadan sınırı aşmadım. Sınırı aşmak zor oluyor mu? Çok soruşturup, gıcıklık çıkartıyorlar mı?
- İstanbul'dan Selanik aşağı yukarı kaç saat sürüyor? Telefonda 10 saat dediler bana ama doğru mudur, siz kaç saatte gittiniz?
- Selanik görmüşlerin ve/veya karadan Yunanistan'a gitmişlerin her türlü tavsiyelerine açığım.
0
3200
(21.08.09)
Metro ile gittim ben de 2007 Kasım' dı galiba. İtalya Schengen vizem vardı onunla gittim. Başka bi'şey yaptırmadım ama tam emin değilim seyahat acentası ilgilendi o işlerle. Sınırı aşmak zor mu? Yok yaw. Bizim çıkışta gidip işte pul mul aldırıyorlar. Yunan tarafında da indiriyorlar otobüsten muavinle kaptan fasafortları alıp gidiyor:) Bekliyosun fln işte bagaja bakıyorlar falan ama öyle ekstra bi' zorlukla karşılaşmadım. Tabi duruma göre değişir yani ne bileyim. Herifin biri saçma sapan bi' makine parçası fln almış bagaja koydurmuştu onunla biraz uğraştılar onu bekledik diye hatırlıyorum. Akşam 10' da binip sabah 7 gibi indiğimi hatırlıyorum.
0
charlesbukowskiineksi
(21.08.09)
Sınırdan geçiş kolay, kimse sorun çıkarmıyor sıra olmazsa kolayca hallediyorsun işlemleri
9-10 saat sürüyor Selanik merkeze varmak
yanında su götür ben kesinlikle içememiştim ama damak tadı farkı da olabilir 3 gün yetecek suyu götüremezsin ama
ben yine belirtmek istedim
iyi eğlenceler
0
gdduman
(21.08.09)
Ben seyahat sigortam olmadan gittim bu yaz, bi sorunla karşılaşmadım. İtalya schengenim vardı hiç bi problem çıkarmadılar. Gece mutlaka sahil şeridinde dolaş, cafelerinde frappe fln iç bir de dönen kuleye mutlaka çık ve bişiler atıştır. Karşında ha bire değişen ege manzarası fln süper.
0
saldiray abi
(21.08.09)
(2)

Hepsiburada

kahvegibi
selamlar,hepsiburadadan bir şey almam gerekiyor bu hafta içinde ama almadan önce yanıtlanması gereken bir sorum var ürün özelliği ile ilgili.hepsiburadaya mail gibi bişey attım kendi içindeki fasiliteyi kullanarak ama bu konuda ünleri pek iyi olmadığından cevap geleceğine dair inancım yok.hepsiburad
selamlar,
hepsiburadadan bir şey almam gerekiyor bu hafta içinde ama almadan önce yanıtlanması gereken bir sorum var ürün özelliği ile ilgili.
hepsiburadaya mail gibi bişey attım kendi içindeki fasiliteyi kullanarak ama bu konuda ünleri pek iyi olmadığından cevap geleceğine dair inancım yok.

hepsiburada kendisine sorulan soruları ne kadar zamanda yanıtlıyor acaba?
0
kahvegibi
(18.08.09)
en fazla 2 gün içinde
0
gdduman
(18.08.09)
Ürünler onların değil, distrübütöre soruyorlar onlardan cevap gelirse size dönüyorlar. Pek umutlu olmayın derim. Şans biraz.
0
ozdek
(18.08.09)
(3)

Sigara İçme Yasağı

kahvegibi
Şimdi bu ünlü Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun'u inceliyorum. Diyor ki, şu şu şu alanlarda (örneğin işyeri, okul, hastane vs) sigara içilemez.AMAAAx, y, z alanlarında tütün ürünleri tüketilmesine mahsus alanlar oluşturulabilir. Şimdi bakıyorum bakıyorum bu x,y,z al
Şimdi bu ünlü Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun'u inceliyorum.

Diyor ki, şu şu şu alanlarda (örneğin işyeri, okul, hastane vs) sigara içilemez.

AMAAA

x, y, z alanlarında tütün ürünleri tüketilmesine mahsus alanlar oluşturulabilir.

Şimdi bakıyorum bakıyorum bu x,y,z alanları dediği yerlerde iş yerleri yok. işyerlerinde insanlar nerede sigara içiyor. Ya da bunun düzenlemesi nasıl oluşturulmuş?
0
kahvegibi
(14.08.09)
Düzenlemeden değil ama uygulamadan bir örnek binanın dışında, kapı önünde içiyorlar
0
gdduman
(14.08.09)
"patronlar da iciyorsa gayet odalarinda/heryerde iciliyor" modelleri de var*; gordum, biliyorum.

daha fazla konusturmayin beni : )
0
dolphingirl
(14.08.09)
Benim çalıştığım şirkette sigara bahçesi yapıldı. çalışanlar, belli saatler arasında çıkıp, çam ağaçlarının dibinde, çimlerin üzerindeki banklara oturup sigarasını içiyor. hatta sigara içmeyenler bile bu belli saatler arasında çıkıp hava alma ihtiyacını gideriyor. sigara yasağından memnun kalan tek "tiryaki personel" bizim şirkettekiler sanırım :)) patronumuzu seviyoruz.

(bkz: yalakalık mode on)
0
sakingittarist
(14.08.09)
(6)

gece uyuyamama - asosyallik - sosyomat üçlüsü

surtunme kuvveti
ne dersiniz gençler ilgi-alaka nedir? bildiğiniz gibi aralarında korelasyon olan değişkenler birbirinin sebebi olabileceği gibi 3. bir değişkene bağlı da olabilirler. hangisi hangisine bağlı? profilinize kim bakmış? kim engellemiş?
ne dersiniz gençler ilgi-alaka nedir? bildiğiniz gibi aralarında korelasyon olan değişkenler birbirinin sebebi olabileceği gibi 3. bir değişkene bağlı da olabilirler. hangisi hangisine bağlı? profilinize kim bakmış? kim engellemiş?
0
surtunme kuvveti
(14.08.09)
bir asosyal olarak gece ayaktayım gördüğünüz gibi.

sosyomat opsiyonel.
0
cro magnon
(14.08.09)
asosyallik tanımı yazmıştım süper bir şekilde ama sildim sonradan, bir ara toparlarım umarım..

gece uyuyamamanın onula pek bir ilgisi yok bence. o kadar hızlanıyor ki yaşam ve yaşam hızlandıkça insanlar da ipneleşiyor. kendimize zaman ayıramıyoruz. kendimize zaman ayırma ihtiyacımızı da gece ayakta kalarak gideriyoruz (yani benim için böyle galiba) asosyallik değil de bir dinlenme geceleri uyumamak. uyuyamamak da bu ihtiyacın karşılanması için bünyenin bir dışavurumu (oh bebek)

sosyamat'ı bilemiciiim..
0
dambil
(14.08.09)
4 buçuk oldu hala burdayım.

yıkılmadım ayaktayım!
0
cro magnon
(14.08.09)
aralarında net bir ilişki yok ama biri olunca muhakkak diğeri de geliyor yavaş yavaş. indirim paketi gibi bişi. asosyalseniz gece uyumama hediyemiz.

su asosyaller bi bulusup sosyalleşelim diyecem de kimse kaldırıp kıçını gelmez. off şimdi sözlükten heriflerle mi buluşucam aq deriz kesin en azından ben derim lan :D
0
ayiadam
(14.08.09)
asosyallikten kasıt gün içerisinde herhangi bir aktivite yapılmaması ise, haliyle çok yorulmayan bedennin uykuya ihtiyacı daha az olabilir. bunu sıcaklar da tetikleyebilir.
6 da kalkıp koşuya git, bakalım sabah 4 e kadar oturabilicek misin. eğer cevap evet olursa farklı tezlerim olacak :)
0
pegasos
(14.08.09)
ben de kendimi asosyal olarak tanımlıyorum ama uyku düzenim gayet iyidir
0
gdduman
(14.08.09)
(8)

Şişe mantarı koleksiyonumu alan bulunur mu?

agamemnon
Evet arkadaşlar yanlış okumadınız. Bilimum kırmızı-beyaz şarap ve şampanyanın tepesindeki mantarları biriktiriyordum, fakat artık kendilerini koyacak yer bulamadığımdan böyle garip bir koleksiyonu olabilecek (veya buna başlayabilecek) birilerini arıyorum.
Evet arkadaşlar yanlış okumadınız. Bilimum kırmızı-beyaz şarap ve şampanyanın tepesindeki mantarları biriktiriyordum, fakat artık kendilerini koyacak yer bulamadığımdan böyle garip bir koleksiyonu olabilecek (veya buna başlayabilecek) birilerini arıyorum.
0
agamemnon
(13.08.09)
gittigidiyor dene.
0
blackdog
(13.08.09)
ne kadara sattığınıza ve miktara göre ben bile almayı düşünebilirim.
elinizdeki miktarın bir fotosunu yüklemeniz mümkün mü?
0
raj
(13.08.09)
bir fotoğraf koysanız ve ne kadar para istediğinizi söyleseniz çok güzel olurdu.
0
ykyt
(13.08.09)
Evet fotoğraf çekip koyacağım en kısa zamanda. 45 tane var şu anda ama evin bir yerlerinde daha da var eminim. Bedava veriyorum bu arada arkadaşlar para istemiyorum.
0
🌸agamemnon
(13.08.09)
fotolarını gördükten sonra ben de bir kaç parça almak isterim
0
gdduman
(13.08.09)
alırım ben bedavaysa
0
raj
(17.08.09)
bedavaysa üstüne 5 lira veririm.
0
ykyt
(17.08.09)
Kadıköy merkez tarafına gelecek ilk kişiye veriyorum :)
0
🌸agamemnon
(16.09.09)
(2)

Deri kokusundan kurtulmak?

inshroud
1 aydır keçiler kovalıyor sanki!1 ay kadar önce güzel bir sandalet edindim, alırken de farketmiştim deri kokusunu ama hoşuma bile gitmişti lakin dayanılmaz bir hal aldı. Evin içinde iki tane keçiyle yaşıyorum sanki, yıkadım, koku azaldı ama bir süre sonra eski performansına kavuştu, çare olur diye d
1 aydır keçiler kovalıyor sanki!

1 ay kadar önce güzel bir sandalet edindim, alırken de farketmiştim deri kokusunu ama hoşuma bile gitmişti lakin dayanılmaz bir hal aldı. Evin içinde iki tane keçiyle yaşıyorum sanki, yıkadım, koku azaldı ama bir süre sonra eski performansına kavuştu, çare olur diye deniz suyuyla da yıkadım ama nafile. İnternette aramalarım da sonuçsuz kalınca kutsaldır diye buraya sorayım dedim. Var mıdır bunun bir çözümü?

NOT: iyi bir markanın kaliteli bir ürünü, sahte falan değil yani, bildiğin deri, canlı canlı sandalet yapmışlar keçiyi sanki.
0
inshroud
(11.08.09)
bir çift sandaletin bütün evi kokuya boğması pek de normal gelmiyor insana
istersen sandaletleri iade edebilirsin ciddi bir kullanım sorunu bu
ya da koku gidericilerini deneyebilirsin ilginç ürünler var
ister ev için istersen ayakkabı için pek çok ürün var
0
gdduman
(11.08.09)
korkarim care yok: onlar kokar da kokar.. rahmetli annaneciim, ayakkabi alacagim zaman "aman kizim dikkat et, glase olmasin" derdi. iste benzetmelerinizdeki gibi, sahiden de, bildigin keci derisiymis o. oyle bir sandaletse eskidikce azalmasini ummak gerekecek sanirim. (bi si degil, ayaklara da siner o..)
0
dolphingirl
(11.08.09)
(2)

domalan mantarı sosu

sangria
güzel türkçemizde domalan mantarı olarak yer alan, trüf mantarı olarak da bilinen ve ülkemizde de yetişen bu mantarın sosunun yerli üreticisi var mıdır ki? yoksa illa ki italyanları mı zengin etmek gerekir?
güzel türkçemizde domalan mantarı olarak yer alan, trüf mantarı olarak da bilinen ve ülkemizde de yetişen bu mantarın sosunun yerli üreticisi var mıdır ki? yoksa illa ki italyanları mı zengin etmek gerekir?
0
sangria
(11.08.09)
domalan maden gibi bir mantar. yerin altından çıkıyor(?) diye biliyorum. yetiştiricilik falan olmaz haliyle.

bir ara gülhan şen kocaeli civarında büyük bir mantar çiftliğini ekrana getirmişti. bir araştırın orayı derim.
0
tgc
(11.08.09)
aslında nadir bulunan bir mantar olduğunu ki kilosunun binlerce euro ile satıldığını biliyordum ama
Jilber Barutçiyana sordum , o da eğlenmiş olacak cevabı şöyle
'Hele bi trüf bulunsun sos yapmak kolay,
Türkiye'de böylr bir üretici hiç duymadım, ayrıca yurt dışından her türlü işlenmiş trüf mamulü ( konserve, trüf yağı, trüflü sirke, trüf sosları vb.) alırken çok dikkatli olun. Lüks gıda maddeleri sektöründe en çok dolandırıcılık trüf piyasasında yapılır.'
mantarla ilgili pek çok detayı paylaşan bir grup googlemantardostu
Nasıl toplanmalı, nasıl pişirilir gibi bir çok fikir bulabilirsin
mantarla kal
0
gdduman
(11.08.09)
(3)

Esenler'den Konsolosluğa

annebenyazarolucam
Merhabalar. Esenler Otagarı'ndan vize almak için İstinye-Sarıyer'deki Amerikan Konsolosluğuna ulaşmam lazım; fakat nasıl ulaşacağım? Bilenler yazıversin.
Merhabalar. Esenler Otagarı'ndan vize almak için İstinye-Sarıyer'deki Amerikan Konsolosluğuna ulaşmam lazım; fakat nasıl ulaşacağım? Bilenler yazıversin.
0
annebenyazarolucam
(11.08.09)
Oralardan once bi sekilde topkapi'ya ulasabilirsen, topkapidan cesitli otobusler bulursun saniyorum... suradan bi bakiver:

harita.iett.gov.tr
0
ikinci ihtimal
(11.08.09)
esenlerden mecidyekoy ordan 29Ş
0
bryan fury
(11.08.09)
Esenler otogardan Beşiktaşa otobüsler var
28o
Gayrettepe de in ve karşı istikamette İstinye minibüsüne binebilirsin
0
gdduman
(11.08.09)
(2)

gül cinsi?

bipolar
efenim size soracağım soru bir gül türü hakkında. türkiye'de hiç görmedim ama bir kaç amerikan dizisinde bir de danimarka dolaylarında sokaklarda görmüşlüğüm var. İsmi hakkında bi fikrim yoktu bu sebeple tesadüfi aramalarım sonucu "swedish rose" yazarak aşağıdaki resimleri buldum. Amma velakin bütün
efenim size soracağım soru bir gül türü hakkında. türkiye'de hiç görmedim ama bir kaç amerikan dizisinde bir de danimarka dolaylarında sokaklarda görmüşlüğüm var. İsmi hakkında bi fikrim yoktu bu sebeple tesadüfi aramalarım sonucu "swedish rose" yazarak aşağıdaki resimleri buldum. Amma velakin bütün "swedish rose" resimleri bu türde değil. Bu yüzden bi bilen vardır diyerekten buraya soruyorum.
Nedir bunun türü yahut adı? Var mıdır türkiye'de?
0
bipolar
(10.08.09)
alacalı olanı bilmiyorum ama diğeri reçellik güle benziyor doğrusu
0
whoosie
(11.08.09)
sanırım sen de farkındasın iki ayrı gül
çizgili olarak tabir edilen candy striped rose www.backyardgardener.com
diğerini ise ben the alnwick rose yani ausgrab e benzettim
istersen www.davidaustinroses.com bu adresten bulabilirsin sanırım
0
gdduman
(11.08.09)
(28)

Bekaret

zZz
İnsan sevince karşı tarafın daha önceki geçmişi o kadar önemli değil mi? 22 yaşında birinin sekiz kişi ile ilişkiye girmiş olması normal mi? Seviyorum deyip geçmişini sorgulamadan devam etmek doğru mu? Ona baktığın zaman birlikteliklerini gözünde canlandırmamanın sırrı nedir? Nedir bu olayın denge n
İnsan sevince karşı tarafın daha önceki geçmişi o kadar önemli değil mi? 22 yaşında birinin sekiz kişi ile ilişkiye girmiş olması normal mi? Seviyorum deyip geçmişini sorgulamadan devam etmek doğru mu? Ona baktığın zaman birlikteliklerini gözünde canlandırmamanın sırrı nedir? Nedir bu olayın denge noktası?

Şunuda belirteyim, her sevgilim bi kez versin karım bakire olsun mantığı ile sorulan sorular değildir.
0
zZz
(07.08.09)
1- değil.
2- normal.
3- geçmişte yaşanılanların boyutuna göre değişir.
4- güven?
5- siz..
0
dambil
(07.08.09)
karşıdaki kişinin kim olduğu sorusu, kaç kişi ile beraber olduğu sorusundan daha önemlidir. sevdiğiniz kişinin geçmişini sorgulamak o istemedği sürece kimseye düşmez. nasıl ki o istediği zaman vermek üzere bir mastürbasyon ve eski sevgili çetelesi tutmuyorsak onun da eski sevgililerine karışamayız. sevdiceğe bakarken onun eski sevgilelerini gören onu sadece bir meta olarak görüyordur. ona baktığın zaman birlikteliklerini gözünde canlandırmamanın sırrı yoktur, bu zaten olması gerekendir.
0
drip nick i zaten kullanilmakta
(07.08.09)
sizi gerçekten sevdiğini düşünüyorsanız elbet geçmişini kabullenirsiniz. sonuçta sizi tanımıyordu o zamanlar. aynı durumda siz de olabilirdiniz. hatta ikinizin geçmişi de böyle olsaydı eminim siklemeyecektiniz. ama bir taraf böyle olunca problem oldu sanırım.
0
cro magnon
(07.08.09)
size kalmış bi durum. nasıl müslüman olmayan biri müslüman olduğunda geçmişte yaptığı günahlar siliniyorsa siz de sevdiğiniz insanın geçmişini kendinizce silebilirsiniz.
0
sokak cocugu
(07.08.09)
gecenin bir yarısı, mutfağa su içmeye giderken bile düşer aklına.
denge noktası şu: orospu sıfatını koyamıyorsanız problem yoktur. - çok rahat diye bir kız tanımı olamaz. o ne la öyle?
meselese karakterin temiz olması, ama ona da kılıf buldular "ruhum bakir" diye töbe töbe.
0
radikalherif
(07.08.09)
dambil;
2 numarada doğru demişsin ama geçmişindeki ilişkileri hata olarak nitelendirme sebebi nedir o zaman? sevgi, hoşlanma diyelim diyeyim ama hata olarak nitelendirdiği bir şeyi neden 8 kez tekrarlar? 8 kez aynı hataya düşülür mü? Mesele buradaki sayı değil aslında hata olarak nitelendirdiği bir şeyin üzerinden tekrar tekrar geçmesi.
4 numarada güven demişsin, haklısın ilişki zaten güven ile gider ama bu gözde, zihinde canlanma olayı çok farklı bir şey. Ona dokunduğun zaman daha öncesinin bir anda zihne düşmesi gibi.
0
🌸zZz
(07.08.09)
cro magnon;
evet son cümlende haklısın.

sokak cocugu;
geçmişini kendinizce silersiniz demişsiniz ama ben silsem de geçmişi üçüncü dördüncü şahıslar tarafından karşıma çıkmakta bunlara ne kadar direnilebilir? Toplumun, ailenin çoğumuza öğrettiği kavramlar ortada iken.

radikalherif;
aklımdan bir çıkarabilsem zaten.
0
🌸zZz
(07.08.09)
basit bir hesap yapalım. karşı taraf 22 yaşında 8 kişi ile ilişkiye girmiş hayatı boyunca. 22'den 8'i çıkarıp her ilişkiye bir yıl aralığını bırakırsak 14 yaşı geliyor. Evet 14 küçük bir yaş biz bunu 16 ya da 17 yapalım, dilerseniz 18 olsun. 18 ile 22 yaş arası 4 yıl var. 4 yılda da 6 ayda bir ilişkisi olmuş olsa 8 ilişki eder. Birlikte olduğu sevgilileriyle ilişkiye girmesi karşı tarafa hiç bir sıfat yakıştırma hakkı vermez bize.

Yukarıdaki matematik hesabı çok gereksiz. Batı ile bizim yaşamlarımız farklı olduğu için bırakın 8 kişiyi 1 kişiyle bile yaşanan ilişkiler dahi ahlaksız/saçma/gereksiz/günah olarak algılanıyor bizim gözümüzde.

Bence seviyorsanız geçmişi sorgulamayın. Sevdiğiniz kişinin yapısını karkterini geçmişte birlikte olduğu insan sayısına endekslemeyin. Bu sayı bir bayan için "orospuluk" yaftasını yapıştırılmasına yetiyor bazıları için ama erkekler için az/yetersiz bir rakam olarak nitelendiriliyor.

gününüzü geleeğinizi yaşayın. size anlattığına göre dürüst biri. bence kafaya takılacak bir şey yok.
0
aliscan
(07.08.09)
8 farklı kişiyle demişsiniz=) kimse bir ilişkiye bitecek diye başlamaz ki bittiğinde ya da bitmesine sebep olan olaylar başına geldiğinde anlarsın hata yaptığını. daha önceki denemeleri onu üzdüyse bu bir daha denememesini gerektirmez ki. sadece biraz daha olgunlukla dener, yaptığının hata olacağını bilerek dener..

sanmıyorum ki ilişkiniz başlayalı çok bir zaman geçmiş olsun. zaman sarıp sarmalayacaktır bu durumu. birbirinizi daha iyi tanıdıkça, birbirinize daha çok alıştıkça, birbirinizi daha net olarak tamamladıkça bunların hepsi saçma gelecektir=)
0
dambil
(07.08.09)
üçüncü şahışlar hususunda haklısın. bu problem olup canınızı sıkabilir gerçekten. ya uzaklara gidip yeni bi sayfa açacasksınız ya da bunlara katlanmak zorunda kalacaksınız. zor bir durum. ilaveten aynı hatanın 7 kez tekrarlanması konusunda da haklısın.
0
sokak cocugu
(07.08.09)
Eger ki bu yasa kadar sekiz kisiyle birlikte oldugunu acik acik soyleyebilmisse, o kizdan korkmayiniz!
0
msb
(07.08.09)
bence sorun değildir ama aklında bu tür bir soru(n) var ise üstesinden gelebileceğinizi sanmıyorum.
0
c non
(07.08.09)
İnsan partnerinin geçmişini sormak gibi bir aptallığa düştüyse, onu üzecek şey safi sevginin kirlenmişliği gibi romantik bahaneler değil, onun karşı taraflara yaşattığı hazzı, haliyle o hazzı yaşayan erkeği kıskanmasıdır. (kadın için bu tam olarak haz değil de, daha zihinsel seviyede dönen bağlılıklardır, ama aynı kıskançlık burada da geçerli pek tabii).
Kafada detaylara ilişkin soruların çıkması bundandır, adam o andaki sevgilisiyle ilgilenmiyor, o anın kendisi, alınan haz, yapılan iş ile daha çok ilgileniyor, arkadan mı önden mi, üstte mi altta mı, hoşuna gitti mi, benden iyi miydi, bu tür saçma sorularla kendini acıya iyice hapsediyor, çünkü dediğim gibi, sevgilinin kirlenmesi falan değil olay, senin alabildiğin birşeyi başkasına daha önce vermiş olması.
Çünkü bu kıskanma, insanın kendini özel hissedişine bir tehdittir, verdiği acı da bundandır.

Çözüm basit, birincisi kendini özel hissetme sanrısından çok beslenmemeli insan, aleladeliğini kabullenmeli, nedenini niçinini anlatmayacağım, tonla kitap, felsefe, bilgelik var üzerine yazılmış çizilmiş, araştırınız. İkincisi, yine de kendisini engelleyemeyecek ve özel hissetme sanrısının peşinden gidecek, bu da o aynı kitaplarda var elbet, o zaman sevgilisini bu özel hissedişin kaynağı olarak görmeyecek.
Eğer kaynak olarak görmez ise, tehdit olarak zarar alması da imkansızlaşır.

