Giriş
(5)

Türkiye şartlarında hangi bisiklet türü?

dolantindr
Merhaba. Dağ bisikletim var ama bir de yol bisikleti alayım dedim. Fakat Türkiye'deki yol şartlarını düşününce mtb almak daha mantıklı geliyor. Fikrinizi sormak istedim.
Merhaba. Dağ bisikletim var ama bir de yol bisikleti alayım dedim. Fakat Türkiye'deki yol şartlarını düşününce mtb almak daha mantıklı geliyor. Fikrinizi sormak istedim.
0
dolantindr
(03.05.24)
İkisinin ortası: şehir bisikleti
0
prole
(03.05.24)
Şehir içi kullanımda mountain bike bence fazla, şehirde trafik ve çevre kontrolü daha önemli. mtb-yarış gibi kadro geometrisi olan bisikletlerde gidon un üstüne eğilince çevre görüşü azalıyor, dik oturuş pozisyonuna sahip etrafı kolayca tarayabileceğiniz bir şehir bisikletine binip bunun konforunu görürseniz demek istediğimi anlarsınız

inip binerken rahatlık olsun diye kadro demiri de alcak olursa daha da kullanışlı olur

Bizim şehirlerde dümdüz yollarda bile yağmurdan ya da çim sulama sistemlerinden su birikintisi oluyor, çamurluk da bu yüzden gerekli ve işe yarıyor
0
grimavi
(03.05.24)
MTB asfalt için uygun değil arazi kullanımı için uygundur. Sizin için uygun olan cross country bisiklettir.
0
doharkoman
(03.05.24)
Bütçeniz ne?
0
numlock
(03.05.24)
çok bisiklet modeli kullanmış biri olarak, önden süspansiyonlu ve kitlenebilir şehir bisikleti.
0
evimin paspasi
(04.05.24)
(3)

Afyon erenler

sezar35
Bir tanıdığım aracılığıyla afyon erenlerde yatırımlık daire teklif edildi.2+1. Afyonu erenleri hiç bilmiyorum.yatırımlık denilen yerde alınır mı? 1 milyon civarında.orası değerli midir? Geleceği nasıldır? Bir fikrim yok.fikirlere açığım..yarından sonra sarsak sıkıntı yaşar mıyız vs.
Bir tanıdığım aracılığıyla afyon erenlerde yatırımlık daire teklif edildi.2+1. Afyonu erenleri hiç bilmiyorum.yatırımlık denilen yerde alınır mı? 1 milyon civarında.orası değerli midir? Geleceği nasıldır? Bir fikrim yok.fikirlere açığım..yarından sonra sarsak sıkıntı yaşar mıyız vs.
0
sezar35
(02.05.24)
Alınır. 1 Milyona daire bulmuşsunuz daha ne istiyorsunuz?
0
doharkoman
(03.05.24)
Aaa Köye apartman mı yapmışlar demiştim ki ben görmeyeli Afyon'un epey geliştiğini öğrenmiş oldum.
Şurada güzel anlatmış.
(bkz: afyon'a üniversite için geleceklere tavsiyeler )
0
Mirket
(03.05.24)
Afyon Erenler üniversitenin karşısındaki mahalle. Öğrenci mahallesi. Yurtlar ve öğrencilerin kaldığı evler ile dolu. Afyon'un tek canlı bölgesi diyebilirim. Merkezden uzakta ama Afyon'un merkezinde de 2 AVM dışında belirli bir saatten sonra hiçbir şey yok zaten.
0
nawar
(03.05.24)
(2)

haberim dışında findeks'ten gelen mail ve sms

Vse budet horosho
merhaba. findeks'ten giriş parolanz xx'tir, aydınlatma metni onayı veriniz falan diye sms geldi. yılda 100 karekodlu çek rapor paketiniz tanımlandı diye geldi sonra.ben findeks'e üye olmadım. böyle şeyler beni panikletiyor. kim benle uğraşıyor? kredi falan da çekmedim yakın tarihte bir yerden. kafay
merhaba. findeks'ten giriş parolanz xx'tir, aydınlatma metni onayı veriniz falan diye sms geldi. yılda 100 karekodlu çek rapor paketiniz tanımlandı diye geldi sonra.

ben findeks'e üye olmadım. böyle şeyler beni panikletiyor. kim benle uğraşıyor? kredi falan da çekmedim yakın tarihte bir yerden. kafaya takmam gereken bir şey midir?

teşekkürler.
0
Vse budet horosho
(02.05.24)
Bu soruyu findekse sormanız lazım
0
doharkoman
(03.05.24)
bunlar dolandırıcılık numarası. endişe etmenizi gerektirecek bir şey yok. herhangi bir linke tıklamayın, kâfi.
0
kaleciyle karşı karşıya
(03.05.24)
(25)

Yurtdisinda hayal kirikligina ugradiginiz sehir/ulkeler?

durgunfoton
Sahsen Seul'u hic begenmedim. yemekleri guzeldi o haric. Kan uyusmazligi mi oldu bilmiyorum. Cok rahatsiz oldum ama neden rahatsiz oldugumu bile tam ifade edemiyorum. Is icin gitmistim. bitse de gitsem diye gunleri saydim.Selanik, bu kadar kotu apartmanlasma Turkiye'de bile yok. Ataturk'un memleketi
Sahsen Seul'u hic begenmedim. yemekleri guzeldi o haric. Kan uyusmazligi mi oldu bilmiyorum. Cok rahatsiz oldum ama neden rahatsiz oldugumu bile tam ifade edemiyorum. Is icin gitmistim. bitse de gitsem diye gunleri saydim.

Selanik, bu kadar kotu apartmanlasma Turkiye'de bile yok. Ataturk'un memleketine yazik etmisler.

Insanlari olarak italya. Bunlar kendini hep sempatik italyan olarak dunyaya pazarliyorlar ama benim tecrubelerime gore hic oyle degiller.
0
durgunfoton
(02.05.24)
"hadi be ne kadar kötü bir ülke/şehir" dediğim, beklentilerimi karşılayamayan bir ülke/şehir olmadı. ama yeterince gezemediğim için hayal kırıklığına uğradığım ülkeler oldu. (sektör nedeniyle doğrudan operasyon merkezine gidip, sağa sola bulaşmadan gittiğim geldiğim çok gezi oldu)

örneğin danimarka, İsveç, norveç, fas, yemen, Arabistan.
0
co2s2
(02.05.24)
amerika'ya ilk gidisimden bu yana 20 sene gecmis. gittigim butun amerikan sehirleri cok buyuk hayal kirikligiydi ilk 5-6 sene. artik degil cunku beklentilerim dusuk. yine de bir iki istisna haricinde hicbiri turist olarak gidilecek yerler degil.

onun disinda oslo/norvec bana isvec ve finlandiya'nin tadini vermedi.
0
hot potato
(02.05.24)
Selanik için ben de aynısını düşündüm, çok güzel bir şehir mahvetmişler.
Seattle; doğasi çok güzel ama şehir pislik içinde.
0
wishmaythşngs
(02.05.24)
NewYork'a ilk gidisim buyuk hayal kirikligiydi, Agustos'da gittik inanilmaz kalabalikti, heryer cop yiginiydi, her yerde sira vardi. Ustune bir de neredeyse kafamiza biri dustu, bir sokak ilerde birisi 10. kattan atladi, ona da sahit olduk. 5 gece kalacaktik, 3 gece sonunda kacarak ayrildik. Sonra ilkbaharda gittim bir arkadasin dugunu icin inanilmaz guzeldi..

Bir yere ne zaman gidecegini bilmek lazim, cok farkediyor.
0
cooperr
(02.05.24)
Singapur. Aslında çok da beklentim yoktu zaten ama inanılmaz yapay ve bomboş bir şehir gibi geldi bana. Biraz da mental olarak çok kötü bir dönemde gitmiş olmam etkilemiş olabilir ama başka bir şehirle/ülkeyle birleştirip gezmedikçe buradan kalkıp Singapur’a gitmek çok anlamlı değil bence.

Kuzey Avrupa’da ilk kez Stockholm’e gitmiştim ve ne arıyordum bilmiyorum ama şehri beğenmeme rağmen biraz beklediğimi bulamamıştım. Nordik ülkeleri Avrupa’nın genelinden çok farklı hayal ediyordum ama çok da bir farkı yoktu. Sonra Kopenhag’a daha beklentisiz gidip orayı daha çok beğendim mesela.

Marsilya ise şok etkisi yaratmıştı bende. Avrupa’da onlarca yere gitmişimdir ama insanları bu kadar tuhaf ve sokakta yürürken bu kadar güvensiz hissettiren başka bir yer görmedim.
0
ms brownstone
(02.05.24)
Aksine selaniğin ruhuna bayıldım ben. Geceleri hareketli, insanları gülen yüzlü. Yapı stoğu eski ama balkonlar harikulade.

Benim beğenemediğim yer sanırım malmö oldu. Bu ne ya diyip geri döndüm.
0
wild honey suckle
(02.05.24)
berlin, oslo, brüksel
0
duyurukullanıcısı
(02.05.24)
Milona çok sıradan bir Avrupa şehriydi.
0
HellKeePer
(02.05.24)
Üsküp.

İlk defa yanımda biriyle gittim. Tek gitmiş olsaydım bayardı cidden.
0
put it in your appropriate place
(02.05.24)
Belgrad
0
Amaranta ursula
(02.05.24)
Bahamalar ve Küba tam bir sefalet içindeler videolardaki gibi asla değil. Rabat ve Marakeş hatta genel olarak Fas tam bir turist trap ülke. İzlanda da bence çok abartılıyor araba kiralayıp 3 günde koca ülkeyi gezmiştik ama doğası hariç hiçbir özelliği yok o kadar yola ve masrafa değmez.
0
iwasbornonamountainside
(02.05.24)
Amerika'nın iç bölgelerinde downtownlar evsiz doludur ve ortam çok salaştır. O an Türkiye zenginmiş falan diye düşünüyor insan
0
ferenc
(02.05.24)
beklentinle alakalı biraz. yani üsküp'ü pek beğenmedim. tam tersi olarak batum'u berbat bekliyordum ama iyiydi. mesela milano'dan beklentin yüksekse hayal kırıklığı yaşarsın
0
paintov
(02.05.24)
Viyana.
Millet nesini övüyor anlamış değilim, herhangi bir Avrupa başkentinde olmayıp burada olan hiçbişi yok. Şehrin bi özelliği yok yani.
Avrupa'nın Ankarası.
0
Bruce
(02.05.24)
Ben her yeri olduğu gibi kabul ederim fakat beni rahatsız eden bazıları için

Paris: Kötü kokular fareler evsizler yerlerin pis olması

Bakü: Yeme içme imkanları sınırlı normal yemek yenebilecek yerler fahiş fiyatlı ucuz yerler ise çok pis hiçbir standardı yok bazı bölgeler hariç otellerde dolandırıcılık var.

ABD'nin çeşitli şehirleri: Uyuşturucu bağımlıları, evsizler, güvenlik sorunu, pislik

Napoli: Seyyar satıcılar, sigara isteyenler, tacizciler, hırsızlık, güvenlik sorunu
0
doharkoman
(02.05.24)
çok büyük beklentiyle gitmedim zaten ama brüksel aşırı tırt gelmişti ilk gittiğimde. sonraları iş için vs defalarca gittim ama hala benim için berbat bir şehir.
0
scudman1
(02.05.24)
dallas. dumduz banliyo sehir.
paris, bruksel. paris'i ben anlamamis da olabilirim icine giremedigim yonleri olabilir. yine de londra ve berlin'e kiyasla hayal kirikligiydi.
0
antikadimag
(02.05.24)
15 seneden fazladır avusturya'da yaşıyorum. avrupa'da ayak basmadığım ülke kalmamıştır. sadece öyle belli başlı şehirlerden ziyade kuş uçmaz kervan geçmez köylerine kadar girmişimdir çoğu ülkenin.
benim için en büyük hayal kırıklığı dresden ve berlin.
doğu avrupa bloğunu sevmem mesela ama orada hayal kırıklığı yaşamadım. o beklediğim bir durumdu.

pozitif anlamda şaşırtan ülke ise arnavutluk'tu. çok tatlı, çok rahat, çok misafirperver insanlarla karşılaştım.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.05.24)
Londra tabii ki, 3. dunyadan ne kadar gereksiz varsa gelmis.

Ek olarak baslik sahibine katiliyorum, en hazetmedigim millet Avrupa'nin kekolari Italyanlar. Bagira bagira konusmalar, edep adap bilmemeleri, erkeklerinin macolugu uzar gider. Adamlarin profesoru ders anlatirken cumlesini yarida birakip mendiline var gucuyle sesli sumkuruyordu, hicbir sey olmamis gibi devam ediyordu
0
freedonia
(02.05.24)
Yunanistan, severim aslında sadece hayal kırıklığımın sebebi, 90larda it dalaşı falan olurdu ben de Türkiye gibi bir ülke imajı vardı. Çirkin, kötü değil ama fakir, düzensiz.

Paris’te havaalanından merkeze giden otobüs bir mahalleden geçti, bildigin açık kasap vardı, keçiyi de asmışlar sarkmış falan. Dolap dışında. Şok geçirmiştim.
0
spherical
(02.05.24)
Avrupada gezdiğim şehirlerde hiç beklentimi karşılamayan olmadı sanırım. Çünkü şehre gitmeden önce hepsiyle ilgili iyi kötü bilgim vardı ve ne bulacağımı biliyordum. Görece az beğendiklerim veya bayıldığım şehirler tabii ki var ama beklentim altında kalan şehir yok. Beklentimin üstüne çıkan Budapeşte vardı mesela, güzel şehir bekliyodum ama büyülenmiştim ilk görünce.

Burda yazılanların da çoğu bana tuhaf geldi. Bir İzmirli olarak, Selanik İzmir'in daha iyi yapılanmış, ufak ve sevimli hâli gibiydi mesela. İtalya halkından tanıştığım herkes çok tatlıydı, Brüksel genel olarak çok sövülen bir şehir ama abartıldığı kadar kötü değil diye düşünüyorum, Paris klasik lümpen Paris halkını saymazsak olağanüstü bir şehir. Yani biraz beğenmemek için beğenilmemiş gibi geldi bazı yerler burada yazılan :)

Beklentimi karşılasa da pek beğenmediklerim;

Oslo, yani yaşamak için müthiş de turist olarak mehh

Minsk, beklentim yoktu ama insanları biraz sinir bozucuydu, bi de bomboştu şehir kocaman caddelerde insan yoktu

Göteborg, bak bu gerçekten en beğenmediğim şehir olabilir ama buraya dair de beklentim yoktu. Yol üstünde geçerken 2-3 saatliğine uğramıştık. Sadece hayatımda gördüğüm en çirkin Poseidon heykelini hatırlıyorum :D bi de sokak başı nargile kafe vardı

Sofya, buraya da kısa süreliğine uğramıştık ve çok beklentim yoktu ama pek keyif vermemişti

Avrupa dışındaki kıtalara gitmedim o yüzden bilmiyorum ama Avrupa'daki klasik şehir yapılanmasını seven biri için hayal kırıklığına uğramak zor yani. Tüm şehirler üç aşağı beş yukarı benziyo işte birini seven hepsini sever :d
0
nundu
(03.05.24)
new york ve singapur. para verip gitmeye degmez.
0
The_Lollok
(03.05.24)
Bu konuda yabancilarin agiz birligi edip de yazdigi sehir Paris'dir. Adamlar nasil pazarliyorsa herkesde oyle bir beklenti oluyor ki karsilamalari mumkun olmuyor.
0
turkuaz
(03.05.24)
Sofya. Terkedilmis gibiydi zaten, karanlik cokunce hepten bosaldi, sehir multeci ve cingenelere kalmis.

Cenova da cok garipti, ara sokaklarda bolca Afrikali multeci, g.amerikali fahiseler, u.saticilari falan. Polis icin cantada keklik iste. Sokaktan topla gorut hepsini temizle, meden musaade ediyorsun? 10 sene once de boyleydi. hala ayni old town'daki ara sokaklar.

Italyanlar+1. Istisnasiz her tren yolculugumda bagira bagira tum vagonu inleten biri cikiyor.
0
speedy
(03.05.24)
cok yer gördügümü düsünmüyorum ama gördüklerim arasindan: danimarka

yemekleri, baliklar haric, cok kötü. ekmegin üzerine bir seyler koyup yiyorlar. öyle yemek mi olur kgjhf
herkes sahane görüyor. ince, uzun, sarisin, iskandinav tarzi giyim vücutlarina cok yakisiyor. gel gelelim ki cok da cimriler ama. icki disinda bir seye para harcamak istemiyorlar. bir tane adam yanimda firinciyla 3-5 kron icin kavga etmisti ve saygisiz da davranmisti.
0
robert bosch
(03.05.24)
(9)

Kadıköy'deki en güzel park hangisi

kahver
Selamlar. Kadıköy'deki parklardan, en güvenlikli, en temiz, en nezih, hello cello tiplerin çok olmadığı park hangisidir? Yani insan kız arkadaşı veya ailesi ile hangisine gitse daha huzurlu olur.Teşekkürler.
Selamlar. Kadıköy'deki parklardan, en güvenlikli, en temiz, en nezih, hello cello tiplerin çok olmadığı park hangisidir? Yani insan kız arkadaşı veya ailesi ile hangisine gitse daha huzurlu olur.
Teşekkürler.
0
kahver
(02.05.24)
Çok fazla var ama ilk aklıma gelen Profesör Dr. Kriton Curi Parkı.
0
michael_knight
(02.05.24)
diğerlerini pek bilmem ama kriton curi gayet nezih
0
jülsezar
(02.05.24)
benim en sediklerim evime de yakın olması sebebiyle özgürlük parkı ve göztepe 100. yıl parkı. göztepe parkında kahve içmeyi tercih ediyorum , hafta sonları çok kalabalık olabiliyor. özgürlük parkında ise sandalyeni, şarabını, biranı alıp arkadaşlarında oturup eğlenebiliyorsun. tatil günleri yine çocuklar sebebiyle kalabalık olabilir ancak diğer zamanlarda keyifli bir park.
0
hypathia
(02.05.24)
özgürlük parkı ve Göztepe parklarında problem yaşamazsınız.
0
co2s2
(02.05.24)
kalamış marina demeye geldim. hem yeşillik hem deniz manzarası, kitle nezih, haftasonu bile sakin.
0
patlamis misir
(02.05.24)
benim gördüklerimin arasında, günün her saati en nezih göztepe özgürlük parkı, kalamış da güzel ama hep çok fazla ıssız gelmiştir. özgürlük parkı da çok büyük olsa da , haftasonu hava güneşliyse çok çocuklu aile oluyor
0
gadlemler
(02.05.24)
Fenerbahçe parkı ve özgürlük parkı koskoca ilçede fazla seçenek yok zaten
0
doharkoman
(02.05.24)
sahil kenarı istiyorsan kalamış parkı ve dalyan parkında bahsettiğin tipler pek olmaz.
0
orpheus
(02.05.24)
kesinlikle Fenerbahce parki
0
oscar
(03.05.24)
(6)

Ne okuyayım (AÖF veya YL)

nundu
2020'de tıp fakültesini bitirdikten sonra hep içimde kalan ve hem entelektüel ilgimin olduğu hem de belki ileride işime yarar diye düşündüğüm uluslararası ilişkiler bölümüne kayıt olmuştum anadolu üniversitesi aöf'te. Bu güz döneminde onu da bitirdim ve 28 senelik hayatımın öğrenci olmadığım en uzun
2020'de tıp fakültesini bitirdikten sonra hep içimde kalan ve hem entelektüel ilgimin olduğu hem de belki ileride işime yarar diye düşündüğüm uluslararası ilişkiler bölümüne kayıt olmuştum anadolu üniversitesi aöf'te. Bu güz döneminde onu da bitirdim ve 28 senelik hayatımın öğrenci olmadığım en uzun dönemini geçiriyorum ve elim ayağım titriyor öğrenimsizlikten :d

Düz bi klinik hekimlik yapılan bir bölümde değilim, akademi başta olmak üzere, sağlık bakanlığında ya da ilaç şirketleri gibi özel şirketlerde çalışmanın en olası kariyer senaryoları olduğu bir bölümde asistanlık yapıyorum. O yüzden hem kendimi eğleyecek hem de bi ihtimal özel sektörde ya da bürokraside ufak da olsa işe yarayabilecek bir bölüm olabilir. Ama kariyer dışında tamamen ilgi alanlarıma göre bir bölüm okumak da bir ihtimal tabii ki.

Mesela siyaset bilimi var ama uluslararası ilişkilerle çok ortak dersi olan bir bölüm ve aöf'te ortak ders saydırma olmuyor sanırım, bi de ekstradan 4 sene (hadi üstten ders falan alırım 3 sene olsun) buna zaman ayırmak mantıklı mı bilemedim. Siyasetle ilgilenmeyi çok seviyorum ve ileride siyasete atılma planlarım yok değil ama bunun için okumak mantıklı mı?

Anadolu aöf değil de İstanbul aöfte gazetecilik bölümü gözüme çarpmıştı. Oturup gazetecilik yapacak değilim ama gazetecilik lisans diplomasına sahip olma fikri ilgi çekici ve bölümdeki dersler de genelde çok keyifli duruyor. Tamamen hobi olarak okunabilir gibi.

onun dışında sağlık yöneticiliği lisans bölümü var yine anadolu aöf'te ama okuyan arkadaşlarım vardı daha önceden ve çok sıkıcı bir bölüm gibi geliyor bana. Onu okuyacağıma tezsiz yl yapabilirim benzer bir bölümde (tezli yl yapamıyorum şu an tıpta uzmanlık yaptığım için). Şu an bizim bölümdeki bir arkadaş o şekilde yl yapıyor sağlık/ilaç ekonomisiyle ilgili bir alanda.

Bu da bir seçenek ki özel sektörde de çok faydası olabilir. Ama ders yükü aöf'e göre daha ağır olur tabii. Aöf'te hiç çalışmayıp üç gün çıkmış bakarak 6-8 ders verebiliyodum da yl yapan arkadaşı görüyorum durmadan ders çalışıyor, sunum hazırlıyor. Gerçi keyif aldığım bir konu olursa yaparım tabii, boş zamanla ilgili çok sıkıntım yok. Aslında sağlık ekonomisinden ziyade sağlık politikaları gibi bir alan çok daha fazla ilgimi çekiyor, yurtdışında çok güzel doktora programları var health policy alanında ama Türkiye'de pek göremedim, olanlar da yine aöf'teki sağlık yönetimi lisans bölümü tadındaydı.

Son olarak tarih/sosyoloji/felsefe/görsel iletişim tasarımı gibi tamamen genel kültür ya da işletme/iktisat gibi bir tık daha kariyer bölümler de okuyabilirim ama şu aşamada pek ilgimi çekmiyorlar, belki ileride okurum :d

biraz uzun bir soru oldu, okuyan ve cevap verenlere teşekkür ederim.
0
nundu
(02.05.24)
merhaba,

aöf yerine mesela gerçek insanlarla tanışabileceğiniz, sohbet de edebileceğiniz hem de network kurabileceğiniz program, atölye, sertifika programı gibi şeyleri düşünmek nasıl olur? diyelim felsefeye ilgilisiniz, bulunduğunuz şehirdeki stk, dernek, vakıf ya d bireysel kurs, sertifika progrmı olbilir.
0
kullanıcı adı
(02.05.24)
@kullanıcı adı

Mesleğimle ilgili sertifika programlarına katılıyorum bazen online ya da kongre gibi farklı şehirlerde yüz yüze etkinliklere ama felsefe, tarih vs gibi "hobi" denebilecek bi alanda düzenli olarak gidip katılacağım etkinlikler pek benlik değil. Hobi için düzenli evden çıkıp ders dinlemeye bi yere gitmem muhtemelen :)
0
🌸nundu
(02.05.24)
@dissendium

MBA olabilir belki özel şirket için; akademide organik kimya kısmı bizi pek ilgilendirmiyor ya. Biz işin daha deney ya da klinik araştırma kısmındayız. Yani atıyorum hücre kültüründe ya da deney hayvanlarında yeni bir model öğrenmek ya da faz 1 klinik çalışma nasıl yapılır onu öğrenmek daha önemli, kimyasal kısmına çok girmiyoruz. İngilizcem de yeterli seviyede, iki sene önce ielts'te 8 almıştım 9 üzerinden. Hobi olarak başka bir dil öğrenilebilir belki.