Partnerinize çok anlam yüklemeyin. Ulvi kurtarıcı rolü vermeyin. Göz göre göre kendinizi kandırmak için çaba sarfetmeyin. Sonsuz mutluluk, mutlak bağlılık hatalarına düşmeyin. Doğanızı kabullenin, çünkü biliyorsunuz ki aynı fırsatlar sizin de karşınıza çıktığında siz de bir sonraki sevgilinizi düşünüp değerlendirmemezlik etmediniz.

ek:
8 defaya hata diyor çünkü ya seni pek üzmek istemiyor, ya da hemen her türk kadının ilk öğrendiği savunmalardan biri olan "eğer zevk almadıysam ve pişman olduysam bana orospu diyemezler" savunmasını uyguluyor. elbette zevk aldığı için yaptı, 9uncu seninle olursa onu da yapacak, 10uncuya da hataydı diyecek, ve bu orospuluk değil. Cinsellik üzerine çarpık sosyal bakışa savunma olarak kendisi de doğal bir çarpıklıkta bir taktik uyguluyor ve yalan söylüyor sadece.
ama kardeşim, kendini kanser edecek kadar üzeceksen, daha az "kilometrede" biri bulsan ya? kendine daha çok benzeyen? elbette bu da hemen uygulanabilir birşey değil ama, sonrası için aklında bulunsun.
0
lhun
(07.08.09)
Clerks'teki hatun 36 kişiye blowjob yapmıştı. Dante hariç hem de. O daha kötü. Nolcak hacı yahu, deneyimi vardır, sana da yeni şeyler öğretir. Bunu açık açık söyleyebiliyorsa baya iyi bişey bu. Hold onto her.
0
hophophoba
(07.08.09)
arkadaşım, peki ya sen? peki ya sen 8 kızla birlikte olsaydın. kız arkadaşına bunu söyleseydin, o da bakire olsaydı. hadi birde burdan bak, bakalım. bu durumda kendin olunca normal geliyorsa, o kız için de aynı şeyi düşün bence.

8 kişiyle olmadan önce sen nerdeydin. peki sen onun hayatında olsaydın zmanlar? ben de isterdim bir kız arkadaşım, olsun ben onun ilki olayım, o benim. ama olmuyor işte, saçma bir böcek ısırınca duvarlarda yürüyebiliyor musun?

eğer buna önem veren biriysen, annene söyle sana "helal süt emmiş" kız bulsun. hemen görücü usulu evlen, mutlu olabilirsin, imkansız değil. ah doğruya bekaret mutluluktan daha önemli.

neyse,

kızı seviyorsan geçmişini sorgulama, sorgulamaya başlarsan sonu gelmez. bundan sonra yaptıklarına dikkat et.

mutluluklar diliyorum sana, umarım bir sürü aşk çocuğunuz olur.
0
hollowlife
(07.08.09)
güzel kardeşim yaşının 22 olduğunu hesap ederek konuşuyorum ona göre oku.

sen kaç kişiyle birlikte oldun? o kız sana kaç kişiyle birlikte olduğunu söylediğinde sen de ona söyledin mi? şu dünyada geçmiş hesaba katılsaydı kimse evlenip çocuk yapamazdı emin ol. önce karşındakinin de insan olduğunu ve senin kadar haklara sahip olduğunu kabul edeceksin. senden önceki yaşamı sadece onu ilgilendirir seni de zerre ilgilendirmez. seninle birlikteyken 8 kişiyle yatarsa o zaman sorun et.

konu başlığını "bekaret" olarak açmışsın. görüyorum ki 8 değil 1 kişi de olsa aynı şekilde düşünecektin. bu şekilde düşünmenin yegane sebeplerinden birinin daha önce cinsellikle (sevdiğin, birlikte olduğun biriyle olandan bahsediyorum. para karşılığı olandan bahsetmiyorum) tanışmamış olmana veriyorum. ha değilsen de öyle davranma. karşındakinin de senin gibi bir insan olduğunu, hakları ve isteklerini dilediği gibi yerine getirebileceğini hatırla. o kızın ilk sahibi ben olmalıydım diye ilkçağ düşüncelerini de bir kenara bırak. bakir bir erkeksen de böyle şeylerin önemi olmadığını anla. ilk ve son arasında bir fark yok abicim.
0
atrin
(07.08.09)
sözlük ne kadar modernmiş. reelde "kadında bekaret önemli değil, önemli olan duygulardır" diyince godoş muamelesi görüyorum.
0
atmosphere
(07.08.09)
İnsanlar yaşanmışlıklarının birer basamak olduğunu ve o basamakların çıkılmadan olunan noktaya gelinemeyeceğini kavrayamadıklarında böyle abuk alakasız sorular geliyor.

Bu ülkede insanlar ilk tanıştıkları/tanışdırıldıkları kişilerle en geç bir sene içerisinde nikah olayına giriyorlar. Sonra şanslılarsa nişan aşamasdında bozuluyor değillerse evlendikten üç ay sonra...

Yaşanmışlıklar iyidir.
0
süpermaninkızı
(07.08.09)
Sanirim sen de zaten farkindasin gecmisini bekaretini iliskilerini vs cok takmamak gerektiginin, zaman icersinde bukonuda daha az sorun kalacaktir muhtemelen.
Tek tavsiyem kıza bu konuda cok fazla serzeniste bulunma ve bu mevzuyu ısıtıp ısıtıp getirme, kendini hem asagilanmis hem guvenilmemis hisedecektir ve bu bi sure sonra sogumasina uzaklasmasina falan yol acar, seviyorsan ve sirf sevdiginden bunu yapiyorsan yazik olur
0
tehanu
(07.08.09)
boyle dusunenleri manita adayı yapan kadınlara sasırıyorum.

arkadasım kafan mı guzel, sordugun seylerın farkında mısın ? yazdıktan sonra okudun mu tekrar.

22 yasında birinin 8 kisiyle birlikte oldugundan sanane ki arkadasım, bana sorarsan az bile hadi napcan sımdı ? hayatı bacakarasına ındırınce iyi mı oluyor ? gecmısınden sanane yahu, kitap mı yazacaksın. roccoyla manıtaymıs napcan ? senınkı de iyiymıs hem sor sonra da bakınca gozunde canlandır sonra da tribe gir. ya sorma ya da porno izler gibi gozunde canlandırma. oh oh mehmet nasıl da emmıstır su memelerı mı diyorsun bakınca nasıl bi mantık bu.
0
bryan fury
(07.08.09)
amotsphere nacizane önerim sana cevreni degistir
herşeyi nihayetinde ne idiüğü belirsiz bir kavram su modernizme bağlamasak
her sevgilim bir kere versin karım bakire olsun mantığı bu değildir de nedir ?
koyduğun tikleri görünce kız arkadaşının hata yaptığını düşünmek ve düşündürtmek seni rahatlatıyor diye düşünmekten geri alamadım kendimi
ama bir hatanın 8 kere yapılması da düşündürücü oluyor tabii
hata falan yok ortada en azından bunu sen niceleyemezsin
yaşadıkça aşarsın ilişkinin de seninde yaşanmaya ihtiyacın var
eğer senin de aşmaya niyetin varsa
denge noktası bu
0
gdduman
(07.08.09)
hacım burada neticeyi tamamen senin hayat görüşün belirler. bu soruların cevabını kimse senin adına veremez. biri yaşanmışlık işte süper dedi diye senin için olayı sindiremez. "ona bakınca birlikteliklerini gözünün önüne getirmemenin" öğrenilebilir bir yolu yok. ya kabullenemiyorsundur ya da rahatsındır bu konuda. başkalarının kelamlarını takma ve içinin sesini dinle.
0
arnold schwarzeneger
(07.08.09)
bunu sorun edip şimdiden başlık açmışsın bile. kızla birlikte olduğun sürece bunu her daim başına kakıcaksın ve ayrılık sebebi bu olucak.
0
neira
(07.08.09)
Olayın denge noktası nedir diye sormuşsunuz.

Olayın denge noktası kişinin kendisidir yani sizsiniz ve tabii ki sizi oluşturan etkenlerin tümü. Yani aile (yetişme tarzı), çevre (arkadaşlar, okuduklarınız, gördükleriniz, dinledikleriniz) ve belki de genler.

Takdir edersiniz ki bunların tamamının bir insan üzerindeki etkisini değiştirebilmek pek de kolay olabilecek bir iş değil...

Konuya dönersek; kız arkadaşınızla beraberken; geçmişiyle ilgili sıkıntılarınız yaşadığınız anlardan keyif almanızı engelliyorsa, ilişkiyi sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeniz pek de kolay olmayacaktır.

Ancak, kız arkadaşınızlayken; siz kasıtlı olarak düşünmedikçe ilgili "geçmiş" kafanızı pek kurcalamıyorsa (aklınıza dahi gelmiyorsa) ve yaşadığınız anlardan da fazlasıyla keyif alabiliyorsanız; ilişkinizin önünde pek de büyük bir engel olmadığını söyleyebiliriz.

Yani mesele; sevdiğinize inandığınız kişinin geçmişiyle ilgili sorularınız/takıldığınız noktaların ne sıklıkta ve bilinçli ya da bilinçsiz olarak aklınıza gelip gelmediğini bulabilmek ve yaşanılan anların önüne geçip geçmediğine karar verebilmekte sanırım.
0
silhouette
(07.08.09)
soruyu 22 yaşında birinin 8 kişi ile birlikte olması normal DEĞİL di mi diye soruyosun aslında. şimdi böyle bir mantaliteye sahipsen böyle gördüysen çevren de böyle düşünen insanlardan oluşuyorsa eh normal değildir başkası ne derse desin. bug gözlükle bakınca bu çok anlaşılabilir bir şey. onun geçmişini sorgulamak onunla kurduğun geleceğin perspektifi açısından önemli ve bunu sorgulamak senin bu bağlamda tamamen hakkın diye düşünüyorum. böyle olmasaydı zaten bu konu hiç açılmaz ne o böyle birşeyden bahsederdi ne de senin böyle bir bilgin olurdu değil mi?

ikinci soru daha önemli. hata olarak nitelemesi. açık söyliyeyim ben burda bir samimiyetsizlik görüyorum. bence düşünmeniz gereken tam olarak bu. yarın öbür gün hata dedim ama hata falan olarak görmüyorum derse şaşırmayın.
0
manfool
(07.08.09)
Bu durumu ısıtıp ısıtıp tekrar önüne koymuşluğum felan yok hatta en ufak bir yorumda dahi bulunmadım, bazı arkadaşlar nasıl böyle bir mantığa sahip olursun demiş anlamadıkları nokta onların mantığı ile olaya bakmaya çalışma çabalarım.
Her cevaba tik atma sebebim de yazılanın ne kadar doğru olduğu manasında değil.
0
🌸zZz
(07.08.09)
bizzat bu duruma kendim düştüğümden söylüyorum:

22 yaşında birinin 8 kişiyle beraber olmuş olması anormal değildir, fakat diğer taraf aynı derecede "hareketli" bir aşk hayatı yaşamadıysa onu yıpratır. çünkü aynı sayfada değilsinizdir. birinin ilişkileri daha kısa soluklu, daha çok eğlenme-zaman geçirme (ve tabii sevişme) üzerine iken diğerinin daha çok hayatı paylaşma, beraber yaşama, çift olma üstünedir. ikisi de normal, hiçbiri yanlış değil. ama bir taraf 8 de iken, diğer taraf 2 de ise 6 ay sonra kimin terkedileceğini tahmin etmek çok zor olmasa gerek.

ayrıca o yaşta karşı tarafın "eskilerini" kafaya hiç takmayan adam bilmiyorum tanımıyorum. o zamanla kazanılan bir beceridir ve olgunluk gerektirir. 21 yaşımda ben başaramadım. başarabilen über arkadaşlara saygılar.
0
ndg
(07.08.09)
Bekaret olayı değil aslında konu, 22 yaşında bir insan için 8 kişi ile birlikte olmuş olması. 1 kişi ile birlikte olmuş olsaydı da kabul edecek miydin ? Bundan önceki ilişkilerini bir "hata" olarak görüyorsa eğer aynı hata 8 kez nasıl yapılır ? Hata değildi, o zaman içinde öyle yaşanması gerekiyordu diyorsa da bunu kabullenebileceksen bu ilişkiye devam et, sonrasında bunu sindirmek her yiğidin harcı değil.

Şahsi fikrim : cinselliği tamamiyle bir "ihtiyaç" olarak gören kitle gözünden bile bakıyor olsak da 22 yaşında bir insan için de 8 farklı kişiyle birliktelik yaşamış olmak pek de "olabilir ne var yani?" gibi gelmiyor bana..

Saygılar.
0
Bigvocate
(07.08.09)
(15)

Author'u beğenen/seven kızlar. Neden?

kucak
Bilindiği üzere, author kezbanoloji ideolojisi ile kezbanlara savaş, göğsüne mum damlatıp kendisiyle her türlü cinsel pozisyonu deneyecek "özgür kız"lara ise kucak açmış sözlük selebritisidir. entrylerinde ise gerek aba altından gerekse açık açık, kezban diye nitelendirdiği kızlara verip veriştirmek
Bilindiği üzere, author kezbanoloji ideolojisi ile kezbanlara savaş, göğsüne mum damlatıp kendisiyle her türlü cinsel pozisyonu deneyecek "özgür kız"lara ise kucak açmış sözlük selebritisidir. entrylerinde ise gerek aba altından gerekse açık açık, kezban diye nitelendirdiği kızlara verip veriştirmektedir - (bkz: gezerken manken sikerken minyon kız isterim) - ; böylelikle kimi erkeklerin sevgisini çoğu kadınların ise nefretini kazanıyor.

Buna rağmen, author'un her entrysini keyifle okuyan, hatta onu beğenen ve seven kızların da olduğunu tahmin ediyorum; ama bunun gerekçelerini ise bulamıyorum. İçinizde author'a sevgi besleyen kızlar... neden?

Teşekkürler
0
kucak
(06.08.09)
oudor'un yaptıklarını seven kızlar da vardır yani seks olarak yada bu düşünce tarzı olarak.
kezbanı sevmeyen kızların da olduğu gibi. peki audor kadın olsaydı? çoğu erkek ondan nefret eder miydi?
seks, sadece kötü yapıldığında kötüdür. :)
0
hollowlife
(06.08.09)
yahu gerçek olarak görmesenize. bunlar ciddi olarak yazdığı şeyler değil ki zaten.

şöyle şaka olarak okuyun, o zaman komik oluyor, o yüzden de seviliyor..
0
dambil
(06.08.09)
(bi bok yedim buna cevap veriyorum hadi bakalım)
çok sosyolojik olucak ama, en az 25 yaş civarındaysanız, kadın erkek ilişkilerinde bi şeylerin tersine döndüğüne şahit olmuşsunuzdur. daha önce her kadın, elde edilmesi gereken ve kadın olduğu için bir erkekten daha fazla özen gösterilmesi gereken varlık oldu. zengin ve yakışıklı koca arayan da, ilişkide problem çıktığında kalbi kazanılması gereken de kadındı. (burada bahis konusu, modern şehir hayatı yaşayan insanları kapsıyor)
eski jenerasyona baktığınızda bu hala böyledir. ama artık, bir erkek de bir kadının sahip olmak istediği şeyleri elde edebileceğinin farkında. "errkek dediğin şöyle olmalı" bitti "kadın dediğin şunun gibidir"e dönüştü. kadın artık tek başına değerli değil, o değeri kazanması için en az erkek kadar çabalamak zorunda.
Tüm bunlarda bahsettiğim tabi ki author’un şikiş sokuş entryleri değil, (öyle olsa morpling’i de konuşuyor olurduk) ilişkiler hakkında klavyesinden çok güzel cümleler dökülüyor. onları ayıklamak lazım.
Ayrıca tüm bu birbirine benzer entryleri sırf bize eğlence olsun diye yazdığını sanmıyorum, adamın bu konularda bir derdi var, bu belli.
peki author bu kadar ciddiye alınacak bir yazar mı? tabi ki hayır. (çünkü üslupta bokunu çıkartabiliyor) ama yarattığı karakter tüm bunların da bir temsili.
0
duch von souch
(06.08.09)
sevgili kucak,

çünkü o kızlar sizin kadar kasmıyor. eğlencelik okuyor. mizah falan hani?
0
deckard
(06.08.09)
birinci elden ben cevap vereyim.

bi kere annesinin hegemonyası altında büyüyüp, anne kuzusu olmuş, kızları melek sanan şapşal oğlanlar sevmiyor beni, o konuda hiç tartışmaya gerke yok.

ikincisi, babacığının biricik namuslu aile kızceğizi modundaki, ay ben kocamı bulup, annemle babamınki gibi mutlu bir yuva küreceğim diye götünü yırtan teen ergen şapşal kızlar da sevmiyor beni, o konudaki tartışmaya da ben noktayı koyayım.

ama bedenleri alev alev yanan olgun, aklı başında, kadınlığının değerini bilen ve bedeninin arzualrı için kimseye hesap vermek zorunda olmadığını bilen hanımkızlarımız çatır çatır, seni istiyorum diye mesajını da atıyor, geliyor istediğini de alıyor. bu konuda isterseniz uzun uzun tartışabilirsinz. ben ziyarete gelen iki güzel dilberimle zevk saatlerine akıyor olacağım birazdan.
0
author
(06.08.09)
author duyuruda yaptigi imla > (bedeninin arzualrı için kimseye) yanlisiyla bile sasirtacak kadar iyi bir yazardir. bazen igrenc entry lerine denk gelme gafletine dusen guzel gozlerin nasil da mide bulantisina sebebiyet verdigini aciklamaya hacet olmasa da kendisini okutur okutturur. ayrica kari-kiz-yumcik-delikli tas seysine de cok takilma az biraz karistir. azdir buzdur ama goreceksin ki ski ve tassagini malzeme etmedigi entry leri de oldukca basarilidir.

author u tanimam etmem kacisina hic gerek duymadan ayrica denilebilir ki author adi gectigi halde cevap verme konusunda yaklasik 1 saat gecikmistir. demek alemi bugun hakkat uzun suruyor. sevisin diyorum. tenler zayi olmasin.
0
gunlerin kopegi
(06.08.09)
yazmak zorunda hissettiğim için yazıyorum
niye zorunda hissediyorum bunu da bilmiyorum
toplum için yaptığı çıkarım, genelleme ya da yargıları en alışık olunmayan şey üzerinden yapıyor seks ve sadece kadın erkek arasındaki seks üzerinden yapıyor bu kadar gerisi üslup meselesi beğenen olur beğenmeyen olur ama hayat da o üsluptur zaten
yapmak istediği şeyi anlıyor ve saygı duyuyorum
yukarıdaki kendi cevabı da kafi aslında anlamayanlar için ama beğenmek deyince o kadar öznel ki
ben de bu kadar eleştirel bi adamın niçin bu üslubu seçtiğini merak ediyorum aslında.
0
gdduman
(06.08.09)
diğerler cevapları henüz okumadım ama, bence çok sıkıcı ve iqsu düşük insanlar olmaları başlıca nedeni olabilir. akıllı, mantıklı, espri anlayışı iyi birinin bu saçma sapan karakteri eğlenceli bulması ve takip etmesi pek mümkün gözükmüyor bana. yaklaşık 30 kelimeyi çevire çevire aylar yıllardır aynı konu üzerine herhangi bir komikliği olmayan, vasatın altı, erotikse kusturucu, şakaysa gülümseme bile yaratamayacak şeyleri beğenebilecek kadar sığ olmak hadi bir erkekte neyse de bir kızda gerçekten hoş durmuyor.
0
red g
(06.08.09)
kendi adıma cevap vereyim gayet kendisine güvenen bir erkek profili çiziyor çünkü. etrafı 20 li yaşların başında, sünepe üniversite öğrencisi dolu bir kızsanız işi gücü olan, akıllı, kendine güvenen orta yaşlı bir erkek profilinin yazdıklarını okumak çok daha keyifli geliyor bana. author'un aşağıladığı kadın tipinin çoğu aşağılanacak haraketler sergiliyor o yüzden feministlik yapmaya gerek yok. evlilik meraklısı melek türk kızları beğenmiyor genelde ve de onlara yaranmak isteyen sözlük erkekleri. ben gayet keyifle okuyorum.
0
holly golightly
(06.08.09)
anlaşılan author, mazoşist türk kızlarına listen little woman demeye çalışıyor. ne denilir, alan memnun veren memnun herhalde. ama bunun üç milyar kadın varsa üç milyarı da orospudur demeden de yapılabileceğini wilhelm reich göstermiş zaten (bkz: #13279090).

Cevaplarınız içim sağolunuz; varsa diğerlerini de okumak isterim.
0
🌸kucak
(06.08.09)
efenm bu konuyu cübbeli ahmet hoca' ya sordum mail yoluyla. özenilecek bir şey olmadığını söyledi, ayrıca author'un şeytanın uşaklığını yaptığından da dem vurdu. yersen..
0
sokak cocugu
(06.08.09)
cidden beğenen varmış lan.
vay ülkenin haline..

o dediklerinin onda birini dandik dergi chipte yazsa ben de beğenirim ama :D
0
passion rules the game
(06.08.09)
Yanımda direkman author u beğenen bi kız var aynen aktarıyorum: "Bazen ipin ucunu kaçırsa da kezbanlara geçirdiği için authoru seviyorum"

Meali: Kezban olduğumun farkında değilim o yüzden authoru beğeniyorum :)
0
selimse
(06.08.09)
muhtemelen edebiyattan anlamıyor. sense of humour sahibi de değil.
entrylerinden çıkardığı kadarıyla bir bakıyor, aa starbuck gibi kadında olması gereken özelliklerden bir veya birkaç tane onda da mevcut. kezban olmaktan da öyle ya da böyle paçayı kurtarıyor bir şekilde.
yani: onay görüyor başta author ve author takipçileri/sevenleri tarafından.
author'ın diline pelesenk ettiği arzulu, karşısındaki adama "seni istiyorum" diyebilen bir kadın olmak author'ı sevmek demek olmayabilir. tek mesele kezban olmak ya da olmamak değil.
author'ı ve yazdıklarını okuyup hoşlanmamak bir kezban refleksi değil. ya da çatır çatır sevişip, cinselliğinden haz alıp, kimseye hesap vermemek, can sıkıcı bir kadın olmamak author'ı sevmeye yetmez.

bu adam kendini çok ciddiye alıyor (bakınız author'a yazılan okur mektupları), ve birileri çıkıp "ciddiye almayın siz de şu adamı yahu" diyor. kendini fazla ciddiye aldığı için onu itici bulacak kadar kadar ciddiye alıyorum kendisini. kusura bakmayınız. geçip neden gideyim, değerlendirme yapmak iyidir her zaman.

ha bir de, bana kalırsa kendisine yazılmış okur mektuplarından, mektupların (mesajların ya da, herneyse) yazarlarından bir karakter analizi yapın bence. author hakkında epey fikir verir. yazar kısmının okuyucu kitlesi iyi bir kriter bana kalırsa yazarlıklarını değerlendirmede.
0
peki
(06.08.09)
loser seven kızlar da var dünyada. herkesin bir talibi var neticede.
0
arnold schwarzeneger
(07.08.09)
(4)

Mimarlar, tasarımcılar vb...

loralynn
Ben 1. sınıfı bitirmiş bir mimar adayı olarak, geleceğe şüpheyle bakar oldum. Mimarlığı pek bilmeden geldim belki de aslında bildiğimi sanarak. Sorun şu ki, benim mimarlığı seçme amacım kendi beğeneceğim tasarımlar yapmak, yani ben sanıyordum ki istediğim gibi şeyler yaparım. Tabi çocuk aklı müşteri
Ben 1. sınıfı bitirmiş bir mimar adayı olarak, geleceğe şüpheyle bakar oldum. Mimarlığı pek bilmeden geldim belki de aslında bildiğimi sanarak. Sorun şu ki, benim mimarlığı seçme amacım kendi beğeneceğim tasarımlar yapmak, yani ben sanıyordum ki istediğim gibi şeyler yaparım. Tabi çocuk aklı müşteri diye bir şeyin varlığından uzak... Şu an farkediyorum da kendi istediğim gibi şeyler tasarlamam pek mümkün olmayacak. Yani müşterinin istekleri olacak, işin maliyeti olacak ne bileyim bir sürü etken işte. Sonuç olarak çok hayalci bir insan olarak sanki ben yanlış yerdeyim. Yani ben kendimi çevrede gördüğümüz binalar gibi yapılar tasarlarken düşünemiyorum. Bu arada henüz mimari tasarım adlı dersi almadım okulumda 2. sınıfın ilk döneminde veriliyor. İlk sene ise tamamen özgürce tasarımlar yapabiliyorduk, herhangi, bir kısıtlama olmadan basit boşluk tasarımları falan. 2. sınıfların jürisini izledğimde mimarlıktan soğudum desem biraz abartmış olurum ancak üzüldüm biraz. Yani bütün sene boyunca Calatrava, Frank Gehry, Zaha Hadid vb mimarların tasarımlarına bakıp heyecanlanırken, şu an gerçekle yüzleşmiş hissediyorum kendimi. Şu an düşünüyorum da mesela ben gökdelenleri hiç sevmeyen bir insan olarak şu an bir mimar olsam müşteri gökdelen istese işi kabul etmek istemem. Neyse kısa keseyim, ne soracağımı ben de bilmiyorum aslında ama okuyan arkadaşlardan öğüt, yorum artık ne olyursa bekliyorum. Gerçeklerle yüzleştirin ya da sen de Zaha Hadid olabilirsin deyin falan ne bileyim. Bölümden soğuyup bırakırım gibi hissetmeye başladım ya da mezun olduktan sonra istediğimi yapamayıp başka bir bölüm daha okurum diye düşünmeye başladım napsam ne etsem?

Uzun uzun öğüt vermek isteyen, sorularıma cevap verecek, bana mimarlığı sevdirecek veya vazgeçirecek veya ne bileyim kafam karışık zaten:
loralynn at windowslive com
0
loralynn
(03.08.09)
sözlükte mies'i oku.
0
yalniz bir opera
(04.08.09)
Bir tasarımcı olarak yanıtlıyorum:

Tasarım/mimari özgürlükler ülkesi değildir. Mimari fiziğe, tasarım algılara mahkumdur. Git resim oku, heykel oku, sanat yap.
0
msb
(04.08.09)
öncelikle biraz sakinleşmelisin bence. bir mimar olarak kaygılarını çok iyi anlıyorum fakat bu şekilde panik halinde paldır küldür karar vermek doğru olmaz. şimdi git kalan tatilinin tadını çıkar, sakinleşince bu konular hakkında tekrar düşünürsün..
0
votkalimon
(04.08.09)
tasarımcıların avukatlardan hiçbir farkı yok esasen
sürekli bir savunma halinde kalabiliyorsun yaptığın işi
rengi bunun için seçtim, büyük olması gerekiyor çünkü ......, ince çizgiler çünkü .......
evet bazen gerçekten de bıktırabiliyor
hatta nefret ediyorum yaptığım işi savunmaktan ama iyi hazırlanır anayasayı iyi bilirsen Türkiye gibi bir hukuk ülkesinde bile çalışabiliyorsun tasarımcı olarak, müşterinin veli nimet olduğu bir ülkede yaşıyorsun , veli ne demek,müşteri ne demek, nimet ne demek ayrı ayrı oku etüd et, global pazar müşteriyi kral gibi hissettirme üzerine iyice temelleniyor
heykel okumus biri olarak cevaplıyorum
bilmiyorum ama Ayn Rand Pınar iyidir bir oku bakalim
senin çelişkilerin ve tutkun ne derece kendini yokla
0
gdduman
(04.08.09)
(41)

kız arkadaşa laf atılması!

emcedeltate
merhaba duyuru sakinleri.sorulacak soruya dürüstçe cevap vermenizi diliyorum. sevgilinizle beraber sokakta yürüyorsunuz. yandan `iki ` tane hıyar geçiyor. kız arkadaşınıza laf atıyor. ancak adamların amaçları kıza laf atmak değil; sadece kavga çıkarmak. yani amaçları sizi kışkırtıp kavga etmek. sade
merhaba duyuru sakinleri.
sorulacak soruya dürüstçe cevap vermenizi diliyorum.

sevgilinizle beraber sokakta yürüyorsunuz. yandan iki tane hıyar geçiyor. kız arkadaşınıza laf atıyor. ancak adamların amaçları kıza laf atmak değil; sadece kavga çıkarmak. yani amaçları sizi kışkırtıp kavga etmek. sadece kavga arıyorlar. kız arkadaşınız ordan hızlıca uzaklaşmak istediğini belirtiyor. adamlar bildiğiniz apaçi. kavga çıksa dayağı yiyeceğiniz su götürmez bir gerçek.

bayanların da erkeklerinde cinsiyetlerini belirterek cevaplamasını istiyorum.

**
kız tarafıdan bakalım

erkek arkadaşınızın ne gerçekte yapmasını isterdiniz.

1-duymamazlıktan, görmemezlikten gelme
2-"nediyosun lan sen" şeklinde gidip kavga çıkartması ama sağlam dayağını yemesi.

1. yaparsa bu kişiyi içinizde korkak, kılıbık ilan eder misiniz?
2. yaparsa burnu falan kırılıcak ama gözünüzde kahramanlık mertebesine ulaşıcak mı?
**

bu konuyu tarih boyunca merak eden yüzbinlerce kişi olduğuna eminim.

erkek arkadaşınızın (* *) sizin için dayak yemiş olması hoşunuza gider mi? bunu sizi sevdiğinin, göstergesi olarak algılıyan kimse var mı?

kız arkadaşınıza laf atılması elbette sizi sinirlendirecektir. ancak olay olmamış gibi yürürseniz kavga çıkmayacak. hayat devam edecek. ancak siz kız arkadaşınızın sizin bir korkak olduğunuzu düşündüğünü düşünür müsünüz?

gidip kavga çıkartıp dayak yemek sizi kahraman yapar mı? namusunuzu temizlemiş olduğunuzu mu düşünürsünüz.

******

birkaç da haber linki koyuyorum.

www.milliyet.com.tr

yenisafak.com.tr

kızın ne düşündüğü kadar sizin ne hissettiğiniz de önemli.

yukarıda cevapları birbirine bağlantılı birkaç soru var. her iki cinsiyet de cevaplarsa anlamlı bir faaliyet gerçekleştirmiş olacağız. cevaplar ne kadar fazla, çoksesli ve kapsamlı olursa sonradan okuyacak kişilere o kadar yardımcı olursunuz. başınızdan geçmiş tecrubeler var ise yazmak çok yerinde olur.

bir kere daha tekrar etmek istedim. çoksesli bir oturum olması gerekiyor. karşıt fikirler çarpışsın ve bir sonuca bağlansın istiyorum. hayda bre pehlivanlar.

konuşmakla uygulamak farklı şeylerdir. uygulayamayacağınız şeyleri yazmak size burda statüko sağlamayacak.lütfen gerçekçi cevaplar.

ARKADAŞLAR ANLAMADINIZ GALİBA SAVUNMA TAKTİKLERİ, SALDIRI TÜYOLARI ARAMIYORUM. BANANE ADAMIN KIKIRDAĞINDAN BOYNUNDAN. SORUYU OKUMADAN LÜTFEN CEVAP VERMEYİN.
0
emcedeltate
(27.07.09)
yanımda herhangi bir kız varken -yanımdaki kızı düşünerek- kavga çıkmaması için elimden geleni yaparım, çok kızarsam kızı güvenli bir yere bırakıp döner ya döver ya dayağımı yerim. kızı korumak ayrı şey, tehlikeye atarak salakça kavgaya girmek ayrı şey. korunmayı hemen her kız ister, ama dayak yememden hoşlanacak kız benden uzak olsun zaten.

(git: 85032) ayrıca burada da konuşulmuştu, bu tarz olaylarda nefsi müdafa kararı için sizin ifadeniz de yeterli olmaz.

edit: gerek var mı bilmiyorum ama ekleyeyim, erkeğim.
0
lykos
(27.07.09)
Mevzu( mevzu dedi)nun nerde ve hangi kosullarda oldugu da onemli tabi. burdan mesaneden sIkmak kolay. Ama olmus da var tabi. Laf atilir.(kucuk kiyamet). Elamanlara bakilir. -Ne bakiyosun lan at yarraa, zoruna mi gitti? diye bi laf da erkek olarak yenilir. Gulumsenir. Kiz arkadas otobusune minibusune, bindirilir. Olay mahaline geri donulur. Elemanlar bulunur, agizlari ve burunlarinin suratlarinda aslinda ne kadar da farkli yerlestirilebilecegi farkli bir operasyon ile kendilerine gosterilir. Gece taksim de hos bir nezarethane de bir pezevenk ve hirsiz ile muhabbet ederek gecirilir.

Peki bu neden yapilir? Manyaklik, hayvanlik, medeniyetsizlik bir suru adi var. Memlekette kanun nizam var he-man kavga edip ne diye sagini solunu facalatican? diyenlere saygi duyuyor elbette bu beden. Ama kisilik meselesi. Sahsi kanaat, tersi olaydi, laf duymamazliktan gelinip oylece yuruneydi, kiz arkadasin ne dusunecegi pek sike takilmamakla birlikte, gece bu lafi isiten bas(bu benimki oluyor) yastiga duseyazamazdi. Kudururdu. Kendini yerdi. Namus cart curt? Belki. Ama daha cok sen bana ait olan (maskulenim ezelden) bir seye sulanirsan aslanim, e salcani da akitirlar birmukabele.

erkekim.
0
gunlerin kopegi
(27.07.09)
Merhaba

Cevap hal duruma göre değişir bence, piçlerin niyeti senin örneğinde belirttiğin üzere "bulaşmak ve gereksiz bela durumu" filan bu sadece dayak yeme ile sınırlı kalmayabilir bile piçler bıçak vs de kullanabilirler durum vahime gider.

Öte yandan kız arkadaşı korumak da gerekebilir böyle bir durumda can mı canan mı ? sorusu gelir bi yandan bu koruma durumunda bile oracıkda kavgaya girmektense kaçmak günümüzde daha mantıklı geliryor bana.
Çünkü suçluların bulunması bir hayli zor, sonra adam seni yaralasa kızı kim koruyacak ?

Öte yandan erkeklik vahşi hödüklük değildir! her gördüğüne kafa göz girenlerin sonucunu da çok kez gördüm.

Ancak baktın ki bunların hiç birisi çaba vermiyor adamlar peşine düşüyor belki öyle bir durum ortaya çıkar ki sevdicek uğruna ölmek gerekir ki bunuda bence yapmakta gerekir.

Ayrıca durumu tahlil etmeyip erkeğini bok yoluna yollayan kızın da aklından da sevgisinden de şüphe ederim ben arkadaş.

Bilmem ifade edebildim mi ?

erkektir.
0
sozluknickmiverulan
(27.07.09)
bir erkek olarak normal olan ve yapılması gerekenin hiç muhattap olmayıp oradan uzaklaşmak olduğunu, hele ki bu devirde adamların büyük ihtimalle yanlarında birşeyler de taşıyor olacağını göz önünde bulundurarak afedersiniz birkaç it kopuk yüzünden hayatıızı tehlikeye atmamanız gerektiğini düşünüyorum. fakat gel gör ki ben bu düşüncelerimi asla uygulamaya geçirememiş bir insanım.çünkü böyle bir durumda tepki vermezsem çok fena içimde kalır ve hep keşke der dururum. o yüzden -bu tür durumlarla çok fazla karşılaşmamış olsam da- böyle bir taciz olayında karşıdakilerin ağızlarının payını vermeden gittiğim hiç olmamıştır.
edit: biraz geç kalmışım sanırım...
0
burbat
(27.07.09)
Eril görüş: Laftı küfürdü bunlar aşırı soyut şeyler geldiğinden kavga etmeye değer görmem hiç bi zaman. Hatunun poposunu ellerseler o zaman iş değişir bak, ele avuca gelir gayet somut bişey çünkü popo. Ciddiye alamıyorum laf atmaları felan. Ha it afkırmış, ha apaçi laf atmış.
"Ben laf yedim orda sen bi dayak yemedin benim için tankut iğrençsin" diyen kezban hatuna da tekmeyi basarım tez elden gibime geliyor, gene de büyük konuşmayayım.
0
mabl
(27.07.09)
ben bir bağyan olarak şunu söyleyebilirim, biz sevdicekle böyle bi durumla karşılaşsak onun cevap vermemesini daha çok isterim. gereksiz yere tartışıp gereksiz yere zarar görecek. ve gereksiz yere zarar verecek. saçma sapan nedenlerle boşu boşuna keyfimiz kaçacak. görmeden çekip gitmek en güzeli ama küçük de bi ters bakış atılabilir belki...
0
miskinim
(27.07.09)
bir erkek ve adanalı olarak kendi çapımda yorum yapıyorum.

yanımdaki kız eşim veya 3-5 senedir bilikte olup evleneceğim insansa, onu en uygun yerde taksiye bindirir eve gönderirim. sonrasında eğer yakınlarımda tanıdık varsa onları çağırır gider laf atan hayvanları bulur direk dalarım, ha kimse yoksa gene dalarım ama önce polisi arar "filanca noktada kavga çıktı olaylar çok büyük, ekip gönderin" derim. eğer tek dalacaksanız tavsiyem gurubun içindeki en kıl olduğunuz ve atletik olana direk yumruğu kapatmanız, sonrasında onlar noluyor demeye kalmadan 2 kişi indirirseniz ve elinizde haydar tarzı bir sopa varsa muhtemelen geri kalanlar tırsacaktır. elleriniz boş ise yine kafadan 2 kişinin yere serilmesi diğerlerinin cesaretini kıracaktır, yere düşenlerin ağzının ortasına tekmeyi basın ki en azından burunları kırılsın. siz illaki dayak yersiniz ama karşı gurubada maksimum zarar vermek içinizde ki sinirin ve kinin en büyük tesellisi olur. sonrasında zaten polis gelecektir olaylar çok fazla büyümeden kurtulursunuz, karakolda mutlaka davacı olun.

diğer taraftan yanımda ki kız az önce barda tanışıp gecelik ilişki yaşayacağım kız ise umrumda bile olmaz, durduk yerde canımı hiç sıkmam. kızın ne düşüneceği beni bağlamaz.

bence burda asıl sorulması gereken "yanınızda ki kızın sizin için ne düşüneceği" değil "sizin kendi iç dünyanızda ne şekilde hesaplaşacağınızdır".
0
snow bros
(27.07.09)
Kavga çıkarmamalısınız. Özür dilerim ama yanınızdaki arkadaşınız kavga etmediğiniz için sizi kılıbık ilan ediyorsa o kişiyle dostluğunuz samimi değil demektir. Bunun çözümü başkadır. Yumruklar konuşursa onlardan farkınız kalmaz.
0
tubytube
(27.07.09)
eşek kadar olana kadar küfür denen kavrama anlam verememiş biri olarak laf atılmasını da çok anlamlı bulmuyorum açıkçası. yani "hananı zikeyim" dediklerinde anneciğimin ruhu bile duymuyor, en ufak bir zarar görmüyorsa "eee?" diyor ve gülüp geçiyorum. yani sen benim anama nasıl laf edersin ulan dümbük moduna girmeyi mantıksal bulmuyorum.

laf atılma olayında şöyle bir nüans var ki ortama ve duruma bağlı olarak atılan lafın gerisinin gelme ihtimali, olayın laftan fiziksel saldırıya dönüşme ihtimali varsa buna göre bir karar verilmelidir. örneğin çok kalabalık bir ortamda birilerinin olaya müdahale edeceğini varsayarak olayı savuşturmak üzere çıkış yapabilirsiniz. fakat karanlık bir yolda yürürken 3 tane hanzo sarkıntılık yapmaya kalkıyorsa, erkeklik yapıp "ne diyon lan sen?" demek 2 kişiye tecavüz edilmesi ve öldürülmesiyle sonuçlanabilir. bu riske girmek bence salaklıktır. erkeklikle alakası yoktur.

bence önemli olan kızı sahipsiz göstermeyecek düzeyde bir tavır almak, gereksiz gözükaralık gösterip kızı ve kendinizi riske atmamak gerek. bu dengeyi tutturmak kimi zaman zor olabilir elbette fakat genelde "laf laftır" diyip geçmek gerek bana göre. kavgayı seven biriyseniz bilemem tabi.
0
bodom
(27.07.09)
cinsiyet: erkek.

valla kızların uzun boylu iri yarı kaslı erkek peşinde koşmasının sebeplerinden biri de herhalde bu gibi bi durumla karşılaşmamak istemeleri. yani bu güvenlik ihtiyacı o kadar da bilinçaltından çıkıp gelen bişey değil; sokakta, sahilde, kafelerde direk burun buruna gelinen bişey.

cevapları taramadım ama kavga çıkarmasın diyen kızlar kesin olacaktır, doğru; o an kavga çıkmasını istemeyebilirler, gürültü patırtı olmasın. ama, "erkekleri", o laf atılma anındaki ezik, pısırık halinden sonra asla eskisi gibi olmaz herhalde.
0
yoldaki isaretler
(27.07.09)
er kişi olarak,

önce hanım kişisi güvenliğe alınır. ortam kalabalıksa hanım kişisine net bir şekilde karışmaması belirtilir.

"konuşabilir miyiz?" diye masum rolünde ilk adama yaklaşılır ve ilk yumruk gırtlağına atılır.

bire bir kapışırken karşıdaki adamın büzük sesleri dinlenir, büzüğüne itinayla ayar çekilir.

polisin gelme olasılığı varsa kendi yüzüne biraz makyaj tavsiye edilir. göz çevresine vurulan yumruk pek acıtmaz, kollarını da tırnaklayabilirsin. biraz kan oturması yeterli.

ha ortam sakattır, gecedir, yalnızdır. hanımefendinin sakata gelmesi riski vardır. o zaman kıçına cola şişesi soksalar dahi susmak gerekir.

kavga kötü değildir. kötü olan yandaşlarını/arkadaşlarını da bu tehlikeye bulaştırmaktır.

kavga, şov da değildir. güç gösterisine girmek, artistik patinajlar yapmak zinhar yasaktır. dalağı, barsağı eline alma ihtimalin her zaman var çünkü.
0
tgc
(27.07.09)
bi filmde vardı mesela buna benzer bişey. polis içinde bir çiftin yol aldığı aracı durduruyor, bayanı arama bahanesiyle elle taciz ediyor, bay ses çıkaramıyor; gecenin ilerleyen saatlerinde çiftin arası bozuluyor.
0
yoldaki isaretler
(27.07.09)
Bir kadın olarak, ne gerek var duymamazlıktan gelip yola devam etmeyi isterim. Güç gösterisini falan gerek yok, gayet samimi söylüyorum, daha önce de erkek arkadaşımı aman dur yapma diye tutmuşumdur. Gereksiz insanlarla muhatap olmaya gerek yok, neden canımızı sıkalım ki.
0
loralynn
(27.07.09)
cinsiyet : O->

üstadım ben bir keresinde trafikte arabadan indim, arabayı nişanlım kullanıyordu ve hanzonun birisi nişanlıma küfür etti. ben 110 kilo 1:85 biriyim, zaptedilmem biraz güç oldu, ancak adam uzun süre konuşamayacak hale geldi. benim ise boynumda sıyrıklar, açılmış bir kaş ve kanayan burunla arabaya zor bela bindirdiler. sonuç :

1 ) çapa tıp fakültesi önünde yüz kadar araç yaklaşık 10 dakika beklediler, insanlar işinden oldu, bir ambulans benim yüzümden çıkamadı, bu utanç verici bir şeydi.
2 ) nişanlınızı ağlama krizine sokuyorsunuz, hele bir de kavga esnasında araya girmesi ve sizin 'ona darbe gelecek' diye kendinizi kontrolsüz araya atmanız cabası, kaşım o sırada açıldı mesela.
3 ) adam için daha sonra üzüldüm, küfür bile etmiş olsa hayatının belli bir bölümünü dişçide geçirmek ve kamışla çorba içmek zorunda kaldı. o an elimin altında silah veya kesici bir şey olsa sanırım kullanırdım, insan böyle katil oluyor demek.
4 ) sevdiğiniz insan size karşı güven bunalımı yaşıyor. acaba gene aynısı olacak mı korkusu ile uzun bir süre geçiriyorsunuz. mesela beni yaklaşık 2 ay arka koltuğa oturtup çocuk kilidi ile kapıyı kilitledi.
5 ) ailesine karşı tedirginlik veriyorsunuz. şöyle düşünün ya adamın üzerinde bir kesici alet olsa? ben o gün ölebilirdim de. ailesi de neticesinde kızlarını size emanet ediyor. hiç bir anne baba kızını bir hastane köşesinde üzeri başı kan içinde ağlarken bulmak istemez.

hayatımda yaptığım hatalardan biridir bu. bunları yazmamın amacı ; yapmayın hocam. iyi bir şey değil bunu yapmak. biz ilişkimizin 5. senesinde bunu yaşadık ve o beni hiç görmediği bir şekilde gördü. o imajı kafasından silmek zor oldu. hani yapmasam belki bir süre ben kendi kendimi yerdim. ama kadın kısmısı bu konuda daha pas geçer nitelikte.


edit : lan yapmadan geçemicem ;
(bkz: yumruğumla öldüreyim)
0
galahad
(27.07.09)
erkek görüşü: önce kızı tehlikeye atmamalısınız, sonra elemanlar tantanacı olabilir biri sizinle kavga ederken öbürü cüzdanı götürebilir. gözünüz kesiyorsa yanınızdaki bayanı emniyete aldıktan sonra allah ne verdiyse girin ya döver ya dövülürsünüz.

@tgc gırtlağa atılan yumruk sizi katil mertebesine ışınlar, kıkırdaktır oralar kırar öldürürsünüz elin itini. kuvveti ölçüsüz kullanmamak lazım.
0
justaddwater
(27.07.09)
bir dişi;
kesinlikle yanımdaki erkeğin böyle bir kavgaya dahil olmasını istemem hatta duruma göre onun kontrolsüz olduğunu düşünürüm. sonuçta laf atmak var ortada sadece, bunu çoluk çocuk da yapıyor ve bunu yapabilen birinin kalitesini siz düşünün kalkıp bir de muhattap olucaksınız. en iyisi uzaklaşmak. taciz falan olsa tabiki önlemek görevinizdir. üstelik şunu da göz önünde bulundurmak gerekir ,sevgilin 7/24 seninle birlikte değil , hiç mi sokakta tek yürümüyor bu kız, muhakkak laf atanlar oluyordur madem bu kadar dokunuyor sana hiç dışarı çıkarma . böyle şeylerle gaza gelmeyin arkadaşlar, gerçekten hoş değil. aklı başında hiçbir kız böyle bir durumdan hoşlanmaz.
0
zhou hui
(27.07.09)
Bir erkek olarak soyleyebilirim ki, her kadin erkegi tarafindan mudafaa edilmek ister. En egitimlisinden en cahiline en kezbanina kadar hepsi bunu ister. Ha size laf atan birkac serseriyle dalasmanizi mantiksiz bulduklarini soyleyeceklerdir elbet. Fakat dedigim gibi hepsi icten ice o laf atan hiyarlara hadlerini bildirip yolunuza devam etmenizi isteyecektir. Bu kudrete sahip olmaniz onlar tarafindan takdirle karsilanacak, hoslarina gidecek, kendilerini daha bir guvende hissedeceklerdir. Bir kadinin bir erkekle birlikte olmasinin altinda yatan en temel ihtiyactir kendisini emniyette hissetmesi. Ama tabii ki gecenin bir koru dayak yiyeceginizi bile bile o insanlara kafa-goz girismek hem gucsuz, hem de akilsiz oldugunuza dalalet ettigi icin, kadinin sizden sogumasina neden olacaktir. Dusunsenize hem fiziksel, hem de mental acidan gucsuz bir erkek. Olayin akabinde "Canimsin cicimsin" diye yaralariniza baksa bile icinden "Ben nasil bir adamla birlikteyim" diye sorgulamasi olasidir.