@geveze yazar

Ben öğrencilik hissini seviyorum o açıdan hobi olarak bölüm okumaya hevesim var ama sosyalleşmek için ya da aktivite olsun diye hobi kursuna gitmek benlik değil ki zaten kendi var olan hobilerimle mutluyum. Bir de ellerin işlediği aktiviteler yapmaktan nefret ediyorum ya, beni rahatlatmaktan ziyade sinir stres sahibi yapar dikiş nakış falan :d
0
🌸nundu
(02.05.24)
yüksek lisans. örgün.
0
deartheodosia
(02.05.24)
Tıp fakültesi mezunu olduğunu yazan birisinin ''Ne okuyayım'' şeklide bir soru sorması tuhafıma gitti her neyse madem kendinizi geliştirmek istiyorsunuz benim size tavsiyem yabancı dil ve yazılım. Batı dili biliyorsanız (İngilizce yeterli) bir de doğu dili (Arapça, Rusça, Çince) öğrenin. Yazılım olarak Java'yı tavsiye ederim.
0
doharkoman
(02.05.24)
Lisans dersleri bile insanı bir noktadan sonra tatmin etmiyor zihinsel olarak, pek çok şey çok yüzeysel kalıyor. AÖF daha da meh bence. Zaten demişsiniz ki "üç gün çıkmış bakarak 6-8 ders verebiliyodum". Bu tip bir bilgi pek tatmin edici olmuyor. AÖf deneyimine benzer şekilde, yıllar önce bir ara ben kpss için birkaç hafta ders çalışmıştım ve o kadar sığ ve bağlamdan koparılmış bilgiler vardı ki, açıkcası gücüme gitmişti bu tip yüzeysel bilgilerle uğraşıyor olmak, sonra da bıraktım zaten.

Yüksek lisans dersleri zihinsel olarak daha doyurucu olur ama tezsiz programlar yine biraz mehh olabilir. Sizin yerinizde olsam kendi ilgimi çeken alanlarda okumalar yaparım derinlemesine, illa diploma şart değilse. Ki doktor olduktan sonra ilaç şirketine falan girecekseniz de kimsenin sizin diğer diplomalarınıza pek bakacağını düşünmüyorum (bu kesin bilgi değil ama educated guess diyelim). Formal bir eğitim belli bir yaştan sonra zaman kaybı öğrenmeyi öğrenmiş biri için. Kendiniz çok daha verimli şekilde sadece ilginizi çeken alanlara yönelebilirsiniz. Ama tabi amacınız öğrenmekse. Siyasete ilginiz vardı diye biliyorum, siyaset bilimi ile ilgili bu konuda yabancı kaynaklardan bir okuma listesi hazırlayarak çok güzel ilerleyebilirsiniz mesela. Yabancı iyi üni'lerin lisansüstü programlarındaki derslerin ders planına bakarak pek çok kaynak bulabilirsiniz.
0
playing star again
(04.05.24)
(6)

Kira ödemeyen kiracı tahliyesi

alaimisema
Herkese selam. 5 aydır kira ödemeyen bir kiracımız var. Şu ana kadar tatlı dille evden çıkmaya ikna etmeye çalıştık ama oyalayıp duruyor. Dava açsam seneler sürecek biliyorum belki yakın zamanda yaşayıp çözüm bulmuş olan vardır diye sorayım dedim. Parasında falan değilim çıksın gitsin istiyorum zate
Herkese selam.

5 aydır kira ödemeyen bir kiracımız var. Şu ana kadar tatlı dille evden çıkmaya ikna etmeye çalıştık ama oyalayıp duruyor. Dava açsam seneler sürecek biliyorum belki yakın zamanda yaşayıp çözüm bulmuş olan vardır diye sorayım dedim. Parasında falan değilim çıksın gitsin istiyorum zaten ev bana lazım. Bu adamı nasıl çıkarabilirim? Tahliye talepli icra takibi falan gördüm ama o da seneler sürecek bi süreci mi başlatıyor nasıl işliyor?

Not: Avukata danış diyecekler için baştan belirteyim yasal yola gireceksek elbette başvuracağım fakat birçok avukat baştan hallederiz hallederiz kısa sürer merak etme modunda konuşuyor ama icraata gelince işler öyle olmuyor. O nedenle önce bi yaşayana sorayım dedim.
0
alaimisema
(02.05.24)
hayir yanlis dusunuyorsun kira odemeyen kiraciyi hemen cikartabiliyorsun icra yoluyla hic oyle mahkemelerde surunme olayi yok avukatla halledersin
0
tahtakafa
(02.05.24)
hemen icra dairesine gidip icraya veriyorsunuz.
0
sizofren06
(02.05.24)
takip açarsın, kiracı borcu öder tahliye edemezsin. borcu ödemez takibe itiraz ederse dava açman gerektiği için süreç uzar. itiraz etmez borcu da kapatmazsa görece kısa bir zamanda tahliye yaparsın. yani karşı tarafın ne yapacağını bilmeden tek bir cevabı yok sorunun.
0
6 kere uctum 7 kere dondum
(02.05.24)
Öncelikle mahkeme süreçleri bu tarz ödememe süreçlerinde diğerlerine göre çok hızlı ama yine de uzun sürer. Zaten ödemiyorsa, her türlü çakallığını biliyordur.

Şöyle bir teklif yapın: "ben avukata vereceğim parayı sana vereyim, taşın" deyin. Kiraları da almayın. 20-30 bin TL'de cebine koyun, gönderin. Kabul ederse zararınız çok daha az olur.

Değilse bir an önce avukata başvurun. 2 haklı ihtar diye biliyorum. İhtar çekmediyseniz beklemeniz gerekebilir. Yani kiraları öde diye ihtar çekip, ay sonuna kadar bekliyorsunuz. Bir sonraki ay aynı şekilde. Ancak sonrasında dava açabiliyorsunuz. Ancak avukatlar durumunuzu inceleyip, daha net bilgi verir.


.
0
kartallar yuksek ucar
(02.05.24)
Seneler süreceğini nereden biliyorsunuz? Nasıl bu kadar şartladınız kendinizi? Sırf bu kulaktan dolma bilgiler veya sosyal medyada okuduklarına inananlar yüzünden ülkede cezasızlık algısı var bir de! Avukata danışacaksınız tabii ki ne yacapaksınız konuşmuşsunuz olmamış başka yolu yok.
0
doharkoman
(02.05.24)
icraya gidersin ama kiracı itiraz edebilir.
0
iiiiiiiiiiii
(02.05.24)
(8)

diyet sonucu tartıda aynı durmak

mantarliborekk
1 haftadır karatay diyeti yapıyorum. arada kaçamaklar oluyor evet ama normalde 2 dilim kek yiyorken yarım dilim yiyorum , gibi küçük kaçamaklar. bunlar zayıflamama engel mi gerçekten?tamamen yasaklı listesine uymam mı gerekir. çünkü öylesi imkansız gibi benim için.porsiyonlarım azaldı kahvaltı öğle
1 haftadır karatay diyeti yapıyorum.

arada kaçamaklar oluyor evet ama normalde 2 dilim kek yiyorken yarım dilim yiyorum , gibi küçük kaçamaklar.

bunlar zayıflamama engel mi gerçekten?
tamamen yasaklı listesine uymam mı gerekir. çünkü öylesi imkansız gibi benim için.
porsiyonlarım azaldı kahvaltı öğle aksam hepsi sağlıklı protein ağırlıklı.
anladım neden böyle oluyor?
sonradan tartıda düşer mi yoksa olsa olur muydu şimdiye kadar?
0
mantarliborekk
(02.05.24)
Karatay diyetinin içeriği nedir bilmiyorum ancak bir hafta genel olarak kilo değişimi görmek için kısa bir zaman. Eğer çok sağlıksız şok diyetlerden birini uygulamıyorsanız 2 ileri 1 geri ancak 1 ayda gözle görülür bir fark ortaya çıkar.

Bunun sebebi gerek tartının hassasiyeti gerekse sizin tartı alışkanlıklarınızla alakalı. Tartıların yanılma payları ve tartıldığınızdaki kıyafetler, boşaltım durumunuz, sırf o günlük yediğiniz yemek, içecekler vs gibi etmenler küçük ölçüde göstergeyi değiştiriyor.

Doğru sonucu görmek için kilonuzu kaydedip genel gidişin aşağı mı yukarı mı yoksa sabit mi olduğunu takip edin.

Bir de hafif de olsa egzersiz programı uygulamayı ihmal etmeyin. Tek başına diyetle özellikle hareketsiz bir yaşama sahipseniz kaslarınız da erir ve çırpı kollu bir hal alabilirsiniz.
0
akhenaten
(02.05.24)
Karatay diyeti ne yapıyor bilemem de kalori takibi olmadan yapılan diyetlerin çoğu özellikle diyet bilincisi, beslenme bilgisi olmayan kişilerde patliyor. Sebebi de yediginizin ne kadar kalorili olduğunu kestirememek.

1 hafta kısa süre evet ama benim dediklerinizden anladığım ise yaramamasi olasi.
Diyeti yapacaksaniz tdee'den hareketsiz kalori hesaplaması yapın. Sonra yediginiz her şeyi tartin ve kaç kalori çıkıyor hesaplayin.
0
logisticsmanager
(02.05.24)
Her gün aynı saatte tartilmaniz gerekiyor öncelikle, boşaltım durumu vb çok etkliyor dendiği gibi. Ayrica çok kısa bir süre.
0
sanguine
(02.05.24)
aralıklı oruc yap bence işe yarıyor.
0
sizofren06
(02.05.24)
Spora gidip agirlik kaldirip kas kazaniyorsan sabitleniyor cunku kasinda agirligi var.

1 hafta vucudun adapte olmaya calismasi vs cok bisi bekleme bence
0
Zetnikov
(02.05.24)
Kilodan değil de ölçülerden(bel, kalça vs) kontrolden yapmak daha sağlıklı bence. Egzersiz yoksa ani etki görmen de çok zor ayrıca.
0
hasmetizm 2046
(02.05.24)
İnsülin direncini kırmak yaklaşık iki hafta sürüyor o yarım dilim keklerle diyeti başa alıyorsunuz bu diyet değil atıştırmalık olarak ham kuruyemişlerden tüketebilirsiniz günde tek öğün beslenirseniz iştahınız kapanır ve süreciniz hızlanır tatlı krizi çekmezsiniz atıştırmalık yemeye ihtiyac duymazsınız.
0
doharkoman
(02.05.24)
başlangıç kilonuz kaç? aşırı kilolu olunca ilk günden beri çok fark ederken, daha normal bir kilodaysanız az az fark eder. azdan az, çoktan çok...

bir de vücudu şaşırtmanız lazım. mesela hiç karbonhidrat yemeyin. hiç kek yemeyin. kaçamağı bırakın.
0
co2s2
(02.05.24)
(5)

Çekiciden arabanın düşmesi?!

dejame
Arkadaşımın aracı bozuluyor, çekiciye biniyorlar ve şehre doğru yol alıyorlar. Arabanın içinde üç kişiler, çekicinin üstünde yol alıyorlar. El freni çekili, yokuşta halat kopuyor ve araba yola düşüyor. Arkadaşın aracı ağır hasar aldı. Kendileri de canından olabilirdi otobanda. Böyle bir şey olabilir
Arkadaşımın aracı bozuluyor, çekiciye biniyorlar ve şehre doğru yol alıyorlar. Arabanın içinde üç kişiler, çekicinin üstünde yol alıyorlar. El freni çekili, yokuşta halat kopuyor ve araba yola düşüyor. Arkadaşın aracı ağır hasar aldı. Kendileri de canından olabilirdi otobanda. Böyle bir şey olabilir mi?
0
dejame
(01.05.24)
Ee anlattığına göre olmuş işte hocam?
0
avatar is back
(02.05.24)
olabiliyormuş demek ki. Bu cevabı okumak istediniz sanırım.
0
doharkoman
(02.05.24)
Geçmiş olsun. Zaten olmuş bir olayı anlatıp oldu mu diye mi soruyorsunuz? Yoksa arkadaşım yalan söylüyor olabilir diye mi soruyorsunuz?
0
but that was just a dream
(02.05.24)
Kılıştar ile akrabalık var mı hocam?

Burası Türkiye, burada her şey olur.
0
knazım
(02.05.24)
olabiliyor
kopmuş halat yani bağlamasa falan tamamda bağlamış kopmuş kaza işte.
0
basond
(02.05.24)
(3)

bir bahis sitesinde e-mailimi kullanarak üyelik açmışlar

stationary traveller
önce aktivasyon geldi, tabii ki de tıklayıp aktive etmedim ama şimdi pazarlama mailleri geliyor. bu arada hayatım boyunca bu tarz bir sitede üyelik oluşturmadım ondan dolayı tilt etti. sizce başka bir bilgimi de kullanmışlar mıdır? ne yapabilirim bu durumla ilgili?
önce aktivasyon geldi, tabii ki de tıklayıp aktive etmedim ama şimdi pazarlama mailleri geliyor. bu arada hayatım boyunca bu tarz bir sitede üyelik oluşturmadım ondan dolayı tilt etti. sizce başka bir bilgimi de kullanmışlar mıdır? ne yapabilirim bu durumla ilgili?
0
stationary traveller
(01.05.24)
Savcılığa suç duyurusunda bulunabilirsiniz.
0
doharkoman
(01.05.24)
Spam olarak işaretleyin. Aktivasyon maili sahte olabilir mi?
0
sevilen progressive türkücü
(01.05.24)
Mail listesi bulup reklam amaçlı yapmış olabilirler

Sonuçta ben de , herhangi bir mail adresi ile gıcıklık olsun diye herhangi bir sitete kayıt olmaya çalışabilirim, bunun için özel bilgi gerekmiyor.

Pazarlama mailleri için unsubscribe yok mu ?
0
jülsezar
(01.05.24)
(13)

türkiye'de hiç bir şeyin yetmemesi

avatar is back
yani gerçekten illallah ettirdi. yürüyüşe parka çıkıyorum her yer insan, pikniğe gidiyorum yer yok, arkadaşlarla akşamları sakin cafe aramak için çokça cafe geziyoruz, bi yemeğe gidelim desek güzel mekanın önünde 10 dk sigara içip bekliyoruz, bayrama memlekete uçak bileti bakıyorum şimdiden haftanın
yani gerçekten illallah ettirdi. yürüyüşe parka çıkıyorum her yer insan, pikniğe gidiyorum yer yok, arkadaşlarla akşamları sakin cafe aramak için çokça cafe geziyoruz, bi yemeğe gidelim desek güzel mekanın önünde 10 dk sigara içip bekliyoruz, bayrama memlekete uçak bileti bakıyorum şimdiden haftanın 2-3 günü dolmuş kalanlarda da az yer var fiyatlar uçmuş, otellere baktım ailemi götürsem mi dedim, oteller tıklım tıklım. bunları geçtim, konut yetersiz araç yetersiz neye baksam ya yetersiz ya da çok talep görüyor.

abi bu nedir ya? gerçekten ülke nüfusu 2010'da 30 milyondu da biz mi bilmiyorduk yoksa şimdi 150 milyon mu? bir arkadaşla tartıştık bu konuyu, ben biz türklerin çok ciddi tüketim düşkünü olduğumuzu ve aşırı sosyalliğe bağladım o ise, yüksek istihdam ve yüksek maaşlara bağladı, köyden kalkıp gelen hastanelerde sağlıkçı okullarda öğretmen kamuda memur, öyle ya da böyle 1500$ maaş alıyor herkes neredeyse.

cidden nedir bu ya?
0
avatar is back
(30.04.24)
Boş şeylere vaktimiz çok.
Bu bir gerçek.
Kütüphanelerin boş olduğu bir toplumda sorun da çoktur.
0
diyecevaplandı
(30.04.24)
istanbulda?
0
abuzer
(30.04.24)
bence türkiyenin en büyük problemi ve her şeyin sebebi kalabalık olması. bu yazdıklarının sebebi de kalabalık olması. hindistan, bangladeş olma yolunda ilerliyoruz
0
abelardo
(30.04.24)
İstanbul için nüfus yoğunluğu problem
0
jülsezar
(30.04.24)
Doğru cevap, tüketimin artması.

Mesela bakın, 2020’de kişi başı harcama 8.5k dolar iken 22 de 10.5k dolar olmuş.
data.worldbank.org

Bunun sebebi para basılması, bunun sonucu enflasyonun artması, enflasyon artmasına rağmen faizlerin düşük tutulması.

Türkiye’yi yokuşa süren 3 olay bu. Para basmak deyince fiziki parayı düşünmeyin sadece. Seçimden önce, toplamda 1000 dolar tutarında kredi çektiğinizi düşünün, enflasyondan dolayı geri ödediğiniz miktar 600 dolar olsun mesela. Aradaki 400 dolar para basılarak karşılandı.

Son yıllarda para basılmasının sebebi, millete para dağıtmak. Bayağı bayağı para dağıltıdı kredi ile. Sebebi ise, seçimi kazanmak. Belliki başarılı oldular.

Bu grafikte dağıtılan paranın büyüklüğünü gösteriyor mesela, kredi genişlemesini: eksisozluk.com
0
substituent
(30.04.24)
Türkiye'de yüksek istihdam ve yüksek maaş mı varmış?

İstanbul nüfusu 16 milyon, anlık insan sayısı minimum 20 milyondur öğrencisiyle göçmeniyle turistiyle, bunun %1'i dışarda olsa 200 bin insan ediyor. 200 bin insan da İstanbul'da her türlü mekanı doldurur zaten. Bu kadar basit matematiği yok sayıp "Madem ekonomik kriz var, niye her yer dolu" diye konuşmak çok tuhaf geliyor bana
0
nundu
(30.04.24)
Sen de bu kalabalıkta +1 sin. Farkında olman seni o kalabalıktan ayırt etmiyor. Gel taşraya bu kalabalık yok
0
olaylar olaylar
(30.04.24)
Bu işin çözümü cem uzan'ın dediği gibi doğu illerine kumarhane açıp hem istihdam yaratıp hem de para getirisi sağlamaktır.
0
ferenc
(30.04.24)
Arz asil problem.
0
aloha snackbar 3
(30.04.24)
birinci sebep kalabalık ve nüfusun şehirlere dengesiz dağılımı. ikincisi ise insanların boş vakit geçirmekten tek anladığı şeyin kafeye restorana gitmek olması. biz türkler para harcamadan eğlendiğimizi anlamıyoruz. illa bir şeylere para ödenmeli, hizmet alınmalı, şımartılmalı, o tatmin duygusu yaşanmalı. insanlara da hak veriyorum, büyük şehirlerde yapacak bir şey yok. doğru düzgün doğa yok, doğa olsa ulaşım yok, ulaşım olsa her yer tesisleşmiş, vs. vs.
0
sir gawain
(30.04.24)
Vallaha paris'e gittiğimde ben de kalabalık diyorum, bunun gibi bir de lyon dedim onun dışında demedim. Oralarda da her yer dolu. Bunun sebebi nüfus yani. İstanbul'a bakan birinin herhangi bir şekilde araştırma yapmasına gerek yok, gereksiz kalabalık yer. Yaşanacak bir tarafı yok.

Bu sebepten buraya yigilmamaliydi ama hükümetler bu yolu seçti. Her şey oraya yigdi malum inşaat. Yoksa İstanbul'daki hayat biraz başka şehirlere yayilsa bu sorun olmayacakti.

Ha bu arada Türkiye gibi enflasyon tavan ülkelerde harcamanin artmasi da normal. Bugün 100 liraya yediğini 2 ay sonra 150 liraya yiyeceksin. E zaten ne araba ne ev alinabiliyor, hobi desen para, yurtdışı gezmek para. Yani insanlar ya eve tikilacak ya elinde olup bir şeye yetmeyen parayi harcayacak.

Türkiye'de çok para var diyen kendi çevresine bakıp bunu söyler. Yüksek istidham ve yüksek maaş. Maşallah sanırsın almanya. Şu an devlet para alıyor o kadar.
0
logisticsmanager
(30.04.24)
turkiye kaldirabileceginden cok nufusa sahip. sehirler korkunc. allah askina ankara kalesine cikip etrafa bir bakmanizi tavsiye ederim. manzara hindistan'in aynisi.

cayyolu'na guya varliklilar gitti tasindi. gidin google maps'ten bir uydu goruntusune bakin. parsel parsel arsa ceviren site dikmis, hicbir mantigi olmayan butunluksuz cirkin yapilasmalar olusmus. bunun fakirlikle alakasi yok. 1930'da turkiye alman sehir planlamacilarina sehir tasarlatiyordu. simdi ise kolay ve hizli rant kapisi aralandi. mafyalasma her yerde. ulke en son bir plana gore yonetildiginde 2002 sonrasi kemal dervis planlari takip ediliyordu.

biz 10-15 sene once universitede bunlari tartisirdik ve kalbim sikisirdi uzuntuden. korkarak anlattigimiz her sey oldu.

ileride ne olur? turkiye ayni iran, pakistan gibi devletin guclu oldugu ama halkin fakirlikten agzinin koktugu bir yer haline gelecek. kendini devlete hizalayan guclenecek, alip yuruyecek. memurluk ve mafyalik ulke gencligine sunulan opsiyonlar olacak.
0
antikadimag
(01.05.24)
Genelde büyükşehirlerde bu şekilde sebeplerini yorumlamak haddim değil fakat gözlemlerim ve tecrübelerime göre Türkiye'de insanların ekonomik durumu iyi yemeyi içmeyi ehli keyfi lüksü ve gösterişi seviyorlar insanlarda gereksiz bir araba sevdası var kadınlar estetik ve para düşkünü ve sokaklarda çıplak gezerek bedenlerini teşhir ediyorlar yazdıklarım gözüme batanlar genel gözlemler istisnalar kaideyi bozmaz. Benim tahminime göre Türk halkı sosyal medyadan, dizilerden , sosyal platformlardan kontrolsüz bir şekilde etkileniyor bunların hepsi pr'ın etkileri. Bu durum aynı zamanda istatistiki bir veri olmasa da Türk ekonomisinin ne kadar canlı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilebilir. İstanbul yaşanacak bir yer değil Bu arada köyden kente göç 90'lı yıllarda bitti.
0
doharkoman
(01.05.24)
(12)

kariyer ve gelecek planları(27 yaş bunalımı)

Behemote
Bugün bir firmada satın alma departmanında bir pozisyon için iş görüşmesine gittim, oturduk konuştuk, klişe bir görüşmeydi. Olumlu olumsuz geri dönüşlerini bekliyorum. İşin stresli ve yoğun olduğu her zamanki gibi dile getirildi. Eve gidince oturup düşünmeye başladım. 1 seneyi aşkındır işsizim, aske
Bugün bir firmada satın alma departmanında bir pozisyon için iş görüşmesine gittim, oturduk konuştuk, klişe bir görüşmeydi. Olumlu olumsuz geri dönüşlerini bekliyorum. İşin stresli ve yoğun olduğu her zamanki gibi dile getirildi. Eve gidince oturup düşünmeye başladım. 1 seneyi aşkındır işsizim, askerden geldiğimden beri iş arıyorum hatta sözlükte bu dönem yaşadıklarımı anlattığım bir entry de içimi dökmüştüm, birkaç kişi mesaj atmıştı. İstediğim bu muydu vb diye düşünüyorum. Bir yandan da maddi kaygılar var. 27 yaşına gelmişsin ve bir yerden başlaman lazım. Diğer taraftan ise bu işin üzerime yapışmasından korkuyorum. Yaşım ilerledikçe ufukta öyle bir ihtimal yok ama evlenip de çocuk sahibi olursam hayatımda radikal değişiklik yapabilecek bir adım atamam. Pandemi ve sonrasında mesleksizliğin ve niteliksizliğin kötü bir şey olduğunu deneyimlemiş birisi olarak dünyanın her tarafında yapabileceğim bir mesleğimin olmasını çok istiyorum. İİBF'de bir bölüm okuduğum için zaten pişmanım, yüksek lisansı bıraktıktan sonra açıköğretimde bilgisayar programcılığı okumaya başladım araya askerlik vb girdi ve 1 dersim kaldı. Türkiye'de beyaz yakalı olursan Kapıkule'den dışarı çıkınca bir anlamı kalmıyor, o işleri orada yapan gani insan var zaten, dünyanın her yanında yapabileceğin bir yeteneğinin olması lazım. Artık 27 yaş bunalımı mı dersiniz adına, yoksa ne istediğini, nereye gideceğini bilememek mi, yahut hayatı kaçırma hissi mi siz karar verin. İşe başlayıp bir yandan yazılım ve yabancı dil konusunda kendime bir şeyler katmaya çalışıp yurtdışı fırsatlarını kovalamak mı yoksa bu hayatı kabullenmek mi, çok dağınık oldu belki ama umarım kendimi ifade edebilmişimdir.