Velhasil boyle bir durumda, yani gecenin bir koru 3-5 zibidiyle dalasmak, hele ki bunu bir kadin icin yapmak (Anne ya da kardes olmadigi surece) gayet mantiksiz bir harekettir. Hayatinizin baharinda bu dunyadan gocup gitme nedeniniz olabilir.

Sunu da unutmayin, o laf atan serserilerin muhtemelen su hayatta kaybedecek bir seyleri yoktur, ya tinercidir ya kestir, ya ayyastir. Size bir insanin insana vuramayacagi sekilde vurur icinde biriktirdigi kinle birlikte. Eger siz az-cok egitimli bir insansaniz herhangi bir dovus sanatina vakif olsaniz bile onlarla bas etmeniz mumkun olmayabilir. Yanlarinda buyuk ihtimalle kesici-delici aletleri olacaktir, her turlu pisligi yapabilecek durumdadirlar. Kafanizi bile ezerler bir tasin altinda, acima duygusu tasimiyor cunku bu insanlar.
0
msb
(27.07.09)
@justaddwater

3kglık basınç kıkırdak halkaların çökmesini ya da kırılmasını sağlarmış. kaldı ki boyna yumruk atmak, hele o sertlikte çok zor. savunma halinde(rakibin boğazınıza sarıldığı varsayılarak) bile önce sol el rakibin boynuna yatay yerleştirilip sonra yumruk atılır(tamam bu öldürme amaçlı)

yani gırtlağa dirsek olsun, yumruk olsun hiçbir zaman tam oturmaz. darbeden sonra nefes almak için adamın çökmesi kafi. köprücük kemiği civarı(yan mevziler) daha uygun. 25 halkadan o kısımda zayıf olan yokmuş.
0
tgc
(27.07.09)
(bkz: biber spreyi)
0
buffy de vampir sayilir
(27.07.09)
şimdi ben buraya 3 sayfa anı yazdım, haliyle uzun sürdü ki o arada dışlamış beni ekşi duyuru. o bakımdan boşa gitti,şimdi tekrar yazamayacağım ya özeti şuydu.

yapmayın, etmeyin gereksiz atraksiyonlar bunlar.

laf atanların amacı sadece kavga çıkarmaktan ziyade sizi ekarte edip yanınızaki hatuna dair pek de hayırlı olmayan şeyler yapmak ise erkekliğe bok sürdürmemek adına götünüze yediğiniz bıçakla köşede yatarken isteseniz de hatunu koruyamazsınız, bilginize.

@miskinim: "görmeden çekip gitmek en güzeli ama küçük de bi ters bakış atılabilir belki..." demişsin iyi hoş, fakat. o küçük bakış sonrası gelebilecek olan "ne bakıyon la yrraaam" cevabı er kişiyi niyeti çekip gitmek dahi olsa sge sge kavgaya sürükler.

düşünsene bi,

+ of anam yalarım yutarımsgerim
- sizin yaptığınız ayıp ama beyler
+ sana ne la yrraaam!
- yürü hülya gidelim

he bu arada, cinsiyet "irkek"
0
sekko
(27.07.09)
bir OF lu olarak senede bir kaç kez laz damarı atma durumu olabiliyor.başimdan geçen 2 hikayeyi anlattığımda kız arkadaşınız yanınzdayken kavga edilmeli edilmemlimi sen karar verirsin sanırıç.
1. kız arkadasımla trafikde seyreylerken 2 tane öküz bilerek üstümüze arabayı sürmeleri üzerine ağız dalaşına girdik,kız arakdasım yapma etme muhattapp olma demesi üzerine sessiz kaldım,bu lavuklar yanındaki kıza dua et deyince e tabiki el frenini çekip heriflere dalmak farz oldu,şöförün yanındakine saydırırken sanırım birinin kaşı patladı elmacık kemiği yarıldı,benim bilek çatladı.öbür lavuk arabadan çıkıp saldırmak zereyken trafiktekiler ayırdı,kızdan feryat figanlar neyse arabaya bindik uzaklaştık.benim kız ne oldu erkeklik gösterisimi yaptın şimdi demezmi...bu sonuç 1.
2.başka bir zamanda başka bir kız arkadaşlada bir barda eglenirken alkollu oldukları belli 3 lavukla böyle bir durum oldu alkol ortami dedik aman mevzu yapmayalım dedik çektim çıkardım kızı dışarıya.kız demezmi 3 kişi korktunmu aşkım yoksa diye...buda sonuç 3.
işin özü kadınların de düşündüğünü önemseme içinden geçeni yap yoksa kanser olursun..
0
sirincem
(27.07.09)
Bir erkek olarak şunları düşünüyorum:

- her ne kadar o adamları tek hamlede yere sermek içimden geçiyorsa da kavga olmaması için elimden geleni yaparım.

- Eğer günlük yaşamınızda sık sık kavga etmiyorsanız ve bir yumrukta herkesi yere sereceğinize dair bir his varsa kavgadan uzak durmak lazım.

- Kaybedecek bir şeyleriniz varsa (bir aile, sevdiğiniz kişiler, sizi seven kişiler, okulunuz, işiniz, vb.) kavgadan uzak durmak lazım.

- O kavga arayan adamlardan bir farkınız olduğunu düşünüyorsanız kavgadan uzak durmak lazım.

- Eğer kadınları kavga ederek etkileyeceğinizi düşünüyorsanız ve ergenlik çağını geçtiyseniz bir doktora görünmek lazım.
0
pppedant
(27.07.09)
dişi

korkak yaftası kesinlikle almaz bence azıcık sağduyusu varsa dişi kişinin. tinercisi var hapçısı var çıkarsa tabancayı, bıçağı? olmadık şeyler değil bu ülkede 'aa börkecaan bana laf attılar sen durdun öyle hıh.küstüm' derse zaten kaçın o abladan. ha taciz filan da olursa adamı yargıyla vs ile (iyi avukat kurtarıcıdır yaygarayla bi kaç yıl yatar bile sapığımız.) cezalandırtın, yanına kalmasın. ama rica ederim erkeklik için girmeyin böyle işlere. gerçi bi takım hatunlar tarafından ay benim için 5 kişi dövdü bir övünçş meselesi de olabilir ama yine de yapmayın.

bir de örnek size:
sevgili abicim dünyanın en çabuk sinirlenen insanıdır ve geçenlerde neden baktın kavgası yüzünden kavga etti (10 kişi olup arabaının etrafını sarmışlar. karadenizli mafya çıkmış!) ve son anda kurtardı. kalıbı fena halde yerindedir ve aikido vs biliyor. 10 kişiye hiç bir şey yapamazsınız, zaten bizimki de tanıdık sayesinde kurtardı. lütfen uzak durun itten köpekten..
0
playthegame
(27.07.09)
ben de cevaplıyayım, erkek olarak, örnek vericem.

seneler evvel ki yaklaşık 15 sene oluyor, mahalledeki halıcı pezevenk abisi ile dükkanın önünden geçen kadına laf attı, kocasıda yanın birde kadının elinde bebek. sonra kavga çıktı ve zavallı adamı dakikalarca çok fena dövdü bu halıcı kardeşler... kadın çığlık attı etraftan yardım istedi falan, çocuk bir yandan ağlıyor....

o adama o gün çok üzülmüştüm, o halıcı kardeşlerden de nefret ettim, gerçi allahın sopası yok sonra polisten pis dayak yediler ama..

neyse, orda adam karısına laf atıldıktan sonra hiç bir şey demese karısını evine götürse, içine oturuyorsa sonra gelip tek başına dayak yese daha iyidi, hatta en iyisi polise söyleyip hiç köpeklerle uğraşmamak ama tabi bir yandan gurur var... he bence o kadın kocasını takdir etmemiştir, malum kavga sırasında bile herşey olabilir.

buda öyle bir anımdır.
0
alchemistt
(27.07.09)
Erkeğim ezelden.

Gecenin bir yarısı, elde bir şey yokken ve sadece piçlik olsun diye laf atan iki tane denyoya ben karışmam. Buna benzer şeyleri ben ancak duydum, daha başıma gelmedi ama duyduklarım pek iç açıcı değildi. Sadece erkeklik olsun diye girişilen şeylerde de pek hayırlı sonuçlar çıkmıyor. Hele ki şimdiye kadar ciddi ciddi dövüşmemiş bir adamın "yerim ulan hepinizi, alayınız gelsin lan" tarzı lafları, bunları yemiş yutmuş serseriler tarafından pek de yenilmiyor artık. Sen ne kadar ısrarcı olursan ol, bi şekilde orada o dayağı yersin. Poliste mi biter gece, yoksa rektal muayene yapılırken doktorda mı bilemiyorum ama genellikle acı biter.
Ha kız arkadaşın ne der bu durumda mevzusu ise biraz daha karışık benim açımdan. Örneğin benim kız arkadaşım böyle bi şey olsa "dur, yapma etme yiğidim" demesi bir yana dursun, kendi dalacak tarzda bi insan. Çıkarır paslanmış çakısını, ben tutamam sallamaya başlar etrafa. E bana da farz olur o durumda girişmek.
Ama kötü şeyler bunlar. Daha mantıklı düşünmek gerek bu durumlarda, ki daha sonra mantıklı düşünebilecek organımız hâlâ yerinde durabilsin. Her şey erkeklik ya da gurur değil. Akıllı da olmalı insan.
0
ceres
(27.07.09)
ben ağız dolusu küfredeyim sonra da yolumuza devam edelim
ya da mümkünse tek dokunusta bu mahlukatlar yok olsun
ya da toplum ahlak değerlerini dürüstçe gözden geçirsin
ve bu namuslu abiler azalsın
ama siz gerçekçi cevaplardan bahsetmişsiniz
kişisel olarak ben susamam mutlaka cevap veririm
ve kimsenin başkası adına kavga etmesini
bu başı bozuk düzende istemem
adamlar aleni katili yakalamıyor bu durumu görmezler bile
bu saatte burada, bu halde,evli değilsiniz ne gerekçe ile geziyorsunuz
saymakla bitmeyecek aptal hazır cevapları var tehlike anında camı kırıp hemen yapıştıtıyorlar yüzünüze
benzeri taksimde yaşanmıştır iliskiyi etkileyici herhangi bir etkisi olmamıştır

bu arada olayı bir kadın için (anne ve kardes gibi kutsalları hariç olarak değerlendirenlere öncelikle onlar da başkalarının kutsal kadınları madem olaya erkek gözü ile bakıyoruz size emanet edilen diye sizin külliyatınızdan devam edelim şahsi görüşüm katiyen değil ama) değmez diye nitelendiren herkese kadınlara en son ne zaman bir insan olarak baktınız diye sormak istiyorum cevabını bile bile , sizin hayatınıza zaten yazık oluyor
0
gdduman
(27.07.09)
icabında öldürürdüm.
0
radikalherif
(27.07.09)
cinsiyet: bağyan

şimdi kısaca açıklamak gerekirse eğer hıyarların amacı olay çıkartmaksa kız arkadaşınız emin olun bulaşmanızı istemez. hıyarın amacı belli, adam dövmek. erkek grubuna bulaşamayacağı için yanında kadın olan bir erkeği tercih etmiş. ayrıca kesici delici aletleri olabilir, sizi yaralayabilirler. kız arkadaşınız bile size zrar gelmesini istemez emin olun. zaten eğer sizin yle bir durumda dövüşmenizi isterse o kızı atın gitsin. işe yaramaz. dediğim gibi hiçbir kız sevdiğine birşey olsun istemez. hele kendisi için asla.

ama eğer dayanamaz adamlara dalarsa gözümde ne kahramanlık mertabesine yükselir ne de enayi olarak görünür. sonuçta olaysız geçen,g üzel bir günümüzün ar damarına basılması, kışkırtıldığını bilmesine rağmen dayak yemesine bozulurum. ama o dayağı benim yüzümden yediyse bol bol şımartırım ki bazen erkekler sırf bunun için dayak yemeyi göze alabiliyor :))
0
you are my lethe
(27.07.09)
cevaplar çok uzun yea :/ okuyamadım.
bir bayan olarak, genelde duymamazlıktan geliyorum atılan lafları, özellikle de yalnızsam. manitamla birlikteyken de laf atan olmaz zaten pek, manitam da bulaşan bir adam değildir genelde, umursamayız yani ailecek.
ama laf atan adam iyice sokulduysa, oramı buramı ellemeye kalktıysa, hakaret ettiyse ya da peşime takıldıysa bir güzel bozarım adamı, ya da çığlık çığlığa bağırırım, etrafa rezil falan ederim ki zaten inkar edip kaçar genelde. dişime göreyse döverim de (erkeğe gerek kalmaz yani) ya da en olmadı polisi ararım. tabi laf atanın üstüme yürüme ihtimali de var, ondan dişime göreyse diye yazdım baştan.
birisi kavga çıkarmak için erkeğin yanındaki kıza laf atıyorsa acizdir bence. bu durumda kızın yanındaki adam susuyorsa kılıbıklığından değil, efendiliğinden susuyordur. hem nasıl bir şeydir adamın yanındaki kadına sarkmak? hadi kadına saygınız yok, artık adamlara da mı saygınız yok (burda yazar haberdeki hödüklere seslenmiş)?
0
aithra
(27.07.09)
yanimdaki erkegin boyle bi durum karsisinda, o kisilerle herhangi bir sekilde muhatap olmasi beni deli eder acikcasi..kesinlikle orali olunmamali, o taraf bile bakilmadan yola devam edilmeli..sacma satasmalara prim vermesi, asla onun beni korudugu izlenimi falan da uyandirmaz bende, bilakis o insanlarin seviyesine iner gozumde..
0
niko robin
(27.07.09)
erkek olaraktan icimden ne kadar heriflere dalmak gelse de adamlarin silah, bicak ve bilimum seyler cikarma ihtimaline karsi kavga etmemeye calisirim. daha once birinin yazdigi gibi somut bir olay varsa boyle elleme falan artik ne bileyim o zaman isler degisir..

ama genel olarak hem kendini hem kizi tehlikeye atmaya hic gerek yok. 2 bicak darbesine geberir gidersin yazik olur. ha ayrica "niye kavga etmedin askiim" derse kiz siktiri cekerim ona da..
0
1001gecemasallariyla1002gece
(27.07.09)
bir erkek olarak cevap veriyorum ki yürür giderim. böyle bir durumda adamlara dalacak herhangi bir erkeği de basit bulurum.
0
esas itibariyle
(27.07.09)
cevaplar arasında kendini savunmak için öldürebileceğini söyleyen kişiler çıktı , size laf atan insanların bu kişilerden farklı olduğunu düşünmüyorum , eğer başınıza çok geliyorsa biber gazı alın , ya da köpek alın , köpek varken kimse bulaşmaz size . köpek iyi fikir
0
mirac
(27.07.09)
bana laf atılmasını kendimle ilgili bir konu olarak görürüm. ben tepki vermemeyi seçtiysem, erkek arkadaşıma da bişey söylemek düşmez.
bu tip konularda, kadının tepki vermek istemediği, sadece uzaklaşmak istediği durumda erkeğin kendine vazife edinip kavgaya girişmesi çok sinirimi bozar. bunu benim için yaptığını düşünmem. çünkü ben tepki vermiyorsam, o sadece beni "yanındaki kadın" şeklinde bir aksesuar olarak algılayıp, kendi egosu için dövüşüyordur. hiç hoşlanmadığım bir davranıştır.
ha ben tartışmaya girişirsem ve o bana arka çıkmaz da kaçarsa farklı olur. ama ben de zaten yanımda erkek varken o tip tartışmalara girmem pek, çok ters bişey söylenip çok sinirlendirilirsem yanımda sevgilim varken tepki veririm.
kadın görüşüm böyle.
0
cereal killer
(27.07.09)
olaya kız evinden bağlanıyorum:

A. Olay geç saatte, tenha bir yerde tezahür ediyorsa;
duymamış gibi yaparım, hatta o kadar duymamış gibi yaraım ki, yanımdaki karşı cins kişinin verdiğe tepkiye ' ne lafı, amaaan, yürü, yorgunuz, boşver gidelim ' vs şeklinde yanıt verip, kolundan tutup yürümeye devam ederim. baktım erkeklik gururu zedeleniyor gibi hissediyor ' onlara istediğini vermemek' bazlı cümleler kurarım.

B. Olay insani saatler dahilinde, kalabalık bir yerde tezahür ediyor;

işte bu tamamen o anki hislerime bakar. misal etrafta polis falan varsa, yanımdaki erkekten önce ben şarlarım ama şarlamayı da doğru bir biçimde yapmak önemli. ' manyak mısın? salak' gibi ifadelerle değil de, etraftakilerin de duyabileceği şekilde, yolda yürüme hakkıma müdahale etmek gibi, kendi hislerimi ifade eden cümleler kurarım, onlara da anlatırım. ( sizin bacınız yok mu? sorusuna da çok kılım) misal, efendi efendi yürüyorum şurda, buna niye müdahale ediyorsunuz ki? diyeceğim cümlelerden biri olabilir.

kalabalık bir saatte, kafamda başka şeyler varsa ya da yorgunsam, yani uğraşcak halim yoksa yine görmezden gelme faslı gibi takılırım. Yukardaki şarlama olayım da, en azından milletin içinde azcık rezil olsunlar, birileri tepki versin diye ama malum karanlıkta, tenhada yapmam evet yemez.

Not: Tepkilerimde yanımda erkek olup olmaması bir şey fark ettirmez.

Yanımdaki erkek de görmezden gelirse hoşuma gider, çünkü bir de onun olayıyla uğraşmak gerekir. Haaa ola ki tenha ya da kalabalık kavga çıktı, ben de dalarım. Çıtı pıtı değilim pek, sererim yani 3, 5 ya da dayak yenir beraber :s

Ekleme: Şunu yazcaktım, unutmuşum. Laf atma bahanesiyle, kavga etmek isteyen 2 erkek tarafı, horoz dövüşüne benziyor. Kaba bir tabir oldu, genelledim, umarım alınan olmaz. Buraya yazan kadınların çoğu horoz dövüşü olayından haliyle hazzetmiyor ama herkes böyle olacak değil. Mesela o laf atan kazmacanların, kazmanotların ( apaçi yerine böyle demeyi tercih ettim) kız arkadaşları, aksi yöndeki tepkiye hasta olabilirler. ' ayyyy, benim için kavga etti' olayıyla kişilğini beslemek isteyen kadın sayısı da az değildir sanırım.
0
pyro clustic flow
(27.07.09)
peşinen not: erkeğim .)

Benzer bir olay başıma geldi. Lisede bir dershane sınavı çıkışı haftaiçi geç bir saat olduğu için iki kız arkadaşa evlerine kadar refakat ediyordum. Yolda üç tane ayı yanımızdan geçerken kızlardan dünyanın en güzeli olana aleni laf attılar. Ben dayanamadım dönüp "sizin ananız bacınız yok mu, biraz erkek olsanıza" gibi bişeyler söyledim. Beklemedikleri için biraz afalladılar ama diklendiler, ben de atladım üstlerine 1-2 onlar bana vurdu ben de üçbeş tane salğam indirdim onlara, dişli olduğumu görünce "sen yanındaki kızlara dua et diyip" uzaklaştılar.Ben de üstelemedim hiçbişey olmamış gibi kızlara da dönüp yolumuza devam ettim. Kızlardan dünyanın en güzeli olanı çok etkilenmiş olacak ki hareketlerinden belli oluyordu, koluma falan girdi. Bilmiyorum belki de sadece minnet duygusuyla yaptı.

Sonuç:

1- Dönüp laf atanları pataklarsanız yanınızdaki kızın gözünde kahraman olursunuz.Kız bu arkadaş siz ne kadar mantıklı olduğunu düşünsenizde bi erkek güzel bir kızdan ne kadar hoşlanırsa, bi kız da kendisini koruyabilen bir erkekten o kadar hoşlanır. Bu yaradılışlarında var.

2- Dönüp laf atanlardan sağlam bir dayak yerseniz yanınızdaki kıza rezil olabilirsiniz. Ha eğer gerçekten hanımefendi, akıllı, mantıklı biriyse yaptığınız hareketten yine etkilenir ama nerde öyle kız.

3- Örnek verdiğim olayda dayak yeme olasılığım olayın gerçekleştiği şeklinden çok daha fazlaydı. Dönüp cevap verdiğimde ya da üstlerine atladığımda ne yanımdaki kızları etkilemek gibi bir niyetim vardı, ne de dayak yiyip rezil olma olasılığını düşünüyordum. Fakat şimdi düşünüyorum da yaptığım şey çok yanlıştı zira orada yaptığım şey korumak istediğim arkadaşlarıma çok daha büyük zarar verebilirdi. O ayılar beni sağlam bi dövdükten sonra kızları daha kötü taciz edebilirlerdi. Bu nedenle böyle bir durumda olaya erkeklik gururuyla değil yanınızdaki arkadaşınızı en iyi nasıl koruyabilirsiniz düşüncesiyle yaklaşmak gerek. İlk düşünülmesi gereken şey kızı oradan en kısa sürede uzaklaştırmak olmalı. Sonra ister dönüp kavga edin, ister unutun gitsin...
0
johan sebastian
(27.07.09)
Dikkat bu cevap, cevap okumaya üşenenler icin gereginden fazla kelime icermektedir, vesilesi ile kalici can sIkIntIsIna neden olabilir.

isim gucum yok bugun butun cevaplari okudum. aradan bir kac hanfendi ve beynfendi nin verdigi cevaplar ,elbetteki benim nazarimda, dikkate alinacak kadar gercekci. mantikli degil belki ama gercekci. verdigim ilk cevap gibi.

madem böyle bir durumla karsilasildiginda laf atanlari ciktiklari delige ayaklarindan geri sokana kadar dovmek isteyen ve bunun icin gerekli girisimde bulunan erkekler, hoduk, hanzo, degersiz, gereksiz guc gosterisi yapma geregi duyan kucuk sikli salaklar, laf atanlardan bir farki olmayan basit birer coklu organizma, dizo, vesaire diye taclandirilabiliyor, benim de ,hakkimizda, boyle dusunen gencler ve kendini modern hissedenlere sormak istedigim bir sey var.(acaba nedir?)

sokagin ortasinda ya da kiyi kose kenarinda, gece ya da gunduz, alenen ya da dolayli yanindaki kiz, kari, sevgili, es, anne, kardes yani cuku olmayan kisinin cinsel hayatina is olundugunda nasil oluyor da, hadi yuru gidelim, aman bosver sen onlari, terbiyesizler, deyip icindeki hayvan susturulmadan oylece basip gidileiliyor?

yahu bu serserilerin niyeti ne olursa olsun, dalimi kiranin agacini kokunden sokmeyinceye kadar bazisina uyku yok iste. Neden bunu cehaletin kor gozu diye cagiriyorsunuz ki? Senin ruh halin bu konuda sessiz kalip olmemeyi, yaralanmamayi, o sokaga girdigin gibi cikmayi gerektiriyor olabilir. ama adini yine ne koyarsan koy sen de bilmelisin ki manyaklik da mertebeyle. Yani senin yanindaki her kim olursa olsun. Ona yavsayan bir labunyaya, pis, allah belani versin senin anan bacin yok mu? kaka cocuk, cipsi-kola kilit` diyip yola devam etmek bunu yaparsa kanina dokunacak benim gibi bazisinda gecer akce degil. o laf atan kamillere de aslinda bu mertebenin ne kadar asagisinda olduklari bir jedi tarafindan en az bir kere gosterilmeli. Ha sen bunlari sabaha kadar dov herhangi bir sey degisir mi? Degismesin. Dert degil ki. Zati ben dunyayi degistirip daha guzel bir yer yapmak istemiyorum, sadece benim gibi kulagina boyle bir sey carptiginda onu ordan almazsa uyuyamayacak olan bir bunyeyi o gotverenlere temiz bir sopa cekerek rahatlatma hevesindeyim. Kustuklari o kelimeleri kana bulayip yutturmazsam onlara, yaptigim her is bana batar. Skmisim kiz arkadasi(yani bu bir itiraf degil elbette) bencilligim saha kalkiyor ki gidip kizdan tozdan habersiz kesiyorum bileti. Kabadayilik, cengaverlik degil. serserilik hic degil yaptigim, ki onlarinki serserilik. ben sadece iyi orta gol getirir onu gosteriyorum ,agir, cekimde.