Bilmiyorum, belki de boşa kuruntu ediyorumdur. belki başka birisini alacaklar piyasada o kadar çok insan boşta ki, başka seçeneklere bakmak zorunda kalacağım, kpss'ye gireyim desem diğer bölümlerle aynı kulvarda b grubu kadrolar için yarışıyoruz ve puanlar yüksekten kapatıyor.

Geçen iibf mezunu bir arkadaşla karşılaştık jandarma'da uzman çavuş olmuş. Askerde asteğmen bölüğünde birlikte eğitim almıştık oysa ki. Markette kasiyer ya da giyim mağazasında reyon düzenlemek de var. Yapan insanlara gerçekten saygı duyuyorum. Sonuç olarak kimse sevdiği işte çalışmıyor. Hepimizin gelecek kaygısı had safhada.

Belki de yazılım işinde mutlu olamayacağım, orada da çok rekabet var ve sürekli yenilikleri takip edip kendini güncel tutmak zorundasın.

Ama çocukluğundan beri ama kalıcı ama geçici süreyle yurtdışında yaşamak isteyen birisiyim, bu ergen hevesi de değil. Parayı yerden toplamayacağımı da biliyorum, gittiğim yerde yabancı olacağımı da biliyorum. En ufak olayda topun ağzında olacağımı da. Ama burada da önümü göremiyorum.

Açıkçası sadece kariyer konusunda değil özel hayat konusunda da bunca sene boşa yaşanmış gibi hissediyorum. Ailem ve birkaç arkadaşım dışında öyle müthiş bir sosyal hayatım yok. Yeni insan tanımak da artık bana yorucu geliyor. Bugün iş görüşmesinde bile, bize kendinizden kısaca bahseder misiniz sorusuna cevap verirken iç sesim her seferinde aynı şeyleri söylemekten bıktım diyordu. Şurada doğdum, şu okuldan mezunum, şurada yaşıyorum vb.

İlerleyen yıllarda bunu atlatabilirsem geriye dönüp baktığımda gülümseyeceğim, vay be nerelerden geçmişim diye. Umarım öyle olur.
0
Behemote
(29.04.24)
@dissendium öncelikle cevabınız için teşekkür ederim, tam bir satın alma uzmanlığı değil de giriş seviyesi bir pozisyon olarak düşünün. Yazılım konusundaki şişmenin ben de farkındayım, swift öğrenmeye hevesli hatta bunun için macbook pro almış birisinin yazılımı bıraktığını gördükten sonra acaba yanlış yolda mıyım diye düşünmedim de değil ama web alanında full stack olan lise yıllarından beri bu işle ilgilenen bir arkadaşımla konuştuğumuzda beni cesaretlendirmeye çalışıyor. 1 yılın ben de uzun bir süre olduğunun farkındayım. Maddi ve manevi açıdan epey zorladı. En son ailemle tartışıyordum. Şimdi normale döndük. Geçen ay bir firmada işe başlayacaktım ama firmanın tavırlarından ötürü bu iş başlamadan bitti. Sonradan öğrendim ki firmada sirkülasyon yüksekmiş. Gelen de durmayıp kaçıyormuş. Yabancı firma bizim ülkeye gelince kendi ülkesinde yapamayacağı şeyleri yapabiliyor. "İş bulabiliyorsan direkt çalış" demişsiniz çok mantıklı. Maddi açıdan nefes aldırır ama bir daha yaş tahtaya basma ihtimali gözümü korkuttu. Birkaç gün kendime gelemedim, iştahım bile kapandı. Millete ne güzel işe başladım demiştim, ne diyeceğim diye utandım vb.

Açıkçası gelecek planlarım farklı olduğu için bilemiyorum. Türk vatandaşı bir satın almacı, yurtdışında iş yapabilir mi? Hans'ın Thomas'ın yapabileceği bir iş için işveren neden sponsor olup da oturma izni çıkartsın? Dediğiniz gibi yazılımı uzun vadeli düşünmek lazım. Bileğimde bir altın bilezik olması gerek. Ne olacağı belli değil. Yabancı dil konusu da önceliğimde.
0
🌸Behemote
(29.04.24)
Şimdi ben satın alma müdürüyüm yurtdışında.
Sponsor neden olsun? Spesifik bir alanda is yapmiyorsaniz(ornekler; misal elektrikli arac bataryasi konusunda teknik satin alma, ne bileyim rüzgar gülü yapımındaki kompozit malzemelerinin teknik satin almacisi vs) kimse sizi almaz evet. Düz satın alma yapacak insanlar Avrupa'da var zaten.
Benim genel çevremde yurtdışına satın alma ile gördüklerim;
Misal havacılık alanında çalışıp Fransa'da havacılık tarafina gecenler
Silah sanayinde çalışıp geçenler
Rüzgar gülü alanından geçenler
Ayni firmada bilmem kaç yıldır çalışıp yurtdışına ofisine transfer olanlar

Yani evet düz satın alma ile bir yere gidemezsiniz.

Yani tedarik zinciri soluyorum artık ve tedarik zincirinde çalışmak sizin anlattiginiz kadar kötü bir şey değil. Yani girmesi zor da bir kere girince genelde işsiz kalinmayan bir alan tedarik zinciri çünkü herkesin yapabileceği şeyler değil.
0
logisticsmanager
(29.04.24)
@logisticsmanager evet, tam olarak düşündüğüm şeyi ifade etmişsiniz, benzer şekilde düşünüyoruz, şu an görüşme aşamasında olduğum pozisyon niş, spesifik bir satın alma değil, firmanın ihtiyaçlarının tedarik süreciyle ilgili, dediğiniz alanlarda mühendis arkadaşların şansı daha yüksek gibi, bilmiyorum siz ne düşünüyorsunuz ama teknik bilgiye sahip olmaları daha avantajlı gibi, yoksa a4 kağıdını, masa sandalye, bilgisayarı o ülkenin vatandaşı da temin edebilir tabii ki de. Ama başlangıç açısında maddi açıdan nefes aldıracağını ve özgüvenimi tazeleyeceğini düşünüyorum. Ama benim için iyi olacaksa olmasını diliyorum. Öbür türlü geçen sefer yaşadığım saçmalığı tekrar yaşamak istemem. İş görüşmesine çağırılırken söylenenin tam tersi bir durumla karşılaşınca başlamadan bitti.
0
🌸Behemote
(29.04.24)
Iki tip satın alma var; direkt ve indirekt. Direkt üretimde kullanilan hammadde falan alır. Indirekt misal temizlik servisi de alabilir kağıt kalem de ama milyon dolarlık makine satın alması da. Ne yapacağınızı bilmedigimden bir şey diyemem.

Ilk olarak yapmaniz gereken bir şekilde kafayi sokmak. Kimse süper başlamıyor. Ben 2016 yılında depoda mal kabul yapip sayım falan yapiyordum, irsaliye imzaliyordum. Ben de ilk ise baslarken illallah etmistim sayimdi, irsaliyeydi falan. 8 sene öncesi yani. Ha benim buraya gelişim tedarik zincirinde olmamdan sebepli değil ama tedarik zincirinde olup gelen çok tanıdığım var. Önemli olan;
Bir şekilde tedarik zinciri girmek
Kendinizi gelistirip calismak
Hedefiniz yurtdışı ise bu hayal için sürekli calismak, cabalamak. Belki sizin için en doğrusu bu değil ama isteginiz bu gibi.
Bu şekilde yaparsaniz da yurtdışı olmaz ama Türkiye'de iyi bir şey olur.

Bu arada üst seviye Avrupa ülkeleri zor ama macaristan, romanya, Polonya genelde ucuz iş gücü olarak bakıldığı için oralara gitmek daha kolay.
0
logisticsmanager
(29.04.24)
@logisticsmanager dediğiniz ve ilandaki iş tanımının ışığında indirekt bir pozisyon olduğunu anlıyorum. Sizin için doğru değil derken tam olarak neyi kast ettiniz anlayamadım ama yurtdışında yaşamı mı kast ettiniz yoksa işi mi. Orada biraz kafam karıştı. Yurtdışında yaşamın zorluklarının farkında olduğumu ilk yazımda ifade etmiştim. Birazda kendimi ona hazırlamaya çalışıyorum. Sizin ilk işinize benzer bir işti o sıkıntı yaşadığım firmada ama o sorunlar yaşanınca olmadı. Başta kendimi düşündüm niye sabretmedim diye ama sonrasında birkaç kişiden duyduklarım, kararımın arkasında durmama neden oldu.
0
🌸Behemote
(29.04.24)
hocam ben de 27 yaşında yazılım öğrenmeye başlamış (top bir üniversitede okuyarak) biri olarak önermem, alaylıları geçtim sağlam yerlerden mezun olanlar için bile ortam çok rekabetçi. Satın alma tarzı beyaz yakalı işler vasat hatta kalifiye yazılımcılıktan daha iyi olabilir.
0
Erestor
(29.04.24)
@Erestor açıkçası rekabetçi ortamın ve alaylı olmanın dezavantajlarının ben de farkındayım, bazen kafayı kırıp ikinci öğretim mühendisliğe gidesim geliyor, gündüz çalışarak kendini finanse edeyim vb ama bu sefer de yaş geçiyor. Lisedeyken ilgimi çeken bir konuydu yazılım. Ancak eşit ağırlığa geçmek zorunda kaldım. O zaman iyi bir üniversitede okuyamadıktan sonra TM'ye geçerim daha iyi kafasındaydım. Pişmanım açıkçası. İnsanın istekleri yaş geçtikçe netleşiyor gibi. Bir de ilerisini göremiyorsun burada her an her şey olabilir. Belki buradan çıkmama yardımcı olur vb. hem de ilgi duyduğum bir alan diye düşünüyorsun. Serbest çalışmak hayalim desem, hayalperest mi olurum acaba? Riskleri var evet ama kendime sorduğumda günün birinde freelance olarak çalışmak düşüncem var. Bir de beyaz yaka olarak buradan çıkamayacağını düşünüyorsun. Orada da parlak bir ortam beklemiyor belki ama bilmiyorum, bu hayal yıllardır kafamda var. Hiç yaklaşmadım ucundan kıyısından bile ama bir gün olur belki diyorum.
0
🌸Behemote
(29.04.24)
Eğer doğru ise 1 Yılı aşkın işssiz durumda olmanızdan maddi bir derdinizin olmadığı ve konforunuzu bozmak istemediğiniz anlaşılıyor İİBF gibi genel bir bölümden mezun olup iş bulamamak imkansız gibidir belli ki siz istemiyorsunuz aksi ayrıca herkes mezun olduğu alanda iş bulacak diye bir kaide yok dünyanın hiçbir yerinde böyle bir sistem yok zaten bu yüzden devletler vatandaşlarını girişimciliğe yönlendiriyor neyse
madem tavsiye istiyorsunuz bir yerden başlayın devamı gelir. Geçici bir süre markette kasiyerlik olabilir mesela (maddiyat ve statü olarak bakmayın insan ilişkileri ve iş ortamı tecrübesi olur bu süre zarfında daha iyi işler bulursunuz devamı gelir.)

Uluslararası geçerliliği olan ve kolunuzda altın bilezik olacak olan yazılım dili (java) öğrenmenizi tavsiye ederim.
0
doharkoman
(30.04.24)
1 yılda pek çok görüşmeye katıldım ve çoğu olumsuz sonuçlandı, bir tanesiyle olacak gibi oldu ama olmadı, iyi ki de olmamış, konforu bozmamaktan ziyade geri dönüş alamamak diyelim, başvurduğum ilan sayısını şu an hatılamıyorum, java gibi, c# gibi oop bir dili öğrenmek mantıklı, zaten liseden az biraz c# bilgim vardı tazelemek şart,
0
🌸Behemote
(30.04.24)
soruna tam olarak cevap veremem ancak biraz kendimden bahsedeyim, sen de nasiplen.

31 yasindayim. cocuklugumdan beri hep bilgisayar muhendisi olup microsoft'ta calismak istedim. ancak ya benim malligimdan, ya da sistem yuzunden o sinavlari bir turlu kazanip muhendislige giremedim. kac kere universite sinavina girdigimi hatirlamiyorum bile. sacma sapan islerde calistim asgari ucretli olarak. baristalik, garsonluk, kasiyerlik vs. oralarda calisinca sunu cok iyi anliyorsun; bu hayat boyle devam etmez. son bir kez sinava girdim ve 26 yasindayken onlisans siber guvenlik bolumunu kazandim yari burslu. sonra okulda gordugum egitim cok hosuma gitti ve siber guvenlik alaninda uzmanlasmaya karar verdim. kimsenin almaya cesaret edemedigi sertifikalari aldim, isimde cok ilerledim. kendimi ovmek gibi olsun, turkiye'de su an top3'teyim. fakat malesef turkiye simulasyonu yuzunden issizim su an. bunun iki sebebi var: 1- danismanlik sirketleri cok az para veriyor. 2- kurumsal sirketler 4 yillik mezuniyet istiyor. yani baska ulkede olsam havada kapilacakken turkiye'de issizim. neyse, uzatmayayim. sana verecegim tavsiye oncelikle denemen olur. neden? cunku en azindan yillar gectikten sonra icinde kaldiginda en azindan denemedim demezsin. ben yazilimi denemedim mi? denedim. kac kere baslayip kac kere biraktigimi hatirlamiyorum bile. hatta bir sertifika almak icin programlama dili ogrenip zararli yazilim yazmam gerekiyordu, onu bile zar zor ogrenip hallettim. kafa almiyor bir turlu. linkedin'de mimar arslan diye biri dusuyor onume surekli adam javaci, yurtdisinda yasiyor. belki ona mesaj atip fikir alabilirsin. baktin calistin cabaladin olmuyor, kabullenip satin almaci olarak calisirsin. ama once dene. kafana uyarsa siber guvenlik de deneyebilirsin destek de olurum sana. mesaj atarsan mail adresimi iletirim.
0
arakaali
(30.04.24)
kpss alan çalış
0
Hallegadola
(30.04.24)
@dissendium takılmamaya çalışırım, olumlu geri dönüş yapılırsa denemeyi düşünüyorum, belki ileride de başka fırsatlar da karşıma çıkar diye ümit ediyorum ve çabalarım o yönde

@Hallegadola alandan girmeyi mezun olduğum dönem düşündüm ama sonra vazgeçtim. O süreçlerde uğraşıp sonrasında kurum sınavlarında mülakatlarda elenen arkadaşları görünce o topa girmek istemedim. İktisat maliye muhasebe hukuk üzerine kendi alanınızın derslerini çalışıyorsunuz, iki sınava girip üstüne kurum tarafından bir yazılı sınav+ sözlü mülakat, Ankara'ya git gel yapmak, 1 gece konaklamak vb. maddi ve manevi açıdan külfet. Memuriyette merkezi atama dışında şans göremiyorum kendime. Hoş imkanım olsa duyuruda belirttiğim gibi hayatıma başka bir ülkede devam ederdim. Belki vatandaşlık alırsam kesin dönüş denerdim.
0
🌸Behemote
(30.04.24)
(3)

2. El eşya satışı, vergi ve diğer şeyler

akhenaten
Bilgisayarımı satmayı düşünüyorum, daha önce internetten hiç satış yapmadım onun için kafam karışık.1- Bunların vergilendirilmesi gerekiyor mu? 2- Satışta benim adıma kesilen faturayı da alıcıya vermenin herhangi bir sakıncası olur mu? Teşekkürler
Bilgisayarımı satmayı düşünüyorum, daha önce internetten hiç satış yapmadım onun için kafam karışık.

1- Bunların vergilendirilmesi gerekiyor mu?
2- Satışta benim adıma kesilen faturayı da alıcıya vermenin herhangi bir sakıncası olur mu?

Teşekkürler
0
akhenaten
(29.04.24)
2. Sorudaki cümle biraz düşük olmuş, ben ürünü alırken bana kesilen faturadan bahsediyorum.
0
🌸akhenaten
(29.04.24)
1- Yıllık belli bir tutara kadar bu gibi alışverişler vergiden muaf olmalı. Şimdi bilen biri gelip anlatır.
2- Faturayı vermenizde bir sakınca göremiyorum.

Çok dikkatli, temkinli olmak istiyorsanız "şu bilgisayarı şu kişiye sattım" diye bir kağıt yazıp karşı tarafa da "alıcı" olarak imzalatın. O bilgisayarla suç işlenmesi gibi bir durumda açıklamanız kısa sürsün. Ama o kadar düşünmeye gerek yok bence.
0
michael_knight
(29.04.24)
Vergiden muaf, satabilirsiniz. Adınıza kesilmiş faturayı karşı tarafa vermenizde bir sakınca yok.
0
doharkoman
(29.04.24)
(2)

siyah/gri egzoz dumanı salan arabalar?

eisberg
Trafikte denk geliyorsunuzdur belki. Arabanın egzozundan siyah/gri vb. alışık olmadığımız bir türde duman yayılılıyor. Bunlara polis falan bir şey demiyor mu? Bizim işyeri servislerinden biri böyle, adam bizi ve trafiği boğa boğa gidiyor sürekli… bir denetim yapılmıyor mu acaba?
Trafikte denk geliyorsunuzdur belki. Arabanın egzozundan siyah/gri vb. alışık olmadığımız bir türde duman yayılılıyor. Bunlara polis falan bir şey demiyor mu? Bizim işyeri servislerinden biri böyle, adam bizi ve trafiği boğa boğa gidiyor sürekli… bir denetim yapılmıyor mu acaba?
0
eisberg
(29.04.24)
araba yağ yakıyor ceza dan önce yolda motor dağıtacak haberi yok.
0
jamswety
(29.04.24)
Kara, gri ve beyaz renkli egzost dumanlarının farklı sebepleri var egzost dumanında çevreye zarar verici içerik tespit edilirse elbette cezası var fakat bir çok uygulama gibi genelde kağıt üstünde kalıyor fazla denetim yapılmıyor.
0
doharkoman
(29.04.24)
(5)

Bu nedir? Sinsilik dışında nasıl adlandırılır.

naksidil
İşinizle temaslı birisinin patronunuza gidip sizi işten çıkartmasını söylediğini öğrendikten bir süre sonra bu kişi sürekli canım, tatlım, şeklinde tatlı tatlı yaklaşsa bu davranış şekline sadece sinsilik demek hafif kalır diye düşünüyorum. Bu durumdaki bir insanı tanımlayan başka hangi kelimeler ol
İşinizle temaslı birisinin patronunuza gidip sizi işten çıkartmasını söylediğini öğrendikten bir süre sonra bu kişi sürekli canım, tatlım, şeklinde tatlı tatlı yaklaşsa bu davranış şekline sadece sinsilik demek hafif kalır diye düşünüyorum. Bu durumdaki bir insanı tanımlayan başka hangi kelimeler olabilir.

Yardımlarınızı rica eder, iyi çalışmalar dilerim. :)
0
naksidil
(29.04.24)
köylülüktür. böyle çok insanla tanıştım. nenesi dedesi köyde şalvarla domates toplamış, babası düşe kalka şehre bi şekil gelmiş kendisi de ortalıkta entel dantel mükemmel insan gibi takılan çok köylü var. muhattap olma geç. korkak da olmayın direkt "ya bana canım falan diyorsun ama patrona benimle alakalı şöyle demişsin" demek de zor değil. bişey kaybetmezsin korkma.

ikinci tespitim, bu tip şeyleri hep dışardan gözlemleyen biri olarak, böyle şeylerle muhattap olmak zorunda kalanlar hep iftiraya maruz kalanların seviyesinde ya da max bir iki adım önündeydi. senin de bir kendine bakmanda fayda olabilir. öncesi sonrasını da bilmeden detaylı yorum yapılamaz
0
avatar is back
(29.04.24)
buenosdias
(29.04.24)
Nefret Doludur: İşten çıkarılmanıza sebep olmaya çalışmış olmanın ötesinde, bu kişi size karşı nefret duyuyor olabilir. Bu nefreti, tatlı sözlerle maskelemeye çalışıyor olabilir.

Manipülatiftir: Tatlı sözlerle sizi kandırmaya ve kontrol altına almaya çalışıyor olabilir. Asıl amacı, sizin işten çıkarılmanızı sağlamak ve belki de yerinizi kendisi almak olabilir.

İki Yüzlüdür: Yüzünüze karşı tatlı davranırken, arkanızdan hakkınızda konuşuyor ve size zarar vermeye çalışıyor olabilir.

Kıskançtır: Başarınızdan veya işteki konumunuzdan dolayı size kıskançlık duyuyor olabilir. Bu kıskançlığı, tatlı sözlerle gizlemeye çalışıyor olabilir.

Güdümlüdür: Bu kişi, kendi çıkarları için hareket ediyor ve sizin duygularınızı veya refahınızı umursamıyor olabilir. Tatlı sözleri, bu çıkarları elde etmek için bir araç olarak kullanıyor olabilir.

Sahtedir: Bu kişi, gerçekte olmadığı bir kişi gibi davranıyor olabilir. Tatlı sözleri, bu sahte kimliği sürdürmek için bir araç olarak kullanıyor olabilir.

Tehlikelidir: Bu kişi, size karşı tehlikeli olabilir. Tatlı sözleri, size zarar verme niyetini gizlemek için bir araç olarak kullanıyor olabilir.

Güvensizdir: Bu kişi, kendi güvensizliğiyle hareket ediyor olabilir. Tatlı sözleri, bu güvensizliği maskelemek için bir araç olarak kullanıyor olabilir.

Hastalıktır: Bu kişinin davranışları, narsisistik kişilik bozukluğu veya sosyopatlık gibi bir ruhsal hastalığın belirtisi olabilir.
0
jamswety
(29.04.24)
Narsist bir davranış şekli. Türkiye'de son zamanlarda yaygınlaştı maalesef. Namertlik, kalleşlik, kahpelik, riyakarlık ne dersen de.
0
doharkoman
(29.04.24)
Yılan.
0
Amaranta ursula
(29.04.24)
(4)

araç aldıktan sonra cam film, seramik kaplama

nemo problemo
gibi şeyler yapmaya gerek var mı? cam film kesin yaptırmak istiyorum ama seramik kaplama, boya koruma gibi şeyler var. bunları yaptırmalı mı?yeni araç almış birine konu dışı da olsa tüm önerilere açığım.
gibi şeyler yapmaya gerek var mı? cam film kesin yaptırmak istiyorum ama seramik kaplama, boya koruma gibi şeyler var. bunları yaptırmalı mı?

yeni araç almış birine konu dışı da olsa tüm önerilere açığım.
0
nemo problemo
(29.04.24)
cam filmi gerekli. seramik gereksiz.
aracı uzun seneler kullanacaksanız kaliteli cam filmi yaptırın. hem ısıyı hem güneşi kesiyor hem gizlilik sağlıyor.
hatta ön cam için şeffaf film var güneşten koruma için.
0
jelly bear
(29.04.24)
cam filmi kesin yapılmalı. konfor çok fark ediyor. enerji tasarrufu vs de oluyor klima peformansı ile alakalı ama ondan ziyade araç içinde pişmeden seyahat edebiliyorsun.

tpu ppf olayına bakın derim. ben en azından taş gelecek ön parçalara yaptırmanızı tavsiye ederim.

seramik güzel ama arabanızı devamlı düzgün yıkayıp okşayan bir tipseniz. herhangi bir yerde yıkatmaya veriyorsanız kısa zamanda o seramik akıp gidiyor.

seramikteki hidrofobi, aracın daha temiz kalmasına yardımcı oluyor. bir yandan kuş pisliği, çam reçinesi gibi şeylere karşı da bir nebze koruyor ama asıl ppf bu iş için iyi.
0
bir ileti paylastim
(29.04.24)
Gerek yok para tuzağı.
0
doharkoman
(29.04.24)
full ppf kaplattım, beni daha çok yoruyor. yaptırma kısaca. yaprtırıyorsan da kaputa filan yaptır tek. geri zekalı oto yıkamacılarla uğraşırsın yoksa, sinir sahibi olursun.
0
adivar
(29.04.24)
(23)

eksisozlukte yazarlari engellemek iyi mi kotu mu size?

buenosdias
eskiden sevmedigim goruse sahip yazarlari engelliyordum. ama sonra baktim ki nerdeyse gundem olan her 10 basliktan 7'sinin ilk 2,3 entrysi gorunmuyordu. bu da sinir bozucuydu. mantikli dusununce yanlis geliyor. bir insani tek basligi ile yargilayip susturuyorum gibi..belki adamin baska alanlarda isi
eskiden sevmedigim goruse sahip yazarlari engelliyordum. ama sonra baktim ki nerdeyse gundem olan her 10 basliktan 7'sinin ilk 2,3 entrysi gorunmuyordu. bu da sinir bozucuydu. mantikli dusununce yanlis geliyor. bir insani tek basligi ile yargilayip susturuyorum gibi..belki adamin baska alanlarda isime yarayacak, hosuma gidecek faydali entryleri vardir.... simdi yeni uyelik yaptim. herseyi gorebiliyorum.

acaba engellemeye devam mi edeyim bilemedim? siz ne dusunuyorsunuz.
0
buenosdias
(29.04.24)
İnsanları neden engellediğinize bağlı. Çok troll var mesela onların diğer görüşlerini okumak size bir şey kazandırmayacaktır. Belki arada kaldıklarınız için not alabilirsiniz baktınız farklı konularda görüşlerine not almaya başlıyorsunuz o zaman engellersiniz.