Yaninda ne gibi bir enstruman tasidigi da onemli degil bu gavatlarin. Alir onu gotune sokarim. Ha demir dir ayri, kursundan hizli kosamiyorsan belaya da bulasamayacaksin. Nasil ayirt edilir? Edilemez..


Adama sorarlar, sen her ,hist, diyene bakiyor musun? diye. Iste o an duruma gore degisir. Yoksa bir omur(belki) koyun koyuna yatacagin hatuna, sikli tasakli laf atanlara cevap vermden yurumek adamin icine evlat acisi gibi oturur. Cok senedir o memleketin sokaklarinda geziniyorum. Mr spak degilim ben, yaptigim her seyin mantikli olmasi saglam dusunce temellerine oturmasi gerekmiyor. Tinerciyse, hapciysa ne olmus? Bu her boku yedikleri halde onlardan korkmamiz gerektigi manasina mi geliyor? Her laf attiklari sessiz kalip onlerinden gecip gidecek degil ya,gun gelir adamin biri cikar onlari tas edip dumanini da icine ceker ,a, demeden yok olurlar. mazallah.

Ayrica o hiyarin(laf atan) amaci olay falan cikartmak degil. Ben yatkinim azcik o hiyar olayim. Yanimda benim gibi ipsiz sapsiz iki tane de lale. Elimizde cigara, haplari da yutmusuz, kafamis mis, asosyal oldugumuz icin manitacilik da yapamiyoruz. Dusen motoru da gecesine skip gonderiyoruz. Tam bu bitik ruh hali icindeyken onumuzden guzel giyimli yakisikli bir cocuk ve bebek gibi bir hatun el ele kol kola muhabbet edip guluserek geciyor. Aldigi amfetaminden manyamis grubun ezigi grubun dogal liderine kas gozle gecen cifti gosteriyor. Bu sahneye olan kiskancligini nasil bertaraf edecegini bilemeyen uflenti laf atma vasitasi ilen kiza dolayisiyla elemana yaziliyor. Ben onun ictigi birayi alir gotune sokar gozunden yas gelene kadar da tutar skerim arkadas.

@kantelem adamin biri de kirk sene ceza yattiktan sonra cikmasinin ertesi hasimlarindan intikamini alinca, ,acaba cok mu erken oldu?, diye kuruntu yapmis. boyle bir durum da var.

Ne korkaklik ne aptallik. Canini sIkIyorlarsa, canlarini sIkacaksIn.

Belki de bu tavir yetisme ve kendini yetistirme meselesi, bazisi misketle buyudu bazisi disket ile. Her ne kadar bunu boyle yapanlara ,okkuz, etiketi seri olarak yapistirilsa da boyle bir durumla karsilasirsa sergileyecegi cehaletiyle gurur duyacak insanlar da taniyorum.

Son olarak @snow bros, @tgc iyi demis. Ama en guzelini @radikal herif eklemis.

ilk cevapta dedigim gibi pipi,m var.

(Ayy pipi dedi)
0
gunlerin kopegi
(28.07.09)
reserved
0
laptop
(01.05.12)
dövebilecekse cevap versin, yok dayak yiyip kendini de beni de rezil edecekse hiç bulaşmasın.

edit: atılan lafın mahiyeti de önemli tabii, gerekirse ben de döverim duruma göre.
0
Demet
(01.05.12)
onlarin kaybedecek bir seyleri yok. senin kaybedecek cok seyin var. bu bir cesaret vs. pisiriklik meselesi degil, bile bile belaya atlamak vs. akillilik meselesi. galahad'a katiliyorum.

tinerci bebelerin SAT komando yuzbasiya picak takip oldurdugu, icerde on sene yattiktan sonra tekrar aramiza geri dondugu bi ulkeden bahsediyoruz.

ite dalasmaktansa, caliyi dolasmak yegdir. atalar, nur icinde yatalar boyle demis. onlari dinlersen zarar etmezsin. onlari dinlemez, "alt beynini" dinlersen, cok pisman olursun. nezarethane, mapusane, hastane hatta gasilhane senin yolunu gozler...
0
compadrito
(01.05.12)
kadın tarafı olarak sevgilim yürüsün gitsin gece gece olay çıkarmasın iki salak yüzünden derim. yürüdü gitti diye korkak ilan etmem ama yürüyüp gitmez de orda rezillik çıkarırsa(dayak atması ya da yemesi farketmez) bırak kahramanlığı kompleksli biri olduğunu düşünürüm. kime neyi kanıtlıyor ki.. aşamadıysa bazı şeyleri kendi içinde, kendini kanıtlama çabası falan düşündürür beni.

yaşanmış olay. sevgilim sağolsun eve bırakmıştı beni. geri dönerken mahallenin serserileri kovalamış bunu bizim mahallenin kızının yanında bir daha görmeyelim seni diye. bizimki de koşturup o sırada gelen otobüse atlamış kaçmış. akıllı adammış demiştim o zaman ahaha. bu mantıktaki adamlarla kavga etmek salaklık değildir de nedir..
0
merena
(01.05.12)
(7)

Ferhan Şensoy Kitapları

gokriver
Yazdıklarını okumadım, okumalıyım diyorum.. "Bu zamana kadar neden okumadın çok şey kaçırdın!" mı dersiniz yoksa "ne gerek var vakit kaybı" mı? Bir de son olarak hangi kitabından başlayayım eğer olumlu ise görüşünüz. Saygılar.
Yazdıklarını okumadım, okumalıyım diyorum.. "Bu zamana kadar neden okumadın çok şey kaçırdın!" mı dersiniz yoksa "ne gerek var vakit kaybı" mı? Bir de son olarak hangi kitabından başlayayım eğer olumlu ise görüşünüz. Saygılar.
0
gokriver
(23.07.09)
içine böyle bir his nerden geldiyse onu takip et ama oku, Kalemimin Sapını Gülle Donattım
otobiyografik, aslında Karagöz ve Boşverinbeni hariç istediğinle başlayabilirsin
ya da sen bilirsin, yazarlar ve kitapları konusunda başlama kitapları olduğunu düşünmüyorum ama senin böyle bir kriterin varsa önerim yukarıda
ne güzel yazıyor be!
0
gdduman
(23.07.09)
bir kitabını okursan, diğer kitaplarını da okumuş sayılırsın bence. ya da bir-iki oyununu seyret. oyunları için de aynı şey geçerli.
0
lovemyself
(23.07.09)
hem kendisini ufaktan tanımak hem iyi bir başlangıç için ben de kalemimin sapını gülle donattım'ı tavsiye ederim. bunun dışında falınızda rönesans var ve oteller kitabı da iyidir.

ha tabii öncelikle; "bu zamanda kadar neden okumadın çok şey kaçırdın!".
0
kayip ruh
(23.07.09)
valla kazancı yokuşu'nu 5-6 yıldır arıyorum. aramadığım sahaf, kitabevi kalmadı. okumasam da onu tavsiye ediyorum. elinde olan varsa parayla alabilirim.
0
atmosphere
(23.07.09)
elveda ssk diye bir kitabı vardır hayatımda okuduğum en iyi mizah eserlerinden birisi.çok da absürd bir hikayesi vardır.
0
devourthedamned
(23.07.09)
ayna merdiven, kazancı yokuşu, düşbükü, denememeler hangisinden isterseniz başlayabilirsiniz. hepsi ayrı güzel. otobiyografik kitapları arkadaşlar yazmış. bir de ingilizce bilmeden hepinizi ay lav yu var. pankreatit geçirdiği amiral bristol kimdir hikayesi yerlerde yuvarlanmama neden olmuştur bu nedenle kendisine imzalatılmıştır. :D
yazın oteller kitabı gerçekten iyi gider.
0
kediebesi
(23.07.09)
bu zamana kadar neden okumadin cok sey kacirdin.

(git: kalemimin sapini gulle donattim)

(bkz: saheser)
0
gunlerin kopegi
(23.07.09)
(4)

Ağaç

brainfour
Şu resimdeki ağaç (ağaç dediğime bakmayın orta boylu bişey) nedir bilen var mıdır?
Şu resimdeki ağaç (ağaç dediğime bakmayın orta boylu bişey) nedir bilen var mıdır?
0
brainfour
(08.07.09)
Mimosa pudica (küstüm cicegi).
0
helenart
(08.07.09)
fekat, küstüm çiçeği saksı bitkisi değil midir? orta boy dediysem 2 metre var bunun boyu. ayrıca yaprakları benziyor ama denedim, dokununca küsmüyor bununkiler.
0
🌸brainfour
(08.07.09)
yaprak yapisi ve cicekleri mimosa bitkisine benziyor. boylari ekildigi yere gore degisiklik gosterebilir. dokununca kapanma kustum ciceginde tipiktir. ama bu baska bir mimoza turude olabilir.
0
helenart
(08.07.09)
gülibrisim efendim yaprak dizilimleri ve sekilleri benzese de cicekleri farklı
0
gdduman
(08.07.09)
(3)

suit up

benim de soyleyeceklerim var
sevgili duyuru sakinleri;istanbul sınırları içerisinde, kaliteli diye tabir edilen markaların takım elbiselerini ucuza alabileceğim yerler nerelerdir?not: sarar'ın outleti vs. gbi cevaplar yerine daha çok lokasyon belirten cevaplar olursa sevinirim...
sevgili duyuru sakinleri;

istanbul sınırları içerisinde, kaliteli diye tabir edilen markaların takım elbiselerini ucuza alabileceğim yerler nerelerdir?

not: sarar'ın outleti vs. gbi cevaplar yerine daha çok lokasyon belirten cevaplar olursa sevinirim...
0
benim de soyleyeceklerim var
(08.06.09)
olivium gibi outletler cenneti olan avm ler ilginizi cekebilir. sezonda 800 lira olan takim elbiseyi 250 liraya almistim
0
mat couthon
(08.06.09)
idealtepe sahilde var. beymen miydi sarar mıydı unuttum şimdi. bir kaç tane var galiba yanyana.
0
coffee and cigarettes
(08.06.09)
ümraniye tepeüstünde
tepeüstü otobüs durağınının 100 m gerisinde büyük bir indirim mağazası var, bilinen bir markanın ama kimin hatırlamıyorum
ama ucuz olduğunu iyi hatırlıyorum
0
gdduman
(08.06.09)
(20)

karga yavrusu neyle beslenir?

tahsin sutcuoglu
selam hayvanseverler,bahçede bir karga yavrusu var, muhtemelen yuvasından düşmüş, inip bakmıştım bir ne yapıyor diye, bana alıştı yahu. sabah evden çıktığımda kapıda bekliyor durağa kadar geliyor, akşam dönerken yine orada, eve kadar takip ediyor. uçamıyor da. aç kalırsa diye korktum, ne vereyim ki
selam hayvanseverler,

bahçede bir karga yavrusu var, muhtemelen yuvasından düşmüş, inip bakmıştım bir ne yapıyor diye, bana alıştı yahu. sabah evden çıktığımda kapıda bekliyor durağa kadar geliyor, akşam dönerken yine orada, eve kadar takip ediyor. uçamıyor da. aç kalırsa diye korktum, ne vereyim ki buna?
0
tahsin sutcuoglu
(21.05.09)
iyi de boyle ortada geziyosa kedi yer onu.
daha dun bi kedi karga yavrusu kapti da, arsadaki tum kargalar delirdi. once buna mi bi cozum bulsak

not: ps3 hala donmedi, seni de ne zamandir yenemiyorum. stop.
0
la traviata
(21.05.09)
peynir?

ciddi cevap: "Kargalar neredeyse herşeyi yer. Kargaları bir fast food restoranının, park yerindeki çöplerden kendisine bir ziyafet çekerken bulabilirsiniz. Onlar böcek, kurt, fare, yumuşak meyve, mısır ve diğer lezzetli şeyleri yerler."
www.hep1.com
0
jangara
(21.05.09)
kargalar balkona kahvaltı sofrası kurduğumuzda dalıp kaşar peyniri götürüyorlardı. o olabilir. ya da ceviz verin, ceviz yiyorlar galiba.
0
redlinetheturk
(21.05.09)
evet yiyebilir, ancak çok kedi yok etrafta, olanlar da küçük, esas karga yer onu :).

ps3 garantisi öyle herkes muzdarip. pes gitti artık. endwar al onda kapışırız çok sağlam. stop.

jangara ahahah. güldük de, cidden yiyorlarmış yav.

o zaman sabah kaşar peyniri ve cevizi deneyeyim bakalım.

herkese teşekkürler.
0
🌸tahsin sutcuoglu
(21.05.09)
:) benzer bilgi de vikipedi'den:
"Kargalar hemen hemen her şeyi yerler. Çöplükleri karıştırırlar, böcek, kurt, fare, leş, böğürtlen, mısır gibi çok çeşitli besinlerle beslenirler. Yetişkin bir karga günde 300 gramdan fazla yiyecek tüketir. Bilindiği kadarıyla, kargalar ceviz, palamut, incir gibi orman ürünlerini de tüketirler. Onları tüketirken, bir yandan da yayılmalarını sağlayarak doğaya katkıda bulunurlar."

kedileri kesebilirsin yani. arada bi ziyafet de çek hayvana.
0
jangara
(21.05.09)
yav ben çok severim o kerataları, misafir edebilirim kendisini istanbuldaysa.
0
ukde
(21.05.09)
kediyi de yer mi acaba :)

ukde, maalesef kendisi ankara'da. bana iyice alışırsa ben de bahçede bakarım ona. omuzda kargayla gezmek falan, karizmatik olur :)
0
🌸tahsin sutcuoglu
(21.05.09)
hacı gözlere dikkat et öyle bi niyet varsa bak. şaka değil, kapar mapar...
0
jangara
(21.05.09)
şimdi aklıma takıldı, hakkaten besle kargayı oysun gözünü mü?

eğer öyle değilse neden karga? atalarımızın kargalarla ne alıp veremediği var? bununla ilgili sağlam bir teorisi olan var mı?
0
biyolog olcakmisim
(21.05.09)
en önemli kanıt: "ataların boşa gitmiş sözü yok."
ayrıca hayvanın gaga yapısı da uygun. bu durumda "neden?" değil, "neden olmasın?" diye sorulmalı.
0
jangara
(21.05.09)
papağan mı sandın ? yanılırsın, kuş kısmının en akıllı ve huysuz familyası kendileri. omzumda gezeceğini sanmam:) ama kuzgun olsa güzel hırsız olur tahminim ,her gün iki üç parlak ziynet eşyası getiriverir(getirdiklerinin değersiz de olabilitesi var tabi:) )
0
ukde
(21.05.09)
neden olmasın?
0
biyolog olcakmisim
(21.05.09)
iliskinize karısmak istemem ama uzun bir süre olmadı ise evcillestirme yemeğini seni fark etmeden vermeye dikkat et
ucması lazım onun ucması, eğer iş işten geçti de alıştıysa insana kolay gelsin diyorum
www.birds.cornell.edu/crows/babycrow.htm
bak bakalım ingilizce ama
la traviata;
kedilerle kargaların amansiz savası bu
kedi yavrularının gözlerini oyup, kapıp gidiyor o haydutlar da kimi zaman
0
gdduman
(21.05.09)
arkadasımın babası besliyor terasta karga
ama sadece besliyor yemeğini veriyor, biraz da catıda zaman geciriyorlar sonra ucup gidiyor Ali ama hayvan sorumluluğu baska bir sey
karizma mı?
bi de karganınkini düşün bir insanı ayakları altında taşıyor olacak
onunki de fena değil hani :)
0
gdduman
(21.05.09)
karizma ve omuzda gezdirmek, şakası tabi ki işin yahu :).

gdduman: evcilleştiğini zannetmiyorum. bahçede dolaşıyor ama insanlardan kaçıyor, bir tek bana böyle. platonik galiba :). beslerken de dikkat etmeye çalışırım. olmadı camdan falan atarım beni görmeden. nasıl uçar bilmem ama.

verdiğin kaynağa göre, yuvadan uçmadan önce de atılabiliyorlarmış, belki de öyle bir durumdur, zaten pek bulaşmayın diyor, fazla bulaşmamak en iyisi evet.
0
🌸tahsin sutcuoglu
(21.05.09)
@pasaq, süt kuşlar için çok zararlıymış. süt şekerini sindiremiyorlarmış, isahal olup ölüme kadar gidiyormuş mazallah.

kargalar da konuşabiliyor bir de.

ya düzgün bir kuş olsa eğitirim de, karga bu yav. deli gibi yer içer :) bir de geceleri gözler de savunmasız :)

gdduman'ın verdiği linkte evcilleştirmeye çalışacağınıza çekin vurun demiş resmen :). çok stresli oluyorlarmış öyle durumlarda.
0
🌸tahsin sutcuoglu
(21.05.09)
ps3 sever mi ki?
0
🌸tahsin sutcuoglu
(21.05.09)
istanbul avrupa yakasında getir besleyeyim çakalı.
0
radikalherif
(22.05.09)
etraftaki diğer kargalar size saldırmıyor mu? bi kere yere düşen bi yavru kargayı kenara kaldıralım dedik, gak, gak, gak, tepemizde kıyameti kopardılar. saldırdılar resmen.
0
cruor
(22.05.09)
o tarafta işim olsa getirirdim kesin. belki yaza :) karga kalırsa o zamana kadar tabi.

cruor: ya normalde hep kargalar olurdu, ama bu sene pek karga da yok ortalıkta. nereden geldi bu ufaklık bilmem. görseler saldırırlardı belki.
0
🌸tahsin sutcuoglu
(22.05.09)
(6)

eskilerden bir top markası

emcedeltate
bir top vardı. plastik. çocukluğum o top ile geçti. üzerinde 6 kat gibi birşey yazdığını hatırlıyorum. sozlukte başlığı da vardı. daha küresel ısınmanın konuşulmadığı zamanlar bunlar. ismi de m ile başlıyordu. ancak mikasa değil sanırım. emin de değilim tabi. i need help.
bir top vardı. plastik. çocukluğum o top ile geçti. üzerinde 6 kat gibi birşey yazdığını hatırlıyorum. sozlukte başlığı da vardı. daha küresel ısınmanın konuşulmadığı zamanlar bunlar. ismi de m ile başlıyordu. ancak mikasa değil sanırım. emin de değilim tabi. i need help.
0
emcedeltate
(15.05.09)
kames?
0
emraah
(15.05.09)
Kames?

hatta;

(bkz: kames)
0
solfej
(15.05.09)
mikasa

edit: mikasa değil demene rağmen mikasa :P
0
chak 666
(15.05.09)
evet kames ,benim bir akrabam üretimini yapıyordu.sıvı haldeki plastikleri ufak yuvarlak bir kürenin içine koyuyorlar daha sonra yuksek ateşte fırına veriyorlar hızlıca fırının içinde donduruyorlar.merkezkaç kuvvetinin etkisi ile kürenin içine yapışan plastikler fırından cıkınca katılaşıyor plastik top halini alıyor sonrada şişirip subop takıyorlardı.cocuklugumdan hatırladıgım kadarıyla.
0
manonflier
(15.05.09)
yıldız
0
gdduman
(15.05.09)
mikasa görünümünde, fakat daha dandik olan bir marka daha vardı siyah beyaz, panter miydi neydi adı.
0
twang
(15.05.09)
(8)

Ey Tom Robbins okurları!

tavsan hummasi
Ömrühayatımda Tom Robbins'in tek bir satırını okumadım, artık vakti geldi diye düşünüyorum. Hangi kitabını önerirsiniz başlangıç olarak? (Yalnız çok sıkılgan bir insan olduğumdan böyle kasvetli, ağdalı kitapları değil de light eserlerini önermeniz rica olunur. Soğutup elimden bıraktırmasın yani, sar
Ömrühayatımda Tom Robbins'in tek bir satırını okumadım, artık vakti geldi diye düşünüyorum. Hangi kitabını önerirsiniz başlangıç olarak?

(Yalnız çok sıkılgan bir insan olduğumdan böyle kasvetli, ağdalı kitapları değil de light eserlerini önermeniz rica olunur. Soğutup elimden bıraktırmasın yani, sarsın.)
0
tavsan hummasi
(14.05.09)
tabi senin nasıl şeylerden hoşlandığına göre değişir de sırf kolay okunurluğuna göre değerlendirirsek sirius'tan gelen kurbağa ya da ağaçkakan derim ben. yok yok kurbağa daha iyi başlangıç için.
0
mojosnik
(14.05.09)
parfümün dansı (eski adı pancarın dansı). kitapçılarda iki ismini de sor. orgazmik bir eser.
0
wilwarn
(14.05.09)
Peki, bir soru daha: Çevirileri kaliteli mi bu eserlerin yoksa orijinal dilinde okumamı mı tavsiye edersiniz?
0
🌸tavsan hummasi
(14.05.09)
her eser orijinal dilinde bir başkadır ama akıcı bir şey istediğinden anadilinde okuman daha iyi olur. çevirisi rahatsız etmemişti beni.
0
mojosnik
(14.05.09)
parfümün dansı.
ya da dur bir mola ver.
ağaçkakan'ı okurken kitabın sonunu zor getirdim.
0
merry shelly
(14.05.09)
"dur bir mola ver"dense "parfümün dansı" ile başlayın derim. hatta direkt onla başlayın derim. muhtemelen seveceksinizdir, tom robbins sevmeseniz de en azından "parfümün dansı"nı okumuş olursunuz ki beğenilmeyecek gibi değil kitap.
0
esas itibariyle
(14.05.09)
çeviriler için de kötü denemez. anadilinde okumak tabii ki daha iyidir ama türkçe de okusanız olur bence.
0
esas itibariyle
(14.05.09)
neredeyse tüm kitaplarını okumuş biri olarak
parfümün dansı en iyisi
çevirisine gelince iyidir bu konuda objektif olamıyorum
0
gdduman
(15.05.09)
(9)

kupe deligi iltihabi vol.3

TheGood
8-9 gundur iltihapli delige kupe takmayip antibiyotik pomad uyguladim. iltihaptan olusan sivilce tarzi yukselti ve iltihaptan kaynaklanan ufak acilar kayboldu. delik hala duruyor, bugun kupe taktim. iltihap olayi bitti diye dusunuyorum. ama kulak memesi hala normal boyutundan daha sisik duruyor. bu
8-9 gundur iltihapli delige kupe takmayip antibiyotik pomad uyguladim. iltihaptan olusan sivilce tarzi yukselti ve iltihaptan kaynaklanan ufak acilar kayboldu. delik hala duruyor, bugun kupe taktim. iltihap olayi bitti diye dusunuyorum. ama kulak memesi hala normal boyutundan daha sisik duruyor.

bu sisin olmasi normal mi? normalse ne zaman iner? sisin inmemis olmasi iltihabin gecmemis olabilecegini gosterebilir mi?

saygilar!
0
TheGood
(04.05.09)
bir doktora gorun, muhtemelen antibiyotik yazacaktir. antibiyotik tedavisi ile bir hafta icinde normale doner.
(ayni seyi kikirdagimdaki iki piercing'de yasadim, antibiyotik tedavisine baslamadan gecmedi.)
0
sourlemonade
(04.05.09)
açtığın seri şekildeki üç başlığına da denk geldim ve şunu tespit ettim. küpe takma konusunda çok sabırsızsın yahu. bir muayene ettir kendini. şişliğin insin sonra tak.
0
jack of hearts
(04.05.09)
imitasyon küpe takma bi de. gümüş al. 10-20 ytl arası bişey zaten.
0
spirit crusher
(04.05.09)
ben de ortaokulda iken mi ne böyle küpe sorunu sahibi olmuştum. yıllar boyunca kulaklarımı deldirip durdum... çünkü sürekli iltihap kapıyor veya asla iyileşmiyordu.

tek kulağında 6 delik olan biri olarak şunu söyleyebiliim ki, kulak memesinin şişip iltihap falan akıttığını da biliyorum.
eğer cidden iltihaplı bir durum varsa muhtemelen sadece sürmen yetmeyecek antibiyotiği içmen de gerekiyor.
bir adet baticon ve batroban ile sorunu çözebilirsin baticon sürdüğünde daha çabuk kuruyor iltihap... küpe olarak sadece-sadece delinirken takılan küpeyi tak... küpeyi kulağından çıkartma,takıp çıkartmakla uğraşma, kulağına dokunma, o kulağının üzerine yatma...
iltihap olabilir geçer.. çok da büyütülecek bir şey değil günde iki kez ilaç sürerken küpeyi çevir. en az 2 hafta o delinirken takılan küpeyi çıkartma, başka küpe takma kırmızılık geçmezse, iltihap geçmezse çıkart kapansın tekrar deldir...

bir de küpelerini takmadan baticonlarsan daha steril temiz falan olur.. su da değdirmemek gerekiyor üç gün mü ne sanırım
0
ilse
(04.05.09)
kedi ve yara hikayesi gelmesin akliniza zira her bünye aynı değil günümüzde kişiye özel ilaçlar üzerinde çalışılıyor
bende ciddi bir antibiyotik tedavisi görmüstüm basit bir küpe deldirme nedeniyle
o şişlik halen biraz da olsa iltihap kaldığı anlamına gelir senin kulak da biraz inat galiba
bekle tamamen geçsin küpeyi öyle tak
0
gdduman
(05.05.09)
küpe takmazsan delik kapanır. onun için gümüş ya da altın küpe tak altı ay kadar hiç çıkarma ve oynama.
0
ara navyah
(05.05.09)
batticon sür önce.sonra 'fucidin'adlı antibiyotik kremi edin onu sür. bi iki gün sonra iyileştiğini göreceksin..
0
gnng
(05.05.09)
bi kere vücudun böylebir tepki verdiyse tekrarlama olasılığı çok yüksek. aynı dertten ben de muzdaribim 1 kere küpe takıyorum,gümüş,altın,sahte,boktan farketmiyor, kulak 1 hafta şiş kalıyor.geçmesini bekliyorum ama sadece bir sonraki sefere kadar. şöyle bir şey tavsiye ederim 1 nebze işe yarıyor. bildiğin tırnak cilasını küpenin kulağına girecek olan kısmına sür,kurusun öyle takmayı dene.
0
jade
(05.05.09)
(git: 69473) punkertifo sizin için en uygun çozümü soylemişti.
0
emcedeltate
(05.05.09)
(9)

Kansızlık ve Doğal Yollardan Çözüm

kahvegibi
Selamlar,Yıllardan beri devam eden kronik bir kansızlık sorunum var. Düzenli ilaç kullanma alışkanlığından da yoksun olduğum için bu işi doğal ve lezzetli yollardan çözmek istiyorum. Bugün gittim, siyah kuru üzüm ve yabanmersini kurusu aldım kendime.1. Bu ikisinden başka (pekmez hariç lütfen) kansız
Selamlar,

Yıllardan beri devam eden kronik bir kansızlık sorunum var. Düzenli ilaç kullanma alışkanlığından da yoksun olduğum için bu işi doğal ve lezzetli yollardan çözmek istiyorum.