Bir de birisini engellediğinizde onu susturuyormuşsunuz gibi düşünmeyin, suseri uçurmuyorsunuz ki o yazmaya devam ediyor okuyan da okuyor.
0
peki madem
(29.04.24)
ben engellemiyorum bırak mal ne yazarsa yazsın diyorum.
siyasi görüşünden dolayı küfür edeceğim adam bambaşka bir konuda bana çok yardımcı olabiliyor.
0
OgutucuRecep
(29.04.24)
engelliyorum nickaltımda engellediğim troller yazmış hatta öncemesaj atıp kudurtup sonra engelliyorum, özellikle aktrolleri engellemeye 10 dk harcıyorumdur her gün. eklentiler çok işe yaramadı gördüğümü salak salak konuşanı amaçsız anket dolduranlarıda engelliyorum
0
eja
(29.04.24)
politik gorusu nedeniyle genellikle engellemiyorum, gorusune katilmayabilirim ancak dediginiz gibi baska alanlarda enteresan bilgi verebilirler. engelledigim yazarlar genellikle kadinlara ve lgbt bireylere karsi nefret dolu basliklar acan/entryler giren kisiler oluyor, ya da yine bu anlamda kendi kucucuk dunyalari ile 'dahice' tespitler yapan kisiler oluyor. bu kisilerin baska alanlarda verebilecegi bilgileri bilmem gerekiyorsa evrenin bana baska yollarla ulastiracagina inaniyorum. zira bu tur entryleri gormek benim ruh sagligim icin daha zararli. varsin bunlarin en begendigi kiyida kosede kalmis 10 filmi de bilmeyivereyim.
0
kassiopeia
(29.04.24)
AKP'li ve dinci bir insanın, yukarıda bahsedildiği şekilde başka bir konuda bana faydalı olmasi bu sebeple onu engellememek imkansız. Onun bakış acisina ihtiyacim yok, onun bakıp gördüğü bir şeyin bana faydalı olması mümkün değil.

Her şeyden önce siyasi görüş ve dünya görüşü önemli. İlk üye olduğumda 15-20 sene önce umrumda değildi, çok uzun yillar kimseyi engellemedim. Ama son yıllarda korkunç bir radikallesme var AKP'lilerde. Ve her zamanki eleştirileri siraladigimda cimere şikayet ederimler bir kenara ölüm tehdidi bile gönderen oluyor. Ilımlı ılımsız fark etmeden AKP'liyse veya dinciyle direkt engelliyorum neden bahsettiğinin bir önemi yok.
0
sanguine
(29.04.24)
Ekşi sözlükte senelerce mal listemde 3 kişi vardı, ne zaman ki aktroll'ler azıttı, şu an binlerce engelli vardır.

Olması gereken sözlük yönetiminin dik durup hepsini şutlaması ama sonra gidip sözlüğü kapatıyorlar, bet sitelerine dönüyor iş. Binlerce hesabı kontrol edenlere baksan da bir avuç hain bebe.

Özetle engellemek iyidir, en azından bir gün dik duracak olurlarsa engelli listelerini kullanıp tek bir satır kodla hepsini temizleyebilirler.
0
kimlanbu
(29.04.24)
Karşıt görüş başka, aktroll başka önce bu ayrımı yapabilmek lazım.

Aktroll denen kitle organize bir şekilde insanları ve dahası sözlük gündemini manipüle etmeye çalışan Prof bir yapı. Yani merak etme bu insanları engelleyerek hiçbir şey kaybetmezsin. Atıyorum bilim kanalında, sinema, müzik vs zaten bir entrysi yoktur herifin:)

2.si de üslup. Sadece futbol fanatikleri değil en entelektüel konularda bile insanlar saçma bir şekilde kamplasip karşısındaki herkese her şeye sovebiliyor. Bunları da kesinlikle affetmiyorum.

3. Astral seyahate inanan, Evrim karşıtı böyle aciklayamadigim luzumsuz bir tayfa var. Bunları da engelliyorum anında.
0
makbur
(29.04.24)
engelliyorum. başlıklarını engellemiyorum. çok lazımsa log out olup başlığa bakıyorum.
0
gabe h coud
(29.04.24)
irkci, ayristirici, cinsiyetci, nefret dolu söylemleri, gereksiz erotizm icerigi olanlari bazen engelliyorum.
bir sey kacirdigimi düsünmüyorum.
0
robert bosch
(29.04.24)
engellemeden olur mu,

- atatürk hakkında karalayıcı yazı engelle geç.
- terörist, dersimci, soykırımcı engelle geç.
- aktroll, oktroll, boktroll engelle geç.
- sikimsonik ünlü ile ilgili paylaşım engelle geç.
- ad hominem yapanları (özellikle siyasi başlıklarda) engelle geç.
- xx.xx.xxxx tarihli lig maçları engelle geç.
- kadınlar şöyle böyle diyeni engelle geç(buna karşı yine erkekler de şöyle yazanı engelle geç).
- herhangi bir kutsala sallayanı engelle geç.
- şu işsiz kalacak bu işsiz kalacak tayfada spesifik yavşaklar var o tayfayı engelle geç.
- istenmeden ref link paylaşanları engelle geç.
- gerçekleşmemiş olay hakkında başlık engelle geç.

daha da aklıma geldikçe eklerim, bunları engellemeden sözlüğe bakınmak adblocksuz internette gezinmeye benziyor.. çoğu başlığın ilk 2-3 entrysi kayıp zaten bende zamanında başlıklarını engelle yapmadığımdan, düzeltmesi de çok zor oluyor sonra.

bir de özel mesaja sen'li şekilde yazanları yine engelle geç.
0
gule gule
(29.04.24)
Başkalarının fikirlerine göre hareket edecekseniz, benim fikrime göre iyi değil hatta kötü. Ben olsam engellemezdim katılmadığım fikirlere dahi tahammül ederdim. Farklı fikirlere açık olmak lazım. Not: Engelleme içgüdüsünün arka planında sanırım değişim korkusu yer alıyor
0
doharkoman
(29.04.24)
Terör örgütü (PKK, Hizbullah, FETÖ, DHKP-C, Adnan Oktar vs) sempatizanları,
Kötü trol olup açtığı başlıkla insanları birbirine düşürmeyi amaçlayanlar, (Benim tuttuğum takım, desteklediğim siyasi görüş vs olması hiç fark etmez, derhal engellerim. Eskiden trollüğün bir adabı vardı, artık yok.)
Düz dünyacı - aşı karşıtları,
Spiritüalizm, doğu mistisizmi ve benzeri şeyler meraklısı olup ipe sapa gelmez şeyler anlatanlar,
Herhangi birine karşı yazdığı entryde hakaret içeren ifadeler kullananlar,
Boş başlıklar açanlar, (Özellikle sosyal medyada etkileşimi arttırmak için yapılan ünlü kişilerle olan tartışmaların sözlüğe başlık olarak taşınması durumundan bahsediyorum)
Anketçiler,
Nefret söyleminde bulunanlar, (genelde ırkçı ya da cinsiyetçi söylemler üzerinden somutlaşıyor)
Halkı kin ve düşmanlığa tahrik edenler,
Haddini bilmeden, terbiyesiz bir üslupla özel mesaj gönderenler,

Başta olmak üzere pek çok yazarın hem entrylerini hem de başlıklarını derhal engelliyorum. Bir kullanıcıyı sadece karşıt görüşte olduğu için engellemem. Örneğin "XXX gerekçelerle aşı yaptırmadım, yaptırmayı da düşünmüyorum." demesi benim için engelleme nedeni değildir ama "Aşı yaptıranlar gerizekalıdır." ya da "Aşı yaptıranlar X süre sonra ölecek." gibi ifadeler kullanıcıyı ışık hızıyla engellemem için yeterlidir.

"X partisine/kişisine oy verdim zira Y politikalarından çok memnunum." demesi istediği kadar karşıt görüş olsun, benim için engelleme nedeni değildir ancak bu düşüncelerini diğer parti ya da adaylara hakaret eder şekilde ifade etmesi derhal engel nedenidir.
0
10551037
(29.04.24)
Sözlüğü 4te 3ü engelli +1

Benden başkalarının da deneyimlemiş olmasına sevindim, dediğin gibi gündem olan başlıkların ezici çoğunluğu engellediğim tipler tarafından açılıyor. Bu da bu başlıkların kasıtlı açıldığının göstergesi, sözlük gündemi suni olarak belirleniyor.

İlla aktroll olmak zorunda değiller, gule gule'nin söylediği konularda ayrıştırıcı ve kışkırtıcı fikri olanlar da engelli bende. Mesela maç başlığında gs'ye fetöcü, koç ürünlerini boykot ediyoruz vs diyenleri de engelliyorum.
Yahu bunu diyen adamın başka konudaki fikri niye önemli olsun benim için. Yazacağı max bilgi onedio'dan çaldığı ilginç bilgiler aparması olacak.

Kaldı ki sıradan insanların fikirlerini merak etsem twitter kullanırdım, ekşinin bir artısı yok bu anlamda.

Ben badi ekliyorum değerli birilerini gördükçe, onların entrylerini okuyorum.
0
Bruce
(29.04.24)
eskiden kimseyi engellemiyordum, eskiden...
fikir özgürlüğü mü dersiniz, bozuk saat bile günde 2 kez doğru gösterir mi dersiniz bilemem ama kimseyi engellemezdim.
ancak bir noktadan sonra boş yapan o kadar arttı ki sadece okuması bile büyük zaman kaybı oluyordu. bir de ciddiye alıp vakit ayırmaya kalksam ömrümden boşa giden zamana yazık.
tek başlıktan/entryden engellemiyorum. beni huylandıran bir şey görürsem profili açıp bakıyorum, tek tük mü yoksa hep mi saçmalıyor diye. boş yapmaya adanmış hesaplar kendini belli ediyor zaten ve engelliyorum.

o kadar yazmışım da şimdi baktım 15 kişi engellemişim, daha fazla sanıyordum..
0
late viper
(29.04.24)
Engellemek istemiyorum fakat maaşlı troller cidden can sıkmaya başladı. Adam partisi lehine başlık açıyor, diğer troller de 1 dakika içinde entry giriyor. Bayadır sözlükte gündem takibi yapmıyorum, merak ettiğim bir konu varsa başlığa uçuyorum.
0
Erestor
(29.04.24)
biri direk mesajla kufur etmedikce engellemiyorum, umrumda degil.
bunlar engelle engelle bitmez cunku, ayrik otu..
0
cooperr
(29.04.24)
Yani kaç kişi engellediğimi bilmiyorum. Bunun sayısına bakabiliyorsak biri söylesin, bakıp güncelleyeyim bu yazıyı. Engelle engelle bitmiyorlar. O yüzden "bu hali ile bile Ekşi Çöplük olduğuna göre demek ki engellemesem nasıl bir lağım olacak" diyorum. Hiçbir şey kaybettiğimi düşünmüyorum. Aksine engelleme kriterlerimi genişletiyorum. Kimsenin düşük zekalı ve salt küfür içerikli entrylerini göremedim diye üzülecek değilim.

Kaldı ki başkalarının fikirlerine de o fikirler objektif bir şekilde düşük zeka ürünü* ise saygı duymak zorunda değiliz. Engeli bas, geç.

* eksisozluk.com
0
nawar
(29.04.24)
rahatsız edeni, trollü engellersiniz tamam. hadi hoşuna gitmeyeni de engellersiniz ama hoşunuza gitmeyen herkesi engelliyorsanız bu ciddi bir sıkıntı. tahammülsüzlük. geçen biri yazmış şu kadar bin kişi engelledim diye. bu baya hastalıklı bir kafa yapısı. ondan sonra toplumda neden kutuplaşma var. bu zihniyetle uzlaşılmaz ki. her farklı düşünceye engel basıyor.
0
blackkmamba
(29.04.24)
Kimseyi engellemiyorum zira sozlugu okumuyorum. %95 cop yazar. Ya hepsini engellemem lazim, ya da hic bakmamam lazim. Ikinci secenek daha efektif.
0
hot potato
(29.04.24)
bu arada kusura bakmayın da bu kadar çok kişiyi engelliyorsanız iktidar olsanız muhalif gazetecileri içeri atarsınız :D hiç inkar etmeyin. aynı zihniyet çünkü. beni de çok engellediler ama küfür falan yoktu. tartışmada cevap veremeyince basıyorlar engeli.
0
blackkmamba
(29.04.24)
Bütün sözlüğü engellemekle uğraşacağıma sadece badilere eklediğim kişilerin entrylerini okuyordum. Yeni badileri de mevcut badilerin beğendikleri entryler üzerinden buluyordum. Ha bir süredir sözlükten gündem takip etmeyi tamamen bıraktım tabii.
0
aloha snackbar 3
(30.04.24)
Siz ekşi sözlükteki ifade özgürlüğüyle ilgili adaleti sağlamakla görevli bir pozisyonda mısınız? Sanmıyorum. O halde neden kişisel alanınızı kurmayasınız? Bu da sizin kendi özel alanınızdaki hakkınız.

Zaten sözlüğü ne için kullandığınıza göre belli bir grubu komple de engelleyebilirsiniz. Atıyorum siz ekşi sözlüğü sadece teknolojik incelemeler için kullanıyorsunuzdur elinizden geliyorsa kalan herkesi engelleyip sadece teknoloji incelemesi yazanları bırakabilirsiniz yani, siz engellediniz diye kimsenin ifade özgürlüğüne halel gelmiyor ki :D bu hususa dikkat etmesi gereken kişiler sözlük yönetimi. Sizin gibi diğer insanların da orada içerik üretmeye hakları var. İşin özgürlüklerle ilgili kısmı burası. Ancak sizin de onların hangilerini görmek istediğinize karar verme hakkınız var. Bu durum diğerlerinin ifade özgürlüğünü engellemez ya da zararlı bir durum da yaratmaz.

Bu kadar büyütmeyin olayı, şaşırdım yorumların bazılarına :D

Siyaset konuştuğunuz ayrı bir mecra vardır, ekşi sözlüğe geldiğinizde kafanızı rahatlatıp biraz başka şeyler görmek istiyorsunuzdur. Sorun ne bunda? Ya da hiç konuşmak istemiyorsunuzdur. Yapmayın lütfen.
0
akhenaten
(30.04.24)
Ben farklı fikirleri de takip etmek, iletişimde kalmak istediğim için KÜFÜR EDENLER HARİÇ kimseyi engellemiyorum.

Çok faydasını da gördüm. Pek çok yanlışımı düzelttim, pek çok yeni şey öğrendim.


.
0
kartallar yuksek ucar
(30.04.24)
(4)

Sivrisineklere kesin çözüm

etna
Önerileriniz var mı? Doğal kokulu şeyler filan işe yaramadı. Evde bebek var, kesin çözüm yok mu?Bu mavi ışıklı aletlerin en iyisi hangisi?
Önerileriniz var mı? Doğal kokulu şeyler filan işe yaramadı. Evde bebek var, kesin çözüm yok mu?
Bu mavi ışıklı aletlerin en iyisi hangisi?
0
etna
(28.04.24)
Tabağa türk kahvesi koyup yakın. Tütsü gibi yanacaktır. Açık alanda da işe yarar.

Bir de bebeğin yatağına veya arabasına cibinlik koyun mümkünse, eticaret sitelerinde var.
0
alfired
(28.04.24)
camlara tel tabii ki.
kiracı mısınız, yatırım mı yapmak istemiyorsunuz eve?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.04.24)
mavi ışıktan ben fayda görmedim ama gören yazar sanırım.

son gördüğüm şey şeffaf poşet içine aluminyom folyo kırıştırıp veya demir para koyup su ilave edip pencere üstüne asmak.

en mantıklısı tabi ki sineklik olur.
0
janderzel zartanyan
(28.04.24)
Cibinlik
0
doharkoman
(29.04.24)
(4)

Banka Hesaplarımı ve Kredi K. en hızlı nasıl iptal ederim?

jackyr
Sb?NFC ile banka hesabı açılıyorsa kapatılabiliyor olması gerekmez mi? Maaş hesabı hariç hepsinden kurtulmak istiyorum.
Sb?

NFC ile banka hesabı açılıyorsa kapatılabiliyor olması gerekmez mi? Maaş hesabı hariç hepsinden kurtulmak istiyorum.
0
jackyr
(02.04.24)
Gerekli şartları ağlıyorsan müşteri hizmetlerinden. Ama bankadan banakay uygulama değişir.

Çoğu bankada kartlarını mobil uygulamadan da kapatabiliylrsun.

Hesap kapama için farklı prosedürler var. Bazı bankalar, bakiyen sıfırsa müşteri hizmetleri de yapıyor. Bazısı sadece o hesabın bağlı olduğu şubeye bizzat gitmeni istiyor.

Hesap bakiyen sıfır olmadan kapatamazsın. Ek hesaba borcun varsa da kapatamazsın. Bilgine.

Nfc ile ilgili bir konu değil.
0
saturn
(02.04.24)
benim demek istediğim hesap açabildiğim şekilde neden hesap kapatamıyor olduğum. İki uygulamanın da paralel şekilde olması gerekmiyor mu kanunen?
0
🌸jackyr
(02.04.24)
Hayır.

Hesap kapama için borç har haciz vs başla birçok kontrol var. Diceksin ki, borcum yok. O senin beyanını sadece. Bankada bir takım onay aşamalarından geçiyor. O sebeple çat diye yapılamıyor.

Ama dediğimi gibi, şartlar uygunsa mobilden, ya da çağrı merkezlerinden kapanıyor. TEB de kapanıyor mesela. Ama işceptw kapanmıyor. Gibi gibi...
0
saturn
(02.04.24)
Gerekmez. Kredi kartınızı müşteri hizmetleri aracılığıyla kapatabilirsiniz debit kartlarınızıda fakat banka hesapları kapatılmıyor
0
doharkoman
(03.04.24)
(6)

Miras kalan ve dolu olan evi satmak istiyorum

ultio
Yıllar önce babamdan İstanbul- Pendik'te bir ev miras kaldı. Annem ve babam ben küçükken ayrılmışlardı ve benim baba tarafıyla hiç alakam yok ve kimseyi de tanımıyorum. O evde de tanımadığım halam yaşıyor. Avukat aracılığıyla kira vermesi veya satın almalarını teklif ettik ama çok komik rakamlar tek
Yıllar önce babamdan İstanbul- Pendik'te bir ev miras kaldı. Annem ve babam ben küçükken ayrılmışlardı ve benim baba tarafıyla hiç alakam yok ve kimseyi de tanımıyorum. O evde de tanımadığım halam yaşıyor. Avukat aracılığıyla kira vermesi veya satın almalarını teklif ettik ama çok komik rakamlar teklif ettiler, anlaşamadık. Bu arada hakkımı da yediler, 2 katlı evin tamamı babamın üstüne kayıtlı olmasına rağmen tapu iptalı davası açıp bir şekilde üst katı kendileri aldılar giriş katı bana kaldı. Tapu üstüme geçeli 2 yıl oldu ama o evden hiç bir gelirim yok. Daha önce bulduğum emlakçı ve Avukat uğraşmak istemedi fazla. İçini rahatça gösteremiyorlar, ev boşaltılmadan satmak zor. Ben de tahliye davası ile uğraşmak istemiyorum önceki dava süreçleri yeterince yıpratıcıydı.Tahliye davası ile uğraşmadan - ki yıllar sürüyor ve masraflı - benim bu evden kurtulmam nasıl mümkün olabilir?
0
ultio
(02.04.24)
halanızla paylı olarak hissedarsanız ortaklığın giderilmesi davası açacaksınız. ayrı tapular ise istediğiniz gibi satın
0
paintov
(02.04.24)
Bu tür hisseli yerler sıkıntılı olduğu için ne emlakçılar ne avukatlar ne de yatırımcılar bulşmak istiyorlar izale-i şüyu davasıda sıkıntılı bir dava yine makul bir çözüm için avukata danışın izleyebileceğiniz yolları avukat size gösterecektir.
0
doharkoman
(02.04.24)
Tapu sadece benim adıma kat irtifakı şeklinde. Yine de içinde o oturduğu için satmak mümkün olmadı.
0
🌸ultio
(02.04.24)
Burası 2 katlı ve 2 bağımsız bölümden mi oluşuyor? Halanız üst katı kendilerine yaptı dediğiniz tam açık değil, sanki tek bağımsız bölüm (2 katlı tek ev), tapunuz hisseli ama halanız "üst kat bizimdir" diye gayri resmi olarak iddia ediyor, ama evin tamamında da oturuyor gibi anlaşılıyor.
0
malheiros
(02.04.24)
elinizdeki (eski de olsa) fotolarla, en kötüsü bina dışından çekilmiş fotolarla sahibinden e hem kiralık hem de satılık ilana koyun. muadillerinden baya düşük olsun, ilgilenen çok olsun. sizi arayıp ilgilenen kişilere durumu anlatın güzelce, net ve şeffaf olun. kulağından tutup atarsanız ev sizindir diyin. sonra oturup izleyin. tapusu sizinse her şekilde satarsınız, 3-5 aşağı olur ama her türlü satılır. buna çok benzeyen sorunlu bikaç yeri bu şekilde çözmüştüm.
0
zeleno
(02.04.24)
Evet 2 bağımsız bölümden oluşuyor. Kat irtifakı yapıldı mahkeme devam ederken. Sonuç olarak giriş kat bağımsız bölüm olarak sadece bana ait. Üst kat bana davayı açan halama verildi mahkeme sonucu, bana kalan giriş katta da diğer hala kalıyor.
0
🌸ultio
(02.04.24)
(4)

gümrükte el konulan mallar

mavicorap
gümrükte el konulan malları birilerine satıyorlarmış meğerse, alan kişi aradı, ben bu işi yapıyorum size de malınızı geri satayım dedi, sizce 400 dolara aldığımız malı bize geri kaça satar. bir de manevi değeri olan şeyler var, yani ben bir fiyat biçemiyorum ama mesela kitap ve tekstil ürünü olarak
gümrükte el konulan malları birilerine satıyorlarmış meğerse, alan kişi aradı, ben bu işi yapıyorum size de malınızı geri satayım dedi, sizce 400 dolara aldığımız malı bize geri kaça satar.
bir de manevi değeri olan şeyler var, yani ben bir fiyat biçemiyorum ama mesela kitap ve tekstil ürünü olarak düşünün. sizce bunun gideri nasıl hesaplanır?
pof sevinsem mi üzülsem mi bilemedim valla ya, ne acayip ülkede yaşıyoruz ne abuk subuk iş kolları var yahu.
0
mavicorap
(02.04.24)
Çok mantıklı değil mi?
Bundan yıllar önce gümrükte el konulan ürünler kocaman alanlarda çürümeye terkediliyordu. Servet değerinde otomobiller falan orada çürüyordu. Sonra kanun değişti. Sanırım açık artırmayla satılıyor. Alan kişiler de bunları çeşitli şekillerde satıyorlar. Şişli^de böyle bir dükkan vardı bir zamanlar. Duruyor mu bilmem.
El konulan ürünlerin ekonomiye kazandırılması güzel bir şey.
0
Mirket
(02.04.24)
Hehe yillar önce okulda anlatilan hikaye aklıma geldi;
Şunun ilk kismi
www.hurriyet.com.tr

Garip bir iş değil. Doğru olan bu. Sıkıntı olan sizin gümrükten mal cekmemeniz x sebeple. Sorunun başlangıcı burası yani, kişiye satılması değil.
0
logisticsmanager
(02.04.24)
Acayip olan nedir dünyanın her yerinde var bu sistem muhasebesi emsale bakılarak hesaplanır genelde. Manevi değerin maddi bir karşılığı yok
0
doharkoman
(02.04.24)
burada anormal olan devletin €150 gibi bir sınır belirlemesi. Eskiden bunun altı vergisizdi üstü vergiliydi, şu an €150 üstü şeyi almak için kırk takla atmak gerekiyor (müşavirler vs.)
0
nhk ni youkosu
(02.04.24)
(1)

konsolosluğu mülteci olmadığına ikna etmek

kondansator
selamlar, 6-7 sene önce 2 kere italya vizesi aldım. ilki 1, ikincisi 3 aylık. geçen sene de hollandadan aldım. Hollanda 1 ay verdi. şimdi yeniden italyaya başvuracağım. iş yerinden imzalı kağıt, hesap ekstreleri, maaş bordrosu vb dışında ekle dediğiniz bir şey var mıdır?
selamlar, 6-7 sene önce 2 kere italya vizesi aldım. ilki 1, ikincisi 3 aylık. geçen sene de hollandadan aldım. Hollanda 1 ay verdi. şimdi yeniden italyaya başvuracağım. iş yerinden imzalı kağıt, hesap ekstreleri, maaş bordrosu vb dışında ekle dediğiniz bir şey var mıdır?
0
kondansator
(02.04.24)
Yeteri kadar evrak eklemişsiniz zaten çıkacaksa çıkar İtalya'nın ret oranı düşük
0
doharkoman
(02.04.24)
(6)

Tapu - Döner Sermaye Bedeli

parka
Her tapu için ayrı ayrı mı hesaplanıyor? Web tapudan 3 ayrı başvuruda 3 tapu için toplamda 1,100 * 3 = 3,300 lira çıktıWeb tapudan tek başvuru yine 3 tapu için toplam 1,500 lira çıktı.nasıl oluyor da oluyor?
Her tapu için ayrı ayrı mı hesaplanıyor?