Bugün gittim, siyah kuru üzüm ve yabanmersini kurusu aldım kendime.

1. Bu ikisinden başka (pekmez hariç lütfen) kansızlığa iyi gelen başka bir şey biliyor musunuz?

2. Bir de bu yabanmersini dediğimiz şey mat mavi-mor renkli bir şey değil miydi? Bunun kurusu neden kırmızı?

Teşekkürler
0
kahvegibi
(29.04.09)
kırmızı et haricindeki şeylerde çok az demir olduğunu söylüyordu haberde. yani litrelerce pekmez yemen lazım. Birde demir alımını engelleyen sigara kahve çayı azaltmak ve demir alırken kalsiyumu aynı anda almamak gerekiyor yani kırmızı etle yogurt yememek gibi sanırım. Tabi bunlar kansızlığın sebebi demir ise.
0
makineto
(29.04.09)
kırmızı et, sakatat.
tinyurl.com
0
vincenzo
(29.04.09)
kırmızı şarap... tek geçerim, benim kanımı pek de güzel düzeltti.
0
freefroglet
(29.04.09)
neye bağlı kansızlık, demir eksikliği, B12...
önce tohtora get
0
gdduman
(29.04.09)
kansızlıgın pek cok cesidi var. demir eksikligine baglı anemi var, aplastik anemi var, B12 eksikligine baglı olanı var... hem de kronik diyorsun, ilaclarını düzenli kullanman gerekir,kendini zorla biraz bir süre sonra alısırsın. kansızlık sakaya gelmiyor malesef. bol bol ıspanak, marul, tere, roka gibi yesil yapraklı sebzeleri tüket, iri cekirdekli erik kuruları olur ya ondan komposto yapıp icebilirsin, sigara ve kafein tüketimin minimum seviyede olmalı.
0
dark willow
(29.04.09)
dalak ye bol bol.
0
ayiadam
(29.04.09)
cautious
(29.04.09)
Arkadasın verdiği linke baktım; yiyeceklerin demir miktarlarına göz gezdirdiğimde; Böbrek 6.4 Mg ile Baya yüksek derken; Çedar Peyniri diye birşey gördüm ve şok oldum.. Zira 25 Mg diyor :S


Bulunabilecek birşeyse al; zira kansızlık bendede var; nereden bulacagımı bilmiyorum.
0
BaqqalGazi
(29.04.09)
siyah üzümü çekirdeklisinden alın muhakkak..
0
eugenick
(29.04.09)
(5)

Dalgıçlık- Aletli Dalış - Scuba Diving

sparks
valla gençler, ben bu işe oldum olası meraklıydım, artık harekete geçme zamanıdır diyorum. bildiğiniz, önerebileceğiniz, bu işi düzgün yapan yaptıran yerleri paylaşırsanız sevinirim. İstanbul'dayım. ayrıca bu iş öğrenci bütçesiyle yapılacaktır, göz önünde bulundurursanız iyi olur.
valla gençler, ben bu işe oldum olası meraklıydım, artık harekete geçme zamanıdır diyorum. bildiğiniz, önerebileceğiniz, bu işi düzgün yapan yaptıran yerleri paylaşırsanız sevinirim.
İstanbul'dayım. ayrıca bu iş öğrenci bütçesiyle yapılacaktır, göz önünde bulundurursanız iyi olur.
0
sparks
(20.04.09)
4deniz, harika bir eğitmeni var kızıltoprakta yeri fiyatlar da uygundur
0
gdduman
(20.04.09)
öğrenci işi deyince direkt üniversite kulüpleri geldi aklıma. fiyatları daha uygun oluyor normal kulüplere göre. okuduğunuz üniv.de sualtı kulübü yoksa, olanlara misafir dalıcı olarak katılabiliyorsunuz sanırım(ama yine de bir tanıdık olması iyi olur, hepsi kabul etmeyebilir). internet sayfalarından ilgililere ulaşıp sorabilirsiniz.
0
neverending nightmare
(20.04.09)
balıkadamlar kulübü var caddebostanda. ben bildim bileli varlar. hocalardan biri sanırım aynı zamanda federasyon başkanı. annemin dedigine gore o da kendini bildi bileli varmış.
0
jeanne hebuterne
(20.04.09)
okulunda araştır. galatasaray üniversitesi'nde bu kurs, senede bir ya da iki defa açılıyor, öğrencilere ücretsiz. sadece havuz dalışı için yaklaşık 75tl'lik bir ücret söz konusu oluyor. o kadar. böyle bir fırsat, diğer üniversitelerde de söz konusu olabilir. özel üniversitelerde kesin paralıdır bu işler. banko diyorum.
0
andy kaufman 2
(20.04.09)
bu kursu özel alırsan en azından 400 lirayı gözden çıkarman gerekebilir. kulaktan dolma konuşuyorum.
0
andy kaufman 2
(20.04.09)
(9)

enginar yemeği

lovemyself
bunu biz çok yemeyiz. alışkanlığımız değil. çok küçükken davet edildiğim bir yerde yediğimi hatırlıyorum, yapraklarını kemiriyorduk, eğlenceli gelmişti. dün de gördüm, yiyeyim dedim. ama bunun yaprakları kemirilmiyordu. yaprakları ele alınca, sadece kök tarafına yakın yerde azıcık beyazlık duruyordu
bunu biz çok yemeyiz. alışkanlığımız değil. çok küçükken davet edildiğim bir yerde yediğimi hatırlıyorum, yapraklarını kemiriyorduk, eğlenceli gelmişti. dün de gördüm, yiyeyim dedim. ama bunun yaprakları kemirilmiyordu. yaprakları ele alınca, sadece kök tarafına yakın yerde azıcık beyazlık duruyordu, onu kemirdim. bir de, "enginar dolması" kıvamında yapılmış, o yaprakların arasında bildiğin dolma içi duruyordu, yaprakları midye dolma gibi kullanmak zorunda kaldım bu yüzden.

ama sonunda, bütün yapraklar kenara ayrıldıktan sonra, kök kısmını yemem gerektiğini, asıl faydalı olanın orası olduğunu söylediler. hadi tadı fena değil de, karşıda resmen pilava düşmüş bir deniz anası görüntüsü vardı. yiyemedim. zaten pilavı yaprak aralarından dene dene yediğim için de doymadım.

enginar yemeği böyle bi şey midir?
öyleyse yapraklı olarak dolmasının yapılması mantıksız değil midir? (yapraklarda çok bi numara yok sonuçta)
sadece kök kısmını alıyorlarmış, ondan yemek yapıyorlarmış, en mantıklı versiyonu bu değil midir? peki, onun tadı nasıl olur?

hayatımda ikinci enginar yeyişimdi, bi görüş alayım dedim.
0
lovemyself
(19.04.09)
zeytinyagli enginar salatasi/mezesi super oluyor. bunu deneyebilirsin.
0
ermanen
(19.04.09)
temizlenmiş enginarı (kök kısmı) bezelye, havuç, patates ile pişirince çok lezzetli olur. ayıklanmamış enginarı ben hiç yemedim şahsen. egeliler iç bakla ile de yapıyorlar. damak tadına göre..

ama enginar dünyanın en kral yiyeceğidir. küçükken pırasa ile aynı kategoride sanırdım ama çok güzel tadı vardır
0
gunetapar_
(19.04.09)
kendin temizlersen limon koyabilirsin ama hazır aldıkların zaten limon tuzuyla saklandığı için ayrıca koyarsan çok ekşi olur. iyi yıkamak şart. - ekşi sözlük enginar severler kulubü : )
0
gunetapar_
(19.04.09)
yani, diyorsunuz ki, yaprak kısmını değil de, sadece kök kısmını alıp doğra, o şekilde kullan. hmmm. denemekte fayda görüyorum.
teşek.
0
🌸lovemyself
(19.04.09)
ben de tam aksine dolmasina bayilirim. yapraklarini siyirdigin zaman otumsu-eksimsi gibi bi tat geliyor ya hani, etli dolma iciyle cok yakistiriyorum bunu.

ama dogrudur, esas enginarin kalbi denilen sey cok faydali. o tuyleri yenmeyecek tabi ki :)
0
osuruklu
(19.04.09)
iki çeşidi de yapılıyor.
evet asıl güzel yeri dibindeki beyaz yeri, ama yaprak sıyırma keyfi için annem genelde dolma şeklide yapar. dolma versiyonun estetiği daha güzeldir ayrıca,tabakta güzel görünür.
hastasıyım.
0
domine deyus
(19.04.09)
esas onemlı olan yerı yaprakları dıye bılıyorum ben . dolması olur eksili kı tam zamanıdır engınarın.
0
dodocan
(19.04.09)
Sizin yediğinizi iyi pişirememişler. Ortadaki göbek kısmının yenmesi tabii ki daha kolaydır, ama enginarın asıl meselesi olan silymarin maddesi daha çok yapraklardadır, o nedenle yapraklarını da yimak iyidir. Yapraklı versiyonunun nasıl pişirileceğine çok iyi bir örnek için:

(bkz: enginar/#10761747)
0
sui
(20.04.09)
enginar tüm metabolizma için faydalidir
özellikle karaciğer icin
yapraklarındadır keramet, haslayıp biraz zeytinyaği ve limonla gayet güzel yenir diyemeyeceğim zira o işin adi yemekten daha cok sıyırma
afiyet olsun
0
gdduman
(20.04.09)
(8)

moral vermek

moralite
7 yıllık okul ve iş arkadaşım geçen hafta geçirdiği bir kaza sonucu sol bacağını kaybetti. hastanede ziyaretine gideceğim ama daha önce babasıyla görüştüm, "psikolojisi şu an iyi. eğer derdini hatırlatıp moralini bozacaksan hiç gitme, onu güldürebileceksen git" dedi. güldürmekten geçtim de, ne söyl
7 yıllık okul ve iş arkadaşım geçen hafta geçirdiği bir kaza sonucu sol bacağını kaybetti. hastanede ziyaretine gideceğim ama daha önce babasıyla görüştüm, "psikolojisi şu an iyi. eğer derdini hatırlatıp moralini bozacaksan hiç gitme, onu güldürebileceksen git" dedi. güldürmekten geçtim de, ne söyler de destek olurum moralmen ben bu adama? nasıl olur da o konu açılmaz? aklıma bir şey gelmiyor zira benim moralim sıfır. teşekkürler.


(sözlükte yazarım, ayrı hesap açıp sordum, evet.)
0
moralite
(16.04.09)
Merhaba,
Hastaneye gidiliyorsa da "N'aber lan?!" diye girilmez ki ama! Düşündüm de şimdi... Bir şekilde "Geçmiş olsun. Duydum. Geldim." falan der insan. Onu demek de muhtemelen ona derdini hatırlatacak ama, bilemedim ki.
Peşinen söylüyorum, siz söylemeseniz bile o kendisi konuyu oraya getirecektir, "Abi hâle bak!" falan diye. Yalnız şimdi düşündüm de, çok fecî bir şey. Geçmiş olsun size de.
Hastanelerde de insan güldürebiliyorsa bile o yetisini kaybeder. Öyle rezil yerler oralar. İnsanı sıkıyor.
Ben beceremedim. Yine de derdinize ortak olmak istedim. Geçmiş olsun tekrardan.
Kolay gelsin.
0
nuage
(16.04.09)
şu linklerin faydası olacaktır..

arsiv.sabah.com.tr

www.sabah.com.tr
0
kabablanka
(17.04.09)
dogal olmak derim.
orhan velinin dedigi gibi, her sey insanlar icin, her sey bizim icin.
tanri canini bagislamis nihayetinde.

keyif verici, o aciyi o anlik da olsa unutturucu seylerden konusun, dogal olun derim. soylemesi kolay farkindayim ama..
ben annemin kalp krizi gecirdigi donemde tum arkadaslarindan rica ediyordum aglamak veya uzulmek yerine odada, espriler vs. yapin diye. sen sakrak atlattik bir sekilde..

hayat devam ediyor. cok gecmis olsun.
0
la traviata
(17.04.09)
çok büyük geçmiş olsun. düşünemeyeceğim kadar acı bir şey bu açıkçası. ama aklıma ilk gelen şey arkadaşınızın insanların ona acıyacağını ve bu yüzden yakın çevresindekilerin bile ona karşı davranışlarında değişiklik olacağını düşünme ihtimali oldu. bunun olmadığını/olmayacağını telkin etmeye çalışabilirsiniz belki çaktırmadan, yani her zamanki gibi davranarak?

yine aynı şeye yönelik okul ve işte yaptığınız bir rutinin ya da bir kaçamağın ortamını yeniden yaratabilirsiniz belki. gördüğünüz hastaları hemşireleri falan çekiştirin ne bileyim, daha iyi bir örnek gelmedi aklıma. komik bir kitap alıp gidin örneğin, karikatür albümü,vs. neyse daha fazla saçmalamayayım. bir an önce moraliniz yerine gelir umarım.
0
tarantinoesque
(17.04.09)
önce durumu siz kabullenin ve hazır olduğunuzda gidin
insan buna nasıl hazır olur diyorsanız
sadece bedenin de bir şeyler değişti ruhu hala aynı
aynı şeyleri yemekten, dinlemekten veya okumaktan hoşlanıyor olacak
ortamı yumuşatacak, bir mevzu edebileceğiniz küçük bir hediye üzerinde konuşabileceğiniz bi şey alın
unutmayin bedenindeki değişiklik sevdiği ve güldüğü şeyleri değiştirmemiştir

bir de geçince geçmiş olacak
0
gdduman
(17.04.09)
herkese teşekkür ederim.

@galadnikov: ilk aklıma geleni yazdım. sözlükten olabileceği hiç aklıma gelmedi. özür dilerim o arkadaşdan da.
0
🌸moralite
(17.04.09)
Çok geçmiş olsun.

Paspal bi vaziyette içeri gir, yırtık pırtık elbiseyle.. Başına bişeyler gelmiş gibi anlat.. Öyle komik ol ki kendi derdini unutsun sana gülsün..
0
huzunkar salih efendi
(17.04.09)
cok gecmis olsun arkadasiniza. hayat devam ediyor evet. cok zor bir durum yasayan bilebilir ancak sanırım.
benim nacizane tavsiyem de dogal olmanız yönünde. gidince duygusallasip aglamayın tabi ama sakalasacagim guldureceğim diye de kasmayın lütfen. çünkü arkadaşınız bunu yaptığınızı anlayacak ve içi cız edecektir. yani ne hiçbirşey olmamış gibi ne de herşey bitmiş gibi davranmayın. sevdiği bir hediye alın. ilgi sefkat gösterin, yanında olduğunuzu hissettirin yeter. acil şifalar dilerim.
0
berrak sudaki kırmızı balık
(19.04.09)
(4)

ilçe ilçe kağıt geri dönüşüm mekânları(bir kaç ağacı kurtarmak için)

machine head
az önce 4 senedir birikmiş tüm fotokopi kağıtlarını ayırdım ve çöpe atmaya kıyamıyorum. resmen dağ gibi kâğıt birikmiş.şimdi ilçelere göre geri dönüşüm için toplama işini yapan yerlerin listelendiği bir yer var mıdır?ya da daha spesifik sorayım Gebze'de böyle bir yer var mıdır bildiğiniz?bu duyuruyu
az önce 4 senedir birikmiş tüm fotokopi kağıtlarını ayırdım ve çöpe atmaya kıyamıyorum. resmen dağ gibi kâğıt birikmiş.
şimdi ilçelere göre geri dönüşüm için toplama işini yapan yerlerin listelendiği bir yer var mıdır?
ya da daha spesifik sorayım Gebze'de böyle bir yer var mıdır bildiğiniz?

bu duyuruyu cevaplayarak bir kaç ağacı kurtarabilirsiniz bilginize(:
0
machine head
(16.04.09)
o işlere belediyeler bakıyor bu aralar. hatta gebze belediyesi de web sayfasında buna değinmiş işte linki gebze.bel.tr istersen bir telefon belediyeye büyük olasılıkla gelip kapından alırlar
0
zubundy
(16.04.09)
belediyeyi arayın mutlaka ilgeneceklerdir. Hatta bildiğim kadarıyla evinize gelip alıyorlar birçok yerde.

ayrıca:

(git: 65834)
0
ocanal
(16.04.09)
kağıt, karton toplayan yok mu hiç sokakta? gördüğünüzde onlardan birine verin hem o da biraz para kazanır.
0
dambil
(16.04.09)
sadece ve sadece o kağıtları çöpten ayırman yeterli
temiz bir poşete koy, ve konteynerın yanına bırak bu yeterli
zira çöp toplayanlara ve ağaçlara büyük bir iyilik yapmış olursun
bu bir meslek aslında bu mesleği yapanlara daha rahat bir çalışma imkanı tanımak istiyorsan
temiz ve çöpten ayrı bir poşet kullanman yeterli olacaktır
0
gdduman
(17.04.09)
(8)

Anne kedi ve yavruları acil yardım

joehigashi
Daha önce anne kedi ve yavrularıyla ilgili 2 tane soru sormuştum, ilgilenen herkese teşekkür ederim. Yeni bir soru daha doğrusu sorunla yine duyuru aracını kullanıyorum.. Bizim dişi kedi çok afedersiniz tuvalet ihtiyacını gidermek için iş hanından dışarı çıkar çıkmaz 2 tane erkek kedinin saldırısına
Daha önce anne kedi ve yavrularıyla ilgili 2 tane soru sormuştum, ilgilenen herkese teşekkür ederim. Yeni bir soru daha doğrusu sorunla yine duyuru aracını kullanıyorum.. Bizim dişi kedi çok afedersiniz tuvalet ihtiyacını gidermek için iş hanından dışarı çıkar çıkmaz 2 tane erkek kedinin saldırısına pardon tecavüzüne uğradı. Dışarıda Görür görmez erkek kedileri kovaladım ama o kadar inatçılar ki korkudan bir araba altına sığınan dişi kedinin peşinden gidip onlarda araba altına kaçtılar. Kovalamak için başka bir imkanım da kalmadı. şu an gözden kayboldular anne kedi ile beraber.. dişinin yavruları halen kapımızın önünde ısınmak için birbirlerine sarılmış hayvancağızlar.. anne, erkek kediler peşinden gelmesin yavrulara zarar gelmesin diye gelemiyor buralara. bebekler yaklaşık 10 günlük ve 1.5 saattir annelerini bekliyorlar.. Hemen sorulara geçeyim

1- 10 günlük bebek kediler ne zaman acıkırlar ? Ne kadar süre sonra müdahale etmem gerekir ?
2- Erkek kediler felaket inatçı taş atmama rağmen dişinin peşini bırakmıyor ve bırakacak gibi de değiller. Uzun bir müddet anne gelmezse yavrulara nasıl bakabilirim ? İlginiz için şimdiden teşekkürler
0
joehigashi
(15.04.09)
taş atmak yerine yemek verin. hatta yemeği uzaklaşarak verin sizi takip etsinler, dişi kediden uzaklaşsınlar.
0
turtle
(15.04.09)
teşekkür ederim cevabınız için.. Ama dediğim gibi gözden kayboldular şu anda, bulamıyorum.. O kadar inatçılar ki birde nasıl bir dürtüyse taştan bile zorla kaçtılar, kuyrukları havada hala anne kediyi arıyorlardı.. İnsan böyle bir durum karşısında sakin düşünemiyor malesef yavrular saatlerdir yardıma muhtaç şekilde annesini bekliyor o iki .ezevenk kedi yüzünden..
0
🌸joehigashi
(15.04.09)
sorularına cevabım yok ama erkek kediler yavruları öldürebiliyorlar, o ufaklıkları ulaşamayacakları bir yere götürmen fena olmaz.
0
mojosnik
(15.04.09)
@absolutely essential words

keşke dediğin gibi olsa.. Ama hayvanlar daha doğru düzgün ayakta bile duramıyorlarki.. Nerdeyse 3 saattir anneleri gelmedi..
0
🌸joehigashi
(15.04.09)
boşverin o .ezevenkleri biz işimize bakalım :)

yavru kedilere süt verebilirsiniz ANCAK SÜTÜ MUTLAKA SULANDIRMANIZ GEREKİR. Bu nokta çok önemli lütfen unutmayın... Yaklaşık bire üç sulandırmalısınız. Bir de, yavrucakların çişlerini ve kakalarını yapabilmeleri için, elinize ıslak bir bez alıp onların popolarını okşar gibi silmeniz lazım. aksi halde yapamıyorlar.
0
kahvegibi
(15.04.09)
kediler başına kalırsa eğer beslenmeleriyle ilgili şöyle birşey var.site üyelik istediği için bir de onla uğraşma diye copy paste ediyorum. www.kedilerimiz.com 'dan.

Bir Ayliktan Küçük Yavru Kedi Beslenmesi
24.9.2003
Gözleri açilmamis bir yavru kedi 15 günlükten büyük degildir. Yavrunun beslenmesini, buldugunuz andaki fiziksel durumuna göre saglanamiz gerekebilir. Ayrica kendi basina beslenemeyecegi için onu doyurmak size düsecektir.
Ilk olarak bir veterinerden yardim isteyin. Götürebiliyorsaniz klinige götürün ya da telefonla bilgi alin.