Web tapudan 3 ayrı başvuruda 3 tapu için toplamda 1,100 * 3 = 3,300 lira çıktı
Web tapudan tek başvuru yine 3 tapu için toplam 1,500 lira çıktı.
nasıl oluyor da oluyor?
0
parka
(02.04.24)
bildiğim kadarıyla o bedelin içinde farklı ücretler toplamını görüyorsunuz. başvuru için baz fiyat var, atıyorum 1000 lira olsun. bir de basılacak tapu adeti için kağıt parası, işlem ücreti gibi şeyler var. temel fiyatı belirleyen şey aldığınız randevu sayısı. diğer farklılıklar işlem gören tapu kağıdı sayısıyla ilişkili. çok sorgulamayın, ödeyin geçin derim.
0
kent sakini
(02.04.24)
İşlemin cinsine göre değişir. Bir intikal işleminde üç taşınmaz için başvurduysanız ve taşınmazlar aynı ilçedeyse tek bir döner sermaye ödersiniz. Üç taşınmazın satışı için başvurduysanız üç ayrı döner sermaye ödersiniz. Her bir taşınmaz için ayrı ayrı intikal başvurusunda bulunursanız her işlem için ayrı döner sermaye ödersiniz.
0
hayalhayal
(02.04.24)
Benzeri iki defa başıma geldi bir tapu dairesinde bakanlığın fiyat tarifesini farklı eklemelerle yükseltmişlerdi çşb'nin tapu ihbar hattına şikayet ederek çözmüştüm.
0
doharkoman
(02.04.24)
İki işlemde satış. Hepsi aynı ilçe.
ilk işlemde 3 kişiye birer arsa düşüyordu.
İkinci işlemde 3 arsada 3 kişinin payları 1/3.
ilk işlemdeki arsalar daha ucuz üstelik.
0
🌸parka
(02.04.24)
web tapu ödemesinde sanki alıı satıcı ayrı ayrıvergi çıkartıyordu, oyüzden olabilir mi
0
eja
(02.04.24)
Dediğiniz durumda ilki için sanki üç ayrı işlem açılmış gibi anladım. İşlem başına ayrı döner sermaye alınmış gibi. Size üç ayrı mesaj mı geldi farklı başvurulardan?
0
hayalhayal
(02.04.24)
(5)

DEHB ile yaşamak

yagmurlu bir gun
Merhaba arkadaşlar, aranızda dehb(dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu) olup hayatını düzene sokabilenler var mı? Varsa yöntemlerinizi paylaşır mısınız?Not: profesyonel destek alıyorum ancak aynı durumda olanların hayatlarını merak ediyorum.
Merhaba arkadaşlar, aranızda dehb(dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu) olup hayatını düzene sokabilenler var mı? Varsa yöntemlerinizi paylaşır mısınız?

Not: profesyonel destek alıyorum ancak aynı durumda olanların hayatlarını merak ediyorum.
0
yagmurlu bir gun
(02.04.24)
ben
ehehe
mesela şu anda işim varken buralarda takılyorum. vekendi işimi yapıyorum, maaşlı çalışan deiğilim yani işten kaytarmak diye ibşiy yok.

farkındalığın artması zaten çok faydalı, yani daha az önce yine dağıldım diye düşünüyodum.

bir de ben bebek emziriyorum biter bitmez ilaca başlamayı bir de onu denemeyi dğşğnğyorum.

pomodoro, kahve, farklı ortamda çalışmak, uyaran sayısını azaltmak veya cafede arkadan gürültü gelirken çalışmak, saallanan koltuk vs gibi vücüdün ibr yerini hareket ettirerek çalışmak.
0
mavicorap
(02.04.24)
DEHB yakını olarak verebilecğim en büyük tavsiye sitanbul gibi hareketli ve stresli bir büyükşehirde yaşıyorsanız hayatın daha yavaş yaşandığı sakin bir yere taşının. Bunun haricinde bir iş bitmeden başka bir işe geçmeyin ve sürekli not alın.
0
doharkoman
(02.04.24)
Yazmazsam hiçbir işi yapmıyorum. İlla yapılacaklar listesi olacak ve ben ona yapınca tik atacam. O zaman her işi yapıyorum. Bi de sosyal hayatı sıfıra indirip film dizi müzik podcast bunları bırakıp "sıkıldıysan kitap oku, enerjin varsa evde spor yoga yap" modunda takılırsam hayatımın düzenine odaklanmak daha kolay oluyor. İnsanlarla görüşünce dengem bozuluyor.
0
1nisan
(02.04.24)
Ben bu konudan cok muzdaribim. Akademik hayatımı olumsuz olarak çok etkiledi. Güya yaş ilerledikçe geçiyor deniliyor ancak 37 yaşındayım bir gram azaldığını görmedim. Profesyonel destek de almaya çalıştım, ilaç tedavisini de denedim ancak kayda değer bir faydası olmadı. Bir yandan çırpınıyorum bir yandan da kabullenmeye başladım artık benden olmuyormuş kafasına giriyorum kabus gibi. Yani yaşamayan bilemez 10 sayfayı 1 haftada okuduğumu biliyorum ancak ilgimi çeken bir konu olduğu zaman yemek yemeyi bile unutuyorum. Biraz içimi döktüm, tedavisini bulsam evimi arabamı satarım :(
0
mirty
(02.04.24)
Teşekkürler arkadaşlar fikirleriniz için.
Dehb olduğumu çok geç fark ettim ve sonrasında gerçekten bir aydınlanma yaşadım, diğer insanlar böyle değil miymiş, bu benim tembelliğim değil miymiş diye.
İş yerinde işlerimi bir şekilde halledebiliyorum genelde, son günde bir haftalık işi yaparak ama hayatın her alanında sorun yaratıyor, yapmak istediğim kişisel projelerin hiçbirini bitiremiyorum, okul hayatım tam bir eziyete döndü, uzun yıllar bitmedi kaldı öyle.
İşlerimi yapamamam depresyona, depresyon da daha fazla iş yapamamama sebep oluyor ve bu çok yorucu olmaya başladı bir yerde artık.

Neyse içimi döktüm biraz da, teşekkürler yeniden düşüncelerinizi paylaştığınız için.
0
🌸yagmurlu bir gun
(08.04.24)
(7)

Yatırım Tavsiyesi?

PhoenixRising
Elimde 1-2 ay kullanmayacağım bir miktar para var. Bunun, %15-20 civarında değerlenmesi için, (risk oranı az olacak şekilde) ne gibi yatırımlar yapabilirim? Sizin fikirleriniz nedir?
Elimde 1-2 ay kullanmayacağım bir miktar para var. Bunun, %15-20 civarında değerlenmesi için, (risk oranı az olacak şekilde) ne gibi yatırımlar yapabilirim? Sizin fikirleriniz nedir?
0
PhoenixRising
(02.04.24)
Benim görüşüme göre 1-2 ayda %15-20 riskli bir yatırım gerektirir. Düşük risk ile ben olsam dolar, euro veya altın almayı düşünebilirim. YTD
0
yagmurlu bir gun
(02.04.24)
2 ay surede %20 kar getirecek, riski az olacak... yokum diyor.

2 ayda hem borsada hem fonlarda %20 kar edilebilir bu cok normal ama bunlar hep risk seviyesi yuksek urunlerdir.

Risk seviyesi dusuk, hatta olmayan, mevduat olur, 50 deseniz yillik 2 aylik % 8 civari getirisi olur. Bundan tabii karin %5 stopaj olarak kesilir.


Para getiren seyin riski olur. Risksiz kazanmak diye bir sey soz konusu degil. Bedava peynir anca fare kapaninda...
0
wallcan
(02.04.24)
1-2 ay içinde %15-%20 kazandıracağını ve riskin de az olduğunu söyleyen biriyle karşılaşırsanız paranızı kaptırmayın.

Yatırım fonları sizin için uygun seçenek diye düşünüyorum.
Fonların 1-7 arası risk oranları var. İstediğiniz gibi bir fon mutlaka vardır.
0
michael_knight
(02.04.24)
2 ay için dolar altın fon gibi emtialar riskli olabilir. süre az olduğu için vadeliye atabilirsiniz. şu an bankalar kapıyı %50'den açıyor.
0
spirit crusher
(02.04.24)
1-2 ay için kesinlike PPF
örnek : www.tefas.gov.tr
hemen hemen her bankadan alabilirsiniz.
0
nuisance2
(02.04.24)
Fiziki altin al
www.youtube.com
0
rentts
(02.04.24)
Risk oranı en düşük getirisi sabirt olarak mevduat faizi daha ne olsun %60 faiz garanti. Dövizin hiç bir cazibesi kalmadı.
0
doharkoman
(02.04.24)
(3)

Bu aptal kira beyan sisteminde ne yapacağım

Cezcez
10 bin lira kira gelirim 25 bin lira kira giderim varUlan devlet benim kira aldığımı görüyorsun da verdiğimi niye görmüyorsun? Hepsini de kira olarak bankadan yatırıyordum Geçen sene saçma salak beyan ödedim. Bu sene için sistem değişti mi? Anlamsız anlamsız ekranlar vardı
10 bin lira kira gelirim 25 bin lira kira giderim var
Ulan devlet benim kira aldığımı görüyorsun da verdiğimi niye görmüyorsun? Hepsini de kira olarak bankadan yatırıyordum
Geçen sene saçma salak beyan ödedim.
Bu sene için sistem değişti mi? Anlamsız anlamsız ekranlar vardı
0
Cezcez
(02.04.24)
KİRA gelirine yazacaksın 10.000*12 = 120.000 kira geliri, gerçek gider yöntemini seçip kira gideri kısmına da 300.000 yazıp sadece damga vergisini ödeme olarak çıkacak.

hala ev sahibini göstermiyor el ile giriş yapman lazım.
0
liberal
(02.04.24)
10bin lira kira geliri aylık mı?
yıllık ise beyan vermezsiniz.

aylık ise beyanname verip üzerine 400 küsür damga vergi vereceksiniz maalesef.
devletin işi bu, alacaklı olduğu konularda hemen kaynağından keser ama tersi durumlarda ispat etmenizi başvurmanızı bekler.
0
nuisance2
(02.04.24)
Aptal mı? Sistem çok akıllıca. Masraflarınızı siz takip edeceksiniz. Mülkünüze yaptığınız masrafların faturaları, Emlak vergisi ödemelerinizin dekontlarını saklamak sizin göreviniz. DASK ve özel konut sigortaları sistemde görünüyor zaten. Bir şikayetiniz varsa sistemden geri bildirim yapın.
0
doharkoman
(02.04.24)
(4)

Döviz ne olur

dakota
Biraz TL var elimde döviz yükselir mi Altına mı yatırsam
Biraz TL var elimde döviz yükselir mi
Altına mı yatırsam
0
dakota
(02.04.24)
Döviz yükselirse Altın zaten yükselir. Amerikada faiz indirimleri başlarsa Altın Dövize karşı da yükselir ki halen yükseliyor zaten.
Ancak Altın'da al-sat arasındaki makas çok fazla.
Şu an kota uygulaması olduğu için Altın yüksek, kota kalksa bir miktar düşer ancak kotanın kalkma ihtimali pek yok gibi.
Altın fonları var ama, fon içeriğine bakınca %33 falan kıymetli maden görünüyor, adına çok kanmamak gerekir.
Altın sertifikası iyi ama Altından bağımsız, kafasına göre hareket ediyor.
0
Mirket
(02.04.24)
kısa vadeli düşünüyorsanız mevduat faizinde tutun bence. işler netleşince bir yere yatırırsınız
0
benarrivo
(02.04.24)
Dövize altına yatırım yapanların hala var olması beni umutsuzluğa sürüklüyor. Yatırım fonu alın.
0
a summer day
(02.04.24)
Süre belirtmemişsiniz ama seçeneklerden ikisi arasındaysa her halükarda altın tabii ki.
0
doharkoman
(02.04.24)
(3)

Sahaflık yapsam para kazanabilir miyim?

tcyx
Merhaba;Evde biraz kitabım var, başlangıç sermayesi yapayım, sahaflığa başlayayım diyorum.Dükkan falan değil, internetten yaparım diye düşünüyorum.Para kazanabilir miyim, ne dersiniz? Çok değil, kirayı faturaları ödeyecek kadar.Var mı aramızda bilgisi olan, sahaf olan?
Merhaba;

Evde biraz kitabım var, başlangıç sermayesi yapayım, sahaflığa başlayayım diyorum.

Dükkan falan değil, internetten yaparım diye düşünüyorum.

Para kazanabilir miyim, ne dersiniz? Çok değil, kirayı faturaları ödeyecek kadar.

Var mı aramızda bilgisi olan, sahaf olan?
0
tcyx
(02.04.24)
geçenlerde elimdeki bir kütüphane kitabı çıkartmaya çalıştım, klasikler genç kız romanları yeni çıkanlar topluca çok düşük bir paraya çoğu kitaba kargo parasına teklifler yapıldı.
sahibinden komisyon almıyor, letgo dolap alıyor.
0
eja
(02.04.24)
Sahaf ile ikinci el kitapcısı birbirinden farklı şeyler.

@eja'nın da dediği gibi, güncel, her yerde bulunan, pazaryeri kenarlarında, kaldırımlarda sergilerde, her şehirde bir sürü ikinci el kitapcısında satılan kitapları internetten pazarlamanız çok zor.

Adam her yerde, dokunarak bakarak alabileceği kitabı, niye kargo parasıydı, kargo geldiydi, gelmediydi, kitap fotoğrafta iyi gibiydi ama, küflü mü, karalı mı, eksik sayfalı mı riskine girerek senden alsın?

Nadir kitapların vardır, yeni basımı yoktur, adam araştırma yapıyordur da o kitabı başka yerde bulamamıştır, ilk baskı değeri vardır, imzalıdır falan, o zaman anlarım ama onun dışında anlamlı bir para kazanabileceğini sanmıyorum.

Bir maliyeti yoksa, iş olarak değil de, ek gelir için bir dene istersen.
0
Mirket
(02.04.24)
İnternetten kazanacağınızı sanmıyorum komisyon ve giderler yüksek ayrıca ürünü düşeşe getirmeye çalışan kötü niyetli fırsatçı fazla. Deneyin.
0
doharkoman
(02.04.24)
(2)

Bu Hasar Mini Onarım Kapsamına Girer Mi?

french lover
Aracım yeni.Biraz göçük var ve çizikler kısmen derin.Bunu kaskoyu bozmadan ücretsiz yaptırabilir miyim sizce? Aslında çok rahatsız etmiyor, şu an amacım olabildiğince az maliyet ile olduğu kadar düzeltmek.Nasıl bir yol izlemeliyim?https://hizliresim.com/4qzof32https://hizliresim.com/fjmeesdhttps://h
Aracım yeni.
Biraz göçük var ve çizikler kısmen derin.
Bunu kaskoyu bozmadan ücretsiz yaptırabilir miyim sizce? Aslında çok rahatsız etmiyor, şu an amacım olabildiğince az maliyet ile olduğu kadar düzeltmek.
Nasıl bir yol izlemeliyim?

hizliresim.com
hizliresim.com
hizliresim.com
hizliresim.com
0
french lover
(31.03.24)
Geçen gün de sormuştunuz, çizikler metal saca kadar inmiş kesinlikle rötuş boya yapılmalı yoksa yakın zamanda oralardan paslanır.

göçükler ise düzeltilir onda sıkıntı yok, sacda kırılma veya uzama yok.


mini onarım bunu kapsamaz. Mini onarım orayı düzeltir ve lokal boya yapar. dışarda sadece göçük düzeltme yapın. bolca foto çekin. yarın bir gün satarken bu hasar için işlem yapıldı dersiniz.
0
janavarorion
(31.03.24)
Kapsayabilir mini onarım merkezine gidip sorun. Bu kadar boyadan aracın değeri düşmez olağan bir durum.
0
doharkoman
(31.03.24)
(2)

Seçim bittikten sonra okulun kapatılması

biseysorcaktim
Bugün oyumu kullandıktan sonra başka bir şehre geçtim ve akşam beşte okula sandıkları izlemeye gittim. Beş olunca içerideki tüm vatandaşları polis dışarı çıkardı, müşahitler girebiliyordu ama vatandaş okula yarım saat kadar giremedi. Zarflar sayılırken ya da tasnif edilirken vatandaşlar giremez dedi
Bugün oyumu kullandıktan sonra başka bir şehre geçtim ve akşam beşte okula sandıkları izlemeye gittim. Beş olunca içerideki tüm vatandaşları polis dışarı çıkardı, müşahitler girebiliyordu ama vatandaş okula yarım saat kadar giremedi. Zarflar sayılırken ya da tasnif edilirken vatandaşlar giremez dediler.

Sonra içeri girdik, zarflar daha açılmamıştı, yeni yeni açılıyordu. Sınıflara girip zarfların açılıp tasnif edilmelerini sorunsuz izledik.

Sayımlara gelince müşahitler dışında herkes sınıf dışına çıkarıldı. Engellenmedi kimse, kapıdan izleyebilirsiniz dediler ama kapıda yığılma oldu. Kapıdan pusulalar tam görülmüyor ya da duyulmuyor. Sınıflarda yeterli sayıda müşahit vardı.

Ben hiç bi seçimde bunları yaşamadım. Var mı böyle bir şey?
Bu bahsettiğim yer silme akpli bu arada.
0
biseysorcaktim
(31.03.24)
Olması gereken bu zaten. Sizin orada bulunup bulunmamanız bir şeyi değiştirmez içeride partilerin ve YSK'nın temsilcileri var. Çoğunluğun belli bir partiden olmasıda işleyişi etkilemez.
0
doharkoman
(31.03.24)
O ilk yarım saat, polisin dışarı çıkarma hakkı var mı bilmiyorum ama müşahit/görevli değilseniz ve başkan dediyse kapıdan izlemek durumundasınız.
0
substituent
(01.04.24)
(6)

Uzaktan çalışıyorum ve dünyayı dolaşmak istiyorum.

cavelier
Selam suserlar 31 yaşındayım 3 yıldır uzaktan 5 yıl da ofislerde çalıştım ve bu rutinden çok sıkıldım hazır remote bir işim de varken dünyayı dolaşmaya başlamak ve 30lu yaşlarımı bu şekilde geçirmek istiyorum. ama yanıma eşlik edecek uyumlu arkadaşlar edinmek istiyorum sizce uzaktan çalışan/ dünyay
Selam suserlar 31 yaşındayım 3 yıldır uzaktan 5 yıl da ofislerde çalıştım ve bu rutinden çok sıkıldım hazır remote bir işim de varken dünyayı dolaşmaya başlamak ve 30lu yaşlarımı bu şekilde geçirmek istiyorum. ama yanıma eşlik edecek uyumlu arkadaşlar edinmek istiyorum sizce uzaktan çalışan/ dünyayı gezmek isteyen sosyal çevremi nereden kurabilirim? Bu platformu çok kullanmıyorum dönüş yapamazsam ekşi sözlükten mesaj atabilirsiniz.
0
cavelier
(31.03.24)
Vize diye bir olay var biliyon dimi?
0
ferenc
(31.03.24)
Soracağınız varsa sorabilirsiniz bence tek olmak daha iyi. Vize konusuna takılmayın bir dünya vizesiz ülke var.
0
doharkoman
(31.03.24)
vize halledilemeyecek bir şey değil digital nomad vizesi var, vizesiz onlarca ülke var oralardan başlanabilir
0
🌸cavelier
(31.03.24)
Hocam tayland bangokaka gidiyorsunuz ya da vietnama. Isimlerini tam bilmiyorum da booking de internette falan cikar illaki digital nomadlarin oteli var. Pansiyonu iste. Orada kaynaşilir tanisilir da hem. Ilk durak oyle olabilir
0
optimistbakunin
(31.03.24)
engin özdemir kanalında bu konuda bir çok içerik var kendisi ve eşi nokmad
0
eja
(31.03.24)
engin ozdemir YouTube kanalina bakin, ayrıca buraya üye olun

nomadturkiye.com
0
oscar
(01.04.24)
(4)

Arabada büyük jantın/lastiğin herhangi bir avantajı var mı?

chicha_v2
Sönümleme azalıyor, yarılma riski artıyor, konfor düşüyor...Güzel gözükmesi harici bir artısı var mı büyük jant/lastiğin?
Sönümleme azalıyor, yarılma riski artıyor, konfor düşüyor...

Güzel gözükmesi harici bir artısı var mı büyük jant/lastiğin?
0
chicha_v2
(31.03.24)
Yol tutuşunu ve fren performansını artırır.
0
kaptan memo
(31.03.24)
Negatif etki olarak arkadaşımın söylediği, çamurun daha yukarıya hatta kapı camlarına kadar ulaşmasını sağladığı .
0
diyecevaplandı
(31.03.24)
Yakıt sarfiyatını etkiler
0
doharkoman
(31.03.24)
19luk jantlarımla cevap veriyorum.

yol tutuşu ve viraj performansı artıyor.
araba daha yakışıklı görünüyor.

konfor azalıyor.
benimki gibi bol kasis ve çukurlu bir memleketteyseniz kısa zamanda ön takımları bitiriyor.
daha dikkatli kullanım gerekiyor. başıma gelmedi ama sert bir kaldırıma çarpma/kesik yola girme durumunda lastiklerin yarılması muhtemel. bu durum janta da yansıyor. sert bir kaldırıma çarpma/kesik yola girme durumunda lastik yarılmasa bile jantın eğilme ihtimali var.
lastikleri daha pahalı. örneğin yazlık lastik aldım tanesi 5k. 16inç olan alsaydım tanesi 2.5k idi.

yukarıdaki arkadaşın çamur konusunda dediğini anlamadım, çamur konusunda bir olumsuzluk yaşamadım.
0
trajikomix
(31.03.24)
(12)

Sinav sonuçlarini Whatsap'tan duyuran hoca

Yourcousinmarvinberry
Bu yaptigi sizce etik mi ?Ben sahsen etik bulamadim, herkesin hangi kisimda ne kadar puan aldigini ayri ayri yayinlamis.
Bu yaptigi sizce etik mi ?

Ben sahsen etik bulamadim, herkesin hangi kisimda ne kadar puan aldigini ayri ayri yayinlamis.
0
Yourcousinmarvinberry
(31.03.24)
etik olmadığı gibi kvkk gereği yasak da olması lazım.
0
enteg
(31.03.24)
Vallaha ben mezun olalı çok oldu, sinav sonuçları ya asilirdi ya internette olurdu ya da sınıfta hoca söylerdi. Hayatimda gizli sinav sonucu diye bir şey duymadim. Ama whatsapptanbda ogrenmedim.
Etik mi? Bence bir sorun yok ama bu benim bütün hayatım boyunca gördüğüm hatta filmlerde dizilerde gördüğüm şeylere göre. Belki zaman degismistir ve artık etik değildir.
0
logisticsmanager
(31.03.24)
Etik değil, hoş da değil.
0
fotrsapka
(31.03.24)
herkese tek tek duyurması delilik bence. bizde de kapıya asarlardı. sizin notunuz neden başka birinin umrunda olsun ki.
0
brakgn
(31.03.24)
Yalnız etik değil diyenlere tik verip etik diyenlere tik vermezseniz biraz komik olacak :) 2015te mezun oldum, erasmus universitesinde de kendi üniversitemde de farklı görmedim.

Hadi daha ileri gideyim; hanıma sordum ve Fransa'da da duvara asıliyormus. Biraz googleadim başka yerlerde de oluyormus ve sizin gibi etik mi değil mi sorusu var. Demek ki buna net bir cevap yok.
0
logisticsmanager
(31.03.24)
öğrenci ismi değil numarasını bile tam yazmaması gerekir

****6534
****3214
****3123

falan gibi açıklanır mesela sende son 5 rakamından falan anlarsın
0
duyurukullanıcısı
(31.03.24)
isim/numaranın açık açık yazılması ayrı bi konu ama Whatsapp'tan yayınlanmasına ayrı kılım ben. Whatsapp ne abi? Okulun e-mail adresi var. Tüm öğrencilerin e-mail kutuları var. Resmi kanalı kullanmak varken neden böyle mesajlaşma uygulaması kullanılıyor ki?

Ki normalde sisteme girersin her öğrenci kendisi görür ama böyle önceden atmalarının sebebi de şu: şikayet vb. gelirse tekrar bakıp değerlendirmek. OIS sistemine girince değiştirmek zulüm çünkü, rektörlüğe dilekçe falan vermek nerede hata yaptığını açıklamak gerekiyor. Bu şekilde gayrıresmi yaparsa önceden kafasına göre düzeltip sisteme tek seferde problemsiz girer.
0
nhk ni youkosu
(31.03.24)
Sadece sınıfta olanların bulunduğu bir whatsApp grubuysa normal bir durum gibi görünüyor.

Hoca duyurmasa herkes birbirine duyuracak ve soracak sonucu.
Fark eden bir şey yok.

Eskiden beri üniversiteyi kazanan ilk üç, bütün Türkiye de tanınıyordu ve sorun olmuyordu.


Bunlardan ayrı olarak zamanında sınav soruları çalanlar ve bu sebeple sınavı kazananlar da medyada duyuruldu.
Kamunun bir zararı varsa bu duyurma oldukça normal bir şey. Burada etik vs düşünmemek lazım.
0
diyecevaplandı
(31.03.24)
@logic,

isimler normalde sansürlü, misal

M*hm*t seklinde.

Fakat hocalar isimleri wp grubunda sansursuz paylasiyorlar. Oysaki yukaridaki sansürlü isim olayini yapan bizzat kendileri.

Eskiden bölümün sayfasinda geçenler ve geçmeyenler yayinlanirdi ama vizeler, finaller liste seklinde yayinlanmazdi.

Son olarak, geçen dönemki hoca herkesin kagidini derste dagitmisti ve puanlamayi dogru toplayip toplamadigini kontrol etmemizi rica etmisti.

Bu dönemki zibidi zaten ögretmenlikten ve ölçme-degerlendirme etiginden yoksun birisi. Sinav günü bile sinava baska bir hoca giriyor...
0
🌸Yourcousinmarvinberry
(31.03.24)
gizliliğe aykırı. şikayet edin
0
ferenc
(31.03.24)
Etik olmadığı gibi ayrıca suç. Bizim zamanımızdaki etik kavramı ile bugünkü etik kavramı aynı değil ayrıca bizim zamanımızda KVKK yoktu kişisel veriler bugünkü kadar tehdit altında değildi.
0
doharkoman
(31.03.24)
doçentlik başvurunuz reddedildi de etik sebeplerini mi whatsapp'tan yayınladı hocanız, bu ne saçma takıntı böyle? siz öğrencisiniz, adı üstünde öğrenme sürecinde olan bireylersiniz. düşük not almanız sizi gerizekalı yapmayacağı gibi yüksek not almanız da sizi dahi yapmaz. düşük not almanızın arkadaşlarınız tarafından öğrenilmesini bu kadar kafaya takıyorsanız daha çok çalışın, düşük not almayın. daha da iyisi, not için çalışmayın. bir şeyler öğrenmeye ve üretmeye bakın.
0
motosiklet burclu adam
(01.04.24)
(3)

bu kediye nolmuş?

beatbox yapan metalci
annemlerin birkaç haftadır mama verdiği bir sokak kedisi vardı. bugün bu şekilde görmüşler. tüyleri yolunmuş gibiymiş başka kedi/köpekle kavgaya mı karışmış yoksa bir hastalık belirtisi mi bu? yapabileceğimiz bir şey var mıdır? https://hizliresim.com/nomk1p1
annemlerin birkaç haftadır mama verdiği bir sokak kedisi vardı. bugün bu şekilde görmüşler. tüyleri yolunmuş gibiymiş başka kedi/köpekle kavgaya mı karışmış yoksa bir hastalık belirtisi mi bu? yapabileceğimiz bir şey var mıdır? hizliresim.com
0
beatbox yapan metalci
(31.03.24)
hocam sanki biri traş makinesi ile kesmiş gibi geldi bana.
0
skr1292
(31.03.24)
Parazit olabilir vücudundaki zayıflığa bakılırsa sağlıklı görünmüyor
0
doharkoman
(31.03.24)
mantar gibi gözüküyor.
0
enteg
(31.03.24)
(1)

90m2 ara kat arka taraf daireye klima tavsiyesi?

silver apple
Kullanıp memnun kaldığınız bir ürün ya da uzak dur diyeceğiniz bir marka var mi?
Kullanıp memnun kaldığınız bir ürün ya da uzak dur diyeceğiniz bir marka var mi?
0
silver apple
(31.03.24)
Arçelik idealdir. En iyileri Mitsubishi daikin
0
doharkoman
(31.03.24)
(2)

Yerel Seçim Sonuçları Açıklanma Zamanı

parcaliham
Sevgili seçim gurmeleri, yarın bir grup arkadaşımı seçimi birlikte takip etmek üzere evime davet ettim. Ancak saat kaçta toplanmalıyız, karar veremedim. Resmi olmayan sonuçlar ne zaman ufaktan düşmeye başlar? Ne önerirsiniz toplanma saati için?
Sevgili seçim gurmeleri, yarın bir grup arkadaşımı seçimi birlikte takip etmek üzere evime davet ettim. Ancak saat kaçta toplanmalıyız, karar veremedim. Resmi olmayan sonuçlar ne zaman ufaktan düşmeye başlar? Ne önerirsiniz toplanma saati için?
0
parcaliham
(30.03.24)
YSK ne zaman karar verirse.
0
doharkoman
(30.03.24)
saat 6 ya doğru ilk bilgiler gelmeye başlar. özellikle doğu illerinden ve kısmen düşük nüfuslu hızlı sayım yapılan ilçelerden. tabi bunu twitterdan takip edebiliriz.
7 buçuk gibide ysk seçim yasaklarını kaldırır tvler ilk sonuçları vermeye başlar.

başa baş giderse net sonuçlar sabahı bulur.
0
my fault
(30.03.24)
(5)

İngilizce kursu 36 bin TL uygun mu ?

skr1292
a2-b1-b2 şeklinde. ek olarak speaking club var. kurs: Amerikan kültür.
a2-b1-b2 şeklinde. ek olarak speaking club var.

kurs: Amerikan kültür.
0
skr1292
(30.03.24)
Youtube'tan dersleri takip et. Kursa hiç gerek yok. İmkan varsa yakın ülkelere gidip 10-15 gün kal.
0
ferenc
(30.03.24)
Ferenc'in yazdığı gibi YouTube yeterli kurslarda verilen eğitimin aynısı. Bir defter kalem alın not tutun bir de kitap alın pratik yaparsınız.
0
doharkoman
(30.03.24)
36 bin liraya 3 ay yurtdışı tatili yapılır.
0
burakdonmez95
(30.03.24)
O para Amerikan kültür gibi dandik bir franchise kuruma verilmez. Gördüğüm en kötü dil kurumlarından biri. Değiştiğini sanmıyorum
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(30.03.24)
liseden üniversiteden biraz temeliniz varsa, evden çalışarak çok daha iyisini yaparsınız.
0
tabudeviren
(31.03.24)
(3)

urla izmir sigacik vs dolaylarinda nereyi onerirsiniz?

ala09
antalya'ya gidemeyen, olimpos'u, kas'i cok sevenler olarak izmir'de nerede zevk alabilirizacaba? alacati, cesme de cok sevmemistim ama spesifik oneri olabilir.
antalya'ya gidemeyen, olimpos'u, kas'i cok sevenler olarak izmir'de nerede zevk alabilirizacaba? alacati, cesme de cok sevmemistim ama spesifik oneri olabilir.
0
ala09
(30.03.24)
gitmediyseniz od urla
0
gabe h coud
(30.03.24)
Seferihisar diyorlar .
0
dunyatuhaf
(31.03.24)
Karaburun, Foça
0
doharkoman
(31.03.24)
(3)

IMF ile anlaşıldı iddiası hakkında

Rao
Selamlar, Ahmet Davutoğlu tarafından ortaya atılan iddiaya göre IMF ile gizlice anlaşıldığı ve seçim sonrası bunun açıklanacağı belirtiliyor. Sizce bu seçim öncesi kafaları karıştırmak için ortaya atılan bir şey mi, elimizde bunun mümkün olmamasını destekleyecek veriler varmı ? Teşekkürler.
Selamlar,

Ahmet Davutoğlu tarafından ortaya atılan iddiaya göre IMF ile gizlice anlaşıldığı ve seçim sonrası bunun açıklanacağı belirtiliyor.

Sizce bu seçim öncesi kafaları karıştırmak için ortaya atılan bir şey mi, elimizde bunun mümkün olmamasını destekleyecek veriler varmı ?

Teşekkürler.
0
Rao
(29.03.24)
IMF ile anlaşmanın yılların kara propagandası sonucu olduğundan değişik algılandığını düşünüyorum.

IMF ile yıllardır görüşüldüğü bir gerçek. Ama mevcut durumda IMFnin bizimle anlaşacağını sanmıyorum.
0
Mirket
(29.03.24)
Öyle bile olsa bunu asla biz "IMF ile anlaştık" şeklinde sunmazlar. Wording çok daha farklı olur, hatta biz IMF'e yardım ediyoruz gibi bir algı oluştururlar.

peki biz bunu nasıl anlarız?

CDS'ler son dönemde baya düştü, en önemli işaret buydu. bu cepte.
Diğeri ise doların serbest bırakılması ve TL'de en az %30 devaluasyon. Sıra bunda, bu da olursa açıklamalar gelebilir.
0
zeleno
(29.03.24)
Her seçim aynı iddialar ısıt ısıt ye ) adamlar değişikliğe bile gitmiyorlar seviye düşük olunca inanan çok oluyor nasıl olsa IMF ile anlaşma gerektirecek bir durum yok 90lı yıllarda degiliz IMF'nin sağlayacağı 1 - 2 milyar dolarlık kaynağın çok daha fazlasını temin edebiliyoruz zaten IMF'nin dünyada modası geçti. Verilerimiz sağlam ekonomik program beklendiği gibi gidiyor buna paralel kredi derecelendirme kuruluşları notumuzu artırıyor. Bir de neden gizli olsun ki? IMF ile kredi anlaşması yapılacaksa herşey şeffaf yapılır bunda gizlenecek bir şey yok. Haber kaynağınız halktv sanırım. Her seçim dönemi dillendirdikleri bir başka yalan: "hükümet bankada döviz hesabı olanların hesabına el koyacak" muhalefetin argümanı olmadığı için bir konuda alternatif üretmek yerine kitlesini kanalize yerine kitlesini kanalize etmek yerine böyle gizemli söylentiler komplo teorileri uyduruyorlar muhtemelen seçimde büyükşehirleri kaybederlerse "oylar çalındı" söylentisi atılacak ortaya her zamanki şeyler ezberledim artık.
0
doharkoman
(30.03.24)
(14)

Konserde Tek Başına

bradshaw
Selam :)Tek konsere gitmedim hiç. Haftaya bir konser var İzmir’de, çok istiyorum ama bilet almadım daha. Çünkü tek gidebilicem ve bistro masa varmış, tek olucam masada. Garip görünür mü sizce? Siz görseniz yadırgar mıydınız veya siz yerimde olsanız gider miydiniz?
Selam :)

Tek konsere gitmedim hiç. Haftaya bir konser var İzmir’de, çok istiyorum ama bilet almadım daha. Çünkü tek gidebilicem ve bistro masa varmış, tek olucam masada. Garip görünür mü sizce? Siz görseniz yadırgar mıydınız veya siz yerimde olsanız gider miydiniz?
0
bradshaw
(29.03.24)
git abi en sallıyosun milleti
0
gule gule
(29.03.24)
Merak etme şişe açmazsan masa vermezler zaten, kalabalıkta araya kaynarsın.
0
kimlanbu
(29.03.24)
Masa alacak şekilde bilet alıcam zaten arkadaşlar, sadece biriyle gitmiycem. Şişr açmalı bir yer değil, bira içicem. Ona göre yorum yapabilir misiniz?
0
🌸bradshaw
(29.03.24)
Gidilir, neden gidilmesin ki? Geçen yaz canlı caz müzik de olan bir yere gitmiştik, masalardan birinde 30lu yaşlarında bir adam oturuyordu. Müzik baslamadan önce içkisini içip kitabını okudu, müzik başlayınca herkesten çok o eğlendi. Ben bütün akşam gıptayla adama bakmıştım; sadece kendisine özel, mis gibi bir akşam gecirdi.

Dolayısıyla çok istiyorsanız gidin ve eğlenin derim.
0
fraise
(29.03.24)
Gidilir. Gidin. Ben görsem yadırgamam, hatta imrenir ve içimden tebrik ederim.

Tek başıma gittiğim birkaç konser oldu o konserlerde çok keyif aldığımı hatırlıyorum. Arkadaşlarla olmak güzel ama tek başınıza olduğunuzda tam olarak müziğe, şova dikkatinizi verebiliyorsunuz. Daha doyurucu oluyor. Bu deneyimlerim büyük konserlerden.
Hem gidilmezse bile (ki gidilir) kendinizle ilgili bunu öğrenmiş olursunuz, bir daha gitmezsiniz.

"Bir kişiye masa vermezler" diyen arkadaşlara tik vermemişsiniz ama doğru söylüyorlar. Hiçbir şey olmasa bir arka masadakiler gelir yanınıza, daha yakından izlerler konseri.

Yine de şarjınız full, kulaklıklarınız cebinizde olsun derim.
0
michael_knight
(29.03.24)
Keşke biri olsaydı diyeceğinizi düşünüyorsanız muhtemelen dersiniz ve zevk almayabilirsiniz. Çekingen, etraftakileri düşünen, göz göze gelemeyen biriyseniz bence konserin tadını çıkaracak şekilde salamazsınız ama işte sizi bilemiyoruz. Prensipte yalnız da gidilir tabii. Görsem yadırgamam. Yalnız çok şey yaptım. Konsere de gittim. Giderim yine.
0
nic cage
(29.03.24)
giderim. de erkeksen bazı mekanlar tek erkek olunca sıkıntı yapıyor ne yazık ki.

ben tek başıma çok metal konserine gittim onlarda sorun olmadı tabii.
0
nhk ni youkosu
(29.03.24)
Garip görünmez, yadırgamam, giderim.

NOT: Başkalarının düşüncelerine bu kadar önem vermekten, kendizi topluma kabullendirmeye çalışmaktan vazgeçin velev ki yadırgasınlar, garip görsünler gönlünüzden geçeni yapın kendiniz için yaşayın (tabii ki sınırsızlığı ölçüsüzlüğü kastetmiyorum toplumun ahlak kuralları,değerleri ve yasal kurallar içinde)
0
doharkoman
(29.03.24)
@doharkoman oturmali bir etkinlik sordum sadece, baskalarinin dusuncelerine “bu kadar” onem verdigim kanisina nasil vardiniz :) genel olarak tek etkinlikler yaparim ama konser ilk defa denk geldi, onu da sormak istedim. Neticede kararimi da verdim, olumlu :)
0
🌸bradshaw
(29.03.24)
Jolly Joker Ankara ve Beşiktaş if'te vip bilet ile gitmiştim. Oturdum Feridun Düzağaç'ımı dinledim. Birinde garson arkadaş şaşırmıştı sadece. Onun dışında kendimi rahatsız hissetmedim.

Yalnız bilet ve rezervasyon konusu önemli. Bazen bistro veya vip bilet olsa da rezervasyon için aramak gerekiyor. Bu barlar sonuçta tiyatro salonu gibi düzenli değil. Bileti olmayıp da gelip şişe açtıran, garsona bi şeyler sıkıştıran, seri köz getirci tayfaya bistro ayarlıyorlar. Öyle bir durumda senin masa yalan olmasın. Ya da yan taraf kalabalık geldiyse sana doğru ister istemez kayarlar. Hangisinde hatırlamıyorum ama birinde geç kalan bir çifti benim masaya almışlardı. Biraz uzakta ama aynı bistroyu kullanacak şekilde takıldık.

Vakitli gidip güzel bir yere oturun. Garson arkadaşa göz kırpıp ilk birayı için. Gerisi gelir zaten. Keyifli oluyor.
0
nickini vermek istemeyen uye
(29.03.24)
Sevdiğim bir şarkıcıysa&grupsa hiç umursamam tek de giderim (gittim, ama masalı değildi ortam)
Kafanızdaki en büyük odak ve konsere dair enn büyük motivasyonunuz o şarkıları dinlemekse, hiç düşünmeden bilet alın, müziğe odaklanıcaksınız nasılsa ortam umrunuzda olmayacak.
0
megalomaniac
(30.03.24)
Hah güzel soru. İlk yurtdışı seyahatime bir konser için tek başıma çıkmıştım. İnsanların ne düşündüğü kimin umrunda?
0
thesomberlain
(30.03.24)
Oha şuna bak tek gelmiş konsere cık cık cık derim :)
0
synesthesia
(30.03.24)
Ben de burda sormuştum:
www.eksiduyuru.com

Sonra çok keyif alınca daha sonra tekrarladım. Evet sevdiğiniz ve iyi anlastiginiz insanlarla gitmek daha keyifli olabilir ama hayat o insanları bekleyemeyeceğimiz kadar kısa.
0
Amaranta ursula
(30.03.24)
(9)

dolar ne olur?

zalbarath
yerel seçimlerden sonra gidişatı nolur? hemen yükselmeye başlar mı?
yerel seçimlerden sonra gidişatı nolur? hemen yükselmeye başlar mı?
0
zalbarath
(29.03.24)
Ani yükselişler beklenmiyor. Seçim öncesi yapılan yüksek faiz artışı USD'ye talebi kesti şu an bankalar mevduata %60 faiz veriyor usd'nin cazibesi yok
0
doharkoman
(29.03.24)
Seçimlerden sonra ilk hafta düşeceğini düşünüyorum.

Ben hiç ekonomi bilmeyen halimle diyorum ki; "Seçimlere kadar yapacağımız işi bekletelim, dolar alalım, para kenarda dursun" diye düşünen milyonlarca dolar sahibi seçimler bitince o dolarları bozdurup ne iş yapacaksa o işi yapmaya başlayacak.
Normalde parasını faize, borsaya yatıran ama "seçime kadar dolarda duralım, garanti olsun" diyenleri de ekleyince bahsettiğim hacim çok büyük.
Bu sebeple de dolar seçimden sonraki 8-10 gün düşecek diye düşünüyorum.
0
michael_knight
(29.03.24)
yükselir.
0
gabe h coud
(29.03.24)
Bu tamamen yabancı yatırımcının gelmesine , ihracat ve turizme bağlı bana göre. evet seçim öncesi faizlerin yükseltilmesi USD talebini kesme amaçlı yapılan bir hamle olsada, merkez bankasının rezeverleri bildiğimiz gibi ekside.

Sadece faiz yükseltmek taleb azaltılabilir ancak. Mevcut kurdan ihraçatcının şikayetçı olduğu hatta üretim yapan bazı firmaların kurdan dolayı fabrikalarını yurdişına taşıdığını biliyoruz.

Şimdi normal şartlarda ekonomi yönetimi yüksek faiz istemiyor, bunu biliyoruz ancak buna mevbur kalındı

Bana göre kkm denen ayak bağı olmasaydı , seçim sonrası için hem yabancı yatırımcının önünü açmak , hemde ihracatın artması için kesinlikle kur serbest bırakılırdı.

Şu an kurun kaderini belirleyek esas konu kkm bana göre, kkm ye kitili kalanlar bıkıp , kendiliğinden tl ye geçene kadar mümkün olduğu yere kadar kontrüllü kur rejimine devam edecekler.

Hatta seçim sonrası daha fazla rezerv satıp, kur döşüyor dahada düşecek algısı oluşturarak ,seçim öncesi pozisyon almış küçük yatırımcı ve kkm'cilere karşı küçük bir hamlede gelebilir.

Özetle , doların kaderini önce psikoloji ve algı yönetimi sonrada gerçekler belirleyecek.

Güncelleme : Bu arada haber akışları da çok önemli ,bugün Dünya Bankası'ndan 1.5 milyar dolarlık kaynak aldık haberi servis edildi. Bu gibi haberleri sadece haber olarak değil , algı yönetimi açısındanda değerlendirmek gerek. Son olarak fed faiz indirimide kurun artış tarihi ile ilgili çok önemli. mevcut durumda yönetimin fed faiz indirimene kadar bir süresi var gibi , zaten bu sebeple rasyoneliz mesajları veriliyor. Ancak fed fazi indirimi ile birlikte potansiyel yatırım o tarihlerdeki kurdan muhtemelen gelmececek ve işte o tarhte kura gerçek değeri teslim edilmek zorunda kalınacak.
0
Rao
(29.03.24)
hemen yükselir mi bilemem ama doların bu kadar düşük kalması bence mümkün değil, faizler yüksek olsa bile, adetten ytd
0
ted
(29.03.24)
Önceden herkes yükseleceğini öngörüyor, kesin düşer diyordum. Şimdi herkes düşeceğini öngörüyor, kesin yükselir diyorum. Gerçekten o kadar çok bilinmez ve enstrüman var ki öngörmek mümkün değil. Bir haftada 40 olsa da şaşırmam, 30'a inse de şaşırmam.
0
halitkin
(29.03.24)
bir kişinin keyfine ve ne planladığına bakıyor. gerisi boş.
ülkede normal piyasa koşulları geçerli değil.
0
parka
(29.03.24)
seçimler bitti, düşük tutmaları için bir sebep var mı ? yükselir, sadece yükseliş hızını bilemiyoruz.
0
orpheus
(29.03.24)
"Seçimlerden sonra ilk hafta düşeceğini düşünüyorum." demiştim.
Ben bildim.
0
michael_knight
(04.04.24)
(12)

İstanbulda hangi lokasyon daha prestijli

adwokat
Merhabalar. Öncelikle sorum bir avukatın prestijine yöneliktir. Müvekkil portföyünün %70’inin yabancı olduğunu varsayarsak hangi lokasyondaki bir ofis avukatın prestijine prestij katar???- İstiklal Caddesi (Grand Pera)- Bağdat Caddesi (suadiye marmaray yakınlarında bir köşk)- Akasya Kule (yüksek kat
Merhabalar. Öncelikle sorum bir avukatın prestijine yöneliktir.

Müvekkil portföyünün %70’inin yabancı olduğunu varsayarsak hangi lokasyondaki bir ofis avukatın prestijine prestij katar???

- İstiklal Caddesi (Grand Pera)
- Bağdat Caddesi (suadiye marmaray yakınlarında bir köşk)
- Akasya Kule (yüksek kat)

Sıralamalarınızı birkaç arkadaşla beraber okuyacağız. Herkese teşekkürler.
0
adwokat
(29.03.24)
Kesinlikle Bağdat Caddesi diye düşünürdüm. Kardeşim avukat olduğu için ona sordum, o da aynı yorumu yaptı. Sebepleri;

1. Pera ve civarı aşırı turistik ve aşırı trafik sorunu olan bir yer. Eski algısı kalmadı.
2. Akasya Kule "farklı ve prestijli" hissi verecek bir lokasyon değil.