Henüz kendisi beslenemeyen kedilerin beslenmelerini saglamanin en saglikli yolu yavru kediler için yapilmis olan biberonlardir. Biberon temin etmeniz mümkün degilse damlalik veya ignesiz bir siringa da isinizi görebilir. Siringa ya da damlalik temin edemiyorsaniz bir plastik eldiven, temiz ve düz bir poset acil durum çözümü olabilir. Plastik eldivenin sadece bir parmaginin ucunu, posetin bir kösesini igne ya da makas yardimiyla 1-2 milimetre delmeniz gidanin gelmesi için yeterlidir. Açtiginiz delik küçük olursa yeteri kadar beslenemeyebilir, fazla büyük olursa da bogulmasina yol açabilir. En kisa zamanda biberon temin ederseniz emin olun beslenmesini daha kolay yapacaksiniz.

Siringa veya damlalik ile beslerken de dikkat edilmesi gereken en önemli nokta gidayi kediye verirken nazik ve yavas olmaktir. Gidayi asla çok hizli enjekte etmemelisiniz. Siringa ya da damlaligin açisini çok iyi ayarlamalisiniz. Siringayi veya damlaligi geriye, bogazina dogru tutarsaniz kedinin bogulmasina sebep olabilirsiniz. Siringanin sadece ucunu, yani bir kaç milimlik bir kismini kedinin agzina sokmalisiniz.
Kediyi siringa veya damlalikla beslemenin en kolay sekli, yüzü size dönük olacak sekilde dizinize ya da kucaginiza aldiktan sonra ensesindeki deriyi nazikçe geriye dogru çekerek agzinin hafifçe açilmasini saglamak olacaktir. Direnmeye çalisabilir. Bu durumda biraz sakinlesmesini saglayin ve beslemeye bir süre ara verin.
Bu sekilde tutumakta zorlaniyorsaniz kedinin basini nazikçe avucunuza alarak dizinizde tutabilirsiniz. Çok fazla hareket etmesine izin vermeden siringayi agzinin yan tarafina yerlestirip gidayi yavas yavas enjekte edebilirsiniz. Siringayi biberon pozisyonunda da tutabilirsiniz ama emmeye çalisacagi için damagini zedelemesi söz konusu olabilir. Genellikle siringa ile beslenen yavru kedilerin agzinda yaralar olusur. Bu duruma meydan vermemek için siringayi mümkün oldugunca kedinin damaklarina degdirmemeye çalisin.



Biberonla besleyecekseniz yasina en uygun olan biberon agizligini tercih etmelisiniz. Petshoplarda yavru kediler için uygun büyüklükte biberonlar bulabilirsiniz. Bebekler için kullanilan biberonlari tercih etmeyin. Meme agizlari çok genis olacagindan dolayi yavru yeteri kadar beslenemeyebilir.
Veterinerinizin tavsiye ettigi sekilde ve miktardaki mamayi biberona doldurduktan sonra kediyi bir havluya sarin. Beslenme sirasinda asiri heyecanlanip çok hareketlenecegi için tirnak darbeleri almaniz ve yaralanmanizi engellemek için havlu önlem olabilir. Ayrica beslenirken dökülebilecek gidanin da havlu yardimiyla dagilmasini engellemis olursunuz..

Dik bir sekilde oturup, kediyi kucaginiza alin. Kediyi tutarak sirtini kendinize yaslayin. Arka patileri kucaginizda ön patileri elinizde olacak sekilde tutun. Diger elinizde biberonu nazikçe agzina yerlestirmeye çalisin. Ilk anda ne oldugunu anlamayacaktir. Biberonun içindeki gidadan bir miktar agzinin kenarlarina damlatin. Tadini aldiktan sonra yeniden biberonu agzina yerlestirmeye çalisin. Bir kaç beceriksiz hamleden sonra biberonu emmeye baslayacaktir. Biberonu emmeye basladiktan sonra ön patilerini serbest birakin böylece biberonu ön patileriyle tutabilecektir. Bir kaç kez ara vererek dinlenmesini saglayin ve düzgün beslenip beslenmedigini kontrol edin. Biberonla bile bogulma riski yasayabilirler.

Doydugu zaman biberonu birakacaktir. Içinde gida kaldiysa bitirmesi için zorlamayin. Eger verdiginiz miktarin yeterli olduguna eminseniz biberondaki gidayi bitirdikten sonra tekrar doldurup vermeyin. Beslenmesi bittikten 15-20 dakika sonra tuvaletini yaptirin.

Annesiz bebek kediler günde en az 4 defa beslenmelidir. Beslenmenin hemen ardindan bebegin karninda bir genisleme olabilir ancak bu genislemenin asiri olmamasina dikkat edilmelidir. Dogumdan sonra birkaç hafta boyunca bebek kediler yemekten ve uyumaktan baska hiçbirsey yapmayacaklari için sürekli miyavlamalari üsüdüklerine veya aciktiklarina isaret edebilir.

Evde hazirlanan mamalar çogu zaman bebek kedilerin beslenmesinde tercih edilir. Ancak birebir kedi sütüne bagli kalinarak hazirlanan ve içinde her türlü vitamin ve minareli barindiran kedi mamalarini da veterinerinizden temin edebilirsiniz (örnek kitty milk ve milkopet). Bebek kediyi sürekli sütle beslemek kesinlikle tavsiye edilmez. Bu tür beslenme sekli ciddi boyutlarda ishale yol açabilir. Ama yinede inek sütüyle beslenecekse laktozsuz olanlari tercih edilmelidir.

Acil durumlarda kalindiginda bir kaç ögün ya da gün için örnek mama karisimi su sekilde olabilir.
1 su bardagi yari yariya sulandirilmis süt 1 tatli kasigi seker 1 çay kasigi fosfo-kalsiyum granül
Sütü sulandirmaktaki ya da laktozsuz süt kullanmaktaki amaç, kediye anne sütünden baska bir süt verileceginden dolayi olusabilecek alerjik reaksiyonu engellemektir. Laktozsuz süt kullanmak, sütün kedide gaz yapmayacagi anlamina gelmez. Ayrica sulandirilmis sütle beslenen kedinin rasitik olmasi kaçinilmazdir.

Veterinerinize danisarak, prematüre bebek mamasi, kitty milk veya milkopet toz mamalari paketlerin arkalarinda bulunan tarife göre hazirlanarak verilebilir.

Bu gibi durumlarda kullanilacak en dogru beslenme sekli, premium mama markalarinin kediler için ürettikleri bakim mamalarini kullanmaktir. (Örn: Hill's a/d)
Yine veterinerinize danisarak Multi Tab veya Vidaylin Surup gibi vitaminlerden bir kaç damla verebilirsiniz.
0
mojosnik
(15.04.09)
yavrularin sag kalmasi icin ayni anneleri gibi davranmaniz gerekir cunku bu kadar kucuk yavrular vucut isilarini kendileri ayarlayamazlar, gunduz karinlarini doyursaniz bile -ki imkansiza yakin derecede zordur- bu geceyi ya da ondan sonraki geceyi cikarabileceklerini sanmiyorum, bu yuzden beslemeye calismak yerine bir an once annelerinin gelmesini saglamaniz daha faydali olur.
0
libera
(15.04.09)
ek olarak su ya da süt sıcak olsun ki ılık bir karısım elde edin ve lütfen onları sıcak tutun henüz daha vücut ısılarının kontrol edemiyorlar.
Pet şiseye sıcak su koyun ve kumasla, kazakla atkıyla ya da havluyla sarın ve yanlarına koyun.Üşümesinler.
Geri kalan her şey gayet acık izah edilmis.
Senin ilgin icin de ben tüm canlilar adina şimdiden tesekkür ediyorum.
0
gdduman
(15.04.09)
(9)

ssk ve gözlük

baldur2
merhabalar,ssk, numaralı gözlüklerin yüzde kaçını karşılıyor? ve bu gözlükten gözlüğe gözlükçüden gözlükçüye falan değişir mi?
merhabalar,
ssk, numaralı gözlüklerin yüzde kaçını karşılıyor? ve bu gözlükten gözlüğe gözlükçüden gözlükçüye falan değişir mi?
0
baldur2
(05.04.09)
45 lira falan karşılıyor. değişmez.
0
trista
(05.04.09)
2005 gibi 50 lira idi diye hatırlıyorum, artmış olabilir..
0
ayheytmayselfenvanttuday
(05.04.09)
5 ay önce 2 numara miyop camların çiftini 25 tl ye değiştirdim. reçetesiz hemide.
0
readmymind
(05.04.09)
ama asıl para eden kısmı cam değil de çerçeveydi sanırım?
0
🌸baldur2
(05.04.09)
cam ve çerçeve dahil galiba. şöyle oluyo zaten, diyelim 100 lira bi gözlük seçtiniz onlar 45 lira düşüyolar veya 50 neyse...

tabii 45-50 liraya cam çerçeve dahil dandirik gözlük de alabilirsiniz.
0
trista
(05.04.09)
kaliteli bir gözlüğün fiyatı ne kadar olmalı ki peki?
0
🌸baldur2
(05.04.09)
sizin beklentilerinize bağlı bir şey. ben pek ustası değilimdir bu işin. organik cam, inceltilmiş cam filan isterseniz fiyatlar değişiyor. çerçevenin kalitesine de bağlı tabii. optikçinizle ayrıntılı görüşürseniz o sizi aydınlatır. belki 50 liralık gözlük de sizi tatmin edebilir.
0
trista
(06.04.09)
sadece % 10 unu
0
gdduman
(06.04.09)
sordum 35 lirasını karşılıyormuş malesef.
0
🌸baldur2
(11.04.09)
(2)

zeka testi nerede yaptirilir?

banuolcay
Kardesime zeka testi yaptirmamiz gerekiyor. Yalniz kendisi ozurlu. Kulaklari duymuyor ve bu nedenle de konusamiyor. Bu tip kisilerin ya da genel anlamda zeka testi nerde yaptirilabilir? Hangi hastahane vs. Yardimlar icin simdiden tesekkurler.
Kardesime zeka testi yaptirmamiz gerekiyor. Yalniz kendisi ozurlu. Kulaklari duymuyor ve bu nedenle de konusamiyor. Bu tip kisilerin ya da genel anlamda zeka testi nerde yaptirilabilir? Hangi hastahane vs. Yardimlar icin simdiden tesekkurler.
0
banuolcay
(24.03.09)
yayim.meb.gov.tr
bu sayfadan şöyel bir paragraf var,

----------------------
Zekâ Testleri Nerelerde Yapılır?

Zekâ testleri, bu konuda uzmanlaşmış psikolog ve psikolojik danışmanlarca yapılmaktadır.Millî EğitimMüdürlüklerine bağlı Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde, bazı hastanelerin psikiyatri veya psikoloji bölümlerinin yanı sıra bu konuda uzmanların çalıştığı özel klinik ve merkezlerde uygulanmaktadır.
----------------------
0
teritori
(24.03.09)
Bulundugunuz ilce milli egitimden Rehberlik ve arastirma merkezine telefon edin durumu anlatin randevu alip testi yaptirabilirsiniz.
0
gdduman
(24.03.09)
(6)

Resim Eğitimi

lord seithel
Aşağıdaki Arkturus reklamını görünce aklıma geldi.Şimdi benim, eşşek mi eşşek, tembel mi tembel bir kardeşim var, dersler pek fena, orta 3 te ama hiç bir dersle uzaktan yakından alakası yok. Benim bilgisayarımı bozmak dışında tek hobisi karakalem bir şeyler çizmek, evde yüzlerce çizim oldu. Yalnız h
Aşağıdaki Arkturus reklamını görünce aklıma geldi.

Şimdi benim, eşşek mi eşşek, tembel mi tembel bir kardeşim var, dersler pek fena, orta 3 te ama hiç bir dersle uzaktan yakından alakası yok. Benim bilgisayarımı bozmak dışında tek hobisi karakalem bir şeyler çizmek, evde yüzlerce çizim oldu. Yalnız hep araba çiziyor, bazen bir araba dergisinden bakarak kopyalıyor, bazen sırf kafasından bir şeyler çiziyor. Resim olayından çok anlamam ama beceriyo velet. (Okulda resim dersinin de berbat olması aslında bu işten anladığı yönündeki görüşlerimi kuvvetlendiriyor aslında).
Neyse sözün özü, bu çocuğa benim bir faydam olamaz, bi kursa falan göndereyim diyorum, ama okulda verilen resim eğitimi tadında saçma sapan bir eğitim de olmasın, resme ilgisi var bari onu kaybetmesin.
Karakalem olsun, hem çizmeyi öğretsinler hem de yaratıcılığına izin versinler, yapmaktan zevk alsın, hem de ilerde artık güzel sanatlar mı dersiniz, tasarım mı dersiniz öyle bir kariyer sahibi olabilirliğini artırsın(okuyarak bir şey olamayacak yoksa).
Bir de hep araba resmi çiziyor ya, hani bu arabaları tasarlayan insanların mesleğinin adı ne, öyle bir şey olmak için nasıl yönlendirmeliyim kardeşimi.
yetenekli mi yoksa öyle sıradan şeyler mi çiziyor anlamıyorum ama en azından hevesli. evde yüzlerce araba çizimi var duvarlarda orda burda.

Ev avrupa yakasında, bir kurs falan önerecekseniz bakırköy civarına yakın olsun mümkünse.
0
lord seithel
(23.03.09)
kurs önerisi değil ama, baktınız kurs iyi gidiyor. güzel sanatlar lisesini de düşünebilir belki; ilköğretim bu sene bitiyorsa :)
0
kobuzchu kiz
(23.03.09)
endüstriyel tasarimci
güzel sanatlar lisesine de hazırlanabilir
0
gdduman
(23.03.09)
güzel sanatlar lisesi güzel öneri gibi ama işte bizimkinin dersler o kadar kötü ki, her yıl öğretmenleri annemi çağırıp soruyo, sizin oğlan gene kaldı, nağalım bunu sınıfta bırakalım mı, geçirelim mi diye, annem de sene kaybetmesin geçirin diyor :)
öyle işte
bir de güzel sanatların yetenek sınavını falan da geçebileceğini zannetmiyorum, çünkü araba dışında bir şey çizmiyor, hani önüne bi elma koy çiz deseler, ne bileyim araba olmayan bir şey çiz deseler ortaya pek bir şey çıkmayacak.
ama evet evdeki çizimleri toplayıp götürebiliriz aslında.
0
🌸lord seithel
(23.03.09)
güzel sanatlar liselerinin yetenek sınavları çok zor olmuyor diye hatırlıyorum. hemen bir resim kursuna gönderirseniz sınava göre hazırlarlar çocuğu. liseye girdikten sonra da aklını başına toplar zamanla zaten.
0
generic
(23.03.09)
ders notlarının pek önemi yok sadece yetenek sınavi ve biraz genel kültür
ama sinavlar hazirlanmayi gerektirir nitelikte,
yollayin bir güzel sanatlar lisesine hazirlik kursuna hem sosyallessin hem de yeni bir ufuk kazansin
mesleği biraz tanitin biraz motivasyonla neden olmasin
0
gdduman
(23.03.09)
yahu siz bu tarz işşleri çok kolay sanıyorsunuz galiba, madem dersleri kötü çizim falan yapsın endüstriyel tasarım okusun ,nasılsa öğretmen mühendis olamayacak öylemi,walla kardeşiniz tembelse ondan hiç birşey olmaz hele umduğunuz gibi tasarımcı sanatçı hiç olamaz çünkü bu işler zannetdiğinizden daha çok emek ve çalışma gerektiriyor. disiplin işi yani dershaneye gitsin üniye girme şansı emni olun daha çok olur
0
kakashi
(23.03.09)
(5)

istanbulda sokak heykelleri ve mobilyaları

kaleci makabayasi
dostlarım başlıktada belirtğim gibi istanbul da sokak heykel ve mobilyaları nerelerdedir.nasıllardır.gören, giden, bilen varsa lütfen..edit:özür dilerim daha iyi açıklama yapayım; sanatsal-tarihi niteliği olan heykeller.
dostlarım başlıktada belirtğim gibi istanbul da sokak heykel ve mobilyaları nerelerdedir.nasıllardır.gören, giden, bilen varsa lütfen..

edit:özür dilerim daha iyi açıklama yapayım; sanatsal-tarihi niteliği olan heykeller.
0
kaleci makabayasi
(06.02.09)
Ankara'da bankta oturan kız heykeli gibi heykeller mi? Ayrıca sokak heykeli ve sokak mobilyası arasındaki ilişki nedir? Açıklayınız.
0
sui
(06.02.09)
beşiktaşta conrad otelinin önündeki parkta adını hatırlamadığım hatta parkın adıyla aynı olan ünlü bir yazarımızın heykeli var. maçkada AÖF bürosunun karşısında bol miktarda park heykelleri var. Swissotel (giriş kısmı) karşısındaki parkta çok beğendiğim bir heykel (sanırım inönüydü) var.
0
pain
(06.02.09)
ilhan koman- akdeniz (malesef) yapıkredi plaza önü-
0
gdduman
(06.02.09)
Findikli'da cok vardir. MSU ogrencilerinin isleri, parkin oralarda, sahil boyunca gorulebilir.
0
pyro clustic flow
(06.02.09)
arkadaşlar çok saolun, bilgiler işimize yarıyacak.galiba istanbulda gelişkin bir kent kültürüde yok gibi.vapurdan bakınca, binaların hepsi birbirine yığılmış gibi duruyor.

(sui), sokak heykeli derken çok fazla anıt değeri olmayan muhitin kültürünü, mimarisini, vb yansıtan heykeller.sokak mobilyası derken de, mesela kitap şeklinde banklar var bilirsin, onlar gibi.avrupa bu konuda daha iyi, mesela adam almanyada çöpçü şeklinde çöp kutuları yapmışlar.
0
🌸kaleci makabayasi
(07.02.09)
(5)

yol sorusu [istanbul modern]

pozitif dusunce de kazanir
istanbul modern'e toplu taşıma araçlarıyla en kolay nasıl giderim?kadıköy veya üsküdar'dan gidebilirim hangisi olursa farketmez, ona göre anlatırsanız sevinirim.teşekkürler.
istanbul modern'e toplu taşıma araçlarıyla en kolay nasıl giderim?

kadıköy veya üsküdar'dan gidebilirim hangisi olursa farketmez, ona göre anlatırsanız sevinirim.

teşekkürler.
0
pozitif dusunce de kazanir
(29.01.09)
vapurla karaköye geçeceksiniz.
0
radikalherif
(29.01.09)
vapurla karaköy ya da kabatas
kabatasta ve karaköyde vapurdan indigin yönde tramvaya bin
nerdeyse tam önünde durak var ama her iki yöndende kacinci durak oldugunu bilmiyorum
istersen yürüyebilirsin de mesafa fazla degil
0
gdduman
(29.01.09)
kadıköy'den kabataş'a vapur yok. karaköy'e bin. on dakika yürürsün en fazla. tramvaya binmeye değmez bile. ama yağmur yağıyor o da var tabii. karaköy'den bir durak sonra oluyor. aman ha eminönü tarafına doğru gitme.
0
coffee and cigarettes
(29.01.09)
kadıköyden kabatasa vapur var
ido dan kontrol edebilirsin
ben her iki güzergahi herhangi birini kacirirsan diye yazdim
0
gdduman
(29.01.09)
haftasonu gideceğinizi varsaydım (kıvırıyorum burda). haftasonu vapur yok sadece haftaiçi var.
0
coffee and cigarettes
(29.01.09)
(10)

İlişkiyi unutma süreci

abtash
biten bir ilişki ardından insan ne kadar unutmadan dayanabilir var mıdır böyle bir sınır? bi yerlerden ilişki süresinin yarısı geçince unutuyorsun diye okumuştum.yaklaşık 3.5 yıl süren bir ilişkim oldu, biteli yaklaşık 1.5 yıl olacak ancak hala iyi şeyler var kafamda, hiç bir zaman kötü hatırlamıyor
biten bir ilişki ardından insan ne kadar unutmadan dayanabilir var mıdır böyle bir sınır? bi yerlerden ilişki süresinin yarısı geçince unutuyorsun diye okumuştum.

yaklaşık 3.5 yıl süren bir ilişkim oldu, biteli yaklaşık 1.5 yıl olacak ancak hala iyi şeyler var kafamda, hiç bir zaman kötü hatırlamıyorum ve suçlamıyorum, unutmak da istemiyorum(evet hala seviyorum)

unutup başka şeyler yelken açmaktan korkuyorum, ben unutmak istemiyorum da beynimin nasıl çalıştığının az biraz farkındayım, artık yeni hatıra olmadığı için üstüne veri yazmak için can atıyor şerefsiz. unutmamak için ara ara birlikte gezdiğimiz yerlere falan gidiyorum tek başıma iyi geliyor. şöyle bir dezavantajı olur mu, artık oraya tek başıma gidiyorum diye beynim farklı kaydetmez di mi? (zaten aklımda kendisi, mütemadiyen çıkıyor karşıma, telefon rehberinde, masaüstünde orada burada işte)
0
abtash
(29.01.09)
Yeni birini bul (Evet çok klasik).
Acıdan beslenmekten vazgeç. Tlf numaraları vs. hep karşına çıkan şeylerden kurtul.
Sana coşku veren, heyecan veren aktivitelere zaman ayır.
Muhtemelen son 1,5 senedir insanlar senin mutsuz olduğunu yüzüne söylüyorlardır. Aynı insanların seni mutlu gördüklerini söylediklerinde hayatın normal hale gelmiş olacaktır.
Emin ol ki sürekli ondan bahsetmenden, etrafındaki herkes(evet herkes!) bıkmıştır!
0
girisimci ruh
(29.01.09)
benim sorunum unutumamak değil malesef, unutmak istemiyorum korkum unutmak.
ayrıca kimseye bahsetmiyorum, yani kimsenin başının etini yemiyorum, zararım kendime. çevreme belli etmemeye çalışıyorum ve inandırdığımı da düşünüyorum.
unutmak istenilmeyecek kadar iyiydi herşey(şimdi neden bitti o zaman falan neyse)

ha bu arada 1.5 sene oldu ayrılalı ama temmuzda doğum gününde yanına gitmiştim kumsalda güneşin doğuşunda yanyana oturuyoduk, durum karışık.

ben unutmamak için tiyo istiyorum, korkuyorum unutmaktan.
0
🌸abtash
(29.01.09)
o ilişki 2-3 yıl daha sürer, yine biterdi. emin ol buna. "iyi ki bitti" diyip önüne bakman gerekiyor. aslında her halükarda bunu demeliydin. 1,5 yıl olmuş yani. süreç sancılı, geçer ama merak etme:)
0
atmosphere
(29.01.09)
daha öncede yazdim yine yaziyorum
ne unutmak zorundasin ne de hatirlamak
ne tamamen unutulur ne de hep hatirlanir
hayat boyle bir sey degildir
hatirlamak icin yasanmaz
unutuyorsan birak unutulsun
ama illa da unutmuycam diyorsan
hatirlatacak ne varsa yap, resimlerine bak, yazili seyleri tekrar tekrar oku
sarkilari dinle, onun icin bir seyler yaz ama üzerine yeni yasanmisliklar da koyman gerekli
madem mumkun gorusmeye devam et
durumun nesi karisik gayet basit
eski sevgilinin dogumgununu beraber kutlamissiniz, ikinizin de akli basinda olduguna, kimse size bunu zorla yaptirmadigina gore
durumun kontrolunu kaybetmedigin surece pek sorun yok ama
bu kontrol meselesi de lafta kolay
ama yine de size kolayliklar
0
gdduman
(29.01.09)
başka birisi ile olunca onu unutmuyorsun.. hatta o başka birinin yanında uyurken adını sayıklayarak o başka birini üzebiliyorsun.. bilse bile yaranı, üzülüyor, yıpranıyor.. işte o başka birine, muhtemelen seni seven ve bu yüzden bu kadar anlayışlı olan; bunu yapmaya hakkın olmadığı için, hiç hakatmediği halde ona böyle acı çektirdiğin için (istemeden), onu yeterince sevemediğin için vesaire çok kötü hissediyorsun, düzeltmeye çalışıyorsun.. bu arada sevdiğin kişi kusurun oluyor.. selülit gibi, çok sevmediğin, göstermemeye çalıştığın, istemediğin ama olan.. o seviye istediğini veriyor.. aynaya her bakışında (boydan ayna) görüyorsun ama saklamaya, gizlemeye, unutmaya, yokmuş gibi davranmaya ve hatta inkar etmeye çalıştığın bir parçan.. al sana unutmamak.. selülit diye adını da sayıklamıyorsun uykunda artık, sayıklar mısın sayıklamazsın, en azından bende öyle oldu, sevgili (başka biri olan) seni kusuruna rağmen seviyorsa: kıçındaki bacağındaki selülitine takılmıyorsa gözü yani, ne ala.. zaten bulmuşsun o kadar sevenini sev onu.. önce aşık gibi sevme.. başka bişey gibi sev.. sonra zaten zamanla o da parçan olur.. hem böyle olmasın istemeyeceğin bir parçan gibi, bakıp gülümseyeceğin güzel bir yerin gibi..
yani, başka sevgili iyidir..

not: 3 yıl oldu, unutmak istemiyorum, acıyı en yoğun halde çekerken bile istemedim ve kimse bana istemediğim bişeyi zorla yaptıramaz, unutmuyorum ben o sevgimi, sevgilimi, sevilmemi..

yan etkiler: acıdan beslendiğimi iddia eden, kızan, ağırlığını koymaya çalışan başarısız olunca ağırlık koymaktan vazgeçen arada laf sokan eş dost.. kalp kırılmaları (olmazsa olmaz).. çektiğin acıyı sevdiklerine acı çektirdiğin için haketmenin ferahlaması (hastasıyım bu vicdan muhasebesinin en çok).. sabırsız sevgi eksiklikleri (hoşça yerlerinde kalsınlar) =)
0
at sikine konan kelebek
(29.01.09)
unutmak istemiyorsanız bunu tek taraflı yaşamanın hiçbir manası yok. hissediyorsanız içinizde, eminseniz onun için en iyi ihtimal olduğunuzun, biliyorsanız ona sizden iyi kimsenin bakamayacağını peşinden gidin tekrar. bunu ona söyleyin. geçen 1.5 yılı anlatın. hatta bazı filmlerin sadece bu konuyu anlatan sahnelerini kesin bir cd ye yazın ve ona yollayın, belki de bir mektup içinde. aklıma ıssız adam geliyor. espri olsun diye değil. sondaki konuşma sahneleri bir önerimdir.
0
dambil
(29.01.09)
...

bana zamandan söz ediyorlar
gelip size zamandan söz ederler
yaraları nasıl sardığından,
ya da her şeye nasıl iyi geldiğinden.
zamanla ilgili
bütün atasözleri gündeme gelir yeniden.
hepsini bilirsiniz zaten,
bir işe yaramadığını bildiğiniz gibi.
dahası onalar da bilirler.
ama yine de güç verir bazı sözler, sözcükler,
öyle düşünürler.
bittiğine kendini inandirmak,
ayrılığın gerçeğine katlanmak,
sırtınızdaki hançeri çıkartmak,
yüreğinizin unuttuğunuz yerleriyle yeniden karşılaşmak
kolay değildir elbet.
kolay değildir
bunlarla baş etmek, uğruna içinizi öldürmek.
zaman alır.
zaman,
alır sizden bunların yükünü
o boşluk dolar elbet,
yaralar kabuk bağlar,
sızılar diner, acılar dibe çöker.
hayatta sevinilecek şeyler yeniden fark edilir.
bir yerlerden bulunup yeni mutluluklar edinilir.
o boşluk doldu sanırsınız
oysa o boşluğu dolduran eksilmenizdir

gün gelir bir gün
başka bir mevsim, başka bir takvim, başka bir ilişkide
o eski ağrı
ansızın geri teper.
dilerim geri teper.
yoksa gerçekten
bitmişsinizdir.