Yerinizde olsam tercih yerlerim,

1. Fenerbahçe-Kalamış
2. Suadiye şeklinde olurdu...
0
silverleaf
(29.03.24)
Akasya kule.
0
since1907
(29.03.24)
Öncelikle sorunuzun cevabını yanlış yerde aradığınızı düşünüyorum. Kesinlikle Avrupa yakasında olmalı. Bağdat caddesi ve çevresi Anadolu yakasında yasayanlar için prestijli bir yer olarak görünse de Avrupa yakasından esamesi bile okunmuyor ayrıca yabancılar için bir cazibesi yok Avrupa yakası İstanbul'un dünyaya açılan kapısı. Grand Pera Güzel bir lokasyon ayrıca Nişantaşı, Maslak bölgesine bakın zorlu center olabilir. Yabancılarla iş yapan bütün şirketler, doktorlar, danışmanlar bu bölgelerde yabancıyı Avrupa'dan Asya'ya çekmek büyük mesele gelmiyorlar çoğunlukla.
0
doharkoman
(29.03.24)
valesi olan yer benim için daha prestijlidir, bağdat caddesine gitsem nereye park edeceğim diye tercih etmem mesela.

örnek vermek gerekirse, doktorumuz var annemi takip eden ünlülerinde doktoru, fulya terrace'da vale var otopark var girişler kimlik bırakılarak falan daha prestijli bence, tabi bir çok doktor muayenehanesi buralarda çok önemli bir etken.
0
eja
(29.03.24)
eğer yabancı müvekkil çekmek istiyorsan (oturma izni-mülteci vs. işleri değil gerçek yabancı yatırımcı) kesinlikle avrupa yakası ve hatta Levent/maslak plazalardan biri veya Levent'teki villalardan biri. yabancı müvekkillerle çalışan bir avukat olarak söylüyorum.
0
wendyangelamoiradarling
(29.03.24)
Bağdat caddesi şu an Türkiye'nin en prestijli caddesi ve popülasyonun demografisi ile zenginlik algısını daha rahat sağlarsınız. İstiklal caddesi her ne kadar en eski caddelerden biri de olsa çok kalabalık olmasının yanında profili çok düşük insanlarla dolu.
0
onepointzero
(29.03.24)
@doharkoman'un yazdıklarına imzamı atarım.

Asya yakası ne yaaa?
0
Mirket
(29.03.24)
anadolu yakası yabancıya istanbul gibi gelmiyor. istiklal'den de çok emin değilim ama anadoludan iyidir. bebek bence ideal, hem avrupa hem çehre güzel hem de boğaz.

levent önerisi de güzel.
0
nic cage
(29.03.24)
Bu işleri daha iyi bilenlerin cevaplaması gerek ama saydıklarınızdan hiçbiri istediğiniz etkiyi verir gibi gelmedi.
Aradığınız lokasyon bence Zorlu Center.

Raffles oteli, Prada'sından Rolex'ine her türlü lüks mağazası, otoparkı, müthiş manzarası, metro bağlantısı vs. her şeyiyle ideal.
Müvekkilinize Zorlu PSM'den hoşuna gidecek bir bilet gönderme lüksünüz de olacak.

Sizin işiniz için ne kadar önemlidir bilmiyorum ama Çağlayan Adliyesi'ne hem araçla hem metrobüsle ulaşım da çoğu yere göre kolay.
0
michael_knight
(29.03.24)
Net Nişantaşı bölgesi.
0
halitkin
(29.03.24)
Net olarak Avrupa yakası olmalı. Yabancı müşteriler çok küçük istisnalar hariç istanbul hava alanı kullanacak. Dolayısıyla karşıya geçmek ekstra bir işkence. Kaldı ki iş dünyası dediğin zaman Avrupa yakasıdır.

Avrupa yakası için öneriler verilmiş, ben de bir alternatif olarak Vadi İstanbul'da bir ofis diyeyim. Hava alanından gelmesi kolay, park sorunu yok, etrafta müşteriyi eyleyebileceğiniz pek çok mekan / restoran var.
0
thracia
(29.03.24)
İstiklal kesinlikle değil.
Bağdat bence
0
gadlemler
(29.03.24)
(7)

Riske edebileceğiniz paranız var diyelim.

gece abisi
Tamamını kaybetseniz de çok da dert olmayan bir paranız var. Seçim öncesi hepsini neye basardınız? Borsa hissesi yatırım fonu vs olarak soruyorum. Yatırım tavsiyesi değildir. DM de atabilirsiniz. Teşekkürler.
Tamamını kaybetseniz de çok da dert olmayan bir paranız var. Seçim öncesi hepsini neye basardınız? Borsa hissesi yatırım fonu vs olarak soruyorum. Yatırım tavsiyesi değildir. DM de atabilirsiniz. Teşekkürler.
0
gece abisi
(29.03.24)
Bence risk seven abi şu an parasını üçe bölsün. Birine gümüş, birine bitcoin alsın. Kalanını olduğu gibi 30 endekse gömsün.
0
Mirket
(29.03.24)
o kadar riske giriyorsan avax alırdım, btc alırdım, o işlere girmem dersen hisselerde teknoloji fonu alırdım.

normal zamanlarda bist 100 dışı yatırım fonları iyiyken seçim sonrası sanki sermayesi daha güçlü şirketler daha iyi gidecek.
0
liberal
(29.03.24)
%100 bist yatırım fonu. bayramdan sonra giricem. şu bayram öncesi satışlarını bekliyorum.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(29.03.24)
mepet alırdım
0
gabe h coud
(29.03.24)
Bütün oklar borsayı gösteriyor şu an yine seçim öncesi dip yaptı her seçim öncesi olduğu gibi. İki üç ayda paranızı en az iki katına çıkarmak için güzel fırsat
0
doharkoman
(29.03.24)
Kriptolara girer, ya herro ya merro derdim. YTD.
0
halitkin
(29.03.24)
Merak edenlere tldeki tüm paramı borsada 10 hisseye eşit pay ettim. Bitcoin gümüş falan seçimden çok etkilenmez gibi geldi. Batarsam da çok önemli değil. Sonra bi de bitcoin e gircem bi gün de.
0
🌸gece abisi
(29.03.24)
(17)

Yerel seçimlerde ibb ve abb’yi kim kazanacak?

avatar is back
İstanbul ve ankarayı merak ediyorum. Ankara için mansur yavaş yüksek ihtimal diyor arkadaşım ama istanbulu bilemem diyor. Hiç anket falan bakmadım bu sene, durum nedir iki şehir için de?
İstanbul ve ankarayı merak ediyorum. Ankara için mansur yavaş yüksek ihtimal diyor arkadaşım ama istanbulu bilemem diyor. Hiç anket falan bakmadım bu sene, durum nedir iki şehir için de?
0
avatar is back
(28.03.24)
Bence de Ankara için Mansur Yavaş garanti gibi de, İstanbul hiç belli olmaz. Anketlere de güvenmiyorum, geçen seçimde ne olduğunu gördük.
0
fraise
(28.03.24)
ankara mansur

istanbul da da yüksek ihtimal ekrem. mucizevi şekilde murat kurum kazanırsa da 1 puandan daha az farkla kazanır gibi duruyor.
0
zalbarath
(28.03.24)
ankara istanbul garanti chp diyorum ben.

birkac ay once olsa riskli derdim de, murat kurum ve altinok'u aday gostererek kuskun muhalif secmeni baristirdi resmen akp.
0
aguen
(28.03.24)
Ankara Mansur Yavaş
İstanbul Murat Kurum
İzmir Ortada
0
Mirket
(28.03.24)
Normal şartlarda ben ikisi de chp diyorum ama normal seçim yaşamadığımız için belli olmaz.
0
prole
(28.03.24)
Ekrem bey için en fazla "İstanbul'a hizmeti engellenir" denirken
Kurum için "İstanbul'a zarar verir" deniyor. Bu düşünce İmamoğlu'yu one çıkarıyor.
Altınok Keçiören'de bile önde çıkmayabilir. Yavaş 58+
0
sen de git sen de unut
(28.03.24)
Normalde Mansur kaybeder derdim de, Altınok mal varlığı açıklama tongasına düştü, şansını kaybetti bence.

İstanbul için de bizim şirkette hemen herkes İmamoğlundan şikayetçiydi, fakat karşısındaki aday Murat Kurum olunca belli olmaz gibi geliyor...
0
plutongezegendegilmi
(28.03.24)
Bu arada Ekrem İmamoğlu bence gayet iyi bir belediye başkanıydı. Altyapıdan kültür-sanata çok geniş skala halinde çalıştı; o kadar engellemeye rağmen.


Şikayetçi olanlar ya İstanbul'da yaşamıyor ya da AKP'nin beslediği tayfa sanırım.
0
fraise
(28.03.24)
@fraise +1 Bu kadar büyük, bu kadar kalabalık bir şehirde yapılabilecek birçok şeyi yaptığını düşünüyorum onca engelleme, çamur atmaya rağmen. Rakibi de Kurum olunca önü açık bence İstanbul yine İmamoğlu'nun.

Ankara'dan haberim yok ama orada da Yavaş alır gibime geliyor. Diğer aday kendini bitirdi +1
0
chicha_v2
(28.03.24)
altınoku tapu olayları bitirdi deniyor ama kimsenin bu tapu olayını taktığı yok. ona bakarsanız imamoğlununda bildirmediği 3 villası ortaya çıktı. ama o hiç konuşulmuyor.
oy verenlerde zaten bunlara bakmıyor.
akp tamamen düşük profilli adaylarla kendi kendini bitirdi. baktılar kurumdan olmuyor bu sefer bakanları sahaya sürdüler. ama yine istenen ilgi olmadı.

zaten yüzde 75-80 koyun bir seçmen var kimi koysalar ona oy verecek. yüzde 5-15 arası tercihini değiştiren-değiştirebilecek bir kitle var onları ikna etmeye çalışıyorlar.
0
my fault
(28.03.24)
izmir - dr cemil
istanbul - imamoğlu
ankara - mansur

koca bakanlar mahalle mahalle dolaşarak oy istiyorlar. halk nezninde ters tepecek bence. ülke tarihinde tarihte görülmemiş olay.
0
HellKeePer
(28.03.24)
istanbul ankara izmir chpnin ikisi de alır.mansur açık ara alır.
0
mikahakkinen
(29.03.24)
istanbul koskoca bir maalesef kurum, ankara yavaş, izmir chp alır
0
nic cage
(29.03.24)
Maalesef 2019 bir anomaliydi. Çok güzel bir anomaliydi ama neticede anomaliydi. Ülkede laik sayısı belli, İslamcı sayısı belli. Halkımız malum dini ve kısmen de etnik saiklerle oy veriyor. Muhalefet de zaten bölünmüş. Belediyeciliğini gayet başarılı bulsam da İmamoğlu bu sefer maalesef kaybedecek gibi. Yanılmayı çok istiyorum.
0
d max
(29.03.24)
Yerel seçimlerin ''İslamcı'' ''laikçi'' şuçu bucu, ekonomik durum, emekli maaşları ile ne alakası var? Belediye başkanı seçiyoruz farkında mısınız! keşke halkımız bilinçli seçmen olsa da neye ne maksatla oy verdiğinin farkında olsa erdiği oyuna sahip çıksa sadece oy zamanı değil aynı zamanda adayların vaatlerini ve icraatlerini takip etse. Mahalli idare başkan adaylarına ideolojiden ve partiden bağımsız oy vermek gerekir ama ne yazık ki Türkiye'de popülist söylemler ucuz popülist hareketler tercih yapmada etkili oluyor bilinçli bir toplumda kitleleri bu kadar ucuz manipüle edemezsiniz insanlar icraata ve projelere bakar bizde ise kameralara oynanan tatlı dilli güzel sözlü sempatiklik rolüne bürünmüş adaylar seçmenlerden oy alabiliyor hiç icraat yapmasa da olur ne gereği var! Bir de mağdur edebiyatı var keşke halkımız idari konularda biraz daha bilinçli olsa tvden sosyal medyadan her duyduğuna inananmasa idari olarak hangi partiden olursa olsun yönetimin belediyelerin bütçesini kesmesi veya projelerini engellemesi mümkün değil. Son olarak İzmir'de (CHP) ve güneydoğunun çoğunda (DEM) muhalif adayların ''kazanacağını'' düşünüyorum ne de olsa büyük çoğunluğun iradesi ipotekli rasyonel hareket etmiyorlar İBB ve ABB sanırım kafa kafaya geçecek (ama sonra kaybeden taraf ''oylarımız çalındı'' pr'ı yapmasın) Hatay AKP, Antalya AKP, Konya AKP... İdeolojiye, tatlı dile göre oy verilecekse partileri kapatsak daha iyi olur bu durumda başarının projelerin ve icraatların bir önemi kalmıyor
0
doharkoman
(29.03.24)
@doharkoman: Doğru, katılıyorum dediğinize de...burası işte normal bir ülke değil. Halen Ortaçağ Avrupası din savaşlarına benzer bir eksende bölünmüş, soğuk iç savaş halinde bir ülke olunca tabii ki yerel seçim bile aidiyetten yürüyor. Bu durum ne zaman biter, eh şöyle bir 1000 yıl alır herhalde.
0
d max
(29.03.24)
dedim ben :D hisselerim de yemyeşil benim zaten hep
0
aguen
(31.03.24)
(9)

Veterinerimin istediği bu fiyatlar normal mi?

anaphylacticshock
Merhaba,Kedimi kontrol için Ankara'da veterinere götüreceğim. Hemogram ve 3 parametreli biyokimya testi için toplamda 1500 TL istiyorlar. Ayrıca eğer gerekirse ekstradan bakılacak her parametre için de 300 TL ek ücret talep ediyorlar. (Daha önce götürdüğümde karaciğer değerlerinden biri yüksek çıkmı
Merhaba,

Kedimi kontrol için Ankara'da veterinere götüreceğim. Hemogram ve 3 parametreli biyokimya testi için toplamda 1500 TL istiyorlar. Ayrıca eğer gerekirse ekstradan bakılacak her parametre için de 300 TL ek ücret talep ediyorlar.

(Daha önce götürdüğümde karaciğer değerlerinden biri yüksek çıkmıştı. O dönemde ileri seviye kabız olduğu için muhtemelen bağırsaklar karaciğere baskı yapıyor ve kan akışını engelliyorlar. Bu yüzdendir, kabızlığı düzelince bu da normale döner demişlerdi.)

Ayrıca bağırsakları dolu mu değil mi diye bakmak için röntgen de çekilecek. Onun için de 500 TL istiyorlar.

(Kabızlığı tam olmasa da düzeldi gibi. Onu kontrol ettirmek için bu işlem.)

İstedikleri rakamlar normal mi?

Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Hayvan Hastanesi’nin fiyat çizelgesine baktım ama hemogram ve biyokimya testlerinin fiyatlarını yazmamışlar. Sadece KAN ALMA işleminin fiyatı var ama testlerin fiyatları yok ve kaç parametreye bakılacağı yazmıyor.

Etimesgut Belediyesi Hayvan ve Çiçek Hastanesi açılmış ama orası da çok yeni olduğu için daha telefon bile bağlanmamış. Hizmete başlamışlar ama telefon olmadığı için fiyatlarını soramıyorum.

Bu fiyatlar nasıl sizce?

Fakülteye götürsem daha mı ucuza gelir? Fakültede iyi ilgilenirler mi?

Etimesgut Belediyesi Hayvan Hastanesine giden var mı? Oranın fiyatları nasıl?
0
anaphylacticshock
(28.03.24)
evet fiyatlar bu seviyelerde. ankara vet hekimler odasının tarife dokümanın 8.sayfada hemogram 700tl, biyokimya parametre ücretine de 300 yazıyor.

www.avho.org.tr
0
surprise
(28.03.24)
geçen ay kısırlaştırma öncesi yapılan detaylı bir kan tahliline 3400 lira verdim.
0
kibritsuyu
(28.03.24)
Bedava.
0
prole
(28.03.24)
3 ay önce köpeğim için baktırmıştım biyokimya testine ve 7 küsür ödemiştim. başka kalemler var mıydı hatırlamıyorum ama yine de bedava +1
0
pide
(28.03.24)
Uygun. Size tavsiyem özel sigorta yaptırın
0
doharkoman
(28.03.24)
Fiyatlar gayet normal hatta İstanbul'a göre uygun fiyatlı.


Arkadaşımın kedisi geçen hafta 1 gece kalmalı, röntgen, kan sayımı vs olan birkaç şey yaşadı; toplamda 17000 lira ödemiş çıkmıştı. Sırf kan tahlili 3000 lira civarıydı.
0
fraise
(28.03.24)
Fiyatlar normal.
Kasım’da 2 kedim için check up yaptırdım(yukarıda yazdıklarınız + bazı özel testler, röntgen, ultrason) toplam 8200₺ ödedim.
0
megalomaniac
(30.03.24)
fiyatlar normal. 7 aydır tedavi görüyordu kedim. 1 tane de operasyon geçirdi. Toplam 200.000 TL civarı ödedim.
0
you
(01.04.24)
Merhaba arkadaşlar,

Söylediğiniz rakamlardan sonra kedimi koşa koşa veterinere götürdüm.

Sağolsunlar epey indirimli bir fiyata testleri yapıldı.

Her şey yolunda gözüküyor. Karaciğer değerleri normale dönmüş. Kabızlığı yarı yarıya düzelmiş.

Bağışıklığı halen biraz düşük. Onun için lysine macunu verdiler. Evde de gimcat multivitamin vardı. Ondan da vericem.

İyi yani çok şükûr.

Fiyatlar konusunda aydınlattığınız için çok teşekkür ederim.
0
🌸anaphylacticshock
(05.04.24)
(3)

avrupaya benzettiğiniz yerler, mekanlar

patronaj1
selamlar. türkiye'de avrupada bi yere vs benzettiğiniz nereleri var acaba?hani porsuk çayı amsterdamdaki nehir (çok benzemese de)ya da mesela big ben'e benzeyen bir saat kulesi vs gibi.edit: 1 tane buldum bursa'ya louvre müzesi yapmışlar https://www.instagram.com/bursaetkinlikler/p/CBTKtcvHEST/
selamlar. türkiye'de avrupada bi yere vs benzettiğiniz nereleri var acaba?
hani porsuk çayı amsterdamdaki nehir (çok benzemese de)
ya da mesela big ben'e benzeyen bir saat kulesi vs gibi.

edit: 1 tane buldum bursa'ya louvre müzesi yapmışlar www.instagram.com
0
patronaj1
(28.03.24)
Avrupai modernist görünümlü olarak eskiden Nişantaşı ve Caddebostan sahildi aklıma gelenler. Levanten mimarisinden dolayı İstiklal caddesi ve Karaköy'ün bazı yerleri olabilir Boğaziçi ve İTÜ kampüsleri yine barok üslup olarak Dolmabahçe ve beylerbeyi sarayları olabilir.
0
doharkoman
(28.03.24)
ilk su videoda gormustum gecen gun www.youtube.com Eskişehir'de collesium diye bir yapi varmis, bizim ulke icin epey iddiali yani
0
freedonia
(28.03.24)
antalya- barcelona

el gotic - kaleici
sahil yolu - konyaalti
havaalani da antalya havaalanina benziyor. havaalani sehir icin yolu da antalya'nin cevreyoluna benziyor.
0
robert bosch
(28.03.24)
(7)

Skechers koşu, yürüyüş ayakkabısı arasında ne fark var?

Speed writer
Sb. Giydiğim her ayakkabının topuk kısmı parçalanıyor. Büyük ihtimal ayağımı yere basmamda problem var. Skechers un normalde hep spor archfit modellerinden birisini alıyorum yine topuk parçalanıyor. Yaptırıyorum yine giyiyorum. Geçen gün mağazada koşu ayakkabısı gördüm ayakkabının önü kalkık topuk k
Sb. Giydiğim her ayakkabının topuk kısmı parçalanıyor. Büyük ihtimal ayağımı yere basmamda problem var. Skechers un normalde hep spor archfit modellerinden birisini alıyorum yine topuk parçalanıyor. Yaptırıyorum yine giyiyorum. Geçen gün mağazada koşu ayakkabısı gördüm ayakkabının önü kalkık topuk kısmı yerden kalkık gemi gibi. Topuk kısmı havada durduğu için ayakkabımın topuğu parçalanmaz diye düşündüm. Kısacası benim düşünceme göre bu ayakkabıyı alsam işe yarar mı? Günlük, koşu, spor ayakkabı ayrımı gerçekten önemli mi?
0
Speed writer
(28.03.24)
sorun markada. skechers amerika'da en ucuz spor ayakkabı markası. bence birkaç defa alıp yırtacağınıza iyi bir marka alın uzun seneler kullanın. uzun sürede parasını çıkarıyor
0
kurbanlik koyun
(28.03.24)
Topuk derken ayakkabı tabanından bahsediyorsan, parcalamanin neredeyse imkansız olduğu vibram tabanlı modellere bakabilirsin. Pahalıdır ama konforda da pişman etmez o seviyede alacağın bir ayakkabı. Koşu ayakkabılarında topuk daha yüksek oluyor bilek mobilitesini artırmak için. Bu da yokuş çıkıp inerken rahatlık ve stabilize sağlıyor. Bildiğim fark bu
0
hasmetizm 2046
(28.03.24)
Pr çalışması.bir ürüne .özellik kazandırıyorlar işte adı koşu ayakkabısı oluyor yürüyüş ayakkabısı oluyor. Casual ayakkabı oluyor veya kadın ayakkabısı, erkek ayakkabısı oluyor. Aslında mesele pazarlamadan ibaret Türkiye gibi bilinçsiz toplumlarda da kitleyi yönlendirip bir ürünü popülize etmek çok kolay dandik plastik pabuç makyajlanıp gençler arasinda popülize edilebiliyor veya dandik kahve zinciri keza aynı şekilde... Aslında yürüyüş ayakkabısı, koşu ayakkabasi diye bir şey yok nasıl rahat ediyorsanız ortopeidk olarak hangisi uygunsa onu tercih edin markadan bağımsız.
0
doharkoman
(28.03.24)
Soruyu, hem trail hem de yol düzenli koşan biri olarak cevaplayayım. Performans koşu ayakkabıları, günlük ayakkabılardan oldukça farklıdır. Önemli olan performans olduğu için tüm önceliği buna verilerek dizayn edilir. Topuk kısımlarının günlük ayakkabılardan bariz şekilde kalın olmasının sebebi, koşarken sizi öne doğru ivmelendirmesi içindir. Ancak bu ayakkabıları sadece yürüyüş için kullanırsanız bu ekstra ivme bir yerden sonra yorucu olabilir.

Ayrıca performans koşu ayakkabılarında hafiflik, dayanıklılıktan daha önemlidir. O yüzden kullanılan malzemeler ultra hafif olur ancak günlük ayakkabılar kadar uzun ömürlü olmazlar. Her performans koşu ayakkabısının tıpkı araba lastikleri gibi belli bir kilometre ömrü vardır.

Koşu ayakkabısı, günlük ayakkabı, trail vs gibi ayrımlar pazarlama için falan değil, kullanım amacınızı belirlemeniz içindir. Örneğin yol koşusu için üretilmiş bir ayakkabı ile ormanda koşmaya kalkarsanız ilk kilometrede bir tarafınızı kırarsınız. Bunun için trail ayakkabı kullanmanız gerekir. Bu ayrımların pazarlama için olduğunu düşünenler, trail olmayan bir ayakkabıyla ormanda koşmayı deneyerek cevabı kendileri de bulabilir.

Özetle, topuğu kalın diye koşu ayakkabısı almayın. o kalınlık dayanıklı olsun diye değil. Siz vibram tabanlı bir ayakkabı bakın.
0
thracia
(29.03.24)
Arkadaşlar benim problemim taban ile değil yanlış anlaşılmış. Taban hiçbir zaman yıpranmıyor diyebilirim. Topuk derken bildiğimiz örneğin ayakkabı çekeceği ile ayakkabıyı giyerken yardım aldığımız ayakkabının geri tarafından bahsediyorum. O bölge hangi ayakkabıyı alırsam alayım yanlış basış yanlış yürüdüğümden dolayı muhtemeldir ki parçalanıyor. Koşu ayakkabısının topuk bölgesi havaya kalkık olduğundan belki yanlış yürüyüşümü böyle düzeltebilirim diye düşündüm.
0
🌸Speed writer
(31.03.24)
Topuk kisminda basis hatasi olan biri olarak Nike Pegasus serisini ve Adidas Ultraboost serisini kullandigimdan spor ayakkabilariyla ilgili tum sorunlarim/arayislarim bitti.Ozellikle Nike Pegasus giydikce bu ayakkabinin tabanini tasarlayanlara sukurlerimi sunuyorum.Bunlari denediniz mi?
0
turkuaz
(31.03.24)
skechers'ı hiç kullanmadım ama decathlon'un spor ayakkabılarına bakmanızı tavsiye ederim. adidas duramo ile aynı zamanda aldım hemen hemen. 3 yıl olmasına rağmen adidas'tan sağlam çıktı. adidas ayakkabı yırtıldı falan decathlon'dan aldığımda ne yırtık var ne çizik. çok rahat olması da cabası. öyle çok para bayılmaya gerek yok bence.
0
nothing in my way
(31.03.24)
(4)

Emlakçılık için yeni sistem önerisi (kiralık ev)

michael_knight
Kiralık evler için emlakçılık sistemini kökten değiştirmeyi öneriyorum.Bu sistemin dezavantajı var mı? Başka ülkelerde nasıl bir sistem var?- Emlakçı parasını ev sahibi verecek.(Bir kerede değil, kiracı çıkana kadar ufak ufak)- Aylık kiranın %5'i kadar parayı her ay ev sahibi emlakçıya ödeyecek. O k
Kiralık evler için emlakçılık sistemini kökten değiştirmeyi öneriyorum.
Bu sistemin dezavantajı var mı?
Başka ülkelerde nasıl bir sistem var?

- Emlakçı parasını ev sahibi verecek.(Bir kerede değil, kiracı çıkana kadar ufak ufak)
- Aylık kiranın %5'i kadar parayı her ay ev sahibi emlakçıya ödeyecek. O kiracı o evde oturmaya devam ettikçe bu ödeme de devam edecek. (Kira artışıyla birlikte bu ücret de artacak)
- Kiracı kirayı ödemediği durumda emlakçı o güne kadar aldığı %5'lerin hepsini kira olarak ev sahibine ödeyecek.

Amaçlar;
- Emlakçının güvenilmez kiracılara daire kiralamasının önüne geçmek.
- Emlakçının "Maykıl'ın evindeki kiracı çıksa da oraya yenisini sokup komisyon alsam" diye düşünmesini engellemek.
- Bir kerede ödenmesi gereken ve büyük bir para olan "emlakçı parası" engelini hafifletmek.
- "Düzgün kiracı bulma" hizmetini alan taraf olan ev sahibinin hizmet için ödeme yapmasını sağlamak.
0
michael_knight
(28.03.24)
Bunun benzeri var zaten adı trink kira. Kira hukukunun ve refah seviyesinin gelişmiş olduğu ülkelerde böyle şeylere gerek kalmıyor. Bazı ülkelerde kira yönetim sistemleri var aylık komisyon alıyorlar onun dışında kiracı temerrüde düşerse sabıkasına işliyor ve 5 yıl boyunca ev kiralamak istediği takdirde sicili malikler ve gayrimenkul danışmanları tarafından görülebiliyor
0
doharkoman
(28.03.24)
"mabel emlak" diye bir oluşum var. kiracı kirayı ödemezse onlar ödüyordu sen asla kiracıyla uğraşmıyordun falan. istanbulda yok ama kardeniz bölgesinde şubeleri var. benim kuzenler de onların bünyesinde çalışıyor.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(28.03.24)
Buca'da ev almaya niyetlendiğimde emlakçı öyle bir sistemden bahsetmişti. Evi evlakçıya vekaletle bırakıyorum. Kiracı çıksa ev boş kalsa dahi emlakçı kira ödemeye devam ediyor. Her tür demirbaş hasarını da üstleniyordu.

Bu arada, ekonomiyi ve bu konulardaki geleceği doğru okuyabiliyorsam eğer:

Ev sahipliği olayı bitecek. Dolayısıyla emlakçılık da tarih olacak. Büyük Gayri Yatırım Şirketleri kurulacak ve konutlar o şirketlerin olacak. Kiralama işini onlar kendileri yapacak. Kehanet gibi oldu gerçi.
0
Mirket
(28.03.24)
Türkiyede çok işe yaramayacak bir sistem. bizim insanımız zaten ev alırken kiralarken emlakcıyı aradan çıkarma derdinde. bizim insanımız hele bu sisteme hiç gelmez. ben evi kiralamışım daha niye emlakcıyla muhatap olacagım der. kuzenimin ev sahibi de böyle bir emlakcıyla çalışıyordu. emlakcının buna benzer talepleri olmuştu. kuzen emlakcıyı mahkemeye verdi. mahkeme haklı da buldu. hatta emlakcı arayıp mesaj attıgı için de ceza aldı uzaklaştırma yedi. yani şuan tc kanunlarına göre böyle bir sistem aslında yok ama emlakcılar sanki böyle bir yetkileri varmış gibi davranıyor.
0
limonlu eksi
(29.03.24)
(7)

Seçim sonrası olası istanbul yenilgisi ve Nas ekonomisi

Rao
Merhabalar, Mevcut durumda malum parti bir çok bakanları ile birlikte sahada ve bu durum yerel seçimden çok genel seçim havasını andırıyor.Bu yönüylede istanbul seçim sonucunun önemi daha çok artıyor bana göre. Varsayılmlar üzerinden konuşursak,size göre siyasi iktidar muhtemel bir istanbul yeni
Merhabalar,

Mevcut durumda malum parti bir çok bakanları ile birlikte sahada ve bu durum yerel seçimden çok genel seçim havasını andırıyor.
Bu yönüylede istanbul seçim sonucunun önemi daha çok artıyor bana göre.

Varsayılmlar üzerinden konuşursak,size göre siyasi iktidar muhtemel bir istanbul yenilgisinden sonra tüm faturalarının bedelini mevcut ekonomi yönetimini kesip, tekrar nas ekonomisinde dönme veya dönmeme potansiyeli konusunda sebepleri ile birlikte ne düşünürsünüz ?

Teşekkürler.
0
Rao
(28.03.24)
Bence iktidarın özellikle de ekonomi yönetimiyle ilgil kararlarının nedenlerini şimdiye kadar hiçbir zaman anlayamadım. (Kararları doğru/yanlış buldum demiyorum. Nedenlerini anlayamadım)
Bence kimse anlayamadı.
Bundan sonra da anlayamayacak.
0
michael_knight
(28.03.24)
nas ekonomisi 2021 ekimde başlatılırken hükümetin aklında 2022 mart nisanında erken seçim vardı ve milleti paraya boğup seçime gidilecekti (kaynağını sormayın ama böyleydi). o tutmayınca sonbahara, oradan da 2023 mayısa kadar kaldı ve aslında 3-4 ay sürecek nas ekonomisi merkezli para basıp verelim mantığı 1,5 yıl sürdü.

işte bunu iyice anlamadan geniş kapsamlı yorum yapılamaz. çünkü mevcut iktidar yeni değil, 22 yıllık bir iktidar ve bu 1,5 yılı saymazsanız her zaman yüksek faiz politikası gütmüştür. örneğin 2008'ler 2010 veya 2015'lere bakarsanız yıllık enflasyon ile ihtiyaç taşıt konut kredilerinin altındaydı. o zaman ben şunu sorayım, 22 yıllık bir partinin 20,5 yıllık politikasına neden dönerler mi demiyoruz? çünkü bu 1,5 yıl herkes itiraz etse de herkesin çok hoşuna giden rezil bir dönemdi.

bol kredi sadece seçime yönelikti, yerel seçimden sonra öyle şeylere dönülmesinin ihtimali yok. olmayacak. 2 gün önce emekliler milyonlarcası devletten müjde beklerken "çalışmamız yok" cevabını aldılar. sence ibb bu kadar bıçak sırtı bir seçimken burda bile verilmeyen müjdeler, paralar krediler, seçim sonrası neden verilsin. senin bunu açıklaman gerekir, çünkü sen daha ütopik bir ihtimali sorguluyorsun.

kısacası bu yazdıklarım olacak, inanıp inanmamak sizin elinizde. şaklaban youtuber'lar aha orada herkes izleyebilir. "erdoğan %20 faize müsade etmiş" , "eylülden sonra 1,20'den konut kredisi verilecekmiş" , "sonbaharda faizler düşürülecekmiş kredi dağıtılacakmış"... bunların sonu yoktu. hangileri oldu? hangileri gerçekleşti?
0
avatar is back
(28.03.24)
Nasıl bu kanıya vardınız enteresan şimdiye kadar ekonomi program oldukça istikrarlı gitti ve önümüzdeki süreç içinde beklenti bu yönde zaten başka alternatif kalmadı. Ayrıca iktidar partisinin İstanbul'da yenilgiye uğraması için İstanbul'u yöneten taraf olması gerekir şayet İBB'yi iktidar partisinin adayı kazanamazsa ekonomi politikasında bir değişiklik olmaz mahalli idari seçimlerdeyiz belediye başkanı seçeceğiz idari politikalarla alakası yok.
0
doharkoman
(28.03.24)
bir alakası olacağını sanmam, istanbul seçimini kazansalar da kaybetseler de ekonomi politikası aynen devam eder. muhtemelen bir 4 yıl daha seçim olmadığı için politikalar biraz daha sıkılaşacaktır. vergi zamları vs. asgari ücret zammı istenilen oranda olmayacak. belki faiz biraz daha artacak? bekliyoruz bakalım.
0
turuncu tonlarda
(28.03.24)
Nas ekonomisi diye bir şey yok. Faizlerin azaltılmasının sebebi insanlara para dağıtılması. Siz bankadan toplam maliyeti 1000 dolar olan kredi çektiniz, geri bankaya 600 dolar olarak ödediniz tl değer kaybettiğinden. Aradaki 400 dolar da cari açığa yazıldı.

Enflasyon bilerek artırıldı, bu sayede insanlara para dağıtıldı. Seçimi de böyle kazandılar. Çıkar telefonunu diyen dayılar aslında haklı.

Size şöyle söyleyeyim, 22 cari açığı 7 milyar dolar, 23 cari açığı 48 milyar dolar. Düşünün ne kadar para dağıtıldı. 40 milyar dolarla bir nevi seçimi kazandılar. Nas da işin espirisi işte.
0
substituent
(28.03.24)
Bir çok sorunlarımız olsa da Türkiye'nin her alanda çok büyük çaplı planlarının var olduğunu düşünüyorum.
Sonuçta İstanbul da önemli bir yer.
O nedenle iktidar partisi için İstanbul yenilgisi yere atılan madeni paranın dik gelmesi gibi bir şey.

Elde çok büyük miktarda ek kaynaklar (~500 milyar $ civarında) varsa dışarı ne tür yaptırım yaparsa yapsın onlardan pek etkilenmeden faizlerin de ineceği belirtiliyor yorumlarda.

Tabi biz de nas ekonomisi olarak yorumlansa da gerçek manada İslami finans, bel büken faiz temelli kapitalist sisteme iyi bir alternatif olarak diğer ülkelerin de dikkate aldığı bir husus diye biliyorum.
Günümüzde herkes kendi kredi ihtiyacı veya borcunu düşünse de gerçekte herkes herkese, kurumlar kurumlara, devletler devletlere vb. dibine kadar borçlu. Sistem tammen borçlandırma üstüne.
Bu normal değil, doğal hiç değil.
2. Dünya savaşından sonra iyice kök salan kapitalizm bu yükü kaldırmıyor.
0
diyecevaplandı
(28.03.24)
Ekonomi değişkiliği olmayacak diyen arkadaşlara normal şartlar altında kensinlikle katıldığımı söylemem gerekiyor, aslında olması gerekende bu zaten.

Ancak öncelikle siyasi iktidarin özelliklerini bir hatırlıyalım,

Sizinde bahsettiğiniz gibi mevcut siyasi iktidar 20 yıldan fazla ne olursa olsun iktidarda kalmayı başarımış.
Peki bunu yaparken neler yapmış,

-Dini söylemlerle ayetleri kendi çıkarları için ağzında sakız yapmaktan çekinmemiş. Nas derken , faize karşı çıkarken aslnıda ucuz kredilerle bilinçli olarak servet tranferinin önünü açmış. Gerçekten faiz hassasiyeti olan insanlara en büyük darbe yine kendilerinden gelmiş.

-Bu siyasi yapi , beton ekonomisi ile ve geçiş garantili otoyalları ile ülkenin tüm kaynaklarını yanlış yerlerde hiç etmekten zerrre çekinmemiş.

-Bağımsız olması gereken merkez bankasını kuklaya çevirmiş

ki bunlar sadace bazıları,


Şimdi gelelim yapmak istediklerine , aslında enflasyon ile mücadele etmek istemiyorlar, bunu tuik verilerine kimsenin inanmamasından, faizler yükseltilirken bile para arzının sürekli artmasından anılyoruz.

Yani aslında sıkı bir para politikası istenmiyor, istemiyor çünkü düşük faiz ve neticisenide olan efnlasyon sayesinde dolaylı olarak vergi gelirleri katlayarak artmaya devam ediyor, kasa doluyor. Sahte bir cennet yaratılarak hem vatandaşın gözü boyanıyor ve aynı para kendi yandaşlarına doğru akmaya devam ediyor.

Peki şimdi neden sıkı para politikasına geçilmeye çalışılıyor. Bana göre aslında yine geçmek istemiyorlar ama şöyle bir durum varki döviz bağımlısı bir ülkeyiz, en büyük sıkıntı aslında döviz , kurun kontrol altına alınması için dövize ihtiyacımız var.

Ama o beklenen döviz girdisi ülkeye bir türlü gelmedi , şimşekin ülke ülke gezmesi sonuçsuz kaldı. Peki neden gelmiyor, çünkü yabancı yatarımcı tl nin aşırı değerli olduğunu ve ülkeyi rasyonal ve öngörülebilirlikten uzak olarak etiketlemiş. Şimdi tüm bu algıların değiştirilmesi için biz sıkılaşıyoruz, rasyonele geri dönüyüroz mesajını vermek istiyorlar.
Sadece bu değil ayrıca bununla birlikte mahfi hocanın yapısal reformların olması gerekliliği eksikliğide mevcut.

İşte bana göre bu nokta çok önemli eğer beklenen yabancı yatarım gelir, döviz kontrol altına alınırsa, şimşek ve sıkılaşma başarılı olarak görülecek ve istanbul sonucundan bağımsız olarak yola mevcut ekonomi politikasi ile devam edilecek.

Eğer başarısız olunur, beklenen döviz girdisi sağlanmaz ise ekonomi yönetimi ve sıkılaşma politikaları başarısız olarak kabul edilecek, hele birde istanbul kaybedilmiş ise tekmenin şiddedi dahada artarak, ekonomi yönetimi uzay boşluğuna gönderilecek.

Bu senaryoda fedin faiz indirimi yapıp bollaşmasıda çok önemli çünkü hedef bol parayı rasyoneliz şerbeti ile ülkeye çekmek.

Şimdi sonuç olarak nas ekonomisine gelmek istiyorum.

Eğer ülkeye beklenen döviz girişi gerçekleşirse, o zaman mevcut sıkılaşma ile bir sonraki iktidar riskinin tehlikeye girmesine kadar devam edilecek.

Aksi durumda, mevcut sıkılaşma politilkalarına devam ederek hükümetin çığ gibi büyümüş bütçesine varlık vergileri dışında kaynak sağlaması pek mümkün görünmüyor.Tekrararen , ekonomik hareketlilik azalmasının doğal sonucu olarak vergi gelirleride hepimizin bildiği gibi azalır.

En nihayetinde beklenen döviz giriş olur ise, mevcut sıkılaşma devam eder.
Eğer olmaz ve üzerine istanbul da kaybedilmişsse, tüm fatura ekonomi yönetimine kesilir, nas ekonomisine geçeşin önü açılmış olur. Hemen olur demiyorum, bu bir süreç bugünden yarına olacak bir şey değil.

Not: bunlara yazarken ben doğrusunu biliyorum demiyorum, benimkisi bir düşünce ve sorgulama sonucu çıkan varsayımlar.
0
🌸Rao
(28.03.24)
(8)

türkiye'de internet bilgisayar kullanımı istatistiği

jepa
akp'li bir akrabamla tartıştım biraz. konu şu, akp öncesi gençler arasında bilgisayar ve internet kullanımının diğer ülkelere göre daha az olduğunu iddia etti. ben de zaten internetin tüm dünyada o yıllarda gelişmeye başladığını ama o yıllarda da icq, msn gibi programalarda türk sayısının epey fazla
akp'li bir akrabamla tartıştım biraz. konu şu, akp öncesi gençler arasında bilgisayar ve internet kullanımının diğer ülkelere göre daha az olduğunu iddia etti. ben de zaten internetin tüm dünyada o yıllarda gelişmeye başladığını ama o yıllarda da icq, msn gibi programalarda türk sayısının epey fazla olduğunu söyledim. üstelik google 2001, youtube'un kuruluşu 2005 yıllarına dayanıyor. iphone zaten 2007de çıktı. tüm dünyada öyle büyük bir kullanım yoktu ki..

kısacası geçmişte okuduğumu hatılıyorum ama şu an henüz bulamadım. örneğin 2000 yılında yunanistan'da veya italya'da internet kullanımı ile türkiye'dekini karşılaştıran bir istatistik var mı?
0
jepa
(28.03.24)
akpli insanlarla tartışarak laf anlatamazsın. buzdolabı yoktu da derler. yağ kuyruğuna girdik derler. 100 tl indirim olunca marketlere koşmuyorlarmış gibi.
0
jelly bear
(28.03.24)
konuşmamak en iyisi. velev ki sen haklı oldun. çıkardın istatistiği önüne koydun. bu sefer başka saçma bir iddiada bulunacak. akpli seçmen açık açık söylenen yalanlarla kandırılıyor.
0
paintov
(28.03.24)
Bu konuyu siyasetten, siyasi parti fanatikliğinden ayrı bir şey ama arada sadece şöyle bir korelasyon var olabilir.
Ak partinin kuruluşu ve ilk iktidar olduğu zamanlarda internet denildiği üzere Türkiye'de yeni yeni yayılıyordu.Hemen hemen ergenlik yaşımız ile 56k modemlerin meşhur bağlantı sesleri aynı zamana denk geldiğinden o dönemleri de biliyorum.
O zamanlarda internete girmek şimdiki gibi elde telefonla yapılan bireysel bir eylem değil, evde bilgisayar da yoksa internet cafelerde kamunun yürüttüğü bir faaliyetti. Bireysel takılmak isteyenler cafedeki gözden uzak masalara geçerdi :) neyse..

Akrabanızın şu tezi savunması lazım aslında,
Türkiyemizde maalesef tamamen vakit israfı "boş yere" internet kullanımı diğer ülkelerle yarışır. Hatta sıralama ilk 10a çok rahat girer derse buna katılırım.

Yine şöyle bir tesbitte yapmak gerekiyor ki sosyal medyada muhalif kesim açısından ekonomik kriz Türkiye'ye sadece bu hükümet döneminde var olan bir şey.
Bu da yanlış.
Türkiye'de ekonomik kriz her daim var ve hala etkileri sürüyor.
Özellikle darbeler sonrasında dışarıya olan ekonomik bağımlılık, ekonomik krizlerin topluma verdiği zararların artması ve dışarıdan alınan şartları ağır kredilerle bu yük daha da artmıştır.

Kişisel olarak nasıl ki kredi çekerek diğer kredi borçları kapanmıyorsa ya da kapattığımızı sanıyorsak bir devlet için de dışarıdan faizli borç gelen parayla diğer borçlar kolay kolay kapanmıyor.

Hala mali yönden ağır kronik hasta olarak bu günlere geldiysek bizi ayakta tutan bu topraklara özgü başka önemli güçler olduğunu düşünmemek elde değil.
0
diyecevaplandı
(28.03.24)
Yeni yaygınlaşan bir teknoloji için arkdaşınızın iddia ettiği gibi olsaydı da bu akp'nin başarısı denemez ki.

Örneğin bakın bugün akp var, millet 5g kullanıyor biz neden hala 4g'deyiz? Yani eninde sonunda 5g'ye geçeceğiz ama bu geçiş bir başarıdan ziyade bir mecburiyet artık. Kökeni dışarda olan her teknoloji için bu durum az çok geçerli zaten.
0
akhenaten
(28.03.24)
İnternetin AKP döneminde yayılması, biraz hayatın normal akışında bu teknolojinin bu döneme gelmesi gibi diye düşünüyorum.
Benim parti ve hükümet ile beraber değerledireceğim konu, devletin bu harekete nasıl bir destekte bulunduğu olur, o kötüydü bence.

Biz o dönemlerde (Telekom özelleşmemişken) yurtdışındakilere göre hız olarak çok geriden geliyorduk, buna rağmen onlardan çok daha fazla para ödemek zorunda kalıyorduk, üstelik bunu ülkeler arası alım gücünü dikkate almadan söylüyorum.
Bizim için lüks bir şeydi internet.

Üstüne bir de çeşitli bahanelerle youtube gibi sitelerin yıllarca kapalı kalması konuları var.

Hala toplumsal olaylarda veya felaketlerde internetin özellikle yavaşlatılması da var. Yani genel olarak AKP döneminde internete kavuştuk, desteklediler diye bakamıyorum, daha çok köstek oldular diye düşünüyorum.
0
burfak
(28.03.24)
Teknolojinin yaygınlaşması siyasi reformlarla olur bunun için yasal düzenlemeler, alım gücünü kolastiran krediler, sansürün ve bürokrasinin azaltılması gibi düzenlemeler gerekir biraz komplike bir konu ama akrabanız haklı şöyle ki AKP'den önce Türkiye bugünkü gibi liberal bir ülke değildi mesela bugün ülkemizde dünya ile aynı anda piyasaya sürülen teknolojik ürünleri bulamazdınız elektronik ürünler karaborsada üstelik dünyanın vazgeçtiği elektronik ürünler bize fahiş fiyatlara satılırdı. Bugünün şartları ile düz mantık geçmişi mukayese ediyorsunuz (korelasyon hatası) büyük yanılgı. Eğer akp döneminde yapılan reformlar olmasaydı biz bugün dünyanın çok gerisinde kalmaya devam edecektik yani dünyadaki internet/ teknoloji kullanımı birbirine paralel artmıyor bizim seviyemiz gelismis ülkelerin seviyesine yükseldi. Bugün hala AKP döneminde yapılan reformları yapmamış, piyasas ekonomisine geçmemiş hantal bürokrasi ve sansürün olduğu ülkeler var bakın onların seviyesinde olurduk ilerleme hızı çok yavaş olurdu.
0
doharkoman
(28.03.24)
internet, icq, msn, youtube baz alınarak düşünülmüş ama bilgisayar, yani internete erişimi sağlayacak cihaz ve diğer ekipmanlar es geçilmiş. bilgisayarı bırak atarilere bile kemal sunal'ın lokanta camında imrenerek baktığı tavuk gibi bakıyordu genç nesil.
ayrıca google'dan önce yahoo, altavista, icq ve msn'den önce mirc vardı. 2000 yılında evinde online counter-strike oynuyordu avrupa. biz atari salonlarına gidiyorduk. sonra internet kafede sıraya giriyorduk tek bilgisayardan fifa98 oynamak için. tek bilgisayarda iki kişi, joystik de yok mouse'la oynuyor diğer kişi :)

yani bir bilgisayara sahip olma imkanı minimum seviyedeydi. neden? e para yoktu, ekonomi bitik, ülke derin bir krizin içindeydi. 2002-2014 dönemi türkiye'nin ekonomik anlamda altın çağı olmuştur. ilk başlarda avrupa birliği için büyük adımlar atıldı mesela, kutlamalar yapıldı müzakereler başladı diye. ab'ye uyum sürecinde atılan adımlar alım gücüne ve halka yansıdı. daha önce yapılmamış bir şeyler yapıldı yani. o yokluğu yaşamış milyonlarca insan neden oy veriyor sanıyorsunuz. çünkü en kötüsünü yaşadılar.

teknoloji her zaman gelişmeye açık bir kavram. sürekli de gelişmek zorunda zaten. bunlara erişim imkanı önemli. kısacası siyasetten bağımsız olarak söylüyorum akrabanız doğru söylemiş.

yani salt olarak o yıllarda teknolojik gelişim akp zamanına denk gelmiş de ondan öyle olmuş diyemeyiz.
0
Improbable
(28.03.24)
Akp'nin teknolojiyi yaygınlaştırma misyonu hiçbir zaman olmadı, 2002-2014 arası oluşturulan yapay alım gücüyle, şu an bedelini ödemeye başladığımız ucu kredilerle insanların erişimi kolaylaştı o kadar. Geliştirmeyi bırak her noktasında sansür uygulamaya çalışıyor.
0
mirty
(28.03.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.