....

Murathan Mungan, Yalnız Bir Opera'dan,
0
sui
(29.01.09)
valla insandan insana çok değişiyor böyle şeyler. kendi adıma örnek vereyim. 6 yıl önce 1-2 ay çıktığımız bir kız vardı. geçenlerde görüştük yıllar sonra, allak bullak oldum yine.
0
386 dx
(29.01.09)
bence ilişki bitmiş ama sende bitmemiş...sen bunu yaşamak istiyosan yaşa bence.biri girecek olursa zaten hayatına bi şekilde dahil olur.içinden geleni yap:)
0
nhl
(30.01.09)
yazılanları okudum da insanlar oturdukları yerden ne kadar kolay karar vermiş "oo bitmiş, oo bitir" denmiş, unutmak istemiyorum diyen bir adama "koş git yeter ya unut artık böyle şey mi olur unut" tadında şeyler bile sıralayıp durmuşlar. yav yok demekki olmuyor, ayrıca da adam kimseyi unutmak falan istemiyor belli ki, unutunca onunla alakalı olan her şeyi güzellikleriyle beraber kaybedecek cünkü, ayrıca kötü de ayrılmadılar ki nefret etsin telefonları falan silmeye vardırsın olayı. madem unutmak istemiyorsun kardeşim untmazsın da korkma yav. beynin bir cılgınlık yapıp eski dosyaları silip yerlerine yenilerini kaydedecek değil sen öyle programlamadığın sürece korkma. ama bak 1.5 yıl olmuş sen bu şahsı hem insan olarak hem de aşk olarak baya seviyorsun sanırım, nasıl ayrıldığınıza gelince valla elbette bilemeyiz fakat doğumgünlerinde seni onun yanına götüren, ona seninle güneşin doğuşunu izlettiren şey her neyse belli ki hala ve hala bitmemiş!! nedir yani durum 1.5 yılların daha böyle mi gecsin sen "ya unutursam???" gibi garip bi sebeple korkudan çıldır falan hatta. olmaz yav olmaz böyle. madem ki hala içinde bu eski, durumların karışık olduğu sevgilin, kendini üzmekten paralamaktan vazgec, git eyleme gec, git kazan, git bul al ... kavuşun lan... sonunda yapmadığına pişman olursun hatta belki o raddeye gelmeden; skerm böyle aşkın ızdrabını dersin vazgecersin. hazır şu anda neyi istediğini kimi istediğini biliyorken eminken, garip durumunuza son ver karışık işleri de çöz git ona herşeyi anlat(zamanında ben yaptım oldu, oh cok da iyi yaptım) nasıl yapacağını bilmiyorsan da elbet birgün duyuruya sorarsın, ilan-ı aşklar söz konusuyken öneriler çooook :)). git şansını dene kazan mazan... sonrasını da sonuca göre düşünürsün.
0
sleep may be the enemy
(30.01.09)
(5)

Bu kuşun cinsi nedir ?

chaud
Resim Londra Hyde Park'ta . Çok tatlı renkleri var serçe gibi ama biz kara serçelere benzemiyor pek.
Resim Londra Hyde Park'ta . Çok tatlı renkleri var serçe gibi ama biz kara serçelere benzemiyor pek.
0
chaud
(13.01.09)
yaw tamam bu kanarya nasıl tanıyamam. Ama yanlışsam beni düzeltin.
0
🌸chaud
(13.01.09)
kizilgerdan (robin)
0
ermanen
(13.01.09)
robin
0
gdduman
(13.01.09)
kızılgerdan o. ama hyde park'a kadar gitmeye gerek yok. istanbul da da var. bülbül ötüşlü, bülbül türü bir kuştur.
0
synick
(14.01.09)
Yorkshire canary olma ihtimali üzerinde durmuştum ama kesinlikle kızılgerdan
0
🌸chaud
(15.01.09)
(5)

baykuş beslemek

szqnn
beslenir mi ki bu ? nerde satılır ? fiyatı nedir ? beslemesi zor mudur ? evcil midir ?
beslenir mi ki bu ? nerde satılır ? fiyatı nedir ? beslemesi zor mudur ? evcil midir ?
0
szqnn
(13.01.09)
baykuşlar evcilleştirilemiyor diye biliyorum, belki ayağına ip bağlayarak, her gün önüne fare atarak besleyebilirsin fakat büyük işkence olur :) bunun dışında evcilleştirmenin bir yolu varsa bilmiyorum.
0
metalon
(13.01.09)
oncelikle bu hayvani beslemek cok zordur ve omrun boyunca bakmak zorundasin cunku uzun yasiyorlar, yani bir anlik hevesinle degil, gercekten cok iyi bakabilecegine inaniyorsan beslemelisin, zorlar cunku..

surda besleyen biri tavsiyeler vermis:
owlstuff.com

youtube'dan da bazi evcil baykuslarin video'larini izleyebilirsin ama hayvanlar acayip hale gelmis, yazik bence, iyi bakamamislar sanirim:
www.youtube.com
0
ermanen
(13.01.09)
dürüst olmak gerekiyorsa insan elinin degmedigi seyler de olsun lütfen ve beslemeyin baykus falan
kücük prenste tilki ile olan bölümü bir daha okumanız baykusun beslenmeyecegini düsünen birinden tek tavsiyem
0
gdduman
(13.01.09)
küçükken bile çok fazla solucan yiyorlar, büyünce beslenmesi epeyce dert oluyor. ayrıyetten geceleri çok ses çıkartıyor ve çok pis hayvanlar.
0
okyay
(13.01.09)
galiba beslenmesi kanunen yasak olanlar kategorisinde.
ama emin değilim.
0
cedilla
(13.01.09)
(14)

Gizli evlilik

crescendo
merhaba,sevgilimle gizli olarak evlenmeyi düşünüyoruz. en azından 3-4 yıl ailelerimizin bu durumdan haberdar olmaması lazım. ailelerimiz nüfus bilgilerimizi elbette didik didik etmeyecek ama eve bir kağıt gelirse (seçim vs) bu ortaya çıkar mı? en mümkün olduğu şekilde en azından bir süre için evlili
merhaba,

sevgilimle gizli olarak evlenmeyi düşünüyoruz. en azından 3-4 yıl ailelerimizin bu durumdan haberdar olmaması lazım. ailelerimiz nüfus bilgilerimizi elbette didik didik etmeyecek ama eve bir kağıt gelirse (seçim vs) bu ortaya çıkar mı?
en mümkün olduğu şekilde en azından bir süre için evliliği nasıl gizli tutabiliriz?

çok teşekkürler
0
crescendo
(13.01.09)
eğer ailenizden birinin vukuatlı nüfus cüzdan sureti'ne ihtiyacı olursa -ki bu neredeyse her resmi işlemde istenir halde güzel ülkemde- isminizin yanında "evli" ibaresi yer alacaktır. mutluluklar dilerim.
0
passenger
(13.01.09)
iyi o zaman ben sana diyim. kesin açığa çıkıyor, göt gibi kalınıyor sonra öyle. ne bok yiyeceği şaşırılıyor. tecrübeyle sabittir. oldu mu arkadaşım?
0
teritori
(13.01.09)
bir de eşlerden kadın olanının evlendikten sonra kendi soyadını tutma gibi bir seçeneği yoktu en son. bu da, ya erkeğin soyadını alacak ya da kendi soyadı ile birlikte erkeğinkini de kullanacak anlamına geliyor. yakalanma ihtimalini oldukça arttıran bir faktör olsa gerek.
0
passenger
(13.01.09)
senaryo salliyorum: misal ailenizin sizinle ilgili bir bildirimde bulunmasi gerekir (emekli sandigi, ssk falan gibi bir yere) orada medeni durumunuza bekar yazar, sonra kurum sizin kayitlariniza bakar, ortaya cikar, aileniz yanlis bildirimde bulunmaktan suclu konuma dusebilir. ya da anneniz-babaniza nufus kaydi gerekirse, kendisi icin aldigi nufus kaydinda sizin evli oldugunuzu kabak gibi gorur. siz kadinsaniz kutugunuz esinizin kutugune eklenecek, erkekseniz de kadinin kutugu sizinkine gelecek cunku.
sonra uzak olsun, vefat gibi bir durum olabilir. o durumda isler hepten karisir zaten.
nufus cuzdaninizi degistireceksiniz, fotokopisi vs gerekse aileniz gorur. sonra evlenen kadinin soyadi degisiyor, hanginiz kadinsaniz resmi islerde yeni soyadini da kullanmaniz gerekecek. ailenizle ikametleriniz ayri yerlerdeyse saklamak gorece daha kolay olabilir ama yine de medeni hal degisikligini saklamak pek kolay gorunmuyor.
0
nazenin
(13.01.09)
gizli tutmak için çoook uğraşmanız gerekir. yirmi dört saat ailenizin yanında durmuyorsanız imkansız. tabi ''bu durumda evliliğin ne manası kalacak?'' derseniz orasını bilmem.

diğer mantıksızlık da binlerce kişinin okuyabileceği bir yere soru gönderip sonrasında had sorgulamak.
0
egilincecataligozukmeyenentelmuslukcu
(13.01.09)
teritori, ben gerizekalı değilim. sizin söylediklerinizin 500 katını ben düşünüyorum merak etmeyin.

want2die, cevabınız için teşekkürler. şimdi şöyle oluyor, ben babamla yıllardır görüşmüyorum zaten. kendisi de yurtdışında. annem de böyle işlerle uğraşmaz ama dayım filan bir şekilde öğrenirse bozuşabiliriz. kimliğimi aile fertlerine göstermek gibi bir durumum olmaz yani. ama passenger'ın dediği gibi vukuatlı nüfus cüzdan sureti'nde anne tarafından birilerinin görme olasılığı var mıdır bunu merak ediyorum. diğer yandan da damat adayı (ben gelin kısmı oluyorum) ikametini bir şekilde taşırsa daha iyi kamulfe edebilir miyiz bilmiyorum.
0
🌸crescendo
(13.01.09)
mrtskn, ne yazık ki sıradışı bir durum var burada açıklayamayacağım.

benim ailemden çok fazla problem olmaz dayım haricinde. ama kendisi bu günlerde emekli olmayı düşünüyor.
0
🌸crescendo
(13.01.09)
nacizane fikrim hiç bulaşmamanızdır. 3-4 sene üstteki arkadaşlarında dediği gibi çok uzun bir süre ve bu süre içerisinde %99.9 ortaya çıkacaktır. tabi ki böyle bir şey için geçerli bir sebebiniz vardır, fakat yinede sabredin, vakti gelince ailelerden izin alıp öyle girin dünya evine. bizde bir süre önce böyle bir şey düşünüyorduk, fakat ortaya çıkarsa(ki çıkar) ailelerle papaz olmamak adına vazgeçtik.
0
metalon
(13.01.09)
ailelerden saklanacak bir evlilik bastan sakattır, biraz siz biraz onlar feragat edecek be asgari müşterekte de olsa karşılıklı rıza olacak.
0
agk
(13.01.09)
sadece bildiğimi söylüyorum, tvsiye etmiyorum. evliliğin ailerle birlikte yaşanılması gereken bir süreç olduğuna inanıyorum.

yurtdışına gidin ( mesela londra) belediye nikahı kıydırın. Türkiye de bildirim yapmadığınız sürece hiçbir kayıtta gözükmez. bununla beraber allah korusun bir terslik olursa orada yaptığınız evlilik akti tüm hukuki sonuçları ile türkiye de geçerlidir.

bu konuyu bir hukukçuya danışın. sağlamcı olun.
0
trocero
(13.01.09)
evlendiginize dair belgeleri eskiden kütügünüzün bagli oldugu nufüs müdürlügüne kendiniz yolluyordunuz ve o belgeleri
kütügünüze yollayana kadar da kayitlara islenmiyordu ama bu 6 sene önceydi
simdi nasil oluyor nufüs müdürlüklerinden ögrenebilirsiniz
0
gdduman
(13.01.09)
dayınızın anlaması zor cünkü vukuatlı nüfüs kayıt örnekleride sadece aile içi hareketler gösteriliyordu. en garantisi nüfüs müdürlüğüne danışmaktır.
0
hadi ben yatiyorum
(13.01.09)
dayınızın vukuatlı nüfus kaydında onu görmesi imkansız çünkü o belgede sadece 1. derece akrabalar görünür (anne, baba, kardeş, eş, çocuk); dayınız ile 1. derece akrabalığınız olmadığı için o -en azından vukuatlı nüfus kaydında- göremez. Ama anne ve babanız kesinlikle görür. Tabii yanlış hatırlamıyorsam bu belgede medeni hal yazıyor olsa da öyle çok da dikkat çekici bir şekilde yazmıyordu, başka bilgilerin arasında geçiyor, öyle medeni durum şeklinde özel ve dikkat çekici bir sütun yoktu. Tabii ne varmış şunda diye bakan da rahatlıkla görür gizli değil sonuçta :)
0
lunae cor
(13.01.09)
bacım, gelin tarafı olduğunu söylemişsin, ondan bacım diyorum. denemeyin. çünkü işler birbirine giriyor. bizim 6 aylık bi zamana ihtiyacımız vardı, ona rağmen, daha nüfus dairesinden kağıtları aldığımız öğrenilmiş. kıyamet koptu.

ana babayı boşver, bizimkiler de ayrı, baba konusunu sorun etmedim; ama dayıyla çok fena birbirimize girdik.

bi de sağlıklı düşün, bu işler aceleye gelmiyor. sonra vazgeçersen, gidip akıl alacağın kimse de olmayacak.

düşün, taşın, karar senin. ha bebek falan var dersen, bilemem.
:)
0
yokoylebisevgili
(14.01.09)
(12)

[ türkçe ] Tuz Ekmek?

enola gay
Yemekte kullandığımız tuz için dökmek mi serpmek mi katmak mı? nedir ya? kime göre doğrudur bu bilgi kesin midir değil midir?tuz ne yapılır yemekte? hatta şimdi neden cevaplarınızda fikir ayrılığı ortaya çıkacak?
Yemekte kullandığımız tuz için dökmek mi serpmek mi katmak mı? nedir ya? kime göre doğrudur bu bilgi kesin midir değil midir?

tuz ne yapılır yemekte? hatta şimdi neden cevaplarınızda fikir ayrılığı ortaya çıkacak?
0
enola gay
(31.12.08)
bizim sulalede ve de cevremde bu yasima kadar tuz "koyulmus"tur.
0
no christ requiress
(31.12.08)
antalya civarinda "atilir".
0
anakinskywalker
(31.12.08)
Doğru kullanımı bence serpmektir. Ama hepsi kullanılıyor, ben de atmak derim mesela.
0
ymerdiveni
(31.12.08)
bence serpme eylemi, parmaklarının arasına biraz tuz alıp onu bir şeye serpme şeklinde olur. tenceredeki yemeğe tuz katarsın. tabaktaki yemeğe de -tuzu eksikse- tuz eklersin. "yemek tuzsuz olmuş tuz kat" da denilebilir tabağa tabii.

koymak ve atmak bana baya uzak geliyor. istanbul'dayım bari yöremi belirteyim.
0
andy kaufman 2
(31.12.08)
arkadaşlar bu konuda kesin bir cevap olamaz mı? yani bu kişiye bölgeye göre değişir mi gerçekten?
0
🌸enola gay
(31.12.08)
adana bölgesinde koyulur , yeri geldiği zaman yapıştırılır.
0
madrigal
(31.12.08)
ilave etmek, katmak, atmak
bunların hepsi cümleye göre kullanılır
0
gdduman
(31.12.08)
uluslararası arkadasların oldugu ortamda tartısmıstık bunu gecen kış.ben ekerim tuzu.egede yasayan bır cok kişide ektiklerini soyledıler.
anadoluda yasayan bır kac kısı koyarmış tuzu.gürcistantaki arkadaslar atarmış.isvectekilerde ekermiş.
0
isott
(31.12.08)
açılın ben tuzcuyum bizim tuz fabrikamız var.

tabaktaki yemek için: tuz atmak
tencerede yemek için: tuz koymak


ekmek(ekmek eylemi) ise baharatsallarda kullanılsın, illa kullanılıcaksa. mesela karabiber ekmek. kekik ekmek. nane ekmek.

yaygın kullanım ispatı için (bkz: yemegini tatmadan tuz atan yonetici adayi), mesela.

yemegini tatmadan tuz eken yonetici adayi, yemegini tatmadan tuz koyan yonetici adayi olsaydı olur muydu hiç. lüdfen.

edit: ııı, pas, bilmiyorum: (bkz: tadina bakmadan tuz ekleyenler )
0
oldu görüşürüz
(31.12.08)
tuz atilir abi. atarsin yani tuzu. konyaliyim ama bilmiyorum orada ne deniyor. ama ben atmak fiilini kullaniyorum.
0
osuruklu
(31.12.08)
pismekte olan yemege tuz katilir.
tabaktaki yemege tuz ekilir.
0
helpless
(31.12.08)
bunun genel gecerli bir kelimesi var diyemeyiz ki. Turkce zaten esnek bir dil. dokmek, katmak, serpmek, atmak bana gore hepsi kullanilir yeri geldiginde. herseyi tdk'ya gore davranmak gerekmiyor, zaten cok eksik bir sozluk. ayrica yorelerimze gore degisen kelimeler de var arkadaslarin dedigi gibi, illa tuz icin degil genel olarak da kullaniliyor.
0
ermanen
(31.12.08)
(9)

antibiyotik ve alkol

whisky tango romeo
günde on iki saat arayla iki tane bin mglık antibiyotik kullanırken alkol alınırsa bir şey olur mu?- cec 1000 adlı antibiyotik; alkol de bira, votka ya da baileys.
günde on iki saat arayla iki tane bin mglık antibiyotik kullanırken alkol alınırsa bir şey olur mu?

- cec 1000 adlı antibiyotik; alkol de bira, votka ya da baileys.
0
whisky tango romeo
(31.12.08)
1 gr eder.
olur bence. ama bişey olmaz diye de içmek olmaz
0
ymerdiveni
(31.12.08)
önceden denemediyseniz hiç tavsiye etmiyorum, ta sabah 1 antibiyotik aldı diye akşam 1 birada komalık olan arkadaşlarım oldu. etrafınızdakilerin gecesini de mahvedebilirsiniz.
0
desdinova
(31.12.08)
bende binlik alırken doktorum çok hafif alabilirsin dedi,yılbaşı diye de abartmayın sakın.
0
madrigal
(31.12.08)
karacigerine hic acimiyorsan birlikte al
ama bence bi düsün
0
gdduman
(31.12.08)
OHA.. mikrozomal enzim inhibisyonu hadisesi var,

içmemek lazım.
0
hlathguth
(31.12.08)
görünüşte, hissedişte bir şey olmasa da karaciğerde fırtınalar kopuyormuş. ben bir kere antibiyotik aldıktan 1-2 saat sonra içmeye başlamıştım, böyle grip olmuşsun gibi bir durum, baş dönmesi, mide bulantısı, halsizlik yapmıştı.
ama yılbaşı diye karaciğere zarar vermeyebilir =) iç sen normal miktarda.
0
cgcore
(31.12.08)
antibiyotik ile alkolün ahım şahım bir etkileşimi yoktur, içebilirsiniz.
0
yuzbirinci oda
(31.12.08)
kesinlikle icilmemeli. kuzenim bu yuzden öldü.
0
helpless
(31.12.08)
ben değil de kız arkadaşım içindi bu soru ama galiba içirmeyeceğim artık :) teşekkür ederim.
0
🌸whisky tango romeo
(31.12.08)
(4)

salı pazarı için servisler

hapax
kadıköy'de nereden kalkıyor söyleyebilirseniz annem minnettar olacak. teşekkürler.
kadıköy'de nereden kalkıyor söyleyebilirseniz annem minnettar olacak. teşekkürler.
0
hapax
(30.12.08)
servis bilmiyorum ama, salı pazarı taşınmışsa hasanpaşaya taşınacaktı, adliyenin oraya. hasanpaşa otobüsüne binsin boğanın ordan falan ve adliyeden 1 durak sonra da insin
0
zubundy
(30.12.08)
eski salı pazarının kuruldugu yerden servislerimiz vardir diye bord bord ilanları var ama
pazarın kurulum yeri bayaga genis bir alan oldugu icin tam olarak hangi noktadan kalktıgını bilmiyorum
en iyisi eski pazara gidip kendisi bulması
kolaylıklar
0
gdduman
(30.12.08)
çok sağolun, annem pazarın kurulduğu yerden kalkıyorsa tamamdır bulurum dedi.
0
🌸hapax
(30.12.08)
itfayenin hemen yanından.karşısında çorbacı var.
0
kaleci makabayasi
(30.12.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.